İKİ GELİNİN HATIRALARI
285
paylaşm alarında, çoğu bayağı alaylara konu olan bu şeylerde, yalnız bunlardadır. Büyük Sully’nin karısı duchesse de Sully’nin sözünü bilir m isin? Çok güzel» çok derindir; bir gün ona kocasının, görünüşünde id bütün o ağırbaşlılığiyle gene de bir m etresi bulunma sından çekinm ediğini söylem işler, o da: — Elbette, dem iş; ben evin şerefiyim , bir yosm a gib i bakılm ak ağırım a gider. Sende, şefkatten ziyade, haz sevgisi var; kocanın hem karısı, hem de m etresi olm ak istiyorsun. Gerçi zevkini nikâh dışında aram ıyorsun; fakat yaptıkların, m eşru olm akla beraber, gene doğru yoldan sapmak dem ektir; hâsılı sen, nikâh denilen kurağın (m üessesenin) özünü bozuyorsun. Ben, daha nikâh olmadan önce, saadete götürecek yollan kabul ettiğim için sen beni ahlâksızlıkla
suçluyor, bana çıkışıyordun. H er
şeyi kendi arzuna göre, işine gelecek şekle sokmaya kalktığın için bugün ahlâksızlıkla suçlanmayı asıl sen hak ediyorsun. Sen tabiatı da, toplum u da keyfine uy durm ak m ı istiyorsun? Hep olduğun gibi kalıyor, bir türlü bir kadın haline gelem iyorsun; sende hâlâ genç hevesleri, genç kız istekleri var; bununla beraber, tut kuna en ince, en “ bezirganca” hesaplar karış tırıyor»
sun; ziynetlerini pek pahalıya satm ıyor m usun? A ldı ğın bütün o tedbirler hep birer güvensizlik eseri de ğ il m i? A h! Louise’ciğim , annelerin, bütün şulelerine mer ham etli, şefkatli olm ak için kendi kendilerine ettikleri cebrin tatlılığını bir bilsen! yaradılışım daki bağım sız lık arzusu ile gurur bir arada eriyip tatlı bir m elal halini alm ıştı, bunu da annelik zevkleri m ükâfatını