Halil Menteşe'nin Anıları

Page 155

Đzzet Paşa tarafından tekaüde sevkleri kararlaştırılan vakti geçmiş 163 ümeranın listesini arz ederek iradesini aldı. Onların yerlerine genç ümerayı geçirdi. Orduyu siyasetten tecride kafi olarak karar verdi. On Temmuz Đhtilâli'nde fiilî rol alan zabitanı ordu kadrosundan ayırarak sivil hizmetlere naklettirdi. Orduda herkes askerî vazifesine fikir ve dikkatini hasredecektir ve siyaset safında orduyu yalnız Harbiye Nâzırı, bugünlük ben, temsil edeceğim emrini verdi. Bütün genç ümera ve zabitan onun kararı ile icrası arasında fasıla olmadığını ve ideali uğrunda en yakınına dahi son darbeyi vurmakta tereddüt göstermeyeceğini

bilirlerdi.

Yakın

arkadaşlarından siyasete kaymak

temayülünü

gösterenleri huzuruna celp eder, Üniforma ile siyaset birleşmez, sizi tahyir (ikisinden birini seçmeye davet) ediyorum, siyasetle meşgul olmak istiyorsanız Ali Fethi'nin yaptığı gibi askerlikten çekiliniz, mebus olmanız için partiye tavsiyede bulunurum, yahut asker kalmayı tercih ediyorsanız siyasetle meşgul olmayacağınıza dair namus-u askeriniz üzerine söz veriniz, aksi takdirde hakkınızdaki kararım şedid olacaktır derdi. Bu suretle cüretli ve azimli, aynı zamanda sevilir bir otorite, az zaman zarfında disiplinli, yüksek talim ve terbiyeli bir ordu meydana getirdi. Bu ordu dünyanın en kudretli, en muharip Đngiliz ve Fransız ordularını donanmaları ile birlikte Çanakkale'den sürüp kaçırarak tarih boyunca ebedî bir zafer harikası yarattı. Millî Mücadeleyi kazanan ordu da bu ordunun harplerde pişmiş genç ümerasının sevk ve idare ettiği ordudur. Bir gün Dahiliye Nâzırı Talât Bey'le nezaret makamında oturuyorduk. Enver Paşa da geldi. Cepheleri teftişten geliyordu. Talât, Enver'den sordu: Enver, sen atak bir adamsın. Bir gün bir cephede kalabilirsin. Biz de bu badireye girmiş bulunuyoruz. Böyle bir emrivaki karşısında orduyu kime emanet edelim? Bu hususta fikrini bilmek isterim dedi. Cevaben, Enver, bilâtereddüt Mustafa Kemal'e demişti. Ölmesinden birkaç ay evvel Đzmir mebusu Mahmud Esad Bozkurt'a Talât'ın sualini, Enver'in de yukarıdaki cevabını nakletmiştim. Merhum: Ben de size Gazi'nin Enver hakkında şahit olduğum sözlerini söyleyeyim dedi ve ilâve etti: Bir gün Çankaya'da bir mebus arkadaşla Gazi'nin huzurunda idik. O zat Enver aleyhinde atıp tutmaya başladı. Gazi sözünü kesti, şunları söyledi: Enver bir güneş gibi doğmuş, bir gurup ihtişamı ile batmıştır. Bunun ortasını artık tarihe bırakalım.


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.