hareket halindeki görsel uyaranlarla dolu olmalıdır. Horror va cui ("boşluk dehşeti") gerek uzama, gerek zamana egemendir. Sayfalar boyunca bütün fiiller şimdiki zaman kipindedir, her şey gözlerimizin önünde olur, olaylar art arda birbirini izler, her tür uzaklık silinir. Ve Ovidius ritmi değiştirme gereksinmesi ni duyduğunda, yaptığı ilk şey, fiillerin zamanını değiştirmek değil, kişiyi değiştirmek, üçüncü kişiden ikinci kişiye geçmek, başka bir deyişle, öyküsünü anlatmak üzere olduğu kişiyi ona doğrudan "sen" diye seslenerek devreye sokmaktır: "Te quoque mutatum torvo, Neptune, iuvenco . .. " ("Sen de, Neptün, öfkeli boğa ya dönüşen ... ") Şimdiki zaman yalnızca fiilin kipinde değildir; sözü edilen kişi de şimdiye taşınır. Fiiller geçmiş zaman kipinde olduğunda bile, seslenme durumu [vocativo] hemen bir yakın laşma sağlar. Bu yöntem, çok sayıda kişinin koşut eylemlerini anlatmak söz konusu olduğunda, anlatımda tekdüzeliğin önü ne geçmek için sık sık kullanılır. Tityus'dan üçüncü kişi olarak söz edilirken, Tantalus ve Sisyphus "sen" ve seslenme durumu ile anlatıya sokulur. Bitkilere de ikinci kişi olarak seslenilmesi mümkündür ("Vos qııoque, flexipedes hederae, venistis . . . " 1 "Siz de, tırmanıcı sarmaşıklar, geldiniz ... ") ve buna şaşırmamak gerekir, özellikle kişiler gibi hareket eden ve dul Orpheus'un !irinin se sini duyunca koşup gelen ve Akdeniz bitki örtüsünden sık, kıpır kıpır bir topluluk halinde bir araya toplananlar, bitkiler olduk larında. Anlatının yavaşlamasının, daha sakin bir ritme geçmesinin, adeta askıdaki, sisli bir uzaklıktaki bir zamanın geçişin i a nlat masının gerektiği anlar vardır (az önce sözünü ettiğimiz an, bunlardan biridir). Bu durumlarda ne yapar Ovidius? Anlatının acelesinin olmadığı netlik kazansın diye, en ince ayrıntıların üzerinde durur. Örnek vermek gerekirse, Baucis ile Philemon, yoksul evlerinde bilinmeyen ziyaretçileri, tanrıları ağırlarlar: "... mensae sed erat pes tertius impar; / testa parem fecit, quae pos tquam subdita clivum / sustu/it, aequatam mentae tersere virentes ... " 1 "... ama masanın üç ayağından biri kısaydı; altına bir çömlek parçası koyarak, masayı düzeltti, sonra taze nane yapraklarıyla üstünü sildi. Erden M inerva'ya adanmış yeşil ve siyah zeytin ler, şarap tortusuna batırılmış güz kızılcıkları, hindiba, kırmızı 40