Best Life

Page 1

www.bestlifeturkey.com ALABİLİRSİNİZ YOUR COMPLIMENTARY COPY Şubat 2013 - 1 / Sayı

1

DD SAAT AKSESUAR İÇ ve DIŞ TİC. LTD. ŞTİ. Hüsrev Gerede Cad. No:52 Kat:2 Daire:4 Teşvikiye - İstanbul Phone +90 212 327 25 50 www.ddluxury.com



Editör’den Sınav

28

Chistine Cotton Club

İÇİNDEKİLER 04 Martı Otel 16 Escada ile şık ve güzel... 18 Çantada lüks tasarım: KWANPEN 24 El yapımı sevenlere: TAJİ 28 Chistine Cotton Club 42 Ali Bayramoğlu 48 MaxMara ve Sportmax 62 Dedeman Palandöken 84 Ana Tanrıça’ya yolculuk... 94 Etihad Havayolları’na ödül... Kurucu HÜSEYİN KAPLAN İmtiyaz Sahibi F. BEGÜM AY begumay@kaplanmedya.com Genel Yayın Yönetmeni (Sorumlu) BARIŞ ÖZKAN barisozkan@kaplanmedya.com Yazı İşleri Müdürü F.BEGÜM AY Reklam Müdürü AYŞİM GÜNGÖR Yayın Danışmanları AKADUR TÖLEĞEN, ÜMİT BEYAZITLI ZOZO TOLEDO Görsel Yönetmen TAMER GÜLTÜRK Foto Muhabiri ERCAN DURSUN Web Tasarım CANSU AKKOCA

Hayat nasıl bir anda değişebiliyor? Nasıl oluyor bir anda? Ve çok değer verdiğim sen, en güzel dost, sen abim... Nasıl çıkıyorsun öyle hayatımdan? Yeni bir başlangıcın en başında, nasıl bir sınav bırakıyorsun arkanda... Bu yola devam etmek ve ilk sayısında birlikte omuz omuza olduğumuz bu derginin ikinci sayısında, yokluğun büyüteç gibi büyütüyor her şeyi gözümde önce.. Üstelik ben yalnız da değildim bu sınavda. Hayatını bir anda senin ideallerine adayarak gözünü kırpmadan değiştiren, senin sözlerine sahip çıkan cesur yeğenin, boşluğunu doldurmak için çıktığı yolda en az benim kadar zor bir sınav geçirdi. Begüm, ben ve ailen. Sensizlik sürecinde önce bir, sonra çok olduk. Bir arada olmayı öğrendik ve kolları sıvadık… Bu sensiz ilk adımım. Bir dergiyi oluşturmak senin ustalık alanındı. İnsanlarla iletişim kurmak, onları bir araya getirip, mutlu etmek, dokunabilmek yüreklerine… Önce korktum. Sensiz, sol yanımda bir destek olmadan nasıl adım atılırdı? İlk adımını atmak için ayağa kalkan bir bebek gibi, kendimi yalnız hissettim önce, sonra senin en yakınların yaklaştı yanıma, ne güzel insanlar biriktirmiş, ne güzel bir aileye sahipmişsin. Cesur kalpler tuttu elimden. Ben senden ne aldıysam, sana layık olmak için deli divane çalıştım. Ve oldu işte... Sensiz ilk sayımız… Bu dergi daha ne çok sayılar daha nice hedeflerle yürüyecek, koşacak. Biz, dergi okuyucularına senin içsel desteğinle hep daha fazlasını vereceğiz. Dost yüzleri getireceğiz karşılarına. Belki kendilerine bakıp şaşıracak, belki de geçen yıllarda ne güzel değişimler yaşadıklarını görecekler. Sayfaların her birinde var olacaklar gerçeklikle… Hep beraber olmamızdaki en büyük köprümüz; ‘sen’ başlattın bu yolculuğu, biz hep bir adım ileriye gideceğiz… Bizi bu zor süreçte destekleyen, bu sayfalarımızda bize nice renkler katan tüm okuyucularımıza sonsuz teşekkür ediyorum. Sizinle hep daha ileriye…. Saygılarımla

Barış Özkan

Yayın Türü Yerel Süreli Yayın Baskı Tarihi Şubat 2013

Sayı: 1 / 2013-1 İki ayda bir yayınlanır. Hazırlayan

Fatma Begüm Ay ve Barış Özkan Ortaklığı İnönü Mah. Ölçek Sokak 39/10 Deniz Ap. Elmadağ - İstanbul Tel: (0544) 612 90 90 Fax: (0212) 232 56 49 Reklam Rezervasyon reklam@kaplanmedya.com Tel: (0544) 612 90 90 Fax: (0212) 232 56 49

Baskı ve Cilt: ÖZGÜN Ofset Tic. Ltd. Şti. Yeşilce Mah. Aytekin Sok. No: 21 Otosanayi 4. Levent -İstanbul Tel: (0212) 280 00 09 Dağıtım Zip Dağıtım Best Life Dergisi’nde yayınlanan yazı, fotoğraflar ve ilanlar sahiplerinin sorumluluğundadır. İzin alınmadan tam ve özet alıntı yapılıp kullanılamaz.

Bu sayıyı www.emecmua.com adresinden ücretsiz okuyabilirsiniz.

Basın bülteni için; info@bestlifeturkey.com

ŞUBAT 2013

www.bestlifeturkey.com 3


RÖPORTAJ

Oteller Bölgesinin Yeni Gözdesi:

Martı Otel

Martı Grubu’nun ilk şehir oteli geçtiğimiz yaz hizmete girdi. Lokasyon olarak oteller bölgesi olarak adlandırılan alanda hayata geçen proje, iç ve dış görünüşüyle farkını ortaya koyuyor. Oteli daha yakından tanımak için biraya geldiğimiz İstanbul Martı Otel Genel Müdürü Sedat Nemli; bize oteli, gelişmeleri ve grubun yeni projelerini anlattı. - Martı Otel’i sizden tanıyabilir miyiz? Bu proje benim için çok heyecan verici bir proje. Martı Grup, Türkiye’de 45 yıllık saygın bir isim. Daha önceleri sahil ve tatil turizmiyle anılıyordu. İlk kez şehir otelciliğine soyunuyor. Bu da artık dünyanın merkezlerinden biri olan İstanbul’da gerçekleşiyor. Konum olarak İstanbul’un göbeğinde tarihi bir yerdeyiz. Dolayısıyla bu projeye dahil olmak benim için de çok ilginç ve heyecan verici. İstanbul Martı Otel olarak 15 Temmuz 2012 itibariye hizmet vermeye başladık. - Martı Grup ilk kez şehir otelciliğine başlıyor. İleriye dönük yeni projeler de olacak mı? Burası sahiplerinden kiralanıp otele dönüştürülen ciddi yatırımlı bir proje oldu. Sekiz ay gibi kısa bir süre içerisinde otelimizi açtık. Martı Gurup, bundan sonra da şehir otelciliğinin yanı sıra lüks ve butik otelciliğinde de yeni projeler geliştirecek. Orhaniye Marina’nın arkasında 32 odalık bir butik otel projemiz Martı İstanbul’la paralel olarak Ağustos ayında hizmete girdi. Tarihi Afrodisias kalıntılarının yanı başında da geliştirmekte oluğumuz bir butik otel projemiz var. Tatil ve resort otelciliğinden hariç, hem şehir hem de lüks butik otel proje ve yatırımlarımız devam edecek. Gerek öz kaynak gerekse de uzun süreli kira sözleşmeleriyle yatırımlarımız olacak. Bu binada ciddi bir tadilat yapma durumumuz söz konusu oldu. Martı Grup’un kendisine ait bir yatırım portföyü bulunmakta ama şehir otelcili4 www.bestlifeturkey.com ŞUBAT 2013

ğinde fırsatları da değerlendirmeyi düşünüyoruz. - Şehir otelciliğinde nasıl bir yönetim hedefiniz var? Martı Grup’un bundan sonraki vizyonu şehir otelciliğinde olsun, butik otelcilikte olsun 5 yıldızlı lüks otel işletmeciliği zihniyetinde olmak. Bu anlamda yatırımımız kendini kanıtlıyor. Bundan sonra da değişik seğmentlerden gelen misafirlerimizi de bu şekilde cezbetmeye çalışacağız. - Peki, hedef müşterileriniz arasında kimler var? İstanbul çok ilginç. Yılın 12 ayı hizmet verebiliyorsunuz. Müşteri kitlesi çok geniş. Her türlü amaç için her dönem müşteri potansiyeli var. Sanat, ticaret vb. İş insanı bugün İstanbul’a gelip 2-3 gün kalıyor ise, bir süre sonra ailesi ile tatil yapmak için de gelebiliyor. Dolayısıyla aynı kişinin farklı amaçlar ile geldiğini de görebiliyoruz. Ama konumumuz itibari ile tahminim %60 iş, %40 dinlence turizmine hitap edebileceğimiz bir otel olacağımız yönünde. - Otel hakkında bilgi verebilirmisiniz? Otel çağdaş bir mimari altyapısıyla Zeyney Hadıllıoğlu’nun Osmanlı – Selçuklu öğelerini taşıyor. Geniş ve yüksek tavandan oluşan 270 oda kapasiteli İstanbul Martı Otel, geniş bir SPA merkezine ve İstanbul’u 360 derece görebilen bir terasa sahip. En büyüğü 300 kişi kapasiteli 7 tane toplantı salonu bulunuyor.

Sedat Nemli


PRINCESS

Performans ve kaliteyi sevenler için...

82 MOTORYACHT

Ataköy Marina Park Kat:2 No:204 Sahilyolu, Bakırköy-İstanbul Tel : +90 212 661 72 52 - 53 Fax : +90 212 661 72 54 info@alfabeta.com.tr

Bodrum: D-Marin No:33/03-04 Turgutreis-Bodrum Tel : +90 252 382 51 90 Fax : +90 252 382 89 41 bodrum@alfabeta.com.tr

A member of the Moët Hennessy Louis Vuitton family

www.alfabeta.com.tr






SANAT

Süha Derbent

Caroline-Mustafa Koç

Zeynep - Metin Fadıllıoğlu

Celal Çapa, Ersoy Çetin

10 www.bestlifeturkey.com ŞUBAT 2013

Mustafa Koç’un objekt

ifinden

Mustafa V. Koç ve Süha Derbent’in objektifinden ‘Yaşamın ta Kendisi’ sergisi... K

oç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa V. Koç ve ünlü fotoğrafçı Süha Derbent’in vahşi doğa fotoğraflarından oluşan ‘Yaşamın ta Kendisi’ sergisi İstanbul Atlı Spor Kulübü’nde sanatseverlerle buluştu. 2006 yılından bu yana Süha Derbent ile vahşi doğa fotoğrafları çekmek için Afrika’ya giden Mustafa Koç’un ortak sergi fotoğrafları büyük beğeni topladı. Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa V. Koç ve Setur’un alternatif turlar programı Sedventure’ın danışmanı ünlü fotoğrafçı Süha Derbent’in vahşi doğa fotoğraflarından oluşan ‘Yaşamın ta Kendisi’ isimli Fotoğraf Sergisi’ni gezen davetliler, Mustafa Koç ve Süha Derbent’le bol bol sohbet etme imkanı da buldu. Sergide yer alan fotoğrafların satışından elde edilen gelir ise, Türkiye Aile Sağlığı ve Planlaması Vakfı’na bağışlanacak. Sergi 27 Mart tarihine kadar İstanbul Atlı Spor Kulübü’nde sanatseverler tarafından görülebilecek. Fotoğraflar: BARIŞ ÖZKAN

C

M

Y

CM

MY

CY

CMY

K

Gary Lachman, Dalia Garih

Norge-Frank Reichenbach



SANAT

UNICEF için “Benim İstanbul’um” sergisi

Özcan - Aylin Tahincioğlu, Demet Sabancı Çetindoğan

İ

stanbul’un tüm güzelliğini ünlü isimlerin gözünden aktaran “Benim İstanbul’um” sergisinin Palladium Avm’de düzenlenen açılış kokteyline sanat ve cemiyet hayatının ünlü simaları katıldı. World Travel Channel’da yayınlanan, “Şimdi Fotoğraf Zamanı” proğramından yola çıkarak düzenlenen serginin açılışını Tahincioğlu Holding Yönetim Kurulu Başkanı Özcan Tahincioğlu, eşi Aylin Tahincioğlu, MediaSa Group A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Demet Sabancı Çetindoğan ve Palladium AVM Genel Müdürü Ayşen Yerşen yaptı. Sosyal sorumluluk projesi kapsamında gerçekleştirilen ve ünlülerin objektiflerinden İstanbul’u anlatan fotoğrafların satışından elde edilen bütün gelir UNICEF’in ‘Okul Öncesi Eğitime Katkı Projesi’ne bağışlandı. Fotoğraflar: ERCAN DURSUN

Damat Tween’in mağazasında

M Merih Akoğul

Melisa - Onur Tahincioğlu

12 www.bestlifeturkey.com ŞUBAT 2013

Özlem Alıcı

“Tenha Vakitler” sergisi

erih Akoğul’un elinde bir fotoğraf makinesiyle çevresini gözlemlerken çektiği fotoğraflardan oluşturduğu “Tenha Vakitler” sergisi Nişantaşı Damat Tween Mağazası’nın üst katında yer alan Art Galerim’de gerçekleştirildi. Fotoğraf sanatına meraklı bir çok seçkin davetlinin katıldığı sergide ev sahipliğini sanatçı Merih Akoğul’un yanı sıra Art Galerim sahibesi Özlem Alıcı yaptı. “Tenha vakitlerin içinden çıkarır fotoğrafçılar, fotoğraflarını. Fotoğraf, nesnenin uzayda, zamanla olan karşılaşmasıdır. Fotoğrafçı, elindeki fotoğraf makinesi ile bu işe aracılık eder. Her fotoğraf ancak, fotoğrafçının bulunduğu açıdan öznel bir gerçekliği imler. Onları gerçek sanmak en büyük hatadır” diyen ünlü sanatçının eserleri ilgiyle incelendi. Sergiye Bennu Gerede, Erol Özmandıracı gibi cemiyet hayatından tanıdık bir çok isim katıldı.



HABER

Sirena Marine’den Euphoria 54

S

İpek, İnan Kıraç

una ve İnan Kıraç’ın kızları İpek Kıraç, Kıraça Grubu şirketlerinden, ülkemizdeki ilk ve tek seri yelkenli tekne üreticisi Sirena Marine’e CEO olarak atandı ve Euphoria 54’ün tanıtımı yapıldı. Sirena Marine’in Türkiye’den yarattığı ilk uluslararası marka olan, performans odaklı Azuree Serisi’ne özel geliştirilen “Azuree 46” için dünyanın önde gelen tasarımcılarından Rob Humphreys ile çalışılıyor. Daha üst segmente odaklanılan, yeni seri “Euphoria” için ise, dünyada tekne tasarımının gurusu olarak bilinen ve bu alanda çığır açan tasarımlara imza atan Germán Frers ile tasarım ve üretim çalışmaları sürüyor. Kendisine marin sektöründe “Türkiye’den uluslararası markalar yaratmak” hedefini koyan İpek Kıraç yönetimindeki Sirena Marine sektörün güçlü oyuncusu haline gelirken, Germán Frers tasarımıyla “Euphoria 54” ile Rob Humphreys tasarımıyla “Azuree 46”nın uluslararası sularla buluşması için gün sayılıyor. Fotoğraflar: BARIŞ ÖZKAN

C

M

Y

CM

MY

CY

CMY

K

Rob Humphreys, İpek Kıraç, Germán Frers

a y b a r a T d n a r T he G

Y Bora Göymen, İzzet Bayraktar, Deniz Ömürgönülşen

14 www.bestlifeturkey.com ŞUBAT 2013

üzyıllık bir mirası taşıyan Büyük Tarabya Oteli, Bayraktarlar Holding’in 350 milyon dolarlık yatırımıyla gerçekleşen yapılandırma çalışmaları sonrasında The Grand Tarabya ismiyle kapılarını yeniden açtı. The Grand Tarabya henüz hizmete girmeden dünyanın en lüks yaklaşık 450 otelinin üye olduğu Leading Hotels of the World (LHW) platformuna üye olma başarısını gösterdi. The Grand Tarabya; eşsiz manzaralı 248 lüks odası, tasarımı, tarihi dokusu ve uluslararası hizmet standartlarıyla yeniden İstanbul’un en önemli simgelerinden biri olmayı hedefliyor.


DD SAAT AKSESUAR İÇ ve DIŞ TİC. LTD. ŞTİ. Hüsrev Gerede Cad. No:52 Kat:2 Daire:4 Teşvikiye - İstanbul Phone +90 212 327 25 50 www.ddluxury.com


RÖPORTAJ

C

M

Y

CM

MY

CY

CMY

K

Tuna Kurdoğlu

Her beden Escada ile şık ve güzel... B

undan tam 23 yıl önce 3 Eylül 1990 tarihinde Escada’yı Türkiye ile tanıştıran kişi Tuna Kurdoğlu... Birçok kişiye hitap etmesi, yani çok büyük bir seçim koleksiyonuna ve aynı zamanda beden olarak da geniş bir ağa sahip olmasıyla Kurdoğlu’nun dikkatini çeker; spordan abiyeye bir çok seçeneği ile de tercih sebebi olur Escada. Kurdoğlu’na göre; farklı beden ölçülerine sahip kadınları giydirmek, standart beden ölçülerine sahip kadınları giydirmekten daha zor. Özellikle modayı takip ederek... Kurdoğlu, Escada’nın ince yapılı kişilerin yanı sıra, çok daha farklı beden ölçülerine sahip kişilere de hitap ettiğini belirterek, hangi bedende olursa olsun Escada markasının kişi üzerinde her zaman güzel durduğu konusunda da iddalı.

16 www.bestlifeturkey.com ŞUBAT 2013

Tuna Kurdoğlu; “farklı beden ölçülerine sahip kadınları giydirmek, standart beden ölçülerine sahip kadınları giydirmekten daha zor. Escada’nın ince yapılı kişilerin yanı sıra, çok daha farklı beden ölçülerine sahip kişilere de hitap ettiğini, hangi bedende olursa olsun Escada markasının kişi üzerinde her zaman güzel durduğunu” söylüyor. Geçmişten günümüze modayı değerlendiren Kurdoğlu; Dünya modasının her geçen gün değiştiğini çünkü; kadının değiştiğini, kadınların artık sabah giydiği kıyafeti ufak tefek aksesuarlar ile akşam da giymek istediğini, bunun için; daha düz hatların tercih edildiğini ve özellikle elbiselerin ön plana çıktığını, bunun yanı sıra kumaşların da değiştiğini, artık daha kolay ve kullanışlı kumaşlar ki özellikle tekno kumaşların yaygınlaştığını belirtiyor.

Kurdoğlu; 2013 yılında yine siyah, beyaz, toprak tonları ve mor renklerin yanı sıra yeşil tonlarını göreceğimizi, çok hafif kumaşların ön plana çıkacağını söylüyor. İleriye dönük başka bir markayı Türkiye pazarına getirmeyi şuan için düşünmeyen Kurdoğlu, Escada Suadiye mağazasından sonra önümüzdeki yaz Escada Etiler mağazasının yenilmeyi ve bunun dışında yeni bir Escada mağazası açmayı planlıyor.



RÖPORTAJ

a d a t n Ça lü k s tasarım

- Kwanpen ne zaman ve nerede kuruldu? Kwanpen 1938’de Singapur’da kurulan bir aile firması. 1970’li yıllara kadar büyük markalara krokodil ürünler üretiyorlardı. Yeni nesil yönetime geçtiğinde kendi ürünlerini üretmek istedi ve bunun sonucunda Kwanpen markası oluştu. Biz Kwanpen ile tanıştığımızda onlar da dünyaya açılmak istiyorlardı. - Güzel bir tesadüf diyebiliriz yani? Ben onlara gidince dediler ki; bu bir işaret! Sen geldin dünyanın bir ucundan bizi buldun o yüzden tamam Amerika, Avrupa ilerde olur ama biz ilk mağazımızı İstanbul’a açıyoruz. Denk geldi yani her şey. Sonrasında iyi de gitti. İstanbul’dan sonra Katar’a açıldık. Şimdi onlarda büyüyor. Dünyanın bir çok yerinen talepler gelmeye başladı. Kwanpen, Ortadoğuluların çok ilgisini çekiyor. Arap ülkeleri, Türki 18 www.bestlifeturkey.com ŞUBAT 2013

devletler, Rusya derken büyüyoruz… - Ürünlerinizi biraz yakından tanıyabilir miyiz? Her şey el yapımı. Bir çantanın yapımı 2-3 gün sürüyor. Her ay 2 renk çalışılıyor. Bazen 3 de olabiliyor. Bir modelin rengi daha sonraki 3 sezon boyunca bir daha çalışılmıyor. Ancak başta tonlar çalışılabilir. Amaç daha az olsun. Bütün ürünler tek. Yani, Kwanpen limitli, az bulunur çanta ve aksesuar markası... Krokodil ağırlıklı olmak üzere piton ve deve kuşu üzerine de çalışılıyor. İstanbul mağazamızın neredeyse %98’i Krokodil. - Kwanpen kimlere hitap ediyor? A plus kesime hitap ediyor. - Kwanpen’i dünyada nerelerde bulabiliriz? Kwanpen daha çok Uzakdoğu’da yaygın.

Singapur, Bankok, Makao, Kore… Kwanpen ağına en son İstanbul ve Katar eklendi. - Kwanpen’in başlattığı sürdürülebilir kalkınma projesi nedir? Kwanpen’in öncülük ettiği bir grup, bundan yıllar önce bir adım attı ve elde edilen derilerin kaynaklarına ulaştı. Amaç, vahşi doğaya zarar vermemekti. Belli bir dönem timsahların nesli tükenme noktasına gelmişti. Düşünün ki dünya üzerindeki timsah sayısı 5000’ler ile ifade ediliyordu. Timsah neslinin tükenmemesi için çiftlikler kuruldu, çiftlik timsahlarının yarısı doğaya bırakıldı. Böylelikle timsah türü tükenme riski bulunan canlılar listesinden çıkarıldı. Şimdilerde dünya üzerindeki timsah sayısı 100.000’ler ile ifade ediliyor. Aynı zamanda bu şekilde çiftçiler hem para kazanmaya, hem de daha iyi şartlarda çalışmaya başladı. - Hangi hayvanlar seçiliyor? Kwanpen iki çiftlikle çalışıyor, onların da sertifika belgeleri var. Bu çok önemli. Bu belgenin mesajı “Ben deri alıyorum ama doğaya zarar vermiyorum”. Bir de bir şey var ki timsahların sadece derilerinden değil, etinden sütünden yani her şeyinden faydalanabiliyorsunuz. - 2013 trendleri hakkında bilgi verebilir misiniz? Lansmanını yaptığımız 3 renkli ve 2 renkli special edition çantalarımız var. Onun dışında farklı renklerin gelmesini bekliyoruz.

Aslı Bayraktaroğlu kimdir?

İstanbul’da yaşıyor. 11 ve 8.5 yaşlarında iki oğlu var. 2011 Mayıs ayından bu yana da Kwanpen’i işletiyor. Öncesinde ise sahibi olduğu Bodrum’daki Zeytin Ada Otel ile ilgileniyordu. Şimdilerde zamanını çocukları ve Kwanpen arasında geçiriyor.



YAŞAM Erdal Atalay, Cihan Aksoy, Güneş Yavuzer, Ertunga Öney, Köksal Holoğlu

Romatem’in Nişantaşı daveti...

F

izik Tedavi ve Rehabilitasyon alanında Türkiye’nin ilk zincir hastaneler grubu olan Romatem, İstanbul Bağdat Caddesi’nde açtığı Robotik Rehabilitasyon Merkezi’nin ardından 2. merkezini Nişantaşı’nda hizmete sundu. Samsun ve İzmit’te bulunan tam teşekküllü hastanelerinin ardından; İstanbul’da merkezler açan Romatem’in Nişantaşı daveti ünlü isimleri bir araya getirdi. Romatem Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Köksal Holoğlu ve Prof. Dr. Cihan Aksoy’un ev sahipliğinde gerçekleştirilen davette; konuklar fizik tedavi alanındaki yeni uygulamalar ve son teknolojiler hakında bilgi aldı. Fotoğraflar: ERCAN DURSUN Figen Kural, Murat Emre, Özcan Deniz, Şule Argüder

Serap Tibuk

C

emiyet hayatının ünlü isimleri Alzheimer hastalarına yardım amaçlı düzenlenen öğlen yemeğinde buluştular. Türkiye Alzheimer Derneği Başkanı Prof. Dr. Murat Emre’nin ev sahipliğinde; derneğin yeni projesi olan evde hasta yatan Alzheimer hastaları için hasta bakıcı kursları açılabilmesini sağlamak amaçlı Nişantaşı Sofa Otel’de bir öğle yemeği düzenlendi. Sponsorluğunu Güral porselen ve Eve’s Mücevherat’ın üstlendiği yemekte keyifli dakikalar yaşandı. Açılış konuşmasını yapan Prof. Dr. Murat Emre, konuklara yeni proje ve Alzheimer hastalığı ile ilgili kısa bilgiler verdi. Yemek esnasında yapılan çekilişte konuklar çok özel hediyeler kazanırken bu özel davetin konuşmacı konuğu sanatçı Özcan Deniz’di.

Alzheimer Derneği’ne Güral ve Eve’s desteği...

Başak Yılmaz, Hande Sezer Pekcan

20 www.bestlifeturkey.com ŞUBAT 2013

Aslı Şen

Esra Öztürk


YAPI


YAŞAM

İmam, Ali, Vakkas Altınbaş, Mustafa Sarıgül, Sofu Altınbaş

Altınbaş’ın Sevgililer Günü kokteyli

Cemiyet hayatının ünlü isimleri, mücevher markası Altınbaş’ın Nişantaşı mağazasında düzenlenen Sevgililer Günü kokteylinde buluştu. Fatoş Altınbaş Sarıgül’ün ev sahipliğinde gerçekleşen davete, aralarında Altınbaş Holding Yönetim Kurulu Başkanı İmam Altınbaş, Mustafa Sarıgül ve Arzu Sabancı’nın aralarında bulunduğu birçok isim katıldı. Altınbaş’ın birbirinden özel ve şık koleksiyonlarının sergilendiği kokteylde konuklar, Altınbaş’ın yeni koleksiyonlarını inceleme fırsatı buldu.

C

M

Y

CM

Fotoğraflar: ERCAN DURSUN

MY

CY

Fatoş Sarıgül, Fani Aysal

CMY

K

Tahire Demircan

Begüm Ayaydın

Arzu Sabancı Sevgi Tunga

Derya İrepoğlu

22 www.bestlifeturkey.com ŞUBAT 2013

Zeynep Üstünel

Dilek Türker



RÖPORTAJ

El yapımı sevenlere:

Taji

13

yıl önce Tacettin Şeker tarafından Beyoğlu İstiklal Caddesi’nde kurulan, ağırlıklı olarak erkek giyim üzerine yoğunlaşan TAJI, dünyanın en kaliteli kumaşları ile en iyi işçiliğini birleştirerek haklı bir başarıya imzasını attı. İstanbul’un moda merkezi Nişantaşı’nda 2003 yılından bu yana hizmet veren Taji, 2000 yılında New York’ta açtığı showroomunda da özel sipariş ve hazır giyim üzerine çalışmaya devam ediyor. - Taji ne zaman ve nasıl kuruldu? İlk mağazamız 35m2 bir dükkandı ve işler hızla gelişince 2 ay gibi kısa bir sürede onu 50m2 olan Fitaş sinemasının karşısına başka bir mağazaya taşıdım. 2000 yılında Amerika’daki ilk mağazamızı açtıktan sonra 2003’te Nişantaşı’na taşınarak 3 noktada hizmet verdik. Tabi bu kısa sürede hızlı bir büyüme ile oldu. Şu an Nişantaşı ve New York’ta hizmet veriyoruz. - Müşterilerinize ne tür hizmetler veriyorsunuz? Asıl işi sipariş olan bir markayız. Özel siparişlerle gömlek, ceket, takım elbise, palto, pardesü, röpdeşambr ve hatta boxerı ünlü İtalyan 24 www.bestlifeturkey.com ŞUBAT 2013

ve İngiliz kumaşları kullanarak tasarlıyoruz. Tasarımlarımızın ilikleri elle açılıyor, omuzları elle takılıyor. İş böyle olunca felsefemiz de “Limitsiz hizmet sunmak oluyor!” Biz, zaman ve mekan kavramına meydan okuyoruz, müşterilerimiz gelemediği zaman biz onları ziyaret ediyoruz. Kısacası işimizin özü terzilik yani, bespoke tailoring! Büyük bir kumaş koleksiyonumuz var. Ceketlerimiz %100 el yapımıdır ve eski usule göre ama teknolojiden de yararlanılarak yapılır. - Ürünlerinizin özellikleri nelerdir? Dünyanın en iyi ve en büyük İtalyan kumaş markası Loro Piana ile çalışmaktayız. Loro Piana, hem kalite hem materyal olarak lükse hitap eden, değişik segmentlerde kumaş üreten bir firmadır. Avustralya Tazmanya yününden, Yeni Zelanda yününe kadar uzanan bir skalası var. Ayrıca yine tanınmış bir firma olan Ermenegildo Zegna, Dourmeil, Scabal, Ariston gibi isimlerle de çalışmaktayız. Hazır giyimde de erkeklere şık bir yelpaze sunuyoruz. Takım elbise, ceket, palto, kaban, spor ceket, pantalon gibi ürünlerde Palzileri, Isaia, Sartoriapartenopea; kravat ve gömlek markası Stefano Ricci; ayakkabı markala-

rı Barrett, Moreschi, Santoni; triko ve kazak markaları Gran Sasso, Cellini, Dalmine; ünlü jean markasi Jacob Cohen ve aksesualarda Elizabeth Parker, Babette, Drakes gibi dünya markalarını mağazamızda bulabilirsiniz. Gece kıyafeti, smokin, smokin gömleği, smokin düğmesi, papyon, bağlamalı papyon konusunda da uzmanız. İstanbul ve New York cemiyet hayatının ünlü düğünlerinde ki damat ceketlerinde Taji imzasını görebilirsiniz. - 2013 trendleri nelerdir? İlkbahar - Yaz 2013 sezonunda yine ketenleri, kotonları göreceğiz. Slim fit kesimler yine moda. Takım elbiselerin boyları daha da kısalıyor. Pantolonların paçaları da daha kısa. İki düğme daha çok tercih ediliyor ve ince yaka da geniş yaka da kullanılıyor. Tabi ki bunlar her insanın fiziğine göre değişir. Renklerde gri ve bej moda. Bunun dışında lacivertler, yeşiller, lacivertin içine kırmızı çizgiler var. Tek ceketlerde daha soft, daha öldürülmüş renkler moda. Ceketler astarsız ve yumuşak; omuzlu; pamuksuz yani kuş gibi hafif ceketler moda. Pantolonlar da yine keteni ve kotonu; bej, beyaz, yesil, kırmızı, oranj, lacivert ve mavi renkleri görüyoruz.



HABER

Concorde De Luxe Resort’dan sezona merhaba C

oncorde De Luxe Resort’un sezon tanıtımı Genel Müdür Tuncay Özbakır ile Satış ve Pazarlama Müdürü Berna Şensan’ın evsahipliğinde gerçekleşti. Antalya Lara’da panoramik Akdeniz manzarasına sahip harika sahili, lezzetli yemekleri, spor kompleksi, havuz ve spa’sıyla yeni sezonda da adından çok söz ettirecek. Fotoğraflar: BARIŞ ÖZKAN

Berna Şensan

Nihan-Tuncay Özbakır

ATÜ çalışanlarına yeni kıyafetler... ATÜ Duty-Free, çalışanlarının kıyafetlerini bir yıllık bir çalışmayla yeniledi. ATÜ çalışanlarının yeni kıyafetlerine dünyaca ünlü Türk tasarımcı Hakan Yıldırım imza attı. İstanbul Modern’de dü26 www.bestlifeturkey.com ŞUBAT 2013

zenlenen iş ve sanat dünyasının katıldığı gecede, ATÜ çalışanları Tan Sağtürk’ün sanat danışmanlığında gerçekleştirdikleri dans performanslarıyla yeni kıyafetlerini tanıttı.



RÖPORTAJ Günlük yaşamdaki zarafet

Chistine Cotton Club

- Şuan Türkiye’de büyük beden üreten sayılı firmalardan birinin sahibisiniz. Christine Cotton Club hakkında bizi bilgilendirir misiniz? Bu sektöre ilk adımlar nasıl atıldı? Aslında markamın oluşmasında oğlumun payı oldukça büyük… Hikayemiz kendisine istediğim kumaş ve kalitede bir eşofman bulamayışımın sonucunda, bir atölyeye verilen özel dikim sipariş ile başladı diyebiliriz. Dostlarımın beğenileri ve talepleri ile devam eden bir sürecin ardından 1987 yılında Christine Cotton Club kurulmuş oldu. İlerleyen yıllarda üretilen kadife eşofmanlara olan yoğun ilgi ve talep doğrultusunda, 3 şubenin ve cornerların oluşması ile bugün 2000 m2’lik bir atölyede 80 kişilik ekibimizle aile sıcaklığı ve samimiyetinde çalışmaya devam ediyoruz. - Christine Cotton Club kimlere hitap ediyor ? Kendine özgüveni tam, rahatlığı ve şıklığı bir arada yaşamak isteyen tüm büyük beden bayanlara… - Peki koleksiyon hazırlıklarında önem verdiğiniz detaylar nelerdir? Koleksiyon yelpazemizin geniş olması önemli bir konu. Kombin tamamlayıcı tayt, pantolon, etek, elbise, bluz, yelek ve paltolarda rahatlığın ön planda olduğu model ve tasarımlara yer veriyoruz. Günlük 28 www.bestlifeturkey.com ŞUBAT 2013

yaşamdaki zarafeti koruyan parçalar eşliğinde, bütün bir günün rahatlıkla tamamlanabileceği bir koleksiyon hazırlamaya özen gösteriyoruz. - Christine Cotton Club müşterilerine ulaşım adına nasıl bir hizmet politikası izliyor? Öncelikle misafirlerimizin kendilerini rahat hissedebilecekleri, ulaşım zorluğu olmayan lokasyonlarda yer alan mağazalarımızla hizmet vermek bizim için çok önemli. Öte yandan alışverişin kolaylığını yakalayabilmeleri adına online satış platformumuzu da hizmete açmış bulunuyoruz. - Christine Cotton Club’a internet üzerinden nasıl ulaşılabilir? www.ccctextil.com sitesi üzerinden bayi ve corner bilgilerimize ve aynı zamanda online satış sitemiz de olan www.cccshopping.com üzerinden bize ulaşabilirsiniz. - Christine Cotton Club olarak 2013 yılına özel nasıl bir koleksiyon hazırladınız? Koleksiyon parçalarında daha çok abiyeler, şifonlar, payetli bluzlar ve boncuklu işlemeler ön plana çıkmış durumda. Sade bir görüntü isteyenler için, sadeliği şıklığa çeviren özel üretim şallarımız var. Kadife eşofmanlar ise, bu koleksiyonun vazgeçilmezlerinden… Gündüzün enerjisine, günün keyfine, gecenin şıklığına uyum sağlayan pırıltılar eşliğinde… - Sizce bu senenin renkleri neler? Bu yıl vitrinlerde, sax, larcivert, kiremit, bakır ve kırmızı tonlarını görüyor olacağız. Değişmeyen tek gerçek ise, siyah, beyaz, ekru ve bejlerin tüm asaleti ile yine ön planda oluşu...



HABER Yeni Electrolux Green&Clean Giyotin Tip bulaşık makinesi:

Her açıdan sıradışı...

“Doğru Seçimi Yapın. Bulaşıklarınız için. Çevre İçin” slagonuyla yüksek performanslı Gren&Clean bulaşık yıkama sistemlerinin en iyilerinden olan Electrolux, Nuriosmaniye Armaggan Mağazası’nda bulunan Nar Lokantası’nda ürün tanıtım lansmanı yapıldı. İstanbul’daki tanınmış ünlü hotellerin şefleri katıldı. Green&Clean Giyotin Tip bulaşık makinası hakkında konuşma yapan Bülent Sevinçel, yeni ürünün özelliklerini ve tasarruflarını açıkladı. Davetliler tarafından büyük ilgi gören yeni ürün, enerji tasarrufuyla dikkat çekiyor. Fotoğraflar: ERCAN DURSUN

C

M

Y

CM

MY

CY

CMY

K

Bülent Sevinçel

Semih Orcan

Kenan Derdiyok

L’estasi’den yeni tasarımlar

G

Aris Yazar, Roje Nikodyan, Arman Özbilir

30 www.bestlifeturkey.com ŞUBAT 2013

eçen yıl Nişantaşı’nda açılan ve özgün tasarımlarla hanımların beğenisini kazanan mücevher markası L’estasi, 2013 koleksiyonu için bir davet düzenledi. Romain Jerome ve Jacob&Co saat ve mücevherlerinin Türkiye distribütörü olan L’estasi Mücevherat’ın ortakları Arman Özbilir ile Aris Yazar ve marka için özel bir koleksiyon tasarlayan Müge Arnas davetin ev sahipliğini yaptı. Cemiyet hayatının sevilen isimleri mücevherlere yoğun ilgi göstererek, yeni koleksiyondan bol bol alışveriş yaptı. Fotoğraflar: BARIŞ ÖZKAN

Müge Arnas


green&clean

her zaman biraz daha fazlası

YEŞİL

(ESD) ENERJİ TASARRUFU ve SIFIR KİREÇ cihazlarının sağladığı tasarruf sayesinde, her çevrimde sadece 2 litre temiz su tüketimi ve %40 daha düşük işletme gideri.

TEMİZ

CLEAR BLUE Filitre Sistemi, yıkama suyunu yiyecek kalıntılarından arındırır.

EMNİYETLİ

WASH SAFE CONTROL, durulama ısısının 84°C’de sabit kalmasını garantileyerek mükemmel hijyen koşulları sağlar. •

KOLAY

Yenilikçi açılı kontrol ekranı, maksimum görünürlük sağlar. İster köşe ister doğrusal (linear) bir montaja karar verin, bulaşık makinenizi kolayca çalıştırabilirsiniz.

www.electrolux.com.tr/foodservice Diğer fikirlerimiz için: www.electrolux.com/professional


YAŞAM

Just Cavalli’den yenilikçi ve sıradışı dizaynlar J

ust Cavalli CEO’su Mr. Massimo Carraro ve Ersa Yönetim Kurulu Baskanı Mustafa Ergün’un ev sahipliğinde İstanbul’un seçkin cemiyet hayatindaki özel konuklarına sunuldu. Just Cavalli, moda tasarımlarında kullandığı moda trendlerine uygun motif ve malzemeleri, saatlerde de kullanmayı tercih ederek, yenilikçi ve sıradışı dizaynlar ile baştan çıkarıcı ve eşsiz bir saat koleksiyonu yarattı. Deri ve orijinal karakteristik figürler ile yaratılmış kordonların yanı sıra, farklı formlarda işlenmiş çelik kordonlar ile de saat koleksiyonunun bütünlüğü sağlandı ve modern, şehirli, yüksek tempoda çalışan günümüz kadınının günlük yaşamındaki en önemli aksesuarlardan biri oldu. İkonik elementlerden ve hayvan figürlerinden etkilenilerek tasarlanan Just Cavalli saat koleksiyonunda, gökkuşağının tüm renklerinin kullanılmış olduğunu görüyoruz. Ayrıca, hayvan temalarının ve desenlerinin saat tasarımlarının bir çoğunda ağırlıkla kullanıldığını ve böylece sofistike bir Just Cavalli Saat koleksiyonunun ortaya çıktığını görüyoruz.

Massimo Carraro, Mustafa Ergün

C

M

Y

CM

MY

CY

CMY

K

Fotoğraflar: BARIŞ ÖZKAN Gözde Ertem, Pınar Baykal, Rüya Akın

Aslıhan Abacı

32 www.bestlifeturkey.com ŞUBAT 2013

Hüseyin Aslan, Ani-Raffi Artık, Orhan Korkusuz



HABER

Kale Grubu’nun yenilikçi ürünleri K

ale Grubu, fuar öncesi Çanakkale Seramik, Kalebodur ve Kale markalarının yanı sıra İtalya’da satın aldığı Edilcoughi ve Edilgres markalarını tanıtımını Fulya’daki Showroom’unda gerçekleştirdi. Kale Grubu Yapı Ürünleri Grubu Pazarlamadan Sorumlu Başkan Yardımcısı İhsan Karagöz, “Kullanıcıların beklentileri doğrultusunda ve kendilerince onaylanmış ürünler yarattık. Bu yaklaşımımızdan doğan Çanakkale Seramik Saraylı Koleksiyonu, büyük başarı kazandı ve satış noktalarında serinin ismiyle aranan bir ürün oldu. Ayrıca sadece karo grubunda değil, yenilikçi yaklaşımımızla tüm alanlarda yeni serilere odaklandık” dedi. Fotoğraflar: BARIŞ ÖZKAN

İhsan Karagöz

Pınar Eğinlioğlu

Hande Sarantopoulos, Bahadır Araz

Jaeger-LeCoultre J

Jaeger-LeCoultre Ceosu Jérôme Lambert ve Clive Owen, Boutique Place Vendôme, UNESCO Projesi

34 www.bestlifeturkey.com ŞUBAT 2013

aeger-LeCoultre, 2008 yılında UNESCO ve “International Herald Tribune” ile yaptığı işbirliği çerçevesinde, deniz bölgelerinin korunmasına yönelik daha önceden vermiş olduğu desteği bir kez daha yinelemenin kıvancını yaşıyor. İsviçreli dev saat üreticisi, Paris Place Vendome Butiği’nde, uluslararası bir çok seçkin konuğa evsahipliği yaptığı resepsiyonda, UNESCO’ya olan taahhüdünü ve programı desteklemeyi birkez daha teyit etti ve programa destek vermek amacıyla çekilen “Marine World Heritage: the Crown Jewels of the Ocean” (“Dünya Kültür Mirası: Okyanus Tacının Mücevherleri”) adlı filmi sundu.



MODA

Emporio Armani ve Gucci Cruise İlkbahar/Yaz Koleksiyonu Ü

nlü tasarımcı Giorgio Armani, Emporio Armani İlkbahar/Yaz 2013 Kadın Koleksiyonunda bir kez daha kişiyi özgünlüğe çağırıyor. Koleksiyonun saflığını yansıtan yalın stil; sadeliği ve doğallığı savunuyor. Kendin olma, kendini özgürce ifade etme sezonun felsefesi adeta... Emporio Armani erkek koleksiyonunda ise, bu sezon moda severleri yeni bir tarzla tanıştırıyor: kusursuz şıklığı beraberinde getiren bir canlılık ve bir tutam da aristokrasi. Milan Moda Haftası defilesinde ünlü Brezilyalı model Thyago Alves’i kullanan Emporio Armani, günlük spor giyim dünyasına modern şıklığı tanıtıyor. Gucci Cruise 2013 Erkek Koleksiyonu, uzun bir haftasonu tatilini hatırlatan rafine bir gardrop sunuyor. Hafif kumaşlar, yumuşak materyaller ve minimalist çizgiler, gerçeklerden kaçan, huzurlu ve güzelliğin detaylarda saklı olduğu bir dünyaya götürüyor. Gucci kreatif direktörü Frida Giannini, kadınlar yeni koleksiyonunda siyahın yanı sıra kullandığı yumuşak ama canlı renklerle moda severlerin ilgisini çekiyor ve onları yaza hazırlıyor. Çiçekli desenler, ispanyol paça pantalonlar ve fırfırlı elbiselerle adeta 1960’lı yıllara gönderme yapan koleksiyon, Gucci mağazalarında yer almaya başladı.

36 www.bestlifeturkey.com ŞUBAT 2013



YAŞAM Mihrinur-Tezcan Yaramancı, Azize Taylan, Rahmi Koç, Vera-Bülent Bulgurlu

TURMEPA’nın 18. kuruluş yıldönümü D

Beril Başaran

38 www.bestlifeturkey.com ŞUBAT 2013

Hüseyin,Mina Başaran

enizTemiz Derneği / TURMEPA’nın on sekizinci yıldönümü yemeği, Kurucu ve Onursal Başkanı Rahmi M. Koç ve Yönetim Kurulu Başkanı Tezcan M. Yaramancı’nın ev sahipliğinde, Four Seasons Hotel İstanbul at the Bosphorus’ta gerçekleştirildi. Yıldönümü yemeğinin açılış konuşmasını yapan Tezcan M.Yaramancı, DenizTemiz Derneği / TURMEPA’nın 1994 yılından bu yana, denizlerimizin ve kıyılarımızın temiz kalması, temiz denizlerimizin gelecek nesillerin ekonomisine, sağlığına ve refahına katkı sağlaması için mücadele ettiğini vurguladı ve dünyamızın üçte ikisini kaplayan, en önemli protein kaynağı olan deniz ürünlerinin yatağı ‘mavi’ denizlerimizin de en az ‘yeşil’ çevre kadar kirletildiğine dikkat çekti. Gecenin ana sponsoru CMB Yachts Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Başaran da, “Doğa aşığı bir ailenin bireyi olarak denizleri yaşatmaya ve gelecek nesillere temiz ve yaşanabilir denizler bırakmaya kendini adayan TURMEPA’ya destek vermekten büyük gurur duyuyoruz.” CMB Yachts Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Başaran’a plaketini derneğin Onursal Başkanı Rahmi M. Koç takdim etti. Istanbul Akvaryum Genel Müdürü Sami Milli, Aktaes Holding Yönetim Kurulu Başkanı Timur Makzume, Türkiye Vodafone Vakfı Başkanı Hasan Süel, MV Holding Yönetim Kurulu Üyesi Banu Vargı Tümay, Kavaklıdere Şarapları A.Ş. Murahhas Azası Ali Başman, Sinema TV Başkan Yardımcısı Esra Oflaz Güvenkaya, Zen Diamond Yönetim Kurulu Üyesi Şükran Güzeliş’e geceye verdikleri katkı dolayısıyla teşekkür plaketlerini, Rahmi M. Koç’un elinden aldılar. Fotoğraflar: BARIŞ ÖZKAN


Yılmaz Uslu, Belma Simavi

Banu-Murat Tümay

Serra Tokar, Caroline-Mustafa Koç

Şükran-Emil Güzeliş

Ketty Hakko

Suzan Sabancı Dinçer

Serra-Alp Taşkent

Selda, Eşref-Fulya Cerrahoğlu ŞUBAT 2013

www.bestlifeturkey.com 39


YAŞAM

Figen-Fatih Kıral

Sema Güral-Onur Sürmeli

Esra Oflaz Güvenkaya

Semra-Gürbüz Tümay

Aylin-Zeki Koen

40 www.bestlifeturkey.com ŞUBAT 2013

Taner Eray, Mina, Hüseyin Başaran

Filiz-Sebahattin Somal

Meral-Vural Gökçaylı


Nükhet-Aydın Çubukçu

Heves Ekinci

Nadia-İsmail Koçak

Feryal Gülman

Jülide-Mehmet Ali Berkman

Rüksan-Mehmet Ürgüplü

Tahire Demircan

Seda-Gökhan Çelik

Haldun Dormen, Güler Yiğit, Halil Değer

ŞUBAT 2013

www.bestlifeturkey.com 41


MODA

Ali Bayramoğlu:

“Tasarımlarımı giyen kişileri görmek doyum noktası diyebilirim” Yıllar geçip vitrinlerde her gün yeni ürünler görsek de, aslında moda yıllardır kendini tekrar ediyor. Kesimler, çizimler birbirinin tekrarı gibi. Tüm bunların arasından sıyrılıp yeni kesimler çizimler de çıkmıyor değil. İşte bu yeni çizgilerden en genci Ali Bayramoğlu. Fütürist etkiyle hazırlıyor tasarımlarını. Sektörde çok yeni olmasına rağmen teker teker ödülleri de almaya başlamış zaten. 42 www.bestlifeturkey.com ŞUBAT 2013

- Sizi tanıyabilir miyiz? Babam müteahhit olduğu için aile mesleği olarak benden de mühendis olmam bekleniyordu. Ailem böyle bir beklenti içine girince ben de mühendislik üzerine eğitim aldım. Mühendislik okurken, okulun web sitesinde moda tasarımı ilanını gördüm. İlan ilgimi çekti, heyecanlandım ve bu alana yöneldim. Tabii bu yönelme süreci babadan gizli oldu çünkü; o mühendis olmamı istiyordu. Ancak annemin ve Kamile Halamın desteği tamdı. İTÜ’de dü-

zenlenen sınava girdim ve Fashion Institute of Technology (FIT) ile birleşik bir programda okuma hakkı kazandım. - Moda hayatınızın bir alt yapısı var mıydı? Moda’yı seviyordum, yenilikleri takip ediyordum ama bunlar modacı olmak, hatta modacı olmaya karar vermek için bile yeterli değil. Çünkü çok farklı bir şey moda tasarımcısı olmak. Moda tasarımcılığında merchandising, marketing, fashion business, kalıp-dikiş ve drapaj donanımı, örme-dokuma teknolojileri,


tekstil-kumaş bilgisi ve trend takip edip-yaratmak dahil olmak üzere daha birçok kıstas var. Hatta tüm bunların yanında size “gifted” verilmiş yeteneğin, moda tasarımcılığında ki payı %10’a kadar düşebiliyor diyebilirim. Zaten mülakat sınavında bendeki yetenekten öte isteğimi gördükleri için sınavları geçtiğimi düşünüyorum. Benim en büyük artım o yaşa kadar dünyanın büyük bir bölümünü gezmiş olmaktı. - Tasarımcı olarak nelere ihtiyaç duydunuz?

Bence tasarımcı olabilmek için çok iyi bir matematik bilginizin olması gerekiyor. Bir moda markasının çalışma prensibinden bahsediyorum. En basiti, uluslararası platformda çalışan bir marka yılda 4 koleksiyon hazırlıyor, bunların her birinin özgün fakat kendi içinde bir bütün olması gerekiyor. Farklı ilham kaynaklarına ihtiyaç duyuyorsunuz. Dünyadaki trendleri takip edip, inovatif tasarımlara imza atmalısınız. Daha önce de belirttiğim gibi, kumaştan, ipliğine kadar kullanılan her şeyi bilmeniz gerekiyor.

- İlham demişken, nelerden ilham alıyorsunuz? Mimari beni en çok etkileyen ilham kaynağı. Özellikle şu sıralar Charles-Ray Eames ve Richard Neutra beni kelimenin tam anlamıyla büyülüyor. Minimal fakat güçlü ve dinamik! Tabi ki illa mimari degil, gördüğünüz her şeyden beslenebilmeyi bilmek gerekiyor. Bir tasarımcının ilham bekleme lüksü yok ne yazık ki. Ne olursa olsun şunu itiraf edebilirim ki, özellikle 60’lı yılların modern ve fütürüstik hali, müziğinden, mimarisine ve kıyafetlerine kadar tek kelimeyle beni büyülüyor. - Şimdi ki vintage’dan bahsetmiyoruz herhalde? Tam anlamıyla değil, fakat vintage’ı şu şekilde ele alıyorum; Onların dikişlerini, vatka yapılarını, kesimlerini, kalıplarını inceliyorum. Sevgili Zac Posen ile çalışırken bu sistemi zamanla oturtmayı keşfettim. Thierry Mugler ve Cristóbal Balenciaga hayranlık duydugum moda mühendisleri. Onlar tasarımın moda alanında birer savaşçıydılar ve bizlere çok güzel bir yol açtıklarına inaniyorum. Bazen bir elbisenin sadece ana hatlarının ortaya çıkması 2 gün sürebiliyor, hiç uyumadan onu ince ince işleyerek ortaya çıkartıyoruz. Tabiî ki çok daha uzun sürenleri de var. Fakat bu 2 gün süren elbisenin bulundugu koleksiyon 2011 yılında benim Rusya’da yılın tasarımcısı seçilmemi sağlamıştı. - Eğitim sürecinde nasıl zorluklar yaşadınız? Yıllarını çizim eğitimlerinde harcayıp sınavı geçememiş kişiler vardı, ben ise sadece istediğimi göstererek başarılı oldum. Eksiğim çok fazlaydı, çizim yapmayı, makas tutmayı bile yeni öğreniyordum. Tüm bu gerçekleri görünce daha da çok çalışmak zorunda olduğumu anladım. Tabiî ki işinizi zorlaştıran dış etkiler de var… Laflar, sözler... Her yer cadı kazanı gibi, kuyunuzu kazmaya çalışanlar... Tüm öğrenme çabanızın yanında bir de bunlarla savaşıyorsunuz. Ama bu zorluklar azmimi daha da kamçıladı. Bunları sadece İstanbul’da yaşamadım maalesef Amerika’da da aynıydı, hatta daha şiddetlisiydi. - Hiç düşündünüz mü tüm bunlar neden oluyor? Tabiî ki düşündüm. Meyve veren ağaç taşlanır! Ama çalışmayı hiç bırakmadım, yeri geldi elimi diktim yorgunluktan. - Arzu Kaprol ile yollar nasıl kesişiyor? Türkiye’de okuduğum ilk yılın yazında Arzu Kaprol’de staj yapmaya başladım. Normalde stajyer almıyorlardı ama o kadar çok ısrar ettim ki en sonunda “Tamam çocuk gel başla” dedirttim. Her işi yapmaya çalışıyordum, çünkü işi çok seviyordum. Ama dışardan sanırım ŞUBAT 2013

www.bestlifeturkey.com 43


MODA biraz snop gözüktüğüm için bir süre ben de zorluk çektim. Arzu Kaprol’ün atölyesi o kadar cana yakın bir ortamdı ki, çok çabuk ısındım ve hemen aralarına katıldım. Kısa bir süre sonra Arzu Hanım kalıp bilgimi ölçmek için beni bir sınava tabii tuttu. Geçtim! Yaz staji sonrasi New York’a geri döndüm ve bir sene sonra Network-Que ve Arzu Kaprol icin Arzu Hanım’ın tasarım asistanı oldum. - Türkiye’de Network ve Que deneyiminiz de var. Neler kazandırdı? Ben tüm bu aşamaları yaşarken, sektörün her alanını yakından tanıma fırsatı buldum. Gerek “marketing” gerek teknik bilgilerle doluyordum sürekli. Türkiye’nin en önemli ve prestijli hazır giyim operasyonlarından bahsediyoruz sonuç olarak. Bu her adımda yeni bir donanım kazandırıyor insana. Bu açıdan cok şanslıydım. - Hem New York’ta hem İstanbul’da eğitim aldınız. İki şehri nasıl kıyaslarsınız? Frank Sinatra’nın dediği gibi “Şehrin bir parçası olmak istiyorum”. New York’ta bunu hissetmeyi istiyor ve seviyor insanlar. İstanbul’da ise çok fazla uçurum var. Yabancı markaları çok divalaştırıyoruz gözümüzde ama New York’ta öyle değil. Güzel tasarıma değer veriyor insanlar. Şahsen ne olursa olsun Istanbul’u hiç bir yere değişmem. İstanbul’da hem eski hem yeni şehir var. Bu size ilham ve yaşam veriyor. - New York’ta kurulu bir düzeniniz var… Neler var bu düzende? Orada ilk protoların bir kısmının hazırlandığı bir atölye var. Türkiye’de iş yapmayı çok seviyorum, çünkü “Made in Turkey” etiketiyle ürünler hazırlamak istiyorum. Ama Amerika’da ayrı bir kalite seviyesi var. Bazen bunu Türkiye’de yakalamak kolay olmuyor. Fakat ben İstanbul’da çalıştığım atölye konusunda cok şanslıyım. - Amerika’da nerelerde tecrübe fırsatı yakaladınız? Zac Posen, Marchesa ve Calvin Klein Collection gibi sektörün önde gelen markaları ile çalıştım. Herbirinin tarzı çok farklıydı, bu sayede bu markalara tasarım yaparken aynı zamanda farklı tarzlar ve marketler adına çok fazla şey öğrendim. Bence bu cok önemli. Kendi markamda her kadının kendinden bir şeyler bulabilmesi ve yakıştırabilmesi benim için çok kıymetli. - Okul bittikten sonra neler yaptınız? Okul bittikten sonra sadece haute couture yapmamak istediğimi anladım. Marchesa’dan ayrıldım. Çünkü hazır-giyim eğitimi aldım ve işin operasyon (matematik) kısmı da çok hoşuma gidiyor. Ayrıca marka oluşturmak istiyordum. Calvin Klein Collection, okuldan sonra başladı. Freelance olarak çalıştım. İlk defa bir 44 www.bestlifeturkey.com ŞUBAT 2013

marka da staj yapmadan direkt tasarımcılığa yükseldim. Arzu Kaprol, Zac Posen, Marchesa... Bu markaların hepsinde tasarımcılığa yükselene kadar staj evresinden geçtim, dişimle tırnağımla rutbelerimi arttırdım, kazandım. Üstelik hem okuyor, hem çalışıyordum. Calvin Klein ile beraber kendi markamı da başlattım. - Podyum arkasında huzursuzluklar da yaşanıyor mu? Zaten içten içe bir çekişme söz konusu ama kendi adıma onu aştım. Beni en çok sinirlendiren şey ise tasarımımı taşıyan mankenin o

parçaya hak ettiği saygıyı vermemesi. İsim vermek istemiyorum ama bunu birkaç kere yaşadım. Aslında herkes yaptığı işin hakkını vererek, saygı duyarak yapsa bu tip ego savaşlarına hiç kimse girmez diye düşünüyorum. - Favori mankenleriniz var mı? Türkiye’deki çekimlerde beni yalnız bırakmayan Ebru Öztürk, Serenay Sarıkaya ve Özge Ulusoy. Çünkü bu üç isim tasarımlarımı podyumda hak ettiği gibi taşıyor ve taşıdıkları tasarımlara değer veriyorlar. Bu diğer mankenleri sevmiyorum, onlar deger vermiyor ta-


sarımlara demek degil tabi ki. Ben sadece tanıdıklarım arasından saydım. Çoğunlukla New York’ta olduğum icin herkesi çok tanımıyorum ne yazik ki. - Kendi markanızı yaratma sürecine gelirsek… İlk başlarda çevremdeki herkes çok erken olduğunu söyledi. Ben ise tam aksini düşünüyordum. Ve “Aliens vs Human” ismiyle yola çıktım. Bu ismi seçmemin sebebi ise fütürizmi giyilebilir kıldığı için. Çok beğenildi ama alıcılar biraz soğuk kaldı bu isme. Zira iş böyle olunca markanın ismi Ali Bayramoğlu olarak değişti. - Cornerlar nerede? Amerika’da; New York, New Jersey, Miami ve Brooklyn’de var. Bunun dışında İrlanda, Londra, Kuveyt ve Dubai’de varız. Henüz yeni doğmuş bir çocuk, zamanla büyüyecek ve daha birçok noktaya ulaşacak. - İstanbul? İstanbul’da satmayı çok istiyorum çünkü insanlar sürekli gerek email yolu, gerek sohbet esnasında soruyorlar nereden alabileceklerini. Şimdilik çok sevdigim bir “specialty store” yakından ilgileniyor. Yakın zamanda umarım İstanbul’da da olacağım. - Tasarımlarını giyen kişileri gördüğünde ne hissediyorsunuz? O duygu tarif edilmez bir haz. Doyum noktası diyebilirim. Düşünsenize, bir şeyler tasarlıyorsunuz, hayata geçiriyorsunuz ve bir kadın bütçesinden para ayırıp sizin tasarımınızı arzuluyor ve onu alıyor. Kendini o tasarımın içinde iyi ve güzel hissediyor. Bunu yaşadıktan sonra başarıyı hissediyorsunuz. Bundan daha güzel bir şey olabilir mi? - Kendi giyiminizi nasıl tanımlıyorsunuz? Üniversiteye kadar giyimime gerçek anlamda para harcıyordum. İtiraf etmek gerekirse artık hatalar gözüme batıyor. Mesleki deformasyon sanırım. Ben kendi ürünlerimde ufacık bir hataya göz yummazken, divalaştırdığımız markalarda ki gözden kaçan hatalara para vermeyi, daha iyisini yapabilecekken kendime yediremiyorum. Tarzım ise benimle bütünleşmiş olan saçım, iki kolda bileklik ve saat, kolu kıvrılmış ceket, skinny pantalon. Genelde bu şekilde giyinirim. Artık kıyafet alma isteğim, kıyafet yapma isteğine dönüşmüş durumda. O yüzden beni çok farklı görmeniz pek mümkün değil. Bunun tadını çıkartıyorum şimdi. - Beğendiğiniz markalar hangileri? Que erkek, Balenciaga Homme ve Dior Homme en beğendiklerim. - Türkiye’yi giyimde eleştirseniz neler söylersiniz?

Türkiye giyimde artık daha inovatif. Fashion Week’in Türkiye’ye çok şey kattığını düşünüyorum. Artık daha cesur ve güzel giyiniyorlar. Fakat insanlar kafalarında marjinal giyim diye bir şey yarattı ama böyle bir şey yok. Marjinal olmak bir hayat tarzıdır. Yinede deneye de-

neye sancılı bir şekilde de olsa street fashion bizde de yolunu bulacaktır. Moda tasarımcısı olmak kolay bir şey değil. Ben okulu bitirene kadar bırakın moda tasarımcısı demeyi kendimi moda tasarımcısı adayı olarak adlandırdım

hep. - Şimdi nasıl isimlendiriyorsunuz? Şimdi en azından tasarımcı olduğumu söyleyebiliyorum. - Türkiye’de tasarımlarınızı giydirmek istediğiniz kadınlar kimler? Gülse Birsel, Ajda Pekkan, Feryal Gülman, Nebahat Cehre, Eda Taşpınar… Aslında vücudunu iyi tanıyan her kadını keyifle giydirmeyi isterim. - Kadınlara tavsiyeleriniz var mı? Bir kadın giyinirken kendi vücudunu tanıyor olmalı. Elbise ne kadar güzel olursa olsun, vücut tipinize uygun degilse hem elbise, hemde sizin güzel gözükmeniz ne yazik ki mümkün değil. Güzel giyinmekte bir sanattır. - Çevrenizdeki kadınlar giyimleri için yardım istiyor mu? Evet. Yakınlarım, arkadaşlarım görüş belirtmemi istiyor. Bu açıkçası çok hoşuma gitmiyor değil. - Özel hayatınızdan bahsedelim mi biraz? Moda ile ilgileniyorsanız, düzenli bir ilişki gerçekten çok zor. Ben de istiyorum düzenli bir ilişkim olmasını. Hatta ileride baba olmayı da istiyorum. Çocukları seviyorum çünkü. Ama bu meslekle birlikte pek mümkün görünmüyor. Ama bir gün o kişiyle karşılaşacağıma inaniyorum. - Tasarımlarınızda nelere dikkat ediyorsunuz? Herkese hitap etmesini istiyorum. Sadece manken vücutlu kadınların değil, kilosu olan kadınların da giyebilmesini, orta yaş ve üstü, kısacası yaşşız kadınlarında giymesini istiyorum. Sabit kalmaktansa geniş çevreye ulaşabilmek istiyorum. Couture müşterilerimde de herkese aynı keyifle, aynı tutku ile yaklaşıyorum. Çok mutlu kılıyor insanların özel günlerini benim tasarımlarımla, benimle paylaşmak istemeleri. - Son olarak eklemek istedikleriniz… İnsanlar bizim yaptığımız işin çok kolay olduğunu düşünüyorlar, genelde böyle bir algı var. Bu iş kesinlikle kolay bir iş değil. Ciddi bir egitim, disiplin, tecrübe ve fedakarlık bu işin olmazsa olmazları. Bir de şunu belirtmek istiyorum; hiç kimse bir defileyle ne zirveye çıkabilir, ne de yere inebilir. Hayatta her şey biz insanlar icin. Zor olan başarmaktan ziyade o başarıyı muhafaza etmek. Buarada bana ulasmak isteyen herkes alien@alienvshuman.com adresinden ulaşabilir. Keyifle herkesin sorularına cevap veririm. Sizlere de beni bu sayınızda konuk ettiğiniz için teşekkür ediyorum. Çok keyifli bir proje oldu. ŞUBAT 2013

www.bestlifeturkey.com 45


YAŞAM Khairrul İzwan Mohd Esa, Bahruddin Sulaiman, İbrahim Çağrı Sağlık

Dünya EMITT’te buluştu

Sami Türkay, Doruk Kaya, Sevgi Şahin

Mohammed Essa Al Shaikh

46 www.bestlifeturkey.com ŞUBAT 2013

TÜYAP’ta 17. kez düzenlenen Doğu Akdeniz Uluslararası Turizm ve Seyahat Fuarı EMITT, rekor katılıma sahne olarak 70’e yakın ülke ile Türkiye ve dünya genelinden yüzlerce turizm beldesini ağırladı. Fuarda Adigey, Acaristan-Gürcistan, Arnavutluk, Arjantin, Ermenistan, Azerbaycan, Bahreyn, Beyaz Rusya, Bosna Hersek, Brezilya, Bulgaristan, Çin, KırımUkrayna, Hırvatistan, Küba, Kıbrıs, Dağıstan-Rusya, Dominik Cumhuriyeti, Mısır, Fransa, Gürcistan, Almanya, Yuanistan, Macaristan, Hindistan, Endonezya, İran, İtalya, Jamaika, Japonya, Ürdün, Kazakistan, Kenya, Kuveyt, Lübnan, Libya, Makedonya, Malezya, Maldivler, Mauritus Adaları, Meksika, Moldova, Fas, KKTC, Filistin, Phuket-Tayland, Portekiz, Rusya Federasyonu, San Marino, Sırbistan, Seyşel Adaları, Singapur, Slovenya, Güney Afrika, Güney Kore, İspanya, Tanzanya, Tayland, Tunus, İngiltere, Ukrayna, Birleşik Arap Emirlikleri, ABD, Özbekistan, Vietnam, Yemen ve Tataristan-Rusya Federasyonu ilginç etkinlik ve gösterileriyle öne çıkan ülkeler olarak yer alıyor. Dans ve folklor gösterileri, yerel sanatçıların el becerileri, şarkılar, türküler ve ülkelerin mutfaklarına özgü lezzetler fuar ziyaretçilerine görsel işitsel bir şölen sundu. Fotoğraflar: BARIŞ ÖZKAN

Andrew Budiman


Begüm Hallaç

Nurcan Ateş

Emel Demirkaynatan, Hacer, Gizem Manisalı

Hediye Güral Gür

Göktan Bal ŞUBAT 2013

www.bestlifeturkey.com 47


MODA Daha az çaba daha fazla moda!

M

MaxMara

axMara İlkbahar-Yaz 2013 koleksiyonu Made In Italy konseptli moda evinin altın çağından ilham alıyor. Sportif şıklık, Africa ve safari stili gibi moda ifadelerinin MaxMara’nın ikonik stili tarafından filtrelenmesi… Klasik cult görünüşlere verilen feminen kıvrımlar: safari cekeler, trençkotlar, tulumlar ve smokin ceketler… Organze ve ipek gibi kumaşlar ile hafifleyen dokulu silüetler… Omuzlara ve kollara kazandırılan yeni hacimler… Viskoz, süet, ipek ve teknik ipek gibi kumaşların orijinal ve sofistike birleşimleri: elbiseler, dust coat’lar, bol gömlekler, şık bluzlar, bilek seviyesinde etekler, plili pantolonlar… MaxMara’nın eşsiz renk yelpazesi: ten, bej, camel ve toprak renkleri gibi sıcak renklerin yanı sıra, lacivert ve sofistike siyah gibi soğuk renkler… Zekice bir ironi içeren koleksiyonda çiçek desenlerinin, askeri desenlerin, çizgilerin ve animal baskıların birbirleriyle kombinleri dikkat çekici. Proporsiyonlara ve silüetlere yapılan vurgu ile ön plana çıkarılmak istenen düşünce: Daha az çaba daha fazla moda! Aksesuarlar koleksiyonun tamamlayıcıları: Sezonun değişik renklerini içeren Bon ton deri çantalar, ultra soft napa derisinden Boston çantalar, krokodil baskılar… Animal ve ponyskin baskı detaylı kalın topuklu ayakkabılar ve tortoise shell oversize gözlükler…

48 www.bestlifeturkey.com ŞUBAT 2013


Modanın üstünde bir şıklık için:

S

Sportmax!

portmax İlkbahar-Yaz 2013 koleksiyonu herhangi bir çağdan veya retro bir nostaljiden etkilenmiyor. Belli bir stili olan, feminen olup aynı zamanda karakteri olan, sofistike ve zengin görünümlü bir koleksiyon. Çağdaş mimarilerden, yapısal silüetlerden ilham alınıyor: saf çizgiler, belirgin volümler ve titiz renk geçişleri… Materyallerin deneysel karışımlarının, eşsiz ve yenilikçi ürün yapılarının ön plana çıkarılması… Tüvitin, hiper teknolojik dokuyla yeniden üretimi… Plastik filmden elde edilen transparan şerit bitişleri ile zenginleştirilen shantung’lar, baskılı teknik organzeler… Lazer kesim kazayağı deseninin tül ve deri ile fütüristik kombinasyonu… Boxy ceketler, akıcı tünikler, A-line etekler, bilek seviyesinde cigarette pantolonlar, kolları çıkabilen deri bomber ceketler ve kabanlar… Grafik desenli katlı elbiseler ve trikolar, gece kullanılabilecek kıyafetlerde metal constructivist çizgiler…Optik siyah ve beyaz bütün kombinasyonlarda görülüyor: çizgiler, kareler ve şeritler… Aksesuarlar koleksiyonun tamamlayıcıları: Mimari topuklarıyla siyah-beyaz ankle botlar, bowling çantalar, çizgiler ve kaz ayağı desenli lazer kesim clutch’lar… Modanın üstünde bir şıklık için: Sportmax!

ŞUBAT 2013

www.bestlifeturkey.com 49


YAŞAM

Ralf Tezman

Deniz Aylan

50 www.bestlifeturkey.com ŞUBAT 2013

Lena Malcı


Serdar Kiani

Uğur Şahin

D

ünyanın karada yapılan ikinci büyük tekne ve yat fuarı olan CNR Avrasya Boat Show, bir yıl aradan sonra evine geri döndü. CNR Expo Fuar Merkezi’nde gerçekleştirilen fuar denize de açılacak. Türkiye’de denizcilik sektörünün en büyük buluşması olan, Deniz Araçları, Ekipmanları ve Aksesuarları Fuarı, CNR Fuarcılık tarafından gerçekleştirildi. Türk Yatçılık Sektörü’nün temsilcisi Deniz Endüstrisini ve Denizciliği Geliştirme Derneği (DENTUR) ile CNR, 2013, 2014 ve 2015 yılları için Avrasya Boat Show’u CNR EXPO’ da gerçekleştirmek üzere anlaşma imzaladı. Fuar 1.000’in üzerinde markanın katılımıyla gerçekleştirildi. Dev organizasyon küçük, orta ve mega sınıfında 250’yi aşkın tekne sergilendi. Fuar’ın en pahalı tekneleri ise Numarine 78 model adlı tekne oldu. Yaklaşık 2 milyon 380 bin Euro fiyatı olan tekne fuarın en gözde teknesi oldu. Sergilenen teknelerin potansiyel müşterilerle buluştuğu CNR Avrasya Boat Show, sektöre 1 milyar dolar düzeyinde iş hacmi yarattı. Ünlü yat sahipleri Vip gününde standlarının başında durarak gelen misafirleri en iyi şekilde ağırladı. Fotoğraflar: ERCAN DURSUN

Elvan Meyhanecioğlu

Rupen Meyhanecioğlu ŞUBAT 2013

www.bestlifeturkey.com 51


YAŞAM

Ersin Durgun, Ömer Faruk Ertem, Deniz Kahraman

S.Selçuk Balcı, Berfu Ayaksız, Matthew Bate

Nihan Deniz Tuzal, M. Sinan Özer, Gülay Aybek Efe Karakaplan, Deniz Taşkın, Gizem Akgün

Deniz Özçakır

52 www.bestlifeturkey.com ŞUBAT 2013


YAŞAM

Emeshel Türkiye’de... H

em kadın hem erkek parfüm çeşitleriyle dünyanın en ünlü kozmetik markalarından biri olan İspanyol asıllı EMESHEL, piyasaya yeni çıkardığı “X ve Y” parfümleriyle İstanbul pazarına girdi. Emeshel, Harvey Nichols’ta verdiği davet ile yeni parfümünü İstanbul’lulara tanıştırdı. Emeshel’in X parfümünde kadınların güzelliği ve coşkulu ruhu öne çıkartılırken kadınlar aynı zamanda ödüllendirmek isteniyor. Gül, yasemin, portakal çiçeği gibi değişik aromalardan oluşan ve bağımlılık yaratan X parfümü, Emeshel kadınına yeni bir seçenek sunuyor. Emeshel Y parfümü ise Karine Dubreil tarafından modern ve elegan erkekler için yaratılmış. Fotoğraflar: BARIŞ ÖZKAN

Caroline Koç, Ian Proetta, Nevbahar Koç, Sandy Marc Kertesz

Zerrin Bilimer, Beril Şaşmaz Şebnem Dereli

Jülide Berkman

Müge Canmutlu

Reyhan Çiftçi

Hülya Kalyoncu

Demet Sabancı Çetindoğan

ŞUBAT 2013

www.bestlifeturkey.com 53


GURME

Selçuk lu Ramazanoğ

Kısa Bir Viski Turu

İ

skoçya’ya ilk gidişimin yedinci senesi... İskoçya’dan aldığım viski kitabının sayfalarını açıyorum ilham alabilmek bu ilk yazıma ve Nisan 2006 tarihini görüyorum. Nisan da İskoçya’yı gidip görmek ve viski keşfi yapabilmek için en ideal aylardan biri. Somon balıklarının en iyi kıvama geldiği, viskinize en iyi şekilde eşlik edebileceği zaman. Her zaman viskiye en iyi eşlik eden yiyecek nedir sorusu akılların bir köşesinde durur. Viskiye eşlikçi olarak da akıllara ilk somon fümeyi gelir. Kesinlikle birbiriyle iyi anlaşan bir çift viski ve somon füme. Türkiye’de viski, yemek öncesinde veya ye-

54 www.bestlifeturkey.com ŞUBAT 2013

mek sonrasında içiliyor, adettendir. Yemeğe geçildiği zaman viski kadehleri kalkar ve yerini şarap veya rakı alır. Oysa ki viski ülkelerinde, özellikle de İskoçya’da, viskiden anlayan viski severlerle yemek yediğinizde size her bir tabak için ayrı bir viski sunarlar. Antre ile başka, sıcak ile başka, tatlı ile başka, kahve ile başka. Demek oluyor ki, yemeğin karakterine göre viski seçiliyor ve sizin beğenize sunuluyor. Bu biraz tabii masada bardak bolluğu yaratıyor, ama olsun, sizi ayrı lezzet duraklarına ziyarette bulunmanızı sağlıyor. Bundan birkaç sene evvel bir viski markasının başharmancısı gelerek viski-lahmacun uyumunu olumlu bulduğunu söylemişti. Viski lahmacunla uyum sağlar veya sağlamaz, damak tadına bağlı bir şeydir ama bu demeç ertesi gün büyük gazetelerde büyük yankı uyandırmıştı. Viski uzmanlarına göre viski birçok yemekle uyum sağlar, sulu yemekler dışında. İskoçya’dan aldığım viski kitabının sayfalarına göz atarken aklıma Edinburgh’ta girdiğim bir viski barında yaşadığım o an için gergin ama sonraki viski zevkim için büyük bir deneyimim gözümün önüne geliyor. Yedi

sene önceydi, Nisan 2006, not düşmüşüm bu tarihi kitabın ilk sayfasına. Üniversite sonrasında öğrendiklerimi pekiştirmeye, Avrupa’dan nasıl görünüyora bakmak çin İngiltere’ye gittim. Bulutlu ve sağanak yağmurlu bir İngiltere akşamında internetten hiç bilmediğim ama her zaman merak ettiğim İskoçya’ya bir uçak bileti aldım. Viskiye merakım o senelerde de vardı fakat viski denince aklıma sert ve buzlu içilen bir içki geliyordu o günler. Açıkçası, viski içmekte zorlanıyordum. Alışmaya çalışıyordum viskiye. Bu arada şunu söylemeden geçemeyeceğim: Ben viskiyi Klasik Batı Müziği’ne benzetirim. Çok fazla kişi tanımadım ki Beethoven’ın 3. Senfonisini ilk kez dinleyip bu muazzam bir eser desin veya daha kolay bir klasik eseri düşünelim... Pek az insan biliyorum ki viskiden ilk defa bir yudum almış ve viskiye çok iyi bir içkiymiş desin. Klasik Batı Müziği’nin değerini, sofistikeliğini, önemini anlayabilmek için biraz ısınma turları atmak, biraz çabalamak gerekir. Viskide de bu böyledir. Keyifli bir yudum alabilmek için viskiye de biraz zaman tanımak, doğru viskiyle ısınma turları atmak, viskinin tarihini ve nasıl yapıldığını görmek


ve öğrenmek gerekir. Bu yazımda değil ama ilerleyen yazılarda viski üretimi hakkında bir yazı yazmayı planlıyorum. Anlatacak ne kadar çok şey var viskiler hakkında. Bir konu diğer konuya vesile oluyor. Neyse ben döneyim Edinburgh’taki viski barına. 365 günün 359 günü yağmur yağan İskoçya topraklarına bu sefer yağmur yağmıyordu. Ben de bu güzel havayı fırsat bilerek Edinburgh sokaklarında sırt çantamı alarak dolaşmaya başladım. Amacım kısa bir viski turu atmak, değişik viskiler içmek ve az da olsa viski hakkında bir şeyler öğrenmekti.. İngiltere’de yaşayan bir İskoç arkadaşımdan nerede iyi viski içileceğini sorduğumda bana birkaç tane bar ismi vermişti. Bunlardan bir tanesine girdim ve havalı bir şekilde kendime The Glenlivet 18 yıllık istedim ve viskimin içine iki buz koymasını rica ettim barmenden. Barmen, 50’li yaşlarında, bıyıkları yukarı doğru burulmuş, 1.90 boylarında irice bir İskoç idi. Bu klasik İskoç adam bana viski buzlu içilmez diye pek de kibar olmayan laflarla istediğim viskiyi vermeyi reddetti. O an kısa bir korku yaşamadım desem yalan söylemiş olurum.

İskoç barmen bana hiç unutmayacağım bir ders vermişti şu cümlelerle: “Bak! Bir İskoç’u iki şey sinirlendirir: Biri hanımımıza yan gözle bakmak, diğeri de viskimize buz atmaktır. Bunun dışında bir İskoç’u pek sinirlendiremezsin.” dedi. Ben o günden beri viskiye buz atmayı tercih etmiyorum. İskoç barmen

haklıydı. Düşünün ki, viskinize iki buz attınız. Birinci yudumunuz fazla erimemiş buzlarla fena değildir, üçüncü yudumu aldınız ilk yudumdan farklı bir viski, son yudumu aldınız tamamıyla gerçek tadından farklı bir viski içmiş oluyorsunuz. Viskinin içindeki buzlar eridikçe viski su kıvamına geliyor maalesef. Barmenle aramızdaki kısa gerginlik benim şirin sorular sormamla biraz olsun yumuşamıştı. Sorularımdan biri şuydu: “Peki viskiyi biraz olsun soğuk içmek istiyorum, ne yapmalıyım?” Bardağınızı buzluğa koyarak soğuttuktan sonra viskinizi soğuk bardağa koyarak yudumlayabilirsiniz veya pek de romantik olmayan İskoçların konu viski olunca epey hassaslaşmaları sonrasında size viskiyi iyi bilenler viskimize bir gül yaprağının üzerine düşmüş çiğ tanesi kadar su eklememizi önerebilir. İşte bir gül yaprağının üzerine düşmüş çiğ tanesi kadar suyu soğuk olarak eklememiz önerilir. Kaliteli ve yıllanmış viskinizi buzla bozmadan sek veya bir gül yaprağının üzerine düşmüş çiğ tanesi kadar su ekleyerek denemekte fayda var. Buz koyarak viskiye ayıp mı ediyoruz acaba?

ŞUBAT 2013

www.bestlifeturkey.com 55


YAŞAM

Banu-İhsan, Atalay Nalçacı, Nurhan-Ahmet Türkfiliz, Mustafa Nalçacı, Dilara Aydın, Alev-İrfan Nalçacı

T

‘Swiss Time in İstanbul’

ürkiye´de ilk kez düzenlenen ve özel içerikli olan sergi, İsviçre Başkonsolosluğu ve Şişli Belediyesi himayesinde, İsviçre Saat Endüstrisi Federasyonu´nun destekleriyle gerçekleşti. İsviçre saatlerinin mekanizmalarının tanıtıldığı, dünyaca ünlü markaların sergilendiği “Swiss Time in İstanbul” sergisinde, İsviçre saat kültürünün tanıtılarak, nesilden nesile aktarılması amaçlanıyor. Saatte kalite ve güvenin simgesi olan İsviçre saatleri, İsviçre’nin geçmişten bugüne yüksek kalitesi, etkileyici tasarımı ve kusursuzluğu ile tarz ve prestij sahibi insanlar tarafından tercih ediliyor. Düzenlenen sergi ile adeta İsviçre İstanbul’a taşınırken, saat tutkunları ve ünlü saat markaları bu sergide buluştu.

Nathalie Veysset, Ayhan Cöner, Monika Schmutz Kırgöz

56 www.bestlifeturkey.com ŞUBAT 2013

Sergide, Breitling, Bulova, Corum, Dewitt, Edox, Ellicott 1738, Eterna, FranckMuller, Hermes, Maurice Lacroix, Movado, Oris, Perrelet, RaymondWeil, Rolex, Roman Jerome, TAGHeuer, Techno Marine, Ulysse Nardin, Ventura, Victorinox, Zenith gibi markaların yaklaşık sekizyüz farklı modeli sergiledi. Sergide 22 marka yaklaşık 25 milyon dolar değerinde saat sergiledi. Swiss Time in İstanbul Organizasyon’un komite başkanı ve Konyalı Saat Genel Müdürü İrfan Nalçacı, İsviçre’nin geçmişten bugüne yüksek kalitesi, etkileyici tasarımı ve kusursuz saatlerinin tercih edildiğini vurguladı. Bu sergi ile İsviçre’yi adeta İstanbul’a taşıdıklarını ifade etti. Fotoğraflar: BARIŞ ÖZKAN


Ergün, Alp Şahin, Mehmet Aydın, Zeynep Tunç, Hande Dönmez, Eda Deniz, Ümit Denizay

Mehmet Ali Bal, Ahmet, Mehmet Aydın

Serra Abbasoğlu Birgül, İrfan Nalçacı, Monika Schmutz Kırgöz, Doğan Taşkent

Mustafa Eliaçık, Melisa Eliaçık ŞUBAT 2013

www.bestlifeturkey.com 57


YAŞAM

‘Swiss Time in İstanbul’

Orhan Korkusuz, Raffi Artık, Pınar Baykal, Gözde Ertem, Hüseyin Aslan

Monik İpekel, Mustafa Sarıgül, Shelly Ovadia

Siran-Aris Yazar

58 www.bestlifeturkey.com ŞUBAT 2013

Gökçe Atuk

Emre Ertürk

Belgin Aksoy


YAŞAM

Taba’nın Yeni Yıl kokteyli... T

ürk - Amerikan İşadamları Derneği’nin (TABA/AmCham) yeni yıl daveti, politika, iş ve cemiyet dünyasının önemli isimlerini bir araya getirdi. TABA/AmCham Başkanı Ekim Alptekin’in ev sahipliğinde düzenlenen gecede konuşma yapan AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, ABD ile ticarette gelinen noktaya övgü yaparak “NATO müttefikliği çerçevesinde 60 yıldır askeri boyutu önde olan Türk – Amerikan ilişkilerinde ekonomik ve ticari boyut ikinci planda kalıyordu. Eskiden siyasi ilişkiler ekonomiyi belirliyordu, artık ekonomik ilişkiler siyasi ilişkileri belirliyor. İki ülke arasında gelişmekte olan ticari ilişkiler memnuniyet verici” dedi. Fotoğraflar: YİĞİT BOSTANCI

Ceylan Pirinççioğlu, Ekim Alptekin, Jan-Scott Kilner

Harika Güral

Maviş-Marcel Focus

Aynur-Arif Badur

Nespresso Maestria

Y

üksek kalite premium kapsül kahvede pazar lideri Nespresso, profesyonel kahve hazırlamanın özenli ritüelinden esinlenilerek tasarlanan yeni Maestria makina serisi ile kahve keyfini en üst seviyeye taşıyor. Nespresso, kahve uzmanlarının kullandıkları ekipmanları evlere taşıdığı Maestria serisinin ileri teknolojisi ile kahve severlerin, gerçek barista sanatını uygulamasını ve mükemmel tada ulaşmasını sağlıyor.

Selim Cenkel, Pierre Debayle, Fredrick Nilssan ŞUBAT 2013

www.bestlifeturkey.com 59


SANAT

Diğdem Bağrıaçık, Saltık Galatalı, Suzan Sabancı Dinçer

Diğdem Bağrıaçık, Saltık Galatalı, Tansa Mermerci Ekşioğlu

Akbank Private 6.kez Contemporary

Fatoş-Emir Sarıgül

60 www.bestlifeturkey.com ŞUBAT 2013

Dilek-Faruk Bil

Merve, Yücel Mermer


Nilgün Yücaoğlu, Nanette Connelly, Linda Kuyumcuyan

Alev-Yaman Törüner

Banking İstanbul’da C

ontemporary Istanbul 2012 Çağdaş Sanat Fuarı bu yıl da Akbank Private Banking ana sponsorluğunda gerçekleşti. Akbank Private Banking Lounge, fuar süresince Murat Germen’e ait “Selection” adlı fotoğraf sergisine ve çocukların interaktif uygulamalı çağdaş sanat etüdüne ev sahipliği yaptı. Fuarın açılış gününde iş ve sanat dünyasından birçok ünlü ismi ağırlayan Akbank Private Banking VIP Lounge’un açılış kokteylinde Erol Evgin, Tansa Mermerci Ekşioğlu, Alev-Yaman Törüner, Şadiye-Başaran Ulusoy, Fatoş-Emir Sarıgül, Melis Postaoğlu, Burak Hatipoğlu gibi isimler yer aldı. Akbank Private Banking VIP Lounge bu yıl da yine çocukları çağdaş sanatın güncel örnekleri ile buluşturdu. Lounge alanında, Söz Eğitsel Rehberlik, Araştırma ve Danışmanlık tarafından düzenlenen etkinlikte fuar süresince 7-10 yaşları arasındaki öğrencilere interaktif olarak özel sanat eğitimi verildi. Çocuklar, okul kulüpleri aracılığı ve bireysel katılım ile günde 5’er seans olmak üzere 20 kişilik gruplar halinde uygulamalı çağdaş sanat eğitimi aldılar. Fotoğraflar: BARIŞ ÖZKAN

Aslıhan-Ömer Abacı

Semra-Tahsin Özlenir

Nil-Cengiz, Erol Evgin, Nilgün Taşçıoğlu ŞUBAT 2013

www.bestlifeturkey.com 61


RÖPORTAJ

Dedeman Palandöken Otelleri Genel Müdürü Nuri Avşarer

“Dedeman, Palandöken bölgesinin lokomotifi oldu” Bu sene kış kendini pek hissettirmese de kış tutkunları soluğu turistik merkezlerde aldı. Palandöken’de tutkunlar için vazgeçilmezler arasında. Turizm sektörünün önemli isimlerinden “Dedeman” Palandöken’i turizmde üst noktalara taşıdı. - Son 20 yıla bakacak olursak Dedeman, Palandöken’in kaderini değiştirdi. Siz neler söylemek istersiniz? Dedeman Hotels & Resorts International, sadece Palandöken’de bulunduğu konumla değil, bölgenin ilk otelini hizmete açtığı 1994 yılından başlayarak Palandöken’e yaptığı yatırımlar ve pazarlama faaliyetleri ile de bölgenin lokomotifi olmuştur. Ayrıca yapılan telesiyej yatırımları, Palandöken bölgesinin kayak merkezi olmasını sağlamıştır. Universiade 2011 Kış Oyunları’nın Palandöken’de gerçekleşmesinde de, Dedeman markasının bölgeye yaptığı yatırımların etkisi büyüktür. Dedeman’ın biri dağın tam merkezinde 187 oda ile 540 yatak kapasitesi, diğeri ise dağın eteklerinde bulunan 66 oda ile 136 yatak kapasitesi bulunan iki oteli, bölgenin kış turizmi açısından en büyük envanterine sahiptir. Dedeman Hotels & Resorts International bu iki tesisi ile kış turizmi açısından bölgenin lideridir. Bunun yanında Palandöken, Dedeman 62 www.bestlifeturkey.com ŞUBAT 2013

markası ile bilinirlik kazandığından Dedeman Otelleri’ne büyük bir misyon yüklenmektedir. - Erzurum’da kış keyfi nasıl çıkartılır? Palandöken ve Erzurum, Aralık ve Nisan aylarını kapsayan kayak sezonunda yurtdışı ve yurt içinden kayak sporu ile ilgilenen kişileri ağırlamakla kalmıyor, aynı zamanda tüm yıl boyunca şirket misafirlerine de hizmet veriyor. Palandöken Kayak Merkezi 3125 metre ile Türkiye’nin en yüksek rakımlı pistine sahip. 3125 metreden 2100 metre rakıma hiç durmadan kayma özelliğiyle de öne çıkan Palandöken pistlerinin toplam uzunluğu yaklaşık 30 km ve en uzun pist ise 12 km. İstanbul, İzmir, Ankara gibi büyük şehirlerden Erzurum’a ulaşmak sadece 2 saat kadar kısa bir zaman almakta. Havalimanından kayak merkezine ulaşım mesafesi ise sadece 15 dakika. Uçak sefer sayılarının artmış olması da ulaşım alternatifleri için ayrı bir avantaj sağlamaktadır. Dolayısıyla Palandöken ulaşım kolaylığıyla da öne çıkmakta.

Nuri Avşarer

Sadece kayak turizmiyle öne çıkmakla kalmayan Palandöken aynı zamanda otelimize sadece bir saatlik karayolu uzaklığında bulunan ve dünyanın üçüncü büyük şelalesi olan Tortum Şelalesi gibi doğal güzellikleriyle de mutlaka görülmesi gereken yerlerden. Bunun dışında otelimize 10 dakikalık mesafede bulunan Çifte Minareli Medrese, Ulu Camii, Erzurum Kalesi, Ilıca Kaplıcaları ve kurtuluş savaşının canlı izlerini barındıran Tabya’lar görülesi mekanlardan sadece birkaçı. Bölgenin kültür


mirası olan ve otantik mimari yapısını koruyan Erzurum Evleri görülmeye ve bu alan içerisinde yer alan Cağ Kebabı, Ayran Aşı, Borani, Peynir Kuymağı, Kadayıf Dolması gibi yöresel lezzetler tadılmaya değer. - Misafir profiliniz kimlerden oluşuyor? Aralık ve Nisan aylarını kapsayan kayak sezonu dönemi içerisinde, yurtdışı ve yurt içinden kayak sporu ile ilgilenen misafirlerimizin yoğun talepleri ile karşılaşıyoruz. Bu dönem haricinde misafir profilimizin büyük bir kısmını şirket misafirleri oluşturmakta. Özellikle kış döneminde misafirlerimizin %60’lık kısmını dış pazar kaynaklıdır. Ağırlıklı olarak Rusya ve Ukrayna’dan gelen konuklarımızı ağırlıyoruz. - Son yıllardaki yeniliklerden bahsedebilir misiniz? Öncelikli olarak, 2011 Kış Universiade oyunlarına ev sahipliği yapan Palandöken Kayak Merkezimiz, bu organizasyon sayesinde büyük yatırım elde etti ve yeni oluşturulan pistler, suni kar cihazları ve yüksek teknolojik telesiyejler ile zirvenin çehresi tamamen değişti. Erzurum’a yapılan yatırımlar ile Atlama Kulesi, Buz Hokeyi, Buz Pateni, Corling salonları Erzurum’u kayak merkezinden ziyade kış sporları merkezi haline getirdi. Bölgedeki kış turizmi potansiyeli doğrultusunda geçtiğimiz yıl yenilenen Dedeman Palandöken, birçok yeniliği de misafirlerine sunuyor. Yapılan yenileme çalışmalarıyla, Dedeman Palandöken’in 174 standart odası, 12 Deluxe ve 1 suit odası, misafirlerinin beklentilerine cevap verebilecek teknoloji ile minimalist tarzda dekore edildi. Amatör ve profesyonel kayakçıların özellikle tercih ettiği otelde, farklı uzunlukta 8 lift ve gondol, kayak pistleri, kayak kiralama ve kayak dersleri imkanları da sunulmaktadır. - Ski Lodge’dan bahsedelim biraz.. Misafirlerini neler bekliyor? Dedeman Palandölen Ski Lodge Oteli, 2005 yılında kayak severlerin hizmetine açıldı. Yılın 12 ayı misafirlerini ağırlayan otel, 27 sigara içilmeyen oda, 52 standart oda, 14 Executive oda olmak üzere toplam 66 odası ile hizmet vermektedir. Şehir merkezine 2 km. uzaklıkta olan Dedeman Palandöken Ski Lodge, havaalanına 14 km., otogara ise 7 km. uzaklıkta bulunmaktadır. Chalet tarzı dizaynı ile Dedeman Palandöken Ski Lodge, günün stres ve yorgunluğunu atmak isteyen misafirlerimiz için geniş ve konforlu odaları, sağlık merkezi ve şömineli restoran ve lobi alanları ile keyifli atmosferler yaratmaktadır. Dedeman Ski Lodge, tüm yıl boyunca irili ve ufaklı şirket toplantılarına ev sahipliği yapmaktadır. Butik tarzı, kişiye özel hizmet anlayışı ve aynı zamanda kış sporları alternatifi ile seminer, konferans, şirket ve motivasyon toplantıları için ideal bir ortam oluşturmaktadır.

Nazire, Murat Dedeman, Hakan Ateş, Cafer Bakırhan

Denizbank ve Dedeman’dan stratejik işbirliği D

enizBank, Türkiye’nin önde gelen kuruluşlarından Dedeman Holding ile stratejik iş birliğine gitti. İki kurum arasındaki stratejik iş birliğine dair basın toplantısı Dedeman İstanbul’da düzenlendi. Toplantıya DenizBank Genel Müdürü Hakan Ateş, Dedeman Holding Yönetim Kurulu Başkanı Murat Dedeman, Dedeman Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili Nazire Dedeman Çağatay ve DenizYatırım Yönetim Kurulu Murahhas Üyesi Cafer Bakırhan katıldı. Başta madencilik ve otelcilik olmak üzere sahip olduğu diğer yatırımlarla her anlamda çok önemli bir potansiyel arz eden Dedeman Holding ile DenizBank arasındaki iş birliği kapsamında vadesi 10 yıla kadar uzayan, ağırlığı proje içerikli toplam 175 milyon dolar tutarındaki proje finansmanı üzerinde anlaşıldı. Fotoğraflar: BARIŞ ÖZKAN

Banu, Rıfat Dedeman Özlem Önal, Özben Yüksel ŞUBAT 2013

www.bestlifeturkey.com 63


YAŞAM

Prestige’den Lladro motifleri... P

restige firmasının sahipleri Stella Kant ve Silvyo Ovadya evsahipliğinde Lladro’nun CEO’su Stefano Basile, efsanevi çiçeklerinin tasarımcısı Raquel Duque ve Lladro Global Başkanı Roberto Marco’nun katılımı ile gerçekleşen davete seçkin simalar katıldı. İspanya kültürünü ve lüksü temsil etmesinin yanı sıra, dünya üzerindeki birçok önemli kültürden de esinlenerek porseleni adeta hayal gibi işleyen Lladro’nun, tasarımcısı davete gelen misafirlere el işçiliğinin detaylarını sundu. Fotoğraflar: YİĞİT BOSTANCI

Stefano Basile, Stella, Daliah, Berty Kant, Roberto Marco

Moris-Sima Levi, Jojo Nah, Lika-Slvyo Oveadya, Şeyla Nazi

Funda Tuna, Zozo Toledo

64 www.bestlifeturkey.com ŞUBAT 2013

Pınar Talay

Gül Ergi

Alegra Levi, Hande Sönmez


Hakan Duran, Alegra Levi, Emine Ersan, Hanrik Daniel Gaardsdal, Nazan Erdoğan, Zafer Alkaya

Türkiye’nin ilk organik Spa’sı Crassula Spa.

A

ntalya Belek’de “Lux ve Konfor” temasıyla öne çıkan Cornelia De Luxe Resort Otel ve Cornelia Diamond Golf Resort Spa. Otellerinin SPA merkezi Crassula Spa., İsveç menşeli Amerikan markası Sjal ile iş birliği yaptı. Cornelia De Luxe Resort Otel bünyesinde Türkiye’nin ilk “Ekolojik Spa.’sını” hayata geçiren grup, Crassula Eco Spa. adıyla doğal

hayatı tercih edenlere hizmet vermeye başladı. Sjal markasıyla yapılan iş birliğini tanıtmak amacıyla yapılan toplantıda Sjal Güzellik Uzmanı Henrik Daniel Gaarsdal, “2013 Bakım Trendleri” hakkında bilgi verdi ve “sağlıklı bir cilde sahip olmanın, daha genç görünümün sırlarını” paylaştı. Fotoğraflar: BARIŞ ÖZKAN

Radisson Blu’dan “Experience Meetings” Pasquale Baguielena, Claude Bulte , Sonja Dive Dahl, Eylem Fındık, Thomas Swica

R

adisson Blu Hotels & Resorts başlattığı yeni hizmeti “Experience Meetings”i Radisson Blu Hotel Ortaköy’de düzenlenen bir davette tanıttı. Radisson Blu Hotels’in Türkiye’de görev yapan tüm genel müdürleri, satış ekipleri ve Türkiye’nin milli aşçılarının katıldığı tanıtımda seçkin konuklar yer aldı. Gecede yapılan sürpriz çekilişte Hilal Mocan, Ebru Sanver ve Fikret Çalışıcı da kazananlar arasındaydı. Gecede bir konuşma yapan Rezidor Hotel Group Türkiye, Gürcistan ve Kazakistan Bölge Direktörü Sonja Dive-Dahl “Experience Meetings”in Avrupa, Ortadoğu ve Afrika’da 55 ülkede, 2.200 toplantı salonuna sahip 255 adet Radisson Blu’da sunulan en yeni cazip hizmet olduğunu söyledi. ŞUBAT 2013

www.bestlifeturkey.com 65


HABER

İstanbul içinde başka bir dünya...

T

emalı Park, gösteri merkezi ve alışveriş caddelerini bir arada sunan konseptiyle dünyada ve Türkiye’de bir ilk olan VIALAND’ın açılışı, sadece Türkiye’de değil dünyanın birçok ülkesinde heyecanla bekleniyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin desteğiyle Gürsoy Grup & Via Properties ortak girişimi sonucu İstanbul’un kalbi Eyüp’te 600 dönümlük arazi üzerine inşa edilen Türkiye’nin ilk mega temalı parkını, alışveriş caddeleri ve gösteri merkeziyle bir araya getiren ve 1 milyar 150 milyon TL’lik maliyetiyle Cumhuriyet tarihinin en büyük bölgesel park yatırımlarından biri olan VIALAND’ın inşası hızla devam ediyor. Avrupa, Afrika, Ortadoğu, Kafkas, Körfez ve Balkan ülkelerinde yaşanan ve Türkiye’de tatil planı yapan bir çok yabancı ile bu ülkelerdeki basın mensupları VIALAND’ın ekibiyle iletişime geçerek, açılış zamanı hakkında bilgi istiyor. Dünyanın en popüler temalı parklarını kıskandıracak düzeyde bir park olan VIALAND, 600 dönümlük arazide 50’den fazla eğlence ünitesini aynı anda misafirlerine sunarak bir çok temalı parkı geride bıraktı. Ayrıca son teknoloji ile tasarlanmış ünitelerinin yanı sıra 3 farklı Roller Coaster ile de bir Mehmet Emeç, Alev Kahraman, Mehmet Erol çok temalı parkla yarışacak kapasitede.

Merry De La Poeze Avrasya Boat Show’da

D

enizlere imzasını atmış Jeanneau markasının üretim müdürü Merry De La Poeze, CNR Avrasya Boat Show’daydı… 1500 m2’lik standıyla fuarın gözbebeği olan Karina Yatçılık’ın distribütörlüğündeki Jeanneau Motor Yat’ın görkemli standında Türkiye ile olan verimli işbirliği ve bu sebeple Türkiye pazarına verdikleri büyük önem hakkında konuşan Poeze, Best Motor Yacht, Best of The Best, Motor Yacht of the Year gibi pek çok ödül almış teknenin tasarımcıları ile birlikte çalışarak emsallerinde olmayan farklılıklara imza atıyor. 855 Merry Fisher modelinde sürgülü kapı, raylı kıç oturma bölümü, 2. Kabin, Voyage 42’de yan sürgülü kapı, yan merdiven ve Flybrdige’de duş gibi ikonik özelliklerle markayı farklılaştıran Poeze 30 yıldır Jeanneau grubunda.

İ

spanyol otel zinciri Barceló Hotels & Resorts’un İstanbul’daki otellerinden, misafirlerine ayrıcalıklı ve özel bir hizmet sunan Barceló Eresin Topkapı Hotel U Spa & Health Club Aroma Detoks masajı ile Mart ayına yepyeni ve canlı bir başlangıç yapmanızı sağlıyor. Vücudunuza sağlık ve dinginlik veren aromatik

yağlarla yapılan detoks masajının ardından ikram edilen beyaz ve yeşil çay ile kendinizi tamamen rahatlamış hissedeceksiniz. U Spa’da farklı masaj seçeneklerinin yanı sıra kapalı yüzme havuzu, Türk hamamı, buhar banyosu, sauna, şok duşlar, jakuzi bulunuyor.

Aroma Detoks Masajı U Spa’da 66 www.bestlifeturkey.com ŞUBAT 2013


YAŞAM

Zozo Toledo’nun objektifinden Moda Deniz Kulübü M

oda Deniz Kulübü müdavimleri canlı müzik ve gelenekselleşen lezzetleri ile keyifli hafta geçirdi. Duayen foto muhabiri Zozo’nun sempatik esprileri ile renklenen gecede güzel bir moda gecesi yaşayan misafirler objektiflerimize poz vererek bu mutlu anı bizlerle paylaştı. Hayal-Teoman Taşpınar, Gülay-Mehmet Kuriş

Arda Ökmen, Azmi Özler, Nihat Boytüzün Jale-Hasan Zadil, Feyza Horoz

Meral-Vural Gökçaylı, Azade Toner

Melis-Kamil Berk

Ayşe-Mustafa Sadıkoğlu

Selim Dümer, Ayla Özyürek

Meral Gürani, Nejat Müldür, Efsa Zadil ŞUBAT 2013

www.bestlifeturkey.com 67


SANAT

Oya-Bülent Eczacıbaşı, Okşan Atilla Sanön, Görgün Taner

“VitrA Çağdaş Mimarlık Dizisi”nin 2. sergisi V

itrA ve Türk Serbest Mimarlar Derneği’nin işbirliğiyle gerçekleştirilen “VitrA Çağdaş Mimarlık Dizisi”nin 2. sergisi, İstanbul Modern’de devam ediyor. Küratörlüğünü Mimar Ertuğ Uçar’ın yaptığı ve tatil kavramına odaklanan sergi; ‘VitrA Çağdaş Mimarlık Dizisi Sunar: LÜTFEN RAHATSIZ ETMEYİN’ adını taşıyor. 7 Nisan’a kadar açık kalacak güncel sanat sergisi; tatil hayallerinin kurulduğu mevsimde, tatil fikrinin izini evden, yoldan, hatta şekillendiği zihinden başlayarak sürüyor. Sergi alanında bulunan ve her sanatçı için özel olarak kurgulanan odalar, adeta “galeri içinde galeri” oluşturuyor. Yaratıcılıklarını, kendi alanlarının dışında yaptıkları çalışmalarla da ifade eden 5 genç sanatçı, sergiye özel üretilen yapıtlarıyla, her galeride farklı bir deneyim sunuyor. Sergi; Metehan Özcan’ın fotoğrafları ve buluntu kartpostalları, Kerem Ozan Bayraktar’ın bilgisayar animasyonları, Nermin Er’in hareketli maketi, Burak Arıkan’ın ağ haritaları ve videoları, Meriç Kara’nın objeleri etrafında, bireylerin tatil mekanı algısını ortaya koyuyor. Fotoğraflar: BARIŞ ÖZKAN

Erdal Karamercan

Finansbank’tan Mübin Orhon kitabı

F

Mustafa Taviloğlu, Ömer Aras, Haldun Dostoğlu

68 www.bestlifeturkey.com ŞUBAT 2013

inansbank, sanata destek vermeyi sürdürüyor. Finansbank’ın sanat kitapları dizisinin son eseri, lirik soyut resmin Türkiye’deki en önemli temsilcilerinden Mübin Orhon kitabı oldu. Kitapta sanatçı Orhon’un yaşam öyküsünün yanı sıra sanatseverler tarafından beğenilen ve koleksiyonlarında yer alan 335 adet eserinden örnekler bulunuyor. Türkiye’nin köklü çağdaş sanat galerilerinden Galeri Nev tarafından yayına hazırlanan kitabın tanıtımı İstanbul Modern’de gerçekleştirildi. Finansbank Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Aras: “Mübin Orhon Türk modern sanatının önemli ustalarındandır. Böylesine değerli bir sanatçımızın eserlerini anlatmaktan, tanıtmaktan dolayı büyük mutluluk duyuyoruz” dedi.


Eat, Share&Shop S

etkinliği yapıldı...

elin Habbab Özkaynak ve İpek Dedeman ev sahipliğinde gerçekleşen Eat, Share&Shop etkinliği Dedeman İstanbul Hotel’de düzenlendi. İş ve cemiyet hayatının tanınmış isimleri etkinliğe büyük ilgi gösterdi. Ünlü tasarımcıların da aralarında bulunduğu toplam 31 marka etkinliğe katıldı. Eat, Share&Shop’ta son derece uygun özel tasarım ürün ve modeller de katılımcılara sunuldu. Alışverişi çok özel hale getiren seçkin markaların bulunduğu etkinlikte “Aile İçi Şiddete Son!” kampanyası için bir tanıtım standı da yer aldı. Kozmetikten, giyime; ev dekarasyonundan, online satış sitelerine kadar bir çok marka etkinlikte yer alırken, elde edilen geliri “Aile İçi Şiddete Son” kampanyasına aktarıldı. Fotoğraflar: ERCAN DURSUN

Selin Habbab Özkaynak, İpek Dedeman

Hande Acar

İpek Varol

Crystal ile TOG Atölyeler

Y

apı Kredi Crystal Kart ve Toplum Gönüllüleri Vakfı, 2013 yılında yepyeni bir projeye daha imza attı. Geçtiğimiz iki yıl boyunca birçok farklı mekanda, değerli konuk konuşmacıların ağırlandığı “Crystal ile Gönülden Sohbetler” etkinlikleri, yeni bir içerikle “Crystal ile TOG Atölyeler” ile devam ediyor. Sene boyunca farklı konularda atölye çalışmaları gerçekleştirilecek Crystal ile TOG Atölyeler’in ilkinde dünyaca ünlü New York’lu makyaj markası Bobbi Brown ürünleri ile makyajın sırları konuşuldu. Pretty Powerfull isimli keyifli makyaj atölyesinde, her kadının sadece birkaç adımda daha hoş görünebileceği ve özgüvenini artırabileceğinden bahsedilirken, ihtiyaç duyulanın makyaj bilgisi ile doğru ürün seçimi olduğu anlatıldı.

Hülya Eltemur İrem Bonfil, Senem Betil Gürün

Batur Köseoğlu ŞUBAT 2013

www.bestlifeturkey.com 69


SANAT

Maya Portakal, Güler Sabancı

Monik-Erol Ergal, Mustafa Sarıgül, Raffi Portakal

Damien Hirst’ün ilk solo sergisi P

ortakal, İngiliz sanatçı Damien Hirst’ün Türkiye’deki ilk solo sergisine ev sahipliği yaptı. Sergide sanatçının 30 yapıtı satışa açık biçimde sergilendi. Sanatçının sergilenen yapıtları arasında ‘Spin Paintings’, ‘Spot Paintings’ ve ‘Pharmacy’ serilerinin çarpıcı örnekleri ile pırlantalar, kelebek ve neşterleri bir araya topladığı ‘No Humanity’ ve ‘No Remorse’ yer aldı. Çağdaş sanatın en sansasyonel temsilcisi Damien Hirst, formadehitle doldurulmuş akvaryumlara yerleştirdiği hayvanlar; 8601 adet pırlanta ile kapladığı kafatası ve yaşam ile ölüm arasındaki ironik ilişkiyi anlatmak için oluşturduğu kelebek odaları sayesinde akıllara kazındı; sanat dünyasına yeni bir bakış açısı ve değişik bir kavrayış getirdi. Fotoğraflar: BARIŞ ÖZKAN Şükran-Ahmet Kayahan, Sedef Karamehmet

Mustafa Taviloğlu, Bülent Eczacıbaşı Hidayet-Serdar Erkan

70 www.bestlifeturkey.com ŞUBAT 2013

Banu Tarakçıoğlu


Nesrin-Ahmet Esirtgen, Ahmet Doğu İpek

Nesrin Esirtgen Koleksiyonu N

esrin Esirtgen, Koleksiyonu’na yeni katılan çalışmalardan derlenen hem uluslararası alanda tanınan hem de sanat ortamına henüz adımlarını atmış pek çok farklı sanatçının yapıtlarını bir arada sunduğu sergiyi sanatseverlerin beğenisine sundu. Bu sergide yer alan Bashir Borlakov, Canan, Cevdet Erek, Daniele D’Acquisto, Katsumi Hayakawa, Emre Hüner, Meltem Işık, Ahmet Doğu İpek, Lee Jinju, Robert Longo, Stefan Thiel, Jennifer Steinkamp, Pae White ve Burcu Yağcıoğlu’nun eserleri sanatseverler tarafından ilgiyle izlenirken, aynı zamanda Nesrin Esirtgen koleksiyonuna da dahil olmuş oldu.

Jülide - Mehmet Ali Berkman

Semra Çullu, Cem-Ayşe Koçaklıoğlu

Linda Kuyumcuyan ŞUBAT 2013

www.bestlifeturkey.com 71


YAŞAM

Gizem - Gökhan Ayaydın

Mustafa Süzer, Aydın Ayaydın,Mücahit Demirtaş, Vedat Aşcı

Aydın Ayaydın, Yaşar Aşçıoğlu, İsmail Ünal

DDN’in tanıtımı Maslak Yapı Showroom’da yapıldı M

Mert, Tunay-Yalçın, İpek Ayaydın

72 www.bestlifeturkey.com ŞUBAT 2013

Derya Ayaydın

aslak Yapı’nın Gayrettepe’de bulunan 2000 m²’lik showroom’da yapılan etkinliğin açılışına, Maslak Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Gökhan Ayaydın eşi Gizem Ayaydın, babası CHP İstanbul Milletvekili Aydın Ayaydın, eşi Adalet Ayaydın, çocukları Derya Ayaydın ve Pınar Talay, Desing Diffusion World (DDN) Yönetim Kurulu Başkanı Francesca Russo, CHP İstanbul Milletvekili Ercan Cengiz, Prof. Dr. Emre Alkin, ressam İsmail Acar, Yaşar Aşçıoğlu, Vedat Aşçı, Emir Sarıgül, Mehmet Mutlu, Engin Keçeli, Osman Çarmıklı’nın da aralarında bulunduğu iş, siyaset ve sanat camiasından birçok davetli katıldı. Etkinliğe, Ankara’daki programı nedeniyle katılamayan Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar’ı Bakanlık Müsteşarı Mücahit Demirtaş temsil etti. Kokteyl eşliğinde başlayan etkinlikte davetliler, showroomda bulunan tasarımları ilgiyle inceleyerek yetkililerden bilgi aldı.


Francesca Russo, Asuman-Murat Ektiren, Gizem-Gökhan Ayaydın, Manuela Messi

Begüm Ayaydın

Uğur -Deniz Ayaydın

Erdal Ayaydın, Prof. Emre Alkin

Pınar- Murat Talay

Fatoş-Emir Sarıgül

Mehmet Mutlu, Gizem Ayaydın, Melisa Mutlu

Mukaddes Akça, Demir Budak, Azmi Ofluoğlu

ŞUBAT 2013

www.bestlifeturkey.com 73


YAŞAM

Maçka Residences A

staş Holding, Bemes Yapı ve Armani ile Casa’nın ortak çalışması ile hayata geçen ve İstanbul’a sıradışı bir yaşam sunan Maçka Residence, düzenlenen çok şık bir davetle kapılarını sakinlerine açtı. İş ve siyaset dünyasının yanı sıra sosyal yaşamın birçok ünlü ismini de bir araya getiren davet, Maçka Residences’in lobisinde gerçekleşirken, davete Vedat Aşçı ve Mesut Alkan ev sahipliği yaptı. Kokteylle başlayan davette konuklara leziz ikramlar sunulurken kokteylin ardından kurdela

Carolin Koç, Vedat Aşcı

Derya, Aydın Ayaydın

Julianna-Ural Hakverdi

74 www.bestlifeturkey.com ŞUBAT 2013

Belkıs-Erdal Aksoy

Erol, Sinem-Alper Aksoy


şık davetle açıldı.. kesimine geçildi. Kurdelayı Maçka Residences’in ortakları kurdeleyi, davette hazır bulunan Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış ile birlikte kesti. Davete katılamayan Giorgio Armani, Vedat Aşçı’ya bir jest yaparak kendi marka ve tasarımı olan gözlük çerçevesi gönderdi. Kurdela töreninin ardından ise dünyanın ünlü DJ’lerinden Dorian Loves ve Sherry Dyanne davetlilere müzik ziyafeti sundu. Fotoğraflar: BARIŞ ÖZKAN

Tuncay Aşcı, Osman Çarmıklı

Filiz-Sebahattin Somal

Aylin-Özcan Tahincioğlu

Tezcan Yaramancı, Sedef Baran

Figen-Serdar Özer ŞUBAT 2013

www.bestlifeturkey.com 75


SAAT Zenith Christophe Colomb

İ

sviçreli ünlü saat markası Zenith, zamanın hızını yakalamak adına evrenin en zor şartlarında bile kusursuz çalışan saatler üretmeye devam ediyor. 15. yüzyılın cesur kâşifi Christopher Colombus’un adıyla piyasaya sürülen ve el yapımı olan yeni “Zenith Christophe Colomb” serisi, Türkiye’de satışa sunuldu. Efsanevi deniz kronometresinden ilham alınarak tasarlanmış modelin, 45 mm çaplı kasasının beyaz ve altın sarısı renkleri bulunuyor. Kendi safir “kubbe”si ile taçlanan göz kamaştırıcı safir kristaliyle her iki yanda bombelik taşıyor. Arpa tanesi motifiyle süslü, mavi çelikten yapılmış gümüş kadranlar rahatlıkla okunabiliyor. Devrimci iç bileşenleri ile üretilen bu nadir modeli, timsah derisi kayış ve 18 karat altın çerçeve çevreliyor. “Zenith Christophe Colomb” Konyalı Saat’te.

Edox’un yeni saati; Grand Ocean

İ

sviçreli saat devi Edox’un okyanustan gelen saati Grand Ocean, vitrinlerdeki yerini aldı. İsminden de anlaşılacağı üzere Büyük Okyanus’tan esinlenerek tasarlanan “Grand Ocean” serisinin yeni modeli, karayip mavisi adı ile saat severlerin beğenisine sunulurken karayip mavisi kadranın üstündeki beyaz gün göstergesi adeta okyanus dalgalarının köpüklerini anımsatıyor, kasa arkasına özel olarak dizayn edilmiş dünya haritası ve haritanın hemen üzerine, saatin mekanizmasını gözler önüne seren yine safir kristal camdan özel olarak yerleştirilmiş kamara penceresi ile de fark yaratıyor.

N

Nacar’ın zarif ve şık tasarımları

acar’ın trendleri takip eden çiftler için tasarladığı yepyeni modelleri ile zaman hiç olmadığı kadar parlak ve göz alıcı. Her zaman şık ve zarif olmayı seven bir sevgiliniz varsa, ona Nacar saat hediye edin. Farklı kayış ve kadran seçenekleriyle estetik ve kalitenin izlerini taşıyan Nacar modelleri hem kadın hem de erkekler için özel tasarımlara sahip. Üstelik modern tasarımlı modeller, hem klasik hem de spor kıyafetlerle rahatlıkla kullanılabiliyor. Uzun yıllar kullanım garantisi veren Nacar modelleri ile sevdiğinize sade sıklığı yaşatın. Konyalı Saat distribütörlüğünde satışa sunulan Nacar’dan sevgilinize dilediğiniz hediyeyi seçin ve aşkınızın her anını dolu dolu yaşayın.

Victorinox Swiss Army Chrono Classic

V Frédérique Constant’ın Yeni Double Heart Beat Mücevher Setleri

T

ürkiye temsilciliğini Maya Saat’in üstlendiği Frédérique Constant, sevgisini en özel şekilde ifade etmek isteyenleri, “Yeni Double Heart Beat Mücevher Setleri”ni keşfetmeye davet ediyor. Frédérique Constant’ın temel felsefesi olan “Erişilebilir Lüks” anlayışına yaraşır bir şekilde üretilen yeni Double Heart Beat Mücevher Setleri Koleksiyonu, klasik olduğu kadar çağdaş yapısıyla adeta zamansız zarafetin ve yaratıcılığın saf bir ifadesi. Frédérique Constant saat koleksiyonları ile mükemmel bir uyuma sahip kalp şeklindeki kolye tasarımları; zarif, doğal, sofistike ve kendine güvenen kadınlar için klasik ve çağdaş tarzları harmanlıyor. 76 www.bestlifeturkey.com ŞUBAT 2013

ictorinox Swiss Army; tamamı İsviçre’de üretilen saat koleksiyonu ile Türkiye’deki saat tutkunlarının da vageçilmezi olmayı başardı. Kadın ve erkek modelleri ile eşleşen koleksiyonları, mekanik ve chrono alternatifleri ile hem kendinize hem de sevdiğinize alabileceğiniz en şık ve en fonksiyonel hediye, gerçek İsviçre’li, Victorinox Swiss Army Chorono Classic serisini Özgür Saat mağazalarında bulabilirsiniz.

RJ-Romain Jerome

RJ

-Romain Jerome, DeLorean Motor Company ile olan işbirliğinde Seksenlerin ikonik efsanesi “DeLorean Otomobile” övgü niteliğinde yeni bir saat sunuyor. Bilim-kurgunun hareket kattığı birliktelik; efsanevi arabanın etkileyici güzelliğini anımsatacak güçlü detaylar içeren sınırlı sayıda üretilecek bir seriyi ortaya çıkarıyor. Romain Jerome Doloreanmodeli, Yazar Saat & Mücevherat Türkiye Genel Distribütörü tarafından satışa sunuldu.


88 Rue Du Rhone

Y

eni nesil İsviçre saat markası 88 Rue Du Rhone’dan özel bir saat… 88 Rue Du Rhone’nun bu yeni modeli, hediye seçiminde özen gösteren, farklılığını ince detaylarla sevdiklerine hissettirmek isteyen kişiler için hazırlandı. 88 Rue Du Rhone’nun bu modelinde rose çelik bilezik ve siyah kadran tam bir uyum içinde tasarlanmış. 42 mm’lik kasası çelik üzeri rose PVD ile kaplı olan modelin kadranında yer alan 8 rakamı şansı sembolize ediyor. Kadranda yer alan “8” şeklindeki denge ağırlıklı küçük saniye ibresi ise kırmızı olarak tasarlanmış. 88 Rue Du Rhone saatleri Günsal Saat bayilerinde..

Günün her anına özel...

S

aat ve Saat Mağazalarında, birbirinden şık ve çeşitli saat alternatifleri sizleri bekliyor. Yeni sezonun göz alıcı modelleri arasında altın ışıltıları ve metalik tonlar ürünler dikkat çekerken; metal, silikon veya deri kayışlı çeşitli boydaki kadran alternatifleri sizlere geniş bir seçim imkanı sunuyor. TAG Heuer, Maurice Lacroix, Burberry, Hamilton, Emporio Armani, Hugo Boss, Ceruti 1881, Tommy Hilfiger, Guess, Diesel, DKNY, Citizen, Esprit, Fossil, Adidas gibi saat markalarının Türkiye distribütörü Saat ve Saat Mağazalarında..

Lacoste Seattle

İ

ster aşkın rengi kırmızıyı seçin, ister çekici maviyi... Görünüm ve fonksiyonu bir arada sunan Lacoste’un yeni Seattle modelleri, sevgilinizin bileğine çok yakışacak! Seattle modelin kronograf ve 3 ibreli olmak üzere iki farklı versiyonu bulunuyor. Kronograf Seattle’a derin bir karakter verirken, fonksiyon ve tasarım mükemmel bir uyum içerisinde. Paslanmaz çelik kasa ve çelik bilezikten oluşan her iki modelin alüminyum kaplamalı bezeli bulunuyor. Her iki model de tarih penceresi saat 4 yönünde yer alıyor. 5 ATM’ye kadar suya dayanıklı olan Seattle kronograf modelin mavi, gri ve siyah kadran, 3 ibreli modelin ise kırmızı ve siyah kadran alternatifleri bulunuyor. Saniye ibresi kırmızı veya sarı renklerde vurgulanan bu yeni koleksiyonda Lacoste’un özgün sportif geleneği vurgulanıyor. Lacoste Seattle Günsal Saat bayilerinde.

Raymond Weil Nabucco Intenso

R

aymond Weil’in şık tasarımı ile ünlenmiş Nabucco koleksiyonuna eklenen yeni modeli “Nabuco Intenso” tam sevdiklerinize göre. Gelişmiş malzemelerin mükemmel uyumundan oluşan Nabucco Intenso, 43 mm çapındaki gösterişli kasasıyla ve titanyum takometrik ölçekli yuvarlak bezeliyle dikkat çekiyor. Saatte mavi renkte kullanılan saniye, tarih ve gün göstergeler saate ekstra bir dinamizm kazandırıyor. Saatte yer alan 3 adet alt gösterge saat 4:30 yönündeki takvim penceresi , gri ve mavi tonlanmalı merkezi bölgedeki 3 vida, zamanı uygun bir şekilde algılamanıza da fırsat veriyor. Bu saat seçkin Günsal Saat yetkili bayilerinde..

Panerai’den yeni saat “Tuttonero”

O

fficine Panerai’nin yeni saati “Tuttonero” harika bir hediye seçeneği... Luminor 1950 kasa ve seramikten yapılma klasik Panerai bilezikli Tuttonero, tamamen mat siyah seramikten üretilmiş: Panerai kimliğini yansıtan saat, malzeme alanındaki en ileri teknolojiler kullanılarak yaratıldı. Panerai Tuttonero’nun her detayında mat siyah görülüyor: 44 mm çaplı Luminor 1950 kasa, bir Luminor’u gördüğünüz anda fark etmenizi sağlayan kurma tepesini koruma kolu ve sandviç yapılı kadran. Rakamlar ve saat işaretleri gibi, kollar da (akrep, yelkovan, küçük saniye ve ikinci saat dilimi) karanlıkta bile mükemmel görünürlük ve okunabilirlik sağlayan ekru Super-LumiNova® malzemeyle kaplanmış.

ŞUBAT 2013

www.bestlifeturkey.com 77


SAAT Carl F. Bucherer Patravi EvoTec PowerReserve

K

C

M

Y

lasik otomatik makinelerde, kol hareketinden aldığı enerji ile saati kuran rotor sistemi makinenin en üstünde yer alırken, patenti Carl F. Bucherer markasına ait olan ve başka hiçbir markada görülmeyen rotor sisteminde ise rotor makinenin üzerinde değil, etrafında dönmektedir. Bu yeni kurma sistemine sahip makine, anti-şok özelliğine de sahip olup, olası bir düşme veya çarpma durumunda, kendisini maksimum seviyede korumaktadır. Carl F. Bucherer markasının yüksek tasarım kabiliyeti ile teknoloji muhteşem bir şekilde Patravi EvoTec modeli üzerinde birleşmiştir. Çelik kasa üzerine kauçuk bezel, özel olarak tasarlanmış ve mükemmel okunabilirliğe sahip yeni kadran, yenilikçi güç rezervi göstergesi, büyük tarih ve gün göstergesi ile Patravi EvoTec serisi Carl F. Bucherer markasının ve saat dünyasının vizyoner modeli olmaya başlamıştır.

Cat’s Eye Small Second

C

at’s Eye koleksiyonu değerli mekanizmalar ile kadınsı çizgilerin eşsiz birlikteliğini yaşatmaktadır. Sedef kadranın Girard-Perregaux tarafından işlenmesi ile ortaya çıkan, dengeli zerafeti ile Cat’s Eye koleksiyonu her yönü baştan çıkarmak için tasarlanmıştır. Girard-Perregaux yüksek saatçilikte ki uzmanlığı rafine ve şiirsel bir ifade kendisini ortaya çıkarmıştır.

CM

Carl F. Bucherer

MY

CY

CMY

K

Patravi TravelTex Four X Vintage 1945 Lady itanyum, seramik, kauçuk ve 18 karat

T

kırmızı altın… Carl F. Bucherer, Patravi TravelTec Four X ile bir yandan farklı zaman dilimlerini, diğer yandan bambaşka dünyaların materyallerini bir araya getirdi ve Baselworld’un en çok konuşulan saatlerinden birine imza attı. Son derece kaliteli ve kıymetli olmasının yanı sıra, en üst düzeyde daya n ı k l ı l ı ğ ı sağlayan söz konusu materyaller, markanın yeni koleksiyonunda adeta zamana dördüncü boyutu katıyor: Ayrıcalık.

78 www.bestlifeturkey.com ŞUBAT 2013

G

irardPerregaux markası yepyeni bir koleksiyon olan Vintage 1945 Lady ile yeni tasarımlara imza atıyor. Bu yeni koleksiyon klasikliğin zarafeti ile modernitenin özgünlüğünün birleşmesinden ortaya çıkan farklı bir dokunuş ile günümüz sofistike bayanlarının dikkatini çekiyor.

DD SAAT AKSESUAR İÇ ve DIŞ TİC. LTD. ŞTİ. Hüsrev Gerede Cad. No:52 Kat:2 Daire:4 Teşvikiye - İstanbul Phone +90 212 327 25 50 www.ddluxury.com

G

GP1966 Tourbillon

irard-Perregaux 1966 Tourbillon, yüksek saatçilik geleneğinin özünü ifade ediyor. 72 parçadan oluşan ve sadece 0,3 gram ağırlığında olan Tourbillon mekanizması, sofistike tasarımlı ve tüm detayları elle yapılan eşsiz altın köprünün üstüne oturtulur. Bu köprü o kadar hassas işlemlerden geçer ki üzerinde oluşacak en ufak hata gözle görülebilir.


Rotap büyüyor... D

ünyanın en prestijli saat markalarını Türkiye’deki saat tutkunları ile buluşturan ROTAP, bu ayrıcalığı İzmir lüks saat severlere yaşatmak için İzmir’in en seçkin bölgelerinden Alsancak’ta yeni mağazasını açtı. Rotap böylece Türkiye’de gün geçtikçe yaygınlaşan butikleşme trendindeki liderliğini sağlamlaştırırken, Türkiye çapındaki beşinci şubesiyle gelecek hedeflerini net biçimde ortaya koydu. Lüks saat dünyasının en ayrıcalıklı markalarından Omega ve Montblanc’ın en yeni koleksiyonlarıyla sergilendiği mağazada, Tiffany & Co, Jaquet Droz, Montegrappa, Davidoff, Emile Pequignet ve Maranello gibi birbirinden prestijli markalar da değerli parçalarıyla buluşuyor. Türkiye’nin en seçkin noktalarında mağazalaşma sürecine giren Rotap, Ankara ve İstanbul’un ardından İzmirlilerin de gözdesi olacak gibi gözüküyor.

Montblanc Grace Kelly Petales de Rose Grace Ve Gül Yaprakları

Montblanc’ın geniş koleksiyonun ana teması, Grace Kellu’nin en sevdiği çiçek olmasının yanı sıra; feminenlik, romantizm ve tutkuyu en iyi anlatan çiçek olan gül. Serinin en dikkat çekici parçalarından olan ‘Petales de Rose’ motifli saat, sınırsız özgürlük tanınan Montblanc saat ve mücevher ustalarının bütün hünerlerini ve yaratıcılıklarını yansıttıkları muhteşem bir üretim. Gül ve taç yapraklarını öne çıkaran göz alıcı model, ‘yüksek saatçilik’ ve ‘yüksek mücevhercilik’ alanlarının bir araya geldiği en iyi örneklerden biri. Beyaz sedef kadrana sahip olan Petales de Rose beyaz altın bileziğinde tam 605 pırlanta tüm asaletiyle ışıldıyor. Pırlantaların toplam ağırlığı 6.09 karat. Ayrıca bezelde 44, safir camın altındaki kadranda ise 130 pırlanta daha var. ( Saatin toplamında yaklaşık 8.8 karat ) Kadranda ve bilezikte ortaya çıkan gül yaprakları, modeli gerçek bir tasarım harikası haline getiriyor. Kadınlara gül yaprağının 5000 senedir süregelen zarafetini vaat eden diğer parçalar ise yüzük, küpe ve bilezik. Bir yandan beyaz altınla pırlantanın mükemmel uyumunu yakalarken, diğer yandan unutulmaz prensesi onurlandıran özel sette eleştirebilecek tek bir nokta bile bulmak zor ...

Montblanc Nicolas Rieussec Rising Hour

1821 yılında kronografı icat eden kişi olan Nicolas Rieussec anısına, 2011 yılında kronografın 190. yıldönümü kutlamaları nedeniyle Montblanc, Chronograph Anniversary Edition’ı çıkarmıştı. Rising Hour yine klasik olarak dekore edilmiş. Geçen yılkı modelden farklı olarak, rakamların yer aldığı kadranın altında 12 konumundaki ikinci bir disk görülüyor. Gri ve mavi renkte olan bu disk, günün zamanına göre renk değiştiriyor. Zaman altı rakamına ulaştığında yarısı gri, yarısı mavi oluyor. 9 konumunda haftanın günleri, 3 konumunda ise tarih penceresi bulunuyor. Kırmızı altın ve paslanmaz çelik versiyonu var. Çap oranı ise geçen yılkı modelle aynı, 43 mm.

Kara Şövalye

İtalya’nın en eski lüks kalem üreticisi MONTEGRAPPA ve dünyanın en büyük film yapım şirketlerinden Warner Bros, yaptıkları anlaşmayla ünlü çizgi roman şirketi DC Comics karekterlerinden ilham alarak yeni bir koleksiyon yaratmaya karar verdiler. Serinin başlangıcı ise elbette milyonların sevgilisi Batman ile yapıldı. ŞUBAT 2013

www.bestlifeturkey.com 79


MÜCEVHER

Boybeyi Mücevher’de “Aşk’ın Yansıması”

Jival’den Pırlanta Kalp Kolye, 0.51 ct

Jival’den Pırlanta Kalp Yüzük, 0.37 ct

Jival’den özel tasarımlar...

A

şkı anlatmak çoğu kişi için zordur. Bu anlarda, şık bir takı en büyük yardımcınız olabilir. Jival özel tasarımlarıyla, sevgilinize hislerinizi anlatmanız için ideal seçimler sunuyor. Sevginin ve aşkın sembolü tektaş yüzükler, farklı figürleriyle aşkın en saf halini sevgiliye anlatmak için tasarlandı. Özel ürünler arasında vazgeçilmez kalp motifli kolyeler ve yüzükler de yer almaktadır. Jival tasarımlarıyla buluşmak isteyenler www.jival.com.tr adresinden ulaşabilir.

Soyluların en değerli taşı,

A

şkının çok özel olduğunu anlatmak isteyenler için, Boybeyi Mücevher “Aşk’ın Yansıması” ismini verdiği ve ender bulunan kırmızı pırlanta’lar ile bezeli bir yüzük tasarladı. Mücevher sanatının güçlü markası Boybeyi, dünyada nadir bulunan ‘kırmızı pırlanta’ kullanarak özel bir yüzük hazırladı ve “Aşk’ın Yansıması” ismini verdi.

S

Şık ve ışıltılı...

evdiğinize, beraber geçireceğiniz en kıymetli anlar için, aşkınızın mücevherlerini hediye etmeye ne dersiniz? Yeni sezonun göz alıcı modelleri arasında altın ışıltıları ve metalik tonda ürünler dikkat çekiyor. Dünyanın en büyük saat ve takı markalarının Türkiye distribütörü Saat ve Saat Mağazalarında ve www.saatvesaat.com.tr’de satışa sunuluyor. 80 www.bestlifeturkey.com ŞUBAT 2013

Ametist

G

izem, huzur, ve nazara karşı insanı koruyan Ametist, değerli taş sevenler içinde en gözde taşlardan biridir. Asırlar boyunca, değişik uygarlıklarda sevgi ve beğeniyle kullanılmıştır. Ametist, eski çağlarda Elmas, Safir ve Yakut kadar nadir bulunan ve sadece soylular tarafından kullanılan bir taştı. Günümüzde ise birçok farklı tasarımlarla bu değerli taşa ulaşabilmek daha kolay olmuştur. Günlük hayatınızın her saatine uygun olan mücevherleri, farklı kıyafetler ile dilediğiniz gibi kullanabilir, ışıltınızı etrafınızdakilerle paylaşabilirsiniz. Kolye, küpe ve yüzükten oluşan setlerin yanı sıra birbirinden zarif ve farklı tasarımlara JİVAL mağazalarından ve www.jival.com.tr’ den ulaşabilirsiniz.

Kısmet By Milka’dan “Aşk Kalkanı”

K

ısmet By Milka’nın ünlü Çin filozofu Lao Tzu’ nun aşka dair bilge sözlerinden etkilenmesiyle ortaya çıkardığı yeni koleksiyonu “Aşk Kalkanı” (Love Shield), siyah ve beyaz pırlantaların göz alıcı ışıltıları ile birleşiyor… Aşkın hissettirdiği güç ve cesaret ile hayatın tüm zorluklarına karşı korunmayı sağlayan kalkan görünümlü güçlü ve iddalı tasarımlar, siyah ve beyaz pırlantalar ile ışıldıyor.

Siyah pırlantalı kısa dikdörtgen yüzük


YAŞAM

Merry - Paul Jenewein, Atıl Kutoğlu

Aylin Doğukan, Monika Schmutz Kırgöz, Gerhard Struger

İsviçre Yemek ve Kültür Festivali S

wissôtel The Bosphorus bünyesindeki Chalet Restoran; İsviçre mutfağının birbirinden leziz geleneksel tatlarının sunulduğu İsviçre Yemek ve Kültür Festivali’ne ev sahipliği yaptı. Alpler’in birbirinden nefis tatları, Swissters’ın eğlenceli müzikleri ile festival coşkusunda yaşanan gece ise, İsviçre Başkonsolosu Monika Schmultz Kırgöz ev sahipliğinde gerçekleşti. Geceye cemiyet, sanat ve başkonsoloslar büyük ilgi gösterirken, gecede bu özel günü kutlamak üzere İsviçre Başkonsolosu Monika Schmultz ve Gerhard Struger bir pasta kesti. Fotoğraflar: BARIŞ ÖZKAN

Ahu Göl, Melike Koşar

Aslı Erkan, Frank Reichenbach

Marcus Slevogt, Ivo Gasser

Fatoş Kutay, Gerhard Struger ŞUBAT 2013

www.bestlifeturkey.com 81


GURME

Alp - Meltem Törüner

Alp Törüner

Ada’dan sofranıza

Büyülübağ B

üyülübağ şaraplarının genç patronu Alp Törüner, Türkiye’de başarılı ivme yakalayan butik şarapçılığında önemli bir isim. Öyle ki nağm-ı değer damak üstadı Vedat Milor da bu başarıya kayıtsız kalamamış. Avşa Adası’ndaki üretim tesisleriyle şarap severlere harika tatlar üreten Törüner ile Büyülübağ’dan şarap hakkında bilmemiz gerekenlere dair şarap tadında bir sohbet gerçekleştirdik. - Sizi tanıyabilir miyiz? 1971 İzmir doğumluyum. 2003 yılında özel sektörde profesyonel yöneticilik yaptığım çalışma hayatımda radikal bir değişiklik yaparak şarap üreticiliğine başladım. Hobim olan şarabın hayatım boyunca zevk alarak uğraşabileceğim işim olmasını hedefledim. Turizmci bir ailenin şarapla ilgilenen ilk kuşağını temsil ediyorum. - Büyülübağ ismi nereden geliyor? Büyülübağ ismini eşim Meltem buldu. Hayalimiz ürettiğimiz şarapların lezzetleri ile insanları büyülemekti. Bunu da ancak “Büyülü” bağlarımız sayesinde yapabileceğimizi düşündük. Böylece hem bağlarımıza hem firmamıza hem de şaraplarımıza Büyülübağ

82 www.bestlifeturkey.com ŞUBAT 2013

adını koyduk. - Büyülübağ üretim ve tesisler hakkında bilgi verir misiniz? Türkiye’nin üretimde yerçekimini kullanan ilk tesisi olan şaraphanemiz ile bağlarımız Avşa Adası’ndadır. Bağcılık ve şarapçılık geçmişi Rumlara dayanan Avşa Adası özel bir mikro klimaya sahip. 200 dönüme ulaşan bağlarımızda üzüm ve şaraba en üst düzeyde ilgi ve dikkati göstererek, mümkün olan en hassas şarap yapım metotlarının kullanılmasını da temel felsefe olarak benimsiyoruz. Yetiştirdiğimiz üzümler arasında adanın yerel üzümü olan Adakarası ile yabancı üzüm çeşitleri Cabernet Sauvignon, Merlot, Syrah ve Chardonnay yer alıyor. Üretim tesisimizde ise


şaraplarımızın karakteri olan zarafetlerini ön plana çıkartan yerçekimi metodunu kullanıyoruz. Bu metot üzümün ve şarabın pompalar kullanılmadan yerçekiminin akışı ile üretilmesine olanak veriyor. - Yer çekimine uygun akışlı şaraphane ne demek? Modern şarap yapım tesisleri şarap yapım sürecinde, üzümü ve şırayı bir aşamadan diğerine aktarmak için pompa kullanırlar. Bu yöntem üzüm çekirdeklerinin, sap ve kabuğun parçalanarak, istenmeyen yeşil tanenlerin şaraba karışmasına, ağızda keskin ve acımsı bir burukluk bırakmasına yol açar. Yerçekimine uyumlu akışlı (gravity flow), çok katlı şaraphanelerde ise, yerçekimi gücü ile üzümler, fermantasyon tanklarına kendiliğinden dökülür, ve şarap da fermantasyon tanklarından fıçılara yerçekimi ile nazikçe akar; ne üzümler ne de şarap pompalanarak aktarılmadığı için, şarap narin aromalarından ve tatlarından bir şey kaybetmez. Bu tesise sahip olmak üstün kaliteli şarap üretiminde büyük rol oynar. - Türkiye’de gelişen butik şarapçılığa dair neler söylemek istersiniz? Butik şarapçılık son on yılda gelişmeye başladı. Yani daha çok genç. Türk şarapçılığında kalite devrimi butik şarapçılığın başlaması ile oldu diyebilirim. Bağların yaş alması ile önümüzdeki 10 - 20 yıl içinde dünya çapında şaraplar üretebileceğimizi düşünüyorum. Butik şarapçılığın gelişmesinin bir diğer etkisi de büyük üreticilerin kalite ile rekabet edebilmek için yaptıkları yatırımlar ve gelişmelerdir. Butik şarap üretici sayısının artması paralellinde kalite artışını da beraberinde getireceğine inanıyorum. - Büyülübağ şaraplarında hangi ürünler bulunmakta? Büyülübağ Serisi ve Büyülübağ Vedat Milor Serisi olmak üzere iki serimiz bulunmaktadır. Her iki seride de beyaz, roze ve kırmızı şaraplar bulunuyor. Büyülübağ serisini oluşturan şaraplar Büyülübağ Adakarası, Büyülübağ Sultaniye, Büyülübağ Adakarası & Cabernet Sauvignon, Büyülübağ Chardonnay, Büyülübağ İris Roze, Büyülübağ Merlot, Büyülübağ Cabernet Sauvignon & Merlot, Büyülübağ Cabernet Sauvignon, Büyülübağ Cabernet Sauvignon Reserve ve Shah’dır. Büyülübağ Vedat Milor Serisinde ise Büyülübağ Vedat Milor Sultaniye, Büyülübağ Vedat Milor Adakarası & Grenache Roze, Büyülübağ Vedat Milor Öküzgözü & Boğazkere, Büyülübağ Vedat Milor Syrah & Tempranillo & Grenache, Büyülübağ Vedat Milor Cabernet Sauvignon

& Merlot kupajları bulunuyor. - Büyülübağ şarapları ile yenilebilecek alternatif yemekler hangileridir? Yakın zamanda çıkarttığımız Büyülübağ Vedat Milor Serisi için yapılan yemek-şarap eşleşmelerinden örnek verebilirim. Fiyatı sunduğu kaliteye göre çok ekonomik bir şarap serisi olan “Büyülübağ Vedat Milor Serisi”, üç kırmızı, bir beyaz ve bir rose şaraptan oluşuyor. Türk mutfağının klasikleri arasında bulunan kuzu incik, kuzu kapama, beğendili kuşbaşı, güveç, kavurma gibi uzun süre kısık ateşte pişmiş et yemeklerinin yanında özellikle Cabernet Sauvignon & Merlot mükemmel bir uyum sağlarken, her türlü ızgara

et, köfte ve döner gibi mangalda pişmiş etlerin yanında Öküzgözü & Boğazkere en iyi seçim olarak karşımıza çıkıyor. Beyaz etlerin en sağlıklısı olarak bilinen balık yemeklerine yakışan Syrah & Tempranillo & Grenache özellikle mangalda pişmiş yağlı balıklar ya da tuzda pişmiş levrek ile çok iyi uyum sağlıyor. Hafif yemeklerin sultanı olarak da isimlendirebileceğimiz Sultaniye, her türlü salata, zeytinyağlı yemekler, haşlanmış sebzeler, haşlanmış karides, ahtapot ve az yağda kızartılmış küçük balıkların lezzetini ikiye katlayacak türden. Adakarası & Grenache Rose ise domates soslu balıklar, hamur işleri, pizzalar ve ızgara somon balığı ile harika bir uyum yaşatıyor. Aynı zamanda bu eşleşmeler Büyülübağ Vedat Milor Serisinin şişe eti-

ketlerinde de bulunmaktadır. - Şarapseverlere tavsiyeniz? Bana göre şarap sosyal bir içecektir. Şarap yemeğin yanında eşlikçi ve bazen tamamlayıcıdır. Yemekten alınan zevki arttıran bir ögedir. Şarap bunu, yemeğin yağlılık oranının içindeki asit ile dengeleyerek yapar. Yemeğe eşlik eden şarap, sahip olduğu aromasıyla yemeğin aromasını bütünleştirir, yemek ve şarap bir olur. Bu sayede yemeklerin lezzetini bazen daha ön plana çıkmasına bazen de başkalaşmasına katkı sunar. Tavsiyelere kulak verseniz de deneyerek kendi zevkinize ve damak tadınıza uygun olan şarapları belirlemenizi tavsiye ederim. -Evimizde şarabımızı nasıl saklamalıyız? En ideali şarap dolabında saklamaktır. Şarap dolapları şarabın doğru saklanabilmesi ve yıllanabilmesi için en önemli koşul olan sabit ısıyı sağlar. Dolap haricinde evin en serin ve loş yerinde şarapların yatık olarak saklanması doğru bir yöntemdir. Yarım kalan şaraplar ise mantarları kapatılarak 1-2 gün içinde tüketilmek üzere buzdolabında saklanabilir. -Şarapta fiyat ve kalite farkını nasıl ölçebiliriz? Pahalı olan her şarap iyi midir? İyi şarap pahalıdır, ucuz şarap kötüdür olgusu bir yere kadar doğrudur. Fakat her şarap için geçerli değildir. Burada dikkat edilmesi gereken doğru yemekle doğru fiyat kalite dengesindeki şarabın seçilmesi ve tüketilmesidir. Örneğin yağlı bir steak ile gövdeli ve kuvvetli bir şarabın tüketilmesi hem şaraptan hem de yemekten daha fazla lezzet almanızı sağlayacaktır. Gövdeli ve kuvvetli bir şarap, pahalı şarap demek değildir. Cabernet Sauvignon gibi gövdeli bir üzüm çeşidinden yapılmış bir şarap olması gözetilmelidir. Özetle, farklı üzüm çeşitleri farklı karakterlerde şaraplar verir ve seçim fiyatına göre değil şarabın karakterine göre yapılmalıdır. - Türkiye’de şarap kültürünü nasıl tanımlarsınız? Türkiye’de şarap kültürü özellikle şehirli nüfusunun artması ile birlikte gelişen bir konu. Ev dışında yeme içme her geçen gün artıyor. Buna paralel olarak tükettiğimiz yemekler ve şaraplar çeşitleniyor. Şarap deneyiminin artması beraberinde şaraba olan ilginin, dolayısı ile de kültürünün artmasını sağlıyor. Sektöre yeni üreticilerin girmesi ve yeni şarapların çıkması şarap kültürünün gelişmesine katkı sunuyor. Türkiye şarabı yeni yeni keşfediyor ve ilgi her geçen gün daha da artıyor.

ŞUBAT 2013

www.bestlifeturkey.com 83


GEZİ Dünyanın çatısı, Everest dağı anakampı trekking rotası

Ana Tanrıça’ya yolculuk...

84 www.bestlifeturkey.com ŞUBAT 2013


Everest Dağı

• Sinan Haliç

Geographika.com

C

homolungma, yani “Ana Tanrıça”, 8848 metre yüksekliği ile dünyanın zirvesi Everest dağının Tibet dilindeki karşılığıdır. Kuzeyinde Çin, güneyinde Hindistan bulunan güney Asya’lı Nepal’de ise sanskritçe ismi ile “Sagarmatha” yani gökyüzünün başı-alnı olarak bilinir. Uzun yıllar rehberlik yaptığım Nepal Himalayaları ve Kathmandu’da herşey ona dair ve ona doğrudur. Khumbu vadisinin sonu, tanrıçaların tanrıçası bu devasa kütle, yüzyıllardır 5800 metre yüksekliğindeki Nangpa La geçidini aşarak Tibet tarafından Nepal’e geçen, saçları örgülü, çekik gözlü Tibet’li tüccarlar ve sürgüne giden rahipler için olduğu kadar, vadide yaşayan Sherpa halkı için de kutsaldır. Bu yazımda, Asya kıtası için trekking, doğa, macera ve kültür turizminin de başkenti sayılan Kathmandu’dan, Lukla’ya ve oradan Everest ana kampına gidiş-dönüş 16-18 gün süren 128 km’lik trekking rotasını anlatacağım. Her yıl ortalama 30.000 kişinin yürüdüğü bu muhteşem trekking rotası, insana kendisini dinleme fırsatı verdiği kadar, Budizm ve Hinduizm’in mistik ritüelleri ile yaşayan dağ insanlarının hayatına dair fotoğraflar ve sıradışı bir otantik deneyim sunuyor. Klasik Everest anakampı trekking macerası, tahmin edeceğiniz üzere Nepal’in başkenti Kathmandu’da başlıyor. İstanbul’dan en az 3 havayolu Kathmandu’ya aktarmalı olarak uçuyor. Tribhuvan havalimanına vardığınız andan itibaren, kişibaşına düşen milli gelirin 300 doların altında olduğunu hemen farkedeceksiniz, zira elinizdeki valizleri taşımak için çok sayıda insan sizi bekliyor olacaktır. 29 milyon nüfusa sahip olan ve %80’i Hindu olan eski Nepal Krallığı, 28 Mayıs 2008’te yıkılarak şimdiki Federal Demokratik Nepal Cumhuriyeti kurulmuştur. Başkent olan Kathmandu, resmi verilere göre 1, daha realist tahminlere göre ise 1.5 milyon nüfusa sahiptir. 1400 metre yüksekliğinde konumlanmış olan şehrin tarihi 2000 yıl öncesine kadar uzanıyor. Çok sayıda Budizm ve Hindu tapınağına ev sahipliği yapan Kathmandu, kardeş şehirleri Patan ve Bhaktapur ile beraber sahip olduğu 130 tarihi ve kültürel mirası ile Unesco Dünya Mirası listesinde bulunmaktadır. Everest anakampı trekking turumuzdan sonra bu bölgede kapsamlı bir kültür gezisi yapmayacağınız düşünülemez bile. Kathmandu, Nepal’in ünlü turizm destinasyonları olan Himalayalar, Pokhara, Chitwan Milli Parkı gibi bölgelere ulaşım için de bir çıkış kapısı olduğu kadar, aynı zamanda geri dönen turistlerin buluşma ve deneyimlerini paylaşma noktasıdır. Nedendir bilmiyorum ancak, Kathmandu’da belki de dünyanın hiçbir turistik noktasında olmadığı kadar insanlar birbirlerine tamamladıkları rotaları sorup, yaşadıkları deneyimleri paylaşmaktadır. Bu durum şehirdeki meşhur buluşma noktaları olan mekanların duvarlarına asılan t-shirtler, atılan imzalar ve çizilen karikaŞUBAT 2013

www.bestlifeturkey.com 85


GEZİ

türlere dahi yansımıştır. Everest bölgesi diye de bilinen ve kuzeydoğu Nepal’de bulunan Khumbu vadisi, doğunun insanları manasına gelen “Sherpa” halkının yurdudur. 3300 metre yükseklikten başlayan vadinin Everest’in zirvesi ile bittiğini söylemek pek de yanlış olmaz. Bölgeye ulaşım, Kathmandu’dan kalkan 12-15 kişilik pervaneli uçakların, dünyanın en riskli havalimanları listesinin bir numarasında bulunan ve yokuş yukarı iniş pisti ile meşhur Lukla’ya uçuşu ile sağlanıyor. Maceraya hızlı giriş diye buna diyoruz... Lukla’ya inişi takiben, arka arkaya inen uçaklardan alınan eşyalar, organizasyon yapan yerel şirketler tarafından ayarlanan Yak yani Tibet Öküzlerine yüklenir. Aslında üzülerek söylemeliyim ki bu yükler daha çok başlarına bağlı iplerden destek alarak sırtlarında taşıyan hamallar tarafından taşınmaktadır. Yükler dağıtıldıktan sonra genelde daha hızlı olan hamallar önde, birleşmiş milletler diye kabul edebileceğimiz bir yürüyüşçü profili ise arkada, şaşkınlıkla fotoğraflar çekerek ve sıkça durarak ilk durak olan Pakhding’e doğru yola çıkar. Dudh Koshi nehrini takiben yeşillikler arasında geçen bu ilk günkü trekking rotası, yaklaşık 4-5 saat sürmektedir. Konaklamalar, rotanın devamında da olduğu gibi yerel halkın evlerinde ve “tea house” veya “lodge” diye bilinen turistik barakalarda olmaktadır. Çoğunda size ahşap bir yatak, bir şilte ve battaniye vermektedirler ancak siz zaten kendi uyku tulumunuz ile hazırsınızdır. Ertesi gün Sagarmatha Milli Parkı girişinde kayıtlar yapıldıktan sonra, kimilerine göre Sherpa pazarı, kimilerine göre ise son medeniyet noktası olan Namche Bazaar’a (3440 metre) yola çıkılır. Monjo ve Jorsale köylerinden birinde alacağınız öğle yemeğinden sonra Namche’ye girmeden önce amatörleri bayağı zorlayıcı olan orman patikasından yukarı 2 saatlik bir ekstra yürüyüşü tamamlamanız gerekecek. Toplam 5-6 saat sürecek bugünün büyük ödülü, Namche’ye yaklaşırken ormanda ağaçların arasındaki bir boşluktan, aralarında onlarca kilometre uzakta bulunan Everest’in de bulunduğu dağ manzarası ile ilk karşılaşma olacaktır. Namche’nin girişindeki kapıda dua tekerleklerini çevirerek içinizden “On Mani Padme Hum” mantrasını söyleyebilirsiniz. Merak etmeyin, Kathmandu’nun meşhur turistik caddelerinden Thamel’deki sıkça duyup ezberleyeceksiniz. Eğer şanslıysanız ve Namche’de kaldığınız günlerde Tibet’li tüccarların kurduğu pazara denk gelirseniz sizin için sıradışı bir deneyim olacaktır. Namche’de çoğu taklit olan her çeşit dağcılık malzemesini bulabileceğiniz onlarca mağaza, internet kafe ve hatta barlar dahi mevcut. Sonraki gün genelde Namche’de ikinci kez kalınır. Bundaki amaç yüksekliğe uyum ve kandaki oksijen taşıma kapasitesini artırmaktır. Boş geçirmemek için tabi ki Everest ile ilk gerçek karşılaşma olan Khumjung’daki Everest View Hotel’in terasına 2 saatlik bir yürüyüş yapılır. Öğleden sonra Namche’de bulunan Sherpa müzesini gezmek de yerel kültürü anlamak açısından son derece keyifli olacaktır. Özellikle rehberlik için Everest’e defalarca tırmanmış ve yine o ana tanrıça’nın ku86 www.bestlifeturkey.com ŞUBAT 2013

cağında hayatını kaybetmiş kadın sherpaların olduğu bölüm beni hep çok etkilemiştir. Bir sonraki gün dünyanın en yüksek budist manastırlarından biri olan Tengboche manastırına doğru yola çıkılmaktadır. Yaklaşık 5-6 saat süren bu trekking rotası, önce Everest, Lhotse ve Ama Damblam dağlarının manzarası eşliğinde uzun bir iniş, alınacak öğle yemeğinden sonra ise ormanlık bir patikadan çıkış ile devam etmektedir. Manastırda öğleden sonra saat 3 gibi başlayacak ayine katılmak belki de ömrünüz boyunca bir daha yaşayamayacağınız bir deneyim olacaktır. Gece, artık soğuk kendini iyiden iyiye hissetirecektir. Uyku tulumunuzun kalitesine göre üzerinize battaniyeyi de örtmeyi düşünebilirsiniz. Dingboche, 4350 metre yüksekliği ile vadideki önemli yol ayrımlarından biri ve yüksek bir düzlükte bulunmaktadır. Tengboche manastırından orman patikasını takip ederek ineceğiniz Pangboche’den sonra ulaşacağınız bu köy, 6812 metre yüksekliği ve muhteşem görüntüsü ile Ama Damblam’ın tam karşısında durmaktadır. Öğleden sonra yorgun ayaklarınızı uzatarak sıcak bir çay eşliğinde bu manzaranın tadını çıkarabilirsiniz. Bazı gruplar Dingboche’de iki gün kaldıktan sonra direkt olarak, bazılar ise ertesi gün Periche’de konakladıktan sonra 4940 metre yüksekliğindeki Lobuche’ye yürümektedir. Adını 6119 metre yüksekliğindeki Lobuche dağından alan bu küçük yerleşim yeri, sondan bir önceki konaklama bölgeniz. Artık yüksekliğin olası olumsuz etkilerine karşı daha çok sıvı tüketmeli ve daha iyi uyumaya çalışmalısınız. Yüksekliğe uyum için, uyumakta ne kadar zorluk çekerseniz çekin, erken yatıp bedeninizi dinlendirmek giderek daha fazla önem kazanacaktır. Şimdi sıra Gorakshep, yani konaklayacağınız en yüksek nokta. 5160 metre yüksekliği ile Ağrı dağının zirvesine eş bir irtida geceyi geçirmek,


başlıbaşına büyük bir deneyim. Ama ondan önce Ana Tanrıça Everest dağının tam karşısında, Gorakshep’in hemen üzerinde yer alan ve 5545 metre yüksekliği ile Everest’in en güzel fotoğraflarının çekildiği Kala patar’a tırmanmalısınız. Teknik olarak son derece kolay ancak yükseklik dolayısı ile hareketlerinizi oldukça yavaşlatacak bir trekking ile bu muhteşem manzarayı sayısız kez fotoğraflayacağınıza eminim. Bu uzun ve yorucu günün gecesinde iyi uyumak durumundasınız zira ertesi gün Everest ana kampına gitmek için son yükselişiniz. Hava şartları iyi olduğu takdirde ertesi gün Everest anakampına doğru yola çıkıyorsunuz. Çoğu kişi için Kala Patar bu rotanın son noktasıdır. Hem daha yükseğe çıkmış olmanın verdiği haz, hem de yorgunluk, onları anakampa gitmekten alıkoyar. Bence hareket bereketttir ve bunun için yola devam etmelisiniz Khumbu buzulunun hemen altında kurulu olan 5400 metre yüksekliğindeki kamp alanında dağcı gruplar var ise, zaten büyük ödülü aldınız demektir. Everest anakampından sonra geceyi geçirmek için Lobuche’ye ve sonraki günlerde geldiğiniz rotadan sırası ile Dingboche, Tengboche, Namche Bazaar ve Pakhding üzerinden Lukla’ya dönülüyor. Programınızda sarkma yok ise ve hava şartlarından dolayı şanslıysanız hemen o gün veya ertesi gün Kathmandu’ya uçabilirsiniz. Kathmandu’ya vardığınızda, eğer Nepal’de bir trekking rotasına ilk gidişiniz ise, dünya’da hiçbir kirli ve kaotik şehiri bu kadar sevemeyeceğinizin garantisini verebilirim. Belki de gidiş dönüş 128km’lik bir Himalaya yürüyüşünün yorgunluk psikolojisi olarak hissedilmiş bir duygu da olabilir bu. Belki de kalbiniz hala Khumbu vadisinde kalmıştır.. Bu rota planlanırken dağcılar ve gezginler genelde olası değişiklikler ve Lukla uçuşlarında sıkça yaşanan hava muhalafeti nedeni ile kendilerine iki veya üç gün fazladan ayırırlar. Muhtemelen sizin de Kathmandu’yu

gezmek için fazladan bir veya iki gününüz olacaktır. Bence ideal bir Kathmandu gezisi için mutlaka Kathmandu’nun 14 km uzağında dinin, ortaçağ sanatı ve mimarisinin merkezi konumundaki Bhaktapur’u görmelisiniz. Sekizgen biçimli Budist ‘pagoda’ ve dağın zirvesine benzediği için ‘shikhara’ ismi verilen Hint Tapınaklarının buluşma noktası olan Bhaktapur Durbar Meydanı’nı, buradaki Aslan Kapısı’nı (The Lion Gate), Altın Kapı’yı (The Golden Gate), 55 Pencereli Saray’ı, Sanat Galerilerini ve Kral Bhupatindra Malla Heykeli’ni görmelisiniz. Emin olun çok gizemli ve mistik bir dünyanın içine çekileceksiniz. İkinci önemli ziyaret noktanız, sarayların, sanatsal avluların ve göz kamaştıran ‘pagoda’ tapınakların, dolayısı ile dini ve sosyal hayatın merkezi konumunda bulunan Patan Durbar Meydanı olmalı. Yine üçlüyü tamamlayan ve Kantipur olarak da bilinen, avluları, sarayları ve tapınaklarıyla 12. ve 18. yüzyıllar arası döneme sizi geri götürecek olan Kathmandu Durbar Meydanı. Hinduizm tanrısı Şiva’nın tapınağı olarak kabul edilen ve UNESCO Dünya Mirası listesinde bulunan Pashupatinath Tapınağı’nı muhakkak gezmelisiniz. Gittiğinizde çok sayıda cenaze yakma merasimi ve farklı ritülller göreceksiniz. Eminim ki insanlar, koku, duman ve çok özel mimarisi kafanızı karıştıracak. Aynı güne sığdıramayabilirsiniz ama 2000 yıllık kutsal Budist Tapınağı Swayambhu (Maymun Tapınağı), ve Nepal’in en büyük ‘stupa’sı olan Bouddnath ‘Stupa’sı yine çok özel görülmesi gerekenler listesinde. Yukarıdaki olmazsa olmazlara alternatif olarak, Kathmandu’ya 12 km uzaktaki bir başka Hint tanrısı Bishnu’ya adanan Changu Narayan Tapınağı, 7. Yüzyılda bulunan Khokana ve Hindularla Budistlerin taptığı yağmur ve merhamet tanrısı Matchyendranath ve daha bir çok tanrıya ev sahipliği yapan Bugmanti Köyü, modern Nepal hayatından izole şekilde yaşayan Lichchhavi halkıyla tanışma, güzel manzaralar eşliğinde yapacağınız bir saatlik sürüş sonrasında, panaromik dağ manzarası eşliğinde gün batımını izleyebileceğiniz Nagarkot, muhteşem deneyimlerle geçen bu trekkin turunun kültürel boyutunu tamamlayacaktır. Eğer 3 gün ve üzeri bir ekstra süre ayırdıysanız, o zaman Nepal’in ilk milli parkı ve doğası ile ünlü Chitwan’da fil safari yapabilir, orman yürüyüşü esnasında Leopar, Timsah, Asya Gergedanı gibi havyanları görebilirsiniz. Yine bir başka şehir dışı alternatif, Pokhara olacaktır. Belgesellere konu olmuş Phewa gölü, Seti gölü vadisi, Begnas & Rupa Gölü ile yerel köyler ve Gurkha Savaşçıları’na adanan Gurkha Müzesi görmeniz gereken yerler. Bu rota, bence turistik hizmetler ve temizlik anlamında beklentilerinizi düşük tutmanız, ancak fiziki ve mental anlamda kendinizi tanıma şansı bulabileceğiniz ve otantik deneyimler yaşayacağınıza dair beklentilerinizi yüksek tutmanız gereken bir destinasyondur. Kathmandu’da karşılaştığınız birçok yabancı turistin neden ikinci veya üçüncü kez bu uzak Güney Asya ülkesine geldiğini, ancak bu rotayı tamamladığınızda anlayacaksınız... ŞUBAT 2013

www.bestlifeturkey.com 87


OTO

ABONE FORMU

Dünyada Golf/Turizm Life ve Best Life dergilerini düzenli olarak mek, gelişmeleri izleyebilmek için abone olmak istiyorum.

Süer Sülün

..................................................................................................................................................

...................................................................................................................................................

......................................................................................................................................

..........................................Şehir: ....................................... Posta Kodu: ............

................................................

Gsm: ...................................................................................

..................................................................................................................................................

M

ercedes-Benz Türk; A 200 AMG, A 250 Sport, A180 CDI Urbanline, B 200, CLS 250 CDI (Shooting Brake), C 180, E 250, SLK 250, SL 350, ML 350 BT, GLK 220 CDI 4 Matic, GL 350 Bluetec, G 350 Bluetec L, SLS, smart fortwo coupe, smart fortwo Electric Drive ve yepyeni hafif ticari aracı Citan modellerini kapsayan geniş bir ürün yelpazesi ile katıldı. Türkiye’de ilk kez sergilenen yeni 120A-Serisi, TL CLS Shooting Brake, GL-, G-Facelift, smart electric drive ve Mercedes-Benz’in yeni ticari aracı Citan, hiç şüphesiz AutoS120how TL2012’nin ve Mercedes-Benz standının yıldızlarıydı.

olf-Turizm Life Dergisi Yıllık Abonelik Bedeli (6 sayı) ...................... bonelik Bedeli (6 sayı) ........................................................................... Şükrü Bekdikhan k Bedeli (6 sayı) .................................................................................... 200 TL

MERCEDES

lesi

Ödemesi MASTER

EUROCARD

İsim: ..................................................................................................

arası: ........................................................................................

CVV No: ......................

arihi: ................ / ................

İmza: ..............................................

RMUNU BANKA DEKONTUYLA BİRLİKTE GÖNDERİNİZ

niz Apt. 39/10 Elmadağ-İstanbul-Türkiye Tel: 90 212 296 0288 Faks: +90 212 232 5649 abone@kaplanmedya.com Gamze Şulen

88 www.bestlifeturkey.com ŞUBAT 2013

Tufan Akdeniz

C

M

Y

CM

MY

CY

CMY

K


& ABONE FORMU Türkiye’de ve Dünyada Golf&Turizm Life ve Best Life dergilerini düzenli olarak takip etmek, gelişmeleri izleyebilmek için abone olmak istiyorum.

Adı Soyadı: .............................................................................................................................................................. Firma: ............................................................................................................................................................................ Adres: ............................................................................................................................................................... ......................................................................................Şehir: ....................................... Posta Kodu: ............ Telefon: ..................................................................... Gsm: ................................................................................... e-mail: ..........................................................................................................................................................................

Türkiye’de ve Dünyada Golf&Turizm Life Dergisi Yıllık Abonelik Bedeli (6 sayı) ...................... 99 TL Best Life Dergisi Yıllık Abonelik Bedeli (6 sayı) ........................................................................... 99 TL İki Derginin Yıllık Abonelik Bedeli (6 sayı) .................................................................................... 149 TL

Ödeme Şekli:

Nakit Banka Havalesi Kredi Kartı Ödemesi VISA

MASTER

EUROCARD

Kart Üzerindeki İsim: .................................................................................................. Kredi Kartı Numarası: ........................................................................................

CVC No: ......................

Son Kullanma Tarihi: ................ / ................

İmza: ..............................................

ABONE FORMUNU BANKA DEKONTUYLA BİRLİKTE GÖNDERİNİZ İnönü Mah. Ölçek Sk. Deniz Apt. 39/10 Elmadağ-İstanbul-Türkiye Tel: 90 212 296 0288 Faks: +90 212 232 5649 abone@kaplanmedya.com


OTO

S

ınıfının en sportif sedanı olan yeni Toledo, coupé bir otomobil şıklığını, station wagon’un çok yönlülüğüyle birleştiriyor. İlk planda ikisi benzinli; 1.2 lt ve 1.4 lt TSI ve biri de dizel; 1.6 lt TDI motor seçenekleriyle pazara sunulan yeni Toledo, parasının karşılığını en mükemmel şekilde almak isteyen otomobil tutkunları için bulunmaz bir seçenek.

SEAT

S

eat, İstanbul AutoShow’da yeni modelleri ve yeni motor teknolojileriyle yerini aldı. Seat’ın fuardaki yıldızları ise ilk kez kamuoyuyla tanışan Yeni Toledo ve Yeni Leon modelleri oldu. Sportif sürüşü ve eşsiz tasarımıyla bir cazibe merkezi; Seat Ibiza. Tüm ailenin keyif alacağı teknoloji: Yeni Seat Alhambra. Seat’ın tamamen elektrikle çalışan ilk modeli geniş ailelerin tercihi Altea XL de Fuar’da beğeni topladı. Sportif sürüşü ve eşsiz tasarımıyla bir cazibe merkezi; Seat Ibiza.

Yeni Leon 90 www.bestlifeturkey.com ŞUBAT 2013

Anıl Gürsoy

Yeni Toledo

Güçlü ve heyecan dolu bir kişilik ve işlevsel bir otomobili kullanmanın en güzel yolu olan Yeni SEAT Leon, SEAT Markası’nın en önemli modeli. Baştan aşağı tamamen yenilenen ve ileri teknolojilerle donatılan Leon’daki yenilikler aracın sürüş destek sistemleri, bilgi-eğlence sistemi, şasisi ve çekişinde de görülüyor. Motorlar, güçlü dinamikleri, olağanüstü verimlilikle birleştiriyor. Yeni Leon mükemmel kullanış özellikleri bakımından da son derece etkileyici. Daha kompakt bir dış kısmı daha ferah bir iç mekânla birleştiren Yeni Leon, yüksek kaliteli malzemeleri, işçilik seviyesiyle rakiplerinin önüne geçmeye aday.


P

orsche, 2012 yılı başında yenilenen efsanevi 911 Carrera model yelpazesine eklediği 4 çekişli Carrera 4S modelini İstanbul Autoshow’da sergiledi. 15 hp. artırılmış 400 hp gücündeki motoru, 4.3 saniyede 100 km’ye ulaşan hızı, %14 yakıt tasarrufu ve 44 mm. daha geniş yeni mükemmel görünümü ile Yeni Porsche 911 Carrera 4S nefes kesti. Ayrıca 911 Carrera Cabriolet, Boxster S, Cayenne Diesel, Cayenne GTS, Panamera Diesel ve Panamera GTS modelleri de Porsche standında yerlerini aldı.

Ali Bilaloğlu

PORSCHE

P

orsche’nun 911 Carrera S modeline göre 44 mm daha geniş olan 911 Carrera 4S, daha güçlü ve mükemmel görünümü ile dikkat çekiyor. Yeni arka stop lambaları, eski modele kıyasla 65 kg.’a kadar daha hafif yapısı yeni modelleri eskilerden ayıran en belirgin özellikleri arasında yer alıyor. Coupe ve Cabriolet seçeneğinin sunulduğu 4 çeker 911, Porsche Traction Management sistemi sayesinde her türlü yol ve hava koşullarında maksimum yol tutuşu, sürüş keyfi ve güvenliği garanti ediyor.

Carrera 4S

Boxster

Anıl Gürsoy

P

orsche’nin üstü açık, ortadan motorlu, iki kişilik modeli yeni nesil Boxster, azalan ağırlığı, uzayan dingil mesafesi, daha geniş tekerlek aralığı ve geniş jantları ile sürüş dinamiklerini artırıyor. Ayrıca yeni nesil Boxster, elektro-mekanik direksiyon sistemi, üstün performansı, yüzde 15 oranında artan yakıt verimliliği ile de şimdiden sınıfında tartışmasız en iyi spor otomobil olma konusunda iddialı.

ŞUBAT 2013

www.bestlifeturkey.com 91


KİTAP

Seda Akerdem, Hamit Güler, Işıl Kaya, Mehmet Even, Cemal Emden, Didem Yanaray, Bora Hoşver, Hayal Türkmen Yılmaz, Elif Kupa

Zorlu Center Yayınları’ndan üçüncü kitap M

Çelik-Zorlu Center

imari ürünün kendine özgü üretim sürecinin Cemal Emden’in fotoğraflarıyla belgelendiği bir proje olarak öne çıkan ve Zorlu Center Yayınları’nın üçüncü kitabı olan “Making of: Architectural Objects”, mimari malzemenin temeli olan hammaddenin özüne iniyor. Kültür ve sanata verdiği desteği 2013 yılında da sürdürmeyi hedefleyen Zorlu Center, yeni bir sanat platformu yaratacak olan Zorlu Center Performans Sanatları Merkezi’yle çağdaş sanatın gelişmesi için çeşitli çalışmalar yürütürken, Zorlu Center Yayınları’nın üçüncü kitabı “Making of: Architectural Objects” ile yine bir ilke imza attı. İçeriği ile dünyada ilk kez gerçekçekleştirilen bir proje olan bu kitap, mimarinin üretim sürecini malzeme üzerinden incelemekte. Eser, 10 mimarın yapılarından yola çıkarak malzemelerin özüne kadar iz sürüyor. Fotoğraflar: BARIŞ ÖZKAN Taş-Galisia Kültür ve Kütüphane Merkezi

Bürüt Beton - Fukutake Hall Tokyo Üniversitesi

Bambu-Green School

92 www.bestlifeturkey.com ŞUBAT 2013


ĹžUBAT 2013

www.bestlifeturkey.com 93


LOJİSTİK Etihad Havayolları’na “Uçuş İkram Hizmeti”nde İnovasyon Ödülü

B

irleşik Arap Emirlikleri’nin (BAE) ulusal havayolu şirketi Etihad Havayolları, Seyahat İkram Organizasyonu (Travel Catering Association - ITCA) tarafından düzenlenen 2012 Mercury Ödülleri’nde yenilikçi uçuş ikram programları Mezoon Grille ve First Class Chefs ile “En İyi Uçuş İkram Hizmeti” inovasyon ödülüne layık görüldü. Etihad Havayolları’nın Üst Ticari Yöneticisi Peter Baumgartner, şirket olarak en çok değer verdikleri konulardan biri olan uçuş ikram hizmeti alanında bir kez daha ödüle layık görülmekten dolayı oldukça mutlu olduklarını belirtirken, Etihad Havayolları’nı diğer şirketlerden ayıran en önemli özelliğin, uçuş ikram ekiplerinin, gerçek profesyonellerden oluşması olduğunu söyledi. Baumgartner, “Uçuş ikram hizmetimiz, diğer havayolu şirketleriyle değil, dünya çapındaki otel ve restoranlarla yarışır nitelikte… First Class Şeflerimiz ve Yiyecek İçecek Müdürlerimizle konuklarımıza uçuş sırasında yüksek standartlarda bir restoran tecrübesi yaşatıyoruz,” şeklinde konuştu. Etihad Havayolları’nın Diamond First Class’ta Mezoon Grill konseptiyle yenilenen menülerinde, hazır seçeneklerin yanı sıra kişiye özel tercihlerle oluşturulabilecek yiyecekler de sunuluyor.

Lufthansa Premium Economy sınıfı uygulaması başlattı

L

ufthansa ürün portföyünü genişleterek, tüm uzun menzilli Lufthansa uçuşlarında Premium Economy sınıfı uygulamasına geçti. Lufthansa yönetim kurulu yeni uygulama için gerekli yatırımların başlatılması için onay vermiş bulunuyor. Premium Economy sınıfının tüm uzun menzilli uçaklarda uygulamaya geçirilmesi hedefleniyor. Economy sınıfına kıyasla belirgin hizmet avantajı sağlayan yeni uygulama ile koltukları tamamen yatar konuma getirilebilen Business sınıfı ile Economy sınıfı arasında yeni bir hizmet sınıfı oluşturulmuş olacak. Böylelikle gerek daha fazla konfor talep eden turistik yolculara gerekse iş adamlarına hitap edilebilmesi sağlanacak.

THY’den DHL Global Forwarding’e ödül

T

ürk Hava Yolları’nın bu yıl üçüncüsünü düzenlediği Turkish Cargo 2012 Acente Ödül Töreni Turkish Cargo üst düzey yetkilileri ve iş ortaklarının katılımıyla Radisson Blu Otel’de gerçekleşti. 2012 yılını %21,5’lik bir büyümeyle kapatan Turkish Cargo, başarısında en büyük pay sahibi olan acentelere, düzenlenen törenle plaketlerini verdi. Ödül töreninde DHL Global Forwarding, Turkish Cargo’nun en fazla iş hacmi gerçekleştirdiği iş ortağı olarak ödüle layık görüldü. Turkish Cargo Başkanı Ali Türk, DHL Global Forwarding adına Genel Müdür Kerem İnanç, Hava Kargo Ürün Müdürü Hamza Baysan ve diğer Turkish Cargo iş ortaklarının katıldığı kokteyl ile başlayan organizasyon, önce Kargo Başkanı Ali Türk’ün açılış konuşması ve akabinde Turkish Cargo Satış ve Pazarlama Müdürü Ömer Faruk Kılıç ’ın sunumu ile devam etti.

94 www.bestlifeturkey.com ŞUBAT 2013

Canan Çelebioğlu Tokgöz, Can Çelebioğlu

T

Çelebi 55 yaşında

ürkiye’nin global markası Çelebi, 55’nci kuruluş yıldönümünü kutladı. 1958 yılında ilk temelleri atılan Çelebi Grubu, bugün 4 sektörde, iki kıta ve 5 ülkede 13.500’ü aşkın personeli ile faaliyetlerini sürdüren global bir marka konumunda. Türk sivil havacılığının köklü ve global markası Çelebi, 55’nci kuruluş yıldönümünün haklı gururu ve mutluluğunu yaşadı. 1 Şubat 1958’de Ali Cavit Çelebioğlu tarafından 1 merdiven 5 işçiyle kurulan Çelebi Hava Servisi ile ilk temelleri atılan Çelebi Grubu, bugün; havacılıktan gıdaya, denizcilikten taşımacılığa kadar birçok farklı sektörde, iki kıta 5 ülke ve 13.500’ün üzerinde çalışanıyla hizmet sunan global bir marka olarak ulusal ve uluslararası pazarlarda tercih ve takdir ediliyor.


Christine Owens, UPS İletişim ve Marka Yönetimi Kıdemli Başkan Yardımcısı Luca Di Montezemolo Ferrari Başkanı

UPS, Ferrari’nin “Resmi Lojistik ve Taşıma” sponsoru

U

PS, Scuderia Ferrari ile imzaladığı sponsorluk anlaşmasıyla Formula 1® organizasyonunda yer alarak motor sporları alanındaki sponsorluklarını artırıyor. Anlaşmayı Barcelona’da Scuderia Ferrari pilotu Fernando Alonso’nun da katılımıyla duyuran UPS, bu anlaşma kapsamında Mart ayında Avustralya’da başlayıp, Kasım ayında Brezilya’da sona erecek olan ve dünya genelinde 19 ülkede yarışacağı Formula 1 Dünya Şampiyonası’nda, önemli bir görünürlük sağlayacak.

Alonso ve takım arkadaşı Felipe Massa tarafından kullanılacak Ferrari F138 model araçların üzerinde yer alan UPS logosu ayrıca pilotların yarış giysilerinde, Scuderia’nın taşıma filosunda ve pist kenarındaki ekipmanlarında yer alacak. UPS ayrıca organizasyon boyunca küresel ölçekte, kapsamlı bir aktivasyon programı uygulayacak. Ferrari’nin de ‘Resmi Lojistik ve Taşıma Sponsoru’ olan UPS, aynı zamanda Ferrari’ye önemli ve karmaşık teslimat ve taşıma hizmetleri sunup şirketin günlük faaliyetlerine de tamamen entegre olacak.

Ekol insan kaynaklarına tecrübeli bir isim ile yön veriyor

A

vrupa’da gerçekleştirdiği yatırımlarla küresel bir lojistik firması olma hedefine hızla ilerleyen Ekol, büyümesine pek çok global şirkette insan kaynakları yöneticiliği görevlerinde bulunmuş Şebnem Ustomar ile devam ediyor. Ekol Lojistik’te CPO (Chief People Officer) görevine getirilen Şebnem Ustomar, 1989 yılında Marmara Üniversitesi İngiliz Dili ve Eğitimi bölümünü bitirdi. İş hayatına 1991 yılında Glaxo Süstaş’ta başlayan Şebnem Ustomar, 1994 yılında Lilly İlaç ve 1996 yıllarında British American Tobacco şirketlerinde çalıştı. 1997-2004 yılları arasında DuPont Products’ta farklı görevler alan Ustomar, 2003 yılında aynı şirkette İnsan Kaynakları alanında Türkiye, Mısır ve Birleşik Arap Emirliği’nden sorumlu olmuştur. 2004-2008 yılları arasında Frito Lay’da (bir PepsiCo International şirketidir) Organizasyonel Yönetim ve Gelişim Müdürü görevinde bulundu. 2009 yılında Arzum Elektrikli Ev Aletleri’nin İnsan Kaynakları Direktörlüğü’ne getirilen Şebnem Ustomar, 2011 yılında Tadım Gıda Maddeleri Sanayi’nin İnsan Kaynakları Müdürlüğü görevini üstlendi. Ekol Lojistik’te Chief People Officer olarak göreve başlayan Ustomar evli ve bir kız çocuğu annesidir.

ŞUBAT 2013

www.bestlifeturkey.com 95


TREND

Samsung, olasılıklar dünyasını keşfetmeye çağırıyor

S

amsung’un inovatif vizyonunu derinlemesine yansıtan yenilikler arasında; geniş ekranlı UHD TV, NX300 Fotoğraf Makinesi 45mm ve 2D/3D objektif, T-9000 LCD buzdolabı ve 7 Serisi Chronos PC bulunuyor. Dünyanın teknoloji liderlerinden Samsung Electronics, tüketici elektroniği sektöründeki ilerici vizyonunu ortaya koyan yeni ürün ve hizmetlerini CES 2013’te tanıttı. Samsung, tüketicilerin hayatına yönelik derin bilgi birikimi ve her zaman “keşfetme”ye odaklanmasından yola çıkarak; herkes için yeni deneyimler sunma amacını Las Vegas’ta düzenlenen Tüketici Elektroniği Fuarı 2013’te (CES) sergiledi.

Seiko’dan mekanik makineli masa saati

S

eiko’nun masa saatlerine olan aşkı pek çok yeni tasarımın oluşmasını sağladı. Bu Décor masa saatinin mekanik mekanizması tamamen yepyeni ve Japonya’da Seiko’nun önde gelen saat yapım ustaları tarafından üretildi. 130 yıl özel koleksiyonu için özel üretilen yeni mekanizmanın sırrı zemberek ve dişli çarklar da gizli. Zembereğin çok güçlü ve sabit olması, hep aynı tork gücünü iletmesine yardım ediyor. Yüksek dayanıklılığa sahip dişli çarklar, sürtünmenin yarattığı aşınmayı en az seviyeye düşürüyor. Sonuç olarak saat tam olarak kurulduğunda 30 gün boyunca durmaz ve günde ±2 saniye hassasiyetle çalışır. Ayrıca saatin ön yüzünden ne kadarlık zemberek gücünün kaldığını görülebilir.

Karaca Home ile banyolarınızı yenileyin... araca Home, yatak odaları-

K

nızdan sonra banyolarınızı da harikalar diyarına dönüştüyor. Şık ve zarif tasarımları, pastel renkleri ve yumuşacık dokusuyla sizin ve sevdiklerinizin tarzına en uygun havlu ve bornoz setleri ile banyo paspasları Karaca Home farkıyla mağazalarımızda. Karaca Home banyo koleksiyonu şık tasarımları ve bambu lifli dokusuyla hem teninizi koruyor, hem banyolarınızı güzelleştiriyor.

96 www.bestlifeturkey.com ŞUBAT 2013

Aydınlı Grup, iş süreçlerini SAP ile yönetiyor

D

ünya modasına yön veren Pierre Cardin, Cacharel ve U.S. Polo Assn. markalarının ana lisans sahibi Aydınlı Grup, itelligence Türkiye danışmanlığında SAP Projesi’ni kullanmaya başladı. Aydınlı Grup Genel Müdürü Levent Özkan, önemli bir dönüm noktası olarak gördükleri SAP ERP projesi için “SAP ERP projesi için dünya çapında büyük şirketlerin kullandığı SAP yazılımını ve uluslararası başarılarıyla kendini kanıtlamış itelligence Türkiye uzmanlığını tercih ettik. Tekstil, konfeksiyon ve mağazacılık sektörü açısından referans oluşturacak bir projeye imza attığımızı düşünüyoruz.” açıklamasında bulundu.

Officine Panerai

O

fficine Panerai, Luminor 1950 3 Days Chrono Flyback adıyla, üç günlük güç rezerviyle donatılmış otomatik bir mekanizmaya sahip olan Flyback fonksiyonlu yeni kronograf modelini sunuyor. Sportif bir görünüme sahip çelik versiyonu ve daha zarif pembe altın versiyonuyla mevcut olan bu yeni kronograf, Officine Panerai’nin Neuchatel’deki saat üretim atölyesi geliştirilmiş ve tasarlanmış olan yeni P.9100 kalibrenin kullanıldığı ilk model.


Yeni Electrolux Green&Clean Giyotin Tip bulaşık makinesi

Doğanın gücü, Blue Harmony SPA’da

A

nadolu yakasında konumlanan Wyndham İstanbul Kalamış Marina, misafirlerine konforu ve kusursuz hizmetleri ile her alanda kaliteli bir yaşam sunuyor. Wyndham İstanbul Kalamış Marina’nın içerisinde 3500 metre karelik bir alan üzerine kurulan Blue Harmony SPA, Anadolu Yakası’nın en özel merkezlerinden biri olarak kısa sürede büyük bir kitlenin beğenisini kazanmış durumda. Blue Harmony SPA, jakuzili - özel hamamlı VIP masaj odaları, kozmetik bakım ünitesi, buhar&sauna odası, macera duşu, kişiye özel alanı olan Türk hamamından oluşuyor.

Gant’dan Floral Park ve Lyndon

H

er iki koleksiyon da spor ruhunu taşımakla beraber, tasarımları birbirlerinden farklı. Floral Park modeli çizilmeye dayanıklı seramik bileziğe sahipken, Lyndon modeli ise kristal taşlarla bezenmiş bezel ve beyaz üretan kayışıyla ön plana çıkıyor. Her iki koleksiyonda bulunan ortak özellikler, sedef kadran ve çizilmeye dayanıklı seramik kasa. Gant’in sunduğu bu yeni ürünler, hem sade hem de şık ortamlarda size eşlik edecek. AYDIN SAAT www.aydinsaat.com

“Doğru seçimi yapın. Bulaşıklarınız için. Çevre için”. Bu, Electrolux Profesyonel’in sürdürülebilir yaklaşımının gerçek gururu olan yüksek performanslı green&clean bulaşık yıkama sistemlerinin piyasaya sürümü için 2008 yılında gerçekleştirilen kampanyada oluşturulan ve uygulanan slogandı. Ancak bir ürünün mükemmelliği sadece, küresel müşterilerin ihtiyaçlarına gerçekten özel kılınmış yenilikçi çözümlerin hızla geliştirilmesine odaklanan sürekli iyileştirmeye ve incelikli tasarıma dayandırılabilir. Yeni Electrolux green&clean Giyotin Tip bulaşık makineleri bu varsayımları yansıtır ve ilk green&clean neslinin sınıfının en iyisi performanslarını yeniden vurgularken, tasasız bir bulaşık yıkama deneyimine EKSTRA özellikler de katar.

Kale’nin özel tasarım banyo serisi;

Lazuli Nordic La Senza’nın yeni sezon koleksiyonu

L

a Senza’nın İlkbahar/ yaz koleksiyonu çarpıcı renkleri, seksi modelleri ile mağazalarda yerini alıyor. La Senza yeni sezon koleksiyonunda sütyen modellerinde gökkuşağının tüm renkleri parıl parıl parlıyor. Sütyen modellerinin neon renklerini bu yaz transparan bir gömlek veya bir atletin içine giyerek deniz kenarında, konser akşamlarında göz alıcı parlaklık ile rahatlığı bir arada kullanabilirsin. “Neon Mania” koleksiyonu La Senza mağazalarında sizi bekliyor.

K

ale, banyolarda farklı bir tarz yakalamak isteyenler için Lazuli Nordic koleksiyonunu tasarladı. Klasik tarzın güçlü unsurlarından vazgeçmeden, modern yaşamın mekânlarına hayat vermek üzere tasarlanan Lazuli Nordic, özel tasarımı ile öne çıkıyor. Koleksiyonda, lavabo altında bulunan paslanmaz çelik ayaklardaki havluluk alanı da unutulmamış. ŞUBAT 2013

www.bestlifeturkey.com 97


Yoga Faruk Kurtuluş

Yoga Eğitmeni kurtulusfaruk@gmail.com

Yoga Hocalık Eğitimi Biraz hırçın ve kavgacı bir şekilde geçirdiğim çocukluk ve gençlik yıllarımda, zihnimin faaliyetleriyle uğraşmakla, düşüncelerimi itip çekiştirmekle fazlaca meşguldüm. Çoğu çocuk gibi benim de en büyük korkularımdan biri sevdiklerimi kaybetme korkusuydu. Yoğun konsantrasyon halleriyle yakınlarım ve kendim için iyi dileklerde bulunmak, güzel şeyler düşünmek gibi kavramlar oldukça zamanımı verdiğim konulardı. Lisenin son zamanlarında ve üniversite yıllarında geceleri çıkıp sabaha kadar dans etmeye bayılırdım. Üniversite yıllarında “Astral seyahat”, “Çakra”, “Üçüncü göz” falan gibi, kulaktan dolma bir şekilde bilgim olan konulardan etkilenerek, aslında daha çok beden dışı deneyimler yaşama arzusuyla “Meditasyon” adı altında çeşitli denemeler yapardım. Aynı zamanda bu senelerde bayağı eğlendim ve hareketli zamanlar da geçirdim. Küçükken bir ara kısa bir dönem Yüzme İhtisas Spor Kulübü’nde yüzmüş olmamın getirdiği disiplinle, hayatımda ara ara yaptığım yüzme antremanları dışında, bu yıllarda kendime pek de iyi baktığımı söyleyemem. Bu arada Beykent Üniversite’sinde Sinema Bölümü’nde okuyordum. Çok da seviyordum sinema okumayı. “Sanatçı olma” arayışı altında, normalde olan saçmalama potansiyelimin biraz daha ötesine geçmeyi de sık sık denediğimi söyleyebilirim. Bölümü sevdiğim için ne olduğunu anlamadan bölüm birincisi olarak mezun da oldum. Setlerde biraz çalıştım. Sonra kendimi Marmara Üniversitesi, Güzel Sanatlar Fakültesi’nde Fotoğraf Yüksek Lisansı yaparken buldum. Aynı dönemlerde fotoğraf asistanlığı da yapmaya başlamıştım. Bu yılllarda deli gibi içip dansettiğim gecelerin birinde, beni çok etkileyen bir genç kızla tanıştım. Bar köşesindeki uzun sohbetimizin arasında yoga hocası olduğunu öğrendim. Onunla olan ilişkimde istediğim düzeyde bir yakınlık kuramadım. Hatta çok içip biraz da saçmaladım ama bu kişi benim yogaya ilgi duymama neden oldu. Profesyonel anlamda çok fazla iş bulamadığım için evde film çekme hayalleri içinde bol bol senaryolar yazdığım o sıralarda, annemin de beni yönlendirmesiyle, yogaya ilk defa 2003 yılında arkadaşım Esra Karaosmanoğlu’nun derslerine giderek başladım. İlk gittiğim günden itibaren aşık oldum. Dört sene boyunca her salı derse giderek, ve her gün evde tek başıma kendi uygulamamı yaparak devam ettim. Esra’nın bana hediye etttiği Osho’nun “Yoga” isimli kitabını gözyaşlarıyla okuduktan sonra, Osho’nun bulduğum bütün kitaplarını okumaya başladım. Hemen ardından Hindistan Pune’daki, Osho Meditation Center’da buldum kendimi. Orada oldukça yoğun bir dönem geçirdim. Osho’nun “Zorba The Buddha” modeli yani hem meditatif, hem de Kazancakis’in “Zorba” isimli romanındaki aynı isimli karakter gibi, hayatı tüm coşkusuyla yaşayan yeni insan tiplemesi beni çok etkilemişti. Türkiye’ye döndükten sonra Cihangir Yoga’da Zeynep Aksoy’dan önce 200 saatlik, daha sonra 500 saatlik Yoga Alliance Sertifikalı Yoga Hocalık Eğitimi’ni aldım. Ramesh Balsekar’ın öğretileriyle ve dolayısıyla Advaita felsefesiyle tanıştım. Böylece düşünceleri kontrol etmeye çalışmaktansa, onları serbest bırakıp, hayatın akışı içerisinde açık kalpli bir şekilde, özgür bir zihinle varolmak yolunda bir adım atmıştım. Bununla

98 www.bestlifeturkey.com ŞUBAT 2013

beraber bütün yoga uygulaması meditasyona dönüştü. Aynı zamanda da giderek daha güçlü, esnek ve dengeli bir bedene sahip oldum. Günlük yaşamdaki duruşum da kendiliğinden düzeldi. İlk Hocalık eğitimim henüz bitmeden ders vermeye başlamıştım ve sonra kendimi bir sürü yerde ders verirken buldum. O sıralarda karşıma çıkan bütün eğitimlere de katıldım. Bu dönemde Godfrey Devereux, Tias Little, Desire Rumbaugh, Paul Grilley, Chris Chavez, Sianna Sherman, Sean Corn, Edward Clark gibi dünyaca ünlü bir çok hocanın eğitimine katılma şansına da sahip oldum. Zeynep Aksoy’a Cihangir Yoga’daki 200 saatlik Temel hocalık Eğitimi’nde ve Gary Kraftsow’dan Viniyoga eğitimi alan Banu Çadırcı’ya, Yoga Terapi Hocalık Eğitimi’nde asistanlık yaptım. Daha sonra Chris Chavez ile 200 saatlik bir hocalık eğitimini daha tamamlayıp, 500 saatlik yeni bir Hocalık Eğitimi’ne başladım. Bütün bu geçen zamanda Osho terapistlerinin eğitimlerine de yakalayabildiğim kadar gittim ve onlardan beslenmeye devam ettim. Svagito R. Liebermeister’la Aile Dizimi Eğitimi aldım ve aynı eğitimde daha sonra iki defa asistanlık yaptım. Şu anda yoga stüdyolarının ve spor salonlarının dışında, yogayı iki farklı üniversitede “Zihin Beden Bütünlüğü” adı altında seçmeli ders olarak da veriyorum ve bunun haricinde ülkenin çeşitli yerlerinde yoga kampları düzenliyorum. Bu ay içinde ilk defa 200 Saatlik Uluslararası Yoga Alliance sertifikalı Hatha Yoga Hocalık Eğitimi vermeye başlayacağım. Eğitimi Essporto’nun Metrocity’deki şubesindeki Cityzen’de vereceğim. Kontenjanı on kişi ile sınırlama kararı aldım ve böylece herkes ile özel olarak ilgilenme şansım olacak. Bu benim için gerçekten bir aşk. Benim tecrübeme göre yoga, insan varoluşunun doğası için yapılabilecek en basit ve derin çalışma. Bu eğitimi alanlar en güvenli ve etkili şekilde başlangıç seviyesine uygun bir yoga dersi verebilir ve dolayısı ile aynı zamanda kendi başlarına da yoga yapabilir durumda olacaklar. Eğitimi alan herkesin yoga hocası olması gerekmiyor. Yalnızca yoga yolunda derinleşmek, yani içsel bir yolculuk için de eğitime katılınabilir. Yoga herhangi bir yaşam tarzını veya belirli ahlak kurallarını empoze eden bir anlayış da içermiyor. Ezoterik, yani kapalı ve anlaşılmaz kavramlarla ilgisi yok. İlk başlarda çok uçuk bir şey zannettğim yoga, giderek daha sade ve basit bir hayata sahip olmama, ayaklarımın yere sağlam basmasına, içinde bulunduğum anda olanların net bir şekilde farkına varmama neden olan bir araç, bir arkadaş oldu. Bedeni hisseder hale gelmekle, hayatı çok daha dolu dolu yaşamaya başladım. Zamanla benim için spiritüellikle materialistlik arasında bir fark kalmamaya başladı. İkisinin aynı bütünün parçası olduğunu, bedenin kendisinin zaten spiritüel olduğunu anladım. Bundan sonra bu köşede yoga ve hayat hakkındaki yazılarımla sizlerle beraber olacağım. İlk yazımda geldiğim yolun ve vereceğim hocalık eğitiminin heyecanını sizlerle paylaşmak istedim. Umarım herkes için güzel bir şubat ayı olur. Sevgilerimle...




Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.