Güz Müzayedesi, Klasik ve Modern Sanat Eserleri, 2017

Güz Müzayedesi Klasik ve Modern Sanat Eserleri 2017 12 Kasım 2017 Pazar Saat 14.00 Bali Müzayede Salonu Maçka

Lot 52 MAHMUD CUDA

Güz Müzayedesi Klasik ve Modern Sanat Eserleri 2017

12 Kasım 2017 Pazar Saat 14.00 Bali Müzayede Sergi Salonu Maçka

MÜZAYEDE YÖNET‹C‹LER‹ Hakan & Serkan Bali DANIŞMA KURULU Ari ‹stanbulluoğlu Bayram Karşit Güner Liman Hüseyin Gündüz Simentof El KOORDİNASYON Tarkan Bali HALKLA ‹L‹ŞK‹LER İkbal Kara Gökhan Kelkit Kiraz Çakır Vahap Bozkurt

S‹GORTA Türk Nippon Sigorta A.Ş.

FOTO⁄RAFLAR Kadir Çıtak KATALOG Didem Uraler Çelik didemuraler@hotmail.com BASKI - C‹LT Bilnet Matbaacılık ve Yayıncılık A.Ş. www.bilnet.com.tr

HUKUK ‹ŞLER‹ Av. Mustafa Kılıç MAL‹ ‹ŞLER Cpaturk Bağımsız Denetim YMM A.Ş.

Sedef Funda Satan

“Müzayedemizden alacağ›n›z eserlerin size mutluluk getirmesini dileriz.”

ÖZEL TANITIM 28 Ekim - 11 Kasım 2017 Saat 10.00 - 20.00 Bali Müzayede Sergi Salonu Maçka

Müzayedemize telefonla kat›labilirsiniz.

Müzayede öncesi ulaşabileceğiniz telefonlar 0212 258 61 62 (pbx) Müzayede günü ulaşabileceğiniz telefonlar 0532 261 64 68 - 0532 314 80 80

BAL‹ ANT‹K MÜZAYEDEC‹L‹K VE ORGAN‹ZASYON T‹C. LTD. ŞT‹.

Süleyman Seba Cad. No: 93 34371 Maçka - ‹stanbul Tel: 0212 258 61 62 (pbx) Faks: 0212 327 69 00 www.balimuzayede.com info@balimuzayede.com

1

İBRAHİM SAFİ (1898-1983) İstanbul Boğazı İmzalı, tuval üzerine yağlıboya, 23x32 cm.

7.500 ¨ / 1.750 E

2

ALİ RIZA BEYAZIT (1883-1963) İstanbul İmzalı, kontrplak üzerine yağlıboya, 37x28 cm.

4.500 ¨ / 1.050 E ALİ RIZA BEYAZIT Hoca Ali Rıza ve Halil Paşa'nın öğrencisiydi. Birçok okulda öğretmenlik yaptı. Meslek hayatı boyunca Suriye, Filistin ve Medine'de görev aldı. Kurşun kalem, suluboya, yağlıboyada izinde yürüdüğü Hoca Ali Rıza ekolünün en güçlü devamcısı olarak başarılı eserler verdi. Yarbaylığa kadar yükselerek emekliye ayrılan Beyazıt,1945'te Sadık Göktuna, Cevat Karsan ve İhsan Çanakkaleli ile birlikte Asker Ressamlar Sanat Derneği'ni kurdu.

4

5

3

İBRAHİM SAFİ (1898-1983) İstanbul İmzalı, tuval üzerine yağlıboya, 50x65 cm.

22.000 ¨ / 5.100 E İBRAHİM SAFİ Kafkasya'dan 1918 yılında İstanbul'a göç etmiş bir ailenin çocuğudur. Küçük yaşlardan başlayarak resimle ilgilenmeye başladı ve Moskova Güzel Sanatlar Akademisi'ne devam etti. İstanbul'a göç ettikten sonra eğitimini 1923 yılında Sanayi-i Nesife Mektebi'nde Namık İsmail Atöylesi'nde tamamlandı. 1930 yılına kadar Namık İsmail'in yanında etütlerde bulundu. Üretken bir sanatçı olan Safi 1946'da ilk sergisini açtı. 1955 yılından sonra Avrupa'da yaklaşık on yıl süren bir araştırma dönemi geçirdi. Devlet tarafından Viyana'ya ve Roma'ya gönderildi. Sanatçının yapıtlarında tema olarak özellikle İstanbul'in değişik yerlerinden seçilen manzaralar, portreler ve az sayıda da olsa bazı kompozisyon çalışmaları izlenimci bir anlayışla yansıtılmıştır.

6

4

İBRAHİM SAFİ (1898-1983) İstanbul Sokak İmzalı, tuval üzerine yağlıboya, 50x65 cm.

24.000 ¨ / 5.600 E

7

5

NURİ İYEM (1915-2005) Ana-Kız İmzalı, 1999 tarihli, kontrplak üzerine yağlıboya, 40x50 cm.

25.000 ¨ / 5.800 E NURİ İYEM 1933’de Nazmi Ziya’nın öğrencisi olarak başladığı Güzel Sanatlar Akademisi Resim Bölümü Hikmet Onat ve İbrahim Çallı atölyelerinde devam eden sanatçı 1937 de Akademiyi birincilikle bitirmiştir. Askerlik görevinden sonra 1940’da Akademide açılan Yüksek Resim Bölümüne kaydolmuş ve Lèvy atölyesinde bir grup arkadaşı ile birlikte “Liman Resimleri” adlı bir sergi düzenlemiş ertesi yıl “Yeniler Grubu”nun kurucuları arasında yer almıştır (1941). Sanatçı akademiden 1944’de ikinci kez diploma almıştır.

Yeniler Grubunun 1950’lere dek süren sergilerine katılmıştır. Sanatçının eserleri soyut ve soyut sonrası olarak iki döneme ayrılır.

Soyut içerikli eserlerinde güçlü desen ve sağlam konstrüksiyon ile Anadolu insanının yaşantısına eğilmiş ve portreler yapmıştır.

8

6

NURİ İYEM (1915-2005) Anadolu Resmi İmzalı, tuval üzerine yağlıboya, 30x40 cm.

20.000 ¨ / 4.650 E

9

7

NURİ İYEM (1915-2005) Soyut Kompozisyon İmzalı, 1959 tarihli, duralit üzerine yağlıboya, 48x48 cm.

20.000 ¨ / 4.650 E

10

8

HÜSEYİN BİLİŞİK (1923-2004) Gece İmzalı, 1959 tarihli, kontrplak üzerine yağlıboya, 43x76 cm.

2.500 ¨ / 580 E

9

HÜSEYİN BİLİŞİK (1923-2004) Anadolu Resmi İmzalı, 1981 tarihli, tuval üzerine yağlıboya, 61x50 cm.

4.000 ¨ / 930 E 11

10

MEHMET PESEN (1923-2012) Kalamış İmzalı, 1993 tarihli, tuval üzerine yağlıboya, 35x50 cm.

12.000 ¨ / 2.800 E

11

HİKMET KARALI Anadolu Gelini İmzalı, 2000 tarihli, tuval üzerine yağlıboya, 40x30 cm.

3.000 ¨ / 700 E

12

12

MEVLÜT AKYILDIZ (d.1956) Bar İmzalı, duralite marufle tuval üzerine yağlıboya, 54x45 cm.

17.000 ¨ / 3.950 E

13

13

MUSTAFA PİLEVNELİ (d.1940) İstanbul İmzalı, tuval üzerine yağlıboya, 50x70 cm.

15.000 ¨ / 3.500 E MUSTAFA PİLEVNELİ 1940 yılında İstanbul’da doğdu. İstanbul Devlet Tatbiki Güzel Sanatlar Yüksek Okulu (Şimdiki adıyla Marmara Üniversitesi) Dekoratif Resim Bölümü’nde öğrenim gördü. 1963’de DAD Sanat Bursu’nu kazanarak gittiği Stutgart’da dekoratif duvar teknikleri üzerinde araştırmalar yaptı. 1970’de Salzburg Yaz Akademisi’nde baskı teknikleri üzerinde çalıştı. Yugoslavya, Macaristan, Çekoslavakya, Almanya, Japonya, Hollanda, Belçika ve Amerika’da sergilere ve Oslo Bienali’ne katıldı. Suluboya tekniği üzerinde yoğunlaşan çalışmaları, doğa ve insan sevgisinden, çevre tutkusundan kaynaklanır. Mavi gezi ve kıyı izlenimleri, deniz ve İstanbul görünümleri, suluboya resimlerinin başlıca konularını oluşturur. Boyanın sıcak ve geçirgen etkisi, görünümü derin bir perspektif duygusuyla kavrama pratiği ve renkçi eğilim, bu resimleri birleştiren temel özelliklerdir.

14

14

EREN EYÜBOĞLU (1907-1988) Balıkçılar İmzalı, 1984 tarihli, tuval üzerine yağlıboya, 54x74 cm.

40.000 ¨ / 9.300 E EREN EYÜBOĞLU Bedri Rahmi Eyüboğlu ile 1930'ların başlarında Paris'te Andre Lhote Atölyesi'nde tanışan Emestine Letoni adındaki genç sanatçı, daha sonra Türkiye'ye geldi ve yaşamını her alanda Bedri Rahmi ile birleştirerek Eren adını aldı. Resimlerinde, İstanbul'u ve Anadolu'yu olağanüstü bir renk duyarlılığıyla dile getiren sanatçı, aynı zamanda çeşitli mimari yapılarda yer alan mozaikleriyle de Türk, sanatına katkıda bulundu.

15

15

ALİ DEMİR (1931-2015) Anadolu Kadını İmzalı, 2000 tarihli, prestuval üzerine yağlıboya, 30x20 cm.

1.800 ¨ / 420 E

16

ALİ DEMİR (1931-2015) Anadolu Yaşlısı İmzalı, 2000 tarihli, prestuval üzerine yağlıboya, 30x23 cm.

1.800 ¨ / 420 E

16

17

ALİ DEMİR (1931-2015) Anadolu Kadını İmzalı, 2000 tarihli, prestuval üzerine yağlıboya, 20x15 cm.

1.800 ¨ / 420 E

18

ALİ DEMİR (1931-2015) Anadolu Yaşlısı İmzalı, 2000 tarihli, prestuval üzerine yağlıboya, 20x15 cm.

1.800 ¨ / 420 E 17

19

YALÇIN GÖKÇEBAĞ (d.1944) Hasat İmzalı, 2008 tarihli, tuval üzerine yağlıboya, 40x50 cm.

15.000 ¨ / 3.500 E YALÇIN GÖKÇEBAĞ 1963-1966 yıllarında Gazi Eğitim Enstitüsü Resim-İş Bölümü'nü bitirmiş, 1971'e değin Anadolu'da resim öğretmenliği yapmıştır.

Saf ve şiirsel doğa kavramı üzerinde geliştirdiği resimleri, pastoral içerikli kır yaşamının görüntülerini konu alır. Çoğunlukla tarlada çalışan, meyve toplayan, karda yürüyen veya dinlenen köylülerle, kavaklar ya da uçuşan kuş kümeleri gibi kırsal kesime özgü sahneleri konu alan sanatçı, ağaçlar bağ kütükleri gibi imgeleri geniş boşluklar içinde kompozisyonun merkezinde kümeleme yoluna gitmiş, figürü özellikle bu geniş alan içinde küçük tutarak resmin büyüklük etkisini korumuştur. Görünümü kuşbakışı, yakın plan ve cepheden görüş gibi farklı bakış açılarıyla yansıtan Gökçebağ, yerel resim beğenisine bağlı kuşağın üyeleri arasında, içtenlik dozu yüksek tutulmuş bir anlayışı temsil etmektedir.

18

20

YALÇIN GÖKÇEBAĞ (d.1944) Hasat İmzalı, 2017 tarihli, tuval üzerine yağlıboya, 60x80 cm.

25.000 ¨ / 5.800 E

19

21

AHMET FAZIL AKSOY (d.1949) Emirgan İmzalı, tuval üzerine yağlıboya, 60x69 cm.

6.500 ¨ / 1.500 E AHMET FAZIL AKSOY 1949’da Samsun’da doğdu. Perşembe Öğretmen Okulu ve Samsun 19 Mayıs Lisesi’ni bitirdikten sonra, İstanbul Hukuk Fakültesi’nden mezun oldu. Kısa bir süre avukatlık yaptıktan sonra 1980 yılından itibaren tamamıyla resme döndü. İstanbul Ressamları Kuşağı’nın son temsilcilerinden olan Ahmet Fazıl Aksoy, 20 yılı aşkın bir süredir resim çalışmalarını sürdürmektedir. İlk ve Orta Okul yıllarında resim heyecanı, okul afişlerini, öğretmenler odasındaki resimleri ve Atatürk portrelerini yaparak devam eder. Lise birincisi olarak mezun olan sanatçı, devam zorunluluğu olmayan Hukuk Fakültesi’ne girer. Zamanın çoğunu resim yaparak geçiren Ahmet Fazıl’a Burhan Uygur ve Cihat Burak’ın övgüleri büyük motivasyon sağlar. Ressam, İstanbul’un pitoresk atmosferine duyduğu yoğun ilgiyle her sabah sehpasını alıp güneşin doğuşundan batışına kadar Emirgan, Kız Kulesi, Haliç, Sarıyer, Üsküdar, Kandilli, Anadolu ve Rumeli Kavağı, Çubuklu ve Galata gibi İstanbul’un tarihiyle özdeşleşmiş mekanları tüm güzellikleriyle tuvaline yansıtmaktadır. Empresyonizmi kendi resim anlayışıyla yorumlayan sanatçının çalışmaları büyük beğeni toplamaktadır. Yurtiçi ve yurt dışındaki kişisel sergilerin yanı sıra, birçok karma sergiye de katıldı. Çok sayıda eseri yurt dışında, özellikle İngiltere’de çeşitli özel koleksiyonlarda, Türkiye’de ise özellikle banka koleksiyonlarında bulunmaktadır. İstanbul resimleri ile tanınan sanatçı, bu şehrin dünyanın en güzel ve en resimsel şehri olduğunu söylemektedir. Çalışmalarına İstanbul’da devam etmektedir.

20

22

AHMET FAZIL AKSOY (d.1949) Pierre Lotti İmzalı, tuval üzerine yağlıboya, 28x74 cm.

4.000 ¨ / 930 E

23

CİHAT ÖZEGEMEN (1921-1993) Ekmek Kavgası İmzalı, 1979 tarihli, kontrplak üzerine yağlıboya, 50x35 cm.

3.500 ¨ / 1.030 E 21

24

İBRAHİM BALABAN (d.1921) Hasat İmzalı, 1980 tarihli, tuval üzerine yağlıboya, 55x80 cm.

18.000 ¨ / 4.200 E İBRAHİM BALABAN 1921 Bursa doğumlu olan sanatçı, doğduğu köyün üç sınıflı okulunda okuduktan sonra çobanlık, taş kırma ve tarım alanlarında çalışmıştır. 1942'de Bursa Cezaevi'nde mahkûm olunca Nazım Hikmet ile tanıştı, asıl eğitimini 1950'de çıkan affa kadar hapishanede yedi yıl boyunca bu büyük sanatçıdan aldı. İlk sergisini 1953'te Maya Sanat Galerisi'nde açtı. Toplumsal gerçekçi anlayıştaki eserlerinde köy ve köy kökenli insanların sorunlarını naif bir duyarlılıkla dile getirmiştir. Ressamlığın yanı sıra öykü, yarı izlenim ya da anı biçiminde ele aldığı kitapları vardır. 1961'de “Yeni Dal Grubu” ressamlarına katılmıştır. 1970'lerden başlayarak düzenli bir istiflemeye yönelmiştir. 1980'lerde bereket anaları ve ana çocuklar başlıklı sergilerinde düzenli istiflemelerden vazgeçip dağınık düzenlemeye yönelmiştir.

25

İBRAHİM BALABAN (d.1921) Anadolu Kadın İmzalı, 1978 tarihli, kontrplak üzerine yağlıboya, 61x34 cm.

12.000 ¨ / 2.800 E

22

23

26

İBRAHİM BALABAN (d.1921) Köyde Kış İmzalı, 1959 tarihli, duralit üzerine yağlıboya, 41x69 cm.

17.000 ¨ / 3.950 E

24

27

İBRAHİM BALABAN (d.1921) Anadolu Kadın İmzalı, 2001 tarihli, tuval üzerine yağlıboya, 40x50 cm.

9.500 ¨ / 2.200 E

25

28

TURAN EROL (d.1927) Sahçe İmzalı, 1989 tarihli, tuval üzerine yağlıboya, 63x60 cm.

40.000 ¨ / 9.300 E TURAN EROL Değişik alanlara yönelik ilgisi, ortaöğrenim yıllarında resim sanatı üzerinde yoğunlaştı. Resim sanatının inceliklerini, kişisel deneyimleri ve araştırma çabalarıyla kavradı. 1947’de yazıldığı Güzel Sanatlar Akademisi’nde Bedri Rahmi atölyesinde sanat öğrenimi gördü. On’lar Grubu’nun aktif üyeleri arasında yer aldı. 1951’de Akademi’yi bitirince, on yıla yakın bir süre çalışacağı Diyarbakır’a resim öğretmeni olarak atandı. Yeni meclis binası için, bu yöreden resim yapmakla görevlendiridi. 1960’ta Ankara’ya yerleşti. MEB’in çeşitli kademelerinde yönetici ve öğretmen olarak görev yaptı.

26

29

HAMİT GÖRELE (1900-1980) Peyzaj / Şemsiyeli Kız (Eser çift taraflıdır.) İmzalı, mukavva üzerine yağlıboya, 26x35 cm.

10.000 ¨ / 2.325 E 27

30

AVNİ ARBAŞ (1919-2003) Bar İmzalı, 1972 tarihli, karton üzerine guaj (Rantuvale), 50x66 cm.

30.000 ¨ / 6.975 E AVNİ ARBAŞ 1919 yılında İstanbul’da doğdu. İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi (şimdiki adıyla Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi) Resim Bölümü’nde, Leopold Levy Atölyesi’nde çalıştı. 1946 yılında Paris’e giderek 1976’ya kadar burada yaşadı. Eserleri Antibes’de Picasso Müzesi’nde ve Amman Güzel Sanatlar Galerisi gibi çeşitli yurtdışı müze ve kuruluşlarda yer almaktadır. 2003 yılında vefat etmiştir. Gerçekliğin, resimsel bir imgeye dönüşme aşamasında, doğa ile kökensel bağını koparmadığı resimleri, ölüdoğa ve figür gibi belirli konular çevresinde, lekeci anlayışın gerekleri yönünde gelişir. Anlayış ve eğilim olarak, büyük yol ayrımlarına açılmaz.

Benimsediği ve inançla bağlandığı gözlem ve görsel deneyim pratiğini, herhangi bir zorlamaya kaçmaksızın, görüntü soyutlamasına yönelik bir çizgi üzerinde, kararlı adımlarla sürdürmüştür. Yurtdışının yanı sıra Türkiye’de çeşitli müze ve özel koleksiyonlarda eserleri bulunmaktadır.

31

CEVAT DERELİ (1900-1989) Sokak İmzalı, kontrplak üzerine yağlıboya, 70x50 cm.

30.000 ¨ / 6.975 E CEVAT DERELİ 1907-1914 yılları arasında ilk ve orta öğrenimini İstanbul’da yaptığı sıralarda Nazmi Ziya’nın yönlendirmesiyle 1915’te Sanayi-î Nefise Mektebi’ne girmiş, Hikmet Onat ve İbrahim Çallı’nın talebesi olmuştur. 1922-1923 yıllarında yeni resim cemiyetinin kurucuları arasındaydı. 1923 devlet bursuyla gittiği Paris’te Julian’da Paul Albert Lourens’in Atölyesi’nde devam etti. Loure da Daumier den bir kopya yaptı. Müstakiller grubuna katıldı. Güzel Sanatlar Akademisi’nde Nazmi Ziya’nın muavini olarak görev aldı. Yedi yıl anatomik planlar çizdiği Tıp Fakültesi desinatörlüğünde çalıştı. CHP’nin düzenlediği yurt gezisine Sinop’tan katıldı.

Buradan getirdiği resimler yaratıcı bir hamle olarak değerlendirildi. 1940 yılında DRHS’de birincilik aldı. 1947’de Çallı’nın ardından akademiye, akademi şefi oldu yurt içinde ve dışında bir çok sergiye katıldı.

28

29

32

NURİ ABAÇ (1926-2008) Anadolu Resmi İmzalı, 1958 tarihli, duralit üzerine yağlıboya, 40x60 cm.

4.500 ¨ / 1.050 E NURİ ABAÇ 1972'de İzmir Eğitim Enstitüsü Resim Bölümü'nü bitirdi. İzmir'de “İz” grubu ressamlarına katıldı. Renkçi-soyut bir anlayışı benimsemektedir. Bu anlayışı yansıtan resimlerinde, lekenin soyut, birimsel etkisini, dengeli piktüral ilişkilerde yoğunlaştırmakta, karşıt ve bütünleyici lekelerin yer yer figür illüzyonlarına yol açan soyut-anlatımcı karakterini, şiirsel-soyut düzeylere götürmüştür.

30

33

NURİ ABAÇ (1926-2008) Anadolu Resmi İmzalı, 1958 tarihli, duralit üzerine yağlıboya, 60x80 cm.

5.500 ¨ / 1.280 E

31

34

MUSTAFA ASLIER (1925-2015) Anne ve Çocuklar İmzalı, 1996 tarihli, tuval üzerine yağlıboya, 66x81 cm.

6.500 ¨ / 1.500 E MUSTAFA ASLIER 1926'da Kırcaali'de (Bulgaristan) doğdu. 1949'da Gazi Eğitim Enstitüsü Resim-İş Bölümünden mezun oldu. 1950-1953 yılları arasında grafik resim öğretmenliği yapan sanatçı uzmanlık eğitimi için devlet bursuyla gittiği Almanya'da Münih Üniversitesi Grafik Sanatlar Akademisi'nde öğrenimine devam etti. 1953-1954'te Münih Güzel Sanatlar Akademisi'nde tipografi dalında çalıştı. 1954 te girdiği Stuttgart Güzel Sanatlar Okulundan 1957'de diploma aldı. Bir yıl Münih, Düsseldof, Köln, Viyana, Paris ve Amsterdam müzelerinde incelemeler yaptı. Türki ye'ye dönünce resimleriyle kısa sü rede tanındı. Yurda dönüşünde 1982 ye kadar Tatbiki Güzel Sanatlar Yüksekokulu Grafik Bölümü başkanlığı ve okul yöneticil iği görevlerini bir arada yürüttü. 1963-71 arasında bölüm başkanı, 1971-77 arasında okul müdürü olarak çalıştı. Kendi adına bir atölye kurup geliştirdi ve öğretim üyesi olarak çalıştığı okulun baskı resim atölyesini, bir kaynak atölye ye dönüştürerek, özellikle genç kuşak sanatçıları arasında özgün baskının yayıp benimsenmesine büyük katkıda bulundu. Zaman zaman yazılarıyla, bu daim kavram larını da benimsetme yolunda çaba gösterdi.

Uzun yıllar İstanbul Devlet Tatbiki Güzel Sanatlar Yüksek Okulunda çalışmalarını sürdüren sanatçı 1982-1986 yılları arasında Mimar Sinan Üniversitesinde öğretim üyeliği yaptı. Emekli olduğunda Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi dekanı olarak görev yapıyordu.

35

BEDRİ RAHMİ EYÜBOĞLU (1911-1975) Gecekondular İmzalı, 1973 tarihli, duralit üzerine yağlıboya, 62x42 cm.

25.000 ¨ / 5.800 E

32

33

34

36

BEDRİ RAHMİ EYÜBOĞLU (1911-1975) Köy Meydanı İmzalı, karton üzerine guaj, 32x39 cm.

65.000 ¨ / 15.100 E 35

37

BEDRİ RAHMİ EYÜBOĞLU (1911-1975) Soyut Kompozisyon İmzalı, duralit üzerine yağlıboya, 21x113 cm.

36.000 ¨ / 8.375 E

38

BEDRİ RAHMİ EYÜBOĞLU (1911-1975) Soyut Kompozisyon İmzalı, 1964 tarihli, kontrplak üzerine karışık teknik, 23x93 cm.

14.000 ¨ / 3.250 E

36

37

39

BEDRİ RAHMİ EYÜBOĞLU (1911-1975) Gecekondular İmzalı, 1973 tarihli, kontrplak üzerine yağlıboya, 21x71 cm.

22.000 ¨ / 5.100 E BEDRİ RAHMİ EYÜBOĞLU Trabzon’daki orta öğrenimi sırasında resim öğretmeni Zeki Kocamemi’nin etkisiyle 1929’da İstanbul Güzel Sanatlar Akademisi’ne girdi, Çallı Atölyesi’nden mezun oldu. Paris’te André Lhote Atölyesi’nde çalıştı. Yurda dönünce akademide öğretmenlik yaptı. D Grubu’nun dördüncü sergisine resim vererek katılan sanatçı, son sergisine değin grup üyeliğini sürdürmüştür. Türk kilim, yazma ve diğer el işleri ile ilgilendi. Yaşamı boyunca Türkiye’de ve dışarıda özel ve karma sergilere katılmış olan sanatçı, 1958’de Brüksel Dünya Fuarı’nda Türk Pavyonu için mozaik panoyu, 1959’da da Paris’teki Nato binası için ve bugün yine Brüksel’de bulunan panoyu yapmıştır. Sao Paolo Bienali’nde altın madalya kazanmıştır. Anadolu kaynaklı halk sanatı örneklerine eğilen Bedri Rahmi, batı resminin teknik olanaklarını kullanarak Anadolu duyarlılığını yansıtmak istemiştir.

38

39

40

ORHAN PEKER (1927-1978) At Başı İmzalı, kağıt üzerine karışık teknik, 56x39 cm.

34.000 ¨ / 7.900 E

40

41

NEDİM GÜNSUR (1924-1994) Lüfer Avcıları İmzalı, tuval üzerine yağlıboya, 35x25 cm.

45.000 ¨ / 10.500 E 41

42

42

BURHAN UYGUR (1940-1992) Soyut Kompozisyon İmzalı, 1972 tarihli, kontrplak üzerine yağlıboya, 62x82 cm.

45.000 ¨ / 10.500 E BURHAN UYGUR 1940 yılında Tirebolu’da doğdu. 1968 yılında Devlet Güzel Sanatlar Akademisi Bedri Rahmi Eyüboğlu Atölyesi’ni bitirdi.

1970 yılında Salzburg Yaz Akademisi’nde bir süre çalıştı ve Hollanda’da bir sokak sergisi açtı. Burhan Uygur, resmin şiirsel boyutlarını zenginleştiren eserleriyle birçok kişisel sergi açmış ve birçok karma sergiye katılmıştır.

1965 yılında Çağdaş Ressamlar Cemiyeti’nin düzenlediği yılın genç ressam yarışmasında Oya Katoğlu ile birinciliği paylaşmış, ayrıca Sedat Simavi Vakfı Görsel Sanatlar Ödülü’nü almıştır.

Ressam, 1992 yılında vefatetmiştir.

Sanatçı soyut figüratif öğeleri birlikte kullandığı resimlerin de iç dünyasını dile getirmiştir.

43

43

GARABET YAZMACIYAN (1868-1929) Galata Köprüsü İmzalı, 1897 tarihli, tuval üzerine yağlıboya, 59x76 cm.

7.000 ¨ / 1.630 E

44

KADRİ AYTOLON (1878-1957) İstanbul İmzalı, tuval üzerine yağlıboya, 39x53 cm.

6.000 ¨ / 1.400 E

44

45

HOCA ALİ RIZA (1858-1930) Peyzaj Eski Türkçe imzalı, kağıt üzerine suluboya, 20x15 cm.

4.500 ¨ / 1.050 E 45

46

EDİP HAKKI KÖSEOĞLU (1904-1990) Atatürk Portresi İmzalı, 1954 tarihli, tuval üzerine yağlıboya, 101x81 cm.

45.000 ¨ / 10.500 E EDİP HAKKI KÖSEOĞLU 1904 yılında İstanbul’da doğdu. İlk ve ortaokulu Kadıköy Lisesi’nde, yüksek eğitimini ise Sanayi-i Nefise Mektebi-i Âlisi’nde tamamladı. 1927 yılında İbrahim Çallı Atölyesi’nden mezun oldu. Aynı yıl açılan Avrupa’ya öğrenci gönderme sınavlarını kazanıp, resim çalışmalarına Paris’te André Lhote Atölyesi’nde devam etmiştir. 1932 yılında Türkiye’ye dönerek Güzel Sanatlar Akademisi’nde öğretim görevlisi olarak çalışmıştır. 1940'ta Halkevleri Genel Merkezi tarafından yurdun değişik bölgelerinde çalışmalar yapmak üzere Anadolu’ya gönderilmiştir. İstanbul Güzel Sanatlar Akademisi’nin desteğiyle 1976 yılında kendisinin adına bir sergi açılmıştır. 1978 yılında ABD’nin Chicago şehrinde açılan bir karma sergide yapıtları sergilenmiştir. 1990 yılında hayatını kaybetmiştir.

46

47

48

47

FEYHAMAN DURAN (1886-1970) Laleler İmzalı, 1935 tarihli, tuval üzerine yağlıboya, 55x65 cm.

110.000 ¨ / 25.600 E FEYHAMAN DURAN Feyhaman Duran 17 Eylül 1886 tarihinde İstanbul’un Kadıköy semtinde doğmuştur. Babası Şair Süleyman Hayri Bey, annesi Fatma Hanım’dır. Annesi ve babasını küçük yaşta yitiren Duran, annesinin vasiyeti üzerine Hadikat-ül Maarif’te başladığı eğitimini Galatasaray Sultanisi’nde sürdürmüştür. Dedesinin ileri yaşı nedeniyle kendisiyle yeterince ilgilenememesi üzerine okul müdürü Abdurrahman Şeref Bey’in himayesinde yaşamını ve eğitimini sürdürmüştür. Okulda Hüsn-i Hat derslerinde başarı gösteren Feyhaman Duran, bir yandan da tarama mürekkebi, çini mürekkebi ve yağlıboya ile resimler yapmaya başlamıştır.

Feyhaman Duran, Galatasaray Sultanisi’nin altıncı sınıfını 1908 yılında tamamladıktan sonra Bâb-ı Âli’de kâtip olarak işe başlamıştır. Burada yaşadığı bazı anlaşmazlıklardan dolayı görevi bırakmış, Galatasaray Sultanisi’nde güzel yazı hocalığına başlamıştır. Sanatçı okul çağlarında bile sağlam bir desen yeteneği ile gerçeğe uygun portreler yapmıştır. Feyhaman Duran’ın, bu yeteneğini salt fizyolojik benzetme değil, bir anlam aktarabilmek için amacıyla kullandığı düşünülmektedir. Yaptığı portreler fotoğrafik görüntünün dışında, kişinin iç dünyasını da yansıtmaktadır. Hızlı çalışma yöntemi sayesinde, portre taslaklarını birkaç seansta adeta bitmiş birer tablo haline getirebilecek kadar yetenekli olduğu ifade edilmiştir. Gençlik dönemi portrelerinde, genel fiziksel görüntünün yanında, şapka, saç modeli gibi bazı ayrıntılara da dikkat etmiştir.

Resimlerinde, modelin giysi ve aksesuarları yüz hatlarıyla aynı değerde işlenmiştir. Daha sonraki dönemlerinde ortaya koyduğu eserlerinde bu tür ayrıntıları, portrenin özünün öne çıkmasını engellediği düşüncesiyle nispeten arka planda bıraktığı izlenimi doğmuştur. Portrelerinin çoğu, “büst portre” şeklindedir. Feyhaman Duran’ın peyzajlarında konu, sanatçının üslubunu belirlemiştir. Anadolu’da gerçekleştirdiği gezilerde yaptığı resimlerinde dikkat çeken önemli bir özellik; konu, yaşam ve görünüm değiştiğinde sanatçının üslubunun da değişmesidir. Sanatçının figürlü resimleri son derece azdır. Bu tür resimlerinde figür, konuyu ve kompozisyonu tamamlayıcı bir unsur olarak kullanılmıştır. Çallı Kuşağı’nın hatta Türk resminin en önde gelen portre ustalarından biri olan Feyhaman Duran, 1970 yılında İstanbul’da hayatını kaybetmiştir.

49

48

HOCA ALİ RIZA (1858-1930) Peyzaj Eski Türkçe imzalı, 1927 tarihli, ahşap panel üzerine yağlıboya, 16x32 cm.

55.000 ¨ / 12.800 E

50

HOCA ALİ RIZA Rüştiye'deki öğrenciliği sırasında, resim derslerindeki yeteneği ile dikkat çekti. Harbiye'ye geçtiğinde neredeyse uzmanlık düzeyine gelmişti. Okulda bir “resimhane” açmak için, zamanın Genelkurmay Başkanı Edhem Paşa'ya yaptığı başvuru kabul edilmiş ve atölyenin başına da Harbiye'de resim öğretmenliği yapan Nuri Paşa getirilmişti. Burada sergilenen öğrenci resimleri arasında Hoca Ali Rıza'nın tabloları beğeni toplamıştı. Ali Rıza Nuri Paşa'dan başka, Süleyman Seyyit ve M. Kess'den de dersler aldı. Özellikle desen bilgisini ileri bir düzeye ulaştırdı. 1884'te, mezun olduğu Harbiye'ye hoca olarak atandı. Onun bu dönem resimlerinde ve daha sonraki yıllarda, doğup büyüdüğü Üsküdar ve Karacaahmet'in sessiz köşelerini, kıyı kahvelerini ve güneşli kayalıklarını tercih ettiği görülür. Tek başına bir “okul” etkinliğiyle çok sayıda öğrenci yetiştiren Hoca Ali Rıza, resim derslerinde kullanılmak üzere desen albümleri hazırladı. İkinci Meşrutiyet'ten sonra kurulan Osmanlı Ressamlar Cemiyeti'nde başkanlık yaptı. Yurt dışına çıkmamış olan ressamlarımızdandır. Harbiye'de çalışırken bir ara İtalya'ya resim öğrenimi için gönderilmesine karar verildiği halde, Napoli'deki bir kolera salgını buna engel olmuştur. Üsküdarlı lakabıyla anılan Hoca Ali Rıza, yaşamı boyunca İstanbul'un bu yöresiyle özdeşleşti. Mezarı Üsküdar'daki Karacaahmet'tedir. Gölgesi kayalıklara vuran ağaçlar, ahşap evleriyle eski sokaklar, yaz sıcağının rehavetine gömülü kır kahveleri, sahillerin ıssız görüntüsü, Hoca'nın tutkuyla eğildiği konulardır. Doğa gözlemi, yöresel boyutlarıyla, en fazla onun resimlerinde tipik bir temsilcisini bulmuştur.

51

49

İBRAHİM ÇALLI (1882-1960) Vazoda Çiçekler İmzalı, tuval üzerine yağlıboya, 37.5x45 cm.

40.000 ¨ / 9.300 E

50

İBRAHİM ÇALLI (1882-1960) Vazoda Ortancalar İmzalı, kontrplak üzerine yağlıboya, 41x32 cm.

55.000 ¨ / 12.800 E

52

53

51

İBRAHİM ÇALLI (1882-1960) Natürmort İmzalı, kontrplak üzerine yağlıboya, 42x55 cm.

65.000 ¨ / 15.100 E İBRAHİM ÇALLI Denizli’nin Çal ilçesinde doğan sanatçı Denizli ‹dadesi’ni bitirdi. Babası Çal’ın ileri gelenlerinden Osman Efendi idi. Dükkanların duvarlarında gördüğü Köroğlu - Ayvaz resimlerinden etkilenerek, resme merak sardı. Küçük yaşta bir anadolu çocuğu olarak geldiği ‹stanbul’da çeşitli işlere girip çıktı, başından serüvenler geçti. Adyiye’de çalıştığı yıllarda, geceleri mum ışığında yaptığı resimler, Şeker Ahmet Paşa’nın dikkatini çekti. Osman Hamdi ile tanıştırarak okula kaydını sağladı. 1906’da girdiği Akademi’yi üç yılda bitirerek devlet bursuyla Paris’e gönderildi. Comon’un Atölyesi’ne devam etti. 1914’de yurda döndü ve Akademi’de hocalığı başladı. 1947’de emekli oluncaya kadar burada aralıksız çalıştı. 1920’de Sovyet Devrimi’nden kaçarak ‹stanbul’a gelen Rus ressamı Gritchenko’dan etkilenerek, izlenimci anlayıştaki paletini, daha biçimci bir yönde yenileştirdi. Yakın çevresinden kişilerin portrelerini yaptı. Özelliklede ‹stanbul’un ışık peyzajını, izlenimci anlayışa yatkın bir çizgiyle resimleştirdi.

52

MAHMUT CÜDA (1904-1987) Güller İmzalı, mukavvaya marufle tuval üzerine yağlıboya, 27x21 cm.

120.000 ¨ / 27.900 E

54

55

53

RICHARD KARL KARLOVICH ZOMMER (1886-1939) Göçmen Obası İmzalı, tuval üzerine yağlıboya (marufle edilmiş), 45x66 cm.

22.000 ¨ / 5.100 E

56

54

ANONİM (2 Adet) Türk Savaş Kadırgası / Kartal'ın Donanması İmparatorluk Savaş Gemisi İmzalı, 1765 tarihli, kağıt üzerine suluboya, 49x77 cm.

20.000 ¨ / 4.650 E 57

55

FABIO FABBI (1861-1946) Rakkase İmzalı, kağıt üzerine guaj, 43x54 cm.

18.000 ¨ / 4.200 E

56

FABIO FABBI (1861-1946) Rakkase İmzalı, kağıt üzerine guaj, 45x30 cm.

12.000 ¨ / 2.800 E

58

59

57

ALBERTO ROSATI (1893-1971) Halı Satıcısı İmzalı, kağıt üzerine guaj, 44x58 cm.

24.000 ¨ / 5.600 E

60

61

62

58

FABIO FABBI (1861-1946) Harem İmzalı, tuval üzerine yağlıboya, 47x62.5 cm.

120.000 ¨ / 27.900 E FABIO FABBI Floransa Güzel Sanatlar Akademisi’nde okuyan sanatçı, 1880’lerde ismini duyurmaya başlamış ve pek çok ödüle layık görülmüştür. Gençliğinde Paris, Münih ve Kahire’ye seyahat etmiştir.

Sonraları İtalya’ya kesin dönüşle resim sanatına konsantre olmuştur.

1893 yılında Floransa Güzel Sanatlar Akademisi (L’Academiadi Belle Art de Florence) kadrosuna alınmış ve resim öğretmenliğinde bulunmuştur.

Sonraları Bologno Akademisi’ne tayin edilmiştir. Eserlerinin çoğu yağlıboya ve suluboyadır. Eserlerinde genellikle odalıklar, esir pazarları, şark çarşıları gibi Orta Doğu’ya has konulara odaklanmıştır. 1884 yılında “Societa Promotricedi Belle Artide Turin’de sergiye katılmıştır. 1888 yılında “Circolod Artisti de Florence’de eserleri sergilenmiştir. Fabbi 1898’de “Cavaliere Della Corona D’İtalia” ödülüne layık görülmüştür.

63

59

FAUSTO ZONARO (1854-1929) Göksu İmzalı, ahşap panel üzerine yağlıboya, 22x40 cm.

180.000 ¨ / 41.900 E

64

FAUSTO ZONARO 1854 yılında Padova'ya bağlı Masi'de doğan Fausto ZONARO meslek hayatına duvarcı çırağı olarak başlamıştır. Erken yaşta ortaya çıkan sanat eğilimini günlük geçimini sağlamak için verdiği hayat kavgası engelleyememiş genç sanatçı, Lendinara'da yapdığı desen çalışmalarından sonra, sanat hayatına, Verona'da Accademia Cignora'li de bir süre devam etmiş, daha sonra Roma Güzel Sanatlar Akademisinden diploma almıştır. 1800'lü yıllarda tablolarını ‹talya'da sergileyen sanatçı, bu dönemde Paris'e gitmiş ve 36. Boulevard da Cilehy'de bir atölye tutmuştur.

Zonaro’nun ‹stanbul’u farklı yönleriyle yansıtan resimleri saray çevresinin ilgisini çeker. “Ertuğrul’un Galata’dan Uğurlanması” adlı resmiyle II. Abdülhamit’in övgüsünü kazanır ve “Ressam-ı Hazret-i Şehriyari” unvanıyla “Saray Ressamlığı” görevine getirilir. Bu sürede Türkiye konulu 1350 resim yapan Zonaro, 1909’da Meşrutiyet’in ilanıyla ailesi ile birlikte ülkesine dönmek zorunda kalır ve San Remo'ya yerleşir.

65

66

67

60

MEHMED EMİN HIFZI Kuran-ı Kerim, ketebeli, H.1209 (1794) tarihli, 16.5x11 cm.

Kuran-ı Kerim 15 satır üzeri nesih hattı ile yazılmıştır. Sayfa kenarlarındaki şerhlerde İslam dünyasındaki okuyuş şekilleri ile bilgiler yer almaktadır.Ser levhası sıvama altın üzerine rûmi, hatai, yaprak ve çiçek motifleri kullanılarak klasik üslupla tezhiplenmiştir. "Fatiha" ve "Bakara" sureleri aralarına altınla beynessutur yapılmıştır. Bütün sayfa kenarları çift altın cetvellidir. Ayrıca Kuran'ın sonunda bir çok kuranda bulunmayan Kurra ve Râvi isimleri (İslam dünyasında Kuran-ı Kerim okuyuşları) yer almaktadır. Cildi orjinaldir. Üç iplik rumilerle ve zercirekle tezyin edilmiştir. Son derece temiz ve koleksiyonluk nadide bir eserdir.

160.000 ¨ / 37.200 E

68

69

70

Kuran-ı Kerim üç cilt halinde yazılmıştır.

(Mustafa Erzurumi ketebeli)

71

61

MUSTAFA ERZURUMİ Kuran-ı Kerim, ketebeli, H.1189 (1775) tarihli, 16.5x11 cm.

Kuran-ı Kerim 15 satır üzeri nesih hattı ile yazılmıştır. Bütün sayfaları altın cetvelli ve altın duraklıdır. Kuran-ı Kerim üç kısımdan ibarettir. Her kısmı "Fatiha" sureli ve ser levha tezyinatlıdır. Ser levha rûmi, hatai, yaprak ve çiçek motifleri kullanılarak klasik tarzda tezhiplenmiştir. Ser levha yazıları beynessuturludur. Kondüsyonu gayet iyi bir eserdir. Cildi orjinal, şemseli ve salbeklidir. Sure başları çeşitli renkler kullanılarak tezhiplenmiştir. Koleksiyonluk nadide bir eserdir.

65.000 ¨ / 15.200 E

72

73

62

HATTAT KAMİL AKDİK (1861-1941) Celi Sülüs Levha, ketebeli, H.1338 (1919) tarihli, 30x42 cm.

"Veba ateşi gibi beni saran bu harareti şu beş şeyle söndürürüm. Muhammed (SAV), Ali el-murteza ve onun iki oğlu (Hasan-Hüseyin), Fatıma" yazılı eserin dış pervazı rokoko üslubunda altınla tezyin edilmiştir.

38.000 ¨ / 8.800 E

63

HATTAT AHMED RÂKIM (Hafız Osman hattından naklen yazılmıştır) (ö.1866) Sülüs Nesih Hilye-i Şerif, ketebeli, Müzehhip: Emel Türkmen, 50x39 cm.

Eserin iç tezhinatı rumi, hatai ve bulut motifleri kullanılarak klasik üslupta dış pervazı ise altınla tezyin edilmiştir.

Ahmed Râkım Efendi'nin en güzel eserlerinden biridir. Müzelik ve koleksiyonluk bir değere haizdir.

65.000 ¨ / 15.100 E HATTAT AHMED RAKIM EFENDİ Tanınmış Osmanlı hattatı. Mustafa Rakım Efendi ile karıştırılmaması için İkinci Rakım veya Küçük Rakım diye de anılmaktadır.

Hayatı hakkında kaynaklarda yeterli bilgi yoktur. Habib Efendi'nin belirttiğine göre 1282 (1865-66) veya 1283 (1866-67) yılında İstanbul'da vefat etmiş, Şeyh Vefa Türbesi haziresine defnedilmiştir. Sülüs ve nesih yazılarıyla tuğra çekmesini hattat Haşim Efendi' den meşkederek 1840 'ta icazet aldı. İbnülemin Son Hattatlar' da, Haşim Efendi 'nin verdiği icazetin metnini nakletmektedir.

Yazılarında Mustafa Rakım Efendi'yi çokça taklit ettiği görülmektedir. Rüşdiye mekteplerinde yazı hocalığı yanında matbaalarda hattatlık da yapmıştır. Bu sebeple yazılarından pek çok matbu örnek mevcuttur. Bunlar arasında bazı delail*lerle rüşdiye talebeleri için hazırladığı meşkler zikredilebilir. Kaynaklarda birçok delail ile beş adet şifü-i şerif ve bir mushaf yazdığı belirtilmektedir.

74

75

64

HATTAT YAHYA HİLMİ (1833-1907) Sülüs Nesih Kıt'a, ketebeli, Müzehhip: Hasan Türkmen, 28x38 cm.

"Nasihatçı olarak ölüm yeter" hadisi ve imanla ilgili hadis-i şerifler yazıdır. Eserin koltukları klasik üslupla dış pervazı ise halkar ile tezhiplenmiştir.

26.000 ¨ / 6.050 E

65

HATTAT SEYYİD TEVFİK Muhakkak, Sülüs-Nesih Hilye-i Şerif, ketebeli, H.1268 (1851) tarihli, 45x29 cm.

Eserin iç kısmı ve dış pervazı rokoko üslubunda tezhiplenmiştir.

55.000 ¨ / 17.800 E

76

77

66

HATTAT DAVUT BEKTAŞ (d.1963) Celi Sülüs Levha, ketebeli, H.1413 (1992), 44x44 cm.

"Edep Yâ Hû" yazılı. Eserin iç ve dış pervazı altın, lacivert ve çeşitli renkler kullanılarak tezhiplenmiştir.

22.000 ¨ / 5.100 E

78

HATTAT DAVUT BEKTAŞ 1963 yılında Adana'nın Eke İlçesine bağlı Akoluk Köyü'nde doğdu. İlkokulu Köyü'nde, orta ve liseyi Adana İmam Hatip Lisesi'nde tamamladı. 1992'de İstanbul Hukuk Fakültesi'nden mezun oldu. Lise yıllarında Hat sanatını tanıdı ve öğrenmeye karar verdi.

Merhum Hattat Yusuf Ergün (Erzincan)'dan kısa bir süre Sülüs ve 1982'den itibaren de Hattat Hasan Çelebi'den sülüs, nesih ve rik'a meşk ederek 1994'de icazet aldı. Eski üstadların özellikle de Sami Efendi ve Hamid Bey'in eserlerini inceleyerek ve günümüzün hattatlarından da çalışmalarını celi sülüs üzerinde yoğunlaştırdı. Hattını geliştirmesinde, Üstad Mustafa Uğur Derman Bey'in birer nüshasını verdiği Sami Efendi'nin Yeni Camii Sebili yazıları ve Şevki Efendi'nin Elif Kasidesi'nin ayrı bir yeri ve önemi vardır. Ayrıca 2002'den itibaren rahmetli Prof. Ali Alparslan'dan vefatına kadar talik ve divani meşk etmiştir. Yurt içinde ve yurt dışında birçok sergiye katılmıştır. Çeşitli koleksiyonlarda eserleri mevcuttur. Sanatçı halen tek meşgalesi olan hat sanatını icra etmekte ve öğrenci yetiştirmektedir. Aldığı Ödüller: İslam Konferansı Teşkilatı'na bağlı IRCICA'nın düzenlediği Milletlerarası Hat yarışmalarında; 1986'da celi-sülüste birincilik, taklit tarzı yazıda mansiyon, 1986'da celi-sülüste birincilik, 1993'de sülüste birincilik ödülleri aldı. 1997'de Tahran'da yapılan 1. İslam Alemi Hat Festivali'nde birincilik ödülü kazandı. 2006'da Birleşik Arap Emirlikleri'nde Şarja'da ikincisi düzenlenen "Uluslararası Arap Hat Sanatı" sergisinde de katıldığı levhayla ödül almaya hak kazandı.

67

HATTAT DAVUT BEKTAŞ (d.1963) Celi Sülüs Levha, ketebeli, H.1424 (2003) tarihli, Müzehhip: Nazlı (H.1435), 46x46 cm.

"Allaha hamd olsun" yazılı eserin pervazı stilize edilmiş çiçek motifleri ile tezhiplenmiştir.

26.000 ¨ / 6.050 E

79

68

HATTAT KAZASKER MUSTAFA İZZET EFENDİ (1801-1876) Sülüs Nesih Kıt'a, ketebeli, H.1281 (1864), 15x22 cm.

"Başarım ancak Allah'ın yardımıyladır, tevekkül edenler, yalnız Allah'a tevekkül etsinler (İbrahim Suresi, Ayet 12), Allah bir emire hayır murad ettiğinde, ona sadık bir vezir ihsan eder. Unuttuğu zaman ona hatırlatır, hatırladığı zaman ona yardım eder. Allah bir emire de hayırdan başkasını murad ederse, ona kötü bir vezir verir. Unuttuğu zaman ona hatırlatmaz, hatırladığı zaman da yardım etmez." yazılı. Eserin üst kısmındaki koltuklar zerenderzer üslubunda, alt kısmındaki koltuklar ise klasik üslupta tezhiplenmiştir.

36.000 ¨ / 8.375 E

69

HATTAT SUUD EL-MEVLEVİ (1882-1948) Sülüs Levha, ketebeli, H.1341 (1922) tarihli, 86x69 cm. Şeyh Abdüsselâm'a methiye yazılı. "Nesli pâk-i Şeyh Saadettin kutbül evliya Seyyid Ali himemdir hazret-i Abdüsselâm Menba-ı âb-ı hayat maarifetdir devgehi sahib-i han-ı keremdir hazreti-i Abdüsselâm Ehl-i hacete elifa himmeti mebzüldür. Bir veliyyi muhteşemdir hazret-i Abdüsselâm". Suud Mevlenin en güzel eserlerinden biridir.

7.000 ¨ / 1.630 E HATTAT SUUD EL MEVLEVİ Mehmed Sü’ud Bey, Divan-ı Hümayun Kuyud Odası Mümeyyizi Safvet Bey’in oğlu ve Hattat Vahdeti’nin torunudur. 1822 (h.1299)’da Kuruçeşme’de doğdu. Beşiktaş’ta Mekteb-i Hamidi’ye devam etti. Babasından ve diğer zatlardan Arapça ve Farsça okudu. 1899 (h.1317)’de Divan-ı Hümayun mühimme kalemine girdi. Nesih ve sülüsü babasından ve Beşiktaş’lı Nuri (Korman) Efendi’den, daha sonra Muhsinzade Abdullah Bey’den divaniyi Kamil (Akdik) Efendi’den, divanı celisini Sami Efendi’den ve tuğrayı Tuğrakeş İsmail Hakkı Bey’den meşk ederek Divan dairesinden hattatlık şehadetnamesi ve Divan-ı Hümayun beylikçisi Nasır Bey’in himmeti ile salise rütbesi verildi. Süud Bey Divan’da onsekiz sene hizmetten sonra 1908 (h.1326’da) Meclis-i Ayan kitabetine nakledildi.

Medreselerde yazı ve tahrir usulü muallimliğinde bulundu. Osmanlı Devleti’nin yıkılışıyla birçok münevver zat ile birlikte açıkta kaldı. Babıali caddesinde küçük bir dükkan açıp isteyenlere yazı yazmak suretiyle maişetini temine çalıştı. Kanunisani 1930’da Fatih Millet Kütüphanesine memur tayin edildi. 28 Ağustos 1948 (23 Şevval 1367) ‘de vefat etti. Merkez Efendi Kabristanına defnolundu.

Kısa boylu, zayıf, mütedeyyin ve musalli idi. Tertipli şiirlerden oluşan bir divanı vardır. Refikasının vefatında terkibi bend şeklinde uzun bir manzume ve üstadı Muhsinzadenin hayatına dair bir risale yazmıştır. Yenişehirli Avni Bey’in şiirlerini toplayıp tertip etmiş ve hayatını mukaddime olarak yazmıştır. Bunlar basılamamıştır. Şair Şeyh Zekai merhumun hayatını ve şiirlerini içeren bir eseri basılmıştır. Mevlevi tarikatına intisabı münasebetiyle “Sü’udülmevlevi” imzası ile gazete ve mecmualarda şiirler yayınlamıştır.

Tarz-ı kadimde her istediği vadide nazma muktedir ve sülüs, celi ve divani yazılarda mahir idi.

80

81

70

HATTAT NECMEDDİN OKYAY (1883-1976) Talik Levha, ketebeli, H.1363 (1944), 26x39 cm.

"Azim et cismimi ya rab cehennem dop dolu olsun. Kamu isyanı af eyle heman tenhaya nayım ben" yazılı, eserin bordür ve dış pervazı hatip ebrusu ile süslenmiştir.

6.000 ¨ / 1.400 E HATTAT NECMEDDİN OKYAY 1883'de Üsküdar'da doğdu. Talat beyden Rik'a, Divani, Celi Divani yazılarıdan icazet aldı. Sonra Bakkal Arif Efendi'den Sülüs-Nesih dersi almıştır. Bu arada ebruculuk ve aharcılık (kağıdı cilalama sanatı) öğrenmiştir. Üstad Sami Efendiden Talik ve Celi Talik meşk etmiştir. Güzel Sanatlar akademisinde hocalığı vardır. 1976'da vefat etti.

71

HATTAT NECMEDDİN OKYAY (1883-1976) Mail Talik Kıt'a, ketebeli, H.1371 (1951) tarihli, Müzehhip: Abdülhamid Yılmaz, 41x30 cm.

Kaptan Mustafa Paşa'nın vezir olmasına tarih düşürülmüştür. Eserin iç ve dış pervazı zerenderzer üslubunda tezhiplenmiştir.

6.000 ¨ / 1.400 E

82

83

72

HATTAT KAMİL AKDİK (1861-1941) Nesih Levha, ketebeli, H.1343 (1924) tarihli, Müzehhip: Hasan Türkmen, 24.5x34 cm.

Sırla ilgili Hz. Ali'nin sözleri yazılı. Eserin dış pervazı altınla halkar yapılmıştır.

16.000 ¨ / 3.700 E

73

HATTAT TAHSİN KURT (d.1965) Hilye-i Şerif, ketebeli, H.1435 (2013) tarihli, Müzehhip: Emel Türkmen, 88x53 cm.

Talik hattı ile yazılmıştır. Hilyenin kenar kısımlarında Kuran-ı Kerim'den muhtelif ayetler yer almaktadır. Eser altın, lacivert ve çeşitli renkler kullanılarak klasik üslupla tezhip edilmiştir.

32.000 ¨ / 7.450 E HATTAT TAHSİN KURT Hattat Tahsin Kurt 1965’te Van’da dünyaya geldi. 1980’lerin başında Isparta’da bir medresede bir süre Kur’ân ilimleri ile meşgul oldu. Bu sıralarda kıraat ve fıkıh eğitimi aldı. Sanata ilgi duymaya bu yaşlarda başladı. O yıllarda eline hangi levha geçse kendi çabasıyla taklit etmeye çalıştı. 1980’lerin sonunda İstanbul’a gelen Hattat Tahsin Kurt, burada Hayrat Neşriyat Matbaa Tesisleri’nde çalışmaya başladı. Hatta olan büyük muhabbetinden dolayı boş vakitlerini bu mübarek sanat ile değerlendiriyordu. Ancak demirin, demirci ustasının elinde şekillendiği gibi, O da bir hocanın ellerinde şekillenmeliydi. Öyle de oldu; Kabiliyet ve çabasını bir ağabeyinin fark edip O’nu yönlendirmesi ile Hattat Hasan Çelebi Hoca ile ilk temasını kurdu, kendisinden yaklaşık iki yıl Rik’a ve Nesih dersleri aldı. Ancak 1985’te askere giden Kurt, askerlik dönüşü, hocasının bir müddet yurt dışında kalacağından dolayı hocasını bulamadı, başka bir hat üstadı olan Prof. Ali Alparslan Hoca ile hat çalışmalarına devam etti. Ali Alparslan Hoca’dan aldığı Ta’lik dersleri ile üç dört yıl içerisinde bu alanda icazet almaya muvaffak oldu. Talik çalışmalarını Ali Alparslan Hoca ile devam ettirirken 1994’te hocasından izin alarak Sülüs meşki için Hüseyin Kutlu Hoca ile çalışmalara başladı. Hüseyin Kutlu Hoca ile çalışmalarının meyvesini 2001 yılındaSülüs’ten de icazet almakla gördü. Hattat Tahsin Kurt, çeşitli yarışmalarda derecelere girdi. İslam Tarih Sanat ve Kültür Araştırma Merkezi’nin (IRCICA) 1997’de düzenlediği Hüsnühat yarışmasında bir eseri Nesh Ta’lik, bir eseri Celi Ta’lik dalında mansiyona layık görüldü. 1999 ve 2001 yıllarında Kültür Bakanlığı’nın düzenlediği yarışmalarda Ta’lik dalında iki başarı ödülü aldı. 2005 Albaraka Türk Hat Yarışması’nda bir çalışması Celi Ta’lik dalında birincilik ödülü aldı. Hattat Tahsin Kurt, halen aynı matbaa tesisinde çalışmakta ve çeşitli karma sergilere eserleriyle katılmaktadır.

84

85

74

HATTAT MAHMUD CELALEDDİN (?-1829) Celi Sülüs Levha, ketebeli, 39x65 cm.

"Alaka eylemek vechi hüdadan gayra zaiddir, cemali lâ yezâle âşıkım Allah'da şahiddir." yazılı eserin dış pervazı mavi zemin üzerine altınla stilize edilmiş tezyinatla süslüdür.

70.000 ¨ / 16.300 E

86

87

75

HATTAT MAHMUD CELALEDDİN (?-1829) Sülüs Nesih Kıt'a, ketebeli, 26x35 cm.

Dua ile ilgili hadis-i şerifler yazılı. Eserin koltuk kısımları klasik üslupta dış pervazı ise rumi motifler kullanılarak tezyin edilmiştir.

32.000 ¨ / 7.450 E HATTAT MAHMUD CELALEDDİN Kafkasya’nın Dağıstan bölgesinde dünyaya geldi. Doğum tarihi belli olmamakla birlikte 1188’de (1774) yazılmış mükemmel bir murakkaası görüldüğünden 1163 (1750) yılı civarında doğduğu tahmin edilebilir. Babası Nakşibendî şeyhlerinden Mehmed Efendi ile beraber İstanbul’a göç eden Mahmud Celâleddin’in XVIII. yüzyılın üstatlarından Akmolla Ömer, Abdüllatif, Yamakzâde Sâlih ve Ebûbekir Râşid efendilerden yazı meşketmek istemesine rağmen dikbaşlı davranışları sebebiyle hocaları tarafından talebeliğe kabul edilmediği söylenir. Bunun üzerine Şeyh Hamdullah’ın ve Hâfız Osman’ın eserlerine bakarak kendi gayretiyle sanatını geliştirmiş ve üstat seviyesine çıkmıştır. Önceleri bazan Mahmûdü’l-Mevdûd imzasıyla yazdığı, eserlerinden anlaşılmaktadır (TSMK, Emanet Hazinesi, nr. 273; Güzel Yazılar, nr. 322-329). Sonradan Mahmud Celâleddin ismini tercih etmiştir. Mushaf, en‘âm-ı şerîf, evrâd-ı şerîfe, dua kitapları, kıta, murakkaa, hilye ve levha şeklinde mükemmel yazıları çok olup bunlar müze ve koleksiyonlarda yer almaktadır. Eski hattatların eserlerine taklit olarak yazdığı kıta ve murakkaaları da dikkate değerdir. Ancak celî sülüs hattı sert ve durgun ifadesinden, ayrıca harekelerinin zayıflığından dolayı Mustafa Râkım’ın hareketli ve gergin görünüşlü mükemmel tavrına karşı pek tutunamamıştır. Fakat Sultan Abdülmecid’in, hüsn-i hattı Mahmud Celâleddin’in önde gelen talebesi Mehmed Tâhir Efendi’den meşketmesi sebebiyle devrin bir kısım hattatları bir müddet daha bu yolda devam etmişlerse de Sultan Abdülmecid’in vefatı üzerine bunların çoğu Mustafa Râkım yoluna dönmüştür. Eyüp’teki Mihrişah Vâlide Sultan Türbesi’nin 1207 (1793) tarihli mermer üzerine celî sülüs yazıları Mahmud Celâleddin’e aittir. Kendisinin Dîvân-ı Hümâyûn’da vazife aldığına dair bir kayıt yoksa da dîvânî ile yazıp imzaladığı bir kıtası, onun bu hatta da çok başarılı olduğunu göstermektedir. Mahmud Celâleddin Efendi, hayatını Boğaz’ın İstavroz semtinde (Beylerbeyi’nin şimdiki Abdullahağa mahallesi) sürdürürken 1245 (1829) yılında vefat edince Eyüpsultan civarındaki Şeyh Murad Dergâhı hazîresine gömüldü. Mezarının yeri belli olmamakla beraber kabir taşı halen dergâhta muhafaza edilmektedir. Mahmud Celâleddin Efendi’nin zevcesi Esmâ İbret de hat sanatında isim bırakan hanımlardandır.

88

76

HATTAT DAVUT BEKTAŞ (d.1963) Celi Sülüs Levha, ketebeli, H.1408 (1987) tarihli, 36.5x56.5 cm.

Nazar duası. "Yarattığı şeylerin şerrinden, Allah tealanın tam kelimelerine (Kuran'a) sığnırım." anlamında dua yazılıdır. Eserin dış pervazı halkari tarzında tezyin edilmiştir.

38.000 ¨ / 8.800 E

77

HATTAT DAVUT BEKTAŞ (d.1963) Celi Sülüs Müsenna Levha, ketebeli, H.1427 (2006) tarihli, 35x21 cm.

"Yâ Muhammed" yazılı.

22.000 ¨ / 5.100 E 89

78

HATTAT FERHAT KURLU (d.1976) Celi Sülüs Levha, ketebeli, H.1434 (2012) tarihli, 67x92 cm.

Yunus süresi, ayet 62 "Bilesiniz ki, Allah'ın dostlarına hiç bir korku yoktur. Onlar üzülmeyecekler de." yazılıdır. Eserin iç ve dış pervazı iki renk altınla halkari tarzında tezhiplenmiştir.

11.000 ¨ / 2.550 E HATTAT FERHAT KURLU 1976 senesinde Fatsa nın Dağ güvezi köyünde doğdu. İlköğrenimini memleketinde, ta öğrenimini Samsun Lâdik Akpınar Anadolu Öğretmen lisesinde tamamladı.(1993) On Dokuz Mayıs Üniversitesi İlahiyat fakültesi 2. sınıfında tanıştığı Muzaffer Ecevit bey den hat sanatına ilgi uyandıran ilk sanat bilgilerini ve ilk rika derslerini aldı.1996 Temmuzunda Hattat Mümtaz Durdu nun delaletiyle Hasan Çelebi hoca ile tanışıp sülüs-nesih meşkine başladı. Dört senelik dersten sonra 2000 senesi ekim ayında IRCICA da yapılan icazet töreniyle sülüs-nesih icazetini aldı.Aynı sene yarışma ve sergilere iştirak etmeye başladı. Yurt içinde ve dışında Bazılarını kendisinin ganize ettiği yirmidenfazla karma sergiye iştirak etti.Diyanet işleri Başkanlığının düzenlediği uluslar arası toplantılardan ikisinde (Avrasya İslam Şurası-Afrika Müslümanları Dini liderler toplantısı.2005-2006 İstanbul)kişisel sergiler açtı. İstanbul da ve civar illerde birçok cami ve mescidin, çeşmenin, kitabe, kubbe, kuşak ve mermer yazılarını yazdı.(Güneşli İmam Mustafa efendi cami,Başakşehir 4.etap tunahan camii,Eski Anadolu otogarı camii,Habibler merkez camii,Şişli Etfal hastanesi mescidi şadırvanı vs.) 100 civarında hilye-i şerif,40 civarında özgün sülüs, celi- sülüs esere imza attı.Çalışmalarını www.hattatferhat.com adlı internet sitesinde meraklılarıyla paylaşan sanatçı, Halen hocası Hasan ÇELEBİ den talik meşk etmekte olup çalışmalarına ve hat derslerine görev yaptığı şişli müftülüğüne bağlı Nişantaşı Meşrutiyet-Hamidiye Camiinde devam etmektedir.

79

HATTAT DAVUT BEKTAŞ (d.1963) Celi Divani Levha, ketebeli, H.1426 (2005) tarihli, Müzehhip: Numan, 67x44 cm.

"Yâ Allah" yazılı. Eser altınla halkar tarzında tezyin edilmiştir.

18.000 ¨ / 4.200 E

90

91

80

HATTAT HAMİD AYTAÇ (1891-1982) Talik Levha, ketebeli, H.1370 (1950) tarihli, 34x46 cm.

"Bir kez Allah dise aşk ile lisan dökülür cümle günah misli hazan" yazılı eserin iç bordürü ebru, dış pervazı ise altınla halkar yapılmıştır.

8.000 ¨ / 1.850 E

81

HATTAT DAVUT BEKTAŞ (d.1963) Celi Sülüs Müsenna Levha, ketebeli, H.1427 (2006) tarihli, 45x18.5 cm.

"Yâ Vedûh" yazılı. Bütün mahlukâtın hayrını istiyen, kullarını seven Allah manasındadır.

22.000 ¨ / 5.100 E

82

HATTAT MACİD AYRAL (1891-1961) Sülüs Levha, ketebeli, 1951 tarihli, Tezhip: Mihriban Sözer (1944), 27x18 cm.

"Yâ Ali kerremallâhu vechehû ve radiyallahu anhu" yazılı, eserin rumi motifleri çeşitli renkler kullanılarak klasik üslupta tezhiplenmiştir.

3.000 ¨ / 700 E

92

93

83

HATTAT KEBECİZADE MEHMED VASFİ EFENDİ (?-1831) Sülüs Nesih Kıt'a, ketebeli, H.1195 (1781) tarihli, 13x21.5 cm.

Kuran öğrenmekle ilgili hadis-i şerifler yazılıdır. Eserin dış pervazı zerefşanlıdır.

12.000 ¨ / 2.800 E

84

FERMAN III. Mustafa (1757-1774) H.1179 (1765) tarihli, 76x48 cm.

Bursa kadısı ve Yarhisar kadısına hitaben, Yarhisar Naibi Seyyid el-Hac Feyzullah’ın Divan-ı Hümayun’a arz göndererek Bursa’da vaki Akbıyık Sultan evlatlarından İnegöl Bursa kazasına tabi Kolcaviran isimli karyede bulunan Zaviye, türbe-i şerif mütevellileri ve Hacı Bektaş-ı Veli evlatları ile ilgili Ferman-ı Şerif dönemine uygun olarak sonradan tezhiplenmiştir.

18.000 ¨ / 4.200 E

94

85

HATTAT KAMİL AKDİK (1861-1941) Sülüh Nesih Kıt'a, ketebeli, Müzehhip: Nihal, 19x24 cm.

Arkadaşlık ve hayat ile ilgili hadis-i şerif yazılıdır. Eserin koltuk kısımları bulut ve hatai motifleri ile tezhiplenmiştir.

18.000 ¨ / 4.200 E

95

86

HATTAT EĞRİKAPILI MEHMED RASİM EFENDİ (1688-1756) Sülüs Nesih Kıt'a, ketebeli, Müzehhip: Hasan Türkmen, 31x36 cm.

Namazla ilgili hadisler yer almaktadır. Eserin iç kısmı klasik üslupta dış pervazı halkar tezyinatlıdır.

12.000 ¨ / 2.800 E

96

87

HATTAT HAMİD AYTAÇ (1891-1982) Celi Talik Levha, ketebeli, 1969 tarihli, 37x46 cm.

"Ehli dilin sohbetine müptelayım gerçekten. Geri durmam ârifleri araştırıp sezmekten. Ariflerin meclisleri örnekmiş cennetten. Kamil insan olmaya ben azm eyledim gerçekten" yazılı eserin dış pervazı halkari tarzında tezyin edilmiştir.

7.000 ¨ / 1.630 E HATTAT HAMİD AYTAÇ Asıl adı Şeyh Musa Azmi'dir. Bu bakımdan "Azmi" imzalı bir çok yazısı vardır. Hamid, takma adı ile tanınmaktadır. 'Aytaç' soyadını almıştır. 1891'de Diyarbakır'da doğmuştur. Tuhfe-i Hattatîn'de adı geçen Hattat Amidî yani Diyarbakırlı Seyyid Adem Efendi torunlarından Zülfikar Ağa'nın oğludur. İlk öğrenimini sibyan mektebinde Diyarbakır meb'usu hoca Mustafa Akif Efendi'den yapmıştır.

Yazı aşkı da bu hocanın eğitiminden doğmuştur. Rüşdiye mektebinde Hoca Vahid Efendi'den rik'a ve jandarma kolağalarından (önyüzbaşı) Ahmed Hilmi Efendi'den sülüs yazıyı öğrenmiştir. Ayrıca Kavas-ı Sağır imamı Said Efendi'den ve akrabasından hüsn-i hat hocası Abdüsselam Efendiler'den de öğrenimini sürdürmüştür. Resme yetenekli olduğundan askerî rüşdiye resim ve fransızca öğretmeni merhum ressam Ali Rıza Bey'in öğrencisi ressam Hilmi Efendi'den resim öğrenmiştir. Öğrenci iken Hasan Ferid Bey'in atlasından haritaları aslı gibi çizdiğinden eser, okulun müzesine konulacak değerde görülmüştür.Harb Okulu matbaası hattatlığına, sonra da Genel Kurmay serhattatı (hattatların başı) hocası Mehmed Nazif Efendi'nin ölümü üzerine bu matbaaya geçmiştir. Bu görevi yedi yıl sürmüştür. Bu görevi sırasında l. Dünya Savaşı'na rastlayan yıllarda Yıldırım Orduları Gurubu emrinde Almanya'da Berlin'de Harita Dairesi'nde bir yıl çalışmış, sonra İstanbul'a dönmüştür. Mütarekeden sonra istifa etmiş ve "Hattat Hamid Yazı" evi diye bir işyeri açarak o tarihten sonra hep serbest çalışmıştır. Hattat Hamid Bey Türk matbaacılığına çinkografi, çelik üzerine resim ve yazı hakketme yani gravür, kabartma ve lüks baskı tekniğini de ilk getirenlerdendir. İstanbul'da en yeni camilerden olan Şişli Camii'nin eşsiz yazıları ile bir çok evlerde, salonlarda ve işyerlerinde Mısır ve Irak'ta, hatta dünyanın her yerinde onun binlerce nefis yazısı vardır. Uzun ve verimli bir ömür süren Hattat Hamit Bey bütün İslam aleminden, hatta Japonya'dan bile bir çok öğrenci yetiştirmiştir.

Son yazılarından biri, Kırk Hadistir. Süleymaniye Kütüphanesi arşivinde yazılarından bir kısmının mikrofilmleri alınarak saklanmıştır. İslam festivali için 1976 yılında İngiliz televizyonu için Süleymaniye Kütüphanesi'nde renkli bir filmi çekilmiştir. Ölümünden birkaç ay önce de İslam Kültür ve Tarih Merkezi tarafından böyle bir film hazırlatılmıştır. Ayrıca Süleymaniye Kütüphanesi arşivinde kasetlerde kendi sesinden hayat hikayesi vardır. Mekke-i Mükerreme'de yapılmış olan son İslam Konferansında Hattat Hamit Bey'in yazdığı bir Kur'an-ı Kerim'in Almanya'da yapılmış nefis yaldızlı ve renkli bir baskısı Suudî Arabistan kralı Halid tarafından bütün İslam devlet başkanlarına armağan edilmiştir. 18 Mayıs 1982'de ölmüş, vasiyeti üzerine Karacaahmet mezarlığında Şeyh Hamdullah'ın yakınındaki kabrine, bir mi'rac kandili günü toprağa verilmiştir.

97

88

HATTAT HÜSEYİN BİN RAMAZAN (?-1744) Sülüs Nesih Kıt'a, ketebeli, Müzehhip: Hasan Türkmen, 25x32 cm.

Hadis-i şerifler yazılı eserin koltuk kısımları kalsik üslupta, dış pervazı ise altınla rumi motifler kullanılarak tezyin edilmiştir.

12.000 ¨ / 2.800 E HATTAT HÜSEYİN BİN RAMAZAN Akçakavaklı Ramazân Efendi’nin oğlu olan Hüseyin Efendi, henüz gençlik çağında iken gittiği İstanbul’da Kulekapısı’nda fettâllık(ipbükücülük) ve daha sonra da Zindankapısı’nda hebbâllık(ipçilik) ile meşgûl olmuş ve bu münâsebetle Türk hat san‘atında “Hablî” lâkabı ile şöhret bulmuştur. Nitekim eserlerine de “Hüseynü’l-Hablî” ve “Hüseyin bin Ramazân” şeklinde ketebe düşmüştür. Bir rivâyete nazaran kırk yaşından sonra hüsn-i hatta ilgi duyarak Anbârîzâde Derviş Alî Efendi’den sülüs ve nesih meşketmeğe başlayan Hüseyin Hablî, H. 1120/M. 1708 yılında icâzet almıştır. Öte yandan on seneden fazla süren meşki esnâsında hocasının sevgi ve saygısını kazandığından, ona dâmâd olma şerefine nâ’il olduğu da menkûldür. Hüsn-i hatta, bilhassa da Hâfız Osman yolunda kudretini ispat edince Eski Saray’ın meşk hocalığına nasbedilmiş olan Hüseyin Hablî, H. 1145/M. 1732’de hâcegân zümresine iltihâk edilerek, “kâtibü’s-sarây-ı sultânî” ünvânıyla Topkapı Sarayı’nın meşk mu’allimliğine ve ilâveten Yeni Cami’nin imâm-ı sânîliğine ta’yin olunmuştur. Ayrıca haftanın mu’ayyen günlerinde de Ayasofya Mektebi’nde talebeye meşk verirdi. Hâfız Osman ekolünün nâmlı mümessillerinden olarak Osmanlı hat san‘atında kendine mu’teber bir mevki edinmiş olan Hüseyin Hablî, bu hâl üzere iken H. 1157 senesi Şa’bân ayının evâ’ilinde (1744 senesi Eylül ortaları) vefât ederek Karacaahmet Mezarlığı’nda medfun bulunan hocası ve kayınpederi Derviş Alî Efendi’nin yanına defnedilmişse de, kabri bugün mevcut değildir.

98

89

HATTAT KAMİL AKDİK (1861-1941) Sülüs Nesih Kıt'a, ketebeli, H.1340 (1921) tarihli, Müzehhip: Belgin Beyza, 35x45 cm.

Sadaka ile ilgili Hadis-i Şerifler yazılı, eserin koltuk kısımları klasik tarzda, dış pervazı ise halkar tezhiplidir.

26.000 ¨ / 6.000 E HATTAT KAMİL AKDİK Son dönemin "Reîsülhattâtîn" ünvanlı meşhur hattatı. 29 Kasım 1861'de İstanbul'da Fındıklı'da doğdu. Tersâne-i âmire erzak anbarı başkâtibi Süleyman Efendi'nin oğludur. İlk tahsilini yaptığı zeyrek Sâliha Sultan Mektebi'nde yazı hocası Süleyman Efendi'den hat meşketmeye başladı. Fâtih Rüşdiyesi'ni bitirdikten sonra dâhiliye muhasebesine memur oldu. (1880) Bu arada Sâmi Efendi'ye dört yıl devam ederek sülüs-nesih yazılarından icâzet aldı. (1884) Hocasının arzusuyla Kâmil mahlasını Hâşim'e çevirdi. Bu sebeble 1304-1307 (1887-1890) yıları arasındaki yazılarında Ahmed Hâşim imzasına rastlanmaktadır. Fakat bir müddet sonra tekrar Kâmil mahlasını kullanmaya başladığından bu isimle tanındı. Yazıdaki kabiliyet ve başarısı sebebiyle Dîvân-ı Hümâyun Mühimme Kalemi'ne tayin edildi. (1894) Burada Sâmi Efendi'den divanî yazılarını ve tuğra çekmesini öğrenerek ertesi yıl nâmenüvisliğe getirildi. Hocası emekliye ayrılınca onun yerine Nişân-ı Hümâyun Kalemi mümeyyizliği ve hutût-ı mütenevvia muallimi oldu. (1990) Bu vazifesine 1914'te, yeni açılan Medresetü'l-Hattâtîn sülüs-nesih hocalığı ile Galatasaray Sultânîsi rik'a dersleri hocalığı da ilâve edildi. (1918) Bâbıâli'nin lağvedilmesiyle Divân-ı Hümâyun'daki vazifesinden emekliye sevkedildi. (19229 Harf inkılâbına kadar Hat Mektebi'nde hocalık yaptı. (1928) Güzel SanatlarAkademisi'nde hüsn-i hat öğretilmesine müsaade edilince burada vefatına kadar yürüteceği yazı hocalığına başladı (1936). Biri 1935, diğeri 1940'ta olmak üzere Mısır prenslerinden Mehmet Ali Tevfik Paşa tarafından iki kere Mısır'a davet edildi. Birincisinde paşanın İslâm sanat ve mimârîsinin hemen bütün devirlerini içine alan bir İslâm Sanatları Müzesi şeklinde yaptırdığı Kasrü'l- Menyel bünyesinde bulunan mescidin bütün yazılarını yazdı. İkincisinde ise aynı sarayda kurulan hat müzesine konulacak yazıları İbnülemin Mahmut Kemal İnal ile birlikte seçip tasnif etti. Günümüzde bir müze olarak kullanılan bu sarayın çeşitli bölümlerinde Kâmil Akdik'in pek çok yazısı bulunmaktadır. 23 Temmuz 1941 gecesi Fatih'deki evinde vefat etti ve Eyüp'te Gümüşsuyu Kabristanı'na defnedildi. Kabir Kitâbesi, oğlu ressam Şeref Akdik tarafından yazılmıştır. Hat tarihinde zaman zaman kıdem ve dirayetiyle önde gelen hattatlara verilmesi mûtat olan ‘'reîsülhattâtîn'' unvanı son olarak 21 Ağustos 1915'te Kâmil Efendi'ye tevcih edilmiştir. Kâmil Akdik disiplinli hayatı ve perhize dikkat etmesi sebebiyle uzun süren ömrünün sonlarında bile el titremesi ve görme bozukluğu gibi sıkıntılar çekmeden seçkin eserler bırakmıştır. Dîvân-ı Hümayûn'daki resmî vazifesi esnasında divânî, celî-dîvânî veya rık'a hatlarıyla yazdığı menşur, berat, muâhedenâme, tasdiknâme gibi evrak dışında, yazı hocası olarak hazırladığı meşk'ler de pek çoktur. Ayrıca sülüs-nesih kıtalar, murakka'lar (yazı albümleri), hilye ve levhalar, kitabeler, bazı sûre ve cüzlerden başka birde Mushaf yazmıştır. Eski hattatların eserlerinden meydana gelen kıymetli hat koleksiyonu ölümünden sonra Topkapı Sarayı Müzesi'nce satın alınmıştır.

99

90

HATTAT MEHMED ÖZÇAY (d.1961) İcâze Levha, ketebeli, H.1418 (1997) tarihli, 24x31 cm.

"Felek" ve "Nas" sureleri yazılıdır. Eserin dış pervazı ebru ile süslenmiştir.

24.000 ¨ / 5.600 E MEHMED ÖZÇAY 1961 yılında Trabzon'un Çaykara ilçesinde doğan Mehmed Özçay ilk ve orta tahsilini 1980'de Gerede'de tamamladı. 1986'da Erzurum Atatürk Üniversitesi İlâhiyât Fakültesi'nden mezun oldu. 1982'de orada tanıştığı Erzurum'lu hattat Fuad Başar'dan sülüs ve nesih hatlarını meşketti ve kendisinden icazet aldı. İslâm Tarih San'at ve Kültür Araştırma Merkezi'nin (IRCICA) düzenlediği milletlerarası hat yarışmalarının ilk ikisine (1986 ve 1989) katılan Özçay bu müsabakalarda başta sülüs-nesih dalında birincilik olmak üzere muhtelif dallarda altı ödül kazandı. 1992'de ilk baskısı yapılan bir mushafının yanında Yasin-i Şerif gibi eserlerinin ve bir çok levhalarının da san'at baskıları gerçekleştirildi. Özçay yirmi beş yıllık sanat hayatından seçtiği eserlerini 2007 yılında Arapca “Nur-u Ayni” ve İngilizce “Spoken By The Hand Heard By The Eye” adlı iki ayrı albümde neşretti. Milletlerarası hat yarışmalarında juri üyelikleri de yapmakta olan Özçay şahsi sergilerinin yanında yurt içi ve yurt dışında yirmiden fazla milletlerarası sergiye iştirak etti. Bilhassa celî yazılarında kullandığı renkli ve şeffaf mürekkeplerle bütün kalem hareketlerini göstererek eserlerine yeni bir boyut kazandırmıştır. Karalama geleneğinde ilk defa uyguladığı celî sülüs ve celî nesih renkli karalamalarla da bu alanda kendi tarzını oluşturdu. Mehmed Özçay'ın yurt içi ve yurt dışındaki muhtelif müze ve koleksiyonlarda, celî sülüs, sülüs, nesih, icâze ve celî dîvânî hat nevîleriyle yazdığı yüzlerce eseri bulunmaktadır.

100

91

HATTAT HAMDİ EFENDİ Sülüs Nesih Kıt'a, ketebeli, 23x28 cm.

Oklu besmele ve hat sanatı ile ilgili hadis-i şerifler yazılıdır. Eserin koltuk kısımları rumi ve çiçek motifleri ile tezyin edilmiştir.

15.000 ¨ / 3.500 E

92

BERAT Sultan II. Abdülhamid (1876-1908) H.1311 (1893) tarihli, 80x55 cm. İstanbul Davutpaşa iskelesinde bulunan Ebubekir Paşa Mescidi ve Vezir-i Azam Esbak merhum Naili Abdullah Paşa Vakfı ile Emine Fıtnat ve Aişe İffet isimli hanımlara hisselerinin verilmesi hususundadır. Berat'ın Tuğra ve yaldız kısımları baskıdır.

2.000 ¨ / 465 E 101

93

HATTAT MEHMED ŞEFİK SEYFİ (?-1901) Sülüs Nesih Kıt'a, ketebeli, H.1314 (1896) tarihli, 25x32 cm.

Oklu besmele ve Allah'ı zikretmekle ilgili hadis-i şerifler yazılıdır. Eserin koltuk kısmı zerenderzer üslubunda tezhipli, dış pervazı ise zerefşanlıdır.

6.000 ¨ / 1.400 E HATTAT MEHMED ŞEFİK SEYFİ Mehmed Şefik Seyfi Bey İstanbul’ludur. H.1290’da Mekteb-i Harbiye’de ikmali tahsil eyledi. Tedricen piyade binbaşısı oldu. Sülüs ve nesih yazıyı Yahya Hilmi efendiden teallüm eyledi. Soğuk Çeşme Rüşdii Askeri Mektebinde hat muallimliğine istihdam oldu.

1319 senesinin ramazanı şerifinin 29. Gecesi Çubuklu’da ki evinde vefat etti. Son zamanlarında bir gün boğaz içinde sahilden geçerken köpekler üstüne hücum ederler kaçacak yer bulamayarak denize atlar. Kuduz köpek ısırdığına zehabla mekteb-i tıbbiye ye götürürler. Pek ziyade korktuğundan hayli bir müddet sonra hasta olarak vefat ettiğini Reisülhattattin Kamil Akdik söyledi. Sülüs ve nesih de mahir idi. Ellerde güzel sülüs ve nesih kıtaları vardır. “Mehmed Şefik ül maruf bi Seyfi” ketebesiyle büyük Şefik Bey’den ayırt olunur.

102

94

HATTAT ALAEDDİN EFENDİ Sülüs Nesih Levha, ketebeli, H.1296 (1879) tarihli, 26x31 cm.

Hurufat ve Rabbiyessiv duası yazılmıştır. Eserin bordürü altınla zencirek ve çiçek motifleriyle tezhiplenmiştir.

8.000 ¨ / 1.860 E

103

a

c

104

b

95a

FERMAN Sultan I. Abdulhamid (1774-1789), Konstantiniyye H.1201 (1786), 76x54 cm.

Ankara kadısına hitaben Lavuşyol isimli kişinin divanı humayuna arzuhal ederek Ankara’da bulunan malikane ve uhdelerinde bulunan mallar, dokuz kıta makta ziraatçilikle elde ettikleri asarlar, maktaya ait asar ve rusumatlar, maktayı mezburun senevi ucbuka 8602 akçelik mallar, 20 bin gurusluk iştirakler ve orta kayre mir liva topraginda ziraat edenlerin hasıl eyledikleri terekelerinden sekizde bir öşür vergisinin kanun ve emir uzre hareket edilerek maktalann senevi vergilerinin iştiraklerinin Hazine-i Amire de mahfuz bulunan baş muhasebe defterlerine bakılarak vergilendirilmesi hususunda verilmiş fermandır.

95b

FERMAN Sultan Abdulmecid (1839-1861), Konstantiniyye H.1262 (1845), 77x54 cm.

Siroz kazası mahfili Mehmet Bey ile Siroz kazası naibi ve müftüsüne hitaben, Siroz kazası ziraat mudiri muteveffa Mehmet Paşazade Alaeddin Bey’in zevcesi Ayşe Kadın validesi Adile Hatunların kazai mezbur toprağında vaki ba hücceti şerife mutasarıf oldukları kıta çiftlikleri ve emlaklara dahl olunmaz iken Yusuf Paşazade Ibrahim Bey’in validesi Fatma Hatun tarafından emlaki mezbureye mudahele ediliyor olması sebebiyle bu mudahelenin durdurması hususiyle çıkarılmış ferman-ı hümayundur.

95c

BERAT Sultan III. Mustafa (1757-1774), H.1176 (1762), 60x44 cm.

Amasya’da vaki muteveffiye Bülbül Hatun vakfında yevmi dört akçe vazife ile görevli olan Ebubekir bin Osman Hüsnü rızasıyla bu görevinden Seyyid Hüseyin Halife bin Hasan lehine feragat etmesi hususunda verilen berattır.

e

d

f

95d

BERAT Sultan II. Mahmud (1808-1839), Konstantiniyye H.1242 (1826), 73x48 cm.

Medine-i Tokatta bulunan ashab-i hayrattan Mehmet Paşa’nın bina eyledigi mescid-i şerifte yevmi dart akçe vazife ile vaiz olan Esseyyid Osman bin Osman’ın vefat etmesi ve yerinin boş kalması üzerine, yerine oğlu Esseyyid Eşşeyh Ömer’in, kaza naibi Esseyyid Mustafa’nın teklifi üzerine atanması hususunda verilen berattır.

95e

BERAT Sultan III. Selim (1789-1807), Konstantiniyye H.1207 (1792), 70x48 cm. Şiranda bulunan Keredam zaviyesi vakfında zaviyedar olan Seyyid İbrahim Halite Dervişin vefat etmesi ve yerinin boş kalması üzerine, kendi soyundan karındaşı Seyyid Mustafa Halifenin, Şirvan kaza naibi Seyyid Mehmed’in tavsiyesi üzerine zaviyedar olarak atanması hususunda verilen beratı hümayundur.

95f

FERMAN Sultan III. Ahmed (1703-1730), Konstantiniyye H.1133 (1720), 56x44 cm.

Kastamonu kadısı Mehmed Emin’in, Kastamonu kazasına tabi Karaevli isimli karyede bulunan mallarla ile ilgili El Hac Mustafa ve civar sakinlerinden eşkıyadan Mahmud ve Aişe hanımın aralarındaki anlaşmazlık ile ilgili padişaha gönderdiği mektuba cevap olarak, bu anlaşmazlıkların şer-i şerife ve emri hümayuna göre çözülüp düzenlenmesi ve bu emre hiçbir kimsenin müdahele ve taaruz etmemesi hususunda Kastamonu sancağı mutesellimine hitaben gönderilen fermandır.

105

95g

106

BERAT Sultan VI. Mehmed Vahidettin (1918-1922), H.1337 (1918), 82x29 cm Haremeyni muhteremeynde kubada Şeyh Ebul Vefa Kuddise sirrahul vakfında yarım hisseye sahip olan Hasbiye Hanım'ın vefat etmesi üzerine kendisine ait olan hisselerin Ferire Hanım'a verilmesi hususunda gönderilen berattır.

95h

BERAT Sultan IV. Mustafa (1807-1808), Konstantiniyye H.1222 (1807), 54x22 cm.

Erdik kasabasında ashabi hayratdan müteveffa katip Mehmet Efendi medresesi vakfından yevmi iki akçe müderris olan Esseyyid Abdullah ibn-i Ali’nin vefat etmesi üzerine bu göreve oğlu Esseyyid Hafız Mehmed’in atanması hususunda verilen berattır.

95ı

FERMAN Sultan II. Ahmed (1691-1695), Edirne H.1103 (1691), 60x21 cm.

Erzurum Beylerbeyine hitaben, İsmail isimli sipahinin hissesi ile ilgili anlaşmazlıkların giderilmesi hususunda verilmiş fermandır.

95j

95

BERAT Sultan IV. Mehmed (1648-1687), Edirne H.1082 (1671), 46x22 cm.

Kazapar kazasına tabi enzer müsellem nam karyede medfun merhum Mehmed’in vakf eylediği nısıf vakfın, yevmi bir akçe ile vakfın şartları üzerine mütevelli olan Osman'ın vefat etmesi üzerine bu göreve Ömer’in kadı Mevlana İbrahim’in arzıyla mütevelli olması hususunda verilen berattır.

95k

BERAT Sultan V. Murad {1876-1876), H.1293 (1876), 58x36 cm.

Asakiri zabtiye Edirne taburu bölük ağalarından Şakir Bey'e, Bulgar meselesinde ifa ettiği faydalı hizmetlerden dolayı kendisine Mescidi Nişanın 5. Rütbesinden bir kıta ihsan edilmesi hususunda verilen berattır.

FERMAN VE BERAT KOLEKSİYONU (11 ADET) 60.000 ¨ / 13.950 E

107

96

BURHAN DOĞANÇAY (1929-2013) Brown Bricked Wall İmzalı, 1972 tarihli, kağıt üzerine guaj, 30x38 cm.

18.000 ¨ / 4.200 E BURHAN DOĞANÇAY 1929 yılında İstanbul'da doğdu. Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde öğrenim gördü. Paris’e giderek L’Académie de la Grande Chaumière’ye devam etti. Resim sanatına olan ilgisi bu dönemde, babası ressam Adil Doğançay'ın katkısıyla biçimlenmeye başladı.

Paris Universitesi’nde 1953 yılında ekonomi dalında doktora yaptı. 1962'de New York'a yerleşti. 1969’da Los Angeles’te Tamarind Lithography Workshop Fellowship ödülüne ve 1995 yılında Türkiye Cumhuriyeti tarafından sanat dalında başarı madalyasına layık görüldü. İlk kişisel sergisini 1956’da Ankara’da açtı. Bunu New York, Washington, Ohio, İsviçre, Almanya, Kanada, Belçika, İsveç ve Japonya sergileri takip etti. Ayrıca 1982’de Paris’te Centre Pompidou’da, 1992’de St. Petersburg’da ve 1983’de Montreal’de Musée d’art Contemporain’de önemli kişisel sergiler düzenledi. 1987’de 1. İstanbul Bienaline katıldı. Yurtiçinde ve yurtdışında çeşitli sergiler gerçekleştirmiş olan sanatçının resimleri Guggenheim Müzesi'nde de bulunmaktadır. Burhan Doğançay'ın grafiti tekniği paralelinde, duvar üzerine yapıştırılmış ilanlardaki aşınmış ve yıpranmış kağıtların yarattığı görsel etkiler, üçüncü boyut ve espas arayışlarına ilişkin kompozisyonları, soyut-kavramsal bir sanat anlayışının ürünleridir. Son resimlerinde bu renksel oluşumlar, kolaj tekniğinin doğal ifade olanaklarıyla bütünleşmektedir. İstanbul’da 2004 yılında Doğançay Müzesini kurmuştur.

97

BURHAN DOĞANÇAY (1929-2013) Needle Point İmzalı, 1981 tarihli, tuval üzerine guaj, 76x57 cm.

38.000 ¨ / 8.800 E

108

109

98

BURHAN DOĞANÇAY (1929-2013) Cousin of Untitled #158 İmzalı, 1980 tarihli, kağıt üzerine guaj, 56x76 cm.

55.000 ¨ / 12.800 E

110

111

112

99

KEMAL ÖNSOY (d.1954) İsimsiz İmzalı, 2010 tarihli, tuval üzerine akrilik, 171x212 cm.

95.000 ¨ / 22.000 E KEMAL ÖNSOY 1954 yılında Eğridir’de doğan Kemal Önsoy, 1980 yılında İstanbul Devlet Tatbiki Güzel Sanatlar Yüksek Okulu (şimdiki adıyla Marmara Üniversitesi) Resim Bölümü, Ergin İnan Atölyesi’nden mezun oldu. 1990-1993 yılları arasında çalışmalarını New York’ta sürdürdü. Önsoy ilk sergisini İstanbul’da 1979’de yaptı, daha sonra İtalya ve Brezilya’da olmak üzere çok çeşitli sergilerde yer aldı; 1990 yılı Venedik Bienali, 1995 yılı 4. İstanbul Bienali ve 2001 yılı 7. İstanbul Bienali ve 2002 São Paolo Bienalu’nde eserleri yer aldı. Önsoy, çalışmalarını İstanbul’da sürdürmektedir. “Kemal Önsoy, uzun süre, katmanlarla ilgilendi. Toplumların, kümelerin, yaşam koşulları sonucunda bıraktıkları izlere yöneldi. Yerleşmelerdeki döküntüler, sürekli yapılanmalar ve yıkımlarla birbiri üzerine yığınlaşan kültürel kodların peşine düştü. Bu takip bir bakıma sanat tarihinin izini sürmek biçiminde de anlaşılabilir. Böylelikle biz, katmanların üst üsteliğini kavrıyor, zaman içinde dolanabiliyorduk. Zaman olgusunun içerdiği ‘ardışıklık’, ‘süre’ ve ‘zamandaşlık’ kavramları ana sorunsalları gibi görünüyordu. Resimlerinde, katmanları birbirinden ayırt edebilecek işaretler bırakıyordu. Sonuç olarak, yaşanmış ve bitmişin anılarını, el izlerini hâlâ yaşamlı kılan, duvarlara yönelik bir ilgiydi onunki. Taa tarih öncesi çağlara, mağara resimlerine uzanıyordu. Önsoy, prehistoryadan günümüze katmanlaşan kültürel geçmişin ‘nasıl duyumsanabileceğine’ ilişkin resimler boyadı.

Onun resimleri, sanatsal arkeoloji için oluşturulmuş en üst katman değerindeydi. (...) Kemal Önsoy, maddenin makroskobik özelliklerini belirleyen devinimlerini, bileşenlerini, değişimlerini, gözle görülemeyen karmaşık iç yapıyı; atomik olanı sorgulayarak katmanlaşmayı geleceğe doğru sürdürüyor.”

113

100

KEMAL ÖNSOY (d.1954) İsimsiz İmzalı, 2014 tarihli, tuval üzerine akrilik, 200x156 cm.

95.000 ¨ / 22.000 E

114

115

101

ERTUĞRUL ATEŞ (d.1954) Soyut Kompozisyon İmzalı, 1994 New York tarihli, tuval üzerine yağlıboya, 151x151 cm.

12.000 ¨ / 2.800 E ERTUĞRUL ATEŞ 1954 yılında Adana’da doğan Ateş, 1973 yılında resim eğitimine başladı. Halil Akdeniz, Mürşide İçmeli ve İsmail Gümüş hocaları oldu. 1977’de Ankara Gazi Eğitim Enstitüsü Resim-İş Bölümü’nü bitirdi. 1977-1979 yılları arasında Londra’da Kingsway Princeton Yüksekokulu ve Berhnal Green Enstitüsü’nde çalışmalar yaptı. 1980 yılında İstanbul’da ilk resimleri sergilendi ve profesyonel sanat hayatına bu sergi ile başladı. 1987 yılında ani bir kararla New York’a yerleşti ve 1988 yılında New York’ta ilk kişisel sergisini açtı. Çok kısa sürede bu ülkede kendini ispat ederek çalışmalarını sürdürdü. Halen Türkiye’de ve New York’ta çalışmalarını sürdürmektedir. Düşsel bir mekan içinde, insan ve doğa elemanlarının uçuşan bir kurdele motifi eşliğinde işlendiği resimleri, fantastik-gerçekçi bir eğilimin ürünleridir.

116

102

ERTUĞRUL ATEŞ (d.1954) Sırat Köprüsü İmzalı, 2011 tarihli, tuval üzerine yağlıboya, 120x100 cm.

7.000 ¨ / 1.630 E

117

103

EKREM YALÇINDAĞ (d.1964) Soyut Kompozisyon İmzalı, 2015 tarihli, tuval üzerine akrilik, 150x150 cm.

22.000 ¨ / 5.100 E EKREM YALÇINDAĞ 1964 yılı Adıyaman doğumlu olan sanatçı İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi, Güzel Sanatlar Fakültesi’nde öğrenim gördü ve yüksek lisans yaptı.1994-99 yılları arasında Frankfurt Stadelschule’de prof. Hermann Nitsch ile çalıştı. Yapıtlarında geometrik ve floral motifleri el işçiliğine bir övgü niteliğinde kullanan Ekrem Yalçındağ, sanat ve tasarım arasında, resim sanatının geleneksel tekniklerinden yola çıkarak bağ kurar. Motifler tekrar ve iç içe geçme yoluyla izleyicide görsel yanılsama yaratırken, kültürel bağlamda zamansızlığa (düne-bugüne-yarına) işaret eder. Yurt içinde ve yurt dışında birçok sergi gerçekleştirmiş olan sanatçının, Kunstmuseum, Stutgart, Lahey/Avrupa Patent Dairesi, Münih/Goetz Koleksiyonu, Münih/Allianz Koleksiyonu’nda eserleri bulunmaktadır. Çalışmalrını Almanya ve İstanbul’da sürdürmektedir.

118

104

EKREM YALÇINDAĞ (d.1964) Soyut Kompozisyon İmzalı, 2014-2015 tarihli, tuval üzerine akrilik, 160x140 cm.

20.000 ¨ / 4.650 E

119

105

BEDRİ BAYKAM (d.1957) Soyut Kompozisyon İmzalı, 2005 tarihli, tuval üzerine karışık teknik, 130x160 cm.

22.000 ¨ / 5.100 E BEDRİ BAYKAM 1957 yılında Ankara’da doğdu. 1975-1979 yıllarında, Paris’te Pantheon-Sorbonne’da ekonomi öğrenimi gördü. 1979-1980’de Paris’te L’Actorat’da oyunculuk üzerinde çalıştı. Resme duyduğu ilgi nedeniyle, öğrenimini sanat alanında sürdürdü. 1980-1983 yıllarında, Kaliforniya’da College of Arts and Crafts’ta, sinema ve resim dallarında öğrenim gördü. 1987 yılına kadar Amerika’da kaldı, bu süre içinde üç kısa film de çekti. Baykam önceleri grafiti sanatından etkilendi, fotograf ve kolajların yer aldığı çalışmalar yaptı. 1987 yılında Amerika’dan ayrıldığında resimleri daha da politikleşmeye başladı, Batı sanatını ve Batının sanata bakış açısını eleştirdi. Bir protesto ya da karşı-sanat olarak da yorumlanabilecek resimlerinde, çağdaş Amerikan dışavurumcu resmine ve özgür anlatımcılığa yakın bir üslup niteliği saptanmaktadır. Bedri Baykam dünyaca ünlü sanat eleştirmeni Edward Lucie Smith’in hem “Art Today” hem de “Art Tomorrow” kitaplarında yer almış tek çağdaş Türk sanatçısıdır. Yurtdışında ABD, Çin, Kore, İngiltere, Kanada, Fransa, Hollanda ve Mısır’da eserleri sergilendi. Yurtiçi ve yurtdışında çeşitli müze ve koleksiyonlarda eserleri bulunmaktadır. Yaşamını ve çalışmalarını İstanbul’da sürdürmektedir.

106

AHMET ORAN (d.1957) Soyut Kompozisyon İmzalı, 2003 tarihli, tuval üzerine yağlıboya, 165x115 cm.

22.000 ¨ / 5.100 E

120

121

107

MURAT KURT (d.1976) İnşirah Suresi İmzalı, tuval üzerine akrilik, 140x140 cm.

12.000 ¨ / 2.800 E MURAT KURT 1976 yılında Amasya’da doğdu. 1999’da Hürrem Özerden’den resim dersleri almaya başladı. Aynı dönemde yükseköğrenimini yarıda bırakarak tamamen resme yöneldi. 2004 yılında İstanbul’a yerleşti. Kendine özgü üslubuyla rengarenk lale tarlaları boyayan sanatçı son dönem resimlerinde küfi yazılar da kullanmaya başladı. 15’in üzerinde kişisel sergi açtı. Murat Kurt çalışmalarına Beylerbeyi’ndeki atölyesinde devam ediyor.

122

108

DEVRİM ERBİL (d.1937) İstanbul İmzalı, 2008 tarihli, tuval üzerine yağlıboya, 160x180 cm.

85.000 ¨ / 19.750 E DEVRİM ERBİL 1955’te girdiği İDGSA Resim Bölümü'nde, galeride Halil Dikmen, atölyede Bedri Rahmi Eyüboğlu ile çalıştı. 1959’da arkadaşlarıyla Soyutçu 7'ler Grubu'nu kurdu. 1963’de akademiye asistan olarak atandı. Bir yıl sonra Tülay Tura, Altan Gürman, Adnan Çoker ve Sarkis’le Mavi Grubu'nda yeraldı. 1965’te ‹spanya Hükümeti’nin bursu ile Madrid ve Barselona’da incelemeler yaptı. Daha sonra Paris ve Londra'da bu araştırmalarını sürdürdü. 1969’da Çağdaş Ressamlar Derneği’nin başkanlığını yaptı. 1970’te doçent, 1981’de profesör oldu. 1979’da İRHM Müdürlüğüne atandı. 1988’de Yıldız Üniversitesi Güzel Sanatlar Bölümü Başkanlığı'nda bulundu.

123

109

DEVRİM ERBİL (d.1937) İstanbul İmzalı, 2007 tarihli, ahşap panel üzerine yağlıboya, 110x170 cm.

120.000 ¨ / 27.900 E

124

125

126

110

DEVRİM ERBİL (d.1937) İstanbul İmzalı, 2014 tarihli, tuval üzerine yağlıboya, 200x300 cm.

160.000 ¨ / 37.200 E

127

111

ZEKİ FAİK İZER (1905-1988) Soyut Kompozisyon İmzalı, 1981 tarihli, kağıt üzerine guaj, 28x64 cm.

5.500 ¨ / 1.280 E

112

ASIM İŞLER (1941-2007) Verona'nın Baharı İmzalı, 2005 tarihli, tuval üzerine akrilik, 200x150 cm.

Bu eser, Mine Art Gallery'nin 2014 yılında açılan "Asım İşler-Dönemler 1970-2007" sergi kataloğunun 10. sayfasında yer almaktadır.

45.000 ¨ / 10.500 E ASIM İŞLER 1941 yılında Tirebolu’da dünyaya gelmiş olan sanatçı, yaşamı boyunca resim sanatına olan yaşamsal ilgi ve tutkusunu geliştirerek bu sanatın temel formlarında ve tekniklerinde yapıtlar ortaya koymuş çağdaş Türk resminin önemli bir temsilcisidir. Yapıtları yağlıboya tuvaller, akrilik tuvaller, gravürler, litografiler, Paris afiş resimleri, karton üzerine akrilik, suluboya, pastel ve guaj eserler olarak çeşitlilik göstermektedir. 1966 yılında Cemal Tollu, Neşet Günal, Sabri Berkel gibi hocalar ile çalışarak İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisini bitiren sanatçı, 1970 -74 yılları arasında Devlet Avrupa konkurunu kazanarak resim ihtisası için Paris’e gitmiştir. Paris Güzel Sanatlar Akademisi’nde Boya resim, Gravür ve Litografi ötölyelerinde, önemli usta gravürcü S. W. Hayter ile Atelier 17’de gravür çalışmış bu sanatın tüm derinliklerini öğrenmiştir. Sorbonne Plastik Sanatlar Fakültesi’nde Doktora çalışması yapmıştır. 1974 ‘te Paris’ten dönünce İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi (Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Akademisi)’nde başladığı görevine 2003 yılına kadar devam eden sanatçının sanatının ilk dönemini 60 ve 70 li yıllarda yaptığı realist, sosyo politik gerçekliği yansıtan fügüratif eserleri oluşturmaktadır. Sanatçı, Salon des Realitées Nouvelles (1974)/Paris, Salon de Jeune Peinture (1974) Musée Art Moderne/Paris, 33. Salon de Montrouge (1988) Galeri Montenay/Paris, “De Bonnard a Baselitz”(1992)/Bibliothéque Nationale de Paris/Paris, “PARISTANBUL”(1990) Cité Internationale des Arts-/Paris v.b yurtdışında pek çok sergide Türkiye’yi temsil etmiştir. 1987-1992 yılları arasında Fransız hükümetinin daveti ile çeşitli defalar Fransa’da bulunan sanatçı, 1989-90 yılları arasında Paris Güzel Sanatlar Yüksekokulu, 1991 yılında da Paris Dekoratif Sanatlar Ulusal Yüksekokulu ile de eğitsel ve sanatsal ilişkiler çerçevesinde, karşılıklı öğretim üyesi-sanatçı-sergi değişimi gerçekleştirmiş, yine bu dönemde Sorbonne Üniversitesi Plastik sanatlar fakültesi gravür atölyesinde de profesör olarak dersler vermiştir. Çağdaş resimde evrensel anlayışta ve soyut ekspresyonist eğilimde yapıtlar ortaya koyan sanatçı, 2003 yılında AKM Büyük Salon’da “Üç Şehir, Resim ve Ben” başlıklı Retrospektif Resim sergisini gerçekleştirmiştir. 2007 yılında vefatına kadar, yurtiçi ve yurtdışında 35 kişisel sergi, 150 ün üzerinde karma sergi, bienal, trienal ve fuar etkinliğine katılmış olan sanatçının Victoria and Albert MuseumLondra, Bibliotheque National de Paris-France, Cité International Des Arts Association Koleksiyonu-Paris, Türkiye Kültür Bakanlığı Koleksiyonu, İstanbul-Ankara-İzmir Resim ve Heykel Müzeleri, DEMSA Resim Koleksiyonu, Sakıp Sabancı Müzesi, Elgiz Çağdaş Sanat Müzesi, Selçuk Yaşar Müzesi, Akbank ve Ekonomi Bankası gibi yurtiçi ve yurtdışında pek çok özel kurum, müze ile önemli kişisel koleksiyonlarda yapıtları yeralmaktadır.

128

129

113

JALE ÇELİK (d.1966) Soyut Kompozisyon İmzalı, 2017 tarihli, tuval üzerine akrilik, 100x100 cm.

10.000 ¨ / 2.325 E JALE ÇELİK Ankara'da doğdu. İlk orta ve lise egitimini Ankara'da tamamladı. 1990 yılında Teku Sanat Galerisi'ni açtı. Mustafa Ayaz, Adnan Turani gibi usta sanatçılardan özel resim dersleri aldı. Son on yıldır resim çalışmalarına yoğunlukla devam eden sanatçı ilk kişisel sergisini Mersin İçel klubünde, ikincisini ise Ankara Valör resim galerisinde açtı. İstanbul ve Ankara'da önemli fuarlarda eserleri sergilendi. Halen çalışmalarını Ankara ve İstanbul atölyelerinde sürdürmektedir.

130

114

ZEKİ ARSLAN (d.1949) Renk Değişimi İmzalı, 1997 tarihli, tuval üzerine yağlıboya, 145x130 cm.

7.000 ¨ / 1.630 E

131

132

115

ERGİN İNAN (d.1943) Zamansız İmzalı, 2016 tarihli, tuval üzerine karışık teknik, 180x240 cm.

110.000 ¨ / 25.600 E ERGİN İNAN 1964-1968 yılları arasında ‹DTGSTYO Resim Bölümü’nde öğrenim gördü.

1968’de bu kuruma asistan olarak atandı. 1969’da Salzburg Uluslararası Yaz Akademisi’nde Prof. Mac Zimmermann’ın atölyesine devam etti.1978-1979’da aynı bursla Münih ve Berlin Güzel Sanatlar Akademileri’nde araştırmalar yaptı. 1985-1989’da Berlin Güzel Sanatlar Yüksekokulu’nda konuk profesör olarak bulundu.‹lk kişisel sergisini 1968’de ‹stanbul’da (Alman Kültür Merkezi’nde) açtı. Mannheim ve Berlin’de bu tür sergilerini sürdürdü.

1982’den itibaren MÜGSF Resim Bölümü’nde öğretim üyesi olarak çalıştı.

133

116

ERGİN İNAN (d.1943) Soyut Kompozisyon İmzalı, 2015 tarihli, tuval üzerine karışık teknik, 100x85 cm.

35.000 ¨ / 8.140 E

134

117

ERGİN İNAN (d.1943) Soyut Kompozisyon İmzalı, 2016 tarihli, tuval üzerine karışık teknik, 110x85 cm.

35.000 ¨ / 8.140 E 135

118

İSMET DOĞAN (d.1957) Yara ve Sinematografi Serisi İmzalı, 2000-2009 tarihli, tuval üzerine karışık teknik, 210x190 cm.

15.000 ¨ / 3.500 E

119

İSMET DOĞAN (d.1957) Yazı Bedeni İmzalı, 2002 tarihli, tuval üzerine karışık teknik, 128x90 cm.

12.000 ¨ / 2.800 E

136

137

138

120

EROL AKYAVAŞ (1932-1999) Soyut Kompozisyon İmzalı, 1996 tarihli, tuval üzerine karışık teknik, 66x91 cm.

120.000 ¨ / 27.900 E EROL AKYAVAŞ 1932 yılında İstanbul’da doğdu. İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi Mimarlık Bölümü’nü bitirdi. 1950 ve 1952 yılları arasında Bedri Rahmi Eyüboğlu atölyesine misafir öğrenci olarak devam etti.

Daha sonra Paris’e gitti Fernand Léger and André Lhote atölyelerinde çalışmalarını sürdürdü ve Paris’te “Cercle et Carré” Grubuna katıldı.

1954 yılında ABD’ye gitti Illinois Institute of Technology’de Ludwig Mies van der Rohe ve 1960 1962 yıllarında Mimar Euro Saarinen ile mimari çalışmalarına devam etti. 1967’de New York’a yerleşti.

1950 yıllarından sonra New York, Cleveland, Roma, Milano, Bremen, Stuttgart, Londra, Berlin, Paris gibi şehirlerde kişisel sergiler düzenledi. 1960 yılında bir yapıtı MOMA’ya girdi, Bremen ve Stuttgart müzelerinde resimlerine yer verildi. Önceleri gerçeküstücü tekniğe yatkın olarak, mimari mekanların yer aldığı, derinlik kavramının öne çıktığı çalışmalar özgün bir dizi oluştururken, daha sonra kavramsal çalışmalara yöneldi. Geleneksel hat ve minyatürlerden aldığı esinlerle gerçekleştirdiği yeni çalışmalarında, bu tür alıntıları, parça ve bütün bağlamında değerlendirmekte, kompozisyonun çatısını, kendi sanat anlayışının yönlendirici etkenleri ışığında kurmaktadır. 1999 yılında Amerika’da vefat etmiştir.

139

121

BANU ANKA (d.1982) Soyut Kompozisyon İmzalı, tuval üzerine karışık teknik, 120x160 cm.

8.000 ¨ / 1.850 E BANU ANKA 2009’da Tahran Güzel Sanatlar Resim Bölümü’nden mezun oldu. 2009’da Tahran Güzel Sanatlar Galerisi Karma Sergisi’ne katıldı.

2011’de Tahran Barg Galeri Karma Sergisi’ne katıldı. 2011’de Tahran Saba Expo katıldı. 2011’de Pekin Expo katıldı. 2012’de Tahran Aria Galeri Karma Sergisi’ne katıldı. 2012’de Tahran Farvahr Galerisi’nde kişisel sergisi yapıldı. 2013’de İstanbul Gürcü Sanat Evi’nde Karma Sergisi’ne katıldı. 2014’de Londra Saatçi Galerisi’nde Karma Sergi’ye katıldı. 2014’de Tahran Elahe Galeri kişisel sergi yapıldı. 2013-2014’de İstanbul Pera Güzel Sanatlar Akademisi’nde resim bölümünde eğitim vermeye başladı. 2013-2014’de İstanbul’da Yeditepe Üniversitesi’nde resim bölümünde master yaptı. 2015’de Kanada ACS Akademisi’nden resim ve sanat tarihi üzerinde başarı sertifikası aldı. 2015’de Tahran Barış Konulu Festivali’nden ödül aldı. Halen Tahran Ressamlar Birliği Daimi Üyesi ve İstanbul’da şahsi atölyesinde çalışmaları devam etmektedir.

122

BANU ANKA (d.1982) Soyut Kompozisyon İmzalı, tuval üzerine karışık teknik, 160x120 cm.

8.000 ¨ / 1.850 E

140

141

123

KOMET (GÜRKAN COŞKUN) (d.1941) Figürlü Kompozisyon İmzalı, tuval üzerine yağlıboya, 24x18 cm.

6.000 ¨ / 1.400 E

124

142

KOMET (GÜRKAN COŞKUN) (d.1941) Figürlü Kompozisyon İmzalı, tuval üzerine yağlıboya, 24x18 cm.

6.000 ¨ / 1.400 E

125

KOMET (GÜRKAN COŞKUN) (d.1941) Figürlü Kompozisyon İmzalı, 2014 tarihli, tuval üzerine yağlıboya, 55x46 cm.

35.000 ¨ / 8.150 E

143

126

KOMET (GÜRKAN COŞKUN) (d.1941) Figürlü Kompozisyon İmzalı, 1979 tarihli, tuval üzerine yağlıboya, 50x60 cm.

50.000 ¨ / 11.600 E KOMET (COŞKUN GÜRKAN) 1960-1967 yıllarında İDGSA Resim Bölümü’nde öğrenim gördü. Zeki Faik İzer Atölyesi’nde çalıştı. 1971’den bu yana Paris’de yaşamakta ve Mai sergilerine katılmaktadır. 1981’den itibaren Fransa, İsviçre, Avusturya ve ABD’de grup sergilerine katıldı. “Yeni Gerçeklikler”, “Mayıs” ve Montrouge salonlarında resimlerine yer verildi. Yurt içinde ve yurt dışındaki (Lozan, Viyana-Kopenhag, Paris) müzelerde resimleri yer almaktadır. Komet’in gerçekdışı ve ya da düşsel bir mekanda yer alan figürleri, geçmiş bir dünyanın günümüze yansımış bireyleri ve insan olgusunun simgeleri izlenimini yaratır. Boyayı, kendine özgü bir yöntemle, eskilik ve arkaiklik imajını vurgulayıcı bir doğrultuda kullanır. Fantazi ile gerçek, düş ile yaşanmışlık, onun resimlerinde birbiri içinde erir.

144

127

KOMET (GÜRKAN COŞKUN) (d.1941) Figürlü Kompozisyon İmzalı, 1988 tarihli, tuval üzerine yağlıboya, 46x55 cm.

28.000 ¨ / 6.500 E

145

128

EMEL KARAKOZAK (d.1975) Budding XIII e.1/5 Fotoğraf, 2016 tarihli, C-Print ve Diasec Mount, 80x200 cm.

8.000 ¨ / 1.850 E

146

EMEL KARAKOZAK 1975 yılında Mut’ta doğdu. Lise yıllarında başladığı fotoğraf serüvenini AFAD’da (Adana Fotoğraf Amatörleri Derneği) olgunlaştıran Emel Karakozak, bir çok karma sergiye katıldı ve çeşitli ulusal ve uluslararası yarışmalarda ödüller aldı. Ulusal ve uluslararası fotoğraf yarışmalarında jüri üyeliklerinde bulundu ve sergi küratörlükleri yaptı. Ulusal ve uluslararası dergilerde fotoğrafları yayınlandı. Türkiye’de ilk EFIAP/g (Excellence Federation Internationele de l’Art Photographique/gold) ünvanına sahip kadın fotoğraf sanatçısı Karakozak çok sayıda kişisel sergisi açmıştır. Türkiye’de Hacettepe Sanat Müzesi, BAKSI Sanat Müzesi ve Marmaris Fotoğraf Müzesi Koleksiyonlarında fotoğraflarına yer verildi. Bunun yanında Almanya Romantik Bad Rehburg Museum, Steyerberger Rathaus koleksiyonlarında ve Belarus Museum of Art Kreises, Museum of Art Zdwinia koleksiyonlarında fotoğraflarına yer verildi. Artgalerim Nişantaşı Sanat Galerisi’nde Fotoğraf Sanatçısı olarak 4 yıl devam etti ve Lust Auf Kunst Sanat Galerisi’nde Fotoğraf Sanatçısı olarak 4 yıl devam etti şu anda Artgalerim Bebek Sanat Galerisi Fotoğraf Sanatçısı olarak kariyerine devam etmektedir.

147

129

MUSTAFA AYAZ (d.1938) Yüzler İmzalı, 2009 tarihli, tuval üzerine yağlıboya, 100x100 cm.

26.000 ¨ / 6.050 E MUSTAFA AYAZ 1960'da GEE Resim-İş bölümü'ne girdi. Almanya'dan yeni dönmüş olan Adnan Turani'nin Atölyesi'nde sanat öğrenimine başladı.

1963-1966 yıllarında Çorum'da resim öğretmenliği yaptı. 1966'da GEE Resim-İş Bölümü'ne asistan olarak girdi. Bu görevini daha sonra HÜGSF Resim Bölümü'nde ve Bilkent Üniveristesi Güzel Sanatlar Fakültesi'nde sürdürdü. Desen sağlamlığı ve renk temeli üzerine, figür ağırlıklı bir nitelik taşıyan Ayaz'ın resimleri yaratıcı duyarlığın yaşam gerçekliğinden kaynaklanması gerektiği inancına dayanır. Sanatçının içinde yaşadığı geniş çevre ile olan dolaylı ya da dolaysız etkileşimi, bu resimlere doğal resimler olgular halinde yansır.

148

130

ALBERT BITRAN (d.1929) Latéral İmzalı, 1987 tarihli, tuval üzerine yağlıboya, 58x48 cm.

20.000 ¨ / 4.650 E 149

131

GÜLTEN İMAMOĞLU (d.1970) Soyut Kompozisyon İmzalı, 2011 tarihli, tuval üzerine akrilik, 170x262 cm.

8.000 ¨ / 1.850 E GÜLTEN İMAMOĞLU American Biographical Institude tarafından"WOMAN OF THE YEAR 2011" Seçildi. 2011 Profesör olarak OMU Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümüne atandı. 2005 Doçent oldu. 1999 Ondokuz Mayıs Üniversitesi Güzel Sanatlar Resim-İş Eğitimi Bölümüne Yardımcı Doçent olarak atandı. 1994-98 “Görsel Dışavurumda Objektif Saptama Tekniklerinden Öznel Anlatıma Doğru Geliştirilebilir Bir Pratik Olarak Desen Eğitimi” konulu tez çalışması ile Ondokuz Mayıs Üniversitesi`nden“Sanatta Yeterlik” derecesi aldı.Aynı üniversitenin Güzel Sanatlar Resim İş Eğitimi Bölümüne Öğretim Görevlisi olarak atandı. 1991-94 “Samsun Halkının Resim Sanatına Bakışı” konulu tez çalışması ile Ondokuz Mayıs Üniversitesi`nde Yüksek Lisansını tamamladı. 1992 Ondokuz Mayıs Üniversitesi Resim-İş Eğitimi Bölümüne Araştırma Görevlisi olarak atandı. 1991 Ondokuz Mayıs Üniversitesi Eğitim Fakültesi Resim-İş Eğitimi Bölümünü bitirdi. 1970 Tokat (Turhal)’da doğdu. New York, Londra, Las Vegas, Los Angales, San Francisco, Florida, Chicago, Washington, Bulgaristan ve Pakistan´da birden fazla önemli sergiler gerçekleştirdi.Los Angales ve Londra Cork Street´de önemli galeriler ile çalışmaktadır.LasVegas South Nevada Fine Art Museum daimi koleksiyonunda iki eseri yeralmaktadır.Yabancı ve yerli birçok önemli koleksiyonda da eserleri bulunan sanatçı Uluslararası Plastik Sanatlar Derneği (UPSD) üyesidir. Ondokuz Mayıs Üniversitesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü Resim Anabilim Dalında Öğretim Üyesi olarak çalıştı.Ondokuz Mayıs Üniversitesi Güzel Sanatlar Enstitüsü Müdürlüğü yaptı.Halen İstanbul Üniversitesi'nde öğretim üyesi olarak çalışmaktadır.Sanatsal çalışmalarını İstanbul Rumeli Caddesi üzerindeki atölyesinde sürdürmektedir. Psikeart ve Memlekent dergileri yazarlarındandır.

150

132

GÜLTEN İMAMOĞLU (d.1970) Soyut Kompozisyon İmzalı, 2011 tarihli, tuval üzerine akrilik, 198x215 cm.

8.000 ¨ / 1.850 E

151

133

BUBİ (d.1949) Şekilli Serisi İmzalı, ahşap panel üzerine karışık teknik, 140x140 cm.

20.000 ¨ / 4.650 E BUBİ 1956 yılında İstanbul’da doğdu. İstanbul Üniversitesi’nde psikoloji ve antropoloji öğrenimi gördü. Sanat çalışmalarında otodidakt olan sanatçının geçmiş dönem eserleri geometrik kompozisyonlardan tuval üzeri tekstil çeşitlemelerine kadar uzanan kavramlar sergilemektedir. Sanat tarihçisi ve eleştirmeni Yalçın Sadak tarafından 18 ayrı dönemi belirlenen sanatçının eserleri Sotheby ve Christie’s de satılmış olup yurtdışı ve yurtiçi birçok önemli koleksiyonda da yer almaktadır. Çalışmalarında, boyanmış bez kordonları, yatay ve dikey kafes biçimleri, örgüsel bir kompozisyon düzeni içinde bir araya getirir. Eserleri, geleneksel tuval resmi karşısında, teknik ve estetik bir uygulama olarak yeni özgün bir seçenek oluşturmaktadır. İstanbul’da yaşamakta ve çalışmaktadır.

152

134

BUBİ (d.1949) Şekilli Serisi İmzalı, ahşap panel üzerine karışık teknik, 125x125 cm.

20.000 ¨ / 4.650 E

153

135

MUSTAFA AYAZ (d.1938) Figürlü Kompozisyon İmzalı, 2007 tarihli, kontrplak üzerine yağlıboya, 40x40 cm.

5.000 ¨ / 1.160 E

136

MUSTAFA AYAZ (d.1938) Portre İmzalı, 2007 tarihli, karton üzerine guaj, 24x31 cm.

1.000 ¨ / 230 E

154

137

MUSTAFA AYAZ (d.1938) Model İmzalı, 2002 tarihli, tuval üzerine yağlıboya, 60x65 cm.

12.000 ¨ / 2.800 E

138

MUSTAFA AYAZ (d.1938) Figürlü Kompozisyon İmzalı, 2009 tarihli, karton üzerine yağlıboya, 60x80 cm.

10.000 ¨ / 2.325 E

155

139

BAHAR OGANER (d.1980) Plaj İmzalı, tuval üzerine akrilik, 220x170 cm.

10.000 ¨ / 2.325 E

156

140

BAHAR OGANER (d.1980) Plaj İmzalı, tuval üzerine akrilik, 220x170 cm.

10.000 ¨ / 2.325 E 157

141

SUAT AKDEMİR (d.1960) Soyut Kompozisyon İmzalı, 2004 tarihli, tuval üzerine akrilik, 147x120 cm.

6.000 ¨ / 1.400 E

158

142

SUAT AKDEMİR (d.1960) Soyut Kompozisyon İmzalı, 2003 tarihli, tuval üzerine akrilik, 150x105 cm.

8.000 ¨ / 1.850 E 159

143

ALİ ATMACA (d.1947) Figürlü Kompozisyon İmzalı, 2016 tarihli, tuval üzerine akrilik, 100x190 cm.

3.000 ¨ / 700 E

144

ALİ ATMACA (d.1947) Odalık İmzalı, 2016 tarihli, tuval üzerine akrilik, 100x180 cm.

3.000 ¨ / 700 E

160

145

BAYRAM GÜMÜŞ (d.1960) Sahil İmzalı, 1986 tarihli, tuval üzerine yağlıboya, 55x71 cm.

4.500 ¨ / 1.050 E

146

BAYRAM GÜMÜŞ (d.1960) Sokak İmzalı, 1993 tarihli, tuval üzerine yağlıboya, 61x86 cm.

4.500 ¨ / 1.050 E 161

İÇİNDEKİLER RESSAMLAR LOT NO Abaç, Nuri 32-33 Akdemir, Suat 141-142 Akyavaş, Erol 120 Akyıldız, Mevlut 12 Akyos, Ahmet Fazıl 21-22 Anka, Banu 121-122 Anonim 54 Arbaş, Avni 30 Arslan, Zeki 114 Aslıer, Mustafa 34 Ateş, Ertuğrul 101-102 Atmaca, Ali 143-144 Ayaz, Mustafa 129-135-136137-138 Aytolon, Kadri 44

RESSAMLAR Oganer, Bahar Önsoy, Kemal Oran, Ahmet Özegemen, Cihat

LOT NO 139-140 99-100 106 23

Peker, Orhan Pesen, Mehmet Pilevneli, Mustafa

40 10 13

Rosati, Alberto

57

Safi, İbrahim

1-3-4

Uygur, Burhan

42

Balaban, İbrahim Baykam, Bedri Beyazıt, Ali Rıza Bilişik, Hüseyin Bitran, Albert Bubi

24-25-26-27 105 2 8-9 130 133-134

Yalçındağ, Ekrem Yazmacıyan, Garabet

103-104 43

Zommer, Karlovich Zonaro, Fausto

53 59

Çallı, İbrahim Çelik, Jale Cuda, Mahmut

49-50-51 113 52

Demir, Ali Dereli, Cevat Doğan, İsmet Doğançay, Burhan Duran, Feyhaman

15-16-17-18 31 118-119 96-97-98 47

Erbil, Devrim Erol, Turan Eyüboğlu, Bedri Rahmi Eyüboğlu, Eren

108-109-110 28 35-36-3738-39 14

Fabbi, Fabio

55-56-58

Gökçebağ, Yalçın Görele, Hamit Gümüş, Bayram Günsur, Nedim

19-20 29 145-146 41

Hoca Ali Rıza

45-48

İmamoğlu, Gülten İnan, Ergin İşler, Asım İyem, Nuri İzer, Zeki Faik

131-132 115-116-117 112 5-6-7 111

Karakozak, Emel Karalı, Hikmet Komet

128 11 123-124-125126-127 46 107

Köseoğlu, Edip Hakkı Kurt, Murat 162

HATTATLAR Ahmed Rakım Alaeddin Efendi Davut Bektaş

LOT NO 63 94 66-67-7677-79-81 Eğrikapılı M. Rasim 86 Ferhat Kurlu 78 Hamdi Efendi 91 Hamid Aytaç 80-87 Hüseyin Bin Ramazan 88 Kamil Akdik 62-72-85-89 Kazasker Mustafa İzzet 68 Kebecizade M. Vasfi 83 Macid Ayral 82 Mahmud Celaleddin 74-75 Mehmed Emin Hıfzı 60 Mehmet Özçay 90 Mehmet Şevik Seyfi 93 Mustafa Erzurumi 61 Necmeddin Okyay 70-71 Seyyid Tevfik 65 Suud El-Mevlevi 69 Tahsin Kurt 73 Yahya Hilmi 64 FERMANLAR Berat IV. Mehmed Berat, II. Abdülhamid Berat, II. Mahmud Berat, III. Selim Berat, IV. Mustafa Berat, V. Murad Berat, VI. Mehmed Ferman, Abdülmecid Ferman, I. Abdülhamid Ferman, II. Ahmed Ferman, III. Ahmed Ferman, III. Mustafa

LOT NO 95k 92 95d 95e 95h 95j 95g 95b 95a 95ı 95f 84-95c

Güz Müzayedesi Klasik ve Modern Sanat Eserleri 2017 12 Kasım 2017 Pazar Saat 14.00 Bali Müzayede Sergi Salonu Maçka

YAZILI REZERV FORMU KATALOG SIRA NO

ESERİN ADI

REZERV FİYATI

Belirtilen müzayede koşullar›n› kabul ederek imzalad›ğ›m bu form ile belirttiğim her eser için azami fiyatlar›na kadar pey sürmenizi rica ederim. Sat›n alm›ş olduğum eserlerin çekiç fiyat› üzerinden %7 komisyon, KDV ve gereken diğer vergilerle birlikte toplam olarak belirlenen fiyat› 1 hafta içinde ödemeyi taahhüt ederim.

Ad Soyad (Fatura)

Telefon

Adres (Fatura)

Faks E-Posta

İmza ve Tarih

BAL‹ ANT‹K MÜZAYEDEC‹L‹K VE ORGAN‹ZASYON T‹C. LTD. ŞT‹.

Süleyman Seba Cad. No: 93 34371 Maçka - ‹stanbul Tel: 0212 258 61 62 (pbx) Faks: 0212 327 69 00 www.balimuzayede.com info@balimuzayede.com

163

MÜZAYEDE KOŞULLARI 1- KDV al›c›ya ait olup, sat›ş fiyat› üzerine ilave edilir. Kurumumuz al›c›dan, sat›ş fiyat› üzerinden % 7 komisyon ve KDV’sini al›r.

2- Al›c› müzayede bitiminde sat›ş bedelinin tamam›n›, % 7 komisyonu KDV’lerini ödeyerek sat›n alm›ş olduğu eserleri teslim alabilir. Müzayedenin devam ettiği süre içerisinde eser teslimi yap›lamaz.

3- Al›c›, müzayede de sat›n alm›ş olduğu eserin bedelini, % 7 komisyonunu ve KDV’lerini en geç 7 (yedi) gün içerinde ödemek zorundad›r. Söz konusu olan bedel tamamen tahsil olmadan eserler al›c›ya teslim edilemez. Bu süre zarf›nda ödeme yap›lmad›ğ› takdirde kurumumuz hukuki yollara başvurarak ayl›k % 10 ticari temerrüt faizi talep etme hakk›na sahiptir.

4- Sat›ş bedeli 18 (on sekiz) gün içerisinde tamamen tahsil edilemediği takdirde ve eğer kurumumuz gerekli görürse, iş bu sat›m akdi tüm sonuçlar›yla birlikte ve geçmişe yönelik olarak taraf›m›zca hükümsüz k›l›nabilir.

8- Bu müzayede kapsam›nda sat›şa sunulan eserlerin beyan edilen vas›flara haiz olmamas›, orijin itibar› ile beyana uygun olmamas› ya da hak sahibinin r›zas› hilaf›na elinden ç›km›ş olmas› durumlar›nda, hukuki sorumluluk eseri sat›şa arz›n› talep edene aittir.

9- Müzayede aç›k olarak yap›l›r. Art›rmada bulunup, müzayedeye kat›lmak demek; yukar›da belirtilen şartlar›n tümünü ve ayr›ca bunlara ilişkin kurumumuza ait diğer hak ve vecibeleri peşinen kabullenmiş olmak anlam›na gelir. (Sat›ş gerçekleştikten sonra eserde her hangi bir kusur itiraz›nda bulunulamaz.)

10- Müzayedede fiyat art›r›m› bayrak kald›rmak suretiyle yap›l›r. Bayrağ›n her kald›r›l›ş›n›n ne kadar fiyat art›ş›n› ifade ettiğini belirlemeye ve bu belirlenen değerleri gerektiğinde de değiştirmeye kurumumuz yetkilidir. Müzayedeye telefonla kat›lmak veya istediği eseri önceden rezerve ettirebilmek için al›c›n›n firmam›za özel bir “rezerve sözleşmesi” imzalamas› gerekli ve mecburidir.

5- Eserlerimiz müzayede öncesinde incelenmeye sunulmuştur. Bu nedenle, müzayedeye kat›lanlar›n, eserleri önceden görmüş ve incelemiş olduklar› kabul edilir. Müzayede kataloğunda yer alan ve eserlerin tan›t›m› için verilen tüm bilgiler sadece eksperlerin kanaatleridir.

11- Belediye mezat tarifesinin 15. maddesi uyar›nca kurumumuz, müzayedeye hal ve tavr›n› şüpheli gördüğü kişileri herhangi bir mazeret göstermekle mükellef olmaks›z›n kabul etmemeye yetkilidir.

6- Bir kez pey ileri süren al›c›, kendini meşru şekilde aşan, bir diğer pey kabul edilene kadar peyinden sorumlu olarak kal›r.

12- Müzayedeye kat›larak 5.000 TL (Beş Bin Türk Liras›) ve daha yüksek bir bedelle eser sat›n alan gerçek ve tüzel kişilere 4208 say›l› kanun gereğince kimlik tespiti yap›lacakt›r.

7- Kurumumuz müzayede de yer alan herhangi bir eseri, müzayededen geri çekmek, başka eserlerle birlikte satmak, birbirinden ay›rmak, sat›ş›n› reddetmek ve müzayedeyi s›ra numaras› izlemeden yürütmek hakk›na sahiptir.

13- Kimlik tespiti yapt›rarak bayrak kart›n› imzalayan ve bu suretle müzayedeye kat›lm›ş olan her kişi yukar›daki koşullar› kabul etmiş say›l›r.

KAYNAKÇA • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • •

Ahmet Kamil Gören, Avni Lifij, Yap› Kredi Yay›nlar›, ‹stanbul, 2001 Ana Britannica Genel Kültür Ansiklopedisi, Ana Yay›nc›l›k, ‹stanbul, 1990 Asım İşler, 2003 Bénézit, E. Dictionnaire Des Peintres, Sculpteurs Dessinateurs et Graveurs, Paris Libraire Gründ, 1966 K›ymet Giray, ‹stanbul Resim ve Heykel Müzesi Koleksiyonu’ndan Örneklerle Manzara, Türkiye ‹ş Bankas› Yay›nlar›, ‹stanbul, 1999 K›ymet Giray, Nuri ‹yem, Türkiye ‹ş Bankas› Kültür Yay›nlar›, ‹stanbul, 1998 Kaya Özsazgin, Ferruh Başağa Sanatı ve Yaşamı, Beşiktaş Belediyesi-Beltaş A.Ş.

Sanat Yayınları, 2009 Kaya Özsezgin, ‹brahim Çall›, Yap› Kredi Yay›nlar›, ‹stanbul, 1993 Kaya Özsezgin, Burhan Uygur, Yap› Kredi Yay›nlar›, ‹stanbul 2000 Kaya Özsezgin, Güngör Taner Ritim ve Devinim, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 2008 Kaya Özsezgin, Türk Plastik Sanatç›lar Ansiklopedisi, Yap› Kredi Yay›nlar›, ‹stanbul, 1999 Kaya Özsezgin, Zekai Ormancı Sanatı ve Yaşamı, Artdepo Sanat Galerisi, 2007 Kemal Erhan, Hoca Ali R›za , ‹ş Bankas› Yay›nlar›, ‹stanbul, Kıymet Giray, Ferruh Başağa, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 2003 Mehmet Ergüven, Neş'e Erdok, Bilim Sanat Galerisi, 1997 Necmi Sönmez, Hakk› Anl›, Galeri Nev, ‹stanbul, 1998 Nurullah Berk, Türk ve Yabanc› Resminde ‹stanbul, ‹stanbul, 1977 Özkan Eroğlu, Özdemir Altan Cilt II, Bilim Sanat Galerisi, 2000 Pertev Boyar, Osmanl› ‹mparatorluğu ve Türkiye Cumhuriyet Devirlerinde Türk Ressamlar›, Havadan ve Eserleri, Ankara, 1948 Sezer Tansuğ, ‹brahim Safi, Roche Mühtahzarlar›, ‹stanbul, May›s 1990 Taha Toros, ‹lk Kad›n Ressamlar›m›z, Çağdaş Türk Resim Sanat› Tarihi C. 1-2-3-4, Tiglat Yay›nlar›, ‹stanbul, 1981 Turkischen Malerei, Palasar SA., 1989 Turan Erol, Nazmi Ziya, Yap› Kredi Yay›nlar›, ‹stanbul, 1995 Turan Erol, Yap› Kredi Kültür Yay›nlar› Sergi Kataloğu, ‹stanbul, 1998 Turguy Gönenç, Burhan Uygur, Teşvikiye Sanat Galerisi, 2003 http://www.antikalar.com/saray-bahcesindeki-yildiz-cini-fabrika-i-humayunu-ve-110-yillikporselen-koleksiyonu/ adresinden alınmıştır.

Lot 48 HOCA ALÄ° RIZA Detay

BAL‹ ANT‹K MÜZAYEDEC‹L‹K VE ORGAN‹ZASYON T‹C. LTD. ŞT‹.

Süleyman Seba Caddesi No.93 Maçka - ‹stanbul Tel: 0212 258 61 62 (pbx) Faks: 0212 327 69 00 www.balimuzayede.com info@balimuzayede.com