264
komşusu ? Pilpay & Co. Şirketi'nin hayvanları en iyi şekilde kullanamadığından şüpheleniyorum, çünkü hayvanların hepsi yük hayvanı, bir anlamda, düşünce lerimizin bir kısmını taşımak için yaratılmışlar. Evime dadanan fareler kırlara gelmiş olduğu söy lenen sıradan fareler değildi; kasabacia görülmeyen, buranın yedisi, yabani farelerdi. Bir tanesini seçkin bir doğa bilimeiye yolladım, çok ilgisini çekti. Evimi inşa ederken bunlardan biri evin altında yuva yapmıştı; zeminin ikinci katını atıp talaşları süpürmeden önce, her öğle yemeği vaktinde çıkar ve ayağırnın dibindeki kırıntıları toplardı. Muhtemelen daha önce hiç insan görmemişti; kısa bir süre içinde bana alıştı ve ayakka bılarıının üzerinde koşmaya, giysilerime tırmanmaya başladı. Kısa ve ani hareketlerle odanın duvarlarına rahatça tırmanabiliyordu; hareketleri bir sincabı an dırıyordu. Sonunda bir gün, elimi masaya dayadığım sırada kollarıma ve giysilerime tırmandı, akşam ye meğimi koyduğum kağıdın etrafında koşuşturdu, bir saklanıp bir görünerek oyun oynadı. En sonunda ge lip elime oturdu ve parmaklarıının arasında tuttuğum peyniri tırtıkladı, daha sonra ise bir sinek gibi yüzünü ve pençelerini temizleyip uzaklaştı. Kısa bir süre sonra kulübüme bir sinekkapan yer leşti ve evimin karşısında büyüyen çam ağacına bir nar bülbülü sığındı. Haziran ayında, genelde çok utangaç bir kuş olan keklik (Tetrao umbellus) yavrularını evin arkasındaki ormandan evin önüne getirirken pence remin önünden geçti. Aynı bir tavuk gibi gıdaklıyor ve yavrularını çağırıyordu, tüm hareketleri kekliğin ormanın tavuğu olduğunu gösteriyordu. Yaklaştığı nızda annelerinden bir işaret alan yavrular, sanki bir