vardır. Bu hemen hemen bütün müzikler için geçerlidir, Don Juan içinse sensu eminentiori [en üst anlamda]. Gözler işin içine girer girmez, etkilenim karışmaya başlar; kendini göze sunan dramatik birlik, aynı anda duyulan müziğe kıyasla daima ikincil ve kusurlu dur. En azından benim deneyimim böyle oldu. Salonda hemen uca oturduğum oldu, ta arkalara oturduğum oldu, tamamen müzikle kendimden geçeyim diye bir kuytu köşeyi de denedim. Ne kadar uzaktaysam, soğukluktan değil sevgiden, o kadar iyi anlıyordum ya da anladığıma inanıyordum, çünkü uzaktayken daha iyi anlaşılır. Bunun hayatım için tuhaf bir gizemi oldu. Bir bilet için her şeyimi vereceğim zamanlar oldu. Ama şimdi tek bir kuruş bile harcamam gerekmiyor. Koridorun dışında dikiliyorum; beni salondan ayıran bölmeye dayanıyorum ve o zamanki etkilenim en güçlüsü; kendi başına koskoca bir dünya; hiçbir şey göremiyorum, hem duyacak kadar yakın, hem de sonsuza kadar uzağım.
XV.
Pişman
olursun!
YA/YA DA Coşturucu bir söyler
Evlenirsen, pişman olursun; evlenmezsen, yine pişman olursun; evlen ya da evlenme, pişman olursun; ister evlen, ister evlenme pişman olursun. Dünyanın aptallıklarına gül geç, pişman olursun; gözyaşı dök. yine pişman olursun; dünyanın aptallıklarına gül geç ya da gözyaşı dök. pişman olursun; dünyanın aptallıklarına ister gül geç ister gözyaşı dök, pişman olursun. Bir kadına inan, pişman olursun; inanma, yine pişman olursun; bir kadına inan ya da inan ma pişman olursun; bir kadına ister inan ister inanma, pişman olur sun. Kendini as, pişman olursun; kendini asma, yine pişman olur sun; kendini as ya da asma pişman olursun; kendini ister as ister as