diyarbakir yenigun gazetesi 23 mayis 2013

Page 1

“Bu bir sürgündür”

‘Askeri hareketlilik oluyor’

DÝYARBAKIR Müze Müdürü Nevin Soyukara'nýn hiçbir gerekçe gösterilmeden Kars Kültür Varlýklarýný Koruma Bölge Kurulu Müdürü olarak atanmasý kentte protesto edildi. 20 STK adýna açýklama yapan DÝSÝAD Baþkaný Burç Baysal, Soyukara'nýn görevden alýnmasýný sürgün olarak deðerlendirdi. HABER 10

DÝYARBAKIR'da STÖ'ler ve insan haklarý kuruluþlarý tarafýndan kurulan izleme komisyonu üyeleri Kulp ilçesi kýrsalýnda inceleme yaparken PKK'li bir grup ile karþýlaþtý. Grup adýna açýklama yapan Baran Botan, çekilme alanlarýnda askeri hareketlilik olduðunu vurguladý. HABER 12-13’te

BDP’de Ýmralý hazýrlýðý

www.diyarbakiryenigun.com

23 MAYIS 2013 PERÞEMBE FÝYATI: 25 KRÞ.

Çatýda elektrik üretimi önerisi

‘Demokratik bir iþleyiþe kavuþturacaðýz’

11

10

ÝMRALI’ya en son 14 Nisan'da giden BDP heyeti altýncý defa Abdullah Öcalan'la görüþmek için bu hafta içinde Adalet Bakanlýðý'na baþvuru yapmaya hazýrlanýyor. Heyette yer alan BDP Grup Baþkan Vekili Pervin Buldan, "Sayýn Öcalan ile barýþ ve çözüm sürecini, atýlan adýmlarý ve bundan sonraki takvim ile ilgili görüþmeyi umuyoruz" dedi. POLÝTÝKA 08

ESiTLiK iSTiYORUZ UKAM’ýn araþtýrmasýna göre, bölgedeki 13 ilde yaþayan yurttaþlarýn yüzde 62,8’i eþit vatandaþlýðý, Kürtlere tanýnabilecek en iyi statü olarak görüyor. Araþtýrmaya katýlanlarýn yüzde 84’ü, çözüm konusunda oldukça iyimser olduklarýný belirtirken, yüzde 88’i ise CHP'nin, yüzde 94’ü MHP'nin süreçteki tutumunu çözümü engelleyici buluyor Çözüm konusunda iyimserler UKAM, bölgedeki 13 ilde 2 bin 985 kiþi ile görüþerek, "Kürt Sorunu ve Çözüm Süreci Algý" adýyla bir araþtýrma yaptý. Araþtýrmanýn sonuçlarýný açýklayan Dicle Üniversitesi (DÜ) Öðretim Üyesi Doç. Dr. Ýlhan Kaya, katýlýmcýlarýn yüzde 84'ünün çözüm konusunda oldukça iyimser olduðunu belirtti. "Hükümet üzerine düþeni yapmazsa büyük hayal kýrýklýðý yaþarým" diyenlerin oranýnýn yaklaþýk yüzde 76 olduðunu kaydeden Kaya, "PKK üzerine düþeni yapmazsa büyük hayal kýrýklýðý yaþarým" diyenlerin oranýnýn ise yaklaþýk yüzde 74 olduðunu vurguladý.

‘Kara taþ’ tescil edilmeli DÝYARBAKIR'ýn "kara taþý" olarak bilinen ve tarih boyunca pek çok anýtsal ve sivil mimaride kullanýlan bazalt taþý düzenlenen konferansla masaya yatýrýldý. Jeologlar, maden mühendisleri ve sektörün önde gelen kuruluþlarýnýn bir araya geldiði konferansta, Karacadað volkanik taþý olan bazaltýn teknik özelliklerinin çýkarýlýp tescil edilmesi konusunda ortak görüþ bildirildi. 9’da

Öcalan isterse silah býrakýlýr ARAÞTIRMAYA göre, PKK'nin silah býrakabileceðine inananlarýn oranýnýn yüzde 70 olduðuna dikkat çeken Kaya, "Yüzde 73,33'ü Öcalan isterse PKK'nin silah býrakabileceði düþüncesini taþýmaktadýr" dedi. Kaya, katýlýmcýlarýn 88,3'ünün CHP'nin, yüzde 94,4'ünün de MHP'nin süreçteki tutumunu çözümü engelleyici bulduðunu kaydetti. Yüzde 62,8'inin ise eþit vatandaþlýðý, Kürtlere tanýnabilecek en iyi statü olarak gördüðünü anlatan Kaya, "Anadilde eðitim hakký ve genel af, barýþ için atýlmasý gereken en önemli adýmlar olarak öne çýkmaktadýr" diye konuþtu. 4-5’te C

M

Y

K

quncê azad

21’de

Sedemên Soyso-ekonomik: Kî bi hêz be mirov xwe didin alê wî ! Emin YAÞ

forum

20’de

Zalimleþerek Zalimlerin Karþýsýnda Durulamaz! Mehmet BEKAROÐLU

Evin duvarý yýkýldý: 1 ölü DÝYARBAKIR'ýn Silvan Ýlçesi'ne baðlý Susuz köyünde Cemal Erkek'e ait iki katlý evin duvarý, köy bölgesindeki taþ ocaðýnda daha önce patlatýlan dinamitler nedeniyle yýkýlýrken, enkazýnda kalan bir kiþi hayatýný kaybetti. GÜNCEL 03

“Toplumun ayýbýdýr”

kaçýrýlmasý SÝLVAN'da 13 yaþýndaki N.K.'nin davanýn an ve tecavüz edilmesine iliþkin açýl hkeMa a Cez duruþmasýna Batman 2. Aðýr rasý son a uþm mesi'nde devam edildi. Dur anýþmalýk açýklama yapan SELÝS Kadýn Day dýn cina"Ka lan, Ars bet Merkezi çalýþaný Soh 06 DEM GÜN i. ded " ýdýr ayýb yetleri toplumun


2

SAÐLIK

23 Mayýs 2013 Perþembe

Yurttaþ “devlet” diyor “

Yurttaþlar, özel ya da üniversite hastanelerini deðil, devlet ile eðitim ve araþtýrma hastanelerini tercih ediyor

MS hastalarýný rahatlatacak çalýþma MS hastalarýnýn geri ödeme listesine alýnmasý için kampanya yürüttükleri üç ilaçtan ikisinin listeye alýnmasý için çalýþma yürütülüyor

DÝYARBAKIR - Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) verilerine göre, yurttaþlar, 2011'de 318 milyon 247 bin, geçen yýl ise 392 milyon 247 bin kez hastaneye müracaat etti. Müracaat sayýsý, bir önceki yýla göre, 2011'de yüzde 15,19, geçen yýl ise yüzde 23,11 oranýnda arttý.

En çok baþvuru devlet hastanelerine yapýldý

Geçen yýl, hastaneye müracaatlarýn yüzde 53'ü devlet hastanelerine, yüzde 23'ü özel hastanelere, yüzde 16'sý eðitim ve araþtýrma hastanelerine ve yüzde 8'i de üniversite hastanelerine oldu. Buna göre, 2012'de devlet hastanelerine 210 milyon 244 bin, özel hastanelere

87 milyon 883 bin, eðitim ve araþtýrma hastanelerine 63 milyon 332 bin ve üniversite hastanelerine de 30 bin 788 baþvuru yapýldý.

Ortalama maliyet arttý

2011'e göre, geçen yýl, devlet hastanelerine gidenlerin sayýsý yüzde 31,50, eðitim ve araþtýrma hastanelerine gidenlerin sayýsý yüzde 33,44

artarken, özel hastaneye baþvuru sayýsý yüzde 2,29, üniversite hastanesine baþvuru sayýsý ise yüzde 21,48 oranýnda arttý. SGK verilerine göre, 2011 yýlýnda 68,86 lira olan hastaneye müracaat baþýna ortalama maliyet ise geçen yýl yüzde 6,08 oranýnda artarak 73,05 liraya yükseldi.

ANKARA- Multipl Skleroz (MS) hastalarýnýn geri ödeme listesine alýnmasý için kampanya yürüttükleri üç ilaçtan ikisinin listeye alýnmasý için çalýþma yürütülüyor. Türkiye'de sayýlarýnýn 40 bine ulaþtýðý, bunlarýn büyük bölümünün ise 20-40 yaþ arasý kiþilerden oluþtuðu tahmin edilen MS hastalarýnýn kullandýðý "Fingolimod", "Natalizumab" ve "Dalfampridine" etken maddeli ilaçlarýn, geri ödeme listesine alýnmasýna yönelik kampanya baþlatýlmýþtý. Saðlýk Bakanlýðý Türkiye Ýlaç ve Týbbi Cihaz Kurumu yetkililerin verdiði bilgiye göre, Türkiye'de ruhsatý olan "Fingolimod"un geri ödeme listesine alýnmasý için üretici firmanýn Sosyal Güvenlik Kurumuna (SGK) yaptýðý baþvuruyla ilgili deðerlendirme sürüyor. Halen Yurtdýþý Ýlaç Fiyat Listesi'nde bulunan ve Türk Eczacýlarý Birliði (TEB) vasýtasýyla getirilen ilacýn her kutusuna devlet bin 880 avro ödüyor.

Ruhsat için inceleme sürüyor

Uzmanlardan geniz eti uyarýsý DÝYARBAKIR - Geniz eti probleminin çocuklarda davranýþ bozukluðundan geliþme geriliðine kadar çok sayýda soruna neden olabileceði bildirildi. Memorial Diyarbakýr Hastanesi Kulak Burun Boðaz Bölümü doktorlarýndan Fuat Bulut, yaptýðý açýklamada, bademcik dokusu gibi vücudun lenf dokusu olan geniz etinin her yeni doðan bebekte bulunduðunu, çocuklar-

da genetik, alerjik gibi nedenlerle bazen geniz etinin önemli bir saðlýk sorunu haline geldiðini bildirdi. Geniz eti problemlerinin daha çok 2-8 yaþ arasýndaki çocuklarý etkilediðini, 8 yaþ üzerinde az da olsa bu problem görülebildiðini kaydeden Bulut, mikroorganizmalara karþý savunma sistemlerinden birisi olan geniz etinin genetik, alerjik gibi nedenlerle daha sýk enfeksiyona maruz kalabileceðine dikkat çekti. Asýl görevi savunma olan geniz etinin bakteriyel tabakanýn geliþmesiyle problem haline dönüþebildiðini, vücut için bakteri kaynaðý haline gelebildiðini vurgulayan Bulut, bu þekilde büyüyen geniz etinin, burun havayolunu týkadýðýný ifade etti. Çocuklarda sinsi seyreden iþitme kaybýna neden olabile-

ceðine iþaret eden Bulut, açýklamasýnda þunlara yer verdi: "Horlamadan tam týkanmaya kadar uyku problemlerine, idrar kaçýrmaya, çocukta büyüme sorunlarýna, yüz görünümünde þekil bozukluðuna neden olabilir. Ýþtahsýzlýðýn önemli bir sebebi olabilir. Gece boyunca iyi nefes alamadýklarý için kaliteli uyku uyuyamayan çocuklar hiperaktif olurlar, beraberinde davranýþ bozukluklarý ortaya çýkabilir. Geceleri durmayan öksürüklere neden olabilir. Geniz eti problemi çocuklarda davranýþ bozukluðundan geliþme geriliðine kadar birçok soruna neden olabilir. Geniz eti için ameliyat gerekliyse zaman geçirilmemesi gerekir."

"Natalizumab" etken maddeli ilaç için üretici firmanýn yaptýðý ruhsat baþvurusu da Türkiye Ýlaç ve Týbbi Cihaz Kurumu Farmakoloji Komisyonunun gündeminde. Yurtdýþý Ýlaç Fiyat Listesinde yer alan ve TEB'in getirdiði söz konusu ilacýn her kutusu için devletin ödediði miktar bin 880 avro. "Dalfampridine" etken maddeli ilaç için ise üretici firmanýn henüz ruhsat baþvurusu yapmadýðý, TEB tarafýndan getirilen ilaca SGK 675 avro ödüyor.


3

GÜNCEL

23 Mayýs 2013 Perþembe

Evin duvarý yýkýldý: 1 ölü Silvan’a baðlý Susuz köyünde Cemal Erkek’e ait iki katlý evin duvarý, köy bölgesindeki taþ ocaðýnda daha önce patlatýlan dinamitler nedeniyle yýkýlýrken, enkazýnda kalan bir kiþi hayatýný kaybetti DÝYARBAKIR'ýn Silvan ilçesinde, çevrede patlatýlan dinamitler nedeniyle yýkýldýðý ileri sürülen duvarýn enkazýnda kalan bir kiþi hayatýný kaybetti. Edinilen bilgilere göre, ilçeye baðlý Susuz köyünde Cemal Erkek'e ait iki katlý evin duvarý, köy bölgesindeki taþ oca-

Yakýt tankeri patladý: 1 ölü, 2 yaralý ÞIRNAK - Silopi ilçesinde, boþ yakýt tankerinin kaynak yapýlýrken patlamasý sonucu 1 kiþi öldü, 2 kiþi yaralandý. Edinilen bilgiye göre, benzin taþýmada kullanýlan 73 SN 221 plakalý tanker, Ýpekyolu Kizir mevkisinde kaynak yapýldýðý sýrada, içinde birikmiþ atýklarýn etkisiyle patladý. Patlamada, kaynak ustasý Hakim Gündüz (31) olay yerinde hayatýný kaybetti, 1'i Suriye uyruklu 2 kiþi de yaralandý. Yaralýlar, Silopi Devlet Hastanesi'nde tedavi altýna alýndý. Olayla ilgili soruþturma sürüyor. ðýnda daha önce patlatýlan dinamitler nedeniyle yýkýldý. O sýrada evin etrafýnda odun toplayan Suna Erkek, enkaz altýnda kalarak hayatýný kaybetti.

“Bu bir cinayettir” Ölen Suna Erkek'in oðlu Nedim Erkek, 2009 yýlýnda köylerinin yaký-

nýnda taþ ocaðý açýldýðýný ve burada çok þiddetli dinamitler patlatýldýðýný söyledi. Bu patlama sonucu köydeki bir çok evde hasar oluþmaya baþladýðýný aktaran Nedim Erkek, "Bizde evimizde oluþan hasarlar nedeniyle suç duyurusunda bulunmuþtuk. Halen dava sonuçlanmadý. Patlatýlan

dinamitler yüzünde evimizin duvarýnda çatlaklar oluþtu. Ve oluþan çatlarlar nedeniyle evimizin duvarý annemin üzerine yýkýldý. Bu bir cinayettir. Annem bu patlatýlan dinamitler sonucu evimizde oluþan hasar yüzünden öldü" dedi. Olayla ilgili soruþturma devam ediyor. (ÝHA)

s cezasý!

para ve hapi Azadiya Welat eski Yazý Ýþleri Müdürü’ne Azadiya Welat gazetesi eski Yazý Ýþleri Müdürü Ýbrahim Güvenç hakkýnda, gazetede propaganda yapýldýðý iddiasýyla toplam 10 yýl 3 ay 22 gün hapis cezasý ve 16 bin 500 TL para cezasý verildi

Siverek’te uyuþturucu operasyonu ÞANLIURFA - Siverek'teki uyuþturucu operasyonunda 157 kilo 700 gram esrar ele geçirildi. Bir ihbarý deðerlendiren Ýlçe Emniyet Müdürlüðü ekipleri, Siverek-Diyarbakýr karayolundaki uygulama noktasýnda 41 KP 500 plakalý minibüsü durdurdu. Araçtaki aramada 120 kilo 270 gram esrar elde edildi. Sürücü A.M gözaltýna alýndý. Polisin "dur" ihtarýna uymayarak kaçan 07 EUU 85 plakalý otomobil ise Abdalaða Mahallesi'nde terk edilmiþ olarak bulundu. Otomobildeki aramada 37 kilo 430 gram esrar tespit edildi.

Siirt’te yangýn paniði yaþandý

gazeDÝYARBAKIR - Azadiya Welat m ahi Ýbr tesi eski Yazý Ýþleri Müdürü akýr arb Diy e Güvenç hakkýnda, 3 ay önc an açýl de 8'inci Aðýr Ceza Mahkemesi'n 22 ay 3 propaganda davasýnda 10 yýl 'e, gagün hapis cezasý verildi. Güvenç üt "örg da zetenin yayýnlanan 6 sayýsýn Diyla iasý propagandasý" yapýldýðý idd

mesi yarbakýr 9'uncu Aðýr Ceza Mahke cezasý a tarafýndan da 16 bin 500 TL par Yazý Ýþleverildi. Azadiya Welat'ýn yeni da gari Müdürü Aydýn Atar hakkýnda ile iasý zetede propaganda yapýldýðý idd me hke Diyarbakýr 8'inci Aðýr Ceza Ma da açýlan si'nde dava açýldý. Atar hakkýn ) dava ise devam ediyor. (DÝHA

SÝÝRT'te, bir evde çocuklarýn çakmakla oynamasý sonucu çýkan yangýn, paniðe neden oldu. Edinilen bilgilere göre, dün öðle saatlerinde Karakol Mahallesi Ulu Cami karþýnda Cafer Baþkurt'a ait evin yatak odasýnda çocuklarýn çakmakla oynamasý sonucu çýktýðý tahmin edilen yangýn eþyalara sýçradý. Belediye itfaiye ekiplerinin zamanýnda müdahalesi sonucu yangýn büyümeden söndürülürken, evde maddi hasarýn meydana geldiði belirtildi. Olayla ilgili soruþturma baþlatýldý. (ÝHA)


4

GÜNDEM

23 Mayýs 2013 Perþembe

CHP ve MHP “Sü Uluslararasý Kültürel Araþtýrmalar Merkezi, tarafýndan bölgedeki 13 ilde “Kürt Sorunu ve Çözüm Süreci Algý Araþtýrmasý” yapýldý. Araþtýrmada, katýlýmcýlarýn yüzde 84’ünün çözüm konusunda oldukça iyimser olduðu belirtilirken, yüzde 88’inin CHP’nin, yüzde 94’ünün MHP’nin süreçteki tutumunu çözümü engelleyici bulduðu kaydedildi DÝYARBAKIR - Uluslararasý Kültürel Araþtýrmalar Merkezince (UKAM) Doðu ve Güneydoðu Anadolu bölgelerindeki 13 ilde 2 bin 985 kiþi ile "Kürt Sorunu ve Çözüm Süreci Algý" adýyla bir araþtýrma yapýldý. Dicle Üniversitesi (DÜ) Öðretim Üyesi Doç. Dr. Ýlhan Kaya ve Yrd. Doç. Dr. Ýlhan Gültekin ile Yýldýz Teknik Üniversitesi Öðretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Hasan Aydýn, Liluz Otel'de düzenlenen toplantýda basýn mensuplarýyla bir araya geldi.

“2 bin 985 kiþiyle görüþüldü”

Doç. Dr. Kaya, toplantýda UKAM'ýn çözüm sürecini araþtýrdýðýný, "Kürt Sorunu ve Çözüm Süreci Algý" araþtýrmasýnýn, Kürtlerin yoðun olarak yaþadýðý Güneydoðu ve Doðu Anadolu'daki 13 ilde, 18 yaþ ve üzeri 2 bin 985 kiþiyle yüz yüze görüþme yöntemiyle yapýldýðýný söyledi. Araþtýrmanýn, 3 temel alana odaklandýðýný, bunlarýn çözüm sürecinin bölgedeki algýlanma biçimi, sürecin aktörleri ve çözümün bileþenleri olduðunu kaydeden

Kaya, araþtýrmanýn çözüm süreci için çok önemli bir fotoðraf sunduðunu belirtti.

Süreci iyimser buluyorlar

Araþtýrmaya katýlanlarýn yüzde 84'ünün çözüm konusunda oldukça iyimser olduðunu belirttiðini, hükümetin çözüm yönündeki giriþimlerini yüzde 68,35 oranýnda samimi bulan katýlýmcýlarýn, muhtemel çözümsüzlük durumunda büyük hayal kýrýklýðý yaþayacaklarýný ifade ettiðini bildiren Kaya, "Eðer hükümet üzerine düþeni yapmazsa büyük hayal kýrýklýðý yaþarým" diyenlerin oranýnýn yaklaþýk yüzde 76 iken, "PKK üzerine düþeni yapmazsa büyük hayal kýrýklýðý yaþarým" diyenlerin oranýnýn ise yaklaþýk yüzde 74 olduðunu vurguladý.

“CHP ve MHP engelleyici”

Doç. Dr. Kaya, PKK'nin silah býrakabileceðine inananlarýn oranýnýn yüzde 70 civarýnda olduðunu, çözüm sürecinin en önemli aktörünün Baþbakan Recep Tayyip Erdoðan olarak görüldüðünü, araþtýrmaya katýlanlarýn yüzde 77,69'unun "Erdoðan isterse Kürt sorununu çöze-

bilir" dediðini aktardý. Erdoðan'ýn, ayný zamanda yüzde 68,9 ile devlet cephesinin en önemli aktörü olarak görüldüðünü belirten Kaya, araþtýrmaya katýlanlarýn yüzde 88,3'ünün CHP'nin süreçteki tutumunu çözümü engelleyici bulduðunu, bu oranýn MHP için yüzde 94,4 olduðunu kaydetti.

“Öcalan isterse silah býrakýlýr”

"Araþtýrmaya katýlanlarýn yüzde 73,33'ü Öcalan isterse PKK'nin silah býrakabileceði düþüncesini taþýmaktadýr. Araþtýrmaya katýlanlarýn yüzde 67,2'si yeni anayasanýn Kürt sorununun çözümünde kritik bir etkiye sahip olduðuna ve mevcut meclisin yeni bir anayasa yapabileceðine inanýyor. Katýlýmcýlara yöneltilen 'hangisi olursa Kürt sorunu çözülür' sorusuna verilen cevaplara bakýldýðýnda, anadilde eðitim yüzde 41 ile en yüksek oranda çýkmaktadýr" diyen Kaya, çözüm için PKK'ye yönelik genel afý gerekli görenlerin oranýnýn yüzde 34,4 demokratik özerkliðin ise 24,71 olduðunu dile getirdi.

Köylere dönüþ komisyonu kuruldu Diyarbakýr'da baþlayan çözüm süreci ile beraber köylere dönüþün yaþanacaðý durumuna karþýlýk, çeþitli sivil toplum kuruluþlarýnýn kurduðu bileþenle Köylere Dönüþ Komisyonu kuruldu

“En iyi statü eþit vatandaþlýk”

Araþtýrmaya katýlanlarýn yüzde 62,8'inin eþit vatandaþlýðý, Kürtlere tanýnabilecek en iyi statü olarak gördüðünü anlatan Kaya, þöyle konuþtu: "Anadilde eðitim hakký ve genel af, barýþ için atýlmasý gereken en önemli adýmlar olarak öne çýkmaktadýr. Özellikle anadilde eðitim en önemli talep olarak görül-

DÝYARBAKIR Barosu, Amed Göç-Der, Ýnsan Haklarý Derneði, Türkiye Mimarlar Mühendisler Odalarý Birliði, Tabipler Odasý Diyarbakýr Kurulu'nun bileþimi ile Köylere Dönüþ Komisyonu kuruldu Kurulan komisyonun kuruluþu, Ýnsan Haklarý Derneði Diyarbakýr Þubesi'nin toplantý salonunda yapýlan basýn açýklamasýyla duyuruldu. Amed Göç-Der Üyesi Avukat Semra Balyan yaptýðý açýklamada, baþlatýlan çözüm sürecini memnuniyetle karþýladýklarýný söyledi.

“Geri dönmek istiyorlar”

Balyan, "Büyük acýlara yol açan ve on yýllarca süren inkar ve ret politikalarýndan dönülerek, meselenin demokrasi hak ve özgürlük boyutu ile ele alýnmaya baþlanmasý hiç þüphesiz ki Türkiye tarihi açýsýndan bir dönüm noktasýdýr. Bu yenileþme ve demokrasileþme sürecinin kesintiye uðramadan devam etmesi en büyük dileðimizdir" dedi.

mektedir. Ayrýca, Kürtlere tanýnabilecek en iyi statünün ezici bir çoðunluk tarafýndan eþit vatandaþlýk olarak görülmesi, çözümü kolaylaþtýran yaklaþým olarak deðerlendirilmelidir. Katýlýmcýlarýn yüzde 68'i Kandil sürece dahil edilmezse kalýcý bir barýþýn saðlanamayacaðýna inanýyor."

“Akil insanlar tarafsýz”

Araþtýrmada katýlýmcýla-

Çözüm süreci ile beraber yerlerinden edilen yurttaþlarýn yerlerine geri dönmek istediklerini aktaran Balyan, bu dönüþlerde çeþitli sýkýntýlarýn yaþanabileceðini ifade etti.

“Zorla yerlerinden edildiler”

Balyan, "Gelecek Türkiye halklarý için ne kadar ümit verici ise, geçmiþte Kürt halkýnýn belleðinde derin acýlar ve izler býrakmýþtýr. 30 yýllýk kirli savaþý toplumun büyük bir kesiminde sosyal, siyasal, ekonomik ve psikolojik boyutu ile trajedilere ve tahriplere yol açmýþtýr. Sayýlarý 4 bini bulan yerleþim birimi boþaltýlmýþ ya da yakýlmýþ, milyonlarca insan zorla yerinden yurdundan edilmiþtir. Kendi habitatlarýnda üretici durumunda olan bu nüfus þehirlerin varoþlarýna savrulmuþ, iþsizlik, yoksulluk ve ötekileþtirilmiþ bir þekilde kendi kaderleri ile baþ baþa býrakýlmýþtýr. Normalleþme süreci ile birlikte, bu yerlerinden edilen nüfusun büyük bir


5

GÜNDEM

23 Mayýs 2013 Perþembe

reç”e engel

Diyarbakýr’da ideCAD statik 7 yazýlýmý eðitimi verildi DÝYARBAKIR'da betonarme analiz programý için kullanýlan ideCAD Statik 7 yazýlýmýna iliþkin eðitim semineri düzenledi. Ýnþaat Mühendisleri Odasý Diyarbakýr Þubesi, betonarme analiz programý için kullanýlan ideCAD Statik 7 yazýlýmýna iliþkin eðitim semineri düzenledi. 3 gün süren seminerde, inþaat mühendisleri ile üniversite öðrencilerine ideCAD Statik 7 yazýlýmý konusunda bilgi verildi. Þubenin konferans salonunda düzenlenen ve inþaat mühendisi Emrah Yýldýz tarafýndan verilen seminere, Dicle Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Ýnþaat Mühendisliði Bölüm Baþkaný Doç. Dr. Özgür Deðertekin, Ýnþaat Mühendisliði Bölümü Öðretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Ýdris Bedirhanoðlu ve Doç. Dr. Taha Taþkýran ile inþaat mühendisleri katýldý. ÝdeCAD'ýn betonarme üst yapýlarýn statik hesaplarý ve çizimlerin hazýrlanmasýný içeren betonarme analiz programý olduðunu hatýrlatan Yýldýz, ideCAD'ýn rapor düzenlemesini de kendisinin yaptýðýný kaydetti.

Zeyrek Ýlkokulu’nda müzik atölyesi açýldý rýn yüzde 55'inin akil insanlarýn tarafsýz ve doðru isimlerden oluþtuðuna inandýðýný, akil insanlarýn sorunun çözümüne önemli katký saðlayabileceðinin düþünenlerin oranýnýn yüzde 62 olduðunu bildiren Kaya, yüzde 86'lýk oranýn, BDP'yi çözüm sürecine en fazla destek veren muhalefet partisi olarak gördüðünü aktardý. "Çözüm sürecinin kim ya da kimler tarafýndan sabote edilebi-

leceðini düþünüyorsunuz- sorusunda katýlýmcýlarýn yüzde 32'si MHP, yüzde 26'sý CHP, yüzde 15'i derin devlet ve yüzde 14'ü dýþ güçler cevabýný vermiþler. MHP ve CHP'nin çözüm karþýtý söylemleri bölge halký arasýnda tepki ile karþýlanmakta ve barýþý sabote edebileceði kaygýsýna neden olmaktadýr" diyen Kaya, katýlýmcýlarýn yüzde 21'inin çatýþmalý dönemde zarar gördüðünü belirttiðine dikkati çekti.

Araþtýrmada çözüm konusunda yüksek bir beklenti olduðunun ortaya çýktýðýný da ifade eden Kaya, "Olmamasý durumunda büyük bir hayal kýrýklýðý yaþanacaðý görülüyor. Hükümetin Kürt politikasýnýn büyük ölçüde onaylandýðýný görüyoruz. Araþtýrmayý baðýmsýz bir þekilde yaptýk. Herhangi bir taraf için yapýlmadý. Bütün kamu kurumlarýna araþtýrmayý gönderdik" dedi.

kýsmý kendi illerine, ilçelerine, köylerine ve mezralarýna dönmek istemektedirler. Bu anlamda devletin belirteceðimiz önlemleri almasý, geri dönüþleri kolaylaþtýrýp teþvik edici olacaktýr" diye konuþtu.

neleri hayli kabarýk olan bu sistemin laðv edilmesi, silahlarýn geri alýnmasý bir zorunluluk olarak karþýmýza çýkmaktadýr. Örgüt ile mücadelede devlete katkýlarý olan bu sistem , katkýlarýnýn karþýlýðýnda bir ceza baðýþýklýðý ile ödüllendirilmiþ, korucularýn karþýlaþtýðý çok sayýda olayýn üzeri örtülmüþtür. Yine arazi anlaþmasýzlýklarýnda kamu idaresinin takdir hakký bu güne kadar hep korucular lehine kullanýlmýþtýr. Bu ayrýcalýklarý devam ettirmek isteyen bir kýsým korucunun muhtemel anlaþmazlýklarda ilk olarak silaha baþvurma ihtimali karþýsýnda geri dönüþler önünde büyük bir engel oluþturmaktadýr. 3. köy yakma ve boþaltma vakalarýnýn aðýrlýklý olarak 90'lý yýllarýn ilk yarýsýnda gerçekleþtiði düþünüldüðünde yaklaþýk 20 yýllýk bir süre boyunca bu yerleþim birimlerinin insansýz olduðu ger-

çeði karþýmýza çýkmaktadýr. Dolayýsýyla bu köylerde, elektrik, yol, su, okul ve saðlýk ocaklarý bulunmamaktadýr. Bu standartlar asgari düzeyde de olsa saðlanmadýðý sürece yerinden edilen nüfusun kalýcý olarak yerlerine dönmesi beklenemez. 4. her ne kadar 5233 sayýlý yasa ile yerinden edilen yurttaþlarýn maddi zararý karþýlanmak istenmiþse de yasada yer alan çok sayýda kýsýtlayýcý hüküm ve komisyonlarýn pratik uygulamalarý nedeni ile göç maðdurlarýnýn gerçek zararlarý karþýlanmamýþtýr. Bu nedenle yerinden edilen yurttaþlarýn köylerine dönebilmelerinin teþviki için devlet tarafýndan ekolojik ve tarihi deðerleri insan yaþamýna uygun konutlar inþa edilerek mümkünse bedelsiz bir þekilde deðilse düþük bedeller ve uzun vadelerle vatandaþa verilmelidir."

4 ana baþlýk

Balyan alýnmasý gerek önlemleri dört ana baþlýkta sýralayarak konuþmasýný þöyle sürdürdü: "1. öteden beri devam eden çatýþmalar nedeni ile gerek örgüt tarafýndan gerekse de güvenlik güçleri tarafýndan boþaltýlan yerleþim yerlerine yakýn çok sayýda mayýn döþendiði bilinmektedir. Bu çerçevede ordu mensuplarý ve örgüt tarafýndan döþenen mayýnlarýn haritalarý derhal açýklanmalý vakit geçirilmeksizin bu mayýnlar etkisiz hale getirilmelidir. 2. koruculuk sistemi geri dönüþler önünde bir diðer önemli engeli oluþturmaktadýr. Suç kar-

“Büyük beklenti var”

DÝYARBAKIR - Kalkýnma Bakanlýðý tarafýndan oluþturulan Sosyal Destek Programý (SODES) kapsamýnda, Kulp Ýlçe Kaymakamlýðý ve Ýlçe Milli Eðitim Müdürlüðü tarafýndan Zeyrek Ýlkokulu'nda 'Hayalimdeki müzik ve resim atölyesi' açýlýþý yapýldý. 'Hayalimdeki müzik ve resim atölyesi'nin açýlýþýný yapan Kulp Ýlçe Kaymakamý Mehmet Maraþlý ve Garnizon Komutaný Binbaþý Orhan Yurdakul sýnýflarý dolaþarak öðrencilere çeþitli hediyeler daðýttý. Öðrencilerin yaptýðý resimleri inceleyen Kaymakamý Maraþlý okul içinde yapýlan müzik atölyesinin kurdelesini kesti. Müzik atölyesinin açýlýþýný yapan Ýlçe Kaymakamý Mehmet Maraþlý, buradaki öðrencilerin varsa müzik olan yeteneklerinin açýða çýkmasý için çaba sarf ettiklerini belirtti. Açýlýþýn ardýndan öðrenciler ve öðretmenler müzik dinletisi gerçekleþtirdi. (ÝHA)


6

GÜNDEM

23 Mayýs 2013 Perþembe

“TOPLUMUN AYIBIDIR” Silvan’da 13 yaþýndaki N.K.’nin kaçýrýlmasý ve tecavüz edilmesine iliþkin açýlan davanýn duruþmasýna Batman 2. Aðýr Ceza Mahkemesi’nde devam edildi. Duruþma sonrasý açýklamalarda bulunan SELÝS Kadýn Dayanýþmalýk Merkezi çalýþaný Sohbet Arslan, mevcut yasalar kadýný korumaya yetmediðini belirterek, “Kadýn cinayetleri toplumun ayýbýdýr” dedi

DÝYARBAKIR'ýn Silvan ilçesinde yaklaþýk bir yýl önce 2 eþli olduðu öðrenilen R.Y. tarafýndan alýkonulduktan sonra tecavüze uðrayan 13 yaþýndaki N.K. adlý kýz çocuðunun davasýnýn dördüncü duruþmasý, Batman 2. Aðýr Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Duruþmaya, "Çocuðun nitelikli cinsel istismarý" ve "Çocuðun hürriyetini kýsýtlama ve alýkoyma" suçlamalarý ile tutuklu yargýlanan sanýk R.Y. katýldý. Duruþmaya ayrýca sanýk avukatý ve N.K.'nin avukatlarý Ruþen Seydaoðlu ve Seçil Erpolat'ýn yaný sýra Ceren Kadýn Merkezi, EPÝDEM, DÝKASUM, SELÝS Kadýn Derneði, Ceren Kadýn Derneði, KADEM, MEYA Kadýn Merkezi, Baðlar Kadýn Kooperatifi, Kardelen Kadýn Evi, Batman SELÝS Kadýn Merkezi, Bismil Nujîn Kadýn Merkezi ve Çýnar Jinwar Kadýn Merkezi çalýþanlarý ile yöneticileri katýldý.

‘Raporu kabul etmiyorum’

N.K'nin avukatlarý, yaþ tespitinin bilimsel raporunu istediklerini belirterek, sanýk R.Y.'nin tutukluluk halinin devamýný istedi. Duruþmada N.K.'nin yaþadýðý travmadan

sonra Dicle Üniversitesi'nden verilen "Beden ve ruh saðlýðýnýn bozukluðuna dair" rapor mahkemeye sunuldu. Sanýk R.Y.'nin avukatý ise, müvekkillinin tutuksuz yargýlamasýný istedi. Sanýk R.Y. ise, "Gelen raporu kabul etmiyorum. Daha önceki ifadelerim benim için geçerlidir. Silvan ve Batman emniyeti her þey biliyor" dedi. Mahkeme heyeti, N.K.'nin yaþýnýn

“Temiz bir Diyarbakýr yaratmalýyýz” Diyarbakýr’da daha önce güvenlik nedeniyle kaldýrýlan çöp kovalarý tekrar kuruluyor. Yapýlan çalan çalýþmayý olumlu bulan esnaf ve yurttaþlar, “Þimdi el ele verip güzel ve temiz bir Diyarbakýr yaratmalýyýz” dedi

tespit edilmesi için sanýðýn tutukluluk halinin devamýna karar vererek duruþmayý 8 Temmuz'a erteledi.

‘Bu bir kadýn kýrýmýdýr’

Adliye çýkýþýnda kadýn kurumlarý adýna açýklama yapan SELÝS Kadýn Dayanýþmalýk Merkezi çalýþaný Sohbet Arslan, "Yaþadýðý ilk istismardan sonra onlarca baþka erkek tarafýndan istismar ediliþinin hukuki soruþ-

DÝYARBAKIR'da daha önce güvenlik gerekçesiyle kaldýrýlan çöp kovalarý, çözüm süreciyle birlikte yeniden yerlerine konuluyor. Kentte 1990'lý yýllarda kaldýrýlan çöp kovalarýnýn olmayýþý, yurttaþlarýn çöplerini geliþigüzel atmalarýna ve cadde sokaklarda kirliliðe neden olurken çözüm süreciyle baþlayan güvenli ortamda belediyeler, çöp kovalarýný cadde ve sokaklara yerleþtirmeye baþladý.

‘Halk duyarlý olmalý’

Baðlar ilçesinde esnaf olan Mehmet Alaþ, çöp kovalarýnýn caddelere konulmasýnýn çevre temizliðine olumlu etki yapacaðýný belirterek, yurttaþlarýn memnuniyetini dile getirdi. Alaþ, "Güvenlik gerekçesiyle kaldýrýlan çöp kovalarý caddelere tekrar konuluyor. Baðlar baþta olmak üzere Diyarbakýr'ýn en iþlek cadde ve sokaklarýna çöp kovalarý takýldý ve takýlmaya da devam ediliyor. Çöp kovalarýnýn konulmasýyla çevre temizliði bitmiyor. Bunun için halkýmýzýn duyarlý olmasý gerekiyor" dedi.

turmanýn aylardýr tamamlanmamýþ olmasý erkek yargýnýn, erkekliði korumasýndan öte bir þey deðildir. Kadýn cinayetleri toplumun ayýbýdýr. Mevcut yasalar kadýný korumaya yetmiyor. Bu bir kadýn kýrýmýdýr. Bedenimiz, kimliðimiz ve kültürümüz bizimdir. Hiçbir erkin aksi yönde karar verme hakký yoktur" diye konuþtu. (DÝHA)

‘Bu çalýþmayý destekliyoruz’

Yeniþehir esnafýndan Recep Kaya, gecikmiþ olan bu çalýþmanýn yapýlmasýnýn memnuniyet verici olduðunu söyledi. Çöp kovalarýnýn olmamasý nedeniyle çöpleri, yol ve cadde kenarlarýna býrakmak zorunda kaldýklarýný hatýrlatan Kaya, þöyle konuþtu: "Çöp kovalarýnýn olmamasýnýn olumsuzluklarýný çok yaþadýk. Çünkü cadde köþelerine veya sokak baþlarýna zorunlu olarak çöpler atýlýyordu. Açýkta olan çöpler nedeniyle kötü kokular her tarafý sarýyor ve insanlar rahatsýz oluyordu. Þimdi böyle bir sýkýntý kalmadý. Gördüðümüz kadarýyla belediyeler kentin çeþitli yerlerine çöp kovalarýný kuruyorlar. Bu çalýþma hem insan saðlýðý hem de kent temizliði için olumludur." Ekrem Baylan adlý yurttaþ ise Diyarbakýr'ýn daha önce kirlilikle gündeme gelmesine üzüldüklerini ifade ederek "Bu tablo bizleri çok üzdü. Þimdi el ele verip güzel ve temiz bir Diyarbakýr yaratmalýyýz" þeklinde konuþtu.


7

KADIN-Y YAÞAM

23 Mayýs 2013 Perþembe

Spîxane yaylasýnda bêrîvan olmak Yýllardýr devam eden çatýþmalardan dolayý askeri yasak bölge ilan edilen Cennet Cehennem Vadisi’nin (Spîxane) yaylasýnda bir araya gelen bêrîvanlar, yüzlerce küçükbaþ hayvaný saðmak için günlerinin büyük bölümünü yaylada geçiriyor. Askerlerin olmadýðý yaylada severek yaptýklarý iþlerine devam eden bêrîvanlarýn yüzlerinde gülümseme eksik olmuyor

HAKKARÝ merkeze baðlý Kýrýkdað (Dêze) köyünde yaþayan kadýnlar, Cennet Cehennem Vadisi'nin (Spîxane) yaylasýnda, bir araya gelerek, yüzlerce küçükbaþ hayvaný saðmak için günlerinin büyük bir bölümünü yaylada geçiriyor. Her gün sabahýn erken saatlerinde dað ve ovalara yürüyen kadýnlar, bir zamanlar köy olan; fakat bölgedeki çatýþmalý ortamdan dolayý yakýlmýþ köylerin arasýndan geçerek yaptýklarý uzun bir yolculuðun ardýndan yaylalara varýyor. Bêrîvanlar, günlerini koyun saðmak için geldikleri yaylada geçiriyor.

Süreçten umutlular

Haziran ayý baþýndan sonbahara kadar her gün ayný iþi yapan bêrîvanlar, tek geçim kaynaklarýnýn hayvancýlýk olduðunu belirtiyor. Toplu bir þekilde yaylaya çýkan ve ayný anda hareket eden bêrîvanlar, koyunlarýn sütü ile yoðurt, peynir ve kaymak yaparken, doðanýn verdiði güzelliði, yüzlerinden eksik etmedikleri gülümseme ile karþýlýyor. Yýllardýr devam eden çatýþmalý ortamla yasaklý olan yaylarda ko-

yunlarýný saðan bêrivanlar, süreçten umutlu olduklarýný da dile getiriyor.

Nasýrlý ellerin bereketi!

Kilometrelerce uzunluktaki patika yollardan Keyis Yaylasý'na varan bêrîvanlar, hem güneþten hem de sert rüzgarlardan korunmak için yüzlerini yazmalarla kapatýyor. Ardýndan koyun sürülerinin bir araya getirildiði alana geçen bêrîvanlar, yanlarýnda getirdikleri kova ve bidonlarý yerleþtirip nasýrlý elleri ile koyunlarý tek tek saðýyor. Ýki tarafta oturan bêrîvanlara ise ortada oturan çoban inatçý koyunlarýn baþlarýndan tutarak, yardýmcý oluyor.

“Severek yaptýðýmýz en güzel iþimizdir”

Hatýrlayamadýðý bir tarihten bu yana bêrîvan olduðunu belirten Meryem Akdoðan (65), bir taraftan çatlamýþ elleriyle koyunlarý saðarken, diðer yandan kameramýza konuþarak, "Bizler yeniden topraklarýmýza geldik. Bundan çok mutluyuz. Daha önceleri yasaklý bölgeydi. Bizler þu an çok mutluyuz. Keyfimiz yerindedir ve bu özgürlüktür" dedi. Saðdýklarý sütten yoðurt, pey-

nir ürettiklerini belirten Akdoðan, "Bizler saðdýðýmýz sütten yoðurt ve peynir elde ediyoruz. Bunlarý ihtiyacýmýza göre kullanýyoruz. Talep olduðunda elde ettiðimiz ürünleri satarak, geçimimizi saðlýyoruz. Severek yaptýðýmýz en güzel iþimizdir. Bizler yeniden doðmuþ kadar mutluyuz" diye konuþtu.

“Eski huzurumuzu istiyoruz” Devam eden askeri operasyonlar ve çatýþmalý ortamdan dolayý yasaklý alanlarda yaþayamadýklarýný ifade eden Seyran Akdoðan (55) ise, "Bizler yýllardýr bu iþi severek yapýyoruz. Tabi yýllar önce böyle deðildi. Buralar sivillere, bizlere yasaklýydý. Askerler hep buralarda mesken tutmuþtu. Ama þimdi çatýþmalarýn son bulmasýyla bizler yeniden topraklarýmýza geldik. Umarým daha güzel günler yaþayacaðýz. Çok mutluyuz, bizler artýk eski huzurumuzla yaþamak istiyoruz" dedi. Yaklaþýk bir aydýr buralara geldiklerini belirten çoban Emin Akdoðan da bir aya kadar yaylalara çýkacaklarýný söyledi. (DÝHA)

Türkiye’nin renkleri kadýnlarýn giysilerinde DÝYARBAKIR - Türkiye'nin kadýnlarý, evde, tarlada, baðda, bahçede yörelerinin coðrafi þartlarý ve geleneklerine uygun kýyafetleriyle fotoðraflandý. Kadýnlarýn giysilerinin renkleri, desenleri birbirinden ayrý anlamlar taþýyor. Türkmenler, parlak kýrmýzý, mavi renkleri tercih ederken, "tekke" adý verilen baþ aksesuarlarý, evli ve bekar kadýnlarýn ayýrt edilmesini saðlýyor. Kürt kadýnlarý, yeþil, kýrmýzý ve beyaz renklerin aðýrlýkta olduðu pullarla iþlenmiþ kýyafetleriyle dikkati çekiyor. Hýzmalar, yüze iþlenen motifler gerek Kürt gerek Arap kadýnlarýnýn aksesuarlarýný oluþturuyor. Romanlar, sarý, pembe, kýrmýzý renkli, parlak, ýþýl ýþýl, birçok detayýn yer aldýðý giysileriyle hayatlarýndaki eðlenceyi yansýtýyor. Deðiþik oya ve iþlemelerin yer aldýðý örtülerini baðlama þekilleriyle ilgi uyandýran Laz kadýnlar, çiçek desenli çoraplarý ve lastik ayakkabýlarýyla zor doða koþullarýnda çay topluyor. Kadife ve ipek kumaþlardan kaftanlarý tercih eden Kýrgýzlarda evli kadýnlar beyaz, bekarlar kýrmýzý baþörtüsü takýyor.


8

POLÝTÝKA

23 Mayýs 2013 Perþembe

BDP’de imralý hazýrlýðý Ýmralý’ya en son 14 Nisan’da giden BDP heyeti altýncý defa Abdullah Öcalan’la görüþmek için bu hafta içinde Adalet Bakanlýðý’na baþvuru yapmaya hazýrlanýyor. Heyette yer alan BDP Grup Baþkan Vekili ve Iðdýr Milletvekili Pervin Buldan son görüþmeden bu yana bir ay geçtiðini ve bu sürede çok önemli geliþmelerin olduðunu belirterek, Ýmralý’ya gitme beklentilerinin olduðunu kaydetti ANKARA - BDP Eþ Genel Baþkaný Selahattin Demirtaþ, BDP Iðdýr Milletvekili ve Grup Baþkan Vekili Pervin Buldan ile BDP Ýstanbul Milletvekili Sýrrý Süreyya Önder'in yer aldýðý BDP heyeti 6'ncý defa Ýmralý'ya gitmeye hazýrlanýyor. Buldan, bu hafta içinde Öcalan'la görüþmek için Adalet Bakanlýðý'na baþvuru yapmaya hazýrlandýklarýný belirterek, Ýmralý'ya en son 14 Nisan'da gittiklerini ve aradan geçen süre zarfýnda geri çekilme baþta olmak üzere önemli adýmlar atýldýðýnýn altýný çizdi. Buldan, "Sayýn Öcalan ile barýþ ve çözüm sürecini, atýlan adýmlarý ve bundan sonraki takvim ile ilgili görüþmeyi umuyoruz. Bilindiði üzere 8 Mayýs'ta PKK güçleri geri çekilmeye baþladý. Çekilmeler devam ediyor. Hem bu konuda Sayýn Öcalan'ýn deðerlendirmelerini almak hem de önümüzdeki döneme iliþkin görüþmek istiyoruz" dedi. Buldan en kýsa zamanda yapýlacak baþvuru sonrasý Ýmralý'ya gitme takviminin þekilleneceðini ifade etti. (DÝHA)

Baþbakan Erdoðan Veliaht Prensi ile görüþtü

Ýstanbul Tahkim Merkezi kuruluyor TBMM Adalet Komisyonu, uyuþmazlýklarýn tahkim yoluyla çözülmesini saðlamak için Ýstanbul Tahkim Merkezi kurulmasýný öngören tasarýyý alt komisyona sevk etti

ANKARA - TBMM Adalet Komisyonu, uyuþmazlýklarýn tahkim ya da alternatif uyuþmazlýk çözüm yöntemleriyle çözülmesini saðlamak için Ýstanbul Tahkim Merkezi kurulmasýný öngören tasarýyý

alt komisyona sevketti. Komisyon, AKP Ankara Milletvekili Ahmet Ýyimaya baþkanlýðýnda toplandý. Toplantýya hükümeti temsilen Adalet Bakaný Sadullah Ergin katýldý. Tasarý, müzakere ya-

pýlmadan alt komisyona sevkedildi. Komisyonda, AKP'den 4, CHP'den 2, MHP'den bir milletvekili yer aldý. Tasarýya göre, Ýstanbul'da tüzel kiþiliði haiz, özel hukuk hükümlerine tabi olarak Ýstanbul

Tahkim Borsasý kurulacak. Kurum, yabancýlýk unsuru taþýyanlar da dahil olmak üzere, uyuþmazlýklarýn tahkim veya alternatif uyuþmazlýk çözüm yöntemleriyle çözülmesini saðlayacak.

ANKARA - Baþbakan Recep Tayyip Erdoðan, Suudi Arabistan Veliaht Prensi, Baþbakan Birinci Yardýmcýsý ve Savunma Bakaný Salman bin Abdülaziz Al Suud ile görüþtü. Baþbakanlýk Resmi Konutu'nda basýna kapalý gerçekleþen görüþme yaklaþýk 1 saat sürdü. Görüþmede Dýþiþleri Bakaný Ahmet Davutoðlu da yer aldý. Görüþmenin ardýndan Baþbakan Erdoðan, Prens Salman onuruna yemek verdi. Yemeðe Baþbakan Yardýmcýsý Bekir Bozdað, Kalkýnma Bakaný Cevdet Yýlmaz, Kültür ve Turizm Bakaný Ömer Çelik, Milli Savunma Bakaný Ýsmet Yýlmaz ve Baþbakanlýk Müsteþarý Efkan Ala da katýldý.

Demirtaþ bugün Hakkari’ye gidiyor HAKKARÝ - BDP Hakkari Ýl Örgütü, BDP Eþ Genel Baþkaný Selahattin Demirtaþ'ýn 23 Mayýs günü kente yapacaðý ziyaretin programýný basýn açýklamasý ile açýkladý. Sümbül Mahallesi'nde kurulan Kadýn Nöbet Çadýrý önünde yapýlan basýn açýklamasýna, BDP PM Üyesi Abidin Eniþ, BDP Ýl Eþbaþkanlarý Esmer Tekin ve Rahmi Kurt ile birlikte Hakkari Belediye Baþkanvekili Selim Engin, Yüksekova Belediye Baþkaný Ercan Bora ile çok sayýda kiþi katýldý. BDP Hakkari Merkez Ýlçe Baþkaný Yavuz Aksaç, Eþ Genel baþkanlarý Demirtaþ'ýn bugün öðlen saatlerinde kentte geleceðini belirterek, "Demirtaþ, Milliyet gazetesinin Sibar Otel'de yapacaðý 'Çözüm Sürecinde Türkiye ve Hakkari'nin kalkýnmasý' konulu toplantýya katýlacak. Ardýndan akþam saat 18.00'de de Kadýn Nöbet Çadýrý'ný ziyaret edecek. Genel baþkanýmýzýn ve Hakkari milletvekillerimizin Sibar Oteli önünde deðerli halkýmýzýn kitlesel bir þekilde karþýlamasýný bekliyoruz" dedi. (DÝHA)


9

HABER

23 Mayýs 2013 Perþembe

“Kara taþ” tescil edilmeli TARIK OTHAN

DÝYARBAKIR Jeoloji Mühendisleri Odasý tarafýndan düzenlenen ve Büyükþehir Belediyesi, valilik, Diyarbakýr Mermerciler ve Madenciler Derneði, Ticaret ve Sanayi Odasý ile Mimarlar Odasý tarafýndan desteklenen "Diyarbakýr Bazalt Konferansý" Büyükþehir Belediyesi Tiyatro Salonu'nda yapýldý. Konferansýn açýþ konuþmasýný yapan Jeoloji Mühendisleri Odasý Baþkaný Harun Yalçýnkaya, Doðu ve Güneydoðu coðrafyasýnýn jeolojik özelliðinin doðal zenginliðe dönüþtüðüne dikkat çekti. Bu zenginliðin Kuzey'de 2000 metre yükseklikte dað silsilesinden 400 metre yukarýdaki ovalara kadar uzandýðýný belirten Yalçýnkaya, bu zenginliðin petrolden asfalta, mermerden madene, endüstriyel ham maddelerden jeotermal ve su kaynaklarýna kadar uzandýðýný söyledi. Su kaynaklarýnýn verimli topraklarla buluþup "bereketli hilal" diye adlandýrýlan yapýyý oluþturduðunu ifade eden Yalçýnkaya, "Ýnsanlarýn ilk yerleþim yeri ve medeniyete ev sahipliði yapan Mezopotamya'nýn zenginliði günümüze kadar gelmiþtir" dedi.

“Çabalara destek sunacaðýz”

"Kaynaklarýmýzý kullanýrken esas aldýðýmýz insan doða iliþkisi çerçevesinde insanlarý doðanýn hakimi deðil bir parçasý olarak görüyoruz" diyen Yalçýnkaya, "Doðal kaynaklarýn, doðal zenginliklerin de adil bölüþümü ile daha saðlýklý toplumlar olacaðýna inanýyoruz" dedi. Bazalt taþýn en yoðun ve yaygýn olduðu bölgenin Karacadað bölgesi olduðunun altýný çizen Yalçýnkaya, þöyle konuþmasýný tamamladý: "Bu siyah taþý bölgemizin ekonomik deðerine dönüþtürmek konusunda çabalara destek sunacaðýz. Bazaltlarýn jeolojik yapýsýný, üretimini, iþlenmesini sizlerle beraber tartýþacaðýz. Tarihsel süreç içerisinde bazalt bazen Ongözlü Köprü, han, hamam, bazen Ulucami, Meryemana Kilisesi, Sur olmuþtur, Amed olmuþtur. Gelecekte bazalt-

Diyarbakýr'ýn "kara taþý" olarak bilinen ve tarih boyunca pek çok anýtsal ve sivil mimaride kullanýlan bazalt taþý düzenlenen konferansla masaya yatýrýldý. Jeologlar, maden mühendisleri ve sektörün önde gelen kuruluþlarýnýn l a B ü bir araya geldiði konferansta, Karacadað volkanik taþý olan bazaltýn rýn Diyükþeteknik özelliklerinin çýkarýlýp tescil edilmesi konusunda yarbakýr'a hir Beledisaðlayacaðý ortak görüþ bildirildi yesi'nin bazalt ekonomik katkýyla toplumumuz ve insanlarýmýz arasýnda verimli bir yapý teþkil edeceðine inanýyorum." Mermerciler ve Madenciler Derneði Baþkan Vekili Selahattin Cengiz de Diyarbakýr'daki doðal taþlarýn deðerlendirilmesi amacýyla konferans yapýlmasýnýn sevindirici olduðunu söyledi. Bazaltýn blok olarak çýkarýlmamasý ve yapýlan kesimin pahalý olmasýndan dolayý "üvey evlat" muamelesi gördüðünü belirten Cengiz, "Ancak bazalt dayanýklý bir taþ olmasýndan dolayý, uzun bir süre döþediðiniz yerde diðer taþlara göre daha saðlamdýr ve bu nedenle önemlidir. Bunun en büyük kanýtý da Diyarbakýr Surlarýdýr" diye konuþtu.

Türk: Bazaltta geri kaldýk

"Bazalt Konferansý'nýn düzenlenmiþ olmasý bu kent için önemlidir" diyen Diyarbakýr Ticaret ve Sanayi Odasý Yönetim Kurulu Üyesi Devrim Türk ise "Baþta mermer olmak üzere madencilik sektöründe son yýllarda ciddi olarak iþleyip yurt ve dünya pazarýna sunabiliyoruz. Ancak bazaltta bu konuda geri kaldýk" dedi. Türk, "Diyarbakýr Karacadað'la birlikte

bir bazalt havzasýdýr ve bunun ekonomiye kazandýrýlmasý önemlidir. Bazaltýn Diyarbakýr'daki mevcut haliyle düzenli olarak 4 firma küçük çaplý olarak iþletmektedir. Bunun bir sürü sebebi var. Baþta ürettiðimiz ürünle para kazanmamýz gerekiyor ve dünya pazarýna sunmamýz gerekiyor. Diyarbakýr'da belediyemiz son dönemlerde bu konuda çok çaba sarf ediyor. Parklarda, dýþ mekanlarda kullanmaya çalýþýyor, ama bunun daha da geliþtirilmesi gerekiyor" diye konuþtu.

“Maliyetli ama kaliteli malzeme”

DÝMER Fabrika Müdürü ve maden mühendisi Felat Gökdemir ise "Bazaltýn Üretimi ve Kullaným Alanlarý" konusunda bir sunum yaptý. Bir ülkenin en önemli kaynaklarýnýn maden, tarým, hayvancýlýk ve ürettiði bilgi olduðunu Belirten Gökdemir , "Bir ülkeyi bunlar zengin eder" dedi. Diyarbakýr'da hem mermer hem de bazalt rezervlerinin mevcut olduðunu belirten Gökdemir, "Bazalt maliyeti biraz daha yüksek bir malzemedir. Maliyetli olmasýna

raðmen kaliteli bir malzemedir. Birçok özelliði var, biz sanayicilere ve iþverenlere düþen en büyük görevlerden birisi de bu maliyeti gün geçirmeden teknolojik desteklerle aþaðýlara çekebilmektir" diye konuþtu.

“Özgür taþa sahip çýkmalýyýz”

Dicle Üniversitesi Mimarlýk Fakültesi öðretim görevlisi Nursen Iþýk, "Diyarbakýr Karacadað Bazaltýnýn Yapýsal Özellikleri ile Diyarbakýr Geleneksel Mimarisinde Kullanýmý ve Sürdürülebilirliði" baþlýðýyla bir sunum yaptý. Iþýk, bazalt taþýnýn özgür malzeme olduðunu belirterek, "Üniversitede öðrencilerime bazalt taþýný yeni yapýlarda da kullanmalarýný söylüyorum. Diyarbakýr'ýn simgesi haline gelmesini istiyoruz ve Diyarbakýr taþý olarak gerçekten tescillenmesi gerektiðine inanýyorum. Gerçekten bizim bu özgür taþa sahip çýkmamýz gerekiyor" diye konuþtu.

“Özellikleri belirlenmeli”

Son olarak da Büyükþehir Belediyesi Etüt, Proje ve Yapým Þube Müdürü yüksek mimar Bahar Acar

uygulamalarý hakkýnda bilgilendirme yaptý. Acar, bazaltýn kullaným açýsýndan çok çeþitlilik gösterdiðini belirterek, "Teknik özellikler açýsýndan sýkýntý yaþýyoruz. Çünkü çok deðiþik yörelerden bazaltlar geliyor. Neredeyse beton görünümüne sahip bazaltlarla karþý karþýya kalýyoruz" dedi. Teknik özelliklerini belirleyecek analizlerin yapýlmasý durumunda bundan sonra daha kaliteli bazalt kullanma þanslarýnýn olabileceðini belirten Acar, "Ýmalat aþamasýnda gelen bazaltlarýn kontrolünün de saðlanmasý gerekiyor. Çünkü biz laboratuar deneyimleriyle ispatlanmamýþ bazaltýn özelliklerini taþýyýp taþýmadýðýný bilemeyiz" diye konuþtu. Acar genel deðerlendirme bölümünde ise bazalt taþýnýn tescillenmesi gerektiðini belirterek, "Diyarbakýr bazaltýný bütün özellikleriyle tescillersek, özellikle bazaltýn kalite kalite ayrýþmasý bizim açýmýzdan çok önemli olacaktýr. Hem ürettiðimiz projelerde hem yapým aþamasýnda doðru sonuç almak için bazaltýn kalite aþamalarýný belirlemek ve ona göre seçim yapmamýzý saðlayacaktýr" þeklinde konuþtu.


10

HABER

23 Mayýs 2013 Perþembe

‘Bu bir sürgündür’ Diyarbakýr surlarýný UNESCO Kültür Mirasý'na aday yapmak için çalýþan Müze Müdürü Nevin Soyukara'nýn hiçbir gerekçe gösterilmeden Kars Kültür Varlýklarýný Koruma Bölge Kurulu Müdürü olarak atanmasý Diyarbakýr'da protesto edildi. 20 STK adýna açýklama yapan DÝSÝAD Baþkaný Tunç Faysal, Soyukara'nýn görevden alýnmasýný sürgün olarak deðerlendirerek, konuyu Cumhurbaþkanlýðý, Baþbakan ve Kültür ve Turizm Bakanlýðý'na taþýyacaklarýný belirtti DÝYARBAKIR Sanayi ve Ýþadamalarý Derneði (DÝSÝAD), KESK Diyarbakýr Þubeler Platformu, ÝHD Diyarbakýr Þubesi, Diyarbakýr Barosu, Diyarbakýr Kent Konseyi, TMMOB Ýl Koordinasyon Kurulu'nun da aralarýnda bulunduðu 20 STK, Diyarbakýr Müze Müdürü Nevin Soyukara'nýn Kars'a atanmasýna iliþkin Ýçkale'de basýn açýklamasý yaptý.

“Görüþmeleri baltalayacak”

STK temsilcileri ile birlikte çok sayýda kiþinin katýldýðý basýn açýklamasý öncesi konuþan TMMOB Ýl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Necati Pirinççioðlu, Soyukara'nýn Diyarbakýr'da görev yaptýðý süre içerisinde kentin tarihi yapýsýný tanýtarak, Diyarbakýr Surlarý'nýn UNESCO Kültürel Miras adaylýðý için büyük çaba sarf ettiðini söyledi. Pirinççioðlu, Soyukara'nýn görevinden alýnmasýnýn UNESCO ile yapýlan görüþmeler sürecini baltalayacaðýný kaydetti.

“Büyük emekler harcadý”

Diyarbakýr Büyükþehir Belediyesispor Kulübü Baþkaný Metin Klavuz ise, "Kentte taþlarýn dilinden anlayan ve bu dili gelecek kuþaklara doðru temelde aktaracak insanlardan deðerli arkadaþýmýz Nevin Soyukara'nýn Diyarbakýr'dan sürgün edilmesi sadece bu kent deðil, tarihimiz açýsýndan da bir kayýp olacaktýr" dedi. Konuþmalarýn ardýndan basýn açýklamasý metnini okuyan DÝSÝAD Baþkaný Tunç Faysal, Soyukara'nýn 1995 yýlýndan bu yana Diyarbakýr Müze Müdürlüðü yaptýðýný kaydederek, Ýç Kale Müze Projesi'nin uluslararasý müze standartlarýna uygun olmasý için büyük emekler harcadýðýný belirtti.

“Diyarbakýr için bir kayýp”

Soyukara'nýn kültürel deðerlerin korunmasýnda önemli bir birikeme sahip olduðunu belirten Tunç, "Nevin Soyukara, 18 yýllýk deneyimiyle müzede ve gerekse kentte kültürel deðerlerin korunarak yarýnlara aktarýlmasýnda önemli projeleri yürütürken, Diyarbakýr Müze Müdürlüðü'nden alýnarak Kars Kültür Varlýklarýný Koruma Bölge Kurulu Müdürü olarak atanmasýný kentimiz ve Diyarbakýr açýsýndan büyük kayýp olarak görmekteyiz" diye konuþtu.

“Konuyu bakanlýða taþýyacaðýz”

Tunç, Soyukara'nýn Diyarbakýr Kalesi'nin dünya kültür mirasý listesine dahil edilmesi için Kültür ve Turizm Bakanlýðý'nýn da destekleriyle Diyarbakýr Büyükþehir Belediyesi tarafýndan Diyarbakýr Kalesi'nin UNESCO Kültür Mirasý adaylýðý için dosya hazýrladýðýný kaydetti. Tunç, Soyukara'nýn görevden alýnmasýný bir sürgün olarak deðerlendirerek, olayýn UNESCO görüþmelerini olumsuz etkileyeceðini kaydetti. Tunç, konuyu Cumhurbaþkanlýðý, Baþbakan ve Kültür ve Turizm Bakanlýðý'na taþýyacaklarýný bildirdi. (DÝHA)

“Demokratik bir iþleyiþe kavuþturacaðýz” Diyarbakýr Ticaret Odasý seçimlerine “Mavi Liste” ile girecek olan Demokratik Ýþverenler Giriþimi üyeleri, Baðlar Belediyesi'ni ziyaret etti. Ziyarette konuþan giriþim üyeleri, Diyarbakýr Ticaret Odasý'nda þimdiye kadar kiþiler üzerinden ve dar bir yönetimin inisiyatifi ile yürütülen çalýþmalarý demokratik bir iþleyiþe kavuþturmayý hedeflediklerini ifade etti DÝYARBAKIR - 1 Haziran'da gerçekleþecek Diyarbakýr Ticaret Odasý seçimlerine "Mavi Liste" ile girecek olan Demokratik Ýþverenler Giriþimi üyeleri, Baðlar Belediye Baþkaný Yüksel Baran'ý ziyaret etti. Ziyarette söz alan giriþim grubu üyesi iþverenler, seçilmeleri halinde hayata geçirecekleri projelere iliþkin bilgilendirmede bulundu. Seçim çalýþmasý esnasýnda yapýlan bazý açýklamalarýn kavram kargaþasý yarattýðýný kaydeden Demokratik Ýþverenler Giriþimi üyeleri, Diyarbakýr Ticaret ve Sanayi Odasý'nda geçmiþten bu yana esas alýnan yöntemlerde radikal deðiþiklikler yapacaklarýný belirtti. Ziyarette konuþan DTK Daimi Meclis üyesi ve giriþim üyesi Þilan Elmas, "Bizim bir baþkan adayýmýz yok, geçmiþten veya diðer gruplardan farkýmýz bu. Seçilecek olan meclis kolektif, her bireyin ise aktif çalýþmasý önemlidir. Bunu saðlamayý hedefliyoruz. Genç ekibimizle bu geçmiþ mantýðý deðiþtireceðiz. Baþta Büyükþehir olmak üzere, Diyarbakýr'ýn tüm belediyeleri ile birlikte halkýmýzýn ortak deðerlerini esas alan bir zeminde ekono-

mik, sosyal ve siyasal geliþmeyi uyumlu bir biçimde sürdürmeyi hedefliyoruz" diye konuþtu.

“Demokratik bir bakýþ açýsý olmadý”

Ardýndan konuþan DTK Daimi Meclis üyesi Cabbar Leygara ise, "Bugüne kadar odada demokratik bir bakýþ açýsý olmamýþ, biz bunu saðlamayý hedefliyoruz" dedi. Geçmiþte küçük de olsa birikim sahibi olan bölge iþ insanlarýnýn batýya yatýrým yaptýklarýna deðinen Leygara, "Verilen mücadeleler ve bölgede oluþan hava ile birlikte bu deðiþiyor. Tüm risklere raðmen yatýrýmcý artýk burada yatýrým yapýyor. Biz bunu güçlendirmeyi hedefliyoruz" dedi. DTK Daimi

Meclis üyesi Remzi Kýzýlkaya da yeni dönemde sivil toplum örgütlerinin rolünün önemli olduðuna vurgu yaparak, bu kurumlarýn sürecin birer parçasý olarak sorumluluk yüklenmesi gerektiðini ifade etti. Ziyaretten duyduðu memnuniyeti dile getiren Baðlar Belediye Baþkaný Yüksel Baran ise, Kürt sorununda geliþen sürece tam destek veren Mavi Liste adaylarýnýn Diyarbakýr Ticaret ve Sanayi Odasý'na belli bir perspektifle biçtikleri misyonu olumlu bulduklarýný belirtti. Baran, ayný zamanda Mavi Liste adaylarýnýn ortaya koyduklarý projeleri de desteklerini söyleyerek, baþarý diledi. (DÝHA)


11

HABER

23 Mayýs 2013 Perþembe

Çatýda elektrik üretimi önerisi FOTO: ARÞÝV

Güneydoðu Anadolu Bölgesi’ndeki binalarýn çatýlarýnda güneþ enerjisinden, elektrik üretimi yapýlabileceði belirten Prof. Dr. Aras, “Bölgedeki evler, elektrik enerjisi üreten birer fabrika haline dönüþebilir” dedi

DÝYARBAKIR - Yýllýk güneþlenme süresi 3 bin saati aþan Güneydoðu Anadolu Bölgesi'nde, binalarýn çatýlarýna kurulacak sistemle çok kolay ve verimli þekilde güneþ enerjisinden elektrik üretimi yapýlabileceði, bu sayede de konut sahiplerinin gelir elde etmesinin mümkün olduðu kaydedildi. Eskiþehir Osmangazi Üniversitesi Makina Mühendisliði Bölümü Öðretim Üyesi Prof. Dr. Haydar Aras, Türkiye'de kullanýlan enerji kaynaklarýnýn büyük bölümünün yurt dýþýndan satýn alýndýðýný belirterek, bu enerji kaynaklarýnýn temini için yýllýk 60 milyar dolardan fazla ithalat yapýldýðýný söyledi. Ülkenin büyümesine baðlý olarak bu ithalatýn her geçen gün daha da yük-

seldiðini, bunun sürdürülebilir olmadýðýný ifade eden Aras, Türkiye'de elektrik üretiminin yüzde 50'sinin ithal edilen doðalgaz ile gerçekleþtirildiðini kaydetti. Aras, bunu azaltmanýn tek yolunun ise yenilenebilir enerji kaynaklarýný devreye geçirmek olduðunu dile getirerek, Türkiye'nin rüzgar ve güneþ enerjisini yeterli düzeyle kullanmasý halinde dýþa baðýmlýlýðý azaltabileceðini vurguladý.

“5 yýlda kendini amorti ediyor”

Güneydoðu Anadolu Bölgesi'nde güneþ enerjisi konusunda çok büyük bir zenginlik olduðunu kaydeden Prof. Dr. Aras, ancak bu enerjinin sadece konutlarýn sýcak su temininde kullanýldýðýný

anýmsattý. Aras, Türkiye'deki elektrik tüketiminin sadece yüzde 2'sinin yenilenebilir enerji kaynaklarý kullanýlarak üretildiðini, bu oranýn da çok düþük olduðunu anlatarak, þöyle konuþtu: "Geliþen teknolojiye baðlý olarak fotovoltaik pillerin fiyatýnda son 2 yýlda büyük ucuzlama oldu. Bu sayede güneþ enerjisinden faydalanma konusunda büyük artýþ yaþanacak. Hatta bölgedeki giriþimciler yapacaklarý yatýrýmlarla güneþ enerjisinden para kazanacak. Çünkü bölgede çok önemli güneþ enerjisi potansiyeli var. Üstelik dönüþüm sistemleri kendini çok hýzlý bir þekilde amorti eden sistemlerdir. Hükümetin çýkardýðý son yönetmeliðe göre 500 kilovata kadar lisans almadan enerji üretimi yapýlabilir ve þebekeye verilerek, para kazanýlabilir. Bu nedenle çatýlarýn üzerine fotovoltaik panellerle kaplasýnlar, bu sayede her bir evi elektrik enerjisi üreten bir fabrika haline dönüþebilir. Bu gerçekleþirse hem ülke hem vatandaþ kazanacak. Güneþ enerjisinden elektrik enerjisi üreten sistem, yaklaþýk 65 bin liraya kurulabilir. Ortalama 15 dairenin elektrik enerjisinin tamamýný karþýladýðýnýz gibi üretim fazlasý elektriði de þebekeye satarak yýllýk 3 bin lira gelir elde edersiniz. Sistem 5 yýlda kendini amorti ediyor."

Özgür ve Temiz Yaþama Yolculuk Platformu kuruldu

DÝYARBAKIR - Her geçen gün artan uyuþturucu ve madde baðýmlýlýðý konusunda insanlarda farkýndalýk oluþturmak amacýyla Diyarbakýr'ýn Ergani ilçesinde "Ellerinizi bedenimizden çekin" sloganýyla Özgür ve Temiz Yaþama Yolculuk Platformu oluþturuldu.

Platforma BDP Ergani Ýlçe Örgütü, Ergani Belediyesi, Eðitim Sen, Esnaf ve Sanatkarlar Odasý Ergani Temsilciliði'nin yaný sýra çok sayýda kurum destek verdi.

“Bu sese kulak verin” Birçok bileþenden oluþan

platform, Ergani'de yurttaþlarda bilinç oluþturmak ve onlarý harekete geçirmek için çalýþma baþlattý. Paltform adýna BDP Ergani Ýlçe binasýnda basýn açýklamasý yapan Ergani SELÝS Kadýn Merkezi sorumlusu Sosyolog Nuran Aslan, "Bu çalýþmayý yapmaktaki en büyük amacýmýz toplumumuzda madde baðýmlýlýðý konusunda gerçek manada bir bilinç oluþturmak, her anlamda saðlýklý ve mutlu gençlerin yetiþmesini saðlamaktýr. Bunun için de uyuþmayan, uyuþturulamayan, uyuþturucuya müptela olmasýnlar. Sýra çocuklarýnýza gelmeden bu sese kulak verin" dedi. Platform, 25 Mayýs Cumartesi günü saat 16.00'da gerçekleþtirecekleri yürüyüþe tüm Ergani halkýný davet etti. (DÝHA)

“Almanya 50 milyar dolar kazanýyor”

Prof. Dr. Haydar Aras, yýllýk güneþlenme süresi Türkiye'nin yarýsý kadar bile olmayan Almanya'nýn, güneþ enerjisinin öneminin farkýnda olduðunu bildirerek, ürettiði güneþ enerjisi sistemi ürünlerini satan Almanya'nýn bu sayede yýllýk 50 milyar dolar ihracat yaptýðýný söyledi. Ýspanya, Ýsrail, Ýran, Japonya ve ABD'de kurulan "güneþ tarlalarýnda" güneþ enerjisinden elektik üretimi yapýldýðýný iþaret eden Aras, þöyle devam etti: "Güneydoðu Anadolu baþta olmak üzere Ege ve Akdeniz bölgeleri güneþlenme saati açýsýndan en zengin bölgemizdir. Bu potansiyelimizi kullanmamýz lazým. Aksi takdirde enerji üretimi için yapacaðýmýz ithalat miktarý her geçen gün daha da yükselecek. 2020 yýlýnda sadece elektrik üretimi için yapacaðýmýz ithalat miktarý 55 milyar dolara ulaþacak. Bunun için önlem almamýz lazým. Bu nedenle güneþ ve rüzgar enerjisinden faydalanmamýz þart." Aras, yenilenebilir enerji kaynaklarýndan enerji üreten sistemlerin Türkiye'de üretiminin saðlanmasýnýn çok önemli olduðuna da deðinerek, bununla ilgili yasal düzenlemenin yapýlmasýný istedi.

Duraklardaki kýrýk camlar tehlike saçýyor DÝYARBAKIR'ýn Silvan ilçesinde þehir içi minibüs duraklarýndaki kýrýk camlar tehlike saçýyor. Silvan Belediyesi tarafýnda 3 yýl önce ilçenin iþlek caddelere yerleþtirilen þehir içi duraklarý çeþitli gösteri ve meydana gelen trafik kazalardan zarar görerek kullanýlmaz hale geldi. Vatandaþlar, kýrýk olan camlarýn onarýlmasýný istedi. (ÝHA)


12

HABER

23 Mayýs 2013 Perþembe

“ASKERi HAREKE PKK’nin geri çekilme kararý almasýnýn ardýndan sürecin saðlýklý tamamlanmasý için Diyarbakýr’da sivil toplum örgütleri ve insan haklarý kuruluþlarý tarafýndan kurulan izleme komisyonu üyeleri Kulp ilçesi kýrsalýnda inceleme yaparken PKK’li bir grup ile karþýlaþtý. Grup adýna açýklama yapan Baran Botan, çekilme alanlarýnda askeri hareketlilik olduðunu belirtti

DÝYARBAKIR 'da sivil toplum örgütleri ve insan haklarý örgütleri tarafýndan kurulan izleme komisyonu Diyarbakýr'ýn Kulp ilçesinde geri çekilmeye iliþkin inceleme yaptý. PKK'nin 8 Mayýs'ta itibaren Federe Kürdistan Bölgesi'ne çekilmesi sýrasýnda herhangi bir provokasyon yaþanmamasý ve geri çekilmenin saðlýklý bir þekilde yürütülmesi için Diyarbakýr Tabip Odasý, ÝHD, MEYA-DER, Diyarbakýr Barosu, Diyar TUHAD-DER, GÜNSÝAD, KESK Diyarbakýr Þubeler Platformu, MAZLUMDER, Diyarbakýr Barýþ Meclisi, Barýþ Anneleri Ýnisiyatifi ve TÝHV Diyarbakýr Temsilciliði tarafýndan oluþturulan komisyon, çalýþmalarý kapsamýnda dün bir dizi incelemelerde bulunmak üzere Diyarbakýr'ýn Kulp ilçesi ve Muþ kýrsalý kesimindeki Þenyayla bölgesine gitti. Heyet, bölgedeki hareketliliði gözlemleyerek inceleme yaptýðý sýrada 4 kiþilik PKK'li grup ile karþýlaþtý. Dicle Haber Ajansý (DÝHA) kameralarýna da yansýyan karþýlaþmanýn ardýndan PKK'li Baran Botan heyet üyelerine kýsa bir açýklama yaptý.

Alanda askeri hareketlilik oluyor

Önce basýna kýsa bir bilgilendirme yapan Botan, "Bu sü-

reçteki bu emeðinizi ve çalýþmanýzý kutluyoruz. Ancak sadece bu bölge ile sýnýrlý kalmamalý. Birçok yerde birçok alanda halkýn içerisinde gerillanýn bulunduðu alanlarda incelemeleriniz olmasý lazým. Bu bir özgürlüðe hizmettir. Bu yürüyüþte basýn gibi, STK'lardan gelen heyete emeklerinden dolayý teþekkür ediyoruz. Her þeyden önce bu süreci Önder Apo baþlattý. Önder Apo, 'Kalp ve beyin olarak baðlý olan herkesin bu süreci sahiplenmesi gerekir' dedi. Aðýrlýkta olarak bu gerillanýn omuzlarýndadýr. Tabi ayný zamanda halkýndýr da. Bu yüzden Önder Apo'nun baþlattýðý sürece layýk olmalýyýz. Onunla yürümek için hangi adým gerekiyorsa bunu yerine getirmeliyiz. Askeriyenin provokatif yaklaþýmlarý söz konusu. Bu süreci provoke eden giriþimler olacaktýr. Önemli olan gerilla hareketi ve halk olarak bizim duruþumuzdur. Biz bu süreci boþa çýkartmamalýyýz. Bu alanda askeri hareketlilik oluyor. Bizler soðukkanlý bir þekilde dikkatli hareket ediyoruz. Tabi bazý hareketlilikleri oluyor bunlarý izliyoruz. Özellikle bulunduðumuz ormanlýk alanlarda aðaç kesimleri var" dedi.

“Barzani rol oynamalý”

Botan, "Bu konuda STK'la-

rýn duyarlýlýk oluþturmasý gerekiyor. Yine bununla baðlantýlý olarak korucu hareketliliði var. Karlýova, Þerefdin Daðlarý ve Cehennem Vadisi bölgesinde pusu atýyorlar. Basýnýn buna dikkat çekmesi gerekir. Biz üzerimize düþeni yapmaya hazýrýz. Her þeyden önce Ortadoðu'da halklarýn kardeþliðini kurmak için PKK olarak, HPG olarak, üzerimize düþen þekilde soðukkanlý, dikkatli, doðru adýmlarla geri çekilmeyi yerine getiriyoruz. Önder Apo'nun bizden istediði budur. Kürt ulusal birliðine yönelik Kandil'deki arkadaþlarýmýz bir açýklama yaptýlar. Biz bunlarý izliyoruz, örgütsel talimatlarýmýzda ve medyayý takip ederek bilgileri alýyoruz. Her þeyden önce son süreçte dikkat çekilmesi gereken Maliki'nin yaklaþýmýnýn doðru olmasý gerekiyor. Yine Mesud Barzani tarafý, önceki KDP-YNK savaþýndaki sürece benzemiyor bu süreç. Her þeyden önce bunun bilinmesi gerekir ve bu þekilde hareket edilmesi gerekir. Barzani'ye bu süreçte büyük rol düþüyor. Bu yüzden de Barzani'nin rol oynamasý gerekir. Önder Apo'nun önümüze koyduðu yol haritasý ile ilerlemeliyiz. Ayrýca Kürtler olarak þerefli onurlu bir þekilde özgürlüðü geliþtirmek için mücade-

le etmeliyiz" diye konuþtu.

“Sürecin aktörleri onlar”

Daha sonra heyet adýna ilk olarak konuþan ÝHD Diyarbakýr Þube Baþkaný Raci Bilici, PKK'lilerin geri çekilme sürecinde herhangi bir sorununun yaþanmamasý ve sürecin sorunsuz tamamlanmasý için komisyonu oluþturduklarýný belirterek, "Bu kapsamda bölgelerde de sorunlar yaþanýyor mu yaþanmýyor diye bugün Kulp'a geldik. Bu sýrada PKK gerillalarý ile karþýlaþtýk. Biz onlarla konuþmak istedik. Çünkü bu sürecin aktörleri onlar. Sorun olup olmadýðýný onlardan öðrenmek istiyoruz. Bu komisyonun amacý da budur. Bugün en azýndan muhatap olanlarý burada gördük ve umuyoruz ki sorun varsa devlet bu sorunlarýn önünü alýr" dedi.

“Herkes ben varým demeli”

Heyette yer alan Diyarbakýr Tabip Odasý Baþkaný Kemal Karadaþ ise, yeni baþlayan bu sürecin barýþ yolunda çözüme kavuþmasýný istediklerini ifade ederek, provokasyonlarýn yaþanmamasý için hükümet yetkililerinin de sorumluluk içerisinde olmasý gerektiðini dile getirdi. Barýþ Anneleri Ýnisiyatifi aktivisti Havva Kýran da "Gerilla'nýn özgürlük


13

HABER

23 Mayýs 2013 Perþembe

TLiLiK OLUYOR” hi bir çaðrý yapmýþtý. Bununla birlikte PKK geri çekilme kararý aldý. Türk ordusu ise kimyasal silahlarla gerilla üzerinde büyük saldýrý yürüttü. Bunlarýn yaþanmamasý için bu süreçte izleme komisyonu kuruldu. Bizim üzerimize düþecek her þeyi yapmaya hazýrýz" dedi.

“Sürece layýk olmalýyýz”

yürüyüþü þaka deðil. Savaþ erken olur ama barýþ zor oluyor. Anneler olarak hiçbir annenin çocuðunu yitirmesini istemiyoruz. Herkes elini taþýn altýna koyarak 'Ben varým' demeli. Çocuklarýmýz bu silahlara aþýk deðil, bu Türkiye sistemi çocuklarýmýzý daða çýkardý. Birliktelik olmuþ olsaydý çocuklarýmýz daðlara çýkmazdý. Çocuklarýmýz hepsi öðrenciydi, bilgili insanlardý. Biz onlarýn yürüyüþünü selamlýyoruz ve anneler olarak baþarýlar diliyoruz" diye konuþtu.

“Barýþýn önünde büyük engel kalmadý”

Eðitim Sen Diyarbakýr Þube Baþkaný Kasým Birtek, "21 Mart'ta Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ýn mesajý Nevroz alanýnda okunduðu zaman büyük bir coþku aldýk. Ýkinci büyük coþkumuzu da bugün buradan alýyoruz. Kürt tarafýnýn barýþtan yana samimiyetini çok iyi biliyoruz. Gerillanýn samimiyetini bir kez daha gözlerimizle gördük. Bu mutluluk vericidir. Barýþýn önünde büyük engeller kalmamýþtýr" ifadelerini kullandý. Diyar TUHAD-DER Baþkaný Sýrrý Doðan ise, "Kürt Halk Önderi Sayýn Abdullah Öcalan 1999'da da buna benzer tari-

Konuþmalarýn ardýndan tekrar söz alan PKK'li Baran Botan þunlarý dile getirdi: "Arazide nöbet tutarken sizi bulduk. Bizim için sürpriz bir geliþ oldu. Yaptýðýnýz deðerlendirmelere katýlýyoruz. Her þeyden önce 21 Mart'ta Önder Apo süreci baþlattý. Görülüyor ki gerilladan, hareketimizden ve halktan en üst düzeyde sürece bir katýlým var. Tabi Önder Apo'nun baþlattýðý bu süreçte hepimiz bir çaba ve emek içerisinde olmalýyýz. Her þeyden önce samimiyetimizi sürdürmeliyiz. Önderliðimizi tamamlamalýyýz. Önder Apo'nun Ýmralý'daki zor koþullarýný herkes biliyor. Her þeyden önce büyük bir direniþ, irade ve duruþ ortaya koyarak tüm Kürtlere ve Ortadoðu'ya bir çaðrý yaptý. Bu çaðrý öyle sýradan bir çaðrý deðil. Yeni bir çaðrýdýr, yeni insanlýk, yeni yaþamý inþadýr. Özgürlük yürüyüþünde bir emek ve çalýþma içerisinde olunmalýdýr. Gündem biliniyor. Geri çekilme gündemdedir. Tabi biraz zorluk var. Bu süreci 99 yýlýyla kýyaslamýyoruz. Basýnda takip ediyoruz eðer arkadaþlarýmýz Botan eyaleti ve Van'dan bir haftada geri çekildiyse bizim geri çekilme sürecimiz hesaplanmalýdýr. Devletin hareketliliði var. Bu hareketliliðin görülmesi gerekir. Özellikle Medya, Bingöl ve Karlýova'da korucu hareketliliði var. Yine birçok yerde yollarý kesmek istiyorlar. Büyük barajlar yapýyorlar. Yine bazý alanlarda pusu atýyorlar. Askeri araçlarla bir hareketlilik olmuyor ama birebir aldýðýmýz istihbarata göre sivil ve bazý özel þirket araçlarýyla bir hareketlilik var. STK'larýn bunlara dikkat çekerek duyarlýlýk yaratmasý gerekiyor. Bizim tarafýmýzdan halkýmýzýn bir kaygýsý olmasýn. Önderliðimizin ve yürütme konseyimizin talimatlarý esasýnda

hareket ediyoruz. Özgürlük savaþçýlarý olarak bunun farkýndayýz. Elimizden geldiðince dikkatli, hassas ve duyarlý hareket ediyoruz. Önder Apo'nun baþlattýðý sürece gerilla olarak en büyük katkýyý bu þekilde sunmalýyýz. Bu sürece layýk olmalýyýz. Ama yaptýðýmýz bu çaðrýlara devletin samimi yaklaþmasý gerekir. Önder Apo'nun dile getirdiklerini hareket ve halkýmýz uyguluyor. Ama devlet ve hükümet tarafýna baktýðýmýz da faþist ve þoven saldýrýlar ortaya çýkýyor. Bunlarýn bire bir sorumlusu hükümetin kendisidir. Sonuç itibariyle bir karýþýklýk yaratýlmak isteniyor. Özellikle üniversitelerde, yine Kürtlerin azýnlýkta olduðu yerlerde saldýrýlar yaþanýyor. Kamuoyunun buna duyarlý olmasý bunlarý engellemesi gerekiyor. Bu süreçte Önder Apo'nun baþlattýðý yeni hamle sürecinde gerilla olarak üzerimize düþeni sunacaðýz."

Kaymakam aracýnýn çarptýðý yurttaþ yaþamýný yitirdi Kocaköy Ýlçe Kaymakamlýðý'na ait makam aracýnýn çarptýðý 70 yaþýndaki Mehmet Acar adlý yurttaþ yaþamýný yitirdi DÝYARBAKIR'ýn Kocaköy Ýlçe Kaymakamlýðý'na ait makam aracý, BDP Baðlar Ýlçe Örgütü yakýnlarýnda karþýdan karþýya geçmekte olan 70 yaþlarýndaki Mehmet Acar isimli yurttaþa çarptý. Aracýn çarptýðý Acar olay yerinde yaþamýný yitirirken, cenaze Diyarba-

kýr Devlet Hastanesi morguna kaldýrýldý. Olaya tanýklýk eden yurttaþlar, Karayollarý Müdürlüðü'ne ait üst geçidin yaþlý ve engelli yurttaþlarýn durumuna uygun olmadýðý için üst geçidi kullanamadýklarýný belirterek tepki gösterdi. (DÝHA)

Çermik’te küçükbaþ hayvan yüklü kamyon devrildi

“Bölgede kameralar ile ne arýyordunuz?”

Açýklamanýn ardýndan PKK'liler ormanlýk alana doðru giderek bölgeden ayrýldý. Heyet ise Diyarbakýr'a doðru yola çýktý. Ancak yol üzerinde bulunan Kulp'a baðlý Panak Jandarma Komutanlýðý önünde askeri arama noktasýnda durdurulan heyet üyeleri kimlik kontrolüne tabi tutuldu. Heyetin gidiþi sýrasýnda söz konusu bölgede herhangi bir arama noktasýnýn olmamasý ancak dönüþte arama noktasýnýn kurulmasý dikkat çekti. Yapýlan kimlik kontrolünün ardýndan heyeti taþýyan iki araç Diyarbakýr'a doðru yola devam ederken, KNN ve Kürdistan TV muhabirlerini taþýyan araç karakol bahçesine çekildi. Burada muhabirlere "Bölgede kameralar ile ne arýyordunuz? Görüntülerinizde neler var? Niçin geldiniz?" þeklinde sorular yönelttiði öðrenildi. Karakolda görevli komutanlarýn herhangi bir savcýlýk kararý olmaksýzýn görüntülere el koymak istediði belirtilirken, heyetin yetkililerle yaptýðý görüþmenin ardýndan gazeteciler yaklaþýk 2 saate yakýn bir süre karakolda bekletildikten sonra tutanak imzalatýlarak serbest býrakýldý. (DÝHA)

DÝYARBAKIR'ýn Çermik ilçesinden Siverek'e hareket eden küçükbaþ hayvan yüklü kamyon kaza yaptý. Kazada, kamyonda bulunan 121 küçükbaþ hayvan telef oldu. Edinilen bilgiye göre, Çermik'ten Þanlýurfa'nýn Siverek ilçesine giden M. Zülfü Çaðlayan yönetimindeki 12 AT 726 plakalý küçükbaþ hayvan yüklü kamyon, 23'ncü kilometredeki rampada sürücünün direksiyon hakimiye-

tini kaybetmesi sonucu þarampole yuvarlandý. Kazada, kamyon þoförü M. Zülfü Çaðlayan ile Rýza Aras ve Gürcü Aras yaralandý. Yaralýlardan Rýza Aras Çermik Devlet Hastanesi'nde ayakta tedavi edilirken, diðer yaralýlar Diyarbakýr Eðitim ve Araþtýrma Hastanesi'ne sevk edildi. Kazada 121 küçükbaþ hayvan telef olurken, kaza ile ilgili soruþturma baþlatýldý. (ÝHA)

Bismil’de 130 kilogram esrar ele geçirildi DÝYARBAKIR - Bismil ilçesinde 130 kilogram esrar ele geçirildi. Uyuþturucuyla ilgili olarak 2 kiþi tutuklandý. Edinilen bilgiye göre, Ýlçe Emniyet Müdürlüðü Kaçakçýlýk ve Organize Suçlarla Mücadele Þube Müdürlüðü ekipleri, Silvan'dan geldiði öðrenilen

47 PU 422 plakalý aracý ilçede durdurdu. Araçta yapýlan aramada, 130 kilogram esrar bulundu. Olayla ilgili olarak kardeþ olduklarý öðrenilen A.B. ve E.B. yakalandý. Gözaltýna alýnan 2 kiþi, emniyetteki ifadelerinin ardýndan sevk edildikleri adli mercilerce tutuklandý.


14

BÖLGE

23 Mayýs 2013 Perþembe

“Oðrencilere 45 cm yasaðý” Hakkari'de Merkez Türk Telekom Anadolu Öðretmen Lisesi'nde öðrencilere yönelik "cemaat" adýna faaliyet yürüten öðretmenler tarafýndan baský uygulandýðý iddia edildi. Eðitim Sen Hakkari Þube yöneticisi Ýlkay Þimþek, iddialarý doðrularken, bunlarýn okul idaresinin telkini ve bilgisi dahilinde yapýldýðýný belirtti. Öðrenci velisi Ali Baycan ise, okulda kadýn öðrencilere erkeklere 45 cm'den fazla yaklaþýlmamasý telkininde bulunulduðunu dile getirdi HAKKARÝ Merkez Türk Telekom Anadolu Öðretmen Lisesi'nde bazý öðretmenlerin öðrencileri "cins ayrýmýna" göre toplantýlara alarak, "ahlak yönlendirmesi" adý altýnda cemaate yönlendirdiði iddia ediliyor. Kadýn öðrencilere nasýl giyinmeleri gerektiði ve erkek öðrencilerle nasýl bir iliþki içinde olmalarý yönünde baský

yapýldýðý belirtiliyor. Ayný þekilde erkek öðrencilerle toplantý yapýldýðý belirtilirken, öðrencilerin okul dýþýnda "sohbet" adý altýnda bazý evlere davet edildiði iddia ediliyor

45 cm yasaðý!

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliði (TOBB) Ýlköðretim Okulu'nda öðretmenlik yapan Ali Baycan, kýzýnýn annesi ile yaptýðý bir sohbet esnasýnda okulda yaptýklarý toplantýyý anlattýðýný belirterek, kýzýnýn anlatýmlarýndan yola çýkarak araþtýrma yaptýðýný ve anlatýlanlarý doðrulattýðýný söyledi. Baycan, konu hakkýnda þu bilgileri verdi: "Kýzým annesine okulda 45 santimlik bir yasaðýn uygulandýðýný belirtti. Ýlk baþta 45 santimin ne anlama geldiðini anlayamadým. Sonra kýzýma sorduðumda, o mesafenin erkeklere yanaþma mesafesi olduðunu söyledi. Bu yasak bayan bir öðretmen tarafýndan kýz çocuklara açýklanýyor. Ben bir eðitimci olarak bu uygulamadan rahatsýzým" dedi.

“Okul idaresinin bilgisi ile yapýlýyor”

Ayný okulda öðrencisi bulunduðunu söyleyen Eðitim Sen Hakkari Þube yöneticisi Ýlkay Þimþek,

daha öncede ayný okuldan benzer duyumlar aldýklarýný belirterek, bazý öðretmenler, veliler ve öðrencilerle yaptýðý görüþmeler sonucunda yaþanan olayýn doðrulandýðýný söyledi. Özelikle ikinci dönemde kadýn öðretmenler tarafýndan bilgilendirme adý altýnda böyle bir toplantýnýn düzenlendiðini dile getiren Þimþek, "Bilgilendirme adý altýnda yapýlan bu toplantý aslýnda bir yönlendirme toplantýsýdýr. Bu toplantýda gerçekten bir eðitim kurumunda, bizzat eðitimciler tarafýndan aðza alýnmayacak söylemler ve kabul edilmeyecek bazý direktifler verilmiþ" diye konuþtu.

“Çocuklarýmýz ahlaksýz mý?”

Þimþek, bu tür toplantýlarýn okul idaresinin telkini ile yapýldýðýný belirterek, "ahlak dersi" adý altýnda öðrencilerin farklý yönlere yönlendirildiðini söyledi. Bir veli ve eðitimci olarak kendi çocuklarýna "ahlak dersi" adý altýnda yönlendirme yapýlmasýný kabul etmeyeceðini dile getiren Þimþek, "Bizim çocuklarýmýz ahlaksýz mý? Bizim çocuklarýmýz aile içerisinde ahlak öðrenmiyor mu? Birileri çýkýp hem de eðitim kurumunda sözde ahlak adý altýnda, yobaz, o örümcek beyinleriyle kalkýp, bizlere ahlak dersi vermeye çalýþýyor" diye belirtti.

Sadak’ýn yurt dýþý yasaklarý kalktý

Siirt Belediye Baþkaný Selim Sadak hakkýnda Siirt Sulh Ceza Mahkemesi ve Diyarbakýr 9. Aðýr Ceza Mahkemesi tarafýndan verilen yurt dýþýna çýkma yasaðý, yapýlan itirazlar üzerine kaldýrýldý SÝÝRT Belediye Baþkaný Selim Sadak hakkýnda 2012 yýlýnda Siirt Sulh Ceza Mahkemesi ve Diyarbakýr 9. Aðýr Ceza Mahkemesi tarafýndan verilen yurt dýþýna çýkma yasaðý kararý avukatlarýn yaptýðý

itirazlar üzerine kaldýrýldý. 8 Aralýk 2012'de Siirt'te "KCK" adý altýnda yapýlan operasyon kapsamýnda gözaltýna alýndýktan sonra, 12 Aralýk 2012'de çýkarýldýðý Diyarbakýr 9. Aðýr Ceza Mahkemesi tarafýndan

hakkýnda yurt dýþýna çýkma yasaðý verilerek tutuksuz yargýlanmak üzere serbest býrakýlan Sadak'ýn avukatlarý tarafýndan yapýlan itirazý deðerlendiren mahkeme, yurtdýþý yasaðýný kaldýrdý. Yine Sadak hakkýnda, 17 Ocak 2012 tarihinde Siirt'te belediyelere yönelik yolsuzluk iddiasýyla yapýlan operasyonlar kapsamýnda Siirt Cumhuriyet Savcýlýðý tarafýndan yürütülen soruþturma kapsamýnda yurtdýþý yasaðý verilmiþti. Avukatlarýn itirazý üzerine, 7 Haziran 2012 tarihinde Siirt Sulh Ceza Mahkemesi tarafýndan verilen yurt dýþýna çýkma yasaðý kararýný deðerlendiren mahkeme heyeti, Sadak hakkýnda verilen yurt dýþýna çýkma yasaðýný kaldýrdý. (DÝHA)

Okul idaresi toplantýlarý doðruladý

Ýddialar hakkýnda görüþtüðümüz Hakkari Merkez Türk Telekom Anadolu Öðretmen Lisesi Müdür Yardýmcýsý Hülya Korkmaz ise, ailelerin izni dýþýnda kadýn ve erkek öðrencilerle ayrý ayrý toplantý yapýldýðýný doðruladý. Korkmaz, toplantý içeriði hakkýnda ise, toplantýlarýn okul müfredatýna uygun olduðunu ileri sürdü. Ayrýca Hakkari'de son zamanlarda bazý kadýnlarýn dini sohbetler adý altýnda okullarda dolaþtýðý ve kadýn öðrencilerle "sohbet" adý altýnda toplantýlar yapmaya çalýþtýklarý belirtiliyor.(DÝHA)

Gürpýnar polisinden eðitime destek VAN - Gürpýnar Terörle Mücadele Büro Amirliði hazýrladýðý "Polisten Eðitime Destek" projesi kapsamýnda, ilçedeki öðrencilerin eðitimi için çaba gösteriyor. Eðitim fakültesi mezunu olan polis memurlarý, öðrencilerin zayýf olduklarý derslere gönüllü olarak girerek, öðrencilerin eðitimlerine katký saðlýyor. Gürpýnar Kaymakamlýðýnýn verdiði destekle hareket eden Ýlçe Emniyet Amirliðindeki memurlar, proje kapsamýnda polislikle ilgilenen öðrencilere, çeþitli kitaplar da daðýttý. Öte yandan proje kapsamýnda öðrenciler sinemaya götürüldü ve deneme sýnavlarýnda 400 puan üzeri alan öðrencilere hediyeler verildi, kaynak kitaplar daðýttý. Ýlçe Emniyet Amirliði görevine yeni atanan Rýdvan Dal, gazetecilere yaptýðý açýklamada, kendisinden önce görev yapan emniyet amiri Namýk Kemal Önder'in, ekibiyle çok güzel çalýþmalara imza attýðýný, Gürpýnar polisinin bundan sonra da eðitime destek faaliyetlerini hýz kesmeden sürdüreceðini ifade etti.


15

BÖLGE

23 Mayýs 2013 Perþembe

Hasarlý evlerde yaþýyorlar Elazýð’da 2010 yýlýnda meydana gelen depremde evleri zarar gören ve hasar tespit çalýþmalarýnda yüzde 80 aðýr hasar raporu verilen Bingöl’ün Genç ilçesine baðlý Gerçekli köyü sakinleri, kendilerine çýkan konutlarýn yapýlmadýðýndan dolayý hasarlý ev ve çadýrlarda kalmaya devam ediyor

BÝNGÖL - Elazýð'ýn Karakoçan ilçesinde 2010 yýlýnda meydana gelen depremden etkilenerek zarar gören Bingöl'ün Genç ilçesine baðlý Gerçekli (Xêlan) köyü sakinleri, hasar tespitinde köydeki evlerin yaklaþýk yüzde 80'inin aðýr hasarlý olduðu tespit edilmesine raðmen köylülere çýkan konutlar yapýlmadýðýndan yurttaþlar halen aðýr hasarlý evlerde ve çadýrlarda kalýyor. Depremden sonra bilirkiþilerden oluþan bir heyetin köye gelip hasar tespiti yaptýðýný belirten köylüler, hak ettikleri konutlarýn yapýmý için yer tespiti yapýldýktan sonra köy aðalarýnýn hazine arazisini sahiplenerek köy konutlarýnýn yapýmýný engellediðini söyledi. Köy sakinlerinden Kasým Bozateþ isimli yurttaþ, deprem sonrasý evlerinde oluþan çatlaklarý göstererek, "Evlerimiz yýkýlmak üzere. Ýçerde yatmaya korkuyoruz. Allah'tan korksunlar hepimizi baský altýna almaya çalýþýyorlar. Aðalardan dolayý evlerimizi yapamýyoruz" dedi.

“Hepimizi toplayýp yaksýnlar”

90 yaþlarýnda olan Haným ve Hasan Sezen çifti ise, "Buradan Baþbakan ve yetkililere sesleniyoruz; yazýktýr, günahtýr bu halimize bir çare bulunsun. Aðalarýn elinde kaldýk" diyerek içerisinde bulunduklarý durumu özetledi. Köy sakinlerinden Haným Demirkýran da "Bu dert bize Allah'tan geldi. Ancak bu çevrede bizimkiler hariç

herkesin konutlarý yapýldý. Ýl Afet Müdürü ve kaymakam engel oldular. Eðer bizler Ýslam ve bu devletin vatandaþlarýysak bu derdimize çare bulsunlar. Yok çare bulmuyorlarsa hepimizi toplayýp yaksýnlar. Biz de rahat edelim onlar da rahat etsin" diyerek sitem etti.

Köyün yolu köy dýþýnda!

Köy sakinlerinden Fidan Sezen, bölgede zarar gören tüm köylerin konutlarýnýn yapýldýðýna dikkat çekerek, "Biz de bu ülkenin vatandaþýyýz, oy kullanýyoruz. Derdimize derman olsunlar. Madem konut hakkýmýz var. Ýl Afet Müdürü ve kaymakam engel olmasýn. Ýnsanlar üzerimize çöker diye evlerinin önünden geçmeye korkuyor. Biz içinde yaþamaya çalýþýyoruz" dedi. Köylülerden Mehmet Ali Delibaþ ve Nazým Bozateþ ise köyün konut sorunun yaný sýra yolunun

Saz çalarak geçimini saðlýyor 10 yýl önce geçirdiði trafik kazasý sonucu sakatlanan ve tekerlekli sandalye mahkum olan Cemal Balaban, ailesini geçindirmek için sokakta saz çalýyor

da yaklaþýk bir buçuk kilometre köyün dýþýnda kaldýðýný belirterek þunlarý aktardý: "Yýllardýr müracaat ediyoruz. Yolumuz bir türlü köy merkezine getirilmedi. Kýþýn eþya veya yükümüz olduðunda bir buçuk kilometrelik yolda yükleri sýrtýmýzda götürüyoruz. Kýþýn buralara 34 metre kar yaðýyor. Bir hastamýz olduðunda ancak kýzakla veya sýrtlayarak yola getirebiliyoruz."

“Aðalar tarafýndan engellendi”

Yollarýnýn köye bir buçuk kilometre kala aðalar tarafýndan engellendiðinden dolayý yapýlmadýðýný kaydeden Köy Muhtarý Musa Demirkýran, sadece yaz aylarýnda köye araçla gidebildiklerini söyledi. Diðer mevsimlerde sularýn yükselmesi ve kar yaðýþý olduðundan dolayý köye bir buçuk kilometre ka-

ÞANLIURFA - Viranþehir'de engelli baba sokakta saz çalarak para kazanmaya çalýþýyor. 10 yýl önce geçirdiði trafik kazasý sonucu sakatlanan ve tekerlekli sandalye mahkum olan Cemal Balaban, ailesini geçindirmek için sokakta saz çalýyor. Sokaklarda yöresel türküleri seslendiren 6 çocuk babasý Balaban'a, 12 yaþýndaki kýzý Gülistan da eþlik ediyor. Türküleri dinleyen vatandaþlarýn verdiði paralarla geçimini saðlayan Balaban, yaptýðý açýklamada yaklaþýk 10 yýl önce geçirdiði trafik kazasý sonucu ayaklarýnýn sakatlandýðýný anýmsattý. Küçük yaþlarda saz çalmayý öð-

la yürümek zorunda kaldýklarýný ifade eden Demirkýran, "2010 yýlý Mart ayýnda meydana gelen depremde köyümüz de hasar gördü. Hasar tespiti için gelen heyet köyümüzdeki birçok evin aðýr hasarlý olduðunu tespit etti. 3 yýldýr devlet bize konut yapacak, halen bir þey yok. Bu yýl içerisinde 3 kez ihaleye çýkardý. Her ne hikmetse her 3 ihale de dosyadaki evrak eksikliðinden dolayý iptal edildi. Ayrýca konutlarýmýz için yer tespiti yapýldýðýnda köyün aðalarý hazine arazisinin kendilerine ait olduðunu iddia ederek müteahhitleri 'Bu ihaleye girmeyin, arazi bizi. Size konut yaptýrmayýz' gibi tehditlerle engellendiler. Ayrýca kaymakam ve afet iþleri müdürünü de ayarlamýþlar. Amaçlarý konutlarýmýzý iptal ettirmektir" diye belirtti. (DÝHA)

rendiðini ifade eden Balaban, "Tedavi olmak için evimi eþyalarýmý elimde olan neyim varsa her þeyi sattým. Fakat sattýklarýmýn hiç biri tedavi masrafýmý karþýlamadý. Bu durumda ayaklarým tutmadýðý çalýþamadýðým için aileme bakamýyordum. Bende çareyi sokak, sokak gezerek saz çalmakta buldum. Saz çalarak geçimimi saðlýyorum. Eve ekmek götürmek için buna mecburum" diye konuþtu. Devleten 3 ayda bir 700 TL maaþ aldýðýný belirten Balaban, "Bu parayla ev kirasý, su ve elektrik borcunu ödeyebiliyorum. Yetkililerden geçimimi saðlayacak devamlý bir iþ istiyorum" dedi.


16

BÖLGE

23 Mayýs 2013 Perþembe

“Þikayetçi olsan da bir þey deðiþmez” VAN'ýn Erciþ ilçesinde 2011 yýlýnda yaþanan depremlerin ardýndan hýrsýzlýk vakalarýnda ciddi oranda artýþ yaþanmaya baþladý. Hemen her gün bir iþyerinin soyulmasý esnaflarý kaygýlandýrýyor. Esnaflar polisin tedbir almadýðýndan yakýnýrken, þimdiye kadar yaþanan hýrsýzlýk olaylarýn çocuðunun failsiz kaldýðýna iþaret ediyor. Ýki gün önce eski Vergi Dairesi Sokaðý'nda yapýlan soygun ise, esnafý çileden çýkarmaya yetti. Yaþanan durumu polise aktaran iþyeri sahibi Tekin Çelik, polisin kendisine "Þikayetçi olsan da bir þey deðiþmez" dediðini iddia etti.

“Devlet malýmýzý korusun”

Deprem sonrasý hýrsýzlýk olaylarýn artmasýna þaþýrdýklarýný ifade eden Çelik, genelde cadde üzerinde ve sokaklarda bulunan mobese kameralarýnýn çalýþmadýðýndan kaygýlandýklarýný söyledi. Ýki gün önce kendisine ait iþyerinin soyulduðuna belirten Tekin, yaþanan hýrsýzlýk durumu karþýsýnda polislerin olay yerine geldiðini söyledi. Bir polisin kendisine "þikayetçi

Erciþ'te artan hýrsýzlýk vaka larý esnafý canýn dan bezdirdi. Ýþyeri soyulan Te kin Çelik isim li yurttaþ, polis in kendisine þikayetçi olu p olmayacað ýný sorduðunu, kendisinin d e þikayetçi ola caðýný söylem esi üzerine polis in kendisine , “Þikayetçi ols an da bir þey deðiþmez” d ediðini iddia etti

olup olmayacaðýný" sorduðunu kendisinin de þikayetçi olacaðýný söylediðini aktaran Tekin, polisin ise kendisine, "Þikayetçi olsan da bir þey deðiþmez" dediðini belirtti. Daha öncede birçok hýrsýzlýk olayýnýn yaþandýðýný bunun emniyete intikal etmesine raðmen herhangi bir sonuç alýnmadýðýna dikkat çeken Tekin, "Yaþanan deprem bizi fazlasý ile maðdur etti. Buna raðmen devletten bir þey istemedik. Bari devlet malýmýzý korusun" diye konuþtu.

“Mobese kamerasý yok”

Bir baþka maðdur esnaf Çetin Barut, birkaç gün önce iþyerini soyulduðunu belirterek, "Ýþyerim uzun bir süre levyeyle uðraþýlmasý sonucu kapýsý kýrýlmýþ. Delilleri karartmak için de iþyeri ateþe verildi. Nedense adamlar iþyerimi soyuyor, sonra da yakýyor. Ancak polisler bunu fark etmiyor. Erciþ'in en iþlek sokaðý olan eski Vergi Dairesi Sokaðý'nda ne hikmetse polisin mobese kamerasý yok" diye belirtti. Siyasi olaylarda bütün mobese kameralarýn çalýþtýðýna dikkat çeken Ba-

Cizre Belediyesi’nin içme suyu projesi hayata geçti Cizre Belediyesi ilçede yýllardan beri devam eden içme suyu sorununu çözmek için çektiði 30 kilometrelik su þebekesi ile buna baðlý olarak yaptýrdýðý 100 ton ve 50 tonluk iki su deposunun açýlýþýný yaptý

rut, ama hýrsýzlýk olaylarýnda bu kameralarýn çalýþmadýðý ya da bulunmadýðýnýn altýný çizdi.

“Savcý öðüt vermekle yetindi”

Burhan Satar isimli esnaf ise, hýrsýzlýða karþý önlem alýnmasý için savcýlýða müracaat ettiklerini, ancak savcýnýn kendilerine öðüt vererek, geri gönderdiðini söyledi. Satar, "Savcýlýk bize 'gidin iþyerlerinize kamera taktýrýn' dedi. Benim iþyerim zaten geçici, birkaç ay sonra yýkýlýr. Ne sigorta ÞIRNAK'ýn Cizre ilçesinde, yýllardýr yaþanan içme suyu sorununu çözmek amacýyla Cizre Belediyesi geçen yýl baþlattýðý çalýþmalarý bitirdi. Belediye içme suyu sorununu çözmek ve içme suyunu kentin tamamýna daðýtmak amacýyla Dicle Nehri kenarýna 2 adet su deposu yaparak 30 kilometrelik su þebekesi döþedi. 4 milyar 487 bin TL ihale bedeli olan proje büyük uðraþlar sonucu tamamlanýrken, içme suyu kentte daðýtýlmaya baþlandý. Su depolarýnýn açýlýþýna Cizre Belediye Baþkaný Mustafa Gören, BDP Cizre Ýlçe yöneticileri, belediye meclis üyeleri, Dayîkên Þemîyê'nin yaný sýra çok sayýda yurttaþ katýldý. Konak Mahallesi Dicle Nehri kenarýnda yapýlan açýlýþ töreninde konuþan Cizre Belediye Baþkaný

yaptýrabiliyorum ne de kamera taktýrabiliyorum. Devlet benim malýmý mülkümü korumakla görevli deðil mi, benden bunun için vergi almýyor mu? Neden beni korumuyor?" diye sordu. Satar, polisin üzerine düþeni yapmasý halinde hýrsýzlýðýn önleneceðini kaydetti.

“Huzurumuz yok”

Sinan Yigit isimli esnaf da, polisin bu konuda yetersiz ve duyarsýz kaldýðýný belirterek, neredeyse polisin devriye attýðýna bile rastlamadýklarýný aktardý. Mustafa Gören, Cizre halkýnýn yýllardýr su sorunu yaþadýðýný belirterek, "Dicle Nehri ilçemizin ortasýndan geçiyor ama kentimiz yýllardýr içme suyu sorunu yaþýyordu. Bizler bu sorunu çözmek için geçen yýl çalýþmalar baþlattýk. Ve þimdi yaptýðýmýz bu çalýþmanýn meyvelerini yeme zamaný geldi. Öncelikle bizi bu açýlýþ töreninde yalnýz býrakmayan baþta anneler olmak üzere bütün halkýmýza teþekkür ediyoruz. Cizre halký için gecemizi gündüzümüze katarak çalýþmaya devam edeceðiz. Çünkü Cizre halký bütün güzelliklere layýktýr" dedi. Hayata geçirilen içme suyu projesinin soruna çözüm olacaðýna inandýðýný vurgulayan Gören, þöyle devam etti: "Dicle Nehri kenarýnda 5 kuyu yaptýk.

Yiðit, "Huzurumuz yok. Evimize gittiðimizde iþyerimiz aklýmýzdan çýkmýyor. Sabah gelip iþyerimizin kapýsýný saðlam gördüðümüzde nerdeyse yeri öpüp, Allaha þükür ediyoruz. Bu nereye kadar sürecek anlayamadým. Yetkilileri göreve çaðýrýyorum" dedi. Ýlçe Emniyet Müdürlüðü yetkilileri ise, konu ile ilgili çalýþmalarýnýn olduðunu, ancak bu çalýþmalar hakkýnda "güvenlik" nedeniyle fazla bilgi veremeyeceklerini ileri sürdü. (DÝHA)

Ve Konak Mahallesi'ne de 100 tonluk ile 50 tonluk iki tane su deposu yaptýk. Her bir kuyudan saniyede 115 litre su pompalanacak ve kuyulardan sürekli depolara su akacak. Depolardan da kentin dört bir yanýna 30 kilometrelik su þebekesi döþedik. Depolarda toplanan su sürekli halkýmýza verilecektir. Hayata geçirdiðimiz bu proje yapýlan en faydalý projelerden biri olduðuna inanýyoruz. Kentimizin ve halkýmýzýn böylesine bir projeye ihtiyacý vardý. Ve bunu hayata geçirdik. Bütün Cizre halkýna hayýrlý olsun." Konuþmanýn ardýndan depolarýn açýlýþý Cizre Belediye Baþkaný Gören ve Dayîkên Þemîyê üyeleri tarafýndan yapýldý. Törenle birlikte su depolara pompalanmaya baþlandý. (DÝHA)


17

BÖLGE

23 Mayýs 2013 Perþembe

Karþýlaþtýrmalý Edebiyat Günleri baþlýyor DÝYARBAKIR Sanat Merkezi ve Lis Yayýnevi ortaklýðý ile gerçekleþtirilen ve Diyarbakýr AB Bilgi Merkezi tarafýndan desteklenen Diyarbakýr'da Karþýlaþtýrmalý Edebiyat Günleri 25 Mayýs 2013'te baþlýyor. 25 Mayýs - 2 Haziran 2013 tarihleri arasýnda düzenlenecek Diyarbakýr'da Karþýlaþtýrmalý Edebiyat Günleri, farklý diller ve edebiyatlarda var olan akraba konularý, temalarý ve eserleri uluslararasý konuklar ve edebiyatçýlarýn penceresinden ele alýyor.

Edebiyat ele alýnacak

Kültürel mirasýn ve iletiþimin en önemli öðesi olan dil ve edebiyatý çok yönlü ele alacak þekilde tasarlanan program, Avrupa dilleri ile Türkçe ve Kürtçe'nin aðýrlýkta olacaðý sunumlar etrafýnda þekilleniyor. Programda, karþýlaþtýrmalý edebiyatýn kuramsal ve tarihsel boyutlarýnýn

ele alýnacaðý oturumlarda Ýstanbul Bilgi Üniversitesi'nden Jale Parla ile Nazan Aksoy, Boðaziçi Üniversitesi'nden Erol Köroðlu, Muðla Sýtký Koçman Üniversitesi'nden Tülay Akkoyun, Mardin Artuklu Üniversitesi'nden Remezan Alan, Zaho'dan romancý Kovan Sindi, Literature Across Frontiers'dan Alexandra Büchler ve Diyarbakýr'dan yazar Dilaver Zerag konuþmacý olarak yer alacak.

“Ýmkansýz aþk” temsilleri

Türkiye'de ve dünyada karþýlaþtýrmalý edebiyat tartýþmalarýnýn genel çerçevesini aktaran iki ana oturumun yaný sýra, programda iki tematik panel öne çýkýyor. Ýstanbul Goethe Enstitüsü iþbirliðiyle programa katýlan þair Gerhard Falkner, Diyarbakýr'dan yazar Þeyhmus Diken ve Van'dan programa katýlan yazar çevirmen Samþ Hezil'in yer alacaðý

Diyarbakýr A B Bilgi Merk ezi tarafýndan deste klenen Diyarb akýr’da Karþýlaþtýrma lý Edebiyat G ünleri 25 Mayýs 201 3’te baþlýyor

panelde "Edebiyatta Hümanizm ve Ýnsan Haklarý" ele alýnýrken, Mardin Artuklu Üniversitesi'nden Kadri Yýldýrým ve yazar-çevirmen Fatih Özgüven, "Mem û Zin ve Leyla ile Mecnun'da Ýmkansýz Aþk" panelinde batý ve doðu edebiyatlarýndaki 'imkansýz aþk' temsillerini karþýlaþtýrmalý olarak ele alacak.

Ardýl çeviri yapýlacak

Diyarbakýr'da Karþýlaþtýrmalý Edebiyat Günleri'nde dillere ve edebiyatlarýna yoðunlaþýlan etkinlikler de yer alýyor. Pakrat Estukyan'ýn Ermenice sözlü ve yazýlý edebiyat, Gabriyel Akyüz, Mehmet Sait Toprak ve Nesim Doru'nun Süryani dili ve edebiyatý üzerine konuþacaðý etkinliklerin yaný sýra, Roþan Lezgin ve Netice Altun'un konuþmacý olarak katýldýðý bir Zazaca edebiyat paneli de gerçekleþecek. Türkçe, Kürtçe, Zazaca, Ýngilizce

ve Almanca dillerinde yapýlacak sunumlarda ardýl çeviri yapýlacak.

Program 2 hafta sürecek 25 Mayýs 2013 Cumartesi günü açýlýþ oturumuyla baþlayacak Diyarbakýr'da Karþýlaþtýrmalý Edebiyat Günleri'nin, Diyarbakýr Eðitim-Sen, Diyarbakýr Mimarlar Odasý, Diyarbakýre-

Viranþehir’de “Kitap, söyleþi ve imza günleri”

Viranþehir’de “Kitap, söyleþi ve imza günleri” etkinliklerinde okuyucularý ile bir araya gelen yazar ve þairler, dil ve edebiyat üzerine söyleþi gerçekleþtirdi ÞANLIURFA - Viranþehir Belediyesi'nin düzenlediði ve 3 gün sürecek olan "Kitap, söyleþi ve imza günleri" kapsamýnda Belediye Med Kültür ve Sanat Merkezi'nde Viranþehir Belediye Baþkan Vekili Mehmet Burun, BDP Ýlçe Eþ Baþkaný Servet Kýlýç, DTK Daimi Meclis üyesi Osman Özçelik, yazarlar Hicri Ýzgören, Vedat Çetin ve Ýlhami Sidar'ýn katýlýmý ile söyleþi düzenlendi. Ava, Aram Yayýnevi ve Kepikeç Kitape-

vi'nin kitaplarýnýn standýnýn açýldýðý etkinlikte yazarlar, okurlarla sohbet edip, kitaplar hakkýndaki sorularý yanýtladý ve kitaplarý imzaladý. Ardýndan Med Kültür ve Sanat Merkezi Muhsin Melik Konferans Salonu'nda, "Edebiyat ve Toplumsal Yaþam" konulu söyleþi gerçekleþtirildi. Söyleþide konuþan DTK Daimi Meclis üyesi Osman Özçelik, dilin önemine deðinerek dilin insan için olmazsa olmaz-

lardan olduðuna dikkat çekti. Asimilasyonun birinci kuralýnýn dili yok etmek olduðunu belirten Özçelik, "Sömürgeci devletler, iþgal ettikleri topraklarda o insanlarýn üzerinde öyle etki yaparlar ki, onlarýn kendi dillerini konuþmalarýndan ve kültürlerini yaþamalarýndan, utanmalarýna neden olurlar. Ýlk önce dillerini unutmalarýný saðlamaya çalýþýrlar. Kürtler dünyadaki en büyük milletlerden biridir. Ve devletsiz bir toplumdur. Bizim olmazsa olmazlarýmýzdan biri de anadilde eðitimdir. Anadilde eðitim yapmasak, dilimizi yaþatamayýz. Bu nedenle anadilin eðitim dili olmasý þarttýr. Yazarlar sadece dilin kolay kolay kaybolmamasýný saðlarlar. Fakat dil eðitim dili olmazsa mutlaka kaybolur" diye konuþtu. Özçelik'in konuþmasýnýn ardýndan diðer yazarlar ise kitaplarýndan bölümler okurken, þair Vedat Çetin ve Hicri Ýzgören ise þiirler okudu. Söyleþinin ardýndan yazarlara Viranþehir Belediyesi tarafýndan plaket verildi. (DÝHA)

vi, ve Diyarbakýr Sanat Merkezi gibi kentin farklý mekanlarýnda gerçekleþecek ve hafta içi ara etkinliklerle beraber 2 hafta sürecek programý, 2 Haziran 2013'te Surp Giragos Ermeni Kilisesi'nde Murathan Mungan'ýn Þahmeran ve Uyarlamalarý baþlýklý kapanýþ etkinliðiyle sona erecek. (ÝHA)

DÝSKÝ’den zorunlu su kesintisi uyarýsý DÝYARBAKIR - DÝSKÝ Genel Müdürlüðü yaptýðý bir açýklamada bugün bazý bölgelerde 24 saat boyunca zorunlu su kesintisi uygulanacaðýný bildirdi. Zorunlu su kesintisi, Silvan yolu boyunca döþenen 1000 milimetrelik yeni hattýn 1. Etabýnýn devreye alýnmasý nedeniyle uygulanacak. Su kesintisinden, 450 Evler ve civarý, Üniversite lojmanlarý, Sadi Köprüsü-Karaçalý arasý yol kenarýndaki yerleþimler ve Sur ilçesine baðlý çevre mahalleler etkilenecek. DÝSKÝ Genel Müdürlüðü yetkilileri su kesintisinin 24 saat sürmesi nedeniyle yurttaþlarýn önlem almalarý gerektiðini söyleyerek, çalýþmanýn en kýsa sürede bitirilmeye çalýþýlacaðýný belirttiler.


18 23 Mayýs 2013 Perþembe

ekonomi

$ €

DOLAR: 1,833 EURO: 2,37 ALTIN: 82,675 ÝMKB: 91.924,84

iKi DEV YATIRIM!

Midyat'ta oturan iþadamý Halil El, ilçe merkezinde kurduðu AVM'den sonra þimdi de 5 milyon liraya malolacak bir tekstil fabrikasý yapýmýna baþladý. Tekstil fabrikasý yapýmý haberini duyan Japon JUKÝ firmasý yetkilileri, Midyat'a gelerek inceleme yaptýktan toshi sonra ilçede yedek parça ve teknik servis Ohbukurmaya karar verdi MARchi, Japon-

DÝN - 'Çözüm süreci' ve silahlarýn susmasý ile birlikte bölgede yatýrýmlarda artmaya baþladý. Mardin'in Midyat Ýlçesi'nde oturan iþadamý Halil El, ilçe merkezinde kurduðu AVM'den sonra 400 kiþinin istihdam edileceði, 5 milyon liraya mal olacak tekstil fabrikasý kuruyor. Batman karayolu üzerinde, 15 bin metrekare alan üzerine kurulan 7 bin metrekare kapalý alana sahip entegre tekstil fabrikasý bu yýl

s o nunda hizmete girecek. Fabrikada, dikim, kesim, baský, ütüleme atölyeleri ile model tasarým, spor salonu, yemekhane, kafeterya, revir ve 50 araçlýk otopark bulunuyor. Midyat'ta böyle bir yatýrým yapýldýðýný duyan dünyanýn ve Japonya'nýn ünlü endüstriyel tekstil dikiþ makinalarý üreticisi markasý Juki Genel Müdürü Sa-

Binalarýn yüzde 90’ýnda çatý yalýtýmý yok

ya Türkiye Satýþ Sorumlusu Mr. Junichi Kunigi, Juki Japonya Penye Grubu Satýþ Müdürü Mr. Toshio Arasawa, Astaþ A.Þ. Satýþ Pazarlama uzmaný Aþkýn Adýgüzel ve Juki Türkiye Mali Ýþler Sorumlusu Özlem Özçevik, Midyat'a gelerek fabrika inþaatýný gezerek incelemelerde bulundu.

“Önemli katký sunacak”

Tekstil Dikiþ Makineleri Üreticisi Juki'nin Genel

ÇATI Sanayici ve Ýþadamlarý Derneði (ÇATIDER) Yönetim Kurulu Baþkaný Nazým Yavuz, yaptýðý açýklamada, çatýlarýn binalar için pek çok açýdan önemli olduðunu söyledi. Çatýlarýn, yaðmur, kar, dolu, don, sýcaklýk farklarý, kýzýlötesi ve ultraviyole ýþýnlarý, rüzgar ve ses gibi pek çok dýþ atmosfer koþulunu izole ettiðini belirten Yavuz, böylece hem yapýnýn hem de kullanýcýnýn saðlýðýný koruduðunu ifade etti. Yavuz, çatýnýn bu görevlerini yerine getirmesi için iyi bir yalýtým sistemine sahip olmasý gerektiðini vurgulayarak, çatýda ya-

Müdürü Satoshi Ohbuchi, gezi ve incelemeden sonra yaptýðý konuþmada, bu yatýrýmýn hem Mardin, hem de tüm bölgenin geliþimine önemli katkýlar sunacaðýný ve etkili olacaðýný düþündüðünü söyledi. Fabrikanýn içinde yer alan bölümlerden çok etkilendiðini dile getiren Ohbuchi, yatýrýmla birlikte çalýþanlarýn saðlýðý açýsýndan da hassasiyetle davrandýðýný belirterek, þöyle dedi: "Bölgenin geliþimi ve insanlarý iþ sahibi olmalarý açýsýndan bu yatýrým çok önemlidir. Ýlk defa böyle büyük bir proje görüyorum. Bu bölgeye büyük katký sunacaktýr. Bizde bu anlamda seviniyoruz. Bundan sonra bölgeyi daha sýk ziyaret edeceðiz. Midyat'a gelmeden önce bu kadar geniþ kapsamlý ve büyük bir fabrikanýn yapýldýðýný düþünememiþtim. Daha dar kapsamlý olduðunu tahmin ediyordum ama çok etkileyici buldum." Bu ziyaretten sonra Astaþ ve Juki'nin ortak çalýþmasýyla Midyat'a bir teknik servis ve yedek parça maðazasý açmayý düþündüklerini ifade eden Ohbuchi, böyle büyük bir fabrika olduðu zaman muhakkak ki teknik olarak ve yedek parça desteði olarak yatýrýmcýlarýn yanýnda yer almalarý gerektiðini dile getirdi.

5 milyon lira bütçe

Yýllardan bu yana tekstil sektörü içerisinde yer aldýklarýný söyleyen iþadamý Halil El, çok iyi bir fizibili-

pýlacak yalýtýmlarla kýþýn ýsýnma yazýn ise soðutma amacýyla harcanan enerjiden, dolayýsýyla faturalardan yüzde 30 tasarruf saðlamanýn mümkün olduðunu kaydetti. Türkiye'de yaklaþýk 9 milyon bina bulunduðunu ve bunlarýn yüzde 90'ýnýn çatýsýnýn yalýtýmsýz olduðuna iþaret eden Yavuz, "Yalýtým maliyeti, çatýnýn özelliklerine ve büyüklüðüne göre deðiþiklik göstermektedir. Ancak sonrasýnda saðlanan enerji tasarrufu, yakýt ve elektrik faturalarýnýn düþmesiyle maliyeti geri ödeyen bir yatýrýmdýr" diye konuþtu.

te çalýþmasý sonrasýnda böyle bir yatýrým yapmaya karar verdiklerini belirtti. El, "Bu yatýrýmýmýzýn bütçe maliyeti 5 milyon liradýr. Bu yatýrým tam kapasitesi ile çalýþmaya baþladýðýnda 400 kiþiye de iþ imkaný saðlayacaðýz. Tesisimizi ülkemizde ender görülen bir iþletme mantýðý ile kurduk. En ince detaylarýna kadar düþündük ve öyle projesine baþladýk. Bölgemizde farklý farklý tekstil atölyeleri var ama bizim bu yatýrýmýmýz entegre tekstil fabrikasý þeklindedir. Ýnþallah bizim bu fabrikamýzda tekstil sektöründeki diðer arkadaþlara da bir ilham kaynaðý olur" dedi.

“Yatýrým yapmayan geç kalýr”

Çözüm sürecinin baþlamasýndan büyük bir sevinç duyduklarýný ifade eden El, bu sürecin kendilerini daha da heyecanlandýrdýðýný vurgulayarak þöyle konuþtu: "Ülkemizde kardeþlik ortamýnýn oluþmasý lazým. Ben bir çok Avrupa ülkesini de gezdim ve þunu gördüm. Ülkemizin, 75 milyonu deðil, 175 milyon insaný doyurabilecek bir potansiyeli var. Yeter ki biz bir ve beraber olalým, kenetlenelim. Herkes üzerine düþeni yapsa, þöyle güzel iþlere imza atsa bu memlekete, bahar daha erken gelecektir. Bu bölgede þuan yatýrým yapmayan iþadamlarý ilerde çok geç kalabilir. Buralarda yatýrým yapýlabilecek turizm de, tekstil de ve farklý sektörlerde fevkalade alanlar var, ciddi potansiyel var. Ýþadamlarýmýza çaðrým yatýrým yapmalarýdýr. Hem kendileri kazanýr hem de ülkenin birliðine, bütünlüðüne çok ciddi katkýlarý olmuþ olur." Midyat'ta 20'ye yakýn tekstil atölyesinin bulunduðuna dikkat çeken iþadamý El, Midyat'ta bu sektörde bir iþverenler derneði kurmak için de çalýþmalara baþladýðýný ifade etti. Fabrika ile ilgili bilgiler alan heyet daha sonra tarihi Mor Gabriel Manastýrý'ný ziyaret etti.


19

DÜNYA

23 Mayýs 2013 Perþembe

Þiddetin bilançosu: Bin 500 ölü Irak’ta Ocak ayýndan bu yana meydana gelen en kanlý saldýrýlar da bugüne kadar bin 500’yi aþkýn kiþi yaþamýný yitirdi. BM, bu yýlýn Nisan ayýnda 712’ye kadar çýkan ölü sayýsýnýn, 2008’in Temmuz ayýnda hayatýný kaybeden insan sayýsýndan sonra en yüksek rakam olduðunu açýkladý IRAK'ta bu yýl meydana gelen þiddet olaylarýnda hayatýný kaybedenlerin sayýsý bin 500'ü geçti BM, bu yýlýn Nisan ayýnda 712'ye kadar çýkan ölü sayýsýnýn, 2008'in Temmuz ayýnda hayatýný kaybeden insan sayýsýndan sonra en yüksek rakam olduðunu açýkladý. Irak'taki mevcut þiddet olaylarýnýn, 2006-2008 yýllarý arasýndaki ABD ve müttefiklerine karþý baþlayan silahlý direniþ dönemine oranla daha düþük olduðu kaydedildi. Irak'ta ocak ayýndan bu yana meydana gelen en kanlý saldýrýlar þöyle sýralanýyor:

Suriye’den günde 7 bin kiþi kaçýyor SURÝYE - Ýç savaþ nedeniyle ülkelerini terk etmek zorunda kalan Suriyelilerin sayýsý yýl baþýndan bu yana yaklaþýk iki kat arttý. Her gün ülkeyi terk eden 7 bin kiþi Ürdün, Lübnan, Türkiye ve Irak'a ayak basýyor. BM verilerine göre sýðýnmacýlarýn yüzde 65'i Ürdün'de. Son verilere göre, Ürdün'deki Suriyeli sýðýnmacý sayýsý 484 bin 778, Lübnan'da 482 bin 313, sýralamada üçüncü olan Türkiye'de ise 350 bin 804'e ulaþýrken, Irak'ta 148 bine, Mýsýr'da 69 bine, diðer Kuzey Afrika ülkelerinde ise 10 bine yaklaþtý. BMMYK kaynaklarýna göre, Suriye'deki çatýþmalar nedeniyle günde 7 bin kiþi saatte ortalama 292 kiþi ülkesini terk ederek komþu ülkelere sýðýnýyor.

Refah Sýnýr Kapýsý açýldý

-16 Ocak: Kürdistan Yurtseverler Birliði (KYB) parti ofislerine ve Peþmerge karakollarýna düzenlenen eþ zamanlý bombalý saldýrýlar 33 kiþinin ölümüne sebep oldu. -17 Þubat: Baðdat'ýn yoðunlukla Þii nüfusun yaþadýðý mahallelerinde bombalý araçlarla düzenlenen saldýrýlarda, 37 kiþi öldü. -14 Mart: Adalet Bakanlýðý'na düzenlenen saldýrýlarda 30 kiþi hayatýný kaybetti. -19 Mart: El Kaide'ye baðlý "Irak Ýslam Devleti" örgütü, ABD iþgalinin onuncu yýl dönümünde 65 can kaybýyla sonuçlanan bir dizi bombalý saldýrýlar

düzenledi. -15 Nisan: Yerel seçimler döneminde ülke genelinde meydana gelen saldýrýlarda 36 kiþi hayatýný kaybetti. -23 Nisan: Güvenlik güçlerinin ülkenin Kuzeyindeki el-Havice kentindeki protesto çadýrýna düzenlediði operasyonda 56 kiþi öldü. -25 Nisan: Musul'da yaþanan silahlý çatýþmalar 40'dan fazla can kaybýna neden oldu. -29 Nisan: Baðdat'ýn güneyindeki Þiilerin yoðunlukla yaþadýðý bölgelere düzenlenen bombalý saldýrýlarda 36 kiþi hayatýný kaybetti.

-17 Mayýs: Baðdat'ýn Sünni nüfusun yoðun olarak yaþadýðý bölgelerinde Cuma namazý çýkýþýnda düzenlenen bombalý saldýrýlar, 76 kiþinin ölümüne yol açtý. -15 Mayýs: Baðdat'ýn Þii nüfusun yaþadýðý baþlýca mahallelerinden birindeki otobüs duraðý yakýnýnda düzenlenen bombalý saldýrý 33 kiþinin can kaybýyla sonuçlandý. -20 Mayýs: Þii ve Sünni nüfusun yoðunlukta olduðu bölgelerin çarþýlarý ve þehirlerin kalabalýk yerlerinde düzenlenen eþ zamanlý bombalý saldýrýlarla bir saat içinde ölü sayýsý 100'ün üzerine çýktý.

Suriyeli muhaliflere silah yardýmý WASHINGTON - Komite Baþkaný Demokrat Robert Menendez ile Cumhuriyetçi Bob Corker tarafýndan sunulan tasarý, komitede 3'e karþý 15 oyla kabul edildi. Suriye'de 2 yýldýr devam eden çatýþmalar süresince ABD Kongre üyelerinin onayladýðý bu türden ilk askeri adým niteliði taþýyan tasarýnýn þimdi Senato Genel Kurulu'nda gö-

rüþülmesi bekleniyor. "Suriye'nin Geçiþ Sürecine Destek" adlý tasarý, ABD hükümetince kapsamlý bir inceleme sürecinden geçen Suriyeli muhalif gruplara sýnýrlý ölçüde silah ve silah dýþý yardým ve askeri eðitimin verilmesi, Esed rejimine silah ve petrol ürünleri satýþýna yaptýrýmlar getirilmesi, Suriye halkýna insani yardýmlar saðlanmasý

ve Esed sonrasý bir Suriye için planlamalarýn yapýlmasýný içeriyor. "Suriyeli silahlý muhalif gruplara, silahlar, askeri eðitim ve silah dýþý malzeme saðlama" yetkisi tanýyan tasarýda, "ABD hükümetince kapsamlý bir inceleme sürecinden geçen, insan haklarý, terörizm ve kitle imha silahlarýnýn yayýlmasýnýn önlenmesi konularýnda belirli

KAHÝRE - Gazze ile Mýsýr arasýnda kapatýlan Refah Sýnýr Kapýsý, görevlilerin serbest býrakýlmasýnýn ardýndan açýldý. Mýsýr veGazze arasýndaki Refah Sýnýr Kapýsý'nýn açýldýðý bildirildi. Gazze'deki Filistin Hükümeti Ýçiþleri Bakanlýðý yetkililerinden alýnan bilgiye göre, Sina'da geçen perþembe silahlý kiþiler tarafýndan Mýsýrlý 7 güvenlik görevlisinin kaçýrýlmasýnýn ardýndan kapatýlan sýnýr kapýsýnýn, güvenlik görevlilerinin serbest býrakýlmasýnýn ardýndan tekrar açýldýðý belirtildi. Mýsýr'ýn El-Ariþ kentinden Refah'a gitmekte olan bir otobüs, geçen hafta El-Vadi el-Ahdar bölgesinde durdurulmuþ ve 7 güvenlik görevlisi araçtan indirilerek kaçýrýlmýþtý. Olay sonrasýnda Mýsýr ile Gazze sýnýrý boyunca güvenlik önlemleri üst düzeye çýkarýlmýþ, eylem yapan Mýsýrlý polisler de Refah Sýnýr Kapýsý'ný kapatmýþtý.

kriterleri karþýlayan gruplarýn, bu yardýmlara hak kazanabileceði" belirtiliyor. ABD Kongresi'nin bazý üyeleri, Baþkan Barack Obama'ya, Suriyeli muhaliflere yardým için daha fazla adým atmasý yönünde baský yapýyor. Bununla birlikte, Kongre'deki her iki partiye mensup üyelerden, Suriyeli muhaliflere silah saðlanmasýnýn, bu silahlarýn El Kaide ile baðlantýlý olanlar da dahil "yanlýþ ellere" ulaþmasý riskine dair endiþeler de

dile getiriliyor. Tasarýnýn Kongre'den geçmesi için önce Senato Genel Kurulu'nda, daha sonra da Temsilciler Meclisi'nde onaylanmasý gerekiyor ancak cumhuriyetçilerin çoðunlukta olduðu Temsilciler Meclisi'nde, Suriyeli muhaliflerin silahlandýrýlmasýna yönelik isteðin daha az olduðu biliniyor. Bu nedenle tasarýnýn Kongre'den geçip geçmeyeceði ve imza için Baþkan Obama'nýn masasýna gelip gelmeyeceði þu an için belirsiz.


20

23 Mayýs 2013 Perþembe

MEHMET BEKAROÐLU

Zalimleþerek Zalimlerin Karþýsýnda Durulamaz!

FORUM

Hep öyleydi ama 11 Eylül sonrasý dönemin ABD Baþkaný George W. Bush'un "Ya bizdensiniz ya da düþman"denklemi kurmasýndan sonra, "bizden olmayanlarýn" þeytanlaþtýrýlmasý, tüm din, ideoloji, taraf, mezhep, meþrep mensuplarý tarafýndan kullanýlýr hale geldi. Rakibin kim olduðuna, ne söylediðine bakýlmýyor, genellikle çýkarlar üzerine kurulan ittifaklarýn dýþýnda kalanlar kategorik olarak düþman, dahasý þeytan kabul ediliyor. Þeytanlaþtýrýlan rakip/düþman/öteki için de her þey mubah oluyor. Oysa bir ölçü olmalý; deðil mi? Karþýmdaki rakip, hatta düþman olsa bile bir ölçüm olmalý, duracaðým bir sýnýr olmalý. Mutlaka her dinin, mezhebin, meþrebin kendi sýnýrlarý/ölçüleri vardýr. Örneðin; Müslümanlýk savaþta ölçülü olmayý ister ve "Çocuklara, kadýnlara, yaþlýlara, hastalara, silahsýz olanlara/savaþmayanlara/saldýrmayanlara dokunmayýn, ekinlere zarar vermeyin, ibadethaneleri yýkmayýn" der. Kuran'ýn "Sizden olmayanlarýn kutsallarýna sövmeyin/hakaret etmeyin" öðüdü de ortada duruyor. Peki, ne oluyor bize; insanlar niçin bu kadar acýmasýzýz; bütün bu öðütler/emirleri bilmemize raðmen ne oldu bize ki bu kadar "ölçüsüz" olmaya baþladýk. Býrakýn hepten "ötekileri" bazý konularda ayný düþünmüyoruz diye, bazý yaptýklarýmýzý kabul etmiyor, yanlýþ olduðunu söylüyor diye "bizden" olan insanlarýn bile hukuklarýný çiðnemeye baþladýk. Hep vardý bunlar, insanda kendisinin "en doðru", diðerlerinin ise yanlýþ olduðunu kabul etme eðilimi vardýr. Ama tarihin hiçbir dönemimde insanlar "hakikati" bu kadar tekleþtirip böylesine kendilerine iliþtirmemiþlerdi. Yine tarihin hiçbir döneminde böylesine bir kategorize etme yaþanmamýþtý. Þu iþe bakýn; A ýrkýna/ milletine/dinine/mezhebine mensup birisinde "kötü" bir þey mi gördük, onu A ýrkýnýn/milletinin/ dininin/mezhebinin kötülüðü olarak kabul edip A ýrkýna/milletine/dinine/mezhebine mensup herkesi kategorik olarak "kötü" görmeye baþlýyoruz, düþman ilan ediyoruz, þeytanlaþtýrýyoruz. Hiç kuþku yok ki bu, "ýrkçýlýk"týr; tarihin hiçbir döneminde ýrkçýlýk bu olaðanlaþýp yaygýnlaþmamýþtý. Þu yaþadýklarýmýza, þu içler acýsý zavallý duruma bakýn! Hiç kimseyi dýþarýda býrakmýyorlar. "Ya bizdensin, ya düþman". Düþmanlarýn tamamý da þeytan. "Evet, ama…" mý dedin, "Tamam da þurada bir sorun yok mu?" diye sordun hemen etiketi yapýþtýrýyorlar; "Biz biliyorduk, sende bir terslik vardý, tamam sen Ergenekoncusun, ulusalcýsýsýn…". "Nasýl oluyor, bu Suriye iþinde bir sýkýntý yok mu, Beþar'ý, Baas'ý anladýk ama bu Suud, Katar…" diyecek mi oldun hemen damgayý vuruyorlar; "Hýmm anladýk, sen Eset'çisin, Baas'çýsýn, zalimden yanasýn". Bu ne, bu ne rezil bir durum; bu ne vahim, ne tehlikeli bir yaklaþým? Þu Suriye ve Esad iþine gelelim, Þu Þam-ý Þerif, þu Halep üzerine biraz konuþalým. Evet, Þam; hani "Ýstanbul'da ezan baþlar, müezzin Allahu ekber der demez Þam-ý Þerif'te, Emevi Camisinde cemaat namaza kalkar"dý. Böylesine tarihi, dini, insani baðlarý olan iki þehir, iki halk, ne oldu þimdi? Hani yüz yýllardýr beraber yaþamýþtýk, acýlarý, güzellikleri paylaþmýþtýk. Ýyi günlerimiz de olmuþtu, kötü, acýlý günlerimiz de, bayramlar da þenlikler de

görmüþtük, karanlýklar da fitneler de. Krallar, padiþahlar, baþkanlar, þahlar kavga ederlerdi de biz hep dosttuk, kardeþtik… Her þeye raðmen tüm insanlar, yetmiþ iki millet burada toplanmýþtý; Müslüman'ý, Hýristiyan'ý, Musevi'si, Süryani'si, Alevi'si, Sünni'si… beklerdik, kötü günler geçer, karanlýklar aydýnlýða döner, fitne azalýr birbirimize sarýlýrdýk. Bilirdik böyle olacaðýný; o nedenle düþmanlýk yapmazdýk birbirimize, sonra birbirimizin yüzüne bakamayacaðý sözler söylemezdik, iþler yapmazdýk. Öyle de olurdu, her sefer karanlýklar aydýnlýða döner ve biz birbirimize sarýlýrdýk. Yüzyýllarca böyle oldu bu coðrafyada; kimse kimseyi yenmedi, kimse kimseyi göndermedi, kimse kimseyi silmedi. Aksi takdirde nasýl bu kadar dil, renk, millet, din, mezhep hala birlikte yaþayabilirdi, bu topraklarda? Bakýn hepsi yaþýyor, hepsi var burada. Elbette "Buralar cennettir, burada melaikeler yaþýyor" demiyorum. Herkes ayný deðil, birbirlerini herkes çok seviyor da deðil. Ama herkes var burada; camiler, havralar, kiliseler, ziyaretler var. Tabi kimse kimsenin ibadethanesine gitmiyor ama kimse kimsenin ibadethanesini de yýkmýyor. Olup bitenler çok açýk deðil mi? Ne oldu bize niçin çok açýk olanlarý göremiyoruz? Tabi Baas nasyonalist bir parti, tabi Baba Esad büyük katliamlar yaptý, oðul Esad katliamlara devam ediyor. Hama'yý, Humus'u unutmadýk elbet. Þimdi Þam'ýn, Halep'in, Dera'nýn yýkýlýþý ile kahroluyoruz. Bu zalimlerin bölgedeki farklýlýklarý kýþkýrttýklarý, insanlarý din, mezhep ve kimlik üzerinden böldüklerini, birbirlerine düþman ettiklerini de biliyoruz. Bunlar zalim, bunlar diktatör. Ama biz tarih okuduk, biz tarih yazdýk; tarih bunlardan çok gördü. Bunlarýn hepsi gitti, hepsi yýkýldý. Ama biz buradayýz, insanlar yaþamaya devam ediyor burada; Müslüman, Hýristiyan, Alevi, Sünni… Arap, Fars, Türk, Kürt… hep buradayýz. Tamam, Esad zalim, Saddam da öyleydi. Sadece bunlar mý? Hayýr, onlarca var bunlardan. Suud, Ürdün krallarý, Körfezin emirleri, þeyhleri hepsi zalim hepsi diktatör. Hepsi katliam yaptý, yapýyor, hepsinin Allah belasýný versin. Veriyor da, kalanlarýn hepsinin belalarýný bulacaklarýndan hiç þüphe yok. Evet, Saddam yüzbinleri katletti, baba Esad onbinleri katletti, oðul Esad katletmeye devam ediyor. Hangi diktatör öyle yapmadý ki, yapmýyor ki! Türkiye'ye bakalým; Ermeni tehciri ve kýrýmý, unuttuk bile. Ya Dersim; Kýzýlbaþ katliamý… Son otuz yýl; Kürtlerin baþýna gelenler, öldürülen onbinler, boþaltýlan köyler, faili meçhuller… Kim yaptý bunlarý; halklar mý, Kürtler ve Türkler mi birbirlerini boðazladý. Bu, bir proje uðruna deðil miydi; Kemalizm yapmadý mý bütün bunlarý; inkar, asimilasyon, tektip ulus yaratma projesinin sonucu deðil miydi bunlar? Ne oldu; bütün bunlarý yapanlar þimdi neredeler?Peki, Saddam nerede; Maliki hep kalacaðýný mý sanýyor? Hepsi gitti, gidecek… Ama halklar; Kürtler, Türkler, Farslar, Araplar…, Müslümanlar, Hýristiyanlar… Sünniler, Þiiler… hep burada kalacaklar, kýyamete kadar. Zalimler gidecek, yerle yeksan olacaklar, biz birbirimize sarýlacaðýz. O halde niçin halklarý birbirine düþman ediyoruz, niçin Þiiler ve Sünniler diye bir hat çekiyoruz?

Bu kavga niçin Þiiler ve Sünnilerin kavgasý diye takdim ediliyor; niçin Þiiler ve Sünniler kavga etsinler? Çok açýk deðil mi; bu bir fitne! Coðrafyanýn uyanýþý, insanlarýn ensesinde boza piþiren diktatörlere ve onlarý orada tutan güçlere karþý homurdanmalarý karþýsýnda yakýldý bu fitne ateþi. Biz aptal mýyýz, kör müyüz, niçin görmüyoruz, bu olup biteni. Elbette Beþar Esad diktatör, elbette zalim. Ama Katar'dakiler, Suud'dakiler, Ürdün'deki hepsi diktatör, hepsi zalim. Biz kör müyüz; Katar ve Suud diktatörleri ile bir olup Suriye diktatörünü devirmek, bunun için insanlarý Þii-Sünni diye ayýrmak, birbirlerine kýþkýrtmak akla ziyan bir iþ deðil mi? Amerika, Ýsrail, Ýngiltere, Batý ittifaký, bunlar mý bu coðrafyaya demokrasi ve barýþ getirecekler? Nasýl olacak bu? Sýrayla diyenler var; Tunus, Mýsýr, Libya… þimdi Suriye, sonra Ürdün, Suudi Arabistan öyle mi, inandýnýz mý? Sonra bu demokrasi nasýl bir demokrasi? Bu "demokrasi" için bu coðrafyaya yüz yýllarca sürecek bir fitne ateþini ekmek neyin nesi? Fitne ateþi yakan, Alevi'yi Sünni'ye, Sünni'yi Alevi'ye, Arab'ý Türk'e, Türk'ü Fars'a…. düþman eden demokrasi batsýn.Bu, bir akýl tutulmasý, bu büyük bir fitne… Bu, büyük güçlerin, bu, topraklarýmýzý yaðmalayanlarýn, bizi kredi kartý kölesi yapmak isteyenlerin oyunu. Þii yayý, Sünni hilali, ýlýmlý Ýslam, radikal Ýslam… bütün bu lanet kelimeleri hep onlar icat ettiler. Bu, büyük bir tuzak. Bölünerek, birbirimize düþerek, ÞiiSünni savaþýný kýþkýrtarak bu diktatörleri, bu krallarý, emirleri, þeyhleri, baþkanlarý def edemeyiz. Mevcutlar gitse bile yenileri gelir. Çok uluslu yaðmacýlar için kimin baþta olduðu önemli deðil; onlar yaðmanýn sürmesini isterler, onlarýn getirmek istediði kredi katý sistemidir önemli olan, isimler deðil. Ýran-Irak savaþý ile baþlayan bölgenin büyük fitnesinde neleri kaybettiðimizi görmüyor muyuz? Bu savaþta 2 milyon insan öldü. Saddam devam etti katliamlara; Birinci Körfez Savaþý, Ýkinci Körfez Savaþý, Irak'ýn iþgali, sonrasýndaki çatýþmalar, sabotajlar, bombalamalarda ölenler 2 milyonu aþtý. Hala Irak'ta, Suriye'de, Sudan'da, Afganistan'da, Libya'da her gün yüzlerce insan ölüyor. Coðrafyanýn kaynaklarý bitiriliyor, yüz milyarlarca dolarlýk hasar var, müzeler- kütüphaneler yaðmalanýyor… Tükenen biziz, öldürülen yine biz. Kimin adýna savaþýyoruz, kiminle savaþýyoruz? Düþmanlarýmýz Þiiler, Sünniler, Araplar, Farslar, Türkler, Kürtler … deðil; ekmeðimizi, umutlarýmýzý, geleceðimizi çalan, coðrafyamýzý yaðmalayan diktatörlerdir, onlarý diktatör yapan ve orada tutanlardýr düþmanlarýmýz, niçin birbirimizi öldürüyoruz? "Devrim" iyi de; insanlýk olmadan, ýrkçýlýðýn, nefret söyleminin, katliamlarýn, adam boðazlamanýn, yakmanýn, yýkmanýn üzerinden nasýl bir devrim yapýlýr? Zalimlere karþý zalimleþerek nasýl durulur? Ýnsanlýðýmýza, Ýslamlýðýmýza, ölçülerimize geri dönelim! Herkes, her din, mezhep, meþrep kendi ölçülerine dönsün… hangi din, hangi mezhep, hangi meþrep "öldürün" diyor, "yaðmalayýn" diyor, "yakýn yýkýn, yalan söyleyin, iftira atýn" diyor? Ortak iyilerimize geri dönelim…


Emin YAÞ

Sedemên Soyso-ekonomik: Kî bi hêz be mirov xwe didin alê wî !

QUNCÊ AZAD

21

KÜLTÜR-S SANAT

23 Mayýs 2013 Perþembe

Radeya aborî û civakî ku gelek yan jî kêmgelek têde ye bandor li ser tercîhkirina zimaneki bi yê din dike. Zimanek sembola pêþveçona aborî û civakîya gelekî ye. Bi awayê zimanê kolanê mirov dikare wisa bibêje: Kî bi hêz be zimanê wî zehftir derbas dibe, ango mirov xwe zêdetir didin wî zimanî. Gelo hesta netewî ya gelekî bi hêz be ev dîsa rûdide an na? Deh duwazdeh sal berê dema min Batman terikandî li Batmanê marketên wekî "Worldmar", "Grossmar", "Batman Park"…uwd. tinebûn. Kapîtalîzim hemû reng û çûreyên hêzên xwe ne li ser dikê bû. Kiryar û firoþkar hewqas ne di tevgêrê de bûn. Jixwe hêza kiryaran pir kêm bû. Ji aliyê din ve kiryarên ku asta aborîya wa bilind û kiryarên ku asta aborîya wa kêm hewqas leqayî hevûdin nedibûn, bi awayekî din, hevûdin hewqas nedidîtin. Li ser van cihên kirîfirotinê bi Tirkî nivîsîye, ekran, bihayên alavên jiyanê wekî fêkî û sebze bi Tirkî ne. Ev firoþgeh bi reng û balkêþîya xwe dikevin çavên mirov. Bikurtayî Tirkî hêza van taybetîyan tev sembolîze dike. Wekî me berê jî binxîtkiribû, zimanê serdest/superstratum bi hêza xwe xwe dide nîþan û axaftvanên zimanê Kurdî jî bê-

zanebûn yan jî bizanebûn xwe didin Tirkî. Lê eger hesta netewî ya endamên civakê yanî axaftvanê vî zimanê bindest/substratum xûrt be, dê rewþ berevajîyê wêkê be. Ev tê wê wateyê ku dê axaftvanê Kurdî xwe zehf nedana Tirkî. Di vir de pirsek dixweyê: "Gelo ev mirovên ku ez li firoþgehan dibînim li mala xwe jî Tirkî xeber didin? Ku wisa be, ev tofanekî/katastrofekî mezin e. Jibo peytandinê ango mîsogerkirinê lêkolînên mezin û demdirêj lazim in. Pêþbînî heye ku rîjeyekî giring ji van axaftvanên ku li cihê kirîfirotinê Tirkî xeber didin li malê Kurdî dipeyvin. Hin pirsên gelek hêja li ser vê xalê têne bîra mirov wekî "Kurdîya wan kesan kêm, navîn an xurt e?", yan jî "Gencîneya peyvan ya Kurdîya wa kêm, baþ, yan jî xûrt e?" Mirov gelek jibo karekî wisa (jibo bersîvên van pirsan) pirsnameyan yan jî lêkolînan bike. Ji aliyê din ve bajêr çiqas bi binesazîya xwe baþ bibe, kolan nû bibin, avahîyên nû sazbibin, taxê nû werin bedenê bikurtayî þaristanî pêþ ve biçe rol û giringîya zimanekî -li vir zimanê serdest- zêdetir dibe. Ji aliyê din ve, di gel vêkê, rol û giringîya zimanê bindest ji bajêr ber bi gûndan

ve zêdetir dibe. Berevajiyê vê, ji gûndan ber bi bajêran ve kêmtir dibe. Pêþveçona civakê ne tenê yekser bi riya peran/kapîtal herwisa neyekser bi riya teknolojîk jî çêdibe. Ev xalên niha ez rêzbikin alîkarîyê dikin wêkê ku tercîhkirina zimanê serdest bilintir dibe: Derketina înternetê, telefonên destan; pêþveçona navgînên birûanînê ango rewîtiya lezgîn mîna balefiran (bipêþbînîya min her roj 34 balefir ji Batmanê radibin); pêþveçona ragihandinên girseyî mîna TV, Radyo, Sînema; dîsa zêdebûna tevgêra mirovan (hima hima ti malbet nemaye ku mirovek ji mala wî neçoye bajerekî rojavayê Tirkiyayê lir wir najî wekî Stenbol, Eqere, Izmîr, Edene…uwd. Bimîsoger mirovên herkesî li yek ji va bajaran dijîn. Tevî hemû tiþtî, herçiqas rewþa sosyo-ekonomîk bilind bibe jî eger mirov bizanebûn bin dikarin di hemû merheleyên jîyanê de zimanê xwe yê dayîkê/gelê xwe/bindest biparêzin; bi dibêtîyekî xirab dikarin dizimanî (Kurdî-Tirkî) bi kar bînin. Di serî de malbet rolê vî karî hildigre. Jiwêkê pêwist e malbet endamên malbetê perwerde yan jî hiþyar bike.

Filmamed Festivali devam ediyor 3. Filmamed Belgesel Film Festivali, belgesel gösterimleriyle üçüncü gününde devam ediyor DÝYARBAKIR - Kayapýnar Belediyesi Cegerxwîn Gençlik ve Kültür Merkezi ile Ortadoðu Sinema Akademisi Derneði tarafýndan ortaklaþa organize edilen 3. Filmamed Belgesel Film Festivali, belgesel film gösterimleri ile devam ediyor. Paris'te katledilen üç kadýn siyasetçiye adanan festivalde, 3'ü Cegerxwîn Gençlik ve Kültür Merkezi'nde, biri Avrupa Sinemasý'nda olmak üzere 4 farklý salonda, "Desmala Zer, Deryaya Þin", "Avada Kadavra", "Asê", "Fecira", "Ez Firîyam Tu Ma Li Cîh", "Eðitim Zayiatý", "Le Serê Re", "Metropolîs", "Perav Bi Perav", "Bariroka Di Xeyalên Min De", "Bûka Baranê", "Hiway", "Ez Li Bin Heftrenge Çêbûme", "Sterka Sibehê" belgesel filmlerinin gösterimi yapýldý. Öte yandan festival kapsamýnda yarýþma kategorisinde olan filmler için halk jurisi oylama yöntemine devam edildi. (DÝHA)

Silvan Lisesi’nde mezuniyet gecesi

ri DÝYARBAKIR'ýn Silvan Lisesi, öðrencile et uniy mez ekli yem a nund salo n için bir düðü ri gecesi düzenlendi. Silvan Lisesi öðrencile sýya doya inde eþlið ik müz e sind mezuniyet gece eðlendi. Geceye Ýlçe Milli Eðitim Müdürü Seyithan çok Erboða, okul yetkilileri, öðretmenler ve tmenöðre si Lise n Silva dý. katýl sayýda öðrenci ünü lerinden Devrim Durucan'ýn kordinatörlüð rlahazý an fýnd tara r ncile öðre yaptýðý gecede ni topnan tiyatro ve skeç oyunlarý büyük beðe tçe Kür an çalýn ri ncile öðre si ladý. Silvan Lise geç nin gece lip, çeki ylar hala müzik eþliðinde ) saatlerine kadar doyasýya eðlendi. (ÝHA


22

SPOR

23 Mayýs 2013 Perþembe

Obeziteyle müc “Ýç transferi 31 Mayýs’a kadar tamamlayacaðýz” ÞANLIURFA - PTT 1. Lig ekiplerinden Þanlýurfaspor'un transfer komitesi baþkaný Maruf Güneþ, iç transferi 31 Mayýs'a kadar tamamlayacaklarýný söyledi. Güneþ, yaptýðý açýklamada, takýmda iç transfer görüþmelerinin sürdüðünü ve oyuncularla en kýsa sürede anlaþmayý düþündüklerini ifade etti. Transfer çalýþmalarýnýn teknik direktör Raþit Çetiner'in raporu doðrultusunda yürütüldüðünü vurgulayan Güneþ, gelecek sezon güçlü bir kadroyla mücadele etmek istediklerini dile getirdi. Mevcut oyuncularla görüþmelerin sürdüðünü anýmsatan Güneþ, "Ýç transferi 31 Mayýs'a kadar tamamlayacaðýz. Ardýndan dýþ transfere odaklanacaðýz. Dýþ transferde de þimdilik 2 yabancý oyuncu düþünüyoruz" diye konuþtu. Güneþ, takýmýn ilk etap kampýný 1 Temmuz'da Kýzýlcahamam'da yapacaðýný sözlerine ekledi.

Cizre Lisesi turnuvaya damgasýný vurdu ÞIRNAK'ýn Cizre Ýlçe Gençlik spor Müdürlüðü'nün 19 Mayýs etkinlikleri kapsamýnda organize ettiði okullararasý voleybol ve basketbol turnuvasýnda Cizre Lisesi büyük bir baþarý elde etti. Cizre Ýlçe Gençlik Spor Müdürlüðü'nün düzenlediði sportif faaliyetlere öðrenciler büyük bir ilgi gösterirken Cizre Lisesi'nin elde ettiði baþarýlar turnuvaya damgasýný vurdu. Ýlçe Gençlik Spor Müdürlüðü'nün liseler arasýnda düzenlediði turnuvada gençler kategorisinde Cizre Lisesi genç erkekler basketbol ve voleybol takýmý birinci olurken, kýz voleybol takýmý ikinci oldu. Ýlçe Gençlik Spor Müdürlüðü'nün organize ettiði sportif faaliyetlerde öðrencilerin büyük bir baþarý elde ettiðini ifade eden Cizre Lisesi Baþ Müdür Yardýmcýsý Halil Demir, elde edilen bu baþarýdan dolayý emeði geçenlere teþekkür etti. (ÝHA)

Diyarbakýr Halk Saðlýðý Ýl Müdürlüðünce obeziteye dikkat çekmek için “Saðlýk için hareket et” temasýyla yürüyüþ düzenlendi DÝYARBAKIR - Halk Saðlýðý Ýl Müdürlüðünce "10 Mayýs Dünya Hareket Et Günü ile 22 Mayýs Avrupa Obezite Günü" etkinlikleri kapsamýnda obezite ile fiziksel aktivitenin yararlarýna dikkat çekmek amacýyla, Yeniþehir ilçesindeki Seyrantepe Atletizm pist alanýnda yürüyüþ düzenlendi. Aralarýnda Halk Saðlýðý Ýl Müdürü Fatih Mehmet Aslan, Gençlik Hizmetleri ve Spor Ýl Müdürü Abdüllatif Umut'un da bulunduðu grup, spor kýyafetlerle pistte bir tur yürüdü, antrenörler Mekki Azizoðlu ile Ahmet Diri eþliðinde kültür fizik hareketleri yaptý. Gruptan bazý kiþiler de alandaki spor aletlerini kullandý.

“Saðlýk için Hareket Et Günü”

Aslan, gazetecilere yaptýðý açýklamada, Dünya Saðlýk Örgütünce, bulaþýcý olmayan hastalýklarýn önlenmesinde fiziksel aktivitenin yararlarý konusunda toplum bilinci oluþturmak amacýyla 10 Mayýs'ýn "Saðlýk için Hareket Et Günü" olarak belirlendiðini anýmsattý. Obeziteye de dikkat çekmek

amacýyla her yýl 22 Mayýs'ta "Avrupa Obezite Günü" kutlamalarý yapýldýðýný belirten Aslan, yapýlan araþtýrmalarda Türkiye'de 12 yaþ ve üzeri bireylerin yüzde 71.9'unun egzersiz yapmadýðýnýn belirlendiðini kaydetti.

“Önemli bir risk faktörüdür”

Aslan, dünya genelinde hareketsizlik, kötü beslenme ile ortalama toplam saðlýk harcamalarýnýn yaklaþýk yüzde 2'siyle iliþkilendirildiðini ifade ederek, "Hareketsiz yaþam tarzýnýn yaygýnlaþmasý, toplumda obezite sýklýðýnýn artmasýnda da önemli bir risk faktörüdür. Tüm dünyada küresel bir salgýn haline dönüþen obezite, ayný zamanda önemli bir halk sorunu olarak kabul edilmektedir. Yaptýðýmýz etkinlikle fiziksel aktivitenin önemini vurgulamak ve obeziteye dikkat çekmeyi amaçlýyoruz" dedi.

“Spora zaman ayýralým”

Gençlik Hizmetleri ve Spor Ýl Müdürü Abdüllatif Umut da "Nerede Hareket Orada Bereket" projesinden yaklaþýk 3 bin kiþinin yararlandýðýný ifade ederek, "Spor tesislerimiz halkýmýzýn malýdýr. Lütfen tüm aile gelelim spor yapalým. Spora zaman ayýralým" diye konuþtu.

Yeni Malatya’da Play-Off hazýrlýðý sürüyor Spor Toto 2. Lig Play-Off takýmlarýndan Yeni Malatyaspor, 24 Mayýs Cuma günü Ýstanbul temsilcisi Tepecikspor ile oynayacaðý karþýlaþmanýn hazýrlýklarýný sürdürüyor

MALATYA - Play-Off müsabakasýnda 24 Mayýs Cuma günü 17.30'da Tepecikspor ile karþýlaþacak olan Yeni Malatyaspor, Anadolu Selçukluspor Tesisleri'nde, Teknik Direktör Özcan Kýzýltan yönetiminde çalýþmalarýný sürdürdü. Yaklaþýk 1 saat 30 dakika süren antrenman düz

koþu ve ýsýnma hareketleriyle baþladý. Dar alanda kýsa pas ve top kapma çalýþmasýyla devam eden antrenman, taktik aðýrlýklý çift kale maçla sona erdi. Taktik aðýrlýklý çift kale maç esnasýnda sýk sýk oyunu durduran teknik direktör Özcan Kýzýltan futbolculara uyarýlarda bulundu.

Öte yandan sarý kýrmýzýlýlar Mevlana Türbesi'ni ziyaret etti. Futbolcular, Play-Off müsabakalarý öncesinde stres atarak, dua etti. Takýmla birlikte kampta bulunan Yeni Malatyaspor Kulüp Ýdari Menajeri Selçuk Günaydýn, ÝHA muhabirine yaptýðý açýklamada,

hazýrlýklarýn çok iyi geçtiðini ifade ederek, futbolcularýn morallerinin üst düzeyde olduðunu söyledi. Günaydýn, takým olarak her anlamda Play-Off müsabakalarýna hazýr olduklarýný kaydederek, "Ligin bitimine 3 hafta kala PlayOff'a kalmayý garantilemiþtik. O günden bu yana aklýmýzda sadece Play-Off müsabakalarý vardý. Bu anlamda özellikle eksiklerimizi gidererek, iyi olan yanlarýmýzý daha da geliþtirdik. Hafta sonu geldiðimiz Konya'da da hazýrlýklarýmýza kaldýðýmýz yerden devam ediyoruz. Takýmýmýzda iyi bir hava var. Bu Play-Off müsabakalarýna da en iyi þekilde yansýyacaktýr" dedi. (ÝHA)


23 Mayýs 2013 Perþembe

SPOR

23

adele yürüyüþü

Van Gölü’nde rekor denemesi Van Dünya serbest dalýþ rekortmeni Ercümen, manlara Gölü’nde yapacaðý rekor dalýþý için antren zor ama baþladý. Ercümen, “Rekor denemesi çok ” dedi bana destek olacak inci kefali balýklarý var

aðýz. Bugünkü hedefimiz aslýnVAN - Dünya serbest dalýþ re- lýþac malzemeleri denemek olduðu kortmeni Þahika Ercümen, kendisi- da 30-40 metre arasý düþünüyone ait olan 55 metre rekorunu geç- için hedefimiz ise paletsiz olamek için Van Gölü'nde antrenman ruz. Asýl eyi geçmek. Bu da bir metr 60 yaptý. Van Gölü'nde, 1-2 Haziranda rak Umarým bu rekoru ru. reko a yapacaðý rekor denemesi için kente düny denemesi çok zor or Rek gelen serbest dalýþ rekortmeni Er- kýrarýz. olacak inci kefali ek dest cümen, Akdamar Adasý açýklarýnda ama bana bu rekorla dikkü Çün balýklarý var. antrenmanlara baþladý. ek istiyorum. çekm katleri ona da “Az bir zaman kaldý” yaþamý ve bir zorlu Ýnci kefalinin Ercümen, gazetecilere yaptýðý nedenle Bu var. üreme yolculuðu açýklamada, rekor denemesine az yor." veri ilham yolculuðumda bana bir zaman kaldýðýný belirterek, 10 “Ýlk antrenmanýný yaptý” günlük zaman diliminde dalýþ antDaha sonra Jandarma Sahil Gürenmanlarýna, gölün ve kentin atgöle açýlan Ercümosferine, irtifasýna ve çevresine venlik teknesi ile men, sivil savunma ve jandarmaya alýþmayý planladýðýný söyledi. antrenmanýný Dalýþ öncesi Van'da ve diðer þe- baðlý gözetiminde ilk hirlerde birçok kamp yaptýðýný an- yaptý. Van Gölü'nün serin suyunda gerlatan Ercümen, "Artýk yüzdük yüzdalýþýn ardýndük kuyruðuna geldik. Heyecanlý- çekleþtirdiði birkaç e ulaþan yýz ama baþarýyla döneceðimize dan 30 metrelik mesafey koþullarý hava z . riþsi dedi elve z" , veyi men Ercü inandýðýmýz için moti ancak iðini çekt de k ini zorlu mes nedeniyle Ercümen, rekor dene l geçgüze ýn sý anýn Ada enm r antr ama ilk günkü antrenman yaptýðý Akd ni ceði etti. þtire gerçekle tiðini ifade açýklarýnda Ercümen'in, rekor denemesi yavurgulayarak, þöyle konuþtu: pacaðý 1-2 Hazirana kadar antren“Hedef paletsiz 60 metre” larýna devam edeceði öðrenil"Bugün teknik donanýmý test et- man mek için biraz daha sýð kesimde ça- di.


www.diyarbakiryenigun.com

2 3 M AY I S 2 0 1 3 PERÞEMBE Yýl: 7 - Sayý : 1953 Yayýn Türü: Yerel Süreli Yayýn Yayýn Sahibi: Cemile Fiðançiçek

Yazýiþleri Müdürü: Mesut Fiðançiçek Yazýiþleri Müdürü: Mehmet Piþkin Haber Müdürü: Þehmus Orhan Sayfa Editörü: Nurullah Ergün

Diyarbakýr Yenigün Gazetesi basýn meslek ilkelerine uymaya söz vermiþtir Daðýtým: Tanaman Basýn Yayýn Daðýtým LTD. ÞTÝ.

Gazetemizde yayýmlanan köþe yazýlarýnýn sorumluluðu yazarlarýna aittir

Sýcaklar yurttaþý bunalttý DÝYARBAKIR'da aniden bastýran aþýrý sýcaklýk yurttaþlarý gölgeliklere yöneltti. Hafta boyunca aralýklarla yaðýþýn gözlendiði Diyarbakýr'da yaðýþlar, dün sabah saatlerinden itibaren yerini aþýrý sýcaklýklara teslim etti. Diyarbakýr Meteoroloji 15. Bölge Müdürlüðü'nden edinilen bilgilere göre, hava sýcaklýðý 31 derece kadar yükseldi. Hafta boyunca sýcaklýklarýn 30 derecenin altýna inmeyeceði Diyarbakýr'da sýcaktan bunalan yurttaþlar gölgelik alanlara akýn etti. Þehrin bazý yerlerinde yapýlan küçük süs havuzlarý ise çocuklarýn serinleme alanýna dönüþtü. Süs havuzlarýna girerek serinlemeye çalýþan çocuklar, tehlikeli uyarýlarýna da aldýrýþ etmediði gözlendi.

C

M

Y

K

Dizgi ve Baský Diyarbakýr Yenigün Matbaasý Gýda Toptancýlar Sitesi L Blok No: 11/B (Baðlar Belediyesi Karþýsý) BAÐLAR/DÝYARBAKIR Tel-Faks : 0(412) 252 55 59 www.diyarbakiryenigun.com bilgi@diyarbakiryenigun.com yenigun_gazete@hotmail.com


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.