Turizm & Yatırım Dergisi

Page 1

95

TEMMUZ 2020 ǀ 15 TL

Pandemi döneminde güvenli tatil arayışı, otelleri dijital ve fiziksel çözümlere yönlendiriyor

Oteller Bölümü, Sayfa 36 Türkiye, sağlık turizminden aldığı payı artırmak üzere çalışmalarını sürdürüyor

Acenteler - Destinasyon Bölümü, Sayfa 52 Doğu ve Güneydoğu Anadolu’nun tarihi ve kültürel zenginlikleri UNECSO Dünya Mirası Listesinde

Nisan ayında 11 firma, turizm yatırım teşviklerinden faydalandı Sayfa 50



ENABLE EVERY EXPERIENCE! SPLASH BUCKET ALLCAN OFFERS AN INCLUSIVE, INTERACTIVE DESIGN TO EMPOWER PEOPLE WITH DISABILITIES TO LEAD HEALTHY, ACTIVE LIFESTYLES. ITS UNIVERSAL DESIGN PROVIDES SENSORY PROCESSING AND CREATES A SPACE THAT EMBRACES ALL MEMBERS OF THE COMMUNITY ENABLING THEM TO LIVE HEALTHY, PLAYFUL LIVES TO REACH THEIR FULLEST POTENTIAL.

07’2020 ǀ turizm&yatırım ǀ


6

36

52

tedarikçiler

acenteler - destinasyon

Oteller, dijital ve fiziksel çözümlerle güvenli ve hijyenik konaklama deneyimi sunuyor...................................... 6-24 Röportaj / Ebru Causey / Tarsus Turkey Fuar Direktörü..... 26-27 Haber ................................................................................................... 28-32 Röportaj / Fatih Özçanak / Aydın Holding İcra Kurulu Üyesi....................................................................................... 34-35

oteller

Doğu ve Güneydoğu Anadolu’nun tarihi ve kültürel zenginlikleri UNECSO Dünya Mirası Listesinde…................. 52-54 Haber ................................................................................................... 55-60

Haberler............................................................................................... 61-62

Termal ve medikal sağlık alanında sunduğu imkanlarla Türkiye, sağlık turizminden aldığı payı artırmak üzere çalışmalarını sürdürüyor.....................................................................36-46 Haber.................................................................................................... 48-50

İstatistikler.......................................................................................... 63-64

Yetkin Medya Yayıncılık Ticaret Limited Şirketi Adına Sahibi ve Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Sebahattin Ercan sebahattin.ercan@turizmyatirimdergisi.com.tr

Genel Koordinatör Bülent Büyükaras

bulent.buyukaras@turizmyatirimdergisi.com.tr

Editör Ecem Ercan Adanır

ecem.ercan@turizmyatirimdergisi.com.tr

Muhabir Esma Karayel

esma.karayel@turizmyatirimdergisi.com.tr

Görsel Yönetmen Esra Akgüngör

karaesra@gmail.com

2

ǀ turizm&yatırım ǀ 07’2020

İletişim

Abonelik

Reklam

12 aylık abonelik bedeli 180 TL’dir. Abone olmak isteyenler için hesap numarası: Yetkin Medya Yayıncılık Ltd. Şti. Türkiye İş Bankası 4. Levent-İstanbul Şubesi.

Baskı:

IBAN: TR57 0006 4000 0011 1400 7932 49 (Dekont ve adres bilgilerinizi 0212 278 77 68 nolu faksa gönderiniz.)

Tel: 0 212 278 77 41 pbx www.turizmyatirimdergisi.com

Tel: 0 212 278 77 42 pbx Faks: 0 212 278 77 68

Özgün Ofset Tel: 0212 280 00 09 Issn: 2147-2300

Adres:

Yetkin Medya Yayıncılık Emniyetevler Mah. Bornova Sok. No: 5/B, 4. Levent / İstanbul

Yayın Türü:

Ulusal, süreli, aylık

Baskı yeri ve tarihi:

İstanbul, Temmuz 2020


07’2020 ǀ turizm&yatırım ǀ 02’2020


SUNUŞ

Salgına karşı aldığı önlemlerle Türkiye, öne çıkma çabasında… Covid-19 pandemisine bağlı vaka sayıları Türkiye de dahil olmak üzere kimi ülkelerde geriliyor olsa da risk oluşturmaya devam ediyor. Bununla birlikte, tüm önlemlerin alındığı hijyenik ve güvenli koşullarda seyahat ve konaklama faaliyetleri başladı. Salgına yönelik önlemleri gerek ulaşım gerekse konaklama anlamında üst düzeyde tutan Türkiye’de de iç turizm başladı. Öte yandan Avrupa Birliği, seyahat kısıtlaması kaldırılan ülkeler arasına Türkiye’yi eklememekte ısrar ediyor. Konaklama tesislerine yönelik “Güvenli Turizm Sertifikası”nın bazı yönleriyle kalıcı olacağı, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy tarafından açıklandı. Yaklaşık 400 otelin ise sertifikayı aldığı belirtiliyor. Sertifika kapsamında tesislerinde hijyen ve fiziksel mesafeye ilişkin tüm önlemleri alan otel yöneticileri, bu anlamda gerek fiziksel gerekse dijital çözümlere başvuruyor. Turizm & Yatırım Dergisinin yeni sayısında, biz de otellerin yöneldiği fiziksel ve dijital çözümleri mercek altına aldık. Dergimizin kapağına taşıdığımız bu dosya kapsamında konuyu farklı iş kolları boyutlarıyla ele alarak, pek çok sektör profesyonelinin görüşlerine başvurduk. Konaklama tesislerinin hijyen, mesafe, teması azaltma vb. konularına ilişkin önlemleri ve kendilerine sunulan fiziksel ve dijital çözümler ile ilgili dosyamızı iç sayfalarımızda görebilirsiniz. Yeni sayıda işlediğimiz bir diğer konumuz ise Sağlık Turizmi… Medikal ve termal turizm anlamında nitelikli sağlık personeli, gelişmiş hastane ve ekipman alt yapısı, modern ve konforlu hastaneleri, kaliteli termal su kaynakları ile Türkiye’nin dünyada ilk sıralarda yer aldığı biliniyor. Devletin de desteğiyle sağlık turizminde hedef büyüten Türkiye, 2023’te 5 milyon sağlık turistine ulaşmayı amaçlıyor. Habere ilişkin detaylar, ilerleyen sayfalarımızda… Anadolu ve Mezopotamya toprakları, binlerce yıl boyunca yüzlerce farklı uygarlığa ev sahipliği yaptı. Üzerinde yerleşmiş olan her medeniyet, kendinden bir parçayı bu topraklarda geleceğe miras bıraktı. Bu değerlere sahip çıkmak, insanlığın ortak mirasını koruma amacıyla oluşturulan UNECSO Dünya Mirası Listesi de kültürel ve tarihi bakımdan değer taşıyan alanları listeleyerek geleceğe kalmalarını sağlıyor. Bugün UNECSO Dünya Mirası Listesinde Türkiye’den 18 miras alanı yer alıyor. Bunlardan dördü ise Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerinde yer alıyor. Nemrut Dağı, Diyarbakır Kalesi ve Hevsel Bahçeleri, Ani Arkeolojik Alanı ile Göbeklitepe’yi mercek altına aldığımız dosyamızı, dergimizden okuyabilirsiniz. Sağlıcakla kalın... Keyifli okumalar… Turizm ve Yatırım Dergisi

4

ǀ turizm&yatırım ǀ 07’2020


ORGANİZASYON

DESTEKLEYENLER

ONAYLI FUAR

ÜYESİDİR

BU FUAR 5174 SAYILI KANUN GEREĞİNCE TOBB (TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ) DENETİMİNDE DÜZENLENMEKTEDİR. 07’2020 ǀ turizm&yatırım ǀ


DOSYA

TEDARİKÇİLER

TEDARİKÇİLER

Oteller, dijital ve fiziksel çözümlerle güvenli ve hijyenik konaklama deneyimi sunuyor

Tüm dünyayı etkisi altına alan Koronavirüs pandemisinin, en büyük etkisi turizm sektörü üzerinde oldu. Virüsün ortaya çıkışının ve yayılmasının özellikle 2020 turizm sezonuna denk gelmesi, konaklama ve seyahat sektörünün salgından olumsuz etkilenmesine sebep olurken, Turizm Bakanlığı, bu olumsuz etkinin yarattığı hasarları azaltmak adına turistik işletmeler için Güvenli Turizm Sertifikasyon Programını yayınladı. Bu süreçte konaklama tesislerine yönelik ürün ve hizmet geliştiren tedarikçi firmalar, program kapsamında tesislerin alması öngörülen hijyen, mesafe, teması azaltma vb. önlemler konusunda gerek fiziksel gerekse dijital çözümleriyle otellerin daha güvenli hale gelmesine yardımcı oluyor. Koronavirüs vaka sayılarının azalmaya başlaması ve normalleşme sürecine geçilmesiyle birlikte konaklama işletmeleri, turizm sezonunu yeniden açmak için hazırlıklara başladı. Yeni normal süreçte yeniden hizmet verecek tesislerde birtakım yeni önlemler alınmaya başlandı, kimi tesisler ise gerekli tedbirleri tamamlayıp Güvenli Turizm Sertifikasını

6

ǀ turizm&yatırım ǀ 07’2020

aldı. Yeni dönemde alınması gereken bu önlemler arasında özellikle teması azaltıp, hijyeni artırma adına online sistemler, dijital ve tek kullanımlık ürünler ön plana çıkıyor. Otel işletmecileri, misafirlerine ve çalışanlarına güvenli ve hijyenik bir ortam sağlayabilmek adına, sundukları hizmetleri daha kontrollü, temassız, steril sistemlerle yeniliyor.


Termal kameralar ile işlem süreçleri hızlandırılıyor Konaklama sektörü koranavirüs etkisinin ardından misafirleri ve çalışanlarına güvenli bir ortam sağlayabilmek adına birtakım önlemler almaya başladı. Bu süreçte alınan önlemler arasında özellikle dijital çözümler önem kazanıyor. Tesisler, hem misafirlerine sağlıklı bir ortam sağlamak hem de işlem süreçlerini hızlandırmak adına dijital anahtarlar, kapı kilitleri, dijital menüler, mobil aplikasyonlar gibi uygulamaları öncelikli hale getirirken, pandemi nedeniyle termal kamera, ateş ölçme sistemleri, UV strelizasyon cihazı, dezenfektan üniteleri gibi ürünler de yoğun talep gören ürünler arasında yer alıyor. Sektör profesyonelleri, tesis girişlerine yerleştirilen termal kameraların ateş ve maske kontrolünü misafirleri rahatsız etmeden hızlı ve otomatik bir şekilde yaptığını ifade ediyor. Tesislerin termal kamera tercihleri ise ağırlıklı olarak daha az yer kaplayan kameralardan yana oluyor. Termal kameraların tercih edilme sebeplerinde ise kolay kullanım, yüksek performans ve tam verimlilik öne çıkıyor.

Dijitalin sağladığı konfor ve güvenlikten yararlanılmalı Sektör profesyonelleri, otel yöneticilerine yeni teknolojik sistemleri kullanmalarını öneriyor. Profesyoneller, kullanılacak olan yeni teknolojinin otellerde konaklayan müşterilerin kurallara uyması ve kendilerinin de gerekli

önlemleri alması ile daha etkin bir korunmanın sağlayacağını ifade ediyor. Otel yöneticilerinin müşterilerinin sağlığı için gerekli tedbirleri alma konusunda hassas davrandığını ifade eden sektör temsilcileri, kurallara uyum sağlandığı sürece otel müşterisinin rahat bir tatil yapabileceğini söylüyor. Profesyonellerin dikkat çektiği bir diğer nokta ise kullanılacak ürün hakkında detaylı bilgi sahibi olunması gerektiği. Bu sebeple ürün hakkında personel eğitimleri yapılmasının avantaj sağlayacağı ifade ediliyor. Profesyonellerin, otel ve tesis yöneticilerine diğer tavsiyeleri ise şöyle; Bakanlık genelgeleri ve programlarına birebir uyulmalı, elle yapılan kontrollerden uzaklaşılmalı, her alanda dijital dönüşüm sağlanmalı, güvenlik projeleri titizlikle uygulanmalı, ürünlerin çalışma mekanizması ve bakımı hakkında eğitimler alınmalı, tesislerin teknolojik altyapıları gözden geçirilmeli, yapılacak olan yatırımların kısa, orta ve uzun dönemdeki katkıları dikkate alınmalı, dijitalin sağladığı konfor ve güvenlikten yararlanılmalı…

bir kontrol listesine göre takip edilmesi ve sürekli kayıt altına alınarak verinin güvenle saklanması oldu. Güvenli Turizm Sertifikasyon Programının turistik işletmelerin sürdürülebilirliği ve rekabeti açısından önem taşıdığını ifade eden sektör profesyonelleri, bu programın ayrıca geçmişe dönük analizlerin yapılması için de fayda sağlayacağını söylüyor. Hijyenin büyük önem taşıdığı pandemi sürecinde misafirler konaklama tesislerinde hijyen anlamında güvende hissetmek istiyor. İşletmeler, misafirlerinin hijyen ve koronavirüse karşı güvenlik beklentilerini ise bu sertifika aracılığıyla karşılıyor. Tatil planı hazırlayan misafirler, otel tercihlerinde temassız sistemler ve pandemiye uygun önlemler alan otellere öncelik veriyor.

Güvenli Turizm Sertifikası, işletmelerin sürdürülebilirliği için önemli Turizm Bakanlığı, koronavirüs sonrası yaşanan pandemi sürecinde var olan hasarları en aza indirgemek adına Güvenli Turizm Sertifikasyon Programını yayınladı. Programda altı çizilen konulardan biri de yapılan çalışmaların belirli

07’2020 ǀ turizm&yatırım ǀ

7


TEDARİKÇİLER

GÖRÜŞLER

Klima santralleri, ısı değiştiricileri ve tavası, senede en az bir defa hijyenik solüsyonla yıkanmalı

Turgay Yay Daikin Türkiye İş Geliştirme Müdürü ve Satış Baş Danışmanı Pandemi sürecinde otellerde sistemlerin bakım ve temizliğiyle ilgili bazı önerilerde bulunabiliriz. Virüslerin çoğu 57 °C’de yarım saat sıcaklığa maruz bırakıldığında etkisini büyük ölçüde yitirmektedir. 90 °C’de etkinliğini tamamen kaybetmektedir. Klima Santrali veya Fancoillerde, fan durağan halde iken ısıtıcı bataryalarda bir saat boyunca şartlandırılmış sıcak su dolaştırmak suretiyle santral hücresi 60 °C’ye çıkartılarak düzenli bir periyotta otomasyon sistemi ile termal dezenfektan yapılması önerilir.

Sistemin bakım ve servis hizmetinde, bakım zamanları önceden öngörülmeli ve periyodik bakım zamanları geçirilmemelidir. Ekipmanlara işletmede kolaylıkla periyodik bakım ve servis hizmeti verebilecek şekilde servis alanları rezerve edilmelidir. Klima santralleri, ısı değiştiricileri ve tavası, senede en az bir defa hijyenik solüsyonla yıkanmalıdır. Drenaj giderlerinde toplu sifon tercih edilmelidir. Drenajın sızdırmazlığının sağlanması gereklidir. Drenajların daima su ile dolu olması, kurumaması gerekir. Mahal egzost sistemi sayesinde havada asılı kalan virüs zerrecikleri emilerek dışarı atılır Otel odalarında Fancoil veya VRV iç ünitelerinin filtrelerinin her müşteri değişiminde sökülüp bir dezenfektan sıvı ile kurallarına uygun şekilde yıkanması önerilmektedir. Müşteri değişimlerinde dezenfekte sıvısı çalışır haldeki fancoilin veya iç

ünitenin içerisine gönderilmesiyle FCU bataryası, emiş menfezi, üfleme menfezi, fan ve filtrenin de dezenfekte edilmesi mümkün olur. Fancoil ve VRV iç ünitelerinin filtreleri hijyenik solüsyonlarla temizlenmelidir. Fancoil ve VRV iç ünitelerinin ısı değiştiricileri, senede en az bir defa hijyenik solüsyonla yıkanmalıdır. İç mahallerde kullanılan Fancoil ve VRV iç ünitelerinde cihazın içinde değil, emiş tarafına, kanal içine UVC lamba uygulaması önerilebilir. Klima santrallerinde de cihazın içine veya kanala UVC lamba uygulaması önerilir. SSH departmanımız bakım ile ilgili hizmetler vermektedir. Yüzde yüz taze havalı klima sistemleri sayesinde iç mekâna filtrelenmiş taze hava verilerek, havada asılı olan damlacıkların seyreltilmesi sağlanır. Mahal egzost sistemi sayesinde havada asılı kalan virüs zerrecikleri emilerek dışarı atılır. Böylece hava kaynaklı oluşabilecek bulaş riskleri azaltılmış olur.

Elektra Temassız Misafir Uygulaması, dijital hizmetlerle yeni kazançların kapılarını da aralıyor Türkiye’nin ilk Web tabanlı bulut yapıda otel yönetim sistemi olan Elektraweb, ELEKTRA Misafir Uygulaması ile Sağlıklı Turizm Kriterleri’ni uygulayan otellerin iş yükünü azaltıp, müşteri memnuniyetini arttırdığı gibi, sağlanan dijital hizmetlerle yeni kazançların kapılarını da aralıyor. ELEKTRA Misafir Uygulaması ile misafirler restoran veya SPA rezervasyonu, Online checkin, yiyecek/içecek siparişi, oda temizliği, bell boy talebi gibi 24 farklı işlem için taleplerini dijital olarak iletip, alternatifler arasından seçim yapıp, online olarak onaylayıp, ödeme yapabiliyorlar. Bunun için akıllı telefonlardan tabletlere internete bağlı tüm mobil cihazlar kullanılabiliyor. Misafirler, otele henüz gelmeden başlayan “Online Temassız iletişim” in ilk aşaması; Online Check-in işlemi. Bu işlem otelin web sitesinden ya da mobil uygulamasından yapılabiliyor. Sistem, misafirlere, Online Checkin yapabileceklerini hatırlatan ve gerekli bilgileri içeren bir mail gönderiyor. Misafirler voucher numarası, soyadı ve check-in tarihlerini

8

ǀ turizm&yatırım ǀ 07’2020

girdiklerinde, dolduracakları alanlar otomatik olarak görüntüleniyor. Misafir, cep telefonuyla pasaport/kimlik fotoğrafını çekip rezervasyon bilgileriyle beraber gönderebiliyor. Bu aşamada imzasını da ekrana direkt atarak, KVKK ve diğer işlemler için de gerekli onayı elektronik olarak verebiliyor. Böylece ön bürodaki kimlik alma, fotokopi çekme vb. kayıt sürecindeki evrak alışverişi ve yakın mesafe temas ortadan kalkıyor. Konuk, odasının önüne geldiğinde kapı kilidi, sanal anahtara sahip telefon ile açılıyor Eğer otellerin kapı kilit sistemleri uygun ise online check-in sonrası misafir Elektraweb Misafir Uygulaması üzerinden “sanal oda anahtarı” da talep edebiliyor. Otele giriş yapan konuk, odasının önüne geldiğinde kapı kilidi, sanal anahtara sahip telefon ile açılıyor. Böylece misafir kendi telefonu dışında hiçbir yere dokunmamış oluyor. Sosyal mesafe kuralı Elektra sayesinde otellerin tüm hizmet alanlarında rahatlıkla uygulanabiliyor.

Ekin Mavi Talya Bilişim Halkla İlişkiler Sorumlusu Örneğin restoranlarda ElektraWeb POS Dijital Menü ile menüde bulunan tüm ürünlerin, mobil cihazlar ve akıllı telefonlar üzerinden online ve offline olarak sipariş edilebilmesi sağlanabiliyor. Böylece misafirin, servis elemanlarıyla, servis elemanlarının da mutfak çalışanlarıyla olan zorunlu iletişimi minimize edilmiş oluyor. Ayrıca dijital menülerde ürün fotoğrafı, fiyat ve açıklamalar, çoklu dil seçenekleri ile istenildiği gibi düzenlenip, anında güncellenebiliyor. Böylece otelin restoranı hız kazanmanın yanında misafir memnuniyetini de üst düzeye çıkarmış oluyor.


07’2020 ǀ turizm&yatırım ǀ

9


TEDARİKÇİLER

GÖRÜŞLER

Pandemi sürecinde, ihtiyaca yönelik geliştirdiğimiz ürünlerimizi çözüm ortaklarımıza sunuyoruz Pandemi sürecinde ortaya çıkan çeşitli öncelikler dahilinde sağlık sektörü ve toplum sağlığı için geliştirdiğimiz ihtiyaca yönelik ürünlerimizi çözüm ortaklarımıza sunuyoruz. Bu süreçteki riskleri ortadan kaldırmak için Negatif Basınçlı Hasta İzolasyon Kabinleri, dezenfeksiyon ve sterilizasyon ürünlerimizle hizmet veriyoruz. Bu çerçevede ürünümüz Negatif Basınçlı Hasta İzolasyon Kabini, özellikle pandemi, epidemi benzeri durum yaşanması halinde, hastanelerin olası yetersizliği veya ilgili bölgede tedavi merkezi bulunmaması durumunda; spor salonları ve sahaları, fuar alanları gibi kapalı mekânlar ve prefabrik yapıları hızlı bir şekilde hastaların dış ortamdan yalıtılabileceği ve tedavisine hazır hale getirebileceği şekle çevirmektir. Negatif basınçlı HİK’in iki kişinin 15 dakikadan az bir sürede kurup toplayabileceği kadar hafif ve kurulumu pratik yapısı sayesinde her türlü kapalı alan bireysel ve izole bakıma uygun hale getirilmekte, tüm damlacık hareketleri ve kontrolsüz hava çıkışı kısıtlanarak geçirimsiz ve negatif basınçlı bir ortam sağlanmaktadır. Diğer ürünlerimiz hakkında da bilgi verecek olursak, Dezenfeksiyon Tüneli, bina ve tesis

girişlerinde, giren kişilerin taşıyabileceği olası bakteri ve virüsleri bertaraf etmek için kullanılan, geniş bir geçiş alanı oluşturduğu için girişlerde oluşabilecek yoğunluğu engelleyen ve çoklu püskürtme elemanları sayesinde seri geçişlerde bile maksimum hijyen sağlayan hafif ve kolay kurulabilir üründür. UV Sterilizasyon Kutusu, ortak kullanımı olan eşyaların dezenfeksiyonu amacıyla üretilmiş bir üründür Dezenfeksiyon Kabini ise, market ve depo gibi işyeri girişlerinde, farklı kişiler tarafından sürekli kullanılan ekipmanların (market arabası, transpalet, vb.) üzerinde bulunabilecek bakteri ve virüsleri bertaraf etmek için kullanılan, kullanımının basit bir buton yardımıyla olması sebebiyle ilave bir operatöre ihtiyaç duymayan, geniş deposu sayesinde kullanım durumuna göre günde bir kere dolum ihtiyacı bulunan ve maksimum hijyen sağlayan hafif ve kolay kurulabilir üründür. Karantina Kabini, bina ve tesis girişlerinde, giren kişilerin ateş ölçümü yapıldığı noktalarda olası Covid-19 veya

Şöhret Pakiş Polin Group Marka İletişim Direktörü diğer bir hastalığın varlığının söz konusu olduğu şüpheli durumlarda, şüpheli kişiyi ortamdan izole edecek ve sağlık ekiplerinin müdahalesine kadar gerekli karantina ortamını sağlayacak üründür. Negatif basınç yardımı ve filtreleme sistemi sebebiyle içerisindeki ortamdan herhangi bir mikroorganizmanın dış ortama yayılmasını engeller, tek kişilik veya çoklu kullanıma göre özelleştirilebilir. UV Sterilizasyon Kutusu, ortak kullanımı olan eşyaların dezenfeksiyonu amacıyla üretilmiş bir üründür. Otoparklarda anahtarların sterilizasyonu, sinemalarda 3D gözlüklerin sterilizasyonu, su parklarında kullanılan bileklik veya kartların sterilizasyonu gibi kullanım alanları mevcuttur. Sterilizasyonu UV ışınları ile yapmaktadır. Ürün üzerinde sterilizasyon süresini gösteren sayaç bulunmaktadır.

Misafirler otel konaklamaları sırasında kendi akıllı telefonları ile oda kapılarını açabiliyor

Ufuk Eldar EF Teknoloji Sistemleri Elektronik ve İnş. San. ve Tic. A.Ş Yönetim Kurulu Başkanı Otellerde hijyen ve temassız işlemler konusunda bir dönüşüm başladı. Misafirler otel konaklamaları sırasında artık kendi akıllı telefonları ile oda kapılarını açabiliyor. Resepsiyon ile oluşan kart alışverişi ortadan kalkıyor. Elbette, istediğinde kart ve mobil telefonlar beraber aynı anda da kullanılabiliyor. Sistem ise kısaca söyle işliyor;

10

ǀ turizm&yatırım ǀ 07’2020

misafir otele geldiğinde Miwa uygulamasını indirmesi isteniyor. Resepsiyonda bulunan BLE aktarıcıya yakın olunması isteniyor ve anahtar kodu misafirin akıllı telefonuna aktarılıyor. Uygulama üzerine aktarılmış olan data ile check-in ve check-out süresince misafirler kendi oda kapılarını ve izin verilen diğer kapıları açabiliyor, asansörleri, ortak alanları ve otopark alanlarını kullanabiliyor. Misafirler önceden veya check-in sırasında aldıkları anahtar kodu ile yine oda kapılarını ve izin verilen diğer kapıları açabiliyorlar Daha ileri seviyede Miwa, otel guruplarının yazılım firmalarına özel sözleşme ile uygulamanın SDK dökümanlarını verebiliyor. Bu olanak ile oteller kendi yazılımlarına, sadakat programlarına veya PMS’e bu

SDK dökümanları ile yazılım yapabiliyor. Bu işlemler yapıldığında misafirlerin akıllı telefonları Miwa’nın değil, otelin yazılan yeni uygulamasını kullanıyor. PMS’ten gönderilen anahtar bilgisi internet üzerinden E-mail, SMS olarak misafirin akıllı telefonuna aktarılıyor. Miwa’nın resepsiyonda bulunan BLE aktarıcısına gerek kalmadan anahtar giriş kodları misafirlerin akıllı telefonlarına aktarılmış oluyor. Misafirler önceden veya check-in sırasında aldıkları anahtar kodu ile yine oda kapılarını ve izin verilen diğer kapıları açabiliyorlar. Mevcut Miwa kullanıcıları upgrade kit’ler ile Mobil Giriş Sistemi’ne geçebiliyorlar. ALV2 kullanıcıları PALVB.CRC BLE modülü değişimiyle Mobil Giriş Sistemi’ne geçebiliyorlar. AL5H kullanıcıları ise kilidin dış aynasının değişmesi ile Mobil Giriş Sistemi’ne geçebiliyor.


07’2020 ǀ turizm&yatırım ǀ

11


TEDARİKÇİLER

GÖRÜŞLER

Hizmet verdiğimiz otellerde, teması minimuma indirecek bazı çözümler hazırladık

Türker Bayraktar Mod Hotel Software CEO’su Covid-19 salgını hepimizin toplumsal olarak deneyimlediği zorluklara ek olarak işlerimizde, iş yapış şekillerimizde benzeri görülmemiş belirsizlik ve risklerle dolu bir ortam yarattı. Kuşkusuz bu durumdan etkilenen sektörlerin en başında turizm ve ulaşım geldi. Birçok kurum ve kuruluş, mart ayından itibaren otellerin Covid-19 yönetimi ile ilgili alması gereken önlemlerini sıralıyor. Mod Hotel Software olarak bu süreçte hizmet verdiğimiz otellerde teması minimuma indirecek bazı çözümler

hazırladık ve bunları uygulamaya başladık. Rezervasyonlu misafirlere gönderilen konfirmasyon mail içeriğindeki Online Registration Card butonu ile otele gelmeden önce hem kendi hem de beraberindekilerin kimlik bilgilerinin alınması sağlanarak hızlı check/in imkanı tanındı. Ayrıca misafirin doldurduğu bu belgede Turizm Bakanlığının önerdiği Covid ile ilgili sorulara da yer verildi. Online Registration Card girişine sadece mail değil SMS ve Whatsapp link üzerinden de gönderilecek şekilde özellikler eklendi. Check/Out etmiş odaların hijyen için bekletilmesi amacıyla Rack ekranlarında filtrelemeler yapıldı Walk/in misafirlerde resepsiyon deski üzerindeki QR Code bilgilendirmesi ile misafirin kendi telefonundan Registration Card işlemlerini yapması, dijital imza ile belgeyi imzalaması ve bunların yine KVKK kurallarına göre dijital ortamda saklanması

sağlandı. Misafir girişleri tamamlandığı anda resepsiyonistin ekstra bir işlem yapmasına gerek kalmadan bu bilgilerin Polis/Jandarma sistemlerine otomatik olarak gönderilme özellikleri eklendi. Check/ Out etmiş odaların hijyen için bekletilmesi, mümkünse aynı gün satılmaması adına Rack ekranlarında filtrelemeler yapıldı. Resepsiyon yakınına konulan Kiosk Self Check/in cihazımız üzerinden vücut sıcaklığını ölçme, pasaport-kimlik okutma, kapı kartı basma dahil tüm işlemlerin misafirin kendisi tarafından yapılması sağlandı. Check/in esnasında kapı kartı ya da anahtar yerine misafirin kendi cep telefonuna yüklenen Bluetooth ve NFC özellikli uygulama ya da mifare bileklikler sayesinde oda kapısını otomatik olarak açma özellikleri eklendi. Umarız, birbirimizi koruyarak bu zorlu süreci en kısa sürede atlatır, bacasız sanayi olarak görünen turizm sektörünün eski günlerdeki gibi rekor kıran doluluklarını hep birlikte görürüz.

Pandemi öncesi tercihen kullanılan tek kullanımlık ürünler, pandemi sonrasında ihtiyaç haline geldi 2013 yılında kurulan firmamız HAYPAK, kurulduğu günden bu yana izlemiş olduğu yenilikçi yapısıyla, tek kullanımlık kişiye özel ürünlerin Türkiye’deki en büyük üretici firması olmayı başarmıştır. Pandemi öncesi tercihen kullanılan tek kullanımlık ürünler, pandemi sonrasında ihtiyaç haline gelmiştir. Covid-19 sonrası otellerden, tek kullanımlık çarşaf, yastık kılıfı, yorgan kılıfı, duş havlusu, saç havlusu, yüz havlusu, ayak havlusu, hijyenik ıslak bez gibi ürünlere olan talepler oldukça arttı. Ürünlerimiz tek kullanımlık ve kişiye özeldir. Ürünlerin içinde sentetik, polyester ve kimyasal madde bulunmaması, selülozdan üretilmiş olması ise tercih nedenlerinin ilk sıralarında yer almasına sebep oluyor. Çözüm ortaklarımıza sunmuş olduğumuz ürünlerimiz yüzde 100 doğa dostu ürünlerdir. Havlularımız, pamuklu havludan 5 kat daha fazla su emme özelliğine sahiptir. Suyu gördüğü zaman yırtılma yapmaz.

12

ǀ turizm&yatırım ǀ 07’2020

Pandemi sürecinde ağırlıklı talepler tek kullanımlık havlu grubu, nevresim takımı ve hijyenik ıslak bez için oluyor Kişiye özel ve hijyenik olması yönüyle öne çıkan nevresim takımlarımız, tek kullanımlık çarşaf, tek kullanımlık yorgan kılıfı, tek kullanımlık yastık kılıflarımız, yumuşak, rahat ve dayanıklı bir yapıya sahiptir. Terletme yapmaz. Hijyenik ıslak bez ise yine tercih edilen ürünlerimiz arasında yerini almıştır. Mikrop barındırmayan, hijyenik ıslak bez kötü koku oluşumunu önler ve temas ettiği yüzeylerde yüzde 100 temizlik sağlar. Pandemi sürecinde bize gelen ağırlıklı talepler, tek kullanımlık havlu grubu, tek kullanımlık nevresim takımı ve hijyenik ıslak bez ile ilgili oluyor. Pandemi sonrası üretimini başlattığımız şezlong kılıfı da alternatif olarak sunduğumuz ürünler arasında yer alıyor. Şezlong kılıfımız da selülozdan üretildiği için yırtılma yapmaz.

Ebru Dinç HAYPAK Satış Müdürü Bu nedenle suya oldukça dayanıklı ve pratik kullanıma sahiptir. Şezlong kılıfı kullanımı özellikle pandemi sürecinde daha hijyenik ve sağlıklı olacaktır. Bizler HAYPAK olarak, otel yöneticilerine pandemi sürecinde ve sonrasında da geri dönüştürülebilen tek kullanımlık ürünleri kullanmalarını, müşterilerin sağlığı ve hijyeni açısından tavsiye ediyoruz. Bu ürünlerin geri dönüştürülebilen ham maddeden yapıldığını ve kullanım sonrası kağıt geri dönüşüm kutusuna atılması gerektiği konusunda otel yetkililerini özellikle bilgilendiriyoruz.


Since 1969

VAROL TEKSTİL SAN. TİC. LTD. ŞTİ.

Bozburun Mahallesi Menderes Bulvarı No: 278 DENİZLİ / TÜRKİYE Tel: +90 258 279 22 47 • Fax: +90 258 279 21 29 07’2020 ǀ turizm&yatırım ǀ www.varoltekstil.com.tr

13


TEDARİKÇİLER

GÖRÜŞLER

Odada halihazırda bulunmayan herhangi bir virüs klima sebebiyle odaya giremez Form MHI Klima Sistemleri olarak, 55 yıllık tecrübesi ile iklimlendirme sektörünün lider firmalarından Form Şirketler Grubu çatısı altında faaliyet gösteriyoruz. Mitsubishi Heavy markalı VRF, bireysel ve profesyonel klimalarda geniş bir ürün gamına sahibiz. Ürün gamımızda split klimalar, multi-split klimalar, profesyonel klimalar, VRF sistemler ve ısı pompaları mevcut. İhracat faaliyetlerimizde sadece otellere yönelik değil, hastaneler, okullar gibi pek çok farklı projeye dönük çalışmalar gerçekleştiriyoruz. Tüm ürünlerimizin ortak noktası, çevreci, enerjiyi minimum tüketen, sertifikalı ve dünyada yıllardır kullanılan uzun ömürlü sistemler olmaları diyebiliriz. Bu nedenle çevre dostu olmakla birlikte yatırımcı dostu olduğunu da rahatlıkla söyleyebiliriz. Ülkemizdeki ve tüm dünyadaki şirketler gibi bizim de mart ayından bu yana gündemimizde öncelikli olarak Koronavirüs konusu yer alıyor. Sadece iklimlendirme sektörünü değil tüm sektörleri etkileyen Koronavirüs gündeminde çalışanlarımız ve tüm paydaşlarımızın sağlığını önceliğimiz olarak görerek, buna uygun şekilde hizmetlerimize devam ediyoruz.

Otelin toplu alanlarında kullanılan klimalar yüzde 100 temiz hava ile çalıştırılmalı Pandemi sürecinde global ticaretteki yavaşlama ve duraksama özellikle tedarik süreçlerinin de aynı şekilde aksamasına neden oldu. Özellikle Asya piyasasının tamamen kapanması ham madde ve mamul madde tedarikini durma noktasına getirdi. Oldukça uzun süren ve hala devam eden koronavirüs salgınının tam anlamıyla sektöre olan etkilerini uzun vadede gözlemleyebileceğimizi söyleyebiliriz. Ancak yatırımlarla alakalı çok önemli bir değişiklik olacağını öngörmüyoruz. Bir başka deyişle yatırımlar devam ediyor ve bununla beraber biz de satış yapmaya ve hizmet vermeye devam ediyor olacağız. Öte yandan ülkemizde normalleşmeye geçiş süreci ve yaz aylarının etkisini göstermeye başlamasıyla birlikte, klimaların koronavirüs pandemisine etkisi tartışılmaya başlandı. Bu noktada şunu ifade edebiliriz, oteller ilk olarak diğer toplu kullanılan alanlarda olduğu gibi genel temizliğe her zamankinden daha çok dikkat etmek zorunda. İklimlendirme sistemlerinin düzenli bakımları yaptırılmalı ve otelin toplu

Mehmet Oral Form MHI Klima Sistemleri A.Ş. Genel Müdürü alanlarında kullanılan klimalar yüzde 100 temiz hava ile çalıştırılmalıdır. Odalarda bulunan split klimalar ise iç hava sirkülasyonu ile çalışırlar ve içlerinde bulunan filtreler sayesinde havayı sürekli temizleyerek geri verirler. Bu sebeple odada halihazırda bulunmayan herhangi bir virüs klima sebebiyle odaya giremez. Tüm bunlara dayanarak, otellerin iklimlendirme alanında önlem alması gereken en önemli iki unsurun; düzenli bakımları yaptırmak ve toplu alanlarda bulunan klimaları yüzde 100 temiz hava ile çalıştırmak olduğunu söyleyebiliriz.

Antibakteriyel file kumaşlı mindersiz şezlonglarımıza talep yüzde 70 oranında arttı

Begüm Özbakar Papatya Mobilya Yönetim Kurulu Üyesi İçinde bulunduğumuz dönemde, tüketiciler yeni nesil, inovatif ürünlere yöneliyor. Yaz sezonunun gelmesiyle birlikte de özellikle dış mekan mobilyalarının her zaman yükseliş trendi görülür. Pandemi süreci tüketimin ve üretimin içe dönmesini sağladığı gibi satın

14

ǀ turizm&yatırım ǀ 07’2020

alma alışkanlıkları ile marka stratejilerini de köklü bir değişime uğrattı. Özellikle Kovid19’a yönelik tedbirler kapsamında hükümet yetkililerimizce yapılan açıklamalar tüketici taleplerini yoğun biçimde etkiliyor. Sağlık Bakanlığı tarafından ‘Plaj ve Yüzme Alanlarında Alınması Gereken Önlemler’e ilişkin yapılan son açıklamalar ise, özellikle plaj ürünlerinde kullanımı kolay ve antibakteriyel ürünlere ilgiyi artırıyor. Bu noktada antibakteriyel yapıdaki file kumaşlı ve mindersiz kullanıma uygun olarak tasarladığımız şezlonglarımızın satış hacminde geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 70 oranında bir artış saptadık. Bu süreçte online ve telefon yoluyla gerçekleşen siparişler de geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre yüzde 60 oranında artış kaydetti.

Bulaş riskini azaltan şezlonglar ön planda Yeni nesil tasarım anlayışı ile ürettiğimiz, polipropilen plastik, tekstilen file kumaş ve alüminyum profillerin kombinasyonundan oluşan şezlonglarımız, sağlığını düşünen müşterilerimiz tarafından tercih ediliyor. Proje bazlı ürün tedariği sağladığımız otel, spor kulübü, sosyal tesis ve benzeri gibi büyük hacimli işletmeler kadar, bahçelerinde ya da verandalarında güneşlenmeyi tercih eden müşterilerimiz de kişisel kullanım için bu özellikteki ürünlere yöneliyorlar. Papatya Mobilya olarak şanslıyız çünkü bizim üretim anlayışımızın temelinde insan sağlığına saygı yatıyor. Bulaş riskini azaltan teknolojilerimizle tüketicilerimiz güvenli bir biçimde sahillerin ve havuzların tadını çıkarabilirler. Elbette sosyal mesafe kurallarına uymayı unutmayarak...


WeBee, otellerin kendi markası ile mobil platformunu kurmasını sağlıyor

Dr. Özgür Zan Done İletişim Bilgi Sistemleri A.Ş. (WeBee) Genel Müdürü Türkiye’nin ilk mobil yazılım firması olan ve 21 yıldır mobil çözümler geliştiren Done İletişim ve Bilgi Sistemleri A.Ş.’nin konaklama sektörü için 2016 yılından bu yana 3 milyon dolar yatırım yaparak geliştirdiği WeBee isimli inovatif çözüm, pandemi döneminde turizm sektörü için umut oldu. WeBee, otellerin kendi markası ile mobil platformunu kurmasını sağlıyor. WeBee, pandemi sürecinde, otellere ve misafirlerine şu hizmetleri sağlayarak, sağlık, sosyal mesafe ve hijyen

konularında yardımcı oluyor: Temassız check-in özelliği (misafir resepsiyon kuyruğunda beklemiyor), oda için kapı kartı alınmasına gerek kalmadan oda kapısının cep telefonu ile açılabilmesi, menüler ve kataloglar gibi tüm basılı dökümanları dijitalleştirerek ortak kullanılan yüzey miktarının düşürülmesi, yiyecek ve içecek siparişlerinin cep telefonundan otelde bulunulan bölgeye talep edilebilmesi (masa, lobi, sahil ve hatta tekneye), ödeme için para kullanmaya veya POS cihazına gerek kalmadan ödemelerin mobil ödeme ile gerçekleştirilebilmesi, sağlık karnesinin misafir tarafından dijital olarak doldurulup otele gönderilebilmesi. COVID-19 döneminde 20’den fazla webinar, insta live etkinliği düzenledik Birçok müşteri otelimiz, belirtilen hizmetler sayesinde sertifikasyon programındaki süreci kolaylıkla yönettiler. Otel misafirleri artık konaklayacakları otelleri seçerken

WeBee’nin sunduğu dijital çözümlerin olup olmadığını otellere sorarak, bu çözümleri sağlayan otelleri öncelikle seçiyorlar. Her otelimize özelleştirilen bir çözüm sunuyoruz ve ekstra özellik taleplerini destekliyorsak şu dönemde otellerden ek ücret talep etmeden sunmaya gayret ediyoruz. COVID-19 döneminde 20’den fazla webinar, insta live etkinliği düzenledik. Eğitimlerde dijital çözümlerimizi anlatmanın yanı sıra stratejik anlamda öneriler de sunuyoruz. Otel yöneticilerimiz çok bilinçli. En iyi şekilde önlemleri alıyorlar. Bu aldıkları önlemleri misafirlerin de görebilmeleri açısından web sitelerinde, mobil uygulamalarında anlatmaları, sosyal medyadan videolar şeklinde tanıtmaları otellerde konaklayacak misafirlerin içini rahatlatıyor. Bu dönemde dijitalleşmeye hız vermek ve bu yenilikçi çözümleri de misafirlere her türlü kanaldan tanıtmak günümüzde bir numaralı öncelik oldu.

COVID-19 sürecinde, Uzaktan Erişimli Eğitim Platformumuzu müşterilerimizin hizmetine sunduk Konaklama sektörü, ülkemizde özellikle turizm sezonuna denk gelmesi nedeniyle, salgından en çok etkilenen sektörlerden biri oldu. Bu süreç içinde güçlü bir empati yaparak kendimizi müşterilerimizin yerine koyduk ve süreci yönetebilmeleri için gerçekten neye ihtiyaçları olduğu üzerine yoğunlaştık. Konaklama sektörü için geliştirdiğimiz “Güvenli Otel” Programımızın altında yatan temel bakış açısı budur. COVID-19 sürecinde, “Uzaktan Erişimli Eğitim Platformumuzu” müşterilerimizin hizmetine sunduk. Programımız, tesislerin, misafirleri ve çalışanlarına nasıl güvenli ortam sağlayabilecekleri konusunda yol gösteriyor; bir tesisin hijyen açısından güvenli ortamı sağlayabilmesi için gerekli olan tüm ürün ve hizmetleri içeriyor. Sağladığımız bazı ek hizmetlere birkaç örnek daha verecek olursak; Diversey’in patentli AHP (Hızlandırılmış Hidrojen Peroksit) teknolojisine sahip ürünü Oxivir’in sisleme cihazları ile kullanılması ile daha geniş ve ulaşılması zor yüzeylerde

kısa sürede sağlanabilecek dezenfeksiyon hizmetinden ve havuz sularının daha güvenli olmasını sağlayacak ürün ve uzaktan erişimli dozaj sistemleri ile otellere sağlanabilecek destekler gibi konularda verdiğimiz hizmetlerden ve danışmanlıktan bahsedebiliriz. Bir tesiste pandemi sürecinin etkin yönetilebilmesi için risklerin tanımlanması gerekir Programımız üç temel bölümden oluşuyor. Birinci bölüm, “İş Kartları ve Talimat Hazırlıkları ve Risk Tanımlaması Bölümü.” Bu bölüm, özellikle bir tesis içerisindeki COVID-19 bulaşmaları açısından tüm risk alanlarının belirlenmesi, bu alanların tesis içindeki bölümler bazında hazırlanmış görseller üzerinde, risk ifade eden kırmızı renk ile tanımlanması ve otel personeli tarafından görsel olarak hafızaya alınmasının sağlanması temeline dayanmaktadır. İkinci bölüm, “Eğitim”dir. Pandemi sürecinde,

Gökhan Özdöl Diversey MEA Profesyonel İş Birimi Bölge Başkan Yardımcısı iki temel adım büyük önem taşımaktadır, bunlardan biri tesis çalışanlarının güvenli bir ortamda çalıştıklarından emin oldukları bir ortam yaratılması süreci, diğeri ise müşterilerin hijyenik bir ortamda, sağlıklı olarak konaklama süreçlerini tamamlamaları. Güvenli Otel Programının üçüncü bölümü ise “Denetim” bölümüdür. Bir tesiste pandemi sürecinin etkin yönetilebilmesi için ilk iki bölümde ifade ettiğim şekilde öncelikle risklerin tanımlanması, etkin temizlikdezenfeksiyon sisteminin kurgulanması ve çalışanların farkındalığının arttırılması gerekmektedir. 07’2020 ǀ turizm&yatırım ǀ

15


TEDARİKÇİLER

GÖRÜŞLER

Pugemak-Hijyenmatik ile hijyen sağlayıp ve teması en aza indirmeyi amaçladık Timtaş Yönetim A.Ş olarak sosyal yönü güçlü otomat teknolojileri geliştiriyoruz. Özellikle koronavirüs salgınıyla birlikte kalabalık ve kapalı ortamlarda hijyenin daha önemli hale geldiğini görüyoruz. Bu kapsamda geliştirdiğimiz Pugemak-Hijyenmatik akıllı otomatımızla özellikle alışveriş merkezleri, oteller ve diğer kapalı alanlarda hijyen sağlayıp ve teması en aza indirmeyi amaçladık. Pugemak-Hijyenmatik, karşısına gelen kişinin önce ateşini ölçüyor ve bu değeri ekrana yansıtıyor. Ardından kişinin ellerini uzatmasıyla dezenfektan veriyor. Bu sayede otel gibi kapalı alanlara girişlerde ateş ölçümü hızlı bir şekilde yapılabilecek. Aynı zamanda ilk girişte ellerin dezenfekte edilmesiyle virüsün temas ile bulaşabilmesinin önüne büyük oranda geçilmiş olacak. PugemakHijyenmatik’in en önemli işlevi kapalı alanlara girişlerde sağladığımız ateş ölçümüdür. Böylece ateş değeri normalin üzerinde olan kişilerin hızlı bir şekilde bilgilendirilmesini sağlıyoruz. Bununla birlikte tek dolumla 20 bin kişinin elini dezenfekte edebiliyoruz. Tüm bunları yaparken de hiçbir şekilde otomata

temas edilmesi gerekmiyor. Yani, virüsün bulaşabileceği her türlü etkeni ortadan kaldırmış oluyoruz. Otomatlarımız kolay ve basit kullanımlı ve anlık çözüm sunmaktadır. Bu nedenle oteller ve diğer işletmelerden ciddi olumlu tepkiler almaktayız. Kullanıldıkça ek taleplerle de karşılaşıyoruz. Otomatlarımızı kolay kullanımlı ve sürdürülebilir olması üzerine tasarlıyoruz Özellikle son günlerde maske veren otomat talepleri artmaya başladı. Bu kapsamda yakında maske veren otomatımızı da hizmete sunacağımız müjdesini vermek isterim. Ayrıca yine kısa bir süre sonra hem ateş ölçen hem elleri dezenfekte eden hem de maske veren otomatı da tüketicinin hizmetine sunacağız. Yani bir otomatta üç güzel özelliği bir araya getirmiş olacağız. Otomatlarımızı kolay kullanımlı ve sürdürülebilir olması üzerine tasarlıyoruz. Pugemak-Hijyenmatik akıllı otomatımızın kullanımını da oldukça kolay olması üzerine geliştirdik. Bununla birlikte elbette otomatlarımızın ilk kurulumunda kullanımıyla ilgili tüm eğitimleri eksiksiz

Mehmet Akay Timtaş Yönetim A.Ş Yönetim Kurulu Başkanı yerine getiriyoruz. Beklenmeyen durumlarla ilgili de teknik destek ekibimiz Türkiye’nin her yerinde destek sunabiliyor. Her şeyden evvel otel yöneticilerimize, konaklayan misafirlere ve tüm insanlara virüssüz sağlıklı bir yaşam diliyoruz. Hepimizin bu süreçte sosyal mesafeye uyması, maske kullanması ve özellikle temizliğe çok ciddi önem vermesi gerekiyor. Tüm otellerimizin hızlıca PugemakHijyenmatikle tanışmasını şiddetle tavsiye ediyorum. Çünkü bu otomatlarla bir taraftan temassız ateş ölçümü ve dezenfektan yaparlarken diğer taraftan da personel tasarrufu sağlamış olacaklardır.

UV ışınları ile ortamda bulunan virüsleri yok edebilen, dezenfektasyon sağlayan ürünler tedarik etmekteyiz

Habib Çelik IZMIRCOMP A.Ş. – Genel Müdür Pandemi tüm dünyayı etkisi altına alarak etkili bir aşı veya ilaç bulunana dek bundan sonra Koronavirus ile yaşamayı zorunlu hale getirmiştir. İzmirComp A.Ş. olarak özellikle otel müşterilerimize bu konuda ürün ve hizmet tedarik etmekteyiz. Özellikle bu dönemde otel tatili tercih eden müşteriler temassız sistemler ve pandemiye uygun önlemler alan otelleri tercih etmektedir. Bu kapsamda otellere yönelik termal kamera ile ateş ölçen ve yapay zeka

16

ǀ turizm&yatırım ǀ 07’2020

sayesinde aynı kişinin tüm ölçümlerini kaydederek değişiklik olduğunda bilgi veren sistemleri kurmaktayız. Aynı zamanda UV ışınları ile ortamda bulunan virüsleri yok edebilen ve dezenfektasyon sağlayan ürünler tedarik etmekteyiz. İzmirComp A.Ş. olarak sunduğumuz çözümler Güvenli Turizm Sertifikasyonunda olmazsa olmaz ürünlerdendir ve pandemi ile yaşam sırasında insanların korunması için önemli rol oynamaktadır. Özellikle pandemi nedeniyle yoğun olarak Termal Kamera ile ateş ölçme sistemleri ve UV strelizasyon cihazı talepleri almaktayız. Otellerin önlemlerine uyulduğu sürece, gönül rahatlığıyla tatil yapılabilir Sunduğumuz çözümlerin tamamı için sistem kurulumları sonrasında yönetim

ve kullanım eğitimleri vermekteyiz. Aynı zamanda teknik destek ekibimiz kurulum yaptığımız tüm müşterilerimize ücretsiz olarak ilk 3 ay destek vermektedir. İçinde bulunduğumuz süreç yalnızca otel yöneticilerinin yapacakları ve alacakları önlemler ile atlatılacak bir durum değildir. Otellerde konaklayan müşterilerin kurallara uyması ve kendilerinin de gerekli önlemleri alması ile daha etkin bir korunmanın sağlanması mümkün olacaktır. Özellikle otel yöneticileri bu duruma çok hassas ve dikkatle yaklaşıyorlar. Müşterilerinin sağlığı onlar için çok önemli ve bu konuda azami dikkat gösteriyorlar. Otellerin kuralları ve önlemlerine uyulduğu sürece, insanlar gönül rahatlığı ile otellerde tatil yaparak eğlenebilirler.


07’2020 ǀ turizm&yatırım ǀ

17


TEDARİKÇİLER

GÖRÜŞLER

Çalışanlar ofislere, mutfaklara giriş çıkış yaparken temassız teknolojileri kullanıyor

İsmail Uzelli Sensormatic CEO’su Sunduğumuz güvenlik teknolojileri ve iş zekası çözümleriyle turizm sektörünün, içinde bulunduğumuz sürece uyumunu kolaylaştırıyoruz. Bu kapsamda turizm sektörü için sunduğumuz çözüm ve hizmetler arasında; noktasal ısı tespiti yapan termal kamera, temassız biyometrik geçiş kontrol çözümleri, yoğunluk ölçüm ve sosyal mesafe koruma çözümleri bu dönemde öne çıkıyor. Örneğin; tesis girişlerine termal kameralar yerleştiriyoruz. Bu kameralarla ateş ve maske kontrolü,

misafirleri rahatsız etmeden hızlı ve otomatik bir şekilde yapılabiliyor. Çözüm, belirlenen sınırların dışında bir vücut ısısı algıladığında ya da maskesiz geçiş durumunda sesli ya da ışıklı alarm veriyor. Bu dönemde herkes virüs kapmamak için bir yerlere dokunmaktan kaçınıyor. Temassız parmak izi okuma ile yüz ve iris tanıma gibi biyometrik teknolojilerimiz bu duruma çözüm sunuyor. Çalışanlar ofislere, mutfaklara giriş çıkış yaparken temassız teknolojileri kullanıyor. Beacon teknolojisine sahip bileklikler hem açık hem kapalı alanda sosyal mesafeyi sağlamak için tercih ediliyor Yine bu dönemin önemli kurallarından biri de sosyal mesafeyi korumak. Belli alanlarda çok fazla yoğunluk istenmiyor. Yoğunluk ölçümü yapan çözümümüz, belirli bir alandaki insan sayısını kontrol altına

almak için kullanılıyor. Restoran, aktivite merkezi, spor salonu, hamam ve sauna gibi noktaların girişine kuruluyor, anlık yoğunluk bilgisini ekrana getiriyor. Ekranda bekleme sürelerinin yanı sıra yoğunluk sınırının aşılması durumunda uyarı görülüyor. Ayrıca, mobil uygulama kullanan turistik tesisler, bu verileri uygulamalarına entegre ederek bu bilgiyi misafirlere anlık bildirebiliyorlar. Beacon teknolojisine sahip bileklikler hem açık hem de kapalı alanda sosyal mesafeyi sağlamak için tercih ediliyor. Kısa mesafede haberleşerek çalışan bu bileklikler, sosyal mesafe sınırlarının altındaki durumlarda otomatik uyarı verebiliyor. Titizlikle uygulanmış bir güvenlik projesinin uzun vadede karlı ve verimli olabilmesi için doğru kullanım çok önemli. Bunun için de kullanıcının o ürün ya da çözümü tanıması, nasıl çalıştırılacağı ya da bakımı hakkında bilgi sahibi olması gerekiyor.

Pandemi döneminde iklimlendirme sistemlerine yönelik çalışmalara ağırlık verdik ProAsist Teknik Hizmetler olarak, hizmet yelpazemiz oldukça geniş. Ancak, biz pandemi döneminde iklimlendirme sistemlerine yönelik çalışmalara ağırlık verdik. Bu konuya ilişkin açıklanan önlemler çok net. Merkezi havalandırma sistemleri dışında klima sistemlerinin kullanımı oldukça riskli. Yeni teknoloji UVC Hepa Filtreye sahip Hava Temizleme Sistem Kurulumları, UV-C Ultraviyole Lamba Uygulamaları ile iklimlendirme sistemlerinde virüslere karşı önlem alınmasını sağlıyoruz. Termal Görüntüleme ile Vücut Isısının Ölçümlenmesi, Elektrik ve Mekanik Sistem Bakımlarının kesinlikle düzenli olarak yapılması gibi hizmetlerimiz yoğunluk kazanmış durumda. Bahsi geçen hizmetlerimiz ile Güvenli Turizm Sertifikasyonu direkt alakalı. Bu hizmetler açıklanan genelgede belirtildiği için büyük

18

ǀ turizm&yatırım ǀ 07’2020

önem taşıyor. Bu ve bunun gibi çok sayıda birbirini tamamlayan hizmetin sağlanmasıyla birlikte sertifika alınabiliyor. Sektörün hızla eski günlerine dönmesi için yapılmış ve talep edilen hizmetlerimiz amaca yöneliktir. ULV cihazları ve uyguladığımız dezenfeksiyon hizmetlerimiz bu dönem oldukça ilgi görüyor Termal Görüntüleme Vücut Isı Ölçümleri ile Hava Temizleme Sistemlerinin kurulumu ilk talep edilen hizmetlerimiz arasında. ULV cihazları ve uyguladığımız Dezenfeksiyon hizmetlerimiz de bu dönem oldukça ilgi görüyor. Sunduğumuz hizmetin veya ürünün satış sonrası süreçlerinde de destek oluyoruz. Arıza müdahale, Bakım ve Kontrol hizmetleriyle beraber ürünün kullanımına yönelik bilgilendirmelerimiz ve sahada

Tülay Gülensoy PROASİST Teknik Hizmetler Kurumsal Satış ve Pazarlama Yöneticisi uygulamalarımız da mevcut. Çok yakında devreye alınacak ProAsist Teknik Akademi web sayfamız ile de eğitim konusunda dijital ortamdan sürekli etkinliklerimiz olacak. Sürecin hassasiyeti nedeniyle turizm sektörü ve yöneticileri çok bilinçli hareket ediyorlar. ProAsist Teknik Hizmetler olarak, otel yöneticilerinin her zaman yanlarında olduğumuzu bilmelerini isterim. Dönem, birlik ve beraberlik ile aşılabilecek bir dönem. Hep birlikte, sağlıkla, daha iyiye…


07’2020 ǀ turizm&yatırım ǀ

19


TEDARİKÇİLER

GÖRÜŞLER

“Sosyal mesafe” ve “daha az temas” konu başlıklarında kullanıcılarımıza destek olmak adına “Guest App” isimli bir web uygulaması geliştirdik Türkiye’nin ilk bulut-tabanlı otel yönetim sistemi BasitOtel / Hotelier101 olarak, COVID-19 salgınıyla birlikte hayatımıza giriş yapan “sosyal mesafe” ve “daha az temas” konu başlıklarında kullanıcılarımıza destek olmak adına “Guest App” isimli bir web uygulaması geliştirdik. “Guest App” uygulaması ile misafirler otele gelmeden önce yazılımımız tarafından misafirlere otomatik bir e-posta gönderilmektedir. Bu eposta içerisinde yer alan linke tıklayan misafirler, açılan sayfada kendisinin ve kendisiyle birlikte odada konaklayacak diğer kişilerin bilgilerini doldurmaktadır. Böylelikle, otele giriş yaparken resepsiyonda en çok vakit alan ‘kişi bilgilerinin doldurulması’ süreci tamamen ortadan kalkabilmektedir. Elbette, misafirler yalnızca Check/IN sırasında değil, Check/OUT sırasında da resepsiyonda vakit geçirmekteler. Check/OUT sırasında en çok vakit alan işlemin de ‘fatura bilgilerinin paylaşılması’ olduğunun farkındayız. Bu süreçte de resepsiyonda geçirilen vakti azaltabilmek adına; misafirler Guest App ile

daha otele giriş yapmadan fatura bilgilerini de otele iletebilmektedirler. Yazılımımızda ilk günden itibaren eğitimlerimizi ücretsiz bir şekilde sunuyoruz Sektörde öncü yazılım firmalarından biri olarak, COVID-19 sürecinde de kullanıcılarımıza tüm desteğimizi vermeye devam ediyoruz. Bu süreçte aldığımız talepler çoğunlukla, otellerin misafirlerine izole ve/veya hijyenik ortam sağlayabilmeleri adına yazılımımızın bazı fonksiyonel özellikler ile kendilerini desteklemesi adına oluyor. Biz de bu süreç ile ilgili hassasiyetimizi en üst düzeyde göstererek kullanıcılarımıza hızlı bir şekilde destek oluyoruz. Yazılımımızda ilk günden itibaren eğitimlerimizi ücretsiz bir şekilde sunuyoruz. Bu süreçte de eklediğimiz yeni uygulamalar ile ilgili kullanıcılarımızı en hızlı şekilde bilgilendirebilmek adına ücretsiz eğitimler düzenliyoruz. Otel yöneticileri misafirlerinin olduğu kadar otel çalışanlarının da sağlığını ve hijyen gereksinimlerini göz

Selim Orhun BasitOtel, Hotelier101, SaaS Otel Yönetim Bilişim Sistemleri A.Ş. Genel Müdürü önünde bulundurarak, en doğru aksiyonları en hızlı şekilde almalılar. Misafirler çıkış yaptıktan sonra ve çıkış yapılan odaya yeni misafirler giriş yapmadan önce, odalarda gerekli dezenfeksiyon işlemleri mutlaka aksatılmadan yapılmalı. Turizm Bakanlığı tarafından başlatılan Güvenli Turizm Sertifikasyon Programı’nın konaklama tesisleri için hazırladığı belgede izlenecek süreç ve hedeflerin en başında sosyal mesafe kuralları yer almaktadır. Resepsiyonda geçirilen süreyi azaltmayı amaçlayarak geliştirdiğimiz bu yeni uygulama, bu konuda otellere yardımcı olmaktadır. Dünya olarak zor bir süreçten geçiyoruz. Bu süreçte hepimiz gerekli hassasiyeti göstermeliyiz.

Konaklama tesislerimize ölçüm cihazları ve çözüm sistemlerimizle destek oluyoruz

Görkem Köse Testo - Kilit Müşteri Yöneticisi, Endüstri Mühendisi Bildiğiniz gibi Koronavirüs pozitif bir bireyde en önemli belirtilerden biri yüksek ateştir. Ateş ölçümünün yöntemlerine baktığınızda genel olarak koltuk altı, oral yoldan, kulak veya alın yüzeyinden dijital termometrelerle sıcaklık ölçümleri karşımıza çıkar. Toplumun genelini ilgilendiren salgın durumlarında ise, hızlı bir tetkik ve analiz ihtiyacı doğacağı için bu yöntemlerin arasında kullanılacak en doğru yöntem infrared termometre veya termal kameralarla alın yüzeyinden ölçülen sıcaklık değeridir. Hızlı ve temassız bir yöntem olması en önemli avantajı

20

ǀ turizm&yatırım ǀ 07’2020

olsa da bu tip ölçüm yöntemlerinde dokunarak (koltuk altı, oral yoldan) ölçtüğümüz yöntemlere göre ölçümün sapma payı (doğruluk) daha düşüktür. Bu sebeple hem seçilen cihaza hem de uygulama şekline azami özen gösterilmelidir. Testo olarak bu noktada, konaklama tesislerimize daha önce olduğu gibi yine, ölçüm cihazları ve çözüm sistemlerimizle destek oluyor, geniş bir ürün yelpazesi sunuyoruz. Testo’da bu amaçla kullanılabilecek çok sayıda infrared termometre ve FeverDetection fonksiyonlarıyla güçlendirilmiş termal kameralarla karşılaşırsınız. Ortam hava kalitesi de bir diğer önemli parametrelerdendir. Bu ölçümün amacı virüsün yayılma hızını artırabilecek ortam şartlarından uzak durabilmek ve kontrol altında tutabilmektir. Gıda güvenliği ve hijyeni, dijital dönüşümün en hızlı gelişmesi gereken alanlarındandır Bilimsel çalışmalarda Covid-19 sürecinde ortam hava şartlarının önemi vurgulanmıştır. Sıcaklık, nem, karbondioksit ve mutlak basınç gibi parametrelerin takibi, Testo’nun sunduğu

offline ya da online cihaz ve sensörler vasıtasıyla yapılabilir. Koronavirüs için her ne kadar gıda kaynaklı bir salgın olarak kanıtlar sunulamasa da hem mevcut salgında bulaşı azaltmak hem de olası yeni bir salgın durumuna hazır olmak ya da bu ihtimalleri minimuma indirmek adına gıda güvenliği ve hijyeni, dijital dönüşümün en hızlı gelişmesi gereken alanlarındandır. Testo bu alanda oldukça kuvvetli bir portföyde hizmet verirken offline ya da online ölçüm cihazlarının yanı sıra yeni nesil dijital gıda güvenliği sistemlerini sektöre sunmaktadır. Bu sistemler akıllı tablet ya da telefonlar üzerinde dijital kontrol listeleri; bluetooth, wifi internet gibi modüllerle geliştirilmiş mobil ve sabit sensörleri; mevcut ve geçmişe dönük tüm analizlerin hızla yapılabildiği, kontrollerin dijital imza ile sisteme giriş yapan kullanıcılar tarafından zamanında ve minimum hata oranıyla gerçekleştirildiği mobil ve web yazılımlarıyla verinin bulutta depolandığı ve her an kullanıcının erişimine açık olan yönetim sistemleridir.


07’2020 ǀ turizm&yatırım ǀ

21


TEDARİKÇİLER

GÖRÜŞLER

Tüm hizmet sektörleri için ‘Covid-19 sonrası yeniden açılış programı’ oluşturduk

Alper Türek ECOLAB Kurumsal Bölüm Direktörü – Türkiye & İsrail Ecolab olarak, daha önceki dönemde olduğu gibi bu pandemi sürecinde de otellerin ihtiyaç duyduğu hijyen ürünlerini tedarik etmeyi sürdürüyoruz. Temizlik ve dezenfeksiyon kimyasallarının yanı sıra, bu dönemde önemli bir işleve sahip olan el dezenfeksiyon standları ile yüksek nitelikli temizlik araç ve gereçleri de tedarik ettiğimiz başlıca ürünler arasında yer almaktadır. Ecolab olarak, etkinlikleri yetkili üniversiteler tarafından kanıtlanmış ve Sağlık Bakanlığı tarafından da ruhsatlandırılmış

ürünlerimizle salgınla mücadeleye destek vermekteyiz. Bu dönemde sadece Sağlık Bakanlığı ve Turizm Bakanlığı’nın değil aynı zamanda, salgın ile mücadelede aktif olarak rol alan DSÖ, CDC, Robert Coche Enstitüsü gibi çeşitli kurumların duyurularını ve önerilerini de yakından takip ediyoruz. Bütün bu kurumların önerileri ve uyarılarını dikkate alarak, oteller, restaurantlar, AVM’ler, okullar ve ulaşım sektörü de dahil olmak üzere hemen hemen tüm hizmet sektörleri için ‘Covid-19 sonrası yeniden açılış programı’ oluşturduk. Otellerden aldığımız taleplerin başında “eğitim ve danışmanlık” hizmetleri gelmekte Örneğin; salgınla etkin bir şekilde mücadele edebilmek için gerekli olan ve bakanlık tarafından da zorunlu tutulan “hijyen planları” hazırladığımız bu program içerisinde ayrıntılı bir şekilde yer almaktadır. Konuk

odasından çamaşırhaneye, mutfaktan mal kabul alanına, havuzdan çocuk oyun alanına kadar bir otelde hijyen gerektiren her bir birim için bu hijyen planları ayrı ayrı hazırlandı. Bununla birlikte, bu hijyen planlarının aksamadan uygulanabilmesi için “check listler-kontrol listeleri”, uygulamaları detaylı olarak açıklayan “standart operasyon uygulamaları” ile çeşitli “duvar panoları” da hazırladığımız bu program içerisinde yer almaktadır. Bu dönemde otellerden aldığımız taleplerin başında “eğitim ve danışmanlık” hizmetleri gelmekte. Aslında bunlar, son derece haklı ve yerinde talepler. Zira insanlık tarihinde eşine az rastlanır bir tehdit ile karşı karşıyayız ve yapılacak bir hatanın bedelinin çok ağır olabileceğinin herkes farkında. Ülke olarak kontrol altına almayı başardığımız ve bir düşüş trendine giren salgının tekrar artması sadece bir otelin değil, bir şehrin, hatta ülkenin turizmini çok kötü etkileyebilir.

Sertifikasyon kriterlerine uygun “Temassız Misafir Süreçleri” konusunda yazılım çözümleri sağlıyoruz Hotech olarak Turizm Bakanlığı öncülüğünde başlatılan “Sağlıklı Turizm Belgelendirme Programı” kapsamında otellere Güvenli Turizm Sertifikası belgelendirme konusunda tam yetkili partner firmamız ile birlikte hem denetim ve belgelendirme hizmeti hem de sertifikasyon kriterlerine uygun “Temassız Misafir Süreçleri” konusunda yazılım çözümleri sağlıyoruz. Sertifikasyon kapsamında yeni ilavelerin de yapıldığı Otello GuestApp iOS ve Android destekli misafir uygulamamız ve web tarayıcı tabanlı concierge paneli ile misafirlerin otele girmeden başlayan temassız süreçlerini otelin içindeyken ve çıkış yaptıktan sonra da sürdürülmesini sağlayan çözümümüz mevcut. Bu kapsamda misafirlerin rezervasyon yaptırması ile birlikte otele özel sunduğumuz uygulamamız sayesinde misafirler online c/in işlemlerini herhangi bir resepsiyon görevlisi ya da resepsiyon deski ile temas etmeden gerçekleştirme imkanı sağlıyoruz. Online c/in esnasında otel dilerse misafire sağlık durumu ve varsa yaşadığı hastalık detaylarını şok

22

ǀ turizm&yatırım ǀ 07’2020

anket mantığında sorgulayıp bu veriyi CRM kaydına otomatik ekleyebilmektedir. Misafirler otelden ayrıldıktan sonra da etkileşimi sürdürmek için Sadakat Yönetimi sistemini uygulama içine adapte ettik Otel içinde uygulama üzerinden yemek siparişi verme, A la Carte restoran veya benzeri ücretli ya da rezervasyon usulü SPA gibi hizmet noktalarına rezervasyon yapma, anlık iletişim için chat, uygulama aracılığı ile ek hizmetlerin kredi kartı ile temassız ödenmesi, memnuniyet sorgulaması adına online anket, otel içi istek arıza ve taleplerin ilgili departmana anlık iletilmesi ve tabi ki çıkış günü temassız c/out GuestApp uygulamamızın diğer özellikleri. Ayrıca misafirler ile otelden ayrıldıktan sonra da etkileşimi sürdürmek için Sadakat Yönetimi sistemini de uygulama içine adapte ettik. Elbette bu fonksiyonların hepsi otelin PMS sistemi ile entegre gerçekleştirilerek personelin de süreçleri delege etmesini kolaylaştırıldı. Pandemi süreci ile birlikte

Öznur Güner HOTECH Yazılım Satış Direktörü sertifikasyon detaylarını da dikkate alarak yeni özellikler eklediğimiz HouseKeeping uygulaması ile ilgili personelin temizlik süreçlerini belirli noktalara yerleştirilen karekodları kendi cep telefonlarıyla okutarak temizliğe başlaması ve bitirmesi kurgulanmış, ilgili alanların temizlik checklistleri yine dijitale taşınmış, yöneticilerin de anlık olarak odanın ya da ortak alanın kaç dakikada, hangi personel tarafından, hangi şartlarda temizliğinin yapıldığının denetlenmesi sağlandı. Bu da özellikle pandemi döneminde bireysel hatalara fırsat vermeden misafirlerin güvenli ve hijyenik ortamda tatil yapmasına ya da konaklamasına imkan vermekte.


07’2020 ǀ turizm&yatırım ǀ

23


TEDARİKÇİLER

GÖRÜŞLER

Yeni Normal Sürecinde basılı menüler, yerini dijital menülere bırakacak Koronavirüs pandemi süreci içinde otel, restoran ve kafeler için dijital menü ve dijital sipariş çözümleri sunan bir yazılımımız var; Menü Dijital. Yeni Normal Sürecinde hijyen güvenliği açısından kullanılamayan basılı menüler, yerini işletme misafirlerinin QR kodu ile kendi cihazlarından okutacağı dijital menülere bırakacak. Bu konularda bütünsel ve geliştirilebilir çözümler sunan Menü Dijital, sektörün önemli bir ihtiyacını karşılayacak tüm niteliklere sahip… Bu sezon hizmet verecek oteller, restoran ve kafeler

tesislerini sağlık açışından güvenli hale getirmek üzere birtakım önlemler alıyor. Geliştirilmeye açık olan yazılımımız ile bu dönemdeki ihtiyaçları, sunduğumuz tatmin edici hizmet kalitesiyle karşılayıp, sonraki dönem için farklı ihtiyaçlara cevap verecek projeleri hayata geçiriyor olacağız. Kullanıcı dostu yazılımımız, uzaktan eğitim süreciyle hayata geçirebilecek pratik eğitimler ile hizmete giriyor. Bu süreçte sağlıklı, hijyenik ve güvenli konaklama adına otel yöneticilerine globalleşen dünyada dijitalin sağladığı konfor

Oğuz Özgür Uğur Hayaller Fabrikası - Yönetici Ortak ve güvenlikten yararlanmalarını ve yapacakları bu yatırımların kısa, orta ve uzun dönemdeki katkılarını dikkate almalarını öneririm.

Ozan Çelik / GoaTeknoloji Genel Müdürü

Termal çözümlerin varlığı, tesisi misafirin öncelikli tercihi haline getiriyor Konaklama ve hizmet sektörüne yönelik tesislerde kullanılmak üzere birden çok ürünümüz bulunuyor. Hem sektör çalışanlarının hem de gelen misafirlerin sağlığını korumak için sunduğumuz ürünler; termal kamera, personel giriş kontrolü için kullanılan termal kamera entegrasyonlu sistemler, bilekten okumalı yüz tanıma sistemleri, taşınabilir termal kamera ile termal boy ve el dedektörleridir. Tüm bu ürünlerimizin satış ve satış sonrası hizmetlerini vermekteyiz. Özellikle zincir ve yurtdışı pazarı ağırlıklı hizmet veren tesislerde termal çözümlerin varlığı hem tesisin hem de misafirin

kendilerini daha güvende hissetmeleri açısından çok önemli. Öte yandan termal çözümlerin varlığı tesisi misafirin öncelikli tercihi haline getiriyor. Bakanlığın bu konuda kesin bir talimatı olmamasına karşın, tesisler belirtmiş olduğumuz bu nedenlerden dolayı tedarik süreçlerini başlatmış durumdalar. Satışını yaptığımız her ürünle alakalı satış sonrası mutlaka eğitimler verilmekte Oteller genellikle termal kamera ve algılama sistemlerinin daha az yer kaplayan modellerini tercih ediyorlar. Bu

ürünler hem misafiri rahatsız ya da tedirgin etmiyor hem de kolay kullanımı ve yüksek performansı ile tam verimlilikle çalışıyor. Satışını yaptığımız her ürünle alakalı satış sonrası mutlaka eğitimler verilmekte. Bunun yanı sıra çalışmakta olduğumuz tüm müşterilerimizi hem teknolojik hem de yasal gelişmelerden haberdar etmek amaçlı; mail yoluyla bilgilendirmeler satış ve pazarlama departmanımız tarafından yapılmaktadır. Süreci en olumlu şekilde geçirmek hem otel çalışanlarını hem de misafirleri korumak amaçlı teknolojinin bize sunduğu ürünleri incelemeyi ve kullanmalarını öneriyoruz.

Yeni nesil teknoloji Otel Kapı Kilit çözümleri sunuyoruz

Emre Çolak NEFLOCK Genel Müdürü Pandemi döneminde temassız sistemlerin önemi oldukça arttı, biz de Neflock olarak iki yıldır üzerinde çalıştığımız ve testleri 2019 yılı sonunda biten, otel misafirlerinin kendi cep telefonları ile oda

24

ǀ turizm&yatırım ǀ 07’2020

kapılarını açabildiği, yeni nesil teknoloji Otel Kapı Kilit çözümleri sunuyoruz. Bu doğrultuda otellerde Oda Kartlarının kullanılmadığı, Bluetooth üzerinden çalışan ve gerçek zamanlı veri alabilen Kilit Çözüm talepleri alıyor ve talepleri birebir karşılayabiliyoruz. NEFLOCK Yeni Nesil Bluetooth Elektronik Kilit Sistemini kullanan otellerin misafirleri, çoğu durumda resepsiyona bile uğramadan direkt odasına giriş yapabiliyor. Biz getirdiğimiz bu yenilik ile taleplerin bir tık üstüne çıkıyoruz. Öncelikle otellerin 7/24 kesintisiz çalıştıklarının bilinciyle hareket

ediyor servis ve destek planlarımızı bu doğrultuda yapıyoruz. Satışını yaptığımız tüm ürünlerin montaj ve montaj sonrası desteklerini yerinde sağlayabiliyoruz, bunun için donanımlı ve eğitimli bir ekibe sahibiz, aynı zamanda müşterilerimizi düzenli olarak arayıp, memnuniyet anketi ve bilgilendirmeler yapıyoruz. Temassız sistemler ve Bluetooth teknolojisini Otel Kilit Sistemlerinin geleceği olarak görüyoruz, bizde bu doğrultuda temaslı sistemleri kullanan otellere yeni teknolojiye geçmeleri konusunda tavsiyelerimiz oluyor.


07’2020 ǀ turizm&yatırım ǀ

25


TEDARİKÇİLER

RÖPORTAJ

Ebru Causey / Tarsus Turkey Fuar Direktörü

Türkiye’nin ilk hibrit fuarı Zuchex 2020, ziyaretçilerini hem Online hem fiziksel ortamda bir araya getirecek Zuchex Ev ve Mutfak Eşyaları Fuarı, Türkiye’nin ilk hibrit fuarı olarak 10-13 Eylül tarihlerinde gerçekleştirilecek. Zuchex 2020, hibrit fuar olma özelliğiyle bir yandan fiziksel olarak ziyaretçilerini ağırlarken, diğer yandan fuara gelemeyen satın almacıların, “Online B2B” uygulaması ile fuara katılan firmalar ile online toplantılar yapabilmesine ve ürünleri yerinde görebilmelerine imkan tanıyacak. HORECA sektörüne hizmet veren pek çok firmanın katılımcıları arasında yer alacağı fuarda, Sofra ve Mutfak Eşyaları, Pişirme Ekipmanları, Plastik Ev Eşyaları & Bahçe Aksesuarları, Ev Eşyaları, Dekoratif Ev ve Mutfak Eşyaları ile Elektrikli Ev Aletleri ana kategorilerinde çok sayıda yeni tasarım görücüye çıkacak. Bu sene 31’incisi düzenlenecek Zuchex Fuarına ilişkin detayları, Tarsus Turkey Fuar Direktörü Ebru Causey ile konuştuk.

Zuchex hakkında bilgi verebilir misiniz? Bu yıl kaçıncısı, hangi tarihlerde gerçekleşecek? Bölgesinin lider, dünyanın üç büyüğünden biri olan Ev ve Mutfak Eşyaları Fuarı Zuchex, Tarsus Turkey tarafından 10-13 Eylül tarihlerinde Tüyap Beylikdüzü’nde gerçekleştirilecek. Bu yıl Zuchex’in 31’incisini düzenliyoruz. Fuarımız, pazar hacmi 10 milyar doları bulan yerli ev ve mutfak eşyaları sektörünü her yıl Avrasya’nın kalbi İstanbul’da buluşturuyor. T.C. Ticaret Bakanlığı, KOSGEB, İMMİB (İstanbul Maden ve Metaller İhracatçı Birlikleri) ve ZÜCDER (Züccaciyeciler Derneği) destekleriyle gerçekleştirdiğimiz ZUCHEX, bu yıl 12 salonda toplam 100 bin metrekareye yakın kapalı alanda katılımcı ve ziyaretçilerine ev sahipliği yapacak. Tarsus Turkey olarak Zuchex’in bu yıl Hibrit Fuar olacağını duyurdunuz. Bu konuda bilgi verebilir misiniz? 10-13 Eylül tarihlerindeki Zuchex Ev ve Mutfak Eşyaları Fuarımız, Türkiye’nin ilk hibrit fuarı olacak. İlk defa Zuchex 2020’de “Online B2B” programını uygulamaya koyacağız. Bu kapsamda Hibrit Fuar olarak açacağımız fuarda, bir taraftan yine her zamanki gibi binlerce ziyaretçiye fuar alanında ev sahipliği yaparken, diğer taraftan ise Zuchex’i ziyaret etmek isteyip de gelemeyen satın almacıların, “Online B2B” uygulamamız sayesinde fuara katılan firmalar ile önceden randevulaşarak fuar sırasında online toplantılar yapabilmelerini ve ürünleri yerinde görebilmelerini sağlayacağız. Böylece farklı nedenlerden ötürü İstanbul’a seyahat edemeyen satın almacıların da dijital ortamda

26

ǀ turizm&yatırım ǀ 07’2020

“HORECA satın almacıları, geniş bir yelpazede sezonun en yeni tasarımlarını Zuchex’te bir arada görme fırsatı bulacak” Zuchex’e dahil olmalarını ve katılımcı firmalarımızın ticaretine, beklentilerinin de üzerinde bir katkı sağlamayı amaçlıyoruz. Online B2B platformuna ek olarak, geçen yıl uyguladığımız ve 1,5 milyar dolar değerinde ticaret hacmi yaratan Overseas Buyer programımızı bu yıl da tekrarlıyoruz. Dolayısıyla Zuchex, küresel ev ve mutfak eşyaları sektöründe bu senenin en önemli fuarı olacak. Tarsus Turkey olarak, yeni otel yatırımı planlayan ya da renovasyona gidecek olan turistik tesislerin satın almacılarını da HORECA ile ilgili yenilikleri yerinde görmek üzere Zuchex 2020’ye bekliyoruz. Gelememe

durumu olan sektör temsilcileri de dilerlerse ağustos ayı ile birlikte startını vereceğimiz Online B2B programımıza dahil olarak, ihtiyaçları olan HORECA ürünleri için doğrudan Zuchex katılımcısı olan üretici firmalarla dijital platformumuzda da buluşabilirler. Zuchex’te sergilenen ürün ve hizmetler hangileridir? Fuar, HORECA sektörüne yönelik neler sunuyor? Zuchex Fuarı’nda Sofra ve Mutfak Eşyaları, Pişirme Ekipmanları, Plastik Ev Eşyaları & Bahçe Aksesuarları, Ev Eşyaları, Dekoratif Ev ve Mutfak Eşyaları ile Elektrikli Ev Aletleri ana kategorilerinde binlerce yeni tasarım bir


arada sergileniyor. Zuchex, temelde fuarın ana konularında faaliyet gösteren perakende sektörüne doğrudan hitap ediyor. Bununla birlikte katılımcılarımız arasında HORECA sektörüne hizmet veren pek çok firma da bulunuyor ve bu firmalar her zamanki gibi yine fuardaki yerlerini aldılar. Turizm sektörünün temsilcileri, bu büyük markaların yemek takımları, kaşık, çatal, bıçak takımları, pişirme ekipmanları ve masa üstü servis ekipmanlarına dair tüm yeni koleksiyonlarını bir arada Zuchex’te bulabilecekler. Zuchex, katılımcı ve ziyaretçileri için ne gibi avantajlar sunuyor? Zuchex katılımcısı firmalar, yeni iş bağlantıları kurabilecekleri gibi mevcut bağlantılarını da güçlendirerek koruma fırsatı yakalayacak. Bu yıl ilk kez uygulayacağımız Online B2B programı da katılımcı firmalarımıza önemli bir katma değer yaratacak. Ayrıca katılımcılarımız, sektörlerinin en iyi firmalarıyla bir arada bulunarak marka bilinirliklerini artırıp, marka değerlerini yükseltebilecekler. 2020 koleksiyonlarını, ürünlerini, tasarımlarını, teknolojilerini sektörün dünyadaki en büyük üç buluşma adresinden birisi olan Zuchex’te hedef kitlelerine doğrudan, kolayca tanıtabilecekler. Fuarı ziyaret eden potansiyel alıcılarla hem fiziksel hem de dijital ortamda birebir bağlantılar kurarak pazarlarını genişletip, yeni satış anlaşmaları gerçekleştirebilecekler. Türkiye ve dünya pazarlarında yeni partnerler seçme fırsatı bulabilecekler. Aynı zamanda mevcut bayilik, yetkili satıcılık ve franchising ilişkilerini de geliştirebilecekler. Özetle Zuchex katılımcıları, dört gün boyunca, fuarın kendilerine sunduğu eşsiz ticaret fırsatlarından yararlanacaklar. Zuchex, geride bıraktığımız iki fuarda, çoğunluğunu zincir perakende firmaları ve satın alma heyetlerinin oluşturduğu 60 binden fazla profesyonele ev sahipliği yaptı. Sahip olduğumuz bu satın almacı portföyünü,

“Zuchex’i ziyaret etmek isteyip de gelemeyen satın almacıların, ‘Online B2B’ uygulamamız sayesinde fuara katılan firmalar ile önceden randevulaşarak fuar sırasında online toplantılar yapabilmelerini ve ürünleri yerinde görebilmelerini sağlayacağız.” katılımcı firmalar için yeni satış ve ihracat kanallarına dönüştüreceğiz. Dolayısıyla bu yıl Online B2B programımız ve Overseas Buyer programımızın da katkılarıyla, hem dünyanın dört bir tarafından hem de Anadolu’nun farklı noktalarından büyük alıcıları Zuchex’te, ev ve mutfak eşyaları sektörüyle buluşturarak, milyar dolarlık ticarete ev sahipliği yapacağız.

koleksiyonlarını bir arada sergileyecekler. Dolayısıyla HORECA satın almacıları, otel ve restoranların değişen ihtiyaçlarına uygun çatal, bıçak, kaşık ve aksesuar setlerinden sofra takımlarına kadar geniş bir yelpazede, sezonun en yeni tasarımlarını Zuchex’te bir arada görme fırsatı bulacaklar. Eklemek istedikleriniz? Bildiğiniz üzere turizm sektörü de dahil olmak üzere yılın ilk yarısında gerçekleştirilmesi planlanan

sektörel

fuarların

neredeyse

tamamı ya ertelendi ya da iptal edildi. Dolayısıyla hem yurt içindeki hem de dünya genelindeki büyük satın almacılar da satın alma kararlarını bu süreçte ötelemek durumunda kaldı. Yeni normal döneme girmemizle birlikte ticaretin olmazsa olmazı fuarlar da sonbaharla birlikte sektörel ticareti yeniden hareketlendirecek birinci Zuchex’in genel ziyaretçi profili nedir? Zuchex Fuarı’mızın ana ziyaretçi gruplarını; başta global perakende devlerinin satın alma yetkilileri ve satın alma heyetleri olmak üzere, zincir ya da tekil perakende mağazaları, toptan satış yapan firmalar, ithalat firmaları ve HORECA sektörünün profesyonelleri oluşturuyor. HORECA satın almacılarını Zuchex 2020’de ne gibi yenilikler bekliyor? HORECA sektörüne hizmet veren pek çok firma, her zaman olduğu gibi bu seneki Zuchex’te de katılımcı olarak yerini aldı. Bu büyük markalar, eylüldeki buluşmada tüm

adres olacak. Zuchex, alanında 2020 yılında düzenlenen en büyük fuar. Tüm dünyanın ev ve mutfak eşyaları ticaretinin gerçekleşeceği nokta diyebiliriz. Sadece Türkiye’den değil, tüm dünyadan satın almacılar için tek adres konumunda. Katılımcı firmalar da hazır stokları ve her sektöre yönelik çözümleri ile fuarda hazır olacaklar. Zuchex, özellikle HORECA sektörünün profesyonel ziyaretçileri için oldukça avantajlı satın alma fırsatlarının kapısını

aralayacak.

Bu

yüzden

başta

oteller olmak üzere tüm turistik tesislerin yöneticilerini fuarımıza bekliyoruz.

07’2020 ǀ turizm&yatırım ǀ

27


TEDARİKÇİLER

HABER

Avustralya’nın en büyük Tema Parkı’nda Polin Waterparks imzası Dünyada 108 ülkede 3 binin üzerinde gerçekleştirdiği su parkı projesi ile Türk ihracatının önemli oyuncuları arasında yer alan Polin Waterparks, Avustralya’nın en büyük tema parkı Dreamworld’de yer alan Whitewater World su parkına eklediği yeni su kaydıraklarıyla, su parkları sektöründeki liderliğini bir kez daha kanıtladı. Avustralya’nın Queensland eyaletinin güney ucunda bulunan yarı tropik iklimi, güneşli günleri, sörfe uygun plajları, su yolları ve kanallarıyla ünlü olan Gold Coast, her yıl birçok turiste ev sahipliği yapmaktadır. Gold Coast’ta yer alan Dreamworld, her yaşa hitap eden eğlenceli dünyasıyla Gold Coast ziyaretçilerinin uğrak noktalarından biri. Dünyaca ünlü birçok karakterden ilham alınarak geliştirilen Dreamworld’de su parkına eklenen Polin Waterparks imzalı su kaydırakları, misafirler için eğlencenin yeni adresi oldu. Konu hakkında Dreamworld Strateji Şefi Paul Callander, şunları söyledi, “Bu, Tema Park için son derece heyecan verici. Yaz tatilinde yeni bir atraksiyonumuzu misafirlerimize sunmaktan heyecan duyuyoruz.” Whitewater World, yenileme

çalışmaları için yaptığı 7 milyon dolarlık yatırımın içinde Fully 6 adını verdikleri Polin imzalı 5 adet farklı, eşsiz kayış deneyimleri sunan, rengarenk ışık efektleri kullanılan su kaydırağını da dahil etti. Proje, Polin Waterparks’ın Avustralya Ofisi ve Swimplex Aquatics ortaklığı ile başarı ile tamamlandı. Böylece Polin Waterparks, eğlence sektöründe dünyaca ünlü büyük gruplardan oluşan referanslarına bir yenisini daha eklemiş oldu.

Ian Millar: “İşletmeler için öncelikli iki konu: Hijyen standartlarının geliştirilmesi ve dijital çözümlerin kullanılması” Kovid-19 pandemisi nedeniyle tüm dünyada konaklama sektörünün oldukça zorlu bir dönem geçirdiğini ifade eden Metro Girişimcilik ve İnovasyon Departmanı Kıdemli Eğitmeni Ian Millar, salgının etkilerine ilişkin şunları aktardı; “Salgın, sektördeki iş modellerinin kırılganlığını ve dönüşüm ihtiyacını gözler önüne serdi. “Yeni Normal” olarak adlandırdığımız bu dönemde, sektörün tümüyle yeni bir bakış açısına sahip olması ve işletmelerini korumak için önemli adımlar atması gerekiyor. Ancak bu adımlar, “normale dönmek” için değil, yeni sürece ve gelecek döneme adapte olmak için atılmalı çünkü artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Kovid-19 öncesindeki koşullar ve iş süreçleri büyük ölçüde değişti ve artık yapmamız gereken, etkili, inovatif ve sürdürülebilir yöntemlerle ilerlemek… 30 Haziran’da, Metro Türkiye ve Sürdürülebilirlik Akademisi iş birliğiyle sektöre ışık tutmak amacıyla düzenlenen ve HoReCa sektörü profesyonellerinin katıldığı “Mutfağa Dönüşte HoReCa’nın Yeni Normali” başlıklı e-zirveye katılarak bir konuşma yapma imkânı buldum. Daha önce de Metro Türkiye ile çeşitli etkinlikler ve projeler kapsamında iş birliği yapma fırsatım olmuştu. Türkiye’deki işletmelerin yeni koşullara uyum sağlamasına yardımcı olmak üzere gözlemlerimi ve öngörülerimi paylaşmaktan büyük memnuniyet duydum. E-zirvede de ifade ettiğim gibi, bu süreçte doğru adımları atmayı başarırsak, HoReCa sektörünün eskisinden çok daha da iyi bir konuma ulaşacağına inanıyorum. “Mutfağa Dönüş” sürecinde ayakta kalmak ve işletmeleri geleceğe hazırlamak için alınması gereken aksiyonlar var. Peki, bu aksiyonlar neler?” “Öncelikle tüm işletmelerin yapması gereken şey, hijyen standartlarını yükseltmek” diyen Millar, “Sadece müşteriler için değil aynı zamanda çalışanlar için de restoran ve otellerde güvenliğin sağlandığının açıkça gösterilmesi gerekiyor. Bu, değişen tüketici hassasiyetlerini anlamak ve beklentilerini karşılamak açısından en önemli konuların başında geliyor. Aynı anda birden fazla protokole uyum sağlanması

28

ǀ turizm&yatırım ǀ 07’2020

gerekebilir, bu nedenle iyi bir planlama yapmak büyük önem taşıyor. Konaklama alanındaki işletmelerin, yeni dönemde gerekli protokollerin ve aksiyonların doğru şekilde uygulanmasını sağlayacak bir “Hijyen Müdürü”ne ihtiyacı var. Müşteriler, bu konuyla ilgilenen özel bir yetkilinin olmasını önemsiyor ve bunu sağlayan işletmeler, avantaj sağlamış oluyor. Yeni hijyen ve dezenfekte uygulamalarını internet sitesi ve sosyal medya aracılığıyla gösteren işletmeler, bu konuda bir adım öne çıkıyor. Örneğin, personelin restoranı temizlediğini ya da mutfaktaki hijyen uygulamalarını gösteren bir videonun sabah saatlerinde Instagram gibi sosyal medya hesaplarından paylaşılması, müşterileri restorana çekecek güçlü bir etki yaratacaktır” diye devam etti. “Yeni teknolojilerin ve dijital çözümlerin sektördeki bütün işletmeler için popülerliği arttı” Dijitalleşmenin önemine de dikkat çeken Ian Millar, “Kovid-19 salgını, HoReCa sektöründe bazı olumlu sonuçları da beraberinde getirdi. Yeni ihtiyaçlara paralel olarak yeni teknolojilerin, dijital çözümlerin ve inovatif uygulamaların sektördeki bütün işletmeler için popülerliği arttı ve bir gereklilik haline geldi. Menülerde QR kod kullanımı, ürünlerin tercih edilebilirliğini dijital araçlarla analiz etme ve temassız ödeme gibi birçok uygulamanın önemi giderek artıyor” şeklinde konuştu. Millar, veri yönetiminin önemine dikkat çekerek, sözlerini şöyle sürdürdü; “Pandemi öncesinde de işletmelere büyük avantajlar sunan ancak birçok işletmenin önemsemediği veri yönetimi, salgın sonrasında en çok konuşulan konuların başında geliyor. Bu sürece en iyi şekilde adapte olmak için menü yönetiminden personel sayısına kadar tüm süreçler için verinin kullanılması gerekiyor. İşletmeler, Metro Hospitality Digital gibi çözümleri kullanarak operasyonlarını en iyi şekilde yönetmek ve sürdürülebilirliği iş yapış biçimi haline getirmek için veriyi nasıl daha iyi kullanabileceklerini ve iş süreçlerine entegre edebileceklerini görebilirler. Bu süreçte, dönemin yapısına ve koşullarına uygun olarak hızlı aksiyon alabilen, yeni çözümleri kullanabilen, kolektif hareket edebilen, sürdürülebilir adımlar atan işletmeler fark yaratacak. İnanıyorum ki sektörün tüm oyuncuları olarak bu dönemi en iyi şekilde atlatacağız ve daha güçlü bir geleceğe sahip olacağız. Yeni normal hepimizi daha da ileriye taşıyacak.”


07’2020 ǀ turizm&yatırım ǀ

29


TEDARİKÇİLER

HABER

DAIKIN Türkiye, Pandemi günlerinde klima kullanımını masaya yatırdı Daikin Türkiye, pandemi günlerinde en çok merak edilen konulardan biri olan klima kullanımını masaya yatırdı. “Havayı Koklayan Adam” Bünyamin Sürmeli moderatörlüğünde gerçekleşen online toplantının konukları Dinamik Proje Mühendislik Firma Sahibi Zühtü Ferah, Rönesans GYO Teknik Direktörü Burak Rıza Toraman ve Daikin Türkiye İş Geliştirme Müdürü ve Satış Baş Danışmanı Turgay Yay oldu. Sağlıklı iklimlendirme teknolojileri ve AVM gibi toplu alanlarda kullanımıyla ilgili bilgilerin paylaşıldığı yayında Daikin Türkiye CEO’su Hasan Önder de havalandırma sistemlerinin tek başına DAIKIN Türkiye, fabrikasında üretim gamını genişletti Daikin, Türkiye’de ürettiği ürünlere bir yenisini daha ekleyerek ‘VRV kasetli döşeme tipi iç ünite FXLQ’ modelini Sakarya’da bulunan fabrikasında üretiyor. Daikin’in Sakarya fabrikasındaki yeni üretimi hem iç piyasanın ihtiyaçlarını karşılıyor hem de Avrupa’ya ihraç ediliyor. Şık tasarımı ile iç ortam düzenine mükemmel uyum sağlayan ‘VRV kasetli döşeme tipi iç ünite’ modeli cihaz konfor, enerji verimliliği ve montaj esnekliğini bir arada sunuyor. Son derece sessiz çalışan ürün, villalar, okullar, poliklinik odaları ve küçük ofis alanları için mükemmel bir alternatif oluşturuyor. Üstün VRV teknolojisi daha iyi bir sıcaklık dağılımı sağlarken elektrik tüketimini de yüzde 30’a kadar düşürüyor. Avrupa pazarı için üretim üssü olarak faaliyetlerini sürdüren Daikin Türkiye Fabrikası, genişleyen ürün skalası ile üstün teknoloji ve konforu tüketici ile buluştururken ülkemizin ihracat gelirlerine katkıda bulunmaya devam edecek.

pandemi ile doğrudan bulaştırıcı olarak ilişkilendirilmesinin ve polemik konusu yapılmasının yanlış olduğunun altını çizdi. Önder toplantıda şunları söyledi; “Pandemi ile ilgili düzeltilmesi gereken önemli bir yanlış var. Virüs, yoğun olarak hava yolu ile değil temas yoluyla bulaşıyor. Virüs, ortalama 2 metreye kadar etkin. 3 metrede bağışıklık sistemini etkileyecek yetkinlikte bulunmuyor. Bu 4 metreye geçince daha da düşüyor. Örneğin; 1,5 metrede 1,5 milyon partikül varsa 2 metrede 15 bine düşüyor ve azalarak gidiyor. Bağışıklık sistemi virüsü yenebilecek seviyede oluyor. İnsanlar AVM’ye bir virüslü kişi girdi, hapşırdı ve tüm AVM virüs kaptı diye düşünüyor! Böyle bir durum olamaz. Örneğin; Japonya’da 8 vaka çıkıyor. Böyle bir durum olsa herhangi bir klimatize ortama girdiklerinde bu 8 kişi 8 milyona yayardı. Virüsü yenen ülkeler hiçbir şekilde klima kullanımından vazgeçmedi, AVM’ler dahi açık kaldı. Yani sosyal mesafenin korunması mühim. Konunun merkezine havalandırma-klima sistemlerinin oturtulması, bakış açımızın doğru olmadığına işaret ediyor.”

Daikin’in ‘flash streamer’ teknolojisi, hava temizleme cihazı ile klimayı bir araya getirdi İklimlendirme sektörünün yenilikçi markası Daikin, Haziran ayı boyunca sürecek ‘Yaz Kampanyası’ ile gündemimizin en önemli olgusu temiz ve doğru hava konusuna benzersiz bir çözüm getiriyor. Patenti Daikin’e ait olan flash streamer teknolojisi ile üretilen Shira Plus ve Ururu Sarara model klimalar bu sayede hava temizleme fonksiyonuna da sahip oluyor. Böylece klima ve hava temizleme cihazı teknolojisi buluşuyor. Dünyada ilk ve tek olan ‘flash streamer’ teknolojisi, ürettiği yüksek hızlı elektronlar sayesinde havanın içinde bulunan zararlı partikülleri ayrıştırarak iç ortam havasını temizliyor. Daikin’in 30 Haziran 2020 tarihine kadar sürecek kampanyası ile tüketiciler ek vergi ve kur farkından etkilenmeyerek 12 ay taksitle ürünleri satın alabiliyor.

Bosch Termoteknik, eğitimlerine devam ediyor Isıtma, soğutma ve havalandırma sektörünün önde gelen firmalarından Bosch Termoteknik, Bosch Termoteknik Akademi ile 2020 yılında da eğitimlerine hız kesmeden devam ediyor. Bugüne kadar yaptığı eğitimler ile ısıtma, soğutma ve havalandırma sektöründeki yetkili servis, yetkili bayi, teknik meslek liseleri gibi birçok paydaşına fayda sağlayan Bosch Termoteknik Akademi, Covid-19 salgını sürecinde de sanal sınıflar aracılığıyla eğitimlerine ara vermeden devam ediyor. Bosch Termoteknik, 2020 yılının ikinci çeyreğinde sanal sınıflarda 681 çalışanına iç eğitim, 1.352 iş ortağına ise ürün eğitimi gerçekleştirdi. Eğitimlerde konu anlatımından sonra soru-cevap bölümüne de yer verildi. “Bilgi Paylaştıkça Çoğalır” mottosunu benimseyen, her zaman ve her koşulda gerek çalışanlarının, gerekse iş ortaklarının bilgilerini

30

ǀ turizm&yatırım ǀ 07’2020

güncel tutmayı hedefleyen Bosch Termoteknik Akademi eğitimleri önümüzdeki süreçte de devam edecek. İş ortaklarının ve sektörün geleceği olan öğrencilerin daha kapsamlı ve kaliteli eğitim almalarına katkı sağlamayı hedefleyen Bosch Termoteknik Akademi; eğitim kurumlarına hizmet içi eğitim veriyor ve cihaz ve görsel materyal gibi destekler sağlıyor. Bosch Termoteknik Akademi, verdiği eğitim desteklerinin yanı sıra farklı eğitim kurumlarında sınıf ve atölye yenileme çalışmalarına da imza atıyor.


FesKlima ile endüstriyel mekanlara yüzde 100 taze havalı serinlik

İklimlendirme sektörünün lider firmalarından Form Şirketler Grubu’nun 55 yıllık tecrübesi ve güvencesiyle üretilen FesKlima Evaporatif Soğutma Üniteleri, tesislerde düşük yatırım maliyeti ve minimum enerjiyle maksimum serinletme sağlıyor. Hava ve suyu kullanarak mekanlarda doğal bir serinlik sağlayan FesKlima, mekanları filtre edilmiş yüzde 100 taze hava ile buluşturuyor. Bunların yanı sıra, uzaktan kontrol teknolojisiyle kullanıcıların ünite üzerindeki kontrollerini kolaylaştırıyor. Form Şirketler Grubu iştiraki Form Endüstri Tesisleri’nin İzmir’deki fabrikasında üretilen FesKlima Evaporatif Soğutma Üniteleri; endüstriyel tesisler başta olmak üzere geniş hacimli alanları yüksek verimle ekonomik

olarak serinletiyor. Kullanılmış havayı tekrar ortama vermeyip, mekanın temiz hava kalitesini yükseltirken, virüs ve mikropların yayılmasına da engel oluyor. Elektronik ve otomasyon kontrolleri tamamen yerli mühendislik gücüyle tasarlanan FesKlima, tesis sahiplerinin ekonomik, doğal ve teknolojik serinletme ihtiyaçlarına en uygun çözümleri sağlıyor. Mekanları filtre edilmiş yüzde 100 taze hava ile buluşturarak aynı zamanda çalışan verimliliğini arttırıyor. Cihaz, bir uygulama üzerinden bilgisayar, tablet veya telefondan yönetilebiliyor. Ünitenin üflediği havanın sıcaklığı ve mekandaki nem ve sıcaklık değerleri bu sistem sayesinde akıllı cihazlardan görülüp uzaktan kontrol edilebiliyor. Yine FesKlima’ya özgü Hijyen Senaryosu ile ünite kapatıldığında cihaz otomatik olarak hijyen moduna geçiyor. Su kaynağındaki doldur-boşalt işlevi sayesinde cihaz kendi kendini temizliyor. Bu sırada cihazın fanı çalışmaya devam ettiğinden petekler de kuruyor ve cihaz böylelikle kendi hijyenini sağlamış oluyor. FesKlima’ya özel dozaj ünitesi ise isteğe bağlı olarak sistemin hijyenini sağlamak için klor veya mekana temiz bir koku yaymak için parfümle doldurulabiliyor.

Blue Mudanya Otel, VRF Sistemlerinde Mitsubishi Heavy’i tercih etti Başarılı faaliyetleri ve güçlü referansları ile adından söz ettiren Form MHI Klima Sistemleri, proje portföyüne her geçen gün yenisini ekliyor. Üstün Japon teknolojili Mitsubishi Heavy VRF sistemlerle hava konforu yükseltilen mekanlardan biri de Bursa’nın Mudanya ilçesinde yer alan Blue Mudanya Hotel... Proje kapsamında otele enerji verimliliği yüksek Heat Pump VRF sistemler entegre edildi. Form MHI Klima Sistemleri, Bursa’nın Mudanya ilçesinde konumlanan Blue Mudanya Hotel’in iklimlendirme ihtiyacını Mitsubishi Heavy Heat Pump VRF sistemlerle karşıladı. Tüm odaları deniz gören, ödüllü mimariye sahip Blue Mudanya Hotel’e Mitsubishi Heavy marka 5 adet dış ünite, 95 adet kaset, kanal ve duvar tipi iç ünite entegre edildi. Proje kapsamında entegrasyonu sağlanan VRF sistemler toplamda 565 kW’lık kapasiteye sahip.

Zyxel’den home ofis çalışanlara özel iki yeni Switch Ağ teknolojileri alanında uçta uca çözümler sunan Zyxel Networks, ev ofis çalışanları için özel olarak tasarlanmış iki yeni switch’i pazara sundu. Ağ performansını artıran bu iki yeni switch, evden çalışanların artan iş ihtiyaçlarını karşılarken, küçük ve orta boyuttaki işletmelerin de hızına hız katıyor. Değişen çalışan profili nedeniyle iş ihtiyaçları da yeniden şekilleniyor. Pazarın dinamikleri ve yeni iş ihtiyaçlarına yönelik ürünler geliştiren Zyxel, iki yeni switch’i ile ev ofis veya küçük işletmelerde içerik sağlayıcı olarak çalışan profesyonellerin üretkenliğini en üst seviyeye çıkarmayı hedefliyor. Piyasaya sunulan yeni on iki portlu yönetilen XGS1210-12 ve yönetilmeyen XGS1010-12 Gigabit switchler; yüksek bant genişliğine ve güçlü ağ performansına ihtiyaç duyan yeni nesil medya şirketleri, reklam ajansları veya video prodüksiyon hizmeti sunan kurumlar için oldukça ideal bir çözüm. Zyxel’in yeni switchleri sayesinde video animasyon veya büyük dosyaları sunuculara, NAS’a veya diğer cihazlara aktarmak sorun olmaktan çıkıyor. 10Gbps’ye kadar bağlantı noktası hızı imkanı sunan cihaz, yeni nesil WiFi 6 cihazları ile uyumlu olmanın yanı sıra, kablosuz cihazlar ile kablolu ağ arasındaki bağlantı darboğazını da ortadan kaldırıyor. XGS1010-12, 2 adet 10 Gigabit SFP + yukarı bağlantı portu, iki adet, 2.5 Gigabit port ve sekiz adet 1Gigabit Ethernet portu desteği sunuyor. Hızlı bir

Ömer Faruk Erünsal

şekilde yapılandırma ve yönetim imkanı sunan kullanıcı dostu web tabanlı arayüze sahip olan XGS1210-12, kolay yedekleme ve yazılım güncelleme desteği ile bilgi işlem ağlarının güvenilir bir şekilde 7/24 çalışmasına olanak tanıyor. Zyxel Kurumsal Kanal Satış Müdürü Ömer Faruk Erünsal, XGS1210-12 ve XGS1010-12’nin QoS desteği sayesinde; ağ içinde farklı uygulamalara, kullanıcılara veya video/ ses/veri akışlarına acil öncelik atanabileceğine dikkat çekiyor. Erünsal, kurumlara esneklik avantajı sunan bu özelliğin, ağ performansını üst seviye çıkardığını vurguluyor.

07’2020 ǀ turizm&yatırım ǀ

31


TEDARİKÇİLER

HABER

Edofleks, tekstil tabanlı duvar kağıtları ile konaklama sektörüne değer katıyor

Tekstil tabanlı duvar kağıdını uluslararası standartlarda üreten Edofleks; “Edo-tex” ürünleri ile insan sirkülasyonunun yoğun olduğu konaklama sektöründe birçok projeye mimari estetik sunarken otel yönetiminden otel misafirlerine kadar birçok kişi tarafından kullanılan alanlarda fayda sağlıyor. Alev almazlık özelliği ile güvende kalın İç mekanları süsleyen duvar kaplamaları arasında “alev almaz duvar kağıtları” olarak da bilinen tekstil tabanlı duvar kağıtları, uygulandıkları mekanların güvenliğine ekstra katkıda bulunmaktadır. Tutuşma olasılığının güçlüğü sertifikalar ile kanıtlanan Edo-tex ürünleri, özellikle insan yoğunluğunun fazla olduğu otel projelerinde olası yangın riskine karşı alınacak önlemlerden birisi olarak görülmekte ve sıklıkla tercih edilmektedir. Anti bakteriyel yapısı ile sağlığınızı koruyun Mikrop barındırmayan, toksik maddeler ve kimyasallar içermeyen yapısı ile insan sağlığına herhangi bir tehdit oluşturmayan Edofleks ürünleri; yüzeyinde ve zemininde küf, mantar gibi mikrobiyolojik organizmaların çoğalmasını engelleyen, kir ve toz tutmayan yüzeyleri sayesinde alternatifleri arasından tercih edilebilecek en sağlıklı ürünler arasındadır. Silinebilir ve solmaz yüzeyleri ile duvarlarınızın ömrünü uzatın Otel iç mekan tasarımları için ideal bir tercih olan tekstil tabanlı duvar kağıtlarının tercih edilmesinin en önemli nedenleri arasında duvar kağıtlarının su geçirmez olmaları ve kolay temizlenebilmeleri yer almaktadır. Ilık su ve kimyasal içermeyen temizlik malzemeleri ile kolaylıkla temizlenebilen Edo-tex, hijyenin ön planda olduğu turizm işletmeleri için zamandan tasarruf sağlarken verimliliği sayesinde uzun vadede bakım ve iş gücü maliyetini de düşürmektedir. Duvar boyalarına göre çok daha az bakım ve insan gücü gerektiren duvar kağıtları, yapılan araştırmalar sonucunda boyalara göre beş kat daha uzun ömürlüdür. Edo-tex duvar kağıtlarının uzun süre solmazlık özelliği sayesinde duvarlarınız ilk günkü gibi ışıldarken uzun yıllar kullanım imkanı il boyaya oranla yüksek ölçüde tasarruf sağlamak mümkün.

32

ǀ turizm&yatırım ǀ 07’2020

Sabah Yatak, Covid -19 Güvenli Üretim Sertifikası aldı Covid 19 salgınındaki gelişmeleri yakından takip eden Sabah Yatak Sanayi, sürecin getirdiği sorumlulukla, sağlığı en önemli önceliği olarak görüyor. Tüm faaliyet alanlarında en üst düzeyde tedbir ve önlemleri hayata geçiren Sabah Yatak Sanayi, üretim ve hizmetlerini aksatmadan personelinin, iş ortaklarının, tüketicilerinin ve tüm paydaşlarının sağlığı konusunda üzerine düşen ödevleri eksiksiz yerine getiriyor.

Arıkan: “Covid-19 Süreç Yönetim Prosedürü ve talimatlarını hazırladık” Covid-19 Hijyen, enfeksiyon önleme ve kontrol belgelendirme programı şartlarını yerine getirerek TSE COVID-19 GÜVENLİ ÜRETİM BELGESİ almaya hak kazanan Sabah Yatak Sanayi ve Ticaret A.Ş’nin Yönetim Kurulu Üyesi Önder Arıkan, Covid-19 Güvenli Üretim Belgesini alma sürecindeki hazırlık aşamasına ilişkin şunları söyledi; “Öncelikle risk analizi yaparak, Covid-19 Süreç Yönetim Prosedürü ve talimatlarını hazırladık. Personel eğitiminin yanı sıra, Sağlık Bakanlığımız tarafından yapılan uyarı ve tavsiyelere uygun kıyafet temin ettik. Çalışma alanları ve makine parklarını sosyal mesafe kurallarına göre yeniden düzenledik. Personel servisi, soyunma odaları, yemekhane, yönetim bölümü vb. ortak kullanım alanlarının temizlik ve hijyen planlarının ve kontrol çizelgelerinin oluşturulmasını sağladık. İşletmeye giren herkesin termal kameralar ile sürekli olarak ateş ölçümlerinin yapılması ile erken teşhis için önlemleri arttırdık. Yoğunluk yaşanmaması için yemek saati ve dinlenme molalarını dört gruba ayırdık. İşletme içerisine giriş-çıkış yapan tüm araçların dezenfekte edilerek içeri alınması, hammaddenin belirlenen özel alanlarda bekletildikten sonra ilgili bölümlere aktarımını sağladık. Tüm üretim hattında kullanılan makine ve el aletlerinin ULV cihazı ile günlük olarak dezenfekte edilmesi, ayrıca havalandırma sistemi filtrelerinin periyodik kontrolünün yapılarak temiz hava debisinin arttırılmasını sağladık.” Durumu anlık olarak takip ederek gerekli önlem ve aksiyonları almaya devam edeceklerini belirten Önder Arıkan, “Bu sürecin ülkemizde ve dünyada hızla sona ermesini umuyor, hepimiz için sağlıklı günler diliyoruz” dedi.

Maksimum denge, üstün tasarım: Maxima Masa

İç ve dış mekan mobilya çözümlerini üstün tasarım anlayışıyla bütünleştirerek dekorasyon algısını bambaşka bir boyuta taşıyan Papatya Mobilya, gözde ürünü Maxima Masa ile tüketici tercihlerine yön veriyor. Papatya Mobilya’nın eşsiz ve özel tasarımı Maxima Masa, en yaratıcı dekorasyon fikirlerini gerçeğe dönüştürüyor. Üç farklı ebat seçeneğiyle iç ve dış mekanlarda rahatlıkla kullanılabilen Maxima, yaşam alanlarında çekici ve işlevsel bir efekt yaratıyor. Kullanım kolaylığı ve özgün tasarımının yanı sıra sade ve güçlü karakteriyle mekana boyut kazandıran ürün; beyaz, siyah ve antrasit tonlarıyla çoklu renk alternatifi sunuyor. Maxima Masa; dikdörtgen formdaki yapısı, kolay temizlenebilme özelliği ve dayanıklılığı sayesinde benzerleri arasında ön plana çıkarken bir masadan beklentileri en üst düzeyde karşılıyor. Maxima Masa, keskin hatları ve özel tasarım çizgisiyle dekorasyonunuza güç katmak üzere tüm Papatya Mobilya satış noktalarından temin edilebiliyor.


07’2020 ǀ turizm&yatırım ǀ

33


TEDARİKÇİLER

RÖPORTAJ

Fatih Özçanak / Aydın Holding İcra Kurulu Üyesi

“English Home markasının turizm tesislerinde yayılımını artırarak, bu alanda da ev tekstili ve dekorasyon sektörünün öncüsü olma hedefini devam ettiriyoruz” Ev tekstili alanında uzun süredir faaliyetlerini sürdüren English Home, 2020 itibariyle kurumsal hizmetler alanına da adım attı. White Collection ürün gamı ile turizm sektörünün genel tekstil ihtiyaçları ve projeleri için özel çözüm ortaklığına başlayan marka, HORECA sektörüne yönelik satışlarını; buklet ürünleri ve restoranlara özgü ürünlerle sürdürmeyi amaçlıyor. Bunun yanında gerek zincir gerekse butik otellere hizmet verecek ürün ve tedarik ağını oluşturduklarını belirten Aydın Holding İcra Kurulu Üyesi Fatih Özçanak, English Home markasının HORECA alanına yönelik faaliyetleriyle ilgili sorularımızı yanıtladı.

Öncelikle, firmanız ve faaliyetleriniz hakkında bilgi alabilir miyiz? English Home, Türkiye’nin ev tekstili ve dekorasyonu sektörüne yön veren; Türkiye, Avrupa ve Ortadoğu pazarının en yaygın ve tercih edilen markası olmaya adaydır. Türkiye’de yaklaşık 300 mağazamız ile hizmet veriyoruz. Yurtdışında ise Bulgaristan, Romanya, Yunanistan, Ukrayna’da kendimize ait mağazalarımız ve farklı ülkelerde Franchise operasyonları ile her geçen gün büyümeye devam ediyoruz. Yaşam alanlarını güzelleştirip mutluluk katma misyonuyla da ev tekstili ve dekorasyon sektörünün trend belirleyicisi rolünü uzun yıllardır sürdürüyoruz. Bununla birlikte, White Collection ürün gamı ile turizm sektörünün genel tekstil ihtiyaçlarına ve projelerine özel ürün tedariğiyle hizmet vermeye başladık.

kozmetiği ve kişisel bakım ürünleri alanında da sektöre yönelik ürünler geliştirerek bu alanda da fark yaratacağız.

HORECA alanına yönelik faaliyetlerinize ne zaman başladınız? Firmanızı bu alana yönlendiren etkenler nelerdir? 2020 yılı itibarı ile ev tekstili sektöründeki liderliğimizi kurumsal hizmetler alanlarında da sunmaya ağırlık verdik. Kendi bilgi birikimimizi turizm sektörüne aktarırken, turizm sektöründeki bilgileri de perakende müşterilerimize sunma amacı ile yola çıktık.

Koronavirüs pandemisi süreci, üretimlerinize ve otellere ilişkin faaliyetlerinize ne ölçüde yansıdı? Bu noktada otellerden size gelen farklı talepler oluyor mu? Bu aşamada ötelenen taleplerin hızlı karşılanması konusunda çok fazla dönüş alıyoruz. English Home olarak bu kritik dönemde de turizm yatırımcıları ve

HORECA’ya yönelik ürün gamınız hakkında bilgi verebilir misiniz? En güçlü olduğumuz tekstil kategorisi ile satışlarımıza başladık. Bunun yanında yine buklet ürünleri ve restoranların özel ihtiyaçlarına cevap verebilecek kalitede ürünler ile turizm ve restoran sektörlerine hizmet vermeyi amaçlıyoruz. Ayrıca otel

34

ǀ turizm&yatırım ǀ 07’2020

Otellere dönük hedefleriniz, beklentileriniz nelerdir? Turizm yatırımcılarının tüm beklentilerini bir potada eriterek hacme bakılmaksızın her türlü ihtiyaç ve talebe çok hızlı şekilde yanıt vermeyi ve ürün tedarik sürelerini en aza indirerek müşteri memnuniyetini artırmayı amaçlıyoruz. Bununla birlikte English Home markasının turizm tesislerinde de yayılımını artırarak ev tekstili ve dekorasyon sektörünün öncüsü olmayı bu alanda da devam ettirmeyi hedefliyoruz. Hem kurumsal zincir oteller hem de ülkemizin her noktasındaki butik otellere hizmet verecek ürün ve tedarik ağımızı kurduk.

işletmecilerinin önemli bir destekçisi olmayı istiyoruz. Geniş ve çevik tedarik yapımız, ev tekstili alanındaki deneyimimiz, müşteri tercihlerindeki birikimimiz ve kalite standartlarımız bu alanda markamızın önemli avantajlarıdır.

“Her ölçekteki kurumsal müşterilerimizin, online taleplerle de kurumsal ürünlerimizi tedarik edebilecek olması, özellikle pandemi süreciyle girilen yeni düzende önemli bir hizmet alanı oluşturacaktır.”


Ayrıca son dönemde daha da güçlü hale gelen e-ticaret altyapımızda kurumsal müşterilerimize de hizmet vereceğimiz bir yapıya geçtik. Her ölçekteki kurumsal müşterilerimizin online taleplerle de markamızın kurumsal ürünlerini tedarik edebilecek olması, özellikle pandemi süreciyle girilen yeni düzende önemli bir hizmet alanı oluşturacaktır. Online hizmetlerimiz ile birlikte ilerleyen Kurumsal VIP Card uygulamamızı da hayata geçiriyoruz. Horeca sektöründeki firmalar, English Home’un zengin ürün gamından özel iskontolar ile yararlanabilmeleri için VIP Card başvurusunda bulunabilirler. VIP Card başvurusu için kurumsalsatis@englishhome.com.tr adresine mail atmaları yeterli olacaktır. Yurt dışına yönelik çalışmalarınız da bulunuyor mu? Bulunuyorsa biraz bilgi verebilir misiniz? Bu alanda önemli bir ihracat potansiyeli bulunmakta olup, farklı ülkelerde de hem mağazalarımız hem de kurumsal satış anlamında büyüme hedefliyoruz. English Home yıllardır devam eden mağazacılık çalışmaları ile bulunduğu ülkelerde ev tekstili pazarının en önemli oyuncularından biri olmuştur. Faaliyette olduğumuz ülkelerde de otel, restoran işletmecileri ile yatırımcılarının talep ve isteklerine hem kurumsal satışlarla hem de online-offline kanallarımızda yanıt vereceğiz. Sizi kısaca tanıyabilir miyiz? English Home markasının da içinde bulunduğu Aydın Holding’te yaklaşık 1

yıldır icra kurulu üyesiyim. Son 6 yıldır perakende sektöründe ev tekstili ve dekorasyon alanındaki markalarda üst düzey yöneticilik yaptım. Öncesinde ise bankacılık, tekstil ihracat, ev tekstili üretim, mobilya bileşenleri üretim ve ihracat, holding ve havacılık gibi farklı sektörlerde ağırlıklı finans alanında olmak üzere üst düzey yöneticilik görevlerinde bulundum. English Home markamıza hem Türkiye hem de uluslararası pazarlardaki global marka olma yolculuğunda, gururla hizmet vermekteyiz. Eklemek istedikleriniz? English Home markamız, perakende sektörünün önemli oyuncularından biridir. Ağırlıklı olarak 24-55 yaş arası

kadın müşterilerimize hizmet vermenin yanında ev tekstili ürünlerine ihtiyaç duyan herkesin; çalıştığı, dinlendiği ve sevdikleriyle eğlendikleri yaşam alanlarında huzurlu bir ortam yaratmayı amaçlıyoruz. Son dönemde hem ürün hem konsept tarafındaki yeniliklerimizin, mevcut müşterilerimiz ve potansiyel müşterilerimiz tarafından yüksek ilgi ve beğeni görüyor olması bizlerin bu alandaki motivasyonunu artırmıştır. Ürün kategorilerimize her geçen gün yeni grup ve ürünler ekleyerek, bir yandan da mağazalarımızda ve e-ticaretteki müşteri deneyimine yönelik geliştirmeleri sürekli kılarak markamızı büyütmeye devam edeceğiz. Yaşanılan pandemi sürecinde de yaşam alanlarının hayatımızdaki önemi daha belirginleşmiş, bu yöndeki talep ve tercihler markamız tarafından doğru şekilde algılanarak hem sağlık tedbirlerine uyum hem alışveriş deneyimi ve ürün geliştirme anlamında çalışmalarımız hızlanmıştır. Daha yüksek metrekareli mağazalarda, daha geniş ve yenilikçi yelpazedeki ürünlerimizle, daha keyifli alışveriş deneyimi sunmaya yönelik çalışmalarımız devam edecektir. Kurumsal Satış tarafında önemli uluslararası ölçekli markalara hizmet vermekle beraber, otel-restoran-hastane sektörlerindeki kurumsal müşterilerimize de gerek doğrudan gerek geniş mağaza ağımız ve e-ticaret satış kanalımızla da hizmet verme noktasındayız.

07’2020 ǀ turizm&yatırım ǀ

35


DOSYA

OTELLER

OTELLER

Termal ve medikal sağlık alanında sunduğu imkanlarla Türkiye, sağlık turizminden aldığı payı artırmak üzere çalışmalarını sürdürüyor

Nitelikli sağlık personeli, gelişmiş hastane ve ekipman alt yapısı, modern ve konforlu hastaneleri, dünyada ilk sıralarda yer alan termal su kaynakları, hızlı operasyon becerisi ve uygun fiyat politikası Türkiye’yi son yıllarda sağlık turizminde öne çıkaran unsurlar oldu. Kendi ülkelerinde ulaşılamayan tedavi imkânlarından yararlanmak üzere ülkemizi tercih eden medikal turistlerin yanı sıra, termal suların iyileştirici ve rahatlatıcı etkisinden faydalanmak isteyen kişilerin de termal turizm imkanlarına yönelimi her geçen gün artıyor. Turizm faaliyetleri arasında yüksek gelir getirmesi bakımından öne çıkan sağlık turizminden dünya çapında daha fazla pay almayı hedefleyen Türkiye, 2023 hedefi olan 1,5 milyon sağlık turistine ulaşmak için çalışmalarını sürdürüyor. Sağlık turizmi; termal turizm ve SPA-Wellnes, medikal turizm (tıp turizmi) ile yaşlı ve engelli turizmi olmak üzere üç ana başlıkta inceleniyor. Termal turizm kaplıca tedavileri ve fizyoterapiler, hidroterapi ve egzersizler, klimaterapi gibi alanları kapsarken, medikal turizm ileri tedaviler (cerrahi müdahaleler, radyoterapi vb.), organ nakilleri, estetik cerrahi, göz, diş, diyaliz tedavileri vb. çerçevesinde gerçekleştiriliyor. Yaşlı ve engelli turizmi ise yaşlı bakımı hizmetleri, engelliler için özel bakım ve gezi turları alanlarına yönelik faaliyetleri kapsıyor. Sağlık turizmi alanında sahip olduğu imkanlarla son yıllarda atılım yapan Türkiye, 4 saatlik uçuş mesafesindeki 57 ülkede yaşayan 1 milyar kişinin oluşturduğu potansiyelden pay alma amacıyla çalışmalarını sürdürüyor.

36

ǀ turizm&yatırım ǀ 07’2020

Termal sular, pek çok rahatsızlığın iyileştirilmesinde tamamlayıcı rol alıyor Ülkemizde yüksek etkinliğe sahip, taşıdığı yüksek orandaki mineral seviyesiyle öne çıkan ve dünyaca ünlü termal su kaynakları pek çok rahatsızlığın tedavisinde tamamlayıcı ve destekleyici rol üstleniyor. İnflamatuvar romatizmal hastalıklar, romatoid artrit, bel ve boyun fıtığı, eklem ve kas hastalıkları, tendinit, travma, fibromiyalji gibi yumuşak doku hastalıkları, ortopedik operasyonlar, cerebral palsy, spor yaralanmaları, cilt hastalıkları, ortopedik operasyonlar sonrası uzun süre hareketsiz kalınan durumlarda mobilizasyon çalışmaları, genel stres bozuklukları, kısırlık gibi çok sayıda rahatsızlığın tedavisinde termal sular alternatif bir çözüm oluşturuyor. Gerek doktor tavsiyesi üzerine gerekse bireylerin


rahatlama, dinlenme amaçlı tercihleriyle termal suların sunduğu imkanlardan her sene binlerce kişi yararlanıyor. Termal kaynakların iyileştirici ve rahatlatıcı imkanları, oteller kanalıyla tüketiciye sunuluyor Kaliteli termal sulara sahip ülkemizde termal kaynakların yakınına kurulmuş çok sayıda otel, kaplıca sularının faydalarından misafirlerinin yararlanmasını sağlıyor. Marmara, Ege,

destinasyonların dış pazarlarda teşvik edilmesi ve bu bölgelere acente operasyonlarının yoğun şekilde gerçekleştirilmesiyle, Türkiye’nin termal turizmden çok daha büyük pay alabileceği görüşünde birleşiyor. Zira yaş ortalaması git gide artan Avrupa nüfusunun 3’üncü yaş ve geriatri turizmi arayışı artıyor. Türkiye ise hem termal kaynaklarıyla hem de iklimi ve doğasının sunduğu 3’üncü yaş turizmine uygun diğer imkanlarla, bu alanda büyük potansiyel taşıyor. bin kişiye ulaştı. USHAŞ’ın (Uluslararası Sağlık Hizmetleri A.Ş.) açıkladığı rakamlara göre ise sağlık turizminde Türkiye, 2023’te 1,5 milyon sağlık turisti ve 10 milyar dolar sağlık turizmi gelirine ulaşmayı hedefliyor. 2019 yılında kurulan USHAŞ önderliğinde, Türkiye’nin sağlık turizminde sahip olduğu tüm imkanların, kapasitesinin ve potansiyelinin yurt dışında etkin şekilde tanıtılması amaçlanıyor.

Karadeniz, İç Anadolu bölgelerinde yaygın olan termal su kaynaklarından ağırlıkla yerli turist faydalanıyor. Genellikle orta yaş ve üzeri vatandaşlar termal tesisleri tercih ederken, otellerin misafir portföyünde kadın-erkek dağılımı ise eşit görünüm sergiliyor. Oteller, açık ve kapalı havuzları, aile havuzları, terapi havuzları, oda banyoları gibi alanlarda termal suyun kullanımına imkan tanıyor. Türkiye, termal turizmde büyük potansiyele sahip Türkiye’nin sahip olduğu yer altı suyu zenginliği ve termal suların kalitesi dünya çapında kabul görürken, yurt dışından Türkiye’deki termal tesislere yönelim halen düşük seviyelerde. Avrupa’da termal turizme gösterilen ilgi ve termal tesislerin aldığı talep her geçen gün artarken, daha kaliteli kaynaklara sahip olduğu halde Türkiye, dış pazarlardan pay almakta zorlanıyor. Sektör profesyonelleri, tanıtım faaliyetlerinin artırılması, termal

İleri tedavilerde Türkiye, her yaş grubundan hastaya hizmet veriyor Medikal turizmde de son yıllarda en çok tercih edilen ülkelerden biri haline gelen Türkiye ileri tedavilerde her geçen gün daha fazla tercih ediliyor. Yurt dışından gelen hastalar ağırlıklı olarak saç ekimi, diş tedavisi ve estetiği gibi uygulamalar için Türkiye’yi tercih ediyor olsa da organ nakli, travma cerrahisi, batın cerrahisi, estetik operasyonlar, göz cerrahisi-kornea nakli, KBB ve baş boyun cerrahisi, çocuk cerrahisi, beyin cerrahisi vakaları, tüm onkolojik hastalar, tümör ve muhtelif kitle cerrahisi, yoğun bakım, kardiyoloji, kardiyovasküler cerrahi, ortopedi ve travmatoloji, omurga cerrahisi, obezite cerrahisi, tüp bebek gibi pek çok konuda özel hastaneler, kamu ve üniversite hastaneleri ileri tedavi imkanları sunuyor. Yenidoğan bebekten ileri yaştaki hastalara kadar her yaş grubundan hasta, Türkiye’de sunulan sağlık imkânlarından faydalanabiliyor. Sağlık turizminde 2023 hedefi; 1,5 milyon turist, 10 milyar dolar sağlık turizmi geliri Küresel ölçekte sağlık turizmi kapsamında yılda 30 milyon kişinin farklı ülkelere seyahat ettiği ve dünyadaki sağlık turizmi harcamalarının 500 milyar dolara ulaştığı belirtiliyor. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre 2019’un ilk yarısında Türkiye’ye sağlık ve tıbbi amaçlarla gelen yabancıların sayısı 2018’in aynı dönemine göre yüzde 32 artarak 364

Dört saatlik uçuş mesafesindeki 1 milyon sağlık turistine ulaşılması hedefleniyor Medikal sağlık turizminde bugün Orta Doğu, Batı Avrupa ve Kuzey Afrika en büyük pazarlar olarak öne çıkıyor. Sağlık turizminde pazar çeşitliliğini ve sağlık alanından alınan payın artırılması noktasında, USHAŞ koordinasyonunda Türkiye’nin 4 saatlik uçuş mesafesindeki 1 milyon kişiye ulaşması hedefleniyor. Bu noktada yakın coğrafyada öne çıkan pazarlar olan Gürcistan, Özbekistan, Irak, Cibuti, Cezayir, Kuveyt, İngiltere, Almanya, Rusya, Azerbaycan, Ukrayna, Sırbistan ve Sudan’da Sağlık Turizmi Koordinasyon Ofisleri ve İleri Tanı Merkezleri kurulması için çalışmalar sürdürülüyor. Sağlık turizmi faaliyetlerinde turizm sektörünün daha etkin olması bekleniyor Sağlık turizmi alanında faaliyet gösteren seyahat acenteleri, kendi ülkelerinde yeterli sağlık imkanlarına ulaşamayan kişilerin Türkiye’ye rahatça seyahat edebilmesi adına vize, uçak bileti gibi işlemlerde hastalara destek oluyor. İlgili sağlık kurumlarına ulaşılması, hastaların ve refakatçilerinin ülkede kalacakları süreye göre, ihtiyaçlarına uygun otel, rezidans vb. konaklama yerlerinin organize edilmesi, hasta-hastane arasında iletişim sağlama konularında da seyahat acenteleri destek ve danışmanlık sağlıyor. Sektör temsilcileri, günümüzde sağlık turizmi faaliyetlerinin ağırlıkla sağlık kurumları üzerinden yürütüldüğünü, ancak turizm sektörünün bu konuda daha aktif rol almasının önemli olduğunu belirtiyor.

07’2020 ǀ turizm&yatırım ǀ

37


OTELLER

GÖRÜŞLER

Bugün sağlık turizmi talep eden herkes, her türlü alternatifi ülkemizde bulabilir TURSAF, ulusal çapta faaliyet gösteren bir federasyondur. Federasyonumuzun kuruluş amacı, kendi bölgelerinde sağlık turizmi alt yapısını geliştirmek amacıyla kurulmuş olan derneklerin bir araya gelerek tüm ülkeyi temsil etme kabiliyetine ulaşmasıdır. Federasyonumuz bölgesel çapta sağlık turizmiyle ilgili faaliyet gösteren seyahat acenteleri, özel hastaneler, kamu kuruluşları, termal tesisler, akademisyenler ve yerel aktörlerin bir araya geldiği bir örgüt yapısına sahiptir. Sağlık turizminin yapılabileceği tüm illerde derneklerimiz iyi bir şekilde örgütlenmiştir ve dernek faaliyetlerimiz bölgesel çapta sürer iken, federasyon faaliyetlerimiz genellikle uluslararası düzeyde gerçekleşmektedir. TURSAF olarak hedefimiz kamu, özel fark etmeksizin Türkiye’nin son 15 yılda sağlık alanında göstermiş olduğu gelişimi hizmet sunabileceğimiz tüm ülkelere tanıtmak ve ülkemize büyük ölçekli sağlık turisti çekerek; genelde anlaşıldığı üzere, estetik, diş, saç ekimi gibi sayısı çok ama cirosu küçük olan değil, cerrahi operasyonlar, onkolojik tedaviler, kendi ülkelerinde yapılmayan organ nakilleri gibi tedavileri ülkemize çekerek, ülke ekonomisine katma değer sağlamaktır. Covid-19 pandemisi süreci, bilindiği gibi tüm dünyayı etkiledi ve beklenmedik bir sürede hayatımızdaki birçok alışkanlığı değiştirdi. Bugün ‘Sağlık turizmi hiçbir yerde hiçbir şekilde etkilenmedi’ dersek, doğru olmaz. Elbette ülkemiz açısından sağlık turizmi de etkilendi. Ancak ülkemizin sağlık alt yapısının bu denli güçlü olması, şimdiye kadarki çalışmaların meyvesini alabileceğimizi gösterdi. Krizi fırsata çevirebilecek en önemli argümanımız, dış ticaret açığında en hızlı davranabileceğimiz nokta sağlık turizmi haline geldi. Birçok ülke Covid-19 salgınını kontrol altında tutmakta zorlandı fakat ülkemiz salgın sürecini Sağlık Bakanlığı nezdinde ve hükümetin almış olduğu tedbirler çerçevesinde çok hızlı ve efektif şeklide yönetti. Bu süreçte genel anlamda sağlık turizminde 3-4 aylık süreçte düşüş gerçekleşti. Ancak özel izinlerle ve özel sektörle iş birliği içerisinde, bekleyen hastaları özel uçaklarla ülkemize getirerek tedavilerine başlanması sağlandı. Pandemi sürecinden sonra normalleşmeye başlayan ülkeler içerisinde, bekleyen hastaları en hızlı şekilde alan ülke olduk. Bu, bizim için gurur verici bir durum. Pandemi süreci yönetimindeki başarının sağlık turizmine çok ciddi katkı sağlayacağını umut ediyoruz. İki argümanı çok iyi kullanmalıyız: Kültür birliği ile inanç birliği Dünyada sağlık turizminde yüzde 40’lık pazar hacmine sahip olan ve özellikle Türk Cumhuriyetlerinde, Orta Doğu’da ve Kuzey Afrika’da yani bizim hedef kitlemiz olan pazarda büyük bir payı olan Hindistan, hijyen koşullarının kötü olması, pandemiyi iyi yönetememesi nedeniyle pazarda önemli ölçüde kayıp yaşayacak. Bu boşluğu bir an evvel bizim doldurmamız gerekiyor. TURSAF

38

ǀ turizm&yatırım ǀ 07’2020

olarak, sağlık turizmiyle ilgili 105 ülkeden 5 bine yakın bağlantımız bulunuyor. Bunlarla pandemi sürecinde ve normalleşmeye başladığımız şu dönemlerde istişarelerimiz çok fazla. Ülkemizin sağlık turizmi alanındaki güvenilirliği konusunda da çok ciddi reklam ve tanıtımlarımızı yapıyoruz. Hedef pazarlarımıza bakarsak; sağlık turizminde Türkiye’nin pazarları ürün çeşitliliğine göre değişiyor. İstatistiki verilere ve TURSAF Akademik Kurulunun da görüşlerine göre özellikle dört saatlik uçuş mesafesinde olan yakın ülkeler sağlık turizminde Türkiye’yi ağırlıkla tercih ediyor. Burada iki argümanı çok iyi kullanmalıyız: Kültür birliği ile inanç birliği… Türkmenistan, Kazakistan, Azerbaycan, Özbekistan, Kırgızistan gibi aynı kültür birliğine sahip olduğumuz Türk Cumhuriyetlerinde Türkiye’deki gibi bir sağlık alt yapısı yok. Teknik imkanlarımızı kullanarak bu pazara girmemiz lazım. İkinci pazarımız, Orta Doğu ülkeleri… Orta Doğu ve Arap ülkeleri için de inanç birliğimizi kullanmalıyız. Biliyoruz ki bu ülkelerin vatandaşları zorunlu tedaviler için yani ilik nakli, karaciğer nakli, onkolojik tedaviler gibi uzun süreli tedaviler için bir başka ülkeye seyahat ettiklerinde buralarda uzun süre konaklamak durumunda kalıyor. Bu noktada Müslüman coğrafyasından gelen kişilerin Müslüman bir ülkede tedavi olma isteği ön plana çıkıyor. Orta Doğu coğrafyasına baktığımızda, Irak, İran, Fas, Ürdün, Cezayir, Libya ve Lübnan; Körfez coğrafyasına baktığımızda Kuveyt, Umman, Katar, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri inanç birliği dolayısıyla Türkiye’yi tercih eden pazarlar. En önemli pazarlarımızdan üçünsüsü ise Kuzey Afrika ve MENA ülkeler. Somali, Sudan, Nijer, Nijerya, Bangladeş bu noktada bizim için önemli. Dördüncü önemli pazarımız ise, Doğu Avrupa ve Doğu Bloku ülkeleri. Letonya, Litvanya, Estonya, Polonya, Belarus ve Kuzey Rusya odaklanmamız gereken pazarlar. Beşinci önemli pazar olarak Batı Avrupa ülkelerinde özellikle Almanya, Hollanda, Belçika, İsveç, Norveç gibi ülkeler de hem üçüncü yaş turizmi açısından hem de Türkiye asıllı popülasyonun yoğun olduğu ülkeler olması açısından önem taşıyor. Bu argümanı da kullanarak Batı Avrupa’dan da çok sayıda sağlık turisti çekebiliriz. Zaten Covid sürecinde de görüldü ki bizim sağlık alt yapımız Batı Avrupa ülkelerinden çok daha ileride. 70’in üzerinde ülkeye hitap edebilme potansiyelimiz mevcut. Sağlık turizmi; termal kaynakların, sağlık hizmetlerinin ve seyahatin birleşimidir. Pek çok ülke sağlık turizmi faaliyetinde bulunurken teknolojik alt yapısını ortaya çıkarmıştır. Kimi ülke bilgi birikimini, becerisini ve doktorlar ve diğer sağlık personeliyle ilgili çözüm kabiliyetini öne çıkarmıştır. Kimi ülke turizmi ön plana çıkarmıştır. Kimi ülke termal kaynakları öne çıkarmıştır. Bizim ülkemizde ise son 15 yılda yapılan çalışmalar ile sağlık turizmiyle ilgili saydığımız tüm unsurlar mevcut hale gelmiştir. Bu anlamda ülkemiz, dünyada eşi benzeri olmayan bir konumdadır. Bugün sağlık turizmi talep eden herkes, her türlü alternatifi

Dr. Tevfik Yazan TURSAF (Türkiye Sağlık Turizmi Dernekleri Federasyonu) Başkanı ülkemizde bulabilir. Yabancı yaşlılar rahatlıkla geriatri, 3’üncü yaş turizmi faaliyetlerine katılabilir. Termal kaynaklarımız Ege, Marmara, Karadeniz gibi pek çok bölgeye yayılmış durumda. Ülkemiz zaten turizm cenneti. Bugün sağlık turizmi dendiğinde tüm unsurlarıyla akla gelen ülke, Türkiye’dir. Sağlık turizminde kural koyucu ve uygulayıcı olarak liyakatli kişiler seçilmeli Sayısal olarak bakıldığında saç ekimi için özellikle Orta Doğu ve Arap ülkelerinden büyük talep olduğunu görürken, diş tedavileri konusunda Batı Avrupa ülkelerinden daha yoğun talep oluştuğunuz görüyoruz. Bununla birlikte, Türkiye’de isim yapmış üniversite hastanelerimiz de mevcut. Örneğin karaciğer naklinde İnönü Üniversitesi, kemik iliği transplantasyonunda Erciyes Üniversitesi, diğer nakillerde Akdeniz Üniversitesi gibi kamu kurumlarımız oldukça önde. Bilindiği gibi şehir hastaneleri de açıldı fakat bizim en büyük argümanımız, yıllardır bu konularda faaliyet gösteren zincir ve diğer özel hastanelerimiz. Biz sağlık turizminde özellikle zorlu ameliyatlar ve kendi ülkelerinde yapılamayan tedavilerde ön plandayız. Fiyat avantajımız da mevcut, kaliteli hekim ve ekipman alt yapımız da mevcut. Öne çıkan saç, diş, estetik gibi de görünse, ülkemize diğer konularda da yoğun talep var. Genel olarak her yaş grubunda hasta tarafından her tedavi için ülkemiz tercih ediliyor. TURSAF olarak şunu söylüyoruz; sağlık turizmi hareketliliğinde birlik ve beraberlik çok önemli. Özellikle kanun koyucular, uygulayıcılar, politika yapıcılar, STK temsilcileri ve sağlık turizmi hizmetini sunan sektör temsilcilerinin bir araya gelip uzun vadeli planlar yapması gerekiyor. Çünkü dünyada savaş bittikten sonra ilk aranan ekmek ve su, ardından sağlıktır. Irak’ta savaş yaşanıp bitti, ülke normalleşmeye başladı. Ekmekten sonra insanlar, sağlık aramak için Türkiye’ye koştular. Yarın Suriye’deki karmaşa bittikten sonra insanlar ülkelerine dönecekler ve yaşam devam edecek. Onların da ekmekten sonra ilk aradığı, sağlık olacak. Bu noktada biz, uzun vadeli planlar yapmalıyız. Özellikle STK’ların sesi çok iyi şekilde dilenmeli. Sağlık turizminde kural koyucu ve uygulayıcı olarak liyakatli kişiler seçilmeli ve sektörle iş birliği için çalışılmalı. Uygulama bu şekilde olmazsa, turizm sektöründe olduğu gibi sağlık turizmi de kırılgan bir zemine oturur. Çok çabuk kayıp yaşayabiliriz ve bunca emek boşa gider.


PELTIER SERİSİ

07’2020 ǀ turizm&yatırım ǀ

39


OTELLER

GÖRÜŞLER

Güvenli Turizm Sertifikası çerçevesinde pek çok tedbir aldık ve akreditasyon kuruluşuna başvurumuzu yaptık

Halil Arslan Obam Thermal Resort Hotel & Spa Genel Müdürü Obam Thermal Resort Hotel & Spa’da termal suyun iyi geldiği pek çok hastalık tedavi ediliyor. Sadece kalp hastalığı olanlara ve belli yaşın altındaki çocuklara termal uygulamaları tavsiye edilmiyor. Sağlık Bakanlığı Termal Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğünün tıbbı değerlendirme raporuna göre, tesisimizde kullanılan termal su, 1.266 mg/lt mineralizasyonu olan miks, florörlü, termonineralli sudur ve inflamatuvar romatizmal hastalıklar, romatoid artrit, kronik bel ağrısı, eklem hastalıkları, tendinit, travma, fibromiyalji gibi yumuşak doku hastalıkları, ortopedik operasyonlar, cerebral palsy, genel stres bozukluğu, spor yaralanmaları gibi rahatsızlıkların tedavisinde destekleyici ve tamamlayıcı tedavi unsuru olarak fayda sağlamaktadır. Obam Thermal’de ağırlıklı olarak dinlenmeyi amaçlayan, termal kürlerden faydalanmak isteyen misafirlerimizi ağırlıyoruz.

Ayrıca, bulunduğumuz konumun havası da çok güzel ve temiz olduğundan, astım hastaları tarafından rahatlama amaçlı tercih ediliyoruz. Ağırlıkla iç pazarla çalışıyoruz. İstanbul, Bursa, Manisa, İzmir ve çevre illerden misafir alıyoruz. Konuk profilimizi genel olarak orta yaş üstü kişiler oluşturuyor, kadınerkek tercihlerinin yarı yarıya olduğunu söyleyebiliriz. Obam Thermal, 92 odalı bir tesis, kış mevsiminde yani termal sezonda tam dolulukla hizmet veriyoruz. Yazın ise doluluklar düşüyor. Tesisimize gelen hemen hemen her misafir termal uygulamalardan faydalanıyor. Mutlaka havuzlar, Türk hamamı, sauna, buhar banyosu, aile havuzları, terapi havuzları veya odaların içerisindeki termal sulardan yararlanılıyor. Otelimiz Covid-19 salgını dolayısıyla kapalıydı, şu anda yeniden tesisi açma aşamasına geçtik. Sağlık Bakanlığının 14 kuralı ve Güvenli Turizm Sertifikası çerçevesinde pek çok tedbir aldık ve akreditasyon kuruluşuna başvurumuzu yaptık, belgemizi de önümüzdeki günlerde alacağız. Bu kapsamda, otelin belli noktalarına dezenfektanlar yerleştirdik, bilgilendirici yazıları ve işaretleri otelin çeşitli yerlerinde konumlandırdık, personel eğitimlerini tamamladık, ateş ölçerlerimizi aldık, gelen misafirin kayıt altına alınması gibi tüm tedbirleri yerine getirdik. Bu süreçte termal havuzlar mart ayından itibaren kapalıydı. İçişleri Bakanlığı bununla ilgili genelgesini revize etti ve termal havuzların açılması

serbest bırakıldı. Burada da sosyal mesafeye dikkat edilmesi açısından havuzlara alınacak kişi sayısını sınırlandırıyoruz. Termal destinasyonların dış pazarlarda teşvik edilmesi gibi uygulamalar önem taşıyor Ülkemizde, termal turizmde yatırımlar genel olarak iç pazara yönelik. Yatırımcılar genellikle yatırımlarını iç pazara dönük yapıyor, dolayısıyla beklentiler de iç pazara dönük oluyor. Büyükşehirlere yakın termal destinasyonlar avantajlı oluyor. Termal / sağlık turizmi anlamında Türkiye çok büyük potansiyel taşıyor. Büyük acenteler termal destinasyonlara operasyon yaptığı taktirde burada oldukça büyük bir potansiyel olduğu görülecektir. Elbette bu bölgelere uçuşların da olması gerekiyor. Bu noktada otel yatırımından ziyade alt yapı yatırımları, termal destinasyonların dış pazarlarda teşvik edilmesi gibi uygulamalar önem taşıyor. Güney Marmara’da, bulunduğumuz bölgede, şu an acente operasyonu bulunmuyor. Örneğin Akdeniz’deki acentelerin hiçbirisi bu bölgede operasyon yapmıyor. Bu konuda eksiklik yaşandığını düşünüyoruz. Acenteler bu bölgede operasyon yaparsa oteller fazlasıyla dolup taşar. Avrupa’da ve İskandinav ülkelerinde termali severek kullanan pek çok orta yaş üstü kişi var; böylelikle o pazarlardan pay alabiliriz.

Sağlık turizmi hizmeti verirken, hastaların tüm süreçlerdeki destek beklentilerini karşılamak önemli bir unsur Yurt dışından gelen hastalarımıza sağladığımız başlıca uygulamaları, All On Four/Six implant uygulamaları, estetik diş tedavileri, zirkonyum diş tedavileri olarak sıralayabiliriz. Hastalarımızın yaş profilini 30-55 yaş arası olarak söyleyebiliriz. Fakat cinsiyet olarak her iki gruptan da hasta aldığımızı söylemek doğru olacaktır. Sağlık turizmi hizmeti verirken, hastaların sadece en iyi, kaliteli diş tedavisi beklentilerini değil tüm süreçlerdeki destek beklentilerini karşılamak önemli bir unsur. Çünkü başka bir ülkeye gelmiş olmanın mutlaka belirli bir stresi oluyor. Biz de hastalarımıza en iyi tedavi deneyimini sağlarken, onların en konforlu seyahat deneyimini yaşamalarına özen gösteriyoruz. Bu sebeple sadece otel değil transfer ve İstanbul’da gezebilecekleri ya da görmeyi isteyecekleri yerler hakkında da destek veriyoruz. Yıllardır modern teknoloji kullanarak, en kaliteli malzemeleri seçerek ve alanında uzman hekimlerin gerçekleştirdiği tedavilerle elde ettiğimiz yüzde 98’e varan hasta memnuniyetimiz var. Hasta memnuniyeti ve marka bilinirliğinin gücü ile acentelerle çalışmaya

40

ǀ turizm&yatırım ǀ 07’2020

gerek duymadan, referans hastalarımız ile yeni hastalarımızın önemli bir kısmı bize direkt ulaşıyor. Bunun dışında reklamlarımız ve başarılı bir şekilde yürüttüğümüz dijital pazarlama çalışmalarımızla diş tedavisi ihtiyacı olanların bize ulaşmasını sağlıyoruz. Hem dental turizm hem de genel sağlık hizmetleri sunumuna baktığımızda dünyanın her yerinden hasta alabiliyoruz Türkiye, son yıllarda hastanecilik sektöründe deneyimli personelleri, modern teknoloji kullanımı, otelcilik hizmetlerindeki başarısı ile dünya sağlık turizminde yerini daha üst sıralara çıkarmıştır. Bunun yanı sıra ülkemizin tatil bölgelerinin çok olması, termal kaynakları ile özellikle yaşlı bakım turizmine uygunluğu ve dünyanın neredeyse her noktasından uçuş imkanı gücümüze güç katarken, sağlık turizmi alanında daha fazla tercih edilen ülke olmamızda etkili olmuştur. Avrupa ülkeleri yoğunlukta olmak üzere bugün hem dental turizm hem de genel sağlık hizmetleri sunumuna baktığımızda dünyanın her yerinden hasta alabildiğimizi söyleyebiliriz.

Dt. Pertev Kökdemir Swissmeddental Diş Kliniği Genel Müdürü Pandemi sürecinde de Türkiye sağlık hizmetinde yatak sayısının fazlalığı, donanım açısından zengin hastanelerin olması ve yetişmiş personellerle hizmet sunumu, otelcilik hizmetlerindeki tecrübesi ile farkını ortaya koymuştur. Ülkemizin jeopolitik konumu, termal kaynakları ve yabancıların en fazla turizm için seyahat ettiği ülke olması sebebi ile ilerleyen yıllarda hem hasta sayısı hem de elde edilen gelir açısında çok daha iyi noktalara ulaşacağına inanıyorum.


07’2020 ǀ turizm&yatırım ǀ

41


OTELLER

GÖRÜŞLER

Misafirlerimizin doktorları kontrolünde başlatmış olduğu tedavileri destekler nitelikte iyileşmelerine katkı sağlıyoruz

Hüseyin Sami Terzioğlu Divaisib Termal Resort Hotel & Spa Yönetim Kurulu Üyesi Tesisimizde birbirinden farklı ısı derecelerine sahip üç farklı termal havuzumuz bulunuyor. Aynı zamanda odalardaki geniş küvetlere kadar termal su verebiliyoruz. Dileyen misafirlerimiz havuzlarda, isteyenler ise odalarında termal suyun keyfini ve tedaviyi destekler nitelikteki özelliklerini değerlendirebiliyor. Doğrudan bir tedavi uygulamamız bulunmuyor ama termal suyun özelliği sayesinde misafirlerimizin kendi doktorları kontrolünde önceden başlatmış olduğu tedavileri destekler nitelikte iyileşmelerine katkı sağlıyoruz. Bel ve boyun fıtığı, kas, deri, cilt hastalıkları, eklem ağrıları ve kireçlenme, romatizma, kısırlık gibi tedavi gerektiren hastalık süreçlerine dolaylı ancak olumlu etkilerde bulunduğumuzu hem misafirlerimizin teşekkürlerinden hem de kendi tecrübelerimizden biliyoruz. Misafir profilimiz, yüzde 90’ın üzerinde iç pazardan oluşuyor. Kapadokya bölgesine yakınlığımız dolayısıyla dönemsel olarak dış pazardan da

misafirler ağırlıyoruz. Genellikle orta ve üzeri yaştaki insanlarımızı misafir ediyoruz. Cinsiyet dağılımı eşit diyebiliriz. Türkiye’de her ilden misafirlerimiz var ancak genellikle İç Anadolu, Güneydoğu Anadolu ve Doğu Anadolu bölgesinden tercih ediliyoruz. En çok misafir aldığımız iller arasında Kayseri, Ankara ve Gaziantep başta geliyor. Ülke dışından çoğunlukla gurbetçilerimizin yoğunlukta olduğu ülkelerden misafirler ağırlıyoruz. Sağlık turizmi kapsamındaki çalışmalarımız ağırlıklı olarak hastanelerden sevkli hasta kabulü şeklinde oluyor. Kozaklı Fizik Tedavi Hastanesi ve Rehabilitasyon Hastanesi ile çalışıyoruz. Koronavirüs önlemleri kapsamında otelimizde birçok noktaya personel ve misafirlerimiz için dezenfektan üniteleri yerleştirdik. Restoran ve havuz alanlarında sosyal mesafe uygulamasına riayet edilebilmesi için masa, şezlong, açık büfe gibi konumlarda mesafeleri yeniden düzenledik. Havuzların, hamam, sauna ve buhar odalarının aynı anda maksimum kaç kişi tarafından nasıl kullanılacağı konusunda bilgilendirmeler astık. Pandemi sürecinin olumsuz olarak en çok etkilediği alan yüzde 45 ile hizmet sektörü oldu. Bizler de bu olumsuzluklardan sonuna kadar etkilendik. Üç aylık kapalı kalma sürecinin ardından faaliyete başladık ama misafirlerimizin ilgisinin geçmiş dönemlerdeki kadar yoğun olabilmesi için ne kadar süreceğini tahmin edemediğimiz bir zamanın geçmesi, pandemi sonrası alışılması gereken yeni

normal yaşantıya herkesin uyum gösterebilmesi, uygulamaları kabul edebilmesi gerekiyor. Türkiye, sağlık turizmi alanında olumlu ancak tecrübe edilerek büyüyen bir gelişim gösteriyor Türkiye sağlık turizmi konusunda gelişmekte olan ve atılım gösterme çabasında bulunan bir ülke. Sağlık turizmi yetki belgesi alan işletmelerin, otellerin, kurumların sayısı günden güne artıyor. Sağlık turizmi konusu, detayları ve uygulamaları ile tecrübe edildikçe ülke olarak bu alanda kısa sürede hızlı bir etki oluşturulacağı rahatlıkla söylenebilir. Bununla birlikte Türkiye, sağlık turizmi alanında olumlu ancak tecrübe edilerek büyüyen bir gelişim gösteriyor. Sağlık turizmi sertifikası alan her kurum yaşadıkları süreç ve tecrübeleri birbirleri ile paylaşma nezaketi gösterirlerse büyüme hızı daha da artacaktır. Rekabetin güzel bir tarafı da rakiplerle birlikte büyüyebilmeyi becermektir. Bunu kabul edersek her şey daha da kolaylaşır ve ülke olarak bu konudaki kalkınma daha kalıcı ve verimli olur. Sağlık turizmi konusundaki bilincin ve kültürün, potansiyelimizin öncelikle iç pazarda ardından da uluslararası alanda tanıtılabilmesi, yayılabilmesi için kamu kurumları bazı adımlar atıyor. Bu adımların bir takvim dâhilinde ve istikrarla, kararlı bir çabayla sürmesi, devam etmesi en büyük temennimiz. İnsanlar bilecek ve görecek ki araştırsın ve talep edebilsin.

Türkiye’nin sağlık altyapısı, hizmet sunucuların kalitesi ülke olarak sağlık markamızı kuvvetlendirecektir Yurtdışından gelen hastalarımız hem kaliteli ve konforlu tedavi hem de bilgi, beceri ve teknoloji gerektiren, ülkelerinde tedavisi yapılamayan vakaların çözümü için Medicana Sağlık Grubunu tercih ediyor. Bugün, 164 farklı ülkeye 25’ten fazla branşta sağlık hizmeti sunan bir grup haline gelmiş durumdayız. Hali hazırda toplam hasta kapasitemizin yüzde 15’ini yurtdışından gelen hastalar oluşturmakta. 2019 yılı son verilerine göre gelen hastalarımızın medyan yaşı 41. Toplam hasta profilimizin de yüzde 47’sini erkek hastalarımız, yüzde 53’ünü de kadın hastalarımızı oluşturuyor. Özellikle organ nakilleri, onkoloji, kardiyoloji, kardiyovasküler cerrahi, ortopedi ve travmatoloji, omurga cerrahisi, obezite cerrahisi, tüp bebek gibi üst uzmanlık ve akademik donanım gerektiren branşlarda uluslararası arenada da referans merkezi olmanın gururunu yaşıyoruz. Hastalarımıza otel ayarlanması gibi hususlarda yardımcı oluyoruz. Hastanelerimize yakın bölgelerde öncelikli olmak üzere otellerle anlaşmalarımız mevcut.. Türkiye’de sağlık turizmi, Koronavirüs pandemisi sürecinden etkilenmedi demek mümkün değil. Özellikle pandemi öncesine göre hasta

42

ǀ turizm&yatırım ǀ 07’2020

sayılarımız yüzde 70’ten fazla azaldı. Olumsuz tarafı, pandeminin ne kadar süreceğini henüz tüm dünya kestiremiyor ve bu da planlamalarda aksaklığa neden oluyor. Ancak olayın pozitif tarafı Türkiye’nin sağlık altyapısı, hizmet sunucuların kalitesi ve özellikle doktor, hemşire kadrolarının süreci mükemmel yönetmesi ülke olarak sağlık markamızı ciddi anlamda kuvvetlendirecektir. Sağlıkta dönüşümün etkilerini 2008 itibariyle yabancı hasta sayılarındaki artışlarla görmeye başladık Türkiye’nin sağlık turizminde öne çıkan en büyük avantajı, tıbbi kadrolarımızın dünya standartlarının üzerinde başarılara sahip olması. Ayrıca kamu ve özel sektör, Sağlıkta Dönüşüm Programı’yla birlikte önemli bina ve cihaz parkuru yatırımları yaptı. Bu da hasta erişimlerini kolaylaştırdı. Örneğin yurtdışında bir hasta 2-3 ay MR randevusu beklerken, ülkemizde aynı gün içinde bu hizmeti rahatlıkla, çok daha uygun fiyatlara alabiliyor. Termal anlamda da yine çok büyük potansiyelimiz var. Doğu Avrupa ile bu anlamda rekabet içindeyiz ve 5 sene içinde bu alanda da liderliğe ulaşacağımıza

Mehmet Ersoy Medicana Sağlık Grubu Uluslararası Hizmetler ve Projeler Direktörü inanıyorum. Önemli pazarlarımıza baktığımızda, özellikle Körfez Ülkelerinin tamamı ve Türki Cumhuriyetlerde oldukça önemli bir pazar payına sahibiz. Buna ek olarak şu an Afrika’da da Türkiye önemli bir atılım yapıyor. Özellikle 2002-2003 yıllarında başlayan sağlıkta dönüşümün etkilerini 2008 itibariyle yabancı hasta sayılarındaki artışlarla görmeye başladık. Tabi ki hem kamu hem özel sektör olarak bu alanda daha çok yol kat etmemiz gerekiyor, bunun da farkındayız. Geçtiğimiz yıl USHAŞ’ın kurulmasıyla kamu ve özel sektörün ortak hedeflere birlikte yürümesi için önemli bir adım atıldı. Pandemi sonrasında hali hazırda iyi olan marka değerimizin de artmasıyla çift haneli rakamlarla büyümelerin olacağını düşünüyorum.


Türkiye’de etkinliği en fazla olan termal su, Pamukkale’de yer alıyor

Mihriban Polat Polat Termal Hotel Yönetim Kurulu Üyesi Otelimizde yaz döneminde yerli, kış döneminde ise ağırlıklı incoming misafirleri ağırlıyoruz. Gelen misafirler ihtiyaca göre 1 hafta, 2 hafta gibi sürelerle konaklama yapabiliyor. Daha bilinçli ve orta yaş üstü misafirlerin tercihi oluyoruz. Türkiye’de Pamukkale, termal turizm anlamında son 5 yıldır bilinir hale geldi, öncesinde turistik destinasyon olarak tercih ediliyordu. Sağlık Bakanlığının en son açıklamasına göre, Türkiye’de etkinliği en fazla olan termal su, Pamukkale’de yer alıyor. Ayrıca bizim otelimizin termal suyu direkt olarak kuyulardan geliyor, bu nedenle bölge çok tercih ediliyor. Bu nedenle otelimiz daha fazla tercih

ediliyor. Termal amaçlı konaklamaların yanı sıra Çin ve Japonya’dan gelen incominglerimiz de oluyor, bir gece konakladıkları için termal imkanlardan faydalanmıyorlar. Koronavirüs pandemisi sektörün tamamını olduğu gibi bizi de olumsuz etkiledi. Şu aşamada önümüzü göremediğimiz için oteli açacağımız tarihi belirlemedik. Otelde tüm tedbirleri aldığımız halde yine de hastalık çıkarsa, bu bizi çok daha olumsuz etkiler. Alınması gereken tedbirler noktasında tüm araştırmaları yaptık fakat şu an için beklemedeyiz. Elbette ileride tüm önlemleri aldıktan sonra oteli açacağız. Türkiye’nin tanıtım ve pazarlama eksiği olduğu gibi, politik durumlar da dış pazarlarda tercih edilmemiz noktasında önemli oluyor Otelimizde açık ve kapalı termal havuz bulunuyor. Termal suyumuz, Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan değerlendirmeye göre, 2732,6 mg/lt mineralizasyonu olan kalsiyumlu, bikarbonatlı, flörürlü, karışık nitelikte termomineralli su özelliği taşıyor. Yine Sağlık Bakanlığı tarafından belirtildiği şekilde, banyo uygulamaları şeklinde inflamatuvar romatizmal hastalıkların kronik dönemlerinde; kronik bel ağrısı, travma, fibromiyalji sendromu

gibi yumuşak doku hastalıkları, kaşıntılı ve döküntülü dermatolojik rahatsızlıklarda, genel stres bozukluklarında, osteoporozda ve daha pek çok hastalığın tedavisinde, ayrıca ortopedik operasyonlar ve beyin ve sinir cerrahisi sonrası uzun süre hareketsiz kalınan durumlarda mobilizasyon çalışmalarında tamamlayıcı tedavi unsuru olarak kullanılabilir nitelikte. Misafirlerimiz doktorlarının önerdiği 5 gün, 1 hafta gibi sürelerde termal uygulamalarından faydalanabiliyor. Hatta doktora gitmeden bile, termal su bize çok iyi geliyor, diyen misafirlerimiz kendileri için sağlık opsiyonu oluşturabiliyor. Ülke genelinde bahsedecek olursak, termal kaynaklar açısından Türkiye çok zengin bir ülke. AlmanyaAvusturya sınırındaki tesisleri inceleyerek Polat Termal otelimizde neler yapılabileceğini araştırdık. Almanya’da normal suyun içerisine yüzde 5-10 oranında termal su katılıyor. Türkiye’de ise aksine, kuyulardan gelen çok daha kıymetli olan su doğrudan kullanılıyor. Bununla birlikte, o bölgelerde termal turizm yoğun şekilde yapılıyor ve yoğun talep görüyorken, biz geride kalmış durumdayız. Bu konuda Türkiye’nin tanıtım ve pazarlama eksiği olduğu gibi, politik durumlar da dış pazarlarda tercih edilmemiz noktasında önemli oluyor.

Türkiye’ye en çok sağlık turisti Ortadoğu ve Kuzey Afrika’dan geliyor Fizik Tedavi Rehabilitasyon alanında hizmet sunan kurumumuz, rehabilitasyon alanında Türkiye’nin ilk ve tek zincir sağlık markasıdır. Son teknolojiyi kullanarak insan odaklı bir hizmet anlayışı içerisinde Ortopedik Fizyoterapi, Nörolojik Fizyoterapi, Kardiyak Fizyoterapi, Nöral Terapi, Pulmoner Fizyoterapi, Ozon Tedavisi gibi birçok alanda hastalara yardımcı olmaya çalışıyoruz. Yabancı hastalarımız özellikle Nörolojik Rehabilitasyon, Robotik Rehabilitasyon ve Ortopedik Rehabilitasyon tedavileri için kurumumuzu tercih etmektedir. Kurumumuza, yaş ve cinsiyet farkı gözetmeksizin rehabilitasyon alanında hastalar gelmektedir. Ortopedik rahatsızlıklarda 25 yaş üstü, Nörolojik rahatsızlıklarda 50 yaş üstü ve Çocuk Nörolojik rahatsızlıklarda 1 aylıktan başlayarak ayakta veya yatış hastalarımız bulunmaktadır. Fizik Tedavi Rehabilitasyon alanında hizmet sunan kurumumuz kendi bünyesinde yatılı hizmet verdiği gibi hastanemiz çevresindeki 5 yıldızlı oteller ile anlaşmamız mevcuttur. Kurumumuzun, kendi bünyesinde Sağlık Turizm Acentası bulunmaktadır. Kendi bünyemiz haricinde

anlaşmalı aracı bulunmaktadır.

kuruluşlarımız

da

Pandemi sonrasında Türkiye’nin avantajlı olacağı görülüyor Diğer turistler 650 dolar bırakırken, sağlık turisti gittiği ülkeye 3-4 bin dolar bırakıyor. Bu, sağlık turistinin ortalama 4 bin dolar harcama yaptığı anlamına geliyor. Bu noktada sağlık turizmi ülkemiz açısından önem taşıyor. Türkiye’ye en çok sağlık turisti Ortadoğu ve Kuzey Afrika’dan geliyor. Ülkemizde 650 özel hastane olması, Türk hekimlerinin dünyada başarılarıyla marka olması, güvenilir olarak kabul edilmesi ve ülkemizde tedavinin fiyat avantajı, sağlık turizminin gelişmesinde etkili oldu. Aynı zamanda Türkiye, yer altı kaynakları bakımında zengin bir ülke. Bunların başında termal kaynaklar geliyor. Hem turizm hem de sağlık konusunda bu kaynakların kullanımı da önem taşıyor. Bölge ekonomisinin kalkınmasında da büyük bir rol sahibi olan bu bölgeler, yabancı turistin şifa kaynağı olarak tercih sebebi... Türkiye’de sağlık turizmi, 5 yılda yüzde 60 oranında artış yakaladı. Türkiye’nin elde

Dr. Köksal Holoğlu Romatem Yönetim Kurulu Başkanı ettiği 6 milyar dolarlık rakamın 2020’de daha da yükseleceğini umuyorduk. Ancak nisan ayından itibaren tüm faaliyetler durdu. Koronavirüs pandemisi dolayısıyla, ülkeler arasında virüsün yayılmaması adına seyahat yasakları getirildi. Öte yandan tüm dünyaya örnek olacak bir süreç yönetimi gerçekleştirdik ve bu durum hala devam ediyor. Birçok ülkeye tıbbi yardımda bulunduk. Zaten iyi olan imajımıza katkıda bulunmuş olduk. Bu noktada, pandemi sonrasında Türkiye’nin avantajlı olacağı görülüyor. Ülkemizin kapıları 20 Mayıs itibariyle uluslararası hastalara açıldı fakat Sağlık Bakanlığı estetik, fizik tedavi ve saç ekimi gibi merkezleri sağlık turizmi kapsamının dışında bıraktı. Bu alanların dahil edilmesi ile birlikte hareketlilik de artacaktır.

07’2020 ǀ turizm&yatırım ǀ

43


OTELLER

GÖRÜŞLER

Kaplıcalarımız tanıtım ve özveri ile çok daha iyi noktalara gelecektir Çam Thermal Hotel, Spa & Convention Center’da Sağlığı Geliştirmeye Yönelik Hizmetler kapsamında alternatif, tamamlayıcı, SPA-Wellness, termal kaynaklı sağlık, bitkisel tedavi, masaj vb. uygulamalarımız bulunuyor. Kızılcahamam, şifalı sularıyla her yıl binlerce insana şifa dağıtıyor. Termal tesislere gelen ılıca sularının sıcaklığı 47 dereceyi bulurken, bu suların özellikle karaciğer, mide ve safra kesesi rahatsızlıklarına iyi geldiği ifade ediliyor. Romatizmal hastalıklardan şikayet edenler için oldukça etkili olan Kızılcahamam kaplıcaları, eklem bölgelerinde meydana gelen rahatsızlıkların tedavisinde oldukça iyi sonuçlar alınmasını sağlıyor. Romatizma ve burkulmaya bağlı ortaya çıkan ağrılı şişliklerin tedavisi ile birlikte eklem çevresi dokularında meydana gelen romatizmal ağrılarda kaplıca suyu etkili sonuçlar veriyor. Ramotoit Artrit adı da verilen iltihaplı veya iltihapsız eklem rahatsızlıklarının tedavisinde Kızılcahamam kaplıcaları en çok tercih edilen adresler arasında yer alıyor. Nörolojik hastalıklara bağlı olarak ortaya çıkan felç tedavisinde, kol ve bacak felçlerinde, çocuk felcinde Kızılcahamam kaplıcaları önerilen merkezler arasında yer alıyor. Kadın hastalıkları ve

hormon bozuklukları ile birlikte bazı kısırlık türlerinin tedavisine kaplıca suları iyi geliyor. Türkiye’de termal turizm yüzyıllardır mevcut iken, alternatif tıp kabul edildikten sonra misafir sayısı yaşlı-genç fark etmeksizin artmıştır. Daha iyi yerlere de geleceğine inanıyoruz. Dünyaca ünlü olan kaplıcalarımız daha fazla tanıtım ve özveri ile çok daha iyi noktalara gelecektir. Sağlık turizminde bir hayli ilerlemiş olan Türkiye tanıtım faaliyetleri ve reklam çalışmalarına devam ettiği sürece, sağlık turizminde geleceği oldukça güzel olacaktır. Sağlık turizmi açısından 30 ile 70 yaş aralığına hizmet vermekteyiz Koronavirüs salgını süreci turizm sektörüne darbe vuran, çok olumsuz bir süreç oldu. Buna karşın otelimizde gerek sosyal mesafe gerek hijyen kuralları kapsamında bütün önlemleri almış ve Sağlık Bakanlığı’nın standartları gereği Sağlıklı Turizm Sertifikasını almış bulunmaktayız. Tesisimizde ağırlıklı olarak iç pazar ile çalışmakla birlikte, her ülkeden misafirlerimize kapımız açık ve her sene yüzlerce yabancı misafir ağırlıyoruz. Otelimizde her yaştan misafire, kadın ve

Deniz Bayraktar Çam Thermal Hotel, Spa & Convention Center Genel Müdürü erkeğe hizmet vermekteyiz, her yaştan misafir ağırlamaktayız. Fakat sağlık turizmi açısından 30 ile 70 yaş aralığına hizmet vermekteyiz. İç pazarda Ankara, İstanbul, Gaziantep, Şanlıurfa, Kahramanmaraş, Zonguldak, Sinop, Konya ve daha sayamadığım birçok yerden misafir ağırlamaktayız. Tesisimizde yılda 80 bin ila 100 bin arası turisti ağırlıyoruz. Bunun yüzde 60’ını sağlık açısından faydalanmak isteyen turistler oluşturuyor. Sağlık Bakanlığı’nın “Kaplıca tedavisi görmesi uygundur” diyen bütün hastaneleriyle anlaşmamız olup, misafir ödemenin tamamını otele yaptıktan sonra SGK yüzde 17’sini, Emekli Sandığı yüzde 21’ini ve Bağkur yüzde 7’sini geri almaktadır.

Bizi ön plana çıkaran, uyguladığımız fiyat-performans ve kalite politikasıdır

Mine Aksoy Medicline Health Services Finans ve Planlama Koordinatörü Turizm denince, Türkiye’de akıllara sadece deniz kum ve güneş gelmekte... Oysa Türkiye’de son yıllarda sağlık turizmi alanında büyük gelişmeler söz konusu. Turist, gittiği yerde hem tatil yapma olanaklarını araştırırken hem de uygun fiyatlara tedavi olma imkânı da yakalıyor. Türkiye, coğrafi konumu, sağlık kurumlarının vermiş olduğu hizmet kalitesi, iklimi, üç farklı kıtaya kısa süreli uçuş mesafesinde olması nedeniyle sağlık turizmi alanında giderek daha büyük cazibe merkezi haline gelmekte. Medicline Health Services olarak, anlaşmalı olduğumuz yetki belgesine sahip sağlık kurumları üzerinden yurt dışından gelen hasta talepleri doğrultusunda yardım ve destek hizmetleri vermekteyiz. Sağladığımız hizmetlerden kısaca bahsetmek

44

ǀ turizm&yatırım ǀ 07’2020

gerekirse; seyahat planlaması, uçak biletleri, transfer organizasyonları, çağrı merkezi ve danışmanlık hizmetleri, kurum ve sağlık ürünleri hakkında bilgilendirme, sağlık kurumu ve hasta arasında iletişim sağlama, tedavi planı ile ilgili hastayı bilgilendirme, ülkemizde bulundukları süre içerisinde misafirlerimizle sürekli irtibat halinde kalarak soru ve taleplerini karşılama... Ayrıca turistin sağlığı kapsamında, Türkiye’de tatilde bulunan yabancı misafirlere seyahat sağlık poliçelerine istinaden Türkiye’nin hemen hemen her bölgesinde ve Kuzey Kıbrıs’ta asistanlık hizmetleri vermekteyiz. Network’ümüzde 400’den fazla sağlık kurumu, klinik, ağız ve diş sağlığı polikliniği, doktor ve ambulans firması gibi sağlık hizmeti sağlayıcıları bulunmakta. Ağımız Türkiye’nin tamamını ve Kuzey Kıbrıs’ı kapsamaktadır. Türkiye sağlık turizmi kapsamında 120’den fazla ülkeden ziyaretçi ağırlıyor Son yıllarda, saç ekimi, ağız ve diş sağlığı, estetik cerrahi için ülkemizi ziyaret eden turist sayısında önemli artışlar gerçekleşti. Sağlık turistlerinin Türkiye’de en çok tercih ettikleri

şehirler İstanbul ve Antalya ilen, sağlık turizmi için ziyaret edilen ilk on şehir arasında Ankara, İzmir, Bursa, Muğla ve Aydın yer almakta.. Biz ağırlıklı olarak Rusya, Kazakistan, Ukrayna, Beyaz Rusya, Letonya gibi ülkelerin vatandaşlarına hizmet veriyoruz. Anlaşmalı olduğumuz oteller/tesisler ile hasta talepleri ve bütçesi doğrultusunda konaklama ihtiyaçlarını karşılıyoruz. Türkiye, ülkeyi sağlık turizminde de cazibe merkezi haline getirmek için çeşitli yatırımlar yapmakta. Sağlık kurumlarının gerek teknolojik gerek mimari gelişimi ve sağlık alanında eğitimlerin gelişiminin üst seviyede olduğunu düşünüyorum. Dünyadaki birçok sağlık turizmi destinasyonu arasında bizi ön plana çıkaran, uyguladığımız fiyat-performans ve kalite politikasıdır. Dolayısıyla ülkemizdeki sağlık turizmi faaliyetleri artarak devam edecektir. Öte yandan, Koronavirüs pandemisi dolayısıyla zorlu bir süreçten geçiyoruz. Herkesin tedirgin olduğu bir dönemde insanların seyahat motivasyonlarının düşük olacağını ve buna bağlı olarak kısa vadede sağlık turizminin olumsuz etkileneceğini düşünüyorum.


07’2020 ǀ turizm&yatırım ǀ

45


OTELLER

GÖRÜŞLER

Sağlık turizminde süreçlerin tamamında toplam kalite en büyük hedefimiz olmalıdır TSA Travel, 15 yıllık sağlık yöneticiliği ve 10 yıllık sağlık turizmi tecrübeleri üzerine inşa edilmiş bir turizm şirketidir. Kurumsal müşterilerimizin turizm ihtiyaçlarında aktif olarak faaliyet gösteren şirketimiz bünyesinde, kurumsal turizm acenteciliğinin yanında uzman olduğumuz sağlık turizmi alanında da çalışmalarımızı derinleştiriyoruz. “Sağlık Turizmi” paydaşlarının nitelikli bir çözüm ortağı olmaya özen gösteriyoruz. Bu çerçeveden hareketle tüm sağlık hizmet üreticileri (hastaneler, muayenehaneler, estetik merkezleri) sağlık turizm aracı kuruluşları, resmi kurum ve sivil toplum kuruluşlarına hizmet vermekteyiz. Sağlık kuruluşları ile hem hastalara ulaşılması ve tedavi edilmesi konularında hem de bu kuruluşların tüm turizm ihtiyaçlarında bilet, konaklama, vize ve benzeri konularda aktif iş birliği yapmaktayız. Hastalarımızın talep ve ihtiyaçlarına göre sürekli hizmet aldığımız sağlık kuruluşu ve hekimler ile sağlık merkezlerine yenilerini eklemekteyiz. Şirketimiz tüm dünyadan hasta getirebilen sektör paydaşlarına muhtelif alanlarda turizm servisi vermektedir. Şirketimiz Kuzey Avrupa, Afrika, Balkanlar, Türki Cumhuriyetler, Ortadoğu bölgeleri ve muhtelif ülkelerden hasta kabul etmektedir. Ayrıca Libya, Sudan, Etiyopya, Djibouti, Uganda ve Somali’de de ofislerimiz bulunmaktadır. Uzun konaklamalı hastalarda residence kiralama tercihler arasında bulunuyor. Hastalarımız tüp bebek, fizik tedavi gibi uzun konaklamayı gerektiren tedavilerde maliyeti daha uygun yerlerde konaklamayı tercih ediyorlar. Konaklama konusunda fiyat ve kalitenin yanı

sıra konaklanan yerin hastane yakını olması, şehrin merkezi noktalarına yakın olması veya kendi ülkesinden tanıdığı birilerinin ikamet adresine yakın olması tercihleri etkiliyor. Kendi misafirlerimizle birlikte muhtelif konularda başka şirket ve kurumların servis verdiğimiz (vize-transfer-uçak bileti-konaklama-sigortaambulans) hastalarını hesaplandığımızda, yılda 3 bin hasta ve beraberinde refakatçısına hizmet veriyoruz. Sahip olduğu tüm becerileri ile ülkemiz sağlık turizminde hızlıca büyüyecektir Türkiye, Koronavirüs pandemisi sürecini gerek hastane altyapısı, gerek nitelikli sağlık personelleri, gerek doğru tedavi protokolleri ve dahası çok iyi bir iletişim ile süreci yönetti. Tüm seyahat engellerine rağmen ülkemizin göstermiş olduğu üstün başarı sayesinde bizleri arayarak tedavi amacıyla ile ülkemize gelmek isteyen onlarca hasta başvurusu aldık. Uçuş sorunları sebebiyle özel hava ambulans ile giriş yapabilen hastalarımızı ülkemize getirdik. Şirketimiz, pandemi sonrası ilk yabancı hastayı ülkemize böylece kazandırmış oldu. Sahip olduğu tüm teknik altyapı, konfor, hekimlik ve bakım becerileri ile ülkemiz sağlık turizminde hızlıca büyüyecektir. Bu noktada, devletimizin kurmuş olduğu USHAŞ şirketi tüm sektörün önünü açacak uygulamalar geliştirmelidir. Sektörün kalite-fiyat denkleminde kalarak üst düzey hizmet verme koşullarında USHAŞ, yardımcı kuruluş olarak görev almalı. Süreçleri zorlaştırıcı engelleyici bir duruma düşerse, sektörümüz ciddi yara alır. Bununla birlikte, hava ambulansı adetlerinin

Mecit Kılınçarslan TSA Travel Genel Müdürü ve fiyatlarının dünya ile rekabetçi olabilmesi, hava trafiğine uygun pist ve kolay transfer yapabilme imkanlarının olması, sorunsuz hızlı vize hizmetleri, rezervasyon ve izin sisteminin pratik ve kolaylaştırıcı olması sağlık turizminin öncelikli gündemleridir. Yetkin kuruluş ve acentelerden gelen doğru hasta dosyası ve bir an evvel verilmesi gereken tedavi planı teklifi ve hemen ardından hasta kabul mektubu süreçlerinin çok iyi yönetilmesi gerekir. Yetkili acentecilik, alt acentecilik, muhabir acentecilik sistemlerini tüm sağlık kuruluşlarımızın iyi değerlendirmesi ve doğru yönetmesi çok önemlidir. Sağlık turizminde süreçlerin tamamında toplam kalite en büyük hedefimiz olmalıdır. Turizm acentelerinin, Turizm Bakanlığımızın ve TÜRSAB’ın bu konuya yeterince alaka gösterdiğini düşünmüyorum. Maalesef konu sağlık kuruluşları üzerinden büyüyor. Bu hem maddi kaynakların israfı hem de sahaya inerken gereksiz enerji kaybına sebep olmakta. Turizm Bakanlığının koordinasyonunda, turizm sektörü daha fazla rol almalıdır. Sağlık hizmeti üretici kuruluşlar kendi alanlarında kalarak hizmet alanını geliştirmeli ve aracı kurum-kuruluşları sahada çok daha aktif değerlendirmelidirler.

Bu sene ciddi atılımlar yaparak dış pazarda fırsatlar yaratmak istiyoruz

T. Saygın Karagöl Armada Grannos Thermal Hotel & Convention Center Otel Müdürü Sağlık turizmi alanında otelimizde doktor ve revir hizmetlerimiz şu an için aktif olan hizmetler. Fizik Tedavi için ise çalışmalarımız devam ediyor, yakın zamanda bu uygulamamızı da aktif hale getireceğiz. Tesisimizde belirlenen kürlerde sağlık

46

ǀ turizm&yatırım ǀ 07’2020

hizmetlerini periyodik olarak sağlık personeli gözetiminde uyguluyoruz. Genelde kronik rahatsızlıkları bulunan kişiler ya da hafif kusurlu diyebileceğimiz misafirlerimiz için, bel-boyun fıtığı, eklem rahatsızlıkları ve romatizma konusunda hizmet veriyoruz. Ağırlıklı olarak iç pazarda çalışıyoruz. Dış pazarlara yönelik olarak ise, ülkemizle beraber biz de bu sene ciddi atılımlar yaparak dış pazarda fırsatlar yaratmak istiyoruz. Misafir portföyümüze bakarsak, orta yaş segmentinin ağırlıkta olduğunu söyleyebiliriz. Bunun yanı sıra Ankara’da bulunduğumuz için ve ciddi hizmetler veren kurumsal bir yapıya sahip olduğumuz için Ankara, Konya ve çevre illerden tesisimize yoğun bir talep var; bu durum da bizi ayrıca mutlu etmekte. Tesisimizde Koronavirüs ile mücadele sürecinde Sağlık

Bakanlığının genelgelerini ve dünya gündemini takip ederek hem misafirlerimiz hem çalışanlarımız için güvenli ortamı sağlayacak bütün önlem ve korumaları almış bulunuyoruz ve misafirlerimizi ağırlamaya hazırız. Ayrıca, yaklaşık iki senedir turizm sektöründe faaliyet gösteren bir termal ve sağlık tesisi olarak, dünya ile yarışmak için başvuru yaptığımız ve ruhsatlandırma çalışmalarımızın devam ettiği birçok alan bulunuyor. Bu konuda da aktif bir şekilde çalışıyoruz. Bunun yanında, dünyanın ve özellikle kendi ülkemizin bilmesinin gerektiğini düşündüğüm, Haymana Suyunun dünyada ilk iki içinde olduğu gerçeğidir. Bu kaynağı başta ülkemiz olmak üzere herkesin kullanımına sunmaktan büyük mutluluk duyuyoruz.


07’2020 ǀ turizm&yatırım ǀ

47


OTELLER

HABER

Bakan Ersoy, Turizm Sertifikasyon Programını anlattı Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, hayata geçirdikleri güvenli tatil hizmetini anlatmak üzere Avrupa Birliği Delegasyonu Büyükelçileri ile video konferans yöntemiyle bir araya geldi. Tatillerinde Türkiye’yi tercih edecek ziyaretçilerin havalimanlarına iniş anından itibaren karşılaşacakları uygulamaları, uçaklarda alınan önlemleri, otellerde kullanılacak sistemleri, testi pozitif çıkan konuklar için nasıl bir tedbir alındığını, tesislerin ve tur operatörlerinin bu süreçte neler yapacağını tüm detaylarıyla aktaran Bakan Ersoy, Büyükelçilerin uygulamaya yönelik sorularını da ayrıntılı olarak yanıtladı. Görüşmeye Büyükelçi düzeyinde katılan ülkeler İsveç, Finlandiya, Hollanda, Belçika, Letonya, Avusturya, Lüksemburg, Polonya, Slovenya, İtalya, Fransa, İspanya, Danimarka, Almanya, Yunanistan, Bulgaristan, Romanya, Estonya, Slovakya, İrlanda ve Macaristan oldu.

TÜROB ve ECOLAB’dan dev eğitim projesi TÜROB, Ecolab’ın sahibi olduğu, dünyanın en büyük ve en yaygın online eğitim şirketlerinden biri olan Lobster Ink ile yeni bir iş birliğine gidiyor. İki kuruluşun ortak projesi olan ‘Online Personel Eğitimleri’nden 80 bine yakın otel çalışanı faydalanacak. TÜROB, Mayıs ayı itibariyle ücretsiz olarak başlayan ve bir ECOLAB firması olan Lobster Ink tarafından hazırlanan ‘Online Eğitim Projesinde’ sektöre öncülük etti. Öncelikle TÜROB üyesi işletmelere açılan eğitimler devamında sektördeki diğer tüm kuruluşlara açılırken, platformu ücretsiz kullanma imkanı 7 Ağustos tarihine kadar devam edecek. Söz konusu eğitimde mevcut kadronun eğitimi; yeni katılan ekip üyelerinin eğitimi ve hızlı adaptasyonu; Covid-19 eğitim içeriği; gıda güvenliği, dezenfeksiyon ve sanitasyon bilgisi; hızlı takip ve raporlama gibi konular ele alınacak.

Hilton Garden Inn Isparta, güvenli tesisler arasında yerini aldı TTGA tarafından önerilen Güvenli Turizm Sertifikasyon Programı kapsamında sertifika alan tesisler arasında Hilton Garden Inn Isparta da yerini aldı. Hilton Garden Inn Isparta, Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı tarafından önerilen Güvenli Turizm Sertifikasını almaya hak kazandı. RoyalCert Belgelendirme ve Gözetim Hizmetleri A.Ş. tarafından tesis için hazırlanan sertifikada şu ifadeler yer aldı; “Güvenli Turizm Sertifikasyon Programı çerçevesinde yayımlanan Konaklama Tesisleri ve Tesisler Bünyesinde yer alan Yeme & İçme Ünitelerinde Pandemi Süresince Uygulanacak COVID-19 ve Hijyen Uygulamaları Değerlendirme Kriterleri kapsamında istenen koşulları yerine getirdiği için Güvenli Turizm Sertifikası almaya hak kazanmıştır.”

48

ǀ turizm&yatırım ǀ 07’2020

Güvenli Turizm Sertifikası, kalıcı hale geliyor Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Antalya’da sektör temsilcileri ve çok sayıda ülkeden büyükelçinin katılımıyla düzenlenen “Yeniden Keşfet” etkinliğinde, Türkiye’nin hedeflerinden vazgeçmediğini ve güvenli turizm anlamında dünyanın en önemli destinasyonlarından biri olduğunu vurguladı. 1 Haziran itibarıyla “Güvenli Turizm Sertifikası” dönemini başlattıklarını hatırlatan Bakan Ersoy, turkiyegazetesi.com.tr’den Selçuk Böke imzalı habere göre, “Şimdiye kadar yaklaşık 400 otel bu sözleşmeyi imzaladı. Umuyoruz ki, bu sayı iki bini geçecektir. Bu sertifikasyon programına salgın sonrasında da devam etmeyi planlıyoruz. Şu an 132 kriterimiz var. İleriki dönemde belki bazı kriterler çıkarılacak, belki yenileri eklenecek. Ancak turizm sektörünün geleceğinde böyle bir program gerekiyor. Çünkü bu program, hizmet standartlarını yükseltiyor” dedi.

Sağlıklı turizm sertifikası için 452 otel başvuru yaptı Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın öncülüğünde başlatılan ‘Sağlıklı Turizm Sertifikası’na başvuran otel sayısı belli oldu. Sertifika için 11 günde bin 452 otel ve yeme-içme tesisinin başvurduğu belirtildi. Uluslararası denetim ve belgelendirme kuruluşları tarafından verilen, üst düzey hijyen standartlarının yer aldığı ve global arenada geçerli olan ‘Sağlıklı Turizm Sertifikası’ programına, konaklama restoranlardan ilginin yüksek olduğu belirtiliyor. Sabah gazetesinden Betül Alakent’in aktardığına göre, sertifika programına 20-31 Mayıs tarihleri arasında bin 398 otel ve 54 yeme-içme tesisi olmak üzere toplam bin 452 başvuru yapıldı. Bu durumda bakanlık belgeli 4 bin 105 otelin üçte biri sertifikaya başvuru yapmış oldu. Haberde yer alan detaylara göre, sertifika programına en fazla başvuru 483 otelle Akdeniz bölgesinde yapıldı. Akdeniz’i 466 otelle Marmara Bölgesi ve 257 otelle Ege bölgesi takip etti. İç Anadolu’da 94, Karadeniz’de 59, Güneydoğu Anadolu’da 29 ve Doğu Anadolu’da ise 10 otel sertifika için başvuru yaptı.

Tarkan Aksoy, Caresse Bodrum Genel Müdürü oldu Uluslararası otel zinciri Marriott International’ın, The Luxury Collection bünyesinde yer alan Bodrum’daki ilk resort oteli Caresse, a Luxury Collection Resort & Spa Bodrum, genel müdürlük görevini Tarkan Aksoy’a emanet etti. Turizm ve otelcilik sektöründeki uzun yıllara dayanan profesyonel hayatında birçok uluslararası zincir grup ve Türk Premium ve lüks butik otellerinde üst düzey görev alan Aksoy, bundan sonra Caresse Bodrum ile tecrübelerini paylaşacak. Aksoy, aynı zamanda Caresse Bodrum sahilinde yer alan Akdeniz çanağındaki ilk ve tek Buddha-Bar Beach’in de Türkiye operasyon liderliğini üstlenecek.


Hamamözü Termal Otel, 126 aylığına kiraya verilecek Mülkiyeti Amasya Hamamözü Belediyesine ait 3 yıldızlı, 63 odalı Hamamözü Termal Otel kiraya verilecek. 3 yıldızlı otelin 126 aylık kiralama bedeli olarak 5 milyon 40 bin lira belirlendi. Hamamözü Termal Otel kiralama ihalesi 28 Temmuz 2020 Salı günü Hamamözü Belediye Başkanlığı Hizmet Binası Zemin Kat Belediye Toplantı Salonunda Belediye Encümeni huzurunda yapılacak. 14 bin 16 metrekare alana sahip otel binası için kapalı Teklif Usulünde artırım uygulanarak kiralama ihalesi yapılacak. Otelde 200 kişilik restoran, 150 kişilik konferans salonu, bay ve bayan ayrı ayrı olmak üzere Türk hamamları, kür havuzları, kapalı yüzme havuzları, tedavi üniteleri, oyun salonu, kütüphane ve kafeterya da bulunuyor.

TD Hospitality Consulting, çalışmalarına temmuzda yeniden başlıyor COVID-19 nedeniyle faaliyetlerine bir süreliğine ara veren TD Hospitality Consulting, temmuz ayı itibariyle çalışmalarına tekrar başlıyor. ‘Hotel Check-Up’ danışmanlık hizmeti ile konaklama sektörüne farklı ve dinamik bir bakış açısı getirmeyi amaçlayan TD Hospitality Consulting, yerelden küresele farklı düzeylerde sahip olduğu bilgi ve deneyimlerini kullanarak, müşterilerine otel ve karma fonksiyonlu proje geliştirme ve işletme faaliyetlerinin her alanında uzun vadeli yaratıcı çözümler geliştiriyor. Yanı sıra müşterilerinin performansında hızlı ve uzun süreli gelişmeler sağlamasına ayrıca anahtar performans amaçlarının belirlenmesine yardımcı oluyor.

Hilton, Türkiye’de 4 yeni otel açmaya hazırlanıyor Hilton, Türkiye’de 4 yeni otel açacağını duyurdu. Oteller üst segmentte DoubleTree by Hilton ve orta segmentte de Hampton by Hilton ve Hilton Garden Inn markalarıyla faaliyet gösterecek. 2022’de açılması beklenen DoubleTree by Hilton Şanlıurfa, 192 odalı otel, şehrin en gözde merkezlerinden Karaköprü’de yer alacak. 2022’de açılması planlanan orta segmentteki 105 odalı Hilton Garden Inn Balikesir’de 4 toplantı odası ve spor merkezi bulunacak. Hilton’un Çerkezköy’deki ilk oteli olacak olan Hampton by Hilton Çerkezköy, AVM ve ofislerden oluşan bir karma geliştirme projesinin bir parçası olacak.

Hacer Aydın: “Sektörümüze yönelik destekler radikal biçimde artırılmalı”

Türkiye’nin turizm sektörü temsilcilerinin mayıs ayından beri sağlık ve hijyen odaklı çözümleri hayata geçirmek için yoğun bir çalışma içerisinde olduğunu belirten EMITT Turizm Fuarı Direktörü Hacer Aydın, Güvenli Turizm Sertifikasyonu için “Türkiye, Güvenli Turizm Sertifikasyonu ile sadece bölgesinde ve rakipleri İspanya, Yunanistan ve İtalya’ya karşı değil; tüm dünyada fark yaratan bir adım attı. Bu süreci ulaşımda havaalanlarımız için Havalimanı Salgın Sertifikası izledi” dedi. Türkiye’nin 2020 yılında en iyimser tahminle 20 milyon turist ağırlamasını, turizm gelirinde de 2019’a göre 15 milyar dolarlık bir düşüş beklentisini koruduğunu belirten Aydın, şöyle devam etti; “Sağlık ve hijyen odaklı yaklaşımların müşteriye sadece tatil beldeleri ya da tatil alanlarında sunulmasından çok, bütünleşik bir sağlık ve hijyen paketi oluşturulması çok önemli. Türkiye; bu anlamda üzerine düşeni hızla ve fazlasıyla yerine getirdi. Ancak, turizmcileri desteklemek için hala ciddi adımlar atılması gerekiyor. Sektörümüze yönelik destekler radikal biçimde artırılmalı. Sektör temsilcilerinin tüm ödeme ve borçlarının, 3’er aylık periyodlarla dondurulması yararlı olacaktır.”

İstanbul Havalimanı’ndan yalnızca 6 km uzaklıkta olan Hampton by Hilton Arnavutköy ise havalimanına direkt metro hattıyla bağlanacak. Doğan Grubu, otel yönetimini Hilton’a emanet etti Hilton ve Doğan Grubu, stratejik iş ortaklıkları kapsamında, Doğan Grubu’na ait otellerin yönetimini Hilton’a devreden yeni anlaşmalarını duyurdu. Bodrum’daki otellerin yenilenme çalışmalarının tamamlanmasıyla birlikte Doğan Grubu portföyünde yer alan iki otel daha DoubleTree by Hilton markasıyla faaliyet göstermeye başlayacak. Hilton portföyüne katılan oteller; Susona Bodrum, LXR Hotels & Resorts, DoubleTree by Hilton Bodrum Işıl Club Resort ve DoubleTree by Hilton Bodrum Marina Vista.

Dilovası’na Sheraton otel geliyor

Er Yatırım tarafından Dilovası’nda Sheraton markasıyla hizmet verecek bir iş oteli yapılıyor. Gebze –Orhangazi -İzmir Otoyolu İşi’nin 4. etap revizyon imar planı kapsamında yer alan FourPointsby Sheraton Gebze, iş seyahatinin bütün gerekleri düşünülerek bir iş oteli konseptiyle misafirlerine Dilovası OSB içerisinde faaliyet gösterecek. Er Yatırım tarafından otel inşaatı için ruhsat başvurusu sonra otelin yapım çalışmaları da başlayacak. Sheraton Otel’in 2021 yılının son çeyreğinde tamamlanarak hizmete başlaması bekleniyor.

34 milyonluk otel projesinde ilk adım atıldı

Ankara’da hayata geçirilecek, toplamda 34 milyon 667 bin 70 TL’ye mal olacak olan Ziverbey Hotel projesi için ilk adım atıldı. Yenimahalle’de konumlandırılacak otel 5 yıldızlı ve 120 odalı olarak planlanacak. Emlakkulisi’nde yer alan habere göre, 260 yatak kapasitesine sahip otel 5 yıldızlı olacak. Ziverbey Hotel’de 120 oda 260 yatak yer alacak. Otelin inşaat aşamasının 3 yılda tamamlanması planlanıyor.

07’2020 ǀ turizm&yatırım ǀ

49


OTELLER

HABER

Wyndham, La Quinta markasıyla İstanbul ve Bodrum’da iki otel açtı Wyndham Hotels & Resorts, La Quinta markasıyla Türkiye’de iki yeni otel daha açtı. Böylelikle Türkiye’deki La Quinta markalı otel sayısı 3’e yükseldi. Wyndham Hotels & Resorts Avrupa, Ortadoğu, Avrasya ve Afrika (EMEA) Başkanı Dimitris Manikis, “La Quinta Wyndham Hotels & Resorts ailesine katıldığında, bu markayı dünya genelinde büyütmek için güçlü bir potansiyel gördük. Markanın Avrupa’da ve dünyanın başka yerlerinde büyümeye devam ettiğini görmekten büyük bir memnuniyet duyuyoruz. Türkiye’nin güzel kıyılarındaki bu heyecan verici oteller, büyüme arzumuzu perçinliyor ve pazarda sunduğumuz çeşitliliği mükemmel bir şekilde tamamlıyor” dedi.

Lykia World Antalya, icradan satışa çıkarıldı

Antalya’da ünlü turizm grubuna ait Lykia World oteli icradan satışa çıkarıldı. İcradan satışa çıkarılan kompleks bünyesinde 1200 yataklı Lykia World otel ile 18 delikli Links Golf Antalya bulunuyor. Manavgat 2. İcra Dairesi’nin ilanına göre kamu arazisi üzerinde tahsisli olarak inşa edilen Lykia World Otel kompleksi toplam 55 yıllık tahsis süresine sahip. 1998’de başlayan tahsis süresi 33 yıl sonra sona erecek. Lykia World Links Golf Antalya Kompleksi için 360 milyon lira bedel biçildi. Otelin satış ihalesi 17 Ağustosta Manavgat Adliye Sarayı C Kapısı Tarafında Kurulu Satış Salonu’nda gerçekleştirilecek.

Güray Gayrimenkul’den 268 odalı otel projesi Güray Gayrimenkul Geliştirme İnşaat A.Ş, Esenyurt’ta inşa edeceği yeni otel yatırımı için düğmeye bastı. ÇED sürecinin başladığı Güray Gayrimenkul Esenyurt otel projesinin arsa alanı 7 bin 428 metrekare olarak belirlendi. Otel projesinin gerçekleştirilmesi düşünülen alan içerisinde, daire, dükkan ve ofis olarak tasarlanmış olan 3 adet blok bulunuyor. 9 ay sürmesi planlanan otel projesinin inşaat işlerinin tamamlanmasının ardından, 3 ay içinde işletmeye geçilmesi planlanıyor. Güray Gayrimenkul Geliştirme İnşaat A.Ş tarafından hayata geçirilecek otel projesi kapsamında toplam 268 oda ve 536 yatak kapasiteli turizm konaklama tesisi inşa edilecek.

Hotel Grand Calypso binası icradan satışa çıkarıldı Balıkesir’in Edremit İlçesi Zeytinli Mahallesi’nde yer alan 4 katlı otel binası icradan satışa çıkarıldı. Satışa çıkarılan Hotel Grand Calypso’da 35 oda, bodrum, zemin, iki normal kat ve çatı katı bulunuyor. Otel binası denize 28 metre uzaklıkta yer alıyor. Binanın yaklaşık 25 yıl önce inşa edildiği belirtiliyor. Hotel Grand Calypso binası için 4 milyon 507 bin lira kıymet biçildi. Otelin satış ihalesi 17 Ağustos’ta Edremit Adliyesi Zemin Kat Müzayede (Satış) Salonu’nda gerçekleştirilecek. İhale açık artırma suretiyle yapılacak.

Nisan ayında 11 firma, turizm yatırım teşviklerinden faydalandı TEŞVİK BELGESİ ALAN FİRMALAR (NİSAN 2020) ŞEHİR

FİRMA ADI

YATIRIMIN TÜRÜ

YILDIZI

YATAK SAYISI

TEŞVİK TUTARI (TL)

ÇANKIRI

ÖZKENT VERE İNŞAAT TURİZM OTELCİLİK SAN. TİC. LİM. ŞTİ.

KOMPLE YENİ YATIRIM

3

78

6.210.000

İSTANBUL

POLİTUR TEKSTİL TURİZM YATIRIM VE İŞLETMELERİ ANONİM ŞİRKETİ

KOMPLE YENİ YATIRIM

BUTİL OTEL

76

8.598.900

İSTANBUL

GRAND GALATA TURİZM VE OTELCİLİK TİCARET ANONİM ŞİRKETİ

KOMPLE YENİ YATIRIM

4

128

10.952.411

KÜTAHYA

NG KÜTAHYA SERAMİK PORSELEN TURİZM ANONİM ŞİRKETİ

KOMPLE YENİ YATIRIM

5

1.186

250.000.000

NEVŞEHİR

SELCAN OTEL TURİZM TİCARET ANONİM ŞİRKETİ

KOMPLE YENİ YATIRIM

5

188

49.451.778

RİZE

ZİYA ALÇIN

KOMPLE YENİ YATIRIM

3

206

6.321.715

TOPLAM

331.534.804

MODERNİZASYON İÇİN TEŞVİK BELGESİ ALAN FİRMALAR (NİSAN 2020) ŞEHİR

FİRMA ADI

YATIRIMIN TÜRÜ

YILDIZI

YATAK SAYISI

TEŞVİK TUTARI (TL)

MERSİN

HOSTA TURİZM VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ

MODERNİZASYON

3

84

678.710

ANTALYA

ALFA DERİ KONFEKSİYON TURİZM DIŞ TİCARET ANONİM ŞİRKETİ

MODERNİZASYON

LOKANTALI OTELLER

1.020

2.883.925

DENİZLİ

ULU MADEN TERMAL TURİZM DERİ KUYUMCULUK ANONİM ŞİRKETİ

MODERNİZASYON

5

318

49.850.000

MUĞLA

ORTADOĞU TİCARET ANONİM ŞİRKETİ

MODERNİZASYON

5

591

28.813.589

GAZİANTEP

IMC OTELCİLİK TURİZM VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ

MODERNİZASYON

4

258

1.721.049

TOPLAM

83.947.273

TEŞVİK BELGESİ İPTAL EDİLEN FİRMALAR (NİSAN 2020) ŞEHİR

FİRMA ADI

YATIRIMIN TÜRÜ

YILDIZI

YATAK SAYISI

TEŞVİK TUTARI (TL)

DÜZCE

SİNAN YALÇIN TURİZM SANAYİ TİCARET LTD. ŞTİ.

KOMPLE YENİ YATIRIM

3

44

1. 367.400

KOMPLE YENİ YATIRIM

4

84

4.712.793

KOMPLE YENİ YATIRIM

3

32

2.376.700

ADANA GİRESUN

50

ǀ turizm&yatırım ǀ 07’2020

KÜÇÜKLER TEKSTİL KONFEKSİYON İNŞAAT İTHALAT İHRACAT SANAYİ VE TİCARET LTD. BEKİR KARAAL


07’2020 ǀ turizm&yatırım ǀ

51


DOSYA

ACENTELER - DESTİNASYON

ACENTELER

52

ǀ turizm&yatırım ǀ 07’2020

Doğu ve Güneydoğu Anadolu’nun tarihi ve kültürel zenginlikleri UNECSO Dünya Mirası Listesinde… Doğu ve batı arasında sadece coğrafi değil, tarihi ve kültürel bir köprü de kurmuş olan Anadolu ve Mezopotamya toprakları, binlerce yıl önce üzerlerinde yaşamış medeniyetlerin kültürel zenginliğine ışık tutuyor. Bugün Doğu Anadolu ve Güneydoğu Bölgelerinde konumlanan dört tarihi alan, UNESCO Dünya Mirası Listesinin ‘Kültürel Mirasları’ arasında yer alıyor. Bütün insanlığın ortak mirası olarak kabul edilen evrensel değerlere sahip kültürel ve doğal varlıkları dünyaya tanıtmak, toplumda söz konusu evrensel mirasa sahip çıkacak bilinci oluşturmak ve çeşitli sebeplerle bozulan, yok olan kültürel ve doğal değerlerin yaşatılması için gerekli iş birliğini sağlamak amacıyla toplanan UNESCO 17. Genel Konferansı, 16

Kasım 1972 tarihinde UNESCO Dünya Kültürel ve Doğal Mirasının Korunmasına Dair Sözleşme’yi kabul etti. Kültür mirası listesinde bugün tüm dünyadan bin 121, Türkiye’den ise 18 miras alanı bulunuyor. UNECSO Dünya Mirası Listesindeki 18 mirasın dördü, Doğu Anadolu ve Güneydoğu Bölgelerinde yer alıyor.

GÜNEŞIN EN GÜZEL DOĞDUĞU YER: NEMRUT DAĞI Adıyaman’ın Kahta İlçesi’nde yer alan, 2 bin 150 metre yüksekliğe sahip Nemrut Dağı, hem doğal hem tarihi öneme sahip olmasıyla öne çıkıyor. Volkanik bir dağ, doğal anıt ve insan eliyle yapılan bir tarihi eser olma özelliğini taşıyan Nemrut Dağı, 1987’den bu yana UNESCO Dünya Mirası Listesinde, listenin 5’inci mirası olarak yer alıyor. Üzerinde bulunan antik mezar, anıtsal heykeller, mimari kalıntılar ve manzarası Nemrut Dağı’nı değerli kılıyor. Nemrut Dağı’nın yamaçlarında yaşamış olan Kommagene Kralı I. Antiochos’un tanrılara ve atalarına minnettarlığını göstermek için dağdaki mezarı ve anıtsal heykelleri yaptırdığı biliniyor. 1881 yılında keşfedilen Nemrut Dağı’ndaki kalıntılar hakkında farklı rivayetler olsa da kabul gören fikir, Kralı I. Antiochos’un yeni bir din kurarak Persler

ile Yunanlıların dinini birleştirmeyi amaçladığı, bu yeni dinin merkezini de Nemrut Dağı yapmak istediği. Heykellerin hem Persçe hem Yunanca isimlendirilmesi de iki kültürü birleştirme isteğini kanıtlar nitelikte…


Helenistik Dönemin en görkemli kalıntılarının yer aldığı Nemrut Dağında; anıtsal heykeller doğu, batı ve kuzey teraslarına yayılmış durumda. En önemli heykel ve mimari kalıntılar, kutsal merkez olan doğu terasında bulunuyor. Tahtlar üzerinde sıralar halinde oturmuş dev kral ve tanrı heykelleri, burada güneşin doğuşunu selamlıyor. Terasların ortasında, 50 metre yükseklikte, kırma taşlardan yapılmış Tümülüs bulunuyor. Kralı I. Antiochos’un mezarının bu Tümülüs’te yer aldığı biliniyor fakat henüz mezara ulaşılmış değil. Zamana yenik düşen heykellerin başları bugün, tahtların hemen önünde sergileniyor. Gün batımı ve gün doğumu manzaralarıyla ünlü Nemrut Dağı’nda güneşin doğuşu da doğu terasından izleniyor. Adıyaman şehir merkezinden turlarla veya şahsi araçlarla Nemrut Dağı’na ulaşılabiliyor.

7 BIN YILLIK MIRAS: DIYARBAKIR KALESI VE HEVSEL BAHÇELERI Diyarbakır Kalesi ve Hevsel Bahçeleri Kültürel Peyzajı, 2015 yılından bu yana UNESCO Dünya Mirası Listesinde bulunuyor. Diyarbakır Surları ve Hevsel Bahçeleri olmak üzere iki ana bileşenden oluşan miras alanı kültürel ve tarihi öneme sahip… Surlar ve bahçeler, organik bir bütünlük içerisinde olduklarından birlikte değerlendirilerek, Türkiye’nin UNESCO listesinde 14’üncü miras alanını oluşturuyor. Bölgede hüküm süren medeniyetlerin, kültürlerin ve dönemin ihtiyaçları doğrultusunda şekillenen Diyarbakır Kalesi 7 bin yıldır tarihsel varlığını sürdürüyor. Özgünlüğünü halen koruyan Diyarbakır Kalesi, Surları ve Burçları dünya tarihi için önemli bir evrensel miras niteliği taşıyor. Diyarbakır’ın Sur ilçesinin merkezinde yer alan Diyarbakır Surları, iç ve dış olmak üzere iki bölümden oluşuyor. Yaklaşık 7 bin yıllık geçmişiyle Diyarbakır Surları, Çin Seddi’nden sonra dünyadaki en eski surlar olarak biliniyor.

Diyarbakır Surları ile Dicle Nehri arasında göz alabildiğine uzanan, tarihi 8 bin yıl öncesine giden Hevsel Bahçelerinin, Mezopotamya’nın en eski tahıl ambarı olabileceği söyleniyor. Nehrin debisinin azalmasıyla oluşmuş 700 hektarlık bahçeler, Evliya Çelebi, Şemsedin Sami, Mehmed Uzun ve Yaşar Kemal gibi birçok yazarın eserlerine de konu olmuş...

ORTA ÇAĞ’IN İPEK YOLU YERLEŞIMI: ANI ARKEOLOJIK ALANI Ani Arkeolojik Alanı, 2016 yılında UNESCO Dünya Miras Listesi’ne kaydedildi ve listenin 16’ncı sırasında yer aldı. Ani’nin bu listeye dahil olmasında ise, çok kültürlü bir İpekyolu yerleşimi, ticari merkez olarak gelişmesi ve kentsel peyzaj içinde özgün mimari anıtlar üretmiş olması etkili oldu. Kars ilinin Merkez ilçesi sınırlarında, Türkiye ile Ermenistan’ın sınırında yer alan Ani Arkeolojik Alanı, tarihsel olarak pek çok kültürün bir araya geldiği bir nokta. Erken Demir Çağından 16. yüzyıla kadar yerleşimin sürekli olduğu, Orta Çağ’ın şehircilik, mimarlık ve sanat açısından gelişiminin tüm zenginlik ve çeşitliliğinin bir arada görüldüğü çok kültürlü bir İpek Yolu yerleşimi özelliği taşıyan bölge, çağlar boyu mesken olarak kullanıldı. Yerleşimin yoğun ticaret akslarının üzerinde

gelişmesi, ilerleyen zamanlarda bölgenin çok kültürlü bir ticari merkez olarak gelişmesinde etkili olurken, bu da kenti Ermeni, Gürcü, Bizans ve Selçuklu kültürlerinin buluşma noktası haline getirdi. Tüm bu karşılıklı kültürel etkileşim sonucu ortaya çıkan mimari tasarım fikirleri, inşaat malzemeleri ve teknikleri, dekorasyon ayrıntıları ilerleyen zamanda tüm Anadolu’ya ve Kafkasya’ya yayılacak olan Ani’ye özgü bir mimari dilin oluşmasını sağladı. Kentsel peyzaj içinde özgün mimari anıtlar üretildi. Bugün Aras Nehri’nin Arpaçay kolu kıyısındaki ki Ani’nin kuzeydoğusunda Tatarcık, batısında Bostanlar deresi akıyor. Harabelerin bulunduğu yerde Arpaçay, Türkiye ile Ermenistan’ı birbirinden ayırıyor. Kayalık üzerinde yükselen konumu, sokakları, çarşıları ve bitişik evleriyle en iyi zamanlarındaki, Byzantion’u andırıyor. 90’larda yaşanan Ermenistan depremi ile Büyük Katedral hasar görmüş, Aziz Prkicth (Keçel) Kilisesi de yıldırım düşmesiyle yarısını kaybetmiş durumda. Ocaklı Köyü’nde yer alan ören yerine Kars şehir merkezinden kalkan otobüslerle, tur firmaları aracılığıyla ya da özel araçlarla ulaşılabiliyor.

07’2020 ǀ turizm&yatırım ǀ

53


ACENTELER

GÖRÜŞLER

BILINEN EN ESKI TAPINAKTAN DAHA ESKI: GÖBEKLITEPE

UNESCO Dünya Miras Listesi’ne Türkiye’den katılan son miras alanı, 2018’de listeye giren Göbeklitepe oldu. Tarih öncesinden, yani yazının bulunuşundan daha eski zamanlardan kalma bir alan olan Göbekli Tepe, bu yönden ‘tarihin sıfır noktası’ olarak anılıyor. Şanlıurfa il merkezinin 17 kilometre kuzeydoğusunda yer alan Göbeklitepe, Şanlıurfa’nın en yüksek noktalarından biri üstünde konumlanıyor. Göbeklitepe’de kazı çalışmaları 1995 yılında başladı. Büyük bölümü halen toprağın altında sır olarak kalmaya devam etse de bugün elde edilen veriler, yapının inşa çalışmalarının milattan önce 10 bin yılında başladığını gösteriyor. Bu da Göbeklitepe’nin Malta Tapınakları ve Sümerlerden 6 bin yıl, İngiltere’deki Stonhenge’den 7 bin yıl, Mısır piramitlerinden ise 7 bin 500 yıl daha yaşlı olduğuna işaret ediyor.

Şu ana kadar çok küçük bir kısmı gün yüzüne çıkmış olsa da Göbeklitepe’nin Çanak Çömleksiz Neolitik döneme ait bir inanç merkezi olduğu biliniyor. Tarım ve hayvancılığın başladığı, yerleşik yaşamın yaygınlaştığı Neolitik dönem, Göbeklitepe’nin keşfinden önce insanların özellikle geçimleri, beslenme biçimleri ve alet teknolojilerindeki değişikliklerle tanımlanıyordu. Göbeklitepe’de ortaya çıkarılan anıtsal yapılar ve gelişkin sembolizm ise Neolitik dönemin yalnızca beslenme ve teknoloji bakımından değil, aynı zamanda manevi bakımdan da önemli gelişmelere sahne olduğunu gösteriyor. Göbeklitepe’de bulunan 12 bin yıllık yapılar, mimarlık tarihinin de başlangıcı olarak kabul ediliyor. Göbeklitepe’de ortaya çıkarılan ilginç buluntular arasında çöl varanı, sürüngen kabartmaları, yaban domuzları, turna, leylek, tilki, yılan, akrep, koyun, aslan, örümcek ve kafası olmayan insan kabartması gibi buluntular yer alıyor. Ortaya çıkan bulgular 12 bin yıl önce yerleşik hayata geçen bu dönem insanının inançlarını yansıtan önemli veriler oluşturuyor. İnsanoğlunun tek tanrılı dinlerden önceki çok tanrılı döneme ait ilk tapınağı, M.Ö. 4 bin yılına tarihlenen Malta Adası’ndaki tapınak olarak biliniyordu. Göbekli Tepe Tapınağı’nın tespiti ile bu bilgi geçerliliğini yitirdi ve insanoğlunun ilk tapınağının günümüzden 12 bin öncesine tarihlenen “Göbekli Tepe Tapınağı” olduğu bilimsel verilerle kanıtlanmış oldu.

Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerinde Yer Alan UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesindeki Alanlar ve Kaydedilme Tarihleri • • • • • • • • • • • • • • • •

54

Urartu ve Osmanlı Eski Yerleşimi Ahlat Mezar Taşları (Bitlis) / 2000 Harran ve Şanlıurfa (Şanlıurfa) / 2000 İshakpaşa Sarayı (Ağrı) / 2000 Mardin Kültürel Peyzajı (Mardin) / 2000 Selçuklu Kervansarayları Denizli-Doğubayazıt Güzergâhı / 2000 Yesemek Taş Ocağı ve Heykel Atölyesi (Gaziantep) / 2012 Zeugma Arkeolojik Alanı (Gaziantep) / 2012 Anadolu Selçuklu Medreseleri (Konya, Kayseri, Sivas, Erzurum, Kırşehir) / 2014 Arslantepe Arkeolojik Alanı (Malatya) / 2014 Akdamar Kilisesi (Van) / 2015 İsmail Fakirullah Türbesi ve Işık Kırılma Mekanizması (Siirt) / 2015 Malabadi Köprüsü (Diyarbakır) / 2016 Tuşpa/Van Kalesi, Van Tarihi Kenti ve Höyüğü(Van) / 2016 Gaziantep Yeraltı Suyu Yapıları: Livas ve Kasteller (Gaziantep) / 2018 Harput Tarihi Kenti (Elazığ) / 2018 Zerzevan Kalesi ve Mithraeum (Diyarbakır) / 2020

ǀ turizm&yatırım ǀ 07’2020

Mardin Kültürel Peyzajı


YIL

ÇEYREK ASIRDIR DÜNYA TURİZMİNİN BULUŞMA NOKTASI 10 - 13 Şubat 2021 TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi Büyükçekmece / İSTANBUL / TÜRKİYE

Yerinizi Ayırttınız mı? www.emittistanbul.com İş Ortakları

Organizatör

07’2020 ǀ turizm&yatırım ǀ

55


ACENTELER

HABER

Almanya, seyahat serbestisinde geri adım atmadı

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve Sağlık Bakanlığı Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Emine Alp Meşe Berlin’e günübirlik bir ziyaret gerçekleştirdi. Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas ile düzenlenen ortak basın toplantısında konuşan Dışişleri Bakanı Mevlut Çavuşoğlu, “Biz güvenli ve sağlıklı bir ortamda Almanya’dan ve diğer ülkelerden gelecek misafirlerimizi ağırlamaya hazırız. Tüm tedbirlerimizi aldık. Ve tüm tesislerimiz; havaalanları, oteller, transferler dahil hepsinin sertifikasyonu yapıldı. Almanya’dan uzmanlardan oluşan heyeti de davet etmiştik” ifadelerini kullandı. Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas ise, Çavuşoğlu ile görüşmelerinde diğer konuların yanında turizm konusunu da ele aldıklarını belirterek, “Birçok kişinin bunu seyahat kısıtlamasının kaldırılmasını istediğini biliyoruz. Almanya bunu AB kapsamında ele almak istiyor. Ancak Avrupa genelinde görüş birliği sağlayabilirsek, virüsün yayılmasını kontrol altına alabiliriz” dedi. Öte yandan Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un Alman Ekonomi ve Enerji Bakanı Peter Altmaier’i ziyaretinin ardından yapılan açıklamada, Bakan’ın Türkiye’nin turizmde birçok Avrupa ülkesinden daha hazırlıklı olduğunu belirttiği, Güvenli Turizm Sertifikasyonu’nun, Türkiye’de 50 ve üstü odası bulunan oteller için zorunlu hale getirildiğini aktardığı bilgilerine yer verildi. AB Türkiye’yi seyahat serbestisi listesine almadı AB’nin 1 Temmuz’dan itibaren seyahat serbestisi getireceği liste belli oldu. Aralarında Cezayir, Gürcistan ve Ruanda gibi ülkelerin olduğu listede Türkiye bulunmuyor. Alman Die Welt gazetesi, AB’nin seyahat serbestisi getireceği 14 ülkeyi açıkladı.

Corendon, Avrupa’dan Türkiye uçuşlarına başladı

Pandemi sebebiyle uluslararası uçuşlarına ara veren Corendon Airlines, 26 Haziran itibariyle Avrupa’dan Antalya’ya ve Anadolu’nun diğer 11 şehrine uçuşlarına başladı. Corendon Airlines’ın Düsseldorf-Antalya seferini gerçekleştiren uçağı 130 yolcusu ile Fraport TAV Antalya Havalimanına 27 Haziran günü iniş yaptı. Corendon Airlines’ın BrükselEskişehir uçuşları 3 Temmuz, Köln-Zonguldak uçuşları 17 Haziran’da başladı. İzmir Adnan Menderes Havalimanı Corendon Havayolları’nın Düsseldorf’tan gelen ilk uçuşunu karşıladı. Corendon, Almanya’nın 10 şehrinden, Avusturya’nın Başkenti Viyana, Belçika’nın başkenti Brüksel ve İsviçre Basel’den İzmir’e karşılıklı seferlere başladı.

56

ǀ turizm&yatırım ǀ 07’2020

THY, ABD’ye tarifeli uçuşlarını yeniden başlattı THY, koranavirüs kısıtlamaları nedeniyle durdurduğu ABD uçuşlarına yeniden başladı. İlk tarifeli seferler ise İstanbul Havalimanı’ndan ABD’de Washington ve Şikago’ya gerçekleşti. Normalleşme adımları kapsamında 1 Haziran’da iç hat, 11 Haziran’da ise dış hat tarifeli yolcu seferlerine yeniden başlayan THY, uçuş ağını kademeli olarak artırıyor. Bu kapsamda THY, yurt dışı uçuşlara yönelik güncel uçuş planını da revize etti. Şirketin temmuz ayı uçuş planı resmi internet sitesi üzerinden duyuruldu. New York uçuşlarına da 1 Temmuz 2020’den itibaren haftada 5 gün olarak başlayan THY, temmuz ayında başlayacak uçuşlarla birlikte ABD’de sefer düzenlediği nokta sayısını 9’a yükseltecek. THY Genel Müdürü Bilal Ekşi de konuyla ilgili olarak, “Temmuz ayında yeni başlayacak hatlar yayında. Her geçen gün yurtiçi ve izinlere bağlı olarak yurtdışı hatlarımızı artırıyoruz” dedi. THY’den güvenli seyahat standartlarında yeni manifesto THY, misafirlerinin seyahat sağlığını korumak amacıyla iki yeni uygulamayı hayata geçirdi. THY, bilimsel veriler ışığında hazırladığı ‘güvenli seyahat standartları’ kapsamında uçuşlarında tüm misafirlerine “Hijyen Seti” vermeye başladı. Yeni dönemde gökyüzünde alınacak tedbirler “Hijyen Uzmanı” kabin memurlarının sorumluluğunda olacak. Uçak içerisinde sağlık denetçisi gibi çalışan Hijyen Uzmanı, tek görevi olarak yolcuların sağlıklı seyahati için uçak içi tüm hijyen ve sosyal mesafe tedbirlerinin doğru uygulanmasına odaklanıyor.

İş Girişim’in Tatilbudur’daki payı arttı Mika Tur’u Polonya’nın online turizm hizmetleri alanında uzman girişim sermayesi şirketlerinden MCI Private Ventures ile birlikte satın alan İş Girişim Sermayesi, Tatilbudur’da hissesini artırdı. İş Girişim, konuyla ilgili Kamuyu Aydınlatma Platformu’na(KAP) açıklama yaptı. KAP’a yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi; “İştirakimiz Tatilbudur Seyahat Acenteliği ve Turizm A.Ş.’de %63,7 oranında pay sahibi olan MCI PrivateVentures Fundusz Inwestycyjny Zamkniety ile Çetin Yılmaz arasında varılan mutabakata istinaden Çetin Yılmaz’ın MCI’dan devralacağı paylardan Tatilbudur’un toplam sermayesinin %12,75’ine tekabül eden, toplam 102.000 adet payın Şirketimize bila bedel devredilmesine ilişkin Şirketimiz ve Çetin Yılmaz arasında 17 Haziran 2020 tarihli Yönetim Kurulu kararımız doğrultusunda bir Pay Devir Sözleşmesi ve ayrıca pay sahipleri ile Şirketimiz arasında yeni bir Pay Sahipleri Sözleşmesi imzalanmıştır. Devir İşlemi’nin gerçekleşmesi bazı şartların gerçekleşmesine ve Rekabet Kurulu izninin alınmasına bağlıdır. Söz konusu iznin alınmasını ve şartların gerçekleşmesini müteakip gerçekleştirilecek Devir İşlemi sonrası Tatilbudur’daki pay oranımız %32,75 olacaktır.”


Koronavirüs salgını tatil planlarını ve alışkanlıklarını değiştirdi

Kısa dönemli ev ve tekne kiralama sitesi TatildeKirala.com’un 74 şehirden 600’ü aşkın katılımcıyla gerçekleştirdiği “Koronavirüs Gölgesinde Tatil Alışkanları Araştırmasına göre katılımcıların yüzde 62’si salgınla birlikte tatil planlarını değiştirdi. Katılımcıların yalnızca yüzde 14’ü tatil planı yaptığını belirtirken yüzde 43’ü bulaş ve hijyen endişeleri nedeniyle tatil planı yapmaktan çekiniyor. Bu endişeler, ortak kulanım alanlarının yoğunlukta olduğu otelleri de tatil planlarının dışında bırakıyor. Katılımcıların yalnızca yüzde 15’i otelleri tercih edeceğini söylerken yüzde 45’i müstakil ev ve kiralık villalarda kalacağını belirtiyor. Tatile çıkacak olan her 2 kişiden biri özel araç ile ulaşımını sağlayacak. TatildeKirala.com’un elde ettiği veriler, normale dönüş başlasa da büyük çoğunluğun ortak kullanım alanlarından olabildiğince uzak durmaya çalıştığını gösteriyor. Katılımcıların yüzde 14’ü ise, karavan veya kamp tatili yapacağını belirtiyor.

SunExpress dış hat uçuşlarına başladı SunExpress, yolcularının ve uçuş ekiplerinin sağlıklı ve emniyetli seyahati için gerekli tüm tedbirleri alarak 10 Haziran itibarıyla kademeli olarak dış hat uçuşlarını başlattı. SunExpress, merkezi Antalya’dan Almanya’nın Köln, Düsseldorf, Frankfurt, Hamburg, Münih, Stuttgart ve Berlin şehirlerine her gün uçuş düzenliyor. Havayolu, ayrıca Amsterdam’a haftada üç, Brüksel’e haftada iki ve Paris ile Kopenhag’a ise haftada bir kez sefer sunuyor. İzmir kalkışlı Almanya uçuşlarını ise Köln, Düsseldorf, Frankfurt, Münih ve Stuttgart’a her gün, Berlin’e haftada beş kez, Hamburg ve Hanover’e haftada üç kez olarak planlayan SunExpress, diğer Avrupa kentlerinden Zürih’e haftada dört, Amsterdam’a haftada üç, Brüksel ve Viyana’ya haftada iki, Paris, Kopenhag ve Stockholm’e haftada bir kez İzmir’den uçuş düzenliyor.

Ulusal MICE Çalıştay Raporu hazırlandı Uluslarararası MICE Endüstrisi Derneği, Covid-19 pandemisi ile tamamen durma noktasına gelen “Kongre, Toplantı ve Etkinlik Sektörü”nün aldığı hasarı tespit eden ve sektörün geleceği konusunda rehber niteliğinde detaylı bir çalıştay raporu hazırladı. Mayıs ayında 4 gün boyunca online Zoom toplantı platformu üzerinden gerçekleştirilen Ulusal MICE Çalıştayı’nın 14 farklı oturumunda, sektör temsilcilerinin, ilgili STK temsilcilerinin, birlik ve dernek yöneticilerinin ve çeşitli akademisyenlerin geniş katılımıyla toplamda 3 bin 500 kişi yer aldı. Sektör paydaşlarına yöneltilen 5 soru ile görüşlerini bildirmeleri sağlanarak sektör raporu hazırlandı. Katılan sektör paydaşları “Krizden ne derece etkilendi?”, “Nasıl önlemler almak zorunda kalındı?”, “Şu an neler yapılıyor?”, “Yayınlanan destek ve paketlerden nasıl faydalanılıyor ve yeterli mi?”, “Krizden çıkış için öneriler nelerdir?” ve “Kriz sonrasında sektörün geleceği ne olacak?” soruları üzerinde konuşarak, görüşlerini aktardı. Toplantıda işverenler ve çalışanlar için oluşturulan iki farklı anket ile sektörün nabzı ölçüldü. MICE sektörünün tüm paydaşlarının katılmış olduğu çalıştayı ve anket sonuçlarını basınla paylaşan I-MICE Başkanı Hüseyin Kurt, “MICE sektörü lokomatif bir sektörüdür ve 50’ye yakın farklı sektördeki paydaşlarımız da direkt olarak bu durumdan etkilenmektedir.

Binlerce şirket ve yüzbinlerce çalışanı olan sektörümüz yok olma tehlikesiyle karşı karşıyadır” dedi. Kurt, beklentilerini şu şekilde sıraladı; “Kısa çalışma ödeneği ve ücretsiz izin uygulaması pandemi bitiminden sonraki 3 aya kadar sektörümüz için devam etmeli, Mice acentaları ve sadece Mice sektörüne hizmet veren paydaşlarının vergi, SGK ve stopaj gibi devlet ödemeleri pandemi sonuna kadar desteklenmeli, aylık olarak verilen geçici izinler acentaların kira maliyetlerini ortadan kaldırmadığından, TÜRSAB belgeli Mice acentalarının pandemi sonuna kadar bildirim yaparak evden veya sanal ofislerden çalışabilmesine olanak sağlanmalı…”

Sertifikalı ilk Türk tur operatörü, ANEX oldu

Kilit Global, Tez Tour ile yollarını ayırdı

Koronavirüs salgınına yönelik alınan önlemler kapsamında Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın “Sağlıklı Turizm Sertifikasyon” programına katılan ANEX Tour, sertifikasyonlu ilk Türk Tur Operatörü oldu. Belge, “Yolcu sağlığı ve güvenliği”, “Çalışan sağlığı ve güvenliği”, “Tesislerde alınan önlemler” ve “Ulaşım araçlarında alınan önlemler” olmak üzere 4 ana başlıkta toplanıyor. Belge, misafirin Türkiye’ye giriş yaptığı andan, çıkış yapana kadar uygulanacak tedbir ve önlemleri kapsıyor.

Kilit Global, Tez Tour ile olan partnerliğini sonlandırdığını duyurdu. Şirket tarafından yapılan açıklamada, şu ifadelere yer verildi; “Kilit Global Turizm Seyahat Acentesi olarak, turizm sektörü tarafından bilindiği üzere 2015 yılından bugüne kadar Tez Tour operatörü ile partnerliğimiz mevcuttu. Şirket yönetim kurulumuzun 29.06.2020 tarihinde aldığı karar gereği, 2020 yaz sezonunda Tez Tour firması ile çalışmama kararı almış bulunmaktayız. Bu doğrultuda sizleri bilgilendirmek isteriz.’’

07’2020 ǀ turizm&yatırım ǀ

57


ACENTELER

HABER

Seyahat Acentaları Platformu’ndan destek çağrısı Seyahat Acentaları Platformu, #SeyahatAcentalarınaDestekOl adı altında bir basın duyurusunda bulundu. Hazırlanan duyuruda seyahat acentalarının bankalar ve büyük yatırımcılar tarafından hak ettiği değerden uzak kaldığı, birlik ve beraberlik ile sorunların çözülmesi gerektiği gibi konulara değinilerek birtakım talepler dile getirildi. Seyahat Acentaları Platformu’nun yayınlamış olduğu basın duyurusunda şu ifadelere yer verildi; “Ülkemizi ve dünyamızı etkisi altına alan Coronavirüs/Covid-19’un tüm dengeleri bozduğu, normal olan her şeyin yeni normale evrildiği bir dönemde yaşamaktayız. Dünya Sağlık Örgütü’nün virüsün yayılması ile bütün dünyada süreci “Pandemi” olarak ilan etmesiyle, ülkemizde ve dünyada ekonomik, sosyal ve güncel hayatları durma noktasına gelmiş, dünyamız acı kayıplar yaşamıştır. Öncelik her zaman sağlık ve yaşam, bu süreçte sağlığımız için fedakarca çalışan sağlık ordularına şükranlarımızı sunuyor, yaşamını yitirenlere rahmet hastalarımıza şifa diliyoruz. Dünyamızı saran Covid-19 virüsünden ülkemiz ve dünyanın bir an önce kurtulmasını umut ediyor, üzerimize düşen görevi yaparak tedbirlere harfiyen uyarak bu sürecin bir an önce sonlanması diliyoruz. Bizler iş-kazanç anlamında en büyük darbeyle karşılaşan turizm sektörünün lokomotifi olan Seyahat Acenteleriyiz. Ülkemizin 2023 Sektör hedefi olan 100 milyon turist ve 100 milyar dolar gelir getirmek için 48 yıldır mücadele eden topluluk olarak, Covid-19 Salgını sürecinde hedefimizden kopmadan yolumuza devam edebilmenin mücadelesini vermekteyiz. Covid-19 Salgını sürecinde Turizm Sektörü haricinde hiçbir sektörde %99 kayıp yaşanmamıştır. Yüzde 1 ile yola devam etmemiz imkansız gözükmektedir. Gelirimiz

AB, ‘Güvenli Seyahat’ için yeni internet sitesi açtı

yüzde 99 azalırken giderimiz aynı oranda devam etmektedir. Hiçbir acentemiz yetişmiş çalışanlarını kaybetmek istememektedir. 1980’lerde başlayan turizm kalkınma hamlesinin devamı için Seyahat Acentelerinin yaşaması, nefes alması gerekmektedir. Yaşanan sürecin daha ne kadar devam edeceği hususunda hiç kimsenin öngörüsünün olmadığı gerçeği ile beraber giderleri karşılayamadığımız ve nefes alamadığımız bir sürece sürüklenmiş durumdayız. Sektörde yıllardır çözemediğimiz birçok sorunumuz bulunmaktadır ancak artık bu sorunlara en büyüğü eklenmiş durumda; Hayatta kalma nefes alabilme mücadelesi…”

Celestyal Cruises, Cruise turlarına 2021’de başlayacak Türkiye limanlarına yılın ilk seferlerini düzenleyerek en çok uğrak yapan kruvaziyer markası olan Celestyal Cruises, pandemi nedeniyle 2020 turlarını tüm dünya pazarında erteleyerek cruise seferlerine 2021 yılı Mart ayında başlama kararı aldı. Yunan Adaları ve Akdeniz destinasyonlarının en çok tercih edilen kruvaziyer markası pandemi nedeniyle seyir programını yeniden düzenledi. Cruise turlarını kısa vadelerle haziran sonuna kadar erteleyen firma, sezon açılışını son gelişmeler üzerine yeniden değerlendirmeye aldı; değerlendirmede turların bu sezon başlamamasına, 2021 Mart’ına kadar askıya alınmasına karar verildi.

Avrupa Birliği Komisyonu, yeni tip koronavirüs salgını nedeniyle sınırların kapatılmasının ardından Avrupa çapında seyahat ve turizmin güvenli bir şekilde yeniden başlatılması amacıyla ‘reopen.europa.eu/en’ internet sitesini açtı. AB üyesi 27 ülkenin uyguladığı seyahat kısıtlamaları, maske kullanımı ve sosyal mesafe kuralları gibi kamu sağlığı ve güvenlik tedbirlerine ilişkin çeşitli bilgilerin yer aldığı sitede, ülkelerin güncel bilgi ve uygulamaları bir araya getirildi. AB’nin resmi 24 dilinde hazırlanan platformda, harita üzerinden gidilmesi planlanan ülkeyle ilgili detaylı bilgilere erişim imkanı sunuldu.

58

ǀ turizm&yatırım ǀ 07’2020


07’2020 ǀ turizm&yatırım ǀ

59


ACENTELER

HABER

Setur, güvenli kültür turlarına başlıyor

Prontotour’dan yeni konsept “Biz Bize Turlar” Prontotour’un yeni konsepti “Biz Bize Turlar” seyahatseverlere aile ve sevdikleriyle birlikte güvenle ve doya doya gezme fırsatı sunuyor. Prontotour Genel Müdür Yardımcısı Hakan Öksel, yeni konsept hakkında şunları söyledi; “Yurt dışında Balkan coğrafyası, Ukrayna, Baltıklar, Orta Avrupa, Malta, Portekiz gibi rotalarda farklı şehir seçeneklerimiz var. Yurtiçinde ise Likya Yolu, Lavanta Tarlaları ve Salda Gölü, Karadeniz ve Yaylaları turları ile Gökçeada-Bozcaada, Bodrum-Didim-Şirince-Kuşadası turlarını örnek verebiliriz. Ayrıca ürün yelpazemizi genişlettiğimizi, Mavi Yolculuk Turları, Kıbrıs Otelleri ve Türkiye’nin en güzel küçük otellerini satış ağımıza eklediğimizi söylemeliyim. Tabii Anadolu’da keşfedilecek pek çok güzellik var. Biz o yüzden #ÇokGüzelsinTürkiye sloganıyla herkesi bu keşfe davet ediyoruz.”

Setur, pandemi döneminde misafirlerinin sağlığını korumak için bir dizi önlem alarak gerçekleştireceği İstanbul çıkışlı kültür turlarına haziran ayında başladı. Gruplarla yapılacak kültür turlarında Covid-19 önlemleri göze çarpıyor. Önlemler çerçevesinde kültür turu fırsatları yaratan Setur, tüm turlarını yüzde 50 kapasiteyle gerçekleştirilecek ve konaklama yapılacak oteller Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın genelgesine uyan, Koronavirüs Sertifikasyon Belgesi’ne sahip olan tesisler arasından seçilecek. Setur, turlarında hijyen kiti dağıtılacak, tur ulaşım araçlarının içinde ULV Sisleme yöntemi kullanılarak günlük dezenfeksiyon işlemi yapılacak. Ayrıca tur süresi boyunca iç ve dış mekanlarda 1,5 metre sosyal mesafe uygulaması ve maske takılması zorunlu olacak. Setur’un yurt içi kültür turlarında Likya Turu, Karadeniz Turu, Isparta Lavanta ve Göller Yöresi Turu, Butik Doğu Karadeniz Yaylaları Turu gibi rotalar yer alıyor.

#ÇokGüzelsinTürkiye

HIS Travel’dan COVID-19 risklerine dikkat çeken rapor HIS Travel, COVID-19 salgınına ve ileride oluşacak diğer risklere dikkat çeken bir rapor hazırladı. Turizm sektörünün global markalarından olan HIS Travel’ın raporunda, sık seyahat eden kurumsal şirketlerin gelecekteki iş seyahatlerinin nasıl şekilleneceğine dair öngörüler ve turizm sektörünün geleceğine dair dikkat çekici tespitler yer aldı. Raporda şu ifadeler yer aldı: “2020 yılında turizm endüstrisi, yeni bir korona virüs salgını nedeniyle duraklama dönemine girdi. Dünyanın birçok kentinde yurt içi ve yurt dışı uçuşlar iptal olurken, turizm ise belirli bir süre askıya alındı. Dünya Sağlık Örgütü’nün salgının başladığı andan bu yana paylaştığı verileri baz aldığımızda, raporu derleyip son şeklini aldığı tarihteki mayıs ayı verilerine göre 4 milyona yakın vaka ve yaklaşık 300 bin ölüm meydana gelmişti. 200’den fazla ülkede vakalar görülürken, dünya çapında pandemi ilan edildi. Pandeminin dinamik yayılımı göz önüne alındığında seyahat eden herkes için güvenlik ve sağlık tedbirleri önem kazandı. Gündemin asıl riski COVID-19 olsa da hala geri planda diğer riskler de oluşmaya devam ediyor. Öngörüler, küresel yolcu trafiğinin global pazarda yüzde 50’lere varan bir azalma olacağı yönünde. Yolculardan elde edilecek gelirler konusunda ise 2019’a kıyasla, 2020 yılı sonunda 314 Milyar Dolar’lık bir gelir kaybı yaşanacağı tahmin ediliyor. Havalimanlarının da bu gelişmelerden negatif

60

ǀ turizm&yatırım ǀ 07’2020

anlamda payını alarak, 2020 yılında yolcu trafiğinin düşüşü nedeniyle 76 milyar ABD Doları’nın üzerinde bir rakamla önemli gelir kaybı yaşanacağı öngörülüyor. Uluslararası turizm gelirlerinde bu istatistikler ve veriler göz önüne alındığında, 2020’de 300 ile 450 milyar dolar arasında düşüş yaşanacağı anlaşılıyor.”


HABERLER

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un Türkiye’ye en çok turist kaynağı sağlayan ülkeler ile gerçekleştirdiği diplomasi trafiğinin ardından ikinci aşamayı başlatan Kültür ve Turizm Bakanlığı, bu 60 ülkenin büyükelçilerini ve uluslararası basınını Antalya’da ağırlayacak. Turizm sektör temsilcileri, Bakan Ersoy’un öncülüğünde hem büyükelçilerle hem de Türkiye’de yerleşik uluslararası basın temsilcileriyle bir araya gelecek. Konuklar iki gün sürecek tanıtım programı kapsamında uçaklarda ve havalimanlarında alınan tedbirlerden olası sağlık sorunları karşısında sunulacak hizmetlere kadar tüm ayrıntıları yerinde gözlemleyecek. Türkiye’nin tanıtım görselleriyle havalimanlarından başlayacak “Güvenli Turizm” tanıtımında büyükelçiler ile uluslararası basın Türkiye’nin tatilcilere sunacağı hizmeti kalacakları otellerde tecrübe edecekler. Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un karşılayacağı konuklar Türkiye’de alınan tedbirleri her aşamasıyla görüntüleyebilme imkânı bulacak. Türkiye’den turistlere Covid-19’u kapsayan sağlık sigortası paketi Türkiye’ye en çok turist gönderen 60 ülkenin büyükelçilerini Antalya’ya davet eden Kültür ve

HABERLER

Bakanlık, 60 ülkenin büyükelçisini Antalya’da ağırlayacak

Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, büyükelçilere hitaben yaptığı konuşmada Türkiye’nin güvenli turizm için aldığı önlemleri anlattı. Türkiye’nin 1 Temmuz itibariyle Covid-19’u kapsayan bir sağlık sigortası paketini hizmete sunacağını belirten Ersoy, turistlerin söz konusu sigortayı anlaşmalı hava yolu şirketlerinde bilet alırken, pasaport kontrolünden önce havalimanlarında, online ve tur operatörleri vasıtasıyla satın alınabileceğini açıkladı. Ersoy, 3 bin Euro’ya kadar sağlık harcamasını kapsayan sigortanın 15 Euro, 5 bin Euro’ya kadar sağlık harcamasını kapsayan sigortanın 19 Euro ve 7 bin Euro’ya kadar sağlık harcamasını kapsayan sigortanın 23 Euro olduğunu söyledi. Başta İstanbul ve Antalya olmak üzere, turistik havalimanlarındaki Covid-19 test merkezlerinin 2-3 gün içinde faaliyete geçeceğini belirten Ersoy, pozitif vakalar için her otelde izole daireler veya bloklar olacağını söyledi. Ersoy, ‘’Konuklarımız bu odalarda kalabilecekler. Eğer tedavi aşaması rezervasyon süresinden daha uzun sürerse tabii bu da mümkün; bu durumda otellerimiz ekstra günleri ücretsiz olarak sunacaklar. Bu transit yolcular için de geçerli” diye konuştu.

Antalya turizminde dijitalleşme adımı

Antalya Valiliği’nin desteği ve Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin öncülüğünde Antalya’yı tek elden tanıtacak bir proje hazırlandı. Turizm sektöründeki başarısı ile dikkat çeken ve dünyanın dört bir tarafından misafir ağırlayan Antalya.com.tr domain’i ile dijital dünyada yer alacak olan Antalya, sosyal medya hesapları ile de Antalya’nın tarihi kültürel ve doğal güzelliklerinin tüm dünyaya tek elden tanıtacak. Antalya Valiliği, Antalya Büyükşehir Belediyesi ve Turizm Birliği’nin yanı sıra projeye ATSO, AKTOB, ATAV, ALTAV, KETAV, Antalya Tanıtım A.Ş. gibi şehrin önemli STK’ları ve önemli turizm markaları fikir desteği verdi. Antalya’nın dijital dünyadaki gücünü artırmayı amaçlayan proje sadece web sitesi olarak değil, ilerleyen aylarda aplikasyon ve akıllı şehir uygulamaları ile de dikkat çekecek. Antalya’yı ziyaret edecek olan misafirlere önemli bir yol haritası sunacak olan Antalya.com.tr, İngilizce, Almanya, Rusça ve Türkçe olmak üzere 4 dilde hizmet verecek. Yayın hayatına başlayan Antalya.com.tr, teknik alt yapısı ve içeriğini daha da zenginleştirilmesi ile 2021 yılında Antalya turizmine önemli bir katkı sunacak. 2,5 milyon nüfusa sahip olan, yılda 15 milyon yabancı, 5 milyon yerli turist ağırlayan ve dünya turizminde önemli bir konumda yer alan Antalya, bu adımı ile dijital dünyada da önemli bir noktaya gelecek.

07’2020 ǀ turizm&yatırım ǀ

61


HABERLER

ETİK: “Okullarının telafi eğitimi için açılacağı açıklaması sektörde hayal kırıklığı yarattı” Ege Turistik İşletmeler ve Konaklamalar Birliği (ETİK) Başkanı Mehmet İşler, MEB’in telafi eğitimlerinin Ağustos ayında başlayacağına ilişkin açıklamasını değerlendirdi. Kamu bankalarının yeni kredi paketi açıkladığını hatırlatan İşler, “Okulların Ağustos ayında da uzaktan eğitimle devam etmesini istiyoruz. Aksi halde Temmuz’da açan, Ağustos’ta kapatan bir sektör durumuna geleceğiz” dedi. Okulların Ağustos ayında da uzaktan eğitime devam etmesini istediklerini belirten İşler, sözlerini şöyle sürdürdü; “Kamu bankalarının üç ayı geri ödemesiz, 18 ay vadeli tatil destek tüketici kredisi ve kredi kartı uygulamalarını açıklaması sektörde heyecanla karşılandı, iç turizmde canlılık yaratacağı beklentisi oluştu. Ağustos ayında, tam da en sıcak havalarda turizmcinin tatil yapanlarla buluşup kaynaşacağı, yaralarını sarmaya çalışacağı bir ayda özel okullarla devlet okullarının telafi eğitimi için açılacağı açıklaması sektörde hayal kırıklığı yarattı. Kararın bir an önce gözden geçirilmesini, uzaktan eğitimin Ağustos ayında da devam etmesini veya telafi eğitiminin sonraki aylarda yapılmasını istiyoruz. Aksi halde bu teşvik paketi çok az bir kesimle buluşacak ve amacına ulaşamayacak.” Seyahat uyarı ve kısıtlamaları, uçuş iptalleri nedeniyle yurt dışı pazarlarda ne tür gelişmeler olacağının bilinmediğini belirten İşler, ilk beş aylık istatistiklerdeki rakamların durumun vehametini ortaya koyduğunu söyledi.

Pandeminin getirdiği tatil alternatifleri, fırsatların habercisi

Dünyanın en önemli sektörlerinden olan turizm sektörü döviz hareketliliğinin de en yoğun olduğu sektörlerden biri. Turizm aynı zamanda Covid-19 sürecinden de en ciddi şekilde etkilenen sektörlerden biri durumunda. Uçuşların başlaması ve “yeni normal” tedbirleri ile sektörde hareketlilik de başlamış oldu. Ancak sektörün ileri gelen firmalarının birçoğu yeni ürün arayışlarına şimdiden başladılar. Sektörün bilinen isimlerinden olan İrfan Karslı, koronavirüsün bulaşma riskinin insanların yaşam alışkanlıklarının da değişmesine sebep olduğunu belirtti. Bu nedenle kalabalık turist grupları yerine daha küçük ve özel hizmetlerin sunulduğu gruplar oluşmaya başlayacağını vurguladı. Karavan turizminin yaygınlaşacağının da altını çizen Karslı, bu sürece turizmcilerin hazırlıklı olması gerektiğini ifade etti. Karslı, Doğu Karadeniz başta olmak üzere, Eskişehir, Erzurum, Bolu, Sakarya gibi bazı şehirlerin dikkat çekici özellikleri ile öne çıktığını belirtti. Turizmcilere göre, turistler yakınları ile seyahat etmeyi tercih ediyorlar. Tanımadığı kişilerle bir arada olmaktan çekinen turistler kendi çevresinden oluşturdukları küçük gruplarla tura çıkmayı daha güvenli buluyorlar. Turistlerin konaklama tercihleri de Covid-19’dan etkilenen önemli konulardan biri. Önceki yıllara göre daha küçük butik otellerin tercih edilmeye başlandığı gözlemleniyor. Virüsün bulaşma ihtimalinin daha düşük olacağı düşüncesi bu kararın ana sebebi. Ancak büyük oteller de kapasite düşürmek başta olmak üzere alınan diğer tedbirlerle misafirlerini ağırlıyorlar. Hazırlıklarını zamanında yapan ve bu değişiklikleri öngörebilen ülkeler ve turizm firmaları yeni normale de bir adım önde başlamış oluyorlar.

62

ǀ turizm&yatırım ǀ 07’2020

Mehmet İşler

İspanya, Yunanistan ve Portekiz rezervasyonları artıyor Haziran ayının ilk haftasındaki uçuş rezervasyonları incelendiğinde İngiltere’nin Yunanistan, İspanya ve Portekiz’e dönük uçuş rezervasyonlarında artış olduğu belirtiliyor. Yunanistan’a dönük bilet satışlarının geçen yılki seviyenin yüzde 35’ine ulaştığı ifade edilirken, bu oranın İspanya için yüzde 30’a ulaştığı, Portekiz için de belirgin bir canlanmanın olduğu kaydediliyor. Satılan yeni biletlerin büyük çoğunluğunu ise tatil amaçlı seyahatler için alınan biletlerin oluşturduğu öğrenildi. Aynı zamanda, akraba, eş-dost ziyareti için alınan biletlerin de ciddi oranda toparlanmaya başladığına dikkat çekildi. Seyahat analiz şirketi ForwardKeys’e göre ise, Yunanistan, İspanya ve Portekiz’e dönük bilet satışları 2019’daki seviyenin sırasıyla yüzde 89, yüzde 87 ve yüzde 54’üne ulaştı. Portekiz 15 Haziran’dan itibaren turist girişine izin vereceğini açıklarken, Yunanistan ve İspanya temmuz başına işaret etmişti. Bununla birlikte; İngiltere’nin tartışmalı 14 günlük karantina vb. kısıtlamaları nedeniyle rezervasyon seviyelerinin geçen yılki seviyenin oldukça gerisinde olduğuna dikkat çekiliyor. ForwardKeys Başkan Yardımcısı Olivier Ponti, ise konuya ilişkin “İngiliz hükümeti halka ‘seyahate çıkmakta özgürsünüz’ dediği anda rezervasyonlarda hızlı bir geri dönüş olacaktır” açıklamasında bulundu.


İSTATİSTİKLER

Türkiye’nin yabancı turist sayısı yüzde 66 azaldı Türkiye’ye 2020’nin ilk beş ayında gelen toplam turist sayılarına bakıldığında, bir önceki yılın verilerine göre yüzde 66,35’lik düşüş gerçekleştiği görülüyor. Kültür ve Turizm Bakanlığının açıkladığı verilere göre, 2019’un ilk 5 ayının toplamında ülkemize gelen yabancı turist sayısı 12 milyon 757 bin 522 iken, bu yılın aynı döneminde gelen turist sayısı 4 milyon 292 bin 711 olarak kaydedildi. Covid-19 salgının etkisi bu dönemde de sürerken, tüm pazarlarda büyük ölçüde düşüş gerçekleşti. Türkiye’nin kaynak pazarlarından Almanya’da yüzde 58’lik, İran’da yüzde 68’lik, Rusya’da ise yüzde 81’lik düşüş meydana geldi.

TÜRKİYE’YE GELEN YABANCI ZİYARETÇİ SAYISI (OCAK- MAYIS 2020) MİLLİYET BULGARİSTAN ALMANYA GÜRCİSTAN RUSYA FED. İRAN IRAK AZERBAYCAN İNGİLTERE UKRAYNA YUNANİSTAN FRANSA HOLLANDA ROMANYA İSRAİL A.B.D. S.ARABİSTAN KUVEYT K.K.T.C. KAZAKİSTAN CEZAYİR LİBYA BELÇİKA İTALYA TÜRKMENİSTAN AVUSTURYA LÜBNAN G. KORE İSPANYA POLONYA ÇİN HALK CUM. MISIR İSVEÇ İSVİÇRE DANİMARKA JAPONYA AVUSTRALYA FİNLANDİYA DİĞERLERİ TOPLAM

2019

2020

DEĞİŞİM (%)

982.717

406.245

-58,66

1.213.857 697.065 1 673 652 700.711 404.283 271.512 643.792 413.873 314.383 236.496 327.798 187.706 164.681 178.754 133.391 98.066 89.486 107.143 101.979 90.601 134.066 118.947 111.380 90.427 107.572 83.866 84.832 183.273 167.961 61.644 110.044 83.816 80.995 39.242 31.934 43.258 2.192.319 12.757.522

357.092 332.731 318.052 220.178 174.818 124.569 118.723 106.098 101.414 93.541 79.000 69.351 66.055 65.509 64.962 59.469 45.074 44.948 44.681 42.794 40.272 39.068 37.659 36.086 34.696 32.701 31.994 31.329 30.395 29.166 28.383 25.608 21.170 16.461 10.357 7.604 904.458 4.292.711

-70,58 -52,27 -81,00 -68,58 -56,76 -54,12 -81,56 -74,36 -67,74 -60,45 -75,90 -63,05 -59,89 -63,35 -51,30 -39,36 -49,63 -58,05 -56,19 -52,77 -69,96 -67,16 -66,19 -60,09 -67,75 -61,01 -62,29 -82,91 -81,90 -52,69 -74,21 -69,45 -73,86 -58,05 -67,57 -82,42 -58,74 -66,35

07’2020 ǀ turizm&yatırım ǀ

63


İSTATİSTİKLER

İstanbul’un en önemli pazarları, pandemi döneminde sert düşüş gösteriyor Covid-19 pandemisi süreci, tüm Türkiye gibi İstanbul’un turist sayısını da etkiledi. Geçtiğimiz yıl binlerle ifade edilen turist sayıları, 2020’nin Mayıs ayında iki haneli sayılara indi. 2019’un aynı döneminde Almanya’dan gelen toplam turist sayısı 79 bin iken bu sene 66, Ukrayna’dan gelen turist sayısı 29 bin iken bu sene 36, İngiltere’den gelen turist sayısı ise 36 bin iken bu sene 33 kişi olarak gerçekleşti. Ülke ekonomisinin ve turizminin kalbinin attığı mega kentin neredeyse tüm kaynak pazarlarında yüzde 100’lük düşüş kaydedildi. Toplam rakamlara bakıldığında, İstanbul’a 2019’un ilk beş ayının toplamında 14 milyon 906 bin 663, 2020’nin aynı döneminde ise 2 milyon 355 bin 93 yabancı ziyaretçi geldi.

İSTANBUL’A GELEN YABANCI ZİYARETÇİ SAYISI (MAYIS 2020) MİLLİYET ALMANYA UKRAYNA İNGİLTERE LİBYA ABD AVUSTRALYA İSPANYA FRANSA SURİYE KANADA AZERBEYCAN KKTC İRAN ÖZBEKİSTAN YUNANİSTAN HOLLANDA İTALYA RUSYA FEDERASYONU GÜNEY KORE IRAK TÜRKMENİSTAN KAZAKİSTAN ÇİN İSVEÇ ROMANYA ÜRDÜN MISIR AVUSTURYA SUUDİ ARABİSTAN BELÇİKA DANİMARKA CEZAYİR İSRAİL LÜBNAN KUVEYT İSVİÇRE DİĞERLERİ TOPLAM TOPLAM

64

2019

2020

DEĞİŞİM (%)

79.782 29.699 36.553 11.626 36.458 7.132 15.343 36.078 11.953 7.936 17.497 8.652 70.384 18.794 8.842 20.100 22.184

66 36 33 27 26 26 25 24 23 22 21 20 19 15 15 14 14

-99,9 -99,9 -99,9 -99,8 -99,9 -99,6 -99,8 -99,9 -99,8 -99,7 -99,9 -99,8 -100,0 -99,9 -99,8 -99,9 -99,9

63.348

12

-100,0

16.870 29.595 22.790 17.057 37.029 13.565 12.915 8.564 7.701 11.715

10 8 8 7 6 6 6 4 4 3

-99,9 -100,0 -100,0 -100,0 -100,0 -100,0 -100,0 -100,0 -100,0 -100,0

11.841

2

-100,0

9.621 2 7.287 2 10.824 1 14.814 1 13.692 1 6.736 0 11.031 0 250.801 509 1.016.809 365 (NİSAN-MAYIS 2020) 14.906.663 2.355.093

ǀ turizm&yatırım ǀ 07’2020

100,0 -100,0 -100,0 -100,0 -100,0 -100,0 -100,0 -99,79 -100,0 -84,2

Turizm şehri Muğla’nın ziyaretçi sayısı yüzde 100 oranında azaldı Muğla 2019’un ilk beş ayı toplamında 545 bin 318 yabancı ziyaretçiye ev sahipliği yaparken, bu rakam 2020’nin aynı döneminde yüzde 99,12’lik düşüşle 4 bin 786 olarak gerçekleşti. Türkiye’nin önde gelen turizm şehrinde, İngiltere, Yunanistan, Almanya, Hollanda ve İsrail pazarlarında da yüzde 100’e yakın oranlarda düşüş kaydedildi.

İzmir, ilk 5 ayı 72 bin turist ile kapattı İzmir, 2020’nin ilk 5 ayında toplam 72 bin 592 yabancı turist ağırladı. Buna göre, geçtiğimiz yılın aynı dönemi ile kıyaslandığında, İzmir’e gelen yabancı turist sayısında yüzde 70 oranında düşüş gerçekleşti. Geçtiğimiz yıl bu sayı 250 bin 193 olarak kaydedilmişti. Beş aylık dönemin toplamında kente Almanya’dan 29 bin 406, Hollanda’dan 5 bin 112, İngiltere’den 3 bin 280 kişi geldiği görülüyor. Bununla birlikte, İzmir’in ilk beş ayda en yüksek sayıda ziyaretçi aldığı bu üç ülke dahil, tüm pazarlarındaki düşüş dikkat çekiyor.

İZMİR’E GELEN YABANCI ZİYARETÇİ SAYISI (OCAK-MAYIS 2020) MUĞLA’YA GELEN YABANCI ZİYARETÇİ SAYISI (OCAK-MAYIS 2020) 2019

2020

DEĞİŞİM (%)

İNGİLTERE YUNANİSTAN ALMANYA HOLLANDA İSRAİL ROMANYA UKRAYNA RUSYA FRANSA A.B.D. BULGARİSTAN ÜRDÜN İSVEÇ İSVİÇRE AVUSTRALYA İTALYA İRLANDA AVUSTURYA LİTVANYA BELÇİKA FİNLANDİYA KANADA YENİ ZELANDA İSPANYA LETONYA G.AFRİKA POLONYA JAPONYA DANİMARKA NORVEÇ AZERBEYCAN ÇEKYA BEYAZRUSYA LÜBNAN MACARİSTAN PORTEKİZ İRAN DİĞERLERİ

237.430 6.553 32.463 32.844 13.087 2.072 31.179 87.622 6.517 1.202 3.136 1.605 3.447 830 696 1.304 5.419 857 4.914 9.900 1.624 476 255 6.371 885 280 30.906 397 1.907 250 100 1.365 1.601 199 334 1.017 332 13.942

1.872 1.137 230 172 158 130 98 91 56 55 51 42 41 35 35 34 34 27 25 23 19 18 15 15 14 13 12 11 11 10 9 8 5 4 4 3 0 269

-99,21 -82,64 -99,29 -99,47 -98,79 -93,72 -99,68 -99,89 -99,14 -99,42 -98,37 -97,38 -98,81 -95,78 -94,97 -97,39 -99,37 -96,91 -99,49 -99,76 -98,83 -96,21 -94,11 -99,76 -98,418 -95,35 -61,17 -97,22 -99,42 -96 -91 -99,41 -99,68 -97,98 -98,8 -99,70 -100,00 -98,07

TOPLAM

545.318

4.786

-99,12

MİLLİYET

MİLLİYET

2019

2020

ALMANYA

84.077

29.406

-65,02

HOLLANDA

21.808

5.112

-76,559

İNGİLTERE

23.423

3.280

-85,99

UKRAYNA

4.944

2.894

-41,46

AZERBEYCAN

3.357

2.621

-21,92

FRANSA

7.826

2.012

-4,29

YUNANİSTAN AVUSTURYA BULGARİSTAN BELÇİKA İRAN İSVİÇRE A.B.D. RUSYA İTALYA POLONYA DANİMARKA JAPONYA ROMANYA AVUSTRALYA İRLANDA

6.824 3.713 2.218 8.035 17.677 3.985 1.861 7.062 1.217 6.145 1.001 220 736 366 4.269

1.809 1.767 1.434 1.431 1.342 1.305 1.027 887 479 428 320 319 285 280 264

-73,49 -52,41 -35,34 -82,19 -92,4 -67,25 -44,81 -87,43 -60,64 -93,00 -68,00 -45 -61,277 -23,49 -93,81

KANADA

587

241

-58,94

İSPANYA

532

235

-55,82

İSVEÇ

341

165

-51,61

LİTVANYA

1.862

118

-93,66

PORTEKİZ

293

101

-65,52

1.500

77

-94,86

NORVEÇ ÇEKYA

123 571

69 62

-43,9 -89,14

MACARİSTAN

115

54

-53,04

LÜBNAN

107

44

-58,87

LETONYA ÜRDÜN FİNLANDİYA

272 903 111

39 38 37

-85,66 -95,79 -66,66

YENİ ZELANDA

BEYAZRUSYA

DEĞİŞİM (%)

64

24

-62,5

G.AFRİKA İSRAİL DİĞERLERİ

64 39 31.945

18 16 12.552

-71,87 -58,97 -60,70

TOPLAM

250.193

72.592

-70,98




Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.