Eğitimde kanama-şok, omurga yaralanmaları, hipotermi ve sedyeleme özellikle üzerinde durulan konular oldu. Bunların, bir mağaracının karşılaşması muhtemel durumlar olduğu vurgulandı. Uygulama senaryolarında da ağırlıklı olarak bu konular katılımcıların karşısına çıktı.
iki senede bir bu eğitimlerin takvime alınmasını ve öncelikli olarak gerçekleştirilmesini öneriyorum. Kampımıza gelince.. Her MAD kampında olduğu gibi neşeliydik, hava serindi ama biz mutluyduk. Yemeklerimiz sıcaktı, ateşimiz büyüktü, sohbetlerimiz koyuydu. Bir gölün kenarındaydık, yapraklar sararmıştı çoktan, senaryolarda üzerine yattığımızda toprağın kokusu mayıştırıyordu bizi, hiçbir yaralı yerden kalkmak istemiyordu. Ateş sucuğun içinin yağını eritmiş, kutsal bir birleşme yaşanıyordu. Bizse daha çok sucukla midemizin birleşmesini düşünüyorduk. Herkes; sucuk, ateş, göl, sedyemiz, bandajımız, insanlarımız Çamlıdere’ye umutlu geldik ve mutlu döndük. KATILANLAR (5-6 Nisan 2003) Alican ÇELİKTEN, Bora ÇORAKBAŞ, Çağla Pınar ÖZTÜRK, Tunç Teber TOROSDAĞLI, Neslişah DİCLE, Emre Baturay ALTINOK, Özlem BAŞDOĞAN, Değer BAŞDOĞAN, Emel SAMUK, Muharrem SAMUK, Yeliz DALŞIK, Beril ERDOĞAN, Kubilay ERDOĞAN, Tulga ŞENER, Banu ŞENER, Hüseyin Polat DALKIRAN, Onur BAYER, S. Nuray TAKMAZ
Fotoğraf: Emre Baturay ALTINOK
Kısa bir değerlendirme: Eğitime katılanların eğitimin amacına uygun olarak gerekli becerileri kazandığını söyleyebiliriz. Zaman ve mekan olarak bir sorunla karşılaşmadık. Bundan sonraki eğitimlerin de şehir dışında gerçekleşmesini bir prensip kararı olarak belirlemek gerektiğini düşünüyorum. Ancak zaman konusunda her ne kadar büyük bir problem yaşanmadıysa da bu eğitimin üç güne çıkarılması düşünülebilir. Bu sayede hem katılımcılar hayatlarının tümünde kullanabilecekleri temel ilkyardım bilgilerini, hem de mağaralara özel durumlarda müdahale yöntemlerini içselleştirebileceklerdir. Bir diğer konu ise bu eğitimlerin sıklığı. Bir ön fikir olarak 12
.