373

Page 23

Ders: Plan ve Program Binyıllardır süren sömürü düzeninin sahibi egemenler, halkın yaşadığı acılara “kader” diyor. Yüzyıllar boyunca sömürücü egemen sınıflar değişmiş ama halkın açlığı, yoksulluğu değişmemiştir. Bu nasıl bir kaderdir ki birileri hep zenginlik-şatafat içinde yaşarken, halkın payına hep yokluk, yoksulluk düşüyor.

Halka, “Yoksulluğunuz Kader” Denmiştir Kaderciliği felsefi olarak savunan görüş idealizmdir. İdealistler ne kadar felsefik bir hava katarak inandırıcı olmaya çalışsalar da, idealizm kaderciliktir, gericiliktir. İdealistler değişime, insan emeğinin dönüştücülüğüne inanmazlar. Bu noktada bilime, doğaya aykırıdırlar. Oysa onların değişmez dediği zulüm düzenleri bile değişmiştir. Örneğin. köleci sistem, kendinden ileri bir düzen olan feodal sisteme evrilmiştir. Aynı şekilde feodalizm kapitalizme evrilmiş, kapitalizm de sosyalizme evrilecektir. Osmanlı padişahları, sadrazamları saraylarda altın tepsilerde yemek yerlerken, halk açlıktan kırılıyordu. Halkın ekinine, buğdayına el koyan Osmanlı yönetimi utanmazca “Dayanın, öteki dünyada karşılığını alacaksınız” diyordu halka...

Kaderimiz Sömürü Değildir Sömürüyü Kaldırmak İçin Örgütlü Mücadeleyi Kendiliğindenciliğe Bırakamayız Kitle çalışması yaparken sıkça duyduğumuz bir cümledir: "Böyle gelmiş, böyle gider" Aslına bakarsanız, bu düzenden memnun olan kimse yoktur. İşçiye, es-

nafa, öğrenciye ya da halkın çeşitli kesimlerinden kime sorsanız, düzenin bozukluğunu anlatır.

Kurtuluşun bu düzene karşı mücadele etmekten geçtiğini söylediğimizde kimi zaman umutsuzca sözler duyarız... “Değiştiremeyiz, olmaz, yapamayız...vb.” Burjuvazi, her vesileyle propagandasını yaptığı kadercilik düşüncesini, halkın dilinde "Böyle gelmiş böyle gider" şeklinde deyimleştir-

DEVRİMCİLER KADERE DEĞİL, PLAN-PROGRAMA İNANIRLAR

miştir. Ancak bu "deyim" halkın yaşadığı tecrübelerden ortaya çıkan bir deyim değil, burjuvazinin zorla empoze ettiği ve dilimize yerleştirdiği bir deyimdir. Bir yalan ne kadar çok tekrar edilirse, o kadar gerçek gibi algılanır. Burjuvazinin halkı kandırmada en çok kullandığı yöntemlerden biri de budur. Açlığımız, yoksulluğumuz kader değildir. Biz biliyoruz ki, bir avuç asalak gününü gün etsin diye bizim ço-

cuklarımız parasızlıktan okuyamıyor. Patronlar emeğimizi sömürüyor. Hastane kapılarında paramız olmadığı için ölüyoruz. Daha iyi bir yaşam istediğimiz için hapishanelere atılıyoruz. Bebeklerimize içiremediğimiz sütü burjuvalar kedilerinin önündeki tasa döküyorlar. Fabrikalarda, patronların karlarına kar katsınlar diye iş güvenliği almıyorlar... Bu nedenle madenlerde göçük altında kalıyor bedenlerimiz.... Ne varlık içinde yüzen burjuvalar “Allah'ın sevgili kulları”, ne de biz sefil bir yaşama mahkum edilerek cezalandırılmış iblisleriz. Üreten, yaratan biziz ama geleceğimiz bir avuç sömürgenin elinde. Kaderimiz sömürü değildir. Dünya halkları kapitalizmi ve emperyalizmi yeryüzünden silecek güce sahiptir. Onların gelişmiş teknolojileri, silahları olabilir ama halkın örgütlü mücadelesi karşısında durabilecek hiçbir güç yoktur. Düşmanımız da bunu çok iyi biliyor ve savaşı ona göre şekillendiriyor. Fakat düşmanımız zavallıdır. Çünkü, yaşananların kader olduğunu söylerken bir yandan da halkın savaşını bastırmak için özel katliam timleri oluşturması, her tarafı kameralarla gözetlemesi, paronayakça bütün telefonları dinlemesi korkularının ve çaresizliğinin ürünüdür. O da biliyor ki yoksulluğumuz kader değil ve o yoksullar bir gün gecekondulardan gelip gırtlaklarını kesecekler.. Düşmanın tüm çabası, sömürü düzeninin ömrünü uzatma çabasıdır. Bunu yaparken de son derece sistemli ve iradidir. Katliamları, oparasyonları rastgele değil, planlı-programlıdır. Yok oluşunu mümkün olduğunca geçiktirmeye çalışır. Biz devrimciler de “nasıl olsa bu düzen yıkılacak” diye mücadelemizi kendiliğinden bir tarza bırakamayız. Devrimci mücadele olmadan devrim de olmaz. Zafer, hedefe kilitlenerek; programlı bir mücadeleyle doğru politikalar üreterek kazanılabilir.

EKMEK, ADALET, ÖZGÜRLÜK İSTEYENLER KATLEDİLİYOR

Sayı: 373

Yürüyüş 14 Temmuz 2013

23


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.