Yeni Evrede
Sokaklar
Mücadele Birliði
HAYDARPAŞA GARI'NDA EYLEM VE GERGİNLİK!
H
aydarpaşa Garı'nda 1915'te, 220 Ermeni aydın gözaltına alınarak, merkez cezaevi olarak kullanılan Mehterhane'ye, ertesi gün ise Sarayburnu'na götürüldü. Orada bir gemiye bindirilip Haydarpaşa Garı'na götürüldüler. Oradan nereye götürüleceklerine ilişkin hiçbir bilgi verilmeden Anadolu'ya doğru yola çıkarıldılar. Bir grup Ayaş'a, bir grup Çankırı'ya götürüldü. Ayaş'a götürülen 70 kişiden 58'i, Çankırı'ya götürülen 150 kişiden 81'i öldürülmüştü. İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi ve Irkçılık ve Ayrımcılığa Karşı Komisyon üyeleri “Ermeniler'e karşı yapılan olayların aydınlatılması gerektiği ve bunun soykırım olduğu, devletin bunu kabul etmesi gerektiği ve 'Bir Daha Asla' denmesi” için Haydarpaşa Garı'ndaydı. Ermenilere karşı yapılan soykırımı protesto ettiler. Saat 13:30'da Haydarpaşa Garı'nda İHD adına Eren Keskin basın açıklamasını okudu. Daha sonra böyle soykırımlarının olmaması için, soykırımda ölenler anısına denize karanfiller atıldı. Eylem sonuna doğru, aralarında Emekli Orgeneral Edip Başer'in de bulunduğu bir grup faşist, ellerinde Türk bayrakları ve Ermenilerce öldürüldüğünü belirttikleri Türklerin fotoğraflarıyla gara gelerek provokasyona giriştiler. Faşist grup ile eylemciler arasında gerginlik olup tartışmalar yaşanırken,
Edip Başer de "Öldürülen büyükelçilere destek için buradayım" dedi ve Ermeni soykırımının olmadığını iddia ederek, Türkiye’nin hiçbir millete karşı soykırım yapmadığını ileri sürdü. Bunun üzerine İHD üyeleri sözlü tepki gösterdi ve iki grup arasında söz düellosu yaşandı.
TAKSİM'DE SOYKIRIM PROTESTOSU 1915 olaylarında kaybedilen ve soykırım uygulanan Ermeni halkı için tarihte Türkiye'de ilk defa eylemler gerçekleştirildi. Taksim'de saat 19.00'da toplanan kitle, siyah giysileri ve siyah pankartla Tramvay Durağı yanında oturma eylemi yaptı. Oturma eylemi sırasında oraya gelen yaklaşık 20 kişilik bir faşist güruh, Türk bayraklarıyla slogan atmaya başladı. Polisin engellemesiyle durdurulan grup, Marmara Oteli'ne doğru uzaklaştırıldı. Ortalama 10 dakika sonra kitleye yaklaşan bir başka 10 kişilik faşist bir grup, Azerbaycan ve Türk bayraklarıyla slogan atmaya başladı. Eylemciler bu provokasyonlar süresince sessizce eylemlerine devam ettiler. Pankartta “Bu Acı Bizim Acımız Bu Yaş Hepimizin” yazılmıştı. Pankartın önündeki ''temsili anıt”a' karanfiller atan ve mum yakan eylemciler, alkışlarla “Faşizme Karşı Omuz Omuza”, “Katil Devlet Hesap Verecek” sloganları attı. Grup adına açıklama yapan Zeynep Tanbay, 1915'te Türkiye'nin nüfusu henüz 13 milyon iken bu topraklarda 1,5-2 milyon Ermeni'nin yaşadığını belirterek, ''Ermeni vatandaşlar mahalle bakkalımız, terzimiz, kuyumcumuz, marangozumuz, kunduracımız, sınıf arkadaşımız, öğretmenimiz, milletvekilimiz, subayımız, arkadaşımızdı'' dedi. Ermeni vatandaşların, kapı komşuları, dert ortakları olduğunu ifade eden Tanbay, ''24 Nisan 1915'te gönderilmeye başlandılar. Onları kaybettik. Artık yoklar. Büyük çoğunluğu aramızda yok. 'Büyük felaketin' vicdanlarımıza yüklediği büyük acı ise olanca ağırlığıyla var. 95 yıldır büyüyor'' diye konuştu. Oturma eylemi bittikten sonra ayağa kalkan kitle karanfillerini “temsili anıta” bıraktı ve zılgıtlar ve ıslıklarla sürdürdü eylemi. Kitle daha sonra İstiklal Caddesi'nden Galatasaray Lisesine doğru yürüyüşe geçerek yavaş yavaş dağıldı.
24
162. Sayý / 5 - 19 Mayıs 2010
“GELECEĞİMİZE SAHİP ÇIKALIM”
İGEP, İşsiz ve Güvencesiz Eğitimciler Platformu, Cuma günü saat 19.00'da Taksim Tramvay durağı önünde “DEVLET ÖĞRETMEN ATAMIYOR, ÖĞRETMENLERİ POLİS YAPIYOR, KADROLU ÖĞRETMEN ATAMASI İSTİYORUZ” pankartını açarak “Diplomalı İşsiz Olmayacağız”, “Atama Hakkımız Engellenemez” sloganlarını attılar. Açıklamayı okuyan Fadik Temizyürek açıklamada, “Bizler işsiz ve güvencesiz öğretmenleriz. Eğitimini aldığımız öğretmenlik mesleğini yapmak istiyoruz. Bize dayatılan başka meslekleri istemiyoruz. Sahibi olduğumuz mesleği yapabilmek için her platformda, her alanda taleplerimizi dile getireceğiz.... Öğrenciler eğitim hakkından mahrum edilmemelidir. Örgütlülüğümüze güç katalım, geleceğimize sahip çıkalım, yaşasın örgütlü mücadelemiz” dedi. İşsiz öğretmenlerin yaptığı basın açıklaması sloganlarla son buldu.