Engelliyim Spor Yapıyorum

Page 1

“Spordan Dışlanan Çocuklar için Savunuculuk Çalışması”

Polatlı İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü

Polatlı Duatepe Eğitim Kültür Sanat ve Gençlik Derneği


Bu çalışma 20.02.2019-07.06.2019 tarihleri arasında Ankara’nın Polatlı ilçesinde Avrupa Birliği Sivil Düşün Programı kapsamında Polatlı İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünün yönetiminde Polatlı Duatepe Eğitim Kültür Sanat ve Gençlik derneğinin katkılarıyla gerçekleştirilmiştir. Bireylerin spor yapma hakkının anayasal bir hak olduğu ve hiçbir kimsenin bu anayasal haktan mahrum edilemeyeceğinin savunuculuğu bu çalışma ile yapılmıştır.

Proje Koordinatörü: Musa Tokmak

“Bu kitap Avrupa Birliği Sivil Düşün Programı kapsamında Avrupa Birliği desteği ile hazırlanmıştır. İçeriğin sorumluluğu tamamıyla << Polatlı Duatepe Eğitim Kültür Sanat Gençlik Derneğine >> aittir ve AB’nin görüşlerini yansıtmamaktadır.”


İçindekiler: Önsöz…………………………………………………………………………………………………………..1

Giriş: Engellik Nedir ?.......................................................................................4

Neden Bu Çalışmayı Yapıyoruz?......................................................................11

Çalışmamızın Performans Göstergeleri………………………………………………………..20

Çalışmamızın Beklenen Sonuçları…………………………………………………………………35

Kaynakça……………………………………………………………………………………………………..36



Önsöz: Ülkemizin Avrupa Birliğine üyelik sürecinde toplumdaki her kesimi destekleyen ve kamu kurumlarının denetimde verilen birçok fon kaynağı bulunmaktadır. Bu fon kaynaklarından en çok bilineni Erasmus+ programı olmaktadır. Özellikle okulların başvurduğu bu fon kaynağı ile ilçemizdeki birçok öğrenci ve öğretmen bu fon kaynağından faydalanmıştır. İlçemizde yine bilinen bir fon kaynağı ise Avrupa Birliği Sivil Düşün programıdır. Kimi fon kaynağı direk kamu kurumlarına yöneliktir. Erasmus+ programı buna örnektir. Kimi fon kaynağı ise Sivil Toplum Kuruluşlarının kamu kurumu ile ortaklaşa proje üretmesi için verilmektedir. “Engelliyim Spor Yapıyorum” projesi Kamu-STK ortaklaşa çalışması ile desteklenmiş bir projedir. Bu projenin hibe almasındaki temel amaç fiziksel engeli, kilosu, boyu gibi sebeplerden dolayı spordan mahrum kalan öğrencilerimizin bütünleştirilmiş eğitim programı kapsamında akranları arasında dışlanmadan spor yapmalarına olanak tanınması için bilinç oluşturma ve savunuculuk yapılmasıdır. Bu proje ile sporda dışlanmış öğrencilerimizin adına savunuculuk yapacak olan bizler onların daha çok spor yapmasına ve istediği sporu yapmaları için teşvik edeceğiz. Okullara dağıttığımız afişlerle onların spor yapmaları için bilinç oluşturacağız. Her spor kulübünde en az bir fiziksel engelli, Bep’li öğrencinin yer almasını bu proje kapsamında sağlamayı düşünüyoruz. Öğrencilerimizin kendilerini daha değerli hissetmeleri için kimi müsabakalarda diğer akranları gibi aynı sahaya çıkmasını istemekteyiz. Bu proje ile fiziksel engeli olan ya da spordan dışlanmış öğrencilerimizin ailelerini de basın yolu, proje sonuç kitapçığı ya da proje yaygınlaştırma kanalları ile ulaşmayı düşünüyoruz. Aileleri bilinçlendirmeyi hedefliyoruz. 1


Sporun her birey için bir hak olduğunu ve bunun sağlanması için öğretmen-aileöğrenci-idareci zincirinin iyi şekilde oluşturulması gerekmektedir. Polatlı İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ve ilçemizdeki öğretmenlerin kurduğu Polatlı Duatepe gençlik derneğinin ortaklaşa yaptığı bu proje aynı zamanda ileride gerçekleştireceğimiz fon kaynakları içinde güzel bir referans olacaktır. Dr.Musa Tokmak www.musatokmak.com

musatokmak3@yahoo.com

2


3


Giriş: ENGELLİK NEDİR ? a)-5378 Sayılı Kanunun engelli tanımı: 1.7.2005 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanan 5378 sayılı Kanun No’lu “Özürlüler ve Bazı Kanun ve Kanun Hükmün Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında ki Kanunun” Tanımlar başlıklı Madde 3/a’da “Özürlü” olarak tanımlanmıştır. İlgili kanunda Özürlü: “Doğuştan veya sonradan herhangi bir nedenle bedensel, zihinsel, ruhsal, duyusal ve sosyal yeteneklerini çeşitli derecelerde kaybetmesi nedeniyle toplumsal yaşama uyum sağlama ve günlük gereksinimlerini karşılama güçlükleri olan ve korunma, bakım, rehabilitasyon, danışmanlık ve destek hizmetlerine ihtiyaç duyan kişi” olarak ifade edilmektedir. Konu hakkında 25.4.2013 tarihli ve 6462 sayılı Kanunun 1 inci maddesiyle, “özürlülerin” ve “özürlüler” ibareleri sırasıyla “engellilerin” ve “engelliler” şeklinde değiştirilmiş, aynı zamanda bu kanun ile birlikte “özürlü” ibaresi tüm mevzuatlardan kaldırılmıştır. Artık 5378 Sayılı Özürlüler Kanunu, 5378 Sayılı Engelliler Kanunu olarak anılmaktadır. b)-Birleşmiş Milletler engelli tanımı: Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun kabul ettiği Sakat Kişilerin Hakları Bildirgesi’nde ise Engelli tanımı “Normal bir kişinin kişisel ya da sosyal yaşantısında kendi kendisine yapması gereken işleri, bedensel veya ruhsal yeteneklerindeki kalıtımsal ya da sonradan olma herhangi bir noksanlık sonucu yapamayanlar” olarak açıklanmaktadır. c)-WHO – Dünya sağlık örgütünce yapılan engelli tanımı: Dünya Sağlık Örgütü, özürlülük kavramı hakkında aşağıdaki gibi hastalık sonuçlarına dayanan, sağlık yönüne ağırlık veren bir tanımlama ve sınıflama yapmıştır: 4


Noksanlık (Impairment): “Sağlık bakımından “noksanlık” psikolojik, anatomik veya fiziksel yapı ve fonksiyonlardaki bir noksanlığı veya dengesizliği ifade eder.” Özürlülük (Disability): “Sağlık alanında „sakatlık‟ bir noksanlık sonucu meydana gelen ve normal sayılabilecek bir insana oranla bir işi yapabilme yeteneğinin kaybedilmesi ve kısıtlanması durumunu ifade eder.” Maluliyet (Handicap): “Sağlık alanında “maluliyet” bir noksanlık veya sakatlık sonucunda, belirli bir kişide meydana gelen ve o kişinin yaş, cinsiyet, sosyal ve kültürel durumuna göre normal sayılabilecek faaliyette bulunma yeteneğini önleyen ve sınırlayan dezavantajlı bir durumu ifade eder.”

d)-TDK’nın engelli tanımı: Türk Dil Kurumu Türkçe Sözlüğünde engelli kelimesi “Vücudunda eksik veya kusuru olan” anlamına gelmektedir. Söz konusu engelli kelimesinin anlamını tüm boyutlarıyla incelemeye çalıştık. Hepsinin anlatmaya çalıştığı şey aynı olsa da kelimeler farklı kullanıldığından farklı tanımlar ortaya çıkmıştır. Kuruluşların dahi engelli ve engellilik üzerine ortak kabul ettikleri bir tanım yoktur. Bu durum kuruluşların ilgi alanlarına ve bakış açılarına göre değişmektedir. engellilerdostu.com olarak bu noktada sizlere tek bir tanım yapmanın veya tanım tavsiye etmenin doğru olmadığı düşünülmektedir. Konuyu anlamanın yeterli olduğu, fazla kavram kargaşasına gerek olmadığı kesindir.

“Engellilik, Bir Hastalık Değildir. Bireyin, İnsanlık Durumudur.” 5


Bedensel Engelliler Tanımı: Doğum öncesi, doğum sırası ve doğum sonrası dönemde herhangi bir nedene bağlı olarak iskelet (kemik), kas ve sinir sistemindeki bozukluklar sonucu, bedensel yeteneklerini çeşitli derecelerde kaybeden, toplumsal yaşama uyum sağlama ve günlük yaşamdaki gereksinimlerini karşılamada güçlükleri olan, bu nedenlerle korunma, bakım, rehabilitasyon, danışmanlık ve destek hizmetlerine ihtiyaç duyan kişiye bedensel engelli; bu duruma yol açan durumlara ise bedensel engel denir. Bedensel engelleri nedeni ile sağlıklı kişilerden farklılaşan ve eğitim hizmetlerinden gereğince yararlanamayan bu bireylerde bilişsel, psiko sosyal ve duyusal gereksinimlerin yanı sıra hareket ve fonksiyonel yeteneklerin geliştirilmesi de büyük önem taşımaktadır. Çeşitli nedenlerle kaba ve ince motor gelişim becerileri olumsuz yönde etkilenmiş bu kişilerin kendilerinden beklenen fonksiyonel hareket ve becerileri yerine getirmeleri değişik derecelerde kısıtlanmıştır. Bedensel Engellerin Nedenleri: Serebral Palsi: SP (CP) şeklinde kısaltılmış olan bu hastalık grubu, gelişmekte olan beynin (gebeliğin başlangıcından ikinci yaşın sonuna dek) değişik nedenlerle zarar görmesi sonucu ortaya çıkan duyu, algı ve hareket bozukluğudur. Ortaya çıkan klinik tablonun ağırlığı, beynin zedelenme derecesine, hasarın yerine ve bireyin yaşına bağlıdır. Oluşan tablo ilerleyici değildir.

Bu tablonun vücudun tamamını etkileyen şekli tetraparezi (kuadriparezi), daha çok bacakların etkilendiği şekli diparezi (dipleji), vücudun bir yarısının 6


etkilenmesi hemiparezi, tek kol veya tek bacak etkilenmesi monoparezi olarak adlandırılır. Bu durum farklı şekillerde kendisini gösterir. a. Spastik Tip: Kasın istem dışı sertliğini ifade eden bu durum; hareketlerin yavaşlamasına, harekette kontrol güçlüğüne ve çeşitli hareket kayıplarına sebep olur. b. Atetoit Tip: Hareket ve pozisyonlara bağlı olarak kaslar bazen sert bazen de gevşektir. Hareketler istemsiz, yavaş ve sürüncemelidir. c. Ataksik Tip: Duruş, denge bozuklukları, hareketlerde titreme ve koordinasyon bozuklukları ile karakterizedir. ç. Hipotonik Tip(Gevşek): Tüm vücut kaslarında yaygın gevşeklik söz konusudur. d. Karışık Tip: SP’nin farklı tiplerine ait özellikleri bir arada taşır. Çoğunlukla atetoid ve spastik tip birliktedir. Merkezi Sinir Sistemini Etkileyen Dejeneratif, Metabolik ve Genetik Kökenli Hastalıklar: Motor gelişim geriliğine bağlı hareket ve fonksiyon kayıplarına yol açar. (Down sendromu, Subakut sklerozan panensefalit, Joubert sendromu, Rett sendromu, Prader-Willi sendromu, Williams sendromu vb. ) Mental Motor Retardasyon (MMR) (Mental Motor Gerilik): Zekâ, duyu, algı ve motor bozuklukların çeşitli oranlarda bir arada görüldüğü durumu ifade eden genel bir başlıktır. Doğuştan Kol Felci (Brakial Pleksus Yaralanması): Doğum sırasında kola giden sinirlerin zedelenmesine bağlı olarak ortaya çıkan, hareket ve duyuyu etkileyen felç tablosudur. Tek taraflıdır. Etkilenen kolda

7


tamamen bir felç tablosu olabileceği gibi ağırlıklı olarak elde ya da omuz çevresindeki kasların zayıflığı ile de seyredebilir.

Omurilik Kapanma Defektleri (Spina Bifida-Meningomyelosel): Omuriliğin ve omurilik sıvısının dışarıya doğru kese şeklinde fıtıklaştığı ve bacaklarda tek ya da çift taraflı değişen derecelerde felçlere neden olan bir hastalıktır. Bazı hastalarda beyin omurilik sıvısının dolaşımının beyin içinde kapalı kalması sonucu beyinde birikmesi ve buna bağlı başın büyüdüğü (hidrosefali) görülebilir. Hidrosefali beyin gelişimini ciddi olarak engelleyebilecek bir durumdur. Doğuştan Kas Hastalıkları: İskelet kas yapısındaki bozulma ve buna bağlı ilerleyici kas güçsüzlüğü ile seyreden, doğumdan itibaren ortaya çıkan bir grup hastalıktır. Kas güçsüzlüğünün yanı sıra eklem sertlikleri, şekil bozuklukları ve ilerleyici sakatlık meydana gelebilir. Travmatik Nedenli Merkezi Sinir Sistemi Yaralanmaları: Çoğunlukla trafik kazası, yüksekten düşme, ateşli silah yaralanmaları gibi kazalar sonucunda oluşmakta ve sinir sisteminde geçici ya da kalıcı özre neden olmaktadır. Süreğen Hastalıklardan Kaynaklanan Motor Gelişim Gerilikleri: Doğuştan ya da sonradan oluşabilen, yaşam boyu devam eden ve /veya ilerleyici, ince ve kaba motor gelişim becerilerinde yetersizlik ortaya çıkaran durumları tanımlar (epilepsi, osteogenesis imperfekta ).

8


Özel eğitim Merkezimizde alanında uzman pedagog ve Özel eğitim öğretmenleriyle çocuk ve gençlerimize yönelik eğitim ve öğretim çalışmaları yapılmaktadır.

Aşamadığımız engellimiz, engelimizi aşmaktır

9


Fiziksel Engelli Ă–Ä&#x;rencimiz Her Gezimizde Bizlerle

10


“Esma Polatlı Beştepe Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesinde Öğrencim. Esma kas hastalığı sebebiyle tekerlekli sandalyede yaşamını sürdüren bir öğrencimizdir. Önce kendisi sonra ailesinin isteği ile görüşlerini kitabımızın içine katmaya karar verdik. Kendisi aynı zamanda izcilik kulübümün üyesidir ve her gezimizde genelde yer almaktadır. Spordan dışlanmadan yapabileceği bir spor olarak izciliği seçmiştir. Gezilerimize annesi de katılmaktadır. İzci arkadaşları kendisine gezilerde yardımcı olmaktadırlar. İzcilikle engelleri aşmaktadır.”

Neden Bu Çalışmayı Yapıyoruz: Polatlı ilçesi Ankara'ya 75 km uzaklıkta ve nüfusu 123 bin olan bir ilçedir. İlçemizde kayıtlı toplam 26 bine yakın öğrenci vardır. Polatlı ilçesi Milli Eğitim Müdürlüğü verilerine göre okullardaki öğrencilerin yaklaşık yüzde 1-3'u engelli veya Bep öğrencilerinden (Kaynaştırma öğrencileri ya da Bireyselleştirilmiş Eğitim Programı uygulanmış öğrenciler) oluşmaktadır. Milli Eğitim Müdürlüğünden aldığımız verilere göre bu bilgilerin yanında okul spor kulüplerinde yaklaşık yüzde birden daha az engelli öğrenci ya da Bep öğrencisi yer almaktadır. Spor kulüplerinde sadece fiziği düzgün, kilo sorunu olmayan öğrenciler yer almaktadır. Fiziksel engeli olan, okul sorunu olan, disiplin problemi olan, obesite sorunu olan, fiziksel veya mental sorunu olan veya kaynaştırma öğrencileri genellikle spor öğretmenleri tarafından spor kulüplerine kabul edilmemektedirler. Spor yapmak her birey gibi onlarında hakkıdır. Spor öğretmenlerinin spor kulüplerinde bu öğrencileri almamaları anayasal bir suçtur. Anayasının 59. maddesine göre herkesin spor yapma hakkı vardır. Bu hak anayasa ile garanti altına alınmıştır. Bu hakkın bireyler tarafından anlaşılması için, ailelerin, öğrencilerin, okul yöneticilerinin ve spor öğretmenlerinin bilinçli olması gerekmektedir. Bu konuda Polatlı ilçesinde bir çalışma yapmak ve spor hakkı için savunuculuk yapmak istiyoruz. 11


Yapacağımız broşür, afiş ve kitapçık çalışmaları ile her okula sporun önemi ve spor yapma hakkının anayasal bir hak olduğunu vurgulamak için bu tasarladığımız görsel medya araçlarını dağıtacağız. Özelikle Bep’li ve fiziksel engeli olan öğrencilerin alilerine ve okul yönetimine bu kitapçıklar verilecek ve gerekli tedbirlerin alınması sağlanacaktır. Bu çalışma ile ilçemizdeki toplam Bep ve fiziksel engeli olan öğrencilerin en az yüzde yirmisinin bir spor kulübüne kayıt olmasını hedeflemekteyiz. Her öğrencinin ilgi ve alakasına göre bir spor kulübüne katılması için öncelikle spor öğretmenlerine bir tanıtım semineri verdik. Bu konuda Polatlı İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü bizlere destek vermiştir aynı zamanda okullara proje tanıtım broşürlerinin, afişlerinin ve kitapçıklarının dağıtılmasında ve projenin en son aşaması olan kaç öğrencinin spora katıldığı konusunda veri toplanmasında da bizlere gerekli izinleri ve bilgileri vermiştir. Çalışmamızın amaçlarını, hedeflerini ve sonuçlarını web sayfası, sosyal medya kanalları ve daha ileriki zamanlarda yapacağımız (proje bittikten sonra) kısa okul seminerleri ile öncelikle Polatlı halkına sonra tüm Türkiye'ye duyuracağız. Spora kazandırdığımız her engelli ve Bep’li birey bir başarı olacaktır. Bu çalışma ile derneğimiz imajı artacak ve Sivil Düşün AB programı ilçemizde bir kez daha tanıtılacaktır. Amaç ve Hedeflerimiz: Çalışmamızın engelli bireylerin hakları ve özellikle çocuk hakları ile ilgilidir. Çalışmamız bir hak temelli çalışmadır. Çalışmamızın ana amaçları ve hedefleri aşağıda özetlenmiştir: -Öncelikle Polatlı ilçesinde örgün eğitim okullarında ( Polatlı İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü verilerine göre 23 ilköğretim okulu,21 ortaokul,10 lise ve 12 özel lise, ortaokul ve ilköğretim okulu) okuyan ve yaşları 6-19 arasında değişen Bepli (“Bireyselleştirilmiş Eğitim Programı Uygulanan Öğrenciler” yada diğer ismi ile “Kaynaştırma Öğrencileri”) ile fiziksel engeli bulan öğrencileri spor yapmaya yönlendirmek, 12


-Okul spor kulüplerine fiziksel engeli sebebiyle kabul edilmeyen öğrencilerin spor kulüplerine kabulünü sağlamak ve ilgi ve alakaları ile ilgili spor yapmaya teşvik etmek, -Sporun anayasal bir hak olduğunu ve her öğrencinin fiziki yapısı, Bepli öğrenci olup olmaması gibi sebeplerden dolayı engellenemeyeceğini spor öğretmenleri ile okul yöneticilerine yapılacak bir bilgilendirme seminer ile aktarmak, -Spor yapma hakkının bu tür öğrenciler başta olmak üzere herhangi bir öğrencinin engellenmesi durumunda anayasal suç işlendiğini hem spor öğretmenlerine, okul yöneticilerine hem de öğrenci ailelerine bilgi olarak aktarmak, -Spor yapan Bepli öğrenciler ve fiziksel engeli bulunan öğrencilerin sayılarının artırılması, -Çalışmamızın başlangıcında okul spor kulüplerinde kayıtlı sporcu sayıları ile çalışma sonucunda spor yapan engelli ve kaynaştırma öğrencilerin sayısında yaklaşık olarak yüzde yirmi gibi bir artış sağlamak, -Engelli ve kaynaştırma öğrencilerin kendine güvenlerini artırmak, -Spor öğretmenlerinin sporu her türlü bireye eşit ve adil dağıtımı konusunda bilinç ve farkındalık oluşturmak,

13


SPOR YAPMA HAKKI: Anayasal olarak her birey fiziksel engeli, kilosu, boyu, vb. sebeplerden dolayı spor yapmadan dışlanamaz. Spor yapma hakkı her bireyin anayasal bir hakkıdır. Kimi zaman bu hak bireylerden alınmaktadır. Özellikle okullarda öğrenciler kilo veya boy gibi sebeplerden dolayı spordan dışlanmakta ve okul spor klüplerine alınmamaktadırlar. Fiziği düzgün, atletik, boyu uzun öğrenciler okul takımlarına alınmaktadır ve okullarda bunun tersi olan öğrencilerin spor yapmaları istenmemektedir. Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşundan günümüze kadar 1924, 1961 ve 1982 yıllarında olmak üzere şu ana kadar üç Anayasa yapılmıştır. 1924 ve 1961 Anayasalarında Spor ile ilgili herhangi bir hüküm bulunmamaktadır. Spor ilk defa 1982 anayasasında 58. ve 59. maddelerinde yer almıştır. Türkiye Cumhuriyeti 1982 Anayasasının 5. Maddesi, Devletin temel amaç ve görevlerini; “Devletin temel amaç ve görevleri, Türk Milletinin bağımsızlığını ve bütünlüğünü, ülkenin bölünmezliğini, Cumhuriyeti ve demokrasiyi korumak, kişilerin ve toplumun refah, huzur ve mutluluğunu sağlamak; kişinin temel hak ve hürriyetlerini, sosyal hukuk devleti ve adalet ilkeleriyle bağdaşmayacak surette sınırlayan siyasal, ekonomik ve sosyal engelleri kaldırmaya, insanın maddî ve manevî varlığının gelişmesi için gerekli şartları hazırlamaya çalışmaktır.” Şeklinde belirlerken “Gençlik ve spor” Başlığı altındaki ilgili maddeler ise; A. Gençliğin korunması Madde 58 Devlet, istiklâl ve Cumhuriyetimizin emanet edildiği gençlerin müsbet ilmin ışığında, Atatürk ilke ve inkılâpları doğrultusunda ve Devletin

14


ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü ortadan kaldırmayı amaç edinen görüşlere karşı yetişme ve gelişmelerini sağlayıcı tedbirleri alır. Devlet, gençleri alkol düşkünlüğünden, uyuşturucu maddelerden, suçluluk, kumar ve benzeri kötü alışkanlıklardan ve cehaletten korumak için gerekli tedbirleri alır. B. Sporun geliştirilmesi Madde 59 Devlet, her yaştaki Türk vatandaşlarının beden ve ruh sağlığını geliştirecek tedbirleri alır, sporun kitlelere yayılmasını teşvik eder.Devlet başarılı sporcuyu korur.Şeklinde yer almıştır. 58. maddenin gerekçesi; Devlet gençliğin korunmasıyla ödevlidir. Gençler Türk toplumunda önemli bir yer işgal etmişlerdir. Gençlerin yetişmeleri ve gelişmeleri için gerekli eğitimi sağlamak ödevi 42. maddede düzenlenmiştir. Bu maddenin 1. fıkrası bu eğitimin ve yetiştirmenin istikametini tespit etmiştir. Gençlerin eğitim dışı tehlikeler olan alkolizme, keyif verici zehirlere suçluluğa, kumara ve cehalete karşı korunmaları da Devlete Yüklenmiştir. 59. maddenin gerekçesi olarak; Sağlık hizmetlerinin bir parçası beden sağlığının spor yaptırarak korunmasıdır. Sporun kitlelere yayılması bu amacın teminine yarayacak araçlardan en etkinidir. Sporun geliştirilmesi, sadece fiilen spor yapanlara değil seyircileri için de eğitici ve sağlık kurallarına uygun bir ortamda yaşamaya sevk edici etkileri sebebiyle Devletçe ele alınması için bir başka sebeptir. Bu gün gelinen noktada Türk Sporunun çözüm bekleyen birçok problemleri yapılan yasal düzenlemeler rağmen çözüme kavuşturulamamıştır. Yeniden yapılması planlanan Anayasada; Gençlik ve Spor başlığı korunarak, özellikle sporun tanımının yeniden yapılması sağlanmalıdır. Bilim ve teknolojik 15


gelişmeler ışığında, Spor eğitimi, spor yönetimi, spor ekonomisi, spor endüstrisi, spor teknolojileri, spor ve sağlık spor turizmi yetenek seçimi gibi ülke menfaatine olan başlıklar altında genel bir çerçeve belirlenerek; Spor kulüpleri, federasyonların özerkliği, yerel yönetimler, şirketleşme, ticarileşme, profesyonelleşme spor hukuku, sponsorluk, sosyal güvenlik, yayın hakları, şans oyunlar, şiddet, vergi uygulamaları gibi spora ilişkin konularını daha önce yapılan spor şurası kararları ve alt komisyon çalışmaları ve mevcut yasal düzenlemeler ışığında ortaya çıkan problemler dikkate alınarak çağdaş spor yönetimi anlayışı ve yaklaşımları çerçevesinde tüm vatandaşları, çocuk, genç, yetişkin, yaşlı kadın erkek ve engelliler gibi dezavantajlı grupları göz ardı etmeden dünyada ki örnekleri dikkate alınarak değerlendirilmesi Türk toplumunu sağlık mutlu huzurlu ve refahı açısından önem arz etmektedir. Engelli bireylerin vede spordan dışlanan bireylerinde dahil edildiği “Herkes için Spor” kavramı aslında bizim bu çalışmamızın ana hedeflerini içermektedir. “Herkes İçin Spor” kavramı Avrupa Konseyi Spor Gelişim Komitesi tarafından sosyal durum, sınıf, ırk, özür ve engelliliklerine bağlı olmaksızın spor yapmayı arzu eden herkesin serbest zamanlarını spor ile değerlendirmesi ve katılımının mümkün kılınması şeklinde tanımlanmıştır. Bu tanım incelendiğinde, bir toplumda bulunan herkesin bu haktan faydalanması gerektiği; dolayısıyla şu veya bu şekilde ihmal edilmiş toplum gruplarında da sporun yayılmasının ilke edinildiği anlaşılmış olacaktır. Örneğin, tutuklu ve suçlular her ne kadar belli bir süre için hürriyetlerinden mahrum olsalar da eğitim, kültür ve spor haklarını muhafaza etmektedirler. Zira spor hakkı; eğitim, sağlık ve güvenlik hakları ile tanımlanan sosyal hak ve özgürlükler arasındadır. Ayrıca HİS, sporun demokratikleşmesi ve mümkün olan en fazla sayıda insana bu hakkı sağlama idealine dayanır. 16


Herkes için spor(HİS), eğlence ve sağlığı kendi bünyesi içinde aynı zamanda gerçekleştirmeyi amaç edinmiştir. Spor kavramının Fransızca’da neşe anlamına gelen “de sport” kelimesinden türediği unutulmamalıdır. Neşe, eğlence ve oyunlar; kendisini geliştirmek gibi bir amacı olan sporcuyu motive eden asıl faktörlerdir. Bir başka gerçek de, HİS faaliyetlerinin fazla yorucu olmayan bir çaba, rahatlama ve eğlenme ilkesi doğrultusunda uygulandığı zaman en olumlu sonucun alınacağıdır. Spor yapanların daha sağlıklı oldukları olgusundan yola çıkarsak, sporun yaygınlaştırılması yoluyla bir yandan genel nüfus içindeki sağlıklı insan sayısının artması, öte yandan da genel toplum sağlığı ile ilgili standartların yükselmesi sağlanacaktır. Toplumdaki yetenekli sporcuların bulunup çıkarılması, sporun yaygınlaşmasının bir diğer sonucudur. Böylece, HİS’in amaçları arasında yer alan daha çok elit sporcunun ortaya çıkartılması hedefine de katkı yapılması mümkün olacaktır. Spor herkes içindir; yaşı ve cinsiyeti ne olursa olsun insanların eğlenmesi, kaynaşması, kendilerini iyi hissetmesi için iyi bir yoldur. Düzenli spor faaliyeti ister üst seviyede yarışarak ister parkta yürüyerek yapılsın, birey ve toplumu bir araya getirme, daha iyi bir yaşam kalitesi oluşturma ve sağlığı geliştirme açısından çok yararlıdır. HİS, serbest zaman faaliyetlerini herkesin faydalanacağı, hoşlanacağı, eğleneceği ve sağlığın koruyacağı derecede kolaylaştırmayı hedefleyen uluslararası bir programdır. 1927’de Frederiko Gaelzer, Brezilya’nın güneyinde, Porto; Alegre kentinde halka açık bir dekorasyon merkezi kurdu. Fiziksel eğitim ve spor alanında bir öncü olan Gaelzer, sokaklarda ve meydanlarda oyunlar, kültür ve spor şenlikleri düzenliyordu. O zamana kadar ise bu tür faaliyetler, okul ve kulüp gibi kapalı yerlerde yapılmaktaydı. Aslında bu gelişmeye yol açan Brezilya kentlerinin boş 17


arsalarında bir süreden beri oynanan futbol maçlarıdır. Gaelzer’in getirdiği yenilik fiziksel faaliyetleri kural ve normlara bağlamak ve yarışmadan çok katılıma önem vermektedir. 1923 yılında Sao Paolo’da ilk kez bir büyük kent merkezinde yapılan koşu bugün de sürmektedir ve uluslararası boyut kazanmış durumdadır. 19’uncu yüzyılda popüler jimnastik, İskandinavya ve Almanya’ da hükümetler tarafından büyük destek görmüştür. 1920’li yıllarda Alman halkı Weimar Hükümeti tarafından spor yapmaya teşvik edilmiştir. 1931’de Sovyetler Birliği, “Çalışma ve Savunmaya Hazır Olma” adı altında fiziksel eğitimi amaçlayan bir programı uygulamaya koydu. Endonezya’da rekreasyona dayanan kitle sporu, folkloru da içeren ve birkaç kuşak geriye giden bir kültür geleneğine dayanmaktadır. “Herkes İçin Spor” ifadesinin ilk defa 1966 yılında Avrupa Konseyi tarafından gündeme getirildiğini görüyoruz. Yüzyıllardır spor, ciddi zamanlar dışında kalan boş vakitlerin değerlendirilmesinin amacı olarak görülüyordu. Ancak, 20’inci yüzyılın başından itibaren uzmanlar tarafından daha ciddi bir aktivite olarak görülmeye başlanmıştır. Avrupa Konseyi bu kelimenin anlamını genişletmeye çalıştı; onu kendi evrensel karakterinin bir parçası olarak gördü. 1975’ten itibaren UNESCO’da spor konusunda aktif bir rol oynamaya başladı. Nitekim 1980’de “Bütün Dünya İçin Spor Programı” (Sport for all programmes Throughout the world) adlı bir rapor hazırlanmıştır. Bu sporun amacı, spora olan ilgiyi artırarak bireylerin yaşam düzeyleri ve sosyal faaliyetlerinin kalitesini yükseltmek onları suç işlemek gibi olumsuz eylemlerden uzaklaştırmaktır. İsveç’te 1974-1975 yıllarında başlayan “tatil boyunca spor” (Ttrim Durink The Holidays) kampanyasını 1976’da İspanya’nın aileye yönelik ve Belçika’nın özellikle 50 yaşın üstündekileri hedef alan etkinlikleri izledi. Batı Almanya’da 18


“Trim Dich” adlı dizi faaliyetler başlatıldı. Bu verilere dayanarak, “Herkes İçin Spor” hareketinin sadece bugüne özgü bir olay olmayıp geçmişten devralındığını, ancak sistemli bir hale getirilişinin oldukça yeni olduğunu söyleyebiliriz. TÜRKİYE’DE HERKES İÇİN SPOR “Herkes İçin Spor” düşüncesine 1923 ve 1937 senelerinde yapmış olduğu konuşmalarında değinen Atatürk, Türk spor hareketini yönetenlerin ve spor bilincini yükseltmeye çalışanların her yaştaki Türk için beden eğitimini sağlaması gerekliliğinden söz etmiştir. Bu düşünce, günümüzün “Herkes İçin Spor” anlayışının çok önceleri Atatürk tarafından ifade edilmiş olduğunu göstermektedir. Fiziksel egzersizlerin yaşam kalitesi, sağlığın korunması ve geliştirilmesi açısından oluşturduğu değer tüm dünyada kabul edilen bir gerçektir. Birçok ülkede olduğu gibi Avrupa Konseyi’ne üye ülkelerde de spora katılımı teşvik etmek üzere 1960’lı yıllardan beri yoğun bir çalışma sürdürülmektedir. Bu çalışma, her yaştan ve her kesimden bireyleri yaş, cinsiyet, ırk, sosyal yapı ve becerileri ne olursa olsun serbest zamanlarında bir tür bedensel etkinlik yapmayı motive etmeyi amaçlamaktadır. 1982 Anayasasının 59’uncu maddesinde “Devlet, her yaştaki Türk vatandaşlarının beden ve ruh sağlığını geliştirecek tedbirleri alır. Sporun kitlelere yayılmasını teşvik eder.” denmektedir.

19


Çalışmamızın Performans Göstergeleri: a)-Web sayfamız: (www.engelliyimsporyapiyorum.com)

b)-Facebook Sayfamız: (https://www.facebook.com/Engelliyimsporyapiyorum-867937533558582/)

20


c)-İnstagram Sayfamız: (http://www.instagram.com/engelliyimsporyapiyorum)

d)-Sosyal Medya Göstergeleri:

21


22


23


24


25


e)-Çalışmamızın Basında Yansıması: Polatlı Postası:

26


Polatlı Kaymakamlığı Web Ana Sayfasında:

27


f)-Spor Öğretmenlerine Yönelik Seminer:11 Mart 2019 tarihinde Polatlı ilçesinde 65 Beden Eğitimi ve Spor öğretmenine öğrencilerin spordan dışlanmaması için bilinç oluşturma semineri verilmiştir. Bu seminere Polatlı Kaymakamı ve Polatlı İlçe Milli Eğitim Müdürü de katılmıştır. Öğrencilerin spor yapmaya teşvik edilmesi için gerekli önlemlerin alınması ve özellikle fiziksel engeli ve boyu, kilosu gibi sebeplerden dolayı dışlanan öğrencilerin bir an önce okul spor kulüplerine katılmaları için teşvik edilmesi gerekliliği anlatılmıştır.

28


29


30


g)-Okullara Afiş ve Broşür Dağıtımı Yaptık: Polatlı ilçesindeki tüm lise ve ortaokul ve ilköğretim okullarına yaklaşık 1000 adet broşür ve 100 adet afişi dağıttık. Öğrencilerin spor yapmaya teşvik edilmesi için bilinç oluşturmaya çalıştık.

31


32


Çalışmamızın Broşürü:

33


Çalışmamız Afişi:

34


Çalışmamızın Sonuçları: 1)-11 Mart 2019 tarihinde Polatlı ilçesinde 65 Beden Eğitimi öğretmenin katılımı ile gerçekleşen seminer sonunda öğretmenlere bir değerlendirme anketi yapılmıştır. Yapılan anket sonucu okullarda ağırlıklı olarak salon sporları yapılmakla birlikte halk oyunları ve floorball gibi farklı türden yeni spor dalları da öğrencilere sunulmaktadır. 2)-Polatlı İlçe Spor Müdürlüğü verilerine göre Polatlı’da yaklaşık 6117 lisanslı sporcu vardır. İlçemizdeki okullarda yaklaşık 700-1000 civarında lisanslı sporcu vardır. Hiçbir engelli bireyin sporcu lisansı yoktur. 3)-Spor öğretmenlerinin yüzde 56’sı Bep’li öğrencilerle spor çalışması yapmaktadır. Bu öğretmenlerin yaklaşık yüzde 27’si seminer sonucunda Bep’li ve fiziksel engelli öğrencilerle spor çalışması yapacak ve bu öğrencilere lisans çıkaracaklarını beyan etmişlerdir. 4)-En az iki yıl içerisinde Polatlı’da spor yapan Bep’li ve fiziksel engelli öğrenci sayısı spor yapan öğrenci sayısına oranı yaklaşık yüzde 4-10 civarında olacaktır. 5)-1000 adet broşür ve 100 adet afiş Polatlı ilçemizdeki tüm okullara dağıtılmıştır. Sadece Bep’li veya fiziksel engelli öğrenciler değil ayrıca tüm öğrencilerinde spor yapmaları teşvik edilmiştir. 6)-Spor yapma konusunda ailelerde dağıtılan broşürle bilinç oluşturulmaya çalışılmıştır. 7)-Dışlanan bir kesimin hak savunuculuğu yapılmıştır. 8)-Polatlı İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ve Polatlı Duatepe Eğitim Kültür Sanat ve Gençlik Derneği Kamu-STK çalışması ile güzel bir projeyi gerçekleştirmiştir.

35


Kaynakça: 1-Türkiye Bedensel Engelliler Spor Federasyonu web sitesi

2- http://www.engellilerkonfederasyonu.org.tr/

3- Aktuğ, Gülfem,2004,Engellilerin toplum içinde daha iyi yaşam sürebilmeleri için önerilen örnek projeler, Yıldız Teknik Üniversitesi Yüksek Lisans Tezi

4-Demir,G.T.,2019, Spora Katılım Motivasyonu: Görme Engelli Sporcular Üzerine Bir Araştırma, Gazi Antep Üniversitesi Spor Bilimleri

36


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.