SAKARYA ÜNiVERSiTESi
FEN BiLiMLERi ENSTiTÜSÜ DERGiSi CiLT 6 SAYI 3 Eylül 2002
ISSN
1301-4048
iÇiNDEKiLER Akgöl'de (Gölkent-Sakarya) Ötrofikasyon ve Su Kalite Sınıfının Belirlenmesi
B.Şengörür, ADemirel
1
Trafik Kazalarında insan Faktörü A Ti.Jrkoğlu, O.Eidoğan
9
Yüksek Dayanımlı Beton Üretimınde Çimento ve Süperakışkanlaştırıcı Beton Katkı Maddelerinin Etkinliği M.Sümer, B. Söyler
15
Gyro Uçaklarının Bilgisayar Destekli Tasarımı ve Analizi A Ç Çiling1r, ü Kocab1çak
21
Düzenli Depolama Ç.Kan. B.Şengörür
.
. 28
Süt Endüstrisi Atık Sularının CaCO,'Iı Bileşiklerle Antılması D Özel, M S.Aiosman
32
Kaynağın iki Boyuttaki Transiyen Termal Elasto-Piastik Simülasyonu E Nart
37
Kapalı Mahallerde Termal Konfor, Havalandırma Sistemlerinde Yeni Nesil Mentezler ve Seçim Kriterleri K Çakir, E.Sağ1r
46
Yağış Erozyon indeksinin ve Toprak Koruma Yöntemlerinin Belırlenmesınde Adapazarı Örneği EAç1kgöz, M.Gümrükçuoğlu
55
Dekarbürizasyonun AISI H13 Çeliğinin Borlanma Davranışına Etk;sı
F.Karakullukçu, K. Genel, M ipek
59
17 Ağustos 1999 Depremi Sonrası Adapazarı Cadde Tozlarında Ağır Metal Kirliliği
MŞDündar M.F.Pala
63
Evsel Nitelikli Merkezi Atıksu Tesisinin Bilgisayar Destekli Tasarımı
S H Özgür R ileri
69
Bir Sanayii Yapısı için Ülkemiz Koşullarında En Ekonomik Taşıyıcı Sistem Araştırılması
. 77
1 Altun, S Z Bulut. . . .
Uçucu Kül Kullanılarak Kağıt Fabrikası Atık Sularından Fenol ve Lignin Giderimi
MUğurlu
. . .. . . . . . . .
84
Deprem Karşısında Çelik Konstruksıyon Yapıların Betonarme Yapılara Göre Avantaj ve
Dezavantajlarının Sebepleri ve Analızi M Yay/a/1, AMirnaroğlu
89
Elekirolitik Bazı Baz Çözeltilerinın Radyofrekans Etkileşimleri
92
Guney N k.wl,afl
XDSL Teknolojisi O.Aybar, E Köklükaya
98
Bir Enerji Üretim Tesisinde Scada Sistemi ve Uygulaması O. K Erzurum
. 102
Hedef Programlamada Grafik Çözüm Yöntemı O Yazar H. Kocaman
110
AISI 8620 Çeliginin Bor-Vanadyumlanması ve Yüzey Özelliklerinin Incelenmesi .. .... . . . ö Çeğil, Ş Şen
113
On Some Semigroups R Keskm S Ceb1roğlu
118
Depremde Hasar Gören Yapılarda Onarım ve Güçlendirme Yöntemlerınin incelenmesi . S Gülen H Kasaf. . . An Embedded 1 C Bus Monitorıng System Design lmplementation S Atmaca, A T Özcerit.
120
.
124
Egilrne Etkisindeki Yüksek Performanslı Betor.arme Kesıtlerde Geritme Bloğu Parametrelerı
S Pul MHüsem, E Öztekm
.
.
128
Zaman Gecikme/i Karars1z Sistemler için Katsay1 Diyagram Metodu lle Kontro/or Tasanm1 . . . .... . ...... .. .... .. .. . . 135 . . . . . . . . .. . . . .
S E Hamamc1 . .. ....
Yeni Yöntemle Demir içeren Baca Tozlarının Önlenmesi ve Değerlendirilmesi
.. ... .. . .. ... .... .
.. 143
Elektrokoagülasyon ile Su Arıtımında OPLC UygularnasıT Sadak, MA Yalçm . .
. 150
Ş.Aibayrak, F.A.Şirin , AAKocaclk,N.Ed!Z
Some New Sequence Spaces Defined By a Sequence of Orlicz Function
T Böyuk MBaşanr
156
Bı lg sayar Ağlarında Güvenlik Denetımleri Ü.Ersöz
160
Kontrol Sistemleri Analizi için MATLAB'da Kullanıcı Ara Yüz Tasarımı
U Sancar AF Boz
168
Tel Çekme Presesi ve inklüzyon Hasarları ü Ş enyürek, H Cömert
178
Bentonit ıle Bayarmaddelerin Adsorbsiyonu Z Ay, M özacar, lA Şeng!l. . Semi Treyler Araçlarının Bilgisayar Destekli Şası Tasarımı ve Analizi
A ZBarçm, S /riç. M.MAmm . . Deri Endüstrisi Atıksularının Merkezı s·stem ıle Arı tabı lirl igı nın Araştırılması RI/en, V.Bu/ur . .... . . . B.A.Boşluklu Perdelerde Üst Kat Bag Kirişı Yukseklıgının Sıstem Davranışı na Etkısın n Deneysel Ara ş tırılması Y S.Tama H K plan Perde En Kesit Şeklinın ve Planda Perde Yerının Degışmes•nın, Perdeler ve Çerçeveler Aras1ndakı Kesme Kuvvet ı Dagılımına Etkısı H Ka sap M Ozym
183 188 195 209
L
16
'
SAKARYA ÜNiVERSiTESi
FEN BiLiMLERi ENSTiTÜSÜ DERGiSi
Eylül 2002
CiLT 6
SAYI3
Sah i b i:
Prof. Dr.lsmaii Çallt
Editör:
Prof. Or. Osman Çerez ci Y. Doç. Or. S. Can Kurnaz
Bu Say1daki ,
'{ayan Inceleme Kurulu: Prof Dr. Mehmet Durman Prof Vahdettin Sevinç Prof.Harndi Ankan ProfDrHarun Taşk1n Prof Dr. Erol Emre Prof. Lütfi Saltabaş Doç.Dr. Mehmet Ali Yalç1n Doç.Dr. Ertan Yan1koğlu Doç.Dr.Hüseyin Ekiz Doç. Or. Fethi HallGI Doç. Dr. Vahdet Uçar Y.Doç.Dr.S.Can Kurnaz Y.Doç.Dr.imdat Taymaz Y.Doç.Dr.H.Ozkan Toplan Y.Doç.Dr.l<enan Genel Y.Doç.Dr.Şenol Y1lmaz
Genel Yay1n Yönetmeni Fatma Ayd1n
Adresi:
·vaz;şma
SAÜ Fen Bilimleri Enstitüsü Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi Esentepe Kampüsü 54040 Sakarya Tel & Fax: (+90-264) 346 03 14 e-posta: ckurnaz@sakC?rya. edu. tr, fatrııaa@saka_r:y� ed_u_:_tr http://www. fbe.sakarya.edu. tr
SAÜ Fen Sılimieri Enstitüsü Dergısi yılda 2 veya .3 kez yayınfanır. SAKARYA , ı ı , ıs , 1
.
Eylul 2002, Sakarya
ISSN
:
1301-4048
iÇiNDEKiLER Akgöl1de (Gölkent-Sakary a) Ötrofikasy on ve Su Kalite Sınaftnsn Belirlenmesi B. Şengörü� A.Dernirel Trafik Kazalarında insan Faktörü A. Türkoğ/u, O.Eidoğan . . . . .
.
...... . .
.
. . . .
.
. . .
. . .. . .
. .
.
.
.
.
.
.. .
.
. .
. . .. . .
.
.
.
.
.
. . . . . .
.
.
..
.
. ..
.
.
. . ..
. . . . . . . . . .
.
.
.
.
.
.
. . .
.
.
. . .
Yüksek Dayantmil Beton Üretiminde Çitento ve Süperakaşkanlaştancı Beton Katki Maddelerinin Etkinliği . . . ... . .. . . . . .. . . .. . . .. . . .. . . .. M�SümerJ B.Söyler ......... . . ,
.
...
. . . . . . .. .
. . . . . . . . .
...
. .
. .
....
.
.....
.. .
..
�
.
..
. . .
�
. . ..
. . . . . .
. . . . .
.
. . . .
.
. . .
. .
.
.
.
. . . ..
....
. . .
...
.
. . .
..
. .
. .
.
. . .
. ..
. . . .
. . . .. . . . . . .
.
. . . .
.
. .
. . . .
1-8
. . 9-14 ..
. . . . . . .
15-20
Gyro Uçaklarınin Bilgisayar Destekl i Tasarımı ve Ana l izi A.Ç.Çilingi� Ü.Kocab1çak .........................................................21-27 Düzenli Depolama Ç.Kan, B.Şengör0r ................................................................................................................................... 28-31 Süt Endüstrisi Atık Sulannan CaC03'It Bileşiklerle
Arıttimasi D. Özel,
M.S.AJosman
Kay nağıniki Boyuttaki Transiyen Termal Elasto-Piastik Simülasyonu E.Nart
. . . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . .
..
.
. .
. . ..
.
...
.
. . . .
.. . . . . .
. .....
.
.
. .. . . . .
... . . . .
.. . .
.
.
.
.
.
. . .
.
. . ..
. . . .
.
.
.
.
.
.
.
. . . .
.
.
.
.
.
.
. .. 32-36 .
. .
... ..
.
.
.
37-45
. .
Kapalı Mahallerde Termal Konforı Havalandırma Sistemlerinde Yeni Nesil MenfezJer ve Seçim K riterleri
K.Çaktr, E.Sağtr
. .
.
. . . .
.
.
. .. . .
.
. . .
.
. . . . . .
.. .
.
... . . . . . . . .
.. . . . . . . . . . . . . . .
.
.
. . . .....
. , ................................................ , ............................................ , ........ 46-54 .
Yağış Erozyon indeksinin ve Toprak Koruma Yöntemlerinin Belirlenmesinde Adapazarı Örneğ i
E.Aç1kgöz , M. GümrükçOoğlu
. . . .. . . . . . . . . . .
. . . . . . . . . . . . . . . . . .. . . . . . . . . . .
. .......
. . . . .
. . . . . . . . . .. . . . .. . . . . .. . . . . . . . . . . . . . . . .
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .. . . . . . . . . . .
55-58
Dekarbürizasyonun AISI H13 Çeli ğ i ni n Borlanma Davranışına Etkisi F.Karaku/Jukçu, K.Genel, M.lpek ......................... 59-62 17 Ağustos 1999 Depremi Sonrast Adapazarı Cad de Tozlarında Ağır Metal Kirliliği M Ş.Dündar, M.F.Pala . . . .
.
Evsel Nitelikli Merkezi Atrksu Tesisinin Bilgisaya r Destekli Tasanm1 S.H.Özgür, R.lleri
.
. .
.
.
.
.
. .
.
.
.
.
..
.
. . . .
.
.
. . .
.
.
.
. .
. .
.
.
.
.
.
. .
. .. .
. . .
.
.
.
63-68
. . . . .
.
.
.
.
. 69-76 .
Bir Sanayii Yapası için Ülkemiz Koşullarında En Ekonomik Taşıyıcı Sistem Araştıralması I.Aitun, S.Z.Bulut ................. 77-83 Uçucu Kül Kullamlarak Kağ1t Fabrikasa Atık Sulanndan Fenol ve Lignin Giderimi M.Uğurlu .. . . . . .
.
.
.
.
.
.
. . . . . .
.
.. . ...
... . . .
..
. . . .
.
.. 84-88
Deprem Karşısinda Çelik Konstrüksiyon Yapaların Betonarme Yap1iara Göre Avantaj ve Dezavantajlarının Sebepleri ve Analizi M. Ya y/all, A.Mimaroğlu
.
.
.. . .
. . . . . .
.
. . .
. .. ..
. . .
.
. . ..
.. . . . . . . . . . . .
Elektrolitik Bazı Baz Çözeltilerinin Radyofrekans Etkil e şi mleri
. .
. . . . . ..
.
Y Giiney.
.
. .
.
.
.
..
.
.
.
.. . .
N.Kurl?an
.
. . . .
. . .
..
.
.
.
.
.
.
.
. . . .
..
.
... .
. .
. . . . . . . .
. .. . . . . . .
.
.
.
.
.
. .
.
89-91
....... 92-97
. ....... .................... .. .......
XDSL Teknolojisi O.Ayba� E.Köklükaya ............................................................................................................................. 98-101 Bir Enerji Üretim Tesisinde Scada Sistemi ve Uygulamasa
O. K. Erzurum .....................................................................
Hedef Programlamada Grafik Çözüm Yöntemi O. Yazar, H.Kocaman .
. . . . . .. .
. . . .
.
. . . . . .
. . . .
. . .
. . .. .
.
.
. . .
.. . .
AISI 8620 Çet iğ inin Bor-Vanadyurnlanınası ve Yüzey Özelliklerinin Incelenmesi Ö.Çeği/, Ş.Şen
. . .. . .
On Some Semigroups R.Keskin, S.Cebiroğlu ..
. . .
. .. .
. . . . . . .. . . . .
.
..
.
. . . . . ..
.
. . .. .. . . .
..
.
. ..
. .. . . . . . .
.. .
. . .
.
.
.
..
.
.
. .
Depremde Hasar Gören Yapılarda Onarrm ve Güçle nd ir m e Yön tem ler in i n i n c e l e n mesi
.
. . .
.
.
.
. . .... . . .. .
. .
.
.
...
.
.
. ...
. . .. . .. .
.. . .
. .
S. Gülen,
.
. . . . . . .
.
.
. . .
.
.
H.Kasap
.
. . . ...
.
.
.
.
. . .
.
.
.
.
.
. .
.. . .
.
.
. .
. .
. . . . .
.
..
.
.
.
. .
110-112 113-117
. . .
.
102-109
.
118-119
. . . 120-123 . .
.
An Embedded 12C B us Monitoring System Design lmplementation S. Atmaca, A. T. Özcerit......................................... 124-127 Eğilme Etkisindeki Y ük sek Performanslı Betonarme Kesitlerde Gerilme Bloğu Parametreleri
S.Pul,
M.Hüsem, E.Öztekin ......................................................................................................................... ....................... 128-134
Zaman
Gecikme/i
Kararsız
Sis temle r
için Katsayt Diyagram Meto du ile Kon tro/ö r
Tasanmt S.E.Hamamc1
.
.
.
. . . . .
.
. . .
135-142
Yeni Yön temle Demir içeren Baca Tozlannın Önlenmesi ve Değerfendirilmesi
Ş.Aibayrak, F.A.Şirin, A.A.KocacJk,N.Ediz
...
. .. .
.
.
.. . . . . . . .
. .
.. .
. . . . . .
. . . . . . . . . .
.. . .
. . . . . .
. . . . .
.
. . . . . . .
.
... .
.
. . . .. . .
. .. . .
.
. . . . . .
.
. . . . . . . .
.
. . ..
. . ..
.
.
. . . .
.
.
.
. . . .
... 143�149 .
Elektrokoagülasyon ile Su A r ıt t m ı nda OPLC Uygulaması T.Sadak, M.A. Ya/ç1n............................................................ 150-155 Some New Sequence S paces Defined By a Sequence of Orlicz Function T.Böyük, M.Başanr Bilgisay ar Ağlarında Güvenlik Denetimteri Ü.Ersöz
.... . . . . .
.....
.
.
. .. . . .
.. .
. . ..
.. . . . .
.
....
.
.
.
.
.
.
.
. . . . .
.
. . .
. . . .
.. . . .
.
.
Kontrol Sistemleri Analizi için MATLAB'da Kullanıci Ara Yüz Tasarımı Ü.Sancar, A.F.Boz . . .
Tel Çekme Prosesi ve
i n kl üzyo n
.
.. .
.. . . . .
. .
. .
. . . .
.
. . .
. .
....
.
.
. .
. . . .
.
.
. . . . .
.
.
.
..
. . .
.
.
. . .
.
.
. .. .
.
.
.
. . .
. ..
. . .. . .
. . . .
.
.
.
.
. ..
.
.
.
. . .
156-159
. . . . . .
. . . . . .
160-167 168-177
Hasarlan Ü.Şenyürek, H.Cötnert ................................................................................ 178-182
Benton i� ile Bayarmaddelerin Ad sorbsiyonu Z.Ay, M. Öz acar, i.A. Şengit ...................................................................... 183-187 Semi Treyler Araçlarının Bilgisayar Destekli Şasi Tasarımı ve
Analizi A.Z.Barç1n,
S.lriçJ M.M.Amin
.
.
.
.
.
.
... . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
188-194
Deri Endüstrisi Atıksularının Merkezi Sistem ile A ntabilirliği nin
Araştı rı l m as ı
R.ileri, V. Bulur
.
.
. .
. .
.
. . . .
. .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. .
.
.
.
.
.
.
.
.
195-208
.
.
B.A.Boşluklu Perdelerde Üst Kat Bağ Kirişi Yüksekfiğinin Sistem Davranışına Etkisinin Deney·sel Araştirıiması
Y. S. Tama,
H. Kaplan
.
.
.
.
.
. . . . . . . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . . . . . . . . . . .
. . . . . . . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. .
�
.
. . .
. . . .
. .
. . . . . . .
.
.
.
. . . . . . . . .
.
.
.
.
.
• '
.
.
.
209-215
Ötrofıkaston ve Kalite Sınıfının Belirlenmesi
Akgöl'de (Gölkent-Sakarya)
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi
Su
6.Cilt, 3.Sa)'l (Eylül 2002)
B.ŞengörUr, A.Demirel
AKGÖL'DE (GÖLKENT-SAKARYA) ÖTROFİKASYON VE SU KAI.JİTE SINIFININ BELİRLENMESİ Bülent Özet-Bu
göllerde
çalışmada
ŞEN GÖRÜR, Ali DEMiREL
meydana
ı. GİRİŞ
gelen
ötrofikasyon olayının nedenleri araştırılmış, Sakaı·ya İli,
Gölkent Beldesinde
ötrofikasyon
olayı
yer
alan
incelenmiş
Akgöl' de
ve
zamanla
oluşan
Günümüzde içme ve kullanma suyu maksatlı kullamlan
gölde
kısıtlı
sayıda ve kalitede bulunan göllerin korunması
meydana gelen değişiklikler araştırılarak gölün kalite
yapılması gerekenler maalesef
sımfı
yıllarda insanoğlunun içme
ortaya
çıkarılmıştır.
Çalışmanın
amacı
ve
yapı1mamakta ve ileriki
ve
kullanma suyu olarak
kapsamı üzerinde durulmuştur. Akgölün bulunduğu
önemli
bölge araştınlınış, ve göUerde su kalitesi Jiteratürü
kalmayacağı bir gerçektir. Bu çalışmanın amacı, göllerde
incelenmiştir. Göllerde su kalitesinin bozulması olayı
meydana
bir
yer
hıtan
göllerden
ötrofikasyon
gelen
faydalanma
olayının
imkarn
nedenlerinin
anlatılmış,
araştırılması ve Sakarya İli, Gölkent Beldesinde yer alan
ötrofikasyona neden olan su kiriterleri incelenmiştir.
Akgöl' de oluşan ötrofıkasyonun incelenmesi ve zamanla
ve
Su
ötrofikasyon kalite
standartları
yönetmelikler gereken
aynntılı ve
incelenerek
değerler
olarak kalite
bir
doğa)
belirtilmiştir.
kriterlerine gölde
Çalışma
ait
gölde
olması
aJanından
meydana
gelen
üzerinedir.Bu
amaçla
ötrofikasyon
olayı
değişikliklerin
araştırılması
yapılan
çalışmada;
hakkında
literatür
göller
ve
araştımıası
abnan numunelerde yapılan deneylerden bahsedilerek,
yapılmıştır.
Daha
deney sonuçları aktarılnuş ve gölün ötrofık bir göl
ötrofıkasyon
olayı 6 ay boyunca incelenmiş ve aylık
olduğu
olarak
ortaya
çıkarılmıştır.
Deney
sonuçları
gölden
sonra,
Akgöl' de
numuneler
alınarak
meydana meydana
gelen gelen
değişiklikler takip edilmiş ve Ak göl 'ün su kalite sınıfı
tartışılarak önerilerde bulunulmuştur.
tespit
edilmiştir.Göllerin
su
hayatını
besieyecek
Anahtar Kelimeler -Ötrofikasyon, Tabakalaşma, Göl,
elementlerle zenginleşerek kalitesinin bozulması olayına
Besin seviyesi, Su Kalite Sınıfı
ötrofıkasyon
Abstract-In
this
study,
the
reason
of
otrofication
adı verilir. Bunun neticesinde su temini,
dinlenme
estetik
edilmeyen
bir
v.s.
maksatları
karakter
kazanır.
için
göl suları arzu
Ötrofikasyon
olayı,
occurred in lakes have been researched. Akgöl located
sulardaki besin zincirleriyle alakalıd1r.
in Gölkent municipality in Sakarya was choose as a
gelişn1eleri v e üremeleri için, karbondioksit inorganik
model. The otrofication and the modification formed in
azot, orta fosfat ve iz besi elementlerine muhtaçtırlar.
Akgöl was investigated and so the quality class of the
Bitkisel üretim ve besin zincirlerinin normal dengesi, besi
lake was determined. In first chapter, the aim and the
elementlerinin miktarına bağlıdır ve --nlarla sınırlıdır. Bu
content of this study have been mentioned, in second
maddelerin normalden fazla olması dengeyi bozar
chapter the location of Akgöl has been researched, in
zooplankton tarafından tüketilmesi kolay olm8 1 �n mavi
third chapter the literature for water quality has been
yeşil alglerin birdenbire çok fazla miktarda üremesine yol
mentioned. In the forth chapter the corruption in the
açar. Bu sebeple su, bulanık bir hal alır. Suda yüzen alg
water quality and otrofication have been told in details.
kitleleıi ıüzgarla sahile vurur. Bunlar sahilde çürüyerP1
Otrofication and the parameters w hich are reason for
fena kokuların çıkmasına sebep olur. Çüıüyen algler aynı
otrofication have been told in the fifth c hapter. In the
zanıanda çökelerek çözünmüş oksijenin azalmasına yol
sixth
açarlar. Sahiller ve sığ körfezler köklü su bitkilerinin çok
and seventh chapters water quality criterions
fazla üremesi sonucu otlarla dolar.
was inventigated and then the values which must be in a natural lake was determined. The experiments that have been carried out with the samples taken from working area appear in chapter eighth and the results of the experiments are given in chapter nineth. In the last chapter the results of the experiments have been discussed and suggestions are given. Key Words- Otrofication, layer, lake, Food level B.Şengörür;SAÜ.Müh.Fak Çevre Müh.Böl., Esentepe Kan1püsü 1 Adapazarı A.Dem1rel;İI Çevre Müdürlüğü/Sakarya
1
Alg yosunları,
ve
ofikaston ve tr Ö ) a y r a k a S ten lk ö Akgöl'de (G esi m n le ir el B ın ın ıf ın S e it al K Su
SAU Fen Bi1imleri Enstitüsü Dergisi 6.Cilt, 3.Sayı (Eylül 2002)
B.Şengörür� A.Demirel
Tablol Gölie J rdeMusaa ·· d e ed'l ı en fios fıor ve azot yükleri [7] Ortalama MUsaade edilebilir yük Tehlike arzeden yük 2 derınlik G/m göl yüzeyi-sene g/m2 göl yüzeyi -sene N p (nı) N p
11.2.pH
•
5
l ,O
lO 50
1,5 4,0
100
6,0
150
7,5 9,0
200
0,07
hidrojen iyonu konsantrasyonu arttıkça p H azalmakta yani
2,0
0,13 0,20
0,25
3,0 8,0
su asidik özellik göstermektedir.
0,50
0,40
ı 2,0
0,80
azalması ise suyun alkali olduğunu gösterir.
0,50
15,0
ı �00
0,60
18,0
1,20
0.10
II. SU
pH hidrojen iyonu konsantrasyonudur. Buna göre suda
zaman1a
Akıntı durumu, ışık alma duıumu
3.
Sıcaklığı
4.
pH değeri
5.
Toplam ve karbonat seıiliği
6.
Oksijen miktan
7.
Biyokimyasal oksijen ihtiyacı
8.
Orto ve toplam fosfat
9.
Amonyum, nitrit ve nitrat azotu
nedenle
yükselmesi
alglerde
genellikle
bulunan
gazların
balıkçılar
açısından
en
Ancak
sularda
bulunmamaktadır.
amonyak
Entansif
balık
sadece
bu
üretiminde
faaliyetleri sonucu oluşan amonyak solungaçlar ile su Balıkların metabolik faaliyetleri bırakılan
amonyak
ile
ayrışması
n1addelerin
sonucu direkt
havuzlarda
sonucu
kirliliğin
boyutlarına
değişimler
bağlı
su
olarak
NH3 + H20
canlılarının
su ortamına
biriken
oluşan
çözünililüğü fazla olan bir gazdır. (%99
organik
amonyak
kadar)
suda
--�-
NH3, NH4 'e dönüşür. Eğer denge sola kayar ve NH3 olarak bulunur. Su asidikse
su bazikse bu
Bütün memelilerde azotlu maddeler idraA ile atıldığı halde
Oksijen
balıklarda az bir kısmı bu şekilde atılır. Azotun amonyak
organizınaların
çoğunda
organik
gibi basit bir formda atılması önemli bir avantaJ sağlar.
maddenin
Amonyak başka bir forma dönüştüıiilmediğinden bunun
oksidasyonu için (solunun1 ve besinlerden faydalanma) kaçınılmaz bir elementtir.
Balıklar solunumu
için gerekli olan enerji tasaıruf edilmiş olur.
ağızdan
Amonyak düşük konsantrasyonlarda dahi balık ve diğer
suyun alınması, solungaç kapakları ile dışan atılması
canlılara toksik
esnasında, solungaç flamentleri (iplikleri) ve solungaç bulunan
kan
damarları
tarafından
suda
bulunan karbondioksit yine aynı yolla suya verilir. Oksijen aquatik ortamda karasal ortalan1a daha direkt bir etkiye sahiptir. Suda oksijen miktarı havaya oranla daha azdır. oksijenin suda erirliği oldukça düşüktür.
Sudaki
oksijen miktarı sıcaklık ve tuzluluk ile yakından ilgilidir. oksijen,
atmosferik
oksijenin
[4]
Azot
bileşikleri
plankton
gelişmesinde
fosfor
bileşiklerinden sonra en önemli ikinci maddedir. Azot suda uygun şartlarda amonyun1, aınonyak, nitrit, nitrat olarak bulunabilir. Su ortamında nitrit ve nitrat oluşumu
Az tuzlu ve soğuk sularda oksijen miktarı fazladır. ortamında
etki yapar.
II.4.Nitrit ve Nitrat
bulunan eriıniş oksijeni absorbe ederek yaparlar. Kanda
Su
pi-I
havuzlarda yoğun stoklama sebebiyle balıklann metabolik
farklı reaksiyon gösterir. [ 4]
Zira
gelen
meydana
ve
ortamına bırakılmakta ve konsatrasyonu fazla olmaktadır.
gelebilecek
boşluğunda
sonunda
PH
etkileyebilir.
ayrışmasıyladır.
reaksiyonuna neden olur. Her canlı bu tip değişi:nıJere
Oksijen,
fotosentez
varlıkların
doğurur. Suda oluşumu; daha çok organik maddelerin
1 5. Koliform
11.1.
karbondioksit
ortamın
önemlileridir. Suda bulunması kireçlerone şüphesini de
Toplam Koliforın
meydana
faaliyetleri
Sularda
12. Silikat 13. Klorofil-a
parametreler
solunum
Canlı
mik r o organizmalar
ll.3.Amonyak
1 1 . Organik azot
Ru
etkilerler.
sonucu
pH ,ını
suyun
solunumu hızlandınr, düşmesi ise solunumu yavaşlatır. [4]
10. Klorid
14.
miktarını
de
genelde aşağıdaki parametreler ele alınır.
2.
faaliyetleri
Zira
Bir suyun
varyasyonlan bu organizmalann metabolik faaliyetlerilli
Suyun fiziksel ve kimyasal yönden araştırılınas!nda
Seki diski
organizmalar
değiştirebilmektedir.
fotosentetik
KALİTE KRİTERLERİ
1.
bulundurduğu
bünyesinde
iyonlanntn
Hidrojen
nitrosomonas v e
nitro bakter türü bakterilerin mevcudiyetine bağlıdır.
direkt
Amonyum tuzlan ve nitratlar, sürekli olarak organik azot
erimesinden ve su bitkilerinin fotosentezinden has ıl olur.
bileşiklerinin parçalanması yoluyla yenilenir. Organik azot
Az derin ve hareketli sulann atmosferik oksijen kazanımı
bileşiklerinin kaynağını
daha fazladır. Su ortamındaki fotosentez bentik bitkiler ve
canlıların metabolik artıklarını
oluşturur.
fitoplanktonlar tarafından gerçekleştirilir. [4]
Karborrlu
organik
maddelerin
oksitlenmeye
başlarlar
(mtrifikasyon) Su ortamında azot bileşiklerinin artışı bir çok olumsuz sonuçlar doğurabilmektedir.
2
Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi 6.Ci\t, 3.Sayı (Eylül 2002)
Akgöl'de (Gölkent-Sakar)'a) Ötrofikaston
SAU
Smıfınm Belirlenınesi B.Şengörür, A.Demirel
Su Kalite
II.8.Kimyasal Oksijen iht iy a cı
Bunlar; 1.
Nitrifıkasyon
sebebiyle
sularda
çözünmüş
oksijen
miktarının azalması
2.
Sularda birincil üretimin artması ve ötrofıkasyon
.).
Su1arda yaşayan organizmalann
,...,
4.
ve
serbest
maddelerin
(KıCrı07)
ile
oıiamda
asit
re aksiyonu
İçme sulannda nitrat konsantrasyonunun artmas ının yaptığı toksik etkiler. [4]
sonucu,
ı.
4 HıO
Fosfor bitkisel ve hayvansal canlıların yapısına (doku ve
K2Cr20/nin molekül ağırlığı
elementtir.
oluşturur.
organizmalan n
Fosfor
Canlı
-�
bü y ümelerinde
olmaktadır.
'
sınırlayıcıdır. Bu özelliği azota oranla daha fazladır. Canlı eneıj i
olan
294, oksijenin atom
ağırlığı ise 16 olduğuna göre, 1 gr oksij en üretebilmek için
294/(3*16)
%2
K2S04 + Cr (S04)3 +
1 ,5 02 reaksiyonuna girer.
s ini
protoplazmasının kwu ağırlık cinsinden yaklaşık
maddenin
Asit ortamda potasyomdikromat ;
II.S.Fosfor
bir
organik
mümkün d ür .
KıCrıO? + 4 HıS04
hücrelerde) iştirak eden önemli
potasyumelikromat
%95'e varan kısmının son ürünlere kadar oksitlenmesi
amonyak,
nitrit ve nitratın yaptığı toksik etkiler
Organik
Böylece
6,13
gr
potasyun1dikromat tüketilen
reaksiyonda
gerekli
potasyumdikromat
hücre
miktarından organik maddenin oksitlenınesi için gerekli
organellerinden olan mitokondriumlarda üre tilir. Bunun
olan oksijeni n kolaylıkla hesaplanabileceği göıülmektedir.
metabolik
faaliyetleri
gerekli
için
,
için hücre fosfor bileşiklerini depo ede r ternin
eneıji
etmek amacıyla
.
kullamlır.
G erek tiği nde
Fosfat
ortaımnda K2Cr207 ile oksitlenmesi için tüketilen oksijen
enerji
üretin1inde önemli olan ADP ve ATP 'nin yapısına iştirak eder.
Son
yıllarda
ülkemizde
ev lerde
Analiz sonucunda 1 m·, sudald o rg anik maddenin, asit ...
miktarına denir.
(deterjanlarda),
o
suyun "Kimyasal O ksijen ihtiyacı (KOI)
[4]
tarımda (gübrele r de) ve endüstride fosfor kullanımı hızlı
III. DENEYSEL ÇALIŞMAL l\R
bir artış göstermiştir. Fosfor tabii ve kul laıulnuş sularda
...
genellikle fosfatlar şeklinde bulunur. Bunlar orto fosfat ve organik fosfatlarıdır. Şu halde fosfat türleı; çözeltide, partikiille rde veya organizma bünyeleıinde
IIII.l.Numune Alma ve Saklama İlkeleri
bulunurlar.
Kondanse fosfatların büyük bir kısmı deterj anlardan gelir
Alınacak numune ile numune kabının 2-3 defa çalkala nıp
ve zaman1a
Organik
dökülerek i çlerinde biri kimleıin ve biyolojik büyürnelerin
fosfatlar, canlıla rın fekal ve yiyecek artıklanndan oluşur.
oluşmasını önle mek için n umune alma araç gereçleri ve
ayrışarak
orto
fosfata
dönüşür.
Önemli çevresel etkisi ötrofi kasyondur. [4]
şişeleri her gün temizlenmiştir.
II.6.Isı
III.2.Numune Alma Esasları
Ekolojik faktörlerden en önemlisi ısıdır. Ak1ntılı sulann
Bu
sıcaklığı az çok hava sıcaklığını izler. Kaynak sularının
faaliyetlerin etkilerini belirleyecek ve kalitenin büti!n su
gö1de
su
başlıca
giriş
çıkışl�rı
ile
kıyılardaki
edecek Şt _ ilde bn:
sıcaklığı ise genellikle sabittir. Göl ve gölet gibi su
kütlesindeki d eğişimini karakterize
rezervuarlan, denizlere oranla gece, gündüz ve ınevsimsel
nokta seçilnıiş ve numune alma noktası tespit edilnıiştir.
ısı
Bu tespit edilen noktadan dip ve y üzey olmak üzere
değişimlerinden çabuk et kilenir. [4]
nuınuneler a l ın mıştır
II. 7.Biyokimyasal Oksijen ihtiyacı
Be Jli bir hacim sıcaklıkta
( 1 Litre), zaman (5 gün ) ve belli bir (20 °C) suda mevcut mikroorganizma
popülasyonu gösterir.
tarafından
Ortan1
tüketilen
bakterilerinin
oksijen organik
miktarım maddeleri
parçalayarak stabilize etn1eleri için gereken oksijendir. Sularlll org anik
madde miktarının tayini
kullanılan parametre
5 günlü k BOI' dir.
için en çok Kısaca BOI5
olarak gösterilir. Atıksuyun BOl'si zamana bağlı olarak iki
kademeli bir değişim göstermektedir. 1\itrifikasyon genel
.
.
lli.3.Analizlerin yapıldığı cihaziarın tanıtilması
IU 3.1.CADAS 30 S ..
Analizler CADAS 30 S isimli cihaz ile yapılmıştır. Cihaz Su
Kirliliği
Kontrolü Yönetmeliğinde belirtilen bütün
parametrelerin
yapabilmektedir.
analizlerini
farklı şekilde kullanılabilmektedir. ıutin
analiz
metodunda
tamaınlaınasından
cihazın
sonra
Cihaz
iki
Bunlardan birincisi, kalibrasyon
cihazda
hiçbir
işlemini ayarlaına
olarak 5 günden sonraki bir kadernede meydana gehr.
yapmadan kullanıcı ölçüm sonucunu elde edebilmekiedir.
Nitrifikasyon kademesinin 5 günden önce başlaması arzu
Ciha zın küvete yerleştirilmesj ile cihaz küvet üzerindeki
ediln1ez. BOl tayinlerinde 5 günlük süre esas abnır. Teorik
barkodu
olarak BOI ile KOI nihai olarak birbirine eşit kabul edilir.
tanın1Jamakta ve o test için cihazın hafızasında bulunan
[4]
parametreleri oton1atik olarak ayarlayarak ölçüm işlenline
okuyarak
hangi
küvet
testi
olduğunu
geçn1ektedir. Diğer ölçüm metodu da uzman n1odu denilen
3
Akgöt'de (Götkent-Sakarya) Ötrofikaston ve
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü Derg1si
Su
6.Ci1t, 3.Sayı (Eylül 2002)
Ka\ite Sınıfının Belirlenmesi B.Şengörür, A.Demirel
metotdur. Bunda k:üvet testierin LCK katları, kullanıcı 111.4.6.Demir numunesinin tamınlanması, bu numuneler ait ve bunlann parametrelerin tanımlanması ölçüm Kitin içine 2 ml numune konur kanştırılır ve 1 5 dk bekletilir ve ölçüm yapılır. aralıklanda behrtilerek işlem yapılmaktadır. III.3.2.Askıdald katı madde tayini iç i n cam vakum
ll1.4.7.Mangan
fıltrasyon sistemi
İki adet beher hazırlanır. Birinci beherin içine 20 ml saf su Su ve atıksu içinde bulunan askıdaki katı madde tayininde ikincisine ise 20 ml numune konur. İki beherin içine de 1 kullamlan Sartorius marka cihaz kullanılnuştır. Sistem ml mangan A 1 ml mangan B solüsyonu konulur ve 2 dk 4 7/50 mn1 fıltre tutucusu, 250 ml cam bunisi, vakum karıştınlır. Daha sonra 1 ml mangan C solüsyonu konur ve ilk önce saf su örneği ölçülerek spektrofotometre zero erleni, emniyet şişesi ve pompasıyla komple bir sistemdir. durumuna getirilir, daha sonra numune konularak ölçülür. Ill.3.3.0rı test BOl ölçüm cihazı ID.4.8.N itrit
Klasik BOl ölçüm işleminden farklı olarak BOI ölçümünde kullanılan ORl test marka BOI ölçüm cihazı Kitin içine 0,2 ml A solüsyonu ve 2 ml numune alınıp kullanılmıştır. Ölçüm değerlerini (iki haneli olarak 0-40 karıştırılır, 10 dk bekletildikten soma ölçüm yapılır. ölçüm aralığında ölçüm yapmaktadır. 15-20 °C) Ölçümün tamamlanması 5 gün sürmekte bu süre içerisindeki ID.4.9.Florür değişim skaladan gözlenebilmektedir. Kit spektrofotometrede ölçülür ve dalı sonra kitin içine 5 ml numune konur kanştırı1u 1 dk bekletildikten sonra III.4.Analiz Metotları ölçüm yapılır. III.4.1.Potasyum
Kitin içine 5 ml A solüsyonu konur l ml numune ilave edilir, kanştırılır 5 dk bekletilir, ölçüm yapılır. ID.4.2.Fosfat
Kitin içine 2 ml numune konur dosicap A kapağı takılır , karıştırılır. 1 00 °C de 1 saat bckletilir soğuduktan soma 0,2 ml B solüsyonu konur ve dosicsp C kapağı takılır kanştırılır 1O dk sonra ölçülür. III.4.3.Sülfat
Kitin içine 5 ml numune konur 1 kaşık sülfat ilave edilir karıştırılır 2 dk sonra ölçüm yapılır.
A
maddesj
III.4.10.Fenol
Kitin içine 2 ml numune konur 0,2 ml A solüsyonu ilave edilir, kanştırılır ve iki dakika bekletilir. 0,2 ml B solüsyonu ilave edilir karıştıntır 2 dk beklenir ve ölçüm yapılır. III.4.1l.Su sertliği
Kitin içine 4 ml A solüsyonu konur karıştırılır 2 dk bekletilir ölçüm yapılır. Val 1 durumu Jrtaya çıkar daha sonra kitin içine 0,2 ml numune konur karıştınlır 30 sn spektrofotometre içinde bekletilir. Val 2 olur ve 0,2 ml B solüsyonu ilave edilir, 30 sn sonra ölçüm yapılır. lll.4.12.Nitrat
111.4.4.Krom
Kitin içine 2 ml numune konur dosicap A kapağı takılır karıştuılır 100 °C'de 1 saat ısıtılır, kapak tekrar değişip dosicap b takılır kanştırılır 5 dk bekletilir karıştırılır ölçüm yapılır. lli.4.5.Magnezyum
Çıkabileceği tahmin edilen magnezyuın değerine göre kitin içine 3 veya 3,5 ml A solüsyonu konulur karıştırılır 2 dk bekletilir. Spektrofotonıetrede ölçüm yapılır val 1 durumu oluşur, kitin içine 2 veya 2,5 ml numune konulur karıştırılır 1 dk beklenir ölçüm yapılır. (Magnezyum değeri 0,5-1 O arasında ise l .değerler, 10-50 arasında ise 2.değerler alınır.)
Kitin içine 1 ml numune konur 0,2 A solüsyonu ilave edilir kanştırılır 15 dk sonra ölçüm yapılır. 111.4.13 .AKM \
Fincan ve 0,45 mikro metre kalınlığında fıltreler etüvün içine konur ve 1 0 5 °C'de 1 saat bekletilir. Sonra desikatörde yarım saat ·nenu alınır ve fincan ile birlikte hassas terazide tartılır. Filtre vakum fıltre içine konur ve 50 ml numune süzdürülür. Tekrar filtre fincan ile birlikte etüv içerisinde 1 saat 10 5 °C'de bekletilir. Daha sonra yine desikatörde yarım saat nenu alınır ve hassas terazide tartım yapılır. Çıkan sonuçtan ilk sonuç çıkarılır ve oranlama yapılır ve birim çevirmeleri yapılır. Sonuç mg/1 cinsinden alınır.
4
SAU Fen
Bilimleri Enstitüsü Dergisi 6.Cilt, 3.Say1 (Eylül 2002)
Ötrofıkaston ve Kalite Sınıfının Belirlenmesi
Akgöl'de (Gölkent-Sakarya) Su
B.Şengörür, A.Demiı·el
m.4.14.Klor Kitin içine 1 cm kalana kadar nun1une konur, karıştırı lır 2 dk bekletilirve
5 --!--<---·
solüsyon eklenir tekı·ar karıştırılır
3 damla
2 dk bekletildilden sonra ölçilin yapılır.
�
IIL4.15.Amonyum
ml numune konulur, kitin kapağ1 ters ç evri li r ve içindeki ilaç karışınca ya kadar kanştırılır, 15 dk
4 -1--
2 �
__
�
---- ·-
o o N ro. <D N
or-
o o N. C() o 1.()
C')
göre
S.gün
sonunda çıkan sonuç
-
sonuç 1 O ile 250 ml numune alnınsa 5 ile çarpım yapılır.
-
�
d ip
o o N. O'> o (O N
•
�
---
----'==-------' t�
Nitrat paranıetresinin
Tarih
or-
o o N. oror-
.
("'") o
•
� o
yüzeyde
di pte
ve
Nitrit
0,25 0,2 15 0,1 0,05
ölçülen
analiz
iç.ine
Tarih
Kalium-Hydroxid tabıetinden atılır. Mılmatıs numunenin inkübatör içerisinde karışmasını sağlar. Şişenin kapağı kapatılır ve kapağın iki düğmesine aynı anda basılarak kapaktaki değer sıfulanır.
Daha sonra
şişe
�
�
o o N O> o. <D N
o o N N
•
or-
NitTit
Şekil. rv .3.
�
o o N co o. l[)
o o N. t-o. <D N
adet
2
•
�
('f) o •
paraınetresinın
ylizeyde
ve
djpte
inkübatör
anahz
0,5 _0,4 , �0,1,23
III.4.17.KOI ölçümü Numunenin çeşidine göre belirli aralıktaki KOI kitleri
·
·
-
.. dip
-.... � ..
.... ·--·-
yüzey
•
Toplam Fosfor
0,6
---·--
-··--
·
o
alınır. Örneğin 15-50 ml/1 02 aralığında bir Ol ölçümü
yapılıyor ise kit önce karıştırılır ve içine 2 ml numune
�
or-
•
•
o o N
konulur. Tekrar kanştlrılır ve 148 °C iki saat bekletiliJ.
t---. o (D N
Zaman dolduktan sonra karıştırılır ve soğuması beklenirve
�
o o N to
�
o o N. co o L{)
•
ölçün1 yapılır.
o o N en o
•
�
(")
•
-qo
�
�
.
Tarih
�
o o N. _...
o o N. N
�
�
-qo
(") o
J
.
Şeki J.IV 4 Toplanı fosfor parametresinin yüze yde .
ve
d ipte ölçülen analiz
sonuç.lannın şekil üzerinde gösterilmesi
lV. Analiz Sonuçlarının Şekil Üzerinde Gösteriln1esi
AKM AE •
ölçülen
sonuçlarının şekil üzerinde gösterilmesi
içerisine konulurve 5 gün beklerur.
Amonyum Azotu
d ip
O,
�
Tıpanın
yüzey
-m·�--·-
BOl şişesine 1 64 ml numune konur, şişenin içine 1 adet tıpası kapatılu.
•
o
BOI deneyinin yapılışı şu şekilde olur;
2,5 21,5 g> 1 0,5
�
---
-----�·--
or-
o o N. O) o ..qo
•
�
yüzey
����=-=
or-
o o N. f'-. o.
--!
· - -·
-·-·- --- ---
---- ---
�
,..... "
•
sonuçlarının şekil üzerinde gösterilmesi
belli bir katsayı ile ç arp ıl ı r. Örneğin ı64 nu al ı rursa çıkan
mıknatıs atılır,
...
•
BOl şişesine çıkabileceğini tahmin edilen BOl değerine göre belli bir miktarda numune konulur. Alınan bu
miktarına
. . . .
--·--
-;------· �
Şekil.IV.2.
··--
"---
--
bekletildikten som·a ölçü ın yapılı r.
nun1unenin
---- ·--
3 -ı -\+----�·
0,5
III.4.16.BOI ölçümü
Nitrat
6
,
1
yüzey ôip
•
yüzey
'"-"�·--"'' dip
3250 20 -g> 10 15 5o -
::::::;
ı
o
�
o o N r--... o.
�
�
-c--
o o N co o.
o o N.
•
or-
o o N. t--.. o. <.0 N
arih
o o N •
-c--
.
�
l[) ('t") .qo ('0 o -�� �-�� � - ������ �� � �� -o �
•
�
Şekii.1V.1. Anıonyum
Azotunun
yü zeyde
ve
dipte
ölçüle n
analiz
sonuçlarının şeki l üzerinde gösterilmesi
5
�
o o N. f'-. o �
C')
�
o o N. C() o lO '{-
or-
o o N O) o
.
'V o
�
o o N.
(J) o. <.O N
or-
o o N •
or-
o o N.
�
N
�
�
� o
� o
.
Şekil.IV.5. A� parnmetr�i1ıin �zeyde sonuçlarımıı şekil üzerinde gösterilmesi
Tarih
.
ve
d�te
ölçül�ı
Maliz
SAV Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi
Akgöl'de (G(ilkent-Sakarya) Ötrofikaston
6.Cilt, 3.Sayı (Eylül 2002)
Ye
Su Kalite Sınıfının Belirlenmesi B.Şengörür, A.Demirel
35 30
Sıcaklık
------- 1ı-� -i'l-
+. 25 u
20 15 10
5 o
1
l
•
dip
25 20 �5
ı
--
+---- . -+---- ---·------- ·--_..:;;;=-·-·-·
.
T-
o o N . 1'-o. (D N
--
--
o o ('\J. ...... o.
o o N . co o U) •
--
C'}
--
o o N. O> o. V o
--
To o N N
--
T-
� o
C'} o
T-
--
o o N. O> o. (O N
o o N. •
-
5 0
Tarih
-1--- -
.
---
. . ..
-----
.
---
·-----
-+-----r----ı--.--,--..,---, �
o o N. f'o. --
Şekil.JV.6. Sıcaklık paramet resinin yllzeyde ve dipte ölçülen analiz sonuçlarının şekil üzerinde gösteri lrnesi
1
ı
dip
--·-··
.
·- ----
--
---
--Y--
--�// ·----� " .... . Et o .,_ti-- --�i-- -- --·-t:'!- ---t; ti
-------
.
\
BOi-Dip
yüzey
C")
--
�
....
o o N. O') o. V o
o o N. co o . 1.0 «r-
....
o o N. (j) o<O N
...-
o o N �
o o N. N
T-
....
� o
('1) o
•
Tarih
.
•
Şekil .IV.1 O. BOİ parametresinin dipte ölçülen analiz sonuçlarının şekil üzerinde gösteıilmesi -
Çözünmüş Oksijen-Yüzey
-
c:n
ı
12 10 8-
ı
6 4
E
Cl
E
100 ��----80 �'"""'�; 60 -���-----�420O +-----"ıti�s �-=:i��;:;:; F-----� ------- ------.
�
o o N
....
--
o o N.
o o N 1'o •
1
0 +---�---,----,-���
Tarih
� o o N . 1'-o . co N
yüzey
•
-f:-dip
ı:::::
2
o
KOi
co o
.
ll)
...
..-
....
T'"
o o N. O) o.
o o N
.....
O> o.
co N
-.ı::t o
T'"
o o C'\1.
o o
,...
�
Tarih
C'\1
.
""'
......
,...
-.:: o
•
"" o
--
�
Şeki1.1V.7. ÇözOnmüş Oksijen parametresinin yüzeyde ölçülen ana1iz sonuçlarının şekil üzer1nde gösterilmesi
Şeki1.1V.ll. KOi pararnetresinin yüzeyde sonuçlarınm şek11 üzerinde gösteıilmesi
ve
dipte ölçüten anahz
Su Kirliliği Kontrolü Yönetmeliğinin 8.Maddesinde; "Su
kaynağından alınan nuınuneler üzerinde yapılan analiz
Çözünm üş Oksijen -Dip 10 -
C')
E
5
sonuçlarına göre her parametre grubu için A, B,C,D) ayrı ayrı kalite sınıfı tespit edilir. Ayrıca o grup içindeki her
�------
... .iı3 _,.., . -r---- ---=-�----
parametreye göre; örneğin B grubu için kimyasal oksijen
_
-�
1 -� o +--
1
ihtiyacı
Tarih
�
ih tiyacı
(BOl),
belirlenir. Bir gruba ait en düşük kalite sımfı o grubun belirler,
boyunca
BOi-Yüzey
oksijen
toplam organik karbon ve benzeri; aJ rı ayrı kalite sınıfı sınıfını
Şekil.N.8. Çözünmüş Oksijen parametresinin dipte ölçülen analiz sonuçlarının şekil üzerinde gösterilmesi
biyokimyasal
(KOI),
alınmış
hükmü olan
mevcuttur.AkgöP Gen
numunelerin
analiz
6
ay
sonuçlan
Tablo.8.8'de verilmiştir. Yapılan karşılaştumalar sonucu 6 ay boyunca analiz sonuçlarından Akgöl'ün su kalite sını;4
IV sınıf (Çok kirlennı.iş su) olarak tespit edilmiştir. Senelik ortalama olarak toplam O. 8 mg/1 N ve O .1 mg/1 P, den daha büyük konsantrasyonlara sahip göller, gelişme me Jsim.inin çoğunda alg problemine sebep olurlar [S]. Alegöl'de 6 ay boyunca yapılan analiz sonucunda da görüleceği gibi, toplam
azot
parametresine
esas
teşkil
edebilecek
Amonyum azotunun ortalama 0.49 mg/1, nitratın ortalama --
0 o N ...... o •
•
....
o o N. CX) o. 1.0 ....
...-
o o N. (j) o . V o
...-
o o N. (j) o. <O N
'\"'""
--
o o N N
--
--
•
Ct) o
o o N. V o
1.28 mg/1, nitritin 0.09 mg/1 üçünün ortalamasımn ise 0.62
--
•
.
n1g/l olması ve yine toplam fosforun ortalama 0.29 mg/1
Tarih
olması sonucu Akgöl 'ün ötrofik göl olduğu söylenebilir. Alg bakınundan bir problemi olmayan göller için genel
Şekil. IV .9. BOİ parametresinin yüzeyde ölçülen analiz sonuçlarının şekil üzerinde gösterilmesı
olarak kabul edilen üst sınır 0.3 mg/1 amonyak ve nitrit azotudur
[5]. Akgöl'de 6 ay boyunca yapılan
analiz
sonuçlarında ise amonyunı azotunun ortalama 0.49 mg/1, nitratın ortalama 1.28 mg/1, nitritin 0.09 mg/1 olması da gölün alg bakurundan problem yaşadığım göstern1ektedir.
6
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi
Akgöl'de (Gölkent-Sakarya) Ötrofikaston
6.Cilt, 3.Sayı (Eylül 2002)
ve
Su Kalite Sınıfınlll Belirlen mesi
B.Şengörür,
A.Demirel
V 4 N itra t
V.SO�ÇLAR
.
.
tarihinde ö lç ülen nitrat değeri 4 . 99 mg/I dir. İçm e sularında nitrat konsantrasyonunun 4 . 5 n1g/l düzeyini aşması halinde sağlık p ro bl eml eri ortaya çıknıaktadır. Yüksek nitrat konsantrasyonu yetişkinlerde barsak, sindirim ve idrar sistemlerinde iltihaplanmalara yol açmaktadır. Nitrat zamana ve derinl iğ e bağlı olarak farklı değişim gösterdiği bilinmektedir. Akgöl 'de yapılan ölçüm sonucunda nitratın standart değerleri aştığı göriUmüştür. Buda gö l e evsel kaynakl ı atıksuların ve tanmsal kaynaklı atıksuların b u mevsimde göle karışurunın fazla olduğunu göstermektedir. Akgölde 2 6. 07 . 200 1
V.l. Sıcaklık
!vfevsimse] ölçünılerden elde edilen değerlerden sıcaklığın bağlı olarak ve derinliğe zamana değiştiği gözlemlenmiştir. Gölde yüzeyde en yüksek sıcaklık Tcınmuz ayında 29,3 °C, en düşük sıcaklık Aralık ayında 1 2,4 ° C olarak tespit edilmiştir. Dipe en yüksek sıcaklık Temmuz ayında 2 8 , 9 °C , en düşük sıcaklık Aralık ayında 1 2, 1 °C olarak tespit ediln1iştir. Ara l ık ayında yapılan ölçümler sonucunda göl suyunun yüzeyden dibe kadar homojen olarak karışıp terınik bir dengeye ulaştığı saptanmıştır. Akgöl de dipte ve yüzeyde ölçülen maksiınunı sıcaklıklar Temmuz ayındadır. B uda gölün yaz V.5.Toplam Fosfor aylarında s1cakhğının artn1ası ile alg ve bakteri ÜJemesini hızlandırdığı ve ötrofıkasyon olayına yol açtığı tespit Yüzeyde e n yüksek fosfor 0.446 n1g/l o larak Kasım .;d ilmiştir. ayında, en düşük olarak 0 . 079 mg/1 olarak Eylül ayında dipte e n yük s e k o larak 0 . 5 6 n1g/l Kasıın ayında en düşük olarak 0. 1 1 3 ıng/1 Ternn1uz ayında tespit edilmiştir. V.2. Çözünmüş Oksijen Fosfor ve fosfatın sularda kirlenme faktörü olarak üzerinde Çözünmüş oksijen değerleri yüzeyde en yüksek 1 0 mg/I fazlaca durulmakla birlikte toplam fosforun bir besin olarak Aralık ayın<.lJ, en düşük 0.93 ıng/1 o larak Temmuz elementi ve bitkilerin büyümesindeki etkileri yeterince organik fosfatlar, ayında, dipte en yüksek olarak 8 mg/1 o larak Aralık dikkate a lınmamıştır. Çözünmüş ayında, en düşük olarak 0 . 1 7 mg/l olarak Tennnuz ay1nda fosforun biyoloj ik kullanılabilir şekli olarak bilinmektedir. tespit edilıuiştir. Doğal sularda çözünmüş oksij en ve Fosfonın diğer şekilleri örneği asılı durumda veya dip sıcaklık , biyolojik faaliyetleri düzenleyen en önemli çaınurunda ancak organik fosfa t bileşikleri haline faktörlerdir. Ayrıca bu iki etken temel besin dönüşümünü dönüşerek yararl anabil ir hale geçmektedir. Fosfonın de sağlamaktadır. Bahar sirkülasyonu yukarı çıkıncaya biyolojik kullanılma oranı alıcı ortam karakteri ve fosforun kadar kışın gölün dip tabakalarına yakın olan organik yap1sına bağlı olması nedeniyle bazı tannnlar getirilmiştir. maddeler adeta bir buzdolabındaki gibi faaliyetleri Böylece inorganik fosforun biyolojik yararlanma deyimi yavaşlaınış olarak kalırlar. Akgöl'de Tenunuz ayında alg kütleleri tarafından 48 saat ve daha uzun sürelerde yapılan ölçümde dipteki Ç.O. rrıiktarı ve Aralık ayında kullanılan inorganik fosfor miktarının yeterli veya yetersiz ölçülen Ç.O.miktarı minimum tespit edilmiştir. Bu da olması anlamını taşımaktadır. gölde alg üretin1inin yeteri kadar o k sij en açığa çıkaramarlığını ve za manla oksijen azaldığını buna bağlı V.6.Amonyum Azotu olarak da öh·ofikasyonun meydana geldiği tespit edilmiştir. A kgöl de yapılan analiz sonuçlarından yüzeyde en yüksek amonyum azotu 2,3 1 mg/1 olarak Temmuz ayında en düşük 0 . 0 5 1 mg/1 olarak Kasım ayında, dipte en yüksek V.3. Ph olarak 0 . 6 8 7 ıng/1 olarak Kasım ayında, en düşük olarak p i i değerleri mevsime ve derinliğe bağlı olarak değişiın 0.076 ıng/1 Aralık ayında tespit edilmiştir. Temmuz ayında gösterir. Yüzeyde en yüksek pH değeri 9.87 ile Temmuz göle besi ınaddesi girişi evsel ve tarımsal ilaçlamalardan ayında, en düşük 7 . 94 i le Aralık ayında, dipte en yüksek kaynaklanmıştır. Göle karışan azot yükü temel olarak pl f değeri 9 . 4 ile Temmuz ayında, en düşük 7.89 ile Aralık doğal kaynaklardan, evsel kaynaklardan, endüstTiyel ayında tespit edilmiştir. pH değeri derine in il dikçe kaynaklardan ve tarımsal kaynaklardan meydana artmaktadır. Akgöl 'de sonbahar ve yaz aylarında organik gelmektedir. Akgölde ölçü l e n azot miktannın istenen nıaddenin dibe doğru çökmesiyle ara tabakadan sonra pH değerlerin üstünde çıkması sonuc� sulara kanşan organik de ğerleri organik maddenin parçalanmasıyla düşmüştür. azot ve diğer azot kaynaklannın biyolojik süreçler ile Çünkü parçalanma sonucu suyun asiditiye doğıu kaydığı nitrata dönüşmeleri esnasında önemli düzeylerde oksijen görülmüştür. İlkbahar ve kışın suyun toplam karbondioksit tüketildiği göriilmektcdir. Böylece sularda birincil üretim (karbondioksit karbonatı, çözi.inürlüğü artınakta ve ötrofıkasyon hızlamnaktadu. Sürekli bir bikarbonat) arttığından ve de fotosentez faaliyeti az olduğundan ötrofıkasyon olayı sonucu sularda oksijen noksanlığı ortanıın pH 'sı pek değişmiştir. ortaya çıkar ve ortaında anaerobik mi kroorganizmaların ntiktan ve dolayısıyla toksik bileşikler fazlalaşır. Buna karşılık yağmur suyunda da azot olduğu düşünülürse '
'
7
Akgöl'de (Gölkent-8akarya) Ötrofıka�ton
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi
Sın ıfınan
Su Kalite
ve
Bel i rlenmesi B.Şengörür, A.Demi rel
6.Cilt, 3 .Sayı (Eylül 2002)
KAYNAKLAR
göldeki ötrofikasyona temelde fosfor fazlalığının yol açtığı söylenebilir. V.7.Fenol
. İller B anka sı, "Gö lkent (Sakarya) Bele diye si Içme
[1]
Suyu Proj esi" , 2000 Akgöl , de yapılan analiz sonuçlarında yüzeyde en yüksek fenol oranı
mg/1 o larak Kasım ayında en düşük olarak
7 .78
0. 1 1 9 mg/1 Temmuz ayında, dipte en yüksek olarak
7.74
mg/1 Kasım ayında, en düşük olarak 0. 1 5 mg/1 Ağustos ay1nda
tespit
edilmiştir.
Fenolunda
Göllerdeki
Ayrıca gölde
ötrofikasyona yol açtığı bilinmektedir.
fenolun yüksek değerlerde çıkması kokuya neden olduğu gözlemlenmiştir.
Çevre Jv!üdürlü ğü, "Bil gi Notl arı", Saka rya . . [3] KARPUZCU, M . , "Çe vre Mühendisliği ne Giri ş", ITU İnşaat Fak ültes i Matbaas ı, 2 .Baskı, 1 9 8 8 ŞEN GÖR ÜR, B . , " Su Kali tesi Kon trolü Ders (4] [2]
İl
Notlan,, 2001 [5] �SLU, Y . , ŞENOL, "Su Tennni ve Çevre S a ğ lığı", Cilt III, İTÜ Matbaası, Gümüşsuyu-İstanbul, 1 9 85
[6] TOPBAŞ, M.,T., BROHİ, A., R., KARAMAN, M., R.,
"Çevre
VI.ÖNERİLER
Yönetıneliğine"
Akgöl 'ün "Su Kirliliği Kontrol
göre
(8]
Özelliklerinin
Bölüm
İstanbul
7 .Maddesine
göre
değerlendirilmiş
ve
[9]
Kontrolü
H.,
"Sapanca
Gölünün
Lirrınolojik
S aptanması", Yüksek Lisans Tezi,
Üniversitesi
Deniz
B ilimleri
ve
T.C.
İşletmecıliği
YİGİT,
V., MÜFTÜGİL, N . , ÖZALP, N., ERGEN, Ç .,
ARVAS, H . , YOLCULAR, H., "Sapanca Gölünün S u
kapsamında buıunan Akgöl 'ün bu şartlar altında içme
Kirliliği ve B e s i n Durumu
Akgöl
çevresinde
bulunan
koliektör
yerleşim
ile
hattı
Haziran 1 9 84, Yayın no : 8
birimlerinin
toplanarak
inşaa
göl dışına (Sakarya Nehri olabilir) deşarj ı sağlanabilir. Bölgedeki tarımsal amaçlı gübre kullamını kontrol altına alınarak yer altı suları ile göle sızınalann önüne geçilmiş olur. Bölgede Organik tannun özendirilmesi ve mecbur tutulması gerekmektedir. Gölden Sakarya Nehrine
açılan tahliye
kanalının
kapağının yaz aylarında kapalı tutulması sonucunda gölün yükselmesi
sağlanarak
giriş yapan besi
maddelerinin azaltılması
yukarıda
sayılan
Göl etrafında bulunan
yapılann 04.09. ı 988 gazetede
restaurant,
tarih ve
yayınlanan
"Su
konut
göle
sonucu
gölün iyileşmesi sağlanabilir. vs.
türü
1 99 1 9 sayılı resmi Kirliliği
Kontrolü
Yönetmeliğinin" 1 6, 1 7, 1 8, 1 9 ve 20. Maddelerine göre değerlendirilmesinin yapılması gerekmektedir. Mevcut yapıların atıksularının sızdırmaz toplandık tan sağlanmalı
sonra yeni
havza
foseptikte
dışına
çıkarılması
izin
verilmemesi
yapılaşmalara
gerekmektedir. İller
Bankasının
yapılına S inanoğlu
gerçekleştirmeyi
başlann1ış içme
karşılanması sonucu
7.
Kirlilıği
Enstitüsü, İstanbul, 1 993
edilecek antma tesisinde antıldıktan sonra atıksuların
6.
"Su
kirlenmiş suları göstennektedir. IV.sınıf su kalitesi
atıksularının
5.
TÜFEKÇİ,
değerlendirmesi yapılırsa; aynı Yönetmeliğin Üçüncü
suyu olarak kullamlması mümkün görülmemektedir.
4.
Mevzuat1
1 99 5
Ay11 - Yönetmeliğe göre IV. Sınıf su kalitesi çok
3.
B akanlığı
Çevre Bakanlığı Yayınlan, Ankara,
Yönetme liği", Numune Alma ve Analiz Metotları , Ankara,
Akgöl 'ün su kalitesi IV sınıf olarak tespit edilmiştir.
2.
Kirliliği'\ T.C.
1 998 [7] Çevre
Öneıiler aşağıdaki şekilde sıralanabilir;
I.
.
olan suyu gölün
düşündüğü
ve
Gölkent-Ferizli-Söğütlü
projesinin
Akgöl, den
debisinin buna
yeterli
gelmeyeceği görülmektedir. Yukarıda sayılan olumsuzların giderilmesi sonucunda göl zamanla kendini yenileyecektir.
8
Üzerine Bir Araştırma",
SAU Fen Bi limleri Enstitüsü Dergisi
Trafik Kazalannda
Insan Faktörü A.Türkoğlu, O. Eldoğan
6.Cilt, 3.Sayı (Eylül 2002)
•
TRAFiK KAZALARlNDA İNSAN FAI(.TÖRÜ TÜRKOGLU, Osman ELDOGAN
Ali
Özet-
Bu çalışmada trafikte insan
Ülkemizde de özellikle 1 950'li yıllardan günümüze büyük
faktörü üzerinde
yük ve yolcu
durulmaya çalışılmıştır. Önce trafikte insanın önemi ve
bir gelişn1e kaydeden karayolu
e�kili parametreler üzerinde durulınuş, devamında ise
taşımacılığı için vazgeçilnıez bir sistem olarak karşımıza
konuyla
çıkmaktadır. Trafik kazaları açısından da en büyük sıkıntı
ilgili
olarak
yapılnnş
bir
anket
çalışması
S"nuçları verilerek genel bir değerlendirıne yapılmıştır.
bu
noktada
başlan1aktadır.
karayolu taşınıacılığı
Anahtar Kelitneler:
•
arasında
Trafik güvenliği, Insan faktörü
en
0/o95,
ülkemizde
Abstract-
çok
ulaşırm,
Yine
özellikle
ülkemizde
veya ulaşırru diğer ulaşım türleri
kullanılanıdır.
Karayolu
taşımacılığı
ABD de %27,2 ve Aln1anya da ise
o/o58,2
this study hun1an factor on traffıc safety 'vas investigated. "Firstly, it was investigated that
taşınıacılığı gelişmiş ülkelere göre neredeyse 2-3 kat fazla
importance of human and influential p arameters on
kullanılmaktadu.
oranında kullarulmaktadır[l]. Dolayısıyla bizde karayolu
Jl.n
traffic, than it was given results of
a public survey on
artmasında
Bu
da
öneınli
rol
şüphesiz
trafik
oynamaktadır.
kazalarının
Ayrıca
taşıt
parkındaki hızlı artış, ve buna karşın karayolu uzunluk ve
the topic. and than the results were dicussed.
kalitesinde bu artışa uygun bir değişimin olmaması ise ayrı bir
Keywords: Traftic safety. Human factor
çıkınazı
oluşturınaktadır.
İstatistikiere
baktığıınız<la
artan araç sayısına paralel oranda trafık kaza sayısı ve kayıpları
I. GİRİŞ
halen artınaktadır.
dönemde (Tablo
1) nüfusumuz
son 30
Buna göre
yıllık
yaklaşık 2 kat, motorlu taşıt
sayısı 29 kat, kaza sayıs1 16 kat, ölü sayısı 2.4 kat, yaralı sayısı 7. 5 kat artmıştır.
Yol kullanıcısının aınacı dışında, beklenmedik şekilde ve birden bire oluşan trafik kazaları, trafik ortaırunı oluşturan
Tahlo 1. Yıllara göre nüfus, motorlu t aşı t, kaza, ölü ve yaralt sayıları [2,4]
insan-taşıt-çevre unsurlannın tek başlanna veya bunların değişik
kombinasyonlarının
karşımıza
çıkınaktadır.
uyumsuzluğu
Tüm
dünyada
neticesinde
-
Yıllar
karayollarında
3 ı .391
214.968
1970
35.605
489.591
1975
40.348
19 80
kişi ölmüş,
1965
Olü
Yaralı
14.805
2.5643
ı 9.207
13.654
3.978
16.838
969.789
46.735
5.125
27.847
44.737
1.684.019
1985
36.914
4.199
24.608
50.664
2.375.141
65.831
5.680
51.586
kişi yaralanmıştır. ABD dolan cinsinden maddi
1990
56.473
4.091 .888
6.286
87.693
dır. Ki bu rakamlara özellikle ölü
1994
6 1 .1 8 3
115.295
6.228.016
235.690
6.108
ı 02.848
62.810
7.776.394
387.533
9.554.868
106.149
67.844
466.385
5.181 3.941
115.877
700 binden fazla kişinin ölünıüne, 6 milyonu aşkın insanın da yaralanması yada sakat kalmasına sebep olmaktadırlar [ 1 ]. 2000 yılı itibariyle ülkemizde kayıtlara geçen toplam 466.385 adet kaza olınuş, bu kazalarda kayıp ise
341.685.292 $
3.941
1997
sayısı cinsınden b aktığımızda, 2000 yılı çok iyi bir yıl
2000
olmuştur. Daha önceki uzun yıllar itibariyle yılbk kayıp 5-6 binli rakamlar civaiında olmuştur [2]. Bunlar sadece kayda geçen
Kaza
(xl 000)
meydana gelen trafik kazaları büyük bir sorun olup, her yıl
115.877
Motorlu taşıt
Nüfus
ve
sonucu
maddi
olarak
gözüken
II.
zararlardır.
Bunların yanında dalaylı oluşan zararlar (psikolojik ve
-
TRAFiK Kt\.ZALARINDA İNSAı� UNSURU
Trafık ortamım oluşturan üç unsur içinde insan, kazalarda
sosyal zararlar da dahil) ise ölçülememektedir [3 J.
en büyük sorumluluğa sahip olma bakımından en başta gelmektedir. Ancak insan; fiziksel yapısı, psikolojisi, yaşam çevresiyle çok değişken ve karmaşık bir muammadır. Bu sebeple trafik kazalarında insan u nsuru dediğin1izde çok
/\. Türkoğlu, Teknik Öğretmen
O. El doğan,
SAÜ TEF,
say1da
Makina Eğ. Böl.
9
farklı
parametre
(Tablo
2)
ve
bunların
insan
Trafik Kazalannda Insan Faktörü •
SAU Fen Bilımieri Enstıtüsü Dergisi
A.Tür·koğlu,
6.Cil� 3.Sayı (Eylül 2002)
üzerindeki etkileri de trafık kazalarında bir etken o larak karşımıza çıkmaktadır. Tablo 2. Kazaya etki eden insan faktörlerı [5] akıl özellikleri
.tecrübe .eğitim
geç ıct fiziksel özellikler
.yorgunluk
.bilgi
.zeka
.hastalık .içki .sigara ıçme uyku durumu
.uyuşturucu.
.görme
(görüş açısı, netliğl, uzunl uğ.ı , körlüğü, göz kamaşmast) .duyma .reaksiyon (normal ve tedbir reaksıyon süreleri) .kemik ve kas yapısı/durumu .işitme
normal fiziksel özellikler
renk
.çaltntı araba kullanımı . dikkat .kanuna uyma .olgunluk .sin iriere hakimiyet .beceri .psikolojik durum .kişisel kaza riski .algılama, kavrama .sabır
ruhsal özellikler
sosyal ve kişisel özellikler
.ış ve kazanç .cins.ailevi ve medeni durum .eğitim .trafik sabıkası .yaşama tarzı ekonomık .sosyal ve durum .yaş .karar verme .nıotivasyon .sa�ltk, bes1enme . tecrübe .boy, kilo .aile sıkıntıs ı .emn::et kemeri kuJlanımt .aşın hı?. .alkol ve uyuşturucu kullanımı .zeka gerihği
trafikte ınsan eğitimi .
yaya
.yaş ve cins
.yer. yürüme hızı .çevre .köprü ve yeraltı geçitleri .küçük çocuklar .karştdan karşıya geçmeyeıleri
Tablo 3. Trafık Kazalarma etki eden unsurlann kusur payları[6)
ŞEHİRİÇi Kaza unsurları
Kusur Sayısa
0/o
ŞEHIRDIŞI Kusur Sayısa
Sürücü
440.254
96,67
Yaya
13.267 754
2,91
ı .255
0,17
1 95
1.140 23
0,25 0,01
1.221
455.438
100
Yolcu Araç Yol
Toplam
o;o
TOPLAM
Kusur Sayısa
0/o
96,06
505.285
ı ,85
14.522
2,77
0,29
O,1 8
o
ı ,8
o
949 2.361
0,45
67.702
100
23 523.140
0,01 100
65.031
96,59
O. Eldoğan
ilişkiye bağlı. Bu üç faktöıiin üçün ün de bir arada bulunması hali ise daha nadir bir durum. Keza Shinar 'ın araştırmasına göre ise [8] kazaya sebep olma yönünden insan faktörü %56 gibi bir oranda tek başına sorumlu, %28 gibi bir oranla insan+çevre sonımlu iken, yine o/o5 gibi insan�taşıt sorumludur. Aynca kabaca %5 çevre, 0/o4 taşıt kazaya sebep olurken, geri kalan o/o2 diğer kombinasyonlar olarak gösterilmektedir. Konumuz insan olmakla beraber kısa bir değinide bulunacak olursak; Birleşmiş Milletler Karayolu Trafik Güvenliği Komisyonunun 1997 yılında yaptığı araştuınada, yol ve çevre fak törlerinin, kazaların oluşumunda % 28 oramnda sorumluluğa sahip olduğu tespit edilmiştir. Trafik kazalarında karayolunun pay1 ABD'de o/o30, Fransa'da %50, Rusya'da ise %70'dir [12). Ülkemizde ise bu oran %1'i bile bulmamaktadır. Yol kusurlan kuşkusuz tek başına bir kazarun oluşumunda etken olmaz. Ancak sürücü hatalan ile yol kusurlan birleştiğinde trafık kazası kaçınılmaz olabilmektedir. İnsan hataları trafikte çeşitli şekillerde karşımıza çıkmaktadır. Yapılan bir çalışmaya göre, yaklaşık olarak 0/o40 karar verme hataları, %45 tantma/algılama hataları, %8,6 perfoınıans/kabiliyet hatası, %1 �3 ise kritik perfoımans/becerememe/başaramama hatalannın insan unsurunda etken olduğu görülmektedir[9]. Sürücülinsan özellikleriyle ilgili olarak deneyim/beceri, yaş cinsiyet, görme kabiliyeti, kişisel yaşam tarzı, şahsiyet önemli kişisel özellikler olarak karşımıza çıkma ktadır. Ancak yaş ve cinsiyet hariç kişisel özelliklerin kazalara etkilerini incelemek oldukça zordur. Bunların genellikle farklı parametrelerle bir arada incelenmeleıi gerekmektedir. Örneğin Di Franza vd. nin çalışmalarına göre [1 OJ sigara iç-enler içmeyeniere göre 0/o50 daha fazla trafik kazası yapmakta ve o/o46 daha fazla trafık kurallarını ihlal etmektedir. Ancak bu sonucu tek başına sigara ile izah etmek pek tutarlı olmayacaktır .
•
Insan; sürücü, yaya ve yolcu olarak trafikte yerini almaktadır. istatistiklere bakıldığında kazalara neden olma bakımında insan faktörü ülkemizde %99'un üzerinde (Tablo 3) bir oranında sorumlu gözükmektedir. Ancak bu oran literatür de bu kadar yik l sek gözükmemektedİr. Bununla beraber sürücü+yolcu+yaya olarak insanın kazalarda sorumluluğu %9S'ler gibi göıülmektedir. Mesela Sabey ve Staughton\ın [7] çalışmasına göre insan faktörü kazalarda %95 oranında etkili, ancak tek başına insan faktörü %65 oranında paya sahip, diğer kısmı ise yol ve taşıt faktörleriyle etkileşim içinde. Yine yol faktörü o/o28 lik, taşıt faktörü de %9 luk paya sahipken, tek başianna değerlendirildiklerinde yol o/o2-3'lük, taşıt ta %2-3 'lük bir paya sahip. Diğer kısırnlar ise yol-insan ve taşıt-insan arası
Kazaya sebep olma bakımından geçici kişisel özelliklerle ilgili olarak özellikle yorgunluk, alkol ve uyuşturucu kullanımı gibi etkenler öne çıkmaktadır. Yine etkili iki faktör olan hız ve risk alma ile ilgili örnek verecek olursak: Aracın müsaade ettiği algılama özellikleri, hız, araç büyüklüğü gibi faktörler trafik ortanuru algllamada önemli parametreler olarak karşımıza çıkmaktadır. Hız üzerinde duracak olursak yalnızca "aşın h1z" değil, hız linritlerinin biraz üzerindeki hızlar bile acı sonuçlar doğurabilmektedir. Rıza bağlı olarak sütücü davranışları, görme yeteneği ve kaza durumunda çarpına şiddeti etkilenmektedir� ayrıca algılama açısından seçme, tannnlama, tahmin etme, karar verme ve uygulama basamaklan etkilenmektedir. Yine
10
Trafik Kazalannda İnsan Faktörü
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi
A.Türkoğlu,
6.Cilt, 3.Sayı (EylUl 2002)
görme yeteneği açısından yüksek hıza bağlı olarak "tünel görüş',
ve
"sürat
diye
körlüğü"
adlandınlan
gerekmektedir.
Harbariew Araştırına
O.
Eldoğan
Merkezinin
çeşitli
ülkelerde yaptlğı araştırmalar sonucunda kazalarda en fazla
görüşü
yayaların
kısıtlayıcı etkiler görülmektedir.
mağdur
araştu·maya Farklı bir kişilik olarak her insanın olaylarda "Risk alma"
göre
olduğunu trafik
tespit
kazalarında
etnıişlerdir. ölenlerin
Bu
yaklaşık
yarısının yayalar olduğu tespit edilmiştir[ 1].
oranları farklıdır. ''Bana bir şey olmaz" kavrarruyla açığa çıkan risk alma eğilimi her insan için farklıdır. Wilde
Ülkemizde
tarafından "Risk homeostasis theory" olarak isinılendirilen
yapıldığı düşünüldüğünde de yoleu güvenliği ayrı bir önem
teoriye göre [1 1] kişilerin şartlara göre aynı risk yüzdesiyle
arz etmektedir.
davranmaya devam ettiği ifade ediln1ektedir. Yani olumlu
kazalarma
veya olun1suz trafik/yol/araç şartlannda kişi doğal olarak
dışında %0,29 (Tablo 3)
farklı davranışlar göstern1ekte, ancak her şartta da almış
Ancak
olduğu risk aynı kalmaktadır.
Özellikle taşıt dışında seyahat ve açık yük üzerinde seyahat
akışı
içerisinde
güvenliğinin
yayanın
davranışlannın trafik
Ayrıca yolcuların
neden oln1a oranı şehir
yolcu
içinde %0,17
şehir
gibi oranlan oluşturmaktadır.
kusurlarındaki
ölüın
yüzdesi
% 1 ,96
dır.
yolcu kusurl ar ı nın toplamı o/o 44,05 (Tablo 4)
şeklindeki
Güvenli bir trafik sistemi içerisinde, özellikle şehir içi trafik
genelinin karayolu ile
yolcu taşımacılığırun
gibi büyük oraniara ulaşmaktadır.
sağlanması
Tablo 4. Trafik kazalarında yolcu faktör ün ün kusurlannın o/o dağılımlan [ 1] A
%
B
�o
c
%
D
%
E
%
6,74
7•
6,60
6,79
15
227
8,2 1
13,22
14
ı 12
11 ,36
1 26
13,2 ı
57
Habersiz inme-binme
64
13.35
22
16,67
195
7,05
T�şıt içi. gayri nizami
1 82
19,18
20,75
159
ı 8,95
30
22,73
443
1 6,02
Taşıtm dışında seyahat
212
22,34
22
25,76
516
Taş1tlan dışarı atlamak
69
ı ,52
ı 8,66
90
3,25
Yolcunun hasta olması
Taşıtlan sarkmak
32
30, ı 9
7 ' 27
2
1 ,89
1 ı
1,16
o
0,00
Yolcunun sarhoş olması
79
8,32
2
ı ,89
Açık yük üz. seyahat
206
21,7 ı
27
25,47
177 67
2 1 '1 o
7,99
ı ı
34 2
1 ,3 1
o
0,00
19
0,69
77
9,18
2
ı ,52
1 95
7,05
1 79
21,33
27
20,45
1 080
39,06 100
L06 99 100 839 100 2765 949 100 ıoo .. A:Toplam kusur sayısı, B:Olümle sonuçlanan kusur sayısı, C:Yaralanma ile sonuçlanan kusur sayıs1, TOPLAM
D:Ölü sayısı, E:Yarah sayısı
III. TRAFiKTE i:NSAN iİZERİNE BİR ANKET UYGULAMASI
kursuna giderek alıruş bulunmaktadır. Çalışma Adapazarı Merkezde yapıldığı için, süıücü belgesini Sakarya ilinden alanların oran ı %8 7,6, diğer illerden alanların oranı ise
Buraya kadar trafikte insan unsuru, ve bu unsurun trafikte çok
yönlü
bir
bozucu
faktör
olduğu
üzeıinde
%12,4 çıkmıştır.
kısaca
durmaya çalıştık. Aynı zamanda, istatistiki verilere rağmen,
Süıiicülerin o/ol8,8'i 18-24; %30,66'sı 25-34; 0/ol4,93'ü 45-
insan yanında yol ve taşıtın kazalardaki sorumluluğunun da
54 ve 0/o2,66 sı 55 yaş ve yukarısı; ayrıca %88,26'sı bay ve
fazla olduğu verilen örnek çalışmalarla ifade edilmeye
%1 J ,74'ü
çalışıldı. Bu kısımda ise sürücülerin kendi durumları ve
ilkokul, % 23,73'ü ortaokul, %28,53'ü lise ve 0/ol6,53 \i ise
öğrenme
ünjversite ınezunu şeklindedir. Sürücü belgesi yönünden
amacıyla yapılmış bir anket çalışması üzerinde duıulacaktır.
ankete katılanların %56,4 'ü B sınıfı, %1 3,06'sı C sınıfı,
kazalarda
sorumluluk
yönünden
fikirlerini
ise bayandır.
Eğitim
durumları ise %31,2'si
%24,93'ü E sınıfı ve %5,6'sı ise diğer sın1flara ait ehliyeti Anket çalışması 750 süıücü üzerinde yapılmış olup bunların
olduğu göıülmektedir.
250 'si ehliyetini eski sistemle; 500'ü ise ehliyetini sürücü Tablo 5. Sürücülerin kaç yılhk ehllyete sahip olduklannın yıllara göre sayı ve yüzde dağılımlan Yıllar Eski
1-2 Sayı
sistem
%
Yeni
Sayı
sistenı
%
-
3-5
6 -9
1 O-ll
1 2- 1 5
16-20
2 ı -25
25-35
35 den çok
Toplam
-
3
17
49
84
67
22
8
250
-
1 2
6,8
33,6
2 6 ,8
8,8
3,2
1 37
86
3
-
-
2 8 ,6
20,8
0,6
-
500
27,4
1 7, 2
27
-
100
1 43
1 04
ı 9!6
-
-
-
,
5,4
ı1
1
1 00
Trafik Kazalarında İnsan Faktörü A.Türkoğlu, O. Eldoğan
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi 6.Cilt, 3.Sayı (Eylül 2002)
ise Tablo 7' d e görülmektedir. Buna göre ise sürücülerin
Sürücü belgesini eski sistemle alan süıücülerin kaç yıllık ehliyete sahip olduklarımn yıllara göre sayı ve
%39 kadarının kaza yapmış olduğunu öğreniyoruz.
yüzde
dağılımı Tablo 5 de verilmiştir. Sürücü Kurslannın 1987
Tablo 6. "Ehliyetinizi aldıktan sonra hangisi size uygLndur" sorusuna
yılından itibaren faaliyete geçmeye başladığı göz önünde bulundurularak yaklaşık
bakıldığında,
olarak
12
geçiş sınır
yılın
süreciyle
olarak
verilen c ev ap la rın sa)'l ve yüzde dağıilmları
beraber
gözüktüğünü
Es ki
söyleyebiliriz. Tabloya baktığımızda özellikle son 5 yıl göre bu oran %37 gibidir.
%
Sayı
Yeterli deği1dim
22
8,8
49
9,8
Az da olsa trafikte araç
53
21,2
62
ı 2,4
80
32
196
39,2
95
38
193
38,6
250
100
500
100
kullanıyordum
Kendimi y e te rl i
Sürücülerin trafikteki insanı anlama yönünden ve kazalarla
hissediyordum
ile ilgili verdikleri cevaplar ise şu şekildedir: Tablo 6 'ya bakıldığında süıiicülerin
%ı
Sayı
içinde sürücü belgesi alanlar toplam 280 kişidir, ki genele
Yeni
Zaten iyi bir süıi.icüydüm
geneli
(o/o 7 5
gibi)
Toplam
ehliyetlerini ilk aldıklarında kendilerini yeterli ve iyi olarak Tablo 7. "Ehliyetinizi aldıktan sonra hiç kaza yaptınız mt" sorusuna
gf'rmekteler. Ancak o/olO'a yakın bir kesim ise kendilerini yeterli
görmedikleri
halde
sürücü
belgesi
sürücülerin verdikleri cev aplar m sayı
alnuş
bulunuyorlar.
Hayır
Evet
Hemen akLJinde sorulan "Ehliyetinizi aldıktan sonra hiç
Say1
kaza yaptımz ıru" sorusuna sürücülerin verdikleri cevaplar
%
yüzd e dağl hmlan Toplam
Eski
Yeni
Eski
Yeni
Eski
Ye ni
91
198
159
302
250
500
36,4
39ı6
63,6
60,4
100
ıoo
Tablo 8. "Kaza yaptıysanız ehliyetınizi aldıktan kaç yıl sonra" sorusuna sürücülerin verdikleri cevaplann sayt ve yüzde dağılımlan
ı -3 Eski
Sayı
Kaza
yapanların
7-l ()
4-6 Eski
Yeni
Eski
Yeni
10
Yeni
Eski
Topla m
Yeni
Yeni
Eski
%
32
102
25
44
20
42
14
10
91
198
35,16
51,52
27,47
22,22
2 ı ,98
21,21
15,39
5,05
100
100
ehliyet
aldıktan
kaç
yıl
soma
olmuştur. Bu durumda sürücülerin o/o56,8'inin
kaza
yaptıklanna baktığımızda ise en büyük oranların ilk 3 yıllık zaman diliminde olduğunu
görüyoruz. Oranlar belgesini Tablo 9.
rakam. Toplaında ise %46.37. Bu rakamlar özellikle ehliyet
Eski
bakurundan ilginçtir.
Sayı %
ihlal
eder
Tra fi k kurallarını ihl al eder misiniz" sorusuna sürücülerin
"
Eve t
alma sisteminin gözden geçirilmesi gerektiğini göstermesi
kura Uarını
misiniz?"
Hayır
Biraz
Yeni
Eski 1 Yeni
Eski
51
135
216
91
233
250
500
9,6
10,2
54
43}2
36,4
46,6
100
100
ihlal beyanına rağn1en, bunlann ancak o/o25,3 'ünün ceza
Tablo 1 O. "Son bir yılda kaç kez trafik cezası ald!mz" sorusuna sürücülerin verdikleri cevapların sayı ve yüzde dağı l ı mla n
Sayı
%
4-6 kere
1-3 kere Yeni
180
380
56
105
72
76
22,4
21
Yeni
24
alrmş olması.
Eski
Eski
görmekteyiz. Karşımıza çıkan ise genelde o/o56,8 'lik k."Ural
"evet" derken, "biraz" diye cevap verenlerin oranı o/o46,8
Yeni
Yeni
alıp almadıklannı merak ettiğimizde, cevabı Tablo 10,da
görülmektedir. Toplarnda o/o 1 O kadar bir kesim doğrudan
Es ki
Toplam
Buradan hareketle sürücülerin son bir yılda trafık cezası
şeklindeki bir soruya verdikleri cevaplar ise Tablo 9 da
Hiç
çok kural
verdikler i cevapların sayı ve y üzd e dağıi lmlan
giderek alan sürücüler için ise o/o51.52 gibi büyük bir
"Trafik
az
ıhlali yaptığı ortaya çıkmaktadır.
eski sistemle alanlar için o/o3 5,16 iken, sürücü kursuna
Sürücülerin
dan çok
Eski
6 dan çok
Yeni
Eski
Yeni
T opl a m Eski
Yeni
8
12
6
3
250
soo
3,2
2,4
2,4
0,6
100
100
-
12
Trafik Kazalarında Insan Faktörü A.Türkoğlu, O. Eldoğan
SAU Fen B ili mleıi Enstitüsü Dergisi
6.Cilt, 3.Sayı
•
(Eylül 2002)
Tablo 11 "Bir sürücü olarak kendinizi nasıl nitelendirirsin iz" sorusuna sürücülerin verdikleri cevapların sayı
Çok iyi
Eski
iyi
Yeni
Yeni
Eski
Yeni
Eski
Toplan1
Kötü
Orta
Eski
81
89
123
328
40
76
6
32�4
17,8
49,2
65,6
16
15,2
ı 2A
Sayı
%
ve yüzde dağıhn11
Yeni
Eski
Yeni
7
250
500
100
1,4
100
Tablo 12. "Kazalara neden olma bakımında şu unsurlardan hangileri ilk üç sırada yer alır" sorusuna sürücüleriri verdikleri cevaplarm sayı ve yüzde dağıbnılan Araç
Sürücü Yeni
Eski
243
Sayı
%
97,2
%
32,4
Yeni
Eski
Yolcu
Yol
Eski
Yeni
Eski
321
155
94
247
96,6
37,6
49,4
62
64_,2
12,5
16,47
20,7
21,4
32,2
Yen1
92
483
Yaya
Eski
145
166
36,8
29
12,3
9,7
Toplam
.
Yeni
Eski
Yeni
304
7 50
1500
66,4
60,8
300
300
22, ı
20,26
100
100
nasıl
denetim öne çıkn1aktadu. Bir örnek olnıası bak ımından
ni 1endirirsiniz?" sorusuna verilen cevaplar görülmektedir.
Dünya Bankasının 107 Karayolu Güvenliği projesi üzerinde
ll 'de
Tablo
�'Bir
Buna göre de
sürücü
toplamda
kendinizi
olarak
0/o82,8 kendini
iyi
yapılan
üzeri
ve
çalışmalar
neticesjnde,
karayolu
güvenliğini
sağlayan elemanlar arasında eğitimin o/o6 'lık, denetinlin ise
göıürken, ancak % 1 ,73'ü kötü olarak nitelendirmektedir.
%12'1ik bir paya sahip olduğu görülmüştür [3]. Son olarak sürücülere. kazalara neden olma bakımında •
sürücü, araç, yol, yolc·l-4 ve yaya unsurlardan hangilerinin ilk
Buradan
üç suada yer alacağı sorusuna verdikleıi cevaplar Tablo 1 2
incelendiğinde;
de gösterilmiştir. Buna göre sürücüler kazalara neden olma
cevaplara göre, ülkemizde sürücü belgesi alaniann 1 O da
bakımından sıralamayı şöyle yapnuşlardır: 1 . sırada sürücü,
ehliyet alırken bile kendilerini yetersiz görmekteler (Tablo
2. sırada yaya,
3.
olarak
toplamda
yapılan
öncelikle
Anket
ankete
çalışması
sonuçlan
katılanların verdikleri
6). Akabinde ise %36 gibi oldukça
sırada yol, 4. sırada araç, ve 5. sırada
İnsan-yol-araç
yolcu.
hareketle
1 'i
büyük bir kısım kaza
yapmakta (Tablo7), ve yapılan kazalann %46, 37'si ilk 3
sonuçlara
8).
baktığımızda ise %63,69 insan, o/o2 1 ,15 yol, % 1 5,16 araç
yıl içinde olmaktadır ('fablo
oranları karşımıza çıkınaktadrr.
bir sonuç ise Süıiicü Kurslarından ehli yet alanların yandan
Yine burada görülen çarpıcı
fazlasının ilk 3 yıllık dili1n içinde kaza yaptıklarını beyan "Trafik kazalarmı azaltmak için ne yapılmalıdır?" sonısuna
etmiş olmalarıdır. Bu durum bize öncelikle verilen eğitimin
ise 1-Süıücü eğitimine son derece önem veriln1esi, verilen
yetersizliğini/sıhhatsizhğini
eğitimin ve eğitin1 düzeyinin iyileştirilmesi, 2-Araçlann
ülkede u ygulanan ehliyet almada kademeli geçiş sisten1inin
muayenelerinin
doğru
daha
işler
getirilmesi,
hale
daha
3-
faydalı
olabileceğini
ayTıca
göstermektedir.
eğitimler
nıüteakiben ortalama 2 yıl izlenmekte, hatalı davranışları
düzenlenuıesi, 5-Yol yapılannın iyileştirilmesi, 6-Trafik
tespit edildiğinde ise yeniden eğitim, belge iptali v.s gibi
denetimleri
artınlması�
7 -Sürücü
ilgili en
belgesi
az
olduklan
geçen
alınması,
ile
almış
Adı
uygulamada
psikolojisi
adayları
birçok
Sürücüler zaman zaman yeniden teorik ve pratik sınav lara 4-İnsan
sürücü
göstermekte,
eğitime
değişik uygulaınalara maruz kaln1aktadırlar [13].
lise
ınezunlanna verilmesi gibi cevaplar alınmıştır. Denetinı yönünden baktığıınızda ise sürücülerin yarıdan
IV.
SONUÇLAR
fazlasının kural ihlal ettiğini beyan etmesine rağrnen (Tablo 9), son bir y1 lda bunların ancak yansının ceza aldığı
Bu
çalışmada
öncelikle
trafik
kazalarının
öneıni
görülmektedir (Tablo 10). Adapazarı 'nın
kısaca
özel dunın1unu göz önünde bulundursak da, bu sonuç bize
vurgulanarak,
kazalarda bir etken
olarak insan
incelenmeye
çalışıldl.
kısa
anlaşılabileceği
gibi,
V erilen
insan
yapısında
bilgiden
de
bulunan
çok
depreın sonrası
trafikte denetimin yetersiz kaldığını göstermektedir.
bilinmezliği trafik oıtamına da doğal olarak taşımakta, taşıt
Farklı bir sonuç olarak trafikle ilgili ülkemizdeki istatistiki
ve çevre ilişkisiyle de bu biliıunezlik daha da artınaktadır.
verilerin
Bu ve benzeri çalışınalarda asıl maksat kazaların önlenmesi
bakurundan özellikle yol ve araçlardaki sorumluluğu çok
olduğundan,
insan
üzerine
yapılabilecek
aksine,
sürücülerin
kazalara
sebep
olnıa
daha fazla görmekteler (Tablo 12); ki çıkan sonuçlar Shinar
çalışmaların
[8]
zorluğu, dolayısıyla gözükebilmektedir.
ile Sabey ve Staughton 'un [7] çalışmalaı1na daha yakın
durmaktadır. Karayolu güvenliğini artırınak için yapılabilecekler üzerine
Bu
sonuç
da
ilgili
kuruluşlarca
dikkate
alınınası gereken bir durum olarak göze çarpn1aktadır.
yapılan çalışmalarda insanla ilgili olarak özellikle eğitim ve
13
Trafik
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi
6.Cilt, 3.Sayı (Eylü 1 2002)
Sonuç olarak trafık kazalannın azaltılması yönünde yapılan çalışmalann daha ciddi ve etkin yapılması, toplum olarak çekmekte büyük
olduğumuz
önem
çalışmalar
ise
zararların
taşıınaktadır. bir
çok
Bu
hafifletilebiln1esi hususta
araştırmacı
için
yapılabilecek
tarafından
ortaya
konulmaktadır. Keza "Trafık kazalannı azaltmak için ne yapılmaltdır?" sorusuna ankete katılan sürücülerin vermiş olduğu cevaplar bile genel bir kanıyı ortaya koymaktadır.
KAYNAKLAR [1]
"TBMM Trafık Kazalarını Araştırma Komisyon u
Raporu'', Ankara,
[2]
2001.
Emniyet Genel Müdürlüğü, Trafik Hizmetleri Daire
Başkanlığı, http://www.egm.gov.tr/istatistik,
f3] .l
ıl
2002.
"Trafık kazaları ve Önlenmesi,, TSE Tüketici Bülteni,
1O,
Sayı
118, Mayıs 1998
[ 4] DİE., ''Türkiye İstatistik Yıllığı", Ankara, Haziran 2000. [5] Eldoğ. Aı 0., "Motorlu Taşıt Kazalarının Modellenınesi ve Simülasyonu,, Doktora Tezi, Marmara Ün., Fen Bil.
Ens., 1994 [6] KGM., İnternet Sitesi, http://www.kgm.gov.tr/ /istatistik, #
2002.
[7] Grime G.; "Handbook of Road Safety Research" ; Buttrworth & Co.Ltd., U.K.1987 (8] Shinar D., "Psychology on the Road: The Human Factor in Traffıc Safety'', Wiley, New York, 1978 [9] Sanders M.S., McCormick E.J., "Human Factors in Engineering and Design", McGraw Hill, 1992 [10) DiFranza J., vd., "The Relationship ofSmoking to Motor Vehicle Accidents and Traffic Violations", New York J. of Medicine,
86, 464-466, 1986
[1 1] \V ilde G ., «Notes on
the Interpretation of Traffic
Accident Data and ofRisk Homeostasis Theory: A Reply to L. Evans", Risk Analysis,
[12]
6, 95-101, 1986
Kıdıklıoğlu S., vd., "Kaza Tahkiki", EGM Trafik Eğit.
ve Araş. Daire Başk., Temmuz
[13]
1998
"Guide on Driver Licensing", Commission of
European Communities,
1999.
14
Kazalannda insan Faktörü A.Türkoğlu, O. EJdoğan
Yüksek Dayanımlı Beton Üretiminde Çimento ve
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi
6.CiJt, 3.Sayı (Eylül 2002)
Süp�rakınlaştırıc1 Beton Katkı Maddelerinin Etkinliği M.Siimer, B. Söyler
yüKSEK DAYANIMLI BETON ÜRETİMİNDE ÇİMENTO ve SUPERAKIŞKANLAŞTIRICI BETON KATKI MADDELERİNİN ETKİNLiGi Mansur
SÜMER, Barış SÖYLER
Ozet- Beton, ülkemizde en çok kullanılan yapı nıalzemesidir.Betonda aranan en önemli özellik ise basınç dayanımıdır .Binalarda basınç dayanımı yüksek beton kullanılması anıaçi anınaiıdır. Bu çalişmada da yü ksek d ayanımlı betonun özellikleri ve araştırıhnış,bu amaçla yüksek dayanımlı önemi beton üretimi yapdmtştır.Bunu yapar ken de , yüksek dayanı.nlı beton üretiminde çimento ve beton katkı maddelerinin etkinliği incelenmiştir.Yapılan deneysel çalışma ile ayrıca betonların basınç dayanunları :ilçülmüş ve 7 günlük mukavemcti 80 Mpa'yı aşan betonlar üretilmiştir. ..
I.GİRİŞ 1.1. Yül{sekDayamınlı Be tonun Tarifi ""
Yüksek dayanıruh beton,iyi kahteli çiınento ve agrega ile süperakışkanla ştırıcı katkı ve su/çimento
oranı
0,20' lere
dayanımı
100
yüksek
işlenebilirliğini
silis
kadar
durnam gerektiren, düşürülerek
basınç
N/ımn2 ınertebelerine çıkanldığı halde (20
cm
çökme)
ve
pompalanabilirliğini koıuyan özel bir beton türüdür.
1.2 YüksekDayanımlı Betonun Tarihçesi
Anahb:. K elimelcr- Yüksek dayanımlı beton, çimento, basınç dayaıun1ı, süperakışkanlaştırıcı.
1960:lı
yılardan
başlayarak
41-52
N!mnl
basınç
dayanımına sahip betonlar ABD'de piyasada kullanılmaya
Abstract- Concrete, is the mostly used construction material in our country.The most significant property of the concrete is the compressive strength.ln this reserach the importance and features the high strength concrete has been studied and for that reason,somc concrete has been achieved. The effectiveness of cement and concrete superplasticizers in the prod uetio n of high strength cocrete has been conducted. Also through the experimental study,the compressive strength has been measured and some concrete of over 80 M pa strength has been produced.
başlamış, yakın geçmişte ise Avrupa ve ABD' de 8 0-1 00 N/mın2'1ik
yerinde
dökülmüş
yapılar
betonlara
uygulanmıştır.Yüksek
öngerilmeli
ve
dayanımlı
betonlar
oldukça gevrek bir malzeme gibi davranırlarsa da, donatı yardımı ile istenildiği kadar sünek elemanlar oluşturmak mümkündür.
1.3 YüksekDayanımh Betonun
Ö zellikleri
Yüksek
dayanımı
dayanımlı
betonun
genel
olarak
çimento hamurunun boşluk yapısına, agreganın özelliğine ve agrega-çimento hamuru geçiş bölgesi özelliklerine
KeyWordsHigh strength concrete , cenıent, coınpressive strength, superplasticizers.
bağlıdır. Bunlardan en zayıfı olan geçiş bölgesi özellikleri s/ç
oraru
düşürülerek
maksimum
dane
çapı
ve
aynı
zamanda
küçültülerek
agreganın
iyileştirilebiliııir.
Ancak; bu iki yaklaşımın belirli bir üst sınırı vardır. Bu sınırı aşmak için ise beton yapısında var olan ve kolay kırılma
özelliği
oluşmasını puzzolan
gösteren
Ca(OH) 2 gerekir. Bunların
önlemek kullanılarak
giderilir.
kristallerinin oluşumu
ise
Süperakışkanlaştırıcı
kulanarak s/ç oranını düşürmek ve uçucu kül veya silis dumanı
gibi
oluşumunun
aktif
puzzolanlar
önlenmesi
yüksek
bileşiminin temelini oluşturınaktadır.
M.Sümer,
Sakaıya
Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Miihendisliği Bölümü Esentepe/Sakarya B.Söyler, Mehmet Ak if Cad. No: 2 54900 Pamukova/Sakarya
İnşaat
15
kullanarak dayanırnlı
Ca( OH)2 beton
Yüksek Dayammlı Beton Üretiminde Çimento ve
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi 6.Cilt, 3.Sayı (Eylül 2002)
Süperakınlaştıncı Beton Katkı Maddelerinin Etkinliği M.Sümer, 8. Söyler
kalite progrann uygulayan üretici aranmalı, çimentonun deneyleri kullanıcı
fiziksel
tarafından
yapılmahdır. 80-100 N/mm2 mukavemet seviyesindeki beton
üretimi
yüksek
için
dayanımlı
poıtland
bir
akışkanlaştırıcı ve silis
çimentosu ile süper
büzülme
oluşn1adan
Yüksek dayanımlı beton için çin1ento seçiminde tam bir kimyasal ve
vermektedir.B unun ısıl yardımı ile
olanak kesmeye süperakışkanlaştırıcılar
Il.YÜKSEKDAYANIMLI BETONUN M ALZEMELERİ 11.1 Çimento
dumanı
ve
sünme
gibi
yanında çatlaklar problemleri
azaltmaktadır.Pratiktesüperakışkanlaştırıc1
kullan1mının
sağladığı fayda betonun daha işlenebilir olması dolayısı ile betonarme demirinin sık olduğu kesimlerde kolay bir yerleştirme ve iyi bir kompasite sağlamadır. Süperakışkanlaştırıcıları
bileşimlerine
kimyasal
göre
aşağıdaki şekilde sıruflandırabiliriz. a-
yoğun melarnin formaldahid sülfonatlar
b-
Yoğun naftalin formaldahid sülfonatlar
11.2 Agrega
c-
Modifiye edilmiş linyosülfonatlar
Yüksek dayanımlı beton elde etmek için agregarun, silt
d-
Yukandakllere çökme kaybını önleyici maddeler
kullanmak gereklidir.
kanştlrılarak üretilenler.
ve kil kirliliği içermemesi gerekir.Agreganın maksimum
1 0-16
dane çapı süperakışkanlaştrrıcı kullanılmadığında ının.
,
süperakışkanlaştırıcı
olmalıdır.
İyi
bir
kullanıldığında
aderans
için
25
a grega
kırmataş
kullanılması , şekli bozuk danelerin %5 'i geçmemesi .ıüşük s/ç oranlı karışımlarda bir miktar su emen a grega seçilmesi, kaba agrega mekanik özelliklerinin yeterli düzeyde olması, ince agrega olarak düşük s/ç oranları için
kab ...cum
kullanılacaksa
,
yüksek
ince
bir
dozda kum
süperakışkanlaştıncı
kullanıln1alıdır.
Kalker
kırmataş agrega kuılanılması halinde doğal agregalara
kıyasla %30-35 daha yüksek beton basınç dayanımları elde
etmek
mümkündür.Kalker
kırmataşın
çok
iyi
aderans sağladığı, agrega kırılma oranınının ölçülmesi ile de ispatlanmıştır.
Yüksek mukavemetli çimentosuna ikame
betonlann
üretiminde p ortland
olarak uçucu kül: ince öğütülmüş
kullanılmaktadır.Bu katkıların iki yararı vardır. 1-Çimentonun bir kısmı yerine puzzolonik malzemelerin kullanılması ,erken zamanlı hidratasyon ısısı artışlarını ve
özellikle
büyük
hacimli
yapı
kesimlerinde zararlı olabilecek bir iç sıcaklık düzeyine erişmeden, betona bol nuktarda bağlayıcı ürün sağlar.
2- Girmiş oldukları puzzolanik reaksiyonlarda,çiınento
hidratasyonuyla kirecin büyük bir kısmı kullanılır ve serbest kalan çok az miktardaki kirecin hamur-agrega arakesitinde oluşturacağı k ristaller de daha az olarak arakesitte o1uşan bağ zayıflatılmış olur.
ların
gelişmelerden
biri süper akışkanlaştıncı
yaygın olarak kullanılnıaya başlanması ve bunun
getirdiği yüksek mukavemet olmuştur.Bu tür katkılar
Son on
yılda
sağlamaktadır.Bu
etkide
venneksizin
katkıların
yüksek
dayanıklılık
bibnısel
performanslı
araştırma
katılmayan,ancak
reolojisiaçısından
gerekli
fazla
üzerindeki
Dolayısıyla
araştırmak
taze
suyun
olumsuz
betonun
çimentonun betonun
dayanım
etkilerini
yapımsal
ve
ortaya
özelliklerini
gerekiyordu.
Aynı
zamanda
çeşitli
araşturoacılar beton bileşimini tasarlarken çok yüksek kampasiteli
bir
karışım
elde ederekkaya
gibi
betona
ulaşınaya çaba harcadılar.Böylece yüksek p erfoımanslı beton eldesine izin veren fiziko-kimyasal mekanizmaları farklı,iki ayrı yol açıldı.
a-Çimento tanecikleri topaklarının önlenmesi Bu
organik
önleme
kökenli
süperakışkanlaştırıcıların
kimyasal
kullanınuyla
katkıların
elde
edilir.Su
içinde süspansiyon halinde bulunan çimento taneciklerinin birbirlerine yapışıp
topaklanmamaları, ayrık kalmaları
sağlanmaktadır.
elde
silis
açıdan
dumanı,kalker aktif
çok
fıller ince
ve
benzeri
taneciklerle
sağlanmaktadır .Agrega ve çimento taneleri arasında kalan mikroboşlukları dolduran bu tanecikler hem karışımın kompositesini yükseltmekte hem de taze haldeki reolojik özelliklerini iyileştirmektedir. Paralelinde taze betonun işlenebilmesinde
gerekli
su
miktarı
daha
da
azalabilmektedir.Yüksek performanslı beton elde etmenin
iki yolu tablo l .de verilmiştir
etmemizi
çimento+mineral
genişleme
kimyasal
elde edebileceğimiz dispersiyonu az miktarda su ile ve yan
birçok
hidratasayonuna
engelleyip daneleri dağıtara� ancak çok miktarda su ile bir
alınarak
111.1 Yüksek Performansları Elde Etme Yolları
çimento ve mineral katkıların su içinde topaklanmasım
betona
dikkate
de
betonolarak adlandırılması tercih edilir.
Bu
on yılda beton teknolojisinde meydana gelen en
önemli
özellikleri
b-Granülometri spektrumunun genişletilmesi
11.4 Süperakışkanlaştırıcı Son
üretilen yüksek mukavemet]i betonların iyileşen diğer
iyileştirmek amacıyla bu su miktarım azaltınanın yollannı
yüksek fınn cürufu, mikresilis gibi mineral katkılar
eder
Kimyasal ve mineral katk1 maddelerinin k ullanılması ile
koydular.
II.3 Puzzolanlar ve Mikrosilis
kontrol
III.YiİKSEK PERFORl'-fANSLI BETON KAV RA.tVII
mm.
katkı
n1addesi ağırlığının %0.3-0.6 sı oranında kullanılması kanşım suyunu %30 ve hatta daha fazla miktarlarda
16
.
.
Yüksek Dayanımil Beton U reti mi n d e Çimento
SAV Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi
6.Cilt, 3.Sayı
(Eylül 2002)
ve
Süperakınlaştınc1 Beton Katkı Maddelerinin Etkinliği M.Sümeı·, B. Söyler
..
YUKSEK PERFORMANSLI BETON ELDE ETMENIN IKI YOLU: •
•
ı
AR.AJ.�AN
KÖPRÜLER
Erken
Karışı ın
granülometrisi
spektrunılUlu genişletmek
topaklannıasını önlemek
dayanım,işlenebilme,dayanıklılık,
Bağlayıcı mineral katkılar
Süperakışkanlaştu·ıcılar -Formaldehit v e
-Silis duınanı
-Formaldehit ve
-V e benzeri.
zamana bağlı şekil değiştirme,
dayanın1
-Kalker fıller
melaminsülfonat
OKYANUS
Dayanıklılık, basınç
YÜKSEK YAPILAR
111.2 Yüksek Performanslı Betonların Uygulama
önemli alanda;
yapılarda
üç
1 ı
dayanımı,kesme
Basınç
dayanırnı,işlenebüme,erken
Dayanıki ılık, basınç, erken
TLTNELLER
dayanım
Açık deniz platformları,
Köprüler,kabloları aderanslı öngerilmeli profiller
Yb. gibi mühendislik yapılarında kullanılır.
YOLLAR
Aşııın1a,çarpma,donmaçözülme,kesme,dayanıkiılık,
.
Inşa edBen yapı türüne göre betonda aranan özellik farklı
işlenebilme
olmaktadır. Bu ö ze � · ikler tablo 2 'de veriluriştir.
�
--
IV.BETON BASlNÇ DAYANIMININ YAPILARıN DEPREM DAVRANIŞINA ETKİSİ Türkiye' de
depremlerde
görmesinin ve
betonarme
yıkılmasının
dayanımının
projede
olnıasıdır.Bu
durum
en
yapıların
öngöıülenden
daha
depremlerde
çeşitli
hasar
nedeni beton
önemli
sık
Erken
-
-----
yüksek
�
dayanım,kesnıe
-·------
dayanım,işlene bilme
BETON-ÇELİK
Kesn1e
dayamım,basır y
KOMPOZiT
dayanımı,işlenebilme
....
�----- ---------+---�
gözlemniştir.Betonaıme yapıların en önemli taşıyıcıları olan kolonlar düşey yüklere ek olarak kesme
-----
YAPILAR
düşük
sık
�-------
PREFABRİKASYON -------� --
kuvvetleri
KANALİZASYON
Dayan1klılık,aşJnma,basınç
YAPILARI
dayanımı, işlenebilme
ÖZEL TEMELLER
Basınç
ve eğilme n1omentleri taşırlar.Düşük beton dayanımı
kolonun moment-eksenel yük taşıma gücünü ve
kuvveti yapılarda
taşıma rijit
mafsallaşmayla
gücünü
olan
şiddetli
kesme
etkilemektedir.Betonarme
kolon
ti.iketilmektedir.Sünek bir
ya
da
kiriş
dayanım,zamana bağlı şekil değ.
enerjisi
deprenlin
için k iriş
ınafsallaşına
dayanımı, işlenebilme,erken
u çlarında
ve
NÜKLEER
kolon boyuna donatısı ile beton arasında tam bir aderans ile
1
dayanım
a- Çok yüksek yapılar,
c-
kesme
ve çarpma
Tablo ı. Yüksek Performanslı Beton Elde Etmenin Yolu
Yüksek performanslı beton günün1üzde
ve
dayanımları,işlenebiln1e,aş1nma
naftalensülfonat
b-
ÖZELLİKLER
2
taneciklerinin
Çimento
YAPITÜRÜ
•
donatıdaki
gerekir .Boyuna
gerilmelerin
betona
YAPILAR
aktarılması
donatı b etondan sıyrılmamalıdır .Düşük dayanımlı betonda kesme etkisinden dolayı daha düşük bir yük düzeyinde çatlama ve parçalanma başlar,donatı
parçalanmış betondan kolayca sıyrılır.Donatırun akma
sınırına u laşmadan betondan sıyrılması,kolon ve kiı·iş uçlarında
kapasitesine
geliştirilebilecek ulaşmadan
gücünün azalınası
depremlerde
ve
ek
maksimum yer ının
taşıma
enerji
işleminin
moment tüketme
daha hafif
yitirilmesi demektir.
17
Dayamklılık,dayanım,geçirnıezlik
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü 6.Ci1t, 3.Sayı (EylOI 2002)
Yüksek Dayammlı Beton
Dergisi
Üretiminde Çimento ve
Süperakınlaştırıcı Beton Katkı Maddelerinin Etkinliği M.Sümer, B. Söyler
VI.DENEY SONUÇLARI VEDEGERLENDİRME
V.DENEYSEL ÇALIŞMA Çalışmada, 10 seri üretim yapılmıştır.İlk 5 seride Beyaz
betonlarm
l .Üretilen
7
günlük
basınç
dayanımlan
Portland Çimentosu,diğer serilerde Katkısız Portland
ölçülmüş ve sonuç olarak 7 günlük basınç dayantmlarına
çimentoların basınç dayamınları tablo 3 'de verilmiştir.
üretilebilmiştir.Çalışmalar göstermiştir ki modenı bir hazır
Çimentosu
kullanılrnıştır.Kullanılan
(PÇ42 .5)
ı ,2,3 ,6,7,8 nolu serilerde katkı malzemesi olarak A harfi
ile
gösteıilen
polimerlerinden
kenar
uzun
oluşan
zincirli
katkı
karbaksilik %0.9
kullanılınıştır.
eter
oranında
4,5,9,10 nolu serilerde ise B harfi ile gösterilen sentetik
dispersiyon
hiper
tipindeki
akışkanlaştıncı
0/o ı .5
oramnda kullamlmıştır.Ticari adlannı kullanmamak için bu katkılarA ve B harfleriyle isimlendirilmiştir.İki katkı malzemesi
de
yüksek
dayanımlı
üretiminde
beton
kullanılmaktadır.Tüm serilerde silis dumanı kullanılmış, S/Ç oram değiştiriletek basınç dayaıurrundaki değişim P"özlenmiştir.Her seriden 9 adet olmak üzere toplam 90 numunesi 3 oluşturulmuştur. Tüm serilerde çimento dozajı 450 kg/m
�det
10x10
�eğerinde
cm
boyutunda
sabit
küp
beton
tutulmuştur.Numuneler
Sakarya
Universitt...li laboratuarının havuzunda su kürü gördükten soma
7
ve 28'inci
günlerde
basınç
deneyine
tabi
bakılarak
fazla
en
sonunda
işlenebilirlik
yüksek
dayanınu
değerleri
tablo
4
günlük basınç
ve
şekil
1 'de
gösterilmiştir.Üretilen betonlann 1 m3 beton bileşimi için gerçek malzeme miktarları ise tablo 5 'te verilmiştir.
özelliğini
koruyarak
2.Kullanılan larmataş agreganın kalker kırmataş olması dolayısıyla yüksek beton basınç dayarumlarına ulaşılnuştır
3.Beyaz
çimentosunun
portland
28
günlük
basınç
dayanımının yüksek olması nedeniyle yapılan deneysel
çalışma sonucun d a diğer çimentoya oranla beton basınç dayanımlan
25O
kg/ cm2
civarında
fark
oluşmuştur. Aradaki bu fark şekil 1 .deki grafikte de açıkça görülmektedir. 4.Kullanılan katkılar aym esasta olmalanna rağmen aynı işlenebilirliği
farklı
dayanımlı
elde edilen 7
beton
şantiyeye teslimi m ü mkündür.
kum Sakarya civarındaki ocaktan yıkanıp elenerek alınan kumdur.Deney sonucu
karşılık
ekonomik olarak üretimi ve 1,5 - 2 saatlik taşıma s üresi
vermektedirler.Üretilen
ocaktan alınan kalker malzemesidir.Doğal
sınıfına
beton üretim tesisinde BS60-80 sınıfı civanndaki betonun
tutulmuştur.! ve II no kırmataş agregalar Sultançiftliği
c ivanndaki
BS80
mukavemetinin beton
katkı tüm
yüksek
yüzdelerinde
serilerde
olması
beton
dolayısıyla
basınç yüksek
maddesi kullanımı
üretiminde katkı
kaçınılmaz olmaktadır.Kullanılan iki farklı katkıdan A harfiyle gösterilen katkı diğerine oranla daha yüksek basınç dayanımı vermektedir. ..
5 .Uretilen serilerde su/çimento oranı 0,37 ile 0,42 arasında tutulmuştur.Şekil l.deki grafiğe bakıldığında 1 ,2,3 no'lu
Çimento Türü
Beyaz
Çimentosu
Çin1entosu
340 -
273 485
620 Tablo 3.
Portland Portland
-
Çimento Basmç Dayanımları
serilerde birbirine çok yakın basınç dayanımı elde edildiği görülür.Bu serilerin sulçimento oranı da birbirine çok yakındır.Aynı durum 6,7 gözlenmektedir.l
no'lu
ve
seri
8. beton ile
2
ve
serilerinde
3
no'lu
de seri
karşılaştırıldığında s/ç oranındaki azalmaya rağmen beton mukavemetinin
bir
miktar
düştüğü
görülür.Fakat
betonlarm slump değerlerine bakıldığında çökme değerleri arasındaki oluşması
fark
doğaldır.Aynı
gözlenmektedir.
•
18
dolayısıyla
böyle
durum
6
küçük
bir
ve
7. seriler
farkın de
Yüksek Dayammh Beton Üretiminde Çinıcnto
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi
ve
Süperakınlaştıncı Beton Katkı Maddelerinin Etkinliği
6.Cilt, 3.Sayı (Eylül 2002)
M.Sümer, B. Söylet·
7 Günlük Beton Basınç Dayanıını
lı
Seri No
2 784
Basınç 824 Dayanımı (kg/crn2)
3 803
Tablo 4.
6 487
5 624
4 598
Değerleri 9 385
!8
7 450
519
lO 425
7 Günlük Beton Basmç Dayanımı Değerleri
7 Günlük Bastnç Dayan1mlar1 900 800 700 600
Bas1nç Dayan1m1 ,�g/cm2}
500 400 300 200 100 o 1
2
4
3
5
7
6
9
8
10
Beton Serileri Şekil l.Üretilen Beton Serilerinin 7 Günllik Basmç Dayanımı
ı
Seri No
1 No Mıcır
2
4
3
5
Grafiği 7
6
8
lO
9
592
592
592
592
592
592
592
592
592
592
592
592
592
592
592
592
592
592
592
592
758
758
758
758
758
758
758
758
758
758
450
450
450
176
167
180
167
44,55
44,55
74
74
45
45
45
45
(kg) 2 No Mıcır(kg) Kum(kg)
Çimento(kg)
450
450
450
450
450
450
Su (kg)
190
176
167
180
ı 167
190
44,55
44,55
44,55
74
74
ı 4 4 ,5 5
Katkı
(gr)
.
450
-
1
•
Si 1 is
45
45
45
45
45
45
Dumanı(kg) Çimento Türü Katkı Türü
Slump
Beyaz
Beyaz
Beyaz
Beyaz
P.Ç
P.Ç
P.Ç.
P.Ç.
Beyaz P.Ç
P.Ç.42.5
PÇ.42.5
PÇ.42.5
PÇ.42.5
PÇ42.5
A
A
A
n
B
A
A
A
B
B
25
20
5
4
2
25
20
5
4
2
Tablo 5.
ı m3
Beton Dileşinıi İçin Gerçek 19
Malzenıc
Miktadarı
SAU
Yüksek Dayammh Beto n Üretiminde Çimento
Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi
6.Ci1t,
3.Sayı (Eylül 2002)
Süperakınlaştınc& Beto n Katkı Maddelednin Etkinliği M.Sümer·, B. Söyler
VII.SONUÇ Yüksek dayanımlı betonun kullanımı son yıllarda oldukça önemli düzeyde artmıştır.ABD ve dünyanın birçok ülkesinde çok katlı betonarme binaların ve köpıülerin inşasında çok yaygın olarak kullanılmaya başl arumştır.Bu durum üniversitelerin ve araştırma şirketlerinin laboratuarlarında konuyla ilgili olarak yapılan çalışmalann artmasına sebep olmuştur.Yapılan çalışmalarda sadece çok iyj kalitede malzemenin bir araya getirilmesi tek başına yeterli olmayabilir.İyi bir ve işçilik,üretim boyutlandıınıa kontrolü,iyi detayıandırma sayesinde üretilen betondan istenilen verim alınabilir. olduğumuz Türkiye'de bugüne kadar yaşanuş depreml�rde betonarme yapılann hasar göın1esi ve yıkılmasımn en önemli nedeni beton basınç dayanurunın projede öngörülenden daha düşük olmasıdır.Yapılan ;:ılışma ülkemizde yaşamış olduğumuz depremlerde 80100 kg/cm2 'lik dayanırnlara rastlanırken,BS60-80 civarındaki betonlann ekonomik olarak üretilebileceğini göstermel�edir. KAYNAKLAR
fl]
ve
Akman M.S.,Öztekin E.,"Yüksek Dayammlı Hazır
Beton Üretiminde Bir Deneme" İstanbul,Türkiye [21 Mailer,Y.,- "High Performance Concrete,, E. N. S Cachan,Fransa [3] Kocataşkın, F. ,,Yüksek Dayarumlı Beton Bileşimi" ,İstanbul [41 Balta, İ. , ''Yüksek Mukavemetli Betonlar ve Bileşenleri",STFA Kalite Müş. Araş. Kontrol. Ve Göz. Ltd. İstanbul,Türkiye [5] lJyan M.,Yıldırım H. "Yüksek Dayanınılı Beton Üretiminde Süperakışkanlaştırıcı Beton Katkı Maddelerinin Etkinljği" İstanbul,Türkiye
20
GYRO {Jçaklarımn Bilgisayar Destekli Tasarımı
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi 6.Cil� 3.Sayı (Eylül 2002)
A.Ç.Çilingir,
ü.
ve
Analizi
Kocabaçal<
GYRO UÇAKI_}ARININ BİLGİ SAYAR DESTEKLİ TASARIMI VE ANALIZI •
•
Ahmet Çağatay ÇİLİNGİR, Ümit KOCABIÇAK Özet
-
I. GİRİŞ
Son yıllarda bilgisayar destekli mühendislik
yöntemleri, bilgisyar donanın1larında ve nıühendislik yazılımlarında meydana gelen gelişmeler sayesinde mühendisliğin
girdiği
tüm
alanlarda
önemli
Gyro uçakları, diğer uçak çeşitlerinden oldukça farklıdır. Herhangi. bir uçakta olduğu gibi gyro uçaklan da havada kendi limitlerine sahiptir. Uçuş sırasında herzaman bu limitlere uyulur. Bir gyro uçağı imal edilirken tasanında yapılan herhangi bir değişikbk, kabul edilen standartıara u yulmahdır.
yer
tutmaya başiannştır. Bu yöntemler ile tasarım ve .:tnaliz
süreci
oldukça
parametrelerinin
hızlı
bir
edilebilmesiyle
kontrol
kısalmış
ve
şekilde
tasarım
değiştirilerek
tasanmcılara
her
esneklik sağlamıştır. Yapılan çahşn1alar,
yönden verimliği
arttırmıştır. Bu çalışmada mevcut bir gyro uçağı,
Diğer uçaklarta benzer olarak Federal Havacılık İdaresi (FAA), gyronun güvenlik çalışmalarından pilotu sorumlu tutar. Pilot, çalışmanın tüm prosedürlerini ve pilot el kitabında bu lu nan eğitimi bilmelidir. Gyro uçağı, ülkeınizde pek fazla bilinn1eınektedir fakat I 9 50 �ıerin başlarına dayanan uzun bir geçn1işe sahiptir.
bilgisayar ortamn .. Ja modellenmiş ve kritik parçaları olan rotor direği ve rotor sistemi statik analize tabi tutulmuştur. direğinde
Yapılan
analizler
modifikasyon
sonucunda
yapılarak
rotor
mukavemeti
arttırılmıştır. Bu çalışma sayesinde hem bilgisayar destekli tasarım (CAD) heın de bilgisayar destekli mühendislik
(CAE)
konularında
çok
yönlü
bir
Tanınan amatör yapım spor gyro uçağı, 1955 yılında Rusya doğumlu bir mühendis olan Dr. Igor Bensen tarafından Birleşik Devletlerde icat edilmiş ve dizayn ettiği dönel kanatlı uçak için gyrok opter ismini vernıiştir. Gyrokopterden önce benzer temelde bir uçak tipi 1923 'den beri uçınaktaydı.
ı{ullanım gerçekleştirilmiştir. Anahtar
Kelimeler:
Bilgisayar
destekli
tasarım,
Bilgisayar destekli analiz, Gyro uçağı, Rotor
Abstract
-
Methods of computer-aided engineering
have started to have an important part in industry
Wrigbt kardeşlerin ilk uçuşlarııu yapmasından sadece 20 yıl som·a ilk gyro uçağı uçmuştur. Mucit ispanyol uçak mühendisi olan Dr. Juan de la Cierva tarafından icat edilmiş ve bugünün gyrolarıyla tamamen aynı prensiplerde uçmuştur. Cierva, 1930'larda Birleşik Devletlerde yaklaşık 200 otogyro imal etmiştir. Autogyronun ilk ku llan ımlan tarımsal işlerde, posta taşımacia ve Birleşik Devletler Ordusu tarafından olmuştur [ 1].
due to the developrnents in hardware and engineering programming. By the help of these n1ethods, the process of design and analysis has been shortened a great deal and there has been flexibility in many aspects for the designers through design parameters' being rapidly changed and controlled. The main theme of the thesis is to do the computer modeliing of a currently used system and to analyse the critica) parts. This study has improved both the contputer aided
design
(CAD)
and
the
computer-aided
Bensen: pilotun arkasına ittirici pozisyonunda bir ınotor monte etıniş ve birkaç başarılı tasarımdan sonra sonuç olarak gyrokopter denilen makinayı üretmiştir. Bu ismi taşıyan ilk uçak 1955'te üretilen model B-7 'dir. Yuvarlak alüminyum boru sistemi, tahta rotor pervaneleri ve 42 beygir gücünde Nelson iki zaınanlı n1otordan iınal edilıniş bir modeldir. Rotor başından aşağıya asılı duran, baş üzerindeki bir kolla kontrol ediJir.
engineering (CAE). In this study a gyroplane has been designed o n the computer and its critica) parts, the mast and the rotor system, have been analysed. At the end of all the analyses, the mast has been modified and its strength has been increased. Kcy Words: Computer aided design, computer aided analysis, gyroplaııe, rotor
A.Ç.Çilingır,
Sakarya Üniversıtesi, Fen Bilimleri Enstitüsü -Sakarya
gyro uçaklan diğer ye ni ilavelere ve Bensen tasarınıındaki değişikliklere sahiptir. Mesela son hir Bugünün
Ü.Kocabıçak, Sakarya Üniversitesi, Mühendislik Fakültesi, Makina
Mühcndısliği Bölümü - Sakarya
21
GYRO
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisı 6.Ci lt, 3.Sayı (Eylül 2002)
II.TANIMLAı'1A
11.2.
Gyro uçağı, genellikle pilot koltuğuntın arkasına monte edilen bir pervaneyle bir motor tarafından güçlendirilir; rotor pervaneleri, uçuşta serbest dönüş yaparlar; alttan gelen hava rotorların içinden geçerek pervanelerin dönmesine neden olur; rotor diski, herzaman havanın pervanelerin içinden geçmesine izin vermesi için hafifçe geriye eğilir.
A.Ç.Çilingir,
C.
Kocabtçak
Gyro
Uçağının Ana Sistemleri
Bir gyro uçağını oluşturan ana sistemlerin başlıcaları;
rotor sistemi, motor sistemi, ön döndürücü, gövde, kumanda sistemleri ve pilottur. Rotor Sistemi: Gyro uçağının en önemli parçası, rotor pervaneleridir. Pervaneler, uçuşta kendi kendilerine dönnıe hareketi yapar ve maksimum ilerleme hızında, nıanevralarda, inişte veya stop etme durumunda oldukça sabit bir hızı korurlar.
Gyro Uçağının Parçaları ve Görevleri
Şekil 1 'de basitçe resimlen.ntiş bir gyro uçağının üzerinde parçaları gösterilmiştir[2]. Roıor lJU�ı
Bilgisayar Destekli Tasanm1 ve Analizi
uçaklarının üç kumandasından bir diğeridir ve makinan1n yüksekliğini ve dengesini değiştirir. Dümen; üçüncü kontroldür, burnu sağa sola hareket ettirerek makinayı yönlendirir. Yatay kuynık yüzeyi; bazı gyrolarda denge için gereklidir.
gelişme, uçak hala yerdeyken rotoru önceden döndüren ön döndürücüdür. Bunun sonucu; 100 fıt veya daha kısa bir kalkış mesafesidir ki bu gyrokopteri STOL (Kısa Kalkış ve İniş) uçağı yapar.
II.l.
l:çaklannın
Kumanda, rotora uygulandığında bir yanıt oluşıır ve pervaneler eğilerek hava akımı, oluşan kalkış yüzeyine çarpar. Kalkıştan sonra rotora bir mesaj verilir ve kol boş pozisyonuna çevrilir.
re" uncyı la-cly3n ı:ivuL:J
Momcınl borusu
�lhk ı ıılur
Rotor pervaneleri gyronun kanatlarıdır, dönel kanatlardır. Uçağın diğer k1sımlan bu kanata asılı olarak durur. Uçağın ileri hareketi kanatların otomatik olarak dönmesine neden olur, bunun anlamı pervanenin dönüşünü korumak için doğrudan ınotor gücü gerektirmediğidir. Gyro uçaklarının stop etmemesinin nedeni; düşük hızlarda bile pervanelerin hala hava içinden geçerek dönmesidir.
Dtlnıcn
Konlnıl Koh.
Motor Sistemi:
Oraurga
Motorun görevi basit olarak uçağı havanın içinden geçerek ittirmektir. Motor, gyro uçağının rotorlanndan tamamen ayrıdır ve ayrı bir pervaneyi hareket ettirir. Bu pervane ittirdiğinde (veya çektiğinde) gyro uçağı, havadan geçerek hareket eder ve rotorlar, ileri hareketten dolayı etonuttik olarak dönerler. Gyrodaki motor, uçağı ileri ittiren hareketi sağlayan uçağ1n motoroyla ayın fonksiyana sahiptir.
Rotor başı; rotor pervanelerini ve uçağı birbirine bağlar, ayrıca rotor pervanelerinin öne ve arkaya veya kenardan kenara eğilmesine izin verir. Rotor pervanesini taşıyan cıvata; rotor pervanelerini ve rotor başını merkezleyerek birbirine bağlar. Moment borusu; rotor başının bir parçasıdır tüm kumanda kuvvetlerini rotor pervanelerine iletir. Baş plakalar; rotor başlannı) rotor direğine bağlar. Rotor direği; gövdenin dikey parçasıdır. Tepesinde rotor başı, altında gövdenin kalan kısmı vardır. Omurga; gövdenin önden arkaya kadar olan parçasıdır, bazı gyro uçaklarında ön ve arka on1urga olarak iki parçadır. Aks; gövdenin kenardan kenara olan parçasıdır, ana tekerleri taşır. Grup plakası; rotor direğini, ve omurgayı bağlar. Rotor pervaneleri; gyro uçağının kanatlandır, dönel kanatlardır. Rotor göbeği; rotor pervaneleriyle birlikte dönerek onları dengeli bir şekilde tutar. Kontrol kolu; bir gyro uçağının uçması için kullanılan üç kumandadan biridir. Kontrol kolu, sağa veya sola, burun aşağı veya burun yukarı makinay1 yönetir. Kısma valfi; gyro t
Ön Döndürücü: Daha önce de bahsedildiği gibi rotor, gyro uçağının ileri doğru hareketinden dolayı kendi kendine döner. Rotanın kalkış için gerekli olan devire (yaklaşık 300-350 rpm) erişebilmesi için oldukça uzun kalış mesafesi gerekir. Kalış mesafesini azaltmak için rotorun önceden döndürülmesi gerekmektedir. Ilk zanıanlar rotor el ile döndürülürdü fakat teknik ilerledikçe çeşitli ön döndürücüler geliştirilmiştir. Bu ön döndürücülerin başlıcaları; Mekanik Ön Döndürücü,
22
SAU Fen
6.Cilt, 3.Sayı
(Ey101 2002)
Hidrolik On Döndüıiicülerdir. ••
A.Ç.Çilingir,
Döndürücü
ve
GYRO lJçaklarınm Bilgisayar Destekli Tasarımı
Bilimleri E:ıstitüsü Dergisi
ve
Elektrikli
. On
Ü.
Analizi
Kocabıçak
arttırır. İtme kuvvetinin arkaya doğru eğınesi, moınent kolunun uzunluğunu ve momenti arttınr. İlerlenıe açısındaki bir artış momenti de arttırır. Böylece, ilerleme açısına bağlı olan momentin türevi pozitiftir. Bu konum dengesizdir. CG'nin rotor itn1e çizgisinin arkasında olduğu dururn özetlenirse:
.
Bu tasanında kullanılan mekanik ön döndürücUlerde motordan alınan hareket, esnek bir aks sayesinde rotor başına iletilir. Bir dişli sistem vasıtasıyla rotor döndürülür. �lekanik ön döndürücü, rotoru 150 rpm'ye kadar çıkarır daha sorıra dişli sistem ayrılarak rotor kendi kendine dönmeye bırakılrr.
��OA artar => itn1e ve çırpma artar moment artar dengesiz.
=>
AOA artar
=>
= -
Kumanda Sistenı.i: (a)
Gyro uçağının diğer sistemlerinden kuınanda sistemi daha önce bahsedildiği gibi, 1) motoıun ürettiği ittirmeyi kontrol eden kısma valfi, 2) rotor pervanelcrini eğen kol ;e 3) burunu sağa veya sola çeviren dümen olmak üzere üç ana kumandadan oluş ur.
Rotor itnıesi
ID. DENGE Tüm uçaklarda olduğu gibi gyro uçaklarında da denge çok öneı Ji bir konudur. İleri doğru uçuşta bir rotor, rotor pervane lerinin ilerleme ve gerileme hızlarındaki fark nedeniyle ilerleme açısıyla dengesizdir. Eğer peryodik kol, burun yukarı yönde hareket ettirilirse, ilerleme rotor pervanesinin açısı, gerileme rotor pervancsinin alçalmasıyla aynı ınİktarda artar fakat ilerleme pcrvanesinin yükselmesi, hız farkından dolayı geıileme pervanesinin alçalmasından daha fazladır. Bu sorunu gidernıek için rotoıun dönme açısı yükseltilir, yani; peryodik kol hareketiyle daha fazla kumanda verilerek rotor ilerlenıe açısı yükseltilir.
fficG
�çuş yolu
Şekil 2. Rotor itme çizgisinin, CG'niıı
ardmda olnıas1
(b)
(a)
Rotor itmesi
Bensen modelini iz]eyen çoğu gyro uçaklarında pervane itme çizgisi, gövde ağırlık ınerkezinin üzerindedir. Bu durumda buıun aşağı eğilme momenti oluşur ve bunu gidermek için rotor itme çizgisi, makinamn ağırlık merkezinden ileride yapılır. Rotor itme çizgisinin CG,nin önünden geçmesiyle, yukarı doğru bir rüzgar torku, gövdeyi burun yukarı hareket ettirir.
CG
Uçuş yolu
E9
��-----
Burun yukarı harekette, yatay bir dengeleyici olmaksızın gövdenin hareketi için çabuk bir yanıt oluşmaz. Dikey kuyruk üzerine yerleştirilmiş yatay yüzgeç gyro uçağının denges1 için önemlidir ve kuyruk hacminin o/o 12 'sinden daha az yer kaplar. Makinanın yukarı doğru hızı yatay bir dengeleyiciyle gövdeyi daha çabuk dengeye sokan aerodinamik kuvvetler ilietir. Maksimuın eğilme oranı, yatay dengeleyiciyle sınırlanır.
Şekil 3. Rotor itme çizgisinin, CG'nin önünde olması
rotor itn1e çizgisinin önünde olduğunda; rotor negatif bjr eğilme monıenti meydana getirir (burun aşağı). itme kuvvetindeki bir artış, mon1entin nıutlak değerini artınr (burun aşağı moment artar). Moment negatif olduğın1dan, toplam moment azalır. Bu durumda ilerleme açısındaki (AOi\) artış, monıenti azaltır. Türev bu yüzden negatif olur ve bu konum dengelidir. CG'nin, rotor itrne çizgisinin önünde olduğu durum özetlenirse: CG,
Rotor itme çizgisinin, ağırlık merkezinin (CG) ardında (Şekil 2) veya önünde (Şekil 3) olması durumlarında, gyro uçağı için farklı dengeleme duıuınları vardır[3].
AO A artar => itme ve çırpn1a aıtar AOı-\ azalır dengeli.
=>
moment azalır
=>
==
CG'nin, rotor itme çizgisinin ardında olduğu durumda; rotor ilerlen1e açısındaki (AO L\.) .. bir artış, rotor itme kuvvetini de arttınr. Bu, ayrıca ilerleyen pervane ve gerileyen pervane arasındaki itme kuvvet farkını da
Böylece bir rotor için dengeli durum, eğiln1e momentinin kesinlikle negatif olması gerektiği durun1chır. Ayrıca monıent azaldıkça denge artar.
23
SAU Fen Bilimteri Enstitüsü
6.Cılt, 3.Sayı (Eylül 2002)
Dergisi
GYRO Uçaklannm Bilgisayar Destekli Tasarı� •
Aircommand 'ın
başlanır. Pro/ENGINEER prograrrnn ın unsur oluşturma ınodülleri
kullamlarak katı modeller
gyro
uçağı,
modülünde
boyutlu
olarak
pervaneyj
tek kişilik bir
kullanılarak üç
AutoCAD programı
Analizi
A.Ç.Çilingir, U. Kocabıçak
IV. MODELLEME Burada
ve
oluşturulan
rotor
cıvata,
taşıyan
haz1rlanır.
göbeği,
rotor
oluşturulan
Part
başı
bir
ve
assembly
modellenmiştir. Gyro uçağının rotor direği, ön ve arka
dosyasında montaj yapılır. Bir başka assembly dosyası
oınurgalar ile iki adet akstan oluşan temel yapısı, bu
hazırtanarak rotor direği, baş plakalar, grup plakaları,
yapıyı destekleyen
motoru taşıyan
uçağının
borulardan oluşan gyro
montaj
ıskeleti, rotor sistemi, motor sistemi, dümen ve clümen pedallan modellenmiş,
daha
sonra tünı
bu
edilir.
direk ve Daha
programına geçilerek
parçalar
bunları
bağlayan
cıvatalar
sonra
Pro/MECHANICA
parçalar sınır şartlarına uygun
olarak sabitlenir ( constraint uygulanır) ve yükler (load)
birleştirilerek montaj yapılmıştır.
uygulanır. Böylece modeller analize hazır hale gelir [4]. Gyro uçağının iskeleti genel olarak 3 8 mm çapında, 1 ,5
boıulardan
Model dosyaları oluşturulduktan sonra rotor direğinin
cidar
analizi için; rotor direği, baş plakalar, grup plakaları,
kalınlığında ve rotor direğ] ise 4 nun cidar kalınlığında.
motoru taşıyan direk ve cıvatalar ile rotor sisteminin
kare profilden imal edilmiştir. Tüm bu bilgiler
analizi için ise rotor göbeği, rotor başı ve pervaneyi
cidar
nun
kalınlığında
alüminyum
yapılmıştır. Arka omurga, 50 mm çapında, 50
mm
kullanılarak
programında,
AutoCAD
3
gyro
ınm
uçağının
taşıyan cıvata ayrı a)TI modellenir.
iskeleti modellenir. Dümen, dümen pedalları, tekerlekler,
5 'de
rotor
ınotor sistemi, rotor sistemi, gösterge panosu ve diğer
Oluşturulan
parçalar modellenerek Şekil 4 'de görüldüğü gibi montaj ı
direğinin ve Şekil 6'da rotor sisteminin Pro/ENGINEER
yapılır.
programında montajlanmn yapılması görülmektedir.
assembly
dosyasında
Şekil
Şekil 4. Gyro uçağının mode11enmesi V. Yukarıda modellenen
ANALİZ
tek
Gyro uçağının motor pervanesinin itmesiyle ileri doğru hareketinden,
kişilik Aircommand Gyro
uçağımn kritik parçaları olan rotor direği ile
rotor
döner.
kuvveti meydana getirir. Şekil 7'de uçuş sırasında gyro uçağına etki eden kuvvetler görülmektedir [ 5].
progrann kullanılarak modellenmiş ve bu parçalara etki eden yüklemeler sonuclU1da meydana gelen gerilmeler Pro/MECHANICA
kendine
durması sayesinde rotor pervanesine çarparak kaldırma
oluşan rotor sistemi Pro/ENGINEER CAD/CAMICAB
deplasmanlar
pervanesi kendi
Meydana gelen hava akınu, rotor direğinin 10° eğimle
pervanesini taşıyan civa ta, rotor göbeği ve rotor başından
ve
rotor
B-ir
Structure
gyro
uçağırun
aerodinamik olarak
modülünün statik opsiyonu ile incelenmiştir.
karmaşık
incelenmesi
şeklinden
dolayı
oldukça zordur.
Bu
yüzden gyro uçaklarına hava tüneli deneyleri yapılarak,
deneyler sonucu elde edilecek aerodinamik k atsayılara
V.l. Modellerin Hazırlanışı
göre aerodinamik kuvvetler belirlenebilir. Fark11 gyro uçağı
Pro/ENGİNEER programında modellenıne süreci ilk
modelleri
için
ayn
ayn
deneyler
yapılması
gerektiğinden bu çalışn1ada basitçe gyro uçağının ağırlığı
olarak lı er bir parça için ayrı nıodel dosyası açılarak
24
GYRO Uçaklannın
SAU Fen Bilinlleri Enstitüsü Dergisi 6.Cilt,
3.Sayı (Eyili 1 2002)
kadar rotor kaldırma kuvveti gerektiği prensibinden yola
doğrultusuyla,
çıkılarak hesaplamalar yapılmıştır.
kotanjantıdJr.
.
,
.
------1�
Baş
Bilgisayar Destekli Tasarı�!lı ve Analizi A.Ç.Çili ngir� U. Kocabıça k
rotor
Rotor
•.
'. \'
Kaldırması
6Adet
Plakalan
\
(L)
Civata ..
·
Rotor
1
(a)
Rotor İtmesi
h ..
aç1nın
Cf)
Rotor Çekmesi (D)
. �·
Hava
Motoru
AklSI
Taşıyan 6 Adet
arasındaki
direği
irek
Civata
Pervane .. �---..
..
Oyronun Grup
6Adet
•
Pla1,.::ıları
Şekil 7. Gyro
cotana D
= -
D
Lmax
=
cotana
max
tmesı
,
-
(W)
Civata
L
•
Ağırlığı
X
Şekil 5. Rotor direğinin montaj ı
<;.n ·-:=··:
uçağma etki eden
kuvvetler
Lrrrax D
max
=
14935,73 2633' 6 cotanlO
=
[N J
(3 )
Rotor ka ldırması ve rotor çekmesi hesaplandıktan sonra
artık maksiınum Rotor İtmesi (Tmax ) hesaplanabilir: ,..,.,
1
max.
�(Lnıax )2 + ( DıııaJ 2
=
==
Tasarınu yapılan tek kişilik gyro uçağının pilot ve yakıt Kaldırması L
(L) şu
şek ilde hesaplanabilir:
ve sabitlerneler yapıldıktan soru·a modellerin analizine geçilir. Şekil 8 'de rotor direğinde yüklemeler sonucunda o luşan maksimum gerilme bölgesi ve Şekil 9' da pervaneyi taşıyan cıvatada yüklemeler sonucu
(1)
göre rotor]u uçaklar için 3,5g pozitif manevra yükü ve 1,5 emniyet elde
edilen
çarpllarak maksimum
rotor
kaldırn-ıa
n1eydana
Rotor
X
1,5
Çekmesini
kaldırnıasının, faydalanJlır.
=
değerinin
rotor kaldırma değeri (Lmax) elde
(D)
rotor
Bu
14935,73 [N]
Rotor
çekmesine
oran;
şekil
oranından
7'de
rotor
(L/D)
belirtilen
maksimum
gerilme
bölgesi
direğinde
maksimum
gerilme
incelendığinde
cıvata d el iklerinin olduğu yerde gerilme yığılmasından
(2)
hesaplanmasında;
gelen
görülnıektedir.
cdılir:
Lmax= LX 3,5
' max
Yüklemeler
Federal Havacılık Kun1munun standartlarına ile,
(4)
ma
290 kg'dır. Bu yüzden Rotor
=W= m x g = 290 x 9,81 = 2845 [N]
katsayısı
15166,2 [N]
Pro/MECHANICA programında modeliere sabitleme ve yükle mc 1 cr uygulanu. Rotor direğine etki eden kuvvet D x ve rotor s istem ine etki eden k uvvet ise T dur.
Şekil 6. Rotor sisteminin montaj ı
dahil toplam kütlesi (W)
�(14935,73)2 (2633,6)2 +
=
Z
25
GYRO
SAV Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi 6.Cilt, 3.Sayı (Eylül 2002)
Uçaklannın Bilgisayar Destekli Tasanma
A.Ç.Çifingjr, ü.
ve
Analizi
Kocabıçak
2 0Ç:H?) e .:. 9 2 •
1.7B6e,.�2
ı.571e-+82 1.357-eo+BZ
1.143t:-+B2 9.286e+01
�
7.143r:.,.ell 5.000e-+01
ı .. Şekıl lress von Aıses Averaged VoJ,;es
8. Rotor direğinde maksimum geıilnıe bölgesi
�
axn-...ırn
G� ·ouJ:!S LcıodSt:f l
FE!
1-:---d
Unı ts ı ·nıllıme1eı- Newton Second ( mrnNs)
Pr .ncıpoı
'
��
3.Seı0e+e<? ·� . 07l t" .. eıc:· 2 . &4 3e- .. e.:: 2.214e+0Z
1.7F>6ı:-•0:?
1. 357e->02 9.2RF.�+0l s. eee.ıe ... en
1 '
Şekil 9. Pervaneyi taşıyan cıvatada maksimum gerilme bölgesi
dolayı
ulaşır.
MPa'a
426,9
değeri
geritme
Buradaki amaç yapılan modifıkasyon ile, yüklemeler ve
Rotor
kopına
dayanım1
427
MPa
olduğundan
deplasmanların
gerilmenin
mevcut
maksimum olduğu noktalardan rotor direği kırılabilir. Bu yüzden,
rotor
direğinin
dayarnmını
arttırmak
modifikasyon yapı lması gerekmektedir[ 6].
x
Rotor
direğinin yerine
direğinin
AISI 1040 soğuk
montaj
gerilme
gelen
üzerinde;
50
mm
Modifikasyondan
4
mm
cidar
profılın birleştirilerek
dosyasında
modifiye
ve
Bwıun için
değişeceğidir.
direği modeh
rotor
modifikasyon yapılır.
Pervaneyi taşıyan cıvatada maksimum gerilme değeri 544 MPa'drr. Pervaneyi taşıyan cıvata,
ne ölçüde
kalınlığında iki adet 25
için
meydana
sonucunda
sabitlerneler
direğinin yapıldığı 2014-T4 Alüminyum malzemenin
edilmiş soma
mevcut
rotor
rotor
direği
mevcut
model
çekme çelik malzemeden yapılmıştır ve bu malzemenin
yerleştirilir.
kopma dayanuru 669 MPa ve akma dayanımı
üzerine uygulanan analizler b u yeni model üzerine de
565
uygulanm1 ştır.
1v1Pa'dır. Bu yüzden pervaneyi taşıyan cıvatada herhangi bir hasar oluşmaz.
V.l.
Şekil
Rotor Direğinin Modifikasyonu ve Analizi
1 O,da modifiye edilmiş rotor direğinde oluşan
maksimum sonucu
gerilme
bölgesi
görülmektedir.
incelendiğinde maksimum
gerilme
Analiz
değerinin
Mevcut model rotor direği üzerinde yapılan analizler
367,5 MPa' a düştüğü ve maksimum gerilme bölgesinin
sonucunda 4 mm cidar kalınlığında ve 50 mm kare profil
de küçüldüğü görülmüştür.
olan rotor direğinin nedeniyle
oluşan
uygulanan yük ve
gerilmelere
sabitlerneler
dayanı mının
kopma
sınırında olduğu görülmüştür. Bu yüzden model rotor direğinin tasarımında modifikasyon yapılır.
26
GYRO Uçaklannm
SA U Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi
6 Cilt, 3.Sayt (Eylül 2002)
'�
�-..-ı.; � �
Bilgisayar Destekli Tasarım• ve Analizi
A.Ç.Çilingir, U. Kocabaçak ••
? . ı?!Pli!IP. .. 02 ı . 7? ı e • a.: ı. �-ı�c .. ez 1.31�'!'-+02 ı . 01::'):c •
02
a.sn�+0J e..zoc.� .. el
4 0t�Jt: -+131
.
't ••
i
'
Şekil 10. Modifiye edilmiş modelde maksimum gerilme
VI.
SONUÇLAR
prosesini hızlandıracak ve üretim prosesinin çok daha verimli olarak çalışınasını sağlayacaktır.
Yapılan çalışnı.ada gyro uçaklarll1ln t asarımında en önemli unsur olan denge konusu ele alınarak halen üretilme! � olan tek kişilik Airconınıand gyro uçağının bilgisayar ortamında tasarımı yapılmış ve daha sonra aractn kritik p aryalanndan rotor direği ve rotor sisteminin bilgisayar ortanunda statik analizleri yapı lnuştır.
KAYNAKLAR [1] GRAVES, S., "Gyroplane Training Manual", FAA Designate d Examiner, e-mail: apollar@ct.net, pp. 6-11,1997. [2] ABBOTT, P.B., "The Gyroplane Flight Manual", The Abbott Company, Indianapolıs, Indiana USA, pp. 11-21,1988. [3] FOURCADE, J., "Longitudinal Sta bility of Gyroplanes", Rotorcraft Magazine, Volume 3 7, Number 4, pp. 14-19, June-July 1999. [4] Parametric Tecnology Corporation, "Pro/ENGINEER Fundamentals", Release 18.0. [5] JACI<SON, M., Ou r Personel Gyro Safety Envelope'', Rotorcraft Magazine, Volume 38, Number 2, pp. 26-27, April 2000. [6] MOTT, R.L., "Applied Strength of Materials'l, Third Edition, pp. 597-601, Prentice Hall, Columbus, Ohio ı 996.
Gyro uçaklannda denge konusu incelendiğinde, yatay dengeleyicisi olmayan düşük profil gyrolann denge eksikliğine bağlı olarak tehlikeli olduklan göıülmüştür ve en iyi çözümün, yatay dengeleyiciye sahip, yüksek profil gyrolar olduğu anlaşılmıştır. Mevcut modelin rotor direği ve rotor sisteıninde bilgisayar ortanunda yapılan statik analizler sonucu meydana gelen gerilme incelenmiştir. Rotor direğinin statik gerilme analizi incelendiğinde meydana gelen kırılabileceği maksimum gerilmeler nedeniyle görülmüştür. Rotor sisteıiDnde ise kullanılan uçak sınıfı malzemenin, maksimum gerilmeye dayanıklı olduğu anlaşılmış hr. Rotor direğinin dayanımını a�itınna k için n1odifikasyon yapılarak oluşan gerilme ve deplasmanlar malzeme incelenmiştir. Modifikasyon sonucunda direğinin artmasına karşın, rotor miktarının mukavemetinin oldukça arttığı göıülmüştür.
"
Bilgisayar modelinde ve çalışma şartlannın simüle euilnı.esinde yapılan değişikliklerin çok hızlı bir şekilde modele yansıtılabilmesi ve sonuçlara kısa sürede ulaşılabiln1e imkanı sunduğundan CAD/CAM/CAE yazılımlarının, hem mevcut bir sistemin incelenmesinde hem de yeni bir sistemin geliştirilmesinde tasarımdan hatta çalışma kadar iınalata, simülasyonlarına kul1anılmas1nın sağladığı esneklik hız ve kesinlik ortaya çalışılımştJı-. kısa sürede konulmaya Sonuçlara ulaşılabilme imkam, sistemin maksimum verim elde ed i lecek şekilde optimizasyonu, araştırma geliştirme
27
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi
6.Cilt,
Düzenli Depolanıa Ç.Kan, B.Şcngöriir
3.Sayı (Eylül 2002)
••
•
DUZENLI DEPOLAMA
Çetin KAN , Bülent ŞENGÖRÜR ••
Ozet
Düzenli
-
depolama
uygulanacak
bölgedeki
mevcut alan ve hacmi en etkin şekilde kullanmak için katı atıkların depolama alanına yerleştirilmesi ile ilgili
çeşitli yöntemler mevcuttur. Bu yöntemler depolama alanındaki topoğrafya koşulları (eğim, tümsek veya çukurla ..·ın mevcudiyeti) zemin özellikleri, civardaki malzeme
(çöpün
toprak)
üzerini
için
karakteristiği,
kullanılan ocaklardaki
kapasitesi,
ocaklarının
.-:::alzemenin
örtrnek
ocakların
depolama
alanına olan me§afeleri, depolamada kullanılabilecek ekipn1anlar
ve
özellikler�.ne
depo
göre
sahasının
farklılık
seçilen
gösterir.
işletme
Bu
farklı
yöntemler içinde sık uygulananları aşağıdaki gibidir: i.
Alan
yöntemi�
ü. Hendek yöntemi, iii. Çukur
yöntemi Anahtar Kelimeler: Düzenli depolama, evsel atık, toksit
çöp. Abstract- There are several methods that are related
to storing solid garbages in storing are due to using existing areas where regular storing is being applied on in a most effective way. These methods vary due to topography condition (existing of slopes, holes or smail
mo un ds),
ground
properties,
environment
material (soil used to cover garbages), capacity of
gelişmesine rağmen, pratik ve ekonomik metod olarak daha uzun yıllar kullanılacak gibi görüln1ektedir. Çevre ve insan sağlığını tehdit eden düzensiz depolama alanları halk tarafından eleştirilmektedir. Eleştirilerin artmasına rağmen uygun ve doğru standartların oluştuıulmaması; bazen kötü idarecilikten, bazen de düzenli depolama uygulamalarında gerekli olan prensipler hakkında yeterli bilgi ve anlayış eksikliğinden) genelde ise bu sistemlerin maliyeti getireceği karşılamaktaki isteksizlikten kaynaklanmaktadır. Düzenli depolama metodu; katı atıkların çevreye zarar vermeyecek ve insan sağlığım riske sokmayacak şekilde araziye döküldükten soma sıkıştuılıp üzerinin en az 15 normal olarak 40·-1 00 cm. kalınhkta bir toprak tabakası ile örtülmesidir. Düzenli depolamanın en önemli özellikleri; -Katı atıkların çevreye kötü koku yayınaması -Katı atıklann rüzgarla çevreye yayılıp çevreyı kirletmemesi Düzenli depolama şu anda şehirlerin büyük çoğunluğu için en ucuz beıiaraf etme yöntemidir. Düzenli depolama, katı atıklann boşaltılmasında uygun ve yeterli bir metod olmasımn yanında, terk e dil mi ş enkaz halindeki arazilerin ıslahına olumlu katkıda bulunarak, buraların yeni peyzaj oluşumlan için kullanılmalarını sağlamaktadır.
furnaces, characteristics of material, distance between furnaces and storing area, tools that will be used in storing and ınanaging
properties of storing
Katı atildar hangi tip işleme tabi tutulur sa turulsunlar, işlemden geçirilmiş materyaller ve artıklar son boşaltun yeri olarak araziye yani düzenli depolama alanına ihtiyaç göstermektedir.
area.
Frequently used nıethods among tbese methods are as follows: i. Area M ethod, ii. Ditch Method, iii. Hole 1\tlethod Keywords
:
Regular
storing,
home
churn,
Düzenli depolamada amaç, yeraltı sulannı ve kaynaklarını kirletmemek; koku, duman sinek gibi çevreye zararlı faktörleri ortadan kaldırmak, çöp dökümünü kontrol altına almak ve oluşacak çöp gazını bertaraf etmektir.
toxic
garbage
I.
GİRİŞ
II. DÜZENLİ DEPOLAMA İÇİNDEKi OLAYLAR
Çoğu endüstriyel atıklar, moloz ve yılantı atıkları gibi katı atıkların yok etme metodları olarak sadece araziye boşaltınu uygun olmaktadır. Evsel kaynaklı atıklarda hiç bir ön antım yapılınadan araziye boşaltıla bilmektedir. Bugün hala uygun olup olmadığına bakılınadın katı atıkların büyük bir kısmı bu yöntemle uzaklaştınlmak-· tadır. Bu yöntem; katı atıklarla ilgili teknolojilerin
Düzenli depolamada çöp içinde aşağıdaki olaylar oluşarak, zararsız hale çöpler zamanla ayrışıp gelmektedir. -Eskin1e, aynşma -Parçalanına -Çözünme
Ç. Kan, Ata":ürk Bulvan Akkoç Iş han ı Kat:J Adapazan •
B.
Şengöıiir,
•
SAÜ. Müh. Fak. Çevre Müh. Esentepe, SAKARYA
28
SAV Fen Bilimleri
Düı.enli Depolama Ç.Kan, B.$engörür
Enstitüsü Dergisi
6.Cilt, J.Say1 (Eylül 2002)
Eskiıne ile ayrışma, parçalaıınıa
11.1 Es kime, Ayrışma:
ve çözünme olayları
sonucu da bazı gazlar depodan ayrılmakta ve sız1nt1 suları Biyokimyasal
sonucu
işlemler
eskime
ile
karmaşık
yer
değiştirmektedir.
Bu
katı
nedenle
iyice
atıklar
organik maddeler, kademe kademe daha basit bileşenlere
sıkıştırıl mı ş olsa ve üzerieri toprakla örtülmüş bulunsa da
dönüşmektedir. Ayrışma olayı önceleri aerobik, sonra
düzen depolamada ohlrma ve çökmel er olınaktadır.
fakültatif ve daha sonra ise anaerobiktir. Yavaş yanma olayı
da
oluşmaktadır.
Katı
atıklar
i ç inde
saprofıt,
III.
zimojen, patojen bakterilerinin faaliyeti söz konusudur. Başlıca Patojenler,
saprofıtler
Patojenterin
taraf1ndan
imha
DÜZENLİ DEP OLAMA METODLARI
düzenli depolama metodları, hendek ve alan
metodlarıdır.
edilmektedir.
Diğer
metodlar
bunlardan
türemektedir.
toprağa
Uygulamada hendek ve alan metodlarının çeşitli halleri
göınüldüklerinde hızla öln1ektedir. Yap ı lan araştırn1alara
kullanılmaktadır. Hendek ve alan nıetodlan arasındaki
g ö re düzenli depolamada patojen bakterilerin çoğın1lukla
farklar şu n lar dır;
spor
sporlulan
hariç
tiplerden
üretmeyen
diğerleri
olduğu
bel i rlenmiş tir.
Depola mada iki hafta soma sıcaklık 25°C yi aşabilrnekte,
-Hendek metodunda çöpleri iki yandan hapseden toprak
'5-37°C e çtkabilmektedir. Sıcaklık artımı oksijen ile
duvarlar bulunnıaktadır. Alan ınetodunda bu duvarlar
ilgili olup, çöpün dozerle sıkıştırılıp, üzerinin kül ile
yoktur.
kapatılması halinde sıcaklık artışının durduğu ve depo
-Hendek
gerektirirken
.,;ınin anaerobik hale geldiği, çöpün üzerinin kum- çakı l gö rülmektedir.
Başlangıçta
aerobik
)
önceden
a]an
yapılmış
metodunda
ön
bir
kazıyı
kazıya
ihtiyaç
bulunman1aktadır.
gibi danesel malzeme ile kapatılması halinde sıcaklığın arttığı
metodu
sonra
fakültatif. jaba sornaları sadece anaerobik bakteriler katı
Toprağın
atıkların
salgıladıklan
sahadan dışarıya çıkarılması, örtü toprağırun eldesi gibi
enzirnlerle kararlı uilcşikleri ayrıştırmaktadır. �A..yrışma
konutarda değişiklikler içeren ve bu iki metoddan çıkmış
bütün evsel katı atıklarda farklı olmaktadır.
başka metodlarla bulunmaktadır.
-Proteinler, başlıca bileşenlerinden lösinler; C02, H20 ve
111.1 Hendel< Metodu
içinde
faaliyette
NH3'e iııdirgenmektedirler.
bulunarak
Glikozlar da
ç alışma sahasına dışarıdan
lösinler gibi
30-150
getirilmesi veya
aynşmaktadırlar. Kükürtlü bileşenler ise H2S veya H2S04
Bu yöntemde uz unluğu
e veya S ve H20 ya indirgenmektedir.
genişliği 5-7.5 m. olan hendekler kazıln1aktadır. Çıkarılan
derinliği 2 m. ve
m
toprak daha sonra ö rtü n1alzemesi olarak kullamlmak -l(arbonhidratlar, ilk kadernede dekstrin ve glikoza, sonra
üzere saklanmaktadır.
asctik aside, neticede C02 ve I-120 ya dönüşmektedir.
kenarından, hendeğin doldurulmuş kısmının tepesinden
Kamyonlar
çöpü; hendeğin bir
veya hendeğin içinde n fakat çöplerin sıkıştınldığı uçtaki -
Ya ğlar önce yağ asitlerine parçalanınakta ve H2 gazı ,
çalışma
biraz
bölgesinden
oluşmaktadır. Oliserine parçalananlar önce asetik aside,
boşaltn1aktadır.
daha soıua C02 ve metana dönüşmektedir.
uygul ama s ında ,
uzakta
Hendek hendek
bütün
olacak
şekilde
metodunun
genel
uzunluğu
boyunca
kazıln1an1akta, sadece 1 haftalık çöpe yetecek uzunlukta -Selülozdan oluşan maddeler su, C02, H2, H2S ve CH4
kazılmaktadır.
gibi gazlar ve bazı kinıyasal maddelerdir.
uçtan, kamyonların boşaltma yapacağı bir kısım boşaltn1a
Henüz
dolmamış
ve
tamamlanmamı ş
rampası olarak kullanılınakta ve diğer uç taki çalışma
11.2 Parçalanma
rampasından
alınan
zemin,
günlük
örtü
olarak
çöp
üzerine seriln1ektedir. Bu nıetod aşırı toprak hareketini Düzenli depodaki atıklar ısı değişikliği, basınç ve diğer
ortadan
sebeplerle daha küçük boyutlara sahip olacak şekilde
kamyonların
Bu
parçalanınaktadır.
durum
ayrışmadaki
reaksiyon
ka ldırmakta,
temiz
tehlikeli
bir
olacak
işletme
şekilde
sağlamakta,
yan
boşaltma yapmalarım engellemektedir.
hızın ı aıtırmaktadır. Katı atıklar hendek içine boşalt1ldıktan soma
Il.3 Çözünme
kenardan
40-60
cm.
kalınlıkta serilmekte üzerinden 4-6 defa dozer geçiıilerek atıkların par çalanıp)
sıkışması sağlanmaktadır. Her
iş
Çöp içindeki bazı maddelerden ortaya çıkan su, asit ve
gününün sonunda o güne ait katı atıkların üzeri 15 cm.
diğer sıvılar katı atık içindeki maddeleri çözerek depo
kalınbkta toprakla örtühnektedir.
içinde
hareket
etmektedir.
Bu
olay
ayrışmayı
hızlandırmaktadır. Bu nedenle çözünmeyi arttırmak ve
Hendek nıetodu küçük işletmeler için uygundur. Hendek
getirmek için
nıetodunun kazılmayan Ye el sürülemeyen meyilli yan
sızıntı sulannı tekrar depo içine devrettiren özel sistemler
duvarları nedeniyle arazinin önemli bir kısmının israf
düzenli depodaki
atıkları zararsız hale
kullanılmaktadır. Yalnız dışarıd an su gelişine önleyecek
edildiği ileri sürtiln1ektedir. Bununla beraber atıkların
önlemleri almak gerekmektedir.
önceden belirlcnn1iş bir yüksekhkte ve genişlikte doğal
29
Bilimleri Enstüüsü G.Ci It, 3 .Sayı (Eylül 2002) SAU Fen
Dergisi
Düzenli Depolama Ç.Kan, B.Şcngörür
şekilde depolanınalan gün l ük örtünün miktarı üzerinde üstün bir kontrola imkan vermektedir. Alan metoduna
- , --- -r- � 1 --
kıyasla günlük örtü için gerekli toprak miktarı bu meto dla daha azdır.
Ş ekil 1 'de
� .... .... ,-,.,..-
--
Hendek Metoduna ait bir kesit
,.. ...
..
....
göıülmektedir.
-�
_.,.-....,..-
.....-·-
t .,..
_.,J.-·
._
-- '"1""""
_ _ _
._._,,_.. �·
...J.-
ı
-
-
--
...
...:.,.,,# \. . ..,
.. -·""_..,..,
j
., - __,
.....____
.. • .
\o
'
_.,.....,
,. ... __ _ _
Şekil Aşağıda
Şekil
1
:
Hendek Metoduna
2 : Alan Metodunda Depolama Düzeni
çeşitli
-···-
... ,.. __ _ _ ...
-
....
� --. --�� -7 ,:::==--=-:: ......._ -- -·-\ .': �-
,.�
\
.
_-
'
- ....--·--
·
· --:' -ç
-- ·
y-
.\
, ./4
�
·
1
•
vrn ;:" ·--
,...
:ı<: rıde
· ....
�ı :J
•
\'
l/ -'L
' 11
-.__ ·
u t ı a•.ı .... J. ::--- -·na
\:·:-:- ;c--
G\
yay1lmaktadır. Bu yöntem derin dereler, vadiler gibi tabii kuyu
şe kıller
1__, . ___.... "{'"---, ;-... .... '-' t' ._
uzunlamasına ve dar ş eri tler halinde açılrmş ç uk urlara çukurlarda
, ..
_.::=:---:-� -::. . !['\ .... ... L..__' ':
Bu n1etodta çöpler aracın geliş yönüne dik İstikametti
ve
ıçın
verilmektedir.
Alt Kesit
III.2 Alan Metodu
çöküntülerde
metodları
depolama
\..o ,,
.
.
.
.
.
_
-:: · ; .
"'-.../ .
gibi
hazır lanmış yerlerde, düz sahalarda, önceden başka yer l er için örtü toprağı olarak kullanılmak üzere toprağın alındtğı
··- · - ---· --
-
·-
Şekil 3 : Vadide Depolama
yerlerde uygulanmaktadır Alan metodunda incelenecek konular şunlardır: -Çöp kamyonlarının boşaltım yerleri
----...... _,..,. __... .. ... -�--;--- '' 1' )'-.,. --
-Örtü için alınacak toprağın çalışma alanına mesafesi
) ..
c ephe
.... """...
sin d e ç öp lerin düşey ve yatay olarak
-
boşaltma
sistemlerinin
uygun
şekilde
çöplerin sıkıştınlma,
'•
. ç:- ...ı \
ı
t
\ y
örtn1e
işlemlerinde
ko l ay l ık
�
: 1
ve
üzerieri
1
/ /.
.
1
-
'
�/, '-i_ ' �
.{
1
:
doldurulmuş
o lan
t'
/
,,
toprakla
çöplerin
..
.
'
\
.'\
" · ..
Depolama _D�nız
_
1
1
•
,
!�
.
.
,
---
"" �,., .... � - �...,., 1 1:' r
' \ -�
,..;r· �-
�
.... .... . .__.
.. _
-·--..._
Sızdırma: Ct:phe
mesafesi müınkün olduğunca kısa olmalıdır. Örtü toprağı
önceden
,-'-\. ,
\ .
örtülmektedir. Örtü malzen1esinin çalışma yüzeyinden araçlar
;.\arı a� ı k
..
.J
1
Çöpler boşaltıldıktan sonra hendek metodunda olduğu sı kışt rrı lm akta
·· ,
--...,-
/
•
dozerle
.. '
fj\\ ;-/-l ı 1 1 / 1 __L__J . \\ .� ��==����� ' . 1 .,.._.........
getiren
•
·
'
,.
Katı,�_ttk
sağlanmaktadır.
gibi
1
� .
\
.
Şekil 4 : Düz Arazide
belirlenmesi halinde; çöplerin dağılmaları engellenmekte ve
,
. .
haps e d ilmel eri Kamyonların
f
// / r1AL / H. enu�,..z,(_ �)..... \
-Örtü malzemesinin taşınma güzergahı Ça lı şm a
\
�,.,<· · \; ,/,. #� · \ /
-Örtünün çalışma cephesine taş ınma ınetodu -
" - _ _J � � .,. . _.
Şekil
5
:
Deniz Kenarmda Depolama
üzerinden gelerek çöpü ve örtü toprağını ilave olarak sıkıştırmalıdır. Yağışlı zamanlarda böyle bir sıkıştırma tercih ed i lmeme L id i r.
Şekil
2'de Alan Metoduna ait bir
örnek verilmektedir.
"
-·--·---
Şekil 6: Yarnaçta
30
Depolama
SA U Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi 6 Cilt, 3.Sayı
Düzenli Depolama Ç.Kan, B.Şengörür
(Ey1ü1 2002)
IV. DUZENLI DEPOLAMA ALANINA KABUL ••
Düzenli D epolama Yönteminin Dezavantajları:
•
EDİLEN VE EDiLMEYEN ATlKLAR
-Kalabalık yöıelerde, ekonomik taşın1a ınesafesi içinde uygun yer bulmak güçtür. - Yerleşim yerlerine yakın deponi alanlan için, halkın
Bir çok endüstriyel atık tipleri evsel atıklarla birlikte
muhalefeti ile karşılaşılabilir.
depolanabilmektedir. Zehirleyici etkisi bulunan ve yanıcı
-Tamamlanmış
özellikteki
çökmeler olabileceğinden devamlı balann gereklidir.
çöpler
boşaltılmamalıdır.
düzenli
depolama
alanlarına
Çünkü yüksek oranda
toksik olan
çöpler depolama alaronda oluşacak biyolojik aktivitenin
-Sıvı
ve
deponi
gaz
sızıntıları
alanlarında kontrol
göçük
ve
edilmezse,
yerel
salanealı
duıurnlar ortaya çıkabilir.
yavaşlamasına veya durmasına ve su kirliliğinin artması tehlikesine neden olabilmektedir. Düzenli depolama alanlarına boşaltıln1aya uygun atıklar; KAYNAKLAR
-Evsel çöpler yada ticarethanelerin benzeri çöpleri; -Kömür külü ve cüruf;
[1]
-Madencilik işletmelerinin artıkları;
Uzaklaştırılması
-Demir ve çelik işleri cürufu;
İnşaat Fakültesi Matbaası,
-İçme suyu arıtma tesisi çamurlan ve endüstriyel proses
[3] BİLGİŞ,
Stabilite",
atıkları;
Enstitüsü..
-Suyu alınnnş arıtım ç amuru;
'
-Tarımsal atıklar. Bazı atıkların evsel atıklar ile birlikte depolarunalan sakıncalıdır. Düzenli depolama alanianna evsel atıklarla birlikte atılmayacak atıklar şöyle sıralanabilır; -Zararlı ve toksik olanlar: Hg, CN, Cr, vb. .-AyTışma sonucu klor ve benzeri gazlar çıkaranlar -Patlayıcı maddeler -Derişik baz ve asitler -Sodyum kloıiir gibi kolay çözünür tuzlar -Solventler
katı atıklar
-1-Iastane, klinik ve doktor muayenehanesi atıkları -Hayvan cesetleri
-I-Ier çeşit sıvılar B u atıklar düzenli depolama alanlarında ayrılmış özel zenıin
bölmelere,
geçirimsizliği
ancak
özed
iki
tedbir
kat ve
arttınlmış işlemlerle
ayrı kabul
edilebilmektedir. Sahaya boşaltılan toplam çöp miktarıyla karşıla�tırıldıklarında oranlannın az olması.
V. SONUÇ Düzenli Depolama Yönteminin Avantaj ları:
-Uygun arazi bulunduğu takdirde ekonomik yöntemdir -Ön ya tırımı nisbeten en az olan yöntemdir -Nihai imha ınetodudur. Her türlü çöp için uygulanabilir -Esnek bir metod tur. Katı atık miktarına göre kapasite
k o laylıkla arttırılabilir. -Kullanılıp
kapatılan
''Katı
Zararsız
Atıkların
Hale
Toplanması,
Getirilmesi",
İstanbul1978.
İTÜ
Teknik llniversitesi, 1995
-Eski araba lastikled;
-Yağlar ve yağlı
ve
0.,
[2] BAŞTÜRK, A., "Katı Atık Ders Notları", Y ıldız
�ıışaat ve yıkım işleıi atıkları;
yerlere
TABASARAN,
araziden
rekreasyon
an1acıyla
istifade edilebilir (park, yeşil alan, spor tesisleri vb.)
31
0.,
Yüksek
1994.
"Katı
Atık
Lisans
Depolama
T'ezi,
İTÜ
Alanlarında
Fen
Bilimleri
Süt Endüstrisi Atrk Solarının CaCOJ'Iı Bileşikleri c Anttıması
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi
D.Özel,
6.Cilt, 3.Sayı (EylUl 2002)
M.S.Aiosman
SÜT ENDÜSTRİSİ ATlK St;LARININ CaC03'LI BİLEŞİKLERLE ARITILMASI Dilek ÖZEL, Mirali S. Al.JOSMAN ••
Doğada varo lan atıkların antılması için kullanılan metodlar ve kimyasal reaktifler be1lidir. Ancak, mevcut teknoloji ve daha az kimyasal reaktifın kullamlması ile atıklann antılması aktüel problemlerdendir.
Ozet - Dünya üzerinde insan varoldukça başka bir yaşam
deyişle
varoldukça
atıklar
olacak
ve
bu
atıkların antılması da yoğun bir şekilde gündemi meşgul edecektir. .du
araştırmadaki
yararlanarak, duymadan kabuğu
·
farklı
sadece,
amaç,
mevcut
kimyasal evsel
bir
reaktiflere atık
Atıklann arıtılması için kullanılan metodlar ve kimyasal reaktifler ekonomik bir külfet o]arak karşımıza çıktığında daha ekonomik olan yeni metodların ve reaktiflerin araştırılınası zorunlu hale gelmektedir. Bu durumda öyle iki atık maddeyi biraraya getirmeliyiz ki başka hiçbir kimyasal reaktife ihtiyaç duymadan hem bu atıkları arıtabilmeli hem de çevreye zararlı yeni bir maddenin oluşumunu engelleyebilmeliyiz.
teknolojiden olan
ihtiyaç yumurta
e endüstriyel bir atık olan süt endilstrisi atık
suyunu bir araya getirerek bu atık suyu arıtmak ve ortaya çıkan yen� maddeyi yem ve gübre olarak kullanarak hem çevre açısından hem de ekonomik açıdan bir yarar sağlamaktır. Anahtar Kelimeler - Süt Endüstrisi, atık su arıtımı,
Çevreyi, özellikle alıcı su ortamlarını kirleten ve ülkemizde de önem arzeden endüstrilerden bir tanesi de süt endüstrisidir. Gerek devlet sektöıünde, gerekse özel sektörde süt işleyen işletmelerin sayısı oldukça faz]adır.
yumurta kabuğu, atık değerlendirmesi.
Abstract
-
While the human being exists , in other
words life exists wastes will exist refining these wastes will intensiveJy occupy the agenda.
Süt endüstrisi atık suları, uygulanan teknolojiye, üretilen maddelerin çeşitliliğine ve presesierin temizlenmesinde kullamlan kimyasal maddelerin yapısına göre miktar ve bileşen yönünden değişkenlik gösterir.
The objective of this study is refıning wastewater of milk industry by combining it with egg shell which is a household waste , using prevent technology without resorting different chemical reactives and obtaining
Süt endüstrisi atık sulan yüksek kirlilik yüküne sahiptir. Bu atık sulann arıtılarak, eğer alıcı ortama deşarj ediliyorsa kirletici parametrelerinin konsantrasyonlannın aşağıdaki tabloda verilen 1988 tarih ve 19919 sayılı resmi gazetede yay1nlanan Su Kirliliği ve Kontrolü değerlere Yönetmeliği 'ndeki indirgenmesi gerekmektedir.
both environmental and economical benefıts by using resultant substance as fodder and fertilizer. Key words-Milk industry , refining wastewater, egg shell , recycling wastes .
I. GIRIŞ •
•
Süt endüstrisinde kullanılan birim süt miktarına karşılık oluşan atık su miktarı için kesin bir değer vermek mümkün değildir. Ortalaına olarak, kullanılan süt miktanna karşılık oluşan atık su miktarı, birden fazla ürün üreten tesislerde 3-8 ton atıksul ton işlenen süt olarak verilebilir.
Günümüz dünyasında hızlı nüfus artışı ve yaşam düzeyinin yükselmesi ile birlikte, endüstriyel tesisler öylesine artmıştır ki bu tesislerden kaynaklanan atıklar doğanın stabilizasyonunu bozar duıuma gelmiş ve canlı yaşamını tehdit eder boyutlara ulaşmıştır.
D.Özel, M.S.Aiosman;SAÜ,MühendisJik Fakü1tesi, Çevre Mühendisliği Böiümü, Esentepe Karnpusü, Sa!<arya.
32
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi
Siit Endüstrisi Atık Sulannın CaCOJ,h Bile�iklerle Arıt1lması D.Özel, M.S.Alosman
6.C, 1:, 3.Sayı (Eylül 2002)
II.
Tablo 1. Süt ve süt ürünleri (Alıcı ortaına deşaıj standartları)
Parametre
Birim
Kompozit Numune 24 saatlik
Kompozit N um u ne 2 saatlik
Dünya literatürün de ilk olarak yapilan bu çalışmada
evierden ve çeşitli imalathanelerden at1k olarak çıkan yun1ur ta
Biyokiınyasal mg/I
ihtiyac ı BOİ
süt
ay çöpe atılan binlerce
40
50
5
endüstrisi
atık
sularını
ton1uk
yunıurta kabuğunun
değerlendiriln1esinin yanında süt endüstrisi atık suları da arıtı1nuş olacaktır.
Kimyasal
Ok s ij en
kabuğilllun,
antabiiirliği incelenecektir. Ve böylece her yıl hatta her
Oksijen
•
Aı\1AÇ
160
170
mg/1
kabuğu
Yumınta
•
Ihtiyacı KOI
o/o4 7-62
içerisinde
oranında
Ca O
b ulunmaktadır.
30
60
mg/1
Yağ ve Gres
.Ankara i lin de atık olarak ç ı ka n
pH
yan
taraftaki
tabloda
gösterilmiştir.
6-9
6-9
mg/I
miktarı
olarak
yaklaşık
yumurtcı kabuğunun
Tablo 2. Ankara ilinde tüketilen yumurta sayısı (yaklaş1k olarak)
Günlük
Aylık
Yıllık
(tane)
(tane)
(tane)
Yunıurta
ı
360
Sayısı
mi lyon
30 nıi l yo n
Günümüze kadar süt endüstrisi at1k sularının arıturu için çeşitli
incelenmiş
ıltematifler
antılabilirlik
ve
Tükeölen
çalışmaları yapılmıştır. Süt endüstrisi atık suyunun alıcı ortam standartlarına göre
antılması
genellilde
arıtma
birçok
Ankara i li nüfusu
prosesinin
birarada ku Hanılınasını gerektirir.
:
milyon
3.000.000
ı
Tablo 3. Ankara ilınde atık olarak çıkan yumurta kabuğu miktarı
(yaklaşık olarak)
Süt
endüstTisinde
çoğunlukla
kullanılan
antma Günlük
Aylık
Yıllık
Kabuğu
5
150
Miktan
ton
ton
1800 ton
presesinin şeması aşağıda gösterilmiştir. Yun1urta
A tıksu Girişi
ı l
ı
Bir yumurta kabuğLnLın yaklaşık ağırlığ1 5 gr' dır.
ı
Izgara Yağ Tutucu
III.
ı
III.l. Materyal ve Metod
Nötralize Havuzu
Deneysel çalışmada ku l lanılan cihazlar ve ınalzerneler
J
Anoksik Havu z
1
aşağıda liste halinde verilmiştir.
1
Havalandırma Havuzu
1
111.1.1. Kullanılan Cihazlar
Çamur Çökeitme
1-
Silindirik caın kap
Havuzu
23-
Cadas 3 O S spektrofotometre Dr. Lange
4-
pHınetre
Çamur Çürütme
5-
I-Iassas terazi
Havuzu
6789-
Ö ğütücü
Deşarj
Şekil
DENEYSEL ÇALIŞMALAR
J
KOİ test kiti
Magnetik kanştırıcı Pipet
Nunıune kabı
lll.1.2. Kullandan 1\falzemeler ı. Süt endüstrisi atık suları arıtma tesisi akış diyagramı
I-
33
Öğütülnıüş yumurta kabuğu
Süt Endüstrisi Atık Sularının CaC03'h BileşikJerle Antılması
SA U Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi
D.Özel, M.S.Aiosman
6.Cilt, 3.Sayı (Eylül 2002)
sonunda atık suyun pH ve belirlendi.
111.1.3. Kullanılan Metod ve Metodun lTygulanması Süt endüs trisı atık suyundan 1 000 ml al ınar ak atık suya hiçbir
işlem
uygulanmadan
önce
pH
ve
parametrelerine b akıldı. Daha soma atık suya
KOİ
tabi
pH: 1,53
devir/dk
KOİ:
olmak üzere 1 O dk karıştınldı ve 5 dk bekletildi. Bu süre
9295
Tablo 4. Atıksuya eklenen yumurta kabuğu miktanna göre KOi değişımi
•
Eklenen Yumurta Kabuğu Miktarı (gr)
KOI Değişimi
o ı 3
9295 6625
5
6425
7
5775
.
5950
Tablo 5. Atıksuya eklenen yumurta kabuğu mıktarına göre KOi verimi
•
Eklenen Yumurta Kabuğu Miktarı (gr)
KOI Verimi
ı
28 7
3
35,9
5
30,5
,
7
37,8
Tablo 6. Atıksuya eklenen yumurta kabuğu miktarına göre pH değişimi
Eklenen Yumurta Kabuğu Miktarı (gr)
pH Değişimi
o
1,53
ı 3
7,46
5
7,53
7
7,60
7,20
34
parametreleri tekrar
tutulmadan
parametrelerin değerleri;
belirli miktarlarda öğütülmüş
yumurta kabuğu eklenerek karıştırıcıda 30
işleme
Hiçbir
KOi
önce
okunan
Süt Endüstrisi Atık Sularının CaC03'lı Bileşiklerle Antılması
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi
D.Özel,
6.CiiL, 3.Sayı (Eylül 2002)
M.S.Aiosman
•
1(01 9295
6625 ...... ···· ····· 645 5 ....-
: ...•. . • . . .
i
• • • • •.
• • •
5 9 5 o ..,._ 5 7 7 5 -11-
•
•
•
•
•
• •
...
...... . . ..
-:·
•
. . . 1 • • • •• • ••• • • • • • • • • • • •
• •
•
-:·
•
•
• • • • • • •• • •
• •• • • • • • ••••• • • • • •1 • • • •••
:
•
•
•
•
•
•
•
•
ı
�
• • • • • • • • • • • •• • • • • • 1 1 • • • • • • • . ... . . . . . . ..... . . . .. . .. . . •
•
• •
•
Yumurta kabuğu miktarı (gr)
•
•
5
3
7
KOi değerleri.
Şekil 2. Atıksuya eklenen yumurta kabuğu miktanna göre
% Veriın
37,8 .. 3 5 9 -1-• , -
.... . . . .. .. . . . . . . . . . . 1 • • • • 1 • • 1 • • • • • • •••• • • • •
• • • • • • ••••• • • • • •••••••• • • • • • • • • • • ••••••••• • • • • • • • • • • • • • •
!,•M_.
1 • • • • • 1 8 1 • • • • • •11 • 1 • • • • •• 1111 • • • 1 • • • • • •
• • • • • • •
•
28,7 ......
• • • • • •• • • • •
• • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • •
1 Şckit 3.
•
•
/\ tıksuya eklenen yumurta kabuğu miktarına göre
•
•
•
•
•
•
• •
•
•
•
•
• •
• •
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
• •
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
ll
•
•
•
•
•
• •
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
1 •
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
• •
3 elde edilen
5 verım
35
7
Yumurta kabuğu miktarı (gr)
Süt Endüstrisi Atık Sularının CaCOJ 'lı Bileşikleri e Arıtti ması
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi
D.Özel,
6.Cilt, 3.Sayt (EyJOI 2002)
:\1.S.AJosma n
pH
7
.� ...
• • • • • • ••••••• _ 1 ••••••••••••• 1 •••••••••• ••••••••••••••••••••••• ••••••••• •••••••••••••••••••
7.5 3 ....... . . ...................................... 7 46 7.20 -+-······· ··· 7-+. .
•
1 ••••••••• •••••••••••••••••••••••••••••••••••••••• •
•
..
•
•
• • • • • • •
• • • • • • •
5 .....
•
• • •
• • • • • • • •
•
• • • • •
•
•
•
•
• •
•
•
•
•
•
•
•
•
• •
• •
•
•
•
•
•
• •
• •
•
•
•
•
•
•
•
• •
•
• •
•
•
•
• •
•
• •
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
• •
•
• •
•
•
•
•
•
• •
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
• •
• •
•
• •
•
• •
•
•
• •
• •
•
•
•
•
•
•
• •
• •
•
•
3
elde edilen pH değerleri.
ml,de sabit tutulmuştur.
uygun sonuçlar 45 ml süt endüstrisi atık suyu ile 7gr yumurta kabuğa kanştırıldığında elde edilmiştir. Bu konu ile ilgili çalışınalar halen devam etmektedir.
KAYNAKLAR " Süt ve süt ürünleri endüstrisi atık
antılabilirliği üzerine bir çalışma".
Yüksek
lisans tezi.SAÜ, Fen Bil. Enst., Haziran-1997.
36
•
•
•
• •
• •
• •
• •
•
•
5
Bu çalışmada fiziksel yöntemle arıtma yapılmıştır. En
sularım n
•
•
IV. SONUÇ
,
•
•
•
Şekil4. Atık suya eklenen yumurta kabuğu miktarına göre
[ 1] Şenol E.
•
•
•
Yapılan deneylerde atık su miktarı 45
•
•
• •
ı
..
•
• •
•
•
•
..
•
• •
•
•
• •
•
•
•
• •
•
•
•
•
• •
•
• •
*
•
•
•
• •
•
•
• •
•
•
•
•
• •
•
•
• •
•
•
•
•
• •
•
• •
•
•
•
•
• •
•
•
•
•
•
1 ......
•
• •
• •
•
1,53
•
•
• •
• • •
•
•
•
2 .......
•
• •
•
•
-
•
•
•
• •
3 .....
•
•
• •
4-+-
•
•
•
•
•
• •
•
•
•
•
•
•
•
• • • •
• •
• •
•
7
Yumurta kabuğu miktan
(gr)
SAU Fen Bilimleri Enstıtüsü Dergisi
Kaynağın İki Boyuttaki Transiyen Termal Elasto-Plastik Simulasyonu
6.Cilt, 3.Sayt (Eylül 2002)
E.Nart
KAYNAGIN İKİ BOYUTTAKİ TRANSiYEN TERMAL ELASTO•
•
PLASTIK SIMUL�ı\.SYONU
Ergün NART Özet
-
Bu
sonucunda sonlu
çalışmada
yapıda
eleınanlar
kaynak
kalan
artık
nıetodunun
yapımı
gerilmeler,
kullanımı
DAGilJMININ BULUNMASI
II. ISI
Kaynak iş l emi
ile
iki
hesaplanmıstır. İlk aşamada ıs1 dağılımınin
zamana göre değişimi bulunmuş ve bu ısı
aşanı.ada
yapılabilir.
bölgedeki ısı dağı l ı m ı
dfğılınu sonucu oluşan gerilmeler elastik ve
------
-
&
Kaynak simülasyonu,
+
Sonlu elemanlar metodu, Artık gerilmeler
At ract
In this research,
-
stresses resulted from welding process are calculated bi using finite element method.
First, the temperature distribution changing
with respect the
to time is determined.
residual
stresses
temperature
resulted
distribution
are
Then
by
Welding
!.Giriş
m e ta l in birleştirıne işl en1i endüstride çok sık ku llanilan bir yönt emd i r bir bölgeye yüksek miktarda ıst Kısıni uygulandığı ve bağlay1cı metalin erimiş bir duıumda kaynak yerine ulaştığı için, bölgede sağuma soruasi ol uşan gerilmeler, yapıda kalıcı şekil değişikliklerine yol açmak.iadir. İçeriği nikel esaslı süper austenitik paslanmaz çelikler, demiı esaslı sıradan çelikiere göre ısı genleşme katsayıs ı daha büyük olduğu için, bu kalıcı iki
IpcN.N ' ) dxdy
,
.
bu
deformasyon
olmaktadır.
Bu
tip
tip
çeliklerde
daha
n,,
uzun
arastırrna
Ot
(2)
' L_; N. T i=l
l
1
ar aı
i
+
./
n.
forn1una
fazla
(3)
1
.\
)'
getirilir (9]. Denklem 3 ise .
CT+ KT==F
çe lik ınalzernelerin gemi
zamandır
ı 0,12
aN. aN. aN aN + f ik ik ox ay ay ôx
edüstrisinde kullamlımı yüksek teknolojiye sahip ülkelerde
Q + Quı1 = p(T',t)C(T,t)
ôT
olduğu varsayılır.Yukardaki deklernde N; s ekil fonsiyonlarını, Tl sı caklı ğı tenısil etn1ektedir. Galerkin n1etodunu ve 2 numaralı dekleıni kullanarak, diferensiyel deklem
Finite
Element Method, Residual Stresses
Kaynakla
(1)
cy
T=
evaluated
Simulation,
aşan1ada
hesapları için temel ifade:
+------
this
according to the elastic-plastic formulations.
KeyJvords
hesabı
olup zamana bağl ı ısı dağılınunı he saplama ya yarar [5]. Sonlu elen1enlar metodunda, her e le ment için sıcaklik, yaklaşık olarak, sekil fonksiy onla nnin lineer kombinasyonu seklinde
residual
the
Birinci
o(k(T,t)ôT/8x) fJ(k(T,t)oT1 ()y)
plastik formülasyona göre hesaplanmıştir.
Anahtar Keliıneler
ge rİlıne le r in
sonucu oluşan
(4)
ifade edilebilir. Özelliklerin zaman ve sı cak lık ile değiştiği ni göz önüne alı r sak
şeklinde de
konusu
dayanıklı o lmas ı ve ma nye tik özelliği bul unnıaması gibi özellikleri yüzünden, bu çelikler, gemilerin masraflarını azaltmakta ve deniz bakı m karşı ma yınlarına askeri alanda korun1a olmaktadır. Paslanmaya karşı
,
deklem 4
C(T,t)T+ K(T,t)T
=
F(T,t)
(5)
fornıunda yaz1labilir. Genelleştirilmiş orta nokta
sağlamaktadır.
metodunun
37
kullarunu ile denklem 5
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi 6.Cilt, 3.Sayt
!<aynağın
(Eylül 2002)
C (T,ı+a ,tn+a) ]"' n
... a
(�+a 'tn+a )J',+a = F(I:+a 'fn�a)
+K
n
halini alır. Burada
temsil etmekte ve O< a
TTrTa ·
= (1
T u.J..a ::: ın+a
-
a
Tn+l -Tn 11t
a
a
=
1 'de göıiildüğü gibi, kaynak yapılacak parça simetri olanağından yararlanılarak � 'i
(7)
,
sonlu elemanlar analizinde kullanılacaktır.
== tn + a!lt. O 32306rn
'
_ _.__ __ _ �,
ı
O ile
i'asında değiştirerek değişik metodlar elde
-İleri Euler.
_!_
-Orta nokta kuralı veya Cratık Nicolson.
2 = -
3
a =1
0.35242
Şekil 1 . Kaynak parçası
..
�-
O
2
eden tn 'e )
anlamlan na gelmektedir.
.
=
� zaman özdeğeri
[c]� özgülısı matrisi
edilir. Örneğin;
a
Simulasyonu E.l\art
Şekil
denklemi elde edilir. a değişgenin değerini ...
Elasto-Piastik
{6.T} � bir önceki çözüm ( tn- 1 [K] ---> kondüksiyon n1atrisi
arası değişmektedir.
7. denklemi 6. denklen1 içine yerleştirirsek
1
'A
(6)
)J: + a ı:,�P
Boyuttaki Transiyen Tennal
dır. Fonnülde;
"n" inci zaman adımını
�1
tki
...
Isıl sınır şartları ise
-Galerkin.
r=10 W/m'2c .·
-Geri Eu1er.
metodlannı verir
[6,7].
. ı-=ıOW/1l2c
Şek ı ı 2.J sıl s ın n şartları
Bütün bu yukardaki yöntemler: birinci ileri Euler yöntemi hariç, dolaylıdır. Çözüm için matris tersi alma işleminin yapilması zorunludur.
Yanın
şeklindedir.
Lineer olmayan bu problemde yakınsama kı·iteri
daire
şeklindeki
metalinin bö lgesine ise Goldak modeline göre bir ısı ürete ci uygulanır (Şekil 3 ).
(9)
olarak
tanımlanır.
Aşağıdaki
göıülebileceği gibi zaman aralıkları
fom1ülden Atcr
den
/
küçük oln1alıdır. flt < tJ.tcr
=
2
(1- 2a)A-
---
=
; ;;
;
,
,
1
'
,
•.
·
denklemde
l
;
;...
(10)
.
.,
'·
,.
,
..
"
"
/
{ �T} T [K]T { �T} { � T} T [C] { L\ T}
.... __..:;_ ..:._ -=:-__;_--
kaynak
Şekil
(ll)
38
3.
Goldak ısı üretici modeli
[14]
SAU Fen Bi li m leri Enstitüsü Dergisi
K.aynağın İki
6.Cilt, 3.Sayı (Eylül 2002)
arkasında
Isı genleşme katsayısı
15.5 1 5.7 16 1 6.4 1 6.7 1 7 .ı 1 7.6 19.6 19.9 20.1 20.4
�
600 700 800 1200 1250 1 300 1320
austenitik
yapıya
önü
deklem sisternil
frontal veya iterative çözücü ile çözülür. Frontal
ve
çözücü kullamlan bilgisayar sisteminin düşük
Gaussiyen
nıiktarda
belleğe
sahip
o lması
durumunda
bir dağılım gösterir ve
kullanılır. İteratif çöZÜcü ise yüksek ıniktarda
uygulanacak ısı akısıru
bellek bulunn1ası durun1unda seçilir.
ı
1 5.3
soo
sonucunda oluşturulan lineer
veren formül;
� ı o-6rc) 8.5
iki
kaynak
elektrodunun
katsayısı
20 100 200 300 400
göre;
ellipsoid
Lineer ısı genlesme
oc
Elasto-Plastik Sinıulasyonu
E Nart
Modele
Sıcaklık
Boyuttaki Transiyen Tennal
şeklindedir. Hesaplamalar sırasında
kullanılan
ınalzen1e nikel tabanlı adlı
AL-6XN austenitik zamana
süper
çelik olup,
i!gi noktasına yaklaşırkenki s1cakl ı k dağ1lın1ı t=O. O 1 sn.
Şekil4. Kaynak clektrodunun
gore değişen
1 'de
özellikleri Tablo gösterilmiştir.
Diğer
taraftan çelik nıalzeme sahip
olduğu
ıçın
faz
dönüşümlerinin etkisi ihmal edilmiştir. Deneysel katsayılar ise a
=
b= c1
0.00635 m 0.003 1 7 m
=
c2
=
0.005 m 0.0 1 ın
rı = 0.85 V== 35 Volt
Şekll
I== 120Amp
yaklaşırkenid sıcakhk dağıltml t=O.S sn.
V== 0.004 �
Isı iletim katsayısı
s
olarak alınmıştır. Tablo
1 AL-6XN adlı
ınalzemenin özelliklerinin s ıca
k l ı k la değişimi
5. Kaynak clektrodunun ilgi noktasına
'
t1
ı
co
\VIınK
20 1 00 500 1 320
13.7 1 3.7 25 40
: '-'�tri. <l"U..:� .f}'.� ı..:. -�" \-i• ;;ı.J •.
.•
tt
'1' _; ı_.ı.:; •••
ı;ôJ:=,. ·•i :. •
Özgül Isı
Sonlu
formülasyon u
elemanlar
J/kgK
20 500 1 200 1 320
500 600 650 665
..
1. n
'1.,;
. . •
( Cp)
co
ı
6. Kaynak elektrodunun ilgi noktası üzerindeyken sıcaklık dağılımı t= 1.25 sn. Şekil
39
Kaynağm İki Boyuttaki Transiyen Termal
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi 6.Ci1t, 3.Sayı (Eylü 1 2002)
Elasto-Plastik Simulasyonu
E.Nart
V o E o D= V ı l-V 1-v o o 2
11····· it;)�:tm , ,r .ı c
...,. .� • F'
,.
2
-� o•••·" lı.
;
, 1.. • ,
dir.
EP
J
plastik
ise
şekil
(15)
değistirmeyi
temsil
etmektedir. Artımsal olarak ifade
Şekil 7. Kaynak elektrodunun ilgi noktasına uzaklaşırkeki sıcaklık dağılım1 t=3 .5 sn.
1400
800 �oo V 400 200 O
=
SlCAKLlK OAGIUMI
.. . ·�
ı'1ı ı. ıl......... ;� . . .. . . .
ı
t
i o
o
�: J,
1
1� , -
1
·
' 1
1 1
<X•
.
..
... ······
iı
ı
_ _
ı
i
!.
..
·
\
\ . '
..
..
•••
·•· ı ·
•
.•.
.
.
..
.
�
... · · ······
o ı
10
..
.
.. .
.
.
;
..
..
,
•••
.........
0 0
:•
::
(17)
�
: :
: :
o
•
:
o
ı ı
•
• ı
Yukarıdaki ifadede
•
• •
•
.
ı
.
• •
·
•••
·
i
.
ı
.
•
•
..
.
;
'
;
� .. !
:
:
o
__..ı._
L
o
...
.•
o
..
....
}
··-·· ···
•
1
:
:
:
•
•
l..AklAN (SN)
40
.
·· ·-·
•
•
so
adlandınlır. 8 ise akma sınırı yüz e yin in
..
cr0
akn1a sı mn
yüzeyinin ölçüsünü veren bir değişgendir.
1
Diğer yandan,
l
akma sının yüzeyinin
sıcaklığın ve birilcmiş plastik şekil
l___ ....
__
F akma sırurı fonksiyonu
yerdeğiştirme mikarını vedr.
: ·- ·
•
___.__
olarak
,...,.
•
_..,! ____ : ......... ; ... .. ......... !
_
•••
:
:
30
__
.
-
_......_
o
:
20
..
•
·····-···
:
�
1
-
t
•····�·••••••••••••• ·••••·•
:
-. -.
50
ölçüsü,
değiştinne
miktannın bir fonksiyonu gibj ele alınabilir.
Şekil 8. x=0.032 y=0.0069 kordinatlarındaki
(18)
zamana bağlı sıcaklık değişimi.
Genel olarak,
III. ISIL-ELASTO-PLASTIK FORMÜLASYON Elasto-plastik
şekil
ı
�
•··•••
-
plastik
o
'
:
_
.
: : : • ;. ..... ..... : ............. ! ..... . ' : : : : :
•
_ı__
.
Artırnsal
······· · ·· · · · · · · - · · · .. · ·········· ·
:
:
1
:
:
:
.. .
•
•
•
...
•
o
.
'
_
·
... .. . . :"' :
,... . . ..
•
.
. . ..
yazılabilir.
değiştirn1e aşağıdaki gıbi türetilebilinir (3].
• .
�
: : . . . . . .. . . . . . . . . . . . . . .. .
•
.
i
.
······
o
..,....
•
··········
.
•
o
ı
•
!
ı
"l
.
'! t .
••••
;
•
.
;
o
:
:
:
. . ..
L�.....-
o
. . . . . . . ..
1
,
o
· ···· ······-"•
•
:
ı
:
�
•
..
... .
..
:
. .. .
:
...........
o
\1
,
! :
..
: . . ;. .
• ····
!
1
).
ı .
•
•
•
ı
•
... . . . .
.
ı
-·
: : ::
�
ı
1 j
..
•
o
(16)
+
formunda
··--,.---.---,-----r--r-�
1200 1 000
{dcr} [D] ( {de } - adT- {T- T0 } da- deP ) [ dD ) { Ee}
formulasyonda
birim
ve
ölçüsü
akma noktası yüzeyinin konumu,
malzemedeki
deformasyon süreci ile değişir.
şekli, plastik
Bu fiziksel olaya
şekil değiştirme tokluğu denir.
şekil
•
Isotropik
değistirme ve gerilme aras1ndaki ilişki;
toktaşma
yüzeyinin
durumunda: hiç
konumunda
akma
bir
sımrı
değişiklik
olmaksızın, yüzeyin miktarında bir artma olduğu kabul edilir
(Şekil 9). Kinematik toklaşmada ise, miktarı sabit kalmak sureti ile, akma sın1rı yüzeyinin konumu değişir (Şekil 10). Bauschinger etkisine bağlı olarak,
şeklindedir. Burada foımülde düzlemsel birim şekil değiştirmeye göre;
1
E( l-v) V D= (1 + v)( 1 - 2v) L-v o
V
1- V 1
o
malzemelerin tekrarlı yüklenmesi durumunda bu
o o
iki teoıinin bir konbinasyonunun kullanılması en iyisi yöntemdir.
(14)
F (o-, e, u o)
1 -2v 2(1-v)
dF
>
=
1 ca
-
e)
-
a- o
c Ep n ,
=
o
< ı9)
O oln1ası durumunda malzernede gerilme,
akma noktasıni geçer ve plastik deformasyon
dir.
meydana gelir. dF <
Düzlemsel geriJme problemlerinde ise;
O olması
geri yükleme olur. dF oluşur.
40
=
durumu ise elastik
O halinde nötr yükleme
Kaynağın İki Boyuttaki Transiyen Tennal
SAC Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi
Elasto-Plastik Si muJasyonu
6.Cil� 3.Sayı (Eylül 2002)
E.Nart
Baslangictaki akma siniri yuzeyi .
(af! aa•f ({dcr}- 2: dEP {n}(1- 1:,)) - ( ocr0 1 3EP )dEP -( a 1 oT) dT� O elF=
----
cr0
Yukleme
o
denklen1i elde kriterine göre;
.... cr
Su anki akma sıniri yuzeyi
edilir.
Von
Mises
akma
f = }2' = _!_2 CT�.1) o-�.
formülde J 2 i kinc i devia torik invariyant ve şu ı
andaki
Su anki akma siniri yuzeyi
akma sın ın
Yukleme
o
sının
(24)
1}
Şekil9. isotrepik toklaşma hali
(23)
Y
da yan1ı11ı
= fo+ �1-IE; (J" o
=
(25) (26)
yı 1 3
.... o
dır. Akma sınırı yüzeyine normal olan vertör; Baslangıctaki akma siniri yuzeyi
(27) Şekil 1 O.Kin�matik toklaşma hali.
gelmeden önce F = O ve dF ==O
Akma sınırına
halindedir.
dır.
dF
=
( ocr
0
(
ôf 100 •
)
cr
1 oEP dE
forn1ülde
a*
P
şekil değiştirme
{de}
c
=
=
9)-
dir.
Of) dT
ile
O
3
En genel halde a'mrt *
plastik
birim
aynı yöndedir.
(29)
toklaşma
olarak y a z ı l ı r.
(21)
dEP {n} ( l - Ç)
bir katsayı ve C=
İ sotr ep ik
(28)
Prager 'e göre akma
y erdeğ iştirmesi
artıını
=
(20)
{ d�p} (ı-�)
ıH
formüldeki Ç
-
8cr 0 1
= (o-- B)
sının yüzey iniıı
[ 17].
f d( -(
2H 13
durumunda
abi t
s
kinematik toklaşma durumunda ise Ç ==O
Ç,
=
Artın1sal teoride,
sımrlar içinde tanı lanan bir potansiyel fonksiyon; aknıa sınırı fonksiyonu olarak adlandınlır. Plastik birim şekil değiştirme artımı akma sınırı yüzeyine normaldir ve
tir
1
plastik
,
dır. H
,
değişgeni
deP
==
{artaa·} =
değiştiıme artımı;
temsil etmektedir. 21 numaralı denklem, 20 numaralı denklemde yer in e yerleştiıilir ise;
41
{af;acr•}j
P
dEe
(30)
J3/2 {n} dE�= dEP {n}
olarak elde e dilir.
olarak tanımlamr. Formülde a efektif g e ri l m eyi
T
ıl/2
Efektif
plastik birim şekil
SA U Fen Bilinıleri Enstitüsü Dergisı
Kaynağın İki Boyuttak1
Transiyen
Elas to-Plastik S imu !asyon u
6.Cilt, J.Sayı (Eylül 2002)
{dcr}
(3 ı)
==
[D J ( {dE} - adT- {T- T0} da) P
+
25 ve 26 numaralı denklemlerden
dD -
T [D){n} (dD]
E
S
(38)
e
(D]{n} 2/3Yf;,' (8Y 1 OT)dT s
(32)
olur. Foımülde &r0
_
2Y oY OT
3
OT
P ==[D)-[D]{n} n}T[D] D
i
(33)
(aY 1 ôf) dT
dir.
türetiletek
yazılab ilir.
l/ � dT �v
(34)
vol
{n} T [D) ( {dE} - {a} dT- (T- T0) {da})
n} { +
T
s
formülden
-
ôY0
dT+ Ç,
OT
a(HEP) OT
dT
(40)
(41)
= dR
vol
s
[ dD] {ce}- 2/3Yf011 (OY 1 aT)dT
numaralı
•
J BT {dcr} dvol
tekrar düzenlersek plastik birim. şekil değiştirme artım miktarı aşağıdaki gibi yazılır:
=
=
25
(3 9)
olarak yazllır. Bu arttınsal değerler malzemelerin sıcaklığa göre variasyonunu kullanarak hesaplanır.
Denklem 34 ve 1 6' da {dcr} ifadesini yok ederek
dEp
\Ol
(35)
(42)
formülde S
==
{n} 1 [D] {n} + 2 1 3 H {n} (1- Ç) + 2Y
1 3fm1 �H.J2i3
(DJ {n} 2/3YÇ1 (aY1 ai)ciT
(36)
s
dir. Plastik deformasyon altındaki artımsal gerilme:
�
=
+
{n}T (D]({dı;} - { a} dT- (T- T0) {du}) s
dvol
( ı�� � F�.pplied - F�.alculated )2-
{da} (D)({dE}- adT- { T- T0} da)+ ( dD] {Ee} _(D] { 11\)
Ternıa1
or
(3 7)
{n} [dO]{Ee}- 2/ 3Yf�1 (aY 1 aT)dT T
s
olarak bulunur. Yeniden düzenliyerek
42
�
�
r=1 N
r
1
1
: < To1erance
)2 �( .L.ı Fapplied - Fcalculated r=l
r
-
(43)
E.Nart
SAU Fen Bilımlerı Enstıtüsü
6
Cilt, 3.Sayı (Eylül 2002)
Kaynağın İki
Dergisi
Boyuttuki Transiyen Termal Elasto-Plastik
Simulasvonu
E.Nart J
IV. GERİLMELERİN İNTEGRASYONU Plastik
deformasyonlar
altında
gerilnıe
Tablo
integrasyonu, elastik olarak başlangıç bir gerilme
değerinin alınması ile başlar. Bu işlemi aknıa
noktasınj
gerilmeler
aşan
yapılması izler.
düzeltnıcnin
u ygun
için
Öyle
ki
3.
Malzemenin mekanik özellikleri
Kopma
Akma
bir
Sı mn
efektif
Kuı.ln1a
Noktası .
plastik birim şekil değiştirnıe v e akına noktası
Sıcaklık
gerilmesi değerlerinde arkası arkasına gelen bu
o
ayarlanıalar akına noktası kriterine göre hıtarlı
c
MPa
o;o
MPa
21
365
0.2-50
770
93
325
0.2-45
725
149
290
0.2-45
670
204
270
0.2-45
640
260
255
0.2-45
620
şekil
316
235
0.2-45
605
değiştirmeler deki düzeltmeler bütün artimiarda
371
230
0.2-45
595
eşgüdün1lü
427
230
0.2-45
585
482
220
0.2-44
580
538
215
0.2-42
560
982
70
0.2-42
324
1093
39
0.2-42
255
1200
31
0.2-42
206
1260
28
0.2-42
186
1300
20
0.2-42
1320
lO
ısı
0.2-42
131
0-0
o
bir dengeye ulaşilana kadar devam edilir. Artımsal gerilme değerinin hesaplan1asını takiben, o anki gerilme ve ona k ar şı h k gelen von Mi ses gerilme değeri elde edilir.
Malzemenin akma sımrı gerilınesi toklaşn-ıa hesplanır.
kuralının gö� Gerilmeler şekilde
ve
38
önüne
alınması
plastik ve
birim
42
de . .lklen1leri kullanarak tamamlamr.
:ı
V
Y karışık
ile
numaralı
i
1350
Dayarnını Noktaları Gerilmesi
o
('\\
---�-4� --------� Ş eki
I 1 ı. Sınır şartlan
Tablo 2. fvfalzemenin n1ekanik özellıkleri
••
Modül (GPa)
24
195
93
189
204
180
316
171
427
161
538
152
982
90
1093
72
1200
45
1260
41
1300
20
1320
10
1350
o
•
: ·�� .
Elastik Modül
Sıcaklık (C)
! ••
Şekil 12. Efektif gerilmeler
43
•
1 1
i
SAU Fen
Kaynağın İki Boyuttaki Transiyen Termal Elasto-Plastik S imu tasyon u
Enstitüsü Dergisi
Bilimleri
6.Cilt, 3.Sayı (Eylül 2002)
E.Nart
'•r."'.ı .• ,
..
....,
...-
·.·�-·--··
'"1
• 1 ,.
.
...
. .....
••"f -:::•
.
.
·•
13. Efektifgeriimeler
.... .
.
ı-
. � ., • -� • '•. ... • t;;T ' '•• ....:'· ...'<!-"' .. •...; ;,·
i.
.,
'1w.,.,, iiı!ı!t... -�-'·ti? .
-� .
r. .- • • -
': -....
•
... •
Şekil
'
••.
�
...-:,; •
.
,...
....
-;n� ::.:.p.:;.,_ı
. �. "'. lo' l.: .. ).;_,..�lt:(' · -
f ...;r-::f" !:f -�·-
Şekil
16. Efektif geri lme1er
Şekil
ı 7. Efektif gerilm eler
. ..
. . . . -•, ' . . ' . , . . .. . � .. � .... . ...... :... " : ._ -� • ı, '\p'"'' !� l .> .--' . , ..ı'"'' � . ı ... .,oj, • � •••.• • . • � " "" · . .. )"'" •..., ,_. .. ".. '. ' '' • , •ı·• ..:ı • . ,<f. . . , ',ı ..����'·.. ;;:,...L · ' " �- "..'01"'. t ı. _ ;.; • ı' . ,.. . .' ' .. ı· . ,. • �." • . � ; .ı.,f" ..,. "'."'ı. . •., . ' r.•. ... . • . t"" ..,.. . . " ·-
Şekil
.
�
, ,.
. ,.
'
.
14. Efektif gerilmeler
..
.
: ... ..
.
,-;
....
j
l· �..: =. :,4'f� - . '. �
. . , . ... � .1 .. , , ..... ... :... '\'•'"f''ı :+ ' : .. •• ...·..-. ,,.., .. .. . l.o . . - • ll : �·f � �· � • .
1
-·
_•
••
Şekil
15. Efektıf gerilmeler
.
.
.. .. . •.�,,' :.:ı.';,, . � .
;
..
;':
Şekil
\
.
'
•
. .. ••
�,
. _ ·:.--
-of
,
.
1. • •
'· ., . , •
•
•
1
• . .
•
- .
'
\
-"
•
•
• . . ·.ı
:·_ , ;·
·
•
.. . .
.·
.
• •'
,
�- -
'
,
.
· .
-· • •· .--' .��- - .; •
., , \ .
•,.ı.ı;.
�'i· ·; �,. ,:;'t>·-:� • fıt;·· a��: . . ..r..., '
. :-.
:•
'
...
1" ·
.••
.
• ". j
•
•'
: •. .,
.
'
1 8. Efektif gerilmeler (son)
•
44
SAC
Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi
Kaynağın İki Boyuttaki Transiyen Termal Elasto-Piastik S imu \asyon u
6.Cıl�, J.Sayı (Eylül 2002)
E.Nart
[S] Modeling of engineering he at transfer Fagbri, M. Phenomena,B. Suadon, southampton, UK, ( 1 999). [6]W.J. Minkowycz, E.M.SpaıTow, G.E. Schneider, R.H. Pletcher, editors. and Handbook of Nurnerical T.J.R.Huges. Analysis of transient algorithms with particular reference to stability behaviour. Cornputational rnethod5 Science Else vi er transient analysis. for Publishers, 4:145-150, 1983. [7]W.L. Wood and R.W.Lewis. A canıparison of tinıe marching scheınes for the transient heat coduction equation. International Journal for Nuınerical Methods in Engineering, 9:679-
Şekil 11 den 17 �e kadar, efektif gerilmelerin , oluşumu gösterilınektedir. Şekil 11 den 13 'e kadar olan değişimden görülebileceği gibi elemanlar, kaynak bölgesinde kaynak elektrodunun ilgi böldesine varışına kadar pasif dunımda dır. Dolgu malzemesinin bölgeye elektrodun vannası ile ulaşması üzerine o bölgedeki elemanlar aktif hale getirilirler ve hesaplan1alarda yer almaya başlarlar. Kurruzı bölge efektif gerilmenin akına sınırı değerine ulaştığı bölgeyi gösterir. V.
SONUÇ
İki boyutlu ortamda düzlemsel birin1 şekil değiştirme formülasyonuna göre transiyent termal elasto plastik kaynak simülasyonu yapıldı. Hesaplamalarda kalıcı artık gerilmeler ve deformasyon bulundu (Şekil 19). Bu hesaplamaların yapılması için yaklaşık 20000 satırlik Fortran dilinde yazılmış program gcl.ıştirildi.
689,1975.
[8]S. Kakac, Y. Tener. Heat conduction, Hemisphere Publishing Corporation, pp. 140150 ,1985. [9]J.Bar1ow and G.A.O.Davies. Selected FE benchmarks in structural and theın1al analysis. Technica1 Report FEBSTA REV 1, NAFEI\1S, 19 86. [ 1 O]Frank P. Incropera, David P. De \Vitt, Fundamentals of Hea t and Mass Transfer pp.266-270, Jolu1 Wiley and Sons (1990). [11 ]Hernıan F. Nied, Theımal shock fracture in Thermal an edge-cracked plate, Journal of Str·esses, 6:217-229,19 83 [12]V. Pavelic, R. Tanbakuchi, O.A. Uyehara, Research and P .S. Myers: Welciing Jounıal Supplenıent, 1969, vol. 48, pp.295-305. f13]G. W. Krutz and L.J. Segerlind: �Velding Journal Research Supplenıent, 1978, vol 57, pp. 211-216. [1 4]John Goldak, Aditya Chakravaıti, Malcolm Bibby, " A New Finite Element Model for Heat Sources," :tvfetallurgical W elding Transactions B, Vol. 15B, June 1984, pp. 299305. (15]F.G. Rammerstorfer, D. F. Fischer, W. Mitter, K.J. Bathe and M. D . Snyder, "On thenno-elastjc-plastic analysis o f heat treatment process including ere ep and phase changes,, Cornputers & Structures Vol. 60 No. 1 . Pp. 131154, 1996. f16]D. P. Koistinen and R. E. Marburger, "A general equation prescribing extent of austenite martensite transfornıation in pure iron-carbon alloys and carbon steels,'� Acta Metal!. 7, pp. 5968 (1959). [17]Mark D. Snyder and K.J. Bathe, "A solution procedure for thermo-elasto-plastic and creep problems, Nuclear Engr. Des., 64, 49-80, 1981
'
1
.. e � . .... ----------�-..ı�--.ı ...._.�._
Şekil
19. Deforme olmuş Gemi hul1 kesitinde effective gerilmeler
KA�AKLAR
[1 ]Walter E. Haisler and James A. Stricklin,
HDevelopment and Evaluation of Soution for Procedures Nonlİnear Geometrically StructLttal Analysis" AIAA Journal, vol. 1O no.3, (1972), pp. 264-272. (2]Advances in Applied Mechanics, Academic Press, John W. Hutchinson and Theodore Y. \Vu. vol. 29, (1992), pp. 151-163. [3]Mendelson, Plasticity " Theory and Application", Macmillan, Ne\v York (1968). r4 ]Engineering Fracture Mechanics: Nurnerical Methods and Applications, Pineridge Press, D.R. J. Owen, A.J. Fawkes, (1982).
45
Kapalı Mahallerde Termal Konfor, Havalandınna
Sistemlerinde Yeni Nesil Menfezler ve Seçim Kriterleri
SA U Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi 6.Cilt,
J.Sayı (Eylül 2002)
K.Çakır, E.Sağıı·
KAPALI MAHALLERDE TER.MAL KONFOR, HAVALAND IRMA SİSTEMLERİNDE YENİ NESİL MENFEZLER VE SEÇİM KRİTERLERİ
Kemal
Özet
ÇAKIR, Ersin SAGIR ...,
Bu nıakalede genel hatlarıyla değinilecek olan konu, t.apalı mahallerde insanların konforlu ve sağlıklı bir ortamda bulunmalarını sağlamaya yönelik çalışmalar yapan tesisat mühendisliğinin sistemlerini "::ı:ayn ederken uymak zorunda olduğu bazı standartlar ve kullanılan yeni nesil sistem eleınanları olacaktır. -
•
Havanın nemi,
•
Giydiğimiz kıyafetler,
•
Aktivitelerimiz,
olarak sıralanır. Yukanda
yazılı
bütün
birbirini
faktörler
etkiler
ve
vücuttaki ısı dengesinin istenen memnun edici noktaya ulaşması için birbirlerine bağlı olarak ayarlanmalıdır.
Anahtar Kelimeler-Termal kon for, havalandırma,
Buna termal konfor denir. Konforu formülize edebilmek
difüzör.
amacıyla
vücudun
oluşturan
konforlu
Abstreıcı-We have mentioned about hvac engineering that it works for thermal comfort indoor places of humans and some criteria to design hvac s�rstems in this study.
%
zamanının
ısı kaybı
•
lik
M-W bölümünü
kapalı
mekanlarda çalışarak, dinlenerek, eğlenerek ve uyuyarak geçirir.
Bu
neden1e
kapalı
nıahallerde
iyi
bir
havalandırma ve şaıtlandırma sistemine sahip olmak çok önemlidir.Bu sadece insanların vücut sağlığı için değil, aynı
(E, W/m2)
zamanda
çalışma
performansları
içinde
çok
önemlidir.Bu noktada önemli bir problem, aynı mahal hoş
ve
yeterli
bulurken,
diğer
bir
Isı radyasyonu,
•
Hava hızı,
-H+Ec+Cres+Eres
kaybı değeri ile elde edilir. [ 1]
(Konfor denklemi)
ısı (W/m2)
ta: hava sıcaklığı C Bu forrnüllerdeki diğer değerler aşağıdaki formüllerden hesaplanabilir. Ec=3,05.1 o-3.[ 5733-6,99(M- W -p3]+0.42.(M-W 5 8 1 5 )
kişi
C res=0, 00 14.M. (34-ta) Eres=l,72.1 o-s .M.( 5867 -Pa) Kapalı
malıallerin
-
insanlar
tarafından
,
kullanılan
bölümlerinde hava hızı 0.2 m!s' yi geçmemelidir. İnsan
Mahalde ısı dengesini etkileyen dış faktörler; •
i.iretim
Pa: Nem. Havadaki su buharı kısmi basıncı (Pa)
ll. TERMAL KONFOR
Hava sıcaklığı,
ter
W: Yapılan iş (W/m2) Cres: Solunum yoluyla ısı kaybı (W/m2)
gereğinden fazla sıcak yada soğuk hissedebilir.
•
JSJ
(Ec, W/m2) konfor denklemi
M: Metabolizma tarafından üretilen
hava şartlarmda farklı hisler algılamasıdır. Bir kişi ortam şartlarını
ve
değedni kişinin kendisini ısı] olarak
nötr hissettiği oıtamda gerçekleşen
GIRIŞ
85'
s ıcaklı ğı
denklemi
denklemleri birleştirile bilir. [ 1]
değjştirilirse
İnsanlar
vücut
gösteren
dir. Bu fom1ülde deriden buharlaşma yoluyla gerçekleşen
diffuser I.
dengesini
Vücut için ısı dengesi foınıülü; M-W =H +E+Cres+Eres,
Keywords- ThermaJ comfort, air conditioning, •
1sı
vücudu, kendi çevresini saran ve dış artarola olan ısı alış verişini sağlayan bir h ava zırhına sahiptir. Bu ılık hava zırhı
ancak
görebilir.
çevre
Hava
h avası hareketleri
durgun
olduğunda
nedeniyle
hava
işlev
hızı
yükseldiğinde b u izolasyon tabakası yırtılır ve insan
K. Çakır, SAÜ Mühendislik
vücudu çevre sıcaklığına karşı koruınasız kalır. Bu durum
Fakültesi Makine Mühendisliği Bölümü,
özellikle soğutn1ada oldukça büyük rahatsızlık oluşturur.
SAKARYA
[2]
E. Sağır, SAÜ Fen Bilimleri Enstıtüsü Makme Mühendisllği Ana Bilim
Dalı, SAKARYA
46
SAU Fer: Biliıı:leri Enstitüsü Dergisi 6.C:ıt,
Kapalı Mahallerde Ter·mal Konfor, Havalandırma Sistemlerinde
J.Sayt (Eylül 2002)
Yeni Nesil Menfezler ve Seçim Kriterleri K.Çakır, E.Sağır
Soğutma etkisi, malıaldeki hava hızından 8 kat daha büyüktür. Örneğin.. ortamdaki hava hızı 0.5 m/s ise,
insanlar ortam sıcaklığını olduğundan 0.5x8=4 oc daha düşük hissederler.
kalıbıru.n yörüngesine,
(2) kalıbınn1 tavan veya duvarda
temas ettiği ve ayrıldığı yere,
(3) kalıbuun hava anş
mesafesine etki ederek, kalıpta ısıl kuvvetler oJuştuıurlar.
Bu etkiler, ısı] kalclımıa kuvvetlerinin, atalet kuvvetlerine
(Ar)
oranı o l arak tanımlanan b o yutsuz Archimedes
Daha önce bahsedilen faktörlerin yanında insan vücudu başka bazı problemlerden de etkilennıektedir. Bunlar;
sayısına bağlıdır. [4]
Eşsıcaklıklı hava kalıbı, besleme havasının maha1 havası ile aynı sıcaklıkta olması halidir. Şekil 1' de serbest bir
•
Düşen hava akınu,
•
Radyasyon simetrisi,
•
Farkh seviyelerdeki hava sıcaklığı farkları,
•
Duvar yüzey sıcaklıklarıdır.
hava jetinin oda içinde yayılışı gösterilmiştir. Hava bir memeden w0 ilk hızı karışır.
Bu
karışına
ile
çıkar ve çevrenin havası ile
çeşitli
problemler
bakımından
önemlidir.
Bir ofis mahallinde konfor genelde aşağıdaki şaıilar yerine
gf'tirildiğinde
sağlann1ış olur.
Jrtalama hava hızı maksimum
0.2 nı/s,
İki duvann maksimum yüzey s1caklık farkı
I O °C,
•
•
:ı -ı J
Tavan ve döşeme nıaksiınwn yüzey sıcaklık farkı 5 °C,
.daş
(1.8ın)
ve ayak
sıcaklık farla 3 °C,
(O.lm)
seviyesindeki maksiınum
19-26 oc arası
Dö�enıe yüzey sıcaklığı
olmalıdır. [3]
ııe--- Çel<irdek
--��oo�oı�J.--
4- 6,5 cı
III.
HAV AT-ıANDIRM A SİSTEMLERİ
�
Havalandırma sistemleri ana hatları ile hava taşıyıcı kanal havanın şartlandırıldığı klima santrali, havayı
sistemi,
mahalle üfleyen menfezlerden oluşmaktadır. Bir
üç
amacıyla
maddedeki sistemlerin hesaplan
oluşturularak seçimleri yapılmalıdır. Bunlar ana başlıklar halinde; Hava kanalı hesabı,
2)
Santral serpantinlerinin kapasite ve boyut hesabı,
3)
Santral filtTelerinin seçimi,
4)
Basınç . seçımı, Havayı
mahalle
zerreciklerinın
teşkil
göre
vantilatör
ve
aspiratör
üfleyecek
son
eleman
olan
değerleri
denir.
Jctnin genişleme açısı da çıkış ağzının formuna bağlı olup,
çıkış
hızından
uzunluktaki yarıkta 33
Burada
hesaplarda
verilmiştir.
bağımsızdır.
,
yuvarlak
bu
açı
sonsuz
çıkış ağzında ise
sağlanması sağlayacak
kullanılan
bazı
24
�
formüJlere
yer
Bu formüller aşağıdaki çıkış hızları için
geçerlidir. w0
yapılan
>2 1nls
araştırmalar
bulunnıuştur. [ 5]
gereken
sınır
w0 <
uygun
difüzör
tipi
konumlandırn1ası nasıl yapılabilir?
ve
50
m/s;
•
JF X
aşağıdaki
foımül
1
•
..j;"a
Bu formül serbest ve daraltılrnan1ış jet için geçerlidir. Burada·
'
: Üfleme ağzından x uzaklığında oluşan serbest jet
deki merkezi hız m/s,
Bir mahalle beslenen hava sahip olduğu sıcaklık değerine
bağlı olarak değişik dağılım özellikleri gösterir. Eğer beslen1e hava sıcaklığı salonun hava sıcaklığına eşit ise,
\Vs : Üfleme ağzındaki hız m/s,
K. F
x
11
hava kalıbı eşsıcaklzklı hava kalzbz olarak adlandırılır. Başlangıç sıcaklığı salonW1 hava sıcaklığından farklı olan
:
:
Menfez sabiti ( çıkış ağzının şekline bağlıdır),
:
Menfezin brüt alanı m2,
:
Üfleme ağzına olan eksenel uzaklık m, Daralına katsayısı (keskin kenarlı yuvarlak ağızlarda,
ı.ı=0.61,
hava kalıbına da eş sıcaklıkta olmayan hava kahbr denir.
Besleıne ve salon havası arasındaki sıcaklık farkı, (1 )
W0
Wx
sorularına cevap arar.
neticesinde
wr =K
değerler
nelerdir? Bu
çekirdek
çekirdeğin açısı yalnız çıkış ağzını şekline bağlısıdır.
İncelenen konu ana hatları ile;
•
kısma
hava
İzotemı jetler (oda sıcaklığındaki hava jeti) üzerinde
IV. İÇ HAVA HAREKETLERİ
ortamda
ettiği
sahip
hızına
Oda, jete nazaran sonsuz büyülclükte kabul edilebiliı-.
olarak sıralanabilirler.
İç
ilk
havasından karışan rniktar artar. [ 5]
n1enfezlerin seçimi,
•
vV0
içjnde
ağzından uzaklaşıld1kça jet havasının hızı azalır ve oda
.
S)
jetin
Serbest
dir. jetin genişleme bölgesinde türbülans fazladır. Çıkış
1)
kaytplarına
----------
J K ----------�1
Çekirdek içinde akış tamamen laminerdir. Teşekkül eden
havalandırma sisteıninin dizayn edilmesi
yukarıda sayılan
Şeki11 Serbestjet
Wx
1.0),
l1ava
47
kenarl a n
yuvarlatıln1ış
yuvarlak ağı zl a rd a
,
�t=
SAU
Fen Bilimleri
Kapalı Mahallerde Termal Konfor, Havalandırma Sistemleri nd�
Enstitüsll Dergisi
Yeni �esil Menrezler ve Seçim Kriterlerı
6.Cilt, 3.Sayı (Eylül 2002)
a
:
K.Çakır,
E.Sağar
Çıkış ağzımn serbest alanının brüt alanına oranı. Az
daraltılmış
hava
alınabilir. [ 5]
çıkışlarında
J..l
genellikle
-0 - .8
a
Eşsıcakta olmayan hava kalıbı söz konusu ise, jet havası ile oda havası arasında yoğunluk ve sıcaklık farkı vardır ve hava üflenen memenin yapılış tarzı ve şekli aynı olsa da, durum şimdiye kadar anlatılanlara uyınayacaktır. Konuyu daha iyi izah edebilmek için iki sınu halini örnek
Şekil 2 izoterm olmayan havajeti
alınmalıdır. Hava ile dolu odaya bir enjektörden su püskürtülsün. Su ile havanın yoğunluklan arasında
büyük
fark olduğundan su jetsine hava karışması söz konusu
Şekil 3'
de soğutma için, Şekil 4' de ise ısıtma için
besleme havasının davramşı göıiilmektedir. [7]
olamaz. Dolayısıyla jet hemen hemen hiç değişikliğe uğramaz. İkinci halde su dolu bir tanka hava enjekte edilir. Jet hemen karışıma uğrar ve parçalamr. Bu yüzden odaya nazaran sıcak jetler daha kısa mesafelerde kanşıma va
parçalanmaya uğrarlar. Ayrıca, özellıkle havalandırma
tekniği bakımından önemli bir problem vardır. Üflenen hava sıcaklığı ile oda sıcaklığı farkı fazla ise Uetin daha sıcak veya daha soğuk oluşuna göre) jet yükselir veya alçalır.Şekll 2, de odaya üflenen bir jet göıülmektedir.
Püskürtülen
havao1 n
sıcaklığı,
oda
düşüktür. Yükselen jet içinde durum aynıdu·. Genel olarak;
FormüJde y
y
(m),
d
_
-
0,065
X
Fr
sıcaklığından
3
d
Şekil
jet eğrisel ekseninin, n1eme eksenine
Bir
olan uzaklığıdır ki buna düşme veya yükselme mesafesi
Şekil 4. Sıcak hava
3. Soğuk hava
Avrupa
standardı
olan
kapalı mahaller
17 52: 1996
prENV için
konfor şartlarını
denir. d (m) ise çıkış ağzı çapıdır. Froude sayısı (Fr), Re
iklimlendirilen
sayısı
değerleri şu üç ana grupta toplanabilir; Sıcaklık/sıcaklık
boyutsuz
gibi
bir
sayıdır
ve
jetin
belirlernektedir.Bu
düşüp
düşmeyeceğinin tespitine yarar. İzoterm olmayan jetlerde
Frıait= 1 O(L/H)2,
!::__ H
odaboyu
=
odayüksekliğğ
Bir
alanın
zaman
9 ,81.d. ( 9 R
-
ilgili
sımr
insanlar zone)
izin
tarafından
kullanılan bölgesinin
tüm noktalarında etkin sıcaklık her
verilen
aralıklar
içerisinde
olmalıdrr.
İnsanların dış hava sıcaklığına bağlı olarak kendilerini , konforda hissettikleri sıcaklık aralığı Şekil 5 deki
273.vv�
=
ile
IV.l. Sıcaklık/Sıcaklık Dağılımı
( occupied
Fr
konu
dağılımı, hava hızlan ve ses.
düşmeyi önlemek için aşağıda verilen kritik değerin üstünde kalınmalıdır. [5]
standarttan
90)
,
Fr
=
27 ,8.
w2 0
d .�t
grafikte veriln1iştir. Buradaki "operatif oda sıcaklığı''
�
mahallin hava sıcaklığı ile mahalli çevreleyen duvarların s1cakhğının aritmetik ortalaması ile bulunur.
Burada �t eR- eo jet havası ile oda havası sıcaklıkları farkı C, B l /273 gazlar için hacimsel genişleme
da önemlidir. 3 C' lik fark, ISO 7730 tarafından, oturarak
katsayısıdır.[5]
yapilan
Bunların yanı sıra malıaldeki sıcaklık dağılımı (gradient)
=
=
y d Kaldınna
=
d !'!J +0,00234. � . w0
kuvvetlerinin
X
d
etkisindeki
3
yörüngeleri,
duvar
uygulayan
bir
insan
için
kabul
edilebilir seviye olarak seçilmiştir. Bahsedilen kavram Dikey
•
yatay
çıkışlarıyla
olarak
ısıtma
Hava
Sıcaklık
Farkı'
dır
ve
ayak
bileği
seviyesindeki hava sıcaklığı ile boyun seviyesindeki hava sıcaklığının farkıdır.
püsküıtülen ısıtma ve serinietme hava kalıplarının kabul edilen
aktiviteleri
ve
serinletmede önemlidir.
48
(8]
Kapalı Mahallerde Ter mal Konfor, Havalandırma Sistemlerinde
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi
Yeni Nesil Menfezlet·
6.CılL, 3.Sayı (Eylül 2002)
ve
Seçim Kriterleri
K.Çakır, E.Sağır
28
t ·c
.e:
� U) �
.a, ...
.X
o
Z6
25 24 23 22
Şekil
�
değişimi verilmiştir. Kapalı hacimlerde esintisiz ve etkin
�
..
X K KX V'\V"\V'l'v tx:!i'-./" t\.vX >< >:>r\.j1\.. /!\... /K�K Ktt?V V l>(/''X)<�(>r>� ' /�>("� V 'V /'\ >( y���)\ � .-#' '-./ __..,.
'.
da oı1am sıcaklığına bağ b olarak hava hızlarının
6'
bir havalandırmanın sağlanabilmesi için bu değerlere sağdık kalınmalıdır.
1V.3. Ses
.
Havalandırma
21
ilettikleri
20
ıo
21
ıı 23 24 zs 26 21 Dtt HQv� StcaJdığt fa
ıa
Z9
3o
oc
Akustik
bir
önemli
parametrelerden
malıaldeki konfor
şartlarını
etkileyen
en
Mahalde istenmeyen
biridir.
:'üksek hava hızları Draft adı verilen, hava hareketinin ve sıcaklığın sebep olduğu, vücudun belli bir bölgesinin sağumasına
neden
.
olur
Draft
nedeniyle �ikayette bulunan insanların ön görülen yüzdesi draft oran1 olarak tarumlanabilir. Draft oranı (draft rating)
aşağıda verilen eşie ikle hesaplanır (draft modeli):
değerlerin
hissetmeyen insanların yüzdesi lokal hava sıcaklığı, derece celcius;
V
lokal ortalama hava hızı metre bölü saniye
Tu
lokal türbülans yoğunluğu, yüzde
referans bir
yükseklikteki hacimdir. oc 35 D
33
g
31
T A fı.l s
29
G ı
birimi
D esibel (dB)
dir.
?,eğere göre düzeyine
ses güç seviyesi
(Lw)
adı verilir. Ureticiler tarafından difüzör kataloglarında . veı len ğerler genellikle L w cinsindendir. Doğru bir � . seçım ıçın oda sustun11asının (room attenuation) dikkate
�e
alınması
gereklidir.
Bu normal
bir
ofis için
8
dB
mertebelerindedir. [ll]
27 25 23
100
L
6u
ı
N E M
2
30
19
2l
17 15
1/.1 1 11 . 1
1C o 15
1
l
Jl
ll
1ll
./
J V.ı / 1 1 '.
A
lir it
20
f
vardır. Soğuk hava düşmeye (draft)
ve hızda düşerse, ortamda bulunan kişileri rahatsız eder. Dolayısıyla
soğuk
havanın
mümkün
olduğu
kadar
yukanda tutulup, iç hava ile karışarak hızı ve sıcaklığı sımr
değerlere
sağlaınak
yaklaştıktan
gereklidir.
sonra
aşağıya
inmesini
B urada "Coanda Effect'' olarak
�'-, 1 "', 1
1
,
� 1
1
�
ı
1
1
.
crt d�ğu
yap1şma özelliğinden yararlanılır (Şekil 7). [ 1 2]
Id5 l":\5 .ao
H
�ve:
ne mi
.
.
veya tavandan belirli bir açıdan üflendiğinde, tavana
Cm/s 50
.Ao
11
1 IJ f -. J ,.... , 1
1
1
1
1�
5u 40
lt
1
Bu ?u
?. urum
tamrolanan havanın tavana belirli bir mesafede yatay
%
�
değinilecektir.
meyillidir. Ut1endikten hemen sonra yüksek sıcaklık farkı
[9]
9L B A
tiplerine geçmeden önce konu ile ilgili bazı hususlara
tersine bir
En genel olarak mahalde insanların meşgul ettiği bölgede . (occupıed zone) hava hızı O.2 mis' yi geçmemelidir. [8] _ Bır rnahalde meş�ul bölgenin geoınetrik sınırları, d1ş duvarlardan 1 m, ıç duvarlardan 0,5 m ve yerden 2 m
c A K L ı
temel
olan menfez ve
Sıcak havayı aşağıya indirmek kritik iken, soğuk havada
olmaktadır.
ı
bir
Bu kriterleri genel hatları ile inceledikten sonra difuzör draft oranı, yani draft nedeniyle kendini konforda
R
oluşturduğu
V. MENFEZ SEÇİMİ
burada:
ı
ve
oranının logaritmasının 1 O katıdır. Bir ses kaynağırun yaydığı ses enerjisinin gücüne ses gücü (W), bu gücün
62 DR=(34-ta)(V-0,005)0. (0,37 .V.Tu+ 3.14)
ta
parçalarının
nuınerik olarak birbirle ilişkili iki büyüklüğün birbirine
Kapalı
DR
içinde
difiizörler tarafından üretilir.
DIN 1946 ya göre konfor sıcaklığı aralığı
lokal
sistem
havanın ınahalle aktanldığı açıklık
IY.2. Hava Hızı
istenmeyen
havanın
mekanik
gürültüye yol açar. Bu gürültünün önemli bir kısmı
32
-
Şekil 5:
sistemleri,
1
b5
X::ı0,3M
Coanda etkisiz akrş
01o
15
.
1
..,�
im t
1o
ı
s 30
25
oc
X:O,!"'
IÇ ORTAM SICAKLlGI
Şekil 6. Hava akım hızı, hava sıcakhğı ve
nem
ilişkisi [10]
Coanda etkili akrş
Şekil 7. Soğuk havatı ın mahalle değişik ütlenme şekılleri
49
Kapalı l't1ahallerde Termal Konfor, Havalandırma Sistemlerinde
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi 6.Cih, 3.Sayı (Eylül
2002)
Yeni Nesil Menfezler ve Se çi m Kriterlcı·i K. Çakır�
Havanın tavandan kopacağı mesafe aşağ1daki bağıntıdan bulunabilir. [ 12]
( Xkr 1 h 112 )
C
Xkr: Tavandan kopma mesafesi. =
(
1 1 Ar)
h: Slotun eni. g: Yer çekimi kuvveti Tr: Oda sıcaklığı. t: Üfleme sıcaklığı ile oda sıcaklığı arasındaki fark. Veff: Efektif hız. C: Difuzörün yapısımn belirlediği katsayı. Bu konuda son olarak bahsedilecek husus "Swirling
Effect" adı verilen girdap etki sidir. Şu ana kadar tek bir hava akışı incelendi. Ancak hava akımları birbirini etkiler, bu etkiden yararlanarak difiizörden tek tek kanatçıklardan pasajlar halinde çıkan hava akımlaı·t o şekilde konumlandırılabilir ki, bir dönme, girdap :Jluşturulabilir (Şekil 8). Havanın bu şekilde girdap halinde üflenrnesi, yüksek mertebede iç h ava indüksiyonu ile hava h1zının ve sıcaklık farkırun süratle düşmesini sağlar.
t Şekil 8.
Girdap etkisi
E.Sağı r
şartlandırılrruş havayı mahalle atarken şu jki teknikten birini kullanırlar; • •
Karış ık
akım (mixed air), Deplasmanlı akım ( displacement air flow).
Normal olarak şartlandınlmış hava , çılaş ağızlarından: salonlarda kullanılan bölgelerde kabul edilen hava hızlanndan daha büyük hızlarda gönderilir. Isıtma veya soğutma yüküne bağlı olarak şartlandırılnuş hava sıcaklığı, salonun kullanılan bölgesindeki hava sıcaklığının üstünde, altında veya aynısı olabilir. Katma (entrainrnent) işlemi sayesinde yayıcı ( difüzör) jetleri� salon havasıyla karışıp hava hızının düşmesine ve hava sıcaklığının salon havası sıcaklığına eşitlenrnesine neden olurlar. Salonlarda kullanılan bölgeler ya parçalanmış hava jetleri ile doğrudan doğruya veya jetler tarafından meydana getirilen ters akımlar ile havalandırılırlar. Deplasmanlı akımda ise, salonda kullanılan bölgede, istenen salon sıcaklığından biraz daha düşük sıcaklıktaki şartlandınlmış ha va, küçük hava hızlannda (0. 5 m/s veya daha az, hava çıkış ağızlanndan sağlanır. Çıkış ağızları döşeme de veya döşeme yanında bulunur ve bu ağızlardan besleme havası salonda kullamlan bölgeye doğrudan doğruya gönderilir. Salondan ılık havanın alındığı ermne (egzoz) ağızları ise, tavana veya tavan yakınına yerleştirilir. Besleme havası döşeme boyunca ya yıl ır ve salonda kullanılan bölgelerdeki ısı kaynağıyla ısınciıkça yuka rı d oğru yükselir.
Teknik ve mimari özellikleri verilen tüm rnenfez ve
difiizörlerin kullanım amaçları, yerleri ve niteliklerine bağlı olarak bir takım kullanım sınırlamaları vardır. Prensipte aynı mahalde kullarulabilecek iki farklı cihaz içinden seçim ancak bazı özel istekler belirlendikten sonra yapılabilir.
Dıt'I'Ozel
Tablo 1 böyle bir seçim için yardımcı olmak amacıyla oluşturulmuştur. Şekil l l' deki diyagram ise teknik bilgilerine sahip olduğumuz cihazların seçim sürecinin genel olarak nasıl yapılabileceği gösterilmek üzere hazırlanmıştır. Burada soıulan sorulann amacı hangi tip cihaz kullanımının uygun olduğunun bulunmasıdır. Bundan sonraki aşamada cihaz ölçülerinin ve buna bağlı olarak elde edilecek sonuçlann (ses seviyesi, hava hızı, atış mesafesi) bulunmasıdır.
lf---..,.---� v
Şek i 1 9.
z
0,2 mis
Deplasman h
akış
Kullanılan bölgelerdeki insanlar ve bilgisayarlar gibi ısı kaynakları, yukar ı doğru ısıl hava akımları oluştururlar; bunların yoğunlukları kullanılan bölgedeki havanın yoğunluğundan daha az olduğundan, hava akımları bu bölgeden ısıyı ve kirleticileri uzaklaştırırlar (Şekil 9). [13] Karıştırmalı yer havalandırma sistemının ters ine değiştirmeli havalandırma, kullanılan bölgede havanın kanşmasını azaltacak ş ekilde tasarlanır. Yer değiştiımeli havalandırmamn amacı, kullanılan bölgede, besleme havası özelliklerine yakın bir dunın1 elde etmektir.
\11. HAVA AKIŞ PRENSİPLERİNE GÖRE
DİFÜZÖR TİPLERİ Bu böl ümde difüzörlerin
yapılan ve hava dağıtım prensiplerine göre çeşitleri incelenecektir. Ancak difüzörlerin yapısal ve teknik detaylarına geçmeden önce, havayı mahalle besleme şekline göre iki ana grupta Bütün havalandırma sistemleri toplanabilir.
50
Kapall Mahallerde TermaJ Kon for, Havalandırma Sistemlerinde
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü Dergısi
Yeni Nesil Menfezler ve Seçim Kriteı-leri
6.Ciltt 3.SaY1 (Eylül 2002)
K.ÇaJ<ır, E.Sağır
şekilde partikül döşemeden tavana doğru artar.
VI. ı. Karışık Al{} m Difüzörleri
artar.
VI. 1. 1. Slot Difüzör
Benzer
konsantrasyonu
da
Bu tip diftizörler yaln1z soğutma uygulamalarmda kullamlırlar. Bunun nedeni ise cihazın dizaynı nedeniyle döşeme yüzeyinde çok düşük hava hızlarında bir hava gölü oluşturmasıdır (Şekil 9). Bu soğuk hava gölü ısınarak yükselir ve mahallin herhangi bir noktasından egzost edilebilir. Egzos t noktasının çok fazla bir önemi olmaması dolayısıyla asma tavana gerek yoktur ve bu da yatınıncılan önemli bir nıaliyetten kurtarmaktadu.
İnce görüntüleri ile mimarlarında çok sevdiği bir difüzör çeşididir. Yüksek hava çıkış hızlarına rağmen düşük ses seviyeleri vardır (Şekil 1 0).
Az önce anlatıldığı ve Şekil 9' da da görülen düşük
Ş eki 1
hızlara sahip bir hava kahbının ısıtma modunda oluşturulması halinde by-pass yapma ihtiınali çok yüksek olduğundan kullanın1ı soğutına ınodu ile sınırlıdır .Bu tip difüzörlerde döşeme seviyesindeki havanın sıcaklığının, besleme havası sıcaklığından 1 K daha yüksek olduğu deneylerde görülmüştür. Dolayısıyla besleme havası sıcaklığının 1,2 m yüksekliğindeki mahal sıcaklığından en fazla 4 K düşük olması gerekmektedir. Bu karışık akımdaki (mixed air) 1 O K' e göre oldukça düşüktür, stnırlı bir ısı yükü söz konusu dur Bu değer 30-50 W/ın2 ile sı rurlıdır.
ı O. S lot Di füzör
.
Slotların tavana paralel üfleyecek şekilde ayarlanması ile
Coanda Etkisi oluşturn1aya çok uygun olduklarından, soğutma uygulamalarına çok uygundurlar.
VII. KAYNAKLAR
[ 1] ISO 8996, Ergonornics - Determination of lVIetabolic Heat Produc6on [2] ISO/D IS 13731, Ergonomics of Theımal Enviroment - Defınition and Units, 1996.1 [3] Deucsthe Institute ftiı· Normun g 1946 Part 2 G.I.) Air Velocities in Ventilating Jets. [4] TUVE, ASHVAE Reserch Report No: 1476, ASHVAE Tran s ac t ion s 59:261, 1953. [5] BRANDİ,O.H., Hava Kanalları Hesabı ve Konstrüksiyon u, 1972 [6] BATURIN,V. V., Fundamentals of Industrial Ventilation , 3rd England Edition. Pergamon Press, Newyork, 1972. [7] EMCO KLIMA GmbH Teknik Y ayı nl an 2000 Lingen [8] ISO 1984. Moderate Thermal Enviromnents Detemıination of the PMV and PPD Indi ces and Specifıcation o f the Con diti o ns for Thermal Comfort. ISO Standart 7730. [9] Deucsthe Institute für Normung 1946 Part 7 [10] DAGSÖZ, A. K. , ÇAKIR, K., GÜNEY, B., Raylı Taşınıacılıkta Hava Kontrol Sistemleri. �tiühendis ve Makine Dergisi. Yayın No: 404 (ll] TA HVAC SYSTEMS CONTROL HANDBOOK, 1994 Tour & A ndersso n AB Sweden [12] Method of Testing for Air Diffusion. AS HRA E Standart 113-1990
Isıtma için slotlann düşey üflemeye yönlendirilmesi gerekir. Ancak soğutnıadaki gibi özellikleri yoktur. Birden çok sıra slot mevcut ise ısıtınada slotlar tavana paralel ve şaşırtmalı olarak ayarlanarak girdap etkisi o I uşturula bil ir. VI. 1. 2. Swirl Difüzör
Sabit kanatçıklı swirl difiizör ler havayı ortaına sabit bir açıyla üflerler. Bu nedenle 3,8 m' den yü.ksek yerlerde ısıtınada uygun sonuç vermezler. 3,8 m' den yüksek mahallerde ayarlanabilir kanatçıklı swirl difüzörler kullanılması gerekir.
,
Bu tip difüzörlerin üfleme açılan manuel olarak veya motor aracılığı ile değiştirilir. Üfleme açısı t' ye bağlı olarak konumland1nlır. Sabah ısıtması, yükün değişmesi gibi durumlara çok uygundur. Şekil 8' de bir svvirl di ftiz örü n hava atış şekli görülmektedir. VI.2. Deplasmanlı Akım Difüzörler
Bu mantıkla çalışan birkaç difiizör tipi mevcuttur. Bu tarz bir sistemde soğuk besleme havas1, dijşük partikül konsantrasyonu ile, döşeme boyunca çok düşük bir hava h1zı ile yayılır. Bu "Taze hava gölü"nden, ı s ı kay nakl arı nı n ( ınakinalar, insanlar) yaydığı ile ı sın an hava, yukarı doğru h ar e ket eder. Dikey bir sıcaklık gradyeni oluşturur. Sıc akhk döşemeden tavana doğru
[13] STRULII<
H·ünfeJden
51
GmbH
Teknii< Yayınlan,
1999
SAU Fen Bilimleri
Kapalı Mahallerde Termal Kon for, Havalandırma Sistemlerinde Yeni Nesil Menfezler ve Seçim Kriterler-i
Enstitüsü Dergisi
6.Cilt, J.Sayı (Eylül 2002)
K.Çakn·,
52
E.Sağı r
Tablo 1 Merili Kriter
Montaj imkanı Hava debisi kapasitesi (m3/h) Debi ayar imkanı Kullanım alanı
Optimum atış m esafeleri (m)
Ait olduğu
sistem
Bakın1 gerekliliği
difiizörl S abit
kanatçıklı menfez Tavan, duvar,
"J
!
J
Yeni l"L:.sil Mcnfczler
ba2:lı olarak k
· tl i kriterl Ayarlanabilir kanatcıkh •
-
l as tınlma
Anemostat
menrez
ı
1'
I s ıtma da kullanılabilirlik
Soğutmada
kullanılabilirlik . Indük.�iyon
oranı
--
-8000-13000 (rn2 başma)
- 200-3000 (Cihaz başına)
başına)
Var
Var
Var
Var
Deplasmanh akış men fezleri
Tavan
Tavan, duvar
Tavan, duvar
Tavan, duvar
-200-2000 (Cihaz
- 100-3000 (Cihaz
- 30-800 (birim m etre
- 200-4000 (Cihaz
- 350-2500 (Ci haz
başına)
başına)
baş1na)
başına)
Var
Var
Yok
Yok
Her türlü konfor
Her türlü konfor
Konferans,
tiyatro
salonlan gibi geniş
Her türlü konfor mahall i
mahalli
.... 2,7-15
·---2�7-15
�o '7-3
�0,8-2,2
-6-10
...., ı ,2-1 ,5
�ı
Karıştırmalı
Kanştlrmalı
Kanştırmalı
Kanştırmalı
Sistem
Sistem
Sistem
Si stem
Kanşt ırmalı Sistem
Kan ştnmalı Si stem
Yerdeğiştimıeli Sistem
Yok
Yok
Yok
Yok
fi yatlıd ır.
Uygun
U y gun
D üşük
Düşük
Düşük fiyathdır.
ti yatlıdı r.
Uygun
Uygun
Uygun
Uygun
Düşük
Düşük
M ot o rlu c iha zlann p eriy odik bak ım ı gereklidir.
fiyatlıd1r.
Uygun (Mevsim
Uygun (Mevsim
geçişlerinde
geçişlerinde manuel
manuel ayar
gerektirir)
veya motor ile ayar gerektirir)
Uygun (Mevsim
Uygun (Mevs1m
geçişlelinde
geçişlerinde m an uel
manuel ayar
veya motor ile ayar
gerektirir) Yüksek
gerektnir) .-
Ekonomiktir,
besleme havasının
montaj ı k olay dır, çok
montaj ı
mahal havası içine
kolaydır, çok
nüfuziyet oranı
çeşitli
çeşitli ma hallerde
kullanılabilir.
uygulamalannda
kullanılabilir
çokiyi s onuç . verır.
imkanı yoktur,
indüksiyonu oram düş üktür.
Ha vayı
Indüksiyon ve
yön lendirıne
besleme havasının
i mkanı a zdı r
,
indüksiyon
oran ı düşüktür.
maha1 havası içine nüfuziyet oranı düşüktür.
ı
Yüksek İndüksiyon ve besleme havasınm ınahal havası 1çine nüfuziyct oranı
yü k s ek tir, hem ı sı tnıa
yüksektir, soğutma
ma hallerd e
yön lendiıme
seçenekleri yüksek
fiyatlıdır.
Ekonomıktır,
Ekonomiktir.
Ozellikle rnotolu
Nispeten yü ksek
hem soğutnıa
uyg u l amalannda çok iyi sonuç venr .
Yok
havu z l ar g ıbi genış
lobileri, restaurantlar
konfor mahalli
ha c i m le r
Atriuın, ho!, kapah
Spor salonlan, otelierin
konfor n1ahalli
Düşük
Jet nozul
Tavan
mahalli
Havay1
Dezavantajlan
Slot Difüzör
difüzör
İndüksiyon ve
Avantajlan
kanatçaldı SvYirl
swirl difüzör
- 8000-13000 (m2 başına)
Her türlü
Ayarlanabilir
Sabit kanatçtklı
döşeme
Her türlü
K.Çakır, E.Sağır
Tavan
-
Ekonomik yönü
-
Tavan, duvar, döşeme
Sistemlerinde ve S eçi m Kriterleri
Karalı Mahatlerde Termal Konfoı·, Havalandırma
SA U ren Bilimlen Enstnllsü Dergısi 6 Ci lt, 3 �:ıyı (Eylül 2002)
Fiyatlan nispeten
yü ksekt i r, motorlu
yüksektir, t.sıtma uygulamalarında
tipleri için servi s ve
j i ihtiyacı vard1r.
yeters i z ka labilir.
encr
-
53
ı'
ı
ı
1
maha ller
.... 5-30
Kan ştırmah Sistem
M oto r lu cihazian n Yok
periyodik bakımı _gereklidir.
__
Özellikle motolu
Nispeten yüksek
Nispeten yüksek
fiyatlıdır.
fiyatlı d1r.
Uygun (I'vlevsim
Uygun değil
Uygun
Uygun
Uygun
geçişlerinde manuel ayar gerektirir)
seçenek leri yük sek fiyathdır.
Uygun (Mevsim
geçişlerinde manuel ayar gerektınr)
--
Yüksek
Çok dü�ük
--
Düşük
Indüksiyon ve besleme havasının mahal havası içine nüfuziyet oram
yüks ekt ır,
görünüşü çok
estetı ktir, konfor uygulamalannda hen ısıtma hem soğutmada
Çok düşü k hava
h1zlannda, gürültüsüz ve hava cereyam
yara tmadan çalışırlar, estetktirler.
Çok uzun atış mesafelerine sahiptirler, hem ısıtn1a hem s ouğutmada
etkl 1 idırler.
çok etkiUdir.
Fi yatlan nispeten
Fi ya tla rı nispeten
'
yüksektir, ısıtma soğutma n1odu geçişinde yönl endirme
Fiyatlan nispc:ten
Fiyatları nispeten
yüksektir, y aln ı zca soğutma
yüksektir, motorlu tipleri için servis
elemanlannın
uygulamalarında
ayarlannın
kullanıhrlar.
değiştirilmesi gerekir.
ve eneıj i i htiyac ı
vardır
.
:'
SAU Fen Bilimleri Ens titüsü Dergisi G.Cilt, 3 .Sayı (Eylül 2002)
Kap a lı Mah al lerde Terma l Konfor, Havalandırma Sistemlerinde Yeni Nesil Mcnfczler ve Seçim Kriterleri
K.Çakır, E.Sağır D ü
Ayarlanabihr kanat
ş ü
çık11 menfez
k
Toplantı salonu
Anium 3 . 5 m' den fazla
Mahal türü,
3.5
m'
ye kadar
yüksekliğ1?
Konfor isteği ?
Ab n
Montaj
(İndüksiyon oranına
noktası?
ba�lı olarak)
a
V
y
a
ü
k
n
s e
Slot veya swirl diftizör
..... ......
Yüksek
Konfor
isteği
k ?
(İndüksiyon
oranına bağlı olarak)
D ü
Anemostat
ş o k
Montaj noktası?
T a V a n
Ayarlanabilir kanatçıkh swirl d i füzör
Şekil
l l Difılzör seçin1 diyagramı
54
Alın Jet nozul
ı
.ı
S lot d i füzör
�
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi 6 Cilt, 3.Sayı
Yağış Erezyon İndeksinin ve Toprak Koruma Yöntem��rin � Belirlenmesinde Adapazan Ornegı
(Eylül 2002)
E.Açıkgöz, M.Gümrükçüoğlu
EROZYON İNDEKSİNİN_ VE TOPRAK KO�_(JMA YÖNTEMLERİNİN BELİRLENMESlNDE ADAPAZARI ORNEGI yAGIŞ
�
AÇIKGÖZ, Mahnaz GÜMRÜKÇÜOGLU
Ezgi
Özet
.
I. GİRİŞ -
6u
çalışmada
olarak tanımlanan
taşınması
i·üzgarla
toprak materyalinin
su
ve
Kayalaiın ve organjk maddelerin çeşitli derecelerdeki
erozyonun,
fıziksel
özellikle yağışların etkisiyle Adapazarı topraklarına zararlar
"erdiği
üzerinde
durulınuş,
bunun
açılımı
gelen
to!Jrak
çalışılmı�..ır. adı
kaybı
Sakarya
Adapazarı'na değerler
yapılarak Adapazarı'nda
ait
Meteoroloji
yağı�
geçen
miktarları değerleri
için
matematiksel
etkin olarak kullanılmadığı ve kontrol altına alınmadığı zaman
bu
üzerinde
problem
:�k
tahrip
Universal
Topografik
tarımsal üretimde uygulanan
yanlış
oluşmasına neden
olan
başlıca
faktörler
veya
bir
açıdan en
h avzada
meydana
getirdiği
toprak
��
ka b
uygun olan önlemler saptanmakta ve bu
sayede toprak kayıplan minimuma indirilmektedir. Su
study, it is
erozyonu ile herhangj bir alandan kaybedilecek toprak
cxplained that potential of erosion and solutions are
miktarının tespit edilmesinde kullanılan ve gerçeğe en
developed to prevent from this.
yakın Soil
toprak muhafaza
hesaplanan toprak kayıplannın miktanna göre ekonomik
mathematical method that is mentioned before. After
U ni versal
ge rekli
formüller geliştirilmiştir. Bu formüllerden yararlanılarak
Station are used and this values are applied to the basic
alınması
miktarının belirlenmesi amacıyla birçok ülkede çeşıtlı
that are that are taken from Sakarya Meteorology
loss which is
için
tedbirlerinin yanısua, hidrolik erozyonun bir tarlada
Adapazarı,s daily highest rain values
Erosion,
edilınesi,
sağlann1ası
n1ade. Due to this, to determine amount of soiJ loss in
Soil,
(1]
verimliliğinin arttınlması ve üretkenliğjnin devamının
the effect of rains and also definition of USLE is
-
çıkmaktadır.
tarımsal p otansiyel günden güne azalmaktadır. Toprağın
materials by water and �vind, to Adapazarı's soils by
Key\vords
ortaya
Erozyon sonucunda, topraklar giderek fakirleşmekte ve
the erosion, which is defined as transportation of soil
soil
aşınıp
olarak sıralanabilir.
Abstract -In this study, it is dwelled on the harms of
determining
olarak
erozyonun
Toprak Kayıp Denklemi
Adapazarı,
etkisiyle
teknikler, hızlı nüfus artış1 gibi etmenler genel olarak
gereken tedbirler belirtilmiştir. Erozyon,
aşındıncı
özellikler, iklim faktörleri, ormanların çeşitli şekillerde
erozyon potansiyeli ve bunun önlenmesi için alınması
Toprak,
olaylannın
yaramaz duruma gelmektedir. Bu dunımda erozyon olayı
kayıp miktarları belirlendikten sonra Adapazan ıçın
-
iklim
taşınmakta ve başka yerlerde birikmekte, sonuçta işe
uygulanmıştır. Çalışmanın esasını oluşturan top
Anahtar Keli1neler
biyolojik ayrışma
eden varlık olarak tanımlanabilecek toprak, bilinçli ve
belirlenmeye _ Istasyonunun
model
ve
topluluğu barındıran ve belirli oranda su ve hava ihtiva
meydana
kullanılmış,
kiınyasal
ürünlerinden ıneydana gelen, içinde geniş bir canlılar
Jniversal Toprak Kayıp Denklemi (USLE)'nin genel olarak
parçalanma,
sonuçlar
veren
formüllerden
birisi
Unıversal
Toprak Kaybı (USLE) denklemidir.
Loss
Equation
Çalışmamız kapsamında, öncelikle çalışma alanırnızı oluşturan Universal
Adapazanyla Toprak
ilgili
Kaybı
meteorolojik (USLE)
veriler
denklenı.ine
uygulanmış ve bu doğrultuda öncelikle mevcut toprak kaybını belirlemek amac1yla, gerekli parametreler ayrı ayrı hesaplanmıştır. Elde edilen son uçlar baz alınarak Adapazarı 'nda erozyon neticesinde ortaya çıkan toprak kayıplannın miktarı belirlenmeye bağlı olarak da toprak E
Açıkgöz
,
M
Gümrükçlioğlu SAÜ Müh.
Fak.
Çevre
çalışılmıştır.
koruma ve tarım yöntemleri
belirtilmiş ve çözüm öneriler] üretilıniştir.
Mtih. Bölümü
55
Buna
Yağış rrri)<Ht İn<kksinin
Fen B11:mler: Enstıtüsü Dergisi 6.Cilt, 3.Sayı (Eylül 2002)
SAU
V('
�
Toprak Koruma Yönl mlcrini
Ht'lil'l('omc inde ı:.
,
II. ADAPAZARI
çıl�göz.,
dapaz
n
Örn
�I.Günırükç
o
lu
A: Yrllık o la rak aşınıp ta�ır1an top ıak nıiktarı, ıon 1 ha R: Y a ğ ış faktöıii K: 'T'oprak a ş ınını faktörü
oluş tura n ve Sakarya N ehri
Sakarya İlinin orta kesinüni ı�ş uı ur ld do la ar nl yo üv al ığı şıd ta n: n nu yu Su u urn ve Mud ılın olan .A.dapazarı Ovası, önemli bir �rım �l an ı ve nı n do gu su nda ye r ı e s l g Bö ara arm M [2] . dır esi ilç z rke me e, alan Adapazarı, doğudan Hendek, g ün �yden Gey� batıdan Lse k.ll.Zeyden Söğ ütlü ve Kaynarca il çele rı Kocaeli ile çevrilmiştir. [2]
L: Eğü11 u z u n luğ u faktörü S: Eğin1 derecesi {�ıktöıii C: B itk i yönettmi faktöıii P: Toprak konın1a önlenıJeri fa ktörü
.
,
(R)
prağı n erozyona karşı du ya r h l ı ğ ı (1() gibi ctrnt:nler, topoğrafya (L ) bitki Denklemdeki
iklinı
ve
to
.
lviarmara ve :r<aradeniz Böl� e si İlçe genelinde, ıkli mle rinin öz ellikleri görülmekte dır. K1 şlar bol yagışlı ya zlar ise sıca k olur. Oıta1ama yağ ış ve az soğuk, 783nun [4], ortalama sıcaklık 14,1 C 'dir. Yıllık en yüksek sıc aklık derecesi ise 41,8 C'dir. [2]
yönetinıi (C) 'e toprdk korunıa ön�enıl�rinc (P) b�ğlı e o la ra k a rt ı n a ve az a l rn a göstcnnektedır. Bır başka deyışl
i klinı (R), erozyonu ıne yda n a g 'tinncktc böylece toprak topoğrafya {L ) toprak erozvona uğranıa k ta (K), . örtüsü (C) \'t! insanlar (P) da bunun yönii nii ve derecesını
°
,
�
o
.
belirtnıcktc ve huna katkıda bulunnıaktadır. [4)
Adapazan �ndaki arazilerin toplam alanı 85 928 ha'dır. Bunun % 60,4 'ünü kaplayan 51 900 ha lı k alan kuru :.:-ın1 amaçlı kullanılırken, % 5 'lık dilimi oluşturan 4296 ha 'lık kısımda sulu tarım yapılmaktadır. Toplam alanın 15 553 ha'ı orman ve fundalık, 3 437 ha'ı da fındıklık olarak dPr;crlcndirilmektedir. Bu ara ziler toplam alanın ve %4 'ünü sırasıyla %18,1 oluştunnaktadır. Adapazarı·nda %8,�'luk bölümü kaplayan 7 304 ha'lık alan ise yerleşim amaçlı kullanıhnaktadır. [2]
Toprak e ro z yo nu (A), 3slında ya ğ ı şın erozyon oluşturına oücünün (R) \c toprağın e r ozyo na ka rşı duyarlılığının R.K or ta k bir �onucudur. nuııa göre ana de nkle m : A s ek li n d e d i r.
'
(K)
=
�
topoğrafya, toprak bağlı olarak değiş ım
Erozyon bu iki tenıci etnıenin d ı şında örtüsü
ve
i nsa n
faa 1 ı ye t leri n c
gösterir. Buna bağl ı ol arak �
Erozyon=- f( i k li ın).( toprak).( topoğrafya).(toprak örtüsü).(insan ) şeklinde jfade edilmektedir. Buna göre Universal Toprak Kaybı Dcnklen1indcki ( A= R. K. L. S. C. P)
Adapazarı İlçesinde iklim, topoğrafya, ana kaya farklılıkları nedeniyle çeşitli büyük toprak gruplan oluşmuştur. Bunlar alüvyal top raklar , kolüvyal topraklar� k ahv erengi orman toprakları, kireçsiz kahverengi onnan top rakları, redzinalar ve vertisollerdir. [2]
paraınetrelerin hcsaplann1ası \e eld e edilen sonuçlara göre gerekli değerlcndinne Icı in yap ı l mas ı biiyük önem tas ı n1ak t ad ı r . •
Son derece verimh olan Adapazarı toprakların':la bitki yetişmesini ve tarımsal üretimi kısıtlayan er oz yon, toprak sığlığ1, taşl ık kayalık, drenaj bozukluğu gibi olan bazı sorunlar çeşitlı derecelerde etk ili bulunmaktadır. Toplam 85 928 ha'lık alanın 5952 h a' lık bölümünde erozyon s orunu ya hiç yoktur veya hafif derecede mevcuttur. 8 506 ha'ında orta derecede, 36 433 , ha lık k ıs ımda ise şiddetl i derecede erozyon etkisi görülmektedir. Aynı şek ilde, toplam alanın 48 893 ha, ında topraklar sığ, 15 467 ha' ında ise çok sığ özelliktedir. İlçe topraklarının 5 757 ha'hk bölümünde taşlık-kayalık probleıni söz konusuyken, topraklann 33 344 ha ı nda drenaj sorunu bulunmaktadır. Arazilerin 226 ha lık kısmında ise tuzluluk problemi göriilmektedir. [2] Bu kayıplar ın belirlenmesi ve gerekli önlemlerin alınması zorunluluk haline gelmiştir.
IV.
USLE'NİN
AllAPı\Z ARI
ŞARTLARIİÇİN
,
lJYGUI_�ANJ\iiASI VE BULGlJLAR
Universal Toprak Kaybı Denkleınindeki yağış erozyon in dek si nin (R) bul u nab il mes i için Ada pazart 'nda 24 saat içinde aylara göre kaydedilen en yüksek yağış Bu değerietin değerlerinden yararlanılrruştır. kullanıl nı.ası sırasında böl geye d üş en günlük yağışın homojen olduğu va r s ayıl mı ş ve buna göre ilgili veriler forn1ü l e uygulanınıştır. İ lk olarak, aylara göre 24 saatte bö lg e ye düşen ve nun cinsinden kaydedilmiş olan yağış n1iktarları, cn1 c insinde n 1fade edilıniş, bu değerler yine yılın 12 ayı için farklı olan yağı ş yoğunluklanmn(I) hesaplanmasında kullanılmıştır. Bu aşamada, elimizde cnı cinsinden me v cut olan yağış kalı nlıklan 24 saatlik bir zaman dilinıini kapsayan yağış süresine bölünmüştür. Elde edilen yağış y oğun l u ğ u değerleri (I) "Birim Kinetik Ene rjini n (BKE)'� hesap1aıımasJnda kul lan ılmıştır. Her 2 ı O .3 + 89 (log I) formülü nde I aY için B I<.E değerl erin 1 n yerlerjne konu l nıas ıy1 a bulunan BKE değerleri daha sonra bölgeye 24 saat içinde düşen en yük s ek yağış değerleriyle çarp ılm ış ve "Toplam Kineti k Enerji ( :LKE ) değerlerine ulaşılınıştır.
'
'
•
lll. UNIVERSAL TOPRAK KAYlP
DENKLEMi
(USLE)
Universal Toprak Kayıp ac ıklanab ılir: A R.K.L.S.C.P J
Denklemi (USLE) şöy le
=
=
•
'
56
SAV Fen
Bilimleri Enstitüsü Dergisi
•
Yağış Erezyon Indeksinin ve Topral{ Koı·uma Yöntemlerinin
6.Cilt, J.Sayı (Eylül 2002)
Belirlenmesinde Adapazarı Örneği r' A ,..,ı, ... ;; .... M.Gümrükçüoğlu
lJSLE'deki Toprak Aşınım Faktörü (K), uzun yıllar süren araştırmalar ve deneyler sonucunda bulunabildiği
1
ve bugüne kadar Adapazarı şartları için böyle bir çalışma
1,&
yapılnıamış
olduğu
K değeri
için,
olarak
's-rl
çalışma
1A-
alanının özelliklerine benzer özellikler taşıyan alanlarda yaptlmış çalışmalardan en uygun
•
)
olanının sonuçlan
kullanılmıştır ki, bu değer 0,25 değeridir. Yine aynı maten1atiksel n1odelde yer alan L, S, C faktörleri de, standart parsel koşulları (22, 1
ve
·�
P
m eğim
� )�
"
�o,,o
göre sonuca
(),4L-
ilgili
çalışn1a,
Sakarya
·-
o,2-i.-
meteoroloji
ı....
Istasyonu'ndan alınan ve 1954-1980 yıllan arasındaki 27
. ,
.,
1t ,-ı
1=-
"
�
�
•
ı� 1•
• .
ı
ı·
(
-T
1
ı
,c;,Jl
'
�
'
_.,.. '
1
tt-
1
�
�
; �
�
.
ı
�
:ı.
--
ı
r
_,-
.
�
\
<
USLE"nin Adapazarı kapsamında teorik olarak ifade ile
l )
1-
� o,�8-
ulaştırılmıştır.
�dilrne�i
'
':!
:
CıJ'
uzunluğu ve o/o9 eğirrı derecesi) kabul edilerek 1 alınmış ve yapılan hesaplamalar bu yaklaşıma
p
��-
ı
•
.
ı
t':--
lt.
ı
ı-.
�
'
,c: ·ı-
T
t ı
ı� '""" ı
.
•
...__ ·ı,_ ..
'
lJ ı
1
•b> ı
yıllık dönemde kaydedilmiş olan günlük maksimum vağış değerlerj esas alınarak yapılmıştır. 12 ay için ayrı ayrı
hesaplanmış
olan
BKE,
130,
IKE,
değerlerinin nasıl bulunduğu, Ocak ayı
R ve
A
A'dAR
için yapılan Şekil 1. K=0.25 İçin Toprak Kaybı (A) Değerleri
hesaplan"': üzerinde örneklenebilir: Yağış kalınlığı (h) Yağ1ş süresi
(t)
=
Yağış yoğunluğu
--=
48 n1m = 4,8 cm
V. SOI'.uÇ VE ÖNERiLER
24 sa= 1440 dk
(I)
= Yağış kalınlığı (h) 1 Yağış süresi
(t) = 4 ,8 /24 =0,2 cm/sa
Adapazarı, yaklaşık 800
Bırinı Kinetik Enerji ( BKE)
=
yöredir. Ülkeınjzin önemli tarım alanlanndan biri olan
I3K.E = 210.3 +89log ( 0,2) =148 ton.m 1 hek.cm Bu yağ ış ı ıı 1 cm'si 1 ha'hk alandan 148 ton toprağı l m
bu yörede, özellikle eğimli alanlarda gerekli tedbirler alınmadan tanm faaliyetlerinin yüıütülmesi, erozyonu
havaya sıçratacak enerjiye sahiptir.
tetikleyici ve arttırıcı bir faktör olmaktadır. Bilhassa, yağışların
Toplam Kinetik Enerji (IKE)= 148. 4.8
yardımc1 olacaktır.
I30
Erozyonun ve teraslama,
ise
Nisan
ve
kaybını
için en yüksek
Mayıs
uygun ve minimum
gerekmektedir. özellik
toprak kaybı değeri (A), Haziran ayında 1 . 72 ton/ha, en değeri
en düşük seviyeye toprak işlenıe,
ekinı
gibi çeşitli toprak koıuma önlemlerinin uygulannıası
aşıntp taşınan toprak faktörleri buluıunuştur.
A
etkilerinin
nöbeti, bitki artıklı tarım ve tesviye (düzeç) eğrili tarım
I(= 0.25 için A = 1.42. 0.25 = 0.35 ton/ha yıllık olarak
düşük
zararlı
indirilebi l mesi için öncelikle kontur tarım, şeritsel tarım,
1.42
:....
Şekil 1 'den de görüldüğü gibi K=0.25
olduğu
kaybını azaltacağı gibj tarımsal verimin artmasına da
değeri 0,2 cmJ sa olarak bulunur.
=
yüksek
Bu önlenıler, ekonomisi tarıma dayalı bir yörede, toprak
(30/60 saat) bölünerek
=
potansiyelinin
farklı tarım yönteınleri ile önlem alınması zonmludur.
1440 dakikada 4.8 cn1 yağış düşüyorsa, 30 dakikada 0.1 cn1 /sa cinsinden I 30 değeri elde edilir. Buna göre
erosiv
devrelerde, kaybedilecek toprak ıniktarının bilinmesi ve
=71 O ton.n1/hektar.cm
R =Cl: KE. 130) /100 (7 10. 0.2) /100 A R. K gene 1 formülünden,
olan yılhk yağış miktarı ve
verimli toprakları ile tarıın için son derece uygun bir
210.3 + 89log( I)
cm yağış düşer. Bu değer 0,5 'e
mm
Bu
önlemler
önleyici, üretkenliğini de
taşımaktadır.
aynı
zamanda
toprak
ve verimini koruyucu
Arazilerin tesviye eğrilerine
paralel olarak işlenmesi yani sürüm, ekin1 ve dikim
aylarında
işlenılerinin arazi eğimine dik olarak yapılması (kontur
bufunnıuştur k i bu değer O. 19 ton/ha 'dır.
tarım), Adapazan'nda toprak kayb1nın azaltılması ve suyun toprakta muhafaza edilmesi amacıyla uygulanması zorunlu olan kültürel tedbirlerin başında gelınektedir. Bu nedenle
hen1 kuru� hem de sulu tarımda araziler daima
eğime dik olarak işlenmelidir. Bu sayede yağışlann büyük bir bölümü yüzeysel akışa geçn1cden, süıiinı �.onucunda o lu ş turulan kankçıklarda tutulmuş olur. OzeJlikle yağışın ınaksimuın düzeyde erosiv potansiycle
57
Yağış Erezyon İndeksinin
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi 6.Cilt, 3.Sayı (Eylül 2002)
aynı
tohumun
zamanda ekilen
ve
ve Toprak Koruma Belirlenmesinde Adapazarı
rneğ a E.Açıkgöz:, M.Güınrükçüoğlu
KAYNAKLAR
sahip olduğu Haziran ayında, toprak işlemenin büinçli şekilde yapılması önemli oranlardaki toprak kayıplarını azaltacak,
.
Yö n te nıöler• nr� ..
atılan
[1] ÇEPEL, N. "Toprak Kirliliği
gübrenin de eğim yönünde taşınması önlenmiş olacaktır.
Verdiği Zararlar'' TEMA
Erozyon Ve Çevreye
Yayınları İstanbul, 1997
[2] "Sakarya İli Çevre Duruın Raporu"
Sakarya Valiliği
Çevre İl Müdürlüğü Yayını, 1997 (3] "Ortalama, Ekstrem Sıcaklık ve
Toprak ve su muhafazasım sağlayan etkin yöntemlerden birisi de şeritsel tarımdır. Bu uygulamada aynı tarlada şeritler halinde değişik bitkiler yetiştirilir. Bu durumda
Bülteni"
T.C Başhakanlık Devlet
bir şerıtte oluşabilecek yüzey akışı ile taşınan toprak,
Genel Müdürlüğü
diğer bir şeritte tutulmuş olur. Sonuçta, arazi sürekli olarak erozyona karşı koruma altında olacaktır.
Mayıs
Yaymlan,
Yağış Değerleri Meteoroloji işleri
Ankara 1984
[4] ÖZDEMİR, N. "Toprak ve Su Koruma" Ondokuz Üniversitesi
Ziraat
Fakültesi
Ders
:0lotu:22
Samsun, 1997
Toprak kayıplannın en az düzeye indirilebilmesi ıçın alınması gereken önlemlerden birısi de ekiın nöbetidir. Aynı arc:zide tek bir bitki türünün sürekli yetiştirilmesine nazaran,
farklı
bitkilerin
erozyona
karşı
koruyucu
üretime bir
dahil
etkisi
edilmesinin
bulunn1aktadır.
!-)zellikle sık bir örtü oluşturarak toprağı koruyan bitkiler
ıle nadas sisteminin uygun bir sıra halinde yenilenerek uygulanması gerekmektedir. Ancak bu aşamada, özellikle "ağış seviyesinin yüksek olduğu dönemlerde nadas
uygulamasından
verimlerinin
vazgeçmek,
toprakların
azalm:- sın ı n engellenn1esi açısından büyük
önem taşımaktadır. Buna göre Adapazarı ,nda, yağışın maksimum seviyede olduğu Haziran ayı başta olmak üzere Temmuz ve Ağustos aylarında arazilerin nadasa bırakılması toprak kaybını arttırma riski taşıdığından son derece sakıncalı görülmektedir. Ayrıca hasattan sonra tarlada kalan bitkisel artıkiann toprak üzerinde veya içerisine
karıştınlarak
toplanarak
değerlendiiilmesi
yakı lınasına
göre
de
toprağın
anızın
korunması
açısından önemli yararlar sağlayacaktır.
Adı geçen toprak koruma yöntemlerinin, daha önce de belirtildiği gibi Adapazarı ,nda mevcut tarım arazilerinde
uygulanması zorunludur. Erozyon zararlarının en aza indirilmesi için, bilhassa maksimum erosiv potansiyele sah1p yağışlann düştüğü dönemlerde, toprakların yüzeysel akışa karşı koruma altına alınması ve en uygun bitki kompozisyonunun üretim alanına dahil edilmesi gerekmektedir.
Bu
sayede,
hem
mevcut
tanmsal
potansiyel en iyi şekilde değerlendirilmiş, hem de her geçen gün artan oranda kaybolan topraklarırnız korunarak bize geri kazandırılına yolunda önemli bir adım atılmış olacaktır. Tanınsal faaliyetler sonucu ortaya çıkan
üıiinler olmadan yaşamamız mümkün olmadığına
'
göre, gelişen teknolojileri de kullanarak topraklaranız ile ilgili mevcut problemleri ortaya koymak ve çözümler üretmek
özellikle
üzerinde
durulması
gereken
konulardır. Buna göre, bu çalışmada ortaya çıkan sonuçlar ve sunulan önerilerin çalışma alanı A dapazarı nda bundan sonraki tarım faaliyetlerinin '
gelişmesi
açısından
bir
yol
gösterici
olacağı
kanaatindeyiz.
58
Dekarbürizasyonun AJSI
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi
J.Sayı (Eylü 1 2002)
6.Cih:
H13
Çeliğinin Borlanma Davramşma Etkisi '
F.Karakullukçu, K.Gerıel, M.Ipek
DEKARBÜRİZASYONUN AISI H13 ÇELİGİNİN BORLANMA D�ı\VRANIŞINA ETKISI •
•
•
Fatih KARAKULLUKÇU, Kenan GENEL, Mediha IPEK
Özet-
I.
Bu çalışmada AISI Hl3 çeliğinin borlanma
davranışı
incelenıniş
işlem
ve
öncesi
GİRİŞ
uygulanan
dekarbürizasyonun borür tabakası özelliklerine olan
Bilindiği gibi malzen1e yüzeyi gerek mekanik zorlaıuna
etkisi araştırılmıştir.
açısından
grup, sadece süreyle
Deney
parçalarından birinci
sahiptir.
borlanmış, ikincisi ise 900°C' de 4 saat
dekarbürizasyon
borlanmıştır.
Her
iki
grup
deney
Yüzeyde
parçalannda
takiben
işlemini
gerekse korozyon görülen
görülen
oluşturmaktadır
parçalarının
açısından kritik aşınma
makine
olayı)
hasarların
önemli
Birbiri
üzeıinde
[1 ].
öneme
bir
kısmını
sürtünerek
borlaınc.. işlemleri 900°C'de Ekabor-I ortamında 3 ve
aşınınaya zorlanan parçaların yüzeyleri sertleştixiierek
5 saat süreyle gercekleştirilmiştir. Deney parçalarının
aşınma
yüzeyinde oluşan
nitTürasyon gibi yayınma kontrollü işlemlerinden uzun
borür tabaka kalınlıkları optik
dirençlerinin
mikroskoba bağlı dijital ölçüm cihazı ile, sertlikleri
süredir
ise mikrosertlik cihazı ile ölçülerek karşılaştırılmıştır.
etkinliği, malzemeye,
inceleme1er
Yapılan
sonunda
dekarbürizasyon
uygulanan tabakasının
sertliğini
o/o
borlama
12
oramnda,
sementasyon,
Uygulanan
yararlanıln1aktadır.
işlemlerin
yüzey sertleştiı·me yöntemi ile
işlem parametrelerine bağlıdır.
öncesi
işleminin
arttırıln1asında
borür
Tern1o-kimyasal yöntemler arasında yer alan borlama
kaplama
bor
atomlarının
metalik
malzeme
tabakası kalınlığını ise işlem süresine bağlı olarak
işlenıinin
0/o 77-85 oranında arttırdığı görülmüştür.
yüzeyinden yayınarak ana malzeme ile birlikte sert borür
tem.eli,
fazları oluştunnasına dayanmaktadır. İşlem 700°-1000 °C
Anahtar kelimeler- Borlama, Dekarbürizasyon, H13
sıcaklık
çeliği
gerçekleştirilınektedir. Bu üç yöntemin dışında plazma ve
Abstract- In the present study, boriding behavior of AISI
steel
H13
was
studied
and
decarburization which was applied boriding
to
effect
borlama
was
investigated.
First group of samples were borided
process
of
steel
gaz,
ve
ortamda
katı
Borlanmış
parçaların
yüzeyinde
ölçülen sertlik, kullanılan çeliğin kimyasal bileşimi ve
steel as a
in
sıvı,
akışkan yatakta borlama gibi yeni yönten1ler de
uygulanmaktadır.
of
pretreatment
aralığında
pratiğine
rrıertebelerine yüzey
bağlı
olarak
çıkabilmektedir.
sertliği,
düşük
2000-2500
Malzemeye,
sürtünme
katsayısı,
VSD yüksek yüksek
second group of samples were subjected to
korozyon direnci kazandırması ve işlem sorırası ana
decarburization pretreatment at 900°C for 4 hours in
malzerneye ısıl işlen1 uygulanabilmesi borlanıanın diğer
Boronizing treatment of all
yüzey seıtleştirn1e işlemlerine olan üstünlükleri arasında
sa mples 'vas performed in a solid medi um consisting
yer alır. Borlama, yapı çelikleri, sementasyon çelikleri,
of
Ekabor-I powders at a temperature of 900°C for
takım çelikleri, korozyona dayanıklı çelikler, Arıneo
3 and 5 hours, respectively, then the thickness of
denüri, gri dökn1e demir, küresel grafitli dökme demir,
boride layer was measured by means of a digital
nileel ve sinterlenrniş demir
only,
the boriding pro�ess.
instrument attached to optical microcopy hardness
of
borides
were
determined
and the by
gibi farklı malzemelere
uygulanabümektedir [2-3].
using
hardness of borides were compared in each hvo
Borlannuş çeliklerde, yüzeyde FeB ve Fe2B tüıünde farklı özelliklerde iki borür oluşmakta, bunlardan
groups. As a result, depending on process time, an
FeB 'niı1
increase of 12o/o in surface hardness and 77-85°/o in
sağlamakla birlikte gevrek karakterde olması ve çekme türün de artık gerilme taşıması nedeniyle n1ekanik zorlamala r altında çalışacak parçalar için bir dezavantaj
microhardness
thickness
of
tester,
boride
and
both
layer
was
thickness
obtained
and
by
decarburization pretreatment.
varlığı
o Iuşturmaktadır.
Keywords- Boriding, Decarburisation, H13 steel F.Karakullukçu, karakullukcu@msn.com K.Genel, SAÜ Müh.Fak.Makine !v1üh. Böl. fv1.Ipe<, SAÜ Met.Malz. Müh. Böl.
59
yüzeyde
çok
daha
yüksek
sertlik
•
SA U Fen B ıli mleri Enstitüsü Dergi s i
Çeliğinin Borlanma Davranr 1na , F. Karakullukçu� K. Genel
Dekarbürizasyonun AISI Hl3
6.Cilt, 3.Sayı (Eylül 2002)
nital
Ayrıca FeB borurün ısıl genleşme katsayısının, üzerinde
aldığı
yer
fazına göre yaklaşık
Fe2B
ile
dağlanan
yüzeyler
mar ka
o
mikroskop ta incelenmiştir.
1,5 kat daha yüksek
borlama ısıl işlemi sonrasında çatlak oluşturma
olması
riskini daha da arttırmaktadu·.İşlenl som·ası parçanın kontrollü
olarak
ile parça
soğutulması
11.3 T ab aka Kalınlığı ve Sertlik
boyutlannda
önemli bir değişikliğe yol açmadığı öne sürülmektedir
bazırlana numunelerin boriir tabaka kalın lığı ölçümlerinde op-... mikroskoptan (Olympus 8071) yararlanı l mış tır. Her b
[ 2,4,5].
gerekli kılmaktadır. Ancak yüksek sıcaklıklarda çeliğin tane
olarak
bağlı
bileşimine
inceleme
boyutunda
kalın lığın ın
tabaka
için
ölçümleri borür tabakası ndan içeriye doğıu yapılınış
irileşmenin oluşabileceği unutnlnıamalıdır.
her bir derinlikte üç ölçümün özelliklerini
Yüzeyin
amacıyla
değiştirmek
öncesinde
uygulanabilecek
bteratürde
yeterince
jşlernler
ısıl
çalışma
iç i n
aJ belirlenmesinde ölçümiin ortalaması alınmıştır. Mikro-sertlik ölçünıJeri 100 gr. 'lık yük kullanılarak gerçekleştirilmiştir. Sertl.· " grup
için daha yüksek sıcaklık veya uzun süreli işlemleri kimyasal
metalografik
Yüzeyleri
İşlemin yayınma kontrollü olması kalın borür ta bakaları
'e
ortalaması alınnuştır.
borlama
konusunda
bulunmamaktadır.
III.
Bu
SONUÇLAR
900 °C sıcaklıkta 4 saat
çalışmada, borlama öncesi .:ı
Olympus
üreyle uygulanan dekarbürizasyon işlenıinin, borlama
Şekil 1 ( a , b)' de sadece borlanmış ve dckarbürizasyon
çeliğinin yüzey özelliklerine olan
işlemi sonrasında borlanımş numunelere ait mikroyapılar
soruası AISI
H 13
göıülınektedir.
uygulanabilirliği
pratikte
ve
incelenmiş
etkisi
araştırıl!'- cştır.
doğru) yapnun
iki
Her
yapılar
II. DENEYSEL Ç ALIŞMALAR
yüzeyinden
içeriye
borür tabakası, g eçiş bölgesi ve ana
malzemeden oluştuğu Milao
numune
kolaylıkla ayırt edilebilmektedir.
karşılaştırıldığında
dekarbürizasyon
işleminin boıür tabaka k a lınlığım belirgin bir şekilde etkilediği görülmektedir.
•
11.1 Malzeme ve Borlaına Işlemi Deneylerde dövme, ckstTüzyon ve alüminywn döküm kalıplarında yaygın olarak kullanılan ve sıcak iş takım çehği grubunda yer alan AISI Hl3 Söz
kullanılmıştır.
çeliği
konusu
(X40CrMoV51)
çeliğin
kimyasal
H13
çeliğinin
bileşimi Tablo-I 'de verilıniştir.
Tablo-1
kullanılan
Deneylerde
kimyasal bileşirru
(% ağ.)
AISI
c
Si
Cr
Mo
V
Mn
0,42
0,86
4,2
1,17
1,06
0,37
Malzeıne tel erozyon tezgahında 10mm x lO mm x 15mm
(a)
boyutlannda kesilerek numuneler hazırlanmış ve sonra 900
oC'
de
4
saat
dekarbürizasyon
işlemine
Şekil
tabi
150�m boyutu sonra tane zımparalandıktan 3 yoğunluğu 1.90gr/cm olan Ekabor-I tozunda 900°C d
Şekil
�
ve 3, 5 saat süreyle kutu içerisinde borlama işlemi gerçekleştirilmiştir.
Kutu
içerisinde
katı
ortamda
borlanmış
saat
2
ve
3, de ise borlanmış parçalarda sertliğin
yüzeyden
uzaklıkla
borlanmış
parçaların
değişimi sertlik
verilmiştir.
dağılıını
Sadece
incelendiğinde
işlem süresiyle boıür tabakasının sertliğinin arttığı ve 5
borlanan parçalar işlem sonunda havada soğutulmuştur.
saatlik borlama neticesinde sertliğin 2000 VSD aştığı
görülmektedir (Şekil
11.2 Mikroyapı ve Faz Analizi Bo�lan�n parçalar 5 mm kalınlıklarda kesilerek polyester
reçıne ıle kalıplanmış, sırasıyla
5
mikroyapısı
tutulmuştur. Yüzeyler 400, 600, 800 numaralı zımparalar ile
900°C'de
la
. numunenın
240, 400, 600, 800)
1 000, 1200 numaral1 zımparalarla kaba parlatma, ı J..tm! _ lık elmas pasta ile ince pariatması yapılmıştır. %3 ;lük
60
2).
"ı
\t-l·cn nı!�nı!�r: 1
11-'lıtliS!i
Dckarbiidzasyonun ,'\ISI HtJ (cliğinin Rorl2nrna Davranı�ına E:ki.�i
f)ı.;r!'-1�1
F. Ka ra l<u l l u kçu, K .(;enel� :Vl. 1 pek
() ( ılL \S<J)!(F_vlul2002)
-
.'
•
..
'
.
.
,;.
...
"
-;
•
.
�. ..
...
� t
�.
. .
...:
saat horl anr.ıa süresi sc rtli ktc artışa neden olnıakı-arlı r. Şckil-2 YC J 'de gö riile n her iki grup deney parç�lanna ait scrtl1ğin yüze yden U7ak1ıkla dcğişinıini veren e ğriler i n ortak hir özellig-L bor ür t abakasından mat�·ix hölgcsinc geçişte senliğin n1atrıx scrthğinin de altına diişmcsidir. G·eçış bö l gesi nı n hoıiir oluşturc:ın1ayacak dcreec düşük yoğ u nlu kt a hor atoınu içenncs1nc ra ğ nı e n . hurada ka tı eriyik scrrleşınesinin e t kin olarak kendini g östcr nıe s i beklenir Ancak sö7. konusu far k lılığın çeliği n s il i s y ını
. •
�
�
.
. .
, ,:
-�-
.
'·.
.
.
.
J
•
·;..
.... ,.�
-
. ., •
.
..
M: �
. ._.
(
.
.
: ..
. . ..
•
•
.
' .
.. '
' '
. ı..
•
'
,.
..
#
•
0o
o
••
.
o
o
.
'· .
...
• '
.
,
•
.. .
.
'
..
'
. .
Y• '._
·-
..
••
1
-
_:
,
-
...
:_
_..
..
!".
.•
• ••
:
-
;
'·f joi:-
; .--�-.
• •
•
•
.
,
.
.
nıiktarı ile ilglli olduğu ctüşiinülmrktcdir f7-9-_Borlanan
.·
.
ç e l ikler üzerinde yapılan çalışmalardan hor atomu yay ı n ı nıt sırasında sil i s yu n 1 atonılarının içeriye. nlatr1xc doğru ö tcl c n erck horfır tahakas1 önünde hinktığ: ve fcrrıt yapıct özclliğinrlcn dolayı, geçi.� hölgcsindc fcrı·it rniktarı artın:..ık ta ve hunun sonucunda serı! i ği. n he hrgn1 olarak .. azalnıasına yol açrrıaktadır 1 R,9l. [şJenı süresiyle sözü edi Icn nı c ka niznın nın ciki nii ği artma k ta ve hunur s onu cu olarak geçjş bölge s i nd e sertilkteki düşüş mikları daha bel i rg i n hale gelmekledir (Şekil 3).
.
d'.
•
' .
.. .
.
.
,.
'
.·
'
' .
.
' '
.
.
..
l 00 �nı 1 L
.
.
(b)
....
) c ki� ı h Oc k arhü r i 1.asyo n işlcnı ı sonrası 900°C 'de 5 saat horlannıtş nunıunenin mikroyapısı
nnrl:ını.1 nnccsi rnalzcnıcyc uygul a n an dekarhjrizasyon ı .:;.1c n1ın i n horür ta hakası sertliği n i i şle ın sürcs ine bağlı hcllrgin c·· ırak a rt tı rdığ ı göıiilnıcktrd1:- ( Ş eki l .1). ller iki grup nnnıunclcr içın yüzey s ertl l ği işle n ı süresinden ht·n/cr sekilde etkı��nınckte, horlaına süresinin 5 saate \'1 k ;;lrıl rna.s 1 durLununda �ert] ik değer leri artnıaktadır.
2500
�--�----�--�
Dekarbürize edilmiş
,
ve 900°C borlanmış
2000
ID ll
N
E E
Borür Geçiş tab.
bölgesi
e
·-
E 1500 E
-
t 1000 Q) CJ)
soo
3 saat 5 saat
o
Cl �
-
t
O) en
�----�----�
250 200 300 150 100 Yüzeyden uzaklık (pm) Şek11 J. Dckarhürizasyon işlc1 ni ne takiben b o rlannıı ş nunıunc lerde sertlik dağ1 htn ı
-
..:ıı::
1500
0'1 ..:.:
900° C'de borlanmış
N
5 saat
-
...---:ı...,.-� +-E--- Matrix 2500 �--�----�---4
2000
3 saat
1000
o
so
soo Tahlo-2'dc h o r ür
o
tahaka kalı nl ı ğ ı borür tabakası sertliği ve dc k arh Li r i zc işleminin 1ıor1anıa Ö7.elliklcrınc olan etkisi toplu olar ak verilmiştir. C1örü1dliğü gihı bortir tabakası kalın l · ğ ı ve s c ı tlı ğin de a.rt1ş sağlanahilnıcsi içııı 5 s a a tli k işlen1 süresi daha uygun olduğu gö7lcnnı1ştır.
�--�----�--�
so 150 100 Yüzeyden u za kl ık Cı m) � ck il 2. R o rlan nıış nunnınelerde sertlik ci ağılı n ı ı
200
o
S'"' rt lı k t) lçünı son uçları incclcndiği nele dikkati çeken hir d ı1�cr no kta dckarhiiıizasyon işle min in yüzeydeki horür
,
IV.
tJh�1kası geçiş bölgesinin kalınlığını arttırd1ğı(hr. Borla 1n::ı öncesi malze men i n yü'ley ve yüzeye yakı n hölgesıııde karhon yoğunluğunun azaltılrnış ol n1a s ı bor c11oıııu ya yı n ı m 1 n ı kolaylaştımıakta anc ak scıtllktc efektif artı� ııı göz1cnch11nlesi için hor atonı yoğunluğunun he lı r li h ır değere ulaşması n 1 geeikti rnıe kte d ir, h u yü?den �c k ı 1 J de J saat süreyle horJannıış parçanın yüzeyi nde '-lCl tlik kı<;nıen daha düşük değerler alnıaktadır. Ancak S
TARTT�1A
i nce 1 enen i\ TST l11 3 çe 1iğinin y1.1karıda davranışından başlı c a şu sonuçlar çıkartılahdtr
horla1na �
,
1.
61
/\TSf Ffl J çe liğinin horlannıası durunıt n�da yii�eydc 2 2000 kg/nıın , yi a�an sertJikler c1de edi Ic bilmektedir.
Dckarbürizasyonun AISJ H13 Çeliğinin Borlanma Davr·anışma Etkisi
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi
F. Karakutlukçu, K. Genel, :vt. ipek
6.Cilt, 3.Sayt (Eylül 2002)
2.
Borlama işlemi öncesi çeliğe uygulanacak
KAYNAKLAR
o1an
dekarbürize işleminin borür tabakasının kalınlığı ve
sertliği üzerine faydalı etkisi ancak
[1]T.S. Eyre, "Friction and wear control in industry,
uzun süreli
Surface E ngineering> V. 7, 1991, 143.
borlama işlemleri sonunda beklenmelidir 3.
Silisyumlu
çeliklerde
bölgesinde
sertlik
bölgesinde
çölane
nedenle,
yüksek
borlama
düşüşü
basma
gelebileceğinden,
bu
sonrası
görülmektedir.
yükleri
sonucu
[2]A.K. Sinha, Boriding (Boronizing), J.Heat Treating,
altında
kırılmalar
çelikierin
kullamlması tavsiye edilmez.
American Society for Metals, Metals Park, OH, 1991,
geçiş
437.
Bu
borlanaı·ak
3 saat Borür
t�oakası
kalınlığı (ı.ım )
Borür tabakası Sertliği
(kg/mm2)
formed
on
low-alloy
technology, 1997, 561
steels,
I.Campos.,
"Structural
borlannuş
Mat.Sci.Eng. A234-236, 900.
3 saat
sunjected
takiben
treated
and
to
strength
boriding
5 saat
27,8
42,3
±0,8
+0,8
±1,2
E.Rocha,
and
coatings
M.A.
Barron,
characterization
thermıchemical
of
steels
proces",
SAÜ Fen BiL
çeliğinin b orlanma davranışına etkisi", Ens. Haziran 2002
2/.,9
Surface
[7]F.Karakullukçu, "Dekarbürize işleminin AISI Hl3
[8]Chicco,
49,3 +1,6
B.,
Borbidge
W.E.,
Summerville,
"Engineering the subsurface of boride d AISl H13 steel ",
Surface Engineering, 14,1, 1998, 25.
[9]Geoeuriot, P. Fillet, R., Theivenot F. ve diğ. "The
1850
2020
1750
influence of alloying element additions on the boriding
2255
of steels", Mater. Sci. Eng. 55, 1982,9-19.
[lO]G. W. Hanau, Durferrit" Borieren-ein Verfahren zur
erzeugung
Dekarbürize işleminin borlama davranışına etkisi
harter
Borür Tabakası
Borür
{%l
ı'%'ı
Sertliğindeki Artış
kalınlığındaki
Tabakası
3 saat
5 saat
3 saat
5 saat
-5
12
85
77
900°C'de 5 saat borlanmış, edilmiş
oberfachen
verschleiJ3beanspruchung, (Firma katoloğu)
1
diffusion
[S]A.H. Üçisik, C. Bindal, Fracture toughness of boride
Dekarbürize2
işlemine
5 saat
of
2002, 14 .
[6]E.Melendez,
borl anmı ş t
wear
boronized AISI \V4 steel", Surf. Coat. Technol., 154,1,
tabakası özellikleri
Sadece
"The
surfaces" Wear, 162-164, 1993, 757. [4 ]İ. Ozbek and C. Bindal, "Mechanical properties of
meydana
Tablo 2 Uygulanan ısıl işlem ve elde edilen borür
1şlen1·
Budinski,
[3]K.G.
geçiş
artış
2 900°C'de 4 saat dekarbürize
62
Techniche
bei
extremer
Mitteilungen
17
SAU Fen Bilımieri Enstitüsü Dergisi 6.Cilt, J.Say: (Eylül
2002)
Ağustos 1999 Depremi Son:-ası Adapazarı
Cadde Tozlarında Ağır M
17
AGUSTOS
1999
.
Ş
Metal Kırliliği .
Dündar M.F.Pala t
DEPREMi SONRASI ADAPAZARI CADDE TOZLARlNDA AGlR METAL KİRLİLiGi Mustafa Şahin DÜNDAR, M. Fatih PALA
Ozet ••
-
I.GlRIŞ
17 ağustos 1999 depremi sonras1 Adapazarı cadde
•
•
�llkak tozlarındaki bazı ağır metal (Pb, Cu, Zn, Ni, Cr, Cu) derişimleı·inin Alevii Atomik Absorpsiyon Spektrometresi (FAAS) ile tayin edilmesine yönelik olarak yaptlan bu r!\lışmada örnekler İzm it, Adnan Mender� Çark, Bankdıar, Eski Hendek caddeleri, Atatürk Bulvan, Eski Reji sokak ve ErPnler Gemi sokaktan mayıs 2000 ile ekim 2000 arası 15 gün arayla alındı. Uygun çözündürme işlemlerinden sonra analiz edilen çözeltilerde Ni, Cr, Cd, Zn ve Pb düzeylerinin standartların üzerinde olduğu gözlenirken Cu düzeyinin kabul edilebilir değerde olduğu anlaşıldı. Ağustos ayında Çark caddesi en fazla kirliliğin olduğu bölge olurken en düşük kirlilik ise Eski Hendek caddesinde gözlendi. Süreç olarak Mayıs a yının geneli ve EyJiil ayının ikinci yansı ldrliliğin en düşük olarak gözlendiği aylar old u. VP
Son
yıllarda
temelinde
doğal
çevreye
dunun
deprem
hızlı yada
problemi
son
17 Ağustos depremi sonrası biraz
saması
gelmiştir. ikincil
farklı olmuştur. Birincil
enkaziardan
kaynaklanan
kirlilik
meydana
tehdit
eder duruma
ise; enkazların
gelmiştir. Gerek
kaldırılması
enkaz kümeleri
,gerekse enk.azların kaldırılmasında had safbadaki toz enkaz
çevresinde
kalın
bir
bulut
tabakası
oluşturmuştur. Bu kirlilik birincil kirlilikten belki de daha
fazla kiılilik kaynağı
sayabileceğimiz toprağın sıcak gelen
olmuştur. Üçüncü! olarak kaynağı
kirlilik
çalışmalandır. Yer altı
ise
çalışmalannda
altyapı
çıkan
kirli
havalarda kunıması neticesi meydana
tozlarında
çevre
kirliliğinde
rolü
büyüktür.
Özellikle taşıt trafiği, ıüzgar ve yağış etn1enlerinin de hesaba katılması ile bu kirliliğin kent genelinde etkin ve hissedilir olması kaçımlmaz olmuştur. Gerek
havada
bulunulan Havayı
gerekse
ortan1daki
ve
suda
tozlarda da
oluşacak
kirliliğin
olabileceği
katidir.
suyu kirleten tüm kirleticiler dolayısı
ile
bulunduklan ortamdaki tozu da kirleteceklerdir. Tozda bulunabilecek ağır metaller toksik etki gösterecekler ve toz
yoluyla
girdilderi
canlı
bünyeye toksik
etkide
bulunacaklardır [ 1] .
Key words: Heavy l\1etal, Dust, Adapazan, Earthquake.
Tozdaki
l'vf 17atih PJ\LA.,.
için
önem
doğrudan
vermektedir. Kirlilik
şekilde girmiş ve sağlığınuzı
•
Kimya Bölün1ü, Adapazarı
verdiği
kirliliktir; ve bu kirlilik evlerimize kadar çok bariz bir
determined by using Flame Atomic Absorption Spectrometer (F AAS). The dust samples were collected from Izmit Caddesi, Atatürk Bulvarı, Çark Caddesi, Adnan Menderes Caddesi, Bankalar Caddesi, Eski Reji Sokak, Erenler Gemi Sokak and Eski Hendek Caddesi benveen May 2000 and October 2000. Metals in final solution \vere analysed by Flame Atomic Absorption Spectrophotometer (FAAS). According to the results, Ni, Cr, Cd, Zn and Pb concentrations \Vere observed above the standards. However, Cu concentration is within the acceptable tirnit values. hı august, highest level of heavy metal contamination was obsorved in Çark Caddesi, whereas in May and September minumum heavy metal concentrations were obtained for Eski Hendek Caddesi.
Edebiyat
sağlığına
had safhaya ulaşmıştır.
Adapazarı
kirliliğinin
getinniş6r. Bu kirlilik
yıUarda
kirlilik
çevre
beraberinde çok
zarar
yığınları
Fen
ve insan
Genelde durum bu iken
-
Üniveısitesi
sanayileşme
dolaylı
Abstract In this work, some heavy metals (Ni, Cu, Pb, Zn, Cr, Cd) in street dust samples of Adapazarı city were
Sakarya
gösteren
bir şekilde çevre kirliliğini de
esnasında
OC NDAR,
artış
insanoğlunun sanayileşmeye
yatnıaktadır. Hızlı
Atıahtar Kelimek�:Ağır Metal, Toz, Adap azarı, Deprem.
M .Şnhin
hızla
ağır
�
metallerden
Cd,
Pbı
Ni
toksik
�lementlerd . cu, Mn, Zn nin aslında normal değeıde ıken besleyıc1. olduklan bilirunektedir. Tozda bu eser
Paktiltes i
E-posta: dundar@sakarya.edu.tr
Sakarya Özel Tansel Dershanesi
düzeydeki
63
eJeınentlerin
derişimlerinin
artn1asında
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü 6.Ci lt, 3.Sayı (Eylül 2002)
ı 7 Ağustos
Dergisi
1999 Depren1i Sonrası Adapazarı Cadde Tozlarında Ağır Metal Kirliliği M.Ş.Dündar, M.F.Pala
taşınımları neticesinde kirletınişlerdir.
önemli etkenierin hava kirliliği, trafik, altyapı çalışmalarıdır. Karayolu h·afiğinin, demiryolunun, sanayi bölgelerinin bu metal konsantrasyonları üzerine edilemez boyuttadır. etkileri de Canlı inkar organjzmalar toksik yapıdaki bu ağır metal iyonlarına karşı savunmasızdırlar ve bu toksik etkiyi oı1adan kaldıracak yapı ya da sahip olnıadıkları bilinmektedir [2].
g ittikleri
bölgeyi
de
Alt yapı çalışmaları şehirdeki yüksek toz kirli liğind e önemli paya sahiptir. Deprem sonrası bozulan su ve kanalizasyon şehir yer altı sularını ve toprağınt önen1li ölçüde kirletrrliştir. Altyapı çalışmalannda kirlenmiş olan su ve toprak yeryüzüne çıknuş ve şehrin tamarmnda kirliliğe sebep olmuştur.
Bu ağrr metal iyonlan canlı bünyesine üç yoldan girebilirler. Bunlar; deri yoluyla, besinler yoluyla ve son olarak da solunum yoluyla olmaktadır. En etkili bünyeye giriş yolu solunum ile olmaktadır (2].
Bu kirliliklerin tespiti amaç edinildi ve Mayıs 2000 den başlayarak Ekim 2000 tarihine kadar 15 gün arayla İzmit Caddesi, Atatürk Bulvarı, Çark Caddesi, Ankara Caddesi, Adnan Menderes Caddesi, Eski Hendek Caddesi, Eski Reji Sokak , Erenler Gemi Sokaktan 1.5 m" lik alanlardan sokak tozları toplandı. bu toz numuneleri polietilen poşetlerde Alınan saklandı. Örneklere uygun çözündürme işleını uygulandı ve elde edilen çözeltilerde Pb , Cu , Zn . Ni, Cr ,Cd tayinleri yapıldı.
Ağır metal konsanb:asyonu belirli değerin üzerine çıkarsa canlı organizınada toksik etki yapar. Bazı d- Jınlarda; ağır metal konsantrasyonu belirli düzeyin neden üzerine çıkarsa organizmanın ölümüne olabilirler. Yüksek dozun altındaki konsantrasyonlarda yapının davrf'aış bozukluğuna ve genetik ise bozulmasına sebebiyet verebilirler. İnsan ve hayvan bünyesine giren at 't metal iyonları öncelikle üst solunuın yollarını tehdit etmektedirler. Boğaz ve gırtlak kanseri, akciğer kanseri, bronş kanseri hastalıklarında ağır metallerin direkt yada delaylı etkisinin olduğu bilinrnektedir.Bunlardan başka kanser, erken yaşlanma, kemik zayıflaması, çocuklarda zayıf kemik oluşumu, sinirsel bozukluklar, kas zayıflaması ve kaslarda ağrı, iştahsızlık, anemi, alzheiıner hastalığı, erken doğum, erken ölüm ve doğum anoın1alliklerine yol açtıklan da literatüre geçen önemli bulgulardır [2]. ....
ll. ENSTRUIVIENTAL METOD
II.l. Atomik Spektroskopi
Atomik spektroskopinin temelini şu şekilde özetlenıek mümkündür : hv eneıjili bir foton aton1 tarafından sağurulduğunda temel enerji seviyesindeki atonılar uyarılırlar ve baş kuant sayısı daha yüksek yörüngelere çıkarlar. Uyarılmış atomlar kararsızdırlar. ı o-IO sn kadar üst yörüngede kalırlar ve tekrar temel bale dönerler [3].
Egzoz gazından çıkan partikülleri aerodinamik çaplı ve aerodinamik çaplı olmayanlar olmak üzere iki ana guruba ayırmak mümkündür. Çapı < 1 �Lm olanlar aerodinamik � çapı 5 ile 50 �m arası olanlar ise aerodinamik olmayanlar partiküllerdir. 1 O ı.ım den büyük çaplı tanecikler yerçeküni etkisiyle yere inerler ve zemindeki tozun bünyesine dahil olurlar. Atmosferde asılı kalan partikülleri yere indiren iki ana faktör vardır ki bunlar partiküllerin oksitlenmeleri ve yağmurdur (2].
Atomik Absorbsiyon Spektroskopi tekniğinde atom buhan elde etmek için kullanılan alevin sıcaklığı 2000Bu sıcaklıkta atonuarın 3000 cc civarındadır. uyanlmaları sağlanır. 2000-3000 °C de atomlar ancak 480 nrn den daha uzun dalga boylarında uyarılırlar [3). Işın kaynağı olarak oyuk katot lamhası kullanılmaktadır. Bu lamba düşük basınçta inert bir gazla doldurulmuş katot ve anot içeren cam bir lambadır. Cihazda hangi elemente ait spektıum alınacaksa o elementin oyuk katot laınbası kullanılır[3].
Adapazarı sanayi kentidir. Fabrika hacalarından çıkan gazların bünyesindeki partiküller ve ağır metaller rüzgarla beraber kente kadar taştnabilmekte ve olası yağınurlarla şehir cadde ve sokaklarına inebilmektedirler.
Çözelti aleve püskürtülerek çözelti içindeki iyonlann atarnlaşmaları sağlan1r. Al eve püskürtülen çözeltide önce çözücü buharlaşır. Buharlaşma hızı çözeltinin cinsine ve Çözelti içersindeki damlacıkların boyutuna bağlıdır. organik bileşikler al evin etkisiyle yanarlar. Bu esnada gerek organik yapıların yanmalarından, gerekse anorganik yapılardan kaynaklanabilecek girişİnıler olabilir. Girişimler hata getirebilirler [3] .
Deprem sonrası kaldırılan enkazlarda toz kaynağı olmuşlardır. Enkazlan kaldıran ağır iş makineleri enkazları un ufak etmişler ve olabilecek en küçük halleriyle enkazlan taşıyıcılara yüklemişlerdir. Bu esnada enkaz çevresinde çok yüksek miktarda toz oluşmuş, bu tozlar hem bulundukları ortarnı ve hem
Girişinılcrin ilki kimyasal girişimdir. Elementlerin nicel olarak atornlaşmalarını önleyen herhangi bir bileşik 64 ..
Enstitüsü 6.Cilt, 3.Sayı (Eylül 2002) SAU Fen Bilimleri
oluşumudur.
17
Dergisi
Ağustos
Metal Oündar, 1'v1.F.Pala
n1etal atomunun da
içinde bulunabileceği kararlı bir bileşik oluşabilir.
Yada
Kurşun
kirliliğinin
atornlaşacak metal atomlan ortamdaki radikallerle bileşik
tüketen
ınotorlu
verebilir.
Benzindeki
Kimyasal girişiın atomlaşmayı önler ve hata
getirir. Kimyasal girişi mi önlemenin en ve ri mli yolu alev Girişiın yapan iyon
çözeltiye eklenebilir. Girişim yapan anyon ise bağlanabilir.
Ağır Kirli li ğı
Adapazarı Cad de Tozlarında
M.Ş
Yüksek sıcaklıkta
sıcaklığını yükseltmektir.
Sonrası
� 999 Depre·ni
% 95'i
kurşun
taşıtla rdan
alkali kurşunun
benzin
katkıh
kaynaklanmaktadır. yanmadan
%70 i
e gzost
gazı vasıtasıyla havaya atılmaktadır. I-Iavadaki kurşun
standart
7- 30
partiküllerinin
yüzlerce
zarfında
başka bu·
öın ürle ri
gün
kilometre
vardır.
yol
Bu
süre Doğal
alabilirler.
katyon
olarak atmosferdeki kurşun miktarı O. 0005 g /m3 tür
kompleks içersinde ruhılabilir (3].
(2].
Fiziksel girişin1ler ise çözeltinin viskozitesi, yoğunluğu,
l(urşunun bitkiler üzerine toksik etkisi mevcuttur.Bitki
katyonla
yüzey
gerilimi
Tayini
gibi
yapılacak
fiziksel
özelbklerine
bünyesinde
bağlı
konsantı·asyona
bir
fazla olması ile örnek az emilir. Danılacık boyutu büyür,
insan
a�eve ulaşan numune miktan azalır. Bu gir i şimi önlemek
bün yesind e normalin üzerinde
İçin
çözelti
tutul mal ıdır
yoğunluğu
[3].
mümkün
olduğunca
ulaşmadan
kurşun toksik etkisini göstermez. Halbuki aym miktar
Viskozite, yoğunluk ve yüzey gerilinlinin
girişimlerdir.
belirli
ve
za1nan
düşük
hayvan
için
karaciğer,
rahatsızlıkların
böbrek
olduğu
giren
vücuda
toksik
çözünen
sıcaklıkta atomlar az yada çok iyonlaşırlar. Önlemek için
dunım
iyenlaşma .aha düşük sıcaklıkta yapılnıalıdır [3 J.
mümkün
oln1ayan
Kurşunun
kan
kurşun kemik
kurşun birikimi olduğu ve
büyük
fosfat
bağırsaklarda Buna
dönüşn1ektedir.
Bu
tedavisi
ve
yol
açmaktadır .
hemoglobin
sentezini de
rahatsızlıklara ve
ilaveten zor
bozukluklara
oluşumu
Kullanılan monolcromatör kullanılan dalga boyunda dar
durdurduğu klinik çalışn1alarla tespit edilıniştir.
bir bant sağlar. Optik ağ ve çeşitli ayna sisteınleriyle
şartlarına
bağlı
miktarı
300
gelen ışının istenen dalga boyunda eldesi sağlanır [3]. Fotodedektör gelen ışınlan
alır ve daha
sinyaller elektrik enerjisine dönüştürülürler.
alınan
ise
çok
Ortam
kurşun İnsan
civarlarındadır.
kurşun
miktarda
az
Atılahilen bu kurşun miktan yaklasık
atılabi.lmektedir.
olarak 30 -40 �Lg /gün dür [2].
Bilgisayar
veriler elde edil ir
ünitesinde kantitatif analiz yapılarak
yiyeceklerden
1gün
J.lg
bünyesindeki
sorıra bu
olarak
baz1
kısım kemiklerde
şekline
yapısında
İnsan
üzeridir.
saptannuştır.
kurşunun
{}çün c ü bir girişim ise iyonlaşma girişimidir. Yüksek
sınırın
[3].
11.2.3. Bakır
11.2. Tozdaki Ağır Metal Kirliliği
Knnnzımsı, dövülebilen, kübik sisten1li, ısı ve elektriği iyi ileten bir
11.2.1. Kurşun Kurşun; yuınuşak, dayanıksız, gri
ve
renkli
ağır
dayanıklılığı
bir
altın
metaldir. Oksijenden ve sudan etkilerunez fakat nitrik
)�
yada
iyice
Kurşunun en bo1
bulunur. PbS
halde
serüzit (PbC03 ),
(PbCr04 ),
promorfit
eleınentel hem
de
karışnuş
vaziyette
fiziksel
(n PbO)
bileşik
halde
(PbS04 ),
Kurşun
tir.
toksik
iken
hem etkiye
Bakır ycrkürede
bu
değer
0.0003
ve
mg/L
kurşun
o/o 44 ü
tüketimjnin
edilen
alka1i
Bunların borusu
kurşun
haricinde yapıımnda,
nıatbaalarda , kablo,
bileşikleri kurşun
şeklinde
mermi
elektriği
Bak ır
boya
canlı
p arlak
ve
soğukta
ve
hoş
iyi
oluşu,
elektriksel ve termal
olması
2,300 n1g /kg
bakırın
sebebiyle
civarında
bulunan
aksamında
diğer
ve
dokularda
bulunur .
alaşımlar
bakır
partikü1lerle beraber
olmaktadır.
katalizlemesi
su
azda
olsa
bakır
mevcuttur.
bazı enzimierin yapısında bulunmaktadır. Ayrıca yapısında
proteinlerin
bulunabilmektedir.
Birçok
sebebiyle
aımnoasit
bakır
farklı
da
transferinide organizmalarda
farklı zehirleurnelere yol açabilmektedir [2].
H2S04 (sülfirik asit ) eldesinde, lehim ve
motor
metalloflavo
olarak ilave
yapımında,
olarak
ekzosı gazlarıyla
Bütün
depolayan bataryalar için yapılmaktadır. %12 lik kısım ise benzinin içinde anti - knock madde
gümüş,
ç evreye atılmaktadır [2].
mertebesidir [2]. Toplam
olarak
karşı
özelliktedir. Alaşımlannın
olması, s ıcakta
yüksek
suya
ihtiva etmektedirler. Yüksek sıcaklıkta bu bakır aşınır
Kurşun yerkabuğunda 2.200 mg /kg civarında bulunur. ise
özellik
özelliklerinin iyi oluşu,
Taş1tların
suyunda
ve
endüstri ye 1 önemi fazladır [ 4] .
sahiptir [ 4].
Deniz
reng
dayanıklılığının
k rokoit
Bakır
benzer
dayanıklı
işlenebilmesi,
bulunan ınineralleri galen ( angl ezit
yüksektir.
talyumla
koroz yon a
asitte çözünür. Genelde maden yataklarında çinko ile birleşıniş
ve
me talidir. Hava
geçiş
yapınunda
Az mikta rdaki bakır insan için toksik değildir.
kullanılmaktadır [2].
1 O gr an1 bakır sülfat insan için ö!dürüciidür [2]. 65
Ancak
17 Ağustos
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü Dergi s i 6.Cilt,
3.Sayı (Eylül 2002)
Sonrası
1999 Depremı
Cadde Tozlannda Ağlı: Metal Ki rl il:gı M.Ş.Dündar, M .F.Pala
Adapazarı
olabilmektedir. Nikelin organizmadaki karbon ile
36
11.2.3. Çinko Çinko
çok dağılmış
volkanik kayaçıarın hemen Beyazımsı
ve
vaziyette
bulunur
Çinko havada
hemen Hepsinde azda olsa
kınlgan
yapıdadır.
kararır.
demirin
Alkali
amfoter
ve
galvanizlenrnesinde,
yer
olarak mevcuttur (2J. ise
yaklaşık
kabuğunda
dağılımş
kroma metal
günde oıtalama
ve
yiyecek olarak
10 -15
mg
girer[2].
çinko konsa.rıtrasyonu ise 0.14 mg/I 00 ml
alkol,
ürikaz,
böbrek
dehidrojenaz,
glutamik
eser
miktarda
enzimlerinin
yapı
ve
taşlarıdır,
ki
motorlu
etkendirler. Bundan
işleyişinde göz,
prostad,
pankı·eas
başka
Kadnuyum
başlıca
krom
çinko
edilebilen
ve
g ümüş
işlenebitir
bataryalarda
1
tozlanndaki
alaşımlan ve
mg /kg
dan
daha
az
içinse kabul edilen değer
hem endüstriyel
krom
korozyon neticesi
toza
112
mg/kg
oto
çinkonun
kaynağı
Iastik.lerindeki
çinko
ise
motor
içeren
katkı
[5].
Beyaz renkli yumuşak ve işlenebitir bir metal olan feıTomanyetik
özelliğe
sahiptir
ortamlarda korozyona dayanıklıdır. Elektriksel
iletkenliği
alaşımlarda, madeni paralarda,
ve
çok
değişik Nikel
mg /kg
bulunn1aktadır.
Krom
krom
aşınması
yapıdaki nikelde aşınacaktlr. Hava eğer akciğer
oksitlenir
demir
ve
serpinti
yoluyla
yeryüzüne
saptanmıştır.
Bünyeye
giren
--
33 yıl
kadmiyum
[2].
beraber
taıihine kadar
ile
beraber
0.001
mg /ın3
örnekleri toplandı. Alınan örnekler plastik torbacıklara konularak labratuara getirildi. Labratuarda bu örnekler içınde olabilecek küçük taş parçacıklan ve organik atıklar
ile
mertebesinde nikel içerir ve nikel bu konsantrasyonda girerse
bakır,
Sokak, Eski Hendek Caddesi ve Eski Reji Sokaktır . Bu cadde ve sokaklardan Mayıs 2000 tarihinden Eylül 2000
aksam
aksanun
bu
Menderes Bulvan , Bankalar Caddesi , Erenler Gemi
�g/g dır [1].
araçlarda
Birçok özelliği ile
Numunelerin toplanması için seçilen bölgeler sırasıyla Atatürk Bulvan , Çark Caddesi , İzmit Caddesi , Adnan
olarak belirtihniştir[2]. Toz için ise bu değer dünya
50-100
Doğada
metaldir.
III. ÖRNEKLERiN HAZlRLANMASI
[ 4] .
10 -1000
bir
özellikle böbrek ve karaciğerde birilanektedir
metal levha yapımında
miktarı
kurşun,
çabuk
olarak
ve sık olarak da katalizör yapımında kullanılmaktadır
yerkabuğundaki
oldukça
iner. Kadrniyumun insanlardaki yan ömrü 16
Orta kuvvetle ve yüksektir.
beyazlığında,
ve çelik üretimi sırasında bu cevherlerin temizlenmesi ve uygulanan işlemlerin hepsi saflaştırılması için kadmiyum kirliliğinin başlıca nedenidir. PVC türü plastik aksam, aşınan lastikler, fosil yakıtlar ve metal atıklaıın ya kılmas ı atmosferdeki kadmiyum miktannın artmasında etkendirler . Atrnosfere ulaşan kadmiyum
Çinko,
11.2.4. Nikel
akciğere
kaplamasında
cihaziarın ilgili Kadmiyum yer kabuğunda miktarda bulunur [2]. Toz 0.5-4 J..Lg/g dir [5].
ve
aksamlarında bulunur [2].
ham fosfat gübrelerinin olduğu bilinmektedir [2]. Cadde
N ikel
sahalandır.
kromun toz numunede ki kabul
atıklar hem de bol miktarda çinko ihtiva eden doğal
normlannda
metalik
çinko ya benzer [5]. Kadmiyum özellikle yeniden şarz
olarak saç,
salgıları da
Topraktaki çinko birikiminin kaynağı
Nikelin
kullaruro
çinko ile assasiye halde bulunur.
ihtiva etmektedirler [2].
sertliktedir.
Krom
v e serttir [ 4]. Alaşım ve
taşıtlann
yumuşak,
elektro pozitif
bu
ve
nikel
olarak
toksik etki göstermektedir [2].
eritrosit
organizmanın düzenli olarak büyümesi
maddeleridir
rol üstlendiği tam
edilebilir değeri 20-200 JJ.g/g dır [2} 5]. Kromun oksitleri
Kandaki
enzimler canlı
sokak
CanJı
rastlanmıştır.
kromun
mertebesinde bulunan
dehidrojenaz,
fosfatı ,karboksi peptitaz
karbonik anhidraz
ve
çok
ll.2.6. Kadmiyum
Çinko ;
kemik,
bir
ama
bulunur.
karışabilmektedir [5] . Yer kabuğunda
olarak tespit
edilmiştir [L.J .
miktarda
çok
kullanılmakta ve bu
maddelerinden
içecek
ve
ne gibi
sanayii
Bazı
Çinkonun insan sağlığındaki önemi büyüktür. Ortalama . bj.,. insanda 1.4 - 2.4 gram çinko mevcuttur. Insan çinko
içersinde ölüm
d eğildir
halde
halde mavimsi beyaz renkte
500 mglg dır [1].
bunyesine
gün
neden
bilinmemekle beraber bazı bitki ve bayvan küllerinde
bulunan ortalama değer
Toz için
serbest
ha lde
organizmada
[4].
mg /kg
130
doğada
Krom
yapıdadır.
alaşımlarda,
olarak
kusmalara
ll.2.5. Krom
Başlıca
bataryalarda ve lastik imalatında kullanılmaktadır Çinko
ve
bulantı
kanserine
-
dahi olabileceği saptanmıştır (2].
ve
mineralleıi çinko blend (ZnS) ve kalamin ( ZnC03) dir. Çinko
teması
olabilir. Maruz kalındıktan 4- 12
doğada
mevcuttur.
saat direkt
12
neden
66
1 5 günde bir
yaklaşık 2.5 gramlık
toz
SAL Fen Bilimleri
Enstitüsü Dergi si
17 Ağustos 1999 Depremi Sonrası Adapazan Cadde Tozlannda Ağ1r Metal Kirliliği
6.Ciit, J.Sayt (EyiOI 2002)
M.Ş.Dündar, M .F.Pala
ayıklandı.
kalan
Elde
toz
numunelerine
olduğu dönem ise Eylül ayının tamann ile 1-15 Haziran
uygun
tarihleri arasıdır.
çözündürıne işlemleri uyguland1.
Nikel konsantrasyonunun en yüksek okunduğu yer Çark
ve İzmit caddeleıidir. Ortalama değerler hesaplandığında
III.l. OrnekJerin Çözünürleştirilmesi ••
nikel kirliliği en fazla İzmit Caddesindedir. Ortalama değerler alınırsa nikel kirliliğinin en az olduğu cadde
Toz
ağır
meta1lerin
gerekli
bileşenterin
örneklerindeki
yapılabilınesi
ıçın
Bu
alınınaları gerelanektedir.
Eski Reji
analizinin sulu
amaçla
sokaktır. Nikel kirliliğinin en fazla olduğu
dönem 15-30 Ağustos, en az olduğu dönem ise 15-30
faza
Eylül tarihleri arasıdır.
numunelere
uygulanan çözünürleştirme işlemleri aşağıda belirtildi
[1J .
En yüksek bakır düzeyi Çark caddesinde eleunurken en düşük bakır miktarı ise Bankalar caddesinden elde edildi.
Tüm toz numuneleri l 10°C de 24 saat bekletildi. Aıdından 1 .O gr toz numunesi tartıldı ve pyrex tübe alındı. rfüp içindeki toz numunesi üzerine ı o ml kral sııvu ilave edildi. (Kral suyu: 1 hacim I-IN03 - 3
En yüksek krom derişimi Atatürk Bulvarında okunurken
hucim I-ICL ). Ardından numune çeker
en
ve
6
saat
taınamen bir
l l 0°C
uzaklaştınlması için
miktar
tekrar
zarfında derişik
ısıtma
de
HCl katıldı
işlerrıi
HCL katıldı
yapıldı.
ve
olduğu döne·m ise 15-30 Mayıs tarihleri arasıdır.
ocağa alındı
ısıtıldı.
kuruyan
Kirliljğin en fazla olduğu dönem 1-15 Ağustos, en az
kuruluğa
Sağuyan
değer
ise
Erenler
Gemi
Sokakta
tespit
edilmiştir. Krom kirliliğinin en fazla olduğu dönen1 15-
HN03 ün
örneklere
düşük
30 Ağustos, en az olduğu dönem ise 15-30 Eylül tarihleri
az
arasındadır.
kadar
karışıma
1O
Genel olarak değerlendirildiğinde inceleme konusu olan
dakika ısıtıldı. Sonra bu karışım siyah bant süzgeç
tüm elementler için kirliliğin en fazla gözlendiği cadde
kağıdı ile süzüldü ve üzerine ultradestile su (Kiınyasal 1 dayan1klılık: 18 MQ cm- ) ilave edilerek hacim 25
Çark caddesi
seyreltik
ve manyetik
kanştırıcıda
15-30 ağustos tarihleri arasıdır. olarak
gözükmektedir.
nıl, ye tanıanılandı.
Kirliliğin en az olduğu
nokta
Eski Hendek caddesi ve
Böylece tüm nun1unelere uygulanan bu yöntemle toz
mayıs ayının geneli ile 15-30 Eylül tarihleri arasıdır.
numunelerindeki
Çark caddesinin özellikle trafik yönünden yoğun olması
ağır
metal
sulu
iyonlan
faza
kirlilik
ahndılar ve alevii AAS'de okunabilecek hale getirildiler.
Bu
çözeltilerdeki
metal
iyon
derişimleri
i\A-670 1 F marka ve bilgisayar destekli
arasında
gösterilebilir.
Yine
bu
caddede deprem sonrası yıkımın fazla olnıası kirlilik
Shimadzu
bir
kaynakları
kaynağı olarak gösterilebilir.
cihazla
yapıldL Ağustos ayının genel olarak en az yağış alan ay olması
IV. DEGERLENDİRME ve
toztaşma ile kirliliğin yayılmasını artıncı etki yapabilir.
SONUÇ
Özellikle 1nayıs ve eylül aylannda yağmurların etkisiyle
IV .ı. Değerlendirme
cadde ve sokak tozlarındaki gözlenıniştir.
Yapılan
çalışmalar
neticesinde
elde
edilen
yoğunluğunun
sonuçlar
Eski az
ağır ınetal kirliği azaldığı
l-Iendek
olması
caddesinde
çalışmanın
yapıldığı
incelendığinde ağır metal kirliliği açısından en fazla
caddelere
kurşun kirliliğinin Çark caddesinde olduğu gözlenirken
neden
en düşük kirlilik Bankalar caddesi ile Eski Rej i sokakta
çalışmalarının
bulundu. Kurşun kirliliğinin en yüksek değerlere ulaştığı
olmayışı da kirliliğin düşük çıkmasında etkendir.
göre
trafik diğer
daha düşük değerler elde edilmesine
olmuştur.
Alt
eski
yapı
hendek
ve
kaldırma
enkaz
caddesinde
çok
yoğun
dönem 15-30 Ağustos arası olarak belirlenirken en düşük okunduğu
zaman
dilimi
ise
15-30
Mayıs
IV. 2. Sonuç
tarihleri
arasında olmuştur. Çinko kirliliğinin en fazla olduğu cadde Çark C addesi, en az olduğu cadde ise Eski Hendek
Yapılan
analiz
sonucu
çalışmalannda
elde
edilen
Caddes i dir. Çinko kirliliğinin en fazla olduğu dönem 15-
sonuçlar incelendiğinde ortalama nikel derişimi 31.8 ıı.glg
30 Ağustos, en az olduğu dönem ise 15-30 Eylül tarihleri
olarak bulunmuştur. B u değer dünya standartlarına göre
aras ıd tr.
50-100
lJ.glg dır (1]. Ortalama nikel derişimi dünya
standartlarının altında çıknuştır. K.rom için elde edilen En yüksek okunan kadmiyum derişimi Çark caddesinde
ortalama değer 7.9 �glg dır. Dünya standartianna göre
iken kirliliğin en az olduğu yerler ise Eski Reji sokak,
kabul ediJebilir değer
Bankalar ve Adnan Menderes caddeleridir. Kadmiyum
elde edilen bu değer standartların altındadır. Kadmiyum
ktrliliğinin en fazla olduğu dönem 15-30 Ağustos, en az
için okunan oıialanıa değer 0.5 11glg dır. Bu değer dünya
67
20-100 ı.ıglg dır [11. Krom için
SAU Fen Bilimleri
ı7
Enstitüsü Dergisi
6.Cilt, J.Sayı (Eylül 2002)
1999 Depremi Sonrası Adapazarı Cadde Tozlarında Ağır M etal Kirliliği .Vf .Ş. Dündar, M. F.Pala
standardı olarak kabul edilen 0,5-4 ı-ıg/g değeri aralığında dır[ 1]. Çinko için okunan ortalaına değer ı 58.3 JJ.glg 'dır. Bu değer standartlara ait olan 2500 f,lg/g 'ın altındadır [1]. Kurşun için standart değer 50-200 Jlglg iken [1] okunan değer 16.8 ıı.glg olarak dünya normlarının altında olduğu sonucuna varılınıştır. Bakır için kabul edilebilir değer 100-300 �g/g[1] aralığında olurken ortalaına okunan değer 1 ı .6 �g/g olarak tespit edilmiştir. Bu değer bakır için kabul edilebilir değer aralığının çok altındadır. Cadde ve sokak tozu örnekleri icin analiz edilen tüm metaller standart değerlerin altında bulunmuştur. Ancak bakır için ölçülen değer standart aralığın çok altında kalırken kadmiyum düzeyi kabul edilebilir aralığın alt sınır değerinde tespit edilmiştir. Eııkaz kaldırma ve yer altı çalışmalarının devam ettiği il_e özellikle yaz mevsiminde bu çalışmaların çok daha yoğun bir şekilde devam ettiği düşünülürse tozlara bağlı olarak gelişen kirli lik insan sağlığı açısından zararlı olabilecek Jüzeylerde alınamasına karşılık kadmiyum açısından alt sımr değerdedir. Özellikle yaz aylanndaki kirlilik göz önünde bulunduıularak müınkün ölçüde solunum yolu hastalıklanna yakalanma riskini düşürmek için sokaklarda toztaşmanın yoğun olarak gözlendiği anlarda çok fazla gerekmedikçe dolaşılmamalı, açıkta satılan gıdaların tüketiminin yapılmamasına özen gösterilmelidir. •
KAYNAKLAR 1. İ. Narin, M. Soylak. Mon:itoring Trace Metal Levels in
Niğde, Turkey : Nickel, Copper, Mangaese, Cadmium and Cobalt Contents of the ShTet Dusts Samples. Trace Elements and Electrolytes, Vol: 16 No:2 pp: 99-103 , 1999 2.
Ağustos
İ. Şişnıan. Sapanca Bölgesinde TEM Otoyolundan Kaynaklanan Ağır Metal Kirliliği. Yüksek Lisans Tezi, Sakarya Üniv. FBE, Sakarya, 1997
3.
Gündüz T. Enstrumental Analiz. Ankara, 1997
4.
Ün, R. Metal Kimyası. s.220-627, 1968.
5.
J.E. Fergusson, N .D. Kin1. Trace Elements i n Street and House Dusts : Sources and Speciations. The Science of the Total Environn1ent 100, pp: 125- 150. Elsevier Science Publishers b.v. 1991 Amsterdan1.
68
Sayı (Eylül 2002)
•
SAU Fen Bılimleri Enstitüsü Dergisi
6.Cilt. 3
••
Bir Sanayii Yapısı Için Ulkemiz Koşullannda En Ekonomik Taşıyıcı Sistem Araştırılması I.Altm, S.Z.Bulut
BİR SANAYİİ YAPISI İÇİN ÜLKEMiZ KOŞULLARINDA EN EKONOMİK TAŞIYICI SİSTEM ARAŞTIRILMASI Işık ALTIN, S. Zeki BULUT Özet
teşk i l
Ülkemiz koşuHarında tek katlı bir sanayii
-
edilerek 1 O
metre
a ral ıkl ı
taşıyıcı
çerçeveler
yapısı için en ekonomik taşıyıcı sistenı belirlenınesini
yarduru ile inşa edilecektir. Bu sanayii yapısı nın ülkerniz
amaçlayan bu çalışmada, ana malzemesi çelik (st37),
koşullarında uygulanabilecek en uygun taşıcı sistem ile
50 metre açıklığa sahip, 40 metre boyunda, 1 O metre
yapılmasını amaçlayan bu çalışma ile seçilen çeşitli
ara ile 5 adet taşıyıcı çerçeve ve ortada bir sıra kolon
sistem.ler çözilierek sonu çları karşılaştırılmış ve bunlar
ile dizayn edilecek bir yapı için belirli kriterler ve
arasından en ekonomik olan sistem seçilmiştir.
çeşitli
Sanayii yap ılan nın genelde tek katlı ve geniş açıklıklı
kaynaklar
araştarılarak
oluşturulan
8
adet
taşıyıcı sistem Sap2000 programı ile analiz edilmiş,
olduğu
sistemlerde oluşan moment, kesme kuvveti, norn1al
TS
kuvvet ve deplasmanlar
göz önüne alınacak
olursa sistem yüklerinjn
büyük bir kısmını çatı kaplaınas ı nın ve aş1k sistenıiılin
oluşturduğu ve taşıyı c ı sisten1lerde ekonomik çözün1e
648 kriterlerine uygun
geçt i ğ i
ağırlık hesabı yapılarak en hafif sistem en ekonomik
gid en
sistem olarak beninısenmiştir.
aşikardıL
Aualıtar Kelime/er: Ekonomik taşıyıcı sistem, Çelik sistcınler, Kafes ki. işler, Sistem ağırlıkları,
Bu çalışmada öncelikle çatı kaplamaları üzerine geniş
.:arak
boyutlandırılmıştır ve
Abstract
her
sistem
için
bir
ekonomical
for
a
one
storey
minimize
etmekten
kullanılan
olarak
poliüretan
dolgulu
paneller bu tip bir yapının çatı kaplanıas ı
In this project, it is aimed that the most variation
yükleri
bu
çapl ı bır araştırma yapıl mış ve halen sanayiı yapılannda yaygın
-
yolun
çözüm olarak önerilmiştir.
industrial
Çatı
için
sandviç en iyi
kaplaması üzerindeki
strurture designed under condition of Turkey. The
yükler ile çatı kaplamasımn yükl e r ini topl ay arak taşıyıcı
basic material composed of this industirial structure is
sistem
steel (st37), 50 meters long span, 40 meters in length,
çö zümleri nde
çerç e vele ri ne
aktaran
p rofi l
ise
aşık la r
aş ı k ,
kafes
elemanlarının sistemlerden
oluşturul an aşıklar ile değiş ik aşık araltklarından
having 5 portaiframe seperated by 10 meters interval
üç
and columns supporting these frames a t ınidpoints. 8
göz
kı·iter
önünde
tutularak
çeşitli
oluşturulmuş ve en ek o nomik olanı saptannuştır.
different structural systems to be formed with some
o luşan
sistemler
critcrias sourced from various resources is analyzed by Sap200. Using output data related with support
Dolu g övdeli taşıyıcı sistem çerçeveleri çözümlerinde
reactions-nıoments, shear forces,
aşı k sayısı ve buna bağlı olarak sisteme yük aktarılan
axial
forces
and
sayısı
si stem
çözü mlerinde
nokta
of systenıs are evaluated with respect to 1'S 648 design
oluşturnıadığından en ekonomik aşık hesabı göz önüne
criteria.
Final1y,
each
structural
systerns
are
değişik
sonuçlar
displacements-all cross-sections and other dimeıısions
alınarak çözülmüştür. Buna karş ıl ık yük akt arıl an nokta sayısı, kafes sistemlerdeki düğüm noktası sayısı ile
coınpared 'vith otlıers total weight and the most light \veight system is selected as the most economical structurc for this project.
bağlantı h
direkt
o lduğundan her aşık hesabı için farklı ka fes
taşıy ıcı sistenller oluşturularak sonuca gi dil miştir.
Bu tür bir sanayii yapısının en ek onomik taşıyıcı sistem
Key»'ords:
ile inşası kadar yapının en k ı sa zamanda ilanal edilerek
Economical structural system, Steel
structurcs, Space truss, System weights.
üretken hale geçmes i
ısınma, bakım ve benzeri işletme
gi derler i nin minirnize edilmesi, il eriye dönük gelişmelere ,
açık olm as ı insan psikolojisi üzerindeki etkileri de göz ,
I.
Ana malzemesi çelik
50
ın e t r e
eninde
a rd ı edilınemelidir.
GİRİŞ
(St.37) ve tek katlı olarak tasarlanan 40
metre
boyunda
7.5
ınetre
yüksekliğinde bir sanayii yapıs1, ortada bir sı ra kolon 1. Affrn,
SAÜ
Fen Bilimleri Enstitüsü Y.Lisans öğrencisi
Mi.ilıcndisl:ği Bölüınü, S
Z('ki Bulut,
Sakarya Üniversitesi, Mühendislik Esentepe,Sakarya
II. ÇATI K_-\PLAMASI SEÇİJ\lİ
Çatı kaplaması
s eçiıni nde, kaplama ağ ır l ığ ı başta ol rnak üzere muk a v e meti , ısı yalıtımı, montaj süresi işletıne ve
•
Fakültesi, Inşaat
,
77
Bir
SA U Fen Bilinıleri Enstitüsü Dergisi 6.Cilt, J.Say1 (Eylü12002)
Sanayii Yapısı İçin Ülkemiz Koşullannda En E ko no rni k Taşıyıc• Sistem Ara ş ta rJ 1 m as 1 I.Aitın, S.Z.BultıC
maddeler halinde sıralanan poliüretan dolgulu sandviç
aşık açıklığı, aşık aralığı ve kullanılan profil ti pi etkılİ olmaktadır. Bu üç faktör dikkate alınarak aşağıdaki aş ık
seçim olduğu açıktır.
ekonomik aşık sistemi seçilmiştir.
gibi
giderleri
bakım
kriterler
sağlar.
tutularak
önünde
göz
yapılan bir piyasa araştırılmasında aşağıda üstünlükleri
eşdeğer ısı yalıt1mı sağlayan farklı
yalıtımı;
Sabit aşık yükleri :
malzemelerin kalınlıklan aşağ1daki gibidir.
Tablo 1. Eşdeğer
Malzene Poliüıetm
ısı
yal ı t ımı için malzeme
kahnlıklan
Isı. iletkeriliği l
30
0.030
-·
14-100
5
Tuğla
(ill
0.034
0210
31
1200
0.430
63
2400
1.800
264
Beton
o/ol O
Çatı eğimi
Sürekli kiriş gibi çalıştığı
varsayılarak boyutlanduma
yap ılacaktır.
�o
y
•
•
1
...
sandviç
dolgulu
sistem
çat1
75 kglm2 5.7
.
(a)
11.2. Yük taşıma � apasiteleri; farklı kalınlıktaki bazı
poliüretan
25 + 20 = 45 kglm2
.
Değişken aşık karakterleıi :
4.4
Camyünü
xızbeton
g 1 + makas ağırlığı
2 = 50 mt
10 x 4 = 40 mt 15 + 1 0 = 25 kg!m2
(g 1) (g2) : (Pk) :
Çatı örtüsü -,- aşık ağırlığı
(kcaVmhoc:)
Yoğunluğu
(kg/m�
Taşıyıcı çerçeve aralığı
Kar yükü
x
25
Taşıyıcı çerçeve açıklığı
�ısı yalıtım yapı1abi1ıresi lçingeıekli ka1ınlık (cm)
sırasıyla
sistenıleri çözülmüş ve sistem ağırlıkları k ı yas edilerek en
sisteın çatı kaplama panellerinin� bu yapı için en uygun
II.I. lsı
boyutlandınlmasında
Aşıkların
My
kaplamasının
/'
\..
X
sehin1 limiti L/200 olarak geçilebilecek aç1khk tablosu
r"-
'(
Qy
Mx
aşağıdaki gibidir.
.-_-ı
Tablo 2. S and vi ç panel lerle geç.il ebilecek açıl<] ıklar
cx
qx
y
ı
j�
Alüminvınn levba kalınl1ğı
�
(rrnn)
Ust .
.
Alt
050
0. 40
45
0.50
0.50
45
050
50
0.40
Sürekli lcirişgıbi
)�p .-; r<C
>�D· S
i� �] �
-� � .� �
�
(jJ
4.1
240
4.4
240
42
Şeki 1 1. Profil aş ık kesiti
255
111.1.
Geçillib::ek açıklık(an) 80
P(kQfmL) 1 00
220
220
120
150
200
ı�
180
200
ı�
180
200
ı� ı
210
235
(gergisiz)
q=
kolay!Jğı
sağlayarak
yapımn
üretime
süresini ve maliyetleri azaltır.
11.4. Zan1an
içerisinde
çüıiinıez
ve
25 1 16
= 177*cos (5 .7) =
1 77*sin(5.7)
Gerilme hesabı : 2 �Ix= qx * ( e /l 1 )
=
=
1.77 =1 770mm
177 kg/m
176 kg.m
=
18 kg.m
ı 76*(1 0 2/1 ı)
= 1600 kg.m
2 18*(5 /11)
My= qy * (( e/2)2/1 1) -
geçıne
-
= (25+75)* 1.77
qy = q*sina
Seçilen kesit
gerektirn1eyerek işletn1e giderlerini düşüıür.
1220
Ix
Iy
bakım
=
3060 cın
=
-
4
4 1 kg.m
Wx = 278 cm3
4 162 cm Wy =
3
33 cm
Geriime kontrolü :
cr=
III.
(gl+PJ*a
qx = q*cosa
11.3. 1 4 metreye ulaşan boylarda üretilmesi montaj ve nakliye
Aşık aralığı a
AŞlK HESAPLARI
(Mx/Wx)+(MyiWy)
=
1600/278 + 41/33 = 699 kg/cm 2 699 < 1440 kg/cm
2
Sehim hesabı :
4 f� = (2.48*qx *e )/Ix (2.48*0.176* 1 04)/3060 = 1 .4 3 cm 4 fy = (2.48*qy *e )/Ix = (2.48*0.018* 1 04)/1 62 = 2.76 cm =
Genel olarak çelik taşıyıcı sistemlerde taşıyıcı ilk eleman
aşıklardır. Aşıklar, çatı kaplaması ve üzerindeki yükleri
Sehim kontrolü:
alarak ana sisterrıe iletmesinin vamnda ana sistemdeki burkulma
boylarını
.,
sınırlandırarak
sistemde
f =
stabilite
((/ + fy2 )0.5
'Eınax =
78
e/300
= (1 .432 + 2.762 =
1000/3 00
)0•5
=3.10cm = 3.30 cm
Bir Sanayii Yapısı İçin Ülkemiz Koşullannda En Ekonomik
SAU Fen Bil in1Jeri Enstitüsü Dergisi
Taş1y1c1 Sistem Araştarılması
6.Cilt, 3.Sayı (Eylül 2002)
I.Alttn, S.Z.Bulut
3.10 < 3.30 cm III.2.Aşık aralığı a = 25/6 1.77
q qx qy
=
= =
= (25+75)*1.77
(gl +P�)*a
= 177*cos(5.7)
q* c osa q*sina
=
Gerilme hesab1 : 2 Mx qx * (e 1 ll) =
Nfy
=
qy*((e/2)2/1 1)
177*sin(5.7)
= 176 kg.n1
4
Ix= 1 4 50 cm Iy = 81.3 cm4
Geritme kontrolü :
�1 arnlıE!_ pıufil Boyu Çift ri;ı.Illi (çiftçatılı)sisıenı için�ivi· 1770 I 100 40
= 1600 kg.m
41
-
3
Wx = 161 cm3 W =19.8 cm
1201 < 1 440 kg/cm
fx =
(2.4�:· qx
fv = Gergi olduğu için yaklaş ık sıfır alınabilir
=
=
e/3 0 0
=
III.3.Aşık aralığı a =
q = (gl +Pk)*a qx = q*cosa
1000/300
3.01 < 3.30 cm
1240
40
I180
40
1200
!200
3100
I220
4130
!240
4130
!220
= 0.00 cm
263
29456
31.1
362
24880 23168
25248
15*2
21.9
40
11*2
26.3
23144.
40
7*2
362
2ffD2
40
7*2
-·
20Ci>
263
26.3
13*2
40
9*2
40
26280
27352
22392
31.1
19768
35,3
aşık
=
aralığının
1.77
= 177*cos(5.7)
= 177*sin( 5.7)
My = qy* ( ( e/3)2111) -
3.30 cm
milinıetre
çözümlerde
en
olduğu
göz
önünde
bulundurulursa
geniş
açıkhkları mininıum öz ağrrlıklarla geç ebilen poliüretan
yapılarında
177 0mm ( çiftgerg)
=
ne
kadar
göstermektedir.
= 177 kg/m =
=
176 kg.m
IV. DOLU
18 kg.m
176*(102/11)
= 1600 kg.m
18*(3 .332/11)=
sisternde
doğru
bir
seçim
olduğunu
GÖVDELi KİRİŞ HES�l\BI
kolonlar
temellerde
üst
mafsallı,
bağlantılarda rijit olacak şekilde tasarlanın1ştır. Bu tür sistemlerin en büyük avantajı, tenıel1ere sadece düşey yükler etkidiğinden yapının kötü zeminlerde de daha
l8kg.m
emniyetli olmasını sağlar. Ayrıca bu sistem çatıda su
Ix= 1450 cm4 Wx = 161 cm 3 Iv= 81.3 cm4 Wy =19.8 cm
3
!180
olduğu
ekonomik aşık sisten1i elde edilmiştir. Aşık aralığ ı 4130
Bu
=
ınaksimum
dolgulu sandviç çatı kaplama sistemleıinin bu tür sanayii
2516
Gcrilme hesabı : 2 Mx qx *(e / l 1)
Seçilen kesit
10*2
En ekommiksistem için�t�kp.ufil çözürrii
= 3.01 cm
(3.012 + 0.002 )0'5
= (25+75)* 1.77
qy = q*sina
40
28032
Sonuç olarak yukarıdaki tablodan da anlaşılacağı gjbi
Sehim kontrolü: + fy2 )0.5 f = (fx2
t��)ax
1220
2480
* e4) /lx = (2.48*0.176*104)/1450 = 3.01 cm
8*2
3100
1770
Sehim hesabı :
12*2
14*2
Tek ti;uili. (tek'Lıiılı) sis1em için çözüm 2
21.9
40 40
- ..t ...
16*2
1200
1200
�PIIII�J
(lcglm)
2CXJJ
4130
Y
ağlrhğı
Adedi
ı
2480
kg.m
(MxfWx)+(M/Wy) = 1600/161+41/19.8=1201 kg/cn1 2
cr =
ı
1
�
11epJam ı. si5tem
Brin
!
AsJk
18 kg.m
18*(52/11)
-
Tablo 3. Farklı aşık sistemleri boyutları ve ağırlıklan
= 177 kg/m =
ağırlıkları aşağ1daki
ve
tablo.3 de özetleıuniştir.
1770mm (tekgergi)
176*(102/11)
I180
Seçilen kesit
_;.
Diğer aşık sistem çözümleri
İzolasyonunu zorlaşt ıran deı-eleri de ortadan kaldımuştır.
'
Gerilme kontrolü : cr =
Sap2000 progranu He yapılan analizinde
in
kirişlerde maksimum moment, kesn1e kuvveb, normal
(MxiWx)+(MyfWy) = 1600/161..ı..18/19.8==1090 kg/cnl 2
Sehim hesabı
fx
Sisten1 1
1090 < 1440 kg/cm
ve
kuvvet
gösterilmiştir.
deplasmanlan
:
(2.48*qx * e4)/Ix = (2. 48*0.176* 104)/1 450 = 3.01 cm fy = Gergi olduğu için yaklaşık sıfır alınabilir = 0.00 cm =
Sehim kontrolü : + y 2 )o 5 f = ( fx 2 f
fmax
=
ile
e/300
()'
'\·C'
.
•
' ... .
; ..
,,...
=
(3.012 + 0.002 1000/300
)0'5
3.01 < 3.30 cm
= 3.01 cm = 3.30 cm
'11 ( - t·loo..
.
• ..
.
. . .i.. :" �-'·..._.
.. •... ·f � .. ...
..
<-.c•
·i·
.
ı
/!
·. �
ı:
--
,._
•
.....
�
"
� �� ,
.
..;.. .'· -ı
.
li l
�
Şekil 1. Sistem
_
� •
,_n_,
-
� - .
�
.
, -- \
...
.. .. · · ,. ' \'
1
-• ·�.�{-f/ 1: •
1
•
2 için maksimum yükleme kombinasyonu
altında oluşan moment diyag ramı
79
:o. t ' ·
;· .
·� .J. � ..
'· �
\
aşağıda
'
1 ı
h
. .
=
-
-
• • )-:ı '
f.
diyagramları
Bir Sanayii YapJSl
SAU Fen Bilimleri Enstıtüsü Dergisi
İçin Ülkemiz
Sistem
Koşullannda En Ekonomik
Taşıy1c1
6.Cilt, 3.Sayı (Eylül 2002)
I.Altın. S.Z.Bulut
=O. 106 < 0.83 IV.4.Kıyaslama
Şekil 2. S i s t em 2 için maksimunı yü kleme kombinasyonu altında oluşan k e sme kuvveti diyagramı
'
ıı__..-.,.--
_t.
.
1
..""-
.
ı
.
1
�k
� · :;.�:. :.:,: · ' " "' : -·� ... .
�
.-- -.··-··· __...,.-. ... -
...
..
,. . -·· . . .. . .
-- -- �
� ..-
._....-
-
ı�
-
... ... .
·
-
. . ... .
....-
.
-·•--..-
+-
e
.. .. � _
. .. -
•
---
:
l-ı
-
-
4.
3*12
)0'5
fmax = L / 300
ı
J
1
=( -
1
1.042 + 3*0.1 ı 2
)0 5
1.06 < 1.80 t/cm
·
normal kuvvet Maksimum deptasman
2
-
1.06 t/cm2
yeterli
7.48 ton
Iyb
4 Ix= 139000 cın
Sky O'a
IV .3 .l\1akaslama
-
-
Sx = 2730 cm3 vV X = 4633 cm3
kontrolü
cm
Basınç başlığı için emniyet gerilmesi
= 417 cm Ayb= S�cyfiyb = = 2400 kg/cm2
76
değeri için
M1= 8.43 tm M1= 56.22 tm
0"Bx1 =
1.44
yeterli
k ı smının alanı
5,49
((3* 1 07*Cb)/oa)0'5 =
<
cm
2683 cm4
-
cb = katsayısının
IV.2.Eğilme gerilmesi kontrolü Nlınax 1 Wx = 570614633 = 1.23
(t b *b3)/12
Eğ ilme
IV .l.En kesit özellikleri
254 cm2
=
O. S = İyb (Iyb/Fb)
8.24 cnı.
sistem 2 için bir kiıiş boyutlandınlnıası aşağıda gösterildiği gibidir.
=
8.33
Basınca çalışan başlık k ısmını n ataleti ve yarıçapı
Yukarıdaki değerler baz alı narak
F
-
8.24 < 8.33 cm
Basınca çalışan başlık
11.63 ton
Maksimum
2500 1 300
IV.6.Basınç b aşlı ğı n ın yanal burkulma
57.06 tm
moment
-
1
Sistem 2 için ma ksimum yükleme kombinasyonu altında oluşan deptasman diyagramı -
Maksimum kesme kuvveti
=
+
.
1
-
Maksimum
t
(a
2
Maksimum deplasman yapan nokta sistenlin sol taraftaki kirişin o ıt a noktasında 8.24 cm olarak oluşm akta dır
'"':� �
"
[ ı ı
ı
cr=
=(Vmax *Sx)/(Ix *tJ =( 11.63*2730)/(139000*2.16)= 0.11
IV.S.Sehim kontrolü
-""
(
ı
I 600
* (25 45) = 1.04
�··
-
Şekil
(Mınax f Ix)*(hgf2) = (57061139000)
'·
Şekil 3. Si�!em 2 için maksimum yüklenıe kombinasyonu aıtında oluşan nornıal kuvvet diyagram1
... -·--·�
=
av =
t• ı
r·
gerilmesi k ontrol ü
.
..t""'7--. -ı , . . '
yeterli
Moment ve kesme kuvveti diyagramları dikkatle incelenecek olursa iki diyagrannnda maksim um olduğu no kta orta kolonun kirişle birleştiği noktada oluşacaktır dolayısıyla bu noktada kıyaslama kontrolü y apınak gereklidir. Sap2000 analizlerinden al l n an maksimum moment ve kesme kuvveti de bu noktada oluştuğundan bu değerler kullamlarak kıyaslama kontrolü yap ı l acak ()
e
Araştır•lmas•
crsxı =
yeterli
((crn*Ayb2)/(Cb*9*107))*oa (8.4* 105* Cb*Fb)/(Sky*h)
4775 > 1377
4775
gerilmesi kontrolü
(Vmax *Sx)f(Ix*tJ = ( 11.63*2730) / (139000*2.16) =
>
kg/cm2
0.6*cr3 = 1440 kg/cm
yanal burkulma
80
141.39 > 76
2
}
olasılığı yoktur.
olduğundan -
-
asx
1377
kg/cm2
=1440
kg/cm2
4775 kg/cm2
SAU fen Bilımleıi Enstitüsü Dergisi
Bir Sanayii Yapısı İçin Ülkemiz Koşullarında En Ekonomik
6.Cilt, 3.Sayı (Eylül 2002)
Taşıy1c1 Sistem Araştirılması l.AJtan, S.Z. Bulut
V. KAFES
KİRİŞ
Sy= 400 cm
J
�
Şekil 5. Sistem 8 için tasarlanan taş1yıcı çerçeve sistemde
kolonlar
temellerde
ankastre,
23.9 tm
M2 = 23.9 tnı Mmx = 47. 7 tm
0.0 tm
ı
ekonomik
sistenıler elde edildiğinden 2.00 metre alınnuştır. en
Mt � 47.7 tm
.
üst
bağlantılarda n1afsal olacak şekilde tasarlanmıştır. Kafes
yüksekliği L/12 olarak seçildiği zaman
cm
47.7 tm
.
1
ı
.ı.
Sky=ky *S= 400
V1.3.Eğilme moment diyagrann
ı
Bu
(j) ucu ınafsallı
y-y ekseni e trafında : (i) ucu mafsallı
HESABI
VI.4.Eksenel yükten oluşan gerilme ve emniyet gerilmesi
Sistem 8 in Sap2000 progran11 ile yapılan analizinde
ı,.qfes çubuklannda oluşan normal kuvvetler alınarak bir tablo aracılığı ile kesitler seçilmiştir.
= 1 5.3
P nınx
Ax=Skx/ ix. O'beın= Oçcm
1
O"eb
Ax=86
w= 1.7
/W = 1440 / 1.7 = 847 k g1Clll
=
crbeın
O'eb = P/F = 71.03 kg/cm2
ve
tn
2
71.0 3 1847 = 0.08 > 0.15
kontrolde yapılnıalıdır.
VJ. KOLON HESABI
1440kg/cın2
Oçenı=
olduğundan iki
VI.5.Eğilmeden oluşan gerilme
Sistem 2 deki sağ ve sol kolonlarda oluşan maksiınum
Kesit simetrik olduğundan O'bx= Mmax 1 Wx = 477013610 = 1.32 < 1.44
ınoment ve kesıne kuvveti değerleri aşağıdaki gibidir. Maksimunı mon1ent
47.70 tm
Maksimum normal kuvvet
15.1 3 ton
Yukandaki değerler baz alınarak sistem
VI.6.Eğilme - Basınç başlığı için emniyet gerilmelen
2 için kolon
cra= 2400 kg/cm
boyutlandırılması aşağıda gösterildiği gibidir.
cb katsayısı değeri
VI.l.En kesit özellikleri
Tablo 4. Cb katsaytsı hesap tablosu
Pıu.fil
h
b
1550
55
20
�
tc
1.9
3
F 213
Ix
99180
Wx
3610
lx o
21.6
iv
4.02
.
2 000 cm4
= (Iyb/Fb)o.s =
..
�..
� �
l ...
� °
�
Basınca çalışan başlık kısmının ataleti ve yarı çapı iyb
Tabloi)--8 vuiuı L
f
.�p0c M1
Le�� (2)
"'
(1)l��
(1)
� � � ., )��
-
5,15 cm
Cb
1 75 •
M1
D
O
'J
o
c
o
�
ı �
1.05(M11M2)�.�M1/M2)
1
(2) �.75
·
���� b
o
M2
1.05(M11t·l2�.3(M11M2)
.q
�n-ı -o ��(1)
(1} M1=0
pı )1 tv\2
2
:
.-- ·
Basınca çalışan başlık kısmının alam 2 Fb= b*tb-(h-2*tb)*(tgf6) = 75.52 cm
3 Iyb- (tb*b )/l2 =
(2)
r�
-.::;:ı
ekseni etrafında
D
ı
ı M2
1.75
s'{-= 750 cm
Moment diyagrarru 3 nolu sütuna uyg undur.
: (i) ucu ankastı-e U) ucu boşta
7 05 10 *Cb)/cra) · = 148 > 78 ((3*
TS648 Çizelge 3-4-5 den
�i·- ı o. o}
Gj- 3.3
kx
= 2. 45
olduğundan
sh= kx *S= 1837. 50 Cn1
pc pıtJC p�"� bıbe ıoı
VI.2.8 urkulma boylan x-x
yeterli
ro
� :::: ı
{1) �o M1 p p_
a
p1lı ıı.p� p��'�r! �V
D
!)
c
o
o
a
:�� (��-"'
tve=O
rı
D
o
:ı
(2) r...o
-
l\lt2
1
Cb= 1. 7 5
Osxı = 1385 kg/cm2
O'sxı = 5 046 kg/cm')
') 5046 kg/cın 2 > 1385 kg/crn-
5046
81
kg/cm2 > 0.6*cra = 1440 kg/cm2
O'Bx =
?
1440 kg/cm-
ooonıik .. em ·ız K o ••ullarında E n Ek Bir Sanayii Yapısı I çın Ul k . tem A ra şt• rı 1 nıı1ı Sıs ıcı Taşıy z Buluı J.Aitın, S . � ·
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi
·
6.cilt, 3.Sayı (Eylül2002)
1
-� .. . .. ._
--
VI. 7 .Eu ler gerilmeleri <Jex =
8290000 1 !../
,--
1 1 21 kg/crn2
=
VI.8.C111 Kat s ayı sı n ın Değeri
Cm=
ı
0.85 alınır.
-�
-
-
·-
--- ·'
• •
.....
.
"
-- :cı,_
-�--
Birim
-
ve rol
Yana! deplasmıının mümkün olmadığı durumlarda
__
--
.
kı:ıhılar
Oııaknloıılar TDPI.Aı\1
40.00 7.50
- ""'" - -
-
T�ın 34832
31.1
12525 167.0 1550 2*5 9�950 99 .oi--.-;� �ffi)� -1�0�.oo��ı � 1 *;._5L...!I � 1 07 335
14*2
1220
Sistem 2 İçin toplam ağırlık tablosu (I profıllerle) VI.9.Genel kontroller
(creı/crbenı)+(Cın *crbx)/(1-(creblcre,))*crsx < 1 (71i847)+(0.85*1322)/(1-(71/l 121))*1440 l.Kontrol
=
olmalı 0 .92 < ı
2.Kontrol (cre�0.6*cr.)+(crbxfcrs,) < 1 (71!1440' -(132211440) 0.97 < 1
olmalı
ve rolkolonlar
OrtakDionlar
yeterli
=
TOPI.Aı\1
ömek teşkil etmesi amacıyla gösterilmiştir. Seçilen 8
Yukarıda yapılan i�lemler sadece belirli sistemler için sistem
için
yapılan
çözümlerin
neticesi
Achli
Ismi •
Pmfil
1450
2*5 14*2 2*5
I220 1550
1*5
Iffi)
Birim
25.14 40.00
750
10.00
28911
115.0 31.1
34832
167.0 199.0
9950
12)25
86218
Sistem 2lçin toplam ağırlık tablosu (Petek profıllerle)
aşağıdaki
tablolarda verilmektedir ve bu sistemlerden en hafif olanı en ekonomik çözümü göstermektedir.
rbt-..J·J·J�-l-�1�t;LJ�·t:.Ll.: t.:t ·1 L1:.ol:�.l:::j·>tiA� U,__
__
Birirn
VII. SİSTEM AGffiLIKLARI HESABI ! ı
.,
1
1
1
1
1
ı
·ı
·ı
1
Biirn
Ismi
Adedi
Pmfil
2 *5 8*2 2 *5 1*5
ve !'Ol kı:ılonlar
Oıta kı:ılonlar TOPI.AM
1
Oıtaknbılıır
ı
IffD
I220
IffD 1380
25.14 40.00 750
199.0 31.1
7.50
84.0
Tcplıım
' '
TOPlAM
50028
ı--ı �.
19904 14 925
19:Xl
Adedi
ve rol kı:ılonlar
1'
'
'
•
Ismi
3150 88007
4..
-
'
_
.
-�-
- "-
-
-
·-·
!i
-
.
"---- ...:L
-
.
.
_
;_. _...i.. _
___
L.--
Profil
:L.- -�--
--...'�...
��
ACedi.
Ismi
Oı.ıa kolonlar 1DPU\M
2*5 8*2 2*5 1*5
I500
1220 ımı
1300
ı
25.14 40.00 7.50 7.50
141.0
31.1 199.0 84.0
Il&ı
2*5 1*5
1475 1340
40.00
75J
75J
55ffl
219
128.0 68.1
·t t 11"1'1-tt ı ı- --ı 1 1-.ı ·ı-_ l-t 11.
Oı.ıa kı:ılonlar
1*5 7*4 2 *5 1*5
Pmfil 1200
1450 1320
40.00
7.50 7 .50
5636 263
ll5.0 61.1
Sistem 4 Için t o plam ağırlık tablosu
35 447 19ı:rn 14925 3 ıso 73426
Sistem 1 İçin toplam ağırlık tablosu (Petek profıllerle)
82
28032 91W
2553
63120
�
·-
.l
'1
Birim Tqı'mı
TOPLAM
Tcplarn
T/935
•
'
ve rol knlonlıır
'"
Biriın
1*5 8*4
Adedi.
.;
____
Pro fil
Sistem 3 Için toplam ağırlık tablosu
Sistem l için toplam ağırlık tablosu (I profillerle)
ı
�
281&> 29456 8625 2291 68552
•
(Eylül 2002)
Bir Sanayii Yapısa için Ülkemiz Koşullannda En Ekonomik
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi 6 Cilt, J Sayı .
ı
-L
·- ıL
\..
·
1- - .
Taşıy•cr Sistem Araştınlmas• I.Altın, S.Z.Bulut
_-}-�l-:: � j_ -:-t :_--:::: "·ı-·--'ı -! t... -�-:- � -::-}-::: t :: .L.::: 1 _....4---:-1-L ....- -.. r ,J_';.L :: J..:.:.:...ı. -·ı -
·---------
-
�-
-
..
.
-
�
.
--
. ::-- �
- - --
_ ı
--·
__
ı.
Birim
ı
�ön-Ilk
•
27730 25248 9(ffi 2291
648(f.)
Sistenı 5 İçin toplam ağırlık tablosu
' ..... - .. j·-�±- t .. .... j;..:::"'., -.,Lı.iı.:...:·-··t!-:.:::-± · _ . . ,_
.
.
.....
�
- .:.--:: · .. :.-._ - · -
-:.
, -7: ± ı---t-±
___
..
,
..... � �, .•"'.., - . .. -· .
·
ı�·
...
"'.:.:;.�. . . . .:: ..
_···...
·
... -
·;-±
�-
:::. ·
..
t,, -±
· -,.
_
·
-
.., ·.
,.,. .
......
-
. ·�
. ,_
.
.
Ach.ii Profil Boyu Kiıiş ::1Öıriıldan 1*5 "O" 5*4 I220 40.00 Ac:;1k aPııhldan.(pufil) 7.50 2 *5 1450 Sağve rol kul011lar 7.50 1*5 1320 Orta kob.Jlar ..... 1DPIAMSISTEM AGIRUGI ı.Sl1]
S istem 6
1-ı
·-
..
• •
-
}-.
-
-
-
·
.
-
-
_:.. _
.
�-
.
-
...=:..
--
_.,
Isıııi Kiı:iIŞ,ıvır141 _1 ııKti1ıı
.
..,
��ö-ıdıklan(p.ofiL)
Sağve �ı kolonlar Orta kobnlar
t 1
. ..- .,--'
-
•
l
5826 31. 1 115.0 61 . 1
29130 2400 8625 2291
Sistem 7
Ismi •
K.iıiş ağırlıklan Aşık afuıbldm (JJnıfil)
Sağve�lkolonlar
-
4*4
2*5 1*5
mo 1425
D20
__ _ --- -
- -=.:..:::
. · --
Boyu
40.00 7.50 750
64926
-
:-..::....
T�Jam �Oırl1k
Birim
afurlık
32700 199J4 7800 2 291 62 775
6556 31.1
104.0 61.1
İçin top l am ağırltk tablosu
Ac.hli Profil 1*5
15*2 2*5 ı *5
TOPlAM SİSTEM .A.ÖIRLIÖI
I180
!450 I340
Hoyti
40.00
7.50
10.00
Biriın 1 Tcplam nvn�ık aPtrltk
1
5 135 21.9 115.0 68.1
Sistem 8 İçın toplam ağırlık tablosu
ÖNERİLER
I{AYNAKLAR
. ·t±:=.J ± ± . _ :�· ... --::_ · · :::. "· l _.-::- - - .----··-
- ..... -...._ _
VE
..
-�-
Adcrli Pro fil 1*5
TOPlAM SİS1Bv1 AÖIRLIGI
Ortakolonlar
..
İçin toplam ağnh k tablosu
--- ·-� . - -.. -· bt :l±:j . _: ""_;.,....- . -- - . --- .-· .
·
-
;dVI!
V
•
...
Tq:Jlam -n1.1 �P' ıık
Birim
SONUÇ
Yukanda tablolar halinde verilen sistem ağırlıkları incelendiğinde kafes sistemler dolu gövdeli ve petek sisten-ılere göre daha ekonomik çözümler vermektedir, Aynca kafes sistemlerde kendi aralarında mukayese aşık hesaplannda ulaşılan ekonomik edildiğinde, çözümün desteklendiği göze çarpmaktadu. Aşık aralığının artması, aşık sayısını ve buna bağlı olarak kafes sistemdeki düğüm noktası sayısını azaltmakta dolayısıyla çubuk b oylarını uzatmaktadrr. Başlangıçta artan burkulma boyları sistemin ekonomik olmayacağı görüşünü desteklese de kafes sistemleri oluşturan çubukların dikkatli bir dizayn ile çoğunu çekmeye çalışttrd1ğırrıızdan burkulma söz konusu olmamaktadır. Sonuç itibarıyJa, yukarıda _verilen ağırlık tabloları incelendiğinde ekonomik olarak en uygun olan sistem 7 benimsenmiştir.
TqJlam
Adedi Profil Boyu awhk 5546 1* 5 6*4 1200 40.00 263 Aşık::l�ıdıklan(pı{dil) 75 . 0 128.0 2*5 1475 SaQ ve �ı kolonlar 7.50 61 1 Ü11a kobn1ar 1*5 B20 . 10PIAM SİSIEMAGJRLIGI Imıi I<:iı:'IŞ aQ -IIll 111 KI<1n [
VIII.
1
25675 26280 8625 3405 63985
83
[1] TS 64 8/Arahk 1980, "Çelik Yapıların Hesap Ve Yapım Kuralları, rf ürk Standartları Enstitüsü, 198 2, Ankara [2] TS 498/Kasınl 1987, "Yapı Elemanlarıı11n Boyutlandınlmasında Alınacak Yüklerin Hesap Değerleri" Türk Standartlan Enstitüsü, 1987, Ankara [3] ARO ALI Selim, "Bir Sanayii Yapısı İçin Ülkemiz Koşullarına Göre En Ekonomik Taşıyıcı Sistemin Araştınlması" Yüksek Lisans Tezi, İstanbul Teknik Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, Şubat 1999, İstanbul [4] BAHAR Coşkun, ''Bir Hal Yapısında Ekonomik Yüksek Lisans Tezi, İstanbul Sistem Araştırılnıas1'' Teknik Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, Ekim 1995, İstanbul "Çelik Çatı Elemanlarının [5] ODABAŞI Yalınan, Ekonomik Çözümleri" 198 2, "Ahşap Ve Çelik Yapı [6] ODABAŞI Yalman, Elemanları'' 1997, "Yapı Statiği İzostatik [7] YORULMAZ Müfit, Sistemler", İstanbul Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi, 1980, İstanbul [8] 2000 '{ APEL� "Alüminyum Poliüretanlı Çatı Kaplaına Ürün Kataloğu" YAPEL Yapı Etemanlan Sanayii ve Ticaret Ltd.Şti, 2000, Ankara [9] 2000 ASSAN, ''Sandviç Panel Ürün Kataloğu" ASSANPREF ABRİK Yapı Elemanları Pazarlaına ve İnşaat A .Ş., 2000, İstanbul [10] 1999 ÖZGÜR ATERMİT: "Atermit Grün Kataloğu" ÖZGÜR Atermit Sanayii ve Ticaret A .Ş., 2000, Adana
Lçucu K ü l Kullanılarak Kağıt Fabrikası Atık Sulanndan
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi
Giderimi M.Uğurlu
Fenol ve Lignin
6.Cilt, 3.Sayı (Eylül 2002)
UÇUCU KÜL KULLANILARAK KAGIT FABRİKASI ATlK SULARINDAN FENOL VE LIGNIN GIDERIMI •
�1ehmet Özet-Bu çalışmada, uçucu kül kullanılarak kağıt atık
Uğ·J;-Ju, Yfuğ. Ü
endüstrisinden
organik yüksek
zehirli
göstermekte
değerlerine
sahip
alıcı
artarnlara
deşaıj
[3].
ar ı
tı lması
maddeler
ve deşarj yönetmeliklerine göre
ve
inhibitörlerden
anndırıln1ası
engellenmesine
yönelik
kısıtlamalar
Atık sulardan renklilik ve zerurlilik oluşturan bileşenlerin giderilmesinde fiziksel ve kimyasal yöntemler yaygın olarak kullanılmaktadır. Fizikokimyasal yöntemlerden en olanl arda n
etkili
biri,
adsorpsiyon
yöntemidir.
Bu
yöntemde adsorbent olarak kullanılan en etkili madde aktif
mal iy e tin in çok
karbondur. Ancak aktif karbonun
yük sek
olması
maliy eti ni
bir
ve
rejenerasyon
güçlülüğü,
arıtma
hayli arttırmaktadır. Bu durum göz önüne
alınarak; son yıllarda
uçucu kül, sepiyolit, perlit,
pomza
taşı
v.b. maddeler düşük maliyeti ve temin edilmelerinin kolay ol mas ı gibi avantajlanndan dolayı akti f karbona alteınatif olarak kullanılmaktadır. Literatür çalışmasında, uçucu külün ads orbent olarak kul lanıl mas ın a çalı şmaya yönelik çok sayıda rastlamln1aktadır. Bu ç alışmala r ın bir kısmında. sulu ortaml arda bazı ağır metallerin uzaklaştırmasında uçucu külün adsorbent olarak kullanılabileceği [4,5 ,6], şeker endüstrisinde deşarj edilen atık suyun arıtıl mas ı ve uçucu kül ile te ks ti l abk sularından renk ve toksik oltLŞturan maddelerin uz akla ş t ırıl n1as ı f7], uçucu kül kullanarak sulu ortamdan klerlu fenol bileşiklennin etkili bir şekilde
bol
olup çok çeşitli
maddeler içerebilirler. Bunlar; asitler> alkaliler, organik maddeler, koıTozif maddeler, zehirli maddeler ile yüksek sıcaklık, renklilik ve kötü k oku gibi
ar1tılmadan
KOİ
getirilmektedır(2].
miktarda su kull anı lmaktadır. Bu sular kullanıldıkları endüstriye göre değişim
ve
BOİ
oranda
çevresel kirliliğin
,
v.s.
çevreye verilen atı k sular
gerekmektedir. Ayrıca, bu tür at ık sulann oluşıurabıleceği
kullanmaksızın buharlaştırm ada
üretiminde
oluşturan
deniz veya d iğ er alıcı artarnlara bırakılınadan önce çeşitli
•
enerji
kirlılik
hidrojen peroksit gibi oksitleyi c i kimyasallar kullanılm aktadır. K.lor ku1 1 a nı mına bağlı olarak ol uşan k lorlu organik bileşikler atık su arı t ma tesislerinde tam olarak giderilernemektedir [ 1]. Akarsu,
I. GIRIŞ
kurutmada,
fazla
olarak klor, k lordioksit,
miiJ effluent
yıkamada;
en
Kağıt üretim prosesinde, beyazlatma sürecinde yaygın
Key words: Fly ash, adsorption, lignin, phenol, paper
Fabrik a syonda,
Muğla
edildiklerinde çevresel kirlilik oluş turmak tad u lar
ash for the removal of lignin and phenol from paper mill effluent. The effect of pH, particle size, solid/liquid ration, temperature and contact time were investigated. As a result of these experiment, the optimum removal for lignin and phenol adsorption to be pH 3.0, 25°C temperature, 0.06 g/mL for Hgnin, 0.12 g/mL for phenol, lh time and 0.150 mm particle size. In these conditions pbenoı and lignin 'vere approximately removed o/o 66 and 0/o82 ration respectively. The result generally were sboved that tly ash could be considered as a potential adsorbent for lignin and phenol removal from paper mill effluents.
ç alışı l ma maktadır.
soma
olduklanndan
Absıract-The present study was examined the use fly
su
Kimya BL.
maddelerle yüklü özelliktedirler [2]. Bu atık sular
yöntemlerle
çoğunda
Fak.
olup, pr o s esten
sektörlerden
fenol, kağıt atık suları
dallarının
Fen Ed.
Kağıt endüstrisi, Petrol, çimento, deri, tekstil ve çelik
A1ıahtar keli11ıeler-Uçucu kül, adsorpsiyon, lignin,
Sanayi
•
UGURLU M.
sularında lignin ve fenol giderimleri incelendi. Deneylerde pH, tane boyutu, katı/sıvı oranı, sıcaklık vE! sürenin giderime etkisi araştırıldı. Optimum giderim için, pH: 3.0, 25°C, 150mm tane boyutu, bir saatlik süre uygun bulundu. Lignin için 0.06g/mL ve fenol iı;in 0.12 g/mL kata/sıvı oranı uygun bulunmuştur. Bu parametrelerde fcnolde 0/o 66 ligninde ise 0/o82 o""'anında giderim sağlanmıştır. Elde edilen sonuçlar, kağıt atık sularından fenol ve lignin giderimi için uçucu külün potansiyel bir adsorbent olabileceğini göstermiştir.
•
•
•
•
uzaklaştırıldığ1 [8], volkanik küllerin kullanılmasıyla kağıt atık sularından l i gnin ve renk olusturan maddelerin
özelliklerdir [ 1].
gi derilebit eceği [9], fenol gideriminde uçucu k ü lün aktif ·
84
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi 6.Cilt,
Uç ucu Kül Kullanalarak Kağıt Fabrikası Atık Sulanndan
3.Sayı (Eylül 2002)
Fenol ve Lignin Giderirni M.Uğurlu
Fenol ve hgninin uzaklaştırmak üzere laboratuar ölçeğinde ve sabit karıştırmalı bir çalk.alayıcıda kesikli
karbona alternatif olarak kullanılabileceği ve aynı zamanda yüksek oranda giderimin sağlanabileceğine
yönelik çalışmalar rapor edilmektedir [ 1 O].
adsorpsiyon
deneyleri
yapıldı.
pH'sı,
Süspansiyon
Literatür çalışmalannda; kağıt endüstrisi atık sularının
adsorpsiyon süı-esi, katı\ sıvı oranı, adsorbent tane boyutu
biyolojik metotlarla
sayıda
ve s1caklık parametre olarak seçildi. Kaba ve ince toz
çalışma mevcut olmasına karşın, doğrudan adsorpsiyon
safsızlıkları uzaklaştırılarak belli göz açıklıklara sahip
antılmasına
yönelik
çok
az
elek serisi kullanılarak kesikli sarsmab elek analizi ile
rastlarulmaktadır. Bu eksiklik göz önüne alınarak, çevre
uçucu kül farklı tane boyutlarına ayrıldı. Adsorpsiyon
kirliliği olgusunun giderek önen1 kazandığı ülkemizde,
deneylerinde tartırnlar 0,01 mg'a hassas terazide tartılarak,
düşük maliyetli ve temini kolay bjr malzeme olmasından
I 00 ml ham a hk su ve 2' şer gran1 adsorbent, 250 ml
yönteminin
dolayı
çalışmalara
kullanıldığı
uçucu
kül
kağıt
kullanılarak
çok
endüstrisi
hacin1li
atık
kaplara
ahnarak
denemeler
gerçekleştirildi.
renklilik
pH'nın etkisinin araştırıldığı deneylerde han1 atık suyun
oluşturan ınaddelerin adsorpsiyon metodu ile giderimleri
pH,sı NaOH ve HCl çöze1tileri kullanılarak pH metre
araştırılmıştır.
yardımıyla ayarlandı. Deneyler iki tekrarlı yapılarak, elde
sularında fenol
ve
lignin
gibi
kirlilik
ve
edilen
sonuçlann
ortalamaları
alınmıştır.
Adsorpsiyon
öncesi ve sonrası absorbanslar standart atık su analiz
II. MATERYAL METOD
metotlarına göre Dr. Lange spektrofotometresi yardımıyla kolorimetrik olarak ölçüldü. Kalibrasyon eğrisi yardınuyla
II.l Kullanılan Adsorbent
konsantrasyonlar belirlenerek, Çalışmamızda
adsorbent
M uğla ili Yatağan
olarak,
fenol ve lignin için %
giderim oranlan hesaplandı.
Teınuk Santral i 'nde düşük kalarili linyitlerin yakılması sonucu
3 ol·ışan ve yıllık 1,2 milyon m lük bir hacme
11 4 Yapılan Analizler ..
sahip uçucu kül örnekleri kullamldı. S antralden alınan uçucu kül ömekleri:jn kimyasal analizleri yapılmış olup,
Lignin Tayini: Yaklaşık 20°C' deki atık su ve saf suyun
bu analizler sonucu o/o 33.3 Si02, o/o14.31 Al203, % 31.09
50 mL �lik ın:iktarları üzerine hızlı bir şekilde 1 ,O mL
CaO, % 4.1 1 Fe203, o/o 6.28 Si02, % 1.43 KıO, % 1.23
folinfen ol ve 10,0 mL karbonat-tartarat reaktiflednden
MgO ve% 0.34 Na20 olduğu tespit edilmiştir.
ilave edilerek 3 O dakika renk oluşumu için beklenir. Daha som·a
Uçucu küller belirli oranda radyoaktivite içermektedirler
nın
[l l]. Bu durum göz önüne alınarak Muğla Üniversitesi
(0,0064mSV/yıl)
çok
için
SmSV/yıl
düşük
olan
değerden
olumsuz
etkisinin
söz konusu
sonra her bir örneğe 1.0 mL 4-am.inoantypyTine çözeltisi ilave
ağır metal içerdikleri yapılan literatür çalışmalarında
yapılır.
1.066 mg/kg Pb ve
çevresel tehdit oluşturmadığı belirtilmektedir [12].
15
l .O'er
mL
dakika bekleme
yardımıyla
fenol
ve
TARTIŞMA
III.l Adsorpsiyon Kineti ğ i
Atık su deşarj edilecek ortama verilmeden önce yeterli Muğla
Üroversitesi
Kağıt atık sularında renklilik ve kirlilik oluşturan feııol ve
çevre
ligninin
laboratuarında çok düşük sıcaklıkta muhafaza edilmiştir. önce
eğrisi
Kalibrasyon
III. BULGULAR
11.2 Örneklerin Alımı
Deneylerden
ve
konsantrasyonları beUrlenir [ 13].
30.8 mg/kg Co bulunduğu ve bu değerlerin herhangi bir
alınarak
kanştırılır
alınarak 500 nın'de her bir numune için absorbans ölçümü
Bu sonuçlara göre, 35.6 mg/kg Cu, l94.0 mg/kg Mn,
miktarda
ıyıce
süresinden sonra, saf su ile hazırlanan nuınune standart
kül örneklerinde ağır metal analiz değerleri elde edildi. 6,
edilerek
potasyumferrisiyanür ilave edihr.
belirtiınıektedir [ 11]. Adsorbent olarak kullanılan uçucu
+
lignin
Fosfat tamponu yard1mıyla pH 7.9 + 1 'e ayarlanır. Daha
olmadığı görülmüştür. Ayrıca uçucu külün belirli oranda
720.2 mg/kg Fe, 20.9 mg/kg Cr
yardımıyla
üzerlerine 2.5 nıL 0.5 N NH40H çözeltisi ilave edilir.
açısından bu materyalin çevresel antı1nda kullanımına yönelik herhangi bir
eğrisi
Fen ol Tayini: 100 mL atık su ve saf su örneği alınarak
radyoaktivite
olınası
Kalibrasyon
konsantrasyonları belirlenir [ 13].
Santrali uçucu kül örneklerinin radyoaktivite değerleri bireyler
dalga boyunda her bir numune için absorbans ölçün1ü
yapılır.
Fizik Bölünıünce yürütülen çalışmada, Yatağan Termik incelenerek,
saf su ile hazırlanan numune standart alınarak 700
deşarj
edilen
atık
suyun
bileşiklerinin
süreye
bağlı
olarak
giderim
oranlanndaki değişinller elde edildi. Sonuçlar Şekil 1' de
analizi
verİlınektedir.
yapılarak fenol ve lignin konsantrasyonları belirlendi. Bu analizler sonucunda fenol için 0,535mg/L lignin için ise 13,5 14mg/L bulunmuştur.
II.3 Deneysel Kısım
85
l'çucu Kül Kullanılarak Kağ•t Fabrikası Atık Sulanndan
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi
Fenol ve Lignin Gide!'imi
6.Cilt, 3.Sayı (Eylül 2002)
M. Uğurlu
Ş elrJl
�0 �-----ı
-
�
-
,
daha sonra artan sıcaklıkla düşme gözlenmiştir. Bu durum,
Y üksek sı c aklı kta f en ol için prosesin endoteıınik oldu ğunu göstermektedir. Ayrıca her iki bileşen için en uygun g ideriın 293 K' de sa ğlanm 1 ş t ır Fenol adsorpsiyonu
�
e
c:
E o
,
30
.
·-
... &> -o
a -
g e rçe kleş tir i len
sıcakl ıklarda
artış göz l enirken lignin için 293 K' e kadar hızlı bir artış
y�-
40·
farklı
adsorpsiyonda, sıcaklık artıkça fenol giderim oran1nda bir
-
so r
den
2'
ilg ili
ile
20
() e----.-----..--.-ı. 60 90 120 150 !RO 210 o Adsorpsıyon
Şekil 1.
Adsorpsiyon
•
Lıgnın
•
fer;ol
bağlı
fenol
lignin
giderimindJki değişim (pH:7.5, Ads.Sıc 25°C, katı/sıvı oranı: ll50g/ml
ve tane boyutu: lSOmm)
Bu
Sekil 1 den görülebileceği gibi fenol ve lignin için çok '
ıcısa sürede belirgin oranda gide rim oranı sağlannuştır. Bir saat sonunda bu giderim, lignin için o/o54 fenol için ise %5 1 oranında olmuştur. Ayrıca, bu şekilden her iki bileşen ıyın adsorpsiyonun bir saatte dengeye ulaştığı görülrnektedi i. Bu sonuçlar, artan süre ile giderimde her hangi bir değişimi n gerçekleşmediğini ve bir saatljk uygun
s onuçl ar
olduğunu
°C'ye
sı c aklıkla
sonuçlara paralellik
ettiğimiz
gideıimde
meyd ana
makro moleküler çarpışn1a
ile
kaynaklanabilir
azalma gözlenn1esi. artan
hareketli likte
termal
olarak,
birbirleri
elde
Lignin adsoıpsiyonunda 298 K'den sonra
sıcaklığın artması ile paralel
sürenin arıtım için
50
adsorbentin aktif merkezlerinin o l u ş tuğ u belirtilmektedir [ 1 5].
ve
°C'den
p artiküller içine difüzyon hızlarının aı1ıcağJ belirtHmektedir. Yine bu çalışmada� s ı cakl ı ğın a rtın as ıy l a
gösterınlştrr. olarak,
30
n1olekü llerin
Süresi (dak.)
süresine
sıcakhk
çıkarıldığında adsorps i yon unun arttığı sıcaklık artışının
B:leşenler
){).
çalışmada
a rtı ş a
gelen
lignin taneciklerinin
ihtimallerinin
artinasından
.
lll.3 pH'nın Etkisi Süspansjyon
p H'larına bağlı olarak
ve
fenol
lignin
giderim oranlarındaki değişim Şekil 3 'de verilmektedir.
göstermektedir.
Fenol ve lignin için adsorpsiyon un bir saat sonunda e ğiliminde
sabitleşme
olduğun u
karakterli
,
olması, diğer
tutunmanın
fiziksel
ifade yl e
fiziksel
bir
70
adsorpsiyonun gerçekleşmiş olduğunu göstermektedir. Kağıt endüstrisi ahk sulannın oldukça kompleks olduğu
e
ve yaklaşık 300'e yakın bileşik ihtiva ettiği tespit edi lmişt ir [ 14]. Bu karakterdeki atık sularda adsorpsiyon; sıvı fazdaki moleküllerin mobilitesine, por yapısına ve
E c: u � o o
.
JO d()
JO
partikül büyüklüğüne partikül ve faz arasındaki temasın
Bıleşenler
,
hidrodinamiğine bağlı olabilmektedir.
111.2 Sıcaklığın Etkisi adsorps iyon Farklı sıcaklığında adsorpsiyon
deneyleri
20
2
uçucu
gerçekleştirildi.
Bu
kül
ile
deneyler
sonucunda fenol ve ligninin için giderim oranlarındaki değişim Şekil 2 'de verilmektedir.
4
8
6
lU
12
•
Lıgııin
•
Fenol
Süspansıyon pH'sı
Şekil 3.
Süspansiyon pH'sına bağlı olarak feno\ ve lignin giderim
oranlanndaki değişim (Ads. Süresi:24 saat, Ads.Sıc:25°C, tane boyutu: l SOmm ve katı/sıvı oranı:O ,02g/mL)
Şekil 3'de, Uçucu kü l ile farklı süs pansiyon pH'larında gerçekleştirilen deneylerde pH:3 'de fenol ve lignin için -. 'J?-
maksimum
60
giderim sağlanmıştır.
Ayrıca,
pH
arttıkça
lignin giderünler inde lineer bir azalma gözlenirken, fenol için pH 5' e kadar yavaş, artan pH ile giderimde hızlı bir
düşmenin gerçekleştiği gözlenmiştir . Bilind i ği Bileşenler
20 ......_-----4 lllll
290
300
310
•
Ligniıı
•
Fcııol
320
bileşenleıidir.
A l203
Y apı s al
ve
Si02
olarak,
uç ucu silika
k ülün
ana
(Si02)
Si04
tetrahedrallerinden oluşur. S i04' teki her oksijen at o m u iki
komşu
tetrahedral
kullanılmaktadır.
Ads. Sıc (K)
Şekil 2.
gibi
Si-O
tarafından bağı
ortak
yaklaşık
%50
olarak iyonik
karakterdedir. Bu sebeple silika önemli ö1çüde non polar -
molekülleri adsorplayabilme yetene ğine sahiptir
Fen ol ve 1 ignin için adsorpsiyon sıcaklığının giderim oran ına
etkisi (Ads. Süresi :24saat, pH:7 .5, katt/stvı oranı : 0.02g/m1 ve tane
[ 5].
Atık
suda bulunan non-polar özellikteki klorlu fenol ve klorlu
boyutu: 150mm)
lignin
86
bileşiklerinin
düşük
pH' da
adsorplanan
SAU Fen B:limleri Enstitüsü Dergisi
Uçucu Kül Kullanılarak Kağıt Fabrikası Atık Sulanndan
6.Cilt, J.Sayı (Eylül 2002)
Feool ve Lignin Gideriıni
M. Uğurlu
miktarlarındaki artış, proton adsorpsiyon u ile nispeten pozitif yük kazannuş olan kül yüzeylerine tutunmasından
artma, adsorpsiyon prosesi esnasında adsorbent-adsorbat
kaynaklanmaktadır. Artan pl-:I ile uçucu kül yüzeyindeki
etkileşn1elerinin
anyon adsorpsiyonuna bağlı olarak adsorplanan miktar
açıklanabilir.
artıkça
oranlarında gözlenen
fenol ve lignin giderim yoğun
gerçekleşmesiyle
şekilde
azainnştır. Uçucu kül
yapısındaki
demir
ve
alüminyuın
111.5 Tane Boyutu Etldsi
oksit
yüzdelerinin yüksekliği, yüksek pH'da oksitlerin hidroliz
Farklı tane boyutlarında uçucu kül kullanılarak fenol ve
ürünlerini oluşturmaktadır. Farklı pH'larda uçucu kül
lignin için giderim oranlanndaki değişimler incelenmiş
yüzeyinde muhtemel durum,
H+ tvf+ (
)M OH
•
olup, sonuçlar Şekil 5'de verilmiştir.
oH-
.. Mo70
Alkali Ortam
Asidik Ortam �ekilde olabilmektedir. pH
3-11
aralığında uçucu kül
�
.... o.
kullamlarak fenalik ve renklilik oluştuı·an bileşiklerin
·c: lll ı::ı
düşük pH'da o/o87-96 oramnda giderildikleri[9]. Başka ..Jir çalışmada, klerlu fenalik bileşiklerin %
90
60
l5
oranında
5()
Bileşenler
güçlü bir şekilde organik bileşiklerle ve sedimentlerdeki metal iyanlarına bağlandığı belirtiln1ektedir
lignil
ve
giderim
oranlarnun
düşük
[ 17].
pH' da
Fenol
•
yüksek
.02
.<lti
olması, artan pH ile düşmenin görülmesi, adsorbent bileşiminde
metal
bulunan
oksitlerin
Şekil 5.
hidroliz
sıvı
.14
. Hı
Fenol ve lignin giderim oranlannın tane boyutun bağlı
değiş1mi (Ads. Süresi:24 saat, Ads. Slc:25°C, pH:7.5 ve kat1/sıvı oranı
ürünlerinden kaynaklandığı söylenebili r .
III.4 Katı/
.ı :ı
,10
Tane bo>•uııı (ının)
yüzeyinin pH değişııninden belirgin oranda etkilenmesi ve
.(lll
,06
Ligııııı
0.02mg/mL)
oranı
Şekil 5 'de, tane boyutu arttıkça lignin ve fenol giderim oranında azalma gözlenmiştir.
0.035
mm
tane boyunda
Farklı kat1/sıvı oranlannda gerçekleştirilen deneylerde
fenol gideriminin yüksek, 0.075mrn için yaklaşık aynı,
fen ol ve lignin giderim oranlarındaki değişim, şekil 4'de
O. 1 SOrnın de ise lignin giderim oranında nispi bir artına
verilmektedir.
gözlennuştir. Ayrıca, tane boyutundaki değişimden en fazla fenol gideriminin etkilendiği görülmüştür. Uçucu kiU gideriıni
-
e
arttığı[ 1 6],
fenol
adsorpsiyonu
ile
ilgili
S i02 nıiktarlarında artış olduğu belirtilmektedir [15]. Bu
·c C) "''
çalışmada
4{)
•
,02
O,Ol)
,04
Kalı/Sıvı
Şekil 4.
,0&
,06
boyutu: 1 50mm )
(Ads.
yoğu11
ve
adsorptif
lignin için giderim
artı ş ın gerçekleştiği Şekil 4' de görülmektedir.
kül
tane
etkileşmeleriyle
açıklanabilir.
Küçük
tane
göstermektedir.
Küçük
fazla olması, mikro porların belirgin etki göstermesiyle açıklaııabilir. gerçekleşmesi
Artan
Lignin
adsorpsiyonunun
adsorpsiyonda
daha
az
por difuzyon engelinin
önemli olduğu sonucunu düşündürmektedir.
artış göstermiştir. Lignin için yaklaşık O, 07g/mL oranına
IV. SONUÇ
kadar hızlı daha sonra artan miktarla sabitleşme eğilimi göıiiln1ektedir. Uçucu kül kullamlarak gerçekleştirilen
Bu deneysel çalışmadan elde edilen verilere göre düşük
fenol adsorpsiyonunda adsorbent mikiarının aıtmasıy1a ve
davranışı etkilediğini
tane boyutunda fenol adsorpsiyonunun ligninden daha
katılsıvı oranına paralel olarak fenol giderimi lineer bir
hızlarırun
uçucu
birim kütle başına tanecik sayısırun azalmasının doğrudan
Süresi:24 saat, Ads. Stc. 25°C, pH:7,5 ve
diftizyon
sonuçlardan>
boyutunda gözlenen bu durum, tane boyutunun artınasıyla
Katılsıvı o ram artıkça fenol ve lignin gideıim oranlarında
mo leküllerin
edilen
gözlenen artma, Al ve Si oksitleriyle bu bileşenlerin daha
oranı (gfmL)
Farklı kat1/sıvı oranlarmda fenol
oranlarındaki değişim
Lignin
'ı ı
'ı 1)
elde
boyutunun azalmasıyla fenol ve lignin giderim oranında
Bileşaıler
tane
il gili çalışmada tane boyutu küçüldükçe
çalışmada ise uçucu kül tane boyutu küçüldükçe Alı03 ve
o
o
ile
giderinun
a
kullanarak atık sulardan tarımsal ilaçların
süspansiyon pH'sında, 2/50 g/mL katı/sıvı oranında, 1 saat
difüzyon
süre ve sıcaklığın 25 oc olması halinde kağıt endüstrisi
katsayısının artığı belirtİlınektedir [ 15]. Katı/sıvı oranı
87
Uçucu Kül Kullanılarak Kağıt Fabrikasa Atık SuJarın da n Fenol ve Lignin Giderimi
SAV Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi 6.C11t,
J.Sayı (Eylül 2002)
M.Lğurl i.J
, USA Effects of Pulp and Paper Mill Effluents, 271-280
atık sulannda % 81 lignin, o/o 65 fenol giderimi sağlandı.
C 1996)
Yine bu çalışmada uçucu külün çevresel veya işletn1e
[15]Bina ry, K. and 1\arendra, S.R. Comparative Sorption equilibriunı studi es of toxic phenols on fly ash and iJJıpregnated fly ash. J. Cheın.Tech. Biotechnolo gy. 61,
atığı olması yanında, düşük maliyetli ve temini kolay bir malzeme
olması
kullamlabilecek
kağıt
atı k
alternatif
düşündürmektedir.
suyunun
adsorbent
arıtırrunda olabileceğini
Çevre kırliliği olgusunun
307-317(1994) [16]Vınod, K and İmra14 A. Renıoval of lindan and malat/ıion. ;ro1n vvaste-ıyvater using bagasse Fly ash-a
giderek
önem kazandığı ülkemizde, hem ekonomiklik hen1 de etkinlik açısından bu çalışmaya konu olan adsorpsiyon
Sugar induslly, vVaste. Wat. Res, 35(1), 33-40 (2001),
yönteminin kağıt endüstrisi atık sularının temizlenmesi açısında
son
derece
kullanılabilir
[ 17]Kookana�
olabileceği
143, 13-64(1995)
Kt\YNAKLAR
çevrey€
A. ve Eroğlu, H. Kağıt fabrikası atık sularının olan
zararları
ve
arıtılması.
ı.
Atık
Su
Sempozyumu, 87-92. K ayseri (1998) [2]Muna, A. and Sreekrishnan, T.R., Aquatic Toxicity _r;roln
Pulp
and
Paper
Mill
Effluents:
a
revzew,
Advances in Environmental Research. 5 175-196 (200 1)
(3 ]Carlberg,
G.E. and Stuthridge T.R. Environmental
.fate and ·iistribution of Substances. Environmental Fate and Effects of Pulp and paper Mill Effluents, 169-17 6. USA.(1996) [4]Gupta G.S., Prasad G. and Sing V.N. Re1noval
of
c h o nn e dye fronı aqueous solution b y mized adsorbent:
fylash and coal. Wat. Res, 24(1), 45-50 (1990)
(5)Viraglıavan, T. and Flor de Maria , A . Adsorption of
plıenol jro1n lvaste'rvater by peat.fly ash and bentonile Appl. Journal ofHazardous Materials 57, 59-70( 1998)
[6]Benerjee, K., Cherernisinoff, P .N. and Change, S .L. Adsorption kinetics of o-xylene by
31(2), 249-26 ı ( 1997)
fly
ash.. Water Res.
[7]Konduru, R.R. and Viraghavan, T. Dye removal using
lo w cost adsorbents. Wat. Sci. Tech, 36(2-3), 189-196 (1997)
[8]Kao, P.C., Tzeng, J.H. and Huang T.L. Rernoval of ..
chlorophenols frorn aqueous solution by jly ash. Journal ofHazardous Materials, 76(2-3), 237-249 (2000)
(9]Diez, M, C., Mora M.L., and Videla, S. Ads o rption of
pheno lic conıpounds and colour from bleached Kraft
niill effluent using allophonic conıpounds. Wat. Res. 33(1), 125-130 (1999) [1 O]Özdernir, G. Suda Çözüntnüş Tek Bileşiklerin Aktif
Konu1nla
Halkalı Aromatik
Adsorpsiyonu, K imya Müh.
Kongresi 279-284(1993)
[11]Bailey, S.E., Trudy, I .. , Bricka, M. and Dean Adrian,
D. A Review of potentially low-cost sorbets for h ea vy
nıetals. Wat. Res. 33 (1 1), 2465-2469(1999)
[12]Balcı, A. ve Demiı·ak, A. Yatağan Tennik Santrali Uçucu kül Analizleri. 1. EkoloJİ Kongresi . Bodrum. (2001 [13]APHA, A\VWA, WPCF. Standards methodsfor the examination of ıvater and \lvastewater. 15. The Edition '
5:54-67, USA. (1980) [14]Gifford, J.S. Recent advances in enviroJunental fate of
che1nicals jro1n
of pulp
m ill
efjluents disposal on soil Rev. Environ. Contam.Toxicol.
söylenebilır.
[ 1]Tutus,
R.S. and Rogers, S.L. Effects
pulp nıills. Environmenta1 Fate of
88
SA U Fen Bi limleıi Enstitüsü Dergisi 6.Ci1t. 3.Sayı ( E yli.i1
Deprem Karşısında Çelik Konstrüksiyon Yapılarm Betonai·me
2002)
Yapılara Göre Avantaj
ve
D�zavantajlarının Sebepleri ve Analizi M.Yaylah, A.Mimaroğlu
DEPREM KARŞlSlNDA ÇELİK KONSTRÜKSiYON YAPlLARlN BETONERME YAPILARA GÖREAVANTAJ VE DEZAVANTAJLARININ •
•
•
SEBEPLERI VE ANALIZI
Meriç YAYLALI, Abdullah MİMAROGL U
Jzet
Çelik nıalzemenin üstün nitelikleri şöyle sıralanabilir:
Bu· çalışınada, günüınüzde birçok kullanım
-
alanına
sahip
çelik
konstrüksiyon
yapıların,
betonerme yapılar·a göre avantaj ve dezavantajlarını
-7 Homojen
açıklaya...
altlnda yapılır. Bu nedenlerle güvenlik katsa yısı küçüktür.
Yapıların
bilgiler verilmiştir.
Çelik
Konstrüksiyon
(<2).
doğal bir olay olan deprem karşısındaki
,
avantajlarını yaygınlaşması
ve
ülkemizde
gerekçesinin
kullanımının
sebepleri
üzerinde
-7 Yüksek mukavcmetli olduğundan malzeme gideri bir
durulacaktir.
hayli azalır, kullanıldığı
Anahtar Kelimeler
-
Çelik Konstrüksiyon,
yapının öz ağırlığını büyük
ölçüde ha fiiletir Deprem,
Beton
� Çelane ve basınç mukavemetlerinin eşit olması sonucu çekme mukavemeti düşük diğer yapı malzemeleriyle
Abstract- Adventages of steel constructı ons, which is
gerçekleştirilmesi
the most popular recently, versous concrete structure bccoming wide spread of steel constructıon buildings will be explained and one of the biggest adventage of constructıon during eartquake
will
be also
explained.
bir
Çelik
yapı
•
-7
kullanırken
tüm
onun
özelliklerini çok iyi bilmek gerekir. Malzerneye ilişkin avantajlı
karakteristikler
ve
sakıncalı
yanlar
elemanlarının
in1alatı
çoğunlukla
gerçekleştirilir, şantiyede montaj yapılır. Bu
yüzden uzamaz.
GIRIŞ
malzemeyi
ile
nedenle inşaat süresi hava koşullanndan etkilenn1ez ve bu
Key Words-Steel Constructıon, Eartquake, Concrete
Herhangi
çelik
etki n olduğu yerlerde uygun sonuçlar verir.
atelyelerde
I.
sistemler
-7 Elasti klik modülü çok yüksektir. Eğilme rijitliğinin
-7
•
olanaksız
yapılabilirlik kazanırlar.
is tried to deseribe in this working. Reasons of the
steel
ve izotroptur. Üretimi belli bir denetim
gerçek
biçiınde ortaya konabilmelidir.
Çel ik bir
yapıyı, az bir kayıpla söküp başka bir yerde
kurmak olanağı vardır.
�
Çelik
yapılarda değişiklik veya takviye yapılması
gayet kolaydır.
� Uygun bir planlamayla çelik bir yapının, iskele kurma doğmadan
gereksinimi
gerçekleştirilmesi
olanağı
bulunınaktadır. Bunlara karşın, çelik malzemedeki sakıncalı nitelikler ise şunlardır
\1eriç Yayialı
;
�
Sakarya Üniversitesi, Fen Billmleri Enstitlisli, Malöne
:
Yanıcı
o ınıarnakla
beraber,
ısı
yükseldikçe
mukavenıetine ve elastiklik modülünde h1zlı düşüşler
Yfühendisliği Ana Bilim Dalı,Esentepe Kampüsü,Sakarya. Abdullah Mimaroğlu; Sakarya Üniversitesi, Mühendislik Fakültesi,
görülür. İyi bir ısı ileticisi olduğundan, ısı nedeniyle mukavemeti zayıflayan bölge luzla yayılır.
A.fai(JnC �1ühendisliği Bölümü, Kampüsü,Sakarya.
89
Dt•prt•rn Ka r�•�ı nda
SAU Fen Biltınleri Enstitüsü Dergisı 6.Cıit,
veya
Kon t rü k.\iyon Yapılarm Beton armc Dczıt\'antajlarının Sebepleri ve Anali zi
Yapıtara G<kc Avantaj,.
3.Sayı (Eylul 2002)
Su
-7
Çelik
i\1. \ay lah, A.Mimaroğlu
ilişki,
ma ddey l e
ki n1yasal
bir
ç e l ık
n1alzemede pa s l aıuna olayını b aşl a t ır. Bunu önlcnıck ıçin bakunı boya pe riy o di k bo y anmal ı elen1anlar yapılmalıdır. Bu husus çe l ik yapının bakını giderler ini ,
arttınr.
sağlanıynı
diişünccsıyJe
as l ında
ınsan hayatını n ucuzia tılnı a sı sonucunu doğıu·rnaktadJr. Bütün bu aksaklıkJarı g ıde rece k toplunısaJ bır ıslck ve bilin ce sahip oJmndığınıı7 ve standartlarıyla kontrol n1ekaniznıaların1 geliştirmek ıçin çaba harca nıadığınıı7 da açıktır.
-7
Yapı lard a
konusudur.
mi k tarda kullanılınası ve kontrol edi1mesi temel şarttır. Kırsal a landa kullanılan \'e genelde t eknik elemanl ara
Ses ve ısı aç ısından çok iy i bir il c tken o lması nedeniyl e ç elik yap ılarda önemlı bir yal ı t ın 1 sorunu c;ö:z
ınalzenıeııin
dan ış1 ln ıadan Türkiye· de
ll. DEPREMLERDE YAPIL.�RIN YIKJ.Ll\tJASI KADER DEGİLDİR!
deri nden
sarsıyor.
'Iüm
felaketzedelcre
ulusumuza geçmiş olsun. Her ne kadar
yapdar
ge !lc ldc
ve
uzaklık
birden
yer
ç ok
yana
ve
bırakılırsa
yapı
malzeme si
ç ok ş iddet li bir
_.:;den olan yıkımlar ın çoğunun asl ında tck n ik olarak önlenebilir o Jdu ğ WJ u bilmekteyiz. yıl
kalite
dökünı bet onarme bir yapı büyük açıkJıklı \eya çok yüksek değ Jlse dcprcnıde ge n e lde iyi bi r dayanın1 gösterir. Ancak aşağıdaki şu ü ç ana sorunu vardır: D ı rin e isı beton santralleri yle
her
bir
k--ul lanılan
depremle karşı k ar şıya kaldıy sak da bu büyük felakete
Yurdumurr 1a
öngörülen
b c t on arm c d ır. Doğru yapılan, y e rin de
Deprem felaketinden etkilenen kentlerimizin gö riintü le ri hepinıizi
yapılan
proJede
sarsı nt ıs ıyla
ve
süreye
yapı
olarak
bağlı
alanl arı arasındaki ya pıla rda kullanılan
betonun kalitesi ttin1üyle şans işidir
.
�ıtekim geçmiş
kon troll ü binalarda bile beton
depremlerde
k alitesini
düşük olduğu sık ça gözleıınıiştir.
k arşılaşman1ız Dünyanın önem] i deprenı k u şaklarından birinin üzerinde o1C.:ığumuz gerçeğini u nurn1amıza pek
fırsat ver m ez. S on depretnin de kolay k o la y bellek1erden silinebileceğini sanmıyoruz. Ancak hiç
dil e me s ek de,
ülkemizin hemen tüm önemli yerleşim merkezlerinin fay
veya çok yakı nında oln1ası bu depremin u ğran1 lac ak son dep rem olnıadığını bilmen1izi kırıklannın
üzer i nde
de gerektirir.
ulus al
felakete
soı1Ja
içine konan
donatının gözden kaybolması k ont o l ve belgelerneyi r
dah a
sonra
d oğnıl an1ayı
da
pratik
ve
olarak
olanaksızlaştırmaktadu·.
,
dönüştüğünü
ciddi
olarak
Sonuncusunun şiddet in i de dikkate
düşürunemiz gerekir.
alasak, diğer ülkelerde hasarların ve can kayıp larının daha az olduğunu görüyoruz. Çok gerilere yarısındaki
ikinci
görüntülerincieki
benzerliklere
deprem bakarak
ulus
bağlantı
sonrası
göz
önüne
alma ya n
taşıyıcı
noktaları de
depremde
olarak
ttirünün
her yerde aynen u ygulanması, depr etnin yanal etkiler özelliğini
k aldumaya çalışan betonarme ,
almadığımızı söylemek hiç de yanlış olmaz. Hele Adapazarı gibi deprem geçirmiş illerinrizin aynı şekil de yeniden yıkıma u ğramas ı teknik a danıların yanı sıra tün1 ulusu muzu düşündür mehdir. Bize göre bu duruın, ülkemizde yapı tek n oloj isi ve uygulaınaları alanında önenıli temel noksanlık ve aksaklıklar olduğ u nun gö s tergesidir. Zernin özellikleri dikkate alınmaksızın aynı yapı
İlk iki sakıncayı ortadan
pre fabrik yap ıJ ar ise esnek o l arnamanı n yanı sıra eleman
gitmeden, bu
başımıza gelenle rden en ufak ders
veren
döküldükten
Üçüncü ola rak da, doğası gereği beton sünek olmayan kır ılgan bir ınalzemedir. D ep rem yü k leri altınd a üzerin e gelen ener ji yi yutup yok ede mediği için içerideki can ve mala i l e t t iği zararlı et kiler fazla olur.
Aslında doğal bir olay o lan depre ınin ülkemiz de niçin
yüzyllın
beton
JV.BETONER.\IIE SÜNEK DEGİL KIRILGANDIR !
III.DOGAL BİR OLAY NİYE FELAKETE DÖNÜŞÜYOR?
hep
olarak,
Tkinci
sistem
kul lanı 1 nıa sı, deprem gerekl e r ine uygun projeler yap ıl maması pek çok u ygul a ınad a projeden ç eşit li nedenlerle belki de kar hır sıyla sapmalar yapılması aksayan nok talann başında gelmektedir. Bu sonuncu aksakl ık proj el er y ap ı l ırken (yani deprem ö nce si ) t eknolojilerini n
,
insanlarımızın hayatının para etmemesi ve maliyetten kar
90
bu
tür yapıların
görülmektedir. Yatay
ola r ak
etkiyen
yapının ağır l ığına yıkılman-ıası iç in
deprem
( ki.itlesine)
durumuna
yükleme
sorunludurlar.
konusunda
bağlıdır .
,
da
ağrr hasar aldığı
yüklerinin zemin Bir
Son
büyüklüğü
özelliklerin e ve
yapımn
depremde
taşıyıcı yapısının (kolon, kiriş ve
döşemelerinin)
depremde
bağlant ı lar ı nın
kopm ama sı
kınlmaması, ve
biribirleriyle
yerlerinden
çıkıp
düşmemeleri gerekir. Bunun için de öncelikle yapıy a gelecek
depre1n
yerler in i n
yüklerinin
bu yüklere
ve
b irleşim
göre hesaplan ma sı gerekir. Bunun
taşıyıcı yapısını hafif y ap maktır. Depren1 eneıj isinin yapı elem anları tarafından emilip yutularak içindeki can ve mala en az zararın aktarıln1ası için de yap ı n1alzen1esinin esnek ve sünek olması v� üzerin de bulunduğu zemine u yuml u davranış gös termes ı gere kir. Çelik isk.eletli yapılar bu gerekl erin hepsini birinci
karş 1 lar.
yolu
azaltılması
bina
Karşısında Çelik Konstrüksiyon Yapıların Betonarme Yapılara Göre Avantaj V(\ Dezavantajlannın Sebepleri ve AnaHzi M. Yaylah, A.J\tlimaroğlu
SAL Fen Bilimleri Enstitüsü Derg:si
Deprem
6.Cilt, 3.Say1 (Eylül 2002)
taıutımına önem verilmesi ve üniversite döneminde eğitim seminerlerinin yapılması uygun bir yaklaşım olabilir.
V.ÇELİK iSKELET; CAN KURT ARA.� BİR •
TEKNOLOJI:
Çelik büyük endüstriyel yapılar dışında, yurdumuzda konut ve ofislerde hemen hemen hiç kullanılmaz. Ashnda deprem bölgelerimiz için can kurtaran olabilecek olan bu teknolojinin kullanılnıaınasının başlıca nedenleri: eğitin1, görgü ve uygulama noksanlığından kaynaklanan çekingenlik; uygulanagelenin yinelenınesi kolaylığına kaçan teknik adamlarımız; kaliteli endüstriyel malzeme ve iş gücüne bağlı kalmanın pahalı olacağı ön yargısına sahip olan uygulamacılarımız ve mal sahiplerimiz ile insan hayatının kaybeditmeden önemsenmemesi kültürih:1üzden kaynaklaıunaktadır. Ayrıca yapılarda çelik iskelet kullanılmadığı gerekçesiyle bu işe uygun ekonomik kesitlerde yapısal çelik profilleri üreoneyen ve ·�!"etmek için yatırını da yapınayan çelik üreticilerimiz ise yukarıdaki nedenlere kolay bahane sağlanıaktadır.
VI.HİÇ BİR HAY AT, Y APlDA KULLANILACAK ÇELİKTEN DAHA UCUZ DEGİLDİR !
Çelik iskelet, betonarme çekirdek ve hafif karma döşen1elerle doğru malzemenin doğru yer, yönten1 ve oranda kullanılnıasıyla en iyi çözünıler elde edilebilecektir. Yaptığınuz pek çok ön hesapta betonarme yapı için kullanılan demir miktanna eşit profılle, ancak yaklaşık yarısı kadar beton kullanarak aynı hacimde bina yapılabildiği ortaya çıkmıştır. Böyle bir yapının salt betonarn1eye göre yan ağulıkta olduğu, inşaat süresinin yandan aza indiği ve yapının depreme dayanıklı olduğu düşünülürse, toplam proje bedelinin °/o5-20'si arasında tutarı olan çelik iskeletin, kurallara uygun olarak yapılan betonarme binalarla karşılaştırıldığında, hiç de düşünüldüğü gibi pahalı olmadığı aksine ekonomik olduğu ortaya çıkacaktır. Bu hesaplara yitirilmeyecek can ve malların ederi katılmamıştır. Sünek bir malzeme olan çelik, yapıya etkiyen depren1 enerjisini büyük ölçüde yutarak can ve mala gelecek hasarlan en aza indirmekte, esnek davranışla depren1 etkilerini çok azaltınaktadır. Japonya ve benzeri deprem ülkelerinde çelik ve çelikibeton karma sistemlerin yaygın olarak kullanılması bir rastlantı veya çeliğin betondan ucuz olması değildir.
VII.SONUÇLAR VE ÖNERİLER
Deprem karşısında çelik konstrüksiyon yapıların betonerme yapılara göre avantaj ve dezavantajlannın sebepleri ve analizi yukarıda incelennıiştir. Buna göre ülkemizde daha yaygın hale getirilmesi gereken çelik konstıiiksiyon yapıların, geleneksel betonerme yapılar gibi
91
endüstriyel bir üıiin olan çeliğin kalitesi her aşamada kontrol edilerek belgelenir. Ayrıca beton içine gizlenmediğinden çelik iskeletİn yönetrneliklere ve projeye uygunluğu ve kalitesi her zaman kontrol edilebilir. Deprem sonrasında da hasar durumuna göre beliki de tüm binayı yıkmadan sadece deforme olan elemanlan değiştitilerek binalar kullanılmaya devam edilebilir. Tünıüyle
Deprem bölgelerirnizde çelik is.kletli veya çelikibeton kaıma yapıları doğru projelendirerek can ve mal kaybını kader olı11aktan çıkartmam1z gerekir. Bu teknolojiyi bilmediğiıniz için kullanmaktan kaçındığımızı itiraf edip öğrenmeye, standaı1lanmızı ve normlarımızı deprem ülkesine uygun hale getinneye, ille de beton olacak inadından vazgeçınemizde, çelik üreticilerimizin de gereki i kesit ve kalitede profil üretmeye başlamaları gerektiği kaçınılmaz zorunluktur. Bu zorunluğun sorumluluğunun da başta teknik adamlarınuzdad1r. olmazsa bir depretnden som·a mutlaka ayakta kalıp, hizn1et vermesi gerekli görülen yapılann çelik iskeletli yapılması bir zorunluktur. Aksine değerlendirme ve uygtı1amalar kararı verenlere her halde büyük maddi ve manevi sorumluluklar yüklemektedir. Hiç
KAYNAKLAR
[1] Dercn, H., "Çelik Yapılar", Teknik Kitaplar Yayınevi, İstanbul, 1984 [2] Odabaşı,Y., ''Çelik Çatı Elemanlannın Ekonomik Çözümleri", Teknik IZitaplar Ya)'lnevi, İstanbul, 1981. [3] Ardan, F., "Çelik Yapı Elemanlan", Güven Kitapevi, Ankara, 1973 [ 4] Tali, L., "Struchıral Steel Desıgn", The Ronald Press Comp., New York, 1974 [5] ,TS 648, Çelik Yapıların Hesap ve Yapım Kuralları", Türk Standartları Enstitüsü TSE, Ankara, 1980 [6] Prof. Vakkas Aykurt, "Çelik Yapı Ders Notlan (7] Prof. Fahrettin Ardan, "Kaynaklı Çelik Yapılar, İ.T.(J. [8] Prof. Niyazi Duman, ,,Çelik Yapılar Ders Notu Özetleri, İ.T.Ü. [9] \fodül Çelik, "Döküman ve Arşivi" [ 1 O] Teknik Yapı Proje ,Döküman ve Arşivi,
Etektrolitik Bazı Baz Çözeltilerinin Radyofrekans Etkil�im1eri
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi 6.Ci1t, 3.Sayı (Eylül 2002)
Y.Güney
.
'.Kurban
ELEKTROLİTİK BAZI BAZ Ç ÖZELTİLERİNİ RADYOFREKANS ETKİLEŞİMLERİ Yılmaz GÜNEY, Nedim KURHAN Ozet ••
-
her biri bir LRC
Bu çalışma, farklı geometrik özellikler taşıyan
bobin türü ölçme hücreleri ile gerçekleştirilmiştir. oluşturulmuş
Bir
paralel
ve bu devre
ile
kullanılmış
deneyler yapılarak LRC
radyo
frekanslarda
iletkelik
değerlerinde
gözlene
ve kayıp
faktörleri
belirlenerek devre
-
emanı
1 ı
,
�arametreleri ve çözelti türü ile ilişkisi saptanmıştır.
Anahtar Kelimeler
ö
rezonans Devreyi değişik yönte mlerle d{ınınıuna ge tirdiğ imizde gerek rezonans frekansının gere�se devre kayıp di rencinin değiştiği gözlenmektedir. Bu d6ğişiml er ?enel olarak bir titreşim bobininin kompleks �düktans
bilmektedir. Bu çalışmada, alan- çözelti etkileşiminin, dispersiyon
e ilmiştir.
oluştuğu gözlenmiştir.
sığasal eşienim modeli ile. açıklanabilmekte, indüktif ·
elde
h
sığasal hem de indüktif yapıdadır ·ve sığasal etkileşim; yüksek
durumlan
olarak
içerisine daldırıldığında, devrenin rezonans koJullarmın değiştiği ve nedenle bu bobin içe sindeki elektromagnetik alanla çözelti arasında bir e tRileşimin
ile karşılaştırılmıştır. Bobinlerdeki etkileşimler hem
ise
rezonans
ve
eleman
incelenecek ç zeltiler titreşim devresinin bobin
devresi
gözlem ve ölçümler yapılınış, literatürdeki çalışmalar
eşlenim
devresinde bobin
LRC Devresi, Kayıp Faktörü,
ıle tarurnlanmasını gerektirmektedir.
Geometrik
indük
şeklinde g sterilebi lir
�*kompleks
bağıl
tansı Lo olan bir bobinin ç ko ınp leks indüktans ile ,
Dispersiyon :Faktörü
ö zelti
- RF alan ellile şimi
Abstract - This st\ldy has been performed by doing experiments through coil type measuring cell with geometrical
different circuit
was
A
properties.
prepared,
son1e
paraUel
LRC
observations
and
ö
measurements at radio frequencies were made with
[6].
Burada
magnetik geçirgenlik olarak adland1nlmak:tadır.
this circuit and then the results were compared with the existing literature. The interactions in coils have
·
İçinde elektrolitik çözelti bulunan bir bobinsel ücrenin kompleks indüktans olarak belirtilmesi sonucUilJ olusan
both capacitive and inductive structure. Capasitive interaction can be explained by capacitive coupling
paral el rezonans devresi Ş ekil 1.1 deki gibi
model, when as inductive interaction can be observed
göstqrilebıİır.
only in higb conduction values. In tb ıs study, the dispersion
and
loss
factors
of
the
field-solution
p
interaction were relieved and their interaction with circuit parameters and solution type were determined.
A
Key words - LRC Circuit, Loss Factor, Dispersion Factor
c
I. GİRİŞ
Bu çalışmada, bir
p aralel
etkileşim hücresi olarak
B
LRC devresinin bobin elemanı kullarulmış ve LRC devresinin
Şekil 1.1.
rezonans koşullanndaki değişinıleri incelenerek) çözelti alan
etkileşim
mekanizması
anlaşılınaya çalışılmıştır.
Bobin türü bir ölçme hücresinde çözelti- alan etki leşimi (tam olarak anlaşllamamasına rağn1en )
çözelti
bulunan
bi r
titreşi m
[1,2,3,4],
bobini
çın
ı
ıse
içinde bobin
A
·
'
=
yoluyla anlatılabilmektedir [5]. elde
II.KOMPLEKS İNDÜKTANS VE DiSPERSiYON sayılabilecek
cam
kalınlıklarda yalıtılmış bakır
tüpler
üzerine,
empedansı Z AB ve adniitansı A
.
indüktansının konıpleks indüktans olarak taruınlanması
Standart
1.1. deki devrenin
Şekil
1
ZAB
R2
T
edilir.
olduğu
değişik
=
+
R-r
,.,'\21ı' 2 r_;2 UJ rO
·
+ jro
( l\
C
-
·L
J.l
R2 T +
0 2 ı2 T 2 (l) )l. ı...,O
(1.1)
rezonans k<}şulunda g zön ün e alındığında,
Titreşim devresinin
(İmA=O)
ö
tellerden sıkı sarnnlarla
solenoidal sayılabilecek bobinler yapılmış, bu bobinlerin
(1.2)
Y.Güney, N.Kurhan; SAÜ Fen Edebiyat Fak. Fizik Bl.
92
SA U Fen Bilimleı i Enstitüsü Dergisi
Elektrolitik Bazı Baz Çözeltilerinin Radyofrekans Etkileşimleri
6 Cılt, J.Say1 (Eylül 2002)
elde edilir. Burada ı
u=
ro�
=
2 (!)o
Y.Güney, N.Kurhan
11 L0C olduğu dikkate alın ırsa
eşitliği elde edilir. Bu son eşitlikte ..
X çözelti
(1.3)
')
(()c..
yazılabilir. Bu bağıntıda a.>0, devrenin kayıpsız titreşim
(roö?
frekans1dır
=1/L0C).
Aynı
zamanda
w0
boş
devrenin rezonans frekansı olarak da düşünülebilir. ro
ise
bobin içinde çözelti varlığındaki rezonans frekansı dır. co 0 w
ve
tr
=
R' 1 m0L0
Xboş
=
R 1 ro0L0 ve
olduğundan toplan1 kayıp faktörü
!
rezonans devresinin boş du rum und aki kaybı ile içinde çözelti
bulunduğu
zamanki
kaybın
düşünülebilir. Çözeltiye ait olan devre paran1etrelerine bağlı olarak
toplamı
ll
olarak
kayıp faktörü
Xçözelti
Şe kil 1. I
devresi göz
önüne alınarak bulunabilir. Bu şekle göre İınA= O
ve
ro0L0 1 RT = Q1 = 1 1 XT alırrdJ ğı nda ı•
frekanslan birbirlerine yakın olmasına rağmen,
önemli bir doğrulukla ayrı ayn belirlenebilmektedirler.
( 1.3) bağıntı sın dan yararlanarak daha elveıişli bir tanını
(2.4)
daı
yazılabilir. Rezonansta, rezonans devresi titreşiın genliği
(1.4)
t'Pklinde yapılabilir.
x_'
Buradaki
dispersiyon faktörü
olarak adlandınlmaktadır
[5,7,8,9,10].
ç öze lti
için
se
1
çalışmalarımızda, sabit bir co 0
1... Jnsanh·asyonu
deneysel olarak beljrlenebileceğinden
Yaptığımız
(2.5)
ll
XT
deney
duıumunda her bir
ro
rezonans
frekansı
eşitliği yazılabilir. Denkleın (2.4) ve (2.5) bağıntılanndan
bel irl e ne re k dispersiyon faktöıi.inün konsantrasyona göre ,
yararlanılarak,
değişırnleri saptanarak grafikleri çizilmiştir.
III.TİTREŞİM DEVRESİNDEKİ Kt\YIPLAR
(2.6)
Elektrolitik çözelti bulunduran titreşim devresi bobininin kompleks
indüktansla ile
bağıntısı
g öst e ri l mesi
admitansın (1.1) aç ıkla maktadır.
,
gösterilebileceğini
bağıntısı bulunur.
Z AB-
RT
şeklinde
Q7
==::
dirençtir. Diğer parametreler daha önce tanımlandığı
(2. 1)
_
Rr
Burada
R +R'
=
(J)0L0 1 RT tammlanıası yapılmıştır.
gibidir.
faktöıü,
"
tanınılanabilmektedir.
Buna
göre
devresini11
boş
osilatör
voltaj çıkış
titreşim
görüln1ektedir.
genliği,
genliği
genliği
Böylece
referans
olarak
rezonans
yerine
cinsinden
yazılması
Vpo =VRo +VAO
için geçerli olmasına rağmen, boş
bütün durumlar
QT
rezonans devresi için bu e_şitlik V0 = VRO +Vro şekli nde yazı1abilir. Burada V0 = Yp0 sabit osilatör çıkış genliği,
kayıp
VRo, boş devre rezonans durumunda Ro
üz erinde ki
titreşjm genliği, Vro ise daha önce VAo olarak gösterilen (2.2)
XT =-QT
ı·f�ade
· ed'ıl eb·ı ıır. QT
moLo =
Rr
=
COoLo
___; :::._ ;__ _:::
R+R'
devre
titreşim
değeridir. VAO
daha
sade
=
genliğinin
vr
bir
şekl ind e
biçimde
boş
devre
duıun1undaki
gösterilerek, bağıntıların ifade
göıülmektedir. Bu kabullere göre
kalite
faktörü (2.2) denkleminde yerine yazılırsa kayıp faktörü
(2.6)
edilmesi
bağıntısı,
uygun
(2.7)
ıçın , .
rezonans
titreşim devresinin boş
rczonans eşitliği ti treşim devresinin rezonansta olduğu
ı
. şekıınde
durnındaki
uygun
olarak bilinmekte olup, kayıp faktörü de kalite faktörünün olarak
Deneysel ölçn1elerde
alındığından
ve
Çözelti içeren titreşim devresi için kalite faktörii tersi
Ro
direnc i ise parale1 LRC rezonans devresine seri bağlı bir
-
bulunur.
Yp0 =sabit olup
herhangibir çözelti için titreşim devresi genliğidir.
p.'- I alınarak em p edans değeri, _mo o
e Jsitlikteki
osilatör çıkış genliği ve VAO ise bobin içine daldınlan
Admitansta (J) 2 yerine (1.2) bağıntısı kullanılarak ve
2L2
Bu
.
(2.3)
şeklinde yazılabilir. Ayrıca boş rezonans devresi için,
93
EIEktı·olitik Bazı Baz Çözeltilerinin Radyofrekans Etkileşimleri
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi
6.Cilt, 3.Sayı (Eylü�
YRo
2002)
Y.Güney, N.Kuı·han
Vro -�-==ıo r ZAB(boş)
(2.8)
·
_
Ro
bağıntısı ile dispersiyon faktörleri ile de kayıp faktörleri
bağıntısı
( x" ), her bir konsantrasyon için
bilgisayar programJarı ile tablolan çıkanlm1ş ve şekilleri
çizilnıiştir (tablo 1.1, şekil 1.2 vb.).
devreden geçen akım şiddetini vern1ektedir. Yukarıdaki ve
açıklamalardan
(X') ve (2. 1O)
V 0
yararlanılarak,
bağıntıs1ndan
VRO +Vro
=
Yukandaki açıklamalardan yararlanılarak Tablo 1.1 gösterildiği gibi y 0
olan konsantrasyon değerine
4N
=
de
sahip bir sodyum hidroksit (NaOH) çözelbsi, daha önce açıklanan
(2.9)
yöntemle
•
yazılır,
ll
Xboş = R
olduğu
1 ro0L0
konsantrasyon
yalnızca çözeltiye ait kayıp faktörü için (X çözelti =X"
_
vr
bağıntısına ulaşılır
(2. 1 O)
l
Adı
bobin
ve
hücresi
nün değerleri ve değişimlerı geçirilmiş
başka
x'
deneysel
(2.1 O)
)
gerekli
ve
bu
tablolardan
ve
x''
için
2.00 + 0.0 l MHz
ve
daha
sağlıklı
elde
konsantrasyondan başlanarak
ölçülebilmiştir
kullandığımız edilebilecek
[8,10]
x"
nün 'Tablo
yapılan
Lo
Ro
1.1
'
ı
elektrolitik yoğun
..........................
x'
ve
(2.10)
hesaplanarak
cm
91.8 uH •
1.1
Bobüı No . .............. :5
VrO·
.......................
FoFrekans )
..
. . .
.
. . .
.
.
T(Sıcaklık)............
: 4.00 V
: 2.00 MHz : 25 c
: 10440 n Yıı (Normalite)......... : 4.00 T\'
Fr(MHz)
Vr(Volt)
x'
Boş
2.00
4.00
G,OOO
x" 0,00
2,00
4,00
0,000
0,00
o
),83
3,95
0,2 lO
0,01
1
1,82
3,95
0,210
0.0 ı
2
ı ,82
3,95
0,210
0,01
3
ı ,82
3,90
0,210
0,01
4
1.82
3,80
5
1,81
3,70
6
1 ,81
3,50
7
1 ,84
8
ı ,89
3,40 3,1 o
ıo
seyreltilmiş ve bu işlem ardışık olarak, her bir çözelti için
ı1
ı'93
ı ,96
ı ,97
0,205
O, 198
0,0" 0,05
O, 187
0.07
O, 165
O. 10
O, l 33
O, l 4
O,102
0.13
3,10
0,069
O, lG
3.40
0,047
0,07
3,60
0,030
0,05
2,8 5
yirmi iki kez telaarlanarak başlangıçtan itibaren her bir
12
ı,98
13
1,98
3,80
0,021
0,03
edilmiştir. Cam
14
ı ,98
3,95
0,014
0,02
3,95
0,009
0,02
17
1,99
4,00
0,007
0,01
1,99
4,00
0,005
0,01
18
1,99
4,00
0.005
19
1,99
4,00
0,00 ı
0,01
4,00
0,000
0,00
4,00
0,000
0,00
konsantrasyonun yarı değerinde bir çözelti dizisi elde içerisine,
tüpte
tüp
üzerine
boşluk
boyutlarda seçil.rrUş
sanlmış
bırakmayacak
çözelti
tüpleri
titreşim
(piston
bobini
daldirılarak
ıs
gibi)
16
bobin
içerisindeki elektroınagnetik alanla çözeltilerin etkileşimi
1
sağlanm1ştır. Her bir çözelti örneği için rezonans koşulu (İmA=O ya da ayın anlamda V r max
)
sağlanarak, rezonans
frekans ı ve titreşim voltaj genlikleri ölçülmüştür.
bir
de bulunan değerleıi esas
-Logı(YI Yo)
9
yarılama yolu ile
V
. . .
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . ...
Saf Su
(Bunun
en
değerleri
. NaOH
L (Bobin Boyu). ....... : l 1.0
LERİNİN ÇÖZEL Tİ KONSANTRASYONU İLE DEGİŞİMİ
gene llikle
ve
, .
DİSPERSİYON (X' ) FAKTÖR
çalışmalarırruzda
x''
Vo .............. . . .. .... : 5.40
civarlannda
Q
tartışnıası başka bir makale konusudur). ve
de
Elektro1it. ................
R 0 dış direnç değeri, kayıp faktötünün yeterli ölçüde
( 1 0440±1O)
ile
ile
ba ğıntısı
Tablo
çıkarımlar tablolar ve grafiklerle bir arada gösterilmiştir.
için
=
0.05 Volt olarak seçilnıiştir. Diğer ilgili
yararlanılarak
yapılan çıkarımlar çözelti - alan etkileşimi konusunda sağlamıştır. x:
+
Fr= F0
Şekil 1. 2 'de g österildiği gibi çizdirilmiştir.
bağıntısı kullanılarak
kayıp faktöıiinün değişim grafikleri ve bu grafiklerden
çözeltiler
titreşim devresi rezonans
alınarak, konsantrasyon logaritmasına göre grafikleri ise
grafikler çizilmiştir. Sisteın parametrelerine bağlı olarak
Deneysel
şeklinde
konsantrasyon için ayrı ayrı gösterilmiştir.
bilgisayar programlarıyla hesaplanmış) elde edilen veriler
IV.KAYIP (X")
(y 1 y 0)
ve titreşim voltaj genliği ( Vr
geçen tabloda (1.4)
bağıntısı
bağıntıdaki büyüklükler
[5,8,9]. Bu
parametrelerin değiştirilmesi sırasında kayıp faktörü x"
seçildiğinde,
2
devre paraınetreJeri tablonun üst kısmında verilmiştir.
tanımlanmıştır. Yaptığıınız deneylerde çözelti türü (baz),
saptanabilmesi
için ölçülen
durumlarda
Vr = Vro= 4.00
deneysel olarak ölçü lebilmektedir ve anlamları daha önce
bilgiler
r
içerdiği
_
önemli
-Log
sütunlarda gösterilnıiştir. Bobinin boş veya saf çözüci.i V o r _
tablolara
(F )
frekans ı
tam mlamasıyla),
frekansı,
Sözü edilen tabloda bu
gösterilerek uygun bir eksen s eçiıni yapılmıştır. Her bir
alınarak
••
çalışma
[11 J.
değerleri
konsantrasyon
(2. 7) de yerine
dikkate
da
konsantrasyonu
darul olmak üzere yirnriikı adet farklı konsantrasyonda
sulu çözelti hazırlanmıştır eşitliğinin varlığı görülür. V0 ın bu değeri
y0
seyreltilerek
20 ') ı
( 1.4)
94
1,99
2,00
2.00
0,0 ı
SAU Fen B ilirn:eri
Enstitüsü Dergisi
Elektrolitik B:ızı Baz Çözeltilerinin Radyoft·ekans Etkileşimleri Y.Güney, N.Kurhan
6.Cılt. 3.Sayı (Eylül 2002)
1.2 'de
Şekil
görüldüğü
konsantrasyonla lirnitine,
ulaşmaktadır. Kayıp konsantrasyon
seyTeltiklik
değişimi
derişiklik
sabit
arttıkça
faktörünün
arttıkça
bir
Şekil
sıfır
değer ine
lirnit
önüne
göz
geçmekte,
alındığında
seyreltik
1.4,
de
de
değerleri
x'�ax
çalışma
frekansı
büyiidükçe artınakta, küçüldükçe azalmaktadır. Ayrıca konsantrasyona
faktöründeki değişim ise bütün
aralığı
maksimumdan
dispersiyon
gibi
ll
bir
konsantrasyon
limitinde sıfıra yaklaşırken yoğun konsantrasyonlarda tam olarak sıfn olmamaktadır.
Xnıax değeri
b a ğl ı
sağa
,
derişiklik
olarak
seyreltikbk
arttıkça
sola
arttıkça
doğru
yaklaşmaktadır. Şekil 1.3 de sabit frekansta (Fo= 2.00 + 0.01 MHz ) dört bobin için konsantrasyona göre kayıp faktörleri çizdirilrnişitr. Şekil 1.4 de ise sabit indüktanslı (L 0 = 135.2 ±0.01 p.H) bir ölçme hücresi ile dört ayrı
.ı;, ,"! 1
11
0.02
-·-ı . ,, NaOH -+--.ı: 1
0.15
ı"
2.00 1viHz 1.60 1v1Hz 1.20 l11iHz 0.80 1�1Hz
0.1ü •
016 ı
0.05 0,08 12
8
4
o o
Şekil
V. [x" ,-Log
2
•12
1.2 )
İNDÜKTANSIN VE ÇALIŞMA FREKANSININ ETKİSİ
(:(
' , -
olup
bu
tablolardan
Şek il 1 .4' de görüldüğü gibi frekans hariç tüm deney
yararlanarak
NaOH için çizilnıiştir. Diğer çözeltiler için de benzer Şekil 1.3 'de
aıtrnakta,
bobin
indüktansı
r ,4,.-
11 L3 ,ı.� H 318 .u:H •
1 1
için
( x"
max
her
yararlanılarak gr afiklerini n
F) '
ve
(XI
max>
F2)
bir
ölçme
doğrusal
hücresi
olduğu
için
yapılan
anlaşJlınış, üç farklı indüktans değeri için
0.06 Na OH
···l�."'r·��:.:_:_--r-----.---���� 12
ı;) u
4
o
o
Şekil 1 .3.
95
Tablo 1 .2.
"
X max
(MHz)
F2 (MHz)2
2,00
4,00
0,118
0,077
0,072
1,80
3,24
C,087
0,068
0,049
1,60
2,56
0,071
0,053
0,049
1,40
1,96
0,054
0,039
0,033
1,20
1,44
0,040
0,029
0,027
1,00
1,00
0,025
0,019
0,018
0,80
0,64
0,014
0,012
0,010
0,60
0,36
0,009
0,006
0,005
F
0.02
-Log :J (1' l 1'o)
den
(X��ıax, F2) ç �z� ınlerden
o .04
...
b obinler
çızılen grafikler şekil 1. 5: de gösteriln1iştir.
77.5 _uH
·- "f
b üyümesine
yararlanılarak çizihniştir. NaOH baz örneği için Tablo 1 .2'
135.2 tı•H •
karşılık kayıp
frekansın
ilişkileri tablolarla verilmiş ve şekilleri de, bu tablolardan
azaldıkça azalmaktadır.
-
incelendiğinde;
indüktans lı
(X max) üzerindeki etkisi görüln1ektedir. Bu etki bobin
x·:uax
( x", F) ilişkisi
olduğu denen1e yoluyla anıaşılmaya çalışılmış, değişik
w
arttıkça
paran1etrelerinin aynı kalması durumunda
faktörünün de arttığı gözlenmektedir. Bu ilişkinin nasıl
indüktanslardaki değişimin maksimum kayıp faktöıii
indüktansı
göre
ÇALIŞMA FREKANS! VE ÖLÇME HÜCRESİ İNDÜKTANSINA BAGLlLlGI
x"
Log2 ( y 1 y 0)) grafikleri Şekil 1.3 ve Şekil 1.4 de
işlen1ler yapılarak, şekilleıi çizdirilebilir.
konsantrasyona
VI. MAKSiMUM KAYIP (X �rıax) FAKTÖRÜNÜN
değerleri konsantrasyona göre Tablo 1.1 'e benzer şekilde
çıkarılnuş
faktörlerinin
değiş imleri görülnıektedir.
çözeltileri
edilen
kayıp
frekansta
ile yedi ayrı bobin ve sekiz ayrı frekansla yapılan ve diğer
deney paraınetreleri sabit tutularak elde
o
Sekil 1.4
(y 1 Y o)] GRAFiKLERİ ÜZERİNDE
NaOH� NazC03, NaOOCCH3 clektrolitik baz
4
(
ı
=
11 .O
±O .1 cm)
L0 =135.2 pH L0 =111.3�H
L0
=
1. 8 J-lH
9
Elektrolitik Bazı
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisı 6.Cilt, J.Sayı
(Eylü1 2002)
Baz
elde edilebilecek y
çizildiğinde bunlardan Diğer çözelti ve bobinler için de benzer tablolar oluşturulduğunda bunlann şekillerinin de doğrusal olduğu görülebilir. ..
Xma>-
ı çın, Y ·
?-JaOOCCH3
x�lax a karşılık
Burada diğer devre parametreleri sabit tutulup, iki farklı frekans (F01 2.00 + 0.01 MHz ve F02 1.80 + 0.01 MHz için (X�ıa>tt L) grafikleri şekil verilebilir.
=
1.6'da gösterilmektedir.
Cx:�ax' L)
x
grafıkleri doğrusal
değerlerine karşılık gelen y
�tax
gösterilmiştir (y
13S.2 ,uH n 1 11.3 u.H � 91.8 pH
O.C4 0.02 o
. 1_12H 2) 2
3(X U
2
Z
.
-Log? (y 1 y 0)
ler N aOH
1 1 .O
=
ıo-3 N 2,6 2,5
2,7
2,3
2,4
2,5
2,2
2,3
11,8
1,8
1,00 0,80
12,0 12,2
1,6 112
1,9 1,6
2,4 2,0
0,60
12,4
1,1
11 1 11,3 11,5 f
11 ,6
Ym
max
2,9
2,7
2,5
1,9
1,2
1,7
1,0
1,3
Vlll.SONUÇ
Bu ç al ışmada elektrolitik üç baz çözeltisi alınarak, bu çözeltilerin, bir LRC paralel rezonans devresi ile yüksek frekanslarda kayıp ve dispersiyon faktörleri incelen miştir. Ayrıca bu faktörlerden yararlamlarak konsantrasyona göre değişimleri değerlendirilmiş, "
?
,
.
.
(X max, p-) ıle (X max, L)
2.00 MHz
••
(X , Lo g 2 (y 1 )' 0)) eğrilerinde X y nı değerleri de tespit edilmiş, (y
1.80 MHz
-
0.06
çizilmiştir
grafikleri ••
max
m,
F)
'a
0.04
eğrileri hakkında gözlenmiş
olup , bunun nedeni başka bir çalışma konusu değerlendirilecektir.
0.02
o 2
4
•
VII. MAKSIMUM
KARŞILIK
-
Log
2
6
Şekil 1.6
8
KAYIP(Xınax) u
olarak
KAYNAKLAR
-5 1 O (x ·ı O H) L
[1] ERMAKOV, V. I. Hi gh Frequency Conductivity of Solutions. Russian Journal of Physical Chemistry, Vo1.34) No 10, P.1072 (1960) [2] ÇETİN, M., Yüksek Freksanslı Magnetik Alanda (400 KHz-+ MHz) Elektrolit Çözeltilerin Magnetik Geçirgenlik ve Kayıp Faktörlerinin Konsantrasyona Göre Değişiminin incelenmesi. Diyarbakır Tıp Fak. Dergisi, Cilt:5� S ayı : l 2 pp.269-284, (1976) [3] DELAHAY, P. REILLEY , C. K. New Instrumental Methods in Electrochemistry. Interscience Publishers Ltd.,London, (1954) -
. FAKTORUNE "
.
karşılık gelen
da kısaca değerlendirmeler yapılmıştır. Y m NaOOCCH3 > 'Ym Na2CQ3 >'Ynı NaOH olduğu
o
için
cm
Ym
Şekil 1.5
kuplaj yöntemi ile mümkün olabilmektedir [1,3,12, 1 3].
[x",
X
F
Bu etkileşim mekanizmasının anlaşılabilmesi� kapasitif
0.08
m
F).
L 0 = 91 8 �H, 1
1,40 1,20
o
ler)
frekans için
'Y m min
2,00 1,80 1160
H
,
y0 =4N
•
."l nıa.x
m
Na OH
(M Hz)
e
ll
( ym
Tablo 1.3.
F
11
'1
gelen çözelti konsantrasyonları
gözlenebilmektedir. Tablo 1.3 de sekiz farklı
olup başlangıçtan geçmektedir (şekil 1.5 ve şekil 1 .6).
o
X.�ıax değerlerinin
m,
Görüldüğü gibi (x:ıux,F2) ve
0.06
olduğu
NaOH
frekansa göre Bu açıklamalardan çizilebilir. yararlamlarak o1uştuıulan tablolar yardımı ile çizilebilecek (y F) grafıklerinin de doğrusal olduğu
=
max
Y m 1\Ja2C03
'Y m
>
değerleri
m
de yaklaşık olarak aynı olduğu söylenebilir. Tablolardan yararlanılarak NaOH,Na2C03,NaOOCCH3 e lektıolitik baz çözeltilerine ilişkin değişik rezonans frekanslan için
benzer şekilde (x:a,. :L) tabloları oluştunılarak şekillerle
,.� -"' ·
m
>
gözlenir. Ayrıca farklı elektro1itler için
tn, ölçme hücresi indüktansı L ye bağlılığı da
)
·
ri Radyofrekans Etkileşimle n Y.Güney, N.Kurha
Çözeltilerinin
••
GELEN ÇÖZELTİ KONSANTRAS YON(; (Ym)
( y 1 y 0)] kayıp faktörünün konsantrasyona
-
göre bir maksimumdan geçn1esi bütün çalışmalarda ortak özellik olarak görülmekte olup, bunu Tablo 1.1 ve ş ekil 1.2; 1.3; 1.4' de görebilrnekteyiz. Şekil 1.4 ve benzerleri
96
.
Bilinıleri Enstitüsü Dergisi 3.SaY1 (Eylül 2002)
SAU Fen 6.Ci1t!
[4] FOR1v1AN, J.
Elektrolitik Bazı Baz (;özeltilerinin Radyofrekans Etkileşimleri Y.Güney, N.Kurhan
CRIPS. D. J. The Radio-Frequency
Absorbtion Spectra of So lut ion s of Electrolytes. Trans.
Faraday Society, 42(A), ( 1946) [5] ÇETİN, M. , Multiple
Electrolytic
Solutions
Investigation of this
Ionic
and
Relaxations
the
in
Radio-Frequency
Effect. Doç e n t lik Tezi, Diyarbakır,
( 1978)
[6] ÇETİN, M. Yüksek Frekanslı
KHz-4
MHz)
Magnetik Alanda (100
Çözeltilerin
Elektrolit
Magnetik
G-eçirgenlik ve Kayıp Faktörlerinin Konsantrasyona Göre Değişiminin
incelenmesi.
(1973) [7] ÇETİN, M.
Doktora
Tezi,
Diyarbakır,
Multiple Ionic Relaxations in Electrolytic
Solu6ons and the Radio Frequency Investigation of this
Effect. Doçentlik Tezi, Diyarbakır, (1978) [8] ÇE1'İN, M. Measurement of Radjo Frequency Losses
in Electrolytic
Solutions. Bull. Tech. Univ., İstanbuL
Vol.43,
pp.245-251, (1990) L9] DEMiREL, İ. Radyo Frekans
Elektromagnetik Alanla
Elektrolitik Çözeltilerde ve B iy ol oji k Sıvılarda Toplanı
İyon
Konsantrasyonunun
Diyarba�,
[10]
�-
( 1 980)
Tayini,
Doçentlik
Tezi,
CONDON, E. M., ODISHAW,H. "Handbook
of
Physics". Chap. 7, ıvlcGra\;v-Hill, (1967) [11] GL�TEY, Y. Elektrolitik Çözeltilerde Radyo F rekans Etkileşinıler; Do k to ra Tezi, İstanbul, (1993) [12] BLAEDEL, W. J., MALMSTADT, H. V., PETITJEAN, D. L., ANDERSON, W. K., Theory of Chemical Analysis by High Frequency Methods. -
Analytical Chemistry, Vol.
[ 13] Vv EAST,
Physics" 56 Th
24, No.8, p.l240, (1 952)
R. C., "Handbook of
Edi tio n,
CI{.C Pres, Oh io
Chemistry and ,
(1975)
•
97
SAU Fen
Bilimleri
XDSL Teknolojisi
Enstitüsü Dergisi
O.Aybar,
6.Cilt, 3.Sayı (Eylül2002)
•
E.Köklükaya
•
XDSL TEKNOLOJISI
Oğuz AYBAR, Etem KOKLUKAYA ••
Özet
paralel
I. XDSL KA VRAMI
Bilişim teknolojiterindeki hızlı gelişmeye
--
olarak
artmakta,
insanların
daha
bilgiye
fazla bilgiye
olan
daha
ulaşmak için veri iletişiminde
ihtiyacı
kısa
DSL (Digital Subscribei Line), çok sayıda v erinin özel teknjklerle sıkıştırılarak hat boyunca iletilmesi için kullanılan bir teknolojidir. XDSL ise bir çift bakır tel üzerinden yükselticilere ve tekrarlayıcılara gerek kalmadan yüksek bant genişliği sağlayan teknolojiler ailesini tammlamakta kullanılan ortak addır. XDSL telmolojisinde yer alan ekipınanlar, biri abone tarafındaki ve diğeri ana ş ebekenin diğer ucundaki iki ciliazdan ibarettir[!, 3].
sürede
d a ha büyük bant
genişlikleri gerekmektedir. Bilgi alışverişinde hız, veri güvenliği, basitlik ve ekonomi hedef alındığında "�L (Sayısal abone hattı) teknolojisi en İ}i seçenek olmaktadır. XDSL, mevcut bakır kablolar üzerinden verilerin sıkıştırılar�k iletilmesi için kullanılan teknolojilerin ortak bir tanımıdır. Bu çalışmada, XD�L teknolojisinin üstün özellikleri araştırılmış, yapılmış
diğer
ve
teknolojilerle
XDSL
teknoloji
D SL modemler iletim hattının iki ucu arasında bağlantı kurar, telefon ağının çalıştığı altyapıdan sağlanabilen boş devreler üzerinden de iletişiın kurulabilir [3]. Data sinyali telefon anahtarlama sistemi (telefon santralı) içine girmez. Telefon şirketi tarafında ağ öncelikle data sinyanerinin ses sinyallerinden ayrıştıtıldığı bir Digital Subscriber Access ay1ncıya (DSLAM Multiplexer - Sayısal Abone Erişim Çoklayıcısı) girer, ses sinyalleri POTS, a ( P lain OId Telephone Services B asi� eski telefon servisi), data sinyalleri telefon şebekesinden ayrı olarak yapılandınlmış olan data şebekesine yönlendirilir[6]. Şekil -1 'de buna örnek olarak ADSL modem yapısı verilmiştir[7].
karşılaştırılması
ailesini
oluşturan
teknolojiler incelenmiştir.
Anahtar Kelimeler
Sayısal
-
abone
••
hattı, veri
güvenliği, bant genişliği
-
Abstract
The
-
increases
information
paraHel
information
to
need
fast
of
people
development
technologies,
wider
bands
in are
in data communication to reach more
necessary information
in
shorter
times.
DSL
(Digital
Subscriber Line) is the best choice when aiıning the speed, data security, simplicity and economy
in
DSL teknolojisinde verinin taşınmasında kullamlan 1 Mhz) ve ses frekans spektıumu geniş (500 Khz sinyalinin taşınmasında kullanılan frekans (O 4 Khz) spektrumundan farklı olduğu için tek bir bakır devre kullanılarak hem ses, hem d e data iletmek mümkün olmaktadır. (Şekil -2) B ak ır kablonun bu şekilde paylaşımı sonucu bazı problemler ortaya çıkmaktadır. Özelhkle yüksek frekansların kullanımı durumunda ses iletiıninde istenn1eyen parazit ve gürültüler ortaya çıkmaktadır. 0-4 Kbz frekans bandında ortaya çıkabilecek olan enterferans (girişim) problemi ayıncı ( splitter) kullamlarak çözülmektedir. [ 1-3]
data communication. XDSL is a common definition of technologies used to
transmit
data
by
being
compressed
on
-
the
-
existing copper cables.
In this study,
the
superior
features
of
XDSL
technologies have been investigated, compared with other
techologies,
technologies
that
and consist
also the
examined
XDSL
the
technology
components.
Keywords
--
Digital Subscriber Line, data security,
band ""idth
Ayırıcı cihaz abone telefon hattına bağlanarak ses ve data sinyallerinin aynı bakır kablo üzerinden taşınmasına olanak sağlar. Ayırıcıya giren telefon hattı cihaz çıkışında ikiye ayrılır ve bir kol telefon postalarına, diğer kol ise DSL modeme irtibatlandınlır. 4 Khz frekanslannı Ayırıcı cihaz telefonlar için O geçiren bir alçak geçiren filtre gibi rol oynayarak telefon ile DSL modem arasındaki
O. Aybar, Sakarya İl Telekoın Müd. Pazarlanıa Müd. Sakarya o_aybaı@hotmail.com
E. Köklükaya Sakarya
Üniversitesi Elektrik-Elektronik Müh.
-
Böl
Sakarya
98
XDSL Teknolojisi
SAC Fen B il imieri Enstitüsü Dergısi
O.Aybar, E.Köklükaya
6.Cılt, 3.Sayı (Eyltil 2002)
enterferansı ortadan kaldırı r
[2].
yönlü
1
.-·-----·-- - -
----- -- ıMbr�
1
\ DSI.
i .
.. ı_...
\ı
'ı --l - -+1-
��
PS rN
l
_______ -· ___
S:ııur:tl
-·
!-+--�
s1��ı:_:._
,-1'0 1 s
1
-'' " " '
-!
--r-
ı
1'(11�
..\ !).:; 1. '-lv-lcnı
1
( \Vorl d
Ülken1izde
var
bakır
b ilgi
kablo
haizdir.
An ca k
:' !.l rele lle me
,
bozulması,
frekanslan
bakır
zamanla
geçirme
hatlarda
transferinde
kablo
bakırın hava
İzolasyon
şartlarında
gelen
Ayrıca,
e���bilmektedir.
değerlerin i n
manız
DSL
modemlerin
DSL modem
karakteristik değerlere yaklaştırmalıdır. [ 1] Efe-ktif Kapasite : - 04-05 ımn için ortalama 50nF/km max.
için 55 olım/km için 1.79 dB/km
- 0,9
nun
için 0.62 dB/km
duyulan
bant
genişliğ i
diğ er
-
f-IDSL
- High bit rate Dig]tal Subscriber Line
ISDN Digital Subscribeı- Line
SDSL.
- Symmetric Digital Subscriber Line
ADSL
- Asymmetıic D igital Subscriber Line
RJ-\DSL
-
Rate Adaptive Digital Subscriber Line
VDSL
-
Very High bit rate Dig ital Subscriber Line
bant
hattın
teriınler,
genişliğinin
ne şekilde
.
Asin1etTik Sayısal Abone Hattı (ADSL), 1 M.Hz' e
:
mnı
i s ten1c i tarafına gerçekleşen veri
ihtiyaç
kıs a ltn1a i s imlerdir
- 0,4 mm için 280 ohm/kn1,
- 0.4
D iğer
kul l and ı ğ ı bant genişl iği boyutuna göre olu şturulm uş
:
Zayıtıanıa D eğerleri
ibarettir .
konfıgüre edi Idiğine ve kul l a nı c ını n birım zamanda
İzolasyon direnci > 1 OO�fohm
nıın
b ilg i s in den
IDSL
Bu
-06-09 111m için ortalama 45nF/km n1ax.
- 0,9
çoğu zaman gönderilen
S-HDSL- Si ngle pair Dig ital Subscriber Line
bağlanıadan önce ko ntrol edilerek aşağ1da beliıiilen
Dirençler
ko ntrol
zira
verilmiştir. [ 1-8]
kaldığ1
üzerinde ç al ı şac ağı bakır telin uzunluğu içi n limitler
vardır. Bu y üzde !' bir telefon hattı ,
kull anıcı nı n
XDSL teknoloji ail esini n üyelerinin isimleri aş ağ ıd a
korozotif sebepler, DSL mo denıleri o çalışmasına enge1 teşki l
vvww
,
yönd e ki bant genişliğinden çok daha büyüktür. [2]
kalitesjne
meydana
sadece
taraftan, sunucudan
özelhklt=>re sahip bütün telefon hatları DSL modemlerin yüksek
Örneği n
uygulamalarında,
Web)
\Vide
bilgi gönde rme si gerekir,
karakteristik de ğ erleri aşağıda gösterild i gib i olup; bu kuliandığı
olarak
durumu
oln1ası
(istemci) verinin kaynağı olan sunucu tarafına çok az
Şenısa1
şebeken i n
olan
sahip
iletim
de eşit bant
yönünde
fazla olduğu uygulamalardır.
daha
ADSL Modem Blok
ilet i m
iki
veri
,
Asimetrik uy gulamalar ise, bant genişliğinin bir yö n d e
__
ı ,c:ıı
Şekil -1.
u ] aş ı labil en
düşünülebilir. [8]
_
!•rl. _ b - p�----.
\)ım·ı ����ı:r
çal ı şması
simetrik
her
gen işl iğin e
� •
ı
l_!.
_
!-1
i.__ .. .. --+....-
hattının
k anallarnun
1
'
Mh;-ıs -+ 1 -taN�-',
genjşlikler1ne
konfigürasyonların yapılabilmesine olanak tanır. B ir il etim
�-----·--------------
bant
yüksek
kadar olan spektrumu kullanırken, Çok Yüksek Hızlı Sayısal .Abone Hattı (VDSL), 30 MHz' e kadar olan spektrumu kullanmakta olup; IDSL ve Yüksek Hızlı
l Ia ttı n Karakted st ik emp edansı :
Sayıs al Abone Hattı (HDSL) sin1etrik veri hızlan (iki
- 600 ohm (300-400 Hz i çin)
yönde de
e şit
hı z lar) sunma.ktadırlar. ADSL teknolojisi
ile çalışan modernler, belirli bir yöne doğru büyük oranda
akışı
sağlayan
tasarlanmıştır. VDSL
DSL Sin�oli
POTS
data
as ime trik
n1ode mler
hızlar
için
ise sin1etrik ya da
asimetrik şekilde çalışabilmektedir. Yukanda s ıralanan xDSL
çeşitlerinden
en
sık
kullanılanları
aşağıda
açıklanmıştır .[6]
11.1 Asimetrik Sayısal Abone Hattı (ADSL) Frekcns
Asinıetrik tabanlı yüksek hızlı data iletimi sağlayan bir telaıolojidir. Tipik olarak bir yö nde büyük bir nliktar
4 Khz
1 Mhz
data ve
diğ e r
yöne küç ük bir miktar data göndermek
için kullan1lır. HDSL �den sonra gelen ADS( l amamen Şekil -2. POTS
ve
ev k ull anı cı l a rı
DSL Frekans Spektrunıu (5].
için düşünülmüştür. ADSL 'in a sin1etr ik
yc.p ısı sayesinde; abone ye doğru daha hızlı ancak ters yönde daha az bir veri akışı gerçekleşir.Sayısal Abone
ll. XDSL TEKNOLOJİSİ ÇEŞİTLERİ
S ervis l eri
için uygulamalar asiınetriktir.
Video
on
denıand, evden alışveriş, internet er1şimi, uzak LAN
XDSL hem simetrik hem de asimetrik çalışabilir.
erişimj,
Çünkü� veri il e ti şiminde hem tek yönlü, lıe ın de çift
99
multimedya erişüni gibi
hizmetlerin
hepsi
XDSL
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi
O.Aybar, E.Köklükaya
6Cilt, 3.Sayı (Eylül 2002)
asiınelTik olarak 52 Mbit/s hızına ulaşılabilmektedir.
aşağı yönde (download) yüksek veri hızı tal ep le r i ni belirtir. Örneğin, simüle edilmiş MPEG fil m l er i aşağı doğru akışta 1.5 ya da 3 Mbps l ik bant genişliği gerektirir. Yukarı doğru is e (upload) 64 kbps 'den fazla olmayan bant genişliği yeterlidir. [ 1-8]
VDSL hem kısa
er
i ş i rrıl i simetrik hem de uzun erişiınli
asimetı·ik çalışma olanağını sunabilmektedir. Yüksek
'
11.2 SDSL (Symmetric
Teknolojisı
kapasiteli kiralık hat ve geniş bantlı hizmetl er için kullanılır. VDSL h a yata V ADSL olarak adlandıra l arak baş lamı ştır , çünkü; VDSL ADSL'den daha yüksek veri hızlannda ancak daha kısa hatlar üzerinde asimetrik bir veri iletimi sağlar. Henüz VDSL'in genel bir sta ndart olmamasına rağmen, ta rt ı şmalar Tablo -1 'deki tuzlar
DSL)
2 Mbps data aktarım hızına sahip olup gen eld e kiralık hatlar için ku llanılır. Simetrik bir veri transferinin
etrafında oda.klanmıştır.[l-8]
gerçekleşmesinde bu tür moderrılere ihtiyaç duyulur. SDSL, tek bir bükülmüş çift k abl o (twisted pair) üzerinden Tl ve El sirı y a l leri gönderen ve çoğu durumlarda tek hat üzerinden POTS ve Tl/El 'i destekleyen ve HDSL'in tek h a t versiyonu olan bir siste mdir. SDSL, HDSL ile kıya slandığmda tek bir telefon hattı ile tesis edilmiş ev kullanıcılan i çin daha gerektiren erişim simetrik SDSL, u ygun du r uygulamalar için arzu edilir. Ancak SDSL 3Km'den daha uzun me s afel erde çalışmamaktadır. Bu da ADSL nin 6 Mbps'nin üzerindeki değerlere ulaştığı bir
-
li!�
'1."
....
,
t. - � -· ..
.
ıstıN ..
'
1
.,
••
ı
s
'
mesafed;. [1-8] ll.3
Şekil -3. xDSLTeknolojilen Bant genişliklerinin Karşılaştırması [8]
HDSL (High Sııeed Symmetric DSL)
XDSL te kno loj i ailesirlin üyelerine ait mesafeye göre
xDSL teknolojilerinin en eskisi HDSL' dir. Simetrik olarak 2 Mbitps' e kadar simetrik bir iletim sağlayabilmektedir. Başlangı çta 1993' te, üç çift bakır hat kullanılarak 30 abaneye dar bant erişim sağlamak maksadıyla bu teknoloji ortaya ç ı k mı ştır HD SL basit ç e 2 ad e t twisted pai r üzerinden Tl veya El hızlarında, sirnetJik yani h e r iki yönde a yn ı hızla veri iletmenin daha iyi bir yoludur. Daha az bant genişliği kullanır ve repeater gerektirmez. Daha gelişmiş modülasyon teknikleri kullana rak 1.5 MHz' den başkaca spesifik t eknikiere dayanarak 80 KHz' den 240 KHz'e kadar değişen Tl(l.544 Mbps) y ada El (2.048 Mbps) hızlannda veri iletimi yapar. HDSL, 3.5 km lik hatlar üzerinden bu h ızlarla veıi iletimi gerçekl e ştirir. [ l-8]
ve bant ge n işlik l e r i yönünden karşılaştırılmalan Şekil 3' te verilmiştir. Şe k i lden de g örülec eği üzere farklı mesafe ve uygulamalar için farklı DSL teknolojileri geliş ti ri l mi ş tir. -
.
TEKNOLOJİSİNİN AVANTAJLARI VE DİGER TEKNOLOJİLERLE KARŞILAŞTIRILMASI
,
III. XDSL
,
dosyanın indirilmesinin Megabyte'lık bir ( download) farklı erişim tipleri ve hızlannda gerekli süreler a şağıdaki tabloda belirtilmiştir. lO
'
Tablo -2
1 O Megabyıe'lık dosyanın indirme
MODEM HIZI 1 28,8 KBPS
Tablo- i.VDSL Hız-mesafe ilişkisi [i].
56
KBPS
128 KBPS
lAI�m -
. ,·'
.
-
900-m
4
MBP S
8
MBPS
ınternete erişirn ve m ultimedya ortarnı
•Tek bir hat üzerinden aynı anda internet ve telefoıı servislerini kullanma olanağ1 •Yüksek h ı zl arda data transferi Dial-Up olmaksızın internete bağlantı [nternet bağ l a ntısı nda yüksek güvenilirlik
ve
•
•
100
--
kısaca
�Ev ve ofis lmllarucılarına yüksek band genişliğinde
geniş bantlı VDSL klasık hatlar üzer irıden ç o k yüksek hızlarda veri iletim i sağlayan en son ve en iddialı t e k noloj idir. Simetrik yapıda 20 Mbit/s üzerinde hızlar mümkün olmakta ve
•
T RAN SFER SÜRESİ 46 Dakika Analog Modem 24 Dakika Analog M odem 10 Dakika ISDN Modem 40 Saniye ADSL Mo d em 20 Saniye Kablo Modem Kablo Modem 8 Saniye
te k noloj isi n in sunduğu avantajlan aşağıdaki gibi sıralamak mümkündür. [6-7)
VDSL (Very High Speed DSL)
Yük se k kapasi t eli kiralık h at
MBPS
TİPİ
XDSL
300nı II.4
2
süreleri [7].
SAU Fen Bili:11leri Enstiti.isO Dergisi 6.Cilt, J.Sayı (Eylül 2002)
•
•
XDSL Teknolojisi O.Aybar, E.Köklükaya
K ola y k u l lan ıın Kullanıcıya tahs isli hat i l e kişisel güvenlik
diğer teknolojilerinin karşılaşnı-ılrnası k1saca aşağ ıda dır ;
XDSL
KAYNAKLAR
tekn oloj il er
[1] Telekon1ünikasyon Kurumu Araştırma RaporLL No:3 Eylü12001 [2] Technical Report TR-OOSADSL Network Element
ile
Managen1ent 1'v1aı:ch 1998
Analog n1odenıler dijital bilgiy i ana lo g sinyale ve tekrar alıcı uçta dijitale çev irirler . Bu noktada rnodemlerin birçok prob le .mler i vardır. Ö nc e likle yavaştırlar.
Mevcut
telefon
şirketleri,
[3] Telekomünikasyon Kuıumu Ar aştı r n1 a Raporu DSL Teknolojisinin S un duğu geniş B an t İnıkanlan
[4] Baykal, N. Bilgisayar Ağları V eri İletişiml Yerel Geniş Ağlar İntern e t T ekn o loj ileri [5] Hu mphre y M. xDSL Basics: T e chn ology Appli cations, Deployn1ent, Standards Gl ob esp an Senıiconductor ine. [6] Yı ldız G. DSL Nedir?Türk Telekom A.Ş. B il i şim Ağları Dai. Bşk. M ayı s 2002 [7] ADSL Erişim TeknolojisiT'iirk Telekomünikasyon A.Ş. Pazarlama Da i. Eğ it i m N otl a rı [8] Technology G-uide Series : D S L http://www. pairgain.com
standartları
verHen bir sinyal güc ü nd e ve voltajda sadece b elirl i bir
,
frekans alanının iletilinesine izin vennektedir. Bu da nor ma l telefon hatlan için bir sınırlamadu. Bu noktad a DSL tün1 bu sınırları ortadan kald ınnakt a dı r Uzaklı k ve sınyal gücü arasındaki ilişkiden dolayı nıodern1erin p�rfornı.ansları oldukça düşüktür.
,
.
Analog n1odernlerde karşı modemin aranması �Lişiınin sağlanması için gereklidir. Bu i şlem zaman abcıdır ve gecikmeye sebep olur. Klasik i. ıdemlerde v eri alış-verişi ya p ıl madığı dunını1arda da b ağlantı kurulu olarak hat ıneş gul oloıakta. veri ilct�nıi oln1ad ı ğı halde başkalan tarafınsan ku l lanıl mayan hatlar verinısizl i ğ e neden o 1 nıaktadır.
ISDN ile bir parça çözümleıuniş olan bu problemler DSL kullanılarak çözümlenebilir. DSL normal telefon hattını
kullanmakta,
aynca
bir
hatta
ihtiyaç
duyulmamaktadır. DSLayn ı anda ses ve data iletimini dcstekleınektedir. Önıeği n internete bağlı iken telefon
görüşn1esi yap 1 labi h r
.
Standaıt ADSL' de kullanılması
gereken
ayıncı
(Splittcr) Uni vers a l ADSL ile ortadan kaldırılmıştır. bir ADSL k ullan ıc ıy a uzaklıkla uyumlu hız sunmaktadır. Ayrıca asimetrik yapısı sayesinde bir yönlü veri iletimi için uygun bir ortam sağlar. IV.
SONUÇ
Clünümüzde b i r ç ok iletişim teknolojilerine alt erna tif olaıak yerini almaya başlayan DSL teknolojisi önemli katkllar sağlayarak avantajlar ilcti şin1e gctirıniştir.
i\1evcut bakır hatlarda hiçbir değişiklik yap madan sağladığ1 yüksek bant genişliği , yeni g e l iş ınelere açık ve uygulaına ortamı sağlayabilen bir yapıs ı oln1ası, taınaınen ihtiyaca yön elik olarak y a pı l a n çeşitli konfıgürasyonl ar la her ihtiyaca c e vap verebilmesj gibi yönleriyle DSL, gelişen toplumun değiş en iletişim ihtiyaçlarına cevap verebilen bir il e t işim teknolojisidir.
101
,
Hedef Progamaınada Grafik Çözüm Yöntemi
SAU Fen Biliınlcıi Enstitüsü Dergisi
O. Yazar, 1-!.Kocaman
6.cilt, 3.Sayı (Eylüi 2002)
PROGRAMLAMADA GRAFiK ÇÖZÜl\1 YÖNTEMİ
HEDEF
Oğuzhan YAZAR, Hüseyin KOCAMAN I. PROGRAMIN GENEL FORMÜLASYONU
••
Ozet-
Lineer
programlama
üzerinde
yapılan
çalışmalar ilerledikçe yeni kavramlar ve sistematikler ortaya
konmuştur.
Şöyle
Progra;nlamadır. Ankara'da
Bunlardan
yeni
bir
bir
havaalanı
de
biri
Hedef
pı·oblem inşa
Amaç
ve
ilişki
kapasitesini, planını,
muhitin
oturanlar
Çalışma,
için için
mimari gürültü
zorundadır.
düşünmek
etmek
için
Kısıtlayıcılar:
trafik stili,
akış
g,(x)<O,
hemen
seviyesini
değildir.
Işte
yaklaşmak
bu
için
bütün
bulunduran
bir
duyulmuştur.
Hedef
artan
bir
bu
hedef
çözmek
çözüme
göz
önünde
amaçları
programına
Programlama
programlama
veya
olarak
hayatın
Hedef,
,m
.
,
çok
kesitinde kullanılmaktadır.
Anahtar kelime/er:
.
Burada b; 'ler (i = 1, 2, .. ,m ) karar verici ( KV ) tarafından amaçlar için belirlenen W + P i, > P, olacak hiçbir büyük W sayısının olmadığı kabul edilir. Bu yöntemle çözüme ulaşmada önce h; ( d· d' ) en küçüklenir. En küçük değe ri h,= h,' olsun. Daha sonra h2 (d·, d· ) en küçüklenir. Fakat her halükarda h,, h,· dan büyük o lamaz. Böylece daha az önemli olarak nitelenen önemli başarma fonksiyonu, daha başarma fonksiyonunun zararına tatmin edilemez. Bu süreç h; ( d· d' ) en küçüklenene kadar devam eder.
önemi
bir
,p
y'
ihtiyaç
gittikçe
. . .
i = ı, 2, . .
lineer
Dolayısıyla
sorunları
k= ı, 2,
vs.
programlama bu tür karar analizleri için yeterli •
) '] "'
havaalanının
ulaşılabilirliğini,
prestij
milli
yakınımk,
vardır.
d;'
olsun.
fizibilite çalışmaları yapılsın. Burada bir çok çatışan ::edef
fonksiyonu: Min [L( d,·+
,
programlama,
hedef
programlama
,
Abstract - New concepts and systematic have been •
II. LINEER HEDEF PROG RAM LAMASI
put forvard as the studies on linear programrning have developed. One of them is ' goal programming'.
Çok ama ç lı
Suppose the government is studying the feasibility of constructing a new airport in Ankara. Here, there are
karar verme problemi en genel halde
max [f, (X), f, (X),. , f,., ( _11: ))
many conflicting objectives and interests. The study
..
must consider the capacity of the airport, a ccessibiUty
of
the
location,
trafficc-
flow
planning,
k= ı, 2, . .. ,p
architectural style for the national prestige, noise !evet for the nearby residents and so on. Obviously,
x>:O
lineer programing is not generally suitable for such decision analysis. Here,
to overcome such problems
x, n-
or to approach to the solution, a goal programming
boyutlu karar değişkeni vektörüdür.
Aynı problem
bir lineer hedef programlaması olarak aşağıdaki şekilde
•
considering all these objectives is required. In time,
formüle edilebilir. Amaç fonksiyonu;
becoming increasingly imp ortant, goal programıning is now being used in many fields of life.
Keywords: O. Yazar, H
min Z = [hı(d , d')+h2 (d·,
Goal, progra ınrni ng, goal programıning
Kocanıan;SAÜ,Fen- Edebiyat Fak. Matematik
d')+ . .+ h, (d , d' )] .
Hedef denklemleri;
Bl.
g,(x)+d.--d, =b,,
110
k= ı' 2, . .,p .
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi
Hedef Progamamada Grafik Çözüm Yöntenıi
6.Ci;t, 3.Sayı (Eylül 2002)
O.Yazar, H.Kocanıan
i=l,2, ... ,m
v.J
( Xı, Xı)
=
(70, 10) için max Z = 190 OOO(xl 000 000)
TL.dir.Bu klasik bir lineer problemidir ve çözümü gerek yöntemle
simplex
gerek
grafik
yöntemle
kolayca
yapılabilir. Şirket başkanı, normal üretiın kapasitesini Yukarıdaki
hedef
denklemlerini
sağlayan
ortan11nın belirlediği hedef denklemlerle bk vericinin
orijinal
amaçlar
için
karar
aşan bir talep olduğunda fazla mesai uygulayarak talebi
, karar
karşılamaktadır. Ayrıca maliyeti arttırdığı düşüncesi ile
hedef
haftada 1O saatten fazla mesai vem1ek istemen1ektedir.
ve
belirlediği
bir
bi sapmaları ifade eden başarma fonksiyonları hi ( d· , d� ) nın oluşturduğu yeni amaç
etmektir.
fonksiyonunu Z, en küçük çözüm x =
içerdiğinden
değerlerden
,
bulun.acaktır.
Bir
hedef
(
Xı, Xz,
piogranılama
.
..
,
Xn
)
Dolayısıyla
diğer
Problem
amacımız
ıninimize
çatışan
amaçlar
şekliyle
bu
doğıusal
mesajyi
progran1lama
yöntemleri
ile
çözmekte zorluklar vardır. Dolayısıyla çözüm için hedef
probleminin
prograınlan1a
+ormülasyonunun temel adımlarının özet.leyelim.
yöntenlinden
yararlanılabilir.
l\1evcut
üretim k ısıdı fazla n1esai durumu da göz önüne alınarak;
1.
Sapma değişkenleri ile beraber hedeflerin belirlenmesi
2.
Xı
Hedeflerin
önem
derecelerine
>
80
olabileceğinden,
değjşkenleri
dikkate
Xı
göre
sıralanması Sapma
+
alarak
ve
amaç
önem
sırasını
fonksi yonunun
Xı
+
Xı
+
dı· dı'== 80 -
b elir lenn1esi şeklinde yazılabilir.
..
ORl'iEK: Bir tekstil şirketi döşemelik ve sıradan giyin1 kumaşı
olmak
Döşemelik taleplerle
üzere
kumaş
aynıdır; ( 1000
Her mJs
tip
mobil ya
üretilirken,
dağıtılınaktadır.
2
).
kumaş
üretmektedir.
üreticilerinden
giyim
kumaşı
iki kumaşın
da
.Ayrıca
gelen
mağazalara
üretim
d,·. �· =O olduğu unutulmamalıdır.
Satış kısıtları;
hızlan
Pazarlama bölümü bir haftalık satış
Xı
� 70 ,
X2
$
45 idi.
tahminini döşemelik kumaş için (birim uzunluk başına)
ı 000 000) TL. , giyimlik kumaş için 1,5 ( 1 000 00 0 ) 'fL. dir. Problemin maksin1um kar etmek
kar 2,5 ( x
Sapmalar göz önüne alırursa bu kısıtlayıcılar;
x
gibi tek amacı o lduğu varsayımı altında formülasyon;
Xı
+dı
=
70
max Z = 2500 x, + 1500 x2
dı·
Döşemelik
:
kumaşta satış hedeflerinin altında
gerçekleşen sapma, x,
� 70 d�·
:
Giyinilik
kumaşta
satış
hedeflerinin
altında
gerçekleşen sapma. Fazla tnesai kısıdı; Fabrikanın fazla mesaisi lO saat veya daha aza rninimize
Xı
edilmelidir.
80
Ancak
hedef
programlama
yöntemi
kullanılacağından 1O saatin altı ve üstündeki sapmalar da göz önüne alınmalıdır. Böylece mesai lasıdı;
45
( 35, 45 )
şeklinde
70, 1 o)
Döşen1elik
kumaş
ile
giyimlik
kumaşın kara katk1 oranlan 5 'e 3 'tür. Bu nedenle bu oranlar
amaç
fonksiyonunda
katsayıları o1arak
Xı
ŞEKiL
yazılabilir.
1
alınabilir. Bu
önem
ağırlık
durumda problemnı
genel forn1ülasyonu şu şeblde yapılabilir.
lll
veya
Hedef Progamar:ıada Grafik Çözlirr:
SAV Fen Bihmleri E:-ıstitüsü Dergisi
Yöntemi
O.Yazar, H.Kocaman
6.Cilt, 3.Sayı (Eylül 2002)
için
uygun
al a m
çözüm
3 'tekj EFGH
Şekil
taralı
bölgesidir. Üçüncü amaç, optimum satış elde etmektir. Satılabilen Xı + x�+ d.·- dı
n1aksimun1 döşemelik ku ma ş miktan 70 000 m. dir. B u
80
=
<c
satış
Xı+
amacı EF doğrusu
k arşılanmaktadır.
İkinci
üzerinde taralı alan olarak
içinde
giyimlik kumaş
için
azami satış 45 000 m. dir. Ne var ki bu satış ancak B noktasında elde edilebilir.
x:!+
Bu nokta ise taralı alanın
dışındadır. Dolayısıyla ilk ilG amaç bu noktada elde =
edilemez. Giyimlik kumaş için muhtenıel ınaksimun1
90
satış doğrunun EF kısmıdır.
E ( 70 000, 1 O 000 ) , F ( 70 000, 20 000 ) oln1aktadır. F noktası
üç
şirketin
amacım
da
karşılayan
optimum
çözüm noktasıdır
Bu formülasyanun grafiği; Xı
III.SONUÇ
90
Lineer
80
programlan1anın
problemlerinde
yeterli
çok
karar
verme
görülmüştür.
Hedef
amaçlı
olmadığı
prograrnlama yöntemiy le çoklu amaç içeren prob lemler ra h atç a
edil ip
ifade
amaçlara
tam
ulaşılmasa
da
ınaksimum yaklaşım sağlandığı gösterilmiştir. Öıneğin,
tekstil
şirketinin
maliyeti
arttırdığı
düşüncesiyle
lO
saatten fazla mesai vermek istememesi> mesainin belirli o 45
80
bir
90
sa atle
gibi
sınırlandırılması
olduğu problenıi çözmek içi n
ŞEKİL 2
arnaçiarın bir
arada
hedef programlamanın
optimum çözünıler verdiği gösterilmiştir.
KI\YNAKL AR
Xı
90
[ 1 ] Schubik, Martin, 80
Dec isi on
70 A
-
of th e Decision: A Readen·n Administrative Behavior,
. B
W. 1. Gore
ve
1. W. Dyson
dJ.
45
[ 3
80
90
x2
69: no. 1
( Şubat
'
'
A
maksimum
kullanılması
amaçlandığından dı· , O'a minimize edilir. Bu durumda;
olacaktır. O zaman uygun çözüm alanı Şekil 3 teki EBH '
Karar vericinin ikinci
amacı
faz la
mesaiyi 1O saatle sınırlandırmaktır. Bu amacı elde etn1ek
ı 12
Co., 1957
Behavioral lvfodel o_(
Quartrly Journal of Econoinics. vol.
1955), pp. 99-118
[ 4 ] Models of Man. l\ew York
1957
alanı olmaktadır.
Leadership in Administrationi
] Simon, Herbert A.
Rational Choice.
ŞEKİL 3
üretimin
pp.31 -50. Londra: rfhe
Evanston, fllznoıs: Ro-ıv, Peterson &
� -------�--�--�----�
saat
,
ed
1964.
[ 2 ] Selznik, Philip.
80
Approaches to the Study of
M akin g Re]evant to the Fiıın.' In the Making
Press of Glencoei
o
'
:
John Wiley & Sons,
SAU Fe:1 Bilimleri Enstitüsü Dergisi
AISI 8620 Çeliğinin Bor-Vanadyuınlanrna sa
ve Yüzey . Özelliklerinin Incelenmesi
6.Cilt, J.Sıy1 (Eylül 2002)
Ö.Çeğil, Ş.Şen
AISI 8620 ÇELİGİNİN BOR- VANADYU�IL��MASI VE YUZEY ••
ÖZELLİKLERİNİN İ.NCELENl\1ESİ
V
Ozkan ÇEGIL, Şaduman ŞEN ••
Özet - Bu yüzeyinde
çalışmanın amacı AISI vanadyum
··2elliklerini
borür
•
oluşturarak
Birinci
aşamada
incelemektir.
metalografik olarak hazırlanan malzenıelerin yüzeyi 900°C'de
4
saat
süreyle
termokimyasal
olarak
borlama :�ıenıine tabi tutulmuştur. İkinci aşanıada ise borlanmış yüzeyler 950°C ve 1 000°C Sicaklıklarda 1, 2,4 ve 6
saat srreyle termo difüzyon
yöntemiyle
vanadyunılanıa işlemine tabi tutulmuştur. Borlanıa ve
bor
vanadyumlama işlenıi
tşınları
ve faz
difraksiyon
analizleri, optik analizi
sonrasında
mikroskop ve x
yar dımıyla
yapılmıştır.
Sonuç olarak çeliğin yüzeyinde bor-vanadyunılama işlemi başarıyla gcrçekleştirilerek üstün özelliklere sahip vanadyum borür tabakaları elde edilmiştir-
Ülkemiz
bor nlineralleri bakın1ından zengin devletler
arasında
yer
Bor - V anadyumlama,
Terıno Difüzyon lşleıni.
[1]. Günümüzde borat üret jminin
The
aim of
present
'\tVork
investigate of properties the vanadinın boride formed
on
the
surface
Boronizing 'vas c arried at hours
as
of
the
AISI
8620
is to
layers
steel.
900°C teroperature for 4
thermo-chemical ly.
o/o 70'ini ABD, %
\
Üretilen bor ve minerallerjnin% 30'unu ABD,% 64 'ünü ise
Avrupa,
Japonya
ve
esld
ülkeleri
S.S.C.B.
Borlama, esas olarak terıno-kiınyasal işlen1 olup borun
Vanadizing
[3].
yüksek sıcaklıkta çeliğe yayın1mıdır bebrlı
mekanik
oksidasyon,
özellikleri
korozyon
içerirken,
ve
aşınma
Ana malzeme yeterli
yü zeyde
direnci
ger eke n
yerlerde, borlaına prosesi bu farklı istekleri uzlaştırmak için yüzeyde ya da yüzeye yak ın bölgelerde
sahip olduklan
söz
konusu
2, 4 and 6 hours 'vitb thermo-diffusion process.
aşınma
veya
gaz
Bor kaynağının o l abi li r .
Genel
fiziksel
d i re n c i
durumu katı,
olarak çelik,
orta nu nda 850 1 000 °C sıcaklığında 2 bekletilerek b o rla n-ıa işlemine tabi tut ulur.
-
-
borlama 24 saat
Borlama
ortamı, bor kaynağJ, aktivatör, dolgu ve deoksidanlardan oluşur
was
performed at 950°C and 1000°C temperatures for 1,
yüksek
borlamanın birçok alanda başarıyla kullanılabileceğini göstermiştir [41.
the
1,6 milyar ton
1 8 in i Türkiye ve % 12 ,sini diğer ülkeler sağlamaktadır.
sıvı� -
g ö re
Buna
özell jkl er i iy11eştirici bir yöntem olarak k ullanılır. Borür
•
Abstract
almaktadır.
civarında ola n dünya bor rezervinin % 60 ,ı ülkemizdedir
tabakalarının
Anahtar kelime/er- Borlama,
•
tü ketme ktedir [2].
oluşan borür ve vanadyum borür tabakalarının yüzey
morfolojileri
I.
8620 çeliğinin
tabakası
GIRIŞ •
[3].
Borlaına işleınİ gerek toz metalurjisi ve gerekse diğer ınctotlar l a üretilen
bütün de mir esaslı alaşımlara başarıyla
uygulan abiln1ektedir. Refrakter metaller (Vv, Ta, r'vfo, Zr, After boronizing and boro-vanadizing, properties of materials
were
examined
by
using
classical
Hf, Nb) karbürler a laş1mlara
başarı
(özellikle Co
ile bağlı
ile uygulanarak
WC)
ve Ni esaslı
özel yapıda borlu
metallographic techniques. The presence of borides
tabakalar elde editebihnektedrr (5]. Borlanabilen bazı
and vanadiun1 borides in coating layer formed on the
ferro
AISI 8()20 steel surfaces were confırrned via optical
veriln1i.ştir.
nıalzemeler ve kullanma
alanları Tablo 1.1 'de
microscope and x-ray diffraction analysis.
Keywords- Boronizing, Bor - Vanadizing, Thern1o Diffusion Process.
Bor
ile
yüzey
sertleştirn1e
i şle minin diğer yüzey
sertleştirnıe yönte1nlerinden üstünlüğü, yüzey tabakasının
çok se rt (1450- 5000 HV) olmasının y a nı sua, sürtünme katsayısının dü şük olması, bazı asit, baz, n1etal e rıyik le ri
Özkan Çe ği 1, SA\) fen Bi Jimleri Enstilüsü, Y���<sek Jj��ns Ög·encısi Ş::ıclunıan Şen, SAU Tekn1k Eğitim Fakültesi, Oğretim Uyesi
ve yüksek sıcaklık oksidasyonuna direnç göstcrn1esidir
113
SAU
Fen
AISI 8620
Bilimleri Enstitüsü Dergisi
Çeliğinin
Yüzey üzelliklerinin Incelenmesi Ö.Çeğil, Ş.Şeo
Bor-Vanadyumlanması ve ••
6.Cilt, 3.Sayı (Eylül 2002)
Bor kaplanmış çelikierin borür tabakalarının sertliğinin
•
Hal değişim oranı
diğer konvansiyonel sertleştirme yöntenlierine göre daha
•
Hal
yüksek
olduğu
Tablo
1.2 'de
açıkça
ana
malzeınede meydana
gelen sıcaklık
görülmektedir.
Borlama ile sertleştirilmiş takım çeliklerinde, elektrolitik
değişimi sırasında
•
Ma li yet [9].
•
sert krom kaplan1a ve W C sertlik değerlerine ulaşmak mümkündür [6]. Çeşitli işlemlere tabi tutulmuş ınalzemelerin mikrosertlik
Tablo 1.2 Tablo 1.1 Borlanabilen bazı
ferro malzemeler ve ku11amm
alanları [7]
değerleri ( 6] Milaosertlik
K ullanım alanı
Malzeme
Burçlar, civatalar, çarklar,
St 37 C15
Dişli kutulan, pompa şaftları
C45
Pimler, taşlan1a djskleri, civatalar Bağlaına kelepçe leri, kılavuz ç ubuk l ar Burçlar, pres kalıplan, pleytler,
. A210Cr12
mandrenler, zımbalar
1600
Borlanrruş AISI H13 kalıE çeliği
1800
Borlarmuş AISI A2 çeliği
1900
Su verilmiş çelik Su verilmiş ve temperlenmiş H13 çeliği
900
silindirleri, pistonlar
X40CrMoV51
Kütük kalıpları, diskler mandren, pres baskı elemanları
100Cr6 17CrNiMo6
X35CrMol7
630-700
Yüksek hız talam çeliği BM42
900-91o
Nitrürlenmiş çelik
650-1700 650-950
çelik Sert krom kaplama
1000-1200
burçlar, çekme kalıpları, diskler,
Sementit karbürler WC+ CO
1160-1820 (30kg)
delici zımbalar
1483 (30kg)
Rulmanlar, çarklar, kılavuzlar
Al203 A l 2 03
�1ahruti dişliler, vida ve dişli
Sialon seramikler
1768 (30kg)
çarklar, şaftlar, zincir parçalan
TiN
2000
Şaftlar, miller, valfler, kalıplar
TiC
3500
tekstil makinalarındaki bazı
SiC
4000
parçalar
B4C
5000
Bükme kahplan, baskı aletleri, 90MnCrV8
Su verilmiş ve temperlenmiş A2
Karbürlenmiş düşük alaşınılı
';ckme ve hadde kalıplan,
60VvCrV7
540-600
kalıp çeliği
Delme takımları, enjeksiyon
X38CrMoV51
HV)
Borlanmış yumuşak çelik
kanatlar, diş kılavuzları
C60W3
(Kg/mm2 veya
Malzeme
Pek çok sert malzeme
,
ihtiyaçlann karşılann1ası amacıyla en
uygun kaplama
malzemesinin
bulundurulması
gereken bazı faktörler vardır [8].
+
ZrOı seramikler TiC + Zr02
1730 (30�_g)
Elmas
mevcut olduğu için, belirli
seçinlinde göz
+
önünde
-10000
Termekimyasal yöntemlerle gerçekleştirilen borlama ve ardından TD prosesi ile gerçekleştirilen metalleme işlemi sonucu elde edilen
metal borurlerin yukarıda sayılan
faktörler göz önüne alındığında yüksek özellikli yüzeyler elde etmek için ideal yöntem olduğu görülmektedir.
Bunlar; •
Yüzey direnci
TD Prosesi mühendislik yüzey kaplama yöntemleri içer isin de, kaplanan metalin yüzey ind eki kimyasal
•
Sertlik
yapının değişimine dayanan ve tenrıo kimyasal reaksiyon
•
Kerozyon dayanınıı
•
Ani darbelere karşı direnç
•
Gerekli tabaka kalınlığı
1. Performans faktörleri
2.
sonucu gerçekleşen metalleme (metallizing) sınıfında yer almaktadır. MetaUeme,
Yapışma
•
Porasite
•
Kahntı gerilmeler
•
Yapı özellikleri
•
B ilcşen boyutu
oluşturmak
şekl inde gerçekleşen bir prosestir. Bilinen e n iyi n1etalleme prosesi Tayota Difüzyon)'dur.
°C' de bir
3. Işlem faktörleri Bileşen şekli
bileşikler
malzeme yüzeyine metal elementlerin difüze edilmesi
.
•
yapısıyla
suretiy l e yüzey özelliklerinin geliştirilmesine dayanan ve
Uygulama faktörleri
•
malzeme
tuz
TD (Tenno difüzyon 1
Niobyun1 ve Vanadyumun 1000
banyosu içinde çelik yüzeyine yayınmasıyla
yüzeyde bu metallerin karbürlerinin elde edilmesi bu
114
S,\l' Fe:- f�ılııı•kri ! 11-\lıtüsti Dcrgıl)ı h Cı ll..! �n yı ( FyiLil 2002)
AISI 8620 Çeliğinin Bor-\'�rıadyumlanına�ı
Öt.dliklrrinin incelt'nmcsi Ö.('cğil� �.�en
yontcnıc hir örnektir. Oluşan bu karbürfcrin kalınlığı S
12 �un,
se ı
Yü7cy
Vl'
[1.3 Tabaka Kalınlığı
tl i ği 1800- 3000 HV cıvanndadu·. '{üzeyine
rYlctallen1c yöntcrnınin uygulanrnas1
kaplanmasından
ve
elde edilen sonuç lara dayanan avantaj
dezavantajlan
ve
horla1na
vanad; un1lama
ve
nıa1zeıne1erin üzennde oluşan hotür tabaka kalınhkJan optik
uygulanan
vanadyum horür
ve
nıikroskobun btnycsinctc yer
vardır.
alan d1jital mikrometre aparatı yardınııyla ölçühnü�tür.
AYantajlan:
11.4 X-lşınları Ilifraksiyon ;\nalizi
•
Yüksek yüzey sertliği
•
Yüksek aşnıına direnci
•
'Yüksek oksidasyon direnci
•
Yüksek koro7yon d i renc i
Sadece borlaına yapılnıtş
Yüksek uygulama sıcaklığı
•
ince ışlem gönnüş tabaka
Yanadyum nldn
tespıti
Dolay1sıyla
oluşan
vanadyum
\'B:ı� şeklineledir
lll.
vanadyunı
prnsesiyle
gcrçeklcştirilnıektedir.
oluşan
fazların
horür
fazları
DENF:YSET, SONllÇl.�AR
lll.l 1\'fikroyapı
yukanda
Elde edi leh11ır
V�R2, VB, \'5R6, VJB.ı. V. �B1· ,
[10].
Yü7eyde
yapılnı1ştır.
tespitinde /\STM kartlarından yaıarlanıhnıştır.
geçen a \ �ı.ntaj ve rtc7avantajlara sahiptir. \8nadyunı borür fa;Jarı;
özelliklerınin
ve
ku1lanılan
kullanılarak
191.
yoluyla
vanadyuı�ılnma
f
yöntenılerden hiridc x-ış1nları difraks iyon analizidir. X - ışın1 d1fraksiyon analızleri için; SITf\lfAD7.lJ XRD - oOO model X IŞ10l dilraksiyon analizi ilc Cu Ka. x ışını (A. -- 1.:')405 1\n)
yü7cyine TD
cdilnıcsi
dıtli7c
için
- hotiir fa7.ların1n oluşluru lnıası, borlanmış
malzenıenin
horlaına
yap1lm1ş nunıunclcrde yer alan fa7ların
Dc73.van trı.ı ları: •
ve
Metalografik çellğin1r.
incclenıeler
900 ne,
sonucunda,
sıcaklıkta 4,
AISI
R620
saat süreyle borlama
ışlenıinc tabı tutulnıasıyla nıa]z.enıc yiizeyinde FeT�. ve
Fc2B şeklinde dcnıir b orürlcTin oluştuğu görü1nıüşt:ür. FcB
11.1 1\falzemc, Borlama ve Bor- Vanad\·tınılama I�lemi
ayırt
...
•
işlemine
Labi
tutula cak
Fc.,B fa7larının
cdilcbılnıesı
yapılnııştır.
nptı k
ıncclcn1edc hirhirlcrınden
konstrat
farkından
yararlanılarak
Bu fazlardan Fcl3 fazı yüzeyde Fe2B fazı ise
FcB fa7.t altında oluşrnuştur.
Bu çahşnıada, horlama ve vanadyurnlanıa iş lenıi 0/cı O, 1 95 C'. 0/c-ı O, 3 I ) S i, <Yo O, R 3 3 Mn, c�lo O, O2 4 S, 0/o O, S 3 9 Cr, <�lo 0.152 Mo. o/ı) 0,5 l R Ni. 'Xı 0,045 Al hileşinüne sahip AIST 8620 scnıcntasyon çe11ğ1nc uygula1ını1ştır. Borlama ve vana dyu nıl arna
''C
FeR fazının Fc2B fa7nıa
gör� daha koyu renktc görüldüğü tespit edilmiştir. Şekil
3.1 'de 950
nc·de 4 �aat süreyle horlannıış A JST 8620
çelığ1nir mikroyapısı göıiilnıektcdir.
mal7enıeler
başlangıçta 12 :-nm silindırik çubuktan 5 mnı kalınlığında
1 000
kesderek yü:�eyleri
nıetalografik
900
iş\C'nıi
grıdlık
�'C'dc
olara k
hazır1an1şt1r.
4 saat <>Üreylc horaks,
fcrro- sı lısyunıdan
oluşan
tuz
vanadyunıL.ıma işlemi ise� 900 °C'cie AfSl 8o20 çelığinc 950 sürL·ylc
Ferro
-
kactenıe�inde
zırnpnra1ama
ve
Borlama
bonk asit
.,, •
ve •
hanyosnnda,
4
tt
saat borlanmı�
lı
• t
•
1000 or· de 1 , 2, 4, 6 saat
,1
t
,
•
t
Vanadyum, aliiTnina� amonyunı klorür
•
•
ve naftali nden oluşan katı ortamda gerçekleştirilnıiştir.
1
•
'
•
.
1 ��
•
;j f
ı
�
' �
.
i
1l.2 Mikroyapı ve Faz Analizi
1 ,.
Metalografik incelemeler için numuneler ınctalografık ışlem 1Şl cmleri gönncınış, horlanmış, ve vanadyumlanm ış nunıunclcrin l 000 gridlik zımparalama kademesine kadar sırasıyla nıctalografik olarak zımparalanması ve 1 jl.m kahnltktaki n larak
ha7ırlannııştı r.
Ilazırlanıa
elınas toz aşındıncı ku11anılnıak suretiyle parlatılnıası ve dağ lanmasını
kapsanıaktadır.
Nunıunelcrin mjkroyapı incelemeleri
()Jyn1ptı<:; 8071
<�·ı·)
3 'lük
nitall c
nıarka optik mikroskop yardıınıyla ineelen nıişti r.
Şekıl J 1. 050 "C'ric 4
saat bor]a·ımiŞ
!\ISI 8()20 çclığinın mıkro yapı
rcsmı (200X)
900 "C'ctc 4 saat süreyle borlanmış n1alzenıc yü7eyınc vanadynm diflizc cdihncsİ sonucunda bor tahakası iilennde \T bor tabakasından farkll hir göriinünıc sahıp olan vanadyunı bonir fazJanndan oluştuğu düşüntilcıı bır
yapı ortik rnıkrnskop aracılığıyla tespit cdılnıiştır.
J 15
Şekıl
fı.Cılt. 3 Say. ı
(,'eliğiuin Rnr·-Va_�ad:'-umlanrna_sa
AISI 8620
<:;\li Fen ni:ırıı'c:!·ı En!--tıt[isll Dcrgısı
(f:ylül )()(P)
N'
Yüze�
( ) 1 eli i Id eri rıi n 1 n eel en rnc., 1
Ö.( eğil. ';.Şen
�.2'dc 900 °C'�de 4 saat horland1ktcın sonra 950 °C''dc 1
R620
<\aat vanadyumlannıış ATST
görül nıekredir.
.:,..)
çcliğinin nıikroyapı�ı
-
1-:-
-···
� t --
�D
'
--·-
---··------�·
- ----
�
'--'
(;;
-
-- -·
t
ır· /
/
..J
'
"
�
..
r:
•
--.
��
� c "'
Demu boıür
u
('
•
F
•
�
•\.._ .!... ' _... .. ;-L ..._ ..1-l l -L.I_,_ ı _,_ ı ___,_ ı
o
1
ı
1
1
.
ı
ı
9 )IJ ıJ '
'-·
11
' rıorı • '•
.,
J
1
-.
�
.)
1.
;
<)ekı! J.J i)_'() · v�n;:ıı
1yun; 1 ,ırna
knlınlığırıdakr
ıOOO
ve
·· ..;urc�ıne
rlcğ�şıııı
h '"' ,.,g - _ 1ı
ol(.·ır·!lk �
\,.l'lığ·nin
·\1'\1 X()2(1
c·dc vaııud)-ıınılannıış
\'arıa<f,·uııı
'ınrür
tabakzı
ITJ.3 X-Işınlan Oifrak�iyon i\.nalizi $ck:l J 2 90 O van :J(: yu n, lan nı t:?
11(, " <c !
4
n,_"0
\"C
n(' '(Ic
-
s· . :ı·\! '"'
·J
o
nunıunclerin numune leri n
la rak hazırlanan
t lanıaları al ı na rak
ıncelenen
ö lçii ten
yap 1l m ı ştt r .
değerlerı n
Vanadyunılanıa
s ür e sine
bağll
�ncak
hk
R620
çeliğitıe
vanaciyunıla1na
d e ğ işi nı standart sapmalı olarak göstcriln1ktedir.
U)g ulanahi1ir
horlama olduğu
işlcnııni n A IS f görülnıüşlür.
i len borür taha kas1 FcR. Fc�n fazlarından \C geçış ?onundan oluşnıaktadır. Bu ikı fa?ın op::ik mikro<;kop altında konstrat farkıyla ·:>1rbır1eri nd2n a vni cdllnıcsi mü rnk ün olmnşhır. FeR fazı Fc2B fa71ndan Ayrıca FcR ıle daha kovu renkte oldu ğu görülnıüştür. Fc,B ve Fc) R il e nıatris ara yü7cyindck1 y ap ı kolonsald1r FcR fazı Fc�B ü?crinde ol uşm a k ta ve Fe::B fl ll. fazından daha fa7\a hor lÇennektcdir. narlama tcrn10kinıy8sa\ Ye ctiru?.yon kontrollü bn işle n ıdır . Bor ıabakas1nın kalın1ığt bor\anıa s1cakhk ve süresine hağlı o larak art ı� göstcrnıcktcd1 r.
Borlarna
horür tabaka kahn1ıklanndak1
-
deneyler c:;onucunda,
'(apılan
oluşan tabaka kalınlıkları verilmektedir. Ş eki 1 3.:-rdc ise va n ad y unı l a nıa süresine �
saat
IV. TARTTŞlVJA
olarak
hağlı olarak \·anadyunı
1000
4
\'C
ATSI R620 çcliğinın 900 ')(''de 4 saat
horlaına i ş1cnıindcn sonra vanadyunılama ı ş lc nı ı ve
sonra
oc-de
\'anadyunılan1a yapı Inn ş r.ıalzcn1cnin x-ış 1111 difraksi yon anallzi sonucunda ise VB, VB2, V2B1 faz la rı nda vanadyun1 borürler oluştuğu tespit edilmiştir.
olçünılcri
i'y lernlerinde taoaka kalınilk lan işlem leri n sıcak hk . sürelerine hağlı o la ra�<: ar1ış gö<;terdiği tespit c dil miştır. Tahlo 3.: \de
900
ışın dcnıct1 kullan1lnııştır.
ka h n 1 ı ğ ı
tabaka
or a
an al i z i
Bu nnnıunclcrın x-ışını (bfraksiyon ana1i?1 ıçın (\ı Ku
ve kcsitındcn
kenarları nda
tünı
elifraksiyon
''c·· 2 saat uygulanınış ınırnuneye uygulann ııştır. hor1andtktan
Tahaka Kahnhğı
hoıiir
15-:nJarı
X
1\ 1 S 1 X() 2 O { 200 X)
IIL2. Nfeta1ografik
1 1 anmış ınr
saat
�onucu
elde
ed
-
-
T:ıh;n J.l
çc!i?..ının
,.\ISr R6?0
.
s1caklığı
v�n�ıdyumlama
.
ve surc\ınc
ha�lı olarak vanadyunı 'ınrüı tabaka kalınlık değerleri
ı;:;�nad ��l �nıa
-
y{
!
.
-
.
-
-
950 'c
-
·-
.
--
Tahaka kalınlığı
.
-
-
--.
-
-----
6 -
·
.
...
-
..
6
1 •
"'\
1
J
ı
·-· - -
900 n("dc 4 saat borlann1ış l\TSl R620 çchği ü7.crine y a p ı lan vana<iyuınlanıa işlenı1 sonucunda vanadyunı Oluşan vanadyunı-bo1ilı horür fa/:ları elde ed11miştir. taba kas 111111, hor t ab a k as1nın üzerinde ve hor tahak ası n d an daha ince ve fark h hir yapıd a olduğu O ?t ik nıikroskop
1.14 .
�
-
-·
-·
- -
-
-·
--
�
-
12.4R ı 5.57 -
-
•
--
17.23 --
-
..
-
..
.
1.47 .1.06
-
.
.
.
-·--· .L.
--·
.
-
.
-
·
11.6? .±: 1.08
4 --
+ 1.11
10.03
4
-
-·
·- -·
-
--
1--·--
-
·-
·---
._
-
..
3. 1 ()
1
1000 ı· c
-
(lJ111)
2
------·
--
...
resı
·-- �
fo------ -
ı ..
.
1s aat) -
.
--·-· -
su
(oC)
---
--
...
Vanadyumlanıa
sıcaklığı
ı
......
--
-
-
. -.
aracılığı
-
-�
2.82
ıle
görülnıüştür.
._
Tabaka
k al ı n l ı kl an
ölçümü
- tahakasının sıcakhk \T c;üreve "oncunca vanadvunı-borü: · bağlı ol;.ırnk artttğı görülnıüştiir. Elde cd�tcn \anadyuırı-
- -
ll 6
AISI 8620
SA:J Fen Bilimieri Enstitüsü Dergisi 6.Cilt, 3.Sayı (Eylül 2002)
V2B3 x ış ınl a rı di fraks iyo n ana liz i i le tesp it edilmiştir. VB fazı% 50, VB2 fazı % 67 ve \'2B3 fazı % 60 oranı nda bor içeımektedir [ 12].
borür fazları VB, VB2 ve
V.
-
GENELSONUÇLAR
1) AISI 8620 çeliğine yapıla n borlama iş leminde, bütün sıcaklık ve sür el erd e b or tabakası elde edilmiş ve o lu şan bor tabakasımn kalınlığının borlama sıcaklık ve s üres ine bağlı olarak arttığı görülmüştür.
2) E lde edilen
fazı kısa süreh s ürenin artı ş ıyla
borür tabakalarından FeB
görüleb i lmi ş Fe2B fazında artış görülmü şt ür. borlamalarda çok az
1) Vana dyumlama i şle mi
ve
bor tabakasımn üzerinde VB, VB2 ve V2B3 fazlarından oluşan yerıi bir sonucunda,
tabaka elde edilmiştir.
4) Vanadyum-borür tabakası difüzyon kontrollü olarak
gelişmekted ir. Sıc aklı k ve zamana bağlı olarak tabaka kalın1ığıı! 1 arttığı göıülmüştür. KAYNAKLAR [ 1]
Bor I I akk ınd a Rapor, Etibank İşletmeler Dairesi
Ba ş ka nl ı ğı Ankara,
1982. [2] ÖZPERKER, İ., Bo r Kullanımı, Tüketin1i Ulusal Gelire Katkı Olanağı,, Tür kjye Ma d enc i li k Bilimsel ve Tekni k III. Kongresi, Ankara 21 25 Şubat 1973. [3] TAŞÇ1, A., B orlanıınş Çelikterin Aşınma Ve Korozyon Dayanımları, Yüks ek Lisans Tezi, İTÜ Fen Bil i m le ri Enstitüsü, s 8-15-19, 1993. [41 KAVUŞAN, G., Endüstriyel Hammaddeler, 1985. [5] BOZI<URT, N., Bor Yayınunıyla Çeliklerde Yüzey Sertleşt irn1e, Doktora Tezi, İTÜ, Fen Bilimleri Enstitüsü, 1984. [6] ŞEN, Ş., BİNDAL, C., AISI 8620 Çeliğinin Bor K aplanma s ı, tJlusa1 Metalurji ve Malzeme !(ongresi, 1997. l7] ŞEN� Ş.. Termekimyasal Borlama İşlemiyle AISI 5140, AlSI 4140 Ve AISI 4340 Çeliklerinin Yüz ey Performanslarının Geliştirilmesi, Doktora Tezi, SAÜ Fen Bilimleri Enstitüsü, s. 8-12-14-15, 1998. [8] ÖKTEM, Z., T ermareakti f D1füzyon Yöntemiyle Çeli k Yüzeylerin Kr om Kar bür Kaplanması, Yüksek Lisans T ez i, İstanbul Fen Bil iml e ri Enstitüsü, s 1-19, 1994. [9] BUI.JIJ, S., Surface Engineering, Univer sty of Newcastle, 2001. [ 1 OJ SPEAR, K. E., J L ess Comrnon Metals , 1981. [ll] ŞEN, Ş., BINDAL, C., AISI 5140 Çeliğinin Yüzeyinde Oluşan Borurlerin Bazı Özellikleri, De nizl i ,
''
-
.
Metalurji Kongresi,
l l 21 RAC1HAV AN,
V., Phase Dia gra ms
of Temary Iron Alloys, İndian İnstitue of�1etals, Calcutta, s 441, 1992.
117
Çeliğinin Bor-Vanadyumlanmasa ve Yüzey ()zellikJfrinin incelenmesi Ö.Çeğil, �.Şen
On Somc Semigroups
SAU Fen B iii mleri Enstitüsü Dergisi 6.Cilr, 3.Sayı (Eylül
R.Keskin,
2002)
S.Cebiroğlu
ON SOME SEMİGROUPS ""'
.
Refik KESIQN, Selçuk CEBIROGLU .
Özet
-
A s a results of our study we determine a necessary and
Bu çalışmada bazı yarıgrupların id empotent
elemanları
karakterize edildi.
Ayrıca,
D(I)
sufficient condition for
birim
\Vhere
aralıkta:ı birim aralığa tanımlı türevlenebilir fonksi yonların yarıgrubu olmak üzere,
D(I)
le t
yarıgrubunda
x�y E S. Then
by xy we mean
to be an iden1potent element
yarıgıup, idempotent eleman,
said to can
a left zero of S if
be
be seen that fE
S(X)
necessary and sufficient condition for composition of two elements i n D(I) to be a honıoeomorphism was
given where D(I) is the semigroup of all the differen tiable function form the unit interval into th e unit interval.
Theorem 2 .ı. Let J =
semigroup , idempotent element, differenti
-
able function
tion or f= i
unıt.
,
,
topological
space and let
S(X) be
{
f
E
g(x)
i where fog is the composition of f and g. Let fE S(X). then it is said that f is a can
==
g(g(y))
==
g
2
and
Let X=R or X=I where R is the real numbers and I is the unit interval and let D(X) denote the semigroup of all the differentiable se lfmaps of X. We recall that f is differen-
exists. In
addition, f is
f� (1)
exists where
differentiable at 1 if and only if
fE D(l). It can be seen easily that (D(X),o) is
a
is
the set
of D(I). and that g
(y) = g(y) == x. Therefore we see that
[a,b].
On the other hand� it fol
lows that g(a)
f� (O)
Then J
g is ideınpotent and g -:f- i
g'(x) == 1 for every x in
stant function.
tiable at O if and only if
}.
not consta nt function. Let the image of I under g be fa,b]. Then it follows that a<b and [a,b] -:f- [0)]. Let xE [a,b]. Thenx=g(y) forsame yin [0,1]. Thus
every x in X. Then (S(X),o) is a senugroup with identity
X,
D(I) 1 f is constant func
is
the set of all
iE S( X) be the function such that i(x)=x. for
If f(x)=a for every x in
a left zer o of S(X) if and
i is identity function
Proof. Suppose that
continuous selfmaps of X. Let o represent composition and let
is
of all the idempotent elemen ts
I. �TRODUCTION
Let X be a
a E S. If a 2 a, a is said of S. An el ement z E S is za == z for every a E S. It
is a consta nt function.It is clear that if fE S(X) is a const a nt function, it is an idemporent e lement of S(X). W e can give many i dempatent elements in S(I) and S(R), which are different from the constant func tions. The following theorem is proved in [1]. We will give a different proof.
elements of some semigroups. In addition to this, a
Keywords
oy.
only if f
In this 1tudy, we characterize idempoten t
-
x
=
Let S be a semigroup aı1d let
tir i evlene-hilir fonksiyon, biriın.
Abstract
homeomorfızm,
II. MAL� THEOREMS
-'�!n gerekli ve yeterli koşu l verildi. -
be a
f and g are in D(l).Let (S,o) be a senligroup and
ild elemanın bileşkesinin bir homeomorfizm olması
Anahtar Kelimeler
to
fog
==
a =nun { g( x)
ı
xE I
}
g( b)=b==max{g(x) ı xE I}. S ince [ a,b J * [0 1] ,either O<a or b<l. If O<a, then we see th a t g' (a)=O. In the same way if b<l, then g ( b ) ==O. But this is a contradiction since g'(x) 1 for evcry x i n [ a,b]. ,
,
'
serni
=
The proo f of Theoreın 2.1 can·ies over easily to the
group \Vith identity i. In this study we characterize the
sen1igrou p
idempotent elements of D(I).
D(R).
Thus vve can state the following theo
rem. Tlıeorem 2.2. An element of D(R) is idempotent if and
R.
KESKİN
:
Sakarya
tik Bölümü, Sakarya. S.
CEBiROGLU
:
Üniversitesi, Fen-
e-
:
only i f it is identity or it Edebiyat Fakültesi Matema
of D(R) )
rkesknı@2akarya.edu.tr
Eren:er 50.y.l İlköğretim Okulu, Eren�er, Sakarya
118
.
is
a constant function (Ieft zero
SAU Fen Biitmleri Enstitüsü
6.Cilt, 3.Sayı (Eylül 2002)
Dergisi
Some Semigroups R.Keskin, S.Cebiroğlu On
Let S be a semigroup with identity e and Iet x E S. Then x is said to be a unit if xy = yx ==e for soıne yE S . An el
e ment
a E S ıs said to be a
regular
f((X l
element if axa =a
o< xk
for some x E S.
It can be seen that an element fE S(X) is a un it if and only if f is a homeomorphism from X to X.
let
e] ement of
zero or
x
Thus yx == . Assunıe that
,
))
==
(
-
X l
,
......., - X
c
c
f((xı,X2
N
ı
,
...... ,X
N
) for
N))= I otherwise and
defıned by
...... x l\ ) ) =(cx 1
,
....... , c x
(fog)(x) == x.
unit but
f
Theorem
is not
a
N
) where
unit.
2.1 and Theorem 2.3 ,
we
can
give the follovving easily.
2.5.
I
be the
unit interval and let f,g,h E D(I). Then the follo\ving statements are satisfied. Theorem
S.
yx==e. If x=e, t hen
�I
In view of t h e
Let
1- fog is a unit in D(I) if and on ly if f and g are units in
D(I). 2-
==
left
K
That is, fog is a
Proof. If we sho\v that xy =e imp li es yx ==e, then the proof follows. Assuıne that xy =e. Then, si nce 11\.)(yx) == y(xy)x yex == yx, yx is an idempotent. Thus yx isa
...... ,X N
O<c<l. Then
1- xy is unit in S if and only x a nd y are units in S. 2- a is a regular element of S if and only if a is a unit or
is a left zero
g: I
,
Sc and
g(( x 1 ,x 2
Theorem 2.3. Let S be a semigroup with identity e. Suppose that the following property is satisfied :''If xE S is an idempotent element, then x=e or x is the left zero of S ••. Then we get
a
,X 2
ı
h is a regular
constant
y=e.
element
of D(I) if and
function or h is a unit in D(I).
:;t: e. We show that yx =e.
only if h is a
REFERENCES
On the contra r y if yx :;t: e, then yx is a left zero of S. Therefore vve have yx == (yx)y = y(xy) ye == y and thtıs we obtain e== xy =x(yx) = (xy)x = ex == x, w hi ch is a ,
[ 1] N adler, S .B. The ideınpotents of a sernigroup, Aıner.
=
contradiction. So we have
Math. Montly. 70(1963), 996-997.
[2] Ce zu s F.A., K.D.
yx ==e.
,
Maxünal Ideals of Scrnigroups of
Now suppose that a is a regular element of S. Then axa = a for so nıe x E S. W e may sup pose a :;t: e. We see
if xa is a left xe x, and
zero
zero
element
of
Thus a is
a
seınigroups,Wiley, New York, 19
left
of S, the n a is a regular element.
Theoreın
2.4.
spac e and
Let
Euclidiean
let f,g E S(R n ).Then fog is a unit if 11
ıf f and g are units i n S(R ) Ho\vever, the same
Let g:(O,l] � and let
from[2].
R n be n-dimensional
is
and only
•
not true for S( I N) ,where
[0,1] defıned by g(x)==cx where
f: [0, 1] --) [0, 1] defıned by
f(x)
==
ı -
O<c< l x
for
c
O< x <c and f(x) 1 for c� x < 1. Then (fog)(x) = x but gof is not the identity function. That is fog is a unit ==
but f is not a unit.
Moreover let f:I
N
N
� I1
d efıned
endoınorphisms, Bu ll.
(4] J. Bcrglund, H. Junghenn and P. Milnes, Analysis on
S. If a is a unit or a is a left zero element
Before nıain theorcm, we give a theorem
Subbiah,
Math. Society, Providance, 1967.
=
element of S_ Then ax =(ax)a == axa == a.
,and S.
,
of S, then xa == (xa)x == x( ax) == thus a = axa =ax ==e, which is a contradiction. Therefore, xa =e. TI1at is a is a unit. As su me that ax is a left zero elen1ent
Jr.
Aust. Math. S a c. 12(1975) 211-225. [3J Clifford, A.H. and Preston, G.B., The algebraic theory of semigroups. I, Math. Surveys ':\o:7, A.mer.
that ax and xa are idempotent elemenis of S. Suppose that ax =e. W e assert that xa ==e. For,
!\1agill,
by
119
sü SAU Fen Bilimleri Enstitü
6.Ci1t, 3.Sayt (Eylül 2002)
lh·prt·rnd
Dergisi
ll
\'npıl rdn
n nm f. Gü 1 ç fıtJ' VISnlemi r ini n i n r tı Jr�
.. h·t•n
r
s
·
ülen
(�lll!:!j H L•. '1\l���
GÖlıEı \',\I>.II:J 1_1) 1 1 1 1 . I � I E L I V I E T N Ü Y E I V R. i l i N E L Ç Ü G
l .I A S A H E D M E DEPR
olası
'eya
gören
�
İ):.'
h ır
Depremde hasar ı ını vc/vc_va a on ın ıç ar ıl p ya z i s e t depreme karşı ye r r. C)n�1rıııı i<r'Jn di tc ck ın ek er g ri le n1 le iş e güçlendirm epnk� i ' \'L o nt 1a n -1c nı na to be manto, çelik nıJnıaktadır. lla ku r lle en nt yö zı ba bi gi u on enjeksiy pılan dencyst..l Yap1ların güçlcndirilıncsi içın ya yli k tay ya n nı rı rla va du e lın bö a d r la ıa ça hşn l )c p re ıt ıd� taşınmasında etkisi o lduğu göz Ic n 111 iştir. duvar lan yenı perdc hasar gönnüş yapıların k kri taşıyabilir ek l eyer ek daha bü yük depr<:!ln yii i\·1n duruma getirilnıesi, yapını n gii��ıcndi[ilınesı i\ ne cı k bu pcrdt' 1 eri ıı seçilen y oll ardan b irillir simetrik olarak planJantnasınn dikk.at cdılınelıdır.
Özet
-
Kelinıeler
r1nalıtar
Epok�i
-
go'ill'r ıl n 1 cn 1 1 �
It necessary
ll. (>n ·clı k ll·
(çi ndııı1ı tenmlerini aı .ıtııındL�k a fa ı k 1 açıkil ın k uy •un olacaktir.
Key Words W al ls.
-
Epoxy ınJection,
I.
''Cl lls
gi)r iınli)tinii
ve '8
h. hn
'c
;o
onun bir \eya birkaç
kısın n veya
lamamen
kullanıını {yOk taşuna kapasned,
aıııtlıgı, sılnckli •ı dahil) <
;ii�lcıulirrn ı IJ ııl ığıııı. sii n
:
1 ır
,
knnl rından olabilir.
aı ının
'taşnna
t
gücünü,
ve '3
tabi H esini öneekı
s 'yi
niJdiği üzere yapının
dunıınun ıhHiine "IJ" rnı k için yapılan değişiklıkrir.
be
B ı u nı n ıç ın. yu k n nd d hasar ge i ı nıtiş olnırı ı
.
k u Ilananı \'t-) a işlet 111
kın ycbilir
)'spırun
'til;l rinde bir artmar.ın söz konıısu ( lnnıs1 halınde üçlendirn1 gcrekebı�ceğı f il ı \)n güt ii 1 '11 ri_ k 1 r IÇ ın ek ik projelendınlntş ,.c a ınş, ı 'lr111 ş bir '3puun du giiçlcndirilmesı
J ackcting, S he ar
ed
GiRiŞ
�
ku ll nun bakırnındaıı hasar
ilncckı h a l ı ne gctıı ış (ve a ona yaklaşımı) yapının
�'!c:ıcl l''hılir
Taşıyıcı sisteınler bazı nedenlerle njteliklcriııcl t'11 \t . den kaybedere oze l l . k l c nn k hasar görebılırler \'t' . kendılerınden beklenen fonksiyonu yer lll' getJrcmcyccek durunıa düş e h i li r le ı . Blı tl u 1. tl 11 1&1 .. duşıne ı en. k� u ıı an ı l ı rl ık veya day·anıııı . ba ı'· 1\J ıı1 l ..ııı . n<irın olabili· ı. B·· ..o yle .d.u r un1larda yap n n n on arı 1 ın as ı v�/v�ya guçlendınlınesi gerekir. f3a;;ı keıe de . nıtelıklerın dcn kaybetnıediğı halde k. u 1 l n n ıın amac , la. rındak·ı deg ... ışı . }·J �ı'k dolayısıyla gü\·lendirıne gerekebilir f l]. ..
\C
g�tııınt'k i\·11ı y, pıJ. n ç lışına ve deği.,iklil1ir. Bu
�op�lar ':ay of strengthening the daınagcd huılding ıs stıffenJng the structurc nıcans or shear \\alls
;
'
ve
(il ı Un(
l'kııı�ıııında önceki
expenınents that strength huılding. ()ne ur the llH>St
carefull to plan symn ıct ri c a l l y thi-:; �het ı
:
gt'ııınliş bır yaı ıdu
ob�erve
nHı"t
ona rı nı 'c
'{
( hıanua
Onlv i t
[ ].
ktlnuLııuıd,ınl nı lu
ste el jacket, reinforcing jacket and cpnxy injcLtion. , It partition \valls gct strcngtlll·n nıg on
proper.
büytir
h n"' r n1c 'dan 1 g 1 bilir. Bu nedenle he hrk'nnıt· ı '· lıasaı ın v nunda gefekJi g iiç 1<. nd ır nıt· n ı n Vt.;· 'ey n r un ın } pılnuı 1 deprem ıniıht·ndı'ilığı V" iıı. t n1Uh ndisJiginin önemli
r
when theoretically lhis is
ağlı o l arak
depı c n ıleı d(
l'tlJeksiyoını.
by
ıdd:tuı
Bunun yanında,ru OJc.d ""ııd1nhn i v uyg ula nınasına !1CrckJi i 1en gö�t �111 n binalaıda do şıddctlı
c p a i r and/or strengthl'ning operations for insufficicncy bui1dingc.; tn\vards an earthquake on daınagc.� duc to b u i ld in g earthquakes. For repa i r. it u scd sonıt; ı n c l lıod s lıkc -
ya uygulamasında özen ha ar ıneyd ana gelme
bın laı 1 ı
ula�ılıgı, deprcnun
mantolaına, ci(.,prenı perdeleri.
Abstract
v
prnjrlrn�Jn ihncıniş
'
n1," önc eki durumu tin11 ktir. Du kullanım gc\nıc·yc n bir durun1a lı ak 11nınd a n o 1 :ı b i 1 cc ··,ı gibi ınukaven1et ve benzeri aknr . rrn cıka ka ı ak tc ı ı. tikleı ini ha nr öne i dOze ve . .;
< i()ı iilüyor
•
.
kı
onann1da
ir yapıda yapılmasma kaışın 'iiçlcııdiınıe i �in ya pının hu ur görmüş da olrnası gtrcknıez. Ha ar g 'mı n1iş bir yapının gii\·k'ııdirilnıl;sı �öz koını u olabilir. Örneğin; <>n:ırıınııı
-
ha·ar
g rnıüş ..
ldiğ1nin \' apıııın yeter iz knJ asit de projelendiri vC'ya uışa edildiğinin anlaşılınası halinde, veya Y a pının kullan ın1 anıacının değişmcsı ha lik nedeni ile da •
dcprrn1 bölgesi n eki
S.Gülcn, H.Kasap·. S� ' U t\l'' ..ıh �·a k .,nşa�t t\Hıh. nı. ·
hii) iii· vtikleıe
·
•
ı 2 ()
n1aruz
cğjşık
kalına
ının
söz konusu
Dcprcmd(� Ha�ar (;üren Yapılaı-da Onarım ve Giiçlt.'ndinnc Y ö rı tc ın 1 c ri n i n 1 n c cl <' n nu's i •
S.(;üıcn. H.Ka,ap
0 lduğu
hallerde yapının hasar lı olnızıd1ğ1 halde
•
güç lcndı rİ 1 n1CS i �Ö7 konu s ll O Jnr f 1 ) . III. ELF:l\1AN 01\'.,\RT�IJ
Rpoksi J:njoksiyonu
ckta) 1andırnıa
hata lan,
ınal re nı c
ve
onannıı
Bu
hataları.
eksik
)':1pnıarnış
genellikle
elemanıann
olan
dcfornıa�yoıı rijitliğinin
Ekonornik
d ay �: tııı k1ı
kt.llaııılaniDı:
hinanın
i ç ı ndc
nlnıası
lcvhalar
garanti cdilcn1cz,
donat1St.
yiik
k apa s ite s i
hasarsı7.
Ifiçh1r
atlat1nası
öncnıli mühendislik
en
çelik
kullanılarak clcınanın dış1nda kafcs ckscnel
anianıcia deprenıe
sağlan1aktadır.
dcprcnıı
ve
hcdc:'fi göçn1enin ön1enmestdır [31.
IV. 0,.\HA ON(�E ..
şeklınde oluşturulnıaktadır. Bu şekilde kolonun hcnı
gerçek
ancak
<...
Bu yöntcnı ilc kolon ve kiriş grrckcn sargı
bır
şiddctlı
onann1
yapılan
g e l me s İ n ı
hale
kaydıyla
güçlcnctırilmesı
ve
f3ilinç11
güçlcndirnıc, hiııaların
gcrçcklcşt:rilcbilir. Ru yöntenller içerinde en sıkça
:
onarılnıası
nıün1kündür.
l la�arl ı clcnıanların on arınıı çeşitli yöntemler 1lc
(�elik Manto
epokc;i
sınırlar içcrisindr kalnıası
yapıların
ve
'ıünckliğinin artırılnıası anıac1yla haşvurulnıaktadır.
•
anıacıyla
lcvha I ar yapı şt1 rılah i 1 ır.
perde ve kirrşlcrin kalıcı
c:ırtırılına�ı
artırahilnıek anıacıyla çelik veya karbon fiherli
anıacıyla çeşitli teknıkler gcl1ş1ir11miştir.
tckıııklcrc,
kiriş
cnjeksiyo11u ku!lanılahillr. Ayrıca. sargı etkisini
deprenı g1bi ?orlaınalar sonucunrla
ha.sar gorcn h etonanne kolon,
v·c
clenıanlannda oluşnıuş olan çatlakların beli; hn gcniş1iğ1 aşmaci:ğı yapılarda hetonun aderanElının
)"apı �ı-1
Kolon. perde
:
YAPIL1VJIŞ DE�EYSEL
(�.ı\I Jr Ş �1 i\ I., .AR
k1snıcn
zırttlr·lı�ıJkta, henı de daha yüksek süııeklik elde �
cdilnıekte dir.
(clık
nıantnda,
katlar
aras1
J)ency Nun1uılcleri
sürekitlik sağlannn1adığı için kolonun eğilnıe kapasitcc.;inc h:r katkı sağlamamaktadır. •
numunelerinde açıklık genışlık
eğilınc
kapasitesi
1 52,S
olarak
oh tp,
de
.
c nı
dikdörtgen
20x25
h'h
olu�turnlan
h"'·'h/h 20J)2,)/X2
yük�eklik 220
ve
cnı
kolonların ho .Jvutları.
boyuna donatılann katlar arasıncta sürckliliğj kolonun
IBhoratuvarlarında yapılan deneysel
çalışnıalarda bir açıklrkl! tck katlı çıplak çerçeve
Reton�1rnıc 1\tlanto : Bu yontcnı g cn� l liklc kolonl�1roa uygulanır. Ru yönt.cnı ilc kolonnn hcnı c ks cn cl yük k a p a s i tc<"-i i . hcnı de sünekliği �lrttırılahillr. Nfanro içerısıne yerleştırilen sağlanarak,
İTO
Bu konuda
kir1ş di r
'
crn
kesith
cnı'dir. Tnhlalı ho)ııtları
r·.ı J.
ve
ı�e�
artt1rılabilır. Şekil ı·cıc donattiarı ycrlcştinlnıiş
v ı r al7cınc Ozclli Ideri
kolon
(Jrctdcn nun11melcrde B('I türü cionat1 ve BSl(,
.
tlpik hır kolon nıantosu görülnıektcdir. Mevcut ıle yeni dökülecek nıanto
aderansının kolonun
yüksek
donatıları
olahilnıesi ortaya
helonunun
ıçın
çıkıncaya
kalitesinde hclon kul1anıln1ıştır. Bölme duvarlarının
ıncvcut
olu�turulınasınrla
kadar
i se
uygulan1ad.a
yaygın olarak
k ullanılan bo�luklu tuğlalar delikleri yatay gelecek
kahuk h�tonu kınlnıaktadır.
h1ç1rnclc yer alnıaktcıdır. Ortala nıa
duvar
ka 1 ı nlı ğt
tuglalarda
dcliklcre
dayanını ı
20-40
gödi 1 nıüştür.
dık
19 1
1(gt cm� f
cm'dir.
nu
tür
doğıııltu daki
basınç
düzeyinde
olduğu
<._.;
f)enc�: Düzeneği
"(cr d e ğiştirme kon1ı-ollü olarak gerçekleştirilen hu dene) sel çah�nıalarda, yatay yük için nunıun::'lcnn 2) ton yüklcnıe kapasıteli iki yonlti h1<irol1k veren, hazılannda ise -50 �oıı kcıpasitclı tck
h azdarında
·r
yönlii hidrolik veren kullanılnııştır. f)cııcyscl çalışına kapsaırınıda ç ıplak çcrçe"clcr, değişık tl.irde höln1c duvar]ı çcrçevc1cr, çevresıyle hütünlcşık hö1rne duvarları ve ince perdelerk
Şekil
güç le ndi r iln1 iş bütün Ieşjk hö lnır duv�rlı çerçcv c kr
1. Tıpık liir· lktoııarnıc !(olon Manı.osıı Donatı Ycrlqinıı
12 1
Depremde Ilasar Gören Yapılarda Onarım ve
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi
6.Cilt, 3.Say1 (Eylül 2002)
Yöntemlerinin Incelenmesi
S.Gülcn, H.Kasap
yatay yük taşıyab i lmeleri
gib i
gözlenebilmeleri
denenmiştir (Şelcil 2) .
s eviye lerin d e
amaçla
ı.JI... �'--'f' -
büyük
daha önemli
dayanım
dep lasman
düş üş leriy le
karşılaşılmamaktadır.
--
-
ve
çıkmakta
süneklikleri ve göçme
,
b içimlerinin
�üçlend1rm�
-
-
ı
.
ı "'1
2
ı
--� - -J
�l
f-
---
f-;
-·-
-
�
-
-
-
-
·
·---
... _
..
en
•
.
. ..
•
. .
.
..
.
.
.
•
.
.
.
.
..
.
; . ... ..
� ..
'
.....
.
i
•
200
o
•
• .. •
•
.
.
.. ..
•
.
.
� !< >
.
. .
.
..
..
. .
.
.....
.
... ..
..
...
..
.
..
.
200
.
.
.
.
.. . .
.
..
.
.
.. ..
..
·-. .
.
..
. ...
-.
...
'
.
.
.
..
.
.
,
.'
.
..
..
..
.
..
-.
.
..
.... .
• .
. •
..
•
•• •• .. ..
• .
.. . . ...
.
.......
•
.
.
•
1
• •
.. .
. . . ..
.
.
.
.
.
.
;
.
. .
.
• .
.. . . . . .. .. .
•
..
..
. .
. . .
. ...
.. •
.
•
.
-
.
.
.
. .'
. •
. ..
.•
.
.
.
.
.
1
-
..
•
.
..
.
_;__ _ ....____ _ _.__
____
__ __ _
16
o
-16
24
40
32
büyük
yük
taşıma
,
içine
duvar ve
numunelere
dayarum, ait
karşılık
büyüktür. •
önceki
llb burulma düzensizliği katsayılarını Tablo 2 'deki de ğerlere göre incelediğimizde; perdelerin
çok
simetrik bir bi çimde y erle ştirilmesind en dolayı 11 b katsayılarının ge rek X ve gerekse Y düzlemleri nde
1,2 s ınır değerini aşmadığı görülmüştür
ve dayanı m
numunelerin
sınır değerinden
ait
yüzünde oluşturulan ince betonanne perdeli
bakurundan
katsayıl a rı 1.,2
doğrultusundaki + 0,05 dışmerkezlikli yüklerneye
Hasar görmüş bütünleşik bölme duvarını n iki
numunenin so n uç lan da riji tlik
dışmerke zlikl i
büyüktür. Yine Tip 2 Yapı Planı için X ve Y
olmayan
gelenlerden
0,05
ortaya ç1kan so nuca göre; ·+X ve +Y y ö nündeki
betonanne
bütünleşilc
+
koordinat eksenlerinin yönü olacak şe kilde alırsak,
duvar
eleman larla bütünleşmiş numunede başlangıç rijitliği
180,06
.
burulma düzensizlik
çevresindeki
Tüm
Tablo 1 'de gösterilmiştir Burada deprem yönün ü,
önemli ölçüde küçüktiiT. Bö lme
cm'dir.
yüklerneye ait 1lb bm-ulma düzensizliği katsayıları
rij i tli ği ve en
kapasitesi
25
olarak
Yapılan analizler sonucunda, Tip 1 Yapı Planı için
ortaya
örüln1üş nuınunenin ka rşılık olan değe rlerind en
•
kalınlıkları
X ve Y doğrultusundaki
çerçevenin başlangıç
sistemler
2 Kalıp Planı için kat V..'= 903,75 kN'dur. toplam kat ağırlığı
çıkan sonuçlar şunlardır: Çıplak
karma
da süneklik
W=900,03 k!�,dur. Tip ağırlığı 180,75 kN olup,
veri len yatay yük tepe yer değiştirmesi karşılaştırıldığında
Perde
Her iki yapı
yapı
kN'dur. T oplam kat ağırlığı
Yatay yOk- tepe yer değiştirmesi çevrim zarflan
zarfları
' m dir
toplam
Kalıp Planı için kat ağırlığı tüm katlarda
TEPE YERDE�IŞTIRMESI [mn]
çevri m lerini n
14
Böylece
m'dir.
katlardaki kirişler 25x60 cm2 boyutundadır. Tüm 2 katlardaki kolon boyutları ise 50x50 cm 'dir. Tip 1
•
. .
2,8
bakımından
seçilmiştir.
..
.
.
ve Tip 2 Kal ıp Planlı b i nalar 5 katlı olup, kat
düzeyi
.
.
.
1
yüksekl i ğ i
...
.
•
• .
.
.
yüksek
düzensizliği araştın]mıştır.
.
.
t
- .. ..
çok
......... .
..
yüksekl iğ i
..
.
.
•
• 1
.
.
..
düzensizliği
o lan
Plam, Şekil 6 'da ise Tip 2 Kalıp Planı için b u r u ln1a
.
.
.
burulına
d üze nsiz
düzeylerde ol a bi lm ekted i r. Şekil 5 'te Tip 1 Kalıp
'
.
.
�
Şekil 3 'te
•
[5]
bakı m ından
dağılım ı
y apılarda
.
.. .
Tip
.
Şekil 3:
. ....
.
ı •
-24
.
..
•
-
.
.
.
"-
.
ll••••'• (.'•<"4"'f'
rnJirut
.
-300
.
.
.
.
-�-
•
.
.
•
-
.
Rijitlik
•
• • .
.
..
• .
• •
-100
=
•
•
• . • •
861111f Du� ri ı !'IIUIID II t
..
..
• •
< t�"'ylo BBIIıııletllı
100
.
•
• .
.
.
.....
� o >-
(�i)ort Yı [(L1i)mı:x + (Ai)ınin] Tlbı (�Dınax 1 (�i)ort
•
• • •
oramnı
I ,2 'den büyük olması durumunu ifade eder.
. . .
. .
•
..
ötelen1eye
göreli
=
•
.
ötelemesinin o katta aynı
jfade eden B urulma D üzensi zl i ğ i Katsayısı Tl bi ,nin
---�
•
300
büyük göreli kat
doğrultudaki ortalama
--�----�--�--
.
deprem
iki
,
---
.
dik
doğrultusunun herhangi biri i çin he rhang i bir katta
--=ı.ı
V. DENEY SONUÇLARI -
birbirine
Bumlma düzen s iz l iği
Şekil 2: Deneyde kullan1lan duvar türleri
. .. .
[4] .
çıktığı
DÜZENSİZI,İGİNİN KONTROLÜ
ı
-
4
�r
ortaya
VI. YAPlLARDA B URULMA
ı
-
L
donatının
.
i
L
hasır
akmasıyla
donatının
göz lenmişti r
-
·--·
alan
duvarda dağ ı lmayı tümüyle önl emiş alınası ve
hasır
ı
--.
.3
'
yer
yüzeyinde
göç menin tabanda b üy ü k bir kesit ol u şt uran ve iki kolondaki do nat ı la r ilc temele bağl anmış
ı
.
Duvar
•
üstüne
122
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi
Hasar Gören Yapllarda Onarım ve Güçlendirme
Depremde
•
6.Ciltl 3.Sayı (EylOI 2002)
Yöntemlerinin Incelenmesi
S.Gülen, H.Kasap
. _J
..!IL - :.-
j.,
.•
1
L,
i
p
ı ıı
ı q
�.
Tablo 2: Tip 2 Yapı Planı içir X .. · rıgı· katsayı ı arı, llb duzens1z
ı
,! ı' •ı
.•.
.
-·
-
1ı
s
KATIN . YERI
�
ı
..
1
lı l
..
1
.
'
., -- ...ıı..----· 4m
-
..-·-
··-
4m
Şekil
.ı
:
• .
�
--�-..· ----� ....,._ .__ _ r
4m
__ - -;.: -
Y doğrultusundaki buruln1a
Depretnin Yönü ve Kuvvetin Uygulama Noktası
+X
1
-X
-Y
+Y
5
1,05
L06
1,06
1,05
4
1,05
1,06
ı ,06
1,05
3
1,05
1,06
ı ,06
1,05
2
1,05
1,06
ı ,06
1,05
ı
1,05
1,06
ı ,06
,
Tip l Kalıp Planı
_E
vıı.so·Nu ÇLAR •
1
_ç
ve
Yapılar orta şiddetli
depremleri taşıyıcı
sistenıi
önemli bir hasar görmeden, şiddetli depremleri
-�--
ise yıkıLınadan atlatabilmelidir.
•
analiz
Yapılan
yetersiz
sonucunda
binalar
taşıyıcı
hasarsız
sistemi
dahi
olsa
duvarlı
yapı,
güçlendirilmelidir.
•
ı _j
ı
•
Çerçeveyle çıplak
bütünleşik
çerçeveye
göre
bölıne rijitlik
ve
dayanıır..
bakınundan çok büyük değerdedır. Bu nedenle bölme duvarlann çerçeveyle bütünle.şik olarak yapılması önerilir. •
s
Düzensiz yapıların zayıf akslarında yapılan
düzeltmeler ve iyileştirmeler sonucu burulma düzensizliği
Şe�il 5
:
· r-·ı ıgı < atsayıı a�·ı, llb d üzensız
KA1'IN
. YERJ
ve
Y doğrultusundaki burulma
Ilasarı İle İlgili Çalışmalar ve ilkeler", 2.lJlusal Deprem Mühendisliği Konferansı, Mart 1993. [2]Celep,
Z.,
Kumbasar,
N.,
"Deprem
Mühendisliğine Giriş ve D epreme Dayanıklı Yapı
Uygulama N oktası
-X
altına
[ll Dentir, H., "Depren1de Hasar Görmüş Yapıların
Depretnin Yönü ve Kuvvetin
-rX
değerinin
KAYNAKLAR
Tip 2 Ka1ıp Planı
Tablo 1 : Tip 1 Yapı Planı için X
1,2
inmektedir.
4m
4n1
4m
katsayısı
Tasarıını", 2000, İstanbul.
+Y
[3] Kubin, J., "Depreme Dayanıklı Yapı
-Y
5
ı, 19
1,04
1,39
1.16
4
1,30
1 ,03
ı,53
ı' 11
3
1,39
1,08
1,63
1,07
2
ı ,48
1'13
1,73
1 ,Ol
1
1,57
1,22
1,85
1,0 9
ve
1
Onarın1
Güçlendilme
Tasarımı
Teknikleri"
file:// A:\Sanal Gazete- Mart 2000.htm
'
[4]Karadoğan, F., Yüksel, E.>
"Bölme Duvarh
Betonarme Çerçeveler Üzerinde
Gerçekleştirilen
Bazı Deneysel Çalışmalar", İ.M.O.
İstanbul Bülten,
Yıl:12, Sayı:56, İstanbul. 151Bayındırlık Bölgelerinde
ve
Bakanlığı,
İskan
Yapılaca k
Yapılar
1997 Mükeıier Sayılı Resmi Gazete.
-
Yönetmelik",
123
02
Eylül
tarih
"Afet
Hakkında ve
23098
onitoring Y em i\1 s u B c rı ed dd be m An E tatiın a lmpleman D esino .. 1� 0uerit S.Atmac:ı"
SAU Fen Bılımleri Enstitüsü Dergisi
6.Cilt, 3.Sayı (Eylül 2002)
.
.
AN EMBEDDED 12C BUS lVIONITORING SYSTEM DESIGN IMPLEMENT ATION
Sedat ATMACA, A.Tnran ÖZCERIT A bstract
-
It provides what is going on t he I2C-bus. It has several
In this article, hardware bas ed, s tand
internal register to teli it wlıat to do and ho·�, to
alone 1 OOKbit/s speed 12C bu s otonitor is carried
act
up on the I2C-bus line. The 80c5 I sends control and
Jut.
data bytes to control the PCF8584 in monitor mo de
12C traffic is logged to the local on-board memory.
.
Figure 4 shows us I2C-bus rnonitor flo\vchart with the
With the help of hard and sofnyare filter the stored
PCF8584.
messaget: �an be limited to the i nteresting ones.
All bus activity including start/stop events, slave
II. THE 12C BUS CONCEPT
addresses, read/wı jte requests, acknowledgments, and data aı·e displayed in computer.
The
Index Terms - l2C bus, I2C bus controller, serial
that
buses, bus monitoring,
Ozet ••
-
hızında I2C monitor yapılmıştır. I2C-Bus'taki veriler, sistemdeki
effıcient
LCD driver s. [ ! ]
dahili
Two
Inter-IC
control.
The
START,
Bus'taki
wir es ,
serial d ata
(SDA)
and serial clock (SCL)
can·y information between the devices connected to the
hafızava .J
bus. In order to distinguish betvveen devices on the bus,
kaydedilerek bilgisayarın seri portundan gönderilir. kullanıcıya
for
provides
bidirectional two-wire ınter fa ce
function of these devices range from EEPROYls to
Bu çalışmada, donanım tabanlı lOOKbit/sn
Sistem
ec bus isa simple
each device is recognized by a unjque address (v.'hether . . ıt s a mıcro-controller, LCD driver, memory or
STOP,
'
Yönetilen-adres, veri, oku/yaz ve kabul bilgilerinin
keyboard
durumu hakkında bilgi verir.
interface)
and
can
oper ate
as
eitber a
transmitter or receiver, depending on the function of
the
Anahtar Kelimeler- I2C bus, 12C bus denetleyicisi,
devices.
Obviously
receiver, wber eas a
serial bus 'lar, bu s görüntüleme.
an
LCD
driver
is onlv a
men1ory can both receive and �
transmit data. In ad diton to transmitters and receivers, devices can also be considered as masters or s]a\·es
when performing data transfers.
I. INTRODUCTION
The I2C-bus is a multi master bus. This means tlıat -
The
I2C-bus
is
conımunication
a
protocol
which
of the various chips
systems or portable de vi ces . This
article
specification
explains
for
supports
in
more than one devices capable of controlling the bus
the
can be c onnected to it. As masters are usually micro
embedded
contro1lers, l et s consider the case of a data transfer '
software
monit oring
an
and I2C-bus
between two micro-controllers connected to the bus.(2]
hardware \Vith
Both SDA and SCL are bi-directional lines. When the
the
bus is free, both lines a re high. Devices are capable of
standard 80c51 microcontroller. The I2C-bus monito r
clan1ping and releasing the wires. If one of the devices
block diagram is illustrated in Figure 2. The PCF8584
connec ted to the bu s clamp s a line, this line \�.rili
is a controller which can listen t o I2C-bus. This chip
become low and only if devices have released a l ine it
can be used to listen and monitor the actual data on the
rıc-bus.
,
will become high again.
It is i llush·ated in Figure 3.
The
fC-bus
protocol
uses
two
wires
for
corrnnunication. One is the data line (SDA) and one is
the synchron1zation line (SCL). The data is transmitted
Seda: Atmaca, Sakaıya University, Institute of Sc:ence3, Sakaıya,
in packets of 8
sedatatmaca@hotn'ai l.coın A.Turan Özcerit, Sakarya Unıversity, Technical Educat!or. Faculty, Sakarya. aozcerı t@sakarya. ed u.tr
bits
(one bytes), followed by an
acknowledgement bit from the receiver. For the entire
message a fe,v extra bits are added to indic ate start
124
SAl.. Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi 6.Ci 't.
An Embedded 12C Rus Monitoring Systenı
3.Sayı (Eylül 2002)
Desing lmplemantatiın
S.Atmaca, A.T. Özcerit
START
addressing
.g.RE..iı..ı. D
- ·sıav�A tifi���s-� �; · �1 ' ;�
S,
.,
e
..
:1
.
data trans:rnüı sion + acknow1edge
.. .. : .. t.;.f" . i-.· ·
Data
A
byte
\�
STOP
'"
A
�,
,!,;
�
J
r
. . ·1 -A' -t J? �1 -.
.
.
.
Repeated.. .
,
. ,
•.ı �
. ....." .,... -; ..
t.:. ' '
:
'
••
. ..
.
1
from tnaster to slave
conditions and s top c ond it i ons
Those conditions te ll
.
connected to the 8-bit data bus of a rnicroprocessor,
other devices whether the bus is currently in u se or not. The protJcol also provides a simple but e f fective means to handie data collision. Data colhsion is a s tate where in data is blurred becausc more devices t ry to
to g e the r
bus control hnes. The interface and
This chip
a possible message is
illustrated. The n1essage is initialized by a dev i ce acting as a master. The devirF� one n1eant to respond acts as a slave. The message beg i ns with a START conditio n followed by
has
em b cd ded
system.
it does not take PC communication but only records
a certain ınode in which
part i n the real
what is going on. It listens to all addresses, but does not gene ra te any acknowledge. A un i v ersa 1 PC data logger system has been built using
the address of the slz. re devices.
some software routines and a MCU.
If anything goes \Vrong, the re cei v j ng device is busy
The P CF8 5 84 is used to interface between paraUel m icroprocess or or microcontroller buses and the serial ııc-bus. On the PC-bus, it can act either as a master or a slave. Bi-directional data transfer bet\veen the PC-bus
domg something e lse it can always respond with no ,
ste r
Figure 3 in
This IC is a p owerfu l and versatile means of providing I2C co nununications for an
stops the transrnission
ma
shovvn in
detai1.
.
and ınay
with the
connections for the PCF8584 are
1 _ �ıs mit bytes at the same tiıne.
acknowledgement. The
master
fe bus protocol
Figure I.
In F ig ure 1
froın slave to
,
try later. [3]
I2C Sus Monitor
PC Serial Pnrt
Log File
. .
.
.
fe
l'vt orlııle SDA
SCL
Figure 2. 12C Bus connection diagram
III. 12C BUS MONITORING SYSTEM The
fe
bus
blo ck
n1onitor system
illustrated in Fig ure 2. It can be
diagram
des igned
is
and th e parallel-bus of a microcontroller is carried out
in several
on a byte-wise basıs, using either an intenupt or polled
them is s oftw are oriented, anather is hardware oriented. In this study, I2C bu s is n1onitored \\'ith h a rdwa re oriented I2C bus controlJer namely ways. O ne of
PCF8584. The PCF8584 is
a
device
handshakc. [4]
that can be
125
An Errıbedded 12C Bus :vfonitoring System
SAU Fen Bilimlerı Enstıtüsü Dergisi
Besing lmplemantathn
6.Cilt, J.Sayı (Eylül 2002)
S.Atmaca,
bus eıTor has been detected. Autoınatically BB' is reset
The PCF8584 has fıve internal register 1ocations. Three of
the se
( own address register SO', clock registe r S2
and intemıpt vector
S3)
to 1
s tatu s
accessed via the same data lines that it is
F ir s t LRB holds the ,
Normally
use d
this
w
ili
acknowledgenıent;
to
O (no1 acidressed as slave). the va I uc of the slave
=
be thus
checki ng
for
slave
Second, �ADO; \Vhen AAS l CAddressed As S lave' 2 condition). the 1 C-bus controller has been acidressed as �
,
This line is called AO. called S 1. This
a slave. Under this condition, this bit beconıes the 'ADO' bit and will be set t o log i c 1 if the s la ve address
8-bit wide and 2-level in depth. The first lcvel
cons is ts of eight write-only bits and it is the control
rece i ved \Vas the 'general call' (OOH) address, or logic 2 O if it was the I C-bus controller's own sJave address.
section. The second level consists of eiglıt read-only .
most. significant bit in the S 1
register is PIN
(P ending Interrupt Not). This bit can b e read as vvell as
written. Bus traffic is monitored by the PIN bit, which
initlalizion of PCFB584 at monitor modc
is reset to logic O after the ack.nowledge bit of an
incoming byte has bPen received, and i s set to logic 1
as soon as the fist bit of the next in conıin g byte is
SO sets
detected. Reading the data buffer
the PIN bit to
logic 1. Data in the read bu f fer is valid from PIN
and
during
next
the
aclmowl edge).
8
clock
pulses
(un til
=
read hyte from S1 register
O
next
1 lno
The second bit is ESO (Enable serial Output) and can
be used to switch the serial PC-interface on or off. When the interface is shut off a few special control
yes
data can be programmed into the chip. Those data are
its own address (register SO' ) an intenupt vector ( register 3) and abit sequence to select internal and FC ,
clock rates (register
2).
read hyte from S1 register
When 7-bit own address
register SO' is loade d with all
zeros ,
the PC
c ontroller
yes
acts as a passive PC monitor. To select one of those special registers the ES 1 and ES2 bits should be
programmed ac c o rding to specifıcation. An external generation of Start and Stop conditions for serial
Read Data from SO regs\ter
comınunications can be controlled by the ST A and STO bits. W ith ACK the sending of acknowledges
ı
after each transmitted byte canbe control1ed. systems mo ni tor: •
used
in
Write byte to Memory
In monitor mode the controller is always in Slave/Rcceiver mode.
•
The controller never generates an a cknowledge.
•
The
controller
never generates
an
interrupt
no
request. •
A pending interrupt condition does not force
SCL LOW. •
yes
Receive d data is automatically transferred to the
read buffe r (5]
The
STS
Read Address from SO register
no
interrupt output can be enabled with ENI and the
he fa lla wing bits can only be read and only
O;
ackno\vledgement is done via testing or the LRB.
data to control the ch ip a ha r d ware line is required.
,.. ı he
Call) bit'. This status bit
of the last received bit over
v al ue
the f? C-bus -w·hile AAS
regist er.
transfer data. To choose between data t o transceive and
bits and it is the status secti on
( Ge ne ra l ,
Those registers are located on the PCF'8584 and can be
register
.
serves a dual f un c tio n and is valid only while PIN=
In order to control PCF8584, the 8 0 c5 1 has been used
PCF8584 status/control register is
and PIN is set to O ( act ive )
Bit' or 'Address O
o nce
directly after reserting of the PCF8584.
\Vith an 8-bit control register and 8-bit
( inaeti ve)
The An other status bit is LRB/ADO, 'Last Received
are used for initialization of
the PCF8584. Nonnally they are only written
A.T.Öz(!erit
.
bit tells us if someone generates a Stop
condi tion on the PC bus. If BER becomes logic true, a Figure 4.
1 26
fe
Bus monitor
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü De:-gisı
An Embedded 12C Bus Monitoring Systenı
6.Cilt, 3.Sayı (Eylül 2002)
Desing Jmplemantatiın
S.Atmaca, A. T.Özcerit
Ncxt is the AAS bit (Addressed As Slavc). The bit becomes active when the address signaled from the bus
n1atches our chip 's address. AAS is set t o logic 1 at
..
.
.
.
.
co o -o
·�-)
Rx D
en
PC
.
AO
o n
�)
;:::ı.
12C-bus controller
�
-·
-o o
< --" n
-.ı:
-
-.:ı.. -
ro -
("') uı
o ::3
\•Vit h pc F8584
,.....,. ---c
TxD
o ro
'
'"""t
12C-bus ı_l cı ,H,. c (ı
ı: ·
•..J
l.-,' L
Fıgure 3. The rıc ;vionıtor with PCF8584
every Start cond1tıon, and reset at every 9th clock
REFERENCES
pulse. The LAB J:l;t (Lost Arbitration) is set when another device has taken over master . If so, we loose
[ 1] Jan1es, M.Flynn, "understanding and Using the 2 I C-Bus,>, Embedded System Programıning
our control and become slave. Last bit in the status rcgister is BB '(Bus Busy, reverse logic). If O the bus is currently in use and access can better be postponed.
[2]
But if we want to be rascals we c ould just transmit
Specifıcation", Version 2.1, 2000
somc
data bits- to tease the other devices that
try
moni tor
system
ı-c-Bus
controller, System basics and Specification, 1999
[4] Philips Semiconductors, "Interfacing the PCF8584
I2C-Bus controller to 80c51 family microcontroll ers", listens
1994
and
monitors data with the help of PCF8584 hardware controller, and the 80 c5 1 I2C-bus based
[5] Philips Se nıicon ducto rs, "PCF8584 I2C-Bus Controller", 1997
microcontroller. It can be used for testing available 2 signals on the I C-bus and error conditions. Because of this, it can b e used as test equipment in a digital 2 laboratory. l C-bus actions are logged to the on-board memory and the system designed filters the stored
messages that are limited to the interesting ones. ?. ( C-bus n1onitor is able to operate at a 1OOKhz clock speed. Because the average execution period for an 80c51 instruction is
"The
12C bus via parallel printer port using PCF8584 bus
IV.CONCLUSIONS 2 I C-bus
Serniconductors,
[3] Koetsier I-Iilbert, "Personal Computer interface to
to
communicatc.
In this study
Philips
')
12 cycles, the microcontroller
us ing a l l . 0592MHz clock can expect to average 1 �LS
per instruction. It appeared, that there \Vould be about
1O
instructions worth of execution time during a 2 normal I C clock period. In order to monitor upon the lOOKHz bus devices (400Khz), It would be necessary
to enıploy one of the faster 805 1 s that nın at 40Mhz clock speeds.
127
Betonarme Kesitlerde Geriln1c Bloğu Parametreleri S. Pul, M. Hüsem, E Öztekin
Eğilrne Etkisindek ı Yükse� Performanslı
SAU Fen Bilin1leri EnstitüsC Dergisi 6.Cilt, 3.Sayı (Ey!ü1 2002)
EGİLME ETKİSİNDEKİ YİİI(SEK PERFORMANSLI BETONARME KESiTLERDE GERİLME B LOG UPARAMETRELERİ
Selim PUl.�, Metin HÜSEM, Ertekin ÖZTEKİN Özet
beton konusunda bir
Yüksek performanslı
-
determined rectangular stress block parameters are
çok araştırma yapılmış olnıasına rağmen bu betonun Y ö netmeliklerde
değildir.
)-��irlenebilmiş
betonunki
geleneksel
henüz
özelikleri
kadar
closer to experimental results. So� this model and
beton
parameters
basınç dayanımı
ve hükümterin bir çoğu
yaklaşık
!.! OMPa'a kadar olan
Keywords
üzerinde
betonlar
-
High Performance Concrete, Stress-Strain
yapılmış olan deneylerden elde edilen verileri temeJ
Model,
Hognestad 's
eğilme
Model,
Con1pressive
etkisindeki
yüksek
elemanların
hesabı
performanslı
parametreleri
gerçek
belirlenmiştir.
Elde
cr-E
sonuçlar,
hesaplanan
için
betonlar
performanslı
I. GİRİŞ
yüksek
dikdörtgen
gerilme bloğu parametrelerinin deneysel sonuçlarla uyum
içinde
olduğunu
ve
yüksek
performanslı
kalitesindeki
artışa paralel
o l arak
malzemelerin
olarak gelişmiş bir yapı
kullanılan
ve
Performanslı Beton,
Yüksek �!odeli,
Hognestad
Basınç
bugün
malzemesi haline
ınaddelerinin betonda kullanılmaya başlamasıyla
Gerilme-Şekildeğiştirme Modeli, Hognestad Modeli, lVIodifiye
kendisini
gelmiştir. Artan i ht iya ç la r a paralel olarak bazı katkı
göstermiştir. -
oluşturan
Betonarme, yaygın
betonarme elemanların hesabında kullanılabileceğini
Anahtar Kelimeler
Stress
dağılım
kullanılarak
eğrileri
edilen
Rectangular
Strcngth,
Block Parameters.
betonarme
gerilme
dikdörtgen
Hognestad's
Modified
Model,
perfornıanslı
yüksek
için
eşdeğer
betonların
çahşmada,
bu
nedenle
Bu
almaktadır.
high
of
perforınance reinforced concrete members.
yapıların projetendirilmesi için kullanılmakta olan bağıntı
calculations
in
use
be
can
"yüksek
performanslı
dayanırm
1 OOMPa'ı
aşan
üretilebil mektedir. Dolayısıy l a
Dayanımı,
diye
beton"
betonlar
bugün
tanımlanan artık
ve
kolayca
bu betonlar öngerilmeli
,
Dikdörtgen Gerilme Bloğu Parametreleri
beton ve betonarme yapılarda, özellikle yüksek yapılarda,
Abstract
kriterlerini değiştü·meye
-
performed
Despite so many researches have been on
performance
high
properties of this concrete could
projelendirme zorlayan bir hale gelmiştir. Bu eğilme etkis ind eki betonanne
kullanım alanı bul muş ve bu tür yapılarda
nedeılle
bu çalışmada, elen1anların b a s ınç beton
the
concrete,
not determined as
deneysel
cr-E
·well as those of the ordinary concrete. There have
parametreler,
been a lot of equations and rules in the codes which
belirlennıeye çalışılmıştır.
b l oğunu
tanımlayan
eğrilerinden yararlanılarak,
are used in the design of concrete structures. They are obtained from experinıental studies made on concrete
Yüksek
that have compressive strength of less than about 40
perforn1anslı
betonun
tanımı,
zamana ,
kullamld1ğ1 bölgeye ve yaygın olan üretim teknolojisine
MPa. It is not exactly known that they could be used
göre değişmektedir.
Ör n eğin
,
19 SO'li yıllarda standart
lıigh perfornıancc concrete. Therefore in this study,
karakteristik b asınç dayanuru 34MPa olan b e tonl ar "yüksek performanslı
stress-strain and equivalent block parameters were
beton"
obtained from experimental stress-strain diagrams
ABD'de silindir dayanımı
the design of structures constructed by using
in
for
calculation
of
high
performance
silindir
reinforced
high
study
showed
pcrformance
concrete
this
S. Pul, M. Hüseın, E. Öztekın
that
calculations
wlıich obtained
numunelerinin
o l arak tanımlanmaktaydı.
41MPa
1960'lı yıllarda ise
ile 52MPa arasında
olan betonlar ticari an1açlı olarak üretilmiştir. 1970'lerin ilk yıl l a n n da ise b u betonların basınç dayanımı 60MPa'a
concrete beams in flexure. The conclusions obtained from
beton
kadar ulaşabilmiştir. Yakın geçmişte ise basınç dayanımı
of
80MPa i l e 1 OOMPa arasında değişen yüksek performanslı
from
beton, yekpare prefabrike ve ön geri l me li beton yapıl arda k u llan ı l may a
KTÜ İnşaat Mü h. Bölümü- Trabzon 128
başlanmıştır.
Çok
yüksek
dayanıml ı
SAU Fen Bi l i mleri Enstitüsü Dergi si
Eğ�lme
6 Cilt, 3.Sayı (Eylül 2002)
Etkisindeki Yüksek Performansh Betonarme Kesitlerde Gerilme Bloğu Parametreleri S.Pul, M.Hüsem:
E.Öztekin
agregalar kullanarak üretilen betonlarda ise 250MPa'lık
toplam basınç kuvveti ve bu kuvvetin uygulama noktası
dayanıma ulaşılabilmektedir [ 1 ,2,3,4].
deneysel
Yüksek
performanslı
betonlann,
yüksek
ile
aynı
şekilde
olacak
gerçekleştirilmiştir. Hognestad [ 6] 'ın geleneksel betonun
dayan1mlı
ve çimento, su, mineral ve kimyasal katkı ınalzerneleri kullanılarak üretilebildiği, b u üretimde ise agrega
kimyasal katkı olarak
çalışmalardaki
cr-e
eğrisi için önerdiği model;
süper akışkanlaştırıcılar, mineral
2
katkı maddeleri olarak da, çimento tanelerinden daha
küçük ve puzolanik uçucu kül gibi bilinmektedir.
özelil<te silis katkı
(1)
dumanı, kalker unu,
n1addelerinin
e cu
c cu
kullanıldığı
verilmektedir. Bu ifadede 2 &c / ecu yerine k(Ec !&cı) ve (cc lscJ3 yerine de (k-I)(&c !EcıJ2 yazılırsa, yüksek performanslı beton için cr-€ eğrisini temsil eden (1) nolu ifade aşağıdaki gibi değiştirilmiş olmaktadır: ifadesiyle
II.GERİLME-ŞEKİLDEGiŞTİRME MODELİNİN BELİRLENMESİ 11.1
Deneysel Çalışma
-
: .. 1·ü Yapı ve Malzeme Laboratuarı 'nda sekiz seri
?
(2 )
yüksek performanslı beton üzerinde yapılan deneyler sonucunda n1odeli eı
bu
betonlara
ait
gerilme-şekildeğiştinne
edilmiştir[5]. Granit agrega
.e
( dnu:\=1 6mm)
bu
betanlara ait
ortak
ile üretılen
granülometük
bileşin1 Tablo 1 'de, nıekanik özelikler ve karışım oranlan
ise
Bu ifadede, 60J'vfPa
Tablo 2 'de verilmektedir. Tablo
k= 2
ı. Agrega granülometrik bileşimi
Granü lometr1k sınıflar
yüzdesi
--o- 0,25
7
0,50- 1,0
7
1,0-2,0
(3)
70
10
----·
--
2,0-4,0
15
4,0- 8,0
23
8,0- 16,0
30
---
CEB[8] de &cu için önerilen
eşitlik
deneysel çalışma sonuçlanna göre aşağıda verildiği gibi
yeniden düzenlenmiştir[?]. ( 60 MPa < Ic
__ __ _ _ _ __ _ _
� --'---
4o
olarak alınmaktadır.
8
0,25 - 0,50 __:..__ _ _
ıçın;
Topl. Kütlenin
(mm)
---_..::
_
re-
<fc <94MPa
--
<94 MPa)
-
= [ 2. 2 + o. o 15 (j� - 4 o) J 1 o-J
&cu
(4)
Yüksek performanslı betonun cr-E eğrisinin geleneksel betonunkinden çok daha doğrusal olduğu bilinmektedir.
Tablo 2. Üretilen
fe (MPa)
Hl
be�onların
mekanik özellikleri ve kanş1m oranları
S ..A..K
0.35
50
soo
0.34
so
11
1 82
500
0.33
so
165
500
0.30
1796
so
154
500
0.28
50
16
2.55
1809
149
500
0.27
50
22
40700
2.70
1821
143
500
0.26
50
22
43000
2.75
1835
1 38
soo
0.25
50
22
Agrega
(MPa)
(mnılmm)
3 (kg/m )
(kg/m3)
60
33500
2.40
1 70 4
193
H2
66
35200
2.45
1716
H3
187
70
36000
2.55
1730
H4
75
37500
2.60
1769
ti5
81
38000
2.80
H6
84
39400
H7
89
H8
94
>!!
* "'
PÇ-42.5
Yüksek
önerdiği Bu
performanslı
beton
için
Su 1 (çimento+silis
I-Iognestad
cr-E
eğrisinin
altında kalan
Çimento
Su
[6]'ın
model üzerinde bazı düzen]eıneler yapılınıştır.
düzenlemeler,
� * ç s;
SD
Ec
1Ü3Ecu
Seri
alan,
3 (kg/m )
soo
dumanı) Bu
*
... .. ...
yüzden,
( k g/ n13)
>t"'*
(kglm3 )
ıı
1ı
16
Sikament-PF (3)
nolu
ifadeyle
hesaplanan
k
sayısı
yardımıyla bu doğrusaJhk (2) nolu ifadeyle sağlanmaya çalışılmıştır.
129
Hognestad'ın
önerdiği
ve
yeniden
Eğihnc Etkisındeki Yüksek Performanslı Betonaıme Kesitlerde
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi
Ge rı !me BloğJ Para:netreleri
6.Cilt, 3.Sayı (Eylül 2002)
M.Hüsem, E.Öztekın
S.Pul,
düzenlenen cr-E eğrileri, deneysel eğrilerle birlikte, Şekil �,����----� 100
l
ı 00
� '
90
CJ tv1Pa
80
l
60
50
-
20-
100
o
80
0 . 002
0.00 ı
0.003
0.004
-----�
. o -r
0.001
o
j
u, :vi Pa
-ı
60-1
-
75 MPa) "
(!c=
J
70
0.004
0.003
0.002
-i
80
MPa)
,-- --.--�--�--�� 1 --
--. --
IOO
,-
�
-
-
50 l
so
1
40
40 l 30 - ı
Hognestad
30
Modif. Hognestad
l 20
Deneysel
l
cr,
80
70
60
MPa
)
l
l 50
,
;
0.004
,
o
100-, -ı
-l -ı
cr,
-
-
j
4030
H ognestad
Modif. Hognestad
ıo o
1
ıoo 90
cr,
80
89 f\1Pa)
,'
50-, -
20
�
,
-l
'
�
-----
J 1
a,
70 1 60
j .,
so ) -
40
Hognestad
30
Modif. Hognestad
'
O.OOJ
0.003
0.004
- ----
Hognestad
Modif. Hognestad
([c=
1
94 MPa)
'
--
j
o
0.004
--
.....J
o
0.003
0.002
MPa
- --
� 20 ']
Dene ysel
0.001
0.00 l
..ıı
1
o
·1
l 801
'
'
-
1
o
90
�
__J
i o _j ' o
,
;
,
;
;
'
�
o
0.004
Deneysel
ıoo-
, ,. ,,
1
J1
0.004
- --
60
30
0.003
M Pa
([c=
70
40
0. 002
0.00 ı
,,
,, ,
�
�
20
Deneysel
1
, - --
84 M P�
,
j 4 10-
20
o
\1P�
([c=
ll
0.003
0.002
0.00]
50 { -
-- - -
30
-.---.--�----�
0-r---
60
�
40
D eneysel
l
70
'
Modi f. Hognestad
20 l 10
80
-
;
ı
90
- -
(fc=8l MPa
-ı
0.003
0.002
0.00 ı
o
Hognestad
•
] ıo -t --�------�--� . --� � ı-r o---
90
Modi f. Hognestad
Den ey se l
90 1
([c= 70
Hognestad
4
10 �
60
100
------
-ı
cr, MPa
-
?O
1
Iv1 odif. Hognestad
ı
l
� 30 l 20
Hog n estad
�
ı
40
Deneysel
l
90
-- ---
-,r-�--�-
0
-.
--1
60
�
10
M Pa
ı
l �
30
cr,
-ı 80 -i 70 � ([c� 66 M ra)
501
40
·1
90
--(fc.=60MPa)
l 70
-ı
-
Hogncstad
Modif. Hognestad Deneysel
ı
0 . 00 1
1
0.002
Şekil 1 . Yüksek perfonnanslı betoıılaı·a ait kaı·şılaştırmaft a-E eğrileri
0.003
0. 004
130
Eğiln1e Etkisindeki Yükse k Performanslı Betonanne Kesitlerde
SAC Fen Bilimleri Enstıtüsü Dergi sı 6.Cilt, 3 Sayı (Eylül 2002)
III.
Geri lme Bloğu Parametreleri
S.Pu1, M .Hüsem, E.Öztekin
GERİLJ\,I.E BLOGU PARL\.METRELERİl'liN BELİRLENMESİ
Bu çalışmada yüksek performanslı betonl arı n kesit he saplarına ait geıil me şe kildeğ iş tiıme par amet elerin t elde etmek için yeni bir geriln1e-şekildeğiştirme bloğu oluşturulmuştur. r
E ğilıne
bir
etkisindeki
bölgesindeki
basınç
merkezi
dağılımının
gerilme
kes i t i n
betonanne
basınç
deneylerinden elde edilen gerilme-şekildeğiştirn1e eğ risi
gibi olduğu bilinn1ektedir. Ancak betonım ger.ilme şekildeğ1ştirn1e eğrisini bir çok değjş ken etk i l ediğ i için tek ve k e s i n bir gerilme-şekildeğiştirme eğrisinin öner i lmes i Betonarme o l mamakta d ır. mümkün hesaplarda ya zıl ac ak denge denkleıninde basınç gerilmesi dağılımının geometrisinden daha çok, bu dağılımın a lt ında kalan alan ve bu alanın ağı rlık n1erkezinin yeri önem taşımakt adır. Bu yüzden aynı alanı v� ağ ı rl ık merkezini verecek ve hesaplan1alarda da büyük kolaylık sağlayacak, TS SOO [9] ve A C I3 18 [ 1O] ve t?rafından da önerilen, en basit gerilme dağıl ım modeli ulan, dıkdörtgen gerilme dağılımınJn k ull a nı l n1a sı bu çalışn1ada da tercih edil mektedi r( Ş ek i l 2). ,
ı---
b -�,
ı
ı
-� •
-�----
--------·-- - ----
Elde edilen gerilme-şekildeğiştiı·me yüksek
---
uzunluğunda
gibi, cr-r. eğ risi Lltc= ı o-5 birim yamuk şeklindeki alanlara bölün erek
belirlenmiştir.
r
L
�
/�
;
�
-
basınç
verildiği
3 'de
k3 fe
r-1
-
,
k�c
---------------
kesitierin
gerilme dağı lım ım belirlemek için (2) nolu bağıntıyla belirlenen geriline-şekildeğiştirme eğrisinin altında kalan alan, ve ağırlık mer kezinin hesaplanması gerekınektedir. Bu çalışn1a k apsamındaki yüksek p erfom1ans lı betonları te m s il eden geril me şekildeğiştiıme b ağ ıntı sının Ec 'ye göre integre edilmesiyle gerilme-şekildeğiştirme eğrisi alt ında kalan alan Fa, ( 6) no lu b ağıntı üe hesaplanır[ 4]. Ağ ırl ı k merkezi ise Şekil
1
d
betonaıme
bölgesindeki
&cu
ı
pe rfo rmanslı
bloğu yar dım ı yl a
----------------
r-
k--ıc -
-1-
Ec
------------- -----------------
--
�
--------- - --
-
--- --
"
,
•
As
•
•
•
Şek11
2.
�
/
, ,;
�
T
Deneysel ve eşdeğer dikdörtgen gerilme bloğu ilc doğrusal b1rim şekildeğişLirme dağılımı [ll]
kirişler için TS500[9] ve hesap yöntemi, ve tilen ACI318 [ l OJ' de yüksek perform a nsl ı betonlar için de geçerli olabilmektedir. Ancak dikdörtgen gerilme bloğunu t anımlayan k1, k2 ve k3 parametrelerinin yüksek performanslı b etonlar için y en i den düzenlenmesi gerekmektedir. B azı yönetmelik ve araştırmacılar tarafından bu parametreler için önerilen bağınnlar T'ablo 3 'te verilmektedir. Geleneksel
b etonarme
"'ru ('
F=
f fc.
ll
&ı:=O
k Be
-(k -1)
ecu
Be 8cu
Refer ans [9]
ve ACI318 [10]
l.09-0.008fc
(0.85 > k1 >
EC2 [12]
0.9-fc /500
CSA94 [13]
0.97-0.0025(:� 0.67 ACI3 l 8
NZS95 [14]
----- -------
Attard ve Stevvard
İbrahim
[15]
ve MacGregor [16] __
_ . _
0.85 0.85 0.85-0.0015f�
0.67
aynı
J .07-0.004fc (0.85�k3 � 0.75)
1.0948fc-o.o912 0.67
0.6470fc0·0324 > 0.58
0.95- f/4000 � 0.70
0.85-f/800 � 0.725
------
B ı_ · ng e d_ · i ğ [ 1_ -_.__ _ _ , "_ ' 7_ ] Azizinamini, ve diğ. [ 18]
0 . 65 )
> -----------------------�--------
ile
_ ___ _ __
e_ A _C_I_ 3 _1 8_i_l_ a_ y_nı
ACI318
J
(5)
(6)
Tablo 3. Dikdörtgen ger:Ime bloğu parametreleri
TS500
2l
-------
_0.85-0.004( fe- 55) � O.75
_ __ _ __
ile aynı
] 31
0.85-0.0073((:-69)
>
0.6
Eğilme Etkisindeki Yüksek Perforrr:anslı Betonarme Kesit1erde
SAU Fen Bihmleri Enstitüsü Dergisi
Gerilme Bloğu Parame:releri
6.Cilt, 3.Sayı (Eylül 2002)
� Pul, M .Hüsem.
E.Öztekin
IV. SONUÇLAR
Bu çalışn1a, 1üksek performans h betonarme kiriş hesaplarının yapılabilmesi için uygun cr-E ve eşdeğer gerilme dağılını modeli paran1etrelerini, söz konusu heronun deneysel cr-e eğrilerinden y ararlanılarak, behrlemek aınacıyla gerçekleştirilmiştir. Gerçekleştirilen çalışmadan çıkartılabilecek bazı sonuçlar aşağıda özetlenmektedir.
cr
Şekil3 .
cr-E
eğrisinin yamuk alanlara bölünmesi
Bu çalışmada kullanılan dikdörtgen gerilme bloğu modelınİ tanımlayan parametreler aşağıdaki bağıntılar ile :ıesaplanmaktadır lar; k2
=
k, ��-
=
=
(Ec
2
-
k]
Fa / /c
(7)
X) /Be
(8)
ki
E;:
(9)
Burada x, Şekil 2 'den de göıüleceğ1 gibi, ağırlık merkeziilin orij ine olan uzaklığıdır. Herhangi bir kesitte tarafsız eksen derinliği c 'nin hesabı için daha önce de belirtildiği gibi basit eğilme etkisindeki kesitin içerisindeki birin-ı şekildeğiştirme d ağılınunın doğrusal olduğu varsayımı yapılmaktadır (bkz Şekil 2). Bu da tarafsız eksen derinliği olan c 'nin;
(10) bağ1ntısıyla hesaplanabileceğini göstermektedir. Burada beton ve donatı şekildeğiştirmelerinin lxl o-5'1ik adımlarla artırılmak suretiyle tarafsız eksen derinliğinin iterasyonla hesaplandığını belirtmek uygun olmaktadır. Ayrıca bu çalışmada 7, 8 ve 9 nolu bağıntılarla verilen djkdörtgen gerilme bloğu parametreleri, basınç dayanımı 60 MPa ile 94 MPa arasında olan yüksek performanslı betonlar için hesaplanrruştır. Bu parametreler ile beton basınç dayanımı arasında yapılan regresyon analizi sonucunda aşağıda verilen bağıntılar elde edilmiştir.
k,== -0.00 12/c + 0.805 k3
k, k3
=
=
-0.002 fe+
O. 964
-0. 0024/c +
o. 762
Basit eğilme etkisindeki geleneksel betonanne elemanlar dağılım için kullanılan gerilme betonanne parametrelerinin yüksek perforn1anslı elemarılarda kullanılması emniyetsiz tarafta sonuçlar vernıek.tedir. •
Geleneksel betonlar için Hognestad tarafından önerilen cr-E ınodeli yüksek performanslı betonlar için, deneysel cr-E eğrilerinden yararlanılarak, yeniden düzenlenmiştir. •
Yüksek perfonnanslı betonun cr-E n1odeli yardınuyla eşdeğer dikdörtgen gerilmc dağılım parametreleri belirlenmiştir. Belirlenen bu parametreler betonun gerçek cr-E eğrisi kullanılarak hesaplanan paran1etrelere literatürde verilenlerden daha yakın olmaktadır. •
Özetle bu çalışmada, yüksek performanslı betonlar için deney5el veriler kullanılarak bir cr-E modeli ve bu model yardımıyla da eğilme etkisindeki betonanne elen1anların hesabırun yapılabilmesi için eşdeğer dikdörtgen gerilrne Belirlenen parametreleri bloğu belirlenmiştir. parametreler deneysel cr-E eğrilerinden elde edilenlerle uyum içindedir. Bu da söz konusu parametrelerin eğılme etkisindeki yüksek performanslı betonaıme elemanlann hesabında kullanılabileceğini g östermektedir. As b c d
(ll) (12) (13)
Bu bağıntılarda, k1 k3, ve k1k3 için hesaplana korelasyon katsayılan sırasıyla 0.990, 0.985 ve 0.999 dur. Şekil 5 ,te ise, bu çalışmada orta ya konulan ve diğer bazı yönetmelik ve araştırmacılar tarafından önerilen dikdörtgen geriln1e bloğu parametrelerinin karşılaştırılması verilmektedir. ,
132
C Ec F.ı t�
Fs
fyd k
==Çekme
SEMBOLLER
Bölgesindeki donat; alanı
= Kesitgenişliği
=Tarafsız eksen derin 1i ği = Faydalı yükseklik
= Basınç kuvveti
= Beton elastisite modülü =
Gerilme şekildeğiştirme eğrisinin alanı
=Beton basın ç dayanunı
= Donatıdaki çekme kuvveti =
Donatı çeliğinin akma dayanımı
=Sabit
= Dikdörtgen ger1lme bloğu
parametreleri
=Süper akışkanlaştırıc1 katkı =Silis duırtanı
= B etonun birim şekı !değiştirmesi
=Maksimum genhnedeki birim şekildeğiştirme = Setonun niha; birim şekijdeğiştirmesi
= Çeliğın birim şekildeğiştirmesi
= Çeliğin nihai bilim şekildeğiştirmesi
SAU Fen B1l:nıler. Enst! tüsü Dergisi
Eğilme Etkisindeki Yüksek Perfornıanslı Betonanne Kesitlerde
(Eylül 2002)
6.Cilt, 3.Sayı
1.00
•
S .Pul, M .Hüsem,
.. -
..
-
-
-
0.95
Gerilme Bloğu Parametreleri
1 -------
.. -
• ·---·
-
•
•.. _ ..
- --
• .
----
-
·--··
....
-
---
-- -·-
.. 1 ı
-
o e o o e o e-e--e-
o o--e-e-o-e-e-e-e-e-e
ü o e-e o o
oo oo
0.85 �� 7( ;( J{ -L
�•
Öneril e n
�o
EC-2
<J ""' )-.; ) .,.{ " -( - -,. (
X
_ _
o '/0
·
--. ... . .. · · .... -· · ---
0.65
..
•••••• --· .
• •
lbrahinı ve MacGregor
i
Artard ve Steward
+--.-��
. . . .....
.
----
65
60
ACI-318, NZS-95, Bing ve diğ.,
Azizinamini
ı 1
ı
ve
diğ.
ı
fe, MPa
.
CSA-94
'o
;(- ;-<-1< 1 ı::ı_ ,-, - 8-ı::ı-eı. /"""1 ,....., ı ;� ;( ;ı{ Lrı:::r --,\-1 H--,<�-,< �,_,.-r-_ .... w-cı-ı::ı --s-D-8-B--B-p < -i i i T .;:r-8 B -B-H R ) --,-, i i i 7 f; i Lfj3=Ş 0�Gl s- )( �?(-'( 7\--,( A-�e • • • • • .. ffi=s-E9 EJ-rı=s=a-=s • • • . ..�.. • •• '
0.75
0.60
ı
1
0.80
E.Öztekin
------�- ---....,---- -,,-- --�
75
70
80
90
85
94
0.9u 0. 8 5
�ıld--T�'-V"ıt--+'li--+"'t--'''tr-i'ıl-t'ıt--t'\1-i'r--AÖ:---cÔFr-� 0 •-.-.•
'
j
O.RO
�-
-------
--.
•
Önerilen
o
Azizinamini ve diğ.
----
ACI-318 ve EC-2
----
. .
. .
------
• • • •
• • •
0.75
X
CSA-94
o
Ihrahim
t •
0.70 0.65
ve MacGregor
Artard ve Steward NZS-95, Bing ve diğ.
fc, MPa -----.--- --r -----,---- -.-·�----·-- ---
60
65
75
70
80
0.75
•
, ' <) o rt o e 0o ,.., Oo
0.70. k; Ü 65 .
•
_..
90
85 "
........
".
"
1
oo o o e vooo o oeo o
B-o O B
6 C ı::ı C) O
-
E'--fl-Et::.'-g 3
-
"
'
...
-----
O
, •
� 1
-
--
---- � Doooooo DOo[J -
1
ı
• -..... -=-:::
-- · -
=
•• •• . �·�·�·�·����
Önerilen
o
EC-2
A
ACI-318
x
CSA-94
o
Ibrahin1 ve MacGregor
--
. o o o. o o () o ..O O O 8 DOB
•
--
-
0.50
..
·-
-o 8 O O
0.55 ·- -
.
-+-- Attard ve Steward
._. --
Azizinamini ve diQ. '-'
•
0.45 0.40
1rr
60
65
70
75
'
MPa
80
85
Seki] 4. Dikdörtgen geri!me bloğu parameırelet i \'e beton dayammı ilişkisi
133
9.0
94
NZS-95, Bing ve djğ.
Eğ1lme Etkisindeki Yüksek
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi
6.Ci lt, J .Sayı (Eylül 2002)
Performanslı Betonanne Kesitlerde
Gerilme Bloğu Para��tıeleri
S.Pul, M.Hüsem, E.Oztekin
KAYNAKLAR
[1]ACI Comittee 363-R84, Sta te-of t he Art Report on High Strengt h Concrete, ACI Journal July-August 1984, 364-410. [2]Nilson, A.I-I., Design Implications of Current Research on High-Strength Concrete, High Strength Concrete ACI SP-87,Detroit, 1985, 85-118. [3]Swamy, R.N., High-Strength Concrete- Material Properties and Structural Behavior, High Strengtlı Concrete ACI SP-87, Detroit, 1985, 119-146. [4 ]Larrad, F., Ma iler, Y. "Yüksek Performanslı Beton", 2. Ulusal Beton Kongresi, İstanbul, 1991, 76-113. [5]Pul, S., "Doğu Karadeniz Bölfunü Agregalarıyla ... Yüksek Performanslı Beton Üretimi ve Özelliklerinin . Diğer Betontarla Karşılaştırmalı olarak ıncelenmesı �- vktora Tezi, KTÜ Fen Bilimleri Enstitüsü, Trabzon, 2000. [6]Hognestad, E., Hanson, N. W., and McH enr y D., "Concrete ';tress Distribution in Ultimate Strength Design'', ACI Journal, Proceedings, Vol 52, No 12, Dec. 1955, 455-479. ]7]Öztekin, E., "Basit Eğiln1e Etkis�n de Yüksek Performanslı Betonanne Kiriş Hesabı Için Gerilme Şekildeğiştiırne ve Eşdeğer Gerilme Dağ ılı�? Modellerinin Araştınlması", Yüksek Lisans Tezi, KTU Fen Bilimleıi Enstitüsü, Trabzon, 2000. for Concrete [8]CEB-FIP (MC90) "Model Code Structures", Co1111nitee Euro-Interna ti onal du B eton d Infor mati on Bulletın No.213/214, Lausanne, Switzerland, 1990. [9]TS500, Betonanne Yapılarm Hesap ve Yapım Kuralları, TSE, Ankara, 2000. [lO]ACI Commitlee 318-89, "Building Code Requirements for Reinforced C oncret e American Concrete Institı.ıte, Detroit, 1989. [ll]Ersoy, U. B et o nanne Temel İlkeler ve Taşıma Gücü, Cilt - 1 , Evrim Yayınevi Ankara,1986 Design of Concrete Structures", [ 1 2] Euroco de - 2 European Coı.nnrittee for Standardization, B russels 1 9 99 [13]CSA Teclınical Connnittee, CSA-94, "Design of Concrete StTuctures for Buildings,', C AN3-A23.3- �194, Canadian Sta nd ards Association, Rexdale, Ontario, 1994. [14JNZS-95, Stan dard s New Zealand, "Design of Concrete Structures", NZS 3101, Wellington, 1995. [15)Attard, M.M., and Steward., M.G., A Two Parameter Stress Black for H ig h-S tre n gth Concrete", ACI Structural Journal, Vol. 95, No.3, May.-June 1998, 305-317. [16]Ibıahi.m, H.H.H., and MacGregor, J.G., Modifıcation of ACI R ectangu lar Stress Block for High-Strength Concrete,, ACI Structural Journal, Vol. 94> No. l, Jan .. Feb., 1997, 40-48. -
.
[ı ?]B ing,
L.P .R., and Tanaka, H., �'Effect of Confinement on the B ehavi or of High Strehngth Concrete Columns
Under Seisınic Loading", Facific Conference on Earthquake Engineering, New Zealand, Nov., 1 99 1. [18]Azizinamini, A., Kuska, S., Bru n gardt, P ., and H a tfı e l d, E., Se is m ic Behavior of Square High Stren gth Concrete Columns", A C I Structural Journal, Vol.91, No.3, May-June 1994, 336-345. "
''
,
,
,
'
,
"
,
.
"
,
134
SAU Fen Bil1m1eri Enstitüsü Dergisi
Zaman Gecikmeli Kararsız Sistemler İçin Katsayı Diyagranı
6.Cllt, 3.Sayı (Eylül 2002)
Metodu ile Kontrolör Tasarım1 S.E.Hamamcı
ZAMAN GECİKMELİ KARARSIZ SİSTEMLER İÇİN KATSAYI DİYAGRAM METODU İLEKONTROLÖRTASARIMI Serdar Ethem Hi\MAIVICI .
Ozet .
-
Bu
transfer
çalışmanın
yapıdaki gecikmel i
I. GİRİŞ
zaman kontrolünde klasik PI D kontrolörlerin
Pratikte bir çok sistemin yapısında zan1an gecikmesi
tür
bulunur. Ölü zaınan olarak da adlandırılan bu gecikme,
sınırlılıklarını ·
kararsız
sahip
fonksiyonuna
sistemlerin
amacı
göstermektir.
Bu
nedenle,
bu
��temler için daha iyi bir performans elde etmek
adlandırılan bir polinomsal yaklaşı mın kullanılması KDM
ile kontrolör
tasarımı
zaman sabiti, karalılık indeksi ve indeksi gibi
performans
uygPn
sistem
-
neden iyle meydana gelmekte ve sistemin kararlılığı ile
eşdeğer
geçici
kararlılık sınır
kriterlerine
gibi
kaynaklanabildiği
çıkışlarının işlenerek girişte ye n i de n kullanılması veya giriş ç ıkış i şaret l erin in senkron olarak ölçüle·memesi
amacıyla Katsayı Diyagranı Metodu (KDM) olarak önerilmist�r.
özünden
sistenlin
hal
olmaktadır
karşı
[ 1].
Kontrol
bir etkiye
bozucu
karakteristiğini
son
teorisinde
sebep
zama nlar d a
kapalı çevrim sisteminin karakteristik polinomunun
meydana gelen önen1li geliştnelere karşın, endüstri de
katsayılarını
zaman
seçmeye
dayahdır.
Yapılan
tasarım
kontro l örl e r
örneği KDM'in hem referans basam a k girişin takibi ve
hem
bozucu
de
önemli
performansta göstermiştir.
işaretin
Ayrıca
bir
söndürülmesi
iyileşme
tasa rlanan
Katsayı
çalışma bölgesi için d a yan ıkl ı perfoıınansa sahip olması
da oldukça önemlidi r [4]. Tüm bu
Diyagran1
klasik
Metodu,
-
PID
kontrolörler
avantajıarına rağmen
özellikle
polimerizasyon
reaktörleri ve biyoreaktörler vb. gibi bazı kararsız ya p ıl ı
Zaman G ecikmesi, Kararsız Sistemler, Dayanıldılık
Abstract
önemli
başka pratik gerçekleştirmedeki kolaylığı ve geniş bir
en kısa
dayanıklı performansı sağla mıştır. -
Bunun en
[2].
sistemin kontrolünde başanlı olmasınd andır (3]. Bundan
yerleşme süresini ve parametre değişimlerine karşı en
Anahtar Kelinıeler
kullamlmaktadır
kontrolünde halen PID
sebebi yapısının basit olması ve genel olarak bir çok
için
sağladığını
kontrolör
geeilaneli siste1nlerin
sistemlerde;
edilen
arzu
nonrinal
dayanıklı
ve
perfonuansı sağlamakta yetersiz kalmaktadırlar. Kararsız
The objective of this paper is t o illustrate in
yapılı sistemlerin kontrolü üzerine literatürde yapılmış
controlling time detay systems with unstable t ransfer functions. Therefore, using a polynornial approach,
değişik çalışmalar bulunmaktadır. Morari ve Zafiriou [5]
the
limitations
Coefficient
classical
of
Diagran1
Method
PID
controllers
(CDM)
has
d ahili ınodel kontrol (internal model control) yapısııu
kul l an arak PID parametre ler inin hesabı için formüller
been
türet mi ş, Stah1 ve Hippe [6] kutup yerleştirme metodunu
proposed in order to obtain a better performance for
kullanını ş, Park ve diğ.
these systems. The controller design by CDM is based
Patılin ve diğ. [8] ise adaptif özellikteki PID kontTolör
on the choice of the coefficients of the characteristic
yap ısı nı ku ll a nmı ş tır
polynon1ial of the closed loop system according to the convenient performance criteria such as equivalent time con stant, index. Design
stability
index,
and
e xample illustrated
stability
Bu
limit
.
çalışmada kararsız yapılı sistemlerin k ontrolün d e
karşılaşılan problemlere
that the CDM
karşı daha iyi sonuçlar
e lde
etmek için I<.atsayı Diyagram Metodu kullanılacaktır.
provides a significantly inıproved p e rformance botlı
KD M, 1991'de Shunji M anabe tarafından doğrusal
for the reference step input tracking and for the
ve
zamanla değişme yen tek-girişli tek-çıkışlı sistemlerin
disturbance r ej ection. Also the designed controller provides the sınaBest settling t i m e and
[7] PID- P yapısını önermiş,
kontrolü için geliştirilmiş bir metoddur [9]. Yapılan bu
the most
robust p e rf o r mance to the parameter changes.
çalışma göstermiştir ki, kontrol sistem yapısının özelliği
Key 1J1ords
ve
-
Coefficient Diagram Method, Time
zan1an gecikmeli kararsız
De lay, UnstabJe Systems, Robustness
öne mJ i bir kontrol
özellikleri
S. E. Hanıamc1, İnönü Üniversitesi, Mühendisi ik Fakültesi, Elektrik
Elektronik Müh. Bölümü,
44069
e-mail: slıamamci@inonu.edu.tr
kull a ndığ ı standart formun
Malatya.
gösterimin
si steın
kullanılması,
nedeniyle,
sisten1lerin kontrolü için KDM
meto dudur .
ve
avantajları
Metodun en
kontrolör
iki
için
polinarnsal
der eceli (two-degree
freedom) kontrol sistem yapısının kullan ıl ması
135
öneınli
,
of
kapalı
Zamc.n Gecikme! i Kararsız Sistemler İçin Katsayı Diyagram
SA U Fen B ı li mleri Enstitüsü Dergisi
6.Ciit,
3.Sayı (Eylu 1 2002)
T\1etodu ıle Kontrolör Tasarımı
S E. Hanıamcı
gö steril mi ştir. Ayn1 şekilde kontrolör transfer fonksiyonu için A(s) payda polinomu, F(s) refer a ns pay p o lino mu ve B(s) ise g e r i besleme pay po h nonı u olarak olarak
çevrin1 sistemine ait birim basamak cevabının genellikle taşmasız olması, arzu edilen yerleşme süresının başlangıçta belirlenip ona göre tasarıımn yapıln1as ı , sistem para me tre l er inde meydan a gele b ilecek o lan d eğ işimlere karşı kontrol sisteminin dayan ık lı (robust) olması, tasarlanan k ontrolörü n y e te rli kazanç ve faz sınır payla rına sahip olması şeklinde sayılabilir [1 0]. Il. KA TSAYI DİYAGRAM
ve ril miş t ir
Kontrolörün
.
olması,
uzayı
durun1
iki
polinoınuna sahip gösteriınİnin gözlemlenebilir pay
kanonik fonuuna benzemektedü·.
d ereceli k on trol sistem yapısı
Aynı
iki
zamanda
( two de g rec or freedom) -
olarak adlandınlan bu yapı ile henı arzu edilen
re fe r a ns
işaret tak ip edihnekte ve hem de bozucu işaret rahatlıkla söndürülebilmektedir. Ayrıca bu şeki lde kararsız kutup sıfır ip t ali e meleri o rt a d an kalkmakta ve prat ik g e rçekl e ş tirmede daha az sayıda integratör elemanı kullanılmış olmaktadır [ 14]
METODU
Kontrol sistemleri elde edilirken k ontrolö rü n b azı p ratik sınırlamalar a ltında tasarı mlanma s1 istenir. Kontrolör mümkün olduğunca düşük dereceli olmalı, (eğer mümkünse) mi n i mum fazlı olmalı ve k ararlı olmalıdu. Ayrıca k0ntrolörün pratikte yeterli band geni şli ğ i ve güç sınırlamasına sahip olması gerekir. Bu sınırlamalar göz
.
Kapall çevrim sistemine a i t çıkış ifadesi y
önüne alınmadan kontrolör tasarımı yapılırsa, ka rarlılık �,ı:'; zaman cevabı ge reksin iml e ri sağlanabilmesine rağmen dayanık lı l ık öze lli ği za yı f olacaktır. Tüm bu problemler göz önüne alınarak ö nerilen KDM ile tasanmlan�n kontrolör en düşük dereceli: en uygun band genişliğiDe sah ip ve kapal ı ç evri mli sistemin zaman cevabı taşmas ız ö'jelliğe sahiptir. Bu özellikler ise day a nıklıl ık, bozucu etkinin yeteıince söndüıiilnıesj ve düşük maliyet özelliklerini garantilemektedir [ 11]
jV(s)F(s) r P(s)
==
ş eklinde olup,
P(s)
=
A(s)N(s) d
T
(1)
P(s)
P(s) karakteristik p oli nomu
D(s)A(s)+ N(s)B(s) =
n
L aisi
(2)
i=O
ile ifade edilmektedir. KDM'de tasarım parametTeleri eşdeğer zaman sabiti r,
kararlılık indek s i 'Yi ve kararlılık sınır indeks i Yi· olup]
Bir lineer cebrik ko ntr ol metodu o l an KDM'in temel prensipleri oluşturulurken, diğer bazı klasik ve modern kontrol t e kn i kleı inin avantajlı losımları abnarak ınetodun temel prensiplerine uygun bir şekilde birleştirilmiş ve temel yapının oluşturulmasında daha önceki bir çok deneyim ve fıkirden de yararlanılmıştır. Bu şekilde etkili ve verimli bir kontr ol tasanın teorisi olarak ortaya çıkan metodun tasarım prosedürünün k olaylığı nedeniyle, oldukça iyi kon tr ol sistemleri fazla bir zorlukla karşılaşılmaksızın ve fazla bir deneyim gerektirrneksizin ta s arianabilmektedir [ 1 O].
karakteristik polinomun katsay1lan ci n si nde n �
2 ai
.
ı-r
ı�
' i=l,
r-ıl .
. . . . .
,n-1' ro=rn =w
(3a) (3b)
ı
"'
y.1 ==
--
Yi- ı
'
+
ı
(3 c)
-
tanımlaıunaktadırlar.
Eşdeğer zaman sabiti kontrol sisteminin zaınan ce vabı nın hızını tayin ederken, kararlı lık indeksi ve kararlılık sınır indeksi ise zanıan ce vab ı nın şek l i ni, kontrol sisteminin kararlılık ve dayanıklılığını tayin eder. D enkle m 3a-c'den yola çıkılarak ai katsayılan
KDM'nin gücü kon tro l edilmesi istenen her sistem için,
pratik sınular içinde en dayanıklı ve en basıt kontrolörler i tasarlayabilmesinde yatar. Ayrıca KD� ge rekt i ğinde , sınırlı sayıda sensörlü ters sarkaç sistemi gibi kararsız kontrolünde, kararsız s i stemle rin kontrolörlerde üretir [12]. LQR, kutup y erl e ş tirme , vb. modern kon trol metodları ile özellikle sanal eksene y akın kutupları o lan sistemler için daya nıklı kontrolör üretimi oldukça zor ve hesap i ste ye n bir i ştir [ 13]. Bu gibi duıuınlarda KDM tekniğinin, kontrol sisteminin gerek s i ste m parametrelerindeki değişimi ve gerekse sistemin kendi içindeki sınırlı be lirsizlikle ie karşı dayaruklılık özelliği g ö s te rme si büyük bir avantaj dır.
G· =
-
'
aO
2 ri-ır i-2
.
..
. . . t.... .. ... .. . .-. •
. •
..
ı.ı
.
.
. . . .
\4)
i-1 .rı
t. ••............ .. .. ........ . ........... .. . .... . .. . ....
.
. .
.
' '
. •
r
11.1. KDM Kontrol Sistem Yapısı
.
.
"'
ı , :
. .
.
• .
ı
Tek giriş-tek ç ıkışlı bir sistem için KDM s tandart blok diyagramı Şekil 1 'de veri l miştir Burada r kontrol sisteminin girişin i, y çıkışını, u kontr o1 işaretini ve d ise sistenıe etkiyen bozucu işareti ifade etmektedir. Şekilde kontrol edilmesi istenen sistemin transfer fo nk si yon u için N(s) pay p oli n omu ve D(s) ise payda p olinomu
+ r..... <ı F(s) -71 \...� - 1\
. • . . .
...... ,.
ı
. . •
:
A(s)
� •
: . •
....( .._ " ,.
/
......
N(s)
D( s)
.
.
. . . •
.
B(s)
.
• .
.
'
�t+
Sistem
:
. . .
.
u
•
•
.
d
.
......
. .
/
.
Kontrolör
..... ................... .......................... . ........................
Şekil l. KDM kontrol sistemine ait blok diyagram.
136
y
....... /
SAU Fen Bilimleri
Enstitüsü
Zaman Gecikmeli Kararsız Sistemler İçin Katsayı Diyagram
Dergisi
Metodu
6.Cilt, 3.Sayı (Eylül 2002)
şeklinde ifade edilebilir. Son olarak Denklem 2, deki
karalcteıistik polinom, Den kl em 3a-c ve 4 'ün yardım ıyla tasan ın parame tre ler i c insin d en rı
i-1
1
P(s)= a0 { :L(D
.
.! ·ır.ı-J · ı j=
l=
.
.
J(-rs Y} + ı:r +
1
(5)
r
KDM 'de karakteristik polinomun seçilmesi işlemi için Standart Manabe F ormu kullanılır. Bu formda k ararlılık
verilir.
ku ll a nıl ac aktır.
n.ı.
1.5 'den büyük se ç i li se kontrol sisteminin kararlılığının garanti altına alınd ı ğı açıkça görülmektedir.
indeksleri
Denklem 5, tasarını.a başlarken belirlenen tasarım parame trel e ri göz önüne alı narak oluşturulan hedef transfer f onk s iyon u olarak şeklinde
'
Optimum
Kararlılık,
S E.Hamamcı
indekslerinin tiinıü
eğer kararlılık
Denklem 6b den,
ile Kontrol ör Tasarı mı
ve
Performans
Dayanıklılık
v.- =
tl
2
i =2 ( n 1) -
,....
(7)
'
ö z e lliklerı
olarak seçilir. Formun en önemli
özetlenebil i r : Standaıt
form
sistemine
ait
kullanılarak basamak
şu şekil d e
tasarlanan
fonksiyonu
taşınasız olması,
Li11eer zamanla değ i şmeye n sistemlerin k ararlılığı için
kontrol
c e v abının
-
civarında olup
A ynı
Kararlılık indeksleri standart formdaki gibi s e çild i ğind e
i ç in gcneJlikle
Denk] e m 7 'de verilen standart değerler tasarımcının arzu
etti ği
bir
kriterinin ortaya konulması ihtiyacı vardır sisteminin
yapısına
kararlılık
Routh-Hurwitz
III.
için
şaıtl a n
,
karakteristik palinarnun Hurwitz
kararlı yada kararsız olduğunun analizi için yalnızca ye terlilik şartlarını verir. Bu manada Lipatov S ok ol ov kriteri) Routh kriterine göre bir yaklaşıklık kiiteri olarak göz önüne alı nabilir. Bu lcriter, özelli kle sistem derecesinin dörtten büyük olduğu durumlarda a yrıntı lı bir inceleme yapmadan sistemin kararblığı hakkında yak l a şık bilg iler verir. Aynı zamanda Lipatov-Sokolov kri ter inciek i şartlar, KDM'in tasanın param etreleri ile yakından ilişküidir ve bu parametreler cinsinden kolayca şu ş ekilde ifade edilmektedir: -
- Kararsızlık için zonınluluk şartı:
v ·rı<ı ·ı -
f l
3i için,
i=2, ... ,n-1.
- Kararl1lık için yeterlilik şartı : YiYi-ı
>2.l505(= .Jl.4665)
..
ıçın,
. _2
ı-
,
... ,n- I
.
gecikıneli
sistemler
G(s)
K
G(s)
=-
==
Ts- 1
Tıs2
e-&ı
(8a)
K +
T2s -1
e-&·
(8b)
şeklinde birinci dereceden yada
ge cikn1el i
s is te m
yapısından da
kararsız yap ılı zaman
şe k linde
ikinci derecede n
ifade
görülebileceği gibi
edilirler.
cevabı
sımrsızdır.
Sisternin
sağ yan düzlemdeki
kutup ne deniy le sistemin açık çevrim fonksiyonu
zaman
Bu
birim
basamak
çalışmada zaman
gecikmesi küçük olan sistemlerin kontrolü üzerinde
durulacaktır.
(6a)
\-1 . vı
karakteristik
TASARIM PROSEDÜRÜ
en çok kullanılan
Endüstride
Lipatov-Sokolov kriteri de [16] dahil edilmiştir [17]. Lipatov'un
)
iç i n
nolu referanslar incelenebilir.
yanında
kriterinin
tasarımcı
sayede
n> 1. 5 Yi
Lipatov-Sokolov kararlılık kriteri hakkında daha fazla bilgi için [16] ve standart Manabe formu içi n ise [ 1 7]
Bundan
lcriterleri
Bu
göre
kavuşmuş olur.
kararlılık
(15].
özelliğine
"'
polinom ile birlikte kontrolör tasarımında bir se r best liğe
için, pratikte ortaya çıkabilecek
i çer meyen
performanslll
değiştirilebilir.
matemat iksel
sistemin
,
kontrol sisteminin dayanıklılığı oldukça iyi olmaktadır.
bazı hatalar göz ardı ed i l mek zorundadır.
KD:vt'in
derecesi ne olursa olsun yaklaşık olarak
optiınum değerlerde elde edilnıesj
görüleınemektedir.
kontrol
bi rim basaınak cevabı, karakteristik
Kontrolörün kazanç ve faz sınır paylan arzu edilen
,
dolayı,
ve sıfırıncı dereceden pay polinon1u için
aynı olması,
Routh kriteri özelli k] e sistemin derecesi arttıkça tasarım parametrelerine göre doğr u sal olmayan bir fonk s iyon ür e t t i ğ i içi n kontrol sistemının kararlılığını analiz etmede bazı zorluklar ortaya çıkmaktadır. Bu nedenle sistenı parametrelerinin değişiminin kararlılık üzeri n e etkisi açıkça
kesin eşitlik
t
po linomun
ifade etn1ede yetersizdir.
ne denl e
basamak
ceva bı i ç i n yerleşme süresi 2.5-r [ 14], diğer metocilara göre bu sürenjn
standart formun
,
Bu
birim
daha küçük olması,
Routh 'l..!n kr i teri bir polinomun tam olarak kararlı ya da kararsız olduğunu ifade eder. Ancak pratik tasarımda olduk"a önemli olan kararlılık derecesini
modeli k ul la nıl dı ğı
sistemin
fonksiyonuna olan
'
Tasarım
çevri ml i
Kapalı
tP, me l olarak Routh kriteri kullanılmaktadır. Bu amaçla R ou t h un ortaya koyd uğu kriter, Hurwitz kararlılık için gerekli olan zorunluluk şartlarını ifade etmektedir. .ncak Routh kriteri, kontrol sistem tasanmı için aşa ğıda verilen sebepler nedeni ile yetersiz kalmaktadır:
Büyük
zaman gecikmesine
sa hip
sistemleıin kontrolünde ise daha çok Smith
yap1 s ını n kullanılması tavsiye edilmektedir [2].
(6b)
137
olan
kesli rime i
İçın Knt�ayı Oiyagram f\Ictodu ile Kontroiör Tasarımı
Zaman Geçiknıeli Kararsız Sistemkr
Bilimleri Enstitüsü Dergisi 6.Cilt, 3.Sayı (Eylül 2002)
SAU Fen
S.E.Hamamcı
Tablo ı.
Denklem 8a,b 'de verilen kararsız yapıdaki sistenllerin KDM ile kontrolü jçin genel v e s i stematik bir tasarıın pros edürü şu şe kil de veri lebil i r : gecikmes i
Zaman kull anı l ma s ı :
içi n
yaklaşık
'
2
Der
(9)
l
sonuçta
ı ._ :..:. 2 '?(s) � _T_B__
(lüa)
() __
-s +(T--)s-1 2 2
- KB s+K 2
2
3
+
(T1
Tz (} ı + )s
2
(+ T2
+
B
-- s
2
)
-
1
(lOb)
(ll)
şeklinde ifade edilir. KDM polinarnsal gösterime sahip bir metod olduğundan, sistemin transfer fonksiyonu birbirinden bağıms ız iki ayrı polinom olarak düşünülür. Bu polinomlar, derece si 1n olan N(s) pay polinomu ve derecesir olan D(s) payda polinomudur (m&). Böyle bir sistem içi n s e ç ilec ek olan A(.s) ve B(s) kontrol ör
A(s)= Ilis i=O
n+J
n
n+/
n
lo=O 2n
n-1
-
J
lo-=11=0 2n +1
-
.
n-1
-
.
ı
q
.
ve B( s)= Lk// i-0
yapısına ait gerekli olan şartlar üçüncü satırda verilmiştir. En a lt satırda ise, elde
1 c. Tasarım
ait
( 13)
anahtar parametreler olan eşdeğer zaman sabiti ve kararlılık indeksini n se çilmesi ı çı n
- Eşdeğer zaman sabi tin in seçi l nıes i : KD:\.1 tekniği ile kontrol sisteminin tasarımına başlamadan önce, arzu edilen zaman c ev ab ı için yerl eşme süresi nin d eğeri tayin edilmelidir. Tasarımda temel olarak standard M anabe foımu kullanıldığından y erleşme süresi ile eşd eğer zaman sabiti ara sı ndaki ilişki göz önüne a lınır Buna göre eşd eğer zaman sabiti r=t/2.5 olarak belirlenir (ts arzu edilen yerleşme süresi).
(12)
.
formunda olmalıdır. Bu noktada, seçilecek olan polinanıl arın derecesi önem kazan ma k tadır. Bunu belirleyen en önemli etmen ise sisteme etkiyen herhangi bir bozucu işaretin va rlığı ve varsa türüdür. Tablo 1, de kontrolö r polinomlarımn seçimine ait b ilg i ler verilmiştir. De nklem 1 d e n faydalanarak oluşturulan bu bilgiler, Denklem 1 d e n faydalanarak ve bozucu işareti tamamen söndürerek arzu edilen zaman cevabım elde edecek şekilde düzen len mi ştir. Tabloda sisteme etk iyen bozucu işaretin türüne göre, kullanılabilecek olan en düşük dereceden kontrolör polinamlarının seçimi tavsiye ediln1ektedir. Bozucu işareti tamamen söndütmek için
K.Dl\ll'de eşdeğer zaman s ab it i r ile ko ntrol işareti arasında kapah bir iliş ki vardır. Eğer ı büyü rs e zaman cevabı yavaş olur ve kon tr ol işaretinin genliği küçülür . T küçülürse zaman cevabı hızlanır ve kontrol i şaret i n in gen h ği büyür. Bu nedenle p r atikteki uygulamalar için tnun değeri rasgele seçileınemektedir. Bu işlen1 basit çe deneme yanı l ma yolu ile yapılmaktadır. Çünkü di ğer kon tro l nıetotlarının ç oğ unda kontrol işaretinin genliği r=O arnnda maksimum olmakta, fakat KDl\1'de
'
'
,
-
138
1
2n-l]
hal cevabında nıeydana gelebilecek olan he rhang i bir hata değeri sıfıra indirilmiş olur. Kontrol edilmesi istenen sisteın Tip-I türü nde ise, kontrol s istemi de Tip-1 türün de olur ve böylece arzu e dilen zaman cevabı ta şmas ı z olarak elde edjlir. Eğer sistem Tip-2 veya daha üstü türde ise bu durumda taşmalı ancak arzu edi len zaman domeyni öze1likleri sağlanmış bir cevap elde edjlir.
Genel olarak, kontrol edilmesi istenen doğ rusal, zamanla değ işmeyen bir sistemin transfer fonksiyonu
p
--
şeklin d e seçilir. Böylece kapalı çevrimJi sistemin kalıcı
A(s)J B(s) ve F(s) kontrolör polinomların ın seçilmesi:
polinarnları
tipi
tipi
ön-filtreleme elemanı olarak tarumlanan F(ı: ) jse F(s) =(P(5)/N(s)) ls=o,
şeklinde doğıusal-zamanla değişme yen eşdeğeri elde ed ilir. lb.
Ranıpa
Darbe 1 Smüs tipt
Endüstıide bir sistenıe et ki ye n bozucu işaret tek bir tipte o l m a ya bilir. Örneğin sisteme ça l ışnıa anında, bazı zamanlarda basamak türlinde ve bazı zatnan larda ise r a m p a türünde bozucu işaretler etk iyebi 1 ir. Bu dıuun1da bu s is tem in kontrolü ve boz ucu işaretiıı taın olarak söndürülebilmesi için ta s arı nıc ı , tablodan en yüksek dereceden polinom gerektiren rampa tipine göre kontrolörleri seçmesi gerekmektedir.
__
s
2n-l
Basamak
B(s)
edilecek olan kontrol sıstenıine karakteristik polinomun d erecesi verilnıiştir.
- K e s..1....K
----=--
P@]
tabloda
Pade yaklaşımı k ullanılarak Denklem 8 a, b, deki s istem yapı sının
T ı(}
-
..
ve
kontr o l ö r p olinomu nun
olarak ifade edilen 0/1
C( s)�
Der /B(s)> Şart
--s+ 1 -s+
n-1 n-i
rDer {A(s)}
eşdeğeıi nin
(}
2 B
Bozucu
Yok
Zaman gecikmesini ifad e eden e-es için e-&�
kontrolörlerinin seı;ımi.
•
1. Tasarıma başlamadan önce belirlenen bilgiler 1 a.
Değişik bozucu türlerı göz önüne alınnrak A(s)
SAU Fen
Bilimler: Enstıtüsü Dergisi
Zaman Gecikmeli Kararsız Sistemler için Katsayı Diyagram
6.Cılt, 3.Sayı (Eylül 2002)
Metodu ile Kontrolör Tasarımı S.E.Hamamcı
ise bunun aksine t>O için kontrol işaretinin genliği
ıu(t)l
maksimum değere çıkmaktadır. Bu nedenle
ile
arasında açık bir ilişki kurulamamaktadır. indeksi ve kararlılık
- Kararlılık
r
i ndeksi
D enklem
7, de
sınır
indeksinin
verilen
standaıi
değerlere göre seçilir. Kısım 1!.2: de belirtildiğ i gibi
arzu edilen perforn1ans özelliğine göre n> 1. 5 Yı. için bu
değeTler değiştirilebilir. !(ararlılık sınır in deksi ise
Tasarıın
sırasında
G(s)=
1
s -I
e
-0.4s
(16)
şekl i nd e verilsin. Sisten1e t=20 s'de ve ge nliği 0.5 olan basamak fonksiyonu bozucu işaret şeklinde bir Ayrıca
uygulanmaktadu.
Denklem 3 c ile belirlenir.
2.
Bitinci dereceden b1r zaman gecikn1eli s iste rni n transfer fonksiyonu
seçilmesi: Tasanında Manabe formu kullanıldığından, kararlılık
IV. TASARlM L'YGULA..'-'IASI
parametrelerinde karakteristik
polinom
Buna
gelmektedir.
çalışma
-P}fıl O )luk göre
sırasında
meydana
değişimler
siste mi n
sistem
zaman
cevabı
özellikleri göz önünde bulundurularak, mümkü n olan en
ve
hesaplannıası:
iy i şekilde kontrol ediln1esi amaçlanmaktadır.
KDM, de karakteristik pol inom ve dolayısı ile kon trolör
Lewin [ 19] tarafından değişik prosedürlere sahip PID
kontrolör
po1inomlar1nın
po li naml arı n ın
katsayılarının
hesaplanmasında temel
olarak
Bu sisteın daha önce Huang ve Che n.
kutup
yardınu ile kontrol edilmiştir. Burada bu üç metod ile
önce l b maddesinde anlatıldığı gibi Denkleın 12 ve
elde
Tablo ll deki bilgiler ile belirlenen kontrolör polinomları,
(PJıeıte/s))
adı
( 14)
�.
sxs
t
önüne
üç
sisteminin
kontrol
perfonnansı
ile
=
Kp(1 +
ı
T.s
O
+Tds)
ve
G 2 ( s)
+Tds)
ve
Gc2{s)=K1
c
=
(17a)
1
Gc1(s)== Kp(1+
soma denklem
[c]
geçen
Gc1(s)
şeklinde Diophantine eşitliği elde edil miş olur. Daha
l:
performansı göz
PID ve PID-P kontrolörlere ait transfer fonksiyonları
polinarn birbirleri ile eşitlenerek
-
sistem
kar ş ıl aş tın 1acaktrr.
yerine
belirlenir. Bu iki
A(s)D(s) + B (s) N(s) = Phedef (s)
kontrol
sonucu elde edilecek olan kontrol sisteminin perfor man sı
bağlı hiı _r>olinom elde edilir. Daha sorua 1 c maddesinde konularak bir hedef polinarn
edilen
alınarak, bir KDM kontrolörii tasarianacak ve bu tasarını
Denklen1 2 'de yerine konularak k; ve l; parame treleri ne
5 'te
ile Rotstei.n ve
kontrolör� Park ve diğ. [7] tarafından ise PID-P kontrolör
yerleştiıme metodundan faydalanılmaktadır. Buna göre
belirlenen tasarım par ametreleri Denklen1
[18]
ı
T.s l
(17b)
şekli nd e tanımlanmaktadır. Bu yapılara ait daha ayrıntılı
(15) sxl
bilgi için ilgili referanslara bakılabilir [7, 18, 19].
şeklinde Sylvester ına t ris formuna dönüştüıülür
(s-p+n).
I-Iuan g -Che n metodu kullamldığında PID kontrolörün
Burada l; ve k; l er den oluşan vektör bilinmeyen kontrolör '
parametrelerini,
C
parametreleri
matrisi kontrolör parametrelerinin
hesapla nmı ştır.
katsayılarını ve a/lerden oluşan vektör ise arzu edilen hedef po1inomun katsayılarını ifade eder Bu şekilde
s
elde
belirleıniştir.
Park
ve
ve Td=O.l/8 olarak
ise
etmek
parametreıerini Kp=2.25,
kolayca çözü I erek kontrolör parametreleri ve dolayısı ile
1
Rotstein-Lewin
cevabı
zaman
bihnıneyenli denklem sistemi, basit bir matris işlemi ile
karakteristik polinarn elde edilmiş olur. Denklem
KP-=2.636, Ti=5.673
için
Ti=5. 76
diğ.
tatmin PID
edici
bir
kontrolör
ve r:,=0.20 olarak
PID-P
kontrolör
için
Kp=0.437, �·=0.4181 K1J.756 ve 01=0.472 değerlerini
ile
kullanmıştır.
verılen kapalı çevrimli sistemin transfer fonksiyonunu tamamen elde etmek için pay kısmındaki F(s) polinomu
Yukanda verilen üç kontrolörün zaman cevabı öze1likleri
sistemi son şeklini alrmş olur.
göz önünde bulundurularak KDM tasanın prosedürii
ise Denklem
13
yardımı ile belirlenjr. Bu şekilde kontrol
(özellikle yerleşme süresi ve kontrol işaretinin genliği) aşağ1daki gibi uygulanmıştır:
3. Tasarım sonrası yapılan işlemler Bu
kısımda kontrol
sistemi simüle edilerek
kontrol
işareti için doyum seviyesinin kontrolü test edilir. Eğer sistem
do ywna
gidiyorsa
1c
maddesine
dönülüp
r
yeterince artırılır ve işlemler tekrar edilir. Aynı şekilde
lu(t)j
çok k ü ç ük se arzu edilen miktarda r biraz daha
küçültülerek sistem cevabı hızlandırılabilir.
Verilen tasarım prosedürünün verimlili ğ i n i göstermek
1. Tasarınıa başlamadan önce belirlenen bilgiler 1 a. Zaman gecikmesini ifade eden e-04s
gerçekleş tir ilecektir.
-0.2s+l 0.2s+ 1
için
(18)
şeklinde Pade dönüşümü kullan1larak
G(s)
için bundan sonraki kısımda bir tasarım uygulaınası
�
e-OAs
-0.2s + l
�
O. 2s 2 + O. 8s
-1
(I 9)
şeklind e doğnısal-zamanla d eği ş n1ey c n sistem eşdeğeri
elde edilir.
139
Enstitüsü (Eylül 2002)
SAU Fen B ilimleri 6.Cilt, J . Sayı
1b .
Kontro 1
Zaman Gecikme! i Karars ız S ı stemleı İçin Katsayı Diyagram
Dergisi
Metodu ile Kontroll >r Tasanmı S . E . Hamamcı
edilmesi
s i steme
istenen
ait
denl(le m seti
fonksiyonu polinarnsal formda
lV (s)
D( s) = 0. 2 s 2 + 0.8s - 1
olarak
ifade
(20b)
S isten1in
edilir.
etkiyen bozucu ışareti basamak alınarak
kontrolör
belirlenir.
Buna
2
derecesi de
b ilgi ler
derecesi
poli:tlomla rının
A(.s)
göre
B(s)
ve
göz
olarak seçilmelidir. Ayrıca b ozucu i şareti
A (.s)
B{s)
polinomu
A( s)
=
B(s ) = k 2 s
2
+ k 1 s + k0
= O. 3403s 2 + 2 . 0 3 4 7 s
+1
F(s)
(25b)
referans pay pol inomu ise
1
==
(25c)
3. T a s a n ın sonrası yapılan işlenıler:
kontrolör polinarnlan
!2 s 2 + 11 s
B(s )
(25a)
+ 0. 7347s
o l a rak hesaplarur.
integrater içeren bir forma dönüştürülür. B una göre A (s) ve
dönüştürülen
ile kolayca çözülerek kontrolör
= 0. 0 1 69s
F(s) == P(s)IN(s)js=O
tipi
polinomlarının
söndürebilmek için 10=-0 kabul edilerek
haline
Denklem 1 3 'den
önüne ve
2
e ş itliği
A(s)
şeklinde elde edilir.
fonksiyonu şeklinde
1 'de verilen
Tablo
olduğundan,
2 ve sisteıne
derecesi
ınatris
MATLAB
parametreleri
(20a)
-0. 2s + 1
==
24 'de
Denklem
transfer
(2 l a)
Bu kısımda tasarlana n kontrol sisten1İnin arzu edilen edilir. kontrol sağlama dığ1 sağlayıp perfoın1 ansı
(2 1 b)
Aşağıda,
ile
KDM
tasarlanan
kontro]
sistemının
_,larak belirlenmiş olur.
perfoıma nsı diğer üç kontrol sistemi ile karşılaştırmalı
le. Bu uygularnada PID ve PID-P kullanılarak elde
1.
c evab ı : Ş ekil 2'de dört ayrı metodla tasarlanan kontrol
yerleşme süresi ve kontre 1 işaretinin genliği göz önünde
s istemine ait zaman cevapları verilmiştir. Şekilde PID
olarak verilerek bir kıyaslama yapılacaktır.
edilen ür kontrol s istemine ait birim basamak cevabımn
K:9M
bulundurularak,
kontrol
s istemi
için
olarak seçilir.
Yapılan çalışn1a
s o nucu
Manabe
standard
formundan
n={2. 4, 2.5, 5}
şeldinde
biraz
belirlenir.
indeksi ise Denklem 3c'den
r/={0. 67,
bir
sırasında
karakteristik
polinom
belirlenen
l e n1addesinde
1 .5
hedef
bir
polinarn
� ı'
d 1
!
. . .. .. Park
li
• •
ı . \ 1 ı \ . ı ' 1\ \ ' ' ·, . \
.
-
i.
'
kolaylaştı nnak
bu
için
�
O
-1
0.8
o
-
1
o8
o
o
O ı
0. 2 - 0. 2 O 0.2 O
l
-
02 .
o
O
ı
lı
ı
kı
- O. 2
o
O
/1
kl
k0
0. 5042 .
'
.
...... _ ___
ı: li
o Şekil
seti
H
ır
o
2. Dört
•
5
10
'
15
•
20
Huang PID
0. 0924
Ro ts te i n P ID
0 . 0034
KD M
Park PID-P
140
25
•
30
•
35
40
baı:;amak fonksiyonu cevapları.
zaman
cevabı eğrilerine ait performans
değerleri.
Yerleşn1e süresi (24 )
ı
ayrı metod ile tasarlanan kontro1 sistemlerine ai t birim
Tab1o 2. Şekil 2'de verilen
ı
-
.
0.5 ı
ki
ve
denklem
l. 1
- ·
1.
Denklem l 5'te verilen S ylvester formuna dönüştürülür:
o
�. ""-...� .. , .... ,.. ,
"""' .. .......
birbirine eşitlenerek dört bilinmeyenli döıi denklem elde İşiemi
( '\ L '
,\..
'
-
PJ
paran1et:relerini hesaplayabilmek için Denklem 2 2 ve 2 3 edilir.
;�·" .
',
J
-
t ı
\ '.
'. ' \.
·
Huang
Rotstein
•
-
'
b elirlenen tasarım
belirlenir.
1
..
-----
r . ;· 1
1
(22)
parametreleri Denklem 5 'te yerine konularak Phedef(s) == 0 .00346 4 + 0. 09248 3 + 0 . 5 042s· 2 + l . ls + 1 (23) şeklinde
p erforrnans
•
... .. ..
1 1 1 t t 1 ,, ıf 1
1
+ 0. 8L1 - 0.2k1 + k2 )s2 + (-l1 - 0.2k0 + k 1 )s + k0
elde edilir. D aha soma
cevabı
T
2 1- :
kontrolör
3 4 P(s) 0.2l2s + (0. 812 + 0 211 - 0. 2k2 )s +
•
•
katsayılarının
b'de kısmen
T
ll "
lt ı
ve
zaman
KDM
polinarnlan Denklem 2'de yerine konursa
(-12
•
ve
hesaplanması:
2 la
için
0. 62, 0. 4} olarak
p olinomlarının
kontrolör
==
n1etodu
2. 5
Tasarım
Denklem.
kontrol
değerleri veriln1iştir.
sımr
hesaplanır.
2.
elde
cevap
sahip k ontrolöıii ürettiği görülmektedir. Tablo 2'de her
seçilerek
Kararhlık
kontrol ile
göz önüne alındığında KDM metodunun en iyi değerlere
indeksi ise
farklı
fo nksiyonuna
edilmektedir. Ayrıca zanıan cevabının yerleşme süreleri
daha uygun
zaman cevabı elde etmek için kararlılık
basamak
taşn1asız denilebilecek bir
neredeyse
r = 2 . 7 5/2. 5 = 1. J
olarak verildiğinden,
birim
özelliğine sahip olduğu görülürken, KDM
süresi ile eşdeğer zaman sabiti arasındaki ilişki yaklaşık
tsz2. 5 -r
sisteminin
k o ntro l örlerin diğer iki metoda göre daha büyük taş ma
hedef
yerleşme süresi 2 . 75 s. olarak belirlenmiştir. Yerleşme olarak
Kontrol
1 1 .8 s
ı0.6 s
4.74 s 2.58 s
0/o Maksimuın Taşma 2 1 7 .5
1 82 .7 2 5 .8 0.9
SAU Fen B i limleri Enstitüsü Dergisi
Zaman Gecilmıeh Kararsız S istemler İçin Katsay1 Diyagram Metodu i le Kontrolör Tasanmı
( Eyl ü l 2002)
6 .Ci:t, 3 .Sayı
S. E.Hamamcı
Genliği O . .J olan birim basan1ak fonksiyonu şeklindeki bozucu işaret t=20 s de uygulandığında, bu dört metod arasında KDM kon trol metodunun b ozucu etkiyi '
söndürmede
daha
iyi bir performansa
sahip
1 .5 �--�---r----�
olduğu
görülmek t edir Çünkü diğer üç metoda ait bozucu işaret cevabı daha uzun süreli bir bo zu lmay a uğradıktan soma .
.-
tekrar kararlı hale dönmektedir.
2 . K ontro l sisteminin ürettiği kontrol işareti: Dört ayrı metodla tasarlanan kontrol sistemi için gi ti ş leri ne birim
basan1ak fonksiyonu uygulandığında elde edilen kontrol
0 .5
J
işaretlerine ait eğriler Şekil 3'te verilmiş tir. Şekilde PID
diğer iki metoda göre oldukça büyük
kontrolörlerin
•
genhkli kontrol işare t ine sahip olduk lar ı görülmektedir.
Bu nede n l e kontrol iş areti nin süıiicü ele manı n (actuator)
o
,
özelliğir:e göre doyuma gitmesi büyük bir olasılıktır.
KDM
PID-P ve
ile
kontrolör
elde
edilen
di len işareti n ge n l iği daha küçüktür ve
zamanda
hale
kararl ı
dönmektedir.
kontrol
sisteıniııin
paranıetı·ik
cevabı
daha
iyi
D aha
iyi
belirsizliğe
olan
KDM
ve
30
35
40
karşı 1
PID-P
s istemlerinin
Şek il 4'de
cevaplan
fonksiyonu
basamak
kontrol
için
25
20
1 .5 .---�--�--��---,
parametresinde %5 aralıklarla tneydana gelen +D/o l O ' luk deği şimi
10
bir
kontrolörleri inc e l enıe altına alınmıştır. Sistenlin kazanç parametre
5
daha kısa bir
dayanıklı l l ğ ı : Daya11ıklıhk analizi için birim basamak fonksiyonu
o
fonksiyonu ccvaplan .
işaretinin ? e r formans değerleri Tablo 3'te veril mi ştir . Kontrol
�--�--�----�
Sistemin kazanç parametresinde %5 aralıklarla meydana gelen -fV/6 1 O parametre değişinıi için kontrol sistemlerinin birim basamak
karştlaştırma için her bir kontrol metoduna ait kontrol
3.
Park
Şek i l 4.
işaretleri birbirine yakın gibi görünse de, KD M ile elde a
KDM
birim
verilmiştir.
0.5
. •
1
ı KDM
3
� .
� --� ---,.. ,,
2 1 o -1 -2 -3 fo
1
�ı
--
---
---� ---�
�
ı
..
?·'
1ı •1
.. .... . .. . ... .
- ---
'ı
iı l•
-
� . • 1 lı \ '
.
4 1
\
'...
-
-
·
-
- ·
0 �--�----�--�--� 20 15 5 10 25 30 35 40 o
KDM
P ark
Huang
Şek i l 5. Sistemin zaman gecıkme değerinde %5 arahklarla meydana gelen +'U l O parametre değişimi için kontro1 sistemlerinin birim basamak fonksiyonu cevapları .
-
Rotste1n
,· ;
ı
\
\:tq
___ ..
,
·. \
l\
' "c...)'"' . -
•
Park
•
1 \ 1 1
·... -, , ..... . /..... ...-"'"
··ı'.... 1
l
1 1 1 1 \ 1 1 1 \ 1 \ , "
.
"'-.�t.
,.•"
.�
..
. �;:.-·..-· , ---------
__
_.. ,.
,
'
, - .. . ...
.... .
...
-. ""'
,
__
-
, -...._,..."': :;:ııt .r':� ---
-·-·
-
--
- -
...,.
-�
...
Şekil
4 ' den
KDM
parametresindeki
kontrol
deği şi mlere
s isteminin, karşı
daha
kaz anç
dayanıklı
olduğu görülınektedir. Çünkü KDM ' e ait eğriler genel olarak yerleşme süresi için izin verilen bölge içinde
-4 �----�·----�--� o 2 4 6 8 10
kalmıştır. Aynı ş e kilde sistemin zaman gecikmesi değerinde
Şekil 3 . l(ontrol sistemlerinin ürettikleri kontrol işaretleri.
aralıklarla
%5
/ol O parametre değişimi i ç i n, meydana gelen -f1J
seçilen iki kontrol sisteminin birim basamak fonksiyonu Tablo 2 . Şekil 3 'de
H uang PID
Rotstein PID Park PID-P KDM
cevapları Şekü 5'te verilmiştir. Yine KDM metodınıun
veri len kontrol işaret eğrilerine ait performans
PID-P
değerleri.
ju( t)1
yerleşnıe süresi
3.33
1 3 .8 s.
2.4
1.5 ı
görülmektedir.
göre
d ah a
dayanıklı
olduğu
Sonuç olarak dört a yn metod için elde edilen kontrol ör
ve kapalı çevrimli si stemin zaman cevaplan göz önüne
l l s.
5.15
n1e tod una
al ındığında
s.
2.7 s.
K.DM metodunun diğer üç metoda göre
oldukça avantaj lı olduğu görülmektedir.
141
.; . Katsayı o l· vagı -a n Içm ler . stem ı Zamar. Gec ikıneh Ka�·arsız S rn Metodu ile KontroJör Tasarl S . E. Hamamc
SAU Fen Bili mleri Enstitüsü Dergisi
(Eylül 2002)
6.Ci1t, 3 . Sayı
".. SONUÇLAR ol uşturulan
kultanılarak
kon tro l ör
doğrusal
çalışmada,
Bu
control
p olinoml an
kontrol
KDM
Doktora
yerine Pade yaklaşımını n
şeki ld e
kontrol optimal se çi lerek pro s edür, gerçekleştirilmesidir. Verilen k o ntrolünde sistemlerin kullamlan diğer
Hurwitz
uygun bir işleminin tür bu kontro l
kon ul duğu gösterilmiştir.
b aş a rıl ı
bir
şekilde
"Parameter-rob ust
minimax method", AIA A Dynamics, vol. l S , no.5, 1 9 8 9 : a
Tezi,
Fırat
Üniv.>
and
S chur
M a rt 2002.
Jury
and
E. Zeheb, "On
p o lynornia ls \ '
IEEE
robus t
Trans .
on
.
·',
,
kadar
and
,
Aut omat Contr., vol. 33, pp. 1 1 66-I 1 68, 1 9 8 8 . [ 1 6]A. V. Lipatov and N . Sokolo v, "S o me sufficien t conditions for stab i lity and instability of continuous linear s tationary s yste ıns Auto. Remote Contr., vol.3 9 :
Bölüm 4'te verilen karşılaştımı.alı tasanın örneğinde bu ne
Control
[ 1 5 ]N.K. Bose, E . I .
tekniklerine göre oldukça kolay, sistematik, ve açıkt1r.
prosedüıün
u s in g
B r yso n
Dururnlara ve ÇGÇÇ (MIMO) Si s te nuere Uygulanma s ı ,
s is temler in kontrolü verilmiştir. Bu prosedürde
kullanılması ve KDM tasarı m p arame treleri nin
A.E.
. [ 1 4 ] S .E. Hamamc ı , Katsayı Diya gra ın Metodu 'nun Oze1
ile
sistem1
and
design
Guidanc e,
kararsız yap ı d aki zaman geeilaneli
için bir tasanın prosedürü temel nokta, gecikme elernam
1v1i lls
[ 1 3 ] R. A.
pp. 1 2 85- 1 29 1 , 1 97 9 .
ortaya
[ 1 7]K.
Saito,
K. Muta an d S. Manabe, "A
so lut
ion
of the
Benchmark p roble m by Co e ffic ient D i agram Metho d
, ,;
A C C 1 995-AIAA20, 1 99 5 .
: � ] Gorec ki , H . ,
( 1 8]H.P.
KAYNAKLAR
A., Ana lys i s and Synthesis of Time Delay Systems. John
-
"
425, 1 99 9 .
,
,
·
si mple
regulators
with
"PID tıming based on P ro c Control Theory .-
1 998. "
Automatic tuning
specificatins
ampl itude margins," Autoınatica, vol. 20, 65 1 , 1 984.
[ 5]M. Mo rari Prentice Hall, [6]H.
no.
of and
5, pp. 645-
Robu st Process C ontro l
Zafiriou,
,
Englewood, �J, 1 9 89.
and P. fo r stable
Stahl
controllers
time
and E.
phase
on
pole p l acing unstable systems with pure D es ign o f
Hıppe, and
"
-
delay'', Int. J. Control, vol.45, pp. 2 1 73-2 1 82, 1 987.
[7]J. H . Park, S. W. Sung and I . Lee, "An e nhan ce d PID control strategy
for
e
unstab l
pro c e s es
vol.34(6), pp.75 1 -7 56, 1 998.
Poulin,
[8]E.
Hodouin,
A.
Pomerleau,
[9 JS.
PID controller", Automatica, vol.32,
t'Unified
interpre tati on
and Hoo control", Journal
pp.94 1 -946, 1 99 1 . [ 1 O) S
.
Desbiens and D.
1 99 6 .
Jvlanabe,
optimal
Automatica,
"Development and evaluation of an auto
tuning and adaptive
pp.71-82,
A.
",
M anabe,
of
classical,
of SlCE, vol.30, no. l O,
''Coeffıcient Diag ram
Ylethod",
th 14
IFAC Sy mp os iu n1 on A utoma tic Control in Aerospace, Seoul, 1 99 8 .
Manabe and Y.C. Kim, Coefficient Diagram Method", [ l l ] S.
"
Chen,
"Control-system
and D . R. Lewin, "Sin1ple PI and PID tuning for open l oop unstable systems", Ind. Eng. Chem. R e s . � vol 30, pp.5329-533 8 , 1 99 7 . [ 1 9]G.E. Rotstei n
"
-
C.C.
pp . 3 34-346, 1 997.
D.P. Atherto n, A utotuning and controller des ign for process es w ith s ma li time delays , lEE Proc .-Control Theory App l . , vol. 1 4 6, no. 5, pp.4 1 5 :3JW. Tan, J. Liu and P.K.S. Tam, loop s hapi ng H-inf cont rol" lEE Appl . vol. 1 45 , no. 6, pp.485-490, [4]K.J. Astı o m and T. Hagglund,
and
s ynthesis for open-loop u n s tab le process with time delay", IEE Proc. Co ntr . Theo ry Appl. , vol. l 44 ( 4 ) =
Fuksa, S., Grabowski, P and Korytowski)
Wilev., NY, 1 989. � [ 2 ] S. M?;hi and
Huang
Re ce n t developınent of ..t\SSC'2000 3rd Asian
Control Conference, Shanghai, 2000. r 1 2)S. Manabe, "A lO\V cost inve rte d pendul um systeın
for contro l system education", The 3rd IFAC S ympo s ium on adva nc e s in C ontrol Education, Tokyo, 1 994.
1 42
.
SAL; Fen B ilın1leri Enstitüsü Dergisi 6.Cilt, 3 SaYl
.
.
Yeni Yöntemle Demir Içeren Baca Tozlannın Onlenmesi
(Eylül 2002)
ve
Değerlendirilmesi
Ş.Albayrak,F.A.Şiri n,A.A.Kocacık,N .E diz
YENİ YÖNTEMLE DEMİR İÇEREN BLt\CA TOZLARININ ÖNLENIVIESİ VE DEGERLENDİRİLMESİ
Şerife ALBAYRAK, F. Asuman ŞİRİN, Asude Ateş KOCACIK, N ezahat
••
Ozet
EDİZ
Jiammadde tüketimindeki artan talep ve buna
Katı partiküller eğer ö ğütn1e ve eznıe operasyonlanndan
karşılık bammaddenin azalması atıksız teknolojilerin
ıneydana geliyorsa "toz" olarak adlandırılır. Eğer duman
-
kullanılmasını alte rnati f bir çözüm olarak getirmiştir.
�u
sayede
çevre
kirleurnesi
önemli
bir
ölçüde
önlenmiş ve mevcut hammadde ka yna kl arı korunmuş olacaktu·.
Bu
incelenrni �, örnek deınir
tebliğde
atıksız
oanıası
değerlendir me
giderme
t e kn oloj ilerin
amacıyla
bulunan
toz
baca
sisteınleri
gazı
yüksek
için
toz
üzerine
oranda ve
tutma
ayrı
iki
oluşuyarsa
adlandırılır.
Sıvı
"pis
kokulu
gaz"
olarak
Hsis"
partiküller
olarak
adlandırılabilir. [ 1]
yöntemleri
g eliştirilmesinde
içersinde
yoğunlaşırken
yöntem
Toz oluşturan kaynaklaı çoğunlukla , çimento fabrikalar1, maden ocakları,
merm e r
ve taş ocaklandır. Toz oluşturan
kaynaklar iş makinelerine bağlıdır. Genellikle çimento kimyasal prosesler
fabrikalarında
yeterli olmazsa toz
veriln1iştir. Birin cisi re aktör tankına dayanan klasik
oluşur. Metalürji fabrikalannda metal bileşikleri sülfitler
yöntem, ikincisi ise helezon sistemine d a y anan yeni bir
ve oksitler içerdiği zan1an toz kaynakları oluşur. Bu tozlar
ytlntenıdir.
rüzgarın hızına bağlı olarak uçarak etrafı kirletir. Tozların çevre
Raw
-
material
reuse
is
be
com ing
aıternativc solution doe to rising waste demond end d e cline
of
natu r e l
raw
material
.
In
same
time,
p olhı ti o n will be presented. In this study, particulate matter
control
systems are searche d
and present
nıetho ds to take dust from chim ney gases with high F e+2 .
Key Words
üzerine
ol a sı
etkileri
Tablo
1 �de
Tozların önlenmesi, tozu önleyen kimyasal bileşikler in bulunması
Dust, Particulate Matter Control, FeO,
FeS04
I.GİRİŞ
,
tozu önleyen
ülkemizde atıkların teknikleri
ve
Günümüzde dünyada ve
önlenmesi
amacıyla atık azaltına
geliştirilmekte
değerlendirilmesi
n1akinelerin yapılması
[2].
çalıştırılması sayesinde olur
yoluna
ve
olası
atıkların
başvurulmaktadır.
yeniden Özellikle
demir-çelik endüstrileri gibi değerli tozlan ihtiva eden baca
-
insan
verilmiştir.
Allahtar Kelimeler- Toz, Toz tutucular, FeO, FeS04 Abstrackt
ve
gazlanndaki
kazanılmasıyla
tozların
önen1li
tutulup
miktarda
tekrar
sisteme
hammadde kaybının
önüne geçilrniş olacaktır.
GAZLARDANA YIR.."\'IA IŞLEMININ AMAÇLARı
II. PARrfİKÜLLERİ •
Partikül madde 0,005 Mm-100 Mm arasında bir çapa sahip iıi tanelerden oluşan katı ve sıvılardır. Kirletici
•
•
II.l. Hava Kirlenmesinin Önlenmesi
kriterlerine göre partikül madde çok ç eşitli ve kompleks boyutta ve kimyasal içeriğe sahiptir[ 1].
Ş.Aibayrak, F.A.Şirin,
__
A. Ateş Kocacık,SAÜ, fvlüh.
Atmosfere atılacak baca
Fk.Çevre Müh.
Böl.
N. Ed iz, Du ml u pınar U.
143
uyınak,
gazlannın,
kanuni
limitlere
çevreye olan etkilerini ortadan kaldırabilnıek
amacıyla tenlizlenmeleri gerekir.
1
Yeni Yöntemle Demir Içeren Baca Tozlarının Onlennıesi
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi 6.C1lt,
ve Değerlendirilmesi
3.Sayı (Eylül 2002)
Ş.Albayra k. F .A.Şi rin,A.A.Kocacık,N.Ediz
ll. 4.
11.2. Bakım Işlemlerinin azaltılması •
İlerideki
aparatıarda işlenecek
olarak 5 m g /Nm 3 etmeyecek
'
den
şekilde
..
daha
gazırun,
proses
gereklidir.
Kalitesinin Korunması
kullanılan proses kirletmeyecek derecede temiz olması
Hassas operasyanlara dayalı üretimlerde
gene]
gazlarının, ü ıünü
fazla katı partikül ihtiva
temizlenmesi
Ürün
gereklidir. Ö rne ğin ilaç yapınunda havanın teınizlenmesi
!VIesela
,
gibi
kömür gaziaştırmasına dayalı amonyak üretiminde, su
gazının temizlenmesi gibi [2].
[2].
II. 5.
11.3. E mn iye t ve Insan Sağlı ğ ının Korunması
Ürünün
Geri Kazanılması
•
Proses veya artık gazların ih tiva
sağlığına muayyen bir
olan tozların kapalı
konsantrasyonun
mahallerde
üzerinde
kömür tozlarının
kırma ve eleme esnasında açığa gideıilmesi gibi [2].
Tablo!. Partiküllerin gözlenen etkilerı
yönde
etkj}eyecektir.
tozların toplanması gi bi
[2].
çıkan
çıkan
..
nıg/m3
Kurutuculardan
L3] Olçüm zamanı
Etkiler
S02 ve nernle birlikte yıllık
Çelik ve çinko panellerde korozyon
Konsantrası:on 60-180
olumlu
bulund urulmamaları
gereklidir. Mesela,
ana veya tali
ürlinlerin geri kazanılması, proses ekonomisini genellikle
İnfilak etmeğe temayülü olan ve/veya insan zaraı·lı
ettiği
hızlan1r.
_geometrik ortalama
70'den az S02 > 120 mg/ m3
150
Görüş uzaklığı 5 mile iner
Rutubet%
80/100
50 nin üzerinde insan ölüm orarunda aıtış ola bi lir Muhten1e len çocuklarda solunum hastalıkları ortaya 2ık ar . .
100-130
244 avaraj ve SO,> 250
200
244 max ve S02 >630 244 avaraj ve S02 > 715
300
.1
'
yolu
İşçilerin hastalanması
.
Olası akut semptornları kötüye
gitmesi il e
acı çekn1e kronik bronşit hastalıklarının ..
II.
6. Toz
III.
Ürünün Top lanması
III. P ARTİKlTL Gİ DERJ\1E kontrolünde
en
yöntem,
partikül
boyutu, konsantrasyon, koiozivite, toksik etki, hız akımı oranı, verim, uygun basınç ve maliyete bağlı olarak belirlenir.
Bugün kullanılan toz gidericiler 4 grupt a
2. Filtreler
Gaz içinde dağllnuş
YÖNTEMLERİ
uygun
artışı
toz tanecikleri, gaz toz k arış uru yeterli geçirgenliği olan bir tabakadan emilerek ya da b as ıl arak geçirilirse , g ü venil ir bir şekilde ve ileri de re cede tutulur [4 J. Endüstriyel uygulamaları genellikle filtre tabaklan dizaynıdır. Tozlu gazın filtre ortam ından (katon, polypropylene, teflon veya fıser glass ) akışı sağlanarak p aıiilrul maddelerin torba yüzeyinde toz keki olarak toplandığı sistemlerdir. filtreler temizleme Filtreler, genellikle torba mekanizmas1nın kullamrmna dayanılarak sınıflandırılır lar.
Bazı proseslerde ürün toz olarak elde edildiğinden, tozların gazdan aynlarak top lanma lan gereklidir. Karbon siyahı imalinde olduğu gibi [2].
Partikül
olu§_nlası
Olümlerin
750
1
toplanır. III. 3. Islak Ten1izleyiciler
III.l. Siklonlar Gaz hareketlerinin değiştirilmesi suretiyle
Gazlarda katı, sıvı
meydana
,
ve gaz
k irletici leri temizlerneye
yarayan ve umumiyetle yıkayıcı olarak su kullanılan
getırilen santrifuj kuvvetlerinin etkisi altlnda , katı ve sıvı partikiillerin haiz olduğu atalet sebebiyle gaz ayrılarak tutulduğu sitemlerdir [2]. akı mın dan Diğerlerine nazaran büyük partiküller için en çok ku l lan ıla n yöntem santıifüj (siklon) koliektörleri dir [ 1].
tatbikatlar için
sıvılan da k u llanılabilmektedir. Bu aparatıarda gaz yıkanırken, aynı zamanda soğutulur ve yıkama sıvısı ile doygun hale gelir. Soğuma ve doyma, direkt ady�batik doygunluk p rensibine göre meydana gelir. Eğer çok ap aratlardır. Özel
144
diğer yıkama
.
SAU Fen Bi li m leri Enstitüsü Dergisi
..
Y fni Yöntemle Demir lçer(:n Baca TozJannın Onlenmesi ve
6.Cilt, J.Sayı (Eylül 2002)
Değerlendirilmesi
Ş.Atbayrak,F.A.Şit'in,A.A.Kocactk\N.Ediz
Kunı elektrofıltrede ç ö k me elektrotlarının n1ekanik hareketiyle, yaş elektrofıltre lerde ise yıkama etkisiyle
fazla Iniktarda soğuk sıvı kullanılırsa, aparat "nem gi deri c i olarak d a kulJanılır [6]. Bu yöntem hareketli "
yataklı k uleler, orifıs yıkayıcılar, venturi temizleyiciler
püskürtmcli içermektedir [ 5]. ve
gibi
kuleler
tanecikler
konfigurasyonları sıvıda
Yıkama esnasında
tutulan
IV.
k.irleticiler, k i rli sıvı olarak aparattan alınır ve g erektiği laktirde rejenere edi] erek tekrar sisteme verilir.
bir
tanecikleri
Partikül kontrol ekipn1anlarının Tablo 2'de verilmiştiL
sonucu
elektriksel
negatif
alanda
yüklü
yüklenir.Elektrik
gaz
gaz
içindeki
iyonlannın
alanının
aıtması
etkisiyle
ederler. Burada tanecik
AVANTAJ \'e
Konsantrasyon
Mg/m3
Yöntemi
Siklon la r
Küçük S i.ı<.!on
DEZA VANTAJLARI
Partikül kontrolünde kullanılmakta olan sistemlerin
avantaj ve dezavantajları tablo l ar halinde verilmiştir.
[5]
Toplam Verin1i
(o/o)
Basınç Kaybı
Maksimum Gaz i\kış
H20)
(in
Oranı ( 1 0-' cfm)
Gerekli Ala�
-
2000
85
o 5-3
2000
95
2-6
70,6
200
99
2-6
70,6
200
99
o 2- ı
706,2
Kü__ç_ük Büyük Büvük
2000
70
ı
35 ,3
Orta
90
2-6
35,3
Orta
2-8
35,3
Orta
Filtre
Elektrostatik
değerleri
yüklü
çökme elektrotuna har eke t yükünü verir ve anoda yapışır.
Tablo 2. Partikül kontrol ekipmanlarının karakteristikleri
karakteristik
V. PARTiKÜL KO�TROL YÖNTEl\1LERİNİN
toz
tanecikler pozitif yüklü
P artikü 1 Top lan1a
P.A.RTİKlfL KONTROL EKİPMAl\'LARININ KARAKTERİSTİKLERİ
·
III. 4.Eiektrofiltreler Kuvvetli
anattan uzaklaş t ırıl ı r [4].
Toz
17,7
'
'
Orta
J
giderici Islak Y ıkayıc ılar - Yerçekimi ile -Santrifüj
2000
-Etkili Akışkan Ya tak
2000
95
-
600
90
1-1 o
- Su İçinde Kalan
200
90 99
.
17,7
Orta
2-6
17 7
Orta
10-30
35 ,3
Kücük
'
!
Orifıs 200
- Venturi -
·ı ab lo 3. Sildonların
-
avantaj ve dezavantajları
j
-
İlk
-
Basit ekipman
yatırım maliyeti düşük
Sadece
.
ınşa
kullanılmasıyla -
-
materyallerinin farklı
-
s ıcaklı k ve
basınç limitleri eınpoze edilebilir Kuru toplama ve imha Kısa
operasyon süresi
zarar ı
l
kirleticilerin
etme
henüz
Özellikle
10
boyutta ki
partikülleri
verimi
mn1'den
küçük toplama
düşük
Yapışkan materyallerı ele almada yeteisiz
VI. ÜRETİMDE ATIK AZALTMA VE ATIKLARIN DEGERLENDİRİLMESİ Atık azaltma,
j
Dezavanta lar
Avanta lar
-
'
sırasında her türlü girdj-çıktın1n düzenli kontrolü ile önemli bir hammadde kaybı ve atık oluşumunun önüne geçilmiş olur. Üretim
üretiın
..
Uretim sistemlerinin, onarımı ve yeni
aşan1asında iken antma işleminden, depolamadan veya bertaraf etmeden önce atıkların azaltılmasıdır. Atıkları n
yenilenmesi
azaltıhnasında, atığın geri çevrimi ve yeniden kullanımı iş lem ler i üzerine ağırlık verilmiştir. Tablo
atık
azaltılması
yönünde
teknolojilerle başka
bir
adımdır.
Teh li k el i
7'de atık azaltına teknilderi verilmiştir.
ve z ara rl ı
hacimce bir azaln1a
145
maddelerin atıklardan ayrıl m as ty l a sağlanmasırun yanı sıra atıkların
Yeni Yönt�mlc Demir- İçeren Baca Tozlaranan Önlenmesi
SAU Fen Bilir.ıleri Enstıtüsü Dergisi
ve Değerlendirilmesi
6.Cİit. 3.Sayı (Eylul 2002)
Tablo 4.
Ş.AI ba�·ra k.Jf.,\.Şi ri n,A.A.Kocacı�N.Ediz
ve
Filtrelerin kullanım avantaj
dezavantajları ----ı -a ar jl ta an v z e .- --D__ _jı-------,.-
Avantajlar
288 °C (550F) den yüksek sıcaklıkta pahalı
Her jki (in ce- ir i) pa rtikülle r üzerinde de y üksek toplama verimi
has sas
akınılanna karşı
Yükselip alçalan gaz
olabilen öze] reaktörler (ıninera1 veya n1etalik) gerektirir Toplanan tozların giderihnesine yardım, tozların
değil, sürekli temizleme yapan fıltreler iç in toz
yükler in de
değ iş imle rde n
büyük
Top lanan maddeler tekrar kullanılabilir yada yok
Genellikle
Kollektörlerdeki
komponentlerin
korozyonu
durumlarda (,.,50
konsantrasyonlan
to7
tut uşmas1yla olası bir yangın ve patlan1a tehlikesı
ve
doğurabilu·
pasla n m ası problemi yok tur
Nispeten yüksek bakın1 gerektirir
Yüksek voltaj riskinin olmaması bakım ve tamiri
asit
Bütün gaz yada
veya alkali partikiillerin
kolaylaşnnr ve ya nıcı tozlann t oplanınasına izin
yanında sıcak lı ğ ı n yükseln1esıyle fabrıka ömrü
verır
kısa:abilir
.
Lifli
veya
granül
fıltrelerde
smok
ve
Filtre
büyük
toplayıcılar
Hidrosko pik materyaller,
gaz
kirleticiler verimli bir şek ilde toplanJr konfigrasyonlarda
1:ullanılabilir ve ihtiyaç halinde ilave ekiprnana
-
diğer
g/m 39 fabrikada kolay c a oks itlcnebilen tozların
1
yok
Sıvı kirliliği p robl e mi
yada
fabrika i şlenıl e ıi gcrektinr
basınç ve verime sahip
edilebilir.
önlen1ede
sıznıasını
etkilenn1eyen
müsaittir
a ihtiy a ç
1 nem yoğunlaşnıası veya
·
katran ırus ı yapışk n komponen tler özel kımyasal
/
maddelere
j
tıkaıın1asına
veya
duyulmasına, katı,
kabuklu
fabrikanın keklere
yol
açabilir
Basit bir Cı)erasyondur
bakımı
Personel
solunurola
,
ilgıli
koruma
gerekebilir -
Tablo 5. Islak yıkayıclların
Ba s ınca ger eksin i m vardır (4-1 o i nch)
avantaj ve dezavantajlar
Toz kaynakları ikincil değildir -
Aüksu problemi
Üıiin ıslak olarak toplanır
Küçük alana gereksin i nim Gazlarda
partiküller
a
D e zavan t j lar
Avantajlar
kadar
iyi
toplanabilir
Kuru
(özellikle nemli)
sist emlere
göre
daha
fazla
p r ob lernine sahip
Yüksek sıcaklık ve çok nemli gaz ak ımlannda
1
Basınç farkı ve güç gereksinimi fazla Yüksek balam barcamalan
kullanıiab ilir
/
korozyon
Kuruluş maliyeti düşük Basınç farkı etkileri önemsizdir Saf
a
(katışıksız)
topl ına
Tablo 6.
partikül le r
üzerinde
yüksek
\
verimine sahiptir
Elektrostatik ftltrelerin avantaj ve dezavantajlan Avantajlar Diğerlerine nazaran d üşük b ir en e rji ger eksinimi
ile yüksek p artikül ( inc e - iri) toplama verimi elde
edilebilir
-
Dezav an t
İlk maliyet yüksek Gaz-buhar s ıcaklık
,
ajlar
dururnları nda
partikül
ve
gaz
(partiküller,
kompozisyonları ve
Kuru toplama ve yok etme
partikül yüklerinde) i nip - çıkmaya duyarlıd ır
Düşük basın ç kaybı
Büyük alana gereksinim
Miniınun1
bakım
gereksinimi
ve
sürekli
operasyon dizaynı basınç
(1 50
2 Ibf/in
)
Yüksek voltajda personeli korumak veya
vakun1
k oşu lla n altında iyi operasyon Yüksek
sıca klıkta
(704
Yanıcı gaz veiveya yarncı p artikül t oplanması işleminde patlama riski
Düşük operasyon masrafı Yükse k
akış,
°C
( 1300
F))
iyi
operasyon
146
özel
tedb irler gerektirir Gaz iyonizsyonu esnasında şarj-deşarj elektrodu n egatif
olarak ozon üretir
Uzman per s onel ihtiyacı
Büyük gaz akış oranı
için
J
ı
Yeni Yöııtemle Demir İçeren Baca Tozlarmm Önlenmesi ve Değerlendirilmesi Ş.Aibayrak,F. A.Şiri n,A.A.Kocacık,N .Ediz
SAL Fen Bilimleri Er.stitüsü Derg;s1 6.Ci!t, 3.Say1 (Eylül 2002)
DE1\1İR İÇEREN BACA GAZININ TEMİZLENMESİ VE DEG·ERLENDİRİLMESİ
değerlendirilebilir kısımları da kazanılnuş olur. Atıklar gerekli işleme tabi tutulduktan sonra gerek fabrika içinde
tekrar
gerekse
kullanılır,
farklı
hammadde girdisi olarak değerlendirilir.
VII.
alanlarda S istem üç ayrı aşanıada verilmiş tir. İlk aşama baca
Bu sayede
ekonomik bir katkı sağlanırken çevre kirliliğinin de
gazından toz lann tuhılduğu kısımdır. Baca gazı ıslak sildondan
önüne geçilrniş olur.
özelliğinden
tutma
tutulur (şekil
1).
Arıtılmış olan baca gazJ da baca ile dışarı verilir. İkinci
aşama ise turulan tozların kurutucudan geçirilerek s1v1
f Envanter Y ön�timj
kısn1ın ayrıldığı bölün1dür (şekil 1 ).
Envanter kontrolü
Son aşamada
tozlann değerlendirilmesidir.
Hammadde kontrolü
Bu amaçla çalışmamızda iki ayrı sisteın verilmiştir.
Üretim Proseslerinin modifikasyonu
Birincisi günümüzde bazı işletmelerde kullamldığı gibi
İşletim ve onarım İşlemleri
tankı
reaktör
bir
IIammadde değişikleri
içerisinde
uğranuş
korozyona
Proseste kullamlan teçhizatın ınodifikasyonu --uc im
Suyu n
faydalanılarak tozlar ıslak olarak
Tablo7. Atık azaltına teknıkleri [?)
ı
geçirilir.
demir
seyreltik tozlarının
H2S04
ile
tepkimeye
sokulduğu kesikli sistemdir. Burada Fe(OH)2 + H2S04 <=>
Azaltına
FeS04 +2H20 reaksiyonuna dayanarak demirsülfat
gübresi elde edilir.
Kaynakta ayırma Konsantrasyon
Şekil
2 'de
akım şeması verilen pioseste, depolanmış
olan korozyona uğraınış
iyileştirme, Yeniden Kullanı labilir Hale Getirıne
verilir.
Yerinde ye .. iden kullanılabilir hale getirme
Burada
sülfirik
deınir tozları reaktör tankına asit
ile
100-150
°C
'de
reaksiyona sokulur. Oluşan demirsülfat çözeltisi vakum
Tesis dışında yeniden kullamlabilir hale getirme
filh-eye verilerek demir sülfat sıvı
Çıkan
kısmıdan ayrılır.
dentirsülfat kullanılabilir yerlere gönderilirken
sıvı ve asit karışuru seyreltıne amaçlı kullanılmak üzere
asit tan.kına verilir.
Tem1z Gaz Bacası
Baca Gazı -
Su
. -' - /K .71\.- '7'r'::
-
\
Islak Siklon
1 ""'
rı.1
\\
Hava ı
L_
Kurutu cu 1"'
1-
Siklon
Toz
Şekıl
,
r:ın
ı l ll
l. Demir içeren ba(:a gazından demir tozlarının tutulması
147
ı- n ll
11
.J l J ı
Helezon ıJJ}lJ)JJ)]lliJ
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü 6.Cilt, 3 Sayı (Ey:ül 2002)
To1Jnnnan Önlenm�i ve U�ğcrlendirilme ı Ş.Aih�ıyral{,F. . 'irin. . .Kocac1k, ·.Ediz
Yeni \'tiılft.•rnlc Dergisi
Ih·mir· İçt·n�n
Bat.·u
Ii "' SO-ı Tankı -
FeO
Rcaktör Tank1 V .1kum Filtre Buhar
Seyrcltik I-I2S04 FcS04
Şekil 2.
Demirsülfat eldesi akım şeması verilen sistcn1de üst girişten seyrcllik sülfir ik asit alt
ve fıziko-kimyasal yeni bir yönten1
İkinci sistem basit
girişten ise dcınir to/.ları vcriln1ektcdir. 1-lelczonda bir
olan helezo n yöntenı.idir. Helezon sistenu bir helezon� ayarlanabilir
araya gelen asıt ve demir lozları denıir sülfat gübresi
helezon şasisi ve açı verme ünitesinden oluşrnuştur [8].
oluşturur. Bu sisten1in en öncınli Ö7elliği basit, sürekli
Ayrıca giriş ve boşaltın1 ağızlarında H2S04 ve FeS04
ve ekonomık bir sisten1 o1uşudur.
bir motor,
bir
frekans
ayarlayıcı
depoları bulunmaktadır. Şekil
3
ve
dede akını şeması
HıS04 Deposu
FeO Deposu
�� •
·-
-
1
ııU
l
u
.\\
�
l
--...JlU...l1.l .ı.ui. l.
Devir
•
FeS04
..ı
D e p os u
1
Atık Şase
Su
ı
Şekil3. Helezon
Ayarı
-
sısteminın bi·· görüntüsü [8]
148
._
Yeni Yöntemle Demir İçeren
SAl; Fen Bilimleri Enstitüsü Dergısi
ve Değerlendirilmesi Ş.AJ bayra�F . A .Ş i rin,A.A. Kocacı k, N. E diz
6.C'ill, JSay1 (Eylul 2002)
Vlll. SO�lJÇ
ve
İRDELEME
KAYNAKLAR
Bu ç alışmad a tozların baca gazından anndırılmasında olarak
temel
gidericiler ve
siklonlar,
filtreler,
elektrostatik
[ 1 ] Gilber t M. :Mast e rs Introduction to Envirornental ,
toz
Engineering and Science, Second Edition
ıslak yıkayıc1ların kullanıldığı, bunun
yanı sıra bu yöntemlerin kuruluş ve işletme maliyetleri
ve
toz
Baca Tozlarının Önlenmesi
gide ıme
verimleri
gö st erdiğ i görülmüştür.
bakımından
[2]M.
farklılıklar
Tuna
Aparatlar,
Şimşek,
Lisans
Endüstriyel
Tezi,
Toz
Duınlupınar
Önleyen
Üniversitesi
Mühendislik fakült esi l\1akine Bö l ü ınü , Kütahya, 1 197
[3] Danny D. Reib1e, Fundamentals of Enviromental Günüınüz Dün yasında önemli olanın doğa dengesinin bozulmamas ı yeniden
için,
geliştirilen
değerlendirilebilir
sistemler
ürünlere
Engineering, Springer-Lew·is Publishes
[4] D oç
attk:]ann
İ.
Dr .
.
Ersen Kalafatoğlu, Toz Gidericiler,
Ma mar a Tübitak Kütüph anesi
dönüştürülnıesi
r
-
yada en azından atık miktarının en aza indirilmesi
[5] PeıTy W. Fisher, Ph. D., Kaushik Deb Dames &
amacını gütmektedir. Bu amaç doğrultusunda da bu
Moore,
çalışmada baca gazının
r:tık
maddelerinde
s ağla nmı ş
tır
tım ı yapılırken aynı zamanda
yeniden
değerlendirilmesi
and
Tecnologıes")
Tecnology Handbook
,
Govern1ent lnstıtutes
olarak atmosfere verilirken heın de n ihai ürün olarak
Atık Azaltına Tekniklerinin Uygulann1ası", Türkiye'de
_aineralce zengin tarımda kullanıma elverişli bir gübre
Çevre Kirlennıesi Öncelikleri
edilmiştir.
sistemlerinde
de
Ayrıca
baca gazı
Scıence
Control
[6) Nurdan Büyükkamacı, Ayşe Filibeli, "Üretimde
elde
hem
Enviromental
Pollition
teınizlenmiş
.
Böylece
an
"Air
dernir
sü l fat
yumaklaştırıcı olarak
arıtma
Sempozyumu, Gebze,
l\1ayıs, 1997
[7] Alosman �.S., Ko pul e v B .A., Sanayi Atıklannın
oldukça sık
Kaynaklı
kullanılrn ı.ctadır. Sonuç olarak amaç yeni yöntemle
ve
üstün veriın1ere en kısa ve en ekonomik yolla ulaşmak
Tekniği, Kimya Sanayi Dergisi,s:
ve ınünıkün olabildıgince atıkların değerlendirilmesini
1986
sağ layarak at1ksız teknolojiye u laşmaktır[ S].
Doğal
Atıkların
Değerlendirilmesi
18-47, Moskova,
[8] Asude Ateş, Burhan Sümer, :\1irali S. Alosman, "Evsel Atıksulann Yeni Bir Yöntem Olan Helezon Sistemiyle Ulusal
Doğal CaC03 'lı Bileşiklerle Arıtılması",
Sanayi
B ildiri]er
-Çevre
Sempozyumu
I<itabı, Mersin Üniversite si,
ve
Sergi s i
Mühendislik
Fak., Çevre Müh. Bölümü, M e rsin, 25-27 Nisan 2001
149
SAU
Fen Bilimlerı
EJckl rokoagülas} un ilr Su Arıtımanda OPL
Enstitüsü Dergisı
1'. "adak,
6.Cilt, 3 Sayı (Eylül 2002)
ELEKTROKOAGÜLASYON İLE :
su·
ARITIMJNDA
Tuba SADAK, M. ��li
Özet
M.A.yalçın
OPLC UYGULAMASI
Yi\LÇIN
Son yıllarda, endüstriyel üretinı tesislerinin
-
ygulama§ı
•
•
I. GIRIŞ
kontroi devrelerinde, programlanabilir mikroişlemci tabanlı cihaziarın yoğun olarak kullanılmakta olduğu
ve
yurdumuzda
otomasyon uygulamalarına ihtiyaç ar ttıkça, ar-ge çalışmaları bu ürünler i verecek cevap geliştirmeye ihtiyaçlara Endüstriyel
arttığı
hızla
eğilimin
bu
da
Lojik gelişimi ile
�özlenmektedir. Bu cihazlar Programlanabilir Kontrolörler yani PLC'Ierdir. PLC'nin birlikte
nesil
yeni
fonksiyonlu
çok
üretim
iletken
Yan
yönelmiştir.
PLC'ler
ile
süreçlerinde
iletken
yarı
de vTe
elemanlarnun
devre
elemanlarından
üretiJm•r dr. Bunlardan birtanesi de PLC ile Operatör
geliştirilmesi
Panel'lerini birleştiren OPLC'Ierdir. OPLC'ler pek
meydana gelen röleler kullanıln1aya baş1andı. Bu rölelerin
çok endüstriyel UJ'6Ulamada kuiJan•labilir.
hareketli parçalarının olmaması nedeni ile aşınma ve ark Yarı iletken
gibi sorunlardan da kurtulunmuş olundu. Bu
da
çalışmada
ve
arıtımı
bu
Programmable
sistemin
su
devre
Operator
Panel
&
olarak
yani
OPLC
ile
endüstTiyel otomasyon uygulan1alanna büyük yenilikler
Controller
Logic
paralel
ile atık
Elektrokoagülasyon
elen1anlan n1e ydana
gelişmelere
teknolojisindeki
gelen bılgİsayar konusundaki gelişıneler=
otomatik hale getirilınesi incelenmiştir.
getirnıiştir.
Anahtar Kelimeler : PLC, Elektrokoagülasyon, OPLC
Bil gisayar tek noloj jsi n deki yeniliklere, endüstriyel üreti ın süreçlerinde
Abstract
In
-
programn1able
recent at
control
is
devices
devices
bağlantılar
are
in
o ur
country.
These
devices
yardınu
ile
gerçek1eştiri1mişbr.
büyük kontrol panalarma ihtiyaç duyulmakta,
manufacturing plant. This tendeney is also getting
increase
PLC 'ler Özellikle
büyük sistemlerde röle sayısırnn çok olması nedeni ile
industrial
of
geliştirilen
eldenineeye kadar elekiriki kontrol devreleri röleii lojik
that
observed
based
microprocessor
used
frequently
it
years,
için
kullanılması
montaj
ve
b ak ı m çalışmalarına daha fazla zaman ayrılmakta idj.
are
Together
Prograınmable Logic Controllers, PLC's.
Endüstriyel
\-Vith developing PLC's, multi function ne\v gencration
olarak
üretim
kullanımı
süreç l e rinde PLC'lerle
bilgisayarıa n n etkin
başlamıştır.
PLC'lerin
had
been
OPLC,
which
kullanılma ya başlamasından sonra çok karmaşık kontro 1
integrates Operator Panel and PLC. OPLC can be
süreçleri dahi endüstriyel bilgisayar da denebilecek bu
used in nıany industrial applications.
cihazlarla
Programmable
Logic
manufactured.
One
Controllers of
them
is
içinde
panosu
(r öleler
In this study, a \Yaste w at er treatment system with electrocoagulation is examined. Also this
geliştiri. lmeye
,
ba şlamış tır .
elektromekanik
bulunan
been automatizcd with the use of an OPLC.
Key �Vords
elernanların
PLC
bulunduğu dunın1 ve bu b ilgil er PLC
Bir kontrol s ürec i nde makinenin içinde :
gılayı c ılar tarafından algılanılmakta giriş birimi ile alınmaktadır. PLC' de işlenen bilgiler çıkış modülü y ar dımı ile iş elemanlarını veya onları tetikleyen kumanda e l enlanları n ı eneıjilemektedir. Günün1üzde PLC'ler endüstriyel uygulamalar ın p ekç ok alanında kullan ı m yeri bulmuştur . 1-\.ncak otomasyon süreçlerinde ge ne llik le pnöınatik kontrolün i şlerncı gurubu olarak kullanılmaktadır. PLC kontrol sistemlerinde, kullamm sistem tasarımı, ışletime alma ve b akım çalışmalarında
al
PLC, Electrocoagulation, OPLC
.
TLba Sadak, Toprak İlaç A.Ş., tubasadak@hotmai1.com M Alı Yalçın, Sakarya
Elektrik
kontro1
zaman röleleri, sayıcılar) hemen hepsi
yapısında bu lunmaktadır.
system has
Klasik
Üniversitesi, Mühendislik Fakültesi,
Elektro:ıik MJ'ıendisliği Bölümü: Esentepe Kampüsü. 54 ı 87
SAKARYA, valcin@sakarya .edu.tr
büyük kolaylık getirmiştir. [ 1]
150
SAU Fen Bi Jimleri Enstitüsü Dergisi 6.Cilt� 3.Sayı (Eylül 2002)
EJektrokoagülasyon ile Su Arıtimmda OPLC Uygulamasa T.Sadak, M.A.yalçan
Biıirru (CPU) ya d a
Merkezi İşleın . . Mikroişlem U nit esi (MPU) •
.
II. PROGRAMLANABİLİR LOJİK
Hafıza : PROM, ROM, RAM vb. Çevre ile haberleşmeyi sağlayan
•
KONTROLÖRLER
•
Giriş\Çıkış (I\0) bölümlerinden
oluşur. [2]
PLC d en e bil e c e k ilk örnekler, 1968 yılında, daha sonra
ismi M odico n olarak değişecek olan Bedford fırn1asının da nışman mühendisleri tarafından geliştirildi. İlk PLC General Motors Hydromatic Division için bilgisayar kontrol sistemi olara k dizayn edildi.
Saat 'ıj
lı
--- -·--- --
Salt Okunur Bellek (ROM)
)
Rastgele Erişinıli Bellek
1
(RAM)
K omut Depolama
İlk
mod e l
bir seri halinde 1970'li yılların başlarına kadar devam etti ve 184, 384 modü lleri ile tanıanıl�ndı. Bu period boyunca Modicon 284, I 084 ve onları takip eden 484 olmak üzere birkaç ınodel daha üretti. 484 nıo d e l i bir işl emci ile 256 giriş ve 256 çıkışı Lrontrol edebiliyordu. olan 084
yılında Gould şirketi tarfından satın alındı. 1978'de diğer Modicon PLCs'leri ile veri tTansfeıi yap ab ileu Modbus data network dizayn edıldi. 1980'de Modicon küçük, kc-npak, düşük fiyatlı PLC sistemi olan 84 Micro 'yu piyasaya sürdü. Bu sis tem 64 I\O, sayıcılar, zatnanlayıcılar ve n1atematiksel fonksiyonları kapsıyordu.
-·-· --.-
MPU
Veri Depolama
ı -
L
�---4--....-·--+-- ---···"·'" ----"--
r-. .. ....
!
-··-----
_
t.
·
ıı
-ı
-
... . ı
·-
�
-·
R61elel'
.. _,._,]
Anahtarlar i
ı
l i--
ı
-___.___ ---
,__..
_
-
L
_!,By-s
-�·-·· -·ı ı
Giriş Kapıları
··--
-M�:�--r-·--· 1 ı·�---ı -·ı. j !
-·
_
-
Lambalar
boyut), 884 ve 984 sistemleri ile sonuçlandı. Bu modüller analog giriş, an alog çıkış, analog ınultiplex, solid state röle, Proportional Integral Differantial (PID) kontrol içeriyordu .
.
··-
Çıkış Oevreler1
Modicon 1 977
Daha sonraki gelişmeler 584M (orta boyut), 584L (büyük
-
[s�
n
sörl
er
___
'
ı
Girlf Hatlar
Çıkış Ha.ttan
Şek i 1
1 . İşlemci Sistemi B !ok Diyagramı [3]
•
II.l. lşleınc i
III.
PLC'nin çekirdeği mik:roişleıncidir. 1970 'te ilk olarak geliştirilen çip, entegre devre (IC) üzerind e bulunan birkaç diyot, direnç, kapasitör ve transistörden oluşan 4 bitli k biT üniteydi. Birkaç yıl som·a, IC'leri Orta Ölçekli Entegrasyon' l ar (Medium Scale Integration, MSI) iz ledi. Bu, her çip üzerindeki komponent sayı sının 100 civarında olmasına izin verd i . MSI, Geniş Ölçekli Entegrasyon (Large Scale İntegration, LSI) tara f ın dan jzlendj. LSI herbir çip üzerinde 5.000 ile 10.000 tra ns istöre sahipti. LSI'dan sonra herbir çip üzerinde 600.000 civarında devre içeren Çok Geniş Ölçekli Entegrasyon 'lar (Very Large Scale lntegration, VLSI) geldi. Mikroişlemci saat-sürümlü zaman-a r dı ş ıl bir devredir ve sayısal bir bilgisayann Merkezi İşl em Birimi (CPU)'su ile uyun1ludur. Bir mikroişlemci, veri depolamak için kullamlan Rastgele Erişimli Bellek (RAM), program kon1utlarının depolanması için kullanılan Salt Okunur l3el1ek (PROM), dış dünya ile haberleşmeyi sağlayan arayüz devreleri ve g üç kaynağının bir kombinasyonudur. PLCs 'ler
151
ELEKTROKOAGÜLASYON
Dünya nüfusunun büyük bir kısmına temiz su temini en önemli ko nular d an bugün insanlığın karşılaştığı biridir. Üçüncü dünya ülkelerinde temiz su ihtiyacı kritik konuındadır. Nehirler, kanallar ve diğer su h a zne l er i endüstriyel atıks ul a r ın gelişigüzel deşarjı ve antropolojik aktiviteler ve doğal olaylar nedeniyle kirlemniştir. Antropolojik aktiviteler ve doğal olaylar bir çok ülkede yer altı sulan nın arsenik ile kirlenmesine neden o lmu ş tur. ,
'
Atıksuların tekrar kullan ımı mutlak gereklidir ve gelişnuş, çok etkili ve pahalı olmayan atıksu arıtma teknikleri gel iştirilmesi gereklidir. Atıksu arıtma teknikleri nitrifikasyon iç.in biyolojik ışleınler, denitrifikasyon ve fosfor giderme gibi biyolojik işlemler ve kiınyasal ilaves i gerekli olan fiziko-kimyasal �şlemleri kapsar. Yaygın kullanılan fiziko-kimyasal ış lemler filtreleme, iyon-değiştirıne, kimyasat çöktürme, . karbon oksidasyon, kımyasal adsorbsiyonu, ultrafıltrasyon, ters osmoz, elektrodiyaliz, buharlaştırma ve gaz giderimidir.
ElekCrolwa�ülasyon ile Su Antımında OPLC U)·gulamas1
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi 6.C1:t,
T.Sadak. �1.A.yalçan
3.Sayı (Eylül 2002)
Elektrokimyasal
teknoloji
oln1ası
geliştirilebilir
ve
kimyasal ilavesi gerektirmemesi dolay ısıy l a üınit verici bir
Bu
teknolojidir.
elektroflotasyon
elektrokoagiilasyon,
teknoloji
elektToflokülasyonu kapsar.Her
IV.2. Unitronics M90 Mikro OPLC
ve
elektrodekantasyon
,
n e kadar bunlardan biri
ticari balamdan uygun ise de, kü çük bir biJimse) uyarı alrmştır.
işlem
Bu
dezavantajlannı
azaltan
elektrokoagülasyon ani aşılamamıştır iyonların ın
klasik
,
bir
uygulamadır.
te kn i kl e
bu
tekniklerinin
arıtma
uzaklaşfırma etkisine
otomasyonunda
Fakat
mikro
bir
ile
su
antımı
yapan
sisternın
M90 kullanılnuştır. M90 Koınpa kt bır kon trolö rdür ve
Unitronics
OPLC'dir.
henüz
açıkça
operatör pane li ile ent e g re edilmiştir. Basit kontrol işlevi
atıksudan
metal
hem e vs e l hem de endüs triye l uygulanıalar için uygundur.
mekanizn1ası
ve
Elektrokoagülasyon
eden faktörler
tesir
:N190 a nalog kontrol, CANbus ve genişleme portu gibi
vard1r.
çeşitli yeteneklere sah ip değişik n1odeller olarak piyasaya s ürülmüştür. M90 'ın bu öze11ikleri
III.l. Teknoloji
ç evre koşullan açısından esneklik kazandırır.
Elektrokoagülasyonla atıksu _Jopülarite ile
hem zaınan hem de
antımı.
sııurlı
başarı
ve
20. yüzyılda uygulan d ı. Son on yı lda bu ,
teknoloji güney Amerika ve Avn1pa'da metalleri içeren atıksulann
endüstriyel
arıtıln1asında
kullanılmaktadır.
Kuzey }_-1erika'da elektrokoagülasyon kağıt endüstris( maden ve metal iş lem e endüstrilerinde birincil atıksu antm ak için
kullanuıoaktadır.
I II.2. Koagülasyon ve Elcktrokoagülasyon
kolloidal
Koagülasyon,
süspansiyondaki
iyonlar ile karşı lıklı
partikülleri be nzer
yilldü
çarpışma ile
nötralize etmek ve bir araya toplanma (aglomere) sonrada çökelme ile sonuçlanan bir fenomendir. Koagülant uygun kimyasal
madde
formunda atıksu
[Al2(S04)3l8H20] kullanılan
bir
mekanizm a sı
antımında
kimyasal daim a
Alüminyum
eklenmiştir.
yıllard1r
maddedir.
tartışma
Koagülasyon
k onusu
Koagülasyon kol loidal paıtiküllerdeki
çokça
olmuştur.
bir nok tad an net
yüzey yükünün indirgenmesi ile sebep olduğu kabul edilmiştir. Elektrostatik itme ile stabilize edilir, van der walls kuvvetleri ile birbirine yaklaşarak
ve bir araya toplanmasına izin verilir. [4]
bir
Şekil 2.
lJn·tronics M90 \1icro OPLC
arada tutulur
Ş e ki l
2' de
gösterilen
operasyon
paneli
operatör
arayüzünü
sağlar. M90 operasyon paneli, LCD yazı ekranı ve tuş takımı iç erir. LCD ekran, ope ras y on
IV. OPLC
komutlarının gösterilme sinde kullanılabilir. Bu ö zel lik
IV.l. OPLC nedir?
M90 'ın ç ok kolay kullanılmasını sağlar. Operatö r tuş M 90 bilgileri ile haberleşrnek ya da varolan takımı,
OPLC, Operatör Paneli (OP) ile PLC'yi entegre eden yen i nesil bir üründür. OPLC 'nin, ön panelinde operatör arayüzü bulunur fakat arka yüzünde PLC n1odülü
ile
verileri
değiş tirrnek
için
kullan1r. M90 ile operatör arasındaki bu haberleşn1e arayüzü, İnsan Makine Ara birimi (Human Machine İn ter face , HMI) olarak tanımlanır.
bağlantısı mevcuttur. OPLC yer ihtiyacını azaltır, programl ama y ı kolaylaşt1ru
M90 operasyon panel i Bil gi Modu (Information Mode)
ve toplam sistem mali yetini dü şürür.
olarak
OPLC'nin
giriş durumları ve zamanlayıcı değerleri gib i sistem verileri ile ilg1li bilgi verir.
adlandırılan e k bir özelli k içerir
operatöre
en
önemli
avantajlarından
b iri
eşsiz
programlama özelliğidir. OP ve PLC'nin tek bir modülde
birleşmesi farklı devrenin iki z orunl uluğ unu ortadan kaldınr. [ 5]
IV.3. Teknik
programlanması
152
Öze1likler
.
Bilgi
modu ,
Bılirnleri Enstitüsü 6.Cilt, 3.Sayı (Eylül 2002)
SALi Fen
Derg1si
Elektrokoagülasyon ilc Su Arıt•mında OPLC Uygulaması
T.Sadak,
Sistemde Unitronics OPLC'nin :rvf90 Tl modeli kullamlmıştır. Bu modeli n teknik özellikleri aşağıda gösterilmiştir.
Güç Kaynağı Sayısal Girişler Sayısal Ç ı k ı ş l a r I/0 Genişle me Portu
CANbus Ağırlık
V.
Bu uygulama da elektrokoagülasyon ile arıtma yapan bir sistem. Unitronics M90 OPLC i le otomatik hale
Şekil 4'te blok diyagramı verilen sistemin progra nilaruna kademeleri aşağ1da verilmiştir.
Yok
1.
,
getirilmiştir.
260grf6] 2. M90 için 24 V DC Güç
Kaynağı
3.
Devre
Koruma Bemanı
::-: ı...: c � c- c . ::.J CJ :::J -::ı Q :::; o ı::J CJ
tO Iı I2 13 t4 IS 16 t? 18 I9 tlD D1
4.
5.
6.
7.
Çıkışlar
t"t_.,.. ..,... _
...... . . . _
Şekil
3. M90 Tl 1/0
SONUÇ
24VDC 12 pnp (source) jnput 12 pnp (source), 24 V OC Var
+V ·�-r-.,.--�� --.---r--r-r-r ·�·--r-- O '1
Girişler
M.A.yalçın
Devre Koruma Elemanı
Bağlantısı
153
Reaktör tankındaki su üst seviyeye gelene kadar dalgıç pompa çalışır. Reaktör tankındaki su üst seviyeye geldiğinde, tanktaki pl akalara 24 V OC enerji istenilen süre boyunca uygulanır. Reaksiyon bütikten sonra tank.taki su alt seviyeye gelene kadar ( 1. kademe) 1 nolu selenoid vana açık olarak suyu filtrasyon kademesinden geçirir. 2. kademe seviyeye gelindiğinde 2 nolu selenoid vana açılıp ( 1 nolu vana kapalı) oluşan çamur deşarj edilir. Ça mur deşarj edilirken dalgıç pompa da tank do]ana kadar çahşır. Transfer pomp ası çamuru istenilen dakik a boyunca deşarj edip durur ve 2 nolu vana kapanır. ( 1 nolu vana da kapalı) Dalgıç pompa tankı doldurduğunda reaksiyon tekrar başlar.
-
Elektrokoagülasyon ile Su Antımında OPLC Uygulaması
SAU Fen Billmleri Enstiti.!sü Dergisi
T.Sadak, M.A.yalçJn
6.Cilt, 3.Sayı (Eylül 2002)
ÇlKlŞ
-
-
24VDC
GIRIŞ--
ı
--··--
�
l
-
.-----
DALGlÇ
---
-·- - - -
POMPA
·--
,.----------�
TRANSFER
-
REA.KTÖR
PO M PASI
____ı
-_ _ ___ __ _ _
i
L-
.
.ı
l
NOLU '/ANA
1 ..
_.
h
-- __ -
--ELuvANA
t
ı
�
[- ;
�l :_ı
I DE
__ _ __
Şekil 4.
Sistcnı Blok Diyagramı
Unitronics
OPLC'nin
programına
örnek
olınası
amac1yla, sistemin progranundan ufak bir kesit aşağıda verilmiştir.
154
-
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü 6 C:it, 3.Sayı (Eylül 2002)
Dergısi
Elektrokoagülasyon ile Su Arıhnunda OI•LC Uygulaması T.Sadak, M.A.yalçe n
TM
UNtTRONICS M90 OPLC -·-
.... -··---... ---
MB li re::;c>t bıti
ı
2
•••••
Sf lt 1 D
Ml o
Out o Dalgıç Pornoa ( p :
!
[·jarkon 1
Out 1
re<:ık!",:yo•ı çııc:ş, { r� ) MB O i<ca�ryfll'ı Rıtt
Out 2 Tr;;ınstP; Pornprisı ı n J
( R J
MB 1 stttrt bllı ( � }
Out 3 Ç-ık.ış Sel•.ınoiı.lı (
R
l
MB 2 da'gıç poıııp;.ı t�ıı ( 11 )
MB 3 . t;f:!)·:jnı b�ı
MB 5 2arr..:ı ı ı V311ıı::ı
7,ımc)·1
1
r.
J
gı'!Ç;Ş '
( ıı J
rAB 4
Jısp19y !>ılı
< r� }
Proıı:ıct
ı
d��ıeme2 U<lO ---------- ·------
-----
Şekil 5. Progranı
1-
· - ·-· -
Ömeğı KAYNAKLAR
[1]
Teknik Otomasyon, "Progranılanabilir Lojik Kontrol
Organları"
,
ss 4
[2 ]http:/1'::""·vv\V. csj1ısb. edu_./i ntenlş__hi.p/p�ıpers/pr�berts/Qlc. htn1l "IndustTial Control Automation - Programmable Logic Controllers" [3] Job Den Otter, "Progr ammable Logic Controllers, Operation, Interfacing, and Programming" 1988 ss 51 [4] M. Yousuf A. Molla� Robert Schennach, Jose R. Parga,
David L.
Cocke,
''Electrocoagulation (EC) -
Scienc e and Applications, Journal ofHazardous Meterials 1384 (200 1) 29-41, 23 December 2000 [S]
P;:ıge
)Jttp.:/ 1vv'\Vw_.astratecb.co.tl1findustrial/n1inıcon. h tn ı
[6] :v190 tvficro OPLC User Guide ss ll, ss57
155
2
-- ---
------·-------ı
0!>.21 02
14 15.27
So me New Sequence Sp ares Dcfinrd by A Sequence of Orlicz Jı'unctions
SAU Fen B11im1eri Enstitüsü Dergısi
6.Ci lt, 3 .Sayı (Eylül 2002)
T.Böyük, M.Başarır
SOME NEW SEQUENCE SPACES DEFINED BY A SEQUENCE OF ORLICZ FUNCTIONS Tuncay
BÖYÜK,
Metin
BAŞARIR X
M(x)=
Ozet-Bu çalışmada, regüler bir matris ve bir Orlicz ••
fonksiyon
dizisi
yardımıyla
üç
yeni
dizi
where q, known as the kernel of M is ,
o
uzayı
right-differentiable for t � O, q(O)=O, q(t)>O for t>O, q is nondecreasing , and q(t)� co as t-> co .The space !M is closely rela ted to the space IP w h ic h is an Orlicz sequence space v1ith M(x)=xP; 1 � p< oo.
tanımlayıp bazı özellikleri incelendi.
Anahtar _'f.elimeler- Dizi uzayları,Orlicz fonksiyonu. Abstract-ln this paper, we introduce and examinc r
Jq(t)dt
'�e properties of three sequence spaces defined
Recent ly, Parashar and Cho u dha ry[ S ] intioduced and examined soıne properties of fol1o�·ing four sequence spaces defıned by Orlicz function M:
by using a regular matrix and a sequence of Orlicz
functions.
Key words-Sequence spaces, Orlicz function.
Let p=(pk) be any sequence of p osi ti ve real nun1bers.
z�.t(p)=
I.INTRODUCTION XECU:
Let lrr.ıand c denote the Banach spaces of real bounded and convergent sequences x=( Xn) normed by ll x ll =supJ Xn; respectively.
The space !M Vlith
llxJj =inf
,
for
sonıe
W o(\'l,p)
p )0:
for
k=l\
p
,
for sonıe Pk
-I n
k=l
some
p>O
�o as n�oo ,
-+O as n�co ,
p>O XEaJ:
for
p >0
Pk
n
1
Wcc(M,p)=
n
sup I: n
sonı e
k==l
(
M
p >0
1 xkj
�
P
J
\Vhen Pk=l, for all k, then /M(P) b ec on1es !M. Iftv1(x)=x then the family of sequences defined above become l(p), [c,l,p], [c,l,p]o and [c,l,p]oo respectively. We denote W(M,p), W o(M,p) and W r/J(M,p) as W(M), W0(1\1) and Wo-iM) w·hen pk= 1, for e ac h k.
<1
I
<oo
==
XECV:
n orrn C()
k=I
hi
Lfor sofne p>O and f>O
Lindenstrauss and Tzafriri[3] used the idea of Orlicz function to construct sequence space
<oo
M
XEüJ:
W(M,p)==
An Orlicz function is a functi on M: [O,oo)-�[O,co), which is continuous, non-decreasing a nd convex with M(O)=O, M(x)>O for x>O and M(x)�oo as x-4co. If convexity of Orlicz function M is repla c ed by M(x+y)sM(x)+i\.1(y) then this hınction is called modulus function defıned and discussed by Ruc kl e[ 1] and Maddox[2].
I
Let M=(Mk) be a sequence of Orlicz functions and that A =(an k) be a regular matrix. We define
becomes a Banach space which is called an Orlicz sequence space, whe re (J) be the family of real or complex scquences. An Orlicz fun ctio n M can always be repre sen ted (see Krasnoselskii and Rutitsky[4],p.5) in the integral form
Vl 0(A,M,p )=
f
XECO:
I ank k
for some p >0
T. Böyiik; Kuzuluk �1.Soykan Elementary School, Akyazt-Sakarya
W(A,�1,p)=
M. Başarır; Department of Mathcmatics, Sakarya C n iversitv ; .
156
J
s uppo s e
Some t\ew Sequence Spaces Dcfıned by A Scquence of
SAU Fen Bilın;eri Enstitüsü Dergisi
6.C1lt, 3.Sayı (Eylül 2002)
xEcv:
Orlicz Functions
T.Böyü� M.Başanr
Pk 'ı j . e xk -40 L ank M k l p k )
for s ome p
XEW:
sup
Pk
L ank k
ll for some p >0 ll
<I:
as n-->-oo
an
k 2Pk
>0 and .f>O
Ww(A,M ,p)=
1
C Lank k
j ı lxk IYk + N! k Mk P2 Pı
k
Pk
lv[ k
Pı
Tc
k !Y 1 Mk Pı
L ank k
n___,. oo
<oo
bnear topological
n
C .oudhary.
Proof: {p
Tlıeorenr 1: Let p=(pk) be bounded. Then W0(A,M,p)
,
vV(i\,�1,p) and Vloo(A,M,p) are linear spaces over the
Clearly G(x)=G(-x).
Pn
/ ' IH }=O for x
set of complex numbers C.
=
O
.
(
The atlıers can be treated similarly. Let x,y E W0(A,M,p) and a,jJE C. In order to prove the result we need to find
and
I ank k
(
�
Mk
Pk \ lxk Pı
Defıne p3=rnax and convex,
�o' as
for a=f3 1,
Since M(O)=O, we
Conversely, sup p ose
ıx ı k
1
H
Pk
p
pE(O<pc <E) such that
<1
il-400
P1c
�o, as n---j>oo,
sı.
ı
-
H
<
-
SinceM is non decreasing
(jaxk + PYk j I a,ık M k l P3 k
H
Thus
(
(2iajpı, 2!BiP2).
1
Pk
some p1
Pk
ı
Pk
�
H J
Suppose x
\axkl IPYkl Pk + I ank M k P3 P3 k
11 111
Then
157
p
::f::.
O for soıne m.
---7 ro
Let c�O
it follo\:vs that
get inf
G(x)=O:- then
'
=O.
This implies that for a given & >0, there exists some
P!c
Pk
By us ing Theoreml
l'ı;f k
W c sha11 only prove for W0(A,M,p).
and p2 such that
<1'
==1, 2,3, ...
ıve get G(x+y)<G(x)+G(y).
II.MAlN RESULTS
H
P1c
G(x) =inf
and
xy , E W0(A,M,p) , therefore there exist
ıs
1
.�-'\=(C, 1) Cesaro matrix, w e have the sequence spaces W0(M,p ), W(M,p ) and W,.c(M,p) that are defıned by S. D. Parashar and
Since
W0(A,M,p)
.
space paranornı.ed by
respective 1Y.
some p3 such that
�o as
Theorem2: Let H=max(l,sup Pk ) . Then W0(A,M,p) is a
defıned above becomes [A,p]0 , [A,p] and [A,p ]cm
Proof:
Pk
,
linear.
k
$
)
\Vhere C=max( 1 ,2H·1 ) . This proves that
When Nlk(x)=-x for aU k, then the family of sequences
When Mktx)=x for all
Pk
<1.
So me
SAU Fen Bil imieri Enstitüst Dergisi
6.Cilt, 3.Sa)'l
(Eylül 2002)
m
p
\
ı
\Pm
<
H
which is a
�oo
X
11111
==
O for each nı.
p� � a"k (l M :
N
f(t)=
Let A. be any number. By definition,
L
k=1
r
ank Mk
is 1 >8>0 such that k
A
1,
<8 for n>K,
\.
<
1 f( t)/
<
for O<t <5. Let K be such that
c
2
then for n > K, Pk
ll1 /H
c
<2
Thus
ı
H
Pk
<1 ,
Xr
p
n=l,2,3, . . .
<c
for n>K.
Remark: It can be easny veri fied that when Mk(x)=x, the n the paTanorn1 defined in W0(A,M,p) and paranann defined
where r=p/A..
in [ A,p ]o are saıne.
1 A.jPk <max( 1, :A-IH)
<
ank
is continuous at O. So there
Lank k=l
Pk
l!ı.l H
p
1
N
Then ( �;"x)==inf
E_t
t xk
\.
n==1,2,3, ...
Since
2: k=N+l
S in ce M is continuous every where in [O,oo), then
Finally, we prove scalar nıultiplication is continuous.
H
00
)
contradiction. Therefore
G(A.x) = 1nf p
Orlicz Functions
T.Böyük, :vf.Başarır
x,ı m
New Sequence Spaces Defined by A Sequence of
H
max(l, lA! )
1/H
therefore
DejilıUion(Krasnoseiskii and Rutitsky[4],25):An Orlicz function M is said to satisfy �2-condition for all values of u, if there exists, constant K>O, such that M(2u)<Kı\1(u)
.
(u>O).
Hence
G( A.x) :::; max( 1, llıw IH) l
/H
L\2-condition is equivalent to the satisfaction of inequality M(lu)<K.IM(u) for all values of u and for!> I. The
Pk
ı
-
H
Theot·eın3:Let A be a nonnegative regular matrix, and M=(Yfk) b e a sequence of Orlicz functions which satisfies �ı-condition for all k. Then
< 1,
n==l,2,3,... Which converges
W0(A,M,p) w here \V0(A,M,p)=
to zero as G(x) converges to zero in
Pk
i) ii) iii) Where
-;.O, as n -)co forsonıe p>O
[ A p ]0= ,
For arbitrary 00
that
I
k=N+I
E:
>0, let N be a pozitive integer such <
ank
implies that ro
L
k=N+l
ank A1k
ı ı
\Pk
[A,p]ocW 0(A,M,p) [A,p )cW(A,M,p) [A,p]c/JcW oo(A ,M,p)
E
2
{
l
[A,p]=
for s ome p>O. This
[A,p]oo=
XEW
Sn=
< �- ) J �
k
XECV
:
supn
,
I a11k \ xk \Pk k
as n �a:ı n -..::,oo
�
< ocı
Let xE [A,p l, then
Lank \xk -I\ Pk -')-O, as k
�o
Iank\xk-l\Pk -)Ü, as k
xEm:
Proof· (ii)
l/ l/H
'\
I ank lxk !Pk
:
n�oo.
Let B >0 and choose 8 \Vİth 0<8<1 such that Mk(t)<E for Ostsö and for all k.
Let 0< ;l <1, using convexity of M we get
158
SAU Fen B !li mleri 6.Cilt,
Eııstitüsü Dergisi
Somc New Sequence Spaccs Defined by A Sequence of
3.Sayı (Eylül 2002)
Write yk=!
xk
-lı
Orlicz Functions
T.Böyük, M.Başnnr
and consider
Lank(Mk(Yk))Pk=I k
where the firs t
ı
+L
is over Yk< 8 and the
summ ation
I ı
Y ,A
<
<E
H
k
ll < r5
Since Mk
Mk is
continuous
tk
A.
k= lik
/...,
non decreasing and convex
is
<
k=O
k+ VkA.k.
1
2
-
Mk(2)
-1-
-2 1
_l
'1
Hence
L Mk(J·k)<
Therefore
and he nce
Mk [2( ı)] o
s e q ue nc e
therefore Yk
\V 1 =
X E (i) :
arguments we can prove that
Woo= XEOJ:
Theorenı4: i) Let O<infpk <pk<l, then
k
M
k
p
and hence xEW(A,M).
k
-l
p
(�Mk
k
Therefore
p
as n --j-
oo
11
ll
supn
1---;; L...J � x k j P k <oo
1
[1] \V.H. Ruckle, Canad. J. Math. 25 (1973), 973-78. [2] I.J. Maddox, Math. Proc. Cam b. plıil. Soc. 100 ( 19 8 6 ) , 161-66. [3] J. LindenstJauss and L. Tzafriri, lsrel .!. Math. 1 O (1971), 379-90. [4] M.A. Krasnoselskii and Y.B. Rutitsky, Convex Function and Orlicz Spaces) Groningen, Metherl ands 1961. [5] S. D. P ara shar and B. Chou dhary, Indian J pure appl. Math. 25 (1994), 419-28.
.
j l
) <s<l
for all n�'t�. This implies that P1c
,
REFERENCES
,
k
k=l
Pk � 0
Proof· It is tTivia1.
(ii): Let 1 <pk<sup Pk<co for each k. Let XE W(A.. �1) Then for e ach 1 >€>0 there ex1sts a pozitive integer N such that
"Lank Mk
then
1�pk<supPk<oo, then W(M)cW(M,p). iv) Let Ü<pk<qk and ( qk/pk) b e bounded, then W(M,q)c W(M,p).
bounded. Then
<I ank
xk
k,
iii) Let
xEW(A,�vtp). Since O<inf Pk <pk<l., '\Ve g et
,. L...Jank
all
k=l ii) Let O<infpk spk�l, then W(l\.tf,p)cW(M)
Let
1 xk -ll
Ce sar o matrix and M=(Mk) a
k-1
(
[A,p]ocWo(A,M,p) and [A,p]rocWoo(A,M,p).
n
�' 7; .i....J xk 1
1
k
W(A,M,p)cW(A,l\11) ii) Let 1 <pk <s up pk <oo, then W(A,M)cWA ( ,M,p). ( be iii) Let O<pk<qk and qk/pk) W(A,M,q)c\V(A,M,p).
k
where
k8-1 Mk��).n.Sn, which together with
s imilar
A=(C, 1)
I v/c
of Orlicz functions. 'fhen i) If M =(Mk) satisfies ô.2-condition for W1cW(M,p),WocWo(M,p),W cocW�(M,p)
2: <E llL ank yields [A,p]cW(A,M,p). Following
k
k
xEW(A,M,p).
Corollary: Let
Yok Mk(2) =k 8 Mıc(2).
2
< L: t�c +
2: t�c iik
y
k Iv1k(2) +_!_k Y k 8
for all k, it
� )]
SinceMk satisfics �2-condition for all k,
Proof· (i)
V
Ô
Mı<(yk) < Mk[l+(
ı
Pk< qk
Take Ü< A <tvk· Define Uk = tk(tk > 1 ), =O (tk <1) and (tk >1), =tk (tk<1) .So tk= Uk + Vk and
1 +( Yk ) .
follo\\·s that
Mk(Yk) <
qk
. Since
therefore Ü<Ak < 1.
an d for Yk>Ö we use the fact that
L: ank
Ak=
2
second su mmation over Yk>8. Since for all k
and
Pk
<Iank k
p
xEW(A,M,p).
(iii): Let x E W(A,M, q). 159
Bilgisayar Ağlarında Güvenlik Denetimleri
.
SAU Fen Bilimieli Enstitüsü Dergisi 6
.
L.Er·söz
Cilt, 3.Sayı (Eylü! ?002)
BİLGİSAY AR AGLARINDA GÜVENLİK DENETİMLERİ ÜmitERSÖZ Özet- B i l işim
ki ş ise l
sektöründeki gelişmeler kurumsal ve
verilerin
taş ın m :ı s ını
si s teml eri
bilgisayar
sağladı
gelişmeler
Bu
.
için
şu
çoğu
an
başlangıçta
hi zmet
güvenlik
�çıklarına sahiptir. Büyük ölçekli bilgis ayar ağlarının oluşturulması ve kötü niyetli s ald ırganların verdiği za r arların
izlenmesiyle güvenlik tedbirleri alanında
gelişmeJ��·
gözl en ın ey e
sağlamaya
yönelik
Sistem
başladı.
güvenliğini
ya z ı l ıml a rı ,
fire\vall
saldırıları
önceden sezmeye yönelik saldırı tespit sistemleri ve güvenlik sistemleri
açıklarını bil işim
tespit
amaçlı
zayıflık
g ü ve nlik
sektöründe
tarama
p oli ti k aları
olarak kendisini g öste rmektedir.
Anahtar kelimeler
-
Fire,vall,
Proxy,
sistemleri, Za y ı fl ık tarama sistemleri.
Abstract-
•
ü z erine
güvenlik tedbirleri ve tehlikeleri dikkate alınmadan gerçekleştiği
I. GIRIŞ •
Saldırı
tespi t
The de v elopments of IT sector provide to be
carried in stitutio nal and personal data on computer systems. Most of the services hav e security deficiencies because these developments were c ome true without to be p aid attenti on securi ty precaut i ons and hazards. The developments on the field of security precauti ons were started to observed as being constructed big
Günümüz, bi lg inin çok önem kazandığı, çok hızlı üretildiği ve kısa zamanda güncelliğini yitirdiği bir çağ olmuştur. Bilginin bu kadar önem kazanması, bi lgi teknolojilerininde çok hızlı gelişmeler göstermesine se bep olmuştur. Her ge çen gün daha modenı iletişim teknolojileri ve daha hızlı bilgisayar ağ yapıları ortaya konulmaktadır. Bilgisayarlar bu g elişmelerjn ışığında tek başına kullanılır olmaktan çılaruş, Internet ve kuruluşların Intranet 'i gibi büyük ağ y ap 1 lannın birer parçası durumunu alnuştır. B ilg i teknolojilerinin bu gelişimi yaşamımızın her alanında kendini göstermesine yol açmıştır; banka hesapları, s ağlık kayıtları, alış-veriş vb. Hedeflenilen nokta ağ üzeri n d eki hizmetlerin her hangi bir zamanda herhangj bir yerdeki kullanıcılara ulaştırtlabi lmesidir. telrnolojilerinin bu denli farklı alanlarda hizn1et vermesi çok kısa bir zaman zarfında gerçekleşmiştir. Bu kadar hızlı geçiş konularda hazırlıksız bazı yakalanılnmsı na, ge rekli alt yapı çalışmalarının tamamlanmadan çözümlerin üretilmesine neden olmuştur. Bu konuların başında hizmetlerin güvenlik destekleıi gelmektedir. Bil gi
scaled computer systems and bein g o bserved the bad purposcd attackers' haz ards. \vhich
obtain
detection
system
system
beforehand
and
The
se curity,
\Vhicb
network
obtain
vu lnera bility
firewall software sense
scanner
intrusion
of
attacks
systems
to
de tern1ine security gaps are secu r i ty policies on IT sector.
Key words
-
Firewall,
Proxy,
Network
SAÜ
Fen Bilimleri Enstitüsü, Bilgisayar Mühendisliği
Bölümü, Sa�·u·ya, uersoz@ihlas.com.tr
büyüdükçe, dağ ıtık:lı ğı ve karmaşıklığı sistemlerin doğruluğunu, eksiksizliğini denetlernek ve hizn1etlerin süreklili ğini sağlama k zorlaşmaktadır. Sistemlerin işlerlığini koruyabilmek ve işlenen bil g ilerin güvenliğini sağlamak artık çok önem kazanmış ve güvenlik politikaları oluşturulmasını zoıunlu kılar duruma gelmiştit.(l]
intrusion
detection systems, Vulnerability sca nn er systems.
U. Ersöz;
Ağ yapılan bu arttıkça
Müdehale Ekipleri Koordinasyon Merkezi (Computer Emergency Response y ap tığı Teams Coordination Center-CERT/CC) istatistiklere göre 1997 ve 2000 yılları arasında rapor edilen bilişim suçlarının yıllar a göre sayısı geometrik olarak artmaktadır. [21
Uluslar Arası Bilgisayar Acil Durum
160
Bilgisayar Ağlar·mda Güvenlik Denetimleri Ü.Ersöz
SAC Fen B ilimleri Enstıtüsü Dergisi 6.Cilt, 3.Sayl (Eylül 2002)
8ıS00
----
8,000
-�:: · ....
----- --
o;
.,.. •
---
7,5100
-------�--
7,000
-------
G,500
------
·
..-_
ı
;��� ...., ..
.·
6�000
� -
... .
.;.ı.'" -. ..
--
.. ;.•
-�·,.
--------�
·-----
y
s, soo
------- '-i-ı'.-�
5,000
__
4.500
�-----,
.... Al, 000
------
•
.
2 , 500
----
•
····-:-�-
:.: ·:·.;f.�..- �:-. �;.-
.. �:�.�.�t-:.1f!:1 r�. :.�.;iJ�..
--. ---·- ·.• . .
1 • llrtr'lo �
,.000 .J'V\J �
O
-�
� -
-
: t i t1�t:
i··'· : · ··: �. ; .·� -� ... .��'- :.:�:.��
-�
_____ _ __ _ _ _ _ -
-.
1990
,
; .
_ • _•
f
��- ,.
19911
.
.
..
.
..:·� .-
.
1992
··--
�_, _c·-.- .__ . ·�.·-;.::. .
"';;._. .
�
. .
.
�-
.
- .._-, ''2"''-
1993
1991
-.
,
:::
O
�!}Fı __
_
·�::
.. • ...
.
199'5
-
;
. 11
'·
l!:i2��� -·· :-•·�
.
.. � �"-.
.
l-.._'f ı
.
1996
.
--
:..
--------"'-oı.....,�,..n
a c ket sp
�
o n Hn
n
d e n la f of
s e rv
..
r..
.
. ,.·
.
-;
- ti . ·u.
r- ..
· ���
_ __,
: -
�
"·
'L
�
.. . . ı..l'
-····
.,' •
:
\,-
•
• •
1
" ,
�.
•
';:•
lt s •
.t
---
.,·,
1900
1999
To o ls
•� e dis.trlbut�d atta.cktoo�s
��
a
ttac k s
p ro b e s 1 s c
a ''s
work mgmt. dlag,.astlc'S
h li .a c k hı u
b u r g: 1 a ri e- s A tt� c tı:
----
.
. .
u t ö nı :ıta d
aud
---
,.
-�
w w 111
d 1 sa b fl n g
•
•
..
rı lff e rs
back ttoors
s es
s jo n
s
exp lo Uing l<rl{).VJfl vulna.rabiHU&
So ph isUc atlon.
password cracklng se-lf·reptlc:atln-g code
Lo w
Attackers
passworcl gu�sslng
1980
1985
1990
Internet'in ilk yılları nda güvenlik konusu önemsiz olarak gereken ciddi çalışma lar
yapılınamıştır.
Internet' in temelini oluşturan TCP/IP protokol ailesinin protokolündeki
güvenlik açıklan
bu
1999
1995
Günümüzde en büyük bilgisayar ağı duıumunda olan
çoğu
. .
...
�
· •':··
-
1997
lrıtl'ud er K no wl�,· go
ve
.
"stQafth,., J' advsncod s e a n rl lrı g te- c h n ı q u & s _......,.,._.
H ig h
göıiilmüş
-
•
•
'" ��M·ı . �- �!· i --����· ;t ; ·, "' · 'Lt. -··· ��:: -�:� ;1 ; � ,1\ / ·.c:r..;. 1f;ı···· .
..
�
... ,-:
•
,
............
.;:�;�;,�. �·�.i.:: �;;; -�! :r: ::·�.-•t r.·;.
--·� " " .., .n,.�..,
ı_
---
.. .. ;�' ...�� .---
.
,ô;.-:r.....t.
-:. l t·r :_
!��� � � ;;� �i-�
_,. , ·r.
- ..
�.:... ,..-·. "�".
-
..
.· , :�·,�� �.::�� . � •• •
' • ·
.
��·
�
_
----------------- :.ı· c. ,·· ıo ıı l · � �'"i.�·� • ··� :.��� :-i��4 � ....; , 1 .":- .... .. '·'·'· .=•.··. . 1989
�r=.�f;y. : ·_ı� \�
..
.. ;'�;.::·{ :
. .. . .i· ! ·: -� . • •. , -------�--��t!tı:·· ;.,:: ·;.t· ..":i_1, · .. j;..r .. , ' -� ;;. , .· .:.� , .•. :,, _ <:··· -� - - · · -·
·
-- ----
"1'988
-
-
--
ı h1��!�,;,,:..,� -:· .. ?t� �.-·· -·:;ı�w·
- ---- ---------:----· . :-::;-. .. t .
·
�000
1
o
---
•
.
t
�"' :..x.
·
...
�._
�� t
•
---
::-t·. !i·
___ ., ._ -f:.:�, '!t ;
3,5100 3,000
-
Gizliliğe,
kurun1a
ait ve
üçüncü
şahıslar
tarafından
erişilmesi istenmeyen; kunım un finansal bilgi leri
,
üıiin
tasarımları,
bilgileri
organizasyon
ve
yeni
faliyet
gösterdiği alana ilişkjn özel raporlar türundeki veriler için
yaklaşımı
gereksinim
doğıularnaktadır. Bu ağa bağlı kurum sayısının her geçen
ort amından
gün daha
bilgilerin ayr1lması ve Internet ortamından sadece gizli
da artması güvenliğin önemli bir problem
duyulur. ayrı
Bu
olması
bilgisayarların
düşünülebilir.
Internet
Böylece
olarak görülmesini sağlamıştır.
olmayan verilerin erişime açık olması sağlanalabilir.
1988 yılında Mon·is W cnn'unun Internet üzerinde çok
Veriler
sayıda bilgisayara bulaşması ve bu sistemleri çalışmaz
değiştirilrnesi
duruma geti r mesi güvenlik konusuna dikkatleıi çekmiş ,
ve
teknik
önlemlerin
alınması
b asiamasım sağlamıştır. [ 1]
yolunda
çalışmalann
giz li
olmasa veya
onların
dahi
yok
edilmesi
yetkisiz istenn1ez.
gizli
kişilerce
Bu
tip
salduılara maruz kalınması maddi kayıpların doğmasına sebep olacaktır.
'
ihtiyaç
Verileri
ll. GlNENLİK TEDBİRLERİ İLE NELER
Verilerin
KORUNMAKTADIR
zarar
halinde
ulaşılabilir
g örmes i
veya
sınırlandırılması ileriye yönelik
olması
istenir.
erişilebilirliğinin
iyi
bir pl anlam a
ile
yapılmalıdır. Bir kunıluş atmış
Intemet'e bağlanınakla
olmaktadır.
Kurumun
güvenliğinj riske
sahip
olduğu
veriler,
Kaynaklar
:
Intemet'e
bağlanılmakla
sistem
kaynaklar ve saygınlığı saldırılara karşı tehdit altında
kaynaklarıda riske atılnnş olunmaktadır. Gerekli g üv en l i k
bulunmaktadır.
sağlanılamazsa veri depolama alanları, işlemci gücü,
Veriler : Veriler ile ilgi li gizlilik, bütünlük, ku Ilanıma
hazırlık güvenlikle ilg ili üç temel esastır.
bellek
kalacaktır.
Saygı nh]< : K.uıumun gizli verilerinin ortaya çıknıasr veya
161
kullanımı yetkisiz kişilerin müdehalesine n1aruz
.
verı
kayıplann1n
olduğunun
anlaşılması
n1addi
iml �t en D ik nl ve ü G da an ar ar ay ğl is A Bilg
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi 6.Ci1t, 3.Sayı
.E
(Eylül 2002)
zararlara neden olduğu gjbi kınurusal kimliğjne olan güveni zayıflatacaktır. Kurunıun sistemine olan bir sızma sistem kaynaklannın kötü
amaçlar
olabilir.
doğrultusunda
Sızılan
sistemlerin
kullanılmasına
farklı
neden saldırı
kuruluşlara
an1açlı kullanımı saldırıların sız1lan sisteın üzerinden geldiği görüntüsünü verecektir
yayılması
IV. SALDlRGAN TİPLERİ Saldırganların amaçları farklı olsada serg iledikleri bazı genel tu turnlar mevcuttur. Bir saldırgan asla ya l
� �nrrulk
istemeyecektir. Saldırganlar giJtneyi başardığı bır sısteme
düzeltilemeyecek
çalışırlar. Yakalansalar bile erişim yollaımı gizli tu rmaya çalışrlar.
genel
Bu
kötü
sonuçları
kullanılması karşılaşılabilecek bir saldırı tipidir.
düşünerek bunlara vermeyen
sızma,
farklı
kaynaklarının
tarafından
üzerinde
düzeltilmesi
..ıoğura c aktır
.
kullanılması zor
[3]
saldırganlar
imaj ı
kıuuluşun
yalnış
anlaşılınaları
sistemlerin
Belirgin bir hedefi
:
bilg iler
önemli
ulaşn1aktan
saldırgan
içerebileceğini
keyif alan,
tipleridir.
obnayan:
ama zarar
bilinen
Çok
Internet
sitelerine ginnek onlar için başarıdır.
�aldınlar için arac ı olarak kullanılması ve isim hakkının başkaları
dış ı nda
özellikler
Eğlence İçin Sal dıranlar girdikleri
sistemine olan
oluş turmaya
sürekli erişebilmek için farldı ulaşım yolları
ortaya çıkarabilir. Kuruma ait mail sisteminin bu amaçla
Kurumun
Zarar
Vermek
İçin
Saldıranlar
sistemlere zarar
veren
sistemleri tahrip
edmeye
tiple rid ir
saldırgan ve
Saldırdıklan
:
Girdikleri
.
yıkıcı
veııneye
zararlar
çalışırlar.
III. SALDIRILARlN MEYDANA GELIŞ •
Skor l'utucula r
ŞEKİLLERİ Saldırganların saldırılar
sisLen1ler
sistemin
üzerine
güvenliği
ve
Ulaşabildikleri
:
sistem
sayısı
ve
çeşitliliğine göre puan topladıklarına inanan sal dı rgan gerçekleştireceği saldırganın
arnaçı
doğrultusunda farldı gruplara ayrılabilir.
tipleridir. Sistemlere zarar verme amacJ içinde değildirler ama daha sonra erişebilmek için kendilerine yollan
hazırlarlar
Çok
.
bilinen
veya
yeni ulaşım iyi korunan
s1stemlere ulaşnıak onlar için daha önemlidir. Davetsiz
misafir
kişilerin
sisten1e
saldırılar
genellikle
kullanıcının edilmesi
türündeki girmesi
kullanıct
sonucunda
saldırılarda şeklinde
sistem adı
meydana
şifresi
istenmeyen
gerçekleşir.
Bu
Bilgi Hırsızlığı İçin Saldıranlar
yetkili
bir
ulaşabildikleri
denenerek
elde
üzerinde
ve
gelmektedir.
Böylece
verileri
sistemlerden
alırlar.
nitelendirilebilecek
paraya
çeşit
Bir
Bu tip saldırganlar
:
saldırgan
dönüştürülebilcek
casusluk
olarakta
tipleridir.
Ulaştıklan
sistemde yetkili bir kullanıcı davranışını sergileyerek
sistenılere zarar vermeden sadece istedilderi bilginin bir
amaçlarına u laşacaklardır.
kopyasım alırlar.
izlenmektedir. Bu saldırı yöntemiyle sistemin yetkili kullanıcılar tarafından kullanılamaması sağlanmaktadır. Sistenı üzerinde sürekli mesaj lar ve i stekler oluşturulması ile sistemin kaynaklannın zamanlarını boşa harcan1ak suretiyle servis verilemez duruma
[3]
V. GÜVENLİGİN SAGLANMA SI İÇİN Y APILABİLECEKLER
Bir başka saldırı şekli olarak, servi s kilitleıne saldırıları
Güvenliğin sağlaıunasında yapılabilcek en basit yöntem
kullanı lan
ürünlerin
sağladığı
güvenlik
tedbirlerin e
getirilir. Saldırıları
güvenmektir. Bu yaklaşınun tehlikeler düşünüldüğünde
engellemek adına alınmış bazı tedbirlerde saldırganlar
ve üıiinlerin açıklarını kapatmak için çıkanlan yamatar
tarafından kullanılmaktadır. Örneğin geçerli kullanıcı ve
görüldükçe pek uygun olmadığı anlaşılacaktır. Açıklann
şifrenin erişim hakkını engellemek için yapılan başarısız
kapatılmasından önce uğranı lan saldırlar sistem üzerinde
teşebbüsler kullanıcının girişinin kilitlenn1esine neden
çok ciddi zararların oluşmasına sebep olacaktır.
olacaktır. Diğer bir basit güvenlik tedbiri ise sistemin hiç kimse Bazt saldu·ı şekillerinde saldırganlar kurul uşu n sistemine
tarafından bilinmemesinden istifade etmektir. Ama bu
doğnıdan girmeden istedikleri bilgileri elde edebilirler.
yaklaşım nadiren
Bu saldırılar genellikle bilgi vermeye yönelik hazulanmış
olmak üzere bir ağda üzerinde hizmet sunabilmek ve
hizmetlerin kullanılması ile olur . Bazı hizmetler ise yerel
alabilnıek için sistem bilgilerinin bir merkezde kaydımn
alan ağlarında kullanılmaya
ı
gruplanabilir:
Kurumun veya kişisel isim hakkı kullanılarak yanıltıc ı bilgilerin
.
yönelik tasarlanmıştır ve
Internet üzerinden kullamlması güvenli olmamaktadır.
[4]
bulunması gerekir.
uzun
Internet 'te dahıi
Saldırganlar bir hizmet sunulduğu
veya alındığı taktirde yeni s istemlerin farkına varacaklar ve
henüz
düşünerek
güvenlik bu
tedbirlerinin
sistemlere
Dolayısıyla bu yaklaşım sağlamayacaktu.
162
süre çalışır.
yetersiz
erişmeyi
olduğunu
deneyeceklerdir.
güven1i bir çalışma
ortann
Bilgisayar Ağlarmda Güvenlik Denetimleri Ü.Ersöz
SAC Fen Bılimleri Enstitüsü Dergisi 6.Ci It: 3 .Sayı (Eylül
2002)
Çok kullanılan bir güvenlik yaklaşımı ise konak bazında alınan güvenlik yaklaşımıdır. Bu yaklaş tmda her bir
kapatmalıdır.
konak nıakinanın güvenliği ayrı ayrı ele alınır. Konağın
engelleyici
sunduğu
Internet
veya alacağı
hiznıet
doğrultusunda
hizmet
bilinen güvenlik problemlerini hertaraf etmek için gerekli Konak güvenliği
tedbirleT
alınır.
işletim
sistemi
farklı
için
her makina ve her
tedbilerin
alınmasım
gerektireceğj için çok sayıda makina bulunan ağlar için
göıüyorlar
daraltıcı
serbestlik
güve n li g i yaklaşın1ı ile ağdaki değişik konaklar ve onların sunduğu hizmetler üzerinde yoğunlaşılır.Bu yaklaşımda ağları konırnak için firewa11 'lar, özel kullanıcı belirleme
.t�ckaniznıaları, şifreleme teknikleri sıralanabilir. Ayrıca
ağ
g ü veııliğinden
saldırıları tespit etmek
gelebilecek sistemle�-: Jc Bunun
emin
yeterince
güvenlik
yanında
ve
için saldırı tespit yardımcı
konusunda
zayıflık
olabilmek
tarama
olacak.1:ır.
sistemleri
yaklaşım
ürtkenliği
kullanıcılara
ıçın
kullanmaları
sağlıyor ve güvenlik
Temel olarak
daha
çok
duvannızda güvenlik
3
çeşit firewall mimarisinden söz edilebilir
Bunlar:
uygulanması faydalı olacaktır.
güvenliği yaklaşırnma geçmek daha akılcı olacaktır. Ağ
duvarına
koruma İkinci
yaklaşımı
delikleri açmak için de daha çok serbestlik tanıyor.
yüksek g ü venli k sevi yesi gerektiren konaklar olduğunda
duruınun da konak bazında güvenlik yaklaşınundan ağ
bakıyorlar.
kaynaklarını
uygulanabilirliği düşüktür. Ama aynı ağ içerisinde daha
Sistenllerin büyümesi ve sunulan hizmetlerin çoğalması
ve
ilk
genellikle
Kullamcılar
•
Çift Ağ Arayüzlü Konak Mimarisi
•
Denetlenen Konak Mimarisi
•
Denetlenen Alt A ğ Min1arisi
Çift ağ arayüzlü konak mimarisinin temelinde iki
ağ
arayüzüne sahip bir konak vardır ve bu konak üzerine inşa edilir. Bu konak iç ağ ile dış ağ arasında yönlendirici gibi işlev göıiir an1a yönlendirıne özel li ği kullamlmaz, vekil sunucu görevini yerine getirir. Yerel ağ ile harici ağ doğ rudan iletişim kurnıaz ve bu iletişim işlevi çift ağ ara yüzlü konak tarafından kotarılır.
arasındaki
Ağlar
IP
trafiği tanıamen bloke edilmiş durumdadır ve yüksek seviyede denetim uygulanmaktadır.
ile
sisteıninuzde almış Jlduğumuz önlemlerin bilinen saldın karşıs ın daki
teknikleri
tutumu
incelenerek,
açıklar
f l 1
konusunda daha doğru çözümler üretilmesi sağlanalabilir.
•
\
\
)
;
•
Yerel Ag
V.l. Fire,valJ'lar
ayrılmasını,
hizmetlerden
doğrultusunda
belirlenen
faydalanılmasını
erişim
sağlayan,
l
, ,1
•
!
�
Bir sisternin özel bölümlerinin, halka açık bölümlerinden
)
' ı '
t i
\�
'
1
/
�. .. .... _ __� .
/?
--
haklan yetkisiz
..-�.-....- -
Şekil 3. Çift ağ arayüzlü konak mımarisi
erişim leri engelleyen uygulamalardır. Firewa11 'lar kullanun kolaylığı ve güvenlik arasında bir uzlaşma
olmaya
yönelmektedir.
Internet
ağından
'..
•
erişilebilir yerel ağ, "risk bölgesi" olarak düşünülebilir.
13ir konıma duvarı olmadan yerel ağ ımızın tümü bir risk
tt
bö 1gesi olur.
1 r..: �ı'('j)ol}.t
.
tanırolayarak
alan ı
bölgesi
isk
sızınayı
.... ""-..,., ,,...,. ... ,. _. _ ., ... .. ........,.
risk bölgemizi küçültür. Daha ufak bir
tammlayarak,
tespit
·.
etmek
Internet'ten
ıçın
gelecek
inceleyeceğimiz
Şekil 4.
bir alanı
,.
\
\
ı
• ·-
1
1-......
'
.
•
.. .
.
..
1
.
..
.
•
)
! [1 iif··-· ······1
J '")('·"-"
..... ..�
Bir güvenlik duvarı, Internet'in erişebildiği daha ufak bir
,
'
•• ·'
,
. .
� ··-" ........-�
�.
'·
....
.........
..-�·· "'_
.. _
.
.. ....
./ .
,
.
/
;
t
/
Denetlenen konak miınarisi
küçültmüş olu ruz. Güvenlik duvarlann1n çeşitli bileşenler
,
ve ayarlamalar kullanan birçok çeşiti vardır. [ 5]
.. •' ,.,
Firewall ile erişim denetiminde kullanılabilecek iki temel yakiaşım vardır. İlki, İnternet bağlantısından tam olarak ızin
verilmişlerin dışındaki hizmetleri engelleyen bir
güvenlik
duvan
planlamaktır. İkinci yaklaşıın bunun tan1
tersidir. Tam olarak kısı tlanmış olmayanlara izin veren
!
1/
•
1
;
�\
••
In ı: o::-n.ı:ı t
.
.
• •.
....,
bir duvarın planlanmasını gerektirir. Buradaki fark, ilk durumda
güvenlik
tasarlanmıştır
verilir.
güvenlikte
zayıf
bırak1ln1aları
herşeyi
engellemek üzere
ve hizmetlere dikkatli bir
izin
soma
duvarı
çok
İkinci dunımda, noktaları riskli
değerlendirmeden sistem
belirleıncli olacak
olan
yöneticisi ve
açık
hizmetleri
163
Şekil 5.
Denetlenenen konak mimaıisi
Denetlenen konak
mİnıarisinde
Internet hjzmetlerj yerel
ağ dah il i nde bulın1an bir konak üzerinden sağlanır. B u ınin1aride güvenlik kontrolu asıl olarak paket filtrelenıe
llllgisayar
ü Dergisi SAU Fen Bilimleri Enstitüs 6.Cilt. 3.Sayı (Eylül2002)
..
U.Ersöı
ıhık, o k lı a ın u ı o K . ır d ta k ğlanma rnekanİzınası üzerinden sa dış �tTelcnlc, 0 t e k a l . ır al yerel ağ dahilin de yer uy n ası n a k ı t ı l o p k lı en v ü g yönlendirici üzerinde ve a�a n o k ı al ın ru ko c e e d a s hizınetleönin Internet s cr\ ıs a ıd ar ış D r. Jı erişebileceği şekil d e kotar1 . bu . ın IÇ gı cc le ın a yönlcnd istekleri sa dece korumalı konağ nJ i ği sağ l an ına l ıd ır. e v ü g d y ze ü d t üs n ğı kona
�
�
�1 gel�ı:
.
e
<-Ö/ zı ba de in is 1ar in m k na Konımah ko ıda, ın n du ı tıg aş ul ağa on k ı al m ru ko konusudur. Sal dırgan de za v an ytaj l ar
engel ıçin ı as ı11 aş ul a 1n ar kl na ko ağın geri pa ket sc ı e nd isi ar irn n1 k na ko n e n tl kalmayacak. Dene ple aş • rsa be se bir gi n a h i cis iri nd nle yö me fıltrele ınıkanı n erişinı ruda ğ do a rın kJa na ko r e d ğ i yine ağın kalan
e
doğacaktır. ağ
alt
Denetlenen
ıl
her
denetlenen
i dc: i arisn mm
konak
ağ miınarisine, dahili ağı lntcrneften ayıran bir çevre lik eklenerek elde edilir. Eklenen çevre ağ güven J.<ademesi oluşturmak için ya p ı lmışt ı r ve kor u ma l ı konag1
barındırır. Bu
bir
yapılanmanın
lıed�f ayıımak ve ber nedeni
çıkış
d uru ındaki konınıalı konağı, dahi li a ğ da n h angi bir güvenli k prob leı n i ka rş ıs ın da saldır ı ilc dahili ağı yüz yüze bırakrnamaktır. Dahili ağ ilc çevre ağ
fıltreleme
arasın da paket yer
Li ygu Jaına düzeyli firC\Vall 'lar osı başvuru modeline l!Öt c uvt!ulaına kattnanı dti.lcyinde� uygu lan1a protokolleri üzerinde güvenlik denctinıi sa ğ lar.
\,.. 1 .l. Paket Filtrch.'nlc. c Yönelik Fire\vall Bilgıc:,ayar ağlar� nda ve ri l er i n iletinıi için küçük parçalara ayrı lnıası gerek ır. Bu k üç ük parç al ar TCP;lP proto k olü
kull:ını lan ağlarda IP pakttı
Bu
almaktadır.
yeteneği bulunan yönlenchrici
yönlen di ri ci
dahili
üzerinde
ağ
korumalı konağa henı har ic i sunuculara erişim yetkileri güve nlik po li t i k al arı göz önüne a lınarak verilir. Dahili ağın d ı şınd a kurulan çevre ağın, dış dünya ile bağlantısı yine paket filtrelen1c yeteneği ne sa hip bir yönlcndirici üzerinden ko tarılır. I3u hem
kullanıcılarının
yönlendirici üzerinde hem dahili ağı hemde korun1aJı konağ ı ko ruma ya yönelik bir güvenlik konak
Korumalı
sunuculuğunuda
aynı
zamanda
üstlenecek
po litikası
dahıli
şekilde
ağın
izlenir.
ve ki 1
düze nlenc bil i r.
B öyle c e dahili ağın yap acağı istekl e r korumalı konağa olmakta
ve
sunuculardan Firew all 'ları
korun1ah
konakta
onlar
hizmet talep etmektedir. sunduğu
gü v e n lik
a
dn ı
a
hedeflerine ulaşabilnıcsi paketlcıde yer alan IP başlık bi lg iler in in yc\nl ndirici a dı \'eıilcn cihazlar tarafı ndan
•
Uygulama düzeyli firewal1 'lar
"
Pnkt:ı
�
cdilclıilir
olaniarnı
çok
sıkı
ln r a ğ daki trafik
bir denetimde tutan
geçişine
izin
verirler.
Kabul
ğ daki St'rvislcr ve g ü v enlik p olitikası doğnılt1ısunLtı b e li rlen i r. t\1cscla bır ağ üzerinden emaıl h izıneti ')Unu luyor i st! M IP paketlerinin g eçışi fıre\vall politikasında izin ve r i lcc ek ş e k ilde belirlenmelidir. Paket filtcrelcıneye daya h firc\vall kullarun1ında dikkat cdilınc�ı gereken önemli nokta, tüın ağ trafiğinın sadece bu ınekanizına üze rin den geçerek aktı ğ ından emin nlnıaktu. n a � ka �·ı kış noktalun olan bir ağda bu tip bir n1ckanızrnayı kurınak gü venlik konusunda problemleri doğnracaktır. (:ünkü s a l dınlar diğer bağlantı noktalan filtreleme paket içi n tizcrindcn geçebilecepi n1ekaııiznıaınız bir işe yaraınayacaktır. Paket filtelemeye cdiiL'hilirlik sınırı
a
�
da ya 1 ı fire \Val 1 i le:.� •
Y e re l ağ dan dış ağlara giden paket
.
•
!)ış
ağlardan
•
Ağ
tra
yer I ağa
s ı ıı ırl and ı rıla bi1 ir.
fi ğ i
gel en paket
hc:ık k ı nda b ilg i
i ek edrn
tra
fi ğ i fiğ ı
tra
m ümkün
o 1ur.
8ir paket filterelcnıc yazı l ı mı IP kat ınam seviyesinde kontı ol gen;·eklcştirir ve IP b aşl ığında yer ala n aşağıdaki bilg ilere göre davıanı� sergiler. • •
�
y pınaktı . Bızım ınakınamız a dın a dışardaki herha ngi b ir sı st�me hizmet i steği yapar ve o n d a n gelen cevap l�n da . ma k inamıza taşır.
bız1m
hazında
,
rrafiğ,i kontrol al t ın d a tutarak bunlardan sadece kabul
dü7eyinde
filtrelerınden geçirerek paketleri n akıbetine karar verir. a kıb t üç şekilde olur. Paket ya kabul edilir, ya kabul . dair pak ti gön d eren sisteme bir cevap gider ya da h1çbır cevap verılmeden paket blok e edilir. Proxy fıre a l'ların çalışma prensibi veka let c n � ış
�
paket
yöne lik fiıc;\val l
Sltlırlandırılabilir.
filtreleyen firewall'lar b i lg i s a yara girecek olan paketle � i kontrol ederek, belirlenen kurallar çerçevesinde
�
filtrek·ıncy�
n1t·kanıznıalarchr. 13u fire\ all'laı kl'ndi ü1eıınden geçen
harici
Paket
B� � edılme�lğınc .
mün1kün olur.
i ize.:ı ind(j � al ışa n hir filt�'('k�nıe i s e bu yönl ndiriciler üzerinde koşturulan Jiltc:rck·ı1ıc a ınn � l ı yazdınılar ilc gcrçeklcnir. (4)
e
Proxy fırewall 'lar
ilc
anıaçh bir işletim yaz ılnnda olabilir. Paket
sisteıni
P ak t filtreleme yap an firewall 'lar
•
ak tarı lına ı
)'önlL-ndirici bir d nanını veya genel
sınd1andırabiliriz. Bunlar: •
yönde
doğıu
okuınıp
[3]
s eviyes i
olarak
adlandırılır. Verilerin paketlt r � ekl i n d e iletiıni ağın bııço k sistcnı tarafından pJvb�dınasına tılüsade eder. Pakctlerin ileti n1i esrasında
akışını
şek.;.· Je
Aghwında Cü\·enlik DenetimJeri
• • •
Kaynak IP Adresi
I I edef IP t\drcsı P rot oko l Tipi
Kaynak Port
1 I e de f Port
Fğeı ICMP mesajı ise mesaj tipi Paketin giri ş yaptığı ağ arayüzü lec eğ i • P a k et111 ha n g i ağ ara yüzü ne ileti fın dan Son iki bılgi paket yönlendirme mekanizması tara i ındesaklıdır. sağlanııken diğer bil g ı l cr IP pa keti ç •
•
164
Bilgisayar Ağla rı nda Güvenlik Deneti mler i llErsöz
SAU Fen B i l imleri Enstitüsü Dergisi
6.Cilt, 3 .Sayı (Eylül 2002)
Paket
filtrelerne
ilgılenmez
ve
yazı lımlan paketin
do layı sıyla
kullarncı
taşıd ı ğ ı veri ile
bazında
denet im
Bir
:firewall mi marisin de paket filtreleme isteni len aşanıada yap ılab i lir . Sadece tek yö nlend iri ci içeren minıarilerde paket filtreleınenin y ap ılacağ ı yer bu yönlendiricilerdir. Bunun yanısıra konak bazında da p aket fıltreleme yapılabilir.
Ancak
yeni
ya
için
da
yazılımları
proxy
yaygın kullanılmayan
yazı l ım bulmak zordur Diğer bir dezavantajı ise h er protokol için ayrı proxy sunucu g erekmesid i r . İsternci ve s u nuc u arasında proxy ' nin i ç in
hizmetler
.
s aydam o lnıası ve istekle r in
filtrelenmesi
bazında farklı proxy s u n uc ul a r gerektirir. [4]
içi n p rot okol
şekilde g e rç eklenir . Her hizmet proxy dest e ği i le di za yn
Bir proxy , yerel ağ ile dış dünya arasında yer alan ve
başta b i lgirun g üve n li bir şe kil de temini ve p aketierin dep ola n mas ını sağlayan bir progran1dır. [6] Proxy kavramı tün1 konaklara eriş i m varmış gibi görünü yorken bi r ya da bi rkaç tane kon ağ a erişim sağlar. Özel bir protoko l ya da protokol kümesi için bir proxy Junucu çift ara yüzlü konak veya korumalı konak üzerinde çalışır. İ ste n1c i programı Internet üzerindeki gerçek sunucu yerine proxy sunu cu ile bağlantı kurar. Proxy sunucu i� ;ğin i z inl i olup oln1adığına b aktıktan som·a eğer izin veril i yor ise ge rç ek sunucu ile b ağlantı kurar ve haberleşme boyunca isternci ile sunucu a ras ı n da yer alır. Proxy, ge rç e kle rne de özel bir donanım gerektirmez ancak bırçok hizme t için özel ya zıl ı m gere kti rir. b e l le ği
hizn1etler
eski
ve
Proxy ,nin çalışına şekli Inteınet hi zme t leri arasında farklı
V.1 .2. Proxy Firewall'lar
yard ımıyl a
ağdaki
istemci, dışandaki bir sunucuya doğrudan bağlanmadan yine yere l ağdaki sunucu üzerinden servis al ır. P rox y sunucu bir istek aldığ ı anda eğer bu ist e ği kendi disk a lan ından karşılayabi l i yorsa isteme iye doğrudan gön derir �si taktirde asıl su nu c uya bağlamr ve bu sunu cudan aldığı bilgileri isteınciye yollai Bu sırada yo l ladığı pake tleri ileride ge 1ebi1ecek istekleri karş ı la y ab i lmek amacıyla ön
kullanılan mevcuttur.
gerçekleştirmezler.
Proxy
Proxy için bazı dezavantaj la rd a mevcuttur. Yaygın o larak
yerel
,
,
.
depolar.
iste n1c i ba z ında farklı işlemler gerek tiıirle r. İsten1c iler proxy s u nuc uyl a teınasa geçti ğ i n i ve gerçek sunucuyu bildirmek zorunda olduğunu b ilir, bu vermeyen istemcilere yama yazılımlar de steği üretilmiştir. isteıncinin proxy suııucuya bağ l a ntı desteği yoksa kullanıcı başka bir p ro sedürü takip ederek proxy sunucuy a gerç.ek sunu cuyu b ildir nıe k duruınundadır. [4 ] edilmediği için sunucu ve
V.l .3 Uygulaına Düzeyli Firewali ' I ar Uy gu lama düzeyli firewal l l ar en sıkı konıma sağlayan rrrimaridir. osı başvuru ınode line göre uygul ama ka tmanı '
dü ze yi nde
çal ışır;
yüklenen
fire w a ll lar ,
yö n el i k
denetim
tam
sunar. Genel o l arak güçlü bi r iş istasyonu
yapma i mkanı
üzerine
uygulamaya
proxy
yazılımla
Bu
gerçekleştirilir.
fırew a ll ' I ara
benzer
ama
oturum
kurulduktan sonra bile pake tie rin sınaması yapılır. B u da beklenmedik saldınlardan
korunma y ı kuvvetlendirir. [7]
Bu yö nte m, ağ yö ne t i c is i n e
,
p aket filtrelemeli ve proxy
fi re wal l a göre daha gü venl i daha sıkı bir koruına i mk a n ı ,
,
verir. istenen programların çalışmasına izin verilirken, yasak
olanlar
kull a nılması
enge ll e nir .
durumtu1da
Bu
tür
güv enl ik
yöne t ic i s ine
ağ
ya p ma lıdır
duvan
büyük
sorumluluk düş er ; g e rekl i olan konfigüras yo nu
Proxv ilc Intemel Kul1anımı ··· · Pcrfo:·nıans
tür
bir
kendis i
.
"
-
...
lnıcnıcı Bnğbımısı
U ygulama düzeyli firewall 'da kabul edilecek veya kabul ediln1eyecek kurallaı1 i ç ere n bir tablo oluşturulur.
..
Bu
tablo üzeri ndeki bir kurala uyan ve geçme hakkı e l de lnr.cmel
eden
paketler
karşı
tarafa
geçirilir.
Aksi
uy gula nı a için gerekli paket ge ç iş i engell enir
Y crd agdrın isıent:n hi'g i lrıtt"iııct'l en bir d\'.fa gı:tirilmıiLe. yrrı>! Jğda i5t·enikiiği kndar d3ğıtılnıa"-tadır.
durumda
.
V .2 . Saldırı Tespit Sistenıleri
Böylelikle birkaç bilgisayarın aynı and a aynı bilgil eri mevcut band genişl iği ni kullanmaları almak iç in önlenn1iş olur. Ayrıca yerel ağdan daha hızlı bi l gi
yaptırımının sağlanması kadar, ih l all erin tespitide önem arz etmektedir. Saldırı tesp it sistemleri, yerel ağdan veya bağh bulunulan hari c i ağlardan gelebilecek ve a ğ1 mı zdaki sistem kaynaklar ı na zarar verebilecek, ç e ş i tl i p ake t ve verilerden o luş abile n sa ldı r ı lan te spi t ederek kayıt tutmak ve uyarı nıesaj l arı
transferi gerçekleştirilebilir.
yol lama görevini üstlenmişlerdir.
İstatistikler, p roxy kullanan ağlar da p erforman s artışının o/o40' la ra kadar ulaştığını göstern1iştir. Öze llikle kısıtlı band ge n i ş l i ğine sahip organizasyonlarda bir proxy s iste mi n kurulumu büyük önem taş ır
Saldn·ganların bir kısmı bu
Güvenlik politikasımn Şekil 6 . Proxy firewalJ
.
iş için otomatize edilmiş
araçlarla saldınrken, uzınan seviyesindeki
saldırganlar
saldırdıkları hedefe göre değişebilen çeşi t li yönte mler
ku l l an ı rl ar. Yerel ağı korumak amaçlı Firewal J ve Anti-
1 65
-
SAU
Bilgi ayar
Fen Bihm leri Enst1tüsü Dergisi
6 . C i ! t,
3 . S ayl (Eylül 2002)
sunmaktadırlar.
s iste mlerin
K orunmak
s al d ır gan la rı
aslında
için
kurulan
bu
ve
bu
yavaşlattığım
nıoda g eç i rer ek
tün1 tr afiği dinlerler, saJd ınl an
ağdaki
oturunıu engellerler.
i k in ci grup ise Sunucu
ge l i p
kurulduysa düzenli olara k s a l d ın ka y ıt l ar ın ı n incelenmesi de g ere kmekte d ir. Bu duıu md a pasif o l an fi rewall ve a nt i
d eğ i l d e
tüm ağı
r
gitmekte
sadece üzerinde kuruld uğ u sunuc uya veri le ri
olan
-.
kur ma k g e rekl idi r. Böy lec e g erekti ğ i nd e aktif olabilecek
imkanı
....>
.
belirleıne
kazanılır.
ağa
ile
ve g e rektiği
Düzenl i
d urumda
_..,._ -.... .. .
ıtn E Pot� E 1
__)
e ng e l l e me
kay ı t l ar
tuthıklar ı
�tu lı
_ıcelenerek s aldırganların neler yap t ı k l an ve hangi g ıub a dahil o ldukları anlaş ılabilir.
•
Ge rekti ği nde kötü ni ye tl i
• ...
görülen isteklerin ağa g i rme s i ne izin verilıneyebilir. [8]
V.2 . 1 .
..
•
Saldırı Tespit Sistemlerinin Içerik Olarak
Ç alışma Şekilleri Sa1dın
kayıt
tüm
yapılabilecek
olarak
s unuc unu n
o
•
da kazanılınış olur.
S is te nıl eri
ve
d os ya l arı nı , yürütülen s ü reç l e r i ince l er l er.
viıüs sistemlerine ek olarak Saldırı Tesp it Si stemleri d e
sal dır ı l arı
TabanJı
s i ste m l e r olarak anılmaktadır. Ağ Tabanl ı sistemler gibi
Eğer bu sistemler s a l d ı ga nl a rı ya vaşlatma amaçl ı olarak
:'espit
ren
rapor ederler ve g e re kt i ğ i n d e bir sunucuya açı lmakta olan
a d ı ml ar a tı lmış olabilir.
Saldırı
.
bir s i sten1e kurul urlar ve ethernet kartının prorniscuous
imkanı su ndu ğu kabul e d ilerek güvenlik y olun d a ilk
ara c ı
. ·m
tam mlana n grup, yerel ağdaki tüm bilgileri yakalayab:iJen
y av aşl ama aş aması sıra sı n da o nl a rı tesp it e d i p yakal a ma
bir savunma
Den
•
virüs gibi s i s temleri sadece ilk tip s a ld ırg a n lan eng e ll e me imkanı
Ağları nda Güve nli k
1 ı
•
i ç erik
tes pi t sisteml er]
o l arak
iki
ayrı
pren sipte
1
çalışmaktadırlar, i l k yap ı da anti-virüs sisteınlerinde ol d u ğ u
ı
J'
gibi o 1 uşturulmuş ç eş i t l i inıza1ar ıle pa ket l eri incel enıek ve sald1nlan
saptamak hedeflenmektedir.
sistemlerin
ve
i ş l e yi şi
ağın
yapılan dırılmışttr,
bu
düzend e
İkirıci
belirtl
f··t...
d üz e n d e
bir
olab i lecek
ise
yapıda
bir
herhangi
anannal l i k saldEının tanımlanmasını sağl amaktadır.
il k
tür saldı n t espi t s1stem1eri
s aldınları
üzerinde
yakalanan
inceleıne
tespit sistemlerinin yer!eşinıi.
rap orl a ma k
üzere
tasarlammştır.
Ağdaki
o l up olnıadığına karar verip, rapo r tutar. Kurulduklan
şekl i n d e
s istemde dinlcyeceklcri
çalı ştı kları i ç i n h e r saldnının izlerinin tannrılannnş o hnası
ağ
sayıs ı kadar kaliteli ethernet
k artı bulunmalıdır. Genel o larak po s ix tabanlı sistemlerde
gereld 1d i r . Gen elde bu tür sistem l erde saJd1rılann çokluğu, her sald ı n varyasyonu için ayn
7 . Saldırı
P(
yakalayabHdiği tüın p aketl eri incelerler ve ağa giriş izni
kul 1 an ı lmaktadırlar. Belirlenen ç e ş i t li kurallar çerçevesinde ağ
�c
Ağ Tabanl1 saldırı tespit sistemleri ağ a yapı lab i lecek olası
gün ümüzde yaygın olarak
p a ket l eri
Şekil
ı··r
ya da kendi özel i ş l et i m s istemlerinde çalışmaktadırlar
kurallar koyma i şi n i bir
rrıi ktar zorl aşt1rmaktadır. Ancak ticari yaztlıml arda otomatik
Ciddi b ir performans kaybı söz konusu olabildiği için
olarak
Windows tabanh s ist e m l e r tercih edilmemektedir. A ğ
In ternet'ten
indi ri l ebi lmcktedir.
hergün
yeni
saldırı
imzaJan
-
pa r ç a l ar ı n ı dinlerken bazı saldırı tespit sistemleri tek b.r s iste m ile bu işlen'li t a maınl a rl ar bazı sistemler ise her ağ ,
•
parçasını kendisinden farkl ı her biri agent ( yardımc ı)
Ikinc i t llr sald1n tespit sistem lerind e i s e durum bir m i kt ar daha akla yatkı ndır. Ağda yada çeşit li sun ucu1arda düze nlı
olarak adlandınlan
olara k yapl l makta olan işlem l eti takip eder ler ve farkh ya da olağand ı şı hareketler gördükl eri n d e 1se rapor ederler. Bu tür
d urumlarda örneğin 5 yardın1cı lisansı ile gelmekte dirler. Her y ard ımcı 1 veya 2 ağ parçasını din leye bili r özelliğe
si stenı l eri n
n onnal olar ak nite lend irile bilecek hareketleri öğre nme leri oldu kça fazl a zaman alınaktadır. Ayr ıca bu hareketl erin
zaman
sist em leri n
yeni den
içerisin de
değ lşeb i l irliğ i,
yapılan dır ılm ası
v eya
sa h ipt i r
kurulduğu
ağa
ye ni
su nuculara yüklenerek,
tespit
etme k
Bulundukları
V.2 .2 Saldırı Tespit Sistemleri n i n Yerleşim Olarak
veya
o sunucuya yöne lik saldırılan önlemek
si s teml e r i n
ş ek linde
konfigurasyon
ça l ışı rlar. dosya lannı ,
sistem ile ilgili ka y ıtl ar ın tutulduğu d osyal an izlemeye
Ç a lışma Şekilleri
S al d ırı t e spi t sis tenıleri ye rel ağda çalışt1klan ye re göre
T a b a nl ı
.
Sunucu Taba.nb s a l dırı tespit siste mleri ise çeş itl i özel
sistemler eklemek işi daha da zor laş tırnıaktadı r . [ 8 ]
yine ik i ye ayrılmaktadırlar. Ağ
sisteınler ile dinlemektedir. Böyle
sistemler olarak
almak, o sistemin bütünl üğünde meydana gelebilecek .
1 66
d e ğ i ş ikl i k l er i incelemek ve sisteme y öne lik kötü niyetli kullanınılan
e ngelleme k
görev lerinden
baş lı ca l andır.
Bilgisayar Ağlarında Güvenlik Denetimleı-i .
SA U Fen B ı l i nı leri Ens:itüsü Derg isi 6.C'iltJ 3 .Sayı (EylüI 2002)
Kurulduklan
.
U . E rsöz
sisten-ılere
tanı
olarak
konusunda zorlukları
sağlayab i l meleri
doğas ı
göstem1eleri
nadjrdir
ve
vardır.
bu
duıum
İşletim
Zavıflık tarama sistemlerinin e k siklikleıi: J
H enüz
•
uyumluluk
birbirleriyle
gereği
sistemleri n i n
uyum
saldırı
tespit
Gerçek bir saldırgan gibi saldıramazlar. Ancak
•
veritahanlarında
sistemin zayıflıklanna uygun yapılandınlmış olması gibi ortaya çıkarmaktadıı-.
Özel
bir sunucu
doğru sonuçlar üretemez ve yaiJ.ltıcı olabilirler. Uygulamaların
•
verilebilecek
V.3. Zavıtlık Tarama Sistemleri
sahte
Oton1cH ik zayıtflık tarama sis temle ri bir ağ parçası içinde bileşenlerinin güvenlik zayıflıklarının bulunmasını, ve
kapatılma
açıklamaların
yönteınleriyle
listelenmesini
ilgili
sağlaya n
yazılımlardır.
tasarımından,
haztrlanı! -!ş
kötü ya
sisteınini
zayıflıklar,
sadece da
görselliği
ek� iklerinden kaynaklanır.
aşan
hatalı ön
yapılan
planda
ağ
tutularak
donamrn,
yazılıınlardan, kullamlan
zayıflık
yanıtlar
taraına
B il i ş im teknoloj ilerindeki hızlı gelişim ile b ilginin çeşitli sayısal ortamlar üzerinden tüm dünyaya sunuhnası artık mümkün duruma geln1iştir. An1a bu gelişim yanında bir takım
güvcnl iğindeki
Ağ
veya
mesajları
VI. SONUÇ
bulunan istemci, sunucu, yönlendirici, firewall gibi tüm
referans
aç ılış
sistemlerini yanıltabil irler .
•
zayıflıklann
çerçevede
Paket kayıplarının yoğun olduğu ağlar üzerinde
•
for US. [ 8 ]
�ulunan
tammlandığı
saldınlar gerçekleştirirler.
yazılıını i ç i n üretilmiş olanlanda vardır. Örneğin : Snort
ağ
güvenlik zayıflıklarını
bulamazlar.
sistenıJerinin o işletinı sistemine özel yazılmış olması, o zonınluluklan
yayınlanınamış
protokoldeki
işletim güvenlik
Billlun sonucunda yetkisini
kötüye kullanırnlara zeınin hazırlayarak sistemin
işlerliğ ini tchl ike ye sokar. [9]
doğurmuştur.
sistemlerinin ınaruz kaldığı
B i lginin
ve
bilgi
saldırılar her geçen
gün
artmaktadır. Artan bu güvenlik problemleri yeni yeni güvenlik
çözümlerinin
geliştirilmesini gerekli yönelik
ürünlerin
üretilmesini, kılnuştır.
kullanılması
var
olanların
Saldırılan
önJemeye
kaçınılmaz
olmuştur.
Bunun yanında saldırıları tespit eden ve saldırganlar gibi davranış gösteren ürünler sayesinde güvenlik açıkları i ç i n daha
ZayLflı k tarama s istemlerini üç grup altında toplarnak
problemleride
i yi
üreti l m e s i
çözümler
duruma
n1ümkün
gelmektedir.
müınkündür: •
Yerel Sistem Zayı fl ık Tarama S istemleri
•
Uzak S i stem Zayıflık Tarama S isternleri
(1]
•
lJygulamaya Özel Zayıflık Tarama S istemlerı
Tespit Teknolojileri", İletişim Teknoloj ileri
DAYIOÖLU, B .,
[2]
Zayıflık tarama sistemleri daha önce yayınlanmış sistem
200 1
bir
veritabanı
halinde
A . , "Internet'te Saldırı 1 . Ulusal
Sernpozyumu Ve Fuarı, 1 7-2 1 Ekim 200 1 , Ankara
Zayıflık tarama s istemlerinin özellikleri : zayıfl ıklarını
ÖZGİT,
bünyesinde
CERT/CC Web
[3]
Sitesi, http:/{�Y':Y'N .cefl:!org
K.ARAAH METOGLU,
0.,
"
CERT
;
Inte rnet Güvenl i ğ i
bulundurur. Üretici firmalarca ya da gönüllü kişilerce
Kavramlan
yeni duyuıulan zayıflıklar bu veritabanianna eklenerek
İstanbul Teknik Üniversites i Fen B ilimleri Enstitüsü,
dağıtıhr. Zayıflık tarama sistemleri, veritabaniarındaki bu
200 1
zayıflık
bilgilerinden istifade ederek hedef gösterilen
sisteınler üzerinde bu zayıflıkları test ederler.
[4]
ve
Teknoloj ileri",
Yüksek
Lisans
Tezi,
A Y , Y., "Jnteınet ' te Firewall G üvenl i k Kavranu",
Yüksek Lisans Tezi, İstanbul Teknik Üniversitesi Fen B ibmleri Enstitüsü, 1 996
Zayıflık ta n unlama için kendilerine özel script dillerde içerirler.
Böylece sistem yönetic ilerine kendi zayıflık
scriptlerini
o luş turup
hedef sistemlerini
test
imkanı
[5]
M., [6]
BARRON, B . , ELLS WORTH, J. H., SAVETZ, K.
"Internet Unleashed", p 1 3 5 - 1 4 8 , 1 997
ÇETİN, G., ÇELİK, K . G., "Linux Ağ Y ö ne t i mi
p 1 59, Ağustos 2000
sunarlar.
[7]
ÇÖLKESEN,
R.,
ÖRE�CİK, B . ,
"Bilgisayar
Yıllık o larak yayınlanan zayıflık b i l g i leri takip edilmesi
Haberleşmesi ve Ağ TEknol oj ileri", p 273, Ekim 2000
zor rakamlara ulaştığı günün1üzde düzenli takip imkanı
[8]
:;unar. B ir s aldırgan gibi sistemler üzerindeki zayıflıkları tes t eder,
sonuçları
raporlama
">
çeşitli formatlar
imkarn
sunar.
ve
düzenler halinde
Raporlarında
tespit
edilen
zayıflıklar için çözüm yolları ve referans kaynaklarıda verebil irler.
167
ÖZAVCI
,
F., "Saldırı
Tespit Sistemleri
G i r i ş",
h t_tp�//\V\V\v.sivahsapk_fhcorn, Kasım 2001 [9]
ÖZAVCI,
Sistemleri v. 1
",
F.,
"NESSUS
ve
Zayıflık
!.ı!!ı2>'/\v,vw. sjyahs<�a.�cc.UJ1,
Taran1a
Ocak
2002
'\ra . Yüz Tasanmı L. ancar, A.F.Boz
Kontı·ol �ist<·rnltlri Analizi İçin M Al LAB'da Kullanıcı
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi
6.Ci lt, 3 .Sayı (Eylül 2002)
.
SİSTEMLERİ ANA�izi İÇİN MATLAR'DA KULLANlCI
KONTROL
ARA YUZ
TASARIMI
Ümit SANCAR, Özet-Bu
çalışma,
kontrol
yöntemleri
bir
sistenıleri çatı
altında
toplayan,
rıra yüzünü(GlJI) tanitmaktadır. B ilindi ğ i gibi
ko n t ro �
sistemlerinde kontrolör, kontrol edilen sisten1 ve gcrı besl eme
elemanları
Jistenılerinde
aınaç
vas ıtasıy la
Kon trol
bulunmaktadır.
bir
kontrolör
bir
etmek ve sürekli istenen değeı·lerde, yani kararlı halde
sistemi sürekli veya belli bir zaman diliıninde kon tr ol
Bu
tutmaktL.
amaçları n n e oranda gerçekleştiğini
test etmek artık
g ünüm üz
bil g i s a yar teknolojisi ile çok
için kullanılan yazılımların öğrenihncsi ve u y gulanı a s ı
kolay hale gelmiştir. Öte yandan, sistemi test etmek kay bın a
zaman
amaçtan
neden
uzaklaşmamtza Matiab'da
hazırlanan
kullanıcıların
derin
p rog ramla m a
bilgisine
olmakt adı r
neden
kullanıcı
matematik, ihtiyaç
ayrı k
zamanda
kontrol
h em
.
yüzü,
duymadan,
ve
kontrol
ver m i şt ir .
sürekli zaman ve hcnıdc
çalışmaya
sistemlerinin
ara
asıl
kontrol
sistemlerinin anali zi ve tasarınıına olanak Hazırlanan ara yüz
Bu
hemde
olmakta
yanı
i mk an
sıra,
vererek,
klasik
günü mü zde
hızla
y ay ı la n modern kontrol sistenılerinin incelenmesini d e
mümkün kılmıştır.
Anahtar Kelinıe/er- Kon trol ö r MATLAB, Geri Abstract- This application pre s ents a basic GlJI fo r .
systems. Soft"'are i s
The aim of any control system is to
control the plant to follow a
given reference
maintain the stability. In this
st udy it is aimed to
and
ob serv e the control systen1 per fo ro1a n ce criteria and stability b)' usiııg different anal y sis techniques, 'vhich
are impleınented in the software. Analyzed plant oı·
controller can work both discrete and continuous time
appl ication s
.
Thcrefore one can easily analyses and
obtained theoı- etically from Control System C o urs es studies a by
control system and
usin g the
y aptı ğı
l il i nn1 � k t ı..= ydi .
13u
alctleı
daha çok
hayvan
taklitleri yapan oyun c akla r su saa1i ve su kemerlerindeki su s� vi yesi ni s ahi t tu tınay a yara yan sıstemlerdi ( J\.1.Ö
4 �O ). �ana ı ı devriıninin ba şla ngıç yı l lan nda bulunan gen be "llen ıc ıı s istc.;ınlcr olarak sıcakJ ık düzenleyicısı buhar kazançlan i ç i n g �ı iştirilen basınç düzenleyicisı
.
gibi örnekler sayılabilıı.
Endüstrıyel a la n da kullanılan ilk geri beslcmelı denetim organ ı ıs e Jan ıcs \Va tt' ın 17 69 da geliştı rdiği toplu hız dii7cnlcyicisidir (Regülatör). Bir denetin1 sistemine ilişkin ilk Kuran1sal çözüınlemc 19. Yüzyılda Watt rcgulatöninün
geliştıren
bir
isko<;valı
d ifc ra nsiye l Fizikçi
denklem
Janıcs
Clerk
modelini
Maxwell
h a ş ka hilin1 adaınlarının da kat k ı l arıyla ( Minorsky, �yquist. I la;cn v.b. ) denetinı kuraını geliştirildi. Bu genc-l kuranını g c J iş i nı in c bağlı olarak sırasıyla servo
gcrçckle�tirdi. Bu kurarn kısa sürede geliştirilerek bir çok
b11g.isayarlar gclişin1 gösterdi. Tüm bu ilerlemeler .n.
nıekanizınalar.
pnönıatık dcnetiın organlan ve analog
si�ternlc.ri g1bı u y g u l an1 ala ra zcn1in hazırladı.
Beslem e
'vritten in M atlab
Çl""� �ski çağlardan b\.::ri insanoğlunun çok basit de olsa 'kendi ke nd i n� çalışına sisıen1ine, göıc çalışan makineler
Dün)� Sava�ı ncla lJçaksavar bataı-yalan ve atış denetım
,
using the analysis of control
•
I.C;tRt,
analizinde
�1atlab paket programı altında yazıl rn ı ş bir k ullanacı
amaçla
Fu,lt BOZ •
kullanılan
hem
Ali
compare the results
K1a�ik dcnetiın sisteıninin özünü teşkil eden Frekans C' c' a bı yöntenıi 1940, lı yıl l a rda kök-yer eğrileri yöntemi
1 950' li yıllarda g c li ş nıc lerin i tamamlamış ve yayg ın
dcnett m sis tenıl e rı n l n tasarınunda say ısal bilgisayarlar kullanılnıny a b a şland ı ve geri beslem enın belirli bi�
o la rak
kullanılınaya
başlanmıştır.
Bu yıllardan sonra
sürccın birçok no k ta sından başlayabileceği ve gerekli ayarların birçok noktadan yap ılabileceği fikri ortaya at ı ld ı . Sayısal hilgisayarlnnn işin ıçine girmesiyle daha
karıılaşık sı�tcn1lcr dcnetlcnmcye başlandı ve bunlan eskı yontenılerden ayırn1ak için modern denetim kurarnı olarak adlandırıldı. Bu kurarn durum uzayı yaklaşımına
1970'li yıllarda dunım yaklaşımına d ayanan nıodcrn denetım knranıının, fr ek an s cevabı ve Laplace dönüşüınünc dayanan klasik denetim kuramının tamamen yerin i alanıayacağı gerçeğine varıldı.l980, li yı llarla day an 1 r.
software.
Key JVords- Controller, :VIATLAB, GUI, Sofhvare Ü.Sancar,
. .sayarlar bılgı mikro bir1 i ktc artık denetım s i ste ml er inde a k t i f olarJk gôı cv aJnııştır. Iyi bir kontroleünün hem
A.F. Boz: SAC,Teknik Eğıtinı Fakültesi� Ele:<:ronık Bılgisayar Eğitımı Bölümü 54040- Eser�tcpc Kampüsü- ADAPAZ ARI
168
Kontrol Sistemleri Analizi İçin MATtAB'da Kullan1cı Ara Yüz Tasarımr
SAL Fe;ı B ilimlerı Enstitüsü Dergisi
Ü.Sancar, A.F.Boz
6.C11t, 3.Sayı (Eylül 2002)
g erek me kt e dir .
klasik he mde modern denetim sistemlerini çok i yi biln1esi
[ 1]
Bugün modern ev ve bürola rd aki ısıtma ve h a va la nd ınna sisteın ya da düzenleri otomatik k o ntro l sistemleri yardımıyla ıs ıyı y a da ortamın nemini ayarlar. Endüstride n1od em araç ve gereçlerde otomatik kontrol sistemlerinin sayısız uygulamaları vardır. Örneğin üretilen ürünün k al it es in in konh·olü, ulaşım araçlarının kontrolü, g er ilim regülatörleri, in sa ns ız araçların kontrolü, bilgisayarla kon trol tarfik kontrolü ve r obotlar ve kon troll er i v.b. geniş bir görüş açısından bakıldığında kon tr ol sistemleri teoirisi elektrik, makine, inşaa t v.b. n1ühendisliklerin kapsan1111a gir en sistemlerin kont r ol ü ne uygulanabildiği gibi deği ş ik bilim da lları nı ilgilendiren çevre sa ğlığı ek on omik kontrolünde toplumsal ve olayların kontro Jünde canlıların incelenmesinde de kulla nıla b il ir Görüldüğü gibı kontrol insanın ve te kno loj ini n old uğ u .�cr y e rd e vardır ayrıca İnsa nlı k ve gelişimi ıçın de ,
.
vazgeçilmezdir.
Eğitim
[2]
st e nıinde
öğrenciler için en bü yük sorun anlatılan dersi günlük ha yat la ilişkilendirememektir. Sorunun tem elind e l�oriyle pratiği bir po tada eriternernek yatmaktadır. Kontrol ders i eğitimide hem i çerdi ğ i konular hem çok farklı bilimleri ilgilend i rm es i hemde içermiş olduğu yüksek matematik b ilg isi yle ö ğr enc il er için zor ve ağır olarak ta bi r edilen ders lerde n biri olmuştur. Analizi istenen bir kontrol sistemi blok şemasında, analize ulaşmak için yapılması g ere ke n bir çok zorlu adım va rdı r. Daha ö nemlisi sistenlin kararlı hale getiı·ilmesi için kullanılacak kontrolöriin dizaynında de ne m e yanılma yoluyla son uc a ulaşılmaktadır. İşte bu n okt�da yapılmış olan bu ç al ı ş ma çok büyük kolaylık sa ğla ya cak tı r. Çok yüksek matematik ve kontrol bilgisi gerekıneden "' ·
.
girerek sistem kara rl ılı ğı nı test edebilir.
kullanıcı
sadece sistemdeki elemanların parametrelerini
GİRlS •
E aşvuru
,...----,
Kumanda siny8l.i
V(t)
Gmf
Elemanlan
Baş vuru
sonuc unu gö r m e s i birkaç sa ni ye yle sın ırl ı d ı r A yr ıca bu prog ra n 1 Matlah gibi kontrol, elektronik ve endüstri mühendisliği gibi bir ç ok aianda sık karş ılaşılan bir programda yazıldığ1ndan ayrıca kullamcıya Matlab hakkında da üst düzey bir örnek teşkil ed ecekt ir. .
Yapılmış olan bu çalışma daha önceden Control Kit[9] adı ile bi linen Matiab yazılımının genişletilmesi ve gel işt i ri lmes i esasına dayanmaktadır. Geliştirilen program Ma tl a b 1 n 6. s ür ü mü n de çalıştır1lmıştu. Gen i şleme sürecinde programa ayrık zaınan analiz meto tları da e klenere k günümüz n1odern kontrol sistemlerinin incelenmesine fırsat verilmiştir. '
,
II. KONTROL SİSTEMLERİ
Kontrol; incelenen davranışların belirli istenen değerler etrafında tut u lma sı veya isten en deği şünleri göstermesi için ya p ılan i şlemler olarak tanımlanabilmektedir. Bu durunıda O toma ti k Kontrol; kontrol işlemlerinin, kontrol edilnıek iste nen olay etrafında kurulmuş bir ka rar mekanizması ta ra fı n da n doğnıdan ins a n girişinıi olmadan gerçekleştirebilir [3]. ,
Yukarıda ki ta nıma göre bir kontrol sistemi bir tak nn elemanıann karşılıklı şe k ild e birbirine bağlanmasından m eyd an a geln1iştii. Sisten1 e leman la n birbirlerine giriş ve çıkışlar yoluyla bağlaıınuştır. Sistem eleınanlannın işlevl e r i, bireysel g iri ş ve çıkışları ve sistem elem an l an arasındaki bilgi akışı i ş levs el blok şen1alan ile gösterilir. Bu şe ınalar sistem ele manl ar ı nın etki neden sonuç ilişkilerine göre sıralanınalarını s i stemin yapısının incelenmesini sağlar. İş ievs el bloklar bir kara kutu e le m anı olarak ele alınır ve bir siste ın elenıanını temsil e den bir kara kutun un davranışı giriş çıkış bağıntısı ile belirlenir. Burada giriş bir neden çıkışta girişin n eden olduğu bir s onuçtur. Bu ne denle giriş çıkış bağınbsı elernanın neden son uç davranışı olarak ifade edilir. Bozucu
Karşılaştınci
Girişi t(t)
Hata Sinyali
G1riş, d(t)
Denetiın Deenetim Orgaru
Si!ıyali
tn(t)
e(t)
Ivfotor Eleman
·veya SürUcü Eleman
Sinyalı
Düzeltme
a(t)
Denetlenen
Sistem
ÇIKIŞ
Denetlenen Değişken c(t)
<.•myali
Gerib e sle!ne ,_ı
Şekili
Geribe s letn.e
b(t) .
Elemanı
Temellaru.mlan gosteren genelleştiı-ilıniş geribeslemeli sistem blok şeması '
iyi ç özüm için d ene t i m sistemleri
analizinde kullanılan tüm analiz yö nt e mleri ni ( Nyqu is t Bode v .b. ) kulla nab ile ceği gibi kontrol ör seçjminde de Ö7gürdür. Bunları yapaı-ken yapt ı ğı değişikliklerin Bunu yapa r ken en
,
169
Denetim sistemlerj dene ti m etkisi açısından iki ana sınıfa
ayrılır. Bunlar; (i) Açık-döngü d enet i m sisten1leri
Kapalı-döngü denetim si s temler i .
ve (ii)
Kontrol Sistemleri Analizi
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi
6.Ci;t, 3.Sayı (Eylül 2002)
için MATtAB'da Kullanıcı
�ra Yüı Tasanm1
lLSanca r, A.F.Boz
11.1 Açıl\ Döngü Kontrol Sisteıni Açık döngü kontrol sisternlerinde denetin1 olayı sistern
11.3. Korıtrolör Çeşitleri Vc Dizaynı
çıkışından bağımsızdır. Açık-döngü sistemlerde çıkışın ölçülmesi
ve
geri
beslernesi
bi lg is ind e n haberdaı
söz
değildir,
konusu
Bir
olmaz. Uygulanıada açık-döngü kontrol sistemleri giriş sistemin giıişi
dolayısıyla
çıkış
bağıntıları önceden
ç1kış
o lan
belli
ve
iç
çıkış
bozuculara maruz kalmayan sistenllerde kullanılır. Çıkış doğruluğu
yapılan
kalibrasyonun
kontrol e tkisi vardır.
çamaşır ınakinelerinde olduğu gibi, sistem girişi bir program şeklinde veiilir ve sistem progra m sn·asını izler. Tı dfik ışıklarının kontrolü örneğinde ise p rogra m
1. 2.
zaman esasına göredir. Işıklann yanıp sönn1esi belli bir
3.
sırada belli bir zaman süresi kadardır.
4.
ÇIJ:QŞ
çıkışı
sistem
ölçülüp
İkili
kontrol sinyali üretmektir.
veya
veya aç-kapa kontrol etkisi
Orantıkontrol e tki s i
(
inte g ral kontrol etkis i
Türev kontrol etkisi
P)
(I)
( I))
rı}
konumda bulunurlar. Hata değerine bağlı olarak kontrolör ve buna bağlı olarak da motor ele ma n ya devrede yada kullanılırlar.
geri
Böylece sisternin girişi çıkıştan haberdardrr. Sisteın çıkışı geri beslenerek girişe uygulandığından bu tür sistemlere geri beslemeli sistemler de denir. Açık-döngü sistem ile
Geri besleme e tkis i pozitif geri
Kapalı-döngü sistemi birbirinden ayıran en önemli unsırr c tkisidir.
ile
Aç-kapa kontrol etkisi kullanan kesikli çalışan kontrol organları oldukça basit yapıda ve ucuz olması nedeniyle çok evlerde ve endüstride yay gın olarak daha
beslendikten sonra is tenilen gıriş değeri ile karşılaştınlır.
geri beslen1e
büyüklüğü
11.,3.1 İki Konunılu Veya Aç-Kapa Tipi Kontrolör
Kapalı döngü kontrol sisteminde denetim etkisi Sistemin
giriş
Buı1lar;
elemanlaı1 oluş turu lur.
11.2. Kapalı Döngü Kontrol Sistemi
bağlıdır.
kontrol
Bu temel kontrol etkilerinin bir yada birkaçının bir arada kuUarulmasıyla değişik k ontrol etkilerinde çalışan kontrol
Şekil-2 Aç:tJ�-döngü kontrol sistemi
çıkışına
içinde
Kont:Tolör organlarında kullan1lan belli başlı dört temel
otomatik
Denetin\ ')rgarı.lan
başvuru
büyüklüğünü,
uygun bir kumanda
zamanlama yada sualama esasına göre çalışırlar. Örneği�
Denetlenen Sistem
si s temi
değerinin yapısına ve kendi kontrol etkisine bağlı olarak
(ayarlama)
derecesine b ağlıdır. Açık döngü kontrol sistemleri ya
GİRjŞ
denetim
karşılaştırmak ve karşılaştırmadan ortaya çıkabilecek hata
ve girişin bir karşılaştırması yapılmadığından sistemin çalışma
döngü
elemanın1n görevi ölçn1e elen1anı üzerinden geri b eslenen
dış
veya
kapalı
ikili
kontrol
İki
clen1aıu
sadece
iki
belirli
kontrolör o lara k bilinirlei. B unlar genellikle izleyici veya devı-ede değildir.
konınnlu kontrolörler bang-bang
servo ınekan izma deneti biçiminde kullarulırlar.
besleme ve negatif geti besleme olmak üzere iki şekilde olur. Negatif geri beslemede çıkıştaki değişimler g1nşe ters
yönde etki eder. Böyle bir sistemde çıla.ş, arzu edilen
gir işe göre bir artış gösterecek olursa denetim etkisinin azaltılarak çıkışın istene değere geri dönmesi s ağlamr. Pozitif geri beslenıede çıkış girişe aynı yönde etki eder.
Buna göre çıkışta herhangi bir artış meydana gelirse bu
denetim s inya linde bir a rtış nıeydana getirir. Bu sistemde girişle toplanarak hata sinyalinde bir artış dolayıs1yla da
çıkışı daha da artt1racak bir etki yaratır. Sonuçta artış sistemin fiziksel sınırlarnalarına kadar devam eder ve sisteın denetlenebilirbğini kaybeder. Pozitif geri besleme
iç döngüler hariç bir kapalı-döngü kontrol sisteminde kullanılmaz.
GIRIŞ
Denetim
Sisteın
Denetlenen
Oı-ga1u Ye Karşilaştıncı
ÇIKIŞ
11.3.2 Orantı Tipi Kontrolör
( P)
Orantı etkide kontrolör çıkışı bir oransal kontrolör girişine oranlanır.
sabit yol uy l a
Kontrolör çılaşı m(t) ile
kontrolör girişi hata sinyali arasındaki bağıntı Ş e kl inde verilir. Burada Kp
orantı kazancıdır. Orantı
bağlı du ve o anda hata ne kadar büyük
etkide herhangi bir anda kontrolör çıkışı, m(t) hatanın büyüklüğüne
olursa düzeltici kontrol sinyali
o oranda büyük olur.
Hata çok küçük olduğunda ise kontrolör yeteri kadar etkili düzeltici sinyal üretemez. Bu nedenle o ran etki ile çalışan TipO sistemleri kalıcı-duıum hatası verirler. nin arttınlmasıyla kalıcı-durum Kazanç ka tsayısı Kp ha tasının giderilmesi mümkündür. 11.3.3 integral 'Tipi Kontı·olör (I) Orant1 etkide ortay a çıkan kalıcı-durum
hatasını
bir kontrol etkisi ilave etmektir. integral kontrol yasası
giderınenin yolu, kontrolöre ha ta nın integrali ile orantılı
Eletnai11
Geribesleme
Şek.il-3 Kapalı-döngü kontrol sistemi
170
6.Cilt, 3.Sayı (Eylül 2002)
Kontrol Sistemleri Analizi İçin MATLAB'da Ku Ila n ıcı
SAt; Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi
Ara Yüz Tasarırnt
Ü.Sancar. A.F.Boz
1
m(t) =K; Je(t)d(t) ı
veya
m(t)
=
Ts 1 Tö =6 ise; tek bir kontrol d öngüsü ile denetlenmesi
o
Ts 1 Tö <3 ise; sistem yalnızca karnıaşık kontrol döng ül er i zor duT.
1
je(t)d(t)
0
ile deneti en e bilir.
o
şeklinde ifade edilir. Kontrolör ÇLkışı m(t), hata e(t) ni11
Burada I<i int egr al
zan1an integrali j}e oran tı l ı d rr.
döngü denet i m sistemını n başvuru girişine bir basamak fonk siyo n un un uygulanınası halinde sistem cevabırun yeni kalıcı-duıum değerine en kısa zamanda ve Kap alı
kararl ı bir şekilde erişmesini sağlayan kontrol org a nı
kazancı, T, int egra l zaman sabiti adını alır. integral etkinin çıkışı geçmişte meydana gelen hatanın birikimi ile
Ni c hols ( 1942) tara fından bir ölçüt geliştirilmiş olup bu
integ r al
olması
etki
olursa büyük bir düzeltme etkisi sa ğla nır. Teorik olarak
orantılıdır ve
he r hangi
bir anda hatamn integrali büyük
kontrolörün tek başına kllllanılması
etki tipi
mümkün ise de uygulamalarda daha çok oransal etkiyle değ iş i nil
sürdüren
lıirlikte kullanılır. Kontrolöre bir integral ilavesi h a t a sıfır olana
kadar
�1.3.4. Türev Tipi Kontrolör (
sağlamaktadır.
bir
kontrol
etkisi
D)
ayarı en uy g un ayar kabul edilir. Bu
aşan1a genliğinin, g1 birinci a şama genliğine oranın1n. 1/4
cevap eğrisinin g2 ikinci
ölçüte göre, c(t) zaman alanı gerekir.
Şekil-4
de
b iri nci aşma genliği
gösterildiği
gibi
cevap
l/4 üne düşmesi yük değ işimleri için düzenleyici (regulatory) türünden denetleyiciler i çin en
eğrisinde ikinci aşnıa genliği g2
g1
•
e
nin
or nı nı n
a
uygun ayar olarak kabul edilir. Bu ölçütün matematiksel
denc y l er le ıspatlanmıştır.
biı· dayanağı olmamakla birlikte
Türevetki çıkışı m(t), hata e(t) nin zamana bağlı türevi i le
Ziegler ve
anıaçla
sönümleme sağladığı
hızlı
cevap ve çabuk
orantılıdı . İdeal olarak
1n(t)
de =Kd . clt
m(t)
de = Td dt
kazanc ı T d türev etki zaman1 adını a] rr.
Şeklinde ifade edHir. Burada Kd türev denetim organı
Türev etkinin en önemli üstünlüğü hata nın büyümesini .
önceden kestinnesi ve büyük bir hata ortaya çıknıadan bjr
etkisi sağlamasıdır. Türev fonksiyonu payına 's' Ça.t?anı
aç ık-döng ü
düzeltme
etki
transfer
getirerek sisteme
kararlılığı üzerinde i yileşti ric i bir etki yapar. Paydaki 's' ° çarpanı aynı zaınanda sisten1e 90 lik ileri faz farkı
s-düzlemi orijininde bir sıfır ilave eder. Bu
ise
sisteınin
o
Şek i l-4 TitTeşimli cevap eğris i
getirir. Türev etki yalnızca hatanın zamana karşı değişimi karşısında etkili olduğundan kontrolörlerde yalnız başına
Ayrıca Ziegler-Nichols sistem cevap eğrisi yöntemine
kullanılmaz ancak diğer kontrol elemanlarıyla birlikte
göre de b i r başka kontrolör ayarı şu şekilde yapılabilir.
kullanılır.
Kontrol
11.3.5. Kontrolör
gerektirmeyen
Dizaynı
n
a yarl a rına etki eden iki önemli parametre vardır. Bunlar
Bir
sistemde
eğ ri si nden
işlemler aşağıdaki sıraya göre yapılabilir.bu yöntem özellikle ölü zaman gec i k ıes i çok küçük olan sistemler için uygundur (i) Orantı kazancı Kp sıfıra, integral zamanı Ti en
kullamlacak
kontrolör
kontrolör
veya
tüm
yüksek
sistemin bir basamak giriş karşısında gösterdiği cevap
s abi ti Ts
orta ya
çıkan
ve ölü zaman gecikmesi T6 dür. zaman
Eğer ölü zaman gecikmesi Tö
si s tenıin
zaman
,
gecikmesi
veya
sisternin zaman sabiti Ts
den çok küçük kabyorsa böyle bir
sistenı, P, PI
kont rol
organlarından
b i risiyle
değerine
ve
türev
sabiti
ayarla mr.
Td
sıfıra
(ii)
Sistem cevap
(iii)
yıkana kadar orantı kazancı Kp arttuılır. Integral zaman sabiti Ti orantı etkiden oıtaya
eğrisinde sürekli salınımlar ortaya
düşük
veya PID
çıkan kalıcı-durum hataları ortadan kalkana ve
kolaylıkla
ayar
denetlenebilir. Eğer buna karşılık ölü zaman gecikmesi T6
tipi
edilecek sistem hakkında herhangi bir ön bilgi
sistemin zaman sabiti yanında önemsenmeyecek kadar
küçük değilse böyle bir sistem tek bir kontTol elemanJ ile ifade edil eb il ir.
denetlenemez. Bu konuyla ilgili genel kurallar şu şeki lde
Ts 1 Tö > 1 O ise; sist em tek döng ül ü bir kontrolöde denetlenebilir.
düşük
frekans
genlikli salınımlar aıtaya çıkana kadar yavaş yavaş arttırılır.
kadar türev zaman sabiti adım adım arttırıhr. rfd' nin (iv)
Daha sonra tüm
büyük
tutulması
tutulmasına
orantı
olanak
verir.
titreşirrıler
kazanel
Birkaç
ortadan kalkana
Kp 'nin
de
sınamadan
so nra
büyük
kontrolör paran1etreleri en uygun değerine ayarlanınış olur.
17!
etrafında
değeri
Kontrol Sistcn1lcri Analizi İçi n
6.Ci!t, J.Sayı (Ey1ül2002)
SAU Fen Bi Ii mler i Enstitüsü Dergisi
Analitik y önte mlerde bir diğer yolda
sistemin kapalı
Nf(yiizdeolark)
döngü çalışmasına ait bazı belli arzu edilen değerlerini belirlemek
tesp it
bu
ve
parametrelerini
sağ la yan
değerleri etn1ek.tir.
Örneğin
kazanç ve faz p ay lan
kontrolör alan ı
zaman
1 00
cevabında, sönüm oranı, oturma zamanı, f rekan s alanı cevabında
ve kök-yer
eğrileri
yönteminde köklerin karmaşık sayı düzlemindeki yerleri. kon trolör
Analitik
Routh-Hurwitz
ayannda
kararlılık
kestirme
en
yöntemi
ile
yolu
yol
c�
max
1
ve
....
ygulanması
boyutunda
sistem perfornıans ın 1
da
c
ilişkin
son
çıkışın son değerinin
belli bir yüzdesine gelınesi ve o değer içinde kalması için
zaman
fo nksiyonun
girişine
wn .
Birim basaınak fonksiyonuna ilişkin çık ı şın son değerınin
davraıuşını
t
gör me açıs ından
sistem girişine birim basamak fonksiyon uy gulamr. Birim basamak
(M)J ÜÜ
-C
Yerleşıne Zamanı (ts )
11.4.3.
11.4. Sistem Pe r fo r m ansı
ta nımlama
==
100
ına�
Ü.Sancar, A.F.Boz Ara Yüz Tasarımı
%50,sine ulaşıncaya kadar geçen zaınandır.
si s te min
gelen sürekli tit r eş i m periyodunu belirlen1ektir.
sis temlerinin
ı
Birin1 basaınak
ise
maksimum kazancının buln1ak ve bu kazanca ka rşılık
Kontrol
-
==
C
1\-tATLAB'da KuJianıcı
üretimi
kolaydır
doğunnaz.
güçlük
ve
sisteme
Bundan
s
::::
4
--
ÇoJJl
İkinci d ereceden bir s iste n1de
geçen zamandır.bu d eğer çoğu zaman %95 olarak alı nır.
başka
basamak fonksiy o nu bütün frekansları içeren bir işarettir. Ayrıca birim basamak fonksiyonuna ilişkin ç ıkı ş bilini n ce
C(t)
ı 1 ıvı
ı3
Süret-J:i h ıli sapmnsı (1-, a_a t s!) e sü_
ı 1 0����=-+� ���� ==��������::::����;;��� �-1= �
-r I t ı
o 95 0.9 0.5
r.ı
-
ıTd 1"11-l--:ltl
0.1 Tr
_
ı ı
ı ı
ı
ı ı ı
ı
ı ı
_
--
ı ı
ı
_
ı
ı
ı ı
t
Tm
Şekil-5 lineer konitel sistem1.ru.n biıim basan\:tlç fonksiyonuna ilişki c(i) çıktşmııi. değ)fir.ti ve Tc
zaman
dameni verile�
ve bunun Laplace dönüşüme de alınarak sisternin transfer
jnemli b&Zı
Yükselme Zamanı (Tr)
bunun türevi ahnaı·ak i mpul se fonksiyonuna ilişkin çıkış
11.4.4
fonksiyonu bulunur. Darbe cevabı bilinince herhangi bir
Birim basamak fonksiyonuna i li şkin çıkışın son de ğerinin
girişe ilişkin ç ıkı ş belirlenmiş olur. Genel
olarak
bir
kontrol
'
sisteminin
birim basamak
fonksi yonuna ilişkin çıkışı Şekil-5 'de gösterilmiştir. değişim e
iliş kin
açıklanmıştır.
1 1.4.1.
bazı
önemli t anı m
verileri
Bu
aşağ1da
Bir ko ntrol sisteminden zaman boyutunda birim basamak
özellikleri sağla ması is te ni r.
fonksiyonu girişi içi n elde olunacak c(t) çıkışının şu
Aşım ( Tepe Değeri)
değerinden o lan en büyük ayr ı lmas ı d rr Birim
o/.0 1 O u ndan %90' ına yükselmesi için geçen zamandır.
basamak
girişine
ilişkin
çıkış ın,
değer \1 ile gösterilmiştir. Yüzde olarak aşım .
bunun
Aşıma e rişmek için
11.4.2.
Gecikme Zamanı
Küçük aşın1 değeri
(ii)
Küçük yükselme zamanı
(iii) (iv) (v)
son
Küçük gecikme zamanı Küçük yerleşme zan1anı r
(t) -c (t) =e (t) ile taıumlanan sapınaya da
T d zan1anlarının sistem transfer fonksiyonuna ya da parametrelerine ba ğlayan ifadeleri, küçük dereceli
Şekil-5 �de bu
ts
zaman Tm 'dir. Aşım değeri %5;%10;%20 olabilir.
dır.
(i)
kontrol si s te minin harcadığı
,
Tr ,Tm
hatanın küçük kalması ,
sistemlerin dışındaki sistemler için elde etmek oldukça güçtür.
( Td ) 172
SAU Fen B i l i mleri Enstitüsü Dergisi
Kontrol Sistemleri Analizi İçin MATLAB'da Kullanıcı
Ü.Sancar,
Ara Yiiz T asa n m 1
6.Cilt, 3.Sayı (EylJI 2002)
olmanıakla beraber hata fonksiyon u e (t) ' nin minimum yapılmasının, yukanda aç ıklan a n zamanları küçülteceği yada miniınum yapacağı söylenebilir. Hata fonksiyonu e (t) ' nin minimum yapılması için literatürde bugüne dek birçok önerilerde Kesin
bir
ç a lı ş ma
kriteri
bulunulmuştur. [ 4]
gelen hatanın integ ra l in in mınımum yapılrnasıd1r. A nc ak hata fonksiyonu bazen pozitif bazen de negatif olmakta ve integrali d e küçü lt mektedir. Böylelikle küçük bir büyüklüğü minimum yapma sorunu o rtay a çıkmaktadır) bu ne denle hatanın mutlak değerinin integralinin rninimun1 yapılması iç i n bazı kriterler ortaya
III. MA TLAB YAZILIMI
s istemi, 2 bo y u tl u ve 3 b oyutl u veri g örüntüleme si göıüntü işleme, animas yon ve grafik sunumu jçin gerek li yüksek s e v iye li koroutlan kapsar. Matiab matematiksel fonksiyon kütüphanesi , elemansal fonksiyondan ve karma ş ık aritn1etikten, matris tersi, matris öz d eğ e rl er i Bessel fonk s i yo nl an ve hız lı Fourier dönüşümlerine kadar değişen geniş bir hesap l ama al g o ritma la r ı top l amı dır Grafik
-
-
,
.
uygulama programı arabirin1i (API), 1v1atlab ile etki l e ş iml i çalışan C ve Foıtra n pro graml ar ı yazı lmas ına olanak tanı yan bir kütüphan e dir [ 6] .
yüksek performansl ı sayısal hesaplamalar ve grafikse l programlamalar için gel işt i rilen bir teknik programd ır . Matiab sayısal analiz matris i ş le mleri, s inyal işleme ve gr a fi k çizimlerini kullanınıı kolay biT ortamda MATLAB
,
j }arak sunar. ( 5 ]
C.B. �1oler tarafından g e l iştirilmi ş ve özellikle de ınatris esaslı matematik ortamında kullamlabilen etkileş imli bir paket programl ama dili olarak tanımlanmıştır. B aşl ang ıç ta Matiab özellikle n1ühendislik alanında iyi grafik özelliklere sahip daha çok say ısal hesaplamalarda kullanı lmak amacı ile gel iş t irilmiş bir p a ket programlama dih olarak ortaya çıkmıştır. İl k baş larda Fortran dil inde uzm1 zaman a1an programlama iş l e ml e rine bir alternatif olarak or taya atılmıştır. İlk sürümleri Fortran dil iy l e yazılmış olmakla beraber son sürümleri C diliyle yazılmıştır. Bugü n Matiab telmik hesaplan1alarda kullanılan yüksek bir dil olarak b aşaı: ı ml ı tanımlanmaktadır. Matiab ' ın be ll i başlı kullanım alanları; Nlatematik ve hesaplama işleınleri, algoritn1a (i ) ge li ş ti rrne (ii) Modelleme, b e nz e ti m ve prototipierne Verilerin analizi, incelenmesi ve görüntül eurnesi (iii) (iv) B ilimsel ve mühendislik alanında grafik işlemleri (v) Grafik kullanıcı ara yüz yapısını da iç ine alan uygulama ge li ştin1ıe (
-
Matiab
atılımştu-.
Matlab
geliştiriln1esi, kontrol edilmesi, hata bulunması ve M d o sya l a rın ın biçin-ılendirilmesi ı ç 1 n gerekli araçları da k apsar . uygulan1alarının
,
Buradan i lk a k l a
bir bütü11
A.F.Boz
M ATıix LABoratory) ; ilk defa 1985 'de
III.l . Matiab Araç Kutuları (Toolbox)
ve ç ok yönlülüğü, uygul aınala r a özgü çe ş i t li araç kutu l an eklenı.ekle geliştirilebilir. Araç kutulan çeşitli b ili msel alan ve konularda yazıl an Matlab fonksiyon dosyalanndan oluşurlar. Aşağıda konumuzia alakah araç kutuları hakkında genel bilgi verilmiştir. Matiab ' ın işlevselliği
III.l . l . Sinyal İşlenıe Araçkutusu
(Sıgnal Processıng
'foolbox)
1 -boyutlu ve 2-boyutlu sayısal sinyal işleme,
zaına n
serileünin analizi ile ilgili fonksiyonlardan oluşmaktadır. Ay rıc a sayısal fıltreler i ç in geliştirilen anal i z ve tasarın1 fonksiyonları ve güç spe ktrumu analizine ilişkin fonksiyonları da i ç erme kte di r .
IU. 1 .2 . Kontrol Sistemleri Araçkutusu (Control
Sys t e n1 Toolbox) Dıuum
oluşmaktad ı r ve
tekniklerini kullanarak kontrol
u z ay ı
s i s teml er
teorisi
ile
ilgili
n1ühendisliği
fonksiyonlardan
.
Sis te m Tanımlama Araçkutusu (System ldentıftcatıon Toolbox)
111. 1 .3.
Parametrik düzenleme ve sistem tanınılama ile ilgili fonks i yo nla rdan ol u ş maktadı r Zaman serilerinden veya giriş çıkış v e ril erinden yarar lanarak bii sisteme il i ş kin kestirim modelilli belirlemede kullanılacak fonksiyonl ar ı da içennektedir. .
iç i n b o yutlandı rma gerektirmeyen dizim e tki l eş imli bir sistemdir. Matiab sistemi b eş ana kısın1da i nce le nir Matlab dili, şartlı deyimler, fonksiy onl ar veri yapılan) giriş-çıktş ve nesneye yönelik progr amlama özellikleri içeren yüksek seviyeli bir matri s dilidir. M a tl ah ça lış n1a ortamı, Matiab kullanıcısı veya progran1cısı olarak çalışma imkanı s a ğ l a yan bir araç veya gere ç l er takı mı dır Ç alı ş ma orta rnı ndaki değ i ş kenl e r i kontrol etmeyi ve verileri çalışma aıtamından başka bir ortama a ktarmayı ve b aşka bir ortamdaki ve ri l er i çalışma ko laylaşt ırır A yrıca Matlab ortamına a ktarma yı
Matlab veri elernam .
,
111. 1 . 4 .
Optimizasyon
1 73
(Optınuzatıon
Toolbox)
.
.
Araçkutusu
Optimiza syon
oluşmaktadır.
ile ilgili
fonksi yonlar dan op timiza syonlarla
olmayan
ge nel lineer veya lineer olnıa yan
i l gili serbes t
eya sııı1rlı mınını ax, Lineer
v
•
6 Cil t, J.S ayı (Ey lül 2002)
Kontrol Sistenı leri Analizi Içi rı ;\'IATLAB�da Kullanıcı A ra Y üz Tasarımı U .Sa nc ar, A.F.Boz
SAU Fen Bil imleri E:ıstitüsü Der gısi
..
IV .2. Yazılırnın Menüleri
neli lineer olm aya n en küç ük kare l e r yö nte mi , çok nes veya yarı sonsuz optimiz a s yon i l e ilg ili fonksiyonlan da
Program M atiab
içermekte dir.
kom ut s atırı ndan ' Ctrlk it' komutunun g iri l nıe s i i le aktif duru ma geçer ve Şckil -6'da verilen ana program çerç eves i görü nür . Şek ilden görüldüğü gibi, ana çerçe vede bir adet s i ste n1 ve zama n gecikmesi, bir adet
IV. KONTROL SİSTEMLERİ 1-\l�ALİZİ YAZILIMININ TAı.�Il'IMI
ileri yön ve
'lapılnuş olan bu çalışmada, ver i l e n bir ot o matik kontrol
sisteminde besleme
bulunan
sistem
( p l a nt),
kontrolör,
Oluştı.uulan
analiz
ara
karşılaşılabilecek genel inceleme aşarnalanna yazılmıştır.
yürü.
geri
bulunınaktadır.
kontrol
olarak cevap
Kontrol
Her b l ok üzerine fare i l e tıkla ndığ ında o blok aktif hale geçe rek, parametre giriş i i ç i n i lg i l i pencereleri açar. Ana me n ü lerde ise, girilen bulun an üzerinde çerçe ve
steminde tüm problemlere ve verebılecek ş e ki lde
e lemanı ve gecıkme e lemanı
kayde tn1e, analiz n1etotlan ve belirlenmesi gib1 konfıgürasyonl arır un sist em çalışmasının Programın va rd ı r fonksiyonlar anlaş ılabil mesi için, ön1ek s istem ler üzerinde programı anlatalım. param etre ve mode l l er i
si
.
karş ılaşılabilecek f'arklılıklardan, açık-döngü kapalı döngü ayırım ı, kontrol s istenünde bulunacak eleman ların tespiti , model tipinin transfer fo nksi yonu
sisteminde
veya durum uzayı ol up o lmaya c ağı
bir adette g e r i yön kontrolör blokları vardır.
,
:ontrolör tipi, analizin frekans alanı cevabına göre mi yoksa kök-yer eğrilerine göre nıi yapılacağı gibi durumların hepsi için
çözüınler getirilmiştir. Ayrıca b� ten1el özellikte yazıbın s a dece süre kli zamanla sınırlı kalınamış aynk zan1an çalışması ve analizleri de eklennıiştir.
l V. l . Yazı l ı rnı n
(i) (ii) (üi)
Temel Özellikleri .
IV.3. Örnek Sistem Üzerinde Uygulamalar
elektroniğin
ko ntrol s istemlerinde k i yansımaları olan sürekli zaman ve a yrık zamanda analiz yapmaktadır.
Uygulama 1 : G(s)= 1 .4 1 s(s-1 1 )( 0 . 2 5 s+ 1 ) sisteınini ele alalım. B u s isternin pe rfo rmans ı n ı , ileri yön kontrolör olarak dizayn
Yazılım bir ana progranı ( ctrlkit.n1) dosyası ve onun alt progranılan olan diğer * . m dosyalannın
Tüm bir kontrol sistcnu ineeleneceği için ilk yeri ge ldiğinde
başta
ettiğimiz ve a=0 . 2 7 , T=- 1 . 3 3 3 parametrelerine
çağınlmalarıyla oluşturulmuştur.
yapılması
gereken
kontrol
s isteminde
bulunan elen1anların yani k ontrolör, sistem ve geri besleme elemanının parametre leri girilirken
model yakla ş ımı nı belirlerken transfer fon ks i yonu veya duıum uzayı formatı uygulanacak
'
Şekil-6 : Ana progranı çerçevesi
Oluşturulan ara yüz yaz ı l ı mı e lektroniğin en temel ayırım1 olan analog ve dijital
.
faz (phase-lead) kon tro löıü ile test
sahip ileri
edelim. Öncelikle il g i l i sistenı parametre lerini programa girebilmek için, sistem b l o ğu üzerine tıklayalım ve transfer fonksiyonunu Şekil-7 'de görüldüğü gibi sisteme girelim.
seçilebi lmektedir., (iv)
Oluşturulan
kontrol
s isteminde
ve
bağlantı
bel irlenebil mektedir. Y an i elemanlar
veya
(v) (vi)
kapalı
(vi ii)
yapıları
sistemin açık-döngü
döngü
seçenekleri
bel irlenebilmcktedir. Sistemde kullanılacak kontrolör P , PI, PID veya
cevabı ( Bode, Nyqu i st Darbe)
transfer fonksiyonu olarak seçilebilmektedir. Frekans alanı yada
1 .4
,
s(s + 1 )(0.25 s + 1 )
zaman alarn cevabı (köklerin yer eğrisi,
basan1ak
(vii)
bulunacak
cevabı)
modellerinden
o
:',
birisi
seç ile b ilmektedir.
•
:-.. •
..
•
.-
•
·:C ·'
:
i.-- .� � .- .,
;,
•
Sıs �em çıkış verileri elde edildikten sonra çıkış verı lerı_ üzerinde gör s e l düzenlemeler yap ılab ilmektedir
Şekil-?
Sist em çıkı ş lan görs el olarak elde edil ebildi o-i gib i gen lik ve faz marjini parametreleri b ı tabi oyl a da elde edil ebil mek tedi r.
[7 ,8]
�
'
:
Sistem transfe r fonksiyonu girişi
Aynı şekilde kontrolör butonuna tıklayarak, fonksiyonunu
174
girelim.
Bundan
sonra
ilgili transfer
sistemin
hem
2002)
S A U Fen B i l i mleri Enstitüsü Dergisi
6 . C i l t 3 . Sayı (Eylül
Kontı·ol Sistemleri Analizi İçin MATLAH'da Kullanıcı
Ara Yüz Tasarımı
Ü.Sancar, A.F.Boz
Şeki l - I O
kontrolörlü ve hemde kontrolörsüz olarak birim basamak çizdirclim.
cevabını
yüzde n 'Analiz
Bunun
kapalı dö ngüde ana pencerede
cevabını
öncelikle
için
basaınak
Aynı sistemin Bode eğrisini çizdirınek içinse,
çizdirmenıiz gerekmektedir. Bu
model'
me nüsünden
M odel
bulunan
G(s)
seçeneği
G(s)Gc(s) seç eneğ i işaretlenir.
ve
açık
(plot) menüsünden Bode eğrisi ç izdirilebilir. Bu örnek i ç i n sonuç Şekil- l l ' de verilıniştir.
'j,'�;,�'
' • o.:ı .' •rus !:lode Oly•gıamı . f •.,. *·,. � · -.. .... · ....,. · ... •·...._ . ....,. .... . _ .,.. ....,.... .., _ ..,..
;;;:�·::� ı·::y� .' .. �
. • , ::o
•... \,:
:.. t'{J, nf1' . __
r,-:;.. ·· "' =·. -� •
.•
--.:
·
.
!;"C:
. j:t. ; ;�r�-ı ��: n;:;, ;.'.· ·· ·· 1 • •• :
'
•
1
-
" •_, .. "'••. , .• , . , .. :1 • ,. •
1
.
.., •
• -
.
·:�---.. ...
ı.•
. •
;;: ; :� . ;.: . · - �l���· t ;:· ..t �··�. . : ..�:.. !::ı·- :: . P ' : -ı.: ı ·ı., : �: :: ;.;: 1" '. " ' 1 :·;···;. ı ·•):,,
,
' •ı
� ..;�
-�
.&
- ·'·'t"': ·.... i-
·ı•
:!'' ıl
_
•
. •
(
-,
ı
.
.
; .:;
..�:·: - ;ı· , r;ı : ; . .. ·= ,: :::ı ;:! -:!ı,,ı• �·:•
__
r: ,:.
.
;, "�
• ..•
' - ;.; .
,:! :
resporıse)
eğrisi
e
1 dç edilir.
':4
menü sünden b a s amak cevabı (step
seçi lir ve Şekil-9,da
. .. .. . .
. .
.
.
.. f
.
-.
:,
!
1 L J '
.
i .\ ! \
.
•
i
. . . \; .................... '
\
\
•
•
.
.
.
.
.
1
'.
ı : \ . \ • • "':..,\-ot._ \' ,
.
'
\
•
.
.
.
• •
·--- �·
o\
:
�.
. ...
'
.. .. . . ı. .
""' .. . ....... ..·
'-
. ... .
.
.
. .. . . . ..
··"" ···· ....... . .
. . ..- .. - ... .. .. ·- - .. - .. .. .. .. .. - - - .. .. •
. .. ..
.. ..
. . � �
..
. .. . ... ...
. .. ..
-
.. .. .. .
..... ·---.. ..-·· � ...
-.. - - . •.. . . . .. , . . . . ' '
.
.. .
..
. . .. .. .. ..
.
..
.
.-. ..
..
1 ' 1
O <f r
1 ı
"
f
oı
•
1
i)'
1
•
. •
.
1
•
.
� · · · .. . . . ... . .. .. . . . ,' . . .. ..... .. . .
J .. .
•
�) 1
•
.'1
.
. ..
.
.
.. .
. . .
.
.. .. .. - .
ı.'1
verrı ıcA.tçuu
Ş e ki 1-9 'da
:
O"-ih i
'
.
nıen ü s ü
seçilir
per fo m1ans
ve
.. .
-
... .. . .. . ...
.. .. .. .. .
• •
·. ':. ...;.. ;..
• .
-
.
.
nrnOT�rn
yauı �ıuı �a.yı�aı
pencerede karşıınıza
değerleri gelir.
..
- .. • •
�1 .
'
•
ı
.
'
..
.
•
ı
.
� . ,
_,_
..
. ...
.
: :
: •
..
:
..
:•
•
'
' 1
•
: :
.
• • t
•
•
:� . .. .., l. ' ' ı
t
• '
,
•
ı
•
.
10�-·
,
1
.
' -. •
:
.
.
1 •
'·
;- . • ' :. :.. , �
· "" · · �
'
,
1
1
' '
•
•
,ı •
•
FrQinıo�·
-".!-.,,.,,
-'-
ı • •
•
• • • •
ı •
'
•
• •
. .... . . •
• ı . .. • • t 1
•
• ... • • t •
•
t ı 1 ı 1 .. . . .. ı •
' • ...ı •
.. 1
1
.
1 • •
- . ·X\1 '-:---,-
i 1 •
1 • 1 .
•
.. . • • o
ı
•
... ı
• • •
•
1 • •
1
•
�
•
: .u.:
�. •
•
f
_ _;
.
.
ı
.
,
:.'1 0'�·
t
. .
•
1
'
• 1 • •
•
•
•
•
•
• ..
.
•
1
•
1 1
• • •
'
•
>
1
ı
ı
•
ı
•
.. . .
• • • o • • 1 ... .. ... . . ... . . · ... •• , .. ı • .
1
•
• . . . 1 ı • 1 • • 1 1 1 -, .... • • 1 • � • • 1 ı . .... . ... . . .. .. - .ı ı 1 ı • . 1 . ..... ' . t o 1 �,., \ • • . 1 •
..
..
,
. .. ·
•
.
.
.
..
ı
1
..
. :;,
r .-.
.
..
1 •
: :
1 ,
•
.
.
•
l'
: ı '
.
•
'
....
...•
1
'.
·� .
•
•
.
• '
;:Id
··ı: ••
.
.,_
.
,;
:••'
.
.....ııı- ··-ı· "'---=-- � .o.;:. ·· · --.;.ı..-. ... 1ı o 1
1 � � ı
•
t
1 •
'
ı
ı 1
'
1
• .. .. • • • • •
. . .. . . . . .
.
o
•
t t
ı
1 '
1
1 . 1 1
�
•
1 ı .. . .. .. .. . 1 t ' , . . ••A ...... . •... • •ı ·. . ... ... ı i ı ı ı ı 1 t 1 •
1
•
•
ı
ı
•
t .. . . •
.
! .. • •
1 .... ' •
t • , o • • • 1 .. .. .. . . .. . . . . . . . ..... ı • 1 • • •
'
•
1
'
'
1
1
1
.....
•
•
•
•
•
•
ı .. 1 •
..
•
. . . . .. . .... . .. 1 ı • • 1 1
•
' ıo
P.rcl<ı.ııı
1 j
'
1
•
ı
ı • ı • • • ,j • ı i • .. .- ..... .. .. .. . . . . . . . . . • • •
. - · · - · - · · · ' .. .
•
ı
, ıo
ıo·•
•
o
ı
.J..
.
•
.
'
• ,
• ' • • 1 . . • , f .
•
•
t
ı ..
.. 1
ı
ı
f
1 1
ı
;. •
•
•
1
•
ı
ıo'
--
-
---- ·-- -- --
B od e eğrisi
:
.
1 _ _ ;�
.
•
... .
-
-
•
• • • • .. ..... • • 1 , • • •
n
1••• • • • •
••
1
. ••
j
.ı
••
'
15
.
.
.
0.7
.
.
·'
,.
•
•'
o
.
•
.
.
:mize fırsat
0.9 ,
.·;L
,
•
performans
,
ii §
\ : ,·
. ..
:
.
. . . . . . - · - ·· · · · · - ...'
. ..r ' ı
�
.
·
.. •
-·
.
-· --
'( . , '
''
•
-
,
,
• 1
• •
......
t '
.
\
\
•
.'.
. ..
'
.
.
•
..
•
'
•
ı .
• ,
� . -. ..
;,·,:-� .
,
.. '(_ � . .
•
o.i .
-
·.
us . . . •<
i
..
'
i .
, , · .,. .
. - . .. _,
•
- .. . J ... (·
· - - ...
.. ',-'
,
/
/"
.
ı
-2 ·
. .•
.. .. '"
•
r
•
ô
� ., t
.
• 1
.. --··
•
J.. .J
�
..& '
i
1(
----
..
,_
.:..--�
..
.
-
...
r _,
., ,
·· ·
,
..J_
... :·ı..
·l
�
..
..
· -- • •,• 1
:1
.. P.ııeı Elıse•
..
·1
.. -
Şekil- 1 2 : Köklerin yer eğrisi
1 75
.-
..
.
·- � .. :
1
- Cı..1 - · �"�·. ( ' o ·ı · o •. . � 8 � -- �--� � -� � --� --w� � �--� ·� ··-� � · -� �--�· � � �
.
�
'
'
1
. '
.
'
-
•
•
'"
.
,
•
•
.
r �.l
.,
.'
.
,
'
.i:
.
,.
'
. •
' ..
'( .
,
.
...
..
..,..
.
1
'
,
. ..
'
.
f
c:
. •
..
.:!
.
••
1
1;; o
·.· i .
,
,
c: Gl lll � ı.u
bulunan peıformans Şekil- 1 O' da göıülen
1 , ... .. .. .
.
.
,
'
1
Bunun ıçın
•
,
,
2
,
'
. .
•
1
'
.
•.
--
•-r-.... -r--
• • •
ı • • . . . .. .. . o • • t t .. • • • • • . . . ... .. .. . . . . ... . .. ... ..� .. ... .... 1 1 • ı ı • 1 ' • •
' "
•
•
t
.. . . .. . . . . ı
ı, •
1
•
� • 1 • ı t 1 • • • • f .. .. . . ı 1 1 ı ı ı • ı •
•
•
•
•
• • 1 • ı
•
'
.
'
•
t
... :ı ı :.�·
1
•
�· -· · ·-· ... . . . . . . . . . .. . · ·- · · · · .... ...
•
..
00f't
1 •
..
•
•
- · . . . .. . · · · · · · � · · · -- · · - · -- · . . ... .. .. .... ... .. .. .. . . . .. .. . . ... ............ ·---·' ' • 1 1 • • ı • • • • • • 1 o
•.. ...
1 -." 1 ı • •
•
ı • •
.'ı
• • ı • , , •
1
.. ... •
'
:
•
.. 1 .. •
' ... •
•
�
. .. ... . . .,.. . .. . -
.
•
' •
.
ler\ n tr(\1(-)rün sistem uıa.ıal\.
•
1
·.
.ı
'
:
•
.
•
.
·
•
• -·· ..._,_._. .•
•
..
ı 1 .
-
G( s) seçeneğini işaretleyelim. Analiz menüsünden kökJerin yer eğri sı (Root-locus) � n i seçıp, çizdir seçeneğine basarsak, Şekil- 1 2 ' de göriilen kök l erin yer eğrisi n i elde ederiz .
•
ı,, . ..
.
'
•
•
•
8 'den a ç ık döngü
;.·· ..
.. ·
değerle rini e l de etmemizde mümkündür. göıülen
..
. . ,.
. . . . . . . . ... .. . ..•r · · - · · · · - · · · "' · · · · · - · · · · · · · ·
Basamak cevabı
.uuııuu
.
. .
.. .
. 1 •
.
S istemin köklerinin yer eğrisin çizdirrnek için yine Ş ekil-
.
·
.
1 •
1
":
. t·
'
Ş ek i l _Q 'r1 !:l n rri-\rii l rfii Oll Şekil-9
..
• f • • . .
Şekil- l l
<
-�·· - · - - ·· - - - · · · · -
6
oc� .-
...
' 1
-r � .,...;._ --",.--ı r.... .... .-... :-'T'ı • o • • •
ı
.ı....�-:� .... ...ıı.., _ .... __._ ._ _._ ..,._ .._.. ...ı,.,ı ,_ -,_. _ .,... .... _.., .._ �_,_ .. _._ı ..._ . ..
-100 -,. . _ 1
... , , . '!' ·
.., . .
...___ __.,.
. -
;
'
•
1
�. .&...,A •
· .
:
"' �t "' ·
•
ı ,
· :� ı
.
.
1 -- ...
:
1
.
: '-=ı
...-----"0".�.,---=--r---,."---�--,
ı -.:
peri
.
,• • ..ı· i
.
1
•
�' tı: � ..� �-,.. _.ı , ,
-·
b a samak cevabı
göıülen
.. ..
.
Analiz edilecek model penceresi
onra analiz
.::��to -: 1o'' '
.:
ı 1
1
lt
ı . .. .. :, . . _ '" ...... .._.. .,._ .. . .. _ . .. . .. .. ..ı.. .. , .. ... .. A.. .. . . .. . .. � _ ., • ......... . ... . J . • ., • • � . "' • .� .. .. _, . ı. . . . .. . .. . • 1 ı ı , ı , ı ..� ••., • , ı , ı ı , ı , 1 ı ı ı ı ! 1 , ··� ı • , ;, • • ı ' ı 1 1 1 ı 1 ı ' • • ı ' .... • • • ı ı • ; ı • ı •• ı • ı • • ı t • ı • • � • ı • 1 • • 1 • • ı • • • �.. ... t • ı • 1 • • • • • • • • -' • • • • J • • • • • •* · -- • ' • '• \. .I o • • • • • • • "' • • • • •\ jı. ,. ,J ,. , \ ., .J l .. l. .J..� ., 4 ,. , ., J , , • • �. . � • •, o. , �o, , ı , 1 ..._ . ·ı • • .... • • ı • 1 • • ı .... ı • • 1 ı . 1 • 1 ' ı ı ı ı • .. • • • . . . . • . . . j 1 ı ' 1 1 • "' ı . . .. . .. .. ... .. . .. .,.. . . . .� . . ... .. . .. .. " · ... ..� .� ..., � ... .. .. .. .. .. . .. ... ..... ... .t. . J . . J .. .. .. 1 , ı ı • , • 1 1 ı . ..... ı ı. o , , o • ı • • 1 ı ı ı ı ı ı , o ı • 1 , , ·,, • ı • ı ı • o t 1 ı 1 • • ı • ' ' ı ı ı ' • ı • ı 1 1 ' ı 1 • j • 1
.: ·
.
r
�ı.�
. . ''' 1
M�t·K""""' n 'Zo. ada
. 3... J...: ..... U .i.�L . . . . .. . : .. J. . L �. � :�.� ....... ; . ; : : . : : � �. ) ; : . .. : : . : : · , .. . __ : . .. : , ' 1 , '
ı • """"'"" • ..._�......... • •
. .. . .. .
""' .:'ır
' .
:::...j·ı.- u• t ..�··.- · -co :: 1 ' tı· ı r �- ..
Bundan
işaretlenir.
Bırndan sonra analiz menüsünden Bode seçilerek, çizinı
;;ı;:·�
Ş ekil-8
'G(s) ve G(s)Gc(s)' s eç eneği
döngü
-
Şekil-8 ' de
s e ç ilir.
öncelikle penceresinden,
Ş ek i l 8 ' de göriilen analiz edilecek model
k arş ırmz a ge len pencerede istediğinı.iz kapalı döngüde edilecek
Performan s değerleri
·
...
.. ..
J
,
..
t
o
.
--
Kontrol Sistemleri Analizi İçin VIATLAB'da Kullanacı Ara Yüz Tasarımı Ü.Sancar, A.F.Boz
Dergisi
6.Cilt, 3.Sayı (Eylü1 2002)
SAU Fen Bilimleri Enslitüsü
Ş ek i l - 1 4 : B asanıak Cevabı
Uygulama 2 : Bu örnekte de ayrık zaınanlı bir s isteıni ele alalım.
1
0.25(z+0 . 5 ) 1 (z-0.05) G(z)=(z+0.6)
perfonnansım, kontrolör
normal
ile
olarak
gırış
test edelim.
Burada
Yine aynı
Gc(z)=
ve
sitemini
se çe
örnekleme
üzerine tıklayalım ve z
trans fer
şekil-8 'den
işaretlenir
kap alı
sistemin
döngü
daha sonra analiz menüsünden
e l de edilir.
girebilmek için, sistem b lo ğ u
programa
önce
darbe cevabı seçilir v e şekil- 1 5 'de göıülen darbe cevabı
zamanı Ts=O. l olarak alınmıştır. Öncelikle ilgili s istem
p arametrelerin i
n e kl e r i
edilerek
adlandırdığıımz
ayrıca
şekilde kontrol s is tem i nin darbe (impulse)
cevabı da incelemnek istenirse yu kar ı daki işlemler tekrar
sistemini ele alalım. Bu sistemin
(z- 1 )(z+0.5)
fonksiyonunu Şekil- 1 3 �de
görüldüğü g ib i s isteme girelim
z+0.6 (z 1 )(z+0.5)
•
·
: • •
. '':
i:.;,:,: :; · · : i;�- : : ��·.-.> . � ' :� :->;( -�ot.. !':� ;,���ı-'::.� > ,. :: ;,� ·:: . ••
: :� ..� •...·••.•• :·!
Ş eki l 1 3 : Sisteın transfer fonksiyonu girişi
•
� "-,:;..;. :... .. .... ...;:.:;,;;
•
1 ' de olduğu g ib i bu
i. .
'
· � •
s istemin
.
'
hem
yüzden
Bunun
p e nc erede
an a
mo del '
seçene ğ i seçil ir Model
edilecek
G( s) ve G( s )Ge( s) seçeneği iş aretleni r . re s
p once)
.
.
.
.
.
.
..
.
: • • _ ,. _ .
. t .
'
..
f
.
..
. '
.. ..
.
.
:
.t • '
.
� � ()
�
'
Q O ..
,ı ; :
1 -i
ı1
ı
�
0., .. •
:
,
. .
•
',
o
�'1
1
..
. . •
•
·
.. . ...
:
.
.. ..
. .. .. .. ..
. .
.
..
.·
..
••
-••
�
'
. .
..
•
f
1
1
•
' '
.
.•
.
•
1
•
1 f ' 11
1
•
•
• t
f 1 •
• 1
• ı •
1 •
�
-
..... ·:
..
1
• 1
.
• • • • • •
,
:
•
•
•
.
.
•
'
.
• .
. ..
. ; .. .. - - .- -- -.
.
.
: •
t
'
.
•
. .. . -
1
•
• ..
• • ı - .. · .. .. .. . -
t
, 1
•
. '
•
.
•
•
.
!·
ı
•
:
· .. -
:
•
•
• •
• - .. . . .. -.
.
· - · - ·--· ····--·
t
•
1
• • •
.
!
1
: •
•
..
:
:
•
.
.
'
'
.
•
•
. '
f
-
• •
:
•
1
•
.. .. .. - .. - - · · . .. . . :
:
.
.
.
•
•
•
1
•
• •
- -
�
'
·
�
-= ....
. _:
.
... .. ..
1
. -
·
ı
i
' i
•
� ·· j
•
ı
ıs
-
J
. 1ı
.
1
.
.
:·1 76
,
: 1
.
.
.
.
-
1
1 .. . 1 .
1
•
..
-
..
f
1
-
..
'
•
'
1 • •
.
'
• • ...... . .. .. .. .. . .. .. .. .. . .. . . . .. .. .. .. • • • '
f
'
..-
•
..
•
;. : : iıl !
•
.
-
.
.
'
ı
•
.
�-
� .
. '
. .. . . .. · · · · · · · · - · -
• 1 -·······•-·••o • • ı •
� . 1
•
•
•
•
--.. -! J
•
• • •
:
:
ı ;
-
. "
: . •
1
•
•
'
1 1
•
.-.. !..--
•
•
..
. . - ' . . . . . . . . - : • -• . • • • •
• • ·.- · · · · - - · - · · · · · · · · - ·· · · · · . . . .. . .. . .. .. .. .. .. . . • • •
1
-
-
ı
•
.......-loL- ... �
•
�
.
.ı
.
:
.
1
.
.
•
f
�
,
. .
...
.
.
: '
..
.
. ..
1
:
•
·- · ·
·
•
1•
·
•
\
• •
;
. . .. ..
...
\
•
:ı •
1
.
'
�· •
•
.
\
\
•
•
Illi
..
..
.!::
...
'
.
...
.
..
..
...
.
.- .
•
' O
.
..
.. ..
•
...
•
•
1
..
......•...
... ...
.. ..
. ..
..
.
.
.
..
.
• 1 ı •
• 1
;.
...
. .
.
. ..
ı •
:
.
.
gereken
en
..
.
.
.
..
:
•
:
;
1
•
.
. ...
. ..•. .. . .. .. . ı •
• •
• ı
•
o • 1
..
_
J
ı 1 •
•
•
;
.._
•
•
.:�
.
..
... .
•
'
1
0 -t '
•
__ ,..
.
•
ı •
•
1
•
:
•
'
•
:
'
· ·--
'
•
.
.
: •
�-6
· ····-·- "
15
:
:
:
kontrol
önemli
• •
.
•
_
-
.. .. .. .. ..
..
-
•
•
•
1
1
.
1 1
ı ı
• •
:
•
-
•
•
...... ....
..
•
:-
4
• •
.
..
•
.
: ;
-
...
� --
•
,
1
-.....-
:
_
t'l! ..
-.
ı
2
•
"'_...
.
ı
· · · • • • ,• · - · • · • • •
.
.:.... ...:;.._
.
---·- -· .._
D arbe Cevabı
sistemi
d iza yn ında
yı l lardan
parametrelerden
değerleridir.
•
. .....
•
•
•
.... ..
.
.. •
:
1
1
..... ··-··
• · •
:
1
.,
1
,
.
• '
:
.
1
t
• ı OB
1
.
•
1
1
. ..... .
1
1
o
:
•
•
..
• •
;
•
,. �··"·
1
t
• ...
r-.
,.
.
1
.
!...... .- ;_· -'·
• 1 1
•
'
:
•
•
...._-ıl
.. .
•
1
1
•
ı
1
_
. 1
1
•
.
..
:. o · · · · ·- r - · · · · · · }.. .. . . .. . . .. � . - - - · · · ··· · · · · · ·
..
1
.
•
•
.. . .... .. .. .. ... .
;
•
1 1
.
. .
ı
1
•
.
•
• •
1
•
i •
1 1
•
•
o
.. ...
. .
1
f
ı ..
ı
.. .
•
1
•
1
'
.....
...... . . .. .. . .. .. . .
•
...
.
1
•
..
.
1 1 1
ı
.. .
1
...
.
1
•
•
•
. . .. .
1
,
1
kadar kaydedilen ge li şme l e r
performans
•
.:. •
• ' 1 1 r • • • • .. . . .... .. . . . . ... . ,. . .. . . _ . _ "'• • • • • • • • r • · • • • • • ·- · - • · • • · r
•1
1
gibi
.
. ... .
V. SONUÇ
B ilindiği
.
...
• • ' _
: : ı
•
•
1
•
-·
1
•
•
.
ıJ2·
1
,
. .. ..
'
-
f
•
•
ı
·2 ·
1
.
.
•
1
-
• •
.. .. .. L ,
..
•
•
.. .. ..� :.. '·
...
..
. • o
• •
•
: t
1
1
Jr' • • , . . .. . . . . . � . . .... .. .. . , . •
•
:
ı
1
1
1
•• •
,
'
ı
. ... . -1.. .. •
•
.. . ... ... .... .. . ..
1
:
1
ı
• f • 1
.. ...
ı
.
.
•
•
.. •
:
�
..... ... 1
.
1
- · · - · -. . .
· ;.
.
.
1
: •
•
•
t
· · · · . .· ·
1 .. .
(
· -
•
0
ı ı
1 1
:
.
•
•
• • •r
• '
.
..
.. .. 1
�
1
•
.. ..
•
1 ı
'
•
:
. "
•
; :
ı
�
·. · •
•
1
\
..........
...
�
:
'
.
hıpul•ıı çıw.bı� 'ı'o�ıt. ı.;i;�p�n't(l edı1m1 ; .
•. •
·
•
•
.. .
,.
:
_
1
•
l
• ...
.
�
-
. ..
; . . . .. .. ... ...:.. . .. .. . . . . . . . . .. . . . .: .. .. . . . . .
f .
r
�
..
i
.
ı
· �' 1 1
Şekil-
•
..
ı
•
..
.
•
1
:
•
.
• -
. ..
;..'. .-
1
. 1 :
.
•
.
.
:
.. r .
'
•
.
•
'
•
•
•
. ... .
.
1 •
•
:
.
•
.
..
.
T
.
2
•�
:-!'11
'
•
•
.
•
•
•
.
..... .
.
·-
•
1
t
.
j
.
.
-
•
•
•
:
.. ;
.
:
�
..
.
� · · · · · ·· �· · -· · · · · · · · ·· ·· ·
•
.
:
'
.
• ı •
'
- .. . - • - ..
•
:
•
.
1
.
· 1 ••., -� . .,. . .
.
•
1
:
:
-
•
.,
• •
•
•
•
. • • .· ! .
.ı
J
j
,
,
•
..
'
. .. .
1
'
·.r
.•
. ..
•
. ..
-
..
1
•
"
•
:
.-r-
·'
.
1 ..
L
...
" ,
•
•
•
..
· ····· :
· -·
.
(1 6 O.l
•
4 '
. ' .
. .. ... .
•
'
1 -
. . .. .
.
-
,
.
•
•.
basamak
'
.. ..
-
.
'.
:
•
'
� or·
�
-
.
'
�
•
'1
.
:•:}
c evab ı
. . ·.;
. ... .. . . .
(..!
...
Şekil-8 ıde
seçilir ve Şekil ... l 4 ' de görülen
S
1! ,
�
menüsünden
cevabı eğ ri s i e lde edilir
1.2
.:-
t
J:JC
..
.
.
... a·· • • • • • • • 1.... 1 :\
- -
..
.
Bundan sonra analiz me nü s ünden step basmak
(step
-
-
'
1
.
-
.
���
'
·
)
6
:
r
karşınuza gelen pencerede is tedi ğ i mi z kapalı döngüde ' Analiz
-
.
0 .
için
bulunan
•
'
:._ ·
1
� =
-.
.
-
=..
.
ö n ce lik le basan1ak c evab ı nı kapalı dö n güde ç izdirme mi z gere k mekte dir Bu çizdirelim.
..
.
.. -·;:w
kontrolörtü ve hemde koııtrolörsüz o larak biri ın bas amak cevabım
..
,-
ilgili transfer
,
:-
•
-·
...
-
.
�
-
uygulamada da aynı
şekilde kontrolör butonuna tı klayarak fonksiyonunu girelim. Bundan soru· a
:
"
.:
ı' : . ::-:� _. :
-
Uygulan1a
..
.
••
-
. .
., • •
..
· • "'
.
..
-·
-
1 940 ' l ı
bilinmesi
biriside
sistem
günürrıüze
bu konunun yani sitem
performansııun test edilmesini sistematik hale getirmiştir.
Bu gelişmeler ışığında kontrol mühendisi Nyquist, Bode ve köklerin yer eğrisi gibi analiz metod.Iarın1 kullanarak
u yg ul a m a s ı
ilgili sisten1 hakkında bilgi toplayabilir. Öte yandan bu metodann
analitik
işlemlerin
uzun
ve
SAU Fen
Kontrol Sistemleri A n a l i �i
Bi li ml eti Enstitüsü Dergi si
n.Cilt, J.Sayı (Eylül 2002)
İçin
..
MATLAH'da Kullanıcı Ara Yüz Tasarıını
U.Sancar1 A.F.Boz
Yine işlenıler sırasında ha ta yapma riski yüksek o l ma k ta
karmaşık o lmasından nispeten uzun bir süre almaktaydı. idi. Günümüz bilgisayar teknolojisindeki gelişmeler
bu
tüm
sorunlara çözüm olabilecek cevaplar içermektedir.
Özellikle
gibi
öğretilmesini hazn·lanan
uygulamaya
yönelik
güçleştinnektedir.
program
derslerin
yanı
Bu nun
sayesinde
öğrenciler
sıra
sistenıleri
kolayca test edebilmekte, p erforınans lannı ölçebilmekte
kontrol
ve çözüme yöne lik kontrolör tasarlayabilmektedir. B unun
sistemleri analizini çok hızlı ve kolay hale getirmektedir.
sonucu o l arak da hem zamandan hemde paradan tasarruf
yazılım
ya nd an
Öte
bu
gelişmeler,
sistemleri
sektöründeki yazılunların
ve
öğrenilmesi
özel
uygulama lara yöne l i k hale getiiilınesi ise ayrı bir sorun teşkil etmektedir.
olarak
İşte bu
hazı rlanan
ve
edilmektedir. B tınu yaparken eğitinıden ödün veımekten
ziyade. konularm daha
KAYN AKI.ıAR
sorunun çözümüne yönelik
kontrol
adını
kiti
verdiğimiz
tüm b u problemlere pratik fakat güçlü bir
prograın,
iyi a nl a ş ıl n1ası
da sağlanmaktadır.
çözünı getirn1ektedir. Bilindiği gibi Matiab yazılımının kontrol
yönelik
s istemlerine
anatizinde
büyük
kolaylıklar
öze]
konıutlan,
sistem
Yine bu
sağlamaktadır.
[1]
YÜKSEL,
İbrahim,
O to ma t ik
[2]
�ra birimine sahip olınası, uygulamada bu piogramı
1 , B irsen Yayınevi, İstanbul , 1 997.
seçmemizde
[3]
bir
rol
oynamıştır.
Hazırlanan
kullanıcı ara yüzü (GUI), kontrol s istemleri ile ilgilenen �eniş
bir
etmektedir.
hitap
yelpazeye
Program,
YÜICSEL,
İbrahim,
Otomatjk
Otomat ilc Kontrol
ÖZDAŞ, Nimet, A. Talha DİNİBÜTÜN ve Ahmet
matematik bilgisine gerek duymadan, onun herhangi bir
KUZUCU,
sistenı i
İkinci Bask1, İstanbul, Mart 1 99 5 .
tasadamasına
ve
o
sisteme
sonuç ların
far kl ı
yönelik
birçok
kontrolör
yöntem
kullanılarak test e dı ı mes ine imkan vermektedir. Böylece hen1 zan-ıa ndan büyük kazanç elde
edilmekte, henıde
analitik yolda var olan hata yapma ıiskini en alt düzeye
Bunun
yöntenılcrde ana l i t i k uygulama için harcayacağı zaman indirme ktedir.
ve
emeği
üzerinde
asıl
sonucu olarak d a kullamcı, analiz
amaçta,
harcayabilmekte
yani
performans
ve ayrıca
iyileştirme
sonuçları anında
karşılaştırmalı olarak inceleyerek büyük bir avantaj elde etmektedir.
Programın ko ntrol sistemleri eği timi ne yönelik faydaları
d a büyüktür.
Özellikle ülkemiz
gibi
gelişmekte olan
ülkeleri n eğitime ayırdıkları kaynakların kıtlığı, kontrol
1 77
S is t eın
Güçlendirıne Vakfı Yayın No : 2 1 , Bursa, 1997. [4]
' c e leınesine,
Kontro l,
Dinamiği ve Denetim Sistenıleri, Uludağ {)niversitesi
kullanıcının Matiab programlama bilgisine veya derin
·
200 1
U"ludağ
SARIOÖLU, Prof. Dr. M. Kemal, O to nıat ik Kontrol
Üniversitesi Güçlendirıne Vakfı, Bursa,
paket programın genişletilebilir olması ve güçlü bir GUI büyük
Kontrol,
W ündows [5]
Temelleri, Birsen Yayınevi,
G(TN E Ş , ,
Adem,YILDIZ, Köksal, �atlab . Türkıne n kitabevi, Istanbul 1 997
for
S i ste ınler i n i n .Analizi ve Çözümü, Uludağ Üniversitesi [ 6]
YÜKS EL,
İbrahim,
j}e
Mühendisl ik
2000
FREDERİCK, Dean K . , CHOV/, Joe H. Feedback
Güçlendirme Vakfı, Bursa
[7]
M:atlab
Control Problems) P\VS Publishing Company, B o sto n
USA [8] BOZ,
Ali
Fuat,
:Matlab
ders
notları,
,
S akarya
Üniversitesi
DPh i l . Thesis, School of Engineering, the U nivers ı ty
[9] Zhuang, M , Computer A ided PID Conh·oller De s i gn..
Sus sex,
1 992.
of
Tel Çekme
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi 6.Cilt,
TEL ÇEKı"'\1E PROSESİ
VE
Ümit ŞENYÜREK,
İNKLÜZYON Hüseyin
olan
inidüzyon
türleri
wikroskobik
incelenıeleri
sımflandırılmış. sonucu
kimyasal
yapdarının alümina ve silikat karakterde oldukları tespit edilmiştir.
Anahtar Kelimeler
-
Çelik tel, İnklüzyon, alümina,
silikat.
Abstract
�
CÖMERT
sıcak yüzeyi şekille ndirn1eden kaynaklanan bir oksit tabakası ile kaplıdır. Bu oksit tabakası matris aş ı nmasına ve çekilen üründe yüzey kusurlanna yol açacağından, soğuk çekıne iş le mind en önce tenıizlemnelidir. Oksit gideıme mekanik ve/veya kimyasal olarak yapılır. Kuru tel çekmede, matrisin önünde, içine katı ve kuru bir yağlayıcı (önıeğin t oz sabun) doldurulmu ş bir kap bulunur. Tel bu yağlayıc ı içinden geçerek matrise girer. Islak çekme için, çelik malzeme elektrolitik olarak bakır (pirinç) veya kalay kaplanır.
Tellerde kopmaya sebep olan inklüzyonlar, optik ve
EDS
HASARLAR!
Fjlmaşuılerin
Bu çalışmada tel çekme işlemlerinde hasara
neden
ve inklüzyon Hasarlan Ü.Şenyürek, H.Cömert
3.Say1 (Eylül 2002)
Özet-
Prosesi
In this study, inclusion types "vhich cause
failure in wire dr?·Ning processes are classified. The
S ıcak haddel enmiş malzeme, bileşimine göre hızlı soğuduğu takdirde soğuk çekile·meyecek kadar sertleşir. Bu dururnda malzeınenin çekrne işleminden önce tavlanmas1 gerekir. Ayrıca soğuk çekme sırasında ise malzeıne pek l e ş i r . Dolayısıyla birkaç kadernede yapılan soğuk çekmed e ara kadernelerin biri nde pekleşme nedeniyle malzeme çekilemez hale gelerek kopabilir. Çekn1e işlemine devam edebilmek için malzenıeye yeniden kristalleşme tavı uygulanmalıdır. Bu amaçla filmaşinler hon1ojen ostenit elde edilecek bir sıcaklıkta (1000 °C) tavlandıktan som·a kurşun veya tuz banyosunda uygun bir hızla soğutulur (2]. Bu işlem patentlen1e otarak b i linir ve elde edilen ince perlitik yapı telin daha fazla ç ekilınesi için idealdir.
inclusion types which cause failure in wires are examined by optical and EDS and it was found that their chemical structure are alumina and silica.
Key Words-Steel Wire, Inclusions, alumina, silica.
,
I. GİRİŞ
Filmaşinler, soğuk çekme işlenıleri ile tel üretimine uygun nitelikteki çelik yan ü rünleridir. Çelik tel üretiminde kullanılan filmaşinlerin içyapısının temizliği nihai tel ürünün niteliğini arttırmaktadır [ 1]. Tel çekme iş l e mi çelik halat , yay teli , çelik kord gibi yüksek d ay anı mlı tellerin üretilmesinde önemli yer tutan bir plastik şekil verme prosesidir.Bu işlernle, 5,50 mm çaplı bir fılmaşin , sürekli veya kesintili olarak, neredeyse 100 kat daha küçük bir çapa çekilebilmektedir. Bu filmaşjnlerin süneklilik değerleri ile ilişkilidir. Bunun için filmaşinlerin üstün nitelikli olarak üretilmesi ve ısıl işlenıJerin uygun olarak yapılınası gereklidir. Yapılan araştıımalarda fılmaşinleıin çekilebilirliğini azaltan en önemli nedenlerin başında metalik olmayan kalıntılann (iııklüzyon) olduğu ortaya çıkmıştır.
v e takiben kord öıülmesi s1rasında meydana gelen hasarlar oluşum kaynaklanna göre aşağıdaki gibi sınıflandınlabilir[ 1] :
Tel çekme işlemi
a.Çelik Üretiminden Gelen Hatalar
Çatlaklar Merkez Segregasyonu Metalik Olmayan İnklüzyonlar E rgime Sürecinde Giren Yabancı 1v1addeler •
b.lsıl Işlem Hataları
çekme, bel l i çaplardaki tellerin, sürekJi veya kesikli olarak matı-is olarak bilinen haddelerden geçiritmek suretiyle şekillendirildiği bir prosestir. Bu prosesin ilk adımı yüzey hazırlamadır.
Tel
Yüzey Karbonsuzlaşması Sert Noktalar Kaba Tane Tane Sınırı Ferriti
Ü.Şenyürek, Sakarya Üniveisitesi ,Fen B i lı n-ıleri Enstitüsü Makine
Müh. Anabilim Dalı, Esentepe/Sakarya H.Cömert, Sak arya Üniversitesi MühendiElik
••
Faküitesi
,
c. Uretim Hatalan
Makine
Süıiümne Ne denli Martenzİt Veya Beynit Sıvanmalar
Müh. Böl. Esentc;>e/Sakarya
178
SAC Fen
B il imieri
6.Cilt, 3.Sayı (Eylül
Erstitüsü Dergisi
Tel Çekme Prosesi
2002)
ve
İnklüzyon Hasa:·ları
U.Şenyürek, H.Cömert
Yüzeye T a ş ınmış Segregasyon
d) Nitratlar ve Karbonitratlar
Haddelerne Sürecinde Giren Yabancı Maddeler Çiziki er I�adde İzleri Oksit Tabakası
Titanyum nitrat ve karbo nitratlar. alümİnyum nitrat (AlN), zirkonyum nitrat. İnklüzyo nlar metallerin özelliklerini önemli ölçüde etkilerler. Bu etkiler genellikle olumsuzdur ve istenmezler. Ancak nadir de olsa bazı hallerde, özellikle çeliğe inklüzyon yapıcı elementler ilave edilir. Bırnun en iyi bilinen örneği otomat çelikleridir (free cutting steels). İnkl üzyonJ arı n çelikierin özelliklerine etkileri şu şekilde sıralanabilir :
Çelik tel üretimi ve kullan1 mı sırasında ıneydana gelen hasarların önemli bir kısnunın sebebi hamnıadde olup özellikle metalik olmayan inklüzyonlardan kaynaklan -n1aktadır. Filma.şinde istenmeyen fen·it fazı ve inklüzyonlar mekanik özellikleri etkilemektedir. Örneğin inklüzyonlar fılnıaşinin tel çekme sırasında ve mukavemetini kopmasına yol açmakta düşünııektedir[ 1]. AST'_M, E7'ye göre, inklüzyon, nıekanik olarak tutulan oksit, sülfiir, sil ikat ve benzeri veya katılaşma sırasında oluşan empüritelerin partikülleridir. Gözle veya on kez büyütme ile görülebilen inldüzyonlara makroinklüzyon
a) Tala.şlı İ�lem Özelliklerine Etkileri
Çeliğin kükürt içeriğinin artması işlenebilirlik ıçın avantaj sağlar. İnklüzyon sebepli sertlik arttıkça, işlenebilirllk azalır [4].
b) Vorulma Ozeliiiderine Etkileri ••
denir.
Çeliğin h ad delenmesi sırasında inklüzyonlar etrafında
gerilinıler oluşur.
Bunlar yoıulma sırasında çatlak oluşumunda çekirdeklerone etkisine sahiptirler [4, 5].
Üretim v e döküm aşamasında herhangi bir şekilde çelik içensind, hapsolan inklüzyonlar, şekil, bileşim, yoğunluk ve boyutlarına bağlı olarak, çeliğin yüzey özellıklerİ, toklukl derin çekme, kopma ve yorulma d irencin i büyük oranda düşürürler.
c)
Kaynak Edilebilirliğe Etkileri
Ana n1etalde bulunan i nk l ü zyonlar ısı tesiri altındaki bölgenin sıcaklık perjyodundan etkilenebilirler. Füzyon kaynağı ve ısı tesiri altında kalan bölgede çeliğin çatıarnasında bu tür metalik olmayan inklüzyonlann etkisi; ısı tesiri altındaki bölgede laminasyonlar, daha büyük oks it inklüzyonlarından çatlak oluşumu, sl.Ufürlerden sıcak yrr h lma ve yannıadır (4]. ,
Temiz çelik üretüninin gerçekleştirilmesi� inklüzyon oluşum kaynaklannın elimine edilmesi ve mevcut inkl üzyo nların yüzeye çıkanlması (curufa alunması) esasına da yanmaktadır.
••
Modern temiz çelik uygulamasında tamanu olmasa da ço . ğu büyük inklüzyonların sıvı çelikten alınabilmektedir. Temiz çelik uygulamasında genellikle
d) Mekanik Ozelliklere Etkileri
İnklüzyonlannın sayısınn1 art1 şı ile elastik limit ve maksimum çekme gerilmesinde bir azalma görülür [4].
20 J.lın ve küçük inklüzyonlarla ilgilenilmektedir. Çelik
içerisinde kalan inküzyonların kimyasal yapısını ve özell ik!erini saptan1ak önemlidir.
e) Sünekliğe Etkileri
Çeliklerde kükürt artışı ile en çok etkilenen özellik, sünekliktir. Sünekliği en çok bozan, uzamış sülfür ile silikat inklüzyonlarıdır ve bu etki en çok haddelen1e yönüne dik yönlerde ortaya çıkmaktadır [5].
Ütün hatasına sebep olan inklüzyonlar genellikle 50 �m' den büyük inklüzyonlardır. 4 �'dan küçük inklüzyonların ise sıklığı önemli olmaktadır. Belli başlı ınklüzyon türleri şunlardır [3] :
f) Korozyona E tkileri
Oyuklaruna korozyonu sülfür inklüzyonlarından başlar. Pasif çelik yüzeyinin potansiyeli oldukça yüksek ve toplaın metal yüzeyi sülfür alarundan daha büyük olduğundan araya yerleşen sülfür inklüzyonlan çözümneye başlar ve oyuk oluştuıur [4].
a) Oksitler Alümina (Al203), magnezyum alüminat (Mg0.Alı03),
kalsiyum alüminatlar (Ca0.Al203), spersortit (3Mn0. Alı03.Si02), radonit (MnO.SiOı), pisedo-vallastonit (CaO.Si02), gelılenit (2Ca0. Al203.Si02), anortit (Ca O. Al�03 .2Si02), tridimit (Si02), perovskit (CaO.Ti02), demiroksit (FeO), zirkonyum oksit (Zr02).
g) Darbe Direncine Etkileri
İnklüzyonlar çeliğin darbe direncini öneml i ölçüde düşürürler [5].
b) Sülfürler
Mangan sülfür (MnS), demirsülfür(FeS)� kalsiyum sülfür (CaS), titanyum sülfür (TiS). c) O ksisülfürler Nadir toprak oksisülfürleri oksJsülfürler (CaS).
II. DENEYSEL
ÇALIŞM.L\LAR
II.l Deney Malzen1eleri
(Re202S),
kalsiyutn
Bu çalışn1ada, kin1yasal bdeşjmi
C,
179
�lo
0,519 Mn, %0.009
% 0,005 S, %
0,809
P,% 0,198 Si,% 0,001 AL %
Tel Çekme
Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi 6.Cilt, 3.Sayı (Eylül 2002) SAU
0,30 mm çaplı teller
11.2 Çekme Deneyi Kopmaya sebep olan
ve
İııklüzyon Hasarları
LJ.Şenyürek, H.Cörrert
Tablo 3. inklüzyon kopma lannın meydana
0,033 Cr, %0:006 Cu, % 0,012 Ni, % 0,0035 Nı* olan 5,50 nım çapındaki sıcak ha d delenm iş fil nı aşinden üretilmiş
Prosesı
karbon ve kükürt değerleri
incelenmiştir.
telierin
(ağ o/o).
!
0/o C
üretildiği
%S
0,0064
0,809
filn1aşin
geldiği filmaşin grubunun
•
grubunun çekme deneyi karakteristiklerj Metro-Com (5000 daN) ınodel çekme
c ih
azı ile belirlenn1iş ve elde
•
11.5 l\1.ikroskobik Inceleme
edilen değerler Tablo 1' de verilmiştir.
Optik
Mikroskop
k a lıplanıruş çekme
pariatılmış yapılan
ile
nıikroskop
İnidüzyon kopmalarının meyda:ıa geldiği fı lmaşin grubunun deneyi değerleri
Tablo 1.
ve
Kopan
:
sıcak
olarak
yüzeylerinde
o pti k
tellerin
incelemelerde
inklüzyonlar
saptanmış, bunlardan çekme doğrultusunda uzamış ve uzamarnış olmak üzere ikj çeşi di tespit edilmiştir. Şekil
--
(mm)
(N/mm2)
5,50
1120
J
Uzan1a
Kopma Mukavemeti
Çap
1a
ı
·
da çekme doğrultusunda uzaman1ış inklüzyonlar
ve
(o/o)
1 b'
Şekil
inklüzyonla r
17,6
de
doğn1ltusun da
çekn1e
görülmektedır.
Şekil
uzamış
değiştirmemiş
inklüzyonlar alurn:ina, uzamış inklüzyonlar ise silikat inklüzyonları karakteristikleri taşunaktadır.
••
ll.3 Sertlik Olçümü Bu deneyde
mikrosertlik test cihazı kullanılnuş ve
baskı sür:si
15 sn� baskı yükü ise 300 grf olarak
seçilnıiştır. tellerden
kopmal a rı
İııklüzyon (0
0,3'}0
mm)
görülmüş
hazırlanmış
olan
numuneler
üzerinde yapılan 5 adet ayn ölçümün sonucu Tablo 2 de görülmektedir. Numunelerin
sertlikleri, 2 No'lu
örnek hariç, hemen hemen aynıdı r 2 .
diğerlerine beraber
nazaran bir bu
değe r
nı.iktar
kabul
n u n1 ara l ı
daha
sert
edilebilirlik
numune olmakla
sınırlan
içerisindedir. Tablo
2. İnklüzyon kopmalarının m e ydan a geldiği değerleri .
tellerin
� ·M alzeme No
Mikro sertlik
ı
501
2
520
3
sertlik
(a)
(!IV)
1
4
497 497
-
5
49�
II.4 Kimyasal Analizler Kopan
5
adet
filmaşin
numunelerinin
Spektro
fotometre cihazı ile y a pılan kimyasal analizleri Tablo
3 'de görülmektedir.
(b)
Ş ekı 1
l. Tel çekme doğrultusunda a)
u zama mı ş
b) uzamış
inklüzyonlar
*
SEM
Üretici firma analizi
ile
EDS
Analizi:
Tel
çeknıe
operasyonu
sırasında kopan te llerin kopma nedenleri, göz ve optik
180
SAU Fer: Bilimleri Enstitüsü Dergisi 6 C:It, 3.Sayı (Eylül 2002)
Tel Çekme
milaoskop yardımı ile araştırılmıştır. İnld üzy on nedeni gösterecek
inklüzyonları
şekilde
İnklüzyon Hasarları Ü.Şenyürek, H.Cömert ve
filmaşi nde ne tür inklüzyonlann bulunabileceğini ve
ile koptuğu an l aşılan te llerin kırık yüzeyleri ile bu tellerden
Prosesı
ç ek me
normal
prosesinde
problemlerle
tür
ne
karşılaşıl abileceği hususunda yardımcı olmaktadır.
metal o grafik tekniklerle hazırlanan numunelerde SEM ile EDS
( energy
dispersive x-ray sp ectToscopy) analizi
yap ı lnu şt ır.
-
.
. .
Şekil 2a Fe 'ce yoğun ve az miktarda Jvfn ve Si olan bir bölgeden
Oks�jen
alınm1ştır.
oln1a ınak l a
beraber)
analiz
çok
piki
şiddetli
adı
bölgesinin
geçen
elen1entlcrin oksitlerinin karışımı o lduğu muhten1eldir.
Şe k il 2b"
ve Si 'un yoğun
de analiz bölgesinde Fe
olduğu görülüyor. İncelenen fil maşi nde Si oranı yüksek değildir.
Dolayısıyla,
yoğun 1aşması yükseklıği,
analiz
e dilen
açıktır.
olduğu
noktada bir Si
Oksijen
Si02 'nin (s il ikat
bw·ada
pikinin
inklüzyonunun)
bulunduğuna işaret etınekt e d ir. yekil
2c'
deki
analiz,
kompleks
bir
inklüzyonun
varlığını
gösterınektedir.
B ıırada yüksek ora nd a Fe
yanında
yüksekçe
Si,
tv1n,
Ca
bulunduğu
Al
ve
(a)
anlaşıln,,. :tadır. Bu bölgede FeO, Si02, \1 n0 CaO ve )
Al20_, 'nın bulunduğu sonucuna varabiliriz.
A1203 n ın '
varltğı tclin çekilebilirliğini olumsuz yönde et ki leyen
bir faktör olarak düş ünülebilir. Burada S pikinin az da olsa görül üyor olması �nS esasl ı başka bir inklüzyon o labi l e c e ği ne
•
l-
.:·
de işaret etn1ektedir.
J '::-;._
..
-·
•
:
..
•
.
. . -<:.. -"'�
�-
.... �
.
l"
t'
t
•
1
'
III.
TARTIŞMA
•
.,.ı •
ı •
nıa li y e t i n i
işlemlerindeki
arttıran
süreksizlikler,
faktörlerden
...••
üıi.in
Bu
biridir.
ö zell ilde
süreksizlikler
'
.
'i ... .. ;
. ' . .... ·.!'
·ç "!
..
1'·
•
•
... .
. ''
• .
..
.
... 1
•
çckn1e
.
-�-
'
. '
Tel
.
L
.
� _.....
·-"!
•
ol
•
'
.
'
•
·1
..
tür
...
ınalzemelerdeki
.
. �.
.
inkl üz:yonlardan kaynaklanmaktadır. Günürnüzdeki tek noloj i ile inkJüzyonsuz çelik üretinıi
(b)
münık.i.in değildir, fakat üreti m aşamasında uy gu l anan çeşitli
proscs
yöntemleri
duruma
zararsız
ile
ge
Ürün hatasına sebep olan inklüzyon1ar
tirilebilirler.
genell ikle 50 �tm 'den büyük inklüzyonlardır. 4Jlm'den küçiik inklüzyonların ise sı kl ığı önemli olmaktadır.
•
incelen1elerin büyük çoğunluğu oksit esash
Yapılan
inklüzyonlar
üzerinde
başlıca
MnO,
FeO,
inklüzyonların
gerçekleştirilmiştir. CaO
Si02,
hepsi ayrı
ayrı
ve
'
..
'
Bunlar
Al203'tür.
1 c""
Bu
mevcut olmayabilir,
•
• .
bazıları FeO kafesinde katı eriy i k olarak yer almış ola b ı 1 ir. İlgili curuf sistemlerinin
b J l ı n m e si
açısından
fayda lıdır.
Yalnız,
( faz
anal izie ri n
"•
"1.�;
ortadan
olrnası
kalitatif
kaldırılması
bir
yardııncı
çok
durumda
olabile c ek
faz
inklüzyon
faz ·
(c)
açısından,
(veya
Şekil 2.
t edarik
etmektedir.
Bu
Farklı
inkllizyonlara ait EDS paternleri,
b) S ilikat esaslı) c)
bu
d iya g ra nılann hangi bölgelerinin göz önüne alınması gerektiğini)
'
!
�
ana l izle rinde
diyagra ml ar ın ı
,.
.
kantitatif analiz yapılması zorunludur. Çünkü üretici fırma,
'
J
gerektiği hususunda belirsizliğe neden olmaktadır. Bu belirsizliklerin
�.:.,;:
analizler
diya gramlannın hangi böl gesinin göz önüne al ı nması tür
,_!.
• .•
•t
di yagramlarının)
sıralanan
yu kar ıda
;
•
diyagı:anılar,
181
Kompleks
a)
FeO esaslı,
Te 1 Çekme Prosesi ve İnklüzyon Hasarlan
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi 6.Ci1t, 3 .Sayı
Ü.Şenyürek, H.Cömert
(Eylül 2002)
IV.
SONUÇ
ınalzemenin meydana gelen hasarlar Tellerde kendinden kaynaklanabileceği gibi, proses şartlarından da ileri gelebilir. Bu çalışmada ikinci faktörler incelenmiştir (İncelenen tellerin mekanik özellikleri ve kimyasal bileşimleri istenen standartlar dahilindedir). Ancak, malzeme içerisindeki inklüzyonlar yoğunlaşma derecelerine bağlı olarak hasara yol açmışlardır. Bu çalışn1ada, bu tür hasarlar göz önüne alıruruş ve hasara yol açan inidüzyon türleri belirlenmeye çalışılmıştır. KAYNAKLAR
[1]5.Uluslar arası Kırılma Konferansı Bildiriler Kitabı, 310-3 ı ı, (2001) [2} Çapan L., MetaHere Plastik Şekil Verme JTÜ Yayını, 249-270, (1 990) Çelik Üretiminde İnklüzyon ve .. J ]Ünal L. M., Azaltılması Erdemir Yayınları, 9-48, (200 1) [4]I<.iessling R. , Lange N. '' Nonmetallic Inclusions in Stee1", T� _!Metal Society, (Partiii) , London, 1978 [5]Uzun İ. , ''İnklüzyonlar, Mekanik Özelliklere Etkileri ,Giderilmesı ve Saptanma Yöntenıleri ",İTÜ Sakarya Mühendislik Fakültesi Metaluıji Mühendisb ği Bölümü Bitirme Ödevi 1991
182
SAU Fen Bilınıle:-i Enstitüsü Dergisi
Bentonit ile Boyarmaddelerin Adsorbsiyonu
6.Cilt. 3 .Sayı (Eylül 2002)
Z.Ay, M.Özacar,i.A.Şengil
BENTO�İT İLE BOYARl\IADDELERİN ADSORPSİYONU Zeliha AY, Mahınut
ÖZACAR, İ. Ayhan ŞENGİL
Bu ç al ış m ada, Asit Sarı N7GL, Asit Kırmızı N2RBL, Bazik Kırmızı 2L, M e ti J en Mavisi, Reaktif l{trnıızı BB ve Reaktif Sarı RR boyalarının bentonit ile adsorpsiyonu incelenmiştir. Tanecik boyutu, pH, karıştırma süresi, karı$tırma hızı, ilk konsantrasyon,
Özet
·-
adsorban
kütlesi
parametrelerin araştırılınıştır. adsorpsiyonu
ve
sıcaklık
gibi
değişik
üzerine
bu
belirlenmiştir. La ng ınu ir ve Freundlich izotermleri ıçin ad so rp siy on parametreleri belirlenmiş ve tartışılmıştır.
Absira ct
tekstil atıksuyu,
I n this study,
-
olmasına rağınen,
aktif
adsorbandır [3-4).
karbon en
konsantrasyon, adsorban
etkil i
yaygın ve
yapılıruştr r.
izoteımlcr i
içi n
edilmiştir.
izoterm.
kütlesi ve s ı caklık gibi
in c elenmiş
değiştirilerck
çalı ş n1alan
Langmuir
adso rps i yo n
i zoter n1
ve
F reundlich
ve
para metrel eri
tespit
ll. �1ATERYAL VE METOT
adsorption of the Acid
N2GIJ, A c id Red N2RBL, Basic Red 2L, Methilcne Blue, Rcactive Yellow RR, Reactive Red BB o n bentonite were studied. Effects of various parameters such as pa r t icle size, pH, agitation tiıne, nıixing rat e initial dye concentration, adsorbent mass
Çalışma larda ],ic. 'den
kullanılan
temin
Pendik- Tü mayla r
bentonit,
edilmiştir.
stand art
ASTM
kullamlarak e lenmiş ve 53'ten daha küçük,
90-150 ve 150' den daha
,
on
a dsorbanlar olarak araştırıln11ştır. Ancak nisp eten pahalı
p aran1etreler
Yellow
and teınperature
diğer düşük fiyatlı madde l er de potansiyel endüs triyel
hızı, ilk
A�tahta:· rCelilneler- Bentonit, adsorpsiyon, Asit boya, Bazik boya, Reaktif boya,
diatomit, yanmış kil ve
,
Bu çal ı ş mada, tekstil atık su lar ındaki Asit, Bazik ve Reaktl f boyaların g i d e rilı nes i için Pendik-Tümaylar Tic.' den teınin e di le n be n t o nit i n a dsorpsi yon üzerindeki etkisi; tanecik boyutu, pii, k a rı ştınna sür esi, k a rıştı r ma
üzerine etkileri maksimun1 boya p arametrelerin etkileri
adsorpsiyon Böylece
Literatürde turba odun, t a laş
büyük
elekleri
53-75,
75-90,
flm tane boyutlann da
farklı fraksiyonlar elde edilmiştir.
adsorption were investigated.
Thus the effects of
these p arame ters on the maximum dye adsorption were determined. Adsorption parameters for Laııgmuir and Freundlich isothern1s were determined and discussed.
Çal ışmada Asit Sarı (AS-N7GL), Asit Kır rrıı zı (AK
(MM), bir
•
b oyanın
p rob lemd ir . Tekstil
,
değişik
p rose s i,
suyun
temizlendikten sonra kullanım amacına göre yöntemler aktif
koagülasyon
karbon
gibi
adsor psiyonu
birden
fazla
gerekmektedir.
kullanılması
ad so rpsiyon bir idi r [ 1].
kullanılmaktadır[2].
,
Aktif ve
Bununla
çamur
kimyasal
işlemin bir
mg/L
Kım11zı
Reaktif
ayrıca
boyalann
konsantrasyonlarında,
Bazik
Metilen
Mavisi
çöz eJ tis i
çözeltisi
adsorban
boya l ı atık suları yüksek oranda renk ve organik madde türüne
100
Sarı,
50mg/L,
12!5mg/L
..ı\. dsorpsiy o n deneyleri,
endüstrilerinin
içermektedir [ 1]. Bu atık suların temizlenmesinde,
olup
konsantrasyonlarınd a
boyala rın çeşme s uyunda çözülınesiyle hazırlanmıştır.
konu o lmuştur. Teks til abk sulanmn çevreye ver djği bir
Reaktif
boyanın
Knnnzı
Çevre kirlennıesi dünyamızda giderek önem kazanan bir
Mavisi
safiaştırma yapıl mada n kullanılmıştır. Asit Sarı, Asit
ç özelti leri
I. GIRIŞ
yaygın
M et ilen
(BK-2L),
Reakti f Kırıruzı (RK-BB), Reaktif San (RS-RR)
Kırmızı,
Reactive dye, textile wastewater, isotherın.
zarar
Kırmızı
boyaları kullanılımştır. Boyalar ticari saflıkta
Keywords: Bentonit, adsorption, Acid dye, Basic dye,
•
Bazik
N2RBL),
arada
manye t i k
ilavesi
boya
250
yapılarak,
kanştıncı
ile
deneylerinin sonunda renk çözeltileri
mL
beherlerde Ad s orp s iyon
lik
yapılmıştır.
ölç ü mleri yapılmadan önce
santrifüjtenerek
adsorbanlardan
ayrılmıştır. Bütün renk ölçümleri ab sorbans modunda ve görünür bölgede işleti len bir UV spektrofotometre ile
yap ıl m ıştır.
birlikte
100 mL boya çözeltisine 1 g
Ölçümler,
her
boya
iç in
maksiınum
399nnı, AK-N2 için 319 için 493nm, MM için 614 nm, RS-RR için
absorbans1n olduğu, AS-N7 için
renk gidernıede en e tkili olan presesierden
mn, BK-2L 420nm
ve
yapılmıştır. Z. Ay Sakarya Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstititüsü, Kimya Anabilim Dalı Sakarya. M. Özacar, LA.Şengil Sakarya Üniversitesi, Fen-Edebiyat Faküllesı, Kimya Bölürnl\ 54100 Sakarya- Türkiye. mozacar@hotmail.com
183
RK-BB
için
5 lOnm
dalga
boy l annda
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü Dergi si
Bentonit ile Boyarmaddelcrin Adsorbsiyonu
6.Cilt, 3.Sayı (Ey:G1 2002)
III. DENEY SONUÇLARI VE DEGERI.JENDİRME
AS-N7 • AK-N2 ---- BK-2L e
100
ın. ı. Tanecik Boyutunun Etkisi
•
80
Elek analizi yapılarak elde edilen, farklı fraksiyonlarda ki bentonitler, adsorpsiyon çalışnı.alarında kullanılmış ve boyutunun asit ve b azik boyaların tanecik adsorpsiyonuna etkisi Şekil 1 de verilmiştir.
bl) bb 8
O'
'-"
40
o
e......
•
·---- ·�- · -11- --·
•
V)...
r-
("f')
..-...
bl)
Ôb s
"-"
O"'
oO
•
•
• -ll-
20 •
•
•
lll ı:-
o 0\
•
ı
1
1
ı.n r-
"' lll
o V') �
Tanecik Boyutu (�m) Şekil 1. Tanecik boyutunun asit ve adsorpsiyonuna etkisi (Doz:
bazik
� g/100
boyaların bentonit üzerine
mL,
Karış:ırma Hızı :600 rp m, Kons.: 100 n1g/L)
Kar.
süresi:
ı 80
,.....
......
.
Kaı-ıştırrna hız1nın da, asit, b azik boyala rın bentonit ile adsorpsiyonuna etkisi araştırılmış ve elde edilen sonuçlar Şekil 3 de gösteriln1iştir. Şekil 3 de göıüldüğü gibi AS N? ve i\.K-N2 için en iyi sonuçlar 500 dev./dak. karıştırma hızında, BK-2L ve MM için en iyi sonuçlar 400 devir/dak. Karıştıima hızında elde edilmiş ve bundan som·ak� çalışmalarda A.S-N7 ve .AK-N2 için 500 devir/dak., BK-2L ve MM için 400 dev./dak. kanştırma luzı kullanılmıştır.
ı
o 0\
,.
III. 3 Karıştırma Hızının Etkisi
•
1
o
o
asit ve bazik boyaların bentonit üzerine adsorpsiyonuna etkisi (Do7: 1 g/1 00 mL, Kar. süresi: 180 dak . Karıştn·ma Hızı :600 rpm, Kon s.: 100 mg/L)
BK-2L
o ı.n r--4
N
...
Şekil 2. pH ın
• r') '., )
\()
N
\0
...
pl[
AS-N7 AK-N2
�
N
"
,......
•
•
40
u
•
N
�
"
-·
MM
60
20
100 80
"\1.Özacar,İ.A.Şengil
Z.Ay,
dak.,
Şekil incelendiğinde 5 3-75 ve 75-90 ı.ım 1 boyutlarındaki tanecilderin adsorpsiyon kapasitelerinin daha iyi olduğu görülmektedir. 53 J..Lın' den daha- küçük tanecikler kullanıldığında adsorpsiyon ortaınında yeterince dağılamayıp çamurumsu bir yapı oluşturduğu için toplam yüzey alanı azalmaktadır ve bu durun1 adsorpsiyon kapasitesini düşüımektedir. 90 ı-ı-m) den daha büyük taneciklerde, tane boyutu büyüdükçe yüzey alanının küçülmesi nedeniyle adsorpsiyon kapasitesinin düşmesi beklenen bir sonuçtur. Bundan sonraki çalışmalarda AS-N7 için 75-90fll11, AK.-N2 için 53-75 �Lm, BK-2L için 75-90 �m, MM için 53-75 J.Lm tane boyutları kullanılmıştır.
90 80
•
70 ';:Q 60
�so ........-
cr" 40
AS-N7 & AK-N2 ---BK-2L
30
•
20 10 -+----
o o �
ill.2. pH nın Etkisi
o o ""'
o o ('fj
K.an ş tl
Bu çalışmada pl-1 1n adsorpsiyon üzerine etkisi incelenmiş olup, sonuçlar Şekil 2 de verilıniştir. Şekil 2 den de görülebileceği gibi en iyi sonuçlar AS-N7 için pH 3.8 de, AK-N2 için pH 4.5 da, BK-2L için pH 10.0 da, MM için pH 12.2 de elde edilmiştir. Bundan sonraki çalışmalarda bu pH lar kullanılmıştır. Asidik boyalann adsorps iyonlanıun asidik pH larda, bazik boyalann adsorpsiyonunda bazik pH larda daha iyi görülmüştür.
•
11----11--·
rma
1\tlM
o o ln
H1
si t ve bazik boyaların bentonit üzenne adsorpsiyonuna etkisi (Doz: lg/100 nıL, Kar. süresi: 180 dak., Kons.: Şekil 3. Karıştınna H.ızının
a
100 mg/L)
Ill.4. Adsorban Kütlesinin Etkisi
Bu çalışmada, adsorban kütlesinin asit ve bazik boyaların adsorpsiyonuna etkisi incelenmiş ve elde edilen sonuçlar Şekil 4 de verilmiştir. Şekil 4 den görüldüğü gibi 1 g dan som·al<i kütle artışının
184
SAU Fen
Enstıtüsü Dergisi
Bilir.ı1eri
6.Cilt, 3.S2yı (Eylül
Bentonit ile Boyarmaddelcrin Adsorbsiyonu
2002)
Z.Ay, 1\tl.ÖZacar�i.A.Şengil
adsorpsiyon üzerjne önemli
olmamıştır. 1 g
bir etkisi
adsorban yeterli boya giderimi sağladığından, 1 g dan
daha fazla adsorban ku1lanınu gereksiz olacaktır. 1 g dan
adsorban kullanıldığında kapasitesinİlı düştüğü gözlenmiştir.
adsorpsiyon
ise
az
ill.6. Sıcaklığın Etkisi ..t\sit ve
bazik boyaların
Şeki l
6 de sunuln1uştur. artışıyl a
80
L- -
____ _ _ .--- .._
..
70
'bi) 60
bb 50
--&
-· -
adsorpsiyon
•
dolayı
ekzotermik artışıyla
s1caklık
. .
-
'bO
•
•
..
& -...._.;'
o
0.5
1 .5
I
�
2.5
2
3
·
--�·--�---....:·
----
40
3.5
AS-N7 ----- • AK- N2 -tl- BK-21., -•-MM e
20
Adsorban Kütlesi (g)
· -----�--- · 4. Adsorban kütlesinın asit
adsorpsı)onuna etkisi
rng1L)
ve
{Doz: lg/100 mL,Kar.
boya
konsantrasyonlanyla
çalışmalarında
elde
edilen
süresi. 180 cak, Kons.:
303
verilmiştir. Bütün konsantrasyonlar kullanılnııştır .
Ş ekj l 5
konsantrasyonunun
de
artması
için
Şekil
g
1
S
kapasitesinin
yüksek oldu ğunu göstermektedir. Farklı konsantrasyon
çalışn1aları önemJidir, zira verilen adsorban kütlesinin
[6].
1 00
mg/I.)
miktarlarda
adsorpsiyon
ve
çözelti arasındaki dağılımı, boya için adsorbanın
kapasitesini
adsorpsiyon bellrleıuniş
sistemi
dengede iken) boyanın adsorban
belirlemede izotermleri ve
Şekil
önemlidir
[5].
asit ve bazik boya 7
i ncelendiğinde; ize terml e r
de
nedeılle
Bu
sistenıleri için Şekil
veıilmiştir.
düşük çözeltideki
(Cc) konsantrasyonu (qe)
konsantrasyonu
ve
7
boyanın
dengede adsorplanan
değerleri için dü zen l i
bir
artn1a gösterirken, yüksek değerlerde ise bir düzlüğe
800
ulaş ma
eğilin1i
İzoterm
verilerinin
vardır
ki, bu da adsorbanın
artık
doyduğunu göstermektedir.
600
400
blJ s 400
AS-N7 • AK-N2 ----BK-2L
....._.,
·
200 o
dak., Kon s.:
Bir
boyanın
1 000
cr
180
n1L, Kar. süresi:
111.7. Adsorpsiyon İzotcrmleri
denge
bl)
(Doz: 1 gl ı 00
boya
adsorpsiyon
bi r adsorplama kapasitesi olup belirli
adsorpsiyonuna etkisi
de
adsorban
üzere
birlikte
verimi d e a r tmaktadır. Bu da adsorbanın
boya adsorplayabilir
343
Şekil 6. Stcaklığcım asit ve bazik boyalarm bent01ıit Uzerine
görüldüğü
ile
323 Sıcaklık (K)
y apılan adsorpsiyon
sonuçlar
------
o �------� �----�---
bazik boyalann bentonit üzerine
III.S. Boya Konsantrasyonunun Etkisi
,-....
adsorpsiyonun
80
-·
---
o
belirli
olduğunu ve bu
60
lO
Farklı
veriıni
azaldığını göstermektedir.
AS-N? • AK-N2 -•-BK-2L -•-MM e
·-------i·
40
sebepten
20
100
de görüldüğü gibi
Şekilde
birlikte
adsorpsiyonunun
üzerine
30
Şekil
sonuçlar
azalmaktadır. Bu da asit ve ba z ik boyaların bentonit
90
O"'
edilen
etkisinin araştırıldığı bu çalışmada elde sıcaklık
s
adsorpsiyonu üzerine sıcakhğın
200
400
600
800
çalışmada
üzerine adsorpsiyonuna etkis i
(Kar.
Süresi:
langmuir
deneysel verile re
Langmuir
1000
doğru
bentonit
180 dak., doz: 1g/lOOml)
1
1
eşitJik
=
Freundlich (I)
şekilde
(4].
Bu
izotermlerinin
ve lineer
Lineer
Freundlich
(2) de gösterilmiştir. 1
- =-+ - qe Q bQ ce Jogqe
185
I
ve
uygulanabilirliği araştınlmıştu.
izoternıi
izoterrrn eşitlik
Boya Konsantrasyonu (mg/L) Şekıl 5.Boya konsantrasyonunun asit ve bazik boyaların
sonuçları
gösteren bir eşitlik geliştirnıek için öne mli di r
e
-<>-MM
o
analizi,
I
logi(r + -logCe n
(1)
(2)
Bentonit ilc Boyarrnaddelerin Adsorbsiyoou Z.AJ', M.Ö;;;acar,i.A.Şengil
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi
6.Cilt, 3. Sayı (Eylül 2002)
uyduğu, ancak
B urada qe: adsorbanın birim ağırlığı başına adsorplanan boyanın rıllktarı, mg/g; Ce: adsorpsiyonda dengeye
Langnı.ui r
gösterdiği görühnektedir.
izotennine daha fazla uygunluk
ulaşıldığında çözeltide kalan boyanın konsantrasyonu,
mg/L; Q: yüzeyde oluşan tek tabaka taınamlandığında adsorplanan boyanın adsorbanın birim ağırlığında miktarı, mg/g; b: enerjiyle ilişkili bir sabit veya net entalpi; KF
ve n
0,08 •
0,06
Freundlich sabitleridir.
�
bb
"--""' 0
U'
400
e AS-N?
•
0,04
•AK-N2
•
--�
350 300
0,02 0,00
bD 250
Ot s 200
cT 150
....__,..
AS-N?
e
O, 12
0,01
50
� bb
o 20
o
40
60
80
100
120
140
0,01
......_,
160
d}
-2"' 0,00
Ce (n1g/L,)
.---(
+MM
0,00
0,00 -t---'-�---r--r----...--
1200
o
1000
'@
800
]>
600
�
400
\,.,../
Şekil
•
BK-2L
•
MM ,--...,
0,5
o
ı
2
1)5
2,5
3
4
3,5
Bentonit
üzerine
asit
ve
b{)
2,5
...__...
2,0
bb 8 cu
cr
Ce (ıng/L)
b.O o
..-
bazik
boyalarm
izotermleTi, (Doz: 1 g/100 mL, Kar. süresi: 180
dak.)
F'reundlich i zotern1leri Şekil 9 da v erilnilştir.
Tablo
AK-N2 BK-2L MM
1.
ve
1,25
1,5 1,75
2
2,25 2,5
log Ce (mg/L)
3,5 �
bJ)
de verilmişt ir.
-
Ö]J
s
"""-'
n
3,0
2 '5
.BK-2L
� 2,0 bl) o
Freundilch sabüleri KF
1
lineer
Langmuir ve Freundlich izoterm sabitleri
Langmuir sabitleri b rı Q
e AS-N?
0,5 0,75
Adsorbanlar üzerine boyalann adsorpsiyonu için lineer
izoteım ınodel.lerinin sabitleri Tablo 1
boyaların adsorpsiyonu için
adsorpsiyon
veıilerin lineer Langmuir izoternıleri Şekil 8
AS-N7
asit ve bazik
3
2,5
ı ,5
Asit ve bazik boyaları n bentonit i l e adsorpsiyonuna ait
Boya
üzerine
ı ,5 2 1/Cc (mg!L)
3,0
o
7
8. Bentonit
1
0,5
1ineer 1 angmuir izotermlcri
200
Şekil
O, 15
0')01
• AK-N2
100
0,06 0,09 1 1Cc (n1g/L)
0,03
o
- 1,5
1
r�
82,640
0,004 I
0,8598
1,265
1,43
0,9542
232,56
0:0520
0:2773
6,00]
1,09
0,9788
500,00
0,5000
0:9852
516,9
0,64
0,9835
ı 44,93
0,2700
0,9225
30,98
0,36
0,9540
+MM
ı , o ;--,....�-.----.--r--...-.., -0,5
-0,25
o
0,25
0,5
0,75
ı
log Ce (mg/L)
Tablo 1 deki lineer izotern1 sabitleri incelendiğinde; adsorpsıyon presesinin her iki adsorpsiyon modeline de
�ekil 9. Bentonit üzerine asit lıncer Freundl1ch izotermleri
1 86
ve
bazik boyaların
adscrpsiyonu
için
�AC Fen Bıhmlcri Enstitüsü
6.Cilt! 3.Sayı (cyıt.:l 2002)
Derg:si
Bentonit ilc Boyarmaddelerin Aclsorbsiyonu Z.Ay,
Kt\YNAKLAR
I\'. SONlTÇ As it \'e
hızın ı n
baz i k fazla
b o yal ar ın adsorpsiyonunda karıştıın1a etkili o lma d ı ğı belirlennıiştir, bununla
[ 1]
va
r ılnuş tır
.
artn1a sıy la
verimi
arttı rd ığı
a dsorps iyonun yeterli
çalışma nın
azaldığ ı
,
oda
,
Tech.
,
ı O,
1061-
,
"
Adsorption:\ Bentonitin asit ve bazik boyaları, p arametreleri n
Water, Air, and Soi l
Pollution, 24,
307-
322, 1 985.
değ işik g ö rül mü ş tür
Her iki boya için bentonü ı 50 dakika gibi bir
Chenı.
by
ı 067, 1976. [4] As four H.M., Nasser:M.M., Fadali, Ü.J-\. and El Geundi, tvf.S., C ol o ur Removal fron1 Textile Effluents Using I-I ard wood Sa\vdust as Adsorbcnt", J. Clıem., Tech. Biotechnol., 35A, 28-35, 1985. [5] McKay� G., Blair, H. S., Otterbum, ıvı. S. and Aga, J.A., "Eaıth anci Fired Clay as Adsorbents for Dyestuff
sıcaklığında ,
olacağı
J.
,
.A.dsorbents-P eat and Wo ods", '\V at Res.,
S ıc a kl ığ ı n
ol a cağ ı
uygulannıasıyla etki l i
'
Dye
,
,
sonucuna varılmışhr. Başlangıç bo ya konsantrasyonunun a rt ı ş ı yl a adsorban boya kütlesi sabit oln1asına rağmen a d s o rp lan an ıniktarında 1ineer bir artış görülınüştür. Bu duıunı olduğunu adsorbanın yüksek kap asitesinin göstermektedir.
-?ekillerde
Carbon'
Dispcrse
Şengül Çevre-83 Semp.. İznıir (1983) [3] P otts V.J.P. McKay, G. an d He aly J.J., "The Rernoval of Acid Dye from Effluent Using Natural
Asit boyalarda
göıülınüştür.
of
Adsorption
Activated
[2] F.
as i di k pH larda, bazik boyalar da ise bazik pH: lard a çalışmanın
d
Biotechnol., 57; 387-391, ı 993.
gözlemlenmiştir. Adsorban kütlesi için 1 g dan fazlasına sonucuna
S.I-1.,
Lin,
Powdeıed
birlikte yüksek devirlerde verin1de biraz artmanın olduğu
gerek olmadığı
1\ll.Özacar,İ.A.Şengil
[6]
.
sü rede
McKay, G.,
''External
yeter li giderme sağlamıştır. Sonuç olarak a sit ve bazik boya l a r ı gıdcıilrnesi için bentonit adsorban olarak
M ass
El-Geundi, Transport
M.
And
Processes
Adsorp1ion of Dyes on to B a gas se 22(12), 1527-1533, 1988.
·
kullan1 labilir.
[7]
i\sfour, H.M., Fadab,
Geundj,
M.S.�
Basic D yes
on
Pith"
the
Duıing �
Wat.
Res.,
O.A., Mas s e r , M. and
''Equilibriun1
stu d ie s
El
on Adsorption of
Hardwood ", J. Che m., Tech. Biotechnol.�
35A, 21-27, 1985.
187
Nassar, !v1.M.
nıl T'n: ·ler
·
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi
.
�açin u mn Bilgi
ayar Oesttkli Şasi Ta�nmı \C Analizi .Z.Bar�tn ' Jriç,, 1.�1.A . min
6.Cilt, 3.Sayı (Eylül 2002)
R D cT ıKLİ
. i G iL B I� lN R A L Ç A R A SEMİ TREYLER I.JIZI TASARlJVII VI� A .
A.Zeynep BARÇIN,
Sedat
iJ{I(·;.
Mou' afak '1.
�
1.
nl Özet- Bu çalışmad a , semi t r e y J cr �raçların•n� <l ncı sc nıı a d şma al ı Ç ir. işt m en cel in a si ş an ınd lar m aksa
·ı aşın ıd
alizc ta bi treyler aracının ş a sisi tas arl a n ı n ış , sta ti k a n ınodcli C AD/CAI\'1 mevcut şas i n in tutulmuş ve sistem i ..
iı rh k
lo nj eron un
i\na
...
,
o larak tasarın1da n1odifikasyou y a p i l ara k ve analize tabi tutul arak yük altınd a oluşan ger it ınel e r ve gerilnıeler
ve
deplasnıanlarla
otoınohıl
şasidcki
ıncvcut
ve
nvhın
i
insaniann
ıra ında
taşıyacaklarını
nasıl
evi rin
çıkınıştır. Milattan ic a d ı ile teknolojiye
'lll dön ınde odun , av 1taş hiiyü k hi r ad ını atı l ını şnr. \'t: insan ta ş u na k ıçin t k ri in uz�dne düz tahta zemin kilerek taşıuan araçlar i ak ıla ra k \'e ı nsa ıı ı ar tar ı u dan dlinya t an hi nd l! kı ilk rönıorklar olnıuştur . O günden içt n ynıınırılı nıo torların 1850 yılmda sonra ri)rnnrklaı� giindl'nlt' g clı nes i ve;; d vaın ınd a da 1885 yıl ınd a ilk
"
hesaplanmış
rnlic d 1
d iişii nntcye h cı ·1 n1a la ny l ıtny i) nce �O00 yıli n nd t t kc r l ği u
kritc ..·Jeri incclcnnıi�tiı-. farklı yükseldiğini değiştirerek
y ükse kli l<teki pro fill erden ş asiler ınodc lle n ıni� ve ana liz l er tabi tutulmuştur. Yapılan analizde ataJet mo m e nti ve ağırlık merkezi he sa p l an a r al<. oluşan gerilmeler ve dt:ıJl as ma nl a r hcsaplanmı�tır. Son
d epl a sm anlar
ği unun dünyaya gelişiyle
in an
,
ya"an-ı
yakaladık!. rı
rijitlik ve emniyet
,
ektöı·ü
ba�layan
·r:rısarınıd�ı
oluşturulnıuştur.
kullanılarak
ŞASi
iiıetinıın
kııllaıulacaktı. 190
karşıla�tırıhnışt ır.
·
ka dar cvcil hayvanlara çcktirılerek
ilk 'T, rnod e l i otoınobıl serı
y ı l ınd
Sonuç o lara k aracın üzerinde şasi yüksekliğine bağlı
olaıak 1nsun hayatına girdi.l914 yılinnnda Amerika da
olarak 0/o 0,77'lik bir ağırlık artışı} la, meydana gelen
Reliancc, Fıuclıcu f. I or ey gibi kişiler 'T' rordsModel Pik ap ta ı z ı kan1y nları l t di l edcr�k arkasına römork
g eri tm el erd e 0/o 10-16 ve deplasmanlarda <y.) 19-38�c varan azalma sağlanmıştır. Bu yöntem ilc tasar t n ı optimize edilerek şaside daha yüksek vcrin11ilik
güvenlik sağlanmı ştır
Analıttır
takılahile ek
rön1oı k lan oluşturnıuştur.[ 1] ()ünyanın g1obull şnı i ile
\'C
.
Şasi,
Kelinıeler - Semi f r eyl e r , r
Bil g isay a r
ta�ırnacılığı
The development in
nakliyat
fields. In this study, the chas sis d e sig n of scıni trailer Pro/Eııgineer
code
senn
Ansvs.
and
i"
O r iginal 30 Ton capacity trailer chassis \vas nıo d c e d l�ina ll y, the origi nal desig n \Vas and �nalysed . modıfıed and ana l ysed . The s t re ss and deOcction count e r w ere o b tained Finally .. the r e s ul t show cd a good ag�eement with the results ob ta ined by class i t a l calculatıon methods. It is c on clu ted the cffecth·encss and effienc y of the application of C AD/CAE systcnı .. -
.
·
\;J
,
bozulabilecek
scnıı tı·eylcr
yap ıda n o lu ş ı nak ta d ır.
•
-
treylcr
·
A.Z. Barçın, S.İnçSakarya Ünive rsitesi .tvlühendıslik t l· kt'ı' l tesı· 1\A ı· c < ... ıvı ,.. �<Hl '· ıv1"1 u ıen(JrtS ı·ığ1 Bölümti Esentepe Sal<arya aJ.ı re. tn,ın�aı,nı\ a ·rlıı,:.ıı J -� · \ırıc '' r � · ıı· ·ıı·}'" ' (' i ı �· · . L � tI ) - l! ':.�' M .M .amin Deınpar-Sakarya aıJü· :1ill1u_tı] ] _ai l.:..con .•.
.
g ı da la n
taşımak için
,
��
CAD/CAE ·
una
,
in chassis design probleıns.
1
yoludur.
dökı11 yUk diye tamrolanan kum. ta� \'h rnalzeıneleri taşuna k için damper semi treyleder ii r e tjlnıis tir. S c nı i lı 'eyle ı (lra�· J arı ön tara fına bağlanan çekiciler vasıtasıyla hareket e d erler. l�rafik de bu ikili araç grubu uz katar o lar ı k adhu1dııılır. Scıni treylerlcr motors t olduklan i�·ın daha basit b ir yapıya sah i ptirler. Faka n ıııotnr olnıanın ı na rağırıen di ğer biitün ta ş ıtlard a buluna ! doııanınılaıa salııpıirlcr. Ancak bıı araçla a kullan donanını1ar diğer ara çlarda kullanıla nlara gore daha gın . . .. rnel e uç ı k t ara o bır yapıya sahıp t ırl e r. Bu a raç la r genel
.
•
birbjr{eriyle olan
en ucuz ve güvenilir ra nıen nıazot navlun v.b. arnacı ile ta ş ınuı esnasında
,
frigori lik
.
Key words- Semitrailer, Chassis,
çekilen
.
vehicles was moditied a nd a na l ys ed using coınputer software
u l us ların
ile
i.llınaL·ak yiiklin ınak iınun1 ohnasını ağlamak ekonomi a�'ısındaıı ön tnlıchı. cnıi tr ylcrlcr yıllar içinde özel farklı tiplerde a nı�• ç 1 ı yük taş 1111a ya uygun olara k k on st ı ii k i yon ynı ı hp ç şitleri çoğaltıl nuştır. gaz ta ınmk için tan.ker semı (>rnek t'laıak sıvı tı ey) erler, parça kutulannıış yük taşınıak için kunı yük
c omp u
�
aided
ıno tor
karayo ] u
içind
henzer giderlerı azaltına
ter hard\varc and soft\Var e tech nology resulted for extcnsi vcl v co m puter desi gn aided of an l invol veme nt enginee rin g ( CAD/CA E ) method in engineering -
ilk
ticaret hayatı öncnı kazannııştır. llavu deniz ve ka rayo lu
Desteldi l'asarım, Bilgisayar Destek li Analiz
Abstract
g tirip
hnle
--
1
188
��
SA U Fen B ilim1eri Enstitüsü Dergisi o.Ciltı 3
şası , •
Ü7erine ba ğ land ığ ı
fren ve
süspansiyon, aks,
•
elektrik grubunun
Şekil 1 -e,
k aynaklanmıştır .
,
yükü,
önde gelen kısmı o lan
şasi taşır.
vücudundaki iskelet sistemi gibi ana gctirir.Gövde
yerine
ise,taşıta
Şasiler
edilebilir
kjrişh),
ana
dikdörtgen,
trapez,
X,
şeklind\.-dir.(şekil 1.)
tr e yl er
edilir.
enlemesine
k i rişten
o luşu r .
Kiriş
genellikle açık kesitlidir. P erçin , cıvata Şekıl 1-lile
en yaygın
ise çatal Şasi
(
Ayrıca
şasi
edilnıiştir. Özellikle semi
tip şasi uygulaması
ka dem e l i
olan
özel e b atlar da
f tipi
üretilir.
Bu çalışmada
l o nj e ron şasi nin ince1enrnesi
ana
profılleri
v ey a
kaynak
II. TASARlM 1'asarım
Ş ekil
oluşturnıa
ş artla ı1ru n tespit
ve
ANALİZ
kadeJnc1cri
ta nımlan nıa s ı
konstıüksiyon
,
ş as i
uygıuıluğuna
ve
s ıra sıyla ;
yüklerne
k esitin in yük şartların a
a ra cın göre
edilınesi ve mukavemet hesaplarının y ap ı la rak
uygulanmasıdır. I3u amaçla
CAD/CAM ya zı lıım olan P ro/Engineer program1 il e mevcut şasini n modellernesi
kaynak profilli kesitten
yapılabilir. O ldukça hafif bir yapısı vardır.
de
uygun görü1n1üşlür.l2]
dik dört gen şasi özel l ikler in e benzemekle birlikte
ve
1-g'
ınukavin1 çelik te n
de ise trapez şasi görülmektedir. Yapı ıtiban
en ine travers1eri aç�k
hazırlanır.
yük taşın1ak için tercih edilir. I tipi k a ynak edilebİlır
geornctTik ş ekl i tra, ez formunda olduğu için adına trapez şasi denilmiştir. Uygula ına alanı o larak dikdörtgen şasi ile aynıdır.Şekıl 1-c, de X- Şasi görülmektedir. Boyuna
ve
ınili
Karaserinin kaynakla veya
çe l ikten
mukavin1
Şekil
.
'
kardan
u yg ul a mala nn da aşırı y ük e dayand1ğı için t erci h
bağlantılı olarak birlestirilirler. İmalatı basit ve ucuzdur. .....
kiriş
görülınektedir. Araç iç hacmini artırarak daha h avaleli
çatal (tek.
Şeki) 1-a, da yaygın bir şe kilde kullanılan dikdö rtge n şasi tipi gösterilmiştir. İki boylamasına kiriş ve ik id en �:ızla
.
çekme I profıJlerle takvi ye
veren,
ka den1eli şasi
küiş (lonjeron), ve
boyuna
y an dan çevre sacı ve tab an döşemenin oturn1ası için
yı cı lık görevini
.
gen ell ı kle
Ortadaki
ş asi kullarulınaktadır. Özel imalat olarak I tipi k ayn ak
fonksiyonlarını yerine getirmesi için ana ha c i nJ sağl a y an
kıs m ı dır
enine kirişler zemin saçı ile birleştirilip
mukavemeti elde edilir. Şekil 1- r de ana lonj ero n tipi
arac ı n en
şekil
Platfornı
cıvata ile ş a siye bağlanması ile hailf ve iyi bir ş ekil
Şasi tipleri insan
t a şı
görülrnektedir.
ş asi
tüneli olarak da k ullan ı lır
bir yapıya sahiptir. Ku1lanım amaçlarına göre farkl ı
b i rl ikte taşıtları n yapıları gere ğ i
de platform
şa sid e boyuna ve
bağlı
o lduğu alt aksam � aracın üstün ü n giydirildiği g öv d e kısmıdı r. Bütün taşıtlar kendilerini ve üzerl e rind e ki yükü taş ıyan
o l mak la
Şasi
Tasarımı ve Analizi A.Z.Ban;ıo,S.iriç, l\'I.M.Amin
Sayı (Eylül 2002)
B un lar b ütü n e kipmanl arın •
Semi Treyler Araçlarının Bilgisa)'ar Destekli
1-d' de
yapılmış ve Ansys programı ile mo del analiz edilıniştir.
T'ek Kirişli Şa si ) görülnıek tedir. Çatal
şasi daha ziyade kapalı profil kesitti olarak yap ılı r Daire .
kutu kesi ti kullamıru yay gınd ır. Ortada boydan boya uzanan bir ad e t boyuna kiriş üzerine n1ontc edilıniş kir işle rde n oluşur. Boyu na kirişin ön ve arka uçlarına birer çatal taşıt mot onı v .s. ınont aj ı için kolaylık sağlar. ve
hafif bir şasidir.
b
a
c
g
Semi treyler
tercih edilen şa si tipi b o c ncllikle ı onJeron ve kade meli tip şasi tipidir. Bu tip şasilerin
f
Şekil �. Serni tiptckı şasıler
treyler ve kasa uygulamalarında
araçlarında
.
tercih ediJnıcsinin nedeni bütün
kullanılan değişik
semi treyler tiplerinde
kullanılabilir, alt süspansiyon aksaının1 taşın1aya uygun
189
Semi Treyler Araçlannnı Bilgisayar Destekli Şasi
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisı 6.Cilt, 3.Sayı (Eylül
ve
2002)
önemlisi
en
yüksek
olmasıdır.
Üstten bakıldığında çevresi,
şasinin
Tasarımı ve Analizi A.Z.Barçrn,S.İriç, M.M.Amin
yük
iki
ana profil
taban
göıiintüsü
kontrplağına
= q,= Qı x Lı
Ana lonjeron gelen yük
kabi] iyetinin
taşıma
q1=882Sx0,95=8385 N/m
veren
oturma
zemini
olacak şekilde özel fomllu çevre sacı ile çevrilir. Ayrıca
şasiyi enlemesine kesen NPI 80 laoslar
çevre sacına
, .. "'
kaynatılır.(Şekil2.)
.. . . . .
.. ..
8825 NI"'
, "
- . -r·· . ·-···· -
r·
ı
ı--/
v
r
1
t.
-.·ı ..
'
1
t
·-··-···
T
' .
T
T
.
..--·: --
t
--
T.
----j· ı
•
1
i�
A A ı<ESITI
�e�öf�. 1
Semi treyler şasisinde yükün geldiği şasi kesiti
Tasarın1da , şasi ana lonjeronun da , alt ve üst k1smında iki adet 12x120mın ebadında lama ile
St52.3 kalite sac dikey olarak
5mm kalınlıkta
kullanı I mıştır. (Şekil 5.)
1
SASI
SONLU
ELEMANLAR
MO�ELI
:
St52.3 k alite malzemeden
-
Şeki12. Tasarım yapılan semi treyler şasisi
t' .
\1odel oluştururken, çalışma boyunca şas1 düşey yüklere
' 1
maruz kaldığı için yola temas eden şasinin ön tarafındaki S.teker bölgesi ile arka tarafta lastikler ve dingillerin bağlandığı
bölgesinden
süspansiyon
tutularak
.._
sabitlenmiştir. Bu sınır şartlanna uygun olarak araca
]
•
___ __
gelen yük dağıtılarak analiz edilmıştir. [3]
Şeki15.
Q=300000 N
Araca gelen yük
L= 13,60m
Araç Uzunluğu
Aracı dört bir yandan çevreleyen yan çevre sacı 5mm
W=2.5 m
Araç Genişliği
Şasi ana lonjeron kesiti
kalınlığında
St52.3
malzemeden
şekillendirilmiştir .(Şekil
Yük aracın uzunluğu boyunca yayılı olarak gelmektedir.
6.)
(Şekil3. ve Şekil4.) Birim yük== Q/A ==Qı
2 Qı= 300000/2,5 =8825 N/m dir.
..
Bu yükleri taşıyacak şekilde şasi tasarımı yapılır.
�
'
-
...)
' ı •
L2-8.3rı
13 6rı
A __
J
ı
(:1-
1 1
1
1--:
c;�-(::>
.
·-
-
---
-- -
-
-
-
--
-
·-
-
-.
· -
-
-
-
--
-
'-
.
�
-·--
-
-
-
-
-
-
-
··-·.
.. -
-
- --
-
Ll=0.95
-
-· . -
"
"
· ..
�
·•
-·
... ·
-
-
..
.
..
···c=
. ...
ı d
1
ll c:u
;
..
"'P..-
Şekil 6. Yan ŞekilJ.
Semı treyler
Qı=8825 N/m
2
şastsinde yükün geldiği
alan
L1=0.95m
190
çevresacı
.
rulodan
çekilerek
'
1
SAL' Fen Sılimieri Enstitüsü Dergisi 6 Cil L 3 Sayı (Eylül 2002)
Semi Treyler Araçlarınin Bilgisayar Destekli Şasi Tasarımı ve Analizi A.Z.Barçm,S.Iriç, M.M.Amın •
•
ADR
2�
z:)O�
l�:C8:15 NODAL
S<.•LU'.
ST E '1?=' ).
enı boyunca sıcak malzeıneden •
A.racın
adet
33
çekme
(Şekil 7.)
sus
80 profil St 52.3 olarak düşünülmüştür. IPE
-:ı.' INE�-]. l?o� rGcaph: EFACET=J. AVRSS=KQ."!: SMN ar·ıx
&&M
1
1 1
ı
(\j
ı C> co
3 �
ı
ı
-�
ı
r
�e kil
1)227�
=.
=J.O 9U 1 156E
=.
ıo90l
c�:c;�ı:ı � L L"__;.J
. ı s 6r.
. :ıı2ı::
. 467E'
ı:::ı;: :t�:j --�
.
h ı::: !?ı ı ı c::ı ( ..ı .•;t:,.Ja
_
623 E 7/;tE
. 935E:
. ı :ı 9E .
:!. 2 5 E
. J.'lL'E .
ı 5 6ı::
-
ı S.,_S:r
ı 1
!ı r
(J
SEOV
OMX
46
=ı
ı
VE
�A..V
REV
YUKU
Şekil 9. JOOnım şasi yüksekliğinde oluşandeformasyon
J
350mnı şaside o luşan maksiınunı g erilme 130N/mm2 ve y yönündeki deplasn1an 14 ının oln1uştur. (Şekil9.)
7. Şasi krosu
AJ:oR
26
2 002
12: 17; =· 3 NODAL.
SOLUTI<
s·rı:; P=>1 BU8
Tiro;E=l
şekilir-ndirilen m alzeme le r aracın yük taşıma kabiliyetL.ıc� en uygun şekilde bir araya getirerek şasi tasarlanmış ve yükJ�me yapılmıştır. Tasanında sadece şasi ana lonjcron kesitinde yükseklik nıodifıkasyonunu yaparak gerilmelerin ve deplasmanların değişimi Bu
sııov
(AV( Po w.a rG ı:- ap ı.· i. es
ISE'ACı:;i'=l AVPES=Na�
DHX
=. 013989
3HN
=1.5 64 6 ""' . 130E-t O�
SMX
r •
'
.!.56'! 6 . 1.30E �o . 26DE+O
C:::.3J 1· fl' ıl
incelenmiştir.
. 390E-P)
ı.;�31 , C';) r=:ı 1 ı
404mm mevcut şaside oluşan nıaksimum gerilme lllN/mnl ve y yönündeki deplasman 9.6 nun o lm uştur. (Şekil 8.) ı
:ı
.
.
.
. .
L·�3 ffi)� . .
.
.
ı •
.A.PR 26 2002
5 2 0 E: -+ 0 6S C E: �O 78uE+O 9 1 0 E+ G ıo:ıı::�o :ı. ı 7 E � O 1:3 o E:+ o
11:29:55
NOuAL SOLUT:ON
SP..SI
STEP<
�IME=l SSQV
AVG)
EE'ACET=:l
AVRES=Mar.:
:CJ!-\U
J.
011X =.009648 SHN' =6869 =.
RP-V
450 rrun şaside oluşan maksimum gerüme 98N/mrn2 ve y yönündeki deplasman 7.3 mm olmuştur. (Şekil 10.)
P owerGraohic'5 '
S!1X
'.{AN
Şekil 9. 350mm şasi yüksekliğinde oluşan defo:masyon
SUB =1
ı
/E
APR
NOOAL
YV
zv
=1
(.A..V( Pow�ı:Gı:aphic� 8FAC:8'r=l SE:QV
=J
=\
AVF:Eı?=Mar.: DMX = . 00·1 175
Xf
=6. 7�2
YF
=
.
3 il o 4 4 9
=:J
L-..J
D D 1
�s:
VE: 'ff..N REV 'l':JKU
�
. --'
-� --- --- ----- ---
D �
6869 •
•
.
124E�Oô
"��r G -ı ö f o·� ..
37H:+OO
.
sı•rx
r�
743E-+CB
lli;"':•J
.!!66Et09 •
::::. ==
L:JJ c =ı f..�;.;:1c:l 1.:"'"-J L .J ı 1
. � 95 c ı 05 .
SNN
l\d& ı;ı;:ııEJ
Z-BUFER
ı
"-"-1
Tll-1!'.:=1
DrST=6.2e5
ID l""1l
SOI.UTI,..
S'l'B P-=1 suı:ı
xv
2002
:1.2:29: 14
1
1'118+09
26
�90Et08
111Et:J9 SASI
Şekil8. 404mnı şasi yüksekliğinde oluşan deforınasyon
YE
YJ'J'I
REV
'(UKU
Şekil 10. 450mtn şasi yUksekliğinde oluşandeformasyon
2 300mm oluşan maksimum gerilme 156N/mrn ve y yönündeki deplasman 22.7mmolmuştur. (Şekil 9.) ş aside
ı 91
--·--1
). 980 9 76t::+ o ı 1980 97 68+0 lCl':ıE+O
.
293E-t-0 :S� :ı E+ 0
.
�8!3!?·10 sess-ı o
.
5fssE-ı O
.
78CS+C
.
078!!:-rCı
.
97Ge:-:-o
Semi Treyler Araçlannan Bilgisayar Desttkli Şa
SA U Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi 6.Cilt,
Tasanmı ''e Analizi
J.Sayı (Eylül 2002)
A.Z.Barç1n,S.İriç, M.M.Amin
SOOmn1 şaside oluşan nıaksimum gerilme
97�/mm2 ve Y
#-'- 't :ı •n.
yönündeki deplasman 6. l mm olmuştur. ( Şe k ıl ll.)
ı 1
G...; t. ;-... � .t . .
26 2002 12:39:25
.'�l?R
NODMı
ı ıt,(ı
,
..
---- --
A
.
•r / .....
f
ı t1�· ı ;- , t , .
-
-�---------1
--------
SOLU'l'l:ON
"'1 -+·
1
ı
1
1
SE(!V
IAVG) ... O WQ t:'Gl aphl.CS
RCV
w
-- .. ..._
•• \, ••
. .
.
A'/RES ::J{at ""· 006149 5�1�1 -=13610 �mx = !:17n e "o a l'361C . 971E: t Q"7 C=:J l94E� (18 ==ı . 291t:� 08 . :1saı:�oe .:ı L... ::il 4e:.c+oe C c:J . S82F. +08 cı 679t �')6 c::J 7 7 6E , C 8 .6'73[..>-(18 . 970E �00
::::ı'IX
13. Boyuna kesit alınan şaside yük dağıhmı
Şekil
III!J
(L.qı)L2=R8.Lı [3](Şekil13.) (13,6.8385)5,2= Rs.7,7
.
�;f RA=: o
'.(UKU
P= L1.q1= 13,6.8385=114036N
yüksekliğinde oluşan defonnasyon
A vnı zamanda bilgisayar
ve dep lasmanl a r manuel "'
ta rnı n da
aı
olarak
P=RA+ Rs etüt edilen gerilme
da
RA=P-R9=114036-7701l
hesaplanrruştır.
RA=37025N=37,025KN
Bunun i in ilk olarak şasi ana lonjeronunun ağırlık
:
.
R8=77011K=77,01 lKN
Şekil 11. 500mm şasi
merkezi
.. . .. •
.
c.::ı
'/!: YAtl
o....
EFACE'J'=>l
Iı � ı l 1 ı SASJ:
1t..
.
e. ... ,)
Sl'ED�l SUB
ı
ı
·
atalet nıon1enti
gerilme ler hesaplanmıştır.
ve
sonrada şasi üzerindeki
Ana lonjeron ağırlık mcrkezi;(Şekil
Araçtaki
bu yük dağıluruna uygun
diyagramı
12.)
çizilerek
maksimum
ola r a k aracın kesme moment
bulunur.[5]
(Şekil 14.)
y
j. \
.
1 . 1 . ııi... w ..J. ı1ı1ı • rı • ıt ; '.!.Li
-ı
,
1. . .
.
ı
•
··-
.•
' � -· --ıı
.
_1__,
_
'
.
.
Şekil 12. Atalet momentine esas ana lonjeronun kesiti
Yg=h/2=404/2=202 mm=20.2 crn. Atalet
Şekil 14. Yük dağılımı
3 momenti=Ix=l/l2b1ht +b1h1(Yg- Yl)2+ l/l2b2h23
X=(7.70-X) 23609/40955
-rb 2h 2(Yg-Y2)2+ 1/1 Zb3h/+b3h3(Yg-Y3)2
X=2,82m.
bağıntısından[4]
lVIaksimum moment= ME-=40955.Y/2'den
=Ix= 1/12.12. 1 ,23 + 12.1 ,2.(20,2-39,8)2+ 1/12.0,5 .383+
Maksimum
5.38.(20,2-20,2) 2+ 1/12.12.1,23+ 12.1 ,2.(20.2-0.6)2 Atalet momenti
ve kesme diyagramı
=Ix
=13353
cm4
Y-7.70-X=4.88ın
mon1ent
= ME= 40955x4,88/2
ME=99930 Nın :::::99,33
dür.
KN.rn bulu11ur.
Şaside oluşan gerilmeler;
Şaside oluşan gerilmeler ise;
Oc=
ME.Yg/ Ix .....
cre = 999,30.20,2/ 13354 .....N/cm2 crc c;
15200N/cm- =152 N/mm�
=
em-
355/2
alınnuştrr.)
<>e< (j
J
= 178
N/mm2
CEmniyetkatsayısı
em
2 152< 178 N/mnı olduğundan uygundur.
192
2
SAU Fen Bilim1eri Enslitüsi.ı Dergist 6.C'i t, 3 Sayı (Eylül 2002)
Seıni Treyler Araçlarının Bilgis�yar Destekli Şasi Tasarımı ve Analizi
A.Z.Barçın,S.Iriç, M.M.Amin •
Şasi yüksekliğini beş fark lı yükseklikte yaparak het birı
için geriln1e ve deplas man la n incelendi.(Şekil 15.)
:\1odifikasyon sonucunda
değ e rleri -
IGeril
-
Ş asi Y ükseklıği(rnm) H-l =300
Oeı
fl, =350 l-I3 :-=404 -
15 6
II4 =450 II)- =500
Oe3
=lll
Oe4
=98
bağlı
yüksekliği ne
ı
180
incelendiğinde�
ı
Oes =97
.
300 m.m ile 450mrn ar a l ıktaki her 50mm yüksek lik ar tış ınd a nıaksimurn geriln1ede %12 ile o/o 1 6
•
160 -
N
E E
-
z
-
(l)
E
·-
.._
w
C)
450 nıın
•
'"' _""":' � ··....--. ---:� · ' . , . -
azaldığı
Şasi yüksekliğinin artınası durunı.unda geriınıeler
arasında azalma göıülmüştür
,----·
olarak
III. SONUÇ
Ocz =130
-
1
=
ger i lmeler ve deplasınanların
görü]mektedir.
( �/mn12)
me
şasi
,
.
şasi
yüksekliğine
.
yükse kl iğ in den
geçihnce
500
%1
gerilnıe
azalnuştır.
140
şasi
mm
or an ın da
Sonuç olarak yüksekliğin artması ile beraber gerilme
120
de ğ ei le ri düşnıektedir.
•
'1 00
Şasi yük se kliği artlığında
dO
o luş a n
deplasman grafiğini
incelersek: '
60
Şasi yüksekliği �00 nını. ile 500 mm aralıktaki her
•
40
50 n1m yükseklik artışında, deplasmanda, �� 19 ile
-·· ---. ... ..,... ..., ...:. .,.. ._:.:._:: .__:. :::.,:--!' - --:-� · � ��,... � ..;..:..;. ;;... ��� ._ ·-·
300
0/o38
450
400
350
ara sı n
da azalına olınuştur.
S onu çlara b a kıld ığında şasi yüksekliğı de p lasman değer ı cıinin düştüğü göıiilı11ektedir.
500
Araç şasi yüksekliği(mm)
Şasi yüksekliği konu s und a
a rttıkça
etüt ed ilmesi gereken diğ er
bir durum ise yükseklik arttığı zaman ş asi ağ ır h ğı nın Şekıl 15. Araç şasi yükseklığine bağlı gerilme
artmasıdır. Di zayn edilen
ta
değişimi eğrisi ve
Deplasmanlar, (Şekil
--
Şasi
16.)
tDepl asr
o r anda
artar. Tas arım hedeflerinden
Y ükseklıği(mm)
I-I 1 -300
112
-
=350
13
-
14
114 =450
ls
ı-Is �soo
§
-
-
'-
ro
-
ı:: C'G
25
ı1 lı
.... · -: .-- � .. . .
111111)
•
15 -
-
-
. '
ile
500mm kadar her
.
Araç ağırlığı
9.6
or ta la ma
olarak 5 5 kg. artınaktadır. Bu
ağırlık s emi tı·eyler ağırlığının anc ak o/o0.77 'si kadardır.
= 7.3 = 6.1
� �� ·:�-::--:-: --:-
Semi . .
.
.
·,
.
nırn
yüksekbğinde araç ağı r lığı 7104 kg olınaktad1r.
=14
.
treyle r
nıodellendi
20 .
Şasi yükseklJğj 300
SOınm de bir yüksek lik artışı yapıldığında ağı rl ık ortalama ola rak %77 o r an ında artarak 500nım ş asi
_...
.... ...,._,..
boş
treyler i n
.
= 22.8
=
yüks ekl iği 300mm o lan bir s emi
ağ ırlı ğı 68 88 kg dır.
n anlar(
113 =-404
yapıldı.
"\
'
-
hesaplar
E 10 ,
şasisi
progranunda
Pro/Engineer
,Ansys paket prograırunda ana] iz çalış m ala n
Ayrıca analiz sonuçları manuel ile
de
n1ukayese
edildi.
ola rak
404
ya pıla n şasi
mm
yüksekliğindeki semi treylere ait ma n u el hesaplarda gerilme= 151 N/rrım2 iken, bilgjsayar progranıındaki
ro
-
300
350
400 450 Araç şasi yüksekliği(mm)
analizden çıkan gerilıne= 11 1 N/mnl'dir. Hesap1ardaki farklılığ ı n sebebi ise; bilg isa ya r program1nda şasi
500
ayr1ntılı olarak
16. Araç ş asi yüksekliğine bağlı dep !as mar ı
gerçeğe
gerçekte olduğu gibi şasi
yapılırkeıı
·-- --------· -- --
Şek ı 1
o
ne kadın: hafif olursa
biride maksiınum istiap had d i n j sağlamaktır.
l:Jblosu
[ 1şasi
ş ına c ak yük
ar aç
bütün
şasiye
yük
yak1n ınodelleruniş ve
üzerine yayılınıştır. Analiz
ait
parçaların
kesıtJcri
ve
bağJantıları h es aba dahil edilnıiştir. Manuel çalı ş ınada bu detayları hesaplamak ve dahil etınek ul'ıın 7aınan
değişimi eğrisi
alacağ1ndan 193
-nıukavenıeü
oJunı1u yönde
etkilediği
ıçin-
r·aa�larsnan Bilgi �.v a r D
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi
Tu� rımı \'e Ana
6.Cılt, 3.Say1 (Ey1Lil 2002)
. Z . B!lrçen ,S.l
hesap ınanue 1 ise da Sonuç edilnliştir. şa i b tr kullanıldığından ihtiyaçtan daha ınukav in1 prograını ile tasarımı yapılmış olur. Oysa bilgisayar ince deta y la n dıkkate yapı J an hes apl a n1a l ar daha aldığından ihtiyaca cevap verecek şas1 tasaı ın1ını ihınal
..
a gerçekleştirmek mümkün olacaktır. /\yrıca; ç ok dah kı sa sürede etüt yap1lır.Manuel hesaplanıaya göre. ve malzenıedcn tasarruf
an1anda n
z
ekono miktir.
Sonuç olarak;
300
ile
mn1
500
değiştirerek elde
ed
sağlandığından
arasında sl asi
mm
ilen tasarıntda
daha
v "' ükscklig""linı
ey,)o. 7) ·ı i k
şaside:
ağırlık aıiJ şı ile gerilimin (�'O 1 0-1X1 16 arasında deplasmanın %19-%38 arası aLaldığı tespit cdilnıiştir. Modifıkasyon sonucunda yükseltilen loııjcron ağırlığı ,
55kg.
ve
ma
liye ti de 27.5
n1ilyon
l i ra
değerle rin etkisinin toplam araç maJiyetine
oranı
,
o l du
artınışllr.l!u
ve
ağırlığına
ğ u ınukavcnıctin yanındı1 yok
kazandu�mış
Jenecek kadar azdır. Ayrıca yap ı l a n bu
çal ışnıa
CAl)/(:AM sıstcın1crinin
tasanın ve geliştirme aşan1a1arındakı verınılıltQıni ortava ... k oymuş t l �
�
.
KAYNAKLAR
[ 1] L ion el BENDER''icatlar Ansiklopedisi, Londra Bili r:ı Müzesi"Görsel Kitaplar. [2] I. Murat EREKE, "Şasi ve Karoseri ·rasarıını Lisans Ders N otları", Ka sun 1998 [ �] �rof.Dr.Hamdi TOPKAYA, \1ukaveınet E lastik cısımlerin Statiği
[4] Metal Mesleğinde [5] Prof.Dr.tvlustafa
Tab1olar;M.E.l�.
İnan
. CSlekJı. Şaıi
;Cisünlerin Muka,·en1etı
194
Uu
rirH , ,,lf �1 , •:'\ . mıo � . ,,
SALT Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi 6 Cılt, 3.Sayı (Eylül 2002)
Deri Endüstrisi Atıksularının Merkezi Sisteın ile Antılabilirliğinin Araştırılması •
R.IJeri,V.Bulur
DERi ENDÜSTRİSİ ATlKSULARININ ME RKE Zi SİSTEM İLE ARITILABİLİRLİGİNİN ARA ŞTIRILMASI Recep ••
Ozet-
Deri
endüstrisi
sektörlea·den
biridir.
çok
Bu
kirli
atıksu
İLERi, Veysel BULUR
Sakarya
çalışmada;
İli,
Adapazari Merkez İlçesinde şehir i çinde kalmış deri
işletme lerinin Organize Sanayi B ölgesi n e taşınması "'�linde
merkezi
gerekmektedir.
arıtma
Arıtma
tesisi
planlanm ası
tesisi
ünite! eri,
boyutları,
kullanılan kimyasa l maddeler, atıksu miktarları ve
t ks u
,,., ı·akteristikleri
a ı
havalandırnıa
irdelennıiştir.
havuzu
paraınetrelerin
..:tkisi,
Aktif çamur tesir
hacmine simülasyon
eden
çalışmaları
yap ı l ar ak belirlenmiştir. Ayrıca, Merkezi arıtına tesisi için KOI, AKM ve Debi parametrelerine bağlı olarak, y a tır ı m mal i y eti ve i şlet me maliyeti hesapları yapı l m ı ştır. Anahtar Kelimeler: Deri endüstrisi, Atıksu, Merkezi Arıtma 'fesisi, Maliyet.
Ahstract- Leather l n d ustry is one of the i ııdustries which are p r od uced the great amount of waste\-vater.
In thhis
study; leather industries located Sakarya city,
Adapazarı towncenter, in a case transfered to Third Organized plant
Industrıal Estate,
should
diınensions, a ınounts
and
centralized treatment
be planed. Units of treatment plant,
chemical
materials
used,
wastewater
. Effect of parameters
e xamined
investmen t and management cost. Leather
Ind ustry,
kull a nd ığ ı ilk elbise türü o larak bilinınektedir. Gü nümüzde ise cazibesi sağlanılığı ile pahal ı giyecekler arasında yer almaktadır. Ayakkabı gibi temel giyecekler i nsan o ğlu i çin vazgeçilınezdir. Birçok alanda kullanılan deriden i nsanoğlunun uzaklaşması oldukça zor göıünnıcktedir. Bugün gelişen teknolojiler kuUanılarak, modern şartlarda deri imalatı yapılmaktadır. işlenmesinde zamandan tasanllf, sağ l an1lık ve ekonorrıik olma sı için değ i şik Deri,
insanoğlunuıı
,
kimyasal n1addeler kullanılmaktadır. Kimyasal nıaddelerin bir kısmı atıksuya b ir kısrru ise deri bünyesin de kalmaktad1r. Atıksuya karışan kimyasal maddeler alıcı ortamda toksik etki yaparak doğal c a nl ı hayatı yok etmekted ir . Yer altı s ulanna karışarak çevre ve insan sağlığını olumsuz etkilemektedir. Deri endüstrisi, en çok kirlilik o luşturan sektörlerden bir i dir. Atıksular antıma tab i tutulmadan alıcı ortama verilınemelidir [ 1 ]. Bu çalışmada; Sakarya İli, Merkez Serdivan Beldesi, Çark Sanayii, Yeni Tabak haneler Çark Deres i kenar1nda bulunan deri işletn1elerinde anket çalışması yapılınıştır. Deri ar ı tma işletıne le rinin hiçbirinde tesisi bulunmamaktadrr. Atıksular arıtılmadan Çark Deresine de şarj edilmektedir [5]. ,
on
vo1ume of ac t i v ated sludge aeration basin has been dett\rnıined by In addition, simul ation studies. acco rdi n g to COD, SS and flowrate paran1eters for ccntralized treatment plant were be en estima ted,
Keywords:
ı. GİRİŞ
oluşt uran
Waste�vater,
Centralized Treatment Plant, Cost.
1.1. Ha ınmaddesi ve Deri Çeşitleri
Hammadde, ham deridiL
Deriler, küçükbaş ve büyükbaş
hayvan d eri te ri olarak gnıplandırılabilir. Küçükbaş h a yvan lar koyun, kuzu, keçi ve oğlak, büyükb aş hayvanlar ise sığır ve camızclır. Bunların yanı su·a az miktarda olmak üzere at, katır ve deve derileri ile av ve kürk hayvanları n ın der il eri de işlenınektedir. Son z a manla r da kürk hayvancılığı yetiştiriciliği dç ya ygınlaşmaktadır. ÜlJ<:emizde dini bayramlardan Kurban BayTamında k esılen hayvanlardan çıkan deriler, ınezbalıalardan ve it ha lat yolu ile deri temin edilmektedir. Ham d eril er işlenme tarz ıa rı na ve ku ll a n ı ın alan ]arına Bunlardan bazıları g öre çeşitlilik arz etme k tedi r .
R tleri,
V.
S� Ü. Ylüh.Fak. Çevre Müh.BöL Esentepe
Bulur,
Jl
Çevre
Müdürlüğü 1
Sakarya
Kampüsü/Adapazarı
195
şunlaıdır [ 1 J.
Ocri Endüstrisi Atiksuiarının 1\terkeıi
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi
Arıtılabilirliğinin Aı·aştırılması R.İieri,V.Bulur
6.Cilt, 3.Sayı (Eylül 2002)
-
Har ç h K ö s e le
- Vidala - Rugan
- Gücleri
A)
- Kromlu Kösele - SemikJom K ö s e le .
- Kürk-Süet
- Napa - Nubuk
-Yarma - Muton-dore - S a h t iyan
- Yaketa
Sistem ile
- Glase
a)
Islatnıa/Y ıkaına işle mi
b) c)
Kircçleıne Işleı n ı K av ale ta İşlcn1i
d)
1.2. Deri Endüstrisinin Durumu
Der i end üs tr i si, bölgelerirıllz d en Ege, Marmara, Akdeniz, Ye İç �t.\nadolu bölgelerinde faaliyet gösterme ktedü·. Diğer bölgele rde de faaliyette o l an deri işle tmel eri bulunmaktadır.
,
.
Kireç Ciiderme i şlenıı B) Tabaklaına İşlemleıi, a) Sanıa İşlcn1i b) Pıklaj ( Sal anıu r a) İ ş le 1ni
c)
d)
e) l) g)
I.Scpilcnıc lKroınlanıa) işleınİ Sıkına İşlcıni Yarnıa İş le nıi
Tıraşlaına İ şlenıi
Rctanaj (li.Sepilerne) Işleını
C) Boyanıa ve Y ağ l anıa İş l�mleri a) Boyanıa İşleınl
Deri endüstrilerinde işlenmesi bakımın dan ç eş i t li l i k arzeder. 374'ü V id ala 66,sı I<.ösele� 285'i elbiseilk de ri 43'ü kürk-süet, 56'sı nı s on deri, 29'u fiııisaj ve 62'si diğer deri türleri işlemektedirler. İlirnizde bulunan deri i�letmelerinde ise Vidala yani ayakkabılık deri imalatı ,
,
Yağlama işlemi c) Sıkına, .1\çına ve Kurutma İşleınleri D) Bitirıne (son) işle n1lcri a) Tavh:ıına ve Zımparalan1a İşleıni b) Finısaj (('ilalaına) ve Ölç me İ şlemi b)
,
yapılmaktadır [2]. 1.3. Sakarva 'da Deri İşlenıe T esi sler i
Sakarya
Kireçlcn1e İşlemleri,
III. Proseslerde Kullaıulan Su Miktarları
İli, Merkez İlçesi, Çaı·k Sanayi Yeni Tabakhaneler Mevkii, Çark Deresi kenarında 18 adet deri işle me tesisi bulunnıaktadır. Bu tesislerde büyükba ş hayvan derileri işlenmektedir. Az s ayıda koyun derileri (post) de işlenebilmektedir. Büyiikbaş hayv a nlard an sığır ç oğ unlukl a ay akk ab ı c in s ine aıt hayv an derileri, yüzlüğünde kullanılan "Vidala deri" ç e ş i d i i şlen me kted ir . ,
Deri
end ü s t r i sind e
kullanılan suların hepsi atıksuya dönüşmektedir. tiikctimi her p rosesde farklı Su oluşnıaktadn. l kg. deri için 80-100 l su kulla nılmaktadır.
Sakarya
İ li
\1cı kez İl ç esi Çark Sanayii, Yeni Tabakhanclcr�de faali yet gösteren GÜNEŞ DERİCİLİK T'ESiSt bu çalı şma için örnek seçilmiş olup, büyükbaş hayvan derılerinden s ı ğır cinsi derileri işlemektedir. Tesis deri üretin1iııde kullanılan ekipmanları itibar iyle teknolojik olnrak son sistem değildir. Ancak yan otomatik nı ak ına lar ya rd ı n1 ı y la deri inıalatı yapmaya devam etnıe k tcdır [J J.
Proses i ş leml eri nde n sepilemede deri
ş işınektedi r ve şişen deri belirli bir kalınlıkta yarılarak iç ve dış yüz o l ma k üzere iki tür deri ortaya çıkmaktadır. Yarılan deri iç yüzeyi "Yarma deri" olarak adlandırılır ve iş eldıveni vs. yapılmak üzere ilgili kmuluşlar tarafından alınmakt adır
(3].
,
,
Güneş Dericilık Tesi s i nden alınan
1.4. Proses Akım Şeması
bilgilere göre; 1000 kg
ham derinin işlenebilmesi için proseslerde kullanılan s u miktarlarının genel proses aşamalarında su sarfiyatı yü z desi ve miktar lan toplarm Tablo 1. 'de
tuzlu
Haın derinin işlenmesindeki amaç; de riye su d an e tki i eruneyen mikroorganizınaların t esiriyle çüriiyüp kokm ay an ve k ullanm a amacına göre estetik ve istenen çeşitli özelliklerin kazandınhnas ının sağlanmasıdır. Deri işl endikt e n som·a yumuşak esnek, elastik, sağlam ve ku l l anım yerlerine göre ç eşitli renk, kal ınlık ve değişik evsaflarda deri e lde ediln1e ktedi r Deri endüstrilerinde uygulanan işlemler, derinin kullanılacağı yere ve hayvan derisinin tüıiine göre f arkl ı işleınler g erek tir ir. ,
verilnıiştir.
1 a blo ı cıenc ı
top ı am su sar fiıyat )"llL .. de1en· ve miktarlan
Su Kullan ı m Proscsleri
,
Is 1 atına/Yı ka nıa Ki rcçlenıcdc
.
600
soo
(1/1 000 kg) 6000 sooo
100
1000
Ki�·eç Giderme
900
9000
PiklaJ
270
2700
Boyama
ve
Yağlama
Fahrika Yıkanıa
Deri en düstrisinde ham deri, çeşitli pı-os esl er ve ki m y a s al ışlemler sonucunda kullanıma el veri şli h a le getiri lm ekte dir. Bu proseslerin hepsinde kimyasal mad dele � kulla?-ılınaktadır. Derinin kullanım a el v erişl i . hale getırıl ı n e s ı dört aşamada çeşitli işlenıler sonucu gerçekleştirilir (3].
(%)
Su Miktarı
Kavaleta
li .S epi lcrne
II. DERİ İŞLEME AŞA1\1ALARI VE PROSESLER.i
.
Su Kullanımı
ve Kullanını
Genel Toplarn
1 ton ( l 000 kg)
soo
5000
210
2l00
200
2000
3280
32800
haın derinin i s te nilen aınaçla
kullanılır hale gctırilebilmesi için bi r deri işletmesinde yaklaşık olarak 32.8 (yaklaşık 40) katı su harcanmakt d r. �� Sakarya,da bulunan jşletmelerde 1 kg ham derının
196
SAU Fen Bilimleri Er.stitüsü Dergisi
3.Sayı
6.Cilt,
Deri Endüstrisi Atıksularınlll Merkezi Sistem ilc
(Eylül 2002)
Antılabilirliğinin Araştıniması .
kullanılır hale ge tiril eb ilmesi tespit ed i l mi şti r
için 40
1
su kullanıldığı
2) 3)
III. KULLANILAN KİMYASAL MADDELER
4) 5)
kimy asal maddeler artık laboratuvar koşu llarında üret i lrnekt en ç ıkarak, ticari an1açlar için gizli formüllerle şeki l t enerek elde edilmektedir. Deri endüstri sin de imalatı yapılacak 1000 kg ham d eri için kullanılacak kiınyasal maddeler ve kullan ı m miktarlan Tablo 2. 'de ve ril miş t ir [1,3].
6)
Günüınüzde
Deri
K u llam ldığı
Kimyasal
Ticari Adı
Formülü
Miktarı
NaıS
25
Kireçleme
cı
5
"
Sodyum Sülfür, (Zımık) '/
'llsiyum
Ca(OH)ı
tlidroksit,
(Kıreç)
((
Prosesler
(kg)
25
Deri i le Temas
Sü resi
24 st
((
"
S ama
Ba7r:sym T
8
"
Sodyt.m
NaCl
1 05- ı ı o
(Tuz)
Formik
100
Klorür,
-
1 0 dk
(sa1amura)
Asit
HCOOH
Sülf\irik t\sit
I-IıS04
Krom
Crı(S04)3
Sü1 fat Sodyum
Bikarbonat
-
..
Piklaj
5
"
1 5 dk
12-15
"
2-2.5 st
25
"
37.5
N a HC03
5-6
"
Krom Sülfat
Crı(S04)3
12.5
Sodyum
NaHC03
4
T oplam Krom,
8)
Balık Biyodencyi,
9)
pH
4-5 st
"
,,
,,
Dolgu Maddeleri
Mimoza(toz)
2 st
fJi yokimyasal Oksijen İht:yacı,
l st
Rclugan RE Valeks
Bitkise11
Yağlama
Boyaına Dolgu( toz) 0o1gu(s1v1) Dolgu(toz)
8 8
4-8
BOis, mg/l
20 dk 20 dk 20 dk 1 st
Hayvansal
--
KOI, mg/1
20 dk
Yağlaına
24
Oksijen ihtiyacı,
Askıda Katı Madde,
AKM,
1
mg/1
Yağ ve Gres, Sülfür, s-2,
mg/1
J<ron1,
Cr+6, mg/1 Toplam Krom, mg/1 Balık Biyodeneyi
IV. DEŞARJ EDİLECEI{ ALI CI ORT AM STANDARTL ARI
ZSF, adet PH
IV .ı. Su Kirliliği Kontrolü Çalışmalarında Yasal
tarih ve 2872 sayılı Çevre Kanunu'na istinaden ç ıkartı lan, 04.09.1988 tari h ve 19919 s ayı l ı yayımlanarak
yürürlüğe
gir en
"Su
K ontrolü Yönetmeliği" (SKKY) ni n 37 maddesi ge reği nce ; Deri endüstrilerinin, Deşarj izni alm a sı gereken endüstrilerden olup, Tablo 1 2 'ye dahil Kirliliği
'
olmaktadır. benzeri deşarj
Sektör olarak; Deri,
e nd üstrtlerinin standartları
deri
atıksularının
belirlenerek
parametreler aşağıya çıkanımıştır
mamulleri
ve
mamulleri ve
alıcı
kirlilik
Kompozit
benzeri
(2 saat)
150
Komp o zit NTnure
saat) 100
(24
300
200
1 25
-
30
20
2
1
0.5
0.3
3
2
4
4
6-9
6-9
değerlerle karşılaştırı lması Tabl o 4. 'de verilmiştir.
09.08.1983
Gazetede
deri
Deri Endüstrisi atıksu analizleri ve SKKY'de standart
Dayanaklar
Resmi
ve
Numune
1 st
"
4
Deri
Parametre
1 st
Kimyasal
Dolup Boyası
ZSF, (ad e t),
en dus trı·ıennır, . . atı ksu ıarının aı1cı or tama deşaıJ standartl arı
Bikarbonat (Soda)
(mg/1),
.
"
5-6
7)
Tablo 3. SKJ(Y-Tablo 1 2:
ı st
Seoileıne
,
Deri endüstrisi için SI<KY-Tablo 12: Deri, deri nıamulleri ve benzeri endüstrilerinin atıksulannın alıcı ,, ortama deşaıj standart la rı adlı tabloda 2 saatlik ve 24 nunıune kontrollerinde kompozit saat l ik karşılaştınlmasına esas alınacak standaıt parametre de ğe rleri Tablo 3. 'de gösteribniştir.
20 dk
.
Triopon
r
IV.2. Alıcı Ortam Standartları
dk
25
K on1 Cr+6, ( mg/1),
.
20-25
,,
2
Sülfür, s- , (mg/),
"
"
15
(NH4)ı.SO.ı
Amonyurrı S ü l fat �GLıbrc;
Kullanım
Yağ ve Gres, (n1g/l),
Bu parametrelerin kontrolü amacıyla 2 saatlık ve 24 saatlık kompozit numune al ınmak suretiyle analizler yapılır. 24 saatlık komp oz ıt nunıune veya günlük çalışma saati toplamı boyunca a lı na n kompozit numune 3 yıl g e ç erl i olan "Deşaıj izni işlernlerinde uygulanınakta olup, p e ri yodik kontroller için 2 saatlık kompozit numune alınarak analiz l er y ap ı l ma kta d ır
endüstrisinde kullanılan kimyasalınaddeler ve miktarları
Ki m yasa 1 Ad ı ve
ihtiyacı, BOI5, (mg/1), Kimyasal Oksijen i hti y acı , KOI, (mg/1), i\skıda Katı Madde, AKM, (ıng/I), Biyokimyasal Oksijen
1)
.
T:ıhlo 2.
u
R.İleri,V B lur
ortama
oluşturan
[6];
197
SAU Fen B ilimleri
Enstitüsü
Dergisi
Deri Endüstrisi Atıksulannm Merkezi Sistem ilc Antılabilirliğinin Araştıralması
6.Cilt, 3.Sayt (Ey:cı 2002)
R.İI eri,V .Bu lur
Tablo 4. Proseslerden çıkan
karşı ı aşt1rı ı ması
atıksuların
analiz1nin
SKKY -Tablo
12 i1e ___,
S.K.K.Y.
S.K.K.Y.
12.
Kanş•l<.
Numune
Numune
Tablo
Tablo 12.
VI.
KiRLiLİK YÜKLERİNİN GİDERİLMESİ k i n1yas al maddeleri antmak üzere
Atıksu içerisindeki
Demir 3
içjnde
Klorür (Ferri Kl orür) kullanılacaktır. Atıksu nı.iktarda kireç bul unduğu için yeter l i
Kompozit Numune 2 saatl i k
Kompozit
100
482
VI.l. Sülfür ve Krom için Reaksiyonlar
300
200
1795
Kimyasal adı
125
-
3840
30
20
8846
2
ı
1140
0.5
0.3
2.82
kul l anıl ac akt ır .
Toplanı Krom
J
2
4.18
havalandırmacia
Balık Bıyodeneyi
4
4
-
6- 9
6-9
9.15
Para metı·eler
1
Bivokimvasal ., -
İhtiyacı,
150
Oksijen
8015, (mg/1) Kimyasal
24 saatlik
Oksijen ihtiyacı,
KOI, (mg/1)
Askıda Katı Madde. AKM , (mg/1) Yağ ve Gres,
(mg/I)
Sülfit r,
s-2, (mg!l)
K rom, Cr+6, ( mg/1)
(mg/1) ZSF PH
IV.3. Atıksuların ;]rlilik Yükleri Oranları
An h k
kullanılınayacaktır.
ünitelerinin
yapılınası
Kimyasal adı
Krom =
Izgaralar(Kaba
b)
Kum
ekonomik
havalandıncı
Yüzey havalandıncı kullanılarak yapılan
1 1. 'ye
FeCh
200 ıng
v e rild iğ i
zaman
[4].
Değerlikli hali
Kirleticinin değeri +3 değerlik li
Crı+3(S04)3-ı S04=96
+
3 CaS04
sonuçlar
suda çözümnez.
İnce)
Tutucu c) Sülfür Gidern1e Ün i te si d) Dengeleıne Havuzu e) F l ok l aştı rma (yumaklaştırma) f) Ön Çökeltin1 Havuzu g) AktifKarbonlu Aktif Ç amur Havuzu h) Son Ç ökeltim Havuzu i) Çamur Yoğunlaştıncı Önerilen arıtma tes isi ak1m şeması Şek il gösterilnıi ş t ir.
sülfat
zaten çökelebilen bir b il e ş iktir. Ama kireçle reaksiyon gö stere rek krom hidroksit ol arak da çökelmektedir ve
2FeC13 + 3Ca(OI-I)2
ve
de
Yukarıdaki denklemde; atıksu iç in de bulunan lcrom
k in1yasal ve biyolojik a rı tım
a)
ve yüzey
FeC13
Cr2(S04)3 T 3Ca( O H) 2 -------> 2Cr(OH)3
alırunaktadır.
.Arıtı m Ü nit e leri ;
Sülfat
Cr 52
(jNiTELERİ olumlu
olarak
hem
bulunan s= 1140 n1g /l olup, % 98.3 arıtma ile 19.3 8 ıng/1 kal m akta d 1 r ve den geleme havuzuna verildiği takdirde kalan kısın1 (19.38 mg s=/1) hızlı kanştınna sonucu FeC13 ile yapılan temasta gi derilmeye devam edecektir. Hızlı karı ş tı rn1a da FeCh kullanıldığı i ç in tekrar (19.38 %98.3 sülfür gideıme verimi ile 0.33 mg/1 x (ı 00-98.3 ) / 100== 0.33 mg /l ) sülfiir atıks uda bulunacağı hesaplannııştrr. FeCh, Na2S, Ca(OH)ı, HıO ve Oı kimy a sal eks i day ona uğramaktadır ..
ve Eşdeğer Nüfus
halinde
katalizör
verimli
Atıksularda
Eşdeğer Nüfus=25 21.83+0. 054-=46700 kişi Hidrolik eşdeğer Nüfus=872+0.1 =8720 kişi
endüstrisinde fiziksel,
gr/mol
%98.3 arıtma verimi s ağtan nu ştır
edilirse;
Deri
=
Arıtım yöntemi olarak hem olan
Kirleticinin değeıi -2 değerliidi
s-ı
Sx 3 2
Na=23 gr/mol
,
V. ARITIM
'-T +1 -"' aı
So dyu ın Sülfiir
debi ve BOI kirlilik yük ü olarak ifade etmek yerine, atıksu debilerinin ve kirlilik yüklerinin, kaç kişinin o luşt urduğu kirliliğe eşdeğer o lduğ unu belirtmek daha anlamlı olabilir. -Toplam o l uşa n BOI5 kirl il ik yükü; BOI5 atıksuda=2521.83 kg BOI5/gün Bir ins anın tek başına ol uştur duğu BOis kir1ilik yükü 54 gr/kişi. gün ve harcadığı debi 100 1/ kişi. gün olarak kabul Endüstriyel atı ksulan
D eğerlikli ha li
--------------
>
2Fe(OH)3 + 3 CaCl ı
denklemde; ilave edilen demir 3 klorürle atıksu i ç i ndeki kireç reaksiyona gi rerek dozajlaına maddesi olarak demir hidroksit ol arak çökelen bileşik oluşturur. Bu arada kalsiyum klorür tuzu oluşarak atık s u yun tuzlanmasını sağl amakta dır ve bu tuz çökelerek Yukarıdaki
çaınurda kalnıaktadu. 2 F eC l3 + ..L
1. 'de
Cr2(S04)3 + 3H20------->
3ocr
Fe2(S04)3 + 2Cr(OHh
Yukarıdaki denklen1de demir 3 klorürle atıksu içindeki
kroın sülfat ve
1 98
su
reaksiyona gırerek
d oz aj l ama maddesi
-
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü
6.Cilt,
3.Sayı (Eylül 2002)
olarak
Deri Endüstı-isi Atıksularman Merkezi Sistem ile Arıtılabilirliğinin Araştı rıl mas1 R.İleri,V.Bulur
sülfat
demir oluşn1aktadır.
Dergisi
çökelen
ve
krom
hidroksit
Parametre Değerleri
Atıksu
VI.2. Deşarj Edilen Atıksuyun Standart Değerlerle
I<.i rlil iğ i
Kontrolü Yönetmeliğinde
12'de
Tablo
ve
a nalizi
değerler alınmıştır.
Karşılaştır ılması
Su
\'11.2. Sin1ülasyon Çalışmasında Kullanılan
bulunan deri endüstrisine ait endüstriyel atıksul ann alıcı
Q
boyutlandırma
�
872 m.)/gün X : 198.72 mg/1 E :90% :
sonucunda
S o : 178.34 mg BOI5/l
8 c : 6.7 gün
ortan1a deşarj standartları ile yapılacak arıtma tesisi ile
Biyokinetik katsayılar [ 12];
karşılaştırılması Tablo 5. 'de verilmiştir.
0.30 kg MLSS/kg BOI5 kdort: 0.186 gün-ı Y ort : 0.64 kg MLSS/kg BOI5 kdmax: 0.40 gün�1·Ymax: 0.80 k g MLSS/kg BOis
alıksular
Tablo 5.
çıkan
arıtılarak
Önerilen a tı ks u
12 ile karşılaştırılması
arıtma tesisi çıkışı
2 saatlik
24
150
,
Askıda Katı Madde,
AKM. (mg/1) Yağ ve Gres, (mg/1) Sülfür, S 2, (mg/1) Krom,
Cr�6, (mg/1) Toplam Kronı
saatlik 100
Ahksu
:
VII.3. Biyoreaktör Hacmi ile Giriş K ir lil ik Yükü Arasındaki
Deşarjı
Yrnin
kdntin:0.06 gün-ı
İlişki
Tahmini
Biyokinetik katsayı olarak vetim sabiti (Y) ve ölüm hız
değerleri
16
sabiti (kd)'nin min, ort ve max değerleri kullanılmıştır. Y
sabit tutularak kd' ye ait ınin, ort ve max değerler sin1üle ediinnştir ve Şekil 2., de verilmiştir. Havuz hacminin, arıtma verimi (E o/o), çamur yaşı 8c (gün) ve biyokütle arasındaki ilişkiler ise X (mg/1) konsantrasyonu Şekil 3., Şe k il 4. ve Şeki 1 5. 'de verilmiştir.
300
200
103
125
-
54
30
20
ı5
2
1
0.33
VI1.4. S imülasyon Çalışmasının Değerlendirilmesi
0.5
0.3
<0.3
Şek il 2. 'de görülebileceği gibi bi yoreaktör hacmi ile giriş
3
2
<2
4
4
6-9
6-9
(mg/1) Balık Biyodeneyi
ZSF PH
değerlerinin
ks u larının SKKY �Tablo
Kon"!.2_ozit Numune
Biyokiınyasal Oksijen
İhrivacı, BOı5, (mg/1) Kimyasal Oksijen İlıtiyacı
atı
SKKY�Tablo 12
Parametreler
K(", (mg/I)
parametre
çıkan
kirlilik yükü arasındaki bağ ıntı doğru orantılı olup, lineer artış göstern1ektedir. K irli lik yükünün artınası halinde biyoreaktör hacmi de artmaktadır.
-
8
Şekil 3. 'de Y ve kd 'nin ortalama değerleri kullanılarak
arıtma verinıi (E)
ile biyoreaktör hacmi
doğru orantılı olduğu görülmektedir ve
BİYOKİNETİKIUTSAYILARLA BİYOREAKTÖR HACMİ SiMÜLASYON
i zlemektedir.
VII.
Verimin (E)
(V)
lineer
arasında;
bir artış
artırılması halinde havuz hacnu
(V) de artmaktadır.
ÇALIŞMASI
Ş ekil
VII.l. Tam Karıştırmalı Geri Döngülü Biyoreaktör
kullanılarak çamur yaşı (ec) ve bi yoreaktör havuz hacıni
Bağıntısı
Y *Sc* E* Q *So V= X * (1 +kd * 8c)
(V)
10.7 gün üzerinde olması halinde havuz hacminde küçük hacimlerde 1 O. 7 gün arasırıda olması büyüıne olduğu ancak 1. 7 görülmektedir.
---
So
: Giriş debisi (m3/gün)
BOI5 konsantrasyonu (mg/1)
:
Biyokütle konsantrasyonu (mg/1)
y
:
Verim sabiti (kg MLSS/kg
:
Çan1ur yaşı (gün)
E
:
Sc
: Ölün1 hız sabiti (gün�1)
BOis
aşırı büyük yapılmasına
ihtiyaç duyulduğu görülmektedir.
X
kd
yaşının
halinde ise havuz h acminin
:Havuz hacmi (m3)
: Giriş
Çamuıun
-
bağıntısı kullanılmıştır.
Q
arasında; çamur yaşının 1.7 - 1 O. 7 gün arasında
n onlineer ve 10.7 - 20.7 gün arasında lineer olduğu
--
V
4. 'de Y ve kd d eğerlerinin ortalama değerleri
Şekil 5. 'de ise Y ve kd değerlerinin ortalama değerlerj
kullamlarak biyokütle konsantrasyonu (X) ve biyoreaktör havuz hacmi (V) arasında; bağıntıda X ile V ters orantılı olması nedeniyle, biyokütle konsantrasyonu 100.72 292.72 mg/1 arasında nonlineer ve 292.72 - 404.72 mg/I
BOis)
giderme yüzdesi(%)
arasında lineer bir
azalma
bulunmaktadır.
Biyokütlc
artması halinde havuz hacminin azaldığı göıülınektedir. Biyokütleyi artırmanın havuz hacm i üzerinde fazla bir tesiri olnıadığı görüln1ektcdir. konsantrasyonunun
199
Deri Endüstrisi Atıksulannın Merkezi Sistem iJe Aratılabilirliğinin Araştırı lması
SAV Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi
6.Cilt, 3.Sayt (Eylü 1 2002)
R.lleri,V.Bulur •
VIII. İLKYATIRIM VE İŞLETME MALİYETİNİN BELİRLENMESİ Endüstri atıksularının deşarj edilmesiyle, alıcı ortamın yararlı k:ullarumına engel olmaması için her bir endüstri kuruluşunun antma tesisi yapması, Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerde çok büyük yatınmJar gerektirmektedir. Her bir endüstrinin, daha planlama safhasındayken belirli bir bölgede inşa edilmesi ve atıksu karakterlerine bağlı olarak bölgedeki tüm endüstriler için merkezi bir arıtma mn seçilme si en uygun çözümdür.. Ülkemizde, çevre sorunlarına yol açmayacak veya minirnize edebilecek sanayileşmenin gerçekleştirilmesi ve ya tınmlann yönlendirilmesi amacıyla Devlet Planlama Teşkilatı (DPT) tarafından Organize Sanayi Bölgeleri (OSB) modeli uygulanmaktadır. O.S.B. 'lerde en uygun arıtma tesisinin seçilmesi ve hem ilk yatırım maliyeti hemde işletme maliyetlerine Jölgedek i endüstri kuruluşla nnın katılım paylannın hesaplanması son derece önemli ve gereklidir.
madde ilavesi, personel istihdaıru, amortisman giderleri v .b. konularda harcama yapılarak, işletme maliyeti oluşmaktadır.
Her bir işletme ken di kirlilik yükleri ve debileri bakımından katılım pa yı öde me k zorundadırlar. QT=872 m3/gün QT: Günlük deşarj edilecek debi 0 9895 [ 1 O] Miş1=89 .097 * Q ' Mişl: İlk yatırım maliyeti($/yıl) ° 9895= 72361 $ /yıl Miş1=89.097 * 872 . VIII.2. Maliyetlere Katılım Payları
- Arıtına tesisine giren KOI v e AKM parametrelerinin değerleri, KOI=1795 mg/1
1-\.K.i\f =3 840 mg/1 - Arıtmaya giren günlük toplam KOI ve AKM yükü
mit k arı .. KOIT= 1795 * ı o-3 * 872 = 1565.24 kg /KOI gün 3 AKMT= 3840 * 10- * 872 = 3348. 48 kg /AKM gün '
Bu nedeı..:e İlirniz, Ferizli İlçesi hudutlarında planlanan ve yasal işlemlerin yapıldığı aşamada bulunan III.O.S.B. 'de deıi endüstri kuruluşlarının çalışmaları sürmektedir. Böyle bir organize sonucu sana y i bölgesinde yer alınması halinde oluşacak kirlilik profiline (KOI, AKM ve Debi) bağh olarak inşa edilecek arıtma tesisinin maliyet boyutlarının belirlenmesi, arıtma tesisi ilk yatırım ve işletme maliyetlerine bölgedeki tüm deri endüstri kuruluşlarımn katıhm paylarının nasıl olması gerektiği ta hmini bedeli incelenmiştir.
Maliyet yaklaşımında KOI, AKM ve debi parametreleri esas alınarak hesaplar yapılmıştır. Tablo 6. 'da arıtınada yer alan proseslerin maliyete olan etkisinin ilk yatırım ve işletme maliyetleıi, Tablo 7. 'de KOI, AKM ve debinin ilk yatırın1 maliyetine etkime yüz de leri ve Tablo 8. 'de ise KOI, AKM ve debinin işletme maliyetine olan etkime yüzdeleri hesaplannuştır. Tablo 6. Proseslerin her birinde maliyet yüzde1eri, işletme ve ilk yatırım ma ı·ıyetl en.
VIll.l. Maliyet Tahmini Vlll.l.l Ilk yatırım maliyetinin hesaplanması;
Maliyet
•
O.S.B. 'de merkezi antma tesisi
Prosesler
Yüzdele n
yapılacaktır. Merkezi
kimyasal ve biyolojik arıtma fiziksel, bölümlerinden oluşmaktadır. QT==872 m3/gün QT: Günlük deşarj edilecek debi Milk=2343 * Q 0· 7052 [ 1 O] Milk: İlk yatırım ma liye ti ( $) Milk=2343 * 872° '7052= 277603 $
ar1tım
Vlll.1.2. Işletme maliyetin in hesaplanması; •
Arıtma tesisi kutulması ile birlikte yılın 3 50 günü çalışacaktrr. Arıtına tesisinde elektrik giderinri, kimyasal
Pıhtı i aştırma- Yumaklaşt1rma Ön çökeitim Aktif karbon lu aktif çamur Son çökeitim Çamur yoğunlaştıncı
Maliyetleri ($/yıl) iŞM
70 0.5
50653
27
19537
0.5
362 362
1.5 Toplaın
Maliyet
prosese ait işletme
(o/o)
0.5
Belt filtre
Her bir
100
362
1085
72361
Her bir
prosese ait
İlk Yatırım Mali.
{$/yıl) İYM 194322 1388
74953 1388
1388 4164 277603
. Not: Sülfür gıderim presesi sonradan eklendiği için hesaplamalara konulmamıştrr. Izgara ve dengeleme havuzu maliyeti ise düşük olması nedeniyle dahil edilmemiştir.
200
Deri Endiistı-isi Atıksularının 1\terkezi Sistem ile
SAU Fen Bil im leri Enstitüsü Dergisi
Antllabilirli ğ i n i n Araştıni mass
6.Cilt, 3 Sayı (Eyiü 1 2002)
R.İieri,V.Bulur
. h b' . d ı ı r yat ırım mal I· Vetlen· ve etlcırne 1'lk Tablo 7 . P roses enn er ırın e olusan ·
Toplam [lk
,;
Yat.
Proses ler
M
($/yı l)
Ön çökeitim
Aktif karbon lu aktifçamur
çökelt i m
Çamur yoğunlaşt ıncı Belt fıltre
1 388
Toplam etkime yüzdesi
Kats
(İY.\1 1) -
AKJ\11
ı
3747 7
Yatırım
Ka ts
208
0.85
-
0. 1 5
0.50
694
0.50
0. 1 5
.(İYM3) ı
694
74890 1 1 80
37477
0.85
208
1 1 80
-
-·
1 249
0.30
$/yıl
0.50
-
-
DEBi
0.90
1 9432
-
29 1 5
Maliyeti)
$/yıl ( i Ytvf 2 )
0. 1 5
4 1 086 (İYM 1/İYM)
277603
İlk
*
0. 1 0
-
0.70
4 1 64
Parametre Dcğerlen
$/y1 l
0.50
1 3 88
..
KOI
-
74953
-
(Malivet=K2tsavı
-
1 3 88
·-
Toplam
Kats
İYM
l 94322
Pıhtılaştırma- Yumaklaştı rma
Son
al iyet
yuz .. d e1 en.
-
-
2 1 4727
2 1 791 (İYM2/İYM)
(İYM3/İYM)
0.08
0. 77
. . ı r e l etlc et y ve t �e�� d� 'z� e� y t� l eı� · ı� � � � � � � �·�-· �� � � �ablo 8 . Pı�seslerin her bi rinde oluşan işle�e � alı ����� Parametre Ot;ğerleri Toplanı
fşletme Maliyet
Proscsler
Ka ts
($/ytl) iŞM
işletme J\1a._ I iy_ -,c t.J... ----ı i) �T AKM DEBi ··---.,.-...�-- ··---ı-�----,--��--ı Kats $/yı 1 Kats $/yıl
(Maliyet=Katsayı
KOI
$/yı J
(İŞM 1 )
*
_ _ _
(İŞM2) 1 2663
1
(İŞM 3)
50653 1 2663 0.25 Pıhtı l aş tııma - Yumakla ştırma 0.25 � � �25327 0.50 � . -· · -� ı. 7 --ı � � -+---+ � 3 -+. kt__ _ı 0- � ı-:=:.:- ---.1...-0 2 6 0 ----lr -� 7·--ı liö ı m e . 0 2 0.2 2 0 7 1 ç� 6 .2 2 0 n t
Aktif karbonlu akti fçamur Son çökeitim
Çam·;,· yoğunlaştırıc1
1 9537
70
362
0.25
l 085
0.70
362
Beit tiltre
O
1
1 3676 91
0. 1 0
0.30
7 60
0.50
91
0.25
254
0.70
0 .20
1 954
0.30
181
11
-
1 09
3907
326
1� 52 1� 5 72361 275� 16 � Toplam 29632 ---� -� � �� -�-� ---- �� -� � · -- 4�� -- + � - -� --� + r ( l / İ Ş1-t İŞM ) ) (1ŞM3/İŞ!v1) ( İ ŞM2/ İŞM Toplam etkime yüzdesi 0.38 0.2 1 0.41
- 1 ton ham d eri için 40 �7 su ha rcanmaktadır;
VID.2. 1 . Birim kirlilik yüküne düşen ilk yatırım
- Buna göre günlük oluşan KOI, AK.\11 ve D ebi ıniktarı,
KOT.ş= 1 795
maliyeti;
-
A KMiş= 3 840
B iri m KOI maliyeti==26.25 $/kg KOI
ı o-3
*
*
3
40
=
1 0- * 4 0
*
DEBi paran1etreleri iç i n ödenmesi gereken ilk yatırım ma li yetl eri ; - 1 to n ham de r i için 40 n13 su harcanmaktadır. Buna göre
günlük oluşan KOI, AKM ve Debi miktarı, 3 KOiiş= 1 7 9 5 * 1 0- * 40 = 7 1 .80 kg /KOI gün 3 AKM iş= 3840 * 1 0- * 40 = 1 53 . 6 kg /AKM gün 3 Qiş=40 m /gün
- Günlük KOI , AK..t\1 ve D E B I parametrelerine b ağl ı olarak arıtn1a tcsisinü1 iş l eti l m e si için ödemnesi gereken i ş l et ıne n1aliyet i ;
KOI= 7 1 , 80 * 0 .05 AKM = I 5 3 ,6 DEBİ= 40
*
*
=
0. 0 1 2
3 . 5 9 $/gün 1 . 84 $/gün
=
0.093 = 3 . 72 S/gün
TOPLAM=3 . 5 9
+
1 . 84
+
- Günlük KOI, AKM ve DE B i parametre lerine bağlı
olarak arıtma te s i si y apı rmn da ödenmes i gere ke n ilk
yatrr ı n1 ma li yet i ;
DEBİ= 40
*
TOPLAM=
999. 94
•
hesapları;
Ri lkyatırıın=4.03 rna l i ., ve tıne
24 6 . 2 5 = 9 8 5 0 $ +
9 . 1 5 $/gün olınaktad ı r.
Rişletme=4 . 1 7 ,
6,5 1 = 999.94 $
1 8 84.75
==
R : Bi rin1 KOI gi dem1e ma hyet in in birim AK.J\1 g idenne
26,25 = 1 . 884.75 $
*
1 .84
VIII .2.3. Ilk ya tırını ve Işletme maliyetine katılı m payı •
AKM= 1 5 3 . 6
1 5 3 .6 kg /AKM gün
•
1 Ier b ir işletmenin KOI, AKM ve
*
=
Qiş=40 m3/gün
- Birim AKM maliyeti=6. 5 1 $/kg AKM - 1 m3 DEB i maliyeti==246.25 $/kg KOI
KOI= 7 1 . 8 0
7 1 . 8 0 k g /KOI gün
+
bölümüdür .
K I işletme=O . O S
K l i lkyatırım==O 05
9850 -
1 27 3 5
$
K1
: Kir leti d kaynağı
te ms
il
eden K O I paraınetresinin
günlük yük cinsinden değerinin(kg/gün), atıksu arıtma
olmaktadır.
tesisine
KOI
gırış
parametresının
günlük
VIII.2.2. Birim kirlilik yükü n e d üşen işletnıe maliyeti;
c ins i nden(kg/gün) değerine bölümüdür.
- B irim KOI mali yeti 0 . 0 5 $/kg KOI
K2 ilkyatrrım=0 .05
K2işletme=0. 0 5
K2:
tems il
==
- B irim AKM n1aliyeti= 0 . 0 1 2 $/kg AKM - 1 m 3 DEBi mal i y e ti 0.093 $/kg debi
Kirletici
kaynağ1
eden
gün1ük
yük
d eb i n i n
(m3/gün), atıksu arıtma tesisi girişinde ö lçül e n g ü n l ü k .
J� debıye (m /gün) bölümüdür.
=
I-ler bir işletmenin KOI AKM ve DEB i paraınetreleıi için ,
ödenmesi gereken i ş letme mal iyetleri;
201
a i lk yatırım = 0.23
a işletme=0.59
a: Toplam KOI etkime yüzdes i.ı.Top1anı AK M etkinıc
yüzde s i
Deri E n d ü stı-isi Atıksulannın Merkezi Sistem ile
SAU Fen B i l i mleri Enstitüsü Dergisi 6.Cilt, 3. Sayı (Eylül
Antılabilirliğinin Araştınlma ı
2002)
R. i leri,V. Bulur
bişletme_;:0.4 1 b ilkyatırım 0.77 b : Toplam debi etkime yüzdesi Iişletme=O.OS I ilkyatırım =0.05 I: Her bir işletmeıtin, ortalama işletmeye katılım katsayısı İşletmenin ödeyeceği ilk yatırım mal iye ti I * fop l am i ş l e tme ma l i yeti İlk Yatınm Maliyeti=0.05 * 277603 $= ı 3 8 8 0 $ İşletme maliyeti I * Top l am işletme maliyeti =
=
-
'
Antma
tesisinin 1 yıl (365 gün) çal ış tığı dıkkate alınacak
olursa; İ ş letme Maliyeti=0 .05 * 72361 = 3 6 1 8 $/yıl = 9.91 $/gün 3 n atıksuyu bulunan m ve işleye 40 deri haın ton Günde 1 bir iş letmen in antm a te sisini n merkezi olarak yapılması halinde ilk yatırım v e işletme mal iyet i o larak kanlım paylan Tablo 9. ' d a veri lmiş t i r.
=
-
Tablo 9. Deri işletmelerinin her birinin i l k yatırım 1 ton ham
deri işleyen v e 40
m3/gü n atıksuyu bul u n a n
ve
işletme maliyetine katılım paylan
tv1a1iyete Giren Paraınetrelerin $ Dağılımları
.
Rişle1 me=4 . 1 7
' -
AKM
KO[
1 884
ilk yatınm maliyeti (Yatır ı m
RyatLrım=4 .03 ayatJrınr=0.23
DEBİ
1 000
9850
1 .84
3.72
Maliyeti ($)=Kirlilik yükü*Biriln
aişletme=0.59 bişletme=0.4 ı K2
Kl
Toplan1
I
1 2734
o 05
0.05
0.05
9.15
0.05
0.05
0.05
Maliyet) İşletme Maliyeti ( İşletme Maliyeti
3.59
($/gün )=Kirlilik yükü*Biıim Mal iyet)
O . S . B . ' de
bu1unması düşünülen deri endüstrisi kuruluşlanndan, giıı1de 1 ton ( ı 000 kg) ham deri iş l e y e n ve 40 m3 atıksu de şarj eden deri işletmesine ait kirletici p ara me trel e r inin (KOI ve AKM) ve debi parametresi dikkate alınarak ilk yatırım ve işletme maliyeti etkiıne yüzdeleri Tablo 1 O . 'da gösterilmiştir. Tablo 1 O.
Kirletici parametrelerin ilk yatırım ve işletme mal i yeti etkinıe
yüzdelen
K irl e tic i
Parametre
Toplam Işletme •
M ali ye t ine Etkime Yüzdesi
Toplam İlk Yatırım
KOI
0.38
AKM
0.2 ı
0.08
D EBi
0.4 1
0.77
•
Maliyet
1' 2734 $ 9.91
$/gün
IX.SONUÇ Bu
çalışına.da; deri e ndüstrisinin İlimizdeki durumu ve deşarj edilen atıksuların çevreye zarar vermeden! merkezi bir arıtma ile nasıl bir arıtma ol acağ ı çalışması yapılını ştır. Deri endüstrisinde kullanılan su miktarlan araştınlmıştır ve ı kg ham derinin işlenmesi için 40 ton su kullanıld1ğ1
tesbit edilmiştir.
M ali yetin e Etki m e
Yüzdesi O. ı 5
byaıırım=0.77
Aynı
zamand a
miktarlan ile inc e le nmi ştir.
kullanılan kimyasal madde l er ve çevreye veımiş olduklan tahribatlar
Deri endüstrisi atıksularının merkezi arıtmaya verilecek anal iz değerleri v e antn1a sonucunda atıksu deşarj mın 2872 sayılı Çevre Kanunu 'na bağlı olarak ç ıkartıl an Su Kirliliği Kontrolü Y ö ne tme l iği Tab lo 1 2 . standart değerleri ile karş ı laştırılması yapılmıştır. -
e ndüs trisi nde yapılan 1 ton ( 1 000 kg) han1 deri irnal atında 40 m3 atıksu o luşmaktadır. ı m3 atıksuyun antılabilnıesi iç in yaklaşık o larak ilk yatınm ve işle t me maliyeti yönünden masrafı Tablo l l . ' de verilmis tir. D er i
J
Tablo
1 1
J Bir m •
attksuyun ı· ık yatı n m ve ı. �1 etme
3 (m )
Ilk Yatırım M al i ye ti
40
($) 1 3880
Debi
ı
40 ı
ma rıyetı
İşletme Mal i ye ti ($/gü n)
Toplanı
9.9 1
1 3 889.91
( $)
0. 2 5
Dikron1attaki
+6 değerlikli krom düşük konsantasyonlarda bile biyolojik proseslere toksik etki yapar. Kroma tanınan tolerans, çökme özelliğinde olan +3 değerliidi olma s ıdır ve artık çamur içinde kalmaktadır. +3 değerlikl i krom; çözeltinin p H ' sım 8 - l O'a yüks e l tme k ve oluşan krom hidroksiti çöktürrnek suretı ile uzaklaştırılabilir [ 1 J .
347.25 (ilk ya tır1m dahil )
-
-
9. 9 1
9.91
0.25
(ilk yatırım hariç) 0.25 (ilk yatınrn hariç)
en
i nmiştir.
(il k yatırım dahil) 347
büyük
çevre problemi olan sülfiir parametresinin yüksek oluşu nedeniyle sülfürlü atıksuları n ayn. antılması gerekmektedir. Çalışmada s ülfürün 1 140 mg/I ike n 200 mg/1 FeCh katalizörü ile hava oksidasyonu uygulanması halinde %98.3 verim elde edilerek 1 9 .38 mg/1 ' ye inmiştir. Hızlı kanştıınıada kullanılan demir klörür ile sültür se viyesi 0 . 3 3 mg/I ,ye Endüstrinin
202
SAU fen Bil imleri EnstitüsU 6 Cilt� 3.Sayı (Eylül 2002)
Deri Endüstrisi Atıksulannın Merkezi Sisten1 i l e
Dergisi
Antıla bili rliği n i n Araştı rı lması
R.İicri, V .Bu l u r
Tam karışıml ı geri döngülü biyoreaktör havuzu hacmine tesir eden biyokine tik katsayıların etkisi incelenmiştir. Sakarya İ l i, Ferizh İlçesi hudutlarında kurulan IIf.O.S.B ölgesinin ihtisas sanayi olarak çok k irl i olan ışletmelerin özellikle deri endüstrisinin taş ınınas ı halinde ınerkezi bir atıksu arıtn1a tesisi pla nlandığın da işletrnenin oluşturduğu deb i , KOI ve AKM paran1etrelerine bağlı olarak ilk yatu·ım payı ve işletmeye katıinn payları hesap edihniştir. olarak deri endüs tTisinin atıksu Orta1anıa karakteı izasyonu aynı özelliği gösterdiği görüln1üştür. Ve debiye orantıl ı olarak 1 m3 atıksu için ilk yatırın1 ınaliyetinin 347 $ ve işletme n1al i yetinin 0.25 $ o lduğu
tesbit
edilmiştir.
KAYNAKLAR
[ 1 ] ŞE�GÜL, F., ''Endüstriyel Atıksulann Özellikleri ve Arıtılma��", Deri Sanayi Atıksulannın Özellikleri ve Antırnı, ızmir, 1989 [2] ÇED ve Planl" ına Genel Müd. , Çe v reyi Öncelilde Etkileyen Bazı Sanayiler ve Temel Sektör Faaliyetleri", Ankara, l 996 [3 J Güneş Dericilik Tesisi, "Ahn1et GÜNEŞ 'ten aluıan Bilgiler", Sakarya, 1 999 [4] ŞEi'JGÖRÜR, B., Deri Endüstrisi Atık Sularındaki Sülfürün Giderilmesi Üzerine B i r ..t\.raştırma'', Yüksek Lisans Tezi, İstanbul, 1 984 [5] Norm Çevre Mühendisliği ve Tic.Ltd.Şti, "Biga Deri Sanayii Toplu İşyeri Kooperatifi", B i ga, 1 995 [61 Çevre B akanlığı Mevzuatı, "Su Kirliliği Kon1ı-olü Yönetn1eliği", Ankara, 1 995 [7] Çevre Bakanlığı, Sakarya Valiliği İl Çevre Müdürlüğü Verileri'', Sakarya, 1 999 [8] EROGLU, V., "Atıksu Tasfiyesi Ders Notları" [91 E ROGLU, V . , "Su Tasfiyesi", İTÜ İnş.Fak.Matbaası, İstanbul, 1 99 5 [ 1 OJ S A RIKA YA, H.Z., M ERİÇ, S., YILMAZ, E. ve TORÖZ, İ., "O.S.B. 'nde Arıtma Tesisi Maliyet Tahın.ini ve Katılım Paylarının Belirlenmesi'\ İTÜ S .Endüstriycl Kirlenme Kontrolü Sempozyumu '96, 25-27 Eylül, İstanbul, 1 996 [ 1 1 ] PTI\ARLI) V., AKAL, S .K. ve BAŞKAYA, H . S . , ·IFeasibility Studies and Canceptual Design Of Coınn1on E ffluent Treatment System For Tanneries in B ursa Leather Organized Industrial Estate", Fourth Inten1ational Synposium On \Vaste Management Problen1S in Agro Industries İstanbul-Turkey 2 3 - 2 5 September'', Bursa, "
''
"
1 998 r 1 2] İ LERİ,
Yayınları,
R,
"Çevre
Biyoteknoloj isi",
Değişin1
Sayfa:208-209, Adapazarı, 2000
203
Deri Endli�trisi Atıksulannın Merkezi Sistem ile
SAU Fen B ılimleri Enstitüsü Dergisı
Arıtıiabilirliğini n Araştıniması
6.Cilt, 3.Say1 (Eylül 2002)
R.İicri,V.Bulur
Diğer Atıksular Sülfür lü atıksular
FeC13 Kaba Izgara Sülfiir Oksidasyon havuzu
- - - - - - - - -
�
Rögar - - - - - - - - -
�
- - - - - - - - - - - - - - - -
FeCh
Ince Tzgara
Kum tutucu
ön c ökeltim ,
Hızlı K. Y umak. Dengeleme Havuzu
Çamur Yoğunlaştıncı Filtre Pres
Şekil
1 . Önerilen atı.ksu arı tma tesisi
akım şcması
204
Aktif Karbon!u
Akti f Çamur Havuzu
Son Çökeltin1
�AC F�n I3 ı l ı rn1eri t=n s t i tii'\ii Dere isi 6.Cılt, J . Sayı (!:.ylül 2002)
3500
� -
c0
......
E
---
So=1 78.34 rrg/1 X=1 98. 72 rrg/l
>
+
·
·- ·-:i ··· ·· · > ;ili · -
E=90 °/o
3000
-.ıı:\:-·
•
2500 +----
'
---- - - --
Ym i n = 0 . 3 0 kg/kg kdort= 0. 1 86 1 /gü n
V4
Y-mirı=e.€4 ka/ka kdmin-0. 86 -1-fgtırı
V6
---.--
V?
1 000
---
-!--,
-
-
ı
·
----· ·-·
i
ı
ı
1
-
....
- -- -- -
··----
/.JI'r
.
-
__
_
Y m i n= 0 . 64 kg/kg kdort= 0. 1 86 1 /gün
Y m i n = 0 . 64 kg/kg kdmax=0.40 1 /gün
Y m i n= 0 . 80 kg/kg kdm in=0. 06 1 /g ün
'?rnir:ı=O��tkg kdort=0.186--t�tm
VB
---
-------�
- ---- ·
Y m i n = 0 . 8 0 kg/kg kdm ax = 0 40 1 /g ün
--
----
.
V9
----
-----
---
-.
--
-
--. •
·
-
- ---
·----
---
�
- -------
----
,6 :7ı
� ----
�
�·-7� ---
.
.
-
· - -. . _
--
,
· -- - - -
.,...
o
-, , __, •
--·
... J
..
1'
•
l
,.,-. • 1 ..... •
�
.. -- .4ı"'i.;.,
... --«-; .. ,:;.ho
- ·' ,..,,. ı . •-
. .. ·!,: 1' ...,· ıl � ·#'- •
r
r,� ••
•• �- -- ,,. ·�·
- ı. --- . ·:��--
--
-�:'--...- --;;;;�
" ....�.
- ..
• • .-
. ..
'
.-
·--
--r
T
-
,----,..--- r---.-----.
•
•
--- ..-:-. .- .... • ,. ,. -- - th.t'll' -ı: ... .,. . -
.
'.. _ .. _ . ..
J
-
--
., .r,.·-
� . -. j,Jrı�
--
.•
. ��--
-
..···.ı::.:
...,
QxSo (kg/gün)
.. _... -�;;J�;
· · ·� ,-
---..---.,-
r
� � o/ � � � � 0 v � � * � � � � � � � � � � � � � � o/ � � � � � � � � � � �- 0' 0 ' o/' �- �- �- �- �- �- �- Ô �- �- � - �- �- � - �- �- � ' #' � - � - � - �- & - �'�$� ' $' �� � - $- $' �' $' �- � �' -------
Şekil
2
kd
ve Y 'ye
bağh
otarak,
--
·
-j
,... ---r-U: • -:.:•JI;ı� �· ·..c t;. ı ı. . ,. . · -"' ,_ · ·�_... � "'.._ - � ' ..
.·�
;;;. • -- '� ,, -
-
- ·.
·-
-----
-.....A�� -
--
---- ----- -----
'
500 -ı--
� <o tx -
---
.....__
.. -
ı
------
Ymin=0. 30 kg/kg kdmax=0. 40 1 /gün
- ------
�A"' ı
----
.
1 500
!
-------
------
V2
•
__...,._
2000
ı
R.llca·i, V . Bulur
Y m i n = 0 . 3 0 kg/kg kdm i n = 0 . 06 1 /gün
V5
•
1
V1
V3
•
�
ı
Antılabilirliginin �ra�t1rılmasa
- --·--
c=6.7 g ü n
_..
Ueri Endiistrisi Attksula n na n '\1t'rkczi Sistem ilc
---·-
-·----
biyorcaktör hac.:mi(V) 1le giriş kirl111k yülcli(QxSo) i lişkisi
205
ı1
J
Deri Endüstrisi Atıksu larınan
SA U Fen B ı 'imleri Enstittisü Dergisi
6.Ci lt, 3 .Sayı (Eylül 2002)
··�·
r..
-
2 . >
-
!lO�
-
-
-
R.İieri,\7.Bulur
.
1/çjjn 0=872 m 3/gt.:ın So= 178 34 rı glı - -x:::-198 72·mg�r-· c=6.7 gun
-
-- -
-
-
•
ı-----
•ta:
..,
____ ..
·----·
-
- -
-
·--- -----
------
--
-
_ ..
-
� - · ·· - -
-
-
- -
ı
-
.. -- - � --
--- --
--
·
· -
ı
ı
·
---
-
- ----
--
--
.
-
.
--
.
-
1--·--
..�
-
-
..
-
ı
i
-
-
· -
..... -
_ _
·
·
-
-
--
.
- ·
__
- - - - - ·--
---
-·-· -·--·--
1
,,
..,
-
-
-
..., ı· ,
-
-
-
-
----
·----
--- - ---
.
·
..
V (E' ye göre)
•
Yort:=0.64 kg/kg
-
_-_ . . -
- __ _ - �_ _-
. -.-_ _ -==--= . .-=-_-_--
-
kdort= O. 1 00
•
--
- -
-
-- -----·---- --
--
--
·--·-----
- ---
- ..
·-
-
-·
o
-
. l_�,--. .--"----, o--�-., ---, ,----"---. 0------"--,.-��-��--� ;o--�� t l --����.� .--���: u-�: .,.-ı ..
..
Şekil 3. Kdort,Yort sabil, biyoreaktö:· hacmi (V) ile kirl i l ik giderme {E) ilişkisi
17!00
1 ı
-
·
· · - -·
.
.
·
-
-
.
kdort= O. 186
-
.
V
-
Yort=0.64 kg/k
7.IlO ---
·
1 /gün 0=872 m3/gün
.
-
So 1·7-8.34 nı g/ l =
•
(
c' ye
.. --·-�-
----· -
göre)
------·-·
--·--
- ..
-
.
·-
�19R72 m�l
1---
-----
-
-�������� � � � � � �
-
-
- - �
__ __ _•. 7
�'----'7
�ı
__ __ s r__ n __
__ s'
_ __ _
__
''
__ __
_
_
-··--
�ı
97
_
!.
kdat= O. 186 1/gJı
>
So=178.34 mg/1 -
-
· ·-- ·
.
X=198.72 mg/! c=6.7 gün .:.. oo %
.
. . ..
.
.. ..
......·- -- . .
.
-
1
..
- - - ·-
..
-
-
·
·
-
- -
.
-
�
-
.
.
-
..
· ·-
..
···--------
-
__ __ 'l 7__ _ � ·' __ __ ' s.r__ 's 7__ '1.7 __ __
�ı
.
__ mı
.
__ __
- -·-....- ·--
_
_
_
_
__
_
__ c � '�
_ 'u
__
_
_
_
_
_
Çamur y�ı (Tc) i l işkisi -
·--
-
-
·
-
·
-
-
-
-
-
·
0=872 m31g::ın .
··
V ( X'e göre}
•
•
�
__ _ _
-- - ·
Yctt=0.64 kg/kg
-
_
_
-
---
_ · t�
__ __ __ _ __
Şekil 4. Kdort,Yort sabit, biyoreaktör hacmi (V) ile
...
-
- - -
� � � ����
�
�
.
ı� -
..
---- - - -. . . ·
E=90 %
1!);)
i le
Antılabilirliği n i n Araştınimasi
-
..
Merkezi Sistem
-
·
-
-
-- ·
---
---
-
-·- ---- --
-
- -
---··
- - - -
-
-
.
-
-
··-· -
-
-
.....
ııooc
.
_.,
- --- ·
..
..
-
··-
·--- ·
· ·-
-
-
· ---
-
---
.
.
-
-·-- ·--
..
.
...
-
...
..
-
.
-
-
-·
.
.
· -
.
.
-·
.. ....
-
·-· -
··-
-
-
.
-
--···- --
-
--
-
- - . ·- . - .
�-------�-- �-------
Şekil 5 . Kd ort, Yort sabit, b iyoreaktör hacmi (V) ile Biyokütle konsantrasyonu (X) ilişkisi
206
Xfn�
SA U ı-en Di lim leri En �tıt üsü De rgi si 6.C ılt, 3.S a_yı ( Eyl ül 200 2)
Deri End üstr·isi Atıksu l a n n ı n 1\lerkczi Sistem ile
�
Q
QxSo
Y mi n=0.30 kg/kg So= l 78,34 mg/1 X = l 9 8 72 nı:�l Tc-6.7 .
E=90 %
Arıtılaoiliriiğini n Aı·aştı n l n1ası
R.İleri,V . B u lur
\' m a :\=0 . 80
Yort=0.64 kg/kg
So= l 7R,34 mg/1 X= 1 93.72 mg/1 Tc:.-:6.7
gün
So==-1 78,34 mg/1
X..;: 1 °�.72
%
Ymin-0.30
-
(m3/ giin)
(kg/gün)
·
kdmin:-0.06
l lgü n
l /gü n
4,46
50
8,S>2
75
1 3,3 8
1 00
1 25
22,29
4
1 4 ,7 5
1 73.70 2 0 2 ,64
1 75
3 1 ,2 1
200
35,67
2 3 1 ,59
225
40, 1 3
260,54
250
44 ,5 9 49 , 04
325·
350
53,50
57,96 62 ,42
2 89 ,49
3 ı 8,44 3 47 ,39
3 7 6 34 ,
4 05 ,29 434,24
375
66 ,88
400
7 1 ,34
425
492 , 1 4
475
75,79 80 ,7 5 R4,7 ı
500
89 , 1 7
55 0,04
450
sı .)-
�
s so
575
600
636,88
ı 02,55
ı 07 ,0 0
11
725
750
775
800 825
�50 8 '7/ � 000 925 950 075
1 000
578,99
98,09
650 700
5 2 ] )09
607 ,9 3
1 l l ,46
675
463 , 1 9
9 3, 6 3
625
-
1 1 5 ,80
5 ,9 2 t 70,38
1 24 , 84
1 56,05
1 60,5 1
1 64,96
1 69,42
ı 7 3,88
ı 78,34
,
99.26
555,83
l l 0,29
6 1 7,58
1 80 , 6 9
ı
2 1 6 83
1 43 ,18
214,90 252,97
] 54,4 1
27 1 ,04
90,35
424,02 46? ,57
501 ' 1 2 539,66 -
,
1 64 ,70
ı
88,23
6 1 7,58
433 ,66
2 35,29
7 7 1 ,98
4 8 1 ,84
2 58,g ı
2 R 2 ,34
926, 3 8
305,87
1 003,57
3 29,40 - ·
3 2 5 , 24
1 98,52
1 1 73 ,4 1
73 2 ,40
1 466,76
1._ ? _ 3) - , 1 '71
770,95
447.04
1 358,69 1 420,44
R09,50 84 8 , 04
494, l O 5 1 7,63
8 86,59
541 ' 1 6
1 4 8 2,2 0
925, 1 4 96 3, 69 ! 002 ,2 3
5 64 ,69
37 9,4 5
23 1 , 6 1
242 ,64
397,52
4 87 , 87
297,78 308,8 1
505,94
5 24 ,00
3 1 9,84
542,07 560, 1 4
.. _ _ _ _ _
330,87
3 4 1 ,90
ı ?96,93
1 543,96 1 605,7 2
1667,48
ı 729,24
1 79 1 ,00 1 852,75 1 9 1 4 ,5 1
423,5 2
470,57
5 8 8 , 22
1 389,57
1 62 1 ' 1 6
1 698,36
1 775,56
ı 852,75
ı 029,95
397.52
848,04
705:86
..ı ı 5,5 9 433 ,66
886 , 59
735,27
45 1 ,73
963, 69
764,68
469,80
ı 002,23
1 ?04,6 1
1 252,79
632,42
386,02
2 1 6 1 ,55
1 34 9, 1 6
2 7 0 1 ,93
1 686,45
722,77
44 1 ' 1 6
2470,34
794,09
1 349, 1 6 ı 3 97 ,]5
1 63 8 , 2 7
ı 1 57 ,9 7
'
1 1 56,42
2624,73
430, 1 3
676 45
1 1 08,24
/99,97
704,70
542,07
94 1 , 1 5
578,2 1
9 1 1 ,7 3
1 590,08
970,56 999,97
.
ı 029,3 8
1 734,6 4
870,56
2856,33
1 7 82 8 2
1 088,20
9 1 7 ,62
2933,53
3 0 1 0)2
ı
831 ,O1
l l l 7,61
1 927,37
ı ı 76,43
207
3087,92
,
1 87 9, 1
9
1 058 7 9 ,
1 1 47 ,0 2
92 5 , 1 4
· -
487,8 7
823,50 85 2 .91 8 82 ,3 2
2779J 3
94 1 , ı s
9 1 5 ,501
ı 060,06
1 3 1 0,6 1
894,09
732,40
l 0 1 1 :87i
2099,79
1 464,80 1 503 ,3 5 1 54 1 .90
Y
809,50
374,99
2346,82 2408,58
'
J79A5
6 1 4, 3 5
4 1 9, 1 0
722 ,77
G 1 7:63 647,0-+
1 O l l ,87
254 7,54
686,63
578,21
963,691
7 7ô,44
1 1 00 ,0 7
34 3 ,3 ı
674,sg
770 ,95
1 2 72 07
1 426,26
558,80
539,66
3 6 1 ,38
2038,03
2285,06
626,40
588,22
1 54 1 ,90
408,07
501 ' 1 2
2 34,90
578,2 1
9 63 ,69
363,96
6 68 ,5 6
4 1 1 ,75
9 1 5 ,50
2470,34
'
462 ,57
867,32,
752,92
847 03
2 1 6 ,83
-
693,85
1 233,52
1 387,7 1
4 24, 02
1 98,76
3 25 ,24
1 493,72
2221,30
ı 80,69
5 29 , 3 9
1 976,27
� 97 ,05
433,6 6'
346,93
867�32
2393 , 1 4
82 3, 50
4 8 1 , 84 530,03.
3 85 ,47
8 1 .9, 1 3
i 445,53
,
385,47
,
655,3 1
231 5.94
39
1 4 4 ,55 1 6 2 ,62
3 3 7 29 .
307 , 1 8
6 8 2 .3 3
,
240,92: 2 89, 1 1 1
1 92 ,74 i
499,98
1 1 1 7,88
729
1 92,74 2 3 1 ,2 8 269,83 3 08 , 38
1 54 , 1 9
8 1 9, 1 3
658,80
97
1 44,55;
7 7 0 ,9
1 079,33
,
1 1 5 ,64
6 1 6,76
1 300,98
1 1 94
96,3 7 ı
. -
?89, 1 1
2084,35 2 l 6 1 55
705,86
7 7 09
48, ı 8
47 0, 57
635,27
2
V(3)
•
7 /0,95
1 040,78
1 1 5 6 ,4
,
38,55
kg/kg
44 ı ,ı 6
2007 . 1 5
2238,74
3 8 2 34
V(2)
Ymax=0.80
? 52,97 2 7 1 ,04
6 1 1 ,74
,
352,93
722 .77
)
1 543,96
3 2 3 ,52
674 ,5 8
'
1 26,48
294, ı ı
626,40
1 1 57 9 7
205,88
'
5 7 8 ,21
1 080 , 77
ı 08,41
264 '/0
Yort=0.64 kg/kg
3 6, 1 4
1 7 6,46 23 5,2 9
5 10,01
84C)J 8
1 3 1 2,37
2 20 , 5 8
3 8 5,47
694,78
3 99,99
3 6 1 .3 8
33 7 ,29
2 1 1 ,76
-·
691,8'5
2 89 , 1 1
54 0,3 9
655,3 1
650,49
9
1 41 17
1 47,05
2 3 1 ,28
46 3 , 1 9
240, 92
1 049,89
5 96 ,2 8
1 1 2 ,02
385,99
1 87 49
955,3 3
1 07 1 ' 1 2
ı 1 7 ,64
307' 1 8
3 5 2 ,93
1 04?. , 1 7
1 92 ,74
1 235 1 �/
578,21
l o 1 3 ,22
72,28
3 76,46
9?6,38
984,2�
1 1 7,64
6 1 6,76
2 86,76
8 9 7 ,43
ı 92,74
988, 1 4
209,55
1 8.07
'308,79
1 76,46
343.31
29.4ı
C)4, l l
352,93
1 1 1 1 ,6 5
48, 1 8
V( l )
54, / l
578 2 1
,
V9
88,23
926,38
289, l l
V8
1 54,40
1 65 ,44
469 ,80
8 1 0,58
.
8 02 ,8 6 . 8 64 ,62
l leü n
1 44,55
3 85 ,47
74 1 , 1 0
ı 32,35
,
1 /gü n
kg/kg
2 3 1 ,59
346,93
679,34
l 2 1 ,32
98_76
275,73
,63
494,07
kdmax=0.40
5 8 , 82
2 69 ,83 3 0 8 ,3 8
432 , 3 1
1 62 ,62
45 1 ,73
78 ı
5
370, 5
88,23
264 ,70
7 5 2 ,68
3 0 8 , 79
1 44,55
1 54, 1 9
7 7 , 20
kdort=0 . 1 86
96,37
1 1 5,64
247 ,03
77,20
1 26,4 8
4 33 , 66
72 3, 7 3
1 85,28
V7
2 3 ,5 3 47 ,06 7 0 , 59
77,09
1 2 3 ,52
66, 1 7
1 0R 4 1
694 ,78
868,48
] j l ,59
55, 1 5
2 5 3 ,6'/
1_ 33,76
1 47, ı 3
90 ,3 5
4 1 5 ,59
839,53
,
44, 1 2
66S ,8J
ı 29,30 ı ] 8 .2 1 1 42 67
72 , 28
V6
3 8,55
,
3 3 ,09
kdmax=0.4 kdmin=O.O 6 t lgün O 1 /gü n
llgü n
6 1 76
1 1 03
22 '06
54,2 1
kdort=0. 1 86 vs
V4 �
36, 1 4
86,85
26,75
300
1 8,07
5 7 , 90
1 50
2 75
1
1 7 ,83
2 8 , 95
1u..lmax�0.40 kdmin-0.0 6 1 /gü n 1 /gü n V3
vı
V1
25
kdort=O. 1 86
--
kd ort=O.l86 lig :in mg/1 Tc=6.7 gün Q= 1 78,34 mg!! X== l �8 . 72 n1gil Tc=6.7 gün E=90
kg/kg
I:.-�u 'Yo
gün E=90 o/o
-
ı 040 7 8 ,
5 05 .94
1 079)3
'
524,00
1 1 7 ,88 1 1 56 4 2 1 1 94 ,97
1
-
,
560, 1 4
1 233,52
596,28
ı 272 ,07
6 1 4,35
1 3 1 0,61
6 3 2,42
650,49
---
1 349, 1 6 1 387 7 1 1 426,26 -
,
()68,56 686,63 704,7 0
1 464,80
722 77
1 54 1 ,90
,
] 503,35
ı 060,06
,
l l 08 24 1 1 56,42
1 204,() 1
ı 252,79
1 300,98
1 349, 1 6 1 397 ,3 5
1 445,5J
1 493,72 1 54 1 ,90
1 590,08 1 638,27
1 686,45 1 734,64 1 7 82,82
1 83 1 ,0 1
I R79, J 9
1 927 3 7 ,
SAU .F'cn Jl i l i rnlcl'i
Ucri Enc.lüstrisl Ataksulannın Merkezi Sistem ile
lm�titilsü Dcr·gisi
ArıtaJabilirliğinin Araştarılması R. ileri, V.Bulur
6.Cilt, 3.SaY1 (Eylül 2002)
E
o/o
5
Yort=0.64 kg/kg kdort=0. 1 86 1/gün Q=872 m3/gün So=1 78.34 mg/1 X=198.72 mg/1 Tc=6.7 g ü n
V (E'ye göre)
Yort=0.64 kg/kg kdort=0. 1 86 1/gün
Tc
Q=872 m3/gün So=178.34 mg/1 X=198.72 mg/1 E=90 %
gun ••
.
74,70
1,7
10
1 49,39
15
X mg/1
Yort=0.64 kg/kg kdort=0.1 86 1/gOn Q=872 m3/gUn So=178.34 mg/1 E=90
0/a Tc=6.7 g O n
.
V ( c'ye g öre)
V {X'e göre)
582 ,20
1 00 , 72
2652,76
2,7
8 1 0, 1 8
1 1 6, 72
2289 , 1 2
224 , 0 9
3,7
987,93
1 32,72
201 3, 1 6
20
298,79 3 7 3 , 48
5,7
1 1 30 3 9
1 247' 1 3
1 48 7 2
1 796,57
25
4 7
1 64 , 72
1 622,06
,
,
,
30
448 , 1 8
6,7
1 344 , 54
1 80 , 72
1 478,45
7,7
1 358 ,2 1
59 7, 57
1 42 7 , 04
1 96 , 72
40 45
522,88
2 1 2 , 72
1 2 56,05
228,72
1 1 68 , 1 8
35
8,7
1 497,83
672 ,27
9,7
1 559,23
746, 9 6
1 0, 7
1 6 1 2 , 98
244,72
1 09 1 ,80
55
82 1 , 66
1 1 ,7
1 660,44
260 , 72
1 024,80
60
896,36
1 2, 7
1 70 2 , 6 5
2 76 7 2
965,55
50
65 70
971 ,05
1 045,75
1 3, 7
14 7
1 74 0 ,44
..
,
9 1 2 77
292 , 72
,
�
1 774,46
308 , 72
1 5,7
1 805,25
324 , 72
822 , 82
1 833 ,2 5
340
72
784, 1 8
,
:
865746
75
1 1 20,45
80
1 1 95 , 1 4
1 6,7
85
1 269,84
1 7, 7
1 85 8 , 83
356,72
749 , 0 1
90
1 344,54
1 8,7
1 882,28
372 , 72
7 1 6,86
1 903,86
388,72
687,35
1 493,93
1 9, 7
20,7
1 923,79
404,72
95 1 00
1 4 1 9,23
,
--------·
208
-
ı
660, 1 8
-.-
-- -
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi
B.A. Boşluklu Perdelerde Üst
Kat Bağ
Kirişi Yükseldiğinin Sisteın
Davr�amşına Etkisinin Deneysel Araştırılması
6.Cilt, 3.Say: (Ey1ül 2002)
Y .S.Taına,H.Kaplan
B.A. BOŞLlJKLU PERDELERDE ÜST KAT BAG KİRİŞİ YÜKSEKLiGİNİN SİSTEM DAVRA NIŞINA ETKİSİNİN DENEYSEL ARAŞTIRILMASI Yavuz Selim TAMA, Hasan KAPl.ıAN Özet-
ç a lışma d a
Bu
depreme
ı.
güvenliğin
karşı
GİRİŞ
artınlnıasında etkili olan betonarme boşluklu perde yükler a ltında
sistemlerinde, yatay
duvar
mühendislerinin görevi insanlaıın i ç l e ıin d e yaşadıklan mekan l arı nıün1kün olduğu kadar güvenli aynı zaınanda ekononıik ve a macına uygun ulacak ş ek il de planlamak ve inşa etrnektjr. Bu amaca yönelik inşaat mühendisi, projelerinde olarak ve uygulanıa]arında gelişen te lmoloj i den azami ölçüde yararlanmak ve bu te knoloj iyi kullannıak zorundadır. Her gün gelişen teknik imkaniann uygul a maya aktarılmasında mühendisiere çok önemli görevler düşınektedir. İnşaat
perde
J uv ar-bağ ki ri şi ara sındaki etkileşim ve üst kat bağ kirişi
yüksekliğinin
sistemin
yatay
yük
,
taşıma
Jr�pasitesine olan etkisi araştırılmıştır. Çalışınada 3
t<ath ,
bağ
kirişleri
per d e
betonarmc
ile
bağlanmış
taşıyıcı
eleman
küçültüler�k mode ll enmiş tir kat bağ l,.ırişi y ü i<SekJ i ği alınımştır.
.
bir
boşluklu
1/5
ölçeğinde
Modellernede en üst
D=lO,
20 ve 30 cm olarak
Alt kat1.ardaki bağ kiriş i y ükseklikleri
bütün ınodellerde sabit tutulmuş ve 10 cm olarak alınmıştır. Her ti p için 3 tane olmak üzere toplam 9 adet deney numunesi ha zırlannuştır. Hazırlanan bu
Günün1üzde depremlerde oluşan hasar iann meyd ana geliş nedenleri bibnn1ektedir. Bu hasarların nas ıl önleneceği de her nıühendis tar afından bilinmesi gereken csaslardandır. Deprernlerin yol açtığı can ve mal kaybın ın tün1ünün yapılarda meydana gelen hasann sonucu olması ve bi na yapmanın da inşaat ınühendisinin görevi oluşu her inşaat mlihendisinin depreme yapı tasarımını bilmesini day anıkl ı gözlenen deprem gerektiıınektedir. Ülkemizde ha s a rla rın1 n büyük bir çoğun luğu seç ilen mimari ve taşıyıcı sistemin depreme uygun olmamasından kaynaklandığı göıülmüştür. Bunun bedelim daha önceki depremlerde olduğu g ibi 18 Ağustos Adapazarı ve 12 Kasun Düzce depremlerinde de çok ağır bir biçimde ödeme dun1munda kaldık.
nıodeller yatay yük etkisi altında test e dilmiştir. Elde edilen deney bulguları yor u ml anmış t ı r.
Allalıtar Kelinıler- Boşluklu perde duvar, bağ kiri şi
,
Deprem, Yanal Deplasman, Rijitlik
Abstract-In this study the interaction between shcar
i and lintel beam under horizontal load bearing
'\v al
capacity
in reinforced concrete shear wall with
opening
s y ste m
for
increasing
eart bqu a kes is inv estiga ted
.
security
against
In the st u dy a three
story reinforced c oncrete shear wall element bonded with lintel b eam is modeled by making
a 1/5
sınaller
sample. The u pper most lintel beam height is taken
D=l 0,20 and 3 0 cm in the models. The lower lintel be a m hei g hts are taken constant in all models and taken as 1 O cm. Total of 9 t est samples w ere pr e p are d by making 3 samples for ever y type The p repa r e d modeJs 'vere tested under horizontal load et'fect As a result of the experiments the relation
Ya pı nın deprenıe
ger ekli olan şartlardan biri de, yapının y eterli ınİktarda yatay rij itl iğ e sahip olmasıdu. Çok katlı binalarda, artan kat sayısı ile birlikte b ina daha fazla yatay kuvvete maruz kalmaktadır. �t\rtan bu yatay tesiriere karş ı emniyeti sadece çerçevelerle temin etnıek, kolon bo yutlaruıı n aşırı derecede büyiilteceğinden, g ere k alt katlardaki hacim kaybı ne deniyle, g e rekse maliyet bakırnından uygun çözüm şekli d eğ i l d i r. y·apılarda büyük deprem kuvvetlerini taşıyabilme ve yatay ötelenmeleri k ı sı tl amak için perde duvarlı taş1yıcı si stem l er en uygun çözüm şeklidir.
.
.
between
horizontaı
load
and
horizontal
displacement and damage types of shear waıı with openi ng elements are investigated.
Key Words- Shear Wall With Opening, Lintel Beam, Earthquake, Lateral Displacement, Stiffness Y.
S.
PA.Ü. Mühendislik Fakültesi,
T A..fviA,
dayan ık lı olarak nitelemnesi için
İnşaat �1ühendisliği
Bölümü, Denizli H. KAPLAN!
Bu çalışmada, boşluklu p erde duvarlarda perde duvar bağ kirişi etkileşimi ve üst kat bağ kirişi yüksekliğinin değiştirilmesinin b oşluklu perde davranışına etkisi
PA.Ü. Mühendislik Fakültesi, Inşaat Mühendisliği
,
Bölün1ü, Denizli
209
B.A. Boşluklu Perdelerde C st Kat Bağ Kirişi Yüksekliğinin Sistem Davranişana Etkisinin Deneysel Araştminıası
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi
6.Cilt,
3.Sayı
(Eylül
2002)
Y.S.Tama,H.Kaplan
olmak üzere topl am adet hazırlanmıştır. H azırlannıış olan
9 deney numunesı bu numuneler sabit bir yükseklikten yatay yük etk i ettirilerck test edilnriştir. Deneylerden elde edilen sonuçlar yorumlaıunıştır.
olarak araştırılrruştır. Şekil 1' de görü]düğü gibi, üç katlı boşluklu bir perde duvar 1 15 ölç e ğinde küçültülerek modellenmiştir. Sadece üst kattaki bağ kirişi yüksekliği (0=10,20 ve 30 cın) ol an 3 fa rkl ı perde duvar modeli hazırlannuş ve her mo del i ç in 3, er
deneysel
a) l.Jst kat bağ klrlşı yl»<sekllği,
o ı =1.0 cm
b)
Ost kat bağ kh·i�i
yükseldiği, 02=2U cm
c) O st kal bağ kirişi yUksekll\_j, 03-=30 cm
Şeki1 1: Perde duvar ınodelleri n in görünüşü
II. PERDE DUVAR- BAG KİRİŞİ ETKİLEŞİMİ
Norn1al kiriş gibi donatılandırılan kısa açıklıklı kirişleri
Şekil 3 .a ' da
kapasitesine
Perde duvarlar bi rbirl er ine
noıma1 betonam1e kirişlerle bağlı olabileceği g�bi, bazı duıumlarda kiıişler büyük bir pe rde d uvarda açıl mı ş olan boşluklar ne deni ile de Böyle durumlarda perde duvarl arı n o rtaya çıkabilir. oluşan uç bi r birle r i ile etkil e şinn bu k irişlerd e kuvvetleri ile sağl anır. Sisteme etki eden kuvve tlerin perde kesi tl erinde meydana geti rdiğ i M0 momenti, Ş eki l 2' de görüldüğü gibi, perde duvar kesitierindeki M 1 ve MJ momentleri yanında, perde duvarlar arasındaki bağ kilişlerinin ucunda oluşan kesme oluşan p erde norn1al kuvvetlerinin t oplamın dan kuvYetlerinin oluşturduğu mon1ent ile karşıl a n ır [2].
bağ
göstcrildiğı gibi, kesitin eğılme
ulaşıJamadan,
e ğik
ger ilme len
çekme
nedeni il e göçıııe duruınuna gelir. Ettiyelerin uygun b içimde düzenlen1Tıesi ile kesme kuvv eti kapasitesi yüksek tutulabilir ise de yön değiştiren yüklerde a de r ansı n zayıflan1ası, cğilme çatlaklanrun iki tarafta birleşınesine neden olabilir, Şekil 3.b de görüldüğü gibi. Özellikle kısa aç ıklık h bağ k irişlerinde Şekil 3.c' de görü ldüğü gibi, köşegen doğrultusunda donatıların yerleştiriln1esi uygun sonuç veriıi ,
,
ır �ı [J
ı
--+- N
ı ı i ı TI
..: 0 ı
ı
--
fbi
1
ı
Şekil
3:
(C)
Perde1er arası bağ ki ri şlerinin göçme b:çimleri
III. DENEYSEL ÇALIŞMALAR
III. 1 Malzeme Deneyleri
Mı
Şekil2: Boşluklu perde duvar ve bağ kirişi
Bilindiği
gibi
taş1 yı c ı
elemanların
davramşında
malzenıe özellikleri çok etkiljdir. Özellikle betonarme
(1) Bağ kirişlerinin esas amacı kesme k11vvetinin perdeler arası geçişini sağlamaktır. Bağ kirişleri, özellikle depre m etkisinde, yön değiştiren kesit zorlann a maruz k al ırlar . Bağ kirişlerinin rijitlikleri büyüdükçe perdelerin beraber çalışması daha etkili olarak ortaya çıkar. Buna karşılık bağ kirişlerindeki kesme kuvvetleri dolayısı il e de perde elemanlardaki T norma l kuvvetleri artacaktır.
hetorojen bir yapıya sahip taşıyıcı elemanlarda, yapı elem anı nın davranışını etkileyen faktörler çok daha çeşitli dir . Özellikle kullanılan ınalzemenin nitelikleri taşıyıcı sistemin davra n ı ş ve dayanuru üzerin d e belirleyici bir role s a hiptir. Bu nedenle de aşağıda verilen ma lze me deneylerinin yapılması gerekli görülmüştür .
gibi
lll.l.l Çekme Testleri
210
SAL Fen Bilimleri E n stit üsü Dergisi
Üst
B.A. Boşluklu Perdelerde
6.Ci!t, 3 Sayı (Eylül 2002)
Yükseldiğinin Sistem
Kat Bağ Kirişi
Davranışı na
Etkisi nin
(�r)
CX>)
Deneysel Araştıniması
Y .S.Tama,H.Kaplan
.
-
(mrn)
Den e ysel ça l ışmalar da bctonalnıe donatısı olarak �8 mm
Kullanılan
16
TS
çubukl ardan
demir
138/Mart 197 8, [3] standardına göre çelane nun1uneleıi alınmış ve
test
sonuçlarının
edilmiştir. 708/Ekim
TS
değerl er le
1985,
Ayrıca
çekme
malzeınenin '�Gcrilme-Şekil Şckil-4' de gösterilmiştir.
de
testleri
değiş tirme '
Test-l
Tcst-2
Tcst-3
Test-4
486,00
493,00
489,00
484,00
ReH (N/nınl2)
360,00
383,00
380!00
375 ,00
!Re!. (N/mm2)
353,00
367,00
365,00
354,00
Qp�ô..Q.;,Ş{N/ mm2)
358,00
36z,oo
376,00
355,00
-
0,50
0,50
ı ,00
_ _
Ae ('%)
A
5.65 ('!!.•)
-
46,00
31 ,00
47,00
33,50
19,50
ı 3,50
20,00
14,00
At (IYo)
lZ ('Yo)
�-
3,00
--
-
3�30
-
100 85.41
8
14.58
ı 16.67
262.50
26.25
73.75
116.67
2
379 17
11 67
11.67
37.92
62.08
183.33
562.50
18.33
56.25
43.15
1
l 00.00
662.50
10.00
33.75
241.67
904.17
24.16
66 25
58.50
962.67
5.85
3 7 50
ı 000.0
3.75
0.25
.
TS 708
100
340100 320:00
----
---
80
.
-
.
90 4 1
·
-
.
-
- -- -
96.26
3.75
ı 00.00
O.OC
.
--
-
220,00
-
60
_..._
Alt ı i mit
•
İyi bölge
•
Üst Jim it
1
Numune
40
-
-
20
-
-
9.58
.
o
�--·
-
-
14.58
davranışı
"
CYo)
145 83
0.5
de çelik
sonucu
TABL0-1: Çelone test sonuçlan Rm (Nin1m2)
verilen
Tablo-ı'
aşağıda
karşılaştırması
vcrilnıiştir.
[4]'
-
(OJct)
145.83
4
çekme test
Elde edilen
-
31.5
kal ınl ığ ı nda St3 7 kalitesi nde BÇI.a demir donat ısı
kullanılınıştır.
(gr)
o o
4
l2
8
16
20
24
28
32
Elek çapı (mm)
Şekil S: Kullanılan Agreganın Graı;ülometri Eğiisi
III. 1.3
Çölone (Slamp) Deneyi
Bilindiği gibi, çökme (slamp) deneyi taban çapı
20 cr� üst çapı 1 O cm ve yük s ekliğ i 30 cm olan n1etalden
9
yapılmış
��0------·----���---- �
kesik
koni
şeklindeki
1977,
kullanılarak TS287l/Aralık
Ş eki 1-4. Çelik Malzeme Gerilme-Şekil değiştirme eğrisi
bir
deney
[6]
aparatı
' standardına
uygun olarak ya pılır. Bu çal ışmad a üç farklı model ,
111.1.2
üzerinde çalışıld ığı için her farklı model için farklı
Elek Analizleri perde
Boşluklu
zaınanlarda beton dökülmüştür.
duvar
perde duvar tipi için üçer adet ınodel hazırlanmıştır.
deney
nuınunelerinin hazır l an masınd a B 160 kalitesinde beton kul l an ı lmıştır. I3u kalitede beton elde etmek için TS 8 0 2 /1 98 5 [5]' de
Sonuç olarak toplam dokuz adet boşluklu perde duv ar deney modeli hazırlanmış o lup her nıodel için ayrı bir
,
verilen
kar ış tın
hesap
esasları
dikkate
çölane
alınarak
El de edilen
görüldüğü
agregasının tane ça pı
gibi
elek analizi sonuçları
kullamlacak
dağılırm
olan
üst limit ile iyi bölge
l.
Ust kat bağ kiri�i
Döküm
Ili. Döküm
Tablo 2: Agrega E lek Analiz Sonuçları Çapı
Kalan
Top.
Kalan
K üm.
len sınır değerleri
veri
••
II. Döküm
Elekte
.
Tablo 3: Çökme (Slamp)
Döküm No.
Küm.
deney
çölane
1'ablo 4' de aynca verilmiştir.
beton
Model
Elekte
i lmiştir
v er
TS5930/Ağustos 1988, [9]' da
arasında elde edilmiştir.
Ele k
Yapılan
yapılrmştır.
Ayrıca elde edilen sonuçlann yorumlanabilmesi için
Tablo 2' de verilmiştir. Şekil 5' de verilen g ranülo metri eğri s ind e
d eneyi
sonuçlan Tablo 3' de
kullamlacak olan beton agrega nıalzemesi üzerinde elek analizleri yapılnuştır.
Her farklı boşlu klu
Tablo 4:
Geçen
Kalan
211
.
değerleri yüksekliği (cın)
D=lO
0=20
D=30
90,0
107,0
114,0
85,0
] 30,0
105,0
150,0
70,0
Çokme
120,0
. sınır degerlerı ve beton sınınarı ' -
(TS5930/Ağustos 1 988)
'
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü 6 Ci lt, 3 .Sayı (Eylül 2002)
B
Dergisi
.
..A•• Boşluklu Perdelerde Üst Kat Bağ Kirişi Yüksekliğinin Sistem Davranışına Etkisinin Deneysel Araştırılma sı Y.S.Tama,H.Kaplan
Milrtan (mm)
c : : :J
Çöknıe
Beton
Sınıfı Sı
10-40
Sı
50-90
s3
100-150
s4
J
>160
/'·
ı:Q.B: : : :ı t;=i o
ı
o
ı "'
.
-
.f.l
4Q8/-t=10
�
111.1.4 Beton Basınç Deneyleri
c;:
1
Boşluklu
perde duvar deney numıuıelcrinin basınç dayanımlanmn belirlenmesi için her farklı döküm esnasında 1 � *30 boyutlarında dört adet silindirik numune alımruştır. Bu numuneler TS 3068/1978, (8]' de verilen esaslar dikkate alınarak laboratuar ortanunda havuz içersinde 28 gün bekletilmiştir. Bu süre sonunda nuınunel�r havuzdan çıkartı lmış ve basınç testine tabi tutulmuşlardır. Elde edilen test sonuçları Tablo 4' de verilmiştir. Bu tabloda verilen değerler incelendiği .-ıman, kullanılan betonun deney basınç dayanun değerlerinin standart basınç değer1 nden daha büyük olduğu görülür. �
Tablo 4: Ortalama silindi:·ik
Üsr
0=50
cr
(kg/cm2)
kat
1�
cr
D=l50
C<g/cm2
cr
207
(kg/cm
1
/""'"
5:>
50
Şekil 6: 111.4
�o
Boşluklu perde duvar donatı detayı
Ölçütn Düzeneğinin
Hazırlanması
Yüklen1c etkisi altında perde duvarda ıneydana gelen deplasrrıanların ölçüınü için mekanik deplasman ölçerler kullamlmışt1r. Kullanılan bu deplasman ölçerler 0.01 mn1 hassasiyetinde olup nuıntıne üzerine 6 farklı noktada yerleştirilmişlerdir. Test çerçevesine yerleştirilmiş ve ölçüm düzeneği hazırlanmış olan bir deney numunesi Şekil 8' de verilmiştir.
beton basınç dayanı m değerleri
bağ kirişi yüksekliği, (cm) 0=:100
198
.
2
205
111.2 Boşluklu Perde lVIodelierinin Hazırlanması
Bu
noktaların yerleri deneye başlamadan önce belirlenmiş o l up deneyler boyunca bütün nun1uneler için sabit tutulmuştur (Şekil 7). Deplasman ölçerierin 5 tanesi perde duvar numunesinin sol kenanna, yükün uygulandığı noktaya deplasman ölçer yerleştiri1emed . iği için 6.' sı da sağ üst köşesine yerleştirilmiştir. Bu işlem sinıetrik boşluklu perde duvarlarda her iki perdenin de aradaki bağ Idrişlerinin mafsallaşma anına kadar aynı yatay deplasmanı yaptığı kabulünden hareket ederek yapılrmştır.
Perde duvar deney numuneleri laboratuar oıianunda hazırlanmıştır. B etoniyer ile karılıınş olan 300 Dozlu B 160 betonu önceden hazulannuş olan çelik kalıplar içersine yerleştirilmiştir. Bir hafta kalıplarda bekletilen numuneler daha sonra kalıplardan çıkartılrruş ve 28 laboratuar günlük dayanımlarına kazanabilmeleri icin ' şartlarında bekletilmiştir. Bu bekleme esnasında numune boyutları çok büyük olduğu için içi suyla dolu kür havuzlarına yerleştirilememiştir. Fakat mutat olarak günde en az üç defa bolca sulanmış ve prizlerini almala rı sağlarumştır. ,
ı
V
n
(')
dS
r
111.3 Donatı Detayları
JJ
[-<· u
�erde duvar deney nurnunelerinin hazırlanmasında �8' lık BÇia (S220) çeliği kullanılmıştır. Düşey donatılaı eşit aralıklarla çift taraflı olarak yerleştirilmiştir. Yatay donatılarda yine eşit aralıklı olarak etriye şeklinde yerleştirilnı.iştir. Yatay donalılar yerleştirilirken kolonlarda olduğu gibi perde duvar uçlarında etriye sıkılaştınlnıası yapılmanuştır. Donatı yerleşiminde pas payı olarak 1 .O cm alınmışhr. Bu çalışmada k.�llanılan donatı yerleşim detayı Şekil 6' da gösterilmiştir.
ın (YJ
u
ıd4
�
�
d3
u rı "'
T
d2
L'l ·�
IJ
dt
o ...
i
212
Şekil
g
r ı
ll
·�-
u
7:
ı
Ölçüm dOzeneğinin yerleşimi
SALI Fen Bilinıleri Enstitüsü Dergisi
Bağ Kirişi Viiksekliğinin
B.A. Bo�luklu Perdetel'de Üst Kat
6 Ci1:� 3 S ayı (Eylül 2002)
Sistem
Dava·arıışına Etkisinin Deneysel Araştırılınası
.
Y.S.Tama,H.KapJa n
.
••
i":..•
...
.
('!;:
'
.
...
:;, .
.
.ı-· P·
.�...
.
•
,�
"
"'� ':.. C..!
•
·
•
.
- .
•
,:
�
·::--
1
1 .
·!!!(;;[·�··· �.. -l· .
:-;
.
. '
·· ·'
•···· '-ır r l r.J· t ı.
t :-lı;ıl ' ,: "ili,iı, • •
Şekil
•
•
••
..!/ ı
1
ı-
••
! '
•
Şekil 9: Bağ kirişi kınlıııa davranışı
8. Te!>t çerçc' esine yerleştirilmiş deney nunıunesi ve ölçüm
(Dı= lO cm)
düzeneginin görlinllşü, (D2=20 cm)
III.5 Boşluklu Perde J)uvar Denevleri
ı
•
•,
'
De ne y
numune leri
ü zeri ne
8'
Ş ek il
den
...
de
,ı'
ç · �gisi
sevi y esinden
yük lem e
olup yükün
ı
yapJlnuştır.
statik
nun1unede
oluşan
•
ı.
1,;
.
sonunda
.
• fll
ı
uygu
,
artırın1ının
P."
••!"
• 1
..
1�
•
1
..
. � ıi
ll ··· fl,::l ı ı ·
••
lannı.a noktası ve uygulama hızı sabit tutulmuştur. Yükleıne anınd a yük miktarı O' dan başlayarak be ll i miktarlarda k ad eme l i olatak ar tırtln1ak sureti ile tatbik edi lmi ş tir Her yük
Cygu1anan yük
•
i
görülebileceği gibi sadece perde duvar üst kat bağ k irişi
eksen
.
1'"
deptasınan
1
1ı
değerleri ö l çül müştür.
.,
,.i : .
. . ı•• . .
·,
·�
_;;
·· '1'�
ı;,�·· '): (f��h L�-"W::�!if"" �� J:J <(' .'-
� n� 1·· · ·.
1
•
'
.
••
.
f
1
..
l.
{ı' ·ı ,
•
.
r:: J".ıı,
- ' � --.., •
,•
.
.ı'
� .,. �
t
l
••.• .
.·,
Şekili O· Bağ kirişi kırılma davran;şı (Dı=20 cm)
U yg ul an an yü k n1iktan belirl i bir değere ulaştığında, perde
duvar-bağ
kir işi
yerlerinde
b irleşim
kesme
çatlakları o l u şmaya başlaınıştır. Bu çatlakl ar bağ kir işi n i n sol tarafn1da kesme kuvvetinden dolayı kiriş altı nd a oluşurken, bağ k iri şinin sağ tarafında ise kesme kuvvetinin kısımnda
kıriş
yön
o lu ş ınuş
de r } nl iği
d ön ü ş ınüş
değiştirmesinden
ve
d o lay ı kirişin
.;
üst
"i
ve yük artınimaya devan1 ettik çe
boyunca daha
yayılarak ha le
belirgin
yarıklar gelnıi ş tir
. '!' .. _... 1•
!' .....
1!'1 , 1!:·
�
1
•
;;.. t • ı• ı ...... , .; ,, ı ' ,,
�� � .:·
�
f
..
•
f • :
oluşınuş
için
ve
çatlanıa]ar
perde
ilk
önce
duvarlar
bağ
yatay
.
.J
. .
.
·.
'•
Perde
duva rl ar ın rijitliği bağ kirişlerine oranla çok büyük old uğu
• •
haline .
"
;-;ıQ;;�.�:"·���\�-;-; �!>
k irişlerinde
.�
.
�
��
�.
-�����r� �--·�·
�i:1N�:;;, -
yük
taşıma kapasitelerine u la şamad an bağ kirişleri mafsal l aşmı ştır . Bu çalışmada amaç, bağ k irişl erini n davraıuşlannı g özl e mlemek olduğu için perde duvar e l e manlannın ternel birleşlin yerlerindeki d eformas yon d a vranı şı ele alınmanuştır. Ş e k i l 9-11' da nu m une leri n kırılma anındaki davranış biçiınJeri verilmiştir.
Şekil ll: Bağ ki ri ş 1 kın lma dawanışı (03=30 cm) IV. ARA ŞTIRMA BULGULARI Deney ölçüm düzene ğin de yer yük-deplasman
değiş i ml e ri
mo delleri aynı incelenmiştir. M es netler
pe rd e
ankastrelik özelliğini
alan 6 farklı incelcnnıiştir.
mesnet
noktadaki Boşluklu
şartl an
mafsallaşma
an1na
altında kadar
korunıuştur. Yapılan deneysel
çalışmalar sonucu üst kat bağ kirişi yükseklikleri D--1 O,
20 ve 30 cm olarak modellenen b aşl u kl u perde duvarlar için elde edilen yatay yük-yatay deplasnıaniann değişimi Şekil 12-14' de gösterilmiştir.
213
n.A. Boşluklu Perdelerde Üst Kat
SAU Fen Bi li mleıi Enstitüsü Dergisi
Y.S.Tama,H. Kaplan
200
l
250
..---·-·-----·-··--
180
-·-.
160
::.:: ::1 >-
140
. -
120
100
.
80
60
- --_ · _·- - · --
-- -- -- . -----
·----
�
F
-
d2
•
d3
AE
d4
--
· ---
---·-
20
o 0,00
200 -
-
-
-
-
.
-
•
100
3,00
-
-
d5
-· -.. ...
-
-
•
02=2Dcrn
•
03=3Jcm
·
o
5,00
4,00
01=10cm -
--------- t::�-�
2,00
1.00
--·----------,
·----------
��T
•
----ı �
40
Yüksekliğinin Sistem Deneysel Araştıruması
Kirişi
Davranışına Etkisinin
6.Ci1t, 3 .Sayı (Eylül 2002)
z ::ı -
Bağ
o
2
1
s
YATAY DEPLASMA.N (cm)
YATAY DEPLASMAN-(cm\
Şekil 12: Yatayyük-yatay deplasman değişimi (Üst kat bağ kirişi yüksekliği Dı= lO cm)
Şekil
15: 6 nurnarall ölçüm noktasındaki yatay deplasman
değerlerinin yüke bağh de�işimı
V. SONUÇLAR Depreme
dayamklı
yapı
tasarımı
için
yanal
deplasmanların sınırlandırılması gerekmektedir. Bunun için
binalarda mutlaka perde
duvar kullanılmalıdrr.
Perde duvarlarda açılan büyük boşluklar veya iki perde duvarın bir
birine bağlanması
ile bağ kirişi perde
sistemi ortaya çıkmaktadır. Bu sistemlerin sadece üst kat
kirişi
yükseklikleri
değiştirilerek
yatay
deplasmanları kontrol edilebilmesinin rnümkün olduğu
YATAY DEPLASMAN· (cm) Şek11
bağ
görülmüştür. Bu çalışmada elde edilen başlıca sonuçlar
13: Yatay yOk-yatay deplasman değişimi (Üst kat
aşağıda v erilmiştir�
bağ kirişi
yüksekliği D2=20 cm)
350
[ ---· -.
1. Üst kat
3 00 -
z
250
200 .:ı:. -
d1
•
.,__ ..,
--.-d2
-·
d3
•
� :;:::) 150 >-
,(
100 so
- -
--
..K
·-- - ····-- ··
•
o o
1
2
3
4
yüksekliği
arttıkça, boşluklu
perdenin yük taşuna kapasitesi de artmakt adır.
�1 � -·
bağ kirşi
2. Boşluklu perdede göçme, bağ kirişi hasan ile olmuştur (Şekil 9-11). daha
ı
.
güçlü
Bunun sebebi, perdelerin
donatılmış
olmasıdır.
Mafsallaşma
öncelikle bağ kirişleri uçlarında meydana gelmiştir .
3.
d4
Bağ kirişi-Perde birleşim yerlerinde, kiriş uçlarında kesit büyütülmesi veya donatı ile ilgili detaylar
d5
yapılarak önlem alınması halinde, boşluklu perdenin
d6
yük
taşıma
kapasitesinin
artınlabileceği
söylenebilir.
5
4. Modelin
YATAY DEPLASMAN- (cm)
daha
küçük
tutulması
kolaylıklar
getirecektir. Ancak Gerçek sistemin tenısil edilmesi
. Şeki114: : Yatay yük-yatay deplasman değişimi (Üst kat bağ kiıişi
için büyük modellerle çalışmak faydalıdrr.
yüksekliği 03=30 cm)
5. Deprem bölgelerinde yapılan çok katlı yapıların en üst katlarında, yüksek kiriş teşkil edilerek yatay yük
Her üç model için (D= 1 O, 20 ve 30 cm) 6 numaralı
taşuna
ölçün1 noktasında oluşan ya�ay deplasmanların yüke
kapasiteleri
arttırıla bilir.
Şekil
15'
de
görüleceği gibi üst kat bağ kirişi yüksekliği arttıkça
bağlı değişimi Şekil 15' de verilmiştir.
sistemin yatay deplasman miktan da önemli ölçüde azalmıştır.
214
••
SAU Fen
B.A. Boşluklu Perdelerde Ust Kat Bağ Kirişi Yüksekliğinin Sistem
Bilirn1eri Enstitüsü Dergisi 6.Ci!t. 3.Sayı (Eylül 2002)
Davranışına Etl<isinin Deneysel Araştınimasa
Y.S.Tama.H.Kaplan
KAYNAKLAR 1.
KAPLAN, H., TAYIA, Y.S., Perde
Si5te1nlerde
Kat
Kirişi
B ağ
Sis tem [)al'ranışzna Etkilerin>
Yüksekliğinin
Üniversitesi., !viühendislik Fakültesi, Mühendislik Bilimleri Dergisi, Cilt: 1, Sayı: 1, yıl- 1995 T<APL.t\N, H., 'T'A�1A, \'.S., '(Boşluk/u
P a mukkal e
2.
Üst
'(Bağ Kb·işi
Perdelerde Üst Kat Bağ Kirişi Boyutlarının Siste1n Davranışına Etkisinin Deneysel Olarak
, , Proje Nunıarası: O 1/1994MF.Ol/İNŞ.Ol, Paınukkalc Üniversitesi, Mühendislik Fakültesi, Eylül-1996. 'TS 138/Maıt 1978 ((Metalik Malzemeler İçin Araştırı/nıası
3.
"
Çekme Deneyleri 1)
4. 5. 6.
TS 708/Ekim 1985, '•Beton Çelik Çubukları" TS 802/0cak 1985, (( Beton Karzşım Hesap Esaslan" 'I'S 28711Aralık 1977, ((Taze B eton K1vanı r erıeyi (Çök rn e Hunisi Metodu lle) ı--s 2940/Şubat 1978) (/Taze betondan numune alma rn e ro ları )J
7.
ı...
8.
1'S 3068/Mart 1978, Deney
9.
J)
'(Laboratuarda Beton
Nıununelerinin
Hazırlanması
ve
Bakıntz )J. 1'S 5930/Ağustos 1988, ''Taze Beton Kz va1n -
Szn�flandırması )).
215
Perde En Kesi t Şeklinin ve Planda Perde Yerinin De�işmesinin, Perdeler ve
SA U Fen B i 1 im leri Enstitüsü Dergisi
Çerçeveler Arasındaki Kesme Kuvveti Dağılımına Etkisi
6.Cilt, 3.Sa)'l (Eylül 2002)
H.Kasap, M.Özyurt
PERDE EN K.ESİT ŞE KL İ Nİ N VE PLANDA PERDE YERİNİN DEGİŞMESİNİN, PERDELER VE ÇERÇEVELER ARASINDAKİ KESME KUVVETi DAGILil\flNA ETKİSİ Hüseyin K.t\SAP , Muhammet OZYURT ••
Özet
-
bütün
B u çalışmada, deprem etkisindelil konut
rijitliklerinin
ve işyeri türü perdeli - çerçeveli yapılarda perde en
kesit
şekli
ve perde
yerinin
veya
kirişlerin
sadece
bağ
kirişlerinin
durumunda
değişmesi
depremde
oluşan kat kesme kuvvetlerinin perdeler ve kolonlar
değişiminin
perdelere ve kolonlara gelen kesme kuvvetindeki
arasındaki dağılımını nasıl bir değişim gösterdiği
dağılımın üzerindeki etkisi a r aşt•rılınıştır.
incelenmiştir. Kat kirişlerinin veya bağ kirişlerinin rijitliklerindeki değişime bağlı olarak bu dağılımın kat
Anahtar Kelimeler - Perdeli çerçeveli sistemler ,
adetine ve katın yerine göre nasıl etkilendiği
değişik en kesh şekline sahip perdelerde yerinin
araştın ımıştır.
Abstract- In this study ; a c c ording to the change
Bibioğlu
of the slıape of shear-wall cross seetion and the
perdelerden oluşan çok katlı yapıların yatay yüklere
Uygulayıcılara
önerilerde
bulunuln1uştur.
değişmesi , deprem , kesme ku vveti.
çalışmalarında;
C.,
çerçeve
ve
göre hesabı için daha önce uygulanan yönte mler
change of the place of shear-walls in share-wall
yöntemlerde
frame constructions thos e are used as house or
incelenmiştir.
office, the total shear forces occuring on columns
malzemeden yapılmış
Bu
kat
lineer
e lastik
döşemeleri düzlemler
içinde sonsuz rijit olan ve burulma yapmayan çok
and shear-walls is researched.
katlı yapılann yatay yüklere göre hesap konusu Key "Vords- share-\vall-frame
incelenmiştir Daha sonra aynı kabullere day anan
constructions, having
fakat burulma yapan çerçeve ve perdelerden oluşan
different cross seetion shapes, earthquake, shear
çok katlı yapıların hesab ı incelenmiştir Ayrıca bu
fo re e
çalışmada çerçeve li
change
of
the
place
of
shear-walls
dayanıklı
ı.
1.
yapılarda,
GİRİŞ
deprem
perdeli sistemleri ve depreme
tasanrm
hakkında
özet
b ilgi
verihniştir. Gençay
1.1. Problemin Tanınn: Yüksek
yapı
,
etkilerinin
g iren
İ.,
çalışmalarında;
deprem
yönetmeliğinde
yüksek perdeler
önemli
1998'
için
de yürürlüğe
süneklik
tanımlanmış
olan
düzeyi tasarım
ve 2. derece deprerrı bölge lerinde yapının
eğilme momenti hesabı ile ilgili bir araştırma ve
gün ü müzde üzerinde çalışılan önemli konulardan
değişik bir öneri moment di yagramları arasında en
olduğu yatay
yüklere
karşı
enıniyetini
parame trik
sağlama k
şekli
değişiminin
ve
perde
yerinin
A kkaya
çeşitli A.N.,
Ozyurt
-
sınıflandırmalar
yapılarak
inc elenmiştir.
Deprem kuvvetlerine k arşı perdeleri modellernek için önemli kriterler, yapılan kabuller ve ayrıca
Müh. Fak. İnşaat l-.1ühendis1iği Bölümü, Adapazatı
M .Özyurt, Baglar Mh. Türbe Cd. 89. Sok. Birlik Sitesi
83/6 Eren ler
ile
yatay kuvvetlerin etkili olamadığı gösterilmiştir.
veya boşluklu perdeli ve çerçeveli olan binalarda
SA.Ü.
kuvvetleri
Bununla brrlikte perdelerin davramşında sadece
M.Z.,
çalışmalarında; taşıyıcı sistemi perdeli çerçeveli Il.Kasap,
yatay
ilgili çıkan problemler ayrımını kolaylaştırmak iç in
özetlenebilir: Yelgin
çalışmalarında;
Perdeli sistemler, p erdelerin boyutlandırılması
Bu konu ile ilgili çalışmalardan bir kısmı şöylece
H.,
Y.,
taşnnada perdelerin önemi üzerinde durulmuştur.
kuvvetindeki dağılımın değişimini araştırmaktır.
Kasap
Sımulan
sunmak amaçlarumştır.
değişmesiyle perdelere ve kolonlara gelen kesn1e
••
yapılmıştır.
önerilen tasarım moment diyagraınına bir alternatif
Bu çalışmadaki amaç, deprem etkisindeki konut ve iş yeri türündeki perdeli - çerçeveli yapılarda perde kesit
inceleme
u ygun ve güvenli olanın seçimi ile yönetmelikte
biridir.
en
bir
Adapazarı
216 •.
Perde En Kesit ŞekJinin ve Planda Perde Yerinin Dcği�ınesinin, Perdeler ve
SAU Fen
Bi1ımieri Enstıtüsü Dergisi 6.C1lt, J.Sayı (Eylül 2002)
Çerçeveler Arasandaki Kesme Kuvveti Dağılımına Etkisi H.Kasap,
boyutlan1a yap ıp proje mühendisinin sağlamayı amaç edineceği üç kriter, rijit dayanım ve süneklik
Çalışmanın Amaç ve Kapsamı
İncelernede
Bu ç al ış mada deprem etkisindeki konut ve işyeri ,
ş eklin in
kesit
bütün
planlarda her iki
doğnıltuda aks her plandaki toplam perde
sayısı� aks açıklıkları ve alanı sabit tutuln1uş olup
ç erçev eli yapılarda pe rde en ve perde yerinin değişiminin
tilründeki perdeli
bağıntıdaki
nriniınun1 sınıra en ya k ı n değerde olacak ş eki lde seçiln1iştir. Bu yap1larla ilg il i olarak ki ri ş ve bağ kiriş boyutlan 25 1 60 c ın olarak alınınıştır.
ıncelenmiştır.
1.2
verilen
Yönetn1elikte'
Hakkında
M.Özyurt
-
perde en kesit şekilleri, ve
plandaki p e rd e yerl e ri değiştiıilnıiştir. Bu durumda
dağılım üzerindeki etkisi incelenmiştir.
3 ayrı plan olarak tasarlanan 4, 5, 6 ve 8 kath olmak üzere 12 a yrı t ipte bina göz önüne alınmıştır.
Çalışn1anın an1acı perdeli-çerçeveJi yapılar için en
İncelenen binalarda
perdelere ve kolonlara gelen kesme kuvvetindeki
,
yüksekliği
3 metre, aks açıklıklan 5 metredir. Seçilen kolonlar kare kesitli
.
Şekil 1 'de verilıniştir.
;,ı- ....
..
.
..
'
',..
'
..
'
- ....... _,...ı,_ _- ,. •.
.
.
(
J' ....... , r· ... J� �.. J
·,..�!...' . ..... '! •
�....
......
•·
1
.
ı '
·{'·.
. .-·� . . . . ··-
r ı
•
••
kullanılmıştır.
Perde en kesit tiple r i L ve T tjpj olmak üzere
olup boyutlan 'Afet Bölgerinde Yapılacak Yapılar
:<... ., 1
Ize nı e olarak BS20 beton
sımfı ve BÇIII Bctonarn1e çeliği
uygun perde yerini tavsiye etmektir.
İncelenen yap ı larda kat
nıa
<
�-. •
..
:...ı
:·;: 7"1
·.. •.:.
'.::;!1 •
,
i
•
• •
....... •t"'' ...
İ
•
l ---��---
b)
L Tl Pl PER0E
a)
TIPi
T
PE�OE
Şekil l. Perde en kesit tıpleri İncelenen perde yerleşin1 tipl e ri aşağıda verilmiştir (Şekil 2). ·· n .. j
J • •
.
ı-
1-
,.!.
ıJ
.
•
.
1, -
. .
.
. :-ı l .. wO
·
.
' .
·.
.
•0
·� . -
l-:-1 . ..
,,
.
.
•
!' :r
Tl . !j ·
:• . .
·
!
-·- ·· · -
1
=ı -
'1 ;:
.
�
·..
.
.
.
.
� ,[
o
.
:� (�
L.
� t . .ı
!
3
" � "W J
.' •
.
..
;
6. .
f'l -
;.
.
i;
iA o..
•
i
·-
'1 :1
{� \ .ı• ..
.
ı
"'
1•
•
.
U-
'
'
.
•
n lt
1. i i
(1; .
o· · ·
. t1 .
-· .
• -, ... ...}
1
.. . - .
.
. .. 'ı[-:. ·t
·-
.� '
·-
'-1...
;
•
.
•
• •
ıl
•
•
w
·
.
y . -... . i n.. •
.
. 1 ...
•
.
..t
': .·J, ,
... ...
•..
•
:
.
•
... '
:�;. ı.
.. ..
.
.
. ..&.. . .
1
:
1'•
ıı .ll·.
.......
··-
_.
..
...
�.
•
Şekil 2.
ıı
'ı "llJ.. ı....... ... •
'ı
.
'i
..
ll
L�
.. . ·!...
. .ı
·-
-
...
. ��--�.;;
...
.
.
.
-
..
-·
i
:ı
··� -:.
..
l' �...
:
.
.
..
ıJı
-�
1
! . �ı ·
ı
.. -. !ı
.
b) Tip2
217
ç
ı
)... :�
Perde yeı leş im
:
-�,, ·=ı
.
.
. .
ı;
ıı ·.. ı-r
.
. ı.
.
.
1
·ı1
1 n'" ....
.
·
.;.
.
1ı.
..
···ı.·.·- .. ı
.. . p.·.
p:-:._ .
··- ·
1:
;
- ·-
o·
ıj
.
,ı
lın.. u
..
li
·�.
•
.
lL
.
ıJ ı:r
i
li �-..
.
a) Tip 1
_r.
ı l- . .. ... g.. 1
i
-
.
. ..
_
-
lipleri
�
.
.J
*J ı-r. -: 1
:ı �t�
···-ır=;. :;
•
·
.
ö ı'
.
- -
· ; .
�..
' ·ı. . }•· .
,,
:! !)
.
-·
r fl
.
.
..
. •
'
'"
... ,
•·
�:
.fJ .
..
.�.�. ..
·�
f
..
'
•
...
.-.. '-· · .. •
'
.. '[ı
-·
�
..
.. .
···-
;�
: ;:
ö: ' ·
.
q•
-
.
- --
..
•
].
t'ı
. -t_ ·-
·
:-ı .
,
·
..lrı .:' ..
r"· .· ·ı. J .
.
..
.
:; o�
,. •· "
.
;_:
,·
-�
D
•ı '
:;j' . .
·
.
,U., u ;
. . .
.:
:. ..... !t .'···................ .. (t ...]'.. · .·•······ ... .
-�� ·· · •.• ·
li
. .
.
.
li . "C "ı·-
·····....
.
..
::.
,
•
ı.•
'
f:
.
;1
.
..
.ı
.-
;
'
::
:ı
•
• :ı-;:· ...,...,..
·
-
. . ..
L
, '
· ··
:ı
il fj lj . tı...... .Cı:. .. :i
:ı
.
••
.. ... ... · ... ....
1 ·1
l T -.
.
::,. . , _..
.
:
·
.
1
b. !t ..
_, :c
.
ı:
c) Tip3
·
·
.
.
�.
�·-
· :: "
__
---·
··
:.
d;!
· .
i
.L ·
·
i·
Perde En Kesit Şeklinin ve PJanda Perde Yerinin Değişmesinin, Perdeler
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi
Çerçeveler Arasındaki Kesme Kuvveti Dağıhmına..Etkisi
6.Cilt, 3.Sayı (Eylül 2002)
1.3.
H.Kasap, M.Ozyurt
Çalışmada Geçerli Olan Varsayımlar Betonun
Tablo 1 .
Elastısite
Sımfı
Basınç Dayanımı 2 Fcıc(N/mm )
Dayanımı 2 Fcd(N/mm )
Modülü ' (N/nım�)
20
13
28500
yap abilen olur.
ağ1rhğın
öz
mümkün
kısa
kadar
olduğu
ve
ekonomik olan bir yapı oluşturmak mümkün
her iki sistenlinde
birleştirilmesiyle ortaya
çıkan
Bu s1nıflandırma, söz konusu taşıyıcı sistemlerin yükler
Modülü
(N/mm.!) "
yatay
a ltında şekil değiştilnıe b içimleri göz önünde
tutularak yapılmıştır. Çer çevelerin şekil değiştiınıesinde kayma mo du etkindir. Burada katlar arasındaki relatif yer değiştiıme sadece o kattaki kat kesn1e kuvvetine bağlıdır.
200000
365
420
BÇJII
en
lİlkemizde bina türünden yapılar için çerçeveli, perdeli
Elastisıte
Dayanınıı 2 fyrt(N/mm )
Fyıc(N/mm2)
yüklerin
göçme
taşıyıcı sistemler yaygın olarak kullan1lmaktadrr.
Hesap Basmç
Almıa Dayanımı
Sınıfı
sağlanması,
ve
azaltılması gerekir. Bu sayede beklenen fonksiyonunu
Donatm m Mekanik özellikleri: Karakterıst ik
ve
önlenmesi
ve
Çelik
durumuna
yoldan zenrine iletmesi ek zorlamalarının oluşmasıru.n
Mekanik öze11iklen:
Hesap Basınç
.
koşulları n
durun1una ait
Karakteristik
Tablo 2
kullanma
d üzenlenınesinde,
Beton
BS20
ve
Perdeler ise eğilme n1odu etkin olan bir şekil değişimi
İncelenen bulunduğu
binaların
Derece
1.
deprem
ve kullanım amacının
konut
bölgelerinde veya
gösterirler (Şeldl3).
#
işyeri
Etkileşiın Kuvveti �
25 olduğu k _bul edilıniştir. Betonarn1enin yoğun l uğu 3 kN/m olarak alınn1ıştır. Poisson oranı v = 0.20 olup malzeme ho mojen ve izotrop k ab ul edilmiştir. Çalışmada
sonucunda
incelenen
binalarda
seçilmiş olan kolon
ön
1
Kat Adedi
.,
� .... /..
_
......
� �
Tablo 3 'te
"'
boyutlan
� c:� t.2.
Mekanik özellikleri:
1
4
5
6
8
_:;,. ......
bovutlandırma
verilmiştir; Tablo l. Betonun
.... /..
r--
Katın Yeri 4
1 Se�ilen Kolon Bol!;ıtu �cm1 ını1 30130
3
30130
2
40140
ı
50/50
5
30130
4
30130
3
40140
2
50150
1
50150
6
30130
5
30130
......
-ı-
c
a)
c)
b)
Şekil 3. Perde ve çerçevenin etkileşirrıi
a) Rijit çerçeve Kayma tipi şekiJ değiştirme b) Perde Eğilme tipi şekıl değiştirme c) Perde- Çerçeve sistemi
11.1. Çerçeveli Taşıyıcı Sistemler
40140
Kirş
3
50150
serbestlik dereceli taşıyıcı sistem düzlem çerçeve olarak
2
50150
1
60160
8
30/30
7
30130
6
40140
5
50 J 50
4
60/60
2
60/60
ı
Kolonların meydana
çok
görülebilir. Çerçeve için yapılacak olan en basit modelde kirişleri bağlayan koleniann kütlesiz oldukları ve yapının kat kütlelerinin döşeme seviyelerinde toplu olduğu kabuJ
edilir. Bu durumda elastik kolon ve kirişlerin oluşturduğu v e her kat seviyesinde to plu kütlesi bulunan bir çerçeve o]uşur.
50150
3
ve
getird iği en basit
4
11.2. Perdeli Taşıyıcı Sistemler
70170
Perdeler
yatay
yüklerin
karşılanmasında
çerçevelerle
beraber veya yalnız başlarına kullanılırlar. Perde tek
II. TAŞIYICI SİSTEJ\'ILER
başına k o nsol bir kiriş davra1uşı gösterir. Yatay yük doğrultusuna
Taşıyıcı sistemden, kendi ağırlığı başta olmak üzere,
etkiyen yükleri karşılayarak bunları mesnetlendiği zemine güvenli bir şekilde iletmesi beklenir. Taşıyıcı sistemin
simetrik
oluşturuln1uş
bir
taşıyıcı
rijitliklerinin
tüı11
yapı
duıumunda
218
göre
her
bir
olarak
sistemde
perdelerin
yüksekliğince
perdenin
perdelerden sabit
katlarda
kat
relatif kalması kesme
Perde En Kesit Şeklinin ve Planda Perde Yerinin Değişmesinin, Perdeler ve
SA U Fen Sılimieri Enstitüsü Dergisi
Etkisi H.Kasap, M.Özyurt
Çerçeveler Arasındaki Kesme Kuvveti Dağilımına
6.CiJt, 3.Sayı lEylül 2002)
kuvvetinden alacağı pay, o perdenin o kattaki perdeler ile
III.l
bağhdır.
Deprem yüklerinin belirlenmesi için esas alınacak olan ve
boşluklu pe rdel erin rijitlikerine göre
perdeler
Kolonlarla
kıyaslanırsa,
relatif rijitliğine
perdeler
tanım olarak %5 sönüm oranı için elastik tasarım ivme
spekrumu 'nun yer çekimivmesi g' ye bölünmesine karşı
r1j it li kleıi
nedeniyle ö n e mli bir eğilme momenti taşıdıklan halde,
taşıd1klan
nornıal kuvvet o kadar büyük
nedenle ke sit l e ri nde eğilme
gelen Spektral ivme kat sayısı,
değildir. Bu
A(Tı)
momenti hakimdir. Özellikle
bu durnın perdenin temeller ind e bir problem olarak
p er de temeli yapıln-ıası
kuvveti artıran büyük
a
o l rak,
gerekebilir. Sonuç
perdelerin temelinde yeterli
Bölgesi iç in A0
kuvvetlerin alınabilmesi için döşeme ile perde
arttıkça
ve
yalnızca
çerçevelerden
S(T ı)
hen1 de yer değiştirmeler bakımından istenen
S(Tı)
yük! etin taş tnmasırv:ia perdeler etkilı olarak kullanılırlar. yapı d a
bir
bulunan
p e rd e
yüklerinin
hesabına
esas
-=
spektrum
bina doğal
periyodu T'' ye bağlı olarak:
koşullan 1Jerdenin y ardımı olmadan sağlayamazlar. Yatay
Yüksek
I
0.40 olup Bina Önem Katsayısı
katsayısı S(T1), yerel zemin koşuHanna ve
oluşhırulan taşıyıcı sistemler, yatay yükler al tınd a hen1 iç kuvvetler
=
d ep re m
Eşdeğer
11.3. Perdeli Çcrçeveli Taşıyıcı Sistemler yüksekliği
(l)
1. 00 olarak ahnmıştır.
�
arasında gerekli bağın oluşturulması önemlidir.
Yap ı
S(Tı)
Burada, Etkin yer İvınesi katsayısı 1. Derece De p re ın
normal kuvvetin sağlanması ve her kat dösemesinden ) yatay
Ao I
=
A(T 1);
bağıntı sı ile verilmektedir.
ortaya çtkar. Komşu kolonları da içine alan ve bu suretle
normal
Spektral ivme katsayısı
tek
,
S(Tı)
başına
düşünüldüğünde yatay yükler altında bir konsol kiriş gibi
=
ı + l .5T 1 TA
O<T<TA
2.5
TA<T<Ts
=-
=
08
2.5 (Tsff1) '
(2.a) (2.b)
Ts< T
(2.c)
bağıntıları ile v eriln1ektedir.
davrandığı halde taşıyıcı sistem içinde bağ kirişleri veya bu işl e vi yapan döşeme elemanı varsa çerçeve kolonları
ilc
ctkileşinıi
ile
nedeni
moment
diyagramları
bir
S(Tı)
konsolunkinden farklıd1r. Bu fark etkileşimi sağlayan elemanların önem derecesi ile Perdelerin
değişir.
birleştirilmesi
sonucu
birbirlerine
bağ
eld e edilen
yatay
kirişl er i
i]e
yük taşıyıcı
elenıanlara boşluklu perde adı verilir. Perdeler çerçeve ile
beraber
olduğu
durumda
olduğu için deprem veya
p erdelerin
rijitlikler i
rüzgardan oluşan
25 S(T l )=2.5(TniT
fazla
yatay yüklerin
taınamına yakın ıniktarım karşılar. Kolonların
ve
perdelerin
yükler
lO
altında
davranışları
oldukça farklıdır. Perdeler büyük atalet rrıomentleri ile koionlara
göre
daha
j
ri it
olduklanndan
yer
değiştirmelerin sınırlandırılmasında daha etkileyici bir taşıyıcı elcnıanıdır.
yap1yı
Bu
emniyete
neden le, yüksek katlı yapı larda
almak
ve
ye r
d eğiştirmeleri
sınırlandırmak iç i n perdeli çerçeveli sistem kullamnak
daha u ygun o lacaktır.
T Şekil 4. Spektrum katsayısınm yapı periyoduna göre değişimi
Binaıun
doğal
programL
ile di namik hesap sonucunda bulunmuştur.
İDE
yükü
'
=
gazetede '_A.fet Bölgelerinde Yapılacak Yapıl a r Hakkında
Yönetmelik'' hü küml eri göre düzenlenmiştir.
219
(W)
D eprem Yükü azaltnıa
ya bağlı olarak binanın tümüne etkiyen
W. A. (T ı) 1 Ra
bağıntısı ile hesap edilmiştir.
Binaya etkiyen depren1 yükleri 2 Eylül 1997 'de Resmi
Bilgisayar
olarak kullanrnak üzere Bi na Toplam Ağırlığı
T o p lam Eş Değer Deprem ·v··ükü', Vt
Vt
YATAY
STATİK
Göz önün e alınan depr en1 doğrultusunda tasarım deprem
k atsay ıs ı Ra'
kulJanılm.ıştır.
YÜKLERİNE GÖRE YÜKLERİN HESABI
periyodu;
Spektra] ivme katsayısı A(T 1 )
I3u çal1şmada perdeli çerçeveli taşıyıcı sistem
III. DEPREM
1)0 8
(�)
SAU Fen Bi1im1eri Enstitüsü Dergisi 6.Cilt,
Perde En Kesit Şeklinin ve Planda Perde Yerinin Değişmesinin, Perdeler H Çerçeveler Arasındaki Kesme Kuvveti Dağ ılımına Etki i H.Kasap •
3.Sayı (Eylül 2002)
Burada deprem
yükü
M.Öıvort
azaltına katsayısı Ra, taşıyıcı
sistem davramş katsayısı R ve doğal tjtreşim periyodu
T'ye bağlı olarak , Ra=l.S + R=Ra
(R- 1.5) T 1 TA
(O<T<TA) (4.a)
(T>TA)
(4.b)
bağınt1larıyla belirlennıiştir. Taşıyıcı
Sistem Davramş
R,
Katsayısı
deprem
yüklerinin, çerçeveler ile boşluksuz ve bağ kirişli perdeler tarafından birlikte taşındığı binalar için R = 7 alınmışhr.
Toplam Eş Değer Deprem Yükü
(
3
)
bağıntısı ile
hesap edilerek bina katianna dağıtılmıştır.
IV. KAT KESME KUVVETİNİ� PEIU)E VE ÇERÇEVELER AR4.SINDA DAGILIMI Depn. nden
dolayı
oluşan
to planı
kat
kesn1e
kuvvetleıi kesit alanı aynı fakat plandaki yeri farklı olan ve kesit ��kli değişik olan perdelerin kesn1e kuvvetlerinin kat kesme kuvvetine göre yüzde olarak değişiıni araştırılmıştır. Bu araştuma
4, 5, 6 ve 8 katlı
olan, perdeli-çerçeveli taşıyıcı sisteme sahip konut ve işyeri ttiründeki yapılar için yapılmıştır. İncelenen binaların deprem yönetn1eliğine göre mod birleştirme yöntemi ile çözümleri yapılmış ve kat kesme kuvvetinin kolonlar ve perdeler arasındaki dağılımı hesaplanrmştır. Aşağıda örnek olarak 6 k atlı binada 3 ayrı perde yerleşim tipi için kat kesme kuvvetinin perde ve
kolonlardaki dağılımı Tablo 4, 5 ve 6 'da veıilmiştir. Ayrıca; ele alınan 4 katlı, 5 katlı, 6 katlı ve 8 katlı
örnek
binalar
için
her
üç
perde
yerleşiın
tipi
durumunda kolon ve perdelere gelen kesme kuvvet dağıltınları grafik olarak verilmiştir.
Şekil
5, 6,
7 ve 8'de
220
SAU Fen Bilimleri Enstitüsil Dergisi
6
Perde
Cilt, 3.Sayı (Eylüi 2002)
En
Kesit Şeklinin ve Planda Perde Yerinin Deği�mesinin, Perdeler
Dağılırnma Etkisi H .Kasap, M.Özyurt
Çerçeveler Arasındaki Kesme Kuvveti
. Tablo 4. T ıp1 İçı.n Kesrr:e Kuvvetı Dağılımı (6 katlı Bina) Kat ad eti
Perdelerir Ald ı ğı
Kuvveli
6
...
6
o;o
i\1iktar
4
�lo
.)
6
993.40
451,60
45.46
541.80
54.54
5
2073.40
1498.60
72.28
574.80
2 7.72
4
3 ı 35.40
1609.60
51.34
1525.80
48.66
3
302Q.40
2
3380.20
[
3458.60
.
s T.ıp2 İçın -. .
Katın Yeri
-
5
31.66
2070.40
(>8.34
1824.00
53.96
1556.20
46.04
1787.80
51.69
1670.80
48 31
)
Kesıne Kuvve f1 D agı l ımı ( 6) ka��ıı D.ına -
Perdeleri n Aldığı
Kat Kesme
-
959.00 -
Toplam Kesme
KL.vveti
Kolonlann Ald1ğı Toplatn Kesme
Kuvveti
(kN)
ı
Kuvvet'
2
Tablo Kat adeti
Miktar
Aldığı
Toplam Kesme
Kuvveti
(kK)
ı
Kolonların
Toplarn Kesıne
Kat Kesme
Katın Yeri
rvı iktar
Kuvveti
Miktar
o/ıı
4
%
2
3
6
927 50
43 0.50
46.42
497.00
5 3.58
5
1929.90
1406.00
72.85
523.90
27.15
4
2866.20
] 495.50
5?.18
1370.70
47.82
3
2973.80
ı 0.13.50
35.0C)
1930.30
64.91
2
3210.70
1867.30
58.19
1343.40
41.81
ı
3309.70
1727.90
51.74
l611.80
48.26
iP_
5
-
Tablo 6. T 3 Jçin Kesme Kuvvet1 Dağılımı (6 katlı Bina)
Kat adet1
Katın Yeri
Kuvveti
(k N)
ı
o ,.
Perdelerin Aldığı
Kolon 1ann Ald1ğı
Kuvveti
Kuvveti
Top lam Kesme
Kat Kesme
Miktar
%
Top lam Kesn1e %
M iktar
5
4
2
3
6
1024.40
474.1 o
46.28
550.30
53.72
5
2025.60
1436.20
70.90
589.40
29. ı o
4
2994.1 o
1440.50
48.11
1553.60
5 1.89
3
3003.80
863 70
28.75
2 1 40. 1 0
71.25
2
3350.00
L696.10
50.63
ı 653.90
49.37
ı
3531.60
ı 748.60
49.51
1783.00
50.49
.
221
ve
.
Perde En Kesit
SAU Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi
2002)
6.Cilt, 3.Say1 (Eylü I
Şeklinin ve Planda Perde Yerinin Değişmesinin, Perdeler ve
Çerçeveler Arasındaki Kesme Kuvveti Dağılımına Etkisi H.Kasap,
M.Özyurt
ı
---------·---,
41WUB�I'ffi'v'EIUJ.Ht:roUM{ll�
IW
_) 3 l'iW�4:rh.\'i;;J.�?{l:}j l�-,.- " __ ���.-_,..,.. L ;.;. :ı -, 't.r �.,.. �.i.. � ... ---.'t':_, ,. ;��. .;t •.
2
'ı
ı
o
ID
ı...
.
.
.c ,.< ».�:
1
l
o
fD
o
ID
•. , "'•. ; ·r :-ı. t:%"_
o �
�------
-------�
c) Tip3 için kesme kuvvet dağı h mı
b) Tip2 için kesme kuvvet dağtlım1
a) Tipl için kesme kuvvet dağılımı
Şeki l 5. 4 katlı binada perde ve kolon larda kesme kuvvet dağı lımları
5J4\ltl Bf�IEK>J.B"OOLM
KAT
-ı
(T�
1
5
ı
4
!c�ıl
joldcn1
3 2
1
a::ı
o
!
100
•
3
'lı
"'"
lt , ;
l'' .n
1 o
ro
o
�
c) Tip3 için kesme kuvvet dağı l ımı
b) Tip2 için kesme kuvvet dağı h mı
n) Tip 1 için kesme kuvvet dağılımı
Şekil 6. S katlı binada perde ve kolon larda kesme kuvvet dağılımları
� -
l
__,- - · · · -
-=-r,...,. � �--.. . ..- ,... -:-= ·'=' � "' 6
ı
· _ _
---
i
'-"' "!� 1''!· ··1
-
6 : '";;-:.,.:-- - ;:!':� 5
��=�
ı
1
ıı
i
-..--· -· ..
4
•# _, --..
�. ;,_z '
3 2
�ff!'tı�.. -=.:. _ � .
·- . .. •
... i: .•
w, ...
-"
-·
�. i. -
i
.
, .
-
�
"
-·
.
" '
� .
�,,
-�
.. ... .ı - ;"-"�" � � "ı:: 'ilo
;
,. ,: ;
ı
ı
ıı
i
�i � ....
ı
-.-'�X" "' - •
ıı
.. -- ---·"\ 1
!
ı '
ı
1
o
6
---
-·-
,��, .,,; .::.;-i•'·""'-•l .
. _,., ••• 7"-1 5 ., ;�"!1-':' .:. "'i. .'.,. • •• 'ı;;,ı;,,ı �··:
ı�.;;!ıt
3
2
' •
:wit�ı
•.
;ı�_f .
�.�.h.r;�ı
! 1
ı
ı
ı i
ı
ı
ı' . ll\i. ,;.q ıtı.<_;t,:- ..,,. �··t
c) Tip3
1 ı
-,...-�. ,;.-:-_ rl
. •
ı
ı
-ı
1
' •
ı
ı
.
o
b) Tip2 için kesme kuvvet dağılt mı
a) Tipl için kestne kuvvet dağı! ımı
-·-·--
,....
için kesme kU\.-vet dağılımı
Şekıl 7. G katlı binada perde ve kolonlarda kesme kuvvet dağılınıları
r-------�
6 �·7 6 5 4 3 2
,
-·� • : i<\'f . !l!<1 f 1,1
. •-..
"'.f���f· : 1;.)i, � ı� � -
'!.':'_,t.otof ��· -4.i• ',f
�-·
��--� "
.
1'
.
o
•ı
·---
---
ı
J ı
.
i
�.. �•t,.( . , •
..
-
;ı
"tl�·t� .nı:\..rjıı"l •
ı
.., • •
-
ı
1
1
� �
5����====�
i
6
..
..
4 3
ı
1 o
"'• ' ,
' t .ı. •
b) Tip2 iç.in kesrne kuvvet da�1lımı
Şekıl 8. 8 katlı binada perce ve kolonlarda kesn1e kLvvet da ğ11�mlan
222
"
--
••••
.
1
-
·-·
...
··-
-· ·q.'1!'-l .,, '«::•
.."':;ç
ı 1
'i
, . ... ., .
.-
·ı
•
� ı:t ·� -:: - :. ı n·t•:;:o.• ,. ..ı ı...· c:.ı· �)' .ı � .. . .. 1 ., '·'"'''"ıUl!l':i!l ":<!•' l .
;So.
•
.
....
0\)o.l
ı
!
i 1 1
i j
,
o
--
,,1�· . r"" 't!� ..... .
ı...
5
2
--
a) Tip: için kesme �m'Vet dağılımı
...
7 6
'
ı
B
ı ;
� · -�·ı>:· � c
�
---·- - -
!O
1
m
c) TipJ için kesme kuvvet dağılımı
ı
ı
ı ı
f
kıp:n.e j :old:n
1
Perde En Kesit Şeklinin ve Planda Perde Yerinin Değişmesinin. Perdeler ve Çerçeveler Arasındaki ](esme Kuvveti Dağılımana Etl<isi
SAL Fen Bilimlerı Er.stiti.isü Dergisi ().Ciit,
3 Sayı (Eylül 2002)
H.Kasap,
\'.SONUÇ Bırinci derece deprem koşullarında
zemin
bölgesinde ve en yatay
bulunan
tipi yapıla rd a
etkisindeki ko nut ve işyeri
aş t1 rmalar
yüklerin yapılan
sonuçlar elde
neticesinde aşağıdaki
ar
elvedş siz
edilmiştir.
L tipi
perdelerin T
tipi p erdelere göre daha fazla
kesme kuvveti aldığı görülınüştür.
Ayrıca L tipi
perdelerin köşede planlannıası yerine
köş eye
y ak ın
k en arda planlanması durumunda b iraz daha fazla
kesme kuvveti a ldığı göıülmüştür. Buradan, ve
T tipi
yerine L tipi
perd e ku11amnanın
pc.,rde yerini tam köşe değ il de planlanmasının
kenarda
daha
yakın
köşe ye
uygun
olacağı
söylenebilir.
KAYNAKLAR
[ l ]Afet Bölgelr�inde Yapıl acak Yönetmelik, Ankara, Eylül, 1997 [2]
Kasap H., Yelgin A. N.,
Rijitliklerindcki
D eğiş i min
Yapılar
Haklanda
Özyurt M. Z.,
Perde
ve
Çerçevele r
Arasındak i Kesme K u v v eti Dağıluruna Etkisi
2.
Mühendislik Kongresi Bild iriler Kitabı, Üniversitesi yayınJan No:4, 2 1-23 Mayıs 1998 [3 ]B ibioğlu
"
,
GAP
Harraıı
C., "Çerçeveler ve Perdelerden Oluşan
Yatay Yöntemlerin
Çok Ka tlı Yapıların Deprem
Hesabı
"Kiriş
İçin Uygul anan
Yüklere
G öre
Araştırılması",
)rüksek Lisans Tezi, İTÜ Kütüphanesi, İst anbul 1997 [4]Gençay i., "Deprem Etkisindeki Çok Katlı Yapı ,
Sistemlerinde Perde Tasarım
İle
i\1omentlerinin I-lesabı
İ l gi li Paranıetrik Bir İnceleme", Yüksek Lisans
rrezi, İTÜ Kütüphanesi, İstanbul, 199 5 [)]Akkaya
Y.,
"Depren1 Kuvvetlerine Karşı B eto n arme
Perdelerin Davranışı ve Boyutlandırılması'',
Yüksek
L i s ans Tezj, İT{) l(ütüphanesi, İstanbul [ 6 ] Celep Z., Kun1basar N., Celep Z., K u mb a sar N.,
((Deprem Mühendisliğine Giriş ve Depreme dayanıklı Yapı Tasarımı", Beta Dağıtım, İstanbul
223
M.Özyurt
SÜ DERG SAU FEN BiLiM -TiTÜ -- -- iSi -- LERi ENS YAZlM ESASLARI • •
Sakarya Universıtesi Fen Bilimleri Enstitüsü dergisi. bütün Fen ve Muhendislik alanlarında yapılan önem li, ozgUn ve kalitelı araştırma ve çalışmaları içeren bır dergıd1r Dergıde yayınlanacak makalelerın yazım esasları aşağıda verilmektedir. 1. Yayınlar A4 norm kagıtlara çıft sütun halınde en çok
8
Gonderılen yayınlar gonderıloıgı
sayfa olacak şekilde hazırlanmalıdır
Enstıtu tarafından yapılacak:ır
şekılde (boyutlar degişmeden) basılacak. ancak şekilsel d(ızenlemeler; eğer gereklı görulurse Lutfen sayfanın on yuzune sayfa numarası vermeyinız
Sayfa numaralarını sayfaların arkasına yunıuşak bır kurşun kalemle
ışaretleyınız 2. Teslım edılen makaleler ıncelerıecek ve en geç
15
gun içensinde yazariara durumu bıldırır bır belge verılecektır
incelenıe
sonunda yazım kuralına uymayan makalelerdekı duzeltmeler yazariara bıldirilecek ve bır hafta ıçerısınde duzeltılrnesı ıstenecet-:.tır 3. Butun metınler 300 dpi veya daha iyi çözünürlüğe sahip (lazer yazıcı tercıh edılır) bır kalıtelı yazıcıdan alınmalıdır
4 Herbır sayfa ıçın kenar boşlukları;
soldan: 2 cm, sağdan: 2 cm , üstten· 3 cm. alttan: 3 cm
sadece ılk sayfada ustten
5
crn
şeklınde olma lı dır. 5. Herbır kolonun genışlıgı 8.1 cm. ve kolonlar arası boşluk
0.6
cm. olmalıdır
6. Çalışmalar Word ortamında Times New Roman fontu kullanılarak tek aralıkla yazılmalıdır
El yazısı senıboller ve formuller
kabul edılmez 7. Yazım dılı Turkçe veya lngilızcedi r. 8. Yay ı nlanması istenen çalışma lar, biri asıl, toplam 3 nüsha halınde. diskete kopyalanmış olarak koruyucu ve saglam bır zarf ıle
Fen Bılımlerı Enstıtüsune ulaştırılmalıdır.
9.
Makalenın ılk sayfasında yayın başlıgının altında yazar ısımlerı ortalanarak yazılmalıdır Yazarlarla ılgıiı bılgıler ıse ılk sayfada
8
ılk sutunun altında
1O
punto ıle yazılmalıdır. Konu başlıgı ve yazar ısınılerı arasında 2 satır boşluk olmalıdır
Yayın ıçerısınde aynı duzende Türkçe ve lngilızce özet olmalıdır
Eger makale ıngılızce yazılmış ıse Turkçe ozet ılave
edılnıelıdır Ayrıca ozet bolumlerının hemen altında anahtar kelimeler verılmeiıdır
11
Font buyukluklerı aşagıdaki gibi olmalıdır. Başlık
·
Alt ındisler
7
Yazarlar
. 12
Ust indisler
'7
Yazar adreslerı
·s
Başlıklar
·1 O,koyu
O zet
·10 bold 1
Ana nıetın 12.
14 koyu, hepsı buyük harf
10
Kaynaklar Şek:l ve tablo ısımleri
10
·s
Makale ıçerısındekı duzenleme aşağıdakı gıbı olmalıdır. Başlık
: Sayfa içinde ortalanmalıdır
Yazarlar
·Yayın başlığından sonra ıkı satır aralık verılmelı ve ortalanmalıdır.
Özet
· Birinci sayfa birinci sütunda (sol taraf) 100 kelımeyi aşmamalı.
( Öz et -, Abstract -)
şeklınde
olmalıdır lik once Türçe daha sonra ıngilizce özet verilmelidir. özetin tanıarnı bold karakter aimaiıdır Yazar Adreslerı . Birinci sayfa birinci sutun altında olmalıdır Bblurıı Başlıkları standart rakamlar
(
: Sutun içinde ortalanmalı Roma rakamı kullanmalı Eger alt başlık var ise roma rakanıı ndan sonra 1.1, 11,1 .. . ) kullanılmalıdı r
Şekıller
: Her turlu çizım. fotoğraf ve res ı m şekıl olarak adiandınimaiıdır Şekıl başlıkları şeklın alt kısnıında bulunmalıd ır Şekiller mümkun oldugunca sutun ıçınde ortalanmalı. ancak tek sütuna sığnıayacak şekılde ıse sayfa ıcıne orta la na rak yerleştırılmelidir Tablolar
: Tablo başlıkları tablonun ust kısmında bulunmalıdır Tablolar mumkun oldugunca sutun ıçıne orta lanmalı. ancak tek sutuna sığmayacak şekilde ıse sayfa ıçıne ortalanarak yerleştırılmelıdır. Kaynaklar
. Makalede değinilen kaynaklar, metin ıçerisinde verıldigı sıraya go re koşelı parantez ıçınde n u marala ndı rılarak verılmelidir. Kaynaklarla ilgilı bılgıler, bu tu n yazarların adları. makale. patent ve rapor adı cılt n unıaıası sayfa numaraları ve basım tarihi sırasıyla verılmelidır
13
Yukarıdaki şartları sağlamayan makaleler yayına alınmayacaktır.
.--ı
2
�