R- Aktüel

Page 1



MERHABA

Redaksiyon Aktül’den

MERHABA Redaksiyon dergi bünyesinde ihtiyaçlar çerçevesinde farklı yayınlarımız zaman zaman gündeme gelmişti. Redaksiyon Aktüel, daha önce RedHaber olarak haftalık e-dergi olarak 15 sayı yayınlanmıştı. Bugün siyasetin hızlandığı bu dönemde söze ve paylaşıma daha çok ihtiyaç duyduğumuz bu dönemde Radaksiyon’un yanında Redaksiyon Aktüel’i de 15 günlük bir yayın olarak çıkartacağız. Redaksiyon Aktüel öncelikle HAYIR mücadelesinin sesini birbirine ulaştırma, deneyimlerini aktarma, sorun ve ilerleyiş hatlarını ortaya koyma noktasında bir temelde ilerleyecek. Hareketin sözün önüne geçtiği, güzel zamanlardayız. Toplumsal hareketin içinde oluşan sözler yalnızca bugünkü mücadeleyi güçlendirmiyor aynı zamanda muhalefetin geleceği kurma iradesini de biçimlendiriyor. Uzun zamandır siyaset alanının kapatıldığı, toplumun baskılandığı bir karanlık dönem içinde açılan bu umut kapısından içeri dolan değişim talebi memleketimizin 16 Nisan’daki referandum ve sonrasını belirleyebilme ihtimalini yeniden ortaya koyuyor. Redaksiyon Dergi, Gezi günlerinde ‘ve isyan yürüyor’ diye yola çıkarak, bu yolculuğa eşlik etmeyi sorumluluk saymıştı. Gezi isyanından memleketin HAYIR günlerine uzanan bu zorlu mücadele döneminde sözümüzü çoğaltmak, ortak bir aklı inşa etme noktasında artık Redaksiyon Aktül’de var. Yolumuz açık olsun.


NAR

Şarkılar, Danslar, Bol Neşe

SOKAKLARDA ŞEN Ş Şarkılar, danslar, bol neşe sokaklarda şen şakrak kadınlar. Bir yanda Tehditler, polisler, bol toma çok çevik bir yanda inatçı kadınlar, neşeli ve ağız dolusu kahkahalarıyla hayır diyen kadınlar. Sokaklara, ağaçlara ve hayıra mor bir dalga olan kadınlar. Yola şarkılarıyla koyulup umudu dilden dile çoğaltan kadınlar. Şarkısını bir başka dilde duydukça neşesini saklayamayan Nar Kadın Dayanışması. Tüm karanlığın ve karamsarlığın içinde sokakta, vapurda, parkta, tramvayda hayırın ihityacı olan umudu büyüten kadınlar. 15 yıldır en küçüğün-

den en büyüğüne iktidarın parça rin ve kurumların saldırısına uğr kapı yüzüne kapanan kadınlar a Sokakta yürümemizden giydikle larımızın geleceğinden kazanılm kadar gericiliğin göz diktiği her kadınlar artık sokaklarda. Korku çalışılan toplumda isyanın umud omuzlarında. Korkmuyor ve itaa dınlar iktidarın alışık olmadığı b var. Kavga, nefret ve çatık kaşlı neşeleriyle tam ortadan giriyorl talepleriyle.


ŞAKRAK KADINLAR

ası tüm erkeklerayan, gittiği her artık yeter diyor. erimize, çocukmış haklarımıza şeye karşı duran uyla kuşatılmaya dunu taşıyorlar at etmiyor kabir karşı çıkışları dünyalarına lar tüm yaşam


ABD-TÜRKİYE

Trump Sonrası Suriye, Kürtler ve

AKP’NİN YENİDEN STRA Trump sonrasında ABD’nin hem

ABD, Suriye ve Kürtler

kün. ABD, Suriye’de iç savaşı derin-

içerde hem de dışarıda nasıl bir siya-

Obama dönemi ABD’nin müdahale

leştirirken IŞİD’in dışında kalan cihatçı

set izleyeceği halen merak konusu.

planı daha çok dolaylı biçimlerde

güçleri farklı biçimlerde toparlayarak

Trump’ın hızlı başlangıç kararname-

gerçekleşti. Bush’un doğrudan müda-

bir egemenlik alanı oluşturması nok-

lerinin ardından, keskin çıkışlar

hale stratejisinin yarattığı ekonomik

tasında destekledi. Ancak, Türkiye’nin

durulmuş durumda. Trump sonrası

sonuçlar ve askeri kayıplar nedeniyle,

merkezinde olduğu bu güçlerin hem

ABD, özellikle Suriye’de IŞİD’e

ABD Obama döneminde bölgesel

IŞİD karşısında etkinlik sağlaması

karşı bir plan oluşturma ve bu plan

işbirlikçi güçler ve yerel ittifaklara

hem de rejime karşı kalıcı mevziler

çerçevesinde ittifaklarını yeniden dü-

dayanan bir düzenleme planı devreye

kazanması mümkün olmadığı ölçüde

zenleyerek taşları yeniden döşeme

soktu. Obama’nın hatırlanacağı üzere

bu taktik de tökezledi. ABD’nin Suri-

arayışında.

ilk ziyaretleri Ortadoğu ve Türkiye’ye

ye’de ihtiyaç duyduğu askeri güç ve

gerçekleşmiş burada da ‘terörle

hegemonya alanı oluşturma noktasın-

ABD açısından, Rusya’nın son 1 yılda

savaşırken’ İslamla yeni bir bağın

da en önemli müttefiki Kürtler oldu.

kazandığı inisiyatifi dengelemek ve

kurulmasının altını çizmişti. Bu sözler

IŞID’in Kobane kuşatmasıyla başlayan

Ortadoğu’da İran’ın etkinlik alanını

Obama politikasının temelini oluştur-

süreç bu noktada önemli bir kırılma

daraltmak öncelik olarak öne çıkıyor.

du. Obama, BOP stratejisinde siyasal

noktası oldu. PYD-YPG, IŞİD karşısın-

Suriye’de taşların yeniden döşenme-

İslam merkezli yeni bir iktidar kuşağı

da önemli bir askeri güç olarak öne

sinde karar verilmesi gereken temel

inşa ederek Ortadoğu’daki etkinliği

çıktığı gibi rejimin boşalttığı alanlarda

sorun ise PYD ile Türkiye arasındaki

arttırma ve bu coğrafyayı küresel

özerk bölgeler inşa ederek Suriye

çelişki. ABD, Suriye’de Rakka oper-

piyasalara eklemlenme noktasında

içinde önemli bir güç haline geldi.

asyon planı dahilinde son dönemde

doğrudan askeri müdahaleler yerine

ABD, ÖSO’yu desteklemeye devam

Türkiye’ye ziyaret üstüne ziyaret

iç savaşlara yönelen bir strateji

etmekle birlikte YPG asıl askeri ittifakı

gerçekleştiriyor. Trump’ın Erdoğan’la

izledi. Özellikle Arap isyanları süre-

olarak öne çıktı. Cihatçı çete güçler-

yaptığı telefon görüşmesinin ar-

cinin manipüle edilmesiyle başlayan

inin ele geçirdikleri alanların, özellikle

dından, CIA Başkanı Pompeo’nun

süreç bu stratejiye büyük bir imkan

Rusya ve İran’ın devreye girmesinin

ziyareti ile başlayan trafik kesintisiz

sağladı. Mısır, Tunus, Libya ve Suri-

ardından düşürülmesi, son olarak

biçimde sürdürülüyor. Bu trafiğin

ye’ye uzanan çizgide siyasal İslam

Halep’in rejimin eline geçmesi ile

nereye çıkacağı henüz kesin biçim-

iktidarının inşa edilerek Şii hattının

stratejik alanlardan çıkarılması ile bir-

de görülmemekle birlikte, kimi ip

kuşatılması ilk planda önemli bir iler-

likte Suriye iç savaş güç dengesinde

uçlarının ortaya çıkmaya başladığı

leme kaydetti. Ancak, bu süreç hızla

Türkiye destekli cihatçı güçlerin

söylenebilir.

kırıldığı ölçüde ABD’nin bir anlamda

kalıcı bir tutunma alanı oluşturma

politikasız kaldığını söylemek müm-

şansları iyice zayıfladı. ABD, Kürt


Analiz- RedHaber

ATEJİK ORTAKLIK RİCASI özerk bölgesine askeri üsler kurarak

Suriye’nin geleceğinde özerk bir Kürt

AKP ve Kürt Hareketi

Suriye’de tutunmaya devam ederken,

inisiyatifinin oluşmasını engellemek

Suriye’de Kürt hareketinin özerk bir

bu aynı zamanda AKP arasındaki en

oldu. Obama’nın Başkanlığında son

alan oluşturarak bir biçimde devlet-

önemli çelişki olarak öne çıktı. Roja-

dönem ise ABD’nin Kürt bölgesi

leşme noktasında adım atması AKP

va’da özerklik inşası ile birlikte AKP,

dışında etkisini kaybettiği, Rusya’nın

politikaları alt üst eden en önemli

içerdeki müzakere sürecini de sona

inisiyatifinin güçlendiği ve rejimin

faktörlerden birisi oldu. AKP, içerde

erdirerek içerde ve dışarıda savaş

ayakta kaldığının tescillendiği bir

müzakere sürecine bağlı olarak Or-

politikasına yönelirken, temel hattını

dönem oldu.

tadoğu’da da Kürtlerle ittifakı temel

Kürt kantonlarının birleşmesinin ve

alan bir fetihçi siyasete yöneldi. A.Ö-


calan’ın da bu eksende vurgu yaptığı

büyük bir yıkıma neden olacak savaş-

ABD’ye yönelik bir eleştiri olmaktan

‘İslam Kardeşliği’, ‘Yeni Misak-i Milli’

la birlikte Suriye’de TSK’nın ÖSO

öte asıl olarak Obama’la sınırlanmış

söylemlerindeki kırılma noktası Ro-

ile birlikte El-Bab seferi ile yeni bir

bir biçimde dile getirildi. ABD devleti

java oldu. AKP, Kürt hareketinin ÖSO

aşamaya gelmiş durumda. Türkiye,

içindeki farklılıkları da görerek Oba-

ile birlikte rejime karşı savaş ittifakı

PYD-YPG’nin alanını sınırlama ve

ma eleştirisi üzerinden, Başkanlık kol-

içine girmesi eğilimi de gerçekleş-

Suriye’deki yeni süreçte özerklik-fed-

tuğundaki değişim AKP’nin en büyük

medi. Bu durumda içerdeki müzak-

erasyon biçimlerinde olabilecek bir

umudu oldu. Obama’nın devamcısı

ere sürecini de ortadan kaldırarak

devletleşme sürecini engellemek için

olacak Clinton yerine Trump’un

Suriye merkezli Kürt savaşını yeniden

Menbiç, Rakka operasyonlarını gün-

seçilmesi AKP cenahında büyük bir

gündeme getirmiş oldu. Kürtlerin

demde tutmaya devam ediyor. ABD,

sevinçle karşılandı. Trump sonrasında

Suriye’de özerklik kazanması AKP

Türkiye ilişkileri Trump sonrasında

AKP, henüz istedikleri alabilmiş değil.

tarafından Türkiye açısından da riskli

yeniden düzenlemeye çalışırken

Fethullah Gülen’in iadesi konusunda,

bulunarak bunu önlemek birincil he-

temel nokta da bu düğümün nasıl

Trump’a sunulacak dosya beklenirken

def haline geldi. AKP ve devletin ge-

çözüleceği üzerine odaklanıyor.

Gülen’in Kanada’ya geçmiş olacağı,

leneksel milliyetçi kanatları Suriye’de

kulislere düştü. Öte yandan da Suriye

özerk Kürt bölgesinin oluşumunu

Trump Sonrası ‘Stratejik Ortaklık

pazarlıkları sürüyor. AKP, tüm bu

Türkiye içinde bölünmenin başlangıcı

Ricası’

çelişkiler ve pazarlıklar içerisinde

olarak görüldü. Kürt hareketi ise Suri-

AKP, 15 Temmuz sonrasında da

ABD’ye kendisini yeniden kabul et-

ye’deki kazanımlarını korumaya odak-

artan şekilde ABD karşıtı bir söylemi

tirmeye ve bölgede stratejik ortaklık

lanan bir siyaset ekseninde bölgesel

yükseltti. Şangay’a katılma sözleri

misyonunu yeniden hak etmeye ça-

ittifaklarına dayanarak yeni bir savaş

yeniden dolaşıma sokuldu. Avra-

lışıyor. Milli Savunma Bakanı’nın ‘ön-

politikasını devreye soktu. Bu kırılma

syacılık yeniden ciddi bir tartışma

celiğimiz ABD’nin bölgedeki stratejik

ve sonrasındaki şiddet sarmalı, içerde

konusu haline geldi. Bunlar temelde

ortağı olmak’ sözleri AKP politikasını


AKP, 15 Temmuz sonrasında da artan şekilde ABD karşıtı bir söylemi yükseltti. Şangay’a katılma sözleri yeniden dolaşıma sokuldu. Avrasyacılık yeniden ciddi bir tartışma konusu haline geldi. Bunlar temelde ABD’ye yönelik bir eleştiri olmaktan öte asıl olarak Obama’la sınırlanmış bir biçimde dile getirildi.

özetliyor. AKP, ABD’nin Rakka oper-

politikasında esaslı bir değişim henüz

önemli bir güç olarak öne çıkıyor.

asyonuna 4 bin asker ve 10 bin ÖSO

görünmüyor. ABD, Kürtleri halen en

Rusya, önerdiği Suriye anayasa-

militanı ile katılabileceği yönündeki

önemli ittifak gücü olarak görmeye

sı Kürt bölgesine özerklik içeri-

haberler de, YPG’siz bir operasyonda

devam ediyor. ABD, askeri üsleriyle

yor. Rusya, Suriye’de dengeli bir

üstlenebileceği rolü ortaya koyuyor.

yerleştiği Kürt bölgesinde kalıcı olar-

geçiş döneminin gerçekleştirilmesi

AKP’nin temel politikası PYD-YPG’nin

ak Suriye’deki etkinliğini sürdürmeye

noktasında Kürtleri de içermenin

Rakka operasyonunda olmaması

çalışacak. Öte yandan, ABD Türkiye’yi

gerekliliğini ortaya koyuyor. Rejim

ve Menbiç’i boşaltarak kantonların

de bölgede yeniden konumlandırma

açısından da durum farksız. ABD’de

birleşme noktalarının kırılmasına

çabasını sürdürüyor. Bu düzlemde

Kürtleri de Rusya’nın hegemonyası

odaklanmış durumda. Bu politikanın

ABD açısından her iki gücü de kendi

altına terk etmek istemiyor. Öte

bir ayağında da Barzani bulunuyor.

ekseninde tutmaya devam eden bir

yandan Kürt hareketi askeri gücü

Peşmerge ile hem Musul’da hem de

politika izlemeye çalışacağını söyle-

ve halk desteğiyle önemli bir güç

Rakka’da birlikte olarak, PYD’nin

mek mümkün. Rakka operasyonun

olarak Suriye ve bölge denkleminin

etkinlik alanını daraltma her ikisinin

kimlerle yapılacağı tartışmanın

parçası olmuş durumda. Bu noktada

de ortaklaşabileceği bir nokta. Bu

odağına oturmuş durumda. YPG’nin

sınırların belirlenmesi, geçiş nokta-

temel politikanın altında ise daha

Suriye Demokratik Güçleri adı altında

larındaki hamiyetin düzenlenmesi ve

ince bir çizgi olarak Suriye’de PYD ile

Araplarla birlikte kurduğu askeri güç,

Rakka’da IŞİD’den boşalacak alanın

Barzani ile kurulan ilişkiye benzer bir

bir süredir Rakka’ya ilerlemeye de-

kontrolü gibi konular üzerinden

ilişki kurulabileceği Saray danışman-

vam ediyor. Türkiye ise SGD’nin devre

çelişkiler sürecek ve Türkiye sınıra

ları tarafından ifade ediliyor. Bugün ki

dışı kaldığı bir Rakka operasyonu için

bir tampon bölge oluşturabilecek

koşullar yeni bir ilişkilenme imkanını

pazarlıklarını sürdürüyor.

bir noktaya gelme ihtimali olmakla

henüz taşımamakla birlikte, AKP’nin

birlikte sonunda süreç AKP’nin kabul

savaşçı çizgiyle birlikte bir alt politi-

Suriye’de Kürtlerin Geleceği ve

etmesi zorunlu bir Kürt realitesine

kayı da geliştirmeye çalıştığını söyle-

AKP’nin Çaresizliği

doğru ilerlemektedir. Burada ayrı bir

mek mümkün. Ancak, AKP açısında

Rakka operasyonunun nasıl

tartışmanın konusu olmakla birlikte,

bu Kürt hareketi sınırlandığı takdirde

gerçekleşeceği, Menbiç’deki YGG

Kürtlerin Suriye’deki inisiyatifinin de

devreye girebilecek bir noktada. Bu

varlığının akıbetinin ne olacağı gibi

ABD gölgesi altında biçimlenmesi

dönemin belirleyici politikası ise Kürt

sorunlar ortada durmakla birlikte,

ve Kürtlerin ABD’nin askeri gücüne

hareketi sınırlama, geçiş döneminde

Kürtlerin Suriye’deki kazanımlarının

dönüştürülmesi de bölgedeki halklar

özerklik kazanmasını engelleme

bütünüyle geri döndürülemeye-

açısından yıkımın bir başka yönü

üzerinden götürülmeye çalışılacak.

ceği bir noktaya gelmiş durumda.

olarak değerlendirilebilir.

Trump sonrası ABD açısından ise Kürt

ABD-Rusya dengesinde Kürtler


Varlık Fonu

Varlık Fonu’na Kamu Birikimleri

REHİNE, İPOTEKE, KEFALETE VERİLECEK AKP, 'torba yasalar', KHK'larla devlet

memesi ise ağır bir darbe. Her yıl

durarak harcama yapmanın tercih

ekonomisi içinde denetimsiz bir alan

bütçe zamanı Plan Bütçe onunda

edildiğini görmek zor değil.

yaratıyor. Sayıştay denetimi, örtülü

tartışılan okunan müzakere edilen

ödenek konularında atılan adımlar

Sayıştay raporları, hiç de inandırıcı

Varlık Fonu hayata geçiriliyor.

nasıl bir sonuç ortaya çıkarıyor?

olmayan gerekçelerle ya geciktiriliyor

Dünyanın başka ülkelerinde de Varlık

Torba Yasa, iktidara birbiriyle zerrece

ya da 200-300 sayfa olması gereken

Fonu var. Genel anlamda Varlık Fonu

ilgisi bulunmayan konuları ihtiyaç ha-

o emek yoğun teknik, sorgulayan

nedir? AKP, neden bugün Varlık

linde aynı metinde birleştirme ve çok

analitik raporlar bülten inceliğinde

Fonu'na ihtiyaç duydu?

ihtiyacı hızla karşılama imkanı veriyor.

gönderiliyor.

Varlık Fonu, genellikle petrol, maden gibi gelir fazlası, emtia fazlası

Geriye dönüp baktığınızda, istisnai olması gereken bu yolun yasama faa-

Bu ne demek? Sayıştay, kurumları

yaratmaya müsait doğal kaynakları

liyeti görünümü altında, muazzam bir

Meclis adına yani geleneksel kabulle

bulunan ülkelerde, o gelir fazlasını

suistimale dönüştüğü görülür. Çoğu

halk adına millet adına denetliyor.

değerlendirme yolu olarak kullanı-

kez maddeyi okuduğunuzda hiçbir

Tanımlanmış anayasal çerçevesi bu.

lan bir yapı. İyi örneklerinde gele-

şey anlaşılmayacak biçimde, atıflarla

Bu raporlar Meclis’te tartışılmayınca

cek kuşakları refahına olumlu etki

bağlaç ve sayılarla oynayarak yapılan

x kurumundaki bilmem kaç milyon

yaratıyor. Bizdeki durum facia. Geçen

ekleme çıkarmalar. Bazen bir gemi

liralık usulsüzlük de ortaya çıkmıyor.

ağustosta çıkarılan yasa teklifinin ge-

sahibine avantaj sağlanıyor, bazen

Yasal olarak zaten denetim dışı olan

rekçesinde açık açık yazıyordu zaten,

de HES yapacak müteahhidin canını

örtülü ödenek ise ciddi ve yoğun bir

"Büyük altyapı projelerine finansman

sıkan zeytinliklerin ortadan kalkma-

ilgiyi hak ediyor. Örtülü ödenek, “milli

sağlamak" diye. O sıra bunun hangi

sını kolaylaştıracak bir formül. Kaba

menfaatler” genel başlığı altında hep

kurumlar yoluyla ve nasıl olacağı pek

aritmetiğe dayalı bir eğilim.

var olmuş. Gelin görün ki 2012 yılın-

belli değildi.

dan itibaren bu bütçe kaleminde çok Şöyle düşünülüyor: Nasıl olsa benim

büyük artışlar izleniyor. Adeta belli

Paralel Hazine, paralel Maliye gibi ça-

sayım fazla. Normal yasa tasarısıyla

yerlere sürekliliği olan ödemeler ya-

lışacak ama en önemli farkı bütçe dışı

inci ince uğraşmaya, kurumlardan

pılmış gibi bir artış. Belli bir ortalama-

ve denetimsiz olacak. Bunları vurgu-

görüş alıp beklemeye ne gerek var.

nın altına hiç düşmüyor. Bazı aylarda

ladı. O sıra Varlık Fonu’na alınacak

Bu zamanı niye kaybedeyim. Nihaye-

da mesele iki ay öncesine göre beş

kurumlar belli değildi. Ancak iktidar

tinde Torba Yasa, parlamenter rejimin

kat fazla artışlara rastlanıyor.

bunun için de OHAL rejimin kullandı

işleyişini sakatlayan kötü bir geleneğe dönüştü.

ve KHK ile bir gece mükerrer Resmi Fotoğrafın bütününe baktığımızda

Gazete ile kamunun çok önemli var-

da AKP iktidarlarının karakterinde,

lıklarını Fona devretti. Bu, akıl almaz

Sayıştay raporlarının son üç yıldır

denetim alerjisini, denetim mekaniz-

keyfilikte devasa ve karmakarışık bir

Meclis’e doğru düzgün gönderil-

malarından mümkün mertebe uzak

operasyon.


Çiğdem TOKER Söyleşi: Serpil ŞAHBAZ

zandığından çok harcama yapılan bir evde, kredi borçlarında limite dayanınca, evdeki aile yadigarlarının satılmasına benzetiyorum Varlık Kafamızdaki soruların yanıtları zaman

Yasa görüşülürken muhalefetten

içinde aydınlanır mı, onu da bilmiyo-

tepkiler artınca iktidar, bağımsız

ruz.

denetim maddesi koydu. Üç denetçi.

Varlık Fonu ile batan şirketlerin

Başbakan atayacak. Bilanço üzerin-

kurtarılacağını yönündeki değerlen-

Ama kesin olan bir şey varsa, hukuki

den raporlama yapacaklar. O rapor

dirmeler de var. Kamu birikimleri ile

altyapısı bu kadar sorunlu olan bir

da Plan Bütçe Komisyonuna gidecek.

şirketler mi kurtarılacak?

yapının ekonomiyi düze çıkarmasının çok zor olduğu. Varlık Fonu nasıl işleyecek? Kamu

Fonu’nu..

Evet kredi borcunu döndüremeyen, Bu mekanizmayı Meclis denetimi

temerrüde düşen şirketlerden bahse-

olarak sunmak, toplumu yanıltmak

diliyor. Ya da alacağını tahsil edeme-

anlamına gelir.

yen kamu bankalarından. Bilmiyoruz

kurumları, arazileri Varlık Fonu'na

ki, belki de 3 milyar TL’lik Savunma

devredildi. Varlık Fonu bunları ne

Varlık Fonu'na aktarılan kamu ku-

Sanayi Destekleme Fonu geliri bunlar

yapacak, geliri nereye gidecek,

rumlarının bütçeye katkısını düşün-

için kurtarılacak.

denetimi nasıl olacak?

düğümüzde, yeni bir bütçe açığının

Varlık Fonu, kendisine devredilen

oluşması söz konusu. Bu bütçe açığı

Tüm bu uygulamalar ekonomi içinde

kamu şirketlerini teminat olarak gös-

nasıl kapatılacak?

doğrudan iktidarın kullanımı ve

terip borçlanacak. Tahvil ve menkul

En büyük sorunlardan biri bu zaten.

denetimi altında yeni bir ekonomik

kıymet çıkaracak yani. Rehin ipotek

Yani aslına bakarsanız, bu kurumların

yapılanma anlamına mı geliyor?

de olabilir, kefalet de.

vergilerini nereye nasıl vereceği de

Hiç şüpheniz olmasın. Tek adam,

Anlaşıldığı kadarıyla, Fona devredi-

pek belli değil. Üç yıllık bir stratejik

ekonomik düzen ve işleyişinde de tek

len şirketler, kira ve temettü geliri

plandan söz etmişti Başbakanlık.

karar verici olacak. Bu yanıyla Fazıl

gibi kazançlarını da Fona aktaracak

Yönetim bu plana göre yapılacak

Sağlam hocanın deyimiyle “reisçilik”

taze nakit ihtiyacı için. Bütün bunlar,

denildi. Bunu görmek lazım.

sistemine göre kurgulanmış, denetim

büyük altyapı projelerinin finansmanı

dışı, hesap vermeyen bir ekonomik

için. Tabii denetim en büyük sorun.

Varlık Fonu'nun yeni Duyun- Umu-

yapılanma yani. Esasında bu yapı,

Çünkü Sayıştay denetimi yok. SPK,

miye olduğu değerlendirmeleri

acele kamulaştırmalarla, büyük ölçek-

Rekabet Kurulu gibi kamu denetimle-

yapılıyor. Siz bu benzetmeyi doğru

li ihalelerde davet yöntemiyle zaten

ri olmayacak. Sorun derken, bunu biz

buluyor musunuz?

örülmekteydi. Türkiye Varlık Fonu

dert ediyoruz tabii. İktidar değil.

Ben daha ziyade, komşulara hava

başkanlığa ayarlı sistemin en devasa

atmak, çevreyi etkilemek için ka-

adımı oldu.


AKADEMİ

CÜBBE VE POSTAL... BİLİM VE DİRENİŞ... Ankara Üniversitesi'ne özelde de

Kurum olarak kişilerden bağımsız

yayınlanmadan öngörebiliyorduk.

Mülkiye'ye yönelik ayırt edici bir

olarak konuşuyorum. Akademik kurul

Ekim 2014'te Siyasal Bilgiler Fakültesi

müdahale var. Diğer üniversitelerden

açıklamaları yapılabiliyordu. Kurumun

ve İletişim Fakültesi 5 asistanı yaka

farklı bir durum, neredereyse dersler

kendi reflekslerini gösterme imkanları

paça gözaltına alınmıştı. Bu Cebeci

sürdürülemez durumda. Neden An-

vardı. Bunu yapıyorlardı. Fakat bunun

tarihinde bir ilktir. Bunun arkasının

kara Üniversitesi ve Mülkiye'ye özel

bedeli oluyor. Bu iki kurumun tasfiye

geleceğini görebiliyorduk. Daha güçlü

saldırı var?

edilme noktasına gelen süreç yaşandı.

refleksler verebilirdik ama kurum

Dinçer: Öncelikle oransal olarak ile-

olarak bu noktada zayıf kaldığımızı da

tişim fakültesinin kaybı daha büyük.

Asıl mesele bu süreci yine bir üni-

söylememiz gerekir. Bu süreç öngö-

Neredeyse eşit düzeyde fakat iletişim

versite mensubunun kendine profe-

rülebilir bir süreçti ve bu süreç gerçek

fakültesinde gerçek anlamda dersler

sör unvanını edinebilmiş bir rektör

anlamda üniversite fikrine sahip çıkan

yapılamıyor. Siyasal Bilgiler Fakül-

aracılığıyla gerçekleştirilmesi. Rektör

kurumlarda bu fikri sahiplenen in-

tesi'nde yaklaşık 200'ün üzerinde

Erkan İbiş "Barış İçin İmzacılar" için

sanların tasfiyesi ile aslında kurumlar

yüksek lisans ve doktora tezi da-

süreç başlamadan özellikle Mülkiye'ye

tasfiye edilmiş oldu.

nışmansız kaldı. Muhtemelen onlar

ve İletişim Fakültesi'ne bir tür tutum

yazılamayacak. Yeni danışman bulma-

geliştirmiştir. Bahsettiğim üniversite

İMZA BAHENE OLDU MUHALİF ODA-

ları imkansız gibi görünüyor. 50'nin

ideasına düşman bir şekilde hareket

ĞI DAĞITIYORLAR

üzerinde ders açılamayacak duruma

etmiştir. Örneğin; üniversite hocasının

Mutlu: Bu aslında sadece OHAL'de

geldi. Siyasal ve İletişim Fakültesi'n-

sınavda sorduğu soruyu dava konusu

ya da Kanun Hükmünde Karar-

de yapılan tasfiyeler kişilerin tasfiyesi

yapılmasına tepki göstermeyerek, ona

name'lerle ilgili bir durum değil.

değil, bu iki kurumun tasfiyesi. Bunun

defalarca soruşturma açarak, iktidara

Dinçer'in de bahsettiği gibi aslında

da açık nedenleri var. İki kurum da

ya da sermayeye karşı ses çıkaran

tarih vermek gerekirse 2010 yılından

bugüne kadar -üniversite ideası diye

her öğretim üyesini soruşturmalara

itibaren özellikle Cebeci kampüsün-

tarif ettiğimiz şey temel olarak- üni-

boğarak, kendisine karşı yapılan eleş-

deki fakültelere yönelik hükümetin

versitenin etkilenmesi muhtemelen

tirilere soruşturmalarla cevap vererek

sistematik bir baskısı var. Hatta bazı

olan iki yerden; sermayeden ve

akademisyenlere yurtdışı izinlerini

hocalarımızla ilgili davalar, soruştur-

devletten özerkliğini koruyabilmiş

vermeyip, bilimsel konferanslara

malar Anayasal Suçlar Soruşturma

yerlerdi. Siyasal Bilgiler Fakültesi

insanların katılmasına engel olarak,

Savcılığı'nda doğrudan Cebeci'deki

ve İletişim Fakültesi, Türkiye'deki

sürekli kendini, hükümeti eleştiren

isim isim hocalara hazırlandı. Doğ-

birkaç benzeriyle beraber üniversite

bilim insanlarına karşı baskı yaparak

rudan o zamanki hükümetin bütün

ideasına hala sahip, eleştiri kapasite-

zaten tutumunu belli etmişti. Biz bu

kanatlarıyla -şu anki birbirine düşman

si olan hem iktidara hem de serma-

sürecin geleceğini henüz imzalara

olan kanatlarıyla beraber- birlikte

ye sahiplerine karşı dik durabilen,

ilişkin soruşturmalar başlamadan,

planladıkları bir şeydi. Bunun darbey-

düşünceyi savunabilen kurumlardı.

Barış İçin Akademisyenler bildirisi

le, OHAL'le falan ilgisi yok. Bizim imza


Mutlu ASLAN- Dinçer DEMİRKENT Son KHK’larla birlikte Ankara Üniversitesi’nde Siyasal Bilgiler Fakültesi ve İletişim Fakültesi’nde dersler aksama noktasına geldi. Pek çok ders yapılamaz hale geldi. Üniversitelerde yaşanan tasfiyeleri, Cebeci Kampüsü’ne yönelik polis saldırısını son KHK ile üniversiteden atılan Dinçer Demirkent ve Mutlu Arslan ile konuştuk.

metinleriyle de ilgisi yok. Bu imza

beri üniversite belirli baskılara maruz

çıkarmak için üniversite kuruyorlar.

metinleri biraz vesile oldu. Bir bahane

kalmıştır fakat ayakta kalmıştır. Çünkü

Fakat ne bunun adı üniversite ne de

oldu. Oradaki birlikteliği kıracak,

bu olmadan aslında toplumsal meş-

bu kişiler -bugün başka bir iktidar

atılmaları kamuoyuna meşrulaştıracak

ruiyete sahip bir iktidar da mümkün

kurulduğunda ona yamanacak kişi-

bir vesile oldu. Bunları niçin atıyor-

değil. Eleştiriyi kabul etmeyen bir

ler- öyle anlatılar çıkaracak, nesiller

sunuz denildiğinde işte bunlar da

iktidar bir şekilde artık varlık aşama-

yetiştirecek kişiler değil. Sadece

devlete katliam yapıyorsunuz dediler.

sının sonuna gelmiştir. Artık meşru-

dertleri rant elde etmek. Dolayısıyla

Onları bu yüzden atıyoruz, diyecekler.

iyetini yitirmiştir. Bu yüzden de tek

üniversitenin yeni işlevi şudur gibi

Aslında öyle bir şey yok. Biz oradaki

adamlık olarak adlandırdığımız şey de

büyük bir şey söylemek istemiyorum.

muhalif, demokrat öğretim üyeleri

zaten meşru olmadığını söylüyoruz.

Onların öyle bir planları olabilir ama

AKP'nin demokrasiye, özgürlüklere,

bence hiç bir şey olmayacak üniver-

haklara, hukuklara saygısı olmadığını,

AKP REJİMİNDE ÜNİVERSİTENİN

siteye. Çünkü üniversite yok. Fakat

çeşitli biçimlerde akademik forum-

İŞLEVİ OLMAYACAK

üniversite fikri devam ediyor. O bir

larda, akademik ortamlarda hem

Peki, AKP üniversiteleri yeni rejimde

yerlerde devam eden fikir bir üniver-

kurumsal hem de bireysel olarak pay-

nasıl bir işlev görecek?

site kuracak.

laştığımız için böyle bir süreç içerisine

Dinçer: Bence hiç bir işlevi olmaya-

itildik. Orada örgütlü biçimde duran

cak. Bu kadar berbat bir kurumun

Mutlu: Üniversite dediğimiz şey en

bir muhalif odak vardı. Kurumsal ola-

hiç bir işlevi olmaz. Var olan eski

basit anlamıyla yoğunlaşma mer-

rak da kendilerini iyi ifade ediyorlardı.

Türkiye'nin diyelim üniversitesini yok

kezi olmasıdır. Bilimin yoğunlaştığı,

O muhalif odağı dağıtmaya yönelik

ettiler. Kendi yaptıkları gayri meşru

teknolojinin yoğunlaştığı bu işlerle

bir hamle. Henüz başaramadılar bunu.

faaliyetlere ilişkin ses çıkaran herke-

ilgilenen insanların yoğunlaştığı, fikrin

Bize bir darbe vurdular ama Cebe-

sin sesini kesmek istediler. Onların

yoğunlaştığı yer. AKP'nin üniversiteye

ci'deki o gelenek Mülkiye'de, İlef'te,

yerini dolduracak insanlar ne yapa-

ilk saldırısı bu yoğunluğu dağıtmak,

Eğitim Fakültesi'nde var olmaya

cak? Bence şunu yapacaklar, paye ve

seyreltmeye yönelik oldu. İktidara

devam edecek. Biz orada olsak da

rant sahibi olacaklar. Üniversiteyi de

geldiği ilk günden itibaren üniversite

olmasak da oranın geleneği süre-

diğer herhangi bir kurum gibi başka

meselesini çoğalttılar. O yoğunluğu

cektir.

yerlerde ne yapıyorlarsa üniversitede

seyrelten bir etki yarattılar. Her ile bir

onu yapacaklar. Yoksa üniversitede

üniversite yaptık meselesi AKP'nin

Akademisyenlik farklı bir şeydir. AKP

rejimin büyük anlatılarını çıkaracaklar

üniversite ve eğitim alanına ilişkin en

ve AKP'nin ibişleri üniversiteyi tasfiye

falan bunlar hiç bir şey yapamazlar.

büyük seçim vaadi oldu. Bu durum,

ettiler. Üniversite doğası gereği eleşti-

Bunların bir anlatısı bile olamaz. Üni-

üniversitelerin fikri yoğunluğunu, fikri

rel düşünceyi savunduğu için baskıya

versite yeni bir işlev kazanmayacak.

bloklaşma yeri olma fikrini de aşındı-

maruz kalan bir yerdir. Bir orta çağ

Böyle bir planlarının olduğunu tahmin

ran bir şey oldu. ODTÜ'de, Siyasal'da

kurumudur üniversite. Orta Çağ'dan

ediyorum. Kendilerine uygun bir nesil

falan bir açıklama oluyor. Daha dün


Erkan İbiş'e bugün "AKP'nin ibişi", "Sarayın İbişi" diyoruz aslında kendisi mevcut başkanlık sistemi olarak önümüze konan referandum sürecinde sistemin bir prototipidir.

kurulmuş 30 tane taşra üniversitesi

zayıfladı. O kamusal ideali sürdüren

Dinçer: Müthiş bir sembolizm. Yani,

rektörü, ODTÜ gibi koskoca üniversi-

bir kaç üniversite AKP'nin şiddetle

cübbeleri ezen postallar aslında

tenin akademik birikimine açıklama

saldırdığı odaklar haline geldi. İçinden

bütün bu konuştuğumuzun, ciltlerle

yapmış oluyor. AKP'nin temel olarak

geçtiğimiz süreç de Ankara Üniversi-

konuşabilecek olduğumuz şeyleri

var olanı dağıtmanın, oranın saygın-

tesi'nde rektör İbiş'in özel marifetiyle

gösteren bir şeydi. Üniversitenin

lığını zedelemenin dışında yeni bir

yoğunluklu bir saldırı sürüyor. Ama

ayaklar altına alındığının, tasfiye

şey ortaya koyma gibi bir fikri yok

bu yakında ODTÜ'ye de gelecek, Bo-

edildiğinin ve artık olmadığının

zaten. Bunu da halkçı bir söylemle

ğaziçi'ne de gelecek. Diğer üniversi-

resmidir. İlk sorunuza cevap verirken

söylüyorlar. Üniversitenin kapıla-

telerde de benzer saldırılar yapılacak.

söylemiştim. Bir işlevi olmayacak

rını sadece seçkin çocuklara değil

Bu referandum süreci de bu saldırıya

bunların yaptığı şeyin. Cübbelerimizi

herkesin okuma imkanı olsun diye

dur demek konusunda son adım.

ezerek, bizi tartaklayarak, döve-

bütün illere üniversite açtık diyorlar.

Eğer bu referandum sürecinde evet

rek bizi akademik duruşumuzdan

Örneğin, Erzincan'daki çocuk okumak

yönünde bir şey çıkarsa, başkanlığı ön

edemezler. Bizi üniversiteden ihraç

için Trabzon'a, Erzurum'a vs. gelmek

gören bir süreç içerisine girersek bu

ederek de bunu yapamazlar. Bunu

zorunda kalmasın Erzincan'a bir üni-

yıkım sürecinin önünde durabilecek

başaramayacaklar. Yaptıkları şey

versite yaptık tarzı söylemle kendisini

hiç bir güç kalmayacak.

üniversitenin tasfiyesidir. O fotoğraf

cehalet üzerinden üniversite fikrini

iktidarlarının resmidir. Büyük resim

yozlaştıran, üniversiteyi üniversite

Üniversitenin içerisinde olduğu bir

diyorlar ya, işte AKP'nin büyük resmi

olmaktan çıkartan bir politik hat izle-

direniş gelişiyor. Bunun referandum

odur. Erkan İbiş'in büyük resmi budur.

di. 15 yıllık iktidar süreci boyunca da

fikriyle, referandumda hayır oyunu

Sayın İbiş fotoğraf vermeyi çok sever

bunda başarılı oldu. Çok az üniver-

yükseltme fikriyle beraber yaygınlaş-

twitterda orada burada. Herhangi bir

site kaldı. Ben de 96 yılında girdim

tırmak gerekiyor. Diğer üniversiteler-

kendine network sağlayabileceği iş

üniversiteye. 90'lı yılların başında bile

deki bu fikri filizlenmeleri birleştirmek

toplantılarında, iş adamlarıyla ortak

her ilde neredeyse değerli hocaların

gerekiyor. Daha gür hale getirmek

platformlarda boy göstermesinden

bir araya geldiği, toplandığı üniver-

gerekiyor.

çok hoşlanır. Fakat gerçek resim o da

siteler vardı. Her şehirde odak odak

değildir. Gerçek resim budur. İbiş'in

vardı. Bunlar dağıldı. Bu tabii biraz

CÜBBE VE POSTAL

gerçek resmidir bu. AKP iktidarının

da neo-liberal meselesiyle beraber

10 Şubat'ta Cebeci'de yaşanan

resmidir. Bu üniversiteden bir işlev

ilerledi. Özel üniversitelerin çıkması,

olaylarla ilgili neler düşünüyorsunuz?

beklemiyoruz. Örneğin; Ankara Hukuk

özel üniversitelerin hocalara daha iyi

Hocaların cübbelerini yere sermesi

Fakültesi 1925'te kuruluyor. Neden

imkanlar sunması, kamusal etkinliğin

ve polis postallarının o cübbelerinin

kuruluyor? Kuruluş dersini verirken

azaltılması da bu süreci destekledi.

üzerinden geçmesi, hocaların dövül-

Mahmut Esat Bozkurt diyor ki; "Siz

Üniversite fikri ortadan kaybolurken

mesi, gözaltına alınmasıyla ilgili ne

bizim yaptığımız devrimin hukuku-

o kurulların kamusal idealleri de

düşünüyorsunuz?

nu yapacaksınız. Üzerinize büyük iş


düşüyor." Ve orası -bunu olumladığım

aramanın bütün imkanları devre dışı

açısından önemli, değerli yerlere

için söylemiyorum- devletin bir tür

bırakılarak ihraç ediliyorsunuz. Bunu

geldiler. Onların okuduğu okulların

hukuk merkezi oluyor. Ona rağmen

kim yapıyor? Örneğin; Ankara Hukuk

öğretim elemanları ihraç ediliyor-

özellikle Almanya'dan gelen hoca-

Fakültesi. AKP'nin çok nefret ettiği bu

lar. Bu öğretim elemanlarına sahip

ların büyük etkisiyle bir bilim yuvası

hukuk düzenini kuran 1925'te kurulan

çıkmak onlarla dayanışma göstermek

da oluyor. Bugün Ankara Hukuk

üniversite rejimin üniversitesi olma-

için büyük bir buluşma yapalım dedik.

Fakültesi ne yapıyor? Olup olmadık

sına rağmen bunu yapmazdı. Çünkü

Orada birbirimizle halleşelim, duru-

yerlere soruşturma açıyor. Mütalaa

bir üniversite nosyonunu taşıdığı

mumuzu paylaşalım diyip daha şölen

peşinde koşuyor hocaları. Neredey-

söylenebilir her şeye rağmen.

havasında bir şey tasarlamıştık. Cüb-

se asistanlara yapılan şey -normal

be meselesini de şöyle konuşmuştuk.

süreçten bahsediyorum- zulümden

10 Şubat benim için üniversitenin

Toplaşmadan sonra Siyasal Bilgiler

başka bir şey değil. Hukuk Fakültesi

diriliş günüdür. Sokaktaki insanın da

Fakültesi'nin merdivenlerine gelece-

Dekanlığının bu üniversitenin bu hale

üniversiteye bakışı değişti. İbiş'in ve

ğiz cübbelerimiz orada serili olacak.

gelmesinde önemli bir sorumlulu-

AKP'nin büyük resmini oluşturan o

AKP cübbeleri, akademiyi yerlere

ğu vardır. Doktor Cenk İlter'e açtığı

resim üniversiteye karşı sokakta ağla-

serdi. Biz de o cübbeleri yeniden sır-

soruşturmalardan başlayarak disiplin

yan teyzeleri görmemizi sağladı. Elleri

tımıza geçiriyoruz diye böyle idealize

kurullarında yaptığı hukuksuz müda-

titreyerek eli kalem tutan insanlara

bir tiyatro kurmuştuk. Fakat hayatın

halelere kadar sorumluluğu büyüktür.

bu nasıl yapılır diye ağlayan 60'lı

gerçekliği düşündüğünüz şeyle örtüş-

Muhtemelen sorumluluğu ortaya

yaşlarda birisini bizler sakinleştirdik.

müyor. Hayatın gerçekleri bizim bu-

çıkacaktır. Kendisinin hakkında bir

Bu resme karşı kuracağımız şeydir

luşmamıza da engel oldu. Cübbelerin

FETÖ iddianamesinin olduğu söylen-

üniversite. O postalları o cübbelerin

sırtımıza geçirmemize de engel oldu.

mesine rağmen dekanlık yapmakta ve

üzerinden söküp atmaktır. 10 Şubat

Hayatın gerçekleri polisin cübbeleri-

dekan vekilliği konumu dolayısıyla da

da bize bunu yapabileceğimizi de

mizin üzerine basarak geçmesi oldu.

eski hukuk müşaviri olması nedeniyle

göstermiş oldu. Bugüne kadar çok

Cübbelerimizin üzerinden geçtiler

bütün ihraçlarda söz sahibi olmakta-

atıl kalmış öğretim üyelerinin bunu

ama bizim üzerimizden geçemediler.

dır. Fethullah Gülen cemaatinin darbe

görmesine ve bununla mücadele

Bunu teslim etmek gerekiyor. Hem

girişimine karşı bir olağanüstü hal

etmesine vesile olacaktır.

o gün içeride kalan arkadaşlarımız,

ilan edildi ve bu nedenle kamudan

öğrenci arkadaşlarla beraber üniver-

terörist olduğu iddiasıyla insanlar

Mutlu: Cübbe meselesi ilginç aslında.

siteyi savundular. Hem de dışarıdaki

ihraç ediliyorlar. Hiç bir soruşturma

Biz Cuma günkü eylemi planlarken

arkadaşlarımız kendilerini mümkün

ve iddianame olmadan -üzerimizde

Cebeci'deki dört fakülte de tarihsel ve

olduğu kadar direngen pozisyonda

hiç bir soruşturma yok barış için

Ankara Üniversitesi açısından önemli

tutarak belki de OHAL'den beri ilk kez

akademisyenler soruşturması dışında-

fakülteler ve oradan mezun olanlar şu

fiili bir biçimde Cebeci'den Kızılay'a

bütün hukuk mekanizmaları, hak

anda iyi konumdalar. Toplumsal statü

kadar yürüdüler. Kızılay'da aylardır


Cübbelerimizi ezerek, bizi tartaklayarak, döverek bizi akademik duruşumuzdan edemezler.

ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ GEÇ

sokağa çıkma yasağı vardı. Yüksel'de fiilen basın açıklamaları yapıldı. 10 Şubat o açıdan önemli. Diğer üniversitelerin gözü Ankara'daydı, Cebeci'deydi. Ankara Üniversitesi Türkiye'de en fazla akademisyenin atıldığı üniversite. 92 akademisyen atılmış durumda. Çoğunluğu Barış İçin Akademisyenler imzacısı. Herkesin gözü bize bakıyordu. Yıldız'dan, Marmara'dan vs. hocalar atıldı ama onlar bu kadar yoğunluklu olmadığı için oradaki okuldaki etkinlikleri de güçlü olmadı. Ama herkesin gözü buradaydı. 10 Şubatta iyi bir görüntü verdiğimizi düşünüyorum. Kendimizi ezdirmedik. Üniversitenin hala direngen bir umut olduğunu gösterdik. Bizim bundan sonra yapacağımız şey de 10 Şubat'ta ortaya çıkan manzarayı mümkün olduğu kadar uzatmak. Mümkün olduğu kadar uzun zaman dilimine yaymak. Tamam, atıldık buradan gidiyoruz meselesine indirgemeden orada ortaya çıkardığımız mücadele anlayışını yaygınlaştırmak. 10 Şubat o açıdan belki de 2000'li yıllardan beri üniversitelerde görünen en önemli etkinliklerden birisi olarak toplumsal mücadeleler hafızasına kazındı. Cübbeyle postalın arasındaki ilişki anlamında, eylem, etkinlik anlamında iyi bir sınav verdiğimizi düşünüyorum.

Dinçer Hoca’ya alanıyla ilgili özel bir sorum var. Anayasa referandumuna gidiyoruz. Anayasa kürsüsündeydiniz ve 21 Anayasası’na ilişkin kitabınız çıktı. Anayasa değişiklik önerisinin Türkiye anayasaları içerisindeki yeri nedir? Dinçer: Türkiye anayasa geleneği aslında 1908’de başlar. Birçok anayasacı bunu 1876’yla başlatıyor. Bir açıdan doğru. Osmanlının ilk anayasası 1876 Kanuni Esasi’dir. Fakat 1876 Kanuni Esasi’si aslında neredeyse yine son sözü padişaha vermesi nedeniyle iki tane danışma heyeti kurması onu anayasa haline getirmez. Anayasacılık geleneği aslında mutlak iktidarın bölünmesine dayanır. Aslında kuvvetler ayrılığı dediğimiz şey. Bir burjuva sözleşmesinden ortaya çıkan anayasa fikri güçleri bölmeye ve dolayısıyla insan haklarını korumaya dayanır. Çünkü tek bir güç olursa bireyler onun karşısında dayanamazlar. Liberal bir fikirdir anayasa fikri. 1789’da yayınlanan Fransa İnsan ve Yurttaş Hakları Bildirgesi’nin 16.maddesi açıkça şunu yazar: Kuvvetler ayrılığının olmadığı bir toplumda anayasadan söz edilemez. Dolayısıyla bizim anayasacılık geleneğimiz 1908 devriminin ardından 1909 değişikliğiyle başlamıştır. Gerçek anlamda parlamenter sistemi de kuran Türkiye’de anayasa değişikliği odur. Padişahın yetkilerini istibdada karşı mücadele edip gidip başka birini başkan yapmak zaten makul bir şey olarak düşünülemez. Nedir parlamenter sistemin esası? Yürütme iki başlı olur. Sembolik bir cumhurbaşkanı, bir bakanlar kurulu ve halk tarafından seçilen meclise karşı sorumlu olur. Temel mesele budur. Bunun ardından 1920’lerde başlayan yeni Türkiye’nin kuruluşunda 1920 meclisi 1921 anayasasını tartışırken çok da kapsamlı tartışır her seçimi. Örneğin, Bolşevik Devrimi’nin yanındayız Bolşevikler gibi mi olmalıyız? Örneğin Amerikan federal hükümeti bize model olabilir mi? Parlamenter sistem meşru mudur gibi tartışmalar bir devlet makinasının nasıl işleyebileceğine ilişkin bütün tartışmalar bu anayasada yapılır. 1921 Anayasası özerklik sistemine dayanır. Bütün vilayetler anayasanın taslağında muhtariyeti tamme yani tam özerklik sahibidirler. Aynı konularda örneğin milli


ÇERSE ANAYASAL BİR YÖNETİM OLMAYACAK eğitim, ekonomi, bayındırlık konusunda vs. özerk vilayet şuraları yetkilidir. Yani halk tarafından seçilmiş meclisler kendi kendilerini yönetecektir eğer başka bir vilayetin işine ve uluslararası meselelere girmiyorsa. Eğer giriyorsa da bunu tek yetki sahibi olacak; Türkiye Büyük Millet Meclisi. Egemenlik tek bir merkezde toplanmıştır. Buna kuvvetler birliği denir. Fakat bu ara dönem olmuştur. Savaş süreci anayasası derler ona. Hakikaten Türkiye’de cumhuriyetin kuruluşuna ilişkin temel verilerin hangi makinanın tasarlandığına yönelik bir şeydir. Sonra bu fikirden vazgeçilir ve 1923’te daha parlamenter sistemi yakın sayan bir değişiklik yapılır cumhuriyeti kuran kanunla beraber. Ardından 1924’te anayasa değiştirilir ve yine meclis hükümetiyle parlamenter sistem arası. Fakat yine parlamenter sistemi yakınsayan bir sistem kurulur. Genel mantık yine parlamenter sisteme yakın bir mantıktır. Başkanlık akıllara bile gelmez çünkü başkanlık istibdat ve diktatörlükle eş tutabilecek bir sistemdir. Amerikan devlet sistemi bundan tamamen ayrı tutulmalıdır. O istisnai bir örnek. 1924 Anayasası da daha parlamenter sisteme yakınsamıştır. 1961’de bütün kurumlarıyla Türkiye’de parlamenter sistem oturmuştur. 1982 Anayasası ile beraber ise 80 darbesinin ardından yürütmenin aşırı güçlü olduğu aslında parlamenter sistemin özüne uymayan bir parlamenter sistem olmuştur. Yürütme iki başlıysa, cumhurbaşkanı sembolik yetkiliyse ve meclise karşı sorumluysa bunun adına parlamenter sistem diyoruz. 82 Anayasası da bunu temelde benimsemiştir. Özellikle 95 ve 2004’te yapılan değişikliklerin ardından da Türkiye’de oturmuş bir parlamenter demokrasi vardı ta ki 2007’ye kadar. 2007’de cumhurbaşkanını halk

seçmeye başladı. Halktan meşruiyet alan bir cumhurbaşkanı ile bir de bakanlar kurulu olmaya başladı. 82 Anayasasından kaynaklanan cumhurbaşkanının fazla yetkisi vardı, özellikle yüksek bürokrasiyi atamalar konusunda. Ardından da bugüne geldi. Tayyip Erdoğan’ın cumhurbaşkanı seçilmesi ve neredeyse bütün yetkileri kendisinin üstüne almasıyla partinin devlete hakim olması süreci gerçekleşti. Bugün o partiyle ilişkisi olmayan hiç kimse Türkiye’de vali ve kaymakam olamıyor. Bugün Tayyip Erdoğan’a herhangi birinin söz söylemesi, eleştiri yapması tutuklama nedeni olabiliyor ki o partinin -hatta bir şef etrafında toplanmış bir parti- içinden böyle bir sözün çıkmasının mümkün olmadığını biliyoruz. Bugün bir cumhurbaşkanının evet-hayır referandum kampanyası yapması konuşuluyor ve yapacak. Bu açıkça anayasaya aykırı bir şey. Örneğin, Yüksek Seçim Kurulu’nun televizyonlar üzerinde denetimlerinin kaldırılması, referandum meselesine yönelik önemli bir şey. Doğrudan anayasaya aykırı. Niye bunu yapıyorlar? Çünkü partinin devlete egemen olmasının fiilen anayasaya aykırı olarak anayasalaştırılması süreci olarak bu referandum sürecinde bu değişikliği yaptılar. Fakat bu değişiklik olduğu anda da size en başta anlattığım anayasa anlamındaki anayasa olmayacak. Bu anayasa değişikliği geçtiği andan itibaren anayasalı bir toplum olsak da anayasal bir yönetime sahip olmayacağız. Bütün bu konuştuğumuz üniversite meselesiyle bağlantılı olarak referandumda hayır örgütlemek Türkiye’nin anayasasına sahip çıkmaktır. Haklarımıza sahip çıkmaktır, üniversiteye sahip çıkmaktır. Hak arayan insanın hak arama özgürlüğüne sahip çıkmaktır.


HAYIR Sonucu Değiştirebiliriz Buna İnanmalıyız Oğuzhan Müftüoğlu, Haziran Hareketi’nin Bornova’da gerçekleştirdiği Hayır buluşmasında konuştu. CHP Genel Başkan Yardımcısı Özgür Özel ve Cumhuriyet gazetesi yazarı Ceyda Karan’la birlikte katıldığı Hayır etkinliğinde konuşan Müftüoğlu, referadumun gerekçesinin ‘suçu ortadan kaldırma’ çabası olduğunu söyledi. Oğuzhan Müftüoğlu’nun konuşmasından satır başları aktarıyoruz

Oğuzhan MÜFTÜOĞLU

ORTADA SUÇ VAR, BU ORTADAN

BU ANAYASA GEÇERSE TÜRKİ-

bir mücadele sürecinin başlangıcı

KALDIRMAK İSTİYORLAR

YE’NİN EN ÖNEMLİ İSTİKRARSIZLIK

olacaktır.

Referandumun gerekçesini Bahçeli

KAYNAĞI OLUR

söyledi. Mevcut durum anayasaya uy-

Evet de çıkarsa Hayır da çıkarsa bir

Solun içinde belli bir kesimde nasıl

muyor, fiilen bir Başkanlık yürüyor. Bu

şey değişmeyecek deniliyor. Uzun

olursa bir şey değişmez diye düşünen

da bir suç ortaya çıkarıyor. Başkanlığı

vadede çok büyük etkileri olur. Evet

bir kesim var. Boykot eğilimi yok şu

anayasal hale getirip suçu ortadan

çıkarsa istikrar olacak diyorlar ama

anda ama sol içinde kafa karışık-

kaldıralım dediler. Her şey Saray’da

bu anayasa ülkenin uzun süreli istik-

lıkları var. Küçümseme, nasıl olsa

yapılıyor. KHK’lar çıkartılıyor, tüm

rarsızlığın kaynağı olacaktır.27 Mayıs

sonucu değiştirmeyeceğiz şeklinde

kararlar Saray’da veriliyor Bu ülke

anayasasının içeriği ilerici özellikler

biraz kaçamak davranma eğilimleri

zaten tek adam rejimi ile yönetiliyor.

taşıyordu. Ancak idamların da yaşan-

var. Bu çok yanlış bir şeydir. 2010’da

Türkiye’nin elle tutulur bir yeri kaldı

dığı ve toplumun bir kesiminin karşı

böyle eğilimler vardı. Bizler kuvvetle

mı. Ekonomi battı. Can güvenliği

çıktığı bu anayasa sonraki süreçte

HAYIR derken, Evet demenin iktidarı

var mı? Canlı bombalar ülkenin her

huzursuzluk kaynağı olmuştur ve

desteklemek anlamına geleceğini,

yanında canlarımızı aldı. Tüm bunlar

üzerine 2 askeri darbe gerçekleş-

salaklık olduğunu söyledim. Bazıları

tek adamın kararıyla oldu. AKP’nin

miştir. Böyle bir anayasa yapıyorlar.

arkadaşım, o yüzden salaklık diyorum

kendisi zaten bir ABD projesi var.

Türkiye siyasetinin en büyük istik-

yoksa bu vatan hainliğindir. HDP’li

ABD’nin isteğiyle Türkiye’yi Ortado-

rarsız kaynağı olacaktır. Türkiye’nin

arkadaşlar da Boykot yaptılar ve evet

ğu’da ülkenin tüm geleceğini karartan

çoğunluğunun asla kabul etmeyeceği

hanesine yazıldılar. Sonuçta burdan

bir bataklığa sürükledi. Şimdi yetmi-

böyle bir anayasa asla istikrar getir-

aldığı hızla iktidarını taçlandırdı. Bu

yor, biraz daha güç verelim, her şeyi

meyecektir.

referandum Türkiye’nin önündeki en

yapabilsin diye değişiklik istiyorlar.

önemli dönemeçlerinden birisidir. SONUCU DEĞİŞTİREBİLİRİZ BUNA

BU BAŞKANLIK DEĞİL

İNANMALIYIZ

HAYIR çıkarsa, eğer bu halka bir al-

PADİŞAHLIKTIR

Kendi zihniyetlerine uygun bir ülke

ternatif sunabilirsek çok şey değiştir-

Başkanlık da değil bu padişahlıktır.

yaratmak. Başkanlık meselesinde

mek mümkün olabilir. Pek çok ders-

Önerdikleri sistem hiç bir ülkedeki

kendi çıkarları bir yana Türkiye’yi

ten geçildi, umarım CHP’li dostlarım

Başkanlığa da benzemiyor. Tesadüf

içine sokmak istedikleri karanlık bir

da sağa doğru giderek değil soldan

de değil. ABD projesi olarak iktidara

geleceğe sürüklemenin manivelası

ilerleyerek başarılabileceğini görürler.

taşınırken bunun içinde halifelik de

olarak kullanmak istiyorlar. Zihniyet-

Arkadaşlarım, devrimciler umut

vardı. Bunu açıkça yazdılar o dönem-

lerine uygun bir Türkiye için bunu

yaratıcısıdır. Devrimcilik bitmeyen bir

de. Bu halifelik, padişahlık o zaman-

yapmak istiyorlar. Bunu başaramaya-

umut yolculuğudur. Bu yolculuk hepi-

dan kalma bir projedir.

caklar, bunu yapamacaklar. Türkiye

mizin olsun. Hepimiz için, memleket

gerçeklerine yabancı bu zihniyet böy-

için ‘HAYIR’lı sonuçlar bekliyorum.

le bir yetki kazanırsa çok daha büyük


Her Adımda Umudumuz Artıyor

Canan KAFTANCIOĞLU

İlk defa bir referandumda HAYIR'ın argümanları bu kadar güçlü. Olası bir evet'in memleketi sürükleyeceği pozisyon oldukça net görüldüğü için toplumun büyük bir kesiminde Hayır'a dönük bir ilgi ve eğilim var. Gerçekleştirdiğimiz her buluşmada bunu net bir şekilde görmekteyiz. Genellikle kararsızlar diye tariflenen ve seçimde sandığa gitmeme eğiliminde olan kesimlerle bir araya gelmeye çalışıyoruz. Geçmişte AKP ya da MHP'ye oy vermiş ancak rejimle bir problemi olmayan insanlara yapılmak ve değiştirilmek isteneni madde madde ve karşımızdakinin diline uygun olarak anlattığınızda Hayır'cı olmakla kalmayıp, Hayır gönüllüsü olarak çalışmaya başladıklarına tanıklık ediyoruz. Yine kimi ev buluşmalarında farklı kaygılarla kendilerini deşifre etmek istemeseler de azımsanmayacak bir "gizli Hayır'cı" kitle var. Referandumda memleketi için aydınlık bir gelecek umudu besleyen her bireyin karınca kararınca sürece destek verdiğini gözlemlemek bizlerin de umudunu artırıyor. Örgütlü yapılar

haricinde örgütsüz vatandaşlarımızın

bizler için bir son ya da zafer değil

da çabası kayda değer. Son olarak

aydınlık bir gelecek için yeni bir baş-

uzun yıllar birçok kez farklı seçim

langıcın ilk adımı olacak. AKP iktidarı-

kampanyalarında görev almış biri

nın 15 yıllık tahribatı öyle bir referan-

olarak şunu söyleyebilirim ki; belki de

dumla falan yok edilecek gibi değil.

ilk kez insanların bu derece inanmış,

Hayır'la birlikte tek adam rejiminin

gayretli ve ellerinden geleni yapmaya

önüne geçerek, korunmuş olan parla-

hazır olduklarını görüyorum. İnsanlar,

menter sistemin güçlendirilmesi için

referandumun siyasi bir meseleden

uzun soluklu bir mücadele bekliyor

öte memleket meselesi olduğunu

bizleri. Herkesin farklı, eşit olabildiği,

kavramış bir halde ve o bilinçle hare-

demokrasi, özgürlük ve aynı zamanda

ket ediyorlar.

hukukun üstünlüğü mücadelesinin artarak devam edeceği bir süreçtir

HAYIR BİR SON DEĞİL BİR BAŞLANGIÇ Referandumda çıkacak olan Hayır

hepimizi bekleyen.


HAYIR Türkiye’de Bir Umut Krizi Yaşanıyor

HAYIR’LA BU KRİZ AŞILACAK Merdan YANARDAĞ

Çok sayıda toplantıya katıldım. Ka-

var. Belki de AKP iktidarının beklen-

olacağını düşünüyorum. Benim en

tılmaya da devam ediyorum. Gördü-

medik bir biçimde 15 yıldır Türkiye'nin

temel izlenimim budur.

ğüm tablo şu; insanların bir umuda,

en geri ve ideolojik anlamda en ilkel

bir çıkış inancına ihtiyaçları var. Ben

ve rövanşist kesimlerine yaslanarak

HAYIR YENİ BİR BAŞLANGIÇ OLA-

Türkiye'de bir umut krizinin yaşandı-

toplumun boğazını sıkıyor olmasının

CAK

ğını düşünüyorum. Özellikle muhalif,

bunda önemli bir payının olduğu-

Bu şöyle değerlendirilebilir; bu yeni

aydınlanmacı, cumhuriyetçi, sol ke-

nu düşünüyorum. Ben genel olarak

bir başlangıç olacak. Hayır oylarının

simlerde hangi renkten olursa olsun

bir temelsiz iyimserlikten daha çok

çıkması bütün kötülüklerin son bul-

bir umut krizi, bir karamsarlık var.

Türkiye'de bir umudun yaygınlaştırıl-

ması anlamına gelmiyor. Türkiye'nin

İnsanlar inanmak ve kurtuluşun müm-

ması, umudun toplumsallaştırılması

birden bire ve özgür ve demokratik

kün olduğunu görmek istiyorlar. En

gerektiğini düşünüyorum. İktidar

bir ülke olmasını da sağlamaya-

yaygın duygu bu. HAYIR'ın kazanabi-

bugüne kadar kötülüğü örgütledi ve

cak. Eşitsizlik ve adaletsizlikleri de

leceğine dair büyük bir inanç eksikliği

toplumsallaştırdı. Biz umudu toplum-

gidermeyecek haliyle hayır çıkması.

var. Kazanmasını istiyor insanlar

sallaştırmalıyız ve iyiliğin toplumsal-

Yeni bir Türkiye kurmak için önemli

ama iktidarın ne yapıp edip yine bu

laşabileceğini bu topluma göstere-

bir başlangıç oluşturacak. Bu olasılık

referandumdan da istediği sonucu

bilmeliyiz. Kazanacağımızı ve büyük

güçlenecek. Ama evetin çıkması ise

elde edeceğini düşünüyor. Nitekim

bir inançla kazanmamız gerektiğini

çok nettir hangi sonucu yarataca-

bazı kamuoyu araştırmaları da bunu

anlattım toplantılarda. Bunu temel-

ğı. Eğer evet kazanırsa, evet önde

doğruluyor. Kamuoyu araştırmala-

lendirdim. Yazılarımda da bu çok net

çıkarsa bu referandumdan Türkiye

rından birinde Hayır oyları yaklaşık

bir şekilde görülebilir. AKP iktidarının,

mezhepçi faşist bir diktatörlüğe

%53 çıkıyor ama Hayır diyeceğini

kendi tarihinin en zayıf ve en güç-

sürüklenecek ve bu diktatörlüğün ne

açıklayan insanların %70'i Evet'in

süz döneminden geçtiğini, tarihsel

kadar süreceğini önceden kestirmek

kazanacağını düşünüyor. Kazanabi-

ömrünü doldurduğunu ancak siyasal

mümkün değil. Ancak bir iç savaşla,

lecekleri halde kazanamayacaklarını

ömrünü uzatmaya çalıştığını ve buna

büyük bir alt üst oluşla sonuçlana-

düşünüyorlar. Garip bir tablo bu.

izin verilmemesi gerektiğini anlattım.

cak. Bu durum da bu ülke için felaket

Türkiye'yi geleceğe taşıyacak olan,

Bu daha çok muhalefetin bunu bilince

demek. HAYIR'ın çıkması ise yeni bir

Türkiye'nin nitelikli bütün nüfusunun

çıkartarak buna ve döneme uygun

başlangıçtır. Bunu yapıp yapamamak

böyle bir karamsarlık içerisinde ol-

bir mücadele çizgisi izlemesine bağlı.

da bize bağlıdır. Türkiye'nin ilerici

duğunu düşünüyorum. Emekçilerde,

HAYIR'cıların bunu toplumsallaştı-

güçlerinin bu durumu akılcı bir şekil-

aydınlarda, eğitimli kesimlerde, kentli

ran, iyiliği yaygınlaştıran, kazanma

de değerlendirmesine bağlıdır.

kesimlerde, modern Türkiye'yi temsil

inancını yerleştiren ve kazanılabileğini

eden çevrelerde bir karamsarlık hali

gösteren bir çizgi izlemesinin doğru


Memleketin Yeniden İnşası HAYIR’la Mümkün En önemli mesele, HAYIR bir itiraz ama HAYIR’dan sonra yeniden bir inşa sürecinin başlaması lazım. Eğer yeniden inşa olmaz ise bugünkü HAYIR’ın bir anlamı yok. Gökhan GÜNAYDIN Gerek kentsel özelliği, gerek kırsal

ta 13 üyeden 4'ünü cumhurbaşkanı

ğan gibi düşünen insanlara avantaj

özelliği olan farklı yerlerde insanlarla

seçiyor. 7'sini meclisteki AKP çoğun-

sağlıyor. Bu, Erdoğan'ın yaşadığı ve

bir arada olduk. Oy tercihi itibariyle

luğu seçiyor. İkisi de zaten bakan ve

siyasi hayatını devam ettirdiği sürece

daha sosyal demokrat tercihler-

müsteşar. Sadece metin üzerinden

iktidarda kalma olasılığını çok yük-

de bulunan yerlerde de bulunduk.

anlatmanın çok fazla bir anlamı yok.

selten bir dönem. 15 yıllık bir iktidar

Gördüğüm şudur; halkta baskın bir

Bu alanla ilgili ikinci gözlemim de

kurguluyor. 2034'e kadar mümkünse

"Yeter artık!" eğilimi var. Bu yeter

herkes, içerik tamam ama biraz da

başta kalmanın yollarını arıyor. 5'te

artık eğilimi sadece AKP'ye muhalif

yöntem üzerine konuşalım derdin-

3'lük çoğunlukla suçlanabilmekten

olanlarda değil, AKP'ye geçmişte oy

deler. En önemli mesele, HAYIR bir

kurtulmak çerçevesinde hukuki ve

vermiş ve belki gelecekte de oy vere-

itiraz ama HAYIR'dan sonra yeniden

cezai sorumluluktan kendisini ari hale

cek insanlarda da tek adam rejimini

bir inşa sürecinin başlaması lazım.

getirmeye çalışıyor. Hayır demek

uygun bulmama hali var. İkincisi, MHP

Eğer yeniden inşa olmaz ise bugün-

bunları bozacak. Bu iktidarın ve

seçmeni ile ilgili olarak şunu söyle-

kü HAYIR'ın bir anlamı yok. 16 Nisan

Erdoğan rejiminin hukuki bir temele

yebilirim. MHP yönetimi artık MHP

akşamı HAYIR geçer ise bilinmelidir ki

kavuşması engellenmiş olacak. Bu

tabanı tarafından kabul görmeyen bir

aynı hükümet ve aynı cumhurbaşkanı

durum halen fiili olarak uygulanan

yönetim haline dönüşmüş durumda.

devam edecekler. Bu HAYIR'ı, Türki-

uygulamaları sonlandırabilecek hale

Merkezin söylediğinin en ufak bir

ye'nin geleceğini yeniden inşa etmek

gelecek mi? Gelmeyecek. Erdoğan

önemi yok. MHP tabanı bildiği gibi

için bir araç olarak kullanılabilmesi

bildiğini yapmaya devam edecek.

davranıyor. Üçüncüsü, insanlarda ge-

lazım. Çalışma yapan herkesin de

Yargı bağımsız olmayan bir tarzla

nel bir ürkeklik hali var. Yarın tutuk-

bunu da aklında tutarak buna hizmet

işlemeye devam edecek. Varlık fonu

lanabiliriz veya başka şeyler olabilir,

eden bir tarz edinmesi lazım.

üzerinden ekonominin tüm kaynakla-

diye. Dolayısıyla düşüncesini söyle-

rına el koymaya devam edecekler vs.

mekten çekinen ve tarafsız olduğunu

HAYIR’IN SONRASI DA GETİRİLMELİ

Bu HAYIR'ın mutlaka Türkiye'de bir

söyleyenlerin önemli bir bölümünün

Bir dikta rejiimi hukuki temele kavu-

iktidar değişimiyle ortak akla dayalı

de hayır oyu vermeye eğiliminde

şamamış olacak. Bugün "Erdoğan

yeni bir sistem inşası ile tamamlan-

olduğunu ifade etmek isterim.

ne yapamıyor ki?" sorusu sorulabilir.

ması gerekir. 16 Nisan akşamı HAYIR

"Erdoğan her şeyi yapabiliyorsa fiili

çıkması Türkiye açısından son derece

Ben de çalışayım diyenler, 18 maddeyi

olarak o halde rejim değişikliğini niye

önemlidir. Dinci, faşist bir rejimin

tane tane anlatın diyorlar. Örneğin;

bu kadar kanırtıyor?" sorusu yanıtlan-

kurgulanmasının önüne geçilmiş

"Yargı bağımsızdır." maddesine "Yargı

maya muhtaç bir soru olarak önü-

olur. Ama bunun sürekli olabilmesi,

bağımsızdır ve tarafsızdır." ifadesini

müzde. Orada söylenmesi gereken şu,

ileri atılan adımın bir sonuç doğura-

ekliyorlar. Sadece madde üzerinden

meclisin içi boşaltıldığı için, yürütme

bilmesi ve özlediğimiz bir Türkiye'yi

açıklarsanız bunun bir anlamı yok.

de cumhurbaşkanlığına devşirildiği

inşa etmek için el birliğiyle yeni bir

HSYK'nın şu anda 22 üyesinden 4'ünü

için artık iktidar değişimi için %50 artı

zemine kurgulanması ve oturtulması

cumhurbaşkanı seçiyor. Yeni taslak-

1'lik bir oya ihtiyaç var. Bu da Erdo-

gerekiyor.


HAYIR Umut HAYIR’da Barış İNCE

Bugüne kadar her referandum yalandan da olsa yeni bir şey

Farklı “hayır”ları ortaklaştırmak ya da tartışmak anlamlı

öneriyordu. Yok, şu değişecek, yok bu değişecek… Türkiye

değil. Mesela Avrupa’da neoliberal yasalara dair yapılan

toplumu bu tarz önerilere (liberal yalanların da desteği ile)

referandumlara sosyalistler/komünistler emek cephesin-

“evet” demeye bayılır. Ama bu seferki tam tersi…

den karşı çıkarken, faşistler daha absürt (Avrupa karşıtlığı, göçmen karşıtlığı… gibi) nedenlerle karşı çıkabiliyor, herkes

Ülke insanı, memleketi 15 yıldır “Tayyip yönetiyor”, şimdi de

de bunu biliyor. “Aman Saadet ile aynı yere mi düştük” gibi

aynı kişi, yeni bir şey önermediği gibi “her şeyi bana verin”

bir tartışmanın anlamı yok, onların neden hayır dediği bizi

diyor. Yani fiilen götürdüğü aynı düzenin devamını, rejimi

ilgilendirmiyor. “Hayır”a kimin rengini verdiği önemlidir,

değiştirerek resmiyete dökmek istiyor. Kendi kitlesinde bile

bunu biz başarabiliriz.

heyecan yaratmıyor, “bu da nereden çıktı”ya ve “daha beter olur mu” kaygısına dönüşüyor. “Evet” seçeneği mevcudun

Rehavete kapılmayalım ama ben inanıyorum ki iyi çalışırsak

artık asla sorgulanamadan devamı demek… AKP’nin kemik

sandığa çok önde girebiliriz. Gezi’den bu yana en kalaba-

seçmeni dışında buna herkes tereddüt gösterir.

lık toplantılarla, etkinliklerle karşılaşıyorum. Çünkü umut #hayır’da…

Bu referandumda yeniyi ise “hayır” temsil ediyor. O yüzden “Hayır” umut veriyor. “Hayır” bu referandum boyunca hep

Kaybeden karanlığın daha bir öfkeyle saldıracağı kesindir.

önde olacaktır. Bu kez AKP kendisini bize göre konumla-

Ancak sokak sokak, semt semt örgütlenmiş ve dirençli bir

maya çalışacaktır. Bize düşen ise bu önde gidişte az hata

hayır, her türlü zulme karşı “sık bakalım” şarkısını söyleyebi-

yapmak, sakin davranmak ve “hayır”ın umudunu, neşesini

lecek özgüvene ve neşeye sahiptir. Sonrası iyilik güzelliktir.

görünür hale getirmek.


NE DEĞİŞECEK UMUTSUZLUĞU KIRILIYOR Mete Soner Solmaz- Adana Haziran Meclisi Bir çok yerde olduğu gibi HAYIR çalışmasını mahalle mahalle yapıyoruz. Özellikle parkları seçiyoruz hafta sonları. Hafta içleri de apartmanlara girip kapı kapı dolaşıyoruz. Herkesle mutlu, umutlu ilişkiler kurmaya çalışıyoruz. Bir çok kesim "Ne değişecek kardeşim? Bunlar sandıkta da yaparlar yapacaklarını" diyorlar. Biz de buna karşı insanları "Hayır ve ötesi"ne yönlendiriyoruz. Birebir temas insanlarda coşkuyla karşılanıyor. Karşılaştığımız iki şey var. Birincisi, sandık koruma noktasında bir çalışmanın olması ve bu çalışmanın yaygınlaşması. Özellikle insanlar, oyların çalınmasından ve sandığın korumasız kalmasından çekiniyor. Buna karşı sandık korumaya karşı bir yönelim var. Sandıkları korumanın olumlu olduğunu gözlemliyoruz. İkincisi de, uzun zamandır kimse kapılarını çalmadığı için bizim çalmamız insanların hoşuna gidiyor. Gittiğimiz, kapısını çaldığımız kişilere bir daha gidiyoruz. Bir süreklilik arz ediyor. Sürekli gidiyor olmamız da onlar da olumlu bir etki yaratıyor. Halk, hep birlikte yapalım, diyor. Mahallede ya da apartman bölgelerinde hep birlikte çalışmak istiyorlar. Evet diyenleri tanıyoruz. Onlara gidelim hep birlikte gidelim. Ben de geleyim, isteği var. Özellikle bu çalışmaları bazı bölgelerde özellikle yoğunlaştırıyoruz . Orada yaşayan insanlardan böyle tepkiler geleceğini biliyorduk. Ön bir araştırma yaptık. Adana'da önümüzdeki günlerde 3-4 tane meclisimizin öncülüğünde şenlikler ve HAYIR buluşmaları düzenleyeceğiz. Bu buluşmalar panel şeklinde değil, şenlik olacak. Sanatçılar gelecek, tiyatro gösterilerinin olduğu tüm günlük şenlikler şeklinde yapmak gibi bir yönelimimiz var. Bir çok yerelde böyle şeyler yapılması önemli. İnsanlar bunu da istiyor. Bombaların patlaması ve baskının yoğunlaşmasından dolayı insanların biraz nefes alacağı alanların yaratılması önemli. Tek başına kapı ziyaretleri yeterli olmuyor maalesef. Onları bir yerde de buluşturmak gerekiyor.


HAYIR

SİTEDE, MAHALLEDE, SOKAKTA YANİ EN KÜÇÜK BİRİMDE HAYIR’I ÖRGÜTLÜYORUZ CAN GÖNALAN- Batıkent Haziran Meclisi

Umudu, neşeyi, itirazı, reddi kapı kapı, mahalle mahalle örgütleyen, hayır’ı dalga dalga büyüten çalışmayı Batıkent’te yapmaya çalıştık. Batıkent, yüzlerce sitenin ve 500.000’in üzerinde nüfusun yaşadığı bir semt. Kampanya başlangıcına kadar genel bir Batıkent meclisi üzerinden, çalışmalarımızı yürütüyorduk. Ancak memleketin geleceği açısından büyük önem taşıyan bu süreci tek bir meclisle karşılayamadığımızı düşünerek 10 mahalleyi de kapsayan 3 haziran meclisi tarifledik. Bu 3 meclisin kapsadığı mahallelerin tamamında mahalle toplantı çağrıları yapıyoruz. Bir meclisimiz 4, diğer iki meclisimiz 3’er mahalleden oluşuyor. Öncelikle her meclisin çalışma yürüttüğü mahallelerde toplantıları tamamladıktan sonra, o meclisin bileşeni mahallelerin hepsinin ortak buluşması ve ardından da “Mavi Dalga” diye tariflediğimiz dönemde Batıkent’in tamamına çağrı yaptığımız büyük bir Batıkent buluşması yapacağız. Mahallemizdeki herkesin HAYIR’ına dokunabilen yeni bir arayış için, düşlerimizi ortaklaştırabilmek için insanların kapılarını çalmayı, kahvelerde, site toplantı salonlarında yan yana gelmeyi gerekli ve önemli gördük. Buradan hareketle Batıkent’in bütün mahallerini sokak sokak arşınladığımız bir çalışma programını her gün gelişen ve çoğalan biçimde yürütmeye çalışıyoruz. Çalışmaları yaparken dikkat ettiğimiz bir kaç nokta var; olabildiğince yaptığımız bütün etkinlik, toplantı buluşmaları sitelerin içinde yapmaya özen gösteriyoruz. Etkinlik çağrılarını mesaj, afiş vb. dışında bölgedeki siteleri kapı kapı çalarak çağırıyoruz. Böylece hem etkili bir iletişim geliştirebiliyor hem de meclislerimize bir çağrı yaparken bundan sonrası için de ilişkimizi geliştirmenin yollarını üretmiş bulunuyoruz. 15 yaşındaki gençle 70 yaşındaki ihtiyarın itirazını ortaklaştırma derdiyle bu çalışmaya önem veriyoruz. Ankara genelinde çalışmalarımızı kent merkezi noktalarından daha çok afiş, bildiri vb. çalışmalarıyla yürütmeye çalışırken , asıl olarak yerellerdeki ilişkilerimizi geliştirecek çalışmalara ağırlık veriyoruz. Şimdiye kadar meclislerimizin veya ilişkilerimizin olduğu bütün bölgelerinde mahalle, semt buluşmaları planlıyoruz. Bir yandan HAYIR’ı çoğaltırken diğer yandan da referandum sonrası süreci göğüsleyecek , örgütleyecek ilişki ağlarının yaratılmasına dönük ikili bir çalışmaya ihtiyaç olduğunu düşünüyoruz.


DALGA DALGA BÜYÜYOR HAYIR

Yılmaz Hacımuratoğlu-Hopa Haziran Meclisi Ülkedeki OHAL’in dışında Artvin Valiliği’nin Cerattepe nedeniyle çıkartmış olduğu ikinci bir OHAL var. Afiş asmak, bildiri dağıtmak, stant kurmak, toplantı yapmak, basın açıklaması yapmak her şey ikinci bir izne tabi. O nedenle HAYIRCI’cıların üzerinde baskı gözüküyor somut olarak. Biz bu baskılara rağmen HAZİRAN önlüklerimizi giyerek Hopa’da bir esnaf gezisi yaptık. Çalışmalara start verdik. Elden ele mektupları dağıttık. Şunu söyleyebilirim ki, Hopa genel olarak umudun ve isyanın adıyla anılan bir yer. Ama bugüne kadar görmediğimiz bir biçimde insanlar kendileri elimizden mektupları gelip aldılar. Bizimle sohbet ettiler. Sokakta moral ve motivasyon üstünlülüğü olduğunu gördük. Katılanlar bu çalışmayı yürütenler de çok motive oldu. Bazı kahvehanelere girdiğimizde ayağa kalkıp bizi alkışladılar. Hiç bunu yaşamamıştık. Çok olumlu tepkiler aldık. Biz güler yüzlü, şenlikli, kendine inanan bir faaliyet yürütüyoruz. Karadeniz çay üreticilerinin yoğunlukta olduğu bir bölge. İnsanlar, Çaykur’un Varlık Fonu’na devredilmesinden, çaya vurulacak gübrenin henüz bölgeye gelmemiş olmasından ve organik gübreden söz ediyorlar. Çay üreticilerinin tek geçim kaynakları bu. Bunun yarattığı bir tedirginlik var. Biz Hopa’da bu anayasa oylamasındaki faaliyetimizi, Çaykur’un Varlık Fonu’na devredilmesine ve Çaykur’un yağmalanmasına HAYIR diyen bir faaliyetle de birleştirerek yürütüyoruz. Bununla ilgili kahve toplantıları, salon toplantıları yapmayı planlıyoruz önümüzdeki günlerde. Hopa’da herkes kendi HAYIR çalışmasını yürütüyor. İçinden geçtiğimiz konjonktürün nazikliğini ve olağanüstü durumu da dikkate alarak, HAYIR kampanyası yürüten demokratik güçlerin kendi aralarında bir koordinasyon, dayanışma ve paylaşmayı da gerçekleştirmeleri gerektiğini düşünüyoruz. Bu çerçevede Hopa’da HAYIR kampanyasını yürütenler arasında bir koordinasyon gerçekleştirmeyi planladık. Ön görüşmelerini yaptık. Bunu kuracağız. Hopa’da biz HAYIR’ı dalga dalga büyüteceğiz. Hopa’da bu yerel yönetimleri AKP almıştı. Onun rövanşını almamız, onlara fark atmamız gerekiyor. Hopa’da AKP’yi ezmemiz gerekiyor. 16 Nisan’a kadar ev ev, köy köy, mahalle mahalle, sokak sokak bu faaliyeti kesintisiz bir biçimde sürdüreceğiz. HAYIR çıkacağını umut ediyoruz.


HAYIR Deniz Karadeniz- İstanbul Avcılar Haziran Meclisi 3. bölgede yaklaşık 7 farklı noktada çalışma yapıyoruz. Genel tepkilere baktığımızda AKP’nin olduğu mahallelerde dahi eski AKP seçmeninin bir kısmının HAYIR dediğini gözlemleyebiliyoruz. Daha öncesinde AKP’ye oy vermiş, AKP’nin çalışmalarında bulunmuş belirli bir kesim HAYIR diyor. Onun dışında da HAYIR diyen, öncesinde de AKP ile ilişkisi az olan daha demokrat kesimler içerisinde de HAYIR meselesinde çok ciddi bir motivasyon var. İnsanlar daha öncesi gibi düşünmüyor. Bu mesele basit bir seçim ve AKP zaten kazanacak gibi bir psikolojide değil. Pazardaki çalışmalarda da, ev toplantılarında da bütün yerlerde hayır motivasyonu yüksek. Uzun bir süre sonra Haziran Meclisleri’nin kuruluş sürecinden bu yana ilk defa Haziran Meclisleri’ne dönük yaptığımız etkinliklerde karşılık buluyoruz. Yaptığımız üç forumda da Haziran Meclisi kuruluş etkinlerinden daha fazla insana temas etme şansı bulduk. Bu bence kayda değer. İnsanların politikleşme durumu 7 Haziran seçimlerinden daha üst bir noktada. Yapılan etkinliklerin neredeyse tamamı kitlesel ve coşkulu geçti. Hayır açısından önemli. İnsanlar HAYIR diyenlerin buradaki tepkilerini önemsiyorlar. İnsanların etkinliklere katılımı, katıldıktan sonraki tavırları etkinlik esnasındaki coşkusu genel anlamıyla iyi. Onun dışında da sokakta çok keskin AKP’liler dışında ciddi tepkilerle karşı karşıya kalmadık. Çok keskin AKP’liler çok net bir şekilde “evet” diyorlar ama AKP’lilerin büyük bir kısmının kafası karışık. Ajitasyonlarla buraya dönük hamleler de yapıyoruz. Ama en genel manasıyla Hazirancı arkadaşların motivasyonu iyi. 3. Bölgedeki birçok mecliste mahalle meclisleri toplantıları, ilçe meclisleri toplantıları yapılmaya başlandı. Bir program var. Hayır ve Ötesi’ne yönelik de çalışmalar sürüyor. Hayır ve Ötesi’nin de ilk toplantılarını yaptık. Onlar da çok verimliydi. İnsanların sandığı korumaya yönelik bir talebi de var. Çok fazla insan da Hayır ve Ötesi’nde yer almak konusunda gönüllü. HAZİRAN’ın kuruluş sürecindeki o heyecan, kendini sahneye çıkarttı.

BİRLİKTE ÇOĞALIYORUZ

Coşkun Kınalı- İstanbul Kartal- Yakacık Haziran Meclisi Haziran Kartal Meclisi olarak uzun zamandır çalışmalarımızı yapıyorduk. Yakacık’ın birçok mahallesinden katılımların artmasıyla Yakacık Mahalle Meclisi’ni kurduk. Mahalle meclisi olarak ilk çalışmamız oldu “Hayır” çalışması. 17 Şubat Cuma gününe Haziran Yürütme Kurulu’nda olan CHP Milletvekili Ali Şeker ve ÖDP Başkanlar Kurulu üyesi Alper Taş’ın konuşmacı olduğu bir panel düzenledik. Memleket için neden Hayır dediğimizi mahallelerimizdeki komşularımızla tartışmak ve Haziran’ın sesini büyütmek istedik. Yoğun, özverili bir çalışma süreci yaşadık. Sokak sokak gezerek herkesi Hayır panelimize davet ederken Haziran Yürütme Kurulu’nun hazırladığı “Elden Ele 1 Milyon Mektup” çalışmasını yaptık. Panel duyurusu için geniş çerçevede afişler yaptık. Kahvehanelerde, semt pazarlarında bildiri dağıttık. Tüm çalışmalar bizi daha da umutlandırdı. Hem birlikte iş yapma pratiği kazandık hem de ülke yönetimden yaka silken insanlardan olumlu tepkiler aldık. Elbette olumsuz tepkiler de aldık ancak bu bizi aksine daha fazla ulaşmamız gereken kesimler olduğunu ve daha çok çalışmamız gerektiğini gösterdi. Çalışmalarımızda yılgınlığa, tembelliğe yer yok. Panele katılım


CERATTEPE İÇİN YEŞİL YOL İÇİN HAYIR Sercan Dede- Haziran Doğu Karedeniz Yürütmesi

Türkiye kritik bir referandum sürecinde. Haziran Meclisleri bu süreçte büyük bir özveri göstererek toplumda filizlenen hayır dalgasını geniş bir alana yaymaya çalışıyor. Haziran Hareketinin en temel yapısı olan meclislerin, tıpkı kuruluş sürecinde olduğu gibi ortaya çıkardığı kolektif ruh ve enerji bugün Hayır’ın en güçlü odaklarından biri oldu. Doğu Karadeniz’deki Haziran Meclisleri de geçtiğimiz ay yaptığı meclis toplantıları ve Hayır buluşmaları ile yerel çalışmalarının startını verdi. Şimdi Hayır mektuplarını elden ele insanlara ulaştırmaya çalıyoruz. Haziran Meclisleri olarak özellikle Mart ayıyla beraber yüz yüze görüşmeleri esas alan, insanlarla doğrudan temas kuran çalışma tarzına ağırlık vereceğiz. Meclislerimiz genellikle Evet’in ağırlıkta olduğu bölgelerde köy, mahalle ve apartman toplantıları organize edecek. Referandumun bizi daha çok ilgilendiren özel yanı ise yaşam alanları mücadelesinde gelişen saldırılara bir cevap üretecek olmasıdır. Bölgedeki tüm dağlara, taşlara ruhsat izni veren bu iktidara karşı yerimizi, yurdumuzu korumak adına HAYIR faaliyeti yürüteceğiz. Cerattepe’den, HES ve Yeşil Yol direnişlerine uzanan hatta bu saldırıları topyekûn görerek topyekûn hayır diyeceğiz. 15 yıllık iktidarı boyunca her kesimi bir şekilde muzdarip eden AKP’ye karşı her kesimin kendi özgünlüğü içerisinde hayır dediğini görüyoruz. Sokak röportajlarından, bestelenen hayır şarkılarına kadar Hayır’ın çok renkliliği, çeşitliliği ve çoğulluğu bu referandumda bizim en büyük silahımız. Bu dalgalar büyüdükçe yarına dair umudumuz da büyüyor. “Türkiye’nin yararı için ‘Hayır’ diyorum, Civelek sen ne diyorsun yengem benim” diyen Hopalı kadınların rüzgarı arkamızdayken Evetçi’lere şans vermiyorum.

da bunu göstermiş oldu bize. Coşkulu, tartışmalı, verimli bir panel geçirdik. Referandum sürecinde önemli olan noktalardan biri de sandıklarımızın güvenliği olduğundan henüz başlamamasına rağmen, katılımın oldukça fazla olduğu panelimizde Hayır ve Ötesi için çalışmalarını da kayıtlar alarak başlatmış olduk. Önümüzde sandık güvenliği için çalışmalar olacak. Memleket için Hayır çalışmasını büyütmeye ve sandıklarımıza sahip çıkmak üzere çalışmalarımızı sürdüreceğiz.


HAYIR Erkan Evbaşi- Şavşat Haziran Meclisi Anayasa değişikliği parlamentodan geçince biz de çalışmalara start verdik. Şavşat’ta Hayır çalışmamızı Haziran Meclisleri’nde yapmaya karar verdik. Buna bir katılım sağladık. Köy köy HAZİRAN bildirileri, elden ele mektuplar dağıtıldı. Burada yoğun bir kış olduğu için insanlar daha çok kahvelerde, kafeteryalarda oturuyordu. İlk etapta kahvelere girdik birebir. Bildirilerimizi dağıttık. O konuda sohbetler ediyoruz. Hemen hemen her gün devam ediyor. Köylerde grup oluşturduk. Nüfus ağırlıklı olan köylerde-çünkü birçok köy boş- sistemli bir biçimde çalışmalar yapıyoruz. Yakın zamanda Şavşat ve Ardanuç meclislerinde HAZİRAN adıyla bir panel yaptık, Alper Taş ve Ali Şeker’in katılımıyla. Her ikisinde de güzel geçti panel. Buradan sonra da tekrar gruplar halin-

70 KÖYDE HAYIR SESİ VAR

Mahmut Uludağ-Uşak Haziran Meclisi Uşak’ta yaklaşık 70’e yakın köy gezildi paneli düzenlemek için. Bu köyler tütün ve üzüm üreticileri ve büyükbaş hayvan besicileri. Bu köylerde, tarımla ilgili olumsuzlukları, iktidarın tarım uygulamalarını, tarımın özellikle şirketlere peşkeş çekilmesini, ilaç sanayine teslim edilmiş olmasını anlattık. Çünkü üreticilerin böyle bir mağduriyeti var. HAZİRAN olarak bu mağduriyet üzerinden örgütledik. Özellikle Güllü köyünde 10-12 aile ciddi bir dayanışma ilişkisi içerisinde yaklaşık 3 yıldır. Birlikte ekiyorlar, birlikte kaldırıyorlar. O dayanışma ilişkisi hakikaten bu aileler arasında örülmüş durumda. Bu hem Güllü köyündeki diğer insanları hem de diğer köylüleri etkiliyor. Orada rahat bir çalışma var. Bizim arkadaşlarımız Haziran Meclisi’yle birlikte oluşturdukları komiteyle bütün köyleri gezdiler, dolaştılar. Panele köylüler eksiksiz bir şekilde katıldılar. Panelde özellikle Orhan Sarıbal’ın tarımcı olması, CHP’nin tarım komisyonundan birisi olması, doğrudan tarımla ilgili laflar etmesi onları motive etti. Hayır çalışması gayet iyi gidiyor. Elden ele 1 milyon mektubumuz bütün köylere, köy kahvelerine ulaşmış ve 10 maddelik HAYIR nedenlerini içeren afişlerimiz kahvehanelerde asılmış durumda. Faaliyete herkes katılıyor. Beklemediğimiz insanlar kendiliğinden katılıyor. Böyle olumlu bir hava var. İnsanlar özellikle tütünün para etmediğini, eksperlerin tütünlere kötü baktıklarını, daha çok çürük ayırdıklarını falan kendileri anlatıyor. Mevcut tarımla, üretimle ilgili hükümetin vaatlerini yerine getirmediğini, bunun yanında mazotun, gübrenin fiyatının yüksek olduğunu, borçlarını ödeyemediklerini, kredilerini ödeyemediklerini, bundan dolayı traktörüne, tarlasına haciz geldiğini anlatıyorlar. Böyle olumsuz bir tablo işi kolaylaştırıyor. Biz de işin teknik yanını, daha detayını anlatarak bunun bir sistem meselesi olduğunu belirtiyoruz. Tablo çok olumlu. Referandum gününe kadar bu olumlu havayı sandığa taşıyabilmenin çabasını sarf ediyoruz. Hata yapmamaya çalışıyoruz bu konuda. Bundan sonraki çalışmalarımızda da buna dikkat edeceğiz. Biraz daha havalar iyi olduğunda köy meydanlarında insanları bir araya getirmeye çalışacağız.


de köylere çıkılacak. Köydeki çalışmalar, köy toplantıları, köy meclisleri devam edecek 16 Nisan’a kadar. Şu anda insanların tepkileri güzel. Örneğin; evet vereceğim diyen insanla hemen hemen karşılaşamadık. Açıktan evet çalışması da yapılamıyor burada. O anlamda iyi. Ama insanlarda bir ürkeklik, korkaklık hissediyoruz. Bir baskı mı gelecek, diye. Ayrıca elliye yakın köy muhtarına HAZİRAN olarak mektup yazdık. Siz yukarıdan gelen baskılara kesinlikle aldırış etmeyin. Çünkü siz seçilmiş insanlarsınız yarın siz yüz yüze kalacaksınız, diye. Tekrar bir araya geleceğiz. Yeni meclisler kuracağız. Çalışma grupları kuracağız. Herkes koordineli çalışacak. “Evet” çalışma grubu nereye gittiyse biz de oraya gideceğiz.


ANALIZ

SAĞDA TAŞLAR YENİDEN DİZİLİRKEN

EVET CEPHESİNDEKİ DAĞINIKLIK Analiz- RedHaber

Referandum, sağda yeni bir dizilişin

bünyesine katan AKP, o dönemde

bir yana bırakıp bu söylemin etrafın-

de işaretlerini taşıyor. Referandum

bu fiziki bir güç kullanımının ötesin-

da kurduğu ittifakı dağıttı. AKP ve

sonucu nasıl olursa olsun, sağda

de politik alanı konsolide edebilme

Cemaatin devlet hakim olma süreci

taşların yeniden dizileceği bir dö-

hegemonyasına dayanarak gerçek-

giderek iktidar paylaşım sorunlarını

neme girilmiş olacak. AKP, merkez

leştirdi. Liberal demokrat söylemle

da ortaya çıkardı. Devlet içinde baş

sağın çöküşünün ardından merkez

aynı zamanda liberal kesimleri de

gösteren bu çatışma süreci giderek

sağ potansiyelini de içererek iktidara

koalisyonun dolaylı parçası kılabilen

hızlanarak, çekirdek iktidar koalisyo-

geldi. 12 Eylül sonrasında merkez sağı

AKP, o dönemde Kürt hareketini de

nun dağılmasına yol açtı. 15 Temmuz

temsil eden ANAP ve DYP’nin Meclis

müzakere süreci çerçevesinde öne

darbe girişimine varan bu çatışma

dışı kalmasıyla başlayan dağılma,

aldığı muhafazakar demokratlık için-

AKP’de de yeni politika ve ittifak

AKP etrafında birleşti. AKP, Milli

de –çelişkileri olmakla birlikte- dolaylı

arayışını zorunlu hale getirdi.

Görüş’ten koparak merkeze doğru

olarak koalisyonun parçası kılabildi.

konumlanırken, siyasal İslam'la yoğ-

AKP, bu geniş koalisyona dayanarak

Siyasal İslam'ın Kurucu Gücünü

rulmuş yeni bir merkez tanımlamasını

devlet içinde güç kazandığı, siyasal

Kaybetmesi

da ilk andan itibaren geliştirmeye

İslam'ı tek belirleyici ideolojik unsur

Referandumdan 2013 yılına kadar

çalıştı. ‘Muhafazakar demokrat’ olarak

haline getirdiği noktada ittifakların-

uzanan devlet içi çatışma emareleri-

tanımlanan bu kimlik, ANAP ve DYP

da da değişiklik gündeme gelmeye

nin ortaya çıkmaya başladığı ancak

tarzı bir merkez sağın geri dönüşünü

başladı.

çatışmaya dönüşmediği bir dönem

de imkansızlaştıracak şekilde alan

olarak yaşandı. Bu dönemin asıl özel2010 Referandumu ve Sonrası

liği ise siyasal İslam'ın gelişmesinin

2010 referandumu, öncesinde oluşan

dış kaynaklarının parlamasıydı. Tunus

Bir tür büyük sağ koalisyon olarak

yeni merkez sağ koalisyonun pik

ve Mısır’da başlayan halk isyanları-

işleyen AKP iktidarı, merkezi siyasal

noktası oldu. Çekirdeğinde AKP ve

nın emperyalizmin de müdahaleleri

İslam'la dönüştürme ve yeniden ta-

Cemaatin olduğu siyasal İslamcı

sonucunda, Müslüman Kardeşler ikti-

nımlama çabasında en büyük iktidar

faşizmi inşa süreci, bir tür demok-

darıyla tamamlanan ilk dönemi, AKP

ortağı Cemaatle birlikte yol aldı. Bu

ratikleşme-değişim dalgası olarak

açısından hem bölgede hem de içer-

dönemde, ABD’nin parlattığı ılımlı

sunularak MHP tabanı da dahil olmak

de siyasal İslam'ın inşası için yeni bir

İslamcılık, muhafazakar demokrat

üzere ve solda da etki yaratacak

dayanak oluşturdu. Ancak, bu dönem

kimliğinin temel noktasını oluştu-

şekilde yüzde 60’lara yaklaşan bir so-

kısa sürdü. Müslüman Kardeşler’in

rurken belirli bir dönem bu kimliğe

nuç aldı. Bu referandum bir dönüşüm

Mısır’da kısa iktidarının Sisi darbesiy-

liberal demokrat söylemle genişlik

anını da temsil etti. AKP, referandum

le sona ermesi, Tunus’ta Müslüman

kazandırıldı. Cemaat-tarikatlarla

sonrasında devlet içinde gücünü

Kardeşler’in gelişen laik-ilerici temelli

birlikte, sağdaki alternatif olabile-

yoğunlaştırdığı ölçüde, siyasal İslam'a

halk muhalefeti nedeniyle etkisini

cek tüm girişimleri de etkisizleştirip

eklemlediği liberal demokrat söylemi

kaybetmesi ve Suriye’de Esad’ın

kapattı.


devrileceği beklentilerinin sona ermesiyle siyasal İslam’ın kurucu gücü ortadan kalktı. 2013 aynı zamanda Türkiye’de de Gezi hareketiyle birlikte AKP’nin eskisi gibi yönetme imkanlarını ortadan kaldırdı. Bu kırılma noktalarının ardından AKP-Cemaat çatışmasının açık bir savaşa dönüşmesi bu hattı tümüyle kırdı. Türk-İslam Sentezine Dönüş, Savaş ve 15 Temmuz AKP, Cemaatle ittifakın dağılmasının, Suriye’de siyasal İslam'ın etkinliğini kaybetmesi ve Kürt hareketinin inisiyatif alanını geliştirilmesinin ardından yeni bir ittifaka yöneldi. İçerde ve dışarıda savaş konseptinin belirleyici olduğu, müzakere sürecinin sona erdirildiği bu düzlemde MHP ile (ve devletin geleneksel kanatlarıyla) yeni bir ittifak kuruldu. 1 Kasım tekrar seçimlerine giden süreç ve sonrasında AKP bu ittifaka dayandı. Siyasal İslam merkezli politika milliyetçilikle kaynaştırılarak Türk-İslam sentezi hattında hegemonik kılınmaya çalışıldı. AKP, hem 1 Kasım seçimlerini hem de 15 Temmuz darbe girişimini bu ittifaka dayanarak aştı. Ancak, AKP iktidarı açısından siyasal İslam'ın yaşadığı güç kaybı nedeniyle, ancak baskı ve zoru

öne aldığında yönetebildiği bu yeni

MHP açısından ise durum bir bölünme

düzlem de krizi aşabilmeye yetmiyor.

olarak gerçekleşiyor. 1 Kasım seçimleri

Evet Cephesinin Dağınıklığı ve Sağda

sonrasında başlayan MHP içi muha-

Yeni İşaretler

lefet, giderek derinleşip referandum

Referandum süreci sağda yeni bir

sürecinde tabanı da içine alan geniş

dizilişin ipuçlarını açık hale getir-

ve keskin bir ayrım çizgisinde biçim-

di. AKP-Bahçeli ittifakına dayanan

leniyor. MHP'deki bölünme Bahçeli'nin

Başkanlık önerisine karşı, AKP ve

Saray'la bütünleşmesine karşı MHP'nin

MHP tabanından önemli bir itiraz

bağımsız geleceğini savunmakla

yükseliyor. AKP, yüzde 50 olarak

birlikte, ümmet-millet ayrımını da

genelleştirilebilecek tabanı şimdiye

içeriyor. MHP açısından referandum

kadar konsolide edebildi. Bu yüzde

sonucu ne olursa olsun artık fiilen iki

50'nin çekirdeğinde –farklı tonlar-

ayrı parti olarak çalışan kesimlerin

daki- siyasal İslamcı kesim var. Buna

tekleşmesinin mümkün olmadığını

merkez sağdan ekonomik gidişat,

söylemek mümkün. Bu temel saflaş-

istikrar, seçeneksizlik gibi nedenlerle

maya paralel olarak sağ içinde daha

eklemlenen önemli bir toplam da var.

küçük olmakla birlikte Saadet Partisi,

AKP, 7 Haziran'da da görüldüğü üzere

BBP gibi partilerin Saray'a mesafe

bu kendisine eklemlenen ama tercih

koymaları da referandum dönemi ve

değişikliğine gidebilecek olan kesimi

sonrası için dikkate değer. Sağdaki bu

tutmakta zorlanıyor. AKP'yi iktidarda

çelişkiler ve yeni öbekleşmeler Evet

tutan ve yüzde 50'ye varan üst sınırla-

cephesini zayıflatan etkenlerden birisi.

ra yaklaştıranlar da asıl olarak bu ke-

AKP'nin artık topluma sunabilecek

sim. Referandumda AKP tabanındaki

bir gelecek vaadinin kalmaması,

kararsız ve Hayır eğilimleri bunu orta-

agresif bir "Hayırcılara Hayır" kam-

ya koyuyor. AKP'nin içinden ve AKP

panyası yürütmesinin nedeni de bu.

medyasında dolaylı olarak sürdürülen

Sonuç olarak AKP'nin uzun zamandır

tartışmalar da bunun işareti. AKP

sağın tek başına temsilini üstlendiği

içinde, Erdoğan'ın gücü nedeniyle

bir pozisyonun sonuna doğru gelini-

saklı kalan iç çelişkiler referandumda

yor. HAYIR bu sonu hızlandıracak ve

özellikle HAYIR çıkmasıyla birlikte

sağda taşların yeniden dizileceği bir

derinleşeceğini söylemek mümkün.

dönemin kapısını aralayacak.


Referanduma Giderken

AKP, ABDÜLHAMİD İL Yıllardır AKP iktidarı ve Erdoğan’ın

unsurlar, II. Abdülhamid’in politik var-

time yönelik sert eleştiriler artınca,

yeni rejimin inşası doğrultusunda

lığı üzerinden teorize ediliyor. Bu da

1878’de Rus Ordusu’nun İstanbul

sıklıkla adını andığı II. Abdülhamid,

bize bugünün Türkiye’sinde yaşanan-

kapılarına gelmesini bahane eden

şimdilerde ‘resmi’ bir ikona dönüş-

lar ve yaşanacaklar hakkında önemli

Abdülhamid, Meclis’i süresiz tatil etti.

müş durumda. Bir Osmanlı Padişahı

fikirler sunuyor.

Abdülhamid, Meclis’in kısa süre sonra

üzerinden topluma, “yedi düveli

yeniden açılacağını söylese de mutlak

karşısına alarak ‘batıl’la amansız

II. Abdülhamid’in İlk Dönemi

bir mücadeleye girişen güçlü lider”

Osmanlı İmparatorluğu’nun 34.

imajının kendi geçmişinde var olduğu

Padişahı II. Abdülhamid, Hanedan’ın

II. Meşrutiyet, 31 Mart Vakası

hissettirilmek isteniyor. Söz konusu

gücünün giderek zayıfladığı ve

ve Abdülhamid’in Düşüşü

olan, bugünün Türkiye’si ile 19. Yüzyıl

meşrutiyetçi görüşlerin yükselişe

I. Meşrutiyet’in sonra ermesinden

Osmanlı’sı, başka bir değişle Erdoğan

geçmeye başladığı bir süreçte hüküm

30 yıl sonra, 1908 yılında ikinci bir

ile II. Abdülhamid arasında bağ kuran

sürdü. Onun döneminde ilk kez (ve

kırılma yaşandı. İstibdat rejimini daha

popülist bir propaganda çalışması.

son kez) Osmanlı İmparatorluğu’nun

fazla sürdüremeyeceğini anlayan

Ülke, tarihi bir başkanlık referandu-

bir anayasası (Kanun-i Esasi) ve ya-

Abdülhamid, Meclis’in yeniden

muna doğru giderken sandıkların

sama organı (Meclis-i Mebusan) oldu.

açılmasını kabul etmek zorunda

kurulmasına iki aydan az bir süre kala

Bu, mutlak monarşinin kısmi de olsa

kaldı. Böylece II. Meşrutiyet dönemi

TRT’de ‘Abdülhamid Payitaht’ isimli

sınırlandırılması, yani meşruti mo-

başladı. Hemen seçimlere gidildi.

dizinin başlaması da tesadüf değil

narşiye geçmiş demekti. Aralık 1876

Seçimlerin başlıca iki partisi İttihat

elbette.

ve Ocak 1877’de seçimler yapıldı, 19

ve Terakki Cemiyeti ile Ahrar Fırkası

Mart’ta Meclis resmen açıldı. I. Meş-

oldu. Seçimler İttihatçılar’ın zaferiyle

Yapılmaya çalışılan manipülasyon

rutiyet olarak adlandırılan söz konusu

sonuçlandı. Meclis-i Mebusan 17 Ara-

ve saptırma çabaları ayıklandığında,

dönem, Cumhuriyet’in ilanına kadar

lık’ta yeniden faaliyete geçti.

AKP ile Abdülhamid arasındaki ilişki

uzanacak olan ‘devrimler süreci’nin

hem iktidarın karakterini anlamak

de ilk halkasıydı.

hem de referandumumdan Evet

iktidarını 30 yıl boyunca sürdürdü.

II. Meşrutiyet, Abdülhamid’in mutlak iktidarı döneminde kızışan siyasi

sonucu çıkması halinde Türkiye’nin

Şu nokta net olarak vurgulanmalı

çekişmenin ve kamplaşmanın, şiddetli

hangi istikamete doğru gideceğini

ki, ne Kanun-i Esasi ne de Meclis-i

şekilde yüzeye çıktığı bir dönem oldu.

öngörebilmek açısından hayli kritik.

Mebusan, Abdülhamid’in fikirleri-

İttihatçılar; modernleşmeci, ilerici,

Çünkü Abdülhamid, AKP’nin takipçisi

nin ürünü değildi; monarşiye karşı

devletçi ve bağımsızlıkçı bir çizgiyi

olduğunu söylediği siyasal hareketin

gelişmekte olan ilerici hareketin bir

benimserken, daha çok Ahrar etra-

modern anlamdaki başlangıç noktası

kazanımıydı. Zaten yukarıda belirtil-

fında toplanan muhalefet ise liberal,

sayılabilir. AKP’nin ve Erdoğan’ın

diği gibi bu anayasa Abdülhamid’in

şeriatçı ve monarşi yanlısı bir kom-

tarihsel anlatısında dost ve düşman

gücünü sınırlıyordu. Nitekim yöne-

pozisyona sahipti. İttihat ve Terakki


LE NE ANLATIYOR? ile çatışan Kamil Paşa hükümetinin 4 Şubat 1909’da Meclis

böylece bitti. Yerine küçük kardeşi V. Mehmet tahta çıktı.

tarafından düşürülmesinden sonra, sadrazamlığa (bir nevi başbakanlık) Hüseyin Hilmi Paşa’nın getirilmesi ile İttihat-

Abdülhamid’in İdeolojisi

çılar devlet yönetimini tümden ele aldı. İttihatçıların devlet

II. Abdülhamid hükümdarlığı boyunca İslamcılığı en fazla

içinde hâkimiyetini giderek artırması muhalefeti rahatsız

kullanan ve halife unvanını en fazla vurgulayan Osmanlı

ediyordu. 6 Nisan 1909’da İttihat ve Terakki karşıtı yazar

padişahı oldu. Abdülhamid döneminde İslamcılık res-

Hasan Fehmi’nin öldürülmesi, 31 Mart Vakası olarak bilinen

mi devlet politikası haline geldi. Bunun iki nedeni vardı.

sürecin fitilini ateşledi.

Birincisi yukarıda aktardığımız siyasal ve toplumsal süreçlerdi. Abdülhamid, gelişmekte olan meşrutiyetçi fikirlere

31 Mart Vakası, (Miladi takvime göre 13 Nisan 1909) önce bir grup askerin isyanı olarak başlasa da, daha sonra softaların katılımıyla dinci-gerici yönü ağır basan, Osmanlı Hanedanı yanlısı bir ayaklanmaya dönüştü. Ayaklanmanın ilk günü II. Abdülhamid’in ısrarıyla hükümet istifa etti ve 14 Nisan 1909'da Tevfik Paşa Kabinesi kuruldu. İsyancı askerler yedi gün boyunca İstanbul'u işgal altında tuttu. Sokaklarda “Şeriat isteriz, padişahım çok yaşa” sloganları atıldı. İttihatçılar ve tüm ilericiler “Allahsızlıkla” suçlandı, “din düşmanı kafirler” olarak hedef alındı. Bazı subaylar ve milletvekilleri linç edildi. İttihatçı olarak bilinen gazeteler yağmalandı. Anadolu’nun belli illerinde de ‘stratejik’ toplu katliamlar yapıldı. Adana’da 20 bin Ermeni öldürüldü. Katliama “Şeriat isteriz” şeklindeki bağırışlar eşlik etti. O dönem Adana’da bulunan ve meşrutiyeti temsil eden zafer takı “Padişahım çok yaşa” sloganlarıyla parçalandı. İttihatçılar lehine isyanı bastıran Mahmut Şevket, Resneli Niyazi ve Mustafa Kemal komutasındaki Hareket Ordusu oldu. Hareket Ordusu, Selanik’ten yola çıkan 3. Ordu’ydu. Bu yapıya Edirne'de bulunan 2. Ordu Birlikleri ve Selanik çevresinde sivil gönüllüler de katıldı. Hareket Ordusu, 24 Nisan günü isyanı bastırdı ve İstanbul’da kontrolü sağladı. 27 Nisan’da II. Abdülhamid tahtan indirildi ve 33 yıllık hâkimiyeti son buldu. Bir zamanların mutlak iktidar sahibi padişahının devri

karşı mutlak monarşisini ancak İslamcı bir propagandayla


koruyabilirdi. Toplumda İslamiyet

Bu korku ve şüphe, imparatorluğu

çizgisi, Abdülhamid’i deviren, ‘batıl’a

üzerinden yapılan siyasi ajitasyon, bir

tuhaf muhbir devletine dönüştürdü.

hizmet eden ve Osmanlı’yı yıkan “iç

padişah olarak Abdülhamid açısından

Abdülhamid’in ikamet ettiği Yıldız

ve dış düşmanlar”la özdeşleştirilirken,

koruyucu bir iklim yaratabilirdi. İkinci

Sarayı ve çevresinde on binlerce

Evet/ Erdoğan ise Abdülahmid’in

neden ise toprak kayıplarıydı. Os-

muhbir faaliyet gösterdi. Hepsi halkın,

devamcısı olarak tanıtılıyor. “Reis”,

manlı İmparatorluğu II. Abdülhamid

hatta birbirlerinin faaliyetlerini bile

ülkeyi eski şaşalı günlerine döndüre-

döneminde büyük toprak kayıpları

Saray’a rapor ediyordu. Basına sansür

cek, Batı’yı dizi getirip doğu halklarını

yaşadı. Berlin Antlaşması’nın (1878)

hat safhadaydı. “Monarşi” ve “cumhu-

karizması etrafında bütünleştirecek

ardından Balkanlar’daki kontrol sar-

riyet” gibi kavramların tartıştırılması

bir lider olarak karakterize ediliyor.

sıldı. Bölgede esas kopuş 1912-13’te

istenmiyordu.

Abdülhamid’in tahtan inmesiyle

Balkan Savaşları sırasında yaşanacak-

sonuçlanan süreci “milletin liderinin

sa da, Berlin Antlaşması’yla birlikte

Böyle bir ortamda devlet bürokrasisi

vesayetçiler tarafından devrilmesi”

Osmanlı İmparatorluğu topraklarının

de üstüne düşen görevi akla uy-

olarak okuyan ve bunu bir “operas-

yaklaşık 3’te 1’i, nüfusunun ise yüzde

gun ve layıkıyla yerine getiremedi.

yon” gibi yorumlayan AKP, buradan

20’si özerk pozisyona geldi. Osman-

Örneğin Haliç’teki askeri donanmanın

yola çıkarak bugünün Türkiye’si ve

lı’ya tabi olan Sırbistan, Bulgaris-

toplarını Saray’a çevirebileceğin-

Erdoğan’ın liderliği için de benzer

tan, Romanya ve Karadağ'ın kendi

den endişe edildiğinden, iskeleden

bir senaryo üretiyor. Referandumda

başlarına birer prenslik olmaları kabul

ayrılmasına müsaade edilmiyordu.

oylanacak başkanlık sistemine dair

edildi. Abdülhamid’e göre İslamcılık,

Devletteki en temel kural Sultan’a

ikna edici bir argüman üretememenin

imparatorluğun giderek Müslüman

sadakatti. Bu nedenle kayırmacılık ve

eksikliği, böylesi bir mit ile giderilmek

yoğunluklu hale gelmeye başlayan

rüşvet gibi sorunlar çığ gibi büyüdü.

isteniyor.

nüfusunu bir arada tutacak yegane

Meydana gelen kurumsal yıkıntı, tek

iksir, milliyetçi dalganın panzehriydi.

kişiye indirgenmiş ve teslim edilmiş

Ancak yukarıdaki bölümlerde ifade

Elbette Abdülhamid’in bu düşüncele-

devlet anlayışı ile özgürlüklerden ve

etmeye çalıştığımız gibi, AKP ta-

ri, çağı anlayamamaktan kaynaklanan

yeni fikirlerden duyulan korkunun

rafından çizilen bu II. Abdülhamid

büyük bir yanılgıydı.

kaçınılmaz bir sonucuydu. Zaten

imajı oldukça manipülatif. Dolayısıyla

borçlanarak yarı sömürge hale gelmiş

Erdoğan’a Abdülhamid vasıtasıyla

Devlet Aygıtını Çürüten Mutlak Güç

Osmanlı İmparatorluğu işte böyle

yapıştırılmaya çalışılan, Necip Fazıl’ın

Hükmettiği yıllar boyunca II. Adülha-

parçalanmaya kadar sürüklendi.

deyimiyle, “Ulu Hakan” etiketi de

mid hep korkuyla yaşadı. 34 yaşında

havada kalıyor. Nihayetinde örnek

tahta çıkmıştı. Kendisini tahta çıkaran

Argüman Yerine Hikâye

aldıkları isim, halk iradesini güçlen-

olaylar silsilesi çevresindekilere gü-

İktidar blokunun referandumda

dirmeyi amaçlayan biri değil; tersi-

vensizlikle dolmasına yol açtı. Abdü-

yaratmaya çalıştığı toplumsal algı

ne, meşrutiyet ve Meclis karşıtı bir

laziz’in ve Murat’ın başına gelenlerin

ve kullandığı söylem, Abdülhamid’i

hanedan üyesi. Uyguladığı 30 yıllık

kendi başına da gelme ihtimali ona

merkez alan bir tarihsel vizyonun

istibdat, bunun en bariz kanıtı. Aklın-

hiç uzak görünmedi. Abdülhamid en

ürünü. En genel kapsamıyla cumhu-

da babadan oğula geçen bir monarşi

yakınındakilerden bile şüphe duydu.

riyetçi ve özgürlükçü çizgi, yani Hayır

idaresi dışında hiçbir şey yok. Cum-


huriyetçi fikirlerin kökünü kazımak

yapılmış bir hamle olarak gördü ve

randumda sorulacak sorunun daha

için ilerici fikirlere sert tedbirler uygu-

karşı çıktı. 31 Mart’taki kalkışma da

da belirginleşmesine yarıyor: Monarşi

layan, şeriatçıları destekleyen, basını

İngilizler tarafından teşvik edildi.

mi, cumhuriyet mi?

çeviren ve Düyun-u Umumiye ile ülke

Popülizm Var Ama Bilgi Yok

Tarihsel gerçekler ışığında diyebiliriz

ekonomisini emperyalistlere teslim

Bugün politik çıkarlar için araçsallaş-

ki; Abdülhamid’i lider kabul edenler

eden bir lider…

tırılan II. Abdülhamid öylesine popü-

16 Nisan’da kazanırsa, demokratik ve

list bir şekilde ele alınıyor ki, iktidar

cumhuriyetçi fikirler büyük darbe yi-

Bunların yanında Abdülhamid, bugün

sözcülerinin gerçekte onun hayatıyla

yecek. Kırıntıları kalmış basın özgür-

iktidar cephesindekilerin iddiası-

ilgili ne bilip ne bilmedikleri de bir

lüğü tamamen son bulacak. Bürokrasi

nın aksine “dış güçler” tarafından

muamma. Nitekim 20 Mart 2016’da

içinde ya da dışında, iktidarı sınırlaya-

devrilmek istenen değil, desteklenen

Yıldız Sarayı’nda gençlerle bir araya

cak hiçbir denge unsuru kalmayacak

bir padişahtı. Emperyalist devletlerin

gelen Erdoğan, yaptığı konuşmada

ve bağımsız yargının fişi çekilecek.

Hamidiye otokrasisini, yani Abdülha-

Abdülhamid’in tahtan indirildikten

Tüm iktidar mekanizmaları tek elde

mid yönetimini desteklemesi Osmanlı

sonra idam edildiğini söyledi. Oysa

toplanacak ve Türkiye, II. Abdülhamid

topraklarına hükmetme gayesiyle

Abdülhamid bu olaydan yıllar sonra,

döneminin 21. Yüzyıl versiyonuyla yüz

ilgiliydi. Abdülhamid’in iktidarı Ba-

hastalığı nedeniyle öldü. Ancak

yüze kalacak. Bu, gücü elinde tutan

tılı emperyalist devletler tarafından

Erdoğan o gün, “Osmanlı’nın en

liderin dışında herkesin savunmasız

hiçbir zaman beğenilmiyordu. Fakat

zayıf olduğu dönemde hiçbir şey

kalması demek.

İttihatçılar ve Abdülhamid arasın-

kaybetmeden, bu toprakları koruyan

da bir seçim yapmak gerektiğinde,

bir Sultan’ı, bir lideri maalesef idam

Diğer seçenek, yani Hayır galip çıkar-

emperyalistlerin tercihi padişahtan

etmişlerdir” ifadelerini kullandı. Bu

sa ise tüm bu mutlak güç arayışlarına

yana olmuştu. Çünkü onu nasıl kont-

cümledeki tek yanlış, Abdülhamid’in

kırmızı çizgi çekilecek. Tıpkı I. ve II.

rol edebileceklerini iyi biliyorlardı.

idam edilmesi değildi tabii ki. Os-

Meşrutiyet dönemlerde olduğu gibi

İttihatçılar ise ülkenin elini kolunu

manlı’nın en fazla toprak kaybettiği

yürütme sınırlandırılacak ve keyfiliğin

bağlayan kapitülasyonları kaldırmayı

dönemlerden biri için konuşurken

ilelebet sürmeyeceği muktedirlere

amaçlıyordu. İşte günümüze de çok

“hiçbir şey kaybetmedi” demek de

hatırlatılacak. Türkiye açısından yeni

benzer bir şekilde Avrupa’nın sömür-

oldukça ironikti.

bir başlangıç, Hayır’ın zafer kazan-

susturan, devleti bir muhbir kulübüne

geci güçleri, 20. Yüzyıl başlarında

masıyla mümkün hale gelecek. Hayır

Osmanlı topraklarındaki hedeflerine

Hangi Çizgi Kazanacak?

kazanırsa, uzun dönem istibdat

ulaşmak için II. Abdülhamid ve onun

AKP iktidarı 16 Nisan’da II. Abdülha-

rejimiyle halka kan kusturan bir padi-

hükmetmesini talep eden gerici

mid referansıyla seçmenden Evet oyu

şahın 108 yıl önce bir nisan gününde

akımları destekledi ve onlarla işbirliği

talep ederken, neye onay istediğini,

düştüğünü gören bu topraklar, 108

yaptı. Örneğin 1909’da İttihatçıların

Hayır’ı ve Hayırcıları hedef gösterir-

yıl sonra başka bir nisan gününde

Meclis’te yapılan oylamayla Kamil

ken ise hangi değerlere karşı oldu-

modern zamanın padişahı olmak

Paşa hükümetini düşürmesini İngiliz-

ğunu net şekilde açık ediyor. Aslında

isteyenlerin de yenildiğini görecek.

ler, liberaller ve gericiler kendilerine

Erdoğan-Abdülhamid analojisi refe-


Taksim

Modernleşme Adımlarından

GÜNÜMÜZ TAKSİM’İNE Cevahir Efe AKÇELİK

Taksim Meydanı Türkiye tarihinin

zaman modernleşmenin bir simgesi

belki de en çok konuşulan meydanı.

olmuştur. ‘Modernleşme’ başlığının

Yasaklanan 1 Mayıs’ları, Gezi Direnişi,

altını çizerek Taksim’de yapılmak

Ancak bu taslak hemen hayata geçi-

çürümeye bırakılan Atatürk Kültür

istenen projelere bir kez daha mercek

rilmedi. Galata, Pera, Tophane bölgesi

Merkezi ile yıllardır kamuoyunun

dayayalım ve gelin İstanbul’un bu

pilot bölge seçildi ve bu bölgede

gündeminden düşmeyen, son yıllarda

kadim meydanının tarihinde bir yol-

çalışma yürütecek olan Altıncı Daire

bitmeyen inşaatı ile dev bir şantiyeyi

culuğa çıkalım:

kuruldu. Altıncı Daire’den edinile-

andıran bu tarihi kent merkezi; 40

taslağı hazırladı”(Çelik 2016, 58).

cek tecrübeler diğer on üç dairede

yıldır tartışılmasına rağmen kendine

Osmanlı İmparatorluğu’nun başkenti;

uygulanacaktı. Takdir edersiniz ki

bu meydanda yer bulamayan, ancak

İstanbul, Üsküdar, Galata ve Eyüp

pilot bölge olarak buranın seçilmesi

geçen haftalarda alelacele ve bir o

olmak üzere 4 kadılığa ayrılmıştı. Ka-

tesadüf değildi. Bölgenin gözde bir

kadar da sessiz bir törenle temeli

dıların bölgelerindeki inşaat faaliyet-

yer olması ve Avrupalı nüfusunun

atılan camisi ile yeniden gündemde.

lerini kontrol etme ve kentin temizliği

burada toplanması bu tercihin nede-

gibi günümüzde belediye sorumlu-

niydi. Böylece bölgede yapılacak olan

Aslında uzun zamandır kamuoyun-

luğunda olan yetkileri de mevcuttu.

çalışmalar vasıtası ile Osmanlı’nın

da ‘Taksim’de neler oluyor’ sorusu

“Modern terminolojiye çevirecek olur-

modernleşme adımları Avrupa’ya

üzerinden bir takım tartışmalar

sak” kadı aynı zamanda vali, hakim,

gösterilebilecekti.

yürütülüyor. Son gelinen noktada

belediye reisiydi” (Çelik 2016, 51).

bu tartışmaların konusuna “camii”

Altıncı Daire’nin giriştiği ilk iş kadast-

eklenmiş olsa da özellikle Gezi Parkı

Devlet işlerinde bozulan düzenin

ro çalışmalarına başlayarak, bölgeyi

direnişinin ardından bölgedeki insan

yeniden tahsis edilmesi için mülki

modern bir görünüme kavuşturmak

değişimi, semt kültürünü yansıtan

ve hukuki alanda birçok reforma

oldu. Bu kapsamda; yollar genişle-

birçok mekanın ve kültür merkezinin

kapı açan Tanzimat Fermanı sonrası

tilerek sokak şebekeleri düzenlendi,

kapanması ve bu mekanların yerini

Osmanlı’ya ‘kent yönetimi’ hakkında

yeni park tasarımları oluşturuldu ve

Arap alfabesiyle yazılarak isimlen-

da birçok yenilik getirildi. Bu yenilik-

buna benzer bir dizi çalışma yapılarak

dirilmiş turist mekanlarının alması,

lerden biri İntizam-ı Şehir Komisyo-

bölge amacına uygun bir hale getiril-

parıltılı neon ışıkları ile aydınlatılmış

nu’nun kurularak İstanbul’u, Avrupa

meye başlandı. “1864 yılında Tak-

tabelaların mimari dokuyla uyumsuz-

başkentleri gibi güzelleştirme ve

sim-Pangaltı yolu inşaat halinde iken,

luğunun göze çarpması gibi sırala-

modernleştirme yönünde çalışmaların

Taksim’de bulunan Hristiyan mezar-

nabilecek değişiklikler tartışmaların

başlatılmasıydı. “Komisyon, çalış-

lıklarının Şişli’ye taşınması ile boşalan

esas gündemini oluşturuyor.

maları kapsamında, çeşitli bölgelere

alana bir bahçe yapılması düşünüldü”

yerel yönetimlerin yetkilerinin dev-

: Taksim Bahçesi. Bahçenin düzenle-

Taksim bugünkü ‘vasat’ görünümü-

redilmesi için kentin on dört daireye

mesi yine modern mimari tekniklere

nün tam aksine tarih boyunca her

ayrılmasını öngören bir nizamname

göre yapıldı.(Çelik 2016, 92)


Tamamlandıktan sonra bölge halkının

bir mekân haline geldi. İstanbul Bele-

devletin modernleşme politikasına

gözdesi olan Bahçe kısa zamanda

diyesi Konservatuvarı’nın alaturka ve

uygun bir şehir yaratmak için çalış-

Pera’nın renkli hayatını yansıtan bir

alafranga konserleri düzenli olarak

malarına başladı ve Fransız Mimar

simge haline geldi. “Yaz mevsimlerin-

burada yapılıyordu. Cemal Reşid Rey

Henri Prost İstanbul’a davet edildi.

de burada öğleden sonraları müzik

idaresinde Şehir Orkestrası, Muhittin

Taksim Meydanı’nın düzenlenmesi

çalınır, İstanbul’a turneye gelen Fran-

Sadak idaresinde Şehir Korosu, Oda

Henri Prost ‘un planında merkezi bir

sız ve İtalyan toplulukları operetler

Müziği Konserleri gibi birçok etkinliğe

önem taşıyordu. Bu dönemde 31 Mart

oynardı” (Çelik 2016, 92).

ev sahipliği yapmış alanın yerinde ise

gerici ayaklanmanın karargahı olan

bugün Intercontinental Otel yükse-

Topçu Kışlası yıkılarak yerine bir park

liyor.

ve gezi yolu yapıldı. İnönü dönemin-

Cumhuriyet döneminde Taksim Gezisi planı kapsamında bahçenin yerine

de İnönü Gezisi olarak adlandırılan

Taksim Belediye Gazinosu inşa edildi.

Cumhuriyet dönemi gezisinin de bir

yerde Yeni Cumhuriyetin modern ka-

Taksim Belediye Gazinosu 29 Ekim

hikayesi var elbette, bakalım: 1930’lu

rakterini yansıtan belediye filarmoni

1939’da verilen bir Cumhuriyet Balosu

yıllara gelindiğinde İstanbul’u Yeni

orkestrası konserleri için bir alan, be-

ile açılarak gerek batılı tarzda bir

Cumhuriyete uygun bir biçimde

lediye gazinosu ve Boğaziçi’ne bakan

eğlence mekânı olması gerekse çeşitli

‘yeniden’ dizayn etme ihtiyacı ortaya

oturma alanları gibi yerler tasarlandı.

birçok etkinliğe ev sahipliği yapma-

çıkmıştı. Osmanlı Devleti’nin baş-

“İnönü Gezisi, Prost’un imar planında

sı bakımından Cumhuriyet sonrası

kentini topyekûn bir dönüşümden

Park No:2 olarak adlandırılan” ve yine

modernleşme projesini temsil eden

geçirmek isteyen Yeni Cumhuriyet,

bugünlerde gündemde olan Maçka


Parkı’nın yapılışıyla tamamlandı.

yangın sonra ismi değiştirilerek 1978

yazısında Opera Binasına İstanbul

Şehrin bu bölgesinin rekreasyonu

yılında Atatürk Kültür Merkezi ismiyle

Kültür Sarayı adını verilmesini “Ne-

Maçka – Taksim arasına bir açık hava

tekrar hizmete giren opera binası

den Saray? Hangi çağda yaşıyoruz?

tiyatrosu yapılarak son şeklini aldı.

AKP iktidarının hışmına uğrayacağı

Padişah sarayı, sultan sarayı, vezir

(Gül 2013, 145)

2008 yılına kadar çok sayıda opera,

sarayı, tekfur sarayı tarih sayfalarına

bale, sergi vb. etkinliklere ev sahipliği

geçmişken, niye yeniden Saray? söz-

yaptı.

leriyle eleştirerek ölümünden 35 yıl

Yine Türkiye’nin ilk opera binasının bu alana inşa edilmesi de tesadüf

sonra Türkiye’de inşa edilen bir başka

değil tabii. 1969 yılında İstanbul

1969 yılında açılışından sonra Muhsin

saraya da belki de göndermede

Kültür Sarayı adıyla açılan, geçirdiği

Ertuğrul, Cumhuriyet’teki köşe

bulunmuştur. 27 Kasım 1970’te, "Cadı


ve uygulamaları aracılığıyla geliştirilen yeni değerler olarak görüyordu” (Gül 2013, 213). İşte Taksim tüm bu değerlerin bir aynası olarak Cumhuriyet tarihi boyunca; çok kültürlülüğüyle, modernliğiyle, sanatsal gelişime katkısıyla, yirmi dört saat dinmeyen sesiyle önemini hep korudu. Ve artık bu ülkede siyasal sistem baştan aşağı değişirken, Cumhuriyet’in kazanımları bir bir lağvedilirken bu dönüşümün imzasını Taksim’e atmak AKP için kaçınılmazdı. Taksim Yayalaştırma Projesi ve Topçu Kışlası Projesi, Atatürk Kültür Merkezi’nin kanserli bir hasta gibi gözümüzün önünde erimesi ve 350 metre ilerisinde Hüseyin Ağa Camii varken, “kışın insanlarımız dışarda namaz kılıyor” gerekçesiyle inşa edilecek Taksim Camii bu açıdan değerlendirilmelidir. İstiklal Caddesi’nde yürürken bu kadim semte bir kez daha bakın; değişenin sadece semtin dokusu, yolları, meydanları olmadığını fark edeceksiniz. Değişmesi istenen; tüm bu tarihsel birikim, cumhuriyetin aydınlık kimliği ve toplumsal belleğimizdir. Ve yani aslında bu bir değişimden ziyade yıkımdır. Referandumda bir karar vermemiz gerekecek; ya bu çürük temelli yapıda yaşamaya devam edecek ve yıkılırken altında kalacağız ya da bir araya gelecek ve Hayır diyeceğiz. Kazanı" oyunu sırasında çıkan yangında İstanbul Kültür Sarayı kül olmuş, dönemin Kültür ve Turizm Bakanı tarafından “Cumhuriyet devrinde saray kurulmaz; bu, imparatorluk devrindeydi” denilerek 1978 yılında Atatürk Kültür Merkezi adıyla tekrar hizmete açılmıştır. “Yeni Cumhuriyet Arap alfabesinin ve hilafetin kaldırılmasını, kıyafet konusunda batının toplumsal normlarının örnek alınmasını, kadınların parkları ve halka açık alanları kullanabilme hakkının tanımlanmasını kent planlama ilkelerinin

Kaynakça Çelik, Zeynep. 19.Yüzyılda Osmanlı Başkenti Değişen İstanbul. İstanbul: Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları , 2016. Gül, Murat. Modern İstanbul’un Doğuşu: Bir Şehrin Dönüşümü ve Modernizasyonu. Çev., Büşra Helvacıoğlu. İstanbul: Sel Yayınları: 2013.


Mustafa Kemal

Şehir Şehir

Atatürk Portlerinin Hikayeleri

'Atatürk' projesine başlamaya nasıl

kahvehanelerde zarifçe çerçevelen-

Proje ne kadar sürdü? Hangi şehirle-

karar verdiniz?

miş, yükseğe asılmış ve tüm mekana

re gittiniz?

Projeye başlamaya 2007'de İstan-

egemen olan Atatürk portreleri.... Öte

2007'de projeye başladığımdan

bul'a yaptığım bir ziyaret sırasında

yandan Atatürk kişisel aile fotoğraf-

beri her sene Türkiye'ye geliyorum.

karar verdim. İnsanların evlerinde ya

larının, takvimlerin, İstanbul tabloları

Genellikle önce İstanbul'a daha sonra

da iş yerlerinde Atatürk portreleriyle

reprodüksiyonlarının yanında da yer

da başka şehirlere. Şimdiye kadar

yarattıkları kompozisyonlar beni çok

alabiliyordu.

Ankara, Antalya, İzmiri Isparta, Zon-

etkiledi.

guldak, Trabzon, Kütahya, Eskişehir, Çok fazla kompozisyon mevcuttu ve

Edirne, Tonya ve Afyon'a giderek

Mesela bir manavda yeşil karpuz

ben de bu güzelliği fotoğraflamak

proje için fotoğraf çektim. 'Atatürk'

yığınları ve taze domates küme-

için çok büyük bir istek oluştu aynı

projesi devam ediyor - her sene en

lerinin üzerinde gururla duran bir

zamanda fotoğrafladığım kültürel ve

az bir kere Türkiye'ye gelerek devam

Atatürk portresi hatırlıyorum. Aynı

politik bir değişim içerisindeki Türkiye

ettirmeyi planlıyorum.

şekilde pastel renkli duvarları olan

idi.


Ersoy EMİN Söyleşi: Hande GAZEY

Ersoy Emin fotoğraf sanatçısı. Londra’da yaşıyor. 2007’de ‘Atatürk’ projesine başlıyor, hala devam eden bir proje. İnsanların Atatürk portreleri ile oluşturdukları kompozisyonlardan etkilenerek başlamış. Ersoy Emin’le şehir şehir Atatürk portlerinin hikayelerini konuştuk.

Peki bu süre içerisindeki gözlemle-

isteyecekleriniz hangileri olur?

guldak'a yaptığımdı. Vardıktan kısa

rinize dayanarak Türkiye'de halkın

Proje benim için harika bir macera

bir süre sonra tesadüfen büyük bir

Atatürk ile kurduğu ilişkiye dair

oldu ve muhtemelen bu proje olma-

Atatürk hayranı ile tanıştım ve büyük

ne söylemek istersiniz? Ve bu ilişki

saydı görme şansımın olmayacağı

bir mutlulukla bana tüm şehri gezdir-

şehirden şehire değişiyor mu?

birçok değişik ve güzel yerini görmüş

di. Rehberim beni duvarında Atatürk

Geziler sırasında konuştuğum insan-

oldum Türkiye'nin.

portreleri olabileceğini düşündüğü

lar genellikle Atatürk'ün olağanüstü

çay evlerine, lokantalara, kahvehane-

zaferlerinden, Çanakkale Savaşı'ndaki

Isparta'yı ziyaretimde bir berberi

lere ve iş yerlerine götürdü. Günün

rolünden, Kurtuluş Savaşı sırasın-

Atatürk portresi ile fotoğrafladım.

en önemli ziyareti ise Zonguldak'taki

daki olağanüstü liderliğinden ve

Daha sonra berber beni tıraş ederken

kömür madenine yaptığımızdı. Made-

tabii 1923'te Cumhuriyetin ilanı ve

keyifle eski cumhurbaşkanı Süleyman

ne inmeme izin yoktu fakat madenin

Atatürk'ün cumhurbaşkanı olmasıyla

Demirel'i Isparta'dayken onu tıraş

girişinde madencilerle tanıştım ve

birlikte Türkiye'de yaşanan radikal

ettiğini anlattı. Bu onun için gurur

fotoğraflarını çektim. Orada göze

değişimden söz ediyorlardı.

vericiydi.

çarpan ise kömür tozuyla kapkara olmuş bir odanın duvarını madenciler

Kuşkusuz Atatürk askeri bir deha ve

2013'te heykeltraş Necati İnci'yi

dergiler ve gazetelerden kestikleri

ulusal bir baba figürü idi fakat proje

ziyaret ettim. Atölyesi gerçeküstü ve

Atatürk fotoğrafları ile süslemişlerdi. .

ilerledikçe anladım ki Türkiye'de hal-

muhteşemdi. İnci, hayatının büyük

kın Atatürk ile kurduğu ilişki saygı ve

bir bölümünü bugün Türkiye'nin her

Kompozisyonlarınızda birçok farklı

hayranlıktan çok daha derine gidiyor.

tarafında gördüğümüz Atatürk hey-

meslek grubundan, değişik yaaşlar-

Bu daha çok ruhani bir şeydi.

kelleri ve büstlerini yapmaya adamış.

dan insanların fotoğrafları mevcut.

İstanbul'un tozlu varoşlarındaki dev

Projeniz sürecinde insanların Ata-

Geziler sırasında insanların Atatürk

atölyesi yapım aşamasındaki kalıp-

türk'e yaklaşımlarının yaşa, mesleğe

resimlerini çok farklı şekillerde sergi-

lar ve heykellerle doluydu. Ne yazık

ya da cinsiyete göre farklılaştığını

lediklerini gördüm. Şehirler arasında

ki Atatürk heykellerine olan talep

gözlemlediniz mi?

da değişiklikler fark ediliyordu. Ör-

azaldığı için Necati İnci heykellerini

Sosyal gruplar arası böyle bir farklılık

neğin Tonya'da binaların dış cephe-

çeşitlendirmek zorunda kalmış. Atöl-

gözlediğimi net bir şekilde ifade

lerine ve kahvehanelerin içerisindeki

yesinde Atatürk ikonlarının arasında

edemem. Fakat fark edebildiğim şu,

duvarlara çizilmiş Atatürk resimleri

aslan, at, yunus heykelleri, mitolojik

kentsel dönüşüm gördüğüm Atatürk

çok güzeldi.

figürler ve çeşitli ülkelerin politik

portrelerinin sayısını azaltıyor. Yeni

liderleri de vardı.

yapılandırılmış yerlerde o kadar çok

Proje için şehirlere yaptığınız geziler

Atatürk portresi görmüyorum. Bu

sırasında birçok anı biriktirmişsi-

Bir başka hatırlanmaya değer yolcu-

nizdir. En çok bizimle paylaşmak

luk da güzel Karadeniz şehri Zon-

kayıp estetik ve kültürel olarak üzücü.


ÇEVİRİ

VARLIK FONU’NU BİR DE BÖYLE OKUYUN Dünyanın En Büyük Mali Skandalının İç Yüzü

22 Haziran 2015’te, 48 yaşında-

tüfek olan dört komando tarafından

2009’da kurulan fonun amacı, aylık

ki emekli İsviçreli bankacı Xavier

çepeçevre sarılmıştı.

ortalama gelirin yaklaşık 300 sterlin

Justo tropikal bir Thai adası olan Koh

olduğu bir ülkede ekonomik geliş-

Samui’deki yepyeni butik otelini-

Justo PetroSaudi adında az bilinen

meyi teşvik etmekti. DoJ 1MDB’den

nin kapısına doğru yürüdü. Son üç

Londra merkezli petrol hizmetleri

çalınan paranın bunun yerine, daha

yılını parıldayan denize nazır, lüks

şirketi olan eski işverenine şantaj

sonra dünya çapında hesapsızca bir

beyaz-taşlardan yapılan köşk ve

yapmaya teşebbüsle suçlanıyordu.

alışveriş çılgınlığına düşen Başbakan

apartmanları inşa ederek harcadı

Fakat bu görünürdeki sıradan suçla-

Najib’in muhtelif ortaklarına aktığını

ve işletmek üzere açılışını yapmaya

manın arkasında çok daha büyük bir

iddia etmişti. Bunun yanı sıra Najib’i

neredeyse hazırdı. Tek ihtiyacı olan

hikaye gizliydi.

1MDB’den 681 milyon dolar nakit

şey lisanstı.

almakla suçluyordu – bu iddiayı Altı ay önce, Justo Clare Rewcastle

Najib reddetti. Birleşik Devletler aynı

O haziran öğleden sonrasında gerekli

Brown adındaki bir İngiliz gazete-

zamanda 1MDB’den gelen paranın

evrakları imzalamak üzere turizm

ciye önceki işvereni PetroSaudi’nin

Manhattan’da lüks daireler, Los An-

yetkililerinin gelmesini bekliyordu.

bilgisayar sunucularından gelen 227

geles’ta köşkler, Monet tabloları, özel

Onun yerine bir takım silahlı Thai po-

bin e-postayı da içeren ve 1MDB

uçak satın almakta ve hatta büyük

lisi açık kapıdan girerek Justo’yu yere

olarak bilinen, devlete ait bir Malezya

bir Hollywood filmini finanse etmekte

yatırdı. Memurlar plastik kelepçeleri

yatırım fonundan yüz milyonlarca

kullanıldığını ileri sürdü.

Justo’nun bileklerine geçirip o kadar

dolarlık hırsızlık iddisını aydınlattığı

fazla sıktılar ki koyu renk parke zemi-

anlaşılan binlerce doküman vermişti.

ne kanı damladı. Polis seri bir şekilde

ABD Adalet Bakanlığı hırsızlık iddiasını üç farklı aşamaya ayırdı: “1MDB

Justo’nun ofisine girerek bilgisayarları

Justo’nun sızdırdığı dokümanlar en

ve PetroSaudi arasındaki bir katılım

söktü ve dosya dolaplarını boşalttı.

az yarım düzine ülkede zincirleme bir

ortaklığına yatırım kisvesi” altında

soruşturma dalgası başlattı ve ABD

dolandırılan ilk bir milyar dolar; Gold-

Köhne bir yerel hapishanede geçirdi-

Adalet Bakanı Loretta Lynch’in geçen

man Sachs tarafından tahvil ihracın-

ği iki günün ardından Justo Bang-

hafta ABD tarihindeki “en büyük

dan toplanan ve zimmete geçirilen

kok’a getirildi ve bir mafya liderine

kleptokrasi vakası” olarak tanımladığı

ve hileli biçimde bir İşviçre offshore

yaraşır biçimde bir basın toplantısıyla

olaya yol açtı.

şirketine aktarılan başka bir 1,4 milyar

medya karşısına çıkarıldı. Dört kıdem-

dolar; ve yine Goldman Sachs’ın piya-

li Royal Thai Polis memuru toplanan

Birleşik Devletler Adalet Bakanlığı

sadan topladığı paradan, bir Singapur

muhabirlere Justo’ya isnat edilen

(DoJ) tarafından geçen hafta açılan

hesabına aktarılan 1,3 milyar dolar.

suçlamalara ilişkin bir brifing verirken,

davaya göre 1MDB’den en az 3,5

üzerinde hala şort ve parmak arası

milyar dolar çalınmıştı. Malezya

Low’un kader arkadaşı Riza Aziz,

terlik olan Justo ellerinde makineli

Başbakanı Najib Razak tarafından

Najib’in üvey oğlu. Riza Wall Street


Tutuklu eski bir bankacı ve yalnız bir İngiliz gazeteci dünyayı sallayan hikayeyi nasıl ortaya çıkardı? Randeep Ramesh yazdı.

Kurdu’nun Martin Scorsese’nin rüşvet,

Xavier Justo ile birlikte başladı. Justo

dekadans ve açgözlülük hikayesi

önceki işvereni olan ve 1MDB ile ilk

Bu, Ağustos 2009’da, PetroSaudi’nin

– yapımcılığını üstlendi ve hem kendi-

büyük sözleşmeyi imzalayan petrol

kurucularını Malezya başbakanı ile

sine hem de Low’a Leonardo DiCap-

hizmetleri şirketi PetroSaudi’den 227

aynı toplantıda buluşturan tezgahtı.

rio’nun Golden Globe en iyi erkek

bin e-postayı da içeren 90 GB’lık ve-

Obaid ve Prens Turki bütün bir günü

oyuncu ödülü kabul konuşmasında

riyi sızdırdı. (PetroSaudi bu suçları in-

Najib’le, onun danışmanı Jho Low’la

isimleriyle teşekkür edildi. 2011’de

kar etmektedir.) Bu dosyalar olmadan

ve başbakanın ailesinin diğer üyele-

Low dünyanın en büyük müzik ya-

hiçbir hesap ele geçirilemeyecekti.

riyle birlikte Monaco kıyılarındaki 92

yıncısı olan EMI’nin %20 hissesini 106

metrelik bir yatta geçirdiler. Toplan-

milyon dolar karşılığında aldı – aynı

Justo 2009’da Cenevre’den ayrıl-

tıda çekilen fotoğraf kareleri bir tatil

yıl babası için Manhattan’daki Time

dığında PetroSaudi, resmi olarak

gezisini andırıyordu – beysbol kasket-

Warner Center’da Central Park’a nazır

Victoria yakınlarında anonim işletme

leri ve şortlar – fakat tartışma konusu

30 milyon dolarlık bir teras katı aldı.

birimindeki bir adresle Londra’da

ciddi bir işle ilgiliydi. Sonuç, Low ve

Riza’nın Hollywood yapımcı şirketi

kurulan ve kartvizit üzerinde bir isim

Obaid’in akıllara durgunluk verecek

şu açıklamayı yaptı: “Red Granit

olmaktan pek de öteye gidemeyen

denli çok parayı kontrol etmelerine

Pictures’ın veya Riza Aziz’in işletme

bir şirketti. Iki yıl sonra 1,83 milyar

olanak sağlayan bir anlaşmada birlik-

faaliyetlerinin hiçbirinde katiyen

dolar elde etmişti.

te çalışmaları kararıydı.

PetroSaudi’nin işi nüfuz kapitalizmiy-

Low Malezya hükümetinde hiçbir

Bütün bunlar ve daha fazlası, Sey-

di: yüksek yerlerdeki dostların yar-

resmi görevi olmamasına rağmen

şeller ve Britanya Virgin Adaları gibi

dımıyla bütün kapıları açmak. Temel

başbakanın en güvendiği sırdaşı

vergi cenneti ülkelerdeki offshore he-

düşünce gelişmekte olan ülkelerdeki

haline geldi. Gençliğine rağmen Low,

sapları ve paravan şirketler üzerinden

devlete ait şirketler tarafından elde

petrol zengini Malezya devletinin ge-

Malezya halkından milyarlar yürüten

edilen devasa petrol gelirlerinin bir

lirlerini yatıracağı bağımsız bir varlık

komplocular tarafından gerçekleşti-

kısmını ele geçirmekti– “krallığın dip-

fonu kurmak için Goldman Sachs ile

rilen bu inanılmaz soygun iddialarını

lomat topluluğundan tam destek”e

çalışacak bir araçtı.

detaylandıran ABD dosyalarında

güvenen “Suudi kraliyet ailesinin bir

ortaya konulmuştu. Girişimin ölçeği/

aracı” olan şirket tarafından açılmayı

Ağustos 2014’te Najib başka bir siyasi

büyüklüğü, her büyük talihin arkasın-

bekleyen hazine sandıkları. PetroSa-

darbe aldı. 1981’den 2003’e kadar

da büyük bir suç yatar diyen Balzac

udi potansiyel ortaklarına devlet ya-

başbakanlık yapmış olan, modern

şiarını hatırlatır.

tırımcılarından nakit almayı sağlamak

Malezya siyasetinin önemli temsilcisi

uygunsuz hiçbirşey olmamıştır.”

için teminat olarak gösterebileceği

Mahathir Mohamad eski çırağı Najib’e

Malezya’nın kayıp milyarlarını ortaya

Orta Asya’daki petrol sahalarını kont-

verdiği desteği çektiğini duyurdu. Iz-

çıkarmaya yönelik küresel çaba

rol ettiğini söyledi.

leyen haftalarda Mahathir, 1 MDB’nin


Malezya’nın tehlikeli yüksek borç seviyelerini arttırdığı

28 Şubat 2015’te Rewcastle

uyarısını yaparak eleştirilerinin dozunu yükseltti.

Brown ilk büyük hikayeyi online olarak yayınladı – tipik

Bu uyarıya kulak asılmadı. Fonun borçları gittikçe kabardı.

bir sınırsız başlık altında:

Kasım 2014 itibarıyla 1MDB neredeyse 11 milyar dolar borç-

“YÜZYILIN SOYGUNU!” Yazı,

lanmıştı. Fonun danışma kurulunu yöneten Najib, devletin

700 milyon doların 1MDB’nin

haber ajansalarına fon iflas ederse hükümetin borçlardan

kasasından nasıl yok oldu-

sorumlu olmayacağını bildirerek kayıtsız kaldı.

ğunu ve nasıl çeşitli offshore hesaplara ve İsviçre banka hesaplarına aktarıldığını gösterme iddiasındaydı.

Kriz derinleştikçe Rewcastle Brown PetroSaudi-1MDB belgeleri için Justo’ya ödeme yapabilecek birini bulma arayışlarını

Yazının etkisi tüm dünyada hızla yayıldı. ABD’de, Low’un

sürdürdü. Skandal hakkında en çok aranan raporların bir

New York daireleri için büyük meblağlar harcadığına ilişkin

kısmının Malezya’nın en çok satan haftalık iş dergisi the Ed-

raporlarla alarma geçen kolluk görevlileri artık Low’un

ge’de yer aldığını farketti. Zengin bir müttefik bulabileceği

zenginliğinin muhtemel kaynağına ilişkin bir saptamaya

hissiyle Rewcastle Brown, kendisi birçok iş dünyası yayınının

sahiptiler.

da sahibi olan bir medya kralına dönüşen eski bir bankacı ve the Edge’in sahibi Tong Kooi Ong ile temasa geçti.

Malezya’da cevap hızlı geldi. 1 Mart 2015’te 1MDB’nin yönetimi katılım ortaklığından 2012’de çıktığını ve yaptığı yatırımı

Ocak 2015’te Tong, Rewcastle Brown ve Justo beş yıldızlı

eksiksiz bir şekilde ve 488 milyon dolarlık ek bir karla geri

bir Singapur oteli olan Fullerton’da bir araya geldi. Tong bir

aldığını iddia etti. PetroSaudi 700 milyon doların tamamen

konferans salonunu ayırtmıştı ve The Edge’in editörü Kay

“PetroSaudi sahipliğindeki kuruluşlara” gittiğini ileri sürdü –

Tat ile birlikte bazı IT uzmanlarını da davet etmişti. Top-

başka bir deyişle Jho Low tarafından kontrol edilen şirketle-

lantıda Justo, ABD Adalet Bakanlığının 18 ay sonra ortaya

rin anlaşmadaki ödemeleri aldığını inkar etti.

koyacağı iddiaların aynılarını sunarak 1MDB katılım ortaklığının iç yüzünü aktardı: Malezya’nın ekonomik kalkınması

Rewcastle Brown’un hikayesi patlamadan kısa süre önce,

için ayrılan yüzlerce milyon dolar burada kullanılmak yerine

1MDB’nin tahvilleri oldukça etkili biçimde değer kaybetti.

Seyşeller’de yerleşik bir firmaya aktarıldı. Banka işlemlerinin

1MDB’nin mali durumundaki açığı kapatmak için Malez-

merkezindeki adamın, Najib’in danışmanı ve aile dostu olan

ya hükümeti fonlarından başka bir 200 milyon dolarlık

Jho Low olduğu ileri sürüldü.

meblağa ihtiyaç duyulmasının ardından Najib kaderine razı


Birkaç gün sonra müfettişler 1MDB’nin ofislerine baskın yaptı. Najib artık kendisinin kontrol ettiği Malezya yatırım fonundan milyarlarca doların buhar olup uçtuğu iddialarına ilişkin yürütülen bir yolsuzluk soruşturmasının tam merkezinde yer alıyordu. Daha önce Najib’i destekleyen Başbakan yardımcısı Muhyiddin Yasin, fon hakkındaki soruları cevaplamaya alenen davet etti. Görünen oydu ki Najib köşeye sıkışmıştı. geldi ve sayıştay ile parlamento hesapları inceleme komisyonu tarafından soruşturma yürütülmesi emrini verdi. Çok geçmeden ülke merkez bankası ve yolsuzlukla mücadele kurumu da 1MDB’yi incelemeye aldı. Malezya’nın en yetkili polis memurunun başbakanın dahi soruşturulabileceğini söylediği rapor edildi. Najib hakimiyetini güçlendirdi. Başbakan ve maliye bakanı olarak muazzam yetki sahibi oldu: Nisan’da hükümet ifade özgürlüğü ve özelde de sosyal medya üzerinde ağır cezalar ve sınırlamalar getirmek için uğraştı. Tong’un The Edge Medya Grubu’nun – PetroSaudi anlaşmasının detaylarını da yayınlayan - beş yöneticisi tutuklandı. Bunun yanı sıra hükümet görünürde teröristleri hedef alan, şüphelilerin süresiz alıkonabilmesine olanak veren yeni bir yasa çıkardı. Temmuz 2015’te haftalık the Edge dergisinin yayımı yasaklandı. Skandal daha da büyüyecek gibi görünmesine rağmen başbakan Najib’i kişisel olarak sıkıntıya sokmadı. Ardından 2 Temmuz’da Rewcastle Brown ve Wall Street Journal, Malezya hükümeti müfettişlerinin 1MDB’yle bağlantılı bankalardan, kurumlardan ve şirketlerden 681 milyon doların 2013’te Najib’in kişisel hesaplarına yatırıldığını bulduğunu rapor etti.

28 Temmuz pazartesi sabahı başsavcı Abdul Gani Patail – daha önce başbakanın muhaliflerini takip eden partiye sadık bir kişi – Najib’e yöneltilen yolsuzluk suçlamalarını sonuçlandırmak umuduyla işe geldi. Rewcastle Brown’un sonradan ele geçirdiği ve yayınladığı iddianame başbakanı 1MDB’ye yönelik soruşturmaların sonucunda yolsuzlukla suçlayacaktı. Başsavcı hiçbir zaman bu suçlamaları basına vermedi. İşe geldiğinde özetle gerekçesiz bir biçimde bir devlet görevlisi tarafından görevinden alınmıştı. Bir basın açıklamasında Najib, ülkenin en yüksek adli devlet memurunun görevine devam edemeyecek kadar hasta olduğunu açıklıyordu. Bunun yanı sıra özel şube müdürlüğünün başı ve başbakan yardımcısı da görevden alındı. Eş zamanlı olarak parlamento hesapları inceleme komisyonunda soruşturma yürüten dört üye hiçbir seçenek tanınmaksızın kabine görevlerine terfi ettirildi, bu terfi onları soruşturmaya devam etmek konusunda yetkisiz kıldı ve komitenin çalışmasının askıya alındığı duyuruldu. Ertesi gün, beyaz-yakalı suçların kayıtlarının tutulduğu polis merkezlerinde gizemli bir yangın çıktı. Görünen oydu ki Najib kontrolü yeniden ele almıştı. Alınan sıkı önlemler Najib’in acımasız yüzünü gözler önüne serdi.


bir kahraman olarak geçmeyebilir. Fakat bunu yaparak farkında olmadan kendisini feda etti. DoJ dosyaları Malezya’da demokrasi

yetkililer bir ticari bankayı kapattılar.

bakımından çok kritik bir anda yayın-

Nisan’da Birleşik Arap Emirlikleri

landı. 1 Ağustos’ta Najib tarafından

1MDB dolandırıcılığına karıştığı iddia

takdim edilen –Malezya hükümeti-

edilen komplocuların sahip oldukları

ne belirlenen herhangi bir coğrafi

hesaplardaki yüzlerce milyon doları

bölgede sıkıyönetim ilan etme yetkisi

dondurdu ve hesap sahiplerinin yurt

veren – oldukça acımasız bir ulusal

dışına çıkışını yasakladı.

reddettiler ve Justo’nun bu itirafları

Malezya güvenlik güçlerinin yetkileri-

1MDB yönetim kurulu “kanuna aykırı

hiçbir kaçış yolu kalmadığından dola-

ni önemli ölçüde genişletecek – izne

hiçbir işlem yapılmadığından emin

tabi olmaksızın tutuklamalara, arama

olduklarını” söyledi, fakat “ihtiya-

yapmaya, alıkoymaya ve binaların

ti tedbir” olarak 2013 ve 2014 yılı

yıkımına olanak tanıyacak.

hesaplarına artık herhangi bir tarafça

güvenlik yasası yürürlüğe girdi. Yasa

güvenilmemesi gerektiğini belirtti.

7 Ekim 2016’da Obaid ve

Mahony, avukatları aracılığıyla Justo’yu Thai yetkililerine davayı örtbas etmek için itiraflarda bulunmaya zorladıkları iddialarını kesin bir dille karşı karşıya kaldığı suçlamalardan yı yaptığını söylediler. Aynı zamanda Thai’nin yargı ve ceza infaz yetkilileri, Justo’nun hapishane koşulları veya cezasının süresi üzerinde bir denetimleri olduğu yönündeki iddiaları da reddettiler. Bunun yanı sıra Petro-

Fakat dünyanın geri kalan kısmında,

Najib, herhangi bir “suç veya yolsuz-

gittikçe yayılan yolsuzluk skandalına

luğa” karışmadığını söyledi. Najib’in

yönelik soruşturmalar genişlemeye

başsavcısı bu yılın başlarında onu

devam ediyor. ABD Adalet Bakanlığı

yolsuzluktan akladı.

uyarınca ve zamanında yapıldığını,

Bankasını yolsuzluk suçlamalarında

Şimdilik, bu çok büyük dolandırı-

leştiğini ve fesih sözleşmesine uygun

söz konusu olan banka işlemleri-

cılığın teşhir edilmesini sağlayan

nin geçiş yolu olarak tanımlamıştır.

ifşaatları gerçekleştiren adam bir

Isviçre başsavcılığı milyar dolarlık

Bangkok hapishanesinde kalmaya

dolandırıcılığı derinlemesine inceliyor.

devam ediyor. Xavier Justo bir tür

Bankalar Guardian tarafından aran-

ahlaklılık ve intikam karışımı duygu

dıklarında yorum yapmayı reddettiler.

ile motive olmuştu – ona ihanet eden

Isviçre’deki RBS Coutts ve Rotschild

bir arkadaşla skoru eşitleme arzusu. Singapur, para aklamayla mücadele

Intikamını almak için bedeli karşılığın-

kontrolleri esnasında büyük bankalar-

da ispiyonladı. Tarihe gerçeği açığa

da “boşluklar ve zayıf yönler” tespit

çıkarmak uğruna kendisini cansipera-

etti. Ada devleti tarihinde ilk defa

ne bir şekilde riske atarak mahvolan

Saudi çalışanı olmasına istinaden Justo’nun ödemelerinin sözleşmesi karşılıklı mutabakat ile fesih gerçekolarak kendisine 4 milyon İsviçre frangı ödendiğini iddia ettiler. •

23 Aralık 2016: PetroSaudi, Oba-

id ve Mahony, kendilerinin tuttuğu eski bir Scotlandyard dedektifi tarafından Justo’dan itirafname alındığı iddialarını reddettiler.


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.