POSTA212 - SAYI 18 - EK

Page 1

BROOKLYN’DE KİRALAR MANHATTAN’I SOLLADI

AVRUPA’NIN EMLAK KRALI TÜRKİYE

» 14’TE

İSTANBUL 122 ÜLKEDEN BÜYÜK

■ Brooklyn de kiralar bir yılda yüzde 4,6 arttı. Ortalama kiranın 3,500 dolar olduğu Manhattan’da yıllık kira artışı ise 1,8 oldu ve Brooklyn’in gerisinde kaldı. » 14’DE

» 9’DA

HAFTA SONU KAÇAMAKLARI

» 15’TE

■ Yaz bitti ama şimdi sıra geldi sonbaharın tadını çıkarmaya. New York ve çevresinin en iyi 7 yeri...

18 Eylül 2013 Çarşamba YIL 1 • SAYI 18

HAFTALIK ÜCRETSİZ

A M E R İ K A’ D A K İ

TÜRKLERİN

GAZETESİ

www.posta212.com

750 MİLYAR DOLAR ÇÖPE Dünya nüfusunun altıda biri karnını doyuramıyor. Buna rağmen her yıl 1,3 milyon ton gıda çöpe gidiyor. FAO’ya göre bu rakam tüm dünyada üretilen gıdaların üçte birine karşılık geliyor

Dünyada her gün 870 milyon insan aç yaşarken çöpe atılan gıdaların maddi tutarı ise 750 milyar dolar gibi korkunç bir rakama ulaşıyor. Nedeni ise, tüketiciler ve tedarik zincirleri » 8’DE

AMERİKA’DAKİ İZMİRLİLER ■ Çekirdeğe çiğdem, domatese domat, miskete meşe, mısıra darı derler. Kumru kuş değil, sandviçtir. İzmir USA Derneği Başkanı Mert Aygen, 2010’da kurulan derneği ve İzmirlileri anlattı. » 9’DA

HAYALLERİN OTOMOBİLİ...»

2’DE

UNICEF ÇOCUK RAPORU ■ UNICEF’in yeni yayınladığı ‘Çocuk Ölümleri’nde Eğilimler ve Seviyeler’ raporuna göre Türkiye son 22 yılda dünyada çocuk ölümlerini en fazla azaltan dördüncü ülke olarak bir başarıya imza attı. » 6’DA

KANSER DİYE BİR HASTALIK YOK! ■ Zeynep Hülya Gümüş, Boğaziçi Üniversitesi Kimya Mühendisliği mezunu. Princeton’daki doktoranın ardından şimdi Cornell Üniversitesi Weill Tıp Fakültesi’nde ‘hesaplamalı kanser biyolojisi’ araştırmaları yapıyor. » 12’DE

TÜRKİYE’NİN TANITIM ANLAYIŞI ■ Kuzey Amerika, ABD ve Meksika’dan sorumlu Kültür ve Tanıtım Ataşesi olarak New York’a iki ay önce atanan Emin Kaya, Türkiye’nin tanıtım anlayışının değiştiğini söylüyor. » 10’DA

GELECEĞİN POLİTİKACISI ■ Cumhuriyet Halk Partisi Avrupa Birliği Temsilcisi Kader Sevinç, Diplomatic Courier dergisi ve YFPF’nin belirlediği ‘Dünyada 33 Yaş Altı En Etkili 99 Dış Politika Lideri’ listesine girdi. » 5’TE

SÜPER LİG PREMİER LİG’DEN PAHALI ■ İngiliz Daily Mail Gazetesi, dünyanın en gözde futbol liglerinden biri olan Premier Lig’in kombine fiyatlarını diğer liglerle karşılaştırdı ve ortaya çok ilginç bir tablo çıktı.. » 13’TE


2

Toplum Yaşam

18 Eylül 2013 Çarşamba

A M E R İ K A’ D A K İ

Serdar İlhan

TÜRKLERİN

GAZETESİ

Arzu Kaya

Uranlı twitter@arzukayauranli

New York Gypsy Festival

Amerikalılar niçin Türkçe öğreniyor?

BİR festivali hayal etmek, oluşturmak, sahnelemek ve sürdürmek o kadar uzun ve zahmetli bir yol ki, bazen niye uğraşıyorum diye sorar insan kendine. Bunun cevabı da bellidir aslında: “müzik sevgisi”.

BAZI Türkler, Amerikalılar’a Türkçe dersi verdiğimi duyunca şu tepkiyi verir: ‘Aaa, Amerikalılar niçin Türkçe öğrenmek ister ki?’ Bu yaklaşımla hem kendilerini, hem de ana dillerini küçümsediklerinin ne kadar farkındadırlar bilemiyorum ama cevabım aynı olur: ‘Niçin öğrenmesinler ki?’

Eğer müzik ile ilgiliyseniz bu işi sevmeden iş olarak yapmak imkansızdır, yapan da yoktur zaten. New York’ta uzun yıllardır müziğin içinde yaşıyorum. Arkadaşım Mehmet Dede ile beraber her sene uzun süredir devam eden iki festival düzenliyorum. Bunlardan biri İstanbulive serisi, diğeri de Çingene Müzik Festivali. “New York Gypsy Festival” bu sene 9’uncu yılına giriyor. 2002 yılında açtığım Maia Meyhane’de Cuma akşamları başlayan Çingene müziği partileri ilk çıkışı olmuştur Gypsy Festivali’nin. Hindistan’dan başlayan ve Avrupa’da son bulan yolculukları ile her yerleştikleri ülkenin müziğine renk katan Romanlar çok özel, müzik için yaratılmış kişilerdir sanki. Mutlaka bir müzik aleti çalar her Roman! 2004 de festivali yapmak için kolları sıvadığımızda arkadaşımız DJ Joro Boro, beni Mehanata isimli bir mekanın sahibi ile tanıştırmak istedi ve onun da Gypsy Festivali yapmayı düşündüğünden bahsetti. Hep duymuş ama hiç gitmemiştim oraya. Görüşmemiz sonunda ‘neden olmasın festivali birlikte yapalım’ dedik, Maia ve Mehanata sponsorluğunda ilk festivalimizi 2005 yılında yaptık. Roxy’de Gogol Bordello, Iva Papazov ve Hüsnü Şenlendirici’nin katıldığı konsere 800 civarı seyirci gelmişti. Onların yanı sıra da lokal gruplar değişik mekanlarda konserler vermişlerdi. Afişlerinde hep Hürriyet Abidesi’ne bir müzik aleti çaldırdığımız festival 9 yıldır aralıksız devam ediyor. Genellikle hiç sponsorsuz gerçekleşen (Nedense bu güne kadar birkaç içki markası dışında kimse Çingene Festivali’ne destek vermek istemedi) festivalimize ağırlıklı olarak Avrupa’dan gruplar katılıyor. World Music Institute, Summer Stage, Pace Üniversitesi, Hollanda, Romanya, Fransız ve Macaristan konsoloslukları ile birkaç kez ortak çalışmalar yaparak daha da büyütme şansımız oldu festivali. Bu konsolosluklar kendi ülkelerinin müziklerini New York’ta tanıtabilmek için bazı senelerde Gypsy Festivali’ni tercih ettiler ve Avrupa’dan gelecek grupların ulaşım masraflarını sağlayarak bize destek verdiler.

CESUR, GÜZEL VE TUHAF New York Moda Haftası sona erdi. İşte modacıların cesur, güzel ve tuhaf diye nitelendirdiği ve 2014 bahar koleksiyonlarının sergilendiği defilelerden geriye kalanlar…

(NEW YORK – POSTA 212) Geçtiğimiz hafta moda tasarımcıları New York’ta 2014 Bahar koleksiyonlarını sergilediler. Belden kesik kısa tişörtler ve yapılı sutyen üstler, 90’lar hayranlarını memnun etti. Kesimler ve transparan kumaşlar da bir hayli cüretkardı. Ama bu kadar cesareti kaldırmayanlar için diz altı, kadınsı ve uçuşan elbiseler, bu yıl podyumu ele geçiren neopiren gibi yeni kumaşlar, ekose etek-

ler, spor giyimden ilham alan tasarımlar ve her yerde beyaz vardı. Dudaklarda ve tırnaklarda turuncu öne çıkarken, erkek giysilerinde bol ve rahat kesimler ilgi çekti.

» HAFTANIN FELAKETLERİ

Bu yıl New York Moda Haftası’nın arka planı olaylı geçti. Kapanışını Marc Jacobs defilesiyle yapan moda haftasında BCBG Max Azria defilesinin sahne arkasında yangın çıktı, Calvin Klein defilesinin öncesinde Nicole Kidman’a bir bisikletçi çarptı ve ünlü moda yazarları asansörde mahsur

kaldı. Haftanın tersliği Philosophy by Natalie Ratabesi defilesinden çıkan 50 kadar satın almacı ve moda editörünün, yük asansöründe mahsur kalmasıydı. Olay yerine itfaiye çağrıldı, ama itfaiyeyi bekleyemeyen moda editörlerinden bazıları topuklu ayakkabılarını çıkartıp, asansörden dışarı tırmandı. Ardından, BCBG Max Azria defilesinin sahne arkasında çıkan yangın basın mensupları-

İkinci yıldan itibaren basın çok ilgi gösterdi, seyircinin de ilgisi çok iyiydi hep, bugüne kadar boş geçen bir festival hatırlamıyorum. Aslında New York’un müzik kültürüne çok katkısı oldu festivalin. New York Times’tan Ben Sisario bir kaç yıl önceki yazısında “Festivalde öyle güzel konserler var ki, sadece birini tavsiye etmek çok zor!” demişti. Zaman zaman Romanların sosyal problemleri ile ilgili konulara değinen programlar yaptık festival içinde, zira halen Avrupa’nın birçok yerinde Romanlara karşı ırkçılık sürüyor. Bazen bu konulara daha fazla yer vermemizi istiyorlar New Yorklu Romanlar, ama bizim ilgi alanımız ağırlıklı müzik olduğu için yapamıyoruz. Katılan grupların birçoğunun ilk New York konserleriydi. Festival sayesinde New Yorklu müzik dinleyicisi Roman müziği ile daha bir yakın oldu. Örneğin 2010 yılındaki Romanya’dan gelen Mahala Rai Banda ile Summer Stage’de düzenlediğimiz konsere 4000 kişi katıldı! Festival 8 sene boyunca Gogol Bordello, Gypsy Kings, Beirut, Balkan Beat Box, 17 Hippies, Baba Zula, Selim Sesler, Fanfare Ciocarlia, Ritm of Rajasthan, Barbaros Erköse, Balval, Watcha Clan, Kal gibi birçok ünlü grubu ağırladı.

nı ve mankenleri korkuttu ama kısa sürede kontrol altına alındı ve programda aksamaya neden olmadı.

» PİŞTİ OLDULAR

Beyonce’nin kardeşi Solange Knowles ve model Leigh Lezark, Noon by Noor defilesine tamamen aynı desene sahip çok benzer giysilerle geldiler. Günlük hayatta önemsiz bir ayrıntı olsa da, Moda Haftası için “büyük bir felaket” olarak yorumlandı.

» KIDMAN KAZA GEÇİRDİ

Nicole Kidman, Calvin Klein defilesine gitmek üzere New York’taki otelinden çıkarken kaldırımda bir bisikletçiyle çarpıştı. Yere devrilen Kidman, acı içinde ayak bileğini tutsa da, olay yerine çağrılan ambulansa binip hastaneye gitmeyi reddetti. Sonradan defilede verdiği röportajlarda iyi olduğunu ama biraz sarsıldığını ifade etti ve konunun polise intikal ettiğini söyledi. New York polisi ise Carl Wu adlı 19 yaşındaki amatör bir paparazzi olan bisikletçinin kaldırımda bisiklete binmekten, kasksız bisiklet kullanmaktan ve başkalarını tehlikeye atmaktan üç ceza aldığını açıkladı. Kidman’ın Wu’ya dava açacağı açıklandı.

HAYALLER GERÇEK OLUYOR SÜRÜCÜSÜZ ARAÇLAR YOLDA

Ne zamandır size bu konuda yazmak istiyordum. Öyle ya, gerçekten niçin Türkçe öğreniyorlar? Derken, bunu kendim anlatmaktansa öğrencilerimden niçin Türkçe öğrendiklerini anlatan bir kompozisyon istedim. Hoşgörünüze sığınarak yaptıkları şirin hataları düzeltmeksizin yazdıklarını sizinle paylaşmak istiyorum. Biraz dikkatle okursanız ne demek istediklerini anlamanız pek de zor olmayacak. İşte verdikleri cevaplar: “...Ben bütün diller çok seviyorum. Dil öğrenmek çok ilginç bir hobi. Ne kadar çok dil öğreniyorsun o kadar çok dünya kültürü anlıyorsun. 10 yıl önce Türkiye’ye gittim. Şimdi her fırsat gitmeye çalışırım çünkü her yer görmek isterim. Türkiye’de doğal güzellik ve çok tarihsel alan var. Ama problemim ‘dil’. Çünkü büyük şehirlerde herkes İngilizce bilir ama Gaziantep, Urfa veya Van’da bazen hiç kimse İngilizce bilir! O zaman anladım Türkiye’nin hep yer görmek istersen Türkçe öğrenmek lazım.” “...Calvin Klein Company beni iki yıl önce bir toplantı için Istanbul’a gönderdi. Önce Türkiye’ye giderim diye Türkçe öğrenmek istedim. Ama şimdi Türkiye’de, evde hissedeyorum. Herkes arkadaş gibi. Emekli olunca Türkiye’de Güney’de yaşamak isteyorum. Onun için Türkçe öğrenmeliyim. ‘Benim için Türk müzik, kültür ve edebiyat çok ilginç. Doğu dillere çok merakım var. Türk müzik dili de çok seviyorum. Türkiye, Azerbaycan ve Türkmenistan’da çok vakit geçirmek istiyorum. Türki diyarları gezip kopuz, kemence, bağlama gibi yerel sazlar keşfetmek istiyorum. En çok zurna sesi bayılıyorum ve ney çok ilginç buluyorum. Onun için Türkçem çok iyi yapmalıyım.’ “ Fonetik dillere cok meraklıyım. Türkçe müzik gibi bir dildir. Çünkü ses uyumlar vardır. Türkçenin müzik gibi dil olduğunu keşfedince öğrenmeye karar verdim. Doğru bir karardı çünkü Türk tarihi ve kültürü çok zengin. Her gün yeni bir şey öğreniyorum. Öğreniyince Türkçe daha çok seviyorum.” “Kocam Türk. Onun için Türkçe öğreniyorum ki, o kaynana ile ne konuşur anlarım. Hem mutluyum ki, şimdi Türkiye’de yalnız alışveriş çıkabilirim ve pazarlık ederim. Türkçe bilince bana ‘turist fiyat’ söylemezler! Derim ‘ben yenge! Turist değil!’ Onlar ‘yenge bizden’der. Herkes sever. Şimdi kaynana da cok mutlu çünkü telefonda ‘nasılsın’dan çok konuşabiliriz.” “Adı Ayşe bir Türk hastam var. Az İngilizce bilir ama işaretle her şeyi anlatır. Her zaman neşeli ve güler. Her muaynede bana Türk lokum, fındık, çay getirir. Bir gün beni akşam yemek için davet etti. Evde herkes bana çok iyidi. Bir odalı bir evde babaanne, dede, anne, baba ve iki çocuk yaşar. Ev çok küçük ama bu insanlarda çok büyük kalp var. Önce Türk kahve içtik. Sonra yemek, meyve ve Türk çayı... Her şey cok nefis. O gece ağladım çünkü bir insan nasıl bu kadar cömert ve iyi kalp olur anlayamam ve mutlaka Türkiye’ye gitmek için karar verdim ki, daha çok insan tanıdım. Türkiye’ye gittim. Bütün Güney’de, İstanbul ve Giresun’da (Ayşe’nin köyü oradadır.) bulundum. Herkes bana çok iyidi. Ama Giresun’da çok az insanlar İngilizce bilir ve az! Bu insanlar ve kültürü daha iyi anlamak isterim. Bunun için Türkçem daha iyi yapacağım.’ İşte böyle!..Biz Türkçe’yi hoyratça yıpratmaya devam edelim; Amerikalılar şakır şakır Türkçe öğreniyor... Ama buna sevinmeli. Zira, biz değerini bilmezken hiç olmazsa onlar Türkçe’ye gereken önemi verebiliyor...

Bu yıl 9’uncusunu yapacağımız festival Perşembe günü Hollanda’dan gelen Arifa isimli grup ile açılacak ve yine dünyanın değişik ülkelerinden müziklerle 5 Ekim tarihine kadar devam edecek. Bugüne kadar festival ile ilgili konuşulduğunda bana sorulan ilk soru hep “Are you Gypsy” oldu. Ben de hep “I’m Gypsy at heart” diye cevap verdim. Haftaya kendini kalben çingene hisseden herkesi Çingene Festivali’ne dansa bekliyoruz. www.nygypsyfest.com

REKLAM VERMEK İÇİN...

reklam@posta212.com

(FRANKFURT) Uluslararası Frankfurt Otomobil Fuarı önceki gün kapılarını 65. kez açtı. 22 Eylül’e kadar devam edecek olan fuarda sürücüsüz otomobiller büyük ilgi görüyor. Daimler otomobil işletmesi test mühendisi Jochen Raab, ellerini direksiyondan çekmiş, sensörlerle donanmış ve sürekli internet bağlantısı olan bir otomobil içinde bulunuyor. Raab, “Şimdi çarpışma durumuna geldik. Görüyorsunuz, hiçbir bi-

çimde ayaklarım pedallarda değil. Ama araba beni uyarıyor, kendini frenliyor ve olası bir kazayı önlemiş oluyor” diyor. Deutche Welle’in Türkçe sitesindeki habere göre, yaz aylarındaki testlerde yaklaşık 100 kilometrelik bir yolu tamamen kendi başına kat edebilen otomobile, mühendisler “S500 Zeki Sürüş” adını vermiş. Akıllı telefon gibi! Tamamen internet bağlantılı, bir anlamda dört tekerlek üzerindeki akıllı telefon gibi bir otomobil! Diğer firmalar da test sürüşlerini sürdürüyor. Binek araç uzmanı Stefan Bratzel için bu gelişmeler çok heyecan verici: “Sürücüsüz otomobil konusunun gelecek beş ila on yıl içinde gündemi belirleyeceğine ve otomotiv dünyasını temelden sarsacağına kesinlikle inanıyorum.

KANYE WEST’İN BAŞI BELADA Geçtiğimiz temmuz ayında bir paparazziye saldıran Kanye West, bir yıl hapis cezası alabilir. (LOS ANGELES) Kanye West, darp ve birinci derece hırsızlıkla suçlanıyor. Ünlü müzisyenin suçlanmasına neden olan olay geçtiğimiz 19 Temmuz’da Los Angeles Havalimanı’nda yaşanmıştı. West, burada fotoğraflarını çekmeye çalışan magazin muhabiri Daniel Ramos’a yumruk atmış, ardından boğuşmaya girmiş ve fotoğraf makinesini almıştı. Olay sonrası kalçasından sakatlanarak hastaneye kaldırılan Ramos, West aleyhine dava açtı. TMZ’nin haberine göre, eğer suçlu bulunursa West bir yıl hapis cezası alabilir.


A M E R İ K A’ D A K İ

TÜRKLERİN

Toplum Yaşam

GAZETESİ

18 Eylül 2013 Çarşamba

3

McDONALD’S MÜDÜRÜ RESTORANINI SOYDU

Kaliforniya,s Pleasanton’daki bir McDonald’s şubesinin müdürü olan Felix Becarra, yüzüne maske takıp önce kendi çalıştığı restoranı, sonra da bir başka McDonald’s şubesini soydu

KREŞTE KOKAİN PANİĞİ Bronx’taki bir kreşte bin adet uyuşturucu hap ve bir kilo kokainin yanı sıra bir dolap dolusu para ele geçirildi. Kreşin silahla yakalanan iki yöneticisi tutuklandı (NEW YORK - POSTA 212) New York’un Bronx bölgesinde yer alan Fun World Childcare adlı kreşte arama yapan polis, bin tane oxycodone hapı ve bir kilo kokain ele geçirdi. Kreşin yöneticileri Gregorio Hanley (41) ve Johanna Vasquez (31) uyuşturucu bulundurmaktan tutuklandı. Hanley’e ait başka bir dairede de arama yapan polisler, bir dolap dolusu nakit para da buldu. Rosedale Caddesi üzerindeki bir binanın üçüncü katındaki kreşe baskın yapan polis-

ler okulda öğrencilerin rahatça ulaşabileceği beslenme çantalarının içerisinde kokaine rastladı. Fun World Childcare’in yöneticileri olan ve aynı zamanda 6 ile 3 yaşlarında iki oğulları ile birlikte kreşle aynı katta yaşayan Gregorio Hanley ve Johanna Vasquez çifti uyuşturucu ticareti yapmakla suçlanıyor. Polis, Hanley’in üç saat önce binanın önünde bir araçta bulunan kişiye uyuşturucu satarken görüntülenmesi üzerine harekete geçti. Polis önce

aracı takip etti ve içindeki kişinin üzerinde 150 gram kokain buldu. Bunun üzerine gece kreşin bulunduğu binaya baskın yapan polis, kreşin mutfak dolabında 20 bin dolar nakit para, 30 bin dolar değerinde hap, 50 bin dolar değerinde esrar ve 150 gramlık paketler halinde bir kilo kokain ele geçirdi. Polisler daha sonra, Hanley’de anahtarı bulan karşı sokaktaki başka bir dairede de arama yaptı ve 160 bin dolar nakit para, para sayma makineleri ve bir tabanca buldu.

NBA YILDIZI LEBRON EVLENDİ (SAN DIEGO – POSTA 212) Miami Heat’in yıldız oyuncusu LeBron James, uzun zamandır birlikte olduğu sevgilisi Savannah Brinson ile evlendi. Lise yıllarından beri birlikte olan ve iki çocukları bulunan James ve Brinson’ın San Diego’daki Grand Del Mar Hotel’de düzenlenen ve yaklaşık 200 davetlinin katıldığı düğününde yoğun güvenlik önlemleri alındı. Televizyon kanalları düğünü helikopterlerle görüntülemek isteseler de, bahçede açılan şemsiyeler, konukların kimliğini gizledi. Düğünden sonra kutlamalar üç gün sürdü. Lebron James, sevgilisine 1 Ocak’ta takım arkadaşlarının önünde evlenme teklif etmişti.

107 YAŞINDA SİLAHLI ÇATIŞMADA ÖLDÜRÜLDÜ 107 yaşındaki Monroe Isadore, 2 kişiye ateş ettikten sonra olay yerine gelen polislere de aynı şekilde karşılık verdi. Bunun üzerine SWAT ekibi, yaşlı adamı öldürdü (ARKANSAS – POSTA 212) Arkansas polisi, Monroe Isadore (107) adında bir adamın evinde iki kişiye silah doğrulttuğu yönündeki bir saldırı şikayeti üzerine olay yerine gitti. Polis, Isadore’nin bulunduğu yatak odasına yaklaşırken kapıya doğru bir el ateş edildi ancak yaralanan olmadı. Bunun üzerine olay yerine çağrılan SWAT ekibi, Isadore’nin yatak odasında silahlı olduğunu doğruladı ve dışarı çıkması için odanın penceresinden içeri gaz bombası attı. Ancak bunun üzerine pencereden etrafa ateş açan Isadore, içeri giren SWAT ekibi tarafından öldürüldü. Polis soruşturmanın sürdüğünü söyledi ve daha fazla detay vermedi.

(KALİFORNİYA – POSTA 212) Pleasanton bölgesinde bir McDonald’s şubesinin müdürü olan 42 yaşandaki Felix Becarra, izinli olduğu gün, yüzüne beyaz bir maske taktı ve tabancasıyla çalışanları tehdit edip, restoranı soydu. Restoranda çalışanları dondurucuya kilitleyen Becarra, kaçmayı başardı. Yarım saat dondurucu odasında kalan restoran çalışanları polis tarafından kurtarıldı. Becarra, 5 gün sonra bu kez San Mateo’da benzer bir soygun yaptı. Her iki olayda da kimse yaralanmadı ve Becarra parayı alarak kaçmayı başardı. Ancak bu kez otomobilin plakası belirlenen ve kısa sürede yakalanarak tutuklanan Becerra suçlarını itiraf etti.


4

Teknoloji

18 Eylül 2013 Çarşamba

A M E R İ K A’ D A K İ

TÜRKLERİN

GAZETESİ

Linkedin sınırı aştı mı?

İş arayanlara ücretli üyelik satan LinkedIn etik davranmamakla eleştiriliyor. Sitenin uygulamasını eleştiren yazarların, iş arayanlara daha iyi önerileri var… (NEW YORK – POSTA 212) Profesyonel sosyal ağ LinkedIn, son dönemlerde başlattığı uygulamalarla kullanıcılarını kızdırdı. Yakın zamanda PBS NewsHour web sitesinin “Ask the Headhunter” bölümünü yazan Nick Corcodilos “Linkedin işverenleri ve iş arayanları kandırıyor mu?” diyordu.

» ÖZGEÇMİŞ GÖSTERMEK

PARAYLA

LinkedIn ilk açıldığında iş arayanlara tüm hizmetleri beda-

vaydı. Ancak son yıllarda şirket karını artırmak için iş modelini değiştirdi ve sosyal ağdan çok, iş arama sitesine dönüştü. Bir noktada şirketlerden özgeçmişlere ulaşmak için para istemeye başlayan şirket, son olarak çalışanlar için “Premium” hizmetlerini ortaya çıkarttı.

» KARİYER SİTELERİ ETKİSİZ

Geçtiğimiz hafta Forbes dergisine yazan kariyer koçu Nancy Collamer, kariyer sitelerinin iş bulmakta çok etkisiz olduklarının ortaya çıktığından söz ediyordu. Endüstri gözlem kuruluşu CareerXroads’un Corcodilos’a yaptırdığı analize göre, kariyer sitelerinin gelirlerinin patlama yaptığı 10 yıllık dönem boyunca bu sitelerden bulunan iş sayısı yüzde 50 oranında düşmüştü. Bugün, Monster.com ve CareerBuilder.com gibi web siteleri bir

araya geldiklerinde bile işe almaların ancak yüzde 2,5’ini gerçekleştirebiliyorlar. Kısacası internetteki kariyer siteleri para kazanıyor ve işyerleri bu sitelere milyonlarca dolar harcıyor, ama insanlar bu sitelerden nadiren iş bulabiliyorlar. LinkedIn’in son zamanlarda aylık 29,5 dolara sattığı “iş arayan üyeliği”, kullanıcılara (nitelikleri ne olursa olsun) başvurularının işverenlerin önüne “öncelikli olarak” gitmesini sağ-

lıyor. Collamer bu durumu “hak etmediğiniz halde ilk sırayı alacaksınız” diye yorumlarken, Corcodillos’a göre LinkedIn bu hareketiyle “tutarsız ve sorgulanabilir hizmetlerin kaygan yoluna ilk adımı attı”.

» ÜCRETLİ SERVİS SORUNLU

Ücretli servis, hem ödemeyenlerin ayrımcılığa uğramasına hem de iş arayanların güvensizlik hislerinin sömürülmesine neden olduğu gerekçesiyle tepki çekiyor. Çünkü işverenler, sizin para ödediğiniz için özgeçmişinizin ilk sırada çıktığını biliyorlar. Yöneltilen suçlamalarla ilgili Next Avenue sitesine konuşan LinkedIn şirket sözcüsü Joe Roualdes, “Verilerimize göre işyerlerinin İş Arayan üyeliğini kullanan kullanıcılarla iletişime geçme sıklığı diğer kullanıcılar-

dan yüzde 50 daha fazla. Bunu nedeni bu üyelerin LinkedIn’de çok aktif olması, işverenlere mail gönderebilmeleri, onlardan ücretsiz mail alabilmeleri, profillerine bakan herkesi görmeleri ve bir işe başvurduklarında adayların arasında en üst sırada görüntülenmeleri” dedi.

» LINKEDIN’DE İŞ ARAMA İPUÇLARI

Nancy Collamer yazısında iş arayanların LinkedIn’den faydalanması için ipuçları da verdi. 1. LinkedIn üyeliğine gereksiz para harcamayın Ücretsiz üyeliğinin yanı sıra LinkedIn üyelere 19.95-49,95 dolar arası farklı planlar da sunuyor. 19,95’lik plandan yararlananlar, aldıkları ayrıcalıkların ücrete değdiğini söylüyorlar. Bu miktar, LinkedIn’de profilinizi kimin görüntülediğini görmenizi ve istediğiniz kişiye mesaj gönderebilmenizi sağlıyor. Collamer linkedin’in ücretsiz üyeliğinin yeterli olduğunu, ama çok umutsuzların en ucuz üyelikten faydalanabileceklerini söylüyor. 2. LinkedIn’in iş ilanlarına bel bağlamayın Collamer, LinkedIn’in ilanlarının diğer sitelerden iyi olduğunu düşünse de, gerçekte çok az insanın kariyer sitelerinden iş bulabildiğini tekrarlıyor ve iş bulmak için en iyi yolun networking yapmak olduğunu hatırlatıyor. 3. Her ay 29.95 doları kariyerinize harcayın Özellikle de işsizken bütçeniz sıkışık olabilir, ama 29,95 doları faydalı biçimde harcamanın birçok yolu var. Bunun için toplum kolejinde bir ders alabilir, eski bir iş arkadaşınıza öğle yemeği ısmarlayarak şirketindeki iş fırsatlarını öğrenebilir, tanıdıklarınızla kahve içebilir ya da bir endüstri konferansına katılabilirsiniz.

GEREKLİ TELEFONLAR... GEREKLİ TELEFONLAR...

SOSYAL MEDYADA SON DURUM Yapılan bir araştırma, Türkiye’de video sitelerini kullananlarının sayısının her ay arttığını ortaya koydu

(NEW YORK- POSTA 212) Internet Advertising Bureau Türkiye’nin geçtiğimiz hafta yayınladığı istatistiklere göre Türkiye’de video sitelerini kullananların sayısı her ay artıyor. Araştırmaya göre marthaziran döneminde ülkede internet kullanan gerçek kişi sayısı yüzde 1,5 artarken, bu oran video sitelerinde yüzde 5’e kadar çıktı.

» SİTELER REKORA KOŞUYOR Böylece, video sitesi kullanıcılarının genel kullanıcılara oranı yüzde 37,8’den, 39,1’e yükseldi. Haziran ayında video sitelerinde sayfa gösterimi değerleri mayıs ayına göre yüzde 16, mart ayına göre ise yüzde 42 oranında artış gösterdi. Öte yandan dünyada ve Türkiye’de sosyal medyanın çeşitliliği ve kullanıcı sayısı da her geçen gün hızla artıyor. İnternet Ölçümleme Araştırması, Şubat 2012 ve Şubat 2013 karşılaştırmalı sonuçlarına göre Türkiye’deki internet kullanıcılarının sayısı bir

GEREKLİ TELEFONLAR...

yılda 1,3 milyon arttı. İnternet kullanıcılarının tamamına yakını ise sosyal medyayı kullanıyor.

» SOSYAL MEDYA DA ARTIYOR

Dünyada 1,1 milyar kullanıcısı olan Facebook’un Türkiye’deki kullanıcı sayısı 31,25 milyona ulaştı. (Bunun neredeyse yarısından çoğu 2010-2012 yılları arasında katılmıştır) Bu rakamlar, dünya üzerinde yaşayan 7 milyarı aşkın insanın yüzde 16’sını, 73,7 milyon kişi olan Türkiye toplam nüfusunun ise yüzde 42’sini kapsamakta. Bu kullanıcı sayısıyla, dünyada Türkiye, ABD, Brezilya, Hindistan, Endonezya, Meksika ve İngiltere’nin ardından 7’inci sırada yer alıyor. Facebook üyelerinin yüzde 57’si aynı zamanda mobil kullanıcı. 2012 yılında yüzde 3 olan sosyal ağlara tabletten bağlanma oranının bu yıl büyük bir artışla yüzde 16’ya

çıktığı da belirtiliyor. Twitter’ı ise dünyada 600 milyon kişinin kullandığı tahmin ediliyor. Türkiye’deki üye sayısı ise yaklaşık 7,5 milyon kişi. Dünyanın en büyük pro-

T.C. ATLANTA FAHRİ BAŞKONSOLOSLUĞU Telefon Faks e-Posta Adres

+1 (404) 848-9600 +1 404 848 9600 mdiamond@honturkishconsulga.org Chairperson, The American Turkish Friendship Council 1266 West Paces Ferry Rd. NW Suite 257 Atlanta, GA 30327 Web sitesi www.honturkishconsulga.org T.C. BALTIMORE FAHRİ BAŞKONSOLOSLUĞU Telefon Faks e-Posta Adres

+1 (410) 889-0697 +1 (410) 889-0697 czkiratli@bcpl.net 313 Wendover Road, Baltimore, MD 21218

T.C. BOSTON BAŞKONSOLOSLUĞU Telefon e-Posta Adres

+1 857 250 47 00 consulate.boston@mfa.gov.tr 31 Saint James Avenue,Suite #840, Boston, MA 02116 Web sitesi boston.bk.mfa.gov.tr T.C. DETROIT FAHRİ BAŞKONSOLOSLUĞU Telefon Faks e-Posta Adres

+1 (248) 701-1050 +1 (248) 626-8279 nurten@turkishconsulategeneral.us P.O. Box 986, Farmington, MI 48332-0986

T.C. FLOWOOD FAHRİ BAŞKONSOLOSLUĞU Telefon Faks e-Posta Adres

+1 (601) 936-3666 x128 +1 (601) 939-5685 ejones@mmiemail.com 1000 Red Fern Place, Flowood, MS 39232

T.C. HOUSTON BAŞKONSOLOSLUĞU Telefon

+1 713-622 58 49 +1 713-622 03 24 +1 713-622 32 05 +1 713-622 32 76 Faks +1 713-623 66 39 e-Posta consulate.houston@mfa.gov.tr Adres 1990 Post Oak Boulevard Suite 1300, Houston, Texas 77056-3813 U.S.A Web sitesi http://houston.bk.mfa.gov.tr

T.C.KANSAS FAHRİ BAŞKONSOLOSLUĞU Telefon Faks e-Posta Adres

+1 (816) 415-8325 +1 (816) 415-8325 emruerten@gmail.com 812 N. Woodridge Lane, Liberty. MO 64068

T.C.LOS ANGELES BAŞKONSOLOSLUĞU Telefon

+1 (323) 655-8832 +1 (323) 655-8039 +1 (323) 655-8056 +1 (323) 655-8329 Faks +1 (323) 655-8681 e-Posta consulate.losangeles@mfa.gov.tr Adres 6300 Wilshire Blvd.,Suite 2010, Los Angeles, CA 90048 Web sitesi losangeles.bk.mfa.gov.tr T.C.NEW YORK BAŞKONSOLOSLUĞU Telefon

+1 (646) 430-6560 +1 (646) 430-6590 (Konsolosluk Çağrı Merkezine 1-888-566-76-56 numaralı telefondan 7 gün 24 saat ulaşılabilmektedir) Acil Sağlık konuları için: Prof.Dr.Adnan Çinal E-mail:acinal@gmail.com Faks +1 (212) 983-1293 e-Posta consulate.newyork@mfa.gov.tr Adres 825 3rd Avenue, 28th Floor, New York, NY 10022 Web sitesi newyork.bk.mfa.gov.tr T.C.SAN FRANCISCO FAHRİ BAŞKONSOLOSLUĞU Telefon Faks e-Posta Adres

+1 (707) 939-1437 +1 (707) 939-1433 bonnie@kaslan.com 1281 Oak Creek Drive, Suite A, Sonoma, CA 95476

T.C.SEATTLE FAHRİ BAŞKONSOLOSLUĞU Telefon Faks e-Posta Adres

+1 (206) 662-8234 +1 (425) 739-6722 john.gokcen@boeing.com 12328 NE 97th Street, Kirkland, WA 98033

TC WASHINGTON BÜYÜKELÇİLİĞİ Telefon Adres

+1 (202) 612-6700 2525 Massachusetts Ave NW Washington, DC 20008

T.C.ŞİKAGO BAŞKONSOLOSLUĞU Telefon

+1 312 263 06 44 +1 312 263 12 95 Faks +1 312 263 14 49 e-Posta consulate.chicago@mfa.gov.tr Adres 455 N. Cityfront Plaza Dr., (NBC Tower), Suite:2900, Chicago, IL 60611 - USA Web sitesi sikago.bk.mfa.gov.tr BAĞLI BİRİMLER BASIN MÜŞAVİRLİĞİ Telefon (202) 612.6807 Faks (202) 319.1087 e-Posta trpressoffice@verizon.net DİN HİZMETLERİ MÜŞAVİRLİĞİ Telefon 202-612-6816 Faks 202-332-1841 EĞİTİM MÜŞAVİRLİĞİ Telefon (202) 612-6810 Faks (202) 319-1538 e-Posta education@turkishembassy.org egitim@turkishembassy.org EKONOMİ MÜŞAVİRLİĞİ Telefon (202) 612.6790 Faks (202) 238.0627 e-Posta washingtoneco@verizon.net EMNİYET MÜŞAVİRLİĞİ Telefon 202-612-6809 e-Posta washington@egm.gov.tr GÜMRÜK MÜŞAVİRLİĞİ Telefon 202 612 6794 Faks 202 518 4116 e-Posta gtbusa@gtb.gov.tr KÜLTÜR TANITMA MÜŞAVİRLİĞİ Telefon (202) 612.6800 Toll free: (877) FOR TURKEY Faks (202) 319.7446 e-Posta dc@tourismturkey.org SİLAHLI KUVVETLER ATAŞELİĞİ Telefon (202) 612.6770 Faks (202) 238.0623 e-Posta adminattache@wtska.com defensesec@wtska.com wska@wtska.com milattache@wtska.com navalattache@wtska.com TİCARET MÜŞAVİRLİĞİ Telefon (202) 612.6780 Faks (202) 238.0629 e-Posta vasington@dtm.gov.tr dtvas@verizon.ne

» EN GÖZDE TWITTER

Siyasilerin en çok kullandığı sosyal platform Twitter. Başta Cumhurbaşkanı Abdullah Gül olmak üzere bütün liderler Twitter’ı etkin biçimde kullanıyor. Twitter’ı en çok kullananlar ise AK Partililer. Dünyaya baktığımızda da durum değişmiyor. ABD Başkanı Obama’dan Şili Devlet Başkanı Pinera’ya, Malezya Cumhurbaşkanı Razak’tan İsrail Başbakanı Netanyahu’ya dünyadaki birçok siyasi figür Twitter kullanıyor.

GEREKLİ TELEFONLAR...

AMERİKA BİRLEŞİK DEVLETLERİ’NDEKİ BAŞKONSOLOSLUKLAR

fesyonel iş ağı Linkedln’in kullanıcı sayısı da 187 milyona ulaşmış durumda. Linkedln’in Türkiye’deki kullanıcı sayısı ise 1,2 milyon kişi olarak açıklandı.

GEREKLİ TELEFONLAR... HAVAYOLLARI

TÜRK HAVA YOLLARI Telefon 1-800-874 8875 Web sitesi www.turkishairlines.com DELTA HAVAYOLLARI Telefon 800-221-1212 Web Sitesi http://www.delta.com UNITED AIRLINES Telefon 1-800-864-8331 Web Sitesi http://www.united.com

ACİL TELEFON VE YARDIM HATLARI Yangın İhbar Polis İmdat Ambulans Zehirlenme Kontrol Merkezi Tecavüz Kriz Merkezi Adsız Narkotikler Adsız Alkolikler Aile İçi Şiddet Yardım Hattı Kriz Hattı Kayıp Ve İstismar Edilen Çocuklar Ulusal Merkezi

911

(212) 7647667 (212) 267-7273 (212) 929-7117 (212) 647-1680 (800) 621-4673 (212) 219-5599 (800) 843-5678

DEVLET KURUMLARI ABD Vergi İdaresi (IRS) Sosyal Güvenlik İdaresi (SSA) Federal Soruşturma Bürosu (FBI)

(800) 829-1040 (800) 772-1213 (212) 384-1000

ULAŞIM REHBERİ Amtrak Demiryolu New York La Guardia Havaalanı Uluslararası Newark Havaalanı Uluslararası New York J.F.K. Havaalanı (JFK) Metropolitan Ulaşım İdaresi (MTA)

(800) 872-7245 (718) 533-3400 (973) 961-6000 (718) 244-4444 (866)743-3682


A M E R İ K A’ D A K İ

TÜRKLERİN

Yaşam

GAZETESİ

18 Eylül 2013 Çarşamba

5

Kurtuluş Savaşı yetimlerine ABD’li ilk Türklerden 2 milyon dolar yardım Kurtuluş Savaşı yıllarında Peabody, MA ve çevre illerdeki Türkler, yardım kampanyası düzenledi. 21 Ağustos 1921’de Türkiye’ye gönderilmesi için Washington’daki Türkiye temsilcisi Abdülhak Hüseyin’e 150 bin dolar verildi 1860’larda Amerika’ya gelen ilk luş Savaşı’nda yetim kalan çocuklar Türklerin, fabrikalardaki çalışma için tüm hayatları boyunca biriktirşartları, günlük yaşamları, sevinçleri, diklerini gözlerini kırpmadan yardım hüzünleri, kavgaları, dramları hazırcemiyetlerine bağışladılar. İçlerinlanan bir doktora tezi den bazıları Amerikan orile gözler önüne sedusuna katılıp 1. Dünya TÜRK Savaşı’nda cepheye gitti, rildi. Halen İpek ÜniAVENUE kimi işçi sendikasına deversitesi’nde akademisyen olarak görev lege oldu, kimi girişimci yapan ve o dönem olup mekan açtı. Işıl AceBilkent Üniversitehan, 309 sayfalık tezinsi Tarih Bölümü öğde bugüne kadar Amerirencisi olan Işıl Aceka’ya gelen ilk Türklerin han’ın hazırladığı hiç ele alınmamış sorun“Made in Massachularını yazdı. İşte 1860’lı setts: Converting Hiyıllarda Harput’tan sırades and Skins Into sıyla Samsun’a, İzmir’e, Leather and Turkish Marsilya’ya ordan da @cmlzyrtcemil@turkofamerica.com Immigrants Into InAmerika’ya uzanan çıldustrial Laborers gın Türklerin, Kürtlerin, (1860s-1920s)” başlıklı doktora tezi Ermenilerin, Süryanilerin, Rumların 1860’lı yıllarda Massachusetts’in Pekısacası Osmanlıların hikayesi: abody, Lynn, North Shore, Worcester » HARPUT-SAMSUN-MARSİLYAgibi şehirlerine özellikle Harput’tan NEW YORK HATTI gelen göçmenlerin yaşantılarının deAmerikalı misyonerlerin faalitaylarını ortaya koyuyor. yetleri Harput’tan Amerika’ya göDeri atölyelerinde, tel ve ayakkaçün başlamasına vesile oldu. Misyobı fabrikalarında çok kötü şartlarda nerler aynı zamanda Doğu Anadolu düşük ücretlere çalışan Osmanlılar, bölgesinde yaşayan Ermeniler’i de bekar evlerinde kalabalıklar halinyeni kıtaya çekmenin yollarını bulde ülke hasreti ile yaşadı. Amerikan du. 1878 yılında Harput’tan Massatoplumuna çok karışmadan para bichusetts eyaletinin Worcester şehririktirip ülkelerine dönme hayali kune gelen ilk Ermeni Aaron Yenaykian ranlardan kimi tüberkülozdan, veoldu. Tel üreten Washburn & Moen remden, iş kazalarından genç yaşta Manufacturing Company’de iş bulöldü. Geriye doğum yerlerini göstedu. Yazdığı mektuplarında, memleren ay-yıldızlı mezar taşları kaldı. ketteki Ermeni arkadaşlarına, Adana Çalıştıkları fabrikalarda çoğunlukve İstanbul yerine ‘rüyalar ülkesita oldukları için grevler yaptılar, saat ne’ gelmelerini tasviye etti. Yenaykiücretlerinin yükseltilmesini istedian’ın mektupları Atlantik’in diğer yaler. Aralarından nadir de olsa intihar kasında karşılıksız kalmadı. Sadece eden, din değiştiren oldu. Balkan SaErmeniler değil Harput’taki Türkler vaşları, 1. Dünya Savaşı ve Kurtuluş ve Kürtler de ABD’nin yolunu tuttu. Savaşı’na gurbette yakalananlar ülHarput’ta faaliyet gösteren Amekeleri için yardım kampanyaları dürikalı misyonerler tarafından açılan zenlediler. Kürtler ve Türkler, KurtuFırat (Eurphrates) Koleji başkanı Ra-

Türk işçilerin yoğunlukla çalıştığı fabrikalar A.C. Lawrence Co. ve National Calfskin Co. şirketleriydi.

Cemil Özyurt

Deri işinde çalışan Harputlu Yakub Ahmed, 1920’lerde Amerikan vatandaşlığını kutlarken.

hip James Barton, 1888 yılında Amerikan Eğitim Bakanı Oscar Straus’a yazdığı mektupta, Harput’tan 105 kişinin ABD’de veya gitme hazırlığında olduğunu, Hüseynik köyünden 200’ü aşkın kişinin halen ABD’de olduğu bilgisini veriyordu. Pek çok kişinin ABD’ye gelme hazırlığında olduğunu söyleyen Barton, Osmanlı hükümetinin kısa süre içinde göçlere tam özgürlük tanıyacağını yazıyordu. Harput’un eteğinde, Elazığ’a 4 kilometre uzaklıktaki eski bir Ermeni köyü olan Hüseynik’ten Gaspar Nahigyan, Harput ve İstanbul’da bir acenta kurarak ABD’ye gitmek isteyen hemşehrilerine yardım ediyordu. Worcester’da yaşayan bir Ermeni, Washington’daki Osmanlı elçiliğine mektup yazarak Nahigyan’ı şikayet etmiş dikkatli olunmasını istemişti. Osmanlı, Washington, DC’de Amerika’daki Türkleri temsil eden bir baka-

na sahipti. Amerikan gümrük görevlilerinin kontratla çalışmaya gelen işçileri ülkeden kovması ve Belçika’nın Antwerp şehrine göndermesi, Osmanlı hükümetini yaşanan yoğun göçler karşısında önlem almaya yöneltti. Osmanlı hükümeti ilk tedbirini aldı. 1885’te göçü yasakladı. Amerikan konsolosluk görevlisi de ülkede yeterince çalışan göçmen olduğu, ülkeye gelmek isteyenlerin durumlar düzelene kadar bir süre ABD’ye kabul edilmeyeceğini duyurdu. Şubat 1888’de 24 Osmanlı vatandaşının ABD’ye girişi engellendi ve gemiye bindikleri Marsilya’ya geri gönderildi. Osmanlı, Amerika’nın daha fazla göçmen işçi istemediğini halka duyurma kararı aldı. Sultan II. Abdülhamid yayınladığı bir fermanla yeni kıtaya gitmek isteyenleri göçten caydırmaya çalıştı. Bu sıra-

da ortaya çıkacak kaçak yolla göçün önüne geçmek için politikalar geliştirdi. 18 Temmuz 1890’da öğrenci ve işçi olarak Samsun’daki limandan yurt dışına gidişi yasakladı. Samsun’da şüpheli yolcuları belirleme yeteneğine sahip polisler işe alındı. Ancak tüm önlemlere rağmen bazı yolcular önce İstanbul’a bilet alıp ardından da Marsilya’ya gittiler. Ordan da ABD’ye yol aldılar. Harput ve Diyarbakır’dan 1890’larda yoğunlaşan göç Osmanlı’yı endişelendirdi. 1892’de Washington’daki Osmanlı elçiliğinin raporuna göre 200 müslüman ABD’ye göç etmişti ve bunlardan 10’u Harput’tandı. Bunlardan biri de Worcester’da çalışan çocuklarının yanına göç eden bir imamdı. Osmanlı hükümetinin endişelerinden biri Müslümanların dillerini bilmedikleri bir ülkede asimile ol-

malarının yanı sıra orduda görev yapacak gençlerin kaybedilmesiydi. 1893’te yayınlanan bir fermanla ABD’ye göç yasaklandı. Osmanlı hükümet görevlileri, ABD’ye göç eden Ermenilerin Marsilya ve ABD’de acentaları olduğunu, Türkleri de peşlerinden sürüklediklerini biliyorlardı. Kaçak yolla göçün önüne geçmeye çalışmanın yanı sıra, göç edenleri geri ülkeye döndermek için de çaba harcadı. Osmanlı-Yunan Savaşı’nın yaşandığı Nisan 1897’de yayınlanan bir genelge ile Osmanlı’ya geri dönenlerin askerlikten muaf tutulacağı duyuruldu.

DEVAMI HAFTAYA

33 yaş altı en etkili dış politika lideri Diplomatic Courier dergisi ve Young Professionals in Foreign Policy’in belirlediği, ‘Dünyada 33 Yaş Altı En Etkili 99 Dış Politika Lideri’ listesinde, CHP AB Temsilcisi Kader Sevinç de var İLHAN TANIR NEW WASHINGTON

(POSTA 212) ABD’de diplomatik ve politik kadrolar ile diplomasinin ve dış politikanın gelecek nesil liderleri arasında köprü kuran bir küresel siyaset dergisi olarak tanınan “Diplomatic Courier” ile küresel lider organizasyonu YPFP’nin (Young Professionals in Foreign Policy) belirlediği “Dünyada 33 Yaş Altı En Etkili 99 Dış Politika Lideri” arasına CHP Avrupa Birliği Temsilcisi Kader Sevinç de girdi. Kader Sevinç, yaptığımız kısa röportajda gündemle ilgili düşüncelerini Posta212 okurlarıyla paylaştı.

» TÜRKİYE İÇİN DEMOKRASİ

1

Neden sizi bu sıralamaya aldıklarını düşünüyorsunuz? Biliyorsunuz bu önemli uluslararası ödülün temel kriterleri birikim, etkinlikler, üretkenlik, yaratıcılık, teknoloji kullanımı; uluslararası barış, demokrasi, insan hakları ve çevrecilik gibi konulara duyarlılık ve de yaptığı işlerin etkisinin ölçümü. Fakat seçim sürecinin ayrıntılarına henüz vakıf değilim. Öğrendiğim kadarıyla beni aday gösterenler arasında Avrupa parlamenterleri, Avrupa ve ABD’den akademisyenler ve teknoloji dünyasından uzmanlar var. Brüksel’de Türkiye algısı nasıl? İyiyse neden, kötüleştiyse neden? Türkiye için odak noktası her zaman demokrasi. Çok zenginlikleri olan bir ülkeyiz. Yaratıcı insanlarımız, Cumhuriyet’in ekonomik ve sosyal kazançları, doğal ve tarihsel

2

hazinemiz, başarılı şirketlerimiz, ilerici bir sivil toplumsal dinamiğimiz ve en önemlisi gençlerimiz var. Algılar ayaklarını sağlam bir gerçekliğe basmadıkları müddetçe yıkılmaya mahkumdurlar. Türkiye’yi daha ileriye götürecek olan güç kaynağı her zaman demokrasi. Daha demokrat, daha özgürlükçü bir toplum ve hukuk devleti olmak. O zaman ekonomide de, eğitimde de, sosyal kalkınmada da ilerleriz. Bunu başardığımızda Brüksel’deki veya Washington’daki ve tüm dünyadaki Türkiye algısı da hep daha da olumlu olur. Algının da ötesinde, böylece uluslararası her alanda çok daha güçlü oluruz. Bu siyaset için de, ekonomi için de geçerli. Türkiye güçlü bir demokrasi olmayı başarırsa bu-

gün yaşanan birçok sorunu çok daha kolaylıkla çözer. Ortadoğu’da yaşanan gelişmeler karşısında bugünkü gibi zorlanmaz. Hak ettiği Olimpiyatlar gibi büyük prestijli etkinlikleri toplumun benimseyebileceği ve akılcı bir proje ile alır. Vatandaşlarımız seyahatlerinde bugün artık bir hakarete dönüşen “vize” gibi bir uygulamaya maruz kalmaz. Turizmde Fransa gibi çok gelir elde ederiz. Turist sayısının artmasının yanında “Türk Malı” dendiğinde ihracat patlar, tüm dünyada bilim kurumlarımız, sivil toplumumuz ve kültürel yaratıcılığımız ile güçlü bir ülke oluruz. Her şey bir tarafa Türkiye dendiğinde “mutlu insanlar ülkesi” akla gelir. Bunun için ülkemizde ilerici bir gündemi hakim kılmak

gerekiyor. İlerici gündem Türkiye’yi mutlu insanlar ülkesi yaparken uluslararası alanda da yıldızlaştıracak. Batı ve AB’nin bir anda Türkiye’nin yükselişi karşısında paniğe kapılıp, bunu durdurmak için düğmeye bastıkları teorilerine ne diyorsunuz? Uluslararası ilişkilerde “gerçekçilik” ve “somut çıkar hesapları” her zaman önemlidir. Ancak bu tür abartılı ve duygusal komplo bahaneleri dünya tarihinde içine düşen her ülkeyi batırır. Uluslararası İnsani Kalkınmışlık Endeksi verileri ortada. Önümüzde somut bir toplumsal kalkınma gündemi var. Teknoloji konuşalım. Kadın hakları konuşalım. İnsanca çalışma koşullarını konuşalım. Ekonomik çekim gücümüzü konuşalım. Yenilikçilik, hukuk devleti, doğayı koruma, küçük işletmelere finansman olanakları gibi somut konuları konuşalım. Buna göre siyasetler, buna göre eylemlere odaklanalım. Çağımız somut gündem-

3

li siyaset çağı. AB ile ilişkilerde CHP’nin yapacağı değişiklikler ne olur? Öncelikli ölçeğimiz her zaman olduğu gibi yurttaşlarımızın daha iyi yaşam standartları ve mutluluğu. AB üyelik hedefine de bu ölçekten bakıyor ve bunun için çalışıyoruz. Genel Başkanımız Sayın Kılıçdaroğlu’nun 15 Mayıs 2013 tarihinde Avrupa Parlamentosu’nda büyük beğeni kazanan son konuşmasını herkesin okumasını dilerim. Bu yönde vizyonumuz son derece açık. AB sürecine hayat vereceğiz. AB süreci iktidarların kendi siyasi gündemi için bir araç olarak kullanılmaktan çıkarılacak. CHP iktidarında topluma açık, muhalefet partilerinin de, sivil toplum kuruluşlarının da katılacağı saydam bir yapıda yönetilecek. Türkiye’yi Avrupa ve dünyada güçlü kılacak demokratik, sosyal ve ekonomik reformlara odaklanılacak. Bunun için Avrupa’nın sadece bugün-

4

kü değil gelecekte kendisi için koyduğu sosyal ve ekonomik standartlar hedeflenecek. Sivil toplum ve toplumsal paydaşlarla gerçek bir diyalog tesis edilecek. Bugün yapıldığı gibi konferans salonlarında “sivil toplum diyaloğu” adı altında yürütülen verimsiz, yurttaşların gündemi değil siyasetçilerin partizan gündemine odaklı monoloğa son verilecek. Avrupa Birliği kurumları ile saygın, onların da gündeminde olan müşterek konularımıza öncelik veren bir ilişki yapısında olacağız. AB’ye üyelik sürecini Türkiye’nin ulusal menfaatleri doğrultusunda, bir demokrasi, dünya siyasetinde güç kaynağı ve toplumsal kalkınma ülküsü olarak yönlendiren bir anlayışta olacağız. Bugün yaptığımız Avrupa Birliği çalışmalarının tamamında da vizyonun izlerini görebilirsiniz. Bahsettiğim tüm bu konulardaki yayınlarımızı internet sitemiz www.chp-avrupabirligi.org ‘da bulabilirsiniz.


6

Güncel

18 Eylül 2013 Çarşamba

A M E R İ K A’ D A K İ

TÜRKLERİN

GAZETESİ

Sunay Akın @sunayakin62

BOĞAZİÇİ’NDE KIRIK BİR KANAT ÖYKÜSÜ...

HEZARFEN Ahmet Çelebi’nin kıtalar arası ilk insan uçuşunu gerçekleştirdiği İstanbul Boğazı’nda, Bebekli Atıf Bey ne yazık ki unutulmuştur! Teknik araçlara son derece meraklı olan ve Boğaz kıyısında şirin bir köy olan Bebek’te yaşayan Atıf Bey, ilkel de olsa İstanbul’da ilk uçağı yapan insandır. Gürgen ağacı ve saçtan yapılan uçağın kuyruğu, kanadı ve de pervanesi bulunmaktadır. 1861 yılının 26 Haziran gününde, tüm Bebekliler Protestan Bahçesi’nde toplanırlar. O gün, uçacağını duyuran Atıf Bey, pervanesini ayaklarıyla döndürdüğü uçağıyla yüksek bir yerden havalansa da, ancak 10 metre uçmayı başarır. Yaralanan Atıf Bey’e, İngiliz Okulu’nun öğretmenleri ilk tedavisini yaparken, Bebekliler, babasından kalan parayı böyle saçma sapan işlere harcadığı gerekçesiyle kendisini mirasyedi bir budala ilan ederler! Kırılan keşke sadece Bebekli Atıf Bey’in birkaç kemiği olsa!.. Hakkında söylenenlerle gururu da kırılan, inancı ezilen uçuş sevdalısı bu Boğaz çocuğunun, martıların oyununa bir daha karışıp karışmadığı bilinmez. Atıf Bey, uçmayı denediyse de, bunu gözlerden ve dillerden uzak bir yerde ve zamanda yaptığını düşünmek yanlış olmayacaktır. Boğaziçi’ndeki kanatların tarihine bakacak olursak, bir hayal kırıklığının da Beşiktaş’ta yaşandığını görürüz: Cumhuriyet tarihinin ilk uçaklarının satın alınması için para yardımı istenilen işadamı Nuri Demirağ şu karşılığı verir: “Mademki bir millet tayyaresiz yaşayamaz, öyleyse bu yaşama vasıtasını başkalarının lütfundan beklememeliyiz. Ben bu uçakların fabrikasını yapmaya talibim.” Nuri Demirağ “Tayyare Etüd Atölyesi” adındaki uçak fabrikasını 1936’da, Beşiktaş’ta kurar. 12 eğitim uçağı, 65 planör ve 1 adet yolcu uçağının üretildiği fabrikada çalışan “Ferruh” adındaki genç adamın gözü, işe gitmek için her gün önünden geçtiği Fındıklı’daki Güzel Sanatlar Akademisi’ndedir. Bu okuldaki öğrencilerle arkadaşlık kuran genç adam, uçak fabrikası kapanınca Akademi’nin sınavlarına girer ve ressam Nazmi Ziya’nın atölyesine kabul edilmeyi başarır. 2009 yılının ilkbaharında yıkılan uçak fabrikasında gençliğinin ilk yıllarında çalışmış olan genç adam, resim tarihine imzasını Ferruh Başağa olarak atacaktır... Güzel Sanatlar Akademisi’nin yanındaki Donanma Çay Bahçesi, yalnızca öğrencilerin değil, hayalleri Boğaz’ın kıyısındaki bu okulda ders veren sanatçıların atölyelerine girmek olan öğrenci adaylarının da gittiği bir yerdir. Aşkın da kanatları vardır ve gün gelir kırılır, diyerek, 1970’li yılların başında, Donanma Çay Bahçesi’nin masalarından birinde oturan iki gencin yanına konuk oluyoruz. Genç adam sevgilisine “Civciv,” genç kız da ona “Çılgın” demektedir. İki sevgili de baraj sınavını geçmiş, asıl sınava hazırlanmaktadır. Yani, iki sevgili birlikte ders çalışmakta ve okulun kuytu köşelerinde fırsat buldukça öpüşmektedir. Çılgın kararlıdır, sanat tarihi sınavında Civciv’i yanına oturtacak ve ona yardımcı olacaktır. Öyle de yapar; ama bir gözetmen yanına gelerek, “Kalk bakim sen oradan!” deyince tüm planlar altüst olur. Çılgın, o âna kadar altmış sorudan ikisinin yanıtını sevgilisine fısıldayabilmiştir! Çılgın, soruların yanıtlarını yazarken bir an uzaklaştırıldığı sevgilisine bakar: Civciv’in önündeki kâğıda yanıtlarından çok gözyaşı damlamaktadır… Akademi’nin sınav sonuçlarının asıldığı duvarının önü kalabalıktır o gün. Öğrenci adayları heyecanla adlarını aramaktadır listelerde… Üzülenler arasında Çılgın da vardır. Hayır! O, mimarlık bölümüne girmiştir ama Civciv hiçbir bölümü kazanamamıştır. Sonbahar geldiğinde Akademi açılır, Donanma Çay Bahçesi kapanır. Çılgın’ı okulun kantininde görürüz; tek başına oturmuş, masaları, sandalyeleri kaldırılmış Donanma Çay Bahçesi’nin boşluğuna bakmaktadır. Civciv geri dönmüştür İzmir’e… Genç kızın otobüste yazdığı mektubu Çılgın hep yanında taşımaktadır: “Ah Çılgın, Çılgın şu an beraber olmalıydık. Kırmızı, kıpkırmızı. O birbirimizi bekleyeceğimiz kırmızılıkta. Falansız filansız bir kırmızı ve bir yerde incecik ay. Böyle bir gün bitimi kollarımı boynuna dolayacağım. Bunu istiyorum… Işıkları söndürdüler. Ne güzel!.. ‘Ayrılsak da Beraberiz’ çalıyor radyoda… Saat sekizi geçiyor, İzmir’e girdik… Senin bilmediğin benim tanıdığım yerler. Attilâ İlhan buraları çok sever…” Çılgın durur mu? O da her gün mektup yazar İzmir’deki Civciv’e: “Bugün Bina Bilgisi’nden sınav vardı. Soru, ezbere Akademi ve çevresinin planının çizilmesi. Duvarlar yani, duvarlarımız. En başarılı benimki oldu herhalde. Arka duvarları kimse bilmiyordu, biz biliyorduk. Sonra çay bahçesi, kız lisesi tarafı, kantinin arkasındaki kaldırımda bulunan anlamsız basamağı çizdim. Seninle birlikte çizdik yani.” Gün gelir, mektupları kesilir Civciv’in… Merak içindeki Çılgın bir haber alamaz sevgilisinden. Bir gün, Gümüşsuyu’ndan Dolmabahçe’ye doğru yürürken, az ileride duran dolmuştan iki genç kızın indiğini görür. Biri Civciv’dir! “Hosteslik sınavına geldim Çılgın.” “Niçin bana haber vermedin? Niçin mektuplarıma yanıt vermedin?” “Sınavdan sonra konuşalım mı Çılgın?” Genç adam uzun süre ayıramaz bakışlarını, Civciv’in içeri girdiği Türk Hava Yolları binasının kapısından… Ertesi gün, Fındıklı’da buluşur iki sevgili. Çılgın öpecek olur Civciv’i, genç kız kaçırır dudaklarını: “Yapamam Çılgın. Nişanlıma söz verdim!” Ne demiştik yukarılarda bir yerde: “Aşkın da kanatları vardır, gün gelir kırılır…” Ama, okuduğunuz bu Boğaz öyküsünde kırılan sadece aşkın kanatları değildir. Çılgın bir gazete alır, 4 Mart 1974 tarihinde… Ankara adlı uçağımız Paris’te düşmüş, 12’si mürettebat, 345 yolcu olmak üzere 357 insan ölmüştür… Çılgın, yani Ferhan Şensoy, uçakta görevli hostesler arasında Civciv’in de adını okur!

TÜRKİYE ÇOCUK ÖLÜMLERİNİ AZALTMADA DÜNYA 4’ÜNCÜSÜ Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu UNICEF’in yeni yayınlanan “Çocuk Ölümleri’nde Eğilimler ve Seviyeler” başlıklı raporuna göre Türkiye son 22 yılda dünyada çocuk ölümlerini en fazla azaltan dördüncü ülke olarak bir başarıya imza attı (ANKARA - ANKA) Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu UNICEF’in yeni yayınlanan “Çocuk Ölümleri’nde Eğilimler ve Seviyeler” başlıklı raporuna göre Türkiye 1990-2012 arası beş yaş altı çocuk ölümlerini yüzde 81 azalttı. UNICEF’in doğum ve hastalıklar nedeniyle hayatını kaybeden çocukları ele alan raporuna

göre 1990-2012 yılları arasında Maldivler, çocuk ölümlerini her yıl yüzde 10 azaltarak, bu alanda dünyadaki en başarılı ülke oldu. Estonya çocuk ölümlerini yılda ortalama yüzde 7.9, Suudi Arabistan yüzde 7.7’lik adımlarla azalttı. Türkiye ise çocuk ölümlerini her yıl yüzde 7.5 azaltarak dünyada bu alanda en başarılı dördüncü ülke oldu. Türkiye verilere göre 1990-2012 arası 22 yılda çocuk ölümlerini yüzde 81 azaltmış oldu. Gelişmekte olan ülkeler çocuk ölümlerini azaltmada yıllık ortalama 2.9’luk adımlarla hareket ederken, Türkiye bu hızın çok üzerine çıkmış oldu.

» ORANLAR 1990 yılında Türkiye’de beş yaşın altındaki 1000 çocukta ölüm oranı 74 idi. Rakam on yıl sonra yani 2000 yılında yarı yarıya azalarak 1000 çocukta 37’ye indi. 2000’li yıllarda Türkiye çocuk ölümlerini düşürme hızı arttı. 2012’de oran bin çocuktan 14’ü hayatını kaybetti.

» SAYILAR

Rapordaki verilere göre 1990 yılında Türkiye’de 5 yaşın altında 102 çocuğun hayatını kaybettiği saptandı.

» 6.6 MİLYON ÇOCUK ÖLDÜ

UNICEF dünyada çocuk ölümleriyle ilgili olarak şu saptamaları yaptı: ● Dünyada beş yaşın altında ço-

cuk ölümleri 1990 ve 2012 yılları arasında ortalama bin çocukta 90’dan, bin çocukta 47’ye düştü. Yani yarı yarıya bir azalma söz konusu. ● Sayı olarak 1990’da 12.6 milyon çocuk doğum ve sonrası hastalıklar nedeniyle hayatını kaybederken rakam 6.6 milyona indi. ● Gelişmekte olan ülkelerde olduğu gibi dünya ortalamasına göre de çocuk ölümleri, alınan önlemler sonucu yıllık yüzde 2.9’luk adımlarla azaltıldı. ● Dünyada çocuk ölümlerinde en geri bölge Sahra Altı Afrikası. Bu bölgede yılda beş yaş altı bin çocukta hayatını kaybeden sayısı 98.

HATAYI BULDULAR BEDAVA UÇAK BİLETİ KAZANDILAR United Airlines Şirketi’nin Web sitesinde yapılan bir hata nadeniyle 0-10 dolar arası uçak biletleri satıldı. Hata anlaşıldı, satış durduruldu. Şirket satılan ucuz biletlerin geçerli olduğunu açıkladı

(NEW YORK – POSTA 212) United Airlines, bir hata nedeniyle geçtiğimiz hafta bir süre için web sitesinden iç hatlarda 0-10 dolar arası bilet satışı yaptı. Hata fark edilince web sitesini ve telefonla satış hizmetini bir süreliğine kapatan şirket, bunun bir hatadan kaynaklandığını, bu düşük fiyatlara kaç biletin

satılmış olduğunu henüz bilmediklerini açıkladı. Şirket, biletleri geçerli saymaya karar verdi. United Airlines benzer bir hatayı daha önce de yapmıştı. 2008 yılında 130 dolarlık yakıt ücretini biletlere

eklemeyi unutan şirket, yine düşük fiyata bilet satmış, hata anlaşıldıktan sonra bu biletleri de geçerli saymıştı.

Summers, FED adaylığından çekildi (WASHINGTON) Eski hazine Bakanı Larry Summers Amerikan Merkez Bankası (FED) adaylığından çekildi. Beyaz Saray’dan yapılan yazılı açıklamada ABD Başkanı Barack Obama’nın Summers ile görüştüğü ve adaylıktan çekilme kararını kabul ettiği belirtildi. Larry Summers için “Ekibimin iyi bir üyesidiydi” ifadesini kullanan Başkan Obama “ Larry, ekonominin krizden bugünlere gelmesinde bilgelik, liderlik ve tecrübeleri ile katkıda bulunmuştur. Her zaman ülkesi adına yaptığı çalışma ve hizmetlerden dolayı kendisine minnettarız. Gelecekte onun danışmanlık ve rehberliğinden faydalanmaya devam edeceğiz.”dedi. Bill Clinton döneminde (1999-2001) Hazine Bakanlığı yapan Summers, çoğu Demokrat Partili bazı senatörler tarafından bankacılık alanındaki politikaları sebebiyle eleştiriliyordu. Yakın zaman önce Başkan Obama’nın danışmanlığını yapan Janet Yellen’in Fed başkanlığına aday gösterilmesi bekleniyor. Fed’de halen başkan yardımcılığı yapan Yellen, Wall Street çevresi ile yakın ilişkilere sahip. Yellen’in göreve gelmesi durumunda Fed politikalarında önemli bir değişiklik görülmeyeceği ifade ediliyor. Bir dönem Harvard Üniversitesi’nde rektörlük yapan Yellen eğer seçilirse Fed’e başkanlık edecek ilk kadın olacak. (Zamanamerika)


A M E R İ K A’ D A K İ

TÜRKLERİN

Seri İlanlar

GAZETESİ

18 Eylül 2013 Çarşamba

Seri İlanlarınızı seriilan@posta212.com adresine yazın ücretsiz yayınlayalım KİRALIK ODA VE DAİRE NEW YORK STÜDYO DAİREYİ BENİMLE PAYLAŞACAK ODA ARKADAŞI ARIYORUM Alışveriş merkezine ve trenlere yürüme mesafesinde, kaliteli, nezih, temiz bir bölgede sütüdyo daireyi benimle paylaşacak, sigara içmeyen, kötü alışkanlıkları olmayan, temiz bir arkadaşla paylaşmak isterim. Kira herşey içinde $420’dır. Deposito yok, kirayı ver taşın. Manhattan’a 35 dakika. Bina kamera sistemli. D-R-N-F-R-Q trenlerine yakın, D trenine yürüme mesafesinde. Sessiz, sakin, gürültü yok, mutfak geniş, banyo ve tuvaleti ayrı. Gelin görün. Not: Ev böceksizdir ve evde ekstra 1kişilik yatak ve elbise dolabı var. Hemen taşın, masrafsız. 7 yıldan fazladır aynı yerdeyim. Lütfen gerçekten eve ihtiyacı olanlar arasın. Fiyat: $420 Adres: 1634 Bath Avenue Bölge: Bayridge Eyalet: New York Telefon: 347 682 9648 E-mail: kondakci@ymail.com ROOMMATE ARANIYOR Dairemin odası bay için kiralıktır. Brooklyn College, 2 ve 5 trenine yakındır. Bölge: Brooklyn Eyalet: New York Telefon: 347 499 8730 E-mail: aturko1972@gmail.com E116 ST 1 AVE MANHATTAN’DA KİRALIK ODA İsmim Mehmet, İzmirliyim ve yaklaşık 4 aydır bir kız arkadaşımla birlikte aynı evi paylaşıyorum ancak kendisi 15 Eylül’de Türkiye’ye dönüyor. Bu yüzden o tarihten itibaren oda arkadaşı arıyorum. East Harlem’de yaşıyorum. Büyük olan odayı kiraya vereceğim 750 dolara. Eğer küçük olan yani benim kaldığım oda istenirse o da 700 dolar, ben diğer odaya geçebilirim. Temiz, dürüst ve anlaşabileceğim birini arıyorum. Burası Hispaniklerin yaşadığı bir muhit olduğundan güvenli, yani Harlem olması gözünüzü korkutmasın derim. Ev yenilendiğinden şuan çok iyi durumda. Gelecek kişinin yatak, dolap, çalışma masası, mutfak eşyaları ve diğer tüm ev gereksinimleri gibi ihtiyaçları olmayacak, herşey mevcut. Kişi başı 50 dolar gibi internet, gaz ve elektrik geliyor. Ev 116 St 1 Ave’da ve ulaşımı metro ve otobüsle çok rahat. Laundry sokağın sonunda ve basında mevcut ve heryer grocery diyebilirim. Ayrıca bir blok arkamızda büyük bir alışveriş merkezi var ve içinde Target, Marshalls, Old Navy, Costco, Bob’s Furniture ve Aldi var. Karşımızda ise meşhur Patsy’s Pizza bulunuyor. İlgilenlerin kskmemory@hotmail.com’a Facebook linklerini de vererek mail atmalarını rica ederim. Fiyat: $700 Adres: E116 St 1 Ave Bölge: East Harlem Eyalet: New York E-mail: kskmemory@hotmail.com

mesafededir. Tren ile Manhattan’a uzaklık yarım saattir. Ev düzenli ve temiz olduğu için gelen arkadaşın da temiz, düzenli ve anlayışlı olması önemlidir. Evde kesinlikle sigara içilmesi yasaktır. Evde internet mevcuttur. Oda Eylül 7’de taşınmaya müsaittir. İlgilenen arkadaşlar bana srdr23@hotmail.com adresinden veya 347 631 1012’den ulaşabilirler. Adres: 1717 Avenue N Bölge: Brooklyn Eyalet: New York Telefon: 347 631 1012 E-mail: srdr23@hotmail.com BAYAN ROOMMATE ARANIYOR Manhattan’a 25-30 dakika ulaşım mesafesinde, 3 yatak odası ve 2 tuvaleti olan, inşaatı yeni bitmiş lüks apartman dairesinin bir odasını kiraya veriyorum. Sadece kişisel eşyalarınızı getirmeniz yeterli. İnternet, elektrik, gaz ve su kiranın içinde. Binamızın her katında çamaşır ve kurutma makinası mevcuttur. Ayrıca süper Manhattan manzarası olan terasımızda rahatlıkla mangal yapıp, yemek yiyebilirsiniz. Hafta sonları Manhattan’a deniz taksisi ile parasız ulaşabilirsiniz. Fiyat: $600 Adres: Red Hook Bölge: Brooklyn Eyalet: New York Telefon: 917 600 9399 E-mail: citir27@aol.com KINGS HIGHWAY’DE KİRALIK ODA Kings Highway’de B ve Q tren istasyonuna 50 metrede, çarşı ve merkeze çok yakın konumda kiralık oda. Bölge: Brooklyn Eyalet: New York Telefon: 347 447 3775 HICKSVILLE’DE KİRALIK DAİRE Hicksville’de 2 oda 1 salon kiralık daire. Yatak, kanepe ve küçük bir LCD TV fiyat içinde. Kendine ait sokak girişi ve termostatlı ısıtması bulunur. Tren istasyonuna 5 dakika yürüme mesafesinde. Daire basement seviyede ve mutfak, oturma ve yatak odasında yarım pencereler bulunmaktadır. Aylık $1000, su, elektrik ve ısınma içinde. Sigara içmeyen ve tek kişi tercih edilir. Bir aylık deposit. Fiyat: $1,000 Bölge: Hicksville, Long Island Eyalet: New York Telefon: 516 263 8060 E-mail: buragc@yahoo.com ODA ARKADAŞI ARIYORUZ Brooklyn Sunset Park’daki evimize; temiz, düzenli, güvenilir, kirasını zamanında verebilecek roommate (oda arkadaşı) arıyoruz. Ben ve kız arkadaşım uzun saatler çalıştığımız için evde fazla kalamıyoruz. Manhattan’a 15 dakika mesafe uzaklıktaki apartman sakin, çevre güvenli, alış-veriş için herşey eve çok yakın, çamaşırhane apartmanın içinde ve subway (D train-9 Ave. Station)e 5 dakika yürüme mesafe uzaklıktadır. İnternet ve apartman aidatları (AC hariç) kiraya dahildir. Kira+1 deposit. 30 Ağustos, 2013’te girebilirsiniz. İki kişi kalabilir!

BROOKLYN’DE KİRALIK ODA Brooklyn College civarında, ulaşım ve alışveriş merkezlerine yürüme mesafesinde, katda mobilyalı bağımsız tek oda tek veya aynı odayı paylaşabilecek bay arkadaşlara kiralıktır.

Fiyat: $900 Adres: 874 43rd St Bölge: Brooklyn Eyalet: New York Telefon: 917 941 0556

İlgilenenler 347-499-8730 noyu arayabilirler.

BAYAN ROOMMATE Brooklyn Kings Highway’de bayana kiralık oda. Oda 7 Eylül tarihinden itibaren taşınmaya müsaittir. Kira $600 olup elektrik, gaz ve internet fiyata dahildir. Sigara içmeyen arkadaşlar tercih sebebidir. Ev, Q ve B trenlerine çok yakındır.

Fiyat: $600 Bölge: Brooklyn Eyalet: New York Telefon: 347 499 8730 AVE U’DA 1+1 KİRALIK EV Ave U’da trene 1 blok uzaklıkta, çamaşır ve bulaşık makineli, temiz 1+1 daire. İlgilenenlerin araması rica olunur. Fiyat: $1,300 Adres: 2049 East 17st Bölge: Brooklyn Eyalet: New York Telefon: 347 459 0784 E-mail: erdemdurmaz@hotmil.com SADECE BAYANA KİRALIK ODA Evimin 1 odasını bayana kiralamak istiyorum. Sigara içmeyen, eve ayakkabıyla girmeyen, titiz bayan arkadaşlar arıyorum. Telefon ile ararsanız daha ayrıntılı görüşebiliriz. Bölge: Brooklyn Eyalet: New York Telefon: 347 424 6683 NEW YORK’TA AYLIK $350 Brooklyn’deki büyük bir odamızı diğer arkadaş ile paylaşacak bir arkadaş arıyoruz. Oda büyük ve eşyalıdır. Ev çok güvenli ve sakin bir mahellededir. Q treninin Avenue M durağına 5 dakika mesafede, Kings Highway durağına 8 dakika

Daha fazla bilgi için 347-374-3848 numaralı telefonu arayabilirsiniz. Fiyat: $600 Adres: Kings Highway Bölge: Brooklyn Eyalet: New York Telefon: 347 374 3848 MANHATTAN’DA KİRALIK DAİRELER Manhattan’ın tüm bölgelerinde her keseye uygun kiralık daireler için arayabilirsiniz. Kyle Omer (646) 591 0955 Bölge: Manhattan Eyalet: New York Telefon: 646 591 0955 STÜDYO DAİREYİ BENİMLE PAYLAŞACAK ARKADAŞ ARIYORUM Bayridge, Bath Ave üstünde 86th St iki blok D, F, Q, R trenine transfer N trenine yakın, stüdyo daireyi benimle paylaşacak; kötü alışkanlıkları olmayan temiz bir arkadaş arıyorum. Oda geniş. Kira herşey dahil; internet, elektrik, gas içinde $400’dır. Banyo, tuvalet, mutfak ayrı olup geniş ve kullanışlıdır. Rahat, sessiz, arka bahçeye ba-

kıyor. Birinci kat, private house, deposito yok. Evde ekstra bir yatak ve elbise dolabı var.

lıdır. Ayrıca evin içinde laundry yapma imkanı da vardır.

bölgeyi ve eğer var ise size ulaşabileceğimiz telefonunuzu ekleyin.

Fiyat: $400 Adres: 1634 Bath Ave Bölge: Brooklyn Eyalet: New York Telefon: 347 682 9648 E-mail: kondakci@ymail.com

Fiyat: $450 Bölge: Secaucus Eyalet: New Jersey Telefon: 917-601-3734 E-mail: angramainyu@windowslive.com

Bölge: Brooklyn, Queens Eyalet: New York E-mail: cpgsalesjob@gmail.com

SADECE 1 VEYA 2 BAYANA KİRALIK ODA Eşyalı, tüm giderler içinde, internet dahil, bir veya iki bayana, uzun süreli olmak şartı ile evlenip giden kızımızın odasını kiraya vereceğiz. Fiyat: $800 Bölge: Jackson Heights Eyalet: New York Telefon: 646 730 7856 NEW JERSEY NEW YORK’A 15 DAKİKA MESAFEDE MOBİLYALI DAİRE New Jersey’deki bir odalı daire baştan aşağı mobilyalıdır. Air Condition bulunmaktadır. Mutfak gereçleri, banyo havluları, ekstra çarşaf ve yastıklar mevcuttur. West New York bölgesindeki daireden otobüsle Manhattan Times Square’e 15 dakikada ulaşılabilmektedir. Dairenin gecelik fiyatı $90 Haftalık fiyatı $600 Aylık fiyatı $2200 Bölge: West New York Eyalet: New Jersey Telefon: 917 873 7574 E-mail: bulutciftci@gmail.com WEST NEW YORK’TA KISA DÖNEM KİRALIK DAİRE New Jersey’deki bir odalı daire komple mobilyalıdır. 2 tane Air Condition bulunmaktadır. West New York bölgesindeki daireden otobüsle Manhatttan Times Square’e 15 dakikada ulaşılabilmektedir. Dairenin gecelik fiyatı $90 Haftalık fiyatı $600 Aylık fiyatı $2200 Bölge: West New York Eyalet: New Jersey Telefon: 917 873 7574 E-mail: bulutciftci@gmail.com BAYANA KİRALIK ODA North Nergen, NJ’de 3 odalı ferah evin 1 odası Eylül aynının son haftası boşalacaktır. Evin toplu taşıma araçlarına ve New York’a yakın olması büyük kolaylık sağlamaktadır. Kira bedeli $750 olup elektrik, gaz ve internet fiyata dahildir. Fiyat: $750 Bölge: North Bergen Eyalet: New Jersey Telefon: 201 294 0982 2 ODA 1 SALON KİRALIK DAİRE New Jersey’in Jersey City bölgesinde 2 oda 1 salon, aileye, yeni evli çiftlere (çocuklu olabilir) kiralık daire. Evin bölgesi çok temiz. Private house, 1. kat. 2. katta ben ve eşim oturuyoruz, yeni evliyiz. Alt katımızdaki Latin aile evden yeni çıktılar. Arkadaşlık kurabileceğimiz bir çitf veya ailenin tutmasını istiyoruz. Ev temiz, geniş, mutfak büyük, yenilenmiş, temiz bir ev. Konum olarak Kennedy Blvd üzerinde, marketlere yakın, Manhattan’a dolmuşlar var, bir kaç dakikada bir geçiyorlar. Ortalama 20 dakikada Port Authority’desiniz. Mail gönderebilirsiniz, arayabilirsiniz. Ev sahibi ile görüşme sağlayabiliriz. Fiyat: $1,200 Bölge: Jersey City Eyalet: New Jersey Telefon: 201 876 2539 E-mail: kiraliknewjersey@hotmail.com CLIFTON’DA KİRALIK ODA Sadece bayana kiralık oda. Fiyat: $450 Eyalet: New Jersey E-mail: turabi19779@hotmail.com KİRALIK MÜSTAKİL EV Yenilenmiş, oldukça güvenli semtte, aile için ideal, çok şirin bir ev. 3 yatak odalı, 1,5 bath, büyük ferah salonlu, eat in kitchen. Fotoğrafları e-mail ile gönderebilirim. Fiyat: $1,500 Bölge: Hudson County Eyalet: New Jersey E-mail: jsmner@yahoo.com CLIFFSIDE PARK’TA BAYAN ROOMMATE Evimizde bir oda için bayan roommate bakıyoruz. Kira 350 dolar, depozito 350 dolar, faturalar bölüşülüyor, 70-80 dolar civarındadır. Fiyat: $350 Bölge: Cliffside Park Eyalet: New Jersey Telefon: 516 749 8116 E-mail: celalkandemir24@hotmail.com KİRALIK ODA Manhattan’a 10 dakika mesafedeki dubleks evin odası kiralıktır. Ev sıfır yapılı, eşyalı ve yatak-

PATERSON’DA HERŞEY DAHİL KİRALIK ODA Paterson Main St üzerinde herşey dahil; odada yatak var, internet var, mutfak kullanımı ortak ve geniş, tüm mutfak gereçleri mevcuttur. Otobüs durağı kapının hemen önünde. New York’a 24 saat ulaşım imkanı var. Apartmanımız 2. katta bulunmaktadır ve odanın kirası $450 aylık ve yarım kira deposit istenmektedir. Fiyat: $450 Bölge: Paterson Eyalet: New Jersey Telefon: 201 873 0520 MANHATTAN’A 10 DAKİKA MESAFEDE BAYANA KİRALIK ODA Eylül ayı için bayana kiralık odamız mevcut. Kişinin durumuna göre daha uzun süreli kiralanabilir. Detaylar ve fiyat için 646-346-4247 Haluk Bölge: Weehawken Eyalet: New Jersey Telefon: 646 346 4247 HAFTALIK KİRALIK 1+1 EŞYALI EV - 19 Ağustos – 19 Eylül tarihleri arası haftalık kiralayabileceğiniz 1 oda 1 salon ev. - 1 kişi $800, 2 kişi $1000, 3 kişi $1200’dır. - Bütün giderler fiyata dahildir. - Haftalık ücret kadar depozito alınacaktır. - Arabayla NY’a 15dk, toplu taşımayla 20/25 dk mesafede. - Galaxy Mall’a 1 dk yürüme mesafesinde. Her türlü market ve restoran ihtiyaçlarınızı giderebileceğiniz bir yer. - Çamaşırhane binanın içindedir. - Sokağa park etmek isterseniz aylık $30’lık kartlardan almanız gerekir. Binanın kendi park yeri için bina yönetimi $130 istemektedir. Hafta içi akşam 6’dan sonra, haftasonu ne zaman isterseniz görebilirsiniz. Adres: Boulaverd East & 70th St Bölge: Guttenberg Eyalet: New Jersey Telefon: 551 580 8140 E-mail: anilkaya1982@yahoo.com İŞ İLANLARI İŞ VERENLER NEW YORK MANHATTAN’DA BULUNAN MARKETİMİZE ELEMANLAR ARAMAKTAYIZ Manhattan’da bulunan marketimizde çalışmak üzere; kasiyer, bakery, Grocery-Delivery departmanlarında çalışacak çalışma arkadaşları aramaktayız. Başvuracak adayların yasal çalışma izinlerinin olması gerekmektedir. Başlangıç ücreti $7.50’dir. İlgilenen adayların 212 245 2360 nolu telefondan Seçil Hanım ile görüşmesi rica olunur. Adres: Manhattan/9th Avenue Bölge: Midtown Eyalet: New York Telefon: 212 245 2360 PART TIME HOSTESS VE HOST ARANIYOR New York, Manhattan’da bulunan restoranımızda çalışacak bay veya bayan arkadaşlara ihtiyaç vardır. Pazartesi – Cuma 1 - Öğlen: Saat 11:00am – 4.00 pm. İlanımızla ilgilenen arkadaşlar bize email yoluyla ulaşabilirler. Başvuran arkadaşların İngilizce bilmesi gerekmektedir. Lütfen başvurunuza şu bilgileri ekleyiniz; İsim, soyad, cep telefonu numarası, daha önceki restaurant tecrübesi (varsa), doğum tarihi, çalışabileceğiniz saatler, 1 adet resim. Bize nowhiring2014@gmail.com adresinden yazabilirsiniz. Adres: Midtown Bölge: Manhattan Eyalet: New York E-mail: nowhiring2014@gmail.com MANHATTAN’DA ÇALIŞACAK ELEMANLAR ARANMAKTADIR Manhattan ve çevresinde çalışabilecek, günlük seyahetler yapmaya engeli olmayan, çalışkan ve de sorumlu çalışma arkadaşları arıyoruz. Çok yüksek İngilizce seviyesi ya da deneyim gerekli değil, training verilecek. Başlangıç saat ücreti $8 olup performansa göre saat ücreti ile ilgili görüşülebilir. İlgilenen arkadaşların mesaj atmaları rica olunur. Bölge: Manhattan Eyalet: New York E-mail: Elemanilanlari@yahoo.com WAREHOUSEDA ÇALIŞACAK ELEMANLAR ALINACAKTIR Deneyim ya da İngilizce şart değil. Başlangıç saat ücreti $8’dir. Performansınıza göre saat ücreti görüşülebilir. İlgilenen arkadaşların mail göndermeleri rica olunur. Adres: Suffolk County Bölge: Long Island Eyalet: New York E-mail: Elemanilanlari@yahoo.com

AMERİKA’DA

Eleman Arayanlar Kiralık Oda Satılık ve Kiralık Daire Devren Satılık İşyerleri Satılık Vasıtalar Evlilik ve Arkadaşlık İlanları ve daha fazlası...

Ücretsiz üye olun, kelime ve sayı sınırı olmadan, limitsiz ilan verin!

Amerika’daki Türklerin lider seri ilan sitesi

www.USAilan.com

BP BENZİN İSTASYONUNDA ÇALIŞACAK ERKEK ELEMAN ARANIYOR BP benzin istasyonunda çalışacak erkek eleman aranıyor. Müracaat Serdar Bey. Her gün New York saat 3’ten sonra. Bölge: Rocky Point Eyalet: New York Telefon: 631 744 5155 E-mail: samgol@mail.com ASİSTAN ARANIYOR Long Island, Port Washington’da yeni açılacak kuaför salonuna deneyimli, İngilizce konuşabilen asistan alınıçaktır. Adres: Long Island Bölge: Port Washington Eyalet: New York Telefon: 347 946 5889 E-mail: goksunaskin@gmail.com SALES REPRESENTATIVE / SATIŞ TEMSİLCİCİSİ ARANIYOR Brooklyn ve Queens bölgesinde çalışabilecek satış temsilcisi arkadaşlar arıyoruz. Çalışma saatleri 8 ile 5 arasındadır. Part time veya full time olarak çalışmak mümkün. İlgilenen arkadaşlar bize deneyimlerini içeren özgeçmişlerini gönderebilirler. Lütfen başvurularınıza şu anda ikhamet ettiğiniz

FULL TIME EV İŞLERİ VE ÇOCUKLA İLGİLENECEK YARDIMCI ARIYORUZ Pazartesi – Cuma günleri gün içinde ev işlerine yardımcı olabilecek, yemek yapabilen, güleryüzlü, akşam üzeri de okuldan gelecek olan oğlumuzu karşılayacak, yemeğini yedirip, ödevlerini takip edebilecek… Cumartesi günleri de tüm gün evde oğlumuzla ilgilenebilecek yardımcı arıyoruz. İlgilenenler telefonla arayabilir. Tuğçe. Adres: Hylan Blvd, Staten Island Bölge: Staten İsland Eyalet: New York Telefon: 347 666 0994 E-mail: tugceerzi@hotmail.com BROOOKLYN’DE RESTAURANT İÇİN ELEMANLAR ARANIYOR Garsonlar ve busboylar alınacaktır. İlgilenenler 718 676 20 20 numaralı telefondan bilgi alabilirler. Bölge: Brooklyn Eyalet: New York Telefon: 718 676 2020 E-mail: uzbekpalace@gmail.com KİOSK’TA ÇALIŞACAK BAY ARKADAŞLAR ARANIYOR Brooklyn, Kıngs Plaza Mall’da RC Helicopter Toy kioskmuzda çalışmak üzere; dinamik, genç, girişken satış yapmaya istekli olan bay arkadaşlar arıyoruz. Bir günü Cumartesi olmak üzere toplam çalışma süresi 30 – 40 saat arasında değişmektedir. İlgilenen arkadaşlar 201 218 4674’den detaylı bilgi alabilirler ve text mesaj bırakabilirler. Adres: 5100 Kings Plaza Bölge: Brooklyn Eyalet: New York Telefon: 201 218 46 74 TÜRK YEMEKLERİ YAPAN BAYAN ARANIYOR Manhattan, Upper East Side’da oturan bir aileyiz. Haftada bir bize Türk yemekleri yapacak birini arıyoruz. Zeytinyağlılar, köfte, pilav, vesaire… İlgilenenler lüften bana email atsınlar. Aşçılık yapan, lokantada çalışan veya yemek işlerini bilen biri olabilir. Adres: Upper East Side Bölge: Manhattan Eyalet: New York E-mail: n2003nanny@hotmail.com TECRÜBELİ BAY YA DA BAYAN GARSON Manhattan Midtown’da bulunmakta olan Wine Bar için hafta içi en az 4 günü öğleden sonra çalışacak, yol sorunu olmayacak, tecrübeli bay ya da bayan garson aranmaktadır. İlgililerin saat 2pm ile 5pm arası 212 755 5684 numaralı telefonu aramaları rica olunur. Not: Devamlı çalışacak elaman aranmaktadır. Eyalet: New York Telefon: 212 755 5684 E-mail: kazo34@yahoo.com

Manhattan’da Bayan Eleman Aranıyor Manhattan’da bulunan cafemize saat 12-9 PM arası çalışabilecek bayan eleman aranmaktadır. Adayların iyi derecede İngilizce bilmeleri ve sigara içmemeleri zorunludur. Ayrıca güleryüzlü ve pozitif adaylara iş alınımında öncelik tanınacaktır. Adres: 70 West 39th Street Eyalet: New York Telefon: 347 615 1609 PERSONEL ALIMI New York’ta bulunan Uluslararası Kargo şirketimizde çalışmak üzere; - Full time çalışacak, - Çalışma izni olan, - Detaylara özen gösteren, - Tercihen pratik bilgisayar kullanıcısı, - Tercihen İngilizce bilen, - Uzun vadede bizimle beraber çalışabilecek çalışma arkadaşları aramaktayız. - Çalışma saatleri esnek olmakla beraber, öngörülen çalışma saati 9:00-19:00 arasıdır. - İşin bir kısmı warehouse’da bir kısmı bilgisayar başında çalışmayı gerektirmektedir. - Başlangıç ücreti $8 per hour seklindedir. İlgilenen bireylerin ozzekin@gmail.com adresine CV göndermelerini rica ederiz. Bölge: Astoria, Sunnyside Eyalet: New York E-mail: ozzekin3821@gmail.com CAFEDE ÇALIŞMAK ÜZERE AŞÇI YARDIMCISI ARANIYOR Cafemizde çalışmak üzere aşçı yardımcısına ihtiyaç vardır. İlgilenenlerin Ruşen Hanım’la iletişime geçmeleri rica olunur. Bölge: Brooklyn Eyalet: New York Telefon: 347 652 7721 BUSBOYLAR ARANIYOR Manhattan’daki restaurantımızda çalışacak busboylar aranmaktadır. Shift (3pm-12am veya 5pm-2 am) İlgilenenlerin Pierre Loti, 258 West 15 th Street adresine akşam 5’ten sonra şahsen başvuru yapmaları gerekmektedir. Bölge: Manhattan Eyalet: New York SATIŞ ELEMANI ARANIYOR Established corporate printing and promotional products company is looking for direct sales representative in the New York area to call on corporate accounts. Someone with extensive contacts would be preferable or established book of business. Some leads will be provided, custom samples for promotional products and offset and digital printing products to help sell and lock up accounts. Competitive pricing and preferred status from our vendors allows for our representatives to sell more and make more. Contact us if you can sell. Various commission pay structures available based on what your experience is Serious inquiries only please. To apply for a position, please email your resume to info@budgetpromo.com NO PHONE CALLS Please. Adres: 267 5h Avenue Eyalet: New York E-mail: info@budgetpromo.com

NEW JERSEY LIMO DRIVER ARANIYOR Limo şirketimiz için tecubeli limo driver aranmaktadır. İlgilenenler 551 804 6434 numaralı telefondan bize ulaşabilir. Eyalet: New Jersey Telefon: 551 804 6434 GARSON ARANIYOR Full time veya part time çalışacak, İngilizce bilen bayan garson aranıyor. Bölge: North Bergen Eyalet: New Jersey Telefon: 201 861 4400 İSTİKBAL’E SATIŞ VE MUSAHABE İŞLERİNDE ÇALIŞACAK ELEMAN ARANIYOR Satış ve Müsahabe işlerinde çalışacak eleman arıyoruz. Müracaatları email yolu ile yapabilirsiniz. Part time & Full time. Bölge: Clifton Eyalet: New Jersey Telefon: 973 772 8500 E-mail: info@istikbalfurniture.com TECRÜBELİ GARSON ARANIYOR NJ-Ridgewood bölgesinde yer alan restaurantımız için tecrübeli garsonlar aramaktayız. Detaylı bilgi için 1-201-978-5384 no’lu telefondan Lisa Hanım ile görüşebilirsiniz. Bölge: Ridgewood Eyalet: New Jersey Telefon: 201 978 5384 DELIVERY / DRIVER ARANIYOR New Jersey, Lodi’de bulunan firmamızın delivery işinde çalışacak driver aranıyor. * Yakın bölgede ikametgah etmesi, * Ehliyetinin temiz olması, * NJ ve NY bolgelerini bilmesi, * Truck kullanabilmesi avantajdır. Ayrıntılı bilgi için 862 596 4670 nolu telefondan bana ulaşabilirsiniz. Cevap veremezsem lütfen mesaj bırakınız. Adres: Lodi Bölge: Bergen Eyalet: New Jersey Telefon: 862 596 4670 EHLİYETLİ ELEMAN ARANIYOR Ehliyeti olan bay arkadaşlar aranmaktadır. Kısa veya uzun dönem olabilir. İlgilenen arkadaşlar ad, soyad, yaş ve telefonlarını bildirerek başvurabilirler. İş ile ilgili olan tüm detaylar sizi aradığımızda verilecektir. Bölge: New York & New Jersey Eyalet: New Jersey E-mail: umit3423@hotmail.com BRUNSWICK PİZZA İÇİN ELEMAN ARANIYOR New Brunswick Highland Park civarında delivery yapabilecek, pizza işinden anlayan takım arkadaşları aramaktayız. İlgilenen kişiler detaylar için 732 692 7171 numaralı telefonu arayabilir. Bölge: New Brunswick Eyalet: New Jersey Telefon: 732 692 7171 BAYAN KUAFÖR ARANIYOR New Jersey Newport Mall’da çalışacak tecrübeli bayan kuaförler aranıyor. İletişim için: Ayşe (201) 653-1953 (917) 968-3738 Bölge: Jersey City Eyalet: New Jersey Ülke: Amerika Telefon: 201 653 1953 ACİL TECRÜBELİ GARSON ARANMAKTADIR Carlstadt, New Jersey’de bulunan aile restoranımıza full-time veya part-time, flexible saatlere uyum gösterebilecek, deneyimli ve tecrübeli, İngilizce konuşma ve anlamada sorun yaşamayan, sorumluluk sahibi, çalışkan ve prensipli bay veya bayan eleman aranmaktadır. İlgilenenlerin en yakın sürede 319 Hackensack Street Carlstadt, New Jersey adresine başvurmaları veya 201507-0606 numaralı telefonu şahsen aramaları önemle rica olunur. Adres: 319 Hackensack Street Bölge: Carlstadt Eyalet: New Jersey Telefon: 201 507 0606 E-mail: s.cil1985@gmail.com DENEYİMLİ BAY&BAYAN GARSON ARANIYOR Ridgewood – New Jersey’de bulunan restaurantımız için deneyimli garsonlar aramaktayız. 1-201-978-5384 no’lu telefondan Lisa Hanım ile görüşüp detaylı bilgi alabilirsiniz. Bölge: Ridgewood Eyalet: New Jersey Telefon: 201 978 5384 BAKICI ARANIYOR 1 ve 5 yaşlarında iki çocuğumuza bakıcı arıyoruz. Bölge: South Brunswick Eyalet: New Jersey E-mail: cisise@yahoo.com YATILI EV İŞLERİNDE YARDIMCI ARANIYOR Acil yatılı ev işlerinde tecrübesi olması ŞART olan bayan eleman arıyorum. Genel ev temizliği, ütü, çamaşır ve yemek yapılması şart. Rica ediyorum ilanıma tecrübeli, titiz ve pratik olan birisi arıyorum. İşe alınmadan önce 1 haftalık demene süreci vardır. New York ve New Jersey’de yaşayanlar tercihimdir. Fiyat: $1800 cash aylık ve tek kişilik dayalı daire. Oya Hanım Bölge: Fort Lee Eyalet: New Jersey Telefon: 201 916 8477 E-mail: oyailos2007@hotmail.com İNGİLİZCE BİLEN BAYAN ELEMAN ARANIYOR Long Branch, NJ’de bulunan fast food restauranta bayan eleaman aranmaktadır. İngilizce bilinmesi şarttır. İhtiyaç halinde kalacak yer ayarlanabilir. İlgilenen arkadaşların longbranch2013@aol.com adresine bilgilerini yollamaları rica olunur. Bölge: Long Branch Eyalet: New Jersey E-mail: longbranch2013@aol.com MONMOUTH MALL’DA FULL YA DA PART TIME ELEMAN ARANIYOR Eatontown, New Jersey’de bulunan Monmouth Mall’da, bulunan standımızda en az 6 ay çalışmak üzere İngilizce’yi iyi konuşabilen, satış kabiliyeti yüksek, genç, dinamik, full time ya da part time, bay veya bayan satış görevlisi arkadaşlar arıyoruz. Bölge: Eatontown Eyalet: New Jersey Telefon: 917 907 0707

PAKETLEME ELEMANI ARANIYOR İthalat ve ihracat şirketimizin paketleme departmanına bize yardım edecek kişiler aranıyor. Adres: Railroad Ave Bölge: Ridgefield Eyalet: New Jersey Telefon: 201 933 0300 E-mail: Jobsfor@hotmail.com ACİL EXXON’DA ÇALIŞACAK ELEMAN ARANIYOR Parşıppany Exxon gas istasyonunda acil akşam vardiyesi aranıyor. Ayrıca Store’a da part time eleman bakıyoruz. İşe ihtiyacı olan 973 402 7273 numaralı telefondan Ümit ile görüşebilirsiniz.

7

POSTA212 Seri İlan Sayfaları USAilan.com ile ortak hazırlanmaktadır...

EVLİLİK / ARKADAŞLIK EVLENMEK İSTİYORUM 41 yaşında, maddi imkanları yerinde, Brooklyn’de yalnız yaşayan, tertipli düzenli bir beyefendiyim. Amerikan vatandaşı, 30-45 yaşları arasında, güvenilir bir hanım ile anlaşarak evlenmek istiyorum. Eyalet: New York E-mail: aturko1972@gmail.com BİRLİKTE YARINLARA Merhabalar. 48 yaşında bir beyim, iyi bir işim ve gelirim var, New Jersey’de yalnız yaşıyorum. Benimle birlikte yaşayacak bir bayan arıyorum.

OĞLUMU EVLENDİRMEK İSTİYORUM Herkese iyi günler. Ben Türkiye’deki 24 yaşında, yakışıklı, karizmatik oğlumu Amerika’da yaşayan bir bayanla evlendirmek istiyorum. Eşinden ayrılmış ya da yabancı uyruklu bir bayan da olabilir. Oğlum şu an Türkiye’de, güzel bir işi var, çalışıyor. Ciddi evlenmeyi düşünen bayanlar lütfen bana mail atsınlar. Gerekli detayları görüşelim ve iki taraf için inşallah hayırlı olur. Herkese çok teşekkür ederim. Hoşçakalınız. Bölge: Paterson Eyalet: New Jersey E-mail: nmet2456@hotmail.com

JERSEY GARDEN MALL’DA SATIŞ ELEMANI ARANMAKTADIR Satış konusunda deneyimli, en az 6 ay çalışacak, iyi derecede İngilizce konuşabilen arkadaşlar lütfen benimle irtibata geçiniz. Saatlik ücret ödenmektedir. Detaylı bilgi için 908-764-5330’a mesaj atınız (aramalarınıza cevap vermeyebilirim) jgmtoyworld@gmail.com adresine kendinizle ilgili biraz bilgi veriniz.

Not: Benimle birlikte yaşayacak bayan arkadaşın hiç bir maddi gideri olmayacak (kira, mutfak, elektrik, gas vb) İlginize teşekkür ederim.

YUVAMI KURMAK İSTİYORUM Merhabalar. Ben Engin. New Jersey’de yaşıyorum. Düzenli bir isim var. Alkol ve sigara kullanmıyorum ama gezmeyi eğlenmeyi seven birisiyim. Kendine güvenen bir bayanla yuvamı kurmak istiyorum. 25-30 yaşlarında olabilir. Lütfen gerçek ve ciddi olanlar arasın.

Eyalet: New Jersey E-mail: cetin678@hotmail.com

Telefon: 732 762 9093 E-mail: clupcu_27@hotmail.com

35-40 YAŞ ARASI BEYLER 35 yaşında bayan kuaförüyüm. Amerikan vatandaşı bir beyle evlenmek istiyorum.

Bölge: Elizabeth Eyalet: New Jersey Telefon: 908 764 5330 E-mail: jgmtoyworld@gmail.com

Eyalet: Florida E-mail: filiz_imla@hotmail.com

CİDDİ DÜŞÜNEN, SEVİYELİ BİR BEY İLE EVLENMEK İSTİYORUM Merhaba. İsmim Ayten. New York’ta yaşıyorum, 33 yaşındayım. Kısa zamanda sevgi, huzur ve mutlu bir yuva kurmak isteyen seviyeli bir bey ile belli bir tanıma sürecinden sonra evlenmek istiyorum. Lütfen 35-45 yaş arasındaki ciddi beyler, fotoğraflarıyla ve kendilerini kısaca tanıtan bir yazıyla birlikte e-mail göndersinler. Fotoğrafsız ve kendini tanıtmayan kişilerin mesajlarına cevap vermeyeceğim.

Bölge: Parsippany Eyalet: New Jersey Telefon: 973 402 7273

EVİMİZE YARDIMCI ARIYORUM Branchburg, New Jersey’deki evimize full time yardımcı arıyorum. 6 ile 11 yaşındaki kızlarımı okula bırakıp alacak, çocuklar okuldayken temizlik, yemek ve ütü yapacak yatılı veya yatısız bayan arıyorum. Ehliyet sahibi tercih edilir. En az 2-3 referans gerekir. Eyalet: New Jersey Telefon: 714 335 2249 E-mail: sebnem.goksel@yahoo.com GAS ATTENDANT ARANIYOR Randolph, NJ’de bulunan Exxon gas istasyonu için çalışabilecek gas attendant aranmaktadır. Çalışma izni gerekmektedir. Ücret 8/12 regular/ overtimedir. Haftalık çalışma saati 60-65 saat arasıdır. İlgilenenlerin mehmet.njpo@gmail.com adresine başvurmaları gerekmektedir. Adres: 379 Quaker Churc Road Bölge: Randolph Eyalet: New Jersey E-mail: mehmet.njpo@gmail.com İŞ ARAYANLAR TURİZM 10 yılı aşkın süreli turizm deneyimliyim. En son 2012 Ekim ve 2013 Ekim döneminde 1 sene Manhattan’da Washington Jefferson Hotel’de front desk agent olarak çalıştım. Tekrar on büroda veya turizm sektöründe iş bakıyorum. İlgilenen işveren kişilere reşume yollayabilirim. Eyalet: New Jersey Telefon: 201 668 8255 E-mail: bariskunt@gmail.com EV TEMİZLİĞİ İsmim Gülşah. Ev temizliği işi arıyorum. Rutherford, NJ’de oturuyorum. Bu işte tecrübeliyim. Kendi aracım var, ulaşım sorunum yok. Referans verebilirim. Bölge: Rutherford Eyalet: New Jersey Telefon: 973 652 5116 TEMİZLİK Full time temizlik işi aramaktayım. İngilizcem az seviyede. Ailemle birlikte yaşamaktayım. Çalışma iznim ve Social Security Number’im var. Temizlik ile ilgili tecrübem olup, istenildiği taktirde referans verebilirim. Güvenilir birisini arıyor iseniz birlikte çalışabiliriz. Bölge: Patchogue Eyalet: New York Telefon: (631) 782-53-46 E-mail: naznazzcldr@gmail.com ZAYIFLAMA GARANTİLİ PİLATES DERSLERİ Türkiye’de uzun süre toplu ya da özel olarak pilates dersleri verdim. Queens’de yaşamaktayım. İsteyene evinde özel pilates dersleri veriyorum. Saatliği 45 dolar yakın yerler için. Haftanın en az 2-3 günü birer saatlik derslerimle hem zayıflayın vücudunuzu şekle sokup kilo vererek sağlıklı bir bedene sahip olabilirsiniz. Lütfen mail atınız. Bölge: Queens Eyalet: New York E-mail: hilalceho@gmail.com 25 YILLIK USTAYIM Selam. 25 yıllık ustayım. Uzun zaman restaurantta mutfak menençmentliği yaptım. Kendime ait menülerim ve reşumelerim var. Alanım; dönerler ve kebaplar. Bunun yanında kasaplık, soğuk sıcak mezeler, tatlılar ve dahası musevilerin yemekleri Rus ve Azeri yemekleri for banket. İlgilenirseniz arayın konuşalım. Ali Ustaoğlu Eyalet: New York Telefon: 347 682 9648 E-mail: kondakci@ymail.com

GÖNLÜMÜN PRENSESİNİ ARIYORUM Merhabalar. Uzun yıllardır New Jersey, Clifton’da yaşamaktayım. Hiç bir kötü alışkanlığım yok, 48 yaşında ve Amerikan vatandaşıyım. Aynı zamanda güzel bir işim var. Yanıma yakışacak bir bayan arkadaşı arıyorum. Oturmasını kalkmasını bilen, ağır başlı, kendine güvenen, ciddi bayanlar lütfen bırakmış olduğum telofondan beni arayabilirler. Tanışalım, görüşelim . Ben şen şakrak, güler yüzlü bir insanım. Benim gibi bekarlığa son vermek isteyenler ve de cidi olanlar beni aramaya başlıyabilirler. Çok mutlu olacağımıza inanıyorum. Herkese teşekkürler. Bölge: Clifton Eyalet: New Jersey Telefon: 201 893 5000 GÖKKUŞAĞI Herkese merhaba. Ben Çetin, New Jersey’de yaşıyorum. Hayatımı renklendirmek istiyorum, rengim olur musun? Eyalet: New Jersey E-mail: cetin678@hotmail.com SONSUZA AKAN MUTLULUK Herkese bol şans. Ben New Jersey’de yaşayan 40’lı yaşlarında bir beyim. 20 ile 40 yaş arasında, aklı selim, nazik bir bayan ile tanışıp evlenmek istiyorum. Eyalet: New Jersey E-mail: nnasl@hotmail.com HAPPILY EVER AFTER 25 yaşında, İzmirli ve daha önce hiç evlilik yapmamış bir bayanım. Amerika’ya 8 ay önce geldim. Kafa dengi, kalbi temiz, dürüst biriyle hayırlısıyla evlenmeye niyetliyim. Ciddi niyeti olan arkadaşlar mail atsın lütfen. Eyalet: California E-mail: susvs88@gmail.com EVLİLİK 41 yaşındayım, Virginia eyaletinde yaşamakta olup kendi işimle meşgulum. Yol arkadaşımı arıyorum. 28-35 yaş aralığındaki bayanlar tercihimdir. Ayrıca Amerikan vatandaşım. Eyalet: Virginia Telefon: 340 533 5587 E-mail: derman32@yahoo.com MERHABA HAYAT ARKADAŞIM Merhaba. Ben Can. 16 yıla yakındır Amerika’da yaşıyorum. Bekarım, evlenmek istiyorum. Burada benim gibi bekar, evlenmek isteyen bir bayanla tanışmak, anlaşabilirsek kısmetse evlilik yapmak isterim. Yaşımız geldi ve geçti. Şu kısa dünyada çoluk çocuğa karışmak, onlarla huzurlu bir ortamda yaslanmak isterim. Eğer sizler de benim gibi düşünüyorsanız e-mail atabilirsiniz. Tanışalım… Sigara ve alkol gibi kötü huylarım yok. Her türlü insanla rahatça anlaşabilirim. Sıcak kanlıyım ve insanları seviyorum. Yaş olarak 20’den 45 yasına kadar sorun yok. Ben 37 yasındayım. Saygılar. Bölge: Long Island Eyalet: New York E-mail: johns-onlly@hotmail.com SEVGİ, SADAKAT, SAYGI… Merhaba. Ben 30 yaşında, düzgün vücutlu, 1.85 boyunda ve 80 kilodayım. Ailem Türkiye’de, ben burada yalnızım. Tercihen New Jersey ve New York’ta, evlilik için kendisini hazır hisseden Amerikan vatandaşı bir bayan arıyorum. İlgilenirseniz e-mail adresimden ulaşabilirsiniz. Mutlu, mesut ve bahtiyar kalın… Eyalet: New Jersey E-mail: mdklts@gmail.com

Eyalet: New York E-mail: ayten.nyc@usa.com EVLİLİK, ARKADAŞLIK Merhaba ben Ufuk. 4 yıldır Amerika’da yaşıyorum. Green Card’liyim. Aynı zamanda hem yüksek lisans yapıyorum ve çalışıyorum. 172 cm boyunda, 75 kg ve esmer biriyim. Tanışabileceğim bir bayan arkadaş arıyorum. Ayrıca zeki, dürüst, kendine güvenen bir bayan olmasını dilerim. İlgilenen arkadaş varsa, lütfen bir resminiz ile e-mail yollarsanız sevnirim. Hoşçakalın. E-mail: mycross26@gmail.com EVLİLİK Merhaba ben 30’lu yaşların başında, iyi görünümlü bir bayım. Evlilik yapabileceğim Amerikan vatandaşı bir bayan arıyorum. Görüşmek isterseniz telefon ya da mail adresimden ulaşabilirsiniz. Telefon: 732-701-7053 E-mail: amdathlon2500@yahoo.com MERHABA Ben 40’lı yaşlarda bir bayanım. New York’ta yaşıyorum. 45-50 yaş arasında, anlayışlı, özgüveni olan, bakımlı, uzun boylu, Amerika’da yaşayan birisiyle tanışıp evlenmek istiyorum. E-mail: mara8791a@gmail.com YALNIZLIĞIMI PAYLAŞABİLECEĞİM BİR ARKADAŞ VE EŞ Merhaba. 2.5 yıldır Amerika’da yaşıyorum ve bir işyerinde çalışmaktayım. Green kartlıyım. Yalnızlığımı paylaşabileceğim, kendinden emin, güleryüzlü ve çağdaş bir hanımefendiyle tanışmak istiyorum. Arkadaşlığımızı ilerletebilecek ve anlaşabilmemiz durumunda evlilik ile devam edebileceğim, ileri görüşlü hanımefendilerin telefon veya maillerini bekliyorum. Detayları yazışmalarda ve telefon görüşmelerinde paylaşabiliriz. Telefon: 703 901 0278 E-mail: aliyasaci@gmail.com AMERİKA’DA CİDDİ, GÜZEL BİR YUVA KURMAK Merhaba arkadaşlar. Herşeyden önce hepinizin iyi arkadaşlıklar bulması ümidindeyim! Ben 36 yaşında, aslen Antalya doğumluyum. Yaklaşık 15 seneden daha fazla Texas eyaletinde yaşamaktayım. Lokanta sahibiyim ve kendim işletiyorum. İki tane evim ve kurulmuş bir düzenim var. Çevremde sevilen, sayılan ve özenilen biriyim. Türkiye’de elektrik üzerine eğitim yaptım. Amerika’da güzellik uzmanlığı üzerine eğitimim ve çalışma hayatım oldu ve yaklaşık 10 sene kadar ise lokanta işindeyim. Başımdan bir evlilik geçti ve eşimi çocuklarımın doğumundan sonra kaybettim. Hemen hemen iki yaşında ikiz bebeklerim var. Ailecil ve yuvasına sahip çıkan iyi bir babayım. İçki, kumar veya gece hayatı gibi alışkanlıklarım yok. Hayatta kendine özgüvenini kazanmış, sosyal, evine, ailesine sevgi ve özenle bağlanabilecek Amerika’da yaşayan, eğitim yapıyor veya çocuk sahibi olan veya olmayan bayan olabilir. Eğer sizin kriterlerinize uymuyorsam eğer arkadaşınız varsa gerçekten iyi bir yuva kurmak isteyen bana bilgilerimden ulaşabilir! Şimdiden teşekkür ederim ilginiz için. Herkese bol şanslar! Eyalet: Texas Telefon: 903 644 5243 E-mail: mickeynuredem@windstream.net

YATILI BEBEK BAKICISI İŞİ ARIYORUM Amerika’da yasalım. Daha önce çalıştığım yerlerden güvence verebilirim. Yatılı iş arıyorum. Çok temiz Türk yemekleri de yaparım. Güvenebilirsiniz. Ücret telefonda konuşulur. Eyalet: Illinois Telefon: 561 396 8399 MOTORLU TAŞITLAR

Bu 5 özelliği vurgulayın

2006 BMW 330I SPORT PACKAGE - $10,000 125K milde, sport edition, boos sound system, tinted window, sport weel, brand new tires, brakes, oil change zamanında servis edildi, 330i stock.

Dürüstlük, bağlılık, uyum, problem çözücülük, motivasyon... İşe ve şirkete göre bunların sırası değişse de bütün şirketler potansiyel çalışanlarında bu 5 özelliği görmek ister.

2. sahibiyim ve araba ile hiçbir oynama yapılmamıştır. Motorda technical ya da mechanical hiçbir problem yok, temizdir. Kullanılacak durumda olup, sol arka köşede body damage vardır; kapı ve arka panelde. Fiyatta anlaşılabilir. İlgileniyorsanız arayın, görüşelim. Bölge: Brooklyn Eyalet: New York Telefon: 718 559 9390 KIA SEDONA 2003 EX - $3,500 Aracın 4 tekeri yeni olup tune up yeni yapıldı. Motoru ve transmation çok iyi durumda. Bölge: Kearny Eyalet: New Jersey Telefon: 201 667 9272

Mashable.com sitesi şunları önermiş: CV’nizde çelişkili ya da yanlış anlaşılmaya müsait ibarelere yer vermeyin. Mülakatta ortaya çıkarsa dürüstlük imajınız zedelenir. Çok iş değiştirmiş adaylarda kurum bağlılığı sorgulanır. Bu nedenle böyle adaylar işi bırakma nedenlerini iyi açıklamalı. Daha önceki iş deneyimlerinizin farklı yönlerini vurgulayın ki uyum yeteneğiniz ön plana çıksın. Problem çözme yeteneğiniz ve bireysel motivasyonunuzu da işe alım uzmanı çeşitli sorularla ortaya çıkarmaya çalışacaktır. Bu özelliklerinizi vurgulayan birkaç örnek sunmak da çok faydalı olacaktır.


8

Yaşam Toplum

18 Eylül 2013 Çarşamba

A M E R İ K A’ D A K İ

TÜRKLERİN

GAZETESİ

ZEKİ ÇOCUKLAR USLU DURMUYOR Araştırmalar, zeki çocukların ileride uyuşturucu ve alkole daha düşkün olduğunu, ama zekalarının onları bağımlılıktan koruduğunu gösteriyor. Araştırma, zeki kişilerin yeni deneyimlere de açık olduğunu söylüyor

(NEW YORK – POSTA 212) Daha zeki çocukların alkol ve uyuşturucudan uzak durduğu inanışı değişiyor. İkizler üzerinde yapılan bir araştırma, erken olgunlaşan çocukların alkol almaya eğilimli olduklarını gösteriyor. Araştırma, yeni yapılan ve sanılanın aksine daha erken gelişen çocukların, alkol ve uyuşturucu kullanmaya daha az zeki akranlarından daha eğilimli olduklarına gösteren çalışmaların bir parçası. Örneğin 2011 yılında İngiliz araştırmacılar IQ’su ilkokuldayken seviyelerin ilk üç diliminde yer alan kadınların ilerleyen zamanlarda kokain ve marihuana kullanma riskinin son üç dilimde yer alanlardan iki kat fazla olduğunu göstermişti. IQ’su yüksek olan erkeklerinse yetişkin olduklarında amfetamin ve ecstasy kullanma riskinin yüzde 50 daha yüksek olduğu anlaşılmıştı.

» ZEKA BAĞIMLILIKTAN KORUYOR

Oysa on yıllardır bilim insanları zekası ve eğitimi düşük kişilerin uyuşturucu ve alkole daha yatkın olduğunu düşünüyordu. Bu durumun nedenleri arasında, zeka ve eğitim düşüklüğünün fakirliğin getirisi olması ve düşük zekanın kişinin kişisel problemlerini çözmesini zorlaştırması gösteriliyordu. Öte yandan yeni yayınlanan veriler bu inanışa karşı çıkmıyor. Uzmanlar uyuşturucu bağımlılığı ve uyuşturucu kullanımının aynı şey olmadığına dikkat çekiyorlar. Zeki insanlar uyuşturucu kullanmaya eğilimli olsalar bile, önceden yapılan birçok başka araştırmanın da desteklediği gibi, yüksek zeka alkolizm ve bağımlılığa karşı koruyucu bir rol üstleniyor. Uzmanlar, zeki kişilerin yeni deneyimlere daha açık olduğunu ve yeni şeyler denemek istediklerini söylüyor ve uyuşturucu kullanımını da buna bağlıyorlar.

750 MİLYAR DOLARLIK GIDA ÇÖPE GİDİYOR…

Dünyanın altıda biri karnını doyuramazken, 1,3 milyon ton gıda israf oluyor. BM Gıda ve Tarım Örgütü (FAO), dünya genelinde yılda 750 milyar dolar değerindeki gıdanın israf edildiğini açıkladı. Bu miktar, üretilen tüm gıdanın üçte birine denk geliyor NEW YORK

(POSTA 212) FAO’dan yapılan açıklamaya göre, gelişmekte olan ülkelerde israfa çoğunlukla kötü hasat yöntemleri sebep oluyor. Gelişmiş ülkelerde ise israfı son tüketiciler yapıyor. En çok israf edilen gıdalar Asya’da tahıl, Latin Amerika’nın zengin bölgelerinde ise et. FAO’nun raporuna göre yılda 1,3 milyon ton gıdanın israf edilmesi yalnızca ekonomik kayıplara yol açmakla kalmıyor, insanların ihtiyaç duydukları doğal kaynakları da tahrip ediyor. İsraf edilen gıda maddeleri her yıl Rusya’daki Volga Nehri’nin yıllık taşıdığı miktar kadar suyu kirletiyor ve atmosfere 3,3 milyar ton sera gazı salıyor. Rapor, israf edilen gıdanın (deniz ürünleri ve balık hariç) doğrudan ekonomik sonucunun yılda 750 milyar doları bulduğunu ifade ediyor. FAO Genel Direktörü José Graziano da Silva “Hepimiz, çiftçiler ve balıkçılar; gıda üreticileri ve süpermarketler, yerel ve ulusal yönetimler ve tüketiciler, gıda tedarik zincirinin her aşamasında gerekli değişiklikleri yaparak israfı olabildiğince önlemeli, önleyemediğimiz noktada da yeniden kullanım ve geri dönüştürme yöntemleri bulmalıyız” diyor. “Dünyada her gün 870 milyon insan aç yaşarken, ürettiğimiz gıdanın üçte birinin uygulama hataları nedeniyle israf olmasına göz yumamayız.”

NEW YORK GÜZELİ ABD’NİN EN GÜZELİ 2014 Miss America tacını, Hint asıllı Nina Davuluri kazandı

REKLAM VERMEK İÇİN...

reklam@posta212.com

olsa da, bu sektörün çevreye büyük bir olumsuz etkisi var. Et israfının yüzde 80’i gelişmiş ülkelerde ve Latin Amerika’da gerçekleşiyor. Asya, Latin Amerika ve Avrupa’da meyve de en çok israf edilen gıda maddeleri arasında bulunuyor.

ESİN EŞKİNAT

(NEW YORK – POSTA 212 ) New Yorklu Davuluri, Miss America seçilen ilk Hint asıllı güzel oldu. Davuluri, yarışmanın yetenek bölümünde Bollywood dansı yaptı. “Bu organizasyonun çeşitliliği benimsemesinden dolayı çok mutluyum. Bugün evlerinde bizi izleyen çocuklar sonunda Miss America ile kendileri arasında bir bağ kurabilecekler” diye konuştu. New York Syracuse’da yaşayan Davuluri doktor olmak istiyor ve kazandığı 50 bin dolarla da okul masraflarını karşılayacak. Davuluri iki yıl üst üste New York’tan seçilen ikinci güzellik kraliçesi oldu.

» NEDEN İSRAF EDİYORUZ?

Yeni araştırmasına ek olarak FAO bir de gıda israfını azaltmaya yardımcı olacak bir rehber yayınladı. Rehberde dünyadaki yönetimlerin, çiftçilerin, işletmelerin ve tüketicilerin israfı önlemek için yaptıkları uygulamalardan örnekler yer alıyor.

kende ve tüketici aşamasında oluyor. Gıda, zincirin ne kadar ileri aşamasında israf olursa, çevreye etkisi o kadar büyük oluyor.

» NEREDE İSRAF OLUYOR?

» ÖNEMLİ NOKTALAR

Dünyadaki gıda israfının yüzde 54’ü üretimin ilk aşamalarında, hasat sonrası depolama ve taşıma sırasında israf oluyor; yüzde 46’sı ise işleme, dağıtım ve tüketim aşamalarında. Genel bir eğilim olarak gelişmekte olan ülkelerde tarımsal üretim sırasında daha çok israf gerçekleşirken, orta ve yüksek gelirli bölgelerde israfın daha büyük bölümü pera-

Araştırmada israf konusunda belirli bölgeler öne çıkıyor: örneğin Asya’da tahıl, özellikle de tüksek metan gazı salımına neden olan pirinç israfı öne çıkıyor. Et israfı ise nispeten düşük

HİNT ASILLI İLK MISS AMERICA

Raporda gelişmiş toplumlarda israfa tüketici davranışları ile tedarik zincirindeki iletişimsizliğin neden olduğunun altı çiziliyor. Buna göre tüketiciler, alışveriş ve tüketimlerini son kullanma tarihine göre planlamayı beceremiyorlar. Ayrıca kalite ve estetik standartları da perakendecilerin aslında tüketilebilir yiyecekleri reddetmesine ve satmamasına neden oluyor. Gelişmekte olan ülkelerde israfı etkileyen en önemli faktörler tarım yöntemleri, depolama ve taşıma altyapıları ve hava şartları. FAO raporunda önerilen önlemler arasında tarım yöntemlerinin geliştirilmesi ve talebe göre üretimin dengelenmesinin yanı sıra, gıda fazlasının toplumun zor durumdaki üyelerine bağışlanması, insan tüketimine uygun olmayan gıdanın yem olarak kullanılması ve son olarak, atılacak gıdanın kompostlama gibi yöntemlerle atık sahalarını doldurmasının önlenmesi yer alıyor.


A M E R İ K A’ D A K İ

TÜRKLERİN

Yaşam

GAZETESİ

18 Eylül 2013 Çarşamba

9

‘İZMİR RUHU’NU ABD’YE TAŞIDILAR İzmir USA Derneği Başkanı Mert Aygen, 2010’da kurulan derneğin, Atatürkçü çizgide olduğunu ve bu çizgi çerçevesinde gelecek nesillere İzmir ruhunu taşımayı amaçladıklarını söyledi Geçen yıl şimdi tayin olan İzmir valimiz ile bir araya geldik konsoloslukta. Taleplerimizi ilettik, kendileri de EXPO'nun tanıtımı için bizden destek istedi. Biz de onlardan tanıtım için destek istedik. Maalesef konuştuklarımız hayata geçmedi. Yeni valimizle de burada tanıştık. Ancak İzmir'e gittiğimde kendilerini ziyaret edip tanıtım konusunda destekte bulunmalarını isteyeceğim. Sadece İzmir'in değil, Türkiye'nin tanıtımının yeterli olduğuna inanmıyorum. Özellikle sizin gibi işini yapan yayın organlarına da ihtiyacımız var. Yavaş yavaş olacak. Çok yeniyiz.

DİLEK ESKİ BEZİRKAN Çekirdeğe çiğdem, domatese domat, miskete meşe, mısıra darı derler. Kumru kuş değildir, lezzetli bir sandaviçtir. Simit denizde kullanılır, gevrektir gerçek adı. Paraşütten atlamayana kız verilmez, sigortalar değil asfalyalar atar, Kordon elektrikli ev aleti değildir onlar için. Konuşurken de fazla uzatmazlar, "geliyom, gitçem" deyip kestirip atarlar İzmirliler. Saygı ve hoşgörüye dayalı bu kültür, Amerika'da dernek çatısı altında yeni nesillere aktarılmaya çalışılıyor. Birkaç İzmirlinin çocuk okuttuğu sıralarda "Biz bu yardımlarımızı nasıl farklı kesimlere yayarız" düşüncesinden yola çıkılarak 2010 yılında kurulan İzmir USA Derneği, büyüme yolunda ilerliyor.

» “MISIR’A DARI DİYORUZ”

İkinci dönem başkanlığını yürüten Mert Aygen, "Mısıra bile bile darı deriz esprili bir şekilde. Çünkü biz hayata darı gibi bakıyoruz. İzmirliler esprili, sıcakkanlı, sevecen ve saygılıdır" diyor. Atatürkçü çizgisinde olduklarını ve gelecek nesillere İzmirli ruhunu taşımaya amaçladıklarını belirten Mert Aygen ile derneğin kuruluşunu, faaliyetlerini ve hedeflerini konuştuk: n Dernek ne zaman kuruldu ve şu anda kaç üyeniz var? İzmir USA Derneği, 2010 yılında kuruldu. Facebook sayfamızda 1000'e yakın üyemiz var. Siyasi görüş ya da din anlayışı gözetmiyoruz. İzmir'de aynı yol üzerinde hem cami, hem kilise, hem de havra vardır. Biz bu kültürle büyüdük. Biz o kültürü buraya getirmeyi amaçlıyoruz. İzmirli düşüncesini yaymayı amaçlıyoruz. Birbirinin dilinden anlayacak insanların bir arada toplanması esprisinden yola çıkıldı. İzmir'de mısıra darı, çekirdeğe çiğdem denir ve gidiyoz, geliyoz diye konuşulur. 2010 yılında altı kişiyle yola çıktık. İlk dönem başkanlığını Yusuf Sami Özçayır yaptı, ben ikinci dönem başkanlığını yapıyorum. Bu derneğin 10 yılı planlanmış durumda. Atatürk'ün düşüncesinde yeni nesillere İzmir ruhunu anlatmak. Üye sayımız şu anda 80. Genelde New York, New Jersey, Pennsylvania ve Connecticut’ta var. n Neden dernek oldunuz? Üst kurulumuzda bulunan Yusuf Sami Özçayır ve Besim Canattı'nın fikriydi. Hepimiz ayrı ayrı çocuk okutuyorduk . İzmirliler olarak

» TANITIM İÇİN GÖNÜLLÜ REHBERLİK

İzmir USA Derneği New Yor, eski Başkonsolos Mehmet Samsar ile görüşme sırasında. Soldan sağa; Suat Günderen, Yusuf Sami Özçayir, Tolga Sağıroğlu, Mert Aygen, New York eski Konsolosu Mehmet Samsar, Dr. Mehmet Aygen, Müjde Sahin, Dr. Zeynep Aygen, Sunay Ciner, Nisim Kanatti.

yaklaşık 17 çocuk okutuyorduk. İsimlerimiz gizli tutulmak kaydıyla yardım yapıyorduk. . ‘Ne yapalım’ dedik, bunu bir dernek adı altında yaparak daha çok çocuğa ulaşalım istedik Atatürkçü çocukların yetişmesine katkıda bulunmak için yola çıktık

» "ÜYELİK İÇİN İZMİRLİ OLMAK ŞART

DEĞİL"

n Üye profiliniz nedir? İzmir USA Derneği üyesi olmak için İzmirli olmak şart değil. İzmir ruhuna sahip olmak gerekiyor. Ancak bize bir İzmirlinin referansıyla gelmesi gerekiyor. Üst kuruldaki tüm üyelerin oy birliği gerekiyor. Bu şart. Dernek içerisinde çatlak ses olmayacak. Üyelerimizin çoğu üniversite mezunu, işadamlarımız var. Üyelik için ince eleyip sık dokuyoruz, ama üye olduktan sonra bizim bir parçamız oluyor. n Bugüne kadar hangi aktiviteleriniz oldu? Gündemi sürekli takip ediyoruz. Örneğin geçen yıl çok sayıda şehit vermemizin ardından geliri Mehmetçik

Vakfı'na bağışlanmak üzere bir yemek düzenledik. Onda önce İstanbul'da kiralarını ödeyemeyen ve kapatılma tehlikesiyle karşı karşıya olan Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği bize başvurdu. Onlar için 150 kişilik çok büyük bir yemek organize ettik. Bu yemekten elde ettiğimiz geliri bu vakfa bağışladık. Şu an hala ayakta vakıf. Yine bu yılın ilk aylarında Kanserle Dans Vakfı’nın kurulmasına da destek olduk. O vakıfla birlikte ilk yemeği düzenledik. Galatasaray USA, Fenerbahçe USA, Trabzonspor USA, tüm dernekler İzmir USA ile birlikte hareket etti. O yemekten elde edilen gelir ile kanser hastalarının ihtiyaçları giderildi. Geçen yıl birincisini yaptığımız 9 Eylül Pikniği’miz var. Her yıl yapmayı planlıyoruz. Bu yılki pikniğin gelirini Gezi olaylarında zarar gören İzmir AKUT'a bağışlamayı düşünüyoruz. Yani Atatürk'ün izinde ve milliyetçiliği ileriye taşıyacak her şeyde İzmir USA olarak yer alırız. n Yabancılar İzmir'i tanıyorlar mı? Amerikalılar İzmir'i çok tanımıyor. Daha çok İstanbul'u, Ankara'yı biliyorlar.

n Nasıl bir İzmir imajı yaratmak istiyorsunuz? Bunun için neler yapıyorsunuz? İzmir ruhu öncelikle anlayışa dayalıdır. Keyiflidir. İnsanlar birbirini üzmektense birbirlerine gülerek selam veririler. Saygılı bir kültürü vardır. Bu kültürü yabancılara da anlatmayı planlıyoruz. Buradan İzmir'e gitmek isteyen insanları, dernek üyelerimizin aileleri karşılıyor. Orada en iyi şekilde ağırlıyorlar. Buraya geldiklerinde çevrelerindeki insanlara anlatacaklar. Bunu yaygınlaştırdığımızda daha çok insana ulaşmış olacağız. Bu, tanıtımda en etkili olandır. Kuşadası'ndaki cruise gemilerinin yanaştığı yerler var, yine İzmir Selçuk'ta Meryemana Evi Hristiyanlıkların hac yeridir. Turizm ataşeliğinin, konsolosluğun bu konuda daha çok destekte bulunması gerekiyor. Sonuçta biz küçük dernekleriz. Elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz. Konsolosluğun bizim gibi derneklerle ilgilenip, amaçlarını anlayıp öncü olmaları gerekiyor.

» "HAYATA DARI GİBİ BAKIYORUZ "

n İzmirlilerde, kapalı bir toplum olduklarına dair özeleştiri vardır. Katılıyor musunuz? İzmir'in ticaretinde bu görüşe katılıyorum. Liman şehri olmasına rağmen dışarıya açılması hiç bir zaman bir İstanbul gibi olamamıştır. Ancak İzmir halkı öyle değildir, sıcakkanlıdır, espriyi sever. Hayata da darı gibi bakıyoruz, çiğdem gibi bakıyoruz. Kumru kuş değildir, simit yüzmek için vardır. Burada bir laf vardır "Las Vegas'ta yaşanan Las Vegas'ta kalır" diye. İzmir'de yaşanan da İzmir'de kalır. Yemeği de, dostluğu da yaşananları da orada kalır. İzmir deyince küçük Rum meyhaneleri gelir aklımıza. Bunu yapan yok. Çok güzel restoranlarımız var, ama ne biliyim İzmir'e özel deniz börülcesi, semizotu salatası gibi yiyeceklerin olduğu eski bir Rum meyhanesi açılsa ne güzel olur.

İzmirlilere özel » Kordon dendiğinde akla elektrikli ev aletlerinin dışında bir yer ismi gelir.

» ‘35’ ve ‘35 buçuk (Karşıyaka)’ kavramları iyi bilinir.

‘ ‘Darı’, ‘gevrek’, ‘çiğdem’, ‘domat’, ‘nohut’,

» » » » » » »

‘boyöz’, ‘kumru’, ‘deniz börülcesi’, ‘geliyom, gidiyom, gelcen, yapcan, etçen’ gibi kavramlar sıkça kullanılır. Kar görmek için Sabuncubeli'ne ya da Manisa Spil'e gidilir. Karşıyaka denince aklınıza güzel kızlar gelir. Kıbrıs Şehitleri'de, Sevinç'te, YKM önünde dostlarla, sevgililerle buluşulur. Attila İlhan, Can Yücel, Sezen Aksu, Behçet Uz isimleri çok iyi bilinir. Fuar'daki gölde kuğulara bir kez olsun binilmiştir. Çocukken Kemaraltı'nda kaybolunmuştur. Montrö ve Lozan, Avrupa şehirlerini hatırlatmaz.

İZMİR USA DERNEĞİ ÜST KURULU Yusuf Sami Özçayır Mert Aygen Dr. Mehmet Aygen Dr. Zeynep Aygen Nisim Kanatti Müjde Sahin Emrah Öğüt Suat Günderen Tolga Sağıroğlu Sunay Ciner

İSTANBUL 122 ÜLKEYİ GERİDE BIRAKTI TÜİK verilerine göre Türkiye'nin iller bazında 2008-2012 yıl sonlarındaki nüfusları ile yüzde olarak değişim oranları şöyle:

Nüfusuyla Yunanistan, Tunus, Portekiz, Küba, Belçika, İsveç, Çek Cumhuriyeti, Belarus, Macaristan ve Tunus'un da aralarında bulunduğu 122 ülkeyi geride bırakan İstanbul, son 4 yılda nüfusuna 1 milyon 157 bin 576 kişi ekledi Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerinden yapılan hesaplamalara göre, İstanbul'un 4 yıldaki nüfus artış miktarı, ülkedeki 64 ilin nüfusundan daha fazla oldu. İstanbul'un, 2008-2012 döneminde yıllık ortalama nüfus artışıyla, nüfusuna her 4 ayda bir Tunceli, 5 ayda bir Kilis, 6 ayda bir Gümüşhane ve 7 ayda bir Artvin eklendi. Aynı dönemde Ankara ise yıllık ortalama 104 bin 150 kişilik artışıyla Tunceli ve Bayburt'un nüfusundan fazla arttı. 2008-2012 döneminde Ankara'nın nüfusu 416 bin 603, Antalya'nın nüfusu 233 bin 262, Şanlıurfa'nın nüfusu 187 bin 851, Gaziantep'in nüfusu 187 bin 335, Bursa'nın nüfusu da 180 bin 208 kişi arttı.

»en çok NÜFUS ARTIŞI Antalya'DA

Oransal olarak bakıldığında ise nüfus artış hızında başı Antalya çekti. Antalya'nın 2008-2012 yılları arasında nüfusu yüzde 12,54 oranında yükseldi. Antalya'nın 2008 yılında 1 milyon 859 bin 275 kişi olan nüfusu,

2009 yılında 1 milyon 919 bin 729, 2010 yılında 1 milyon 978 bin 333, 2011 yılında 2 milyon 43 bin 482, 2012 yılında ise 2 milyon 92 bin 537 olarak hesaplandı. 2008-2012 döneminde nüfus artış hızı en yüksek ikinci il Şanlıur-

fa oldu. Şanlıurfa'nın 2008 yılında 1 milyon 574 bin 224 olan nüfusu 4 yılda yüzde 11,93 artarak 2012 yılında 1 milyon 762 bin 75'e çıktı. Söz konusu dönemde Gaziantep'in nüfusu yüzde 11,61, Tekirdağ'ın nüfusu yüzde 10,58, Bat-

İstanbul'un 13 milyon 854 bin 740 kişilik nüfusuyla 122 ülkeyi geride bıraktı Ülke Milyon "Senegal 13,6 Zambiya 13,1 Zimbabve 13,0 Çad 12,8 Güney Sudan 11,3 Küba 11,2 Belçika 11,1 Gine 10,8 Yunanistan 10,8 Tunus 10,8 Portekiz 10,6 Ruanda 10,5 Çek Cum. 10,5 Somali 10,5 Haiti 10,4 Benin 10,3

Ülke Milyon Burundi 10,1 Bolivya 10,0 Macaristan 9,9 İsveç 9,6 Belarus 9,5 Dominik Cum. 9,5 Azerbaycan 9,2 Avusturya 8,5 Honduras 8,4 Bir. Arap Emir. 8,3 İsviçre 8,1 İsrail 8,0 Tacikistan 8,0 Bulgaristan 7,3 Sırbistan 7,2 Hong Kong 7,2

Ülke Milyon P.Yeni Gine 7,1 Paraguay 6,7 Laos 6,6 Ürdün 6,5 Eritre 6,3 Libya 6,2 Togo 6,2 Sierra Leone 6,2 El Salvador 6,2 Nikaragua 6,1 Danimarka 5,6 Kırgızistan 5,6 Finlandiya 5,4 Slovakya 5,4 Singapur 5,3 Türkmenistan 5,2

Ülke Milyon Norveç 5,1 Lübnan 4,8 Kosta Rika 4,7 Orta Afrika Cum. 4,6 İrlanda 4,6 Gürcistan 4,5 Yeni Zelanda 4,5 Kongo Cum. 4,4 Filistin 4,4 Liberya 4,3 Hırvatistan 4,3 Bosna Hersek 3,8 Umman 3,8 Porto Riko 3,7 Kuveyt 3,6 Moldova 3,6

man'ın nüfusu yüzde 10, Kocaeli'nin nüfusu yüzde 9,68, Ankara'nın nüfusu yüzde 9,15, İstanbul'un nüfusu yüzde 9,11, Hakkari'nin nüfusu yüzde 8,27, Muğla'nın nüfusu yüzde 7,54, Bursa'nın nüfusu yüzde 7,18 artış gösterdi.

»13 ilin nüfusu düştü

2008-2012 döneminde 13 ilin nüfusunda ise azalma görüldü. Nüfusu azalan illerin başında Yozgat geldi. 2008 yılında 484 bin 206 kişinin yaşadığı Yozgat'ın nüfusu 4 yıllık dönemde yüzde 6,40 oranında azalarak 2012 yılında 453 bin 211'e geriledi. Aynı dönemde Ardahan'ın nüfusu yüzde 4,98, Çorum'un nüfusu yüzde 2,83, Kars'ın nüfusu yüzde 2,34, Zonguldak'ın nüfusu yüzde 2,03, Kırıkkale'nin nüfusu yüzde 1,64, Sivas'ın nüfusu yüzde 1,20, Kırşehir'in nüfusu yüzde 0,68, Giresun'un nüfusu yüzde 0,52, Tokat'ın nüfusu yüzde 0,51, Amasya'nın nüfusu yüzde 0,43, Tunceli'nin nüfusu yüzde 0,20, Kastamonu'nun nüfusu yüzde 0,17 geriledi.

İL 2008 2012 Değişim nüfus nüfus yüzde Adana 2.026.319 2.125.635 4,90 Adıyaman 585.067 595.261 1,74 Afyonkarahisar 697.365 703.948 0,94 Ağrı 532.180 552.404 3,80 Amasya 323.675 322.283 -0,43 Ankara 4.548.939 4.965.542 9,15 Antalya 1.859.275 2.092.537 12,54 Artvin 166.584 167.082 0,29 Aydın 965.500 1.006.541 4,25 Balıkesir 1.130.276 1.160.731 2,69 193.169 204.116 5,66 Bilecik Bingöl 256.091 262.507 2,50 326.897 337.253 3,16 Bitlis Bolu 268.882 281.080 4,53 247.437 254.341 2,79 Burdur Bursa 2.507.963 2.688.171 7,18 474.791 493.691 3,98 Çanakkale Çankırı 176.093 184.406 4,72 Çorum 545.444 529.975 -2,83 917.836 950.557 3,56 Denizli Diyarbakır 1.492.828 1.592.167 6,65 394.644 399.708 1,28 Edirne Elazığ 547.562 562.703 2,76 210.645 217.886 3,43 Erzincan Erzurum 774.967 778.195 0,41 Eskişehir 741.739 789.750 6,47 Gaziantep 1.612.223 1.799.558 11,61 Giresun 421.766 419.555 -0,52 Gümüşhane 131.367 135.216 2,92 258.590 279.982 8,27 Hakkari Hatay 1.413.287 1.483.674 4,98 407.463 416.663 2,25 Isparta 1.602.908 1.682.848 4,98 Mersin 12.697.164 13.854.740 9,11 İstanbul 3.795.978 4.005.459 5,51 İzmir 312.128 304.821 -2,34 Kars 360.424 359.808 -0,17 Kastamonu 1.184.386 1.274.968 7,64 Kayseri 336.942 341.218 1,26 Kırklareli 222.735 221.209 -0,68 Kırşehir 1.490.358 1.634.691 9,68 Kocaeli

İL 2008 2012 Değişim nüfus nüfus yüzde Konya 1.969.868 2.052.281 4,18 Kütahya 565.884 573.421 1,33 Malatya 733.789 762.366 3,89 Manisa 1.316.750 1.346.162 2,23 Kahramanmaraş 1 .029.298 1.063.174 3,29 Mardin 750.697 773.026 2,97 Muğla 791.424 851.145 7,54 Muş 404.309 413.260 2,21 Nevşehir 281.699 285.190 1,23 Niğde 338.447 340.270 0,53 Ordu 719.278 741.371 3,07 Rize 319.410 324.152 1,48 Sakarya 851.292 902.267 5,98 Samsun 1.233.677 1.251.722 1,46 Siirt 299.819 310.879 3,68 Sinop 200.791 201.311 0,25 Sivas 631.112 623.535 -1,20 Tekirdağ 770.772 852.321 10,58 Tokat 617.158 613.990 -0,51 Trabzon 748.982 757.898 1,19 Tunceli 86.449 86.276 -0,20 Şanlıurfa 1.574.224 1.762.075 11,93 Uşak 334.111 342.269 2,44 Van 1.004.369 1.051.975 4,73 Yozgat 484.206 453.211 -6,40 Zonguldak 619.151 606.527 -2,03 Aksaray 370.598 379.915 2,51 Bayburt 75.675 75.797 0,16 Karaman 230.145 235.424 2,29 Kırıkkale 279.325 274.727 -1,64 Batman 485.616 534.205 10,00 Şırnak 429.287 466.982 8,78 Bartın 185.368 188.436 1,65 Ardahan 112.242 106.643 -4,98 Iğdır 184.025 190.409 3,46 Yalova 197.412 211.799 7,28 Karabük 216.248 225.145 4,11 Kilis 120.991 124.320 2,75 Osmaniye 464.704 492.135 5,90 328.611 346.493 5,4 Düzce Toplam 71.517.100 75.627.384 5,74


10

Güncel

18 Eylül 2013 Çarşamba

A M E R İ K A’ D A K İ

TÜRKLERİN

GAZETESİ

FED İÇİN KARAR HAFTASI Fed'in nasıl bir strateji izleyeceğinin net bir şekilde bilinmemesi gelişen ekonomilerden sıcak para çıkışlarına, aşırı kur oynamalarına, hisse senetlerinde büyük değer kayıplarına sebep olmuştu. Fed büyük bir olasılıkla parasal genişleme (QE) programında nasıl bir değişiklik yapacağını bu haftaki toplantısında açıklayacak. Son beş yıl içerisinde bono alım programı sayesinde Fed piyasalara yaklaşık 3 trilyon dolar büyüklüğünde bir parayı piyasalara sürmüş durumda. Bu olağanüstü para miktarı sayesinde hisse senetleri büyük getiriler sağlarken, konut kredi faizleri tarihteki en düşük seviyelerine geldi ve emlak piyasalarının tekrar toparlanmasındaki en etkili silah oldu.

» PARA HARCAMAYA BAŞLADILAR

Ayrıca düşük faiz sayesinde tüketiciler de cüzdanlarını açtı ve ekonomik toparlanmaya büyük katkı sağladılar. Ekonomistler ve piyasa analistleri Fed'in yapacağı kesintinin büyük olmayacağını tahmin etmekteler. Büyük bir sürpriz beklemeyen piyasalarda genel kanı, her ay yapılan 85 milyar dolarlık bono alımından 10 milyar dolarlık bir kesinti olacağı yönünde. Beklenmedik bir kararın yol açacağı panik ve türbülans kimsenin konuşmak istemediği bir konu. Aslında piyasalar mayıs ayından bugüne yavaş yavaş zaten hazırlanıyorlardı. ABD 10 yıllık tahvillerin faizleri son iki yılın en yüksek seviyesinde. Hisse senetleri de ağustos ayında ulaştıkları rekor seviyeden bir miktar gerilemiş durumda. Diğer bir deyişle Fed'in kararını açıklamasına gerek kalmadan piyasalar tepkisini vermiş durumda. Tekrar, bu tepki programda büyük bir küçülmeye gidilmeyeceği beklentisini içermekte. Fed, özellikle son birkaç toplantısında, ekonominin istenen büyüme ve enflasyon hedeflerine ulaşmadan programda büyük bir değişiklik yapmayı planlamadıklarını defalarca dile getirmişlerdi.

» AĞUSTOS BEKLENENİ VERMEDİ

Son günlerde gelen ekonomik veriler karşımıza karışık bir tablo çıkarmakta. Ağustos ayı istihdam rakamları ve perakende satışları beklendiği kadar iyi değildi. Ayrıca Eylül’de ait tüketici beklentileri de yükselmeye başlayan faiz oranları yüzünden azda olsa olumsuz etkilenmiş durumda. Her ne kadar bir aylık bir veri genel trendi açıklamak için yeterli olmasa bile bu kadar büyük bir parasal genişleme programının getirilerinin daha büyük olmasını beklemek haksızlık olmaz. Sonuç olarak, Fed'in agresif bir tavır içinde olacağı ihtimal dahilinde bulunmamakta; en azından bu toplantısında. Yine de olabilecek kötü bir sürprize yakalanmamak için hisse senedi yatırımcıları pozisyonlarını S&P 500 put opsiyonları ile hedge etmekteler. Piyasalar Fed'in sadece devlet tahvillerinde azaltmaya gideceğini, konut kredisi (mortgage- backed securities) faizlerine dayalı programda herhangi bir değişiklik yapmayacağını bekliyorlar. Çünkü konut sektörünün hala toparlanma sürecinde olduğunu düşünürsek Fed'in bunu riske atmak isteyeceğini zannetmiyoruz. Gelişen piyasaların kur ve hisse senetlerinde haftalardır süren satışlar (her ne kadar bu hafta sakin geçse de) Fed'in düğmeye basmayı planlamasıyla ilgili. Türk Lirası, Hindistan rupisi (rupee),Brezilya reali dolar karşısında rekor seviyelere düştüler.

TÜRKİYE’NİN TANITIM ANLAYIŞI DEĞİŞİYOR Kuzey Amerika, ABD ve Meksika’dan sorumlu Kültür ve Tanıtım Ataşesi olarak New York’a iki ay önce atanan Emin Kaya, Türkiye’nin tanıtım anlayışının tamamen değiştiğini ve markalaşmaya yöneldiklerini söyledi BARBAROS SAYILGAN NEW YORK

(NEW YORK – POSTA 212) Daha önce kültür ve tanıtma ataşeliği yaptığı Dubai ofisi “en iyi tanıtım yapan ofis” seçilen Emin Kaya, iki ay önce Kuzey Amerika, ABD ve Meksika’dan sorumlu Kültür ve Tanıtım Ataşesi olarak New York’a atandı. Kaya, Posta 212’ye Türkiye’nin tanıtım anlayışının baştan aşağı değiştiğini, bundan böyle tamamen markalaşmaya odaklanılacağını açıkladı. ■ Öncelikle ABD’deki hedefleriniz nelerdir? Türkiye’nin tanıtımda birkaç şeyi değiştirmek istiyoruz. Öncelikle reklam anlayışımız değişiyor: Bu yıl ilk kez dünya çapında bir reklam şirketiyle anlaşıyoruz. Önümüzdeki ay içerisinde ihalesi yapılacak. New York’tan da bir iki şirket davet ettik. Dünya çapında şirketler bunlar. Dünyanın en önemli üç şirketinden ikisini davet ettik. Artık tüm dünyadaki reklamımızı tek bir şirket yapacak. Yıllık anlaşmalar yapmayacağız. Amacımız dünyada tek bir Türkiye imajı oluşturmak. Bununla birlikte PR anlayışımızı da değiştirdik. Tamamen markalaşma üzerine çalışıyoruz ve prestijli işler yapacağız. Ben Kuzey Amerika, ABD ve Meksika’dan sorumluyum. Buradaki işlerimiz prestijli işler olacak, sadece turist getiren işler değil. Planladığımız büyük organizasyonlar var. Örneğin Top Chef programını Türkiye’de çektirmek istiyoruz. Mehmet Öz’ü Çırağan’da Sayın Bakanımızla bir kahvaltı yaparken ağırlamak ve meslektaşla-

rıyla çekim yaptırmak istiyoruz. Her köşede olmayacağız ama her prestijli işin içinde olmaya çalışacağız. Fuarlarımızda da mutlaka atraksiyonlar olacak. Bugüne kadar daha basit stantlarla katılmışız. Görsel sanatlar, eserler getireceğiz. Hat ustalarımızı, ebru ustalarımızı getireceğiz. Çekilişler yapacağız, anketler dolduracağız. Şu anda zaten Kanada, ABD ve Meksika’yı kapsayan bir imaj araştırması çalışması başlattık. Türkiye’nin genel ve turizm imajı üzerine bir çalıştırma yapıyoruz. Dünyadaki ekonomik kriz döneminde Türkiye’ye karşı nasıl bir eğilim var onu belirleyeceğiz. Yılbaşına kadar bu çalışma bitecek ve önümüzdeki yılın reklam ve PR çalışmalarını ona göre yapacağız.

» “AMERİKALILARA HER ŞEY DAHİL

OTEL SATAMAYIZ”

■ Dubai’de Körfez Bölgesi’nde yaptığınız çalışmalarla ABD’deki çalışmalarınız arasında nasıl farklılıklar olacak? Orada da bir imaj çalışması yaptırdık. Mesela oradaki toplum çok okuyan bir toplum değildi. Seyahatlerine acenteler önünde karar veren bir toplumdu. Burada ise daha farklı, görsel medya daha etkili, gazeteler ve önemli dergiler çok etkili. Bunlara ulaşmaya çalışacağız. National Geographic’ten editörler Karadeniz’de çay topluyorlar

bugünlerde. Önce güzel bir İstanbul turu yaptırdık. Yanlarında uzmanlarımız var ve İstanbul’dan Karadeniz’e geçtiler. Karadeniz’de çay hasat zamanı. Çay toplayacaklar, lokal evlerde kalacaklar. Mıhlamadan, ırmaktan alabalığa kadar lezzetlerimizi tadacaklar. Yani kısaca daha lokal ve özel testler yaptırmaya çalışıyoruz. Prestijli yerlerde bulundurmaya çalışıyoruz. İlk edindiğimiz bilgilere göre Amerikalılar Türkiye’yi çok bilmiyor. Ülke olarak söylemiyorum bunu halk olarak söylüyorum. O yüzden bu imaj araştırmasını yaptırıyoruz. Soracağız. Anketlerin dışında profesyonellerle birebir görüşmeler de olacak. Türkiye ile ilgili ne düşünüyorlar? Güvenlik açısından nasıl, seyahat açısından nasıl, tercih sıralamasında nedir, hangi grup gidiyor? Mesela Ortadoğu’da orta

sınıf bizim belli destinasyonlarımıza gelirdi. Bolu, Yalova ve Bursa üçgeninde ve tabi İstanbul. Mesela Antalya gibi turizm destinasyonu saydığımız yerlere gitmezlerdi. ABD’de belli bir yaşın üstündeki insanlar Türkiye’yi tercih ediyorlar. Tarih turizmi çok etkili; özgün ve farklı şeyler istiyorlar. Farklı deneyimler istiyorlar. Bu insanlara her şey dahil 5 yıldızlı otel satamayız. Örneğin kayak merkezi için ABD’yi zorlamaya gerek yok çünkü yanımızda Kanada var. Tüm tanıtım ve pazarlama stratejimizi baştan yazıyoruz.

» GEZİ OLAYLARI ETKİLEMEDİ, YILI ARTIŞLA KAPATIYORUZ

■ Gezi olaylarının turizme bir etkisi oldu mu? Gezi olaylarının turizme etkisi çok olmadı. Sayısal olarak veriler elimizde. Beklenildiği gibi iptaller gelmedi. Hatta bu yılı genel olarak ciddi bir artışla kapatıyoruz. Ama New York’tan profesyonellerden aldığımız bilgilere göre “güvenlik konusunda sıkıntılar var mı” diye soranlar olmuş. Bunu sosyal medya üzerinden yapacağımız bir kampanyayla aşmaya çalışacağız. Şu anda çok bir hareket yapmıyoruz. Çünkü bekliyoruz, turizm kararlarının verilme süreci değil ortalık yatışsın insanlar normal hayatlarına dönsünler. Daha sonra sosyal medyadan doğru bilgiler vereceğiz. Yönlendirme şeklinde olmayacak güncel hayatı göstereceğiz. İstanbul’daki güncel hayatı göstereceğiz belki buradan bir ekibe Taksim parkında çekim yaptıracağız. Belki orada bir kahvaltı yaptıracağız. Ama şunu söyleyebilirim Gezi olaylarının sanıldığı kadar bir etkisi olmadı.

GÖÇMENLERİN REFAHINI ROTA BELİRLİYOR Gallup, devam eden dünya anketinin göç konusundaki sonuçları, dünya çapında göçmenlerin refah seviyesinin göç rotasına göre değiştiğini ortaya koyuyor (DENİZ AVŞAR / WASHINGTON D.C. – POSTA 212) Gallup'un yaptığı son araştırmaya göre, dünya çapındaki göçmenlerin refahı, hangi ülkelerden göç ettikleri, hangi ülkelere gittikleri ve orada ne kadar süre yaşadıklarına göre değişiyor. Örneğin, birçok göçmen hayat koşularının, yasadıkları ülkenin yerel halkından daha kötü olduğundan şikayet ediyor. Ancak aslında, sonuç yaşadıkları yerin koşullarına göre değişiyor. Göçmenlerin “Kuzey” olarak adlandırılan yüksek gelirli ekonomilerde yerel halktan daha zor durumda yaşadıklarını söyleseler de, koşulları “Güney” olarak adlandırılan orta ve düşük gelir seviyeli ekonomilerden daha iyi olabiliyor. Gallup'un araştırması, yeni gelenler (geldikleri ülkelerde 5 yıldan daha az süredir yasayanlar) ve ülkede uzun zamandır yaşayan (bulundukları ülkelerde en az 5 yıldır yaşıyor olanlar) göçmenlerin hayat standartlarını yerel halkla kıyaslamalarından oluşuyor. Yüksek gelirli bir “kuzey” ülkesinden başka

bir yüksek gelirli “kuzey” ülkesine göç edenler yasadıkları hayattan, bulundukları ülkedeki yerel halkla aynı seviyede memnun oldukları görülürken, önlerindeki 5 yıl içinde durumlarının çok daha iyi olacağı konusunda iyimserler.

» YENİ GELENLER UMUTLU

Orta ve düşük seviyeli ülkelerden (güneyden) yüksek gelirli ekonomilere (kuzeye) göç edenler ise yaşam koşullarının bulundukları ülkelerdeki yerel halktan açık ara daha kötü olduğunu belirtiyorlar. En zor durumdakiler ise orta ve düşük gelirli ülkelerden (güneyden) yine orta ve düşük gelirli ülkelere göç edenler. Kuzeyden güneye göç edenlerle, güneyde hâlihazırda yasayanların şu anki hayat beklentilerinde bir değişiklik görülmüyor. Ancak araştırmadan çıkan belki de en ilginç bulgu, nereye göç etmiş olurlarsa olsun, bir yere yeni gelen göçmenlerin, geleceğe orada doğmuş kişiler kadar iyimser ve umutlu baktıkları, uzun süre bir ülkede yaşayan göçmenlerinse za-

man geçtikçe karamsarlığa kapılmaları. Gallup'un geniş çaplı araştırması göçmenlerin göç ederek kişisel olarak ne kazanıp kaybettikleri konusunda da araştırma yapabilmeyi mümkün kılıyor. Aynı yaş, cinsiyet ve eğitim profillerinin karşılaştırılmasına imkan veren bir istatistiksel model kullanan şirket, göçmenlerin geldikleri ülkelerde kalmaları durumunda hayatlarının nasıl olabileceğini kestirmeye çalışıyor.

» UÇURUM KAPANIYOR

Kuzeyden kuzeye göç edip uzun suredir o ülkelerde yaşayan göçmenlerin yaşam standardının, geldikleri ülkelerdeki oranla aynı niteliklere sahip akranlarından belirgin bir şekilde daha iyi olduğu görülüyor. Uzun zaman önce güneyden kuzeye göç edenlerde de aynı etki ortaya çıkıyor, ancak bu grupta yaşam standartları arasındaki farkın giderek kapandığı fark ediliyor ve uzun vadede arada hiçbir fark kalmayacağı öngörülüyor.


A M E R İ K A’ D A K İ

TÜRKLERİN

Kültür Sanat

GAZETESİ

18 Eylül 2013 Çarşamba

11

VİZYON HALDU

N ARM

AĞAN

THE WIZARD OF OZ: 74 YIL SONRA YENİDEN

Sinema tarihinin unutulmaz klasiği “The Wizard of Oz” yeni kuşaklar tarafından fazla bilinmiyor. Filmin yapımcı şirketi olan Warner Bros. dijital ortamda yenilenerek teknik özellikler eklenen ve üç boyutlu formata dönüştürülen “The Wizard Oz” filmini, 74 yıl aradan sonra sinemaseverlere yeniden sunuyor. Film daha sonra bütün bu özellikler ve daha fazlasıyla DVD halinde piyasaya verilecek. Macera filmlerinden hoşlananlar için “Prisoners” filmi doğru bir seçim olacak. Öte yandan Formula1 yarışı tutkunlarını beyazperdeye adeta yapıştıracak bir film de bu hafta gösterime girenler arasında.

THE WIZARD OF OZ

PRISONERS

RUSH

Özellikle araba yarışı meraklılarının kaçırmaması gereken, hikayesini yaşanmış olaylardan alan bir film. Formula 1 yarışlarının “altın dönemi” olarak kabul edilen 1970’lerde geçen filmin öyküsü şöyle: 1976 yılında yapılan Alman Grand Prix yarışında Avusturyalı Niki Lauda’nın kullandığı Ferrari araba ikinci tur sonunda yaşanan kaza yüzünden yarış dışı kalır ve birincilik ödülü Lauda’nın ezeli rakibi olan İngiliz James Hunt’a gider. Kazayı yaralı olarak atlatan Lauda; bir buçuk ay sonra, daha çok artan hırsı ve yenilmiş olmanın getirdiği öfkesiyle pistlere geri döner. İki yarışçı arasında İtalyan Grand Prix’si ile başlayan mücadele dünya şampiyonluğu hedefiyle diğer yarışlarda artarak devam eder. Oscar ödüllü Ron Howard’ın yönettiği filmde yarış pistlerinin iki ezeli rakibini Daniel Brühl ve Chris Hemsworth canlandırıyor. VİZYON TARİHİ 20 EYLÜL

Brockton, Massachusetts’te, Şükran Günü yemeğinde bir araya gelen Dovers ve Birches ailelerinin sıradan gibi görünen gecesi ailenin iki küçük kızının kaybolması haberiyle altüst olur ve karabasana dönüşür. İki baba her ne kadar polise başvursa da bir sonuç alamaz ve kızların kaçırılmış olduğu şüphesiyle kendi imkanlarını kullanarak aramaya karar verirler. Ancak bütün bu süreç hiçbir şeyin göründüğü gibi olmadığı bir ortamın başlangıcı olacaktır. Daha önceki filmi “Incendies-İçimdeki Yangın” ile büyük beğeni kazanan Denis Villeneuve’ün yönettiği filmin senaryosu, “Contraband” filminden hatırladığımız Aaron Guzikowski tarafından yazılmış. Başrollerde ise Hollywood’un en başarılı yıldızlarından Hugh Jackman ve Jake Gyllenhaal var. VİZYON TARİHİ 20 EYLÜL

BATTLE OF THE YEAR

Bir dönem tüm dünyada fırtınalar estiren ve halen pek çok dans formuna esin kaynağı olmaya devam eden breakdance üzerine ilginç bir çalışma. “Miss Monday” filmiyle tanınan Güney Kore asıllı Amerikalı sinemacı Benson Lee tarafından yönetilen film “Battle of the Year” uluslararası bir şampiyonaya katılmak için Amerika’dan Fransa’ya giden breakdance takımının bu süreçte yaşadıklarını anlatıyor. VİZYON TARİHİ 20 EYLÜL

Victor Fleming’in yönettiği, tüm zamanların klasiği olarak kabul edilen “The Wizard of Oz-Oz Büyücüsü” çevrildiği 1939 yılından beri bir sinema efsanesi olma özelliğini koruyor. Filmin yapımcısı olan Warner Bros. şirketi yeni kuşaklara bir sürpriz hazırlayarak, July Garland’lı orijinal “Wizard of Oz” filmini sadece 10 gün süreyle üç boyutlu formatla sinemaseverlere sunuyor. Sinema tarihinin en önemli fantastik yapıtlarından biri olan “The Wizard of Oz” ailece izlenebilecek bir film: Kansas’ta sıradan bir hayat süren Dorothy Gale’in dünyası, ansızın gelen bir hortumun yaşadığı çiftliği yerle bir etmesinden sonra beklenmedik şekilde değişir. Hortum felaketi sonrasında kendilerini oldukça tuhaf, peri masalından çıkmış gibi duran bir köyün içinde bulan Dorthy ile Toto ne yapacaklarını düşünürken, iyi ve kötü kalpli cadıların arasındaki güç savaşına da malzeme olurlar. Dorothy’yi koruması altına alan iyi kalpli cadı Glinda, bundan sonrası için Oz Büyücüsü’nden yardım almasını tavsiye eder. Dorothy için beklenmedik serüvenlerle dolu fantastik bir yolculuk da işte böyle başlar. VİZYON TARİHİ 20 EYLÜL

Frances Kazan “Dervish”i anlattı Ünlü yönetmen Elia Kazan’ın eşi yazar Frances Kazan, 1919-1920 yıllarında Türkiye’yi anlatan ‘Dervish’ adlı bir kitap yazdı. Kazan, “Kitabımda, o yıllarda Türk insanının ayakta kalma mücadelesini anlattım” diyor ZEYNEP ÖZ (NEW YORK – POSTA 212) Amerikalı eşi Elia Kazan’ın çocukluğunda yaşadığı yerleri ziyaret ederken Türkiye’yi keşfeden, devamında Türk edebiyatına ve Halide Edip Adıvar’a büyük bir tutkuyla bağlanan Frances Kazan son kitabı “Dervish” ile okuyucularının bir kez daha karşısına çıkmaya hazırlanıyor. 1919-1920 yıllarının İstanbul’unu ve Türk insanının hayatta kalma mücadelesini Amerikalı bir ressam olan Mary Di Beneditti’nin gözünden anlatan Kazan, “Bu kitabımın insanların Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk yıllarını daha iyi anlamalarına yardımcı olacağını hissediyorum” diyor. Kazan, Türk edebiyatı ile tanışma hikayesini ve Dervish’i Posta 212’ye anlattı. ■ New York Üniversitesi’nde Türk Edebiyatı yüksek lisans eğitimi aldınız. Türk edebiyatı neden bu kadar ilginizi çekti? Asıl odaklandığım konu edebiyattan ziyade tarihti. 1980’li yılların başında su anki eşim Elia ve ben her yaz Türkiye’yi ziyaret ediyorduk. Kendisi Kadıköy doğumlu ve 4 yaşına kadar Türkiye’de yaşamış. Biyografisini yazdığı zamanlarda ailesinin geçmişini öğrenmek ve yaşadığı yerleri daha iyi tanımak Elia için çok önemliydi. Zamanla Türkiye ve Türk insanı ilgimi çekmeye başladı ve daha fazlasını öğrenmek istedim. ■ Türkçe konuşabiliyor musunuz? NYU’da ve Boğaziçi Üniversitesi’nde Türk Edebiyatı okuduğum zamanlarda Türkçem de iyiydi. Fa-

kat 20 yıl öncesinden bahsediyoruz. Öğrendiklerimin çoğunu unuttum. Eğer Türkiye’de yaşasaydım şu an Türkçem çok daha akıcı olurdu. ■ Romanlarınızın esin kaynağı olan Halide’yi ilk olarak nasıl keşfettiniz? Tamamen tesadüf oldu. NYU’da Türk Edebiyatı okurken, okulun kütüphanesinde Halide’nin otobiyografisine rastladım. Halide Hanım İngilizce’ye çok hakimdi. Bu nedenle onun büyüleyici hikayelerini okuma fırsatı buldum.

» “MODERN TÜRKİYE İLHAM KAYNAĞIM”

■ Peki size asıl ilham veren ne oldu? “Dervish” romanını yazma fikri nasıl oluştu? Bir İngiliz olarak, Birinci Dünya Savaşı’nın benim ailemin üzerinde çok büyük bir etkisinin olduğunu söyleyebilirim. Büyük babalarım cephelerde savaştılar. Onların hayatlarının sonuna kadar neler yaşadıklarını hala hatırlıyorum. Büyük annelerim ve büyük babalarımın her biri ya kardeşini ya da kuzenini kaybetti. Birinci Dünya Savaşı insanlık tarihindeki en kanlı savaştı. Savaşın ertesinde dört imparatorluk ortadan kalktı, milli sınırlar değişti. Orta Doğu bölgesinin haritası yeniden çizildi. Modern Türkiye’nin oluşum hikayesi bana ışık tuttu. İnsanlar Birinci Dünya Savaşı sona erdiğinde İstanbul’un ve Türkiye’nin batısının Müttefik Kuvvetler tarafından işgal edildiğini unuttular. 1920 yılında Müttefikler tarafında dikte edilen Sevr Anlaşması gereğince ülkenin toprakları Türkler ve Kürt-

ler, Yunanlar, Ermeniler, İtalyanlar ve Fransızlar arasında bölüşüldü. Yurtsever Türkler Anadolu’nun işgal edilen bölgelerini kurtarma ve Osmanlı İmparatorluğu’ndan kalan küllerden bir Cumhuriyet kurma konusunda kararlıydı. Mustafa Kemal siyasi bir dehaydi. Onun azimli vizyonu olmasaydı Türkiye çok farklı bir ülke olurdu.

» “TÜRK TARİHİ HAKKINDA DAHA ÇOK BİLGİ SAHİBİ OLMALARINI İSTİYORUM”

■ Romanınızın ana karakteri olan Mary Di Beneditti kimdir? Onun için nasıl bir karakter çizdiniz ? Mary yeni tecrübelere açık, meraklı, maceracı bir sanatçı. Arkadaşlarım Mary’nin benim onun yaşlarındaki halime benzediğini söylüyorlar. Sanırım biz yazarların kendi hikayelerinden esinlenme-

mesi kaçınılmaz bir şey. ■ Bu kitabın Türk tarihinin dünyada daha iyi tanıtılmasına nasıl bir etkisi olacağını düşünüyorsunuz? Kitabımın insanların Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk yıllarını daha iyi anlamalarına yardımcı olacağını hissediyorum. Türkiye’nin dışındaki yerlerde bu dönem çok iyi bilinmiyor. Ayrıca, ben insanların Türk tarihi hakkında daha çok bilgi sahibi olmasını istiyorum. Geçtiğimiz yirmi yıl içerisinde bu alanda turizmde çok büyük ilerlemeler yaşandı. Türkiye’yi ziyaret eden bütün tanıdıklarım Türk insanına ve onların güzel ülkelerine hayran olarak geri dönüyor.

» “TÜRKİYE’DEKİ

GÖSTERİLER ÇOK KONUŞULDU” ■ Sizce Batı toplumu Türkiye’yi nasıl görüyor? Böyle bir genelleme yapmak zor. İngiliz ve Amerikan gazeteleri okuyan, BBC ve PBS’ten haber-

leri takip eden biri olarak Türkiye hakkındaki görüşlerin karışık olduğunu söyleyebilirim. Türkiye kaotik bölgedeki bir istikrar adası olarak görülüyor. Fakat çok sayıda gazetecinin hapiste olması büyük tepki çekiyor. Hükümetin Taksim’deki gösterilere karşı gösterdiği reaksiyon başında büyük çapta yer aldı. Yaşanan şiddeti eleştiren editörler isimlerini gizli tuttular. Yine de, söylediğim gibi, insanlar hala Türkiye’ye gidiyor ve pozitif düşüncelerle geri dönüyor. ■ Dervish’i yazarken ne gibi kaynaklar kullandınız? Halide Edip’in “Ateşten Gömlek” adli eseri ana kaynağımdı. Bunun dışında, o dönemi daha iyi anlamak amacıyla bir çok farklı kitap okudum. Favorilerim Margaret Macmillan’ın “Paris 1919”,” David Fromkin’in “A Peace to End All Peace” ve Andrew Mango’nun muhteşem eserlerinden biri olan Atatürk’ün biyografisiydi Ayrıca, internetten çok geniş çaplı bir araştıma yaptım. O zamanlara ait fotoğraflar ve anılar olmak üzere çok fazla materyalin olduğunu görmek gerçekten inanılmaz. ■ Peki, şu anda örnek aldığınız veya size ilham veren bir Türk kadın yazardan bahsedebilir miyiz? Şu anda Türkçem çok iyi olmadığı için sadece eserleri Türkçe’ye çevrilen yazarları takip edebiliyorum. Her zaman Halide Edip Adıvar’in yazılarından ilham aldım. Onun dışında Elif Şafak’a ve arkadaşım Zeynep Oral’a büyük hayranlık duyuyorum ■ Son olarak, bir sonraki kitabınız ne hakkında olacak? İngiltere. Artık kendi tarihime bakmanın zamanım geldi..

Rusya ile ABD arasında müzik köprüsü (MOSKOVA) 1960lar’ın başlarında, Soğuk Savaş’ın şiddetle devam ettiği dönemde Yale Rus Korosu Moskova’ya gidip iki ülke arasındaki buzları eritmeye çalışmıştı. 50 yıl sonra yine müzikle iki ülke arasında güçlü bağlar kurulması hedefleniyor. Mihail Prokorov,önde gelen bir işadamı ve muhalif siyasetçi. Aynı zamanda Brooklyn Nets takımının sahibi. Ill Style isimli rap grubunu Philedelphia’dan Moskova’ya o götürmüş: “İstikrarlı siyasi ilişkileri sürdürmek çok zor. Bu yüzden ben kültürün, sanatın ve sporun yoğunlaşmamız gereken alanlar olduğunu düşünüyorum. Böylece iki halk arasında karşılıklı güven ve iyi ilişkileri devam ettirebiliriz.” Amerikalı hip-hop grubu Moskova’da ve Sibirya’da konserler verdi. Program Mihail Prokorov Fonu’nun desteklediği Trans-Kültürel Ekspres’in bir parçası: “İki ülke arasında güçlü kültürel iletişim siyasetçileri de birbirlerini dinlemeye zorlar. İnsanlar birbirleriyle doğrudan konuştuklarında kültüre, edebi-

yata ve güzel sanatlara olan ilgi, ilişkilerin güçlenmesine olanak tanır.” Brooklyn Müzik Akademisi Başkanı Karen Hopkins, Rusya turunu düzenlemiş: “Bence Ill Style grubu Rusya’da büyük ilgi gördü. Çok yetenekliler, gençler, atletikler ve tam anlamıyla Amerikalılar.” New Orleans Jazz Orkestrası da, Amerika’nın Moskova büyükelçisinin konutu olan Spaso Salonu’nda konser verdi. Amerikan Büyükelçiliği Halkla İlişkiler Danışmanı Jeffrey Sexton müziğin etkisini şöyle açıklıyor: “İlişkilerde müzik hep önemli rol oynadı çünkü özellikle Soğuk Savaş döneminde siyasi ilişkiler çok zordu. Amerikan hükümeti Rusya’da kültürel demokrasiye hep çok para harcadı. Biz bunu Ruslarla iletişim için çok etkili bir metod olarak gördük çünkü Rus halkı kültüre çok meraklı.” Kültürel ilginin devamlılığının bir göstergesi olarak, New Orleans Jazz Orkestrası da konserini, yarım asır önce Yale Rus Korosu gibi Spaso Salonu’nda verdi. (VOA)


12

Güncel

18 Eylül 2013 Çarşamba

A M E R İ K A’ D A K İ

TÜRKLERİN

GAZETESİ

KANSER BİR HASTALIK DEĞİL

AIDS AŞISINDA YENİ UMUT Yeni bulunan bir aşı, maymunlarda AIDS hastalığını tedavi etti. Şimdi sıra insanlarda. Aşı başarılı olursa çağın vebası olarak isimlendirilen AIDS hastalığı korkulu bir rüya olmaktan çıkacak…

(OREGON – POSTA 212) Oregon Sağlık ve Bilim Üniversitesi’nin geliştirdiği yeni bir HIV aşısı umut vaat ediyor. Maymunlarda AIDS’e yol açan virüsü tamamen temizleyen aşının insanlara da uyarlanabileceği düşünülüyor. İnsan dışındaki primatlarda AIDS’e SIV denilen bir virüs yol açıyor. SIV, HIV’e çok benziyor ancak 100 kat daha öldürücü. Nature dergisinde yayınlanan bir araştırmaya göre, Oregon Sağlık ve Bilim Üniversitesi’nde yeni geliştirilen bir aşı, tedavi edilen hastalıklı maymunlarının yarısının SIV’den tamamen kurtulmasını sağladı. Sitomegalovirüs adlı yaygın bir virüsten geliştirilen aşı, maymunların beyaz kan hücrelerinin SIV bulaşmış hücreleri öldürmesine yardımcı oldu. Araştırmacılar şimdi aşının neden maymunların bir kısmında işe yaradığını bulmaya çalışıyor.

Zeynep Hülya Gümüş, matematiğin çok zevkli olduğunu ama biyolojinin evrenin sırlarını barındırdığını ve bazen hiçbir teoriye uymayıp bilim insanlarını şaşırttığını söylüyor ve ekliyor: “Biyoloji bazen de şaşırtıcı bir şekilde matematiksel” BARBAROS SAYILGAN Zeynep Hülya Gümüş, Boğaziçi Üniversitesi Kimya Mühendisliği bölümünden mezun. Doktorasını Princeton Üniversitesi’nde kimya ve biyoloji mühendisliği bölümünden almış. Daha çok matematiğe meraklı olan Gümüş, doktorasını uygulamalı matematik ve mühendisliğin kesiştiği ‘Oyun Teorisi’ alanında yapmış. Şimdilerde ABD’nin en iyi üniversitelerinden biri olan Cornell Üniversitesi Weill Tıp Fakültesi’nde yardımcı doçent olan Gümüş, ‘hesaplamalı kanser biyolojisi’ üzerine araştırmalar yapıyor. Posta212 olarak Türk bilim kadını Zeynep Hülya Gümüş’le bölümü, çalışmaları ve hedefleri hakkında konuştuk.

» BİYOLOJİ BAZEN ŞAŞIRTICI BİR ŞEKİLDE MATEMATİKSEL

Oyun Teorisi ya da Kuramı Nedir? Bu istatistik, sosyal bilim, biyoloji, mühendislik, politika, bilgisayar ya da felsefe alanlarında kullanılan bir teori. Bireyin karar alma aşamasında başkalarının seçimlerini de göz önünde bulundurmasına dayalı, matematiksel bir araştırma konusu. Bu alanda yepyeni çözüm teorileri geliştirdik ve bunları çeşitli mühendislik problemlerine uyguladık. Princeton’da doktora yaparken birkaç biyoloji dersi aldım. Biyolojiyi çok sevdiğimi anladım. Matematiksel teorilerimi bu alanlara kaydırmaya karar verdim. O sebeple Pennsylvania Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde doktora sonrası çalışmaları yaptım. Sonrasında da bu çalışmalara Cornell Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde devam ettim. ■ Neden bu bölüm? Matematiği biyolojiye uygulamak benim için çok heyecan verici bir alan. Bir de biyoloji ve üzerine insan fizyolojisi öğren-

dikçe kendim ve sevdiklerimin daha güzel, daha sağlıklı hayatlar sürmeleri için neler yapabiliriz onları anladım. Bir baktım kendimi kanser araştırmaları içinde buldum. Bilime ilk başladığımda bir gün hekimlerle bir arada çalışacağımı söyleseler hiç aklıma gelmezdi. Ama şu anda Cornell Üniversitesi Weill Tıp Fakültesi’nde yardımcı doçentim. Araştırma konum hesaplamalı kanser biyolojisi.

» KANSER YÜZLERCE HASTALIĞIN GENEL İSMİ

■ Hesaplamalı kanser biyolojisi nedir? Biraz fizik, biraz matematik, biraz bilgisayar programlama, az da olsa bilim felsefesi isteyen bir alan. Genel olarak biyolojiyi kuramsal olarak tanımlamaya çalışıyoruz diyebiliriz. Yani laboratuvara ya da kliniğe gidip ellerimizi kirletmeden, bilgisayar ya da kağıt kalem başında çalışıyoruz. Benim şansım tam da bilimde çığır açan bir zamana denk gelmiş olmam. Şu anda herhangi bir insanın bütün DNA haritasını makul bir fiyat ve zaman dilimi içerisinde çıkarabilecek teknolojiye sahibiz. Bu son on yılda göz kamaştırıcı bir hızda olan bir değişim. Artık herhangi bir genetik hastalığın sebeplerini direk hastanın DNA haritasını inceleyerek bulabiliriz. Baktığımız zaman her insanın kendine özgü mutasyonları var, ama bazı genlerdeki mutasyonların hastalık riskini arttırdığı kanıtlanmış durumda. Mesela kanser bir hastalık değil, yüzlerce hastalığın genel ismi. Sağlıklı insanların DNA haritaları Tolstoy’un mutlu aileleri gibi birbirine benzese de, kanser hücrelerinin DNA haritaları Tolstoy’un mutsuz aileleri gibi her biri başka bir mutasyondan mutsuz. Mesela kolon kanseri genellikle KRAS isimli bir gendeki mutasyonlar yüzünden gelişiyor. Ama KRAS mutasyonu olmayan pek çok hasta var. O yüzden sadece KRAS mutasyonu hastalar için geliştirilen tedavi yöntemleri diğer hastalar için ise yaramaz. Hasta kliniğe gel-

diğinde DNA haritasından bunu bulabiliyoruz. O yüzden kişiye özel, ABD’de ‘Precision Medicine’ denilen, bizde karşılığı ‘hassas tıp’ ya da ‘kişiye özel tıp’ diye çevirebileceğimiz tıp alanı doğdu. Bu alanda da gelen DNA haritalarını yorumlayıp hangi mutasyonun ne tip etkilere yol açacağını önceden kestirmek gerekti (iyi mutasyon mu, önemsiz bir mutasyon mu, etkisi olan bir mutasyon mu, hangi hücre sinyal mekanizmalarını etkiliyor, hangi hücresel olaylara engel oluyor). Elimizde daha önce hiç görülmemiş yoğunlukta inanılmaz data var. Bunların anlaşılması, yorumlanması, çeşitli hastalık güzergahı ya da ilaç tepkilerini tahmin etmek de bizim yaptığımız işler.

» KANSER ANLAYIŞIMIZ TAMAMEN

DEĞİŞİYOR

■ Yapığınız bu bilimsel çalışmaların gelecekte kanser araştırmalarına nasıl bir etkisi olacak? DNA haritaları sayesinde kanseri anlayışımız tamamen değişiyor şu anda. Elbette ki daha bilinmeyen DNA ‘kara delik’ bölgeleri var. Ama artık hastanın gen haritasından hastaya göre tedavi yöntemleri geliştirmek

üzere ilerliyoruz. Burada elimizdeki verileri doğru kullanmak ve yorumlamak çok önemli. Bilimdeki en heyecan verici alanlardan birisi bizimkisi yani. Zaten bunun bir ispatı olarak New York’taki çeşitli akademik kurumlar bir araya gelip 120 milyon doların üzerinde bir yatırımla Soho’da NY Genome Center’ı kurdu. Benim içinde bulunduğum Cornell yeni bir Precision Medicine binasını yaptı. Mt Sinai Tıp fakültesi de benzer bir yatırımla yeni bir merkez açtı. Bir de Singapur, Katar gibi yüksek gelirli ekonomiler bu alanda büyük yatırımlar yapıyor. Şu anda çok baş döndürücü bir hızda gelişmekte olan bir alandan söz ediyoruz.

» TÜRKİYE’DE DOKU BANKASI BİLE YOK ■ Türkiye’de bu alanın durumu nedir? Türkiye daha yolun başında. Henüz hastaların dokularının saklandığı bankalar bile yok. TÜBİTAK’ta bu teknoloji başladı diye duydum, ama tam olarak detaylarını bilmiyorum. Ama bizlere has bölgesel ve etnik genetik hastalıklar var. Bunlar üzerinde araştırma yapmak, sebeplerini anlamak ve çözümleri için metotlar geliştirmek en büyük dileğim.

ÇELİK: KANSER ÇIĞ GİBİ BÜYÜYOR Bakan Faruk Çelik, Türkiye’de her yıl mevcut kanser hasta sayısına, ortalama 350 bin yeni hasta eklendiğini söyledi (ANKARA - ANKA) Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Türkiye’de her yıl mevcut kanser hasta sayısına, ortalama 350 bin yeni kanser hastası eklendiğini söyledi. Bakan Çelik konuya ilişkin yaptığı açıklamada, Türkiye’de 2008 yılında 1 milyon 199 bin 47 kanser hastası varken bu sayının 2012 yılında yüzde 3 artışla 1 milyon 234 bin 328‘e yükseldiğini belirterek, “Türkiye’de her yıl mevcut hasta sayısına, ortalama 350 bin kanser hastası eklenmektedir. 2012 yılında ki kanser hastalarımızdan 487 bin 551’i erkek ve 746 bin 777’si ise bayandır” dedi.

» ÖLÜMLER AKCİĞER KANSERİNDEN

Erkeklerde en çok görülen kanser çeşitleri akciğer, prostat, kolon, mesane ve mide kanseriyken, bayanlarda en çok görülen kanser çeşitleri

ise meme, akciğer, beyin, kolon ve tiroid deri kanseri olduğunu dile getiren Bakan Çelik, “2008 yılında kanserden 61 bin 819 kişi hayatını kaybetmişken, bu sayı 2012 yılında 100 bin 102’ye çıkmıştır. 2012 yılından 35 bin 443 erkekte akciğer kanseri varken, bayanlarda ise bu sayı 13 bin 821 ile yarısına yakındır” ifadelerini kullandı. Bakan Çelik, erkek ve bayan kanser hastalarında ölüme en çok sebep olan kanser türünün akciğer kanseri olduğunu, akciğer kanseri yüzünden erkeklerde 15 bin 064 kişi ve bayanlarda 3 bin 168 kişinin hayatını kaybettiğini belirtti.

» İLAÇLAR PARA YUTUYOR

Kanser tedavisi için 2010 yılında 2 milyar 800 milyon TL harcanmışken 2012 yılında 3 milyar 525 milyon TL harcandığını dile getiren Çelik şu ifadelere yer verdi: “Kanser tedavisinde kullanılan ilaçlara ödenen tutarları hesapladığımızda 2010 yılında 1 milyar 605 milyon TL iken, 2012 yılında toplam 1 milyar 823 milyon TL kanser için para ödenmiştir. 2013 yılı ilk altı ayında ise kanser ilaçlarına 1 milyar 10 milyon TL harcanmıştır. Hasta başına ilaç ve tedavi gideri 2010 yılında 12 bin 721 TL iken, 2012 yılında 16 bin 900 TL olmuştur. Bu veriler ve değerlendirmeler sonucunda Türkiye’de gelecek yıllarda, kanserle savaş programlarının (tütün kontrolü, aşılama, tarama) kanserin önlenmesi çerçevesindeki rolü daha önemli hale gelecektir.”

ABD TIBBİ MARİHUANANIN PATENTİNİ ALMIŞ (NEW YORK - POSTA 212) New York Post Gazetesi yazarlarından John Crudale ABD’nin 2003 yılında tıbbi marihuananın patentini aldığını yazdı. Çok sevdiği eşini iki yıl önce MS hastalığından kaybeden Crudale, marihuana ile tedavi edilmesi durumunda eşinin kurtarılabileceğini söyleyerek hükümete olan tepkisini dile getirdi. New York Post Gazetesi köşe yazarlarından John Crudale, ABD’nin 2003 yılında tıbbi amaçlı kullanılan marihuananın patentini aldığını söyledi. “ Marihuanın ilaç olarak kullanılmasına karşı savaş açan ABD hükümeti , 2003 yılında patentini (Patent No 6,630,507) aldı” diye belirten köşe yazarı şöyle devam etti: “İşte, Sağlık ve Kamu Hizmetleri Departmanı’ndan üç bilimadamının bu patent başvusurunu yaparken öne sürdüğü açıklama “ Cannabinoids’ın Alzheimer, Parkinson, bunaklık ve gibi nörolojik hastalıkların tedavisi sırasında ortaya çıkan rahatsızlıkların oluşmasını azaltıcı etkenlerinin olduğu saptandı.” Crudale bu patentin kendisini neden çok sinirlendirdiğini ise şu şekilde anlattı “ Geçtiğimiz hafta Yüksek Savcı General Eric Holder, Federal

hükümetin marihuanın keyfi veya tıbbi amaçlı kulanımına izin veren eyalet kanunlarına karşı çıkmak için herhangi bir girişimde bulunmayacağını söyledi. Onun bu direktifi, tibbi amaçlı marihuana kullanımına izin veren 20 eyalet dışında, marihunanın keyif amaçlı da kullanıldığı Colorado ve Washinton eyaletini etkiledi. Marihuana bitkisi bir çok farklı kimyasal madde içermekte. THC onlar arasında en etkili olanı. Marihuananın sağlığa faydası yıllardır bilinen bir gerçektir. Hindu dokümanlarında marihuana kutsal bitiki anlamına gelir. Bin yıldır var olan kayıtlara rağmen, Amerikalılar hala hastaların acılarını azaltmaları için mariuhanın kullanılıp kullanılmaması gerektiği tartışıyor. Bildiğim kadarıyla marihuananın tıbbi etkisi hiç bir zaman Washington tarafından dile getirilmedi. 2 sene önce MS hastalığından kaybettiğim eşim Tricia’ya 1992 yılınca teşhis konulmuştu. 2002 yılına gelene kadar o tamamen umutusuz vakaydı. Ağrı kesiciler, kaş gevşeticiler antidepreşanlar dahil olmak üzere bir çok ilaç kullandı. Artık sayamıyordum bile. Onun

şiddetli ağrılarını azaltmak için marihuana kullanması gündeme geliyordu fakat kanunlar bu anlamda büyük bir engeldi. New Jersey’de o zamanlar tıbbi marihuana yasal olmadığı için ben de sokakta birinden aldım. Eğer yakalansaydım, hem işimi hem de sağlık sigortamı kaybederdim. Tricia doktora gittiğinde duygu yoğunluğu yaşıyordu ve bunu saklamaya çalıştık. Aslında, eşim o durum altında ne kadar mutlu olunabiliyorsa o kadar mutluydu. Bu nedenle o zamanlar ne yaptığımı düşünürsek, sokaktan marihuana satın aldığım için pişman olduğumu söyleyemem.” Bazı uzmanların ve doktorların marihuananın kanser tedavisinde etkili olduğunu kabul ettiklerini belirten Crudale, Nuvilex ilaç firmasının başkanı Dr. Gerry Crabtree’in kendisine “Esrar bitkisinin kanser tedavisinde yararlı olduğu bir çok bilimsel dergide kabul edilmiştirdir” diye belirttiğini söyledi. “Tıbbi marihuana sayesinde hayatının kurtarılabilecek çok sevdiğiniz birini kaybetmeden ne hakkında konuştuğumu anlayamazsınız” diyerek okuyucularına seslenen yazar, “Yine de, 6,630,507 numaralı patentin varlığını öğrendiğimde ne kadar sinirleniğimi anlamışsınızdır sanırım”dedi.


A M E R İ K A’ D A K İ

TÜRKLERİN

Spor

GAZETESİ

18 Eylül 2013 Çarşamba

13

Harun Muslu STAR WARS AKIL OYUNLARI

Milli Takımı

UCURDU

Abdullah Avcı ile yollarını ayıran Milli Takım, Fatih Terim’in gelmesiyle birlikte adeta ‘şahlandı’

SÜPER LİG, PREMIER LİG’DEN PAHALI

(LONDRA – POSTA212) İngiliz Daily Mail Gazetesi, dünyanın en gözde futbol ligi olan Premier Lig’in kombine fiyatlarını diğer liglerle karşılaştırdı. Sonuç enteresan: Spor Toto Süper Lig’i izlemek, Premier Lig’den daha pahalı. Gazetenin haberine göre, Premier Lig’deki kombine fiyatları, Spor Toto Süper Lig’deki kombine fiyatlarının çok çok altında. Ada’da 299 sterlinlik (472 dolar) kombine fiyatıyla, Manchester City en ucuz kombineye sahip takım olurken, yıllık 1955 sterlinle (3100 dolar) Ada’nın en pahalı kombine fiyatı Londra temsilcisi Arsenal’a ait. Spor Toto Süper Lig’in en pahalı kombine bileti ise Fenerbahçe’ye ait. Sarı lacivertli takımın en ucuz kombinesi 544 dolar iken, en pahalı kombine fiyatı ise 4100 dolar olarak açıklanmıştı. Fenerbahçe’yi bu sıralamada son şampiyon Galatasaray takip etti. Sarı kırmızılıların en ucuz kombine bilet fiyatı 350 TL’den sunulurken, en pahalı kombine bilet fiyatı ise 2230 dolar olarak belirlendi. Premier Lig’i tribün yerine televizyondan izlemek isterseniz de karşınızda dünyanın en değerli ligini bulacaksınız fakat bir İngiliz futbolseverle Türk futbolseverin cebinden çıkan para neredeyse aynı. Premier Lig yayın haklarını elinde bulunduran SkySports aboneliği aylık 34 dolar değerindeyken, Süper Lig maçlarını izlemek isteyen bir futbolsever ise aylık 30 dolar gibi bir ücret ödemek zorunda. İngiltere’de yıllık 1,5 milyar dolarlık yayın değerine sahip olan Premier Lig için NBC 250 milyon dolar ödeyerek 3 seneliğine yayın haklarını ABD’ye getirdi. Spor Toto Süper Lig’in ise yıllık yayın ederi 321 milyon dolar.

Rafael Nadal’dan 13. şampiyonluk (NEW YORK – POSTA 212) Rafael Nadal yedi ay süren sakatlığından şampiyonlukla döndü. Ağır bir diz sakatlığı geçiren ve hala tam olarak iyileşmiş sayılmayan İspanyol raket Amerika Açık finalinde dünya 1 numarası Novak Djokoviç’i 6-2/3-6/6-4/61’lik setlerle devirerek kariyerinin 13. Grand Slam zaferine ulaştı. Nadal oynadığı son altı Grand Slam finalinin beşinde Djokoviç ile karşılaşırken rakibine 2. kez üstünlük kurdu. Bu şampiyonlukla tüm zamanlarda en çok Grand Slam kazanan üçüncü oyuncu konumuna gelen Nadal için yeni hedef, Pete Sampras’ın 14, Roger Federer’in 17 şampiyonluğunu geçebilmek.

WILLIAMS İLE NADAL 2013’UN ŞAMPİYONLARI Amerika Açık’ın Rafael Nadal’ın şampiyonluğuyla sonuçlanmasının ardından teniste 2013 yılının Grand Slam’leri tamamlanmış oldu. Avustralya Açık ile başlayan 2013 Grand Slam sezonunda kadınlarda Serena Williams (2), Victoria Azeranka ve Marion Bartoli şampiyonluk yaşadılar. Erkeklerde ise Rafael Nadal (2), Novak Djokoviç ve Andy Murray sezonu büyük kupalarla kapattılar. Teniste 2014 Grand Slam sezonu ocak ayında Avustralya Açık’la başlayacak. Mayısta Roland Garros, haziranda Wimbledon ve eylülde de Amerika Açık’la devam edecek.

(İSTANBUL – POSTA 212) 2014 Dünya Kupası elemelerinde alınan kötü sonuçların ardından teknik direktörlüğe Fatih Terim’in geldiği A Milliler, FIFA sıralamasında bir ayda 9 sıra birden yükseldi. Abdullah Avcı’nın istifasının ardından Andorra ve Romanya ile karşılaşan Ulusal Takım, zayıf rakibi Andorra’yı 5-0, grup ikincisi Romanya’yı ise deplasmanda 2-0 mağlup

ederek hem kupa şansını sürdürdü hem de FIFA sıralamasına yükselişe geçti. Üst üste gelen galibiyetlerden sonra Türkiye FIFA sıralamasında tam 9 basamak tırmanarak 613 puanla 49. sıraya yükseldi. Sıralamada İspanya 1514 puanla liderliğini sürdürürken, iki basamak yükselen Arjantin 1263 puanla ikinci, 1261 puanlı Almanya ise 3. sırada yer aldı.

ESKİ-YENİ KAPTAN GERGİNLİĞİ

KUTLUAY

NE

DEMİŞTİ? “Slovenya’da bir rezalet sergilendi. Biz bu muyuz? Yoldan 10 kişi çevirsen amiyane tabirle böyle mücadele edilir mi? Böyle basketbol oynanır mı? Bugün gerçekten eski bir milli basketbolcu, bu takımın eski kaptanı olarak söylüyorum ben bile

(İSTANBUL – POSTA 212) 2013 Eurobasket turnuvasında aldıkları kötü sonuçlarla eleştirilerin bir başka odağı olan NBA yıldızı ve A Milli Basketbol Takımı kaptanı Hidayet Türkoğlu, koç Bogdan Tanjevic’in istifasının ardından açıklamalarda bulundu. Milli Takım’ın eski kaptanı ve yıldızı İbrahim Kutluay’ın televizyon ekranlarında kendisi için yaptığı açıklamalara tepki gösterdi. İşte Hidayet’in o açıklamaları: “Bazı şeyleri görme fırsatı bulduk. Bu formanın, milli takımın kaptanlığını yapmış büyüklerimiz takıma sahip çıkması gerekirken, yaptıkları eleştiriler bizi çok kırmıştır, bizi çok üzmüştür. Bizlerle aynı durumda olmuş bir insanın yapmış olduğu açıklamalar Türk sporcuları çok üzmüştür. İnanıyorum ki, bir şekilde buradaki insanlardan özür diler.”

çok utandım. Biz çok abartılmışız. Medyamız bizi çok abartmış. Nowitzki örneğini veriyoruz hep. Adam orada da oynuyor, milli maçta da. Adam takımını bir tarafa çekiyor. Bizimkiler ise milli maçlarda takımımızı aşağıya çekiyor. Daha hiçbir şey demiyorum.”

FIFA’dan 2014 için menü (NEW YORK – POSTA 212) Cape Verde Milli Takımı, Tunus karşılaşmasında lisansı olmayan bir futbolcu oynattığı için Brezilya’da düzenlenecek 2014 Dünya Kupası’nda mücadele edemeyecek. Tunus’a karşı 2-0 kazanılan maçta, Fernando Varela’nın lisansının olmamasından dolayı Cape Verde takımının yerine Tunus’un alınacağı belirtildi. FIFA Disiplin Kurulu’ndan yapılan açıklama, “Takımda yer almaması gereken bir oyuncuyu oynattığı için Cape Verde takımı hakkında yaptırım kararı alınmıştır. Lisansı olmayan bir oyuncunun sahaya çıkması nedeniyle Cape Verde 3-0 hükmen yenik. Tunus 2014 Dünya Kupası’nda yer alacaktır” ifadeleri yer aldı.

12 Dev Adam’da ilk fatura Tanjevic’e çıktı

(NEW YORK – POSTA 212) Slovenya’da yaşanan başarısızlık sonrası beklenen oldu ve koç Bogdan Tanjevic istifa etti. İlk kez 2004 yılında milli takımın başına geçen Tanjevic, 2010’da sağlık sorunları nedeniyle görevini bırakmıştı. Takımdaki ikinci dönemi Avrupa Şampiyonası’ndaki başarısızlıkla sona eren Tanjevic böylece görevinden ayrılmış oldu.

STAR WARS filmini seyretmeyenimiz yok denecek kadar azdır. Çocukluk yıllarımızın efsane filmi, bir çok serisiyle günümüze kadar geldi. Ancak serinin bu yeni bölümünde başrol oyuncuları değişti. İmparator rolünde Fatih Terim, büyük başkan rolünde ise Ünal Aysal var. Doğal olarak yardımcı oyuncular da değişti. Yıldırım Demirören, Bülent Tulun ve Sedat Doğan da bu devasa yapıtta yerlerini aldı. Ve Star Wars serisinin yeni bölümü olan ‘Akıl Oyunları’ başlıyor… Filmi başlatmadan önce bir hatırlatma yapacak olursak, geçtiğimiz hafta yazımızda, Galatasaray yönetiminin anlık bir kararla Fatih Terim için hazırladığı iki yıllık yeni sözleşmeyi kamuoyuna nasıl duyurduğunu paylaşmıştık sizlerle. Galatasaray yönetiminin bu basiretsiz hareketinin nedenleri olarak, Fatih Terim’den kurtulmanın bir yolu olabileceğinin ya da Terim’in ayrılabilme ihtimaline karşılık bir önlem olabileceğinin altını çizmiştik. Biz bu tür yazıları yazınca, kesinlikle rahatsızlık duyan birileri arar ve “neden böyle bir şey yazdın?” diye sorar. Ben Fatih Hoca ile her gazeteci gibi konuşurum. Benden bir şey isteyeceği zaman beni arar ve çekinmeden sorar. Yöneticilerden bir çoğu da öyle. Ben de aklıma takılan bir şey olursa arar çekinmeden sorarım. Ancak bu kez Fatih Terim aramadı. Demek ki hiçbir rahatsızlığı yoktu. Bir yönetici aradı, ismi lazım değil. “Biz neden Fatih Terim’den kurtulmak isteyelim ki?” dedi. Cevabım o kadar netti ki: “ O zaman neden beni arayıp bana bunu soruyorsunuz ki?” dedim. Aslında artık filmi başlatmanın zamanı geldi. Terim’in Galatasaraylılığını tartışmanın, masaya yatırmanın, irdelemenin bir anlamı yok. Tam 40 senedir o camiaya gönülden bağlı bir spor adamı. Üçüncü kez teknik direktör olarak futbol takımının başına geldi. Başarıları oldu birçok. Hem de öyle böyle başarılar değil. Başarısızlıkları da oldu muhakkak. Ama değişmeyen tek unsur var ki o da Galatasaray’a bağlılığı. Terim, Galatasaray Futbol Takımı’nın başına geldiği her dönemde, tam yetki ile donatılmıştır. Terim geldiğinde rant ortadan kalkar. Transferden nemalananlar, eşini, dostunu, akrabasını kulüp bünyesine dahil etmek için nüfusunu kullananlar, başka bir tabirle ‘komisyoncular’ bir anda kaybolurlar. İşte sorun da burada başlar. Terim 1-1 biten MP Antalyaspor maçının ardından ne dedi? “Galatasaray benim için bir seçenek değildir. İmza bir kağıt parçasıdır, benim için önemi yoktur. Bana her seferinde ‘gel’ dediler geldim. ‘Çalış’ dediler çalıştım. Ama ‘git’ derlerlerse merak etmeyin, direnirim. Birileri rahat edecek ya da birileri rahatsız olacak diye imza atmam, atmayacağım da.” Peki, ama bu rahatsız olanlar, ‘git’ diyebilecekler ya da kendi senaryosunu yazıp oynayanlar kim? Terim “Ben onları biliyorum, beni boşu boşuna başkanla karşı karşıya getirmeye çalışmasınlar” dedi. Burada sahne, yardımcı oyunculardan Bülent Tulun’un. Galatasaray Kulübü Sportif Koordinatörü olan Tulun’un, Terim ile yıldızı hiçbir zaman barışmamıştır. Arada medyada ‘Terim gidecek , Eric Gerets gelecek’ haberleri çıkar. İşte bu haberlerin tek kaynağı, Gerets’in yakın dostu Bülent Tulun’dur. Peki bunun dışında hiç dikkatinizi çekti mi? Tulun’un uğraştığı, görüştüğü ve Galatasaray’a transfer edilen yabancı oyuncular, neden hep FIFA lisanslı menajer Ceylan Çalışkan tarafından yapılır? Fatih Terim iki sezon önce Galatasaray’a yeniden geldiğinde “Florya’da kesinlikle istemiyorum” diyerek gönderdiği ve başkan Ünal Aysal’ın göbekten bağlı olduğu için “Tamam o benim danışmanım ve benimle birlikte çalışacak” diyerek büyük bir krizi önlediği Bülent Tulun, Terim’i istemeyenlerin başında gelir ve bu sözleşme senaryosunun da en büyük mimarıdır. İletişimden sorumlu yönetici Sedat Doğan da Fatih Terim’in mecbur kalmadığı sürece selam vermediği bir isimdir. Sedat Doğan da Terim’e en büyük muhalefet yapan isimlerin başında gelir. Çünkü Doğan, Terim’in olduğu yerde istediklerini bir türlü yapamaz ve medyaya gerektiği kadar çıkıp yüzünü gösterme fırsatı bulamaz. Ne hikmetse bu iki isim de başkan Ünal Aysal’ın vazgeçilmezleri arasındadır. Hal böyle olunca, Aysal’ın da bu ‘Akıl Oyunları’nda vazgeçilmezlerine ayak uydurması kaçınılmazdır. Bu yaşananların tek kelime ile karşılığı ise ‘ basiretsizlik’tir. Gelelim bir diğer yardımcı oyuncu Yıldırım Demirören’e. Demirören, Beşiktaş’ın başındayken bile en büyük hayali Fatih Terim’i futbolun patronu yapabilmekti. Terim, Galatasaray’a imza atmadan önce yaklaşık bir ay boyunca Yıldırım Demirören tarafından defalarca aranmış ve teklif yapılmıştır. Her seferinde ret cevabı alan Demirören, son olarak Terim’e 4 yıllık bir teklif yapmış ve ekibiyle birlikte tam 14 milyon dolarlık bir rakam sunmuştur. Ancak Terim, henüz Galatasaray’dan herhangi bir teklif olmamasına rağmen “ben Galatasaraylıyım ve bu teklifi yine kabul edemem” diyerek kibarca geri çevirmiştir. Bunda yanlış bir durum yok. Biri Türkiye’nin tartışmasız en kariyerli teknik direktörü, diğeri Türkiye’nin en büyük camialarından birinin başkanı. Ama gariplik yeni başladı. Altı yabancı kuralını en ağır eleştirenlerin başında Terim var. Demirören’i hedef tahtası gibi ince ince vuran Terim. Olay paça kurtarmaya gelince seni ince ince ve haklı bir şekilde kıyan Terim’i bir anda ‘şak’ Milli Takım’ın başına getiriyorsun. Hem de manevi duygularını kullanarak. Hem de hükümet kanadından baskı yaptırarak. Ne oldu Abdullah Avcı ile büyük hayallerinize, yatırımlarınıza, projelerinize? A Milli Futbol Takımı guruptan çıkamayacak diye o kadar plan, proje, para çöpe mi gitti? Nerede sizin liderliğiniz? İmzalar atılırken şapur şupur öpüşüp dostluk pozları verirsiniz de sonrasında odalarınızda dostlarınızla neler konuşursunuz? İşte bu da basiretsizliğin ta kendisidir. Fatih Terim benim babamın oğlu değil. İsteyen istediğini yapar. Ama Allah aşkına artık bizleri aptal yerine koymayı bırakın. Türk Futbolunda böyle küçük ve kısa vadeli düşünen insanlar oldukça , ‘Star WarsAkıl Oyunları’ da milyonlarca saf ve temiz izleyicisinin gözüne zorunlu olarak sokulmaya devam edecek.


14

Emlak

18 Eylül 2013 Çarşamba

A M E R İ K A’ D A K İ

TÜRKLERİN

GAZETESİ

EMLAK MUHABBETİ

Yeşim Numan newyorkusatiyorum@gmail.com

Yabancı yatırımcılar için ABD’de “Mortgage” 2008 senesindeki ekonomik kriz, Amerika’nın (ve belki de tüm dünyanın) emlak piyasası için bir milat oldu. Krizden sonra emlak dünyasında hiç bir şey artık krizden önceki gibi değil. Bu durumdan en çok etkilenen sektör de hiç şüphesiz ev kredisi, yani “mortgage” sektörü oldu. Krizden önce, nabzı atan herkese mortgage verildiğini söylersek fazla abartmış olmayız. “Belgesiz mortgage” seçeneğinin radyo ve televizyonlarda teşvik edildiği, insanların gelirlerinin kat be kat üzerinde mortgage almak için yaptıkları başvuruların bir kaç gün, hatta bir kaç saat içinde onaylandığı, evlere değerlerinin çok üzerinde fiyatlara eksper raporu verildiği bir dönem yaşadık krizden önce. Politikaya girmemek için bu durumun sebepleri ve sorumluları hakkında yorum yapmayacağım. Sonuçlarını ise, maalesef, hep beraber yaşadık. Ekonomik krizin patladığı 2008 senesi aynı zamanda ABD’de seçim senesiydi. Yeni başkan Barack Obama, darmadağın olmuş ABD ekonomisini ve ekonominin çok önemli bir bölümünü oluşturan imar-iskan-emlak piyasasını düzeltmek için bir dizi önlemler aldı. Bunlardan en çok tartışılanı “Wall Street Reformu” olarak bilinen finans sektöründeki yeni düzenlemelerdi. Bankalara ve finans şirketlerine pek çok kısıtlama getiren bu reformun, doğal olarak mortgage endüstrisine çok büyük etkisi oldu. Krizden önceki son sekiz senede neredeyse tüm kural ve düzenlemelerden kurtulmuş olan mortgage dünyası, bir anda geçmişinde hiç olmadığı kadar sıkı kurallara boğuldu. Sütten ağzı yanan hesabı... Amerikan hükümeti bir aşırı uçtan diğerine savruldu ve getirdiği yeni kurallarla ev kredisi almayı neredeyse imkansız hale getirdi. Zaman içinde bu durumun emlak piyasasının düzelmesini zorlaştırdığını fark eden hükümet, bir orta yol bulmak için kuralları yavaş yavaş yumuşatmaya başladı. zz Mortgage sektöründeki değişiklikler, ABD vatandaşları kadar, hatta belki daha da fazla, ABD’de emlak yatırımı yapmak isteyen yabancı yatırımcıları etkiledi. Krizden hemen sonra, vatandaş olmayan ve ABD’de vergi mükellefi olmayan alıcılara kredi seçeneği tamamen ortadan kalkmışken, son zamanlardaki değişikliklerle, yabancı yatırımcılara sıcak bakan finans şirketlerinin sayısı yavaş yavaş artıyor. Mortgage dünyasının sürekli değişen kurallarını takip etmek elbette ki kolay değil. Bu yüzden artık sadece deneyimli bir mortgage uzmanı bulmak yetmiyor. Konusuna hakim, sektördeki değişiklikleri yakından takip eden, bilgisini güncelleyen bir uzmanla çalışmak her zamankinden daha önemli. Köşemde yabancı yatırımcıların ev kredisi/mortgage seçeneklerine değinmeye karar verdiğimde, sizlere doğru ve güvenilir bilgi verebilmek için böyle bir uzman buldum. Jack Kasavi uzun yıllar Amerika’da mortgage sektöründe çalışmış, gerek ABD vatandaşı, gerekse “yabancı” statüsündeki pek çok kişinin ev sahibi olmalarını sağlamış. Türkçe konuşması, ABD’de emlak yatırımı yapmak isteyen Türk vatandaşları için büyük avantaj, tabii. Jack Kasavi’ye ABD vatandaşı olmayanların yararlanabileceği mortgage seçeneklerini sordum. Elindeki pek çok farklı programdan bir tanesini detaylarıyla açıkladı. Programın şartları ve gerekli olan evraklar şöyle: • Amerikan kredi geçmişi raporu gerekmiyor. Bunun yerine banka uluslararası kredi raporu hazırlıyor • Dört adet referans mektubu isteniliyor • 650 bin dolara kadar yüzde 65, 3 milyon dolara kadar yüzde 60 finansman mümkün (şartlara göre minimum peşinat miktarları değişebilir) • Alınacak olan mülkün “tatil evi” olarak satın alınması lazım (faiz oranları ve vergiler evin kategorisine göre değişiyor) • Villa, apartman dairesi (condo), veya “townhouse” tabir ettiğimiz ev satın alınabilir • Vatandaşı olduğu ülkeden iki senelik kazanç gösteren yeminli muhasebeci mektubu • Vatandaşı olduğu ülkeden üç aylık banka hesap dökümü • Mevcut banka hesabında peşinatı, alım-satım masraflarını, ve iki senelik vergi + aidat + mortgage ödemesine yetecek kadar nakit olduğunu gösteren belge • ABD’de yasal olarak bulunduğunu gösteren belge (Turist vizesi yeterli) • Kendi ismi veya firma unvanını doğrulayan belge • Erken ödeme cezası yok Faiz seçenekleri: 5/1 ARM- yüzde 4.875 - İlk beş sene sabit faiz, sonrasında piyasa değerleri içinde değişen program 15-year Fixed- yüzde 6.875 - Tüm 15 sene sabit faiz 30-year Fixed- yüzde 7.375 - Tüm 30 sene sabit faiz Yukarıda detaylı olarak açıklanan kredi programı, yabancı yatırımcıya sunulan seçeneklerden sadece bir tanesi. Konusuna hakim bir uzmanla çalışırsanız, şartlarınıza en uygun programı bulabilirsiniz. Jack Kasavi’ye sormak istediğiniz sorular için: jack@guaranteedrate.com. Daha önceki yazılarımda emlak alım-satımında iyi bir ekiple çalışmanın önemini belirtmiştim. Tekrar vurgulamakta fayda var. Eğer adres defterinizde bilgisine, tecrübesine, ve iş ahlakına güvendiğiniz bir emlak avukatı ve bir mortgage uzmanı yoksa, emlak danışmanınızdan size bir kaç referans vermesini isteyin. Sorularınız ve burada görmek istediğiniz konular için: newyorkusatiyorum@gmail.com

Emlak sayfası A M E R İ K A’ D A K İ

TÜRKLERİN

GAZETESİ

emlak sohbetleri

www.emlaksohbetleri.com

işbirliğiyle hazırlanmaktadır. Sayfada yer almasını istediğiniz proje bilgilerinizi bize gönderebilirsiniz. e-mail: erdal@emlaksohbetleri.com

Vadistanbul'un kaba inşaatı yıl sonunda bitiyor VADİSTANBUL PROJE DETAYLARI

İstanbul'un kuzeyinde Belgrad Ormanı, Maslak ve TEM otoyol üçgeni arasında konumlandırılan proje 1 milyon 100 bin metrekarelik bir inşaat alanına sahip (İSTANBUL - POSTA212) Vadistanbul projesi Artaş Grubu ve Keleşoğlu İnşaat ortaklığında hayata geçiriliyor. 3 etaptan oluşacak projede 3 bin konut, 55 bin metrekarelik alışveriş merkezi, 750 metre uzunluğundaki cadde üzerinde mağazalar, restoranlar, ofis alanları ve 4-5 yıldızlı oteller yer alacak. Tüm bu projede yaklaşık 35 bin kişinin yaşayacağı hesaplanıyor. Konum olarak TEM kenarında projelendirilen Vadistanbul yeşilin içinde doğal bir ortam sunuyor. Proje TEM, Metro ve üçüncü köprü yoluna bağlantılarıyla her yöne ulaşım kolaylığı sunan bir noktada bulunuyor. 1+1, 2+1, 3+1, 4+1 ve 5+1 dubleks daireler sunulduğu projede daire fiyatları 423 bin liradan başlıyor. Alternatif ödeme planlarının sunulduğu projede 120 aya kadar yüzde 0,66 faiz oranıyla kredi kullanılabiliyor.

» MİMARİSİNDE İKİ DEV İMZA

İstanbul’un kuzeyindeki Belgrad Ormanı’yla, şehrin merkezi olarak nitelendirilen Maslak’ı birleştiren Vadistanbul, Türk mimarlık ofisi İki Design ile Amerikalı SOM Architecture tarafından tasarlandı. 1 milyon 100 bin metrekarelik inşaat alanına sahip Vadistanbul, teras evler, rezidanslar, ofisler, alışveriş cad-

deleri, kafeler, oteller ile alışveriş merkezlerinin yanı sıra eğlence alanlarına sahip olacak. 3 parselden oluşan ve toplamda 424 bin metrekarelik arsada geliştirilecek olan Vadistanbul, 3 farklı etaptan oluşacak. Projede 3 bin konut, 55 bin metrekarelik alışveriş merkezi, ve 750 metre uzunluğundaki cadde üzerinde yer alan 28 bin metrekarelik cadde mağazaları, restoranlar, ofis alanları ile 48 bin metrekare toplam alana sahip 5 ve 4 yıldızlı oteller bulunacak. Projenin yer aldığı vadinin kuzeyinde yer alan ve proje-

yi içerdiği fonksiyonlarla eşsiz bir konsepte dönüştüren ikinci etabın 2015 sonunda teslim edilmesi planlanıyor. Projenin kalbi konumundaki etapta yüksek donatılı ofis alanları, alışveriş merkezi, cadde mağazaları ve oteller bulunuyor. Vadistanbul’un üçüncü ve son etabı ise konut ve ofis alanlarından oluşuyor.

» BÖLGEYE KATKI SAĞLAYACAK Doğayla iç içe bir konumda yer alan Ayazağa’nın dönüşümünde büyük rol oynayan Vadistanbul, bölgedeki sanayi alanlarının taşınmasıyla birlikte çevrenin gelişimine katkı

sağlıyor. Doğayla iç içe bir noktada projelendirilen proje, İstanbul Boğazı’nın temiz sularını taşıyan ve projeyi boydan boya kat eden, Sadabad Deresi’yle de emsalsiz bir nitelik kazanıyor. Proje içinden geçen doğal derenin etrafında oluşturulacak yaşam alanlarıyla da eşsiz bir alan oluşturularak bölgeye de canlılık katacak. Konut bloklarının yanı sıra ofis, alışveriş ve yaşam alanlarıyla da İstanbulluların buluşma noktası olacak Vadistanbul, Ayazağa’nın yeni bir merkez olmasını sağlıyor.

Brooklyn de kiralar Manhattan’ı geçti Brooklyn de kiralar geçtiğimiz bir yılda yüzde 4,6 artış gösterdi. Ortalama kiranın 3,500 dolar olduğu Manhattan’da yıllık kira artışı ise 1,8 oldu ve Brooklyn’in gerisinde kaldı (NEW YORK - POSTA 212) Brooklyn ile Manhattan arasındaki kira farkı 300 dolarla şu ana kadarki en düşük rakama ulaştı. Douglas Elliman Emlak Şirketi tarafından hazırlanan rapora göre, Manhattan ile Brooklyn arasındaki ortalama kira farkı sadece 300 dolar. Brooklyn’de geçtimiz ayki ortalama kira 2, 850 dolar olurken, bu rakam bir sene içerisinde yüzde 4.6 arttı. Manhattan’da ise, or-

talama kira 3, 150 dolar olurken, son bir sene içerisinde yüzde 1.8’lik bir artış yaşandı.

zetesi “Çok yakında kimsenin Brooklyn’de ev tutmaya gücü yetmeyecek” yorumunu yaptı.

» YAKINDA BROOKLYN’DE EV

» KİRALARIN AZALACAĞINI

Brooklyn’in kuzey ve kuzeybatı bölgeleri olan Greenpoint, Willamsburg, Cobble Hill ve Brooklyn Heights’taki kira fiyatlarının kaydını tutarak bu raporu hazırlayan Douglas Elliman’un açıkladığı sonuçlar ile ilgili New York Daily News ga-

28 yaşındaki NYU mezunu Joe Ammon, kira artışlarından ötürü 2007 yılında East Village’den Greenpoint’e taşındığını söyledi. Bir odalı evinin kirasının sadece bir yıl içerisinde yüzde 4 arttığını belirten Ammon, yine de şanslı olduğunu, aynı bölgede yaşayan bazı

TUTMAYA KİMSENİN GÜCÜ YETMEZ

UMUT ETMEYİN

arkadaşlarının kiralarının bir sene içinde yüzde 10 arttığını ekledi. Ammon, özellikle gençler tarafından çok sıkı bir şekilde takip edilen, Williamsburg ve Greenpoint bölgelerini konu alan Girls dizisinin kira artışlarında çok büyük bir etkisi olduğunu savundu. Konuyla ilgili New York Daily News gazetesi “ Yakın zamanda Brooklyn’de kiraların azalacağını hiç umut etmeyin” diye yazdı.

AVRUPA’NIN EMLAK ŞAMPİYONU TÜRKİYE (POSTA 212) Avrupa ekonomisi, krizden çıkış sinyali verse de gayrimenkul fiyatları düşmeye devam ediyor. İngiliz gayrimenkul danışmanlık şirketi Knight Frank’in Küresel Konut Fiyat Endeksi raporunda 2012 ile 2013’ün ilk yarısı değerlendirildi. Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve Güney

Afrika’nın bulunduğu BRICS ülkeleri ile Kolombiya, Endonezya, Türkiye gibi ülkelerin yer aldığı CIVETS’te yükseliş yaşanırken, Avrupa ve ABD’de düşüş dikkat çekti. Knigth Frank’ın raporunda yer alan 55 ülkenin 37’sinde fiyatlar arttı. Raporda bir yılda konut endeksinin yüzde 2.4’lük artış

gösterdiği kaydedildi. Konut piyasasının şampiyonu ise yüzde 21.7 ile “gökdelenler diyarı” Dubai oldu. Dubai’yi yüzde 19.1 ile Hong Kong 15.4 ile Tayvan, 14.8 ile Çin, 12.7 ile Kolombiya, yüzde 12.2 ile Türkiye takip etti. Dünya liginde 6’ncı olan Türkiye, Avrupa lideri oldu. Rusya listeye yüzde 6.4 ile 15’inci, Hindistan ise yüzde 5.9 ile 17’nci olarak girdi. Konut piyasasının kaybedenlerinin neredeyse tamamını Avrupa ülkeleri oluşturdu. Kaybedenler kulübündeki liderliği ise yüzde 11.5’le Yunanistan aldı.

• Projenin Adı: Vadistanbul • Lokasyon: Ayazağa • Yapımcı Firmalar: Artaş Grubu, Aydınlı Grup ve Keleşoğlu İnşaat • Lansman Tarihi: 6 Aralık 2012 • Teslim Tarihi; 1. Etap Aralık 2014 – 2. Etap 2015 sonu • İnşaat Alanı: Bir milyon 100 bin metrekare • Arsa Alanı: 424 bin metrekare • Etap Sayısı: 3 • Mimarlık Ofisleri: İki Design Mimarlık ve SOM Architecture • Yatırım Bedeli: 1 milyar 500 milyon TL • İlk Etabın Yatırım Maliyeti: 300 milyon TL • Projeden Beklenen Ciro: 2 milyar dolar • Toplam Konut Sayısı: 3.000 • Ticari Alanlar: Vadi İstanbul'da toplam 55 bin metrekarelik alışveriş merkezi, ve 700 metre uzunluğundaki cadde üzerinde yer alan 28 bin metrekarelik cadde mağazaları, restoranlar, 240 bin metrekare ofis alanı ile 48 bin metrekare toplam alana sahip 5 ve 4 yıldızlı oteller bulunacak. • İlk Etaptaki Konut Sayısı: 1.111 • İlk Etaptaki Blok Sayısı: 8 • Etapların Konsepti: İlk etap 8 blokta 1.111 konuttan oluşuyor. İkinci etapta yüksek donatılı ofis alanları, alışveriş merkezi, cadde mağazaları ve oteller bulunuyor. Vadistanbul'un üçüncü ve son etabı ise konut ve ofis alanlarından oluşuyor. • Proje Bitiminde Yaşayacak Kişi Sayısı: Vadistanbul'un teslimleri tamamlandıktan sonra proje genelinde ortalama 35 bin kişi yaşayacak. • Ulaşım: Proje dahilinde Türkiye'nin ilk özel metrosu da Vadistanbul'un içinden geçecek. Vadi İstanbul'a özel olarak inşa edilecek olan metro, şehrin metro ağına bağlanacak. Proje bu özelliğiyle de dünyaya örnek teşkil edecek nitelikte bir değere sahip. • Sadabad Deresi: Doğayla iç içe bir noktada projelendirilen Vadi İstanbul, İstanbul Boğazı'nın temiz sularını taşıyan ve projeyi boydan boya kat eden, Sadabad Deresi'yle de emsalsiz bir nitelik kazanıyor. • Konut Metrekareleri: 1+1 (69,80 m2 – 90,91 m2) 2+1 ( 130,28 m2 – 148,85 m2) 3+1 (165,74 m2 – 184,13 m2) 4+1 (202,88 m2 – 244,39 m2) 5+1 Dubleks (305 m2) • Ödeme Planı: 120 aya kadar yüzde 0,66 faiz oranıyla kredi kullanılabiliyor.

MANHATTAN’DA DEV EMLAK PROJESİ (NEW YORK - POSTA 212) ABD’nin en büyük emlak projelerinin arkasındaki kilit isim Stephen Ross, New York’ta Rockefeller Merkezi’nden çok daha büyük bir binanın inşa edileceğinin müjdesini verdi. High Line Park’a giden New Yorklu şehir planlayıcısı, emlak milyarderi ve Related Cos. şirketinin kurucusu Stephen Ross ilginç açıklamalarda bulundu. Ross, yıllar önce Manhattan’ın Batı Yakası’nda Hudson Nehri yakınlarındaki Chelsea bölgesinden geçen trenyolunun parka dönüştürülmesi sonucu oluşan High Line Park’ın altındaki endüstriyel peyzajdan ve Pennsylvania İstasyonu’na ait trenlerin doldurduğu geniş kompleksten şikayetçiydi. “New York böyle görünmemeli!” diyen Ross, şehirde değişiklikler yapacaklarından söz etti. “Bunu değiştireceğiz. Şu anda Rockefeller Merkezi’nden çok daha büyük olan bir yapıya bakıyorsunuz. O yapı New York’un yeni kalbi olacak” dedi.


A M E R İ K A’ D A K İ

TÜRKLERİN

GAZETESİ

Yaşam

18 Eylül 2013 Çarşamba

15

Mohonk MountaIn House, New Paltz, N.Y.

YAKIN HAFTA SONU KAÇAMAKLARI Yaz bitti... Şimdi sıra geldi ‘hüzün’ mevsimi sonbaharın tadını en iyi şekilde çıkarmaya. New York, New Jersey ve Connecticut çevresinde yaşayanlar, bu yazı sizin için... (NEW YORK - POSTA 212) New York, New Jersey ve Connecticut eyaletleri ve çevresinde yaşayıp, hafta sonu fırsatını güzel bir kaçamak tatille değerlendirmek isteyenler için en iyi tatil mekanlarını belirledik. ■ MOHONK MOUNTAIN HOUSE, NEW PALTZ, N.Y. Eğer şehrin gürültüsünden biraz uzaklaşmak istiyorsanız Upstate New Paltz’daki 250 odalı Mohonk Dağ Evi tam size göre. 1869 yılından kalma bu dağ evi size mükemmel göl manzarasının yanı sıra, yürüyüş, spa ve golf gibi aktiviteleri gerçekleştirmenizi de sağlıyor. ■ CAPE MAY, N.J. Cape May sokaklarında tur atarken karşınıza çıkacak Viktoria dönemine ait evler ziyaretçilerde büyük hayranlık uyandırıyor. Ayrıca, bir çok alışveriş merkezinin yer aldığı bu şehirde, sevdiklerine birbirinden güzel hediyeler alabilirsiniz. Eğer canınız dondurma yemek isterse mutlaka Ocean ve Washington Street’in köşesindeki Laura’s Fudge Shop’u ziyaret edin. Tatilinizi biraz romantikleştirmek istiyorsanız, gemi turuna katılarak gün batımını izleyebilirsiniz. ■ NYACK VILLAGE, N.Y. Şehirden uzaklaşmak ve aynı zamanda yine de sakin bir tatil geçirmek istiyorsanız, Tappan Zee Köprüsü’nden daha uzağa gitmenize gerek yok. Grand Central’den Metro-North’s Hudson River hattına binin ve Nyack Kasabası’na gidin. Viktoria dönemine ait evlerin yanı sıra, karşınıza çok sayıda mağaza, restoran, off-Broadywa şovları, sergiler, antika dükkanları ve tabi ki Hudson Nehri’nin inanılmaz manzarası çıkacak. Main Street’deki Cafe Barcel’a mutlaka uğrayın. Sevgilinizle giderseniz size çok

Ocean City, N.J.

Greenwich, Conn.

Branford, Conn.

romantik bir ambiyans sunacak olan Cafe Barcel’a ailenizle gitmeniz durumunda da sizi çok samimi ve rahat bir atmoster karşılayacak. ■ OCEAN CITY, N.J. Yaz tatili denilince akla ilk gelen yerlerden biri olan Ocean City deniz ve kumsal aktiviteleri dışında etkinliklere de ev sahipliği yapıyor. Ocean City Sanat Merkezi, Ocean City Tarihi Müzesi ve Ocean City Orkestrası bu şehri görmeniz için en önemli üç neden. Eğer çocuğunuz varsa, Gillian’s Wonderland Pier adlı eğlence parkını mutlaka ziyaret edin.

Mystic, Conn.

■ MYSTIC, CONN. Siz de mi bir tarih düşkünüsünüz? Mystic’e geldiğinizde kendinizi evinizde hissedeceksiniz. New England limanındaki en eski gemi inşaatlarından biri olan Mystic 1654 yılından kalma. Bunun dışında, Mysctic Limanı, Mystic Denizyasami Akvaryumu ve Eski Mystic Kasabası da tarihseverlerin görmesi gereken yerlerden. ■ BRANFORD, CONN. Connecticut limanındaki kasabalardan biri olan Branford sahil meraklıları için ideal bir tatil yeri. Hava güzelse, mutlaka Lenny’s adlı geniş bahçeli deniz ürünleri restoranına gidin. ■ GREENWICH, CONN. Greenwich’e gittiğinizde New York şehrinin olağanüstü silüetine karşı yelklenliyle açılın. Onun dışında, Greenwich’te diğer görmeniz gereken yerler Doğal Tarih ve Sanat Müzesi, kasabadaki milyon dolarlık evler ve birbirinden güzel yemyeşil parklar.

Nyack Village, N.Y.

Cape May, N.J



Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.