POSTA212 - SAYI 30 - EK

Page 1

SantaCon’cular uslu duracak

E sane utbolcu Amerika’da kuyumcu oldu...

n Noel Baba kıyafeti giymiş onbinlerce insan 14 Aralık Cumartesi günü sokaklarda olacak. Organizatörler taşkınlık yaşanmaması için polis ile işbirliği halinde » 16’DA

Amerikalılar içine kapandı

n Garbis Gugin, Fenerbahçe dahil pek çok takımda oynadı. 1973’te antrenör-futbolcu olarak geldiği ABD’de kuyumculuk yapıyor. » ’TE

n ABD’liler, ülkelerinin gücünün azaldığına inanıyor, Bir yandan da işsizlikle boğuşuyor. Sonuçta da... » 11’DE

HAFTALIK ÜCRETSİZ

A M E R İ K A’ D A K İ

TÜRKLERİN

GAZETESİ

11 Aralık 2013 Çarşamba

www.posta212.com • YIL 1 • SAYI 30

Kalbiniz dursa da

AHMET BUĞDAYCI SAMUI-TAYLAND

Yedi günde toksinlerinizden TEMİ LENİN

n Kökeni üçbin yıllık kadim Çin öğretisi Tao’ya uzanan detoksta ilk üç gün ön temizlik ile geçiyor. Sonra da sıra 7 günlük detoksta. » ’DA

tweetleriniz

atıy r

LivesOn ve DeadSocial gibi servisler, siz öldükten sonra da sosyal medyada sanal varlıklarını sürdürmek isteyenlere çeşitli hizmetler sunuyor. Yani kalbiniz dursa bile T itt’leriniz atılmaya devam ediyor»

AYSEL TAPAN POSTA212 HABER MERKEZİ

Orhan Pamuk Amerikalı öğrencilerle buluştu

Obezite ABD ve Türkiye’de problem

n Nobel ödüllü yazar Orhan Pamuk, Madison Wisconsin Lisesi öğrencileriyle bir araya geldi, kitaplarını ve Türkiye’yi anlattı. » ’DE

Hayranları ona ‘Melek Ses’ dedi n Boston’da yaşayan Türk müzisyen Nazan Nihal, kendi bestelerini seslendirdiği ilk albümünü yakında çıkarıyor. » ’DE

Örnek dans topluluğu KARDELEN

n Çocuk Hastalıkları Uzmanı Zehra Zeynep Aygen, özellikle 5 yaşından itibaren kilo alan çocukların obez olma ihtimalinin çok yüksek olduğunu belirtiyor. » ’TE 1 ’TE

HALDUN ARMAĞAN İLE Vİ YON

1 ’DE

NURDAN YÜ BAŞIOĞLU İLE LI E AND STYLE

Mortgage faizleri yükseliyor

Kansere yeni umut Hipnoz tedavisi

n Mortgage faizleri aralık ayında 2013’ün en yüksek seviyesine ulaşarak yüzde 4,5 oldu. Geçen yıl bu oran yüzde 3,36 idi. » 1 ’TE

n ABD’de Türkiye’yi tanıtmak için kurulan topluluk hem kültürel hizmet veriyor hem de elde ettiği geliri gereksinimi olan çocuklara bağışlıyor. » ’DE

n Kanser terapisti, psikolog ve hipnoterapist Gülhan Akşit Şener, uyguladığı terapi ve hipnoz ile kanser hastalarına umut oluyor. » 6’DA

» 16’DA

SUNAY AKIN

’TE

AR U KAYA URANLI

11’DE

ÜLHAN AKŞİT

’TE

Grammy 2014 geri sayım başladı n Müzik dünyasının en prestijli ödülleri arasında yer alan 2014 Grammy Ödülleri Adayları her yıl olduğu gibi görkemli bir törenle açıklandı. » 1 ’TE

Yolsuzluk karnemiz kırık

n Her yıl ölçümü yapılan Yolsuzluk Algısı Endeksi’nde Türkiye 177 ülke arasında 53’üncü sırada yer aldı. » ’TE

Seksi reklamlar TERS TEPİYOR

n Seksi ön plana çıkartan gazete ve televizyon reklamlarının bir ürünü sattırabileceği yönündeki yaygın inanış çöktü. » 1 ’TE 1 ’TE

NEW YORK’TA ETKİNLİKLER

2013’ün en iyi burgerleri

n Bütün fine dining restaurantlarına rağmen New York’ta burger deyince akan sular durur. Ama burgerin en iyilerini de bulmak bir meseledir. » ’DE

Başkent Noel’e hazırlanıyor ’DA

’TE

OSMAN Ö TÜRK


Toplum Yaşam

11 Aralık 2013 Çarşamba

ORHAN PAMUK AMERİKALI ÖĞRENCİLERLE BULUŞTU

(WISCONSIN-POSTA 212) – Nobel ödüllü yazar Orhan Pamuk, Madison Wisconsin Lisesi öğrencileriyle bir araya geldi. ‘UW Center for the Humanities’ sponsorluğunda gerçekleştirilen etkinlİğe 600 öğrenci katıldı. Orhan Pamuk’un Nobel Ödülü kazanan kitabı “Kar” batı kültürü ve Türkiye’deki geleneksel İslam toplumu arasındaki çatışmaları anlatıyor. Pamuk, romanına ilişkin yaratıcı ve dikkatli tepkiler veren ve Türkiye’deki kültürel kargaşa hakkında bir şeyler öğrenmeye istekli olan öğrencilerin kendisini çok şaşırttığını ve memnun ettiğini söyledi. Organizatörler ise düzenledikleri bu etkinliğin öğrencilerin okuma ve yazma performanslarına katkıda bulunacak mükemmel bir deneyim olduğunu belirtti.

BOSTON’DA MELEK SESLİ

BİR TÜRK

MÜZİSYEN

Boston’da yaşayan Türk müzisyen Nazan Nihal, kendi bestelerini seslendirdiği ilk albümünü çıkarıyor. Amerika’da verdiği konserler sonrası Nihal’a hayranları Angel Voice (Melek Ses) ismini vermiş BOSTON - POSTA212

B

oston’da yaşayan Türk müzisyen Nazan Nihal Yüce’nin ilk albümü çok yakında piyasaya çıkıyor. Asıl mesleği eczacılık olan ve Ankara Üniversitesi’nde doktorasını tamamladıktan sonra ABD’ye gelen Yüce, en büyük hayalinin dünya çapında tanınan bir besteci ve söz yazarı olmak olduğunu söylüyor.

KENDİ BESTELERİ Sahnede ‘Nazan Nihal’ ismini kullanan Yüce, Ankara kökenli bir müzisyen, şarkıcı ve söz yazarı. Kendini bildi bileli müzikle iç içe olduğunu söyleyen Nazan Nihan Yüce, üniversite yıllarında elektro gitar çalmaya başladı. Ankara’da rock grupları kurarak ve sahne alarak müziğe atıldı. Bir yandan Ankara Üniversitesi Eczacılık Fakültesi’nde eğitimimi sürdürürken, bir yandan da müzikle uğraşıyordu. Bu konuda bir takım başarılar elde ettikten sonra, grup halinde çalışmak yerine solo çalışmaya ve kendi bestelerini seslendirmeye karar verdi.

KELEBEĞİN RÜYASI BEVERLY HILLS’TE Bir Yılmaz Erdoğan filmi olan ‘Kelebeğin Rüyası’ Los Angeles Beverly Hills’de 11 Aralık’ta gösterilecek

EŞİ DE MÜZİSYEN 2010 yılından itibaren kendi şarkılarını söyleyen bir sanatçı olduğunu belirten Yüce, Berkeley Müzik Koleji mezunu ve şu an

New England Konservatuarı’nda yüksek lisans eğitimi alan eşi Utar Artun ile Ankara’da bir demo çalışması sırasında tanıştı. Bir süre sonra evlenmeye karar veren çift, Artun’un eğitimi için ABD’ye taşındı.

‘KENDİ YAĞIMLA KAVRULDUM’ POSTA212 muhabiri ile yaptığı söyleşide “Kimseden destek almadan kendi yağımla kavruldum” diye belirten genç müzisyen, “Daha önce ABD’de iki tane İgilizce single çıkarmıştım. Onlar şu an Itunes’da yayınlanıyor” diye ekledi. “Şu an Türkiye’de bir albüm çıkarmaya hazırlanan Nazan Nihal Yüce, “ İlk albümünün bestelerinin ve söz ile müziğinin tamamen kendisine ait olduğunu anlattı. LAKABIM ‘MELEK SES’ Müzik tarzını tanımlaması istenen Nazan Nihal Yüce, şu şekilde belirtti: “Ben aslında elektro gitaristim, ve yıllardır rock müziğin içerisindeyim. Ama şu anda yaptığım müziğin daha çok popular müziğe yatkınlığı var. Bu albümde, daha geniş ve enstrümanların olduğu bir müzik yapmaya başladım. Müziğimde sözlerimde çok büyük bir önem taşıyor. Ayrıca benim lakabım ‘Angel Voice (Melek Ses)’. Kendime has bir tarzım var.

NEOTOLIA'YI ANLATTI “Nazan Nihal Yüce’nin aynı zamanda eşi Utar Artun ile ‘Neotolia’ adlı bir grubu da var. ABD’ye ilk taşındığı zamanlar, ülke özleminin etkisiyle önceki yıllarda olmadığı kadar çok Türkçe müzik dinlemeye başladığını anlatan Yüce, “Eşimle yıllardır bir grup kurma hayalimiz vardı. ‘Neden böyle bir şey yapmıyoruz?’ dedik ve bu projeye başladık. Birlikte, eski Türk pop şarkıların aranjelerini yapıyoruz ve seslendiriyoruz” dedi. Yakın zamanda Neotolia ile ilgili bir kayıt çalışmasına başlayacaklarının haberini de veren Yüce, “En önemli sahnelerimizden birisi Washington’daki Türk Festivali ve Kanada’daki Cumhuriyet Balosu oldu” diye ekledi. TANINMAK İSTİYOR Nazan Nihal Yüce’nin hedefi dünya çapında tanınan bir söz yazarı ve besteci olmak. Yüce, “Bir yandan da genç müzisyenleri yetiştirmek, özellikle kız çocuklarına öncü olmak ve ileride böyle bir fon kurmak istiyorum. Türkiye’de böyle çalışmalar yapmıştım ama yeterince kendimi hazır hissetmediğim için büyütemedim. Müzikle ilgilenmek isteyen kız çocuklarına önderlik etmek ve yol göstermek istiyorum” diye konuşuyor.

ABD’de Kardelen Dans Topluluğu (WASHINGTON-POSTA212) (LOS ANGELES – POSTA 212) Yılmaz Erdoğan'ın yazıp yönettiği şiirsel hayatı konu alan 2013 yapımı dram filmi “Kelebeğin Rüyası” Beverly Hills’de sinemaseverlerle buluşacak. Filmin başrollerini Kıvanç Tatlıtuğ ve Mert Fırat paylaşıyor. Film, İkinci Dünya Savaşı döneminde Zonguldak'ta yaşayan ve genç yaşta veremden ölen şairler Rüştü Onur ve Muzaffer Tayyip Uslu'nun hayat hikayesini anlatıyor. O dönemde şairlerin Mehmet Çelikel Lisesi’nde edebiyat öğretmeni olan Behçet Necatigil'i Yılmaz Erdoğan’ın canlandırdığı Kelebeğin Rüyası filmi Eylül 2013 tarihinde, 86. Akademi Ödülleri'nde En İyi Yabancı Film dalında Oscar aday adayı olarak seçilmişti. Pacifica Institute, BKM Productions ve Quinn Studios tarafından ortaklaşa düzenlenen film gösterimi 11 Aralık’ta 19:30’da Beverly Hills’teki Laemmle Music Hall Theater’da yapılacak. Kelebeğin Rüyası film gösterimi için rezervasyon yaptırmak veya etkinlik için detaylı bilgi almak isteyenler info@pacificainstitute.org veya info@quinnstudios.tv adresine e-posta gönderebilir.

A

BD’de Türk kültürünün tanıtımını yapmak üzere “Kardelen Dans Topluluğu” adı verilen dans grubunun kuran Sema Muslu ile POSTA212 adına bir söyleşi yaptık. YOĞUNLUK TÜRK KÜLTÜRÜNE n Washington’da bir Türk halk dansları topluluğu kurma fikri nasıl doğdu? Grup elemanlarından bazıları Washington Türk Halk Oyunları topluluğunun kurucularındandı. Diğer dansçılarla birlikte toplam 14 kişi yeni bir grup kurmaya karar verdik. Bu grup kendi kültürümüzün tanıtımı üzerine yoğunlaşarak yardıma muhtaç çocukların eğitimi ve sağlığıyla ilgili çalışmalar yapan organizasyonlara destek olacaktı. Bu üyeler kendi imkanlarını kullanarak, kostümler ve ulaşım gibi, grubun başlangıç masraflarını karşıladılar. ZOR KOŞULLAR YAŞIYORLAR n “Kardelen Dans Topluluğu” ismini nasıl seçtiniz? Topluluk adını Anadolu'da yetişen ve güçlü bir dağ çiçeğinden aldı."Crocus'a benzeyen 'Kardelençiçeği’ zorlu doğa koşullarına rağmen varlığını sürdürebilme özelliğine sahiptir. Topluluğun temel amacı Türk kültürünün tanıtımı olsa da, topluluk üyeleri gelirlerinin bir kısmını aynı kardelen çiçeği gibi zorlu koşullar altında varlıklarını sürdürmeye çalışan yardıma muhtaç çocukların ihtiyaçlarını

Kardalen Dans Topluluğu, ABD’de hem Türk kültürünü tanıtıyor hem de elde ettiği geliri yardıma gereksinimi olan çocuklara bağışlıyor…

karşılamak amaçlı kurulmuş organizasyonlara bağışlıyorlar. ‘BİR ÇOK MİLLETTEN DANSÇI VAR’ n Ekip kaç kişiden oluşuyor? Şu an, ikisi topluluğun kurucu üyesi olmak üzere 12 kişiden oluşmaktadır. Dansçılarımızın yaşları en küçük 18'den en büyük 45 olmak üzere değişmektedir. Türkiye'de üniversite halk dansları topluluğunda oynayan bir çift dahil, az bir kısmı Türkiye'de halk dansları görmüş olsa da büyük çoğunluğun profesyonel bir dans eğitimi yok. Dansçılarımızın çoğunluğu kadın. Grup kurulduğundan beri sadece 6 erkek dansçımız oldu. Ayrıca dansçılarımız farklı kültürlerden gelmektedirler. Türk ve

Amerikan dansçılarımız var. Bunlar Türkiye'nin değişik yörelerinden gelmektedirler ve kendi yörelerinin dans kültürlerini topluluğa taşımaktadırlar. Amerikalı, Rus, Lübnanlı ve İtalyan dansçılarımız da var. Dans etmedikleri zaman, DC civarında çeşitli mesleklerde çalışıyorlar: öğretmen, mühendisler ve ekonomistler dahil olmak üzere. n Ekip çalışmak için ne sıklıkla ve nerede buluşuyor? Her pazartesi Dünya Bankası’nın Meditasyon Odası’nda buluşuyoruz. Bazen eğer çok önemli bir gösterimiz varsa,

daha sık da toplanabiliyoruz. n Hangi yöreleri oynuyorsunuz? Çifetetelli, Burdur, Artvin, Trabzon, Azeri, Kafkas, Bilecik, Gaziantep, Roman, Trakya ‘ÇOCUKLARA BAĞIŞLIYORUZ’ n Ekibin hedefleri neler? Şu ana kadar sahne aldığımız organizasyonların bazıları :ATA-DC Türk Festivali, Cosmos Club Yıldönümü Partisi, Türk Kültür Mirası Ayı, New York Türk Günü Yürüyüşü ve Festivali, Passport DC, Hampton VA Uluslararası Çocuk Festivali, Caravansaray 2: Nomad Dancers at The Jack Guidone Theater, Asya Pasifik Amerikan Miras Ayı Açılış Resepsiyonu ve Verizon Center Türk Mirası Gecesi. Asıl amacımız gösterilerimiz aracılığıyla Türk kültürünün tanıtımı. Gelirimizi dünyada çocukların sağlık ve eğitimlerine katkı sağlayan değişik organizasyonlara bağışlıyoruz. Bunlar: Bridge to Fund Turkish, ACEV, Orphanage in Malawi, Malatya Muhittin Özmumcu Elementary School, Bridge to Turkey, Gönen Sarıköy Atatürk Elementary School, Thailand Tsunami Victims to rebuild,

Washington Children's Hospital, St. Baldrick's Foundation Donation, Doctors Without Borders, Smile Train, McKallie's Home of Future and Hope, Zambia Orphans of AIDS, Bursa Günyüzü Women Shelter and Urfa Women’s Center, UNICEF, Dibekdüzü Elementary School Şanlıurfa, Safe Passage/Proyecto Camino Seguro in Guatamala, For Woman By Women, Pakistan Earthquake Victims. İlerde resmi bir vakıf olmak istiyoruz “KAPIMIZ HERKESE AÇIK” n Hala ekibe katılabilmek mümkün mü? Ekibe katılmak isteyenlerde ne gibi vasıflar arıyorsunuz? Topluluğumuz herkese açık. Dans geçmişi olan Amerikalılar ve başka milletlerden insanlar da gruba katılabilirler. Eğer gruba katılmak isteyen biri olursa öncelikle topluluğa uyum sağlayıp sağlayamayacağını görmek için bir iki çalışmaya katılmasını istiyoruz. Haftalık çalışmalara katılmalı ve gösteriler için hazır olmalı. En önemli beklentimiz işbirliği ve yeni şeyler öğrenmeye istekli olmak. n Kardelen Dans Topluluğu ile ilgilli detaylı bilgi almak isteyenler için ekibin iletişim bilgilerini öğrenebilir miyiz? Detaylı bilgi için www.kardelendance.com sitesini ziyaret edebilir, info@kardelendance.com adresine e-posta atabilir ve Facebook’tan Kardelen Turkish Dance Ensemble sayfasını takip edebilirsiniz.


Toplum Yaşam

11 Aralık 2013 Çarşamba

TÜRKİYE’DE FUTBOLDA EFSANE AMERİKA’DA İSE KUYUMCU OLDU Küçük yaşlarda meşin yuvarlak ile tanıştı. utbol onda tutku haline geldi. Tüm engellemelere rağmen utbolun e saneleri arasına girdi. En büyük aşklarından biri enerbahçe’nin ormasını da giydi arbis ugin. Ve sonra yıl 1 ... Ver elini Amerika... DİLEK ESKİ BEZİRKAN NEW YORK-POSTA212

Ç

ok küçük yaşlarda yeşil sahalarla tanıştı. Babasının “bacaklarını kırarım bir daha top oynarsan” demesi bile en büyük arzusu futbolu oynamasının önüne geçemedi. Çok genç yaşlarda keşfedilmesiyle kendini bir anda büyük tutkuyla taraftarı olduğu Fenerbahçe’de buldu. Takımın efsanevi Can Bartulu, Lefterli futbolcularının olduğu dönemde unutulmaz futbolcular arasına girmeyi başardı. İstanbulspor, Gençlerbirliği ve Beykoz gibi takımlarda da başarıyla oynadı Garbis Gugin. 19 3 yılında futbolcu antrenör olarak geldiği Amerika’da bugün bir yakınının tavsiyesi ile başladığı kuyumculukla uğraşıyor. 40 yıldır Amerika’da olmasına rağmen ne Türkiye ne de Fenerbahçe aşkından vazgeçmeyen Garbis Gugin ile futbol hayatını konuştuk: n utbola başlamanız nasıl oldu? Küçük sahalarda 6- yaşlarında da oynardım. 14 yaşlarında Üsküdar Bağlarbaşı takımında ilk olarak oynadım. Ancak daha önce de 6- yaşlarında oynuyordum. 1954 yılına kadar oynadım. 1954 yılında orada oynarken beni meşhur spiker Muhakkar Ekrem Talu keşfetti. Kendisi beni Bağlarbaşı sahasında görmüş. O zamanlar televizyon yoktu. Tanımıyordum kendisini. Sadece sesini biliyordum. Bir kahvede görüştük. Bana beni beğendiğini ve Fenerbahçe Genç takımında oynamak isteyip istemediğimi sordu. Ben de istediğimi söyledim. Sonraki hafta buluştuk. Fenerbahçe antremanına katıldım, antrenör ile tanıştırdı beni. Beğendiler. Dünyalar benim oldu. Fenerbahçe Genç takımında oynarken çok beğendiler beni ve Fenerbahçe A Takımı’na aldılar. Aynı zamanda Amatör A Milli Takımı’na da alındım. n Ailenizde herkes enerbahçe’yi tutar mı? Ben Fenerbahçe tutkunuydum küçüklüğümden beri. Ancak abim Beşiktaş taraftarıydı. Çok kavga ederdik. Kendisi hala futbol oynar, profesyonel olmadı ama. ‘BACAKLARINI KIRARIM...’ n Aileniz utbol oynamanızı destekledi mi? Babam futbol oymamı istememişti başlarda. Çünkü sakatlanmamdan korkuyordu. Öyle zamanlar olmuştur ki kapıdan dışarı bırakmazdı. Bir-

gün Eyüp’te maçımız var, amatör ligi. Babam gitme demişti oynamıştım ve bacağımı sakatlamıştım. Eve geldim, annem buz verdi. Babam görmesin diye saklanmıştım. Ertesi gün babam gördü ve çok kızdı. Bana ‘Ayağını kırarım bir daha top oynarsan’ dedi. ‘Tamam oynamayacağım’ dedim, korktum. n İstanbulsporda’da oynadınız değil mi? 6 yaşlarındaydım. Beni İstanbulspor istedi. 1958-59 yıllarında İstanbulspor, kuruluşunun en iyi kadrosunu yapmıştı. Değişmeyen sağ bek oynadım. İstanbulspor’da yaklaşık

mezdim hiç. Çok kırgındım futbol oy- de de benimle ilgili ciddi tartışmalar namama izin vermediği için. Bir gün vardı. Kongreye davet edildim. Kongbir maçta babam tribünde rede de kendisi Fenerbeni seyrediyormuş. O bahçe’den ayrıln Le ter ile bir anınız maçta da çok iyi oymak istemediği var mı? namıştım. TribünLefter ile çok iyi arkadaştık. Her halde zorla Beyde herkes sormuş, koz’a satıldığım maç sonrası Beyoğlu’nda meşhur ‘kim bu iyi oyunsöylendi. 19 2 kuru kahveci Dergazaryan’a cu’ diye. O zaman bayılına kadar Beygider otururduk. bam ‘o benim oğlum” koz’da oynadım. demiş tribündeki herkese. Yedekteki arkadaşlar bile babamın ‘YABANCI OYUNCUYA KARŞIYIM’ ben oynarken sevinçten çıldırdığını n Amerika’ya gelişiniz nasıl oldu? söylediler. Beykoz’un ligden düşmesinin ardından Amerika’ya Avrupa karman Beşiktaş’ta oynayabilmiş miydisı olan Ara takımına futbolcu anniz? trenör olarak 19 3 yılında transfer oldum. Ara o yıl şampiyon da oldu. n O günkü enerbahçe ile bugünkü enerbahçe’yi karşılaştırır mısınız? Her zaman söylerim, ben yabancı oyuncuya karşıyım. Yabancı oyuncu zarardır. Her takımda en az 5-6 yabancı oynuyor. Bu durum genç yeteneklerin önünü açmasında en büyük engel. Türk futbolumuzun ilerlemesinde de engel aynı zamanda. Futbol akıl işidir. Fenerbahçe’nin başarılı olması için altyapıdan oyuncu yetiştirilmeli.

ADNAN ŞENSES ŞARKICILIĞI TERCİH ETTİ: Sanatçı Adnan Şenses (sağdan ikinci) ile 50 yıllık dostluğunun olduğunu belirten Garbis Gugin (sağdan üçüncü), İstanbulspor’da oynarken Şenses’in Altay’a transferinin gündeme geldiğini, ancak kendisinin şarkıcılığı tercih ettiğini anlattı.

1.5 yıl oynadım. Bu süreçte sadece bir maçta oynamadım. O da İzmir deplasmanında. O zaman İzmir sahası kömür tozu ile kaplıydı. Çimen falan bulamazdınız. Toprak benim için müthişti. O vaziyette futbol oynardık. Burnumun kırılmasına rağmen oynamak istedim ama antrenör izin vermedi.

Askere gitmeden önce 1959 yılında İstanbulspor’da oynarken beni Beşiktaş istemişti. Ancak o yıl bir kanun çıkmıştı. Kanuna göre İstanbul’da amatör futbolcular aynı sezon içerisinde transfer olamaz diye. Beşiktaş bu nedenle alamadı beni. Ancak askerlik sonrası yine Beşiktaş’a transferim gündeme geldi.

‘PARAMI G.BİRLİĞİ’NDEN ALDIM’ n ençlerbirliği takımına trans eriniz nasıl oldu? O zaman İstanbulspor’un Başkanı meşhur armatör Ali Sohtorik, yani İsmet İnönü’nün damadıydı. Ödeme yapılmıyordu bize, ekonomik olarak zor durumdaydım. Kendisine de ayrılmak istemediğimi, ancak paraya ihtiyacımın olduğunu söyledim. Ancak kendisi ‘Sen bizim evladımızsın, bekleyeceksin’ dedi. Hiç unutmam Orhan Şeref Apak, Futbol Federasyonu Başkanlığı’nı bırakmış, Gençlerbirliği Başkanı olmaya hazırlanıyordu. Paramı oradan aldım. İstanbulspor’da oynarken Ali Sohtorik askerliğimi tecil ettirmişti. Gençlerbirliği’nde oynarken de askerliği yapmak üzere Sivas’a gittim. Askerdeyken bile ordu takımında oynadım.

n Askerlik sonrası ne oldu peki? O zamandaki komutanım transfer sezonunu kaçırmayayım diye 2 aylığına izne gönderdi. Bir gün Fenerbahçe plajına gittim. Ahmet Erol, Muhittin Bulgurlu gibi yönetimdeki isimler de vardı. Yanıma geldiler, bana nerde olduğumu sordular. Ben de onlara Beşiktaş ile sözleşme imzalayacağımı söyledim. Bana bunun mümkün olmadığını, benim Fenerbahçe’de oynamam gerekiğini söylediler. Daha sonra hemen kulübe geçtik. Kulübün ikinci başkanı Ali Mortaş Beşiktaş’ın ne kadar verdiğini sordu. 15 bin lira dedim. 25 bin lira vereceğini söyledi. Hemen spor basınını çağırdılar ve orada transferim gerçekleşti. 10 bin lirayı da orada verdi.

“TORUNUMDA BENIM GİBİ HIRSLI OYNUYOR”: Garbis Gugin, oğlu Aret’in üniversiteye kadar futbol oynadığını (sağda, arkası dönük) torunu Dilan’ın ise kendisi gibi çok hırslı bir oyuncu olduğunu söyledi.

n Babanızı utbol oynamanız konusunda hiç ikna edebildiniz mi? İstanbulspor’da profesyonel oynarken babam maçlara gelirdi, hiç yüz vermezdim. Maçlara girmek istedi. Arkadaşlar ‘baban dışarda bekliyor’ derlerdi. Aldırış et-

n enerbahçe’den sonra nerede oynadınız? Fenerbahçe’de bir süre oynadıktan sonra daha önce sözünü ettiğim yöneticiler kendi adamlarını oynatıp, beni oynatmadılar. O sırada da Beykoz’un bir oyuncusu Yunan takımına transfer olmuş, beni istiyorlarmış. Eğer Beykoz’a gitmeyip Fenerbahçe’de kalmaya devam edersem kadroya bile alınmayacağım konusunda uyarılınca ben de transferi kabul ettim. 1965 yılında da orada oynamaya başladım. Bu sırada Fenerbahçe’nin kongresi olacaktı ve öncesin-

ABD’deki iresunlular’ın muhteşem gecesi NEW YORK POSTA 1

A

merika’da en çok nüfusa sahip Giresunlular’ın kurduğu Türk Amerikan Giresun Derneği’nin Gecesi, Perth Amboy'da gerçekleşti. Giresun Valisi Hasan Karahan, Espiye Kaymakamı Osman Bilgin ve Yağlıdere Kaymakamı Osman Aydoğan’ın özel davetli olarak geldiği geceye yaklaşık 500 dernek üyesi ve vatandaş katıldı. GİRESUN’A YATIRIM YAPIN Türk-Amerikan Giresunlular Derneği Başkanı Cevdet Özdemir'in yaptığı açılış konuşmasında dernek faaliyetleri hakkında bilgi verirken, Vali

Karahan da Giresunlu hemşirelerimiz ile beraber olmaktan dolayı çok memnunum dedi. Vali Karahan, "İstanbul'da yaşayan hemşerilerimiz Giresun'la yatıp Giresun'la kalkıyor. Zorluklar insanları birbirine daha fazla yaklaştırıyor. Hep be-

raber bir arada olmak birbirimize güç veriyor kuvvet veriyor. Giresun'da fındık dışında gelir kaynağımız yok. Bu yüzden dışarıdan gelen desteğe muhtaç oluyoruz. Amerika'da yaşayan işadamlarımızı Giresun'umuza yatırıma davet ediyorum" diye konuştu. Geceye, TADF Başkanı Ali Çınar, Başkan Yardımcılarından Mehmet Durmuş ve Ayhan Öğmen dışında birçok dernek başkanı ve temsilcisi de katıldı. Ayrica geceye destek veren dernek temsilcileri ve işadamlarına ödül verilerek teşekkür edildi.

n O dönem utbolcuları bugünkü gibi kazanabiliyorlar mıydı? İyi kazanıyorlardı, ama bugünki ile kıyaslanamaz bile. Lefter mesela, en iyi kazanan futbolcular arasındaydı, jübilesini yaptı. Buradan eline geçen sadece 20 bin liraydı. Çok fazla vergi ödedi ancak. Metin Oktay’a bu kadar vergi ödettirilmemişti.

Garbis Gugin ile Posta 212 olarak futbol hayatını ve Amerika macerasını konuştuk.


Toplum Yaşam

11 Aralık 2013 Çarşamba

Arzu Kaya

Uranlı twitter@arzukayauranli

Tatlı Rüyalar NOEL çılgınlığı, her yıl olduğu gibi yine tüm ihtişamı ile kendini gösteriyor.Tıklım tıklım dolu alışveriş merkezleri, hediye seçmek, almak, paketlemek; Noel kartı yapmak, göndermek; evleri , bahçeleri süslerle donatmak, partiler vermek ve finansal baskılar arasında bir çoklarının stres seviyesi yükselişte. ABD dünyanın en çok-dinli ülkesi olmasına rağmen, ABD’de bayram mevsimi denince genelde hep Noel mevsimi düşünülüyor.Zira, Noel’i sürekli hatırlatan gözalıcı dekorasyonlar, her yerde sürekli kulağımıza çarpan Noel şarkıları, TV’de ve radyoda art arda adeta yarışırcasına akan Noel temalı reklamlar, Noel koroları, Fındık kıran balesi, Noel’e has gösteriler, etkinlikler, Noel filmleri ile heran burun burunayız. Öte yandan, bu mevsimde sağlıklı beslenmek de mümkün değil. Nereye gitsek çikolata, kurabiye, şekerleme, tatlılar ve bir dolu abur cubur ikram edilmek üzere bizleri bekliyor. İkisini reddetsen üçüncüsü güçlükle tutabildiğin kalkanını düşürüyor. Gelin görün ki, bir kaç yıldır bu tatlı mevsime damaklarda kalan nefis lezzetiyle “aşure” de eklendi. Aşure’nin kelime manası Arapça’da 10’uncu demek. Geleneksel olarak Muharrem ayının 10’uncu günü pişirildiği için bu ismi almış. İslami takvim, ayın hareketlerine göre düzenlendiğinden Aşure günü de seneden seneye değişiyor. Bu yıl, Muharrem dolayısıyla aşure günü Kasım’a denk geldi. Aşure pişirmek, Orta Doğu’daki Müslüman ve Hıristiyanlar arasında yaygın bir gelenek. Nuh peygamberin anısına dost, ahbap ve komşulara dağıtılması da onu paylaşımın, sevginin, barışın ve şefkatin sembolü haline getiriyor.Komşuluk ilişkilerini güçlendirmek ve zenginleştirmek için nefis bir vesile. Din,dil, ırk, renk ayrımı gütmeksizin komşular arasındaki dostluğu, birlik ve bütünlüğü; kültürler arası dialoğu güçlendirmesi açısından önemi büyük. ABD’de herkes Noel mevsimin tadını çıkartırken, komşulara, arkadaşlara farklı bir lezzet ikram edebilmek ve böylelikle toplum içindeki çok sesliliği de besleyebilmek önemli bir ayrıcalık. Aşure rituellerinin Noel mevsimine denk düşmesi çok güzel bir rastlantı çünkü bu mevsimde çeşitli dinlere ve kültürlere dair özel ve dini günleri kutlamak, çok dinli ve çok kültürlü bir ülkede, özellikle çocuklar için çok önemli. Bu durum, çocukların çeşitli dinler arasındaki farklılıklara saygı ile yaklaşmasına sebep olacağı kadar, barış, şükür, merhamet, affedecilik gibi tüm dinler içindeki evrensel değerlerin aynılığını da kavramalarına yardımcı olabilir. Çocuklara farklı dinleri öğretmek onları çok dilli yetiştirmek gibi. Ne diyor eskiler: “Bir lisan bir insan.” Eğer çok dil biliyorsak daha çok insanla iletişim kurabiliriz. Eğer gözümüzü, kalbimizi ve aklımızı ön yargısız başka dinleri anlamaya açabilirsek de birbirimizi daha iyi anlayıp daha sağlıklı ilişkiler ve dolayısıyla daha güçlü toplumlar gelistirebiliriz. Düşünün bir kez: Aşurede kuru bakliyat, kuru yemiş, kurutulmuş meyve ve şeker var. Hepsinin tadı, tek başına yiyebilecek kadar iyi. Ama hepsini birleştirip aşure yaptığımızda kendilerine has lezzetlerini korumakla birlikte çok daha nefis bir tatlının parçası oluveriyorlar. Tıpkı bizler gibi. Tek başımıza kimimiz muhteşemiz, kimimiz fana sayılmaz, kimimiz idare etmeye çalışıyoruz. Yalnız başımıza da yaşayıp gidebiliriz ancak birbirimizi anlamak maksadıyla samimiyetle ve hoşgörüyle biraraya geldiğimizde dünya çok daha yaşanası bir yer olabilir. Sizce de öyle değil mi? Yoksa bu sadece tatlı bir rüya mı?

REKLAM VERMEK İÇİN...

reklam@posta212.com

Yolsuzluk karnemiz kırık

Transparency International’in her yıl ölçümünü yaptığı Yolsuzluk Algısı Endeksi’nde en temiz ülke Danimarka çıktı. Türkiye ise 1 ülke arasında ’üncü sırada yeraldı NEW YORK POSTA 1

H

er yıl ilgiyle beklenen yolsuzluk araştırması açıklandı. Transparency International’in 1 ülke arasında yaptığı araştırmaya göre İskandinavya ülkeleri ve Yeni Zelanda dünyada yolsuzluğun en az olduğu ülkeler. Dünyada yolsuzluğa en çok bulaşmış ülkeler arasında son üç sırayı ise Afganistan, Kuzey Kore ve Somali paylaşıyor. Türkiye ise 53. sırada yer alıyor.

NE TEMİZ NE ÇOK KİRLİ Yolsuzluk endeksi söz konusu ülkenin kamu sektöründeki yolsuzluk algısının bir dizi kriter açısından ölçümüyle belirleniyor. Ölçek sıfır (yolsuzluğun zirvesi) ile 100 (en temiz) arasında belirleniyor. 1 ülkenin üçte ikisinin 50’nin altında puan alması, dünya genelindeki yolsuzluğun son derece yaygın olduğunu gösteriyor. Bu listeye göre en temiz ilk 10 ülke sırasıyla, Danimarka, Yeni Zelenda, Finlandiya, İsveç, Norveç, Singapur, İsviçre, Hollanda, Avustralya ve Kanada. Amerika ise 19.

Listenin tepesindeki en temiz 10 ülke 1) Danimarka ) Yeni elenda ) inlandiya ) İsveç ) Norveç sırada yer alıyor. Türkiye Malezya ile birlikte 50 puanla 53. sırayı paylaşıyor. Türkiye geçen yıla göre bir basamak

6) Singapur ) İsviçre ) Hollanda ) Avustralya 10) Kanada

yükselmiş. Geçen yıl yapılan araştırmadaki verilerde Türkiye 54. Sırada yer alırken yolsuzluk puanı 49’du.

Listede Amerika 1 . sırada, Türkiye ise Malezya’yla birlikte 0 sırada yer alıyor.

Ancak ilk sırada yer alan iki ülkenin 91 puan aldığı düşünülürse hala yolsuzlukta orta kümede oynuyor.

ARAP BAHARI YARAMADI Geçen yılki araştırmaya göre yolsuzluk sıralamasında en büyük farklılıkları gösteren ülkeler şunlar: Ekonomik krizin vurduğu İspanya’da yolsuzluk artış göstererek bir yılda 40. sıradan 59 sıraya geriledi. . Yunanistan ise 80. sırada olmasına karşın tam tersi yolsuzluk batağından kurtulmada ciddi bir iyileşme gösteriyor. Arap baharı ise Arap ülkelerine yaramamış. Özellikle Suriye, Libya ve Yemen’de yolsuzluk giderek derinleşiyor. Yolsuzluğun attığı diğer ülkeler, Gambiya, Mali, İspanya, Mauritus, Avusturalya, İrlanda, Slovenya, Guatemala, Madagaskar ve Kongo Cumhuriyeti.

Kalbiniz dursa da t eetleriniz atıyor Milyonlarca kişi, sosyal medya profillerinin yanı sıra eb siteleri ve e posta hesaplarında kişisel bilgilerini depoluyor. LivesOn ve DeadSocial gibi servisler de, siz öldükten sonra acebook ya da T itter hesabınızın akti kalmasını sağlıyor. Yani kalbiniz dursa bile T itt’leriniz atılmaya devam ediyor NEW YORK POSTA 1

Ş

irketler ve kanun yapıcılar bir kişi öldükten sonra web siteleri, e-posta hesaplarına kimin erişim hakkının olacağı konusunda yeni düzenlemeler yapmaya başladılar. Teknoloji firmaları ölmüş kullanıcıları için kendi düzenlemelerini oluşturuyor. Öldükten sonra da sosyal medyada sanal varlıklarını sürdürmek isteyenler için çeşitli hizmetler sunuluyor. Tüm bu düzenlemelerin etik boyutu tartışılsa da dijital mirasın gerekliliği daha çok kişi tarafından kabul ediliyor. Microsoft tarafından yapılan bir araştırmaya göre, sıradan bir internet kullanıcısı e- mail, sosyal medya profilleri ve banka hesaplarının dahil olduğu 25 online he-

sap kullanıyor. Kullanıcılar hesap açarken kullanım şartlarını genellikle okumadan imzalıyor. Fakat internetin en göze çarpan şirketlerinin sözleşmelerinde ölüm sonrası düzenlemeler hakkındaki politikaları yer alıyor.

TWITTER ÖLÜM SERTİFİKASI Twitter, ölüm sertifikası ve diğer evraklar sağlandığı zaman vasi olan kişinin ya da yakın aile üyelerinin talebi üzerine hesabı etkisiz hale getiriyor. Facebook ise iki seçenek sunuyor. Birincisi, sitenin bir anıta dönüşmesine olanak sağlıyor. Hesap kilitleniyor ancak diğer kullanıcılar ölmüş olan kişinin profiline girerek yorumlar, fotoğra ar ve linkler paylaşabiliyor. Diğer seçenekte ise yakın aile üyelerinden gelen

talep doğrultusunda hesap siliniyor. Google yeni başlattığı “pasif hesap yöneticisi” özelliğiyle kullanıcılarını ölümlerinden sonra hesaplarının geleceğini belirleme konusunda yönlendiriyor. Eğer hesap sahibi herhangi bir seçim

yapmazsa Google politikaları çok katı. Google, ölü bir kişinin email hesabına erişim elde eden kişileri uyarıyor.

LIVES ON VE DEAD SOCIAL Öte yandan, öldükten sonra sosyal medyada varlığını sürdür-

mek isteyen kişiler için oluşturulmuş hizmetler de var. LivesOn ve DeadSocial gibi servisler, siz öldükten sonra Facebook ya da Twitter hesabınızı aktif kalmasını sağlıyor. Twitter uygulaması olan “LiveOn” adlı servis kişinin ilgi alanlarını saptayan bir algoritma ile öldükten sonra da sanal varlığını sürdürmesine olanak sağlıyor. Böylece, “Kalbiniz dursa bile, tweet atmaya devam ediyorsunuz” . “DeadSocial” adlı bir diğer serviste ise kişi, ölümü sonrasında Facebook ve Twitter üzerinden gönderilmesini istediği mesajları bir dijital miras aracı kullanarak kaydediyor. Yakınlarınıza ulaşmasını istediğiniz mesajları paylaşmak ölümünüzden sonra da mümkün oluyor.

Yerel seçimlere t itter damga vuracak

Y

erel seçimler yaklaşırken il ve ilçeler için adaylarını açıklamak konusunda hızlanan partiler, sosyal medyadaki varlıklarını güçlendirmek için şimdi de fenomenlerin kapısını aşındırmaya başladı. Twitterda takipçi sayısı 100 binleri aşan fenomenlere gidip “Projelerimi takipçilerinde paylaşır mısın” diye soran siyasi partiler fenomenlerden açıktan destek de istiyor. Birçok fenomen kendi fikrine ters bir partiyi kesinlikle desteklemeyeceğini ifade ederken, Argostroloji kullanıcı adıyla 559 binden fazla takipçisi olan Eray Efe, “Sırf hazır ve çok takipçili profil satın almak için 200 bin TL bütçe ayıran parti var. Bana da teklif geldi” diyor. Siyasi partiler harekete geçmiş olsa da fenomenler bu konuda biraz temkinli. Twitter TWTR 5.61 ‘da Taci Kalkavan kullanıcı adının sahibi Orçun Ortaç The Wall Street Journal Türkiye’ye siyasi taleplerin aracılar aracılığıyla geldiğini, ancak kendisinin bu tekli eri ücreti bile konuşmadan geri çevirdiğini ifade etti. Ortaç, amacın algı oluşturmak olduğuna dikkat çekerek, “Ben bu konuda partilerin doğru bir strateji kurduğunu düşünüyorum. Yani twitter üzerinde popüler kullanıcılardan yardım is-

teyebilirler. Ancak ben onlara kendi hesabım üzerinden destek olamam. Desteğim ancak sosyal medya danışmanlığı şeklinde olabilir” diye konuşuyor. Ortaç’ın takipçi sayısı 236 bini aşıyor. Wall Street Journal’a konuşan Eray Efe, kendisine tek bir partiden değil, birkaç partiden teklif geldiğini dile getirerek, “Hesabımı satın almak isteyenler de oldu. Ancak bunun için fiyatın çok bol sıfırlı olması gerekir” diye konuştu. Efe, siyasi partilerle işbirliği içine girebileceğini belirtiyor. Ancak buna oldukça net bir sınır koyuyor, “Kendi görüşlerime tamamen karşı bir partiye hesabımı açmam. Projelerini tanıtabilirim. Ama bunun dışında, doğrudan destek olmak gibi bir işbirliğine yanaşmam.” Partiler ve adaylar fenomenlerin kapısını çalarken,siyasiler zaten sosyal medyada oldukça aktif. Örneğin İstanbul’da Belediye Başkanlığı konusunda CHP’den aday gösterileceği konuşulan Mustafa Sarıgül, Foursquare’de yaptığı “I am at İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı” (İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ndeyim) checkin’iyle çok konuşulmuştu. Ankara’nın Büyükşehir Belediye Başkanı ve yine AKP’nin Ankara adayı olan Melih Gök-

çek de 1 milyonun üzerinde takipçiye sahip. Twitter’da fenomenlerin aracılığıyla reklam yapmanın bedeli de giderek yükseliyor. Geçtiğimiz yıl tweet başına ödenen en yüksek bedel 1000 TL olurken, ücret artık 1 50 TL’ye çıkmış durumda. Fiyatlardaki bu artış fenomenlerin de hızla artan takipçi sayılarına bağlanıyor. Tek tweet için fiyat yüksek olsa da fenomenlerin tercih ettiği yöntem daha uzun soluklu projeler. Eray Efe, “Ben artık tek tweet atmayı çok tercih etmiyorum. Daha büyük projelere öncelik veriyorum. Zaten büyük firmalar da tek tweetlik reklam anlaşması için değil, büyük proje tekli eriyle geliyorlar” diyor. Orçun Ortaç da Twitter’da kendilerine gelen proje sayısının hızla arttığına dikkat çekerek, “Büyük firmaların taleplerinde bir azalış yok. Daha da artıyor. Pazar tahmini olarak yüzde 50 büyüdü. Daha da çok büyürdü ama siyasi kriz ve ekonomik konjonktür etkiledi. Özellikle Gezi olaylarından sonra gençlerin Twitter’da ne kadar aktif olduklarını gören firmalar onlarla iletişimi buradan kurmayı daha da tercih eder hale geldi” diye konuştu. (AYŞEGÜL AKYARLI GÜVEN WSJ)

Hangi parti ve liderin kaç takipçisi var? AKP Özellikle Haziran ayında yaşanan Gezi Olayları sırasında ağır eleştiri toplayan Twitter, artık tüm partiler ve adaylar için iyi bir iletişim mecrasına dönüştü. Geçtiğimiz aylarda binlerce gönüllüden oluşan geniş bir sosyal medya grubu kuran AKP Twitter’da @akparti hesabıyla faaliyette. Ak Parti’nin 12 2 tweeti var. Takipçi sayısı ise 1 bin 953. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan twitterda yok. Ancak başbakanın adıyla açılan hesaplara bakıldığında, takipçi sayısı 3 milyon 60 bine ulaşan hesap dikkat çekiyor. CHP CHP kendi web sitesinde, partinin değil, liderinin twitter hesabını tanıtıyor. Kemal Kılıçdaroğlu’nun 1 milyon 541 bin takipçisi var. Buna karşın izlediği ek hesap partinin resmi twitter hesabı olan @herkesicinchp. CHP resmi hesabının takipçi sayısı 66 bin sayısı ise 11 binden fazla. MHP Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) de sitesinde twitter hesabı olarak Lideri Devlet Bahçeli’nin hesabını paylaşıyor. Devlet Bahçeli 31 bin 500 takipçiye sahip. Buna karşın hiçimseyi takip etmiyor.

. Tweet


Toplum Yaşam

11 Aralık 2013 Çarşamba

Çocuğunuz kiloluysa dikkat!

Osman Öztürk osman.ozturk@bahcesehir.edu.tr

Terör uyarısı ve olası tehditler TÜRK istihbarat birimleri Suriye’de savaşan El Kaide bağlantılı örgütlerin Türkiye’de eylem yapma hazırlığı içinde olduğu bilgisine ulaşıp Suriye’de faaliyet gösteren 47 silahlı İslami örgütü mercek altına almış. İki yıldan beri iç savaşın yaşandığı ülkede çok sayıda El Kaide bağlantılı radikal terör grubunun varlığı, sınırlarımızın hemen yanı başındaki riskin büyüklüğünü ortaya koyuyor. Bu bölgede farklı isimler altında 47 ayrı radikal kökten dinci terör grubunun bulunduğu tespit edilmiş. En önemlilerin arasında El Nusra Cephesi ve Irak-Şam İslam Devleti’nin (IŞİD) yer aldığı biliniyor. El Kaide liderlerinden Ayman El Zevahiri faaliyetlerine son verildiği açıklamasını yapsa da bu silahlı grupların eylem ve faaliyetlerine devam ettikleri biliniyor. El Nesir, Fethellah Tugayı gibi gruplar da dikkat çekiyor.

Advocare Aygen Pediatrics and Adult Care’de ocuk Hastalıkları Uzmanı olan ehra eynep Aygen, özellikle yaşından itibaren kilo alan çocukların ileriki yaşlarında obez olma ihtimalinin çok yüksek olduğunu söyledi DİLEK ESKİ BEZİRKAN NEW YORK-POSTA212

Ç

ocukların obez ya da şişman olarak değerlendirilmesinde farklı yaklaşımların olduğunu, ancak değişken yapısı nedeniyle bu yaklaşımların çok da kullanılmadığını kaydeden Aygen, obezitenin çok yaygın olduğunu, 0-18 yaş arası çocukların yüzde 21-24’ünün aşırı şişman, yüzde 16-18’inin ise obez olduğunu kaydetti. Obez çocukların ileride kalp ve şeker gibi sağlık sorunları yaşayabileceğine dikkat çeken Aygen, obez çocukların yüzde 90’ının nedenlerinin bilinmediğini, yüzde 10’unun ise genetik ya da hastalıktan kaynaklandığını belirtti. Aygen, “Eğer bir çocuk 5 yaşlarında kilo almaya başlarsa o çocuğun obez olma ihtimali çok yüksektir. Bir aileye bakıyorsunuz, 2 çocuk var, yemek yeme alışkanlıkları aynı, ancak 2 çocuktan biri obez, diğeri zayıf olabilir. Yine aynı şekilde anne, baba ve iki çocuk kilolu olabilir. O zaman belki yeme alışkanlığının obeze yolaçtığından sözedebiliriz. Ancak yine de kesin diyemeyiz. Sadece ne yapabileceğimize odaklanmalıyız” dedi.

‘ÇOCUK İNANIRSA KİLO VERİR’ Sağlıklı beslenme alışkanlıklarının kazanmasının çocuklar için önemli olduğunu kaydeden Aygen, obez çocuğa sahip ebeveynlerin zorlu bir sürece hazır olmaları

gerektiğini, ancak mutlaka çocuğun sürece gönüllü katılımının sağlanması gerektiğini ifade etti. Obeziteye bağlı sorunun çözümü ve bu çözümün kalıcı olmasında çocuğun kilo vermesinde etkili olduğunu kaydeden Aygen, şunları söyledi: “Ebeveynler sürekli çocuklarına yememelerini söylüyorlar. Doktora gittiklerinde o da aynı şeyi söylerse çocuk tersini de yapabilir. Çocuk yapabildiğini görüp söylenenleri uygularsa kilo verebilir. Eğer yeme yasağı getirilirse çocuk bu şekilde kilo verdiyse daha sonra tekrar alabiliyor. Ancak kendisinin yapabildiğini görürse ko-

laylıkla kilo verebiliyor. Çocuğa başarılı olabileceği bir yeme alışkanlığı kazandırılmalı. Her çocuk farklı. Dolayısıyla her çocuğun yemek yeme nedenleri farklı olabilir. Her anne ve baba da çocuklarını başka çocuklarla karşılaştırmamalı. Belki de çocuk yemek yemeyi, başka bir güvensizliğin yerine ya da başka bir şeyin yerine koyuyor olabilir. Belki de öncelikle bunun üzerinde durulmalı.’’

‘TV KARŞISINDA YEMEK YEDİRMEYİN’ Özellikle Türk ebeveynlerinin çok yemek yedirme ve tabağında yemek bırakmamala-

rı konusunda çocuklara çok ısrarcı davrandıklarını kaydeden Aygen, bunun çok yanlış olduğunu söyledi. Anne ve babalara bazı tavsiyelerde de bulunan Aygen, şöyle devam etti: “ Televizyon seyrederken ya da oyun oynarken yemek yemesine izin verilmemeli. Bu, biraz dengeli yemesine yolaçıyor, çünkü oyunu ya da televizyonu bırakmak istemiyor. Çocuk günde 3 öğün yerine 6 öğün yemeli. Bana gelen çocuklara hep her yediği şeyi üçe bölmesini, o ayırdığı bir parçayı yememesini öneriyorum. Yemeği ödül ya da üzüldüğü zaman üzüntüsünü geçireceği birşey olarak vermeyin. O zaman yemek ile duygusal bir bağ kuruluyor. Acıktığı zaman yemek yenir düşüncesi yerleştirilmeli. Mümkün olduğunca evde yenilmesini istemediğiniz yiyecekleri tutmayın. Ama bu yasaklama anlamına gelmemeli. Eğer bir çocuğa istenmeyen bir yemek verilmezse o çocuğun topluma karıştığında daha çok yediğini görüyorum. Çocuğa pozitif yaklaşılmalı. Örneğin bir şeyi yedikten sonra diğerini yiyebileceği söylenmeli. İkincisini yedikten sonra hala aç ise üçüncüsünü yiyebileceğini söyleyebilirsiniz. Yani çocuğa yasak getirmeden, yoksunluk hissi yaşatılmadan yaklaşırsanız tepki yaratmamış olursunuz. Kesinlikle bir spor dalıyla aktif olarak ilgilenmesi sağlanmalı. Ama bu, çocuğa bir zorunluluk olduğu için değil, evde herkes birşey yapıyor şeklinde hissettirilmeli.’’

Türkiye, ABD’nin izinde mi? Amerika Birleşik Devletleri’ndeki televizyon ekranı başında zaman geçirme ve obezite sorunu, değişen tüketim alışkanlıkları nedeniyle artık Türkiye’deki çocukları da etkiliyor. Kentlerde şişmanlık, kırsalda ise zayıflık sorunu var (YILDI YA ICIOĞLU POSTA 1 ANKARA)

Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) komutanı Selim İdris’in Daily Telegraph’a yaptığı açıklamada “Suriye dışında demokrasiye inanan ve görüşmelere dâhil olmak isteyen muhalefet ile Şeriat devleti kurulmasını isteyen savaşçılar arasında kaldığını” belirtiyor. Esad’ın devrilmesinden sonra Ordu ile aynı saflarda yer alarak El Kaide ile mücadele edebileceklerini öne sürüyor. Türkiye’den özellikle sınır illerinden bu örgütlere katılan gençlerin sayısı kesin olarak bilinmese de çok sayıda kişinin radikal örgütler tarafından kandırıldıkları ve saflarında savaştıkları tahmin ediliyor. Alman Der Spiegel dergisinin iddiasına göre; Suriye’ye savaşmaya giden Türk kökenli gençlerden 500’ünün El Nusra gibi örgütlere katıldığı ve bunlardan 90’ının hayatını kaybettiği bilgisi yer alıyor. Özellikle gelecekte bu kişilerin Türkiye’ye yönelik eylemlerde kullanılma olasılığı gözden uzak tutulmaması gereken bir durumdur. Bu arada; Suudi Arabistan, Katar, İngiltere, ABD ve Türkiye arasında son dönemlerde hızlanan diplomasi trafiği ile savaşa son verilebilmesi için farklı stratejiler oluşturulduğu ve değişik gruplarla görüşüldüğü iddiası dikkat çekiyor. Suriye’de faaliyet gösteren bu radikal terör örgütlerinin Türkiye’ye yönelik eylem hazırlığında olduklarına dair bazı istihbarat bilgilerine ulaşıldığı iddia ediliyor. Türkiye’den çalınan çok sayıda araç ve özellikle kamyonetlerin klonlanarak Suriye’ye götürüldüğü bilgisi dehşet verici. Terör belasından çok acılar çeken Türkiye’nin yeni bedeller ödeyebileceği olasılığı korkutucu bir durum. Bu konuda güvenlik birimlerinin her türlü bilgi, istihbarat ve olasılığı analiz ederek güvenlik önlemlerini alacaklarından şüphe olmasa da bu konuda duyarlılığın artırılması önemlidir. Hedef olabilecek kişi ve bölgelerin çevresinde güvenlik ağları oluşturulmalı ve sınır güvenliği etkin bir şekilde sağlanmalıdır. Suriye’de zaman zaman şiddetlenen çatışmalardan kaçan Suriye’lilerin oluşturduğu göç dalgası Türkiye’yi ekonomik yönden zorlamaya başladığı bir gerçektir. Özellikle Suriye’lilerin sınırlarda kontrol altına alınamayıp tüm bölgelere dağılmaları bu insanlık sorununun Türkiye açısından bir güvenlik sorununa dönüşeceğini gösteriyor. İstanbul başta olmak üzere sokaklarda dilenen ve mala karşı hırsızlık olaylarına karışanlar esnafların ve yaşayanların tepkisini çeliyor. Bu durum gelecekte yaşanabilecek olayların olasılık dahilinde olduğunu göstermesi bakımından önemli bir sorun. Her geçen gün seçim sürecine giren ve siyasi gerilim ve heyecanın artmaya başladığı ülkemizde güvenlik en önemli risk alanlarının başında geliyor. Barış, huzur ve güvenin sağlandığı, gücünü ayrışarak tüketen bir Türkiye yerine kardeşliğini güçlendirerek büyüyen bir Türkiye, toplumun en temel beklentisi olmaya devam ediyor.

T

ürkiye’deki çocuklar, yüzde 96 oranında günlük alışkanlıkları arasında televizyon izlemeyi sıralarken, yüzde 4.2’si hiç spor yapmadığını söylüyor ve böylece sonuç olarak sağlıksız bedensel gelişme ortaya çıkıyor. Dünya Sağlık Örgütü işbirliğiyle Sağlık Bakanlığı ve Milli Eğitim Bakanlığı desteğiyle Hacettepe Üniversitesi, bu yıl ilk kez “Avrupa Çocukluk Çağı Obezite Araştırması”nı Türkiye’de gerçekleştirdi. Türkiye genelindeki ilkokul 2’nci sınıf öğrencilerini kapsayan araştırma sonuçlarını içeren rapor, kamuoyuna sunuldu. POSTA212 olarak incelediğimiz rapordaki sonuçlara göre, Türkiye’deki çocukluk çağı obezite oranı yüzdesi, yüzde 6.5 oranında öngörülmesine karşın araştırma sonucunda yüzde 8.3 olarak tespit edildi. Hafif şişmanlık oranı ise değişiklik göstermedi ve yüzde 14.2 olarak kayda geçti. Erkek çocuklar arasında hafif şişman ve şişmanlık yüzdesi 23.3 ve kız çocuklarda yüzde 21.6 olarak belirlendi. Türkiye’de tek başına İstanbul kenti, en ciddi şekilde obezite sorununu yaşayan yerleşim yeri olarak kaydedildi. İstanbul’daki çocuklarda obezite yüzdesi 28.3 olarak gözlendi. Hareketli folklorik danslarıyla ünlü Doğu Karadeniz Bölgesi’nin ise şişmanlığa en çok rastlanan bölge olarak tespit edilmesi dikkat çekti. Doğu Karadeniz’deki şişmanlık oranı yüzde 41.3 iken, bu bölgeyi yüzde 26.3 ile Ege Bölgesi ve yüzde 25 ile Akdeniz Bölgesi takip etti. Rapora göre, Türkiye’de özellikle kırsal kesimde “zayı ık” sorunu da bulunuyor. Türkiye’deki çocukların yüzde 0.2’sinin çok zayıf

HABER OLMAK İÇİN...

ve yüzde 2.1’inin ise zayıf olduğu belirlendi. Erkek çocuklarda zayı ık yüzde 2.2 iken kız çocuklarda yüzde 1.9.

YÜRÜMÜYOR, BİLGİSAYAR OYNUYORLAR Raporda, “Türkiye’de çocukların yüzde 1,4’ü okula gelirken ve yüzde 2,5’i okuldan dönerken dönerken yürümektedir. Yaklaşık her dört çocuktan biri okula giderken ve gelirken yürümemektedir” bilgisi de paylaşıldı. Buna karşın Türkiye’deki çocuklarda televizyon seyretme alışkanlığının yaygın olduğu belirtildi. “Hafta içinde çocukların yüzde 28,0’ının hergün bir saat ve yüzde

33,3’ünün hergün 2 saat televizyon seyrettiği belirtilmiştir. Hafta sonunda ise çocukların yüzde 35,4’ünün hergün 2 saat ve yüzde 3 ,2’sinin ise hergün 3 saat ve daha fazla televizyon seyrettiği söylenmiştir” denildi. Türkiye’deki her 4 çocuktan 3’ünün ise hiç spor yapmadığı ortaya çıktı. Yüzde 4.2 oranında hiç spor yapmadığı belirlenen çocukların bilgisayar başında vakit geçirmeyi tercih ettiği de bilimsel açıdan tespit edilmiş oldu. Raporda, “Hafta içinde çocukların yüzde 43,4’ünün ve yüzde 55,8’ininin günlük aktivitelerinin arasında bilgisayarda oyun oynama gelmektedir” verisi paylaşıldı.

haber@posta212.com


Toplum Yaşam

11 Aralık 2013 Çarşamba

Ha talık Burcunuz KOÇ: Bu hafta yeni ve farklı şeyleri hayata geçirmeniz kolaylaşabilir. Özgürce ilerleyebilirsiniz. Kısa zamanda çok fazla iş yapabilirsiniz, enerjiniz oldukça yüksek olabilir. İlişkilerinizde doğru adımları atmak ve bağlılıkların içersinde kendi bireysel seçimlerinizi yaşamak isteyebilirsiniz. Üzerinde düşünmeniz gereken şeyler çoğalabilir, bunlar hayallerinizi tetikleyebilir. BOĞA Beklenmedik öneri ve yardımlaşmalar hayatınıza olumlu açılımlar getirebilir, sizi neşelendirecek bir takım haberler alabilirsiniz. Özel bir insanla ilişkinizde veya iş hayatınızda sabırla aşmanız gereken durumları daha net görebilirsiniz. Yeni giderler edinebilirsiniz. İnsanlar size enerji aşılayabilir. Sosyal hayatınız ve de geleceğe yönelik hayalleriniz canlanabilir. İKİ LER Yeni insan ve ortamlara kapılarınızı açabilirsiniz bu hafta. Değişiklikler sizi özgürleştirebilir. Kuralların dışına çıkabilirsiniz. Maddi açıdan ise güzel bir fırsat yakalayabilirsiniz. Bu hafta enerjiniz size fazla da gelebilir bu nedenle kendinizi gergin hissedebilirsiniz bazı zamanlar. Aşk hayatınızda ise kalbinizle bir ilerlemek ve doğru olanı yapmak isteyebilirsiniz. YEN E Kendinizi şanslı hissetmenizi sağlayacak karar ve gelişmeler geleceğe yönelik yeniliklere kolay adapte olmanızı sağlayabilir. Farklı bir pencereden bakabilirsiniz iş hayatınıza. Yeni bir düzen benimseyebilir, ayrıntılara dikkat edebilirsiniz. Bu hafta ev, aile hayatınızdaki kendini adama ile özgürleşme duygusu arasında denge kurmanız gerekebilir. ASLAN Bireysel adımlar güzel değişiklikler getirebilir bu hafta. İç dünyanızda neşeli olabilirsiniz. Amaçlarınız ve duygularınızla ilişkili önemli bir takım gerçeklerin de farkına varabilirsiniz, tüm bunlar aşka, zevklerinize, beğenilerinize ve sosyal hayatınıza yenilikler olarak yansıyabilir. Parasal konularda hırslanabilirsiniz. BAŞAK Bu hafta yeni ve farklı şeyleri hayata geçirmeniz kolaylaşabilir. Özgürce ilerleyebilirsiniz. Kısa zamanda çok fazla iş yapabilirsiniz, enerjiniz oldukça yüksek olabilir. İlişkilerinizde doğru adımları atmak ve bağlılıkların içersinde kendi bireysel seçimlerinizi yaşamak isteyebilirsiniz. Üzerinde düşünmeniz gereken şeyler çoğalabilir, bunlar hayallerinizi tetikleyebilir. TERA İ Güzel haberler ve paylaşımlar bu hafta sizin ilişkilerinizi beklenmedik bir biçimde güzelleştirebilir. İş ve gelecek açısından kararlar size şans aşılayabilir. Hayallerinizin etkisinde hareket edebilirsiniz. Bu hafta iletişim kanallarınıza ve yakın akrabalarınızla ilişkilerinize yenilikler getirebilir. AKREP Parasal konulardaki değişimler, yenilikler bu hafta sizi özgürleştirebilir, istediğiniz yönde ilerleyebilirsiniz. Hede ediğiniz şeylerle ilişkili iletişim trafiğiniz yoğun olabilir, pek çok konuda karar vermeniz gerekebilir. En doğru, adil seçimleri yapmak adına, sizi günlük yaşantınızda ve iş koşullarınızda sınırlayan durumları aşma ihtiyacı duyabilirsiniz bu hafta. YAY Aşk hayatınızda bireysel seçim ve tavırlarınız sizi özgürleştirebilir, kendinize daha fazla zaman ayırabilirsiniz. Yapmayı planladığınız değişimleri hayata geçirebilirsiniz bu hafta. İş hayatınızda pek çok olay ve durum zihninizi dolu tutabilir. Çevrenizden göreceğiniz destek sizi neşelendirebilir. Tek başınıza olmadığınızı görebilirsiniz. Aşk ile sosyal hayatınız arasında denge kurmaya çalışabilirsiniz. OĞLAK İçsel değişimlere açıklık kazanabilirsiniz, bu da kendi köklerinize, birikim ve geçmişinize bambaşka gözlerle bakmanıza neden olabilir. Hayatınıza giren insanlar, anlaşmalar ve bağlar size çok olumlu bir takım gelişmeleri ve kararları getirebilir. Amaçlarınız ve planlarınız hakkında bolca düşünebilirsiniz. Kendinizi adadığınız işler ile özel yaşantınız arasındaki dengeye önem verebilirsiniz. KOVA Cesaretiniz size uzun zamandır hede ediğiniz bir şeye ulaşma yolunu açabilir. Sosyal hayatınız sizi memnun edebilir, özgürce ilerleyebilirsiniz. İşteki gelişmeler size şanslı olduğunuz noktaları hatırlatabilir. Yapacağınız işler ve görüşmeler sizi çok aktif kılabilir. Kendinizi adadığınız konularda bazen karışıklığa da düşebilirsiniz. Yeni insanlar, ortamlar hayatınıza girebilir. BALIK İş hayatınızdaki beklenmedik gelişmeler sizi maddi açıdan olumlu etkileyebilir, özgürleşebilirsiniz. İnsanlar sizi mutlu ve neşeli tutabilir, kendi isteklerinizi takip edebilirsiniz. Planlarınız ve fikirleriniz sizi heyecanlı, sabırsız yapabilir. Önemli bir kararı hayata geçirebilirsiniz. Zincirlerinizi yeniliklerle kırabilirsiniz.

TERAPİ VE HİPNOZ kanserde umut oldu Bir yandan kanser yaygınlaşırken, bir yandan da tedavi yöntemlerinin gelişmesiyle umutlar artıyor. Kanser terapisti, psikolog ve hipnoterapist aynı zamanda POSTA 1 yazarı olan ülhan Akşit Şener, uyguladığı terapi ve hipnoz ile kanser hastalarına umut oluyor DİLEK ESKİ BEZİRKAN NEW YORK-POSTA212

G

ülhan Akşit Şener, kendi deyimiyle “kanser hastalığı nedeniyle yorulmuş ve umudunu kaybetmiş hastaların ve yakınlarının ruhunu onarıyor”. Terapi ve hipnoz sayesinde kanser hastalarının iyileşmelerinde artış olduğunu ifade eden Şener ile kanser psikolojisini ve uyguladığı yöntemleri konuştuk. Kanserli hasta psikolo ik olarak hangi aşamaları yaşar ? İlk anksiyetenin başladığı an, kanser teşhisinin söylendiği andır. Hasta artık söylenen her sözde kırılganlık yaşayacaktır. Doktorun söylediği bir çok şeyi işitmez, o an sadece kelime olarak kanser sözünü duyar. Sonra bu sonucu anlama ve sindirme süreci yaşanır ki bana göre ilk önemli alan burası hasta için. Hasta yakınlarının kültür ve eğitim seviyesi çok önemli burada. Maalesef kanser ve tedavisi konusunda bilinçli ve bilgili değil bir çok kesim. Kanser hastasının özellikle yakınları, ilk öğrendiklerinde yüz ifadeleriyle hastanın anksiyetesini tetiklerler. Sözleriyle umut vermeye çalışırlar ama yüz ifadeleriyle hüzün verirler. Bu kontrol edilemeyen durumda hasta işin ciddiyetini bir kere daha farkeder. Çünkü sevdiklerinin kaygısını da hissetmiştir artık. Kanser hastalarında psikolo ik tedavinin etkinliği nasıldır? Hasta tedaviye ikna olup başladıktan sonra, eğer hastalığı ileri evrede ise fiziksel semptomları başlayacaktır zaten. Yorgunluk, kilo değişimleri, baş dönmesi, kusma, nefessizlik ,saç kaybı Sonra da fiziksel engeller, algı kayıpları, hareket kaybı, hafıza kaybı. Bu problemleri yaşayan ve belirsizlikle karşı karşıya olan hastada psikolojik sorunlar da hemen başlamıştır zaten. Sosyal içe kapanma gibi. vücuttaki değişikliklerden dolayı düşük özgüven, düşük mod, uyum problemleri. Kaygılar tabi ki... Hastalığa alışma, iş, eş ilişkileri, çocuklar, seks hayatı, finans, dini inanç problemleri, hastaneye ve tedaviye alışma, vücut problemlerine alışma gibi. Hastanın tedavisinin yanı sıra yaşadığı kaygılar tedavinin etkinliğini azaltır. Yaşama sevincini, direnme gücünü yitirebilir. Uzun süren tedavide bilişsel ve davranışsal model

kullanarak hastanın kendi hakkındaki yanlış inanç, düşünce ve algılamalarının değişmesine eğer durum ölümcül ise hastanın ölüm korkusu, varoluşsal problemleri ve dini inançları doğrultusunda yardımcı olunur.

ÖNCE GRUP TERAPİSİ

Kanser hastalarıyla çalışırken uyguladığınız özel bir terapi yönteminiz var mı? Biz eğitimimizde belli başlı teknikleri öğrenir ve uygularız. Ancak ben bu hasta grubuyla çalışırken biraz tekniklerin dışına çıkarım. Mesela hastadan önce refakatçileri ile grup terapi yaparım. Bu benim yöntemim. Özellikle grup terapi sebebi de onlara yanlız olmadıkları duygusunu vermek. Hastanede birbirlerini görmelerine rağmen herkes kendi derdine düşmüştür. Yaşamlarındaki ortak zorlukları kendilerine buldururup konuşmalarını, ağlamalarını yani duygu boşalması sağlarım. İnsan kendisini anlayanlarla özgürleşir çünkü. Hastalarının yanında hep iyi ve cesur durma hali onları o kadar boğmuştur ki, bu terapiyle rahatlarlar. Hasta yakınının moralinin yüksek olması hastaya direkt yansır. Daha sonra hasta ile görüşürüm. Hastanın düşünce ve dini inançlarını öğrenmek ilk yaptığım şeydir. Bu profilede de iki tip model çıkar karşıma. Bazı hastalarda gizli suçluluk duyguları vardır, bu

Kanser terapisti, psikolog ve hipnoterapist Gülhan Akşit Şener

hastalığa yakalanmasının sebebinin geçmişte yaptığı yanlışlıkların cezası gibi görenler. Bazıları ise dini inançları güçlü ve bunu kader görenler. Yöntemimde nasıl çalışacağımı bu iki yol belirler.

‘DİRENME GÜCÜ ARTIYOR’

Terapilerinizde hipnoz kullanma nedeniniz nedir? Kanser doktorları metastas hastalarda umut vermekten çok hoşlanmazlar. Bize de çok faz-

la umutlu konuşmamamız söylenir. Terapilerimde özellikle inançlı hastayla çalışırken hipnozla Allah’ın varlığının ve büyüklüğünün üzerine gizli mesajlar veririm ben, hikayeler anlatırım. İnançlı insanın da duyguları karmakarışıktır uzun süreli tedavilerde. Bu gizli mesajlar umuttur ve inanın ilaç kadar yerine ulaşır. İnançsız hastayla çalışırken imajınasyon yaparım hipnoz altında. Olmak istediği yeri belirler ve hayal ederiz birlikte. Hipnozla çalışmalarımda çok olumlu sonuçlar alıyorum. Davranışsal ve bilişsel terapiyle birlikte kullanıyorum. Proaktif ve reaktif yaklaşımların hasta ve yakınlarına etkinliği üzerine bir araştırma yapacağım yakın zamanda. Çünkü çalıştığım hastalardan pozitif geri dönüşümler alıyorum. Hipnoz altında bilinçaltına verdiğim telkinlerin iyileşme ve direnme güçlerini artırdığının ölçümünü yapabildim. Henüz 2 ay önce 65 yasındaki metastas kadın hastam artık yeter deyip tedaviyi reddediyordu. Bir hafta içerisinde makyaj yapıp, güzel giyinip gülerek tedaviye geldi ve hala aynı enerjiyle devam ediyor. Kanserli hastaya yakınlarının yaklaşımı nasıl olmalıdır ? İlk önce sabır, sonra yine sabır... Hasta yakınları yolun uzunluğunu anlayıp, bu süreçte her olasılığa karşı hazır durmak ve en önemlisi yaşanan bu süreci sevdi-

ğim kişiyle vakit geçiriyorum diye kabul edebilmeli. Ayrıca ilginçtir bu süreçte hasta ve hasta yakınları yeni bir birliktelik yaşarlar. Ya ilişki bıkkınlık haline döner ya da var olan ilişkileri daha da kutsallaşır. Ancak bu süreçte çoğu hasta huysuz ve agresi eşir, bu durumda hasta yakını da mutlaka psikolojik destek almalı, yoksa gereken sabır ve enerjiyi gösteremez.

‘ONLAR OYUNCU, BEN YÖNETMEN’

İyileşme umudu kalmamış hasta ve yakınlarına yaklaşımınız nasıl oluyor? Her hastanın ayrı hikayesi, kültür düzeyi, eğitimi, dini inançları farklı olduğu için her hastayla farklı şeyler yaşar ve konuşurum. Bu süreçte herkes oyuncudur. Başrolde hasta oynar, yakınları da figüranlardır? Ben de yönetmen. Herkes gerçeği bilir ama kimse konuşmaz. Ben iki taraf arasında uyumu ve kabullenmeyi sağlayacak her şeyden konuşurum. ocuk kanserlilerle de çalışıyor musunuz? Denedim ve yapamadım. Kendi psikolojim bozuldu, eve geldiğimde kendi çocuklarıma sarılıp ağlamaya başladım ve bıraktım. Sanırım burada çalışmak çocukları büyük birisi için daha kolay olur. Kendi çocuğumun hasta olma ihtimalini hissederken verimli olamadım.

Posta 1 Bulmaca SOLDAN SAĞA 1) Dil bilimi, lisaniyat - Kükürt’ün simgesi 2) Yüce gönüllü İşaret sıfatı 3) Hz. Musa’nın tabi olduğu ırk - Bir bağlaç 4) Eski dilde damla Eski dilde akıtma 5) Bir hayret sözü - Olgunlaşmamış 6) Bir Otomobil markasıİskambilde birli - Bir nota ) Klikleri gözden geçiren 8) Bir nota - Güreşte bir yenilgi şekli - Bir nota 9) Ad öğrenme sorusu 10) Aksi ters - Kısaca Eti Bank 11) Temel - Eski bir çalgı 12) Tek parça kadın giyisisi - Eski dilde kış 13) Dışı değil Kısaca Kara Kuvvetleri 14) Bir nota - Fiyakalı - Vilayet. YUKARIDAN AŞAĞIYA 1) Dinsel olmayan - Demirin oksijenle birleşmesiyle oluşan bir madde - Ağzına kadar dolu 2) Vali - Lise öğrencisi 3) Bir yunan halk dansı - Kısaca emar - Bir nota 4) Atılgan - Ekonomik olarak, Ekonomik açıdan 5) Erzurumlu kadın kahraman - Zayıf cılız 6) Kayınço - Eski dilde yuva ) Hayret sözü - Çevre veya yapı düzenleme - Bir organımız 8) Eski Mısır’da kutsal olarak kabul edilen öküzün adı - Film ve tiyatro gösteri platformu 9) Dilsiz - Ankara’da bir semt 10) Bir tarım gereci - Harap yeli - Nebat 11) Başlıca içeceğimiz - Kazanç - Arap alfabesinde uzatmalı bir harf.


Food & Dining

Amerikalılar

GÖZLEME ile tanıştı

Türk Amerikan Toplum Merkezi (TACC), gözleme günü düzenledi. Etkinlikte Türk kadınlarının yaptığı çeşit li gözlemeler Amerikalı kadınlara ikram edildi

>> THE CLASSIC AT

>> DOUBLE CHEESE

DONAVAN’S PUB

AT PETEY BURGER

1966’da açılan ve bu artık bir kent klasiği haline gelmiş pub’ın burgerleri New York’un en iyisi olarak seçildi. Burger sevenlerin Queens’teki vazgeçilmez yerini fazla anlatmaya gerek yok. Donavan’s Pub’un klasik burgerini denemeyenlere duyurulur Dokuz dolara ziyafet 5 -24 Roosevelt Ave, 58th St üzerinde. Woodside, Queens ( 18-429-939)

Cheese burger sevenler Astoria’daki bu yere bayılıyor. Double peynir dilimi, Angus etinden özel seçilmiş eti, çiğ soğan, marul, domates. Fiyatı 6.5 dolar. Kentin farklı noktalarına dağılmış bu yer hakkında daha fazla bilgi için: www. peteysburger.com

2013’ÜN Dilara Erbay

>> BISTRO

BURGER AT CORNER BISTRO (MARYLAND-POSTA 212) Türk Amerikan Toplum Merkezi (TACC), Türk hanımlarının gözleme yaparak ikram ettikleri bir “Gözleme Günü” düzenledi. ABD’nin Maryland eyaletindeki TACC merkezinde gerçekleşen Gözleme Günü etkinliğine Türklerin yanı sıra Amerikalılar da yoğun ilgi gösterdi. 23 senedir ABD’de yaşayan ve kendi catering şirketi olan Şükriye Yıldırım Johnson, Gözleme Günü etkinliğinin öncülerinden. Amerilkalıların çok sağlıksız beslendiklerini, son zamanlarda Türklerinde bu anlamda Amerikalılara uyum sağladığını üzülerek belirten Johnson, çeşitli vakı arda ve okullarda sağlıklı Türk yemekleri dersleri veriyor. “Mücadelemi tek başıma gerçekleştiriyorum” diye konuşan Johnson, bireysel girişimleri sonucunda ve Türk Amerikan Kültür Merkezi’nin (TACC) ev sahipliğinde düzenlenen Gözleme Günü etkinliğinin önümüzdeki haftalarda farklı konseptlerle yineleneceğini söyledi. Yaklaşık 40 kişinin katıldığı Gözleme Günü’nde ikram edilen sekiz çeşit gözlemenin tamamen kendi tari erine göre hazırlandığını belirten Şükriye Yıldırım Johnson, etkinlikte çok keyi i vakit geçirdiklerini ve Amerikalıların gözlemeyi oldukça sevdiklerini söyledi.

11 Aralık 2013 Çarşamba

l.com ay@gmai dilaraerb

EN iyi

BURGER’LERİ

Bütün fine dining restaurantlarına rağmen New York’ta burger deyince akan sular

>>CHEESE BURGER AT

SHAKE SHACK

Bistro burger’in menüsündeki dokuz kalemden durur. İyi bir yemek seçimi için restaurantlar takip edilir, ama günü kurtaracak 2004’te açIlan bu popüler fast-food zinciri Londra’dan şey ya burger ya pizzadır. Ama burger’in en iyilerini de bulmak bir meseledir. dördünün geçmişi 1961’de bir Fransız yeme içme Dubai’ye tüm dünyaya yayıldı. Ama ShackBurger hep TimeOut dergisi New York’un en iyi burgerlerini bulmak için geçtiğimiz yeri olarak açılmasına kadar gidiyor. Daha sonraki New York ile özdeşleşti. Amerikan peyniri, Shack sosu aylarda okurları arasında geniş çaplı bir anket düzenledi. yıllarda bir bar olarak kendini tanımlayan mekan malİşte New Yorklulara göre 2013’ün en iyi 10 burgercisi. Ama kuyrukta beklemeyi göz önüne almalısınız. Tek kişilik 4.10, zeme kalitesi burgercilerin uğrak yeri oldu. Burgerlerin fiyatı double 6. dolar. 8. 5 dolar. 331 4th St, Jane St üzerinde (212-2429502) www.shaceshack.com

>> CHEESEBURGER AT FIVE GUYS BURGERS AND FRIES

İlk mekanını College Point, Queens’de 200 yılında açan zincir hızla 23 restaurant’a erişti. Fiyat: 6.95 dolar www.five guys.com

>> BURGER AT THE DREAM SHOP

Cheese burger düşkünleri Park Slope’daki Dram Shop’un Wend’s Double ve big Mac arasında bir tada sahip cheeburger’ini çok seviyor. Fiyatı 12 dolar. 339 9th st, Fift ve Si th Ave arasında, Park Slope, Brooklyn ( 18- 88 1444)

>> BLACK LABEL BURGER

AT MINETTA TAVERN Bir burgere 26 dolar vermeye gülebilirsiniz. Evet bir burger için çok yüksek fiyat, ama söz konusu artık efsaneleşmiş Black Label Burger olunca değişebiliyor. Her şeyiyle çok özel. 113 MacDougal St, Mietta Ln (212-4 5 3850)

>> CHEESE

BURGER AT P.J CLARKE’S Elizabet Taylor, Frank Sinatra, Nat King Cole Hespi P.J Clarke’ın cheeseburger’ine bayılıyordu. Hala çok iyiler. Fiyatı 11.15 dolar 915 Third Ave, 55th St üzerinde (212-31 1616)

>> BILL’S BURGER

AT BILL’S BAR & BURGER

Kendine özel dana etiyle bu mekan yıllardır burger sevenlerin damağını şenlendiriyor. 8.95 dolara tadabilirsiniz. Değişik lokasyonlara yayılmış mekan için www.billsbarandburger.com’u ziyaret edin.

>> LE PARKER

MERIDIEN HOTEL

Hambuger ya da cheese burger, çoğunlukla pub, bar ya da fast food mekanlarında yenir. Ama bir otel lobisinde şaşırtıcı bir burger lezzeti keşfetmek istiyorsanız Le Parker Meridien Hotel’e gidin. Fiyatı 8 dolar. 119 W 56th St, Sis th ve Seventh Ave arasında (212- 08 414)




10

Seri İlanlar

11 Aralık 2013 Çarşamba

A M E R İ K A’ D A K İ

TÜRKLERİN

DETAYLI BİLGİ İÇİN İLAN DANIŞMA HATTINI ARAYINIZ: 347 730 42 36 İlanınız Burada Yayınlansın

Eve Yardımcı Aranıyor Evin temizliğini ve yemeğini yapacak günlük eleman aranıyor. Boston E mail kerimbugdayci gmail.com

Ekmek dağıtımı için ŞOFÖR ARANIYOR

$50

New Jersey’de oturan, şirket arabasıyla ekmek dağıtımı yapabilecek arkadaş aranıyor.

4 yatak odalı, 2 banyolu, geniş bahçeli evimiz en fazla 6 ay olmak üzere eşyalı olarak kiralıktır. Bulaşık ve çamaşır makinesi, kurutma makinesi mevcut. Park yeri mevcut. Manhattan Times Square 25 dakika messafede. otobüs evden yürüme mesafesinde. İlgilenenler e-mail atabilirler. Ne ersey, 1, 00 E-mail: asliambrosio@gmail.com

İNŞAATTA ÇALIŞACAK ELEMAN ARANIYOR

Connecticut’ta 20,000’dan başlayan fiyatlarla pizza restoranlar.

İlanınız Burada Yayınlansın

Web: www.ctrestaurantbrokers.com E-mail: restaurantbroker@hotmail.com Telefon: 413 478 9932

$40

Clifton’da Kiralık Oda - $550

Maryland şubemizde çalışacak eleman aranıyor. İşimiz yağmur oluklarının kesim ve montaj edilmesi üzerine. İlgilenenler ve daha detaylı bilgi almak isteyenler bana e-mail yoluyla ulaşabilirler. Kalacak yer konusunda yardımcı olurum. alışma bölgemiz DC Maryland civarlarında oluyor.

İlanınız Burada Yayınlansın

Lakeview Ave, Clifton’da oturduğum evin kulanmadığım 2 odası kiralıktır. Bay, bayan farketmez Gaz ve elektrik bana ait.

$20

E mail lokman 1

Warehouse’ta görevlendirilmek üzere, daha önce shipping/receiving tecrübesi olan, dikkatli, düzenli ve ayrıntılara önem veren takım arkadaşları alınacaktır.

Manhattan, Upper East Side’da bulunan bayan giyim mağazamıza part time çalışacak bayan arkadaşlar arıyoruz.

Başvurularınızı cem@cibovita.com adresine gönderebilirsiniz.

Telefon: 201 394 2429

Fair Lawn, New Jersey

Manhattan, Upper West Side bulunan Pasha Restaurant’ta çalışacak bartender, garson ve busboylar aranmaktadır. Müracaat Kemal Binici Tele on 1 0 1

Devren satılık Türk restaurantı

Seri İlanlar Kazandırır!

Binghamton, New York’ta bulunan, 3 yıllık çalışan Turkish restaurant uygun fiyata satılıktır.

SERİ İLAN Emlak, Eleman, Vasıta, Alım/Satım, Çeşitli İlanlar

Tele on

SOSYAL İLAN Kutlama, Anma, Teşekkür, Doğum, Vefat İlanları

0

0

Manhattan, Upper East Side’da KİRALIK ODA

Telefon: (347) 730 4236 E-mail: seriilan@posta212.com

TİCARİ İLAN Ürün Tanıtımı, Kurul, Bilanço İlanları

0 hotmail.com

RESTORAN ELEMANLARI ARANIYOR

ELEMAN ARANIYOR

Telefon: 201 667 8031

Butikte çalışacak bayan arkadaşlar arıyoruz

POSTA212 Seri İlan Sayfaları USAilan.com ile ortak hazırlanmaktadır...

6 ay veya daha kısa süreliğine kiralık ev

Telefon: 862 200 8070

GAZETESİ

Manhattan’daki 3 odalı evimin bir odası kiralıktır. Temiz, sigara kullanmayan kişiler tercihimdir. Telefon: 646 831 8980

Bayan Eleman Aranıyor

Tecrübeli Busboy Aranmaktadır Sunnyside, Queens’teki restaurantımız için haftanın 3-4 günü full time çalışabilecek tecrübeli busboy arkadaşlar aramaktayız. Detaylı bilgi için 18-392-3838 no’lu telefonu arayabilirsiniz.

Marketimizde, 8:00 am - 4:00 pm aralığında, çalışma izni olan bayan eleman ihtiyacımız vardır. 18 213 8652 numaralı telefondan Murat Bey’den randevu alarak görüşmeye gelebilirsiniz. Astoria, Ne York

Özel günlerinizde sizlere hizmet vermekten gurur duyarız. Davet yemekleri siparişleri alınır. Tele on 6 6 0 6

Devren kiralık studyo daire Yılbaşında Türkiye’ye kesin dönüş yapacağımdan evimi tüm eşyaları ile devretmek istiyorum. Mecbur olmasam evimi burakmak istemem. Çok nezih bir bölge, temiz güvenli, Kings Highway’e, Sheepshead Bay’e, Türk restaurantları ve marketlerine yakın. Tren iki blok uzaklıkta. Cadde üzeri, birinci kat, harika bir yer (stüdyo) iki kişi de kalabilir. İlgilenenler designerne york hotmail.com ya da 6 numaralı tele ondan bilgi alabilir. İki odalı evimin 1 odası titizliğe önem veren bayan için kiralıktır. Telefon: 201 668 4872

Çocuk Bakıcısı Arıyoruz 2 yaşındaki kızımıza bakacak, hafif ev işleri ve yemek konusunda yardımcı olabilecek, kötü alışkanlıkları olmayan, 40 ile 50 yaş arası yatılı bir bayan arıyoruz. Evimiz, kalacak bayan için uygun olup kendisine ait oda, tuvalet ve banyosu olacaktır. Evimizde internet, televizyon ve telefon servislerimiz mevcuttur. İlgilenenler 9 3 69 8 66’dan ulaşabilirler. Morris County, Ne ersey

New York’ta turizm firmasına

ELEMAN ARANIYOR

İngilizce’yi iyi bilen, çalışma izni olan bay ya da bayan eleman aranıyor. Başvurularınızı nyeleman2013@gmail.com adresine gönderebilirsiniz.

2 yaşındaki çocuğumuz için haftanın 5 günü full time çalışacak, tecrübeli, Amerika’da oturma izni olan bakıcı arıyoruz. Ne York. E mail bebekbakimi hotmail.com

İtalyan restaurant için ORTAK ARANIYOR Newton, New Jersey’de işlek bir cadde üzerinde bulunan, ciddi gelir potansiyeline sahip bir İtalyan restaurant için güvenilir, iş ahlakına sahip ortak aranıyor. Ciddi düşünen yatırımcıların Ahmet Bey ile görüşmesi rica olunur. Tele on 6

000

Çocuk Bakıcısı Aranıyor 3.5 yaşındaki oğluma hafta içleri 8 AM – PM arası bakabilecek, mümkünse yatılı, sigara kullanmayan ve çocuk bakımı konusununda deneyimli bayan çocuk bakıcısı arıyorum. İlgilenenler, kendileri ve talep ettikleri ücret hakkında bilgi veren bi e-mail ile bana koseokur@gmail.com adresinden ulaşabilirler.

Sheepshead Bay’de Kiralık Oda

Türk cafe, bakkal ve restauranların yakınında bulunan 2 oda 1 salon, yeni yapılmış evimin bir odasına oda arkadaşı arıyorum. Q ve B trenine yakın olup Manhattan’a 45 dakika uzaklıktadır. Odada queens boy double yatak ve gardrop mevcut olup kiraya elektrik, gaz, internet, kablo dahildir. Ev tamamen modern mobilyalı ve Amerikan mutfaklıdır. Kira 850. Ali Bora 718 753 7313

GEREKLİ TELEFONLAR... GEREKLİ TELEFONLAR... GEREKLİ TELEFONLAR... GEREKLİ TELEFONLAR... GEREKLİ TELEFONLAR... AMERİKA BİRLEŞİK DEVLETLERİ’NDEKİ BAŞKONSOLOSLUKLAR T.C. ATLANTA AHRİ BAŞKONSOLOSLUĞU Telefon Faks e-Posta Adres

+1 (404) 848-9600 +1 404 848 9600 mdiamond@honturkishconsulga.org Chairperson, The American Turkish Friendship Council 1266 West Paces Ferry Rd. NW Suite 257 Atlanta, GA 30327 Web sitesi www.honturkishconsulga.org T.C. BALTIMORE AHRİ BAŞKONSOLOSLUĞU Telefon Faks e-Posta Adres

+1 (410) 889-0697 +1 (410) 889-0697 czkiratli@bcpl.net 313 Wendover Road, Baltimore, MD 21218

T.C. BOSTON BAŞKONSOLOSLUĞU Telefon e-Posta Adres

+1 857 250 47 00 consulate.boston@mfa.gov.tr 31 Saint James Avenue,Suite #840, Boston, MA 02116 Web sitesi boston.bk.mfa.gov.tr T.C. DETROIT AHRİ BAŞKONSOLOSLUĞU Telefon Faks e-Posta Adres

+1 (248) 701-1050 +1 (248) 626-8279 nurten@turkishconsulategeneral.us P.O. Box 986, Farmington, MI 48332-0986

T.C. LOWOOD AHRİ BAŞKONSOLOSLUĞU Telefon Faks e-Posta Adres

+1 (601) 936-3666 x128 +1 (601) 939-5685 ejones@mmiemail.com 1000 Red Fern Place, Flowood, MS 39232

T.C. HOUSTON BAŞKONSOLOSLUĞU Telefon

+1 713-622 58 49 +1 713-622 03 24 +1 713-622 32 05 +1 713-622 32 76 Faks +1 713-623 66 39 e-Posta consulate.houston@mfa.gov.tr Adres 1990 Post Oak Boulevard Suite 1300, Houston, Texas 77056-3813 U.S.A Web sitesi http://houston.bk.mfa.gov.tr

T.C.KANSAS AHRİ BAŞKONSOLOSLUĞU Telefon Faks e-Posta Adres

+1 (816) 415-8325 +1 (816) 415-8325 emruerten@gmail.com 812 N. Woodridge Lane, Liberty. MO 64068

T.C.LOS AN ELES BAŞKONSOLOSLUĞU Telefon

+1 (323) 655-8832 +1 (323) 655-8039 +1 (323) 655-8056 +1 (323) 655-8329 Faks +1 (323) 655-8681 e-Posta consulate.losangeles@mfa.gov.tr Adres 6300 Wilshire Blvd.,Suite 2010, Los Angeles, CA 90048 Web sitesi losangeles.bk.mfa.gov.tr T.C.NEW YORK BAŞKONSOLOSLUĞU Telefon

+1 (646) 430-6560 +1 (646) 430-6590 (Konsolosluk Çağrı Merkezine 1-888-566-76-56 numaralı telefondan 7 gün 24 saat ulaşılabilmektedir) Acil Sağlık konuları için: Prof.Dr.Adnan Çinal E-mail:acinal@gmail.com Faks +1 (212) 983-1293 e-Posta consulate.newyork@mfa.gov.tr Adres 825 3rd Avenue, 28th Floor, New York, NY 10022 Web sitesi newyork.bk.mfa.gov.tr T.C.SAN RANCISCO AHRİ BAŞKONSOLOSLUĞU Telefon Faks e-Posta Adres

+1 (707) 939-1437 +1 (707) 939-1433 bonnie@kaslan.com 1281 Oak Creek Drive, Suite A, Sonoma, CA 95476

T.C.SEATTLE AHRİ BAŞKONSOLOSLUĞU Telefon Faks e-Posta Adres

+1 (206) 662-8234 +1 (425) 739-6722 john.gokcen@boeing.com 12328 NE 97th Street, Kirkland, WA 98033

TC WASHIN TON BÜYÜKEL İLİĞİ Telefon Adres

+1 (202) 612-6700 2525 Massachusetts Ave NW Washington, DC 20008

T.C.ŞİKA O BAŞKONSOLOSLUĞU Telefon

+1 312 263 06 44 +1 312 263 12 95 Faks +1 312 263 14 49 e-Posta consulate.chicago@mfa.gov.tr Adres 455 N. Cityfront Plaza Dr., (NBC Tower), Suite:2900, Chicago, IL 60611 - USA Web sitesi sikago.bk.mfa.gov.tr BAĞLI BİRİMLER BASIN MÜŞAVİRLİĞİ Telefon (202) 612.6807 Faks (202) 319.1087 e-Posta trpressoffice@verizon.net DİN HİZMETLERİ MÜŞAVİRLİĞİ Telefon 202-612-6816 Faks 202-332-1841 EĞİTİM MÜŞAVİRLİĞİ Telefon (202) 612-6810 Faks (202) 319-1538 e-Posta education@turkishembassy.org egitim@turkishembassy.org EKONOMİ MÜŞAVİRLİĞİ Telefon (202) 612.6790 Faks (202) 238.0627 e-Posta washingtoneco@verizon.net EMNİYET MÜŞAVİRLİĞİ Telefon 202-612-6809 e-Posta washington@egm.gov.tr GÜMRÜK MÜŞAVİRLİĞİ Telefon 202 612 6794 Faks 202 518 4116 e-Posta gtbusa@gtb.gov.tr KÜLTÜR TANITMA MÜŞAVİRLİĞİ Telefon (202) 612.6800 Toll free: (877) FOR TURKEY Faks (202) 319.7446 e-Posta dc@tourismturkey.org SİLAHLI KUVVETLER ATAŞELİĞİ Telefon (202) 612.6770 Faks (202) 238.0623 e-Posta adminattache@wtska.com defensesec@wtska.com wska@wtska.com milattache@wtska.com navalattache@wtska.com TİCARET MÜŞAVİRLİĞİ Telefon (202) 612.6780 Faks (202) 238.0629 e-Posta vasington@dtm.gov.tr dtvas@verizon.ne

HAVAYOLLARI TÜRK HAVA YOLLARI Telefon 1-800-874 8875 Web sitesi www.turkishairlines.com DELTA HAVAYOLLARI Telefon 800-221-1212 Web Sitesi http://www.delta.com UNITED AIRLINES Telefon 1-800-864-8331 Web Sitesi http://www.united.com

ACİL TELEFON VE YARDIM HATLARI Yangın İhbar Polis İmdat Ambulans Zehirlenme Kontrol Merkezi Tecavüz Kriz Merkezi Adsız Narkotikler Adsız Alkolikler Aile İçi Şiddet Yardım Hattı Kriz Hattı Kayıp Ve İstismar Edilen Çocuklar Ulusal Merkezi

911

(212) 7647667 (212) 267-7273 (212) 929-7117 (212) 647-1680 (800) 621-4673 (212) 219-5599 (800) 843-5678

DEVLET KURUMLARI ABD Vergi İdaresi (IRS) Sosyal Güvenlik İdaresi (SSA) Federal Soruşturma Bürosu (FBI)

(800) 829-1040 (800) 772-1213 (212) 384-1000

ULAŞIM REHBERİ Amtrak Demiryolu New York La Guardia Havaalanı Uluslararası Newark Havaalanı Uluslararası New York J.F.K. Havaalanı (JFK) Metropolitan Ulaşım İdaresi (MTA) Türk Amerikan Dernekleri Federasyonu Türk Amerikan Dernekleri Federasyonu

GEREKLİ TELEFON NUMARALARI

(800) 872-7245 (718) 533-3400 (973) 961-6000 (718) 244-4444 (866) 743-3682 (888) 352-9886 (888) 352-9886


Yaşam

11 Aralık 2013 Çarşamba

PSİKOLOG

Gülhan Akşit Şener glhan07@hotmail.com

NARSİST MİSİN NESİN?

DÜNYAYI BOŞVER kendi derdine bak! Amerikalılar ABD’nin global gücünün ve presti inin azaldığına inanıyor, diğer ülkelere müdahaleye pek destek vermiyor. İşsizlikle, yoksullukla boğuşan Amerikalılar sonuçta içe kapanıyor, kendi dertlerine eğiliyor AHMET BUĞDAYCI NEW YORK - POSTA212

P

ew Research Center’ın yaptığı bir araştırma, 10 yıl öncesine göre, Amerikalılar’ın yüzde 53 gibi çoğunluğunun ABD’nin global siyasette daha az önemli ve daha az güçlü bir rol oynadığını düşünüyor. Bu görüşü paylaşanların oranı 2002’de yüzde 30, 2009’da ise yüzde 41. ABD’YE ULUSLARARASI SAYGI AZALIYOR Toplumun yüzde 0’lik çoğunluğu ise ABD’nin geçmişe kıyasla uluslararası arenada daha az saygı gördüğünü düşünüyor. Önceki Başkan Geroge W. Bush’un ikinci döneminde Irak işgali nedeniyle dibe vuran (yüzde 1) bu algı, geçen yıl yüzde 56’ya düşmüştü. Ancak özellikle Orta Doğu’da olup bitenler ve ABD’nin gelişmeleri

yönlendirmede pasif kalması kamuoyunda artık ABD’yi diğer ulusların eskisi gibi “takmadığı” şeklinde bir algının yaygınlaşmasına neden oluyor. Başkanlığının ilk döneminde uluslararası ilişkilerden puan toplayan Obama, şimdi bu alandaki desteğini kaybediyor. Suriye, İran, Çin ve Afganistan’da izlenilen politikalar kamuoyunda hayal kırıklığını gösteriyor. Ancak Obama’nın terörizm konusundaki performansına yaklaşım daha pozitif. Bunda da El Kaide lideri Bin Ladin’in yakalanmasının rolü var. “HERKES BAŞININ ÇARESİNE BAKSIN” Diğer yandan Amerikalılar’ın yarısından fazlası “diğer ülkeleri kendi haline bırakın, ABD sadece kendi uluslararası çıkarlarına bakmalı” şeklinde düşünüyor. Dış müdahalelere soğuk bakış, konu global ekonomi olduğunda tam tersi bir

YENİ TEHDİT SİBER SALDIRI

yön izliyor. Amerikalılar’ın yüzde ’lik çoğunluğu ABD’nin diğer ülkelerle ticari ve ekonomik ilişkilerini arttırmasını olumlu buluyor. Diğer yandan ABD şirketlerinin işlerini diğer ülkelere kaydırmaya devam etmesinden ekonominin olumsuz etkileneceğini söylüyorlar. SİBER ATAK EN BÜYÜK TEHDİT OLUYOR Council of Foreign Relations (CFR)’in Pew’e paralel olarak aynı dönemde yürüttüğü bir araştırmaya göre Amerikalılar için en büyük tehlike hala El Kaide bazlı terörist ataklar. Ancak birkaç yıl öncesine kadar gündemde dahi olmayan siber saldırı, şimdi iki numaralı tehdit algısını oluşturuyor. Son birkaç yıldır özellikle Çin kaynaklı olduğu tahmin edilen siber saldırıların Amerika’nın özel ve kamu pek çok kurulu-

şunu ardı ardına vurması toplumda büyük bir endişeye yol açıyor. Bir yıl önce kamuoyunun gündemine pek girmeyen, bazı yorumculara göre, tarihin en büyük know-how ve zenginlik transferi, bir anda toplumun bu tehdidi iliklerine kadar hissetmesine yol açıyor. Tüm ekonomik ve sosyal yaşamı İnternet ağları ile bağlı Amerika’nın sibel ataklara en açık ülke olması, geçen on yılda paronoya seviyesine varan İslami terör korkusunun yerini bu yeni tehdide bırakacağını gösteriyor. TOPLUM İÇE DÖNÜYOR Genel olarak ABD’nin dış müdahalelerine kamuoyu desteğinin azalmasında ana neden Afganistan ve Irak müdahalelerinin toplumda yarattığı yorgunluk. Terör korkusu hala en büyük tehdit olsa da diğer önemli sebepler ise bu sonuçsuz savaşların yarattığı devasa maliyet, arkasından gelen ekonomik kriz, işsizlik ve yaygınlaşan yoksulluk. AMERİKAN RÜYASI NOSTALJİ OLUYOR Amerikan üretim şirketlerinin işçi emeğinin ucuz olduğu ülkelere fabrikalarını kaydırmasıyla ortaya çıkan işsizlik, global olmanın faydalarına inanmakla birlikte Amerikalıları daha içe dönük bir psikolojiye sokuyor. Sadece üretimin Meksika, Uzak Doğu gibi emeğin ucuz olduğu bölgelere kaymasından etkilenen işçi sınıfı değil, işsizilikle boğuşan kolej ve üniversiteden mezunlar, beyaz yakalılar da artık Amerikan rüyasının yavaş yavaş geçmişte kalmasının tedirginliğini yaşıyor.

AMERİKALILAR NEDEN İ E DÖNDÜ?

00 ( ) 01 ( ) El Kaide gibi İslami fanatik gruplar 6 5 Diğer ülkelerden gelecek siber ataklar 0 İran’ın nükleer programı 2 68 Kuzey Kore’nin nükleer programı 69 6 Çin’in bir dünya devi olması 53 54 Global iklim değişlikliği 44 45 AB’deki ekonomik problemler 3 Rusya’da artan otoriterlik 32

Amerikalılar neden ABD’nin global konularda azla akti olmasını deteklemiyor? Irak ve Afganistan’dan sonra toplumdaki savaş yorgunluğu ABD ekonomisine getirdiği yük Son müdahaleler etkin olamadı ABD siyasi liderlik yapamıyor

42 28 19 1

Kaynak: Pew Research Center

En sarhoş ve ayık şehirler (NEW YORK POSTA 1 )

U

zmanlar, soğuk kış günleri ve alkollü araç kullanımı konusunda uyarıyor. Trafik kazalarının temel iki nedeni, soğuk hava koşullarının yarattığı tehlikeler ve tatil kutlamalarıyla artan alkol tüketimi bir araya gelince çok sayıda kişi yaşamını yitiriyor. Veriler, trafik kazalarının büyük çoğunluğunun karlanma, buzlanma ve kaygan zemin gibi kötü hava şartlarıyla ilgili olduğunu gösteriyor. Buna ek olarak, Şükran Günü ve Yeni Yıl arasındaki tatil döneminde alkollü sürücülerin yaptığı kazalarda da artış gözlemleniyor. Centers for Disease Control and Prevention verilerine göre, 38 milyondan fazla Amerikalının alkol problemi var. Amerikalı yetişkin erkekler, 2 saat içinde 5 ya da daha fazla alkollü içecek tüketiyor. Kadınlar ise aynı süre içinde 4 ya da daha fazla içki içiyor. Aşırı alkol tüketimi 18-40 yaş arası kadınlar arasında yükseliyor. Kişi başına en çok alkol tüketilen bölgeler ise orta batıda toplanıyor. Alkol kullanımı, ABD’nin güneyinde ise daha az yaygın. Men’s Health dergisi, alkollü araç kullanmaktan tutuklanan kişi sayısı, alkolle

ABD’de 38 milyon Amerikalı’nın alkol problemi var. Amerikalı yetişkin erkekler, saat içinde 5 ya da daha fazla alkollü içecek tüketiyor. Ancak bazı şehirler alkol konusunda sınırı aşmış durumda…

En sarhoş kentler 1. Bakersfield, Kaliforniya . San Antonio, Te as 3. Stockton, Kaliforniya 4. Cheyenne, Wyoming 5. San Bernardino, Kaliforniya 6. Fresno, Kaliforniya 7. Billings, Montana 8. Austin, Te as 9. St. Louis, Missouri 10. Reno, Nevada 11. Toledo, Ohio 1 . San Diego, Kaliforniya 1 . Corpus Christi, Te as 1 . Nashville, Tennessee 1 . Le ington, Kentucky

ilişkili kazalar ve ölümler ve aşırı alkol tüketimi verilerini inceledi. Uzmanlar ayrıca, aşırı alkol tüketiminin aynı zamanda vücudun genel sağlık sistemi için de zararlı olduğu konusun-

ARTIK bir çoğumuz psikolojik problemleri kelime olarak tanıyor ve anlamını biliyoruz. Narsist gibi... Sağım solum sobe desek bir narsistle çarpışacak durumdayız. Bu yüzyılın bollaşmış narsistleri böyle mi doğarlar yoksa herşey normal giderken bir sabah uyanıp narsist mi olurlar ? Etrafımızı çepeçevrelemiş narsist kişilikler doktor gibi sağlığımıza karar veren kişilerse, işveren yönetici veya patronlarsa, ögretmenimizse ya da zengin olmuş ve başarısını kanıtlamış akraba veya arkadaşlarsa,ne olduğunu anlamadan yaşar gideriz. Hatta bu durumlara da saygı duyarız için için, hayran oluruz. Biraz geriye gidersek doktora gidip de terslenmeyen kaç kişi vardır? Elpençe divan durduğumuz ögretmenlerimiz, korkudan ağzımızı açamadığımız patronlar, müdürler. Bunları biz saygıdan mı yaptık acaba? Yoksa bir avuç eğitimli insanın yaşadığı ülkede onlara mecbur olduğumuz için mi ? Onlara da hak vermiyor değilim, parmakla gösterilecek kadar azdılar ve narsistliklerini bizim üzerimizden bir güzel yaşadılar. Işte biz böyle narsizmi yaşayarak ögrenmiş bir milletiz. Eğer yaşayarak öğrendiğimiz diğer güzelliklere de narsizme gösterdigimiz itinayı gösterseydik, çok daha huzurlu bir toplum olabilir rmiydik acaba? Özgüven + kendini beğenmişlik + bencillik = Ortaya karışık narsistlik. Son durum budur. Bir göz atalım narsist tanıdıklara. Kaçı arkadaşınız, akrabanız, patronunuz veya çocuğunuz, eşiniz, sevgiliniz. Güzel konuşur, zeki ve bilgilidirler ama fazlaca övülmeyi isterler. Çok akıllı oldukları için kendilerine hayran olunacak ortam hazırlarlar. Mutlaka kendilerini üstün hissedecekleri kişileri etraflarında toplarlar. Empati yoksunudurlar ve özür dilemeyi bilmezler Menfaatçidirler, kişilerarası ilişkileri kendi çıkarları için kullanırlar. Kendilerini özel gördükleri için özel insanların onları anlayabileceğini düşünürler Her masada farklı konuşmak, farklı giyinmek ve dikkat çekmek yaşam felsefeleridir. Aşk ilişkisinde kendilerini en yüceltecek kişiyi seçer ve eşlerini sürekli küçümserler Romantizmle sürekli alay eder ve sevgililerini sevmeyi bilmezler Onay beklentileri yüksektir ama zeki narsistler kendilerini gizli gizli överler Hiç bir şeyden fazlaca memnun olmaz ve sıradan olmamak için çok çalışırlar, çünkü sıradanlığa dayanamazlar, çalışkanlıklarının altında sıradan insanlardan farklı olduğu düşüncesi vardır. Bazı erkek narsistler birinin eksiğini gördü mü alay eder ve karşı tarafı utandırır. Eşlerinin başarısızlıklarını ve fiziksel kusurlarını acımasızca eleştirebilirler Sevgi veremezler, aslında sevmeyi bilemezler ama insanları etkileme ve göz boyama konusunda çok başarılıdırlar. Özellikle satış da çok başarılıdırlar ve eşinin özellikle kendi çıkarlarıyla ters düştüğü bir konu olursa onun hayallerini değersizleştirirler. Eleştiri veya olumsuz tepkiler karşısında sevilmeme korkusuyla tahammülsüz davranır ve sevgiliyi değersizleştirip üzerine yürüyebilirler. Giyimleri, arabaları, kiminle arkadaşlık yaptıkları, kiminle birlikte göründükleri tesadüfi seçimler değildir. Güç ve statü takıntıları için ellerinden ne gelirse yaparlar ve hiç yorulmazlar. Narsist kişiler kendi iyiliği ve faydası olmadığı hiç bir işe yardımcı olmazlar ve de minnet ve vefa duyguları yok denecek kadar azdır. Uzun beraberliklerde, arkadaşlıklarda bencil ve çıkarcı yapıları ile fark edilirler.. Eminim okuduklarınız hiç yabancı gelmemiştir. Yaşamınızın içinde bir yerlerde narsistik anılarınız canlanmış olabilir...Eğer hala ben hiç narsist birisini tanımadım diyebiliyorsanıiz, durum vahim. Siz de narsist olabilirsiniz? Yok bana çok fazla tanıdık geldi diyorsanız da durum yine hiç açıcı değil! Mütevazilik ve insan sevgisiyle yoğrulmus bir kültürün çocukları olarak, nasıl bu kadar narsistleştik acaba. Bu iş kişilik bozukluğundan öteye taşındı, marifet ve normal hale geldi. Doğru ile yanlışın arasının bu denli yakınlaşması ise tehlikeli bir şey. Zaten karmakarışık ve tanımlanamayan insan ruh hali daha da kompleks olursa ne olur? Her ne olursa olur ama olan çocuklara olur.

En ayık kentler 1. Salt Lake City, Utah . Jersey City, New Jersey 3. New York, New York 4. Plano, Te as 5. Chicago, III 6. Miami, Florida 7. Boston, Massachusetts 8. Virginia Beach, Virginia 9. Newark, New Jersey 10. Bridgeport, Connecticut 11. Baton Rouge, Louisiana 1 . Raleigh, North Carolina 1 . Atlanta, Georgia 1 . Manchester, New Hampshire 1 . New Orleans, Louisiana

da uyarıyor. Missouri Tıp Okulu’ndan Dr. Shivendra D. Shukla, “Alkol, çözünebilir olduğu için vücudun her yerini, bütün organların sistemini etkiliyor. Aşırı alkol tüketen kişiler felç ve yüksek kan basın-

cına karşı daha hassaslar. Aşırı alkol tüketimi, beyne zarar verir. Ayrıca, kalın bağırsağa zarar verdiği yönünde kanıtlar da bulunmaktadır. Aynı zamanda meme kanseri riskini arttırmaktadır” diyor.

HABER OLMAK İÇİN...

haber@posta212.com


Spor

11 Aralık 2013 Çarşamba

Brezilya’da ABD’ye ‘Ölüm Grubu’ Brezilya’da yapılacak olan 01 Dünya Kupası kuraları çekilmesiyle I A ve UE A başkanlarının kendi ülkelerine ‘torpil’ yaptığı iddiaları ortalığa yayıldı. Kurada ‘ urubu’ na düşen ABD’nin ise işi çok zor

Brezilya’da ‘düğün’ krizi (SAO PAULO POSTA 1 ) Brezilya, 2014 Dünya Kupası için yapılan stadyumların inşaatının devam ettiğini ve FIFA’nın 31 Aralık teslim tarihine hazır olmadığını açıkladı. Spor Bakanı Aldo Rebelo, Sao Paulo, Curitiba, Porto Alegre, Cuiaba, Manaus ve Natal’daki stadyumların Ocak ayı içinde tamamlanacağını belirtti. İnşaat sorunları ve yapılan masra arla ilgili halk protestolarının gecikmeye yol açtığı ifade ediliyor. FIFA teslim tarihini uzatma konusunda anlaştı. Dünya Kupası 12 Haziran’da Sao Paulo’daki stadyumda açılışı yapacak. Geçen hafta bu stadyumda bir vincin devrilmesi sonucu iki işçi ölmüştü. Geçen hafta FIFA’nın yaptığı açıklamada üç stadyumun hazır olmadığı belirtilmişti. Brezilya Spor Bakanı ise tüm altı stadyumun Aralık sonunda hala tamamlanmamış olacağını söyledi. Bakan Rebelo, Dünya Kupası hazırlıklarını düğüne benzetti. Rebelo, “Katıldığım bütün düğünlerde gelin hep geç gelmiştir. Zamanında gelen gelin görmedim ama bu yüzden ertelenen bir düğün de görmedim” dedi.

N L’de ‘karlı’ pazar (NEW YORK –POSTA212) NFL’de 14. hafta mücadeleleri geride kalırken tüm ABD’yi saran soğuk hava dalgası ve kar futbol maçlarını da etkisi altına aldı. Özellikle Doğu yakasında oynanan mücadeleler kar yağışı altında tamamlanırken, bunlar arasında en fazla etkilenen Philadelphia Eagles-Detroit Lions maçı oldu. Kar kalınlığının yaklaşık 20 santime ulaştığı mücadeleyi Eagles 34-20 kazandı. Kar yağışından etkilenen diğer mücadeleler ise Green Bay Packers-Atlanta Falcons, Washington Redskins-Kansas City Chiefs, Baltimore Ravens-Minnesota Vikings ve Pittsburgh Steelers-Miami Dolphins maçları oldu.

utbolda ‘Yüce Atatürk’ ve ‘Madiba’ krizi (İSTANBUL POSTA 1 ) Fethiyespor’un Ziraat Türkiye Kupası 4. turunda Fenerbahçe ile yaptığı maçın seremonisine “Yüce Atatürk” yazılı tişörtlerle çıktığı için Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) tarafından Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu’na (PFDK) sevk edilmesi, protesto edildi. TFF’nin İstinye’deki binası önünde toplanan ve üzerinde “Yüce Atatürk” yazılı tişört giyen grup, TFF yönetimini istifaya çağırdı. Gruptakiler, “Mustafa Kemal’in askerleriyiz”, “Yönetim istifa”, “Yeter Yıldırım Demirören” şeklinde tezahürat yaptı.Öte yandan geçtiğimiz hafta hayata gözleni kapayan Güney Afrika Devlet Başkanı Nelson Mandela’yı anma amaçlı tişört giyen Galatasaraylı Didier Droğba ve Emmanuel Eboue de PFDK’ya sevk edildi. Afrika menşeili bu iki oyuncu geçtiğimiz cuma günü oynanan Karabükspor karşılaşmasında ‘Madiba’ yazılı tişörtleri atılan gol sonrasında gösteren bu iki oyuncuya ne ceza geleceği de merak konusu.

ANA

ADNAN ONARAN

AMERİKA

B

rezilya’nın ev sahipliği yapacağı 2014 Dünya Kupası’nda kuralar çekildi. Son dönemde futbolda değişen güç dengelerinin neticesinde FIFA sıralamasının geldiği durum, kimi gruplarda dünya futbolunun marka ülkelerini ilk turda karşı karşıya getirirken kimi grupların da ilk bakışta sönük kalmasını sağladı. 12 Haziran’da başlayacak Dünya Kupası kuraları sonunda belirlenen grupları POSTA 212 okurları için değerlendirdi. Aslında kupada kuralar çekilmeye başladıktan sonra gözler özellikle G Grubu’na dönmeye başlamıştı. İlk torbadan Almanya’nın çıkmasının ardından ikinci olarak Portekiz çekilince zaten grubun ne kadar tehlikeli olacağına dair sinyaller belirginleşmeye başlamıştı. Son iki takım olarak da Gana ile ABD eklenince G Grubu bu turnuvanın “Ölüm Grubu” unvanını kazandı. Üst üste 6 .kez Dünya Kupası’na katılacak olan ABD, 2. tura çıkmak için oldukça zorlu mücadeleler verecek. Kuzey Amerika elemelerini lider tamamlayan ABD, dünya futbol devlerinden en az 1 tanesini ve belalısını geride bırakmak zorunda. ABD’nin başarılı geçen eleme performasındaki tek kara tablo, Kuzey Amerika elemelerinden Dünya Kupası’na gelen diğer 3 yolcudan ikisine PORTEKİ kaybetmesi bir başka deyişle çekişmeli maçlardaki soru işaret yaratan performansı... ABD’nin teknik direktörü, 1990’da Batı Alman takımıyla Dünya Kupası’nı kazanan Jürgen Klinsmann... Almanya Teknik Direktörü ise 2006’da Klinsmann’ın asistanı olarak görev yapan Joachim Löw. Grubun devleri konumundaki ilk ülke Almanya Panzerler son denemin gerek futbol gerek skor olarak en parlak takımı ve grubun da açık ara en iddialı ülkesi. Portekiz de her ne kadar sonunu getiremese de büyük turnuvaların en tecrübeli takımlarından. 1966’da 3.’lük, 2006’da ise 4.’lük kazanan Portekiz bu zorlu grupta çelme yememek için mücadele edecek. Gana da her ne kadar favori düzeyinde bir ülke olmasa da yüksek profil-

A RUBU

ALMANYA

PORTEKİ li bir takım. Sadece 2006 ve 2010 Dünya Kupası’na katılsalarda Gana bu iki turnuvada da zorlu gruplardan çıkmaya hak kazanmıştı. Almanya 2006’da da ABD ile Gana aynı grupta yer almış Gana üst tura çıkan takım olmuştu. 2010 yılında bu kez 2. turda karşı karşıya gelen ABD ile Gana mücadelesinde gülen uzatmalar sonunda yine Gana olmuş ve Amerika Birleşik Devletleri’ni kupa dışına itmişti. EV SAHİBİNE LOKUM GİBİ KURA Ev sahibi Brezilya’nın seri başı olarak yer aldığı A Grubu’nda Avrupa elemeleri play-off turunda İzlanda’yı eleyen Hırvatistan’ın yanı sıra Kuzey Amerika elemelerinde hayal kırıklığı yaratan Meksika ve Tunus’u Afrika elemelerinde mağlup eden Kamerun yer alacak. Grubun mutlak favorisi ev sahibi Brezilya... Gruptaki açılış mücadelesi Brezilya ile Hırvatistan arasında Sao Paolo Stadı’nda oynanacak. 2010 FİNALİ’NİN RÖVANŞI Turnuvanın B Grubu’nda ise ilk maç son Dünya Kupası Finali’nin rövanşı niteliğinde olacak. Şili ve Avustralya’yla aynı grup yer alan İspanya ile Hollanda gruptaki ilk maçta karşı karşıya gelecekler. Hatılanacağı gibi İspanya, 2010 Dünya Kupası Finali’nde Hollanda’yı

uzatmalarda attığı golle yenerek kupayı kaldırmıştı. İspanyol teknik direktör Vicente del Bosque, grubun zor olup olmadığına ilişkin sorulara ise, “Hayır, aynı fikirde değilim. Uruguay, İtalya ve İngiltere’nin yer aldığı grup da zorlu” dedi. FAVORİSİZ GRUP C Grubu ise ilk bakışta Brezilya 2014’un sıradan grupları arasında yer aldı. Kupanın elemelerinde Brezilya’nın boşluğunu oldukça iyi dolduran ve topladığı 30 puanla Arjantin’in hemen arkasında ikinci sırada yer alıp turnuva vizesi alan Kolombiya favori. Yunanistan, Japonya ve Fildişi Sahilleri de bu üçü açık gruptan üst tura çıkmak için mücadele edecekler. ÖLÜM GRUBU-2 D Grubu da C Grubu’nun aksine dünya futbolunun marka isimlerinden 3’üne ev sahipliği yaptı. Toplamda Dünya Kupası şampiyonluğu bulunan bu 3 dev takımdan seri başı olarak ilk Uruguay torbadan çıktı. Son Dünya Kupası 3.’şu ve son ‘Copa America’ şampiyonu

Uruguay’in yanı sıra İngiltere ve İtalya yer aldı. Son olarak Avrupa Şampiyonası çeyrek finalinde karşılaşan İtalya ile İngiltere için bir anlamda rövanş mücadelesi olacak. Maviler, EURO 2012’de İngilizler’i penaltılarla turnuva dışında bırakmıştı. Amazonlar’ın derinliklerindeki Manaus’ta 15 Haziran’da oynanacak bu maç için İngiliz futbol takımı, Rio’dan yaklaşık 2860 kilometre yol kat edecek. Grubun dördüncü takımı ise Kuzey Amerika elemelerini 2. sırada bitiren Kosta Rika oldu. 7 ŞAMPİYONLU GRUP Takımlarının isimleri açısından bir diğer sönük kalan grup ise E Grubu. İsviçre, Ekvador, Fransa ve Honduras’ın yer ladığı grupta uluslararası arenade isim yapmış tek takım Fransa. Son 40 yılda diğer 3 takım Dünya Kupası’na toplamda sadece kez katılırken, Fransa ise bu süreçte toplam 8 kez Dünya Kupası yolunu tuttu. Gençleşen kadro yapısıyla Fransa ile son dönemde büyük bir atılım içerisinde olan İsviçre grubun favorileri. ARJANTİN AÇIK ARA FAVORİ F Grubu’nda da durum pek farklı değil. Arjantin gerek geçmişi gerekse de şu anki kadro yapısıyla Arjantin mutlak favori. Tangocular’ın ardından kupa tecrübesi en fazla olan ülke Nijerya. Son 5 Dünya Kupası’nın 4’unde yer alan Nijerya bu turnuvaların ikisinde üst tura yükselmeyi başarmıştı. H Grubu ise büyük turnuvalarda henüz çok ses getirmese de son yıllarda elde ettiği başarılarla Dünya sıralamasında 2. sıraya kadar yükselen Belçika favorilik edecek. Cezayir, Rusya ve Güney Kore ikinci tura çıkmak için Belçika’ya çelme takmaya çalışacak.

Brezilya Hırvatistan Meksika Kamerun B RUBU İspanya Hollanda Şili Avustralya C RUBU Kolombiya Yunanistan Fildişi Sah. Japonya D RUBU Uruguay Kosta Rika İngiltere İtalya E RUBU İsviçre Ekvador Fransa Honduras RUBU Arjantin Bosna Hersek İran Nijerya RUBU Almanya Portekiz Gana ABD H RUBU Belçika Cezayir Rusya Güney Kore

enerbahçe, Euroleague’de YÜKSEKTEN U UYOR (İSTANBUL POSTA 1 )

Atletizmde yapay penise yıl men

Turkish Airlines Eurolig’de 8. maçlar geride kalırken, Fenerbahçe Ülker, Rusya’dan galibiyetle döndü. CSKA Moskova karşısına çıkan sarı-lacivertliler çekişmeli geçen mücadelenin son anlarında

(NEW YORK –POSTA 212)

D

oping testine yapay penisle girdiği tespit edilen İtalyan atlet Devis Licciardi’ye 3 yıl men cezası verildi. Eylül ayında Bari’ye bağlı Molfetta kentinde gerçekleştirilen 10 kilometrelik bir maratonun ardından yapılan doping testinde, idrar örneği verirken, içi temiz idrar dolu bir yapay penis kullandığı tespit edilen uzun mesafe engelli koşucusu Devis Licciardi, 3 yıl ceza aldı. İtalya Milli Olimpiyat Komitesi’nin (CONİ) resmi internet sitesinden yapılan duyuruda, Liccardi’ye Dünya Dopingle Mücadele Kodu 2’nci maddesi 5’inci fıkrasında yer alan “Doping kontrolünün herhangi bir kısmını değiştirmek ya da değiştirmeye kalkışmak” ile 10. maddenin 6. fıkrasında belirtilen, “Birden fazla kural ihlali” nedeniyle ceza verildiği ifade edildi. Hakkında soruşturma başlatılmasıyla birlikte formasıyla koştuğu Hava Kuvvetleri takımından ayrılmak zorunda kalan atlet Licciardi, cezayla birlikte 25 Eylül 2016 gününe kadar da pistlerden uzak kalacak. İtalya’da Milli Olimpiyat Komitesi’ne bağlı görev yapan Ulusal Dopingle Mücadele 1. Mahkemesi tarafından verilen karar uyarınca, aynı zamanda Licciardi’nin antrönörü olan kız arkadaşı Sara Malpetti de 3 yı 6 ay ceza aldı. Sara Malpetti’nin cezası 4 Haziran 201 ’de sona erecek.

üstünlüğünü korumayı bildi ve sahadan 8- 4 galip ayrıldı. Bu galibiyetle 8. maçta . galibiyetini elde eden sarı-lacivertliler liderliğini sürdürdü. Galatasaray Liv Hospital, sahasında Unicaja Malaga’yı 8- 0 yenip gruptan çıkmayı garantiledi. Sarı-kırmızılılar bu hafta yine sahasında Polonya temsilcisi Zielona Göra’yı konuk edecek. Anadolu Efes ise sahasında Brose Basket’e 898 mağlup olup gruptaki durumunu zora soktu. Efes için kritik önem taşıyan 9. hafta mücadelesinde Litvanya’da Zalgiris Kaunas’a konuk olacak.

Ömer 6ers’e yakın (NEW YORK –POSTA 212)

H

ouston Rockets’ta forma giyen Ömer Aşık ile ilgili takas haberlerinin ardı arkası kesilmiyor ve Ömer takas olana kadar da kesileceğe benzemiyor. Sezon başında Dwight Howard ile birlikte sahaya ilk beşte çıkan Ömer bu durumdan rahatsızlığını yönetime bildirmiş ve takasını istemişti. Houston da bu olaydan sonra Ömer’i takas etmenin yollarını arıyor, fakat şu an için Houston’a uygun bir teklif gelmiş değil. ESPN’den Marc Stein’ın haberine göre ise Philadelphia 6ers Ömer’i takas etmeye en yakın kulüp. Bunun iki nedeni var. Birincisi şu anda Philadelphia 6ers genel menajerliğini yapan Şam Hinkie’nin 8 sene Houston Rockets’ta çalışması ve büyük bir Ömer Aşık hayranı olması. İkinci neden ise Philadelphia’nın Houston’a gönderebileceği Thad-

deus Young gibi bir forvetinin bulunması. Houston böylece Ömer’i gönderip eksik olan forvet pozisyonunu Thaddeus Young ile doldurabilir. Bu takasın 15 Aralık’tan önce gerçekleşmesi beklenmiyor çünkü off-sezonda sözleşme imzalayan free agent oyuncular 15 Aralık tarihinden önce takasta kullanılamıyor.

Manchester United CAN ALDI (MAHCHESTHER POSTA 1 ) Manchester United’ın 23 yaşındaki genç taraftarı, takımının üst üste kaybetmesine dayanamayarak intihar etti. Kenyalı 23 yaşındaki John Jimmy Macharia, Newcastle yenilgisinin ardından arkadaşlarına “Bu takımı izlemeye dayanamıyorum” diyerek yedinci kattan atladı. Manchester United’ın önce Everton ardından dün de Newcastle United’a yenilmesine dayanamayan Kenyalı taraftar, yaşamına son verdi. Konuyla ilgili açıklama yapan polis şefi Benson Kibue, “Tanıklar, intihar ettiğini söylüyor. Fakat polis memurları soruşturmayı sürdürüyor. Bu İngiliz futbolu yüzünden kaybettiğimiz ilk insan değil. Futbolun bir oyun olduğunun bilincinde olmalılar” diye konuştu. Manchester United Sır Ale Ferguson sonrası geçirdiği ilk sezonda şu ana kadar Premier Lig’de oynadığı 15 maçta 4 kez mağlubiyet aldı.


Emlak

11 Aralık 2013 Çarşamba

Mortgage faizi yükseliyor

BLASIO EMLAK VER İLERİNİ ARTIRACAK Ne York’un yeni seçilen belediye başkanı Bill de Blasio, şehirdeki boş arsa sahiplerinden bu alanları boş bırakmayıp değerlendirmelerini ya da buraları satmalarını isteyecek

eri ödemesi 0 yıl olan mortgage kredi aizleri bu ay 01 ’ün en yüksek seviyesine ulaştı. aizler geçen yıla oranla yüzde 1,1 arttı

E

(NEW YORK POSTA 1 )

v satın almak isteyenlerin dikkatle takip ettiği mortgage kredilerinin faizleri yükseliyor. 30 yıl geri ödemeli olarak verilen mortgage kredi faizi aralık ayında yılın en yüksek seviyesine çıkarak yüzde 4.5’e yükseldi. Bu oran bir yıl önce yüzde 3.36 idi. EV FİYATLARI YÜZDE 12,5 YÜKSELDİ Bankacılık sektörü uzmanları, yatırımcıların daha düşük oranları vermedeki tereddütlerine en büyük ne-

den olarak ekonomik göstergelerin ve en son istihdam rakamlarının ne yönde çıkacağının henüz kestirilememesini gösteriyor. Geçtiğimiz Ekim ayında ev fiyatları 2012’ye kıyasla yüzde 12.5 yükselmişti. Bu hızlı artış, yeni bir balon korkusunu canlandırarak fiyatlardaki yükselişi son aylarda yavaşlattı. “ABD’LİLER EV FİYATINA TAKINTILI” Amerika’nın en popular emlak portallerinden Zillow’un CEO’su Spencer Rascoff , Amerikalılar’ın çoğunluğunun hala ev fiyatına takıntılı olduğunu

ama mortgage faiz oranındaki çok küçük bir oynamanın bile ne denli kritik olduğundan habersiz olduklarını söylüyor. Kredi faizinin artışa geçmesine karşın eğer iyi bir kredi skorunuz varsa ve ön ödemeyi biraz artırabilirseniz aylık mortgage ödemelerini düşürme imkanı var. Ev fiyatlarındaki yükseliş ekonomi için bir canlanma işareti olarak görülürken, emlak piyasası uzmanları 2014’te sektörde bir yavaşlama olmasının sağlıklı bir gelişme olacağını söylüyor.

Bir zamanların parasız sanatçılarının, hippilerinin mekanı olan Williamsburg’da emlak fiyatları takip edilemez şekilde yükseliyor

E

n son müzisyenlerin binası olarak bilinen 60 Broadway, Gretsch Building’deki üç condo’nun rekor fiyatlara satılması emlak piyasasında gözlerin Williamsburg’a çevrilmesine neden oldu. Williamsburg Köprüsü’ne bakan 10 katlı binadaki satış fiyatları her foot-square birim fiyatlarının yeniden değerlendirilmesine yol açtı. Üç condo’nun satışa çıkarıldıktan bir hafta içinde nakit olarak satın alındığı bildirildi. BİRİM FİYATLARI YÜKSELDİ Binanın dokuzuncu katında yer alan iki yatak odalı ki condo’nun 1.4 ve 1.5 milyon dolara,

daha geniş olan 10. kattaki iki odalı diğer condo’nun da 2.5 milyon dolara satıldığı açıklandı. Bu rakamlar da her foot square fiyatın 1.1150 dolara geldiğini gösteriyor. Williamsburg genelinde yeni condo’ların ortalama foot square satış fiyatı 94 dolar. TÜRK AİLE DE TEKLİF VERDİ Binadaki condo’lardan birine bir Türk ailenin, model olan oğullarının oturması için 1.3 milyon dolar teklif verdiği bildiriliyor. Condo’nın sahibi 1.25 milyon dolar isterken Condo’nun bitişindeki dairede oturan bir doktor iki daireyi birleştirmek amacıyla 1.4 milyon dolarlık bir teklif verdi ve condo’nun sahibi oldu.

alıştığı bankayı aldı lüks ev yaptı

Eski bir bankacı kadın, yıllarca çalıştığı banka binasını satın aldı. yıl süren renovasyonun ardından bina, içinde saunası ve barı da olan lüks bir eve dönüştü

aty Calhoun, daha önceden içinde çalıştığı, uzun bir süre de boş kalan banka binasını 1989 yılında 52 bin dolar ödeyerek satın aldı. O zamanlar bir mücevher dükkanı işleten Calhoun, Pennsylvania’da küçük bir kasaba olan Spring City’de satın aldığı eski bankasını, 24 yıl süren uzun bir tadilattan sonra saunası ve barı olan lüks bir eve çevirdi. ‘BANKADA YAŞIYORUM’ Orijinal olarak 18 2’de inşa edilen bina toplam olarak 5,200 square feet’lik bir yaşama alanına sahip. Üç odası ve üç banyosu olan evin tadilatı sırasında orijinaline sadık olarak 19. yüzyıl havası yeniden canlandırıldı. Bankanın bölümleri de yaşama alanlarına çevrildi.

Bu karar, kentin 5 mahallesindeki 10,500 arsayı etkileyecek. Söz konusu boş arazilerin en çok Staten Island’da olduğu bildiriliyor. Blasio vergi gelirlerinin artırılması ve arsaların satış işlemiyle, 4,000 yeni konutun inşa edilebilmesini finanse edebilecek yıllık 162 milyon dolarlık bir gelir üreteceğini tahmin ediyor. Bunu da gelecek on yılda yaklaşık 200 bin makul fiyatlı ev inşa etme planının bir parçası olarak görüyor.

Taşınacaklara özel akıllı uygulama (NEW YORK POSTA 1 ) Ancak en uygun evi kiralamak ya satın almak uzun sureli bir araştırma istiyor. İşin burasında da teknoloji devreye giriyor. Taşınmak isteyenlere yardımcı olmak için Amerikan Nüfus Bürosu yeni bir aplikasyonu devreye soktu. Çok geniş çaplı verilere ulaşmaya imkan veren “Dwellr” adı verilen applikasyon, hükümet kuruluşlarının sahip oldukları verileri kamuyla paylaşmak için, başlattıkları dijital dönüşümde dönüm noktası olarak değerlendiriliyor.

HER PROFİLE UYGUN SEÇENEK

(NEW YORK POSTA 1 )

C

(NEW YORK POSTA 1 ) New York’ta bir gezintiye çıktığınızda pek çok boş, uzun süredir kullanılmayan mekanlar dikkatleri çeker. Onyıllardır kullanılmayan bu alanların değeri zaman içinde kentteki emlak dönüşümünün etkisiyle şaşırtıcı bir hızla yükseldi. Örneğin Bron ’da her tarafı dökülen, çürümüş bir arsa 10 yıl içinde 16 bin dolardan 9 milyon dolara fırladı. Ancak binanın hala yerleşim zonunda olması ve düşük yoğunluklu bir yeleşim alanı olarak değerlendirilmesi yüzünden arsanın sahibi yılda 8 bin doların altında, çok düşük bir emlak vergisi ödüyor. Bunun gibi örnekler kentteki vergi gelirlerini arttırmak isteyen Bill de Blasio’yu harekete geçirdi. Blasio bu gibi kullanılmayan kent ortasındaki arsalarınn sahiplerini buralara ya yeni evler inşa etmelerini ya da konut inşa etmek isteyenlere satmaları yönünde baskı yapıyor. Bunun için de bu arsaların statüsünü değiştirerek yıllık vergi ödemelerini emlak rayiç bedeline göre belirliyor. Bu şekilde bu alanları atıl turmanın bedeli can yakıcı seviyelere gelmiş olacak. Buna göre beş yıl sonra bu alanlardan gelecek vergi gelirlerini yıllık 15,300 dolar artırmayı hede iyor.

BOŞ ARSALAR EN ÇOK STATEN ISLAND’DA

Williamsburg’taki Condo’ya REKOR İYAT (NEW YORK POSTA 1 )

13

Ev alanların profilleri Ev satın almak pek çok kimse için hayatlarının en büyük finansal işlemidir. Amerika’da alıcılar sadece bir eve sahip olmak için değil, aynı zamanda işlerindeki, aile koşullarındaki değişimlere uyum göstermek için de konut satın alıyorlar (NEW YORK POSTA 1 )

N

ational Association of Realtors adlı kuruluşun her yıl hazırladığı ev satın alanlar ve satanlarla ilgili araştırması bu sürece ilişkin ilginç veriler sunuyor. Emlak araşatırma şirketinin son raporundan bazı bulgular şöyle: Ev satın alanların yüzde 66’sı evli çi erden oluşuyor. Bu rakam, 2001’den bu yana en en yüksek oran. ALMADAN 12 HAFTA ARAŞTIRIYORLAR Ev satın alanların yüzde 42’si için sürecin ilk adımı online emlak sitelerini araş-

tırmak olmuş. Konut seçeneklerinin evden araştırılmasında İnternet kullanımı yüzde 92’ye erişmiş. Ortalama bir ev alıcısı 12 hafta araştırma yapıyor ve 10 ev görüyor. Ev satın alanların yüzde 88’i evlerini bir emlak komisyoncusu veya ajansından satın alıyor. Bu oran 2001’de yüzde 69’du. Aynı şekilde ev satanların yüzde 88’i satış sürecinde bir emlakçıdan yardım almış. Ev satanların üçte ikisi satıştan önce sadece bir emlakçıyla temas kuruyor. Bir emlakçının yardımı olmadan evlerini satanların oranı sadece yüzde 9. Bunların yarıya yakını evlerini satmadan önce alıcıyı tanıyor.

Applikasyon, taşınmak isteyen kullanıcıların kendi şartlarına göre en doğru bölgeyi, kenti, mahalleyi seçmelerine imkan verecek çok ayrıntılı verilerle yüklü. İster üniversiteden yeni mezun, ister emekli olun, ister çocuklu aile, ister bekar olun, app’de herkese ev fiyatları ve kiraları, profil, gelir, eğitim, hayat tarzı gibi kriterler açısından sınırsız seçenekler sunuyor.

Emlak sayfası A M E R İ K A’ D A K İ

TÜRKLERİN

GAZETESİ

emlak sohbetleri

www.emlaksohbetleri.com

işbirliğiyle hazırlanmaktadır. Sayfada yer almasını istediğiniz proje bilgilerinizi bize gönderebilirsiniz. e-mail: erdal@emlaksohbetleri.com


Kültür Sanat & Etkinlikler

11 Aralık 2013 Çarşamba

BİRBİRİNDEN İDDİALI İLMLER

Bu haftanın sinema rehberinde her biri diğerinden iddialı ve kaçırılmaması gereken filmler var. Yüzüklerin Efendisi’ndeki Orta Dünya’ya Hobbit serisi ile geri dönen Peter Jackson, üçlemenin ikinci filmini 3D ve IMA seçenekli olarak sunuyor. Geçtiğimiz günlerde sanat dünyasını yasa boğan bir trafik kazası sonucu genç yaşta hayatını kaybeden Paul Walker’ın en son rol aldığı filmlerden biri olan “Hours” bu hafta gösterimde. Oscar tahminlerinde şimdiden favo-

VİZYON

HALDU

N ARM

AĞAN

riler arasında adı geçen “American Hustle” ise gerek yıldız oyuncu kadrosu gerekse ilginç hikayesiyle sinemaseverlerin kayıtsız kalamayacağı yapımlar arasında.

THE HOBBIT: THE DESOLATION OF SMAUG

Anlaşılan yönetmen Peter Jackson yeni dünya tasarımlarından vazgeçmeye hiç niyetli değil. Yüzüklerin Efendisi serisinden sonra benzer sularda gezinen Hobbit filmleri bir üçleme olma yolunda. Serinin ilki Hobbit: Beklenmedik Yolculuk’ tan sonra şimdi de devam filmi olan yapım “The Desolation of Smaug” karşımızda. Misty Dağları’ndan geçmeyi başaran Thorin ve yanındakilerin Mirkwood ormanında geçen zorlu maceralarına odaklanan filmde, yanlarında Büyücü Gandalf olmadan ormanı geçmek zorunda olan Hobbitler insanların yaşadığı bölgeye ulaştığında Bilbo Baggins’in

cücelerle olan anlaşması son buluyor. Ekip Yalnız Dağ’a ulaştıktan sonra ejder Smaug’un inine giden Gizli Kapı’yı bulmaya çalışıyor. Peter Jackson’ın yönetmenliğindeki filmin uyarlama senaryosundaJackson’ın yanı sıra ilk filmde olduğu gibi Fran Walsh, Philippa Boyens ve Guillermo del Toro yeralıyor. Martin Freeman, Ian McKellen (Gandalf), Andy Serkis (Gollum), Richard Armitage (Thorin Meşekalkan), Lee Pace, Hugo Weaving, Elijah Wood ve Cate Blanchett ikinci bölümde tekrar karşımızda. ÖSTERİM TARİHİ 1 ARALIK

HOURS ‘Hours’ Katrina Kasırgası sonrasında geçen bir felaket gerilimi. Karısını doğum sırasında kaybeden Nolan (Paul Walker), yeni doğan bebeğini New Orleans’daki bir hastanede bulur ve umarsız bir durumda bebeğin hayatını korumaya çalışır. Aktör Paul Walker (Hızlı ve Öfkeli/Fast and Furious yapımında Brian’ı canlandıran ve kısa bir süre önce trafik kazasında hayatını kaybeden oyuncu), Eric Heisserer tarafından yazılıp yönetilen filmin bütün yükünü omuzluyor. ÖSTERİM TARİHİ 1 ARALIK

NEW YORK’TA

dolup taşan 24 saat uyumayan müthiş dinamik bir kent. Gidilecek, gezilecek, görülecek çok şey var. Posta212 okurlarına

etkinlikleri

hafta sonu kentteki kültür etkinliklerden bir derleme yaptık

“RITUALS O RENTED ISLAND MANHATTAN, 1 0 1 0”

(SERGİ) New York 19 0’lerde terk edilmiş binaları ve suç oranının yüksekliği ile kasvetli bir kentti. Öte yandan kentin boş binaları, özellikle de ünlü loft’ları geniş mekanlara ihtiyaç duyan performans sanatçıları için tam bir cennet haline gelinmişti. Sanatçılar objelerle oyunlar oynadılar, geleneksel hikayeleri tersyüz ettiler, keyfi hareketlerden dans formları yarattılar. Ticari kaygılardan uzak durarak bazen sadece arkadaşlarından oluşan küçük topluluklara sanatlarını özgürce sergilediler. Şimdi geriye bakıldığında, yaratılan eserlerin özgünlüğü, New York’un performans sanatının altın çağına evsahipliği yaptığını gösteriyor. Tabii o zamanlar bu sanatçıların işleri henüz kabul görmemişti. Dönemin çalışmalarını biraraya getiren bu büyüleyici sergide fotoğra ar, heykeller, videolar, senaryolardan oluşuyor. Sizi New York’un yakın tarihine götüren bu olağanüstü sergiyi kaçırmayın. Mekan Whitney Museum of Art Adres 945 Madison Ave, Upper East Side Bilet fiyatları Yetişkinlere 20 dolar, öğrencilere 16 dolar, 16 yaşın altındakilere ücretsiz. . hitney.org

THE LION KIN

(MÜZİKAL) Disney’in bu ünlü çizgi filmi, yönetmen Julie Taymor’un elinde muhteşem bir renk ve aksiyon performansına dönüşüyor. Broadway’in en ünlü oyunlarından the Lion King’de Elton John’un müzikleri Afro-Amerikan ritim ve müzikleriy-

UN HOME le harmanlanmış. Kuklanın en zarif örnekleri, türlü türlü canavarlar, yaratıklar, gösteriyi tam anlamıyla bir Broadway klasiğine dönüştürüyor. Mekan Minskoff Theatre Adres 200 W 45th St. Midtown West Bilet fiyatları 89-1 2 .minsko theatre.com

(TİYATRO) Çizgi romancı Alison Bechdel’in yaşamını anlattığı çok beğenilen öykü üç büyük sanatçı tarafından müzikale dönüştürülünce ortaya çok beğenilen bir gösteri çıktı. Gösteriyi ilginç kılan başka bir faktör de gay erkeklerin müzik sahnesindeki ağırlıklarını artırmalarına paralel olarak Bechdel’in lezbiyen dünyasının karakterlerini sanatsal bir estetikle ancak korkusuzca betimlemesine dayanıyor. Mekan Public Theater Adres 425 Lafayette St, East Village Bilet fiyatları 80 dolar .publictheater.org

DISCOVERY TIMES S UARE

(MÜ E) New York’un atardamarlarından Times Square’nin bu yeni sergi alanı dünyanın her tarafından nitelikli sergilerin sınırlı bir edisyonunu izleyicilere sunmak üzere tasarlandı. Daha önce New York Times’ın bulunduğu bina 60 bin square-foot’luk bir alana yayılıyor. Binanın içinde ayrıca özel etkinlikler için bir alan, bilgilenme amaçlı yaratılmış ayrı bir bölüm ve bir caf bulunuyor. Adres 226 W 44th St Midtown West Bilet fiyatları Yetişkinler 19-2 dolar, çocuklar 14-20 dolar. .discoveryts .com

IRST DATE

TRAP FOR CINDERELLA Başına gelen bir yangın felaketinde vücudunun büyük bir bölümü feci bir şekilde yanan bir kadının dramını anlatan “Trap for Cinderella”nın ana karakteri, yangından sonrası bir süre komada kalır ve hafıza kaybına uğrar. Kadına takıntılı bir şekilde bağlı olan çocukluk arkadaşı, onun bu haline çok üzülür. Bütün olanakları zorlayarak kadını bu durumdan kurtarmaya çalışır. Bu çaba sırasında ortaya çıkan bazı sırlar, olayın aslında çok farklı olduğunu gösterir ve herşey daha gizemli bir hale bürünür. Filmin kadrosunda Ale andra Roach, Aneurin Barnard, Tuppence Middleton var, yönetmen ise Iain Softley. ÖSTERİM TARİHİ 1 ARALIK

(MÜ İKAL KOMEDİ) İlk ört Broadway’in her zaman ilgisini çeken tehlikesiz, ortalama olarak herkesin beğendiği bir konudur. First Date de işe gişe açısından bakan başarılı bir müzikal komedi. Oyunun çıkış noktası da bir restaurant’ta muhtemel romantik bir tanışma ve arkasından gelecek aşk oluşturuyor. Gergin bir ofis çalışanı olan Aaron ve bohem sanatçı Casey önce beklendiği gibi biraz rahatsız edici bir şekilde tanışırlar, birbirlerini sinirlendirirler. Sonrasında işler farklı gelişir. First Love aşk okunu izleyenlerin tam kalbine saplıyor. Mekan Longacre Theatre Adres 220 W 48th St, Midtown West Bilet fiyatları 35-13 dolar .firstdatethemusical.com

oyun organizasyonunda çalışmaya başladıklarında ilk anlarda yalın ve zekice görünen bu planın, başka boyutları olduğunu farkederler. Filmi “Silver Linings Playbook” ile geçen sezonun en çok ses getiren yapımlarından birine imza atan ve bu filmle iki dalda Oscar adayı olan David O. Russell yönetiyor. Yıldız oyuncularıyla dikkat çeken filmin oyuncu kadrosunda Jennifer Lawrence, Bradley Cooper, Christian Bale, Amy Adams ve Jeremy Renner var. ÖSTERİM TARİHİ 1 ARALIK

THE CLOISTERS

(MÜ E) Washington Height’teki bu tarih ve kültür müzesi haftasonu New York’ta çocuklarla yapılacak en iyi aktivitelerden biri. Mekan zaten çeşitli şehir rehberlerinde New York’un mutlaka gezilmesi gereken 50 mekanından biri olarak gösterildiğini hatırlatalım. Müzenin kale kapıları, kemerleri mekanın Orta Çağ’dan kaldığı havasını yaratsa da sadece 100 yıl önce inşa edilmiş. Adres Fort Tryon Park, 99 Margaeret Corbin Dr, Washington Heights .metmuseum.org

AMERICAN HUSTLE

19 0’lerde geçen gerçek bir hikayeden uyarlanan filmde usta dolandırıcı Irving Rosenfeld ve ortağı Sydney Prosser genç ve yetenekli bir FBI ajanı olan Richie DiMaso tarafından yakalanır. Hüküm giymemek uğruna FBI için çalışmaya başlarlar. FBI’dan gelen teklifi kabul edip, kendileri gibi usta dolandırıcıları insanları teşhis etmekle görevlendirilirler. Ajan DiMaso ve çalışma arkadaşları tarafından hazırlanan plana göre, Atlantic City’de ünlü kumarcıların katıldığı geniş çaplı bir

New York binbir türlü kültürel, sanatsal, eğlence etkinlikleriyle

A CHRISTMAS STORY THE MUSICAL (MÜ İKAL) 1983 yapımı “A Christmas Story” adlı film o kadar sevildi ki, sonradan “Its Wonderful Life” “A Christmas Carol” ve “Love Actually” gibi pek çok filme ilham verdi. Ama yönetmen Bob Clark’ın yorumunda oyun yetişkinleri acımasızca hicveden bir yoruma dönüşüyor. A8980 ve 10990’larda yetişen kuşakların bu dönemlere dair anti otoriter eğilimlerini başarıyla işleyen yönetmen, ortaya keyi i bir gösteri çıkartmayı başarıyor. Mekan Theater at Square Garden Adres 4 Pennsylvania Plaza (Seventh Ave) Midtown West Bilet fiyatları 39-159 dolar . achristmasstorythemusical.com


Life & Style

Nurdan Yüzbaşıoğlu

11 Aralık 2013 Çarşamba

nurdanusa@gmail.com

Psikolojinin önemi İnsanların mutlu olması türlü sebeplere bağlıdır. İş hayatındaki başarılar, aile hayatındaki uyum, sosyal hayattaki ilişkilerin sağlıklı olması mutlu olmamızı sağlar. Peki tüm bu ilişkiler yumağını nasıl doğru yöneteceğiz? İşte burada psikoloji devreye giriyor. Bu alanlardaki mutluluğumuz kendimizi ve karşımızdaki kişileri tanıma, doğru yorumlama ve iletişim becerilerimize bağlı. Psikoloji ise bunları doğru yapabilmek için bir fırsat. Psikolojik değerlendirmeleri doğru yapabilirsek insanları anlar, davranışları doğru tanımlar, durumları önceden kestirebilir ve kontrol edebiliriz. Psikolojiye ilgi duymayan çok az insan vardır. İnsanların birbirini anlama açlığı psikolojiye ilgiyi körükler. Geçenlerde katıldığım psikolog Gülhan Akşit Şener’in verdiği bir seminerde gözlemlerim bu bilgimin doğruluğunu bir kez daha kanıtladı. Her yaştan her kesimden insanın bu konuya karşı olan ilgisi inanılmazdı. Herkes bu ilişkiler kaosunu çözmek istiyor ve bu bilgiyi kendi yaşamına uyarlamak istiyordu. Görünen o ki evli, bekar, genç, yaşlı herkesin insanı tanımaya, neyi neden nasıl yaptığını anlamaya ihtiyacı var. Bu arada psikolojinin bir bilim dalı olduğunu da atlamamak lazım. Bu yüz-

den insan davranışları ile ilgili bilgilere de deneysel yöntemler ile ulaşır. Psikoloji biliminin kavram ve süreçlerini anlayan bireyler daha bilinçli olurlar dolayısıyla bu bireylerin oluşturacağı toplum da daha sağlıklı ve bilinç düzeyi yüksek bir toplum olur. Günümüzde psikolojinin bulgularından çok değişik alanlarda faydalanılmaktadır. Eğitim, tıp, ekonomi gibi alanlarda psikolojik bilgiler insanların daha başarılı olmasına sebep olmaktadır. Toplumdaki sorunların çoğunun insan davranışlarıyla alakalı olduğu düşünülürse psikolojinin çok sayıda çalışma alanı olduğunu görmek şaşırtıcı olmayacaktır. Yakın gelecekte psikoloji bilimi, insanın bütün yönlerinin birlikte ve etkileşimsel bir anlayışla ele alınabileceği daha karmaşık modeller oluşturarak, insanı anlamada bir sıçrama yapmaya hazırlanıyor gibi görünmektedir. Ebbinghaus’un ifadesiyle “geçmişi uzun ama tarihi kısa” olan psikoloji bilimi, giderek daha karmaşık gözüken insan özelliklerini mercek altına almakta ve sistematik olarak yürütülen gözlem ve deneyleri kullanmaya devam etmektedir.

Curacao Hollanda Antillerinden birisi olan Curaçao, karayiplerde yer alır ve Antillerin başkenti olan ve nüfusu 150 bin olan güzel Willemstad şehrine ev sahipliği yapar. Antilleri oluşturan diğer adalar Aruba, Bonaire, Saba, St. Eustasius ve St. Maartin’in Hollanda bölümüdür. Sömürge döneminin etkisiyle hollanda mimarisinden izler taşıyan Curacao ‘tropiklerin Amsterdamı’ olarak anılıyor.Ada yüzölçümü açısından küçük olsa da imkanlar oldukça fazla.38 harika plajı bulunan adada şnorkelle dalıştan tüplü dalışa kadar birçok aktivite mevcut. Dünyanın en uzun yüzer yaya köprüsü curacaoda bulunuyor.Başkent Willemstad ise kentin mimari yapısı ile büyüleyici ve 1988 yılında dünya kültür mirası listesine alınmış. Curacao Hollanda’ya bağlı ancak özerk bir statüye sahip ve Hollanda Antilleri olarak da anılıyor. Curacao birasının dünyada başka bir eşi

yok .Çünkü bira arıtılmış deniz suyundan yapılıyor. Ada çok hijyenik olduğundan güven içinde yiyecek ve içecek tüketebilirsiniz. Curacao da gezilecek yerlerden bir tanesi CURACAO SEA AQUARİUM 400 farklı tür deniz canlısı görebileceğiniz bu dev akvaryumda ,dilerseniz dalış yapmanız ,dilerseniz yunuslarla ve deniz aslanları ile yapılan özel programlara katılmanız mümkün. Sadece 1 1 kilometrekare olan adada, Hollandaca, Papiamento dili, İngilizce ve İspanyolca konuşulmaktadır. Çoğu Karayip Adaları’nda da olduğu gibi, yüksek sezon Kasım’dan Nisan’a kadardır. Diğer dönemlerde yarı yarıya ucuz konaklama bulabilrsiniz. Bonaire’de de olduğu gibi adanın hemen hemen her yerinden kıyıdan dalış yapmanız mümkündür. Aynı zamanda 20 kilometrelik

Dört katmanlı cam

Leonardo Fioravanti tarafından tasarlanan bu cam dört katmandan oluşmakta. Birinci katman (havayla temas halindeki), güneş ışınlarını filtreliyor ve suyu uzaklaştırıyor. İkinci katman, cam üzerindeki tozların kenarlara doğru itilmesini sağlıyor. Üçüncü katman, cam üzerindeki tozu algılayıp ikinci katmanın harekete geçmesini sağlıyor. Ve son olarak dördüncü katman ise tüm bu mekanizmanın elektrik enerjisini sağlıyor. Nanoteknoloji ürünü olan bu camın seri üretimi 5 yıl içerisinde başlayacak gibi gözüküyor...

Psikolojinizin her daim iyi olması dileğiyle.

Standard Hotel standard grill Bir zamanlar terk edilmiş demir yolu hattı yeşillendirilip bir park olarak High Line adıyla hizmete girince, gözler Manhattan’ın güneybatısında Hudson Nehri boyunca uzanan Meatpacking e çevrildi. Ve 2008’in sonunda parkın üzerinde yükselen cam binasıyla The Standard High Line açıldığında Meatpacking’de yeni bir dönem başladı. Otel 18 katlı ve 33 odalı dev cam bir blogdan oluşuyor. Bu otel semtin en yüksek binası ve inanılmaz bir New York manzarasına sahip. Misafirler, odalarından High Line Park’ta yürüyenleri rahatça görebi-

liyor. Otel duayen Andre Balazs’ın son eseri. The Standard High Line, giriş katındaki restoranları ve çatı katındaki gece kulüpleriyle de popüler. The Standart Grill ise, Michelin yıldızlı şefi Dan Silverman sayesinde şehrin en sevilen bistrolarından birisi. New York’un en hip bölgesi Meatpacking District’de yer alan The Standard High Line tüm cazibesiyle sizi bekliyor. Kısa süre için bile olsa eğer New York’taysanız özellikle hafta sonu akşam üstünden itibaren Standard Grill de sosyalleşebilirsiniz.

Curacao Sualtı Marin Parkı ve güney doğu sahil şeridinde bulunan 1500 hektarlık resi er size unutlumaz dalış maceraları sunacaktır. Ortalama su sıcaklığı 25-28 derece olup, 1.5 mm’lik shortie veya 3 mm’lik full elbise ile rahatlıkla dalış yapabilirsiniz. Tüm yıl boyunca dalış yapabileceğiniz bu adada, sualtı görünürlüğü 30 metrenin üzerindedir. Curacao’nun ekonomisi yıllardır gemiciliğe bağlı olduğu için, sualtının gemi batıklarıyla dolu olmasına şaşmamak gerekir. Adanın en meşhur batığı Superior Producer isimli bir kargo gemisidir. Gemi 19 yılında Willemstad’da batmıştır. CURACAO’DAKİ EN İYİ DALIŞ NOKTASI Mushroom Forest The Superior Producer Hell’s Corner House Reef at Habitat Curacao Tugboat at Caracasbaii

e rey New York da ünlü markaların koleksiyonlarındaki en özel parçaları bulabileceğiniz adreslerden en önemlisidir Jeffrey. Ünlü designerlar koleksiyonlarındaki bazı parçaları sadece Jeffrey e verdiklerinden en unique parçaları burada bulabilirsiniz. Eğitimli satış personeli size personal shopper gibi hizmet verebileceğinden alışverişiniz oldukça keyi i geçer. Ürünlerin seçimi çok profesyonel bir ekip tarafından yapılır ve her parça bir diğeriyle rahatça kombinlenebilecek şekilde seçilir. Meatpacking deki bu alışveriş vahası özel parçalar bulmaya hevesli herkesi memnun edebilecek kapasitededir. Ziyaret etmenizi öneririm.

Seksi reklamlar kadınlarda İŞE YARAMIYOR Seksi ön plana çıkartan gazete ve televizyon reklamlarının bir ürünü sattırabileceği yönünde yaygın bir inanış olsa da araştırmalar bu taktiğin kadınlarda işe yaramadığını gösteriyor

rammy 2014 adayları açıklandı (NEW YORK –POSTA 212)

M

üzik dünyasının en prestijli ödülleri arasında yer alan 2014 Grammy Ödülleri Adayları her yıl olduğu gibi görkemli bir törenle açıklandı. Gecede Robin Thicke, Lorde, Katy Perry, Macklemore Ryan Lewis canlı performans sergiledi. Rap şarkıcısı Jay Z, rap ve pop kategorilerinde 9 adaylıkla listenin en çok dikkat çeken ismi oldu. Macklemore Ryan Lewis, Justin Timberlake, Pharrell ve Kendrick Lamar ise ’şer adaylıkla ödüle en yakın kişiler arasında görülüyorlar. 26 Ocak Pazar akşamı Los Angeles Staples Center’da sahiplerini bulacak olan 56.Grammy Ödülleri’nin dikkat çeken bazı kategorilerinin adayları şöyle: YILIN ALBÜMÜ: “The Blessed Unrest” Sara Bareilles “Random Access Memories” Daft Punk “ ood Kid, M.A.A.D City” Kendrick Lamar “The Heist” Macklemore Ryan Lewis “Red” Taylor Swift YILIN ŞARKISI: “ ust ive Me A Reason” Jeff Bhasker, Pink Nate Ruess, songwriters (Pink Featuring Nate Ruess)

“Locked Out O Heaven” Philip Lawrence, Ari Levine Bruno Mars, songwriters (Bruno Mars) “Roar” Lukasz Gottwald, Ma Martin, Bonnie McKee, Katy Perry Henry Walter, songwriters (Katy Perry) “Royals” Joel Little Ella Yelich O’Connor, songwriters (Lorde)

“Same Love” Ben Haggerty, Mary Lambert Ryan Lewis, songwriters (Macklemore Ryan Lewis Featuring Mary Lambert) YILIN ŞARKICISI: James Blake Kendrick Lamar Macklemore Ryan Lewis Kacey Musgraves Ed Sheeran

(NEW YORK –POSTA 212)

T

he Association for Psychological Science (Psikoloji Bilimi Derneği) tarafından yayınlanan Psychological Science Dergisi’nde yer alan çalışmaya göre, açık bir şekilde seksi imgeler kullanılan dergi ya da televizyon reklamları kadınların reklamı yapılan ürünü satın almasını engelliyor.

KADINLAR OLUMSUZ BAKIYOR Araştırma sonuçları, kadınların ürünün fiyatıyla ilişkili olarak seksi imgelere karşı içgüdüsel olarak olumsuz bir tepki verdiğini ortaya çıkartıyor. Kadınlar ucuz bir ürünün reklamında seksi imgeler kullanılıyorsa bu ürünlerden hoşlanmıyor. Fakat bu olumsuz tepkiler ürünün fiyatı yükseldikçe azalıyor. Bu davranış şekli erkeklerde gözlemlenmiyor. Minnesota Üniversitesi’nde araştırmacı ve psikoloji alanında uzman Kathleen Vohs bu durumun nedenini şöyle açıklıyor: “Kadınlar seksi imgelere karşı genellikle içten gelen doğal bir negatif tepki gösteriyor. Cinsel ekonomi teorisine göre bunun nedeni şu: Cinsellikle ilgili imgelerin kullanılması, seksi nadir ve özel olarak tanımlayan kadınların ilgisini

çekme amacına ters düşer.” Bu kadınların reklamlardaki cinsellikten hoşlanmadığını gösteren ilk araştırma değil. Fakat, yine de reklamlarda kullanılan seksi imgelerin oranı 1983-2003 yılları arasında yüzde 15’ten yüzde 2 ’ye yükselmiş.


DUY DA İNANMA

SantaCon’da bu kez yaramazlık yok

Noel Baba kıya etleri giymiş insanların çılgınlar gibi eğlendiği SantaCon etkinliklerinde bu yıl aşırılığa kaçılmaması için önlemler alınıyor. Santalar, 1 Aralık Cumartesi günü yaramazlık yapmayacaklarına söz verseler de bu sözü tutacakları şüpheli

(NEW YORK –POSTA 212)

D

ünyanın pek çok ülkesinde kutlanan SantoCon etkinlikleri için New York polisi bu yıl önlemlerini şimdiden almaya başladı. Diğer yandan SantaCon organizatörleri her yıl geleneksel olarak düzenlenen etkinlikteki hoş olmayan sahnelerin bu yıl da tekrarlanmaması için kent yerel politikacıları ile birlikte beraber çalışıyor.

www.posta212.com

• YIL 1 • SAYI 30

POLİS YARAMAZLIĞI ENGELLEYECEK Her yıl Santa Claus gösterilerinde sokaklarda yaşanan tartışmalar, kavgalar, sarhoşların sokaklara kusması gibi kamuoyunu rahatsız eden görüntülere karşı New York polis departmanı, gönüllülerle beraber bu yılki aktivitenin sadece eğlence niteliğiyle öne çıkması için çalışıyor. DANİMARKA’DAN DÜNYAYA YAYILDI Sokaklarda ve barlarda Noel Baba kıyafetleri giymiş insanların kitlesel halde toplanıp çılgınlar gibi eğlendiği SantaCon etkinlikleri zaman zaman çığrın-

dan çıkabiliyor. Yaramaz Santa’lar olarak da bilinen etkinlikte biraz müstehcen sayılabilecek Santa kıyafetleri giymiş kalabalıklar, yine içeriği biraz ‘yaramaz’ sayılabilecek Christmas şarkıları söylüyor, sokaktan gelene geçene küçük hediyeler dağıyorlar. İlk olarak 19 4’de Danimarkalı activist tiyatro grubu Solvognen’in Kopenhang sokaklarına aktardığı bu zararsız, neşeli etkinlik hızla dünyanın her köşesine yayılmıştı.

11 Aralık 2013 Çarşamba

Washington’da Noel bir başkadır Hayvanat Bahçesi süslendi Washington’daki Hayvanat Bahçesi de, Noel mevsimi için binlerce ışıklandırmayla yapılan süslemeler ve kış temalı el işleri, buz heykelleri, Noel şarkıları söyleyen korolar ve küçük çocuklar için hikaye anlatıcılarının bulunduğu faaliyetlerle Noel mevsimini kutluyor.

Amerika’nın birçok eyaletinde Noel için etkinlikler düzenlenir. Başkent Washington’da ücretsiz olarak sunulan bazı aaliyetleri sizin için derledik

(İLHAN TANIR WASHIN TON POSTA 1 )

A

merika’da, kasım ayının üçüncü perşembesi kutlanan Şükran Günü ile birlikte, Noel ve Yılbaşı mevsimine girilmiş olur. Hıristiyanlık dininin peygamberi Hz. İsa’nın doğumu olarak kabul edilen 25 Aralık tarihinde Noel Kutlamaları yapılırken, bundan bir hafta sonra da, yılbaşı kutlamaları yapılıyor. Bu yaklaşık bir aylık dönem de, genel olarak ‘tatil mevsimi’ olarak insanların birbirlerine iyi dileklerini sunduğu ve çarşıda, pazarda veya iş yerlerinde ‘iyi tatiller veya bayramlar’ olarak hitap edildiği, daha canlı bir mevsimdir. Bu dönemde, ABD’nin birçok eyaletinde bayram mevsimi etkinlikleri düzenlenir. Washington’da ücretsiz olarak sunulan bazı etkinler şöyle:

Büyük Noel ağaçları süslendi ve ışıklandırıldı Gerek Beyaz Saray’ın güney bahçesine konulan çam ağacı gerekse Virginia ve Maryland’daki federal devlet binalarına yakın yerlerde kurulan Çam ağaçlarının ilk kez süslenmesi ve ışıklandırılması eğlence ve konserlerle yapılır.

Botanik Bahçesi Washington’da Amerikan Kongresi’nin hemen yanında bulunan Botanik Bahçesi, her yıl olduğu gibi bu yıl da, oyuncak trenler ve Washington’daki tarihi binaların minyatürlerinin sunulduğu sergilere evsahipliği yapıyor.

Annapolis Noel Işıkları Bot eçit Töreni Yine Aralık ayının 14’ünde, Maryland eyaletinin başkenti Annapolis’de, bot sahiplerinin, kendi botlarını süsleyerek yaptıkları geleneksel Işıltılı Festival ve Geçit töreni var.

Leesburg Bayram eçit Töreni Aralık ayının 14’ünde, Noel Baba ve diğer bazı simgesel karakterler, Ale andria şehrinin ana caddesi olan King Street’de bir geçit töreni yapacaklar.

Mormon Tapınağı Washington çevresinde, Maryland yolunda bulunan görkemli Mormon Tapınağı da 450 bin ışıltılı Noel süslemeleriyle kapılarını ziyaretçilere açıyor.


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.