POSTA212 - SAYI 29 - EK

Page 1

BİLİM E LİLİ İN SIRLARINA EL ATTI

‘DETOKS MUCİZESİ’Nİ ARA TIRDI ■ Dünyanın en iyi ve en ekonomik detoks merkezlerinin olduğu Tayland'daki Samui adasında, toksinlerden arınmayı inceledik

»5’DE

» 8-9’DA

Ahmet Buğdaycı

HAFTALIK ÜCRETSİZ

A M E R İ K A’ D A K İ

Amerikan eğitim sistemi dökülüyor ■ Amerikan eğitimi yüzyıla ayak uyduramıyor. Edebiyat ve matematik yerlerde sürünürken, 6 milyon kişi okuma-yazma bilmiyor.

»6’DA

TÜRKLERİN

Dünya genelinde her dört aileden birinde aile içi şiddet var. Her kadından biri ziksel ya da cinsel şiddete maruz kalıyor ve her yıl 6 milyon genç kız saldırıya uğruyor » 5’TE

Ferrari rekor yata satıldı

1 6 model 25 LM

» 16’DA

Ressamlık hayali GER EK OLDU ■ New York’ta üst düzey yöneticilik yapan turizmci Senem Sözen, hobi olarak başladığı resim sanatında ilk sergisini açtı. » 2’DE

GAZETESİ

www.posta212.com • • YIL 1 • SAYI 29

BU İNSANLIK DEĞİL!

İstanbul depremi iddiası

HALDUN ARMA AN İLE

İZYON

■ Bu hafta gösterime giren filmler arasında en dikkat çekeni Ethan Joel Coen imzalı ‘Inside Llewyn Davis’... »14’TE

NURDAN YÜZBA IO LU İLE

LIFE AND STYLE

■ Pek çok ünlü starın tercihi Lübnan asıllı moda tasarımcısı Elie Saab ve kafa dinlemek isteyenlere Mexico Cancun’un kıyı şehri Tulum... »15’DE

Kara tablo ■ BM’nin AIDS raporuna göre, dünyada 35,3 milyon HIV taşıyıcısı var ve 1,6 milyon kişi AIDS yüzünden hayatını kaybetti. »2’DE

4 Aralık 2013 Çarşamba

■ ABD’deki Columbia Üniversitesi’ne bağlı Lamont-Doherty Dünya Gözlemevi’nden sismikjeoloji uzmanı Profesör Leonardo Seeber’den korkunç iddia: Marmara Denizi’ndeki Çınarcık fayı kırıldığında çok büyük bir tsunami olacak, Boğaz’ın rengi değişecek. »3’TE

Obezite illeti ■ ABD, bütün önlemlere

rağmen yüzde 33,8 ile dünya obezite sıralamasında ilk sırada yer alıyor. » 11’DE

Ünlülerin fotoğrafçısı ■ Sinem Yazıcı tutkusunun peşine düştü ve şimdilerde dünyanın en ünlü moda dergileriyle çalışıyor.

» 2’DE

Türk girişimci ABD’de trend ■ ‘I Am Modern’

dergisinin kurucusu Hülya Aksu, başarısının sırrını anlattı. » 4’TE

Köpeklere emeklilik hakkı »

16’DA

Adnan Onaran

Yılın son derbisini yazdı »

12’DE

SEMT PAZARLARINA HÜCUM ■ Aralık ayı New Yorklular için kelimenin tam anlamıyla bir ‘alışveriş çılgınlığı’ demek. »15’TE


Toplum Yaşam

4 Aralık 2013 Çarşamba

Ressamlık hayalini GERÇEKLEŞTİRDİ SERA TOKAY Carnegie Hall’da (NEW YORK-POSTA212) Türkiye’nin yetiştirdiği ender sanatçılardan biri olan Sera Tokay Philharmonie de Chambre Lutèce orkestrası New York’ta 28 Ocak’ta konser verecek. Dünyaca Ünlü Carnegie Hall Salonu’nda düzenlenecek olan klasik müzik konseri saat 20.00’de başlayacak. Fransa’da yaşayan kadın orkestra şefi Sera Tokay’ın, Philharmonie de Chambre Lutèce orkestrası ile performans sergileyeceği konserin biletleri cuma günü satışa sunuldu. Konserle ilgili daha fazla bilgiyi www.carnegiehall.org internet sitesinden almak mümkün.

Senem Sözen hobi olarak başladığı resim sanatında açtığı ilk sergisiyle profesyonelliğe adım attı. Eserlerini sanatseverlerle buluşturan Sözen’i açılışta dostları da yanlız bırakmadı EREN ABDULLAHOĞLU NEW YORK

N

ew York’ta Grand Soho Hotel’de üst düzey yönetici olan turizmci Senem Sözen hobi olarak başladığı resim sanatında açtığı ilk sergisiyle profesyonelliğe adım attı. Sanat çalışmalarını 14 yıldır New York’ta sürdüren genç ressam Senem Sözen, uzun yıllar sonra eserlerini East Village’ta New York’lu sanat severlerin beğenisine sundu. Süper Kadın, Ağız, Hamamböceği, Temiz Aşk, Makine, Etkile-

(MINNESOTA - POSTA 212) İzmir doğumlu genç yetenek Can Canbolat, Dokuz Eylül Üniversitesi Devlet Konservatuarı’ndan mezun oldu. Yaklaşık 4 yıl önce Minnesota’nın Duluth şehrinde gerçekleşen opera festivalinde uluslararı bir orkestrada performans sergilemek için ABD’ye geldi.

TAM BURSLU OKUDU O esnada, şimdiki profesörü olan Minnesota Üniversitesi’nden Mark Björk ile tanıştı. Profesör Björk, Canbolat’taki yeteneğin farkına vararak kendisinin ABD’de yüksek lisans eğitimi yapmasını istedi. O esnada böyle bir ücreti karşılayacak durumda olmadığını söyleyen Canbolat, daha sonra bir takım burs başvurularında bulunarak, Minnesota Üniversitesi’nden tam burslu olarak okumaya hak kazandı. ABD’de eğitim görebilmesi için Profesör Mark Björk’un yanı sıra, Minnesota’daki bir çok Türk Amerikan ailenin kendisine destek olmak için yardım gecesi düzenlediklerini söyleyen Canbolat, “Şu an onlar sayesinde Minnesota’da eğitim görüyorum” dedi.

DOKTORA YAPACAK

6 Aralık tarihinde Minnesota Üniversitesi’nde gerçekleşecek mezuniyet resitali ile müzikseverlerle buluşmaya hazırlanan Canbolat, Ocak ayında doktora eğitimine başlamayı planlıyor. Kariyerine, Türkiye’de veya Amerika’da devam edeceğine henüz karar vermediğini söyleyen Türk keman sanatçısı, “Aslında, bir noktada Türkiye’ye dönüp, klasik müzik ile ilgili eğitimcilik ve performas alanında yer almayı hedefliyorum. Ama, hem kendimi geliştirmek, hem de buradaki imkanlardan faydalanmak açısından önümüzdeki yaklaşık 4 yıl boyunca Amerika’da kalmayı düşünüyorum” diyor.

MÜZİK ŞÖLENİNE HAZIR OLUN

Genç kemancı Canbolat, yüksek lisans eğitimini tamamlamasına bir ay kala, Minnesota Üniversitesi’nin Lloyd Ultan Recital Hall - Ferguson Hall adlı salonunda bir performans sergileyecek. Müzik kariyerinin yanı sıra, Minnesota Türk Amerikan Derneği’nde (TAAM) öğrenci temsilciliği ve Turkish American Student Association ‘da (TASA) başkanlık yapan Canbolat’ın 6 Aralık tarihinde Minnesota Üniversitesi’nde gerçekleşecek mezuniyet resitali ile ilgili detaylı bilgiyi https://events.umn.edu/030679 internet adresinden alabilirsiniz.

yıda kitap, reprodüksiyon ve benzeri dokümanlar toplamıştım ve hala da buna devam ediyorum.’’ Sözen, ‘’University Of Connecticut Storrs’tan mezun olduktan sonra bu işe, dört elle sarıldım ve kendimi biraz daha geliştirdim. Uzun zamandır hayalini kurduğum ve bugünde resimlerimi sanatseverlere buluşturduğum için çok mutluyum” diye konuştu.

Büyük oynuyor

Genç kemancıdan MEZUNİYET RESİTALİ Müzik eğitimini ABD’de sürdüren keman sanatçısı Can Canbolat, 6 Aralık tarihinde Minnesota Üniversitesi’nde mezuniyet resitali verecek

şim, Kraliçem, Deli Kız, Ryan ve Ben’’ adlı eserlerini sanatseverlere buluşturan Sözen’i açılışta dostla-

rı yanlız bırakmadı. Çocukluğundan bu yana resme düşkün olduğunu bildiren Sözen, “Aslında resim ve ressamlık bir hedefim değildi, sonradan bir hobi olarak gelişti. Boş zamanlarımda vakit geçirmek ve kendimi dinlemek için böyle bir uğraşa koyuldum’’ dedi. Genç ressam sözen şunları söyledi;”Daha sonra zamanla çizgilerim gelişti, renkler yerli yerine oturdu çevremden de beğeni alınca bu işi daha sonra gerçekten ciddi almaya başladım. Okul yıllarında öyle belirgin bir merakım yoktu bu işe. Yakın yıllarda başladım sayılır. Resim ile ilgili çok sa-

Sinem Yazıcı reklam sektöründe 15 yıl çalıştıktan sonra içindeki sesi dinledi ve fotoğrafçılık tutkusunun peşine düştü. Yaptığı moda çekimleriyle önce Türkiye’de sesini duyurdu. Sonra New York’a geldi, dünyanın en ünlü moda dergileriyle, modelleriyle çalışmaya başlayarak bir başarı hikayesine imza attı ERTAN BEZEN NEW YORK- POSTA212

S

inem Yazıcı uzun yıllar reklam ve ajans sektöründe çalıştıktan sonra kendini moda fotoğrafçılığına adadı. Fotoğrafları dünyaca ünlü birçok dergiye kapak olan ve ünlü modellerle çalışan Sinem Yazıcı, başarı öyküsünü POSTA212’ye anlattı. ■ Ne zaman New York’a geldiniz? New York’a 1 yıl önce geldim. Daha öncesinde okul için buradaydım. 2000’li yılların başlarında. ■ Bize biraz geçmiş iş tecrübelerinizden bahsedermisiniz? Reklamcılık üzerine eğitim aldıktan sonra 15 yıl kadar reklamcılık ve ilgili konular üzerine iş hayatım oldu. Bunun yanı sıra bazı markaların reklam filmlerinde ve çağrı merkezlerinde seslendirme de yapıyorum. 30 yaşımda kendimi Digiturk’ün reklam müdürü olarak buldum. Ama içimde başka bir tutku taşıyordum, fotoğrafçılık konusunda içimden bir ses beni itiyordu. Ben de tüm kariyerime nokta koyarak fotoğrafçı olmaya karar verdim. İşhayatında hedeflerime ulaşmıştım artık. Yeni hedeflerin yolunu çizmiştim bile. ■ Fotoğrafçılığa nasıl başladınız? Fotoğrafçılığa 2008’de fotoğraf sanatçısı Muammer Yanmaz’ın yanında bir hobi olarak başladım. Reklamcılığı aklımda tamamen bitirince 15 yıllık kariyerime son verdim. Ani bir kararla New York Film Academy’de fotoğrafçılık eğitimi almaya başladım. New York’ta eğitimim bitip Türkiye’ye geri döndükten sonra 1 yıl kadar ünlü moda fotoğrafçısı Tamer Yılmaz’ın yanında asistanlık yaptım. Okul sonrası o da benim için çok büyük

bir tecrübe, bir nevi okul gibi oldu. ■ Fotoğrafçılık konusunda örnek aldığınız ve idol olarak benimsediğiniz isimler var mı? Mert & Marcus’u çok beğenerek takip ediyorum. İngiliz fotoğrafçı Miles Aldridge’i onun işlerini çok beğeniyorum. Yaşayan isimler olarak ilk aklıma gelenler bunlar. Şu an aramızda olmayan Helmut Newton’ı ve Richard Avedon ise benim idollerim. ■ New York’u seçmenizdeki esas sebep neydi? New York’u seçmemdeki sebep, zoru başarmak istedim. Ve sanırım bişeyler olmaya başladı, doğru adımlar attığıma inanıyorum. Fotoğrafçılık, moda konusunda New York, Londra ve Paris bu işin kalbi kentler. ■ Bugüne kadar kimlerle ve hangi markalarla çalıştınız? Bugüne kadar ağırlıklı olarak yabancı erkek modellerle çalıştım. Türkiye’de ise Ayşe Hatun Önal, Ayşe Tolga, Mesut Özkeçeci, Dilek Ay gibi isimlerle çalıştım. Marka olarak ise Tony Zen, Hakan Akkaya, Alien vs. Human, Deniz Berdan, La Bambola, 5:31 Jerome, Number:Lab’ın fotoğraf katalogla-

rını çektim. Ayrıca fotoğraflarının yayımlandığı dergiler ise, Details Magazine, Fucking Young!, Chasseur Magazine, The Fashionisto, Male Model Scene, Design Scene, Underwear Expert, Image Amplified, It’s About The Man, Anatomika, Pharaoh Magazine, Trend Hunter, Adam in Town, MAG Magazine. ■ En çok ses getiren çalışmanız hangisiydi? Ayşe Hatun Önal’ı çekmiştim New York’ta, Kelebek gazetesi hafta sonu ekine kapak olmuştu. Bu çalışma benim yaptığın ilk büyük çekimlerden birisiydi. Yine New York’ta dünyaca ünlü olan Fucking Young! dergisi için dünyaca ünlü bir erkek modelle çalıştım. Ünlü Amerikan moda tasarımcısı Tom Ford’la da geçtigimiz ay bir dergi kataloğu için çalışmamız olmuştu. ■ New York’ta ve Türkiye’de şu an kimlerle çalışıyorsunuz? Buraya geldiğim gibi çekimlere başladım. Şu an New York Model Management, Ford Models, Red, DNA ile çalışıyorum. Son yaptığım çekimlerde çalıştığım modeller dünyaca ünlü isimlerdi. Conrad Bromfield, Tom Ford, Bur-

berry’nin yüzü Robi ile ve Ralph Lauren’in yüzü Riki çalıştım. Önümüzdeki haftalarda yine büyük isimlerle çalışmaya devam edeceğim. ■ Markalaşma konusunda hedefleriniz nelerdir? Bu konuda derinlemesine düşündüğümü söyleyemem ama tabiki de ismimin telaffuz edilmesi hoş bir durum ve bu şekilde markalaşmak istiyorum. Fakat ismimin ve soy ismimin biraz zor telaffuz edilmesinden dolayı soyadımın başharfiyle ismimi birleş-

tirerek ‘Sinemy’ olarak marka yaratmayı düşünüyorum. ■ Bundan sonraki hedefleriniz neler? Önümüzdeki birkaç ayı İstanbul’da geçirmeyi planlıyorum, kendi ülkemde de çekimler yapmak ve iyi işlere imza atmak istiyorum. Bunun akabinde hazır Avrupa’ya yakınken Milano, Paris, Londra, Roma ve Berlin gibi şehirlere giderek oralarda da çekimler yapmak istiyorum. Sadece İstanbul’da ya da sadece New York’ta değil, uluslararası platformda kendimi göstermek ve ismimi duyurmak istiyorum. ■ Bundan sonraki yaşamınıza nerede devam edeceksiniz? Tabiki de New York. Çünkü biliyorsunuz New York, Londra ve Paris Modanın kalbinin attığı üç şehir. Kendim zaten bir New York aşığıyım, New York’a ilk 1999 yılında gelmiştim o gün bugündür New York New York diyorum. Çok keyifli bir şehir. Zaten işimle alakalı hemen hemen bütün network’lerim burada. Sinem Yazıcı’ya www.sinemyaziciphotography.com adresinden ulaşılabilir.


Toplum Yaşam

4 Aralık 2013 Çarşamba

BOĞAZ’IN RENGİ BİLE DEĞİŞİR

Deprem ınarcık fayının ucundaki dilimin yönü İstanbul’a doğru, kırıldığı zaman çok büyük bir tsunami yaratacak. Kanal İstanbul Marmara Denizi’nin ekolo ik dengesi elbette bozulur. Boğaz’da suyun akış hızı azalacaktır. Boğaz’ın rengi bile değişir RAZİ CANİKLİGİL HÜRRİYET - NEW YORK

A

BD’de Columbia Üniversitesi’ne bağlı Lamont-Doherty Dünya Gözlemevi’nden sismik-jeoloji uzmanı Profesör Leonardo Seeber; Marmara Denizi’ndeki Çınarcık fayının kırıldığı zaman çok büyük bir tsunami yaratacağını iddia etti. 1 Ağustos 1999 depreminden bu yana Marmara Denizi altındaki fay hatlarını araştıran Seeber, New York’ta Razi Canikligil’in sorularını yanıtladı.

deprem olduğunu biliyoruz. ■ Marmara’nın dibinde ne aradınız? Fay hatlarının geometrisini çıkardık. Özellikle Çınarcık fayını yakından inceledik. Çınarcık fay hattının İstanbul kıyılarına sadece 10 km mesafede olduğunu tespit ettik. Eskiden bu hattın 20 km mesafede olduğu düşünülüyordu. ■ ınarcık fayı kırılırsa felaket olur mu? Çınarcık fayının üst diliminin İstanbul’a doğru kaydığını, tek parçalı bir kırılma olduğunda da gerilim birikme ve bo-

■ Marmara Denizi’ndeki fay hatlarına ilginiz nasıl başladı? 1 Ağustos depreminden sonra hemen Adapazarı, Gölcük’e gidip sismolojik araştırmalar için incelemelere başladık. İlk defa Marmara Denizi altında geçmişteki depremlerin nasıl oluştuğuna baktık. TurkishAmerican Marmara Multichannel (TAMAM) ekibi ile bin metre derinliğe bakarak son 1 milyon yılda neler olduğunu gördük. Marmara’nın derinliklerden uzun tüplerle kaya ve toprak parçalarını vakumlayıp çıkardık. Bölgede 1509 ve 1 ’da

GEN LERDE

AIDS TEHLİKESİ Birleşmiş Milletler tarafından hazırlanan AIDS raporuna göre, dünyada 5. milyon HI taşıyıcısı var. Raporda ergenlerin AIDS’e yakalanma risklerine dikkat çekiliyor AYSEL TAPAN HABER MERKEZİ - POSTA212

H

er yıl 1 Aralık tarihi olarak kabul edilen dünya AIDS Günü’nde, HIV’ in yayılması ve AIDS hastalığının artışına karşın bilincin yükseltilmesi amaçlanıyor. Fakat birçok ülkede devlet destekli yapılan bilinçlendirme çalışmalarına rağmen hastalığın yayılmasına engel olunamıyor. Birleşmiş Milletler HIV AIDS Ortak Programı UNAIDS 2013 raporunda, dünyada 2012 yılı içinde yaklaşık 35.3 milyon HIV taşıyıcısının bulunduğu ve 1. milyon kişinin AIDS nedeni ile öldüğü tahmin ediliyor. ERGENLER TEHLİKEDE UNICEF’in “AIDS ve AIDS’ten Muaf Bir Çocuk Kuşağına Doğru: Altıncı Durum Değerlendirme Rapo-

ru” da ergenlerin tehlikede olduğuna dikkat çekiyor. Rapora göre 10-19 yaş grubundan 2 milyonu aşkın ergende HIV virüsü var. Ergenlere yönelik etkili ve kabul edilebilir HIV hizmetleri verilememesi nedeniyle bu yaş grubundaki AIDS’le ilgili ölümlerde yüzde 50 artış oldu. Oysa 2005 ile 2012 yılları arasında genel nüfusta AIDS’e bağlı ölümler yüzde 30 azalmıştı. 10-19 yaşlarındaki ergenler arasında AIDS bağlantılı ölümler 2005’ten 2012’ye yüzde 50 artarak 1 binden 110 bine çıktı. 2012 yılında HIV’li yaklaşık 2.1 milyon ergen var. Öte yandan, HIV’in anneden çocuğuna geçmesinin önlenmesinde büyük bir ilerleme kaydedildi ve bu kapsamda düşük ve orta gelir düzeyindeki ülkelerde 2005 ile 2012 yılları arasında 850 binden fazla yeni çocuk enfeksiyonu önlendi.

HIV POZİTİF OLDUKLARINI BİLMİYORLAR Avrupa’da, HIV enfeksiyonlu 2.3 milyon kişi var ve bu kişilerin üçte biri HIV pozitif olduklarını bilmiyor. Yeni enfeksiyonların çoğu, HIV’li oldukları halde henüz teşhis konmamış, bu nedenle virüsü bulaştırma riskinden haberdar olmayan insanlardan kaynaklanıyor. AIDS, ABD’de de hızla yayılmaya devam ediyor. ABD Sağlık ve İnsani Hizmetler Bakanlığı bünyesinde faaliyet gösteren bir internet sitesinin Mart 2013’de yayınladığı rapora göre, her 10 dakika bir Amerikalı AIDS’e yakalanıyor. ABD’nin başkenti ashington’da yaşayanların yüzde 3’ü HIV virüsü taşıyor. Afrika kökenlilerde ise bu oran yüzde 4. ’ya yükseliyor. TÜRKİYE KORUNMUYOR Türkiye’de HIV-AIDS vaka sayısı hızla artıyor ve bulaşma en sık cinsel yolla oluyor. Sadece 2013 yılında tanı koyulan kişi sayısı 1.5 kat arttı. Sağlık Bakanlığı verilerine göre, 2013 yılında 1024 kişiye HIV - AIDS tanısı konuldu. Türkiye’de enfeksiyon taşıyan kişi sayısı bin 188’e ulaştı. Hastaların büyük çoğunluğunu 20-49 yaş aralığındaki kişiler oluşturuyor.

DETROIT’TE TÜRK YEMEKLERİ KURSU (DETROIT- POSTA212)

M

ichigan Türk Amerika Derneği(TASM) Kadınlar Kolu, Detroit teki “Cooking Class” programının yeni dönemi başlıyor. Türk Mutfağı’na özgü bazı yemeklerin nasıl yapıldığını öğrenmek için harika bir fırsat niteliğinde olan yemek yapma derslerine, her zaman olduğu gibi bu kez de yoğun bir ilginin gösterilmesi bekleniyor. Lezzetli yemeklerin yanı sıra , dostça sohbetlerin keyfini çıkartmak isteyen herkes, ilk oturumuna katılabildiği “Cooking Class” programı Aralık Cumartesi günü, “1451 E. Big Beaver Rd.

Troy, Mİ 48083” adresli Balkan American Community Center’da gerçekleşiyor.,, Program ile detaylı bilgi almak veya derslere kayıt yaptırmak isteyenler detroit tasmich. org adresi üzerinden TASM ile iletişime geçebilirler.

şalma hızlarına bağlı olarak önemli bir deprem olacağını biliyoruz. 30 km uzunluğundaki Çınarcık fayının hareketlerinin vertikal olması, üst dilimindeki kırılma durumunda dev bir tsunami yaratacağını gösteriyor. Bu sadece İstanbul değil, tüm Marmara sahilleri için felaket olur. İstanbul’un geçmişinde tsunami olduğuna dair çok sayıda veri var. ■ İstanbul depremi için tarih verebiliyor musunuz? Bu benim işim değil. Ancak, bazı araştırmacıların 20 yıl içinde büyük bir depremin olacağı ve en az 50 bin kişinin ölebileceği tahminle-

ri hiç abartılı değil. Bizim verilerimiz de bu fayın er ya da geç kırılacağını gösteriyor. ■ Marmaray ve buradan geçen trenler fay hattını tetikler mi? Marmaray depremi tetiklemez. Etkisi olması için kilometrelerce genişlikte ve yüzlerce metre derinlikte toprağı yerinden oynatmak gerekir. Marmaray, fay hattına 10 km. mesafede, fayın derinliği ise 15-20 kilometre arasında. Marmaray’ın bu fay hattına tetikleyici etkisi olmaz. ■ Kanal İstanbul olumsuz etki yapar mı? Kanal İstanbul, mutlaka sorunlar çıkaracaktır. Marmara Denizi’nin

ekoloji dengesi elbette bozulur. Ama doğa daima kendi dengesini bulur. İnsanlar ve ekonomi olumsuz etkilenir. Kanalın inşa edileceği bölgenin derinliklerinde önemli su rezervleri var. Birileri mutlaka kanalın olası etkilerini bilimsel tekniklerle araştırmalı. Boğaz’da suyun akış hızı azalacaktır. Boğaz’ın eko sistemi, hatta rengi bile değişir. Balık türlerinde de değişiklikler olacaktır. ■ İnsanlar depremi tetikleyebilir mi? Kesinlikle tetiklerler. Eğer bölgede büyük çapta yapılanmalar ve değişiklikler yapılırsa bunun fay hattına olumsuz etkileri olacaktır.

Hızlı ve öfkeli’ Paul Walker öldü NEW YORK - POSTA212

“H

ızlı ve Öfkeli” (The Fast and the Furious) filminin yıldızı 40 yaşındaki Paul alker, Los Angeles’ta meydana gelen bir trafik kazasında hayatını kaybetti. Paul alker, arkadaşı ve finansal danışmanı Roger Rodas’ın kullandığı Porsche Carrera marka arabanın kaza yapması sonucu yaşamını yitirdi. Eski araba yarışçısı 38 yaşındaki Rodas da trajik kazada hayatını kaybetti. Araç,

saat 15.00 sularında kontrolden çıkarak Valencia’da bir parkta bulunan ağaç ve lamba direğine vurdu ve alev aldı. Yetkililer, kazanın aşırı hızdan kaynaklandığını belirtiyor. 18 otomobilin ve otomobillere modifiye yapan bir tamirhanenin sahibi olan Paul alker, tam bir hız tutkunuydu. 15 yaşında

bir kızı olan alker, kazadan önce Facebook sayfasından kurucusu olduğu Reach Out orldwide bağış gecesine katılacağını duyurmuştu. Paul alker, son olarak “Hızlı ve Öfkeli” filminin çekilmekte olan ’ncisi için çalışıyordu. Tüm dünyada 88 milyon dolar hasılat yapan “Hızlı ve Öfkeli” filminin diğer yıldızı Vin Diesel Instagram sayfasında, “Kardeşim seni çok özleyeceğim. Bir melek daha cennete gitti. Huzur içinde yat” diye yazdı.


Toplum Yaşam

4 Aralık 2013 Çarşamba

Arzu Kaya

Uranlı twitter@arzukayauranli

Bu bir gezi yazısı değildir KENTUCKY’YE gittik. Hayır KFC Kentucky’nin meşhur kızarmış tavuğunu yemeye değil. Hatır için çiğ tavuk yiyebilen bir kültürden gelen birisi için sözü bile edilmez ama Kentucky’ye taşınan çok eski bir dostun hatırına, Şükran gününde birlikte hindi yemeğe! Ha tavuk ha hindi zaten, değil mi? Tabağa düştüklerinde ikisinin de tadı aşağı yukarı bir… Yoldayız. Hiç durmadan gitsek sekiz saatte alacağız yolu ama niyetimiz öyle değil. Geze göre gideceğiz mola vererek… Arabaya ısrarla DVD oynatıcı almayanlardanım. Zira, evde TV izlemesinler diye beş takla atıp çocuklarla köşe kapmaca oynarken arabaya biner binmez onları herhangi bir filmin karşısında sabitlemek fikrine bir türlü alışamadım. Yanımızda İ-pod, İ-phone, İ-pad ve DS ile teknlojiyi de taşıyoruz ancak arabanın içinde “I”lar yani “ben”ler arttıkça “biz” azalacağımızdan onları en zor zamanlar için yakınımda tutuyorum ama hemen öne sürmüyorum uzun yollarda. Bunun yerine bir şeyler dinliyor, bir şeyler okuyor, ailece oynayabilecek oyunlar icat ediyoruz. “Evde Türkçe dışarda İngilizce kuralı” arabada da geçerli olduğundan kurduğumuz oyunlar ne kadar dile dayalı olursa o kadar kazançlı oluyor. Belki işinize yarar düşüncesiyle bu gezi boyunca oynadığımız oyunların birkaçını sizinle paylaşmak istiyorum 1-Bir numara, bir araba: Herkes bir numara tutuyor. Sonra karşıdan gelen arabaları sayıyoruz. (Tabi, bu oyun sırasında arabayı kullanan kişi, ailemizin hayatını tehlikeye atmamak için sayma işlemine katılmıyor. Oyunda karşılıklı güven ana kural.) Herkesin numarasına denk gelen arabalar içinde en yeni, en son model, en güzel, en temiz araba kiminse oyunu o kazanıyor. 2- Hadi kategorize et: Herkes çevrede bulunanları aklında sınıflandırıp içlerinden bir kategori seçiyor; araba, ağaç, yol kenarındaki taş, levha sonra sırası gelen kendi seçtiği kategorideki şeyi geçtikçe sayıyor. Mesela, ağaç seçtiyse her ağaç geçtikçe birinci, ikinci, üçüncü diye sayıyor. Diğerleri de ilerleyen rakamlarla kategori arasında bağlantı kurup ne olduğunu tahmine çalışıyor. Oyun Bülent Ortaçgil’den “Beni Kategorize etme” adlı şarkı dinlenerek oynanırsa daha da keyifli hale gelebiliyor (en azından ebeveynler için)

ABD’DE BAŞARILI BİR KADIN GİRİŞİMCİ Washington DC civarında yaşayan ve I Am Modern dergisinin kurucusu Hülya Aksu, başarısının sırrını ve yeni pro esi Critic Mania yı POSTA212’ye anlattı (WASHINGTON –POSTA212)

U

zun yıllar Atlanta’da CNN International’da çalışan Hülya Aksu, 8 sene önce ashington DC’ye taşındı. Aynı yıl içerisinde ikinci çocuğunu dünyaya getiren Aksu, yeni taşındığı yerde etrafını çok iyi tanımadığı ve bu nedenle bazı zorluklar yaşadı. Bir gün, çevresinde çocuk doktoru ararken, eşinin de yardımı ile özellikle bölgedeki annelere rehberlik edebilecek lokal bir derginin eksikliğini hissettiğini farketti ve yazarlanın tamamen okuyuculardan oluşan “I Am Modern” dergisini kurdu.

“HEP KAR ETTİK” POSTA212’ye verdiği demeçte, dergi sektörünün genelde çok masraflı olduğuna dikkat çeken Hülya Aksu, “I Am Modern”in başarısını şu şekilde aktardı: “Dergi işi çok masraflıdır. Yeni dergilerin yüzde 9 ’sı birinci sene, yüzde 99’u ise ikinci sene iflas ederler. Bizim dergimiz kurulduğundan beri toplam sene geçti. Birinci yılımızda

bile kar etmeyi başardık, hala da ediyoruz. Yazarları tamamen okuyuculardan oluşan bir dergi platformunda, dünyada birinciyiz”.

MEMNUNİYETSİZ MÜŞTERİ SESİ “I Am Modern” dergisinin kurucusu Hülya Aksu, bir yandan dergi çalışmalarını sürdürürken, bir yandan da “Critic Mania” isimli, müşterilerin gittikleri işletmeler hakkındaki görüşlerini birinci ağızdan menajerlerine anlatabilecekleri online bir müşteri ilişkileri platformu oluşturuyor. 2012 yılının son aylarında hite House tarafından gerçekleştirilen bir araştırma sonunda memnuniyetsiz müşterilerin yüzde 9 ’sinin şirketlerin işletmelerine herhangi bir şikayette bulunmadığını ortaya çıktığını anlatan Aksu, konuyu şu şekilde örneklendiriyor “ Örneğin, bir restoranda yediğimiz yemeği beğenmiyoruz. Kaçımız restoranın müdürüne giderek, bu durumdan kendisini haberdar ediyor Çoğumuz, kendi aramızda konuşuyoruz, ya da ailemize ve arkadaşlarımıza söylüyoruz.”

500 ŞİRKET KAYIT OLDU Bu nedenlerden ötürü, müşteri ile işletme sahibi müdürü arasında doğrudan bir iletişim yaratmak amacıyla “Critic Mania’yı kuran Aksu, 2014 yılının başlarında fonksiyon göstermeye başlayacak olan bu online platforuma, şu anda 500 tane şirkekin kayıtlı olduğunu aktardı. GİRİŞİMCİLERE TAVSİYELER Uzun yıllar ABD’de yaşayan başarılı iş kadın Hülya Aksu, POSTA 212 muhabirinin Amerikan pazarına girecek Türk girişimcilere ne gibi tavsiyelerde bulunurunuz sorusunu ise şöyle yanıtlıyor “

“Benim girişimcilik hakkında verebileceğim en büyük nasihat; cesaretli olmak, korkmamak, kendi yaptığınız ürünün pazardaki farkını bilip onu piyasaya çıkarmak, biraz saf kalmak, fazla detaylara inmemektir. Ayrıca, sadece Türk toplumuna değil, daha geniş bir pazara ulaşmalarını önererim. Örneğin, kadınlarla ilgili bir girişime adım atıyorlarsa, sadece Türk kadınları değil, tüm kadınları hedef almalılar.”

3-Arabada tombala: Küçük bir kâğıda dört numara ve iki harf yazıyoruz sonra geçen arabaların plakalarında kendi kağıdımızda olan sayı ve harfler çıktıkça siliyoruz önce bitiren kazanıyor. 4- Duydum, duydum: Sırayla herkes bir sözcük tutuyor; radyoyu açıyoruz, sırayla teker teker tuttuğumuz sözcükleri söyleyip sonra radyoda çıkmasını bekliyoruz. Sözcüğü ilk duyan kazanıyor.

Milyon dolarlık kuş cezası

5- Renk renk araba: Herkes bir renk tutuyor. Sonra beş dakika içinde en çok hangi renk araba geçerse o rengi tutan kazanıyor 6- Bil bakalım bu ne: Etrafımızdaki bir şeyi seçiyoruz daha sonra ona ait özellikleri ‘bil bakalım bu ne’ ile başlayan cümlelere yerleştirip ne olduğunu anlatmaya çalışıyoruz. 7- Tahmin oyunu: Gittiğimiz istikamette herkes bir durak seçiyor ve oraya ne kadar sürede varacağımızı tahmin ediyoruz. En yakın tahmini yapan kazanıyor. 8- Bana bir hikaye anlat: Yoldan geçen arabalar hakkında hikayeler yazıp anlatıyoruz. Sabah 9’da gaza bastık. Beş kez mola verdik. Öyle böyle 13,5 saat geçti. Lexington Kentucky’ye vardık. Şimdi hemen uyuyacağız.Yarın için güç toplamamız lazım. ‘Dünyanın at basketi’ (The horse capitol of the world) namıyla anılan Lexington’da bakalım, bizi neler bekliyor?

REKLAM VERMEK İÇİN...

reklam@posta212.com

Elmas’a hücum

ABD’nin Arkansas eyaletinde bulunan Crater of Diamonds Ulusal Parkı’nda bulduğunuz elmas sizin oluyor. Amerika’da çıkan en büyük elmas olan karatlık Sam-Amca-Elması da bu alanda bulunmuş. Yaklaşık 15 dönümlük milli parkta en son Tena Kilaymir isimli kız dişe dokunur bir elmas buldu (ARKANSAS)

A

ilesiyle ABD’nin Arkansas eyaletindeki Crater of Diamonds (Elmas Krateri) Ulusal Parkı’na giden Tena Kilaymir dolaşırken 5.15 karatlık elmas buldu. Kilaymir, “Parka geleli yaklaşık 10 dakika olmuştu. Etrafta dolaşıyorduk ve öylece toprağın üzerinde dururken buldum. Cam gibi son derece pürüzsüzdü. Başta ne bulduğumu bilmiyordum. Çantama attım. Sonra ben çantamdan çıkarınca biri görüp bakmak istedi. Bir anda insanlar etrafta top-

lanmaya başladı. Sonra, ‘Evet bu büyük bir elmas’ dediler” diye konuştu. Elmasın küçük olmasına rağmen, 15 bin dolara alıcı bulabileceği belirtildi.

‘HALKA AÇIK’ TEK MADEN Crater of Diamond Ulusal Parkı, dünyada insanların serbestçe elmas arayabileceği tek elmas madeni olarak biliniyor. Parkın internet sitesine göre buradaki elmasların sahibi, tartışmasız olarak onu bulan kişi... Yetkililere göre parkta şimdiye kadar çeşitli boyutlarda 5 bin elmas bulundu. 1924’te bulunan 40 karatlık elmas, parkta bulunan en büyük elmas oldu.

Amerika Birleşik Devletleri’nde bir enerji şirketi, rüzgar çiftliklerinde kaya kartallarının ölümü nedeniyle bir milyon dolar cezaya çarptırıldı. BBC’nin haberine göre, Duke Energy Renewables adlı şirket, yoming’deki iki tesisinde son üç yıl içinde toplam 14 kaya kartalının ölmesiyle ilgili suçlamaları kabul etti. Associated Press ajansı , Obama yönetiminin ilk kez bir rüzgar enerjisi şirketine ceza kestiğine dikkat çekti. Ödenecek para doğal yaşamı korumayla ilgili kurumlara yönlendirilecek. Duke Energy şirketine, Göçmen Kuşlar Anlaşması Yasası uyarınca ceza kesildi. (BBC)


Toplum Yaşam

4 Aralık 2013 Çarşamba

Kadınlara yönelik şiddet korkutuyor

Osman Öztürk Marka bir tutkudur ve cesaret ister: Markaya inovatif bir bakış

BM verilerine göre, dünya genelinde her kadından 1’i yaşamlarının bir döneminde ziksel ya da cinsel şiddete maruz kalıyor. Her yıl 6 milyon genç kız, okulda cinsel saldırıya uğruyor. Dünya genelinde ziksel şiddete maruz kaldığını bildiren kadınların yüzde 5’ten fazlası ise hamile kalıyor 3 ’i. Afrika’da ise yüzde 3 . . Yabancılar ya da yakınları tarafından şiddete maruz kalan 15 yaşında ve üzeri kadınların ülkeler göre oranı ise şöyle: Afrika yüzde 45. , Amerika yüzde 3 .1, Doğu Akdeniz Ülkeleri (yabancıların saldırıları dahil değil) yüzde 3 .4, Avrupa yüzde 2 .2, Güney Doğu Asya yüzde 40.2, Batı Pasifik yüzde 2 .9 ve yüksek gelirli ülkeler yüzde 32. .

AYSEL TAPAN POSTA212

D

ünya üzerinde her dört aileden birinde aile içi şiddet görülüyor. Veriler, kadına yönelik şiddetin din, gelenek, ülke, ırk, yaş, cinsiyet, sosyoekonomik sınıf ya da kültür farkı gözetmeksizin her yerde ve çok yakınımızda meydana geldiğini gösteriyor. Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu kararı ile 1999 yılında ilan edilen “25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü”nde geçen hafta dünyanın bir çok ülkesinde kadınlar alanlara çıktı ve hükümetlerin kadın politikalarını eleştirerek “Aile içi şiddete son” dedi. Siyasetçiler ve Sivil Toplum Örgütleri kadına yönelik şiddeti kınadı. BM Genel Sekreteri Ban Ki-moon, insan haklarının rezil bir şekilde ihlali anlamına gelen kadına karşı şiddet ile mücadele konusunda özel bir çaba harcadıklarını söyleyerek bu yıl bu mücadeleye destek vermek isteyenleri turuncu renkte kıyafetler giymeye çağırdı.

RAKAMLARLA ŞİDDET BM verilerine göre, dünya genelinde her 3 kadından 1’i yaşamlarının bir döneminde fiziksel ya da cinsel şiddete maruz kalıyor. Her yıl 0 milyon genç kız, okulda cinsel saldırıya uğruyor. Dünya genelinde fiziksel şiddete maruz kaldığını bildiren kadınların yüzde 5’ten fazlası hamile. Her 4 kadından 1’i hamilelik sırasında eşi tarafından cinsel ilişkiye zorlanıyor. Dünya genelinde 100- 140 milyon çocuk ve genç kıza kadın sünneti yapılıyor. Özellikle Afrika ülkelerinde bulunan kadınların yüzde 80’i bu vahşete maruz kalıyor. Dünya gene-

linde 0 milyon çocuk gelin var. Kadına yönelik şiddetten tüm aile fertleri gibi erkek çocuklar da etkileniyor. Babasının şiddetine tanık olan erkek çocukların, yetişkinlik dönemlerinde eşlerine karşı şiddet gösterme olasılıkları 10 kat daha fazla.

YÜZDE 30’U ŞİDDET MAĞDURU Dünya Sağlık Örgütü ( HO,) eylül ayında yayınladığı raporunda, şiddetin kadınlar ve genç kızlar üzerindeki etkilerine dikkat çekiyor. Rapora göre, dünya genelinde kadınların yüzde 30’u yakınlarının şiddetine maruz kalıyor. Kadınların yüzde .2’si yabancı bir kişinin cinsel saldırısına uğruyor. Tüm dünyada kadınların yüzde 38’i kendi eşleri tarafından öldürülüyor. Yüzde 42’si yaralamayla sonuçlanan fi-

ziksel ya da cinsel saldırıya maruz kalıyor. Eşleri tarafından şiddete maruz kalmak, kadının zihinsel sağlığında büyük problemlere neden oluyor. Yine bu kadınların, şiddet görmemiş kadınlara göre alkol kullanımı konusunda problem yaşama olasılığı 2 kat daha fazla. Raporda, istenmeyen gebeliklerin ve cinsel yolla bulaşan hastalıkların eş şiddetine maruz kalan kadınlarda ciddi bir sağlık sorunu olduğuna dikkat çekiliyor. Hem eşleri hem de eşleri olmayan kişilerin saldırısına uğrayan kadınların istenmeyen hamilelik ve kürtaj olasılığı da maruz kalmayanlara göre 2 kat daha fazla. Bu rapordan ve verilerden de anlaşıldığı gibi kadına yönelik şiddet dünya genelinde son derece yaygın bir durum. Gü-

ney Doğu Asya’da (Bangladeş, Hindistan, Myanmar, Sri Lanka, Tayland) kadınların yüzde 3 . ’si yakınlarının şiddetine maruz kalıyor. Bu oran, Doğu Akdeniz’de (Mısır, İran, Irak, Ürdün, Filistin) yüzde

TÜRKİYE’DE ŞİDDET ARTIYOR Türkiye’de de önemli bir toplumsal sorun olan kadına yönelik şiddet bir insan hakkı ihlali olarak varlığını sürdürüyor. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre tecavüz, taciz gibi cinsel saldırı suçları son beş yılda yüzde 30 oranında arttı. 2005 2010 yılları arasında, 100 binin üzerinde kadın cinsel saldırıya uğradı. 200 ’da 528, 200 ’de 4 3, 2008’de 5 , 2009’da 52 kadın tecavüze uğradı. 200 ’da 489, 200 ’de 540, 2008’de 589, 2009’da 24 cinsel taciz olayı yaşandı. Mağdur kadınların yüzde 40’ı hiç şikayetçi olmadı. Görünen o ki istatistiksel veriler tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de gerçeğin sadece yarısını ortaya koyuyor.

Bilim mutlu evlilik’ konusuna da el attı Uzmanlar geliştirdikleri bir aşk testi ile bir evliliğin nereye gideceğini gayet başarılı bir şekilde öngörebileceklerini söylüyorlar

Y

apılan araştırmalar sevgilinin imajına gösterilen bilinçaltı tepkinin, evliliğin ileriki yıllarda ne kadar başarılı olacağı hakkında faydalı ipuçları verebileceğini göstermiş. İmaja test ölçülerine göre negatif tepki verenlerin ileride mutsuz olma ihtimalinin yüksek olduğu kaydediliyor. Bilim dergisi Journal Science’ta yayımlanan araştırmanın yazarlarından biri de Florida Üniversitesi öğretim üyesi Profesör James McNulty. Profesör McNulty, geliştirdikleri yeni testin yeni evlilerin birbirine karşı başkalarına hatta kendilerine bile itiraf edemedikleri gerçek duygularını ölçtüğünü söylüyor.

‘HARİKA’ MI ‘KORKUNÇ’ MU? Araştırma için 135 yeni evli çift ile nikahtan hemen sonra görüşmeler yapılmış. Uzmanlar onlardan evliliklerini, “iyi”, “kötü”, “tatminkar”, “eksiklikleri olan” gibi olumlu ya da olumsuz sıfatlarla tanımlamalarını istemişler. Bundan sonra da icad ettikleri “aşk testi” ile eşlerine karşı bilinçaltı tepkilerini ölçmüşler. Bu test, eşlerden birine karısı ya da kocasının fotoğrafının saniyenin üçte biri gibi bir sürede ça-

bucak gösterilmesi ile yapılıyor. Bunun hemen ardından, bazı soruları “harika” “olağanüstü” “korkunç” ya da “ürkünç” gibi olumlu ya da olumsuz kelimeler kullanarak çabuk çabuk cevaplaması isteniyor. Uzmanlar bu cevapların veriliş hızının gerçek duyguları ortaya koyduğunu söylüyorlar. Test, psikolojide kullanılan çağrışım prensibine dayanıyor. Teorik olarak, eşinin resminin çabucak gözünün önünden geçişi ardından kişinin olumlu ya da olumsuz bir ruh hali içine gireceği varsayılıyor. Bu durumda kişinin olumlu bir haleti ruhiye içindeyse “harika”, “olağanüstü” gibi pozitif anlam yüklü kelimeleri daha hızla seçeceği, negatif kelimelerde daha yavaş olacağı düşünülüyor.

YA KARAR VERMEDEN ÖNCE? Ama tabi test kişiden kişiye çok farklı sonuçlar verebiliyordu. Bunun yarattığı sorunları aşmak için araştırmayı yürütenler aynı çiftleri dört yıl boyunca, altı ayda bir bu teste tabi tuttular. Dört yılın sonunda genel olarak içgüdüsel olarak olumsuz sıfatlara yönelenlerin zaman içersinde evliliklerinden şikayetçi olma mut-

suz olma oranının daha yüksek olduğunu, hatta bazılarının boşandığını gördüler. Profesör McNulty, “Aslında herkes iyi bir ilişki içinde olduğuna inanmak istiyor ve kendi kendini buna ikna edebiliyor. Ama bilinç altındaki tepkiler insanların o anki hislerini çok daha iyi yansıtabiliyor” diye konuştu. Araştırmayı yürüten uzmanlara göre bu test, ilişkiye dair olumsuz duygular olup olmadığını ölçüyor. Profesör McNulty, “İnsanlar aynı anda hem birini sevebiliyor hem de olumsuz duygular besleyebiliyor. Muhtemelen bu test her ikisini de yakalıyor” dedi. Fakat, bu araştırmanın henüz evlilik ya da uzun vadeli bir ilişki kararını vermeden önce yapılabilecek kadar gelişmediğini vurgulamaya özel çaba harcıyor. Uzmanların genel bir eğilim bulduklarına, fakat olumsuz tepki gösterenler arasında, evlilikleri-

ni mutlu bir şekilde sürdürenler, yine olumlu yanıt verenler içinde de mutsuz olanlar da olduğuna dikkat çekiyor. Bir insanlar uzun vadeli bir ilişkiye girmeye hazırlananlara ise tavsiyesi var: “Sevgilinizi görünce içinizden geçen duygulara, içgüdüsel tepkilerinize dikkat etmeniz iyi olacaktır. Bu bir ilişkinin geleceği için tek faktör olamaz bence ama gözönünde bulundurulması gereken şeylerden biri olmalı.” (BBC )

MOTİVASYON bir tutkunun eseridir. Tutkulu olduğunda başarılı olur insan. Yenilik yoksa gelecekte olamaz. Gelecek yoksa yenilik te yoktur hayatta. Düşünce ve bilim üretemeyen toplumların parlak bir geleceği olamaz der bazı sosyologlar. Gelecek ve geleneğin harmanlanması zirvelere taşır düşünceyi. Vizyon,yaratıcılık ve kışkırtma hayal dünyalarında özgürce dolaştırır kişiyi. Bütün çocuklar yaratıcıdır, eleklerden geçer, kalıplara girer ve kafese sokar duygularını yaşadıkça. Yaratıcılığını korumalıdır her insan, asla farklı şeyler düşünmekten alıkoymamalıdır kendini. Kişide farklılığı ortaya çıkaran şey yaratılıcılığıdır, bir markayı diğerinden farklı kılan şey de yaratıcılıktır ve bilgiden daha güçlüdür bence. Riski yenme azmini ve cesaretini severim. Risk, hem dost hem düşman sayılır, riskle mücadele azmi, riski nasıl analiz ettiğini ve o riski nasıl önleyeceğini gösterir. Hepimiz birilerinden etkileniriz ve çevremizde yaşayanlardan birini örnekleriz yaşam yolculuğunda. Onun davranışları, sözleri hatta giyim kuşamını taklit ederiz.İmaj transferi dediğimiz bu algı etkileyici sonuçlar doğuruyor çoğu zaman. Markalar imaj farkındalığını marka stratejilerinde bir pazarlama ve etkileme yöntemi olarak kullanırlar. Dünyanın en önde gelen digital şirketleri yeni çıkan cihazlarını piyasaya az sayıda sunarak talebi çoğaltma stratejisine odaklanmakta ve müşterilerin dikkatini çekmektedir. Pazarlama stratejisi açısından irdelendiğinde şöyle bir satış kuramının işlediği görülmektedir. “Müşteri iştahlandırılmalı ama mal hemen sunulmamalı ya da müşteri mala hemen ulaşamamalı” İstenen şey anında teslim edilmemeli ve bir merak duygusu yaratılmalıdır. Bu yöntem, markanın aranılmasına yol açar ve müşteri iştahlanır.

EVET HAYAT BÖYLE BİR ŞEY

Krizde bile büyük paralar kazanılabilir. Kriz lüks tüketimi azaltmaz, belki de stres altında daha çok alışverişe yönelir insanlar. Bir ürün geliştirdiğinizde en zor olan bunu pazarlamak ve bir imaj yaratabilmektir. İçinde büyüttüğü o şey bir hayal kurduruyor insana ve yeni bir şeyi keşfetmeye yönlendiriyor. Ve yaratılan ürüne imaj verecek bir tasarım ve strateji de gerektiriyor. Böyle bir durumda kaliteli yardım ve tavsiye ile uzmanlık alanları olan insanlar önem kazanıyor. Zirvede olmak için daha iyileri şirket çatısında bir araya toplamak avantaj sağlıyor. Bütün bu insanlar, bir ekip ve takım ruhu oluşturmalı, ortak hayaller kurabilmeli, önlerine hep bir hedef koyabilmelidir. Bir marka liderinin düşüncesiyle; “Ekibim benimle, ekip çalışması çok önemli, en güçlü yanımız ekibimizin olması” diyebilmelidir. Öncelikle verimli çalışılmalı ve çalışma saati ile verimi birbirine karıştırmamalıdır. Hayal kuran ve düşünce üreten kaşifler asla pes etmiyorlar ve işe zaman hazırlıyorlar. Çalışmayı sabah erken kalkmayı öğrenmeliyiz. İsviçre’de saat firmaları nasıl doğmuş diye öykülere göz atıldığında farklı öykülerin içinde buluyorsunuz kendinizi. Öyle ki, kışın kar yüzünden evlerinden dışarıya çıkamayıp çalışamadıklarında küçük objeler ve çarklar yapmışlar ve zamanla başka bir çark daha üreterek saat üretmişler. Fark edildiği gibi başarılı olmak için cesaret sahibi olmak ve düşünceyi, tasarımı harekete geçirme gücüne inanmak önemli bir yetenektir. İnsan hata yapmaktan korkmamalıdır. Asla yalana baş vurmamalı, her şeyden kuşku duymalı, doğruluğunu en detayına kadar araştırmalıdır. Şüpheyi dostunuz belirleyin ve öğrenmeyi bırakmayın der bazı bilge kişiler. Bir yabancı gözüyle bakıldığında; Türkiye’nin geleneğinin güçlü ve etkileyici bir yaşam kültürüne sahip olduğu görülüyor. Adım attığınız her sokak ayrı bir tad ve yaşam heyecanı veriyor. Ilk bakışta modernliği, dakikliği ve tarihi dokuyu fark ediyorsunuz. Yeni binaları, köprüleri görüyorsunuz görkemiyle. Boğaz mucizevi güzelliklerle dolu. Iki kıtayı buluştururken iki dünyayı da ayırıyor birbirinden. İstanbul şehrinde öyle bir dinamizm var ki büyülüyor bakan gözleri. Türkiye Doğu-batı kadar kuzey-güneyinde buluşma noktası,Türkiye yaşlanan Avrupa’yı gençleştirebilecek sinerjiye ve dinamizme sahip bir ülke. İstanbul bir dünya şehri, kültürel bir coğrafyayı kapsayan bir şehir iklimini teneffüs ettiriyor her nefes alışında. Etkileyici bir büyüsü var sokaklarının, mucizevi duyguları çağrıştırıyor geçmişe dair. Güvenlik sektöründe güçlü bilgi birikimine, yeni düşünceler üretme cesaretine ve inovatif vizyona sahip şirketler doğmaya başladı. CSG bu alanda öncü bir özel güvenlik şirketi. Okul güvenliği, stadyum güvenliği alanında uluslararası konferanslar düzenledi. AVM güvenliği konusunda inovasyona inanarak müşteri memnuniyetini ve perakende sektöründe alışveriş güvenliğini etkin bir güvenlik algısı ile sağlamaya yönelik projeler üretiyor. AVM, Siber Güvenlik ve Deniz-Liman ve Marina Güvenliği alanında yeni konferanslar düzenliyor. Türkiye’de özel güvenlik sektöründe uzmanlaşmış ve sertifikalandırılmış özel güvenlik yapısını gündeme taşıyor, Bahçeşehir Üniversitesi ile CO-OP işbirliği yaparak özel güvenlik sektörünü Üniversite ile buluşturuyor. Bu alanda ABD’den John Jay College ve GSG-New York ile işbirliği yapıyor. Marka değerinin oluşmasında yenilikçi yaklaşımlar ve inovasyon önem kazanıyor. Geleceğin dünyasında bilgiye sahip olanlar, yeniliğe ve inovasyona açık olanlar ayakta kalacak, hayalleri ve cesaretleri olmayanlar ise kaybedeceklerdir.


Toplum Yaşam

4 Aralık 2013 Çarşamba

Haftalık Burcunuz KOÇ: Plan ve projeleri hayata geçirme zamanı gelmiş olabilir, bu nedenle bu hafta zihinsel bakımdan aktifleşebilirsiniz. Bazı haber, karar ve konuşmalar somut bir takım gelişmelere yol açabilir. Özellikle iş hayatında veriminiz artabilir. Fakat büyüyen ve genişleyen yaşantınız özel ile iş hayatı arasında denge kurmanızı sizden isteyebilir. Ayrıntılara dikkat edebilirsiniz. BO A Yardımlaşmalar ve finansal konular bu hafta hayatınızda öne çıkabilir. Özel bir iş veya insanla anlaşmak, bu noktadaki engelleri aşmak ve gerekenleri yapmak adına ciddi düşünüp hareket edebilirsiniz. Güzel bir haber size şans da getirebilir. Fakat büyük beklentiler taşımamak, genişe yayılmamak daha iyi olabilir. Verimli ve üretken bir hafta geçirebilirsiniz. İKİZLER Bazen hayattan ciddi, net, somut şeyler isteriz, beklenti beslemek de bizi birazcık soğuk ve karamsar yapabilir. Bu hafta kararlarınızda diğer insanların onayı önem kazanabilir. Tek başınıza karar alıp uygulamak zor olabilir. Fakat çok güzel bir fırsat karşınıza çıkabilir. Şansınıza güvenin. Ve aşka inanın. Bu aşk, hayatınızın genelini kapsayabilir. YENGE İşler ve ayrıntılar bu hafta sizi çalıştırabilir. Sevdiğiniz bir insanla ilişkili yapmanız gerekenleri, hissettiklerinizi çok fazla ciddiye alabilirsiniz. Kendi beklentilerinize kapılmadan var olan koşulları iyi ve yapıcı yönlerinden değerlendirmeniz sizi mutlu edip ilişkilerinizi güzelleştirebilir. Sevginizi cömertçe sergileyebilirsiniz. ASLAN Önemli bir kararın etrafında dönebilirsiniz bu hafta. Aşka ve sevdiğiniz şeylere zaman ayırabilirsiniz. Hayallerinizin etkisinde hareket edebilirsiniz. Bu da sizi bazı zamanlar aşırı romantik ve duyarlı yapabilir. Özel bir işle ilgilenmek sizin veriminizi arttırabilir. Sadece gizli gelişmeler ve aklınızı kaplayan çok fazla detay sizi esir alabilir, basit düşünün. BA AK Plan ve projeleri hayata geçirme zamanı gelmiş olabilir, bu nedenle bu hafta zihinsel bakımdan aktifleşebilirsiniz. Bazı haber, karar ve konuşmalar somut bir takım gelişmelere yol açabilir. Özellikle iş hayatında veriminiz artabilir. Fakat büyüyen ve genişleyen yaşantınız özel ile iş hayatı arasında denge kurmanızı sizden isteyebilir. Ayrıntılara dikkat edebilirsiniz. TERAZİ Kendiniz ve insanlar arasında doğru bir düzlem kurup ilerlemeye çalışabilirsiniz. Bu hafta parasal konulara ciddi yaklaşabilirsiniz bu size önemli bir kararı ve işi getirebilir. Güzel bir haberle yükselebilirsiniz işinizde. Pratik karar ve seçimler sizi canlı tutabilir, az zamanda çok iş başarabilirsiniz. Dağılıp genişe yayılmayın yeter. AKREP Konuşmalar sabır gerektirebilir. Aşırı karamsarlıktan, katılıktan kaçının. Çünkü amaçlarınıza yönelik her adım şans etkisi altında, bu nedenle inancınızı kamçılayın. Parasal konular hayatınızda öne çıkabilir, harcamalarınız biraz artabilir. İyi anlaşabilirsiniz yakınlarınızla. Dikkat etmeniz gereken şeyse çok fazla beklenti taşımamak ve katılaşmamak. YAY İnsanlar ve olaylar sizin etrafınızda dönmeye başlayabilir, gücünüzü kavrayabilirsiniz. Gizli bazı konuşmalar ve kararlar hayatınıza farklı bir yön verebilir. Şans etkisi altında bir tür dayanışma, iş açığa çıkabilir. İmkanlarınızı iyileştirmeye yönelik aklınız iyi çalışabilir. O LAK İç dünyanızda olayları ve hayallerinizi değerlendirmeye alabilirsiniz bu hafta. Bir hedefinizle ilişkili somut bir takım haber ve kararlar açığa çıkabilir, bu size şans getirebilir anlaşmalar ve ilişkiler açısından. Çevrenizden destek görmeniz sizi mutlu edebilir. Sosyal hayatınızdaki canlanma bağlarınızı güçlendirebilir, pek çok insanla bir araya gelebilirsiniz. KO A Bu hafta iş hayatınız somut ve net bir takım gelişmelerle ilerleyebilir, bu size şans ve başarı getirebilir. Güzel konuşmalar ve paylaşımlar iç dünyanızı kaplayabilir. Sadece genişleyen koşullara içsel uyum sağlamakta biraz zorlanabilirsiniz, bu nedenle basit düşünün, çok genişe yayılmayın. BALIK Cesaretiniz yerine gelebilir, korkusuzca ilerleyebilirsiniz bu hafta. İş hayatınız canlanabilir, sorumluluklarınızla ilgilenebilirsiniz. Önemli bir kararınızla ilişkili gelişmeler sizi memnun edebilir, dostlarınızdan destek görebilirsiniz. İyi iletişim kurmak aşkta sizi şanslı kılabilir. Yapabileceğiniz şeyleri net bir biçimde kavrayabilirsiniz, kararlı kalabilirsiniz.

ABD EĞİTİMİ YÜZYILI YAKALAYABİLECEK Mİ? Amerikan eğitim sistemi 21’inci yüzyılın yeni değerlerine ayak uydurmakta zorlanıyor. Tamamen rekabetçi, girişimci bir ruhu yerleştirmeye yönelik bu eğitim anlayışı, test’lere dayalı bir başarı sisteminin ötesine geçmekte sıkıntılar yaşıyor (NEW YORK POSTA 212)

M

evcut sistem akıllı tahtalar, tabletler ve akıllı telefonlar gibi ileri teknoloji ürünlerini okullarda kullanmanın her derde deva olacağına inanan bir bakış açısına sahip. Eğitim kurumlarının yenilikçi eğitim ve öğrenme tekniklerine gözünü kapayan bu “teknokrat” yaklaşım Amerikalıların eğitim performansını giderek düşürüyor.

OKUMA-YAZMALARI BİLE YOK Ekim ayında yayınlanan Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü’nün (OECD) raporu, Amerikalıların edebiyat ve matematikte en alt sıralarda yer aldığını gösteriyor. Opportunity Nation tarafından yapılan bir araştırmaya göre ise, ABD’de 1 -24 yaş aralığındaki genç nüfusun yüzde 15’i yani milyon kişi ne okula gidiyor ne de çalışıyor. Bu rakam sadece Los Angeles’ta 100 bini buluyor. Öte yandan, uzmanlar bunun kısmen eğitim sistemindeki eşitsizliklerden kaynaklandığını söylüyor. Bir başka deyişle bu başarısız kitle aslında ezici bir çoğunlukla yoksul ailelerin çocuklarından oluşuyor. Yine de çoğu eğitimci, Amerika’nın yeni kuşaklarını bekleyen potansiyel tehlikelerden koruması açısından, öğrencilere kazandırılması gereken yeni becerilere dikkat çekiyor. ‘SOSYAL ZEKA’ ŞART AMA... 21’inci yüzyılın bilgi toplumunda başarıya ulaşmak için teknik bilgiler artık yeterli olmuyor. Bunun yanı sıra “kişisel karakterin gelişimi sosyal zeka” gibi yeni beceriler gerekiyor. Bu becerileri kazanamayan toplumların er ya da geç geride ka-

lacağı eğitimciler arasında yaygın bir kanı. Bu nedenle söz konusu becerilerin öğrencilere kazandırılması için birçok öğretmen, politikacı ve önde gelen eğitimci, dikkatlerini bilişsel özelliklerden “cesaret”, “girişkenlik” ve “girişimcilik”, “heyecan” ve “iyimserlik” gibi karakter özelliklerine çeviriyor. Bu eğilim ilk orta eğitime şimdiden yansımış durumda. Kararlılık, girişkenlik, iyimserlik ve cesaret, zorunlu K-12 eğitim sisteminin neredeyse en moda sözcükleri haline geldi. Amerika genelinde eğitim seviyesini geliştirmeyi amaçlayan bu yaklaşımın en dikkat çekici örneği olan “Charter” okullarında öğretmenler, KIPP (Bilgi

Güçtür Programı) programıyla artık öğrencilerin sosyal zeka, memnuniyet ve merak gibi bir dizi özelliklerine önem vermeye başladı. 21’inci yüzyılın inovatif öğretme ve öğrenme teknikleri Amerikan eğitim sisteminin ihtiyacı olan becerileri ya da karşı karşıya kalabileceği tehlikeleri gözler önüne seriyor. Amerika’da hala ilerleme, gelişim ve girişimcilik anlatılarına bü-

yük bir bağlılık var gibi görünüyor. Eğitim kurumları, 21. yüzyılın yeni becerilerinin farkında değil gibi. Akıllı tahta, akıllı telefon ve tabletler gibi teknolojik aletlerle eğitimin gelişeceğine yönelik yaygın bir kanı dolaşmaya devam ediyor. Verilere baktığımızda da 21. yüzyılın gereksinimlerini karşılama konusunda yetersiz kalan ABD’nin eğitim sistemindeki sorunların ne tür tehlikeler yaratabileceğini görebiliyoruz. Ekim ayında yayınlanan Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü’nün (OECD) raporu, Amerikalıların edebiyat ve matematikte en alt sıralarda yer aldığını gösteriyor. 21’nci yüzyılyy bilgi ekonomisinin teknik bilginin yanı sıra karakteristik özelliklerin önem kazandığı yeni beceriler gerektirdiği ortada. Bu becerileri kazanamayan toplumların er ya da geç geride kalacağına da hiç şüphe yok. Bu nedenle söz konusu becerilerin öğrencilere kazandırılması için birçok öğretmen, politikacı ve önde gelen eğitim reformisti, dikkatini bilişsel özelliklerden cesaret, girişkenlik ve girişimcilik, heyecan ve optimizm gibi karakter özelliklerine çeviriyor. Kararlılık, girişkenlik, optimizm ve cesaret, zorunlu olan K-12 eğitim sisteminin en moda sözcükleri haline geldi. Amerika genelinde eğitimi iyileştiren bir hareketin en dikkat çekici örneği olan “charter” okullarının doğuşunu hazırlayan KIPP (Knowledge Is Power Program Bilgi Güçtür Programı) okullarında öğretmenler, artık öğrencilerin sosyal zeka, memnuniyet ve merak gibi bir dizi özelliklerine önem vermeye başladı.

TCF BURSU İ İN BA

URULAR BA LADI

(NE YORK - POSTA 212) Türk Kültür Vakfı (Turkish Cultural Foundation - TCF) 2014 Kültürel Değişim Bursu için başvuruları kabul etmeye başladı. Kendilerini kültürlerarası öğrenme tecrübelerine adamış öğrenciler, aileler, arkadaşlar ve gönüllülerden oluşan dünya çapında bir ağ olan AFS Kültürlerarası Programları, 2014 Kültürel Değişim Bursu için başvuru almaya başladı. Sanatçılar ve mesleki olarak sanat ile kültür alanlarında çalışan kişilerin uluslararası değişimlerinin desteklenmesi amacında olan bu program çerçevesinde her yıl, Türk ve Türk olmayan sanatçılara ve profesyonellere 2014 Kültürel Değişim Bursu veriliyor. 2012 yılında başlayan bu programdan şu

ana kadar 33 kişi yararlanarak, kültürel ve sanatsal anlamda geniş çaplı programlara katıldı. 2014 Kültürel Değişim Bursu ile bu yıl ilgilenen adaylar, iki farklı dönemde başvuru yapabilecekler. İlk dönem bursları için son başvuru tarihi 2 Aralık 2013 olup, ikinci dönem bursları için bu tarih 2 Haziran 2014 olarak belirlendi. Program hakkında daha detaylı bilgi almak isteyenler http: www.turkishculturalfoundation.org pages. php ID 211 adresi ziyaret edilebilirler.

Posta212 Bulmaca SOLDAN SA A 1) Allah’a karşı sorumluluk bılıncı - Katmerli karışım 2) Arapçada ağaç anlamında bir kelime 3) Mana - Arap alfabesinde bir harf 4) Namaza çağrı - Aklama 5) Yerleştirme - Azot elementinin imi ) Garez - Kısaca yüzyıl - Valide ) Bir tabanca markası - Vilayet - Yad etmekten emir 8) Yüz yapısı - Yetersiz - Bir renk 9) Ergenekon’dan çıkarken rehberlik eden bozkurdun adı - Düğüm 10) Hilal - Ezan gibi 11) Göçmen bir kuş - Kükürt elementinin imi - Ekşisi ile meşhur bir meyve 12) Eski dilde su - Meyilli olan - Bir nota 13) Eski dilde Neiroğlu anlamında bir kelime 14) Şu anda - İstanbul’da bir semt. YUKARIDAN A A IYA 1) Seyrüsefer - Zaman gösteren - Bir nota 2) Camın temel maddesini de oluşturan bir element 3) Kelek öven yazı - Güzel anlamında bir bayan adı 4) Üye - Manevi olarak - Genişlikı 5) Asmalar memleketi anlamına gelen bir sözcük - En fazla ) Fasıla ) Tavır İzini olmayan 8) Kısaca Emar - Kırmızı - Kısaca olarak loca - Bir çoğul eki 9) Eski dilde kokteyl Merhamet dileme sözü İsmin bir hali 10) Haya Bir erkek adı - Kainat 11) Yanıt olarak - En koyu renk.


Food & Dining

4 Aralık 2013 Çarşamba

NEW YORK’UN EN YENİLERİ

Dilara New York yemek sahnesi sürekli yeni restaurantlarla yenileniyor. Gün geçmiyor ki yepyeni tatlar, yepyeni konseptErbay ler gün ışığına çıkmasın. Aralık ayının ilk haftasında açılan New York’un en yeni mekanlarını sizler için araştırdık gmail.com dilaraerbay@

FORT GRACE LOCAL Farmers Market’in bu yeni sevimli yeri hiç de yeni bir buluş değil. Ama bu küçük köşe, yerel üretilmiş malzemeler düşkünlerinin favori yeri General Greene’in bir uzantısı. Pasta şefi Elle Lawrence tatlılarda mevsimsel tatlara yer veriyor. Biberiyeli fıstıklı kayısı, tuzlu karamele, Asyalı armutların üzerinde sunulan dondurma ve kabak tart gibi tatlıları

HUNGRY GHOST

DOSA ROYALE

günlük menülerden istediğinizi seçin. Bunun dışında ballı, kremalı ve mısırlı mu nler, malt edilmiş çukolata chipslerinden yapılan cookileri de unutmamak lazım tabii. Bu 18 kişilik küçük mekan tam da Brooklyn’in lezzet noktalarını iğneyle kuyu kazar gibi arayan damağına düşkünler için. 229 Dekalb Ave, Clemont Ave, Fort Greene, Brooklyn

Brooklyn Flea pazarının en gözde satıcılarından Dosa Royale Güney Hindistan spesiyalitelerini Carroll Gardens’a getiriyor. 0 kişilik restaurant tuğla duvarlar ve tavanı preslenmiş tenek kutularla dekore edilmiş. İmza yemekleri dosa’nın, pirinç yufkasından ve siyah mercimekle yapılan Hindistan krepi, yanında menüsünde samosa, ekmek ve körinin zengin çeşitlerini sunuyor. Kokteyllere gelince yine Asyalı malzemelerle karşılaşıyorsunuz. Calamansi suyu ve ev yapımı demirhindi şurubu gibi... 31 court St, DeGraw ve Sackett St arasında. Carroll Gardens, Brooklny ( 18-5 3800)

Brooklyn’in bu ünlü coffe shop’un üçüncü lokasyonu. 20 kişilik bu cafe’de Stumptown yapımı biralarını tadabilir ve Serendipitea çaylarını içebilirsiniz. Tabii birbirinden nefis sandaviçler ve yerel pastacı Pete Solomita’nın nefis pastalarını da unutmayalım. 81 Fulton St, South Oxford St, Forth Greene, Brooklyn ( 18 9 3595)

SILK CAKES GRAND CENTRAL OYSTER BAR Sırt çantasıyla dolaşan turistleri veya takım elbiseli kentlileri bir kenara bırakın, Brooklyn’in bu efsanevi deniz mahsulleri restaurantına dalın. 150 kişilik oturma kapasitesine sahip yemek salonuna ilave olarak, mermer bir bar, beyaz masalarıyla modernist tarzda dekore edilmiş lounge alanı var. Açık mutfakta, buharda veya tavada çevrilmiş istiridye gibi imza yemeklerin yanı sıra deniz mahsulleriyle yapılan makarna çeşitlerinin pişirilmesine tanık olabilirsiniz. 25 Fifth Ave, Carroll St ve Garfield PI, Park Slope, Brooklyn (34 - 294 05 9 )

LA BROCHETTE Uptown’un Prime KO’su gibi bu üç katlı steakhouse kosher etler ve sushi üzerinde konsante olmuş. 185 kişilik bu resturant biftek konusunda son derece iddialı. Diğer yandan da da Asya tatları, spring rolls, Peking ördeği ve standart suşiler tadılmayı bekliyor. Lexington Ave, 39th ve 40th Ats. (212-9 2 2200)

Beyaz duvarlarıyla dikkati çeken bu paket servis pastacıda Asyalı tatlardan ilham almış şekerlemeler çok baştan çıkarıcı. Yeşil çay, tereyağı kremalı yuzu cake ve hindistancevizi şekeri ile soslanmış pandan keki spesiyaller arasında. 98-14 Metropolitan Ave 9th Rd ve 0th Ave, Forest Hills, ueens ( 18-830-3838)

Türk mutfağı gönülleri fethetti 1 . Boston Türk Festivali kapsamında Türk mutfağının seçkin lezzetleri, Boston Üniversitesi Yemek ve arap Programı işbirliğiyle, Amerikalılara tanıtıldı

(BOSTON POSTA 212)

18

karnanın akla geldiğini, ama Türk mutfağının tek bir özellikle sınırlandı-

. Boston Türk Festivali kapsamında Türk mutfağının seçkin lezzetleri, Julia Child ve Jac ues P pin gibi dünyaca ünlü şeflere ev sahipliği yapan Boston Üniversitesi Yemek ve Şarap Programı işbirliğiyle, Amerikalılara tanıtıldı. Yerlerin günler öncesinden tükendiği ve “Anadolu’nun Lezzetleri” adını taşıyan etkinlikte Amerikalı yemek yazarı ve uzmanı Sheilah Kaufman’ın seçtiği mezeler, yemekler ve tatlılar Türk şarapları eşliğinde sunuldu.

“HAKETTİĞİ YERDE DEĞİL” Programda katılımcılara Türk mutfağı hakkında bilgiler sunan Sheilah Kaufman, Fransız mutfağı denince sosun, İtalyan mutfağı denince ma-

(Soldan sağa) Erkut Gömülü, Sheilah Kaufman ve Rebecca Alssid

rılamayacağını, tatların bölgeden bölgeye, hatta köyden köye bile fark ettiğini vurgulayarak, bu kadar zengin bir mutfağın aslında A.B.D. ve dünyada hak ettiği bir konumda olmadığını söyledi.

“ZENGİN BİR AKDENİZ DİYETİ” Kaufman, özde aile yemek tariflerine dayanan Türk mutfağının Osmanlı İmparatorluğu döneminde değişik kültürlerin yemeklerini ve kullandıkları malzemeleri de harmanlayarak geliştiğini ve son derece köklü bir geçmişi olduğunu ifade etti. Türk mutfağının son derece zengin ve sağlıklı bir Akdeniz diyeti olduğunu vurguladı. Sunumdan sonra kitaplarını da imzalayan Sheilah Kaufman’ın, Nur İlkin ile birlikte çıkardığı ilk yemek kitabı “Türk Mutfağının Tatları”ndan sonra,

yine birlikte çıkardıkları ikinci Türk yemekleri kitabı “Türk Yemekleri: Bölgesel Tarifler ve Hikayeleri” de Türk mutfağının Amerika’da tanıtılmasında önemli katkı sağlıyor.

“İLGİDEN ÇOK MEMNUNUZ” Festival direktörü Erkut Gömülü, bu yıl sekizincisi düzenlenen programın gördüğü büyük ilgiden çok memnun olduklarını ve sunumdaki işbirliğinden dolayı Boston Üniversitesi Yemek ve Şarap Programına ve Kavaklıdere Şarapları’na teşekkür ettiklerini söyledi. 18. Boston Türk Festivali’nin ana sponsorluğunu Turkish Cultural Foundation (TCF), Kültür ve Turizm Bakanlığı, Türk Tanıtma Fonu ve Türk Hava Yolları yapıyor.

Sheilah Kaufman




10

Seri İlanlar

4 Aralık 2013 Çarşamba

A M E R İ K A’ D A K İ

TÜRKLERİN

DETAYLI BİLGİ İÇİN İLAN DANIŞMA HATTINI ARAYINIZ: 347 730 42 36 İlanınız Burada Yayınlansın

Long Island’da ELEMANLAR ARANIYOR

Tecrübeli Busboy Aranmaktadır

Detaylı bilgi için 18-392-3838 no’lu telefonu arayabilirsiniz.

$50

Özel günlerinizde sizlere hizmet vermekten gurur duyarız. Davet yemekleri siparişleri alınır. Telefon: 646 730 7856

Yönetici adayları Departman Sorumluları İthalat İhracat Uzmanları Bilgisayar Mühendisleri Satın Alma ve Depolama Sorumluları Sevkiyat Sorumluları * O s Elemanları

Devren kiralık studyo daire İlanınız Burada Yayınlansın

aranmaktadır.

$40

İlgili arkadaşların özgeçmişlerini 51 4 2 no’lu numaraya fakslamaları veya 51 439 4940 Tuğçe Hanım’dan randevu almaları rica olunur.

Yılbaşında Türkiye’ye kesin dönüş yapacağımdan evimi tüm eşyaları ile devretmek istiyorum. Mecbur olmasam evimi burakmak istemem. Çok nezih bir bölge, temiz güvenli, Kings Highway’e, Sheepshead Bay’e, Türk restaurantları ve marketlerine yakın. Tren iki blok uzaklıkta. Cadde üzeri, birinci kat, harika bir yer (stüdyo) iki kişi de kalabilir.

İlanınız Burada Yayınlansın

Manhattan’da bulunan hediyelik eşya dükkanımızda part time veya full time çalışabilecek bay bayan eleman aranıyor.

İlgilenenler designernewyork hotmail.com ya da 6 numaralı telefondan bilgi alabilir.

$20

ELEMAN ARANIYOR

Telefon 212 252

Butikte çalışacak bayan arkadaşlar arıyoruz

POSTA212 Seri İlan Sayfaları USAilan.com ile ortak hazırlanmaktadır...

Sunnyside, ueens’teki restaurantımız için haftanın 3-4 günü full time çalışabilecek tecrübeli busboy arkadaşlar aramaktayız.

Gıda Sektöründe Perakende ve Toptan hizmet veren kuruluşumuzun Long Island Ofis ve Satış noktasına Üniversite mezunu, İngilizce’ye çok iyi derecede hakim, oturma ve çalışma izni olan, esnek çalışma saatlerine uyum sağlayabilecek, seyahat engeli bulunmayan, full time çalışacak, yetiştirilmek üzere bay bayan eleman;

arehouse’ta görevlendirilmek üzere, daha önce shipping receiving tecrübesi olan, dikkatli, düzenli ve ayrıntılara önem veren takım arkadaşları alınacaktır.

Manhattan, Upper East Side’da bulunan bayan giyim mağazamıza part time çalışacak bayan arkadaşlar arıyoruz.

Başvurularınızı cem cibovita.com adresine gönderebilirsiniz.

Telefon: 201 394 2429

Fair Lawn, New ersey

Seri İlanlar Kazandırır! SERİ İLAN Emlak, Eleman, Vasıta, Alım/Satım, Çeşitli İlanlar

Çocuk Bakıcısı Arıyoruz 2 yaşındaki kızımıza bakacak, hafif ev işleri ve yemek konusunda yardımcı olabilecek, kötü alışkanlıkları olmayan, 40 ile 50 yaş arası yatılı bir bayan arıyoruz. Evimiz, kalacak bayan için uygun olup kendisine ait oda, tuvalet ve banyosu olacaktır. Evimizde internet, televizyon ve telefon servislerimiz mevcuttur. İlgilenenler 9 3 9 8 ’dan ulaşabilirler. Morris County, New ersey

ELEMAN ARANIYOR

Telefon: (347) 730 4236 E-mail: seriilan@posta212.com

TİCARİ İLAN Ürün Tanıtımı, Kurul, Bilanço İlanları

İki odalı evimin 1 odası titizliğe önem veren bayan için kiralıktır. Telefon: 201 8 48 2

New York’ta turizm firmasına

SOSYAL İLAN Kutlama, Anma, Teşekkür, Doğum, Vefat İlanları

GAZETESİ

İngilizce’yi iyi bilen, çalışma izni olan bay ya da bayan eleman aranıyor. Başvurularınızı nyeleman2013 gmail.com adresine gönderebilirsiniz.

Bayan Eleman Aranıyor Marketimizde, 8:00 am - 4:00 pm aralığında, çalışma izni olan bayan eleman ihtiyacımız vardır. 18 213 8 52 numaralı telefondan Murat Bey’den randevu alarak görüşmeye gelebilirsiniz. Astoria, New York 2 yaşındaki çocuğumuz için haftanın 5 günü full time çalışacak, tecrübeli, Amerika’da oturma izni olan bakıcı arıyoruz. New York.

6 ay veya daha kısa süreliğine kiralık ev 4 yatak odalı, 2 banyolu, geniş bahçeli evimiz en fazla ay olmak üzere eşyalı olarak kiralıktır. Bulaşık ve çamaşır makinesi, kurutma makinesi mevcut. Park yeri mevcut. Manhattan Times S uare 25 dakika messafede. otobüs evden yürüme mesafesinde. İlgilenenler e-mail atabilirler. New ersey, 1, E-mail: asliambrosio gmail.com

E-mail bebekbakimi hotmail.com

İNŞAATTA ÇALIŞACAK ELEMAN ARANIYOR

İtalyan restaurant için ORTAK ARANIYOR

Maryland şubemizde çalışacak eleman aranıyor. İşimiz yağmur oluklarının kesim ve montaj edilmesi üzerine.

Newton, New Jersey’de işlek bir cadde üzerinde bulunan, ciddi gelir potansiyeline sahip bir İtalyan restaurant için; güvenilir, iş ahlakına sahip ortak aranıyor.

İlgilenenler ve daha detaylı bilgi almak isteyenler bana e-mail yoluyla ulaşabilirler. Kalacak yer konusunda yardımcı olurum.

Ciddi düşünen yatırımcıların Ahmet Bey ile görüşmesi rica olunur.

alışma bölgemiz DC-Maryland civarlarında oluyor. E-mail lokman 1

Telefon: 862 222 0003

Çocuk Bakıcısı Aranıyor 3.5 yaşındaki oğluma hafta içleri 8 AM PM arası bakabilecek, mümkünse yatılı, sigara kullanmayan ve çocuk bakımı konusununda deneyimli bayan çocuk bakıcısı arıyorum.

RESTORAN ELEMANLARI ARANIYOR Manhattan, Upper est Side bulunan Pasha Restaurant’ta çalışacak; bartender, garson ve busboylar aranmaktadır.

İlgilenenler, kendileri ve talep ettikleri ücret hakkında bilgi veren bi e-mail ile bana koseokur gmail.com adresinden ulaşabilirler.

Sheepshead Bay’de Kiralık Oda

Türk cafe, bakkal ve restauranların yakınında bulunan 2 oda 1 salon, yeni yapılmış evimin bir odasına oda arkadaşı arıyorum. ve B trenine yakın olup Manhattan’a 45 dakika uzaklıktadır. Odada ueens boy double yatak ve gardrop mevcut olup kiraya elektrik, gaz, internet, kablo dahildir. Ev tamamen modern mobilyalı ve Amerikan mutfaklıdır. Kira 850. Ali Bora 18 53 313

hotmail.com

Müracaat Kemal Binici Telefon 1 21 5

Devren satılık Türk restaurantı Binghamton, New York’ta bulunan, 3 yıllık çalışan Turkish restaurant uygun fiyata satılıktır. Telefon: 570 582 5208

Manhattan, Upper East Side’da KİRALIK ODA

Manhattan’daki 3 odalı evimin bir odası kiralıktır. Temiz, sigara kullanmayan kişiler tercihimdir. Telefon: 4 831 8980

GEREKLİ TELEFONLAR... GEREKLİ TELEFONLAR... GEREKLİ TELEFONLAR... GEREKLİ TELEFONLAR... GEREKLİ TELEFONLAR... AMERİKA BİRLEŞİK DEVLETLERİ’NDEKİ BAŞKONSOLOSLUKLAR T.C. ATLANTA FAHRİ BA KONSOLOSLU U Telefon Faks e-Posta Adres

+1 (404) 848-9600 +1 404 848 9600 mdiamond@honturkishconsulga.org Chairperson, The American Turkish Friendship Council 1266 West Paces Ferry Rd. NW Suite 257 Atlanta, GA 30327 Web sitesi www.honturkishconsulga.org T.C. BALTIMORE FAHRİ BA KONSOLOSLU U Telefon Faks e-Posta Adres

+1 (410) 889-0697 +1 (410) 889-0697 czkiratli@bcpl.net 313 Wendover Road, Baltimore, MD 21218

T.C. BOSTON BA KONSOLOSLU U Telefon e-Posta Adres

+1 857 250 47 00 consulate.boston@mfa.gov.tr 31 Saint James Avenue,Suite #840, Boston, MA 02116 Web sitesi boston.bk.mfa.gov.tr T.C. DETROIT FAHRİ BA KONSOLOSLU U Telefon Faks e-Posta Adres

+1 (248) 701-1050 +1 (248) 626-8279 nurten@turkishconsulategeneral.us P.O. Box 986, Farmington, MI 48332-0986

T.C. FLOWOOD FAHRİ BA KONSOLOSLU U Telefon Faks e-Posta Adres

+1 (601) 936-3666 x128 +1 (601) 939-5685 ejones@mmiemail.com 1000 Red Fern Place, Flowood, MS 39232

T.C. HOUSTON BA KONSOLOSLU U Telefon

+1 713-622 58 49 +1 713-622 03 24 +1 713-622 32 05 +1 713-622 32 76 Faks +1 713-623 66 39 e-Posta consulate.houston@mfa.gov.tr Adres 1990 Post Oak Boulevard Suite 1300, Houston, Texas 77056-3813 U.S.A Web sitesi http://houston.bk.mfa.gov.tr

T.C.KANSAS FAHRİ BA KONSOLOSLU U Telefon Faks e-Posta Adres

+1 (816) 415-8325 +1 (816) 415-8325 emruerten@gmail.com 812 N. Woodridge Lane, Liberty. MO 64068

T.C.LOS ANGELES BA KONSOLOSLU U Telefon

+1 (323) 655-8832 +1 (323) 655-8039 +1 (323) 655-8056 +1 (323) 655-8329 Faks +1 (323) 655-8681 e-Posta consulate.losangeles@mfa.gov.tr Adres 6300 Wilshire Blvd.,Suite 2010, Los Angeles, CA 90048 Web sitesi losangeles.bk.mfa.gov.tr T.C.NEW YORK BA KONSOLOSLU U Telefon

+1 (646) 430-6560 +1 (646) 430-6590 (Konsolosluk Çağrı Merkezine 1-888-566-76-56 numaralı telefondan 7 gün 24 saat ulaşılabilmektedir) Acil Sağlık konuları için: Prof.Dr.Adnan Çinal E-mail:acinal@gmail.com Faks +1 (212) 983-1293 e-Posta consulate.newyork@mfa.gov.tr Adres 825 3rd Avenue, 28th Floor, New York, NY 10022 Web sitesi newyork.bk.mfa.gov.tr T.C.SAN FRANCISCO FAHRİ BA KONSOLOSLU U Telefon Faks e-Posta Adres

+1 (707) 939-1437 +1 (707) 939-1433 bonnie@kaslan.com 1281 Oak Creek Drive, Suite A, Sonoma, CA 95476

T.C.SEATTLE FAHRİ BA KONSOLOSLU U Telefon Faks e-Posta Adres

+1 (206) 662-8234 +1 (425) 739-6722 john.gokcen@boeing.com 12328 NE 97th Street, Kirkland, WA 98033

TC WASHINGTON BÜYÜKEL İLİ İ Telefon Adres

+1 (202) 612-6700 2525 Massachusetts Ave NW Washington, DC 20008

T.C. İKAGO BA KONSOLOSLU U Telefon

+1 312 263 06 44 +1 312 263 12 95 Faks +1 312 263 14 49 e-Posta consulate.chicago@mfa.gov.tr Adres 455 N. Cityfront Plaza Dr., (NBC Tower), Suite:2900, Chicago, IL 60611 - USA Web sitesi sikago.bk.mfa.gov.tr BA LI BİRİMLER BASIN MÜŞAVİRLİĞİ Telefon (202) 612.6807 Faks (202) 319.1087 e-Posta trpressoffice@verizon.net DİN HİZMETLERİ MÜŞAVİRLİĞİ Telefon 202-612-6816 Faks 202-332-1841 EĞİTİM MÜŞAVİRLİĞİ Telefon (202) 612-6810 Faks (202) 319-1538 e-Posta education@turkishembassy.org egitim@turkishembassy.org EKONOMİ MÜŞAVİRLİĞİ Telefon (202) 612.6790 Faks (202) 238.0627 e-Posta washingtoneco@verizon.net EMNİYET MÜŞAVİRLİĞİ Telefon 202-612-6809 e-Posta washington@egm.gov.tr GÜMRÜK MÜŞAVİRLİĞİ Telefon 202 612 6794 Faks 202 518 4116 e-Posta gtbusa@gtb.gov.tr KÜLTÜR TANITMA MÜŞAVİRLİĞİ Telefon (202) 612.6800 Toll free: (877) FOR TURKEY Faks (202) 319.7446 e-Posta dc@tourismturkey.org SİLAHLI KUVVETLER ATAŞELİĞİ Telefon (202) 612.6770 Faks (202) 238.0623 e-Posta adminattache@wtska.com defensesec@wtska.com wska@wtska.com milattache@wtska.com navalattache@wtska.com TİCARET MÜŞAVİRLİĞİ Telefon (202) 612.6780 Faks (202) 238.0629 e-Posta vasington@dtm.gov.tr dtvas@verizon.ne

HAVAYOLLARI TÜRK HA A YOLLARI Telefon 1-800-874 8875 Web sitesi www.turkishairlines.com DELTA HA AYOLLARI Telefon 800-221-1212 Web Sitesi http://www.delta.com UNITED AIRLINES Telefon 1-800-864-8331 Web Sitesi http://www.united.com

ACİL TELEFON VE YARDIM HATLARI Yangın İhbar Polis İmdat Ambulans Zehirlenme Kontrol Merkezi Tecavüz Kriz Merkezi Adsız Narkotikler Adsız Alkolikler Aile İçi Şiddet Yardım Hattı Kriz Hattı Kayıp Ve İstismar Edilen Çocuklar Ulusal Merkezi

911

(212) 7647667 (212) 267-7273 (212) 929-7117 (212) 647-1680 (800) 621-4673 (212) 219-5599 (800) 843-5678

DEVLET KURUMLARI ABD Vergi İdaresi (IRS) Sosyal Güvenlik İdaresi (SSA) Federal Soruşturma Bürosu (FBI)

(800) 829-1040 (800) 772-1213 (212) 384-1000

ULAŞIM REHBERİ Amtrak Demiryolu New York La Guardia Havaalanı Uluslararası Newark Havaalanı Uluslararası New York J.F.K. Havaalanı (JFK) Metropolitan Ulaşım İdaresi (MTA) Türk Amerikan Dernekleri Federasyonu Türk Amerikan Dernekleri Federasyonu

GEREKLİ TELEFON NUMARALARI

(800) 872-7245 (718) 533-3400 (973) 961-6000 (718) 244-4444 (866) 743-3682 (888) 352-9886 (888) 352-9886


Yaşam

Obezite sorunu büyüyor Amerika’nın başı her geçen gün artan obezite sorunuyla dertte. ABD dünya obezite sıralamasında yüzde . ’lik oranla ilk sırada yer alıyor. Bu hastalık ile yeterince mücadele etmedikleri için yetkililer suçlanıyor (NEW YORK –POSTA 212)

O

bezite, Amerika’nın önemli sağlık sorunlarının başında geliyor. Dünya obezite oranında yüzde 33.8 ile Amerika ilk sırada yer alıyor. Araştırmalar, alınan geniş önlemlere rağmen Amerika’nın bu dertle daha etkili bir biçimde mücadele etmesi gerektiği konusunda uyarıyor. Gallup ve Healtyways Araştırma Merkezleri tarafından yapılan çalışmada, 500 Amerikalının günlük yeme alışkanlıkları gözlemlendi. Buna göre, özellikle haziran, temmuz, ağustos ve eylül aylarında sağlıklı gıda tüketimi geçen yıllın aynı dönemiyle kıyaslandığında yüzde 3 oranında düşmüş. Bu yönelimin 2008 yılından bu yana gö-

rülen en düşük seviye olduğuna işaret ediliyor. MEVSİMLERLE İLİŞKİLİ Araştırma sonuçları, sağlıklı gıda tüketimi mevsimlerle ilişkili olduğunu gösteriyor. Amerikalıların sağlıklı gıda tüketimi bahar mevsiminde düşüyor, yaz aylarında artıyor ve tekrar kasım ve aralık ayında düşüyor. 2012 Aralık - 2013 Ocak ayı verileri kıyaslandığında Amerikalılar yüzde 1.9 oranında daha az sağlıklı gıda tüketmiş. Daha özel beslenme alışkanlıklarına bakıldığında ise çok az Amerikalı haftanın 4 günü en az 5 porsiyon sebze ve meyve tüketiyor. Sadece mart ve ekim aylarında bu oran yükseliyor. HAFTADA 4 KEZ SEBZE VE MEYVE Obezite riskinin düşmesiyle ilişkili olan sağlıklı beslenme oranı, 2013 yılının tüm aylarında 2012 yılına göre azalmış. Buna ek olarak haftanın en az 4 defa sebze ve meyve tüketen Amerikalılarının oranı da düşmüş. ABD’de obezite oranı da yükselmeye devam ediyor. Bu nedenle uzmanlar, Amerikalıların sağlıklı beslenmesi ve spor yapmasının çok önemli olduğu konusunda uyarılarına devam ediyor.

Grip aşısının bilinmeyen faydaları

Tıp uzmanları hiçbir hastalığın grip kadar çok sayıda insanı öldürmediğini söylüyor

D

(WASHINGTON)

oktorlar grip olan kalp hastalarında kalp krizi, kalp yetmezliği ve felç riskinin daha da yükseldiğini söylüyor. Araştırmacılar bedenlerimiz hastalıkla mücadele ederken damarlardaki inflamasyonun daha aktif hale geldiğini ve bunun pıhtılaşma ve tıkanmaya neden olduğuna inanıyor. Ancak grip aşısının sağlıklı insanları da kalp krizi ve felçten koruduğuna dair bulgular var. Toronto’daki Kadın Koleji Hastanesi’nden Dr. Jacob Udell bin hastadan gelen verileri incelemiş. Aşı olmayan grupla karşılaştırdıklarında grip aşısı olanlar arasında ortalama kalp krizi, felç ve diğer kardiyovasküler sorunların yüzde 33 düştüğünü belirtiyor. Yakın geçmişte kalp krizi geçiren kişiler için grip aşısı, riski fazladan yüzde 50 azaltıyor. Bu nedenle Dr. Udell çekinmeden aşı yaptırmayı tavsiye ediyor. Doktor “Grip aşısı hakkında kuşkuları olan herkese konuya kalp açısından baktığımızda da fazladan yarar elde edeceklerini hatırlatmak isterim,” şeklinde konuşuyor. Dr. Udell bir sonraki çalışmasında daha büyük bir grup üzerinde deney yaparak aynı sonucu elde edip edemeyeceğini inceleyecek. Son deneyin sonuçları Amerikan Tıp Derneği Dergisi’nde yayınlandı. (VOA)

4 Aralık 2013 Çarşamba

11

PSİKOLOG

Gülhan Akşit Şener glhan07@hotmail.com

Cenazede alkış serenomisi SON yıllarda özellikle “ün”lü kişilerin cenaze merasimleri dikkatinizi çekti mi? TV’ler de izlemişsinizdir, artık yeni bir keşfimiz daha var “ alkışlama seronomisi “ . Meftayı uğurlarken ahirete, bu alkışlama durumu hangi ruh haliyle yapılır, gidene ne gibi bir faydası vardır ve asıl önemlisi altında ne vardır? Değişim rüzgarları buraya da parmak attıysa vay halimize ! Ucundan bucağından yıpranmadık, ellenmedik temiz kalan hiç bir yerimiz kalmadı. Şimdi sizin derdiniz bu mu? Başka konu mu kalmadı Allahaşkına diyebilirsiniz, evet kalmadı. Bu üstünden hızla geçilmeyecek birçok kültürel ve dini değerin “ellenme” durumu o kadar masum değil ! Ben de biraz haddimi aşarak hem işletmeci, hem ekonomist hem de psikolog gibi meslekleri aynı anda icra etmeye çalışan birisi olarak bu “basit “ olmayan durumu bir de ben ellemek istiyorum farklı bir yaklaşımla. Duyduk ve bilindik bir kelime var: Küreselleşme. Hiç uzatmadan anlamı şudur: Dünya ekonomilerinin bütünleşmesi ve serbet ticaretin önündeki engellerin kaldırılması. Bu işe en meraklı ülkelerin başında da Türkiye gelir. Küreselleşmenin iyi tarafı: İyi yönde kullanılırsa dünyadaki fakir-zengin bütün ülkeleri zenginleştirir Küreselleşmenin kötü tarafı : İyi yönde kullanılırken bir de bakmışız ki geleneksel değerlerlere bir haller olmuş .. İşte bu hallerden birisi cenaze merasimlerinin son halleridir. Nasıl mı ? Ekonomik olarak refaha doğru jet hızıyla giderken, kırsal toplumlar yavaş yavaş yok edilir ve “şehirleşme” diye aniden şehir kültürüne aşırı hayran olma ve alelacele yaşama çabası ortaya çıkar. Ben bu durumu JET FADIL diye bildiğimiz iş adamının durumuna benzetirim. Jet hızıyla zengin olma = Kültürdeki jet hızıyla şehirleşme İkisi aynı şeydir, hatta Jet Fadıl şimdi neredeyse, bizim şu an ki kültürümüzde aynı yerdedir. Kültürel değerlere zarar vermeden küreselleşmiş ülke yok mudur, kendini korumuş, sadece ekonomisini düzeltmiş “kadim” değerlerini kopyalamamış. Çin gibi milyarlarca insanın yaşadığı fakir bir ülkenin bugün dünyayı yönetmeye başlamasının bir sebebi olmalı. Anladık sanırım, küreselleşirken saçmalamadık. Şimdi tekrar dönelim, Türkiye’de ki bir çok saçmalığın baş gösterdiği ve en çok da 1400 yıldan beri aynı şekilde gömülen meftalara yapılan anlamsızlığa. Bu durumu özellikle icra eden kesimin ülkenin gazeteci, yazar, ressam, tiyatrocu, sinemacı, şarkıcı gibi yani bir ara “ün” lü olmuşların olması da düşündürücü. Yani küreselleşirken birden şehirli olurken Jet Fadılla arkadaş olanlar. Ayrıca “ün” sahibi olmuş kişilerin çoğunluğunun bir adım öncesinin kasaba kökenli olmasına da dikkat edin. Çok azı üç nesil öteden şehirlidir. Ama ortak noktada buluşurlar ün sayesinde. Aradaki farkı kapatmışlar ve gömülürken “alkışı” haketmişlerdir. Oysa sade vatandaşı gönderirken ağlanır. İnsan hüzünlenen, üzülen bir canlı olduğu için doğal göstergesi gözlerinden yaş akıtmaktır. Yani metobolizma böyle çalışıyor. Hem alkışlayıp aynı anda ağlamak da zor iştir, ikisini bir arada yapmak maharet ister. Ağlamak deyince artık ne mutluyuz ki ağlama gibi “duygudurum boşalması” dediğimiz durumlar da kontrol altında. Kendini başka hiç bir şey de kontrol edemeyip, hırsa ve zevke boğulmuş insanoğlu, nasıl bir ilahi güç buluyorsa, özellikle sosyete cenazelerinde birden kontrollü oluveriyor. O asil duruş, siyah güneş gözlükleriyle cenazeden hemen sonra düğüne gidecekmiş gibi haller, ölüm haberini sanki aylar öncesinden almış da, ne giyeceğini belirlemiş şıklık. Şu an yaşadığım çokuluslu bir ülkede insanların değerlerine duydukları saygı ve korumak için çabalarını gördükçe bu kadar küreselleşmeye dayanamıyorum ve hala cevap arıyorum. Bu alkışlama gibi bir çok farklılığın sebebinin asıl meselesi inançsızlık olabilir. Anlaşılır gibi görünüyor, ancak konsepte sonradan musalla taşı ve imam da girince her şey yine karmakarışık oluyor . İşi bu defa psikolojik ve dini tarafından anlamaya çalışıyorum, alkışlaya alkışlaya camiye getirilen fani, acaba duyuyor mu olup biteni ? Bilime göre duymuyor, dine göre duyuyor ve görüyor ama ne olup bittiğini anlamaya çalışıyor ve iki yaklaşımda da alkış saçmalığı hiç bir yere oturmuyor. Bu “ modern cenaze “ modelinin yaşamımıza nasıl girdiğini az buçuk anladık sanırım. Bizim cenazeyi uğurlama merasimimizde bir eksiklik farkedilmiştir ve bu giderilmeye çalışılmıştır. Bunu bir akım haline dönüştürme yolunda öncü olan “ün” lü arkadaşlara da teşekkür ediyorum. Cenazeler elden gitmişken, bizi biz yapan herşeyi terk ederken bari üç-beş kadim bilgimize sahip çıkalım. Yüzyıllar öncesinden, milyonlarca insandan süzüle süzüle bize kadar gelen değerlere. Bayramlara el öpmek gibi, büyüklere teyze- amca demek gibi, nane- limonu kaynatıp içmek gibi, düğünlerde halay çekmek gibi. Katma değer katarak yani alkışlayarak ahirete uğurladığımız “ün” lülerden olmak nedir acaba? Bu narsizmin ikiz kardeşini haftaya işleyeceğiz. Kezban


4 Aralık 2013 Çarşamba

NBA’de bir garip tablo (NEW YORK –POSTA212) NBA de ilk ay geride kalırken uzun yıllardır görülmemiş bir tablo ortaya çıktı. Ligin en iyi galibiyet oranına sahip iki takımının bulunduğu Doğu Konferansı nda bu iki takım (Indiana Pacers ve Miami Heat) dışında kalan 13 takımın galibiyet sayısı mağlubiyet sayısından daha az. Batı da ise tam tersi bir tablo ortada. Enes Kanter in forma giydiği Utah Jazz ile Sacramento Kings dışında kalan tüm takımlar yüzde 50 galibiyet oranı veya fazlasına sahipler. Ligin en iyi durumdaki takımı sadece 1 maç kaybeden Indiana Pacers. Sezonun şu ana kadar ki sürprizi ise yüzde 80 lik galibiyet oranı yakalayan Portland Trail Blazers. Ömer Aşık ın forma giydiği Houston Rockets yüzde 0 in üzerinde başarıyla maçlarını kazanıyor. Sakatlıktan dönen Ersan ın mücadele ettiği Milwaukee Bucks ise sadece 3 kez kazanabildi.

eker Girişimci Teniste WTA sıralamasının numarası Maria Sharapova, geçen yıl kurduğu şeker rmasıyla CNN in yaptığı 1 ünlü kadın girişimci listesine girdi. (NEW YORK-POSTA212) Tekler kariyerinde, 4 Grand Slam şampiyonluğu bulunan Rus tenisçi Maria Sharapova tenis sonrası kariyeri için de adımlar atmaya başladı. Geride kalan 2013 sezonunda 3,5 milyon dolarlık para ödülünün sahibi olan güzel tenisçi kariyer toplamında ise 2 milyon dolar ödül kazandı. 2013 ün ağustos ayında kurduğu şeker firması dışında bir spor ve bir de aksesuar markasının bünyesinde özel koleksiyonu olan 2 yaşındaki Sharapova, CNN in hazırladığı 10 ünlü kadın girişimci listesinde kendisine yer buldu. Ünlü tenisçinin sponsorları arasında Nike, Samsung, Porsche gibi firmalar bulunuyor. Sharapova konuyla ilgili yaptığı açıklamada; Özel bir eğitim görmedim. İş ve reklam dünyası, markalarla çalışmak ve yaptığı işlerde çok başarılı insanlarla ilgili bildiğim her şeyi yaşayarak öğrendim. Kendi kendime birşeyler yapmaya başlamamın sebebi de bu ifadelerini kullandı. Eski dünya 1 numarası, üç kıtadaki dükkan ve otellerin yanı sıra internet üzerinden de satış yapan şeker firmasının tanıtımı için sezonun son Grand Slam ı olan ABD Açık boyunca soyadının Sugarpova olması talebiyle mah- kemeye başvurmuştu.

Spor

2013’E 4x4’LÜK DERBİYLE VEDA POSTA 212 okuyucuları için Süper Lig’de ükrü Saracoğlu’nda oynanan ve - sona eren 2 1 ’un son derbisini analiz ettik ADNAN ONARAN

U

zun süre olmuştu bu kadar keyifli bir derbi izlemeyeli. Hem de çook uzun bir süre Ligin pozisyon iştahı en kabarık ve yine en yüksek tempolu iki takımı karşı karşıya geldi Saracoğlu’nda. Fenerbahçe adına bir anlamda ligi kopartma maçıydı. Beşiktaş içinse genç ve dinamik kadronun önündeki ziveye dönüş amaçlı stresli bir sınavdı. İkisi de olmadı ve taraflar yenişemedi. Açıkçası futbol anlamında kalite öyle pek zirvelerde dolaşmadı; özellikle de ilk yarı. Bol bol savunma arkasına atılan toplar, ağır stoperler gördük. Ancak heyecan ve mücadele dünya standartlarındaydı hem de 90 dakikalar boyunca, bir de Tolga Zengin...

AVCI BEŞİKTAŞ Beşiktaş avlamaya müsait bir takım. Özellikle fizik durumları üst seviyede olduğunda ayağa paslarla ileri çok çabuk gidebilen bir yapıdalar. Bu da açıkçası birçok artısı olan Fenerbahçe’nin yumuşak karnı. Fenerbahçe ise bu sezon, geçtiğimiz senelerdeki uyutmaya müsait ‘Sanat filmi’ yapısından ‘Tarantino Filmi’ görüntüsüne büründü. Tabii ki bu baskıyı kurarken az önce bahsettiğimiz gibi pas temposu ve yüzdesi yüksek rakipler en büyük tehlike oluyor. Hatırlanacağı gibi Galatasaray derbisinde Roberto Mancini’nin çıkarttığı 11 ve oynattığı çekingen futbol Fenerbahçe’nin ekmeğini ‘tereyağ-

lı-ballı’ hale getirmiş ve sarı-kırmızılıların Saracoğlu’ndaki galibiyet hasreti pozisyon dahi bulamadan 15 seneye yükselmişti. Slaven Biliç durumdan ders çıkartmış ki Beşiktaş’ini Saracoğlu sınavına iyi hazırlamış. Biliç ne Mancini gibi ‘çekingen’ bir stratejiyle çıktı sahaya ne de ‘el mi yaman bey mi’ dercesine tamamen hücumu düşünen bir yapıyla. Tempo kontrolü aslında Fenerbahçe’nin baskısını dengeleyen unsurdu. Üstüne Beşiktaş tam da aradığı tarz golü erken buldu Orta sahada kazanılan topu ağır Fenerbahçe stoperleri arkasına gönderen Almeida, Olcay’a karşı karşıya pozisyona yarattı. Aslında pozisyon tam karşı karşıya olmasa da savunmadaki boşluğu doldurmak için 40 metrelik depar atan Gökhan Gönül ayakta kalmak yerine kaymayı tercih edince Olcay, Volkan’la baş başa kaldı ve skor avantajı Beşiktaş’a geçti.

ERKEN EŞİTLİK Derbi siyah-beyazlıların istediği gibi devam edebilirdi fakat Fenerbahçe erken golle oyunun Beşiktaş’ın yönüne daha da kaymasını engelledi. Sonra sarı-lacivertliler 10 kişi kaldı ama hücum düşüncesinden vazgeçmedi. Beşiktaş ise açılmadan oyun planına sadık kalarak ani çıkışlarla ilk yarı bitmeden iki gol daha buldu. İkinci yarıda ise Beşiktaş, Fernandes’in yokları oynadığı maçta önce Veli’nin sakatlanıp oyundan çıkması, sonra Oğuzhan’ın yorulması ve Necip’in kırmızı kartla oyun dışında kalmasıyla an be

an rakibine teslim olmaya başladı. Ama tek bir kişi teslim olmadı; Tolga Zengin

ZENGİN VE KANAT FARKI Maçın fark yaratan iki unsuru vardı; ilki Tolga Zengin, ikincisi Fenerbahçe ile Beşiktaş’ın bekleri arasındaki ‘Dağlar Dağlar’ kalite farkı. Tolga çok net bir şekilde ligi kopmasına izin vermeyen adamdı. Ve artık A Milli Takım kalesinin kendisine emanet edilmesi gerektiğini ‘bas bas’ bağırdı. Diğer tarafta ise Volkan oldukça vasat bir maç ortaya koydu. Tabiri caizse her gelen gol oldu. Özellikle Almeida’nın gollerinde 31 yaşındaki Volkan’ın zamanında ‘Kalecilik 101’ derslerini astığını tekrar anlamış olduk. Kadrolar ve oynanan futbollar

göz önüne alındığında Fenerbahçe’de olup da Beşiktaş’ta olmayan en önemli öğeler kanat oyuncuları. Fenerbahçe’nin kağıt üzerindeki değeri daha yüksek ve sarılacivertliler daha alternatifli bir kadroya sahip olsa da aradaki fark iki takımın beklerini değiştirirsek denge çabucak tam tersi yönde değişir. Gökhan ile Caner o kadar önemli oyuncular. Her ikisi de rakibi kanattan ortalarıyla adeta dövüyorlar. Belli bir süre sonra ceza sahasındaki baskı öyle bir noktaya ulaşıyor ki; savunmada kırılmalar vuku buluyor. Beşiktaş’ın kadrosu yukarıda belirttiğimiz sebeplerden ötürü bu saldırıyı dengelemeye uygun, tabii eğer sol ve sağ bekleri birazcık da olsa hücum yapabilselerdi. Hutchinson da Serdar da sahadaki 22

-pardon 21, Meireles kıyaslanmayı hak etmiyor- oyuncu arasında sırıtan iki isimdiler. Sonuçta daha çok isteyen arzulayan ve yaklaşık 30 dakika boyunca eksik Fenerbahçe mücadelesi nedeniyle taraflı-tarafsız herkesin (bu kısım çok önemli uzun süreden beri ülke içi rekabette herkesin takdirini kazanmak çok zordu) takdirini kazandı. Beşiktaş ise ligi dengede tutacak 1 puanı NOT: Meireles maçın skorunda önemli bir etken ama hem rakip oyuncuya (Veli maç sonunda hareketin kasti olmadığını açıkladı) daha önemlisi kendi takım arkadaşlarına ve formasına saygıda kusur eden bir oyuncunun bu güzel maçın yazısında yer almaması gerek.

Kıbrıs’ı futbol BİRLE TİRDİ (LEFKO E-POSTA212

Fenerbahçe Ülker unvanını kaybetti

K

ıbrıs’ta futbolun Kıbrıs Rum Kesimi çatısı altında birleştirilmesini amaçlayan FIFA planına, Türk tarafı oybirliğiyle evet dedi. Böylece adada futbolun birleştirilmesine yönelik anlaşma taraflarca resmen onaylanmış oldu. Yürürlüğe girecek futbol anlaşması, yıl aradan sonra iki taraf arasında varılan ilk mutabakat olma özelliği de taşıyor. Kıbrıs Türk Futbol Federasyonu genel kurulunda, üye 2

Armani ye kaptırdığı ikincilik koltuğunu geri aldı. Sakatlıklar nedeniyle zor bir dönemden gespanya'da Barcelona'ya konuk olan sarı-lacivertliler çok kötü oy- çen Galatasaray Liv Hospital ise C Grubu nda yenilnadığı ilk çeyrekte Türk Hava gisiz lider durumrakibinden 20 sayı daki Olympiakos a fark yedi. Maçın geri Yolları 2-54 boyun eğdi. kalan kısmı boyunEurolig’de . Ancak maça skorca bu farkı kapatmaçok saha içinya çalışan Fenerbahmaçlar geride dan de yaşanan kavga çe bunda başarılı damga vurdu. Maolamadı ve 94-81 lik kalırken A çın bitimine 3 dakiskorla Obradovic döGrubu’nda yer ka kala Olimpiakos nemindeki ilk resmi 0-44 öndeyken Avrupa Kupası mağ- alan Fenerahçe ise Pops Mensahlubiyetini aldı. SaÜlker bu sezonki Bonsu ile Mirza Berı-lacivertliler hala kavgası maça grupta lider durumilk yenilgisini ziç’in damga vurdu. Faul da bulunuyor. atışları sırasında aldı. yumruklar konuşEFES GALİP tu. Yaklaşık 10 daEurolig de haftayı tek galibyetle kapatan Türk kika duran oyun sonrasında Printezis, Begic ve Bonsu disekibi Anadolu Efes ti. Fransız kalifiye edildi. Sarı-kırmızılıekibi Strasbourg u konuk eden lar, bu yenilgiye karşın grupta Efes sahadan 88- 5 galip ayrıikinci sıradaki yerini korudu. larak geçen hafta EA Emporio (NEW YORK –POSTA 212)

İ futbol kulübünün temsilcileri tarafından yapılan oylamada 2 üye kararı onaylarken bundan böyle Kıbrıs ta futbol Kıbrıs Rum Kesimi adı altında oynanacak ve Kıbrıs Federasyonu nda hem Türk hem Rum futbol

insanları yer alacak.


Emlak

6 Aralık 2013 Çarşamba

Amerika’da en yüksek ve en düşük emlak vergileri ABD’de emlak vergileri bölgelere göre değişiyor. Bazı bölgelerde emlak vergisi oranları gerçekten can yakıcı cinsten. Ta Policy Center, Amerika’nın en düşük ve en yüksek vergi oranlarını araştırdı

A

(NEW YORK POSTA 212)

merika’da emlak sahipleri Türkiye’dekinin aksine bölgeye göre farklılaşan vergi oranlarına tabii oluyorlar. Bazı bölgelerde vergiler çok can acıtıcı olabilirken diğer bölgelerde bu vergiler makul olabiliyor. Tax Policy Center tarafından yapılan bir araştırmaya göre Amerika’nın en yüksek ve en düşük emlak vergileri şu şekilde sıralanıyor: EN YÜKSEK VERGİ MANHATTAN’DA Amerika bazında yapılan bir emlak araştırmasına göre en yüksek konut vergileri Man-

hattan’da ve New Jersey’in kuzey bölgesinde. Amerika’nın en yüksek konut vergileri bu idari bölgede yer alan şu üç ilçede yer alıyor: estchester County, NY (9 bin 4 dolar), Nassau County, NY (9 bin 80 dolar) ve Bergen County, NJ (8 bin 893 dolar). EN DÜŞÜK ALABAMA VE LOUISIANA’DA Buna karşın Alabama ve Louisiana’nın pek çok idari bölgesinde emlak vergileri en düşük seviyelere iniyor. Bu iki eyalette yıllık emlak yükü yıllık 250 dolar civarında. Tax Policy Center’ın 200 ve 2001 arasında topladığı verilere göre ABD’de ortalama olarak bir emlağın

yıllık vergi yükü 500 ile 1.500 dolar arasında değişiyor. Ülkenin en pahalı üç bölgesinde ise bu ortalama rakamlar, sadece bir aylık vergi yükü olabiliyor. EV FİYATINA GÖRE VERGİ Bazı eyaletlerde emlak vergileri dolar bazında makul olsa da, bu rakamı ev fiyatının yüzdesi olarak ifade edildiğinde durum değişebiliyor. Örneğin Michigan, North Dakota ve Ohio emlak vergisinin ev fiyatının yüzde 1’ini çok aştığı bölgeler olarak bu kategoriye giriyor. Ülke genelinde yıllık vergi yükü emlak fiyatının yüzde 1‘inin altında yer alıyor.

13

Park Lane Hotel 66 milyon dolar getiriyor (NEW YORK-POSTA212) Emlak alanının önde gelen girişimcilerinden Steven itkoff Central Park South’daki Park Lane Hotel’i 0 milyon dolara satın almak için Hong Kong finans şirketi Jynwell Capital ile ortaklığa gitti. İki tarafın sözcülerinin açıklamalarına göre satın alma süreci ells Fargo ve Criterion Real Estate Capital tarafından finance edildi. Anlaşma Uzak Doğu’dan bir yatırımcı ile hareket edilen birkaç büyük çaplı emlak projesinden biri olarak dikkatleri çekiyor. Ekim’in sonlarında Singapur’dan Kwee ailesi MoMa Tower olarak bilinen binaya 300 milyon dolarlık bir yatırım yapmıştı. New York’un konut alanında en karlı yatımlarına imza atan Steven itkoff, Jynwell ile binayı otel olarak işletmeye devam etme konusunda aynı vizyona sahip olduklarını belirtti.

Türkiye’de emlak almak kolaylaştı Merkez Bankası’nın son Finansal İstikrar Raporu’nda Türkiye’de konut yatırımı yapmanın son 4,5 yılda nasıl kolaylaştığına ilişkin bir çalışma yer aldı. THE WALL STREET JOURNAL Çalışma, 2009 yılı son çeyreği ile 2013’ün ikinci çeyreği arasında konutta vade, faiz ve fiyatlardaki değişimlerin hane halkının konut alım gücünü önemli ölçüde artırdığını gösteriyor. 2009-2013 yılları arasında ortalama konut kredisi faiz oranları yüzde 12’den yüzde 9’a geriledi. Yine aynı dönemde konut kredisi vadeleri 5 yıldan -10 yıla uzadı. Kısacası faizler tarihi düşük seviyelere inerken vadeler 10 yıla çıktı.

Raporda 100 metrekarelik bir konut kredisi için son 4,5 yılda aylık taksit tutarı yüzde 21 oranında azaldığı hesaplandı. Örnek çerçevesinde yapılan hesaplamaya göre, aylık gelirinin yarısını konut kredisi taksidine ayırarak bir ev almak için 2009 sonunda 4 bin lira aylık gelire sahip olmak gerekiyordu. Oysa 2013’e gelindiğinde aylık 3 bin liralık gelir yeterli oluyor. 2009-2013 döneminde aylık gelirin asgari ücrete paralel arttığı varsayıldığında, bugün 3 bin lira geliri olan kişi, 2009 yılı sonunda konut kredisi almış olsaydı, maaşının neredeyse tamamını konut kredisi taksidine yatırmak zorunda olacaktı. ( all Street Journal)

Bankalar yüzde 5 ön ödemeyle mortgage kredisi veriyor Ellerinde yeteri kadar nakti olmayan ev satın almak isteyenler için iyi haber. Bankalar mortgage bedelinin sadeceyüzde 5’ini ön ödeme olarak talep ediyor (NEW YORK POSTA 212)

K

onut pazarındaki aşırı şişmenin yaşandığı yıllarda konut almak isteyenler mortgage bedelinin yüzde 20’sini masaya koymak veya Federal Housing Administration (FHA)’a başvurup daha düşük ön ödemeli bir kredi talebinde bulunmak zorundaydı. TD Bank, Bank of America ve ells Fargo gibi bankalar uygulamayı gevşeterek kredinin sadece yüzde 5’i kadar düşük bir rakamı nakit olarak istemeye başladı. YÜZDE 3’E KADAR İNENLER VAR Bu bankalardan TD Bank’ın “Right Step” yüzde 5 ön ödemeyle ev alıcılarına kredi sağlıyor. Ayrıca bir akrabadan veya diğer üçüncü bir kişiden hediye olarak satış fiya-

tının yüzde 2’sini alıcının almasını sağlıyor, böylece pratikte ön ödeme yüzde 3’e geliyor. FHA konut patlaması yıllarında düşük ön ödemeli krediler vererek pazarı domine etti. Bununla birlikte riskli krediler kuruluşun rezervlerini eritti ve maliyetlerinin artmasına neden oldu. Bu nedenle FHA daha çok yüksek fiyatlı ev pazarına yöneldi. TD Bank’ın mortgage kredileri direktörü Malcom Hollensteiner, “FHA’nin üst segmente yünelmesi yaygın konut pazarındaki pazar payını azalttı, dolayısıyla bu pazara bankalar yöneldi” diyor.

sigortası almasını zorunlu kılıyor. Bu sigortayı borçlunun ev değerinin yüzde 20’sini ödediğinde satın almalarını talep ederek bir kolaylık sağlıyorlar. Ev fiyatlarının yükselmesi, bankalar için mortgage kredilerini geçmişe kıyasla daha az riskli hale getiriyor, bu ön ödeme miktarlarının aşağıya çekilmesinde etkili oluyor.

ÖZEL SİGORTA İSTİYORLAR Yüzde 5’lik ön ödemeyle ev kredisi veren bankalar, borç alanların özel mortgage

Yapılan bir araştırma ev sahibi olan gençlerin bir süre sonra işsiz kaldıklarını ortaya çıkardı. Neden ise ev sahibi gençlerin iş bulmak için başka bir yere taşınmakta isteksiz olmaları

Y

eni bir araştırmaya göre gençler arasında ev satın almalar işsizliğin artmasına neden olabiliyor. İspanya, İngiltere, Almanya, İsivçre ve ABD’yi kapsayan İngiltere bazlı araştırmanın verileri evsahipliğinin arttığı ülkelerde birkaç yıl sonra işsizliğin de artışa geçtiğini gösteriyor. Dartmouth College ve University of arwick’den araştırmacılar verileri incelediklerinde, bu durumu, ev sahibi olanların yeni bir iş bulmak için başka bir yere taşınmalarındaki gönülsüz olmalarına bağlıyor. İŞE GİTMEDE ZAMAN VE PARA KAYBI 1980 yılında beri bu veriler arasındaki

ilişkileri inceleyen araştırmacılar emek hareketliliğini azaltmasının yanı sıra evsahipliğinin işe gitmek için daha fazla zaman sarfedilmesine yol açtığını söylüyor. Ev sahibi olmayanlar, kendi işlerine yakın bölgelere taşınma eğilimi gösterirken ev sahibi olunca hem zaman hem para kaybı anlamına gelen uzun yolculuklara katlanıyorlar. Ev sahipleri ayrıca kendi bölgelerinde yeni iş alanlarının

açılmasına sıcak bakmıyor. Araştırmacılar, işsizliğin artmasında pek çok farklı faktörün etkili olduğunu, ama evsahipliğinin de bu durumla bağlantılı olduğunun verilerden izlenebildiğini söylüyor. Bir araştırmacı “ev sahipliğinin işsizliğe etkisi şaşırtıcı şekilde büyük. Uzun dönemde bir ülkede ev sahipliğinin ikiye katlanması aynı zamanda işsizliğin de iki mislinden daha fazla yükselmesine neden olabilir” diyor. İSPANYA, İSVİÇRE ÖRNEĞİ University of arwick’ten Profesör Andrew Oswald, “Ev sahibi olma saplantımızdan kurtulmalıyız. Bu şekilde emek pazarındaki esneklik azalıyor ve bu da istihdamın yavaşça gevşemesine yol açıyor. Oswald bu ar-

Lower Manhattan’ın emlak devi Brrok eld O ce, New York Ticaret Borsası’nın merkez binası Nyme Buildeng’i 2 milyon dolara satın aldı (NEW YORK-POSTA212) Brookfield O ce Proporties, New York Mercantile Exchange’in merkez binasını CME Group Inc’den 200 milyon dolara satın aldı. 1 North End Avenue’daki 15 katlı bina, bitişiğindeki, daha önceden orld Financial Center olarak bilinen Brookfield Place kompleksine entegre edilecek. CME’nin Nymex binasının 449,000 s uare feet’lik alanında önümüzdeki 2 yıl için daha mevcut kira sözleşmeleri devam edecek. Brookfield’den yapılan bir açıklamaya göre bu sürenin sonunda, 220,000 s uare feet’lik alan 13 yıl içinde değiştirilecek. Binanın toplam yüzölçümü ise 500,000 s uare feet.

Soho O s Binası’na 62 milyon dolar

Ev sahipliği işsizliğe yol açıyor (NEW YORK POSTA 212)

Nyme rekor yata satıldı

gümanına kanıt olarak İspanya ve İsviçre’yi karşılaştırdı. Bu karşılaştırma ev sahipliğinin yüksek olduğu İspanya’da işsizliğin yüksek, ev sahipliğinin düşük bir seviyede olduğu İsviçre’de ise işsizliğin daha az olduğunu göstererek araştırma verilerini doğruluyor. Ancak Oswald bunun hiç kimsenin ev sahibi olmaması anlamına gelmediğini ekliyor ve özellikle yaşlıların ev sahibi olmasının işsizlik oranlarına etkisinin çok minimum olduğunu söylüyor. Oswald, “Eğer Almanya ve İsviçre gibi en başarılı ülkelere bakarsanız, insanların yaşamlarının sonuna doğru ev satın alma eğilimde olduğunu görürsünüz. Bu akılcı bir davranış. Ama genç yaşlardaki insanların mobil olması toplum açısından daha arzu edilen bir durumdur” diyor.

(NEW YORK POSTA212) Emlak yatırım firması Atlas Capital Group 58,500 s uare foot’luk, Broadway’un hareketli koridorundaki Soho ofis binasını 2 milyon dolara satın aldı. Binayı satan, Upper East Side’daki emlak ve yatırım şirketi Georgetown Group, 434 Broadway’deki dokuz katlı binayı 2010 yılında 41 milyon dolara satın almıştı. Georgetown’un binayı 200 ’de başka bir satıcıdan 3 milyon dolara satın aldığı göz önüne alındığında emlağın değerinin altı yılda iki misline yakın oranda değer kazandığı görülüyor. Atlas Capital Group söz konusu miktarı 10 gün içinde nakit olarak yatıracağı açıklandı.

Emlak sayfası A M E R İ K A’ D A K İ

TÜRKLERİN

GAZETESİ

emlak sohbetleri

www.emlaksohbetleri.com

işbirliğiyle hazırlanmaktadır. Sayfada yer almasını istediğiniz proje bilgilerinizi bize gönderebilirsiniz. e-mail: erdal@emlaksohbetleri.com


Kültür Sanat & Etkinlikler

4 Aralık 2013 Çarşamba

BOB DYLAN VE JOAN BAEZ MÜZİKLERİYLE 1960’LARDA NEW YORK

Bu hafta gösterime girenler arasında en çok dikkat çeken film Ethan Joel Coen imzalı “Inside Llewyn Davis.” Film sayesinde efsane sanatçılar Bob Dylan ve Joan Baez gibi isimlerin şöhret basamaklarını tırmandığı 19 0’lı yılların New Yok Greenwich Village bölgesine ışınlanıyoruz. Bilmkurgu sevenler için “The Last Day On

VİZYON

HALDU

N ARM

AĞAN

Mars”, aksiyon-dram tarzını arayanlar içinse “Out of The Furnace” bu haftanın göz dolduran filmlerinden.

THE LAST DAY ON MARS

NEW YORK’TA

New York binbir türlü kültürel, sanatsal, eğlence etkinlikleriyle dolup taşan 24 saat uyumayan müthiş dinamik bir kent. Gidilecek, gezilecek, görülecek çok şey var. Posta212 okurlarına

etkinlikleri

hafta sonu kentteki kültür etkinliklerden bir derleme yaptık

LA SOIREE

Mars’ta keşif görevine giden bir grup astronot, yabancı bir bakterinin bulaşması sonucu tek tek hayatını kaybetmeye başlar. Bu bakteri bir ekip üyesinin yaşadığı kaza sonucu aralarına sızmıştır. Kurtarılmayı beklerken aynı zamanda hayatta kalabilme mücadelesi verirler. İngiliz yönetmen Ruairi Robinson’ın ilk uzun metrajlı filmi olan bilimkurgu türündeki yapım, Sydney J. Bounds’un kısa hikayesinden Clive Dawson tarafından senaryolaştırılmış. GÖSTERİM TARİHİ 6 ARALIK

(KABARE) Komedi, dans, kabare, akrobasi Her şey göz alıcı, gösterişli, müthiş, nefes kesici bir show. Bu gösterinin önemli bir kısmı 200 ’da New York’ta Spiegeltent’te Absinthe adıyla sergilenmiş ve büyük beğeni toplamıştı. Gösterinin ekibi şimdi New York sahnelerine 2 saatlik bir gösteriyle görkemli bir dönüş yapıyor. Oyunun büyük övgüler alan ünlü La Cli ue’ın starlarını içerdiği söyleyelim. Mekan: Union S uare Theatre Adres: 100 E 1 th St Gramery & Flatiron Bilet fiyatları: 49-130 dolar www.la-soiree.com

OUT OF THE FURNACE

‘CHRIS BURDEN: EXTREME MEASURES’

“Out of Furnace” Amerika’nın öteki yüzünü anlatan bir dram filmi. Russell ve küçük kardeşi Rodney, ekonomik krizle boğuşan Rust Belt kasabasında yaşar ve daima başka yerlere kaçıp, daha iyi bir hayat kurmayı hayal ederler. Fakat, kader ağlarını tersine örer ve bir hata sonucu Russell kendisini hapishanede bulur. Kardeşi ise kuzey bölgesinin en zalim ve acımasız çetelerinden birine karışır ve bu hatası hayatına malolur. Hapisten çıktıktan sonra Russell kendi özgürlüğü ile kardeşinin intikamı arasında bir seçim yapmak zorunda kalır. Yönetmenliğini Scott Cooper’ın üstlendiği filmin senaryosu yönetmenle birlikte Brad Ingelsby tarafından yazılmış. Kadroda ise Christian Bale, Zoe Saldana ve oody Harrelson gibi ünlü yıldızlar var. GÖSTERİM TARİHİ 6 ARALIK

(SERGİ) Ünlü Amerikalı performans, heykel ve enstalasyon sanatçısı Chris Burden’in son sergisi çok beğenildi. 19 0’lerin başında çok tartışmalı sanatsal projelere imza atan sanatçının yaptığı her iş tartışmalara yol açtmıştı Burden’ın 2001 İstanbul Bienali’nde de bir heykeli sergilenmişti. Sergi Burden’ın kariyerinde bir yolculuğa çıkarıyor. Çağdaş sanatın bu

ROCKEFELLER CHRISTMAS TREE

COMMITMENT “Commitment” Güney Kore’den gelen enterasan bir film. Babasının karıştığı bir casusluk olayı nedeniyle Kuzey Kore’deki bir çalışma kampına gönderilen biri kız, iki kardeşin hikayesi anlatılıyor. Ağabey Kuzey Kore adına casusluk yapmayı kabul eder ve Gğney’e gider. Burada bir yandan istihbarat işleri bir yandan gönül meseleleriyle uğraşmak durumunda kalır. GÖSTERİM TARİHİ 6 ARALIK

(ETKİNLİK) Şükran Günü bitti, sıra Christmas’da. New York’da Christmas deyince Rockefeller Center’deki ünlü Christmas ağacını atlamamak lazım. Her yıl Christmas ağacı değişse de nasıl bir ağaç olacağı her yıl merakla beklenir. Bu yıl, foot yüksekliğindeki 45 bin LED lambanın aydınlattığı devasa ağacı görmek isteyen kalabalıkla mücadele sizi bekliyor. Mekan: Rockefeller Plaza Adres: Fifth ve Sixth Ave, Midtown est www.rockefellercenter.com

INSIDE LLEWYN DAVIS Coen Kardeşler den 19 0 ların New York günlerine geri götüren bir dönem filmi. Inside Llewyn Davis , uluslararası yarışmalarda şimdiden büyük övgüyle karşılaştı. Greenwich Village piyasasında folk müziğin devrimine odaklanan film, ünlü folk sanatçısı Dave Van Ronk un hayatından ilhamla yola çıkarak, dönemin müzik piyasasında yaşananları ünlü sanatçılar Bob Dylan, Joan Baez ve Joni Mitchell eşliğinde beyazperdeye taşıyor. 2013 Cannes Film Festivali nde Altın Palmiye için yarışan filmin başrollerinde Justin Timberlake, John Goodman ve son dönemin dikkat çeken yeteneklerinden Carey Mulligan yer alıyor. New York sinemalarından önce Türkiye de vizyona giren Inside Llyewyn Davis filmini Türk sinemaseverler Sen Şarkılarını Söyle ismiyle izledi. GÖSTERİM TARİHİ 6 ARALIK

önemli isminin çalışmalarını bir bütün olarak görmek isteyenler için ciddi bir fırsat. Mekan: New Museum of Contemprary Art Adres: 235 Bowery Lower East Side Bilet fiyatları: Yetişkinler 1 , öğrencilere 10 dolar. 1 yaşın altındakilere ücretsiz. www.newmuseum.org

THEN SHE FELL

(TİYATRO) Levis Carrol’un Alice Harikalar Dünyası’ndaki kitabına benzer bir dünyanın içine girip farklı bir deneyim yaşamak isterseniz bu oyunu mutla görün. Eleştirmenlerin deneysel tiyatronun New York’taki en iyi örneklerinden biri olarak gösterdiği Then She Fell sadece 15 kişilik bir seyirci grubunu Kabul ediyor. Eğlence, keyif, gösteri değil, macera ve yepyeni bir deneyim arayanlar için oyun sürprizlerle dolu. Mekan: Kingsland ard Adres: 195 Maujer St illiamsburg, Brooklyn 1120 Bilet fiyatları: 9 -125 dolar www.thenshefell.com

THE JAKSONIAN (DRAMA) 1 6 ’ların Mississippi’sinde bir cinayet ve ihanet hikayesi. Beth Henley’in yazdığı oyunu Robert Falls yönetiyor ve Ed Harris, Glenne Headly, Army Maidgan gibi starların yer aldığı kadro oyunu çok güçlü hale getiriyor. 1 6 ’te güneyin havasını yansıtan dramda Hentley, oyunun ana temalarını dönemin ruhuna uygun olarak ırkçılık ve şiddetle bağlıyor. Mekan New Group Theatre Row Adres 1 W 2nd St Hell’s Kitchen Bilet Fiyatları 5- 5 dolar www. thenewgroup.org

CINDERELLA (MÜZİKAL) Cinderella deyince herkesin aklına Disney filmi gelir. Klasik Cinderella yorumunun ötesinde bu Broadway müzikali modern bir yorumla biraz yaramaz, esprili bir tona bürünmüş. Yine de Christmas’ta ailece, kabaktan yapılmış arabaya atlayın, ve büyülü bir hikayenin keyfini sürün. Mekan: Broadway Theatre Adres: 1 81 Broadway Midtown est Bilet fiyatları: 45-14 dolar www. shubertorganization.com theatres broadway.asp

TRACEY MOFFATT, “SPIRIT LANDSCAPES” (SERGİ) Avustralyalı film yapımcısı ve fotoğraf sanatçısı Tracey Moffatt’ın ırk ilişkilerini ortaya koyduğı sergisi ilgiyle izleniyor. ABD’de 10 yıldan daha fazla yaşadıktan sonra Avustralya’ya dönen Moffat, kendi aborgin köklerinin peşine düştü. Fotoğraflarla ve videolarla desteklenen çalışma, coğrafya, aile, güvenlik, bask gibi temalarla hesaplaşıyor. Mekan: Tylor Rollins Fine Art Adres: 529 20th St No: 10 Chelsea www.trfineart.com


Life & Style

4 Aralık 2013 Çarşamba

Nurdan Yüzbaşıoğlu

Kim korkar hain spordan Gelin bir hayal kuralım; Her sabah erkenden kalkıyoruz ve ev halkı uyanmadan en az 1 saat sporumuzu yapıp güne öyle başlıyoruz. Bunu her sabah aksatmadan yapıp taş gibi bir vücuda sahip oluyoruz. Nasıl Güzel bir hayal değil mi Bunu yapanlar yok mu, tabii ki var; onlara sadece imreniyoruz ve sabah kurbağa gibi şiş gözlerle çocuklara kahvaltı hazırlarken gitseler de dizilerimizi seyretsek diye dua ediyoruz. İşe gidenler işine, evde kalanlar yemek, camaşır, temizlik gibi şahane konulara dalarken bir bakıyoruz ki akşam olmuş ve siş gözler yerini yorgun bir bedene bırakmış. Sabahtan niyet edilen spor da uzakta hoş bir seda olarak kalmış. Günler günleri kovalarken tatlı bir cumartesi kesin kararımızı verip tonlarca para vermiş olduğumuz spor salonuna koşuyor ve tüm haftanın acısını çıkartarak vücudumuzu o aletten bu alete fırlatıp duruyoruz. Hayır kendimizi kandırmayalım lütfen. Haftada bir veya iki gün yapılan sporla hayal ettiğimiz o nefis vücuda kavuşmamız zor. Sonuç alabilmek için gereken hareketleri her gün rutin bir şekilde tekrarlamanız gerekiyor. Bunun için ne yapabiliriz derseniz size kendi geliştirdiğim yöntemi anlatabilirim. Ben sporu günlük yaşantımın içine yedirdim. Nasıl mı Önce 3

veya 4 kg’luk bir dumbbell, bir pilates topu bir de ayak bileğine takılan kumdan ağırlıklar aldım. Ve bunların herbirini en görünür yerlere hatta evde en çok oturduğum yerlerin yanına koydum. Nasıl mı kullanıyorum Televizyon seyrederken dumbbell’larla kol çalışıyorum. Yemek pişerken pilates topunun üzerinde karın kaslarımı çalıştırıyorum. Hatta birkaç arkadaş aynı kafada olduğumuzdan birbirimize oturmaya gittiğimizde sohbet ederken bile sırayla pilates yapıyoruz. Veya alıyorum elime kitabımı, takıyorum ağırlıkları ayak bileklerime, kitap okurken bir yandan bacaklarımı çalıştırıyorum. Birkaç basit hareketi öğrenerek çorba pişirirken bile kalçamızı çalıştırabiliriz. Takın ağırlıkları bileğinize ayağınızı geriye doğru kaldırabildiğiniz kadar kaldırın ve bu hareketi yorulana kadar tekrarlayın. Bu hareketleri işyerinde dahi yapabilirsiniz, dumbbell’larınız hemen yakınınızda durursa, öğle aralarında 20’şer 30’ar kere kol çalıştırabilirsiniz. Şöyle bir yere uzanıp 15, 20 mekik çekmek için gün içinde 5, 10 dakikanız kesin vardır. Her gün yaptığınız takdirde güçlenen kaslarınız sayesinde bu sayıyı da gün geçtikce rahatlıkla arttırabileceksiniz. Bu basit hareketlerin nasıl yapılacağını internetten hemen öğrenebilirsiniz. Emin olun ki gün içinde her boş bulduğunuz 5, 10 dakika bu hareketleri tekrar ederseniz, bir iki ay sonra aynada gördüğünüz vücuda inanamayacaksınız. İşte benim yöntemim bu, inanmayan denesin!

Farklı tatil yerleri arayanlar için TULUM Tulum Mexico Cancun’a 2,5 saat uzaklıkta bir başka kiıyı şehri, ancak Cancun kadar turistik ve kalabalık değil. Tulum özellikle kafa dinlemek isteyenlerin, balayı çiftlerinin kaçış yeri , bembeyaz upuzun sahiller, küçük küçük oteller veya bungalovlar ve bol bol sesizlik Tulum’da bulunan arkeolojik şehir, Mayalıların en son ikamet ettiği bölgeler arasında biliniyor. Mayalıların bu şehirde 1200 1521 yılları arasında yaşadığına inanılıyor. Karayip Denizi kenarında 12 metre yükseklikteki kayalıklarda bulunan bu büyüleyici kalın-

Elie Saab

tılar, günümüzde Meksika’nın en çok ziyaret edilen üç Maya bölgesi arasında sayılıyor. Önemli bir liman olan bu bölgenin ismi Maya dilinde “duvar” anlamına gelen Tulum kelimesinden geliyor. Bu ismin, 20. yüzyılda bölgeyi keşfeden İspanyollar tarafından verildiği düşünülüyor. Denize karşı Maya kalıntı kulesi, güneşi hücrelerinize kadar çekerken size bir dolu tarih sunar. Eskiden etrafı surlarla çevrili olan şehir Mayaların kurduğu son şehirlerden biridir ve arkeolojik noktaları inanılmaz bir bi-

Küçük yaşta dikişle tanışan ve bu gün dünyada pek çok ünlü starın tercih ettiği Lübnan asıllı moda tasarımcısı. 19 4 yılında Beyrut’ta doğan Elie Saab henüz 9 yaşındayken kız kardeşi için diktiği elbise ile kendini göstermeye başlamıştı.Yaptığı elbise ile yeteneği ile ilgili çok konuşuldu. Hızla yayılan söylentiler nedeniyle bir sürü sipariş alıyordu.Gördüğü ilgi sayesinde hala daha merkezi Lübnan’da bulunan moda evini daha yirmi yaşına gelmeden kuran Saab şık tasarımlarıyla Ortadoğu’nun Versace’si olarak anılıyor. İlk olarak Ürdün Kraliçesi Rania ve Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad’ın eşi Esma Esad’ı giydirerek dikkatleri üzerine çeken Saab, son dönem de Hollywood yıldızlarının da tercih ettiği isimlerin başında geliyor. Lübnanlı tasarımcı Elie Saab, 2002 yılında Oscar ödüllü Halle Berry’i giydiren ilk Lübnanlı tasarımcı olarak tarihe geçti. O günden beri Rihanna’dan Emma atson’a, Beyonce’den Kristen Stewart’a, birçok yıldızın tercihi olan marka, parıltılı ama sade tasarımlarıyla dikkat çekiyor. Haute Couture’deki iddiasını daha sade bir şekilde hazır giyimde de sürdürüyor.Elie Saab bu doğuştan gelen yeteneği sayesinde kendi başına birçok zorlukları atlatarak adını dünyaya duyurmayı başardı. Tasarladığı elbiselerdeki zarafet, incelik, masalsı görünüm sayesinde birçok kadının gözde tasarımcılarından. Tasarımlarında kesinlikle hazır hiç bir desen veya baskı kullanmayan Elie Saab ın elbiselerinin hepsi adeta birer sanat eseri.

çimde korunmuştur. Plajdan çıkarak bir mola verin ve El Castillo’yu, Temple of the Frescoes ve Temple of the Descending God adlı tapınakları ziyaret edin. LabnaHa Eco Park’taki kutsal mağaralarda, sarkıtlardan oluşan bir kubbe altında bir yeraltı nehrini keşfedin veya Cenote Dos Ojos’ta bir ormanın ortasındaki mağaraların içine şnorkelle dalın. Tulum’un güneyindeki bölge ise çevreyi kirletmemesi için turistlere güneş yağı bile sürdürülmeyen, Unesco listesindeki bir ekolojik parktır.

Hediye ambala la başlar Eğer bu Christmas’da hediyelerinizin her zamankinden daha güzel görünmesini istiyorsanız ambalajlarına biraz daha dikkat etmeniz yeterli. Özenle ve sevgiyle yapılmış ambalajın hediyenizin değerine değer katacağından emin olun. Böylece karsınızdaki kişi de ona ne kadar değer verdiğinizi, sadece hediye almış olmak için değil gerçekten severek uğraştığınızı görecek ve çok mutlu olacaktır. Ağacınızın altı bu yılbaşı her zamankinden daha güzel görünecek emin olun. Bu malzemeleri nereden bulacağınızı ddüşünmenize gerek yok, Amerika bu tip aksessuarlar için bir cennet. En basiti Michaels’larda tüm bunları bir arada görmeniz mümkün. The Sweetest Occasion, Frolic, himseybox, Fellow Fellow, Cotton and Flex adreslerine tıklarsanız nasıl hazırlayacağınızı daha detaylı öğrenebilirsiniz.

New York semt pazarında alışveriş çılgınlığı başlıyor COLUMBUS CIRCLE HOLIDAY MARKET Bu pazar Union S uare pazarın organizatörleri tarafından düzenleniyor. Yerel sanatçıların el yapımı ürünlerinin sergilendiği pazarda çok lezetli atıştırmaları da tatmak mümkün. Etkinlik 3-24 Aralık tarihleri arasında gerçekleştirilecek. Adres Central Park South Upper est Side www.urbanspacenyc.com

New York’ta değişik semtlerde kurulan tatil pazarlarını sizin için araştırdık. Bu pazarlarda çok çeşitli ürünleri en uygun yatlara bulabilirsiniz

UNION SQUARE HOLIDAY MARKET Union S uare Holiday Market 20. sezonunda 150’den fazla satıcıyı bir araya topluyor. Avrupa tarzı bir kış pazarı tarzına sahip bu ünlü pazarda el yapımı deri eşyalardan takıya, sanat objelerine çok özel hediyelik eşyaları bulmanız mümkün. 24 Aralık’ta sona eriyor. Adres 14th St to 1 th St, Gramercy & Flatiron www.urbanspacenyc.com

(NEW YORK POSTA 212)

A

ralık ayı New Yorklular için tam bir alışveriş çılgınlığının başladığı bir dönem. Pek çok mekan bu dönemi değerlendirerek tatil pazarları organize ediyor. Hem ürün çeşitliliği, hem fiyat açısından geniş bir yelpaze sunan bu fuarları alışveriş meraklıları iple çekiyor. POSTA212 olarak Aralık ayındaki bu tatil fuarlarından küçük bir derleme yaptık. GRAND CENTRAL HOLIDAY FAIR Grand Central’in içine kurulan bu fuarda küçük butik yer alıyor. Mücevherden sanat objelerine, Afrika kökenli zenaat ürünlerine, Christmas için kıyafetlere kadar aradığınız

her türlü butik, sıra dışı ürünü bu fuarda bulabilirisiniz. Ayrıca terminalin içinde olduğu için Aralık’ın dondurucu soğuğuda da koruyorsunuz. 24 Aralık’a kadar sürecek etkinliği kaçırmayın. Adres 42nd St, Midtown est www.grandterminal.com

ARTISTS & FLEAS AT CHELSEA MARKET Chelsea Market’in içinde kurulan bu pazarda, son derece trendy ürünleri ve ticari olmayan tatil temalarının işlendiği hediyelik eşyaları bulmak mümkün.

30’u aşkın satıcının yer aldığı pazardaki her ürünün el yapımı olduğu alışveriş fuarını düzenleyen ekip tarafından kontrol ediliyor, ayrıca her üründe belli bir kalite aranıyor. Etkinlik 5 Ocak 2014 tarihine kadar sürecek. Adres 5 Ninth Ave, at 1 th St www.chelseamarket.com


1 6 model Ferrari rekor yata satıldı (NEW YORK POSTA 212)

Ç

ok nadir bulunan 1964 model kırmızı Ferrari, 1 . milyon dolara satıldı. Ferrari’nin yeni sahibi, Sotheby’s müzayede salonunda gerçekleştirilen açık artırmaya telefonla katıldı. Araba koleksiyoncularının Altın hazine dediği 25 LM model Ferrari’den dünyada sadece 2 adet

var. Daha önce Ferrari LM 6. milyon dolara satılmıştı. Sotheby’s müzayede salonunda gerçekleştirilen açık artırmada toplamda 1 klasik araba 62. milyon dolara satıldı. Açık arttırmadan önce günde 1.2 -1.5 kişi Ferrari’yi görmeye geliyordu. Bu Sotheby’s tarihinin en yüksek katılım oranlarından biridir.

öpçatanlık sitesine 1.5 milyonluk dava

www.posta212.com

• YIL 1 • SAYI 29

4 Aralık 2013 Çarşamba

Aspen, Colorado

ABD’NİN EN SEVİMLİ

KASABALARI ABD deyince akla ilk metropoller gelse de milyonları çeken küçük, huzurlu ve doğa harikası kasabalar mutlaka görmeniz gereken yerler arasında olmalı National Park, Colorado

Amelia Island, Florida

(NEW YORK POSTA 212)

H

u ngton Post gazetesi, TLTowns hashtagiyle sosyal medyada bir araştırma yaptı ve sonrasında 55 kategoride 44 kasaba arasında bir oylama gerçekleştirdi. Bu oylama sonucunda oluşturulan listenin ilk sırasında Colorado’da bulunan Aspen geliyor. İsmini Aspen ağaçlarından alan Aspen kasabası, lüks kayak merkezleriyle, dağlar ve el değmemiş doğa örtüsüyle binlerce turiste ev sahipliği yapıyor. Jack Nickholson’ın rol aldığı ünlü The Shining filminin çekildiği Colorado, Estes Park kasabası,

St. Simons Island, Georgia

Beauford, North Carolina

ABD’nin en ünlü turistik kasabaları arasında bulunuyor. Dağ yamaçlarında bulunan ve doğal güzelliği ile öne çıkan kasabayı yılda 2 milyon kişi ziyaret ediyor. Georgia eyaletinde bulunan St. Simons adası, doğal güzellikleri, uzun sahilleri ve meşe ağaçlarıyla insanları büyülüyor. Golf sahalarının yanı sıra 18 2 yılında yapılan deniz feneri St. Simons’un en gözde noktası. North Carolina Beaufort, savaş öncesi mimarisi ve tarihi alanlarıyla ABD’nin en çok sevilen kasabaları arasında yer alıyor. Bu güzel kasabayı ziyaret edenler, meşe ağaçlarının altında kuru-

lan pazarlarda taze peynirler, el yapımı eşyalar satın alabilirler. Florida eyaletinde bulunan Amelia Island, dünyanın en çok tercih ettiği tatil adalarından biri. Amelia Island, kıyı şeridi boyunca uzanan, zengin tarihi geçmiş ve doğal güzellikleriyle insanları cezbediyor. Okyanusa karşı bir kulübe ya da deniz kenarında bir villa ya da okyanus manzaralı bir otelde kalabilirsiniz. ABD deyince akla ilk metropoller gelse de milyonları çeken küçük, huzurlu ve doğa harikası kasabalar mutlaka görmeniz gereken yerler arasında olmalı.

(NEW YORK- POSTA 212) Ünlü çöpçatanlık sitesi Match.com’da fotoğrafı 200 sahte profil tarafından kullanılan kadın, siteye 1.5 milyon dolarlık dava açtı. Floridalı anne ve part-time model Yuliana Avalos, siteye hiç üye olmamış fakat fotoğrafı son yılda Match.com sitesinde yüzlerce sahte profilde kullanılmış. Hakkında daha öncede defalarca dava açılan siteye ilişkin Manhattan Federal Mahkemesi “Şimdiye kadar internet üzerinden yürütülen en büyük komplolardan biri” diyor. Federal Mahkeme, sitenin aynı zamanda kendi sahte profilini yarattığını ve şirketin isterse kolayca bu sahte profilleri yakalayabileceğini söylüyor. Ünlülerin, askerlerin ve aktrislerin de dahil olduğu binlerce kişi fotoğraflarının Facebook ve diğer sitelerden alınarak sahte profillerde kullanıldığı belirtiyor.

Köpeklere emeklilik hakkı ABD’de emeklilik maaşları son yıllarda daha fazla eriyor ancak Atlantik’in diğer ucunda farklı bir hikaye yaşanıyor (LONDRA) İngiltere’de polis teşkilatı emeklilik güvenliğine o kadar bağlı ki insanlar dışındaki canlılara da emeklilik hakkı veriyor. Pensions & Investments’da Kevin Olsen imzalı haberde İngiltere’nin Nottinghamshire şehrindeki polis gücünün “Polis Köpekleri Emeklilik Programı” başlattığını yazdı. Program ile aktif görevlerini tamamlayan polis köpeklerine parasal yardım yapılması amaçlanıyor. Üst sınırlı yıllık 500 pound (1 00 lira) olan emeklilik maaşı, öncelikli olarak köpeklerin iş kaynaklı sağlık sorunlarının tedavisinde kullanılacak. Bu açıdan bakıldığında sistem emeklilik planından çok emekli sağlık planına benziyor. Ayrıca Nottinghamshire polis teşkilatı ABD’nin doğum oranı-yaşlanma sorunun küçük bir versiyonun yaşıyor. Teşkilatta faal olarak görev alan 2 köpeğin 9’u gelecek üç yıl içerisinde emekliliğe ayrılacak. Köpeklerin çoğu emekli olduktan sonra da eğitmenlerinin yanında kalmaya devam ediyor. (Matthew Heimer - all Street Journal )


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.