POSTA212 - SAYI 26 - EK

Page 1

ABD’NİN EN GÜZEL DALIŞ MERKEZLERİ

ABD’NİN EN PAHALI

EVLERİ

■ İnsanoğlunun suyun altını keşfetme isteği her zaman vardı. Ancak sualtını keşfetmek ve balıklarla yüzmek, uzun uğraşlar sonucu gerçeğe dönüştü. Yılmaz Soytürk, dalış tarihini ve ABD’deki gözde dalış merkezlerini yazdı.

ABD’nin bazı şehirlerindeki konut fiyatları adeta dudak uçuklatan cinsten. Mesela Malibu’da ev fiyatları 2 milyon dolardan başlıyor »13’TE

»8-9’DA

AMERİKAN

ORDUSUNDA CİNSEL TACİZ ALARMI

■ ABD Savunma Bakanlığı Pentagon’un yeni raporunda, ordu mensupları arasındaki cinsel taciz olaylarında yüzde 46 artış dikkat çekiyor. »5’TE

HAFTALIK ÜCRETSİZ

A M E R İ K A’ D A K İ

TÜRKLERİN

GAZETESİ

www.posta212.com • • YIL 1 • SAYI 26

13 Kasım 2013 Çarşamba

'

SARAR GİYİM

BEYAZ SARAYA

KOMŞU OLDU

FAKIRLIK ARTIYOR Amerikan Nüfus Dairesi’nin son verilerine göre, her altı Amerikalıdan biri yani 50 milyon kişi yoksulluk sınırı altında yaşıyor BÜYÜK ŞEHİRLERDE YAŞAMAK

■ Erkek giyim mağazası Sarar, Washington

DC’de Beyaz Saray’a yakın mağaza açtı. Açılış öncesi “Turkish Impulse’ adı altına görkemli bir defile de düzenlendi » 15’TE

BOSTON FİLM

FESTİVALİ

» 2’DE

BAHÇEŞEHİR Savaş ÖĞRENCİSİNE Ay’ı son ÖDÜL yolculuğuna BÜYÜK ■ BAU mikrobiyuğurladık » 5’TE oloji öğrencisi

ABD’de seçim kazanan ilk AZERİ-TÜRK » 4’TE

Sajjad Yaghoubi, 2 bin 200 kişinin katıldığı Dünya İcat Yarışması’nda en yaratıcı mücit seçildi. » 4’TE

■ ABD’de özellikle büyük şehirlerde yaşayan dört kişilik bir ailenin aylık brüt geliri 23 bin 550 doların altındaysa, bu durum, ailenin yoksulluk sınırının altında yaşadığı anlamına geliyor.

AMERİKAN RÜYASI’NIN SONU MU ■ Tartışmaların odak noktasında ise Nüfus Dairesi’nin bu verilerinin gerçek olup olmadığı yer alıyor. Eğer rakamlar doğruysa Amerikan rüyasının kabusa dönüştüğü ortaya çıkıyor. » 5’TE

NEW YORK’TA BİR DOLARA KARNINIZ DOYABİLİR

ABD’DE SITMA

YENİDEN HORTLADI ■ Araştırmalara göre sivrisineklerden bulaşan

AMERİKALILAR

GÖZLEMEYİ SEVDİ

■ Türk Amerikan Toplum Merkezi’nin

düzenlediği günde gözlemeler ABD’li kadınlara ikram edildi » 3’TE

sıtma hastalığının ABD’de son 40 yılın en yüksek seviyesinde olduğu ortaya çıktı. » 12’DE

EN İYİ ‘COOKIE’LER

NEREDE SATILIR ■ Hollandaca “koekje” kelimesinden türeyen ‘Cookie’ Amerika’ya ilk Hollandalı göçmenlerle gelmiş. Bizim kurabiyemizin de bir türü. New York’un en iyi 10 cookie satan pastanesini belirledik. » 7’DE

TWITTER’IN SÜRPRİZ STARLARI ■ Twitter’ın süper starlarının

Katy Perry, Justin Bieber ve Lady Gaga olduğu bilinen bir gerçek. Başkan Obama'dan bile fazla takipçisi olan bu yıldızların yer aldığı ilk 200 arasında sürpriz isimler de yer alıyor. » 16’DA

HALDUN ARMAĞAN İLE VİZYON » 14’DE

TÜRK OCAĞI YENİDEN AÇILIYOR » 4’TE

HAFTA SONU ETKİNLİKLERİ

» 14’DE

FATO NİNE’NİN

10 PARMAĞINDA

10 MARİFET»

3’TE

NURDAN

YÜZBAŞIOĞLU

İLE LIFE AND STYLE ■ Isabel Marant’ın

tasarımları ve Jean Paul Gaultier’nin Kaldırımdan podyuma sergisi... » 3’TE

YEŞİM NUMAN EMLAK ALIM SATIMDA EKİBİN ÖNEMİNİ YAZDI » 13’TE


2

13 Kasım 2013 Çarşamba

‘TURKUAZ RÜYA’ BOSTON’DA (BOSTON- POSTA212) 18. Boston Türk Kültür ve Sanat Festivali kapsamında düzenlenen genç ressam ve akademisyen Gizem Saka’nın “Turkuaz Rüya: Ege’ye Bir Yolculuk” adlı sergisi Boston Üniversitesi Thurman Kültür Merkezi’nde açıldı. Sergi 15 Aralık 2013 tarihine kadar gezilebilecek.

10 FARKLI TURKUAZ TONU

Gizem Saka’nın “Turkuaz Rüya: Ege’ye Bir Yolculuk” adını verdiği son sergisindeki esin kaynağı Osmanlı çinileri. Osmanlı sanatlarındaki dekoratif unsurlar, hat sanatı, minyatür ve çömlekçiliğin önemini vurgulayan sanatçı, bu sergisinde İznik çinilerinde başlangıçta yer alan kobalt mavisi ve daha sonra eklenen turkuaz ve kırmızı ile 16. yüzyılın ikinci yarısında kullanılmaya başlanan zümrüt yeşilinden oluşan renk paletini kullandığını ifade ediyor. Sergideki resimlerinde 10 farklı turkuaz tonu kullanan sanatçı bu renkleri resimlerine farklı kombinasyonlarda yansıtmış.

‘KENDİMİ ÖZGÜR HİSSEDİYORUM’

Resimlerinde canlı renkler kullanmayı seven Saka, resim yaparken kendisini çok özgür hissettiğini de söylüyor.Yabancı ressamlardan en çok Cezanne ve Matisse’i beğenen sanatçı, özellikle Matisse’in dekoratif unsurlarını kendisine yakın buluyor. Bu sergide, daha önce hiç kullanmadığı bir tekniği de ilk kez deneyen Gizem Saka, İznik çinilerinde kullanılan ve şeffaf bir parlaklık veren ince bir kat vernik kullanmış.

BOSTON ÜNİVERSİTESİ’NDE RESEPSİYON

Gizem Saka ile resimleri üzerine söyleşi yapmak üzere Boston Üniversitesi’nde akademisyen, diplomat, sivil toplum örgüt temsilcileri, sanatçılar ve öğrencilerin katıldığı bir de açılış resepsiyonu düzenlendi. Resepsiyon açılışında konuşan Boston Üniversitesi Thurman Kültür Merkezi Direktörü Katherine Kennedy Boston Türk Kültür ve Sanat Festivali ile sekiz yıldır devam eden işbirliği neticesinde her yıl değerli bir sanatçıyı ağırlamaktan büyük mutluluk duyduklarını ifade etti. Boston Başkonsolusu Burak Karartı de serginin açılmasından ve Türk kültür ve sanatının Boston’da tanıtılmasından duyduğu memnuniyeti ifade etti. Festival direktörü Erkut Gömülü Gizem Saka gibi genç ve yetenekli bir sanatçının sergisinin festival programında yer almasından büyük bir mutluluk duyduklarını söyledi. Serginin düzenlenmesindeki desteklerinden dolayı da Thurman Kültür Merkezi’ne ve Turkish Cultural Foundation’a (TCF) teşekkür ettiklerini belirtti. 1996’dan bu yana her yıl yapılan Boston Türk Kültür ve Sanat Festivali “Anadolu’nun Renkleri” temalı festival programıyla sergiler, sunuşlar, atölyeler, konserler, film yarışması, Türk mutfağının tanıtımı gibi geniş bir yelpazede gerçekleştiriliyor. Festivalin ana sponsorluğunu Turkish Cultural Foundation (TCF), Kültür ve Turizm Bakanlığı, Türk Tanıtma Fonu ve Türk Hava Yolları yapıyor. Boston Türk Festivali’ne ilişkin daha fazla bilgi www.BostonTurkishFestival.org adresli web sitesinde yer alıyor:

Toplum Yaşam

BOSTON’DA TÜRK KISA FİLMLERİ YARIŞIYOR (BOSTON- POSTA212) Kuzey Amerika’nın ilk Türk belgesel ve kısa film yarışması niteliğindeki Boston Belgesel ve Kısa Film Yarışması’nın finalistleri açıklandı. Bu hafta yapılacak olan yarışmanın filmleri Boston Güzel Sanatlar Müzesi ve Boston Üniversitesi’nde gösterilecek. Bu yıl sekizincisi düzenlenecek olan yarışmanın jürisinde Boston Güzel Sanatlar Müzesi’nin film küratörü Carter Long, film eleştirmeni Peter Keough ve Harvard Film Arşivi’nin direktörü Haden Guest görev yapıyor. 200’ün üzerinde başvurunun yapıldığı ödüllü yarışmada finalist olarak belirlenen toplam 40 belgesel ve kısa film gösterilecek. Jürinin yanı sıra izleyiciler de yarışma boyunca en iyi kısa film ve en iyi belgesel “seyirci ödülleri” belirlemek için oy kullanabiliyor. Belgesel film dalındaki finalistler: A Gigantic Jigsaw Puzzle (Nazım Güveloğlu), Asla Hoşçakal Demedik Varoşa (Çiğdem Mazlum, Sertaç Yıldız), Benim Çocuğum (Can Candan), Boğaziçi Balıkları (Bahriye Kabadayı Dal, Burak Dal), Bûka Baranê – Gökkuşağının Peşindeki Çocuklar (Dilek Gökçin), Doğan Köy (Kader Çetintaş), Gölün Kıyısında (Mehmet Emre Gül), 45 Gün (Ömer Güneş), Kıyı Kıyı (Bilge Demirtaş, Özlem Sarıyıldız), Meğer (Uğur Egemen İres), Misafir (Haydar Demirtaş), Müslüm Baba’nın Evlatları (Vuslat Saraçoğlu), Olağan Haller (Özgür Fındık), 33 Yıllık Direniş – Berfo Ana (Veysi Altay), Refika (Özge Deniz Özker), Sadık (Cantekin Cantez, Burcu Ayşe Esenç), Sensiz Yaşanmaz (Bertan Başaran), Si-

Kuzey Amerika’nın ilk Türk belgesel ve kısa film yarışması niteliğindeki Boston Belgesel ve Kısa Film Yarışması’nın finalistleri açıklandı irt’in Sırrı (İnan Temelkuran), 36 Boys (Yelda Yanat Kapkın) Kısa film dalındaki finalistler: Akvaryum (Ayşegül Doğan), Annemin Ardından (Sadullah Şentürk) , Ayakkabı (Alihan Sakman), Ayaz Vurgunu (Aydın Kapancık), I II III IV ( Ozan Sıhay), Biyoloji Sınavı (Ozan Yıldırım), Consensus (Gülten Taranç), Çok Uzun Bir Hikayenin Tam Ortası (Ertuğ Tüfekçioğlu), Dalgalar ve Özgürlük (İlker Sağlamer), Dar Alan (Hasan Demirtaş), Derin Nefes Al (Başak Büyükçelen), Etki (Tufan Şimşekcan), , First Lesson in Love (Tomer Werechson) , Gomşu ( Kemal Saldun), Kayıkçı (Vecihi Ener), Mavi Kalpli Kadın “Ağıt” (Can Eren), Mesut (Hakan Hücum) , Sadece Tek Bir Gün (Tunç Şahin), Şeref Dayı ve Gölgesi (Buğra Dedeoğlu), Toros Canavarı (Fırat Yavuz), Tütü (Metin Akça) 1964 yılından beri Boston’da faaliyet gösteren New England Türk Amerikan Kültür Derneği’nce (TACS-NE) düzenlenen yarışmanın ana sponsorluğunu Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü, New York Kültür ve Tanıtma Ataşeliği, Turkish Cultural Foundation (TCF) ve Türk Hava Yolları yapıyor.

SOFA Chicago’da 10 Türk sanatçının eseri sergilendi (CHICAGO - POSTA 212) ABD’nin en prestijli sanat kuruluşlarından biri olan SOFA Chicago’da (Heykel Objeleri ve Fonksiyonel Sanat Eserleri Fuarı) 10 Türk sanatçının eseri Amerikalı sanatseverlerin beğenisine sunuldu. 31 Ekim ile 3 Kasım tarihleri arasında gerçekleşen SOFA fuarında, Türk sanatçıların katılımını Armaggan Art & Design Gallery ve Türk Kültür Vakfı sağladı. Aslı Kutluay, Ayşegül Kırmızı, Gamze Araz Eski-

nazı, Yasemin Sayınsoy, Dilek Aydıncıoğlu, Dinçer Güngörür, Derya Özparlak, Meral Değer, Nadia Arditti, Pembe Tüzüner, Semra Özümerzifon eserlerini sanatseverlerin beğenisine sundu. Her yıl onbinlerce koleksiyoner ve sanatsever tarafından ziyaret edilen ve bu yıl 20’ncisi düzenlenen SOFA Chicago, önceki yıllarda olduğu gibi bu yıl da dünyanın önde gelen çağdaş sanat ve tasarım fuarlarından biri olarak dikkati çekti.

Los Angeles’ta ‘Kadın Gözüyle Dünya’ sergisi açılıyor (LOS ANGELES – POSTA 212) Uluslararası Güney Kaliforniya Sanat Sergisi Organizatörü NalanCa Art, Manhattan Beach Community Church’de 1617 Kasım’da ve Long Beach The Art Exchange Gallery de ise 14-15 Aralık tarihleri arasında Türk Sanatının ve Türk sanatçılarının uluslararası platform da tanıtımını hedefleyen ‘Kadın Gözüyle Dünya’ karma bergisini organize ediyor. Sanat Danışmanlığını ve Proje Koordinatörlüğünü Nalan Kumlalı’nın yaptığı serginin sponsorluğunu; Manhattan Beach Soroptimistleri, (TWİ) Turkish Women’s İnitiatıve, (THY) Türk Hava Yolları, (KOSEV)Kocaeli Sanat Evi Derneği, (DLD)Değişim Liderleri Derneği ve NalanCa Art’ in üstlendiği sergide birbirinden farklı eserler

Amerikalı sanatseverler ile buluşacak. Bu yıl Modern ve Çağdaş Türk Kadın Sanatçılarımızın eserlerinin sergileneceği sanat sergisine paralel olarak farklı disiplinlerden oluşan atölyelerin düzenleneceği etkinlikler gerçekleştirilecek. Uluslararası platformda tanınan ve tanınmayan tüm Türk Kadın sanatçıların eserlerinin sergileneceği Uluslararası Güney Kaliforniya Sanat Sergisi’nde Türkiye’den 28 Kadın Sanatçının Eserleri Sergilenecek. Resim, seramik, ebru, fotoğraf, çini, cam, özgün Baskı tekniklerinden eserlerin yer alacağı serginin ilki 16 Kasım 2013 Cumartesi günü Manhattan Beach Community Church’te açılışı yapılacak. İkinci sergi ise 14 Aralık Cumartesi günü Long Beach The Art Exchange Gallery de açılacak.


Toplum Yaşam

AMERİKALILAR GÖZLEME İLE TANIŞTI

13 Kasım 2013 Çarşamba

Türk işadamı pizza zinciriyle devleri zorluyor

Türk Amerikan Toplum Merkezi (TACC), gözleme günü düzenledi. Etkinlikte Türk kadınlarının yaptığı çeşitli gözlemeler Amerikalı kadınlara ikram edildi ZEYNEP ÖZ - POSTA212

T

ürk Amerikan Toplum Merkezi (TACC), Türk hanımlarının gözleme yaparak ikram ettikleri bir “Gözleme Günü” düzenledi. ABD’nin Maryland eyaletindeki TACC merkezinde gerçekleşen Gözleme Günü etkinliğine Türklerin yanı sıra Amerikalılar da yoğun ilgi gösterdi. 23 senedir ABD’de yaşayan ve kendi catering şirketi olan Şükriye Yıldırım Johnson, Gözleme Günü etkinliğinin öncülerinden. Amerilkalıların çok sağlıksız beslendiklerini, son zamanlarda Türklerinde bu anlamda Amerikalılara uyum sağladığını üzülerek be-

lirten Johnson, çeşitli vakıflarda ve okullarda sağlıklı Türk yemekleri dersleri veriyor. “Mücadelemi tek başıma gerçekleştiriyorum” diye konuşan Johnson, bireysel girişimleri sonucunda ve Türk Amerikan Kültür Merkezi’nin (TACC) ev sahipliğinde düzenlenen Gözleme Günü etkinliğinin önümüzdeki haftalarda farklı konseptlerle yineleneceğini söyledi. Yaklaşık 40 kişinin katıldığı Gözleme Günü’nde ikram edilen sekiz çeşit gözlemenin tamamen kendi tariflerine göre hazırlandığını belirten Şükriye Yıldırım Johnson, etkinlikte çok keyifli vakit geçirdiklerini ve Amerikalıların gözlemeyi oldukça sevdiklerini söyledi.

Fato Nine’nin 7’nci albümü yolda Seksenler Tv dizisinin sevilen oyuncusu, yılların makyözü, aynı zamanda Rumeli şarkılarının başarılı yorumcusu Suzan Kardeş hayallerini gerçekleştiriyor DİLEK ESKİ BEZİRKAN POSTA212

Y

ıllardır setlerin başarılı makyozü olarak tanıdık onu. Bir reklam filminde Haluk Bilginer’e yaptığı başarılı Atatürk makyajı ile büyük ilgi gördü. Oyunculuğa Yılmaz Erdoğan, albüm yapmaya uzun bir süre makyözlüğünü yaptığı Sezen Aksu sayesinde başladı Suzan Kardeş. bugünlerde sevilen Seksenler dizisinde Trakyalı Fato Nine’yle de büyük ilgi görüyor. Rumeli şarkılarının unutulmaz sesi Suzan Kardeş, 5 yılda 6 albüm yaptı. 7’nci albümünü de yılbaşında çıkarmaya hazırlanan Kardeş, POSTA 212’nin sorularını yanıtladı: ■ Önceleri sizi başarılı makyöz olarak tanıdık. Bu çalışmalarınızdan bahsedelim mi? Sanki doğduğumdan beri makyozüm. 1982 yılında sinema makyajına başladım. Makyozlük her zaman hayatımdaydı fakat aileden dolayı gelen meyhane kültürü ile bir meyhanem vardı, şarkı söylemeye başladım ve 6 yılda 6 albüm yaptım. Bir yandan oyunculuk bir yandan kitap çıkarttım derken zaman geçtikçe bütün hayallerimi gerçekleştirmeye çalıştım ve gerçekleştirmeye de devam edeceğim. Hayallerim hiç bir zaman bitmez.

Beni benden fazla tanır Sezen hanım, bir gün sahnede ‘Hadi bakalım, ben senin hikayeni biliyorum, şimdi herkes öğrensin diyerek onun stüdyosunda ilk albüm çalışmasına başladım. ■ Bugüne kadar kaç albüm çıkardınız? 5 yılda 6 albüm yaptım. Hatta bu yılbaşına da 7. albümüm geliyor. Onun çalışmaları içerisindeyiz. Çok keyifli ve şarkı söylemeyi çok seviyorum. Bu yüzden de albüm yapmaktan vazgeçmeyeceğim. YILMAZ ERDOĞAN OYUNCU YAPTI ■ Oyunculuğa nasıl başladınız? Böylebir yeteneğiniz olduğunu nasıl keşfettiniz? Ben oyuncu olduğumu asla söylemem oyunculara saygısızlık olur. Şarkıcılıkta da bu böyle ama çok eskilerden örnek verir-

sem Türkan Şoray ile bir filmde küçük sahnelerde oynadım. Görev olarak da Bir Demet Tiyatro ile başladım. Benim oynadığım roldeki oyuncu o gün sete gelmemişti Yılmaz Erdoğan da bana ‘Sen oyna ama annen gibi oyna’ dedi ve böylelikle oyunculuk serüvenim başladı. ■ Bugünlerde Seksenler adlı dizi de Trakyalı Fato Nine’yi oynuyorsunuz. Bu dizideki rolünüzle ortak yönleriniz var mı? Var tabi ki. Memleketim ile ortak yönüm var. ■ Bu dizide makyajınızı kim yapıyor? Saç makyaj Suzan Kardeş (gülüyor) ■ Seksenler dönemi ile günümüzü karşılaştırır mısınız? Yaklaşık 33 sene gibi bir fark var tabi ki. (gülüyor)

Zarifi’de müzikli kabare ■ Bundan sonraki çalışmalarınız ile ilgili bilgi verir misiniz? Zarifi’de sahnem başlıyor. Şebnem Sönmez ve Yasemin Göksu ile ”Pazartesi Şarkıları Müzikli Kabare” ile her pazartesi yine Zarifi’de başlıyoruz. Çok keyifli bir proje. Paylaşılacak çok anlamlı hikayeler anlatacağız. Yeşilçam hikayeleri anlatıp söyleyeceğiz. Daha da projelerimiz var ama hepsini gerçekleştikçe sosyal medya üzerinden paylaşımda bulunacağız. Takip etmeyen varsa takibe başlasınlar bence bu sezon yine çok eğlenceli olacak.

■ Bir banka reklamında oyuncu Haluk Bilginer’e yaptığınız Atatürk makyajıyla dikkatleri üzerinize çekmiştiniz? Bu makyaj için neler yaptınız? Makyajı yaptıktan sonra ve izledikten sonra Haluk Bilginer’in oyunculuğu ile beraber çok gurur verici bir projenin içerisinde yer aldığımı hissettim. SEZEN AKSU SAYESİNDE ALBÜM ÇIKARDI ■ Yine uzun bir süre Sezen Aksu’nun makyajını siz yaptınız. Sezen Aksu ile çalışmak nasıldı?

THY’den Washington D.C.–İstanbul hattında indirim kampanyası (WASHINGTON-POSTA212) Dünyanın en çok ülkesine uçan havayolu şirketi ünvanına sahip olan Türk Hava Yolları, ABD’nin başkentinden Washington’a uçuşlarının başlamasının 3. yıldönümünü kutlamaları kapsamında Washington D.C.-Istanbul uçuşlarında geçerli olan ve seyahat süresi

belirli tarihler arasında olan yeni indirim kampanyaları başlattı. Washington DC-İstanbul promosyonunda 539 USD’den başlayan fiyatlar için biletleme tarihi 30 Aralık 2013 tarihine kadar olup, seyahat tarihleri 15 Ocak – 31 Mart 2014 arasıdır. İstanbulWashington DC promosyonunda 600

USD’den başlayan fiyatlar için biletleme tarihi ise 20 Kasım 2013 tarihine kadar olup, seyahat tarihleri 01 Kasım – 31 Aralık 2013 arasıdır. Bilgi ve rezervasyon için www.turkishairlines. com adresi ziyaret edilebilir veya 1800 8748875 numaralı çağrı merkezlerinden faydalanılabilir.

Amerika’nın en büyük 100 pizza zinciri sıralamasına bir Türk işadamı da girdi. Varol Aplak’ın sahibi olduğu Vocelli Pizza, Today’s dergisi tarafından yapılan değerlendirmede 54. Sırada yer aldı (NEW YORK) Amerika’nın en büyük 100 pizza zinciri sıralamasında Türk işadamı Varol Ablak’ın sahibi olduğu Vocelli ile 54. sırada yer aldı. Vocelli Pizza Today’s dergisi tarafında yapılan değerlendirmede geçtiğimiz yılda 54. sırada yer almıştı. Pittsburg merkezli Vocelli, 114 şubesi ile 10 farklı eyalette faaliyet gösteriyor. Derginin araştırmasına göre Vocelli’nin cirosu 44 milyon dolar. Sıralamada Amerika’da birinci sırada 13 bin747 zincir ve 11.2 milyar dolar ciro ile Pizza Hut yer alıyor. Domino’s 6.9 milyar dolar ile ikinci, Papa John’s 2.5 milyar dolarla üçüncü, Little Caesars’da 1.4 milyar dolarla dördüncü ve California Pizza Kitchen 715 milyon dolarla beşinci sırada yer alıyor. Son olarak geçtiğimiz aylarda New Jersey merkezli beş şubesi bulunan Rockn’ Joe Coffeehouse and Bistro’yu satın alan Vocelli Pizza, restoran sektöründen sonra kahve işine de girmişti. İlk yıl 10 ile 15 şubeye ulaşmayı planlayan Ablak, Ablak Holdings adı altında emlak, call-center, film produksiyon alanlarında faaliyet gösteriyor. Cemil Özyurt / www.turkavenue.com


Toplum Yaşam

13 Kasım 2013 Çarşamba

Arzu Kaya

Uranlı twitter@arzukayauranli

Gerçek bir felsefi problem: İntihar-1 “KENDİMİ öldüreyim mi yoksa bir fincan kahve mi içeyim?” Albert Camus Hiç intihar girişiminde bulundunuz mu? Kendinizi, hayatınızı sonlandırma düşüncesiyle güreşirken buldunuz mu hiç? Yaşam korkunuzun ölüm korkunuzdan ağır bastığını hissettiğiniz bir an oldu mu? Bunlar çok rahatsız edici sorular. Ancak, günümüzde, hızla büyüyen bir problem haline gelen intehara karşı farkındalığı arttırmak için ondan açıkça söz etmeye değer. Geçen Pazartesi, New York ve New Jersey’i birbirine bağlayan George Washington Köprüsü (GWB)’ndeydim. Açıkçası, iki kıtayı, Avrupa ve Asya’yı birbirine bağlayan iki eşsiz köprüden -Boğaziçi ve Fatih Sultan Mehmet’ten- arabayla defalarca geçmiş bir İstanbullu için köprüyle bir eyaletten diğerine geçmenin çok bir özel bir yanı yok. Ancak köprüyü yürüyerek geçme fikri heyecan verici bir fark oluşturuyor. Bunu yapmaksa olağanüstü ve gizemli mutluluklar sunuyor insana… Çocuklar bisikletle ilerliyor, biz yürüyerek onları takip ediyorduk. Hava ne sıcak ne soğuk, yenileyici ve canlandırıcı, yani yürüyüş için mükemmeldi. Hudson Nehri’nden narince gelen esintiler ise baş döndürücü ve büğüleyici… 4.760 metrelik “Büyük Gri Köprü” nün tam ortasına geldiğimizde bir ayağımı New Jersey, bir ayağımı New York tarafına koyup iki kolumu kocaman bir kucaklama için açarak adeta özgürce uçmaya hazırlanan bir kuş gibi fotoraf çekmekte olan eşime poz verdim. Sonra, nehire döndüm. Yumuşak ve okşayıcı esintilerin zarif dokunuşlarını yanaklarımda hissetmenin baştan çıkarıcı keyfine bıraktım kendimi. İçimden adeta aklımı başımdan alıp götüren bir sonsuzluk hissi yükseldi. Birden bire, onu nereye koyacağımı bilememenin tedirginliğiyle huzurum kaçtı. ‘Bazı insanlar bu esrik ruh haliyle gerçekten uçmak isteyebilir’ düşüncesiyle neşem de kaçtı gitti huzurumun ardına takılıp! Üstelik bu, alçak parmaklıklar üzerinden atlamak hiç de zor olmazdı doğrusu. Yol boyunca üzerinde “kriz halinde bu yardım hattını arayın.” yazılı tabelaları boşuna görmemiştik tabi! Belli ki, bunlar olası bir intiharı önlemek için konmuştu. Yürümeye devam ettim. Eşim bir kaç fotoğraf daha çekmek için durdu. Arkadaşlar bisikletle giden çocuklarımızı yakalamak için hızlandılar. Aniden, benden sadece iki metre mesafede, parmaklıkların diğer yanında nehre bakan genç bir adam gördüm. Gözlerime inanamadım! Gördüğümün doğru olduğundan emin olmak için “bu çocuk ne yapıyor?” diye iki kez seslendim kendi kendime! Ama hızla akıp giden trafiğin kulakları sağır edici uğultusunda sesimi o genç adamdan başka kimse duymadı. Bir an bana döndü. Gözlerimin içine baktı. Yüzündeki ifadeyi okumama imkan yoktu. Üzgün müydü? Korkmuş muydu? Ne yaptığının farkında mıydı? Yüzünü nehre tekrar çevirdi. Büyük bir sıçrayışla sanki nehrin diğer yanına geçmeye hazırlanırcasına iki kez arkaya doğru esneyip kendini boşluğa bıraktı. Herşey göz açıp kapayıncaya kadar olmuştu. Sanki onu tutabilecekmisim gibi parmaklıklara doğru hızla seyirttim. Ama onu yakalamak yerine havada süzülüşünü ve Hudson nehrinin bulanık sularına çarpışını izledim. Hemen öldü. Hareketsiz vücudu suyla buluşur buluşmaz akıntıyla sürüklenmeye başladı. Vakit kaybetmeden 911’i aradık. Bir iki dakika içinde polis geldi ve sahil güvenlik yarım saatten az bir süre içinde cesedi sudan çıkardı. Herşey bilincimin kavrayabileceğinden çok daha hızlı gelişmişti. O genç adama hiç bir şekilde yardım edememiş olmak beni bin yıl yaşlandırmıştı. Çöktüm. Kendimi inanılmaz yorgun ve halsiz hissediyordum. Allahtan çocuklar hiç bir şey görmemişti ama maalesef olup bitenin ardından dönüş yolunda onlarla “intehar” sözcüğünü tanıştırmak gerekmiş ve böylece istemeden kelime hazinelerine yeni bir kelime bağışlamıştık. (devam edecek)

REKLAM VERMEK İÇİN...

reklam@posta212.com

Türk Ocağı güçlenerek geliyor Yıllarca Türklere birbirinden başarılı hizmetler veren New York’taki Türk Ocağı, binanın bakımsızlığı nedeniyle ara verdiği çalışmalarına yeniden başlıyor DİLEK ESKİ BEZİRKAN NEW YORK - POSTA212

L

yndhurst merkezli dernek, 80 bin dolarlık yatırımla yenilenen binada bu kez daha da güçlenerek hizmet vermeyi hedefliyor. Babası Faik Yar’ın da içinde bulunduğu yönetim tarafından isim babası olduğu derneğin başkanı seçilen Mehmet Yar, “Sloganımız: Yeni Başlangıç. Herşey yenilendi. Yeni dönemde çok daha büyük hizmetler vereceğiz” dedi. Derneğin geçmişinin babası Faik Yar, Aziz Demirbulaklı ile Hüseyin Atlas’ın da bulunduğu bir grup Azeri ve Karslı tarafından 1977 yılında kurulan Azeri Türk Kültür Cemiyeti’ne uzandığını anlatan Yar, “Bir iki yıl hizmet vermeyi sürdürdüler. Ancak zamanla üye sayısı artırılamadı. Çünkü Azeri adını duyunca millet derneğin sadece Azerililere ait olduğunu sanıp gelmiyorlardı. 1981 yılında başka arkadaşlarıyla biraraya geldiler ve derneğin adını değiştirmeye karar verdiler. Aynı yıl yapılan kongre ile cemiyetin adı Türk Ocağı olarak değiştirildi” diye konuştu. Derneğin herhangi bir siyasi görüş ya da etnik gruba hizmet etmediği gibi Ülkü Ocakları’yla da organik bir bağlarının olmadığı vurgulayan Yar, derneğin hizmetlerine ara verdiği 2008’e kadar olan çalışmalarını ise şöyle anlattı:

‘BAŞARILI İNSANLAR YETİŞTİ’

“1991 yılında bu binayı aldığımızda burası İtalyan bir kulüptu ve sahipleri çok yaşlı insanlardı. Dolayısıyla binaya bakamamışlar. Çok bakımsızdı. 2002-2003 yıllarında binanın yıkılıp yeniden yapılması düşünüldü. Planlar bile hazırlandı. 600 bin dolarlık bir projeydi. Ancak kredi bulunulamadı. Dolayısıyla proje gerçekleştirilemedi. 2007-2008’e kadar çok başarılı hizmetler verildi. İnsanları birarada toplamayı amaçlıyorduk. O dönem Türkçe eğitim veren okulumuz, aylık dergimiz, folklor derslerimiz, koromuz vardı. 400’e yakın üyemiz vardı. Türk Günü

100 kişilik salon

(soldan sağa Dernek Başkan Yardımcısı Menderes İnci, Başkan Mehmet Yar, Mali İşlerden Sorumlu Üye Özgü Süleymanoğlu, yeni dönemde verilecek hedefleri POSTA 212’ye anlattılar.

Yenilenen binanın 2 katlı olduğunu, 100 kişilik kapasiteli salonunun yani sıra modern mütfak ve cafeye sahip olduğunu da anlatan Türk Ocağı Başkanı Mehmet Yar, binanın her türlü aktivite için de uygun hale getirildiğini anlattı. Yar, “Türk Ocağı her türlü nisan, kına gecesi, baby shower, bridal shower, kadınların özel günleri, doğum günü kutlamaları için de kiralanabilir” dedi.

Yürüyüşün’nde ya da Türkler’i ilgilendiren birçok konuda aktif olarak yer alıyorduk. O kadar güçlü bir dernekti ki, ben de buradan federayon başkanlığına gittim. Buradan çok başarılı insanlar yetişti aynı zamanda. Bu arada Türkçe eğitimi alan Ayşegül Ünal, George Bush’un, Condelazza Rice’ın Türkçe tercümanlığını yaptı.”

80 BİN DOLARLIK YATIRIM

Binası olan ender derneklerden biri olduklarını kaydeden Yar, bina için 80 bin dolarlik yatırım yapıldığını ve bina için özellikle işadamı Ekmel Anda’nın ciddi katkılarının olduğunu söyledi. Binanın arsası ve mülkiyetinin derneğe ait olduğunu ifade eden Yar, “Sayın Ekmel Anda gibi isimler çok büyük katkılar da bulundu. Sayın Anda ile temasa geçtim ve yardım etmesini istedim. Hiç bir zaman yardım isteklerimizi geri çevirmedi. Yine ayını şekilde Ferit ve Atacan Demirbulaklı, Menderes İnci, Özgü Süleymanoğlu, Hakan Demirbulaklı’nın da katkıları gözardı edilemez”dedi. “Yeni Başlangıç” olarak belirledikleri yeni dönemde öncelikli olarak dağılan Türk gruplarının biraraya getireceklerinin ifade eden Yar, hedefleri ile ilgili şu bilgileri verdi: “Kapımız Türk ve Türkleri seven herkese açık. Yeni dönemde eskiden olduğu gibi çocuk-

larımıza Türkçe eğitimler vereceğiz. Ocak ayında derslere başlıyoruz. Büyükler için de İngilizce dersler verilecek. Bu hafta yapılacak açılışın ardından kadın ve gençlik kolları da oluşturulacak. Yine bu dönem ‘Türk Ocağı’ adını taşıyan futbol takımımız ile iddialı olacağız. Folklor dersleri de olacak. Aynı zamanda aylık eğlence programlarımız olacak. Buradaki yerel yöneticilerle birlikte olacağız. Türkler’in ciddi oy potansiyeli var. Vatandaşlarımızı seçimler konusunda bilgilendireceğiz. Yani sadece salon olarak açılmıyoruz. Buradaki Türkler’i biraraya getirip güçlü lobicilik yapacağız.” Türk Ocağı Başkanı Mehmet Yar, “Türk Ocağı’ndan emekliye ayrılmıştım. Ancak Ekmel Anda gibi insanlar yeniden beni çağırdı. Burası babamın annemin kurduğu yer. Kolay kolay bırakmam” dedi.

BAHÇEŞEHİR ÜNİVERSİTESİ öğrencisinden büyük başarı Sajjad Yaghoubi, dünyanın 20 ülkesinden 2 bin 200 kişinin katıldığı Dünya İcat Yarışması’nın tıp kategorisinde, en yaratıcı mücit seçildi (İLHAN TANIR - WASHINGTON - POSTA 212)

W

ashington’da düzenlenen ödül törenin ardından POSTA 212’ye konuşan Yaghoubi ‘’ Ben 2 projeyle katıldım yarışmaya. Bunlardan birisi göz kaslarını çalıştırma makinesi, bu aynı zamanda dünyanın ilk göz kaslarını çalıştırma makinesi de oluyor. İkinci projem ise yeni yöntemler ile beyin ameliyatlarında tümörü bulmak.’’ dedi Çocukluktan beri sürekli robot ve biyoloji kitapları okuduğunu belirten Yaghoubi,’’ Liseye geldiğim zaman kendi gözlerim hasta olduğundan dolayı yeni bir mekanizma uyguluyarak kendi göz yorgunluğumu ve kırmızılığını gidermenin yolunu buldum ve bu hastalıklardan kurtulmayı başardım. Yavaşlayan göz kaslarının çalışmasını sağlayan bir ürün bu. Her geçen gün bilgisayarla daha çok hemhal olduğumuz şu zamanlarda, bu yoğunlaşma neticesinden doğmuş bir fikir bu. İnternet başında fazla vakit geçirenler, çok kitap okuyanlar, yoğun iş hayatında gözlerini yoranlar için tasarlanmış bir ürün’’ diye konuştu.

NASIL ÇALIŞIYOR

Yaghoubi ‘’ Cihaza 5-6 dakika bakmanız, sertleşen göz damar-

larının açılması ve yoğunlaşmasına yardımcı oluyor. Böylece gözde oluşan kızarıklık ve ağrılar yavaş yavaş azalıyor. Cihazı herkes kullanabiliyor zira gözle direkt teması olmadığı için göz bebeğine zarar vermiyor, görme

yetisini etkilemiyor. Ayrıca hiçbir yan etkisi yok. Şimdiye kadar farklı icat ve yarışmalara katıldım ve 11 birinciliğim var. Dünya çapında yapılan yarışmalarda. Şimdi de dünyanın en genç muciti seçilerek Türkiyemize ilk defa altın madalya getirdim. Nisan ayında da İsveçre’nin Cenevre kentinde tıp alanında dünyanın en büyük icat ve bilim yarışmasında altın madalya aldım’’ dedi.

YENİ YÖNETİM Başkan Mehmet Yar Başkan Yardımcısı Menderes İnci Özgü Süleymanoğlu Mali İşlerden Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Burcu Demirbulaklı Genel Sekreter Fatoş Özkaynak Genel Sekreter Yardımcısı

ABD’de seçim kazanan

İLK AZERİ-TÜRK

(WASHINGTON) Ohio’nun Dayton Kenti’nde eğitim kuruluna seçilen Dr. Adil Baguirov, Amerika’da bir kamu görevi üstlenen ilk Azeri-Türk asıllı Amerikan vatandaşı oldu. Bölgede yaşayan Ahıska Türk-Amerikalıların oylarıyla seçilen Baguirov, bunun ABD’deki bütün Türki-Amerikalılara örnek olması gerektiğini söyledi. ABD siyasetinde her geçen gün etkinliğini artıran Azeri-Türk asıllı Amerikalılar, ülke genelinde 5 Kasım’da yapılan seçimlerde bir ilke imza attılar. Aynı zamanda Türkiye’nin 10 yıl boyunca Washington Büyükelçiliği (19791989) görevini yürüten, Türk dış politikasının efsanevi isimlerinden Şükrü Elekdağ’ın damadı olan Dr. Adil Baguirov (36), Ohio Eyaleti’ndeki Dayton’ın eğitim kuruluna seçilerek, şimdiye kadar Amerika’da bir kamu görevi üstlenen ilk AzeriTürk asıllı Amerikan vatandaşı oldu. Enerji danışmanı Baguirov’un seçildiği dört kişilik Dayton Eğitim Kurulu, 250 milyon dolarlık yıllık bir bütçenin kullanılmasından ve toplam 14 bin ?ğrencinin okuduğu kentteki devlet okullarının denetlenmesinden sorumlu. Ocak ayında g?reve başlayacak Baguirov, ABD çapında faaliyet gösteren U.S. Turkic Network (USTN), U.S. Azeri Network (USAN) ve Karabağ Vakfı gibi özellikle Azeri-Amerikan vatandaşlarının yer aldığı örgütlerin de kurucusu. Kafkasya kökenli Amerikalıların yoğun olarak yaşadığı Dayton’dan siyasete atılan Baguirov, Washington’da da Türkiye’ye yakın olan ve özellikle Ermeni diasporasının faali-

yetlerine karşı Türkiye’nin tanıtımına destek olan toplum liderlerinden biri olarak biliniyor. 1996’dan bu yana enerji danışmanlığı, e-ticaret ve teknoloji alanlarında çalışan Baguirov, daha önce Arco Corporation, iNet Visionz ve Worldwide Strategic Energy şirketlerinde görev aldı. Doktorasını ise Moskova Uluslararası İlişkiler Enstitüsü’nde tamamladı.

TÜRKLERE ÖRNEK OLMALI

Florida Devlet Üniversitesi, Johns Hopkins Üniversitesi gibi ABD’nin önde gelen okullarında akademik çalışmalara katılan Baguirov, seçilmesiyle ilgili Hürriyet’e yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Özellikle Ahıska TürkAmerikan toplumu ve Afrika-Amerikalılar olmak üzere Dayton’da seçmenlerin güvenini kazandığım için çok mutluyum. Bu Amerikan demokrasisinin gerçek olduğunu ve bazıları öyle olmadığını söylese de işlediğini gösterdi. Türki-Amerikan seçmenlerinin ABD’deki etkisi büyüyor. Benim zaferimdeki önemli olan seçmen grubu da Ahıska Türk-Amerikalılarıydı. Birçoğu Ermenistan işgalindeki Azerbaycan’ın Karabağ Bölgesi’nde 1992’de Hocalı Katliamı’nın korkusunu yaşamış Ahıskalı kardeşlerim, benim seçime katılmamı ve okulları iyileştirmemi, böylece yüzlerce Ahıska Türk-Amerikalı çocuğun daha iyi bir eğitime, daha iyi bir geleceğe kavuşmasını istediler. Ahıska Türklerinin azmi, pozitif yaklaşımı ve kültüre, tarihe saygısı bütün TürkiAmerikalılara örnek olmalı.” (Tolga Tanış/Hürriyet)


Toplum Yaşam

13 Kasım 2013 Çarşamba

Osman Öztürk El Kaide ve Pakistan-Suriye gerçeği PAKİSTAN Başbakanı, Taliban lideri Hekimullah Mesud’un ABD’nin düzenlediği insansız uçak saldırısında öldürülmesini tepkiyle karşılarken ABD’yi ülke egemenliğini ve bütünlüğünü ihlal etmekle suçladı. ABD Dışişleri Bakanlığı ise yorum yapmadı ve Mesud’un ABD vatandaşlarına yönelik saldırılarda parmağı olduğuna işaret etti.

Amerika fakirleşiyor ❱

Amerikan Nüfus Dairesi’nin elde ettiği son veriler, her altı Amerikalıdan birinin yani yaklaşık 50 milyon Amerikalının yoksulluk sınırının altında yaşadığını gösteriyor.

AYSEL TAPAN POSTA212

A

merika’da dört kişilik bir ailenin aylık brüt geliri 23 bin 550 doların altındaysa, bu aile yoksulluk sınırının altında yaşıyor kabul ediliyor. Ancak, 23 bin 550 dolarlık yoksulluk sınırı kırsal alanlar için makul görünürken şehir hayatı için yeterli olmayan bir para. Örneğin, Kentucky’de kırsal alanında yaşayan dört kişilik bir aile Mortgage ödemiyorsa yoksul olabilmesi için 18 bin dolardan daha az kazanması gerekiyor. San Francisco’da ipotekli bir evde yaşan dört kişilik bir ailenin ise yoksul sayılmaması için 35 bin do-

lardan daha fazla kazanması gerekiyor. Bu durum, 23 bin 500 dolar ya da daha fazla kazanan fakat ekonomik güçlükler içinde yaşayan aile sayısının, resmi kayıtlara geçenden daha fazla olabileceğini gösteriyor. Ancak, son verilere devlet yardımı alan 65 yaş ve üzeri kişiler de eklendiği için (yüzde 14.8) bu rakamların gerçeğe daha yakın olduğu belirtiliyor. Öte yandan, ABD’de yoksulluk sınırının altında yaşayan kişi sayısında, 2010 ve 2011 yılına göre önemli bir değişim yaşanmadığı görülürken bu durumun 2009’dan daha kötü olduğu göze çarpıyor. Bazı uzmanlar ise, yoksulluğun popüler bir Amerikan miti olduğunu aslında her insanın işten çıkma ve sağlık problemleri gibi nedenlerle belirli sürelerde yoksulluk sınırının altına düşebileceğini bu nedenle bu verilerin gerçeği yansıtmadığını savunuyor. Bunun yanı sıra yoksulluğu kişisel başarısızlıklara bağlayanlar da var. Yoksulluk, kişisel hatalardan ziyade başarısız bir ekonomi ve siyasetin sonucunda oluşan bir durum diyenler de var.

16.1 MİLYON YOKSUL ÇOCUK Verilerde dikkat çeken bir başka nokta ise 18 yaşının altında olanların yüzde 22’sinden daha fazlasının yani yaklaşık 16.1 milyon çocuğun yoksullukla mücade-

Tartışmaların odak noktasında ise bu verilerin gerçeği yansıtıp yansıtmadığı yer alıyor. Amerikan rüyasının kabusa dönüştüğü hayatlar sanıldığından çok daha fazla olabilir mi?

le ediyor olması. ABD’de 2000 yılında 18 yaş altı nüfusun yüzde 37’si yoksul ailelerde yaşarken bu rakam 2008’de yüzde 41’e yükselmiştir. ABD’de çocuklar, nüfusun yüzde 25’ini temsil ediyor. 18 yaşının altında olanların sayısı ise 73 milyon ve bu rakamın 2050’de yaklaşık 86 milyon olması bekleniyor.

Amerikan ordusunda cinsel taciz artıyor

Pakistan İçişleri Bakanı Çaudri Nisar Ali Han, saldırının ‘sadece bir kişiyi değil, barış çabalarını da öldürdüğünü’ belirtip ABD ile ilişkileri gözden geçireceklerini söyledi. ABD Dışişleri Bakanlığı yetkilisi ise ‘Taliban’la görüşmelerin Pakistan için bir iç mesele olduğunu’ ifade etti. Pakistan, insansız hava aracı saldırısını protesto için ABD’nin İslamabad büyükelçisini Dışişleri Bakanlığı’na çağırdı Taliban’ın bölgeden sorumlu komutanı Han Said Sajna’nın seçildiği haberleri geldi ancak bu bilgi daha sona yalanlandı. Pakistan Başbakanı Navaz Şerif, Taliban’la barış görüşmelerinin başlayacağı sözünü vermişti. Taliban’ın Swat Vadisi’nde etkili komutanlarından bir diğeri de Malala Yusufzay’ın vurulması emrini veren Molla Fazlullah. ‘dağınık ve kendi içinde bölünmeleri olan’ bir grup olarak ifade edilen Pakistan Taliban’ının yeni lider arayışının bir sınav olduğunu ve üst düzey komutanların birlikte çalışıp çalışamayacaklarının bir göstergesi olacağını söylüyor. ABD, Mesud’un başına 5 milyon dolar ödül koymuştu. ABD Dışişleri Bakanlığı, Mesud’un 2010’da Times Meydanı’na yönelik saldırı teşebbüsünün sorumlusu olduğunu ve Pakistan Talibanı’nın El Kaide ile ‘sembolik’ bir ilişkisi olduğunu belirtiyor. Taliban’ın Mesud’dan önceki Pakistan lideri de insansız hava aracı saldırısıyla öldürülmüştü. Pakistan,Taliban’ın ve El Kaide’nin tehdit ve psikolojik baskısı altında. Ülke sınırlarını kontrol etmekte zorlanan bu ülke, bir yandan da ABD’nin operasyonlarına uğruyor. El Kaide’nin İslam coğrafyasındaki etkinliği artarken Suriye’de güçlenen El Nusra yapılanması her geçen gün kontrol ettiği alanları genişletmeye başladı. Türkiye sınırları dışında Suriye rejimine karşı savaşan değişik radikal örgütler yeni birleşme ve ayrışmalarla etkinliklerini sürdürmeye devam ediyorlar. El Kaide Suriye ve Irak ekseninde yeni oluşumlar ve alan kazanma çabası içinde olduğu görülüyor. Suriye’den gelen bilgiler ve Suriye’lilerin anlattıkları yaşanan olayların ve savaşın boyutlarının korkunçluğunu gösteriyor. Bu gün Pakistan devletini zor durumda bırakan ve güvenliğini tehdit eden bu durum ülkemiz için nasıl bir sonuç doğuracak bilinmiyor. Sınırımızda göçmen sayısı 600 bini geçti. 2 milyar dolar bir harcamanın yapıldığı iddiaları göç tehditi altındaki ülkemiz için büyük bir maliyet oluşturuyor. İran ile ABD arasında devam eden nükleer görüşmeler İsrail’in tepkisini çekse de olumlu sonuçlanması halinde Suriye’deki savaşın bitmesine de katkı sağlayabilecektir. Irak’ta son günlerde meydana gelen terör eylemleri bu ülkenin istikrarı için büyük tehdit oluşturuyor. Ortadoğu coğrafyası kaynayan kazan misali her zaman çatışmaların cenderesinde acı çekiyor. Bölgesel istikrar sağlanamıyor. Kürt grupların ve PKK ‘nın Suriye’de ve sınırlarımızda kontrolü sağlamaları Türkiye’nin geleceğe dair projeksiyonlarında nasıl bir risk ve tehdit oluşturuyor. Bu konuda bir öngörümüz var mıdır? Afganistan Pakistan ve İran üçgeninde şekillenen radikal yapılanmalar Irak ve Suriye’de güçlenirken bu bölgeden gelen ölüm haberleri terör örgütlerinin gerçek yüzünü ortaya çıkarıyor. Demokratik açılım ve barış süreci olarak dillendirilen sürece ilişkin yeni bir yasal düzenleme hazırlığından söz edilirken bunun yansımalarını zaman içinde göreceğiz.

ABD ordusunun cinsel taciz olaylarına karışan ABD askerleriyle ilgili mücadele ettiği dert büyümeye devam ediyor. Savunma Bakanlığı Pentagon’un yeni raporunda, ordu mensupları arasında görülen cinsel taciz olaylarında yüzde 46 oranındaki artış dikkat çekiyor NEW YORK - POSTA212

C

insel tacizler konusunda Pentagon tarafından hazırlanan raporda, 2012 Ekim ayından bu yana 3 bin 553 cinsel taciz şikayetinin olduğuna işaret ediliyor. Bu rakam geçen yılın aynı döneminde 2 bin 434 olarak gerçekleşmişti. 2012 yılında ise 3 bin 374 cinsel taciz olayı kayıtlara geçmişti. Savunma Bakanlığı yetkilileri, bu keskin artışı, cinsel tacizle mücadele için ordu sisteminde yapılan gelişmelerle insanların bu suçları ortaya çıkarmasının bir işareti olarak gördük-

lerini belirtiyor. Bakanlığın, kurbanların cinsel tacizleri açığa çıkarmaları için son yıllarda başlattığı programlar arasında, zorlama karşısında farkındalık eğitimi ve kayıtlara geçen cinsel saldırılar için yasal destek ve daha fazla sosyal yardım yer alıyor. Bu arada Pentagon, gerçek cinsel taciz rakamlarının kayıtlara geçen yıllık resmi rakamların birkaç katı olabileceğini ve birçok cinsel taciz suçunun ordudaki isteksizlik nedeniyle sayılmadığını onaylıyor. Orduda cinsel taciz konusundaki bu yeni veriler, Senato’nun, ordunun cinsel taciz olaylarının üstesinden gelebilmesi için adalet sisteminde değişiklik yapılması yönünde bir öneri üzerinde çalışmaya başlaması beklentilerinden önce yayınlandı. Önerilen yasa tasarısıyla komutanlar, cinsel taciz dahil olmak üzere ciddi suçlarda açılan davaların karar verme sürecinden uzaklaştırılabilir.

Savaş Ay son yolculuğuna uğurlandı

(İSTANBUL – POSTA212) Tedavi gördüğü Samatya’daki İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde, 9 Kasım’da hayatını kaybeden gazeteci-yazar Savaş Ay için, yıllarca görev yaptığı Sabah gazetesi önünde tören düzenlendi. Usta gazeteci için Cemal Reşit Rey Konser Salonu’nda da sunuculuğunu Okan Bayülgen’in üstlendiği ikinci bir tören yapıldı. Boynunda taşıdığı babasının fotoğraf makinesiyle sahneye çıkan Ulaş Can Ay ise, A Takımı ekibini sahneye davet etti. Sahneye gelen A Takımı ekibinin gözyaşlarını tutamadığı görüldü. Savaş Ay’ın cenazesi, Fatih Camii’nde ikindiden sonra kılınan cenaze namazın ardından omuzlara alınarak cenaze arabasına kondu. Cenaze, alkışlar eşliğinde götürüldüğü Topkapı’da Kozlu Mezarlığı’nda toprağa verildi.


Toplum Yaşam

13 Kasım 2013 Çarşamba

Haftalık Burcunuz Koç: Sevgili Koçlar, bu hafta iki önemli enerjiyle yoğun bir hafta geçireceksiniz. 15 Kasım tarihinde Venüs Oğlak burcuna giriyor ve sizin için meslek, itibar konularında etkili olmaya başlıyor. İş hayatınızda yenilikler ve iyileşme fırsatları önümüzdeki birkaç ay boyunca etkili olacak biçimde hareket etmeye başlayacak. Profesyonel yaşamda sizi çekici gösterecek bu enerji, yaşam için sosyal imkanların artmasına olanak tanıyacaktır. Boğa: Sevgili Boğalar, bu hafta kendini gösterecek ilk önemli enerji oluşacak Venüs hareketidir. Sizin 9.evinizde etkili olacak bu enerji, aşk hayatınızda yeniden bir yapılanma içine girmenize, yeni bir bakış açısıyla düşünmenize ve kendinizi yeniden yapılandırmanıza yol açacaktır. Önümüzdeki birkaç ay etkisini gösterecek olan Venüs, sizin hayata dair fikirlerinizi düzenleme ihtiyacınızı ortaya çıkarır. İkizler: Sevgili İkizler, bu hafta önem taşıyan iki enerjiye sahipsiniz. Öncelikle Venüs’e bir bakalım. 15 Kasım tarihinde Oğlak burcuna geçecek olan Venüs, yoğunluk, tutku ve duygusal eğilimler sırasında aşk hayatınızda önemli olayların meydana gelmesini sağlayacaktır. Önümüzdeki birkaç ay boyunca etkili olacak bu enerji, hayatın bazı dönüşümlerini tamamlamak üzerine hareket ediyor. Yengeç: 10 12 Kasım tarihinde Venüs Oğlak burcunda yolculuğuna başlıyor. Önümüzdeki birkaç ay boyunca etkili olacak bu enerji, sizin için aşk ilişkileri ve hayatın keyifli konularını öne çıkaracaktır. Size yeni ve güçlü bir ortak da getirebilir. Bir evlilik veya iş ortaklığı olabilir. Aslan: Sevgili Aslanlar, bu haftanın önemli enerjilerinden ilki Venüs’ün Oğlak burcuna girişidir. Sizin için iş ve sağlık konularında etkili olacak Venüs, önümüzdeki birkaç ay boyunca etkinliğini sürdürecektir. İş uyumu ve iyi niyetin öne çıkacağı bu süreçte, iş hayatınız sizin daha fazla sosyalleşmenize neden olabilir. İyi bir takım kurmak ve takım ruhunu yakalamak gibi etkileri olacaktır. Başak: Sevgili Başaklar, 15 Kasım tarihinde Venüs Oğlak burcunda seyrine başlıyor. Sizin açınızdan bu enerji romantizm ve zevk anlamı taşıyor. Bu enerjinin süreceği birkaç ay boyunca cazibeniz ve çekiciliğiniz artacaktır. Estetik formlarınız dikkat çekmeye başlar. Hayatınızın keyifli romantik dönemlerini yaşayabilirsiniz. Terazi: Sevgili Teraziler, güzelliğin ve aşkın gezegeni Venüs, Kasım ayında Oğlak burcuna giriyor ve sizin için ev ve aile alanlarında etkili olacaktır. Önümüzdeki birkaç ay boyunca etkisini sürdürecek olan Venüs, evinizde bazı değişiklikler yapmak, taşınmak, ev almak gibi etkilerle hayatınızda bazı güzellikler yaratabilir. Ayrıca aile ilişkilerinde de etkilidir. Akrep: Sevgili Akrepler, 5 Kasım tarihinde Venüs Oğlak burcuna giriyor ve sizin açınızdan iletişim ve sosyalleşmenin yoğun olarak yaşanacağı anlamı taşıyacaktır. Bu enerjinin etkisinde önümüzdeki birkaç ay boyunca zekanız, neşeniz ve sözlü uyumunuzla dikkat çekersiniz. Kelimelerin gücünü iyi kullanır hale gelirsiniz. Yay: Bu haftanın önemli enerjilerinden ilki 10 15 Kasım tarihinde oluşacak Venüs Oğlak enerjisidir. Mali ve sosyal konularda etkili olacak bu enerji, önümüzdeki birkaç ay boyunca etkisini hissettirecektir. Bu döngü sırasında hayatınızda güzel gelişmeler olabilir. Kendinizi iyi bir pozisyonda bulabilirsiniz. Oğlak: Bu haftanın etkili enerjilerinden ilki 15 Kasım tarihinde burcunuza geçiş yapacak olan Venüs enerjisi olacak. Önümüzdeki birkaç ay boyunca etkili olacak Venüs, sizi daha çekici, cesur ve daha farklı bir çekiciliğe büründürecek gibi görünüyor. Cazibenizin çevreden fark edileceği günlere giriyorsunuz. Aşık olabilirsiniz veya size aşık olanların sayısında artış olabilir. Kova: Sevdiğiniz insanlarla aranızda oluşacak ruhsal bütünlük ve iletişim adına iyi bir enerjidir. Gerçekten özverili biçimde sevginizi ifade etmenizi sağlar. Özel hayatınızda bazı önemli hareketler yaşamanıza neden olacak bu enerji, fedakarlık ve özverinin size özel bir keyif yaşatacağı anlamı taşıyor. Balık: Venüs 15 Kasım tarihinde Oğlak burcunda seyrine başlayacak. Sizin açınızdan bu enerjinin anlamı idealler ve dostluk konularında canlanma anlamı taşıyor. Arkadaş grupları, ortaklıklar, keyifli zaman geçireceğiniz insanlarla birlikte olmak anlamı taşıyor.

EĞİTİMLİ AMERİKALI GENÇLER HABERİ TWITTER’DAN ALIYOR Sosyal medya ve haber tüketimi arasındaki ilişkiyi inceleyen Pew Araştırma Merkezi’nin son yaptığı çalışma, haberleri Twitter’dan okuyan Amerikalı kullanıcıların, Facebook kullanıcılarından daha genç ve daha eğitimli olduğunu ortaya çıkardı NEW YORK - POSTA212

S

osyal medyada haber tüketimi üzerine yapılan araştırmalar, Twitter’ın bir haber kaynağı olduğu iddiasını sürdürdüğünü desteklerken Facebook kullanımının daha yaygın olduğu gerçeğini onaylıyor.

YÜZDE 64 FACEBOOK Pew Araştırma Merkezi’nin raporunda, 736 Twitter 3 bin 268 Facebook kullanıcısı olan 5 binden fazla yetişkin Amerikalının katıldığı bir anket, büyük haberler hakkında Twitter’deki bilgi paylaşımı için atılan tweetler analiz edildi. Ankete göre, Amerikalı yetişkinlerin yüzde 16’sı Twitter, yüzde 64’ü Facebook kullanıyor. HABERİ TWITTER’DAN Amerikalı yetişkinlerin yüzde 10’nu yani yaklaşık her on Amerikalıdan biri haberleri Twitter’dan okuyor. Bu kullanıcıların

yüzde 45’i 18-29 yaş aralığında. Haberlere Facebook’tan ulaşan kişilerin oranı ise yüzde 30. Bu kullanıcıların yüzde 34’ü 18-29 yaş aralığında. Dahası Twitter kullanıcılarının sadece yüzde 2’si 65 ve üzeri yaşındayken bu oran Facebook’ta yüzde 7. Raporda aynı zamanda, haberlere Twitter yoluyla ulaşan kişilerin, genel nüfustan ve haberlere Facebook’tan ulaşmayı tercih edenlerden daha eğitimli oldukları göze çarpıyor. Twitter kullanıcılarının yüzde 40’ı yani her 10 kullanıcıdan 4’ü en az bir lisans programından mezun olmuş. Bu oran, genel nüfusa bakıldığında yüzde 29, Facebook haber tüketicilerinin profiline bakıldığında ise yüzde 30 . Bunun yanı sıra Twitter’deki haberlere erişim için mobil cihazlar kilit bir rol oynuyor. Twitter kullanıcılarının yüzde 85’i haberleri mobil cihazlar yoluyla alırken Facebook kullanıcılarının yüzde 64’ü mobil cihazlar kullanıyor.

Hedef yaşlı erkekler İlaç şirketleri, testosteron jeli satışlarını artırmak için reklamlara milyar dolarlar harcarken uzmanlar, bu jelin hem hastalar hem de ABD’nin yıllık sağlık harcamaları için yaratabileceği önemli risklere dikkat çekiyor NEW YORK - POSTA212

İ

laç sektöründeki reklam tartışmaları, testosteron jeli satışlarının artmasıyla tekrar alevlendi. Eğer son zamanlarda spor yaparken gücünüzün kötüye gittiğini fark ediyorsanız, cinsel dürtünüzde bir azalma varsa, enerji eksikliği hissediyorsanız reklamlar sizi testosteron seviyenizin düşüp düşmediği konusunda doktorunuzla görüşmeniz gerektiği konusunda uyarıyor. Ancak birçok doktor bu durumların büyük ölçüde yaratıldığını düşünüyor. FiercePharma.com sitesine göre, ABD’deki ilaç şirketleri geçen yıl doğrudan tüketicilere yönelik olan reklamlara 3.47 milyar dolar harcamış. Uzmanlar, testosteron jeli satışlarının desteklenmesin ABD’nin 2.7 trilyon dolar olan yıllık sağlık harcamalarının yanı sıra hastalar için de kötü olabileceği söylüyor. Harvard Tıp Fakültesi’nde yaşlanmayla birlikte ortaya çıkan er-

keklerdeki hormon değişimi üzerine çalışan Doç. Dr. Joel Finkelstein, bu jelin işe yarayıp yaramadığının kanıtlamadığına ve risklerinin bilinmediğine işaret ediyor. Birçok uzmana göre de ilaç reklamları, kişilerin hasta oldukla-

rına inandırılmasıyla yaygın ve uygun olmayan ilaç kullanımını arttırıyor. Reklamlar erkekleri testosteron seviyelerinin düşük olabileceği konusunda uyarırken Dr. Finkelstein, böyle bir hastalığın olmadığını belirtiyor.

San Diego’da bulunan Scripps Health’de kardiyolog Dr. Eric Topol ise bu ilaçların kroner atardamar hastalığı riskini de beraberinde getirdiğine dikkat çekiyor. Öte yandan potansiyel kullanıcılara ulaşmak için gösterdikleri çabaları savunan ilaç şirketleri, testosteron eksikliğinin klinik bir durum olarak kabul edildiğini ve bu hastalığın semptomlarının milyonlarca hastayı etkileyebileceğini ileri sürüyor.

Ömür boyu bekar kalmanın sırrı

(NEW YORK -POSTA 212) -Sonsuza kadar aşık kalmanın yolu bulunamasa da ömür boyu bekar kalmanın yolu bulundu. Bacon kokulu yeni bir deodorant, sonsuza kadar bekar kalmanızın en garanti yolu gibi gözüküyor. J&D Foods adlı bir firma tarafından üretilen ve satışa sunulan “Power Bacon” deodorantını kullandığınız zaman iştah kapatan bir pastırma yağı gibi kokacaksınız. Firma, deodorantın sorumluluğunun kullanıcıya ait olduğu konusunda uyarıyor. Çünkü koltuk altındaki afrodizyak, karşı cins için olmasa da köpek, ayı, aslan hatta domuz gibi gerçek hayvanlar için çekici gelecektir.

Posta212 Bulmaca Soldan Sağa: 1) Fukara aşı bir balık - Deren 2) Iskatı olmayan - Bir nota 3) Rütbesiz asker - Anahtar 4) Hilal - En iyi kat anlamında - Bir nota 5) Ünü yayılmış 6) Doğum hemşiresi - Su verme 7) Bir sofra gereci - Abası olan 8) Taraf - Yelken 9) Osmanlı’nın ilk zamanlarında etraftan alınan vergi - Bir bağlaç 10) Hz. Ali taraftarı - Opera şarkısı - İskambilde birli 11) Bir AVM adı Oyjnda beraberlik 12) İBir nota - Bir hayret sözü 13) Zeban - İkili bayan plaj giyisisi 14) Kuzu sesi - Kur-an cümlesi. Yukarıdan Aşağıya: 1) Hainlik - Eş almaktan emir 2) İdam etmekten emir - Boz kır - Beyan 3) Makine Kimya Endüstrisi - Milli Eğitim Bakanlığı - Bir eğlence yeri 4) Bir emir - Avuç içi - Ay evi 5) En sadık mahluk - Bodur gibi 6) Çorap goncu - Bir nota - Bir harfin okunuşu 7) Bıçak vurmaktan emir - Mah - İlgin 8) İz bırakmak - Derviş giyisisi - Bir yabancı ajans 9) Amanlık - Sözleşme 10) Bir organımız - Büyük ticaret yapan 11) Başkan vekili - Mitoloji.


Food & Dining

13 Kasım 2013 Çarşamba

Çocuklar tehlike altında

B Kahve içmenin en ideal zamanı (POSTA212) Kahve tüketimi konusunda yapılan araştırmalar sonucunda elde edilen bulgulara bir yenisi daha eklendi. Bu araştırma sonucuna göre, sabah uyanır uyanmaz ya da işe gelir gelmez yaptığınız ilk iş kahve içmekse bu alışkanlığınızı değiştirmeniz gerekiyor. Çünkü Nörologlar, kahve içmek için en ideal zamanın sabah 9.30 -11.30 arası olduğunu söylüyor. Nörolog Steven Miller, eksikliği yorgunluk ve bitkinliğe neden olan vücudun tetikte kalmasını sağlayan kortizol hormonun kafeinle etkileşime geçmesiyle ilişkili olarak bu zaman aralığında kafeinin maksimum etkisi olduğunu söylüyor. Kortizol üretimi en yüksek seviyeye sabah 08.00-09.00 arasında ulaşıyor ve daha sonra düşmeye başlıyor. Bu hormonun tekrar üretilmesi, içilen bir fincan kahveyle sağlanabiliyor. Bu hormon ayrıca öğleden sonra 13.00, 17.30 ve 18.30 zaman aralıklarında tekrar yükseliyor.

ir süre önce tatlara çok daha geniş ölailemle birçekte ve boyutta bağımlikte New lı olmuş bile. Beyaz şeker York’a taşındım. eroin gibi çocukları kenTam bu esnada, disne bağımlı kılmış. Her anne karnından betürlü doğal tadı reddeden beklere, her yaştaki sadece paket snacklerle çocuklara seslenen beslenen bir kuşağı tar“Doğal Beslenme tışıyor Amerika. Michel Rehberi” adlı kitaObama bile okul-yemek bım yayınlandı. Bu ilişikisine sağlıklı yaklaarada kitabın kahşımlar getirmek için pek ramanı 6 yaşındaçok şef ve okulu biraraki oğlum Ali Mete, ya getiren projeler üzerinNew York’ta okula de çalışıyor. Okyanusun om gmail.c dilaraerbay@ başladı. Her zaman öbür ucunda İngiltere’de olduğu gibi öğlen ünlü şef James Oliver’ın yemeğini evde habaşını çektiği sağlıklı çozırlıyorum. Ali Mete okulda yemek çancuk beslenmesi okullarla işbirliği halintasını çıkarıp, bol sebzeli yemekler, tam de devlet destekl, bir sosyal prpjesine bugday unundan yapılmış şeker yerine dönüşmüş. Amerika’da da giderek sospekme kullandığım cookiler, kuru yeyal bir dalgaya dönüşüyor. Çünkü ramişler gibi sağlıklı ve lezzetli yemekleri kamlar, konunun sadece bir doğal besiştahla yemeye başlayınca, diğer çocuklenme fantezisi olmadığını, çocukların lar birtaz şaşkınlıkla, biraz küçümseyebugününü ve geleceğini tehlikeye atan rek onu izlemeye başlamışlar. Snack zabir toplumsal yaraya dönüştüğünü çok manı gelince ise tüm çocuklar sözleşmiş çıplak bir biçimde ortaya koyuyor. Amegibi okul kantininden aldıkları gofret, şe- rika’da her üç çocuktan birisi obezite kerleme, çikolata, kola, çips almaya kotehdidi altında. Haftaya devam edeceşuyorlar. Tanıştığımız anneler çocuklağim. rının tep tip beslenme alışkanlığından şikayet ediyorlar. Ama yemek çantalarıBANDIRMALIKLAR na yüksek tuz, şeker, yağ içeren chipsleri Çocuklara ve büyüklere beslenme ve benzeri paketlenmiş snackleri atmaçantasına akıllı atıştırmalıklarda katkılı dan edemiyorlar. kraker yerine kereviz sapı ve havuç, haİstanbul’da, sıkça tanık olduğumuz zır dip soslar yerine besleyici “bandırmamanzara, Amerika’dan bakıldığında lıklar düşünebiliriz. Kuru yemişler ve taepeyce masum kalıyor. Çocuklar tek tip hılları mutfağımızdan eksik etmeyelim.

BADEM TARATOR MALZEMELER: ● 1 fincan ince kıyılmış ya da dövülmüş badem ● 1 kaşık zeytinyağ ● 1 küçük kase yoğurt ● Yarım limon ● 1 diş sarımsak ● Çok az deniz tuzu ● Çok az paprika

Dilara Erbay

TARİF: Zeytinyağını yavaş yavaş dökerek hepsini karıştırırız, bu doğrudan salatalarıma sos, ya da yulaf krakerime, havuç ve salatalık çubuklarımı bandırabileceğim bir dip sos olur.

HUMUS MALZEMELER: ● 1 bardak nohut ● Yarım bardak tahin ● Yarım bardak zeytinyağ ● 3 diş sarımsak ● 1 limon ● 1 tutam kimyon

TARİF: Nohutu ayıklayıp akşamdan ıslatırız. İyice haşlanıp kabukları ayıklarız sonra porselen bir kasede, tahin, dövülmüş sarımsak, zeytinyağ ve limon suyu ile hep beraber blender’la püre haline getiririz, kıvamına gore içme suyu ilave edebiliriz, bunu kaşık kaşık yerim ya da ekmeğe sürerim ya da havuç, salatalık dilimlerini bana bana yerim, harika olur!

En iyi on cookie

Kullanım tarihi geçen yiyecekler satan süpermarket açılıyor (NEW YORK) ABD’de satın alınan yiyeceklerin yüzde 40’ı çöpe atılıyor. Bunun bir nedeni de yiyecekler üzerindeki son kullanma tarihleri. Tarihi geçmiş birçok gıdanın yenebilir olduğuna dair bir rapor hazırlayan Doğal Gıdaları Savunma Konseyi (NRDC) gıda uzmanı Dana Gunders, bazı son kullanma tarihlerinin sağlık için değil, tat açısından önem taşıdığını söylüyor. Önümüzdeki yılın başlarında iş adamı Doug Rauch, sadece tarihi geçmiş yiyecekler satan bir süpermarket ile bir restoran açacağını açıkladı.

BURADA NE TÜR YİYECEKLER SATILACAK?

“Tortilla cipslerini son kullanma tarihinden bir ay sonra da yeseniz, hasta olmazsınız,” diyor Gunders, “Ama tadı biraz bayat gelebilir.” Bunları yağlayıp fırına sürerek yeniden tazeleyebilirsiniz. Kapalı bir kapta saklayıp rutubetten etkilenmesini önleyerek daha uzun süre dayanmasını sağlayabilirsiniz.”

YOĞURDUN ASIL ÖMRÜ DAHA UZUN Gunders, yoğurdun ömrünün de altı haftadan fazla olduğunu ve üzerinde oluşan küf tabakasının atılarak yenilebileceğini söylüyor. “Ben son kullanma tarihinin üzerinden aylar geçmiş yoğurtlar yiyorum, şimdiye kadar hiçbir sorunla karşılaşmadım.” Gunders, çikolatanın da oldukça dayanıklı olduğunu belirtiyor. Çikolatanın hava ile teması sonucunda üzerinde oluşabilecek beyaz tabakanın küf olmadığını, eriyip yüzeye çıkan zararsız yağ olduğunu belirtiyor. Yumurtaların da gereğinden çok daha erken çöpe atılmasından şikayet eden Gunders, yumurtanın 3-5 hafta tazeliğini koruyabileceğini ifade ediyor. Ancak Minnesota Üniversitesi’nde gıda bilimi profesörü Ted Labuza, Salmonella bakterisinin ürememesi için yumurtaların 5 santigrat derecenin altında saklanmasını tavsiye ediyor. Bozulan sütün kötü koku ve tat ile kendisini belli edeceğini ifade eden Labuza, sütün oda sıcaklığında saklanamayacağını, havadaki mikropların sütü bozacağını, bu nedenle derhal kapağının kapatılıp 2 derece civarında, buzdolabında saklanması gerektiğini söylüyor. (Rajini Vaidyanathan BBC)

Y

eme içme trendleri geçicidir, ama cookie bu yüzer gezer eğilimlere aldırmaz, her daim ezeli ve ebedidir. Cookie, konfor, nostalji, keyif duyguları verir, çok ekonomikitr, taşınabilir. İnce ve çıtır veya tombul ve kekimsi olabilir, çubuk bar’lara dökülebilir, içi tereyağı veya gelato

ile doldurulmuş sandiviçlerle servis edilebilir. Her şekle, her kılığa bürünür cookie. “Cookie” kelimesi Hollandaca “koekje” kelimesinden türemiş. Amerika’ya ilk Hollandalı göçmenlerle gelmiş ve kısa sürede tüm kıtaya yayılmış. Bizim kurabiyemiz de cookie’nin bür

türü sayılabilir. Artık günlük hayatımızın çoluklu çocujklu bir parçası olan cookie’lere her köşe başındaki dükkanlarda ratlamak mümkün. Ama en iyi en lezzetli cookieler nerede satılıyor? Sizler için New York’un en iyi 10 cookie satan pastaneleri belirledik.

1- DORIE GREESPAN’S BEURRE & SEL Dorie Greenspan’in Essex Street Market ve Harlem La Marqueta’da cookie’leri ile meşhur iki pastanesi var. World Peace Cookies, Jammers en çok tutulan cookie’ler arasında. Eğer New York’ta cookie hastasıysanız nutlaka Greenspan’ın dükkanlarına uğrayın. Kuyrukta beklemeniz e değer bir kalite ile karşılacaksınız. Adres: Beurre & Sel Essex St. Market, 120 Essex St, NY, 10002 La Marqueta 1590 Park Ave, NY 10029

4- BOUCHON BAKERY Cookie meraklılarını çocukluk nostaljisine götürecek, neşe, keyif gibi duygularla kendinden geçirecek bir pastane. “Nutter Butter” en favori cookies’si. 10 Colombus Circle

8- THE MEATBALL SHOP Bu pasteneye gittiğinizde mutlaka brownie-cookie’yi deneyin. Yoğun çikolata tadını sevenlere. 84 Stanton Street

2- TAKAHACHI Takahachi’nin en beğenilen cookie’si “bademli-miso cookie”. Ağızda çiğnenen, yumuşak tatlı ve hafif tuz tadları alıyorsunuz. 25 Murray Street, NY 10007 3- BAKED NYC Bu mekanın da favorisi “whoopee pies”. Kekimsi, kremalı enfes bir tat. 359 Van Brunt Street, Brooklyn

5- LEVAIN Cevizli, çikolatalı chip cookie en sıkı ürünü. 167 West 74th Street 6- BIRDBATH BAKERY Herkesin en favorisi çikolatalı chip cookie’yi bir de burada deneyin. Çıtır, ağızda dağılıyor ve çikolatayla tereyağının mükemmel karışımı. 16o Prince St, NY 10012 7- THE TREATS TRUCK Fındık tereyağı sandiviç cookie. Sadece “peanut butter”, tereyağı, şeker ve ustalık… Tadı damağınızda kalacak. 521 Court St, NY 11231

Lezzetli, ekonomik Kore, Japon yemekleri N

ew York’da ortalamanın üstü bir mekana gittiğinizde fiyatlar el yakabiliyor. Bunun için lezzet/fiyat dengesi en makul mekanları keşfe çıktık. Karakterli orijinal güncel, modern Japon ve Kore tatlarının peşine düştük. Asya’yı Brooklyn’de görmek Jim Jarmush filmlerinin içinden geçmek gibi. Bu hafta bu iki yer kalbimi çaldı, yolunuz düşerse uğrayın.

BOB&JO Gurme sokak yemeği: Füzyon Kore mutfağı Alman Sosis efsanesini saymazsak, bir sosiscinin rüya gibi olabileceği aklımın ucundan bile geçmezdi. Belli ki hazır alınmış değil, kendileri yapmış mis gibi kimchi ile doldurulmuş ortadan iki-

ye ayrılmış sosis ve tazecik ekmeği. Hafta sonları gece 12.00’den sonra N12’de White Street ‘e parkeden Koreli Yemek arabası 5 dolara size bu deneyimi yaşatabilir. Facebook’tan hangi gün nerede olacağını bildiriyor. Menüde sadece 3-4 seçenek var, her biri aşk ile hazırlanan hızlı yavaş yemekler (slow food) fast food gibi görünüp sunulsa da mevsimsel doğal malzemelerle hazırlanmış. Mevsimleri takip edip doğal ve sağlıklı beslenenlerden olsanız bile bizim gibi, ve bir gün bir günah işlemek isterseniz ki hakkınız, işte kimchi dog ‘un günahı benim boynuma’ Adres: Bedford Ave, North 12, White Street

HOUSE OF WONDER Hem ruhu var hem çok uygun fiyatlar Kendim de şahsen New York mutfaklarında neler olup bittiğini, yani çoğu malzemenin hazır alınıp mutfakta birleştirilip sunulduğuna şahit olduktan sonra bu mekandaki el işi göz nuru minik sandiviç, kahvaltılık ve atıştırmalıklar karşısında şapka çıkarttım. Herşey özenle sevgiyle hazırlanmış, samimi bir ortam. Kahvaltı, brunch öğle yemeği, sunuyorlar. Kahveleri ve tatlıları da harika. Amerikan mutfağına Japon dokunuşu, “maka”lı (Japon yeşil çayı) pastalarını çok beğeneceksiniz. Adres: 77 North 6th Street, Broklyn

9- BOOMTOWN BAKERY Boomtown Bakery’nin naneli Oreo cookie’si çok farklı bir cookie tadı. Zencefil, baharatlar ve tabii şeker. Çeşitli noktalarda bu cookie’yi bulmak mümkün. Bilgi için: www.boomtown-bakedgoods.com 10- MOMOFUKU MILK BAR Cookie’de “mısırlı” bir tat. Mısırlı muffin’i kaçırmayın.. 251 E 13th St (2’nci ve 3’üncü Avenue arasında)

‘New American food’

(POSTA212) New York, Avrupa, Fransız, Asya, Latin aklınıza gelebilecek tüm yemek akımlarının sahneye çıktığı bir dünya kenti. Restaurantlar şeflerinin yanı sıra temsil ettikleri yemek akımlarına göre de kategorize ediliyor. Yeme içme sayfalarımıza New York yemek kültürüne yemek akımlarının en iyi örnekleri açısından da bakacağız. Yakın zamanlara kadar Fransız, Çin, Japon, İtalyan yemek kültürlerinin ağırlığı varken son dönemlerde Amerikalı şefler kendi kültürlerinin peşine düşüyor, en yerel mazemeleri buluyor ve diğer yemeklerle Amerikan yeme kültürünü evlendiriyorlar, ortaya da “Yeni Amerikan Mutfağı” çıkıyor.

BACK FORTY WEST Amerikan Yeni Mutfağı’nın en iyi temsilcilerinden biri olarak gösterilen bu gastopub yerel malzemelerle harika yemekler pişiriyor. Şef Shanna Pacifico, rahat atıştırılacak bir gurme pub menüsü yaratmış. Menü eklektik bir şekilde tasarlanmış. Birayla zenginleştirilmiş çedar peynirli tost ve sirkeli salata harika başlangıçlar. Özellikle karışık Güneydoğu Asya baharatlarıyla pişirilen Güney stili barbekü denemeye değer. Bunun yanında da zencefil, fındık, ve fasulyeden oluşan Tay tarzi salata güzel bir kombinasyon. 70 Prince St Soho




10

Seri İlanlar

13 Kasım 2013 Çarşamba

A M E R İ K A’ D A K İ

TÜRKLERİN

DETAYLI BİLGİ İÇİN İLAN DANIŞMA HATTINI ARAYINIZ: 347 730 42 36 İlanınız Burada Yayınlansın

ACİL DEVREN SATILIK

RESTAURANT ve COFFEE SHOP Black Sea Turkish Restaurant devren satılıktır. 2400 sq ft ve çalışır durumda olup kirası $3.060’dır. Rt. 130 üzerinde Willingboro, NJ.

Edison, New Jersey’de ÇOCUK BAKICISI ARANIYOR

Long Branch, NJ, Randolph, NJ ve Bethlehem, PA bölgelerinde bulunan gas istasyonlarında çalışacak eleman aranmaktadır.

Öğlen 12-1 gibi gelip evi toparlayıp yemek yapacak sonra 7 ve 5 yaşındaki oğullarımı 3:30’da okuldan alıp onlarla ilgilenecek, aktivitelerine götürecek, saat 6:30’a kadar çalışacak bir bayan arıyorum. 5 gün çalışılacak. Ücreti konuşabiliriz. Eğer sadece hafif temizlik ve yemek yapmayla veya sadece çocukları almayla da ilgileniyorsanız beni arayın.

Çalışma izni gerekmektedir. E-mail: mehmet.njpo@gmail.com Fairview, New Jersey’de 3 odalı evin bir odası kiralıktır. Kira $500 + faturalar.

Sadece ciddi alıcılar lütfen.

Edgewater, NJ’deki Türk lokantası için part time / full time garson ve busboylar aranıyor.

İlanınız Burada Yayınlansın

Telefon: 201 723 0380

İlanınız Burada Yayınlansın

Christmas sezonunda açılacak standımıza İngilizce bilen, sigara kullanmayan, pozitif, bayan elemanlar alınacaktır.

$20

Telefon: 347 615 1609

Queens’teki mutfağımızda yufka açabilecek bayan eleman aranmaktadır. İlgilenenlerin 347 615 1609 numaralı telefonu arayıp mesaj bırakmaları yeterlidir.

6 ay veya daha kısa süreliğine kiralık ev

Manhattan’da geçici olarak kurulan holiday marketlerde full time/part time çalışacak takım arkadaşları aranıyor. Çalışmak isteyenlerin elemanilanlari@live.com e-mail adresine çalışabilecekleri saatler ve kendileri hakkında ön bilgi içeren maili iletişim numaraları ile göndermeleri gerekmektedir. Saat ücreti $8.

Ciddi düşünen yatırımcıların Ahmet Bey ile görüşmesi rica olunur. Telefon: 862 222 0003

Philadelphia havaalanında çalışacak

Manhattan, Upper West Side bulunan Pasha Restaurant’ta çalışacak; bartender, garson ve busboylar aranmaktadır.

Part time & full time çalışabilecek, enerjik, satış kabiliyeti yüksek, İngilizce’ye hakim arkadaşlar arıyoruz. Çalışacak arkadaşlar tüm yıl boyu, uzun süreli çalışabilirler.

Müracaat: Kemal Binici Telefon: 917 902 1385

İlgilenen arkadaşlar 201 540 9366’dan detaylı bilgi alabilir.

Çocuk Bakıcısı Arıyoruz

Butik için elemanlar aranıyor

2 yaşındaki kızımıza bakacak, hafif ev işleri ve yemek konusunda yardımcı olabilecek, kötü alışkanlıkları olmayan, 40 ile 50 yaş arası yatılı bir bayan arıyoruz. Evimiz, kalacak bayan için uygun olup kendisine ait oda, tuvalet ve banyosu olacaktır. Evimizde internet, televizyon ve telefon servislerimiz mevcuttur. İlgilenenler 973 769 8766’dan ulaşabilirler. Morris County, New Jersey

Telefon: (347) 730 4236 E-mail: seriilan@posta212.com

Newton, New Jersey’de işlek bir cadde üzerinde bulunan, ciddi gelir potansiyeline sahip bir İtalyan restaurant için; güvenilir, iş ahlakına sahip ortak aranıyor.

RESTORAN ELEMANLARI ARANIYOR

Fair Lawn, New Jersey

TİCARİ İLAN Ürün Tanıtımı, Kurul, Bilanço İlanları

2 yaşındaki çocuğumuz için haftanın 5 günü full time çalışacak, tecrübeli, Amerika’da oturma izni olan bakıcı arıyoruz. New York.

İtalyan restaurant için ORTAK ARANIYOR

Başvurularınızı cem@cibovita.com adresine gönderebilirsiniz.

SOSYAL İLAN Kutlama, Anma, Teşekkür, Doğum, Vefat İlanları

Astoria, New York

Takım arkadaşları aranıyor

Warehouse’ta görevlendirilmek üzere, daha önce shipping/receiving tecrübesi olan, dikkatli, düzenli ve ayrıntılara önem veren takım arkadaşları alınacaktır.

SERİ İLAN Emlak, Eleman, Vasıta, Alım/Satım, Çeşitli İlanlar

718 213 8652 numaralı telefondan Murat Bey’den randevu alarak görüşmeye gelebilirsiniz.

E-mail: bebekbakimi@hotmail.com

ELEMAN ARANIYOR

Seri İlanlar Kazandırır!

Marketimizde, 8:00 am - 4:00 pm aralığında, çalışma izni olan bayan eleman ihtiyacımız vardır.

Telefon: 484 354 2560

$40

Manhattan’da Bayan Elemanlar Aranıyor

Bayan Eleman Aranıyor

Telefon: 646 377 5714

Garson ve busboylar aranıyor

Yufka Açabilecek Bayan Eleman Aranıyor

POSTA212 Seri İlan Sayfaları USAilan.com ile ortak hazırlanmaktadır...

Gas istasyonunda çalışacak eleman aranmaktadır

$50

Daha fazla bilgi için: Mustafa Özdemir 609 531 1319.

GAZETESİ

Mahwah’da bulunan gas station için eleman aranmaktadır. Telefon: 201 512 9131

4 yatak odalı, 2 banyolu, geniş bahçeli evimiz en fazla 6 ay olmak üzere eşyalı olarak kiralıktır. Bulaşık ve çamaşır makinesi, kurutma makinesi mevcut. Park yeri mevcut. Manhattan Times Square 25 dakika messafede. otobüs evden yürüme mesafesinde. İlgilenenler e-mail atabilirler. New Jersey, $1,800 E-mail: asliambrosio@gmail.com

Sheepshead Bay’de Kiralık Oda

ELEMANLAR ARANIYOR

Upper East Side’da bulunan bayan giyim mağzamızda part time çalışacak bayan arkadaşlar arıyoruz. Telefon: 201 394 2429 Acilen oda arkadaşı aranıyor Bensonhurst, Brooklyn Telefon: 646 247 8908 Yatılı ya da yatısız Türk bayan hemşire aranıyor. Telefon: 516 877 0498

Türk cafe, bakkal ve restauranların yakınında bulunan 2 oda 1 salon, yeni yapılmış evimin bir odasına oda arkadaşı arıyorum. Q ve B trenine yakın olup Manhattan’a 45 dakika uzaklıktadır. Odada queens boy double yatak ve gardrop mevcut olup kiraya elektrik, gaz, internet, kablo dahildir. Ev tamamen modern mobilyalı ve Amerikan mutfaklıdır. Kira $850. Ali Bora 718 753 7313

Çocuk Bakıcısı Aranıyor 3.5 yaşındaki oğluma hafta içleri 8 AM – 7 PM arası bakabilecek, mümkünse yatılı, sigara kullanmayan ve çocuk bakımı konusununda deneyimli bayan çocuk bakıcısı arıyorum. İlgilenenler, kendileri ve talep ettikleri ücret hakkında bilgi veren bi e-mail ile bana koseokur@gmail.com adresinden ulaşabilirler.

GEREKLİ TELEFONLAR... GEREKLİ TELEFONLAR... GEREKLİ TELEFONLAR... GEREKLİ TELEFONLAR... GEREKLİ TELEFONLAR... AMERİKA BİRLEŞİK DEVLETLERİ’NDEKİ BAŞKONSOLOSLUKLAR T.C. ATLANTA FAHRİ BAŞKONSOLOSLUĞU Telefon Faks e-Posta Adres

+1 (404) 848-9600 +1 404 848 9600 mdiamond@honturkishconsulga.org Chairperson, The American Turkish Friendship Council 1266 West Paces Ferry Rd. NW Suite 257 Atlanta, GA 30327 Web sitesi www.honturkishconsulga.org T.C. BALTIMORE FAHRİ BAŞKONSOLOSLUĞU Telefon Faks e-Posta Adres

+1 (410) 889-0697 +1 (410) 889-0697 czkiratli@bcpl.net 313 Wendover Road, Baltimore, MD 21218

T.C. BOSTON BAŞKONSOLOSLUĞU Telefon e-Posta Adres

+1 857 250 47 00 consulate.boston@mfa.gov.tr 31 Saint James Avenue,Suite #840, Boston, MA 02116 Web sitesi boston.bk.mfa.gov.tr T.C. DETROIT FAHRİ BAŞKONSOLOSLUĞU Telefon Faks e-Posta Adres

+1 (248) 701-1050 +1 (248) 626-8279 nurten@turkishconsulategeneral.us P.O. Box 986, Farmington, MI 48332-0986

T.C. FLOWOOD FAHRİ BAŞKONSOLOSLUĞU Telefon Faks e-Posta Adres

+1 (601) 936-3666 x128 +1 (601) 939-5685 ejones@mmiemail.com 1000 Red Fern Place, Flowood, MS 39232

T.C. HOUSTON BAŞKONSOLOSLUĞU Telefon

+1 713-622 58 49 +1 713-622 03 24 +1 713-622 32 05 +1 713-622 32 76 Faks +1 713-623 66 39 e-Posta consulate.houston@mfa.gov.tr Adres 1990 Post Oak Boulevard Suite 1300, Houston, Texas 77056-3813 U.S.A Web sitesi http://houston.bk.mfa.gov.tr

T.C.KANSAS FAHRİ BAŞKONSOLOSLUĞU Telefon Faks e-Posta Adres

+1 (816) 415-8325 +1 (816) 415-8325 emruerten@gmail.com 812 N. Woodridge Lane, Liberty. MO 64068

T.C.LOS ANGELES BAŞKONSOLOSLUĞU Telefon

+1 (323) 655-8832 +1 (323) 655-8039 +1 (323) 655-8056 +1 (323) 655-8329 Faks +1 (323) 655-8681 e-Posta consulate.losangeles@mfa.gov.tr Adres 6300 Wilshire Blvd.,Suite 2010, Los Angeles, CA 90048 Web sitesi losangeles.bk.mfa.gov.tr T.C.NEW YORK BAŞKONSOLOSLUĞU Telefon

+1 (646) 430-6560 +1 (646) 430-6590 (Konsolosluk Çağrı Merkezine 1-888-566-76-56 numaralı telefondan 7 gün 24 saat ulaşılabilmektedir) Acil Sağlık konuları için: Prof.Dr.Adnan Çinal E-mail:acinal@gmail.com Faks +1 (212) 983-1293 e-Posta consulate.newyork@mfa.gov.tr Adres 825 3rd Avenue, 28th Floor, New York, NY 10022 Web sitesi newyork.bk.mfa.gov.tr T.C.SAN FRANCISCO FAHRİ BAŞKONSOLOSLUĞU Telefon Faks e-Posta Adres

+1 (707) 939-1437 +1 (707) 939-1433 bonnie@kaslan.com 1281 Oak Creek Drive, Suite A, Sonoma, CA 95476

T.C.SEATTLE FAHRİ BAŞKONSOLOSLUĞU Telefon Faks e-Posta Adres

+1 (206) 662-8234 +1 (425) 739-6722 john.gokcen@boeing.com 12328 NE 97th Street, Kirkland, WA 98033

TC WASHINGTON BÜYÜKELÇİLİĞİ Telefon Adres

+1 (202) 612-6700 2525 Massachusetts Ave NW Washington, DC 20008

T.C.ŞİKAGO BAŞKONSOLOSLUĞU Telefon

+1 312 263 06 44 +1 312 263 12 95 Faks +1 312 263 14 49 e-Posta consulate.chicago@mfa.gov.tr Adres 455 N. Cityfront Plaza Dr., (NBC Tower), Suite:2900, Chicago, IL 60611 - USA Web sitesi sikago.bk.mfa.gov.tr BAĞLI BİRİMLER BASIN MÜŞAVİRLİĞİ Telefon (202) 612.6807 Faks (202) 319.1087 e-Posta trpressoffice@verizon.net DİN HİZMETLERİ MÜŞAVİRLİĞİ Telefon 202-612-6816 Faks 202-332-1841 EĞİTİM MÜŞAVİRLİĞİ Telefon (202) 612-6810 Faks (202) 319-1538 e-Posta education@turkishembassy.org egitim@turkishembassy.org EKONOMİ MÜŞAVİRLİĞİ Telefon (202) 612.6790 Faks (202) 238.0627 e-Posta washingtoneco@verizon.net EMNİYET MÜŞAVİRLİĞİ Telefon 202-612-6809 e-Posta washington@egm.gov.tr GÜMRÜK MÜŞAVİRLİĞİ Telefon 202 612 6794 Faks 202 518 4116 e-Posta gtbusa@gtb.gov.tr KÜLTÜR TANITMA MÜŞAVİRLİĞİ Telefon (202) 612.6800 Toll free: (877) FOR TURKEY Faks (202) 319.7446 e-Posta dc@tourismturkey.org SİLAHLI KUVVETLER ATAŞELİĞİ Telefon (202) 612.6770 Faks (202) 238.0623 e-Posta adminattache@wtska.com defensesec@wtska.com wska@wtska.com milattache@wtska.com navalattache@wtska.com TİCARET MÜŞAVİRLİĞİ Telefon (202) 612.6780 Faks (202) 238.0629 e-Posta vasington@dtm.gov.tr dtvas@verizon.ne

HAVAYOLLARI TÜRK HAVA YOLLARI Telefon 1-800-874 8875 Web sitesi www.turkishairlines.com DELTA HAVAYOLLARI Telefon 800-221-1212 Web Sitesi http://www.delta.com UNITED AIRLINES Telefon 1-800-864-8331 Web Sitesi http://www.united.com

ACİL TELEFON VE YARDIM HATLARI Yangın İhbar Polis İmdat Ambulans Zehirlenme Kontrol Merkezi Tecavüz Kriz Merkezi Adsız Narkotikler Adsız Alkolikler Aile İçi Şiddet Yardım Hattı Kriz Hattı Kayıp Ve İstismar Edilen Çocuklar Ulusal Merkezi

911

(212) 7647667 (212) 267-7273 (212) 929-7117 (212) 647-1680 (800) 621-4673 (212) 219-5599 (800) 843-5678

DEVLET KURUMLARI ABD Vergi İdaresi (IRS) Sosyal Güvenlik İdaresi (SSA) Federal Soruşturma Bürosu (FBI)

(800) 829-1040 (800) 772-1213 (212) 384-1000

ULAŞIM REHBERİ Amtrak Demiryolu New York La Guardia Havaalanı Uluslararası Newark Havaalanı Uluslararası New York J.F.K. Havaalanı (JFK) Metropolitan Ulaşım İdaresi (MTA) Türk Amerikan Dernekleri Federasyonu Türk Amerikan Dernekleri Federasyonu

GEREKLİ TELEFON NUMARALARI

(800) 872-7245 (718) 533-3400 (973) 961-6000 (718) 244-4444 (866) 743-3682 (888) 352-9886 (888) 352-9886


Spor

13 Kasım 2013 Çarşamba

FENERBAHÇE NE DERSE O! Kadıköy’de 14 yıldır Fenerbahçe’nin bileğini bükemeyen Galatasaray’ı yenilgiye hangi hatalar götürdü. Fenerbahçe nasıl kazandı?

Eurolig’de Türk takımları zirvede

ADNAN ONARAN POSTA212

Ş

ükrü Saracoğlu’nda Galatasaray’ın galibiyet hasretini 15 seneye çıkartan derbiyi POSTA 212, okurları için analiz etti. ‘Kıtalararası Derbi’de kazanan Fenerbahçe oldu... Gariptir; Dünya’nın neresine giderseniz gidin rekabetlere isimleri taraflar verir. Herhalde 100 yılı aşkın tarihi olan bizim en büyük derbimize kayda değer bir isim veremediğimiz içindir ki yukarıdaki ismi bir Alman Dergisi yakıştırmış... Gayet de güzel olmuş açıkçası. Kıtalararası Derbi’de, sonuç: 2-0. Kazanan Fenerbahçe, kaynayan Galatasaray oldu. Mağrur tarafta Ersun Yanal eller üzerindeyken, karşının takımında ise Roberto Mancini mağdur durumda. Derbinin yükü, aradaki 9 puan farkı ve sezon içerisindeki tüm aksiliklerden su anda o sorumlu. Durum öyle bir noktaya gidiyor ki; neredeyse 15 yıllık Saracoğlu’ndaki galibiyet hasretinin ihalesi bile onun üzerine kalacak. Yani Tek suçlu MancInI... 6 puan geride geldiği Kadıköy’de takımını ‘cesur’ oynatmadığı için ve elindeki kadroyu en doğru şekilde sahaya çıkartmadığı için suçlu ilan edildi İtalyan teknik adam. Hatırlarsanız, Fatih Terim de görev süresi boyunca çok cesur olduğu için defalarca eleştirilmemiş miydi? MANCINI KİM! Tabii ama Mancini kim ki! Kim ki arada 6 puan fark varken kafasında sadece ama sadece ka-

zanmaktan başka bir düşünce olmasın... Bilenler-bilmeyenler için tekrar söyleyelim; Mancini kim: Mancini futbolculuk kariyeri boyunca kazandığı 13 kupanın yanı sıra antrenör olarak İtalya ve Premier Lig’de şampiyonluk yaşamış tarihteki 3 antrenörden biri. Hem de bunlardan birini Manchester City ile birlikte yaşarken 2011-12 sezonunun bitimine 6 hafta kala lider Manchester United’in 8 puan gerisindeydi. Yani hiçbir şey değilse bile Mancini, şampiyonluğun son maçın bitiş düdüğü çalmadan bitmediğini bilen biri, bir teknik direktör. Ve dün sahaya çıkarttığı kadro da ligin uzun bir maraton olduğunu bilen ve henüz hafta arasında deplasmanda Şampiyonlar Ligi mücadelesi vermiş bir teknik direktör bilincindeki bir kadroydu. AMATÖRCE PENALTI İlk olarak oyunu tutmak isteyip defansif kontrolü ele almak isteyecekti. Açıkçası ister korkak densin ister başka bir isim takılsın bu plan gayet de başarılı oldu... Savunmanın en gerisindeki isimle ileri uçtaki Drogba’nın arası 40 metrede kalınca sarı-kırmızılılar, Fenerbahçe’ye en büyük silahı olan kanatları kullanma şansı bırakmadı. Ve rakibine ne bir pozisyon verdi ne de şut şansı tanıdı. Mancini’nin sorunları o amatörce pe-

naltı ve yenen golün ardından takımından hücum yapmasını istemesiyle başladı. Fenerbahçe’nin uyguladığı baskılı alan savunması ve presi, sarı-kırmızılıların nefes alanını daralttıkça üst üste 3 pas yapamayan Galatasaray boğuldu... Hücuma çıkmada da geri 4’lü yokları oynayınca takım boyu uzadıkça uzadı ve gol bulunamamasıyla oyunun tüm kontrolü Fenerbahçe’de kaldı. Maçın Galatasaray tarafından özeti buydu. Kazanan Fenerbahçe’de ise planlama tam yerindeydi. Fenerbahçe Ersun Yanal’la birlikte oluşan karakteri gereği kendi oyununu rakibine kabul ettiriyor. Özellikle Türkiye sınırları içerisinde -Avrupa Kupası’ndaki maçlar dahil- Fenerbahçe ne isterse o oynanıyor. Fenerbahçe baskı kuracaksa kuruyor ve rakibine ani ataklar dışında gol şansı çok tanımıyor. YETENEK SORUNU Yine aynı şekilde sarı-lacivertliler geri yaşlanıp, rakibini karşılamayı tercih ederse yine bu oyun oynanıyor. Dün Fenerbahçe maça baskılı başladı oyunun kontrolü tam anlamıyla Fenerbahçe’deydi. Ancak bu kez rakibin hücum silahlarının bolluğu yüzünden bekler Caner ile Gökhan Gönül hücuma alışılan sıklıkta çıkamadılar. Bu da kadife ayaklara pek sahip olmayan

sarı-lacivertlilerin ileri uçlusunun ritmini bozdu. Klasik bir Fenerbahçe golü olan -şok presle kazanılan top- sarı-lacivertlilere 2-0 üstünlüğü getirdi ve sahadaki oyunun kontrolü tamamen sarı-lacivertlilerde kaldı. Ancak tıpkı dünkü gibi sarı-lacivertlilerin kadro kalitesi yüksek takımlara karşı ‘yetenek’ sorunu ortaya çıkabilir. Oyun kurgusu olarak rakibini avucunun içine alabilen sarı-lacivertliler kanatların tıkandığı anda servis yapabilecek pas yeteneği ve sezgisi yüksek bir oyuncu ihtiyacı çekiyor. Bu eksikliği Salih Uçan gerekli fiziksel kaliteye ulaştıktan sonra doldurabilecek kapasitede. NE ÇOK ERKEN NE DE BİTTİ Hafta 11 Fenerbahçe ile Galatasaray arasındaki puan farkı 9. Şampiyonluk şarkıları söylemek ne kadar gereksizse Galatasaray açısından da “Daha çok erken 9 puan hiçbir şey” demek de aynı oranda manasız. Her iki takımın da eksikleri ‘taa’ geçtiğimiz sezondan bu yana sabit. Ama yaz transfer dönemi iki takım açısından da hiç o dertlere derman olacak tarzda geçmedi. Ve bu derbileri kazanma alışkanlığı edinen Fenerbahçe için tescilli bir liderlik sağlarken, Galatasaray’da ise bulanık bir dönemin habercisi oldu.

Tiger’dan Ata’ya saygı!

THY Eurolig’de 4. hafta maçları geride kalırken Fenerbahçe Ülkerli Bojan Bogdanoviç, maç başına 20,25’lik sayı ortalamasıyla sayı krallığında ilk sırada yer aldı (NEW YORK- POSTA 212) Sarı-lacivertlilerin deplasmanda Partizan’ı 88-78 mağlup ettiği mücadelede attığı 26 sayıyla takımının galibiyetinde baş rol alan Bogdanoviç, Strasbourg’da forma giyen Alexis Ajınca ile birlikte 4 maçta toplam 81 sayı atıp, sayı krallığında zirvede yer aldı. Anadolu Efesli Scotty Hopson, 17,75 ortalama ile üçüncü, son iki haftanın bu alandaki lideri takım arkadaşı Dusko Savanoviç ise 17,33 sayı ortalamasıyla dördüncü sırada yer aldı. Savanoviç ayrıca 3 sayılık atışlardaki %63,64 yüzdesiyle oranıyla, Real Madridli Nikola Mirotic ile birlikte zirveye yerleşti. Anadolu Efesli Jamon Gordon ve Fenerbahçe Ülkerli Bo McCalebb maç başına 2,5 top çalma ortalamasıyla, Budivelnik Kiev forması giyen Dajuan Summers ve Kızılyıldız Telekom’da oynayan Charles Jenkins ile birlikte ilk sırayı paylaştı. Anadolu Efesli Semih Erden de maç başı 1,75 blokla bir başka istatistiki alanda zirvede yer aldı. Turkish Airlines Eurolig’in 4. haftasında 3 takımımız da sahadan galibiyetle ayrıldı. Fenerbahçe Ülker’in Sırbistan’da aldığı galibiyetin yanı sıra Anadolu Efes sahasında Zalgiris Kaunas’ı 72-61 mağlup edip 4. maçtaki 3. galibiyetini kazandı. Galatasaray Liv Hospital ise deplasmanda Polonya şampiyonu Zielona Gora’yı 78-75 mağlup etti ve 2. galibiyetinin sevincini yaşadı.

Turkish Airlines Open 2013 Golf Turnuvası’nda zafer Fransız Victor Dubuisson’un oldu. Türkiye topraklarındaki ilk turnuvasına çıkan dünyanın en ünlü golfçüsü Tiger Woods ise üçüncülüğü Justin Rose ile paylaştı. Şampiyon Victor Dubuisson 1 milyon 166 bin 600 dolarlık büyük öldülün sahibi oldu (İSTANBUL –POSTA 212)

PGA Avrupa Turu final serisinin 3. ayağı olan “Turkish Airlines Open 2013” golf turnuvası sona erdi. The Montgomerie Maxx Royal Otel sahasında oynanan turnuvanın final gününde başarılı bir performans sergileyen Fransız oyuncu Victor Dubuisson, günü eksi 24 vuruşla 1. bitirdi. Turnuvanın ikincisi ise eksi 22 vuruşla Galli oyuncuları Jamie Donaldson oldu. Ünlü oyuncu Tiger Woods ise üçüncülüğü eksi 20 vuruşla Justin Rose ile paylaştı. Şampiyonada mücadele eden ilk profesyonel Türk göfçü Hamza Sayın parkuru artı 12 vuruşla bitirdi. Amatör Türk sporculardan Ediz Kemaloğlu parkuru

artı 9, Ali Altuntaş ise artı 23 vuruşla tamamladı. Turnuvanın oynandığı son çukur olan 18’inci çukurda düzenlenen ödül törenine Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç, Türkiye Golf Federasyonu Başkanı Ahmet Ağaoğlu ve THY Yönetim Kurulu Başkanı

Kevin Love’dan tarihi performans (NEW YORK – POSTA 212) Minnesota Timberwolves’un yıldızı Kevin Love’dan NBA tarihine geçecek sezon startı... Love sezonun ilk 6 maçında toplamda ürettiği 160 sayı, 80 ribaunt ve 30 asist rakamlarıyla NBA tarihinde bu istatistiklerin üzerine çıkan ilk ve tek isim oldu. Geçtiğimiz sezonu sakatlıklar nedeniyle ‘boş’ geçen Love bu sezona harika başladı. Love şu ana kadarki 27.2 sayı, 14,7 ribaunt ve 5 asist ortalamalarıyla MVP istatistikleriyle mücadele ediyor.

Hamdi Topçu katıldı. Turnuvanın 4. gününde mücadeleler başlamadan Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün vefatının 75. yılı nedeniyle saygı duruşunda bulunuldu. Gofçülerin birinci çukur vuruşlarını yapmak üzere sahaya geldikleri sırada yetkililer oyunculara İngilizce olarak, “Bugünün Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Atatürk’ün ölüm yıl dönümü olduğu bu nedenle saygı duruşunda bulunulacağı” bildirildi. Uyarının ardından saat 09.05’te sirenlerin çalması ile Tiger Woods’un da aralarında olduğu oyuncular ve izleyiciler saygı duruşunda bulundu.

Soçi Olimpiyatları meşalesi uzayda 2014 Soçi Kış Olimpiyat Oyunları’nın meşalesi uzayda. Meşaleyi taşıyan roket, ilerleyen saatlerde Uluslararası Uzay İstasyonu’na vardı ve iki Rus kozmonot, meşaleyle tarihi bir uzay yürüyüşünde bulundu. Ancak uzayda meşale doğal olarak yakılamadı (NEW YORK – POSTA 212) Soyuz roketi, Kazakistan’daki uzay üssünden ateşlendi. Meşaleyi Uluslararası Uzay İstasyonu’na biri Rus, biri Amerikalı biri de Japon üç kozmonot götürdü. Olimpiyatların sembolü olan meşale altı saat süren bir yolculuktan sonra Uluslararası Uzay İstasyonu’nda iki Rus kozmonota devredildi. Olimpiyat meşaleleri 1996 ve 2000 yıllarında da uzaya götürülmüş ama hiç uzay aracının dışına çıkarılmamıştı. Meşale televizyonlardan canlı yayınlanan uzay yürüyüşünden sonra dünyaya geri getirilecek ve Şubat’ta olimpiyat kazanını tutuşturacak. Rusya Sovyet döneminden sonra ilk kez olimpiyatlara ev sahipliği yapıyor. Soçi, 50 milyar dolarlık maliyetiyle en pahalı olimpiyat oyunları olarak tarihe geçti.


Sağlık

13 Kasım 2013 Çarşamba

Sağlık Reformu’nun Web ayağı aksıyor Migren’e yeni bir çözüm: BOTOX Estetik dünyasının vazgeçilmez uygulaması haline gelen botoks, şimdi artık çok yaygın bir sorun olan migrene çözüm olarak kullanılmaya başlandı (NEW YORK – POSTA 212) Baş ağrısı günümüz insanının en can sıkıcı rahatsızlarından birisi. Kronik baş ağrısı migren, pek çok kadının ortak derdi. Genel nüfusun yüzde 10 ile 15’inde görülen migrene karşı her geçen gün yeni tedavi yöntemleri geliştiriliyor. Daha çok güzellik amacıyla kullanılan Botoks bu alanda migrene karşı kullanılan en yeni tedavilerden biri.

NASIL UYGULANIYOR?

Migren ağrısında etkili olduğu düşünülen alın, şakka ve ense bölgesinde bulunan kaslara birçok noktadan “botulinum toksin”ı enjekte ediliyor. Enjeksiyonun yapılmasının ardından hasta yarım saat içinde günlük işlerine ve aktivitelerine dönebiliyor. Kişiye göre değişiklik göstermekle birlikte sonuçlar 5-15 gün arasında görülmeye başlanıyor. Kişiler ikinci haftadan itibaren ağrılardaki azalmayı fark ediyor. Etkisi beş-altı ay sonunda bitiyor ve uygulamayı tekrar etmek gerekiyor.

MİGRENİ NE TETİKLİYOR?

Uzmanlara göre hava durumu, basınç ve sıcaklık değişikleri ile rüzgar migreni tetikliyor. Bu nedenle mevsim geçişleri de migreni tetikleyen dönemler oluyor. Ayrıca kadınalrda hormonal değişikler migren atakalrının ortaya çıkmasına neden oluyor.

Amerika’da hükümetin sağlık sigortası reformundan sorumlu olan Sağlık Bakanı Kathleen Sebelius, ‘Obamacare’ olarak bilinen sigorta için açılan Web sitesinin iyi çalışmaması nedeniyle Amerikan halkından özür diledi (WASHINGTON - POSTA212

A

merika Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanı Kathleen Sebelius sağlık sigortasına kayıt işlemleri sırasında çıkan aksaklıklar yüzünden Amerikan halkından özür diledi. Kongre Enerji ve Ticaret Komisyonu’ndaki Cumhuriyetçiler, Kongre’deki oturumlarda sağlık reformunu baştan sona eleştirerek, hükümeti Amerikan halkını aldatmakla suçladı. Sebelius, Kongre’de ifade verirken üzgün göründü: “Özür dilerim, sizler bundan çok daha iyisini hak ediyorsunuz. Bu sorunun giderilmesinden ben sorumluyum” dedi. Ancak bunu Web sitesi aracılığıyla sağlık sigortasına yazılmak için üç hafta uğraşan John Tankersley’e ya da 1 Ekim’den bu yana aynı mücadeleyi veren Robert Scholora’ya anlatmak zor: “Sağlık sigortası alıp alamayacağımı ya da hükümetin benim sigorta masraflarımın bir kısmını ödeyip ödemeyeceğini hala bilmi-

yorum.” Bu eleştirilerden sonra Başkan Obama sorunların giderilmesi için her çabanın gösterileceği konusunda söz verdi: “Reform kapsamında tüm sigortalar doğum, ruh

sağlığı, ilaç, hastane gibi birçok temel sağlık ihtiyaçlarını kapsayacak, ayrıca alerji, hamilelik, spor sakatlanmaları ya da sırf kadın olduğunuz için bahaneler bulup fazla ücret talep edemeyecekler.”

Başkan Obama, milyonlarca sigortasız Amerikalı’ya geniş kapsamlı ve hesaplı sağlık sigortası sahibi olacakları konusunda söz vermişti: “Sigortasız olan ve 18 – 34 yaş grubundaki bekarların yak-

laşık yarısı telefon ve kablolu televizyon faturasından daha az bir ücrete yani 50 dolar ya da daha az bir fiyata sağlık sigortası alabilecek.” Ancak Kongre’de Cumhuriyetçiler Sebelius’a seçmenlerinin bu değişikliklerden hiç memnun olmadıklarını ve reformun sigorta şirketlerinin fiyatlarını yükseltmesine neden olduğunu söyledi: “Oregonlu bir Amerikalı, 3 bin dolar muafiyeti olan sigortaya ayda 600 dolar öderken şimdi 800 dolar ödüyor ve muafiyeti de 5 bin dolara çıkmış durumda.” Renee Ellmers, “Seçmenlerimin birçoğu beni arıyor, sigortalarının yüzde 400 arttığını söylüyorlar. Benimki de yüzde 127 artıyor” diyor. Obama yönetimi, bu durumu yaşayan Amerikalılar’a web sitesindeki sorunların kasım ayı sonuna kadar giderileceği konusunda güvence veriyor. Yetkililer, milyonlarca Amerikalı’nın sonunda sağlık sigortasına kavuşacağını, bunun da çok önemli bir gelişme olduğunu söylüyor. (VOA)

ABD’DE SITMA HORTLADI

Amerika’da her geçen gün sıtma hastalığına yakalananların sayısı artıyor. Yapılan araştırmalar sivrisineklerden bulaşan sıtma hastalığının ABD’de son 40 yılın en yüksek seviyesine çıktığını gösteriyor (WASHINGTON – DC)

Grip ve soğuk algınlığı Kış geldi. Grip ve soğuk algınlığı da kapımıza dayandı. Bu iki hastalıktan nasıl korunuz?, Hastalanırsak belirtileri nelerdir? (ANKARA - ANKA) Kış aylarının en sık maruz kalınan rahatsızlıkları olan soğuk algınlığı ve grip için sezon açıldı. Herkesi etkisi altına alan bu hastalıkların bir ortak noktası da birbirleri ile sıkça karıştırılması. Anadolu Sağlık Merkezi Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Elif Hakko, “Grip döneminde görülen semptomlar soğuk algınlığına göre daha ağır bir tabloya neden oluyor” dedi. Dr. Hakko, konuya ilişkin açıklamasında, bu iki hastalık arasındaki farkları şöyle sıraladı:

GRİPTE YÜKSEK ATEŞ

“Gripte daha yüksek ateş ve soğuk algınlığında daha şiddetli öksürük görülür. Hapşırık da aynı şekilde soğuk algınlığında sıkça görülürken gripte nispeten nadirdir. Gripte genellikle boğaz ağrısı ile seyrederken bu durum soğuk algınlığında bazen görülür. Gripte baş ağrısı sıklıkla görülürken bu durum soğuk algınlığında nadir ya da az görülür. Genel vücut ağrısı,kas ağrısı gibi şikayetler de soğuk algınlığında daha az görülürken gripte daha sık görülür. Yorgunluk hissi soğuk algınlığında hafifken, gripte ise uzun süreli ve ağır yorgunluk görülmektedir.

ÖLÜMCÜL OLABİLİR

Gripte zatürre ve bronşit gibi hatta kimi zaman ölümcül de olabilen ciddi sonuçlar görülebilirken soğuk algınlığından kaynaklanan komplikasyonları nispeten daha hafiftir. Yüzde yüz olmasa bile grip aşı ile önlenebilirken, soğuk algınlığı için böyle bir aşı yoktur. Yaşam kalitesini olumsuz yönde etkileyen burun tıkanıklığı soğuk algınlığında sıklıkla görülürken gripte sık görülmez.”

GRİP TEDAVİSİ İÇİN ÖNERİLER

Gripten korunmak için aşının iyi bir yol olabileceğini söyleyen Dr. Elif Hakko, “Her yıl bir önceki yılın yaygın olan 2 Influenza A ve 1 Influenza B virüsünden hazırlanan aşı sonbaharda yapılmaya başlanır. Aşının etkinliği yaş ve kişinin bağışıklığı durumuna ve ayrıca o yıl etken olan Influenza virüsüyle antijenik uyuma göre değişmekle beraber yüzde 70-90 arasında koruma sağlar” dedi.

A

merika Hastalıklarla Mücadele ve Kontrol Merkezi’nin (CDC) yaptığı açıklamaya göre ülkedeki sıtma vakalarının sayısı son 40 yılın en yüksek seviyesine ulaştı. Merkezin yayınladığı rapora göre 2011 yılında Amerika’daki sıtma vakaları bir önceki yıla göre yüzde 14 artarak 1bin 925 oldu. Bu rakam da 1971 yılından bu yana kayıtlara geçen en yüksek sayı. Hastalıklarla Mücadele ve Kontrol Merkezi Direktörü Tom Frieden, 1940’lı yıllardaki sıtmayla mücadele programları nedeniyle Amerika’da doktorların sıtma vakalarıyla fazla karşılaşmadıklarını söyledi. Frieden, son zamanlarda artış gösteren vakalar nedeniyle halkın daha dikkatli olması gerektiği uyarısında bulundu. Amerika’daki sıt-

ma vakalarının hemen hepsinin ülke dışında başladığı, hastaların üçte ikisinden fazlasının sıtmaya özellikle Batı Afrika ülkelerinde yakalandığı belirtiliyor. Sıtma vakalarının en çok görüldüğü bir başka ülke de Hindistan. Sıtma paraziti dişi sivrisinekler tarafından bulaştırılıyor. 2010 yılında sıtma (malarya) yüzünden dünyada 660 bin kişinin öldüğü ve 219 milyon vaka kaydedildiği tahmin ediliyor. Sıtmanın belirtileri kişiden kişiye değişmekle birlikte yüksek ateş hastalığın en belirgin göstergesi sayılıyor. (VOA)

ÇOCUKLARDA APANDİSİTE DİKKAT! (ANKARA - ANKA)

H

alk arasında “kör barsak” iltihaplanması olarak bilinen apandisit, toplum genelinde yüzde 7 oranında görülüyor. Tüm apandisit hastalarının yüzde 1’ini 0-15 yaş arası çocuklar oluşturuyor. Apandisit ile ilgili ebeveynlere önerilerde bulunan Anadolu Sağlık Merkezi Çocuk Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Nadir Tosyalı, karnı ağrıyan her çocuğa ağrı kesici verilmemesi gerektiğini söyledi. Çoçuklarda apandisitin en önemli belirtilerinden birinin karın ağrısı olduğunu belirten Anadolu Sağlık Merkezi Çocuk Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Nadir Tosyalı diğer belirtileri; göbek çevresinde başlayan ve genellikle 6-8 saat sonra karın sağ alt kısmına yerleşen ağrı ile sonra görülen kusma, iştahsızlık ve halsizlik olarak sıraladı. Apandisitte karın ağrısının önemli bir belirti olmasına rağmen her karın ağrısının da apandisite bağlı ya da cerrahi tedavi gerektiren bir durumun

Uzmanlar, kör barsak iltihaplanması olarak bilinen apandisitin daha çok 1-15 yaşındaki çocuklarda görüldüğüne dikkat çekerek,”Her karnı ağrıyan çocuğa ağrı kesici ilaç vermeyin” diye uyarıyor.

habercisi olmadığını anlatan Op. Dr. Nadir Tosyalı, “Karın ağrısı, bulantı, kusma ve iştahsızlık belirtileri ile gelen çocukların ancak yüzde 5’inde cerrahi tedaviye gerek duyulacak hastalık saptanır” dedi. ZAMAN KAYBETMEYİN Çocuklarda karın ağrılarının önemsenmesi gerektiğini belirten ve apandisitin ağır tablolara neden olmadan kontrol altına alınması gerektiğini söyleyen Op. Dr. Tosyalı, çocuğunda apandisitten şüphelenen anne ve babaların,

çocuklarının karın ağrısını geçirmek için evde ağrı kesici vermemesi, soğutma ya da sıcak uygulaması yapmaması ve karın ağrısını baskılamadan zaman kaybetmeden hastaneye getirmesi gerektiğini söyledi. Op. Dr. Tosyalı,

“Karın ağrısı farklı yöntemlerle baskılanmaya çalışılarak zaman kaybedildiğinde apandisit patlıyor ve içinde biriken çok sayıda mikroorganizma kana karışarak ileri düzey sistemik enfeksiyon başlıyor” dedi. Apandisit şüphesi ile gelen

çocuğun öyküsünün iyi alınması gerektiğini söyleyen Op. Dr. Tosyalı tedavi sürecini şöyle anlattı:

NASIL TEDAVİ EDİLİYOR? “Öykünün alınması ardından klinik bulgular tanımlanıyor ve iyi bir fizik muayene ile çok önemli ipuçları elde ediliyor. Gerekli görülen laboratuvar ve görüntüleme tetkikleri de yapılarak apandisit tanısı konduktan sonra, gelişen teknoloji ve etkin antibiyotikler sayesinde uygun ameliyat şartları sağlanana kadar hasta hazırlanıyor. Kusması ve enfeksiyonu olan hastayı hemen ameliyata almaktansa, damar yolunu açarak vücudun gereksinim duyduğu sıvı ve elektroliti yerine koyup, uygun ağrı kesici ve antibiyotiklerle daha güvenilir şartlarda ameliyata alıyoruz. Kapalı veya açık yöntemle gerçekleştirilen ameliyatın ardından hasta genel olarak 12 saat sonra yemek yiyebiliyor, 24 saat sonra da taburcu edilebiliyor.”


Emlak 1 Main St, Apt. 16 Fiyat: 18 milyon dolar

2 E61 St Fiyat: 125 milyon dolar

13 Kasım 2013 Çarşamba

158 Mercer St. Fiyat: 42 milyon dolar

Yeşim Numan newyorkusatiyorum@gmail.com

Emlak alım-satımında ekibin önemi

New York’un 5 hayal dairesi The Clocktower Apartment

Pierre Hotel’de Penthouse daire

Mercer’de dubleks

New York’ta emlak fiyatları 9 haneli rakamlara erişebiliyor. Bu daireleri bu kadar müthiş rakamlara eriştiren unsurlar neler diye bakıldığında karşımıza, çok büyük teraslar, özel asansörler, yüzme havuzları, ortalama bir konuttan çok daha fazla olan square footage karşımıza çıkıyor (NEW YORK - POSTA212) Bir daireye 100 milyon dolar ödeyebileceklerin sayısı elbette bir avuç insanı geçmiyor. Tabii bu evlerin bakım masrafları da akıl alır gibi değil. Örneğin 100 milyon dolarlık bir dairenin aylık bakım masrafları 42 bin 270 dolar. Bu paraya her ay sıfır bir Mercedes alabileceğinizi ekleyelim. Sadece özel yerleşim birimleirnde değil otellerin bazı katları da çok yüksek meblağlara daire olarak satışa sunulabiliyor. İşte New York’un en pahalı 5 dairesi.

60 Warren St., Fiyat: 24.5 milyon dolar

25 E77th St, Fiyat: 60 milyon dolar

Mark Hotel’de üst katında bir daire

Penthouse

ABD’nin en pahalı evleri

MALIBU’DA ABD’de konut pazarı yeniden ısınmaya devam ederken bazı şehirlerdeki evlerin fiyatları dudak uçuklatıyor (NEW YORK-POSTA 212) Gayrimenkul firması Coldwell Banker, tüm ülkede 2.000’e yakın emlak pazarında dört yatak odalı iki banyolu evlerin ortalama liste fiyatları dikkate alınarak ABD’nin en pahalı ve en ucuz emlak pazarlarına ilişkin bir rapor yayınladı. Rapora göre, ucuz ev almak isteyen kişilerin Kaliforniya ve Hawaii’den uzak durmaları gerekiyor. En pahalı evler listesinin ilk üç sırasında, Kaliforniya eyaletinde bulunan Malibu, Saratoga ve San Francisco bulunuyor. Bi-

Emlak sayfası A M E R İ K A’ D A K İ

TÜRKLERİN

GAZETESİ

emlak sohbetleri

www.emlaksohbetleri.com

işbirliğiyle hazırlanmaktadır. Sayfada yer almasını istediğiniz proje bilgilerinizi bize gönderebilirsiniz. e-mail: erdal@emlaksohbetleri.com

rinci sırasında yer alan Malibu’da ortalama ev fiyatı 2.15 milyon dolar. Malibu’yu, 1.684.261 dolarla Saratoga ve 1.309.559 dolarla San Francisco takip ediyor. Hawai ise hala ortalamada ülkenin en pahalı eyaleti olma unvanını koruyor. Aloha’da ortalama ev fiyatları 722.964 dolar. Buna karşın, ev fiyatlarının en düşük olduğu 25 pazarın 15’i büyüyen Orta Batı’da bulunuyor. Bu noktalar arasında en iyi yer olan Ohio eyaletinde Cleveland’ta, dört yatak odalı iki banyolu evlerin ortalama fiyatı 63.729 dolar. Michigan eyaletinin Saginaw kentinde ise ortalama ev fiyatı 87.181 dolar. Mississippi eyaletinin başkenti Jackson’da ise ev sahibi olmak için ödemeniz gereken ortalama fiyat 94.155 dolar.

BIR futbol takımının her oyuncusu kendi başına dünya yıldızı da olsa, birlikte oyun kurmayı, paslaşmayı, defans yapmayı beceremiyorlarsa, o takımın şampiyon olması imkansızdır. Oysa, yetenekli oyunculardan oluşan bir takım, bir de kendi içinde uyumlu bir oyun çıkartıyorsa, tadından yenmez. Hayır, spor yazarlığına soyunmadım. Sadece bir takımın başarılı olabilmesi için uyum içinde çalışmasının ne kadar önemli olduğunu vurgulamak için örnek veriyorum. Emlak alım satımında iyi bir ekiple çalışmanın ne kadar önemli olduğundan daha önce bahsetmiştim. Tıpkı futbol takımı örneğinde olduğu gibi, çalıştığınız ekipteki emlak danışmanı, mortgage uzmanı, ve avukat iyi bir işbirliği içinde çalışıyorlarsa, alım satım işlemini başarıyla ve sorunsuz tamamlama ihtimaliniz yüksektir. Bugün özellikle avukatlar üzerinde durmak istiyorum. New York emlak piyasasında her alım satım işleminde avukat kullanmak gerekiyor. Detaylı ve karmaşık kontratların şartları üzerinde diğer tarafın avukatıyla pazarlık etmek, kapanışta tüm belgelerin ve hesapların usulüne uygun olmasını sağlamak, alıcıysanız alacağınız evin durum tesbitini yapmak, coop alıyorsanız yönetim kurulu toplantılarının notlarını okuyarak binanın veya dairenin herhangi bir sorununun olup olmadığını belirlemek, ev satıyorsanız yasal beyanları tam ve doğru olarak yapmak avukatın görevleri arasında. Bütün bunları yaparken küçük bir üslup hatası, alıcıya veya satıcıya pahalıya mal olabilir, hatta satışın iptal edilmesine bile sebep olabilir. Uzun yıllardır tanıdığım bir müşterim beni arayarak evini satmamı istedi. Kendisiyle iş dışında da zaman zaman görüştüğüm için, müşterimin sese karşı aşırı hassas olduğunu, ve daha önce üst kat komşusunun yaptığı gürültüden rahatsız olarak, 10 ay önce apartman yönetimini yürüten şirkete yazılı şikayette bulunduğunu biliyordum. Şirket gürültücü komşuyla irtibat kurmuş, gürültü nispeten azalmış, müşterimin de başka bir şikayeti olmamıştı. Ev güzel olduğu ve doğru fiyatlandırıldığı için kısa sürede bir alıcı bulduk. Üstelik mortgage kullanmadan, peşin alacakları için çok kolay bir satış olması gerekiyordu. Müşterim satış için, aynı zamanda 40 senelik aile dostları olan bir avukatı kullanmak istedi. Bu avukat, aileyle olan tanışıklığından dolayı, müşterimin daha önce komşusuyla yaşadığı sorunu sohbet esnasında duymuş. Olası tüm felaket senaryolarını sıralayarak, zaten evhamlı olan müşterimi neredeyse panik atak noktasına getirmiş. Alıcıyı temsil eden bazı avukatların, kontrata ek olarak, satıcının son 12 ayda evde herhangi bir gürültü sorunu olmadığını beyan etmesini isteyen bir protokol hazırladığını, böyle bir durum olursa 10 ay önce yaşanan bu olayı beyan etmemiz gerektiğini söylemiş. En kötü senaryoyu ön görerek, gerekli tedbirleri almak avukatın görevi, elbette. Ancak bunu yaparken sağ duyulu ve mantıklı davranmak gerek. Bu avukat, kontratı hazırlayıp alıcının avukatına elektronik iletiyle gönderirken, bir de not düşerek “önemli bir sorun” olduğunu ve mutlaka konuşmaları gerektiğini belirtmiş. Ve diğer avukatın herhangi bir protokol göndermesini beklemeden, kulaktan dolma bilgilerle, evde “çok ciddi” ölçüde gürültü problemi yaşandığını, hatta yazılı şikayetler (çoğul) olduğunu anlatmış. Üstelik sorunun hala devam edip etmediğini bilmediğini söylemiş. Ve bütün bunları yaparken, zahmet edip evin sahibine, yani müşterisine haber vermemiş. Adeta kimi temsil ettiğini unutarak, alıcının avukatının görevini üstlenmiş. Biz kontratın imzalanmasını beklerken, gece saat 9’da gelen bir telefonla, alıcının vaz geçtiğini öğrendik. Diğer emlakçı vasıtasıyla alıcıya sorunun 10 ay önce yaşandığını ve sonrasında herhangi bir şikayet olmadığını bildirmemize, hatta yönetici şirketten bu bilgiyi teyid eden bir mektup almamıza rağmen satışı kurtaramadık. Avukata neden böyle davrandığını sorduğumuzda, diğer avukatın “gürültü protokolü” isteyeceğinden emin olduğunu, ve zaman kazanmak için protokolü beklemeden bu beyanatı yaptığını söyledi. Bir de tabii dürüstlük ve doğruluk üzerine söylev çekti. Oysa kimse ondan yapılan şikayeti gizlemesini istememişti. Burada hata, yaşanan sorunun alıcının avukatına bildirilmesi değildi. Elbette yasal ve etik olan her şeyin açıkça beyan edilmesidir. Ancak, ne söylediğiniz kadar (hatta daha fazla) nasıl söylediğiniz önemli. Bizim avukatın hatası, üstün körü bilgileri bir de üstüne ekleyerek karşı tarafa sunması, ve geçmişteki küçük bir sorunu, sürmekte olan bir felaket gibi yansıtmasıydı. Maalesef bizim takımın avukatı kendi kalesine gol attı. Biz de oyuncu değişikliği yaparak, ikinci devreye yeni bir avukatla başladık.

Central Park’a komşu olmak ister misiniz? (NEW YORK - POSTA 212) Doğa Tarih Müzesi’ne (The Natural History Museum) sadece sub-million unit below(anlamadım) olan 21. katta bulunan bu stüdyo daire, olağanüstü Central Park manzarası ve yeni mobilyalarıyla dikkat çekiyor. Modern çizgilerle restore edilmiş 600 metrekarelik bu stüdyo dairenin fiyatı Mayıs ayında 925 bin dolardı. New York’un en hızlı büyüyen emlak firması Nestseekers’da emlak danışmanı Ryan Serhant, bunun gibi klasik bir New York binasında, böyle bir konumda yenilenmiş bir daireyi 748 bin dolar gibi bir fiyata bulmanın çok zor olduğunu belirtiyor. Sahibi yaşından dolayı New York’u daha az ziyaret ettiği için satışa çıkan bu stüdyo dairenin sadece birkaç bina aşağısındaki 50 Central Park West’teki bir penthouse’ın fiyatı 48 milyon dolar. 15 Central Park West’teki bir penthouse ise geçen yıl 88 milyon dolara satıldı.


Kültür Sanat & Etkinlikler

13 Kasım 2013 Çarşamba

VİZYON

OSCARLARIN İLK HABERCİSİ

HALDU

N ARM

Haftanın en kayda değer filmlerinin başında “The Descendants” ve “Sideways” filmleriyle her zaman Akademinin gözdesi konumunda olmayı başarmış yönetmen Alexander Payne’nin son filmi “Nebraska” geliyor. Bruce Dern tarafından canlandırılan ana karakterin yol hikayesi daha şimdiden potansiyel Oscar adayları arasında geçmeye başladı. Çizgi roman Calvin&Hobbes üzerine bir

AĞAN

belgesel ve Sandy Kasırgası yardım konserinin filmi de ilginç seçenekler arasında.

NEW YORK’TA

New York binbir türlü kültürel, sanatsal, eğlence etkinlikleriyle dolup taşan müthiş dinamik bir kent. Gidilecek, gezilecek, görülecek çok şey var. Posta212 okurlarına hafta sonu kentteki

etkinlikleri

kültür etkinliklerden bir derleme yaptık

A MIDSUMMER NIGHT’S DREAM ● (Tiyatro) William Shakespeare’ın ünlü oyunu A Midsummer Night’s Dream, 2 saat 40 dakikalık performansıyla Theatre for a New Audience’da. Yıllardır klasik tiyatro alanında seçkin bir yere sahip olan Theatre for a New Audience, milyonlarca dolarlık tasarımını mimar Hugh Hardy’nin yaptığı Brooklyn, Forth Greene’deki yeni binasının perdelerini Shakespeare ile açtı. Direktör Julie Taymor, bu epik komediyi fastastik bir görsel şölene dönüştürüyor. Müzikler de kocası Elliot Goldenthal’dan. Klasik tiyatronun bu yeni mabedi, Taymor’ın sınırsız hayal gücüyle görkemli bir başlangıç yapıyor. » Bilet Fiyatı: 85 dolar » Mekan: Theatre for a New Audience » Adres: 262 Ashland PI Forth Greene Brooklyn

DEAR MR WATTERSON Siz de Calvin ile Hobbes’u çok sevenlerden birisiniz, değil mi? “Dear Mr. Watterson” belgeselinin çıkış noktası bu yaklaşıma dayanıyor: 1985 – 1995 yılları arasında yayınlanan bu çizgi dizi, nasıl oldu da bütün dünyada, çok farklı kültürlerden insanları aynı yerden yakalayabildi? “Calvin & Hobbes” çizgi roman karakterlerinin yayımından 18 yıl sonraki öyküsü beyazperdede. VİZYON TARİHİ 15 KASIM

DOMESTICATED ● Anna. D. Shapiro, 2 saat 15 dakikalık bu oyunda evlilikleri politik bir skandalla çatırdayan bir çiftin hayatını mükemmel bir yorumla sahneye koyuyor. Jeff Goldblum’un canlandırdığı Bil, bir seks skandalıyla çok zor duruma düşen siyasi kariyerini ve hayatını çaresiz bir şekilde kurtarmaya çalışır. Bil’in fahişelerle yaşadığı ilişkileri, karısı Judy (Laurie Metcaff)’yi dehşete düşürür. Evlilik ve tek eşlilik gibi kurumların günümüz toplumunda yarattığı ikilemlerin etkileyici bir dille anlatıldığı oyunda herkesin kendi hayatından bir şeyler bulması mümkün. Beklenilenin aksine oyundan mutlu son beklemeyin. Bilet fiyatları: 75-85 dolar » Mekan: Mitzi E. Newhouse Theater (Lincoln Center’da) » Adres: 150 W 65th St Upper West Side

GAZILLION BUBBLE SHOW Evde çocukların küçük bir kovada yaptığı sabun köpüğü oyununun dev bir gösteriye dönüştüğünü hayal edebilir misiniz. İşte kendini “köpük bilim adamı” olarak tanımlayan Fan Yang’ın çocuksu bir neşeyi bir sanata dönüştürdüğü performansını şimdi oğlu Deni Yang canlandırıyor. Yang, bu muhteşem gösteride köpüklerle zincirler oluşturuyor, balonların içine dumanlar dolduruyor, lazerler ve renkli çubuklarla tam bir düş ortamına sokuyor. » Bilet fiyatları: 44-89 dolar » Mekan: New World Stages » Adres: 340 W 50th St / Hell’s Kitchen

12-12-12

BANK OF AMERİCA WINTER VILLAGE AT BRYANT PARK

Sandy kasırgası üzerine herkes elinden geleni yapmaya çalışmış, yardım kuruluşları seferber olmuştu. Ekim 2012’de meydana gelen bu felaketin ardından bir grup müzisyen kolları sıvayıp özel bir yardım konseri verdi. 12 Aralık 2012 tarihinde yapılan konserin filmi olan “12-12-12” unutulmaz isimleri biraraya getiren bir arşiv niteliği de taşıyor: The Who, Bruce Springsteen, Alicia Keys, Bon Jovi, Eric Clapton, Billy Joel, The Rolling Stones, Roger Waters, Chris Martin, Michael Stipe, Kanye West, Eddie Vedder ve Paul McCartney. VİZYON TARİHİ 15 KASIM

Haftasonu biraz buz patenine ne dersiniz. Çocuklar, gençler her yaş için hem spor hem eğlence… Bryant Park’ın paten alanina ücretsiz otobüs kaldırdığını da unutmayın. Giriş ücretsiz, ama pateni “14 dolara” kiralayabilirsiniz. » Mekan: Bank of America Winter Village at Bryant Park » Adres: Sixth Ave, 40-42’nci St arasında. Midtown West

THE BEST MAN HOLIDAY Bir grup üniversiteli mezuniyetten 15 yıl geçtikten sonra bir Noel gecesi biraraya gelerek anılarını tazeler. Bu buluşma aynı zamanda geçmişte kaldığı sanılan duyguların ve öfkelerin de ortaya çıkması zamanıdır. Malcolm D. Lee tarafından yönetilen filmin oyuncuları arasında Terrence Howard, Sanaa Lathan ve Taye Diggs var. VİZYON TARİHİ 15 KASIM

NEBRASKA Haftanın bağımsız sinema örneklerinden olan “Nebraska” geç gelen şans ve hayata dair iddialı bir yapım. Oscarlarda şimdiden adı geçmeye başlayan “Nebraska” artık ömrünün sonbaharını yaşayan yaşlı ve alkolik Woody Grant’in hikayesini anlatıyor. Woody Grant piyangodan büyük ödülü kazandığını öğrenince, parasını almak için Montana’dan Nebraska’ya doğru uzun bir yolculuğa çıkmak zorunda kalır. Ailesinden kimse söylediklerini ciddiye almasa da yirmili yaşlardaki oğlu pek istemeyerek bu yolculuk sırasında babasının yanında yer almaya karar verir. Yönetmen Alexander Payne, oyuncular ise Bruce Dern, Will Forte, June Squibb.

AFTER MIDNIGHT ● (Müzikal)

Daha önceden “City Center” olarak bilinen Brooks Atkinson Theatre, cazın müzikal ve kültürel mirasını kutluyor ve cazın efsanevi ismi Duke Ellington’un zirvede olduğu yıllardaki müzik anlayışını temel alıyor. Cazın en önemli isimlerini bir araya toplayan 17 müzisyenden oluşan orkestra büyük caz prodüktörü Wynton Marsalis tarafından seçildi.

Orkestrayı ve kareografiyi Warren Carlyle yönetiyor. After Midnight, cazın en popüler olduğu dönemin tüm unsurlarını ustalıkla birraya getiriyor. Neşe, duygusallık, yetenekli şarkıcılar ve müzisyenler tam bir eğlence fırtınası yaratıyor. Cazın tüm Amerika’yı salladığı dönemin müthiş etkileyici, otantik bir yorumunu görmek isteyenler için kaçırılmaması gereken bir prodüksiyon. » Bilet fiyatları: 60-140 dolar » Mekan: Brooks Atkinson Theatre » Adres: 256 47th St Midtown New York

“REBIRTH RECENT WORK BY MARIKO MORI” ● (Sanat) Ünlü Japon sanatçısı Mariko Mori New Age felsefesiyle toleransın sınırlarını zorluyor. Mori, son çalışmasını üç bölümde tasarlamış: “Yaşam gücünün doğuşu, insanoğlunun doğadan koğuşu ve yaratıcı enerjinin yeniden doğuşu potansiyeli”. 35 unsurdan oluşan performansda heykel, kağıt, fotoğraf, video ve ses çalışmaları yer alıyor. Bilet fiyatları: Yetişkinlere 12 dolar, öğrenciler 10 dolar, çocuklar ücretsiz. » Mekan: Japan Society » Adres: 333 E 47th St / Midtown East, 10017

ROCK OF AGES Broadway gişelerinin yeni gözde müzikalı Rock of Ages, 80’lerin en hit 30 parçasını alıp, gösterişli bir dekorasyonun süslediği bir sahnede nefis bir komediye dönüştürüyor. Şarkıların adrenalini sürekli pompalayan ritmine ara verildiği anlarda da komedi hale getirilmiş striptizciler, komik sunucular, kısa kısa pek çok komedi unsuru ard arda dans ediyor. Eleştirmenlere göre Rock of Ages tam bir fast-food müzikal. Ancak parçalar bir araya gelince çok iyi kotarılmış ve lezzetli bir müzikal ortaya çıkıyor. » Bilet fiyatları: 70-165 dolar » Mekan: Helen Hayes Theatre » Adres: 240 W St Midtown West


Life & Style

LIFE& STYLE

ISABEL MARANT 1967 dogumlu Fransız tasarımcı Isabel Marant 1987 de Studio Bercot`dan mezun olduktan sonra ilk mücevher ve aksesuar line’nını tasarladı. 1990 yılında da ilk mayo ve triko koleksiyonunu cıkardıktan 4 yıl sonra kendi ismiyle tanınmaya başladı. 1995 yılının baharında ilk fashion show’unu düzenleyen modacı 2000 yılından sonra daha günlük ve ulaşılabilir fiyatlı koleksiyonlara yöneldi. Markasını acele etmeden adım adım büyütmek istediğini belirten modacı son yıllarda ikonik tasarımlarıyla takipçilerini

Nurdan Yüzbaşıoğlu

Çalışan anneler Ekonomik şartlar, artan ihtiyaçlar, şehir hayatı, eğitim seviyesinin yükselmesi gibi sayısız sebeple doğru orantılı olarak çalışan annelerin sayısı da her geçen gün artmaktadır. Bu durumun aile üzerindeki özellikle çocuklar üzerindeki etkisi de olumlu veya olumsuz olarak değerlendirilebilir. Özellikle küçük yaştaki çocukların annelerinin çalışması hem çocuk, hem de anne için gerçekten zor ve yıpratıcı olabiliyor. Hem işine karşı olan sorumluluğu hem de vicdan azabı ile savaşır durur bu durumdaki anneler. Çalışan/çalışmak zorunda olan annelerin ve çocukların durumunu etkileyen sayısız faktör var. Her yaştaki çocuk için farklı etkileri var annenin çalışmasının. Uzmanlar 0-3 yaş arasında tamamen anneye bağımlı olan çocukların anneyle geçirilen zamanın azalması durumunda depresyona girebileceklerini belirtiyorlar. Hal böyleyken küçük çocuğu olan ebeveynlerin bu kararı verirken çok iyi düşünmesi gerekiyor. Anne babanın beraberce konuyu masaya yatırmaları ve gerçekten çok şart değilse özellikle ilk 3 yaş döneminde annenin çalışmaya ara vermesi en doğrusu. Daha sonraki yaşlar için de durum çok kolay değil. Sürekli gelişen ve öğrenme sürecinde olan çocukların bakıcıların elinde onların vereceği bilgilerle ve değişen ruh halleriyle muhatap olmak zorunda olmaları gelişmelerini olumsuz etkiliyor. Özellikle iş hayatı yoğun ve yıpratıcı olan annelerin bozulan psikolojilerinin de evdeki atmosfere olumsuz etkileri olacağı kesin. Tüm bu olumsuz etkileri en aza indirmek için anne ve babanın işbirliği içinde olması çok önemli. İş dışındaki zamanların en güzel şekilde değerlendirilmesi ebeveynlerden birinin daha yoğun çalışması gereken dönemlerde diğerinin çocuklara daha fazla zaman ayırmaya çalışması durumun zorluğunu bir

13 Kasım 2013 Çarşamba

nebze olsun azaltacaktır. Aile içindeki iletişimin kopmaması için anne ve babanın maksimum çaba göstermesi gerekmektdir. Çalışma hayatı yüzünden çocuğunun başarılarından veya sıkıntılarından habersiz kalınması çocukları içine kapanmaya veya herşeyi dış çevreyle paylaşmaya yöneltmektedir. Bu durumda yanlış önerilere veya art niyetli yaklaşımlara maruz kalma olasılıkları da çok fazla artmaktadır. Çalışan anne babalar işten geri kalan zamanlarında çocuklarla doğru ve güzel vakit geçirmeye çalışmalı. Kendi çalışma saatlerine denk gelen vakitlerde onlarında spor veya çeşitli sosyal aktivitelerle sağlıklı ve güvenli ortamlarda vakit geçirmelerini sağlamalı. Tüm bu olumsuzlukların yanı sıra çalışan anne figürünün çocuklar üzerindeki olumlu etkilerini de göz ardı etmemeliyiz. Ekonomik olarak aile bütçesinin artması daha fazla ihtiyaçların giderilmesini sağlayacağından moral açısından etkisi çok olumlu olacaktır. Kararlı, çalışan, başarılı, kendi ayakları üzerinde duran kadın figürü özellikle kız çocukları için çok sağlıklı bir rol modeli oluşturur. Ayrıca uzmanlar tüm gün evde olan anne ve çocukların zamanla aynı evin içinde birbirlerini görmemeye başladıklarını belirtiyorlar. Önemli olan ne kadar süre birlikte olunduğu değil bu sürenin nasıl değerlendirildiğidir. Sonuç olarak iş ile ev arasında doğru bir denge kurulduğunda ve aile içindeki iletişim maksimum seviyede tutulduğunda sorunlar en aza inecektir. Aile fertlerinin anlayışlı, uzlaşmacı ve ilgili tavırları herkesin psikolojisine pozitif etki edeceğinden işten geriye kalan zamanda birlikte çok güzel vakit geçirme imkanı olacaktır. Evimize, işimize, ailemize gereken özeni gösterdiğimiz takdirde mutlu aileler ve dolayısıyla mutlu toplumlar yaratabileceğiz. Biraz gayret, biraz özveri..

oldukça arttırdı. Geçtiğimiz yıllardaki gizli dolgu topuklu ayakkabıları büyük ilgiyle karşılaştı. Bu sezon ise H&M ile anlaştı ve kendi çizgisini bu markaya taşıdı. 14 kasımda seçili H&M mağazalarında görücüye çıkacak olan koleksiyonun büyük ilgi göreceği düşünülüyor.

YENi ATLETİK TEKNOLOJİLER Her yeni teknolojik gelişme bizi daha fazla ekranlara yapışık hale getiriyor. Yine de bu yenilikleri takip etmemek imkansız, malum kimseden geri kalmak istemiyor insanoğlu. Bu kadar bilgi ve teknoloji yağmuru altında ıslanmadan yürümek hemen hemen imkansız. Bu yeniliklere en son “smartshirt” teknolojisi eklendi. Bu yeni

teknolojik jimnastik kıyafeti artık sizin kişisel antrenörünüz olarak çalışacak. Kulağa inanılmaz gibi geliyor ama kıyafete yer-

leştirilen sensörler sayesinde her hareketiniz kontrol ediliyor ve aynı zamanda kaydedili-

yor. Hareketi yanlış yaptığınızda titreyerek sizi uyaran smartshirt sayesinde artık salonlara tonlarca para ödemek ve vakit ayırmak zorunda kalmayabilirsiniz. Mobil uygulamaları da olan bu yenilik sayesinde tüm plates, yoga, fizik tedavi seanslarınızın verilerini de sağlıklı bir şekilde takip edebileceksiniz. Bakalım daha neler olacak.

The Brooklyn Museum The Fashion World of Jean Paul Gaultier: From the Sidewalk to the Catwalk, (Jean Paul Gaultier’nin Moda Dünyası: Kaldırımdan podyuma) Ünlü modacının ilk uluslararası multi medya sergisi, Gaultier’in 1970 lerden beri ilham aldığı yedi tema üzerine odaklanmış ve yaklaşık 140 haute couture ve hazır giyim tasarımlarından oluşuyor. Serginin en yenilikçi yönü, mankenlerin interaktif yüzleri ve üzerlerinde kullanılan audio-vizüel yansımalar. Tasarımcının kıyafetlerine ilave olarak yıllar içinde yarattığı aksesuarlar, eskizler, sahne kostümleri, filmlerinden bölümler, defilelerden gö-

rüntüler, konser ve dans performansları ilk defa bir araya gelerek, Gaultier’nin dünyasını bir bütün olarak sunuyor. The Fashion World of Jean Paul Gaultier: From the Sidewalk to the Catwalk , 23 Şubat 2014’te kadar The Brooklyn Museum’da görülebilir. Brooklyn Museum 200 Eastern Parkway Brooklyn, New York 11238-6052 Çarşamba : 11 am – 6 pm Perşembe : 11 am – 10 pm Cuma – Pazar : 11 am – 6 pm

1 dolara karnınızı doyurun Sarar, Beyaz Saray’a komşu oldu Erkek Giyim Mağazası Sarar, Washington DC’de Beyaz Saray’a yakın mağaza açtı. Ön hazırlıklarına başlanan mağazanın resmi açılışı öncesi “Turkish İmpulse’ adı altına görkemli bir defile düzenlendi DİLEK ESKİ BEZİRKAN NEW YORK - POSTA212

S

arar USA Başkanı Tunç Hepgüler, şu anda 15 mağazalarının olduğunu ve 100 mağaza hedefleri doğrultusunda emin adımlarla ilerlediklerini söyledi. Amerika pazarına 2001 yılında girdiklerini belirten Hepgüler, öncelikle pazardaki faalıytetlerine toptan olarak başladıklarını ve perkandeye ilk olarak 2002 yılında girdiklerini ifade etti. İlk mağazalarının Upset Newyork’taki Woodbury Outlet’te açtıklarının belirten Hepgüler, “İlk başlarda outletlerle başladık. Piayasaya direkt girebiliyorsunuz. Cadde mağazalara direkt girmek daha riskli. Daha az riskli olduğu için outlet mağazaalri tercih ettik” dedi. 2007’de ilk cadde mağazalarını Madıson Avenue’da açtıklarını kaydeden Hepgüler, “Orada açmamızın nedeni oradaki işadamlarına daha yakın olmak hem

de otelin altı olduğu için de turistlere ulaşmak. İlk açtığmız yıl ekonomik kriz nedeniyle zor bir süreç yaşandı. Ancak daha sonra kendini 2 yılda topladı” diye konuştu. ÖNÜMÜZDEKİ YIL 20 MAĞAZA Şu anda Amerika’da 15 mağazaları olduğunu, bunların 7 tanesinin outlet, 8 tanesinin de cadde mağazası olduğunu ifade eden Hepgüler, şöyle devam etti: “Outlet mağazalarımızın yanısıra Madıson ve Wall Street gibi büyük mağazalarımız var. Washington DC’de ‘Turkish İmpülse’ adı altında görkemli bir defilenin ardından Büyülelçimiz Sayın Namık Tan’ın katkılarıyla resmi açılışı yaptığımız mağazamız ile Beyaz Saray’a yakın bir mağazamız oldu. Bu mağazamızda siyasetçiler ağırlıklı müşterilerimiz olacak. Ayrıca önümüzdeki yıl Kanada’da iki, Chicago’da da bir mağaza açmayı planlıyoruz. Önümüzdeki yıl 20 ma-

ğaza olacağız.2020’de 100 mağaza hedefimize emin adımlarla ilerliyoruz. Burdaki amacımız Türk kalitesinin ve imajını tanıtmak.” 2 yıl sonra açılması beklenen Amerika’nın en büyük alışveriş merkezi American Dream’de de yer almayı hedeflediklerini dile getiren Hepgüler, öncelikli müşteri hedefleri olan turşitlere bu yolla daha kolay ulaşacaklarını ifade etti. Hepgüler, “103 milyar dolar, İspanya’da 52 milyar dolar turistlerin harcama miktarı. Amerika, en fazla turist çeken ülke bakımından 2’nci sırada olmasına rağmen turistlerin yaptığı harcama bakımından birinci sırada. Dolayısıyla turistlere ulaşma konusunda burayı çok önemsiyoruz” dedi. Amerika pazarına girme konusunda önerilerde de bulunan Hepgüler, girişimcilerin pazara girmeden önce çok iyi operasyonel ağı oluşturmaları gerektiğini, pazarda çok iyi fiyatlandırma ve kalite standardı oluşturmaları gerektiğini sözlerine ekledi.

Şehrin göbeğinde China Town adı verilen Çin mahallesine gittiğinizde, Mosco sokağına döner dönmez karşınıza çoğunluğunu kadınların oluşturduğu bir kuyruk çıkıyor. Oldukça hızlı ilerleyen bu kuyruğun son bulduğu yer Amerikalıların “hole ın the wall” diye tabir ettikleri duvardaki delik büyüklüğünde küçücük bir dükkan

DEMET DEMİRKAYA NEW YORK - POSTA212

İ

ki Çinli kadının tüm gün sipariş aldıklar ve anında pişirdikleri ‘dumpling’ adı verilen bizdeki mantıya benzer bu hamurların içine isteğe göre sebze veya et (domuz) konabiliyor. Daha sonra ister kızartılarak isterse haşla-

narak size servis ediliyor. Herbiri aşağı yukarı 5 cm büyüklüğündeki bu ‘Çin mantısı’nın 5 tanesi bir öğün yemek ve bunun bedeli ise sadece bir dolar. New York şehrinde bu bir mucize! ‘Fried Dumpling’ sabah saattlerinden gece yarısına kadar aynı yoğunlukta işliyor Sadece 5 kişinin aynı anda oturup yemek yiyebileceği bu kü-

çük işletmenin müşterileri darlık sebebiyle aldıkları dumplingleri daha ziyade özellikle de hava güzelse Colombus Park’ta açık havada yemeği tercih ediyor. Sahibi iki kadının İngilizcesi sayılar ve hangi yemeği tercih ettiğinizle sınırlı. Çünkü Mandarin ve Cantonese dillerinde konuşabiliyorlar sadece.


TWITTER’IN SÜRPRİZ STARLARI Twitter’ın en önemli süper starlarının Katy Perry, Justin Bieber ve Lady Gaga olduğu herkes tarafından bilinen bir gerçek. Bu starlar, Başkan Barak Obama’dan daha fazla kişi tarafından takip ediliyor

NEW YORK - POSTA212

T

witter’da en çok takipçisi olanlar listesinde, 46 milyon 897 bin 193 takipçiye ulaşan ünlü şarkıcı Katy Perry, 1. sırada yer alıyor. Tahtını Perry’ye kaptıran Justin Bieber, 46 milyon 733 bin 417 takipçi sayısıyla 2. sıraya düştü. Pop ikonu Lady Gaga ise 40 milyon 455 bin 170 takipçisi sayısıyla 3. sıradaki yerini koruyor. Sosyal paylaşım sitesi Twitter’da, en çok takip edilen ilk 200 kişi arasında sürpriz isimler de yer alıyor. Gençlerin gözdesi İngiliz müzik grubu One Direction, Twitter’ın en popüler 6 hesabına sahip. Grubun solisti Harry Styles, 17.4 milyon takipçi sayısıyla 22. sırada bulunuyor. Grubun diğer dört üyesinin her birinin takipçi sayısı 11 milyonu aşıyor. Komik ama gerçek olan bir durum ise Twitter’ın

en büyük rakibi olan Facebook’un Twitter’ın en popüler 50 hesabının arasında yer alması. Facebook’un, Twiteer’da yaklaşık 12 milyon takipçisi var. Brezilyalı yazar Paulo Coelho’nun, 140 karakterden oluşan cümleler kurmak isteyeceğine inanamayabilirsiniz ama, Coelho’nun 8.7 milyondan fazla takipçisi var. Listenin 83. sırasında yer alan Coelho, “Bence Twitter bir sanattır. Çünkü insanlarla iletişim kuruyorsanız nasıl özetlemeniz gerektiğini öğreniyorsunuz” diyor. Twitter’ın en popüler bir başka hesabı ise astrolojiyle ilgili olan Ramalan Indonesia. Açık bir şekilde görülüyor ki astroloji birçok ülkede olduğu gibi Endonezya’da da önemli bir mesele. Bu hesap, 7.2 milyon takipçiyle Twitter listesinin 110. sırasında yer alıyor. Sosyal paylaşım sitelerinde krallıklardan birini görmeniz pek

mümkün değildir. Ama yaklaşık 3 milyon takipçisiyle listenin 456. sırasında bulunan Ürdün Kraliçesi Rania, son derece aktif bir Twitter kullanıcısı. Kraliçe Rania, takipçilerinden gelen soruları yanıtlamanın yanı sıra röportajlar veriyor. Twitter’ın en hızlı kullanıcılarından Justin Bieber’ın annesi de bu platformun ünlülerinden. Pattie Mallette, oğlunun ünü sayesinde 2.7 milyon kişi tarafından takip ediliyor.

www.posta212.com • • YIL 1 • SAYI 26

EMEKLİ CENNETİ ABD ŞEHİRLERİ Emekli olunca hayalinizdeki yaşamı kuracağınız ABD’deki şehirleri sizin için araştırdık. Ve ABD’de emekliliğin yaşanabileceği en iyi 6 şehri belirledik. Emeklilikte mutluluğun anahtarını bu şehirlerde bulabilirsiniz…

E

(NEW YORK –POSTA 212)

meklilikten beklentiniz kültür gezileri yapmak, yüzmek ve güneşlenmek, lezzetli yemekler yemek, sinema, ti-

yatro ve galeri açılışları gibi faaliyetlere katılmaksa eğer, sizin için hazırladığımız ABD’de emekliliğin yaşanabileceği en iyi şehirler listesini mutlaka okuyun. En güzel emeklilik fırsatı sunan şehir-

lerin listesi nüfus, ev fiyatları, yaşam maliyeti ve boş zaman aktiviteleri dikkate alınarak oluşturuldu. İyi bir birikiminiz varsa ve emekliye ayrıldıysanız şu 6 şehirden birinde yaşayabilirsiniz:

MINNEPOLIS - MINESOTA

HONOLULU - HAWAI

SCOTTSDALE - ARIZONA

Minesota eyaletindeki göller şehri Minneapolis, müzeleri, profesyonel spor takımları ve uluslararası havaalanıyla emeklilere birçok fırsat sunuyor. 392.900 nüfuslu Minneapolis’de ortalama bir evin fiyatı 209.500 dolar.

Arizona eyaletinde bulunan 223.500 nüfuslu Scottsdale, eyaletteki en büyük kent olan Phoenix’in merkezinden sadece 20 dakika uzaklıkta. Scottsdale’da ev fiyatları ortalama 375.000 dolar. Eğer sanatsal aktivitelerden hoşlanıyorsanız Scottsdale tam size göre bir yer, çünkü kent zengin bir sanat geleneğine sahip.

PROVIDENCE- RHODE ISLAND

13 Kasım 2013 Çarşamba

Kainat güzeli

VENEZUELLA’DAN (MOSKOVA) Rusya’nın başkenti Moskova’da düzenlenen 2013 Kainat Güzellik Yarışması’nı Venezuela temsilcisi Gabriela Isler kazandı. İkinci sırayı 23 yaşındaki İspanyol güzel Patricia Rodriguez alırken, 22 yaşındaki Ekvadorlu yarışmacı Constanza Baezz üçüncü oldu. 25 yaşında ve 180 santimetre boyundaki güzel, Flamenko dansçısı ve televizyonda sunuculuk yapıyor. Yeni Kainat Güzeli hayatının en önemli işi olarak annelik olduğunu düşünüyor. Evde kalmak için her bir fırsatta sevindiğini itiraf eden Isler, annesinin kendisi hep dayanıklı olmayı ve asla pes etmemeyi öğretini anlattı. Bu yüzden Gabriela, “Kadının altından kalkamayacağı bir başarısızlık yoktur” sloganını kullanıyor. (ITAR-TASS)

Hawaii adalarının başkenti ve 390.700 nüfusuyla en büyüğü Honolulu ise listedeki en pahalı şehirlerden birisi. Hawaii denince akla ilk gelen yer olan Honolulu’da ortalama bir evin fiyatı 425.000 dolardır. Kosmopolit bir şehir olan Honolulu, kumsalları, yemyeşil tepeleri ve rengarenk gün batımıyla size büyülü bir dünya sunuyor.

Rhode Island eyaletinin başkenti ve 178.400 nüfusuyla en büyük şehri olan Providence, Brown Üniversitesi ve Rhode Island Sanat Okulu sayesinde sanat aşıkları için en güçlü kültürel kokteyllerden birini sunuyor. Ayrıca, Johnson & Wales Üniversitesi Mutfak Sanatları Fakültesi’de en lezzetli yemeklerin tadını çıkarabilirsiniz. Providence’da ortalama ev fiyatları ise 156.000 dolar.

MIAMI - FLORIDA

Florida eyaletinin büyülü şehri Miami’de muhteşem kumsalların ve nefes kesici havanın yanı sıra herhangi bir dile ya da yemeğe rastlayabilirsiniz. “Latin Amerika’nın Başkenti” unvanına sahip Miami, 413.900 nüfusa sahiptir. Eğer Miami’de bir ev almak istiyorsanız ortalama 200.000 dolar ödeminiz gerekiyor. California eyaletinde bulunan Huntington Beach, listenin en pahalı şehridir. 194.700 nüfuslu şehirde ortalama bir evin fiyatı 625.000 dolardır. Dalgaları ve sörf yarışlarıyla ünlü olan Huntington Beach, aynı zamanda uzun kumsalları ve tarihi iskelesiyle emekliler için yaşanacak en güzel şehirlerden birisi.

Yüzlerce ölü yunus karaya vurdu WASHINGTON - Rekor sayıda yunusun enfeksiyon nedeniyle Amerika’nın doğu sahillerinde karaya vurduğu ve öldüğü bildiriliyor. Yetkililer, Temmuz ayından bu yana sahile vuran ölü yunus sayısının 753’ü bulduğunu, normal koşullarda bu sayının 74 olduğunu belirtiyor. Rakamın, 1980’li yılların sonunda görülen ve yunusların sayısını ciddi biçimde etkileyen toplu ölümleri de geçtiği belirtiliyor. Uzmanlar, ilerleyen aylarda daha fazla ölümlerin yaşanmasından kaygı duyuyor. Ölümlerin “morbillivirüs” adı verilen ve bağışıklık sistemini zayıflatan bir enfeksiyona bağlı olduğu ve bu enfeksiyonun insanlarda kızamık hastalığına yol açan virüse çok benzediği belirtiliyor. 1980’li yılların sonunda Atlas Okyanusu kıyılarında görülen ölümlere de bu virüsün neden olduğu belirtiliyor. Uzmanlar, virüsün yunuslara nasıl bulaştığı ve neden bu derece ölümcül olduğu konusunda emin değil. Aynı virüsün bu yıl içerisinde sahile vuran bazı balina türlerinde de görüldüğü belirtiliyor. (VOA)


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.