Platform Dergisi Sayı 6

Page 1

ililil]lilllillililililt fift 4ili96502r604504il rrnr 1)1, \ l-F( )lt\ I {{ = p_ §, o 3 ou !D o-(D t q oCq) (D = w§)aoo);(-o.) =T o)s =d o., z FIEAP E,g= r-l €' N 1613-8I121 Deutschland, Belgien 4,50 EUR Holland 5,25 EUR, Österreich 4,70 EUR I 65026 == -= ä a F 8H Eü s-19 *= ilF äi i= EISS ZeitschriftfürWirtschaftslebenundKultur llsDünyasrveKültürDergisi lYrl:1 lSayr:6llKl -2005 @A : B' @Enr-tn @ :r------l! E:lLrl,l -Y ^ril F: IIili'='SEA --. r a Ar r -I \ » it rrt = §,4n \ i} E J 1 7 \ I I .I Gt\, I T t
kendilerinden
HIOBIR BA TESADUF §ABI DEGITDIR... I I \ t I }\ ,r,l ri l' ITI ! m a IKI o I I t 't \r { T I I GAZETE I DERGI I KITAP I REKLAM DAN|§MANLTÖr KATAL0G I AFi§ I EL TLANLART I GRAFTK TASARTM HTZMETLERT KURUMSAL KiMLiK I LOGO TASARIMLARI I MEDYA PLANLAMASI Fon: +49.6105 Starkenburg S 29999lFax l6 | D - 64546 Mörfelden-Wa 49.6105 70299 88 lwww. klrm.de I E , \ I /. ! I t\ I tl \ I / Werbestudio GmbH
En iyi yöneticiler,
daha uzun yasayacak imparatorluklar kurmak iqin mücadele ederler. Ve bu yolda tesadüf denilen hiEbir qeye de§er vermezler. 0nlar, bagarrnrn tanrtrmla geldi§ini bilirler... E§er, sizden daha uzun yaqayacak bir firma sahibi olmak gibi bir hayaliniz yok ise, lütfen bizi aramayrnl
o)! @ o!Co3 o! o;;i3 ooü = o co-o;;3 oo 3Oe !'OE Eo* EOäi F,= §oEooo \,t § z. o z, CE IJ.J z. TE Hä EEsä-uzJlro-1(!lo>f.=FJ iiE* 5 3;E H riEYÄEJ EAPE §§ a (D aa §N s \ \ a\ a\ § s EE3'E(E 6 o.li8==l:!Ef:(Eq*5! E g;E ä c, 5.: > r-o :-8E EE -!U=a)=8ä§ = o; .-9 uEäaE: a .O]!g g q ?-e -o -Y Y'6 o oo o= (l) o.(\ o.= F OF O:i (E oop ci -g >äDO c(§=!;a>gO=E€o>-oSüEäB-6a;,5:E g5><' x EE (E: = cLc+< .B ilä oiE Pä-=ä ägEägEH g,E B * S E qP E.!ffi+gEEäT:ol9-!I 1r <C.) E 9,= e; E H"E öE E 8€ ,, r| |l J i, r ),,ri :rr:*:id,l \ tI 'ü f: I , , tti.,\ lr 'j / § T t;:-\F§ 'CEl .i; g I +I* * G 6E z UJctE (5 zo(5o5 J CJ - UJJIIJEGJIJ = IIJF g) G, out CJ UJE J 00 = J(J JE.JNEtoOXo: ß3EEEZE f F .f q)-.äE, ä 6 Si EEE 'c j >o E :BEäES,o)QOiX ,E» F ö 6.ruö.XEE E E--E at E &ä >o olg c !? o.= .- §REEEü .Nc'6 -oo o o) c'il o)J 0) E =oN o) EtE,fi'E ä.ry 6 > c'E EE 3ä "._ a6ggEE . E 8E '*'Eg, o: .!9 b§=,9ao E: X 8EE€äNo(D(§öo tr"-C I ll .e E -ö.E = o.= c'! aöf;äsE E AIE P c-EtDi ä# " 8:E.tr.§*'qro9'E * O OEE Y x? 5ä5 g gE g Bla ä* or P = =;äoö8.0.ü'= >!?c §e H b€ aa I W \ I II I $ vy I k ++* IiII J oG,EFoaulk(.:, = = o JUJFo5FEooUIG UJc)J .g = f;o oüFGooIJJG, G 5 0c.: gc,oEo c(1, c .Ecool-!<poIE lt, 6iEE5!xc6BT ojo§ o(ubE .NcY6 o)ooEo.9c _5E') §c(§ =fo q, vooo -o C t'.) E *'.E E o=tr cG'> o o) EN>L- OEgäE" EE6.? tää ar > E'f E 5 =§g:o.'-Et)5EB9€ EE5:BHEe g H g l}§§§§ c r i! EE Eä I o, of N= (tr :ögo§OEE9. ,Y E E=fr o .i!o =sEPEf =E ß >\ -.c § o€E3d 3 F EE9.sEts =EEE-^üEt/,x*= E c=i0, :iXEE o !!FE c o.= =EE=§EE.3Y N6 § o> c o.9c.,OE -=.=€L I i:q6'. § §E E.B -c)E-SaeeSI'§ ä.. i E X-'N =lt HE ^sJ;E€§§ il r F a ffi I "lg il *t*Ii IIiIi III* * UJ CJ f;5clJE,o = = C) = lUC)5f =J = UJE - = o = lUC'f;5 o. - GoF = o = (\ N § § § \ \§ § oI\ tr, = oFz rutr a x GII E -t F vä. TI ,| l! I l) --_--
Alrnanya'daki I 5 enstitüde isteginiz do§rultusunda esnek gekilde Almanca ö§renebilirsiniz. Se1im sizin: l'ogun ve süper yogun kurslar Meslek iqin özel kurslar likonomi ve kültür kurslan . lste§e göre tlireysel kurclar Qocuk ve 6;enqler iqin kurslar Nlesle§inizde bilgili ve tecrübeli ö§retmenler modern ö§renim ve derc metodlan ile farkh kültürlerden gelen sizlere ders vermektedir. Etüt Merkezi, ba$mslz ö§renme ve bilgisayar destekli qahgma yerleri Cenig kapsamh kültür ve bog zamanl de§erlendirrne etkinlikleri Aile yanmda veya konuk evlerimizde konaklama imkanlan 50 ytlllk tecrübeye dayanan Alrnanya'nrn 1 5 Enstitüsülnden yararlanabilirsiniz Bilgi ye danrgma: Goethe.lnstitut Zentrale Tel. 089.1 5921 200 r E.mail: esb@goethe.org rl §. 11 tt I I? I 71 , goethe.üe ny www. I @ 00EIltE-til$trur

editör editor(rr rplatforrr,onl ne.de

Platform'u, Platform yapan lar.

Platform'u bagrndan beri takip eden okurlanmrz, qizgimizi, yayrn politikamlzr da gözlemleme imkanr bulmus olmalrlar. Kaliteden odün vermeksizin, sürekli kendini yenileyerek ve agarak yoluna devam eden Platform Ailesi'ni biraz olsun size tanrtmak istedim bu sayrda. Elbette bütün arkadaglarrmrzr burda tek tek anmam biraz güg olacak. Bazrlannr bu yüzden gelecek sayrya saklryorum.

Derginiz Platform, dolu dolu 96 sayfa ile, bir kitap kadar hacimli. Elinize aldr§rnrz bu derginin her sayrsr igin dünyanrn ge5itli yerlerinden yaklagrk 30 kiginin galrgtr§rnr biliyor muydunuz?

Sabah ve Cumhuriyet gazetelerinden sonra bir dönem Kanal 7 Haber Müdürlü§ü görevini yürüten usta gazeteci arkadagrmrz irfan Ergi, Platform Ailesi'ne katrlan yeni dostlarrmzdan... Ergi, bundan böyle Platform sayfala n nda yeralacak.

Gazeteci-yazar Nuh Gönültag, istanbul'da dergimiz igin ekonomi ve sosyal konularda Qalrsacak bir ekip olugturuyor. Bu konuyla ilgili geli5meleri sizlerle ilerleyen sayrlarda paylagaca§rz.

Uzun yrllar Türkiye'de Ekonomi Haberleri editörlü§ü yapan tecrübeli gazeteci Hüsniye Varol da, önümüzdeki sayrdan itibaren Platform Ailesi'ne istanbul'dan katrlan yeni isimlerden sadece biri.

De§erli Faruk Arslan da, Kanada-Toronto'dan katkrda bulunacak bundan böyle. Faruk, savag yrllarrnda Azerbaycan'da birlikte galrgma imkanr buldu§um, birkag kitaba imza atmrg, tecrübeli ve ara5trrmacr yanryla takdir etti§im gazetecilerdendir.

Ali Qimen'in anmamak olur mu? Ali'ye, "Vietnam'dan Felluce'ye, özgürlü§ün bedeli baghkh bir yazr istiyorum" dedi§imde, "Bir hafta sonra elinde üstad" dedi. Ali'ye istedi§im yazrnrn sadece baglrsrnr söylemek yetiyor. Yazl uslübu ve donanrmr ile dikkat geken Ali §imen'in kitaplan da bulunuyor.

Ya gizgileri ile dergimize büyük bir kalite ve özgünlük kazandrran Da§rstan Qetinkaya!

istanbul Fatih'teki atölyesinde Do§an Medya Grubu, Yapr Kredi Yayrnlan, Zaman Gazetesi gibi birgok kurulug igin galr5an ve slradrgr gallgmalar ortaya koyan Dalstan, filozoflarr andrran gizgileriyle dügündürüyor. Neset Ertag hayranr olan Da§rstan'a, bu sayrda NeSet ErtaS röportajrmrzla selam gönderiyoruz...

Bulmacalanmrzrn mimarr Yücel Ergüneg, hayattn labirentlerine kutular gizmeye galrgan, yrllann eskitemedi§i, sa§lam bir dost.

. .

Bu sayrdan itibaren yazlarnt okuyacasrnrz Hüseyin Gökge, benim iB yrl ewelki, Genel Yayrn Yönetmenim. Gazeteci-yazarlr§rnrn yantstra, baganlr bir igadamr. Bir'Abi" olgunlu§uyla yazr teklifimi kabul etti§inde gok mutlu oldum.

Bu kadar dost arasrnda Moskovalr Osman Sänmez'i saymadan olmaz. Moskova'da ZAMAN, Yeni $afak ve Star gazetesi igin galrgan, ardrndan ticari hayata atrlarak "fabrikatör" ünvanrnr da alan Osman'a, Moskova'ya gidece§ini o§rendi§im zaman, "Komünistler Moskova'ya" diye takrlmtgtrm. Osman, Moskova'ya gitti ve hem gazetecilik vizyonunu geligtirdi hem de, aynr anda ig kurarak, bir qrsrr agtr. 20 yrla yaklagan dostlu§umuz olan Osman'rn, ilging yazrlannr ve de§erlendirmelerini bundan böyle dergi mizde okuyabileceksiniz.

60'lr yrllarda bir Türk, bir Gymnasium önünde resim geKirir ve "Benim kzrm burda okuyacak" der. o Türkün krzr, büyür ve hakikaten o okulda okur. Ardrndan Türkiye'ye gider ve ö§retim üyeti§ine kadar yükselir üniversitede. Bu ilging öykünün "kügük kz/' §ebnem, Platform kalitesinin ve özgünlü§ünün arkasrndaki görünmez kahramanlardan sadece biri. §ebnem Bahadlr ve Dilek Dizdar, Platform'a inanan, katktda bulunan iki güzel isim.

Osman §utsay, Gürsel Köksal, Mehmet Koca, Zeki §ahin, Mahmut Qebi, Av. Macit Karaahmeto!lu, Güray Öz de, bu derginin igeri§ine zaman zaman önerileriyle ve destekleriyle önemli katkrlarda bulunan Platform dostlarrndan.

Yazrsrnr büyük bir keyifle, biraz da duygulanarak okuyaca§rnrz Eyüp Kökqe, AB konusundaki perspektiflerinden yararlanaca$rnrz Prof. Dr. Faruk §en ve "hepimizin bilge a§abeyi" DoE. Dr. Yagar Bilgin de Platform'u yayrn serüveninde fikirleriyle yalnrz brrakmayan tanrnm rg isimler arasrnda yerahyorlar...

Sevgili okurlar!

96 sayfahk özgün bir dergiyi okurken, arkasrnda ne emeklerin yattr§rnr, ne dostluklarrn bulundu§unu belki görmeniz mümkün olmayacaktrr... Platform bir enerji yayryor. Yaydr§r enerjiyi, iste bu kadar kaliteli dosttan, omuzlayandan alryor...

Gög tarihinin en iyi ve en kaliteli Türk dergisini okurken, bunlan bilin istedim.

Bu arada Keseka§rdr'na yazlar gelmeye baSladr. Daha tazla bekl iyoruz. Hazr r[ klan m rz sü rüyor.

Nice güzel Platformlarda bulusmak üzere...

PLATFORM ] iKi 2OO5 3

ehlbi r herausgeber ikiim wdag Srnbtr M.iklim.de

retmeni,' chelrdakteur s€bahaüin CeL*i @hbi@plettom-mlire.de

haber müduru I irlan€r8i eEr@platbmfflim.d€ kmrdinator muhsin cqdan c€ylan@atidm-mlire.de

yayf klru! redaktion *bahattin Celebi, rehrEt lca, irlan eBi, muhsin eyhn, ulrilc brandho.d, §ukrü uyanrk, bedi ilbey, sja tüüoler, akv 6zdemil rcdäktim@dattdn-mlire.& rkuk dafrsmaf L av, mit kamhm€toälu ka@hn€toglu@pbttüm-mlire.de - j. rl I

l"

I at ':

prol. dr faruk ten, eyüp kilkce, feyä balakbabalar, ali qiren yücel e.günes daästan qetinkaya laruk a6lan 6run gka, öß tizcn. ffin sänro muhamme{ mrtek, erdal pekta§, ali ünal I §ule krlEaßlan

eklarn / an:eigen i aa cakr, baytEn kElhan teleion +49 (0) 6105 702 99 99 lelefax +49 (0) 6105 7O2g 8 aEdSs@plaüm-mlire.de

suelle kofzeptron I ildim Srnbh m.ildim.de webnraster ldpr yülsel

adr6,' anghntt d6 verlags sta*mbuE *. 16 64545 m6deldeo-waltlaf teleton +49 (0) 6105 7O2§ 99 telefar +49 (0) 6105 702 99 88 nternet ww.platfurmslim.de ffi.daftmdergä.n€t e-mail in@plaltqmdlire.de info@plaüormd€rgisi. n€t :i .a

r, güshasrcil017912941679 '','. önerözmn 0171 14222532 ''. abdunahman biger Ol77 I 689 2294 evgi kayaba$ +9o Y2 432 07 51 nuh gönütta§ +90 533 38 80 71 , ir kökel gör +31 522 96 83 59 .:: 6man sänrez +70 95 96 95 415

istanbu bÜrGU hü$ire varol, öl«es bö+ükbasr (rek am) tel€ton +90.212.347 70 44 tetetd + .2122135230

Platfm'da yaynlanan, yazr, haber, fotograf, makale re ta6fimE€ hazrrlanan reklamlar lklim GmbH'nrn yazlt izni olmadan hicbir sekilde kopyalamma w kullanrlama. Deßimiz, yayrnlanan bütün haber ve fotogEfrardan sorumluduI Makaleleden yazarlan, Yayrnlanan ilanlann iqsiEinden ilan shipleri $rumludur

Platform, Basn Ahhk llkelsi're uymyt taahhüd eder' (c) Copyrighl 2004-2005 iklim Verlag GmbH

PLATFORM, Avrupa Tü* Yedar ve Samtqrhr Birligi ile Awpa Türt C€zeteciler BirliEi üy€5idir

EEtEinu]€sweis: Zrei rcmtlich Eremphrc:5500. \ffi: UMS Vertrieb GmbH, Dsrbche to6t Der Eiuelverkaulspreis beträgt 4,50 Eum Alle Rshte rcrbehalten. Nrchdruck, Aufnahme in 0nlineDienste und lntemet nur nah wrtcriger rhrittlicher Zustimmung d5 Verla86.

AbqE 0q€ri Ublan lakrm lHNi)

Almanya ici ylhk 6 eyr

C .< \ d I a a (u \-l ciE

:bu sayda

Au*P'nl or, i7i ua an ka[*o{;Tii0./<a(orc7iri...

Basbakan

Basbakan Tayyip Erdo§an'dan Platform'a özel agtklamalar AB'ye katkrmz gok olacak

_Plaform'un iginden

Qahgan kadlnlar igin kazanma stratejileri

Zen$n'Almancr'masahnrn sonu l8l Politikacrlann "ig"i cok ll-ll Brüksel yolu Ikakau'dan geqer l2-ll Zügürdün Qenesini yoran yöneticiler [(iJl Geceyanst generali: Putin lTtil Sen hiq buraya geldin mi hemserim? [lt8l Futbolun yeni "Sultant" Fatih Tekke lllJl Selyit t{amit'in yel degirmenleri lri ll

fi:, j? :
lilrllfil
lrt\; ' a r!,lr:,
o)
grall k"ta9
ir n
Almanya
ffi.da{rum{liß.@äbdE
24 EUR.
dt$ yrlhk 6 sy 45 EUR.
abüE@platlom.0lirc.de Banhßdinduri& Comrezbank, Konto Nr: 2904100 BLZ: 50040000 rssN l6l3 8lr2 Printed in Gemany
Küba, puro ve bizim Muhammed Modern ga§rn Karacao§lan't Mustafa Keser I 74 5 5 I 4lPLATFoRMIikil2005 ( ) Kapak 32 ? C \ ,'l ,l /

Yl :1 lSayr:610212005

_YorumIar

Plaform'u, Plaform yapanlar I Editör [11 Tiirkiye'nin AB'ye tam tiyeli§i nereye gidiyor? | Prof. Dr. Faruk §en ll | | Bana, bu sehirlerden sorma I Sebahattin Qelebi l2{il Ne olacak bu Avrupa'nrn ha[i? | Mehmet Koca li{i Nigin qoculilarunrl egitemivoruz? | Muhammet Mertek lisl Rusya'ya niqin yatrnm yaprlr? | Osman Sönmez I lil Kadrnlann gticüne gtiq: katacak 7 altrn kural | §ule Ifuhsarslan [t.i(il Siyah beyazdan renkliye dönügen fotogrerllar I tryüp Kökse ltl-21 Qizgi

16 Kadrn igin "aslr" güzeli görmek Miss Deutschland Ash Bayram Müzik Göynümüz hep seni snlot': Neget Erta5 Tarih
"Tann sen
Porfe Bir "bilgin" doktor: Doq. Dr. Ya5ar Bilgin Almanya Folitil€ Kendisine do§ru yürüyen adam Joschka Fischer 50
"Gergeklik seni özgür klar..."
Yüzbagrnrn hikayesi
bilan" Yüzbagrm!
Dili
Da$stan Qetinkaya [1)t;l 68 32 I R'DA /14/.14 oBoo roo 5a oo wow roP KAPi p1495 ***** hirla Tdefo.! 7-/ BENTOU PLATFOBM iKi i 2OO5 5 t t, nf \ -a r EA ) / DAHiL \al l,lr tlr t-f §r \ / I IJ
I

Almanya yolaulluk krskactnda

Almanya'da halkrn yüzde 14'ü yoksulluk srnrnnrn altnda yasryor. Alman Hükümeti'nin resmen aqrkladr§r'2. Zenginlik-Yoksulluk Raporu'na' göre, Almanya'da yoksul lann oranr 1998-2003 döneminde 12.1'den 13.5'e yükseldi. 1.1 milyon gocuk ve gencin sosyal yardrma muhtag oldu§u Almanya'da, 4 kisilik bir ailenin yasamak iqin ortalama 1550 Euro kazanmasr gerekiyor. Yoksulluk artrgrnrn ana nedenleri olarak ekonomik büyümenin azalmasr ve yüksek igsizlik gosteriliyor. Giderek daha qok insanrn daha aza, daha az sayda insanrn daha goka sahip oldu§u Almanya'da, gelir da§rlrmrda bozuluyor. Yoksullann aksine zenginlerin toplam gelir igindeki paylan yükselme gösteriyor. Almanya'nrn yüzde 1'lik zengin kesimi, 1998 yhnda toplam gelirin yüzde 1O'una sahip oldu. Almanya'da 775 bin Milyoner bulunuyor. Almanya nüfusunun en zengin yüzde 1O'luk kesimi, toplam safi milli hasrlanrn yüzde 47'ine (2.35 trilyon Euro) sahip bulunuyor. Almanya'da 2003 yrlr ilk yansr ortalama hane geliri vergi ve sosyal kesintilerden sonra net 27 7 1 Euro'yu buluyor.

Almanya borq bata$na iyice saplandr

I ,

Schroder, vergileri düsürecek

Almanya Basbakanr Schröde( istihdamt arttrmak ve yattnmlart te5vik amacryla vergilerde indirime gideceklerini agtkladt. Gerhard Schröder, kurumlar vergisini yüzde 2S'ten 19'a indireceklerini, go§unlukla gelir vergisine tabi kügük ve orta ölQekli isletmeler iginde, bazr mali kolaylrklar getirecekleri müjdesini verdi. indirimler nedeniyle kamu bütgesi gelirlerindeki azalmay stntrlamak amacryla, bazr vergi istisna ve muafiyetlerinin kaldtnlmast ve holdi nglere asgari vergi lendirilme getiri mesi plan lantyor. Gü ndem 20 1 0 kapsamrnda yaprlacak düzenlemeler arastnda, isletmelerin büyü klü klerine göre yaprlan vergllendirilmenin kaldtnlmast, yerel yattrtm programlan uygulanmasr, istihdam piyasast reformu Hartz lV'te düzenlemeler yaprlarak issizlerin ilave kazang olanaklartntn genigletilmesi yer alryor.

Marketlerin duel losunda zafer Wal-Mart'tn

Almanya Ekonomi Aragtrrmalan Enstitüsü (DlW) 2005 yrh bütgesinde 35 milyar Euro'luk agrk olabilece§i uyansrnda bulundu. Hükümetin bütge tasansrnr elestiren DIW uzmanlan, yrlda ortalama 5 ila 6 milyar Euro özellestirme geliri kazanan hükümetin, özellegtirme gabalanndan hesapladr§r gibi 15.4 milyar Euro elde edemeyece§i uyansrnda bulundular. Vergi gelirlerindeki düSme e§ilimin sürece§ini ve sadece federal hükümetin bu yrlda 2 milyar Euro daha az vergi toplayabilece§ini öne süren DIW ekonomistleri, maaglarda düsme ve otoyol harct toplama sistemlerindeki teknik güclükler nedeniyle gelir azalmasr yagayacak hükümetin, yeni borglanmaya gitmek zorunda kalaca§r öngorüsünde bulundular.

Kuzey Ren Vestfalya Tüketicileri Koruma Merkezi'nin 12 market zincirinde 10 ürün üzerinden yaptt§l karstlastrrmalr piyasa aragtrrmasr, ilging sonuglar getirdi: Buna göre ucuzlukta birincili§i Wal-Mart altrken, Lidl, Norma ve Penny ikincili§i paylagttlar. Plus ve Rewe'den sonra gelen Aldi ancak 7'nci srrayt alabildi. Ancak ilk stralardaki market zincirlerinde fiyat farklart cent tutannda kahyor. Birinci srradaki Wal-Mart'ta segilen 10 ürüne toplam 7.50 Euro ödenirken, 7'nci stradaki Aldi'de 7.63 Cent ödeniyor. Edeka ve Spar'dsa ise aynt ürünlere 9.78 ve 10.57 Euro ödeniyor. Aragtrrmaya baz altnan ürünlerde kalitenin genelde aynr oldu§u belirtildi. incelemede, un, geker, kaymak, pastörize süt ve tuz ile, kahve, bisküvi, salam, mozarella ve dondurulmus pizza fiyat fue kaliteleri karsrlastrnldr.

irfan ergi ile a a ,) { ergi@platform-onl ine.de
f o ö o
6

Sigortasrzlar artryor

Parasrzlrk, sigortasrzlagtrrryor. Alman Hekimler Birli§i (NAV) Yeni lgsizlik Parasr ll uygulamastnrn, sa§lrk sigortasr olmayan hasta sayrsrnr artrrdr§r agrklamaslnr yaptr. Genelde Hartz lV uygulamasrna göre artrk ödeme yaprlmayan veya esleri üzerinden sigorta edilmeyen bu hastalann, parasrzhk veya dikkatsizlik nedeniyle sa§lrk sigortasr yaptrrmadr§r ve acil bir müdahale durumunda büyük mali yükümlülük altrnda kalacaklarr belirtildi. Almanya'da halen 130 bin Hartz lV ma§durunun sigortasrz oldu§unu belirten NAV yetkilileri, sigortalar ve Federal Hasta Sorumlusu'nun bu konuya acil gözüm bulmasrnr talep ettiler.

§effaf banka hesaplarr

Artk banka hesaplannda gizlilik perdesi kalktr. Almanya'da 1 Nisan'dan itibaren yürürlü§e giren ve 'Vergi Dürüstlü§ünü Destekleme Yasasl' adrnr tagryan uygulamayla, maliye ve güvenlik birimleri bireylerin banka hesaplarr konusunda, bankalardan do§rudan bilgi alabilecek. Alman kamu kurumlan, bankalardan hesap sahibinin adr, adresi, do§um tarihi gibi gahsi bilgileri alabilecek; ancak para durumu ve hareketlerine herhangi bir müdahalede bulunamayacak. Federal Veri Koruma Sorumlusu Peter Schaar, srnrrlamalara ra§men yasantn belirsizlikler igerdi§ini belirterek, anayasal güvenceleri tehlikeye attt§r elestirisini getirdi. SPD ve Yegiller ise, yeni yasayla maa5 ve ücret geliri olanlarla, sermaya geliri elde edenler arasrnda egitlik sa§landr§rnr öne sürerken, mevcut uygulamada zaten ücretl ilerin bütü n gelirlerinin ö§renilebildi§ini anrmsattrlar. Maliye üzerinden yaprlacak 'geffaf hesap' denetimlerinde, issizlik parast ve sosyal yardrm alanlannda haksrz kazang elde etmelerinin önüne gegilmesi amaglanryor.

Sanal alemde urün ve marka sahtekarh§r

internet üzerinden pazarlanan ürün ve marka taklitleri birgok girketi milyonlarca dolar zarara u§ratryor. Alman Sirketleri bu tür ürünleri internet üzerinden pazarlayanlara kargr özel eylem ve eggüdüm birimleri kurarak, uluslararasr hukuk firmalan aracrh§ryla müdahalede bulunmaya basladr.

E-Commerce alanrndaki olanaklarr istismar edenlere kargr sanal detektiflerle savas aqan sirketler, daha sonra yargr ve idari davalarla harekete gegiyor. Ozellikle cep telefonu aksesuan, ecza ve ilaq ürünleri, bujiteri ve moda

malzemeleri ile, kaliteli kadrn gantalan ve otomobil pargalanndan qok sayrda korsan ürün sunuluyor. E-bay gibi sanal agrk artrrma platformlanna getirilen srnrrlamalann yetersiz kalmasr üzerine, Alman gümrük birimleri, uluslararasr anlagmalara dayanarak binlerce srnrr ötesi el koyma kararlar aldrrdr. Ancak hukuki prosedürün karrgrkh§r nedeniyle el konulan birgok taklit ürün iade edllmek zorunda kahndr.

Avrupa'n rn goQe gereksi nim i

Avrupa Komisyonu'nca hazrrlanan ve demografik geli5meyi inceleyen "Ye5il Kitap"a göre, do§um oranlannrn azalma e§ilimiyle at basr giden nüfus yaglanmasr, ekonomik geligmeyi tehdit ediyor.

Kaptlannr goge srmsrkr kapayan ancak kendi evinde nüfus artrgrnr sa§layamayan Avrupa, daha gok gögmen almak zorunda kalacak. Dünya'nrn yaglanma e§ilimine giren ilk bolgesi olan Avrupa, ABD'yle olan rekabetinde bu nedenle zaafa u§ramaktan kaygrlanryor.

AB Komisyonu tarafrndan hazrrlanan Yegil Kitap ve onun gerektirdi§i yeni gög siyaseti 11 Temmuz'da Brüksel'de yaprlacak bir konferansta ele alrnacak. Nüfustaki azalma e§iliminin bu hrzda sürmesi halinde 2030 yrhnda gahgan nüfusun 21 milyon kigi (yüzde 6.8) azalacagr öngörüsünde bulunulan raporda, 80 yaS üzeri nüfusun 34.7 milyon artaca§r belirtildi.

Hesaplamalara göre, 2025 ylnda 25 Avrupa Birli§i üyesi ülkenin toplam nüfusu yüzde2 artarak458 milyondan 470 milyona qrkacak. Ancak toplam nüfus iginde gocuk ve genglerin oram azalacak.

Avrupa Birli§i'ne aday ülkelerden Türkiye haric hepsinde nüfusta azalma e§ilimi oldu§u, Türkiye'nin ise 2030'a kadar yüzde 25'lik bir nüfus artrgr sa§layaca§r hesaplanryor.

Zanaatkarlar azahyor

Esnaf ve sanatkarlann sayrsr azalryor. Merkezi Wiesbaden Kenti'nde bulunan Federal istatistik Dairesi, gegen yrla göre kendi igyerinde galrgan zanaatkarlarn yüzde 3,4 oranrnda azaldr§rnr aqrkladr. is hacimleri gegti§imiz yrla göre yüzde 1.6 oranrnda azalan zanaatklar, eleman azaltmak durumunda kahyor. Yüzde 6.5 oranrnda ciro azalmasryla bagta gelen insaat sektöründen sonra, sa§hk sektörüde olumsuz gelisme trendine girdi. istatistikgiler, Sanayi ve Ticaret Odasr'na kayrt zorunlulu§u olan 41 sanat alanrnda sayrm yaprldr§rnr belirttiler.

PLATFoRMIikll2005i7

irfan ergi

.o'.'' ., Hükümeti'nin haztrladt§r 2. yoksulluk raporuna göre Almanya'daki Türklerin ekonomik durumunu inceleyen Türkiye Aragtrrmalarr Merkezi Vakft, korkutucu sonuglara ulastr. Türklerin Almanya'daki gelir tablosunda en alt srralarda yer aldrfrnr saptayan analiz, Günter Wallraff'rn 'Ganz Unten'(En Alttakiler) kitabrna bir gönderme yapryor sanki. Arastrrmaya göre Almanya Türkleri, konut sahipli§i ve büyüklü§ü, e§itim ve gelir düzeyi ile istihdam alanlarrnda en son strayr ahyor.

Dünyanrn en zengin ülkelerinden Almanya'da, Türk toplumunun en yoksul kesimi olusturdu§unu saptayan TAM raporuna göre, Almanya'da genel isizlik oranr yüzde 12.6 düzeyinde. Ama issizlik oranr yabancrlar arasrnda yüzde 26.2 ve Türk toplumu iginde ise yüzde 3f i buluyor. (216 bin igsiz Türk) TAM Direktörü Prof. Dr. Faruk §en, bu olumsuz tabloyu yorumladr: "lssizliKe yabancrlar arasrnda ilk srrayr alryoruz. KiSi baStna dügen ortalama gelir Alman hanelerinde l2O7 Euro iken, bu rakam Türkler igin kiSi basrna 491 Euro'dur. issizlik ve gelir rakamlannda oldu§u gibi, konut kosullarr da Türkler arasrnda son derece kötüdür. (kisi basrna 21.8 qm) En önemlisi ise, emeklilik ga§rndaki Türklerin, ülkedeki tüm katmanlann gerisinde yer almasrdrr. (kisi basrna 526 €) Emeklilik ile birliKe Türk toplumunda büyük bir yok-

sullagma patlak veriyor. Bu da buradaki sistem iginde yeterince ödenememig primlerden, uzun süreli issizliklerden vs. kaynaklanryor. Bu yas grubundaki Türk kadrnlannrn ise yoksulluk stntnntn gok daha altrnda bir geliri oldu§unu biliyoruz. Derhal önlemler almak zorundaytz. GerQekten karamsar bir tablo ile kargt kargtyayv." §en, Alman Hükümeti'nden Türkler'deki yoksulluk ve issizlik ve aynmcrlrkla mücadeleye yönelik; dant5manltk, bilgilendirme ve tesvik programlan talep etti.

Anayurtta yoksulluk kskacrnda Almanya Türkler'i, gelir piramidinin en alilnda kalsalar bile, 20 milyon kiginin yoksulluk gizgisinin alttnda yagadt§t Türkiye geneliyle kargrlagtrnldr§rnda göreli olarak daha iyi durumda bulunuyorlar. Türkiye'de zengin aileler ayda 10.5 milyar TL (yaklasrk 6000 €) kazantrken, yoksul aileler 132 milyon TL (75 €) ile yasam savasr vermek zorunda kaltyor. Ayda 200 Milyon TL (115 €) ile 500 Milyon TL (285 €) arastnda gelire sahip olanlar, toplam nüfusun yüzde 48'ini olugturken, bunlann ulusal gelir igerisindeki payr yüzde 32.5'le kaltyor. Türkiye kosullannda 4 kisilik bir hanenin 'normal' biryagam sürebilmesiigin ise, 1.5 milyar Tl-den (850 €) tazla bir gelire sahip olmasr gerekiyor. Türk-is verilerine göre 4 kisilik bir ailenin yoksulluk stntn ise 1.3 milyar TL Q40 €). Bu ailenin aghk srnt-

Zengi n Al manct'

tüketim ve yatrnmlarryla
8lPLATFoRMLikil2005
masalrnrn hazi n sonu Bir dönem Türkiye'yi ziyaretlerde para-pul, mal-mülk ile yaktnlanna hava atabilen,
Türkiye ekonomisine can veren Almanctlar' §imdi, yoksullu§un penqesinde ktvrantyorlar.

Ülke

Avustralya Almanya ingiltere Fransa Yunanistan irtanda ha[a Japonya Kanada Hotlanda Polonya ispanya Türkiye ABD

Yüzde 72.6 70.7 19.8 7.9 72.3 16.8 20.5 72.2 15.5 7.7 75.4 72.3 1.9.7 22.4

n ise 421 milyon IL (24O €). Türkiye'nin en büyük sendikasr Türk-iS verilerine göre nüfusun 10 milyondan fazlasr aghk stntnntn altrnda yasryor. Daha önce aile, komgu, hemgehri ve cemaat dayanrgmasr ile gizli kalan yoksulluk, sosyo-ekonomik kosullann bozulmasryla daha belirgin hale geliyor.

Toplumsal bang tehlikede

Türkiye'deki kitlesel ve yaygtn yoksulluk, siyasilerin basanlr manipülasyon gabalanyla gündemdeki yerini almazken, bu yaprsal durumun krizlere davetiye grkararak toplumsal bang igin 'saatli bomba' oldu§una kanaat getiren küresel sermaye gügleri, alarm zillerini galmaya baSladr. Dünya Bankasr Türkiye Direktörü Andrew Vorkink, Türk nüfusunun yüzde 27'sinin yoksulluk gizgisi altrnda yasadrärna dikkat qekti. Günde 2 dolar 15 cent gelire sahip bu kesimin durumunu düzeltmek amaglr acil makro ekonomik uygulamalar talep eden Dünya Bankasr yetkilisi Vorkink, gereken mali deste§i vereceklerini aqr kladr.

Zengin ülkenin kaygrh yoksullarr Almanya nüfusunun yüzde 13.5'i 'göreceli yoksulluk' iginde bulunuyor. Giderek ya5lanan nüfus ve yüksek igsizlik yagam standartlannrn dügmesine neden oluyor. FAZ Enstitüsü'nün ara5trrmastna göre, Almanya'da her üg ki5iden biri gelecekte yoksulluk srnrrr altrnda yagamaktan korkuyor. Nüfusun sadece yüzde 16'sr yoksulluk srnrnna dügebilece§ine ihtimal vermeyecek ka-

dar kendini güvende hissediyor. Halen hane gelirleri nin ortalama yüzde 1 2'sinin tasarrufa ayvan Almanlar, tek bagrna yagayanlar ve yaglrlann artmasryla daha az tasarruf edebiliyor. Ancak Friedrich Ebert Vakfr'nrn devletin ampirik verilerine dayanarak yaptr§r bir di§er aragtrrma, Almanya'daki yoksulluk tablosunun sanrldr$ndan daha karanlrk oldu§unu öne sürüyor. Sosyal yardrm alma hakkr oldu§u halde bundan yararlanmayan 'Gizli yoksullar' 1991 yrlr verilerine göre Almanya'nrn yüzde 3.7'sini (yaklaSrk 3 milyon) olusturuyor. Sosyal yardrm srnrnnrn altrnda yagayan bu kitle 1995 yrhnda yüzde 3.4 oranrna yükseldi. Genel yoksulluk oranlannda Almanlann oranr sürekli düSüS gösterirken,'yabancrlann' oranr sürekli yükseliyor. 1995 yrhnda Almanlar'rn yüzde 3.2'si asgari yagam standardr gelir düzeyindeyken bu yabancr nüfusta yüzde 7.3'tü. 'Gizliyoksulluk' iqinde bulunan gahrs ve hanelere gereken yasal yardrm yaprlmasr durumunda, bunun belediyelere maliyükü 1995 rakamlanna göre yakla5rk 2.3 milyar Euro tutacaktr. Almanya OECD Ulkelerinin zenginlik derecelendirme listesine (Human poverty index) göre 6. srrayr ahyor. Uretim ve ihracatrn artmasr ve girketlerin kazanglannrn artmasrna ra§men yoksullu§un artmasr geliskisini 'insanhk faciasr' olarak niteleyen bilim adamlan ise, Almanya'da yakrn gelecekte ayda 345 Euro gelir ile yetinmek zorunda kalacaklarn 7 milyon rakamrna ula5aca§rnr hesapltyor. Yani günlük geliri yak-

TüLrkiye'deki kitlesel ve yay$n yoksulluk, siyasilerin baEanh manipülasyon qabalanyla gilndemdeki yerini almazken, bu yaprsal durumun krizlere davetiye erkararak toplumsal banS iqin 'saatli bomba' oldu§una kanaat gethen küresel serrnaye güqleri, alarm zillerini qalmaya bagladr.

lagrk 3 küsur Euro olan 7 milyon insan! 2005 yrhnda Almanya'daki gocuklarrn yaklagrk yüzde 10'u yoksul ailelerde yastyor ken, Hrristiyan Demokrat Partisi a§lr toplanndan Friedrich Merz ayda 345 Euro'luk sosyal yardrmrn qok yüksek oldu§unda rsrar ediyor. Eski Cumhurbagkanr Johannes Rau ise, gergek 'sosyal asalaklann' ayda 345 Euro sosyal yardrm alanlar de§il, milyarlar tutan vergileri kagrranlar oldu§unu belirte-

Göreceli Yoksu[[uk oranr altrndaki gocuklar
BENTOUR'DA wow woRtD pl1agg***** V-/ I d ai I .l.t PLATFORM iKi 2OO5 9

Abone olan herkese

§rk, estetik kalem seti...

rek, bu iddiaya yantt veriyor. Küresel yara: Yoksulluk

Dünya'da yerel altm gücüne göre günde 1 ABD Dolan'ndan az parast olan yoksul sayrsr 1.2 milyan gegiyor. Birlegmis Milletler'in 2000 ytlt zirvesinde allnankararlara göre, bu rakam 2015 ytltna kadar yartya indirilecekti. Ancak, aragtrrma ve istatistikler yoksullann oranrnrn azalma yerine artma e§iliminde oldu§unu gösteriyor. Uluslararast standartlara göre 'mutlak yoksulluk' dtstnda birde; kisi basrna düsen ulusal gelir ortalamasrnrn yüzde 50'sinden az kazananlarda 'göreceli yoksulluk' kavramt kullantltyor. insanlr§rn gelece§ini olugturacak gocuklann (geliSmiS sanayi ülkelerinde bile) yoksulluktan en gok etkilenen kesim olmasr ise, olgunun en ürkütücü boyutunu olugturuyor.

setini odresinize gönderelim...

Nisan 2004'ten bu yana yaytn hayatrnda olan ve her iki ayda bir okurlarryla bulu5an Platform dergisi, kalitesi ve zengin iqeri§iyle Avrupa'nrn en iyi Türk dergisidir. Dergimize abone olan bütün okurlartmtza dolmakalem ve tükenmez katemden olugan yazr seti hediye olarak gönderilecektir. Sadece posta ücreti kar5rL§r kalem setine sahip olmak iEin bizi aramantz veya internet sayfamrzdaki yeralan abonetik formunu doldurmantz yetertidir.

Abonelik gartlart:

t) Abone bedeliyrlLk 24 Euro'dur. Abonelik ba5vurulart elimize ulagan okurlarrmrzrn abone ücreti hesaplartndan gekildikten 8 hafta sonra kendilerine hediyeleri posta ücreti kargllt§t Deutsche Post kanahyla gönderilecektir.

2) Her abone kaydr igin tek bir set hediye edilecektir.

3) KampanyamrzHaziran 2005 sonuna kadar geserlidir.

4) Abone olmak isteyen okurlartmtz, telefonla veya email yoluyla da abonelik kaydr yaptrrabilirter. Abonelik iEin Almanya drqrndan *4r. (0) 6lü 7o2 91, 9l) Almanya iEinden 06105 70,19999 nolu telefonu aramanlz gerekmektedir.

5) Mevcut abonelerimizdeden kalem seti almak isteyenler, 10 EURO ödeyerek, bu 9tk sete sahip olabilirter.

Nüfus-gelir dengelerine baktt§tmtzda ise tablo gok daha olumsuz: Dünya nüfusunun % 56'stnt banndtran düsük gelirli ülkelerin dünya gelirinden aldt§t pay "/"4,9'dur. Orta gelirli ülkelerde ise bu oran srrastyla "Ä 22,2 ve "/" 12,2'dir. Zengin ülkelerdeki orana baktt§tmtzda, bu ülkelerin tümü geligmig kuzey ülkeleridir. Zenginler dünya nüfusunun "/. 14, B'ini banndrrmalanna karstltk, dünya gelirinin % 78,5'ini almaktadtrlar.

Artrk kitle iletisim araglan ile 'küresel köy' halini alan dünyamrzda yoksulluk ile adaletsizlik, bütün olumlu geligmelere ra§men, atba5r gidiyor. Dünya köyünün 6.2 milyar sakininin neredeyse yartst günde 2 ABD Dolart'ndan daha azparayla yagamak zorunda kalryor. 800 milyon kisi ise aghkla bo§uguyor. 1.1 milyar'köy mukiminin' temiz ve ödenebilir akarsuyu bulunmuyor. 1,6 milyar kisinin eleKrigi, 2.4 milyar insantn ise kanal sistemi ve tuvaleti bulunmuyor. Yani internet ve televizyonun köyümüz kadar yakrnlaSttrdtät dünya, bo§aztna kadar gamura batmt§ durumdal Dolayrsryla Qözüm igin BM'nin 'Rio Süreci' adr alttnda baslatttgt insan ve do§a koruma amaglt projeye göre, '3. Dünya ülkelerine'yardrm adt alttnda sadaka yerine adil sans tantnmast yönteminden bagka gare bulunmuyor. Yaptlan küresel haksrzlrklardan sadece bir örnek: 3. Dünya ülkeleri, sanayi ülkelerinin gümrük ve sübvansiyonlarla ürünlerini engellemeleri nedeniyle her ytl 100 milyar dolarlrk gelirden mahrum kaltyorlar.

Dergrniz Plotfom'o bir yilhk obone olun yukordoki kolem
www. p latfo rm -o n [i n e.d e www. p latfo rm d e rgisi. n et a bone@platform -o n Ii ne.de a bo ne@platfo rmde rgisi.net Telefon: +49 (o) 61,05 702 99 99 Telefax z +49 (0) 6,105 702 99 88t Herkese kalem seti

prof. dr.

faruk

gen sen@platform-onl ne.de

Türkiye'nin AB'ye tam üyeli§i nereye gidiyor?

17 Aralk 2004 tarihine kadar, Türkiye'deki sivil toplum örgütleri, hükümet ve Avrupah Türkler, Türkiye'nin Avrupa Birli§i'ne tam üyelik gorüsmeleri tarihi almasr konusunda büyük bir u§rag verdiler. 17 Aralrk kararr, görügmelere baslama tarihinden qok Türkiye'ye verilmek istenen özel statüye yönelik bir yaklagrmdr.

36 madde üzerinden sürdürülecek müzakere görügmelerinin, her görügme maddesinin 25 üye ülke tarafrndan kabul edilecek olmasr, pek olumlu bir olay de§ildir. Bugüne kadar higbir ülkede, gorüSülen konular daha sonra tüm üye ülkelerin kabulüne sunulmamr5tr. Tüm maddeler görü9üldükten sonra tek bir oylama yaprlmrgtr. Serbest dolagrm hakkrnrn askrya alrnmak istenmesi, gümrük, tanmsal garanti fonundan Türkiye'ye pay verilmek istenmemesi ve görügmelerin ucunun agrk brrakrlmasr, Türkiye iqin özel bir yemek hazrrlandr§r görüSünü ortaya grkarryordu.

2005 yrlr ba5rnda bagta Almanya olmak üzere Brüksel'de görügtü§üm uzmanlann yaklagrmr, Türkiye'nin 'a§tna bir parmak bal qaldlktan' sonra kültür farklrhklarr nedeniyle ülkenin tam üyeli§inin askrya alrnaca§rna yönelik. Ayrrca, Ukrayna'nrn demokrasiye dönmesi, yeni segilen bagkanrn hakikaten Avrupa'ya yönelik, Rusya ile olan ba§larrnr minimuma indirecek bir kisi olmasr, AB yolunda Türkiye'nin yanrnda kogan yeni bir adayr ortaya grkardr.

Neler oluyor?

Avrupa'daki Hrrisiiyan demokrat partiler Türkiye'yi ciddi Sekilde drglama karanndalar. Fransa'da baslayan geligmeler ve Alman Hrristiyan demokratlarrnrn Ermeni konusunu parlamentoya getirmis olmasr ile Türkiye'nin önüne bugüne kadar grkarrlan engellerin dr5rnda bir engelln de getirilece§i ö§esini ortaya grkardr. Hedef, Türkiye'ye yönelik engellerin sayrsrnrn ve AB ülkelerinde Türkiye'yi drglama kararrnda olan kitlelerin daha da adrnlmasrdrr.

2003-2004 yrllarrnda Türkiye'ye yönelik oldukga iyi yayrn yapan Avrupalr basrn organlan 2005 yrIr bagrndan itibaren, bagta Ermeni sorunu olmak üzere islam'la ba§lantrlr olarak, zorla evlendirme, töre cinayetleri ve ezilen kadrnrnrn konumunu ortaya grkaran haberlere a§rrlrk vermeye bagladr. Aynca Krbrrs konusunda da Türkiye'deki olumlu yakla5rma prim veren haberler de, Gümrük Birli§i anlagmasrntn Güney Krbns'r da kapsamasr gerektl§i yönüne kaydr. Mad ayrnda baglamasr öngörülen AB'ye yö-

nelik tarama süreci de 3 Ekim'e ertelendi. Türkiye'nin AB tam üyeli§ine gönül vermis bir kisi olarak son geligmeleri de§erlendirdi§im zaman, tam üyeli§in, Fransa'nrn Türkiye'ye yönelik referandum istemi, Hollanda ve Avusturya'nrn tutumlarr ve buna ilaveten Macaristan ve Polonya'daki olumsuz sinyaller nedeniyle her gegen gün daha da güQlesti§ini görüyorum.

2005 yrh igin 92 milyar Euro'luk bir bütqeye sahip olan AB'nin, Türkiye'nin tam üye olmasr beklenen 2Ol4 tarihinde enfazla 130 milyar Euro'luk bir bütgesi olacak. Türkiye 2004 yrlrnda AB'ye tam üye olabilseydi, bütgeden 8.2 milyar Euro'luk bir katkr alacaktr, 2014 yrlrnda üye olmasr halinde alabilece§i katkr yalmzca 1.8 milyar Euro olacak.

Tüm bu geligmeler rgr§rnda, 17 Aralrk 2OO4teki üyelik görüsmelerinin, Türkiye iqin öngörülen bir özel statüyü igerdi§ini ve son geligmeler, AB'nin Türkiye'ye kargr her gegen gün so§uyan bir tutum iginde oldu§unu ortaya grkanyor.

Son iki yrlda gok ateSli bir nisanlrhk devresi yasamrstrk, simdi iki taraf da yüzükleri atrp atmama konusunda di§er tarafrn ataca§r adrmr bekliyor. Tüm bu geligmeler gergevesinde, ABD'nin, iran, Suriye veya lrak'taki politik tavrr ve bundan sonra izleyece§i politika, bu olumsuz perspeKifi bir anda olumluya da Qevirebilir; bakalrm, bekleyelim ve görelim.

I I a
PLATFoRM iki 2005 1 l

!1.,r:,.j,i Almanya,yt tepeden trrnasa ve derinden sarsan bir bag a§nsr olma özelli§ini koruyor. 1998'deki genel seqimlerde 16 yrllrk Kohl dönemini, "iktidarki basanmzr, ipizlikle mücadelede elde edece§imiz sonuglarla ölgün. iSsizler ordusunun sayrsrnr azaltamazsak tekrar segilmeyi hak etmis olmayrz" sözleriyle son vererek, iKidara gegen Ba5bakan Gerhard Schröder, oldukga zor günler yagryor. Agenda 2010 reform paketi gergevesinde uygulamaya konu lan issizl ipi azaltmaya yönelik yaptrnmlann da i5sizlik rakamlannr azaltamamasr, gelecek yrl yaprlacak genel segimlerde Berlin'de iKidar de§igikli§inin ilk sinyalleri olarak rahathkla de§erlendirilebili r.

Birlik 9OlYeSiller ile ortakhk yaparak, iktidar koltu§una oturan Sosyal Demokrat Parti (SPD), Berlin'de iktidan ele gegirdi, fakat eyalet kalelerini bir bir anamuhalefet Hrristiyan Demokrat Parti'ye (CDU) kapttrdt. SPD'nin son ümidi, mayrs ayrnda yaprlacak Kuzey Ren Vestfalya (NRW) eyalet segimleri. Son kamuoyu aragtrrmalanna göre, eyalet iKidar orta§r YeSiller ile anamuhalefet CDU ve FDP'nin gerisinde görünen SPD'nin ülkenin en fazla nüfusuna sahip NRW'de de iktidan kaybederse Schröder'in iktidar koltu§unda oturmasr adeta imkansrz hale gelecek. Böyle bir durumun, ülkede bir erken segimi gündeme getirmesi isten bile de§il.

Bir yandan sayrsr 5 milyon 200 bine trrmanmr5 issizler ordusu, di§er yandan da bilgi dahilinde oldu§u iddialan her ge-

muhsin ceylan

gen gün netlik kazanmaya baSlayan Ukrayna'dan Almanya'ya gelenler igin "Vize skandah", Berlin'deki Krrmrzr-Ye5il koalisyon hükümetinin koltu§unu salhyor. 2. Dünya Savagr'ndan sonra ülkede ilk defa rekor seviyeye ulasan issizlikle mücedelede anamuhalefet Birlik Partileri'nin de elle tutulur somut önerileri bulunmuyor.

Neyi nasrl yaprp da bu gidisatr kontrol altrna alacaklannr net olarak ortaya koyamamalarrna ra§men, segmen gözünde muhalefet partilerinin "ümit" olmasr da baska bir ilginqlik.

1998'de Kohl'den iKidan devraldr§rnda 16 eyaletin l f inde iktidarda bulunan SPD, bugün itibariyla sadece 6 eyalette iktidar. NRW eyalet segimleri, SPD ve orta§r Yesillerin ülke genelindeki politik kaderini belirleyecek 22 Mays 2OO5 tarihinde. En tazla igsiz ve gögmenin yagadr§r NRW'de tüm partiler, elbette Alman vatandagh§rna sahip gögmenlerin oylanna talip. Eyalet iKidannrn veya eyalet anamuhalefetinin kaderini de§igtirebilecek oy potansiyeline sahip burada yagayan Türk asrlh Alman vatandaglarrnrn oylan partiler igin hayati önem tagryor. ülke genelindeki issizler ordusunda sayrlan 216 bin olan Almanya Türklerinin en önemli bölümü NRW'de ya9amayr seQmi§. Bu insanlann oylannrn rengi tabii merak konusu.

Bedelini sabit gelirlilerin ödedi§i igsizlik probleminin gözümüyle ilgili iKidar ve anamuhalefetin büyük beklentilere yol agan "i5 zirvesi"sinden karsrlrklr aqrkla-

Politi kactlann i§"i qok u 1998'de Kohl'den iktidarr devraldr§rnda 16 eyaletin lf inde iktidarda bulunan SPD, bugün itibariyla sedece 6 eyalette iktidar. NRW eyalet seqimleri, SPD ve orta§r Yesillerin ülke genelindeki politik kaderini belirleyecek 22 Mayrs 2005'te. 12lPLATFoRMlikil2005

malann drgrnda net bir geyin qrkmamasr, Cumhurbaskanr Horst Köhler'i, "Ulkemizin ikinci bir milli seferberli§e ihtiyacr var" agrklamasrnr yerine getiren patronlar, her istediklerini yaptrrdrklarr KrrmrzrYegil koalisyon hükümetinden iggi hakla-

bu alrsrk olunmayan grkrgla, "Patronlann igsizlikle mücadelede kendisine yardrms olmadrklarr bilgisini kamuoyuyla paylasmak ml istedi?" sorusunu gündeme getirdi.

"Güglü ekonomi ve igsizli§e kargt

nnda gad gördükleri izin krsaltma, 13. maag kesintisiyapma, kolay ig aKifeshi, aynr maagla daha fazla galr5ma uygulamasrnr sa§layacak yasal düzenleme talepleriyle dikkat gekiyor. "Patronlarrn adamr" olmakla suqlanan Ba5bakan Gerhard Schröder, sermayenin talepleriyle ilgili olarak, "iEsizlikle mücadelede fedakarhk sadece igqilerin de§il aynr zamanda patronlann da görevidir" sözleriyle grkrg yaptr. Schröder'in reform paketi Agenda 2010 gergevesinde sermayenin beklenen yeni istihdam imkanrnr neden sa§lamadr§rnr sorarken, üretimi ülke dlsrna kayd rmak isteyenlerin vatanperverl iklerinden güphe duyulaca$na vurgu yapmasr, dikkat gekti. Bagbakan Schröder

mücadelede baganh olabilmek iqin padi ve taraflar üstü bir sorumlulukla fedakarhk gart. Burada iggilerle sendikalar vatanperver tutumlannr net bir Sekilde ortaya koyuyor. Slra sermayede. Onlar da aynr vatanseverli§i mutlaka göstermeli" diyen Basbakan Schroder, bunun aynr zamanda milli bir görev oldu§una dikkat gekiyor ve Almanya'nrn gücünü artrrmanrn ülkede yasayan her ferdin temel sorumluluklan arasrnda bulundu§unu hatrrlatryor. ülkenin daha güglü bir dayanrgmaya ihtiyacr oldu§unu, rekabet gücünün artrrrlmasrnrn ve bunun sonucunda Almanya'nrn güglenece§ini vurgulayan Bagbakan Schroder, bu ga§rrlannrn anamuhalefet Birlik Partileri igin de ge-

f; 0 ö o
PLATFoRM iki I 2005 13 .t 7

Krrmrzr-Yegil koalisyon hüktimetinin küsük ona$ Birlik 90/Yesiller ise kendilerinde bulunan Federal Drsisleri Bakanhg'nda ortaya grkartlan'aize skandah"yla daha epeyce u§xagaca§a benzerken, bu hadisenin, liderleri Joschka Fischer'in politik hayatrm en az zararla etkilemesinin yollannr aramakla megpprl.

gerli oldu§unu hatrrlatryor. iktidarr, muhalefeti, galrganr, sendikast ve patronuyla herkesin elini tasrn alttna koymast gerekti§ini söyleyen Basbakan Schröder, iSsizlikle mücadelenin reformlartn sürmesine ba§lr oldu§unu, bunun dtgtndaki agtklamalann gergeklerle ba§da5madt§tnt, sadece srkrntryr derinden yagayanlann oylannr almaya yönelik manevralardan ibaret oldu§unu belirtme ihtiyact hissetti.

Geng nesillerin e§itimininin, gelece§e yatrnm oldu§unu vurgulayan Basbakan

sürdü. "Bizim köklü konsepte ihtiyactmrz var" diyen Merkel'in bunun ne oldu§unu ve detaylartntn nelerden olugtu§unu ifade etmemesi ise dikkat gekiyor.

CDU-CSU'nun iKidara gelmesi halinde iktidar ortaklr§r kesin olan Hür Demokrat Parti (FDP), sorunlann gözümü igin serbest piyasa ekonomisinin bütün §artlarrnrn uygulanmastnt talep ederken, Almanya'da sanki baska bir ekonomi türü uygulanryormu5 gibi tutum taktnmast yla öne grktyor.

Sermaye partisi olmakla suglanan FDP'nin muhtemel iKidar orta§l Htristiyan Birlik Partileri (CDU-CSU) gibi, isizlik baSta olmak üzere ülke sosyal, kültürel, ekonomik ve politik konularda neyin farklr yaprlrrsa mevcut problemlerin agtlabilece§i noktasrnda ciddi bir programtnrn olmamasr gözlerden kagmtyor.

Schröder, genglerin okullannt bitirir bitirmez issizlikle tanrgmamalart igin "Meslek E§itim Paktr"nrn taraflarca mutlaka desteklenmesinin önemine dikkat gekiyor. Hedeflerinin issizlik Parasr ll alanlara, ek islerle daha tazlakazanma imkanr sa§lamak, is hayatrna yeni adtm atmtg olan gengleri 3 aydan fazla issiz brrakmamak, yaslr issizlerin ig hayattna tekrar adaptasyonlannrn destekmek, istihdam olusturacak yatrnmlarr desteklemek, kendi isini kurmak isteyenlere 25 bin Euro mali deste§in yanrnda bürokratik kolayltklar sa§lamak, Alman sirketlerinin di§er ülkelerdeki firmalarla rekabet güglerini arttrmak igin isletme vergislni yüzde 2S'den yüzde 19'a indirmek, e§itim, gocuk baktmr, arastrrma ve geligtirmeye yönelik yatrrrmlan artrrmakla bakrm sigortastntn günün sartlanna göre reform oldu§unu agrklayan Basbakan Schröder'e, anamuhalefetteki Hristiyan Demokratik Birlik (CDU) Genel Bagkant Merkel'den cevap gecikmedi.

"Schröder iggücü piyasaslna canhhk getirecek isten qrkarmalann engellenmesi, gahgma zamanlannda esneklik konularrnr neden es geqiyor" diye soran Merkel, Krrmrzr-Yesil koalisyon hükümetini Almanya'yr kaosa sürüklemekle suglarken, Schröder hükümetinin ülke problemlerinin gözmekte aciz oldu§unu ileri

Krrmrzr-Yegil koalisyon hükümetinin küqük orta§r Birlik 90/Yesiller ise kendilerinde bulunan Federal Dtsisleri BakanIr§t'nda ortaya grkarrlan '!ize skandah"yla daha epeyce ugrasacaga benzerken, bu hadisenin, liderleri Joschka Fischer'in politik hayatrnr en az zararla etkilemesinin yollannr aramakla meggul.

Partiler, seQmen kazanmak iQin karst kargrya olunan problemlerin gözümleriyle ilgili manevralar üretirken, yattnm uzmanlan da parti yetkililerine yapttklart qa§nlarda, parti ve kurulus qtkarlartnt bir kenara brrakrp tüm taraflann alttna imzalarrnr koyacaklan ortaklasa bir konsept olugturulmasrnrn önemine dikkat qekiyorlar.

iggücü piyasasrndaki mevcut gidigat ve bilgilere göre 2007'den önce Almanya ekonomisinde ciddi bir geligmenin beklenmesinin mümkün olmadt§tnt vurgulayan yatrrrm uzmanlart, ekonomideki hareketlenmenin hemen akabinde mevcut olumsuz kosullarrn deäiseceäi beklentisi igine girilmemesi konusunda uyarrda bulunuyor. Almanya'ntn de§igen dünya ekonomi gartlanna göre kendini yenilemesinin kaqrnrlmaz oldu§unu belirten uzmanlar, Almanya'nrn alr5rk olunulan "sosyal devlet" özelliklerinden birgo§unda, bosalan kasalardan dolayt fedakarlrk yapmak zorunda oldu§unun alttnt giziyorlar.

Uzmanlar, bu fedakarltklartn tek tarafa de§il, her kesime egit da§tttlmast gereKi§i vurgulanryor.

BENTOUR'DA %' l-l;/'//2 /'4'/'/' ogoo 100 sB oo WOW WOBLD P1LA66***** )A i:.1-ffi 14 i PLATF0RM I iki 2005
Burasr Avrupa. Burada Kanal 7 lnt izlenir... Avrupalt Türk izleyicisinin buyük bölumü birbirinden renkli ve qegitli programlanyla ilklere ima atan lQnal 7 lnti büyük bir keyifle izliyor... Avrupada kurulan ilk Turk televizyonu lQnal 7 lnt, 20!e yakn Avrupa kökenli programryla önde gitmenin gururunu yastyor. Frekonslonmrz: 1 1 135 MHz Verticqt Symbol Role. 4444 Fec: 5/6 Arhk digitol koblodon do bizi izleyebilirsiniz, KANAI 7 INT reklqm irtibot Tel: +49. 69 942100 110 E-Moil : info@konolTint.com ! E ,7 t { + I * + 7'den 77'ye herkesin ekranr. / !t ,I I Avrypa, Gändemt F I P T a ,aa I J 1 _r- '< v l{ I t I L.,
AVRUPAHABER IEREN CANLI TÜRKULER I DOST IGRVANI I ZEK ERDEM SHOW I SAGLII{AYA§AM I SEYR-I ALEM I ADAN ZYE BERLIN I HGS SHOW I AVRUPA GUNDEMI

sonya häußler

i.),::,i-;ir-.ri Bakanr Joschka Fischer, vize skandalrna ra§men gu günlerde hälä Alman politika gündeminin en parlak isimlerinden biri olmayr sürdürüyor. Yaptlan anketlere göre Yegiller'in önde gelen politikacrsr. Fischer, uzun bir süre Almanya'nrn en gözde polikacrlan listesinde birincisrrayt aldr. §üphesiz kl Fischer'in bu denli popüler olmastnda gok yönlü hayatr ve Sponti'den spor ayakkabtlt Bakan'a, devrimci gizgiden gerqekqilige, maraton kogucusundan DrSiSleri Bakant'na kadar sayrsrz özelli§i önemli rol oynuyor. Gazeteci Heribert Prantl Fischer'le ilgili konugurken o yrllar iqin "Savag sonras döne' min en güzel bulagkqtltk hayatt" yorumunu yapryor.

12 Nisan 1948'de Baden Württeberg srnrrlan iginde kalan Gerabronn'da Macar ve Alman anne-babantn gocu§u olarak dünyaya gelen Joseph Martin 'Joschka" Fischer okulu ve foto§rafqtltk e§itimini brraktrktan sonra taksi goförlügü yaptr ve krsa süreli birgok iSte galtStt. 1967 yrhndan itibaren üniversite gengli§i hareketinde aktif olarak görev aldl. FranKurt üniversitesi'nde Theodor W. Adorno ve Jürgen Habermas'in derslerini misafir ö§renci olarak dinledi. Aradan gegen yrllarrn sonunda Fischer oldukga büyük bir bilgi birikimine sahip olmug ve bir konusma sanatt ustast haline gelmi5ti. iste bunun iQin Fischer'in kendi kendini e§itmeKen DrSiSleri Bakanlt§t'na do§ru uzanan zorlu kariyeri, belki de geeirdiei degisimlerin en saskrnlrk vericisi

denebilir. Ya da geqirdigi deäisimlerin E mantrkh bir sonucu demek daha do§ru i bir teShis olacakttr.

Devrimcilik Yllart Fischer, genqlik ytllannda üniversite gengli§i hareketinde aktif olarak görev yaptr. Zamantn devrim ba§kenti saytlan Frankurt'ta (FranKur?Main) evleri isgal etme girigimleri ve sokak olaylanna karlgtr.

1967-1975 ytllan arastnda radikal sol görüglü "Devrimci Mücadele" (Revolutionärer Kamp0 grubunun üyesiydi. Alman-Franstz ö§renci lideri Daniel CohnBendit ile olan dostlu§unun baglangtct da bu günlere rastlar. 0 zamanlar ikisi de Frankfurt Sponti'lerinin -70'li yillarda 68 Hareketi ve Parlamento Drst Muhalefet H a reketi' n n (M D M) (Auße rpa rla mentarische Opposition) takipqisi sol görüSlÜ eylemcilere bu ad veriliyordu- aragnda yer alryordu.

Spontiler, evleri iggal etmek suretiyle FranKurt Westend semtinde vurgunculara ve bu semtin bankactlar ve sigortalar semtine dönüStürülmesine kar§t sava§lyorlardt.

Spontiler toplum igerisinde, öncü karaktere ve kitleleri arkaslndan sürükleyen bir özelli§e sahip olan spontan hareketleriyle ünlüydüler. "Spontanist" kavramtnt akllara kaztyan ve bununla higbir siyasi parti doktrinine tabi olmak istemeyen sabrrsrz agtn solculan kasteden Lenin'di. 1971 yrhnda, Fischer, Rüsselheim Adam Opel AG'de, iggileri politik anlamda kt5-

Kendisine doäru IT TI yürüyen adam Sokak eylemcili§inden DrSisleri Bakanlt§t'na uzanan bir hayattn öyküsü,.. 16lPLATFoRMiikil2005
I T ) I I \ I I \ / /,t ,'./ / *" , \ \ a I t \ ---a__>_ I I -\ 1 I f \

"Evet militandrm; fakat silahh mücadeleyi her zaman reddettim ve yo§un bir sekilde politik alanda mücadelemi sürdürdüm." 1976 yilmda Fischer, RAPrn yetmigli yrllarda estirdi§i teröre taraftar degildi artrk. Bir zamanlar RAF teröristlerini, "Mücadelelerinde bagka araqlara bagvuran yoldaglat'' olarak tammlayan Fischer, "Dewimci Mücadele" organizasyonunun bir üyesi idi. Fischer, Oflenbach'da düzenlenen bir Kongre'de "Arka plandaki yoldaglafl yani RÄF'r bu akla sr§rnayan fanatizme son verrneye ga§rracak kadar kisisel dönüsümtrnü gerceklestirecekti.

krrtmak ve bu sayede bir devrim baSlatmak üzere gahgmaya basladr. Fakat bu türlü bir qahgma, beklenen zafere ulasamadr§r gibi, Fischer de bu faaliyetleri sonucunda 6 ay sonra isten Qrkanldr.

Büyü Bozumu 2001 ytlt bagtnda Dtsisleri Bakant Fischer, Sponti gegmisine geri döndü. Fischer'in tanrk olarak katrldr§1, eski terörist Hans-Joachim Klein'a kargt agtlan dava ve bu davanrn sonucunda muhalefetin Fischer'e dürüstlü§üne yaptt§t sözlü saldrnlar Drgigleri Bakanr'nr stktgttrmaya baSladr. Fischer Klein'i FranKuft'taki ev iggalleri döneminden tantyordu. Fischer ve eski terörist Margrit Schiller'in verdikleri geligkili ifadeler, savcrlr§tn Dtsisleri Bakanr'na karsr sorusturma baglatmastna neden oldu. Fakat sorugturma 3 ay sonra durduruldu. Aynt günlerde RAF (KOF: Krzrl Ordu Fraksiyonu) üyesi Ulrike Meinhof'un krzr, gazeteci Bettina Röhl, Fischer'in 70'li yrllarda bir motorsiklet kasketi ile yüzünü maskelemig vaziyette bir polis memurunun üzerine yürürken qekilmig foto§raflannr bastna stzdtrdt. O günlerde Stern'de yaytnlanan bu foto§rat lar ve hikaye büyük yankt uyandtrdt. Neyse ki Fischer'in 2001 yrhnda dtsisleri alanrnda yakaladr§r büyük basan, muhalefetin Fischer'i istifaya qa§tran seslerini bastrrmayr bagardr. O günlerde Stern dergisine verdi§i bir röportajda Fischer su ifadeyi kullandr:

"Evet militandrm; fakat silahh mücadeleyi her zaman reddettim ve yo§un bir sekilde politik alanda mücadelemi sürdürdüm. 1976 yrlrnda Fischer, RAF'In yetmigli yrllarda estirdi§i teröre taraftar de§ildi artrk.

Bir zamanlar RAF teröristlerini, "Mücadelelerinde baska araqlara bagvuran yoldaglar" olarak tanrmlayan "Devrimci Mücadele" örgütünün bir üyesi olmug olmasrna ra§men Fischer, Offenbach'da düzenlenen bir kongrede 'Arka plandaki yoldaglar"r, yani RAF'r bu akla st§mayan fanatizme son vermeye ga$rdt.

igverenler Baskanr Hanns Martin Schleyer'in RAF tarafrndan 1977'de kagrrrlmasr ve öldürülmesinin ardtndan gelisen olaylar ise Fischer'in kendi ifadesiyle "büyü bozumu" veya "gergekli§e geri dönügün" ilk adrmlan olarak tantmladt§t bir bilinqlenme sürecinin baglangrctnt olugturuyordu. Bu günlerde Fischer radi-

kal politik gruplara sonsuza dek strt Qevirdi.

Yesiller, 1980 yrltnda aralannda Petra Kelly ve Joseph Beuys'un da bulundu§u , gevre ve bans hareketini gtktg noktasr olarak benimseyen bir grup taraftndan kuruldu. Sosyal, gevreci, demokrasi temelli ve pasifist kavramlart aynr zamanda birer parolaydt ve politikalartnln temeIini olugturuyordu. YeSiller, kendini "parti kargtr parti" olarak tantmltyorlardu. (Petra Kelly).

18 I PLATFoRM iki 2005

i9B1 yrhnda henüz partiye katrlmadan önce Joschka Fischer, Daniel CohnBendit ve di§erleriyle birliKe, Yegiller'e politik alanda "realist bir durug" sa§layacak olan "Frankfurt §algma Grubu Reel Politika"yr kurdu. Bu "durugun" ne anlam iqerdi§ine dair fikir aynhklan, parti igerisinde Fischer ve Cohn-Bendit etrafrnda toplananlar ve "kökten qevreci" dü5ünceye sahip "Fundiler" arasrnda kutuplagmaya yol agtr. Gergekgiler ve qevreciler arasrndaki kanatlar arasr bu Qatrs-

ma 80'li yrllarda hep gündemde kaldr ama 1983 yrlrnda yaprlan federal meclis segimlerinde, Fischer realist gorügleriyle basanlr oldu ve Federal Meclis'teki yerini aldr. Böylece Federal Meclis'teki ilk YeSiller grubunda yer alm15 oldu Fischer. 1985 yrhnda YeSiller Partisi dahilinde geqerli olan dönüSümlü sistem sebebiyle Federal Meclis'teki görevinden aynldr ve ancak 1994 yrhnda Wiesbaden'daki görev yrllanndan sonra, bu kez meclis grubu baskanr olarak geri döndü.

Joschka Fischer politik kariyerinde bugün sergiledi§i rhmh gizgiyi, yagadr§r frrtrnah bir hayatrn ardrndan bulabildi. Sokak eylemlerine katrldr§r genglik yrllarrnrn ardrndan, bugün partisi iqindeki "Kökten Yegillerci"lerle savat veren bir devlet adamr portresi giziyor.

d(
PLATF0RM I iki | 2005 19
7 \ )
_"fl
o o o
Büyü bozulunca...
R

Stirekli degigime uSayan Fischer'in sadece politili hayatr degildi de§i;en. 19 vasrnda ilk kez dtinva evine girdi. Faktrt bu evlilik - onu tukip cdcn tli§er" üq edili§i gilri- boganmavla son uq'land r. F'ischer'in, ikinci egi [nge'den Lara ve David ismitrde iki q:octt§u var'.2005 yrlrncla vavrnladr§r "Kendime do§ru uzun vtiriiytigtim" kitabrnda sarfetti§i btr ctimle onnn özel ha.vaturur özeti gibi aslttrda: "I996.vrhnda Claudia I'lscher ile olan aynltgrm en beklenmedik anda gelip beni buldtt."

Fischer'in yönetiminde Birlik 90/ Yesiller, ekonomi, finans ve sosyal politika alanlannda pazar politikast a§trltklt bir strateji yürüttü. Frankfurt'taki Sponti günlerinden bu yana Fischer sivri dili ve tartrsmalann ortasrndaki sert qrkt§lanyla ünlü ve kendisinden korkulan bir isimdi. Bonn ve Wiesbaden'da Yegiller politikactsr olarak görev yaptr§r srralarda da Federal Meclisi "alkolikler toplulu§u" ve Helmut Kohl'u da "150 kilo ete dönüsmüS tarih" diyerek aga§tlamaktan geri durmamrgtr.

Aynr gekilde zamanrn Federal Meclis Baskan Yardrmcrsr Richard Stücklen, Yegiller Milletuekili Christina Nickels'in mikrofonunu elinden almak suretiyle sözünü kesti§inde, "izninizle Sayrn Ba5kan, Pislik herifin tekisiniz" diyerek gtktgmtgtt.

Spor ayakkabrh Bakan 1985 yrhnda Hessen eyaletinde Eyalet Baskanr Holger Börner bagkanlt§tnda ilk defa SPD-Yesiller koalisyonu kuruluyordu... Fischer, qevre ve enerjiden sorumlu eyalet bakant olarak kabineye girmigti ve daha yemin töreninde kot pantalon ve spor ayakkabryla ortaya gtktt§tnda tüm dikkatleri üzerinde toplamtgtt. Fischer'in tarzr mangetlere tagrndr ve "spor ayakkabrh bakan" ifadesi de böylece do§du. Hessen eyaleti gevre bakant olarak Fischer, yeSillerin gevre politikast konusundaki temel taleplerini yerine getiremedi. Atom enerjisi kullanrmtntn sona erdirilmesi ve göplerin yok edilmesi iQin öngörülen acil gözüm, gözüme ulagamayan konulardan bazrlanydt. Ye5iller'in kökten gevreci kanadr, en basta Jutta Ditfurth olmak üzere Fischer'in kabinede yer almasrnr tek kelimeyle partiye ihanet olarak görüyorlardr. Aynca koalisyon orta§t SPD kargrsrnda da avantajlt bir konumda bulunmuyordu Fischer. Qünkü SPD uzun yrllardan beri Hessen eyaletini, siyasi kalesi oldu§u iqin kendi topraklart gibi görüyordu. 1987 yrlrnrn §ubat aytnda Börner, Fischer'i YeSiller, ktrmtzt-yegil koalisyonun devamr igin Hanau'daki nükleer santral Alkem'e verilen iznin geriye altnmasrnr gart kosmast nedeniyle görevinden aldr. Bu olayrn ardtndan Nisan i987'de yaprlan erken segimlerde sandrKan CDU ve FDP oy go§unlu§uyla qtktr. Fischer ise Hessen eyalet meclisine segildi ve Eyalet Meclisi Yesiller Meclis Grubu'nun baskanlrgrnr üstlendi. 1991

yrlrna gelindi§inde Yesiller Hessen eyaleti meclis segimlerinde oylann B,B'ini topladr. Bir kez daha krrmtzt-yegil koalisyon kurulacaktr. Ancak bu kez eyalet baskanh§r koltu§unda oturan Hans Eichel'di. Fischer ise eyalet baskan vekili ve QevreEnerji ve Eyalet igi Meseleler görevine getirildi. En büyük bagartya Fischer, zehirli atrklann yok edilmesi ve Hanau'da uranyum maddesinin i5lenmesini sonlandtrmakla ulastr.

Maraton Kogucusu ve Yazar Sürekli de§igime u§rayan Fischer'in sadece politik hayatr deäildi degisen. 19 yagrnda ilk kez dünya evine girdi. Fakat bu evlilik - onu takip eden di§er üq ev' lili§i gibi- bo5anmayla sonuglandt. Fischer'in, ikinci egi lnge'den Lara ve David isminde iki gocu§u var. 2003 ytltnda yayrnladr§r "Kendime do§ru uzun yürüyügüm" kitabrnda ifade etti§i 5ekliyle "1995 yrhnda Claudia Fischer ile olan aynh§r en beklenmedik anda gelip buldu Fischer'i."

O gün Fischer igin milat oldu ve o günden sonra hayattnt radikal bigimde deäistirdi. Solcu bir hedonist iken dünya nimetlerinden elini gekmig bir hayat tarzrna do§ru gegig yaptt ve ünlü koqulartna basladr. i999'da kattldt§t New York maratonunu 3 saat 45 dakikada tamamladr. Kendi hikayesini ve hayat tarztndaki bu büyük deäisikliäi kaleme aldt§t "Kendime do§ru uzun yürüyügüm" baSltklt kitabrnrn yanr srra, go§u politika konulu toplam ondört kitaba imza attt.

Koalisyon Orta§r Olarak YeSiller Fischer Yesillere kattldt§t ilk günlerden beri hep gergekgi bir politika gizgisini benimsemisti. Fakat muhalefetten hükümet ortaklr§rna do§ru htzlt yükseliS, Qige§i burnunda Drsisleri Bakant ve partisini 1998'de beklenmedik zorluklarla kargr kargrya getirdi.

Sözgelimi henüz Ye§lller muhalefetteyken zamanrn Basbakant Kohl ve Savunma Bakanr Rühe'yi politikaya savag karrgtrrmakla suglamrg veya 1995 ytltnda Srebrenica katliamt sonrastnda parti iginde olasr bir askeri müdahale konusunda atesli, fakat tamamen akademik bir tartrsma yaprlmrg olsa bile -ki bu tarttgmada Fischer Bosna'daki BM himaye bölgesinin askeri birliklerle emniyetinin sa§lanmastndan yanaydr Fischer Kosova sorunu yasandrgr günlerde Dtgigleri

20 L PLATFoRM iki 2005

Bakanlr§r koltu§undaydr ve a§rr bir sorumluluk ta5ryordu.

DrSiSleri Bakanr olarak Fischer: istikrar, sorumluluk, güvenilirlik

Drsisleri Bakanr olarak Fischer, YeSiiler politikacrsr ve Federal Hükümetin Sef diplomatr olarak ayrrmayr hep bildi: "Yegillerin dr5 politikasr yokur; Almanya drg politikasr vardlr."

Buna ra§men krrmrzr-yegil koalisyon Kohl hükümetinin drS politikasrnr benimsemedi§ini agrkga göstermiSti... 1998'de göreve geliginden hemen sonra ilk kez bir insan haklan görevlisini drgiglerine atayarak Fischer, drsisleri politika anlayrgrnrn ;i;va teri ni veriyordu.

ileriye dönük bir viryon igin danrgaca§tnE yer belli...

sifist tutumdan sapmakla suglandr. Tabii sadece elestirilere maruz kalmadr Fischer. Muhafazakar olarak bilinen FAZ, "Genel politik gizgisini drg politika realizmiyle bu denli hrzh ve basanh bir Sekilde birlestiren bir politikacr srk gelmiyor" sözleriyle övüyordu Fischer'i. $u sözlerle devam ediyordu gazete övgülerine: "Fischer, istikrar, sorumluluk ve güvenilirlik prensipleriyle drg politikayr dengeye oturttu."

Vize Skandalr

Bu yrhn bagrnda Fischer, "Vize skanda[" olarak bilinen sorunla gazetelerin mangetlerine ta5rndr. Once, zamanrn DrSisleri MüsteSarr LudgerVolmer, sonra da Fischer, Almanya'ya geli5lerde vize 5artlannr fazlasryla kolaylagtrrmak ve böylelikle de yasadrgr insan ticaretinin ekme§ine ya§ sürmekle suglandr. Bu olay, hem Fischer'in hem de Yesiller'in popülaritesine önemli ölgüde zarar verdi.

Hasan Ergun Fnaü und vennebsmanaser Mobtl : 0172_657 20 91

Özellikle yakrn do§u ve Avrupa'yr politikasrnrn merkezine oturtan Fischer, bu diplomasi anlayrgryla dünya gaprnda saygr duyulan bir siyasi ortak haline geldi. Di§er taraftan dünyada yasanan uluslararasr krizler, Fischer ve Yegiller'in politik anlayrglarrna pek de nefes aldrrmryordu. Oyle ki, Kosova ve Makedonya'dan Afganistan'a kadar ya5anan gatrgmalar SPDYeSiller hükümetini önemli kararlar almaya zorluyordu. Parti iginden yükselen direnlge kargrn Fischer, bu ortaklr§rn Alman drsislerinin temel taslanndan biri oldu§u düsüncesiyle, Avrupalr ve Amerikalr ortaklarryla birlikte askeri harekata katrldr.

Fischer, fiziksel saldrnlardan da nasibini aldr tabii. 1999 yrlrnda Kosova gündem maddeli bir parti oturumunda, iginde renkli srvr bulunan bir torba kula§rna öyle sert isabet etti ki, kulak zarr yrrtrldr. ikinci Dünya Savagr'ndan bu yana ilk defa Alman askeri birliklerinin bir savagta yardrm igin bulundu§u Kosova sorunu, Fischer'e kendi partisinin srralanndan acrmaslz elestirilerin yükselmesine neden oldu. Parti ilkelerini gi§nemek ve pa-

Merkezi Ortak Olarak Türkiye 1999 yrlrnda, bir devlet ziyareti sebebiyle bulundu§u Türkiye'de Fischer, Türkiye'nin Avrupa Birli§i'ne tam üyeli§ine tam destek verdi[ini vurguladr. Avrupa Birli§i'nin büyük bir bölümünde propagandagr yaprlan imtiyazlr ortaklr§r Fischer reddediyor. Qünkü Fischer'e göre böyle bir ortaklrk zaten mevcut.

Aralrk 2004'de Federal Meclis'te yaptr§r bir konugmada Merkel'e su sözlerle seslendi Fischer:

"Gümrük Birliii'ne üye ve aramrzda srk ekonomik iliskiler var. Bu da demek oluyor ki, sizin imtiyazh ortakhk diye bahsettiliniz ve müzakere etmek istedi§iniz türden bir iligki Türkiye ve Avrupa Birli§i arasrnda zaten var."

ARD Televizyonuna verdifii bir röportajda Fischer, Türkiye'yi önemli ve merkezi bir ortak olarak nitelerken, Söyle kon ustu :

"Özellikle uluslarasr terörle mücadelede ülkemizin güvenli§ini sa§lamaya galrgtr§rmrz gu günlerde - ki bu birkag ay ya da yilda tamamlanacak bir görev de§ildir; daha uzun yillar bunun üzerinde qal6mak durumundayrz- Türkiye'nin önemi büyüktür. islam, hukuk devleti, demokrasi ve güglü bir sivil toplumu sentezleyen bir Türkiye, her agrdan bizim qrkarrmzadrr."

Özellikle \al\rn clo§tr ve AYnrpa',\ r politiliasilIn nl('rk('zi ne 0l r r rlir rr Fischer', btr rliplortttrsi iurlavlsr\.la dtinvir ('aplndil saYgl drrl'ularr bil sivasi ortali halinr' geldi. Di§er taraftan dtinl'ada vasanan rrhr sliu'ilrasr krizler', F'ischel vt' \'esil ler'i n pol iti k .ur lilvlslannrr I)ek de nel'es rulclu'mn'rlrd tr. Ö1 le ki. Koso\,il ve NIakt'don\,a'dirrl Al'ganistan'tr kadal ya§anan ('att§nlalar luzrl- .vesi I h iikiinrt'ti önt'nrLi hararl:rr alrnaYa zorl rrYorcltr. Parti iginclen vüksclert direnigt' hat'gttr I"isclter; btr ortakh§ur .{lman drsislerinin tenrel taglannclan biri olclu§u clti gii ncesil, I e, Avrtrpah ve Arnt'r'iktrlr ortzrlilanv Ia birliktt' asheri harekata katrkh.

PLATFORM iKi 2OO5 21
. Existenzgründung Unternehmensberatung Finanzberatung Betriebliche Altersversorgung Vermögensberatung Staatliche Förderungen

Ävi'i.rpr: denilince sürekli, ilk olarak 'üg büyükler' olarak da adlandrnlan Almanya, Fransa ve ingiltere'nin bagrnr qeKi§i batr Avrupa!r anlayan srradan Türk yurttagr, Avrupa Birli§i'nin (AB) genisleme rotasrnr görünce nasrl bir yanrlsama iginde oldu§unu daha bir berrak kavnyordur.

Öyle ya, bir yandan ga§dagla5mayr co§rafi bir boyutta igeren batrlrlasma ile es anlamh kavrayan ve bunu devlet felsefesinin temellerine kazryan Türkiye, 60'lr yrllann bagrndan beri kaprsrnda bekletildi§i Batr kulübü ABle binbir gerekqe ile alrnmaz ve zorunlu 'uzatmah niganlrfu§rnr' sürdürmek zorunda kalrrken; daha düne kadar batrh komgulanna silah namlulannr do§rultan eski reel sosyalist komsular, kulübe ahndrlar bile...

Hem de binbir nazlarr ve genigleme raporlannda yer bulan, bul(a)mayan birgok eksiklerine ra§men! AB'nin genisleme haritasrnrnrn karara ba§landr§r 2002 yrh Kopenhag Zirvesi'nde Polonya'nrn tanm sübvansiyonlan ile ilgili olarak AB ile son dakikaya kadar yaptr§r krran krrana pazarlk hälä belleklerdedir. Türkiye, bütün hayal krnklrklan ve AB tarafrnda giderek sevimsizlesen ses tonlarrna ra§men hälä tam üyelik rsranndan vazgegmedi§i 25 üyeli Avrupa Birli§i'ni ve özellikle onun yeni üyelerini tanrmaya pek önem vermiyor. Türk aydrnlarr ve hatta AB uz-

yaz ve foto§raflar irfan ergi manr geginen siyasi, bürokrat ve gazeteci kesimi de hälä, 'big brothe/ Almanya bastrnrsa bu kügük ve taze üyeler biraz mrnn krnndan sonra her duaya, tabii bu arada Türkiye'nin tam üyeli§ine de, amin derler havasrndalar...

Ancak bu sanrnrn sakrncalr ve yanhg oldu§u en son Brüksel'de yaprlan AB Konvansiyonu Zirvesi'nde tartrgmasrz biqimde ortaya Qrkmrstrr. Arkasrna ispanya'yr da alan yeni yetme üye Polonya, ne havuglara ne de krrbaqlara itibar etmig ve Avrupa Birli§i'nin gelece§ini belirleyecek anayasa planlanna gelme atmrgtrr. Amerika BirleSik Devletleri ve AB iliskilerinde turnusol ka§rdr gibi ayngrtrrrcr bir rol oynayan lrak siyaseti konusunda Fransa ve Almanya'yr kar5rsrna alan Polonya, Avrupa Ordusu qalrsmalarrna ra§men ABD ile tam igbirli§i yoluna gitmigtir.

Vargova PaKr'ndan kalan silahlarla teghiz edilen ordusunun modernizasyonunda ise, Almanya'nrn eski Demokratik Almanya Cumhuriyeti envanterinden devraldr§r ve hala etkili bir sistem olan Rus Mig 29 avcr-bombardrman filolarrnr ekstra bonbon olarak hibe etmesine ra§men, Avrupa üretimi uqaklar yerine ABD'nin General Dynamics üretimi F-16 ugaklannr satrn alma yoluna gitmistir. AB organlannda tam olarak ancak 2OO4 Mayrsr'ndan itibaren temsil edilmeye baglayan Polonya'nrn bu direnis ve tutu-

yo U Brüksel

Kral<au'dan

,

geqer

Türkiye AB yolunda zorlu bir mücadele veriyor. Aynr yollardan geqen Polonya ise, bazr kazanrmlarr tabiri caizse söke söke aldr. Türkiye'nin uzun tarihi ba§lart olan Polonya'nrn gelecekte AB iginde oynayaca§r rolü ve gözden kaganlarr arkadagrmv irfan Ergi, Platform okurlarr iqin kaleme aldr.

22 PLATFORM iKi 2O()5

(ar5r Meydanr'ndaki Polonya ulusal ozanr Adam Mickiewicz yontusu, her 24 Arahk gününde, Polonya bayra§rnrn renkleri olan krrmrzr-beyaz güllerle süslenmektedir.

+fh'

mu, Polonya'nrn geniglemis AB iqinde, etrafrndan geqilemeyecek bir güg oldu§unu kanrtlamrgtrr. Önümüzdeki 5 yrlda AB fonlanndan yaklagrk 25 milyar Euro alacak olan Polonya'nrn ekonomik yaprsrnr da süratle güqlendirmesi beklenmeKedir. Tam üyelik ambisyonunu sürdüren Türkiye ise, Brüksel ve Strasbourg yolunun Almanya ve Fransa kadar Polonya'dan da gegti§ini, kula§rna küpe yaparsa kazanqlr grkar... Polonyahlann istanbul'un Laleli'sinde getirdikleri dayanrklr tüketim mallan kar5rlr§r, ucuz ve kalitesiz tekstil ve deri ürünleri aldrklan ve Qarsrnrn bitlrim hanutgulannrn elinde oyuncak olduklan dönemler artrk tarih oldu...

Krakau Kenti ve Türkler 1000 yrllrk geqmise sahip Polonya'nrn eski baSkenti Krakau'ya yaprlacak bir gezi, hem bu gizemli kent, hem de Polonya'nrn Avrupa dinami§i konusunda

ilging ipuqlan sunmaKadrr. 1978 yrlrnda UNESCO'nun dünya kültür kalttlan listesine alrnan ve 2000 ythnda Avrupa'ntn kültür baSkentli§ini yapan Krakau, 1609 yrlrna kadar Polonya'nrn baSkentiydi. Nasrl istanbul Türkiye'nin kültür ve bilim merkeziyse, Krakau da 1 milyona yaklagan nüfusu, 1400 yrhnda kurulan Avrupa'nrn en eski üniversitelerinden Jagiellonie Universitesi, sayrstz tarihsel yapttlart ve müzeleri ile Polonya tarihinin canlt bir agrkhava müzesi niteli§inde.

Nasrl yann Polonya'nrn Türkiye ile ilisklleri beklenenden gok daha tazla olacaksa, tarihte de bu iliskiler her iki halktn koleKif bilincinde yer etti§inden daha fazlaydt. Türkiye igin, Viyana Kugatmasr'nda Osmanlr ordulanna saldrrarak yenilmesine ve Osmanlr'nrn orta Avrupa hakimiyeti hayallerine son verdiren Jan Sobieski adr ve Polonezköy drsrnda Po-

PLATFoRM I iki 2005 23 t
-_r-.E=r=;1 -a f-.J 5l I :t
-
J \ -/ bj :! -l i\. \Ti \ v ii t J /z
5I
ry

tJ s

kabul edilen Qargr Meydanr'ndaki St. Marien Bazilikasr yrllardrr istisnasrz yagatrlan bir gelene§e tanrklrk eder... Ortaga§dan beri 80 metrelik kuleleri ile kentin gozetleme noktasr islevini gören bu gotik saheser, Türkiye'yi düsündürmesi gereken bir gelene§e evsahipli§i yapmaKadrr. Her saat basr katedralin sol kulesinden acrklr bir borazan melodisi yükselir... Ve bu ses bir anda hrgkrn§rmsr bir bu§ultuyla kesilir. Bu efsanevi gelenek, bir Türk akrncrsrnrn, borazant ile saldrn haberini vermek isteyen bir nöbetgiyi, okla bo§azrndan vurmasrnrn anrslna ya5atrlmaktadrr. Krakau'lular gok kez Tatar{ürk akrncrlannrn saldrrrlanna maruz kalan kentlerinin, bir kez dahi iggal edilememesi ile bugün bile gurur duymaKadrrlar... MuhteSem St. Marien Bazilikasr'ndaki birden kesilen hüzünlü borazan melodisi gelene§i, Krakau sakinlerine her gün, her saat bu tarihsel anr anrmsatmakta, adeta bel lekleri ne kazr maktadrr.

lonya ile ilgili pek az sey bilinmektedir. Aynr durum Krakau'da görügme olana§r buldu§um Polonyalr aydrnlar iginde gegerliydi. Hemen hiqbiri en tanrnmrg ozanlan Adam Mickiewicz'in bir dönem istanbul'un Beyo§lu'sunda Tatlr Badem Soka§r mukimlerinden oldu§unu bilmiyordu. Türkiye dönemini görmezden gelen Polonya resmi tarihi, Mickiewicz'in Fransa'daki mülteci dönemi konusunda ise tarih merakhlanna aynntrlr bilgiler sunuyor. Oysa Polonya'nrn efsanevi Kralr Wladislaw Jagielly 1414 yrhnda Sultan l. Mehmet ile ilk diplomatik iliskileri kurmustu. Yaklasrk 600 yrllrk dönemde Hürrem Sultan drsrnda, Murat Paga (Josef Bem) Nihat Pasa (Sewryn Bilinski), iskender PaSa (Antoni llinski), Sefer Pasa (Wladzslaw Kosticielski) gibi gok sayrda Polonya asrllr, Osmanlr-Türk tarihinde önemli rol oynamrgtrr. Polonya'nrn Bandrrma Boraks tesisleri, Mersin Soda Fabrikasr, Yata§an-Tungbilek Linyit isletmeleri gibi teknolojik-sanayi katkrlan da Cumhuriyet Türkiyesi'nin kalkrnmasrnda önemli nirengi noktalandrr. Negatif imaj Avrupa'nrn en büyük kent meydanr

Avrupa'nrn en iyi korunan kale ve sur sistemine sahip olan Krakau Kenti bu 'sansrnr da' yine Türk tehdidine borqludur. Türk-Wallah Ordulan'nrn saldrrrlanndan gekinen Kral Johannes Albrecht kendi kisisel hazinesinden finanse etti§i ve 3 yrllrk ingaat sonrasr l499'da hizmete agrlan 'Barbakan' adlr surlarla, gehri bagarryla savunmugtur. 7 Masalrmsr kulesi, 130 mazgalr ve 3 metre kalrnlr§rndaki surlarr ile Barbakane (Rondell) bugün bile ihtisamrndan birgey yitirmemigtir.

Krakau'nun 'Lajkonik' adr verilen festivalide sipahi krlr§rna giren, sakallr kaftanlr, külahlr ve krhglr bir sanatgrnrn yürüyügüyle simgelesmistir... Dünyanrn en tanrnmrs müzeleri arasrnda yer alan Czartoryski Müzesi'nde Türk ordugahrndan ganimet olarak ahnmrs qadrr, zrrh ve silahlar da Türklerin askeri tehdit boyutunu öne grkaran bir baSka örnektir.

Türk imajrndaki 'tehdit' unsuru ne yazrk ki yine Krakaulu baSka bir Polonyalrnrn biyografisi iginde gegerlidir. Asrl adr Karol Woj§la olan bu din adamr, Malatyalr Mehmet Ali A§ca tarafrndan canrna kast edilmek istenen ve nisan ayrnda vefat eden Katoliklerin ruhani lideri Papa2. Johannes Paul'dan bagkasr de§il elbette! Reel sosyalist dönemde muhaliflik yapan ve go§u tanrrtanrmaz Polonyalr aydrn ve sanatqrlann bile evlerinde, atelyelerinde foto§rafr eksik olmayan ve elegtirilmesi

) I \ I n I I ,l tt_ n ß I!I frt
.lu ffi+
24 PLATFORM iKi 2OO5 .I ü JI I lE I ! t,, It I
!l I tl -r-+r--Jl t y i t-,rl J I -f,l?
Türk tehditini her saat baSr anrmsatan borazan melodisinin qahndr§r St. Marien Basilikasr
t.

§rk, estetik kalem seti...

adeta bir tabu olan Karol Wojtla'ya suikast düzenleyenin bir Türk olmasr, Polonyahnrn bilincindeki negatif Türkiyeli imajrnr tazelemekten baSka iSe ya,amamrgtrr. Krakau'da bulunan Musevi müzeleri, sinagoglan, Alef' adlr canll klezmer müzi§i gallnan Musevi restoranr örne§inde bizzat tanrk oldu§um gibi, Musevi kültürel mirasr, Polonya Musevilerinin kendileri olmadan yagatllmaktadrr. Krakau'daki kaale ahnabilir tek Musevi var[§rnr, ABD'den ziyarete gelen Museviler olugturmaktadrr. Bir dönem Avrupa'nrn en köklü Musevi kültürünün bulundu§u Krakau'da numunelik bir Musevi varlr§rnrn bile kalmamasr Polonya'nrn yakrn tarihi iqin act ve ne yazrk ki Polonyalrlarca özelegtiriden pek geglrilmeyen bir bölümdür. Türkiye agrstndan ise, Polonya'lrlarrn kendilerlni korkutan veya tehdit etti§ini dü9ündüklerine kargr, nasrl tavrr geligtirdiklerini gösteren düSündürücü bir örnektir.

Polonya krallannrn tag giydi§i Krakau'nun tarihi bile, Polonya'nrn Türkleri bir tehdit olarak de§erlendirdi§i ve önyargryla yaklagtr§rna örneklerle dolu... Ancak Türkiye'nin yaprcr, ga§dag yaklagrmr yüzyrllann olumsuz ko5ullamasrnr krrarak, Polonya'yr, Avrupa'yla bütünlegme yolundaki Türkiye igin köstek olmaktan grkarrp ciddi destek haline getirebillr.

AB kurumlannrn bagkentleri Strasbourg ve Brüksel'de, krrmrzr-beyaz renkli tek bayra§rn, Polonya kartallr bayrak olarak kalrp kalmamasr, yine Türkiye'nin gabasrna ba§lr. AB fonlanndan yararlanma konusunda Türkiye'yi bir rakip olarak gören ve tarihten gelen ciddi önyargrlarr bulunan bir Polonya, Türkiye'nin önüne Yunanistan ve Güney Krbns Rum Kesimi'nin yükseltti§i engellerden gok daha büyüklerini grkarabilir.

Bu sorunu aSabilmenin en etkili yolu ise; Türk aydrnlan ve siyasetinin Polonya'yr ciddiye alarak, kendi Polonya bilgisini geligtirirken Polonya'lrlanda Türkiye konusunda bilgilendirmesinden ve iliskileri her yönüyle geligtirmesinden gegiyor.

Pek uygulama bulmayan UNESCO kararlanna göre, kent adlan hükümran ülkenin dilinde yazlmaldr. Lehqe'de Krakow olarak yazlan ve "Krakuv" okunmasna ra§men bu metinde Türkge'ye daha uygun oldu§unu dü7ündügümüz "Krakau" adt tercih ed i lmigti r.

Herkese kalem seti

Derginiz Plotform'o bir yillk abone olun yukordoki kolem setini odresinize gönderelim,,,

Nisan 2004'ten bu yana yayrn hayatrnda olan ve her iki ayda bir okurlanyla bulu5an Platform dergisi, katitesi ve zengin igeri§iyte Avrupa'nrn en iyi Türk dergisidir.

Dergimize abone olan bütün okurlarrmrza dotmakatem ve tükenmez kalemden olu5an yazr seti hediye olarak gönderilecektir. Sadece posta ücreti kar5rtr§r kalem setine sahip olmak iqin bizi aramanrz veya internet sayfamrzdaki yeralan abonelik formunu doldurmanrz yeterlidir.

Abonelik sartlan:

1) Abone bedeli yrtlrk 24 Euro'dur. Abonetik bagvurularr elimize ulagan okurlarrmrzrn abone ücreti hesaplarrndan qekildikten 8 hafta sonra kendilerine hediyeleri posta ücreti karqrtr§r Deutsche Post kanahyla gönderilecektir.

2) Her abone kaydr iEin tek bir set hediye edilecektir. 3) KampanyamnHaziran 2005 sonuna kadar geqertidir. 4) Abone olmak isteyen okurtanmrz, tetefonla veya emaityoluyla da abonelik kaydr yaptrrabitirler. Abonelik iqin Atmanya dr5rndan +49. (0) 61057029f 99 Almanya iEinden 06105 702 99 99 nolu telefonu aramantz gerekmektedir. 5) Mevcut abonelerimizdeden kalem seti atmak isteyenler, 10 EURO ödeyerek, bu 5rk sete sahip olabilirler. www. platform -o n li n e.de www. p latfo rm d e rgisi. n et abone@platform-on [ine.de a bo n e@p latfo rmd e rgisi. n et Telefon: +49 (0) 6105 702 99 99 Tetefax i +49 (0) 0ros 702 gg 88

Abone olanherkese
!f 'I -

sebahattin gelebi celebi@platform-on ne.de

Bana, bu sehirlerden sorma...

Kasrrgalar var ruhumda. izbesindeyim hayattn. So§uk bütün Sehirleri buralann. Kasvetli yüzlerde, riyakär gülücükler... Sevgisiz, iqtenliksiz baktSlartn ardrnda, fukara sanki bütün duygular. Yllar mt yutmug hergeyi, hayat mr düSmüS aya§a... Bir bilsem.. bir gözebilsem...

Burasr... Senin bildi§in yurtlar, ülkeler gibi de§i|... Bana, bu hicran soluyan yerden...

Yani...

Yani, bu sehirlerden.. sorma bu yüzden. Bütün nehirleri bir burantn. insantn akasr geliyor oysa Frrat'a, Dicle'ye. Kan5tp Harran'tn tozuna topra§r na, savrulmak vardt A§rt'nt n etekleri ne...

Olmuyor... Olmuyor burada iste...

Bir kusluk vakti, akltmda Anadolu gibi güzel annem, yüre§imde, hüzün akgamlanndan kalma actlar... Bir cigara yakrp püfür püfür üfürmeli Simdi.

Yüre§imde esen hasreti, bu so§uk yüzlü §ehrin, bütün kabuslarrna üflemeli...

Bana bakma...

Gelir geger böyle dügünceler iste...

Bana buralardan...

Bana, bu sehirlerden.. sorma bu yüzden.

Gülleri kokmaz buralartn. Daha ne diyeyim? iste öyle bir yer burasr... Senin bildi§in a§klar.. yitirdi§in o sevdalar; belki yok burda o yüzden...

Adrnr bilmiyor bu sehirler... BirSeyler eksik iSte... Qocuklu§umuzun eksik kalan öyküleri düStü gönlüme.

Erol Abi, Kemal Abi tüttü gözlerimde...

Sen de hattrladrn de§il mi?

Biri "halkrnr" severdi, di§eri "mi lletini"... "Gülmeyin lan" derken tedirgin sesiyle Erol Abi, derin derin Qekerdi sigarastndan. Bir ktrmtzt dyo tenekesine bandtnrdr ftrgastnt...

En halkqr yanryla, yasanmamrs bir gengli§in kagak romanrnr yazar gibiydi Erol Abi... "Tek yol dev' rim" diye yazarken duvarlara, Hatice Abla'yt arardt gözleri. Erlrdi sanki onu görünce. Ne yol kaltrdt, ne devrim...

Gönlü, higbir geye aldtrmazdl...

Kemal Abi desen, bir baska alemdi. Babastz büyümü9, bir ana kuzusuydu. Bartg Mango'yu andtran bryrklarryla, güldüm mü, adam gibi gülerdi. Saglanmrzr okgar, "Ne yapryorsunuz lan hergeleler" derdi. Kimbilir kag kez ytkanmtg, ispanyol paga siyah bir pantolon... Anasrntn ördü§ü bir bo§azh kazak. Duman duman tüttürdü§ü Bafra sigarasryla, yüre§i-

mizde savrulurdu... Milliyetqi sloganlar atardt Kemal Abi. Karadeniz, qrrplndrkga gtrptntrdt yi§it yüre§inde.

Ah Hatice Abla!

Uzun saglan, Kemal Abi'nin de gönlüne degerdi. "Körolmayasrn Hatice" diye frsrldardt sanki bazan. Umutsuz agkrnt yoksul kalbine gömmüStÜ oysa... Ölüsünü bulduklarrnda yukarr mahallede, yüre§indeki a§k da bulusmustu ecelle. Yetim ellerinde kan izleri... Niye vurmuslardt? Niye krymtglardt? Yllar sonra anlayacakttk ikimiz de...

Buradaki gocuklartn Erol Abileri de, Kemal Abileri de yok.

Gülecek, hergelelik yapacak bir Seyleri de... Burada, "lan" olmak bile zor sey iste...

Duvarlara yazmaya de§ecek, higbir 5ey yok...

Sa§rna-soluna gönül verilecek bir Hatice Abla da, grkmryor higbir semtte... Burada vuruluyor yürekler, pusulanna düsüp yalnrzlr§tn, meghul bir anargide...

Burada hergey baSka... Bana, yüre§imeyaziar yazan bu yerden... Bana, bu sehirlerden.. sorma bu yüzden. Hatrrla!

Cinnah yokusunda, yartm ekme§e kattk yaptt§tmrz 50 gram peynirle tantmtstrk biz hayatt... Botanik Parkr'nda, agklartmtza gazoz smarlayacak paramrz olmadr. Belki bu yüzden, fazlastyla platonik yagadrk, yüre§imize düsen bütün aSklan... Burada, hergey tutkusuz...

Umutlar, yavan yavan gitmiyor burada... Higbir mutluluk da, 50 gram etmiyor igte... iste bu yüzden... Bana, bu sehirlerden.. sorma... Sorma, ne olur...

SEVDiGiM SöZLER

Basaraca§tntza ister nantn, ister inanmaytn. Her iki durumda da haklt qtkarstnz. Henry Ford

26lPLATFoRMlikil200s
I I I I Hizme tte qizgi ö te s i . . . T .E = RURRSYR AVRUPA-ASYA TOURISTIK GmbH Neckorstr.124 o 70190 Stuttgo* . Tel: 0Zl 1- 490 20 90 Fox.: 0Zl 1-49O 20 929 www. ocrosyo-tou ri sti k. de . i nfo@ovrosyo-tou risti k. de rahat,huzur ve güvenli ugusa hanr mnmrz? Stu ttgart'tan Ankar4 istanbul, izrnir, Kayseri i.itttttooot 7 oto I tEh ]"",**
cno CD = ,() q3 = I = J il I ) a I T a t I t ! ll s ) f \\ I il '0c g:o-cLf,l c:o5 no,tr.^3=ocL =o \r i+§g *uiEuä äliEiä$Eär säääägäeEiä =ae et ,// N.? !F.+to! = =:,§o(f(Jl T ) I \ =tl:lrEI j

ressamrn atölyesine girer gibi giriyorum. §ünkü ben bu i5i hobi olarak yapryor ve para kazanlyorum. Herkes bäyle sevdi§i igleri yapsrn..."

Bu cümlelerin sahibi Düsseldorf'ta Puro denince akla gelen ilk isim Zonguldaklr Muhammed Genq.

"Hergey 6 yl önce basladr. Küba'ya gittim. Puro iqin tütünün nasrl yeti5tirildi§ini, nasrl sanldr§rnr ve nasrl isildiäini öirendim. Yani hayatim deäisti."

"O§lum bu ig ne menem igtir" diyen babasrnr birgün gagrrtacak bir girisime bagladr§rnda Zonguldaklr Muhammed Geng, bir hobi u§runa Küba'ya gider ve orada tütünün serüvenini yakrndan izler. Hobidir onunki. Havaalanrnda Küba'ya uga§r kalkarken, zenginler klübünün vazgegilmez keyfi "Puro" dünyasrna uqtu§unun farkrnda de§ildir henü2.

28 yagrnda agtr§r dükkanrn, en iyi müsterileri zenginlerdir elbette. 3 yrl evvel birisi kalkrp, "Birgün Düsseldorf'un en tanrnmrg ve en büyük puro satlcrsr olacaksrn" deseydi, muhtemelen kendisi de inanmazdr. Ondaki kararlrlrk, "inanmrglrk" ve hobisine meslek haline getirme dügüncesi ona yeni kaprlar, yeni dostluklar agmrg.

Küba ziyaretinin ardtndan, dünyasr Küba olan Geng, bakrn bu tutkusunu nasrl anlatryor:

'Almanya'ya dönünce bu i5e girmeyi

bilgin bagol I bedri ilbey foto§raflar platform istedim ve bugün buradaylm. Uq yrl srrf lüks otellere ve e§lence merkezlerinde tantrm amaqh satr5 yaptm. Sonra bu ma§azay agtrm. Burada 800 qeSit puro var ve ben bunlann hepsini kokusundan tanrrrm. Bunun igin iddiaya bile girerim."

Bir zamanlarrn pahalr hobisini nasrl para kazanma unsuruna gevirdi§ini ve igine olan tutkusunu ise, biraz ilging bir Sekilde aktarryor Geng. "Puro sadece iqilmez. §arabta oldu§u gibi bütün incelikleri bilmeniz gerekir. Buraya gelen müsterilerime dostlanma ben istedikleri puro ile ilgili en kügük detaylarr dahi veririm. Onlan Küba'da veya dominik'te bir puro tarlasrnrn iqine kadar sokar, kadrnlann gelen tütünleri ne incelikle sardrklannr anlatnm. Yani onlarda olayr ya5arlar ve belki de o zaman puronun de§erini daha iyi anlarlar. Puro da her zaman birinci srnf el emefi vardrr."

Peki Geng'in müsterileri?

"Müsterilerim arasrnda televizyon sunucularr, büyük ma§azalarrn sahipleri, futbol ve basrn dünyasrnrn önde gelen isimleri var. Verona Feldbush Pooth reklam iqin her türlü puroyu iqer ancak kocasr Franlo Pooth ise, Cohiba sever... Aldi mafazalannrn sahibi Albert AIdi ve Mini Ekmek (Brötchen) Krah Heiner Kamps da Cohiba sever.. Almanlar hafif ve elegant, Türkler sert, Yunanhlar hafif,

Küba, puro ve bizam Muhammed

Hayalleri ve idealleri u§runa okyanusu asan genq bir girigimci Muhammed Genq. Tütüne gönül verip Küba'ya gidip, dönüSünde bu sektörün en iyilerinden olacak kadar da tutkuyla ba§lt mesleäine... Puro dünyasrnrn "Bizim Kubalr Muhammed'i, Platform'a konu5tu.

PLATFORM rki 2005 29 -/

Puro kesinlikle bir damak tadrr. Sigara ise tiryakiliktir. Bir srnrf atlamadrr. Puro temelinde say$nm oldu§u engin bir külttirdür ashnda. Puro deyicince de Küba gelmeli, Hewing-""ay gelmeli, Castro gelmeli akla....

Ruslar ise ne olursa olsun pahah olsun anlayr5ryla puroyu tercih ediyorlar... Ülkelere göre tadlar de§igiyor. Her zaman söylüyorum... Puro bir damak tadtdtr ve tercihlerin deEismesi kadar normal birsey de olamaz."

Madenci gocu§u Muhammed kendisini, puro dünyasrna bir kaptrrtr pir kapttrrr... Kendisi igin gok yeni olan bu dünyanrn bütün detaylartnt ö§renir.

Trinidad Diplomat markalt puronun kutusunun 11 bin Euro olduiunu duymug muydunuz?

Aslrnda diplomalr bir marangoz olarak mezun olmus okuldan. Ama iginden hiqbir zaman kapr pencere yapmak gelmemig. Kendi deyimiyle daha zarif islerle u§ragmak istemis hep.

Genelde purolann kondu§u sedir kutulan yaparmrg ö§rencili§inde. "Birgün bir geyler beni Küba'ya gekti. Orada iki hafta kaldrm. Ne deniz ne güneg. Sadece tütün tarlalannda köylülerle igige kaldrm ve puronun ne demek oldu[unu na-

srl igilece§ini ö§rendim. Arhk Düssedorf'ta puro dendi§inde ilk akla gelen isim benim. Ashna bakarsanz ben hobimi mesle§im haline qevirdim" diyen Muhammed, "Burada 800 puro geSidi var. Hepsini kokusundan tantnm. Dünyada 3 binin üzerinde puro qeSidinin oldu§u söyleniyor. Ama en iyisi Küba'da daha sonra Dominik Cumhuriyetive Nikaragua'dadrr. Di§er ülkelerden de purolar var ancak benim tercihim her zaman Küba ve Dominik'tir" diyor.

Puronun sigara ile kartsttnlmamastnt isteyen Geng Puro Tüccan puroyla ilgili qok ilging bilgiler de veriyor bize:

"Sigara tiryakiliktir. Ancak puro damak tadrdrr. Puro insanr olgunlagfunt, sakrinlegtirir ve daha tltmlt yapar. Puroyu sadece igmezsiniz. Onu tüm duyu organlannzla hissedersiniz. Koklarsrnz, ellersiniz, damalrnrzda o aromay hissedersiniz ve görüntü olarak onun büyüsüne kaprlrrsrnz. Puro bir saygr kültürüdür. insana olan saygtnrzt ve sevginizi

30 PLATFORM 1 iki 2005 tt ü \\, \ § \ .D a a t lr ," § }. 4,., b;. t "o ,. l .\ o a \ /a t, \ a \\, L ) ,t I tlr 5 t rr{ '3 ,-'l' .:1 i a \\. il N t .t- j ) _-\ I I - I a -Zl ra I tura ^ .ft*- \l L I It I \} I § 't \ r t / 1 t / l|,\ I \ I I I\ ! 1\ \ \ \ \ 1 -.-* n u "! \ \ E, \ a I W a r 1 L'! tl FE.< \r ft2rq

arfurrr. Puro kesinlikle bir damak tadrdrr bunu unutmamak gerekli."

Puro ile birlikte hayatrnda qok büyük de§i5ikliklerin meydana geldi§ini belirten Muhammed, "Babam önceleri bu iSe kargrydr ve hig ho5una gitmiyordu benim böyle iglerle ilgilenmem.

Ancak sonradan nasrl de§igti§imi gördü. Arkasrndan bu ma§azayr agtrm ve burayr gördü§ünde biraz da gülerek "Deli oldu§unu biliyordum ama bu kadannr beklemiyordum" dedi.

Puro ile birliKe arkadaglannrn ve qevresinin gok de§igti§ini, yepyeni insanlarla tanrgma frrsatr buldu§unu söyleyen Muhammed, ba5ka bir dünyaya adrm attr§rnr ve puro ile baglayan arkadaglrklarrn sevgi ve saygr qerqevesinde giderek büyüdüäünü söylüyor.

Ailem benim igin gok önemli diyen Muhammed, babasrnrn maden iggisi, annesinin ise ev kadrnr oldu§unu ve Zonguldak'rn Qaycuma ilgesinden geldiklerini gururla anlatryor. Ma§azasrndan qok sayrda Türk'ün de ahgverig yaptl§rnl, özellikle gehire turist olarak gelen Türklerin artrk u§rak yeri oldu§unu sözlerine ilave ediyor.

Ma§azada 3,8 eurodan 11 bin euroya kadar purolann satrsrnr yapan Muhammed, mügterilerine her puronun adeta tüm segeresini grkartryor. Nasrl tütün toplandr§rnr ve tütünün kalitesini anlatrp onlan igecekleri puro hakkrnda bilgilendiriyor. Muhammed, her ülkenin puro damak tadrnda de§igikler oldu§unu, Almanlann btaz daha hafif ve yumugak puro tercih ederken, Türklerin özellikle Dominik Cumhuriyeti'nden gelen sert purolan, Yunanlrlann hafif Küba purolannr, Ruslann ise her kosulda en pahalrsrnr isted iklerin i gülü mseyerek anlatryor.

Mügterileriyle puro drgrnda konulara girmediklerini belirten Muhammed, "Puro sayesinde hepsiyle güzel dostluklarrmz olugtu. Konumuz sadece puro. Politika ve spor konugmayrz. Purolar üzerine, yaprhglarrndan ülkelerine göre olan karekteristlik özelliklerine verdi§i tada kadar konularda fikir ahgveriginde bulunuruz" diyor.

Geng, hedefinin Almanya genelinde bu tip puro ma§azalan agmak oldu§unu ve Türkiye'ye de bu iSi götürmek istedi§ini ifade ediyor.

Daha sonra her zaman 18 derece sr-

caklrkta, 170 nem derecesinde durmasr gereken odaya alryor bizi ve yüzlerce puro QeSiti ile tütün kokusunun arasrnda kaltyoruz. Tütün kokusunun ve sedir a§acrndan yaprlmrg mobilyalarrn iginde bagka bir dünyaya yolculuk yaptr§rnrzrn farkrna vanyorsunuz. ispanyolca ve ingilizce bir gok markanrn iginde eski ile yeninin nasrl harmanlandr§rnr görüyoruz. Tarihin derinllklerinden qrkrp gelen her zaman gördü§ünüz Chibo, Habanos gibi markalar ve özel kutularrndaki Davidoff ise oldukga lüks duruyor. Sonra Kutusu 11 bin Euro olan Trinidad Diplomat marka purolan gösteriyor. Altrnda 2001 -138 /700 yazrsr var. 2001 yrlrnda yaprlmrs ve dünya genelinde sadece 700 set yaprlmrg. Muhammed Genq'in dükkanrndaki bu 700'ün 138'ncisi.

Genq, ürünün yrlr ve üretimi qok önemli diyor. Alt yapraklarrn yumugak oldu§unu, tütünde üste do§ru yapraklann kal rn lagtr§rn r i hatrrlatryor. Sarma tekn klerinin de tütünün dokusuna göre oldu§unu ö§reniyoruz. Sadece Küba'da yüzlerce tarz sans Seklinin oldu§unu kaydediyor.

Biz igimizden 'Amma zahmetli iSmig, qekilecek dert de§il" derken, bize de birer puro ikram ediyor. Uqlarrnr özenle kesiyor. Purolarr uzun kibritleriyle yakryor ve tütün ile ilgili detaylarr anlatmaya baglryor. Muhabbet Hewingway'rn "Deniz ve Yaglr adamr'na kadar ilerliyor, Soylaizmin son kalesi Fidel Castro'nun ülkesindeki bizdenliklerle devam ediyor. "Dolaplanndaki 5 bisküvinin hepsini masaya getirirler. Bazen kendimi Qaycuma'daki akrabalanmrn yanrnda santnm Havana'da o kadar cana yakrn o kadar bizdenkiler" derken yüzündeki sevingle gözyagrnr birlikte görüyoruz

Ve anlryoruz ki bizim Muhammed Ernst Hewingway kadar Küba asrär, Castro kadar puro dü5künü....

REXW -
BENTOUR'DA ?..-*il'hfu ,r*,,,, ogoo roo 5a oo wow WoRLD pll.Ag6***** PLATFoRM I iki I 2005 31 a .tl I -.1 -'' -> _a äl 't L. ( #l J. "G fr .I t \L\ \

olmamasrna ragmen, ig dünyasrnda halen erkek hakimiyetinin varoldu§unu kabul etmemiz lazrm. ig dünyaslna ilk defa giren bir kadrn, kendini birden dizlerine kadar kuma batmrs gibi hissedebilir. Tabii kadrnlann i5 dünyasrna sa§ladr§r büyük kazanrmlar olmu5tur ve go§u, kariyerlerini gok bagarrlr bir Sekilde geliStirmistir. CEO Magazine dergisine göre 'Amerika'da i5 dünyastntn yüzde 2O'sine kadrnlar hakim durumda ve bu oran gittikce artryoL"

Fakat ne yazk ki esit ftrsatlann saglanmasr igin kadrnlarrn önünde hälä uzun bir yol var. Ancak yeterli azim ve htrsa sahip olan insanlan kimse durduramaz. Bir kadrn olarak baganlr bir kariyere sahip olabilmeniz igin size dört teknik öneriyorUZ, l.Hedefinizin tam olarak ne oldulunu bilin.

Bagarrh bir kadrn olabilmek igin ilk adrm, hedefinizi kesin olarak belirlemektir. Bu gok basit görünebilir ama harika geylere imza atmak istedi§ini söyleyip de, bunlann ne oldu§unu bilmeyen birgok insan var. Kendileri igin kesin bir hedef gizmiyorlar qünkü özünde erkeklerin hüküm sürdü§ü bu ig dünyastnda bir kadrn olarak nereye kadar gelebilecekleri konusunda Süpheleri var. Bu duruma kargr cevabrmrz hep aynt: "Kapasitenizin sizi gotürebilece§i kadar yükse§e gitme

gule krlrqarslan

imkanrnrz var."

Eger isinizi yapabiliyorsantz, önünüze, gergekte var olmayan yalntzca sizin beyninizde yarattr§tntz engeller ve bariyerler koymayrn. Ula5mak istedi§iniz hedeflerinizi tam olarak tespit edin. Bir gün kendi Sirketinizin ba5kant mt olmak istersiniz? Hayaliniz bu mu? O halde kendinizi bu hedefinize adayrn.

2. Elinizden gelenin en iyisini yaptn Bir seyi istedi§iniz zaman sahip oldu§unuz her geyle onun pesine düsmelisiniz. Bunun igin tsrarct ve htrslt olmaltstnrz. Asla ilk bagartstzltklartntzda pes etmemelisiniz. E§er manttksal ve entellektüel kaynaklarrnrzr geligtirir ve önünüzdeki uzun maraton icin hazrr hale getirirseniz, basarrlarrnrzr takip edebilmek igin yeterli gucü bulacakstntz. Evlilik kadtnlartn kariyer planlarrndan vazgegmesinin en bilinen nedenidir. Biraz engebeli hale geldi§inde, yoldan kagmantn en kolay yolu evliliktir.

Kugkusuz evlilik bazt geyleri de§igtirecektir. Yeni evlenmis bir kadtntn kocastna gösterdi§i ilgi, igine ve kariyerine gösterdi§i ilgiden daha gok olabilir. Ama önceliklerlnizi düzenli olarak belirlerseniz, ikisinde de bagarrya ulasabilirsiniz.

3.Patronunuzla geqinmeyi ö§renin Eäer isinizde ilerlemek istiyorsantz, öncelikle patronunuzla geglnmeyi ö§renmelisiniz. Baska hiq kimse sizin igin ve

Qalsan kadtnlar iqin kazanma stratej ileri

iS dünyast büyük arena. Bu arenada kadrn olmak daha da bir zor. Stratejik hamleler yapmayr bilmiyorsanv, bu arenada basartlt olmantz qok güq. Adtm adtm yapmantz gerekenler, dikkat isteyen konulart Sosyolog §ule Krltqarslan, yrllarrn deneyimiyle Platform okurlarr igin yazü...

I -1 I
I 32 L. L7 I \

ig dünyasr stresi (ahgan kadrnlarrn en büyük sorunu qo§u yerde kendisini cinsiyet aynmr olarak kendisini gösteriyor. Kadrnlann ba5arrya ulagmasrnr ve kariyer yapmasrnr sa§lamada qok önemli aynntrlar bulunuyor.

I §\-
llr
\N \\ \ \ \ \ N \ b ./ ) J t \ \ I L \ i/ P't ! I 7 I .t r a! ^.) (l \ r\ L-.jI I \ D il 7 t\( I v \ \ I >--I J \ EI .....§- I? I 7 \ PLATFoRM I iki | 2005 33

kariyeriniz igin maagrnrzr arttrrabilecek kisiden daha önemli olamaz. E§er qok galrgrtr$nrzr bilirse, her zaman patronunuzla daha iyi gahgrrsrnrz.

Bir patronu, iSi iQin qaba gösteren bir elemandan daha fazla higbir gey mutlu edemez. Bunlarrn yanr srra iyi bir gahgan olmak yeterli de§ildir. iginizi yapabildi§iniz en iyi sekilde yaparken, patronunuzun egosunu da tatmin etmeyi ihmal etmemelisiniz. Qalrsma tarzlannrzrn ig ige oldu§undan emin olun. E§er süratli bir galrgma tarztvarsa, ona hrzlr ve kestirme cevaplar vermelisiniz. Pek gok detayr duymaktan zevk ahyorsa, ona istedi§i de-

n -F

zr da§rtmakta tereddüt etmeyin. islerinizl bagkalarrna devretti§inizde kendinize daha büyük sorumluluklar igin zaman ayrrabilece§inizi unutmayrn. Yönetim, etraflannda devamlr yeni görevleri üstlenebilecek insanlar bulundu§u igin gok mutludur.

Sorumlulu§u da§rtmak icin 3 anahtar davranrg vardrr; organize edin, devredin, denetleyin. Öncelikle görevi kügük pargalara ayrarak organize edin, daha sonra bu pargalarr spesifik insanlara devredin. Son olarak da herkesin gahgmasrnr denetleyin ve her geyin düzgün oldu§undan emin olun. E§er bu basit tekni§i kullanrr-

taylan verin. Her zaman patronunuzun yolunu izleyin.

4. Sorumluluklannrz da§tmayr ö!renin

Bu adrm basanlr bir yönetici olabilmek iqin en ayrrt edici olanrdrr. Maalesef go§u kadrn yöneticinin srk srk yaptr§t bir hatadrr. Etrafrnrzdaki erkekleri seyredin. Zeki erkekler görevleri ne kadar kügük ve basit geyler olsa da bunlan alt konumdaki insanlara da§rtrrlar. Hatta bazen kendileri yaptrklannda daha Qabuk bitirebilecekleri bu görevleri baskalanna verirler. Di§er yandan kadrnlar ise gok kangrk ve büyük bir görevin bile her detayryla kendileri ilgilenirler. Yanhg giden bir 5ey olursa kendilerinin suglanacaklanndan korkarlar. Bu durumda sadece kendi etkinli§inizi srnrrlarsrnrz.

Patronunuz daha büyük bir görevle ba5 edemeyece§inizi anlar ve terfi edemezsiniz. Sonug olarak sorumluluklannr-

sanrz, yapabildiklerinizin de srnrn olmayacaKrr.

Bir kadrn kendi iSinde nasrl baganlr olur?

ilging bir Sekilde en ba5anlr girigimciler, okulda ya da aKivitelerde gok basanlr olmayan insanlardrr. Genelde tek baSlarrna olmayr tercih etmislerdir. Qocukluklannda limonata satmak gibi para kazandrran i5lerle uErasan kigiler genelde kendi islerinde de baganlr olmuslardrr. isleri kendi yöntemleriyle yapabilme hrrsr, bu girigi mcilerin bel rgi n özel I klerindend i r.

Basarrlr bir girigimci risk almayr sever. Günlük rutin islerden srkrlmak da basanIr bir girigimcinin potansiyelini belli eder. Bir isi bitirmek igin sonuna kadar qalrsmayr istiyor olmasr gerekir. iyimser ve kendinize güveniyor olmanrz lazrm. Hedeflerini yazil olarak belirlemesi gerekir.

Son olarak; bir mültimilyoner olabilmeniz iqin insanlann gok ihtiyag duydu§u ancak size pahalrya mal olmayacak bir fikir bulmanrz gerekir.

Yeni bir fikir, cesaret ve azim, bunun igin yeterlidir.

34 PLATFORM iKi 2OO5
\\ 1
lf , I \- a 7
Derginlz Platform a özellikle is dünyasrnda kendisine rota Cizrn€k isteyen Türk kadrnlanna baganlr is kadrnlanmrzr tantarak vizyon veriyor... Abone olmak lgln wryw.platlorm-onllne.de
Kadrnlara uizyon ueren dergi
a

Gülay Yasrn: Bagan tesadüf de§i!

1. §etin ig piyasasrnda kadrn olmanrn zorluklan nelerdir?

Bu soru srk srk kargrma grkryor ama ben ig piyasasrnda erkek olmadr§rm igin do§ru bir kargrlagtrrma imkanrna belki sahip de§ilim. Ancak yaptr$m gözlemlerden yola grkarak bazr bilgiler verebilirim. ig piyasasr gergeKen getin ve giderek ne yazikki daha getin hale geliyor ve gelecek. Ben ighayatrmda en büyük zaran ve zorluklan erkeklerden de§il kadrnlardan gördüm. Kadrnlar gok krskang ve siz onlarr öyle görmeseniz bile hemen sizi kendilerine rakip segiyorlar. Qok e§itimli ve baganlr olabilecek kadrnlar bile bazen rekabet u§runa gok ciddi hatalar yapabiliyorlar. Kadrn olmanrn ve genQ olmanrn zorluklarrna gelince. i5 hayatrnda hergeyden önce kompetan bir görünüm qizmek önemli. Yani ilk görügmelerde ve tanr5malarda ig yapaca§rnrz insanlan kar5rsrna güven veren ve isinin uzmanr oldu§unuzu göstermek gok önemli. Qok geng oldu§um yrllarda bu konuda daha zorlanryordum ancak yagrm ilerledikge bu zorlu§u daha kolay agabiliyorum. ig hayatrnda gok üst düzeye gelmig erkek yöneticiler ve igadamlarr kadrn oldu§unuz iqin bazen sizi qok kompetan görmüyorlar. Qo§u kez 9agrnyorlar ancak zaman iginde sizi tanryrnca ve ig hakkrnda konustukqa bunu kabulleniyorlar. Aslrnda basta kabul görmeyip sonra kabul görmek büyük avantaj. Öbür türlü büyük beklentiler olunca bagannrz da kügük görünüyor. En iyisi sizden az beklenirken bagan sa§lamak. Kadrnlann avantajr da bu olabilir bence. Qok basanlr erkekler kadrnlarr kendilerine rakip olmadrklarr sürece destekliyorlar.

2. Erkek patronlardan neler ö§rendiniz? Ö§rendiklerinizin ne kadannr uyguluyorsunuz?

Ben kadrn ve erkek ayrnmr yapmlyorum. Ancak patronlardan qok gey ö§rendim. Uzüm üzüme bakar misali bir süre sonra patronlarrnrz gibi düSünmeye baglryorsunuz. Her5eyden önce ö§rendi§im en önemli gey., Bagan tesadüf bir olay de§il. Kim galtgryorsa o kazanryor. Ancak gahgmanrn yantstra sosyal iligkiler igin yansr. Yani insan iligkileriniz kötüyse bagannrzrn bir hükmü yok. Ben patronlanmdan diplomasiyi ö§rendim., iginizin egoisti olmayr verimligalrgmayr ö§rendim ve kargrnrza kim grkarsa grksan inandr§rnrz yolda yürümeniz gerekti§ini ö§-

rendim. Dürüstlük gok önemli. §u anki patronumdan tüccar gibi olmayr ö§reniyorum, ticareti ö§reniyorum. Ö§rendiklerim iqinden bana uyanlan uyguluyorum.

3. Kadrn yöneticilere önerileriniz nelerdir? Örnek aldr§rnz yöneticiler var mr?

Kadrn yöneticilere önerim, kargrla5trklarr sorunlan her zaman srrf kadrn oldu§um iqin diye sebeplendirmesinler. insan bazen kendi kigisel hatasrnr kadrn olmakla kan5trnyor. Bu gok büyük bir tehlike. Objektif olmayr ö§renmek, hata yaptr§rnrzda özür dilemek ve hatayr düzeltmek gok önemli. Dürüstlük hergeyden önce kendine kargr dürüstlük qok önemli diye dügünüyorum. insan ancak bilgiliyse iyi yönetiyor. Kendilerini bilgilendirmeleri geligmeleri Qok önemli diye dügünüyorum. Birde günlük olaylarda kadrnca hassaslrklar, duygusalhk go§u kez zarar verebiliyor. Asla sorunlarrn ve durum ne kadar zor olsa dahi yöneticinin motivasyonu bozulmamalr diye düsünüyorum. Kadrn yöneticilere önerim kendinize kadrnlarl rakip olarak seqmeyin, lütfen kadrn kadrna dayanrgma gösterin. Bunu srrf kadrnlar igin de§il hitap etti§iniz bütün kitle igin yaprn. Bizler gok hassas ama gok güglüyüz genetik olarak. Örnek aldr§rm yönetici yok. Qok hiqkimse birbirinin aynr olamaz. Baganlr yönetici yoktur baganlr yönetim vardrr. Yani tek basrna bir yönetici, bir insan olarak mucizeler yaratamaz. Sistemin yönetilmesi gok önemli.

4. Kendinizi geligtirmek igin ne tür kitaplarr okuyorsunuz?

Ben ig yönetimi, sosyal psikoloji kitaplan okuyorum. Ancak bu heryerde böyle ig hayatrndan da bir yerde yazrlr olmayan kurallar ve kanunlar var. Bunlanyazan kitaplan da okuyorum. Davranrg bilimi ilgimi qekiyor. Mutlaka güncel aktüel haberleri takip ediyorum. Qünki ekonomi, yatrnm bunlar hep öngörünün qok önemli oldugu alanlar. Buna sahip olmak iginde gok bilgili olmak birgok kaynaktan bazr bilgileri teyid etmeyi gereKiriyor. Qok fazla kitap okuyarak da baganlr olmanrz mümkün olmuyor. Benim igin gergek, belli bir zamanda, elimde olan imkanlarla yapabileceklerim. Zaman altrn de§erinde o nedenle hrzlr dügünmek ve hrzh eyleme gegmek gerekiyor.

TD-IHK Genel Sekreteri ne dedi?
o
P PLATF0RM r iki I 2005 35 re
5 ö
ir E'/ r- .r /r

gule krlqarslan

kr lrgarslan@platform-on line.de

Kadrnlarrn gücüne guq katacakT aliln kura!

Bir kadrn olarak erkeklerin hakim oldu§u iS dunyasrnda, gücünuze güg katmak igin, size yedi tavsiyemiz var:

1. Kendinize özgü gücünüzü temsil edecek taurlar geli5tirin

Kendi gücünüz gergek olmah, bu taklit edilemeyen bir seydir. Baska insanlann da bunu hissedebilmesi igin öncelikle kendiniz bunu iginizde Qok derin olarak hissetmelisiniz. Gücünüz ve kendinize güveniniz tam olmalr ki, baska insanlar sizi elegtiremesin ve hatanrzr bulamasrn. Hig kimse sizden daha üstün de§ildir, meydan okumaktan korkmamaltstnv.

2. Erkek bir sekreter ise ahn

Bir yönetici olarak elbette sekretere ihtiyacrnrz olacaktrr ancak kadrn sekreter almayrn. Bu sizin gücünüzü gözle görülür bir gekilde arttrracaktrr. Sizi arayan bir erkek telefonda "Bayan... gu an meggul" diyen bir erke§in sesini duyunca sizin otoritenizden §üphe etmeyecektir. Sekreterin ize, arayan old u§u nda "§u an meggul sizi aragn mr?" yerine "§u an meggul sonra arar mrsrnrz?" demesini söyleyin. Bu durumda, agrkga kontrolü elinde bulunduran insan siz olacaksrnrz.

3. Elemanlarla yaptr§lnrz bir toplantuda nerede oturaca§rnzr bilin

Siz patron olmadrkqa, ikinci gücün oturmast gereken yer her zaman patronun soludur. Bu durum hem sivil hem askeri kurumlarda do§rulanmrgtrr. Burada genelde arkasr düz olan bir sandalye vardrr. iki numarah insan burada oturur. Di§er sandalyeler daha basit görünümlüdür. Toplantrya ilk giden siz olun ve bu güg koltu§una oturun. E§er buraya oturmaya hakkrnrzr sorgulayan biri olursa srrtrnrzda bir problem oldu§unu ve ortopedistinizin yumugak sandalyelere oturmanrzr söyledi§ini anlatrrsrnrz. Yakrnda güg sahibi insan olarak herkes size itibar edecektir. Basanlr bir kariyer, boyle basitge do§ru yere oturarak baglayabilir.

4. Erkek ziyaretgilerinizi ofisinizde nasrl a$rlayaca§rna bilin

Ofisinizdeki ziyaretgi sandalyeleri basit birer sandalye ya da koltuk olmalr. Siz masanrn arkasrnda güglü koltu§unuzda otururken, kargrnrzda yaylarak oturmug olan ziyaretqiniz karstsrnda avantajlt durumda olursunuz. O böyle gügsüz bir Sekilde otururken sizin tüm gücü elinizde toplamanrz daha kolay olacaktrr. E§er bu kiginin üstüyseniz o otururken

ve konusurken gevresinde gezinmeyi tercih edebilirsiniz.

5. Karsrnzdakinin güglü olabilmek igin oynadtfi oyunlara meydan okuyun Hiq parma§rnrzr bir taga garptt§tntz ve sinirlenip tasa tekme atrnca daha da qok ao duydu§unuz oldu mu? Tag tamamen sessizdir. Size cevap veremez ya da ne oldu§unu anlatamaz. Siz ne kadar ba§trsanrz da, küfretseniz de, vursanrz da o size tek bir kelime bile etmeyecektir. Bu takti§i karsrnrzdaki kigiye de uygulayabilirsiniz. Basitqe onu umursamayrn. Higbir sey demeyin. Taleplerine, tehditlerine dikkat etmeyin. Siz sessiz kaldrkqa, o daha da sinirlenecektir. Siz onu umursamadrkqa pes edecek ve sizi yalnrz brrakacaktrr.

6. Vücut dilinizi kullanrn Bir konusmacr her düsündüäü seyi kelimelere dökmez. Aslrnda üniversite aragtrrmalarrna göre insanlarrn gönderdi§i mesajlann yüzde 90't vücut dili kullanrlmasryla oluyor. Bu durumda sadece bunu kullanabilmeniz de§il bagka insanlarrn vücut dilini anlamanrz da önem kazantyor. Kelimelerin kullanrlmadr§r bu tür konusmalar di§erlerine göre gok daha az aldatrcr oluyor. Kelimelerle yalan söylemek vücudunuzla yalan söylemekten gok daha kolaydtr. Elemanlarrnrzdan biri sizinle konugurken öncelikle yüzündeki ifadeye bakrn. Daha sonra ses tonuna dikkat edin. insanlar ses tonlanyla ifadelerini belli edebilirler. Son olarak da konustuklart ile vücut dilinin birbirine uyup uymadr§rna dikkat edin.

7. GüSlü bir ittifak kurun is dünyanrzda birileri ölebilir, emekli olabilir, bazt fonlarr zimmetine gegirebilir, alkolik olabilir, fazla galrgmaktan delirebilir, ki5isel problemleri olabilir, boSanabilir...Bunlardan herhangi biri, Sirketin tümünde sok dalgalarr olugturacakttr. Kendinize güglü bir ittifak kurun ki durumlar de§igti§inde bile istedi§iniz yöne rahatga hareket edebilin.

36 PLATFoRM I iki I 2005 \ 31 \ ( .c i.
Hzh...Do§ru. .Torofstz. . .Güvenilir Avrupoh Türklerin qrtrk bir konqh Yqr...l7 Arolrk'to yoyr gergeklegtirdiöi bi n hoyotrno bogloyon TGRT EU, Fronkfurt Stüdyolorr'ndon irbirinden sorprcr progromlorr ile sizlerle. Ekonomiden Siyosete, Spordon Gündemdeki son geligmelere, Almonco oltyozrh filmlerden dizilere kodor orodr§rnrz, özledi§iniz bütün progromlor, iki dilde yoyrn yopon Avrupolr Türklerin konolr TGRT EU'do. ü www.tgrt.de ,,Stimme Europos" t t*

mertek

Niqin qocuklan mvt e§itemiyoruz?

E§itim, dünya toplumlannrn oldu§u gibi Türklerin de en önemli meselesidir. Avrupa'daki Türk toplumunu, hrzla de§igen ana toplumlardaki sosyal ve ekonomik problemlerle birlikte daha karrsrk ve paradoksal problemler bekliyor. Problemler teshis edilse bile gergekgi gözümler bulmak, onlan uygulamaya sokmak derli toplu aragtrrmalan gerekli krlryor.

Dönen toplumsal gark iginde ve sosyal deäisim sürecinde kendimizi bulmanrn yolu, bu aragtrrmalarr vaktinde yapmaktan gegiyor. Türk toplumu, ihmale gelemeyecek kadar ciddi bir insan potansiyeline sahip. Kendi iginde gengli§in derdine deva olacak ilaglarr sunamazsa, o gengli§in bir bölümünün bütün toplumun bagrna türlü goraplar örece§inden kimsenin güphesi olmasrn. E§itimin kazast olmaz. Her yag qocuäa ve gence ne verilmesi gerekiyorsa, onu zamanrnda vermeli; yoksa bazr ahlaki prensipler geg aktanldr§rnda ne tür geligmelerin yaganaca§rnr görmek igin kahin olmak gerekmez.

Avrupa'da yetigen Türk gocuklarr agrsrndan e§itimdeki temel sorunlan tespit etmeye galrgtr§tmtzda kargrmrza gu problem alanlan qrkryor:

Aileiqi e§itimin eksikli§i ve örnek yoksunlu§u

. Dil eksikli§i ve kültürel kimlik

. idealsizlik ve ümitsizlik

Ö§renmeden haz duyamamak ve ö§renme metotlarrnr bilmemek

TV ve internet

. Ergenlik ve cinsellik

Dikkat edilirse, ana toplumlar igin de gegerli olan bu problem alanlannr analiz etti§imizde maddi bir boyuta rastlamryoruz. Yani Türk gocuklartntn yagadr§r problemler maddi olmayrp, daha gok psikolojik, sosyal, ruhsal ve zihinsel faaliyetlerin eksikli§inden veya zayrflr§rndan kaynaklantyor.

Yukarrdaki problem alanlannr tek tek ele ahp, üzerinde duracak de§iliz. Ama aftrk Su bir gerQek ki; yukarrda sözü edilen temel problemlerin gözülece§i ve temel e§itimin verilece§i zemin okul, medya ve toplum de§il, ailedir.

Ahlaki ve sosyal de§ederi aktarmada en önemli kurum olan aile, birgok Avrupa toplumunda aydrnlanma, sanayilegme, agrn bireycilik ve egoizmden kaynaklanan faktörlerin etkisiyle cözülmüS durumda. Federal istatistik Dairesi, Almanya'da tek kisiden olugan yaklagrk 14,2 milyon ailenin bulundu§unu belidiyor. Di§er yandan akademik kadrnlann yüzde krrktan fazlasrnrn ise qocu§u yok. Sadece

kendini, kendi zevkini düsünen egoist insanlardan olugan tüketim toplumunda baSka bir geliSme beklemekse nafile. Ama bunun bedeli de a§tr olacak. Qünkü, nüfus bilminin babast saytlan Prof. Dr. Herwig Birg'in tespitine kulak verirsek, ,,bir neslin kagtrdr§rnr telafi etmek igin 75 yrl gerekiyor."

Almanlara gore Türk toplumu olarak daha sanslryrz. Aileyi ayakta tutacak dinamiklerimiz tümüyle dejenere olmug de§il. Aileyi, gelenek ve kültürel de§erlerimizin yagandr§r, sevgi ve saygntn hakim oldu§u, her konuda dayantgmantn ve güzel örneklerin sergilendi§i bir ocak haline getirmemiz hayati önem tagryor. Olumsuz toplumsal e§ilimlere direng de ancak böyle güglü ailevi ba§larla mümkün.

Aileyi bir huzur adasr, bir vaha haline getirmeyi basarabilirsek, o ailelerden mütegekkil toplum da düzeleceKir. E§itimin önündeki en büyük engellerden dil probleminin, asrn TV ve internet kullantmtnrn önü ancak o zaman alrnacak. insanlar agrrr dizi seyredip, daha sonra dizini dövmeyecek. Hem sosyal gevre hem de diziler sürekli cinselli§i tetikliyorsa ve ergenlik dönemi en paradoksal duygulann yasandrär ve nefsin yüz adtm akltn önünde gitti§i bir dönemse, aile en uygun qözümü bulmak zorunda. Yoksa, toplumun, birgok TV dizisinin ve ,,Bravo" türü dergilerin dayattt§r cinsellik kültürüyle daha nice gencimizin bagr yanacak.

Yine ailede insana ve topluma faydalt olma kültürü, Allah'rn nzasrnr kazanma ufku verilmelidir. insanr idealsizlik ve ümitsizlikten ancak iman ve inang kurtarabilir. Her yönüyle dünyevilesmenin ve dini duygulara kapah olmanrn yol agtt§t psikolojik ve sosyal yaralar oftada. Bundan ders altp gocuklartmrzr üstün ahlaklr, azimli ve inanglr yetigtirme yollannr arayrp bulmaktan baska qaremiz yok. islamiyet 'in getirdi§i evrensel insani de§erler yeniden istifade edilmeyi bekliyor. Temizlik, galrgkanltk, kendiyle barrgrk olma, sevgi, hoggörü, tevazu, algak gönüllülük, sözünde durma, do§ruluk gibi de§erleri elbette gelin kaynana, Biri Bizi Gözetliyor, Televole türü programlardan ve higbir ahlaki norm tantmayan dizilerden ö§renmek mümkün de§il.

Nigin gocuklanmrzr e§itemiyoruz sorusuna son noktayr ünlü pedagog J. H. Pestalozzi'nin bir sözüyle koyahm: Egitim, örnek olma ve sevgiden ibarettir.

pl
n n e.r.l e
muhammet
rrertekLl r
atfornr -o
38 I PLATFoRM iki I 2005

zamangeldi

Türkiye'de 500 bini geqen tirajr ile'fiki/ gazetelerinin de okur kazanabilece§ini gosterdik. Böylece bir ilke imza attrk.

Avrupada 40 binlik günlük tiraj ile "gazete okuma" kültürünü gelistirdik.

Ka ite sta nda rtla rr m rzla, haberci I i§i m izle, size dolu dolu bir gazete sunmanrn mutlulu§unu da yagamaya devam ediyoruz.

Bu mutlulu§u paylagmak ve bu segkin kitleye ulasmak iQin ZAMAN la tanrsmanrn tam zamanr... 00.49.69.300 34 200 www.eurozaman.de

aaa

o! E = Af ey*xr,u,i *; t :': : i:2: ::: ; -'-"'" "'"" "' " dB #*i.rä ::.::I:I'r:".,. Afun geldruneyin*-{andaEr riff';fitri, )ii;;r-:# ':t, .*tuihbr: Aß ü.reliqini2i ic .4 TVIA /v Gül de. VivanaUa e i

'l itrkiye:'delrl sa§ sol qattsmalanndan korkan babanrn koruma iggüdüsüyle o§lunu Almanya'ya zorunlu e§itime göndermesiyle ba5lamrg hikayesi Yasar Bilgin'in. Her ne kadar istemeye istemeye gelmis olsa da burada kalmrs ve kendi serüvenini ya5amrg Bilgin.

Gelir gelmez ö§renci derne§ini sonra da Giessen Türk Cemiyetini kurup yöneticilik yapan Bilgin, bir müddet mesleki kariyeri igin uzak durdu§u cemiyet galrgmalanna Türk hastalara yardrm etmek amacryla girmig. 56 gönüllü arkadasryla Türk Alman Sa§hk Vakfr'nr kuran ve bugüne kadar bagkanh§rnr büyük bir ö2eriyle götüren Bilgin, sonrasrnda herkesin regetesini bilip uygulayamadr§r bir Seyi; Türk cemiyetlerinin birlestirmeyi kendisine hedef seQmis.

Herkesle kolay diyalog kurup kayna§an bir yaprya sahip Yagar Bilgin.

Belki bu yüzden Almanya'daki Türkleri gok lyi anlayrp etüd etmi§, onlara özel gözümler gelistirip, uygulamrg. Bagarrlr da olmug. Baskanlrk etti§i derneklerle büyük kitlelere ulagrp Almanlara Türkleri iyi anlatmrg. Onyargrlarr en aza indirmek iqin büyük bir mücadele vermis.

Yagar Bilgin'i farkh krlan Sehirli kimli§inin altrnda samimi bir sekilde kendisini gösteren Anadolulu yanr... Konugurken, yürürken, tartrgrrken bile bu alt kimli§inin prrrltrlannr yansrtryor.

Bazen doktor bilgisiyle, bazen abi sefkatiyle etrafrnda öyle bir sevgi halkasr

bedri ilbey foto platform olusturmu§. Bu halkanrn merkezine de en sevdi§i varlrklarrnr yani ailesini oturtMU§.

Onda bozulmamr5 bir doku var. Belki bu nedenle Anadolu'yu büyük bir iqtenlikle özümsemis.

Bu Almanya'da okumug, karryerini yapmrs bir trp adamrnrn hikayesi...

Mersinli bir Anadolu gocu§unun da diyebilirsiniz...

Almanya'ya nasl geldiniz ve nastl bir ö§rencilik hayatnz oldu?

Almanya'ya 1971 yrlrnrn Mart ayrnda geldim. Mersin do§umluyum. Tarsus Amerikan Koleji'ni bitirdikten sonra istanbul Trp Fakültesi'ne kaydrmt yaptrrdrm. Ancak o günkü Türkiye'deki yagananlar sa§-sol olaylarr babamr endisendiriyordu ve bende o zamanlar sol görüSlü bir geng olarak aktif biqimde olaylara katrlryor ve gösterilere gidiyordum. Yani birazda sürgüne gönderilmiS oldum babam tarafrndan Almanya'ya.

Biz aslen Gümüshanel iyiz. Karadeniz kökenliyiz. Annem ev kadrnt babam müteahh itti.

Gegiminizi nasrl sa§ladtntz?

Almanya'ya özel ö§renci statüsünde geldim. O zamanlar da zordu yani ö§renci olarak gelmek. Benim gegimimi babam sa§ladr. Ancak zaman zaman tagtmacrlrk, garsonluk gibi iglerde de Qaltstt§rm oldu.

ilk dernek gahgmalannrz nasrl bagladl. Neler yaptrnz Giessen'de?

Bir b g doktor! n

Siyasi olaylarda aktif olmasaydr belki Almanya'ya babast göndermeyecekti. Almanya Türk toplumunun tantdr§r, sevdi§i Dog. Dr. Yasar Bilgin, kendi kisisel serüvenini Platform okurlanyla paylastr. Yurtdrsrnda e§itim almrg, burda aktif politik hayatta önemli noktalara gelmis Bilgin, ama, yüre§inin bir kösesi hep Anadolulu kalmt§...

I ' ilrh rl
I
40 i PLATFoRM iki I 2005 Li I ! \a\ L \_ I
I

Giessen'e ilk geldi§imde hemen Türk Ö§renci Birli§i'ni kurdum ve burada arkadaglarla yararlr gahgmalar yaptrk.

Aslrnda ben Almanya'da pek kalmayr dü9ünmüyor, Amerika'ya gegmeyi istiyordum, ama olmadl.

Almancayr ö§renince hemen Trp Fakültesi'ne kaydrmr yaptrrdrm sonra da felsefe okudum. O§renimimden sonra psikiyatrist olarak2 ay qalrgtrm. Ama bu igin bana göre olmadr§rnl anlayrnca brraktrm ve Dahiliye Kardiyoloji üzerine e§itim al-

drm. Bad Nauheim'da bir Kalp Klini§i'nde ve Giessen'de galrgtrm. Bu arada Giessen'de gögmenlerin sorunlarryla ilgili bir kürsü agtlk. Oranrn bagrndayrm uzun zamandrr. Gegimimi kadrolu ö§retim görevlisi olarak galr5tr§rm Giessen üniversitesi'nden sa§lryorum.

Mesle§imle ilgili yrllar sonra Amerika'ya uzmanlrk igin gittim. Kentuc§'de kalp nakli üzerine e§itim aldrm. Aynca orada Kalp Konseyi'ne üye oldum. Türkiye'de de dogentlik ve profesörlük imti-

I I E \ l! h /I I I I
PLATFoRM I iki i 2005 41 t { !I .\ -4 7 \ N I \ , tll \ t ,. W,
>--! t, t, :l_ w I I \ ) 1\j / IL \ \ u I .t .1
,n

ETU'da birqok de§i9ik grrrplart ve olugumlan bir araya getirdik. ilerisi icin Ttirk toplttmunun önünti aqtrk. Buttlar kolay igler de§il. insanlarla ugragmak zol', ama bu q:nllSpalar Ti.lrk toplurntrnu bttralara getiren, öniutti aqan qahsmalar... Geqrniste kalmavtp gegnrigi kavraltp ileri giden bir kurultrs olduk.

hanlannr verdim. Diyarbaktr ve Zonguldak üniversiteleri'nden doktorluk ünvant aldrm.

Pozitif bilim ve islam'la ilgili qalt5malannrz da var. Bu konuyu biraz agar mlstnz?

Bir dönem Giessen Türk Cemiyeti Bagkanlr§r'nr da yaptrm. Ben sol görüslüydüm o zamanlar ama, cami yaptmt galrgmalarrna aktif olarak katrldrm. Cami yaprmrna da destek verdim. DüSünce olarak sol gizgide olmama ra§men inancrmr da takip ediyordum.

Eldeki bilgilerle okuyarak gelistirmeye Qalrstrm. islami bilgilerle rasyonel bilgileri karsrlastrrrp inanctn do§rulu§unu kabul ettim.

Pozitif bilim her5eye tam cevap vere-

miyor. Ruh kavramt, ölüm kavramt. Ölüm ebedi aynlrk mecbur kaltyorsunuz. Ölümün bilimsel bir tantmt yok. islam bu sorulann Qözümlerini gösteriyor. Bende buradan hareketle ttbbtn agtklayamadrklannr islam'da buldum.

Nigin Herkesin Yasar Abisi olarak ta' nrnryorsunuz?

Türk Alman Sa§lrk VaKr'nt Türk hastalarda kalp damar sedli§inin artmast yüzünden kurmaya karar verdik. Vatandaglanmrza bu konularda bilgi vermek istedik. Almanca bilgi veriliyordu, ancak yeterli de§ildi. Toplumumuzu ilgilendirecek sa§hk konulannda Türkge bilgi vermek igin vakrf kuruldu. Frankfurt'ta 56 arkadasla kurduk. Alman qevrelerinde iyi bir konuma geldik. Bu bizi belli bir ye-

42 i PLATFoRM iki I 2005 I te 1§ q lc.' \ t\ i \. I ! \

re tagrdr. Sonra Türk cemiyetlerini birlegtirip RTS'yi kurduk ve daha sonra da ETU geldi. Sa§hk VaKr'ndaki gah5malanmrz sonucu Almanya Türk Cemiyetleri Konseyi RTS iqin bana görev verildi. Sonra buradaki cemiyetlerle olugturulan ETU iginde bagkanlrk görevi bana verildi.

Bunlann bagrna beni getirdiler ama maddi bir beklentim yok benim. Gönüllü galrgryorum. Kazancrmr doktorluKan elde ediyorum. Herkes beni kendine yakrn olarak gördü§ü igin, yani "Herkesin Yagar Abisi" oldu§um igin belki de beni segtiler.

Bunu bagarmak zordur. ETU'da birgok de§igik gruplan ve olu5umlarr bir araya getirdik. ilerisi igin Türk toplumunun önünü agtrk. Bunlar kolay igler de§il.

insanlarla u§ragmak zor, ama bu gaIrsmalar Türk toplumunu buralara getiren, önünü agan qalr5malar... Geqmigte kalmayrp geqmigi kavrayrp ileri giden bir kurulu5 olduk.

Avrupa'daki Türklerin en büyük problemi sizce ne?

Bizler otoriter bir toplumdan geliyoruz. insanlarda düsünce serbest de§il. Devlet, toplum ve aile dügünceleri söyleme konusunda hep önümüzde olmug. Bize dügüncelerimizi söyletmemig.

Avrupa'da olmamrza ra§men bunu yeni yeni krnyoruz..

Prol Bilgin, ailesini devamlr gündeme getirip krzrnr ve o§lunu anlatryor..

Annesinin evlen dedi§i krzla evlenmi9. Qok mutlu oldu§u anlatlmrndan bel-

GTtirk Alnran Sa§hk Vakfi'nr Tiirk hastalarda kalp clarnar sertliginin artmasr y[izünden ktrrmava liarar verdik. Vatandaglärnmlza btr kontrlarda bilgi vermek istedik. Almanca bilgi veliliyordtr, ancak yeterli degildi. Toplumurnuzu ilgilendirecek sa§hk konulanncla Ti.irkqe bilgi vermek iq'in vakrf kuruldu.

E
43
t,t

Türk insanr hlir dtisiinmek ve bunlan ifade edebilme kültürüne tam olarak kavugmah bu qok önemli. §arkrlar, sloganltrrla isler i yurumuyol'. l§l bilen mah götiirü_vor. insanda külttirel bir tekamül meydana gelmis. insan olarak en önernli özelli§imiz dtisünebilmemiz, bu da htir olmah.

li. Her geyi oldu§u gibi, evlili§i de doktor gibi aqrklryor. Organ naklinde verici ile ahcr uyuyorsa bu is oluyor. EvliliKe böyle; geqim zor. Ask mask gerekli ama bir de gegim var önemli olan bu. iki insanln dili, dini, kültürü aynt olmalt. Bunlar insanlann daha gabuk anlagmasrnr sa§ltyor.

Arabanrzdan, isinizden aynlabilirsiniz, ama evlilikten hemen vazgeQemezsiniz. Hayatrn tadt evlilik. Geg oldu ama iyi oldu benimki. Unutulmastn ki hayattn platformu evliliktir....

Genq kusak Türkleri bekleyen en büyük tehlike nedir? Onlara gelece§in Almanya$ iqin neler ö§ütlersiniz?

GenQ kuSaklar Almanca'yt iyi ö§renmek zorunda. Burada yasam iQin sart. Kominikasyon aracr yani. Türkge'yi de iyi ö§renmeliyiz...

Türk gengleri iqin de su an bir eälence düSkünlü§ü sözkonusu. Bu olacak ama gahgmak ve okumak da hayattmda önemli bir yer alacak.

Aynca inancrnrzrn gereklerini de iyi öfreneceksiniz. Türk toplumunun bilime ihtiyacr var. Bilimsel konularda isim yapmrs insanlara ihtiyacr var.

Aileler Almanya gibi okumantn ve gaIrgmanrn uygun oldu§u bir ülkede gocuklannr bu konulara tesvik etsinler. i9 hayatrnda da bilgili olmaltytz.

Türk insanrna tavsiyem budur. Herkesin beyni aynt, bu incelenmig yani. Türk'ün beyni ile Avrupalt'ntn beyni aynt, QaIr5trrmak kullanmak gerek. Haüa bilimsel gahgmalarda bizimkisinin daha iyioldu§u bile ispatlandr.

Türk insanr dügüncelerini tam olarak ifade edebiliyor mu? Bu noktada Avrupal kadar nigin rahat olamryoruz?

Türk insanr hür düSünmek ve bunlart ifade edebilme kültürüne tam olarak kavusmalr bu gok önemli. §arkrlar, sloganlarla isler yürümüyor. iSi bilen mah götürüyor.

insanda kültürel bir tekamül meydana gelmig. insan olarak en önemli özelli§imiz dügünebilmemiz, bu da hür olmalr.

Herkes düsüncelerini ifade edebilmeli. Düsünceyi srnrrlayamazstntz. Küfürle de§il yani insana saygtlt bir Sekilde fikirlerinizi savunacakstntz. "Leitkultur" var gu aralar konusulan, bu bize yaptlmtg en büyük saygrsrzlrk.

Benim önüme bir seyler koyup bunu uygula demek gok ürkütücü.

Bizi de§igtiren tek Sey yagamtmtz. Yasayan degistirebilir. Ölüler orada yattyor ve bir gey de yapamazlar.

Devlet ve politikacrlar bizi deäistiremez. Buna izin vermemeliyiz. insanlt§rn elde etti§i tekamül bu anayasa Qtkmts. Alman Anayasasr iyibir anayasa, bunu bize uygulasrnlar. Biz de onlara saygtlt olmahytz, baskr olmamalt.

Türklük olarak de§il insanltk adt alttnda biraraya gelirsek sorunlan aSabiliriz. A§lamayan gocu§a meme verilmez. Medya önemli bir tanrttm buralan kullanacaksrnrz.

Günesin geg battt§t ülkeler bizi kendi-

lerine göre üstün görüyorlar. Halbuki zenginlesmeleri bize kargr üstün olduklart anlamrna gelmiyor. Ustün trk olarak görüyorlar kendilerini, emretme yetkisine sahip olduklannt düSünüyorlar.

Dünya yuvarlak ve dönüyor... Yagam bir tane var. Ve baska bir evrende insanbulmak zor. Niye kendi aralannda anla§amaz insanlar. Uzun bir klsttll evrende tek örne§iz. Biz insanrz bir gerge§e vang yöntemi bu. Bizim tek ve en önemli ortak noktamrz insan olmamtz.

Avrupa'da yasan Türkleri 5anslt buluyor musunu/! Bize kargt var olan önyargrlan nasrl bertaraf edebiliriz?

Avrupa'da yasamamrz Türk toplumu olarak sans ve bunu kullanmalryrz. QaltSarak bilimsel, i5 hayatrnda qaltsarak bir yerlere gelebiliriz. GeQmisimizle övünerek olmaz.

Yllann kini var her iki tarafta da. Gen havuzu gibi insanrn bir de haftza havuzu var. Toplumlann böyle havuzlan var. Türklerle ilgili bir önyarg var. Bizde de var. Bunlan yrkmak igin zamana ihtiyag var. Depresif olmadan bunlan agmaltytz.

RTKüM
%- **l' 7"'t /a1*/* oBoo too 5a oo wow KREMLiL p14gg***** n b I 44 PLATFORM iKi 2OO5
BENTOUR'DA

osman sönmez

Rusya'ya nigin yatlrrm yaprlrr?

Merhaba...

Platform'a ve okuyuculanna Moskova'dan srcak selamlarrmrzr iletiyor, yeni dostluklara da merhaba diyorum. Bir zamanlar büyük bir dev olan ve demir perdelerle set gekilen Rusya ile ilgili geligmeleri ve srcak konularr siz Platform okuyucularryla paylagmaya galrgaca§rm.

Rusya sözcü§ünün gegti§i lrer yerde bugüne kadar hep so§uk rüzgarlar estili,insanlan anla5rlmaz olarak lanse edilerek, devamll kabuslar ülkesi olarak kargrmrza qrkanldr. ivan portreleri gizilerek, kabasaba saptamalar yaprldr. Sibirya ve Sibirya'dan esen so§uk rüzgarlar insanlardan geliyor gibi propagandalar yaprldr.

Aslrnda öyle de§ildi. Evet so§uk rüzgarlar esiyordu, ülkede ivanlar da yo§unluktaydl... Ancak birilerinin lanse etti§i gibi ivanlar yok.

Bu ilk yazrmda sizlere biraz Rusya'yr, Moskova'yt biraz de yabancrlarrn tercihini anlatmaya gahgaca§rm. At gözlü§üyle de§il de genel bir perspektifle bakrldr§rnda, ugsuz bucaksrz bir kayna§a sahip bir ülke Rusya. Herkesin igtahrnr kabartmaya yetecek derecede üstelik.

Demokrasinin "D"sinin henüz bagrnda olan Rusya'da bazt geyler gok gabuk geli5mekte. Hukuki ve ticari riskler olmaslna ra§men, yabancrlar tarafrndan tercih edilmesi ise manidar.

Rusya topraklannda galrgan ve ig yapan herkesin ortak sorunlan var. Demokratrk olmayan uygulamalar, yavag igleyen hukuki süregler, rügvetsiz yaprlamayan igler ve ekonomik riskler... Bu tip sorunlann var olmasrna ra§men, dünyanrn her tarafrndan yatrrrmcr akrnr var yine de bu ülkeye.

Tabii ki bunun birkag sebebi var.

Birincisi Sovyetlerin köhne yaprlanmasrndan kalan mekanizmalann igler olmamasr...

ikincisi üretime dayalr politikalann olmamasrndan dolayr drganya ba§rmlr kalmasr...

Ugüncüsü, tüketime dayalr toplum olmasr... Büyük kaynaklara sahip olmasr...

iste bu sebepler Rusya'yr cazibe merkezi haline getiriyor. Ekonomik agrdan yeni pazar olarak de§erlendiriliyor dr9 dünya tarafrndan.

Di§er bir de§erlendirme ise, krzlan.

Evet yanlrg okumadrnrz, ktzlan...

Her ne kadar sübjektif olsa da do§ruluk payrntn var oldu§unu dügünüyorum. Bunu yalnrzca ben söylemiyorum, Ruslar da aynt de§erlendirmeleri ya-

sonnrezir rplatforrl onl ine. de pryor.

Sanrrrm dünyanrn en güzel krzlarr Rusya'da toplanmrg. Yatrnm yapmayt dügünmeyenleri ise yatrrrm veya ticaret yapmaya yönlendiriyor Rus krzlan.

Avustralyalr orta§r olan bir Rus dostum aynr konuya dikkatleri qekti. Gegti§imiz yrl isvigre Alplerinde kayak yaparken tanrgmrg Simdiki orta§ryla. Yaklagrk 150 milyon dolarlrk bir ortak yatrnma girmigler. Avustralyalr orta§ryla tanrgtr§rnda olumsuzluklar ya5amrglar. Avusturalyalr odak devamlr olarak Rusya hakkrnda olumsuz tavrrlar takrnmrg.

Hukuk, insan haklan, ticari riskler ve ekonomik problemleri gündeme getirerek, Rusya topraklannda i9 yaprlamayaca§rnr öne sürmüs.

§imdi ise, daha farklr dügünüyormug Avustralyalr orta§r. Rusya'ya gelip Rus krzlannt gördükten sonra, "Sergei evet ülkeniz ticari ve yatlnm aqt$ndan gok riskli. Bunu kabul etmeni istiyorum. Ancak krzlannzl gördükten sonra bu riske deler" diyerek, 1 50 milyon dolarr yatrrmaya karar vermi5.

Dostuma göre Allah her ülkeye bir geyler vermig ama Rusya'ya daha gok gey vermig. Petrol, gaz ve yeraltr zenginli§inden baSka dünyanrn en güzel krzlarrnr da Ruslara hediye etmig. Ona göre, Rusya ekonomisinin temel dire§ini krzlarr olugturuyormu§...

Belki gok sübjektif bir bakrg ama gergek payr yok de§il. Rusya'ya bir gelen bir daha geliyor ya da hig dönemiyor.

PLATF0RM I iki 1 2005 45 / I V
I I ,/ S
=(D oo- p_ -:o)= =(D c ä; E äeigä;ät aaE ääaää äl; ä ä s äE äBE äEää *gE aäEEEä q IEE ää 1 äägeteäsEEääi= *EäääE tF3;; H äIg eigE BsüEi ä ?==ää=Ee ä;r äsEä ip:E-FääH ä ä§ä=+äE*ääE a - J hl §)a -\I oa(-r-N(D -IB - = CDx-I@.R @= *e 5 (D -i (, --a o) (, cro o-J n =o);< -'-oo Eg,äs'e'3=og.§ ='qg: P -(D-io)=sQE'§x-9.ooäJ.go, a 3; = @.=o Ä1 ; = iQ§) r.u lf OEl^JÄ-g(DX=§) ^,Cl=N)6'xx-O.qF33&.PE = ä= -=e Iu ilq' -{=L. §E J ä g^0rr_Oi--.^-.9 N ö x-;ß E ä} = +.p = -o - t n = - ooo o t-T] r I l--Tl
N a T. iI f L

Almanya'da son dönem yetisen Türk kzlannm hem akranlart erkeklerden hem de annelerinden gok ileri bir diisiince yaprslna sahip olduklannr söyleyen Ash, "Türk krzlan bagrmstz dügünebiliyor ve kendi ayaklan üzerinde durabiliyor.20 yagrndaki gene krzla 50 yagrndaki annesi arastnda ciddi farklar var. Anneler krzlannrn önünü biraz daha aqmalt" diyor.

gok basit bir geyi Alman'a saatlerce anlatabilirsiniz. Türk erkeii ise hemen anlar. Onlarla kültürel farklthklanmz var anlamamalarr normal aslrnda. Biz aile olarak birbirimize gok ba§h haüa baftmhyrz. Annemiz evin direii, bunu ortalama bir Alman'a anlatmak qok güq. Herkesiaynr kefeye koyamam ama tabii. Bizi anlayanlar da var. Her zaman beni görmek isterler ve ben de onlan gok stk görmeliyim. Farkrmz bu belki de" diyor.

Evet ailesi onun her geyi anne babasrndan bahsederken gözleri doluyor ve cümleler biraz da dü§ümlenerek gtktyor Aslr'nrn ai7tndan...

"Biz zengin defiiliz. Annem ve babam Almanya'da tanrgtp evlenmigler. Daha sonra kendi islerini kurmuslar. Transport firmasr aqmt5lar. Annem babama yardrmcr olmus islerinde. Babam tam bir aile babasrydt. Onun ölümünden sonra bizim Alman toplumuna baktgtmtz yine de gok büyük tepkiler igermedi. iyileri ve kötüleri oldu§unu düSündük ve öyle kabul ettik. Bize qok sayrda Alman'rn yardrmcr olduiunu unutmadlk"

Kendi ayaklart üzerinde duran kadlnlann a§rrlrkta oldu§u bir aile yaprstndan geldi§ini ve higbir zaman kadtntn erke§in gerisinde olmadr§rna inandt§tnt söyleyen Aslr, "Ben de erkeiimin yantnda yürürüm" diyebilecek kadar cesur ve kararl. Belkide bu genleri ona annesinden miras.

Güzel olmanrn, güzelli§inin tescilllenmesinin gok fazla önemli olmadtftnt ama bir gans oldu§unu vurgulayan Aslt, "ilk kez güzel bir kz oldu§umu 14 yagndayken fark ettim. Gözlüklüydüm saqtmr topluyordum ve biraz erkek gibiydim o srralar. Giyimim deäismeye basladt. Saqlanm falan. ilk kez o dönem kendime drgarrdan bakmayr ö§rendim ve 'Ben güzel bir krzrm' demeye basladtm. Belki bu kraligelikle kügük hayallerim gerqekleSebilir. Oyunculuk gibi. Ama ben toplumun iQinde yapaca§rm islerle öne qtkmak isterim. Güzelli§imle de§il" diyor.

Önce Sanat Tarihi, Japonca, iktisat ve nihayetinde Köln'de hukuk e§itimi alan Aslr genelde orta dereceli bir ö§renci oldu§unu ve stk stk okul de§igtirdi§i igin de bagarryr yakaladr§rnt itiraf ediyor.

Türk toplumu ile Alman toplumunu kargrlagtrran geng krz, Almanlara karst belli bir dönem iginde bir kin oldu§unu

ifade ederken "Babamtn öldüEü dönemlerde bize en gok yardtm yapanlar Almanlar oldu. iyiler ve kötüler her yerde var. Türk toplumunda ise babasz kaltnca bir sahipsiz kalma durumu yastyorsunuz. Toplumun üniversiteye kadar gitmiS bir kesimindesiniz ama, babastz olmak gergekten bir sorun gibi gösteriliyor. Bu Alman toplumunda deiil bizde olan bir durum" diyor.

Almanya'da son dönem yetisen Türk krzlarrnrn hem akranlart erkeklerden hem de annelerinden gok ileri bir düsünce yaprsrna sahip olduklarrntn söyleyen Aslr, "Türk kzlarr baltmsz düsünebiliyor ve kendi ayaklan üzerinde durabiliyor.20 ya5rndaki geng ktzla 50 yastnda-

'tF
48 PLATFoRM I iki i 2005

r\ rr)

ki annesi arasrnda ciddi farklar var. Anneler kzlannrn önünü biraz daha agmaIt. Krzlar annelerinin slnrrlanntn drgrna gtkabilmeli. Kadrn okumah ve bir mesle§i kesinlikle olmah" diyerek e§itimin önemini vurguluyor..

Almanya'da kadrn olmakla Türkiye'de kadrn olmanrn arasrndaki ugurumun büyük oldu§unu söylüyor Aslr...

'Almanya'da kadrn olmak gok kolay. Türkiye'de ise isler hig de göründüäü gibi de§i1."

Miss Deutschland olduKan sonra bir yrl okulu astr§rnr ve yangmalar igin turlara bagladr§rnr ifade eden Aslr, hukuk okumasrna ra§men oyuncu olmak istiyor.

"Duvara Kargr" filmi igin Sibel Keki-

li'ye yaprlan teklifin önce kendine geldi§ini ancak bazr sahneler yüzünden kabul etmedi§ini de agrk yüreklilikle ifade edebiliyor.

Türkiye konusunda ise turist olarak gitmenin güzel oldu§unu ifade eden Aslr, "Sosyal güvenlik konulanndaki handikaplar beni acabalara itiyor" diyor.

Bazen Türkiye'de yagmayr ciddi ciddi dügündü§ünü de söyleyen Miss Deutschland Aslr Bayram, insaniyanrnr da göstererek, "Belki bir gün sokak gocuklanna birgeyler yapabilmek igin orada ya5abilirim. Ancak mutlaka bir uyum dönemi yasanm. Türkiye'yi qok seviyorum. Birgün neden olmasrn" 5eklinde konuguyor..

49 i\fllfl
d
§)tr. F. qE iä, gqil E 'crdiro*(Doo l q(Do- =. :g(D §d0!=gs =.8 E*0E+.D.D§ösf)F§:o, h,I\ -J§)' - J -a\ z E --aN'AOJ u -l§)- - J \tY §)4r)3 I{ * * -) §)'J = U7(D =.J (D Ng§)9, l_ g -t EIo1 = =- ;au gEIEä;äE$EäAääääEääg EEääääEäEääg ää*ägäääääääg:=;ää g;EaEäEäE§Eg
rli,t ooöN = =G.oFL)CL I I ,/, I -) 't I r \ \,l N \ ZI

Yüzbagr Baymirza

ikinci Dünya Savagr'nda Almanlarrn özgür bir Türkistan vaaat ederek, Ruslara kar;r cepheye sürdü§ü Türkistan Birli§i'ndeki Baymirza Hayit (onada) ve erleri.

Baymirza Hayit Özbekistan'tn Namagen kentinde köklü ve asil bir ailenin evladr olarak i7 Aralrk 1917'de dünyaya gelir. Ailenin kökü, Hz. Muhammed'in süt annesi Halime'den geldi§i igin aile adrnr Mirza koyar...

iyi bir e§itimden sonra savctltk görevine atanan Baymirza Hayit, 2. Dünya Savasr'nrn baslamasr ve Alman Ordusu'nun Rusya'ya saldtrtst sonucu Krzrl 0rdu'ya ahnrr. Bir tarafta, "Ktzrl bir dünya" yaratmak isteyen Rusya, di§er tarafta insanlrgrn en vah5i lideri Hitler vardtr. Milyonlann hayatrna mal olan bu kavgada, Hayit, her iki tarafta savasarak, oldukga ilging, bir o kadar da romantmst bir öykünün baskahramanr olacakttr.

Aslrnda onun öyküsü,23 Araltk 1939'da Almanlara karst savasmak üzere Sovyet Krzrl Ordu'suna altnmastyla

ba5lryor. Önce geri hizmete, arkastndan Maresal Vorgevko'nun emriyle, savasan birliklerin iqine alrntrlar. Baymirza Hayit tank subayr olarak Almanlara karst Volga boylannda savagrrken esir düser. Yl 1941'dir ve onun gibi binlerce kisi olusturulan kuyruklarda sorgu strastntn kendilerine gelmesini beklemektedir.

Esir kamplannda, Yahudiler teker teker kurguna dizilirken, Baymiza Hayit ve Türkistanlr arkadaglart da onlann arastndadrr. Vücut muayenesinde, sünnetli olduklarr igin hepsinin Yahudi oldu§una hükmedilecektir. Naziler, Yahudi sandtklarr tam bin 180 Müslüman Türk'ü kurguna dizerek öldürmüglerdir gözlerinin önünde.

Baymirza Hayit, o günleri hüzünlenerek hatrrlryor: "Nazi subaylan esirleri sünnet du-

S2lPLATFoRMlikil2ms IY r ttj a a r 3-t + TF-\ p I \ -!, \ z T \v § \J ^a r' T \ \ t / \ \ :' , \ t a j I a L: J I Lfl/ , t ') t r I J I !1. , \-\--' ! '-'! \J I I 7 N \ § lr \

Tann bizimle Baymirza Hayit ve Türkistanlr di§er askerlerin kollarrnda 'Tanrr bizimle" iSlemeli armalar takrhydr.

rumlanna bakarak 10-15 metredeki hendeklerin basrnda kurguna diziyorlar ve üzerini toprakla dolduruyorlardt. Kuyrukta srra bana gelmisti. Müslüman oldu§umu anlatmaya qalstrm. Beni dinlemek istemediler. inanmadrlar belki. Ölüm mangalannrn önüne götürecekken Nazisubaylarrndan biri son dile§imin ne oldu§unu sordu. Ben de son bir kez namaz krlmak istedi§imi söyledim."

Nazi subayr bu iste§i kabul eder. Hayit, namaza durur.

Hayatrnrn en unutulmaz, en hüzünlü, en derin namaa olacaktrr bu... Türkistan'rn ugsuz bucaksrz ovalarrna kanat agacak, da§larrnda esen özgür rüzgarlan saglarrnda hissedecektir. Bütün hayatr gözlerinin önünden bir film seridi gibi gegecektir...

"Bütün bir ailem, gocuklu§um, memleketim, hatrralarrm gözümün önünden gegti. Hugu iqinde namazrmr klarken, bir Nazi subayr "Bu genq adam Yahudi de§il, müslüman onu kursuna dizmeyin" dedi. Öylelikle ben ve arkadaglanm ölümden dönmüg olduk. Öldürülmekten kurtuldum ve normal savas esiri muamelesigördüm. Bu mesele tüm Alman birliklerine bildirildi. Ruslann arasrnda Müslümanlar, Türkler var. Yahudilerle kangtrnlmasrn idam edilmesin dediler. Binlerce Türkistanh, Kafkasyalr ve Tatar müslüman öldürülmeken kurtuldular. Ben ve o zamanki esir Türkler, iste o iki rekat namazrn sayesinde hayattadrrlar."

Almanlann esir aldr§r yaklagrk 180 bin Türk asrllr Müslüman Türkistanlr, Kazak, Tatar, Qerkez genq bu kez Polonya'ya do§ru esaret yolculu§una koyulurlar. iqlerinde zayrf olanlar ölür. Kalan sa§lar ise Polonya'daki Cyznestachow esir kamprna götürülür.

Özgürlük kar5rh§r savag

Almanlar 2. Dünya Savasr'nda esir aldrklan bu yi§it Türk genglerini Sovyetlere kargr kullanmaya karar verirler. t94f in Ekim ayrnda ilk Türkistan Birlikleri olu5turulur. Orgeneral Ernecke, General Kötsiring ve General von Heygendorff bu askerlerin e§itimlerini krsa sürede tamamlatarak cepheye sürmek isterler, ancak bu kez komuta sorunu grkar.

Türkistanlr gengler Almanlann emrinde savasmak istemez ve baslanna Veli Kayyum, Mustafa §okay ve Baymirza Hayit'tan kurulan komuta kademesi getirilir. Kollannda "Tann biz menen!/Iann bizimle" yazrsr bulunan bu genglerle krsa sürede Alman Ordusu Volga nehrine ulasrr. Hedef Moskova'drr.

Almanlar, Ruslan daha gabuk yenmek igin Türk genglerine özgür bir Türkistan vaat etmislerdir. Ancak onlar iqin bunun pek de önemiyoktur. 1917 devriminden sonra boyunduruk alttna girdikleri ve her seferinde özgürlük ayaklanmalannda birqok Sehit veren bu genQler, özgürlük mücadelelerini baSka bir ordunun üniformasrnr giyerek de olsa sürdürmek isterler.

Türkistan Birli§i'nin Topgu Bölü§ü'nde "Yüzbagr" olarak göreve baglayan Baymirza Hayit Ruslarla savasa savaga Almanya'ya kadar gekilen birli§inde son ana kadar ülkesinin özgürlügünü düsünür, bunun rüyalannr görür. 9 ve 12 Nisan 1943 yrllanndaki Polonya savaglannda birgok Türkistanlt asker de ölür ve Almanlarrn Berlin'e do§ru gekilme süreci hrzlanrr. Almanlann kagmalarrnr bile önlediklerini ve birgok yerde Ruslarla yi§itge garprgarak geri qekildiklerini söyleyen Baymirza Hayit, "Ruslar büyük taaruza bagladr§rnda Almanlar panik halinde kagryorlardr. Onlan derledik topladrk. Yeniden muharebe alanrna sürdük. Bizler de yi§itqe savagtrk. Ancak gelmeyen erzak ve iage belimizi büktü. Geri qekilmek zorunda kaldtk. Ama yine de qarprsarak geri gekildik" diyor.

1945 baharrnda Almanya müttefik ordulanna teslim olmadan hemen önce Baymirza Hayit ve arkada5lanna Alman ordusu igin galrgmr5trr belgeleri verilir ve terhis olurlar.

Almanlarrn teslim olmastyla bu kez Amerikalrlann ölüm listesine girer Baymirza Hayit. Ruslarrn müttefikleri Amerikalrlara verdileri hainler listesinin en üstlerinde Baymirza Hayit'in adt da vardtr... Ruslar Hayit'i savas haini llan etmislerdir.

Türk genglerine Sovyet Ordusu'na ihanetten ölüm emri Qtkarttlmtsttr. BirQok Tatar, Türkistanlr, Qerkez Almanya'daki kiliselere saklanrr. Almanlarrn verdi§i "Bizim iqin savasmak zorunda brrakrlmrg-

PLATFORM iKi 2OO5 53 a)_ r '-- \--/ *? a t a o ! a a 7? a D

Yorgun bir yüz tr" yazrlr belge ile Hayit, ikinci kez ölümün kenanndan dönecektir.

Yüzba5r Baymirza Hayit, bugün a§rr sa§hk sorunlanyla bo§u5uyor. Köln yakrnlannda oturan Hayit, Parkinson hastasr. Ama yüzünden yine de gülücükler eksik olmuyor. Türkiye ve Türkistan denildi§inde bir qocuk kadar heyecanlanryor.

Türkiye esirleri kabul etmiyor Baymirza Hayit Amerikalrlara belgeyi gostererek yine tüm esirlerin yolunu agacak ve Türk oldu§unu belirterek, Türkiye'nin kendilerine yardrma gelmesini isteyecektir.

Türk ordusu Yüzbasr Faruk Uresin komutasrnda iginde Nuri Killigil, Hüsnü Erkilet pagalannda bulundu§u bir heyetle bu tutsaklann imdadrna yetigir.

Aynr zamanda Mustafa Qokay, Veli Kayyum Han, Kazanh idris Alimcan, Ahmet Temir Bey gibilerin yanrsrra Alman Prof. Mende ve Berlin'de ikamet eden ve Alman makamlanyla diyalog halinde bulunan Kudüs BaSmüftüsünün Qahsmalarr sonucu bu esirlerin Türk ve müslüman olduklan belirlenir. Türk subaylar, bu esirleri kurtarmak iqin büyük gaba harcarlar.

Elde edilen neticeler Türkiye'ye bildirilir. Ancak Türkiye, komünizm ve so§uk savag yrllannda tutsaklann iqinde Rus ajanlann olabilece§ini gerekge göstererek, bu özgürlük savaggrlannr kabul el mez. Amerikalrlar bir krsmrnr Rus Ordusuna teslim eder. Baymirza Hayit, Rus-

ya'ya teslim edilen Türklerden 110 bine yakrnrnrn Ruslar tarafrndan kursuna dizildi§ini söylüyor.

Türkiye'nin sahip grkmamasryla ortada ve kimsesiz kalan bu geng TürkistanIrlar, Hitler'in Türkiye'ye saldrn planlannr engellemistir oysa. "Türk, Türkle savasamaz" diyen Hayit ve arkadaglarr, Nazilerin Türkiye'ye saldrn planlannr ve savasrn kaderini de§igtireceklerd ir.

Hayit, Almanya'da kahyor Ruslann bu Türkistanhlan idam etmeleri üzerine, Amerikalrlar kalanlarr teslim etmekten vazgeeer. Baymirza Hayit'in "gurbef'serüveni ashnda yeni baglayacaktrr.

Artrk yurdu olmayan bir gazidi...

Savag; yrkrp geqmigtir hergeyi...

Memleket uzaklardadrr. Ana-baba uzaklardad rr. Eg-dost uzaklardadu.

Hayit, savagmak iqin geldi§i topraklarda kalrr...

Kendini ilme, kültüre ve Türkistan'rn kurtuluguna adar. "Canrm qurban Türkistan" yeminini akhndan hiq qrkarmaz. Eserler kaleme alrr bu özgürlük savasrnr anlatmak iqin.

1945'ten itibaren Milli Türkistan der-

\
54 I PLATFoRM iki I 2005 ,\ rl"l.l:1-.*\ \
t bl
(
., ,.}l''1. 1.i,.'
t .,.

gisinde yazlar yazmaya baslar ve vatanrnda binlerce kilometre uzaKa özgürlük savasrna, kaldr§r yerden devam etmeye karar verir. Bu kez de ingilizlerin yardtmlanyla Türkistanlrlar Cemiyetini ve kongresini toplar. Türkistan'da yaptlanlan dünyaya duyurmaya galtgtr. 1950'de Münster üniversitesi'nde Türkoloji e§itimi ahr "Felsefe Doktoru" ünvant ile taltif edilir. Aynr üniversitede ytllarca ö§retim görevlisi olarak galrgan Dr. Baymirza Hayit Türk dünyasr üzerine 13 kitap, 15 risale ve 400'den fazla makaleyazar.

Bunlar Türkge, Almanca, ingilizce ve Rusga yayrnlanrr. Bugün birgok Türk boyu ve özellikle Orta Asya'daki Türk gerge§i Dr. Baymirza Hayit'in gahgmalanyla dünya literatüründe yer bulur.

1962'de eSi Ruth Hantm'la tantgan Hayit, ikisi erkek üg evlat ve 7 torun sahibi.

üQ yrl önce gegirdi§i beyin kanamast yüzünden tekerlekli sandalyeye mahkum olan Dr. Baymirza Hayit, Parkinson hastasr ve su anda ciddi bir sa§lrk sorunu ya§lyor.

Buna ra§men bizi krrmayarak konu§an Türkistan'rn bu "aksakalt", tarihin iginde aKif olarak rol almanrn verdi§i bir a§rrlr§r da üzerinde tagryor.

1939'da ülkesinden ayrtlan Dr. Baymirza Hayit ancak 1993'te yeniden do§du§u topraklara gider: "Higbir 5ey eskisi gibi de§ildi. Oradaki egimden olan o§lum vefat etmi§. Torunlanmt görebildim, akrabalanmr ziyaret edebildim."

U§runa savaglar verdi§i ülkesi, onu ancak 10 gün ba§rrna basacaKtr... Devlet yetklileri, onu "hain" oldu§u gerekgesiyle derhal srnrrdrgr ederler...

YüzbaSr Baymirza Hayit...

Boynu bükük bir co§rafyanrn o yi§it evladr gözyaglan iginde Almanya'ya döner...

Türkiye'nin kendisini ve arkadaslannt kabul etmemesine ra§men..

ülkesi Türkistan'rn kendisini ytllar sonra 10 gün iginde stntrdtgt etmesine ra§men...

Gönlü Türkistan bozktrlart kadar engindir Hayit'in!

Bütün bunlarr dinledikten sonra, sessizce ama bir gr§hk kadar güglü igimizden su cümleyi ftstldtyoruz:

"Tanrr sen bilan" Yüzbagtm!

Finanzamt artk kabusunuz olmayacak!

ffi

,,,b '$

$ I -I

Vergi iglemlerini bize brrakn, siz iqinize konsantre olun! Türk elemanlarrmrzla Almanya genelinde Türk igadamlarrna genig hizmetler sunuy0ruz.

-,

Bilgi ve tecrübelerimizden yararlanarak siz de Muhasebe iqlemlerinden kurtulun, Finanzamt ile bastntz a0nmasln!

. Vergi danrqmanlrgr ve planlamasr . rersonel maas islemleri Yrlhk bilanqolar ve vergi beyanlart . Mali muhasebe ve defter tutma hizmetleri

. lsyeri denetimlerinde yardtm lgyeri aqma ve kredisi danrgmanlt§t (Existenzgründungs)

. Ticari girket gekli seQimi danrsmanlt0t . lqyeri mali danrEmanlr§r

Bahnstr. 21, 63225 Langen Tel: 061 03/9031 53 . Fax: 061 03/9031 80 www.kaspezyk.de . kaspezyk@freenet.de

I
\

S*1.;;-, Bagbakan siz, varo5lardan glkarak, AB yolunda hükümet olarak önemli adrmlar atilnz. Kararhhkla yaptr$nz reformlarla, bütün Türkiye'nin ve özellikle de Bathlann görüglerinin de§igmesinde etkili oldunuz. AB, Türkiye ve özellikle de sizin igin ne anlam taglyor?

Türk insanrnrn "muasrr medeniyet" seviyesine ulagma arzusu Cumhuriyet döneminden de önce, 1800'lü yrllann ortasrnda Osmanlr imparatorlu§u döneminde baglamrstrr. lll. Selim'in Osmanlr ordusunda ba5lattr§r modernizasyon gaIrgmalan, ll. Mahmut devrinde toplumun di§er kesimlerini de iqine alacak gekilde genigletilmigtir.

Monarsi ile yöneltilen bir devlet yaprsrndan kudularak demokrasi, hukukun üstünlü§ü, temel hak ve hürriyetler gibi kavramlann ortaya grKr§r Batr dünyasrntn düzeyine ulagmak ise tam anlamryla ancak Atatürk'ün önderli§inde, Cumhuriyetin kurulmasryla mümkün olmugtur.

Türkiye, ikinci Dünya Savagr sonrasrnda kurulan tüm Avrupa merkezli örgütlerin ilk üyelerinden olmugtur. (NATO, Avrupa Konseyi, AG[I).

Türkiye, 1957 yrlrnda kurulan Avrupa Ekonomik Toplulu§u'na (AET) da 1959 ytltnda ortaklrk bagvurusunda bulunmugtur. 1963 yrlrnda ise, Türkiye'yi AET'yle gümrük birli§ine götürecek ve tam üyeli§i sa§layacak olan Oftaklrk An-

ropörtaj sebahattin gelebi lagmasr (Ankara Anlagmasr) imzalanmrgtr r.

Türkiye'nin batr dünyastyla bütünleSmesi demek Atatürk'ün kurdu§u Cumhuriyetin baganya ulagmasr ve daha köklü bir hal almasr demektir. Bu da Türk insanrnrn daha demokratik, ekonomik agldan daha güglü, refah düzeyinin daha yüksek oldu§u bir ülkede yasamasr anlamrna gelmektedir. AB üyeli§i Türk halkrna tüm bu imkanlan sa§lamak igin bir aragtrr.

Tabii bu ili5ki tek tarafh de§ildir. §üphesiz Türkiye'nin de AB'ye katkrlan olacaktrr. Türkiye'nin AB'ye tam üye olmasryla birlikte, AB'nin de Orta Asya, Ofta Do§u ve Kafkaslar'daki nüfuzu kayda de§er oranda adacaktrr.

Tüm bu geligmeler rgr§rnda AB üyeli§i Türkiye'ye, Cumhuriyet'le birllkte ilk adrmlarr atrlan muasrr medeniyetler seviyesine ulagma projesini tamamlama ve istikrara kavu5turma imkanr verecektir.

Bir takrm qevreler "Türkiye'nin AB'ye girmesinin egemenli§imizden ve ba$msrzh§rmzdan ädün vermemiz anlamt tagrdr§rnr ve kesinlikle bu sartlarda bir evlili§in gergeklegmemesi gerekti§ini" ifade ediyorlar. AB'ye girigimizle ba$msrdr§rmzdan ö:dün verece§imiz iddialanna katrlryor musunuz?

Avrupa Birli§i bir de§erler toplulu§udur. Alrnan tüm kararlarda üye ülkelerin esit söz hakkr vardrr. üye ülkeler bir uzla-

b katkmv ol

k k UYU aca

AB Türkiye iliskilerini de§erlendiren Basbakan Recep Tayyip Erdo§an, Türkiye'nin Avrupa serüvenini
ladr. Avrupa Türklerinin sorunlarrna da de§inen Bagbakana gözüm yollanna iliskin sorular
56 I PLATFoRM I aki 2005
z fö o AB'ye
tl
Platform'a,
yorum-
yönelttik.
't \ \ \ S \ -/ \ \ hN 6aN :E&uoF Jo/ --' '! IY \ \ \ T I L ,*t;\§ ./ \ -/ -/ I ri rl

Alman vatandas]rk kanununun 25. maddesi uyarrnca, baoka bir ülke vatandagh§mt kazanan kioi Alman vatandagh§mt kaybetrnektedir. Alman vatandaghglna gegtikten sonra tekrar Ttirk vatandaghgrna dönen ve bu gekilde Alman vatandagh§rnt kaybeden Türklerin saysr 50 bin civanndadrr. Sorunun insani

I yonu tle goz0r bulundurt vatandaglartmtzr ma§dtu' etmeyecek bir Söztim bulunmasma yönelik qabalarrmtz sürdürülmektedir.

gr anlayrgr qergevesinde hareket eder ve karar alular. Burada egemenli§in dönemi deäil paylasrmt sÖzkonusudur. Ba§tmstzIrk ve egemenlikten taviz vermek, dayatmalara maruz kalmak ve söz hakktna sahip olmamak anlamtna gelir ki böyle bir durum Avrupa Birli§i'nin felsefesine ve i§leyisine ayktrtdtr.

Yurtdlsrnda ya§ayan Türklerin birgok sorunu bulunuyor. Seqimlerde oy hakkt bunlann basrnda geliyor. Alman hükümetinin vatanda§ltk bilgilerini Türkiye'den qok kolayca almas da kazantlmrg bazt haklann kaybedilmesine yol aqryor. Avrupa'daki veya yurtdrgndaki Türkler iqin hükümetinizin planlan nelerdir?

Günümüzde yurtdlgtnda ya§ayan vatandaslartmtztn saytsl 4 milyonu agmtg durumdadrr. Yurtdrsrndaki Türk nüfusun 3 milyonu askrn bölümü Avrupa ülkelerinde, yaklagrk 500.000'i ABD ve Avustralya'da, geriye kalanlar ise Rusya, Orta Do§u ve Asya ülkelerlnde bulunmaktadtr. Görülece§i üzere, vatandaglanmtztn büyük bir bölümü yofiun siyasi ve ekonomik iliskilerimizin bulunduäu kalktnmts ülkelerde yerleSiktir.

E§itim, iSsizlik ve bazt sosyal igerikli soru nlann (özellikle ai lelerin birle§tirmesi konusu) yant stra, oy kullanma gibi siyasal haklann yoklu§unun yurtdrSrndaki vatandaslanmtztn önde gelen sorunlart arasrnda oldu§u bir gergektir.

/a* I I
b§ .7 I re | ,: 'i,t 4flh' -. Lc. \r( v'c 58iPLATFoRMlikil2005

"

Avrupa ülkeleri arasrnda vatandagla-

nmrzrn en yo§un olarak yagadrklarr Al-

manya'da, vatandaglanmtztn bulunduk-

lan yerde Türkiye'de yaprlan seqim ve halkoylamalarrna katrlmalan, Alman makamlarrnrn kamu güvenli§ini tehlikeye dügürece§i iddiasryla hayata gegirilememektedir.

Öte yandan, vatandaglanmrzrn bulunduklan ülkelerde etkin bir topluluk olugturabilmeleri igin siyasi haklara sahip olmalan da önemlidir. Ancak, genel segimlere katrlma hakkrnrn vatandagh§a ba§lr bir siyasi hak oldu§u kabul edildi§i cihetle, tek vatandagh§a sahip vatandaglanmrz oy kullanma hakkrna sahip bulunmamaKadrr. Almanya'da vatandaglanmrz mahalli seqimlere de katrlamamaktadrr. Buna kargrn, isveg, Norveg, Danimarka ve Hollanda gibi ülkeler yabancrlara ve bu arada vatandaglanmrza mahalli segimlere katrlma hakkr tanlmrglardrr. Bunun di§er ülkelerce de kabulü vatandaglanmrzrn siyasi bir güg olugturmasrna ve sorunlann agrlmaslna yardrmcr olacaktrr.

Alman vatandaglrk kanununun 25. maddesi uyannca, ba5ka bir ülke vatandaglr$nl kazanan kigi Alman vatanda5ll§rnr kaybetmektedir.

Alman vatandaSlrgrna gegtikten sonra tekrar Türk vatandaglr§rna dönen ve bu gekilde Alman vatandagh§rnl kaybeden Türklerin sayrsr 50 bin civanndadlr. Sorunun insani yönü de gözönünde bulundurularak vatandaglanmrzr ma§dur etmeyecek bir gözüm bulunmasrna yönelik gabalarrmrz sürdü rülmektedir.

Yurtdrgrnda yasayan Türkler ikili ve gok taraflr iligkilerimizin kaydade§er bir boyutunu olugturmaKadrr. Vatandaslanmrzrn kimlik ve kültürlerini korumak suretiyle, yagadrklan toplumlarrn e5it haklara sahip bireyleri olarak, bu ülkelerle Türkiye arasrnda bir dostluk köprüsü olugturmalanna hükümetimiz büyük önem vermektedir.

Bu ba§lamda hükümetimiz, yurtdtgrnda yagayan vatandaglarrmrzrn, bulunduklan ülkelerdeki haklannrn daha iyi korunmast iqin gaba sarfetmeKe, gerek o ülkelerde, gerek ülkemizde kargrlagtrklarr sorunlann gözümü igin mevcut mekanizmalann daha etkin bigimde isletilmesini sa§lamaya Qahsmaktadrr.

Bu qergevede, Avrupa ülkelerindeki

E
E
9
t Ol t \ I tI ; T I I a Ayrrntrli bilgi igin: www.hurriyet.de I ,2 \ # § tHürriyet her yerde dostunuz. A S 't ( l^ / -a ' 'rr l't § § s§ \ §q§» t

Yurtdrsrndaki Türk

Qocuklartnm e§itimini yeterli ve nitelikli hale getirmek amactyla e§itim alantnda iobirli§ine istekli oldu§umuz her vesileyle ev sahibi tilkelerin yetkililerine bildirilmektedir. Bu eerQevede gerqeklestirilen üst düzey temaslarda, e§itimin yurtdrgrnda yasayan Türk Toplumunun sorunlannrn eözümü isin öncelikle qaba sarf edilmesi gereken bir alan oldu§u düsüncesinden hareketle, anadili e§itimi baSta olmak üzere, anaokullarmdan üniversite ö§renimine kadar uzanacak bir yelpazede ortak eflitim kampanyalan baglatrlmasr hustrsunda mutabrk kalmmrgtrr.

yakla5rk 1 milyon galrgan nüfusumuz ve aile fertlerinin sosyal haklarr ikili sosyal güvenlik anlagmalarryla koruma alttna alrnmrstrr. Halen 19 ülkeyle sosyal güvenlik anlasmast imzalanmrs olup diäer bazr ülkelerle de görüsmeler sürdürülmeKedir.

Yurtdrsrnda yasayan Türklerin ülkemizle olan ba§larrntn güglendirilmesi, benliklerinin korunmast, durumlartntn iyilegtirilmesi, e§itim, kültür, din ve di§er alanlarda götürülen hizmetlerin gelistirilmesi yönünde de Hükümetimiz yo§un gabalar göstermektedir. Bu kapsamda, halen yurtdrgrnda, özellikle vatandaglanmrzrn yo§un olarak bulundu§u ülkeler basta olmak üzere, 942 ö§retmen ile 1100 din görevlisi hizmet vermektedir.

Yurtdrsrnda yasayan vatandaslartmtzrn bulunduklan ülkelerde basartlt olmalan, üstün ve saygtn mevkiler edinmeleri Hükümetimizin en büyük arzusudur. Aynca, aralanndaki iletisim a§tnt ve dayanrsmayr güglendirmeleri, yagadtklan ülkelerde kendi gtkarlartntn korunmast agtsrndan gereklidir. Bu gergevede, yurtdt§rndaki vatandaglanmrzrn gönüllü toplum kuruluglarr olugturarak dernekler ve sosyal dayanrsma yoluyla gtkarlannt korumalarr özendirilmektedir.

Yurtdrsrnda lobicilik yapmast iqin genglerin görevlendirilece§ini öirendik. Bu genslerden beklentileriniz nelerdir? Lobicilik yapmak iqin yurtdtgtndaki Türklere düsen görevler nelerdir?

ülkemizin tantttmtna yönelik stratejimiz gergevesinde özellikle ABD Kongre üyeleri, Kongre üyelerinin dantsmanlan ve özel kuruluslardan yetkililerin ülkemizi ziyaretleri sürekli olarak teSvik edilmeKe, heyet mensuplanntn ülkemizdeki resmi makamlar, iS ve akademik gevrelerle temaslan sa§lanmakta, ülkemiz ve drS politikamtzn önde gelen konulart hakkrnda, ilk elden bilgilendirilmelerine galrgrlmaKadrr.

Bu qergevede, 1998 ytltndan bu yana, 52 ziyaret kapsamtnda ABD Kongresi üyelerinden ve dantgmanlanndan oluSan 601 kisi ülkemizi ziyaret etmistir.

Di§er taraftan, ABD'de yurttaSlanmtz tarafrndan olugturulan dernek, federasyon ve benzeri yaptlanmalardan, bu ülkelerdeki halkla iliskiler ve lobi faaliyetlerinde yararlanrlmasr yoluna gidilmektedir. Bu ba§lamda özellikle Türk-Amerikan

Dernekleri Asamblesi (ATAA) önderli§inde ABD'deki vatandaglartmzca hayala geqirilen ve sürekli olarak uygulana gelmekte olan "grassroots" programt ve düzenlenen bolgesel liderlik seminerleriyle önemli mesafe kaydedilmigtir.

ABD'deki Türk toplumunun etkin bir lobi grubu haline getirilebilmesi igin gaIrgmalarda bulunan ve toplumun iki semsiye örgütünden bir di§eri olan, New York'da 1956 ytltnda kurulmus TürkAmerikan Dernekleri Federasyonu OADD, gerQekleStirdi§i di§er etkinliklerin yanrsrra, özellikle her yrl Mayts aytnda artrk gelenekselleSmis bir hüviyet kazanan "Türk Günü Yürüyüsü ve Türk Haftasr" etkinliklerini de düzenlemektedir.

Ayrrca, qesitli Amerikan üniversitelerinde lisans ve lisansüstü ö§renimi gören ö§rencilerimizin kurduklarr derneklerin kendi aralartnda bir "network" olugturmalannr teminen sürdürülen galtgmalarda da belirli bir mesafe kaydedilmiS olup, 5emsiye örgütlerle irtibatlandtnlmalarr sa§lanmaya qaltgtlmaKadtr.

ABD Temsilciler Meclisi Demokrat Parti üyesi Jesse Jackson'tn kattltmtyla, Türk-Amerikan Dostluk Grubu üye saytst §ubat 2004'de 50'ye yükselmistir.

Ulkemizin uzun vadeli tantttm stratejisi gerqevesinde ABD'nin önde gelen üniversitelerinde Türkiyelle ilgili vakf kürsü, enstitü ve ''think-tank" mahiyetinde arastrrma merkezleri kurulmasr teSvik edilmektedir.

Yurtdtgrnda yasayan vatandaslanmtzn gocuklannrn en büyük sorunu e§itim. E§itim seviyesi yüksek bir kitlemiz ne yazk ki Qok srnrrh. Avrupa'da ya5ayan vatandaslanmtza eiitim konusunda neler tavsiye edersiniz?

Yurtdrsrnda yasayan vatandaglanmtzrn en önemli sorunlanndan birisi de e§itimdir. Yurtdrgtnda ya5ayan Türk nüfusunun genelde geng bir profile sahip olmasr nedeniyle okul ga§rnda gok saytda insanrmrz bulunmaKadlr. 3.5 milyon dolayrnda Türk'ün yagadr§r Avrupa'da yaklaSrk 1 milyon gocu§umuz e§itim ga§tndadrr.

Bu belirtilen yüksek saytdaki geng nüfusun, ortalamaya bakrldr§rnda, e§itim bagarrsr son derece düSüktür. Türk ö§rencilerin basan yüzdesinin sadece ülke düzeyinin altrnda de§il, tüm yabanct ö§rencilerin genel bagarr ortalamastntn da al-

m i PLATFoRM iki | 2005

trnda kalmasr, daha ziyade kapalr toplum yaprsrnr tercih etme ve buna ba§lr dil yetersizli§inden kaynaklanmaktadlr. Ote yandan, ailelerin e§itime gereken önemi ne yazrk ki vermemeleri de sorunun bir di§er yönünü olugturmaktadrr.

Bu tespitten hareketle, yurtdrgrndaki Türk qocuklarrnrn e§itimini yeterli ve nitelikli hale getirmek amacryla e§itim alanrnda igbirli§ine istekli oldu§umuz her vesileyle ev sahibi ülkelerin yetkililerine bildirilmektedir. Bu gergevede gergeklegtirilen üst düzey temaslarda, e§itimin yurtdrsrnda yasayan Türk Toplumunun sorunlarrnrn gözümü igin öncelikle gaba sarf edilmesi gereken bir alan oldu§u dügüncesinden hareketle, anadili e§itimi basta olmak üzere, anaokullarrndan üniversite ö§renimine kadar uzanacak bir yelpazede ortak e§itim kampanyalarr baglatrlmasr hususunda mutabrk kalrnmrgtrr. Ote yandan, vatandaglanmrzrn ülkemizle olan ba§larrnrn güqlendirilmesi, benliklerinin korunmasr, kültür ve din e§itimi sa§lanmasr amacryla, Türk ö§rencilere "Türk Dili ve Kültürü" e§itimi vermek üzere Milli E§itim Bakanlr§rmrz kadrolarrndan 12 ülkeye bin civannda ö§ret, men gönderilmektedir.

Son olarak, yurtdrgrnda yasayan vatandaglanmrzrn anadillerini geligtirmeleri ve bu ba§lamda bulunduklarr ülkeye daha iyi uyum sa§lamalarrna yardrmcr olmak amacryla, ilgili Bakanlrk ve kurum temsilcileriyle yaprlan galrgma sonucu bir "E§itim Eylem Planr" hazrrlanmrgtrr. E§itim Eylem Planr'nrn ana unsurlarrnr göyle özetlemek mümkündür:

Yurtdrsrnda yasayan ailelerin, gocuklarrnrn e§itim alanrnda mevcut haklanna bizzat sahip grkmalarr gerekti§i konusunda bilinqlendirilmeleri.

Okul yönetimleri ve ö§retmenlerin Türk gocuklannrn de§erlendirilmesinde onlarrn kültürel özellikleri, yagadrklarr gevre farklrlrklan dikkate almalan gereKi§i hususunda aydrnlatrlmalan.

Qocuklann, geleceklerinin e§itimlerine ba§h oldu§u geklinde yönlendirilmeleri.

Sözkonusu E§itim Eylem Planr, vatandaglarrmrzrn yo§un olarak yagadr§r ülkelerin ilgili makamlanna iletilmig olup, uygulamaya gegilmesini teminen gerekli isbirliginin sa§lanabilmesi igin giri5imlerimiz sürdürülmektedir.

KARAAHMETOGTU & KOLLEGEN Anwaltshanzlel

o o 4, 4,

Avukatlar

4,

ve ilgi alanlarr

Macit Karaahmeto§lu

Basrn Hukuku, 15 Hukuku, Ticaret Hukuku, Sözle5me Hukuku, Ceza Hukuku

Walter Richter

ig Hukuku, §irketler Hukuku, Trafik Hukuku, lflas Hukuku, internet Hukuku

Dr. Altan Heper

Türk Özel Hukuku, Türk Ticaret Hukuku, Uluslararasr Hukuk

Thomas Maier

Kira Hukuku, Kat Mülkiyeti Hukuku, Gayrimenkul Hukuku, Satrm Hukuku, Sigorta Hukuku

Frank Störmer

Aile Hukuku, Refakat Hukuku, Marka Hukuku, Nakliye Hukuku, Seyahat Hukuku

O

Pel«lr Horrig

lg Hukuku, Trbbi Sorumluluk Hukuku, Miras Hukuku, in5aat Hukuku, Yabancrlar Hukuku

"Bir awtkann faaliyeti daima mürckkiline hizmet ehnektir Biz bu bizrneti üC ess dayandtnrnkayz. Angaje olmak, titiz galptn, derin bi@...' Ao. Macü l{araabmeta§lu Gerlinger

5
7 \ Y
Str. 6 .71254 Ditzingen Tel: 071561 43 59 - 0 www.karaahmetoglu.de

savasrn bitmesi, Avrupa'daki qalrganlar iqin göreli refah döneminin sonunu getirdi. Küresellesmeyle birlikte artrk zihinsel ve fiziksel eme§ini satarak geginenler igin getrefil günler basladt. Eskl iki kutuplu Dünya'ntn refah adast Avrupa'da, genig halk kesimlerinin kazantlmtg sosyal haklan pervastzca ttrpanlantyor. En büyük ulusal örgüt devlet ve ona ba§Ir kamu kurumlan; sa§lrk, e§itim, emeklilik ve QalrSma yagamtndaki bütün kazanrlmrg haklarr radikal bigimde kesintiye u§ratryor. Kitlelerin apolitiklik ve perspektifsizli§inin üstüne, örgütsüzlükte eklenince, bu gidige dur diyecek bir muhalefet de gelisemiyor. En büyük sirket devlet, hapgrnr da gügleriyle adeta küqük devletleri, bazen de devletler üstü yaptlan oluSturan holdingler zatürree olmaz mt? Büyük girketler yüksek ciro ve kazang oranlanna ra§men, eleman qrkartmaya, galt5ma ve özlük haklannda ktstnttlara tam gaz veriyorlar. igte ilginq örnekler... Amerikah'nrn rekor tazminatt Dünyanrn en büyük borsast New York'un eski baskanr Dick Grasso'nun i5ten ayrrlrrken aldt§t i40 milyon dolarltk tazminat, (evet baskr hatast de§il, tam 140 milyon ABD Dolan!) sadece Wall Street'te dedikodulara malzeme sa§lamadr. Bu rakam düzinelerce avukat ve savcrnrn da konuyu büyüteq alttna alma-

irfan ergi

srna neden oldu. Ancak Dick Grasso'nun yoksul bir Afrika ülkesinin bütgesine denk gelebilecek bu bonkörlü§ü, ayrtca gevresindeki elemanlanna da sa§lamast, 'bu ig girazesinden gtktt' yorumlanna neden oldu. Borsa yönetiminin bir savctya hazrrlattt§t 142 sayfaltk raporu bir ytl bekledikten sonra kamuoyuna agtklamasryla, mali kamuoyunda deyim yerindeysa 'yer yerinden oynadt'. Rapora göre, eski borsa baskanrna normal gelirlerinin yanrsrra 144 milyon dolarfazla ödenmisti. Grasso'nun bu durumu denetleyicilerden gizlemeye gabaladr§r ve emeklilik ödemelerini zamanrndan önce almak igin girisimde bulundu§u da raporun sonuqlart arasrnda. Grasso'nun avukatlart ise, ödemelerin ilgili kurumlarca onaylandt§tnt ve baSkanlr§r döneminde New York Borsasr'nrn dünya piyasalartndaki konumunu güglendirdi§i argümantnt öne sürdüler.

Ancak 2003 ytlt sonunda Grasso'nun borsa bagkanlr§rndan altnmastna neden olan gergekler, farklt bir dili konuguyor: 2003 yrlr sonbahannda kendisine 139,5 dolar ödeme yapttran Grasso, B ytlltk görevi döneminde toplam 192,5 milyon dolar kazandr. Tabii astronomik ötesi bu ücretlerin yantnda, yine para degerinde baska avantajlarr kullanmakta da beis görmemi§. Mesela, özel makam aract, özel kulüp üyelikleri, yaktn koruma vb.

qeneslnl yönetici ler

Sosyal ve siyasi haklardaki kesintilere raämen, holding yöneticileri, dudak uquklatan maaslanndan laviz vermemesi, Avrupa kamuoyunun tepkisini qekiyor. Ekonomik kriz ortamrna ve fedakarlrk taleplerine ra§men, nemalan ndan taviz vermeyen yönetici ler, ha I k tarafl ndan elesti ri I iyor.

Zugürd U yoran n
\r,
62 | PLATFORM ikr I 2005
I

giderler borsa taraflndan kargrlanmrg. Asistanrna 240 bin dolar ücret ödeten Grasso, normalde yrllrk 65 bin dolar almasr gereken iki goförüne ise 130 bin dolar maag ödetmiS. New York Bagsavcrh§rnrn aleyhinde dava agtt§r ve 2006 yrIrnda baglayacak yargrlama süreci, ig ve finans dünyasrnrn gündemine gimdiden oturdu bile. Savctlrk, yaprlan bu menajer ücreti lstismanntn federal yasalan qi§nedi§ini ve kär amaglr olmayan 'non profit' örgütlerin yöneticilerinin ücretlerinde, di§er özel bankalar ve onlann yöneticilerini kendilerine kryas kabul edemeyece§ini öne sürüyor.

Almanya'da Commerzbank örne§i

Son yrllarda sadece olumsuz haberlerle man5etlerde yer alan Commerzbank yöneticilerinin, bankanrn hedeflerine ulagmasr iqin kendilerini yüksek maaglarla 'motive ettikleri' saptandl! Almanya'nrn dördüncü büyük bankasr olan Commerzbank'rn B yönetim kurulu üyesinin yrllrk maa5larrnr 360 bin Euro'dan 480 bin Euro'ya yükseltmeleri tepki topladr. Ancak 2003 yrlr raporlarrna göre kendisine yrllrk 1 ,42 milyon Euro maag veren Yönetim Kurulu Ba5kanr Müllet bankanrn karlrlrk oranrnr yükseltmesi halinde ise, bu maaglan iki katlna grkarmaya yetkili oldu§unu anrmsatryor. Gegen yt 4. kez noel paralanndan feragat eden ve 800 mesai arkadaglannrn Commerzbank'tan ayrrlmasrna seyirci kalmak zorunda kalan galr5anlar ise, kendilerinin Sirketin bekasl igin fedakarhk yaparken, yöneticilerinin maag artrgrna gitmesini bir türlü anlayamryor. Tabii bankanrn yüksek ödemelerle kendilerini motive eden yöneticilerle 2004 yrlrnr zararla kapatmasr da, galr5anlan krzdrran bir baSka durum!

Deutsche Bank'rn gizlilik rsran

Almanya'yr ihya eden banka olarak bilinen Deutsche Bank, merkezinin bulundu§u Frankfurt'taki eyalet mahkemesinin "Kirch Karan"na kargr temyiz yoluna bagvurdu. Almanya'nrn eski medya tekellerinden Leo Kirch'in e5inin bilgi alma istemine hak veren kadr, Deutsche Bank'rn üst düzey yöneticilerinin aldrklan bütün maas ve muadili ödemelerin agrklanmasrna karar verdi. Bankanrn 2OO4 ytt hissedarlar toplantrsrnda sorulan 15 sorudan ügüne somut yanrt vermek zorunda brrakrlan banka yönetimi, 'Group Executive Committee' GEC adlr

_ABD'nin en qok kazanan yöneticileri Adr

Kurum

Jeffrey Barbakow Tenet Healtcare

Dwight Schar NVR

Michael Dell Dell Computer lnvin Jacobs Qualcomm Barrz Diller USA lnteractive Kaynak: Forbes Dergisi (ABD),2003

Nemalar (ABD $) 116.7 Milyon 94.3 Milyon 82,4 Milyon 63.6 Milyon 53.1 Milyon

_Avrupa'nrn en gok kazanan yöneticileri Adr

Kurum/Ulke Nemalar (ABD $)

Daniel Vasella Novartis (isvigre) 12.4 Milyon Chris Gent Eski Vodafone Y. (ingiltere) 12.3 Milyon John Browne BP (ingiltere) 10.5 Mityon lgor Landau Aventis (Almanya&Fransa) 10.3 Milyon Josef Ackermann Deutsche Bank (Almanya) 9.6 Milyon Kaynak: Corporate Library, 2003 -Almanya'ntn en

Adl

gok kazanan yöneticileri

Kurumu

Josef Ackermann Deutsche Bank Jürgen Schrempp DaimlerChrysler Wulf Bernotat EON Harry Roels RWE Michael Diekmann Allianz Kaynak: Manager Magazin, 2003

her biri belli bir ig alanrnl yöneten 1 1 üst düzey yöneticisinin toplam gelirlerini ve hisse senedi sahipli§ini agrklamak zorunda brrakrlryor. Bankanrn mahkeme karanna göre yanrtlamak zorunda kalaca§r bir di§er soru ise, üst düzey 200 yöneticinin 2003 yrhnda 11,1 milyon Euro kazanan Deutsche Bank Sözcüsü Josef Ackermann'dan dahafazla gelir kazandr§r bilgisinin do§ru olup olmadr§r...

Mudilerinin hesap bilgileri konusunda Seffafhkta srnrr tanrmayan ve hemen her makama talep etti§i bilgileri veren banka yönetiminin bu konudaki tutumu ise, aqrklrk siyasetinin sadece mügterileri igin geqerli oldu§unu do§ruluyor:

Ne 'Corporate Governance Kodex'1 (kurumsal yönetim ahlakr) ne de 'Menkul Krymetler Yasasr' yönetim kurulunun altrndaki yöneticiler igin bilgi verme zorunlulu§u getirmektedir.

Deutsche Bank bir sözcüsünün bu kuru aqrklamasrna dayanarak hissedarla-

Nemalar ßBD $) 9.6 Milyon 6.4 Milyon 6.3 Milyon 4.8 Milyon 4.i Milyon

.,..*bs
PLATFoRM I iki 2005 63

0rganizasyon bizim isimizt.

Anatolia, yapaca§rnrz bütün organizasyonlarda birinci srnrf hizmeti, üstün katite standartlarl ve titiz ekip gahgmasryla gere§ini yapryor.

nna ve kamuoyuna, menajerlerinin aldt§t nemalan aqrklamaktan kagtnmak istiyor.

'Devletin malt deniz!'

Menajerlerin mega nemalar konusunda yüksek gizlilik altgkanltgt, gelismis ülkelerin hemen hepsine yaytlmts durumda. Alplerin varsll ülkesi Avusturya'ntn (FPÖ'lü) Ulagtrrma Bakanr Hubert Gorbach, muhalif SPÖ'nün kamu istirakli slrketlerdeki yöneticilerin nemalan konusundaki bilgi talebini reddetti.

Basbakanvekilli§i görevini de yürüten Gorbach, nemalar dtgrnda yöneticilerin, büro, seyahat ve makam araqlan konusunda bile agtklama yapmaktan kagtndt. Meclisteki resmi soru önergesine yantt alamayan muhalefetin bu tavtrla 'parlamento ve demokratik denetim kurumlan ayaklar altrna altnmtgttr' yollu feryatlart da, muazzam rakamlartn kamuoyunda infial yaratmastndan qekinen iktidart aqrklama yapmamaktan vazgegi remedi.

Yasamanrn agrkltk ata§l

Alman hukukgu Theoder Baums, manajer ücretlerinin ayrtnttlt bigimde aqrklanmasrnr zorunlu ktlacak bir yasal düzenleme tasla§r haztrladr. Halen Alman Hükümeti taraftndan incelemeye alrnan yasa tasanstna göre, menajerlerin her ne ad altrnda olursa olsun sabit ve deäisken bütün nemalan, emeklilik hak ve ödemeleri, makam aract, özel sürücü ve villa, hayat sigortast gibi ayni avantajlarrda raporlarda yayrmlanmak zorunda olacak.

Yasa tasanstna göre, ödemelerin ismen kime yaprldr§rnrn yantstra, büyük hissedarlar gibi 3. kisi ve kurumlartn yöneticilere yaptr§r ödemelerde aqtklanacak. Hissedarlar, sirketin baSka bir Sirket tarafrndan sattn altnmasr, devri durumunda yöneticilere hangi ödemelerin yaprlaca§rnr önceden bilecek.

Bu konu, özellikle Almanya'ntn telekomünikasyon devi Mannesmann'tn ingiliz Sirketi Vodafone taraftndan ele gegirilmesi srrastnda yöneticilerin aldt§t astronomik tazminatlar nedeniyle kamuoyu nu ve yargryt meggul etmisti. Mannesman'rn eski yöneticisi Klaus Esser, aldtgt 30 milyon euroluk tazminat akqesi nedeniyle uzun süre mahkemelerde hesap vermek zorunda kalmt§, yargtlama sonunda sadece uyan cezast almast ise, 'hakime rüsvet verildi' spekülasyonlartna neden olmugtu.

0rganizasyon stresi artrk tarih oluyor... Gözünüz arkada kalmadan, diledi§iniz yerde yemek organizasyonunu planlaytn. Biz yanrnrzdaytz.. lnternational Food Sotution oHG Obergasse 6 D' 63225 Langen Tet.: 06103/31.2 864-0. Fax: 06103/372 864-7 \ ) I -/ t I I E J \

Banknotlan

n,

vicdan üzerindeki

dayanrlmaz a§uh§r

Menajerlerin cebe attrklan nemalar sadece emniyeti suiistimal veya yolsuzluk kavramlarrnr igeren hukuksal tartrgmalara yol agmryor. Milyonluk nemalarda sorun ekonomik ve hukuksal olmaKan ziyade toplumsal. Kamuoyunda bu konuda bir uzlagma (konsens) olugmasr toplumsal bang iqin kagrnrlmaz. Ancak ortalama bir memur veya igqinin, amirinin kendi ücretinin yüzlerce katr nema almasrnr kabullenmesini beklemeKe hayli zor. Alman iktisat ahlakgrsr Albert Löhr'ün deyimiyle,'Srradan insanlann ne dü9ündü§ü gelece§i belirler' hakh olarak. Qünkü sadece menajerlerin kamuoyundaki imajr de§il sözkonusu olan, bütün bir ekonomik sistemin kabul edilip edilmemesidir gündeme gelen. Bir qahgan, amirinin ilk frrsatta sirketine ihanet ederek kendisine yüksek nemalar ödetece§i veya bagka bir sirkete satrgrna önayak olaca§rnr dü5ünürse kendini igine verebilir mi? Akrlcrlr§rn babasr sayrlan Alman fllosof Kant'rn'Kendine yaprlmasrnr istemedi§ini baskasrna yapma!' ilkesini anrmsatan Löhr, iKisadi kararlann ancak her agamada azami seffaflrk iginde alrnmasrnrn, kamuoyunda gerekli azami uzlagmayr sa§layabilece§ine igaret ediyor. Bunun igin bu kararlardan etkilenen bütün kesimlerle diyalo§un zorunlu oldu§uda unutulmamalr. Bir Sirkette yöneticilere milyonlarca euro tutannda nema ödenmesi sadece bu avantaj lardan yararlananlarla, denetleme kurulu ve hissedarlan de§il, aynr bigimde qalrganlan, yüklenicileri ve müsterileride ilgilendiriyor. Bütün kesimlerin uygulamaya katrlmamasr veya bilgilendirilmemesi, güvensizlik yaratryor. Kurumsal aktörler kadar, yüksek nemalan alan kisilerinde özeleStiri yapmasr gerekmiyor mu? E§er bu bol sfrrh nemalar bir bagarr kargrh§rnda ödül olarak veriliyorsa, bu kazanQ ve aftr de§erde katkrsr olan bütün qalrganlannda aynr bigimde ödüllendirilmesi gerekmez mi?l E§er bu ödülden bunlar yararlandrrrlmryorsa bu tavrrdan 'Sizin hiqbir de§eriniz yok aslrnda' zihniyeti qrkmaz mr?l E§er tazminat akgeleri (Abfindungen) bir ig veya makamrn yitirilmesi kar5rh§rnda ödeniyorsa, bu zarann gergeklegmesi gerekiyor. Ancak uygulamada higbir menajerin gergekten kaybr olmamasr ve go§u kez yönetimden, denetleme veya danrgman kadrosuna geqmesi bu tür yüksek tazminatlarrn, kamuoyu nezdinde kabul edilebilirli§ini zorlagtrnyor. Menajerlerin kendi ceplerini bonkörce doldurma aymazlr§r, patronlann patronu Alman ig-

verenler Birli§i Ba5kanr Dieter Hundt'un dahi sabrrnr tagrrdr. 'Bazr durumlarda yanlrg geli5meler ve abartrlar yaganmrgtrr' itirafrnda bulunan Hundt, kendi kesiminin imajrnr koruyan yumugak ifadelerlede olsa, bilanqo ve raporlarda menajer nemalannrn ayrrntrlr olarak agrklanmasrnr talep etti.

Kamuoyu baskrsr ve siyasetin yasal zorunluluk tehditleri yöneticilerin gizlilik inadrnr krrmaya bagladr bile. Bir qok Alman sirketi gönüllü olarak, yöneticilerine ödenen nemalan raporlarrnda agrklamaya basladr. Sigorta devi Allianz'tan sonra; seyahat gir-

Kalem seti hediyeli abonelik

Dsrginiz Platform'a abone olan okurlanmza, kalem seli hediye +49 (0) 6105 702 99 99 www.platform-onllne,de

keti TUl, sanayi devleri Siemens, E. ON ve Henkel ile MAN gibi Sirketlerde bu konuda ilk adrmlan attrlar. Ancak halen DAX'a kayrtlr 30 girketin ancak 9'unun yöneticilerinin nemalannr aqrklamasr, bu konuda daha alrnacak qok yol oldu§unu gösteriyor.

ABD Megalomanisi

Hergeyin en büyüklü§ü konusunda birincili§i kimseye kapürmayan Bi rleSik Amerika'lr lar menajer nemalan konusunda da 'Number one'. Bilgisayar devi Oracle'in yöneticisi Larrz Ellison son 3 yrlda kazandr§r 746,7 milyon dolarla, Avrupa'lr meslektaslannr krskanglrktan gatlatabilir her halde.

Ancak bu rakamlar ABD igin bile bir istisnayr olugturuyor. Microsoft'un kurucu orta§r Bill Gates kendisine gegen yrl 865 milyon dolar yönetici maaSr ödetmiS. Tabii yönetim kurulu baskanr (CEO) Steve Ballmer'de aynr tutarda maas almrs. ABD'de menajerlerin yüksek maaglardan vazgegmesi, kendi de§erlerini düSürmek olarak algrlandr§rndan bir menajerin ve yönetti§i kurumun güvenirli§ini azaltan bir faktör olarak de§erlendiriliyor.

Amerikalrlar igin geqerli olan tek de§er'Shareholder Value'l Yani Sirketin hisse senetlerini yükselten kisi bu vergi mükellefleri ve personelin srrtrndanda gergeklegse, muteber kisi indine yükseliyor ve kendisine yakr5trrdr§r yüksek nemalan hakketti§i kabul ediliyor.

_Menejerlere yaprlan elestiriler:
PLATF0RM I iki I 2005 65

Ne olacak bu Avrupa'nrn hali?

Avrupa ne kadar da refah toplumu olarak gu anda hayatiyetini sürdürüyorsa da gerqek manada durumun hig böyle olmadr§rnr görüyoruz. AB ülkelerinin srkrntrlarrnrn baqrnda hig 5üphesiz igsizlik geliyor. igsizlikle mücadele igin iktidar ve muhalefet isbirligi yapmasrna ra§men, igadamlarrnrn Avrupa'dan kagrglarr devam ediyor. Gegti§imiz yrl iflas eden sirketlerin sayrsr 170 binlerle ifade ediliyor. Yani bir taraftan issizlik, di§er taraftan kagrg ve iflaslar ülkeleri ciddi, ciddi düSündürmeye baSladr. Qalrgandan ve galrqtrrandan yüksek vergi alarak hayat bulan sosyal devlet yaprsr gatrrdamaya basladr. Öyle ki, aglrk srnrnndaki Avrupalrlann istatistikleri bile yaprhp, kamuoyu ile paylagrlryor.

iflaslar devam edecek iflaslann ve iggi grkrglannrn devam edece§ini belirten uzmanlann agrklamalanna göre, eski do§u blo§u ülkelerinden gelen ucuz isqiler, bir taraftan issizli§in yükselmesini etkilerken, di§er taraftan da yerli firmalann ihale alabilme sanslannr da ortadan kaldrnyor.

Size kügük bir örnek vereyim:

Hessen eyaletinin Rhein-Main bölgesinde bin 500 do§u blo§u ülkesi kökenli in5aat girketi 5u anda aktif olarak galrgryor. Almanya kökenli firmalar ihale alamryorlar. Qünkü do§u blo§u kökenli firmalar normal standardrn altrnda iggi gahgtrrdrklan igin aldrklan ihalelerin altrndan kalkabiliyorlar. Bu ise hem iflaslara hem de igsizli§e yol agryor. §u anda Avrupa ülkelerinin ihracat tazlalan var. Fakat issizlik oranlannrn ikinci Dünya Savagr'ndan bu yana hig bu denli yükselmedi§i de bir di§er gergek. §imdi Avrupah hükümetler gareler anyorlar. Fakat alrsrlmrs sistemi deäistirmek gok zor. Qünkü yaprlacak reformlar ne kadar ülke igin önemli ise de halka farklr yansrmasr, oyla iktidara gelen hükümetleri derin derin düSündürüyor.

Do§um skntrsr

Di§er yandan Avrupa'nrn en önemli ve hayati meselesi olan do§um oranlarrnrn düSük olmasr konusunda ayrr bir realite olarak karqrmrzda duruyor. Do§um oranlannrn düSük olmasr Avrupa'yr gelecekte emekliler krtasrna gevirecek. Bu gün 82 milyonluk Almanya'da 62 milyon insan oy kullanabiliyor. E§er bu Sekilde devam ederse Almanya basta olmak üzere Avrupa'da geng nesil srkrntrsr yaganacak. §u anda Almanya'da igyerini o§luna veya toruna devredemeyip kapatmak zorunda olan 120 bin isyerinde bah-

sediliyor. Durumun vahametini göstermek ve gelece§i görebilmek igin bu rakamlar yeterli oluyor. Avrupa, nüfus veya is gücü agr§rnr do§u blo§u ülkelerinden karsrlayabilir, diyenler olacaktrr. Mümkündür fakat bunun beraberinde getirdi§i srkrntrlan da unutmamak lazrmdrr. Do§u blo§u ülkelerinden gelenlerle Türklerden daha zor Avrupa'ya uyum sa§layacaklardrr. Asayis istatistiklerine yansryan rakamlar bunu ortaya koyuyor. Dinleri ve kültürleri birbirine yakrn olmasrna ra§men uyum konusunda ciddi srkrntr yaganryor. Do§u blo§u ülkeleriyasayrslan bakrmrndan batrhlara benzemelerine ra§men yetigme itibariyle birbirlerine hig benzem iyorlar. lrkqrhk artryor Avrupa'da yasanan bu olumsuzluklar ise asrn uQlann hayat bulmasrna yansryor. Almanya ve Hollanda'da yabancrlara kargr girigilen saldrrrlann artmasr bunun bir göstergesi olurken, Almanya'da iki eyalette rrkgr oylann artmasr siyasileri karakara düSündürmeye bagladr. Polisiye tedbirlerle bunun üstesinden gelemeye galrgryorlar fakat nafile. Bir Alman iS bulamadr§r zaman, igini yabancrlar elinden almrg gibi dügünmeye baglryor ve düsmanhk besliyor. §u anda derinden ilerleyen bu problem, ilerde daha büyük srkrntrlara yolabi lecek karaktere sahipti r. lrkgrlrk yalnrz Almanya'nrn meselesi de§il. Hollanda Belgika ve Fransa'da da rrkgr saldrnlann arttr§rnr görüyoruz. Siyasiler ülkelerinde bulunan yabancrlann ülkelerine katkrlannr gere§i kadar kamuoyuyla paylagmryor. Asrn uqlardaki oylan alabilmek igin rrkgr tehlikeyi görmezlikten gelenler ne bu oylan alabilecekler ne de siddetin önüne gegebilecekler. Almanya'nrn do§u eyaletlerindeki rrkgr partilerin oylannr artrrmalan bunun en bariz göstergesidir. E§er önlem alrnmazsa geleceKe Avrupa krtasr ya5anmaz hale gelebilir. lrkgrlr§rn, polisin tek bagrna üstesinden gelebilece§i bir hadise olmadr§rnr herkes bilmeli ve bu konuda gah5mahdrr.

mehmet koca
66'PLATFORM iKi 2OO5 rß V A 11 I

Hep si birbirinden gü zell C-Serisi.

) Herkesin bir hayali vardtr. Bu, insanlartn ortak yantdrr. Ancak her insantn hayali farkltdtr; asrl güzellik de burada yatar.

) Mercedes-Benz, hayalleri gerge§e dönüqtürürken, birqok zevk ve ihtiyacr göz önünde bulundurur. Yeni C-Serisi'ni üretirken de bunu yaptr ve üE ayn C-Serisi modeli yarattrl lüksü sevenlere limuzin, spor merakltlartna Sportcoupri, geniq bagaja ihtiyaE duyanlara T-Model. §imdi, siz de kendi hayalinizi gergekleqtirin. Hangi modeli seqerseniz seqin, bilmeniz gereken bir gey var: Hepsi birbirinden güzel.

) C-Serisi modelleri, Finansman ve Leasing olanaklarr ya da deneyimli araglar ile ilgili detayh bilgi iEin, hemen Mercedes-Benz TürkEe Bilgi Hattr'nl arayln: 0180-5-8B 51 51 (Dak. 12 cent).

Mercedes-B enz C-Serisi - her hayale uyar. c (2 5 c o = T r) r -l r l ü r ---1 E-§xiax--::= r-',! L t -i ' --) I I >-\ \r
I I T 3 xI \ I tt 7. \\ .§
\E,ü N 9.,Eä=u :l = ='BE= E c§ E:3= tnr -:= -= r ,i_ == \=!=a =58 äsEE ö o,oi=:E1-=ga :E=ä+eE =e=g +t' $ElBee_t ä.=ä Eg ! -o= E =a = Ni l. ,EEe€EE äEd Y: =eE§;g==;; * #ä *äEFeäE§äE;a ; s äg§ äe ää EEäEE -§ ä § E;E =s E H §" ä§'ä' E I§g§r;ggäEääg §äigäg;;äggggäE c o (§E. ELN=)Y§ r )bO(l)o ooOI =cc FI uJ =--^ /
2 r r tI I a\ I I h I o L \ \ tf\ I / J / a ri 3 /

yorum ve icra bigimleriyle ün yapan Neget Ertag, 1938 yrhnda KlrSehir'in QiQekda§r ilgesine ba§h Krrtrllar (Abdallar) köyünde do§du.

1957 yrhnda grkardr§r "Neden Garip Garip Ötersin Bülbü|" pla§ryla profesyonel müzik hayatrna baslayan sanatgrmrz, Ankara Radyosu'nda da qalrstr ve günümüze kadar birgok güzel eserlere imza attt.

AltmrSbeS yrllrk yagamrnrn ktrksekiz yrlrnr profesyonel olarak müzi§e adayan Neset Erta§, Türk Halk Müzi§i'nin unutulmaz sesler kervanrna katrldr. Krrksekiz ytllrk sanat hayatrnda ellinin üzerinde plak ve kaset doldurmus, sayrsrz besteye imza atan Ertag, aldr§r sanat ve müzik terbiyesi gere§i kendisine "sanatgt" ya da "ozan" demeye qekiniyor.

Neden Garip Garip Ötersin Bülbü|, QiEekda§r, Gitme Leylä, Köprüden Gegti Gelin, Zahidem, Avgar Elleri, Dane Dane Benleri Var Yüzünde, Hatli Benim, Gönül Ne Gezersin Seyran Yerinde, Yolcu, Acem Kzr, iki Büyük Nimetim Var, Gönül Da§t, Karadrr Bu Bahtrm Kara, Nerde Ne Anyorsun, Neredesin Sen, Zülüf Dökülmüs Yü2e...

Her birimizin, zaman zaman mrnldandr§r, yüre§ine de§ip gegen bir Neget ErtaS türküsü mutlaka vardrr...

Kimler söylemedi ki onun türkülerini...

Barrg Mango, ibrahim Tatlrses, Müslüm Gürses, Zeki Müren, Ajda Pekkan, Emel Sayrn, Bülent Ersoy, Güler Duman, Yavuz Bingö|, Yldrz Tilbe, Kubat, Hakan Tagryan, Belkrs Akkale, Burhan Qagan, Yüksel Ozkasap, Mutaf ve daha niceleri...

Türk halk müzi§inde yazrp besteledi§i sayrsrz güzel türküyle yerini alan ozanrmrz, unutulmaya terkedilmi5 bozlaklanmrzr higbir zaman unutmamrs ve avazt grktr§rnca bozlak söylemigti r.

Türkülerinde isledigi ana tema sevgidir. Edag'a göre "Her geyin temelinde sevgi yatar." Türkülerinin muhtevalannda yaSadrär dönemin az da olsa özellikleri görünse bile; o, hep bir sevgi-agk ozanr olarak kalmrstrr.

Sanatgr menbar Krrgehir'in yetigtirdi§i en büyük sanatgrlardan Neset Erta§ PLATFORM'un konu§u oldu...

Sizin sanata ba5layrynzrn hikayesi nasrl oldu?

Bende bade igme falan gibi Seyler olmadr. Zaten ben böyle 5eylere de pek de§er vermem, inanmam. insanrn kendisi, agkrn kendisi dünyada göz önünde dururken, bundan etkilenmeyen rüyada etkilenemez. Bu benim anlayrgrma ters dügüyor.

Dedemizin babamrzrn mesle§i davul, zurna, saz, keman, darbuka gibi dü§ün galgrlarr galmaktr. Bundan baSka da bir

Erta§'rn kronolojik hayatr

1938 NeSet Ertag'rn Krrtrllar'da do§umu. 1944-45 Krrtrlla/dan ibiklile gö9. 1945 Annesnin ölümü. 1946 ibikliden Teflek'e gö9. 1947 Teflekten Krnksoku'ya gog. 1949 Krnksoku'dan Yerköy'e gö9. 1950 Yerköy'den Krnkkale'ye goq. 1952 Krnkkale'den Krrgehi/e gö9. 1953 Kendine ait ilk türküsünü yazmasr. 1954 ilk büyük agka yakalanmasr. 1954-55 istanbul'a gidigi. 1957 llk pla§rnr qrkarmasr 1959 Tekrar Krrsehi/e dönüSü. 1960-61 Leyla Ertag ile evlenisi. 1963-65 Askerlik yaptr§r dönem. i968-69 Leyla Ertagtan aynlrgr. 1978 Hastalanrsr. 1 979-80 Almanya'ya yerle5mesi. 1980 Babasr MUHARREM ERTA§'rn ölümü 1985 Berlin'den Köln'e gögmesi. Hala Köln yakrnrnda bulunan Bergheim gehrinde hayatrnr sürdürmektedir.

meslekleri olmamrgtrr. Ben de babam gibi, dedem gibi ekme§imi kazanmak, karnrmr doyurmak igin mecburdum bu isi yapmaya. Bu igi yaparken de en iyisini yapmaya Qalrstrm.

Türküleriniz genelde a5k ve insan eksenli olduiunu görüyoruz. Bunun özel bir sebebi var mr?

insan kalbi olan bir varlrk. insan duygu sahibi bir varlrk. Kalbi olmayan, duygusu olmayan, sevgiyi agkr bilemez. Ben de di§er insanlar gibi duygusu olan gönlü iyiye, güzele meyleden biriyim. Sevdi§imiz oldu, alamadr§rmrz oldu. igimdeki duygu söz oldu, söz sazrn teline düstü. Sazrmrzla sözümüzle insanr sevdi§imiz

PLATFORM rki 2005 71

Türkiye'ye dönüyor Ne5et Ertag, Köln Bergheim'daki evinde Platform ekibini a§rrlarken, yakrnda Türkiye'ye yerle5ece§ini ve dönem dönem Almanya'ya gelece§ini söyledi.

igin insanr, gönlümüzde aSk oldugu iqin de askr galrp söyledik.

Neset Erta§'a göre ask nedir ya da ne olmah?

Ask insan olanrn yasamast gereken en güzel duygudur.

Sizce, sanatgr sanat; kendisi igin mi, sanat iqin mi, yoksa toplum igin mi yapar?

Herkes sanatr önce kendisi igin yapar. Kendi duygulanna bir aracr olarak sanatr kullanrr. Sanatta belli bir olgunlu§a ulagtrktan sonra sanatgr, sanatrnda toplumsal sorunlara e§ilir bunlan dillendirir. insana ve topluma hitap eden eserler belli bir güzellik ve de§ere sahip oldu§unda do§al olarak sanata da hizmet edilmis olunur.

Sizce sanatgrlar siyasete ne kadar yakn ya da uzak olmah ?

Bence sanat ve sanatQr siyasetten uzak olmalr. Sanatqr siyasi görüglerin et-

kisi altrnda oldu§u zaman, mensubu oldu§u grubun slogancrlr§rnr yapar.

Bugüne kadar yazdr§rnrz ve okudu§unuz türküleriniz iginde, sizin igin di§erlerinden farkh bir yeri olan türkünüz hangisi ?

Türkülerimin higbirini di§erlerinden ayrrmryorum. Ayrramam da. Qünkü hepsinin bende hatrrasr var, her türküm yasanmrs bir geylerin, duygulanmrn ürünü. Dinleyici igin gu türküyü gok seviyorum, bu türkü öbüründen güzel gibi ifadeler kullanmak kolay. Ama giiri yazan, türküyü besteleyen igin bunu söylemek gok kolay de§il. Ama ille de bir türkü adr istiyorsanrz "Yolcu" türküsü benim iQin baSka bir anlam ifade ediyor.

Bugüne kadar duydu§unuz, dinlediliniz türkülerden sizi en gok etkileyen, en gok be§endiiiniz ya da "kegke su türküyü ben yazsaydrm" diyecek kadar be§endiiiniz bir türkü var mt?

72 i PLATFoRM I iki 2005 \ iv \ .#.)ts{ -E h IF §\t \? t0 ) 7 7 \\ ( Nrr-E:7 L 7 / 7/ L \ \ / \ \ \ :_lt L. \ \ \_ +ry 'J ,l tl

Yazlan, söylenen güzel türküler var. Benim de be§eniyle dinledi§im türküler var. Ama higbir zaman aklrmdan öyle bir gey geqmedi.

Hayatnrzda en gok befendi§iniz ve kendinize örnek aldr§rnrz sanatgr kim oldu?

Kendime örnek aldr§rm hep babam olmu5tur.

Sizin gibi de§erli bir ozanrmrz olan Muharrem Ertag'tan bahseder misiniz bize? Usta olarak, hoca olarak, insan olarak ve baba olarak nasll biriydi?

Muharrem Erta5'r ben nasrl tarif edeyim ki efendim. Bir baba olarak tarif edersem otoriter bir babaydr. Otoriterdi ama krncr de§il, tesirli bir babaydr. Oyle görünürdü. A§zrndan hayatr boyunca kötü bir kelime grktr§rnr duymadrm ben. Babamrn hiqbir insanr kötü bir sözle ya da davranrgla krrdr§rnr görmedim.

Engin gönüllüydü. Ortamda kügükten daha kügük olurdu. Yani kargrsrndaki insandan daha küqük görürdü kendini. Kendini mutlak küqük bilirdi. Tabii herseyden önemlisi "kendini bilen bir insandr".

Tabii bunun yanrnda okulum, ö§retmenim, sanat arkada5rmdr babam.

Beg yagrndan itibaren onbeg yagrna kadar babamla arkadaglrk ettim.

Agrktr babam her ozan gibi. Fakat hiqbir zaman türkülerinin iginde adrnr anrp söylemedi.

Ben de onun yanrnda hem arkadagr hem o§lu olarak, sükür ondan ders aldrm. Ne gördümse ondan gördüm, ne ö§rendimse ondan ö§rendim. Onun sayesinde bugüne geldim. Bugün olmug galrp söyledi§imin yüzde doksanrnrn üzerindeki duygular ona aittir. Sözler bana ait olsa da havalar ve duygular babama aittir.

NeSet Ertag ne yapt ne yapamadr?

NeSet ErtaS ne yaptr ya da yapmadr de§il de, ne yapmalrydr, ne yapabilirdi diye de§erlendirelim. Bundan on beg yirmi yrl önce zamanrnda, pargalannr TRT mikrofonlanndan grrtla§r srkrlmadan, bo§ulmadan söyleyebilmeliydi. Bence bu memleketimizin bir kaybr.

Zamanrnda TRT radyosu tek yayrn organrydr. Radyodan türkülerirnin yüzde 5'i de§il de yüzde 100ü söylenip dinlenebilirdi. Qünkü Ertag yalnrz bagrna bir Ertag de§ildi. Muharrem Ertag gibi bir ustadan

aldr§r insanlrk dersi rgr§rnda yola grkmr5tr.

Yeniden dünyaya gelseniz hangi mesle§i seqerdiniz? Ne yapmak isterdiniz?

Yeniden dünyaya gelsem yine müzikle u§ragrrdrm, yine saz galar türkü söylerdim. Yine müzisyen olmak isterdim.

Sayn Ertag elli yrlhk sanat hayatrnrz var. Bugüne kadar kag plak, kag kaset, kaq esere imza atilnrz?

Bilemiyorum. Bu konuda kesin bir gey söyleyemem, bir sayr veremem. Qünkü kag kasetim veya pla§rm oldu§unu ben de bilemiyorum. Qok da önemli de§il. Halk kagrnr be§eniyorsa o kadar kasetim ve pla§rm var demeKir. Ben pla§r veya kaseti doldurduktan sonra unuturum. Gitti§im yerlerde hangi türkümü isterlerse ben onu galar söylerim.

Bozlak deyince ülkemizde ilk olarak akla gelen isimsiniz. Nedir bozlak?

Bozlak feryattrr, ba§rrmaktrr, haykrrmaktrr. Bozla§rn grkr5 noktasr acr hadiselerdir. Bozlak ba5h bagrna biravazdtr. Notasrz, do§al, igten gelerek, insanrn iqinde olup da diyemedi§ini ba$rarak drgarrya vurmasrdrr.

insanlar zaman zaman acr havalar dinlemeli. insanrn biraz hisli, igli olmasr lazrm ki bozlak söyleyebilsin. Bir hava insanr hislendiriyorsa kendine getirir insanr. Bozla§rmrzn Simdiki durumu ne?

Hisli insanlar oldukga bozlak da olacaktrr. Bozlak yürekten gelen duygunun aktanmrdrr. Bozla§rn kanalrnr kurutmamak lazrm. Kerem'den, Mecnun'dan beri yanrk sesli insanlardan akrp geldi bozlak. Öyleyse bundan sonra da bu kanallan beslemek lazrm.

Alevi - Bektagi gelene§inden olmanrza ra§men, o yönde gahp-söylemediniz?

Aynmcr geleneklerin higbirini kabul etmiyorum, yanhg geyler bunlar. Hangi kesimden olursa olsun, ister Sünni, ister Alevi, böyle düSünen böyle yagayan insanlar ayrrmcr insanlardrr. Kendini agamamr§, dar kalrplr geri zihniyetli insanlardrr bunlar. Allah yaratrrken özünde bir yaratmrg insanr, sadece insan olarak düsünüp yagamalryrz. Asrl nokta insanrn kendini bilmesidir. Ulkemizin ve insanlanmrztn ayritklara de§il, birli§e ve beraberli§e ve kardegli§e ihtiyacr var. insanlar birbirini hog görmesini ve affetmesini, sevmesini ö§renmeli.

Beg yagrndan itibaren onbe§ ya§ma kadar babamla arkadaghk ettim. Aoüh babam tabii her ozan gibi. Fakat hicbir zaman ttirktiLlerinin igin de adril anrp söylemedi.

PLATFoRMlikil200siT3

TV kanalrydr hatrrlamryorum ancak Mustafa Keser'i bize bu özel kanallann tanrttr§r kesin. Bir dönem, bütün Türkiye'nin diline düSen 'Ne okuyim' cümlesiyle kamuoyunda büyük sükse yaptr. izleyici ne isterse durmadan dügünmeden garkrlan, türküleri söylemeye baglamasryla da, "müzik kültürü"nü gösterdi. Keser, adeta modern ga§tn Karacao§lan'r. Anadolu insanrnrn bütün renklerini görürsünüz onu seyretti§inizde. Kah elinde mendil ile halay gekerken, kah ondan beklenmeyecek bir pop 5arktstna kendi üslubunu katarken.

Münir Nurettin'den Agrk Veysel'e kadar gok genig bir repertuara sahip olan sanatgrmrz, "Bilmediklerim de var ancak yok denecek kadar" diyor. Kendine has üslubu, nüktedanlr§r, sahneye olan hakimiyeti, dinleyiciyle kurdu§u stcak ba§la adeta bir fenomen.

Mustafa Bey sizi sürekli elinizde mendilinizle neseli tavrrlartnlzla görüyoruz. GerEekten hep böyle neseli misini/! Hayattnzda, nege mi, hüzün mü a§tr basryor?

Bu sadece benim igin de§il ama gergeKe sanatqrlar pek goründükleri gibi negeli de§illerdir. Yagamlannda hüzün daha fazla yer alrr. Yoksa bu kadar güzel eserleri yazamazlardt.

alev özdemir foto platform Repertuan qok zengin olan sanatgrlanmzdansrnz. Belki de en zengin olanr. Bu nastl bir hafrzadtr ki bu kadar gok eseri sözleri ile makamr ile kayt edebiliyor. Özel bir ezberleme yönteminiz var mr?

Ben ezberlemek igin higbir gayret sarf etmedim bugüne kadar. Ezberi kuwetli biri gibi lanse edilmekten de hep rahatsrzlrk duydum. Bu genig, zengin repertuann arkasrnda yrllann birikimi ve eme§im yatryor. Mustafa Keser 25 ytltnt müzi§e vermig biridir. 7-B tane enstrüman galan biridir. Ege üniversitesi'nde konservatuar hocalr§r yapmrs blridir. Bütün bunlartn sonucunda da repertuartmtn genig olmasr kendili§inden geliyor.

Sanat sanat iqin mi yaplmalt, sanat halk iqin miyaprlmah?

§imdi bunlarr bir kag kategoride de§erlendirmek lazrm. Birincisi gergekten halka sanatsal de§erler tagtyan hizmetler verenler.

Di§erleri de 'halk böyle istiyor' diye saQma sapan geyler yapanlar var. Bir di§erinde, 'Ben buyum'deyip kendini ortaya koyanlar var. i5te Mustafa Keser, 'Ben buyum' deyip kendini ortaya koyanlardandrr. Halk Söyle istiyor, böyle istiyor diye nabza göre gerbet vermeye kalkanlar\r, ,

Modern qaäl n Karacaoto b an IIT

Mustafa Keser, ozanlara yakrgrr bir yergi ile mesajlartnt adreslerine postaladr. Ve bir hayalini bizimle paylastt: "Bir gÜn üq bölüm halinde sanat müzi§i orkestrasr, halk müzi§i sazlafl ve Batr tipi bir orkestrantn oldu§u bir ortamda her telden bir konser veya konserler vermek istiyorum"

74 i PLATFoRM iki 2005

dan de§ilim

ülkemizde her gün yeni sanatgrlar, yeni sesler piyasaya sürülüyor. Bunu bir zenginlik olarak mr deierlendiriyorsunuz yoksa bu iSin crlkrnr mr grkanyorlar?

DegiSik sesler, yorumlar elbette ki gtksrn ama sanata saygrsrzlrk ederek sanatr yozlagtrracak tarzda 5eyler yaprlmasrn. Hergeyin bir usulü, raconu vardrr. Bu usule saygr gergevesinde sanat icra etsinler.

Örnek aldr§rnz, takdir etti§iniz sanatgrlar val mr, varsa kimler?

Tabii ki var ama, halkrmrz maalesef bunlarr pek tazla tanrmaz. Orne§in bir Sadettin Yavagga, Münir Nurettin gibi ustalan pek fazla kimse tanrmaz, Ama eline mikrofon alan birgok mankenitanrrlar. Bu da halkrmrzrn ayrbrdrr.

Gergek sanat hayahnrzda, gergek özelinizde gergeklestirmeyi düg!edi§iniz en büyük hayaliniz nedir?

En büyük hayalim en az 30-40 kisilik bir orkestra ile üg bölüm halinde bir tarafta halk müzi§i sazlarr, bir tarafta sanat müzi§i bir tarafta batr müzi§i orkestrasr ile bir halk konseri vermek. Tabii bunu gergeklestirmek icin güglü sponsorun olmasr gerekir. Bunun üq-beS ay provalannrn yaprlmasr gerekir. En büyük idealim budur sanata dair.

Dileriz bu idealinizi en krsa sürede gergeklestirirsiniz.

Gözlerim yumulmadan gerceklegtirebilirsem ne mutlu bana.

Yllardrr sanat verdifiniz hizmetin, eme§in kargrh§r maddi ve manevi olarak aldrfinrzr dügünüyor musunuz?

Bizim ülkemizde ne yazk ki gergek sanatgrlar maddi ve manevi emeklerinin kargrlr§rnr pek tazla alamazlar. Ben de bunlardan bir tanesiyim. Önce halkrn sanat seviyesini yükseltmek gerekir. Bu isin ticaretini yapanlar da kaliteyi baz alarak üretim yapmalrlar diye dügünüyorum.

I I I L a
I

ali foto§raflar dpa

"l§193'fe bir ara, baz generallerimizde bazr seylerin eksik oldu§unu farkettim. Önemlibaz geyleri, belkide belli bir asaleti, deneyimi ve ig kararltlt§t atlamaktaydrlar. Her seyden önce ordu, özellikle Rusya'da, bir toplumun kültürünün göstergesidir, adeta bir turnusol ka§rdr. Di§erlerinden farkh yeni bir generalin ortaya qrkmasrnt bekliyordum. Ya da daha do§rusu, gengken okudu§um kitaplardakine benzeyen bir general. Bekliyordum... äman gegtive täyle bir general ortaya grkr. Ve geliginden hemen sonra, askerlerimizin gerqekten ne kadar cesur ve profesyonel olduklart bütün toplumun malumu oldu. Bu 'generalin' adr Albay Vladimir Putin'di..." Rusya'nrn bir önceki ba5kant Boris Yeltsin, halefi Vladimir Putin'i "Geceyartsr Günlükleri" isimli kitabrnda iste böyle tanrmlryordu. Kendisi, komünizmin can qekistigi ama vurusa vurusa qekildiäi 90'lr yrllarrn bagrnda Rusya'ntn dümenine srkr srkr sanlmrg, gemiyi karaya oturtmadan daha azdalga\ denizlere sürüklemeyi bagarmrgtr. 1999'un son saatlerine gelindi§inde, artrk kalbi tekliyordu, üstelik alkol alrSkanlr§r kendisini uluslararast zirvelerde zor durumlarda btrakmaya baglamrstr. Post-komünizm dönemini yasayan Rus halkr, oligarklarrn, mafyantn ve özellestirme ihaleleri igin savagan medya ve banka gruplarrnrn savagtndan bunalmaya baslamrstr. Üstelik Qeqen Savagt'nda alrnan yenilgi, Rusya'ntn imajtna kocaman bir Qizik atmrstr. Ülkenin yeni bir yü-

Geceyanst genera

Kimilerine göre Putin Rus derin devletinin adamt. insanlart etkilemenin yollarrnr Qok iyi biliyor. Usta bir demagog. Jestleri, mimikleri, seqti§i sözcükler ile gönülleri fethediyor. Pek Qok yüzü var. Herkesin nabztna göre gerbet veriyor. Arkadastmtz Ali Qimen, bir dönem Almanya'da da casusluk yapan Putin'i, Platform okurlarr iqin mercek altrna aldt...

76 PLATFoRM I iki I 2005 I L /

ze ihtiyacr vardr. Yeltsin'in etrafrnda, durusu ve gizgislyle güven veren tek bir isim göze Qarpryordu. Eski bir KGB albayl, dönemin bagbakanr Vladimir Putin. "Rusya, yeni bin yrla yeni bir yüzle girmeli" dedi ve süpriz istifayla yetkilerini basbakanr Vladimir Putin'e aktardr. Kimilerine göre'Rusya'nln yeni Qan'na.

2000'deki bu devir teslim, Rusya'yr dinamik bir liderle, dinamik bir döneme sokmus görünüyor. önce Qegen meselesine el atan Putin, ardrndan kigisel kariz-

masrnr da kullanarak, Yeltsin'den kalan 'hastahkl ülke' görüntüsünü da§rttr. Rusya'nrn ig düzenine de, kendine has yöntemlerle el attr. Mafya olugumlarrna ve kara paracrlara yönelik'KGB'vari atraksiyonlarda bulundu. Drg gezilere, özellikle Orta Asya'ya a$rltk vererek, 'gözüm üzerinizde, bu älemde bensiz bir ig yaprlmaz' mesajrnr, dolaylr da olsa gonderdi. Ve en son olarak Krbns'taki son referandum esnasrnda, BM'deki veto hakkrnr kullanarak, 'Kbns oyununda beni göz

KGB Albayr Yeltsin'in sa§hk durumunun iyice bozulmasrnrn ardlndan iktidar koltu§una kendi elleriyle tagrdr§r Vladimir putin Rus genqleri arasrnda "karizmasr" ile dikkat qekiyor. Putin, Alman Cumhurba5kanr Köhler,le San Petersburg'taki basrn konferansrndan qrkarken camekana yansryan bu görüntüyle ilginq bir poz verdi.
PLATFoRM I iki I 2005 77 \ B n

Simdiden "idol" oldu

Rusya Devlet Baskant Vladimir Putin. Sofya'ya 120 km mesafedeki Plovdiv kentinde yaptlan balmumu heykelinde nedense daha "casus" duruyor.. Mavi gözlerindeki güven vermeyen bakrglar, onun ashnda "qok 5ey bildi§ini" anlatryor.

./

ardr etmeyin' demig oldu. Bir de buna, son yaptrgrm Moskova gezisinde, bir taksicinin, 'Gorbagov döneminde daha rahattrk, tam demokrasi vardt. Putin eski KGB'ci. Ve tüm eski KGB su an Kremlin'de' seklindeki ifadesini ekledi§imde, kagrnrlmaz olarak Yoksa Putin SSCBY| diriltmenin pesinde mi?' sorusu akllma geldi. Tüm objektiflerin Bush, Blair ya da Donald Rumsfeld gibi kötü göhretli politikacrlara odaklandr§r bir dönemde, Putin, derinden ve emin adlmlarla gidiyor, karda yürüyor, izini belli etmiyordu. Uluslararasr uzmanlarla, Rus genqlerinin (St. Petersburg Times gazetesine göre Putin, Rus kadnlannn yarstndan fazlat iqin 'ideal erkek')'karizmatik' olarak nitelendirdikleri Putin'i.

Kimilerine göre Putin Rus derin devletinin adamr. insanlan etkilemenin yollarrnr gok iyi biliyor. Usta bir demagog. Jestleri, mimikleri, segti§i sözcükler ile gönülleri fethediyor. Pek gok yÜzü var. Herkesin nabztna göre 5erbet veriyor. Yaglr analarla konugurken emekli maa§lanna zam yapaca§tnt söylüyor. O§renci-

lerle birlikte oldu§unda, 'bu ülkede en yüce de§er bilimdi/ diyor. BBC'ye mülakat verirken, Rusya'ntn NATO'ya üye olabilece§inden dem vuruyor. Askerlerin kargrsrna asker üniformasr ile qtktyor, denizaltrya binip okyanuslara daltyor. Takiyye, tevazu, riya; Putin gizli servis geqmiginde hayat igin gerekli tüm donantmt kazanmts görünüyor. Higbir ortamda so§ukkanlrh§rnr kaybetmiyor. Kursk denizaltrsrnrn batmastntn üzerinden bir hafta gegtikten sonra CNN'de Lary King Show'a konuk oldu§unda,'Denizaltrya ne oldu?' sorusuna gülerek,'battl' yanlttnr veriyordu. Aynt programda, 'Sizin eski bir KGB ajanroldu§unuzu biliyoruz. Casusluk nasrl bir ig?' sorusuna ise 5öyle karsrlrk veriyordu: "Casusluk ve istihba' rat toplama insantn sosyal yönünü geliStirmesi agrsrndan ilging bir meslek. Aynt zamanda uluslararast sorunlann qözü' müne de oldukqa yardtmct oluyor."

Bu esrarengiz adamtn hikaYesi 1952'de o zamanrn Leningrad'tnda (Simdinin St.Petersburg'u) baslamlstl. Ailenin tek gocu§u olarak büyüdü. Karde§le78 | PLATFoRM I iki 2005

rinden biri do§umda, di§eri ise 2. Dünya Savagr yrllarrnda ortalr§r kasrp kavuran difteri salgrnrnda ölmüStü. Her ne kadar o dönemin komünist idaresi tarafrndan yasaklansa da, ailesi, genelde Putka olarak seslendikleri gocuklannl, Rus Ortodoks inanona göre vaftiz ettirmisti. Putin, inanclnr higbir zaman saklamadl. Halen annesi Maria Putina'nrn kendisine brraktl§r hagr taktr§r biliniyor.

Tam adtyla Vladimir Vladimirovich Putin, Leningrad Devlet üniversitesi nde hukuk okudu. 1975teki mezuniyetinin ardrndan, her zaman ilgisini gekmig olan KGB'ye girdi. Yabancr dillere olan ilgisi ve bu alandaki ba5arrsr, drg görev almasrnr kolaylagtrracaktr. Geng yagta Almanca, ispanyolca ve Fransrzca'ya hakim olmug-

dan San Petersburga dönerek, reformcu kanattakilerle temasr srklagtrrdr. Krsa zamanda belediye baskan yardrmcllrsrna kadar yükseldi. Rus siyasetinin önde gelen isimlerinden Anatoli §ubais sayesinde 1996'da Moskova'ya geldi. 1998'de Yeltsin taraflndan KGB'nin yerine kurulan FSB'nin bagrna getirildi§inde, bir zamanlar gahgtr§r fabrikanrn patronu oluyordu. 1999 Martr'nda yine Yeltsin tarafrndan Güvenlik Konseyi Bagkanlr§r'na atandr. Aynr yrhn a§ustos ayrnda ortalr§r gekip gevirecek bir bagbakan arayan Yeltsin, bir kez daha Putinde karar ktlacaktr. 31 Aralrk 1999 sabahr tüm bagkanlrk yetkilerini Putin'e devreden Yeltsin, böylelikle gözde generalinin de önünü agryordu. Putin, o tarihten sonra yaprlan iki baSkanlrk segimini de kazandr. Ruslar, 'eski bir KGB ajanr'nln gahsrnda kendilerini panltrlr günlere götürecek 'yeni garlannl' bulmustu...

Putin, ailenin tek qocugu olarak btiytidti. Kardeglerinden biri dogrrmda, di§eri ise 2.Diinya Savagr vrllannda ortahgr kasrJl kavuran difteri sal$nlnda cilmügtti.

tu. Ozellikle Almanca'ya olan hakimiyetinden dolayl a§lrlrklr olarak Almanya'da görev aldr. Burdaki görevi ise, dönemin Alman §ansöylesi Helmut Kohlün faliyetlerini takip etmekti! Ama burada faka basmrgtr. Putin'in Do§u Almanya'da yönetti§i casusluk a§rnr, Do§u Alman Gizli Servisi Stasi'nin eski ajanlanndan Klaus Zuchold gökertecekti. Zuchold, 1985te Putin'le yakrn arkadas olmu§, Berlin Duvan'nrn yrkrlmasrndan birkag hafta sonra da Stasi'den aynlrp KGB'ye gegmigti. Klaus Zaunick kod adrnr alan Zuchold, Putin tarafrndan üst düzey ajan olarak Do§u Almanya'da görevlendirildi. Görevi, politikacrlar, bilimadamlarr ve igadamlarr hakkrnda ige yarayacak bilgiler toplamaktr. 11 ay sonra bütün bunlarr ve Moskova adrna qalrgan 15 KGB ajanrnrn isimlerini Atman gizli servisine agrklaylnca, Putin'in casusluk kariyerine de leke dügüyordu. Zuchold, halen Alman ZDF televizyonunda güvenlik görevlisi olarak gahgryor...

Putin, Almanya'daki gorevinin ardrn-

Muhafazakar Fransrz 'Le Figaro' dergisi, yükseligini Qegenistan da uyguladrsr demir yumruk politikalanna borglu olan Putin'in 'bir tür Rus Pinochet gibi, ülkede oligargik hükümranh§rnl ilan etmeye soyunan birisi' olaca§lndan endise edildi§ini yazmrgtr. Batrh gözlemcilere göreyse orduya yakrn olmasr Rusya'yr 'askeri milliyetgili§e' sürüklemesi tehlikesini do§urabilir.

Bagkanlrk segimlerine kadar Putin'in segilmiglikle ilgili bir deneyimi olmamrgtr. Etrafrndakiler ona 'Gri Kardinal' ismini vermiglerdi. Bunun la bi rl kte, katrld r§l zirvelerde, afuinn gayet iyi laf yaptr§l da anlagrlacaktr. Ozellikle Moskova'da esitimli kesim ve gengler arasrnda gok popüler. Rusya'nrn idaresinde bir Qar adayr mr yoksa, sert yöntemleri de benimsemis olsa, demokrasiye saygrlr bir devlet adamrntn mt oturdu§unu zaman gösterecek...

Yazlyr, Moskova'da gok popüler olan bir Putin frkrasr ile bitirelim:

"Putin bir gece rüyastnda Stalin'i görür. Stalin'den Rus ekonomisi, yolsuzluklar ve artan suq oranr ile mücadelede kendisine akil vermesini ister.

Stalin, "Uyanü uyanmaz 21-30 yaS ans tüm erkekleri kur5una dizdir ve Kremlin'in ig duvarlannr maviye boya!" der. Putin sorar,'Neden mavi? Stalin, 'ilk olank boyanrn rengini sonca§rnr biliyodum!"

Her ne kadar o dönemin komtinist idaresi tarafrndan Yasak-lansu da, ailesi, genelde Putka olarak seslendikleri qocuklal'llll, Rus Ortodoks inancrna göre vaftiz ettirmiSti. Putin, inancrnr his bir zaman saklamadr. t{älä annesi Maria Putina'nrn kendisine brrakh§r hagr takh$ biliniyor.

BENTOUR'DA %"tutr/'/a@ ,",",- - d oaootoo5800 wow xnrnrlil p16gg***** ü ,I,:I REKUM
PLATFORM iKJ 2OO5 79

Abone olan herkese

§rk, estetik kalem seti...

Nisan 2004'ten bu yana yayrn hayattnda otan ve her ikiayda bir okurlarryla bulu5an Platform dergisi, kalitesive zengin iEeri§iyte Avrupa'nrn en iyi Türk dergisidir. Dergimize abone otan bütün okurlarlmtza dotmakatem ve tükenmez kalemden olugan yazt seti hediye olarak gönderilecektir. sadece posta ücreti karSrtr§r katem setine sahip olmak iqin bizi aramantz veya internet sayfamtzdakiyeratan abonelik formunu dotdurmanrz yeterlidir. www. p latfo rm -o n [i n e.d e www. platfo rm de rgisi. n et abo n e@platform -o n li n e.de a bone@platfo rmdergisi. net Telefon: +49 (0) 6105 70299 99 Telefax z +49 (0) 6105 702 99 88

Abonelik sartlan:

1) Abone bedeti yrthk 24 Euro'dur. Abonelik bagvurulan elimize ula5an okurlarrmrzrn abone ücreti hesaptarrndan Eekildikten 8 hafta sonra kendi[erine hediyeleri posta ücreti kar5rh§r Deutsche Post kanahyla gönderilecektir.

2) Her abone kaydr iEin tek bir set hediye edilecektir.

3) Kampanyamrz Haziran 2005 sonuna kadar gegerlidir. Hediye gönderitmesine de kampanya bitiminin ardrndan Temmuz 2005'te baglanacaktrr.

4) Abone otmak isteyen okurlarrmrz, telefonla veya emaiI yoluyla da abonelik kaydr yaptrrabilirler. Abonetik iqin

Almanya dr5rndan *49.(0) 610570299 99 Almanya iEinden 06105 702 99 99 nolu tetefonu aramanrz gerekmektedir.

5) Mevcut abonelerimizdeden kalem seti almak isteyenler, 10 EURO ödeyerek, bu §rk sete sahip olabilirler.

*

Platform Abone Formu

lch bestelle die kommenden sechs Ausgaben von Platform frei Haus für nur 24,- EUR (statt 27,- EUR)

Meine Anschrift

Vomame, Name Strasse, NrPLZ, OrtLand

GeburtsdatumTelefonE-Maillch zahle die 24,- euro jährlich bequem per Bankeinzug BI.Z Konto NrGeldinstitut

Datum, Unterschrift

Schicken Sie mr in eim Jahr 6 Ausgaben der Zeitschnft Plattom. lch kann jedtrh reinm VertEg iedeueit kündigen. Eire kum Mittelung an unsren Platfom Kunden-Seryi@ genügt. Dis Angebot gilt nur innefialb Dflhchlands. Auslandpreis gehen aufAnlEge. Mir ist bel€nnt, da$ ich dis B6tellung inrer halb wn 14 Ta8en bei der B6telladffi widerrufen kann. Zur Wahrung der Frist genügt die rffhtzeitige Absendun8 d6 Wideruh. lch b6tätige di6 durch meine Mite tjnteEhrift.

Datum, Unterschrift

eyüp kökge

kokce@platform-on ne.de

Siyah beyazdan renkliye dönüsen fotograflar...

Bir "Heim" odasrnda radyo basrnda Qekilmis siyah beyaz foto§raflan gelirdi, hasret kokan mektuplar iginde.

Bizden siyah okul önlüklerimiz iQinde qekilmis, arkalan "Seni gok özledik"le biten notlar yazrlmrg siyah beyaz foto§raflar giderdi "West Germany" adresli zarflar iginde...

Ylda bir ay seving, 1 1 ay babaya hasretle gegti koca 10 yrl...

Öldü§ünü kendisinden gizledi§imiz krzkardegime nasrl yandr§rnr hatrrlarrm.

izine geldi§i bir sabah vakti.

Sirkeci'den Almanya'ya kalkan trenlerin peginden Kumkapr'ya kadar kosar, babam.z bikezdaha görmenin heyecanr ile el sallardrk trenlerin arkasrndan.

Ne zaman "kara tren" ile baglayan bir türkü dinlesem gözyaglanna bo§ulmam hep o günlerden kalmadrr...

Hep siyah beyaz foto§raf kareleri gibi ama hep heyecan, hep hareket dolu koskoca bir on yrl....

Sonra siyah beyaz foto§raflar, renkliye do§ru dönügmeye basladr.

1970 yrlrnrn ekim so§u§unda indik, ben, iki kardesim ve anam Münih Tren istasyonu'nda....

Filmlerde gördü§ümüz Avrupa'nrn tam ortasrndaydrk...

Tüylü fötr gapkalan, deri pantolonlan ve pos bryrklan ile bira göbekli Bavyerahlar garibimize gitmistiönceleri....

Ne isimiz vardr bu köylülerin iqinde?

Neden brrakrp gelmistik "Dünyanrn incisi" istanbulumuzu?

Okuduk, galrgtrk, yorulduk, yine galrgtrk gok gahgtrk, gok yorulduk...

Gezdik, tozduk, sevdik, agrk olduk, evlendik, aynldtk...

Bir sandrk dolug.foto§raf gibi rengarenk gegti yrllar...

Günde 45 dakika yayrn yapan "Köln " Radyosu'ndan alrrdrk memleket haberlerini....

Siyah beyaz bir televizyondan izlerdik dünyayr.

Portatif pikaplanmrz Yüksel Özkasap'rn "Nasrl oldu yolum dügtü Köln'e" türküsünü galardt Asöcal markalr 45'likten...

Türk televizyon programlarr VHS kasetlere gekil-

't L i I rÜ , tl a' I ) t qr rü \ t lraOt § t \ 0\ ^ 0 D \ rl 82 PLATFoRM iki I 2005 I 5 iki karde5tiler, 1960'h yrllarda aynr Heim odastnt, aynt hasretleri paylaStrlar ,l , -( I \4 1qff tl tE\ r I I \-!

mig

olarak Türkiye'den gelirdi....

Mektuplann yerini "sahibinin sesinden" doldurulmug kasetler aldr daha sonra...

Özlemimizi, halimizi, elde mikrofon teybe kaydeder yollardrk memlekete...

Sonra bir ara sarardr renkli foto§raflar... ilk gelenler emekli olup geri döndüler.

Yine hasret, yine aynlrklar.

Aynr "Sessiz Gemi" 5iirindeki gibi dönenlerden hig haber gelmedi...

Cefayr gekenlerden, sefayr süremeden gekip gidenler oldu ahirete...

Bir musalla tagtnda yatan "gurbetgi" babamlza nöbet tuttuk iki kardes bir camii avlusunda...

Geriye hep "hasret" dolu, hüzün siyah beyazr anrlar kaldr.

rÖyle yaprgtrk ve kaldrk ki Fesli, galvarlr bekleniyorlard' gurbete.. ama, b,riyle giyiniyorlardr Evlendik, go§aldrk.. pazar günlerinde... ,,Gastarbeiter" olarak gel_ di§imiz "Doygland" da Vorarbeiter, Meister, hatta igveren oldu go§umuz.... "§ok" olmaya baglayrnca 'Ausländer Raus" demeye bagladrlar...

Sokaklarda krstrnlrp, dövüldük, otobanlarda "bitJ:,t" polis tarafrndan öldürüldük.

Evlerimizin iqinde "canh canh" yakrldrk.... Sustuk, qoäaldrk....

Qo§aldrk, milyonlarr astrk...

Daha sonralan foto§raflar daha da renklendi... Mektuplar elekronik postalara dönü9tü....

Ba§r, bostanr artrk Almanya'da almaya bagladrk...

Almanlara ev sahibi olmaya basladrk.

Aile foto§raflanndan eksilenler oldu yrllar gegtikQe...

§imdilerde 3'ten fazla kigiden olugamryor aile foto§raflan...

Azaldrk...

Siyah beyazdr önce resimler...

Sonra renklere dönü5tüler...

Ama uglan hep yanrktr duygularrn...

profesyoneller, az konu§ur.

a I

Werbestudio GmbH

Lutherplatz 4 | D - 63225 Langen Fon: +49.6103 .732 934 | Fax: +49.6103.732 930 www.iklim.de I iklim@iklim.de

]IL '.J fr_.,'d,
t D I t t{
,
tt
,ifi
Il (
5
t-
4 h, t:
LE
o §;r -+o3 x ;o öo <
?
-I-t-tT

"Bilirim, hele bir dügmeye gör hasretin halisine, hele bir de tam okka dört yüz dirhemse yürek, yolu yok, Don Kisotum benim, yolu yok, yel de§irmenleriyle dövü5ülecek."

Nätm Hikmet, 1947

Hollonda, peyniri, lalesi ve yel de§irmenleri ile ünlü bir Avrupa ülkesi, Özellikle kr5 aylannda sislerle kaph kanallann krylannda zamana meydan okur gibi duran yel de§irmenleri bu küqük ülkeye ayn bir gizem kazandrnyor. insanr sürükleyen, ahp götüren mistik yanryla, bizi hayatn gizeminde ö§ütüyor sanki yel de§irmenleri. Birbiri ardrna sükunetle dizilen de§irmenler, insanl zamantn büyülü tütsüsüne, oradan da go§umuzun unuttu§u hikayelere götürüyor.

"§olak Cervantes" geliyor akhmrza mesela...

Universiteyi güg gartlarda bitiren, fakir bir ispanyol ailenin gocu§u...

§iirlerini basacak yayrnevi bulamayan, üzgün bir Sair...

yaz ve foto§raflar sebahattin gelebi inebahtr Deniz Savagr'nda Osmanh'ya kargr savastp sol kolundan sakat kalan ve "bir yasanmrshk hahras/'tagryan mahzun bir asker...

Haglr zihniyetine kargr olmaslna ra§men, geqimini temin etmek igin askerllkten baska ig bulamayan bir bigare...

Tunus'tan ispanya'ya giderken Cezayirli Türklere esir dügüp 5 yrl boyunca tutsak hayatr yasayan bir ma§lup...

Don Kigot romanrndaki, lslam'dan etkilenmis fikirleri yüzünden, Engizisyon korkusuyla kitabrna, adrnr dahi koyamayan ve Seyyit Hamit bin Engeli ismini kullanan buruk bir yazar...

Cezayir günleri nde islam'dan etkilendi§i ve müslüman oldu§u güphesiyle afaroz edilen bir dinsiz...

Aforoz edildikten sonra Seville hapishanelerinde ömür gürüten bir mahkum...

Yani; yoksul, sefil ve krrgrn bir hayatrn sahibi, ama sen-ben gibi bir adam olan; "Qolak Cervantes"...

Frrtrnah bir hayata ve yr§tnla tantanah maceraya ra§men, Cervantes'in yasamt hep buruk geQer. issizlik yüzünden orduya katrlan, ardrndan igindeki yel de§irmenlerine kargr büyük bir savag veren Cervantes'in yagadrklan, Don Kigot adh ölümsüz eserine muhtemelen ilham olacaKrr. Kim bilir belki de, kendi Don Kigot'lu§unun farhna varmrs ve bu roman-

Seyyit Hamit'ln

E
vr
e er degr rmen T Hollanda deyince dingin duruglarryla yel de§irmenleri akla gelir. Oysa, o dinginlik, insant altr nerelere götürür? lqinde bir Don KiSot olup, zaman zaman ona taktlmak ve hayat de§irmeniyle savagmak isteyenlere... I85

da kendi resmini Qizmistir.

ilham; kainatrn nefesiyle 5airin ruhuna düser. §airler ise, büyük bir bilgelikle aldrklarr bu nefesi yüreklerinde yaktp, hayata üflerler.

Cervantes'in kaQrslarla ve araytglarla dolu hayatr ona yoksulluk, ezilmi5lik ve belki de yenilgileri üflemisti. Don Ki5ot'ta, yel de§irmenleri ile yani canavarlarla savasacak, kaderi n hayattan güglü oldu§unu görecek ve bu büyük devrana

Ve Toprak Ana en büyük dostu rüzgan, yel de§irmenleriyle paylagtyor...

Hayatrn bagladr§t toprak, yalanlt§tnt haykrran rüzgar ve bu§dayt ö§üten yel de§irmenleri... Farkrnda olmadan bize yazgtnn sr rn nr frst ld tyorlar...

TopraKan geldik, kimbili kaq rüzgarla savrulduk ve kimbilir kaq kez, hayattn acrlanyla yaralandrk, esir dü9tük, aqlt§t tattrk, yoklu§u gördük, yenilgi tekkesinde pigtik...

Dünya de§irmeninde ögütüldük... Sonra rüzgara kartgtp, yalan olup gittik.

Hepsinin adr yaganmrglrktr...

Hepsinin adrnr hayat koyduk... Kimimiz Don Kisot olduk.

Kimimiz Sanqo'lukla yetindik.

Kimimiz, adam bile olamadtk.

meydan

okumanrn budalah§rnr kesfedecekti Cervantes.

Rüzgara meydan okuyan yelde§irmenleri...

Hayata mr demeli yoksa?

Neresinden bakarsak bakaltm, nasll düsünürsek düsünelim, gergek olan; de§irmenlerin Qok Sey anlattt§t.

lnsano§lunun toprakla yarenli§inin derin oldu§u ga§larda, bu§dayr ö§ütmek ve un yapmak igin icat etti§i bu muhte§em teknik, bizlere asltnda yüzytllann kavgasrnr anlatryor.

Topraktan gelen ve topra§a giden; kiminin uzun, kiminin krsa öyküsü gizli sanki bu kavgantn iqinde. Agtk Veysel'imizin "Benim sadrk yarim kara topraktr" dedi§i ve "yar" diye niteledi§i bu kara gey, bizleri yüzytllann dehlizlerine gekiyor ve orada "inna lillahi"yi okuyor yüreklerimize...

En büyük dostu rüzgar ise, bize hergeyin "yalanlr§r"nr u§ulduyor sanki.

De§irmen döndü ve bizler ö§ütüldük.

"Hasretin halisine" düsen Näztm'tn I947'de belki kendi Don Kigot'lu§unu yazdt§t siir, bizlere aykrn adamlartn, ayktn düsleri oldu§unu anlatryor bu yüzden...

Toprak Ana kadar dingin, ama rüzgar kadar özgür yanlanyla, hayatr bir defirmen gören aykrn adamlann, Don Kigotluklarrna tercüman oluyor Nazrm.

Seyyit Hamit'in, topra§rn, rüzgartn ve bu§dayrn dostu yel de§irmenlerini buluyor kagtr§r Moskova'da...

Öyle ya!

Hasretin halisini bilmeyen...

Yüre§i tam okka, dört yüz dirhem etmeyen...

Vkrlmrs umutlan, qolak kalmtg bir yanr, askr ve tutsaklr§r tatmrs bir gönlü olmayan, fakir dügmeyen, meydan okumayr bilmeyen...

E biaz da iqinde Don KiSot ruhu olmayan adamrn, yagadr§r da hayat mtdtr be kardesim!

a ) t<\ -i>I I' / I t I -,1 w L-. r S6lPLATFORMIik'12005 ,\ .J ri

Abone olanherkese

§lk, estetik kalem seti...

Nisan 2004'ten bu yana yayrn hayatrnda otan ve her iki ayda bir okurlarryla bulugan Platform dergisi, kalitesive zengin iEeri§iyte Avrupa'nrn en iyiTürk dergisidir. Dergimize abone olan bütün okurlanmrza dolmakalem ve tükenmez kalemden olugan yazr seti hediye olarak gönderilecektir. Sadece posta ücreti kargrh§r kalem setine sahip olmak iEin bizi aramanrz veya internet sayfamrzdakiyeralan abonelik formunu doldurmanrz yeterlidir.

www. p latfo rm -on [i ne.de www. p latfo rm d e rgisi. n et abone abone @ @ ptatform-online.de platformdergisi.net Tetefon: +a9 (0) 6105 702 99 99 Tetefax : +49 (0) 6105 702 99 88

yaz ve foto§raflar ali ünal

ge d

"O ipek yolundan dünün hanlanna, Kervanlanna selam vererek, Topnpn topnk koffiu§u, BaSak baSak uyand$r Bozkr güneginin, insantn igini ,,srftr§t, Evlerinin insan ve huzur koffiuäu Bu bereketlitopnklan Hig geldin mi hem5erim?"

M. Cankoro bu dizelerle Beypazan'nr anlatmaya qahsmr§. Ankara'dan yola grKrktan bir saat sonra son tepeyi agtr§rnrzda; zaman iqinde geri gitmigcesine, bembeyaz evleriyle §irin bir sehir sizi karsrlar. Garip bir duygunun hayranlrkla yo§ruldugu saskrnlräa sebep olan Beypazan, Türkiye' de pek alr5rk olmadr§rmrz co§rafi konumu ve küqük vadiciklere uzanan bembeyaz girin mimari tarz evleriyle sokaklannr kaprlannr gezip görmeniz iqin size agar.

Beypazan tarihi "ipek Yolu" üzerinde binlerce yrlhk geqmigi olan kültürel zerginlik ve do§an güzellikleri bulunan ilging görüntüleriyle dikkat qeken bir yerlesim yeri. 1573 yrlrnda merkez nüfusunun 10 bin oldu§u düSünüldüäünde söz konusu Sehrin tarihteki önemi gözler önüne seriliyor. Beypazan günümüzde Selquklu ve Osmanlr mimari tarzrndaki tarihi di§er eserleri, evleri, el sanatlan, saray mutfa§r tarzrndaki yemekleriyle Türk kültürü-

nün, güzelli§i ve inceli§ini halen yagatrrken, gehir merkezinde ve gehre ba§h köylerde tarihin derinliklerinden gelen giysili kadrnlara qokga raslamak mümkün oluyor. Beypazarr'nrn bazr köylerinde krzlann niganlr, sözlü oldu§u özel kryafetlerle belirginleStirilirken, yöre deyimiyle'Gelin krz'rn yani yeni evli birisinin kryafeti de sözkonusu kisi hakkrnda bilgi veriyor. Tarihin asrrlar öncesinde ortaya grkardr§r kültürel zenginliklerin birgo§u günümüzde korunuyor.

§irin gehrin Belediye Baskanr Mansur Yavas amaqlannrn Beypazarr'nr "Dünya da esi benzeri görülmedik bir agrk hava müzesi" haline getirmek oldu§unu belirtiyor. Mansur Yavag, "§ehrimize gelenler 150-200 yl öncesini aynen yagayacaklar. Havasryla, susuyla, gelenek ve görenekleriyle,yemek ve giyim kugamlanyla ve en önemlisi de srcacrk dostlu§uyla yasayacaklar. Biz, bunun adna'geqmige yolculuk'diyoruz" Seklinde sehrin korunmasrna yönelik düsüncelerini aktanyor.

Söz konusu topraklarda Hitit, Firigya, Galat, Roma, Bizans, Selguklu ve Osmanlr imparatorlu§u'nun kültür izleri takip edilir. Roma döneminde istanbul'u Ba§dat'a ba§layan önemli tarihi geqit yollarrnrn üzerinde olan Beypazan'nrn o günlerdeki adr Lagania olarak bilinir. Bizans döneminde ise Piskoposluk merke-

Sen, hiq buraya in mi hemserim?

Beypazarr tarihi "ipek Yolu" üzerinde binlerce yrllrk geQmisi olan kültürel zenginlik ve do§al güzellikleri bulunan ve ilginq görüntüleriyle dikkat qeken bir yerlegim yeri. Ulkemizin girin beldelerinden Beypazarlil, Platform farkr ve özgünlü§üyle Ali Unal'rn usta kaleminden tanryrn.

88 I PLATFoRM iki 2005 u t I t E I ,-r \ I

Daha igim var... Yorgun bir tarihin izlerini ta5ryor Beypazarr evleri... Evlerin en üstünde bulunan ve gutgana olarak adlandrrrlan bölüm yarrm brrakrlrr, Bununla "ölüm"e bir mesaj verilir... "Dünya'da daha tamamlanmamr5 iglerim vaf denilir.

T u I
PLATFORM iKi 2OO5 89 \ E ,. ft, :, -,/ ir 4.. L L. 7D-l '( 7 , !r it .v T ' I #* i' =-, Is. ) E 2 r'li 'l/ s;l s 4 Z I F I a t t_J -|il ßß n q I ^I .Iü

zidir. Sonrasrnda Sultan Alparslan komutasrndaki Türkler Anadolu ya girerler. Böylece Beypazan da ilk Türk aktnctlart ile karsrlasmrs olur ve birgo§una yurtluk eder. Bunlardan en önemlisi daha sonra tüm dünyayr hükümdarlt§tna alacak olan Kayr boyudur. Osman Bey'in dedesi Gündüzalp'in mezan Beypazart'nda bulunmaktadrr. Türbesi Sehrin 15 kilometre batrsrnda üzeri ormanla örtülü tepenin ete§inde, Hrrkatepe Köyü yakrntnda Ktzlsaray olarak anrlan yamagta bulunmaktadrr. Kayrtlara göre türbede Gazi Gündüzalp'in mezan bulunmaktadtr. Gazi Gündüzalp Osmanlr Devleti'ni kuran Osman Gazi'nin kardesidir. Rumlarla yaprlan savaglarda Sehid düserek buraya gömüldü§ü rivayet edilmektedir. Selguklular döneminde, istansul-Ba§dat yolu üzerinde birticaret merkezi haline gelen Beypazan, Orhan Bey'in Ankara'yt almasr ile de Hüdavendigar (Bursa) Sanca§rna ba§lr Trmarlt (Anadolu) Sipahi merkezlerinden birisi haline gelir. Yöredeki Sipahi beyine ve ticari hayattn yo§unlu§una atfen Be§ Bazarr diye adlandtrtltr.

Beypazan evleri en büyük yangtnt 1884 yrlrnda yasamrs, Qarstntn bir ktsmt ile mahallenin tamamt yanmt§, Beypa-

zarr ustalannrn topyekün galtgmalan ile bugünkü haline yeniden kavusturulmus. Yörenin tarihi evlerinin yantstra yazmasryla, bindallrstyla, giyim-kugamtyla, telkarisiyle, baktrctlt§tyla, yemenicisiyle, el sanatlarryla da ün yapmtg olmastntn yanr srra; yemekleri de oldukga ün yapmt§. En gok bilinen yemekleri dolma, kuru, güveg, kapama, hösmerim'dir.

Ölüme mesaj

Beypazan evleri genellikle üg katltdtr. Evde zemin katlar tas, üst katlart ahsap iskelet igine ahgap veya kerpig dolgu sistemi ile yaprlmrgtrr. Zemin katta hizmetkarlar bulunur, bu bölüm ahtr, depo, ocak amaqlr kullantlrr. Üst katlar yagam alantdrr. Ust katlarda genelde orta sofa vardtr. Odalann bir krsmtnda duvara gömülü dolaplarrn iQinde banyolar bulunurken, evlerin en üstünde gusgana denilen kügük bölüm yer alrr. Qantt da denilen bu bölüm genellikle tamamlanmadan btrakrlrr. ilk bakrsta in5aattn yanm btraktldt§t izlenimi veren bu görüntü kasten yarattlmaktadtr.

Bu bölümü yanm brrakmakla asltnda ev sahibi güya ölüme, "Dünyada daha tamamlanmamts islerim var" mesajt verir.

Kryafetlerin dili

Beypazarrnrn bazr köylerinde krzlarrn niganh, sözlü oldu§u özel kryafetlerle belirginle5tirilirken, yöre deyimiyle 'Gelin krz'rn yani yeni evli birisinin kryafeti de sözkonusu kigi hakkrnda bilgi veriyor. Tarihin asrrlar öncesinde ortaya qrkardt§t kültürel zenginliklerin birqo§u günümüzde korunuyor.

I , § .t } a D ,ß , tI a e iI T \ 1,F ,> IT ! I r T T f, II 83. ); ,=: 1'fr ra; "4:fi 63ii -I' I I tJD t'1. ,F p f; { . ?*ä I
I I I ?
{t .i ;) ,..a1 \a n ' F.' I {
I
J I
I
90 PLATFoRM I iki I 2005 \ 7 \ r'! , a j L Z g Ir
7 F I - / J I .\ Lz
I ) ,r^ t ÄT'1'
i;.
]r--r
=I
s
'r.;
I

yldo g,e eeek so burosr, butugmo noktost...

"Serbest brraKrklannda bir polis albayr arabasryla eve kadar brraktr. Onun yolda söyledikleri hig aklrmdan grkmryor. "Bu kavgay ne yapacakrnz, iste sizi tutukladrlar, kimse "gtk" diyebildi mi? Halknz henüz bäyle geylere hazrr de§il" dedi. Onun sozleri bir hanqer gibi saplandr. Eve geldim. Ailemi sevindirdim ama yüre§im srkrntrhydr. igimde heläk edici bir moral bozuklu§u hissettim. Sanki birisinin "senin yolun do§ru" demesini istiyordum. "Sen daima doiruyu söyledin, hig kimseye

TaS yaämuru altrnda siyaset

ihanet etmedin, milletine daima iyilik diledin" demesini istiyordum. Aynr zamanda boyle bir iste§in utang verici oldu§unu da biliyordum. Qünkü ben insanlara moral vermek, ümit agrlamak igin meydana grkmrgtrm. 0nlardan moralalmak igin de§i1." O, ülkesinden ayrr. Bir gölge gibi takip ediliyor. Bir fikir adamr, bir vatansever... Platform'un gelecek sayrsrnda...

Laci Perenyi dünyanrn en ünlü spor foto§rafgrlanndan biri. Qekti§i foto§raflarla dünya basrnrnrn en gok tercih etti§i foto§rafgrlardan. Formula 1'de geKi§i bir kareden 100 bin Euro kazanacak kadar igini iyi yapan bir foto§rafgr. Dünya Kupasr'nda Brezi lya-Tü rkiye magr nda tartrsmal r pena ltr karannrn do§ru olup olmadr§r onun geKi§i ve Platform'u n gelecek sayrsr nda yayr n la nacak foto§raf la netlik kazanacak... Dünyaca ünlü fotoärafQl Laci Perenyi, Ara Güler'e ve istanbul'a duydu§u hay-

Bir istanbul ve Ara Güler hayrant.. ranh§r da Platform okurlanyla paylagryor... özellikle Mehmet Ali Birand foto§rafrmtzr gok be§enen ve 3ä:lI::;::i:""iiresizrerisingörüetük' Bilgi sahibi olun. ilgisiz kalmayrn. Almanya ve dünya gündemine farkh yaklagrmlar, genis perspektifler... Dünyantn dört bir yanrndan, olaylan, insanlan yorumlayacak, güqlü kalemler... Avrupa'da sadece Platform'da... Tabii ki, Platform farkryla... laci Fercnyi I \tburodo, buLulotrm... I F ) f, i j i t t)

Fotih Sultan Tekke... Tribünlerde gördü§ümüz bu pankart, belki de Trabzonspor tribün tarihinin önem strast en önlerde olan pankartrdtr. Trabzon'u ve istanbul'u feth eden Fatih Sultan Mehmet'e atfen yazlan slogan, öyle kolay bir firga atrgrnrn ürünü olamaz. Bu birfutbolcu iQin söyleniyor; Fatih Tekke igin... Kurt hoca, eski baskan Özkan Sümer'in, "Futbol ya5antrm boyunca gördü§üm en yeteneklifutbolcu" dedi§i Fatih, basltkta da dedi§imiz gibi hasat vermeye basladt, hem de herkese yetecek kadar. Trabzonspor'a, A MilliTakrm'a.

§imdi srrada ünlü Avrupa kulüpleri var. Avrupa'nrn ünlü kulüpleri daha ligin ortasrnda yöneticilerini gönderip Fatih'i izlemeye aldrlar bile. 0 da bunu inkar etmiyor ve Avrupa igin "Neden olmastn?" diyor.

Fatih'in gocuklu§unu bilen birinin, "Mahalle maglannda hep kendi yaglanndan büyük abilerle oynardr. O abilerin yanrnda Fatih gelimsiz dururdu ancak onlar daha yaptlt ve kendi yaglanndakileri maglara ga§trmaz, Fatih'i ise her maqa ga§rrlrlardt" geklindeki sözleri, büyük Fatih'in kügük Fatih iken bile büyük oynadr§rnr anlatryor bize. Trabzon'un dar sokaklan adama futbol ö§retir.

O da sokaklardan, Trabzonspor al§aprsrna, oradan A Taktma, sonra gitmeler

q49kin_e!evfoto mustafa öksüz gelmeler ve kürkgü dükkant misaline vans. Dükkanrn en de§erli kürkü... Bu kez bir farkla; artrk herkes onu en de§erli kürk statüsüne koyuyor, tarttsmtyor bile...

Fati h Tekke, gegmigte anlagl lamamak srkrntrsr (ön libero oynatrlmast) gekse de o badireli günleri goktan geride btraKt. Bugün neden bu kadar göz önünde onu da anlamak mümkün de§il. Ancak yetenekli futbolcu fukarasr bir memlekette, mag kazandrran, centilmen ve bir o kadar da yetenekli bir oyuncu konusulmayacak da kim konusulacak? Herkesin, sevgi, saygr ve güven duydu§u bu futbolcu igin ortak görüSler herkesin bildigi Seyler aslrnda. igini iyi yapryor, en aztndan yapmak istiyor. Son vuruglart, galtmlart ölümcü|. Kaybetti§i topu geri kazanmak iqin canhrras bir mücadele veriyor. Hele top ona atrldr§r an, kimse o topun aktbetini merak etmiyor. Qünkü onun topu kontrol edip kaptrrmayaca§tna ve en do§ru pasr ataca§rna herkes inantyor. Almak zordur aya§rndan onu. Sonra yüzünü kaleye döndü mü, bir galtm, bir pas ve gut... Gol... Onun gibi bitirici yetene§i olan kag oyuncu tantyoruz ki! A taktma on yedi yagrnda grKt, bugün 27'sinde... Malzemeden qalmayan, neyi var neyi yoksa, ortaya döken Fatih birazyaralt: "Yüre§imde kaybolan, o bes ytltn yarasr var. Brrakrn beg seneyi, bir sene bile

Futbolun yeni

'Sultant' Fati h Tekke

Top ona atrldr§r an, kimse o topun akrbetini merak etmiyor. Qünkü onun topu kontrol edip kaptrrmayacagtna ve en do§ru pasl atacaglna herkes inantyor. Almak zordur ayagndan onu. Sonra yÜzÜnü kaleye döndü mü, bir qaltm, bir pas ve sut... Gol... Evet, futbolun yeni Sultanr Fatih Tekke'den bahsediyoruz...

,

SOOI:
92 | PLATFoRM iki | 2005

Futbolda dün yok Hem beden hem de beyin olarak yoruluyoruz. Bunca eme§e, gayrete ra§men futbolda dün yok. Bugün iyiyseniz herkes alkrglar, kötüyseniz kimse alkrSlamaz. Türkiye'de oynamak böyle maalesef...

PLATFoRM iki I 2005 93

I

t

Altrn ayak

Onun gibi bitirici yetene§i olan kaq oyuncu tanryoruz ki! A taktma on yedi ya5rnda qrktr, bugün 27'sinde... Malzemeden qalmayan, neyi var neyi yoksa, ortaya döken Fatih Tekke su anda f utbolunun alttn qa§tnt yaslyor.....

bir futbolcu igin o kadar önemlidir ki! Yllar önce, Qok qok daha ileri noktalara gelebilecekken, belki kendi hatalartmdan, belki de adalatesizlikten dolayt beS ytl kaybettim. Oysa gimdi herkes benden bahsediyor. Bilmiyorlar ki, 20-21 yaStnda gok daha iyi bir Fatih vardt sahada,.. Ancak o zaman kimse benle ilgilenmedi; arayrp sormadr. 21 yaSlndaydtm dü5ünün ki, bugün 27 yagrmdaytm ve bu halimle hem taktmtmda hem de Milli takrmda oynuyorum. Bakln, Gürcistan'la Trabzon'da oynadr§rmtz magta attt§tm golden sonraki sevincim, kaybolan o be§ yrlrn sevinciydi. Kaybolan ytllanmtn hesabrnr kim verecek, diyorum. Ama her sey nasip, demek nasip böyleymi9..."

Geqmigin hesabrnr soruyor ama önce kendisine pay bigiyor. Agtkga, "Benim de hatalarrm olmugtur" diyebiliyor. A Milli Takrmrmrzrn Kazakistan ve Danimarka maglarr iQin kamp yaptt§t strada görüstü§ümüz Fatih, gegmigiyle ilgili qok sey konuguldu§unu oysa futbolda dünün olmadr§rnr bilinmesini istiyor:

"Futbolculuk ve futbol oynamak kolay bir is degil. Hayatrmtztn on bes ytltndan fazlasrnr asker hayatl gibi ya5ryoruz. Senede yirmi gün tatilimiz var. Her gün antrenman, her hafta mag stresi... Hem beden hem de beyin olarak yoruluyoruz. Bunca eme§e, gayrete ra§men futbolda dün yok. Bugün iyiyseniz herkes alkt§lar, kötüyseniz kimse alkrslamaz. Türkiye'de böyle maalesef 20-21 yagtmda bugünden daha iyiydim, ama yoKum. Bugün varz, yann olmayaca§tz. Bizden öncekiler nasrl geldiler, görevlerini yaptp gittilerse, aynr gekilde biz de üzerimize düSeni yaprp gidece§iz. Artrk o arkadaglar konu5ulacak, biz de§il. Futbol oynarken ve

göz önündeyken etraftntz dolu oluyor, ancak futbolu brraktrktan sonra yantntzda kimse olmayacak. Böyle olmamalt. Neticede futbolcular da insan ve yüzde 99.9'u da karakterli insanlar. Futbolu btraktrktan sonra bu insanlara, futbol oynadrklarr dönemde gösterdikleri emekten dolayr saygr duymamtz gerekiyor. Futbolda bir doyum noktast var ancak Türkiye'de bu noktayt brkkrnltkta artyoruz. Yani adam oynuyor, oynuyor ama en son brkrp da btraktyor. Zevkle, negeyle btrakan futbolcu sayrst az."

Aslrnda onun üzüntüsü baSkalan iQin seving olmug belki de... "Kazanan hakltdrr, futbolda kazanana hayat vardtr" düsturunca badireli yollardan geqis. Adaletsizli§i sonuna kadar yagayan Fatih, bir gün adaletin bile bu adaletsizli§e isyan edece§ini biliyor gibiydi. Futbolu gere§inden gok ciddiye almayan, alanlara da, 'Abatryorsunuz, o kadar da de§il; bu bir oyun unutmayrn" diye seslenen adam Fatih Tekke. Oyun zekast ile, bilgill, saha iginde ve drsrndaki davranrglartyla gergek bir profesyonel... Sahaya ve topa bu kadar yakrgan bir profesyoneli birgok magta oynatmamak igin adaletsiz bir yol tutanlar var: Sert adamlarla sertlige baSvurmak yolu... Fatih dedli bu konuda: "Futbol hayatrmda yagadr§tm sakatltklarla da haksrzlrklara ugradtm. Futbolcu igin adaletsizli§i igte o zaman büyük yagar. Oynamasr gerekirken, sakatttr. Qok faul yaprlan biriyim ve bugüne kadar gok fazla faule maruz kaldtm. Hakemler göremiyor bazen..."

Bundan sonrasrnt konu5altm diyor hep; eski defterleri aQa aea, okuya okuya brkmr§. Geg de olsa hak etti§i noKaya gelse de, kendi adrna de§il, taktmt ve

*tL I
94 PLATFoRM I iki I 2005 ) \ A hr' ' l, tr I 7 c r 7r : - r/ (!

§ehri adtna daha qok beklentisi oldu§unu hatrrlatryor. imkanlar varsa, hayaller de vardrr. Onun igin hedef Avrupa... öncesinde Trabzonspor'un gampiyonlu§u

"§ampiyonlar Ligi'ni gok istedik ancak olmayrnca olmuyor iSte. Takdir-i ilahi, boyun eämek zorundasrnrz. ilk hedef Trabzonspor'un gampiyon olmasr. Ondan sonra da Avrupa'da iyi bir takrma gitmek istiyorum. Avrupa'da yokuz ancak, unutulmamasr gereken bir nokta, Türkiye Ligi §ampiyonlu§u'nun bizim igin apayn ve gok önemli oldu§u. Neyi tercih edersin diye sorsalar bana, §ampiyonlar Ligi Kupasr yerine Süper Lig Kupasr'nr kaldrrmayr tercih ederim."

Trabzonspor felsefesine, ruhunun iginden gelen bir idealdir, gampiyonluk. 0 bunu söylerken kendi adlna bir gey istemiyor; takrma oynuyor. Gazetelerin, televizyonlarrn ve bilumum medyanrn Trabzonspor'daki basansrnda sadece iki ismi ön plana qrkarmasrna giddetle kar5r gtkryor. Yetenekli oldu§unu biliyor, bunu söyleyenlerden yeni bir gey duymug olmuyor.

"Rrdvan hoca, Raul'dan iyi oldu§umu yazdr. Qok sevdi§im takdir etti§im bir insandrr, ancak ben Raul'u be§enmiyorum. Kendi ismimle sahalarda varolan bir oyuncuyum. Fatih Tekke adr var ve bu ismin arkasrnda da ben vanm. insanlar ne derlerse desinler, her oyuncu kendini bilir zaten. Yetenekliyim ama bunu ben de§il, bagkalarr söylesin istiyorum. Sadece simdi de§il, futboldan koptuktan sonra da 'Kigili§iyle örnek, oyunculu§uyla yetenekliydi' desinler yeter. Fatih Tekke, Trabzonspor takrmryla var. Bazrlarrmrz öne grkryor olabiliriz ancak neticede herkes ta5rn altrna elini sokuyor. Medya Trabzons-

por'daki baganyr bana ve Gökdeniz'e ylktr hep ve biziyazp gizdiler. Hala daha öyle. Di§er arkadaglanm bizim adrmrza buna seviniyorlardrr ancak yaprlan yanlrg. Trabzonspor, Fatih-Gökdeniz'den ibaret de§il. Ortada büyük bir takrm eme§i var. Örnek veriyorum, Emrah, Volkan, Hüseyin, Hasan ko5mazlarsa, bizi pozisyona sokmazlarsa nasrl gol atanz? Böyle olunca baganda oldu§u gibi bagansrzlrkta da sugu ki5ilere attyoruz; sug kigilerin de§il, baganyr sahiplenen herkesindir. Paylagmak... Acryr da, sevinci de..."

Fatih, hiq de§igmedi§ini, taviz vermedi§ini, 9öhretten ise uzak durmasr gerekti§inin bilincinde oldu§unu söylüyor.

"Trabzonspor'a adrm attr§rm ilk günden itibaren, futbol adrna duygularrm ve karakterimden asla taviz vermedim. KaraKer olarak gartlara ve konumlara göre deäiSme iste§i olmayan biriyim. (Allah böyle bir 5ey yazdrysa da bozsun) Neysem oyum. Ahmet Tekke o§lu Fatih Tekke'yim. Dün de aynr Fatih'tim, bugün de aynr kigiyim ve bu yann da böyle olacak ingallah... §öhret oldu§umun farktndayrm ancak, göhret afettir. insan igin güzel ama tehlikeli bir sey; yalnlz ya5ayrgrmdan bunu kaldrrabildi§imi dü5ünüyorum.. Gazete okumuyorum ve hakkrmda neler dendi§ini sadece insanlarrn yüzlerinden anlayabiliyorum. Her futbolcu gibi ben de kazancrmr hak ediyorum. Maddi olarak Allah'a gükür kazanclm gok iyi. Manevi olarak da insanlann sevgisi var. Benim ve takrmrm adrna güzel giden bir ortam var ve bu güzel gidi5i 5ampiyonluk ve kupalarla taglanmasr dile§imiz."

Fatih, farklr renklerin kardeSli§inin bir terane olmadr§rnr, futbolcularrn gergekten dost oldu§unu hatr rlatryor tar aftara :

aa, l-_

"insanlar, futbol yüzünden birbirlerini üzmesin, krrmasrn; dövüsmesin... Bizim yaptr§rmrz 90 dakika iginde sahada güzel hareketler göstermek... Bir yarrgma yani... Stadyuma gelen de rahat rahat maqtnt seyretsin ve evine dönsün. Bizim igin her mag aynr."

PLATF0RM I iki | 2005 95
t (. E 7 \1 ät2 ü \ 4.. I * c -! 5 I r{
da§rstan getinkayaI F I T I I b :gizgi dili I I ! I\ L-* L L u I r / I J ,^ 'r.: ,s h ', ''i l, [r, tt I il(q !
EIcF = EIE J z. O F = E, LIJ F z. EIc,F = EIE d : E.E:,9i> 5E EE süo€ E,ä €! !3 .= e9e- r-§FB -g= -{ g- eB €o':E =e r,E*EoE .cA E'ä sä .rE -E= ßEn; EäIt. -es E= A^2-ii-! 'a+;=.i€TS =a'ä> i;: EF g9 =6 JEoEEE != J z, : F z G, t-rJ F = = = oo =o-,sroEN6 EOE :OEEril(D- äo=,§o * oo oJUFo EF EU u:)oz JJ ,o oroc E§ iznroep n|uruo8 rßB[.pl4eq rl§eg t nü 6f[ ,t T a * q' J h t - L= ffi#l -, \\ I _q{ a\, >s \ .4 ä!'l.-I 1q a ' 11. )I z o z & l,t = E Et,o E E, o(,)"c:o o .c,oo = c = 6 O ,ooo NoE c'=9(}oOE -J .N ED uto f-F.i-o =-Y EEo-o;6q»'Ei o' 8E-F o r)äi) 3§ r rif §s = § §ü. .g 3srr§.cö-)J-, i)i.N'..iU'l E §I§ ä r§§ g §§$ o §§r E BiF* .2 .§ [.si ä §x§ä = §;§§ O A§§ ss \-g ir< '{§§§ist § SSG §iEil§ = »Q oJ F :<J'= FJLUN LU.N CN j urr I I Z tr \ l$l u \ tI \ \ r! rl ) *, E: L. Fl' _-d Nlo - o) \=o

Posta ile reklam - ve siz daima ba5arrya ula5abilirsiniz.

Tek bir reklam gönderisiyle Friedberg'deki Dunker Otomobil Galerisi l0 yeni otomobil satabildi. Siz de boyle bagarrh olabilirsiniz - ne igin reklam yapmak istedi§iniz hiq farketmez. Hizmet portföyümüz hakkrnda bilgi edinmeniz igin sizi gönülden davet ediyoruz. Uzmanlarrmrz, Türk-Alman Ticaret Merkezi'ndeki Deutsche Post'un irtibat bürosunda sizin igin hizmete hazrrdrr. Bizi arayrn: (O 22 O3l 2 97 14 10 veya www'deutschepost.de/turkce web sitemizden bilgi edinin.

27 Nisan 2005 tarihinde saat 11:00 ile 15:00 arasrnda, Köln'de Türk-Alman Ticaret Merkezi'ndeki fuarda bizi ziyaret edin.

Deutsche fost Q World Net Tüm ticari mügterilere MAIL EXPRESS LOGISTICS FINANCE
I
.G ?-
Deutsche Post q
DIREKT MARKETING $E
tr
il
(\- L
tr

Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.