Matbaa & Teknik Haziran'15

Page 1



Yeni imagePRESS C600i sizlere çok çeşitli ortamlar üzerine profesyonel kalitede baskı yapma olanağı sağlıyor – böylece mevcut baskı düzeninize sorunsuz bir biçimde entegre olurken, inanılmaz yeni yaratıcı fırsatlar sunuyor. canon.com.tr/imagePRESSC600i adresinde daha fazlasını keşfedin.


ACAR BASIM............................................................................... 85 AKTİF MATBAA MAKİNELERİ.................................................. 83 ANTALİS..................................................................................... 25 ARAS GRUP.......................................................................... 55, 57 BAK-ON....................................................................................... 41 BAK-ON..........................................................................ÖN KAPAK BALKAY KİMYA.......................................................................... 87

8 10 14 16 18 20 28 30 38 40 48 92 94 102 104 150

BATI MERDANE......................................................................... 91 BUDAK KAĞIT............................................................................ 93

Heidelberg’in Ofset Baskıda Özel Çözümleri

CANON............................................................................................1 DERELİ GRAPHIC........................................................ 11, 13, 31

Siparişler %27 Arttı

EFEM..................................................................................... 53, 89 ERAYSAN..................................................................ÖN KAPAK İÇİ

Ofset Baskıda Sürekli Yeni Buluşlar

ESEN GRAPHICS........................................................................ 19 ESKO........................................................................................... 47 FESPA EURASIA........................................................................ 97

Ryobi MHI Ofset Baskı Sistemleri

FUJİFİLM...................................................................................... 45 GRENSAN.................................................................................... 43

Zonten ZTJ 330 Ofset Makineleri Taking The Complexity out of Customization Ofsette Yeni Trendler Kodak Prosper İnkjet Baskı Kafaları

Öne Çıkanlar/ Highlights

Ofset Baskıda UV Mürekkepler Vulcan’da UV Açılımı DYOZEN Premium ile Daha Sağlıklı ve Kaliteli Baskılar Mimaki 40 ncı Yılını Kutladı FESPA’nın 16 ncı Başkanı Yaşar Güvenen Oldu FESPA and ARED Expand Printing Industry Baskı Evrenini Keşfedebildiniz mi? Sağlık İçin Sağlıklı Üretim Yapan Bir Matbaa

Reklam indeksi/ Advertisement Index

HEIDELBERG....................................................................... 49, 51 HUBERGROUP............................................................................ 39 IMEX GROUP........................................................................ 15, 17 İKLİM DAVETİYE......................................................................... 23 KORDA................................................................................... 67,69 LAMİNET...................................................................................103 LİDYA GRUP...................................................................................5 LİNOSİSTEM..................................................................................3 MAS DEHA................................................................................... 97 MATSET................................................................................ 71, 73 MİTRA................................................................................... 27, 59 ODAK BİLGİ SİSTEMLERİ........................................ ARKA KAPAK ORHAN ÇAKIL............................................................................. 37 PASİFİK...........................................................................................7 PATROL......................................................................................101 PRINTEQ...................................................................................... 99 PRİNTER OFSET......................................................................... 21 PRİNTİSTANBUL SEMPOZYUMU................................ 61, 63, 65 RICOH.......................................................................................... 75 SUNCHEMICAL........................................................................... 81 TEKNOMATSAN................................................................... 33, 35 TÜRKİYE HASTANESİ...............................................................149 ULTRA.......................................................................................... 29 WIT DÜNYA BİLİŞİM................................................................... 79 XEROX.............................................................................................9


CTP - BASKI İHLAS GAZETECİLİK A.Ş. Merkez Mahallesi 29 Ekim Caddesi İhlas Plaza No:11 A/41 Yenibosna–Bahçelievler/ İSTANBUL Tel: 0212 454 30 00

İSTMAG MAGAZİN GAZETECİLİK İÇ ve DIŞ TİC. LTD. ŞTİ. adına İMTİYAZ SAHİBİ

Ferruh IŞIK GENEL MÜDÜR Mehmet SÖZTUTAN

m.soztutan@img.com.tr

SORUMLU YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ YUSUF OKÇU

yusuf.okcu@img.com.tr

ADRES/HEAD OFFICE Evren Mah. Bahar Cad. Polat İş Merkezi B Blok No:6-1/41 Kat:4 Güneşli / Bağcılar ‹stanbul / Turkey Tel: +90.212 604 51 00 Faks: +90.212 604 51 35 www.matbaateknik.com.tr

GRAFİK TASARIM

masum.sert@img.com.tr

Masum SERT REKLAM MÜDÜRÜ M.Akif TATLISU

akif.tatlisu@img.com.tr

FOREIGN RELATIONSHIP MANAGER M.Akif TATLISU

akif.tatlisu@img.com.tr

REKLAM DANIŞMANI Sedat KARADAYI

sedat.karadayi@img.com.tr

MUHASEBE ve FİNANS MÜDÜRÜ Mustafa AKTAŞ

mustafa.aktas@img.com.tr

ABONE/SUBSCRIPTION İsmail ÖZÇELİK

matbaa&teknik® dergisinde yer alan makalelerdeki Fikirler yazarlarına aittir. Yayınlanan ilanların sorumluluğu reklam verene aittir. matbaa&teknik® Dergisi’nin bütün yayın hakları İSTMAG Magazin Gazetecilik İç ve Dış Tic. LTD. ŞTİ.’ye aittir. Yazılar kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Yaygın süreli bir yayın olan matbaa&teknik® Dergisi ayda bir yayınlanır. Articles and news may be reproduced by stating matbaa&teknik® as the source. matbaa&teknik® is published monthly. Advertisements’ responsibilities published in our magazine pertain to advertisers.

ismail.ozcelik@img.com.tr

labelmaster // ETİKET ve AMBALAJDA LASER KESİM USTASI STANDART ETİKET KESİM ve DİJİTAL BASKI SONRASI İÇİN EN GELİŞMİŞ ve PROFESYONEL “BOBİNDEN BOBİNE” BASKI SONLANDIRMA SİSTEMİ İkili Bobin Sarma Tareti

İkili Lazer Kabini

“Label Master” etiket-ambalaj sektöründe bobin malzemenin işlenmesi için tasarlanmış ileri teknoloji ürünü bir sistem. Gerek dijital ve gerekse baskı sonrası uygulamaları için doğru modüler çözüm. “Label Master” başlangıçta veya daha sonra yerinde bir dizi opsiyonel özellik ilave edilerek gereksinimlerinizi karşılayacak bir sistem haline getirilebilir. Dilimleme ve Tabakalama

Çoklu seçenekler: • • • • •

Lazer Kesim Lazer die-cutting Yarı rotatif flexo lak Yarı rotatif sıcak yaldız Yarı rotatif flexo baskı

Lokal lak

• • • • •

Yarı rotatif manyetik bıçak die-cutting Tam rotatif manyetik bıçak die-cutting Laminasyon Eksik etiket tespit sistemi Lazer kodlama-Değişken veri

• • • •

Lazer oyma-işleme Lazer mikro delme Tabakalama Bobin Dilimleme

SİSTEM t

h

e

l

a

s

e

r

w

a

y

Baskı-Yayıncılık Sistemleri San. ve Tic. A.Ş. info@linosistem.com - (533) 638 6130


Sıradaki, Lütfen! FESPA 2015 fuarı geçtiğimiz ay 1822 Mayıs tarihleri arasında Almanya, Köln’de yapıldı. Ama ne fuar… İçinde kaybolmanın kuvvetle muhtemel olduğu bir teknoloji şöleni olduğunu düşünüyorum. Dört ayrı etkinlik, sekiz gezegen… Sayılı gün çabuk geçti. Fuar sonrası rapor, içeride Aktüel ve Teknoloji bölümlerimizde. Öyleyse şimdi sıradaki gelsin. Bu sene herkesin bahsettiği durgunluğa zıt öyle yoğun bir hareketlilik var ki… Sizleri önce 24 -25 Haziran’da Almanya, Münih’e davet ediyoruz. Etkinlik: Industrial Inkjet Technologies Showcase. İşiniz inkjet ise ya da inkjete dair daha fazla bilgi arıyorsanız ya da yeni iş imkanları; Kaçırmayın! (http://www.imieurope.com/IJTS15/index.html) 29 Eylül – 2 Ekim tarihleri arasında Labelexpo Europe. Brüksel’de gerçekleşecek. Bunu da kaçırmayın! (http://www.labelexpo-europe.com/) 10 – 12 Kasım tarihleri arasında InPrint Fuarı. Almanya, Münih’te. Yeni bir şeyler arıyorsanız, tedarikçi ya da baskıcı fark etmez; Kaçırmayın! (http://www.inprintshow.com/english/)

mediniz. Öyleyse o gezegeni İstanbul Yeşilköy’de keşfetme imkanınız var. 10 -13 Aralık tarihleri arasında. Bu kez “başarı rotanızı çizmek” için. Reklam, endüstriyel, tekstil, 3D baskı imkanlarını bir arada görmek için. Plotterlardan daha fazlasını bir arada görmek için. İşinizi geliştirmek için. Farklı pazarlara açılabilmek için. Türkiye’nin bu en geniş kapsamlı dijital baskı teknolojileri fuarını; Kaçırmayın! (http://eurasia.fespa.com/tr/)

haziran /2015 /June

M

Y

CM

MY

Yukarıda ismini geçirdiğim beş fuarın da temelinde dijital baskı var. Çünkü artık dijital baskı her yerde. Sadece kağıt ya da filmik malzemeler için değil. Kumaş için, ahşap için, cam için, seramik için, polyester için. Özetle hayatın her alanı için. Hızla büyüyen, büyürken de içinde büyüdüğü ortamı kaplayan değil, kendine özel bir yaşam alanı açan dijital baskı.

Sizin içinse tek bir soru var artık. Dijitali işime nasıl entegre edeceğim? Ancak zamanınız fazla değil. Takip eden değil, takip edilen olmak için yukarıda bahsettiğim etkinlikleri ajandanıza almanızı tavsiye ederim. Avrupa’dakileri alamasanız bile bu yıl muhakkak ziyaret etmeniz gereken bir fuar var. Onu kaçırmayın. 10 -13 Aralık’ta Fespa Eurasia’da Köln’den taşıdığımız bilgi ve teknolojilerin üzerinden bir kez daha geçmek için sizi İstanbul Yeşilköy’deki CNR Fuar Alanına bekliyoruz. Saygılarımla

FESPA 2015 ardından benim özellikle altını çizmek istediğim etkinlik ise FESPA Eurasia. Tamam, belki Almanya’ya gidemediniz. Gezegenler arasında Baskı Evrenini keşfede-

4

C

matbaa & teknik

CY

CMY

K



drupa Yılı 2016 Bu ay fuarlardan başladık, öyleyse fuarlardan devam edelim.

Evet bu sene oldukça hareketli bir sene oldu, olmaya devam edecek. Esas önemli soru ve benim de fuarlarda tedarikçilere en çok sorduğum soru: Bu yeniliklerin ya da teknolojilerin hangilerini Türkiye’ye taşıyabileceğiz? Öyle ya her pazarın kendine has dinamikleri var. Türkiye’nin de tabii ki. Her yeniliği hemen ülkemize getiremeyiz. Getirsek bile o yeniliğe uygun ve açık bir pazarı bulabilecek miyiz? Buna umumiyetle o üreticinin Türkiye Temsilcisi karar verir. Pazar dinamikleri iyi bilen profesyoneller tarafından yönetilen Temsilci şirketlerimiz Türkiye’de hangi teknolojinin iş yapabileceğini önceden kolaylıkla kestirip ona göre sizlere aktarıyorlar. Zaten onların da işi bu. Sizi doğru yatırım ve iş fikirlerine yönlendirmek. 2015’in fuar programını öndeki sayfada saydık, peki önümüzde ne var? diye sormaya gerek var mı? Tabii ki yok. 2016, matbaacılar için drupa yılıdır. Şimdiden otel, uçak vb. işlerinizi halletmeye başladığınızı umuyorum. drupa ile ilgili ip uçlarını da paylaşmaya başladık biliyorsunuz. İlk haber drupa artık üç yılda bir yapılacak ve 14 değil 11 gün sürecek. 2016 drupası 31 Mayıs’ta başlayıp 10 Haziran’da nihayetlenecek. İkinci haber; “touch the future” Yani drupa 2016’nın konsepti, “geleceğe dokunun”. drupa 2016 size bir gelecek vizyonu çizmek iddiası ile hazırlanıyor: Mayıs 2016’daki fuara bir sene kala emin olduğumuz bir şey var: drupa 2006, baskı ve çapraz medya çözümleri için tam bir dünya pazarı olacak ve başarıya giden yolun anahtarı olarak görevine devam edecek. Baskı öncesinden sonlandırmaya kadar tüm değer zinciri ve ticari,

6

haziran /2015 /June

yayıncılık, ambalaj ve fonksiyonel baskı gibi tüm uygulamalar serisi de drupa 2016’da yer alacak. Endüstrideki global oyuncular sadece küçük şirketler ya da yenilikçi yeni başlayanlar olmayacak. Büyük tedarikçi uluslar ile egzotik daha küçük ülkeler de burada yer alacak. 16 ncı drupa hazırlıkları tüm hızıyla devam ediyor. Salon yerleşimi, uzman destekleme programının organizasyonu ve temalar ile, pazarlama kampanyalarının yerine getirilmesi, bunların hepsi büyük önem taşıyor ve hızla devam ediyor. Şu anda organizatörün amacı katılımcılarla yoğun bir diyaloga girişmek ve salonlarda detaylı bir planlama ve/veya yapılandırmaya gitmek. drupa, ortaklarıyla birlikte, uzman destekleme programı üzerinde çalışıyor. drupa yenilik parkında (dip) somut teknoloji sunumu ve iş modelleri olacak. drupa cube’da ise baskı ve baskı dünyasının harikalıklarına bakılacak. ‘Eğit, eğlendir ve dikkatini çek’ sloganıyla katılan uluslararası uzmanlar onbir gün sürecek ticari fuar boyunca ilham verici konuşmalar yapacaklar. Uzman destekleme programı, ambalaj ya da fonksiyonel baskı gibi bireysel temalarla desteklenecek. Bir fuar işte böyle hazırlanıyor. Biz de bu hazırlığa karşılık hak ettiği ilgiyi göstermek zorundayız. drupa ile ilgili ilk bilgileri almak için bizi takip etmeye devam edin ama bu arada 8-10 Ekim tarihleri arasında İstanbul, Sultanahmet’te gerçekleştirilecek print İstanbul, 1. Uluslar arası Baskı Teknolojileri Sempozyumu’na da kayıt yaptırabilirsiniz. Alman Basım ve Medya Endüstrileri Birliği (bvdm) CEO’ su Dr. Paul Albert Deimel, “Almanya’da Basım Endüstrisi- pazardaki önemli değişimler - drupa 2016’ya bakış” konulu bir bildiri sunacak. (www.printistanbul.org) Saygılarımla

matbaa & teknik



Ayın Konusu

Heidelberg’in Ofset Baskıda Özel Çözümleri Murat İleri Heidelberg Türkiye Ürün ve Satış Müdürü Günümüzde gerek dünyada gerekse ülkemizde standart makinelerin kullanıcıları ve özel çözümlerin kullanıcıları belirli konumlarda yer almaktadır. Özel makine olarak tabir ettiğimiz kavram, standart 4 renk baskının haricinde işi farklılaştıran ve ekstra değer katan her türlü ilave ekipman ve işlemi ifade etmektedir. Heidelberg’in etiket ve karton ambalaj alanına odakladığı en üst seviye verimlilik sunan Speedmaster XL serisi tabaka ofset baskı makineler bulunmaktadır. Bu makinelerimiz, 50x70 cm ebadından 120x162 cm ebada kadar çeşitli konfigürasyonlar ve saatte 18,000 tabaka baskı hızına kadar olan üretim hacimlerinde mevcuttur. 4 adet baskı ünitesinden ihtiyaca ve yapılacak işe göre 13 adet baskı ünitesine kadar standart olarak, ayrıca özel işlere yönelik olarak 16 adet baskı ve kurutma ünitesine kadar kişiselleştirilebilen modeller üretilmektedir. Speedmaster XL serisi makineler, ister L-P-L (Lak – Perfektör – Lak) konfigürasyon, ister DUO (baskı ünitesinin önünde flekso ünite) isterse de in-mould etiketlerin üretimi için rotasyonlu şekilli kesim işlemini barındıran kişiselleştirilmiş çözümler sunabilen makineler olarak donatılabilmektedir Üretilen basılı ürünlerin sonlandırmalarını gerçekleştirmek ve nihai ürün haline getirmek için portföyümüzde şekilli kutu kesim makineleri, kutu katlama ve yapıştırma makineleri ile IML etiket kesiminde kullanılan Speedmaster XL 106-D şekilli kesim makinesi ürünlerimiz bulunmaktadır. Tüm bu sistemler dahilinde en önemlisi olarak Heidelberg, üretim ve MIS yazılımları dahil baskı öncesinden, bitmiş ürüne kadar tüm bu ekipmanları kendi markası altında sunan tek firma konumundadır.

Özel uygulamalar ve özel ekipmanlar ile bir adım öteye Heidelberg’in ofset baskı makinelerinde gerçekleştirilebilecek özel uygu-

8

lamalar sayesinde iş standart işlerden sıyrılıp artı bir değer kazanmaktadır. Bu uygulamalar arasında; soğuk yaldız baskı, üç boyutlu lentiküler baskı, drip-off, hibrid, iriodin ve kokulu laklar, özel metal efekti veren Metal FX baskı ile özellikle tıp ve kozmetik sektöründe kullanılan ve özel ışık veya özel materyaller ile görülebilen gizli görsellerin ürün güvenliğini sağladığı güvenlik baskısı bulunmaktadır. Heidelberg’in tabaka ofset baskı makineleri için geliştirmiş olduğu bazı özel donanımlar var. Bunlar arasında en çok öne çıkanlar arasında CutStar bobinden tabakalama ekipmanı: bu ekipman ile bobin baskı malzemesi, makine girişinde tabaka haline dönüştürülerek bobin malzemenin ekonomikliğinden faydalanılabilmektedir. Bir diğer ekipmanımız ise makinenin baskı üniteleri içerisinde konumlandırılmış olan Prinect Inpress Control: Bu ekipman sayesinde baskı gerçekleştirilen her tabakanın aynı anda renk ve register kontrolü gerçekleştirilmekte ve bu sayede üretim kayıplarının çok büyük ölçüde önüne geçilmesi sağlanmaktadır. Ayrıca makinenin giriş ve çıkış bölümlerine konumlandırılabilecek lojistik sistemi sayesinde uzun ve yüksek hacimli üretimler için hiç durmadan çalışabilme olanağı bulunmaktadır. FoilStar adını taşıyan ve iki adet baskı ünitesinin üzerine konumlandırılarak kullanılabilen soğuk yaldız baskı sistemi ile yüksek kaliteli altın, gümüş vb. yaldız baskıları, baskı ile aynı anda elde edilebilmektedir.

Azaltılmış atık ile düşen üretim maliyetleri Heidelberg, çevreye duyarlı çalışmalar kapsamında üretim atıklarını minimize etmek için teknolojik anlamda kendisini sürekli olarak yenilemektedir. Bu israflardan en önemlisi olan kağıt firesi, yeni üretim ve renk kontrol sistemleri ile mürekkep ünitelerindeki teknolojik geliştirmeler sayesinde minimuma inmektedir. Örnek olarak yazımızda bahsi geçen Prinect Inpress Control dahili renk ve register kontrol sistemi sayesinde ortalama 200 ila 500 arasında olan temiz baskıya geçiş firesi 50 tabakaya inmekte ve henüz 50x70 cm ebadında bulunan Anicolor, aniloks mürekkep ünitesi sayesinde 20 tabakaya kadar düşebilmektedir. Heidelberg’in sunduğu bu ve daha fazla birçok teknolojik yenilik sayesinde üreticilere, ofset baskının sunduğu kalite avantajının yanı sıra yüksek hacimli üretimler için ortaya konulan çözümler ile etiket ve ambalaj baskısı için mükemmel verimlilikte seçenekler sağlanmaktadır.

haziran /2015 /June

matbaa & teknik


İşinizi büyütmek artık hayal değil! Xerox® Color C60/C70, size işinizi büyütmenizi sağlayacak uygulama zenginliği ve profesyonel baskı kalitesi sunar. Her ortamda üretkenliği artıran, hepsi bir arada çözümle tanışın. • XMPie çözümleri ile kişiselleştirilmiş baskı ve katma değerli işler • 2400x2400 dpi çözünürlük ile canlı renkler ve inanılmaz detaylar • Kolay Baskı Kalitesi Düzenleme (SIQA®) araçları ile doğru registrasyon ve tutarlı renkler

xerox.com.tr ©2015 XEROX CORPORATION. Bütün hakları saklıdır. Xerox, küre sembolü ve Ready For Real Business® XEROX CORPORATION’ın tescilli markalarıdır.


Ayın Konusu

Siparişler %27 arttı Satış ve Kazançlar Hedefin Altında Orders up 27% Sales and Earnings Behind Target 30% more orders for sheetfed offset and special presses

Tabaka Çözümleri bölümündeki gelen sipariş hacmi son derece başarılı geçen Print China fuarında da devam etti. The solid volume of incoming orders in the Sheetfed Solutions segment continued in April at the extremely successful trade show, Print China

Tabaka ofset ve özel baskı makinelerinde %30 daha fazla sipariş CEO Claus Bolza-Schünemann’a göre Koenig & Bauer’in (KBA) 2015 birinci çeyreği için mali rakamlar farklı bir görünüm çiziyor. Endüstri trendlerine karşı koyabilmeyi başaran baskı makine üreticisi grubun 306.7 milyon euro’luk sipariş alımı önceki yıla göre %27 oranında artarak 130 milyon Euro arttı. Ama satış ve kazançlar da sorunlar devam etti. Grup satışları önceki yıla göre yüzde 16.9 düşerek 177.3 milyon Euro oldu. KBA’nın Alman web baskı makinesi sitelerindeki teslimat yapısı ve yeniden ölçeklendirmenin neden olduğu yetersiz kapasite kullanımı nedeniyle satış hacmi düşük oldu. Bu da vergi öncesi grup kazancının önceki sene -12.1 milyon Euro iken -17.7 milyon euro’ya inmesine yol açtı. Yine de şirket 2015 tahminlerine ulaşmayı başardı. Bolza-Schünemann şöyle anlatıyor: “KBA, yılın ikinci yarısında grup satışlarının %50’sinden fazlasını meydana getirecek. Yeni projelerin güçlü rakamlarını görünce, 2015’e yönelik 1 milyar euro’luk satış hedefimize ulaşabileceğimize inanıyorum. Çünkü 2014’de daha iyi bir EBT’miz olacak. Ayrıca bu senenin daha zayıf birinci ve ikinci çeyreklerine rağmen EBT marjı, satışların %2’sine yükselecek.”

Yeni segment rakamları... İlk defa olarak bu KBA ara raporu, şirketin tabaka ofset makineleri, dijital ve web ofset baskı makineleri ve özel baskı makineleri şeklinde kategorilere ayrılmış halini gösteriyor. KBA-NotaSys’e ait güvenli baskı şirketleri ve KBA-MetalPrint, KBA-MePrint, KBA-Metronic,

10

In the words of president and CEO Claus Bolza-Schünemann, Koenig & Bauer’s (KBA) financial figures for the first quarter of 2015 still paint “a differentiated picture”. Bucking the industry trend, the press manufacturer’s group order intake of €306.7m was 27% up on the previous year and order backlog was around €130m higher than at the beginning of the quarter. In contrast, there is still some catching up to do in terms of sales and earnings. At €177.3m group sales were down 16.9% on the prior-year figure. Given the low sales volume this quarter due to the delivery structure and capacity underutilisation at KBA’s German web press sites which have now been rescaled, group earnings before taxes (EBT) of –€17.7m were also lower than the prior-year figure of –€12.1m. Nevertheless, the company’s management has affirmed its forecast for 2015. Bolza-Schünemann: “KBA will generate far more than 50% of group sales in the second-half of the year with corresponding positive effects on earnings. In light of the solid number of new projects I am confident that we will be able to achieve our group sales target for 2015 of over €1bn with a better EBT than in 2014 and an EBT margin of up to 2% of sales in spite of a weaker Q1 and Q2 this year.”

New segment reporting… For the first time this KBA interim report contains the new break down of the business into the segments sheetfed offset presses (Sheetfed Solutions), digital and web offset presses (Digital & Web Solutions) and special presses (Special Solutions). Companies in security printing belonging to KBA-NotaSys as well as the subsidiaries KBA-MetalPrint, KBA-MePrint, KBA-Metronic, KBA-Kammann and KBA-Flexotecnica active in packaging markets are grouped under Special Solutions.

…and new company structure More transparency, clear management responsibility and enhanced strategic flexibility are the goals of the new company structure proposal which the AGM decided upon on 21 May in Würzburg. Accordingly, KBA-Sheetfed Solutions in Radebeul and KBA-Digital & Web Solutions in Würzburg are to be spunoff from the parent as autonomously operating business units. Group-wide production (KBA-Industrial Solutions) and security press activities in Würzburg (KBA-NotaSys) are expected to form further legal entities. These spunoff companies are to have a German legal status of an AG & Co. KG (limited partnership) with the parent as a public limited company and sole general partner. Koenig & Bauer AG as a holding with a management board consisting of three members will take over central and strategic tasks. The other members of the management board will become managing directors of the operating companies. Cross-subsidies between the business units will not be

haziran /2015 /June

matbaa & teknik


İşlemsiz Termal Kalıpta Dünya’nın Tercihi Sonora XP

AVANTAJLARI • Banyo kimyalsalı ve banyo işlemi yok • Elektrik, su ve kimyalsaldan tasarruf • Temiz baskıya hızlı geçiş ile zaman ve malzeme tasarrufu

• “0” Atık ile çevreci çözüm • Baskı tirajı 200.000 • UV baskıya dayanıklı


Ayın Konusu KBA-Kammann ve KBA-Flexotecnica ambalaj şirketleri ise Özel Baskı Makineleri başlığı altında yer alıyor.

…ve yeni şirket yapısı Daha fazla şeffaflık, açık yönetim sorumluluğu ve arttırılmış stratejik esneklik, AGM’nin 21 Mayıs’ta Würzburg’da karar verdiği yeni şirket yapısı teklifinin hedeflerini oluşturuyor. Buna göre Radebeul’daki KBA-Sheetfed Solutions ve Würzburg’daki KBA-Digital & Web Solutions da, otonom hareket eden iş birimleri olarak ana şirketten ayrılacak. Grup genelinde üretim (KBA-Industrial Solutions) ve Würzburg’daki güvenlik baskı faaliyetleri de yeni tüzel kişilikler haline gelecek. Bu yeni şirketler Alman limited şirketler olacak, ana şirket ise halka açık limited şirket ve tek ana ortak olacak. Üç üyeli bir yönetim kuruluna sahip olan bir holding olarak Koenig & Bauer, merkezi ve stratejik görevlerden sorumlu olacak. Yönetim kurulunun diğer üyeleri, işletme şirketlerinin yönetici müdürleri olacak. İş birimleri arasında çapraz desteğe izin verilmeyecek ve KBA da, gerekli sermayeden uzun vadeli geri dönüşü sağlamak için ihtiyaç duyulan yatırımı yapacak. Yeni şirket yapısının, AGM’nin onayı üzerine geriye dönük olarak 1 Ocak 2015’den itibaren uygulanması bekleniyor. Dahili organizasyon yapısı bir senedir uygulanıyor.

Genel bakış: Satışta 1 milyarın üzerinde ve EBT marjında %2’ye kadar Birinci çeyreğe göre siparişler yüzde 30 arttı. VDMA (Alman Makine ve Tesis Üreticileri Birliği) istatistiklerine göre aynı dönemde Alman baskı ekipmanları %12 oranında daha az sipariş aldı. Tabaka çözümlerde alınan siparişlerde görülen olumlu trend Nisan’da da devam etti. Print China’daki başarı ve grubun ambalaj baskısındaki faaliyetleri son derece yararlı oldu. KBA-NotaSys, KBA-Digital & Web, KBA-MetalPrint, KBA-Flexotecnica ve diğer şirketler de yeni sipariş duyuruları yaptılar. Web ofset bölümünün grup satışlarına katkısı ise giderek düşüyor. Bugün, tabaka ofset makineleri ve ilişkili sistemleri, grubun satışlarının %50’sinden fazlasını meydana getiriyor. Ambalaj matbaacıları KBA-tabaka çözümleri işine hakim. Bu segmentte banknot üretimi makineleri ve sistemleri şirketin satış ve kazançlarına en büyük katkıyı sağlıyor. Genelde çok sanayileşmemiş ülkelerin hükümetlerine satış yapılıyor, bu da güvenli baskı işini daha zorlu hale getiriyor. Yine de KBA grubun geniş çeşitliliği, talepteki iniş çıkışları dengeliyor ve piyasaya uyumu garantiliyor. KBA grubu, endüstrisinde standart olduğu üzere, satışlarının yarısından fazlasını senenin ikinci yarısında kazanacak. Aynı şey, güvenli baskı bölümünde de geçerli. Bu nedenle 2015’de 1 milyar Euro üzeri satışlar son derece makul.

Sorumluluk reddi Bu basın bülteninde yer alan tahminler, bültenin çıkarıldığı tarihte elde olan bilgilere dayanılarak hazırlanmıştır. Yönetim bu bilgilerin doğru olduğuna inansa da, dış faktörlerin etkisi kontrolü haricindedir. Buna ekonomideki değişiklikler, kur oranları ve baskı medyası sektöründeki değişiklikler de dahildir. Bu nedenle KBA, bu tahminlere dayanan işlemler konusunda herhangi bir sorumluluk kabul etmemektedir.

12

Banknot üretiminde kullanılan baskı ve sistemler, özel çözümler segmentinde en büyük gelir kaynağı oldu. Presses and systems for producing banknotes are the largest generators of revenue in the Special Solutions segment

tolerated and KBA will invest the capital available to achieve the long-term higher returns on capital necessary. The new company structure is expected to be implemented from 1 January 2015 retrospectively upon approval by the AGM. The internal organisational structure has been in place for one year.

Outlook: Over €1bn in sales and up to 2% EBT margin With new orders up almost 30% in the first quarter, KBA performed above average as, according to statistics from the VDMA (German Machinery and Plant Manufacturer’s Association), over 12% fewer orders for German printing equipment were placed during this period. The positive trend in terms of incoming orders in Sheetfed Solutions continued in April. The success of Print China and the group’s strong footing in packaging printing proved to be beneficial. KBA-NotaSys, KBA-Digital & Web, KBA-MetalPrint, KBA-Flexotecnica and other companies also announced a raft of new orders. The delivery structure at KBA will change substantially in 2015. Its web offset business is contributing less and less to group sales. In contrast, high-volume digital inkjet printing is gaining in importance as KBA-Digital & Web Solutions addresses new applications, such as industrial decor printing. An inkjet web press for the corrugated market co-developed with HP opens up additional opportunities. It is being manufactured in Würzburg and will be unveiled to the industry in the fourth quarter. Today sheetfed offset presses and related systems generate over 50% of the group’s sales. Packaging printers dominate the business of KBA-Sheetfed Solutions and the majority of companies in the Special Solutions segment. In this segment presses and systems for producing banknotes make the largest contribution to the company’s sales and earnings. They mainly go to government clients not usually from industrialised countries which makes planning the security press business difficult. Nevertheless, the KBA group’s broad line up levels out segment-related fluctuations in demand and facilitates adjustments to market shifts. As is typical for the industry, the KBA group will once again generate far more than half of its sales in the second-half of the year. The same is true of the security press business. With this in mind, the sales target of over €1bn in 2015 remains realistic. The KBA management board is also targeting an improvement in earnings to an EBT margin of up to 2% given an expected rise in sales. Disclaimer The projections contained in this press release were founded on data available at the time of issue. While management believes them to be accurate, the impact of external factors beyond its control, such as changes in the economy, exchange rates and the print media industry, may give rise to a different outcome from that projected. KBA therefore accepts no liability for transactions based upon these projections.

haziran /2015 /June

matbaa & teknik



Ayın Konusu

Ofset Baskıda Sürekli Yeni Buluşlar: manroland Müşterilerimiz, kendi müşterilerine sundukları hizmetlerle rekabette daha öne çıkıyorlar: LEC-UV ( düşük enerjili kurutma) ile sağlanan Just-Ready-Print ( Anında Hazır Baskı) çözümü Makineye entegre edilen Hibrit Inkjet çözümü ile kişiselleşmiş baskı imkanı DirectDrive teknolojisinin mümkün kıldığı Automated Smart- Akıllı Otomasyon seçeneği ile değişken işler, olağanüstü hızlı baskıya ön hazırlık süresi ile yapılabilmekte ve komple inline çalışan kalite kontrol süreci ile kaliteden ödün verilmemektedir. Yüksek baskı sayılarına ulaşan ticari baskı alanında, Perfektörlü Roland 900 XXL ile tek geçişte 64 sayfa baskı imkanı ve Yeni baskı kontrol masası ve kullanıcı arayüzü ile baskı operatörünün müdahalesine daha az gereksinim duyan ve operasyonu kolaylaşan baskı süreci

Serdar Tokel Pasifik Mümessillik Genel Müdürü Baskı sektöründeki firmalar, baskı teknolojilerine yaptıkları yatırımların, bu teknolojiden servis aldıkları süre boyunca değerini ve verimliliğini korumasını ve en yüksek verimlilik ile mümkün olan en yüksek kalitede ürünü elde etmeyi beklerler. Düşen baskı adetleri, kısalan teslim süreleri ve müşteriye özel tasarım gereksinimlerine dayalı olarak, pazardaki giderek artan kıyasıya rekabet nedeniyle; üreticiler, ofset baskının tartışmasız üstün kalitesi ile dijital baskının hız ve esnekliğini bir araya getiren özel çözümlerimiz ile verimliliği ve yeterliliği sağlamaktadırlar. Yeni manroland 700 Evolution modeli, DirectDrive özelliği ile kalıp değiştirme, yıkamalar ve benzeri diğer pek çok işlemi eş zamanlı yapabilmek suretiyle, baskıcılara eskiden hayal bile edemeyecekleri kısa sürelerde iş işten işe geçme imkanı sağlamakta ve pek çok Inline süreç seçenekleri ile üretim artmaktadır. Inline donanıma sahip makineler için sunulan FutureProof opsiyonu ile yatırımcılar, makinenin tüm kullanım süresince gelişen ve değişen taleplere uygun olarak gerekli adaptasyonu rahatlıkla sağlayabilirler. Geliştirdiğimiz çözümler ile ticari matbaa alanındaki

14

ROLAND 900 XXL Mükemmel ön-arka baskı özelliğine haiz geniş formattaki tek ürün olması ve dört formatta (7, 7B, 7B Plus ve 8) A4 ebatında 64 sayfayı tek geçişte basabilme özelliği ile Roland 900 XXL Perfektörlü baskı makinesi, geniş format tabaka ofset baskı makinesinden beklentilerinizi karşılamakla kalmayıp, ötesine geçiyor. Roland XXL, opsiyonel olarak sunulan InlineColorPilot donanımı ile tüm baskılarda aynı renk kalitesini tümüyle otomatik olarak sağlayan tek ofset baskı makinesidir.Opsiyonel olarak sunulan Roland InlineSlitter, tabakalayıcı sistem ve Roland Inline Coater- Lak ünitesi veya Double Coater-Çift Lak ünitelerinin ilavesiyle üretim kapasitesini daha da ileriye taşımak mümkündür.Ayrıca yine opsiyonel olarak sunulan tam Otomatik Kalıp Takma (APL™) sisteminin ilavesiyle, baskı operatörünün iş yükünü hafifletmek, hızla bir işten diğerine geçişi sağlamak ve bu şekilde verimliliği artırmak suretiyle, ön-arka baskı özelliğine haiz standart geniş format baskı makinelerine kıyasla ciddi fark oluşturmaktadır.

haziran /2015 /June

matbaa & teknik


kendisine ait “tek seferde üretim” teknolojisi ve “yüksek verimlilik, yüksek kalite” yaklaşımı, geniş formatta ve doğrudan müşteriye basılı ürünün teslim edildiği baskı noktasında satış yapılanmalarında, üretim artışı ile karlılık artışının bir arada sağlanmasındaki en mükemmel çözümü oluşturmaktadır.

Ambalajda en gelişmiş marka çözümleri

Geniş formatta 7, 7B,7B Plus’dan 8’e,ön arka baskı özelliğine haiz yüksek verimlilik Opsiyonel olarak makineye entegre olabilen Manroland QuickChange ve Inline serisi ileri teknoloji ürünü donanımlar Çok çeşitli konfigürasyonlar oluşturabilme imkanı ile esnek çözümler, bu makinemizin özelliklerini özetliyor. Geniş format baskı ve baskı noktasında satış sektörleri, baskı sektörünün gelişen ve cazip segmentleri olarak göze çarpmaktadır. Bu segmentlerdeki başarı ve karlılık ise ancak verimlilik ve maliyet kontrolünün birlikte sağlanması ve ürün kalitesinin yüksekliği ve bu kalitenin sürekliliği ile mümkündür. manroland’ın marka tescili

manroland tabaka baskı’nın ürettiği bir dizi çözümler, ambalaj sektöründeki ihtiyaçları doğru algılamak, müşterilerden gelen geri bildirimleri yeniliklere çevirmek, derin endüstri bilgisi ve sürekli araştırma yapılması ile biçimlenmekte, son şeklini almaktadır. Oyunun şeklini değiştiren, Roland Inline Foiler ve benzeri teknolojiler ile dünya üzerinde tüm ambalaj firmaları, baskıda sınırları zorlamakta, öteye taşımaktadır. Roland 700 DirectDrive ve Roland 700 HiPrint, baskı endüstrinin standartlarını belirlemiş ve dayanıklılık, güvenirlik ve esneklik ile bir anılır hale gelmiştir. Diğer yüksek üretim kapasitesine haiz ambalaj çözümleri, yarım formatta Roland 500, orta formatta Roland 700 ve özel 0B+ ve 3B+ formatlarına hız saatte 18 bin tabakaya ulaşmıştır. manroland’ın ambalaj baskısına dönük çözümleri, çok geniş bir yelpazede Müşteriye özgü olarak biçimlenmektedir. Çok tipik ambalaj çözümleri, örneğin Inline Coating (Entegre Lak Ünitesi) ile donanımlı bir Roland 708LV , baskı efektlerinde ilave katma değer saplayarak, yüksek kalitede üretilmiş baskı makinesinin yararını daha da ileriye götürmektedir. Daha geniş formatlardaki ambalaj baskıları için, Roland 900, 5 ve 6 formatta, saate 16 bin tabaka baskısı ile yüksek hızlı ambalaj makinesi olarak çalışmaktadır.


Ayın Konusu

RYOBI MHI Ofset Baskı Sistemleri

RYOBI MHI Ofset Teknolojileri Yüksek Hızlı Çevirme Tandem Perfektör sistemi çift taraflı baskıyı tek geçişte ve tabakayı yuvarlamadan gerçekleştirir. Bu eşsiz yapı tabakanın yayılmasını ve açılmasını en aza indirerek düz baskı ile karşılaştırılabilecek derecede hassas ön-arka register sağlar. Bu sistemde 16.200 tabaka/saate ulaşan baskı hızı verimliliği en üst seviyeye taşır.

Tam Otomatik Simültane Kalıp Takma

Ersel Oflu Ferrostaal Türkiye Satış Müdürü Ryobi ve Mitsubishi Ofset Baskı Sistemlerinin birleşmesinden doğan RYOBI MHI Baskı Teknolojileri bir yılını geçtiğimiz haftalarda doldurdu. Teknolojik entegrasyon sürecini çok başarılı geçiren RYOBI MHI innovasyona dayalı yeniliklerini de daha güçlü bir kimlikle ortaya koydu. Son 20 yılda olgunlaşıp herkesi kendisine tutsak eden teknoloji devrimi baskı teknolojilerinde de köklü değişimlere ve gelişimlere yol açtı. RYOBI MHI bu teknolojik gelişmeleri ve bu gelişmelerin önümüzdeki on yıllara yayılacak etkilerini yeni yapılanmasında tam merkeze yerleştirdi.

SimulChanger ( tam otomatik simültane kalıp takma sistemi ) 75 saniyelik toplam kalıp değiştirme süresiyle iş hazırlık zamanlarında eksterem azalmalar sağlar. Kazan ayarından kalıp çıkışına ve tekrar kalıp montajına kadar tüm işlemler simültane olarak gerçekleştirilir. Böylece kısa tirajlı ve çok kalıplı işlerde dahi yüksek operasyon kabiliyeti ve verimlilik sağlanır.

Anında Kurutma

RYOBI MHI Baskı Teknolojilerinin temel üretim dinamikleri: Yüksek Verimlilik Maksimum Operasyon Kabiliyeti Minimum Teslimat Süreleri Kalite Teminatı Katma Değer Artışı Dijitalizasyon Çevre Hassasiyeti

16

Uzun çalışma ömrü ve düşük enerji sarfiyatı ile LED UV Baskı sistemi en yüksek çalışma verimliliğini sağlar. Ayrıca LED UV kurutma lambaları aç-kapa sistemi ile sadece baskı esnasında çalışır. LED UV lambaları ısı yaymaz ve böylece ısıya bağlı tabaka deformasyonlarına sebep olmaz, bilakis baskıya ideal hale getirir. Koku ve ozon yaymayıp çevre ve işçi sağlığını tehdit etmez.

haziran /2015 /June

matbaa & teknik


Ayın Konusu

Dijital Baskı

Holografik Lak ve Yaldız

Dijital baskı çağına göre dizayn edilen RYOBI MHI DP760 likid tonerli, B2 ebat (50x70) dijital baskı makinesidir. Çok kısa tirajlı işler için hızlı, güvenilir ve hassas baskı sağlar. Saatte 6.000 tabaka sürate sahip DP760 ticari baskıdan ambalaj baskıya geniş bir yelpazede kullanım alanına sahip olacaktır (geliştirme aşamasında).

Holografik lak ve yaldız işlemleri UV Kalıplama ve Yaldız Sistemi ile tek bir baskı makinesi üzerinde gerçekleştirilebilir. Film deseninin lak kaplama ile transferi sonucu holografik varyasyonlar elde edilebilir. Holografik Lak ve Yaldız Sistemi özellikle kitap-dergi kapakları ve ambalaj baskı gibi yüksek katma değerli işlerin üretilmesinde önemlidir.

Dijital İş Akışı RYOBI MHI sistemi CIP4-JDF uyumlu dijital iş akışları kurulumlarını sağlar. Bu şekilde tüm baskı işlemi boyunca operasyonel yönetim, baskı makineleri ve MIS sistemin yakın bağlantısı ile sağlanır.

Renk ve Register Ayarları Renk navigatörünün sezgisel dokunmatik kontrolleri kolay renk eşleştirmeyi ve register ayarlarını operatör kabiliyetine bakmazsızın kolayca sağlar.


Ayın Konusu

Zonten ZTJ 330 Ofset Makineleri Tam rotary kombine makinesi olarak İtalyan GIDUE XPANND M7 yi, yarı rotary Ofset makinesi olarak da Uzak Doğudan ZONTEN ZTJ 330 makinelerinin Türkiye temsilciliğini üstlenmiş bulunmaktayız. Bu yazımda sizlere daha çok talep alan yarı rotary ZONTEN ZTJ 330 modeli hakkında biraz daha detay vermeye çalışacağım. İlk Defa Türkiye’ye 2013 Mayıs ayında Printtek fuarına getirip IMEX GROUP olarak sergilediğimiz makine fuarın ilk günü Bursa Sancak Etiket firmasına satılmıştır. Makinemiz şuanda sadece 330 mm genişliğinde sunulmaktadır. Çok yakın zamanda 450 mm lik makinemiz satışa hazır hale gelecektir. Minimum 4 ofset olarak satılabilen makinemiz 8 ofsete kadar genişletilebilmektedir. Bunun dişinda en başa zamin atabilmek için ve en sona lak atabilmek için flekso üniteler ilave edilebilmektedir. En sonuna ise yine yarı rotary kesim istasyonu koyulabilmektedir. Yapışkana baskı ve Serigraf ise makinemizin diğer opsiyonlarından bazılarıdır. Makinemiz 50mt/dk lık iddialı bir sürate çıkabilmektedir.

Moris Pinto IMEX Group Satış ve Pazarlama Son senelerde yarı rotary Letterpress baskı makinelerinin tahtı oldukça salllanıyor. Bunun en büyük etkenlerinden biri de yine yarı rotary Ofset baskı sistemidir. Bobin ofset baskı sistemi Avrupa’da ve Türkiye’de oldukça yayılmaktadır. Letterpress makinelere uzun zmandir bir talep gelmezken, Ofset makinelerimize ilgi oldukça büyümüştür. Bobinden bobine ofset baskı sisteminin de yine iki şekli vardir. Bitanesi genellikle Avrupa ve Amerikan firmalarının tercihi olan tam rotary baskı makinesi, diğeri ise uzak doğu firmalarının tercihi yarı rotary baskı yapan makinelerdir. İki tipin de birbirlerine göre tabiki pozitif ve negatif yönleri vardır. Tam rotary makineler genellikle kombine makineler olup üzerlerinde ofset, gravür, flekso,serigraf ve yaldız gibi birden çok baskı tekniğini kullanırlar ve yüksek hızda üretim yapıp daha çok tiraja yönelik makinelerdir. Yatırım maaliyetleri ise biraz daha yüksektir. Yarı rotary makineler ise daha az tirajlı işlere yönelik daha yawaş çalışam makinelerdir. Bunlarda da çok kaliteli ofset baskısı alınıp müşterilerinize sunma imkanınız olacaktır. Hem kalıp maliyetleri ve baskıya giriş maliyetleri hem de yatırım maliyetleri diğer tipe göre daha düşüktür. IMEX GROUP olarak müşterilerimize iki makineyi de sunbilmekteyıiz.

18

Zonten Yarı rotary Baskı makinemizin soğuk yaldız ünitesi sayesinde etiketlerinize ek katma değer sağlayabilirsiniz. Ofsetin yüksek kalite baskısına ek olarak yeni soğuk yaldız baskı ünitesi firma yetkilileri tarafından tanıtılıp piyasaya sürüldü. Ofset ünitesi ile birlikte kullanılan yaldız ünitesinin kendi içindeki uv lambaları sayesinde tutkalın kusursuzca kuruması sağlanan ve mükemmel bir görselliğe bezenen etiketlerinizi artık değişik sektörlere kolayca pazarlayabileceksiniz. Buna ek olarak uzaktan mürekkep kontrol sistemi sayesinde baskınızın kalitesi bir standarda oturacak. Makine hafızasında sakladığınız işlerinizin mürekkep miktarları her tekrar iş geldiğinizde otomatik olarak ayarlanıp makine bir önceki iş ayarlarına oturacaktır. Bunun firmanıza baskı standartlaşması haricinde bir de baskıya giriş hızınızın iyileştirmesini sağlayacaktır. Bu tip özellik sayesinde makine kullanımında kolaylık ve baskı kalitesinde gelişim sağlayan Zonten firması Ofset Baskı makineleri konusunda kendini bir adım daha ileriye taşımıştır.

haziran /2015 /June

matbaa & teknik



Ayın Konusu

Özelleştirme Sürecini Basite İndirgemek Taking The Complexity out of Customization By Ondrej Kruk Business Unit Manager Print & Apply Labeling and Large Character Marking Videojet Technologies Customization of packaging has swept the Fast-Moving Consumer Goods (FMCG) industries in recent years, driven by globalization of markets, more stringent regulatory and retailer traceability requirements, shorter production runs and an increase in consumer demand for targeted, personalized products. Initially limited largely to primary packs, customization is now spreading into secondary packaging as retailers across multiple industries look to streamline operations by extending production information to outer cases and cartons.

Ondrej Kruk Videojet Technologies Baskı ve Etiket Bölümü Müdürü, Piyasaların giderek küreselleşmesi, yasaların daha katı hale gelmesi, baskı tirajlarının kısalması, ve hedefli-kişiselleştirilmiş ürünlere yönelik artan talebin meydana getirdiği baskı dolayısıyla ambalaj sektöründe ciddi bir kişiselleştirme fırtınası esti. Bu da hızlı tükenen tüketici malları (FMCG) sektörünü ciddi şekilde etkiledi. Başlangıçta sadece birinci sınıf paketlerle sınırlı olan kişiselleştirme, bugün ikinci ambalaj sektörlerine de giriş yapmaya başladı. Çeşitli sektörlerde faaliyet gösteren perakendeciler, artık ürün bilgisini dış ambalaja ve kartona yazmaya başladılar ve bu sayede operasyonlarını daha düzenli hale getirdiler. İlaç sektöründe global piyasaya sürülen sahte ilaçların artması kişiselleştirme çözümlerine duyulan ihtiyacı arttırdı. 2013 yılında Avrupa Birliği Sahte İlaç Yönetmeliği (FMD), bireysel paketlerde seri numara kullanılmasını zorunlu hale getirdi. ABD’de ise California eyaletinde, Ocak 2015 itibariyle birim-seviyesinde seri numara kullanım zorunlu hale geldi. Buna yanıt olarak üreticiler, Gıda ve İlaç İdaresi (FDA)’ne, California’nın standartlarına uymak zorunda kalmamak için, tek, ulusal bir ilaç takip standartı oluşturması yönünde baskı yapmaya başladı. Aynı şekilde, FDA’ya ürünü geri çağırma yetkisi veren Gıda Güvenliği Modernizasyon Yasası (FSMA), ABD gıda sektörünün izlenebilirliğini arttırdı. Avrupa’da dana etine at etinin karıştığının anlaşılmasından sonra doğan kriz, hazır et üreticilerinin et tedarikçileri hakkında daha fazla bilgi vermesini mecburi hale getirdi. Perakendeciler de gıda

20

In the pharmaceutical industry, the proliferation of counterfeit drugs entering into the global marketplace has driven the need for customization solutions. In 2013, the European Union’s (EU) Falsified Medicines Directive (FMD) mandated individual pack serialization and in the US, California will mandate unit-level serialization as of January 2015. In response to this, it has been reported that manufacturers are exerting pressure on the Food and Drug Administration (FDA) to set up a single, national, drug tracking standard rather than having to comply with California’s e-Pedigree standard. Likewise, by granting the FDA the authority to issue recalls, the Food Safety Modernization Act (FSMA) has sharpened the US food industry’s focus on traceability. In Europe, the highly publicized scandal that a wide range of beef products were adulterated with horse meat exerted greater pressure on manufacturers of ready to eat meals and meat products to provide more information on their meat suppliers. In response, retailers are asking food manufacturers to include an increasing amount of traceability data on-pack, with producers of perishable products such as meat, eggs and juices taking the lead. In the cosmetics and personal care industries, customized packaging may be less about traceability and more about meeting consumer demand for a broad range of product variations to better suit their individual preferences. Manufacturers may need the ability to release a single lipstick in 70 shades, each requiring its own package with

haziran /2015 /June

matbaa & teknik



Ayın Konusu

üreticilerinden, özellikle et, yumurta ve meyve suyu gibi bozulabilir ürünlerin paketleri üzerine daha fazla takip edilebilirlik bilgisi yazmalarını istiyor. Kozmetik ve kişisel bakım sektörlerinde kişiselleştirilmiş ambalaj izlenebilirlikten çok bireysel tercihlere uyacak ürün çeşitliliğiyle ilgili. Üreticiler aynı rujun 70 tonunu üretebilir. Böyle bir durumda her biri için kendine ait bir ambalaj, özel bir değişken veri örneğin Evrensel Ürün Kodu (UPC) ya da renk ismi olabilir. Ya da tatillere özel sınırlı sayıda üretim yapabilir ve bunun için çok özel ambalajlar gerekebilir.

Kişiselleştirme zorlukları Pratik bir perspektiften bakıldığında kişiselleştirme hem kompleks hem de pahalı olabilir. Geleneksel olarak kişiselleşmiş bilginin büyük kısmı, etiketler ya da ambalaj malzemelerinin üzerine önceden basılabilir. SKU’lar ya da stok saklama birimlerinin sayısı arttıkça daha fazla sayıda ambalaj malzemesinin yönetilmesi ve depolanması gerekiyor. Bu da depolama masrafları artarken atıkların ve kompleksliğin artacağı anlamına geliyor. SKU’lardaki bu artış üreticilerin arz-talep dengesini tutturmasını zorlaştırıyor. Ciddi miktarda envanteri olan üreticiler hatlarda kesinti olması ya da ambalajların yeniden dizayn edilmesi gerekliliği gibi risklerle de karşı karşıyalar. Bu durumda önden baskılı malzemeler işe yaramaz hale geliyor, atıklar artıyor. Ön baskılı ambalajları yönetmek, ambalaj converter’larının çeşitli SKU’lara ön baskılı bilgi ya da marka bilgisi sunmasını gerektiren kompleks bir işlem. Bu işlemler genelde son derece zaman alıcı ve tedarik zincirine giren ürünlerde yanlış etiket olması riskini doğuruyor.

İleri aşama kişiselleştirmesi İleri aşama kişiselleştirmede ilaç sektörü lider konumda gidiyor. Bunun nedeni kısmen seri numara kullanımı gibi işlemleri yöneten yasal gerekliliklerin birçok yeni fazla baskı çözümünü gerektirmesi. Ürünler genelde yurtdışı pazarlar için dizayn ediliyor, ve ürün isimleri ve lisans numaraları gibi spesifik piyasa bilgisinin 2D kodlarıyla birlikte direkt olarak ambalaj hattına eklenmesi mümkün oluyor. Üreticiler termal inkjet ve sürekli inkjet baskısından termal transfer overprinting ve lazer teknolojisine kadar çeşitli kodlama çözümlerinden faydalanabiliyorlar. Bu sayede küçük paketler ve bireysel bileşenler için bile hassas etiketleme mümkün oluyor.

unique variable data such as Universal Product Code (UPC) code or color name, or to produce limited release items to capitalize on holidays - all while maintaining the unique aesthetics that give them a competitive edge on the store shelf.

Customization challenges From a practical perspective, customization can be both complex and costly. Traditionally, the majority of customized information is pre-printed onto labels or packaging materials. As SKUs or stock keeping units proliferate, more packaging materials need to be managed and stored, creating waste and complexity while increasing the cost of warehousing. This increase in SKUs also makes it more difficult for manufacturers to match supply and demand. Manufacturers holding significant amounts of inventory face the added risk that lines will be discontinued or packaging redesigned, rendering pre-printed materials useless and increasing waste. Managing pre-printed packaging is a complex endeavour that requires working with packaging converters to provide branding or other pre-printed information for multiple SKUs and switching package materials every batch changeover. These activities are time consuming and heighten the risk of mislabeled products entering the supply chain.

Late stage customization The pharmaceutical industry is leading the way in the adoption of late stage customization, partly because regulatory requirements governing packaging, such as serialization, have driven the need for overprinting solutions. Products are often destined for overseas markets, and therefore include different language variants and specific market information such as product names and licence numbers – all data that can be added directly on the packaging line along with 2D codes. Manufacturers can take

Kozmetik ve kişisel bakım da ileri aşama kişiselleştirmeye ayak uydurmuş durumda. Bu sektörlerde, örneğin bir üreticinin saç boyasının her bir tonu için 50 farklı ön-baskılı karton tasarımı yapılacağına, bir tasarım önden basılıyor ve UPC ve renk isimleri gibi ürüne özel bilgiler bunun üzerine, tarihler, kodlar, lot kodları ve üretim verisiyle birlikte kaydediliyor. Bu sayede her bir farklı ürün için changeover’lar esnasında paket değiştirmek gerekmiyor. Kullanılan SKU ambalajlarının sayısı azalınca üreticiler daha az envanterle idare edebiliyor, yerden tasarruf ediyor ve ambalajda toplu indirim imkanlarından faydalanabiliyorlar.

In case ve karton kodlu ambalajda kişiselleştirme Birinci kalite ürün ambalajlarında öne geçen bazı lider perakende

22

haziran /2015 /June

matbaa & teknik



Ayın Konusu

advantage of a range of coding solutions, from thermal ink jet and continuous ink jet printing, to thermal transfer overprinting and laser technology designed to offer high precision labeling at high speeds, even for small packs and individual components.

markaları, kutu ve karton ambalajlarda da kişiselleştirme trendinin başını çekiyor. Normalde, ürünü tanımlayan global ticaret numarası olan ITF-14 barkodunu dış kutuya yazmak yetiyordu. Ancak artık perakendeciler üreticilerin GS1-128 barkodu ile raf ömrü ve takip edilebilirlik bilgisi yazmalarını da istiyor. ABD’de Walmart dış kutulara eş zamanlı üretim verisinin yazılmasını isterken, Avrupa’da hipermarket devi Leclerc, tedarikçilerinden ikinci amabalajlar üzerinde daha sıkı izlenebilirlik standartlarını takip etmelerini istiyor. Fransız perakendecinin tedarikçileri, birincil ve ikincil ambalaj verisini dinamik üretim bilgisiyle birlikte kodlamak zorunda. Diğer perakendecilerin de yakında benzer taleplerinin olacağı düşünülüyor. İkincil ambalaj kişiselleştirmesinde ise üreticilerin, ön baskı yerine ürünün ambalajlanması sırasında barkod bilgisini basması gerekiyor. Bunu yapmanın iki yolu var: Büyük Karakter İşaretleme (LCM) ya da Bas ve Uygula Etiketleme makineleriyle (LPA). Üreticilerin, izlenebilirliğe yönelik perakendeci gerekliliklerini karşılamasına ek olarak, kutuların kişiselleştirilmesi tedarik zincirinin etkililiğini arttırıyor ve ürünün tüm dağıtım şebekesi boyunca izlenebilmesini sağlıyor. Depo ekonomisi de, ön baskılı kutulara duyulan ihtiyacı ortadan kaldırmak suretiyle on-line olarak kod uygulanması sayesinde desteklenmiş oluyor.

İnkjet mi etiket mi? İkincil ambalaja hangi teknolojinin daha uygun olduğunun kararı, uygulama ve barkod, ayrıca toplam mülkiyet masrafı olmak üzere üç temel faktöre bağlı. Direkt kutuya inkjet baskı, standart oluklu kutuları özelleştirmede etkisi kanıtlanmış bir metot. Mevcut inkjet ekipmanı logolar, grafikler, büyük ve küçük metinler ve çeşitli doğrusal ve 2D barkodlar basabiliyor. Buna giderek popülerliği artan GS1-128 barkodu da dahil. İnkjet printer’lar için en iyi baskı kalitesinde smooth bir belt, iyi kontrollü malzeme taşıma sistemi gerekiyor ve çoğunlukla basılan mürekkebi emecek gözenekli substratlar üzerinde kullanılıyor. Karşılaştıracak olursak, bas ve uygulama etiket makineleri, shrink-wrap dahil hem gözenekli hem gözeneksiz subtratlarda kullanılabilir. Bu nedenle oluklu ve shrink-wrap arasında değişim yaparken esnekliğe ihtiyaç duyan özel etiket üreticileri ya da eş-paketleyiciler için son derece ideal. Etiket makinelerinde paket üzerinde hassas kontrol olması o kadar önemli değil çünkü makineler, makaralı kon-

24

The cosmetics and personal care industry has embraced late stage customization as well. Here, for example, rather than pre-printing 50 different carton designs for each shade of hair dye in a manufacturer’s range, one design can be pre-printed and product specific information such as UPC and colour names can be overprinted, along with dates, lot codes and production data. This virtually eliminates the need to replace or change packages during changeovers for each product variant, improving the ratio of set-up time to running time. By reducing the number of packaging SKUs used, manufacturers can maintain fewer inventories, saving on floor space and increasing the ability to benefit from bulk discounts for packaging.

Customization catches on in case and carton coding packaging Having taken hold in primary product packaging, some major retailers have driven the customization trend in case and carton packaging. Historically, it was considered sufficient to include just a global trade number ITF-14 bar code– which simply identifies the product – on an outer case. Increasingly, however, retailers require that manufacturers also provide shelf-life information and traceability data via a GS1-128 bar code. In the US, Walmart requires inclusion of real-time production data on outer cases, while in Europe, hypermarket giant Leclerc has mandated its suppliers meet more stringent traceability standards on all secondary packaging starting in 2014. Suppliers to the French retailer will need to code both primary and secondary packaging with dynamic manufacturing information. With this precedent set, it is expected that other retailers will soon follow suit. Secondary packaging customization will require manufacturers to print bar code information at the point of packing their product rather than being pre-printed by the case manufacturer. There are two ways of doing this: via direct to case ink jet printing with Large Character Marking (LCM) or by Print and Apply Labeling machines (LPA). In addition to enabling manufacturers to satisfy retailer requirements for traceability data, customizing cases in this way can enhance supply chain efficiency and enable product to be tracked throughout the distribution network. Warehouse economics are also improved by applying codes on-line by eliminating the need to store pre-printed cases.

Ink jet or labels? The decision as to which technology is most suited to secondary packaging customization depends on three key fa-

haziran /2015 /June

matbaa & teknik



Ayın Konusu

veyör üzerinde taşınan kutulara etiket yapıştırabiliyor. Tedarik zinciri bütünlüğünde barkod taranabilirliği en önemli kriterdir. Hem inkjet hem de baskı ve uygula etiketleyicileri, taranabilir barkodlar sunar. Buna ek olarak, her iki çözüm de uygulama özelliklerine göre GSI standartları uyarınca barkodları yazdırabilir. C ya da daha yüksek GS1 kademelerinin gerektiği kahverengi ya da renkli substratlar üzerine yapılan uygulamalarda (örneğin perakende taleplerine uyum için), bas ve uygula etiketlemesi tercih edilen çözüm. Çünkü beyaz etiket üzerine siyah mürekkeple basmak, direkt olarak kutu üzerine baskı yapıldığında elde edilenden daha fazla kontrast sağlıyor. Maliyet önemli bir konuyken, uygulama ve barkod gerekliliklerinin önce incelenmesi önemli çünkü bunlar inkjet ya da bas-uygula etiketçilerini tercih edilen çözüm haline getirebiliyor. Maliyet analizi, her iki çözümün de kullanabildiği durumlarda faydalı oluyor. Bu gibi hallerde göz önüne alınan temel konular şunlar: İnkjette dikkate alınması gerekenler: Sermaye yatırımı Mürekkep maliyeti Yedek parça dahil bakım masrafı

ctors including the application and bar code requirements, as well as total cost of ownership. Direct to case ink jet printing is a proven method to customise standard corrugate cases. Current ink jet equipment can print logos, graphics, large and small text and a wide range of linear and 2D bar codes, including the increasingly popular GS1-128 bar code. Ink jet printers require a smooth belt, well-controlled material handling system for optimal print quality and are typically used on porous substrates that will absorb printed ink.

Bas-uygula etiketleyicilerinde göz önüne alınan temel konular şunlar: Sermaye yatırımı Etiket ve kurdele maliyeti Atıl zaman ve değişim maliyeti Yedek parçalar dahil bakım maliyeti

Doğrulama ve değerleme İkincil paket üzerine doğru bilgiyi basmak artık yeterli değil. Üreticiler genelde barkodların dağıtım zinciri boyunca okunabilir olmasını sağlamak için on-line kontrol sistemi kullanmak zorundalar. Bu süreç okunmayan kod riskini ortadan kaldıracak. Bu risk o kadar önemli ki bazen tüm bir mal grubunun reddedilmesine yol açabiliyor.

Sonuç Matbaacılar genelde tarih, barkod ve lot kodları basmak için kullanılsa da, kişiselleştirme üzerinden değer ekleme yetenekleri hala sınırlı. Bununla birlikte standart birinci sınıf ambalajı kişiselleştirmek için kodlama teknolojisinden yararlanan firmalar kodlamayı tamamen yeni bir ışıkta görüyorlar. Bu firmalar kişiselleştirilmiş kodlamayı bir maliyet olarak değil daha hızlı changeover sağlayan bir yatırım, daha az ön-baskı ambalaj envanteri ve daha esnek üretim olarak görüyor.

Yazar Hakkında: Ondrej Kruk, Videojet Technologies’da İş Birimi Müdürü. Şirketteki ana sorumluluğu, Bas ve Uygula Etiketleri (LPA), Büyük Karakter İşaretleme (LCM) ve yazılım birimleri. Ondrej’in on yıllık iş deneyimi var. Bunun dört senesi ürün kimliklendirme ve dijital baskı sektöründe geçti. Videojet’de Ürün Dekorasyon İşinin global müdürü olarak görev yapan Ondrej, Kuzey Amerika bölümünü bir dünya bölümü haline getirdi. Videojet’ten önce ise global bir yönetim firması olan AT Kearney’de ortaktı.

26

In comparison, print and apply labeling machines can be used on both porous and non-porous substrates, including shrink-wrap, making it the technology of choice for private label manufacturers and co-packers who need greater flexibility as they switch between corrugated and shrink-wrap from one production run or retail customer to the next. With labeling machines, it is less crucial to have precise control over the pack, as machines can apply labels to cases being transported on a roller conveyor. For supply chain integrity, bar code scannability is the most important criterion. Ink jet as well as print and apply labelers can deliver scannable bar codes. In addition, both solutions can print bar code s according to GS1 standards, depending on the application specifics. For applications on brown or colored substrates where GS1 grades of C or higher are required (e.g. for compliance with retailer demands) print and apply labeling is the preferred solution, as printing black ink on a white label results in greater contrast than is achievable by printing directly onto the case. While cost is an important consideration, it is important that the application and bar code requirements be

haziran /2015 /June

matbaa & teknik


reviewed first, as these can position ink jet or print and apply labelers as the preferred solution. Cost analysis is beneficial in situations where both solutions can be used. In such instances, the key considerations are as follows: For ink jet, the key aspects to understand are: Capital investment Ink cost Maintenance cost including spare parts

For print and apply labelers, the key aspects to understand are: Capital investment Label and ribbon cost Downtime and changeover cost Maintenance cost including spare parts

Verification and validation It is not enough simply to print the right information onto secondary packaging. Manufacturers often need to deploy on-line inspections using bar code reading equipment to validate that the bar codes will be readable throughout the distribution chain. This process will ameliorate the risk of unreadable codes leading to a single case failing a coding check after leaving the manufacturer, resulting in an entire consignment of goods to be rejected.

In conclusion While printers are widely deployed for printing dates, bar codes and lot codes, awareness of their ability to add value through customization is still limited. However, firms that harness coding technology to customize standard primary packaging with unit or batch-specific information or to print high resolution, dynamic bar codes on secondary packaging see coding in a whole new light. These firms often view customized coding not as a cost, but as an investment that returns quicker changeovers, less pre-printed packaging inventory and more flexible manufacturing.

About the Author: Ondrej Kruk is a Business Unit Manager at Videojet Technologies. His main responsibility at the company is the global commercial leadership of the Print and Apply Labeling (LPA), Large Character Marking (LCM), and software business units. Ondrej has ten years of business experience, four of them in the product identification and digital printing industry. In his previous role, as global manager of the Product Decoration Business at Videojet, Ondrej was able to turn a North American business unit into a global business by leveraging the capabilities of an industrial technology to revitalize a product category in the consumer goods market. Prior to Videojet, he was an Associate at A.T. Kearney, a global management consulting firm.


Ayın Konusu

Ofsette Yeni Trendler – Ink Jet Baskı Uygulamaları kolaylık sağlamaktadır. Aynı zamanda makine üzerine montaj ile birlikte, hem ofset baskıyı hemde dijital baskı ünitesini senkron çalıştırarak katma değerli ürün ortaya koymak mümkündür. HP 2,5 TIJ Ink Jet dijital baskı ünitemiz, web ofset baskı makinelerine, kağıt kırım makinelerine veya bobinden çalışan her türlü makine ile etiket baskı & kontrol makinelere uygulanarak, adres,isim,logo, 80 çeşit tek boyutlu barcode, karekod, QR kod gibi kişiselleştirme imkanı sağlamaktadır. Ayrıca yoğun bir şekilde kırım katlama yapan ve bu yüzden de makinelerine bu tarz bir uygulama düşünmeyen firmalar için kendi üretimimiz olan tabaka beslemeli konveyor üniteleri öneriyoruz. Tabaka besleme konveyor ünitemiz bir vakum besleme ünitesi,dijital baskının yapıldığı konveyor ünitesi ve titreşimli toplama masasından oluşmaktadır. Özel üretimlerin dışında, en çok satılanlar, 35x50 cm ve 50 x 70 cm ebatlarındaki kağıdı işleyebilen modellerdir. Ofset de yeni trend olarak, ink jet uygulamarının üretkenlik açısından faydası son derece açıktır. Ink Jet baskının gerekliliğini tartışmak yerine, hangi ürünün, nasıl ve ne şekilde mevcut makine üzerine montajı yapılarak, nasıl bir iş akışı ve satış pazarlama stratejisi ile kullanmak gerektiği tartışılmalı ve belirlenmelidir. Bu yüzden firmalar yatırım yapmadan önce çok araştırmalı ve kendi iş potansiyellerine ve iş akışlarına cevap verecek en uygun ürünü seçmeliler..

Mustafa YAZICI ULTRA AŞ Satış Müdürü Dijital Baskı uygulamaları son 10 yılda artan bir ivmeyle talep görmektedir. Matbaalar Dijital baskıyı küçük ve orta tirajlı ticari taleplere hızlı bir şekilde cevap verebilen bir çözüm olarak görüyor. Dijital Baskıyı uygulamalarını; ofset baskı da bir adım ön plana çıkaran en önemli özellik; kişiselleştirilmiş ürünler sunabilmesi. Bunu matbaacılık açısından ele alacak olursak, Ofset baskı ile birbirlerine doğrudan rakip olabilecek sistemler olarak düşünülmesinden daha çok tamamlayıcı olarak düşünülmesi ve kullanılması daha mantıklı olacaktır.. Şu an için kalite, hız ve maliyet beklentilerini mevcut iş hacimleri ile en uygun düzeyde ofset baskı yöntemi karşılamaktadır. Kısa tirajlı işlerde dahi işin belirli kısmını ofset baskı ile ve belirli kısımlarını ise dijital baskı ile harmanlayıp, kişiselleştirme ve değişken baskı yöntemlerini kullanarak işe farklı bir değer katmak mümkündür.

Özetle; makine yatırım maliyetlerinin düştüğü günümüzde, mevcut makinelerin üretkenliğini artıracak ek uygulamalar ile katma değerli ürünler sunarak yola devam etmek, firmalar ve tedarikçileri açısından kazançlı bir çözüm olacaktır.

Bizim ürünlerimiz; Az önce de söylediğim gibi dijital baskı matbaacılık sektöründe son yıllarda önemi her geçen gün artmakta. Özellikle baskı tirajlarındaki azalmalar, etiket ve ambalajlar için kişiselleştirilme ihtiyaçları pek çok üretici firmayı bu alanda araştırmalar yapmaya ve çözüm üretmeye yöneltmektedir Bizim bu alanda matbaalara sunduğumuz en önemli çözüm HP TIJ 2,5 Teknolojisini kullanan Ink jet Baskı sistemimizdir. Konvansiyonel makinelerden çıkan baskıyı kişiselleştirme anlamında çok büyük

28

haziran /2015 /June

matbaa & teknik



Ayın Konusu

Kodak Prosper İnkjet Baskı Kafaları Kodak Prosper inkjet baskı kafaları, tabaka ofset, web ofset ve flexo baskı makineleri üzerine monte edilebilmektedir. Aynı anda CMYK veya siyah ile bütün değişken bilgi içeren baskılar yapılabilmektedir. basılarak bize ulaştırılmaktadır. Ayrıca dijital bobin inkjet baskı makineleri ile ambalaj dünyası için shrink sleeve baskı, taşıyıcısız malzemeler üzerine baskı ve kendinden yapışkanlı etiket baskısı gerçekleştirilebilmektedir. Bobin baskı altı malzemesi kullanılarak, tabaka’ya göre daha hızlı üretim gerçekleştirilebilmektedir. Hem malzeme fiyatının daha uygun olması hem de üretimin daha süratli olması sayesinde üreticinin giderlerinin azalması sağlanır. Dereli Graphic olarak biz bu konuda Kodak markasının ürünlerini sunmaktayız. Kodak, yıllardır Ink Jet baskı teknolojisine yapmış olduğu yatırımlar ile web baskı makineleri için ink jet baskı kafaları, gazete, kitap ve transactional baskılar için siyah beyaz veya renkli baskı makineleri üretimi gerçekleştirmektedir. Ürünleri anlatmadan önce Kodak’ın geliştirmiş olduğu ink jet teknolojisinden bahsetmek istiyorum.

Yavuz Mert Yarar Dereli Graphic Gelişen teknoloji ile birlikte baskı tirajlarının kısalması, değişken data ihtiyacının artması ve üretim maliyetlerinin aşağıya çekilmek istenmesi gibi nedenlerden dolayı dijital baskı, konvansiyonel baskıya göre daha fazla ilgi görmeye başlamıştır. En yüksek verim ise, ambalaj, gazete baskıları, kitap baskıları ve transactional baskılarda görülmektedir. Siyah beyaz veya renkli baskı yapabilme yeteneği, ink jet baskı teknolojisi ile yüksek baskı hızının gerçekleştirilebilmesi ve yüksek çözünürlük ile görsel baskı kalitesinin ofset baskıya yakın olması avantajlardan sadece birkaç tanesidir.

Kodak dünyada kendi ink jet baskı kafası teknolojisini üreten firmalardan bir tanesidir. Teknoloji adı stream inkjet olan ve sürekli püskürtme yapan kafa yapısı, jet modülleri ile yüksek püskürtme hızı ile şu anda dünyada ki en gelişmiş inkjet baskı kafasıdır. Prosper baskı kafaları şu anda dakikada 900 metre baskı hızı ile dünyanın en hızlı baskı kafalarıdır. Ayrıca 600 x 600 dpi, 600 x 300 dpi, 600 x 200 dpi baskı çözünürlükleri ile her türlü uygulama için istenilen çözünürlük tercih edilebilir. Bu özellikleri sunan yüksek kalitedeki baskı kafaları, siyah beyaz veya renkli baskıların gerçekleştirilebilmesi için Prosper 1000 ve Prosper 6000 baskı makineleri üzerine yerleştirilmiştir. Kodak Prosper inkjet baskı kafaları, tabaka ofset, web ofset ve flexo baskı makineleri üzerine monte edilebilmektedir. Aynı anda CMYK veya siyah ile bütün değişken bilgi içeren baskılar yapılabilmektedir. Numara, isim, adres, harita, barkod veya QR kod olsun tüm bilgi içeriği dakikada 900 metre hız ile püskürtülebilmekte ve böylelikle web ofset, gazete baskılarında kaliteden ödün vermeden sürekli baskı yapılmaktadır.

Şu anda Türkiye pazarına bakıldığında dijital bobin ink jet baskı makineleri çoğunlukla ambalaj ve transactional baskı için kullanılmakta olup değişken data özelliği ile kişisel ekstre, fatura türevi üretim ve ambalaj için kullanılmaktadır. Türkiye’de birkaç üretici firma yapmış oldukları yatırımları ile şu anda birçok banka ve türevi kuruluşa hizmet vermekte, elimize ulaşan her fatura, her kredi kartı ekstresi dijital bobin inkjet baskı makinelerinde

30

haziran /2015 /June

matbaa & teknik


K

Kodak Prosper 1000, Kodak Stream Inkjet baskı teknolojisi kullanılarak monochrome baskı yapabilmek için tasarlanmıştır. 62.2 santimetre baskı eni ve dakikada 220 metre baskı hızı ile 8, 12 ve 16 sayfa formalar için en uygun baskı makinesi çözümüdür. Aylık 90 milyon A4 baskı hacmi bulunmaktadır. Görsel kalite yönetim sistemi ile 175 lpi (69 lpcm) ofset baskı kalitesinde, 45-175 gr kağıtlara baskı gerçekleştirebilmektedir. Kodak Prosper 1000, yüksek performanslı inkjet web baskı çözümü, yükseltilebilir modüler yapısı ile tirajı 7000 adet olan kitaplara kadar baskı yapabilmenize imkan verir. Kodak Prosper 6000, Kodak Stream Inkjet baskı teknolojisi kullanarak, renkli 4 ön ve renkli 4 arka baskı gerçekleştirebilir. Baskı eni 62.2 cm ve baskı hızı 300mpm’dir. 8,12 ve 16 sayfa forma baskılarında aylık 90 milyon A4 baskı kapasitesi ile çok düşük üretim maliyeti sunar. 175 lpi (69 lpcm) tramlama yeteneği ve 45-300 gsm kağıt aralığı muazzam üretkenlik sağlar. Dijital bobin baskı makineleri, kısalan tirajlarla birlikte, üretim maliyetlerini azaltmak için gelecekte daha çok göreceğimiz ve en çok tercih edilecek sistemlerdir. Ink jet teknolojisinin gelişmesi ile baskı kalitesinin artması ve baskı hızının yükselmesi daha kısa zamanda gerçekleşecek ve ink jet baskıya yönelik pozitif eğilim artacaktır.

C

M

Y BAL 80% 40%

0

K

C

M

Y BAL

S/D

C+M

K

C

M

Y BAL 80% 40%

0

K

C

M

Y BAL

S/D

C+Y

K

C

K

C

M

Y BAL

S/D

M+Y K

C

M


Ayın Konusu

Prisco Komori’nin Anahtar Tedarikçisi Oldu Jean Deceone: “Bu bizim için mutluluk verici, tüm ürünlerimiz sadece Komori Avrupa tarafından değil Komori Japonya tarafından da test edildi, analiz edildi ve görüntülendi. drupa 2012’de Komori Japonya ile görüşme fırsatı bulduk ve K-Supply fikrini bize sundular. K-Supply fikri Prisco için bir anlamda Komori’nin şubelerinin bulunduğu Batı Avrupa ülkeleriyle sınırlı. Ancak Komori, K-Supply ürünlerinin kullanımını tüm Avrupa pazarında teşvik ediyor.” olarak bu kombinasyon, düşük migrasyonlu mürekkeplerin hızlı kurumasını sağlayarak iyi bir sonuç doğurdu.

Prisco şirketi İşletme Müdürü Jean Decoene

Orhan Çakıl şirketi tarafından temsil edilen Prisco şirketi İşletme Müdürü Jean Decoene, her Türkiye ziyaretinde bir araya geldiğimiz bir isim. Baskı konusundaki uzmanlığı ile muteber bir röportaj veren olan Decoene ile son kez İstanbul’daki fuarda bir araya gelmiştik. Bu görüşmemizde Prisco’nun Go Green – Yeşil Baskı mottosu üzerinde önemli gelişmeler olduğunu anlatan Decoene, Prisco’nun Komori ile yaptığı K-Supply, Anahtar Tedarikçi anlaşmasını da duyurdu:

matbaa&teknik: Prisco’da neler gelişti, bahseder misiniz?

Jean Prisco: Geçtiğimiz yıllarda odaklandığımız bazı çok önemli basamaklar, başarılı sonuçlar almamızı sağladı. Örnek vermek gerekirse, bunlardan birisi 2015 yılı için hazırladığımız, yeni yıl dileklerimizin de yer aldığı resimdi. Burada elmayı, baskı rengi yeşil olan yapraklarla silen eller resmedilmişti. Hatırlarsanız drupa’da sloganımız “Go Green With Prisco – Prisco ile Yeşili Koru” idi. Çevre koşulları her daim bizim için güçlü bir ön şart oldu. Burada elmayı silen elleri kullanarak gıdayı önemsediğimizi belirttik. Her zaman gıda ambalajına özel önem verdiğimizin altını çiziyoruz. Geçtiğimiz son birkaç yıldan beri devamlı olarak baskı makinelerimizin gıda ambalajı uyumluluğu üzerinde çalışıyoruz. Ürünlerimiz için gıda sektöründe kullanılabilirlik sertifikası almayı başardık. Bugün bir hayli popüler olan düşük migrasyonlu mürekkeplerin bilinen bir zayıflığı var, çok yavaş kuruyorlar. Baskıcılar için bu, her zaman iyi bir şey değil. Kaplama yapılması gerekiyor ancak mürekkep kaplama altında bile yeterince hızlı kurumuyor. Sektörde değer katabileceğimizi düşündüğümüz bazı elementlere katkıda bulunduk. Bu sayede, düşük migrasyonlu mürekkeplere ekleyebileceğimiz özel bir kurutucu ürettik ve bu kurutucu, gıda ambalajında kullanılmak üzere onaylandı. Böylece düşük migrasyonlu mürekkepler, gıda ambalajı alanında kullanılabilir hale geldi. Sonuç

32

Üzerinde yoğun olarak çalıştığımız bir diğer şey ise günümüzde yine çok popüler olan düşük enerjili UV baskı… Bugün yapılan kurulumların çok büyük bir yüzdesi yeni teknolojilerden oluşuyor. Bunlar, işlerin hızlı yapılmasını sağlayan enerji tasarruflu, yüksek kalite işlerin basılabildiği UV baskı makineleri. Dün yüksek katma değerli, özel kaplaması olan bir kitabın örnek baskısını inceledim. Bu kitap Türkiye’de bile basılmadı aslında, Çek Cumhuriyeti’ndeki bir müşterimizin yerinde basıldı. Burada sadece baskıyla nasıl müşteriye ve son kullanıcıya katma değer sağlandığını gördüm. Baskı artık baskıdan fazlası oldu, neredeyse bir sanata dönüştü. Zaten sanattı ama günümüzde yeniden sanata dönüşüyor. Biz de düşük enerji harcayan UV’ye uyumlu ürünler geliştirmeye odaklandık. Büyük baskı makinesi üreticileriyle de çok yakın bir şekilde çalışıyoruz. Örnek vermek gerekirse; KBA, manroland ya da Heidelberg bunlardan bazıları. Sektördeki diğer üreticilerle bilgimizi paylaşıyoruz ve ürün geliştirmede birlikte çalışıyoruz. Çok sıkı bir şekilde çalışmaya devam ediyoruz. Bunun sonucu olarak onların daha fazla güvenini kazanıyoruz, onlar da bizi kendi teknolojilerini geliştiren ortakları gibi görmeye başlıyorlar, bu da bizim için iyi bir şey.

matbaa&teknik: Basım endüstrisinin kimya sektöründe büyümek için ek planlarınız var mı?

Jean Prisco: Bu süreç devam ediyor. Çevre koşullarına odaklanıyoruz. Temel prensibimiz bu, bizimle çalışan baskıcılara “Prisco’da sizin için ne yapabiliriz?” diye soruyoruz çünkü yeşili korumanın birden fazla şekli var. “Sizin için çevreyi korumak ne ifade ediyor?” sorusu çok farklı şekillerde yanıtlanabilir. Biz bu anlamda kendimizi kimya dalında uzman olarak görüyoruz ve çevre hususuna baskı aşaması için odaklanıp kimyasal kullanımını nasıl azaltabiliriz buna bakıyoruz baskı öncesinde değil. Kimyasal ürünler satmamıza rağmen müşterilerimizin kimyasal ihtiyaçlarını azaltmaya çalışıyoruz. Bunun yapabilmenin en kolay yollarından birisi de baskıcıya nasıl daha iyi iş yapabileceğini öğretmektir. Örneğin, eskiye kıyasla sektörde birçok şeyin değiştiğini ve birçok kişinin bu mesajı aldığını görüyoruz. Ancak ofset baskıcılara baktığınızda standartlaşma çok popüler. Baskı öncesi, tabakalar, mürekkepler, kağıtlar standartlaştı. Hal böyleyken çözümün kaynağı olan su, standartlaşmış değil. Musluktan öylece akıp geliyor ve çözümün %90’ından fazlasını oluşturuyor. Bu iyi bir şey değil. Ama görüyoruz ki daha çok insan suyun da standartlaşması için talepte bulunuyor. Bunu

haziran /2015 /June

matbaa & teknik



Ayın Konusu

yatırım ekipmanları satıyoruz. Ve bu ekipmanları baskıda kullanılacak ve baskı kalitemizi düşürebilecek hatta hasar verebilecek tüm kimyasallara maruz bırakıyoruz. Güvenilir bir firma olarak Komori’nin önerdiği seçkin ortaklarla çalışmayı tercih ediyoruz. Bizler de gözlerimiz kapalı bu ortakların ürünlerine güveniyoruz. Sadece ürün değil, hizmet de sağlıyoruz, dolayısıyla bununla birlikte teknik destek de sunuyoruz. K-Supply fikri Prisco için bir anlamda Komori’nin şubelerinin bulunduğu Batı Avrupa ülkeleriyle sınırlı. Ancak Komori, K-Supply ürünlerinin kullanımını tüm Avrupa pazarında teşvik ediyor.

s/s Esen Çakıl, Jean Decoene, Orhan Çakıl

başardığınızda mürekkep için olan kimyasal ihtiyacı otomatik olarak azalacak. Bunun nedeni mürekkebin içindeki kimyasalın formülünün suyun kalitesine uyması ya da kalitesizliğine karşı korunması hatta suyun sertliğine karşı korunması için üretiliyor olması. Eğer standart bir kalitede suyunuz olursa daha az kimyasal konsantrasyonuna ihtiyaç duyarsınız. Böylece daha kolay bir şekilde ve çevreye daha saygılı kimyasallarla çalışırsınız. Bir başka konu da atık miktarının azaltılması… Atığınızı ya bir sistem kullanarak ya da atığınızın geri dönüşümünü sağlayarak azaltabiliriniz. Bizim de baskıcılara sunduğumuz bu tip sistemler var. Şu mesajı veriyoruz; su kalitesini standartlaştır, kimyasal ihtiyacını azalt, izopropil alkol kullanma ki bu bizim esas amacımız. Alkol kullanan ürünlerimiz de var çünkü hala bunu kullanan alkolsüz bu işin mümkün olmadığını, kalitesinin düşeceğini ya da daha masraflı olacağını düşünen müşterilerimiz var. Ancak bu doğru değil, ispatlayabiliriz. Mesajımıza kulak vermeleri gerekiyor. Kimyasallarımızı sürekli olarak geliştiriyoruz. Yeni kimyasallar geliyor ama onlar hala kimyasal… Kimya endüstrisinde çok büyük bir değişim ya da yenilik yok.

matbaa&teknik: Komori ile olan ortaklığınız hakkında neler söyleyeceksiniz?

Jean Prisco: Komori dünya çapında bilinen bir firma. Komori’yi üç bölümde ele alabilirsiniz; Komori Mısır, Komori Avrupa ve Komori Amerika… Bunları hepsi birbirinden farklı… Benim ilişkim Komori daha çok Avrupa ile… Komori’nin Hollanda’nın Utrecht kentinde bulunan KGC merkezi sadece ortaklıklar üzerine çalışıyor. Yürüttükleri dört ya da beş adet büyük program bulunuyor. Bu kapsamda mürekkepler, blanketler, kimyasallar vb. malzemelerin testini yapıyorlar. Prisco olarak biz çok şanslıydık çünkü girdiğimiz her test sürecinden başarıyla çıktık. Bu bizim için mutluluk verici, tüm ürünlerimiz sadece Komori Avrupa tarafından değil Komori Japonya tarafından da test edildi, analiz edildi ve görüntülendi. drupa 2012’de Komori Japonya ile görüşme fırsatı bulduk ve K-Supply fikrini bize sundular. Bu fikir diğer ülkelerdeki insanların ne bulurlarsa kullanıyor olmaları üzerine çıktı. Parmağımla işaret edip yerel üreticileri töhmet altında bırakmam istemem ama global üreticilerin sektörün, hükümetlerin, otoritelerin, ihtiyaçlarına ve düzenlemelere uygun ürün geliştirirken ne kadar zaman ve çaba harcadığını göz önüne aldığınızda ben yerel bir üreticinin böyle bir bilgiye sahip olmadığını çok açık bir şekilde söyleyebilirim. Elbette işi yapan ürünler üretebilirler ama bu ürünler düzenlemelerle ve ihtiyaçlarla asla uyumlu olmayacaktır. Çok pahalı

34

Komori Fransa’dan Bay Philippe Fiol, aynı zamanda K-Supply’ın Avrupa sorumlusu. Kendisiyle anlaşmamızı iki sene daha uzatan sözleşmeyi imzaladık. Önceki anlaşmayı 2013’ün kasım ayında yapmıştık. Şu anda anlaşmamız 2017 yılına kadar devam edecek. Danışma ve iletişim konularında çok memnunuz. Ortak olduğumuz için çok memnunuz.

matbaa&teknik: Sizce tüm bunlar Orhan Çakıl’ın firması için ne ifade ediyor?

Jean Prisco: Orhan Çakıl ile 10 yıllık bir ortaklığımız var. Bu on yıl sürede karşılıklı olan güvenimiz arttı. Bu on yılda birçok şeyin değiştiğini gördük ve tabii sektör de değişti. Bu değişimleri çok yakından takip etmeye çalışıyoruz. Orhan Çakıl gibi mükemmel ve teknik bir ortağım olduğu için de mutluyum çünkü baskı işini iyi biliyor. Kendisinin tanıdığım en iyi insanlardan birisi olduğunu söyleyebilirim. Ayrıca teknolojiyi de çok iyi tanıyor, ürünü müşteriye götürdüğünde öylece göstermiyor, detaylı bir şekilde anlatabiliyor. Kendisi bizim için çok kıymetli bir ortak. Birlikte gelişmek ve büyümek üzere bazı planlarımız bulunuyor. Hızlı büyümek istemiyoruz, istikrarlı büyümeyi tercih ediyoruz ve sektöre de saygımız var ve bunun bir geri dönüşü olacağını umuyoruz.

matbaa&teknik: K-Supply’dan bahseder misiniz?

Jean Prisco: K-Supply, tüm Komori baskı makinelerine hitap ediyor. Komori, tüm müşterilerini K-Supply’a tanımlı ürünleri kullanmaya teşvik edecek. Bunları kullandıklarında çok daha az sıkıntı yaşayacaklarını bilecekler. Bu büyük bir avantaj, Komori’de çalışan mühendisler bile telefonlara yanıt veriyor. Daha sonra teknisyenimiz sorunu çözmeye gittiğinde müşterilerin farklı ürünler kullandıklarını görüyorlar. Hatta bazı müşteriler

Jean Decoene ve Tamay Ekrem Çakıl

haziran /2015 /June

matbaa & teknik



Ayın Konusu

kireç çözücü bile kullanmışlar, bu da baskı makinesine büyük zarar vermiş. Kireç çözücü genelde evlerde banyo ve wclerde kullanılır, baskı makinesinde değil. Komori, bu K-Supply çözümünü tüm makineler için sunuyor ama ağırlıklı olarak yeni makineler için olacak. Tabii ki ilk başta bir gönüllük süreci söz konusu olacak. Bu süreçte bildiğim kadarıyla müşterilere farklı bir ürün kullanmamalarını söylemeyecekler ancak müşterilere kendi ürünlerini kullanmalarını şiddetle tavsiye ederek en iyi fiyat, kalite, ekipman ve yatırımları için saygıyı sağladıklarına dikkat çekecekler.

matbaa&teknik: Söze yeni yatırımlarla devam ettik çünkü 2015 senesinde İstanbul’da bulunan Türkiye Komori distribütörü sadece bir adet HD UV baskı makinesi sattı. Ancak bildiğim kadarıyla aynı distribütör 15 ya da 20 tane ikinci el KOMORİ baskı makinesi sattı. Ve bu makineler Komori’nin sorumluluğu altında değildi. Türkiye pazarı ikinci el makinelerle büyüyor. Bu durumda Orhan Çakıl onlara nasıl Prisco’yu kullanmaları durumunda baskı kalitesini artırabileceklerini söylüyor? Ne yapmalılar?

Jean Prisco: Bildiğim kadarıyla Orhan Çakıl’ın sektörde birçok ortağı var. Kendisi sektörde güvenilir bir ortak olarak tanınıyor. Biz bazen diğer tedarikçilerle rakip durumuna geliyoruz bazen de ortak çıkarlarımız ya da çatışmalarımız oluyor. Prisco’nun da bir marka ismi ve artan bir güvenilirliği var. İlk başta bizim küçük bir marka olduğumuzu düşünüyorlar ama tam tersi biz büyük bir markayız ve global bir oyuncuyuz. Dünya çapında 350 çalışanımız var. Bizim bu artan güvenimiz yalnızca son kullanıcılardan ya da makine üreticilerinden kaynaklanmıyor, rakiplerimizden de kaynaklanıyor. Rakiplerimiz Prisco’nun kalitesine eskisinden daha fazla saygı gösteriyor. Pazardaki en ucuz marka biz değiliz. 2013 senesinde Printtek’te görüştüğümüzde de belirttiğim gibi, biz fiyat endeksli satış yapmıyoruz, maliyet endeksli satış yapıyoruz. Biz müşteriye piyasanın biraz üzerinde fiyatla sattığımız ürünün sonunda masrafının daha düşük olacağını ispatlamak istiyoruz çünkü kendisi de görecek ki toplam harcaması ve maliyeti düşüyor ayrıca kalitesi de artıyor. Sonuç olarak iyi fiyat verebileceği için para kazanabilecek. Bunu hep söylüyoruz, müşterilerimiz ürünlerimizi fiyatıyla değil maliyetiyle değerlendirmeliler. Ayrıca sağladığımız satış sonrası hizmet de cabası… İnanıyorum ki Orhan Çakıl da böyle yaptı ve kazandı.

matbaa&teknik: Siz bu soruyu nasıl yanıtlarsınız?

Orhan Çakıl: Şu anda Türkiye’de mevcut 4 adet H-UV var. Bunun 3 tanesine Prisco kimyasallarını zaten biz veriyoruz. H-UV’lere muhtemelen Konya’da başlayacağız. Normal Komori H-UV’lerde kullanılan hazne suyuna tatbik ettiğimiz CTP300’ü diğer Komori’lere de tatbik ediyoruz. Bununla ilgili ARAS ile de görüşeceğiz.

matbaa&teknik: İkinci elde de Prisco kullanımını teşvik eden bir çalışmanız olacak mı yoksa sadece sıfır makinelerde mi olacak? 36

Diğer konuşmacı: Hem Westland Merdaneleri hem de Prisco olarak yeni bir çalışmaya başlayacağız. Yeniden alkol ve azaltılmış alkol kullanıldığında baskı kalitesinde nasıl avantajların elde edileceğini araştıracağız. Türkiye’ye Prisco ile nasıl katkı sağlayabileceğimizi de araştırıyoruz. Günümüzde alkolsüz baskıda bazı problemlerin olduğunu ve baskıya alkol katılarak devam edildiğini de duyuyoruz. Prisco’yu diğer ürünlerden ayıran farklar var ve önümüzdeki aylarda bunları ortaya çıkaracağız. Bildiğiniz gibi alkolsüz baskı Promat ile başladı. Promat Genel Müdürü Yaşar Bozatlı Türkiye’de alkolsüz baskının önünü açmıştı. Türkiye’ye böyle bir katkısı olduğu için kendisine de teşekkür ediyoruz. Kapısını açtı ve orada çok emek verdik, ustalarıma da teşekkür ediyorum. Prisco’nun baskı kalitesi anlamında usta arkadaşlarımızın daha kolay ve daha iyi sonuç elde edeceği, daha az sorunla karşılaşacağı ürünlerini Türkiye pazarıyla buluşturacağız.

matbaa&teknik: Prisco standardizasyon programları ilgili ne düşünüyor?

Jean Prisco: Standardizasyonu seviyorum çünkü birçok insan için hayatı daha da kolaylaştırıyor. Ancak bu konuyla ilgili çekindiğim bir şey var, insanların çoğu bunu bir bayrak olarak kullanıyor ancak bu standartlara uygun davranmıyorlar. Bu çok yazık… Standardizasyonu kullanmamalısınız, onu yaşamınızın bir parçası haline getirmelisiniz. Bununla ilgili başka söylenecek bir şey yok çünkü kurallarına göre yaşarsanız bu harika bir şey.

matbaa&teknik: Prisco, baskıda bir standart yakalamak için iyi bir şey mi?

Jean Prisco: Kesinlikle. Yıllardır sektörde bulunan global bir markayız ve temel ölçütleri belirliyoruz. Standardizasyonun amacı her defasında aynı kaliteyi tekrar edebilmektir. Biz çıktının kalitesini garanti ediyoruz ancak standardizasyon bu kalitenin tekrar edilebilir olmasını sağlar. Biz de bunu yapıyoruz. Dünyanın en iyi oyuncularından birisi olduğumuzu söylemekten de gurur duyuyorum. Özellikle de alkolsüz baskı konusundaki bilgimizin 40 senelik geçmişi olduğunu söyleyebilirim. Alkolsüz baskıyı 1970’li yılların başında biz başlattık. Orta Doğu’da ilk petrol krizi patlak verdiğinde Amerikan Hükümeti sektöre petrol ihtiyacını azaltması konusunda baskı yaptı. Bunun için sektördeki büyük oyunculara gittiler, Prisco da bunlardan biriydi. İlginize çok teşekkür ederim. Orhan Çakıl: Anadolu’da Fogra sertifikasına sahip bir matbaa, bugün de sertifikanın tüm gerekliliklerini çok iyi bir şekilde yerine getiriyor. Biz onlar için Westland merdane ve Prisco’nun CTP 300’ünü aynı makineye koyduk. Mevcut bastığı işler ve son iki aydır bastığı işleri karşılaştırdığımızda Fogra profillerinin hepsi saptı. Bunun üzerine profilleri yeniden tanımladılar. Tüm her şey yeniden Fogra’ya göre sertifikalandı. Şu anda ise hepsi aynı şartlarla basıyor. Baktığınızda tüm her şey aynı ama değişen Westland merdane ve hazne suyu. Karşılaştırdığımızda ise, her ikisinin de Fogra sertifikası olmasına rağmen, arada olağanüstü bir baskı farkı ortaya çıktı. Farkı ortaya çıkaran şeyler ise Prisco’nun baskı kimyasalları ve merdanenin mürekkep taşıma kapasitesinin üstünlüğü… Ancak özellikle Prisco’nun hazne suyu olağanüstü bir şey gerçekleştirdi; baskıların kalitesini artırdı. Bu, Fogra sertifikası almış diğer baskıcıları için de bir vaka örneğidir.

haziran /2015 /June

matbaa & teknik


L A SYS Orjinal Hammade ile Yüksek Kalitede Flekso, Rotagravür, Laminasyon ve Kanallı Sleeve - Merdane Çeşitleri

“Tri-Plex Pro Plasma III” Seramik Kaplama Fiber Optik Ultra Lazer Engraving Sistemi Aniloks Sleeve ve Merdane Çeşitleri

• ITR – Eksiz Lazer Engraving Servisi

• Corona Treatment ve Hologram Merdaneleri

• Seramik Kaplama Anilox Sleeve ve Merdaneleri

• Baklava ve Zigzag Desenli Web Spreader Merdaneleri

• Anilox Merdane Koruma Sleevleri

• Kesme, Dilme, Sarma, Besleme, Çekme, Kılavuz,

• Flekso Baskı Sleevleri

Taşıyıcı, Ekstrüder ve Kanallı Merdaneler

• Rotagravür ESA Sleevleri ve Merdaneleri

• Karbonfiber Sleeve çeşitleri

• Laminasyon Nip ve Pres Merdaneleri

• Fiberglass Sleeve çeşitleri

• Laminasyon Sleeve ve Merdaneleri (solvent / su bazlı)

• Konik ve Paralel Sleeve çeşitleri

ORHAN ÇAKIL SAN. ve TİC. LTD. ŞTİ. İkitelli OSB Atatürk Bulv. Sürmeli İş Merk. 108/2 İkitelli Başakşehir İstanbul T : 0212 549 81 16 F : 0212 549 10 99 info@orhancakil.com www.orhancakil.com


Ayın Konusu

Ofset Baskıda UV Mürekkepler Monomerler: Monomerler oligomerlerden daha sıvıdır ve moleküler ağırlığı düşüktür. Monomerler mürekkebin akıcılığını ve yüzey gerilimi ayarlar. Photoinitiator: UV ışık ile buluştuklarında kürlenme olayını başlatan tetikleyicilerdir. Yüzey, yüzey-altı ve toplam kürlenmeye etkisi vardır.

UV Mürekkeplerin Kuruması Mürekkeplerin kürlenmeleri için 4 radyan enerji biçimi kullanılmaktadır. Bunlar mikrodalga, kızılötesi, ulrtaviyole ve elektron ışınıdır. Bu 4 enerji biçiminin de farklı dalga boyları vardır. Radyasyon enerjisi ile dalga boyu ters orantılıdır. UV ışınlarının dalga boyu ise 100-380 nm. Arasındadır. Konvansiyonel mürekkeplerden en büyük farkı kuruma süresinin çok az olması. İçerdikleri az miktarda uçucu organik bileşikten(VOC) dolayı bu özelliğe sahiptirler. İçeriğindeki monomerler, ısıyla yerleşen ve sıvı mürekkepler için kullanılan uçucu çözücülerin yerini almıştır.

Furkan Karagöz Satış Uzmanı hubergroup Türkiye Günümüzde baskı altı malzemelerinin çeşitlenmesiyle ve kuruma sürelerinin uzunluğu sebebiyle konvansiyonel mürekkeplerden beklentiler her geçen gün artıyor. Konvansiyonel mürekkeplerin kimyasal yapıları sebebiyle bu ihtiyaçları karşılamakta zorlanıyorlar. Bu açıdan bakıldığında UV mürekkepler ihtiyaçları fazlasıyla karşılar haldeler. Türkiye’de ve dünyada konvansiyonel mürekkeplere göre her geçen gün UV mürekkeplerin de kullanımı artmaktadır.

Mürekkeplerin İç Yapısı Konvansiyonel bir mürekkebin iç yapısını incelersek pigmentler, bağlayıcılar, çözücüler ve katkı maddelerinden oluşmaktadır. Pigmentler rengin kendisini ortaya çıkaran maddelerdir. Bağlayıcılar; Pigment parçalarını birbirine bağlayan ve onları baskı katmanına yapıştıran reçine türü bir malzemedir. Çözücüler ise reçineleri çözer ve karışım formülünü akışkanlığı artırarak sulandırırlar. Katkı maddeleri ise kurutucular ve akıcılığın kontrolünü sağlayan maddelerdir. UV mürekkeplerin kimyasal yapısına baktığımızda ise pigmentler, oligomerler, monomerler, fotoiniatörler ve diğer katkı maddelerinden oluştuğunu görmekteyiz. Pigmentler: Konvansiyonel baskı mürekkeplerinde kullanılan pigmentlerle birkaç tanesi haricinde aynıdır. Oligomerler: sıvı olup moleküler ağırlığı yüksek olduğu için viskoziteyi yükseltirler. Oligomerler pigmentlerin kaplanmasını ve su dengesini sağlar. Üstelik mürekkep filminin tutuculuğu, esnekliği ve çizilme direncini de ayarlarlar.

38

UV dalga boylarının enerjileri reaktif serbest radikaller oluşmasına neden olan farklı tiplerde organik moleküllerin içindeki elektronların uyarılması için yeterlidir. Bu serbest radikaller monomerlerle reaksiyona girerek mürekkep taşıyıcısını kurumuş bir mürekkep filmine dönüştürerek hızlı bir şekilde polimerize olurlar.

UV Neden Tercih Ediliyor? UV mürekkeplerinin konvansiyonel mürekkeplere göre oldukça fazla avantajlarının bulunması ambalaj baskılarında da kullanımını her geçen gün artırıyor. ∑ Kurumanın çok kısa sürede gerçekleşmesi ∑ Yüksek ürün kalitesi ∑ Yüksek parlaklıklı mürekkepler ∑ Farklı baskı altı malzemelerinde başarılı sonuçlar alınabiliyor olması ∑ Kağıt tarafından çok az miktarda emilim olduğu için mürekkep film kalınlığının değişmemesi sonucu renk şiddetinin baskı anında ve sonrasında aynı kalması. ∑ Tüketim miktarları ve zaman olarak tasarruf sağlıyor olması. ∑ Temizliğinin daha kolay olması ∑ Düşük enerji tüketimi

Uygulama ve Kullanılan Donanım UV enerji kaynaklarının birçoğu metalik civa içeren bir tüp yada benzer şekilde tüpten oluşmuş civa-buhar lambalarıdır. Uv teknolojisi olarak büyük bir oranda orta basınçlı civa lambaları veya elektrotsuz gazla doldurulan lambalar kullanılır. Lambanın aşırı ısınıp ömrünün azalmasının ve spektral çıkışta oluşabilecek değişikliklerin önüne geçebilmek için soğutma gerekmektedir. Uv kürlenmesi teknolojisi plastik ambalaj ve kuru mürekkep üzerine ıslak baskı gibi kuruması zor olan ve emici olmayan malzemelerde kullanılmaktadır. Hızlı kuruma, renklerin baskı üniteleri arasında geçen sürede kuruma şansı vermektedir.

haziran /2015 /June

matbaa & teknik



Ayın Konusu

VULCAN’da UV Açılımı Tamer Yenibeken Bak-On Mühendislik Artan kalite beklentileri ve yüksek performans taleplerine karşı son 5 yıl içerisinde özellikle ar-ge birimlerinde çalışmalarını hızlandıran Vulcan ekibi Rollin baskı blanketleri ve Printec blanketlerini de bünyesine dahil ettikten sonra toplam seri sayısını 40’ın üzerine taşıdı. Makine üreticileri ile koordineli çalışan ekip, baskı blanketlerinde hızla gelişen teknoloji ve hız faktörlerine uygun blanketler üreterek hem zaman hem de transfer yeteneği yüksek blanketler ile keskin nokta kazandırmaya çalışıyor.Bu bağlamda sadece 3 adet olan UV seriler, son 5 yıl içerisinde 6 seriye ulaşırken , Combi nitelikli blanket sayısı ise 7’ye ulaştı. Toplamda 13 farklı karekterli seri ile UV mürekkep transfer edebilen Vulcan blanketlerinde, ayrıca 14 adet Coldset ve Heatset blanketlerinin tamamı da UV mürekkep basabilme yeteneğine sahip. UV blanket serileri Vulcan çatısı altında ilk etapta çok amaçlı olarak üretilirken, bugün kağıt- karton ve teneke baskı matbaaları için farklı karekterler de üretilmekte.Tüm serilerde aynı zamanda UV solventler ve agresif çözücülere karşı dayanımlarda arttırılırken , transfer yeteneği ve uzun tirajlar için üst düzey performans hedeflenmekte. UV grupta ilk olarak Vulcan UV ile başlayan seriler, bugün itibariyle ROLLİN UV, FOLİO UV, KART-ONE UV, PACK UV ve SÜPER UV olarak 6 seriye ulaştı.Combi nitelikli serilerde ise COMBO, İMAGE, FOLİO, 714 MASTER, POLYCELL, CONTRAS RED ve KART-ONE olarak teneke baskı , karton ve kuşe matbaalarına hizmet vermekte. Vulcan – Rollin bünyesinde ki toplam 13 ayrı seri gazete ve ticari Web baskı blanketlerinin tümü ise yine UV basabilme özelliği ile üretilmekte. 2015 yılı itibariyle Vulcan ar-ge biriminde geliştirilen ve teneke ofset matbaalarında tram ve zemin baskılarını yüksek performans ve nokta hassasiyeti ile transfer edebilen SÜPER UV ticari koşullarında netleşmesi ile birlikte Türkiye pazarında satışa sunuldu. Ticari olarak konvansiyonel blanketlere oranla fiyatları daha yüksek olan UV blanketler, yeni serilerin geliştirilmesiyle birlikte daha ekonomik seviyeye ulaşarak pazarda ki payını da arttırmış oldu.



Ayın Konusu

Çevreye Duyarlı: KOMORI G40 Sizlere burada Komori’nin yeni jenerasyon baskı makinesi G40 modelini ve bu makineyi neden G serisi olarak adlandırdığımızı anlatacağım.

Burhan Kuturman Aras Grup Aslında gayet basit! GL40›taki G İngilizce «Green» yani «Yeşil» yani ‹çevreye duyarlı teknoloji› anlamını simgeliyor. Öncelikle G40›ın baskı esnasındaki karbon izlerini azaltmak için özel tekniklerle üretildiğini belirtmek isterim. Baskı sektöründe sizler için de çok önemli olduğunu düşündüğümüz yine çok sayıda «Yeşil -çevreye duyarlı» özellikler eklendi. Bu özelliklerin; kirliliği azaltacak, sarf malzeme tüketimini ve fire oranlarını minimize edecek, ayrıca sadece malzemelerin değil işgücünün de verimli kullanımını sağlayacak özellikler olduğunu belirtmek isteriz. İlk Litrone serisi makinelerimizle kıyaslarsak, bu yeni model G40 baskı makinesinde birçok yenilik gözünüze çarpacak. Ki bu Komori›nin «sürekli gelişim» ilkesinin de yansıması olarak çıkıyor karşımıza. Biz buna «KAYZEN» diyoruz. Bu son teknolojik gelişmeler neticesinde yeni Litrone G serisinin gerçekten çevreci özelliklerle donatılmış olduğunu söylemek isteriz. G40 serisi Yeşil duyarlılıkla üretiliyor : Bu makineyi üretirken, üretim saatleri ve bununla bağlantılı olarak enerji kullanımını azalttık. Yine bununla birlikte karbon dioksit emilimini de ortalama % 8 oranında düşürdük. Bu makine başına 4 ton daha az karbon dioksit salınımı anlamına geliyor. Buna ilaveten tedarikçilerimizden sağlanan yedek parça miktarını azalttık. Bu da yine nakliye sırasında ortaya çıkan karbon ayak izlerini azaltmamız anlamına gelmekte. Baskı makinelerinin üretimini yaptığımız fabrikamız, özellikle çevreye duyarlı teknolojilerle inşa edildi. Bütün fabrikalarımız ISO 14001 ve ISO 9001 sertifikalarına sahip. Endüstriyel atıklarda, geri dönüşümlerde, üretim ve test aşamalarında kullanılan yağlamavesoğutmasistemlerindedesıfırkarbondioksitsalınımısağlıyoruz. Makinelerin üretiminde, Toyota’nın üretim sisteminden adapte edilen “minimum stok” yöntemini kullanıyoruz. Bu da üretim esnasında atık oluşmaması demektir.

42

Ayrıca fabrikamızdaki diğer başka yeşil avantajlardan da bahsetmek isteriz: Enerji tasarruflu üretim tekniklerinin teşvik edilmesi: Komori ultra modern Tsukuba fabrikasında rüzgar enerjisiyle çalışan elektrik üretim sistemine sahiptir. Fabrikamız web ofset ve banknot baskı makinelerinin de üretimine imkan sağlayacak şekilde tasarlanmıştır. Üretilen makineler tüm baskı testleri yapılarak yüklemeye hazır hale getirilir. Fabrika, üretim ve test sırasında ortaya çıkan atıkların azaltılması ve geri dönüşümlerini sağlayacak şekilde tasarlanmıştır. Tüm çalışanlarımız aktif olarak KAYZEN çalışma prensiplerine uygun olarak kaynakların korunması ve çevreye duyarlı ürünlerin geliştirilmesine destek olurlar. Litrone G serisinin diğer avantajlarından da bahsedecek olursak: 1) Makine tüm dijital ağlar ve yazılımlarla uyumlu açık bir yapıya sahiptir. 2) Kolay kullanımı öncelik kabul eder, en yüksek kalite ve verimliliği sağlar. 3) KHS-AI iş yönetim sistemiyle çok gelişmiş bir otomasyon sistemi sunar. 4) Ergonomik dizayna sahip bir baskı makinesidir. 5) Göreceğiniz üzere G40 gerçekten çevreci bir teknoloji sunar ve bu size azaltılmış fire oranları, düşük elektrik kullanımı gibi avantajlarla daha ekonomik üretim imkanı sağlar. Litrone G40 sizlere yüksek hız ve yüksek üretim sağladığı kadar, kısa tirajlı işlerde ve katma değerli çalışmalardaki beklentilerinize de cevap verir. Standart olarak makine ile birlikte gelen KHS-AI sistemi otomatik olarak kağıt firesini azaltır ve verimliliğinizi yüksek oranlarda arttırır. Özellikli mürekkep yoğunluğu yüksek baskılarda G40 baskı kalitesi daha belirgin olarak ortaya çıkmaktadır. İş değişimi otomasyonu devredeyken makine ilk iş baskısını bitirdikten sonra KHS-AI kontrolü baskı operatöründen devralır. KHS-AI akıllı iş sıralama özelliği bir sonraki işe geçiş için gerekli tüm fonksiyonları kontrol eder ve makine doğru değerleri yakalamak için ilk 20 tabaka baskı yapar. Akıllı iş sıralama otomasyonu KHS-AI fire azaltma sisteminin anahtarıdır. Sistem diğer bazı fonksiyonları gerçekleştirmek için kendi programlanmasını yaparak bir önceki iş biterken makine yavaşlar ve baskısı yapılan imajın mürekkepleri merdanelerden ve blanketlerden geri alınır.

haziran /2015 /June

matbaa & teknik



Ayın Konusu

blanketler otomatik yıkanır otomatik olarak kalıplar değişir bir sonraki iş için ön mürekkepleme hazırlığı otomatik olarak yapılır. KHSAI sayesinde 20 tabaka baskısı yaparak makine operatörün son onayını bekler operatör 20. tabakayı PDC-SII spektrofotometre’de okuttuktan sonra onun onayı ile işe başlanır.

APC otomatik kalıp değişimi yeni kalıp tutucuları kalıpları sıkarken herhangi bir deformasyon oluşumunu önlemek amaçlı özel plazma ile kaplıdır.. Bu sistem sayesinde register ayarı her defasında en hassas şekilde gerçekleştirilir.Ve kalıplarda bükme işlemi ortadan kaldırıldığı için; aynı kalıbı tekrar baskılarda çok daha rahat kullanabilirsiniz. Kalıp düz olması sebebiyle her defasında sorunsuz olarak takılabilir.

G modelimize ilişkin başka özellikleri de söylemek isterim. Daha önce aktardığımız üzere yeni G serisi Litrone serisinin en son jenerasyonudur.Bazı özellikler 18.000 hızlı LSX modelinden alınmakla birlikte bir çok yenilik tamamen G serisi için geliştirilmiştir. Aparat kafası LSX’de de kullanılan saatte 21.000 tabaka-hıza göre geliştirilmiştir. İlk besleme aparat emicilerinin hareket kabiliyeti arttırılmış ve daha yüksek emicilik gücü kazandırılmıştır.. Dolayısıyla IML, plastik ve hür tür malzemede yüksek hızda sorunsuz çalışılabilmektedir. Pabuç ve yan üfleyiciler bağımsız olarak çalışırlar. Bu havanın daha iyi kontrol edilebilmesini sağlar. Dolayısıyla hava ön köşelere de rahatça ulaşarak palet yüksekliğini bağımsız olarak kontrol etmemize yardımcı olur. Giriş aparat bölümünde , anti-statik hava üfleyicilere ek olarak ayrıca kılavuz çubuklarımız vardır. Bu sayede artık, kağıt ebatına göre daha az hava kullanılarak kağıtların birbirinden ayrılması kolaylaştırır. Yeni besleme tablasında vakumlu tek kayışlı transfer sistemi vardır. Tabaka hızı %50 yavaşlatılarak ön sipere daha düzgün oturması sağlanır. Emici bantta bağımsız kontrol edilebilen bölümler sayesinde tabaka kontrolü daha kolay yapılır. Daha sonra, ön siper vakum makaraları yardımıyla tabaka pozalama sistemiyle tutulup, sallama makasları kapatılıncaya kadar kontrol edilir. Sistemde kontrol edilebilen hava yönlendirme tablası vardır ve bu hava kontrol sistemi üzerinden otomatik olarak kontrol edilir. Besleme tamburu otomatik olarak kağıt açma ve çarpıtma ayarlarını düzeltir. Boya hazne otomasyonu KHS-AI sisteminin parçasıdır. Sistem hazne merdanelerinin yüzeyini mekanik olarak kontrol ederek mürekkep mandal ayarlarının her zaman olması gereken pozisyonda kalmasını sağlar. KHS-AI sistemi tüm değişkenleri kontrol ederek mürekkep mandal ayarlarına operatör tarafından müdahaleye ihtiyaç bırakmadan, ayarların tamamını sizin için otomatik olarak yapar. Mürekkep aktarma merdaneleri baskı hızına ve mürekkep farklılıklarına bağlı kalmadan aynı basınç miktarını otomatik olarak ayarlar. Dolayısıyla yüksek baskı kalitesi için düzenli olarak merdane ayarlarıyla uğraşmak zorunda kalınmaz.

44

Komorimatik nemlendirme sistemi otomatik olarak ve sürekli kalıp çapaklarını temizler. Sistem olarak siz farkına varmadan bu işlemi otomatik olarak gerçekleştirir. Bu teknoloji sayesinde alkollü ya da alkolsüz baskı yapma imkanına sahibiz. Makinemiz geliştirilmiş yeni gövde dizaynı sayesinde entegre tabanla uyumlu güçlü bir şaseye sahiptir. Bu sistem bize daha sağlam ve maksimum basınca dayanıklı sağlam bir şase teknolojisini gösterir. Bu teknoloji üretim toleranslarını aşağıya çekerek, mükemmel baskı kalitesine ulaşmamıza yardımcı olur. Çıkış ünitesindeki teknoloji LSX modelinden esinlenerek, 21.000 hızda her tür materyalde çalışabilmesi için geliştirildi. Kuğu boynu açısı olarak adlandırdığımız özellikle kalın malzemelerde tabakayı daha kolay kontrol ederiz. Bu yeni gelişmiş çıkış sistemiyle tabaka daha düz ve yavaşlatılmış vakum makaralarına ulaşır. Bu da özellikle karton malzeme de yüksek hızda daha kolay kontrol sağlar. Yeni H-UV baskı teknolojili baskı makinesinin avantajlarını bahsedelim. H-UV li makineler Hibrid makinelerdir. H-UV ve konvansiyonel baskı yapma imkanına sahip. H-UV her ne kadar içinde UV ismi barındırsa da çok düşük enerji ile kuruma sağlaması ve baskı kalitesindeki belirgin yükselme sebebiyle farklı bir baskı teknolojisi. Farklı cure seviyelerinde aktivite gören bi UV mürekkep kullanıyoruz. En büyük avantajımız bizim tek lamba ile tüm H-UV mürekkep baskılarını, ihtiyaç varsa yine UV lak baskısını kurutma imkanına sahip olmasıdır. Bu da ciddi anlamda elektrik tasarrufu sağlıyor. Yine doğal kağıt ve pvc karışımlı her türlü zor malzemeye çok daha yüksek kalitede baskı imkanı veriyor. H-UV kullandığımızda bu mürekkebin karakteristik özelliği parlaklık seviyesinin yüksek olması ve

parlatma amacı ile atılan laklama işlemine ihtiyaç bırakmaması. İkinci en önemli avantajı kuruma ile ilgili. Kağıdın arka vermesi ile ilgili yaşadığımız sıkıntılar ki biz ağırlıklı olarak Türkiye’de bunun önün gçmek için toz kullanıyoruz; toz tamamen ortadan kalkıyor. Yine mürekkebin korunması ve kuruma işlemine yardımcı olması için uygulanan laklama işlemine ihtiyacı tamamen ortadan kaldırıyoruz. Dolayısıyla proseslerin azalması ve ciddi anlamda enerji tasarrufu sağlanması anlamında toplam maliyetlerde de bir düşüş olacağını öngörüyoruz. H-UV üretimlerinde mürekkep maliyetleri bugün için yukarıda. Ama başka H-UV mürekkep üreticilerinin de devreye girip satışa başlamaları ile hızlı bir şekilde mürekkep maliyetlerinde düşüşler bekliyoruz. H-UV mürekkep maliyetleri konvansiyonel UV mürekkep maliyetleri civarında olacaktır. Sağlanan yüksek baskı kalitesi, zor malzemeler baskı imkanı, enerji tasarrufu, baskı tozu ve lak kullanma ihtiyacının ortadan kaldırılması toplam üretim maliyetlerinde H-UV baskı tercihinin artışına katkı sağlayacaktır.

haziran /2015 /June

matbaa & teknik


XMF Remote

Uzaktan Onay Sistemi ile

Hzl Çözüm XMF Remote

İşlerin internet üzerinden gönderilip, onaylanmas

XMF ColorPath XMF PrintCentre

Bulut tabanl çoklu renk yönetim sistemi

Browser tabanl, web’den bask (web to print) yönetimi program

XMF Workow

Yüksek otomasyonlu tam otomatik bask üretimi iş akş program

XMF Remote XMF Workow ile online iş gönderme, elektronik onaylama ve dijital prova modülü Fujilm XMF Remote ile müşterileriniz online iş gönderimi, PDF kontrolü, dijital prova ve elektronik ortamda onay sistemini kullanarak kendi işlerini uzaktan yönetebiliyor. Bu şekilde kesintisiz ve hzl üretim süreci sağlanrken, üretim maliyetleri düşüyor, işgücü kullanm daha efektif hale geliyor.

Daha fazla bilgi için

www.fujifilm.com.tr


Ayın Konusu

manroland Tabaka ve REA JET işbirliği Yeni inkjet tabaka numaralandırma cihazı ile kazançlı çıkarsınız. tığımız stratejik işbirliği ve her iki tarafın gösterdiği büyük gayret için teşekkür borçluyuz. Yeni inkjet tabaka numaralandırma cihazı ile basılı ürün sipariş edenlerin giderek artan kişiselleştirme taleplerine cevap verebilmekteyiz. Bu yeni özellik ile Müşterilerimiz sektörde daha rekabetçi bir noktaya gelmişlerdir.” dedi. REA JET İdari Direktörü Michael Neuschäfer ise “manroland Tabaka ile yaptığımız işbirliğinden fevkalede memnunuz. Ambalaj endüstrisinde kodlama ve işaretleme alanında 30 yılı aşkın süredir kazandığımız deneyimi, manroland Tabaka kullanıcılarının emrine sunmanın ve onlara kodlama ve işaretleme konusunda dikkate değer çözümler üretmenin gururu içindeyiz. manroland ve REA JET olarak, işbirliğimizden doğan gücü, dünya üzerindeki tüm baskı sektörüne sunmayı ümit ediyoruz.” şeklinde konuştu. Manroland Sheetfed has teamed up with REA JET to launch a new inkjet sheet numbering device set at the suction tapes feed board. Manroland Tabaka, REA JET ile yaptığı işbirliği ile emici bantların olduğu besleme bölümüne yerleştirilen yeni inkjet tabaka numaralandırma cihazını lanse etmiştir.

Günümüz baskı endüstrisi, özellikle de ambalaj sektöründeki firmalar, müşterilerinin beklentilerini karşılamak için kişiye özel çözümler arıyorlar. Örneğin numaralandırma, üretim ve baskı kalitesi ile ilgili olarak önemli bir unsur olarak öne çıkmaktadır. Bu beklentiyi karşılamaya dönük olarak manroland tabaka baskı şirketi (Türkiye Temsilcisi Pasifik Mümessillik), Alman endüstriyel markalama ve kodlama cihazlarında iyi bir üne sahip olan REA JET ile işbirliği yaptı ve sonucunda makinenin emici bantların olduğu besleme bölümüne monte edilecek şekilde yeni inkjet numaralandırma cihazı sektöre sundu.

With the new inkjet sheet numbering device, each single sheet can be printed on with its own unique number or marks. Bu yeni inkjet tabaka numaralandırma cihazı ile, her bir tabaka kendisine özgü numara veya işaret ile basılmaktadır.

Bu yeni inkjet numaralandırma cihazı ile her bir tabaka kendisine özgü numara veya işaret ile basılabilmektedir. Makinede bulunan InlineInspector 2.0 yardımı ile verilen numara veya işaretler kontrol edilmekte ve makinede tanımlanmış olan hata protokolüne uygun olarak hatalı baskılar belirlenmekte. Hatalı ürünler en hassas şekilde saptanmakta ve ayıklanmakta. Bu şekilde aynı zamanda fireler ve buna bağlı olarak boşa giden üretim maliyetleri de minimuma indirgenmekte; ürün kalitesi ve verimlilik artmaktadır. Konuyla ilgili olarak bir açıklama yapan manroland Tabaka Araştırma ve Geliştirme Bölümü Başkanı Stefan Finger, “REA JET ile yap-

46

haziran /2015 /June

matbaa & teknik



Aktüel

DYOZEN Premium ile Daha Sağlıklı ve Kaliteli Baskılar Sheet-Fed Arge Müdürü Rukiye Kıter: “DYO Matbaa Mürekkepleri, bitkisel yağ bazlı serilerin geliştirilmesine öncelik vererek, çevre ve insan sağlığına duyarlı üretim faaliyetleri yürütmek ve enerji kaynaklarının verimli kullanılması ile ilgili misyonunu destekliyor. DyoZen serisi aynı zamanda Ar-Ge ve inovatif ürünler konusunda sektörde üstlendiğimiz öncü rolün en son göstergesi niteliğinde.”

DYO Matbaa Mürekkepleri Ar-Ge ve Satış Ekibi s/s ayaktakiler Gazete & Magazin Arge Teknisyeni Simge Yılmaz, Sheet-Fed Arge Mühendisi Melis Türkyener, Gazete & Magazin, Sheet-Fed Satış Temsilcisi Akın Uzşen, Sheet-Fed Teknik Servis Sorumlusu Mehmet Hakan Ülüş, Sheet-Fed Arge Teknisyeni Zerrin Uslu, Oturanlar Sheet-Fed Satış Müdürü Levent Ünal, Gazete & Magazin, Sheet-Fed Arge Müdürü Rukiye Kıter Türkiye’nin tek yerli mürekkep üreticisi Dyo Matbaa Mürekkepleri Bitkisel Yağ Bazlı Mürekkep Serisi DYOZEN Premium’un geçtiğimiz aylarda pazara sunmuştu. Ürünün geliştirilmesinde önemli bir role sahip olan Dyo Matbaa Mürekkepleri Sheet-Fed Arge Müdürü Rukiye Kıter’e yeni serinin hikayesini ve Dyo’nun mürekkep üretiminde çevre ve insan sağlığına bakışını sorduk:

48

matbaa&teknik: Son olarak bitkisel bazlı DyoZen serisini açıkladınız. DyoZen serisinin geliştirilmesini sağlayan sebepler ve bu serinin teknik özellikleri nelerdir?

Rukiye Kıter: Teknolojik gelişmelerin paralelinde her sektörde bek-

haziran /2015 /June

matbaa & teknik



Aktüel lentiler değişiyor. Baskı sektörü de doğal olarak bu gelişmelerden etkileniyor ve pazarın beklentilerinde önemli değişimler meydana geliyor. Biz de DYO Matbaa Mürekkepleri olarak yeni ürün çalışmalarımızda pazar ve müşteri beklentilerini ön planda tutuyoruz. Matbaalar; rekabetin yüksek olduğu reklam, promosyon ve ambalaj sektörlerine hizmet etmekte. Dolayısıyla kalite ve hız önem kazanıyor. Tüm bunların yanında insan ve çevre sağlığına duyarlı, geri dönüştürülebilir ve sürdürülebilir kaynaklar ile tasarlanan ürünler bir adım öne çıkmakta. DYO Matbaa Mürekkepleri, bitkisel yağ bazlı serilerin geliştirilmesine öncelik vererek, çevre ve insan sağlığına duyarlı üretim faaliyetleri yürütmek ve enerji kaynaklarının verimli kullanılması ile ilgili misyonunu destekliyor. DyoZen serisi aynı zamanda Ar-Ge ve inovatif ürünler konusunda sektörde üstlendiğimiz öncü rolün en son göstergesi niteliğinde. DYOZEN Premium bitkisel yağ bazlı ürün serimiz özellikle hızlı kuruma, yüksek parlaklık, mükemmel çizilme/sürtünme direnci özellikleri ile öne çıkıyor. Hızlı kuruma özelliği ve maksimum çizilme/sürtünme direnci sayesinde revoltalı işlerde ve perfektörlü baskı makinalarında çok iyi sonuçlar elde edildi. Farklı baskı materyallere (1. hamur, karton, parlak kuşe, mat kuşe) baskı yapılabilmesini hedefledik ve her tür baskı makinasına (2-10 renk) uyumlu olacak şekilde geliştirdik.

matbaa&teknik: Sürdürülebilir yaşam ve baskının çevreye ve kişilere etkisini daha olumlu hale getirme konusunda Dyo Matbaa Mürekkeplerinin prensipleri nelerdir?

Rukiye Kıter: Dünyamızın nüfusu hızla artıyor ve doğal yaşam kaynaklarımız her geçen gün tükeniyor. Sınırlı olan kaynakları tüketirken sürdürülebilirlik, yenilenebilir kaynakların kullanımı, enerji verimliliği, çevre ve insan sağlığına zararlı olmayan ürünler geliştirmek ve üretim faaliyetlerimizi bu yönde yürütmek ana hedeflerimiz arasında bulunuyor. Yaşar Holding şirketi olarak Holding bünyesinde benimsenen sürdürülebilirlik uygulamalarında aktif olarak yer alıyoruz. Yaşar Holding, 2007 yılında Birleşmiş Milletler Küresel İlkeler Sözleşmesi’ne imza attı ve bu hedeflere uygun olarak her yıl Sürdürülebilirlik Raporu yayınlıyor. Biz de bu hedefleri paylaşıyor ve hayata geçirdiğimiz projelerle destekliyoruz. Yaşar Holding ayrıca 2015 yılı Nisan ayında düzenlenen 2. İstanbul Karbon Zirvesi’nde, sürdürülebilirlik yaklaşımı kapsamında devam ettiği, üretimde karbon salımı azaltımı çalışmaları ile Düşük Karbon Kahramanı olarak ödüllendirildi.

matbaa&teknik: DyoZen’i takip eden yeni serileriniz olacak mı?

Rukiye Kıter: Yeni ürünlerin tasarımı ve projelendirilmesi uzun ve zorlu bir süreç… Özellikle son iki yıldır Ar-Ge faaliyetlerimiz ofset mürekkeplerinde yeni ürünlere yoğunlaştı. Önümüzdeki dönemde bu serilerimizi değerli matbaacılarımızın beğenisine sunacağız. İlk adımı DYOZEN Premium ile attık. İlerleyen günlerde DYOLIFE ve DYOSMART olarak iki yeni serimizi tanıtacağız.

matbaa&teknik: Dyo Matbaa Mürekkepleri ArGe’sinin ürün geliştirmede ana hareket noktası nedir? Daha yüksek kaliteli baskıya yardımcı olmak mı? Daha sağlıklı ve çevre dostu ürünler geliştirmek mi? Ya da başka nedenler var mıdır? 50

Rukiye Kıter: Yeni bir ürünün tasarım sürecinde, girdileri ve hedefleri doğru belirlemek sonuç açısından büyük önem taşıyor. Bu aşamada pazar taleplerini ve ihtiyaçlarını tecrübeli Satış, Teknik Destek ve ArGe ekibimizle çok iyi analiz ediyor, doğru formülasyonu belirleyip en zor şartlarda ürünlerimizi test ederek mükemmel ürünü üretmeyi hedefliyoruz. Matbaacı dostlarımızın ürünümüzü her şartta ve her türlü baskı materyalinde, her tip baskı makinasında kullanarak kaliteli ve kendilerinden beklenen hızda baskı yapabilmelerini sağlamak öncelikli hedefimiz. Yapılan çalışmalar iyi bir ekibin birbirine desteği, inanması ve tüm süreçlerin başarılı bir şekilde entegrasyonu ile başarıya ulaşıyor. Hedeflerimize ulaşmada, daha önce bahsettiğimiz sürdürülebilirlik yaklaşımımız çerçevesinde; operasyonel mükemmeliyetçilik, etik değerlere bağlılığımız, çevresel ve sosyal sorumluluklarımız gibi kurumsal değerlerimiz bize ışık tutuyor.

matbaa&teknik: Bitkisel bazlı mürekkeplerin baskıya ve çevreye katkısı açısından ne gibi faydaları olduğundan bahsedebiliriz?

Rukiye Kıter: Bitkisel yağ bazlı ürünlerin üretimi için yenilenebilir kaynaklardan elde edilen bitkisel yağlar, doğal reçineler gibi hammaddeler kullanılıyor. Dolayısıyla petrol ve petrol bazlı hammaddeler kullanılmıyor ve böylece sürdürülebilir yaşam, insan ve çevre sağlığı için uyumlu ürünler üretilmesi mümkün hale geliyor. Bitkisel yağ bazlı ürünlerin baskıda parlaklık ve sürtünme direnci ile ilgili olumlu özelliklerinin olduğunu, yüksek hızlarda dahi tack/yapışkanlık stabilitesinin korunduğunu ve mürekkep merdanelerinde çok iyi transfer olabildiğini, suya karşı direncinin yüksek olduğunu söyleyebiliriz.

matbaa&teknik: Gıda mürekkepleriniz ve yenilebilir mürekkepler konusunda çalışmalarınız var mı? Varsa nelerdir?

Rukiye Kıter: DYOCANDY düşük koku ve düşük migrasyon özelliklerinde, gıda ile indirekt temasa uygun olacak şekilde tasarlanmış ürün serimiz ve hali hazırda pazarda yer almakta. İleriye dönük Ar-Ge çalışmalarımız içerisinde çeşitli üniversitelerin kimya ve matbaacılık bölümleriyle yürüttüğümüz doğal kaynaklardan elde edilmiş gıdaya uygun pigment, yağ ve reçineler ile üretilmiş mürekkep Araştırma-Geliştirme çalışmaları da yapıyoruz.

matbaa&teknik: Dyo Matbaa Mürekkepleri Ar-Ge’sinin özellikle odaklandığı bir baskı alanı var mıdır?

Rukiye Kıter: DYO Matbaa Mürekkepleri olarak veb ofset, tabaka ofset, metal ambalaj sistemleri, likit mürekkepler ve serigrafi sektörlerinde faaliyet göstermekteyiz. Ofset mürekkep serilerimizin lansmanı sonrası serigrafi mürekkepleri için de yeni seri çalışmalarımız olacak. Sonraki aşamada IML ve ofset güvenlik mürekkeplerine odaklanmayı planlıyoruz. DYO Matbaa Mürekkepleri olarak kurulduğumuz günden beri edindiğimiz teknik bilgi, beceri ve tecrübelerimizi ürün kalitemize yansıtabilmek ve iş ortaklarımız ile paylaşmak en büyük gurur kaynağımız. Hedeflerimiz; şirketimiz ve tüm çalışanlarımızın özveri ve gayreti ile bu gururu daha da büyütmek ve tüm iş ortaklarımızla uzun yıllar paylaşmak yönünde olacaktır.

haziran /2015 /June

matbaa & teknik



Aktüel

DSCOOP EMEA 3 – 5 Haziran’da İrlanda’da Yapılacak Bora Akgül: “Tüm katılımcılar, baskı hizmeti sunucuları, ortaklar ve HP’nin dahil olacağı bir işbirliği topluluğunun herkese faydalı olacağına inanıyoruz. Herkes birbirinden bir şey öğrenebilir. Etkinliklerimizdeki enerji, inşa edilen dostluklar ve paylaşılan deneyimler Dscoop’u bir faaliyet, fikir ve yenilik merkezi haline getiriyor.” yecekleri Çözüm Vitrini, tüm katılımcıların beğenisini kazanmaya devam edecek. Eran Friedman: 4 bin m2’de 50 sektörel ortak ve HP ürünleriyle düzenlenecek olan bu senenin Çözüm Vitrini özellikle çok etkileyici olacak. Özellikle de sergilenecek HP Indigo Digital baskı makineleri sayesinde, Dscoop Open, 2015’in en büyük HP grafik sanatları etkinliği olacak.

matbaa&teknik: HP, Dscoop ile büyük başarı elde ettiniz. Sizce bu başarının sırrı nedir?

Bora Akgül: Tüm katılımcılar, baskı hizmeti sunucuları, ortaklar ve HP’nin dahil olacağı bir işbirliği topluluğunun herkese faydalı olacağına inanıyoruz. Herkes birbirinden bir şey öğrenebilir. Etkinliklerimizdeki enerji, inşa edilen dostluklar ve paylaşılan deneyimler Dscoop’u bir faaliyet, fikir ve yenilik merkezi haline getiriyor.

matbaa&teknik: Bu seneki etkinliğin boyutları hakkındaki beklentileriniz nedir? Geçen seneki Dscoop etkinliğine kaç kişi katıldı? İş profilleri nedir? Bora Akgül HP kullanıcılarını bir araya getiren DSCOOP (Digital Solution Cooperative) 3-5 Haziran tarihleri arasında İrlanda, Dublin’de gerçekleştirilecek. İki HP Indigo kullanıcısı Eran Friedman (Ilan Print, İsrail) ve Bora Akgül (Mas Matbaacılık, Türkiye)’e etkinliğe ilişkin görüşlerini sorduk:

matbaa&teknik: Sizce Dscoop’un hedefleri nelerdir?

Bora Akgül: Dscoop’un hedefi, üyelerini bir araya getirerek deneyimlerini, bilgilerini ve fikirlerini paylaşarak başarılarını arttırmalarına yardımcı olmak. Zorlu iş ortamında nasıl başarılı olunur sorusunun cevabını vermek için eğitim, araçlar ve şebekeleşme fırsatları sunuyor. Her sene düzenlenen konferansımızda üyelerimizi bir araya getirerek birbirlerini tanımalarına yardımcı oluyor, kendileriyle ilgili işlerdeki en son gelişmeleri duyuruyor, yeni ufuklar ve yeni arkadaşlıkların oluşmasına vesile oluyor. Eğitim oturumları, şebekeleşme, akşam yemekleri & partiler ve HP ve çözüm ortaklarının en son ürünleri ve yeniliklerini sergile-

52

Eran Friedman: Bu seneki etkinlik, Avrupa, Ortadoğu, ve Afrika’da bugüne kadar gerçekleşen en büyük Dscoop etkinliği olacak. İş sahipleri, satış ve pazarlama müdürleri ve operasyon ekiplerinden oluşan Binden fazla katılımcıyı Dublin’deki Toplantı Merkezine bekliyoruz. Topluluğumuz 2011’den bu yana ciddi bir büyüme kaydetti. Kasım 2012’de Barcelona’da düzenlenen Print United isimli ilk etkinliğe 500 kişi katılmıştı. Daha sonra Kasım 2013’de düzenlenen Roma’daki Print Grand Prix’e 700 kişi geldi. 2014 yazında 300 iş sahibiyle çok özel bir Dscoop Grandmasters Zirvesi düzenledik ve çok özel bir işlik programı gerçekleştirdi.

matbaa&teknik: Dscoop’un HP Indigo kullanıcılarına sağladığı temel faydalar nelerdir?

Bora Akgül: Dscoop, tüm sene boyunca araç ve faydalar sunuyor. Örneğin online forumlarımız üyelerimiz tarafından yürütülüyor ve dünyanın her tarafından üyeler olunca, herhangi bir konuya çözüm bulmak ve üretimi devam ettirmek her zaman kolay oluyor. Şebekeleşme fırsatları mükemmel. Dscoop şebekesinden gelen birçok işbirliği projesi olduğunu görüyoruz. Üyelerimiz, Dscoop

haziran /2015 /June

matbaa & teknik


Blanket ve Merdane Temizleme Hazne Suları

Püskürtme Tozları

İZ A OP ROP İL A L KOL ( İP A )

Eran Friedman baskı dizini sayesinde gezegenin herhangi bir yerine baskı götürebiliyorlar. Eran Friedman: Dscoop ayrıca üyelerine içerik sunarak dijital baskı işlerini pazarlamalarında ve dijital baskılarının güzelliğini ve gücünü müşterilerine göstermelerinde yardımcı oluyor. Örneğin Hikayenizi Anlatın programında, pazarlama ve satış faaliyetleri için 12 haftalık adım-adım bir plan var. Bu sayede planlamadan satış dönüşüm ve takibe kadar her aşamayı güzel bir şekilde gerçekleştirebiliyorsunuz. Ayrıca etkinliklerde şahsen ve online olarak talep üzerine şeklinde gerçekleşen eğitimlerimiz üyelerimize, kendi elemanlarının eğitiminde ve başarılarını arttırmada kullanabilecekleri önemli bilgiler sunuyor.

KALIP ve KİMYASALLARI

O F SET K İ M YA SA L L A R I

UP-100 CTCP POZİTİF KALIP TP-100 CTP TERMAL KALIP

PENTRA HAZIR PİLYAJ OLUKLARI

OFSET PERFORAJ OFSET KONİK OFSET BIÇAK

matbaa&teknik: 2015 etkinliği için planınız nedir? Program ve konuşmacılar hakkında bilgi verebilir misiniz?

Bora Akgül: Dscoop Open, katılımcılarımıza çeşitli deneyimler sunacak. Daha önce bahsi geçen Çözüm Vitrini son derece özel ve ayrıca HP, HP Pagewide ve HP Latex pres gibi teknolojileri sergileyecek. Aralarında Alon Bar-Shany, Mark Stevenson ve Andrew Davis dahil konuşmacılar, katılımcılara yeni fikirler ve ilham sunacak. Ticari baskı, fotoğraf, yayıncılık ve etiket ve ambalaj işlerine yönelik eğitim seansları iş yönetimi, satış ve pazarlama, operasyon yönetimi ve teknoloji & yenilik konularında en son trendler hakkında bilgi verecek. İrlanda’nın popüler mekanı Guinness Storehouse’da gerçekleştirilen klasik Dscoop Dinner & Party de son derece eğlenceli geçecek. En son olarak, Dublin Toplantı Merkezi, bedava wi-fi hizmetinin sunulduğu sofistike bir mekan.

www.efemmatbaamalzemeleri.net

T: (0312) 394 54 66 pbx • F: (0312) 394 54 68 E: mehmet@efemmatbaamalzemeleri.net


Aktüel

Kodak drupa Öncesi ve Esnasında Yeniliklerini Duyuracak Lois Lebegue: Türkiye’deki başarımızın sebebi sadece Kodak’ın iyi teknolojilere ve en iyi ürünlere sahip olması değil bunun yanında çok iyi hizmet sağlayan Dereli ile güçlü bir ortaklık kurmuş olması. Bizce ambalaj, hem ofset çok çok hızlı büyüyen segmentlerden bir tanesi, hem ofset kalıplarda hem de flekso kalıplarda… Dolayısıyla bir seçim yapmamız gerekmiyor çünkü tüm segmentlere yönelik tüm teknolojilere sahip olan bir firmayız.

matbaa&teknik: Süreçsiz kalıp teknolojinize umduğunuz ilgi gösterildi mi? Bu teknolojinin geleceğini nasıl görüyorsunuz?

Lois Lebegue: Evet, Sonora kalıplara umduğumuz ilgi gösterildi. Dünyada Sonora kullanan müşteri sayısı her gün çok hızlı bir şekilde artıyor. Şu anda dünyada 2 bin 200’den fazla Sonora kalıp kullanan müşterimiz var. Bu sayı da artmaya devam ediyor, örneğin Türkiye’de Sonora süreçsiz kalıp kullanıcılarının sayısını geçtiğimiz yıla kıyasla ikiye katlayacağız. Dünyada trendi ise çok süratli, sadece geçtiğimiz yıl Sonora süreçsiz kalıplarını tüm dünyada %200’den daha fazla artırdık. Bu çok büyük bir trend, pazar bu yönde ilerlemek istiyor, pazarın süreçsiz kalıplara çevresel nedenlerle ihtiyacı var. Bu sayede kimyasallar, suyun fazla kullanımı ve fazla enerji tüketimi elimine edilebilecek. Ayrıca pazarın buna daha süratli bir süreç olduğu için de ihtiyacı var. Hatta bu daha güvenli bir süreç çünkü kimyasalları koyduğunuzda hata yapmıyorsunuz. Dolayısıyla bu iş bizim ve Sonora için gerçekten muhteşem bir iş ve çok hızlı büyüyor.

Kodak şirketi Başkan Yardımcısı ve İdari Direktöre Lois Lebegue

Kodak şirketi Başkan Yardımcısı ve İdari Direktöre Lois Lebegue, Baskı öncesi, İş akış ve ticari çözümler kategori İşletme Müdürü Katja Pötzsch ve Kodak’ın Bölge İdari Müdürü Komal Sharma ile Türkiye Temsilcisi Dereli Graphic’in ofisinde bir araya geldik. Kodak’ın genişleme ve yenilikçi teknolojilerini Lois Lebegue’ye sorduk. Kodak’ın bölgeden ve Türkiye’den memnuniyetini dile getiren Lebegue, Kodak’ın drupa öncesinde ve esnasında sunacağı yenilikler olacağını, anlattı:

matbaa&teknik: Kodak’ın baskı öncesi stratejisinden bahseder misiniz? Hangi alanda gelişme bekliyorsunuz, fleksoda mı ofsette mi?

Lois Lebegue: Grafik sektöründe Kodak’ın yerine bakacak olursanız baskı öncesi segmentte en geniş portfolyonun bizde olduğunu görürsünüz. Bu portfolyo, kalıplardan, iş akışlarından, CtP’den ve dijitalin diğer kollarından geliyor. Bu teknolojilere sahibiz, hem de en yükseklerine. Ve bu teknolojilerle birçok segmente hitap ediyoruz. Ofsette; yayımcılığa, ticari baskıya ve bunların çeşitli formlarıyla birlikte ambalaja ve gazete basımına da hitap ediyoruz. Fleksibıl ambalaja yönelik daha çok iş imkanı sunan fleksoda ise hem ofset hem de flekso Kodak için çok önemli. Bu iki işte de güçlü bir konumdayız. Bu segmentlerden bazıları da çok hızlı büyüyor.

54

matbaa&teknik: Kodak için en önemli alan hangisi? Baskı öncesi mi yoksa dijital baskı mı?

Lois Lebegue: İkisi arasında seçim yapmak zor. Dünyadaki pazarlarımızın her segmentinde bir trend görüyoruz. Bu trendler daha fazla tiraj, daha kısa tiraj ya da kimi zaman kendi deyimimle hızlı ciro getiren hızlı tiraj oluyor. Bir baskı firmasına her müşteri daha fazla iş getiriyor, ancak bunlar kısa tirajlı işler oluyor ve işlerin dün teslim edilmesini istiyorlar. Kitapları, gazeteleri, dergileri, ticari baskıyı ve ambalaj baskısını düşünecek olursanız, bu fazla tiraj, kısa tiraj ve hızlı tiraj trendlerinin her yerde olduğunu görürsünüz. Biz de kendi baskıcı müşterilerimizin için otomasyonda daha iyi işler yapıyoruz çünkü işlemeniz gereken daha fazla tirajınız varsa daha verimli çalışmanız gerekir. İnsan gücü çok pahalı, hatayı en aza indirgemelisiniz ve daha hızlı olmalısınız, bu yüzden de süreçlerinizin otomatikleştirilmesine ihtiyaç duyarsınız. Uzun tirajlar için ofset, kısa tirajlar için de dijital kullanırsınız, kısacası ikisine birlikte ihtiyaç oluyor, bunun için hibrit sistemler var, Kodak için ikisi de önem taşıyor. Ayrıca, bastığınız kağıda daha çok katma değer sağlamanız gerekiyor, bu çok rekabetçi bir özellik. Özelleştirmeyle, ofsetin bastığı sayfaya çeşitli özellikler ekleyerek, özel mürekkepler ya özel dokular kullanarak daha fazla katma değer sağlayabilirsiniz ve tüm bunları yapabilmek için de ofset ve dijitali birlikte kullanmalısınız. İşte bu nedenle Kodak için ofsette büyük bir lider olmak önemli ama öte yandan dijitaldeki ihtiyaçlara da yanıt vermemiz gerekiyor, bu yüzden bizde her ikisi de bulunuyor.

haziran /2015 /June

matbaa & teknik


SBL-1050SE

Otomatik Varak Yaldız ve Kesim Makineleri

SBL varak yaldız ve kesim makineleri, ARAS GRUP güvencesiyle Türkiye’de


Aktüel

matbaa&teknik: Sizce dijital baskıda hangi teknoloji popüler ve büyüme potansiyeline sahip? Inkjet mi, toner mi?

Lois Lebegue: Bu daha çok uygulamaya bağlı… Günümüzde inkjetle yapamayıp tonerle yapabileceğiniz şeyler var. Nexpress makinelerimizle altın baskısı ve dokulu mürekkep baskısı yapabiliyoruz, bunlar günümüzde çok popüler ama bunları inkjetle yaparken sorun yaşayabilirisiniz. Bazı belirli uygulamalar ya da çok kısa tirajlar için toner hala tercih edilebilen bir teknoloji. Inkjet çok üretken ama inkjeti 500 adet sayfanın basımı için kullanamazsınız, bunu tonerle çok daha kolay yapabilirsiniz. Inkjet teknolojisi gelişiyor ve gelecekte yayımcılıkta veya ticari baskıda çok daha fazla potansiyeli olacağını görüyoruz. Ya da hibrit bir ofset baskı makinesine inkjet kafaları ekleyerek bir ofset sayfasına değişik içerikler ekleyebilirsiniz. Kodak her ikisini de yapıyor, her ikisinde de çok güçlüyüz. Inkjet sisteminin gazete segmentinde baskı makinelerine eklenen baskı kafalarında büyük bir trend var. Baskı makinelerine inkjet kafası ekleyen birçok gazete var çünkü sadece Kodak’ın makineleri gazete matbaası hızında çalışıyor. Ve gazete reklamlarını yerelleştirmek için değişken veri ekleyebiliyorsunuz. Gazetelerin farklı iller için olan baskıları gibi, en son spor müsabakalarının sonuçları gibi, piyango ve şans oyunları sonuçları gibi verilerin basımında kullanılabiliyor. Bunu sadece inkjet yapabiliyor. Günümüzde hala büyük önem taşıyan toner uygulamaları var. Ancak gelecekte muhtemelen inkjette daha büyük volümde baskı ve kurulum olacak. İkisi arasındaki fark bu… İkisi de önemli çünkü aynı ihtiyaçlara cevap vermiyorlar. Bundan dolayı ikisine sahip olmalısınız.

matbaa&teknik: Kodak’ın bölgesel yatırım planları bulunuyor mu? Türkiye pazarını değerlendirir misiniz?

Dereli Graphic Ortakları Ahmet Uzun ve Kerem Dereli

düşünüyoruz. Dereli ile 10 senedir ortağız. Umuyorum ki Kodak, Dereli ile daha uzun yıllar Türkiye’de olacak.

Lois Lebegue: Kodak’ta her zaman yatırım yapmaya devam ediyoruz. Dünya çapında yatırımlar yapıyoruz ve örnek vermek gerekirse Türkiye’deki güçlü varlığımızı sürdürüyoruz. Öyle inanıyoruz ki birçok ülkede yerel ortaklarla çalışmak, bazı şeyleri kendi kendimize yapmaktan çok daha önemli. Bunun bir ülkede daha hızlı büyümemizi sağladığına inanıyoruz. Yerel ortakların bulundukları pazar ve ülke ile ilgili bilgisi oluyor. Örneğin Dereli, uzun yıllardır bizim yerel ortağımız. Dereli ile yaptığımız bu ortaklık sayesinde kaydettiğimiz ilerlemeden ötürü çok mutluyuz. Sonora süreçsiz kalıpları Türkiye’de tanıtarak yatırım yapıyoruz, çevre duyarlılığına çok önem veriyoruz. Sadece çevreyi korumak değil, yüksek kalite, daha hızlı süreç, baskıcılara tasarruf sağlamak da sağladığımız faydalar arasında. Bu yaptığımız çok büyük bir yatırım. CtPlerimiz kalite ve hacim bakımından dünya lideri… Türkiye’de daha fazla CtP kurulumu yapmak için de yatırımlarımıza devam ediyoruz. Bunun büyüyen bir iş olduğunu

matbaa&teknik: Yatırımlarınız ve potansiyeliniz açısından Türkiye pazarının önemini değerlendirebilir misiniz?

Lois Lebegue: Türkiye pazarında Kodak, büyüyen bir konumda. Aslına bakarsanız hiçbir zaman yeterince mutlu değilim çünkü hiçbir zaman yeterince büyüyemiyoruz fakat Kodak’ın Türkiye pazarındaki konumundan şikayet edemem. Özellikle Türkiye pazarı baskı öncesi ve ambalaj alanlarında büyüyor. Dereli de burada muhteşem işler yapıyor ama Kodak gibi bir firmanın Türkiye pazarında daha fazla potansiyeli olduğuna inanıyorum çünkü bu pazar değişen teknolojiyi reddetmiyor. Bu çok önemli çünkü süreçli kalıptan süreçsiz kalıba geçerken insanları alışkanlıklarını değiştirme konusunda ikna etmeniz gerekiyor. Ve birçok firma fikirlerini ve alışkanlıklarını değiştirmeye çok açık. Aynı şekilde Türkiye’de thermo kalıplarla konvansiyonel kalıpları düşünürseniz, Türkiye, thermo kalıplara uyum sağladı. Tabi ki bu biraz süre aldı ama şimdi baktığınızda çok büyük miktarlarda alınıyor. Kodak’ın da bu değişime katkı sağladığına inanıyorum ama bence bu Türkiye pazarını daha modern bir hale getiriyor. Bölgedeki diğer pazarlarla kıyasladığınızda Türkiye pazarı çok daha modern… Bu da bana umut vaat ediyor, teknolojide lider olduğumuz için ne zaman kalıp, CtP, dijital baskı, ambalaj alanlarında yeni bir teknoloji üretsek ve tanıtsak, Türkiye bu yeni teknolojilere çok çabuk uyum sağlıyor. Bu nedenle Türkiye’de yatırım yapmaya devam ediyoruz. Komal Sharma: Bulunduğumuz konumdan memnunuz, müşterilerimiz de memnun. Kodak’ın yardımıyla yeni teknolojileri uygulamak, hem bizim hem de müşterimiz için iyi. Bundan sadece biz değil, onlar da fayda görüyor.

56

haziran /2015 /June

matbaa & teknik



Aktüel

Dereli Graphic Kodak Satış Müdürü Fehim Yurdal

Katja Pötzsch: Ofset, dijital ve fleksodan hangisinin daha iyi olduğunu sordunuz ancak Türkiye pazarı, sahip oldukları uygulamaya göre hangi çözümün iyi olduğunu belirleyebilen müşterilerin olduğu pazarlara iyi bir örnek. Ofseti olup dijitale yatırım yapmayı düşünen müşteriler gördük, ofset ya da fleksoda esnek ambalaj pazarına girmeyi düşünen müşteriler gördük. Kodak’ın çözüm stratejisi, Türkiye’de çözüm arayan müşterilerinkiyle aynı. Lois Lebegue: Her alanda uzmanlaşma işi çok fazla devam etmeyecek. Birçok firma segmentlerini ve yaptığı işleri çeşitlendirmek zorunda kalacak. Türkiye’de geceleri gazete bastıklarını, gündüzleri de ticari baskı yaptıklarını görüyoruz. Dünyada ticari baskı yapan ama aynı zamanda ambalaja da yönelen birçok firma gördük çünkü bunu uzun vadeli bir yatırım olarak gördüler. Böyle çalışan firmalar için en iyi ortak olabileceğimizi düşünüyorum çünkü pazarda bu kadar geniş teknoloji portfolyosu, destek ve çözüm sunan tek firma biziz. Bir segmentten diğerine, örneğin ofsetten ambalajdan flekso ambalaja, geçen müşterilere pazarda kullanabilecekleri birçok çözüm ve teknoloji sunuyoruz. Bizim için en önemli şey, dünyanın en iyi teknolojilerine ve ürünlerine sahip olabilirsiniz ancak müşterilerinize çözüm ve hizmet sağlamıyorsanız, hiçbir zaman başarılı olamazsınız. Türkiye’deki başarımızın sebebi sadece Kodak’ın iyi teknolojilere ve en iyi ürünlere sahip olması değil bunun yanında çok iyi hizmet sağlayan Dereli ile güçlü bir ortaklık kurmuş olması. Günümüzde pazara fiyat avantajıyla giren birçok marka var ancak iyi bir hizmet sunmuyorlar. Bu da son kullanıcılar için iyi bir yatırım değil. Türkiye artık güvenilir ve yerel bir firma tarafından desteklenen bir markayla ilerlenilmesi gerektiğini anladı. Başarımızın bir nedeni de bu.

58

matbaa&teknik: Çok yakında görebileceğimiz bir Kodak yeniliği var mı?

Lois Lebegue: Bizi izlemeye devam edin. Evet, bir sürü yeni şey yolda… Graphic arts sektöründeki birçok firma drupa’dan bir önceki yıl hiçbir şey yapmıyordu. Bildiğiniz gibi drupa önümüzdeki sene düzenlenecek. Pazardaki bizim gibi birçok firma, drupa’da mümkün olduğunca yeni ürün tanıtımı yapabilmek için drupa’dan önceki sene yeni ürün tanıtımı yapmıyor ve bekliyor. Biz böyle yapmayacağız, bu yıl yeni bir ürün tanıtacağız ayrıca seneye de drupa için yeni ürünlerimiz olacak.

matbaa&teknik: Eklemek istediğiniz herhangi bir şey var mı?

Komal Sharma: Türkiye bizim için her zaman çok önemli bir pazar oldu. Kodak ve Dereli’nin güçlü ortaklığı sayesinde burada son dere başarılıyız. Müşterilerimize çözümler sunuyoruz, müşteriler, Lois’in belirttiği tüm segmentlerdeki tercihlerini bizimle birlikte yapıyorlar. Bu segmentlerin tümünde çok başarılıyız. Hedefimiz de ortaklığımızın gücüyle başarılarımızı ve müşterilerimize desteğimizi sürdürmek. Lois Lebegue: Kodak’taki tüm çalışanları görevi pazardaki ortaklarımızı desteklemektir. Görevimiz, müşterilerimizin büyümesine yardımcı olarak teknoloji ve çözümlerimizle daha çok iş yapmalarını sağlamaktır. 131 ülkeden sorumluyum ve sürekli bu ülkeleri ziyaret ediyorum. İşimiz müşterilerimiz için erişebilirlik olmak… Örnek vermek gerekirse; kartımda direkt cep numaram yazıyor. Kartımı alan herkes beni arayıp bana ulaşabiliyor. Günümüzde bu şekilde iş yapılıyor artık. Biz firmanın her seviyesindeki çalışanların erişilebilir olması gerektiğine inanıyoruz.

haziran /2015 /June

matbaa & teknik



Aktüel

1nci Uluslararası Basım Teknolojileri Sempozyumu 8-10 Ekim’de Yapılacak Candan Cengiz: “Ülkemizde lisans düzeyinde, Basım Teknolojileri alanında eğitim veren ilk ve tek eğitim kurumu olarak, bu sempozyumun düzenlenmesi akademik bir sorumluluk olarak görülmüştür. Bu sempozyum basım ve basılı medya teknolojisinin tüm yönlerini kapsayacak olan ve 2 yılda bir yapılacak olan bir sempozyumdur.” son 6 yıldır öğrenci alamamakta idik. Marmara Üniversitesi, Uygulamalı Bilimler Yüksekokulu, Basım Teknolojisi Bölümü adı altında, 2014 yılında yeniden açıldık ve 2014-2015 öğretim yılında ilk öğrencilerimizi almaya başladık. matbaa&teknik: Bölümünüzün ilk akademik faaliyeti olarak bir sempozyum düzenliyorsunuz. Bu sempozyumun kapsamı ve amacı hak-

kında biraz bilgi verir misiniz?

Marmara Üniversitesi, Uygulamalı Bilimler Yüksekokulu, Basım Teknolojisi Bölümü tarafından düzenlenen 1. Uluslararası Basım Teknolojileri Sempozyumu Düzenleme Kurulu Başkanı Doç. Dr. Candan Cengiz, sempozyuma ilişkin bilgileri dergimizle paylaştı. 8-10 Ekim 2015 tarihinde, Marmara Üniversitesi Sultanahmet Kongre ve Kültür Merkezi’ nde yapılacak olan sempozyum akademik sunumların yanı sıra çağrılı konuşmacıları ile de önemli bir bilgi edinme platformu olacak. Sempozyum Düzenleme Kurulu Doç. Dr. Candan CENGİZ Başkanlığında Doç. Dr. Türkün ŞAHİNBAŞKAN ve Yard. Doç. Dr. Mehmet OĞUZ’dan oluşuyor:

matbaa&teknik: İlk önce okulunuzun yeniden açılmasını kutlarız. Lisans düzeyinde matbaacılık eğitimi vermiş ve veren okullarımız hakkında bilgi verir misiniz?

Candan Cengiz: 1. Uluslararası Basım Teknolojileri Sempozyumu, Marmara Üniversitesi, Uygulamalı Bilimler Yüksekokulu, Basım Teknolojileri Bölümü tarafından, Ekim 2015’te zengin bir tarihe ve eşsiz bir güzelliğe sahip olan, iki kıta üzerinde kurulu ve dünya üzerinde içinden deniz geçen eşsiz güzelliğe sahip şehrimiz, İstanbul’ da yapılacaktır. Ülkemizde lisans düzeyinde, Basım Teknolojileri alanında eğitim veren ilk ve tek eğitim kurumu olarak, bu sempozyumun düzenlenmesi akademik bir sorumluluk olarak görülmüştür. Bu sempozyum basım ve basılı medya teknolojisinin tüm yönlerini kapsayacak olan ve 2 yılda bir yapılacak olan bir sempozyumdur. Basım sektörünün herhangi bir dalında çalışan, akademisyen, tedarikçi, satın almacı veya öğrenci iseniz, kısacası basım sektörünün herhangi bir dalıyla ilgiliyseniz bu sempozyuma katılabilirsiniz. Katılımcılar ister izleyici olarak isterlerse de sözlü/poster sunum yaparak bu sempozyuma katılabilirler.

matbaa&teknik: Bu sempozyumda daha çok hangi konular ele alınacak? Candan Cengiz: Basım teknolojileri konusu gerek bilimsel gerek endüstriyel alanda sürekli yenileşme gösterdiği gibi, diğer sanayi dallarının da gelişmesi basım endüstrisinin farklı alanlara yönlenerek genişlemesine ve gelişmesine yol açmaktadır. 1. Uluslararası Basım Teknolojileri Sempozyumunda basım ve medya endüstrisinin 21. yy. da nereye ve nasıl yol aldığı belirlenmeğe çalışılacaktır. Baskı ve basım terimi önceden çok klasik bir şekilde “görüntünün kağıt üzerine aktarılması” olarak algılanmaktaydı. Fakat günümüzdeki teknolojik

Candan Cengiz: Teşekkür ederiz. Türkiye’de lisans düzeyindeki matbaacılık eğitimi 1976’da İstanbul Yüksek Teknik Öğretmen Okulu’nda başlamış olup, 1982’den itibaren de Marmara Üniversitesi çatısı altında Teknik Eğitim Fakültesi, Matbaa Eğitimi Bölümü olarak devam etmekteydi. Fakat sonra Teknik Eğitim Fakültelerinin kapanması ile

60

haziran /2015 /June

matbaa & teknik



Aktüel

Candan Cengiz: 1. Uluslararası Basım Teknolojileri Sempozyumu, 8-10 Ekim 2015 tarihinde, Marmara Üniversitesi Sultanahmet Kongre ve Kültür Merkezi’ nde yapılacak. Sempozyumun ilk iki günü sabah ve öğleden sonra iki oturum, son günü sabah iki oturum olarak düşünülmüştür. Öğleden sonra yurt dışından ve şehir dışından gelen delegelerimiz için İstanbul’un tarihi yarımadasını gezmeleri için bir zaman ayrılmıştır ve akşam da Gala Yemeğimizle sempozyumumuzu sonlandırmayı amaçlamaktayız.

gelişmeler ile görüntü aktarma ve baskı altı malzeme çeşitliliğinde ciddi değişimler gözlenmektedir. Bu yüzden günümüzde hem kağıt hem de diğer baskı yüzeylerinin üzerine, yüzey kaplaması, çok katmanlı yüzey çalışmaları gibi etkin ve endüstriyel ölçekte teknolojiler, gelişmeler ve yöntemler hem araştırmacıların hem de sektörün dikkatini çekmektedir. Yukarıdaki nedenlerden dolayı yeni teknolojilere adapte olma ve odaklanma zorunluluğu ortaya çıkmıştır. Son yıllarda sürdürülebilir teknolojiler ve çevreye duyarlı ürünlerin geliştirilmesi büyük önem kazanmıştır. Basım teknolojilerinde kullanılan hibrid sistemler, ekolojik ve e-mürekkepler, çevreye duyarlı baskı altı malzemeleri, baskılı elektronik materyaller, dijital baskı yöntemleri, basılı ambalaj ve etiket teknolojileri, değişken baskılar bu gelişmelere bağlı olarak meydana çıkmış yeni ürün ve yaklaşımlara örnektir.

matbaa&teknik: Bu sempozyumda bildiri/ poster sunumların hazırlanması için gerekli konu başlıkları nelerdir? Candan Cengiz: Ambalaj Basımı ve Teknolojileri, Araştırma ve Geliştirme, Basım Teknolojilerinde Uygulanan Testler, Baskı Altı Malzemeleri ve Metalik ve Plastik Filmler, Baskı Öncesi Hazırlık Sistemleri – Yazılımlar, Baskı Sistemleri, Baskı Sonrası Sistemler, Çevre Koruma, Sürdürebilirlik ve Geri Dönüşüm, Dış Ticaret, Diğer Ana ve Yardımcı Hammadde-Malzemeler (Kalıp, Kesim Kalıpları, Merdane, Kauçuk, Tutkallama ve Yapıştırma Hammaddeleri, Etiket Hammaddeleri, Metalik ve Plastik Filmler, vb.), Dijital Baskı, E-Yayıncılık, Finans ve Sorunları (Teşvik, Leasing, Franchising, Banka Kredileri, Kur Farkları), Girişimcilik ve Yenilikçilik, Grafik Tasarım ve Uygulamaları, İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği, İthalat, İhracat ve Sorunları, Kağıt – Karton, Mürekkep ve Laklar, Kalite Kontrol Sistemleri ve Standartları, Karlılık Arttırma, Makina-Malzeme Üreticileri, Tedarikçileri ve Sorunları, Matbaa İşletmeciliği, Matbaa Müşteri İlişkileri, Matbaa Kimyasalları, Matbaacılık Eğitimi, Matbaacılıkta Ulusal ve Uluslararası Mevzuat, Etik ve Kanunlar, Fikri Mülkiyet Hakları, Mesleki Yazılımlar (Maliyet Yazılımları, Üretim Takip Yazılımları), Özel Üretim Yöntemleri (Etiket, Lenticular, Metal Baskı, Tekstil ürünleri, Bardak, Ajanda, Flok, Promosyon Ürünleri vb.) Renk Yönetim Sistemi, Ürün ve Üretim Maliyetleri, Yeni Teknolojiler (Nano teknolojiler, RFID, Basılı Elektronikler, Hibrid vb…), Yüzey İşleme ve Kaplama Teknikleri gibi konularda bildiri hazırlanması ile aslında basım sektörünün oldukça geniş bir alanına yayılmış konularla kapsamlı bir sempozyum olacağı inancındayız.

matbaa&teknik: Sempozyum programı ve hangi tarihler arasında yapılacağı hakkında biraz bilgi verir misiniz? 62

matbaa&teknik: Sempozyum gala yemeği hakkında bilgi verir misiniz? Candan Cengiz: Az önce söylediğim gibi sempozyumun son gecesi tarihi yarımada içinde “Legacy Ottoman Otel’de” eşsiz boğaz manzarası eşliğinde hem sempozyumun değerlendirmesini yapmak, hem yurtdışından gelen çağrılı konuşmacılarımız ve delegelerimizle ilişkilerimizi arttırmak hem de sektörle okulun buluşmasını sağlamak için sempozyum sonrası güzel bir etkinlik olacağı kanaatindeyiz. Bu arada basım sektörünün duayenlerinden olan merhum Mustafa Aslıer için de bir onur ödülü ve anma programı hazırlayacağız. Bunun içinde gerekli görüşmeleri yapmaktayız.

matbaa&teknik: Çağrılı konuşmacılar kimler ve sunumları hangi konularda olacak peki? Candan Cengiz: Bunlardan ilki Sayın Dr. Paul Albert Deimel. Alman Basım ve Medya Endüstrileri Birliği (bvdm) CEO’ su. Sunum başlığı: “Almanya’da Basım Endüstrisi- pazardaki önemli değişimler - drupa 2016’ya bakış” İkinci çağrılı konuşmacımız, Sayın Prof. Dr. Eng. Gunter Hübner. Uygulamalı Bilimler Üniversitesi, Stuttgart Medya Üniversitesi. Sunum başlığı: “Baskı sistemleri ile üretilen pil örneği üzerinden basılı elektroniklerin geleceği” Üçüncü çağrılı konuşmacımız ise Türkiye’den… Sayın. Roza ALTIN. Ambalaj Geliştirme Direktörü, Yıldız Holding. Sunum başlığı: “Ambalaj Satın Almada Tedarikçilerden Beklentiler” Ama bir yurtiçi ve yurtdışı bir kaç kişi ile görüşmelerimiz sürmekte inşallah onları da sizlere daha sonra duyururuz.

matbaa&teknik: Bu sempozyumda destekçileriniz kimlerdir? Candan Cengiz: Bu sempozyum ile eğitim kuruluşları, basım sektörü, destek veren diğer sanayi dalları, kullanıcılar, konuyla ilgili yetkin kamu kuruluşlarının ve sektörel sivil toplum kuruluşlarının çoğu destekçimizdir. Sempozyum sürecince destekleriyle güzel bir etkinlik ortamı oluşturmak ve sektörel–akademik ilişkilerin güçlendirilmesi için, bir araya gelerek yeniliklerin tartışacağı, paylaşacağı, sorunlara çözüm üretilmeye çalışılacağı seçkin bir platform ve yeni ortak projelerin ve yeni birlikteliklerin oluşturulması hedeflenmektedir. Destekçilerimiz; IMOGA İstanbul Grafik Sanatlar Müzesi, İstanbul Bilişim Derneği, Matbaa Haber Magazin, KASAD, SEYAD,ESD, Hürriyet Kampüs Dergisi, AMD, SKSV, TMMOB Kimya Mühendisleri Odası, BASMEN, ARED, Matbaa Teknik Dergisi, BASEV, OMÜD, Basım Dünyası Dergisi, ÇEVKO, İstanbul Sanayi Odası 16. Grup Meclis Başkanlığı, İSMEK, ASD, İMMDD, GMK, Seka Kağıt Müzesi, Yalova Kağıt Müzesi... Tabi ki siz değerli basın sektörü ile de bu sempozyumun akademik ve sektörel anlamda daha faydalı olacağı inancındayız.

haziran /2015 /June

matbaa & teknik



Aktüel

basılı medya ile dijial medyanın birleşmesi için güzel bir örnek oluşturacaktır.

matbaa&teknik: Sempozyumunuza katılım ücretlimi ve nasıl katılım sağlanacak? Candan Cengiz: Sempozyumumuz ilk olarak yapıldığı için katılım ücreti almıyoruz. Tamamen sponsorlarla düzenlenecek bir organizasyon olacak. Yalnız katılımımız dışardan gelecek katılımcı sayısı olarak 120 kişi ile sınırlıdır ve ücretsiz olan kayıtlarımıza şimdiden yoğun talep olmaya başladı bile... İster dinleyici ister bildiri/poster sunum olarak katılmak için www.printistanbul.org sitemizden katılımcı menüsünden kayıt formunu doldurmaları gerekmektedir. Bu kayıt formları bizim için “asıl katılımcı” olarak sayılacaktır.

matbaa&teknik: Sempozyumunuza bildiri göndermek isteyenler ne yapmalı?

matbaa&teknik: Peki bir de sempozyumun sponsor tarafı var. Sponsorlarınız kimler? Candan Cengiz: Evet, sempozyumun en can alıcı noktasını oluşturan soruyu sordunuz. Sempozyumumuzun baştan beri bilimsel tarafının yanında sektörle buluşacak bir platform oluşturması açısından, sempozyumu daha aktif ve etkin hale nasıl getirebiliriz? sorularıyla çalışmalarımıza başladık. Yurtdışından çağrılı konuşmacıların gelmesi, simultane tercümanların ayarlanması, çağrılı konuşmacıların konaklamaları ve gala yemeği gibi maliyeti oldukça yükselten etkinlikleri de katmak istedik. Bu amaçla yolumuza ilk olarak Teknik Basım’ la başladık. Etkinliğimize “ana sponsor” olan; bizi dinleyip, heyecanımıza ve yapmak istediklerimize inanarak bizimle bu yolda yürümek için en başından beri en büyük destekçimiz olduğu içinde kendisine bir kez daha teşekkür ederiz. Bunun dışında, her zaman okulumuza desteğini esirgemeyen Odak Kimya ve İntermat “etkinlik sponsorlarımız” olarak, Acar Group ve Xerox “basılı malzeme sponsorları”, XL Print House “toplantı görseli sponsoru” olarak bize desteklerini vermeye devam etmektedirler. Hepsine sonsuz minnet ve şükranlarımızı buradan da sunmak isteriz. Tabi bu sponsorluklarla çıktığımız bu yolda çok fazla yol kat ettik ama biraz bütçe açığımız var. Onu da halledebilirsek çok daha mutlu olacağız.

matbaa&teknik: Sempozyumun işleyişi ile ilgili biraz detaylı bilgi alabilir miyiz?

Candan Cengiz: Sempozyumumuza bildiri/poster sunumla katılmaları için çeşitli kuruluşlara- okullara, akademisyenlere, basım sanayi kuruluşlarına, sektörel sivil toplum kuruluşlarına, matbaacılar odasına- zaten maillerle bildiriyoruz. Ancak yine buradan da bildirelim. Sempozyumumuza ait olan www.printistanbul.org web sitemizden katılımcı menüsünden bildiri özeti gönderme kurallarına bağlı kalarak, sekreterya.printistanbul@marmara.edu.tr bildiri özetlerini adresine yollamaları yeterli olacaktır.

matbaa&teknik: Peki son olarak söylemek istediğiniz bir şeyler var mı? Candan Cengiz: 1. Uluslararası Basım Teknolojileri Sempozyumu ile birlikte aslında yeniden açılan okulumuzun bir nevi sektörle yeniden buluşması da sağlanmış olacaktır. Yıllardır sektöre nitelikli iş gücü ile destek veren ve aynı şekilde de sektörden destek alan matbaa öğretmenliği bölümümüz, Basım Teknolojileri Bölümü olarak değişen yeni adı ile çok daha iyi projelere ve çok daha faydalı sektörel ilişkilere, hem akademik yönden hem de sosyal açıdan yenilenmesi için güzel bir başlangıç olmasını diliyorum. Bütün değerli akademisyen arkadaşlarımızı ve sektördeki AR-GE hizmeti veren meslektaşlarımızı bildirileriyle, sektördeki meslektaşlarımızı da katılımlarıyla aramızda görmekten son derece mutluluk duyacağız.

Candan Cengiz: Sempozyum Marmara Üniversitesinin Sultanahmet’teki kongre ve Kültür Merkezinde yapılacak. Bu bina tarihi dokusuyla muhteşem bir bina. Binada 2 kat üzerinden sempozyumumuzun işleyişi sağlanacaktır. Üst katta bulunan Nihat Sayar Kongre Salonu’nda bildirilerin sunumu gerçekleşecek ve antrede sosyal medya ve hatıra için resim çektirilecek bir alan olacak. Alt kat ise tamamen yiyecek-içecek ve ana sponsor, etkinlik sponsorlarına ayrılmış olan alanlardan oluşacaktır. Bu arada en önemli olayımız etkinlik sponsorlarımızdan sayabileceğimiz Modern Yazılım ile yapacağımız sosyal medya üzerinden hashtag’ lerle sempozyumu paylaşmak ve sempozyum alanında kurulacak olan, “Social Media, Social Box ve Social Wall” ile basım sektöründe cross-media dediğimiz dijital medya ile basılı medyayı bir arada kullanabileceğimiz bir etkinliği gerçekleştirmek olacak. Bu ayrıca sempozyum için hem yenilikçi hem de basım endüstrisinde ki

64

haziran /2015 /June

matbaa & teknik



Aktüel

ESKO World 2015 İstanbul’da Başladı ESKO şirketinin her yıl tekrarladığı, baskı ve baskı öncesi uzmanları ile bir araya geldiği Esko World’ün 2015 serisi İstanbul’dan başladı. Esko World bu yıl, İstanbul dışında Barselona, Brüksel, Prag ve Scottsdale şehirlerinde yapılacak. Baskıcı neler yapmalı?

Mustafa Salur 28 – 29 Mayıs tarihleri arasında İstanbul Polat Reneissance Oteli’nde gerçekleşen etkinliğin ilk gününde ESKO yöneticileri, ürün servis ve pazar odaklı sunumlar gerçekleştirdi. İkinci gün uzmanların katıldığı iş oturumları ile tamamlandı. ESKO’daki gelişmeleri sizlere aktarabilmek için etkinliğin ilk gününde size aşağıda aktaracağımız notları tuttuk:

Danaher çatısı altında gelişen teknolojiler Toplantı ESKO Türkiye Müdürü Mustafa Salur’un açılış konuşması ile başladı. Salur, toplantı boyunca ziyaretçilerin sorularını cevaplamakta ve gerekli bilgilerin açıklanmasında şirket yöneticilerine yardımcı oldu. Toplantıda konuşan ESKO Başkanı Udo Panenka, şirketin yapısı hakkında az bilinen şu bilgileri paylaştı: “Bir teknoloji şirketi olan Danaher, ESKO, Pantone, X-Rite ve Videojet şirketlerini satın alarak bir çatı altında topladı. Danaher bir sermaye gurubu değil, tam tersi bir teknoloji geliştirme şirketi. 2014 yılında beş kategori altında topladığı işlerinde toplam 19.9 milyar dolar gelir elde eden gurup, satın aldığı şirketlerin teknolojik gelişmelerini hedefliyor.”

Gelişen talepler ve cevaplar Dünyadaki her 10 ambalajın 9’unun üretiminde ESKO çözümlerini kullanıldığı söyleyen Panenka, pazarda olma şartlarını dört ana başlık altında topladı. Tüketici dinamiklerinin değişmesi, Marka sahiplerinin buna cevapları, Tedarik zincirinin adaptasyonu ve teknolojinin imkanları. Değişen tüketici dinamiklerini tüketicilerin daha bireysel talepleri olması, daha zoraki bir yaşam biçimi, hane halkı demografilerindeki değişimler, kalite bilinci, elektronik alışveriş ve yeşil dükkanlar olarak sıralayan Panenka’ya göre marka sahipleri bu taleplere kişiselleştirilmiş ambalajlar, e-ticaret, tedarik zinciri yeterliliği, atık ve maliyette azalma, mevzuata riayet etme, grafik çalışmalarının benimsenmesi ile karşılık veriyor. Tedarik zinciri ise daha fazla farklı ambalaj varyasyonları, daha kısa tirajlar, üretim süreç standardizasyonu ve dijital baskı adaptasyonuna yönelirken teknoloji web ve mobil cihazlar, kısa tiraj ve maliyetleri destekleyen dijital baskı ve ambalaj yönetim sistemi ile gelişmeleri değerlendiriyor.

66

Panenka’ya göre ambalaj baskı, tabela ve display alanındaki değişimler üç ana başlığı gösteriyor. Daha az baskı, daha fazla rekabet ve daha fazla esneklik. Bu çerçevede ticari matbaalar ambalaj ve tabela ile display’e kayıyorlar. Baskıcılar arasında stratejik işbirlikleri artıyor. Birleşmeler ve satın almalar artıyor. Fiyatlar baskı altında ve marjlar azalıyor. Kısa tirajlar, daha fazla kişiselleştirme, değişken data içerikleri ve artı değer eklenmiş stoklar, gelişen talepler. Kalite hatalarına karşı sıfır tolerans ve daha az bilgili ve kaliteli sadece fiyata odaklanmış baskı satın alıcılar diğer konular. Tüm bunlara karşı baskıcılar daha efektif pazarlama ve satışa odaklanmalılar. Spesifik ve dikey endüstrilere üretim maliyetlerini düşürmeye odaklandıkları gibi yeni baskı uygulamaları ve mass üretime yönelmek zorundalar. Panenka’nın ardından söz alan AIPIA (Active&Intelligent Packaging Industrie Association) Birliğinden Eef De Ferrante, teknolojinin ambalajı nasıl değiştirebileceğini eğlenceli bir sunumla anlattı. Ferrante’nin ardından HP EMEA Oluklu Ambalaj Pazarlama Müdürü Luis Christophe, dijital baskının avantajlarına değinen bir sunum yaptı. Toplantının ilk gününde son sunumu ESKO Global Servislerden Sorumlu Başkan Yardımcısı Igor Vandromme tarafından yapıldı. Vandromme’nin konusu ESKO servisleri idi. ESKO Global servis takımının 450’den fazla ortaktan meydana geldiğini destek merkezleri, kuvvetli dağıtıcı ağı ve müşteri yakınlığı oluşturduğunu anlatan Vandromme, 2015 yılı servis önceliğinin müşteri deneyimini geliştirme üzerine kurulduğunu anlattı. Bununla ilgili olarak geliştirilen online servis hizmetini anlatan Vandromme, dört servis temasının müşteri tecrübelerini süreceğini, söyledi: Teknoloji, Öğrenme, Değer ve Yenilikçilik ile 360 derecelik bir müşteri sözleşmesi gerçekleştirilecek. Bir ESKO ID ile tüm servis alanlarına iletişim sağlayabilecek olan ESKO kullanıcıları 2016’nın ikinci çeyreğinde tamamlanacak bu proje ile her türlü desteği kolayca alabilecekler. İlk gün katılımcıların soruları ve akşam yemeği ile tamamlanan birinci gün programı ESKO’nun ve pazarın ESKO kullanıcıları tarafından daha çok anlaşılabilmesi için uygun bir ortam sağladı.

Udo Panenka

haziran /2015 /June

Igor Vandomme matbaa & teknik



Aktüel

Mesleğinle Geleceğe Bir Adım Önde Ege Basım 2007 yılında başladığı mesleki öğretimdeki öğrencilerin MEGEP projesi kapsamındaki modüler kitaplarının ücretsiz sağlanması projesi ile 450 binden fazla öğrenciye ulaştı.

Damla Güven

Ramazan Güven

Şirket bu konuya ilişkin bilgileri ve gelişmeleri anlattığı bir toplantıda Milli Eğitim Bakanlığı yetkilileri ile bugüne kadar projeye sponsor olmuş şirketleri bir araya getirdi. Mayıs’ın son günlerinde İstanbul’da gerçekleştirilen toplantıya Milli Eğitim tarafından Zeytinburnu Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Müdürü İsmail Tutal, İstanbul İl Milli Eğitim Meslekti ve Teknik Eğitimden sorumlu Müdür Yardımcısı Serkan Gür, İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Dr. Muammer Yıldız katıldılar.

Teknik Eğitimden Sorumlu Müdür Yardımcısı Serkan Gür, Mesleki ve Teknik Eğitimi şaha kaldıracak bir proje hazırladıklarını, söyledi. Bu proje okul ile sanayi entegre edeceklerini, söyleyen Gür, Ege Basım’ın yürüttüğü çalışmanın da bu projeye katkı yaptığını, anlattı. İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Dr. Muammer Yıldız ise “Mesleki Eğitimin önemini hazirun benden daha iyi bilir” diyerek söze başladı. “Burada olmamın sebebi ise bu güzel projenin arkasındaki görünmeyen elleri görmek” diyen Yıldız, Mesleki Eğitim’in MEGEP ile modüler bir sisteme kavuştuğunu, bu projeyi hazırlayan Talim Terbiye Terbiye Kurulunda da yer aldığını anlattı. “Bu ülkede Mesleki Eğitime sahip çıkan yürekli insanların varlığının çok önemli olduğunu” belirten Yıldız konuşmasını “Çok iyi bir girişimci ve basiretli bir tacir” olarak nitelendirdiği Ramazan Güven ve projeye destek olan sponsorlara teşekkür ederek tamamladı.

Yeni ve etkili bir mecra Toplantının açılışını Ege Basım şirketinden projenin de sorumluluğunu yürüten Damla Güven yaptı. “Öğrenciler, tüm mesleki alanlarda fiili olarak iş yapan sektörel ürünleri kullanan ve tüketicinin tercihlerine yön veren meslek adamı adaylarıdır. Projemizin amacı, kısa zaman içersinde iş hayatında yer alacak olan meslek lisesi öğrencilerine sponsor desteği ile ücretsiz meslek dersi kitaplarının teminidir” diyen Güven’in bugüne kadar gerçekleşen çalışmalara ilişkin verdiği bilgiler şöyle:

450 bin öğrenciye ulaşıldı “MEGEP Projesinde geliştirilen 52 farklı alan 204 dalda modül ders kitapları kullanılıyor. Bu sebeple bu projede yer almak sponsorlar için yeni ve etkili bir mecra olarak diğer yöntemlere göre çok daha uzun süreli bir tanıtım aracı olabilir. Bu proje ile 2014 yılında Askaynak sponsorluğunda 39 bin 949, Gedik Holding sponsorluğunda 21 bin 249, UPM sponsorluğu ile 3 bin 650, Doğal Jeotermal sponsorluğu ile bin 143, Efesan sponsorluğu ile bin 94 ve matkim sponsorluğu ile 277 öğrenciye ücretsiz kitap dağıtımı sağlandı. Bugüne kadar sponsor olan diğer şirketler ise Gedik Meslek Yüksek Okulu, 3 Öğün, Yıldız Gaz, Karbosan, TEMSA, Mutlu Akü, Singer ve Henkel. 2007 yılından bu yana bu proje kapsamında ulaşılan öğrenci sayısı ise 450 bin” Damla Güven’in ardından kürsüye gelen Ege Basım Yönetim Kurulu Başkanı Ramazan Güven ise kısa teşekkür konuşmasının ardından “Bir tek öğrenciye bile ücretsiz kitap ulaşması benim için büyük bir mutluluktur”, dedi.

“Çok iyi bir girişimci, basiretli bir tacir” Toplantıda bir konuşma yapan İstanbul İl Milli Eğitim Mesleki ve

68

Toplantı sponsorlara Ramazan Güven ve Dr. Muammer Yıldız’ın plaket vermesi ile sona erdi.

haziran /2015 /June

matbaa & teknik



Aktüel

12. Etiket Bayramı Kutlandı Etiket Sanayicileri Derneği’nin 16. Kuruluş Yıldönümünü de kutladığı “12. Etiket Bayramı ” 8 Mayıs’ta Holiday Inn İstanbul Airport Otel’de gerçekleştirildi.

Erdal Bahçıvan Jakop Landberg Etiket Sanayicileri Derneği (ESD) tarafından 12. Kez düzenlenen Etiket Bayramı seminer ve ödül töreni yapıldı. Yurtiçi ve yurtdışından çok sayıda davetlinin katıldığı etkinlikler etiket sektörünün global ve milli açıdan tüm bilgilerinin paylaşıldığı önemli günlerden biri olmaya devam ediyor. Hava muhalefeti nedeniyle bir miktar geç başlayan etkinliğin seminer kısmında ESD Başkanı Aydın Okay, FINAT Pazarlama Komitesi Başkanı Jakop Landberg ve ISO Başkanı Erdal Bahçıvan’ın konuşmaları ile açıldı.

Aydın Okay olduğuna dikkat çeken Okay, Türkiye etiket pazarının da Avrupa rakamları baz alınarak 4 kat daha büyüme ihtimali olduğunun altını çizdi. Okay’ın verdiği bilgilere göre Türkiye’de üretilen etiketlerin %10 direkt olarak %15’i ise ürün üzerinde dolaylı olarak ihraç ediliyor. Okay’ın etiket sektörüne ilişkin diğer değerlendirmelerinden aldığımız notlar ise şöyle:

Sektörün ana başlıkları

2015 Dünya ve Türkiye Ekonomisi, Sektörel Teşvikler ve Yatırımlar Oturumu Avukat Ümit Tuncer Ersoy moderatörlüğünde HSBC Bankası Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Sönmez ve Prof. Dr. Atilla Bağrıaçık’ın katılımları ile yapıldı. Ataman Özbay ve Mustafa Denizli’nin sohbet konuşmaları ve Atıklar ve Çevre Oturumu seminer programının diğer başlıkları, oldu. ASD Genel Sekreteri Aslıhan Arıkan moderatörlüğünde yapılan Atıklar ve Çevre Oturumuna Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Uzmanı Oğuzhan Akınç, UPM Raflatac Başkan Yardımcısı ve Paydaş İlişkileri Yöneticisi Robert Taylor ve FASSON Global Sürdürülebilirlik Direktörü Xander vad der Vlies katıldılar.

“Etiket sektörümüzün makine parkında bir atıl kapasite bulunuyor. Bunun en önemli sebebinin matbaacıların etiketçi, etiketçilerin ambalajcı ya da her birinin bir diğeri olma çabaları. Geniş en baskı makineleri ve hızlı makineler popülaritesini artırıyor. Atıl kapasite ise yatırımların yüksek kapasite imkanı sonucunda oluşuyor. Türkiye etiket sektörü baskı kalitesi açısında çok hızlı bir büyüme kaydediyor. Uluslar arası etiket yarışmalarına bakıldığında ödül alanların %20 ’sinin Türk şirketi olduğu görülüyor. Okay’a göre sektörün en önemli sorunu ise kaliteli personel. Halen alaylı mektepli dengesi ve oryantasyonu başarılamadı. Şirketlerin pazarlama sorumluları ise okuldan yetişmeli.”

ESD 16 ncı Kuruluş Yılını Kutluyor

Türkiye en çok büyüme gösteren ülke

1998 yılında kurulan ESD adına konuşan Dernek Başkanı Aydın Okay, kuruşlularının 16 ncı yılı dolayısıyla bugüne değin emeği geçen herkese teşekkür ederek başladığı konuşmasında dernek ile ilgili olarak şu bilgileri aktardı: “ Derneğimizin bugün itibariyle 115 üyesi bulunmaktadır. Bu üyelerin 67’si converter diğerleri ise tedarikçilerdir. Türkiye’deki converterların %65’i derneğimiz üyesidir. Dernek olarak kalan 535’i de bünyemize katmaya çalışıyoruz. Tedarikçilerimizin ise %90’ı ESD üyesi. Üyelerin ağırlık alanı fleksodur.”

Okay’ın ardından söz alan FINAT Pazarlama Komitesi Başkanı Jakop Landberg ise FINAT hakkında bazı bilgiler paylaştı. Avrupa’daki etiket talebine ilişkin bilgiler paylaşan Landberg 1996 – 2014 arasında olu-

Türkiye’de etiketin gelişimi Türkiye pazarında etiket tüketiminin gelişimine ilişkin bilgiler de veren Okay, 2002 yılında kişi başı etiket üretiminin yarım metrekare iken bu rakamın 2010’da 2,5 ve 2014’de 4 metrekareye ulaştığını, söyledi. Avrupa’da kişi başı tüketimin 15-17 metrekare civarında

70

haziran /2015 /June

matbaa & teknik



Aktüel

Baskı yarışması sonuçları Flekso baskı alanında Tukaş Mayonesa etiketi ile AFLEX/ Ağasoy birinci Tat Ketçap Ön Etiketi ile DGS ve Palmolive Men Taig etiketi ile SPS mansiyon Letterpress baskı alanında Hugva Make Up Remover Cleansıng Wet Towels ile Çiftsan birinci Serigrafi baskı alanında Thia Red Dry Merlot Çiftsan birinci Kombine baskı alanında Koska Şeker İlavesiz Çilek Reçeli 290 GR etiketi ile Çiftsan birinci Balparmak etiketi ile Canpaş mansiyon Ofset baskı alanında Bingo Soft Konsantre 1000Ml Blue Magic İhracat Etiketi ile Doğa Barkod mansiyon Yapışkansız rotogravür baskı alanında Bingo Soft Kuzumun Kokusu etiketi ile Dekopak birinci, Mey Alkol Leona Merlot 75 Cl B.S etiketi ve Sırma Zeugma 2015 330 Ml B.S etiketi ile Etimag iki adet mansiyon ödülleri aldılar.

Tasarım yarışması sonuçları şan rakamları paylaşırken Avrupa’nın etiket tüketimi 2014 rakamının 6,36 milyar metrekare olduğunu, anlattı. Türkiye’nin ençok büyüme gösteren altı ülke içinde en çok büyüyen ülke olduğunu söyleyen Landberg’e içecek ve kişisel bakım etiketleri en fazla büyüyen alan. Metot olarak göre en fazla büyüme esnek ambalajda. Booklet ve çoklu yaprak etiketler ise en çok büyüyen ikinci metot. Dijital baskı yöntemlerine de kısaca değinen Landberg toner bazlı dijital baskı makinelerinin 536, inkjet bazlı makinelerin %55 pazar payına sahipken diğer dijital baskı yöntemlerinin %9 civarında olduğunu söyledi. FINAT 11-13 Haziran tarihleri arasında Amsterdam’da FINAT Label Forum 2015’i gerçekleştirecek. Landberg konuşmasını herkesi bu önemli foruma davet ederek bitirdi.

Liseler ve üniversiteler arası tasarım yarışmalarının birincileri ise İbrahim Müteferrika Meslek ve Teknik Anadolu Lisesi’nden Uğur Koray, Zeytinburnu İTO Meslek ve Teknik Anadolu Lisesi’nden Ümit Yavuz, Oktay Duran Meslek ve Teknik Anadolu Lisesi’nden Murat Aydemir, 19 Mayıs Üniversitesi SMYO’undan Fatih Zenginal, Aydın Üniversitesinden Aykut Üder, 9 Eylül Üniversitesi Buca Eğitim Fakültesi’nden Ayşe Tuğçe Özçelik, Ege Üniversitesi’nden Yağmur Derli, AKTO’dan ise Leonidas Koutsinos, oldular. Tasarım yarışmasından mansiyonlar ise Özge Şahin, Özge Büşra Özgen, Ertuğrul Caner, Miray Göze , Elif Aksüt, Oğuzhan Çiçekci, Hakan Delibaş, İdris Can Demircan, Betül Boz, Ahmet Çukuryurt, Mehmet Övünç Cartı, Eda Bütün, Yarkın Güloğlu, Dilara Suna, Ramazan Barış Sarı, Stefanos Makris, Michael Gourlemakis arasında paylaşıldı.

Sanayi toplumu olmalıyız Etiket Bayramı Onur Konuğu olan Erdal Bahçıvan, Okay’ın sunumunda çizdiği pozitif tablodan etkilendiğini söyleyerek konuşmasına başladı. Kişi başı ½ metrakareden 4 metrekare tüketime yükselmenin çok büyük bir rakam olduğunu söyleyen Bahçıvan, ISO’ya 40 üzerinde etiket üreticisinin kayıtlı olduğunu, belirtti. Bahçıvan’ın konuşmasından aldığımız notlar ise şöyle: “ISO’nun birinci önceliği üretim sanayinin artırılmasını teşvik etmek. GSMH içinde 2000’li yılların başında 524-25 olan üretim payının %15’e gerilemiş olması sanayi toplumu olabilme noktasında en net rakam. Tüketimden itibar ve statü kazanan bir toplum olmaya yönelme görülüyor. Özellikle gençlerin dünyayı ve teknolojiyi takip etmeleri çok güzel ancak, gençler bunu üretime ne kadar aktarabileceklerini, düşünmeliler. Türkiye’nin yeni yol haritasının ve dönüşümünün sanayi yönünde olması konusunda bir mutakabat var. Teşhiş doğru, ilaç doğru tedavi de ancak bu mutabakatla yapılabilir.”

Ödüller dağıtıldı 12 nci Etiket Bayramını çok sayıda tedarikçi destekledi. Bu tedarikçiler arasında Aras Gurup, Avery Dennison, Bel Computer, Epaş Kağıt, Esko Türkiye, Flint Türkiye, Genpak, Heidelberg –Gallus Türkiye, İmex Group, Lino Sistem, Naim Yavuz Danışmanlık, Netsel Grafik, Özkardeşler, Tempo Makine, UPM Raflatac bulunuyordu. Ödül töreni ile sonlanan günün sonunda ödül alan matbaacılar ise şöyle:

72

haziran /2015 /June

matbaa & teknik



Aktüel

BEL Computer Türkiye Pazarına Isınıyor Konstantinos Spyropoulos: “Yunan baskı pazarının karakteristik özellikleri, Türkiye’nin yerel baskı pazarı karakteristik özellikleriyle aynı. Ürünlerimizi 50 yıldır Yunanistan’da geliştirdiğimiz için çok geniş bir bilgi ve deneyime sahibiz.” matbaa&teknik: Bundan sonraki adımınız ne olacak? Konstantinos Spyropoulos: Etiket sektörüne sunduğumuz diğer çözümleri de tanıtacağız. Özellikle kalıp içi etiketleme alanındakileri. Aslına bakarsanız burada bulunma nedenimiz iş geliştirme, pazara yayılma ve ürün anlamında stratejik, flekso baskı pazarına da ürünlerimizi tanıtmak istiyoruz. Gelecek planlarımıza gelirsek; gelişmeye devam ettikçe burada da yerel pazarda varlık göstereceğiz. Ve böylece buradaki potansiyel müşterilerimizin ihtiyaçlarına göre çözümler sunabileceğiz. Çünkü yerel pazarda bulunmanın, deneyim sahibi olmanın ve buradaki ihtiyaçlara cevap vermenin ve ayrıca müşterilerle aynı dili konuşup onların güvenini kazanmanın öneminin farkındayız.

Bel Computer Yöneticileri Costas Economopoulos ve Konstantinos Spyropoulos Yunanistan’da bulunan ve 50 yıllık bir geçmişe sahip olan BEL Computer, tabaka ve web ofsette ticari, ambalaj ve IML baskıcıları ile flekso etiket baskıcıları ve dijital baskıcılar için geliştirdiği Overprint CRM modülü ile Türkiye pazarına girmeye hazırlanıyor. Türkçe olarak hazırlanan yazılımlar modüler bir sisteme sahip ve mevcut muhasebe yazılımları ile de entegre edilebiliyor. Şirket ürünlerini tanıtmak için geçtiğimiz ay ESD tarafından düzenlenen Etiket Bayramı’na katıldı. Şirketin Satış Yöneticisi Konstantinos Spyropoulos, sorularımızı cevaplandırdı:

matbaa&teknik: Firmanızdan ve baskı pazarına sunduğunuz çözümlerden kısaca bahseder misiniz? Konstantinos Spyropoulos: Tamamen modüler bir sondan sona (end to end) çözüm geliştirdik. A’dan Z’ye basım endüstrisinin ihtiyaçlarını karşılıyoruz. Tamamen bir CRM modül… Teklif yönetimi; sipariş işleme yönetimine ve üretim planlamaya dayalı bir sistem. Bunların hepsi, çok güçlü bir iş zekası ve raporlama motoruyla destekleniyor. Karton ambalaj, esnek ambalaj ve etiket sektörü de dahil olmak üzere baskı çözümlerimiz ticari baskının tüm ihtiyaçlarını karşılıyor.

matbaa&teknik: Geçtiğimiz sene ilk kez İstanbul’a geldiniz. Bazı matbaaları ziyaret ettiniz. İşinizle ilgili neler söylediler? Konstantinos Spyropoulos: Evet, geçtiğimiz sene Eylül ayında Eurasia Packaging’e katılmak için İstanbul’daydık. Bu, iş geliştirme planımızın ilk adımıydı. Ziyaretime gelince; genelde memnun olduklarını belirttiler. İş kuralları ve gereksinimlerle ilgili onlardan neler beklediğimizi anlamaya çalıştılar. Karton ambalaj ve etiket çözümlerimizin müşterilerimizi ne kadar memnun ettiğini görmek bizi çok heyecanlandırdı.

matbaa&teknik: Yunanistan’da kaç adet müşteriniz var? Başka ülkelerden müşteriniz var mı? Konstantinos Spyropoulos: 35’ten fazla kurulum gerçekleştirdik. Şu anda yalnızca Yunanistan’da müşterimiz var. Ancak görüşmelerimiz devam ediyor, Birleşik Arap Emirlikleri, Suudi Arabistan ve Türkiye’de bazı potansiyel müşterilerimiz var.

matbaa&teknik: Okuyucularımıza bir mesajınız var mı?

matbaa&teknik: Türkiye pazarı için ne gibi planlarınız var? Konstantinos Spyropoulos: Yunan baskı pazarının karakteristik özellikleri, Türkiye’nin yerel baskı pazarı karakteristik özellikleriyle aynı. Ürünlerimizi 50 yıldır Yunanistan’da geliştirdiğimiz için çok geniş bir bilgi ve deneyime sahibiz. Bunun sonucu olarak başarılı kurulumlar yapıyoruz ve müşterilerimiz de memnun. Yunanistan’daki tüm büyük baskı firmaları bizim müşterimiz. Bu da tüm pazarın %8’ine tekabül ediyor. Bunu başardık ve yerel baskı sektörünün tüm ihtiyaçlarına cevap verdik. Yerel pazarda sürekli araştırma yapıyoruz ve yerel pazarı geliştiriyoruz.

Konstantinos Spyropoulos: Bizim için yeni pazarlarda varlık göstermeye çalışmak büyük bir risk. %100 emin olmadıkça risk alamayız. Ancak her türlü sorun için en iyi çözümleri sunabiliriz. Kısacası, şu üç şeye temas etmek istiyorum. Maliyetleri optimize etmek, üretimi kolaylaştırmak, kârlılığı artırmak… Bunları tüm firmalar için garanti edebiliriz. Okurlarınız sunduğumuz çözümlerin keyfini güvenle sürebilirler. Okurlarınız bize www.bel.gr adresinden ulaşabilirler. İleride okurlarınız için Türkiye’de bir adres ve telefon da verebilmeyi umuyorum.

74 haziran /2015 /June

matbaa & teknik



Aktüel

Multi Jet Fusion ve Sproud ile 3D Dünyası Filiz Akdede: “Sproud sayesinde derinlik sensörlü tarayıcı ürünü anında tarayıp iki boyutlu ortama getirebiliyor. Ya da tam tersi tasarladığınız bir ürünü 3D yazıcıdan basıp görme ya da elde etme şansınız olabilir. Aslında teknoloji ve dijital dünyayı kullanabilmek için birbirine geçiş avantajı sağlayan ürünler.” boyutlu teknolojilerinin temelini oluşturacak olan HP Sprout platformu hakkında bilgiler verdi. Pazar araştırmaları şirketi IDC’nin en son verilerine göre HP’nin Türkiye pazarındaki konumunu değerlendiren Akdede, HP’nin kişisel sistemler pazarında %23, masaüstü bilgisayar pazarında %32, yazıcı pazarında da %50 oranlarla lider olduğunu vurguladı.

H P ’n i n 3 D D ü ny ası HP 3D yazıcıları için geliştirdiği Multi Jet Fusion Teknolojisi ve HP Sprout Platformu hakkında daha detaylı bilgi alabilmek için Akdede ile kısa bir sohbet yaptık. HP’nin 2 boyutlu baskılardaki liderliğine tekrar vurgu yapan Akdede, bu liderliğin ardında yatan en önemli unsuru anlattı: “HP Dünyada 2 boyutlu standart baskı işinde yıllardır lider. Türkiye’de de 26 yıldır liderliğini devam ettiriyor. HP’yi bu anlamda farklı kılan en önemli unsur teknolojiye yatırım yapması ve Ar-Ge çalışmalarını çok üst düzeyde toplam cirosu içinden çok ciddi bir pay ayırarak daha iyi daha yeni daha hızlı ve daha verimliye odaklanması.”

“ H P, 3 D b ask ı al an ı n d a e n d ü striye l ü r e t i m e o d ak l an ac ak ”

Filiz Akdede HP Türkiye yetkilileri, geçtiğimiz ay düzenledikleri etkinlikte, şirketin pazar hedeflerini, piyasaya çıkacak yeni teknolojileri ve teknoloji sektörünün genel durumunu değerlendirdiler. Etkinlikte ayrıca kurumların daha verimli çalışabilmesi için tasarlanan şık ve gösterişli yeni LaserJet yazıcı serisi tanıtıldı. Toplantıda konuşan HP Türkiye Baskı ve Kiş isel Sistemler Grubu Ülke Direktörü Filiz Akdede, HP’nin Türkiye pazarındaki durumu, şirketin ikisi bir arada bilgisayar alanında sergilediği başarılar ve gele ceğin üç

76

“HP’nin 3D alanında da uzun zamandır çalışmaları devam ediyor. Fakat HP, hiçbir zaman diğerlerine benzer, farklılık oluşturmayan bir ürün üretmedi . 3D baskıda sadece thermoplastik malzeme kullanımı değil, seramik ve metal gibi farklı materyallerin kullanımını hatta kullanılacak materyalle ilgili bir sertifikasyon yapılıp inovatif firmaların da kendi materyallerini üretip bu platformda kullanmalarını hedefliyor. Şu anda gelinen noktada HP’nin Multi Fusion Teknolojisine baktığınız zaman piyasada olanlara göre 10 kat daha hızlı ve maliyet olarak da 10 kat daha avantajlı. Birçok farklı alanlarda kullanılan 3D yazıcılar var. HP’nin odaklandığı alan ise Endüstriyel 3D baskı. Endüstriyel dediğim zaman da kullanılacak malzemenin sağlamlılğı, dayanıklılığı ön plana çıkıyor. Uçak ya da araç yapımında kullanılabilmesi gerekiyor. HP’nin da bu alanda yapmak istediği 10 kat hızlı, 10 kat ucuz ve farklı materyallerin de zaman içinde kullanılabileceği bir 3D yazıcı üretmek. Ürünün çıkış tarihi de 2016 gibi öngörülüyor.”

haziran /2015 /June

matbaa & teknik


“ Çalışmalar ım ız d a ha b üyük platformlard a s ür ec ek ” “Mart ayında Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanımız Sayın Fikri Işık ile beraber Palo Alto’daki HP Laboratuvarlardaydık. Orada kendisine en üst düzeyde HP’nin 3D’e yaptığı yatırım ve Sproud gibi diğer ürünlerle de ilgili bilgilendirme yaptık. Bu alanda ortak çalışma platformları nasıl oluşturulabileceği görüşüldü. Türkiye için hangi alanlarda faydalı olabileceğine dair çalışmalar en üst düzeyde yapılıyor. Bizim için d e yepyeni ve önemli bir alan olarak görüyoruz.”

H P’den fizik s el ve d ij it a l düny a la r ı birle ştire n d ev pla t f orm : S prout HP’nin fiziksel ve dijital dünyalar arasındaki sınırları kaldıran Sprout bilişim platformundan da bahseden Akdede, “23 inç dokunmatik ekranlı Sprout, bir bilgisayarın çok ötesine geçerek dahili projektörü sayesinde önüne konulan kitap, defter gibi nesneleri bilgisayar ortamına aktarabiliyor. Bu sayede önceden fiziksel olan her türlü obje dijitalleşiyor ve Sprout’un uygulamaları sayesinde başka objelere dönüştürülebiliyor” dedi. “HP Sprout kullanıcı deneyimini yeniden tanımlayacak ve geleceğin üç boyutlu teknolojileri için de bir temel oluşturacak. Sprout bu yönüyle türünün tek örneği bir bilişim platformu.”

2D ve 3D ar a s ınd a k o la y c a geç iş “Sproud sayesinde derinlik sensörlü tarayıcı ürünü anında tarayıp iki boyutlu ortama getirebiliyor. Ya da

tam tersi tasarladığınız bir ürünü 3D yazıcıdan basıp görme ya da elde etme şansınız olabilir. Aslında teknoloji ve dijital dünyayı kullanabilmek için birbirine geçiş avantajı sağlayan ürünler. Dolayısı yla kullanım alanları hayal gücümüzle sınırlı. Ajanslar, tasarım, mimarlık, mühendislik firmalarından çok ilgi göreceğini düşünüyorum tabii endüstriyel kısmını ayırıyorum. Videosunda göreceksiniz, HP 3D yazıcıdan çıkmış materyal 2,5 tonluk bir aracı kaldırabilecek dayanıklılığa sahip. Bu da işimizin endüstriyel kısmı için küçük bir örnek.”

HP Türkiye’den Önemli Transfer HP Türkiye, Etiket ve Ambalaj Satış Müdürü olarak Emrah Korugan’ı atadı. Matbaa pazarının özellikle Ege Bölgesinin yakından tanıdığı bir isim olan Korugan Mayıs 2015 itibariyle HP Türkiye’de HP Indigo’nun bobin beslemeli etiket ve ambalaj baskı makinelerinin satış müdürü olarak görev yapacak. Meslek hayatına 1997 yılında Metro Mümessillik’te başlayan Korugan, son olarak Heidelberg Türkiye Ege Bölge Müdürü ve Gallus Flekso sistemleri yöneticisi olarak görev yapıyordu. Boğaziçi Üniversitesi mezunu evli ve iki çocuk babası olan Korugan’a yeni görevinde başarılar diliyoruz. HP Indigo’nun etiket ve ambalaj baskıları için popüler HP Indigo 20000, 30000, WS6800 ve WS4600 baskı makineleri bulunuyor. matbaa & teknik

haziran /2015 /June

77


Aktüel

“Müşterilerimize Tek Bir Ürün Sunmuyoruz” Fabian Prudhomme: “Tüm bu baskıcılar maliyetleri düşürmek, baskılarının kalitesini artırmak, iş akışlarının ve iç süreçlerinin verimliliğini yükseltmek istiyorlar. Biz de müşterilerimize bu şekilde yardımcı oluyoruz. Dolayısıyla biz de otomasyona odaklandık, hataları azaltmak ve süreçleri hızlandırmak için insan bileşenini olabildiğince ortadan kaldırmayı istiyoruz, bu aynı zamanda fiyat verimliliği de sağlıyor.”

s/s Muharrem Altıntaş, Fabian Prudhomme, Murat Kara

Bir ESKO şirketi olan enfocus geçtiğimiz ay bayileri ile İstanbul’da bir araya geldi. Her yıl farklı ülkelerde yapılan bu sene ise enfocus Türkiye Temsilcisi WIT Dünya Bilişim Teknolojileri’nin işbirliği ile İstanbul’da gerçekleşen toplantıda yeniliklere ilişkin bilgiler enfocus bayiileri ile paylaşıldı. Toplantı sonrası bir araya geldiğimiz enfocus başkan yardımcısı Fabian Prudhomme dergimizin sorularını cevaplandırdı:

matbaa&teknik: enfocus’un marka ve ürünlerinden bahseder misiniz?

Fabian Prudhomme: ENFOCUS, graphic arts endüstrisinde teknoloji ve yazılım üreten bir firmadır. Bizim için graphic arts; tabela ve serigrafi, ambalaj ve perakende sektörlerini de kapsayan ticari baskıcılar, yayımcılar ve bunlarla ilişkili sektörler anlamına geliyor. Kısacası, graphic arts ile ilgili ihtiyacı olan tüm sektörlere hitap ediyoruz.

matbaa&teknik: enfocus ürünlerini esas olarak kimler kullanıyor?

Fabian Prudhomme: Dünya çapında her on ticari baskıcıdan yedisinin, otomasyon ya da düzenleme alanında, bir ya da daha fazla enfocus ürünü kullandığını söyleyebilirim. Günümüzde bizim ana pa-

78

zarımızı ticari baskıcılar ve yayımcılar oluşturuyor. Ancak görüyoruz ki, bu iki sektörün dışında gittikçe artan sayıda firma da enfocus’u kullanıyor. Hatta otomasyon ihtiyacı olan şirket ya da ofisler de bir doküman yönetimi sistemi olan “switch” yazılımıyla ilgileniyor. Fakat ana müşterilerimiz ticari baskıcılar ve yayımcılardan oluşuyor.

matbaa&teknik: PitStop Pro ve Connect gibi enfocus ürünlerinin yeni sürümlerinden biraz bahseder misiniz?

Fabian Prudhomme: PitStop bizim en eski ürünümüz. Dolayısıyla, günümüze kadar dünya çapında kullanılan en başarılı ürünlerimizden birisi… PitStop’un dünya çapında 100 binden fazla aktif lisansı bulunuyor. PitStop, pdf düzenleme ve ön denetim yapma konusunda pazar lideri bir ürün, hem Adobe Acrobat versiyonu için hem de stand-alone (bağımsız) versiyonu olan PitStop Server için plugini bulunuyor. Ve günümüzde yayımcıların ve baskıcıların büyük bir kısmı tarafından kullanılan bu ürünlerin hala büyüme potansiyeli bulunuyor çünkü bu ürünleri sürekli olarak geliştiriyoruz. Ürünlerimizin kalitesi gerçekten çok yüksek ama müşterilerimizin artan ihtiyaçlarına cevap vermek için sürekli yeni özellikler, yeni fonksiyonlar ekliyoruz. PitStop 13 için yapılabilecek en büyük duyurulardan birisi de, satmaya devam etti-

haziran /2015 /June

matbaa & teknik


NEC SpectraView serisi derinlik algınızı değiştirecek İster MAC ister PC kullanıcısı olun, Spectraview ihtiyacınız olan tek isimdir. Üstün Japon renk teknolojisi ve panel uzmanlığının birleşimi ile kusursuzluğu arayan tasarımcı profesyoneller ve işinin bilincindeki baskı uzmanları için özel olarak tasarlanmıştır. Spectraview serisi uzun vadeli renk tutarlılığı ve panelin her bölgesinde eş görüntüleme sunmaktadır. 23 inçten başlayıp 55 inçe kadar ebat seçeneği, 2560x1600 piksele varan çözünürlüğü ile Spectraview Reference serisi 5 yıl garantilidir. Ayrıca 6 ay hatasız piksel garantisi veren yegane markadır.

Türkiye Yetkili Ana Dağıtıcısı

WIT / Dünya Bilişim Teknolojileri

Ortabayır Mah. Dereboyu Cad. No: 144/A Pk.34413 Gültepe, Kağıthane - İstanbul T: (+90) 212 270 20 52 F: (+90) 212 270 20 92 www.wit.com.tr info@wit.com.tr /DunyaBT

@DunyaBT

@DunyaBT


Aktüel

ğimiz kalıcı lisanlara paralel olarak hali hazırda kullanılabilen abonelik modeli. Ayrıca, müşterilerimizin yoğun bir şekilde talep ettiği, taşma payını pdf dosyasına ekleyebilme gibi çok ilginç özellikler de var. Hem iş teslimi modelleri değişmeye hem de yazılımın kalitesi artmaya devam ediyor. Ürünlerimizdeki özelliklerin sayısı da artıyor.

ğuna inanıyoruz. Bu nedenle bazı ülkelere odaklanma kararı aldık ve Türkiye de bu ülkelerden birisi.

matbaa&teknik: Connect ailesi ile ilgili neler söyleyeceksiniz?

Fabian Prudhomme: Biz müşterilerimize tek bir ürün sunmaktansa onlara bir ekosistem sunmayı tercih ediyoruz. Yaşamlarını daha da kolaylaştıracak, daha da verimli bir hale getirecek, daha hesaplı, bir ürünler topluluğu sunuyoruz. Eğer basım endüstrisinin geçen birkaç yılına bakarsanız, devrim niteliğinde birçok değişim, satın alma, yok olan ya da hayatta kalmaya çalışan küçük baskıcılar görürsünüz. Büyük baskıcılarınsa daha da büyüdüğünü görürüsünüz çünkü kendilerinden daha küçük olan baskıcıları satın alıyorlar. Bu da sektörde otomasyona doğru bir yönelim olduğunu gösteriyor. Tüm bu baskıcılar maliyetleri düşürmek, baskılarının kalitesini artırmak, iş akışlarının ve iç süreçlerinin verimliliğini yükseltmek istiyorlar. Biz de müşterilerimize bu şekilde yardımcı oluyoruz. Dolayısıyla biz de otomasyona odaklandık, hataları azaltmak ve süreçleri hızlandırmak için insan bileşenini olabildiğince ortadan kaldırmayı istiyoruz, bu aynı zamanda fiyat verimliliği de sağlıyor.

Fabian Prudhomme: Connect ailesi enfocus tarafından baskı hizmeti sağlayıcıları ve müşterileri arasındaki iletişimi geliştirmek üzere geliştirildi. Eski çalışma stiline bakacak olursanız; grafik tasarımcı pdf dosyasını hizmet sağlayıcıya gönderiyordu, hizmet sağlayıcı da bunun ön denetimini yapıyordu. Ön denetimde bir sorun olduğundaysa pdf dosyası yeniden tasarımcıya hataların düzeltilmesi için gönderiliyordu ve dosya yeniden baskıcıya yollanıyordu. Dosyanın çok defalar bu şekilde gönderilip alındığını görünce, bunun hem zaman hem para hem de verim kaybı olduğunu tespit ettik. Bu nedenle Connect’i piyasaya sürdük. Connect, tasarımcıya dosyayı baskıya göndermeden önce ön denetim yapma imkanı sağlıyor. Ön denetim başarılı olduğu takdirde artık baskıcının bir kez daha ön denetim yapmasına gerek kalmıyor. Dosya %100 doğru basılıyor, bu da zaman kazandırıyor. Bu çok daha hızlı bir süreç ve daha ucuza mal oluyor. Connect’i geçtiğimiz yıl tanıttık. Ve onun, ENFOCUS ürünleri içinde en hızlı büyüyen ürünümüz olduğunu görüyoruz. Bu yıl Connect,geçtiğimiz yıla kıyasla %100’lük bir büyüme kaydetti.

matbaa&teknik: Türkiye pazarından neler bekliyorsunuz?

Fabian Prudhomme: Geleneksel pazarlarımız var, geleneksel coğrafyalarımız var, çok büyüyen pazarlarımız var ve bunların yanında birkaç önemli bölgemiz var. Bu bölgelerin bazıları batıda bulunuyor. Burada enfocus için daha iyi bir potansiyel olduğuna inanıyoruz. Bize göre Türkiye, bu sene ve gelecek senelerde odaklanmayı istediğimiz bir numaralı önemli bölge. Bu da bu bölgeye daha fazla yatırım yaparak ve örneğin WIT gibi verimli ortaklarımızın da ilgisini buraya çekerek burada bir büyüme yakalamayı hedefliyoruz. Yaptırdığımız araştırmalara, pazardaki firma sayısına, ülkenizdeki baskı işindeki insan sayısına göre burada enfocus’un büyüyebileceği bir alan oldu-

80

matbaa&teknik: Yayımcıların, baskıcıların ve tasarımcıların işlerini kıyasladığınızda enfocus ürünleri hangi alanda daha güçlü?

matbaa&teknik: enfocus ürünlerinde korsanı önlemeyle ilgili neler söyleyeceksiniz?

Fabian Prudhomme: Dünyadaki her yazılım firması gibi korsan bizim için de büyük bir sorun. Sadece büyüyen pazarlarda ya da sadece Türkiye’de değil, her ülkede bir sürü illegal kullanıcımız bulunuyor. Hatta anavatanımız olan Belçika’da ve Amerika’da bile var. Yıllık bazda bu bize toplam ciromuzun yaklaşık %8’ine mal oluyor. Bunu yaptığımız analizden gördük. Yazılım Uyumluluk Grubu’na katıldık. Bu grup, birlikte çalışan uluslararası yazılım firmalarının, avukatların da katılımıyla kurduğu bir grup… Illegal yazılım kullanıcılarını tespit etmek istiyoruz. Bunu yapanlarla birlikte çalışarak, onları legal kullanıcı olmanın, destek ve yükseltme gibi avantajları konusunda ikna etmeyi düşünüyoruz. Onlara saldırıp onları cezalandırma niyetimiz yok. Onlara sadece legal yazılım kullanmanın önemini göstermek ve onları müşterilerimiz haline getirmek istiyoruz.

haziran /2015 /June

matbaa & teknik


SunGuard

®

SunChemical’ın geniş yelpazedeki marka koruma ürünlerinden kim yararlanabilir? Siz yararlanabilirsiniz.

sizin için çalışıyoruz.


Aktüel

Konica Minolta “Be-One” 2015 Bayi Toplantısını Gerçekleştirdi Konica Minolta Türkiye, İstanbul’da “Be-One” konsepti ile geleneksel yıllık bayi toplantısını gerçekleştirdi. Türkiye’nin dört bir yanından gelen 45 Konica Minolta bayi ve Konica Minolta Türkiye yöneticilerinin katılımı ile Wyndham Grand İstanbul Kalamış Marina Otel’de yapılan toplantı iki gün sürdü.

Toplam 72 kişinin katıldığı bayi toplantısına bulunduğu göreve geçtiğimiz sene atanan Konica Minolta Business Solutions Avrupa Başkanı Ikuo Nakagawa da geldi. İkinci gün yapılan sunumlar Ikuo Nakagawa ve Konica Minolta Türkiye Başkanı Toshiyuki Yamada’nın açılış konuşmalarıyla başladı. Konica Minolta tarafından gerçekleştirilen sunumlarda genel olarak Konica Minolta Türkiye’nin stratejileri ve geçtiğimiz senenin değerlendirmesi yapıldı. Önümüzdeki finansal dönemle ilgili hedeflerin açıklandığı toplantıda aynı zamanda hedeflere ulaşabilmek için benimsenen iş modelleri de bayilerle paylaştı. Bayilere, müşteri odaklı hareket etmek, maliyet yönetimi, iş akışı, mobil baskı gibi konuların yanı sıra proaktif servislerle ilgili bilgiler verildi. Bayiler, çalışanlar ve çözüm ortakları ile hep birlikte büyümek yönündeki anlayışını ifade eden “Be-One” konsepti ile yapılan toplantılar boyunca, Konica Minolta’nın bayileri ile bir bütün olarak hareket etmek yönündeki kararlığının altı çizildi ve bu yaklaşımın müşteri memnuniyetini sağlama yolundaki önemi anlatıldı. Bayi toplantısı ile ilgili konuşan Yamada: “Bu sene benimsediğimiz “Be-One” konsepti Konica Minolta’nın çalışanları ve bayileri ile birlikte yükseleceğine dair olan inancını ortaya koyuyor. İş yaklaşımımızı belirlerken Konica Minolta’nın hedefleri kadar bayilerimizden gelen yorumları da dikkate alıyoruz. Bu yüzden sunumların ardından kendileri ile birlikte birebir toplantılar yaptık. Biz hep birlikte Konica Minolta Türkiye’yi oluşturuyoruz. Bu farkındalıktan yola çıkarak müşterilerimize çok daha iyi hizmet sağlayacağımız bir noktada olacağız. Birlikte hareket etme bilinci bizi pazarda çok daha farklı bir konuma taşıyacaktır” dedi. “Konica Minolta olarak fikirleri, değer oluşturan yeni iş modellerine çevirerek fark oluşturuyoruz” diyen Ikuo Nakagawa; “Konica Minol-

82

ta’nın global iş anlayışı ve iş disiplinini faaliyet gösterdiğimiz her ülkede uyguluyoruz, Ancak bunu yapabilmek için yerel ölçekte değerlendirmeleri son derece önemsiyoruz. Türkiye bizim için çok değerli bir pazar ve Türkiye’de önümüzdeki dönem için sürdürülebilir büyüme elde etmek üzerine odaklandık. Bu hedef doğrultusunda Konica Minolta Avrupa olarak, Konica Minolta Türkiye’yi ve Türkiye’deki bayilerimize tam destek vereceğiz. Burada oluşan sinerji ile Türkiye’de çok iyi işler çıkaracağız” diyerek Konica Minolta’nın Türkiye pazarında lider olma yolundaki kararlığının altını çizdi. İkinci gün yapılan Konica Minolta sunumlarının ardından Yamada bayilerle birebir toplantılar yaparak, görüşlerini dinledi. Konica Minolta, analogdan dijitale taşınan iş dünyasında güçlü konumunu sürdürmek için ürün portföyünü genişleterek müşterilerine baskı sistemlerinin yanında iş süreçlerine bütünsel bir çözüm getiren hizmet de sunuyor. Konica Minolta, kendi geliştirdiği yazılımların yanısıra güçlü iş ortakları ile çalışarak iş akışı otomasyonu, web-to -print, değişken veri baskı ve çapraz medya gibi önemli uygulama alanlarında sektör lideri konumuna gelebilmek için sektöre yenilikler katan teknolojilerin ve hizmet modellerinin geliştirilmesinde sürekli olarak yatırımlar yapıyor.

haziran /2015 /June

matbaa & teknik



Aktüel

Durst Dijital Günlerinin Ardından

Orkun Kayral IMEX Group DURST’un Dijital Günler etkinliğinde Tau330 Modelinde yapılmış olan teknolojik yeniliklerin yanısıra, lazer sonlandırma sistemleri, düşük migrasyonlu mürekkepler, dijital iş akışı otomasyonu ve yeni uygulamalar konusunda oldukça verimli seminerler gerçekleşti. Diğer bir odak konusu ise Labelexpo Europe 2015 öncesinde ambalaj sektöründe dijital pazar potansiyelinin yeri oldu.

Durst’tan yeni kurulumlar; Türkiye’de IMEX Group mümessiliğinde adını duyuran ve UV ink jet tabanlı dijital baskı makineleri arasında en ileri teknolojik yenilikleri ve özellikleri TAU 330 model makinesinde barındıran DURST, Labelexpo 2013 fuarından günümüze dünya genelinde faaliyet gösteren 60’a yakın Uv Ink Jet baskı makine referanslarına, başarıyla tamamlanan bir kurulumun ardından Label-form Ltd (İngiltere) firmasını da eklenmiş oldu. Geçtiğimiz Nisan ayında üç kıtadan 150 katılımcının 3 gün boyunca yer aldığı Durst Dijital Günlerinde gerçekleştirilen faaliyetler çerçevesinde bu başarılı kurulum haberi ile etkinlik taçlandırılmış oldu.

natılmış sistem 330 mm. maksimum baskı genişliği ve dakikada 48 metre maksimum baskı hızına ulaşarak, saatte 950 m² gibi duyulmamış-üretim kapasitesine imkan sağlıyor. Yeni yüksek çözünürlüklü baskı modu sayesinde, Tau 330 720 x 1260 dpi’de keskin metin, grafik ve görüntülerin ince ayrıntılarını ortaya çıkartan baskı kalitesi ile yüksek çözünürlüğe ulaşma yeteneğine sahiptir. Tam dijital iş akışı ve verimliliği optimize etmek için, Tau 330 isteğe bağlı olarak Lazer Kesimi Amerikalı ‘’Spartanics ‘’sistemi ile yapmaktadır. Güçlü 1000 Watt lazer ile donatılan bu sistem, baskı sonrası kesim için ideal bir sistemdir. Tau 330 blister paketler ve alüminyum folyo gibi ince, ısıya duyarlı malzemelerin işlenmesi için bir entegre soğutma silindiri gibi ilginç özellikler ile donatılmıştır. Tau 330 ile gıda ambalajı üzerinde baskı için Sunjet’in yeni düşük migrasyon UV mürekkepleri kullanabilirsiniz. Tau 330, Düşük Migrasyon Mürekkepleri ile taşıyıcısız folyo, blister, yoğurt, ayran kapağı ve diğer birçok özel ambalaj uygulamalarında kullanılarak üretim yelpazesini artırmaktadır.

Label-form Ltd satış direktörü Stewart Serls, Durst’un Tau330 modelini tercih etmelerinde ki öncelikli sebeplerinden ilkinin, özellikle serigrafi kapatıcılığında beyaz ve diğer renklerde ki yoğunluk ve canlılığın hayranlık verici olması, başka bir önemli özelliğinin ise temel gıda etiketleri için Durst’un düşük migrasyonlu mürekkeplerinin dijital makinelerinde başarı ile kullanabilmesi olarak sıralıyor. Bu sebeple temel gıda etiketlerinde ki pazarı Durst sayesinde lehlerine çevirerek esnek ambalaj konusunda daha avantajlı bir konuma geleceklerini düşündüklerini belirtiyor.

Durst’un yenilikleri Tau 330 ile Durst, dijital UV inkjet etiket ve ambalaj baskı yeni standartlar belirliyor. Xaar 1002 tek geçişli baskı kafaları ile do-

84

haziran /2015 /June

matbaa & teknik


Ülkemiz ve Grubumuz için geleceğe olan güvenimizi sizlerle paylaşıyoruz. Grubumuz bir büyük aile oluşturarak tüm enerjisi ve çalışma azmi ile üretimimizin %55’ini dünya ülkelerine ihraç ederek hem ülke ekonomisine katkıda bulunmuş hem de sorumluluk bilinci ve özverili temposu ile ülke tanıtımında aktif roller üstlenmiştir. Ortaya koyduğumuz yaratıcı fikirler ve oluşturduğumuz takım ruhunun sonucu olarak ulaştığımız başarılardan duyduğumuz gururumuzu sizlerle paylaşıyor ve; Dostlarımıza, Müşterilerimize, İş ortaklarımıza, Tedarikçilerimize,

Güveniniz için teşekkür ediyoruz. www.acar-group.com MERKEZ VE FABRİKA Beysan Sanayi Sitesi, Birlik Caddesi No : 26 Acar Binası 34524 Haramidere / Beylikdüzü / Istanbul / Türkiye info@acar-group.com • T : +90 (212) 422 18 00 • F : +90 (212) 422 17 86 SATIŞ VE PAZARLAMA OFİSİ

İstanbul : Büyükdere Caddesi Oya Sokak Tümer Plaza No:7 Kat:1 Daire:4 34394 Mecidiyeköy / İstanbul / Türkiye T: 0850 811 24 28 • F: +90 212 422 18 04

Ankara: Yıldız 4 Cad. 67\A Çankaya / Ankara / Türkiye T: +90 312 441 46 56 • F: +90 312 442 57 37 GRUP ŞİRKETLERİMİZ

ACAR EUROPE Almanya

ACAR RUS Rusya

ACAR KZ / Kazakistan

MARKALARIMIZ


Aktüel

İstanbul Tekstil İnovasyon Günü Yapıldı Renk yönetimi, ölçüm ve iletişim teknolojilerinde dünya lideri X Rite Pantone, Türkiye’deki çözüm ortağı Odak Kimya ile birlikte, tekstil sektörüne yönelik özel bir İnovasyon Günü düzenledi. 29 Nisan’da Holiday Inn Airport Hotel’de düzenlenen ve X-Rite Pantone ile Odak Kimya’nın evsahipliğinde gerçekleşen toplantıda, katılımcılara renk çözümlerini daha seri, pratik ve kişisel hale getiren yeni ürünler tanıtıldı. Pantone Pazarlama Direktörü Carola SEYBOLD, X-Rite Aplikasyon Uzmanı Jochen MOHR ve X-Rite MEA Bölgesi Satış Direktörü Simone VISCOMI’nin konuşmacı olarak yer aldığı etkinlik hakkında konuşmacılar; “İstanbul’daki bu özel etkinlik sırasında, çok sayıda renk uzmanı ile heyecan verici yenilik haberlerini paylaşma ve X-Rite Çözümlerini canlı sunumlarla gösterebilme imkanı bulduk. İzleyenler özellikle Yeni Nesil Ci7800 Masaüstü Küresel Geometri Spektrofotometre ile, renkler için kesin spektral veri sağlayan bulut-bazlı ekosistemin marka sahipleri ve uygulayıcılar tarafından benimsenmesine ilgi gösterdiler.” dedi.

Yeni Nesil Ci7800 Masaüstü Küresel Spektrofotometre Etkinlikte tanıtılan X-Rite’ın tekstil endüstrisi için geliştirdiği yeni masaüstü ürünü Ci7800 Masaüstü Küresel Spektrofotometresi, konsept tasarımından nihai ürüne kadar tüm tekstil tedarik zincirinde tutarlı renk elde etmek isteyenlere hitap ediyor.

Yetkili Servis Merkezi Odak Kimya olarak cihazların kondisyonunu bedelsiz olarak kontrol ederek, bu konudaki bilincin oluşması yönünde desteklerinin süreceğini belirtti. X-Rite’ın yeni ürünü hakkında ise “Türk tekstil endüstrisinin dünya piyasasındaki yeri, her geçen gün daha da büyüyor. Doğru renk iletişimi ve tasarımdan üretime kadar süregelen renk yönetimi, Türk tekstil sektörü üreticileri için oldukça önemli bir ihtiyaç. X-Rite’ın yeni ürünü Ci7800 Masaüstü Küresel Spektrofotometre de bu ihtiyacı karşılamak üzere artık sektörün kullanımında.” diyerek, Odak Kimya olarak tekstil sektöründeki çalışmalarının daha da yoğunlaşacağını ifade etti. Müşterilerin, X-Rite Pantone ve Odak Kimya’nın uzmanlıklarından yararlanabildikleri ve karşılıklı sohbet imkanı bulabildikleri Innovation Day etkinlikleri, gelecek aylarda yeni gelişmeler doğrultusunda tekrarlanacak. X-Rite Pantone’nin tekstil endüstrisi için renk ölçüm ve yönetim çözümü olarak ürün paletinde yer alan ürünleri: 45/0 ölçüm geometrili spektrofotometreleri de içeren portatif ve kompakt spektrofotometreler Renk karşılaştırması için kullanılan cep tipi cihazlar Işık kabinleri Renk değerlendirmelerinde tahminlere dayalı çalışmayı azaltan gelişkin kalite kontrol yazılımları, renk reçete maliyetini azaltan formulasyon programları, renk ölçüm cihazlarının doğruluğunu,optimizasyonunu ve sertifikasyonunu sağlayan yazılımlar.

Yeni nesil Ci7800 Masaüstü Küresel Spektrofotometresi tekstil üretimi boyunca verimliliği arttırmak adına yeni özellikler içeriyor. Ci7800, tekstil süreci boyunca hataları azaltmak ve doğru sonuca ulaşmak için, hammaddeden ya da üründen mükemmel örnek alarak en doğru renk ölçümünü yapıyor.

İnovasyon Günü Etkinlerimiz Devam Edecek “İnnovasyon Günü etkinliğimize katılım oranı bizi fazlasıyla memnun etti.” diyen Odak Kimya Genel Müdürü Ayla Çuhadaroğlu da İnovasyon Günü Etkinlikleri’nin müşteriler tarafından artık ilgiyle beklendiği ve takip edildiğini ifade etti. ‘’Tekstil sektöründeki cihazların performansı; firmaların tedarik zincirinde olmaları ve global markalarla çalışmaları sebebiyle her zaman doğru kondisyonda olmalı’’ diyerek sözlerine devam eden Ayla Çuhadaroğlu, X-Rite‘ın Türkiye’deki Tek

86

haziran /2015 /June

matbaa & teknik



Aktüel

HP, Münih’teki InPrint 2015’e Katılacağını Teyit Etti HP Confirm Participation at InPrint 2015 in Munich The InPrint show organisers FM Brooks are pleased to announce that this recent signing of HP rounds off the list of global players exhibiting at this year’s event. The exhibition for industrial print technology takes place 10-12 November 2015 at the Munich Trade Fair Centre in Germany. HP will be showcasing a range of technologies, products and services targeted at industrial printing, including 3D, digital print for packaging and latex printing for interior design. InPrint, the trade show exclusively for printing technologies within the manufacturing process, provides HP with the appropriate platform to feature their innovations and know-how in this segment as Ronen Zioni, Marketing Director Graphic Solutions Business, EMEA, Imaging and Printing Group, Hewlett-Packard Company, explains: “HP is an established global leader in digital printing in a number of industries, so it makes perfect sense to be a part of the InPrint show. The interest in HP’s new 3D printing technology is high, but we also have established technologies for digital print for packaging as well as latex printing for interior decoration that suit InPrint’s profile for industrial print for manufacturing. We look forward to being part of the InPrint show and showcasing our leading technology on our booth as well as delivering presentations as part of InPrint Conference Programme.” From the organisers’ point of view, the variety of HP’s exhibits fits very well into the InPrint show’s unique portfolio. Particularly acknowledging their contributions in 3D printing, printing for packaging and printed interiors and decor, Frazer Chesterman, Co-Director of InPrint, looks forward to welcoming HP to the show: “Naturally we are delighted that HP has confirmed participation for the second edition of InPrint. This news further enriches the show and is bound to generate a huge amount of interest, especially for the MultiJet Fusion 3D Printing technology along with the already established innovative technologies for packaging and decor.” InPrint – Unrivalled show for industrial printing technology InPrint is the exhibition for industrial print technology. The strategic event is the only show exclusively designed for this emerging and highly promising sector of the print industry – a key marketplace for state of the art functional and decorative printing in industrial production, including specialty, screen, digital, inkjet and 3D technologies. InPrint is characterised by offering high level expertise and unique, cutting edge technology, product launches and showcases from leading brands in the field of industrial print solutions. This year’s show will feature some 150 exhibiting companies and addresses specialists looking for customised, co-operatively designed system solutions to generate new possibilities and revenue in industrial print production. InPrint 2015 takes place on November 10th to 12th at the easily accessible Munich Trade Fair Centre in Germany. For further information, please visit www.inprintshow.com.

88

haziran /2015 /June

matbaa & teknik


InPrint fuarı organizatörleri FM Brooks, bu seneki etkinliğe global oyunculardan HP’nin katılmasından dolayı çok memnun olduğunu duyurdu. Endüstriyel baskı teknolojisi fuarı Almanya’daki Münih Ticaret Fuarında 10-12 Kasım 2015 tarihlerinde düzenlenecek. HP, 3D, ambalaja yönelik dijital baskı ve iç dekorasyona yönelik lateks baskı da dahil olmak üzere endüstriyel baskıyı hedefleyen çeşitli teknolojiler, ürünler ve hizmetler sunacak. Üretim sürecindeki baskı teknolojilerine odaklanan ticaret fuarı InPrint, HP’ye bu segmentteki yeniliklerini ve bilgi birikimini sergileyebileceği uygun bir platform sunuyor. HP’nin EMEA Bölgesi Görüntüleme ve Baskı Grubu, Grafik Çözümleri Bölümü Pazarlama Müdürü Ronen Zioni InPrint katılımı hakkında şu bilgileri verdi: “HP, çeşitli sektörlerde dijital baskı sunucusu olarak global bir lider. Dolayısıyla InPrint’e katılımımız son derece mantıklı bir adımdı. HP’in yeni 3D baskı teknolojisine duyulan ilgi son derece yüksek ama bunun yanında ambalajda dijital baskı, iç dekorasyonda lateks baskı gibi teknolojilerimiz de var. InPrint fuarına katılımı ve lider teknolojimizi hem standda hem de InPrint Conference Programıyla göstermek istiyoruz.” Organizatörler açısından, HP sunumlarının çeşitliliği, InPrint’in kendine has portföyüne son derece uygun. Özellikle de 3D baskı, ambalaj baskısı ve iç dekorasyon ve baskılı ortamlara yönelik katkılarından bahseden InPrint Eş Başkanı Frazer Chesterman, HP’nin fuara katılımı hakkında şunları söylüyor: “HP’nin InPrint’in ikinci edisyonuna katılımını teyit etmesinden dolayı çok mutluyuz. Bu gelişme hem fuara katkı sağlayacak hem de, ambalaj ve dekorasyonda sergilenecek yenilikçi teknolojiler yanında MultiJet Fusion 3D baskı teknolojisine de dikkat çekecek.”

InPrint – endüstriyel baskı teknolojisinde rakipsiz fuar InPrint, endüstriyel baskı teknolojisinde lider fuardır. Bu stratejik etkinlik, yükselişte olan, özelleşmiş baskı, serigrafi, dijital, inkjet ve 3D teknolojiler yanında endüstriyel baskı sektöründeki en son fonksiyonel ve dekoratif baskı uygulamalarının gözler önüne serilmesi için düzenleniyor. InPrint, yüksek seviye uzmanlık, son ürün teknolojiler, başka yerde bulunmayan özellikler, yeni ürün lansmanları ve bunun gibi birçok dikkat çekici özelliğiyle tanınıyor. Bu seneki fuarda 150 katılımcı şirket endüstriyel baskıda yepyeni gelir kaynakları ve fırsatlar meydana getirmek için dizayn edilmiş sistemlerini beğeniye sunacak. InPrint 2015, Almanya, Münih Ticaret Fuar Merkezi’nde 10-12 Kasım tarihleri arasında düzenlenecek. www.inprintshow.com.

“BOYA DEĞİL, MÜREKKEP…”

www.efemmatbaamalzemeleri.net

T: (0312) 394 54 66 pbx • F: (0312) 394 54 68 E: mehmet@efemmatbaamalzemeleri.net


Aktüel

Onyx Graphics ONYX TV’de Eğitim Videoları Sunuyor Onyx Graphics Offers Instructional Videos Through ONYX TV ONYX yazılım ürünleri teknik uzmanlığı çevrimiçi olarak mevcut Onyx Graphics tüm ONYX yazılımı ürün hattı hakkında bilgi ve ipuçlarını paylaşan Onyx Graphics uzmanlarını sunan çevrimiçi video kaynağı ONYX TV’yi tanıttı. İzleyiciler artık ONYX Thrive TM iş akışı yazılımı; ONYX ProductionHouse TM, ONYX PosterShop ve ONYX RIPCenter TM RIP yazılımı hakkında detaylı bilgi sunan eğitim videolarını şu adresten izleyebilirler http://www.youtube.com/user/OnyxGraphics/videos. Onyx Graphics Ürün Yönetimi Direktörü Bryan Manwaring, “Müşterilerimizin yazılımlarından en iyi şekilde yararlanmalarına yardımcı olmak istiyoruz,” diyor. “Teknik özellik ve eğitimlerin görsel bir açıklamasını sunarak, tasarımcılar ve baskı operatörleri ONYX TV yoluyla yaratıcı teknolojilerimizi keşfetmelerinden yararlanabilirler.” Eğitimlere ilaveten, Onyx Graphics profesyonelleri ONYX yazılımını kullanarak en iyi sonuçları almak için uzmanlık ve ipuçlarını paylaşmaktadırlar. Yazılım Uzmanlığı ve Ürün Bilgisi gibi çoklu kategoriler, uzman yazılım kullanıcılarından ONYX yazılımını ilk defa kullanan profesyonellere kadar geniş bir kullanıcı kitlesine hitap edecektir.

ONYX TV’yi Keşfetmek ONYX TV dört bölümlük Özellikli Mürekkep dizisinin yanı sıra, Çabuk Ayarlar’dan Basit Renk Yönetimi’ne değişen aralıkta konu başlıklarıyla kendi temponuzda öğrenin yaklaşımını sunmaktadır. Kullanıcılar, ister ONYX yazılımını ilk defa kuruyor olsun isterse metalik mürekkep kullanarak gelişmiş bir tasarım yapmaya çalışıyor olsun, adım adım kılavuz ve hızlı eğitimler için ONYX TV›ye erişebilirler. ONYX teknolojilerinin tüm yönlerinin altını çizen yeni videolar sıklıkla eklenmektedir, böylece kullanıcılar ONYX TV›ye üye olarak ilgilerini çeken bir konuyu araştırabilirler.

Onyx Graphics is pleased to announce ONYX TV, an online video resource featuring Onyx Graphics experts sharing their knowledge and tips on the full ONYX software product line. Viewers can now watch instructional videos featuring in-depth information on ONYX ThriveTM workflow software; ONYX ProductionHouseTM, ONYX PosterShop and ONYX RIPCenterTM RIP software available at http://www. youtube.com/user/OnyxGraphics/videos. “We want to help our customers get the most out of their software,” said Bryan Manwaring, Director of Product Management at Onyx Graphics. “By offering a visual explanation of technical features and tutorials, designers and print operators alike can benefit from exploring our innovative technologies through ONYX TV.” In addition to tutorials, Onyx Graphics professionals share their expertise and tips for getting the best results using ONYX software. Multiple categories, including Software Expertise and Product Information will appeal to a wide audience from advanced software users to professionals using ONYX software for the first time.

Exploring ONYX TV ONYX TV features a learn-at-your-own-pace approach with topics ranging from initiating Quick Sets to Simple Color Management, plus a four-part series on Specialty Ink. Whether users are installing ONYX software for the first time or attempting an advanced design using metallic ink, they can access ONYX TV for step-by-step guidance and quick tutorials. New videos highlighting all aspects of ONYX technologies are frequently added, so users can discover a topic that interests them by subscribing to ONYX TV.

Availability

Uygunluk Durumu ONYX TV ücretsiz olarak http://www.youtube.com/user/OnyxGraphics/videos adresinde bulunabilir. Yeni videolar eklendiğinde anlık bildirim almak için kullanıcılar ONYX TV’ye üye olabilirler.

90

Technical expertise on ONYX software products available online

ONYX TV is available now free of charge at http://www.youtube.com/ user/OnyxGraphics/videos. Users can subscribe to ONYX TV for instant notification when new videos are added.

haziran /2015 /June

matbaa & teknik



Aktüel

Mimaki 40 ncı Yılını Kutladı Geniş format ve UV dijital baskı çözümlerinde lider üreticilerden biri olan Mimaki, kuruluşunun 40 ncı yılını FESPA 2015 programı dahilinde Köln’de bulunan schokoladenmuseum’da iş ortakları ve basının katılımı ile gerçekleşen bir toplantı ile kutladı.

Mimaki üst yönetiminin tam kadro yer aldığı toplantı şenlik havasında gerçekleşti. Dünyanın pek çok ülkesinden iş ortağı ve basın mensubunun katıldığı gece sunumların, bol çikolata ikramının ve güzel bir akşam yemeğinin eşliğinde keyifle tamamlandı. Toplantının ertesi günü gerçekleşen basın toplantısında da verilen bilgiler eşliğinde Mimaki’nin 40 yıllık geçmişinin gerçek bir başarı hikayesi olduğu ortaya çıkıyor. Türkiye’yi önemli pazarlardan biri olarak gören Mimaki, İstanbul’da kurduğu Teknik Merkez ve Türkiye Distribütörü PİMMS ile gerçekleştirdiği önemli organizasyonlarla geniş format reklam ve endüstriyel baskının yanı sıra son dönemde dijital tekstil baskı alanındaki çözümleri ile de (tekstil pazarındaki iş ortağı future digital) pazarı penetre etme gayretindeki şirketlerden bir tanesi.

satışı gerçekleştirmiş. Mimaki bugün JV300 ve JV150 yazıcılarının hız ve kalitesi ile pazarı doldurmuştur diyen Mimaki EMEA Pazarlama Müdürü Mike Horsten, “Başarımıza ürün gamını tamamlayan iki yeni makine ile (TS300P -1800 ve CFL-605RT) devam ediyoruz, diyor. (Mimaki’nin yeniliklerine ilişkin detaylı haberleri önümüzdeki günlerde inkjetmagazine. com’dan takip edebilirsiniz.) 2004 – 2014 arasında satışlarını 16 milyar Yen’den 47 milyar Yen’e yükselten şirketin global pazarda en başarılı olduğu bölge ise %35 ile EMEA. EMEA bölgesini %22 ile Amerika ve Japonya izliyor.

1975’den bu yana sürekli gelişim 1975’de OEM üretici olarak hayatına başlayan şirket, 1985’de Hokusai ismini verdiği ilk makinesini üretmiş. İlk inkjet yazıcısı JV 1300’ü 1996’da üreten Mimaki, ilk flatbed inkjet yazıcısını (DM2-1810) 2003’de, ilk UV kurutmalı flatbed yazıcısını (UJF 605C) 2004’de, ilk dye sublimasyon inkjet yazıcısını (DS-1600) 2005’de, üretmiş. Küçük bir ofiste az sayıda bir personelle işe başlayan Mimaki bugün bin 200 çalışana sahip ve dünya çapında ofisleri ve fabrikaları mevcut. Solvent, tekstil ve endüstriyel ürünler pazarında lider olmaya odaklanan Mimaki, bugüne kadar 33 bin JV33, 25 bin ünite CJV60 serisi yazıcı ve 4 bin 500 adet UJF serisi yazıcı

92

haziran /2015 /June

matbaa & teknik



Aktüel

FESPA’nın 16’nci Başkanı Yaşar Güvenen Oldu FESPA Inaugurates Yaşar Güvenen As 16th President

Yaşar Güvenen, Köln, Almanya’da düzenlenen FESPA 2015 fuarı (18-22 Mayıs 2015) sırasında Flora Köln’de FESPA Ödülleri Gala Yemeğindeki bir törenle FESPA’nın 16. Başkanı olarak göreve geldi. Yaşar Güvenen, görev bayrağını Haziran 2013’ten bu yana Başkanlık görevini üstlenen, eski başkan ve FESPA yönetim kurulundan mesai arkadaşı Lascelle Barrow’dan devraldı. Yaşar Güvenen, FESPA Başkanı sıfatıyla artık FESPA Yönetim Kuruluna ve kuruluşa üye 37 derneğin Genel Kuruluna başkanlık edecek. FESPA CEO’su Neil Felton FESPA Stratejilerinin hayata geçirilmesinde Başkan Yaşar Güvenen ile birlikte çalışacak. Güvenen, ayrıca Genel Sekreter Sean Holt ile FESPA’ya üye 37 ulusal dernek ile ilişkilerin geliştirilmesi ve faaliyetlerin sürdürülmesini yönetecek ve Profit for Purpose (Amaç için Kazanç) adlı program aracılığıyla FESPA’nın global baskı şirketlerinin faydalanması için yeni fon yatırımları yapılmasına odaklanacak. Konuyla ilgili olarak FESPA’dan yapılan açıklamada “Yaşar Güvenen, FESPA’nın Türkiye’deki üye derneği olan ve yine kendisinin 2006-2008 yıllarında Başkanlığını yürüttüğü ARED tarafından aday gösterilmesi üzerine 2008 yılında FESPA yönetim kuruluna katıldı” denildi. FESPA’nın konuya ilişkin açıklaması şöyle: “Güvenen, Kurul üyesi olarak üstlendiği sorumluluklar ile İstanbul’da düzenlenen FES-

94

Yaşar Güvenen has been inaugurated as the 16th President of FESPA, in a ceremony at the FESPA Awards Gala Dinner at Flora Köln during FESPA 2015 in Cologne, Germany (18-22 May 2015). He accepted the chain of office from outgoing president and fellow FESPA board member Lascelle Barrow, who has served in the role of President since June 2013. As FESPA President, Yaşar Güvenen now chairs the FESPA Board and the General Assembly of the organisation’s 37 member associations and will work with FESPA CEO Neil Felton to deliver the FESPA strategy. He will also support FESPA General Secretary Sean Holt to oversee FESPA’s activities as a federation of national associations, focusing on the reinvestment of funds for the benefit of FESPA’s global community of printers through the Profit for Purpose programme. Yaşar Güvenen joined the FESPA board in 2008, following nomination by ARED, FESPA’s Turkish member association, of which he also served as President from 2006 to 2008. As a board member, he has had specific inputs to the launch

haziran /2015 /June

matbaa & teknik



Aktüel

PA Eurasia dâhil Batı Avrupa’nın dışında düzenlenen tüm fuarlar ile European Sign Expo fuarının oluşmasında ve geliştirilmesinde etkin roller üstlendi.”

and development of all exhibitions outside Western Europe, including FESPA Eurasia in Istanbul, as well as European Sign Expo.

Yaşar Güvenen hakkında

Güvenen has been a Board Member of ESF (European Sign Federation) since 2010, and has also served as Vice President of the Aegean Young Businessmen Association (EGIAD). His professional career started in 1981 as the first R&D staff member of a small German business in the field of industrial advertising products. In 1987 Yaşar founded his first company, a small POP atelier which has developed into a globally active group of companies under several brands including ALGROUP International, ALVISUAL and AION, focusing on the design and production management of indoor and outdoor visual communication solutions. He is also the founder of GÜVENEN Management which provides local guidance, set-up and implementation services for potential investors and newcomers to the Turkish market.

“Yaşar 2010 yılından beri ESF (European Sign Federasyonu) Yönetim Kurulu üyeliği görevini yürütmektedir ve ayrıca önceki yıllarda Ege Genç İşadamları Derneği’nin (EGIAD) Başkan Yardımcılığını yapmıştır. Profesyonel kariyeri 1981 yılında, endüstriyel reklamcılık ürünleri alanında faaliyet gösteren küçük bir Alman işletmesinde ilk Ar-Ge personeli olarak başladı. 1987 yılında Yaşar ilk şirketini kurdu; küçük bir POP atölyesi olan bu şirket büyüyerek ALGROUP International, ALVISUAL ve AION dâhil birçok marka altında küresel ölçekte faaliyet gösteren bir şirketler grubuna dönüşerek iç ve dış mekan görsel iletişim çözümlerinin tasarımına ve üretim yönetimine odaklandı. Yaşar Güvenen ayrıca Türkiye pazarına yeni gelenler ve potansiyel yatırımcılar için yerel rehberlik, yapılanma ve uygulama hizmetleri sunan GÜVENEN Management adlı şirketin de kurucusudur.”

“Global düşünüp yerel faaliyet gösterme” FESPA’nın yeni Başkanı Güvenen’in ilk açıklaması ise şöyle: “FESPA Başkanlığı görevine getirilmek benim için çok gurur verici. FESPA ailesine katıldığımdan beri, 37 üye derneğimiz arasındaki güçlü global bağlantılara ve bunları gerçek kılan kişisel ilişkilere birinci elden tanık oldum. Bunlar FESPA’nın en güçlü yönlerinden biridir ve FESPA’ya özgü global düşünüp yerel faaliyet gösterebilme yeteneğini kazandırmaktadır. Başkan olarak, bu topluluğu büyütmeye ve geliştirmeye, derneklerimizi gerçekleştirdikleri harika çalışmaları desteklemeye kararlıyım. Onların yerel konulardaki bilgilerine daha fazla başvurulmasını ve yerel kültürlerine gereken saygının gösterilmesini de önemsiyorum.”

‘Profit for Purpose’ (Amaç için Kazanç) “Bugün FESPA küresel olarak en önemli bölgelerin altısına yayılmış durumdadır ve bu bizim 37 ülkedeki değerli üyelerimize ve iş ortaklarımıza mümkün olan en iyi hizmeti sunabilmemizi sağlıyor. Misyonumuz FESPA’nın global varlığının ve ticaret alanındaki sürekli başarımızın baskı alanında faal olan topluluğumuz için sürdürülebilir büyümeye ve gelişime lokomotiflik etmesini sağlamaktır. FESPA’nın eşsiz ‘Profit for Purpose’ (Amaç için Kazanç) adlı yeniden yatırım programı bu anlamda önemli bir rol oynadığından, önümüzdeki iki yıl daha da fazla avantaj sunmak amacıyla FESPA’daki mesai arkadaşlarımla birlikte çalışmak olacak.” Güvenen’e FESPA’nın Belçika’daki üye derneği olan Febelgra’yı da temsil eden FESPA Başkan Yardımcısı Christian Duyckaerts destek olacak. FESPA Yönetim Kurulunun yapısı şu anda şu şekilde: Yaşar Güvenen – Başkan (Türkiye) Christian Duyckaerts - Başkan Yardımcısı (Belçika) Enrico Steijn - Mali İşler Sorumlusu (Hollanda) Christophe Aussenac (Fransa) Lascelle Barrow - (Birleşik Krallık) Gyorgy Kovacs (Macaristan) Anders Nilsson (İsveç) Thomas Struckmeier (Almanya)

96

Yaşar Güvenen says: “I’m very proud to take up the role of FESPA President. Since I joined the FESPA family, I have experienced at first hand the strong global connections between our 37 member associations, and the personal relationships that make them real. They are one of FESPA’s greatest strengths, giving FESPA its unique ability to think globally and act locally. As President, I’m committed to nurturing and growing this community, and to supporting our associations in the amazing work they do, showing respect for their knowledge of local issues and cultural contexts. “Today FESPA covers six of the most important regions globally, enabling us to provide the best possible service to our business partners and to our valuable members in 37 countries. Our mission is to ensure that FESPA’s global reach - and our continued commercial success - drives sustained growth and development for our print community. FESPA’s unique ‘Profit for Purpose’ reinvestment programme plays an important role in this, so a key focus for me over the next two years will be to work with my FESPA colleagues to drive this programme forward and deliver ever greater benefits for our stakeholders.” Yaşar is supported by FESPA Vice President Christian Duyckaerts, who also represents FESPA’s Belgian member association Febelgra. The FESPA Board is now as follows: Yaşar Güvenen – President (Turkey) Christian Duyckaerts - Vice President (Belgium) Enrico Steijn - Treasurer (Netherlands) Christophe Aussenac (France) Lascelle Barrow - (UK) Gyorgy Kovacs (Hungary) Anders Nilsson (Sweden) Thomas Struckmeier (Germany)

haziran /2015 /June

matbaa & teknik



Aktüel

FESPA Yeni Başkanı ile Genişlemesine Devam Edecek Yaşar Güvenen: “FESPA Eurasia yakın bir gelecekte Batı Avrupa fuarlarımızın ölçüsüne yetişecek. Türkiye’de bizi reklam sektöründe yeni bir fuar gibi görüp ve karşılaştırma yapmak isteyenler olabilir. Bu tabii doğru bir kriter değil. Biz FESPA olarak çok farklı ve ön plana çıkarmak istediğimiz diğer sektörlerde de ilerleyeceğiz. Çekmecemizde birkaç ürün daha var. Önümüzdeki zaman içinde lansmanlarını yapacağız. Yaptıkça nereye kadar büyüyüp genişleyebileceğimizi göreceksiniz.”

20 Mayıs’da FESPA Ödülleri Gala Yemeğindeki bir törenle FESPA’nın 16 ncı başkanı olarak göreve gelen Yaşar Güvenen, ilk röportajını inkjetmagazine okuyucuları için verdi. 2008’den bu yana FESPA Yönetim Kurulunda Ticari Faaliyetlerden sorumlu olarak görev yapan Güvenen, “FESPA için yedi yıldır çalışıyorum ama ben kendi şirketim nedeniyle 30 yıldır devam eden uluslar arası bir programa sahibim. FESPA’ya davet edilmemdeki en önemli nokta da zaten tüm bu uluslar arası ilişkilerimdi. Her ne kadar yönetim kurulumuzu oluşturanlar 8 ülkeden 8 çok önemli dernek yöneticisi ve başarılı iş adamları olsalar da uluslar arası ağları yeterince geniş olmadığından davet edilmem söz konusu oldu” dedi ve geçen yedi sene boyunca FESPA’nın ticari faaliyetlerinin genişletilmesi ve kazancının artırılmasına yönelik bir çok çalışma yaptıklarını, anlattı. Güvenen, geçen bu süre içinde Meksika, Brezilya, Çin, Güney Amerika ve Türkiye fuarlarını oluşturan birliğin bu çalışmalarına ilişkin şu bilgileri verdi:

Beş yeni fuar ve daha geniş bir iletişim ağı “Ticari faaliyetlerin genişlemesinden sorumlu olduğum göreve atandıktan sonra pek çok seyahatler gerçekleştirdim. Yeni fuarların yapılacağı ülkelerin tespiti, o ülkede hangi şehirde yapılabileceği, o şehirde başka bir fuar organizasyonu var mı? Var ise onlarla bir işbirliği yapılabilir mi? Meksika’da olduğu gibi şirketlerin tamamen satın alınması ya da Brezilya’da olduğu gibi

98

var olan bir şirketin hisselerinin satın alınması ya da Türkiye’de olduğu gibi orada yerleşik bir üye derneğimiz varsa onunla işbirliği sağlanması gibi çalışmaların yürütülmesi ve bu çalışmaların Reigate’de bulunan merkezimizdeki ekiplerin yaptığı hazırlıklar ve araştırmalar ile birleştirilerek yapılması ile FESPA’daki faaliyetlerim başladı. Sadece 2012’de bu çalışmalar için 118 gün seyahat ettim. FESPA’nın ticari gelirlerini artıracak fuarların organizasyonu için tüm bu yoğun çalışma temposunu sürdürdüm. Şimdi Başkanlık görevini üstlendikten sonra seyahat yoğunluğum eskisi kadar olmayacak. Zaten ekibimiz çok iyi. 8 yıl önce 15 kişilik bir ekibimiz vardı. Şimdi ise sadece Reigate’deki ekip 34 kişiden oluşuyor. Sadece orada değil Brezilya’da, Meksika’da, Güney Afrika’da, Çin’de ve Türkiye’de de ekiplerimiz var.” Sorumuz üzerine yeni lokasyonlarla ilgili olarak “Dünyada iki noktamız daha var” diyen Güvenen, bundan sonraki çalışma yoğunluğunun ise FESPA’nın “Profit for Purpose” “Amaç için Kazanç” programı dahilinde yatırımların artırılması için olacağını anlattı:

Sanayimize yatırımlarımız devam edecek “Bundan sonra üyelerimize vereceğimiz hizmetler daha çok öne çıkacak. Bu hizmetleri verebilmek için daha fazla kazanç elde etmek zorundaydık. Son yıllarda yaptığımız bu çalışmalar ile para kazanma kısmını hallettik. Fuarlarımızın hepsi, nerede başlarsak başlayalım rekorlar kıran fuarlar oldu. Türkiye’de de böyle oldu. Büyüyerek devam ediyoruz ve oradan elde ettiğimiz gelirlerle de Amaç için Kazanç programımızı yürütüyoruz. Bu program sayesinde öncelikli olarak üye derneklerimize, onların üyelerine ve tabii ki sanayimizin de gelişimi için büyüyeceği yerlere yatırımlar yapıyoruz.”

Yerel kültürlerin gelişmesine odaklanmak önceliğim “Fuarların dışında FESPA ailesinin aile tanımının hakkının verilmesi önceliklerimden bir tanesi. FESPA ailesine hizmet vermek benim önceliğim. Bu hizmetlerden bir tanesi de yerel kültürlere daha fazla saygı duymamız ve daha fazla dikkate almamız olacak. Çünkü her derneğimizin kendi ülkelerinde çok ciddi etkinlikleri ve değerleri var. Biz bunu bazı ülkelerde kullanıyoruz bazı ülkelerde biraz daha az kullanıyoruz. Bunun biraz daha değişmesini istiyorum. Yerel gücümüzü kullanarak FESPA’yı global olarak bir

haziran /2015 /June

matbaa & teknik



Aktüel

adım daha öteye götürmek, istiyorum. Bir proje komitemiz ve yeni projelerimiz var. Son yıllarda hem üye ülkelerimize hem de sanayiye yatırım yapmak için bütçemizi büyütüyoruz ve sanayinin büyümesine fayda sağlamak hizmet geri dönüşümüne yardımcı olacağız.”

Eğitimler ve Printeriors “Bu yıl yeni lansmanını yaptığımız Printeriors, tamamen baskıcının eğitilmesine odaklanan bir proje. Printeriors’da gördüğünüz bütün ürünler fuarda var olan makinelerle yapılabilecek işler. Bunları anlatarak baskıcıların hangi pazarlara girebileceğini uygulama ile gösteriyoruz. Seminerlerden bazı başlıklar buna ayrıldı. Kendi işletmenizi nasıl daha rantabl hale getirebilirsiniz; sorusuna cevap verirken bir yandan da makine ve malzeme seçiminde dikkat edilmesi gerekenleri anlatıyoruz. Benzer bir programı biliyorsunuz Türkiye’de ARED ile de benim başkanlığımda başlattığımız bir proje ile sürdürüyoruz. Her iki ayda bir Türkiye’nin farklı şehirlerindeki eğitimlerle sektördeki arkadaşlarımıza işlerini nasıl büyütebilirler işletmelerinin kârlılıklarını nasıl artırabilirler; bunlarla ilgili bilgiler veriyoruz. Bu arada bu programı halen devam ettiren benden sonraki başkanlara da teşekkür ederim. Bu da ARED’in kendi içinde ne kadar doğru yatırımlar yaptığının ve başlatılan projelerin ne kadar doğru projeler olduğunu ve dönemsel olmadığını gösteriyor. Türkiye’de bazı üyelerimiz haftanın belirli günleri mesleki okullara gidiyor. Hayatın içinden bilgilerini, becerilerini paylaşıyorlar. Öğrenciler, ustalarla ve patronlarla bir araya geliyor. Ayrıca okullara teknolojik ürün yatırımları da yapıyoruz. Baskıcıların müşterilerinin gelişen teknolojik imkanları işlerine nasıl uygulayacaklarına dair de bir çalışmamız var. Yıllar önce serigrafinin kullanımına ve serigrafinin sunduğu baskı imkanlarına dair ‘Sensient’ isimli bir kitap hazırlamıştım. Şimdi buna benzer bir çalışmayı tasarımcılara yani baskıcılarımızın müşterilerine yönelik olarak yapmayı planlıyoruz. Ahşap, seramik ya da camda dijital baskının kullanımını artırmaya yönelik bir çalışma olacak. Netice olarak hem gelecekteki ustalarımızın yani öğrencilerimizin hem ustalarımızın, hem baskıcılarımızı hem de baskıcılarımızın müşterilerinin eğitimi için çaba sarf ediyoruz.”

FESPA Eurasia daha çok büyüyecek Güvenen, “Türkiye’ye fuar için çok daha erken gelmek istemiştik” dedi ve FESPA Eurasia’yı başarılı kılan noktalar ve geleceği hakkında şunları anlattı: “FESPA olarak Türkiye’de ARED ile ilerlemek istedik. Türkiye’de bir fuar yapmamızın arkasında çok önemli sebepler var. FESPA, Türkiye’yi sadece benim ülkem olduğu için seçmedi. Türkiye, son yıllarda ekonomik büyüme oranlarına bakıldığında yükselen bir yıldız. FESPA zaten Avrupa gibi yerleşik pazarlarda 53 yıldır var olan bir fuar. Bu yüzden gelişen ülkelere bakıyoruz. Zaten az önce saydığımız ülkelere baktığımız zaman hepsi gelişmekte olan ülkeler. Türkiye de bunların içinde önemli bir yere sahip. Bu yüzden FESPA fuar organizasyonu için Türkiye’de, İstanbul’da ve havaalanına yakın olmamız tesadüf değil. Bizim hedeflerimiz arasında tabii ki öncelikle Türk sanayicisine Avrupa’da ve diğer yerlerde tanıttığımız yenilikleri ayaklarına getirmek var. Ancak bir başka önemli hedefimiz de Türk üreticiler için bölgeden yeni müşteriler getirmek. Bu amacımızda da çok başarılı olduğumuzu düşünüyorum. Yabancı ziyaretçi sayılarımıza

100

baktığımız zaman FESPA olarak bu rakamları yakaladığımız Batı Avrupa’nın dışında başka bir fuarımız yok. Yeni bir fuar olduğumuz halde Avrupa fuarlarımızın ardından FESPA Eurasia ile ikinci sıradayız. Burada FESPA markasının yanı sıra ARED’in konuya çok hakim olması ve tüm bilgisini, becerisini ve enerjisini bu ortaklık için sarf etmesi önemli. Türkiye şu anda içerdiği ürünlerle ve buna ilave edeceklerimizle FESPA Eurasia yakın bir gelecekte Batı Avrupa fuarlarımızın ölçüsüne yetişecek. Türkiye’de bizi reklam sektöründe yeni bir fuar gibi görüp ve karşılaştırma yapmak isteyenler olabilir. Bu tabii olarak doğru bir kriter değil. Biz FESPA olarak çok farklı sektörlerde ve daha ön plana çıkarmak istediğimiz sektörlerde de ilerleyeceğiz. Çekmecemizde birkaç ürün daha var. Önümüzdeki zaman içinde lansmanlarını yapacağız. Yaptıkça nereye kadar büyüyüp genişleyebileceğimizi göreceksiniz.”

2016 FESPA’sı Amsterdam’da Mart ayında yapılacak Güvenen’e son olarak FESPA Eurasia, InPrint ve drupa fuarlarının tarihleri arasında sıkışmış gibi görünen FESPA 2016’a dair görüşlerini sorduk. Öncelikli olarak FESPA 2016’nın konusu itibariyle hiçbir fuar ile rekabet içinde olmayacak kadar özel bir ziyaretçi portföyüne sahip olduğunu anlattı. FESPA’nın dijital baskı teknolojilerine geçişte çok doğru bir biçimde davranış sergilediğini söyleyen Güvenen, önümüzdeki FESPA’da Digital’in 10. yılını kutlayacaklarını, söyledi: “FESPA fuarlarına önceden olduğu gibi bir yıl serigrafi, bir yıl dijital FESPA’yla devam ediyoruz. Bu yıl FESPA Digital’in yapıldığı ve yine rekorların kırıldığı bir yıl. Printeriors ve üçüncü kez yapılan European Sign Expo ile önemli başarılar yakaladık. Katılımların arttığı, ziyaretçi sayılarının çok yükseldiği bir yıl. Kaldı ki bizim için önemli en fazla ziyaretçi değil, doğru ziyaretçi. Doğru olmayan ziyaretçiler ile katılımcıların meşgul edilmesini istemiyoruz. FESPA’da dijitale geçiş çok doğru bir şekilde yapılmış. Gelecek yıl FESPA Digital’in 10. yılını kutlayacağız. FESPA 2016’nın Mart ayında yapılması sizin düşündüğünüz gibi handikap olmayacaktır. Eski çalışanlarımızın yürüttüğü InPrint fuarına başarılar diliyoruz. drupa’ya gelince, evet çok önemli bir fuar. Ancak bizim gibi sadece dijitale odaklanan bir fuar değil. Tabii ki bütün sektörlerde olduğu gibi ofset ve fleksoda da dijitale kayma söz konusu. Ancak bu sektördekiler önceliklerini FESPA’dan yana belirleyeceklerdir. Niçin derseniz, bir yıl içinde yapılan yeni lansmanlarda en fazla lansmanın hangi fuarda yapıldığına bakarsanız FESPA açık ara önde. FESPA’nın gelişimi dijital baskı salonlarının açılmasında drupa için ilham olmuştur. Ama biz kendimizi drupa ile bir alanda ve bir yarışta görmüyoruz. Kendi alanımızdaki iddiamız her zaman söz konusu.” Ülkemizdeki endüstrinin gelişimi elbette yatırımlarla fuarlarla sürecek ancak Birliklerin, Derneklerin katkısını artırması ve artan bu katkıyla büyümeye destek vermesi de bir o kadar önemli. Özellikle FESPA örneğinde olduğu gibi önceliğini “Amaç için Kazanç” olarak belirlemiş uluslar arası bir birliğin Türkiye’ye verdiği destek ve Birliğin artık Bir Türk Başkanı olması çok daha önemli bir kazanç. Güvenen’e bu önemli sorumluluğunda başarılar diliyoruz.

haziran /2015 /June

matbaa & teknik



Aktüel

FESPA and ARED Expand Printing Industry FESPA Eurasia is the only exhibition organised to grow the industry in Turkey via FESPA and ARED partnership. Directing profits through reinvestment to develop and promote the Turkish printing industry. ARED pushes its mission one step further. international institutions. As well as evaluate the latest developments and industry trends and common challenges we face, and source new information for projects in Turkey.”

“FESPA Eurasia Reinforces Strength”

İbrahim Demirseren Countdown excitement for the third FESPA Eurasia exhibition (CNR Expo, 10-13 December 2015) continues as the event brings together wide format digital printing, screen printing, signage, commercial printing and textile printing industries. Following two successful editions, partners of the event - ARED (Sign Association of Turkey) - have boosted its activities for both its members and the industry. ARED Vice President & FESPA Eurasia Board Member, İbrahim Demirseren reports how they continue to invest resources in order to develop and promote the visual communications industry, as well as raising its market share. “ARED arrange many events to fulfil this need. Our most important event is FESPA Eurasia which we develop with FESPA. The exhibition has been organised successfully for two years and has turned into a strong platform where we gather members of the community, share industry information and develop the market. In addition to FESPA Eurasia, we conduct various training activities, having already established departments of outdoor advertising and signage in 3 vocational schools, and arranging various seminars within the printing sector. We also provide a legal service for our members, as well as disseminate information about new technologies and information in the global print market to members and the industry as a whole.”

ARED’s International Network Demirseren underlines “There is a need for more information and new technology in order to expand the Turkish printing and signage industry, which is why ARED have strong connections with international markets. As a member of FESPA - a global federation of associations - we take part in raising the competitive power of our industry within the global market; revealing the future potential of print. We also have access to FESPA research and worldwide projects, which we share with our members and use to boost market consciousness.” ARED recorded an increase in its productivity and reached more industry professionals thanks to the FESPA Eurasia event, meeting new potential clients on the stand during the show. Demirseren highlights, “We have the chance to meet representatives of our members and

102

Industry events sustain their importance as both a commercial and social platform, however FESPA Eurasia is different. While it is a crucial event for bringing together the digital printing and visual communications industry, ARED Vice President Demirseren comments how it is distinctive, “First of all, FESPA Eurasia seeks to develop the industry and increase awareness across sectors. Surplus revenues from the exhibition are re-invested in the industry through a number of activities conducted by both FESPA and ARED, who are non-profit establishments. Therefore, FESPA Eurasia is a very special event arranged for the benefit of the sector.” Representing screen printing, digital printing and textile printing industries in Turkey and Eurasia region; FESPA Eurasia has delivered an effective trade show, having been accepted as a professional and respectful platform in the two years it has been in the market. İbrahim Demirseren elaborates “Besides, wide format digital printing technology, the exhibition showcases various solutions related to printing. The event is used as the centre to purchase all types of products and equipment from packaging to label machines, to screen printing, textile printing and commercial printing.”

“Our Members Are Both Exhibitors and Visitors at FESPA Eurasia” Demirseren continues to emphasise the importance of the event, “Our members are interested in the event both as exhibitors and visitors. Participants are pleased that ARED and FESPA brings a focused audience to the event. The visitors - printers and sign-makers -report that they can find whatever solutions they need, and take advantage of free training activities during the exhibition. They are able to catch-up with the latest digital printing trends both in Turkey and worldwide, which helps them to develop their business via making calculated investments in printing and industrial advertising, as well as raise industry quality.” Ibrahim Demirseren concludes “Print and sign-making companies who are active in the industry and willing to develop themselves should definitely become a member of ARED. As a CSO (civil society organisation), we aim to develop the industry through projects and market intelligence. Members can increase standards by equipping themselves with information, in addition to accessing FESPA’s market research and receive industrial information from key industry players. ARED provides the opportunity to voice common issues and look for solutions for industry issues. However, the real question for potential members should be how we can develop the sector, what we can achieve together and how we can add value to this wonderful market we are in.”

haziran /2015 /June

matbaa & teknik



Aktüel

FESPA 2015 Değerlendirmesi

Baskı Evrenini Keşfedebildiniz mi? FESPA 2015, 18 – 22 Mayıs tarihleri arasında Almanya, Köln’de dört etkinliğinin bir arada gerçekleştirildiği muhteşem bir fuar olarak yapıldı. matbaa&teknik dergisi ve yeni dijital dergimiz inkjetmagazine okuyucalırı için yoğun bir tempoda takip ettiğimiz FESPA 2015, 43 bin 775 ziyaretçisi ve Londra’da gerçekleştirilen bir önceki fuara göre %17’lik bir büyüme ile tamamlandı.

FESPA 2015 Global Expo tek çatı altında dört etkinliği bir araya getirdi: serigrafi, tekstil ve dijital geniş format baskıya yönelik FESPA 2015, kumaş baskı ve dekorasyona yönelik FESPA Fabric, baskısız tabela ve görsel iletişim çözümlerine yönelik European Sign Expo ve yeni bir iç dekorasyon sunumu ve konferansı olan Printeriors. FESPA

baskı evreninde ziyaretçiler için yedi tane gezegen tasarlandı.

Serigrafi gezegeni (8.salon) İlk FESPA fuarı 50 yıl önce açıldığında sadece serigrafiye odaklanıyordu. Bugün de serigrafi FESPA 2015’in önemli bir parçası ama endüstriyel serigrafi uygulamalarına ilgi de giderek artıyor.

Dijital gezegeni (6, 7 ve 9.salonlar) FESPA, piyasaya ilk çıktığından bu yana dijital baskının öncülüğünü yaptı. Bugün piyasanın talebi hala artmaya devam ediyor. Ziyaretçiler ister dijitali analogla uygulamak istesin, ister dijital baskı işine ilk giriş yapıyor olsunlar, burada en son teknoloji ve uygulamaları görmek üzere lider üreticilerle bir araya geldiler.

Kumaş Gezegeni (8.salon) Tekstil baskısı ve kumaş dekorasyonu heveslileri FESPA Fabric 2015’de aradıkları her şeyi bulabildiler. Pembe gezegenle desteklenen bu seneki FESPA Fabric, Londra’da düzenlenen FESPA Fabric 2013’den %45 daha büyük ve bugüne kadar sergilenen en geniş kumaş dekorasyonu çeşitliliğine ev sahipliği yaptı. Ayrıca fuar boyunca kişilerin katılabileceği uygulamalı kumaş dekorasyonu işlikleri düzenlenecek. Akif Tatlısu

104

Sedat Karadayı

haziran /2015 /June

matbaa & teknik


Aktüel

Tabela gezegeni (7.salon) FESPA’nın uydu etkinliği, Avrupa Tabela Fuarı (ESE), FESPA 2015 Global Expo ile geri dönüş yaptı. 2013’teki ilk edisyonundan %50 daha büyük olan tabela etkinliği, baskısız tabela alanında, tabela üreticileri ve alıcılarına yepyeni ufuklar sundu.

Printeriors Gezegeni (9.salon) FESPA’nın ‘güneş sistemindeki’ yeni bir gezegen ise iç dekorasyon alanına odaklanan Printeriors oldu. Bu yeni alan hem baskı hizmeti sunucuları hem de iç mimarları hedefliyordu ve iç dekorasyonda baskı kullanımının sağladığı fırsatları ortaya koydu. Printeriors kapsamında 21 Mayıs Perşembe günü gerçekleştirilen bir günlük konferansta uygulama teknikleri, örnek vakalar, ekipmanlar, malzemelerle trendler ele alındı.

3D gezegeni (8. salon) FESPA, kar amacı gütmeyen sektörel kuruluş 3DION ile işbirliği yaparak, FESPA 2015’de 2D ile 3D baskıyı bir araya getirdi. Bu sayede bu büyülü baskı alanıyla ilgilenen herkes, canlı sunumlar, ve gösterimler ile hayalgüçlerinin sınırlarını zorladılar ve 3D’in işlerine neler katabileceğini izlediler.

Endüstri gezegeni (8.salon) ESMA ile işbirliği içinde hazırlanan Endüstri Baskısı Alanı, ziyaretçilerin kendileriyle ilgili endüstriyel uygulamaları tek bir özel alanda görmelerine olanak tanıdı. Bu bölümde üretici dünyasından gelen çeşitli ürünler, ‘öğle yemeği sırasında öğren’ (Lunch and Learn) oturumlarında sunuldu ve ziyaretçilere ücretsiz olarak endüstriyel baskı alanındaki kanaat liderlerinden bilgi alma imkanı verildi. FESPA Ödülleri, Bir t-shirt tasarla ve araç kaplama yarışmaları FESPA’ya hareket kazandıran etkinlikler olarak fuar boyunca sahne aldı. 18 Mayıs sabahı sade bir açılış seremonisinin ardından başlayan fuar, çok sayıda ziyaretçi aldı. 750 katılımcının yer aldığı fuar için FESPA CEO’su Neil Felton, “En renkli ve en kapsamlı FESPA oldu” tanımlamasını yaptı. FESPA 2015, FESPA Başkanlığının Türkiye’den Yaşar Güvenen’e geçtiği bir etkinlik olarak da hatırlanacak. Sekiz yıldır FESPA Yönetim Kurulunda yer alan ve ticari faaliyetlerin genişlemesinden sorumlu olarak FESPA Eurasia da dahil olmak üzere farklı lokasyonlardaki FESPA fuarlarının düzenlenmesine katkı veren Güvenen’in ilk röportajını da ilerleyen sayfalarda okuyabilirsiniz. Ziyaretçi sayısının çokluğundan bahsetmiştik. Bu yoğunluk içinde Türkiye’den gelen baskıcıların sayısı da önemli bir bölümü oluşturdu. 10 -13 Aralık tarihleri arasında İstanbul’da üçüncü kez gerçekleştirilecek olan FESPA Eurasia öncesi Türkiye’deki baskıcıların da teknolojiyi aradıkları adres böylelikle belirlenmiş oldu. Fuar içinde ve akşamlarında çok sayıda basın toplantısı, özel randevular ve röportajlarla geçirdiğimiz dört gün sonunda biriktirdiklerimizi dumanı üzerinde tüterken sizlere aktarmak için baskı tarihimizi biraz geciktirdik; ancak önemli bulduğumuz tüm not ve bilgileri toparlama imkanını da sahip olduk. Dergimize her zamankinin hilafına ayın ilk haftasından sonra ulaşacak olmanızdan dolayı özür dileriz ve FESPA’dan taşıdığımız haberlerle süslediğimiz fuar sonrası dosyamızdan tat almanızı dileriz. İşte kısa özetlerle FESPA 2015’den öne çıkanlar: matbaa & teknik

HP, Geniş-Format Baskı ile Verimliliği ve Çok Yönlülüğü Arttırıyor En son HP Latex ve HP Scitex yazıcı ve baskı makineleri, şirketlere yeni müşterilere ve yeni kârlı alanlara uzanma fırsatı sunuyor. HP, yeni HP Lateks ve Scitex geniş format grafik yazıcılarını, baskı makinelerini ve mürekkeplerini piyasaya sürdü. Bu yeni ürünler sayesinde tabela ve görsel iletişim alanında faal olan baskı hizmeti sunucuları (PSP’ler), sonuçları daha hızlı ve daha düşük ücretle sunabilecekler. HP Latex 370 Yazıcı sayesinde daha düşük maliyetlerle operatör kontrolü olmadan yapılabilen baskı aralığı artıyor. Ayrıca daha yüksek mürekkep kartuşu kapasitesi ve HP Latex Mobile App var. Bu yeni uygulama sayesinde yazıcının başında durmaya gerek olmadan operasyon uzaktan kontrol edilebiliyor. HP Scitex FB550 ve FB750 yazıcılar, baskı hizmeti sunucularına rigid alanına, en kompakt yazıcılardan biriyle girme imkanı veriyor. Bu yazıcıda gelişmiş yükleme sistemi var. Bu da daha fazla kârlılık sağlayacak şekilde iş akışını arttırıyor. HP Scitex 11000 Industrial Press, daha yüksek çok yönlülük ve yeni overcoat teknolojisiyle daha iyi yüzey dayanıklılığı sağlıyor. Oluklu matbaaları için HP, bükülü kartonlar, medya yükleme özelliğine ve ekonomik HP HDR230 Scitex mürekkeplere sahip HP Scitex 15500 Corrugated’ı de sunuyor. HP Geniş Format Tabela Bölümü Başkan Yardımcısı ve Genel Müdürü Xavier Garcia, “PSP’ler ve matbaalar daha fazla uygulama üretmek ve bu arada verimliliklerini arttırırken maliyetlerini düşürmek zorundalar. Tüm bunlar yetmezmiş gibi sınırlı bir alanda çalışmalılar” diyor ve sözlerine şöyle devam ediyor: “HP Latex ve Scitex teknolojileriyle desteklenen yeni yazıcılar zorlu PSP ve baskı - dönüştürme ihtiyaçlarına, daha düşük operasyonel masraflar, daha yüksek iş akışı etkinliği ile yanıt veriyor.”

HP Latex ile daha fazla verimlilik daha yüksek kapasite Yüksek kapasiteli PSP ortamlarında güvenilir, operatör-kontrolsüz baskı için hazırlanan 64-inçlik HP Latex 370 printer’ında yeni 3-litre kartuş var. Bu yeni kartuş maliyetleri düşürüyor, vinil ve banner gibi geleneksel tabela ortamlarından geçici tekstillere, kanvaslar ve duvarlara kadar çok çeşitli ortam üzerine baskı yapabiliyor. Bu arada kar marjlarını arttırıyor, verimliliği yükseltiyor ve kullanım memnuniyetine katkı sağlıyor. Baskı sırasında kartuşları değiştirebilme imkanı, yüksek hızda kaliteyi koruma, hemen kuruma ve çizilmeye dirençise bu 3.nesil lateks mürekkebin diğer dikkat çekici özellikleri.

haziran /2015 /June

105


Aktüel

Tekstil baskısında yenilikler, Kornit Digital’in FESPA 2015’deki varlığını destekliyor FESPA Fabric’in uzun yıllardır kurumsal sponsoru olan Kornit Digital, bu sene Köln’de gerçekleştirilen fuarda seri özelleştirme ve tam çevreci baskı çözümlerine odaklandı. Şirket, Allegro 1.8 m roll-to-roll yazıcı, altı renk+beyaz Avalanche Hexa ve dünya lideri kumaşa direkt baskı sistemleri portföyünden diğer etkileyici ürünleri sergiledi. Ayrıca serigraficiler için Paradigm II dijital add-on çözümünün de sunumunu yaptı. Buna ek olarak Kornit Digital’in uygulama çapında yenilik konusundaki kararlılığını da gördük. Buna jeans’lerin neopigment tabanlı endüstriyel uygulamaları, koyu katyonik polyester baskı, endüstriyel boşaltmalı baskı ve renk yönetimi ve baskı kalitesinde yenilikler dahil. Kornit Digital standının yıldızı ise Allegro tek-adımlı roll-to-roll printing sistem oldu. Bu sistem, harici pre ve post-press işlemeye ihtiyaç olmadan dijital bir sistemin faydalarından yaralanmak isteyen tekstil şirketleri için yeni fırsatlar sunuyor. Böylece en kısa zamanda uçtan-uca üretim mümkün oluyor. Kornit Allegro, %100 sürdürülebilir sonuçlarla çeşitli kumaş tipleri üzerine üstün kalitede baskı yapabiliyor. Ayrıca entegre pre-treatment (pat) ve curing (kurutma) süreçlerini içermesi dolayısıyla ayrı pre-treatment, buharlama ve yıkama ihtiyacını ortadan kaldırıyor. Böylece gerçekten tek adımlı, çevre dostu bir çözüm olarak minimum kaynakla çalışıyor ve baskı dosyasından bitmiş kumaşa kadar en hızlı işlemi garantiliyor. Kornit Allegro, müşteri sahalarında büyük ölçekli üretimde ciddi testlerden geçti ve şu anda piyasaya ticari olarak sunuldu. Sistem, özellikle optimum sistem performansı sağlayan mürekkep yeniden dolaşım teknolojisine sahip baskı kafaları ve maliyet-performans oranıyla dikkat çekiyor. Allegro son çeyrekte Türkiye’de olacak.

9 ncu salondaki standında geniş format portföyünü sergileyen olan Fujifilm, Inca Onset R40LT sayesinde baskı hizmeti sunucularının ölçeklendirilebilir, yüksek-uç platformlara nasıl daha kolay erişebileceklerini gösterirken ziyaretçiler Inca Onset R40i platformunun çok-yönlü ve ölçeklendirilebilir konfigürasyonunu ve giriş seviyesi Onset R40LT’i yakından gördüler. Bu baskı makineleri dört-kanallı, 265 m2/s’lik bir cihazdan sekiz-kanallı 400 m2/s’lik bir cihaza kadar ölçeklendirilebilme imkanına sahip. Bu sayede kullanıcılar işlerini geliştirebilecekleri son derece esnek bir makine elde edebiliyor ve yatırımlarını uzun vadede koruyabiliyorlar. Ayrıca standda Fujifilm’in ünlü Acuity serisi modelleri olan Acuity F, Acuity Advance Select ve Acuity LED 1600 de sergilendi. Sert medya üzerine fotoğrafa yakın kalitede baskı yapan baskı hizmeti sunucularının ihtiyaçlarını karşılamak üzere geliştirilen Acuity F, 155 m2/s hızıyla baskı yapıyor ve 6-7 kanallı modelleriyle sunuluyor. Acuity Advance Select, beyaz ve şeffaf seçenekleriyle birlikte, 4, 6 ya da 8 renkli kanalları olan çok-yönlü bir UV yazıcı. Çeşitli display ve tabela materyali üzerine saatte 32.8 m2 hızla fotoğrafa yakın kalitede baskı yapabiliyor. Son olarak Acuity LED 1600, düşük enerjili bir LED kürleme sistemine sahip olan bir hibrid bobin beslemeli yazıcı ve sert ve çok ince esnek malzemeler için uygun. Vybrant F1600 da FESPA 2015’de sergilenenler arasında. Dört-renkli, 1.6 m’lik bobinden bobine cihazının 18 m2/s hızı var. Ayrıca sağlamlık ve hızlı teslimat sürelerinin hayati olduğu kapalı ve dış ortam uygulamalarında vinil ve esnek malzemelere baskı için son derece uygun. Vybrant F1600’da, çeşitli geniş format production ortamlarının verimliliğini arttırabilen Fujifilm patentli FUZETM hybrid UV mürekkep teknolojisi var. Fujifilm, özel Uvijet KV mürekkebini sergileyerek endüstriyel sektöre yönelik çözümler geliştirme konusundaki kararlılığını kanıtladı. Acuity Advance Select ile birlikte kullanılan Uvijet KV’nin ısıyla şekillendirme işleminde %1000’e kadar uzama özeliği var. Böylece kısa tiraj ve tek seferlik ısıl-şekillendirme uygulamalarına son derece uygun hale geliyor.

Kiian Digital, Yeni Digistar Su Tabanlı Mürekkep Serisinin Lansmanı için FESPA 2015’i seçti Fujifilm en geniş inkjet çözümleri serisini FESPA 2015’de sergiledi Yepyeni Inca Onset R40LT, Acuity platform, thermoforming uygulamaları ve yeni Uvijet OW mürekkepleri FESPA 2015’de görücüye çıktı.

106

Kiian Digital, soft tabela ve tekstil baskısı sektörü için yeni Digistar su tabanlı mürekkep serisinin uluslararası lansmanı için Köln’deki Fespa 2015’i seçti. 7.salonda yeni serisini tanıtan şirket, FESPA 2015 platinyum ortak sponsor oldu ve markasını bu seneki en üst düzey katılımcılar arasına kattı. Satış Müdürü Alessandra Borghi şöyle anlatıyor:

haziran /2015 /June

matbaa & teknik


Aktüel

“Bir kez daha FESPA’da platinyum ortak olarak bulunmaktan ve ilk defa olarak bu denli kapsamlı mürekkep aralığımızı uluslararası alıcılara sunmaktan dolayı çok mutluyuz. Kiian Digital sektörde yeniliği ve mürekkep gelişimindeki ileri düşünceliliği ile tanınıyor. Mürekkeplerimiz özellikle kaliteleri, tutarlılıkları ve güvenilirlikleriyle tanınıyor. Yeni Digistar su-tabanlı mürekkep serimiz, ziyaretçileri gerçekten etkileyecek bir kalite ve canlılığa sahip. Böylece bir kez daha yenilikte lider olduğumuzu gösterebileceğiz.

Bu yeni mürekkep serisi tekstil dijital endüstrisindeki en önde gelen donanım markalarıyla da uyumlu. Ayrıca makineleriyle sorunsuz çalışmasını sağlamak için bu şirketlerin bazılarıyla işbirliği yaptık. Sonuçta ister tekstil matbaacıları ister diğer sektörel girişimciler olsun gelir kaynaklarını güvenle ve hızla arttırabilecekleri ve sunumlarını çeşitlendirebilecekleri bir mürekkep seti sunabiliyoruz.” Yeni Digistar serisinde şu özellikler var: Digistar WR-500, RICOH GEN 5 baskı kafasıyla uyumlu, su-tabanlı, çok-amaçlı bir sublimasyon transferli mürekkep. Geniş format yazıcılar için ideal olan bu sistem spor giyim, moda ve iç dekorasyon sektörlerinde çeşitli malzemeler üzerine baskı için kullanılabiliyor. Digistar WR-500 yüksek kromatik performans ve renk yoğunluğu, iyi genel hızlılık ve muhteşem release (transfer) kapasitesi sunuyor. Ayrıca tüm bunlar için riskli etiketlere gerek olmuyor. Digistar AIR da RICOH baskı kafalarıyla uyumlu bir sublimasyon transfer mürekkebi. Hafif ve/veya kaplamalı kağıtlara baskı için geliştirilen bu yeni transfer mürekkebinin hızlı kuruma özellikleri, yüksek renk konsantrasyonu var ve riskli etiketleme gerektirmiyor. Kiian’ın Digistar TUNE sublimasyon mürekkebi ise direkt baskı için geliştirildi. Yine RICOH baskı kafalarıyla uyumlu olan Digistar TUNE, parlaklık ve genel hızlılık arasında mükemmel dengeyi sunuyor. Ayrıca yüksek kromatik performans ve verimlilik de garanti. Digistar TEX-R, Kiian’ın direkt baskıya yönelik yeni su tabanlı pigment mürekkebi. RICOH baskı kafalarıyla uyumlu olan Digistar TEX-R, son derece çok-yönlü ve çeşitli kumaşlarla kullanım için ideal. Çevre dostu alternatif Digistar TEX-R ise, daha düşük su tüketimiyle düşük çevresel etkiye sahip bir mürekkep. Ayrıca daha kısa ve daha maliyet-etkin bir baskı sürecini garantiliyor. Bu mürekkep seti için de riskli etiketleme gerekmiyor. Son olarak Kiian, en popüler Digistar mürekkep serisi yani HD-ONE, HIPRO ve K-ONE serisi için yepyeni florasan renkler sunuyor. Florasan renkler şu anda spor formaları, kıyafetler ve evlerde dekorasyonda son derece moda. Yeni sarı, pembe, yeşil ve mavi florasan renkler sayesinde birçok son kullanıcı piyasada rakiplerinin önüne geçebilecek. Tüm mürekkepleri gösteren uygulamalar serisi, modadan, spor kıyafetlere ve aksesuarlara kadar standda sergilenecek ve mürekkep setinin çok çeşitli ürünlere uygun olduğunu gösterecek.

Sun Chemical, FESPA 2015’de serigrafi, endüstriyel ve inkjet alanlarındaki uzmanlığını sergiledi Sun Chemical, serigrafi, endüstriyel ve inkjet baskısı alanındaki yeteneklerini göstermek için FESPA 2015’i seçti. ‘Mission Control’ başlığı altında sunum yapan Sun Chemical, en yeni ürünlerini ve yeniliklerini tanıttı. matbaa & teknik

Görev: Serigrafi Sun Chemical, SunPromo solvent ve UV kürlenen serigrafi grafik mürekkepleri alanındaki üç yeni ürününü yine FESPA 2015’de tanıttı. Yeni mürekkepler daha yüksek tanım sunuyor ve grafik display uygulamaları üreten serigraficilerin ihtiyaçlarını karşılıyor. Satın alma noktası reklam malzemesi üreticilerinin ihtiyaçlarını karşılamak üzere üretilen UV curing serigrafi baskı mürekkepleri serisi VioGraph VGF Series, Çeşitli plastik malzemeler, kağıtlar ve kartonlar üzerine yüksek hızlı in-line baskı için ideal UV curing mürekkepleri serisi VioFlash VFC Series Yarı-sert ve kendinden yapışkanlı PVC malzemeler üzerine yüksek hızlı baskı için ideal UV kürlenen serigrafi mürekkepleri serisi VioFlex VFX Görev: Inkjet Dijital baskı hala gelişiyor ve Sun Chemical da, piyasa taleplerini karşılayabilmek için inkjet serisindeki geliştirme çalışmalarına hızla devam ediyor. FESPA 2015’de Sun Chemical, Streamline serisi yüksek kaliteli alternatif solvent-tabanlı mürekkeplerine üç yeni ürün kattığını duyurdu: Streamline Ultima HPQ LO, mevcut Ultima HPQ ürünün bir üst modeli ve şu anda Sun Chemical’ın düşük kokulu kimyasalını kullanıyor. Streamline SGX eco solvent mürekkepleri, yine Sun Chemical’ın düşük kokulu kimyasalları kullanılarak, yeni Epson SureColor 70600 yazıcısı için, yüksek performanslı ince filmli piezo baskı kafalarıyla çalışmak üzere tasarlandı. Streamline TBJ, Sun Chemical’ın süper-geniş format solvent baskı piyasasına ne kadar önem verdiğini gösteriyor. Ürün, HP Turbojet için dizayn edildi ve matbaacılara, gelişmiş kurutma performansıyla daha düşük enerji tüketimi sunuyor. Görev: Tekstil Soft Signage, birçok geniş format yazıcılara kârlı ve büyüyen bir gelir kaynağı sunan bir dijital tekstil başarı hikayesi. FESPA 2015’de bu piyasa talebini karşılayan Sun Chemical, çeşitli sulu CMYK boya sublimasyon mürekkepleri serisi Streamline TX’i tanıttı. Bu seri, orjinal mürekkeplere denk fiziksel ve renk özellikleri sunuyor. Streamline TX mürekkeplerinin, görüntünün her iki yandan görüldüğü bayrak baskısı gibi çift taraflı banner uygulamaları için özellikle istenen mükemmel ‘şeffaf görüntü’ özellikleri var. Mürekkepler, standout yumuşak tabela uygulamaları için hayati olan mükemmel, güçlü renkler ve yoğun siyahlar sunuyor. Görev: Endüstriyel

haziran /2015 /June

107


Aktüel

Endüstriyel uygulamalarda gelişmeleri ve büyümeyi yansıtan Sun Chemical, FESPA 2015’de en son endüstriyel mürekkep yenilikleri olan SunPoly Monocure Universal Container UCI’i sergiledi. Bu seri, kalıplı plastik şişeler, konteynerler ve tüplere ultra yüksek hızlı baskı için kullanılan bir UV-kürlenen serigrafi mürekkebi. Mürekkepler özellikle hızlı, çok-renkli, inline kürleme makineleri için uygun ve en yüksek baskı hızlarında muhteşem tanılama sunuyor. Seri yüksek opasiteli beyazlar, yoğun siyahlar ve yüksek parlaklıklı renklerden oluşuyor. Görev kontrolü Sun Chemical, Avrupa Endüstriyel ve Grafik Bölümü Ürün Müdürü Robin McMillan, şu yorumu yapıyor: “Çalıştığımız birçok matbaada olduğu gibi Sun Chemical’ın da kökenleri serigrafi ve ofsetten geliyor. Ama dijital inkjette de uzmanlık geliştirdik, yani yazıcıları ileriye dönük çalışmalarında son derece etkili bir şekilde destekleyebiliyoruz.” EFI, Fespa 2015’de FESPA 2015’in Kendi Baskı Evreninizi Keşfedin temasına uygun olarak EFI, dijital ve serigrafi matbaacılarına piyasadaki hakimiyetlerini arttırmalarına yardımcı olacak geniş bir inkjet ve iş akışı ürünler portföyü sundu. EFI, piyasadaki en hızlı üretim sınıfı bobinden bobine ürünü olan EFI VUTEk® HSr presi tanıttı. Şirketin FESPA’da sunulan diğer ürünleri arasında uçta uca iş akışı otomasyonu, 7-pikolitrelik griye ölçeklendirilmiş UltraDrop™ teknolojisi var. Bu ürün sayesinde fotoğrafa yakın kalite sağlanıyor. Yeni SuperRange mürekkebi ve enerji etkin, SERİN KÜRLEME LED görüntüleme tam üretim hızlarında çalışıyor. VUTEk GO ise, yüksek uç VUTEk HS pro serisi için yenilikçi bir Android-tabanlı izleme uygulaması. Dünya çapında kurulu 500’den fazla LED inkjet yazıcısıyla EFI, çeşitli malzemeler üzerine yüksek kaliteli çok yönlü görüntüleme yapabiliyor. Bu sırada neredeyse hiç VOC emisyonu olmuyor ve enerji kullanımı ciddi şekilde düşüyor. EFI müşterileri ince, uygun fiyatlı filmler, oluklu karton ve diğer kurutma ya da kürleme metotlarına uygun olmayan ısıya hassas diğer materyaller üzerine baskı yapabiliyor. UltraDrop teknolojisi, yerleşik 7pL baskı kafaları ve her bir nokta pozisyonunda gerçek çoklu damla adresleme sayesinde daha hassas kontrole sahip daha küçük damla boyutları üretebiliyor. Bu da rekabette avantaj anlamına geliyor. Sonuçlar gölgeler, katmanlar ve geçişlerde kusursuzluk, üstün metin kalitesi ve tüm baskı modlarında daha fazla netlik sağlıyor.

Otomasyon ve verimi maksimuma çıkarmak: Enfocus

hem ilk seferinde hem de her seferinde doğru olması gerektiği anlamına geliyor. Enfocus, beş günlük FESPA etkinliğinde geniş format pbaskıcıların bu hassasiyet seviyesine ulaşmaları konusunda eğitti. Enfocus, ticari matbaacılar tarafından uzun süredir kullanılan çözümlerinin geniş format baskıcılara zorlukları aşmaları ve başarıya ulaşmaları konusunda nasıl yardımcı olacağını gösterdi. Geniş format baskıcılarlar, Enfocus çözümlerini kulanarak hızlı yatırımdan geri dönüş hesaplaması yapabiliyorlar. Enfocus, endüstri lideri çözümleri olan PitStop, Switch, ve Connect’i sergileyedi. Bu çözümler tek başlarına ya da ayrı ayrı kullanılabilir. Böylece kullanıcılar ihtiyaçlarını en iyi şekilde karşılayan özellikleri seçebilir ve çözümlerinin kapsamını genişletebilirler.

Screen’in dünya prömiyeri FESPA 2015’de Screen Graphic ve Precision Solutions, Truepress Jet W3200UV için 3.2 m genişliğinde bobinden bobine sistemin global lansmanı FESPA 2015’de yaptı. Yeni sistem, flatbed Truepress Jet W3200UV’i entegre ederek bu sistemi sektörün en çok yönlü geniş-format yazıcılarından birisi haline getiriyor ve hem tabak hem de bobin beslemeli malzemeler üzerine saatte 150 m2 hızla basabilmesine imkan tanıyor. Yeni dual flat/roll yetenekli Truepress Jet W3200UV, global çıkışını FESPA 2015’de yaptı. Truepress Jet W3200UV flat/roll yazıcı, Screen ve alt şirketi Inca Digital arasındaki bir projenin sonucunda doğdu. Screen’in bobin yükleme teknolojisini Inca’nın lider dijital flatbed tenolojisiyle bir araya getiriyor. 0.75 m’den 3.2 m genişliğe kadar bobinlerle çalışabilen bu sistem yeni bir yazıcıyla alınabiliyor ya da kolaylıkla eskilerin üzerine takılabiliyor. Kullanımı son derece kolay olan bu sis-

Enfocus çözümlerinin hatayı nasıl azalttığını, verimliliği nasıl arttırdığını ve geniş format yazıcılara işlerini nasıl büyüteceklerini ele aldı. Geniş format baskıcı olmak o kadar kolay değil. Malzemelerin masrafları, çok kısa tirajlı işler için gereken manüel işçilik ile birleşince hiç hata payı kalmıyor. Bir işi yeniden yapmak genelde çok pahalı ve zaman alıyor ve daha da kötüsü baskıcıların kârlılığını ve müşteri memnuniyetini etkiliyor.

Küçük hatalar, büyük problemler artık sorun değil Bu kadar çok şey risk altında olunca geniş format baskıcıların süreçlerini iyileştirmeleri ve küçük hataların büyük problemlere dönüşmemesi son derece önemli oluyor. Bu da üretim için sunulan dosyaların

108

haziran /2015 /June

matbaa & teknik


Aktüel temde operatör hızlı flatbed’den hızlı bobin beslemeli yazıcıya makinenin etrafında yürüme süresinde geçebiliyor. Masa kilitlendikten sonra yazıcı hemen bobin moduna geçiyor. 3.2 m x 1.6 m genişliğindeki flatbed masası, hassas hareket sağlamak için manyetik kodlu doğrusal motorlarla hareket ettiriliyor. Buna ek olarak printer’da, genelde daha pahalı printer’larda bulunan özellikler var. Örneğin pop up registration pin’leri, kendinden temizleme özelliği, akıllı nozzle mapping ve head-crash tespit sistemi. Truepress Jet W3200UV’da altı renk, ayrıca iki beyaz-mürekkep kanalı ve farklı baskı modları var. Bunlar bitmiş ürüne bağlı olarak seçilebiliyor. Örneğin resim kalitesi modunda ince çizgiler, tırnaklı fontlar ve detaylar seçili alanlarda tekrarlanabiliyor. Üretim modu ise satın alma noktası malzemeleri için optimize edilmiş durumda. 4-point ve 6-point gibi küçük boyuttaki metinler bile her modda keskin ve okunabilir oluyor. Flatbed makinesi gibi yeni bobin sisteminde de, 8 taneye kadar katmanın birleştirilmesini mümkün kılan gelişmiş çok-katman seçeneği var. Bunun sonucunda bu tekli üniversal yazıcı, her gün gördüğümüz display grafikleri, hard/soft tabela, duvar kaplamaları, bayraklar, tır perdeleri, pencere filmleri, 1’den 8’e çoklu katmanlar, arkadan aydınlatma ve gündüz/gece grafikleri ve hassas 75lpi lentiküler gibi hem ticari hem de yüksek değerli ürünleri üretebiliyor.

rülebilecek en düşük maliyetlerle sunuluyor. Her ikisi de önceki modeller olan Ricoh 3110DN ve 7100DN’in iki katı hızda baskı yapıyor, baskı yetenekleri ise göz alıcı ve HD resim kalitesinde üretim yapıyor. Ayrıca, yazıcıların en verimli şekilde çalışmalarını sağlayan yerleşik bir kendinden temizleme özelliği var. Bu sayede minimum enerji kullanımı ve mürekkep tüketimiyle, maksimum para kazanma zamanı garantileniyor.

Virtuoso HD Ürün Dekorasyon Sistemleri FESPA 2015’deydi

BusinessBuilder Eğitim Programı

Sawgrass, yeni nesil süblimasyon teknolojisini 18-22 Mayıs tarihlerinde FESPA 2015’de tanıttı. Yeni Virtuoso HD Ürün dekorasyon sistemi, sublimasyon işine girmek için ihtiyaç duyulan herşeyi sunan, tam entegre, yüksek tanımlı tek ve ilk ürün dekorasyon çözümü. “Piyasada süblimasyon baskıya yönelik tek yazıcıları geliştirmek için Ricoh ile ortaklık yapma ve yeni SubliJet-HD mürekkebimizin lansmanını gerçekleştirme suretiyle geleceğe doğru dev bir adım attık” diyor Sawgrass’ın Tüketim Malzemeleri Bölümü Başkanı Darcy Mauro ve sözlerine devam ediyor: “Virtuoso HD Ürün Dekorasyon Sistemlerimiz, şirketleri başlangıcından gelişme aşamasına kadar destekleyecek toplam anahtar teslim çözümler olmak üzere tasarlandı.” Virtuoso HD Ürün Dekorasyon Sistemlerinde bir şirketin büyümek için ihtiyaç duyacağı herşey var:

Virtuoso SG400 ve SG800 Yazıcılar Ricoh ile birlikte geliştirilen ve yazıcı üreticisinin popüler GelJet line’ının ileri teknolojisini kullanan Sawgrass’ın Virtuoso SG400 (A4) ve SG800 (A3+) yazıcıları ticari ürün dekorasyon teknolojisinde gö-

matbaa & teknik

SubliJet-HD mürekkepleri Bu yüksek yapışkanlıklı süblimasyon mürekkepleri, çok özel olarak yüzde 26 daha fazla renk gamı ve daha geniş verim için özel olarak tasarlanıyor. Bu sayede sublimator’lar, kapsamlı definition, gerçeğe yakın renkler ve her bir baskıda daha düşük görüntüleme maliyetlerini garantiliyor. SubliJet-HD’in hızlı, temiz ve rahat kartuşları atıl zamanı ve açık sistemlerle ilişkili bakım masraflarını tamamen ortadan kaldırıyor.

CreativeStudio Online Designer Sadece Virtuoso HD Ürün Dekorasyon Sistemleriyle sunulan CreativeStudio, Sawgrass’ın yenilikçi online tasarım yazılımı ve stok tasarım kitaplığı. Bu ürün, yenilikçi girişimcilere, müşterileri çeken aktarılabilir görüntüleri hızlı ve kolayca üretme imkanı veriyor.

Bu kapsamlı satış, pazarlama ve üretim araçları süiti, dekoratörlere işlerini kurmalarında yardımcı olacak. BusinessBuilder sayesinde Virtuoso kullanıcıları, webinerler, seminerler, kılavuzlar, webcast’ler, raporlar, makaleler, üretim teknikleri ve daha birçok bilgiye ulaşabilecekler.

PartnerPlus Kullanıcı Desteği Sawgrass, Virtuoso kullanıcılarına tam sistem desteği, kapsamlı bir printer, mürekkep ve yazılımı, hepsi bir arada bir çözümle sunuyor. PartnerPlus, sistemde sorun giderme, renk yönetim yazılımı, tam ürün garantisi gibi her türlü konuda eş zamanlı destek veriyor.

FESPA 2015: Durst Su Teknolojisi ve tam otomasyonlu üretim Daha sürdürülebilir uygulamalara yönelik yeni sulu mürekkepler ve printer sistemleri, ve daha geniş medya esnekliği ve otomatik iş değişimlerine doğru atılan adımlar. Endüstriyel inkjet uzmanı Durst, geniş format segmentindeki en son gelişmeleri FESPA 2015’de sundu. Bu sene fuardaki önemli temalarından birisi Durst Su Teknolojisi. Bu teknoloji aslında UV-kürlenen mürekkeplere çevre dostu bir alternatif sunmak için geliştirilen uzun vadeli bir stratejinin yansıması. Durst, iki yıldan uzun bir süredir yeni sulu mürekkepler üzerinde araştırma yapıyordu. Sonuçta, sert ve esnek geniş format medyada sürdürülebilirlik potansiyelini ortaya çıkaran yeni makine kategorisi Rho WT 250 HS doğdu. Teknoloji, bu seneki FESPA’da da meraklılarıyla buluşacak. Yumuşak tabela segmenti Durst Su Teknolojisinden ve ürettiği ekolojik çözümlerden de faydalanıyor: Rhotex HS, tekstil reklamı ve bilgi medyası üzerine toksik olmayan migrasyon ve kokusuz dispersion mürekkepleriyle baskı yaparken yeni transfer yazıcısı Rhotex 180 TR, sulu dye-sublimation mürekkepleri kullanıyor. Yumuşak tabela yazıcı sistemlerine ek olarak Durst, ev tekstilleri ve iç dekorasyonda endüstriyel üretim için

haziran /2015 /June

109


Aktüel

Kappa 320’nin kullanımına yönelik son gelişmeler hakkında bilgi verirken başarılı Rho 1312 flatbed baskı sistemini yeni bir besleme ile sundu ve esnek bir üretimi garantile altına aldı. Durst Phototechnik AG CEO’su Christoph Gamper, “Durst Su Teknolojisi piyasadaki özel satış noktamız. Bir kez daha geniş format baskı işinde yenilikçi liderler olduğumuzu gösterdik” diyor ve sözlerine devam ediyor: Durst Su Teknolojisi yumuşak tabelada devrimsel bir yenilik ve POS’larda sürdürülebilir ve kokusuz geniş format ürünlerin geliştirilmesinde son derece hayati önem taşıyor. Rho WT’nin geliştirilmesi sayesinde uygulama serimize klasik LFP uygulamaları katabiliyor ve iç dekorasyon alanında yeni piyasa potansiyelinde faydalanabiliyoruz. Ayrıca UV baskı alanında sürekli gelişim sağlıyor ve daha geniş medya esnekliği ve daha yüksek seviye otomasyon sunabiliyoruz.’

FESPA 2015’de Esko ile tam hız Esko’nun ürünleri her türlü tabela ve sign işleminde görülen kompleks problemleri çözme amacını taşıyor. Esko EMEA Başkan Yardımcısı Armand Gougay, “Esko’nun Kongsberg masaları sektörde sağlamlıkları, esneklikleri ve çok yönlülükleri ile tanınır. Dolayısıyla Kongsberg masalarının FESPA standının yıldızı olduğunu söyleyebiliriz” diyor ve sözlerine devam ediyor: “Masalara ek olarak, tabela, display ve geniş format üretimin her yönünü kapsayan güçlü ama es-

110

nek yazılım çözümleri sunuyoruz. Uzun bir geçmişe dayanan, ünlü ve istikrarlı bir tedarikçiden, entegre, uçtan-uca bir çözüm almak ister büyük, ister küçük olsun her türlü şirket için ideal yaklaşım.”

Bordeaux, yeni tekstil ve UV flatbed çözümlerine odaklanıyor Bordeaux Digital PrintInk, Bordeaux’un yazıcıya özel çözüm felsefesi kapsamında yeni Mix & Match mürekkep çözümlerini görücüye çıkardı. Şirketin yazıcıya özel mürekkepleri en iyi baskı sonuçları alınmasını sağlıyor. Bordeaux’un devrimsel özel çözümleri sayesinde yazıcı atıl zamanı olmadan basit ve sorunsuz kurulum ile çalışabiliyor. Fujifilm® Acuity™ ve Océ Arizona® serisi printer’lar için geliştirilen mürekkepler OEM matched yapışkanlık özelliği ve uzun ömür sunuyor. Pazarlama Müdürü Guy Evron, “Dijital baskı sektörüne çeşitli çözümler sunma konusundaki kararlılığımızın bir parçası olarak, Velvet Jet olarak adlandırılan yeni bir bölüm oluşturduk” diye anlatıyor: “Velvet Jet, şirketimizin mürekkep geliştirmedeki 15 yıllık deneyimini tekstil sektöründen uzmanların yeteneğiyle kombine ederek tekstiller üzerine dijital baskıda yardımcı olacak ürünler sunuyor. Fespa Fabric standımızda ziyaretçiler, tekstillere yönelik yeni mürekkepleri gördüler ve moda, giyim, dekoratif ve endüstriyel tekstil uygulamalarında çeşitli imkanlara şahit oldular.”

haziran /2015 /June

matbaa & teknik



Teknoloji

“Tekstil ve Endüstriyel Baskıda Büyüme Bekliyoruz” Mike Horsten: “Önümüzdeki beş sene içinde büyüme UV ve tekstil alanlarında olacak. Bu ikisi büyüme kaydeden segmentler.” Mike Horsten: Son beş yıldır tekstil baskı makinelerinde lider konumdayız. Fakat hangisinin daha hızlı büyüdüğünü söylemek zor… Rakamlara bakacak olursak; örneğin tabela sektöründe Mimaki, geçtiğimiz yıl %7 oranında büyüdü. Endüstriyel ürünlere, UV ürünlere bakacak olursak da yaklaşık %25 oranında büyüdük, tekstilde ise %27 oranında büyüdük. Kağıt üzerinde bakacak olursak Mimaki muhteşem bir büyüme kaydediyor. Şunu belirtmekte fayda var; Mimaki’nin cirosunun %50’si tabela işinden geliyor. Kısacası, o alanda sadece %7 ya da %9 büyürseniz, göreceli olarak büyük oranda büyümüş olursunuz ama aldığınız pay hala çok küçüktür. Önümüzdeki beş sene içinde büyüme UV ve tekstil alanlarında olacak. Bu ikisi büyüme kaydeden segmentler.

Mimaki EMEA Bölgesi Pazarlama Müdürü Mike Horsten, dergimize Mimaki’nin FESPA 2015 yeniliklerini anlattı ve pazarı değerlendirdi. Türkiye’de çok iyi tanına bir sima olan Horsten de Türkiye’yli çok iyi tanıdığını verdiği cevaplarla ispatladı. Horsten’e göre Türkiye dijital baskı konusunda Tekstil ve Endüstriyel Baskıda daha çok büyüyecek:

matbaa&teknik: Fuarda birçok yenilik var. Mimaki’nin FESPA 2015’teki stratejisini ve yeni ürün tanıtımlarını özetler misiniz? Mike Horsten: Yanımızda olduğunuz için teşekkür ederiz. Burada duyurduğumuz en önemli şey yeni bir tekstil baskı makinesi. Türkiye giyim sektörü için çok iyi bir çözüm. Bu bir boya süblimasyon baskı makinesi, ismi TS300P. Yeni baskı kafası, yeni mürekkep teknolojisi olan daha hızlı ve daha kaliteli bir makine… Türkiye pazarı için çok çok önemli çünkü artık çok ince kağıda baskı yapabiliyor, hatta kağıtta kırışıklık veya kayma bile olsa baskı yine de çok iyi oluyor. Tanıttığımız başka bir ürünümüz ise SP410 mürekkep. Bu mürekkebin çok rekabetçi bir fiyatı olacak. Müşterilerin bundan sonra başka bir mürekkep almasına gerek kalmayacak, orijinal Mimaki mürekkeplerini alacaklar. Hem garantili, hem de kaliteliler. Burada ayrıca pigment mürekkeplerimizi de tanıtıyoruz. Standımızda pigment mürekkep kullanan makinelerimizden birisi bulunuyor ve burada pigmentin gelecek nesil olduğunu gösteriyoruz. Tekstil baskıda yeni bir teknoloji, özellikle pamuklu kumaş, viskoz ya da benzer ürünlere baskı yapmak için ideal. Aslında bu bir ön gösterim, daha fazlasını Milano’da ITMA’da gösteriyor olacağız.

matbaa&teknik: Dijital baskıda hangi sektörün daha hızlı büyüdüğünü düşünüyorsunuz? Tekstil diğer sektörlere göre daha rekabetçi bir alan mıdır sizce?

matbaa&teknik: Üç segmentten bahsettiniz; tekstil giyim, tabela grafik ve UV baskı makineleri. Türkiye’de çok büyük bir reklam, tabela pazarı var; çok sayıda kurulum gerçekleşiyor. Tekstil baskıyı herkes öğrendi ve büyüyor. Ben tabela sektöründe bir durağanlık olduğunu düşünüyorum, siz bu konuda neler söyleyeceksiniz ve sizce bu sektörlerden hangisi daha ilgi çekici? Mike Horsten: Türkiye pazarı için her üç sektör de ilgi çekici. Fakat Bursa’yı ele alacak olursak, bu şehirde tekstil çok önemli. İzmir’e gittiğinizde UV baskının oteller ve benzerleri için daha önemli olduğunu görürsünüz. Antalya’ya baktığınız da ise yoğunlukla tabela baskının olduğunu görürsünüz. Ankara’ya giderseniz tabela ile birlikte UV baskıyı görebilirsiniz. İstanbul’da tekstil ve UV baskının ön planda olduğuna şahit olursunuz. Bu gerçekten değişken ama tüm Türkiye’yi ele alacak olursanız bize göre tekstil çok önemli. Türkiye tam bir tekstil ülkesi ama öte yandan UV de çok hızlı büyüyor. Flatbed yazıcılarımız Türkiye pazarında gerçekten iyi satılıyor. Türkiye çok modern bir ülke ve hızlı bir şekilde yeni teknolojileri alıyor.

matbaa&teknik: Eklemek istediğiniz başka bir şey var mı? Mike Horsten: Mürekkeplerimizin hepsi Greenguard sertifikalı. Tekstil mürekkeplerimizde de bu sertifika var. Özellikle bunun altını çizmek isterim. Bence Türkiye pazarı çok hızlı büyüyen bir pazar… Öte yandan sizin de belirttiğiniz gibi karmaşık da bir pazar çünkü hala geleneksel yöntemlerle de baskı işi yapılıyor. Fakat özellikle İstanbul gibi büyük şehirlerde bu değişecek ve gelişecek. Yavaş yavaş diğer şehirlerde de bunu göreceğiz. Türkiye çok büyük bir ülke… Dijital baskı da yavaş yavaş yaygınlaşacak ve çok parlak bir geleceği var.

112 haziran /2015 /June

matbaa & teknik


Teknoloji

ONYX’in En Büyük Farkı Claes Jeppsson: “ONYX’in en büyük farkı, pazardaki en geniş baskı makinesi sürücüsüne sahip olmasıdır. 14 bin farklı baskı makinesini destekliyoruz. Müşteriler ONYX’e sahip olduklarında, sürekli baskı yapabilecekler ve biz her zaman bir numara olmaya devam edeceğiz.” matbaa&teknik: Yazılımınızı hangi periyotlarla ve ne sebeple güncelliyorsunuz? Claes Jeppsson: RIP dosyaları anlayabildiği sürece iyi bir program. PDF, sürekli güncelleniyor. Aynı şekilde Photoshop da, Illustrator da… Eğer PDF versiyon 4’e uyarlanmış bir RIP’iniz varsa ve pazarda versiyon 5’e ihtiyaç varsa, biz ürünümüzü güncelleyip uyumlu hale gelmesini sağlıyoruz. Biz ürünü daha verimli olması ve renkleri iyileştirmek için güncelliyoruz. Ancak esas güncelleme nedenimiz tüm Adobe ürünlerinden gelen dosyaları basabiliyor olmak. Ayrıca hangi yazılımlar popülerse tümünü destekliyor olmamız gerekiyor. Dolayısıyla ürünümüz sürekli güncelleyerek güncel kalmasını sağlıyoruz. ONYX’e yatırım yapan tüm müşterilerimiz onları yalnız bırakmadığımızı ve işlerini aksatmayacağımızı biliyor. FESPA 2015 Fuarı esnasında Bölge Satış müdürü olarak Çağdaş Sevgen’in görev yaptığı ONYX Graphics şirketinin Genel Müdürü Claes Jeppsson ile bir araya geldik. Sevgen ve Jeppsson, ONYX’in çalışmalarını ve Türkiye pazarına ilişkin görüşlerini anlattılar. Jeppsson ONYX’in pazarın bir numaralı RIP tedarikçisi olduğunu, anlatıyor:

matbaa&teknik: Tekstil, seramik ve ticari baskı alanlarından hangisi sizin için en önemlisi? Claes Jeppsson: Tasarım ve tabela pazarında uzun bir geçmişimiz var. Ünümüz buradan geliyor. Ürünlerimizin temelinde de bunlar var. Ürünlerimiz, seramik ve tekstil gibi pazarlarda da aktif olarak kullanılıyor. Bu pazarlar için özel ürünlerimiz var. Ancak ONYX’i tekstil baskıda da kullanıyoruz, tekstil alanına özel çözümlerimiz var. Geçtiğimiz yıl tekstil alanına özel ürünlerimizi tanıttık. Ürünler pazarda ilgiyle karşılandı. Öte yandan, özellikle ticari baskıyla ilgili hedeflerimiz var. Baskı yapılan her nokta bizim için bir pazardır.

matbaa&teknik: ONYX’in Avrupa pazarındaki konumundan bahseder misiniz? Kaç tane rakibiniz var? Claes Jeppsson: Bir numarayız. Yaptırdığımız pazar araştırmalarından aldığımız sonuç bu… Ve pazarda en az on rakibimiz var.

matbaa&teknik: ONYX’in farkı nedir? Claes Jeppsson: ONYX’in en büyük farkı, pazardaki en geniş baskı makinesi sürücüsüne sahip olmasıdır. 14 bin farklı baskı makinesini destekliyoruz. Müşteriler ONYX’e sahip olduklarında, sürekli baskı yapabilecekler ve biz her zaman bir numara olmaya devam edeceğiz. Bir ONYX RIP’iniz varsa ve başka bir baskı makinesi alırsanız, bunu hiçbir problem yaşamadan kullanabileceğinizde emin olursunuz. Yeni baskı makinenizi tanıtma işlemini kendiniz halledebilirsiniz, hem de marka bağımsız olarak. En büyük avantajımız da bu… Ve bu nedenle pazarda lider konumdayız. Firmamızda 50 kişi civarındayız, bunlardan 25’i mühendis. Pazara sunduğumuz bu teknoloji tamamen bize ait. Bunu geliştirebiliyoruz ve her üreticiye uygun olarak optimize edebiliyoruz. İş gücümüz var ve bilgiye sahibiz.

matbaa & teknik

matbaa&teknik: Birçok PR ajansından bana İngilizce ve diğer dillerde basın bültenleri geliyor. Ancak PR ajansınız bana ONYX’in İngilizce bültenlerinin yanında Türkçesini de yolluyor. Bunun sebebi nedir? Türkiye pazarına verdiğiniz önem hakkında neler söylersiniz? Claes Jeppsson: Öyle sanıyorum ki Türkiye; sırasıyla Almanya, İtalya, Fransa ve İngiltere’nin ardından Avrupa’nın beşinci büyük pazarı ve çok önemli bir pazar. Bunun nedeni ise Türkiye’de uygulamalarda birçok inovasyonun gerçekleşiyor olması. Bu aslında diğer alanlarda da gerçekleşiyor. Biz Avrupa pazarı olarak biraz tutucuyuz, Türk mantalitesi daha açık ve yeni şeyler arıyor. Avrupa’ya ya da yabancı firmalara üretmiyorsunuz, ekonomi alanında lider konumdasınız. Bu inovasyon Türkiye’de gerçekleşiyor ve Çağdaş Sevgen’in de Türkiye’de bulunma sebebi bu. Burada bizim için çalışan birisinin bulunması gerek. Toplam ciromuzun büyük kısmı hala Türkiye pazarından geliyor. Çağdaş Sevgen: Türkiye, Avrupa ve Orta Doğu arasında bir köprü… Orta Doğu’dan ve Avrupa’dan gelen insanlar İstanbul’da buluşuyor. Bu nedenle de Türkiye ekonomi ve iş anlamında büyümesini sürdürüyor. Bu nedenle medyaya, firmalara neden önem verildiği anlaşılabiliyor. Claes Jeppsson: Üreticilerin Türkiye’de firmalar açarak hizmet sağladığını görüyoruz. Orta Doğu’da ve burada bölge ofisleri açıyorlar. Belirttiğim gibi yeni düşünme biçimi, yazılımla ilgili yeni buluşlar, inovasyonlar Türkiye’de gerçekleşirken, Batı Avrupa’da böyle şeyler olmuyor. Dolayısıyla çok ilginç bir pazar…

matbaa&teknik: Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı? Çağdaş Sevgen: Özellikle Türkiye ve tüm büyüyen pazarlara verdiğimiz önem aynı. Gerçekten ilgi göstermek istiyoruz ve bu nedenle yazılımlarımızın Türkçe versiyonları yapıyoruz. Bu, özellikle RIP sektöründe geldiğini göremediğiniz bir şey. Sadece iyi olduğu ya da pazar lideri olduğu için değil Türkçe desteği bulunduğu için de müşteriler bizim yazılımımızı tercih ediyor. Ayrıca düşüncelerine önem vermemiz de bir başka neden…

haziran /2015 /June

113


Teknoloji

“Inkjet Yıllık 2 Milyar Dolarlık Bir Alan” Tudor Morgan: “Müşterilerimizin birçoğu inkjet kullanmaya başladı çünkü uzun tirajlarda kişiye özel baskı imkanı sağladı. Cam, seramik, metal döşemeye karşı yoğun bir ilgi var.”

FESPA 2015’de 6. Salonda önemli bir yer tutan Fujifilm standında baskı dünyası için şirketin geliştirdiği pek çok çözüm yer aldı. Reklamdan endüstriyel baskıya uzanan aralıkta pek çok yeni teknolojinin sergilendiği Fujifilm standında Fujifilm Türkiye’den bir ekip fuar boyunca hazır bulundular ve çok sayıda Türk ziyaretçiyi ağırladılar. Fujifilm standında Onset R40LT, Acuity F flatbed baskı makineleri de sergilendi. Geniş format baskının bulduğu yeni alanları ve trendleri de göz önünde bulundurarak bu iki makineye odaklandık. Onset R40LT, dört renkli 265 m2/saat kapasiteden dört renk sekiz kanallı 400m2/saat kapasiteye kadar çeşitli renk konfigürasyonlarıyla geliştirilebilme özelliğine sahip ve yüksek kapasiteli UV dijital flatbed makine isteyen baskı hizmeti sağlayıcılarına yönelik. Aynı zamanda, gelecekteki kullanımın da garanti altına alındığı ve düşük maliyetli bir geniş formatlı flatbed dijital baskı makinesi olan Onset R40LT modeli, standart manuel yükleme/boşaltma özelliği ile 3.14 x 1.6m (123.6in x 63in) baskı alanı ile kullanılabileceği gibi saatte 40 tam tablaya eşdeğer hızlarda 50 mm (2in) kalınlığa kadarki sert malzemeler üzerine de baskı yapabiliyor. Baskı makinesi; verimlilik, kalite ve güvenilirlik sağlayan 14 pikolitrelik Fujifilm Dimatix Spectra baskı kafaları, UV sensör sistemi ve mekanik malzeme yükseklik dedektörleri de dahil olmak üzere Onset R40i’nin mevcut akıllı tasarım özelliklerinin tamamına sahip. Fujifilm ayrıca, Onset platformu için geliştirilen yeni 25 bölmeli vakumlu masayı, kalite ve performanstan ödün vermeden PVC’den polipropilen gibi malzemelere geçişi kolaylaştırmak amacıyla tasarlanmış yeni Uvijet OW mürekkebini de bu fuarda sergiledi. Fujifilm FESPA 2015’de Acuity serisinin yeni üyeleri; Acuity F, Acuity Advance Select ve Acuity LED 1600’ü de tanıttı. Sert malzeme üzerinde fotoğraf kalitesine yakın görüntü isteyen baskı hizmeti sağlayıcılarının ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde tasarlanmış olan Acuity F, 155 m2/sa-

ate varan hızlarda baskı yapabiliyor. Ayrıca, 6 veya 7 renkli modelleri de mevcuttur. Acuity Advance Select ise beyaz mürekkep ve lâk seçeneklerine sahip olan, 4, 6 veya 8 renk kanallı ve çok yönlü bir UV yazıcı. Saatte 32.8m2/ saate varan hızda neredeyse fotoğraf kalitesinde baskı üretiyor. Acuity LED 1600 de, az enerji kullanan LED kürleme sistemine sahip ve hem sert hem de çok ince esnek malzemeler için uygun olan, hibrit bir baskı makinesi. Fujifilm, endüstriyel sektör için çözümler geliştirme konusundaki taahhüdünü de benzersiz Uvijet KV mürekkebi ile yerine getirdi. Acuity Advance Select ile birlikte kullanılan Uvijet KV’nin thermoform (ısıl işlemden) geçmesi halinde %100’e varan oranda uzama özelliği bulunuyor. Bu da hem kısa süreli çalışmalar, hem de tek seferlik thermoform uygulamaları için bu ürünü mükemmel kılıyor. Fujifilm’in gelişen geniş format ve inkjet baskı işine yönelik görüşlerini Geniş Format Grup Pazarlama Müdürü Tudor Morgan’a sorduk:

matbaa&teknik: Fujifilm olarak FESPA 2015’de odaklandığınız başlıklar nelerdi? Tudor Morgan: FESPA’da yeni mürekkep sistemleri tanıttık. Esasen genel kullanıma yönelik yeni bir mürekkebimiz var. Uvijet OW isimli bu mürekkep daha geniş yelpazede malzemeyi desteklemek üzere tasarlandı. Geçtiğimiz yıllarda müşterilerimiz, uzun süre yaptığımız PVC’lerden uzaklaşıp yeşil baskıya yöneldiler. Artık müşterilerimizin müşterileri; polipropilen, geri dönüştürülebilen polietilen gibi çevre dostu malzemeleri talep ediyorlar. Günümüzde makinelerimize bu mürekkebi kullanıyoruz. Bu mürekkeplere turuncu ve beyaz renkleri de ekledik. Bu sayede daha geniş yelpaze canlı renkler sağlamayı hedefledik. Ayrıca tabaka beslemeli ve oluklu mukavva uygulamalarında parlak ve canlı görsellikle birlikte

114 haziran /2015 /June

matbaa & teknik


Teknoloji

mükemmel esneklik de talep eden müşteriler için de çözüm sunuyoruz. Daha geniş renk gamutu olan iki UV inkjet sistemimiz var. Geçen FESPA’dan beri geliştirdiğimiz inkjet sistemleri büyük beğeni topladı. Ayrıca birlikte kendi yazılımımızı geliştirdik. Hali hazırda vakum oluşturma konsepti üzerinde çalışıyoruz. Bunda başarı elde ettik ve geçtiğimiz yıl bunu FESPA’ya götürdük. Müşterilerimizin birçoğu inkjet kullanmaya başladı çünkü uzun tirajlarda kişiye özel baskı imkanı sağladı. Cam, seramik, metal döşemeye karşı yoğun bir ilgi var. AR-GE kaynaklarımızı ikiye ayırdık ve şu anda grafik ve tabeladan sorumlu bir grubumuz var ve diğer grup da temel teknolojiden ve o uygulamalara yönelik mürekkep sistemlerinden sorumlu. Pazarlamayla ilgilenen başka bir grubumuz var. Bu grup da var olan FujiFilm bayilerinin müşterilerine yönelik çalışmaları yürütüyor. Yeni uygulamalardan sorumlu başka bir grup da ihtiyaçları belirleyip bunlara uygun birçok çözümün içinden doğru olanları seçmekle görevli… Birçok alan söz konusu, tahtaya, metale, cama baskı yapmak isteyen müşterilerimiz var ayrıca bir de 3D baskı yapmak isteyenler var. Birçok uygulama ve dolayısıyla bizim için çok zorlu bir mücadele var. Biz endüstriyel uygulamalarımızı birçok fuara götürüp tanıtmayı ve müşterilerin tam olarak inkjetten ne istediğini anlamayı planlıyoruz. Sizin de gördüğünüz gibi bu fuarda çok fazla endüstriyel içerik yok.

matbaa&teknik: Fujifilm yenilikçi bir firma… Tüm bu teknolojilerin üretiminde kaç tane mühendis görev alıyor? Tudor Morgan: Firmamızda çalışan 80 kişi var. Bunların en az 30’u

endüstriyel uygulamalar üzerinde çalışıyor. Ancak bu kişiler Fujifilm Japonya tarafından destekleniyorlar. Fujifilm Japonya’nın bir AR-GE tesisi var. Burada da çalışan 6 bin kişi var.

matbaa&teknik: Sizce geleceğin teknolojisi hangisinde? Endüstriyel baskı da mı, tabelada mı? Tudor Morgan: Geçmişe bakacak olursak; 2000 yılında Sign UK fuarına bir tane flatbed baskı makinesi götürdük. Serigrafi baskıcılara UV inkjetin işlerine ne gibi faydaları olacağını gösterdik. 15 sene geçti ve bugün FESPA’da tekstil baskının inkjet tarafından domine edildiğini görüyoruz. O dönemlerde Fujifilm, inkjeti grafik ya da tabela baskısında kullanmaya karar vermişti. Yılda 2 milyar dolarlık global bir pazar, inkjet çok büyük bir iş ancak takip eden 15 senede grafik olduğu yerde sayacak ve şundan eminiz ki; yeni makineler bu değişimi yavaşlatacak, baskı makineleri ve baskı kafası teknolojisi daha güvenilir bir hale gelecek. Bunlarla birlikte mürekkebin kimyası da daha uyumlu olacak. Şundan da eminiz ki bu makineler daha üretken bir şekilde kullanılacak. Artık herkes endüstriyel uygulamalara yöneliyor. Öyle sanıyorum ki önümüzdeki 2 ya da 3 yıl içinde bu fuarda gördüğünüz teknolojilerin ambalaj sektörüne girdiğini göreceksiniz. İleride hibrit su bazlı UV mürekkeplere ihtiyaç olacak. Ayrıca yeni uygulamalara ihtiyaç var. Bunun yanında inkjetin birçok alanda kullanıldığına şahit olacaksınız. Cama yapılan baskı artacak. Kişiselleştirmeye olan eğilim artacak.

Fujifilm Türkiye, Yönetim Üssü Oldu Distribütör firmasını satın alarak 01 Haziran 2012 itibariyle Fujifilm Dış Ticaret A.Ş. adı altında Türkiye’deki faaliyetlerini direkt olarak yürütmeye başlayan Fujifilm, üç yıllık süre içinde büyük başarılara imza attı. Yıllık büyüme hedeflerini tutturan ve Türkiye pazarında aktif olduğu sektörlerde etkisini her geçen gün arttıran Fujifilm Türkiye, bölge ülkeleri üzerinde de önemli bir konuma geldi. Kazakistan, Özbekistan ve Azerbaycan’ın da içinde bulunduğu 10 ayrı ülkenin yönetimi, Fujifilm Türkiye üzerinden gerçekleştiriliyor. Türkiye Başkanlığı görevi ile Fujifilm Orta Doğu Başkanlığı görevini aynı anda sürdürecek. Yeni atamayla, Jun Higuchi, Türkiye ile Kuzey Afrika ve Orta Doğu’ya bağlı ülkeleri de yönetecek. Medikal ve Grafik Sistemler Genel Müdürü Cengiz Metin ise Fujifilm Türkiye’nin tüm iş kolları ve kurumsal bölümlerinden sorumlu Genel Müdürü olarak görevini sürdürecek.

“Bölgesel büyüme stratejisi” kapsamında yaptığı başarılı çalışmalarla dikkat çeken Fujifilm Türkiye Başkanı Jun Higuchi, mevcut görevine ek olarak Fujifilm Orta Doğu Başkanlığı görevine de atandı. Jun Higuchi, Fujifilm matbaa & teknik

Türkiye’de medikal sistemler, grafik sistemler, endüstriyel ürünler, dijital kamera ve fotoğraf baskı ürünleri alanında faaliyet gösterdiklerini ve pek çok sektörde pazar lideri olduklarını belirten Genel Müdür Cengiz Metin, 3 yıl içinde gösterdikleri performansın bu kararda etkili olduğunu söyledi. Cengiz Metin, “Fujifilm, 2014’de Türkiye cirosunu 80 milyon Euro olarak gerçekleştirdi. Haziran 2012’den bu yana yıllık büyüme hedeflerimizi tutturarak Türkiye pazarındaki lider pozisyonumuzu daha da güçlendirdik. Gösterdiğimiz bu performans, Fujifilm’in merkezi yönetim modeli içinde Türkiye’nin yönetim üssü olmasını sağladı. Bu da bizler için gurur verici bir durum” dedi.

haziran /2015 /June

115


Teknoloji

Esko ile İşinizi Büyütebilirsiniz Bruno Vermeulen: “Esko çözümleri her türlü firmanın ihtiyaçlarını karşılıyor. Yeni başlayan küçük bir firma bile olsanız, size uygun bir Esko cihazımız vardır. Çok büyük bir firma da olsanız sunduğumuz çözümlere güvenebilirisiniz.”

FESPA 2015’de kesim masalarını sergileyen ESKO şirketinin EMEA bölgesi Pazarlama Müdürü Bruno Vermeulen ve ESKO Türkiye Müdürü Mustafa Salur ile bir araya geldik. Ambalajda olduğu kadar dijital baskı sonlandırmasında da önemli bir yere sahip olduklarını anlatan Salur’a ilaveten Vermeulen, her büyüklükteki firmanın değişik büyüklükteki ihtiyaçlarına yönelik çözümleri olduğunu, anlattı. Vermeulen, “EMEA’da başlayıp başka bir kıtaya doğru büyümek isterseniz, Esko kesinlikle değerlendirmeniz gereken bir oyuncudur çünkü herkesin böyle global bir pazarı olamaz. Bu da rakiplerimizle aramızdaki fark” diyor:

matbaa&teknik: FESPA 2015’te odaklandığınız esas alan nedir?

Bruno Vermeulen: Öncelikle, burada olmaktan çok memnunum. Tabela, display ve ambalaj alanlarındaki dijital sonlandırma ortaklarımızı görmek de bizi mutu etti. Burada yazılım ve donanım çözümlerimizin bir kombinasyonunu gösteriyoruz. Burada Türkiye pazarına sunduğumuz en büyük ve en küçük masamız bulunuyor. Numune üretiminde kullanılan “V” ürünlerimiz gerçekten çok ilginç. Çok farklı malzemelerle çalışma imkanı ve birçok çözüm sunuyor, bu da bizi rakiplerimizden bir adım öne çıkarıyor. Sektör üretime doğru yöneliyor, biz de buna göre gelişiyoruz. Bu anlamda iş akışlarının otomasyonuna da odaklanıyoruz. İş akışının otomasyonuyla birlikte özellikle donanıma da önem veriyoruz.

matbaa&teknik: En güçlü olduğunuz alan hangisi? Ambalaj mı, dijital tabela mı?

Bruno Vermeulen: Her ikisi de. Esko’nun kökenleri ambalaja dayanıyor ancak dijitalde de çok güçleniyoruz, özellikle tabelada. Bizce güçlü

olmamız gereken üç pazar var. Geliştirmelerimizi de bunlara göre yapıyoruz. Internet sitemize bakacak olursanız kendimizi bu üç alan için çözüm sağlayıcısı olarak tanımladığımızı göreceksiniz. Mustafa Salur: Ambalajda yıllardır çok güçlü konumda bulunuyoruz. Ancak 2000 yılından beri dijital tabela işi büyüyor. Ambalaj işi de doygunluğa ulaştı gibi. Ambalajda rakamlar yeterince büyük değil çünkü 10 sene önce yatırım yapmış bir müşteri, makinelerimiz dayanıklı ve iyi olduğu için, bugün hala aynı makineyi kullanıyor. Makinelerimizi birkaç senede bir değiştirmeleri gerekmiyor. Hatta 25-30 yıldır makinelerimizi kullanan müşterilerimiz mevcut. Bu durumda büyüme tabela alanında oluyor. Bruno Vermeulen: Pazar gittikçe kalabalıklaşıyor ve yeni rakipler ortaya çıkıyor. Biz bunun farkındayız ve kendimize güveniyoruz, ayrıcalıklı bir oyuncuyuz. Esko çözümleri dayanıklılıklarıyla tanınıyor. Bu tip bir masa satın aldığınızda bundan 10 sene sonra da hala çalışıyor olacağından emin oluyorsunuz. 50 yıldır pazardayız ve kalıcı olacağız. Çözümlerimizi daha da geliştirmeye devam edeceğiz. Pazardaki trenleri de takip ederek üretimin içinde daha da gireceğiz. Dijital baskı makineleriyle birlikte sonlandırma ürünlerimiz de üretime dahil olacak. Makinelerimizin hızının çok büyük önem taşıdığını düşünüyorum, son günlerde bu alanda da çok güçlüyüz. C serisinin hızını bu makinenin rakipleriyle kıyasladığınızda fark attığımızı görürsünüz. Malzemeyi ne kadar hızlı kestiğimize ve iş akışını nasıl idare ettiğimize bakarsanız yazılım otomasyonunun da işleri hızlandırdığını göreceksiniz. Ayrıca, el ile yapılan işleri de aradan çıkarmış oluyorsunuz.

matbaa&teknik: Ülkemizin bölgeniz olan EMEA’daki rakiplerinize kıyasla konumuyla ilgili ne düşünüyorsunuz?

Bruno Vermeulen: Birçok kişi bizim ayrıcalıklı bir oyuncu olduğumuzu biliyor. Hammadde piyasasına girmiyoruz, sadece fiyatla kazanmaya çalışmıyoruz. Katma değere odaklanmaya devam etmek istiyoruz. Biz aynı zamanda global bir oyuncuyuz. Eğer müşteriler büyümeyi isterlerse pazarda güvenebilecekleri sadece birkaç oyuncu var. EMEA’da başlayıp başka bir kıtaya doğru büyümek isterseniz, Esko kesinlikle değerlendirmeniz gereken bir oyuncudur çünkü herkesin böyle global bir pazarı olamaz. Bu da rakiplerimizle aramızdaki fark. Mustafa Salur: Toplam çözüm sunma konusunda da iyi bir konumdayız. Farklı ihtiyaçlara göre farklı çözümler üretiyoruz. Ölçeklenebilir çözümler sunuyoruz. Bazı müşteriler, üretkenlikleri ve ihtiyaçlarına göre giriş seviyesi bir çözümle başlayabilir. Ancak yıllar sonra ihtiyaçları artınca yahut farklılaşınca başka bir makine seçip bununla ilerleyebilir. Donanımın yanında bizim tarafımızdan müşteriye sunulan en büyük değer sunduğumuz ihtiyaca yönelik toplam çözümlerdir. Sunduğumuz katma değerli yazılım çözümleri bizi rakiplerimizden farklılaştırıyor. Bruno Vermeulen: Esko çözümlerini daha önceden görmediğiniz ya

116 haziran /2015 /June

matbaa & teknik


Teknoloji

da beklemediğiniz yerlerde de görebilirsiniz. Esko çözümleri her türlü firmanın ihtiyaçlarını karşılıyor. Yeni başlayan küçük bir firma bile olsanız, size uygun bir Esko cihazımız vardır. Çok büyük bir firma da olsanız sunduğumuz çözümlere güvenebilirisiniz. Çok geniş yelpazede çözümler sunuyoruz. Öncelikle müşterinin ihtiyaçlarını dinliyoruz, onun için en iyisini saptamaya çalışıyoruz ve teklif sunuyoruz. Ayrıca, müşterinin gelecek planlarına uygun çözümler de üretiyoruz. Farkımız bu noktada da ortaya çıkıyor. Yalnızca makine satmıyoruz, çözüm satıyoruz. Mustafa Salur: Bence başka bir avantajımız da global oluşumuz. Birçok bölge ve ülkede Esko, endirekt kanallarıyla birlikte direkt olarak bulunuyor. Bu da müşteri ihtiyaçlarını daha iyi anlamakta avantaj sağlıyor. Pazardan geribildirim alarak ihtiyaçları ve trendleri daha iyi anlıyor. Bruno Vermeulen: Global bir firma olarak ayrıca Esko’nun dünyanın dört bir yanında bulunan mühendislerine güvenebilirsiniz. Ne zaman ve nerede olursanız olun Esko’nun size destek vereceğinden emin olabilirsiniz. Servis ağımız diğer tüm pazara yeni girmiş firmalardan daha oturmuş ve deneyimli.

satış ve pazarlama anlamında çok fazla yatırım yapıyoruz. Özellikle Türkiye için bir pazarlama müdürü işe alacağız. Bu pazarın büyümeye devam edeceğinizi ve odaklanmaya değer olduğunu düşünüyoruz. Mustafa Salur: Yüksek büyüme pazarındaki marjin yaklaşık %16 olarak bekleniyor. Ancak Türkiye bu beklentinin iki katından da fazla büyüyor. Dolayısıyla her sene firmanın beklentisini yükseltiyoruz. Bu güzel sonuçları almaktan hepimiz çok mutluyuz. Fakat hala yapacak çok işimiz var. Esko World dört ülkede yapılacak, seçilen ülkelerden birisi de Türkiye. Bu, iyi gittiğimizin bir kanıtı.

matbaa&teknik: Baskıcılar ve converterlarla Türkiye’deki bir sonraki buluşma ne zaman?

Mustafa Salur: Esko olarak müşterilerimizle 28-29 Mayıs’ta Esko World İstanbul’da buluşacağız. (Röportaj esnasında henüz gerçekleşmemiş olan bu etkinliğe ilişkin haberimizi aktüel sayfalarımızda görebilirsiniz.) Yıl sonunda katılmayı planladığımız bir diğer etkinlik ise FESPA Eurasia.

matbaa&teknik: FESPA’nın İstanbul’daki başarısıyla ilgili ne düşünüyorsunuz?

matbaa&teknik: Esko, Türkiye’de adım adım büyüyor. Türkiye pazarı ve bu pazardaki konumuz ile ilgili ne düşünüyorsunuz?

Bruno Vermeulen: Türkiye pazarı bizim için kesinlikle önemli bir pazar. Gelişmekte olan ülkelerden birisi ve pazar diğer gelişmekte olan ülkelerden çok daha hızlı büyüyor. Bunu görmekten mutluyuz ve Esko için Mustafa Salur’un kesinlikle bu büyümede büyük payı var. Türkiye’de

Türk konuşmacı: Avrupa’daki fuarlarla bizim buradaki fuarları kıyasladığınızda hala yapılması gereken şeyler olduğunu görüyorum, karşılaştırılamaz bile. Boyut ve kalite bakımından ciddi farklar var. Ancak geçen yıl FESPA çok iyi geçmişti. İki şey önemliydi; birincisi satış bilgisi oluşturmak, ikincisi de geribildirimi alıp anlaşmayı sağlamak. Her iki açıdan da bizim için başarılı olduğuna inanıyorum.

Kyocera Document Solutions Worldstar Ödülünü Kazandı Portföyünde üstün teknolojili çok fonksiyonlu fotokopi makinaları ve lazer yazıcılar ile dokümantasyon çözümleri bulunan, Türkiye’de yetkili distribütörlüğünü Bilgitaş’ın yaptığı Japon Kyocera Document Solutions’un ürün ambalajları için tasarladığı darbe ölçme sistemi Dünya Paketleme Organizasyonu tarafından organize edilen WorldStar Yarışması Elektronik kategorisinde ödül aldı. Bu ödül firmanın ard arda aldığı yedinci, toplamda ise dokuzuncu ödül. Her ülkede daha önce gerçekleşen paketleme yarışmasını kazananlar arasında gerçekleşen global yarışmada verilen prestijli uluslar arası WorldStar ödülü adayları çevresel uyumluluk, ekonomik etkinlik ve paketleme malzemelerinin orijinalliği konularında değerlendirip mükemmel paketlemeyi tanımlar niteliktedir. Ödül töreni Milano, İtalya’da 19-23 Mayıs 2015 arasında gerçekleşen uluslararası fuar; IPACK-IMA 2015’te gerçekleşti. Darbe ölçme sistemi hassas bir ekipmanın dikkatli taşındığından emin olunmasını sağladığı için nakliye esnasında sıkça kullanılmaktadır. Paket ciddi bir darbe aldığı zaman ölçme aleti renk değiştirmekte, bu sayede nakliyecilerde ulaşımın kalitesi konusunda farkındalık yaratmaktadır. matbaa & teknik

Yeni sistem geleneksel darbe ölçme aletlerine göre daha geniş ve görülebilir renkli bir yüzeye sahiptir. Çevresel açıdan ise kartonu boyaması için su bazlı fleksografik mürekkep kullanılmaktadır. Üstelik basit yapılı bir sistem olduğu için üretimi daha kolay ve ekonomiktir. Kyocera Document Solutions belirgin bir darbe durumunda oluşacak sabit renk üretimi konusunda iyileştirmelerine devam edecek, sistemi ABD, Çin ve Avrupa’da A3 çok fonksiyonlu fotokopi makinalarının taşınmasında kullanacak ve kullanımını artıracaktır. Ürünlerin nakliyesinde kullanılan tüm malzemeler Kyocera Document Solutions bünyesinde geliştirilmekte ve tasarlanmakta olup mükemmel teknolojisi sayesinde yurtiçinde ve yurtdışında saygınlık kazanmıştır. Firma yazıcı ve çok fonksiyonlu fotokopi makinalarını dünya çapındaki müşterilerine güvenli bir şekilde ulaştırmak için çalışmalarını devam ettirecektir.

haziran /2015 /June

117


Teknoloji

enfocus, Geniş Format’a Odaklanıyor Björn Willems: “Günümüzde basım endüstrisine baktığınızda ambalaj ve geniş format baskının iyi gittiğini görüyoruz. Geniş formatta inovasyona ihtiyaç olduğunu görüyorum. Ürünlerimiz de bu konuda fayda sağlayabilir.” zarda bu şekilde ön plana çıkıyor. FESPA’da Caldera ile olan ortaklığımızı duyurduk çünkü Caldera çok büyük bir isim ve sektörde çok iyi biliniyor. ENFOCUS için kullanıcılara ön uç iş akışı sağlıyor olmak önem taşıyor. Sunduğumuz üçüncü çözüm ise Connect… Bu bir dosya gönderme aracı… Tasarımcıların ya da satın almacıların geniş format bir baskı makinesinden dosya talep etme işlemini geliştirir. Bu aralar internet dükkanlarından çok sayıda dosya gönderiliyor. Hala ftp sunuculara, emaillere ya da dropbox’a kılavuz kitapçıklar gönderiliyor. Connect bu gibi ihtiyaçlara yanıt veriyor ve sorunsuz bağlantı kurulmasını sağlıyor. Dosyaların yüksek kalite PDF olarak doğru çıkış noktasına gönderilmesinde yardımcı oluyor. Çözümlerimiz yalnıza geniş formata yönelik değil, işin güzelliği de burada çünkü geçmişimiz daha çok ticari baskıya dayanıyor. Stratejik olarak teknolojimizi tek bir alana yoğunlaştırmamaya karar verdik. Büyük satıcılarınki gibi iş akışlarımız yok ama biz bunu bilerek yapmıyoruz çünkü açık kalmak istiyoruz. Bu strateji çok çabuk olmamızı sağlıyor. Günümüzde basım endüstrisine baktığınızda ambalaj ve geniş format baskının iyi gittiğini görüyoruz. Geniş formatta inovasyona ihtiyaç olduğunu görüyorum. Ürünlerimiz de bu konuda fayda sağlayabilir. Açık oluşumuz ve yeni ortaklığımız, ayrıca ilerleyen zamanlarda başka ortaklıklar kurduğumuzu da göreceksiniz. Kendimizi pazarda çözüm sağlayıcı ve geniş format baskı segmentinde yazılım çözümü sağlayıcısı olarak konumlandıracağız.

Geçtiğimiz ay bayilerini İstanbul’da bir araya getiren enfocus, bu toplantıdan iki hafta sonra çözümlerini sergilemek üzere FESPA 2015’teydi. Standında ziyaret ettiğimiz şirketin ürün yönetimi direktörü Björn Willems “Kendimizi pazarda çözüm sağlayıcı ve geniş format baskı segmentinde yazılım çözümü sağlayıcısı olarak konumlandıracağız” diyor. Enfocus’un geniş format baskı pazarı için sunduğu yenilikleri Willems’e sorduk:

matbaa&teknik: Baskıcılar için ne gibi çözümler sunuyorsunuz?

Björn Willems: enfocus, ana ürünümüz olan PitStop ile tanınıyor. Bu teknoloji dosyayı kontrol etmede kullanılıyor. Dosyanın belirli bazı çıkış standartlarına uymasını sağlıyor. PDF dosyalarını geniş format baskı profili ile karşılaştırıyor ve çözünürlüğün, renklerin, mürekkebin durumunu kontrol ediyor. Geniş format baskı makinesine yanlış PDF’lerin gitmesini önlüyor. Bunlar PitStop’un yaptığı işlerin ilk kısmı… Ayrıca PDF’leri düzenlemede çok başarılı. Geniş format baskıda PDF standart format olduğu için son dakika değişiklilerinin yapılabilmesi önem taşıyor. PitStop ile son dakikada bazı değişiklikler, eklemeler ya da çıkarmalar yapılabiliyor. Bu aynı zamanda sektörde iyi bilinen bir ürün olan Acrobat’ta bir eklenti olarak bulunabiliyor. İkinci ürünümüz ise çok açık bir otomasyon çözümü olan Switch… Üçüncü parti bir linki otomatikleştirebiliyor. Baskı makinelerini MIS sistemleriyle, renk yönetimi sistemleriyle bağlayabiliyor. Tüm diğer iş akışlarında ön uç olarak görev yapabilir. Açık oluşu kendine has bir özelliği ve pa-

matbaa&teknik: Türkiye’de baskıcılar tüm süreçleri üç farklı baskı teknolojisiyle yapıyor. Sizin çözümünüz tüm bu süreçleri tek bir yazılımda mı topluyor yoksa her baskı teknolojisi için farklı çözümleriniz mi var?

Björn Willems: Çözümlerimizin farklı versiyonları yok. Örneğin, Switch’i ele alacak olursak; farklı iş akışları olan tek bir Switch çözümü bulunuyor. İş akışında farklı elemanları kullanarak dosyaları farklı çıkış aygıtlarına yönlendiriyor. Ancak konsept hep aynı kalıyor, tek iş akışını kullanıyorsunuz, firma çalışanları da sadece bir yöntemi öğrenerek işlerini yapabiliyorlar. Farklı farklı çözümlerle uğraşmak zorunda kalmıyorlar. Bunda iyi olmamızın sebebi şu; geleneksel olarak müşterilerimizin çoğu ofset baskıcı, fakat sonra dijitale bir geçiş oldu. Geleneksel kullanıcılarımız da bu geçişi yaptı ve bizden bazı taleplerde bulundular. Biz de çözümümüzü onların taleplerine göre değiştirdik, bazı özellikler ekledik. Daha sonra da geniş formata geçiş yaptılar. Günümüzdeki geniş format baskıcıların büyük bir kısmı eski ofset baskıcılar. Çözümümüz dolayısıyla tüm ihtiyaçlara hatta fazlasına cevap veriyor.

matbaa&teknik: Çözümünüz hangi dilleri destekliyor?

Björn Willems: Türkçeyi henüz desteklemiyor ancak Türkiye’de birçok bayimiz var. Onlar tüm kullanıcılarımıza en iyi şekilde destek veriyorlar. Bir potansiyel ya da talep görürsek bunu yapabiliriz.

118 haziran /2015 /June

matbaa & teknik


Teknoloji

matbaa&teknik: Teknik servis hizmeti veriyor musunuz? Sorunların çözümünü nasıl sağlıyorsunuz?

matbaa&teknik: Tüm dünyada ya da Avrupa’da kaç kullanıcınız var?

Björn Willems: Bir distribütör ve satıcı kanalımız var. Tüm desteği, kurulumu, eğitimi ve satış sonrası hizmeti onlar sağlıyor. ENFOCUS olarak ayrıca bir müşteri hizmetimiz bulunuyor ancak müşteri her zaman satıcısıyla kontağa geçer. Biz araya girmek istemeyiz.

matbaa&teknik: X-Rite Pantone ile bir ilişkiniz var mı?

Björn Willems: Her ikimiz de aynı firmanın bir parçasıyız. Büyük bir firmada olmanın avantajlarından birisi de sinerji oluşturabilmenizdir. X-Rite da birlikte ortak çözümler üretebileceğimiz bir firma ve bunun yollarını araştırıyoruz. Şu anda tüm Pantone kütüphanelerini destekliyoruz. Ancak şu anda bulut bağlantısı nedeniyle PantoneLIVE’ı desteklemiyoruz. Ancak bu teknolojiye ihtiyaç olursa çok kolay bir şekilde bulut veritabanıyla bir bağlantı sağlayabiliriz.

matbaa&teknik: Esko’nun bir parçası olarak nasıl bir işbirliği söz konusu?

Björn Willems: Evet. enfocus, Esko’nun bir iş ünitesi. Esko da Danaher isimli bir Amerikan firmasına ait. Danaher aynı zamanda X-Rite Pantone’un da sahibi. Esko ve enfocus’un işleri de gayet iyi gidiyor.

matbaa&teknik: enfocus’ta kaç kişi çalışıyor?

Björn Willems: Yaklaşık 50 kişiyiz, AR-GE departmanımızda ise 30 kişi yazılımlarımızın geliştirilmesinde çalışıyor. Birçoğu mühendis, bunların 4’te biri yazılımın testiyle görevli…

Björn Willems: Tam rakamı vermek zor ama tahminim 100 binden fazla PitStop kullanıcısı var. Tüm ürünlerimizin pazar payında büyüme var.

matbaa&teknik: Yazılımlarınızı illegal olarak kullananlar var mı?

Björn Willems: Yazılımlarımızın, özellikle de PitStop’un, illegal olarak da kullanıldığını görüyoruz. Bu çok büyük bir sorun. Tam olarak sayıyı bilemiyoruz ama bulunduğumuz her ülkede yasa dışı kullanıcıların olduğunu biliyoruz.

matbaa&teknik: Ürününüzle ilgili eklemek istediğiniz başka bir şey var mı?

Björn Willems: Geniş format baskı endüstrisi için geçen ay PitStop 13’ün bir aylık abonelik modelini piyasaya sürdük. Kullanıcıların çoğu abonelik konseptine, Adobe’den ötürü aşina. İlk başta birçok kişi bu sisteme karşı çıkmıştı. Müşterilerimiz Adobe’nin onları bunun için zorladığından dert yanıyordu. Ancak bundan iki sene önce daha fazla müşteri bu sistemin avantajlarını fark etti. Çünkü daha fazla yatırım yapmak istemediler, bu daha çok küçük baskıcılar böyle düşünüyordu. Ancak, bu sayede daha kolay bütçe ve maliyet planlaması yapmak mümkün olmuştu. Biz de bu nedenle abonelik sistemini yeni bir iş modeli olarak PitStop 13 ile önermeye karar verdik.

İstanbul Tanpınar Edebiyat Festivali’nin “Şehir ve Sınırlar” temalı kitabı UPM, Sponsorluğunda Basıldı İstanbul Tanpınar Edebiyat Festivali (İTEF) için önemli yazarların katkılarıyla hazırlanan “Şehir ve Sınırlar” isimli festival kitabı UPM’nin kâğıt sponsorluğunda yayınlandı. Dünyanın lider orman ürünleri firması UPM, 4 – 8 Mayıs tarihleri arasında yedincisi düzenlenen İTEF’i bu yıl da desteklemeye devam etti ve “Şehir ve Sınırlar” temalı İTEF Festival Kitabı’nın kâğıt sponsorluğunu üstlendi. Kitabın kapağında UPM Fine 250 gr/m², iç sayfalarda ise UPM Book Creamy 2.0 60 gr/m² kağıt kullanıldı. Bu kağıtlar, çok önemli bir çevresel sertifika olan EU Ecolabel sertifikasına sahip. EU Ecolabel sertifikası en kapsamlı çevresel sertifika olup, yaşam döngüsü boyunca daha az çevresel etkiye sahip ürünlere verilmektedir. matbaa & teknik

UPM sponsorluğunda yayınlanan festival kitabı, çoğunluğu özel sipariş edilen metinlerden oluşan, festivalin kalıcılığını ve üretkenliğini simgeleyen bir kitap olarak hazırlandı. Kitabın yazarları arasında, Alberto Manguel, Hakan Bıçakçı, Siri Kolu ve Mine Söğüt gibi isimler bulunuyor.

İstanbul Tanpınar Edebiyat Festivali (İTEF): İTEF- 2015 İstanbul Tanpınar Edebiyat Festivali, Kalem Telif Hakları Ajansı’nın girişimiyle 2009 yılından bu yana kâr amacı gütmeyen bir kurum olan Kalem Kültür Derneği tarafından düzenlenmektedir. Türkiye’deki ilk ve tek uluslararası edebiyat festivali olan İTEFİstanbul Tanpınar Edebiyat Festivali, Türk yazar ve yayıncıların yabancı yayıncılar, editörler, çevirmenler ve yazarlarla iş birliği yapmalarını sağlayan bir platform yaratmaktadır.

haziran /2015 /June

119


Teknoloji

Screen Durmaksızın Yüksek Hız Taahhüt Ediyor Bui Burke: “Pazarda rekabetin içinde kalmak istiyorsanız, hızlı olmalı ve yatırım yapmaya devam etmelisiniz.” matbaa&teknik: Makineyi hızı dışında farklı kılan özelliklerinden bahseder misiniz?

Screen FESPA 2015’e saatte 150 metrakere baskı hızına sahip Truepress Jet W3200HS UV flatbed yazıcısı ile katıldı. FESPA ziyaretçileri için ayrıca 3.2 metre genişlikteki bobinden bobine esnek ve sert malzemelere baskı imkanı veren Truepress Jet W3200UV baskı makinesi sunuldu. Screen Europe’da Satıştan Sorumlu Başkan Yardımcısı Bui Burke, Truepress Jet W3200HS UV flatbed yazıcısının öne çıkan özelliklerini sizler için değerlendirdi:

matbaa&teknik: Yeni makineniz bir hayli hızlı. Bize bundan biraz bahseder misiniz?

Bui Burke: Yeni bir ürün sayılır. Yaklaşık bir sene önce tanıttık. HS (High Speed)’in yeni modeli… İki versiyonu bulunuyor; bir tanesi standart, iki baskı kafası bulunuyor, diğeri ise yüksek hızlı, altmış dört baskı kafası bulunuyor. Yüksek hızlı olanın son dokuz aydır teslimatı gerçekleştiriliyor. Şu ana kadar dünya çapında her iki modelden toplamda 50 adet sattık. Bence bir yılda 50 makine satmak çok büyük bir başarı. Bu da ürünümüzün çok iyi olduğunun bir kanıtı…

matbaa&teknik: Bu yüksek hızlı makine ile hedeflediğiniz baskıcı kitlesi kimler?

Bui Burke: Doğru zamanda doğru ürünü sunduğumuzu düşünüyorum. Piyasada eski makineleri olan birçok insan var ve kaliteli ekipmanlar arıyorlar. Pazar her zaman daha iyi kalite talep ediyor. Müşterilerinin istediği kaliteyi sunabilmek için makinelerini çok yavaş çalıştırmak zorunda kalıyorlar ancak kaliteyle birlikte hız da talep ediyorlar. Pazarda rekabetin içinde kalmak istiyorsanız, hızlı olmalı ve yatırım yapmaya devam etmelisiniz. İnsanlar hız ve kalitenin yanında markaya da güvenmek istiyorlar. Screen de dünya çapında güvenilen bir marka. Screen’in 2005 yılında satın aldığı Inca firması da en yüksek kalite pazar lideri flatbed ekipmanı üretiminde bir üne sahip. Saatte 900 m2’lik hızı olan makineler üretiyorlar. Dayanıklı baskı makineleri üretiyorlar. Screen ve Inca markalarıyla piyasada güvenilirliğimiz var.

Bui Burke: Bu makinenin otomatik temizleme fonksiyonu var. Otomatik temizleme safhasında da mürekkep kullanmıyoruz. Bazen baskı kafalarını temizlemek için mürekkep boşaltırsanız, mürekkebi boşa harcamış olursunuz. Mürekkep kullanmaya devam ederseniz tıkanıklığa sebep olabilirsiniz. Biz baskı kafalarını temizlemek için mürekkep kullanmıyoruz, bunun yerine hem baskı kafalarını silen mekanik bir sistem hem de bir temizlik çözümü kullanıyoruz. Bu çözüm mürekkepten hem daha etkili hem de daha az maliyetli... Kullanıcı dostu ara yüzü sayesinde temizlemek için tüm baskı kafalarını seçebiliyorsunuz. Ya da sadece bir renk seçip bir baskı kafası belirleyip öyle temizleyebiliyorsunuz, hatta baskı kafasında da hangi nozzle’ı isterseniz onu temizleyebiliyorsunuz.

Nozzle mapping teknolojisi Vurgulamam gereken diğer bir şey ise Inca’nın sunduğu Nozzle Mapping teknolojisi… Bu çok özel bir teknoloji… Baskı kafası üzerinde toz kalmışsa, temizlerken bir nozzle kaybedebilirsiniz. Çok uzun bir iş sırasında bu sorun, sıkıntı oluşturabilir. İşi durdurmak zorunda kalırsınız. Teknolojiniz de yoksa hangi kafada sorun olduğunu anlayamazsınız, anlasanız bile tek bir nozzle’ı seçip onu temizleyemezsiniz. Tıkanma sorununu halledemezseniz ya da el ile temizlemeye kalkarsanız ki bu baskı kafası için iyi bir şey değildir, ciddi sorunlar yaşayabilirsiniz. Inca’nın Nozzle Mapping teknolojisi ile aşağı yukarı bir dakika süren baskı kafası nozzle testi yapıp tam olarak hangi nozzle’da sorun olduğunu görebilirsiniz. Daha sonra da makineye o nozzle’ı kullanmama emri verebilirsiniz. Bunlar çok geçişli ve çok kafalı baskı makineleri olduğundan, makine bozuk olan nozzle yerine başka bir tanesini kullanabilir. Bu sayede de tam hızla tam kaliteyle baskı işinizi sürdürebilirsiniz. 64 baskı kafasında 3056 nozzle içinden bir tanesini devre dışı bırakmak çok da büyük bir sorun olmaz. 6 ay ya da 1 sene içinde 5 ya da 6 nozzle’ı devre dışı bırakırsınız. Gerçek şu ki; baskı kafası testini yaptığınızda makine bu süre içinde her zaman nozzle’ı kullanmaya çalışır. Nozzle Mapping’in bir başka güzel özelliği de gereksiz yere baskı kafası değiştirmek zorunda kalmamanız, bu sayede de makinenin ömrünü uzatmış oluyorsunuz.

120 haziran /2015 /June

matbaa & teknik


Teknoloji

Aristo’nun 153 ncü Yılı Michael Hock: “1862 yılında kuruldu. Bu 153. yılımız. Aristo’nun yüksek hassasiyetli ölçüm alanında köklü bir geçmişi var. Son 35 senedir de XY masaları ve kesici üretimi gerçekleştiriyoruz.” Türkiye Temsilciliğini Prodigital (PReklam)’in sürdürdüğü Almanya menşeli Aristo şirketinin Şatış Yöneticisi ve ortaklarından Michael Hock ve Prodigital Endüstriyel Ürünler Sorumlusu Yasemin Sönmez ile FESPA 2015 fuarında bir araya geldik. Hock, şirketi ve yeniliklerini dergimize anlattı:

matbaa&teknik: Kendinizden ve firmanızdan kısaca bahseder misiniz?

Michael Hock: Aristo firmasının Satış Müdürüyüm (CSO) ve aynı zamanda hissedarlarından birisiyim. Diğer iki ortakla birlikte firmayı yönetiyoruz. Firma 1862 yılında kuruldu. Bu 153. yılımız. Aristo’nun yüksek hassasiyetli ölçüm alanında köklü bir geçmişi var. Son 35 senedir de XY masaları ve kesici üretimi gerçekleştiriyoruz. Kesicilerimizin boyu; en küçüğü 1.30X 1 metre ve en büyüğü olan 5.20x7.20 metre arasında değişiyor. Tüm masalar Almanya’da Alman mühendisliği ile üretiliyor. Her şey Almanya’nın Hamburg kentinden geliyor. Avusturya’da iki şubemiz var. Bir tane de Paris’te var. Ürünlerimizi dünya çapında 45 distribütör aracılığıyla 100 ülkeye satıyoruz. Ana uygulamalarımız baskı sektörüne, ambalaj sektörüne hitap ediyor, teknik uygulamalarımız ise havacılık, otomotiv ve tekstil gibi sektörlere hitap ediyor. Özetle, kesilebilir olan her şey uygulama alanımıza giriyor. Çok değişik kafalar kullanıyoruz, böylece çok sert materyalleri kesme konusunda lider olarak konumlanıyoruz. Bunun da ötesinde, DrivenWheel ürünümüz tekstil sektöründe kumaş, lifli materyaller ve gerilebilir malzemelerin kesiminde kullanılıyor. BevelCut ürününü de conta sektöründe kullanılan malzemelerini kesebilirsiniz bunun yanında karton kesiminde hatta eşya yapımında da kullanılabiliyor. Bu yıl başka bir kafa daha üreteceğiz. Trafik levhalarını kesmek için kullanılacak bir ultrasonik kesim aleti olacak. Bu alet, ürünü hem kesecek hem de kapatacak. Almanya gibi yağmurlu ülkelerde, kullanılması öngörülen bu ürün, tabelaları keserken kenarlarını da kapatarak içine yağmur suyu sızmasını önleyecek.

matbaa&teknik: Avrupa’da birçok rakibiniz var. Bize onlarla aranızdaki en önemli farkı söyler misiniz?

Michael Hock: Aslına bakarsanız dünyada üç tane rakibimiz var. Örneğin Elitron, dünyada çok fazla temsilcilikleri yok. Şu anda bizim için çok güçlü bir rakip değil ama ileride gelişebilir. Şu anda dünyada Aristo, üç ana üreticinin içinde bulunuyor. Esko’yu ele alırsak; ambalaj sektörü için ürettikleri iyi bir yazılımı da olan muhteşem bir makineleri var. Zünd’e bakacak olursak; hafif malzemeler için harika bir makine, yüksek hassasiyette kesim yapabiliyor. Aristo ile kıyaslayacak olursak; Aristo en güçlü kafaya sahip. Bıçak ile elmas malzeme kesimi bile yapabiliyoruz. En büyük avantajlarından birisi ise; Aristo’nun çok geniş yelpa-

matbaa & teknik

zede kesim uygulamasına sahip olması. Herkes bir kesme yolu, örneğin elmas malzeme için, çıkarabilir ancak materyalleri yüksek hassasiyetle ve daha az enerji harcayarak kesmelisiniz. Bu anlamda, diğer firmalara kıyasla, enerji tüketiminde %40 ila 50 arasında daha avantajlı durumdayız. Kalın plastik malzemeyi ele alacak olursak; 10 mm kalınlığa kadar kesebiliyoruz. Kesme yolu normalde 3 mm’den itibaren başlar ve bir sürü çapak çıkmasına sebep olur. Aynı şekilde vinil materyal keserken de bir sürü çapak çıkar ve bu iki materyal birbirini hiç sevmez. Dolayısıyla masayı düzgün bir biçimde temizlemeniz gerekir. Aristo ile bu tip sorunlar yaşamazsınız çünkü bizim ürünümüz hiç çapak üretmez. Çok güçlü vakum yatağı olan masamızda 48 adet kontrol edilebilir vakum hattı bulunuyor. Standart bir Esko ya da Zünd masada iki hat bulunuyor, para ödeyerek bu hattın sayısını beşe çıkarabiliyorsunuz. Başka bir farkımızda 5.20 m boya kadar masa üretimimizin olması, Esko ve Zünd’de bu uzunluk 3.20’ye kadar... Görüldüğü gibi pazara rakipsiz ürünler sunuyoruz. Muhakkak başka rakiplerimiz de var ama bu çok ilginç bir pazar. Piyasada 5 m genişliğinde birçok baskı makinesi var. Biz bunu zaten birkaç senedir yapıyoruz.

matbaa&teknik: İki adet kesim makinesi var. Ziyaretçilere göre hangisi daha popülerdi?

Michael Hock: Kesme ve buruşturma için çoklu kafası olan küçük makine akrilik ve metal kesimi için uygun. 2.30 m genişliğindeki daha büyük makine ise 45 derecelik eğri kesim ve katlama yapabiliyor. Burada 4 -5 farklı kafa ile yapılabilecek uygulamaları gösteriyoruz. FESPA’daki amacımız tüm bunları müşteriye tanıtarak Aristo’nun tüm pazar ihtiyaçları için uygun olduğunu göstermek.

matbaa&teknik: FESPA Eurasia’ya katılacak mısınız?

Michael Hock: Kesinlikle katılacağız. Normalde tüm FESPA fuarlarına katılıyoruz. Senede dünya çapında 10 ila 12 fuara katılım gösteriyoruz. Pack Print Fuarı’nın yapıldığı Sidney’den yeni döndüm, katılacağımız sıradaki fuar ise FESPA Güney Afrika olacak.

haziran /2015 /June

121


Teknoloji

Ortak Paydamız Baskı Bekir Öz: “Tüm bu çözümlerin ortak paydası baskı. Sonuçta biz baskı ile ilgili alanımızı genişletiyoruz. Bu bizi hem daha geniş pazarlara hem daha geniş müşteri kitlelerine götürüyor; dolayısıyla bizi de güçlendiriyor.”

Xerox bayiliğine önce Epson’u ve ardından son olarak FujiFilm’i ekleyerek baskı çözümleri tedariğinde geniş bir yelpazenin ve uzun bir zincirin dağıtıcısı haline gelen Lidya Gurup, FESPA 2015’de müşterilerini karşıladı. Şirketin çalışmaları ve FESPA 2015’den Türkiye’ye neler taşıyabileceklerini Lidya Gurup Yöneticileri Bekir ve Adem Öz’e sorduk:

matbaa&teknik: Türkiye’ye bu fuardan neler götüreceksiniz? Dağıtımını yaptığınız markaların sunumlarından Türkiye’de karşılık bulacak olanlar sizce hangileri?

Bekir Öz: “Öncelikle altını çizmek isterim ki FESPA hem Türkiye, hem temsil ettiğimiz markalar hem de bölge açısından önemli bir organizasyon. Bütün Avrupa’yı bölgeyi bir araya getiren ve yeni teknolojileri sunma imkanı veren bir organizasyon. Bu sebeple bizim hem Türkiye’deki kullanıcılarımız hem sektörümüz FESPA’ya yoğun ilgi gösteriyor. Bizim temsil ettiğimiz FujiFilm, Epson ve

Xerox da bu organizayonda yer aldılar ve önemli ürünlerini sergilediler. Ürün önemli. Ürün kadar çözüm önemli. Gerek iş ortakları gerek son kullanıcı açısından uygulamalar gelişiyor. Açıkcası biz sektöre baktığımızda (bu uygulamaların ne kadarı yapılabiliyor, ne kadarı son kullanıcıya ulaşıyor) diye baktığımızda hepsinin gelişme aşamasında olduğunu görüyoruz. Tabii bu tarafa da yoğunlaşmamız gerekiyor. Sadece ürünü verip bunları yapar demek yerine uygulama alanlarının gösterilip yapılabilirliklerini gösterilmesi, medya seçeneklerinin daha çeşitlendirilmesi kabiliyetlerin daha fazla ortaya konması verimliliği artıracaktır. Üstelik hem son kullanıcı açısından hem sektör açısından artıracaktır.”

FESPA’dan eve götüreceğimiz ilgi çeken ürünler

“Lidya Gurup olarak tedarik ile birlikte uygulama zenginliğine de yoğunlaşmaya çalışıyoruz. Endüstriyel baskıda Türkiye’de yepyeni bir dünya ile karşı karşıyayız. Sınırsız uygulamalar var. Bunlar gerçek hayata ne kadar adapte olacak, bu sektör oyuncularına bağlı. Bu fuarlar da bunlar için fırsat. Biz de Türkiye’de katıldığımız

122 haziran /2015 /June

matbaa & teknik


Teknoloji fuarlarda mümkün olduğunca öne çıkarmaya geliştirmeye çalışıyoruz. FujiFilm bu fuara bütün ürün segmenti ile katılıyor. Bizim için burada yeni bir ürün Vibrant. Biz de muhtemelen sonbahardan itibaren Türkiye’de tanıtıyor olacağız. Epson tarafından da yenilikler var. Tekstil tarafından yeni segment ürünler var. Xerox, dijital baskı pazarına yönelik yeni ürününü burada tanıtıyor. Versant 2100 Ultra HD baskı imkanını tanıtmıştık. Burada tanıtılan makine bu ailenin bir alt segmenti olan Versant 80. Daha uygun düşük hacimli müşterilere de hitap eden bir model . Versant ailesi ofset pazarında ciddi bir ilgi gördü. Tabii her ofsetçi de direkt 2100 ile bu işe giremiyor. Dolayısıyla Xerox, ofsetçilere giriş seviyesinde Versant 80 ile ofsete en yakın baskı imkanını verebilir. Dijital tabaka baskıda pazar maksimum 300 gram baskıya odaklanmıştı. Versant 2100 ile bu gramaj 350 grama çıkarılmıştı. Şimdi Versant 80 ile alt segment de 350 gram baskıya taşınacak. Bizim üç markada da son çeyrekte Türkiye’de satışına başlayacağımız yeni ürünler var.” Adem Öz: “FujiFilm standında sergilenen yeniliklerden Acuity F serisini de Türkiye’ye taşıyacağız. Bununla birlikte FujiFilm bildiğiniz gibi Sericol’ün sahibi. Mürekkebi kendi üretiyor olmasının avantajlarını sunuyor. UV inkjet her türlü malzemeye baskı yapar deniyor ama bunun için hem boya hem de kimyasallar açısından önemli bir alt yapı gerekiyor. FujiFilm de bu fuarda mürekkep teknolojisinde önemli seçenekler sunuyor. Özellikle esnek boyaya yatırım yapmış olduğunu görüyoruz. Burada sergilenen uygulamaların önemli bir kısmı esnek mürekkeplerle basılmış. Biliyorsunuz konvansiyonel UV’lerde LED UV olmayan mürekkeplerde en önemli sorun mürekkebin sert olması ve çatlaması. FujiFilm’in mürekkep teknolojinde öncü ve farklı aplikasyonlara nasıl basabilirim ve tek makinede hepsini nasıl çözebilirim sorusuna burada cevap veriyor.”

matbaa & teknik

matbaa&teknik: Ürün portföyünüze baktığımızda karmaşık bir yapı görüyoruz. Baskı ile ilgili hemen herkes sizin potansiyel müşteriniz. Bu organizasyonu nasıl oluşturuyorsunuz ve önümüzde en çok hareket görmeyi umduğunuz baskı alanı nedir?

Bekir Öz: “Açıkcası bunların hepsine bir anda girmiş olsak evet, bir karmaşa olacaktı. Ama bizim gelişimimiz içinde çalışmalarımız kronolojik bir sıra ile geliyor. Her ürün gurubu içinde uzmanlaşarak zaman içinde alanımız genişlettik. Tüm bu çözümlerin ortak paydası baskı. Sonuçta biz baskı ile ilgili alanımızı genişletiyoruz. Bu bizi hem daha geniş pazarlara hem daha geniş müşteri kitlelerine götürüyor; dolayısıyla bizi de güçlendiriyor. Her alanda ayrı ayrı uzmanlaşmak gerekiyor. Kademe kademe ilerleyerek 14 yıldır bu sektördeyiz. Birbirinden çok da ayrı olmadan baskı alt paydasında birleşen bu alanlarda yeterli uzmanlığa sahibiz ve uzmanlığımız organizasyonumuzun zinde ve diri kalmasını sağlıyor.” Adem Öz: “Önceden bu fuarlara sadece reklam sektöründen ilgililer katılırdı. Bugün Türkiye’deki baskı sektöründen çok kişinin burada buluştuğunu görüyoruz. Ürün gamının tamamının burada sergilendiğini, görüyoruz. Artık dijital baskı, farklı sektörlerden birçok şirkete hitap ediyor. Şu anda ofset kullanan bir matbaacı kârlılığını artırmak cirosunu yükseltmek için açık hava reklamcılığına ya da tabaka dijital baskıya girebiliyor. Perakendeye yönelik bir hedefi varsa tekstil baskısına bile girebiliyor. Burada ana sebep pazardaki dijital baskıcıların ve ofsetcilerin kârlarını daha yüksek seviyeye çıkarmak istemesi. Ortak payda bu.” Bekir Öz: “Tabii bizim baskı ortak paydasındaki çözüm yelpazemiz, sektördeki iş ortaklarımıza da yansıyor. Onlar da hem cirosal hem de fayda anlamında yelpazeyi genişletiyor. Bunların hepsi sektörü yukarı taşıyor. Biz sektörü ne kadar yukarı taşırsak pazardaki artı değerleri son kullanıcıya gidecek hizmeti de yukarı taşırız.”

haziran /2015 /June

123


Teknoloji

Yılın En Başarılı Temsilcisi: Mat Kağıt Metin Gönülkırmaz: “MEMA bölgesinde birinci sırada olarak en çok ciro yapan şirket ödülü aldık. Her sene Mayıs’ta yapılan bir ödüllendirme bu. HP, Türkiye’de en çok baskı yapan şirketlerin tercih ettiği bir marka.”

FESPA 2015’de ağırlığını hissettiren HP, yeni çözümleri ve geliştirdiği mevcut teknolojileri ile sadece bir alanda değil pek çok endüstri için çözümleri olduğunu ve gücünü gösterdi. HP standında bir araya geldiğimiz şirketin Türkiye Temsilcisi Mat Kağıt A.Ş Satış ve Pazarlama Müdürü Metin Gönülkırmaz ile hem HP hem de Zund yeniliklerini konuştuk:

HP Scitex yenilikleri “Öncelikli olarak HP Scitex gurubunda sunulan 11000 ve 15500 modelleri üzerinde konuşalım. FB 11000 bir önceki adıyla FB 10000 makinesinin upgrade işlemleri yapılarak sunulan bir çözüm. Burada sergilenmeyen ama sunumlarda gösterilen 15500 modelimiz ise oluklu karton üretimi yapan işletmelere yönelik bir makine. Otomatik beslemesi olan ve oluklu kartoncuların kullanacağı türden mürekkebe sahip olan esnek üretim düşük maliyetler gibi avantajlar sağlayan bir çözüm olarak sunuluyor. 11000 ile ilgili demolarımızı burada sunuyoruz. Aynı zamanda distribütörü olduğumuz Katz display ürünleri kullanarak demolar gerçekleştiriliyor. Yine flatbed pazarında fine art iş yapan daha düşük maliyetlerle makine yatırımı yapmak isteyenlere yönelik FB750 makinemiz bulunuyor. Bu makinemiz bir önceki FB 700 modeline göre yavaş modlardaki baskı kalitesini daha hızlı modlara taşınmış bir baskı öneriyor. Ayrıca makineye rulo takma aparatına eklenmiş Flatbed tezgahı üzerine konulan bir aparat yardımıyla rulo basımı daha kolay bir şekilde gerçekleştirilebiliyor.”

HP Latex 370 “Latex 300 serisi geçtiğimiz yıl sunulmuştu. Üç modelimiz vardı. 310, 330 ve 360. Bu modellerin satışları halen devam ediyor. Yeni tanıttığımız 370 modelinde yapılan işlem şu: 360’a yatırım yapmış işletmeler makinelerine yapılan basit bir upgrade ile 770 ml’lik mürekkep ambalajı kullanırken makinelerine 3 litrelik ambalajlar halinde mürekkep yükleyebilecekler. Bu da takribi olarak mürekkep maliyetlerinde %20-25’lik bir tasarruf anlamına gelecektir. Böylelikle kartuşlu olarak tabir edilen bu makine gurubumuzda endüstriyel üretime yönelik bir maliyet elde etmeye başlayacağız. Latex gurubunda endüstriyel tarafta 3000 makinemiz vardı. FESPA 2015’de 3100 makinemizi sergiliyoruz. Bu makine de bazı yeniliklerimiz var. Makinenin üst kısmında konumlandırılan ve makine arıza verdiğinde ya da mürekkep bittiğinde uyarı veren lamba mevcut. Operatör başka bir işle uğraşırken bile rahatlıkla makinedeki üretimin sorunsuz devam edip etmediğini görebilir. Bir diğer yenilik uzaktan bağlantı yöntemi. Appstore uygulamasıyla makinelerimizin üzerinde bulunan arızaları görme, baskı gönderme, mürekkep seviyeleri gibi konuları takip edebiliyoruz. Ayrıca aynı anda 3500 modeli de sunuldu. Bu modelimizde her şey 3000 modelimizle aynı fakat daha büyük bobinler takılabilmekte. 40 cm çap ya da 400 kg ağırlığa kadar bobinler yüklenebilir. Bu da daha endüstriyel çalışan daha az kesintili daha az bobin değiştirmek isteyen müşterilerimizin beklediği bir çözümdü.”

124 haziran /2015 /June

matbaa & teknik


Dijital baskı pazarı büyüyor “Türkiye’de dijital baskı pazarı her geçen gün büyüyor. Türkiye’de bir makine ile başlayan müşterilerimiz makine sayısını artırıyor. Bu sayı üçlü dörtlü beşli serilere kadar yükseliyor. Bu müşterilerimizin de makine sayısı arttıkça endüstriyel makine ihtiyacı ortaya çıkıyor. Çünkü artık makineler tamamen dolu olarak çalışıyor, maksimum seviyede çalışan makineler için bu sefer maliyet aranmaya başlıyor. Metrekare mürekkep maliyeti ya da hız ve verimlilik beklentileri için bu endüstriyel makineler onlar için ciddi birer çözüm haline geliyorlar. Latex mürekkep teknolojisinin ilk çıktığından beri kendini ortaya çıkaran bazı avantajları var. Müşterilerimiz Latex makinelere yatırım yaparak düşük tirajlı ya da değişken datalı uygulama taleplerini karşılayabiliyorlar. Bununla birlikte Zünd ile beraber irdelediğimizde görüyoruz ki dijitalda baskı trendi arttıkça dijital sonlandırmaya ihtiyaç da artıyor. Makineler hızlı basıyor ve sonlandırmada hıza ihtiyaç var. Türkiye’de bu konuda çok bilinçli şirketler var. Bu yatırımları yaptılar; yapmaya devam ediyorlar. Birçok kapasite artırımı yapan müşterimiz ile ikinci makineleri konuşur durumdayız.”

Zünd, robotik off-load sistemi sunuyor “Zünd’e gelince bu temsilciliğimizin standında da işçilikleri düşürüp verimliliği artırmanın yollarını anlatmaya çalışıyoruz. Bu tabii ki Zünd kesim masalarının yeni teknik donanımları ile yapıyoruz. Zünd’ün yeni otomasyon çözümleri, sonlandırma verimini optimize etmeye yönelik modüler kesiciler kullanıyor. Özellikle dikkat çeken bir parça ise son teknolojiye sahip robotik off-load seçeneği. Zünd S3 M-800 ile birlikte çalışan robot, kesilmiş parçaları alıyor ve sınıflandırıyor. Robot, insan operatörler ve gelişmiş teknolojinin en yüksek verimliliği sağlamak üzere birlikte çalıştığı üretim ortamlarında otomatik olarak çalışıyor. Zünd, yeni otomatik araç değiştiricisi ARC ile Zünd G3 kesicilerinin verimliliğini önemli ölçüde arttırıyor. Bu da yönlendirme uygulamalarında kurulum sürelerinin ciddi şekilde düşürülmesiyle sağlanıyor. ARC sistemi sayesinde kullanıcıda, sekiz taneye kadar farklı kesici uç oluyor ve bunlar serbest şekilde kombine edilebiliyor. Sistem otomatik olarak iş için doğru freze ucu seçiyor ve optimum sonuçları garanti ediyor. Bu sayede alüminyum, ahşap, plastik ve kompozit materyallerle yapılan daha yüksek hacimli yönlendirme uygulamalarında operatör hatası ihtimali ortadan kalkıyor.”

matbaa & teknik

Kesimde tam otomasyon “Zünd kesim sistemleriyle tam otomasyona yönelik diğer bir adım ise QR-kodu üzerinden dosya alımı. Malzeme kesim yüzeyine verildikten sonra, ICC kamerası basılan iş üzerindeki QR-kodunu yakalıyor ve Zünd Kesim Merkezi ZCC hemen ilgili kesim dosyasını alıyor. İşlem başlamadan önce sistem, otomatik olarak grafiğin yerini ve yönünü belirliyor ve eğer gerekiyorsa baskı ya da malzemedeki bozuklukları telafi ediyor. Son derece başarılı Zünd G3 3XL-1600 kesicisi özellikle geniş format sonlandırma uygulamalarına uygun. Bu yüksek performanslı kesici modeli vinil ve 3.21 genişliğindeki diğer rulo malzemelerin kesimi için ideal. Entegre germe ayarlayıcı sistemli merkezi sarıcı çözme sistemi sayesinde optimum gerilimi kontrolü sağlanıyor ve böylece tekstiller herhangi bir kırışma olmadan kesilebiliyor.”

Mat Kağıt, iki yıldır Bölgenin En Başarılı Satıcısı “2014 ve 2015 yıllarında HP EMEA Bölgesinde Almanya’dan sonra Türkiye yani Mat Kağıt ikinci sırada. MEMA bölgesinde de birinci sırada olarak en çok ciro yapan şirket ödülü aldık. Her sene Mayıs’ta yapılan bir ödüllendirme bu. HP, Türkiye’de en çok baskı yapan şirketlerin tercih ettiği bir marka. En fazla baskı yapan matbaaların birçoğunda HP olduğu gibi mürekkep sarfiyatı en yüksek ülke de MEMA Bölgesinde Türkiye’dir.”

haziran /2015 /June

125


Teknoloji

“Üç Sene İçinde 10 Kat Büyüme Gerçekleşecek” Selim Hazineci: “Türkiye’de dijital özellikle süblime polyester bölümü önümüzdeki on yıl dikine büyüyecektir.”

Dijital tekstillerde pazarda önemli markaları temsil eden future digital, PSC Tekstil Ltd. şirketind e n S e l i m H a z i n e c i , F E S PA 2 0 1 5 ’d e K i i a n D i g i t a l standında sorularımızı cevaplandırdı. Hazineci Türkiye pazarını ve dijital tekstil pazarını değerlendirirken polyester’in avantajlarına değindi ve dijital tekstil polyester baskının üç sene içinde 10 kata yakın artacağını, anlattı:

matbaa& te k nik : Kiia n Digit a l ve ön emli ye nilik ler inden ba hs ed er misiniz? Selim Hazineci: Kiian Digital tekstil sektörüne odaklanmış zaten yıllardır kalitesini ispatlanmış Manoukian firmasının dijitalin ayrılması ile

oluşmuş şirketi. Dünyanın en kaliteli baskı boyaları üreticisi olan Manoukian, dijital sektörün gelişmesini görüp dijital baskı boyası üreten ilk firmalardan bir tanesi. Kalitesi tüm dünyadaki kullanıcılar tarafından teyid edilmiş bir isim. Bu fuarda sergilediğimiz yeniliklere gelince HI PRO ismi verdiğimiz özel bir seriden bahsedebilirim. Bu seri diğer Kiian ürünlerinin kalitesinin yanında bize kaplamasız kağıtta ya da düşük kaplamalı olarak adlandırılan kağıtta neredeyse kaplamalı kağıtta olduğu kadar keskin hatlar ve canlı renkl e r s u n u y o r. B u b o y a n ı n y a p ı s ı n d a k i d i n a m i k l e r d e n k a y n a k l a n ı y o r. H I P R O ’ n u n n e r e d e y s e h e r k a ğ ı d ı kullanabiliyor olması kaplamalı kağıtların yüksek maliyetleri sebebiyle kullanıcıya ciddi bir mali-

126 haziran /2015 /June

matbaa & teknik


y e t a v a n t a j ı s a ğ l ı y o r. B o y a n ı n d i ğ e r b i r ö z e l l i ğ i istatistik verilere göre oldukça önemli bir miktard a d a h a a z s a r f i y a t g e t i r i y o r. B u n u n s e b e b i b o y a kağıt arasındaki etkileşimin getirdiği avantaj ve boyanın kendisini çok az temizlemesi. Özetle bildiğiniz gibi baskı kafası tıkandığını ve temizlenm e s i g e r e k t i ğ i n i a n l a d ı ğ ı a n t e m i z l i ğ e g e ç e r. B u temizlik esnasında takribi 30 cc boya atık hale g e l i r. G ü n d e 3 0 k e r e t e m i z l i k y a p a n b i r m a k i n e günde yaklaşık 1 litre boyayı atık hale getiriyor d e m e k t i r. B i z i m ç ö z ü m ü m ü z d e b u k i r l e t m e v e t e mizlik yaptırma zorunluluğu diğer boyalara göre çok düşük. İkinci artımız ise boya baskı kafalar ı n ı y o r m u y o r. N o r m a l ş a r t l a r d a b i r y ı l i ç i n d e b i r ç i f t k a f a n ı n d e ğ i ş m e s i l a z ı m . T ü r k i y e ’d e y a k l a ş ı k 450 makineye hizmet veriyoruz. Senede 900 baskı kafası değiştirmemiz lazım. Bu rutin bir rakam. Ancak bizim senede kafa değiştirme rakamımız 1 0 0 – 1 2 0 c i v a r ı d ı r. B u d a ü r e t i c i i ç i n i l a v e b i r m a l i y e t a v a n t a j ı s a ğ l ı y o r. Ü ç ü n c ü o l a r a k b o y a n ı n dünyadaki tüm büyük üreticiler tarafından onaylı olmasını söyleyebilirim. Kiian kullanıcısından sertifika bile istenmez çünkü zaten sertifikalar ü r e t i c i l e r i n e l i n d e d i r.

matbaa& te k nik : Dij it a l t ek s t ile odaklan mış b ir ş ir k et o la r a k d ij i t al te kstili ülkem iz ve A vrupa pa z a r ı i çin değe rle ndirir m is iniz ? S iz c e de konuşulduğu k a da r büyük ya d a büyüye n bir pa z a r m ı? Selim Hazineci: future digital olarak tüm etkinliklere katılıyoruz. Sadece fuarlara değil konferanslara da katılıyoruz. Bunun bize sağladığı fayda; gelecek on yılın vizyonunu bize göstermesi. Katıldığımız son konferansta “Tekstil polyesterde karar kıldı” şeklinde bir kapanış cümlesi vardı. Bu cümle, artık neredeyse her yerde polyesteri k u l l a n a c a ğ ı z , a n l a m ı n a g e l i y o r. B u n u n s o n u ç l a r ı nı da gördük. Büyük firmalar H&M, Zara, Adidas gibi devler neredeyse tamamen polyestere dönd ü . Ç ü n k ü p o l y e s t e r ç o k k o l a y i ş l e n e b i l i y o r. Ç e v r e şartları da burada etken. Örnek vermek gerekirse 1 kilo pamuğu işlemek için 80 metreküp su kull a n m a k g e r e k i y o r. B u s a r f i y a t s u k a y n a k l a r ı n t a r tışıldığı bir çağda çok fazla ve polyester bunu ort a d a n k a l d ı r ı y o r. B i r d i ğ e r s e b e p f i y a t ı . Ç o k u c u z bir hammadde. Ve en önemlisi de planlanabilir bir hammadde temini mümkün. Doğal elyafta birçok etken var bu sebeple planlı bir hammadde temini garantisi mümkün değil. Hava şartları, üretim verimliliğin düşük olması gibi sebeplerle doğal elyafı her zaman istenen miktarda ya da planlanabilir bir hammadde olarak bulamayabilirsiniz. Polyesterde böyle bir sorun yok. Elimizdeki pet şişe de polyester iplik, taşıdığımız nylon poşetler de polyester iplik. Tüm bu malzemeleri geri dönüş ü m l e p o l y e s t e r i p l i ğ e d ö n ü ş t ü r ü l e b i l i r. P o l y e s -

matbaa & teknik

ter’in bu kadar popüler ve kullanılabilir olması da d i j i t a l s e k t ö r ü n e ö n e m l i b i r y o l a ç ı y o r.

O t o b an ç ı k ı şı n d ay ı z “Dijital olarak bir sokakta yürüyor idiysek şu anda otoban girişindeyiz. Henüz otobana çıkmadık. Hız sınırı olmayan bir otobana benzetiyorum, gidiş istikametimizi. 10 - 15 sene içinde her sene ikişer kat büyüyerek işimizin yükseleceğini düşünüyorum. Burada bir konferansta 600 milyon dolar olan dijital tekstil polyester baskı kısmının üç sene içinde 6 milyar dolara ulaşacağını, söyled i l e r. B u r a k a m l a r a k l ı n s ı n ı r l a r ı n ı z o r l a r g i b i g ö rünse de bir gerçek. Kimler bu büyümenin içinde k a l a c a k t ı r, o n u d a s ö y l e y e y i m . S e k t ö r ü ç e a y r ı l a c a k : B i r, ü r ü n l e r i n e k a t m a d e ğ e r e k l e y e b i l e n l e r, iki maksimum altı makineye sahip zaman içinde k ü ç ü l m ü ş f i r m a l a r, ü ç i s e y ü k s e k v o l ü m y a p a b i l e n b ü y ü k f i r m a l a r. K â r m a r j l a r ı d ü ş ü y o r. E s k i d e n 7,5 – 8 liralara yapılabilen işler 3,5 liralara yapıl a b i l i y o r. B u d a y ü k s e k v o l ü m d e n k a y n a k l a n ı y o r. M ü ş t e r i a r t ı k b i n , 2 b i n m e t r e t a l e p i l e g e l m i y o r. 1 0 0 b i n 1 5 0 b i n m e t r e t a l e p e d i y o r. K a r ş ı n ı z a b i r a n d a ç ı k ı y o r. V e s i z d e n b u t a l e b i 5 g ü n y a d a b i r h a f t a d a k a r ş ı l a m a n ı z ı i s t i y o r. B u s e b e p l e b i r i n c i ve üçüncü seçeneklerde bulunanların yolu açık. Katma değer katıyorsanız kumaşı kendi deseninizle kendi ürününüz olarak satıyorsanız bunun b e d e l i n i s i z b e l i r l e r s i n i z , ç ü n k ü s i z i n ü r ü n ü z o l u r. Diğeri de yüksek volüm. Mesela satışını yaptığımız makinelerden biri Mimaki’nin TS 500 modeli bizim özel bir çalışmamız ile saatte 250 metrekar e s e r i ü r e t i m y a p a b i l i y o r. B u , g ü n d e 5 b i n m e t r e k a r e a n l a m ı n a g e l i r. B u t i p o n t a n e m a k i n e s i o l a n b i r ş i r k e t i n a y l ı k ü r e t i m i 1 , 5 m i l y o n m e t r e k a r e d i r. Bunlar tahmini rakamlar değil, birlikte çalıştığımız müşterilerden son yedi-sekiz ayda aldığımız g e r i b i l d i r i m l e r, g e r ç e k r a k a m l a r. M S m a k i n e m i z s a a t t e 2 0 0 m e t r e k a r e b a s k ı y a p a b i l i y o r. M u h t e ş e m m a k i n e l e r. Ü r ü n ü t a k ı y o r s u n u z b a ş ı n d a b e k lemenize gerek yok. Beş bin metrekare basılı ürünü ertesi gün alıyorsunuz.”

Tü r k i y e ’ y e i k i d i l i m “Diğer bir konferansta edindiğimiz bir bilgi ki bu bilgiyi iki ayrı ülkeden iki ayrı Profesör söyledi; A v r u p a ’d a d i j i t a l s e k t ö r i ç i n p a s t a b e ş e b ö l ü n ü y o r. İ k i d i l i m T ü r k i y e ’ y e b i r d i l i m P o r t e k i z ’e b i r d i l i m İ t a l y a ’ y a , b i r d i l i m İ s p a n y a ’ y a g i d i y o r. B u d a b ü y ü k b i r a r t ı . B i z i m f i y a t l a r ı m ı z ş u a n d a Ç i n ’d e n ucuz. Bu da kendi kendimizle rekabetin ortaya çıkardığı bir durum. Bundan vazgeçerek fiyatları biraz daha yükseltebiliriz. Çin uzak bir ülke, term i n l e r u z u n . B i r b u ç u k a y d a Ç i n ’d e n a l a b i l e c e k l e r i ü r ü n T ü r k i y e ’d e n 1 5 g ü n d e a l ı n a b i l i y o r. B u a v a n t a j ı k u l l a n m a m ı z g e r e k i y o r a m a T ü r k i y e ’d e d i j i t a l özellikle süblime polyester bölümü önümüzdeki o n y ı l d i k i n e b ü y ü y e c e k t i r. ”

haziran /2015 /June

127


Teknoloji

150 Yıldır Aynı Agfa Sabri Dizmen: “Agfa 150 yıllık bir geçmişe sahip ve sonuçta 150 yıldır basım teknolojisinde çok büyük gelişmeler oluyor ama Agfa hep bildiğimiz Agfa. Bu bir güven hissi veriyor.”

Agfa Graphic Türkiye Temsilcisi Nova Baskı yöneticisi Sabri Dizmen, “Bizim için en önemli ölçü kalıcılık ve istikrar” diyor. FESPA 2015 süresince Türkiye’den çok sayıda baskıcı ile bir araya gelen Dizmen, Agfa standında yer alan yeni baskı çözümleri ve mürekkepler ile ilgili şu yorumları yaptı:

dı. Bunu görüyoruz. UV flatbedlerin sayısında ciddi bir artış var. Ben tabelada değil ama endüstriyel baskıda bir çıkış bekliyorum. Başladığını da düşünüyoruz. Herkes kendini standartların dışına taşımayı ve orada yer almayı tercih ediyor ve doğrusu ben de böyle olmasını umuyorum.”

Agfa’nın mesajı: yenilik

Agfa - Elitron işbirliği

“FESPA 2015’de sergilediğimiz yeni ürünler Agfa’da inovasyonun devam ettiğini göstermek açısından güzel bir işaret. Burada gördüğünüz yeni yazıcılar Vegas’taki fuarda sergilendikten sonra buraya getirildiler. Üstelik gördüğümüz bu iki modelin arkasından gelenler de var. Agfa’da inovasyon ve onun getirdiği yeni lansmanlar konusunda artan bir heyecan ve hareket var. Olabilecek her seçenekte olmak istiyor, Agfa. Yeni mürekkepler ve yeni cihazlarla bu sene daha da renklenecek. Agfa’nın mürekkepleri herkes için kullanılabilir. Standart bir mürekkep gamındayız. Endüstriyel baskı biraz daha ağır basıyor denebilir ve UV inkjet elbette bizim için daha önemli.” Türkiye pazarındaki durumu da değerlendiren Dizmen geçen beş aydan pek mutlu olmadıklarını, söylüyor: “Yaklaşık altı ayrıdır piyasa bizim açımızdan durgun. Kimse boş durmuyor sürekli yeni proje konuşuyoruz ama hiçbir proje neticelenmiyor. Agfa tarafından birçok yenilikler gelirken ülkemizde böyle bir tıkanıklık yaşanıyor olması bizi üzüyor ama inanıyoruz ki seneni ikinci yarısı daha güzel geçecektir.”

“Agfa kesim masalarında Elitron ile bir işbirliği içinde. Yeni bir model çıkarttılar. Sene başında Dubai’deki fuarda tanıtımı yapıldı. Burada da sergileniyor. Acorta. Burada tek bir modelden bahsediyoruz ama daha özel ürünler istendiğinde biz de müşterilerimizi Elitron’a yönlendiriyoruz. Çünkü Elitron’da seçenekler çok daha fazla. Müşteri taleplerine göre makine şekillenebiliyor.”

Çıkışı endüstriyel baskıda bekliyoruz Geniş formatta tabelanın artık yalnız olmadığı ve popüler alanların endüstriyel alanlar olduğu fikrimizi Dizmen’e de anlattık. Dizmen de bu konuda paralel görüş içinde bizimle: “Pazara baktığımızda evet, bence de dijital tekstilde bir ilerleme oldu. Biz Agfa olarak o alanda yeterince yer alamadık. Ancak endüstriyel alanda hızlanma başla-

Agfa’nın en önemli özelliği Agfa, niçin tercih edilir, diye de sorduk Dizmen’e. Sizce baskıcılar, niçin Agfa kullanmalı, en önemli hizmetiniz nedir? diye sorduk. Dizmen Agfa’nın 150 yıllık geçmişine gönderme yaptı: “Esasında Agfa kullanımını teşvik için bir yoldan bahsedeceksek mürekkep, baskı teknolojisi, servis ve benzeri hemen hepsinden bir miktar katkı yapabiliriz. Şu anda makine ve mürekkebi aynı bünyede tutan firma sayısı çok az. Bizim için bu çok önemli. En optimum çözüme ulaşmak için mürekkep ve makinenin tek tedarikçi tarafından üretiliyor ve satılıyor olmasının nihai sonuca etki ettiğini, söyleyebilirim. Ve aslında bizim en önemli özelliğimiz kalıcılık ve istikrar. Agfa 150 yıllık bir geçmişe sahip ve sonuçta 150 yıldır basım teknolojisinde çok büyük gelişmeler oluyor ama Agfa hep bildiğimiz Agfa. Bu bir güven hissi veriyor. Servis açısından da iyi bir gazete geçmişimiz var. Bunu bir miktar inkjete kaydırdık. Bugüne kadar 20 civarında inkjet baskı makinesi kurduk ve bu sayıyı artırmayı sürdüreceğiz.”

128 haziran /2015 /June

matbaa & teknik


Teknoloji

Endüstriyel Baskıya Yönelme Var FESPA 2015’de AGFA standında görüştüğümüz Dünyaca Ltd. şirketi sahibi Cengiz Aydın geniş format baskıda endüstriyel baskının ağırlık kazandığını, özellikle iç ve dış dekorasyonda AGFA’nın sunduğu avantajlar ile Türkiye pazarında hızlı bir gelişme yaşanabileceğini, söyledi. Dünyaca Ltd.’den Cengiz ve Cenk Aydın, AGFA tarafından sunulan yenilikleri ve geniş format baskıdaki yeni imkanları dergimiz matbaa&teknik’e anlattılar: ve hibrid makineler. Normal renklerde 7pL, beyazlarda ise 30 pL damlacık boyutuna sahip. Ve AGFA’nın özellikle altını çizdiği özellik, Avrupa’daki en az mürekkep sarfiyatına sahip baskı makineleri. İlave olarak Mira makinemizin de özellikle görme engelliler için katmanlardan oluşan baskı yaparak özel üretimler yapabildiğini ilave etmek istiyorum. Sektör beklenmedik bir şekilde reklamcılardan çok ahşap, cam ve benzeri dekorasyon şirketlerine doğru yönelmiş durumda. Duvar kağıdından duşakabine, mobilyalara kadar kişiselleştirilmiş ürünler tercih edilir hale geldi. AGFA, Led teknolojisine karşı. LED ile kurutmanın boyaya zarar verdiğini düşünüyor. Bu yüzden yeni makinelerimizde de UV kurutma mevcut. AGFA’nın FESPA 2015’de sunduğu yeniliklerinden bir tanesi RTR mürekkepler. Fleksibıl mürekkep olarak adlandırılan bu mürekkeplerimizi de thermo baskı yapmak isteyen müşterilerimize öneriyoruz.

Cenk Aydın: AGFA, FESPA 2015’de iki yeni baskı çözümünün lansmanını yaptı. Jeti Tauro ve Jeti Mira. Her ikisi de geniş formatta çok iddialı makineler. Kullanıcılara beyazın dışında vernik ya da primer seçenekleri sunuyorlar. Konfigürasyon kullanıcı taleplerine göre şekilleniyor. Mira’nın büyük olan modeli 2,7 x 3,2 metre ölçülerinde bir makine. Aynı zamanda bu makinede Print and Prepare dediğimiz bir özellik mevcut. Bunun sayesinde tablayı 1,6 metrelik iki kısımda kullanabilirsiniz. Ön tarafta baskı gerçekleşirken arka tarata diğer 1,6 metrelik kısımda basılacak işleri yükleyerek hiç durmadan baskıya devam edebilirsiniz. Böylelikle baskı hızını ikiye katlayabilirsiniz. Mira’da baskı kafası sabit tabla ileri geri hareketli iken Taura’da ise 2,5 metre genişliğinde tabla bulunuyor. Konveyor istenildiği kadar uzatılabilir aynı zamanda rulo baskı yapılabilir. İki makinede Ricoh Gen5 baskı kafaları kullanıyor matbaa & teknik

Cengiz Aydın: Geçtiğimiz sene Münih’te önemli sayıda Türk ziyaretçi ağırlamıştık. Bu sene Münih’e göre daha fazla Türk ziyaretçi ağırladık. Olumlu görüşmeler yapıyoruz ve beklentilerimiz yılsonuna kadar beş kuruluma ulaşmak. Ama bu kurulumlar çok büyük olasılıkla endüstriyel makineler olacak. Mira ve Taura yönünde beklentilerimiz var. Bundan üç hafta evvel bir İç Anadolu ve Doğu Akdeniz ziyareti gerçekleştirdik. Cam ve ahşap üzerine baskı konusunda çok önemli tespitler yaptık. Özellikle temperli camların 700 derecede fırınlanması gerekiyor. Şu anda onun testlerini yapıyoruz. Dış cephede kullanılan bu camlarda başarıya ulaşırsak önemli gelişmeler olacaktır. İç dekorasyonda da kapı yerine cam bölmeler kullanılması yeni bir trend. Mahremiyeti korumak için de bu camların farklı renklerde boyanması ya da daha estetik baskılarla süslenmesi hem dekorasyonda yeni fikirlerin oluşmasına hem de evlerin kişiselleştirilmesine yardımcı olacak. Tabii sadece iç dekorasyonda değil, ev içi kullanılan beyaz eşyalar için de endüstriyel baskı imkanı mevcut. Fırın kapakları, buzdolabı kapak ve rafları gibi pek çok alanda kullanımı mümkün. Baskı işimiz farklı bir noktaya doğru gidiyor ve daha fazla kazanç için daha farklı işlere yönelme başlıyor. Bu da geniş format baskı işimiz için heyecan verici bir gelişme.

haziran /2015 /June

129


Teknoloji

Durst, Saatçioğlu ve Geniş Format Üzerine Durst’un FESPA 2015’de sergilediği su bazlı baskı makineleri ve Türkiye’deki geniş format baskının Durst açısından geleceğini, şirketin Türkiye Temsilcisi Saatçioğlu şirketi ortağı Serdar Saatçioğlu ile konuştuk. Durst’un Su Teknolojisi ve içerdiği baskı makineleri “Durst Water Technologies konseptinin içinde birinci olarak Durst Kappa direkt tekstil baskısı sistemleri var. Su bazlı sistem pigment, dye sublimation, dispersion ve acid olmak üzere dört farklı mürekkep türünden meydena gelen bir gurup. Zaten pazarda reaktif olarak 1,80 ve 3,30 ebadında makinelerimiz var. Bunlar moda ve ev tekstili için çalışan makineler. Kappa’nın pigment versiyonunun ise şu anda beta testi tamamlanmak üzere. Çok başarılı bir pigment makine ve yakın bir zamanda pazara sunacağız. Pigmentin özelliği ön ve arka işlem zorunluluğunu ortadan kaldırması. Bu da üretimde maliyeti hayli düşürüyor. Ve direkt her türlü kumaşa baskı yapabilen bir teknoloji. Pigment, gelecekte piyasada reaktif’e yakın bir öncelik edinecektir. Dye sublimasyonda Rhotex 180TR isimli yeni makinemiz var. Direkt kağıda veya direkt polyester kumaşa basan saate 200 metrekare ile oldukça hızlı bir makine. 180 cm eninde. Bu da bu sene yeni çıkartılan ürünlerden biri. Rhotex Dye sublimasyonda bilinen bir teknolojimiz. Direkt kumaşa baskı yapan ve bilahere fiksaja girmek gerektiren baskılar üretiyor. Rhotex 322 makinemiz zaten vardı, FESPA’da ise yeni çıkartılan Rhotex HS var. Yine Kappa’ya benzer blanketli bir makine. Diğerleri gibi 140 metrekare değil saate 900 metrekare baskı yapabiliyor. Türünün en hızlı makinesi. Son olarak Rho WT 250 HS’i sunuyoruz. Bu makine dijital baskıda bilinen konvansiyonel sistem. İlk defa su bazlı ve indoor/outdoorda kullanılacak bir makine. Şu an FESPA’da en çok ilgi gören makine de o zaten. Her türlü rigid, karton ve kağıt malzeme üzerine su bazlı parlak boya ile baskı yapıyoruz. Bu cesaretle denenmiş inovasyondaki en büyük atılım. Tamamen su bazlı olarak çıkarılmış ilk flatbed makine. Bu makine tabii daha çok geliştirilecek ve zaman içinde 1000 versiyonuna da geçiş olacak. Keza ambalajda da pek çok yeniliğimiz vardı. Mesela Rho 1312 AF tamamen otomatik yükleme ve toplama ile çalışıyor. Tamamen %100 parlak mürekkep kullanıyor. Görünen o ki Durst’un yeni teknolojisi ile su bazlı mürekkeplerde daha fazla gelişme sağlanacaktır.” Yaman Saatçioğlu / Serdar Saatçioğlu

FESPA daha büyük ancak…

FESPA 2015’i katılımını Su Teknolojileri başlığı altında toplayan Durst şirketi dijital geniş format baskıda geleceğin su bazlı mürekkepler ile gelişeceğinin işaretini verdi. Durst’un FESPA 2015’de sergilediği su bazlı baskı makineleri ve Türkiye’deki geniş format baskının Durst açısından geleceğini, şirketin Türkiye Temsilcisi Saatçioğlu şirketi ortağı Serdar Saatçioğlu ile konuştuk. Durst Water Technologies konseptini “tamamen su bazlı mürekkeplerden oluşan dört farklı endüstriyel alanda baskı yapmayı sağlayan teknolojinin genel adı” olarak tanımlayan Saatçioğlu’nun verdiği bilgiler şöyle:

“FESPA 2015 geçen seneye göre daha geniş bir fuar. Ancak açıkca söylemek gerekirse fuarda Durst’un su bazlı teknolojileri dışında çok yeni bir şey göremedim. Bilinen markalar ve onların bilinen ürünleri. Bazı üreticiler pL sayısını düşürmüş Kozmetik dizaynlarla bildiğimiz makineler tekrar sergileniyor.”

Outdoor’un yerini soft signage alacaktır “Durst özelinde Türkiye pazarına baktığımızda bundan sonraki dönemde su bazlı baskıya ağırlık vereceğiz. Gelecek soft signage’de olacaktır. Kısa bir sürede solvent tamemen terk edilecek,

130 haziran /2015 /June

matbaa & teknik


gibi görünüyor. UV’nin de endüstriyel alanda bir ömrü var ama soft signage; polyester kumaşlara ve bayrak kumaşlara baskı yavaş yavaş outdoor’un yerine alacak. Ben Rhotex 322 180 transfer ve HS serisinin Türkiye için yenilik olduğunu düşünüyorum. Gelecekte pek çok üretici bu su bazlı çözümlerle yatırım yapacaktır.” Geniş format endüstriye inline olarak girdi “Dijital baskı artık endüstrinin içine girdi. Eskiden serigrafi baskı yapılıyordu. Artık birçok kurum ve sanayiici dijital geniş format baskıyı üretim hattının içine aldı. Inline haline getirdi. Tüm üretim hatlarına dijital baskı bağlanabilir. Salt ahşapta değil, cam de ve metalde de durum böyle. Bunu da bir yenilik olarak kabul ediyoruz.”

Tekstil’de dijitalin geleceği “Şu anda tekstil sektörünün sadece %2’si dijitale geçiş yaptı. Gelecek yıllar için bu rakamın süratle yükseleceğini görüyoruz. Tekstilde klasik konvansiyonel sistemlerin tamamı kalkacak. Üretim metrajları düştüğü için dijital baskı daha ön plana çıkacak. Reaktif şu anda öncü gibi gözükmekle beraber pigmentin bunu zaman içinde yakalayacağına inanıyorum. Durst dijital tekstil baskıda her zaman öncü olacaktır. Her zaman da bu pazarın kalbinde yer alacaktır. İlave olarak cam, metal ve ahşapta zaten aktifiz. Türkiye’de çalışan ahşap panel üzerine baskı yapan birçok makinemiz var. Bunlar entegre çalışıyor. Dönem içinde single pass ile -ki seramikte bu konuda öncüyüz, ahşapta da bu tip makineleri pazara sunacağız.”

Durst’un Türkiye’de olmayan makinesi yok

üretici. Üretim makineleri ile 7 gün 24 saat baskı yapmak imkanı sağlayan bir üretici. Saatçioğlu olarak Türkiye’de bir çok Avrupa ülkesine kıyasla çok iyi bir performans gösterdiğimizi söyleyebilirim. Bugüne kadar Durst’un ürettiği ve Türkiye’de satmadığımız bir makine yok.”

Geleceğe miras olarak ismimizi bırakmak istiyoruz “Saatçioğlu resmi olarak 1922 yılında kurulmuş bir firma. Bizler şirkiteni üçüncü jenerasyon yöneticileriyiz. Dördüncü jenerasyonla birlikte çalışıyoruz. Biz kendi halinde tabiri caizse kendi yağı ile kavrulan orta ölçekli bir firmayız. Başarımız satıştaki rakamların büyüklüğü değil bu aileyi bu kadar uzun süredir bir arada tutmamızdır. Ticarette bugün var yarın yok olabilirsiniz. Sürekliliğiniz, doğru yatırım ve doğru seçimlere bağlıdır. Biz işimizi dürüst ve düzgün yaptığımıza inanıyoruz. Yapabileceğimizin en iyisini vermeye çalışıyoruz. Saatçioğlu bilinen bir isimdir, bir garantidir, sizi yolun ortasında bırakmayacağını bildiğiniz bir isimdir. İnandığımız önde tutuğumuz ilkelerimiz var. Bizim için müşteri değerlidir. Tezgahımız değerlidir. Bizden sonrakilere bırakmak istediğimiz bir tek şey var. O da ismimiz. Onu yaşatmaya çalışıyoruz. Kimseyle bir yarışımız yok. İnanıyorum birçok firma bizden daha başarılıdır. Bu sektörde daha büyüktür. Ama bizim eski bir ismimiz var ve onu korumaya devam ediyoruz. Durst’ ile 9 yılımız. Birlikte iyi şeyler yaptığımıza inanıyoruz. Durst, her zaman arkamızda durmuş köklü bir firmadır. Her zaman iyi CEO’lar tarafından yönetilmiştir ve şimdi de öyle. Gelecekte Durst’u Türkiye’de çok daha iyi yerlere getireceğimize inanıyorum.”

“Durst, kalitesi ile ve kalıcı çözümleri ile pazarda yer alan bir

matbaa & teknik

haziran /2015 /June

131


Teknoloji

Kornit Digital, Türkiye’de Büyümesini Sürdürüyor Doğa İpek: “Bundan sonra da daha satış odaklı bir faaliyet göstereceğiz. Yine çok kaliteli ve özel ürünlere yönelik uygulamalarımız var. Dijital aşındırma yapabilen dünyadaki tek çözüm, örneğin. Bununla ilgili ciddi beklentilerimiz var. Bu özellikli ürünlerimizden referans müşteriler kazanmak istiyoruz.” Ev tekstili ve moda baskı aplikasyonlar bizim için önemli. Çok önemli bir avantajımız; kullandığımız kimyasaldan dolayı herhangi bir kumaş türüne bağlı değiliz. Pamuk, polyester, karışımlar, mayo uygulamaları, viskon, ipek her türlü kumaş üzerine değişik baskılar yapabiliyoruz. Bu da uygulama çeşitliliğini artırıyor. Ama ilk etapta moda baskıları ve ev tekstili önceliğimiz. Allegro ile pazara çıktığımızda Türkiye şartlarında hangi uygulamaların daha avantajlı olduğunu hangi uygulamaların bizim makinemize daha uygun olduğunu daha iyi göreceğiz.”

Dijitalin avantajını henüz yaşayamıyorlar

FESPA 2015’de tekrar bir araya geldiğimiz Kornit Digital Ülke Müdürü Doğa İpek ile FESPA Eurasia’dan altı ay sonra bize anlatacağı hangi yenilikler olabileceğini, konuştuk. Kornit Digital’in Türkiye yapılanmasını tamamladığını anlatan İpek, bu yılın üçüncü çeyreği itibariyle daha agresif bir satış modeli ile hızlanacaklarını anlattı. İlk sorumuz “yeni olan ne var”, oldu; Cevap Kornit’in metraj baskı makinesi “Allegro”:

Allegro ile single proses üretim “Okuyucularınız için yenilik olarak aktaracağım bilgi yeni metraj makinemiz Allegro, olur. FESPA 2015’de sergiliyoruz. Bu sene sonuna doğru Türkiye’de satışına başlayacağız. Türkiye pazarı için önemli bir gelişme; çünkü metraj baskı Türkiye’de hızla büyüyor. Biz de bu potansiyelden payımızı almak istiyoruz. Makinenin kullanıcıya kolaylık sağlayacak birçok avantajları var. Bunlardan en önemlisi single process dediğimiz pat ve benzeri işlemlere gerek kalmadan makineyi direkt olarak makinemize yükleyip baskımızı yapıp ardından yıkama buhar gibi ilave proseslere gerek kalmadan nihai ürünü tek bir işlemle elde edebilecek olmamız. Pigment mürekkep kullanıyoruz. Tüm makinelerimizde olduğu gibi Neo Pigment boyalarımızı kullanıyoruz. Patentli bir ürün. Türkiye pazarı için ciddi bir beklenti var. Bu konuda sene sonuna kadar iyi bir noktaya gelmiş olacağız.”

Niş baskılar yapmak isteyenler için “Parça baskıya gelince Türkiye pazarında maliyetler konusunda çalışmalarımız oldu. Hala pazar yüksek adetli parça dijital baskı kullanmaya hazır değil. Serigrafi baskı Türkiye’de çok kuvvetli ve bizim pazarı maliyet anlamında penetre etmemizi zorluyor. Ama çok özellikli niş üretim yapmak isteyen firmalar çözümlerimize ilgi gösteriyorlar. Yıl sonuna kadar parça baskılar konusunda iyi sonuçlar elde edeceğiz yıl.

“Dijital tekstil baskı, Türkiye’de yeterince anlaşılmıştır. Reaktif ve dispers gibi uygulamalara baktığımız zaman ağırlıklı olarak reaktifte ciddi bir çalışan makine sayısı var. Ama bu tür boyalar kullanan çözümler tam dijital değil. Yani standart prosesin belli adımlarını bu makineler üstleniyor. Ama önünde ve sonrasında yine konvansiyonel adımlar devam ediyor. Pat, buhar, fiksaj yıkama ve benzeri. Tam dijitalin avantajlarını yaşayamıyor üretici. Bizim amacımız dijitalin az adetlere hızlı üretime göre tasarlanmış iş modelini getirmek. Kimyasallarımız ve baskı prosesimiz buna yardımcı olacak. O zaman gerçekten Türkiye’deki kullanıcılar dijitalin avantajını yaşamaya başlayacak.”

Çevre ve insan sağlığına saygılı İpek’e Kornit Digital’in kimyasal ve mürekkeplerinin insan ile yakın temas eden ürünlerin baskısında kullanımı dolayısıyla şirketin insan sağlığı politikasını, sorduk. İpek, “Kornit olarak en kuvvetli olduğumuz nokta budur. Kullandığımız tüm boya ve kimyasallar su bazlı ve insan sağlığı için tehlike oluşturmuyor” diyor ve ekliyor: “Baskı esnasında baskı operatörü için de sağlıklı, nihai ürünü kullananlar için de sağlıklı. Bununla alakalı OEKO TEX1 ve OEKO TEX 2 sertifikalarımız var. Amerika’da popüler olan GOTS (Global Organic Textiles Standarts) sertifikasına da sahibiz. Organik pamuk üzerine baskı yaptığımızda o ürünün özelliğini bozmayan kimyasallar kullanıyoruz. Bu bizim patentle korunan kimyasal çözümümüzden geliyor. Özetle sunduğumuz çözüm şu: 1, çevreye duyarlı, 2 insan sağlığına duyarlı, 3 endüstrinin yıkama, solma, sıkma haslıkları gibi tüm beklentilerini karşılayan, 4 optimum baskı kalitesini sağlayan komple bir çözüm. Tüm bu parametreleri içeren ve optimum biçimde sunabilen başka bir firma mevcut değil.”

Kornit Türkiye olarak amacımız… “Kornit Türkiye’de parça baskıda 13 aktif makinemiz çalışıyor. Bir sene için de yaptığımız çalışma, mevcut müşterilerin makinelerini daha efektif kullanmalarını sağlamaktı, bunu yaptık. Mevcut müşterilerimiz kullanım ve kaliteleri artsın. Bu çalışma sonuçlanmak üzere. Bundan sonra da daha satış odaklı bir faaliyet göstereceğiz. Yine çok kaliteli ve özel ürünlere yönelik uygulamalarımız var. Dijital aşındırma yapabilen dünyadaki tek çözüm, örneğin. Bununla ilgili ciddi beklentilerimiz var. Bu özellikli ürünlerimizden referans müşteriler kazanmak istiyoruz. Amacımız bu.”

132 haziran /2015 /June

matbaa & teknik


Teknoloji

En Büyük İlgi Picasso-Tex’e Nilgün Şen: “Bu son fuarda artık tekstil makinaları daha da ön plandalar. Özellikle Türkiye üretimi olan Picasso-Tex makinamız yoğun bir ilgi gördü.” artık tekstil makinaları daha da ön plandalar. Özellikle Türkiye üretimi olan Picasso-Tex makinamız yoğun bir ilgi gördü. Pazar da benzer bir durumda. UV’de reklam makinelerinde zaten kullanıcılar çok uzun süreden beri bu teknolojiyi kullanıyor. Tekstil tarafı daha yeni gelişen bir pazar olduğu için oradaki büyüme biraz daha hızlı olacaktır. Biz PicassoTex ile bu büyüyen pazar içinde Türkiye’yi temsil etme gayretindeyiz.”

Picasso-Tex önemli bir açığı kapatacak “Tekstil baskı deyince akla hemen Avrupalı büyük üreticiler ve onların yüksek hacimli makineleri geliyor. Ayrıca bunların dışında çok geniş format olmayan daha küçük makinelerin oluşturduğu bir segmentten de bahsebiliriz. İşte bu ikisinin ortasında kalan segmentte ise bir boşluk olduğunu görüyoruz. Picasso-Tex, işte bu boşluğu dolduracak bir çözüm.”

Picasso-Tex’in temel özellikleri FESPA 2015’in Türkiye’den gelen katılımcılarından Türkiye’de ürettiği makineleri ile en çok ilgi çeken Optimum Digital Planet Satış Müdürü Nilgün Şen, “Ziyaretçiler makinelerimiz ile çok ilgili. Avrupalı rakiplerimize gösterilen ilgi kadar biz de standımızda ziyaretçi kabul ediyoruz ve bundan mutluyuz. Geçerken bakan Türkiye’de üretilmiştir deyince daha fazla ilgi gösteriyorlar. Çin malı olmadığını öğrenenlerin ilgisi artıyor”,diyor. Optimum Digital Planet standında konuştuğumuz Şen, FESPA 2015 katılımı hakkında şu bilgileri verdi:

Şimdilik 37 ülkede “Avrupa pazarında daha yeni olduğumuzu söyleyebiliriz. Aslında FESPA fuarlarına yıllardır katılıyoruz. Ama şimdi Türkiye’de kendi ürettiğimiz makinelerle ilgili olarak buradayız. Evet, bu konuda yeniyiz ama çok iyi yerlere ulaşabileceğimizi görüyor ve inanıyoruz. Zaten halen İspanya’dan Nijerya’ya Almanya’dan Saint Petersburg’a, Litvanya, Moldova gibi 37 ülkede çalışan çalışan makinelerimiz var. Tabii bu makinelerimizin tamamı solvent ve UV makineler. Tekstil baskı üretimi konusunda daha yeni olduğumuz için bu yüksek kurulum sayılarını önümüzdeki yıllarda lanse edebiliriz. Şu anda FESPA’dayız, henüz ikinci gün ve bu fuarda şimdilik Dubai’ye bir tekstil makinemizin gittiğini söyleyebilirim.”

En büyük ilgi Picasso-Tex’e “Avrupa’da solvent yerine UV kullanımının tercih edildiğini göz önünde bulundurursanız UV makinelerimizin bu fuarda ilgi açısından ön planda olduğunu söyleyebilirim. Bu son fuarda ise matbaa & teknik

“Mükemmel sağlamlıkta, güçlü mekanik sistemli, metal, tek parça gövdeye sahip Picasso-Tex, 3.20 eninde endüstriyel bir makine. Üzerinde Konica Minolta kafalar var. 1440 dpi’da saatte 420 metrekareye ulaşan bir hıza sahip. Dispers – Süblimasyon - Reaktif mürekkepler ile baskı yapabileceğiniz Picasso-Tex, ile 9 – 14 Pl damlacık boyutu ile Kumaşa direkt baskı yapabilirsiniz. Fikse ünitesi ile direkt kumaşa ya da fiske üniteniz yoksa önce kağıda sonra bir kalender ünitesi ile kağıttan transfer ile baskı da yapabilirsiniz.”

Optimum Digital Planet Şen, Optimum Digital Planet’in pazardaki gelişimi ve hizmet politikası hakkında da şu bilgileri paylaştı: “Optimum Digital Planet, reklam, mobilya, cam ve dijital baskı sektörüne 1994 yılında hizmet vermeye başladı. Dijital baskı teknolojisine reklam sektörü dışından da talepler artınca bu alandaki profesyonelliğini kullanarak ihtiyaca özel baskı makinesi üretimine geçti. Bugün dış ticaret ağını 37 ülkeye genişlettik. Şirketimiz, farklı sektör ve mecralara özel formatta makineleriyle geniş ürün gamına sahip. Teknolojik yeniliklerle güncellenen dijital baskı makineleri; değişen, moda, dekorasyon, ve renk trendlerine yönelik ihtiyacı karşılıyor. Satış sonrası desteğini yurtiçi ve yurtdışındaki kullanıcılarımız doğrudan Optimum Digital Planet’tan alır. Tamamı mühendislerden oluşan profesyonel ekibimizle uzaktan online 7/24 teknik destek sağlanır. Makinelere müdahale gereken durumlarda hizmet noktalarımızın bulunduğu bölgeye aynı gün, şehir dışında ise en geç 48 saat, yurtdışında ise en geç 72 saat içinde teknik desteğimiz ulaşır.”

haziran /2015 /June

133


Teknoloji

Flomak, FESPA 2015’e Katıldı Dong Jin ile birlikte FESPA 2015’de yer alan Flomak, fuarda varak kağıtlarını tanıttı. Şirketin bir sonraki rendevusu FESPA Eurasia olacak.

FESPA 2015’in Türkiye’den gelen katılımcılarından biri de Flomak Mümessillik ve Dış Ticaret Koreli partneri Dong Jin ile birlikte Sıcak yaldız folyolarını (varak kağıt) sunduğu standında başarılı bir fuar tamamladı. Flomak standında görüştüğümüz şirket yetkilileri, “Bundan sonraki işlerimizi de Avrupa bazında geliştirmek için, FESPA’ya katılımımızı devam ettireceğiz” dediler:

Bu fuarda bizden başka varak kâğıdı imalatçısı olmadığını gördük. Pazarda iyi bir konumda olduğumuzu düşünüyoruz. Bundan sonra ki işlerimizi de Avrupa bazında geliştirmek için, FESPA’ya katılımımızı devam ettireceğiz. Türkiye’de de FESPA’ya katılıma devam edeceğiz. Çünkü FESPA bizim sürekli fuarımız oldu. Türkiye’de de zaten pazar lideriyiz. Sürdürülebilir bir başarı için bu fuarı önemli görüyoruz.

Flomak-Dong Jin işbirliği

Sektör olarak daha fazla çalışmak lazım

“Firmamız 15 yıllık bir kuruluştur. 19 çalışanı ile ithalat yapan, yaptığı ithalatları da, Türkiye’de müşterilerine hizmet veren bir ticari kuruluştur. Değişik sektörlerde faaliyet gösteren Flomak firması, FESPA’da Koreli partneri ile Türkiye’den Avrupa’ya, diğer komşu ülkelere açılmak için işbirliği yaparak buraya geldik. Dolayısıyla Türkiye’de ki iş hacmimizi artırmak, diğer kanallara ulaşmak ve burada varlığımızı bildirmek için geldik. FESPA’nın ilk katılımımızla ve bundan sonra ki katılımlarımızla da bize bir ışık tutup tutmayacağının değerlendirmesini yapacağız. Fakat bu zamana kadar yapmış olduğumuz değerlendirmede fuarın şirketimiz açısından olumlu geçtiğini düşünüyoruz.

“Dünyanın bütün ülkeleri ile çalışıyoruz. Amerika, Almanya, İtalya, Hollanda, Uzak Doğu, Çin, Japonya, Tayvan, Kore buralarda yüklü miktarda ithalatlarımız var. Aynı zamanda da Fransa’da ihracat yaptığımız firmalarımız da bulunmakta. Türkiye’de bayi sistemini oluşturduk, bayilerimiz mevcut. Ankara, Bursa Bölgesi, İzmir Bölgesi’nde bayilerimiz var. Eğer bu sektörü konuşuyorsak, ekonomik krizin getirdiği tehditleri bir fırsat bilip daha fazla çalışmamız, daha dinamik olmamız gerekiyor. Bunları fırsata dönüştürmemiz gerekiyor. Çok gezmek lazım, geleceğe yönelik yatırımlar yapmak lazım. Biz de bunu yapıyoruz.”

134 haziran /2015 /June

matbaa & teknik


Teknoloji

Ansal Tekstil Makineleri, İhracatta Büyüyor Umut Salar: “Bu iki ürünü üretip tüm dünyaya satmaya çalışıyoruz. Hindistan, Bangladeş, Mısır, Tunus, Madagaskar, Srilanka, Afganistan gibi tekstilin gelişmekte olduğu ülkelere ihracatımızı gerçekleştiriyoruz.”

Tekstil fırınları ile serigrafi baskı yapılmış tekstillerin kurutulmasına yönelik makine üretimine odaklanan Ansal Co. İdari Direktörü Umut Salar ile FESPA 2015’deki standlarında bir araya geldik. Ağırlıklı olarak ihracat yaptıklarını anlatan Salar, FESPA fuarından memnuniyetleri dile getirirken, FESPA Eurasia’nın da başarısına dikkat çekti:

matbaa&teknik: Bize kısaca Ansal Tekstil Makine ve Ekipmanlarını anlatır mısınız?

Umut Salar: Firmamız 1979 yılında elektrik mühendisi olan babamız tarafından kuruldu. Biz de 2 nci nesil makine imalatçısıyız. Hedefimiz yurtdışına makine ihracatı yapmak ki şu an bu hedefimize büyük ölçüde ulaşmış bulunuyoruz. % 90 ihracat odaklı çalışıyoruz. Fuar olarak FESPA’yı tercih ettik. Türkiye’de ki fuarları pek de tercih etmiyoruz. Etmeme sebebimiz ise aynı fuarın farklı yerlerin düzenliyor olması. Fakat FESPA dediğimiz zaman 2 senede bir dünyanın değişik ülkelerinde gerçekleştiriliyor. Daha önceki fuarlarına da katılmıştık. Genel olarak FESPA’dan memnunuz. Türk fuarcılarına da örnek olmasını isteriz.

matbaa&teknik: FESPA Eurasia’dan beklentiniz nedir?

Umut Salar: Beklentimiz şöyle; Türkiye’nin önemli bir avantajı var. Genelde tekstilin gelişmediği ülkelerde ki yatırımcılar Avrupa vizesini çok zor alıyorlar. Ama Türkiye’den vize almak daha kolay. THY sayesinde dünyanın birçok yerinden Türkiye’ye ulaşmak kolay. İstanbul’da ki ilk FESPA fuarına katıldık ve fuarı başarılı bulduk. Başarılı olmamatbaa & teknik

sında ki sebep yine fuarın düzenleyicisinin yabancılar olmasıydı. Bu senede Türkiye’de ki fuara katılıp katılmamayı düşünüyoruz.

matbaa&teknik: Üretim bandınızda bulunan makineler hakkında bilgi verir misiniz?

Umut Salar: Genel olarak fırın imalatçısıyız. Bin 200 dereceye kadar fırın yapabiliyoruz. Tekstilde de bir standart üretim olarak 200 derecede çalışan, tişörtlerin üzerinde baskıyı kurutan, doğalgazlı ve elektrikli fırınları üretiyoruz. Bunların yanında ahtapotun üzerinde ara kurutma denilen yardımcı bir ürün var. Bu iki ürünü üretip tüm dünyaya satmaya çalışıyoruz. Hindistan, Bangladeş, Mısır, Tunus, Madagaskar, Srilanka, Afganistan gibi tekstilin gelişmekte olduğu ülkelere ihracatımızı gerçekleştiriyoruz.

matbaa&teknik: Sektöre vermek istediğiniz bir mesaj var mı?

Umut Salar: Sektöre vermemiz gereken mesajı üreticiler ve fuar organizatörleri için iki başlıkta toplayabilirim. Üreticilere ürün çeşitliliğinden ziyade belli bir ürüne yoğunlaşıp, onu bütün dünyaya satmalarını söyleyebilirim. Fuar organizatörlerine mesajımız ise aynı fuarı 2 – 3 tane firma düzenlemesindense, fuarları kendi aralarında paylaşıp, iki üç senede bir yaparak aldıkları paranın büyük bir bölümünü fuara yatırıp az ama devamlı para kazanmaları gerektiğini düşünüyorum. Çünkü Türkiye’deki fuarın metrekare bedeli yurtdışında düzenlenen fuarların fiyatlarından daha pahalı.

haziran /2015 /June

135


Teknoloji

Reklam Ürünlerinde Pasta Büyümeli Ahmet Semih Yıldırım: “Sadece pastadaki payın değil bütün pastanın büyümesini talep ediyoruz.”

FESPA 2015’in Türk katılımcılarından biri olan Alniz Reklam Genel Müdürü Ahmet Semih Yıldırım ile fuarda bir araya geldik. 25 yıldır Türkiye’de display üretimi yaptıklarını anlatan Yıldırım, reklam sektörünün atılım içinde olduğunu anlatıyor ve “Türkiye bu noktada çok ciddi bir rol oynuyor”, diyor:

matbaa&teknik: Alniz Reklam ile ilgili bilgi verir misiniz? Ahmet Semih Yıldırım: Alniz reklam yaklaşık 25 yılı aşkın süredir Türkiye’de display ürünleri üzerine üretim yapmakta olan bir firmadır. Son 2,5 senedir yapmakta olduğumuz çalışmalarla, ihracat da yapmaya başladık. İç piyasada ki özgüvenimizi ve kalitemizi dışarıya yansıtmak istedik. Başladığımız zamandan bugüne kadar geçen ay yapmış olduğumuz satışla 32 nci ülkeye ihracatımızı gerçekleştirdik. İhracat odaklı bir büyüme politikası izliyoruz. İhracat şu an hem ülkemizin hem de bizim en çok ihtiyacımız olduğu nokta. Bunu büyütmeye çalışıyoruz. FESPA’ya katılış amacımız da daha geniş kitlelere ve bizimle birlikte bu işi yapabilecek iş ortaklarına kendimizi anlatabilmek. Çok verimli bir fuar oluyor bizim için. Geniş katılımcılar

var. Aynı zamanda sektörde olduğumuz hem müşterimiz hem de rakibimiz olan firmalar var. Bu doğrultuda burada güzel verim alıyoruz. Aynı verimliliği İstanbul’daki fuardan da bekliyoruz.

matbaa&teknik: Ürünler hakkında bilgi alabilir miyiz? Ahmet Semih Yıldırım: Alniz reklam olarak digital baskı ve display ürünler üzerine çalışıyoruz. Kolay kullanılan, prezentasyon ürünleri, roll-up, pop-up, örümcek gibi ürünler var. Bunların haricinde de alüminyum grubunda açılır – kapanır çerçeveler, firmaların görsellerini kolay değiştirebileceği ve sergileyebileceği ışıklı ve ışıksız panolar, fleksiden yapılan mamuller, ucuz sunum ürünleri, uzun ömürlü ve kaliteli ürünleri üretiyoruz. Hepsinin bilfiil üretimini gerçekleştiriyoruz. Ayrıca bünyemizde bulunan 10 bin metrekare dijital baskı kapasitesine sahip HP makine parkuru ile entegre tesisimizde bu ürünlerin dijital baskılarını da yapabiliyoruz. Müşterilerimize komple bir hizmet sunma imkânımız var.

136 haziran /2015 /June

matbaa & teknik


matbaa&teknik: Müşteri size hangi yolla ulaşıyor?

kıyor. Malzeme olaraktan alüminyum malzemesinin kalitesi, alaşımları çok da ayırt etmek mümkün değil açıkçası.

Ahmet Semih Yıldırım: Birçok farklı yol var. Öncelikle olarak ihracat kısmında biz müşteriye ulaşmaya çalışıyoruz. Şu an da ismimiz bilindiği için onlar da bize ulaşabiliyorlar. Ama özellikle internet şu anda çok güncel ve çok kullandığımız bir imkân. İhracatta özellikle müşavirliklerimiz ve ataşeliklerimiz bize çok yardımcı oluyorlar. Kendileri ile irtibata geçiyoruz ve bulundukları ülkenin ticaret odalarından kayıtlı data üzerinden, bizimle ilgili firmaları bize yönlendiriyorlar, irtibat bilgileri sağlayabiliyorlar. Yaptığımız bu koordineli çalışmaların büyük faydasını görüyoruz. Çeyrek asırdan beri yurtiçinde bulunduğumuz için hemen hemen her sektörde ki kurumsal diyebileceğimiz her firma ile çalışıyoruz. Burger King’den Turkcell’e, Garanti Bankası’ndan Akbank’a, Yataş’a kadar sektörde ki birçok kurumsal firma ile aracısız hizmet veriyoruz. Bunun oluşması tabi kurumsal portföy ve referanslarla meydana geldi. Her iş, başkasını refere etti. Yurtiçinde ki bilgi birikimimiz ise bu şekilde oluştu.

matbaa&teknik: Rakipleriniz arasında sizi farklı kılan nedir? Ahmet Semih Yıldırım: Öncelikli olarak farkımız komple ürün sunuyor olmamız. Sadece boş çerçeve vermiyoruz, o çerçeveyi asabilecekleri bir pano, tabela haline getirme imkânı, yerinde montaj imkânı, içine konulacak görsel, istenirse daha sonra bu görselin değiştirilmesi, uygulanması gibi komple bir hizmet veriyoruz.

matbaa&teknik: Kalite konusunda firmalar arasındaki farkınız nedir? Ahmet Semih Yıldırım: Kalite olarak kullanılan malzemeler açısından çok büyük farklılıklar yoktur. Çin’den getirilip kullanılan malzemeler de var. Ama bizim burada kalite farkımız devreye girer. Çok uzun zamandır bu işi yaptığımız için çerçevelerimizin rahat bir şekilde arkasında durabiliyoruz. Bizden alınan ürünlerin satılan firmalarda, herhangi bir müşteri şikâyetinde ya da olası durumda hiç zorlanmadan müşterisinden ürünü geri alabiliyoruz. Bizim kalitemiz hizmette ön plana çı-

matbaa & teknik

matbaa&teknik: Türkiye’de bayileriniz var mı yoksa sadece İstanbul’da mı bulunuyorsunuz? Ahmet Semih Yıldırım: İstanbul’da Seyrantepe’de bulunan geniş alanımızda kendimiz üretim yapıyoruz. Ayrıca Etiler, Rumeli Hisarüstü’nde de satış ofisimiz var. Bayilik sistemi ile çalışmıyoruz. Sadece ihracatta distribütörlüklerimiz mevcut. Bunların haricinde kurumsal firmalarla direkt olarak çalışıyoruz.

matbaa&teknik: Sektörle ilgili değerlendirmelerinizi öğrenebilir miyiz? Ahmet Semih Yıldırım: Sektörel olarak iyi bir atılım içerisindeyiz. Türkiye bu noktada çok ciddi bir rol oynuyor. Hem kalitemizi hem bilgimizi arttırarak ilerliyoruz. Yani giderek büyüyoruz. Bizim tek isteğimiz bu sistemin güzel bir şekilde devam etmesi. Özellikle ihracat konusunda bütün firmalarımızın destek olmasını istiyoruz. Sadece pastadaki payın değil bütün pastanın büyümesini talep ediyoruz.

matbaa&teknik: Bütün sektörlerde Çin ve Hindistan faktörü var. Bunlar sizi etkiliyor mu? Ahmet Semih Yıldırım: Şu an Çin, her sektörde, her firmayı etkiliyor. Bu yadsınamaz bir gerçek. Ama biz Türkiye olarak ‘made in Turkey’ dediğimiz ürünlerde gerçekten kalitemizle, hizmetimizle verdiğimiz sözü tutarak Çin’den farklılık oluşturuyoruz. Bundan önce Kuzey Afrika’da ki fuarda gördük ki Türk ürünlerine bakış açısı, Türklerin iş anlayışına yaklaşım çok farklı. Bizim Çinli üreticilerden bir şekilde farklılaşmamız lazım. Bu da sadece hizmetle, yaklaşımla ve kaliteyle olur. Çünkü Çin’de her zaman en ucuzun daha ucuzu var. O şekilde rekabet etmenin bir yolu maalesef yok.

haziran /2015 /June

137


Teknoloji

Yeni Plotter Makinesi LX7 ile Olympos Reklam FESPA 2015’teydi Altuğ Çimen: “Türkiye’de üretilemeyen ve her reklamcıda olması gereken, olmazsa olmaz bir ürün olan plotter için çalıştık ve imalatını gerçekleştirdik. Yaklaşık iki yıllık AR-GE çalışmasının sonunda ürettiğimiz plotter’ımıza son altı yedi aydır müthiş bir talep var.”

FESPA 2015’e LX7 plotter baskı makinesi ile katılan Olympos Reklam’dan Altuğ Çimen, makinenin tamamını Türkiye’de ürettiklerini, anlatıyor. Çimen, “Yerli üretime çok önem veriyoruz”, diyor:

Türkiye’de tamamı Türk teknolojisi olan bir plotter üretiyoruz

fuarlarına katılıyoruz. Önümüzde bir Afrika, Meksika, İstanbul fuarları var. Bu fuarların hepsine katılıyoruz. Ve katıldığımız bu fuarlarda oldukça verim alıyoruz. Fakat her zaman yerli ürünümü ön plana çıkararak ülkemizi temsil etmek bize ayrı bir gurur veriyor.”

Plotter denilince akla Olympos geliyor

“Olympos reklam olarak yerli üretime çok önem veriyoruz. Neredeyse yerli üretimle yatıyoruz; yerli üretimle kalkıyoruz. Özellikle Türkiye’de üretilmeyen ürünlerde, Devlet ve KOSGEB destekli çalışıyoruz. Türkiye’de üretilemeyen ve her reklamcıda olması gereken, olmazsa olmaz bir ürün olan plotter için çalıştık ve imalatını gerçekleştirdik. Yaklaşık iki yıllık AR-GE çalışmasının sonunda ürettiğimiz plotter’ımıza son altı yedi aydır müthiş bir talep var. Yurt dışı ve Türkiye için üretiyoruz. Teknoloji olarak Alman ve Japon teknolojisine çok yakın. Çin teknolojisinden ise çok çok uzak. Kaliteli, servo motorlu, optik gözlü güzel bir cihaz. Servo motor hariç tamamını Türkiye’de üretiyoruz. Bundan da gurur duyuyoruz.”

Tüm FESPA’lara katılıyoruz “Ürünlerimiz arasında Kapsülmatik adını verdiğimiz bir cihazımız daha var. Bu ürünümüz de pratik, oldukça ekonomik ve yerli. Bu iki üretimimiz ve ithal ettiğimiz diğer ürünlerle birlikte Fespa’nın tüm

“Çalışmalarımızı merkezden yönetiyoruz. Her bölgede kendi ekibimiz var. Müşterilerimiz bize internet aracılığıyla ulaşıyorlar. Plotter denilince akla Olympos geliyor. Biz bu ürünü Türkiye’de yaklaşık beş yıldır satıyoruz. Dört yıl ithal ettik. Son bir yıldır ise kendi ürünümüzü üretip satıyoruz. Genel olarak 4 bin müşterimiz var. Bunların aracılığıyla ve internetten bize ulaşıp irtibat kurabiliyorlar. Yurtdışında ise Almanya, Dubai, İspanya, İtalya ve Azerbaycan’a satış gerçekleştiriyoruz.”

Üretime yönelmeleri tavsiye ediyorum “Sektörde Çin ürünleri çok hakim. Biz de bunu yıkmak için çok çabalıyoruz. Yıllarca ithalat yaptık. Çin’den her iki ayda bir konteyner yani 180 adet plotter ithal ediyorduk. Büyük paralar vermek bizi üzüyordu. Yerli üretimle paramızın içeride kalması sevindirici bir gelişme. İnşallah diğer tedarikçiler de hazır alıp satmak yerine üretime yönelirlerse çok iyi olur. Çünkü Devlet yerli üretim için çok büyük destekler veriyor. Bize de sadece üretmesi kalıyor.”

138 haziran /2015 /June

matbaa & teknik


Teknoloji

Kumaşa Katma Değer Katmak Gökhan Yıldız: “Dijital basılan kumaşların üzerine bir ışıltı bir parlaklık eklemek gerekiyor. Onları da biz sağlıyoruz. Kumaşlara farklı bir hareket kazandırıyoruz.”

Mera Dış Ticaret Genel Müdürü Gökhan Yıldız, FESPA 2015 Fuarındaki standlarında sorularımızı cevaplandırdı:

kıyor. Bu kumaşların üzerine bir ışıltı bir parlaklık eklemek gerekiyor. Onları da biz sağlıyoruz. Kumaşlara farklı bir hareket kazandırıyoruz.

matbaa&teknik: Şirketinizden kısaca bahseder misiniz?

matbaa&teknik: 2015 yılının sıkıntılı bir başlangıçla geldiği fikri hakkında neler söylersiniz?

Gökhan Yıldız: Mera Dış Tic. Ltd. Şti 2005 yılında kuruldu. Tekstil sektörüne yönelik makineler, varak tedariği yapıyoruz. Pazara Kore ağırlıklı ürünler vermeye başladık. Daha sonra Çin’den Hindistan’dan İtalya’dan üreticilerimiz de ürün portföyümüze katıldı. Ürünlerimiz genelde kumaşlar üzerine katma değer eklemek içindir. Albeninin artırılması ürünün daha cazip hale getirilmesi ve daha yüksek kâr marjı sağlar. FESPA’dayız çünkü 2005’ten bu yana hitap ettiğimiz Türkiye pazarına ilave olarak tedarikçilerimizle de yıllar boyunca yaptığımız ticaretten dolayı iyi ve sıkı bağlar oluşturunca Avrupa pazarına da hedefledik. Bu bizim için ilk denememiz. Şimdilik aldığımız sonuçlardan da çok memnunuz.

matbaa&teknik: Ürünlerinizin tekstile yaptığı katkıdan bahseder misiniz?

Gökhan Yıldız: FESPA dijital baskı ağırlıklı bir fuar. Dijital baskı malzemeleri, makineleri burada. Dijital baskı son beş senedir çok popüler oldu. Kâğıda baskı yapan yazıcıların tekstile uygun versiyonları gelişti. Fakat bu makinelerle üretilen kumaşlar da bir zaman sonra alıcıyı sı-

matbaa & teknik

Gökhan Yıldız: Türkiye’de duruma bakarsak 2014 yılı çok güzel geçti. Fakat 2015 yılına iyi bir başlangıç yapamadık. 2015 Rusya’daki devalüasyon, Orta Doğu pazarının kapanması gibi gelişmelerin etkisiyle kötü başladı. Fakat yine de bir hareketlilik söz konusu. İlerleyen zamanlarda daha da iyi olacağına inanıyoruz.

matbaa&teknik: Bir sonraki fuar katılımınız hangisi olacak? Dijitalin tekstil içindeki yeri hakkında neler söylersiniz?

Gökhan Yıldız: FESPA Eurasia’ya katılmayı düşünüyoruz. Yıllardan beri sektörün içerisinde olduğumuz için zaten belli bir çevremiz var. Bu şirketi de kurmadan önce profesyonel olarak çalışıyorduk. Biz sektörü sektörde bizi biliyor. Bunu dışında web sitemiz var. Aynı zamanda satış grubumuz var. Sektörümüzde her şey gitgide dijitale dönüyor. Sektör için yeni teknolojilerin hayırlı olacağını düşünüyorum. Bizde bu yeni teknolojileri alıp mamul haline getirip ihracata çevireceğiz. Hedefimiz bu.

haziran /2015 /June

139


Teknoloji

Tabakaların Özel Olarak İşlenmesi

POLAR Mohr, Ürün Portföyünü Genişletiyor

POLAR Digicut, POLAR Digicut

POLAR, Digicut modeli ile tabakaların tek tek yenilikçi bir şekilde işlenebilmesi için özel bir ekipman sunmaktadır. Lazer kesim makinesi; kesim, perforaj, pilyaj ve pencere oyma kesim işlemlerini tek geçişte ve herhangi bir parça değişimi olmaksızın gerçekleştirebilmektedir.

Yenilikçi lazer teknolojisi, dijital baskı merkezlerine ve ticari matbaalara sayısız yeni olanaklar sunmaktadır. Lazer sistemi, çok çeşitli materyallere tek geçişte, kesimin yanı sıra perforaj, pilyaj ve özel kesim-kazıma işlemleri gerçekleştirebilmektedir.

Üretim seçenekleri Özel işlemler söz konusu olduğunda pratikte hiçbir sınır bulunmamaktadır. Çünkü lazer sistemi, herhangi bir ek ekipman gerektirmemektedir. Sonuç olarak tek bir üründen birkaç yüz ürüne kadar çok ekonomik şekilde üretilebilmektedir. Digicut ile işlenebilen bazı ürünlere örnek olarak: kartlar, davetiyeler, zarflar, dosyalar, özel yazı kağıtları, numuneler, isimlikler,

kartvizitler, kağıt fenerler, puzzle (yap-boz) ve kitap ayraçları gösterilebilir.

Digicut nedir? Digicut, bir lazer ışını ile çalışmaktadır. Bugün, lazer teknolojisi günlük yaşamda birçok alanda kullanılmaktadır: basit bir lazer pointer’dan (işaretleyici), mesafe ölçen cihazlara ve CD oynatıcılara kadar. Lazer kesim işlemi, düz bir şekilde yerleştirilmiş malzemeye uygulanan termal ayırma şeklindedir. Malzeme, herhangi bir temas olmadan işlenmektedir, bu nedenle sabitlenmesi zorunlu değildir. Malzeme, uygulanan lazer enerjisinin sonucu olarak saniyeler içerisinde buharlaşmaktadır. Kulağa tehlikeli gelen bu işlem, POLAR kesim makinelerinde uygulanan GS sertifikalı yüksek güvenlik standartları sayesinde güvenli bir hale gelmektedir. 860x610 mm çalışma alanına sahip olan makinede CorelDraw ve Adobe Illustrator gibi vektörel çalışma prensipli programlarda hazırladığınız tasarımları işlemeniz mümkündür. Hava soğutmalı sistemi ve çift eksenli harekete sahip lazer kafası ile mükemmel hassasiyetli kesimler bu makine ile mümkün olabilmektedir. Ürün hakkında daha detaylı bilgi Heidelberg Türkiye ile iletişime geçebilirsiniz.

140 haziran /2015 /June

matbaa & teknik


Ürün örneği, Product sample

Direction of Single-sheet Processing POLAR Mohr is Expanding Its Product Portfolio In Digicut, POLAR is offering a device for the creative processing of single sheets. The laser cutter can cut, perforate, crease and engrave in one pass - without the need for a tool change.

The innovative laser technology opens up numerous possibilities for digital and commercial printers. The laser enables the most intricate contours to be not only cut, but also perforated, creased and engraved - all in a single pass and on a wide variety of materials.

Production options There are practically no limits when it comes to the contour. Because a laser is used, there are also no additional tool costs. As a result, batches from one single copy to several hundred can be produced very economically. A small selection of products that can be manufactured with the Digicut includes: cards, invitations, envelopes, folders, writing paper, samples, business cards, place cards, lanterns, jigsaws, bookmarks.

matbaa & teknik

Digicut description The tool in the Digicut is a laser beam. Today, laser technology is already used in many areas of day-to-day life: from a simple light pointer (e.g. a laser pointer in presentations) or distance measuring devices through to CD players. Ürün örneği, Product sample Laser cutting is a thermal separating method for flat-lying material. The material is processed without any contact, and therefore does not need to be fixed. The material itself is vaporized on the surface in fractions of a second as a result of the laser energy. This sounds more dangerous than it is. Like our cutting machines, the Digicut also meets the high POLAR safety standard, which is confirmed by the GS mark.

haziran /2015 /June

141


Teknoloji

Asahi’den Lider Fleksografik Kalıp Çözümleri Asahi Photoproducts’ Leading Edge Flexographic Plate Solutions Pinning Top Dot technology supports fixed colour palette printing techniques with no compromise in quality

PTD1 – Klasik polimer kalıpların Asahi’nin Pinning Top Dot teknolojisiyle karşılaştırılması Comparison classic polymer plates vs. Pinning Top Dot technology from Asahi Photoproducts

Asahi launched its Pinning Top Dot plate technology, which enables a broad colour gamut, vibrant colour reproductions, soft tonal shades and improved productivity. Andrea Belloli, Italian branch manager for Asahi says “Initial feedback to our Pinning Top Dot technology, which was announced last year, has been extremely positive and we are looking forward to sharing its benefits with attendees at the show.”

Pinning Top Dot teknolojisi, kaliteden ödün vermeden sabit renk palet baskısı tekniklerini destekliyor. Türkiye’de Penta Ltd. tarafından temsil edilen Asahi, geniş renk gamı, canlı renk üretimi, yumuşak ton geçişleri ve gelişmiş verimlilik sağlayan Pinning Top Dot plate teknolojisinin çıkışını gerçekleştirdi. Asahi’nin İtalya şube müdürü Andrea Belloli konuyla ilgili olarak: “Geçen sene duyurulan Pinning Top Dot teknolojisine gelen ilk tepkiler son derece olumlu oldu. Bu yüzden teknolojinin faydalarını katılımcılarla paylaşmayı dört gözle bekliyoruz” diyor. Asahi Photoproducts’ın İngiltere Satış Müdürü David Galton ise şu bilgileri veriyor: “Converflex Fuarı, Pinning Top Dot teknolojisini göstermek için çok ideal bir platform. Kalıp teknolojisinin sabit renk palet baskı teknikleriyle kombine edilmesi sonucunda elde edilen baskı kalitesi ambalajların raftaki albenisini arttırıyor. Baskı tutarlılığı sayesinde markalar, görünürlüğü arttırıyor, ürün kimliğini güçlendiriyor ve ciroyu

Klasik polimer kalıpların atık ve baskılı malzeme verimi ile Pinning Top Dot teknolojisinin karşılaştırılması Waste and printed material yield of classic polymer plates vs. Pinning Top Dot technology

142 haziran /2015 /June

matbaa & teknik


Teknoloji

David Galton, UK Sales Director for Asahi Photoproducts, adds, “Converflex was an excellent platform for showcasing Pinning Top Dot technology. The print quality achieved by combining our plate technology with fixed colour palette printing techniques brings outstanding shelf appeal to packaging. Print consistency is crucial to brands’ ability to drive sales volumes by increasing visibility, reinforcing identity and ensuring volume turnover. Pinning Top Dot was designed to improve the quality of the emerging PTD 2 – Baskı basıncı altında klasik polymer kalıplar ile Pinning Top Dot teknolojisinin karşılaştırması Comparison under printing pressure classic polymer plates vs. Pinning Top Dot technology from Asahi Photoproducts

fixed colour palette printing technique, which delivers cost benefits to the brand owner without any compromise in quality. Excellent results have been achieved by working collaboratively with creative agencies, brand owners and printers to take advantage of these unique capabilities,

arttırıyor. Pinning Top Dot, yükselen sabit renk paletli baskı tekniğinin kalitesini arttırmak üzere dizayn edildi. Bu da marka sahiplerine, kaliteden ödün vermeden maliyet tasarrufu sağlama anlamına geliyor. Yenilikçi ajanslar, marka sahipleri ve matbaacılarla birlikte çalışılarak mükemmel sonuçlar elde ediliyor ve katılımcılara sonuçları birinci elden görme imkanı veriliyor.”

hand.”

Pinning Top Dot: The Details A feature of both Asahi’s solvent-washable TOP and water-washable AWP plates, Pinning Top Dot technology (PDT) enables a clean ink transfer and prevents ink ac-

Pinning Top Dot: Detaylar Asahi’nin solventle yıkanabilir TOP ve suyla yıkanabilir AWP kalıplarının bir özelliği olan Pinning Top Dot teknolojisi (PDT) sayesinde temiz mürekkep transferi oluyor ve kalıp yüzeyleri üzerinde mürekkep birikmesi engellenebiliyor. Bu sayede temizleme aralıkları azalıyor, atıl zaman düşüyor ve kalitede gözle görülür iyileşme sağlanıyor. Pinning Dot Technology sayesinde kiss-touch baskı basınç ayarı elde ediliyor, düşük kalıp yüzey geriliminden faydalanıyor. Bu da Asahi polimer kimyasallarının sıvı akışını engelleyen yapısı sayesinde mümkün oluyor. Mürekkep, geniş temas açılı ve yüksek pinning noktalı bir damlacık meydana getiriyor. Böylece kalıp baskı altı malzemeye daha temiz ve homojen mürekkep aktarımı oluyor ve flekso matbaalarının müşterilerin artan kalite taleplerini karşılaması daha kolay oluyor.

cumulating on the plate surfaces and shoulders in screen areas. This leads to fewer cleaning intervals and reduced downtime, as well as significant quality improvements. Pinning Dot Technology allows a kiss-touch printing pressure setting. It makes use of low plate surface tension, made possible by a specially engineered Asahi polymer chemistry, to inhibit liquid flow. The ink forms a globule, with a large contact angle and high pinning point. This results in a cleaner and homogeneous ink transfer from plate to substrate, helping flexographic printers meet the ever increasing quality demands of their customers.

Global Debut of HybridA Resin In addition to its Pinning Top Dot plate lines, Asahi also

HybridA Resin’in dünya lansmanı Asahi, Pinning Top Dot kalıp hatlarına ek olarak, yeni bir HybridA sıvı polimer reçinenin lansmanını da yaptı. HybridA reçinede, post-printed oluklu baskı piyasasının taleplerini karşılayacak daha yüksek yapışkanlık özelliği var. Reçine, sıvı reçinenin avantajlarını katı bir kalıbın teknik özellikleriyle kombine eden hibrit bir çözüm. Belloli sözlerine şöyle devam ediyor, “Asahi, yenilikçi sıvı reçine teknolojisini ilk olarak 40 sene önce piyasaya sürdü ve yeniliğin bugün de devam ediyor olması bizi çok memnun ediyor. En son sıvı reçineler sayesinde müşteriler son derece rekabetçi oluklu piyasasında liderliklerini koruyabiliyorlar.” matbaa & teknik

and show attendees will be able to see the results first

debuted its new HybridA liquid polymer resin. HybridA resin features higher viscosity for the post-printed corrugated printing market. The resin is a hybrid solution that combines the advantages of liquid resin with the technical properties of a solid plate. Belloli adds, “Asahi first brought innovative liquid resin technology to market more than 40 years ago, and we are proud that the innovation continues today. This latest liquid resin offering will help customers maintain a leadership position in the highly competitive corrugated market.”

haziran /2015 /June

143


Teknoloji

LinoSiSTEM’den INELME SILCL 2 Sistem 3,050 mm uzunluğuna kadar Anilox merdane lazer temizleme sistemi

Nadir Kargı, LinoSİSTEM Baskı-Yayıncılık Sistemleri San. ve Tic. A.Ş. SILCL anilox merdaneler için lazer enerji kullanan bir temizleme sistemidir. Temizleme, gravürlü seramik yüzeyi üzerinde yabancı unsurları buharlaştıran ve aynı zamanda küçük hücrelerin yüzeyinde ve iç tarafında kalabilen kuru mürekkep, yapıştırıcı, mum ve silikon kalıntılarını, yüzeyi çizmeksizin temizleyen özel optik lazer ile gerçekleştirilir.

olmadığından baskı sonuçları üzerinde daha iyi kontrol elde edilebilmektedir. Bilgisayar sistemi tarafından verilen ikaz üzerine sadece lazer lambanın değiştirilmesinden ibaret olan sistem bakımı oldukça kolaydır. Buharlaşmış kirler, makine bakımını da kolaylaştıracak şekilde bir filtreli emiş kanalında toplanır.

Lazer teknolojisi, derinlemesine temizleyerek, her çeşit anilox merdanenin ömürlerini uzatır ve onların rutin kullanımı gravürlü yüzeyi aşındırmaz. Sistem tamamen otomatiktir ve kontrol yazılımına bağlıdır, yazılım her zaman ekipmanın durumunun mükemmel takibine imkân tanır. Geçiş sayıları olduğu gibi, lazerin Güç ve Örtüşme parametreleri temizleme menüsünde ayarlanabilir; böylece, temizleme işlemini her bir silindirin özelliklerine uyarlamak için lazer sağlayan bir maksimum temizlik süresi optimize edilmektedir.

100W’lık servomotor vasıtasıyla 0.1 mm hassasiyetle sürülen lazer kafa hareketini doğrusal düzlemde sağlayan çelik yapı Makinenin dış boyutları: 1.620 mm (yükseklik), 4.310 mm (uzunluk) ve 1.320 mm (derinlik) Ağırlık: 1.050 Kg Azami silindir çapı: 400 mm Azami silindir uzunluğu: 3.050 mm Mono-faz voltaj tedariki: 240V 50Hz/60Hz; (+/- % 5 tolerans ile). Düzensiz güç beslemesi olması halinde uygun bir UPS ve regülatör tavsiye edilir. Sarfiyat / Güç: 3.700W 17A Bakım: (Tahmini) her 250 saatte lazer lamba değişimi Uygun ortam ısısı: <30°C Lazer lamba için Avrupa Güvenlik sınıflandırması Class IV, makine Class I Alarm ve durdurma şeklinde ikili emniyet sistemi

Özellikle yüksek dokulu merdanelerin kolayca kirlendiği ve diğer sistemlerle temizlenmesinin zor olduğu, gravür hatlarının temizlenmesinde SILCL-2’nin ortaya koyduğu avantajlar Anilox merdane kullanıcıları için çok önemlidir. SILCL diğer sistemlerin şansı olmadığı yerleri temizler. Bundan dolayı, merdaneleri düzenli temiz tutarak, basılan renklerin yoğunluğu ve künye kalitesi herhangi bir değişiklik

Teknik karakteristikler:

144 haziran /2015 /June

matbaa & teknik


Teknoloji

DuPont Ambalaj Grafikleri Yeni Cyrel® Easy Plate Teknolojisi Tanıtımı DuPont Packaging Graphics Introduces New Cyrel® Easy Plate Technology Dahili Düz Tepeli Noktalar ile Flekso Plaka İşlemesini Kolaylaştırır

DuPont Ambalaj Grafikleri (DuPont) yeni bir fleksografik baskı plakası teknoloji platformunun lansmanını yaptı. DuPont™ Cyrel® Easy. Söz konusu yeni teknoloji platformu, dijital düz tepeli noktaları direkt plaka içerisinde oluşturarak baskı öncesi süreci kolaylaştırmakta, verimlilik artışı ve tutarlı sonuçlar sağlamaktadır. Bu durum DuPont’un, kalite, sürdürülebilirlik ve verimliliği arttırmak üzere devam eden çabalarının bir parçasıdır. DuPont Ambalaj Grafikleri Global Direktörü John Chrosniak, “DuPont, fleksografiyi ilerletmek için, bir başka anahtar yenilik getirmiş olmanın heyecanını yaşıyor,” diyor ve ekliyor: “Cyrel® Easy baskı plakalarına, direkt düz tepeli nokta özelliği kazandırarak, verimlilik artışını hızlandırıp kolaylaştırıyoruz ve aynı zamanda birinci sınıf baskı kalitesi sağlıyoruz.” Verimliliklerini iyileştirmek isteyen flexsografik baskı matbaaları ve baskı plakası servis firmaları için DuPont ™ Cyrel® FAST termal ve solvent bazlı klişe işleme sistemlerinin etkinlik ve tutarlılıkları, düz tepeli nokta işleme adımının ve ilgili maliyetlerinin ortadan kalkmasıyla, arttırılmıştır. Sonuç, müşterilere hem pürüzsüz ve mühendislik tasarımı plakaların yüksek mürekkep transferi ve renk doygunluğunu, hem de mevcut iş akışını değiştirmeme seçimini sunan bir teknoloji platformudur. Cyrel® Easy teknolojisi, şuanda dünya çapında seçilmiş olan DuPont müşterilerinde deneme aşamasındadır ve Cyrel® Easy platformuna ait ilk jenerasyon baskı plakalarının ticari satışına 2015’in üçüncü çeyreğinde başlanması planlanmaktadır. DuPont Ambalaj Grafikleri fleksografik plaka işleme sistemlerinin dünya çapında önde gelen tedarikçilerindendir. Bu sistemlerin içerisine dijital ve analog formatlarında DuPont™ Cyrel® fotopolimer plakalar, Cyrel® FAST ekipmanları ve Cyrel® round silindir baskı plakaları, montaj ve pozlama ekipmanları girmektedir. DuPont Ambalaj Grafikleri hakkında daha fazla bilgi edinmek için, lütfen http://cyrel.com/tr adresini ziyaret ediniz. DuPont (NYSE: DD) 1802’den beri global pazara, yenilikçi ürün, malzeme ve servis formatında birinci sınıf bilim ve mühendislik sunmaktadır. Şirket, müşteriler, devletler, sivil toplum kuruluşları ve liderler ile birlikte çalışarak, herkese yeteri kadar sağlıklı gıda, fosil yakıt tüketiminin azaltılması, insan ve çevre güvenliğinin arttırılması gibi global sorunlara çözüm bulmaya yardımcı olabileceğine inanmaktadır. DuPont ve yeniliğe olan taahhütleri ile ilgili daha fazla bilgi için lütfen http://www.dupont.com adresini ziyaret ediniz. matbaa & teknik

Simplifies Flexographic Platemaking with Builtin Flat Top Dots

DuPont Packaging Graphics (DuPont) today announced the market launch of a new flexographic printing plate technology platform – DuPont™ Cyrel® Easy. This new technology platform simplifies the prepress process by building the flat top digital dot directly into the plate, resulting in increased productivity and consistency. This is part of an on-going effort by DuPont to drive progress in the flexographic printing industry by improving quality, sustainability and productivity. “DuPont is excited to bring forward yet another key innovation to advance flexography,” said John Chrosniak, global business director, DuPont Packaging Graphics. “By building flat top dot capability directly into Cyrel® Easy plates, we’re making it fast and simple to enhance productivity, while delivering world-class print quality.” For flexographic printers, converters and tradeshops looking for increased productivity, DuPont™ Cyrel® FAST thermal and solvent platemaking system efficiency and consistency is increased by removing the flat top dot processing step and its associated cost. The result is a technology platform that offers customers the choice of both smooth and engineered surface plates that deliver high ink transfer and color saturation, regardless of existing workflow. Cyrel® Easy technology is currently in market testing at select DuPont customers around the world, and commercial sales of the first generation of printing plates from the Cyrel® Easy platform are scheduled for the third quarter of 2015. DuPont Packaging Graphics is one of the world’s leading suppliers of flexographic plate-making systems in digital and conventional formats, including DuPont™ Cyrel® photopolymer plates, Cyrel® FAST processing equipment and Cyrel® round sleeves, mounting and finishing products. For more information about DuPont Packaging Graphics, please visit http:// cyrel.com/na. DuPont (NYSE: DD) has been bringing world-class science and engineering to the global marketplace in the form of innovative products, materials, and services since 1802. The company believes that by collaborating with customers, governments, NGOs, and thought leaders we can help find solutions to such global challenges as providing enough healthy food for people everywhere, decreasing dependence on fossil fuels, and protecting life and the environment. For additional information about DuPont and its commitment to inclusive innovation, please visit http://www.dupont.com.

haziran /2015 /June

145


Teknoloji

Matbaalarda İş Güvenliği 2. Düşen bir cismin çarpıp devirmesi, 3. Kişilerin yüksek bir yerden düşmesi Türkiye’de iş kazalarının %82’si, ölümlü iş kazalarının %90’ı KOBİ işletmelerinde olmaktadır 6331 sayılı yasaya göre İş kazası tanımı; İşyerinde veya işin yürütümü nedeniyle meydana gelen, ölüme sebebiyet veren veya vücut bütünlüğünü ruhen ya da bedenen özre uğratan olaydır.

6331 sayılı yasa nedir? İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’dur. Amacı işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması, mevcut sağlık- güvenlik şartlarının iyileştirilmesi için işveren ve çalışanların görev, yetki, sorumluluk, hak ve yükümlülüklerini düzenlemektir. 6331 sayılı kanun; Kamu ve özel sektöre ait bütün işlere ve işyerlerine, bu işyerlerinin işverenleri ile işveren vekillerine, çırak ve stajyerler de dâhil olmak üzere tüm Çalışanlarına faaliyet konularına bakılmaksızın uygulanır.

Murat ÇİMEN Ürün/Üretim Müdürü Fizikçi-İş Güvenliği Uzmanı(A) Murat ÇİMEN, Ürün/Üretim Müdürü, Fizikçi-İş Güvenliği Uzmanı(A)

İş Kazalarına Genel Bakış;

Dünyada sanayileşmenin artması ve buna bağlı olarak ta teknolojinin gelişmesine paralel olarak iş sağlığı ve güvenliği kavramının da önemi artmaya başlamıştır. Bu kavramın asıl amacı proaktif yaklaşım ile iş kazalarının sayısını azaltmak ve çalışanların sağlık ve çalışma ortamını iyileştirmektir. Uluslararası Çalışma Örgütünün (ILO) rakamlarına göre; Her gün yaklaşık 6 bin kişi iş kazası veya meslek hastalıkları nedeniyle yaşamını kaybetmektedir. Yıllık toplamda 350 bin kişi iş kazası, 1 milyon 700 bin kişi ise meslek hastalıklarından dolayı yaşamını yitirmektedir. Her yıl 270 milyon iş kazası meydana gelmekte ve 160 milyon kişi meslek hastalıklarına yakalanmaktadır, ancak bazı ülkelerde kayıtların iyi tutulmaması sebebi ile bu bilgilere ulaşmak pek sağlıklı olmamaktadır. Gelişmekte olan ülkelerdeki ölümlü iş kazaları oranı maalesef sanayileşmiş ülkelere göre daha fazladır.

6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası TBMM’de 20.06.2012 tarihinde kabul edilmiştir. Kanunun bazı maddeleri 01.01.2013 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Bu tarihten itibaren Risk değerlendirmesini kamu ya da özel bütün işyerleri yaptırmak zorundadır. Bu kanun uygulanması, yetkilendirilmiş kuruluşlar,alınacak önlemler, periyodik bakım vs gerekli olan bilgiler ilgili Tüzük ve Yönetmelikler de belirtilmiştir. İş Güvenliği Uzmanı; İSG alanında görev yapmak üzere Bakanlıkça yetkilendirilmiş, iş güvenliği uzmanlığı belgesine sahip mühendis, mimar veya teknik elemandır. 6331 sayılı yasaya göre göre Risk: Tehlikeden kaynaklanacak kayıp, yaralanma ya da başka zararlı sonuç meydana gelme ihtimali dir.

Risk değerlendirmesi nedir?

Ülkemizde; Sektörel bazda en çok iş kazası yaşanan sektörler (2012 SGK istatistiklerine göre); 1) inşaat, 2) Maden, 3) Metal Maalesef; 2012 yılında 744 sigortalı iş kazaları sonucu hayatını kaybetti. 2011 yılında 1700 sigortalı iş kazaları sonucu hayatını kaybetti 2012 yılında 74.871 iş kazası yaşandı 2011 yılında 69.267 iş kazası yaşandı 2012 yılı istatistiklerine göre kaza sebepleri; 1. Makinelerin sebep olduğu kazalar,

6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası ne zaman yürürlüğe girmiştir?

İşyerlerinde var olan ya da dışarıdan gelebilecek tehlikelerin belirlenmesi, tehlikelerden kaynaklanan risklerin analiz edilerek, derecelendirilmesi ve gerekli tedbirlerin alınması için yapılması gerekli çalışmalar Risk Değerlendirmesi olarak tanımlanmaktadır

Risk Kontrol Adımları 1) Planlama 2) Risk kontrol tedbirlerinin kararlaştırılması: 3) Risk kontrol tedbirlerinin uygulanması 4) Uygulamaların izlenmesi

Risklerle Mücadelede Öncelik Sırası 1. Yok etmek- başka metot seçmek- bertaraf etmek 2. İkame- daha az zararlı metot, ürün, makine ile değiştirmek

146 haziran /2015 /June

matbaa & teknik


Teknoloji

3. İzolasyon, tecrit, kapatmak, havalandırma, aydınlatma 4. Kaynaktan uzaklaştırmak Eğitmek, maruziyet süresini azaltmaktalimat vermek, denetlemek 5. Kişisel koruyucu donanım temin etmek, işe giriş muayenesi

Matbaacılık Sektörü; Gutenberg’in matbaayı icat etmesinden buyana baskı teknolojisi çok değiştiği gibi o dönemden bu döneme matbaanın zaman içinde tehlike ve risklerinde de değişiklik olmuştur. Matbaacılık sektörü, tehlikeli kimyasalların kullanıldığı, ağır yüklerin kaldırılmasını gerektiren, elektrik enerjisinin kullanıldığı,makinelerin , hareketli akşamların, kesici aletlerle iş yapılan ve özenli çalışmayı gerektiren bir sektördür. Bu yüzden bu sektörde İş sağlığı ve güvenliği oldukça önemlidir. Matbaalarda kazalar genellikle, parmak kesilmesi, kimyasal sıvıların verdiği rahatsızlık,makinelerin döner aksamlarından kaynaklanan, kesilme ,ezilme, göze cisim veya kimyasal kaçması, yük kaldırıp indirme sırasında karşılaşılan rahatsızlıklar sayılabilir. Makineler üzerinde imalatçı firmaların koyduğu koruyucu akşamların sökülmemesi veya devre dışı bırakılmaması gerekmektedir. Eğitimsiz kişilerin makinede çalıştırılmaması. İşe başlamadan önce İSG eğitimi alması ilgili eğitimleri mevzuatta belirtilen sürede periyodik olarak tekrarlanması gerekmektedir. Her sektörde olduğu gibi matbaacılıkta da gerek İşveren gerekse işveren vekili iş güvenliği konusunu öncelikle kendisi benimsemeli ve günlük hayatta bunu göstermelidir.Bu durumun çalışanlar üzerinde ki etkisi büyüktür. Yönetim tarafından kabul görmeyen ve uygulanmayan İSG’ni maalesef çalışanlar da benimsememekte ve pek başarılı olmamaktadır. Firmaların iyi bir yönetim sistemi kurması gerekmektedir. TS EN ISO 9001- : Kalite Yönetim Sistemi –Müşteri odaklı TS EN ISO 14001 : Çevre Yönetim Sistemi –Çevre odaklı TS OHSAS 18001 : iş Sağlığı ve Güvenliği (İSG) Yönetim SistemiÇalışan odaklıdır. OHSAS 18001; kuruluşların ürün ve hizmetlerinin güvenliğinden çok, çalışanın sağlığına ve iş güvenliğine yönelik bir standart olup, bir firmanın faaliyetlerini kapsayan tüm insanların (çalışan geçici işçi vs, müşteri ziyaretçi) sağlık ve güvenliğini ilgilendiren etkenlerin tümünü kapsar. Yönetim sistemi; Planla – Uygula – Kontrol Et – Önlem Al kavramlarını içeren sürekli iyileştirme döngüsü içinde yer almaktadır.

Matbaalarda karşılaşılabilecek riskler;

Kimyasallar; Boya, tiner, çözücüler, yapıştırıcılar tozlar, parlayıcılar, patlayıcılar, yağlar, temizlik sıvıları vs. Bu kimyasalların mutlaka MSDS leri(Malzeme Güvenlik Formları) iş ortamında bulundurulmalı güvenlik önlemleri hakkında tüm çalışanlar bilgilendirilmelidir. Patlayıcı Ortam; Yanıcı maddelerin gaz, buhar, sis ve tozlarının atmosferik şartlar altında hava ile oluşturduğu ve herhangi bir tutuşturucu kaynakla temasında tümüyle yanabilen karışımdır. Patlamadan Korunma Dokümanı: işyerlerinde oluşabilecek patlayıcı ortamların tehlikelerinden çalışanların sağlık ve güvenliğini korumak amacıyla hazırlanan dokümanıdır. Patlamadan Korunma dokümanı hazırlanmalıdır. Kağıt Depolama; malzeme depolama, kağıt istifleme sırasında riskler bulunmaktadır, kağıtların yüksek yerlere ve ya raflara yerleştirilmesi, eğilip kakma ve taşıma sırasında tehlikeli durumlar oluşturmaktadır. Gerekli ergonomik yaklaşımlarda bulunulmalı, eğitim alınmalı, kaldırıcı ekipmanlar kullanılmalıdır. Kağıt Kesme; piyasadan alınan kağıtların ebatlanmak için makineye girmesi, Giyotin ile kesilmesi sırasında riskler vardır. Bu tür makinelerin kullanımında eğitimli deneyimli, personelin makine koruyucu aksamları kullanılarak çalıştırması gerekmektedir. Tel Dikiş; Matbaalarda basılan bazı dökümanlar, form, katalog ve tabaka halindeki kağıtların telli zımbalarla birleştirme işlemidir. Telli zımba makinaları tehlikeli makinalardır. Operatörler deneyimli olmalı, makineyi çalışma prensiplerine göre mutlaka çalıştırmalıdırlar. Ciltleme; Sayfa sayısı fazla olan kitapların ciltlenmesinde tutkallı veya iplikli dikiş tekniği kullanılmaktadır. Tutkallar tehlikeli kimyasallardır. Yoğun ciltleme işi yapılan işletmelerde otomotik ciltleme makinalar tercih edilebilir. Bu işlemlerde en önemli sorun sürekli tekrarlama nedeniyle karşılaşılan ergonomik sorunlardır. Harmanlama; Fatura, makbuz gibi numaralı matbu evraklar basıldıktan yan yana dizilerek kağıtların sırasına göre toplanıp sıralanması işlemidir. Burada da toz ve ergonomi ön plana çıkmaktadır. Sürekli tekrarlanan hareketler, bel hizasında eğilip - uzanmalar, uygun yükseklikte istiflenmemiş kağıtlar olumsuz sonuçlar oluşturur.

Neden Yönetim Sistemleri? Sürekli gelişim sağlamak Marka ve itibarı korumak Sosyal, çevresel ve finansal riskleri yönetmek Verimliliği artırmak Maliyetleri düşürmek Paydaşların memnuniyetini artırmak Yasal zorunluluklar

İşletme Bileşenlerini 4 başlık altında toplayabiliriz; Teknik etkenler (Makineler ve Maddeler); Kullanılan araçların CE etiketli olması gerekmektedir.kullanılan makine, araç,elektrik sistemleri bu gruba girer. Kişisel etkenler; Çalışanın eğitimi,iş yapma disiplini,eğitimi,besmatbaa & teknik

lenmesi iş kazalarında önem taşımaktadır. İdari etkenler; Yönetim ile birlikte tüm çalışanların İSG kültürünü benimsemesi ve uygulaması. Çevresel Etkiler; Kimyasal riskler( boyalar,parlayıcı patlayıcı maddeler , gaz,toz)fiziksel riskler;(gürültü, titreşim,ışınlar,havalandırma ,aydınlatma, termal konfor vs.)

Ambalaj; Tamamlanmış ürünlerin müşteriye teslim edilecek şekilde ambalajlanması sırasında ergonomi yine karşımıza çıkmaktadır. Genelde deneyimsiz işçilerin çalıştırıldığı bu bölümde, bitmiş ürünlerin bir kişi tarafından kaldırılabilecek şekilde hazırlanması gerekmektedir. Gürültü; İnsanı rahatsız edecek düzeydeki sesler gürültü olarak tanımlanır. Matbaalarda, makinelerin çıkardığı sesler, malzeme aktarma, ima-

haziran /2015 /June

147


Teknoloji

lat içindeki nakliye araçlarının çıkardığı sesler gürültüye sebep olmaktadır. Matbaalarda gerekli önlemler alınmaz ise gürültünün çalışanlar üzerinde etkileri olmaktadır. İşitme rahatsızlıkları, sinirlilik ve psikolojik etkileri. Dolayısı ile işverenlerin gürültü ile ilgili gerekli ölçümleri yapması önemlidir. Gürültünün kontrol altına alınabilmesi için, gürültünün kaynağında azaltılması, gürültünün alıcıya ulaşmasının engellenmesi; gürültüye maruz kalma süresinin azaltılması ve KKD kullanımı faydalı olacaktır. Titreşim; Titreşim (vibrasyon), mekanik bir sistemdeki salınım hareketlerini tanımlamaktadır. Yani; potansiyel enerjinin kinetik enerjiye, kinetik enerjinin potansiyel enerjiye dönüşmesi olayına titreşim denir. Endüstride iki tip titreşimden bahsedilir. Birincisi el- kol titreşimi, ikincisi tüm vücut titreşimidir. Matbaalarda çalışan insanlarda makine ve aletlerin kullanımı sırasında titreşime maruz kalmaktadırlar. Bu maruziyet, el-kol, bel bölgesi,kas ve iskelet sistemi rahatsızlıklarına yol açabilir. İşverenin titreşim ile ilgili gerekli ölçümleri yaptırması gerekmektedir. Titreşim ile mücadele için; Mekanik titreşime maruziyeti azaltan başka çalışma yöntemlerini seçmek. Yapılan iş göz önünde bulundurularak, mümkün olan en düşük düzeyde titreşim oluşturan, ergonomik tasarlanmış uygun iş ekipmanını seçmek. Titreşime maruziyeti azaltmak için bütün vücut titreşimini etkili bir biçimde azaltan oturma yerleri, el-kol sistemine aktarılan titreşimi azaltan el tutma yerleri ve benzeri yardımcı ekipman sağlamak, İşyeri, işyeri sistemleri ve iş ekipmanları için uygun bakım programları uygulamak. İşyerini ve çalışma ortamını uygun şekilde tasarlamak ve düzenlemek. Mekanik titreşime maruziyetlerini azaltmak amacıyla, iş ekipmanının doğru ve güvenli bir şekilde kullanmaları için çalışanlara gerekli bilgi ve eğitimi vermek. Maruziyet süresi ve düzeyini sınırlandırmak. Yeterli dinlenme aralarıyla çalışma sürelerini düzenlemek. Mekanik titreşime maruz kalan çalışana soğuktan ve nemden koruyacak giysi sağlamak olabilir. Zararlı Işınlar; Mor ötesi(UV),Kızıl Ötesi vs ışınlar .Matbaa makineleri veya diğer cihazlar üzerinde bulunabilirler, Bu Işınların göz üzerinde zararları vardır, Direkt bakmamak, korucu kapakların kapalı olması, koruyucu gözlük kullanılması maruziyetin azalması, alınacak önlemler arasındadır. Termal Konfor; Çalışma ortamının termal konforunun çalışan üzerinde etkileri vardır; Ortam sıcaklığı , Ortamın nem durumu, Hava akım hızı, Yapılan işin niteliği, Çalışanın giyim durumu, Çalışanın yaşı ve cinsiyeti, Çalışanın beslenmesi, Çalışanın fiziki durumu, Çalışanın sağlık durumu termal konfor bölgesini etkileyen faktörlerdir.Termal konfor ölçümleri yapılmalıdır.

Havalandırma; Zararlı gaz, toz ve koku bulunan ortamda, söz konusu gaz, toz ve kokunun kabul edilebilir sınırların altında olması gereklidir.Doğal Havalandırma, yapay (cebri) havalandırma, kapalı çalışma metodları, havalandırma metodları arasındadır. Havalandırma ölçümleri yapılmalıdır. Toz; Tozlar genellikle, kağıt aktarma veya harmanlama sırasında ortaya çıkmaktadır. Tane büyüklüğü 5 micron ile 0,5 micron arası tozlar akciğerlere kadar ulaşan tozlardır. İş yerlerinin bu toz ölçümlerini yaptırması önemlidir. Tozla mücadele için; riski kaynağında yok etmek, daha az tozlu bir prosesle değişmek, toplu koruma önlemleri almak, toz çıkışı için gerekli mühendislik önlemlerini almak, toza maruz kalma süresini azaltmak, ihtiyaç duyulan temiz havanın sağlanması, enson olarak da KKD dağıtılması olumsuz etkilerin azaltılması yönünden faydalı olacaktır. Aydınlatma; Dış Dünyayı %80-90 gözümüz ile algılarız, Normal ve hassas işlerde aydınlatmanın önemi büyüktür. Güneş ışığı ile yapılan aydınlatma doğal aydınlatmadır. Işık kaynakları kullanılarak yapılan aydınlatmalara da yapay aydınlatma denir. (Genel aydınlatma, yöresel aydınlatma). Aydınlatma Ölçümleri yapılmalıdır. Aydınlatmada temel kurallar; Aydınlatma araçlarından çıkan ışık ışınları direkt veya yansıyarak göze gelmemelidir. Yapay aydınlatma doğal aydınlatmaya yakın olmalıdır. Çalışma alanında keskin gölgeler oluşmamalıdır. Aydınlatmada titreşim (pırıldama) olmamalıdır. Ergonomi; Firmalardaki, yaralanmaları önlemek, oturma, yük kaldırma, indirme, çekme, istifleme sırasında oluşabilecek kas, iskelet rahatsızlıklarının azaltılması için önemlidir. Bunlar ile ilgili eğitim verilmesi, bu rahatsızlıklardan kaynaklanacak, sağlık giderleri ve iş günü kayıplarını azaltacaktır. Stres; Vardiyalı çalışma düzeni, monoton iş hayatı, düzensiz çalışma saatleri vs. çalışanlar üzerinde strese sebep olmaktadır Ayrıca iş yerlerinin acil durum planı hazırlamaları gerekmektedir. Acil Durum: İşyerinin tamamında veya bir kısmında meydana gelebilecek yangın, patlama, tehlikeli kimyasal maddelerden kaynaklanan yayılım, doğal afet gibi acil müdahale, mücadele, ilkyardım veya tahliye gerektiren olaylara Acil Durum denir. Acil Durum Planı; İşyerlerinde meydana gelebilecek acil durumlarda yapılacak iş ve işlemler dahil bilgilerin ve uygulamaya yönelik eylemlerin yer aldığı plana Acil Durum Planı denir. Acil durum planı; Tüm işyerleri için Tasarım veya Kuruluş Aşamasından Başlar 1. Acil Durumların Belirlenmesi, 2. Bunların Olumsuz Etkilerini Önleyici Ve Sınırlandırıcı Tedbirlerin Alınması, 3. Görevlendirilecek Kişilerin Belirlenmesi, 4. Acil Durum Müdahale Ve Tahliye Yöntemlerinin Oluşturulması, 5. Dokümantasyon, 6. Tatbikat 7. Acil Durum Planının Yenilenmesi Aşamaları izlenerek Hazırlanır

148 haziran /2015 /June

matbaa & teknik



Yatırım

Sağlık için Sağlıklı Üretim Yapan Bir Matbaa: Lithosan “Sağlığa yönelik ürünlerin üretimini yapmanın bilinci ve hassasiyeti ile kullandığımız hammadde ve yardımcı malzemelerin seçiminden başlayarak üretimin ve yönetimin her aşamasında güvenli standartlar tarafımızdan oluşturulmuş olup, her bir süreci zincirin bir halkası olarak görmekte ve bir bütünlük içerisinde çalışmaktayız.” timi, ürün tanımı ve izlenebilirliği, üretim kayıtları, raporlamalar, CRM, İK, eğitim, bakım, kalibrasyon ve entegre barkod sistemi, valide edilmiş ve kullanıcı bazında yetkilendirmesi yapılmış olan ERP sistemimiz ile takip edilmektedir”, diyor. Topal, matbaanın makine parkı hakkında şu bilgileri veriyor:

Lithosan’ın komplike makine parkı “Baskı öncesi makine parkımızda; kalıp için 1 adet Heidelberg Prosetter CTP, kesim için 2 adet Polar Mohr 115 cm Programlı Giyotin Kesim ve 1 adet Vatan Bobin Kesim makinemiz bulunmaktadır. Baskı için; 1 adet Heidelberg CD 60x74 6 Renk + Dispersiyon Lak, 1 adet Heidelberg SM74 52x74 4 Renk + Dispersiyon Lak, 1 adet Heidelberg SM74-2P 60x74 2 Renk + Perfektör ve 1 adet Roland Favorit UV Lak makinemiz bulunmaktadır. Baskı sonrası süreçlerindeki makine parkımızda ise; kesim için 1 adet Polar 115 XT Programlı Giyotin Kesim, 2 adet Heidelberg Varimatrix 105 CS Şekilli Kesim, 1 adet Heidelberg 64x90 Şekilli Kesim, 1 adet Heidelberg 57x82 Şekilli Kesim, 1 adet Heidelberg, 56x77 Şekilli Kesim, 1 adet Heidelberg 57x77 Şekilli Kesim makinesi, yapıştırma için 1 adet Omega Allpro 80, 80 cm 3 Nokta Yapıştırma ve2 adet Omega Allpro 70, 70 cm 3 Nokta Yapıştırma makinesi bulunmaktadır.” DYO Matbaa Mürekkepleri Satış Direktörü Engin Kurt ve satış sorumluları ile birlikte ziyaret ettiğimiz Elif Topal, Lithosan’ın yüksek kaliteli kutu üretimini yaparken özellikle sarf malzeme konusunda ön planda tuttuğu kriterleri şöyle anlatıyor: “Sarf malzeme tedariğinde ön planda tuttuğumuz kriterler arasında özellikle önemsediğimiz konu başlıkları malzeme / hizmet kalitesi, zamanında ve doğru teslimat, teknik işbirliği, ürün ile kalite sertifikaları (MSDS, kullanma talimatı, ISO belgeleri vb.) ve fiyat politikasıdır.” Elif Topal 1984 yılında kurulan ve İstanbul Güneşli’deki tesislerinde üretim yapan Lithosan Basım Yayım Ambalaj Sanayi ve Ticaret A.Ş, Türkiye Basım Endüstrisinin en önemli matbaalarından bir tanesi. Şirket, grafik uygulama, ambalaj tasarım, CtP (Bilgisayardan kalıba pozlandırma), giyotin kesim (tabaka hammadde veya yarı mamul), bobin kesim (rulo hammadde), ofset baskı, lak baskısı (dispersiyon/UV), şekilli kesim, ayıklama, yapıştırma, ambalajlama proseslerini içeren iş akışı ile özellikle ilaç sektörüne kutu, prospektüs, tabaka etiket ve broşür üretimi yapıyor.

Standartlara uygun ve kontrol edilebilir bir üretim 40’ın üzerinde ilaç firmasına 75 personeli ile birlikte 3 bin m²’lik kapalı alanda, yılda 7 bin ton kağıt/karton işleme kapasitesi ile branş matbaası olarak hizmet veren matbaanın Kalite Yönetim Müdürü Elif Topal, “1999’dan IS0 9001 Kalite Yönetim sistemine sahip bir firmayız. 12 yılı aşkın süredir muhasebe, finans, maliyet, stok yönetimi, satış, üretim planlama, satın alma, kalite yöne-

150

“Kararları sağlığa yönelik ürünler üretimi yapamanın bilinci ile veririz.” “Ürün ve hizmetlerimiz müşterilerimiz tarafından ne kadar beğenilirse, firmamızın değerinin de o kadar artacağına inanmaktayız. Sağlığa yönelik ürünlerin üretimini yapmanın bilinci ve hassasiyeti ile kullandığımız hammadde ve yardımcı malzemelerin seçiminden başlayarak üretimin ve yönetimin her aşamasında güvenli standartlar tarafımızdan oluşturulmuş olup, her bir süreci zincirin bir halkası olarak görmekte ve bir bütünlük içerisinde çalışmaktayız. Yardımcı malzemelerimiz olarak mürekkebi de lakı da bu üretim bütünün bir parçası olarak değerlendiriyorum. Baskı öncesi, baskı ve baskı sonrasında kullandığımız tüm sarf malzemeleri ürünün gerçekleştirmesini sağlamaktadır ve bir tanesinden kaynaklanacak uygunsuzluk o ürünün doğru, uygun ve kaliteli üretimini olumsuz etkileyecektir. Bu sebeple her departmanın kendi içerisinde kullandığı sarf malzemelerinin seçimi önemlidir. O malzemelerin de departmandaki önceliği bulunmaktadır. CTP departmanında kalıp, ofset departmanında mürekkep ve lak, yapıştırma departmanında tutkal gibi.”

haziran /2015 /June

matbaa & teknik


Yatırım

Mürekkep ve lak seçimindeki kriterler “Baskı sürecinde tabi ki ilk akla gelen ve en önemli yardımcı malzemeler mürekkep ve lak. Bu iki üründen başlıca beklentilerimiz ise; yüksek kalitede olması, makineye ve diğer sarf malzemelerine uyum sağlayarak baskı sürecinde stabilizesini koruması, su mürekkep dengesine uyumu, düzgün kuruması, Pantone renklerine uygunluğu, içeriğinde zehirli ya da zararlı kimyasalların bulunmaması, mürekkep transferinin düzgün sağlanması, özellikle zemin renklerde mürekkebin kâğıt/kartona emişinin sağlanması ve rahat uygulanmasıdır. Ayrıca baskı mürekkepleri, Türkiye’nin ve Dünya’nın tanınmış ilaç firmaları ile çalışmamızdan dolayı uluslararası yönetmeliklere uygun ve baskı standartlarını karşılayan özelliklerde olmalıdır. Ürün özelliklerinin yanı sıra, mürekkep tedarikçisinin de özel renk yapımına olanak sağlanması, teknik hizmet verebilmesi ve erişilebilir olması gerekmektedir.”

“20 yılı aşkın bir süredir DYO ile çalışıyoruz” “Yüksek kalite bilincine sahip ve ekip çalışmasına önem veren bir firma olarak Lithosan, sürdürülebilirlik ve standardizasyonu oluşturması ile güven ortamının oluşmasına zemin hazırlayan ve bu ortamın kalıcı olmasını sağlayan bir firmadır. Firmamızın etkili iletişim kurarak işbirliği sağlaması, karşılıklı bağlılık, verimliliği arttırma, savurganlığı önleme, maliyetleri düşürme, işlem zamanlarını kısaltma, devamlı kaliteyi artırma, sürekli iyileştirme ve geliştirme uzmanlık ve bilgi paylaşımını destekleyen bir çalışma sistemi vardır. Sürdürülebilir kalite anlayışımız gereği, kalitesini standartlaştırmış olan tedarikçilerimiz ile de uzun soluklu işbirliği yapmaktayız. Bizler ile aynı dili konuşabilmesi ve mürekkep tedarik şartlarımızı tam olarak karşılaması nedeniyle DYO ile onaylı tedarikçimiz olarak 20 yılı aşkın bir süredir çalışmaktayız.”

“Verimlilik ve yalın üretim hedeflerimize katkı yapıyorlar” “Öncelikli olarak yüksek malzeme kalitesinden, teknik işbirliğinin iyi yönetiliyor olmasından dolayı DYO ile çalışmaktan çok memnunuz. matbaa & teknik

Bununla birlikte daha az mürekkep kullanarak daha az kaynak kullanımına olanak sağlaması, firmamızın verimlilik ve yalın üretim hedeflerine katkı sağlamaktadır. Müşteri temsilcilerimiz Hakan Bey ve Eray Bey sıklıkla firmamıza ziyarette bulunmaktadır. Ürünleri hakkında geri bildirim almakta, paylaştığımız bu bilgiler doğrultusunda ihtiyaca yönelik çözümler sunmakta ve müşteri memnuniyetini sağlamaktadırlar. Bilgi birikimine sahip oluşları, etkin ve iyi iletişimleri, her zaman güler yüzlü oluşları ile memnuniyetimizi artırmaktadırlar.”

“Çözüm odaklı yaklaşımla destek oluyorlar” “İhtiyacımız olduğunda mürekkep ile ilgili her zaman teknik bilgi paylaşımında bulunmaktalar. Mürekkebe bağlı olarak yaşadığımız sorunlarda, her zaman çözüm odaklı yaklaşımla, baskılı numunelerin incelenmesi ve analizlerinin yapılması, detaylı inceleme ve sonuçlarının paylaşılması, sorunların kaynağının tespiti ve giderilmesi konusunda destek olmaktalar. 2012 yılında üretim departmanımızdan çalışanları Manisa’daki fabrikalarına götürerek mürekkep üretimini gösterdiler. Çalışanlarımız açısından hem öğretici hem de motive edici bir aktivite oldu. Bu gezisi sırasında hem mürekkep üretiminin görülmesi hem de gün içerisinde düzenledikleri seminerler ile paylaştıkları teknik bilgiler, çalışanlarımızın yetkinliklerini ve mürekkep konusundaki birikimlerini artırdı. Bunun için kendilerine çok teşekkür eder, gezinin tekrar edilmesini ve daha çok personelimizin aktiviteye katılımının sağlanarak geliştirilmesinin bizleri memnun edeceğini belirtmek isterim.”

Sektörel derneklerin önemi “Sektörel derneklerde tedarikçilerimizin de yer alması gerektiğini düşünüyorum. Zira; sektörü bir araya getirdiğimiz ve düzenli olarak yaptığımız toplantılarda bilimsel ve teknik bilgi, tecrübe, ARGE çalışmaları sonuçları, ürün/ hizmet tanıtımları ve yeni gelişmelerin paylaşımını sağlıyoruz. Bu sebeple DYO’nun da bu derneklere üye olmasının, sektörel gelişim ile paylaşım açısından karşılıklı olarak önemli olduğunu ve fayda sağlayacağını düşünmekteyim. Son olarak; uzun yıllardır birlikte çalıştığımız DYO’ya, matbaa&teknik Dergisi’ne firmamıza göstermiş olduğu ilgi için çok teşekkür ederiz.”

haziran /2015 /June

151


Yatırım

Özlem Matbaacılık’tan Yatırım Atağı İkinci kuşak matbaacılarımızdan bir tanesi olan Korhan Öztürk ile İstanbul 2. Matbaacılar Sitesi’nde faaliyet gösteren matbaasında bir araya geldik. Yeni bir yapılanma planı çerçevesinde makine parkına ilave makineler ekleyen Öztürk’ün son yatırımlarından biri de Komori S40 5+L ofset baskı makinesi oldu. n ı v e b a s k ı s o n r a s ı m a k i n e p a r k ı b u l u n u y o r. “ B a s k ı sonrasında yine yeni yatırım olarak 50 x70 iplik dikiş makinesi aldık” diyen Öztürk sözlerini şöyle sürdürüyor: “Bir adet tel dikiş makinemiz ve bir tane 90 x 126 cm, 12 çanta artı balta artı tutkal özellikli b i r H e r z o g H e y m a n n k ı r ı m m a k i n e m i z v a r. B u k ı r ı m makinesi ile ilgili olarak özellikle belirtmek isterim k i İ s t a n b u l ’d a b e n z e r s i z b i r m a k i n e . H e m k e n d i i ş l e rimizde kullanıyor hem de diğer matbaacı arkadaşlarımıza hizmet veriyoruz. Büyük ebat olması sebebiyle 70 x 100 formayı direkt katlayabiliyoruz. Bir t a n e d e 3 2 ç a n t a n o r m a l k ı r m a m ı z v a r. 2 0 1 4 m o d e l b i r Po l a r m a k i n e m i z v a r. Ye n i b i r k a z a n l ı m a k i n e m i z g e l i y o r. Ye n i y a p ı l a n m a d a n d o l a y ı e l i m i z d e k i ç ı k a r dık, yerine tekrar yatırım yapıyoruz. Shrink ve diğer y a r d ı m c ı e k i p m a n l a m a k i n e p a r k ı m ı z t a m a m l a n ı y o r. ”

“Komori tercih ettik, çünkü…”

Özlem Matbaacılık 1985 yılında Orhan Öztürk tarafında kurulmuş. 1987 yılında kardeşi Mehmet Özt ü r k i l e o r t a k l ı k k a p s a m ı n d a b ü y ü y e n v e 2 0 0 9 ’a k a dar teknoloji yatırımları ile gelişen matbaa, ikinci jenerasyon yöneticileri olarak Korhan ve Murat Öztürk kardeşlerin yönetimine geçmiş. Geçen beş yıl içinde birçok yatırım yaptıklarını anlatan Korhan Ö z t ü r k i k i y ı l i ç i n d e d e H a d ı m k ö y ’d e b u l u n a n k e n d i y e r l e r i n e g e ç e c e k l e r i n i , s ö y l ü y o r.

“Komori tercih ettik, çünkü yurtdışı fuarlardaki izlenimlerimizden ve yurt içi kullanımlardan aldığımız referanslardan edindiğimiz teknik özelliklerini benimsedik. İki senedir makine arayışındayız. Biz bir KBA kullanıcısıyız. Ancak KBA endüstriyel bir baskı makinesi. Bu sebeple karton işlerimiz için K B A’ y ı k u l l a n ı p k u ş e i ç i n d e K o m o r i i l e ç a l ı ş m a k a r a r ı a l d ı k . Ç ü n k ü K o m o r i ’d e h ı z l ı l ı k v e d o n a n ı m l a r ç o k ü s t d ü z e y d e . Ta m d o n a n ı m l ı b i r k o n f i g ü r a s y o n a s a h i p . Te k n i k s e r v i s a ç ı s ı n d a n d a t a r t ı ş ı l m a z b i r m a r k a . Ye d e k p a r ç a h i z m e t i ç o k k u v v e t l i . M a k i n e y e gelince çok seri, iş değiştirme süreleri çok kısa ve daha kolay kullanıma sahip.”

Makine parkı

Müşteri için toplam hizmet

Özlem Matbaacılık’ın yeni yatırımlarından biri de C t P. B i l k a C t P ’n i n k u r u c u s u o l a n m a t b a a , ş i r k e t i n kapatılmasının ardından kalıp hizmetini dışarıdan a l m a y ı s ü r d ü r m ü ş . Ö z t ü r k , “A r t ı k i ş k a p a s i t e m i z kendi kalıbımızı üretmek için bizi zorluyordu. Bu s e b e p l e k e n d i m a k i n e m i z a l d ı k , ” d i y o r. M a t b a a n ı n baskı atölyesinde bir adet Heidelberg SM52 35 x 50 ve bir adet de 70 x 100, 5 renk KBA baskı makines i b u l u n u y o r. Ye n i y a t ı r ı m l a r ı o l a n K o m o r i S 4 0 5 + L ofset baskı makinesi ile baskı makinelerini üçleyen matbaanın iyi bir grafik ve baskı öncesi departma-

152

“ 2 . M a t b a a c ı l a r S i t e s i ’n d e o l m a m ı z a r a ğ m e n b u s i tenin şartlarına göre çok daha fazla kreatif iş yapıy o r u z . M ü ş t e r i l e r i m i z a r a s ı n d a o t o m o t i v, i l a ç , y a p ı v e t e k s t i l s e k t ö r l e r i n i n e n b ü y ü k t e d a r i k ç i l e r i v a r. Bu müşterilerimizin dijital dışındaki matbaada basılacak her türlü işleri için hizmet veriyoruz. Müşteri m e m n u n i y e t i b i z i m i ç i n ç o k ö n e m l i . M ü ş t e r i l e r, t e k e l d e n h i z m e t a l m a k i s t i y o r. B u s e b e p l e ü r e t i m h a t t ı elimizde olsun ya da olmasın müşterilerimizin tüm hizmetleri üretiyor ya da ürettiriyoruz ve paket hizmet sunuyoruz. Bunu da yaparken hangi işleri başka

haziran /2015 /June

matbaa & teknik


yerlerde yaptırdığımız konusunda şeffaf olunca ve üzerine abartılmış kâr koymayınca toplam hizmet a l m a k m ü ş t e r i m i z i ç i n ç o k k â r l ı b i r y ö n t e m . Ta b i i bizim müşterimiz için dışarıdan aldığımız hizmeti, kontrol ederek müşterimize sunuyor olmamız daha verimli bir yöntem.”

Ayda takribi 150 ton kağıt işliyor Ö z l e m M a t b a a c ı l ı k 2 . M a t b a a c ı l a r S i t e s i ’n d e b i n 5 0 0 m e t r e k a r e l i k b i r a l a n d a ç a l ı ş ı y o r. 3 7 k i ş i n i n ç a l ı ş t ı ğı matbaada 14 kişi, beyaz yakalı. İki adet sevkiyat aracı ile İstanbul’un her iki yakasına da servis veren m a t b a a a l t ı g ü n 2 4 s a a t p r e n s i b i i l e ç a l ı ş ı y o r. A y l ı k takribi 150 ton kuşe işlediklerini anlatan Öztürk, “ Ti c a r i b i r m a t b a a y ı z . E l b e t t e a m b a l a j i ş l e r i m i z d e v a r a m a b u i ş l e r i m i z d a h a ç o k b u t i k a m b a l a j l a r. Yü k s e k v o l ü m l ü a m b a l a j i ş i n i o a l a n d a d e d i k e o l m u ş matbaacı dostlarımızın daha kolay yapacağına inan ı y o r u z ” , d i y o r. 7 a y ö n c e D ı ş Ti c a r e t D e p a r t m a n ı ’n ı kuran Özlem Matbaacılık, ihracat alanında da çok hızlı bir ilerleme kaydetmiş. Öztürk, “İyi bir ihracat e k i b i m i z v a r. B A S E V ’ i n d e i ç i n d e o l d u ğ u v e İ s t a n bul İhracatçılar Birliğinin de başında olduğu URGE projesine katıldık. Bu projede bizim gibi 17 matbaa v a r. İ h r a c a t t a ç o k y e n i o l m a m ı z a r a ğ m e n t o p l a m k a ğıt tüketimimizin 25 – 30 ton civarını da ihracata üretiyoruz. Ağırlıklı olarak Avrupa’ya odaklandık. matbaa & teknik

Yu n a n i s t a n v e F r a n s a e n ç o k ç a l ı ş t ı ğ ı m ı z i k i ü l k e . ” Öztürk, yeni yatırımlarının sadece makine ve ekipmana değil kalite ve insana da yatırım biçiminde sürdüğünü, anlatıyor ve sözlerini şöyle tamamlıyor:

Kalite yatırımları da sürüyor “Çözüm Danışmanlık ile birlikte FOGRA için çalışmalar yapıyoruz. Ön çalışmalarımızı tamamladıktan sonra müracaat edeceğiz. Sitedeki ilk FOGRA PSO sertifikalı matbaa oluruz, tahmin ediyorum. Sektör iç piyasada kısıtlı, bizim ihracatla ilgili bir şeyler y a p m a m ı z l a z ı m . İ s t a n b u l ’d a k i f i y a t p o l i t i k a s ı i l e bizi iyi günler beklemiyor ve iç pazardan artık kimse h a z a l m ı y o r. B i r a z d a h a a r a ş t ı r m a c ı o l m a m ı z v e i h r a c a t a y ö n e l m e m i z g e r e k i y o r. Yu r t d ı ş ı n d a k i f u a r l a r ı t a k i p e d i p f a r k l ı n e l e r y a p ı l a b i l i r, k a t m a d e ğ e r i y ü k sek işler olarak ne yapabiliriz sorularına cevap bulm a m ı z g e r e k i y o r. B u n u Ö z l e m M a t b a a c ı l ı k i ç i n d e ğ i l tüm matbaacı dostlarımız için söylüyorum. FOGRA çalışmaları kapsamında baskı öncesinde önemli kalite yatırımları da yaptık. Son olarak profesyonel bir yönetim için yeni bir arkadaşımızı ekibimize kattık. O s m a n Ş e n g ü l , M M K a r t o n’d a n g e l d i . B i z l e r i ş v e p a zar takibi yaparken matbaamız da odaklanmış bir üretim yönetimine geçti ve profesyonel bir yönetim modeli oluşturduk.”

haziran /2015 /June

153


Yatırım

Türkiye’deki İlk Acuity F, Üretime Başladı Ağaçkakan Ltd, Fujifilm’in yüksek üretkenlik için pazara sunduğu Acuity F UV yazıcısı sayesinde çok hızlı üretim imkanı yakaladı. ne arayışına girdik. Tam da bu anda Fujifilm ile yollarımız keşişti. Yönümüzü tamamen endüstriyel dijital baskıya çevirdik ve mobilya sektörüne girdik. Şimdi ise çok kısa bir süre içinde sektörde söz sahibi bir firma haline geldik. Bir sene içinde birçok kişinin hayal etmediği yatırımları yaptık. Yerimizde saymıyoruz. Hızlı ve düzgün iş yapmak için ne yatırım gerekiyorsa onu aldık. Gerektiğinde yine yatırım yapmaya devam edeceğiz.”

“Seri üretim yapıyoruz”

s/s Yılmaz Yiğit, Yalçın Yiğit, Murat Özkıray Ağaçkakan Ltd. geçtiğimiz yıl üç kardeşin ortaklığında kurulmuş bir endüstriyel baskı tesisi olarak hizmet vermeye devam ediyor. UV inkjet baskının imkanlarından yararlanarak mobilya sektöründeki masa ve sandalye üreticilerine hizmet veren şirket, dijital baskı makine parkını Fujifilm ile oluşturdu. Şu ana kadar Fujifilm aracılığıyla üç makine yatırımı yapan Ağaçkakan, bugün günlük bin metrekare cam işleyen bir baskı şirketi ve aynı zamanda Türkiye’deki yüksek üretkenliğe sahip UV flatbed yazıcı Acuity F yatırımı yapan ilk şirket oldu. Şirket ortağı Yılmaz Yiğit, “Üretim konusunda yüksek bilgiye sahibiz. Çünkü ana işimiz makine imalatı” diyor ve ekliyor: “Türkiye’de AVM’lerde bulunan 5D, 6D, 7D sinemalarının makinelerini, daha önce tekstil makineleri, ondan önce makine parçaları imalatı yapıyorduk. Asıl işimiz makine imalatıdır. Dijital baskı işine ise direkt geçiş yaptık.” İstanbul Bayrampaşa’da bulunan şirketin baskı tesislerine Fujifilm Türkiye ekibi ile gerçekleştirdiğimiz ziyarette Yiğit, şirket ve yatırımları ile ilgili olarak şu bilgileri paylaştı:

“Hızlı karar veriyor ve hızlı gelişiyoruz” “2004 yılında tamamen farklı bir amaçla ahşap aksesuar üretimi yaparak işe başladık. Laser kesim makinelerimizle bambu malzemesini işleyerek çok özel işler yaptık. Bu malzemeyi cep telefon kılıflarına uygulamak için çalışırken kılıflarının arkasına dijital baskı yapmak için bir maki-

154

“Mobilya sektöründe masa ve sandalye gurubunda faaliyet gösteren en iyi beş firmanın dördü ile çalışıyoruz. Beşinci ile de çalışmaya başlıyoruz. Hızdan yana bir avantajımız var. Bu makine yatırımlarımız ile çok hızlı üretim yapabiliyoruz. Hıza dayandırdığımız çok iyi bir fiyat politikamız var. Yüksek miktardaki baskılar için iyi bir fiyat çalışması yaptık. Hedefimiz düşük marjlar ve yüksek kapasiteli üretimle sürdürülebilir bir kazanç elde etmek. Ve bizim için bir önemli nokta daha ne kadar çok sayıda işçi istihdam edebileceğimiz. Bu bizim için en az kazancımız kadar önemli bir nokta. En verimli üretim için üretim makinesi olarak en iyilerini alma politikamız gereği, ne kadar az el değen bir üretim yaparsak o kadar yüksek kalite elde edeceğimizi bilerek hareket ettik. Zemin boyama makinesi -Roller Coater- yatırımımızı da bu sebeple yaptık. Çok kısa bir sürede dijital baskı sonrası arkası basılmış ve kurutulmuş cam üretiyoruz. Üretim sistemini değiştirdik. Arka zemin baskısı için serigrafiyi devreden çıkardık. Roller Coater’ı aldık. Üretim kalitesini ve hızını artırmak için her türlü yatırımı yaptık. İyi de yatırım yaptığımıza da inanıyorum. Bu kadar kısa zamanda bu kadar yatırım çok mantıklı görünmüyor olabilir, biz bir adım atarken işin olabildiğini gördük ve hızlı karar verdik.”

Niçin Fujifilm? “Dijital baskı işine girme kararı aldığımızda araştırmalarımız bizi adım adım Fujifilm’e kadar getirdi. Masaüstü UV yazıcı ile başladığımız yatırım araştırmasında 2,5 x 3 metrelik Fujifilm Acuity F’e kadar geldik. Fujifilm’den ilk satın aldığımız Acuity UV makine ile saat baskısına başladık. Kanvas tablolar basmaya başladık. Makine elimizdeyken birçok iş yapabilirsiniz. Makine yoksa ancak hayal kurarsınız. Hayal kurmak yerine ilerlemeyi tercih ettik. Çok fazla iş bastık. Bir gün, saat baskısı için cam satın alması yaparken masa camları baskısı işini gördük. Bir işin zorluk derecesi ya da yapıp yapamayacağımız bizi korkutmuyor. Geçmişimiz makine imalatı dayalı olduğu için gördüğümüz

haziran /2015 /June

matbaa & teknik


nin durması anında hızlı müdahale gerekir. Makine kadar servisi de hızlı ve çözüm sunucu olmalı. Fujifilm bugüne kadar kullanıcı hatası sonucu yaşadığımız bir iki servis ihtiyacında çok hızlı müdahale etti ve bunu bir kazanç kapısı olarak görmeden sadece müşterisinin problemini çözmeye odaklanarak yaptı. İşimizde çok rahatız. Çünkü arkamızda Fujifilm var!”

Yeni Fujifilm Acuity F

her işi yapma konusunda çok hızlı hareket edebiliriz. Bir numune üzerinden çalıştık ve serüvenimiz başladı. İkinci ve üçüncü makinelerimizi aldık.”

“Arkamızda Fujifilm var!” “Sektörün kapasitesini ve baskı ihtiyacını gördüğünüzde zaten makine yatırımımı yapmamak hata olurdu. Hangi makineye yatırım yapabiliriz kararına geldiğinde Fujifilm konusunda zorlanmadık. Çünkü bu hızda başka bir makine yok. Çok rahat karar verdik. Bugün Türkiye’deki tek Fujifilm Acuity F, UV baskı makinesine sahibiz. Bunun da avantajını şu anda yaşıyoruz. Doğru karar verdiğimize de artık eminiz. Bugüne kadar hiçbir sıkıntı çıkarmayan bir makine. Servis konusunda çok şanslıyız. Çünkü makine-

Fujifilm Türkiye Satış Müdürü Murat Özkıray ise UV flatbed baskı makinesi ile ilgili şu bilgileri paylaşıyor: “Ağaçkakan örneğinde olduğu gibi Acuity Advance Select Serisi, baskı kalitesi ve hız konusunda belirli bir kapasiteye sahip. Acuity F’in hem bizim, hem de Ağaçkakan için özellikle endüstriyel baskı alanında hız konusunda büyük avantajlar sağladığını gördük. Çok büyük endüstriyel makine yatırımları yerine, yeni Acuity F’in bu performansı ile endüstriyel müşterilerimize çözüm üretebileceğimize inandık. Acuity F, serideki diğer makineler gibi 6-42 pikolitre değişken damla büyüklüğüne sahip, CMYK - light cyan ve light magenta renkleri ile yüksek imaj doygunluğu veren ve isteğe bağlı olarak beyaz mürekkep de ilave edilebiliyor. Acuity F’in endüstriyel baskıdaki başarısı saatte 150 m2’ye varan hızının yanında yüksek baskı kalitesinden gelmektedir. 2,5 X 3 m. baskı tablasına sahip olup 50,08 mm. kalınlığa kadar tüm malzemelere baskı yapabilmektedir. “

Bursa Sancak Etiket’e İki Kurulum Birden Bursa Sancak Etiket şirketi Gidue flekso baskı makinesi ile Prati kalite kontrol yatırımlarını aynı anda gerçekleştirdi.

Şirketin yaptığı yatırımlarla ilgili olarak IMEX Group tarafından yapılan açıklamada “2015 başında imzaladığımız sözleşmelerin neticesinde Bursa Sancak Etiket bünyesine GIDUE Combat Mx Flekso baskı makinesi ve PRATI Saturn Kalite Kontrol makinesi kurulumları tamamlanmıştır” denildi. IMEX Group’un açıklaması şöyle:

GIDUE Combat Mx modelini seçtiler “2013 Mayıs ayında Printtek fuarında sergilediğimiz ve fuarda satışını gerçekleştirdiğimiz ZONTEN yarı rotatif ofset baskı makinesinden kısa bir süre sonra, Sancak Etiket Yönetimi yeni flekso yatırımında da tereddütsüz IMEX Group’u tercih ettiler. Yüksek tirajlı işlerini daha kısa sürede tamamlamak amacı ile daha hızlı bir baskı makinesine ihtiyaç duyan firma yetkilileri Fatih ve Fuat Güven, son 2 senenin en çok satılan flekso baskı makinesi GIDUE matbaa & teknik

‘ye karar kıldılar. 370 mm genişliğinde, 8 renk baskı ünitesi olan soğuk yaldız - laminasyon özelliği bulunan ve aynı zamanda da yapışkana ters baskı yapabilen GIDUE Combat Mx modelini seçtiler.”

Üretime geçti “Bu baskı parkurunu destekleyip müşterilerine en düzgün halde teslim edebilmek için ve kalite kontrolunu yapabilmek için ise yine en çok tercih edilen PRATI SATURN marka kalite kontrol makinesini bünyelerine kattılar. İki makinenin de kurulumunu yapıp ve eğitimlerini tamamlayan mühendislerimiz, makineleri sorunsuzca teslim ettiler. Bu iki yeni yatırımın firmanın önünü çok daha fazla açtığını belirten firma yetkilileri, Şimdi çok daha fazla kapasiteye ulaştıklarını ve çok daha fazla firmaya hizmet sağlayabileceklerini ifade ettiler.”

haziran /2015 /June

155


Yatırım

Azra Dijital, Açılışını HP Indigo 10000 ile Yaptı 2. Matbaacılar Sitesinin köklü matbaalarından biri olan Saner Basım’ın kuruluşu Azra Dijital, Topkapı Bölgesinde ilk HP Indigo 10000 yatırımını yapan matbaa oldu. Şirket sahibi Kadir Sarıustaoğlu, “Baskı dünyası dijitale dönüyor. Ben ofset kökenli olmama ve halen konvansiyonel baskı faaliyetlerimi sürdürüyor olmama rağmen dijital baskı alanında önemli bir fırsat gördüm ve bu yatırımı yaptım”, diyor. s i n i s i t e y e k u r d u k ” , d i y o r. Sitenin köklü matbaalarından biri olan Saner Bas ı m ’ ı n k u r u l u ş u A z r a D i j i t a l , To p k a p ı B ö l g e s i n d e i l k HP Indigo 10000 yatırımını yapan matbaa oldu. Şirket sahibi Kadir Sarıustaoğlu, “Baskı dünyası dijit a l e d ö n ü y o r. B e n o f s e t k ö k e n l i o l m a m a v e h a l e n konvansiyonel baskı faaliyetlerimi sürdürüyor olmama rağmen dijital baskı alanında önemli bir fırs a t g ö r d ü m v e b u y a t ı r ı m ı y a p t ı m ” , d i y o r. “ 3 6 y ı l d ı r baskı işindeyim” diyen Sarıustaoğlu, ilk dijital baskı yatırımını 50 x 70 ebadında bir baskı makinesi ile yapmasını ise müşterilerin tüm taleplerini rahatl ı k l a k a r ş ı l a y a b i l m e i m k a n ı v e r m e s i n e , b a ğ l ı y o r. Ş u a n d a b i l e m e v c u t i ş p o r t f ö y ü n ü n % 4 0 ’a y a k ı n b i r kısmının tirajları dolayısıyla dijitale uygun olduğunu anlatan Sarıustaoğlu, açılış esnasında dergimize şunları söyledi:

Önder olmanın keyfi

2. Matbaacılar Sitesi için “Bedesten” tanımlaması hata olmaz. Her ne kadar Bedesten, kumaş ve kıymetli eşya satılan yer olarak tanımlansa bile. 2. M a t b a a c ı l a r S i t e s i ’n d e h e r y e n i y a t ı r ı m ı n b i r ş o k v e domino etkisi yaptığı inkar edilemez. Tıpkı 13 yıl önce ilk çok renkli 70x100 ofsetin siteye girmesi gibi. M a t S e t S a t ı ş D i r e k t ö r ü Tu r a ç Ta y l a n , “ S i t e y e i l k d i jital baskı makinesi girdiğinde bir devrim olarak adlandırılmıştı. Bugün bir ikinci devrim yapıldı ve ilk HP Indigo 10000 50 x 70 dijital ofset baskı makine-

156

“Bundan sonra düşük tirajlı işlerimizi HP Indigo’ya diğer işlerimizi de ofsete yönlendireceğiz. Ofsette kalitemiz sorgulanamayacak kadar iyi. Dijital baskı çözümleri arasında ofset baskı kalitesi ile birebir uygun bulduğumuz HP Indigo ile kalite çıtamızı yükseltme ve sürdürülebilir kılma yolunda ilerleyeceğiz. Bugün bu makinede bastığımız iş örneklerini ofset ile karşılaştırdığınızda matbaacının bile hangisinin konvansiyonel hangisinin dijital baskı neticesi olduğunu söylemesi mümkün değil. HP Indigo, kullandığı mürekkep ve baskı tekniği ile bize b u i m k a n ı s a ğ l ı y o r. Ye n i y a t ı r ı m ı m ı z l a i l g i l i o l a r a k ticari anlamda bir iddiamız yok. İddiamız baskımızın v e h i z m e t i m i z i n k a l i t e s i n d e d i r. Ya p a c a ğ ı m ı z t e k ş e y müşterimizin işini hangi makinede basmaya karar vermek olacak. Ofset mi, dijital mi? 2004 senesinde 2. Matbaacılarda çok renkli makine alanlardan biri de bendim. Benden sonra neredeyse 200 makine kurulumu yapıldı. Şimdi HP Indigo yatırımı yaptık. Bizim yatırımımızı örnek alanlar yine o l a c a k t ı r. B i z d e s i t e d e ö n d e r o l m a n ı n t a d ı n ı ç ı k a r maya devam edeceğiz.”

haziran /2015 /June

matbaa & teknik


M a t S e t G e n e l M ü d ü r Ya r d ı m c ı s ı Ö n c ü G ü y e r i s e “ B u m a k i n e n i n To p k a p ı p i y a s a s ı n a g i r m e s i b i r ç o k d e n g e y i d e ğ i ş t i r e c e k t i r ” , d i y o r : “ To p k a p ı , m a t b a a c ı l ı ğ ı n merkezi gibi. Müşteriler işlerini bastırmak için bur a y a z a t e n g e l i y o r l a r. B u s e b e p l e A z r a D i j i t a l ’ i n H P I n d i g o y a t ı r ı m ı b i r ç o k d e n g e y i d e ğ i ş t i r e c e k t i r. H P I n d i g o ’n u n o f s e t m a n t ı ğ ı n d a k i b a s k ı s i s t e m i O P P, PVC gibi malzemelerin de baskı altı malzemesi olarak kullanımını getirecek ve bu malzemeler firesiz b a s ı l a c a k . N e t i c e d e b u r a y a i ş g e t i r e n a j a n s l a r, b a s k ı t e d a r i k ç i l e r i H P I n d i g o ’n u n n i m e t l e r i n d e n f a y d a l a n m a y a b a ş l a y a c a k l a r. A r t ı k To p k a p ı p a z a r ı n ı n y a p ı s ı n e d e n i y l e y e n i b i r i ş m o d e l i d e o r t a y a ç ı k a c a k t ı r. ”

Ye n i b i r i ş m o d e l i o l u ş a c a k MatSet Makine Satış Sorumlusu Can Babataş ise bu yeni iş modelini şöyle açıklıyor: “Dijital baskıda sadece makine satarak işimizi sürdüremeyiz. Hem müşterimizle hem de onun müşterileriyle bir bağ kurup daha özel işler oluşturmak için çalışmalar yapacağız. 2015 sonbaharından itibaren yeni bir iş modeli oluşturacağız. Bugüne kadar matbaacıların pazarlama faaliyetlerine ve iş geliştirmelerine yardımcı oluyorduk. Bundan sonraki adımda dijital

matbaa & teknik

matbaaların müşterilerine odaklanacağız. Burad a m ü ş t e r i n i n i s t e k l e r i d o ğ r u l t u s u n d a i ş b a s ı l ı y o r. Dolayısıyla müşterinin isteklerini yönlendirmemiz ve iş geliştirmeye ihtiyacı olmayan ve fason baskı yapan matbaalarımızın dijital baskı yatırımlarının daha verimli çalışmasına sebep olmalarına yardımcı olacağız.” Güyer ise ajanslar ya da şirketler tarafından bizzat yönetilen pazarlama kampanyalarına d i k k a t ç e k i y o r. S M S , e p o s t a y a d a d i j i t a l b a s k ı y ö n temlerinin bir arada kullanılmasının önemine dikkat ç e k e n G ü y e r, d i j i t a l b a s k ı i l e b ü t ü n l e ş t i r i l m e d e n s a dece SMS veya eposta ile yapılan kampanyaların top a l k a l d ı ğ ı n ı , s ö y l ü y o r. Ye n i i ş m o d e l i n d e k a m p a n y a y ö n e t i m i n e o d a k l a n a c a k l a r ı n ı s ö y l e y e n G ü y e r, “ B ö y lelikle baskıyı kullanacak firmalar ile dijital matbaa l a r a r a s ı n d a b i r k ö p r ü o l u ş t u r a c a ğ ı z ” , d i y o r. A z r a D i j i t a l ’ i n Tü r k i y e ’d e k i ü ç ü n c ü H P I n d i g o 1 0 0 0 0 y a t ı r ı m ı n ı y a p t ı ğ ı n ı s ö y l e y e n Ta y l a n i s e i k i y e n i k u r u l u m u n d a y o l d a o l d u ğ u n u , s ö y l ü y o r. Tü m d ü n y a d a 180 adet kurulan 10000 önemli bir başarı kazandı. Tü r k i y e ’d e k u r u l a n t ü m H P I n d i g o l a r i s e 5 5 a d e d i buldu.

haziran /2015 /June

157


Yatırım

Eser Dijital Canon imagePRESS C800’i Seçti İsmail Koçyiğit: “Artan renkli baskı potansiyelimiz, matbaacı müşterilerimizin yüksek beklentileri ve teknolojinin sürekli gelişmesi bizi yeni ve doğru makine yatırımları yapmaya yönlendirdi. Renkli dijital baskı makinesi için yaptığımız araştırmalar sonunda aradığımız özellikleri taşıyan Canon image PRESS C800’e karar verdik.” edilen olmak prensibiyle sektörümüzle ilgili yenilikleri ve gelişmeleri gerek yurt içi, gerekse yurt dışı fuarları ve tanıtımları yakından takip ederek gelişmiş en son teknoloji makineleri bölgesinin ve müşterilerinin hizmetine sunmanın haklı gururunu yaşamaktadır.”

En iyi hizmet

50 yılı aşkın bir geçmişe sahip olan ve Hamdi Koçyiğit tarafından kurulan Kayseri’deki Eser Dijital Baskı Sistemleri, mevcut makine parkına Canon imagePRESS C800’ü ekledi. Şirket Genel Koordinatörü İsmail Koçyiğit, “Bir dijital baskı merkezinde ne tür makineler olması gerekiyorsa buna sahibiz. Fotokopi makinelerinden renkli plotter’lara, UV’den dış mekan baskı makinelerine, geniş format S/B makinelerden, lazer kesime ve tüm son işlem makinelerine sahibiz. Bu makine parkı ve 5 şubemizdeki 30 personelimiz ile müşterilerimizin hizmetindeyiz”, diyor. “Uzun süredir baskı sektörünün içinde olan bir profesyonel olarak baskı teknolojileri, kağıt üzerine baskı konusunda belli bir yere geldiği kanaatindeyim. Bundan sonra kalite ve hız anlamında biraz daha gelişebilir” diyen Koçyiğit, “Şekil değiştiren baskı teknolojileri ile farklı materyallere baskı alan sistemler bizim iş kollarımız içinde yer almaya başladı”, diye ekliyor. Koçyiğit yeni Canon imagePRESS C800 yatırımları ve şirket hakkında şu bilgileri verdi:

“Eser Dijital Baskı Sistemleri olarak önceliğimiz müşteri memnuniyetini ön planda tutmak bunu sağlayacak hız, kalite ve uygun fiyat dikkat ettiğimiz hususlardır. Bölgemizde sektöre öncülük ettiğimiz için müşterilerimizin beklentileri bizden hep üst seviyelerde oluyor. Biz de bu beklentileri boşa çıkartmamak adına imkanlarımız dahilinde elimizden gelenin en iyisini yapmak gayreti içindeyiz. Bundan dolayı çok geniş bir yelpazedeki müşteri portföyüne sahibiz. Kamu kurum ve kuruluşları, ajanslar, matbaalar, inşaat ve üretim yapan sanayi firmaları, öğrenciler ile hızlı ve kaliteli baskıya ihtiyaç duyanlara en iyi hizmeti komple ve eksiksiz sunmaktayız.”

Canon imagePRESS C800 yatırımı “Artan renkli baskı potansiyelimiz, matbaacı müşterilerimizin yüksek beklentileri ve teknolojinin sürekli gelişmesi bizi yeni ve doğru makine yatırımları yapmaya yönlendirdi. Renkli dijital baskı makinesi için yaptığımız araştırmalar sonunda aradığımız özellikleri taşıyan Canon image PRESS C800’e karar verdik. Canon imagePRESS C800’in öncelikle gerçek 2400 x 2400 dpi baskı kalitesi, arkalı önlü baskılardaki pozalama hassasiyeti ve hızı bizi çok etkiledi. Bunun yanında MasDeha’nın takip ettiğimiz hizmetleri ve teknik desteği kararımızda etkili oldu. Makinenin siparişini verdikten kısa süre sonra MasDeha makinemizi getirdi ve teknik ekibi montajını tamamladı.”

Tüm kağıtlara baskıda yüksek hassasiyet

1963’den bu yana “Eser, 1963 yılında değerli büyüğümüz Hamdi Koçyiğit tarafından aydınger üzerine çizilmiş paftaları ozalit makineleri ile çoğaltmak amacı ile Kayseri’de kurulmuş ve sektörümüzde 50 yılını doldurmuş, ender firmalardan biridir. Devamlılığı ilke edinmiş sürekli gelişme gösteren firmamız temellerini sağlamlaştırarak, ikinci kuşak olarak ağabeyim Mustafa Koçyiğit, bayrağı 1997 yılında devralmıştır. Sonrasında ben üniversite eğitimimi ve arkasından askerlik görevimi tamamladıktan sonra 2005 yılında aile şirketi olan ESER Dijital Baskı Sistemleri Kırtasiye ‘ye katıldım ve Genel Koordinatörlük görevime devam etmekteyim.”

“Biz de işlerimize ara vermeden müşterilerimizin hizmetine sunduk. Geçen kısa süre içinde baskı kalitesi hızı, 52 gramda olduğu gibi yüksek gramajlı derin dokulu ve fantezi kağıtlardaki performansı ile özellikle pozadaki başarısından dolayı müşterilerimizden olumlu tepkiler alıyoruz, bu da bizi oldukça memnun ediyor.”

Takip edilen olmak “Firmamız Eser, bölgemizde ilkleri gerçekleştiren yapıda olmuştur, örneğin Kayseri’ye ilk fotokopi ve ozalit makinelerini getirerek müşterilerinin hizmetine sunmuştur. Her zaman takip eden değil, takip

158

haziran /2015 /June

matbaa & teknik


Yatırım

Matbaacılık Sanatı Sanatkar Ofset’te Sanatkar Ofset şirket ortağı Murat Tosun: “Matbaacılığın sanatkarlık olduğu zamanlarda bütün aşamalarda çalıştığım ve tecrübeme güvenerek ve her türlü çözüme odaklı çalıştığımız için Sanatkar ismini hayalimi gerçekleştirmek mümkün oldu.” Yeni yeni ofsetlerin gelme zamanıydı. Matbaacılığın sanatkarlık olduğu zamanlarda bütün aşamalarda çalıştığım ve tecrübeme güvenerek ve her türlü çözüme odaklı çalıştığımız için Sanatkar ismini hayalimi gerçekleştirmek mümkün oldu.”

Şimdilik %75 fason, ileride artacak “Ağırlıklı olarak kuşe ve karton işliyoruz. Ev Tekstili ve çorap sektörüne çok iş yapıyoruz. İnşaat sektöründe tanınan bir matbaayız. 550 gram kartondan 90 gram kuşeye kadar kağıtlarla baskı yapıyoruz. Bu da iş çeşitliliğimizin ve her tür iş için uygun bir yatırım ve ekibimizin olduğunun göstergesi. Yarı yarıya kuşe ve karton kullanımımız var. Yeni bir matbaa kurduğumuz için kendi müşterilerimiz %25 civarında. Zaman içinde tanınırlığımızı artırıp direkt müşteri portföyümüzü artıracağız.” 35 yıllık matbaacı olan Murat Tosun’un üç ortağı ile kurduğu Sanatkar Ofset, birinci yılını henüz doldurduğu bugünlerde ikinci yatırımına hazırlanıyor. Şirket ortağı Murat Tosun, “Matbaacılığın her kolunda çalıştım. Son olarak çalıştığım matbaadan ayrılarak ortaklarımla birlikte 2014 Ağustosunda Sanatkar Ofset’i kurdum. Şimdi ikinci bir yatırım planımız var”, diyor ve ekliyor: “Hemen karşımızdaki dükkana ikinci bir makine getireceğiz. Bugüne kadar usta olarak matbaalarda Komori dışında tüm makineleri kullanmıştım. Onun da kendi makinemiz olması nasip oldu.”

Makine de ekip de güçlü 2014 yılı Eylülünün 15’inden bu yana durmaksızın çalışan bir makine. Hem çalışan hem de yönetim ekibi olarak kuvvetli bir ekibimiz var. Normalde böyle bir ekibi kurmak kolay değil. Kısa zamanda oryantasyonumuzu tamamladık ve üretime geçtik. Dört ortağız. Toplam 15 kişilik bir ekibiz. Diğer makinemiz geldikten sonra bir CtP planımız da var. Koşarak değil ama adım adım ilerliyoruz. Şu anki makinemiz Komori Lithrone S40 70x100; ikinci makinemiz 50x70 olacak.”

Tüm teknik gereklilikleri yerine getiriyoruz “Piyasa şartları herkesin malumu. Bizim yıllar öncesinden gelen tecrübemiz ve sağlam ve güvenilir müşterilerim sayesinde en iyi biçimde pazara uyum sağlama gayretindeyiz. Fason iş basıyoruz ancak kapıya gelen herkesin işini basmak gibi bir gayret içinde değiliz. Bütün makinelerinin ekranlarını, CIP’lerini bağlattık. Baskı öncesini en iyi biçimde kurduk. Yeni yerimizin de duvar boyasından LED’lerine kadar tüm detaylarını planlıyoruz. Özetle makinemizin bize sağladığı tüm teknik kolaylıkları üzerine ilave ettiğimiz doğru baskı yapabilmemizi sağlayacak ek yatırımlarla besliyoruz. Böylece tüm teknik gereklilikleri yerine getirerek, müşterimizi memnun edecek en iyi baskıyı, adımıza yakışacak Sanatkar’ın elinden çıkmış baskıyı yapıyoruz. Bugüne bu yatırımlarımız konusunda bize teknik destek veren tüm dostlarımıza da sizin aracılığınızla teşekkür ederim.”

“Sanatkar, benim hayalimdi” Tosun, matbaa işinin sanat olduğu yıllarda çalışmaya başlamış. Yüksek teknolojinin operatör dostu olmasından önceki elin işleyip aletin övündüğü dönemde matbaacılığın her alanında çalışmış. Bir matbaa kurmayı ve yaptığı işi sanat olarak kabul etmesinden dolayı ismini de Sanatkar koymayı çok önceden planlamış: “Sanatkar ismi benim hayalimdi. 1982’de Tophane de başladım matbaacılığa. Oradan Cağaloğlu geçtim. matbaa & teknik

haziran /2015 /June

159


Yatırım

Yıldız Matbaa Duplo Yatırımı Yaptı Yıldız Matbaa&Dijital Baskı şirketi makine parkını baskı sonrası işlemler için Duplo ile güçlendirdi. Şirket KB-4000 PUR Kapak Takma ve DC-616 PRO kesim, pilyaj, perforaj ve katlama makinesi yatırımı yaptı. o t o m a t i k a y a r y a p a b i l i r. D C- 6 1 6 P R O , b u ö z e l l i k l e r i i l e r a k i p s i z d i r. Ö z e l l i k l e f o t o k i t a p , k a r t v i z i t , kartpostal kesimi gibi işlerde çok avantajlı bir m a k i n e d i r. ”

KB-4000 PUR kapak takma makinası

Şirket sahibi Necati Yıldız, “Yıldız Matbaa&Dijital Baskı sektöründeki matbaa ve kopyalama merkezi a n l a y ı ş ı n ı d e ğ i ş t i r m i ş t i r. M a t b a a v e d i j i t a l b a s k ı alanında ilkleri gerçekleştirerek öncü firma konumuna geldik”, diyor ve ekliyor: “Şirketimiz bugün bir çok kurumsal firmanın, ajans ve matbaaların çözüm ortağı olup müşterilerinin birinci elden tedarikçisi konumunda, üstün makine parkuru ve güvenirliğinin yanı sıra hızlı ve kaliteli baskıları i l e m ü ş t e r i o d a k l ı , g ü v e n i l i r, y e n i l i k ç i , s o r u m l u v e ö z v e r i l i e k i b i i l e h i z m e t v e r m e k t e d i r. ” Duplo Türkiye Temsilcisi Pasifik Mümessillik Satış Müdürü Sedat Onar ise Yıldız Matbaa&Dijital Baskı tarafından yatırımı yapılan sistemlere ilişkin şu bilgileri paylaşıyor:

D u p l o D C- 6 1 6 P R O

“Nozzle (püskürtme) PUR tutkal sürme sistemine sahip olan KB-4000 PUR kapak takma makinesi şu özellikleri ile ön plana çıkmaktadır: Minimum kitap ölçüsü 12 x 12 cm ve maksimum k i t a p ö l ç ü s ü 4 2 x 3 6 c m ’d i r. K i t a p k a l ı n l ı ğ ı m a k s i m u m 5 c m ’d i r. S a t t e 2 0 0 d e v i r h ı z ı n d a d ı r. A y r ı c a k a p a l ı 4 k g P U R t a n k ü n i t e s i m e v c u t t u r. S i s t e m i n avantajları ise; Ciltlenmiş bir kitapta tam açılım sağlaması öneml i b i r a v a n t a j d ı r. Ö z e l l i k l e d i j i t a l d e k u l l a n ı l a n mürekkep ve tonerlerin oluşturduğu “bariyer etkisini” ortadan kaldırıp çok yüksek bir yapışma g ü c ü s a ğ l a r. S e k t ö r ü m ü z d e k u l l a n d ı ğ ı m ı z b i r ç o k malzemeyi (plastik, asetat, selefanlı, laklı vb.) k u l l a n m a i m k a n ı v e r i r. A y r ı c a P U R ( P o l y u r e t h a n e Reactive) ile ciltlenen ürünler düşük ve yüksek o r t a m s ı c a k l ı k l a r ı n a d a y a n ı k l ı d ı r. A s l a k o p m a , d a ğılma yapmaz. İplik dikiş uygulaması gerektiren i ş l e r d e y a p ı l a n u y g u l a m a l a r b a ş a r ı l ı d ı r. P U R t u t kal, sıcak tutkala göre kabaca iki kat daha pahalı b i r m a l z e m e d i r. > A m a u y g u l a m a d a y ü z e y ü z e r i n e sürülen tutkal miktarı sıcak tutkala oranla daha a z d ı r. ”

“ D C- 6 1 6 P R O d i j i t a l y a d a o f s e t t e k n o l o j i s i i l e basılmış ürünleri tek geçişte yan, orta ve kenar k e s i m l e r i n i a y n ı a n d a y a p a b i l e n b i r m a k i n e d i r. Maksimum 33 x 99 minimum 21 x 21 santimetre k a ğ ı t b e s l e m e s i y a p ı l a b i l i r. 4 8 x 5 0 c m u z u n l u ğunda kesim yapabilen makinede kağıt besleme sistemi Duplo patentli vakum fan sistemi olup bu s a y e d e 3 5 0 g r / m 2’ e k a d a r o l a n k a ğ ı t l a r ı i ş l e m e y l e i m k a n s a ğ l a r. B ü t ü n a y a r l a r ı m a k i n e n i n k o n t r o l p a n e l i n d e n g i r m e k m ü m k ü n d ü r. A y r ı c a b i l g i s a y a r bağlantısı ile makinenin tüm ayarlarını kontrol etmek mümkün. 80 adetlik iş hafızasını makineye y ü k l e m e i m k a n ı v a r d ı r. B a r k o d o k u m a ö z e l l i ğ i s a yesinde barkod ile iş numarası basılmış ürünlerde bu numarayı okuyarak ayarları geri çağırabilir ve

160

haziran /2015 /June

matbaa & teknik




Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.