Ahmet yaşar ocak babailer isyanı (aleviliğin tarihsel altyapısı yahut anadolu da islam türk heterodo

Page 68

BABAILER İSYANI

41

Sebeplerden bir diğeri, belki de en önemlisi, bizce Türkmenlerin takip ettikleri hayat tarzının bizzat kendisi olmalıdır. Bilindiği gibi onların temel iktisadi faaliyetleri hayvan yetiştirmekten ibaretti. Kendilerinin koyun, at ve hatta deve sürüleri vardı. Bu sürüler onları her yaz yaylaya çıkıp gerekli mer'aları aramaya ve kışın da soğuktan korunmak için düze İnıneye mecbur kılıyordu. Büyük sürülerle ve kalabalık insan kitleleriyle kışlaktan yaylaya, yayladan kışlağa vuku bulan bu devamlı gidiş ve gelişler, yerleşik halkın hayatında sarsıntılara sebep oluyordu. Bu gidiş gelişler esnasında, sürülerin tarlalarda ve bağlarda hasıl ettiği ağır zarar ve ziyanlar yüzünden, köylüler ile aralarında bazan hükümetin müdahalesini bile gerektirecek büyük kavga­ lar çıkıyor, bazan da Türkmen boyları kışlak ve mer'a yüzünden kendi ara­ larında geçimsizliğe düşüyorlardı. Bütün bunlara bir de Türkmenler'in bazan yolları üstünde bulunan şehir ve kasabalara, köylere yaptıkları yağma akınlarını eklemek gerekir. Onlar bu yağma hareketlerini kendi bazı kaçınılmaz ihtiyaçlarını temin için yapı­ yorlardı ve bu arada kervanlara da hücumdan geri durmuyorlardı 1 5 . B u yağma hareketlerine engel olmak için şayet hükumet araya girerse, o zaman da hükumet kuvvetleri ile Türkmenler arasında kavgalar çıkıyordu. Devrin kaynakları Türkmenler'in bu tip yağma hareketlerinden örneklerle doludur 1 6 . İşte gerek köylüler, gerekse şehirli ahali ile yaptıkları bu sürekli çatışmalar, onların yerleşik nüfus ile aralarında doldurulmaz bir boşluk yaratmıştı. B u boşluk, birbirinden tamamen farklı bir hayat tarzı sürdüren b u iki zümre arasında, belki bizim bugün yeterince kavrayamadığımız bir sosyal zıtlaşma meydana getiriyordu.

B)

İçtimai

ve

psikolojik

ol anlar

Konar-göçer Türkmenler'le yerleşik hayata geçmiş Türkler'in hayat tarz­ ları arasındaki bu ayrılıklar ve bunların sebep olduğu sosyal zıtlaşma, iki zümre arasında karşılıklı bir hor görme ve düşmanlığa yol açıyordu. Ş ehirli Türkler, tıpkı kendileri gibi Türk olan fakat eski geleneklerinden hiç bir şey yitirmemiş bulunan bu konar-göçer hemcinslerini aşağılıyorlardı; hatta onları kendilerinin hasını olarak görüyorlardı 1 7 . Devrin müellifleri Türkmenler'i belirlemek ve şehirlilerden ayırt etmek için mesela Etı·ak-i bi-

1 5 Wittek, a.g.e., s. 25; Köprülü, a.g.e., s. 94. Ayrıca bk. Akdağ, L 29-30; Turan, Türkiye, ss. 420-421 . 1 6 Msi. bk. Kemaleddln b. el-Adim, Zübdetu 'l-Haleb, nşr. S. ed-Dahhan, Dımaşk 1 968, III, 257-259; Barhebraeus, Abu 'l-Farac Tarihi, çev. Ö. R. Doğru!, Ankara 1 950, Il, 439-

440, 447-448. 1 7 Msi. bk. Cahen, "Le probleme ethnique en Anatolie",

CHM.,

II ( 1 954), ss. 355-356.


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.