Estetik i georg lukacs

Page 306

anlatım araçlarını kendi amaçlarının hizmetine almaları, en sık raslanan konum olacaktır. Görünüşte bu, sanatın toplum­ sal yerinde ve işlevinde önemli bir değişiklik yaratmaz. Ama durum, dediğimiz gibi, yalnızca görünüşte beyledir; çün­ kü sanatın, doğal karşılanan bir zorunlulukla egemenliğini sürdüren eski bir dünya anlayışına hizmet etmesiyle, oluş­ ma sürecinde bulunan ve eskisiyle savaşan bir dünya gö­ rüşüne; onunla bağlaşarak (ittifak kurarak) hizmet etme­ si, aynı şey değildir. Bu son durumda, hiç kuşkusuz esteti­ ğin bağımsızlık çabaları açısından belli bir esneklik, belli bir devinim alanı ortaya çıkar. Yeni ideoloji yengi kazan­ dıktan sonra donmaya yüz tutsa, sanatın içerik ve biçimini sert kuralların boyunduruğuna vurmaya kalkışsa bile, du­ rum değişmez; çünkü büyüsel ideolojinin başlangıçtaki tar­ tışmasız egemenliğini yeniden tümüyle kurabilmek, artık çok güçleşmiştir. Burada ortaya çıkan sorunlar üzerinde bu kısmın son bölümünde ayrıntılarıyla duracağız. Burada bi­ zim için önemli olan, yalnızca bilimin bağımsızlaşması ile sanatın bağımsızlaşması arasında ilke ve felsefe açısından varolan önemli ayrımları ortaya koymaktı. BİRİNCİ CİLDİN SONU


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.