9 kasım 2013

Page 14

14

HALKIN SESi

9 Kasım 2013 Cumartesi

Dr. Fazıl Küçük diyorki Hazırlayan ve Dereyen: Altay Sayıl E-Mail: altaysayil@gmail.com

Ticarette ölüm fermanları Günün cilveleri

İdeal peşinde, hiçbir şahsi menfaat beklemeden, yorulmadan, usanmadan koşmak lâzımdır.

Kıbrıs’la ilgili bir 0caret antlaşması imzalanması için Türkiye’den adamıza bir heyet gelmiş0r. Bu meseleye temas ederek yorumda bulunan bir Rum gazetesi, her şeyden önce Kıbrıs’ta Türklerle Rumlar arasında 0care0n serbest bırakılması lüzumundan bahsetmiş, Türkiye bu adada Türklerin Rumlara karşı aç1kları boykot kampanyalarına göz yummakta devam e3ği söz konusu Türk heye0nin yapacağı 0cari görüşmelerden hiçbir fayda hasıl olmayacağını yazmış1r. Rum dostlarımız (!) kendi yap1klarını Kıbrıs Türklerine yüklemeye

yeltenmesinler. Çünkü Türklerle Rumlar arasında 0care0 serbest bırakmayanlar, imha siyase0 güderek Türklere karşı ilan e3kleri ik0sadi boykotu büyük bir azimle yürütenler kendileridir. Hem de korkunç bir şekilde zor kullanmak metotları ile... Kadınlı erkekli Lidra caddesine akın ederek Rum dükkanların dan eşya sa1n alan Türkler tümen tümendir. Aynı maksatla Türk çarşısına tek bir Rum uğramamaktadır. Uğramamakta ve Türklerden on paralık eşya almamakta bir cihe2en haklıdırlar. Zira işin ucunda dayak ve ölüm vardır.

Şeflerinin emri ile bunu yapanlar da Eoka zorbalarıdır. Sırası gelmişken, geçmişte kilerini bir yana bırakarak taptaze iki misal daha verelim. Le oşa varoşlarında Türk sem0ne yakın bir ev vardır, Onun sahibi Rum’dur. Evini satmak için bir Türk ile pazarlığa girişiyor ve üç aşağı beş yukarı fiya2a uzlaşıyorlar. Fakat bir iki gün sonra Rum sözünden cayıyor. Sebebi sorulduğu vakit, "Eoka imzasıyla bir tehdit mektubu aldım. Evimi sana satacak olursam, cezamın ölüm olacağı bildiriliyor" demiş ve aldığı bir ölüm fermanı üzerine uzlaş1ğı

Eski Fotoğraflar Sayın okuyucumuz, yayımlanmasını istediğiniz eski fotoğraflarınızı bize gönderin, yayımlayalım.

1930’larda Le oşa’da üç kadın. Kadınların Türk oldukları kesin. Ortada olan belki de yanlarındaki iki kadın, ustalık (terzi) öğrenmek için birlikteydiler. Yazdıklarımızı fotoğra inceleyip sizler için yorumladık. Fotoğra n arkasında ise tarih ve yer hakkında bilgi verilmemiş0.

Türk’ten özür dilemiş0r... Le oşa çarşısında bir Türk kundura imalâthanesi vardır. Perakendeci bir Rum yekun miktarda ondan kundura almakta ve iyi fiyatla müşterilerine sa1ş yapmakta idi. Eoka bunu da duymuş ve Rum’a ayni mealde bir tehdit mektubu gön dererek Türk’ten bir kere daha kundura sa1n aldığı takdirde canının cehenneme gönderileceği bildirilmiş0r Bundan kısa bir süre önce yanlarında Türk çalış1ran Leymosun’da bir Rum kasap ile sabun fabrikası sahibi başka bir Rum gene Eokacılar tara ndan tehdit edilmişler ve bu iki iş adamı yıllardan beri yanlarında çalış1rmakta oldukları Türk işçilerine yol vermek zorunda kalmışlardır. Kısaca izah e3ğimiz bu tehdit rezaletlerini işkembe namazından uydurup yazmıyoruz. Hepsi de gerçek0r ve isimleri yanımızda mahfuzdur. Hal böyle iken 0cari boykot konusunda Türkleri itham etmeye çalışmak basın ahlâkına uymayan kötü bir neşriyat sisteminden başka bir şey değildir. Boş lâkırdı dinlemeyiz, çünkü Rumların 0caret sahasındaki tutumları ayna gibi meydandadır ve yır1cı bir hayvan gibi her gün yüzümüze karşı sırıtmaktadır. Rumların kafalarına kökleş0rilmiş olan düşünce şudur: "Türklerin parasını çek, fakat bu millete on para verme!" Bu mukaddes ve milli bir vazife olarak sayılmaktadır Rumlar arasında. Aksine davrananlar ya kilse tara ndan aforoz edilir, ya da Eoka azrailleri tara ndan hemen ahrete gönderilir. Bir nokta daha: Türkiye ile Kıbrıs arasında ikili bir 0caret antlaşması imzalanacak olursa, Türkiye’den ithal edilecek eşyayı, Eoka korkusu ile Rumlar acaba sa1n almak cesare0nde bulunacaklar mıdır? Meselenin ruhunu teşkil eden önemli cihet de işte asıl budur. YAVUZ (27 Kasım 1963 Halkın Sesi)


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.