Türkler ve uzaylı ataları

Page 70

ALI BEKTAN Uygurların Göç Destanı'nda da Han olarak seçtikleri Buğu Han da gökten inmedir. Açılan ve içinde beş odası olan bir ağaçtan doğmadır. "İki ırmak arasında bir ulu ağaç vardı. Bir gün bu ağaca gökten mavi bir ışık indi. Işıkla birlikte tatlı bir müzikte yayılmaya başladı. Yer-Gök günlerce bu ışığın aydınlığı ve bu tatlı ezgileriyle doldu. Bir yandan da ağacın gövdesi şişmeye başladı." Yüksek teknolojik ürünleri gören insanlar bu modern araçları gördükleri zaman bunları doğadaki eşyalar veya hayvanlara benzetirler ve tanımlamaya çalışırlardı. Bu efsanede anlatılan gökten inen ağacın bir UZAY GEMİSİ olduğu belli olmaktadır. Hatta içine girildiği bile görülüyor. Çünkü beş odası var deniliyor. Uçan bir aracın en kolay tarifi de onu kuşlara benzetmektedir. Çünkü uçan tek varlık kuştur. Ormana gittiğinde onu uçarken görmektedir. Daha önce de değinmiştik; Türk Mitolojisinde Kumarbi Efsanesinde Alalu'dan kuş gibi göğe Uçan Anu'dan söz edilmektedir. Altayhlarm Köğütey Destanı büyük ve kahraman bir kuş olan Kağan Kerede ile Kara Batur'un mücadelesini anlatmakta. Eti(Hitit) efsanesi "İUuankaş" ise gökyüzünde 6 kır atm çektiği bir arabayla gezen Tanrıça Inuraş anlatılmaktadır. Bu efsaneleri yorumlamaya başladığımızdan bu yana ilginç bilgilere ulaşıyoruz. Efsanelerin gerçeklik payı olduğu artık kabul edildiğine göre, oralarda anlatılan olayları ve nesneleri incelediğimizde bunları 21'nci yüzyıl teknolojisi ile yorumladığımızda birer teknolojik harikalar olduğunu görüyoruz. — 144 — TÜRKLER VE UZAYLI ATALARI ÖZBEKİSTAN'DA BULUNAN KAYA RESMİNDE UZAYLILAR VAR 1961 yılında Özbekistan'ın Navai kentinin yakınlarında bulunan bir kaya üzerindeki resim çok ilginçtir. Bu resimde çevresi ışınlarla sarılı bir aracın içinde gururlu bir tavırla duran bir adam var. Etrafındaki adamların yüzlerindeki garip maskeler solunum cihazlarını andırıyor. M.Ö 5000 yıl önce çizilen bu resimi yorumlayan Rus Bilim Adamları "Bir uzay gemisiyle yere inen ve soluyabilmek için özel maske kullanan Uzaylı kozmonotlara benzettiler." Esrarlı resimde "Koz-monot'lardan başka bir adamla bir kuzu, bir keçi, diz çökmüş duran yüzü maskeli bir başka adam var. Bu maskeli adamın araç içindeki gururlu varlığa saygı duruşunda bulunduğu anlaşılıyor. Türkler'in Ortaasya'ya hakim olduğu dönemlerden kalan bu resim bize atalarımızın uzaylılarla bağlantısına ilginç bir örnektir. Uzaydaki büyük uygarlıklardan gelenler dünya insanlarını eğittiler. Bunların arasmda bizim atalarımız Turanlılar da bulunuyordu. Ayrıca köklerimizin yer aldığı Mu Kıtası'ndaki büyük medeniyet de onların eseriydi. Tufan ile Pasifik Okyanusunun derinliklerine giden ve 64 milyon insanıyla kaybolan kıta bizim ilk atalarımızın yaşadığı toprak parçasıdır. Babil-Mısır-Hindistan ve Meksika Uygarlıklarını kuranlarla akraba olduğumuza göre onların başka gezegenlerden gelenlerle kurdukları ilişkiler sonucunda dünyamızda medeniyet gelişme göstermiştir. Bugün sahip olduğumuz bilgiye o zamanlar ulaşabilen Atalarımızın efsanelerini yorumladığımızda Türkler'in dünya'nın en ileri uygarlıklarım kurduklarını anlamış olacağız. Gökten inenleri Tanrı yerine koymak ilkel kavimlerde olurken, onlarla bilgi alış verişi yapanların da belli bir zekâ — 145 — ALI BEKTAN seviyesine sahip olmaları gerekiyor. Meksika ve Peru'da modern kentler kuran Aztekler ve Mayalar köken olarak Mu Kı-tası'ndan gittiler. Dünya'nm O ücra köşesinde tarihe damga vurdular. Mustafa Kemal Atatürk'te bu sırrı öğrenip, bildiği için 1930'lar da o araştırmaları yaptırarak Türkler'in kökenlerini araştırtmış oldu. Yeni kurulan Türkiye Cumhuriye-ti'nin binlerce işi varken bu konuda araştırma yaptırtmak onun büyüklüğünün başka bir göstergesidir. 20'nci yüzyıl başlarında çöküş içerisine giren Osmanlı Devleti'ni bir


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.