Hammer-10

Page 121

Cilt 10

Joseph von Hammer

îdâm edildi. Hanya fâtihi Yûsuf Paşa'yı «Sen bana Girit'ten mal getirmedin» diye haksız yere öldürttü. Bunları gören, bundan sonra, nasıl emîn olur ve nasıl ona yaklaşmaya ve nasîhata cür'et eder?» cevâbını verdi. Valide Sultân : - «Amma yedi yaşındaki ma'sûmun saltanatı nasıl olur?» mülâhazasını İleri sürmesi üzerine, Hanefî Efendi cevaben: - «Mezhebimizin imamları olan Hanefî âlimleri «Kebîrü muh-teli'l-aklın saltanatı caiz değildir; sabî-i âkilin caizdir» (Aklı bozuk olan büyük evlâdın saltanatı caiz değildir; akıllı olan çocuğun saltanatı caizdir) buyurdukları kitaplarımızda yazılıdır; buna göre fetvalar verilerek iş bitmiştir. Ma'sûm cülus eder; veziri işleri yürütür; amma meslûbü*l-akl (aklı alınmış, aklı bozuk) oturursa kan dökülür, ıi*za tecâvüz olunur, müsadere, zulüm ve tasallut, ibtâl-i şeriat sebebiyle âlem fenaya gider, düşman girer, saltanat ecnebilere intikal eder. Muhalefet buyurmayınız, hemân şehzade hazretlerini getiriniz.» sözlerini söyledi. Karaçelebî-zâde dahî Valide Sultân'a birkaç söz söylemişse de, pek münasebetsiz olduğu için Devlet tarihçisi Naîmâ onları nakle cesaret edememiştir. Azîz Efendi bile bu sözlerden utanmış gibi görünmektedir; çünkü o kadar faal bir rol oynamış olduğu bu sahneye dâir târihinde hiçbir şey yazmamıştır. Valide Sultânın nihayet: - «Gideyim şehzadenin sancağını sardırayım, çıkarayım.» dedi. Bu sözü ulemâ, ağalar teşvik edercesine alkışladılar. Dârüssaâde önünde bir taht hazırlandı, henüz yedi yaşında bulunan Şehzade Sultân Mehmed, saray ağalan etrafını çevirmiş oldukları halde, içeriden çıktı 208 (8 Ağustos 1648 18 Receb 1058). Güneşin batmasından üç saat evvel yeni pâdişâha vezirler ve ulemâ dest-bûsî merasimini îfâ ettiler. Lâkin çocuk kalabalıktan korkar diye, bütün devlet büyükleri bu merasime kabul olunamadılar. Pâdişâh'in muhafazası Valide Sultân ile bostancı-başıya sıkıca tenbîh olunduktan sonra, vezirler ve âlimler -silâhdâr, çukadar, bos-tancı-başı önlerinde bulunduğu hâlde- hal'ini tebliğ için Sultân tb-râhîm'in yanına gittiler. İhtiramla: - «Pâdişâhım, ulemâ ve âyânm re'yleri mucibince içeri buyurunuz!» dediler. Sultân İbrâhîm: Başında münftsib mücevveze, arz «galan etrafım almış. Kuşhane Kapusı semtinden zuhur idüp muntaartne arz-i didâr eyledi.» Nalmfl, s- 326. (Mütercim) 208

121

Sayfa

Büyük Osmanlı Tarihi


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.