Genellikle bir çiftle ilgilenen terapist, neler söyleneceğini kabir anlaşma yaptıklarını görür. Sorun hakkında sadece kocanın görüşlerini almak zordur, çünkü kadın kocası nın konuşmasına izin vermez ve adama ne zaman bir şey sorulsa, kadın ona yardımcı olmak üzere konuşur. Kadından susmasını isteyip, kocasının konuşabilmesini sağlamak genellikle işe yarar, ama bazen kadın böyle bir ricayla bile kendisini tutamaz. Böylesine "baskın" kadınlarla başa çıkmak için Erickson'un farklı yöntemleri vardır. dının belirlediği
Adama ne nı söylediğim
düşündüğünü sorduğumda, karısı yapmaması
halde söze
karışıyorsa,
onu susturmak için bazı şeyler yaparım. Örneğin kadına, "Hala kocanın ne düşün düğünü öğrenmek istiyorum ve sen konuşmaya devam ediyorsun. Benim anlamama yardım etmeye çalıştığını biliyorum. Peki yanında ruj var mı?" derim. Elbette yanında ruju vardır, onu çantasından çıkarmasını isterim. "Şimdi, bu çok saçma gelebilir ama, ruju şöyle tutmanı istiyorum" - ona ruju, ucu du dağına hafifçe değecek şekilde tutmasını istediğimi gösteririm. "Ruju orada tut. Sadece ucu dokunsun. Kocana bazı sorular soracağım; dudaklarının nasıl hareket etmek istediklerine dikkat etmeni sitiyorum. Bunu çok ilginç bulacaksın." Kadın, rujun üzerinde titreyen dudaklarını izlerken oldukça etkilenir. Bu şekilde, dudaklarını mantıklı bir şekilde kullanmasını sağlamış olurum. Çok anlamaz ama bunu oldukça eğlenceli bulurlar. Bir kadın çok baskınsa ve kocasını çocuğun yetiştirilmesine dahil etmiyorsa, Erickson öyle bir şekilde kadının yanında yer alır ki, kocasının konuyla çok daha ilgili olduğunu anlaması için kadını ikna eder. Evliliğinde fazlasıyla baskın olan bir kadınla karşılaştığım da ona iltifat ederim ve onun yeterliliğini takdir ettiğimi gösteririm. Bunu yaptıktan sonra bir kuşkumu dile getiririm.
268