IŞubat2001•3

Page 45

par; haftanın yedi gecesini de değişmeyen programlarla geçirirmiş.

Evliya Çelebi, bu ilginç programı şöyle sıralar: Cuma gecesi: Din bilginleri, ulu şeyhler ve hafızlarla din konuları üzerine söyleşi. Cumartesi gecesi: İlahi ve naat okuyucuları, hanende ve sazendelerle saz ve söz meclisi. Pazar gecesi: Meddahlar ve Tıflî, Cevrî, Nef'î, Nedîm-i Kadîm, Nisarî, Beyanî, İzzetî gibi ozanlarla can sohbeti. Pazartesi gecesi: Cümle rakkas ve civanlarla, Kör Hasanoğlu, mukallit Çufut Hasan, Akbaba, Sarı Çelep, Çakman Celep, Simitçizade gibi oyuncularla, çengi kollarından Pıtıkoğlu, Parpul Kolu, Osman Kolu, Nazlı Kolu, Ahmed Kolu ve diğer şehiroğlanları kollarıyla sabaha kadar "Hüseyin Baykara" meclisleri. Salı gecesi: İstanbul'un gün görmüş, feleğin çemberinden geçmiş, cihanı çekmiş çevirmiş yaşlı (Bekri Mustafa gibi) kocalarıyla -her birinden bir hisse kapmak üzere"sohbet-i has". Çarşamba gecesi: İyi kişilerle söyleşi. Perşembe gecesi: Dünyanın dört bir yanını gezip dolaşan dervişler, gönül adamları ve ömürleri sergüzeşt dolu kimselerle sabaha kadar söyleşi. Bu meclislerde sabahlayan padişah, ertesi gün yatmaya zaman ayırmadan halkın sorunlarına eğilirmiş. Kâtib Çelebi Fezleke-i Tarih'te IV. Murad'ı değerlendirirken insan hakları ve hukuk kavramlarının o zaman ne anlam ifade ettiğini de dolaylı olarak açıklıyor: "Merhum Sultan Murad Han 1000 (1591) tarihinden sonra gelen padişahların en büyüğü idi. 1042 (1632) senesine

Murad, İbrahim ve Kösem Sultan Üstteki gravür, Caen'li Fransız ressam George de la Chapelle'in 1643 yılında bir heyetle gittiği İstanbul'da yaptığı "Recuiel de divers portraits des principales dames de la portes du grand Turc" çalışmasıdır. Gravürde, Sultan İbrahim (Deli) ve Sultan IV. Murad'ın portreleriyle bir yeniçeri ve bir sipahi bir arada gösteriliyor. Çizimin yapıldığı dönemin padişahı Sultan İbrahim, IV. Murad'ın öz kardeşiydi ve diğer kardeşleri Süleyman, Kasım, Mehmed ve Bayezid gibi boğdurulmaktan, annesi Kösem Sultan'ın (küçük resim) korumacılığı ve IV. Murad'ın beklenmedik ölümü sayesinde kurtuldu. Tarihler, Kösem Sultan'ın oğlunu, Harem'in bodrum katlarındaki ışıksız dehlizlerde ve Buzhane'de saklayarak koruduğunu ve IV. Murad'ın, İbrahim'in boğulmasını emredip hemen ardından komaya girdiğini yazar.

kadar diğerleri gibi hareket buyurup o zamandan sonra harekete geçerek devlet işlerine vakıf olmuş; siyaset kılıcıyla serkeşleri korkutup devlet yularını güçlü eline almıştı. Yedi sene kadar keyfe-mâ-yeşâ (aklına estiği gibi) davranıp hatta çoğu işleri ve me-

seleleri atalarının kanunlarını dikkate almadan kendi kararıyla çözerdi. Gerçi zalimleri katlederek aşırı derecede korku salmış; kimsede haddim aşacak cesaret bırakmamışsa da kendileri de her hususu adalet, şeriat ve kanun üzere görmezlerdi." Popüler TARİH/Şubat 2001 • 49


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.