BİRLİK TÜRKİYEM

Page 226

hareketi ise, Şeh Saitleri, devrimleri durdurmak, köretmekse Saidi Nursileri… O günün şartları içinde, hoş karşılamaksa, mümkün değildir… Đnönü şefliğinden, 1944 tabutluklarına gidişleri, gidip gelenlerin azap dolu çilekeşlerini, 1940’ların II. Dünya Savaş şartlarına bağlamak, ne kadar doğrudur bilinmez ancak, Enver Paşa gibilerinin de, göz göre göre ölüm yolculuğuna çıkmış olmaları, bir hüzün tablosu anlamında geç eylenirse… Zaman itibari ile, II. Dünya Savaşı kan gölüne girildiğinde, Yahudi propagandasının etkisinde kalmadan ve Siyonist çıkar davranışlarında çok acımasızlık payının da olduğunu söyleyerek, Hitler, Mussolini, gibilerin, atom bombasını, Japonların üzerine salanların, insanları sürgünden sürgüne göndererek, on beş milyonca insanın ölümüne, sebep ve nice işkenceleri uygulayan, Stalinlerin söz konusu olduğu, caniliğin, gaddarlığın, acımasızlığın ve tam anlamıyla ve oldukça ileri derecede MERHAMETSĐZLĐĞĐN, MERHAMETSĐZCELĐĞĐN hatırlanması anlarında, insan ve insanlığı olanların ürpermemesi kaçınılmazdır… Buraya kadar ki geçmişin vakıa oluşlarına uzaktan bakılmış, kalem teğet geçmiştir… Burada merhametsizce olmak, canice, zalimce davranmak… ne kadardır, ne kadar değildir… karar sizindir. Đstenildiğinde tarihçi olur, tarihin derinliğine inersiniz. Ta, Habil’den Kabile bilir, bulur, gelir, hüküm ve hükümler verir, yorumlarsınız… Tekrar eder, 1920’lerden 1960’lara gelir, kesin yada kesine yakın bilgi ve duyumlarla ben, o yıllar arasında olan ve yapılan, merhametsizce davranış hareket ve tarzlarını ortalar, ortalama yaparsam… Bana göre görünen odur ki… Bir yanda Mehmet Akif’i küstürenler, Akif’e hücum edenler, Necip Fazıl’ı kızdıranlar… Ziya Gökalp’i Turancılıkla… Türkçülükle… suçlayanlar, diğer tarafta Nazım Hikmet’in üzerine acımasızca giderek, Hikmet’in daha çok komünist olmasına sebep olanlar, Aziz Nesin’i dinsizleştirenler, kendilerini cennetlik ilan edenler… Bu ve bunun gibileri fazla uzatmadan, bunları yapanlara gelirsek veya, kalemimi ben, onlara getirirsem… Onlar, O günkü Halk Partisinin gerçek manada vatanperver, dürüst, dine, imana saygılı olanları, çıktığımızda, Halk Partisi içinde kendisine yer edinmiş veya öyle görünmüşlerdir. Halka tepeden bakanlar, devlet biziz diyerek, devletin nimetlerini yiyenler, kendilerini seçkin ilan edenlerdir. Her başını örtene gerici, her namaz kılana yobaz gözüyle bakanlardır. Onlar güya halkçıdır, yada, senden, benden çok Atatürkçüdür… Diğer yandan baktığımızda onlar, dinine düşkünmüş, namaz niyazcıymış, camiler, tekkeler hep onlarınmış… olanlardır... Cennet onlara, cehennem başkalarınadır… 226


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.