FETHULLAH GULENIN ORDUSU

Page 119

1993 tarihinde karar verdiği belirtildi. Raporda Yüksek Disiplin Kurulu’nun, “Sanık Emniyet mensupları hakkındaki suçlamalar 18 Haziran 1992 tarihinde kabul edilip 7 Temmuz 1992 tarihinde yürürlüğe giren 3817 sayılı Disiplin Cezalarının Affına İlişkin Kanunun 1. maddesiyle af edildiğinden dosyanın işlemden kaldırılmasına oy birliğiyle karar verilmiştir” denildiği belirtilerek yanlış yapıldığı şöyle anlatıldı: “Karara mesnet teşkil eden 3817 sayıl kanunun 1. maddesinde, ‘Bu kanun yürürlüğe girdiği tarihten önce işlenmiş devletin şahsiyetine karşı... suçlar hariç olmak üzere kanun, tüzük ve yönetmelikler gereğince memurlar ve diğer kamu görevlileriyle, bu görevlerde bulunmuş olanlar hakkında verilmiş disiplin cezaları bütün sonuçları ile af edilmiştir. Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce işlenen ve af kapsamına giren disiplin cezalarının verilmesini gerektiren fiillerden dolayı ilgililer hakkında disiplin soruşturma ve kovuşturması yapılmaz, devam etmekte olan disiplin soruşturma ve kovuşturmaları işlemden kaldırılır, kesinleşmiş olan disiplin cezaları infaz edilmez’ hükmünün getirildiği görülmektedir. Buradan da anlaşılacağı üzere Disiplin Cezalarının Affına İlişkin Kanun, devletin şahsiyetine karşı işlenmiş suçları af kanunu kapsamı dışında bırakmıştır. Polis başmüfettişinin düzenlediği fezlekenin tarihi 28 Ağustos 1992’dir. Hem 3713 sayılı TMK’nin hem de 3817 sayılı Disiplin Cezalarının Affına İlişkin Kanunun tarihi bu rapor tarihinden öncedir. Buna karşın polis başmüfettişi hem TCK 163. Maddesinin yürürlükten kaldırılmış olduğunu hem de Disiplin Cezalarının Affına İlişkin Kanunun yürürlüğe girdiğini bilerek fezlekesinin sonuç bölümünü düzenlediği, getirdiği tekliften anlaşılmaktadır. Gerçekten de fezlekenin netice ve kanaat bölümünün (a) fıkrasında ilgililer hakkında TMK’nin 1. maddesinde tanımlanan suçu işlediklerinin sabit olduğundan bahisle bu çerçevede işlem yapılmasını teklif ederken diğer taraftan da (b) fıkrasında adları geçen görevlilerin görevlerini yerine getirirken, ‘Siyasi düşünce, felsefi inanç, din ve mezhep ayrımı yapmak, Emniyet mensupları arasında bu yolla ayrım yapıcı tutum ve davranışta bulunduklarının’ sübuta erdiğini ifade etmek suretiyle oluşan disiplin suçunun devletin şahsiyetine karşı işlenen suç niteliği taşıdığını açık bir şekilde ortaya koymuştur. Yapılan incelemede disiplin cezasının zamanaşımı süresinin de dolmamış olduğu görülmektedir. Bu nedenle EGM Yüksek Disiplin Kurulunun yapılan teklif çerçevesinde Emniyet Örgütü Disiplin Tüzüğü’nün 8/1. maddesi hükmü gereğince ilgililerhakkında lehte veya aleyhte bir karar oluşturması gerekirdi. Yüksek Disiplin Kurulunun bu konuyu af kapsamı içinde değerlendirmek suretiyle hassas olan bu konuda bir karar oluşturmaktan kaçındığı kanaatine varılmıştır. Diğer taraftan verilecek karar için ilgililerin idari yargı mercileri nezdinde haklarını arama imkânı bulunduğu değerlendirildiğinde ise Yüksek Disiplin Kurulunun müfettişin fezlekesinde ki teklifi tartışmaya açmak suretiyle ya suçlanan kişilerin suçlarının sabitliğine ya da iddiaların sübuta ermediğini tespit ve teyid 119


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.