25 10 2014 gazete sayfaları

Page 1

Hava destekli uyuþturucu operasyonu Diyarbakýr D

iyarbakýr'ýn Lice ilçesinde düzenlenen hava destekli operasyonla, topraða gömülü halde 1.5 ton kubar esrar ele geçirildi. Edinilen bilgilere göre, Ýl Jandarma Komutanlýðý ve Emniyet Müdürlüðü ekipleri istihbari çalýþmalar doðrultusunda, Diyarbakýr'ýn Lice ilçesine baðlý Tepe köyünde, zýrhlý araçlarla hava destekli operasyon düzenledi. 3’de

DEDAÞ'da kýþ hazýrlýklarý

S

on günlerde enerji nakil hatlarýna dadanan hýrsýzlar, Diyarbakýr'da halkýn karanlýkta kalacak olmasýna ve yaþanabilecek büyük tehlikelere aldýrmaksýzýn orta ve yüksek gerilim hatlarýný taþýyan 320 elektrik direðinin galvanizli çelik köþebentlerini çaldý. Her seferinde yapýlan onarýmlar sonuç vermeyince Dicle EDAÞ, çareyi destek çubuklarýný direklere kaynakla sabitlemekte buldu. Ýl genelinde bu ve benzer sebeplerle hasar gören direk sayýsý ise 2 bin kadar. 5’te

Aðrý kaderiniz deðil D

iyarbakýr Selahaddin Eyyubi Devlet Hastanesi'nde yeni bir poliklinik daha açýldý. Kronik aðrýsý olan hastalara hizmet veren poliklinikte bel aðrýsý ve kanser tedavisi gören hastalara hizmet veriliyor. 7’de

Akil adamlar heyeti revize edilmeli www.diyarbakirolay.com.tr

CUMARTESÝ 25 EKÝM 2014

Fiyatý : 25 KR

Finlandiya Büyükelçisi Nina Vaskunlahti, Lüksemburg Büyükelçisi Arlette Conzemius ve Ýrlanda Büyülelçisi Kenneth Thompson, Güneydoðu Genç Ýþadamlarý Derneði'nin (GÜNGÝAD) davetlisi olarak Diyarbakýr'a geldi. GÜNGÝAD Baþkaný Hakan Akbal, Türkiye için doðru bir özerklik modelinin inþa edilmesi gerektiðini belirterek, "Kes-yapýþtýr özerklik modellerinin bizim için doðru çözümler oluþturacaðýný zannetmiyorum" dedi.

F

inlandiya Büyükelçisi Nina Vaskunlahti, Lüksemburg Büyükelçisi Arlette Conzemius ve Ýrlanda Büyülelçisi Kenneth Thompson, GÜNGÝAD'ýn daveti üzerine Diyarbakýr'a geldi. Kentte bir dizi ziyaret ve incelemelerde bulunan büyükelçiler, GÜNGÝAD'ýn bir otelde düzenlediði basýn toplantýsýna katýldý. Toplantýda konuþan GÜNGÝAD Baþkaný Hakan Akbal, yaþanýlan zorluklara ve sorunlara raðmen, barýþ sürecinin birinci aþamasýnýn geçildiðini belirterek, birinci aþamanýn en önemli kazanýmýnýn, Kürt sorunun çözülmesinde barýþa kesinlikle ihtiyacýn olduðunun toplumun geniþ kesimleri tarafýndan benimsenmesi olduðunu ifade etti.

Katký sunmuþlardýr Özellikle Türkiye'nin batý bölgelerinde, Kürt meselesi konusunda birikmiþ öfke ve ön yargýlarýn çözülmeye baþladýðýný anlatan Akbal, "Bölünme kaygýlarýnýn belirli bir þekilde azaldýðýný, öfke ve ön yargýlarýn yavaþ yavaþ empati kurma ile giderildiðini görüyoruz. Birinci aþamanýn en büyük kazanýmý, 'anlamaya çalýþmak', 'empati kurmak' ve 'bölünme kaygýlarýnýn giderilmesi' olmuþtur. Bu kazanýmlarda 'akil insanlar heyeti', çalýþmalarý ve çabalarýyla çok önemli katký sunmuþlardýr" diye konuþtu. Sayfa 4’te

Diyarbakýr'da 96 bin iþsiz var D

iyarbakýr Ýþ- Kur Müdürü Ýsmail Koç, Ýstihdam, Kariyer ve Giriþimcilik Fuarý'nda yaptýðý konuþmada, kentte 96 bin iþsiz bulunduðunu, bunun 36 bininin 30 yaþ altý olduðunu ifade etti. Diyarbakýr Valiliði, Çalýþma ve Ýþ Kurumu Ýl Müdürlüðü ve Dicle Üniversitesi öncülüðünde düzenlenen Diyarbakýr Ýstihdam, Kariyer ve Giriþimcilik konulu etkinlik "DÝYÝF 2014" Dicle Üniversitesi Kongre Merkezi'nde düzenlendi. Üçüncüsü gerçekleþtirilen fuarda 40'ýn üzeri firma stant kurarak öðrenciler ve iþ arayanlarla buluþtu. 6’da

Ýçten Börü ailesini ziyaret etti

A

dalet ve Kalkýnma Partisi (AK Parti) Diyarbakýr Milletvekili Cuma Ýçten, Kobani eylemlerinde kimliði belirsiz kiþiler tarafýndan öldürülen 16 yaþýndaki Yasin Börü'nün ailesini ziyaret ederek taziye dileklerinde bulundu.5’te

Bombalý araç paniði D

iyarbakýr'da bomba yüklü bir aracýn kente girdiði istihbaratýný alan polis, alarma geçti. Araçta yapýlan aramada patlayýcý maddeye rastlanmazken, çevredekiler rahat bir nefes aldý. Sayfa 3’te

Þüpheler yersiz çýktý D

iyarbakýr'da hacdan gelen bir vatandaþ, Ebola ve Mers þüphesiyle Diyarbakýr Gazi Yaþargil Eðitim ve Araþtýrma Hastanesi'ne kaldýrýldý. Hastanenin karantina odasý tadilatta olduðu gerekçesiyle gözlem odasýna alýnan hasta, ateþi düþtükten sonra taburcu edildi. 3’te

Öðrenci servisi kaza yaptý

D

iyarbakýr-Hani karayolunda öðrenci servisi þarampole yuvarlandý. Kazada þoför ve 10 öðrenci yaralandý. Yaralýlardan 3'ünün durumunun aðýr olduðu öðrenildi. 3’te

Diyarbakýr OLAY Gazetesi Diyarbakýr’da basýlmakta olup Þanlýurfa, Mardin, Siirt, Batman, Bingöl, Þýrnak, Van ve Hakkari illerindeki gazete bayilerinde bulunmaktadýr.


2

Saðlýk

25 EKÝM 2014 CUMARTESÝ

Kaþýntý nelerin habercisi? Uzmanlar kaþýntýnýn, deri hastalýklarý dýþýnda, kansýzlýktan parazite kadar pek çok hastalýðýn belirtisi olabileceði konusunda uyarýlarda bulunuyor. A

ntalya'nýn Kemer ilçesinde düzenlenen 25. Ulusal Dermatoloji Kongresi devam ediyor. Dermoskopinin, derinin yüzeyel mikroskopik incelemesi ile koyu renkli lekelere taný koymak amacýyla kullanýlan bir muayene yöntemi olduðunu belirten Türk Dermatoloji Derneði Baþkaný Prof. Dr. Ertan Yýlmaz, tecrübeli bir uzmanýn bu yöntemle melanomlarý kolaylýkla tanýyabildiðini kaydetti. Prof. Dr. , Ertan Yýlmaz, "Dermoskopi için yüksek kaliteli büyütücü bir merceðe ve de kuvvetli bir ýþýk sistemine ihtiyaç vardýr. Bu yöntemle derinin yapýsý ve dokusu büyütülerek daha rahat algýlanabilir. Bu amaçla hazýrlanmýþ birçok cihaz vardýr. Bazý aletler ile incelenen bölgelerin fotoðraflarýný da çekmek mümkündür" dedi. DERMOSKOPÝNÝN AVANTAJLARI Dermoskopinin þüpheli lezyonlarda hekimin karar vermesine yardýmcý olduðunu vurgulayan Türk Dermatoloji Derneði Baþkaný Prof. Dr. Ertan Yýlmaz, "Örneðin büyümekte olan bir benin alýnmasýnýn gerekli olup olmadýðýný dermoskopi söyleyebilir. Böylece hastayý bu tip cerrahi giriþimlerden koruyabilir. Çýplak gözle çok rahatsýz edici görünen bir benin, dermoskopla bakýldýðýnda çok masum olduðu anlaþýlabilir. Tam tersine sorunsuz bir ben de dermoskopla bakýldýðýnda çok farklý görülebilir ve biyopsi alýnmasý gerekebilir. Bu cihazlarla kombine edilen bilgisayar yazýlýmlarý muayene görüntülerini arþivlemeyi, uzmanýn tanýsýný ve rapor çýkarabilmesini saðlar. Hastalarýn eski benlerinin fotoðraflarý arþivlenebildiðinden, ta kip

döneminde benlerde deðiþiklik olup olmadýðý kontrol edilebilmekte, eðer riskli bir deðiþiklik varsa bunu erkenden tedavi edebilme þansý doðmaktadýr" þeklinde konuþtu. KAÞINTI ÖNEMLÝ HASTALIKLARIN HABERCÝSÝ OLABÝLÝR Kaþýntýnýn, deri hastalýklarý dýþýnda, kansýzlýktan parazite kadar pek çok hastalýðýn belirtisi olabildiðine dikkat çeken Türk Dermatoloji Derneði Baþkaný Prof. Dr. Ertan Yýlmaz, þunlarý söyledi: "Bu nedenle uzun süren kaþýntýlarý ciddiye almak gerekir. Egzemadan bitlenmeye, ilaç döküntülerinden uyuza ve mantar hastalýklarýna kadar pek çok hastalýkta, bireyi hekime yönelten en önemli yakýnma kaþýntýdýr. Kimi zaman en az Aðrý kadar hastayý rahatsýz eden; uykusuzluða ve depresyona yol açan, hatta intiharýn eþiðine getiren bu bulguya, pek çok iç hastalýðý da eþlik edebilmektedir. Kaþýntý içiibi malign (kötü huylu) kan hastalýklarý, böbrek yetmezliði, AIDS gibi sistemik (birçok organý tutan) hastalýklarýn gidiþi sýrasýnda ya da bazen bu hastalýklarýn ilk belirtisi olarak yaygýn ve nedensiz kaþýntýlar ortaya çýkabilir." EN SIK RASTLANAN KAÞINTI NEDENÝ CÝLT KURULUÐU Kaþýntýnýn en sýk rastlanan nedenlerinden birisinin deri kuruluðu olduðunu söyleyen Prof. Dr. Ertan Yýlmaz, "Yaþlý hastalarda çok sýk rastlanan bir türdür. Çünkü insan yaþlandýkça deri fonksiyonlarý, derinin esnekliði ve su tutabilme özelliði azalýr. Sert alkali sabunlarla ve çok sýcak su ile sýk banyo yapýlmasý, derideki bu bo-

zulmayý daha da arttýrýp, koruyucu lipid tabakasýný zayýflatarak, deri kuruluðuna ve kaþýntýya yol açar. Ülkemizde yaygýn olan liflenme ve keselenme alýþkanlýðýnýn da derinin kuruyup kaþýnmasýnda önemli rolü vardýr. Deride görünür herhangi bir þey yokken, hasta kaþýntýdan yakýnýyorsa, bu durum aksi kanýtlanana dek, altta yatan bir hastalýðýn belirtisi olarak kabul edilmelidir" þeklinde konuþtu. ÝLK BAÞVURULAN HEKÝM DERMATOLOG Genellikle kaþýntýsý olan kiþilerin ilk baþvurduklarý hekimin dermatolog olduðunu belirten Türk Dermatoloji Derneði Baþkaný Prof. Dr. Ertan Yýlmaz, sözlerini þöyle sürdürdü: "Dermatologlar, deri muayenesi ve genel muayene ile kaþýntýnýn nedenini belirlemeye çalýþýrlar. Deride herhangi görünür bir bulgu yoksa muayene bulgularýna göre kansýzlýk (demir eksikliði), karaciðer ya da böbrek hastalýklarý, tiroid hastalýklarý, barsak parazitleri ya da yukarýda belirtilen diðer klinik tablolar yönünden incelemeler yapýlýr. Tüm bu araþtýrmalarýn sonuçlarýna göre, gerekirse ilgili diðer dallardan uzman hekimlerin de yardýmýna baþvurulur." KAÞINTI TEDAVÝSÝ Kaþýntýda öncelikle nedene yönelik tedavi yapýlmasý gerektiðini bildiren Türk Dermatoloji Derneði Baþkaný Prof. Dr. Ertan Yýlmaz, var olan deri hastalýklarýnýn uygun ilaçlarla tedavi edildiðini, kaþýntý tedavisinde çok sýk olarak kullanýlan antihistaminlerin, ürtiker (kurdeþen) dýþýndaki kaþýntýlarda etkisinin olmadýðýný kay-

detti. Prof. Dr. Yýlmaz, "Birinci kuþak diye tanýmlanan ve sedatif (uyku verici) özellikleri olan antihistaminler, bu özellikleri nedeniyle kullanýlabilir. Mentollü krem ya da pudralarýn, uzun süreli kullanýmda, tahriþe neden olabileceði unutulmamalýdýr. Yine de, kýsa süreli olarak vazelinli, kortikosteroidli pomatlarla birlikte kullanýlabilir" dedi. DERÝ KURULUÐUNU ÖNLEMEK ÝÇÝN Prof. Dr. Yýlmaz, deri kuruluðu nedeniyle oluþan kaþýntýdan kaçýnmak için yapýlmasý gerekenleri ise þöyle sýraladý: "Banyo ýlýk suyla yapýlmalý, kýsa sürmeli ve gerekmedikçe haftada ikiyi geçmemelidir. Banyolarda sabun yerine syndet diye tanýmlanan, sert (alkali yapýlý) olmayan ve derinin asit ve lipid örtüsünü bozmayan ürünler kullanýlmalýdýr. Kese ve lif kullanýlmamalý, temizleyici ürün vücuda elle sürülmelidir. Banyo sonrasýnda, yumuþak bir havluyla deriyi fazla tahriþ etmeden kurulanmalý ve ilk 3 dakika içinde, henüz daha deri kuruyup gerilmeden, derideki nemliliðin sürmesini saðlayacak nemlendirici, yaðlayýcý pomat ya da emülsiyonlar yaygýn olarak sürülmelidir.Kolonya,Alkol gibi maddelerin, kaþýntý giderici jel ve sulu pudralarýn deriyi kurutarak kaþýntýnýn daha da artýþýna neden olacaðý unutulmamalýdýr. Derisi kuru ve kaþýntýya eðilimli bireylerde, vücuda ilk temas eden giysilerin pamuklu olmasý gerekir. Sentetik ürünlerin ya da yünlü giysilerin deriye doðrudan temasý kaþýntýyý arttýrýr. Yüksek ýsýlý ve düþük nemli ortamlarýn da, deri kuruluðu ve kaþýntýya

yol açabileceði akýlda tutulmalýdýr." PSÝKÝYATRÝK SORUNLAR DA KAÞINTIYA NEDEN OLUYOR Türk Dermatoloji Derneði Baþkaný Prof. Dr. Ertan Yýlmaz, uzun süren ve bir nedene baðlanamayan kaþýntýlarda, hastanýn bir psikiyatrist ile konsülte edilmesi gerektiðine dikkat çekti. Prof.Dr. Yýlmaz, "Neden ne olursa olsun, serin ve klimalý bir ortam, pamuklu, hafif giysi ve yatak takýmlarýnýn kullanýlmasý, aþýrý terlemeden kaçýnýlmasý kaþýntýyý azaltýr. Kalýn, yünlü ya da sentetik giysilerin giyilmesi, çok sýký giyinilmesi; hem deriyi tahriþ etmekte, hem de vücut ýsýsýný arttýrarak kaþýntýyý tetikleyebilmektedir. Alkol alýmýndan, sýcak ve baharatlý yiyeceklerle, sýcak içeceklerden kaçýnýlmasý uygun olacaktýr. Bu maddeler deride vazodilatasyona (damarlarýn geniþlemesine) neden olarak kaþýntýyý arttýrabilirler" diye konuþtu.

SAYI BULMACA

- ÇENGEL BULMACA -

- KARE BULMACA -


Öðrenci servisi kaza yaptý D

iyarbakýr-Hani karayolunda öðrenci servisi þarampole yuvarlandý. Kazada þoför ve 10 öðrenci yaralandý. Yaralýlardan 3'ünün durumunun aðýr olduðu öðrenildi. Edinilen bilgilere göre, taþýmalý eðitim çerçevesinde Diyarbakýr'da eðitim gören lise öðrencilerini Hani ilçesine taþýyan okul servisi, Diyarbakýr-Hani karayolunun 40'ýncý kilometresinde þoförün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu þarampole yuvarlandý. Kazada 10 öðrenci ve þoför yaralandý. Kazanýn duyulmasý üzerine bölgeye çok sayýda ambulans sevk edildi. Ambulanslarla çeþitli hastanelere kaldýrýlan yaralýlardan adý henüz öðrenilemeyen 2 öðrenci ve araç þoförünün durumunun aðýr olduðu öðrenildi. Kazayla ilgili soruþturma baþlatýldý.

Hava destekli uyuþturucu operasyonu 25 EKÝM 2014 CUMARTESÝ

Diyarbakýr'ýn Lice ilçesinde düzenlenen hava destekli operasyonla, topraða gömülü halde 1.5 ton kubar esrar ele geçirildi.

E

dinilen bilgilere göre, Ýl Jandarma Komutanlýðý ve Emniyet Müdürlüðü ekipleri istihbari çalýþmalar doðrultusunda, Diyarbakýr'ýn Lice ilçesine baðlý Tepe köyünde, zýrhlý araçlarla hava destekli operasyon düzenledi. Ekiplerin köyde yaptýðý aramada, topraða gömülü halde 1.5 ton kubar esrar maddesi gele geçirildi. Olayla ilgili bir kiþi gözaltýna alýndý.

Kapalý cezaevinde tatbikat H

akkari Kapalý Cezaevi'nde yapýlan yangýn tatbikatý tam not aldý. Sabah saatlerinde Hakkari Ýl Emniyet Müdürlüðü tarafýndan yapýlan telsiz anonsu ile startý verilen yangýn tatbikatýnda itfaiye ve ambulans araçlarý arka arkaya çarþý merkezinden geçip Berçelan Mahallesi'nde bulunan Hakkari Kapalý Cezaevi'ne hareket etti. Ýlgili tüm kurumlarýn zamanýnda cezaevine ulaþmasý üzerine düzenlenen anlýk tatbikatýn tam not aldýðý belirtildi. 2012 yýlýnýn Haziran ayýnda Hakkari Kapalý Cezaevi'nde yapýlan tatbikatta ise, 'cezaevinde isyan var' söylentisi üzerine vatandaþlar bir anda cezaevi önüne toplanarak içeri girmek istemeleri üzerine arbede yaþanmýþtý.

Þüpheler yersiz çýktý

D

iyarbakýr'da hacdan gelen bir vatandaþ, Ebola ve Mers þüphesiyle Diyarbakýr Gazi Yaþargil Eðitim ve Araþtýrma Hastanesi'ne kaldýrýldý. Hastanenin karantina odasý tadilatta olduðu gerekçesiyle gözlem odasýna alýnan hasta, ateþi düþtükten sonra taburcu edildi. Ýddiaya göre, Diyarbakýr'da hac dönüþü fenalaþan 46 yaþýndaki N.A isimli kadýn, Ebola ve Mers virüsü þüphesiyle Gazi Yaþargil Eðitim ve Araþtýrma Hastanesi'ne kaldýrýldý. Güvenlik tedbirlerinin alýnmadýðý hastanede hastanýn karantina odasýnýn tadilatta olmasý gerekçesiyle gözlem odasýna alýndýðý ileri sürüldü. Sadece hastane çalýþanlarýna olasý bir duruma karþý maskelerin daðýtýldýðý hastanede, hastanýn kontrol altýna alýndýðý gözlem odasýnýn bitiþiðindeki diðer odalarda ise

baþka hastalarýn ve hasta yakýnlarýnýn olduðu ve bu durumdan tedirgin olduklarý öðrenildi. Bir süre gözetim altýnda tutulan ve tahlilleri yapýlan hasta, yaklaþýk 1,5 saat sonra ateþinin düþmesi üzerine taburcu edildi. Kentte geçtiðimiz günlerde de hac dönüþü Diyarbakýr Havaalaný'nda fenalaþan 60 yaþlarýndaki K.B. adlý kadýn, Ebola ve Mers þüphesiyle ayný hastaneye kaldýrýlmýþtý. Özel bir kuvözün içerisinde getirilen hastaya yine özel kýyafetli saðlýk personelleri müdahale etmiþti. Hastanede olasý bir duruma karþý güvenlik tedbirleri alýnmýþ ve acil servis tamamen boþaltýlmýþtý. Hastada yapýlan tahliller sonucunda þüphelenilen hastalýklarýn çýkmamasý üzerine hastane normale dönmüþtü.

Bombalý araç paniði D

iyarbakýr'da bomba yüklü bir aracýn kente girdiði istihbaratýný alan polis, alarma geçti. Araçta yapýlan aramada patlayýcý maddeye rastlanmazken, çevredekiler rahat bir nefes aldý. Diyarbakýr'da Kobani olaylarý ve sonrasýnda yaþananlar yüzünden hazýr kýta bekleyen güvenlik güçleri, alýnan bir istihbarat üzerine alarma geçti. Kente bomba yüklü bir aracýn girdiði yönünde bilgi alan polis, beyaz renkli bir aracý Yeniþehir ilçesine baðlý Fiskaya Mahallesi'nde durdurdu. Araç içerisinde bulunan 3 kiþiyi gözaltýna alan polis, olay yerine bomba imha uzmanlarýný çaðýrarak, araçta arama yaptý. Bu sýrada çevrede geniþ güvenlik önlemleri de alýndý. Yolun iki taraflý trafiðe kapatýldýðý bölgeye çok sayýda zýrhlý araç sevk edildi. Bomba imha ekipleri, yaptýðý geniþ kapsamlý inceleme sonrasýnda araçta herhangi bir patlayýcý madde bulamadý. Daha sonra yol tekrar trafiðe açýlýrken, söz konusu araç ve içerisindekiler serbest býrakýldý.

Ebola virüsü konferansý

Hakkari Devlet Hastanesi'nde, ebola virüsü ile ilgili bir konferans verildi.

H

astanenin konferans salonunda düzenlenen konferansa hastane ve saðlýk çalýþanlarý katýldý. Hakkari Devlet Hastanesi Enfeksiyon Hastalýklarý Uzmaný Dr.

Emre Horuz, slayt gösterimi eþliðinde ebola virüsü ile ilgili bilgiler verdi. Dr. Emre Horuz; ebola virüs hastalýðý ve bulaþma yollarý, belirti ve bulgularý, ayýrýcý taný, vaka tanýmlarý, tedavi, korunma, klinik kriterler, takip edilen odanýn özellikleri, kiþisel korucu malzemeler, temizlik süreci ile olasý temasý olan kiþilerin deðerlendirmesi hakkýnda detaylý bilgiler verdi. Soru ve cevap þeklinde iki gün devam eden konferansa hastane ve saðlýk çalýþanlarý büyük ilgi gösterdi.


4

Gündem

25 EKÝM 2014 CUMARTESÝ

Akil adamlar heyeti revize edilmeli

Finlandiya Büyükelçisi Nina Vaskunlahti, Lüksemburg Büyükelçisi Arlette Conzemius ve Ýrlanda Büyülelçisi Kenneth Thompson, Güneydoðu Genç Ýþadamlarý Derneði'nin (GÜNGÝAD) davetlisi olarak Diyarbakýr'a geldi. GÜNGÝAD Baþkaný Hakan Akbal, Türkiye için doðru bir özerklik modelinin inþa edilmesi gerektiðini belirterek, "Kes-yapýþtýr özerklik modellerinin bizim için doðru çözümler oluþturacaðýný zannetmiyorum" dedi. "KAYGI DUYSAK, BURADA OLMAZDIK"

diye konuþtu.

"AKÝL ADAMLAR HEYETÝ REVÝZE EDÝLMELÝ" Barýþ sürecinin ikinci aþamasýna geçildiði bugünlerde yapýlacak çalýþmalarýn bir arada yaþamanýn mekaniðini oluþturmaya yönelik olmasý gerektiðini kaydeden Akbal, þunlarý söyledi: "Tam da bu günlerde, denetimli özerklik talebimizde de deðindiðimiz, toplum adýna denetim hizmetini sunacak, 'akil adamlar' benzeri bir yapýya ihtiyaç duyulmaktadýr. Ancak barýþ sürecinin ikinci aþamasýnýn, misyonuna uygun olarak, heyetin yeniden gözden geçirilmesi gerekmektedir. Bizim önerimiz akil insanlar heyetinin, bir tür hakem heyetine dönüþtürülerek, dönemim ruhuna uygun olarak bir revizyona tabi tutulmasýdýr."

F

inlandiya Büyükelçisi Nina Vaskunlahti, Lüksemburg Büyükelçisi Arlette Conzemius ve Ýrlanda Büyülelçisi Kenneth Thompson, GÜNGÝAD'ýn daveti üzerine Diyarbakýr'a geldi. Kentte bir dizi ziyaret ve incelemelerde bulunan büyükelçiler, GÜNGÝAD'ýn bir otelde düzenlediði basýn toplantýsýna katýldý. Toplantýda konuþan GÜNGÝAD Baþkaný Hakan Akbal, yaþanýlan zorluklara ve sorunlara raðmen, barýþ sürecinin birinci aþamasýnýn geçildiðini belirterek, birinci aþamanýn en önemli kazanýmýnýn, Kürt sorunun çözülmesinde barýþa kesinlikle ihtiyacýn

olduðunun toplumun geniþ kesimleri tarafýndan benimsenmesi olduðunu ifade etti. Özellikle Türkiye'nin batý bölgelerinde, Kürt meselesi konusunda birikmiþ öfke ve ön yargýlarýn çözülmeye baþladýðýný anlatan Akbal, "Bölünme kaygýlarýnýn belirli bir þekilde azaldýðýný, öfke ve ön yargýlarýn yavaþ yavaþ empati kurma ile giderildiðini görüyoruz. Birinci aþamanýn en büyük kazanýmý, 'anlamaya çalýþmak', 'empati kurmak' ve 'bölünme kaygýlarýnýn giderilmesi' olmuþtur. Bu kazanýmlarda 'akil insanlar heyeti', çalýþmalarý ve çabalarýyla çok önemli katký sunmuþlardýr"

Daha sonra konuþan Finlandiya Büyükelçisi Nina Vaskunlahti, büyükelçinin görevinin bulunduðu yerdeki bölgeyi iyi bilmek olduðunu belirterek, "Bunun en iyi yolu o bölgede gezmek, insanlarla bir arada olmak ve sivil toplum örgütleri ile bir araya gelmektir. Bu yüzden bizim bölgedeki durumu iyi anlayabilmemiz amacýyla bizi buraya çaðýrdýðýnýz için teþekkür ederiz" ifadelerini kullandý. Vaskunlahti, bir gazetecinin olaylar nedeniyle Diyarbakýr'a gelmeleri konusunda endiþe duyup duymadýklarýna iliþkin sorusunu da yanýtlayarak, "Kaygý duysaydýk, burada olmazdýk" dedi. Lüksemburg Büyükelçisi Arlette

Conzemius ise, üç Avrupa Birliði (AB) üyesi ülkesi olarak bölgenin geliþmesine katký sunmaktan memnun olacaklarýný dile getirerek, AB'nin belediyelere ve sivil toplum örgütlerine finansal olarak yardým ettiðini ve bunun bölgenin geliþmesine katký saðlayacaðýný umduðunu anlattý. Ýrlanda Büyülelçisi Kenneth Thompson ise daha önce Diyarbakýr'a gelmeyi düþündüklerini ancak gelemediklerini kaydederek "Olaylardan sonra gelmemiz için fýrsat doðdu. Buraya gelip bu kenti görebilmek bizim açýmýzdan da iyi oldu" dedi. Büyükelçiler, toplantýnýn ardýndan Diyarbakýr Valisi Hüseyin Aksoy, Büyükþehir Belediyesi Eþbaþkanlarý Gültan Kýþanak ve Fýrat Anlý ile Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eþbaþkaný Hatip Dicle'yi ziyaret edecek.

"DOÐRU MODELLER BULABÝLÝRÝZ" Yaptýklarý 'denetimli özerklik' önerilerinin, Türkiye'nin ihtiyaçlarýný karþýlayacak bir zemin oluþturacaðýný düþündüklerini de vurgulayan Akbal, "Bir arada yaþamanýn mekaniðini oluþturmamýz gerekiyor. Bu baðlamda Türkiye için doðru bir özerklik modeli inþa etmeliyiz. Falanca ülke modeli, filanca yönetim þekli veya 'kes-yapýþtýr' özerklik modellerinin bizim için doðru çözümler oluþturacaðýný zannetmiyorum. 'Denetim' süreci olarak adlandýrdýðýmýz, arama çalýþmalarýnda, bünyemize uygun ve bizi enfekte etmeyen doðru modelleri bulabiliriz" þeklinde konuþtu.

Muharrem ayý iyi deðerlendirilmeli Mardin Müftüsü Dursun Ali Coþkun, cumartesi günü baþlayacak olan Muharrem ayý hakkýnda açýklama yaptý. Zayi ilaný G.V. dairesi 7310400885 nolu mükellefi olup vergi levhamýzý ve faturalarýmýzý kaybettik.Hükümsüzdür Bülent Polat

25 EKÝM 2014 CUMARTESÝ YIL: 14 SAYI: 4779 Diyar Medya Matbaacýlýk Rek. Eðt. San. Tic. Ltd. Þti Adýna Ýmtiyaz Sahibi: Ömer Serdar ÇÝMEN Genel Yayýn Yönetmeni Mürsel ACAY Sorumlu Yazý Ýþleri Müdürü A.Baran ÇÝMEN Sayfa ve Ýnternet Editörü Berat ASLAN Yayýn Türü Bölgesel süreli yayýn Ýdare ve Haber Merkezi Adresi: Gevran Cad. Yunus Emre Apt. Kat:1 No:2 Tel: 0412.228 55 53 - 228 65 53 Basýldýðý Yer: ZEKÝSAN Matbaa Kýrtasiye Adres: M.Akif Ersoy Cad. Et Balýk Kurumu Yaný Kaya 3 Apt altý Yeniþehir/Diyarbakýr Tel: 0 412 2267179 e-p posta: olayhaber@hotmail.com BU GAZETE BASIN MESLEK ÝLKELERÝNE UYMAYA SÖZ VERMÝÞTÝR. Not: Köþe yazýlarýnýn sorumluluðu, yazarlara aittir.

M

uharrem ayýna gireceðimiz þu günlerde Muharrem ayý ve aþure hakkýnda bilgi veren Mardin Müftüsü Dursun Ali Coþkun, cumartesi günü baþlayacak olan Muharrem Ayýnýn iyi deðerlendirilmesi gerektiðini ifade etti. Müftü Coþkun, "Cumartesi 1 Muharrem 1436. hicri yýlýdýr. Efendimizin Mekke'den Medine'ye hicreti esas alýnarak Hz. Ömer döneminde hicri takvim uygulamasý baþlamýþ ve Muharrem Ayýnýn özelliklerinden dolayý Muharrem Ayý hicri bi inci ay olarak kabul edilmiþtir" dedi.Hicretin önemine dikkat çeken Coþkun, açýklamasýnda þu ifadelere yer verdi: "Ýnsanlýða barýþ, huzur ve mutluluk sunmak üzere gönderilmiþ olan yüce dinimiz Ýslam'ý tebliðle görevlendirilen sevgili peygamberimiz ve ona inananlar Mekke'de zulme, haksýzlýða, hakarete, baskýya ve iþkenceye maruz kalmýþlardý. Vahye dayalý bir ümmet bilinci oluþturabilmek amacýyla Mekke'deki

Müslümanlar tüm zorluk ve baskýlara raðmen zihinlerde ve kalplerde gerçek manada hicreti oluþturduktan sonra Habeþistan'a, Taif'e ve ardýndan da Medine' ye hicret etmiþlerdir. Önümüzdeki cumartesi günü Muharrem Ayýnýn birinci günü olup, Peygamberimizin Medine'ye hicretinin 1436'ýncý yýl dönümüdür. Ýslam tarihinde ve Hz. Muhammed'in (sav) hayatýndaki en önemli olaylardan biri hiç þüphesiz hicret olayýdýr. Asrýn getirdiði sýkýntý ve problemlerle kararan kalplerimizi, hicretle baþlayan ve yeþeren insani ve Ýslami deðerlerle yeniden ihya edelim. Peygamberimiz 'Hakiki hicret kötülükleri terk etmektir' hadisini hatýrlayarak gerçek hicretin, tüm haramlardan uzaklaþarak sevgi ve ibadetle bütünleþen samimi ve þuurlu bir kullukta olduðunu unutmayalým. Bu vesileyle hicri yýlbaþýnýn bize ve bütün Ýslam alemine huzur ve saadet getirmesini diliyorum."


CMYK

Bölge Haber

25 EKÝM 2014 CUMARTESÝ

5

Diyarbakýr DEDAÞ'da kýþ hazýrlýklarý Son günlerde enerji nakil hatlarýna dadanan hýrsýzlar, Diyarbakýr'da halkýn karanlýkta kalacak olmasýna ve yaþanabilecek büyük tehlikelere aldýrmaksýzýn orta ve yüksek gerilim hatlarýný taþýyan 320 elektrik direðinin galvanizli çelik köþebentlerini çaldý. Her seferinde yapýlan onarýmlar sonuç vermeyince Dicle EDAÞ, çareyi destek çubuklarýný direklere kaynakla sabitlemekte buldu. Ýl genelinde bu ve benzer sebeplerle hasar gören direk sayýsý ise 2 bin kadar. Dicle EDAÞ ekipleri, özellikle tarýmsal sulamada israf düzeyine ulaþan aþýrý enerji tüketimi nedeniyle yenileme ve bakým çalýþmalarýna baþladý. Yýpranarak sarkan enerji hatlarýný gerdiren, deforme olan hatlarý yenileyen, kýrýk izolatörleri deðiþtiren DEDAÞ ekipleri, hasarlý pano kapaklarý ile sigortalarý deðiþtiriyor. Trafolarý da kapsayan bakým ve onarým çalýþmalarýnýn kýrsalda olduðu gibi il veya ilçe merkezlerinde de sürdürüldüðü bildirildi.

DÝYARBAKIR'DA 320 DÝREK TESPÝT EDÝLDÝ Kýþ öncesi yapýlan çalýþmalarý yürüten Dicle EDAÞ ekipleri, merkez Yeniþehir ilçesine baðlý Çimenli mahallesinden geçmekte olan ve yüksek gerilim enerji nakil hattý taþýyan birçok direðin 'köþebent' adý verilen galvanizli çelikten yapýlma baðlantý çubuðunun çalýndýðýný da belirledi. Bu hat üzerindeki incelemede ayný durumda bulunan tam 64 direk tespit edildi. Ýl genelindeki kontrollerde ise, hýrsýzlarýn zarar verdiði ve risk altýnda olan direk sayýsýnýn yaklaþýk 320 olduðu saptandý ve gerekli onarýmlara zaman

geçirilmeden baþlandý. Yaklaþan kýþ mevsiminde müþterilerine kaliteli ve kesintisiz elektrik enerjisi sunmanýn gayreti içerisinde olan Dicle EDAÞ, bölge genelinde bakým ve onarým çalýþmalarýna hýz verdi. Eskiyen ve aþýrý yüklenme nedeniyle yaz mevsiminde yýpranan enerji nakil hatlarý gözden geçirilirken, hýrsýzlarýn sadece Diyarbakýr'da çoðu yüksek gerilim enerji nakil hattý taþýyan 320 elektrik direðine ait çelik baðlantý köþebentlerini çaldýðý ortaya çýktý.

HASARLI 2 BÝN DÝREÐÝN ONARILMASI LAZIM Diyarbakýr'ýn yaný sýra bölge illeri, ilçeler ve köylere elektrik taþýyan enerji nakil hatlarýnda yer alan çelik direklerden bir çoðunun, hýrsýzlar yüzünden zayýf düþerek, orta kuvvetli bir rüzgarda dahi yýkýlacak hale geldiði öðrenildi. Enerji naklinin yaný sýra can güvenliði açýsýndan da oldukça önem taþýyan bu sorunun giderilebilmesi için Dicle EDAÞ ekiplerince baþlatýlan çalýþmalar sürerken, il genelinde bu ve buna benzer sebeplerle hasar gördüðü için onarým yapýlmasý

veya deðiþtirilmesi gereken direk sayýsýnýn ise 2 bin olduðu belirlendi. Dicle EDAÞ yetkilileri, kýþ öncesi bu direklerin tamamýný onarmayý hedeflediklerini bildirdi.

ÇALINMASIN DÝYE KAYNAK YAPILIYOR Direklerin devrilmesi halinde halkýn karanlýkta kalmasý bir yana yaþanabilecek tehlikelere aldýrmaksýzýn direklerdeki galvanizli çelikleri çalan hýrsýzlarýn verdiði zararý her seferinde zaman geçirmeden gideren Dicle EDAÞ, sonunda vidayla tutturulan çelik çubuklarý ayrýca kaynakla sabitlemekte buldu. Dicle EDAÞ yetkilileri, özellikle zemine yakýn kesimlerindeki çelik çubuklarýn hýrsýzlýk amacýyla sökülmesinin, orta ve yüksek gerilim iletkenlerini taþýyan bu direkleri zayýf düþürdüðünü, bu durumdaki direklerin orta þiddetteki bir rüzgarda dahi devrilebileceðini bildirdiler. Yetkiler, bununda hem bu hattan beslenen yerleþim birimlerinin karanlýkta kalmasýna, hem de can ve mal güvenliði açýsýndan büyük bir tehlike oluþturacaðýna dikkat çekerek, ilgilileri uyardý.

Öðrencilerin yol kapam eylemi Diyarbakýr'da bir öðrencinin hayatýný kaybettiði, iki öðrencinin de yaralandýðý Elazýð Caddesi üzerinde devam eden yol çalýþmasýnýn zamanýnda tamamlanmamasý nedeniyle yaþanan trafik kazalarýný protesto eden öðretmen ve öðrenciler, yolu trafiðe kapatarak, 5 dakikalýk oturma eylemi yaptý. Eðitim ve Bilim Emekçileri Sendikasý (Eðitim-Sen) Diyarbakýr Þubesi'nce, içerisinde bulunan 10 okulda, 7 bin öðrencinin eðitim gördüðü Süleyman Demirel Kampüsü'nün önünden geçen Elazýð Caddesi'nde yol yapým çalýþmalarý nedeniyle yaþanan trafik kazalarýný protesto etmek amacýyla basýn açýklamasý ve oturma eylemi yapýldý. Kampüs önünde yapýlan açýklamaya, çok sayýda öðretmen ve öðrenci katýldý.

"ÖÐRENCÝLERÝN GÜVENLÝÐÝ UMURLARINDA DEÐÝL" Burada açýklama yapan Eðitim-Sen Diyarbakýr Þubesi EþBaþkaný Dilek Adsan, insan yaþamýnýn kendileri için çok önemli olduðunu belirterek, "Burada okuyan öðrencilerin güvenliði ve okula geliþ gidiþleri, bizi yönetenlerin, bizi idare edenlerin ya da bu ilin birinci derecede yetkilisi olan validen tutalým da Milli Eðitim Müdürü'ne kadar hiç kimsenin umurunda deðil. Bu yüzden, Soma'da yerin altýnda kalan maden iþçilerinin katliamý gibi, asansörde ölen iþçilerin cinayeti gibi burada yaþanan öðrenci cinayetini kýnamak ve sesimizi yetkililere

duyurmak için basýn açýklamasý yapýyoruz" dedi.

"SORUMLULAR HAKKINDA ÝÞLEM BAÞLATILMALI" Milli Eðitim Müdürlüðü'nün öðrenci endeksli düþünmediðini ve bu yüzden bütün iþlerini yaz tatilinde yapmayýp, okullarýn açýldýðý zamanlarda yapmaya çalýþmasýnýn sorunlara neden olduðunu vurgulayan Adsan, þunlarý kaydetti: "Tatil boyunca 10 okulun ve 7 bin öðrencinin olduðu eðitim kampüsünün önündeki yol çalýþmalarýný 15 Eylül'de baþlatýlmasý suçun en büyüðüdür. Bu eðitim bölgesinde hiçbir tedbir alýnmamýþtýr. Ýki ayrý kazada Ahmet ve Halil adlý öðrencilerimiz ciddi yaralanmalar yaþayýp ,hastaneye

kaldýrýlmalarýna raðmen tedbir alýnmamasý insan yaþamýna verilen deðerin göstergesidir. Bu kazalar valilik, karayollarý ve milli eðitimin ortak sorumluluðudur. Sorumlular hakkýnda adli ve idari bütün soruþturmalarýn yapýlmasýný talep ediyor. Bu sürecin takipçisi olacaðýmýzý belirtiyoruz. Son olayda yaþamýný yitiren Esma Karaaslan'a Allah'tan rahmet ailesine ve arkadaþlarýna baþsaðlýðý diliyoruz." Konuþmanýn ardýndan öðretmen ve öðrenciler, yolu trafiðe kapatarak, 5 dakikalýk oturma eylemi yaptý. Kazalarýn yaþandýðý bölgeye kýrmýzý karanfiller de býrakan öðrenciler, "Yollar yapýlsýn, öðrenciler ölmesin" þeklinde slogan attý. Grup, eylemin ardýndan sessizce daðýldý.

Arabulucular : Karlýova'daki saldýrý provakasyondur

HDP-DBP ve HÜDA-PAR arasýndaki gerilimi sonlandýrmak için temaslarýna devam eden sivil toplum kuruluþu ve siyasi parti temsilcileri, görüþmelere devam ederken, Bingöl'ün Karlýova ilçesinde gerçekleþtirilen saldýrýyý provokasyon olarak deðerlendirdiklerini açýkladý. Diyarbakýr'da HDP-DBP ve HÜDAPAR arasýnda yaþanan gerilimi sonlandýr-

mak amacýyla devreye giren AY-DER, Azadi Hareketi, DDKD, Dicle Fýrat Diyalog Grubu, Diyanet-Sen, DESOB, DTSO, DÝSÝAD, DOGÜNSÝFED, ÝHD, KADEP, MAZLUM-DER, ÖZGÜR-DER, ÖSP ve Zeytindalý Barýþ Platformu tarafýndan ortak yazýlý açýklama yapýldý. Açýklamada, Kobani eylemleri sonrasýnda meydana gelen olaylar nedeniyle 90'lý yýllarýn acý tecrübelerini hatýrlayýp ayný olaylarýn tekrar yaþanmamasý amacýyla HÜDAPAR ve DTK arasýnda bir dizi görüþme gerçekleþtirildiði belirtilerek, görüþmelerin devam ettiði bildirildi.

"HERKES HASSASÝYETLE DAVRANMALI" Yapýlan görüþmelerde iki tarafýn da sorunun tamamen çözümü yönünde irade gösterildiðinin vurgulandýðý açýklamada,

þunlar kaydedildi: "Ancak görüþmeler devam ederken ülkenin farklý yerlerinde ve en son olarak Bingöl Karlýova'da hedef gözeterek gerçekleþtirilen saldýrýlarda insanlar hayatlarýný kaybetmiþlerdir. Öncelikle saldýrýlarda yaþamlarýný yitirenlere Allah'tan rahmet diliyoruz. Saldýrýlar kimden gelirse gelsin þiddetle kýnýyor ve bu tarz saldýrýlarý, biz kurumlarýn çabasý içinde bulunduðu görüþmelere karþý bir provokasyon olarak görüyoruz. Bundan sonra da meydana gelebilecek saldýrýlarý yine provokasyon olarak göreceðimizi ifade ediyor ve tüm bu saldýrýlarýn karþýsýnda olacaðýmýzý deklere ediyoruz. Ayrýca bu vesile ile sorumlu herkesi bu tür olaylar karþýsýnda durmaya ve içinde bulunduðumuz süreçle ilgili olarak hassasiyetle davranmaya davet ediyoruz."

Ýçten Börü ailesini ziyaret etti Adalet ve Kalkýnma Partisi (AK Parti) Diyarbakýr Milletvekili Cuma Ýçten, Kobani eylemlerinde kimliði belirsiz kiþiler tarafýndan öldürülen 16 yaþýndaki Yasin Börü'nün ailesini ziyaret ederek taziye dileklerinde bulundu. IÞÝD'in Kobani'ye saldýrýlarýný protesto yürüyüþlerinin sokak eylemlerine dönüþmesinin ardýndan, Baðlar ilçesi Þeyh Þamil Mahallesi'nde, kurban eti daðýtan 16 yaþýndaki Yasin Börü, bir grup tarafýndan öldüresiye dövüldükten sonra býçaklanmýþ, hastanede yapýlan tüm müdahalelere raðmen kurtarýlamayarak hayatýný kaybetmiþti. AK Parti Diyarbakýr Milletvekili Cuma Ýçten, kurban eti daðýtýrken saldýrýya uðrayan ve hayatýný kaybeden Yasin Börü'nün ailesini ziyaret etti. Ýçten, Yasin'in ailesinin her zaman yanýnda olduðunu söyledi. Ýçten, "Taziye ziyaretine geldik. Aile çok acýlý ve duygusal davrandý. Yasin'in taziyesini kurmadý. Kardeþimizi þehit edenler daha doðrusu katledenler canice davranmýþtýr. Sadece, Yasin katledilmedi. 77 milyon insanýn yüreðini, sevgisini ve barýþa olan duygularýný katlettiler. Baþbakan Ahmet Davutoðlu'nun selamýný getirdik. Ailenin her dahim yanýnda olduðunu ve Yasin'in þehadeti ülkeye barýþ, sevgi ve kardeþlik fidanlarýný ekeceðine inanýyoruz. Her þeye raðmen þiddetten yana olmadýðýmýzý haykýrmaktayýz. Sevgi ve barýþ bizim coðrafyamýzda temel olan ilkelerdi. Siyaset yaptýklarýný düþünenler Yasin'in kanýna ellerini doladý. Kim olursa olsun sokaklar sorunlarýmýzý çözmez. TBMM, Yasin kardeþimizin duygularýný ifade edecek ve referans alýnacak olan bir yerdir. Maalesef Diyarbakýr'daki olaylarda siyaset yaptýðýný düþünenler insanlarý sokaða davet etti. Yasin kardeþimiz gibi 40'a yakýn insanýmýzýn kanlarýný ellerini bulaþtýrdýlar. Biz þiddet ve ötekileþtirme þeklinde davrananlara þiddetle kýnýyoruz. Elbette devlet olarak yapmamýz gereken en önemli þey katilleri bulmak ve adaletin karþýsýna çýkarmaktýr. Bu tür olaylarýn olmamasý yönünde hukuki tedbirler almaktýr. Birileri yýllarca Diyarbakýr'da eline taþ ve molotof alanlarýn hakkýný savundu. Tabi savunduklarý haksa savunsunlar. Yasin'in ailesi de bizlerde ve Diyarbakýr'ýn çoðunluðu muhafazakar insanlardýr. Dindar olan insanlardýr. Birliðine, bütünlüðüne ve kardeþlikten yana olan bütün insanlar sürekli molotoflara taþlara maruz kalmýþtýr. Özellikle AK Parti'nin Kürt milletvekilleri þiddetin yanýnda olmadý. Bizim için Kürt sorunu bitmiþtir. Birileri þiddet eylemi içerisinde olanlarý savunmaktadýr. Biz ise bu olaylara maruz kalanlarý savunmaktayýz. Yasin kardeþimin saadetini kutluyorum. 16 yaþýnda kurban eti daðýtan çocuðumuz þehit olmuþtur. Allah þehadetini kabul etsin, ailesine baþsaðlýðý diliyorum" dedi. Yasin Börü'nün babasý Fikri Börü ise, oðlu Yasin'in þehit olduðunu ve böyle olaylarýn bir daha yaþanmamasý gerektiðini vurguladý. Baba Börü, "Barýþ kardeþlik istiyorum. Devlet yetkililerinden bunu bekliyoruz. Baþka ana, babalar ve kardeþler aðlamasýn. Benim oðlum þehit oldu. Ýçim yanmaktadýr. Kimsenin bu þekilde yüreði yanmasýn" diye konuþtu.


6

25 EKÝM 2014 CUMARTESÝ

EKONOMÝ

Diyarbakýr'da 96 bin iþsiz var Diyarbakýr Ýþ- Kur Müdürü Ýsmail Koç, Ýstihdam, Kariyer ve Giriþimcilik Fuarý'nda yaptýðý konuþmada, kentte 96 bin iþsiz bulunduðunu, bunun 36 bininin 30 yaþ altý olduðunu ifade etti. Koç, düzenlenen bu etkinlik ile Diyarbakýr'daki iþ arayan ve iþverenin bir araya getirilmesinin amaçlandýðýna da vurgu yaparak, mesleki eðitim, istihdam ve insan kaynaklarý konularýnda taraflar arasýnda iþbirliðinin kalýcý ve kurumsal hale getirilmesinin istihdama vereceði öneme deðindi.

Fuar iþsizlik için yararlý

D

iyarbakýr Valiliði, Çalýþma ve Ýþ Kurumu Ýl Müdürlüðü ve Dicle Üniversitesi öncülüðünde düzenlenen Diyarbakýr Ýstihdam, Kariyer ve Giriþimcilik konulu etkinlik "DÝYÝF 2014" Dicle Üniversitesi Kongre Merkezi'nde düzenlendi. Üçüncüsü gerçekleþtirilen fuarda 40'ýn üzeri firma stant kurarak öðrenciler ve iþ arayanlarla buluþtu. Fuarýn açýlýþýnda Diyarbakýr Vali Yardýmcýsý Kürþat Güleryüz, Ýþ-Kur Genel Müdürlüðü Hukuk Müþaviri Mehmet Kurt, Ýþ-Kur Ýl Müdürü Ýsmail Koç, Ticaret ve Sanayi Odasý Genel Sekreteri Ferdani Gökdelen, Dicle Üniversitesi Kariyer ve Uygulama Merkezi Müdürü Doç. Dr. Bahar Burtan Doðan, STK Temsilcileri, Firma yetkilileri ve öðrenciler katýldý. Saygý duruþu ve Ýstiklal Marþý'nýn okunmasýnýn ardýndan etkinlik, Ýþ-Kur'un filmi ile baþladý. Burada konuþan Vali Yardýmcýsý Kürþat Güleryüz, "Diyarbakýr ilinde bulunduðum kýsa süre zarfýnda beni misafirperver, hoþgörü ve deðerle aðýrlayan Tüm Diyarbakýr halkýna sizlerin huzurunda teþekkür ediyorum" dedi. Güleryüz, en kalkýnmýþ ülkelerin bile iþsizlik sorunu olduðunu, iþ birlik çerçevesinde iþsizlik

rakamlarýnýn aþaðýya çekilmesinin önemine vurgu yaptý.

96 bin iþsiz var Ýþ-Kur Diyarbakýr Ýl Müdürü Ýsmail Koç, Diyarbakýr Ýstihdam, Kariyer ve

Giriþimcilik Fuarý'nýn amacýnýn sanayici, iþveren, üniversite ve firma yetkililerini bir araya getirmek olduðunu belirterek, Diyarbakýr'da 96 bin iþsizin bulunduðu ve 36 bininin 30 yaþ altý olduðunu söyledi.

Sedat Kuruyemiþ

Meþhur Çiðköfteci Osman Usta ve Kahvaltý salonu

Mehmet Kaçar Her türlü kuruyemiþ çeþiti mevcuttur Ofis Cahit Sýtký Tarancý Sokak Dicle Apt. 27/ A

Fujitsu Klima Bayii ve Servis 0 532 745 86 66

MCT

Ticaret ve Sanayi Odasý Genel Sekreteri Ferdani Gökdelen de, Diyarbakýr'ýn iþsizliði yoðun olarak yaþandýðý bir il olduðunu belirterek, fuarýn bir nebzede olsa iþsizlik sorununa yararý olacaðýný, bu gibi istihdam arttýrýcý etkinliklerini devamlý olmasýný temenni ettiklerini söyledi. Ticaret ve Sanayi Odasý olarak bin kiþiye iþ imkaný saðladýklarýný ve iþ alanýna yönelik iþ eðitimi verdiklerini kaydeden Gökdelen, iþsizlik dahil bütün toplumsal sorunlara karþý duyarlý olduklarýný ve üzerlerine düþen tüm görevleri yerine getirmek için çalýþtýklarýný da sözlerine ekledi. Ýþ-Kur Genel Müdürlüðü Hukuk Müþaviri Mehmet Kurt ise Ýþ-Kur olarak gerçekleþtirdikleri projelere destek veren tüm kuruluþlara teþekkür ederek, iþsizliðin yalnýzca Türkiye'nin deðil tüm dünyanýn sorunu olduðunu, küresel ekonomik kriz sebebiyle milyonlarca iþsizin bulunduðunu belirtti. Ýþ arayanlar ve iþverenler arasýnda köprü olma ve iþ alanlarý yaratma projelerini daha da güçlendirerek en iyi þekilde yürütme gayreti içinde olduklarýný aktaran Kurt, günün önemine ve anlamýna binaen Þems Tebriz'inin sözlerini salonda bulunanlarla paylaþtý. Açýlýþ konuþmalarýnýn ardýndan firmalara yýl içerisinde istihdama olan katkýlarýndan dolayý teþekkür belgeleri takdim edildi. Halk oyunlarý ekibinin gösterisini izleyen protokol üyeleri ve katýlýmcýlar, stantlarý gezerek firmalardan bilgi aldý. Firmalar, istihdam edilmek üzere öðrencilerin doldurduklarý CV baþvurularýný kabul etti. Fuar iki gün boyunca öðrencilerin ve ilgilenenlerin ziyaretine açýk kalacak.

Yapý Doðalgaz Elekt. Tur. ve Sos.Hizm. San Tic .Ltd Þti.

7/24 Hizmetinizdedir ev ve iþyerlerine servis yapýlýr Tel : 0 530 695 31 14

Konut satýþlarý arttý

T

ürkiye'de 2014 Eylül ayýnda 115 bin 786 konut satýldý. Türkiye genelinde konut satýþlarý 2014 Eylül ayýnda bir önceki yýlýn ayný ayýna göre yüzde 13,2 oranýnda arttý. Türkiye Ýstatistik Kurumu (TÜÝK), 'Eylül 2014 Konut Satýþ Ýstatistikleri'ni açýkladý. Buna göre Türkiye genelinde konut satýþlarý 2014 Eylül ayýnda bir önceki yýlýn ayný ayýna göre yüzde 13,2 oranýnda artarak 115 bin 786 oldu. Konut satýþlarýnda, Ýstanbul 20 bin 923 konut satýþý ile en yüksek paya (yüzde 18,1) sahip oldu. Satýþ sayýlarýna göre Ýstanbul'u, 12 bin 615 konut satýþý (yüzde 10,9) ile Ankara, 7 bin 103 konut satýþý (yüzde 6,1) ile Ýzmir izledi. Konut satýþ sayýsýnýn düþük olduðu iller sýrasýyla 10 konut ile Hakkari, 12 konut ile Ardahan ve 45 konut ile Þýrnak oldu. ÝPOTEKLÝ KONUT SATIÞLARI Türkiye genelinde ipotekli konut satýþlarý bir önceki yýlýn ayný ayýna göre yüzde 14 oranýnda artýþ göstererek 43 bin 144 oldu. Toplam konut satýþlarý içinde ipotekli satýþýn payý yüzde 37,3 oldu. Ýpotekli satýþlarda Ýstanbul 9 bin 286 konut satýþý ve yüzde 21,5 pay ile ilk sýrayý aldý. Toplam konut satýþlarý içerisinde ipotekli satýþ payýnýn en yüksek olduðu il yüzde 47,1 ile Tokat oldu. DÝÐER SATIÞ TÜRLERÝNE GÖRE KONUT SATIÞLARI Diðer konut satýþlarý Türkiye genelinde bir önceki yýlýn ayný ayýna göre yüzde 12,7 oranýnda artarak 72 bin 642 oldu. Diðer konut satýþlarýnda Ýstanbul 11 bin 637 konut satýþý ve yüzde 16 pay ile ilk sýraya yerleþti. Ýstanbul'daki toplam konut satýþlarý içinde diðer satýþlarýn payý yüzde 55,6 oldu. Ankara 7 bin 071 diðer konut satýþý ile ikinci sýrada yer aldý. Ankara'yý 4 bin 256 konut satýþý ile Antalya izledi. Diðer konut satýþýnýn en az olduðu il, 9 konut ile Ardahan oldu. 53 BÝN 39 KONUT ÝLK DEFA SATILDI Türkiye genelinde ilk defa satýlan konut sayýsý bir önceki yýlýn ayný ayýna göre yüzde 13,4 artarak 53 bin 39 oldu. Toplam konut satýþlarý içinde ilk satýþýn payý yüzde 45,8 oldu. Ýlk satýþlarda Ýstanbul 9 bin 447 konut satýþý ile en yüksek paya (yüzde 17,8) sahip olurken, Ýstanbul'u 5 bin 157 konut satýþý ile Ankara ve 2 bin 795 konut satýþý ile Antalya izledi. ÝKÝNCÝ EL KONUT SATIÞI 62 BÝN 747 OLDU Türkiye genelinde ikinci el konut satýþlarý bir önceki yýlýn ayný ayýna göre yüzde 13,1 artýþ göstererek 62 bin 747 oldu. Ýkinci el konut satýþlarýnda da Ýstanbul 11 bin 476 konut satýþý ve yüzde 18,3 pay ile ilk sýraya yerleþti. Ýstanbul'daki toplam konut satýþlarý içinde ikinci el satýþlarýn payý yüzde 54,8 oldu. Ankara 7 bin 458 konut satýþý ile ikinci sýrada yer aldý. Ankara'yý 4 bin 318 konut satýþý ile Ýzmir izledi. YABANCILARA BÝN 857 KONUT SATILDI Yabancýlara yapýlan konut satýþlarýnda, Eylül 2014'te ilk sýrayý 590 konut ile Antalya aldý. Antalya ilini sýrasýyla 546 konut satýþý ile Ýstanbul, 144 konut satýþý ile Aydýn, 112 konut satýþý ile Muðla, 96 konut satýþý ile Mersin ve 87 konut satýþý ile Bursa izledi.

Nezir çayevi Her türlü sýcak ve soðuk içecek servisleriyle hizmetinizde...

Tel: 0532 395 65 15

Giyim


Güncel

25 EKÝM 2014 CUMARTESÝ

7

Komisyon çadýr kenti inceledi TBMM Ýnsan Haklarýný Ýnceleme Komisyonu heyeti, Mardin'in Midyat ilçesinde Iraklý ve Suriyeli mültecilerin kaldýðý çadýr kentte incelemelerde bulundu.

TBMM Ýnsan Haklarýný Ýnceleme Komisyonu Baþkaný Ayhan Sefer Üstün ve Komisyon üyeleri Kilis Milletvekili Ahmet Salih Dal, Ankara Milletvekili Ülker Güzel, Kahramanmaraþ Milletvekili Sýtký Güvenç, Ordu Milletvekili Ýhsan Þener, Tokat Milletvekili Reþat Doðru ve Van Milletvekili Kamal Aktaþ, IÞÝD'in saldýrýlarý nedeniyle Türkiye'ye sýðýnan Iraklýlarýn durumunu incelemek üzere Midyat'a geldi. Kaymakam Oðuzhan Bingöl ve Mardin Ýl Afet ve Acil Durum Müdürü Davut Esen tarafýndan karþýlanan heyete, Akçakaya Mahallesi Geçici Konaklama Tesisi'ndeki çadýr kente yerleþtirilen mülteciler hakkýnda bilgi verildi. Yapýlan bilgilendirmenin ardýndan Irak'tan ve Suriye'den gelen mültecilerin kaldýðý çadýrlar gezildi. Irak'ta IÞÝD'e karþý savaþta hayatýný kaybeden Murat Karohoday'ýn yakýnlarýna baþsaðlýðý dileyen Üstün ve beraberindeki heyet, çadýr kent yakýnlarýnda oluþturulan "Türkiye ve Suriye Sevgi Ormaný"na da fidan dikti. Ayrýca çadýr kentteki eðitim ve sosyal çadýrlarý da gezildi. Komisyon Baþkaný Ayhan Sefer Üstün, "3,5 yýldan beri baþta Suriye olmak üzere komþu ülkelerimizde bir karýþýklýk var. Bu karýþýklýklar ortaya çýktýktan sonra hükümetimiz açýk kapý politikasý izleme kararý aldý. Bu ne anlam ifade ediyor? Suriye'de, Irak'ta komþu

ülkelerde baþý sýkýþan kim olursa olsun dinine, ýrkýna, diline, mezhebine meþrebine bakmadan alacaðýný ifade etti" dedi. Türkiye'nin göç uygulamalarý konusunda dünyaya örnek olduðuna iþaret eden Üstün, Türkiye'ye bu süreçte gelen göçmen sayýsýnýn 1,5 milyonu geçtiðini söyledi. Üstün, "Bunlarýn bir kýsmý evlerde kendi imkânlarýyla kalýyor. Bir kýsmý da burada gördüðünüz gibi AFAD'ýn oluþturduðu çadýr kentlerde, konteynýr kentlerde kalýyor. Bir kýsmý da sivil toplum kuruluþlarýmýz tarafýndan barýndýrýlýyor ve kendilerine yardýmcý olunuyor" diye konuþtu. Üstün açýklamasýný þöyle sürdürdü: "Daha önceki yýllarda yine Hatay'da, Kilis'te, Þanlýurfa'da, batý ilerimizde de Ýzmir'de ve Ýstanbul'da yaptýk ve raporlarýmýzý yayýnlamýþtýk. Bu raporlarda da göreceðimiz gibi Türkiye göç uygulamalarý konusunda dünyaya örnek olabilecek bir ülke konumunda. Çýkardýðý bir kanunla da bunu ortaya koydu, yeni bir göç kanunu, yabancýlar kanunu var. Ayrýca uygulamalarýyla da örnek teþkil etmektedir. Biraz önce de belirttiðim gibi açýk kapý politikasý izliyor, kendine sýðýnanýn kimliðini sormadan kabul ediyor ve ona yardým ediyor. Arkamýzda bulunan çadýr kentin bir kýsmýnda Ezidiler ve Hýristiyanlar kalýyor. Ayný çadýr kentin

baþka bir bölümünde de Suriye'den gelen Müslümanlar kalýyor. Burada barýþ içerisinde, huzur içerisinde yaþýyorlar. Ýnþallah bizim arzumuz bir an önce bu olaylar biter ve bu insanlar kendi memleketlerine, evlerine, yuvalarýna döner." "BU TOPRAKLARDA PAYLAÞMA KÜLTÜRÜ VAR" Barýnma, gýda, eðitim ve saðlýk yardýmý yapýldýðýný söyleyen Üstün, "Elbette ki burasý geçici bir mekân, geçici bir kamp. Zorluklarý da vardýr ama Suriye ve Irak'ta yaþananlar göz önünde bulundurulduðunda en azýndan burasý güvenli bir mekandýr. Dediðimiz gibi Türkiye bu manada bölgesinde güçlü bir devlet, bizim arzumuz bir an önce bu olaylarýn bitmesi ve bu insanlarýn bir an önce Suriye ve Irak'a dönmüþ olmasý. Suriye'de 300 bin civarýnda insan öldürüldü, bunun 2 bini kimyasal silah ile gerçekleþti. Bu iþin kimyasal silahý, konvansiyonel silahý, tanký, tüfeði kalmadý. Ölüm varsa karþý çýkmamýz lazým. Kobani'de ölüm var mý? Buna karþý çýkmamýz lazým. Bizim felsefemiz budur. Yoksa takla, tüfekle, kazmayla, kürekle öldür ama gazla öldürme; bu artýk terk edilmesi gereken bir anlayýþtýr. Nerede bir ölüm varsa hepsine itiraz etme durumundayýz. Burada kalan göçmenlerin bizden bazý talepleri oldu. Daha çok gelen talepler mümkünse baþka ülkelere, özellikle Ezidiler, gidebilme

imkanlarýný arýyorlar. Birleþmiþ Milletler'e ulaþmak istiyorlar. Bu olamazsa bizlere bir mektup verdiler, bu mektuplarý biz Ýnsan Haklarý Komisyonu aracýlýðýyla Birleþmiþ Milletler'e ileteceðiz. Biz kendilerine burada kalabilirsiniz, ülkelerinize dönebilirsiniz veya baþka bir ülkeye gidebilirsiniz, bunda serbestsiniz dedik. Þunu da ifade ettik; olaylar baþladýktan beri Türkiye 1,5 milyon insan kabul etti, belki daha da kabul etmeye devam edecek. Ama yýllardýr göç aldýðýný iddia eden Avrupa olaylar baþladýðýndan beri 30 bin civarýnda insaný kabul etti. Onlar seçmece nerdeyse alýyor. Doðrusu Avrupa'nýn bu göç konusunda samimi olduðunu düþünmüyorum. Bu

topraklarda paylaþma kültürü var. Türkünde, Kürdünde, Arabýnda herkeste vardýr paylaþma kültürü. Dünyada da bir paylaþma kültürü olmasý lazým. Türkiye bir bakanýmýzýn da dediði Türkiye'nin Birleþmiþ Milletler gibi davranmasýný istiyor bazý devletler. Bizim bir ekmeðimiz bile olsa komþumuzla paylaþýrýz fakat dünyadaki diðer devletlerin de sorumluluk almasý gerekiyor. Bizim beklentimiz budur" diye konuþtu. Ýnsan Haklarýný Ýnceleme Komisyonu Baþkaný Ayhan Sefer Üstün ve beraberindekiler, daha sonra Mor Gabriel Manastýrý ve Metropolit Samuel Aktaþ'ý ziyaret etti. Heyet, daha sonra Mardin'e hareket etti.

Aðrý kaderiniz deðil Diyarbakýr Selahaddin Eyyubi Devlet Hastanesi'nde yeni bir poliklinik daha açýldý. Kronik aðrýsý olan hastalara hizmet veren poliklinikte bel aðrýsý ve kanser tedavisi gören hastalara hizmet veriliyor. Devlet Hastanesi Baþhekim Yardýmcýsý Uzm. Dr. Murat Acar, hastane olarak ilerleyen günlerde yeniliklerin devam edeceðini söyledi. Baþhekim Yardýmcýsý Uzm. Dr. Murat Acar, kurulan aðrý merkezinde özellikle kronik aðrýlarý bulunan fýtýk, bel aðrýsý ve kanser hastalarýna tedavi uygulandýðýný kaydetti. Acar, aðrý merkezinde bir çok alanda tedavi uygulandýðýný ve merkezin özellikle kanser hastalarýna yönelik olduðunu belirtti. Konuyla ilgili bir açýklamada bulunan aðrý polikliniði sorumlu hekimi Erhan Gökçek ise, polikliniðin yaklaþýk bir aydýr hizmete açýldýðýný vurgulayarak Diyarbakýr'ýn böyle bir polikliniðe ihtiyaç duyduðunu söyledi. Aðrýnýn insanoðlunun tarihi ile eþdeðer olduðunu kaydeden Gökçek, "Aðrý, insanoðlunun tarihi ile eþdeðerdir. Hiçbir insan yoktur ki, yaþamýnýn herhangi bir döneminde aðrýdan yakýnmasýn ve hekime baþvurmasýn. Aðrýnýn basit bir

bulgu olarak deðil, bir hastalýk olarak ele alýnmasýyla birlikte son 30 yýl içerisinde týpta önemli geliþmeler olmuþtur. Aðrýnýn mekanizmasý, çeþitli bölgelerin aðrýlarýnýn nasýl meydana geldiðinin anlaþýlmasý hücrelerimiz ve genlerimiz seviyesinde aðrý mekanizmasý ile ilgili çok önemli adýmlar atýlmýþtýr. Artýk, aðrýnýn vücutta nasýl meydana geldiði çeþitli yöntemlerin sayesinde çok daha belirgin bir biçimde ortaya konabilmektedir" dedi. Polikliniðe baþvuran hastalarýn en sýk yakýndýðý aðrýlar arasýnda bel ve bacak aðrýlarý, bel fýtýðý boyun ile kol aðrýlarý olduðunu aktaran Gökçek, "Aðrý polikliniðimize baþvuran hastalarýn en sýk yakýndýðý aðrýlar þu þekilde sýralanabilir. Cerrahi müdahale gerektirmeyen bel ve bacak aðrýlarý, bel fýtýðý ve diðer nedenlere baðlý aðrýlar. Boyun ve kol aðrýlarý, boyun fýtýðý ve diðer nedenlere baðlý aðrýlar, omuz-kol aðrýlarý, baþ aðrýlarý, migren, gerilim tipi baþ aðrýlarý ve diðerleri, yüz aðrýlarý, nevraljiler, kas iskelet sisteminden kaynaklanan aðrýlar, myofasyal aðrýlar, nöropatik aðrýlar, sinir sisteminin belirli bölgelerdeki harabiyetinden kaynaklanan aðrýlar, damarlardan

Oduncularda kýþlýk yakacak hazýrlýklarý baþladý Batman Oduncular Sitesindeki esnaflar kýþýn yaklaþmasýyla, vatandaþa kýþlýk yakacak hazýrlamak için yoðun bir çalýþma içerisine girdi. Sonbahar ayýnýn gelmesiyle beraber kýþlýk telaþýna kapýlan vatandaþlar, kýþlýk yakacak odun almaya baþladý.

Batman'da bazý kesimler tarafýndan doðalgaz kullanýlýrken doðalgaz kullanmayanlar ise þimdiden kýþ hazýrlýklarýna baþladý. Vatandaþlar kýþlýk odun ihtiyacýný temin etmeye çalýþýrken, odun satýcýlarýn da yüzü gülmeye baþladý. Sonbaharýn geliþiyle iþlerinin açýldýðýný ifade eden 25 yýldýr odun satýcýlýðý yapan Ýsa Durmaz, "Vatandaþlar bu vakitte daha çok odun alýyorlar. Kýþ ortasýnda satýþlarýmýz az oluyor, ama Ekim ve Kasým ayýnda satýþlar çok oluyor. Tonu 400 TL'dir. Doðalgaz da bizi

etkiledi. Satýþlarýmýz bu yüzden biraz azaldý." þeklinde konuþtu. 30 senedir odun satýcýlýðý yapan H. Muhammed Zübeyir Demir ise, "Odun satýþlarý, mevsimlik olduðu için satýþlar deðiþiyor. Kaloriferli evleri olmayan vatandaþlar bu zamanda odun almaya baþlýyorlar. Satýþlar þuanda normaldir. Ýlk 2-3 ay iyi gidiyor, daha sonra satýþlar kesiliyor. Odun satýþlarý kesildiði zamanlarda ise sadece fýrýnlar odun almaya geliyor." dedi. ÝLKHA

kaynaklanan aðrýlar, ameliyat sonrasý görülen ve geçmeyen aðrýlar, kanser aðrýlarý ve nedeni belli olmayan aðrýlar olarak sýralanabilir" diye konuþtu. "AÐRI KADERÝNÝZ DEÐÝLDÝR" Týbbýn elinde biriken bilgi birikiminin, aðrýnýn yüzde 90 oranýnda dindirilmesine olanak saðladýðýný hatýrlatan Gökçek, "Buna raðmen bu bilgi birikimi hekimlere yeterince yayýlamadýðý için, hastalar bu hakký yeterince kullanmadýðý için aðrýlý hastalar ancak yüzde 30 oranlarýnda tedavi edilebilmektedir. Aðrý kliniklerinde aðrý tedavisi için kullanýlan baþlýca yöntemler ilaç tedavileri ve giriþimsel aðrý tedavisi yöntemleridir. Nöral terapi, tetik nokta enjeksiyonu, epidural steroid enjeksiyonu, sinir bloklarý, eklem içi enjeksiyonlar gibi pek çok giriþimsel iþlem polikliniðimizde uygulanmaktadýr. Bu iþlemlerden nöral terapi iþlemini kýsaca anlatýrsak; Diyarbakýr Selahaddin Eyyübi Devlet Hastanesi'nde hizmete giren aðrý polikliniðimiz hastalarýmýzýn hayat kalitesini arttýrmayý amaçlamakta ve bunun için çalýþmaktadýr. Aðrý tedavi edilebilir bir hastalýktýr. Aðrý kaderiniz deðildir" þeklinde konuþtu.


8

25 EKÝM 2014 CUMARTESÝ

Güncel

Arýnç'tan Ocalan açýklamasý Baþbakan Yardýmcýsý Bülent Arýnç, Öcalan'a sekreterya konusuyla ilgili, "Sayýn Önder'in de, Buldan'ýn da sekreterya konusunda adeta kendilerini görevlendirilmiþ kabul ettiklerini anlýyoruz. Böyle bir þey yok" dedi. Arýnç, Öcalan'la görüþecek heyette baþka kiþilerin yer almasýna Adalet Bakanlýðý'nýn sýcak bakabileceðini söyledi. Bülent Arýnç, Ýstanbul'da katýldýðý programýn ardýndan gazetecilerin gündeme iliþkin sorularýný yanýtladý. Öcalan'a sekreterya konusuna iliþkin soruyu yanýtlayan Arýnç, "HDP milletvekilleri zaman zaman adaya gidiyorlar ve zaman zaman Öcalan'la görüþüyorlar. Zaman zaman da istihbarat örgütümüz adaya gidiyor, Öcalan'la görüþmeler yapýyor. Bu görüþmelerin sonuncun da bazý çalýþmalar yapýlýyor ve çözüm sürecinin ana dinamitlerinden birisi oluyor. Son zamanlarda HDP milletvekillerinin söylediði anlamda deðil belki ancak Öcalan kendisiyle görüþmeler yapýlmasý halinde bütün bu görüþmeleri takip edecek, planlayacak, notunu alacak birkaç kiþiye ihtiyacý olduðunu söylemiþtir. Bu ihtiyacýn dýþardan karþýlanmasý yasalarýmýza göre mümkün deðildir. Dolayýsýyla cezaevi þartlarýnda, Adalet Bakanlýðýmýzýn öngöreceði biçimde kendisine bu görüþmelerle ilgili yardýmcý olabilecek birkaç kiþinin görevlendirilmesi mümkün olabilir. Bunlarý Adalet Bakanlýðý deðerlendirecektir" diye konuþtu. "ÖNDER VE BULDAN SEKRETERYA KONUSUNDA KENDÝLERÝNÝ GÖREVLENDÝRÝLMÝÞ KABUL EDÝYOR" Adaya giden heyetlerin veya gitmesine izin verilen kiþilerin Adalet Bakanlýðý tarafýndan yetkilendirildiðini kaydeden Arýnç, þunlarý söyledi: "Kendi yakýnlarý ve avukatlarý için böyle bir görevlendirmeye ihtiyaç yok. Ama milletvekili olsun veya üçüncü kiþiler olsun görüþme taleplerini Adalet Bakanlýðý'na yaparlar, bakanlýðýmýz da uygun görüyorsa kendilerine izin verir. Bu uygun gördüklerine verilen izinlerle bu görüþmeler devam ediyor. Ama zaman zaman isimler ve sayý deðiþiyor. Dolayýsýyla bundan sonraki görüþmelerde sayýnýn artmasý yönünde, giden kiþilerin profilinin deðiþmesi de mümkün olabilir. Çünkü buna ihtiyaç olduðu konuþuluyor. Bu ihtiyacý karþýlanmasý açýsýndan Öcalan'la görüþecek heyette baþka kiþilerin yer almasýna Adalet Bakanlýðýmýz sýcak bakabilir. Bu gidecek kiþilerle sekreterya birbirinden ayrý konulardýr. Sekreterya dendiði zaman biz bugünkü yaþamda çalýþma arkadaþlarýmýzý hatýrlýyoruz. Ada þartlarý içerisinde, cezaevi þartlarý içerisinde bugün bizim bakanlýklardan çok farklý bir konudur. Orada müebbet, aðýr hapse mahkum bir kiþi var. Onunla görüþme

yönetmeliklerle belirlenmiþtir. Yine bu ihtiyacýn karþýlanmasýnýn da bu yönetmelikler çerçevesinde temin edilmesi mümkündür. Sanýyorum Sayýn Önder'in de, Buldan'ýn da, baþka arkadaþlarýmýzýn da sekreterya konusunda adeta kendilerini görevlendirilmiþ kabul ettiklerini anlýyoruz. Böyle bir þey yok. Onlar giden heyetlerin içerisinde yer alýyorlar, bundan sonra yer almayabilirler, devam edebilirler, farklý insanlar adadaki görüþmelere katýlabilir o ayrý konudur." "ÇÖZÜM SÜRECÝNE DESTEK YÜZDE 60 CÝVARINDA" Baþbakan Yardýmcýsý Bülent Arýnç, çözüm süreciyle ilgili yapýlan bir ankette destek oranýnýn yüzde 50'ye indiði yönündeki haberin hatýrlatýlmasý üzerine de anketten haberi olmadýðýný söyledi. "Benim bildiðim anketlerde bu oran yüzde 60 civarýnda" diyen Arýnç, "6-7 Ekim olaylarý maalesef Türkiye için yüz karasý olaylardýr. Büyük bir vahþet yaþanmýþtýr, barbarlýk, vandallýk yaþanmýþtýr. Maalesef sorumsuz siyasetçilerin hedef göstermesiyle, sokaða çýkýn talimatlarýyla, Kobani bahanesiyle cinayetler iþlenmiþtir. Bunlarýn hesabý adli soruþturmalar neticesinde görülecektir. Bu olaylar sýrasýnda PKK'nýn isminin geçmesi, Öcalan'ýn isminin geçmesi, HDP'li siyasetçilerin hedef göstermesi toplumda büyük bir infiale yol açmýþ olabilir. Bunu anlayýþla karþýlamak lazým. Eðer bu olaylar sebebiyle çözüm süreci yan yana getirilmek isteniyorsa yüzde 50'lik oraný bile baþarý görmek gerekir. Ama normal þartlarda en az 2 yýldan bu yana toplumun her kesiminde yüzde 60'lara, 70'lere yakýn bir oranýn çözüm sürecine destek olduðunu biliyoruz. Sadece 6-7 Ekim olaylarýnda yaþanan vahþetin hemen ertesinde böyle bir araþtýrma yapýldýysa doðrusu haberdar deðilim ama mantýken söylemek istiyorum bu olaylara infial duyulmasý ve baðlantý olarak da çözüm sürecinin gösterilmesi destek oranýný yüzde 50'lere getirmiþ olabilir" dedi. "ÇÖZÜM SÜRECÝ AYRI, ÜLKENÝN KAMU DÜZENÝNÝN AÐLANMASI AYRI BÝR KONUDUR" Türkiye'de 2 yýldan beri þehit cenazelerinin çokça

gelmediði, çatýþma haberlerinin çokça duyulmadýðý barýþ ve özgürlük ortamýný benimsemiþ, nihai olarak da terörün sona erdirilmesi ve toplumsal bütünleþmenin saðlanmasý için bir kanun da çýkarýldýðýný ifade eden Arýnç, "Süreç itibariyle desteðin yüzde 60'larý geçen bir oranda olduðuna inanýyorum. Hükümetimiz bir yanlýþ anlamayý da sona erdirmek için, çözüm süreci ayrý bir konudur, ülkenin kamu düzeninin aðlanmasý ayrý bir konudur. Bunlar birbirinin eþ anlamlýsý veya zýttý deðildir. Yani çözüm süreci olacaksa kamu düzeni istediði gibi bozulabilir, örgüt istediði gibi eylem yapabilir, bu kesinlikle mümkün deðildir. Hiçbir þekilde asayiþsizlik olmayacak, kamu düzenini bozan þiddet ve silahlý olaylara hiçbir zaman izin verilmeyecek. Çözüm süreciyse siyasi bir süreçtir. Bunun sonuncunda da hepimiz, yýllardan beri devam eden terörün sona erdirilmesini bekliyoruz" þekline konuþtu. Arýnç, bir basýn mensubunun, "PYD'yi terörist bir örgüt olarak mý görüyorsunuz? Eðer öyle görüyorsanýz Türkiye üzerinden peþmergeye yardýmý nasýl deðerlendiriyorsunuz?" sorusu üzerine de, "Çok

önemli bir soru ama ben meclis baþkanlýðý yaptým ve meclis baþkanlýðýnda zannediyorum iç tüzüðün 67. maddesi 'istiþare amaçlý soru sorulamaz' diyor. Arkadaþýmýzýn sorusu tamamen istiþare amaçlý ama ille de bir cevap bulmak istiyorsanýz dünkü konuþmam sýrasýnda buna kýsmen temas ettim" dedi. "ESAS SORU BU" Bir basýn mensubu da Beþiktaþlý olan Bülent Arýnç'a dünkü maçý hatýrlattý. "Esas soru bu" diyen Arýnç, "7 yaþýndan beri Beþiktaþlý olan Baþbakan Yardýmcýsýna bu sabah saatlerinde sorulabilecek en güzel soru buydu. Aslýnda soru deðil Beþiktaþ'ý candan tebrik ediyorum. Doðrusu maçý izleyemedim. Ama bütün gazetelerin spor sayfalarýna baktým. Gerçekten mükemmel bir futbol oynamýþlar. 4-0'da özlediðimiz, beklediðimiz bir sonuçtu. Çünkü artýk 1-0'larla meþgul olduðumuz bir zamanda bol gollü, bol kaliteli ve saha zeminin de çok kötü olduðu bir yerde iyi bir mücadele vermiþler. Trabzon da 2-0 galibiyet almýþ. Çok güzel, çok sevindiðimiz haberler. Umarým çözüm sürecine de olumlu etkisi olur" þeklinde konuþtu.

Komisyonun görev süresi uzatýldý

Takipçileri takiplerini sürdürüyor Sosyal medyayý etkin þekilde kullanan isimlerden 11. Cumhurbaþkaný Abdullah Gül, görevi sona ermesine raðmen Twitter'daki takipçi sayýsýný artýrýyor. Cumhurbaþkanlýðý seçimlerinin yapýldýðý 29 Haziran tarihinde takipçi sayýsý 4.7 milyon olan Abdullah Gül, bugün (24 Ekim) itibariyle 5.2 milyon takipçiye sahip. Beklenin aksine takipçi sayýsý düþmeyen Gül, bu sayýyý yaklaþýk 500 bin kiþi artýrmýþ durumda. Instagram hesabý da bulunan 11. Cumhurbaþkaný, bu mecrada da takipçi sayýsýný 126 bine çýkardý.

Eski Ekonomi Bakaný Zafer Çaðlayan, Eski Ýçiþleri Bakaný Muammer Güler, Eski Avrupa Birliði Bakaný Egemen Baðýþ ile Eski Çevre ve Þehircilik Bakaný Erdoðan Bayraktar hakkýnda kurulan Meclis Soruþturmasý Komisyonu'nun görev süresi 2 ay uzatýldý. Karar, Resmi Gazete'de yayýmlandý. Resmi Gazete'de yayýmlanan (9/8) Esas numaralý TBMM kararýnda, "Ekonomi Eski Bakaný Mehmet Zafer Çaðlayan, Ýçiþleri Eski Bakaný Muammer Güler, Avrupa Birliði Eski Bakaný Egemen Baðýþ ve Çevre ve Þehircilik Eski Bakaný Erdoðan Bayraktar hakkýnda kurulan (9/8) esas numaralý Meclis Soruþturmasý Komisyonunun görev süresi, Genel Kurulun 21 Ekim 2014 tarihli 6'ncý Birleþiminde 27 Ekim 2014 tarihinden itibaren 2 ay uzatýlmýþtýr" denildi.


Ýç Politika

Erdoðan Letonya'da konuþtu L

etonya Üniversitesi'nde bir konuþma yapan Cumhurbaþkaný Erdoðan, "Letonya'nýn ve Baltýk coðrafyasýnýn bu tarihi üniversitesinde sizlere hitap etmekten büyük bir memnuniyet duyduðumu özellikle ifade etmek isterim. Böyle bir buluþmayý tertip ettikleri için üniversite yönetimine yürekten þükranlarýmý sunuyorum. Dün beraberimizdeki heyetle birlikte Letonya'ya geldik ve akþam saatlerinden itibaren temaslarýmýza baþladýk. Sayýn Baþbakanla, Sayýn Meclis Baþkanýyla son derece verimli görüþmelerimiz oldu. Beraberimizde gelen iþadamlarýmýzda buradaki muhataplarýyla görüþmeler yaptýlar. Bizde iþ forumu toplantýsýnda her iki ülkenin iþadamlarýyla bir araya geldik ve cumhurbaþkanlarýyla hitap ettik. Türkiye Letonya'yý 1925'ten itibaren özgür ve baðýmsýz bir ülke olarak tanýyor. 1991 yýlýnda diplomatik iliþkilerimiz yeniden baþladý. O günden itibaren gerek siyasi, gerek ekonomik alanlarda güzel bir iþbirliðimiz oldu. Letonya ile yýllýk ticaret hacmimiz 323 milyon dolar. Sadece bu yýl ilk 8 ay içerisinde ülkelerimiz arasýnda 236 milyon dolarlýk bir ticaret hacmine sahibiz. Tabi hedefimiz bunu 1 milyar dolara ulaþtýrabilmek. Bu iradenin her iki tarafta olduðuna inanýyorum. Þu anda geçtiðimiz yýl itibariyle Letonya'dan ülkemize gelen turist sayýsý 55 bin. Eðitim alanýnda ayný þekilde Letonya, Türk öðrencilerin de tercih ettiði bir ülke konumunda. Her alanda ikili iliþkileri daha da geliþtirmek için yoðun bir gayret içerisindeyiz. NATO içinde olduðu kadar Avrupa Birliði sürecinde ve ekonomik alanda Letonya ile çok daha iyi seviyelere birlikte ulaþacaðýmýza inanýyorum. Bu vesileyle baþta sayýn Cumhurbaþkaný olmak üzere Baþbakan, tüm Letonyalý dostlarýmýza teþekkür ediyorum. Ortadoðu'da, Kuzey Afrika'da ve Avrupa'nýn doðusunda son derece önemli geliþmelerin yaþandýðý bir süreçten geçiyoruz. Türkiye hem coðrafi konumu itibariyle, hem de bu bölgelerle olan tarihi, kültürel baðlarý itibariyle yaþanan krizleri çok yakýndan izliyor ve çok yakýndan da tabiî ki onlarý ilgilendiriyor. Esasen küreselleþen dünyada artýk bölgesel krizleri aþýp, tüm dünyayý etkisi altýna alýyor. Krizlerin olduðu bölgeler yalnýz kendi yakýn coðrafyalarýný deðil, tüm dünyayý derinden sarsabiliyor. Tabi her þeyden önce bahsettiðim bu bölgelerde insanlýðý ilgilendiren vicdan sahibi, kalp sahibi herkesi ilgilendiren yada ilgilendirmesi gereken trajediler yaþanýyor" dedi.

hakimiyet yine IÞÝD'dedir. Üçte birine þu anda hakimdir. Çünkü sizin havadan yaptýðýnýz operasyonlarý eðer kara harekatýyla tamamlayamýyorsanýz, kara harekatýyla tamamlamadýðýnýz sürece sizin orada bir defa herhangi bir yeri ele geçirme diye bir durumunuz olamaz. Ve kendinize ait olan yerleri koruyamazsýnýz. Nitekim þu anda da yaþanan budur, gördüðümüz de budur. Bakýn ülkedeki memnuniyetsizliði çok iyi deðerlendiren, maðduriyetleri çok iyi istismar eden IÞÝD terör örgütü olarak çok kýsa süre içinde Irak'ta ciddi tehdit haline geldi. Ülkenin önemli bir kýsmýný kontrol ederken, onun bu caydýrýcý gücü sebebiyle oradaki halkalarýn bir kýsmý da bunlara katýlma durumunda kaldý" dedi.

Cumhurbaþkaný Recep Tayyip Erdoðan, Letonya Üniversitesi'nde yaptýðý konuþmada, "PKK ülkemde 40 binden fazla insaný öldürürken neredeydiniz?" dedi.

"HAVADAN YAPTIÐINIZ OPERASYONLARI KARA HAREKATIYLA TAMAMLAYAMIYORSANIZ HERHANGÝ BÝR YERÝ ELE GEÇÝREMEZSÝNÝZ" Konuþmasýnda Irak ve Suriye'de yaþananlara deðinen Erdoðan, "Letonya, Ortadoðu'dan Irak ve Suriye'den fiziken çok uzak bir ülke olabilir. Belki medya bölgede yaþanan trajediyi her boyutuyla ve yoðun olarak yansýtmýyor olabilir. Yaþanan trajedi sosyal medyada belki tüm boyutlarýyla görülmüyor olabilir ancak ben Suriye ve Irak'taki feryatlarýn, orada yaþanan acýlarýn buraya kadar ulaþtýðýný ve buradaki yüreklere de etki ettiðini biliyorum. Burada bölgede yaþanan acýlara dair sizlere bazý hatýrlatmalar yapmak isterim. Irak, yaþadýðý iþgalin ardýndan maalesef istikrarlý ve her kesimi kucaklayan bir yönetime kavuþamadý. Baðdat yönetiminin mezhepler ve etnik kökenler arasýnda yaptýðý ayýrým, Irak'ý huzursuz bölünmenin eþiðinde bir ülke noktasýna getirdi. Tabi Irak'taki huzursuzluðu deðerlendiren de IÞÝD adý verilen terör örgütü oldu. Fakat IÞÝD denilen bu terör örgütü nereden doðdu? Buna baktýðýmýz zaman doðuþu, bildiðiniz gibi El Kaide'yledir. El Kaide Irak'tayken IÞÝD onun doðurduðu bir yapý oldu. Suriye'ye gitmiþti palazlandý, güçlendi, daha sonra da tekrar Irak'a giriþini yaptý. Musul hadisesi aslýnda üzerinde önemle durulmasý gereken bir hadisedir. Musul'da IÞÝD'in yapmýþ olduðu tüm operasyonlarýn, eylemlerin ve Irak'ýn Maliki yönetiminin Musul'u terk etmek suretiyle Maliki ordusu bütün silahlarýný, aðýr silahlar baþta olmak üzere bu silahlarý kim aldý? Bu silahlarý IÞÝD aldý. IÞÝD bu silahlarý aldýktan sonra operasyonlarýný çok etkin hale getirdi. Ve ilginç olan ondan sonraki süreçtir. O süreçte de Baðdat'a yaklaþýk 50 km varýncaya kadar indi ve þu anda da Irak'ýn üçte birine IÞÝD sahip konumda. Peki bu silahlar nereden gelmiþti? Bu silahlar Amerika'nýn Irak ordusuna verdiði silahlardý. Ve bu silahlarla IÞÝD bütün bu operasyonlarýný yaptý, hala yapmaya devam ediyor" diye konuþtu. Amerikanýn hava operasyonlarýnýn kýsmen etkili olduðunu söyleyen Erdoðan, "Ayný þekilde þimdi Suriye'deki IÞÝD'in yapmýþ olduðu operasyonlara bakýnca burada da benzer þeyleri görüyoruz. Irak'ta hava operasyonlarýyla kýsmen de olsa Amerika'nýn etkinliðinin faydasý olmuþtur. Nedir? IÞÝD'i biraz caydýrmýþtýr. Ama

"BATI'NIN 'TÜRKÝYE 1,5 MÝLYONU KABUL ETTÝ BÝZE NE DÜÞÜYOR' DÝYE DERDÝ YOK" Irak'taki mezhep çatýþmalarý hakkýnda konuþan Erdoðan, "Irak'ta farklý mezhepler arasýnda kanlý saldýrýlar olurken, bu sýrada IÞÝD terör örgütü acýmasýzca kan akýtmaya baþladý. Suriye'de ise uzun zamandýr devam eden baský rejimi, Kuzey Afrika'da ortaya çýkan Arap uyanýþý kapsamýnda halkýn protestolarýna neden oldu. Suriye hükümetine bu protestolarý dikkate almasý, talepleri karþýlamasý yönünde çok samimi ve dostane uyarýlarýmýz oldu. Bizim Suriye ve Irak'la olan sýnýrýmýz bin 295 kilometredir. Bu kadar uzun bir sýnýra sahibiz. Ýliþkilerimiz geçmiþi itibariyle çok çok önemli, tarihi, kültürel, dini bütün bu iliþkiler bizi birbirine farklý bir þekilde baðlýyor. Bu geliþmelerde demokratik bir sisteme geçiþ için yaptýðýmýz uyarýlarý ne yazýk ki ne Suriye ne Irak deðerlendirmeye dahi tabi tutmadý. Ve tabi otokratik rejimler çökerken demokrasiye geçmek herkesin iþine gelmiyor. Ve yaklaþýk 4 yýl içinde Suriye'de kimyasal silahlar, konvansiyonel silahlar, iþkence ve diðer metotlarla 300 bine yakýn insan hayatýný kaybetti. 300 binin önemli bir kýsmýný kadýn ve çocuklar oluþturuyor. 300 bin insan ölürken, Suriye'de 7 milyona yakýn insan evlerini terk etmek zorunda kaldý. Bunlarýn da yaklaþýk 3 milyonu ülke dýþýna sýðýndý. Bakýnýz þu an benim ülkemde 1.5 milyon Suriye ve Irak'tan kaçan insan var. Bunlar bize sýðýndýlar. Biz açýk kapý politikasýyla hepsini kabul ettik ve þu anda hala kabul etmeye devam ediyoruz. Bize maliyeti, þu ana kadar yaptýðýmýz yatýrýmlar, çadýrlar, konteynýr kentler, bütün bunlarla beraber 4.5 milyar dolarý buldu. Ayrýca yaklaþýk 350 milyon dolar Suriye ve Irak tarafýndaki kalanlara da yapmýþ olduðumuz gýda, ilaç, giyim, bunlarý da ayrýca saydýðýmýzda yaklaþýk bu rakam 5'e doðru yürüyor" þeklinde konuþtu. Türkiye'ye beklenen desteðin yapýlmadýðýný kaydeden Erdoðan, "Peki bütün bunlarý yaparken BM Mülteciler Komiserliði'nden herhangi bir destek size geldi mi? Onu da söyleyeyim, size 25 milyon dolar. Bize üç hafta içinde sadece eski adýyla Ayn El Arab, yeni adýyla Kobani, buradan sýðýnanlarýn sayýsý 200 bin. Tüm Avrupa'ya sýðýnanlarýn sayýsý veya Avrupa'nýn kabul ettiklerinin sayýsý 130 bin. Þimdi soruyorum, Avrupa bu kadar imkana sahip olduðu halde niçin kapýlarýný bu sýðýnmacýlara açýk tutmaz, niçin onlarý kabullenmez? Veyahut ey Türkiye sen 1.5 milyonu kabul ettin, bize de ne düþüyor, biz acaba ne gibi katkýlarda bulunabiliriz, biz nasýl destekler verebilir diye herhangi bir derdi Batý'nýn yok. Baþta Avrupa Birliði de buna dahil. Bu çifte standart deðil, çoklu standart. Bir defa bunlarý aþmamýz lazým. Fakat biz bütün bunlara raðmen insan öncelikli bir hareket olmamýz hasebiyle, insan öncelikli bir anlayýþa sahip olmamýz hasebiyle kapýmýzý açýk tuttuk ve tutmaya devam edeceðiz. Bakýnýz ben burada þunu açýk açýk ifade etmek durumundayým. Irak'ta Baðdat yönetimi mezhep ve ýrk ayrýmýný körükleyen giriþimlerde bulunurken ne BM ne AB ne de diðer ülke ve uluslararasý kuruluþlar hiçbir önlem almadýlar. Ayný þekilde Suriye'de 300 bin insan ölürken, 7 milyon insan evlerini terk ederken ayný ülkeler ve kuruluþlar bu trajediyi umursamadýlar. Ne zamanki bir IÞÝD çýktý ve petrol kuyularýný tehdit eder hale geldi, iþte o zaman her ülkedeki trajedi fark edilmeye baþlandý" dedi. "HALA KÝMYASAL SÝLAHLAR KONUÞULUYOR AMA 300 BÝN ÝNSANIN ÖLÜMÜ, KONVANSÝYONEL SÝLAHLAR KONUÞULMUYOR" Batý'nýn derdinin petrol olduðunu ifade eden Erdoðan, "O zaman ben þunu düþünüyorum. Demek ki dert ölen insanlar deðil, dert petrol. Acaba biz buradan ne kadar petrol elde edeceðiz? Zaten þuan Irak'taki petrollerin geleni itibariyle aðýrlýklý kýsmý araþtýrýldýðý zaman Batý dünyasýna aittir. Batý'nýn þirketleri oralara adeta sahip olmuþlardýr. Bu çok anlamlýdýr ve

tüm bunlarla beraber sevgili öðrenciler þuna dikkatinizi çekmek istiyorum. Bir þey devamlý sizlerin önünüze gelecektir ve yahut da internette vs. bunu takip edeceksiniz. Hepsini söylerler. Silahlarda kimyasal silahlarý gündeme getirirler fakat konvansiyonel silahlarý gündeme getirmezler" dedi. Konvansiyonel silahlarla öldürülen insanlarýn konuþulmadýðýný ifade eden Erdoðan, "Petersburg'da G-20 toplantýsýndayýz ve G-20 toplantýsýnýn akþamýnda 20 ülke ve uluslararasý bazý kuruluþlar bir çalýþma yemeðindeyiz. Ve çalýþma yemeðinin gündemi Suriye'deki geliþmeler. Tabi herkes konuþuyor ama konuþurken söylenen þu; kimyasal silahlar kullanýldý Suriye'de, dolayýsýyla bu kimyasal silahlarýn kullanýlmasýna karþý ne yapacaðýz. O zaman Suriye'de kimyasal silahlarla ölenlerin sayýsý bin 600'dü. Fakat konvansiyonel silahlarla ölenlerin sayýsý o zaman 120 bindi. Þimdi tabi 300 bin oldu. Tabi sýra bize geldi. Biz konuþmaya baþlayýnca dedim ki bir þey benim burada dikkatimi çekiyor. Kimyasal silahlarla bin 600 kiþi öldü. Ancak konvansiyonel silahlarla 120 bin kiþi öldü. Niye biz konvansiyonel silahlarý bir kenara koyuyoruz da, bin 600 kiþinin ölümüne sebep olan kimyasal silahlarý konuþuyoruz. Þu anda biz varil bombalarýyla gökten yaðdýrýlan uçaklarla, helikopterlerden bombalarla öldürülen 120 bin insaný neden konuþmuyoruz. Kimyasal silah kullanýlýnca suç, konvansiyonel silah kullanýlýnca suç deðil. Neticesi ölüm olan ve bu ölüme neden olan silah ne olursa olsun bu suçtur ve bizler siyasiler olarak bunun tedbirini almamýz gerekir. Ýnanýn o günden bugüne o 120 bin sayýsý 300 bin oldu, kimyasal silahlarla öldürülenlerin sayýsý 2 bin oldu. Hala kimyasal silahlar konuþuluyor ama 300 bin insanýn ölümü, o konvansiyonel silahlar konuþulmuyor" diye konuþtu. "PKK ÜLKEMDE 40 BÝNDEN FAZLA ÝNSAN ÖLDÜRÜRKEN NERE DEYDÝNÝZ?" Kobani'de yaþanan olaylardan söz eden Erdoðan, "Ýþte bakýnýz þimdi Kobani diye bir olay tutturuldu. Bu Kobani'nin önemi nedir? Kobani'den 200 bin insan benim ülkeme geldi. Ve içeride artýk sivil kalmadý. Ýçeride kalan þu anda 2 bin tane PYD'li. Bu 2 bin PYD'li þu anda orada IÞÝD'le bir mücadele sürdürüyor. Onlarda terörist, onlarda terörist. Ve bu PYD benim ülkemdeki bölücü terör örgütü PKK'nýn aynýsýdýr. Hiçbir farklarý yok. PKK'nýn Suriyeli liderlerinden birisi de þu anda PYD'nin içerisinde savaþmaktadýr. Bütün bunlara karþý þu anda geçen gün biliyorsunuz kendilerine silah yardýmýnda bulunmuþtur ve bu silah yardýmýnda bulunurken indirilen silahlarýn bir kýsmý PYD'nin eline geçerken bir kýsmý yine IÞÝD'in eline geçti. IÞÝD kenti sitelerinden bunu yayýnladý mý? Yayýnladý. Herhalde gördünüz. Þimdi biz ne iþe yarýyoruz? Biz kendilerine dedik ki sayýn Obama bakýn siz bu silahlarý onlara vermeye kalkarsanýz bu onlarýn da eline geçer. Ve bu PYD'nin kendisi zaten terör örgütüdür" dedi. IÞÝD'e karþý ÖSO'ya destek verilmesi gerektiðini ifade eden Erdoðan, "Ilýmlý muhalifler var ki, bu ýlýmlý muhalifler hem rejime muhaliftir, hem IÞÝD'e muhaliftir. Kim bunlar? ÖSO. Ýki eðer ÖSO'yu kabul etmiyorsanýz, o zaman Peþmergelerle bu iþi yürütelim, biz o zaman kendi topraklarýmýzdan Peþmergelerin kontrollü bir þekilde Kobani'ye girmesine biz yardýmcý oluruz. Bu da PYD tarafýndan kabul edilmedi. Niye kabul edilmedi biliyor musunuz? Çünkü PYD terör örgütü Kobani'deki hakimiyetini kaybederse durum ne olur, Peþmerge gelir oraya hakim olur, o da bizim için sýkýntý olur gibi bir mantýk çalýþtýrýlmaya baþlandý. Ve þuanda garip olan Peþmergeler'den son anda düne kadar kabul edilmiyordu, son anda þimdi 200 kiþiyi Peþmergelerden PYD kabul etti ve bu PYD'nin kabulü üzerine þimdi Peþmergeler oraya bizim kontrolümüz altýnda 200 kiþiyi gönderecekler. Belki bu sayý daha sonra artar mý artmaz mý onu þu anda bilemiyorum. Ve bütün bunlar bir þeyi ortaya koyuyor. Yani 300 bin insanýn ölümüne, katledilmesine sessiz kalan dünya þu anda Ayn El Arap yani Kobani'de ayaða kalkmýþ durumda. Peki çok güzelde Dera için neredeydiniz? Ýdlib, Hama, Humus oralar yanarken neredeydiniz? Örneðin PKK gibi kanlý bir terör örgütünü umursamayan dünya bir anda IÞÝD terör örgütü için ittifak kurabiliyor. Ýyi de PKK ülkemde 40 binden fazla insan öldürürken neredeydiniz? Ortadoðu'daki Kuzey Afrika'daki Doðu Avrupa'daki yangýn þunu unutmayýn asla ve asla lokal kakmaz ve kalmýyor" dedi. "BM'NÝN REFORME EDÝLMESÝ GEREKMEKTEDÝR" Erdoðan açýklamasýnda, "Bakýn yakýn siyasi tarihimizde günde 5 bin insanýn öldürüldüðü ülke pek yoktur. Ama Mýsýr'da öldürülmüþtür. Ve demokrasi, demokrasi, demokrasi diyenler yüzde 52 oyla iþbaþýna gelen Mursi'yi darbeci bir yöntemle indirmiþlerdir ve onun arkasýnda durmuþlardýr. Peki BM Güvenlik Konseyi'nde bir ses var mý? Yok. Çünkü BM Güvenlik Konseyi'nde 5 kiþi ne derse o oluyor. Veya o 5'ten

bir tanesi ne derse o oluyor. Ben son bu yýl BM Genel Kurulu'nda daha önce de deðiþik ülkelerde tezimi ileri sürdüm. Dünya 5'ten büyüktür dedim. Peki dünyanýn 5'ten büyük olmasý neyi gerektiriyor? Artýk bugün 2. Dünya Savaþý'nýn þartlarý yok. BM'nin reforme edilmesi gerekmektedir. BM Güvenlik Konseyi'nin daimi üyeleri dünyayý temsil etmiyor. Bildiðiniz gibi Avrupa'da ki orada ben Rusya'yý da Avrupa'dan sayýyorum 3 üye var. Amerika orada diðer tarafta Asya'dan birde Çin var. Dünyanýn diðer yönünden yok. Birde iþin diðer kültürler boyutuna geliyorum, inançlar boyutuna geliyorum mesela bu BM Güvenlik üyelerinin daimi üyeleri içerisinde bir tane halký Müslüman olan ülke yok. Veya farklý dinlerden yok. Bunlar BM ifadesine bir defa terstir. Dolayýsýyla dünya beþten büyük. Öyleyse beþten büyük olan dünya ne yapacak yapacak bu iþi çözmesi lazým. Ben bir cumhurbaþkaný olarak bunu görürüm veya görmem ama her yerde bunu anlatmaya devam edeceðim. Ýþte siyaset ne yazýk ki bilimsel temelli olarak veyahutta halklarýn dilini gündeme getirmek suretiyle sürecini çalýþtýrmýyor. Sesleniyorum diyorum ki siyaseti bir kenara býrakýn bu bölgelerdeki sadece insani sorun tüm insanlýðý, tüm insanlýðýn vicdanýný yakacak kadar maalesef büyüktür. Çocuklar ölürken bunu seyreden hiç kimse masum deðildir. Kadýnlar ölürken kadýnlar en vahþice iþkencelere maruz kalýrken bunu seyretmekle yetinen hiç kimse masum deðildir" diye konuþtu. Avrupa'da yaþanan katliamlara karþý Avrupa'nýn sessiz kalmasýný eleþtiren Erdoðan, "Ölenler Orta Doðulu, ölenler Müslüman, ölenler bizden çok uzakta siye kendisini teselli etmeye çalýþanlar varsa bu bahanelerin de gayri insani olduðu, ýrkçý olduðunu buradan vurgulamak isterim. Ýþte buyurun Ukrayna, iþte buyurun Kýrým. Kýrým iþgal edildi mi edildi. Ukrayna'da ayný þey yapýlmaya çalýþýlýyor muydu. Yapýlýyordu. En sonunda dünya buna yönelik tavýr aldý, sonunda bir Mis buluþmasýyla bir süreç baþladý. Temenni ederiz ki bu barýþ süreci kalýcý olur. Dünyanýn neresinde olursa olsun önce öncelikle bir candýr. Masum bir canýn ölümü karþýsýnda bunu duyduðu halde gördüðü, bildiði halde sesiz ve tepkisiz kalan ise emin olun o cinayete ortaktýr. Bakýn Avrupa'nýn ortasýnda Bosna Hersek'te, Kosova'da yaþanan trajediyi insanlýk tarihi hiçbir zaman unutmayacaktýr. Sreprenica'da yaþanan katliamýný insanlýk hiçbir zaman unutmayacaktýr. Ukrayna'da yaþananlar insanlýk tarihine maalesef kara bir leke olarak geçecek ve hiç silinmeyecek. Þu anda orta Doðu'da Kuzey Afrika'da yaþanan sorunlar da o ülkelerden ziyade artýk insanlýðýn kalp ve vicdan sahiplerinin sorunu haline gelmiþtir. Özellikle AB'nin yaþanan hadiseler karþýsýnda sessizliðini anlayabilmek çok güçtür" dedi. "DOÐU'NUN DRAMI KARÞISINDA BATI'NIN TEPKÝSÝZ KALMASI VÝCDANLARDA YARA AÇIYOR" Erdoðan açýklamasýnda, "Bakýn burada þu hususa dikkatlerinizi çekiyorum. Küreselleþme çaðýndayýz. Kitle iletiþim araçlarý dünyanýn her yerinde anýnda haber ulaþtýrabiliyor. Öte yandan insan hareketliliði hiç olmadýðý kadar artmýþ durumda. Her ülkede turist olarak, iþçi olarak, göçmen olarak çok çeþitli ýrklar, kültürler yaþayabiliyor. Böyle bir Dünya'da vicdanýn da küreselleþmesi artýk kaçýnýlmaz bir hal almýþtýr. Barý ne kadar Doðu'nun dramýný ekranlardan izliyorsa, Batý ne kadar bu durumlara seyirci kalýyorsa insanýn Doðu'da o kadar Batý'nýn tepkisizliðini izliyor. Doðu'nun dramý karþýsýnda Batý'nýn tepkisiz kalmasý vicdanlarda yara açýyor. Adalet duygusunu çok ciddi þekilde zedeliyor. Þurasý son derece önemli. Eðer Doðu'nun yaþadýðý dramý oradaki insanlara, oradaki insanlarýn kültürlerine, medeniyetlerine baðlarsanýz bu aslýnda yanýltýcý olur. Yani aslýnda Doðu içinde bulunduðu zor durumu sadece kendisi oluþturmadý. Þu anda Doðu'da yaþanan insanlýk dramlarý orada yaþayan insanlar kadar maalesef oralara dýþarýdan müdahalede eden ülkelerin, yönetimlerinin eseridir. Daha önce Türkiye'de de söyledim. 100 yýl öncesine kadar Ortadoðu diye bir kavram böyle bir coðrafi adlandýrma yoktu. Yakýn Doðu vardý, Uzak Doðu vardý. Ama Orta Doðu diye bir kavram yoktu. Orta Doðu yeni icat edilmiþ bir kavramdýr. Dikkatinizi çekiyorum bir coðrafi bölgenin deðil, kriz, çatýþma ve petrol alanlarýný gösteren bir isimdir Orta Doðu" dedi. Orta Doðu'nun kriz üzerine kurgulandýðýný kaydeden Erdoðan, "Krizlerin, çatýþmalarýn, insanlýk trajedilerinin yaþandýðý bölgeye Orta Doðu ismini verenler bir asýr öncesinden bu bölgeyi kriz, çatýþma bölgesi olarak kurgulamýþlar ve bu kurguyu da bugünlere kadar taþýmýþlardýr. Bakýn ben size bugün burada bir þey söyleyeceðim. Þuanda Irak kendi taslak haritalarý üzerinde aslýnda Batý tarafýndan bölünmüþtür. Üç parçaya bölünmüþtür. Ve þu anda onun alt yapýsý oluþturulmaktadýr. Geldiðimiz noktada bu kurgunun yeniden tasarlanmasý açýsýndan baþka çare onlar açýsýndan kalmamýþtýr. Bölgenin her meselesi inanýn kolayca çözülebilir. Eðer insani, vicdani, adil ve demo-

25 EKÝM 2014 CUMARTESÝ

9

kratik bir tavýr sergilenirse Afganistan'ýn, Irak'ýn, Suriye'nin, Filistin'in, Mýsýrýn, Ukrayna'nýn ve Yemen'in sorunlarý anýnda çözüme kavuþabilir. Ýþte þurada bir hafta kadar önce Afganistan'daydým. Afganistan'daki durumu da gördüm. Düþünün Afganistan artýk 15 yýlý aþkýn zamandýr neler çekiyor neler. Her ün her türlü cinayetler iþleniyor ve sokaða zaten oradaki yabancýlarýn çýkmasý çok zor bir olay. Afgan halký da 'acaba nereden bir serseri mayýn gelecek' hep bunun endiþesi içinde. Ve bakýn þimdi oraya gelip giren ülkeler hepsi terk ediyorlar. Þuanda Kararlý Destek Misyonu altýnda bir oluþum ve en sonunda Amerika, Türkiye, Almaya, Ýtalya. Dördümüz kalacaðýz ve 12 bin kiþilik ekiple bir kýsmý lojistik güç, bir kýsmý muhalif güç olarak Afganistan'da belli bir süre daha devam edecek. Niye NATO görevi. BM istese ve samimi davransa inanýn dünya barýþýnda çok daha farklý etki alanlarý doðabilir, bu baþarýlabilir. AB sýnýrlarý dýþýnda aktif olmayý tercih etse AB bu konuda çok daha etkili olabilir. Tek tek ülkeler, hatta tek tek bireyler yaþanan trajediye dikkat kesilseler ve itiraz etseler inanýn bu sorunlar çözülebilir" dedi. "IÞÝD ÝNTERNETÝ BÝR BIÇAK GÝBÝ KULLANIYOR" Erdoðan açýklamasýnda, "STK'lar bir kenara konulmasýn, sivil toplum kuruluþlarý çok daha etkili olabilir. Asla umutsuz deðiliz ve asla umutsuz da olmayacaðýz. Gerçekten Avrupa'da ýrkçýlýðýn, din ve mezhepçiliðin ayrýmcýlýðýnýn tuzaðýna düþmeyecek pýrýl pýrýl gençler yetiþiyor. Yani bu gençler bu iþin gidiþini deðiþtirebilecek güçtedir. Bu geçlerin dünyaný köklü þekilde deðiþtireceklerine vicdan odaklý bir diplomasiyi inþa edeceklerine ben yürekten inanýyorum. Türkiye'de olsun, Letonya'da olsun diðer Avrupa ülkelerinde olsun soran sorgulayan ve sýnýrlarýn ötesine dikkat kesilen gençlerimiz var. Bu gençlerin yeni bir dünya inþa edeceklerini biliyorum. Burada özellikle bir konuya da dikkatlerinizi çekiyorum. Sevgili gençler sosyal medya her þey deðildir. Sosyal medyayla yetinmeyin, diðer yazýlý, görsel medyayla yetinmeyin. Sadece sosyal medya, sadece görsel ve yazýlý medya saðlýklý bilgiler edinmenizi önleyebilir. Çünkü en kolay algý operasyonlarý oralarda yapýlýyor. Son BM Güvenlik Konseyi toplantýsýnda internet olayýnýn gözden geçirilmesi deðerlendirildi. Niye biliyor musunuz? IÞÝD'in interneti çok ideal anlamda kullandýðý ve bununla hem toplumlarý terörize ettiði hem de kendi propagandasýný en ideal þekilde yapabildiði. Ben de burada bir benzetme yaptým. Ýnternet olayý aynen býçak gibidir. Eðer katilin elinde olursa insan öldürür eðer doktorun elinde neþter olursa hayat kurtarýr. Olay budur. Öyleyse burada da IÞÝD bir terör örgütü olarak elinde o insanlarý öldürdüðü býçak gibi bunu kullanýyor. Ama bunun karþýsýnda acaba insanoðlu sosyal medyayý insanlýðýn hayrý için, gençlerin geliþmesi için nasýl kullanýyor bunun çalýþmasýnýn yapýlmasý lazým. En kolay yönlendirme ve yanlýþ bilgilendirme bu mecralarda yapýlabiliyor. Bunu ülkemde yaþadým ve batý sosyal medyasýnýn ülkemde gerçek mevcut gerçekleri nasýl ters yüz ettiðini bizzat yaþadým. Bilgilerinizi, edindiðiniz haberlerinizi mutlaka ama mutlaka çapraz sorgulamaya tabi tutunuz" dedi. Türkiye'ye karþý gerçek dýþý kampanyalarýn yapýldýðýný kaydeden Erdoðan, "Bakýn Türkiye þuanda uluslararasý medyada tamamen gerçek dýþý, tamamen operasyon amaçlý kampanyalar yapýlýyor. Türkiye'yi sadece bu art niyetli mecralardan takip edenler, Türkiye'yi ve Türkiye'nin vidan odaklý, barýþ odaklý dýþ politikasýný görmeyebilirler. Biz ülkemizde de bölge içinde de dünyada da çok güçlü þekilde barýþý, dayanýþmayý, vicdan odaklý uluslararasý iliþkileri savunan bir ülkeyiz. BM'de, NATO'da, üyesi olduðumuz G20'de, üyelik müzakereleri yürüttüðümüz AB'de, en güçlü þekilde insani ilkeleri, evrensel deðerleri savunuyoruz. Türkiye þuanda dünyada ve bölgesinde ekonomisini, demokrasisini insan odaklý politikasýný en istikrarlý þekilde büyüten ve kazanýmlarýný da muhafaza eden bir ülkedir. Bu þekilde ilerlemeye devam edeceðiz. Bakýnýz 11 yýl önce biz iktidara geldiðimizde Türkiye'de Türkiye'nin en az geliþmiþ ülkeler vermiþ olduðu destek yýllýk 45 milyon dolardý. Ama þuanda bizim en az geliþmiþ ülkelere vermiþ olduðumuz destek yýlda 3.5 milyar dolara çýktý. Bunu niye yapýyoruz. Sadece insan odaklý bir hayatý yaþamak ve üzerimize düþen bu görevi yerine getirmek için. Dünyanýn her yerindeki özellikle Avrupa'daki dostlarýmýzla dayanýþmamýzý tabi ki kararlýlýkla sürdüreceðiz. Letonya gibi Avrupa birliði ve NATO'da her zaman barýþý savunmuþ, demokrasiyi savunmuþ bir ülkeyle de dayanýþmamýz sürecek. Ve ben bu ziyaretimizin geleceðimiz adýna hayýrlara vesile olmasýný özellikle diliyorum" dedi.


10

25 EKÝM 2014 CUMARTESÝ

Ýç-Dýþ Haber

ÖSO'dan Kobani'ye dev destek kararý IÞÝD ile mücadele için silah göndereceðiz

A

zerbaycan'ýn baþkenti Bakü'de Azerbaycan Dýþiþleri Bakaný Memmedyarov'la görüþen Almanya Dýþiþleri Bakaný Steinmeier, düzenlediði basýn toplantýsýnda, "IÞÝD'le mücadele konusunda insani yardým yeterli deðil, silah da göndereceðiz. Kuzey Irak'ta, Erbil'de eðitim verilmesi konusunu araþtýrýyoruz. Bazý Avrupa ülkeleri de bu konuda katýlým saðlamak istiyor" dedi. Resmi temaslarda bulunmak üzere Bakü'ye gelen Almanya Dýþiþleri Bakaný Frank-Walter Steinmeier, Azeri mevkidaþý Elmar Mehmedyarov görüþtü. Görüþmenin ardýndan düzenlenen basýn toplantýsýnda açýklama yapan Almanya Dýþiþleri Bakaný Steinmeier, Kanada'nýn Ottava kentinde üç polisin öldürülmesiyle ilgili olarak, "Bundan çok rahatsýz olduk. Bu saldýrýnýn araþtýrýlarak suçlularýn bir an önce bulunmasýný ümit ediyorum" dedi. Steinmeier gelen bir soru üzerine, "ÝÞÝD'le savaþmak için Irak'ýn Kuzeyinde Kürtleri desteklemek adýna bu adýmý attýk. Kabinede Kuzey Irak'a insani yardým gönderilmesi de kararlaþtýrýldý. ÝÞÝD' le mücadelede sadece insani yardým yeterli deðil. Silah da göndereceðiz. Kuzey Irak'ta, Erbil'de, eðitim verilmesi konusunu araþtýrýyoruz. Bazý Avrupa ülkeleri de bu konuda katýlým saðlamak istiyor. Araþtýrma komisyonu döndükten sonra kararýmýzý vereceðiz" açýklamalarýný yaptý. Almanya Dýþiþleri Bakaný Steinmeier, Almanya'nýn dýþ politikasýnda Azerbaycan'ýn önemli olduðunu belirterek "Avrupa'nýn enerji baðýmsýzlýðý saðlanýyor. Benim Azerbaycan'a ziyaretim ikili iliþkilerin geliþmesine yöneliktir" diye konuþtu. Açýklamalarý sýrasýnda Karabað'da yaþanan gerginliklerden rahatsýz olduðunu da vurgulayan Steinmeier, "Azerbaycan ve Ermenistan Cumhurbaþkanlarýnýn 27 Ekim'de Paris'te gerçekleþtirileceði görüþmenin sürecin çözümünü saðlamasýný umuyoruz. Ýsteriz ki, bu problemin çözümüne bizim de katkýmýz olsun" dedi.

Özgür Suriye Ordusu, Kobani'ye 1300 kiþilik kuvvet gönderme kararý aldýðýný duyurdu. Birliðin baþýnda Halep Askeri Konsey eski baþkaný albay Abdulcabbar Akidi bulunacak.

Atina'da Türk Filmleri Haftasý Y

Harekete hazýrlar ÖSO kaynaklarýna dayandýrýlan açýklamada, askeri birliðin IÞÝD'e karþý harekete hazýr halde olduðu ve 36 saat içinde harekete hazýr hale geleceði duyuruldu. Ayrýca, silah durumunun yeterli olduðu belirtildi. Açýklamada, PYD'den kaynaklý bir sýkýntý olmayacaðý ifade edilirken, Koalisyon'la görüþme yapýlmadýðý ancak destek istediklerini bildirdiler.

unanistan'ýn baþkenti Atina'da düzenlenen Türk Filmleri Haftasý birçok ünlü ismin katýlýmýyla baþladý. Kültür ve Turizm Bakanlýðý'nýn sponsorluðunda, Atina Büyükelçiliði, Pire Baþkonsolosluðu, Dünya Kitle Ýletiþim ve Araþtýrma Vakfý iþbirliðinde hazýrlanan etkinlikte 23-29 tarihleri arasýnda birçok film gösterime girecek. Film haftasý, Yunanistan Film Arþivi ve Film Müzesi binasýnda , TürkiyeYunanistan ortak yapýmý, "Ben O Deðilim" filminin gösterimiyle baþladý. Dünya Kitle Ýletiþimi Araþtýrma Vakfý Baþkaný Ýrfan Demirkol etkinlikle ilgili yaptýðý açýklamada Türk Sinemasý'nýn 100. Yýlý nedeniyle Atina'da da Türk filmlerini tanýtmak amaçlý etkinliði düzenlediklerini ifade etti. Açýlýþ töreninde kameralarýn en çok ilgilendirdiði oyunculardan biri olan Hülya Koçyiðit, "Ben eskiden Atina'ya filmimin galasýna katýlmýþtým. Ve Yunanlýlar büyük ilgi göstermiþlerdi. Bugün de böyle bir etkinlikte ayný duygular içindeyim" dedi. Açýlýþ

töreninde kýsa bir konuþma yapan Türkiye'nin Atina Büyükelçisi Kerim Uras, sanatýn halklarý birbirlerine daha çok yaklaþtýrdýðýný belirtti. Uras, son yýllarda Türk dizilerinin Yunanistan'da inanýlmaz bir ilgi ile izlendiðinin altýný çizdi. Sürgün filminin oyuncusu Saadet Aksoy ise, "Burada çok sýcak bir karþýlama bizi bekliyordu. Benim burada bulunma nedenim Sürgün filmi. Bunu söylemek istedim çünkü bunun ayrý bir sebebi var. Biz filmde buraya çok yabancý olmayan bir hikaye anlatýyoruz" dedi. Türk filmleri haftasýnda klasik Türk filmleri Gelin, Anayurt Oteli, Selvi Boylum Al Yazmalým,Yol, Masumiyet ve ayný zamanda ödüllü filmler olan Gözümün Nuru, Ben O Deðilim, Küf, Kosmos, Dedemin Ýnsanlarý, Yozgat Blues, Daire, Kelebeðin Rüyasý, Sürgün filmleri de gösterime sunulacak. Etkinliðe gelecek Salý günü de Türkan Þoray'ýn katýlmasý beklenmekte.

ÝHTÝSAS MAÐAZAMIZ ÞÝMDÝ


11

Payas maçý baþlama saati deðiþti 25 EKÝM 2014 CUMARTESÝ

Diyarbakýrspor 25 Ekim Cumartesi gününü 26 Ekim Pazar gününe baðlayacak gecede saat 04.00'da kýþ saati uygulamasýna geçilmesi nedeniyle saatlerin 1 saat geriye alýnacaðýný hatýrlatarak, Pazar günü oynanacak Payas Belediyespor maçýnýn yeni saati konusunda taraftarlarý bilgilendirdi.

P

azar günü Atatürk Stadý'nda oynanacak maçýn saat 13.30'da baþlayacaðýna dikkat çekilen açýklamada, taraftarlardan yeni saate göre hareket etmeleri istendi.

'TARAFTARLARIMIZ YENÝ SAATE DÝKKAT ETMELÝ' Açýklamada,"Ülkemizde her yýl olduðu gibi bu yýl da enerjiden tasarruf saðlamak amacýyla kýþ saati uygulamasýnýn devam edeceði ilgili kurumlar tarafýndan açýklanmýþtýr. Bu doðrultuda 25 Ekim'i 26 Ekim'e baðlayan gecede saatler 1 saat geri alýnacaktýr. Bu uygulamadan dolayý maç saatlerinde de deðiþiklik yapýlmýþtýr. Deðiþen saat uygulamasýna göre Payas Belediyespor'la Pazar günü kendi sahamýzda yapacaðýmýz karþýlaþma saat 13.30'da baþlayacaktýr. Maça gelecek olan taraftarlarýmýzýn bu deðiþikliði dikkate almalarýný istiyoruz." denildi.

BÝLET FÝYATLARINDA DEÐÝÞÝKLÝK YOK Açýklamada, sezon baþýndan beri uygulanan maç biletleri fiyatlarýnýn devam edeceði de vurgulandý. Açýklamada," Maçýn bilet fiyatlarý kulübümüz tarafýndan maraton 3 TL,kapalý 5 TL ve numaralý tribün 10 TL olarak belirlenmiþtir. Biletler, Pazar günü sabahý Atatürk Stadý giþelerinde satýþa sunulacaktýr. Diyarbakýrspor'umuzun en büyük itici gücü ve dayanaðý olan deðerli taraftarlarýmýzý bu önemli maçta takýmýmýza destek olmaya davet ediyoruz. Takýmýmýz maçla ilgili hazýrlýklarýný yarýn tamamlayacaktýr. Takýmýmýzda sakat ve cezalý futbolcu bulunmamaktadýr." ifadeleri kullanýldý.

Pütürge futbol sahasýna tribün yapýldý M

alatya'nýn Pütürge ilçesindeki toprak yüzeyli futbol sahasý sentetik çim yüzeyli sahaya dönüþtürülmesinin ardýndan seyirci tribünü de restore edilerek hizmete açýldý. Malatya Gençlik Hizmetleri ve Spor Ýl Müdürü Mustafa Sadi Fýndýklý, Tesisler Þube Müdürü Ahmet Yücel ile birlikte Pütürge'de yapýlan sentetik çim yüzeyli futbol sahasý seyirci tribününde yapýlan restorasyon ve geniþletme çalýþmalarýný yerinde inceledi. Konuyla ilgili açýklama yapan Malatya Gençlik Hizmetleri ve Spor Ýl Müdürü Mustafa Sadi Fýndýklý,

"Geçtiðimiz yýl toprak olan futbol sahasýnýn zemini sentetik olarak yapýldý ayrýca soyunma odalarý tepeden týrnaða yenilendi. Bu yýl da 450500 kiþilik olan seyirci tribünün kapasitesini bin kiþiliðe dönüþtürmek ve üzerinin de kapatýlmasý çalýþmalarýný baþlatmýþtýk. Bu gün itibariyle tesisimiz kullanýma hazýr hale gelmiþtir. Bu restorasyon çalýþmalarýný kendi teknik elemanlarýmýzla gerçekleþtirdik. Emeði geçen tüm teknik personelimize de bu güzel çalýþmayý baþardýklarý için teþekkür ediyorum" dedi.

Anlý'dan Büyükþehir'e ziyaret 2

.Lig Kýrmýzý Grup futbol müsabakasý olan Göztepe A.Þ müsabakasý öncesi Diyarbakýr Büyükþehir Belediyespor Teknik heyet ve sporcularý Talaytepe tesislerinde Büyükþehir Belediye EþBaþkaný Av.Fýrat Anlý ziyaret etti. Büyükþehir Belediyesi EþBaþkaný Av.Fýrat Anlý,Diyarbakýr Büyükþehir Belediyespor kulüp Baþkaný Ýhsan Avcý yönetim kurulu üyeleri , teknik heyet ve sporcularla birlikte yemek yedikten sonra EþBaþkan Av.Fýrat Anlý Diyarbakýr Büyükþehir Belediyespor profesyonel futbolcularý ile sohbet ederek genel sorunlarýný dinledi. EþBaþkan Av.Fýrat Anlý sporcular ile yapmýþ olduðu sohbette Büyükþehir Belediye EþBaþkanlýðý olarak daima maddi ve manevi olarak destekleri ile yanlarýnda olacaklarýný belirtti. Cumartesi günü Ýzmir deplasmanýnda karþýlaþacaklarý Göztepe A.Þ müsabakasý için profesyonel sporcu ve teknik heyete EþBaþkan Anlý müsabakadan Diyarbakýr'a 3 puan ile dönmeleri isteyerek Göztepe A.Þ müsabakasý için baþarýlar diledi.

Petrolspor Akademi Ligi Urfaspor Ýle karþýlacak B

atman Petrolspor U-14, U-15, U-16 ve U - 17 futbol takýmlarý Cumartesi ve Pazar günü ligin güçlü ekiplerinden olan Þanlýurfaspor ile karþýlaþýyor. Akademi liginde mücadele eden Batman Petrolspor U-14, U-15, U-16 ve U - 17 futbol takýmlarý Cumartesi ve Pazar günü ligin güçlü ekiplerinden olan Þanlýurfaspor ile karþýlaþýyor. Batman ve Þanlýurfa'da yapýlacak olan karþýlaþmalarýn hazýrlýklarýný tamamlayanBatman Petrolsporda tek hedef galibiyet olarak açýklandý. Batman Petrolspor alt yapý futbol sorumlusu Ender Taptýk, "Çukurova Grubu zorlu bir gruptur. Buna raðmen Akademi ligi takýmlarýmýz aldýklarý baþarýlý sonuçlar aþikardýr. Bu hafta Batman ve Þanlýurfa'da oynanacak olan karþýlaþmalarda tüm Akademi ligi takýmlarýmýzdan galibiyet bekliyoruz" dedi.


12

25 EKÝM 2014 CUMARTESÝ

Belediyespor galibiyet icin gitti Spor Toto 2. Lig ekiplerinden Diyarbakýr Büyükþehir Belediyespor, deplasmanda oynayacaðý Göztepespor maçýnýn hazýrlýklarýný tamamlayarak dün havayoluyla Ýzmir'e gitti.

T

eknik direktör Coþkun Demirbakan yönetiminde önceki gün kulüp tesislerinde gerçekleþtirilen antrenman, koþu ve ýsýnma hareketleriyle baþladý.Taktik çalýþmanýn ardýndan futbolcular, soðuma egzersizleriyle idmaný tamamladý. Sakatlýðý geçen Þeyhmus Özer'in kadroya dahil edildiði ifade edilirken, Barýþ Ataþ ve Ertan cezalý, Samet, Mansur Ay, Ahmet ve Emre Hasan da sakat olduklarý için forma giyemeyecek.

Takým maça hazýr Göztepe maçý için çok iyi bir hazýrlýk dönemi geçirdiklerini ifade eden yeþil kýrmýzýlý kulübün futbol þube sorumlusu Dr. Yýlmaz Demir, "Çok iyi hazýrlandýk ve maça hazýrýz. Rakibimizi sahasýnda yenerek Diyarbakýr'a cebinde 3 puanla döneceðimizi umut ediyorum. Bu konuda takýmýmýza güveniyoruz" dedi.

Moraller çok iyi Diyarbakýr Büyükþehir Belediyespor Kulüp Futbol Þube Sorumlusu Dr Yýlmaz Demir, zorlu mücadele öncesinde galibiyete yakýn taraf olacaklarýný söyledi. Ýyi bir hazýrlýk dönemi geçirdiklerini ve rakiplerini yenmeye hazýr olduklarýný ifade eden Demir, Göztepe deplasmanýndan 3 puanla döneceklerini kaydetti. Ligde hedefledikleri noktaya ulaþmak için Göztepe maçýný galibiyetle kapatmalarýnýn büyük önem arz ettiðini ifade eden Demir, "Çýkýþýmýzý sürdürmek ve önümüzdeki haftalara daha moralli girmek için bu maç çok önemli, bu nedenle bu maçý kazanarak son haftalardaki çýkýþýmýzý sürdürmek ve üst sýralara doðru olan týrmanýþýmýzý sürdüreceðiz" dedi. Taþkýn Civelek

Diyarbakýrspor'da hedef Payas Belediyespor Spor Toto 3. Lig 2.grup takýmlarýndan Diyarbakýrspor, yarýn kendi sahasýnda oynayacaðý Payas Belediyespor maçýndan galibiyetle ayrýlmak istiyor.

Haftanýn maçlarýnýn hakemleri açýklandý H

S

por Toto 2.Lig Kýrmýzý Grup'ta 10.ve Spor Toto 3.Lig 2.Grup'ta da 9.hafta maçlarýný yönetecek hakemler açýklandý. Diyarbakýr takýmlarýnýn maçlarýný yönetecek hakemler Kayseri ve Ankara'dan.

DÝYARBAKIRSPOR - PAYAS BELEDÝYESPOR Stat: Diyarbakýr Atatürk Saat: 13.30 Hakemler: Mehmet Gökhan Düz (Orta- Kayseri), Volkan Sarýkaya(1.Yardýmcý-Kayseri),Ali Pýnar (2.YardýmcýKayseri),Muammer Uçar (4.hakem- Nevþehir)

GÖZTEPESPOR-D.BAKIR B.ÞEHÝR BELEDÝYESPOR Stat: ATATÜRK Saat: 19.00 Hakemler: Eser Birinci (Orta-Ankara ), Osman Karakaþ (1.Yardýmcý-Ankara),Aydýn Karsavuran (2.Yardýmcý-Ankara),Burak Özcan (4.Hakem-Ankara)

afta içinde oynanan Halide edip Adývarspor maçýnýn ardýndan, ara vermeden Payas Belediyespor maçý hazýrlýðýna baþlayan Diyarbakýrspor’da, teknik direktör Fethi Çokkeser nezaretinde yapýlan antrenmanla çalýþmasýný sürdürdü. Futbol Þube Sorumlusu Mehmet Cemal Doðrul, Halide Edip Adývarspor karþýsýnda alýnan 3 puanýn futbolcularýn güvenini artýrdýðýný belirterek, Yarýn kendi sahalarýnda oynayacaklarý Payas Belediyespor maçýný çok önemsediklerini söyledi. Payas Belediyespor ile lig sýralamasýnda ayný hedef için mücadele gösterdiklerini ifade eden Doðrul, ''Bu nedenle maç 2 takým için de büyük önem taþýyor. Kendi sahamýzda oynayacaðýmýz bu maçý kazanmayý hedefliyoruz. Çalýþmalarýmýzý bu hesap üzerine kuruyoruz. Günde tek idman yaparak maça hazýrlanýyoruz. Oyuncularýn çalýþmalarda gösterdiði performanstan son derece memnunuz ve onlara güveniyoruz. Taraftarýmýzýn desteðiyle maçý kazanacaðýz. Tek eksikliðimiz oyuncumuz Kaptan Erhan Kurt'un hafta içinde aldýðý darbe sonucu Burnunda kýrýk olmasýdýr. Ancak onun yerine oynayacak oyuncumuzun da gol atacaðýna inanýyoruz'' diye konuþtu. Taþkýn Civelek

"Ýyi futbolumuzun karþýlýðýný alacaðýz" Diyarbakýr Büyükþehir Belediyespor'un genç yýldýzý Þehmuz Özer, deplasmanda oynayacaklarý Göztepespor maçýný kazanmak istediklerini belirterek, "Sergilediðimiz iyi futbolun karþýlýðýný bu kez alacaðýz" dedi.

Þ

ehmuz Özer, takým olarak Göztepespor mücadelesine çok iyi hazýrlandýklarýný söyledi. Ligde þu anda istedikleri noktada olmadýklarýný belirten Özer, "Sergilediðimiz futbolun skor anlamýnda karþýlýðýný almak istiyoruz. Göztepespor önünde 90 dakika sonunda sahadan gülerek ayrýlmak istiyo-

ruz. Bu zorlu deplasmanda tek hedefimiz 3 puan almak olacak" diye konuþtu. Kendi performansýný da deðerlendiren Þehmuz Özer, þunlarý söyledi: "Hocam bana güvenip formayý verdi. Ben de onu mahcup etmemek için çok çalýþýyorum. Ýnþallah geride kalan maçlarda bunu baþarmýþýmdýr. Perfor-

mansýmýn her geçen gün artmasý için çabalýyorum. Diyarbakýr Büyükþehir Belediyespor formasý giymek herkese nasip olmaz. Ben de bu formayý giydim ve bir daha çýkarmak istemiyorum. Bunun içinde hocamýn benden istediklerini eksiksiz yapmaya gayret gösteriyorum."


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.