mik, atılgan bir yönetimden ziyade Kamil Paşa’da somut laşan, büyük devletlerin dümen suyundan giden yorgun ve güçsüz bir hüküm et görmeyi yeğliyorlardı. İT nin üye verdiği ilk hüküm et Hüseyin Hilmi P aşa kabinesidir. Ne v ar ki bu hüküm ete karşı olanların sesle rini hem en yükseltmesi dikkati çekmiştir. Muhalefet hız la Kamil Paşa’nın çevresinde toplandı. 26 Şubat 1909’da Kamil P aşa’nın konağı ve İngiliz elçiliği önünde gösteriler yapılması tasarlandı. Bundan da vahim olarak 27 Şubat İ909’da İlmiye öğrencileri askere alınm am alarını sağla yan ayrıcalığın kalkm asını protesto için mitingler düzen lediler. Ulema ve ilmiye talebesinin bu başkaldırısı önem li bir irtica kalkışm asının öncüsü sayılabilecek niteliktey'd i.
Diğer yandan istibdatm geri gelmesini sağlayacak gizli cemiyetlerin de kurulduğunu görüyoruz. Bunlar M eşrutiyet’in getirdiği hürriyet havasını düzen bozucu ve anarşi yaratıcı olarak gösteriyorlar ve eski düzenin yeni den ihyası için el altından çalışmalarını yürütüyorlardı. H atta bu işe önayak olanların Mabeyn’den p ara bile al dıkları 31 M art’tan sonra yapılan duruşm alarda ileri sü rülm üştü. Bu grubun önde gelenleri El Adi ve Protesto gazetelerinin yazan Nadiri Fevzi Bey, Devlet Şurası üye lerinden Tayyar Bey, Rüsum at dairesinde m üdür Tevfik Bey, Mabeyn’den Hacı M ustafa Efendi, Musahip Halil Beyler’di. Bu kişiler o dönemde Saray’a jurnal vererek bir çeşit kışkırtıcılık yapmaktaydı. Sonralan bunlar "Hare katı Ihtilaliye ve lrticaiyeyi ikzar zımnında gizli cemiyet" kurm aktan yargılanacaklardır. 31 M art’ın başrolünde Derviş Vahdeti’yi görürüz. Vahdeti, gazetesi Volkan ve kurduğu örgüt "lttihad-ı Muhammedi Cemiyeti" bu bü yük kalkışm anın düzenleyicisi, en azından kışkırtıcısı olarak tarihte yeralm ışlardır. Aslında 31 M art Olayı İTye yönelik muhalefetin sonucudur, değişik etkenlerin bir arakesitidir. Volkan gazetesinin kurucusu ve başyazan Derviş Vahdeti K ıbnslı bir hafızdır. Yoksul bir aileden gelir. K ıbns’ta m em urluk yaptı ve bu arada İngilizce öğ rendi. 1902’de İstanbul’a geldi, b ir süre "Iskan-ı Muhaci rin" komisyonunda görev aldı. Sonra Dahiliye N azın’nı jurnal etti, fakat bu ju m al ters tepki yaptığı için Diyârba-
48