BThaber Sayı 1064

Page 1

SAYI

HAFTALIK BİLİŞİM TEKNOLOJİLERİ VE EKONOMİSİ GAZETESİ www.bthaber.com.tr

10

sporun bilişim altyapısını kuruyor

Gündelik hayat, yeni G gücü ile daha da hızlanacak Ar-Ge başlığında üniversitelerle küresel işbirlikleri hayata geçiren Vodafone Grubu, Dresden Teknoloji Üniversitesi ile birlikte 5G odaklı yenilikler üzerinde çalışıyor.

Sayfa “Pazarın

büyümesine destek olurken, biz de büyümeye devam edeceğiz” HP Türkiye, yeniden yapılanmasının ardından kurumsal büyümesi ile yine öne çıkmayı hedefliyor.

Sayfa

15

21 - 27 Mart 2016

Gençlik ve Spor Bakanlığı,

Sayfa

14

1064

Filiz Akdede

Ankara ‘Teknoloji Platformları’ başlıyor “Kamuda BT Yönetişimi Teknoloji Platformu” ile “Biyometri ve Güvenlik Teknoloji Platformu” 23 Mart günü Ankara’da gerçekleşecek.

Haber Merkezi

Sayfa

3-4

BThaber e-Devlet Yuvarlak Masa Toplantısı; ‘Gençlik ve Spor Bakanlığı Teknoloji Yaklaşımları ve Projeleri’ başlığıyla 9 Mart tarihinde Ankara’da düzenlendi. Gençlik ve Spor Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanı Huzeyfe Yılmaz ve bakanlık yetkilileri teknoloji projeleri yeni yatırımları konusunda bilgi verdiler.


Kamunun Ortak Elektronik Belge Yönetim Sistemi

EBYS Çözüm Ortağınız Belgenet™, TÜRKSAT mühendisleri tarafından geliştirilmiş, kurumsal belgelerin yasal mevzuat ve standartlara uygun şekilde elektronik ortamda güvenli ve etkin olarak yönetilmesini, teknolojik ve yasal gelişmelerin sisteme hızlı ve doğru biçim de uygulanmasını TÜRKSAT güvencesi altında sağlayan “Elektronik Belge Yönetim Sistemi” çözümüdür.

ww w.turks atbilisim. com

-


BThaber

GÜNDEM

21 - 27 MART 2016

3

DNA

Yüz

Gençlik ve Spor Bakanlığı, sporun bilişim altyapısını kuruyor BThaber e-Devlet Yuvarlak Masa Toplantısı; ‘Gençlik ve Spor Bakanlığı Teknoloji Yaklaşımları ve Projeleri’ başlığıyla 9 Mart tarihinde Ankara’da düzenlendi. Gençlik ve Spor Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanı Huzeyfe Yılmaz, e-sporun ciddi anlamda geliştiğine vurgu yaparak gençlerimizi bilişim anlamında doyurmamız gerektiğinin altını çizdi ve gençliğe ücretsiz internet sağlama eyleminin kendi bakanlıklarının sorumluluğunda olduğunu kaydetti.

İris

Parmak izi

Hareket

3D Yüz

Haber Merkezi ‘Gençlik ve Spor Bakanlığı Teknoloji Yaklaşımları’ e-Devlet Yuvarlak Masa Toplantısı’na; Gençlik ve Spor Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanı Huzeyfe Yılmaz, Bilgi İşlem Dairesi şube müdürleri, danışman ve proje yöneticileri ile genel müdürlüklerin bilgi işlem daire başkanları, destekleyici firmalar; Türk Telekom, Intel Security, Proline, Oracle ve konuk dinleyiciler katıldı. Toplantının moderatörlüğünü yapan BThaber Yayın Koordinatörü Ayhan Sevgi, “BThaber, bilişim sektörüyle profesyonel bilişim kullanıcıları arasında köprü görevi görüyor. Bunu da 22 yıldır önemli bir başarıya imza atarak sürdürüyor. Başarımızdaki en büyük etkenlerden biri de düzenlediğimiz e-Devlet Yuvarlak Masa Toplantıları, Teknoloji Platformları gibi etkinliklerden özgün içerik üretmemiz. Bu toplantıların içeriklerini, daha sonra yayınlarımızda yer vererek

Ses

Göz

damar izi

Parmak damar izi

Gençlik ve Spor Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanı Huzeyfe Yılmaz daha geniş kitlelere duyurmayı amaçlıyoruz” şeklinde konuştu. Özel sektörle birlikte yazılım projeleri yapmayı hedefliyoruz Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın teknoloji yaklaşımlarıyla projeleri hakkında genel bilgi aktaran Huzeyfe Yılmaz, Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığı’nın 5 şubeden oluştuğunu kaydetti. Yılmaz, “Bunlar; Yazılım Geliştirme, Analiz ve Kalite Güvence, Ağ Yönetimi ve Bilgi Güvenliği, Görsel Teknolojiler şubeleri. Görsel Teknolojiler

Şubesi; diğer bakanlıklarda çok rastlanmayan, bakanlığın kurumsal iletişim tarafını da kendimizin yürüttüğü bir şube. Bir de İdari ve Mali İşler Şubemiz bulunuyor. Bu bahsettiğim şubelerden oluşan yapılanmamızı yeni kurduk. Bu şubelerin dışında yine kendimize bağlı olarak çalışan Proje Yönetim ve Karar Destek ofisimiz bulunuyor. Bütün projeleri; proje yönetim metodolojisine Devamı 4. sayfada

-Geçiş kontrol -Kimlik doğrulama -Personel devam kontrol -Windows Logon/Login -Mobil ve İnternet bankacılığı

www.olcsancad.com +90 212 216 5080


4

BThaber

GÜNDEM

21 - 27 MART 2016

Baştarafı 3. sayfada

göre gerçekleştiriyoruz. Aynı zamanda yöneticilerin karar destek anlamında ihtiyacı olan raporları da bu karar destek biriminde oluşturup onlara sunuyoruz” açıklamasını yaptı. 60 kişilik bir ekip olduklarını söyleyen Yılmaz, konuşmasına şöyle devam etti: “Çok iyi, heyecanlı, vizyoner bir ekibe sahibiz. Yazılımı profesyonelce kendi içimizde üretiyoruz ama özel sektörle birlikte daha güzel yazılım projeleri de yapmayı hedefliyoruz. Projelerimizi çok ciddi ve detaylı analiz sürecinden geçiriyoruz. Beş farklı hücreden oluşan çok iyi bir veri merkezimiz var.” Çevrimiçi milli oyun yapmamız gerek Huzeyfe Yılmaz, gençliğe ücretsiz internet sağlama eyleminin kendi bakanlıklarının sorumluluğunda olduğuna dikkat çekerek şunları paylaştı: “Gençlerin kullanacağı ücretsiz internetin bir portal sayfası üzerinden geçmesini hedefliyoruz; bu gençlik portalını hayata geçirmek istiyoruz. Tüm projelerimizi de bu gençlik portalı üzerinden çalıştırmayı planlıyoruz. Dinamik Spor Bilgi Sistemi ile aslında sporun altyapısını oluşturuyoruz. Sporla ilgili projeleri olan özel sektörü de buraya davet edip “Dinamik” projesine bağlamayı hedefliyoruz. e-Spor ciddi anlamda gelişiyor. Çevrimiçi milli oyun yapmamız gerek. Proje Koordinasyon Genel Müdürlüğü gençlere yönelik projelere destek veriyor ve projeler hayata geçiriliyor. Türkiye’de ciddi anlamda oyun yapan firmalar var, bu yönde de destek hedefimiz olduğunu aktarmak istiyorum. Gençliği ayağa kaldırmak için bilişim altyapısını her anlamda çok iyi

kurmamız gerek; bu da hep beraber olabilir. Gençlerimize sahip çıkmalı, onları bilişim anlamında iyi doyurmalıyız. Katkılarınızı bekliyoruz, bize projelerle gelirseniz sizlere kapımız her zaman açık.” Öğrencilerin yarısı, yurt kayıtlarını mobilden gerçekleştirdi e-Devlet Yuvarlak Masa Toplantısı’nda; Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu Genel Müdürlüğü Bilgi İşlem Daire Başkanı İbrahim Semizoğlu, KYKNET, KYK e-Devlet çalışmalarını, GSB Yazılım Geliştirme Şube Müdürü Ahmet Akın, Dinamik – Spor Bilgi Sistemi’ni, GSB Spor Genel Müdürlüğü Bilgi İşlem Şube Müdürü Gürcan Yaman, Anadolu Yıldızlar Ligi Portal Yönetim Sistemi, Geniş Alan Ağı Merkezi Yönetimi Geçiş Süreci ve Türkiye Olimpiyat Hazırlık Merkezleri Sistemi’ni, GSB Ağ Güvenliği Şube Müdürü Mustafa Bahadır, Bilgi Güvenliği Yönetim Sistemi ve Felaket Kurtarma Merkezi’ni, GSB Karar Destek Danışmanı Ali Rıza Atasoy, Karar Destek Sistemleri’ni, GSB Görsel Teknolojiler Şube Müdürü

Harun Bahadır, Bilgi Ekranları (Kiosk) Yönetim Sistemi ve Görsel, Hareketli İçeriklerin Üretim Süreci’ni, GSB Proje Yöneticisi Buğra Yılmaz, Nusrat Projesi ile Teğmen Naci ve Milli Oyun Projeleri’ni anlattılar. Bu sene öğrencilerin; yurt kayıtlarını çevrimiçi olarak gerçekleştirdiklerinin, KYKNET sisteminden kazandığı yurdu öğrendiklerinin altını çizen Semizoğlu, başvuruların yüzde 50’lik kısmının mobilden yapıldığına dikkat çekti. Akın, Spor Genel Müdürlüğü’nün faaliyet alanındaki ve hizmetleri kapsamındaki tüm iş ve işlemleri bir yazılım projesi haline getirip birbiriyle konuşmasını, kurumdaki personelin iş yapma hızını arttırmayı hedeflediklerini belirtti. Eryaman’da Türk Olimpiyat Hazırlık Merkezi’ni kurduklarını dile getiren Yaman, bu merkezde şu anda dünya ve olimpiyata katılacak tüm sporcuların sağlıktan performansa kadar kayıtlarının tutulduğunu, katıldıkları şampiyonalar sonucunda başarı derecelerinin analizlerinin yapıldığını söyledi. M.Bahadır, bakanlıklarının orta ölçekli bir kurum olduğunu ifade edip hizmet olarak büyük

kurumlarda verilen hizmetlerin tamamına yakınını işlettiklerine ve çalışmalar yaptıklarına vurgu yaptı. Atasoy, bakanlığın içerisinde tüm birimlere rapor üretebildiklerini kaydederken Harun Bahadır da Gençlik Spor TV çalışmalarından söz etti. Bahadır, “Projelerin logolarını, web sayfamızı, tasarım örneklerimizi hep kendimiz üretiyoruz. Diğer kamu kuruluşlarında olmayan çok esnek bir web sayfamız var. İl müdürlüklerinin kendi bütçe harcamalarının önüne de geçiyoruz. Buradan tek merkezden yönetebiliyoruz” dedi. Kalıcı eserler bıraktıklarının altını çizen Yılmaz, kamuya katma değer oluşturduklarını söyleyerek projenin yönetimi aşamasında Proje Yönetim Ofisi olarak aktif rol aldıklarını kaydetti ve Nusrat Projesi ile ilgili olarak şunları aktardı: “Oyun 1 milyon 400 bin indirmeye sahip oldu, bir dönem aramalarda ilk sırada yer aldı ve takipçi sayısı sosyal medyada 37 bin civarında. Çok ciddi bir geri bildirim var, oyunun devamıyla ilgili çalışmalarımız bulunuyor. Nusrat 1, Nusrat 2 şeklinde farklı paketleri çıkıyor olacak.”

Kritik sistemlere dönük altyapıların ciddi anlamda korunması gerekiyor Toplantının ‘Teknoloji Eğilimleri’ bölümünde; Türk Telekom Sağlık ve Spor Sektörü Satış Grup Müdürü Hakan İnanır, “Türk Telekom sosyal sorumluluğun öneminin bilincinde olarak Gençlik ve Spor Bakanlığımızın ulusal ve uluslararası organizasyonlarında önemli bir rol oynadığını düşündüğümüz altyapı hizmetlerini sundu. Organizasyonların tamamında iletişim altyapısını Türk Telekom Grubu olarak biz sağladık” şeklinde konuştu. Intel Security Sistem Mühendisi Serkan Kırmızıgül, kişisel ve ulusal verilerin korunmasının önemine vurgu yaparak “Sistemlerin ele geçirilmesini fark etmiyorsunuz bile, artık dışarıya satılabilir bir noktada olabiliyor. Bu nedenle kritik sistemlere dönük altyapıların da ciddi anlamda korunması gerekiyor” dedi. Proline’ın endüstriyel tasarımları içerisinde biyometrik çözümleri de olduğunu de dile getiren Proline Strateji ve İş Geliştirme Yöneticisi Kanşav Pöç, sözlerine şöyle devam etti: “Kimlik ve biyometri çözümleri, şehir güvenlik çözümleri, alan güvenlik çözümleri, coğrafi bilgi sistemleri tamamen kendi yerli yazılımlarımız. Aynı zamanda bir sistem entegratörüyüz. Bilişim güvenliğini gerçekleştiriyoruz.” Oracle Satış Yöneticisi Utku Kaya, genel bir değerlendirme yaparak, “Bugün böyle bir masa etrafında oturup sırasıyla projeleri, içi dolu bir vizyonu dinlemek hakikaten farklı ve faydalı oldu. Çıktılar; pozitif bir ekibin ürünü. Bu 2 yıllık sinerjinin devam etmesini diliyoruz. Biz de Oracle olarak gençlere her alanda destek olmaya çalışıyoruz” dedi.


15. M O B İ L TEKNOLOJİLER GÜNÜ

6 Nisan 2016

ma c ı : Em

in

pa

Öze

K

uş on

Ça

l

Marriott Hotel Asia İstanbul

Akıllı sistemlerle Şampiyonlar Ligi’ne gidiyoruz. İş ve teknoloji dünyasının başarılı yöneticilerinin konuşmacı olarak yer alacağı 15. Mobil Teknolojiler Günü, size akıllı sistemlerle şampiyonlar liginin yolunu açıyor. Siz de şampiyonlar liginde yerinizi almak istiyorsanız, Mobil Teknolojiler Günü’ne bekliyoruz.

Sabah Oturumları

08.45 - 09.15

Kayıt - Kahvaltı

09.15 - 10:10

Açılış & Akıllı Sistemlerle Şampiyonlar Ligine Gidiyoruz - Univera

10:10 - 10:30

Zebra Teknolojileri ve Yenilikleri - Can Tolu Ülke Müdürü (Türkiye, Gürcistan, Azerbaycan)

10:30 - 10:50

Kahve Molası

10:50 - 12:00

İş dünyasının gücü: Akıllı Sistemler - Emin Çapa CNN Türk Ekonomi Müdürü

12:00 - 13.30

Öğle Yemeği Öğleden sonra Oturumları

13:30 - 14:00

SALON 1 ENROUTE UYGULAMALARI

SALON 2 QUEST UYGULAMALARI

SALON 3 STOKBAR UYGULAMALARI

Sektör lideri Çaytaş, sahada Panorama ile neler kazandıklarını anlatıyor...

Uzun yıllardır Panorama kullanıcısı Şölen, merch ekiplerinin yönetimi için de Quest ile ilerliyor...

Depo ve Üretim yönetiminde Türkiye’nin en iyileri Univera’ya güveniyor. Bir gıda işletmesinde StokBar uygulaması...

Yavuz Sütlüoğlu Yönetim Kurulu Başkan Vekili

Edibe Çelik Bilgi Sistemleri ve İş Zekası Yöneticisi

D e p o v e Ü r e t i m Yö n e t i m i Ç ö z ü m ü

14:00 - 14:15

Kahve Molası

14:15 - 14:45

Adel, satış sistemlerini EnRoute ile yönetiyor ve birçok kolaylık sağlıyor...

League of Legends oyununun yaratıcısı Riot Games, sahayı Quest Panorama ile yönetiyor...

Panorama'da Tedarik Optimizayonu ile iş süreçleri kolaylaşıyor...

Halim Kutay Soydal Satış Sistemleri Yöneticisi

Görkem Alparslan Pazarlama Müdürü

Serkan Tanfener Genel Müdür

Birçok zincir market ve restorana ürünlerini dağıtan La Lorraine, EnRoute ile zamandan kazanıyor...

Zebra, "Saha Uygulamalarında e-Arşiv ve Mobil Fatura Basımı" ve "Android'e Kurumsal Dokunuş: Mobility DNA" konularını anlatıyor...

StokBar ile depo ve üretim süreçlerinde yeni projeler: Petlas, Doğuş, Mopak, Altera...

Zeynep Çıtak Müşteri Operasyon Müdürü

Mehmet Erkal Murat Yemişli Kıdemli Satış Mühendisi Satış Müdürü

Elvan Özkan Proje Yöneticisi

14:45 - 15:15

15:15 - 15:30

Kahve Molası

15:30 - 15:50

İşiniz & Nesnelerin İnterneti - Olcay Taysi Genel Müdür - Sade IoT

15:50 - 16:20

Hediye Çekilişi - Kapanış

Ana Sponsor

Medya Sponsorları

Teknoloji Sponsorları

Etkinlik detayları ve kayıt formu için www.mobilteknolojilergunu.com adresini ziyaret ediniz.

www.univera.com.tr


6

BThaber

E-TOPLUM

21 - 27 MART 2016

Ar-Ge ile büyümeye devam

Netaş CEO’su C. Müjdat Altay

Netaş’ın 2015 yılındaki sipariş ve satış gelirleri, 1 milyar TL barajını aştı. Şirketin 2015’teki siparişleri yüzde 29 oranında artışla 1 milyar 75 milyon TL’ye, satış gelirleri ise yüzde 36’lık artışla 1 milyar 9 milyon TL’ye ulaştı. Fatih projesinin yüzde 50’sinin 2015 yılında tamamlanması ve yurtdışı projelerdeki kârlılık oranının artışı, FVAÖK kârlılığında yüzde 87 büyüme getirdi. Netaş CEO’su C. Müjdat Altay, elde edilen sonuçları

şu sözlerle değerlendirdi: “2015’i, doğru stratejiler ve isabetli öngörülerimiz sayesinde başarıyla tamamladık. Kayıtlı sipariş miktarımız 2014’e göre yüzde 39 artarak 652 milyon TL’ye ulaştı. Kamu ve kamu güvenliği alanında alınan, yıllara yayılan, diğer sistem entegrasyonu sözleşmeleriyle son 3 yılda 2 kat büyüme gerçekleştirdik. Fatih ve Tasmus sözleşmeleriyle 1 milyar TL barajını aştık. Müşteri odaklı inovatif bir

şirket olma misyonumuz ve güçlü bir Ar-Ge kültürüne sahip olmamız sürdürülebilir başarıyı getirdi. Dünya standartlarında çalışan, yerel pazara da hakim, Türkiye’nin ve bölgenin 1 numaralı sistem entegratörü sıfatıyla, dijital dönüşümü hızlandırmak üzere çalışıyoruz. ‘Sistem entegratörü’ tanımlamasının altını dolduran unsurlar ArGe, inovasyon ve teknoloji. Bizi ileriye yine Ar-Ge götürecek.”

‘Code The Bank 2’ yarışması genç yetenekleri bekliyor Intertech, üniversite öğrencilerinin ve genç profesyonellerin yenilikçi ve yaratıcı çözümler sunabilecekleri ‘Code The Bank 2’ yarışmasını düzenliyor. 1-3 Nisan tarihleri arasında gerçekleştirilecek ve inovatif iş fikirleri geliştirmeye teşvik eden; bu fikirlerin yenilikçi girişimlere dönüşmesine hizmet edecek yarışmanın son başvuru tarihi ise 22 Mart 2016. İnovatif düşünce ve bu düşünce biçimini besleyen platformlar oluşturma yönünde çalışmalarını sürdüren Intertech tarafından düzenlenen yarışmanın bu yıl ikincisi düzenleniyor. Intertech yetkilileri yarışma ilgili olarak şu bilgileri verdiler: “1 – 3 Nisan 2016 tarihleri arasında düzenlenecek yarışma ile çiftçilerimizin, küçük ve orta ölçekli işletmelerimizin, belediyelerimizin finans ekosistemi ile entegre edilerek, sosyal sorumluluk ve sürdürülebilirlik konularındaki hassasiyetlerle bütünleşik, gençlerin yaratıcılığı ve enerjisi ile katma değer yaratacak çözüm önerilerini 48 saat içinde paylaşabilecekleri bir platform sunulacak. Mobil Çözümler ana teması ile düzenlenecek yarışma, geleceğe hazırlanan gençleri ve profesyonelleri yeni iş fikirleri geliştirmeye teşvik ederken; bu fikirlerin yenilikçi girişimlere dönüşmesine olanak sağlıyor. Alanında uzman isimlerin jüri olarak değerlendirme kurulunda yer alacağı yarışmada sürpriz ödüller de dereceye girecek yarışmacıları bekliyor. Hayata geçirecekleri projeler ile başarılı olan veya jüri özel ödülü alacak Silikon Vadisi’ne gitme şansı yakalayacak. Başvuruların www. intertech.com.tr/CodeTheBank adresinden yapılacağı organizasyon kapsamında değerlendirmeye alınacak ekipler; davet edilerek yarışma süreci hakkında bilgi verilecek.”



8

BThaber

E-TOPLUM

21 - 27 MART 2016

Edip Emil Öymen edip.oymen@gmail.com

Sosyal medyalı turizm

Bugün,23.11.2010

MEB’den FATİH verileri Milli Eğitim Bakanlığı’nın yakınlarda yayınlanan 2015 Faaliyet Raporu’nda FATİH Projesi’ne dair en dikkat çeken bilgi, sayfa 103 ve 111’de 26 numaralı performans hedefleri: *Dağıtımı tamamlanan tablet bilgisayar seti/ sayısında hedef 2.5 milyon. Gerçekleşen sayı 700 bin. Hedefe ulaşılamadı. *Ağ altyapısı kurulan kurum sayısında hedef 9.247. Gerçekleşen sayı 6.578. Hedefe “makul” ölçüde ulaşılmış (Bu, rapordaki değerlendirme sözcüğü). *İnternet eğitimi sağlanan kurum sayısında hedef 32.539. Gerçekleşen sayı 40 bin. 3.200 okula geniş bant sağlanmış. Gerek geniş bant, gerekse “internet erişimi” konusunda ayrıca bir tanım yapılmamış. Raporda ayrıca,

393.777 tane etkileşimli tahta ve 41.996 tane A3 ve A4 yazıcının da okullara verildiği yazıyor (s.61). FATİH Projesinin içerikle ilgili Eğitim Bilişim Ağı-EBA kullanıcı sayısı 2014’te 1 milyon 795 bin 909 iken, bu sayı 2015’te 8 milyon 585 bin 339 olmuş. EBA sistemine kaynak sağlamak amacıyla 10 lise ve 3 başka yerde EBA “stüdyosu” kurulması planlanıyor. Bu arada, iki bakanlık BST ve MEB’in ortak kararı üzerine, kodlama eğitiminin Bilişim Teknolojileri ve Yazılım Dersi ( 5, 6, 7 ve 8. sınıflar) Öğretim Programında daha fazla yer almasına karar verildi. 5 ve 6. sınıflarda zorunlu, 7 ve 8. sınıflarda seçmeli ders olarak okutulan “bilişim teknolojileri ve yazılım dersi”nin içeriği güncellenecek. (08.03.16)

Turizmi ölçmede sosyal medyaya bakmayan, geride kalıyor. İlle her turist, gittiği yerden çektiği resmi ille Instagram’a koyacak diye bir kural yok. İlle herkes tweet atacak değil. Ama bunu yapan milyonlarca kişi varsa, turizmciler bu milyonlara bakarak strateji geliştirebilir. Sosyal medya analisti Spredfast’a göre Londra, seyahat (travel), sanat (art) ve moda (fashion) sözcükleriyle kurulan tweet’lerde, 2015’te 630 bin kez tweet’lendi. İkinci sırada 431 bin tweet’le Paris, 291 binle New York, 175 binle Roma, 136 binle Tokyo. Havaalanından varış noktasına transferleriyle tanınan Hoppa’nın verilerine göre yine 2015’te New York adresli 52 milyon 153 bin Instagram görüntüsü paylaşıldı. İkinci Londra: 47.2 milyon. Paris: 41 milyon. Dubai 36.9 milyon. Los Angeles 27.3 milyon. İstanbu yok. Ama Antalya var: 4.4 milyonla 25’inci. İstanbul’un olmaması tuhaf, ama Atina da yok. Öte yandan, Instagram’da “sevdim” işaretli şehirler listesi daha değişik. Orada İstanbul var, 24’üncü sırada. Prag ile Moskova arasında. Sevdim listesinde birinci ise Los Angeles. İkinci Bangkok. Selfie’ler için birinci tercih Londra. Manzaralar için Hong Kong. Yeme içme denildiğinde Phuket (Tayland) ve Uzak Doğulu

yerler. Ama çiftlerin en çok selfie çektikleri şehir: Elbette Paris. Ve İstanbul bu listede 8’inci. Önünde Milano, Madrid, Venedik, Viyana, Berlin, Roma var. Hepsinde ortak özellik görkemli yapıları... Şimdi bu bilgilerin önemi nedir? Turizm gelirlerini hesaplarken sadece gelen yabancı sayısı, otel yatak sayısı, geceleme sayısı, hatta belki 3-aşağı-5-yukarı yaptıkları harcama miktarı yeterli bir gösterge değil. Yenilikçi hesaplamaları işe katmadan, turizm planlaması ve hesabı yapamayacağız. Hele, sosyal medyadaki sevdimsevmedim sohbetlerini dikkate almadan geldi turistgelmedi turist diyerek 21’inci yüzyılda turizm stratejisi kuramayacağız. “Tatil Seçiminde Sosyal Medyanın Rolü” adlı İngiliz araştırmasına göre, ille sosyal medyada arama-

tarama yaparak tatil adresi seçenlerin başında Hindistan geliyor (% 98). Sonra Kore (96). ABD (84). Almanya (77). Facebook, en çok başvurulan medya. Sırasıyla YouTube, Twitter, Instagram, Pinterest diye gidiyor: Kısacası sosyal medya işte! Otelin WiFi (hem de bedava) sunması da artık “olmazsa olmaz” bir şart. Örneğin, Türkiye’de de bir otelin sunduğu WiFi kalitesi, o otelin tercih edilmesini (veya kimseye önerilmemesini) sağlayan en önemli kriterlerden. Bulut tabanlı otel ve online pazarlama platformu (Türk şirketi) HotelRunner’ın verilerine göre, tatilde internet tercihi, yemekten önce geliyor. Türkiye’de 4 yıldızlı bir otelin sadece interneti yavaş olduğu için kaybettiği rezervasyonların değeri yılda 120 bin Doları buluyor!

Bratislava arası 8 dakikaya inecek...miş. Gerçek dünyada, Japon Demiryolları geçen yıl 603 km hıza deneme hattında ulaşmıştı. Ama tren taa 2027’de hizmete girdiğinde, en fazla 500 km hız yapmasına izin verilecek. Deneme

hızı, deneme alanında kalacak. Hyperloop, bin km hızdan söz ediyor. Hyperloop’un dünya çapında aradığı tasarım fikirlerine İstanbul Teknik Üniversitesi’nden öğrenciler de katıldı. Finale kalan 124 proje arasında İTÜ Sci-X Takımı da vardı, ama birinciliği MIT Takımı aldı (Yandaki resim).

Viyana-Budapeşte Hyperloop? Elon Musk’ın (Tesla, PayPal, Space X) San Fransisco ile Los Angeles arasında 615 km inşa etmeyi düşündüğü Hyperloop, henüz tasarım aşamasında. İlk denemeler uzak ufukta. Daha sonrası belirsiz. Örneğin, acaba düşük basınçlı bir borudaki bir kapsüle binip, saatte 1,130 km hızla gitmeyi kim, neden, nasıl isteyecek? Ha, küçük bir ayrıntı daha var: 8 milyar Dolarcık lazım. Nevada Çölü’nde Las Vegas’ın kuzeyinde kurulan Hyperloop tesisinde umutlu ve hevesli faaliyet süredursun, Slovakya

Hükümeti’nden bir Zihni Sinir Projesi fışkırdı resmen: ViyanaBratislava-Budapeşte arasında 160 km uzunluğunda bir Hyperloop kursak? Talepte ve hayalde sınır yok. Bratislava, bir zamanlar Bohemya’nın bir taşra şehriyken, Çekoslovakya döneminde Slovakların birinci şehriydi. Gel zaman git zaman Çekoslovakya, “kadife devrimle” 1993’te ikiye ayrılınca, aniden Slovakya’nın sempatik başşehri oluverdi. Viyana Bratislava arası karayoluyla 80 km. Bratislava Budapeşte

daha uzak: 200 km. Ama Hyperloop “dümdüz” gittiği için toplam mesafe 160 km olacak... mış. Eğer bu Zihni Sinir Projesi “gerçekleşecek” olursa, Viyana-


İnanmak için GÖRMEK gerek Online eğitimlere katılarak daha fazla bilgi alabilirsiniz.

Görünürlük 21. Yüzyılda akıllı kararlar vermenin tek yolu

C-level yöneticilerden ağ yönetimine kadar, verimlilik ve karlılığı artırıcı işletme kararlarının ışık hızında alınması gerekir. WatchGuard Dimension, ham ağ verilerini anında işlenebilir güvenlik istihbaratına çevirir. İşletmenizi nasıl koruyabileceğinizi görmenizi ve anlamanızı, sıkı bir güvenlik politikası oluşturmanızı ve uygunluk hükümlerini yerine getirmenizi sağlar.

Raporlamanın ilerisine geçin WatchGuard Dimension’ın karar verme gücüne erişin. Her açıdan net görünürlük. Hemen e-posta gönderin: Turkey@watchguard.com Veya arayın: +90 850 441 4 733(RED)

www.watchguard.com


10

BThaber

BİLİŞİM DÜNYASI

Dresden Teknik Üniversitesi işbirliğiyle 5G laboratuvarı kuran Handan Aybars Vodafone, aralarında Türk Dresden mühendislerin de bulunduğu araştırma ekibiyle birlikte, şebeke donanım ve yazılımı, bilgisayar çipleri, spektrum ve bulut bilişim konularında testler ve geliştirmeler yapıyor. Dresden Teknik Üniversitesi Vodafone Mobil İletişim Sistemleri Bölüm Başkanı Prof. Gerhard Fettweis’ın başkanlığında çalışmalar yapan ekip, kablosuz iletişim teknolojilerini veri hızı, gecikme süresi ve IP hizmetleri açısından geliştirme odaklı çalışmalar yürütüyor. Vodafone Türkiye Teknolojiden Sorumlu İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Mallik Rao’nun katılımıyla gerçekleştirilen toplantıda, 5G laboratuvarında yapılan canlandırmalarla örnekler paylaşıldı. “Türkiye’de network hizmetlerinin 5G’ye şimdiden hazır olmasının önemli olduğunu biliyoruz” diyerek sözlerine başlayan Mallik Rao, “Vodafone’un geleneksel üniversite-sanayi işbirliği anlayışı paralelinde Dresden Teknik Üniversitesi ile yürüttüğü iş ortaklığının 5G standartlarının yazılmasında önemli sonuçları olacağını düşünüyoruz” yorumunu yaptı. Ar-Ge’de ön sıradayız Bugün belli bir içeriği bir yerden başka bir yere taşımak odaklı mobil iletişim, gelecekte çok sayıda nesneyi çok az insan müdahalesiyle

21 - 27 MART 2016

Gündelik hayat, yeni G gücü ile daha da hızlanacak Ar-Ge başlığında üniversitelerle küresel işbirlikleri hayata geçiren Vodafone Grubu, Dresden Teknoloji Üniversitesi ile birlikte 5G odaklı yenilikler üzerinde çalışıyor. 10-12 Mart tarihleri arasında Almanya’ya üniversiteye yaptığımız ziyaret, 4.5G arifesinde 5G’nin potansiyelini görmek adına önemli bir fırsat oldu.

5G’ye gerİ sayımda öne çıkanlar… Ar-Ge süreçleri devam eden 5G teknolojisi, mobil ağlarda hız, esneklik ve sistem zekâsı gibi unsurlarda önemli değişimleri beraberinde getirecek. 5G ile gecikme süreleri kayda değer oranda azalacak ve bu da M2M uygulamaları için uygun bir platformu ortaya koyacak. Ağ yapısında gerekli optimizasyonun yapılmış

gerçek zamanlı kontrol etme becerisi anlamını taşıyacak. Bu beklentisini dile getiren Prof. Gerhard Fettweis, geleceğin mobil teknolojilerine hazırlanmak için kablosuz iletişim teknolojilerini özellikle veri hızı, gecikme süresi ve IP hizmetleri açısından yeniden ele almak gerektiğini sunumu boyunca vurguladı. Yeni kurdukları 5G laboratuvarı ve Vodafone gibi küresel iş ortakları ile sektörler arasında bir gelişim öngördüklerini söyleyen Fettweis, “20 yılı aşkın zaman önce Berklee’den Dresden’e geldim. 2G zamanı 3G, 3G zamanı 4G üzerinde çalışıyoruz ve şimdiden 6G üzerinde

olması, çok sayıda cihazın aynı anda tek şebekeye sorunsuz ve hızlı bağlanmasını mümkün kılacak. Otomobil gibi bugün en popüler akıllı bağlantı başlığından gündelik hayatta ev eşyalarına ve ofis malzemelerine birçok nesne internet üzerinden birbiri ile sürekli iletişimde olacak. Bu iletişimde gecikme riski ise iletişimi 50 milisaniyeden

çalışmalara başladık. Üniversite olarak Vodafone UK’den fon desteği alıyoruz ve BT dünyasından iş ortaklarımız var. Tüm bu paydaşlar Vodafone Chair yapısını oluşturuyor. 1999 yılından bugüne üniversitede birçok önemli çalışma yaptık, konferanslarla çip ve devre tasarımını ele aldık. Çünkü bunlar ne kadar küçük olursa, o kadar fayda sağlar. Geldiğimiz noktada burası, 5G Ar-Ge’si konusunda küresel bazda önde geliyor” dedi. Daha yüksek bantgenişliği gerekiyor ‘Kablosuz 2020 yılı görünümüne’ de değinen Prof. Fettweis’e göre, bugün LTE Advanced var ve Türkiye’de de 4.5G hayata geçecek. Ama bunlardan daha fazlasına ihtiyaç var.

1 milisaniyeye düşüren 5G ile bertaraf edilecek. Bu hız gerçek anlamda akıllı şehir konseptinin oluşması, bu şehir yapısında ulaşımdan elektriğe ve güvenliğe kadar her başlıkta birbiri ile uyumlu katmanların oluşması, bu katmanlar arasında kesintisizliği sağlayan altyapı ile verim elde edilmesini mümkün kılacak.

“18 ayda bir her şey ikiye katlanıyor. Bu nedenle 5G bir gereklilik ve her 10 yılda bir G’leri geçtiğimizi düşünürsek, 2020 gibi 5G de gündeme gelecek” tahminini paylaşan Prof. Fettweis, gelinen noktada daha yüksek bant genişliğine ihtiyaç olduğunu vurguladı. Prof. Fettweis, tespitlerini şöyle paylaştı: “2020 yılı ve sonrasında 5G teknolojisi ile beraber dokunsal/etkileşimsel internet (tactile internet) hizmetleri günlük hayatı uçtan uca değiştirecek. Örneğin sürücüsüz araçlar, 5G ile hayatımıza girebilecek. Arabaların tüm hareketlerini kaydeden, uçaklardakine benzer karakutuları olacak. Sonuçta arada yeterli mesafe olursa akıllı araçlar yol alabilir. Aksi halde, araç ne kadar akıllı olursa olsun,

trafik kazası olur. Saniyede 10 gigabit hızlarla internette sürekli büyüyen içerikler oluşacak. Tüm bu içeriğin gecikme süreleri minimum, dayanıklılık ise en yüksek seviyede olacak. Canlı yayın teknolojileri, akustik iletişim gibi alanlarda da 5G yeni bir dönemi beraberinde getirecek. Örneğin bir futbol sahasının her yerinden anlık görüntüler alınabilecek, futbol maçlarını bir oyuncunun gözünden takip edebilmek mümkün olacak.” Matematiksel model Prof. Fettweis, 5G araştırmalarında öne çıkan dört çalışma başlığını kablosuz yapılar, donanım, bulut ve dokunsal/ etkileşimsel internet uygulamaları olarak sıraladı. Bu alanda iş ortakları ile önemli çalışmalar üzerinde çalıştıklarını vurgulayan Prof. Fettweis, ‘tactile’ internetin yaratacağı birçok fırsat olacağı kanısında. Bu da her sektörde objeleri kontrol etmek için güçlü ve yetkin bir altyapı inşa etmek demek. Bu altyapı farkını ‘kablolu ve kablosuz telefon farkı gibi’ sözleri ile örnekleyen Prof. Fettweis’ın ardından sözü, Dresden Üniversitesi 5G Laboratuvar Araştırma Grubu liderlerinden Meryem Şimşek aldı. 5G algoritması ve simülasyonlar üzerinde çalıştıklarını, 1.5 yıldır Vodafone Chair üyesi olduğunu belirten Meryem Şimşek, matematiksel bir modelleri olduğunu, ağ yapısını bu şekilde analiz ettiklerini ifade etti. 5G ve sonrasında inovasyonun çok daha hızlı olacağı beklentisini dile getiren Meryem Şimşek, şu bilgileri paylaştı: “Kablosuz şebekeler, kendi kendini organize eden heterojen ağlar, sistem seviyesi modelleme, takviyeli öğrenme, oyun teorisi, müdahale koordinasyonu, gecikme süresinin minimum seviyeye indirilmesi, kablosuz şebekelerde yüksek güvenilirlik, multiRAT çoklu bağlantı, 5G şebekeleri odaklı çalışmalar yapıyoruz. Mobil iletişim optimizasyonu odağında 4G ve 5G’de farklı veri türleri ile nasıl başa çıkmalıyız sorusu için otomasyon yöntemleri ve farklı ağ yapıları ile çalışıyoruz. 5G yapısında mobil dinamik ortam, sistemin güvenilirliğini sağlamak, tüm ağ yapısının eğilimini anlamak önemli.”



12

BThaber

BİLİŞİM DÜNYASI

21 - 27 MART 2016

Bir ‘genişbant planımız’ olmalı Mobil Servis Sağlayıcı İş Adamları Derneği (MOBİLSİAD) “Elektronik Haberleşme Sektöründe Genişbant Etki Analizi ve Türkiye İçin Yol Planı” Raporunu yayınladı. MOBİLSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Kerem Alkin’e göre, ülkelerin küresel rekabette elde etmeyi hedefledikleri avantajlar, ancak bu ülkelerin teknoloji, bilişim ve telekomünikasyon ağlarını güçlü ve verimli kılmaları ile mümkün olabilir. Prof. Dr. Kerem Alkin, Türkiye’nin ulusal genişbant planının temel amaçlarını; “ülke çapında genişbant

altyapısının oluşturulması, fiber erişimin sağlanması, evrensel erişimi sağlamak üzere bağlantı kapasitesi ve hızının genişletilmesi, altyapıya dayalı rekabet ve pazara dayalı sektörel gelişmenin sağlanması ve internet hizmetleri ile uygulamaların kabulü yoluyla talep yaratılması” olarak sıraladı. Alkin, sözlerine şöyle devam etti: “Türkiye, ulusal genişbant planında süreçleri hızlandırmalı. Böylece, mevcut fiber altyapısındaki pratikten gelen yoğunlaşma, yine pratikte fiber altyapısının daha yoğun paylaşılması

adına gözlenen mevcut pürüzler, sıfırdan yatırımlar konusundaki engeller, izin ve mevzuat karmaşası, yüksek geçiş ücretleri, fiber kablo yatırımlarındaki yavaşlama, omurga altyapıdan hanelere geçiş sürecinde yaşanan sıkıntılar gibi sorunları aşabilmeli. Aksi takdirde, ulusal genişbant planlarında stratejik hedefler belirleyerek ilerleme kaydeden AB ülkeleri ile Türkiye arasındaki fiber ayak izi açığının genişlemesi yönünde risk oluşur ve genişbantın ülkenin ekonomik ve sosyal yapısının gelişimi üzerindeki pozitif etkisi kullanılamamış olur.”

Cardtek, İtalya pazarında gücünü artırıyor Cardtek, bankacılık-finans sektörü başta olmak üzere telekomünikasyon, kamu, ulaşım ve perakende sektörleri için geliştirdiği projelerle, Corvallis’in İtalya’daki müşterileri için kişiselleştirilmiş ve güvenilir çözümler üretecek. Bu işbirliği ile Cardtek’in kartlı ödeme sistemlerine yönelik kart paketi platformu, dijital ödeme çözümleri, kart kişiselleştirme ve kart basım ürünleri ve akıllı ulaşıma yönelik çözümleri İtalyan pazarına sunulacak. Yüksek güvenlik standartlarına partnera_09.02.2016_con.pdf uygun geliştirilen Cardtek

dijital ödeme çözümleri, kullanıcılara rekabet avantajı kazandırırken, şirketin satış sonrası destek hizmetleri de Corvallis’e olumlu yansıyacak. Cardtek’in geliştirdiği HCEXpert ürünü ile finans sektöründe faaliyet gösteren müşterilerin akıllı telefonlar üzerinden gerçekleştirecekleri HCE tabanlı NFC ödemeleri için daha güvenli hizmet sunulacak. Cardtek Mobile & EMV Solutions Genel Müdürü Erdal Yazmacı, “Corvallis gibi güçlü bir iş ortağımızın olması, 1ödeme 09/02/16 09:46 çözümlerine yönelik

tüm hizmet sürecini tek müesseseden sunan bir kaynak olarak İtalya’da varlığımızı güçlendirecek” derken, Corvallis Bölge Direktörü Daniele Melato da şu bilgileri verdi: “Dijitalleşmenin yön verdiği finans sektöründe, bankaların müşterileriyle ilişkilerini geliştirmek ve rakipleri arasında farklılaşmak için yüksek kaliteli dijital ödeme hizmetleri sunmaları gerek. Cardtek ile anlaşarak, Corvallis olarak çok yönlü büyüme fırsatları sunan bir endüstriye adım atıyoruz.”

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Coğrafi Bilgi Sistemleri Genel Müdürü Dr. Bekir Tüzel ödülünü Zeynep Keskin’in elinden aldı.

Her şeyin birbirine bağlı olduğu bir dünyaya evriliyoruz Haber Merkezi SAP Forum Ankara, ‘Dijital Ekonomi Çağı’ temasıyla; kamu, enerji, savunma ve özel sektörden 1000’i aşkın profesyonelin katılımıyla 10 Mart tarihinde gerçekleştirildi. Bu yıl 10. kez düzenlenen SAP Forum Ankara’da; ‘Dijital Vatandaşlık’ ve ‘Dijital Türkiye’ kavramları değerlendirilerek ülkemizden ve dünyadan başarılı teknoloji dönüşüm projeleri paylaşıldı. SAP Türkiye Genel Müdürü Zeynep Keskin açılış konuşmasında “Yıla biz hep Ankara’da başlıyoruz ve bu bize çok iyi geliyor. Dijital ekonomi, bireylerin, şirketlerin, kamu sektörünün ve hatta hükümetlerin gündeminde önemli bir yer tutmakta. Kurumların da dijital ajandalarını oluşturmak için istek, enerji ve yatırımlarının giderek arttırdığını görüyoruz. Geleceği öngören inovatif şirketler bugün ekonominin en

büyük oyuncuları arasına katıldı. Dijital dönüşümün formülü 3 ana maddede toplanıyor: Daha hızlı hareket etmek ve karar vermek, güvenilir iş ortaklarıyla yola çıkmak ve geleceği şekillendirmek için hayal etmekten vazgeçmemek. Hız; bugünün en önemli para birimi haline geldi. Artık insanlar değil nesneler birbirine bağlanıyor ve her şey birbirine bağlı bir dünyaya evriliyoruz. Süreçleri dijital ekonomi devrimi ile yeniden hayal edin” dedi. Kamudan ve özel sektörden başarı öykülerinin akratıldığı Forum’da; Türkiye Petrolleri ‘Yılın Kurumsal Dönüşüm Projesi’ ödülünü alırken, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Coğrafi Bilgi Sistemleri Genel Müdürlüğü de ‘Yılın Teknoloji Projesi Ödülü’nün sahibi oldu. Aynı zamanda Maliye Bakanlığı Vergi Denetim Kurulu Başkanlığı ise ‘Yılın İş Zekası Projesi’ ödülünü almaya hak kazandı.

PLANSİS ile tüm okullar afete hazır olacak C

M

Y

CM

MY

CY

CMY

K

TÜBİTAK BİLGEM, ‘Afete Hazır Türkiye’ projesi kapsamında çevrimiçi plan yönetimi sistemini geliştiriyor. MEB’e bağlı okullarda afet ve acil durum planlarını yönetmeyi hedefleyen PLANSİS uygulamasının, 2016 yılında tüm Türkiye’de yaygınlaştırılması amaçlanıyor. 2015 yılı sonunda Ankara ve İstanbul’da devreye alınan PLANSİS (Afet ve Acil Durum Yönetim Planları Takip Sistemi Projesi) uygulaması; BİLGEM Bilişim Teknolojileri Enstitüsü (BTE) ve Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) ortak çalışmasıyla

geliştirildi. Uygulamanın, Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) tarafından 2016 yılında tüm Türkiye’de yaygınlaştırılması hedefleniyor. MEB’e bağlı okullarda PLANSİS uygulaması üzerinden oluşturulacak afete hazırlık raporları MEB tarafından denetlenebilecek ve AFAD tarafından detaylı analizleri yapılabilecek. Projenin yakın plandaki hedefi; ‘Afete Hazır Türkiye’ kapsamında okullarda denetimlerin yapılarak belirlenen eksikliklerin giderilme süresini kısaltmak. Uzun vadede ise; AFAD’ın yapacağı analizler sonucunda

tüm okulların afete hazır olması hedefleniyor. Bununla birlikte, kullanılacak veriler eğitim dışında diğer sektörlere de afete hazırlık çerçevesinde yardımcı olabilecek. TÜBİTAK BİLGEM’den yapılan açıklamada; PLANSİS uygulamasının dinamik altyapısı ve ölçeklenebilirliği sayesinde diğer kurum ve kuruluşlara da uyarlanabileceği, birçok sektör için gerekli olan Afet ve Acil Durum raporlarının standartlaşmasına, güncel tutulmasına, erişiminin kolayca sağlanmasına ve denetlenmesine yardımcı olabileceği belirtildi.



14

BThaber

BİLİŞİM DÜNYASI

21 - 27 MART 2016

“Pazarın büyümesine destek olurken, biz de büyümeye devam edeceğiz” 2016, HP için hem Türkiye hem küresel pazar için heyecan verici bir yıl. “Pazarı Handan Aybars büyütmek, yeni iş alanlarına destek olmak bizim sorumluluğumuzda ve bu alanda aktif olacağız” diyen HP Türkiye Genel Müdürü Filiz Akdede, bu hedef ışığında planlarını da paylaştı. Çok fazla şehri gezdiklerini, müşterilere çok daha güçlü ulaştıklarını vurgulayan Akdede, “Eğitim ve sağlık sektörü, üniversiteler gibi yapılarla temaslarımız arttı. İş dünyasında ihtiyaç iş istasyonları. Özellikle üniversitelerde ince istemciler yoğun kullanılıyor. Bu konuda da kendimizi anlatmayı istiyor, yenilikleri paylaştıkça ihtiyaçlara yanıt verebileceğimizi görüyoruz” yorumunu yaptı. Akdede, 2016 yılı planlarını ve HP merkezin Türkiye pazarına bakışını değerlendirdi: n Küresel bazda önemli bir kurumsal ayrışmaya imza attınız 2015’te. Bu, ayrışma Türkiye’yi nasıl etkiledi? 1 Kasım 2015 tarihi itibariyle dünyada iki farklı firma olarak çalışmaya başladık. Benim yönetimini üstlendiğim bölüm HP; bilgisayar, yazıcılar, bunların sarf malzemeleri aksesuarları ve servislerinin satışından sorumlu, 170 ülkede faaliyet gösteriyor, 230 binin üzerinde iş ortağı ile çalışıyor. Yani büyük bir ekosistem var. Türkiye’de de 5 binin üzerinde iş ortağı ile

Tüm planlarını ‘gelecek olan talebe cevap verecek’ biçimde şekillendirmeye önem veren HP Türkiye, bu yıl da pazarın büyümesine destek verirken, kurumsal büyümesi ile yine öne çıkmayı hedefliyor. çalışıyoruz. Yetkinlik verdiğimiz 150 iş ortağımız ise seçilmiş, eğitim almış, ekosistemimizde daha yakın çalıştığımız, sertifikalara sahip, katma değerli iş ortaklarımız. Amacımız da ürün satmaktan ziyade, karşı tarafa bir çözüm sunmak. Bu önemli bir danışmanlık demek ve farklı illere bu öncelikle yönelmeye devam edeceğiz. Küreselde de yapı devam ediyor. Hedefimiz halihazırda liderliğini yürüttüğümüz alanlarda inovasyona, verimliliğe daha çok önem vermek. 2015 yılı gerek dünyada gerek Türkiye’de zordu. Ama HP Türkiye için baktığımızda, bilgisayar alanında küçülen bir pazarda payımızı artırdık ve liderliğimizi devam ettirdik. n Böyle belirsiz bir dönemde bunu nasıl yaptınız? Her şeyin temeli yeni ürünler, yeni teknolojiler, pazarı daha iyi anlayabilmek, pazarın ihtiyaçlarına göre ürünler sunabilmek ve gelişen dünyayı daha iyi algılayabilmek. İş dünyası için teknoloji, hiç olmadığı kadar önemli. Temel sebep mobilite. HP buradan hareketle, bilgisayar kategorisinde masaüstü devam

ederken, dizüstü bilgisayar kategorisinde ciddi bir ürün gamı sundu. Çok ince, pil ömrü 10 saati aşan, isterseniz tablet gibi kullanabileceğiniz ‘convertible’ (dönüştürülebilir) yapılar var. Bu kategori, ihtiyaçlar paralelinde tümüyle genişledi. Mobil istihdam artıyor, insanların mobil odaklı beklentileri gelişiyor. Ayrıca yeni nesli de daha iyi anlamak gerekiyor. Beklentileri çok hızlı ve bağlılıkları daha az. Bu nedenle her markanın onlarla birlikte büyümesi gerek. n Peki ya yazıcı tarafı? HP, yazıcı alanında sürekli yeni teknolojiler üretiyor. Evde kullandığımız cihazdan, matbaacılıkta kullanılan ürünlere ve sektöre özel yapılara çok geniş bir uygulama alanı var. Etiketleme ve dış baskıları da buna ekleyebiliriz. HP bu alanlarda devam ederken, 2016 Haziran’ında küresel bazda tanıtılacak 3D yazıcımız olacak. HP bu başlıkta 10 kat hızlı ve 10 kat verimli ve endüstriyel bir ürünle geliyor. Özellikle sanayiye ve endüstriyel kullanıma yönelik bu cihazla birçok sektörde fayda ve hız sağlamak mümkün. Bu başlıkta inovasyona dönük çalışmalar var.

Türkİye pazarında segment nasıl bİr dağılım sergİlİyor? Masaüstü ve dizüstünde pazar lideriyiz. Kamunun alımlarının bu yıl hareketlenmesi, HP’nin de kamuda eski gücüne kavuşmasını sağlayacak. Sonuçta kamudaki hareketlenme, özel sektöre de yansıyor, bir domino etkisi yaratıyor. Mali yılımız 1 Kasım’da başladı. Yılbaşı dönemi ve Ocak ayına bakınca iyi bir resim görüyoruz. Bir konsolidasyon var ve bu da HP lehine gelişiyor hem dünyada ve Türkiye’de. Bu nedenle pazarın büyümesini öngörüyoruz. Çünkü 2015’te çok daralma yaşandı. Biz bu dönemde küçülen pazarda pay kazanmıştık. Bu yılki hedefimiz ise pazarın daha

büyümesi ve pazar payımızı artırmamız. Baskı cihazları tarafında da enerji tasarrufu çok önemli. HP, Gezegen Ortaklığı projesinde uzun yıllardır geri dönüşüm odaklı çalışmaları sürdürüyor. Türkiye’de 2008’den beri devam ettirdiğimiz çalışma ile her yıl Almanya’ya ciddi oranda kartuş ve toner ihraç ediyoruz. Bunlar orada geri dönüştürülüyor. ‘Ink Advantage’ yazıcı modelimiz var. Bir modelin yüzde 75’i geri dönüştürülmüş üründen. Karbon ayak izinin azaltılması bireysel olarak hepimizin sorumluluğu ve firmaların da bu sorumluluğu üstlenmesi gerek. Bunun bir

ayağı da enerji tasarrufu, yani çalışmayan yazıcının hemen uyku moduna, uyku modundan baskı moduna hızlı geçmesi. Saniyede baskı hızı, enerji tasarrufu anlamında bu bilinç HP’de hep var. Buzdağının görünen yüzü, karbon ayak izi azaltma adına kullanılmayan elektriği veya suyu kapatmak. Ama arka tarafta şirketlerin de bireylere yol göstermesi, onların adımlarını ürün ve çözümleri ile desteklemesi gerekiyor. Kamu ve özel sektörde kurduğumuz geri dönüşüm kutularımız var. Çalışanlar kartuş ve tonerleri koyup bizi arıyorlar ve biz gidip topluyoruz.

2016 yılında gerek bireysel gerekse kurumsal pazarda nasıl bir gelişim bekliyorsunuz?

HP Türkiye Genel Müdürü Filiz Akdede n 3D baskı cihazı ile hedefleriniz neler? Patenti HP’ye ait bir teknoloji olan ‘multi-fusion’ ile geliyoruz. Bu; renkli ve farklı formatlarda baskı alabilen özel bir ürün olacak. Bu yönüyle mimarlık ofisleri, sağlık kurumları gibi birçok noktada kullanılabilir. Şu anda piyasada olanların hepsine göre 10 kat daha hızlı iken, verimlilik ve maliyet anlamında 10 kat üstün olacak. 2016 Haziran lansmanından sonra kademeli olarak ülkelere sevk edilecek. Türkiye pazarında da bu cihazın yıl sonuna kadar kademeli olarak yerini almasını planlıyoruz. n Türkiye olarak bölgede nasıl bir konumunuz var ve merkez bu yapıyı nasıl değerlendiriyor? Bulunduğumuz bölge, Ortadoğu, Afrika, Yunanistan ve Türkiye’yi içeriyor. Burada Türkiye, olgun bir pazar ve tüketici ihtiyaçları anlamında beklentileri yüksek, nüfusu genç ve teknolojiye çok yatkın. Bu anlamda bizim için büyük fırsatlar var. Bölgedeki yatırımları olabildiğince Türkiye’ye çekmeye çalışıyoruz. HP merkezden buraya yabancı ziyaretçilerimiz geliyor, onları iş ortaklarımız ve müşterilerimizle bir araya getirip potansiyeli anlamalarını sağlıyoruz. Bu anlamda, ekibimizin de çok iyi ve verimli bir iş yaptığını düşünüyorum. Burada ciddi bir çalışan sayımız var ve ekosistemimiz büyük. HP merkez bu potansiyel ışığında Türkiye pazarına inanıyor. 2015’te pazarın bu kadar küçüldüğü bir dönemde bile büyümemizin arkasında zaten bu yatırımları Türkiye’ye çekebilmemiz yatıyor aslında.

Talebin artmasını ve ötelenmiş olan talebin hem kurumlarda hem özel sektörde artacağını, yeni yatırımların artacağını öngörüyoruz. Kamu projelerinin sanayiyi tetiklemesiyle beraber, talebin artacağını düşünüyoruz. Tüketici tarafında da kısıtlanmış talep vardı. Ama geldiğimiz noktada teknoloji, çok erteleyebileceğiniz bir şey değil artık. Bu nedenle kesinlikle talebin artacağını düşünüyoruz. Çalkantılar kadar, toparlanmalar da aynı hızda. Bu nedenle küresel etkilerle bir kriz olmazsa, toparlanmanın da hızlı yaşanacağını düşünüyoruz. Tüm planımızı gelecek olan talebe cevap verecek şekilde yapmaya çalışıyoruz. Kadromuz buna göre hazırlıklı. İş ortaklarımızla iletişim yapımız aynı biçimde sürüyor. Sadakat programları, eğitimler, onlarla birlikte Anadolu’da yapığımız toplantılar, onların müşterilerine gidişimiz, teknik eğitimler devam edecek. Eğitimler ve toplantılarla bu iş kanalını geliştirmemiz ve iş ortaklarımızı her zaman güncel bilgilere sahip kılmamız gerekiyor. Biz kimseye ürün verip satmasını beklemiyoruz. Onların katma değer sahibi olması için onları geliştiriyoruz. Bu nedenle yetkin bir iş kanalına sahibiz. İş ortaklarımızla uzun yıllardır süregelen güçlü ekosistemimiz var. Onlar da bizi, geri bildirimlerle nerelerde daha çok yatırım yapmamız gerektiği konusunda bilgilendiriyorlar. Benzer bir yapı perakende alanında da var. Çok büyük zincirlerle çalışıyoruz ve onlar, bizim için kritik iş ortakları. Büyümemiz ve gelişmemiz, bu ekosistemin sağlıklı işleyişine bağlı.


15 BThaber

DOSYA

Kamuda BT Yönetişimi

21 - 27 MART 2016 www.bthaber.com

Risk ve tehditleri fırsata dönüştürmenin anahtarı:

BT Yönetişimi Günümüzde büyüme ve gelişme ancak BT teknolojileriyle, desteğiyle ve yönetişimiyle Sedef Özkan gerçekleşebilmekte. Kamu yönetişimi denildiğinde; artık bir yapbozdan çok her biri birbirini destekleyen ve tüm parçaların diğer parçalarla bir ve entegre olduğu karmaşık bir yapıdan bahsedilebilir. BT yönetişimi ise bu karmaşayı en aza indirgeyebilmek için karmaşanın ortaya çıkarmış olduğu risk ve tehditleri fırsatlara dönüştürebilir. Çünkü BT yönetişimi; tüm bilişim teknolojileri unsurlarını göz önüne alarak etkin ve verimli yönetim stratejisini sürdürülebilir kılmaktır. Kamunun vatandaşlara ve paydaşlarına verdiği hizmetlerin iş hedefleriyle uyumluluğunun sağlanabilmesi, başarılı bir BT yönetişim organizasyonunun kurulması ve yönetişimiyle olabiliyor. Yakın geçmişte üst yönetim düzeyinde görüşülmeyen, göz ardı edilen BT faaliyetlerinin; yönetişim kavramı çerçevesinde ele alınması ve kurumsal yönetişimle birlikte düşünülmesi de zorunluluk haline geldi. Etkin bir BT yönetişimi için ise bilişim konusuyla ilgili

tüm paydaşlar arasında dinamik bir iş birliğinin bulunması şart. Zaten yönetişimden bahsederken aynı zamanda ilgili paydaşlarca belli bir amaç etrafında ortak hareket edilmesinden, yönetimin güçlendirilmesinden söz ediyoruz. Bu gerçekleşmediğinde; projelerin başarı oranının düşük olması ise kaçınılmaz. Diğer yandan bilgi güvenliği, verilerin bütünlüğü ve güvenilirliği, kişisel verilerin korunması, verimlilik, etkinlik, kalite ve değişen mevzuata uyum gibi başlıklarda yaşanan sorunlar da BT yönetişiminin önemini giderek artırmakta. Bilgi güvenliğine ilişkin riskler de, ancak kamuda ideal bir BT yönetişimi ile yönetilebilir duruma gelebilir. ‘Kamuda BT Yönetişimi’ dosyamızda tüm paydaşların görüşlerine yer vermeye çalıştık; çok değerli konuklarımızın vizyoner ve çözüme dönük önerilerini yansıtmaye gayret ettik. Ayrıca 23 Mart Çarşamba günü Ankara’da Swissotel’de düzenleyeceğimiz ‘Teknoloji Platformu’muzda yine çok değerli katılımcıları ağırlayacağız ve kamuda etkin BT yönetişimi için neler yapılması gerektiğini tartışacağız. Sizler de davetlimizsiniz…

Ankara ‘Teknoloji Platformları’ başlıyor Bilişim Zirvesi Etkinlik Şirketi, 23 Mart Çarşamba günü “Kamuda BT Yönetişimi Teknoloji Platformu” ve “Biyometri & Güvenlik Teknoloji Platformu” isimli 2 ayrı konferans dizisini Ankara Swissotel’de gerçekleştirecek. Kamu ve özel sektor kurumlarından çok sayıda kişinin katılımcı olarak yer alacağı konferanslarda, kamu söz sahibi ve karar vericileri, özel sektör yöneticileri ve teknoloji devlerinin seçkin konuşmacıları ile birlikte

yeni eylem planlarında teknoloji yapılanmasına verilen önem ve bu alanda yapılmakta olan yatırımları konuşacaklar. e-Devlet alanındaki tüm teknolojik konulardaki gelişimler güncel biyometri projeleri ile beraber ele alınacak, veri güvenliğinden sistem seçimine kadar pek çok konu kıdemli söz sahipleri tarafından paylaşılacak. T.C. Dış İşleri Bakanlığı, T.C. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı, T.C. Kalkınma Bakanlığı,

T.C. Gençlik ve Spor Bakanlığı, SGK, Sivil Savunma Müsteşarlığı, TBMM, KOSGEB, Tübitak Bilgem, TSE, Bilgi Güvenliği Derneği gibi pek çok kurumdan konusunda uzman konuşmacıların sunum ve panellerde yer alacağı, deneyimlerin paylaşılacağı tam gün sürecek olan bu 2 platform konferansında yoğun ve zengin içerik bulunuyor. Tüm sponsor konu ve konuşmacılarının yanı sıra “Kamuda BT Yönetişimi Teknoloji Platformu” Platin Sponsoru

Canon Eurasia ve “Biyometri & Güvenlik Teknoloji Platformu” Platin Sponsoru Fujitsu Türkiye’nin yurt dışından gelecek konuk konuşmacı sunumları için katılımcılara simultane tercüme hizmeti de verilecek. Canon Eurasia, Fujitsu Türkiye, Hewlett Packard Enterprise, 4Dekas, Qlikview, Nakivo, Tesan, Pikare, Quadro ve Vector gibi çok sayıda lider teknoloji firması da bu platform konferanslarına sponsorluk ve içerik sağlıyorlar.


16

DOSYA

BThaber

Kamuda BT Yönetişimi

21 - 27 MART 2016

BT YÖNETİŞİMİ, ETKİN VE VERİMLİ YÖNETİM STRATEJİSİNİ SÜRDÜRÜLEBİLİR KILMAKTIR Kurumumuzda mevcut durumu geçmişteki durumla kıyasladığımızda öncelikle stratejik hedeflere uyumlu bir yönetim anlayışının sonucu olan hizmetler ürettiğimizi gözlemleyebiliyoruz. Geçmişte bilişim teknolojileriyle ilgili konularda, bulundukları kurumlara sadece destek vermekte olan bilgi teknolojileri birimleri artık iş süreçlerinin yürütülmesi ve vatandaşa hizmet sunulması adına vazgeçilmez yöntemler sunan stratejik paydaş durumundalar. Ayrıca temelde tüm iş birimlerinin dış dünya ile olan bağlantısını sağlayan ve tüm iş birimlerinin en kritik verilerini muhafaza ederek yöneten birim de bilişim teknolojileri hizmeti veren bu birimlerdir. Bu yönleriyle yönetişim yaklaşımınızı düşündüğünüzde etkin bir model çıkarmak için; ihtiyacın analizinden, kullanılabilir tasarımlar yapmaya, kaliteli hizmet sunumundan bilginin güvenliğini sağlamaya kadar çok aşamalı, katmanlı ve detaylı hususları gözönüne almak gerekmekte. Bizler bu yaklaşımla kurumun stratejik hedeflerine ve yapısına uyumlu bir BT organizasyonu geliştirerek bu organizasyon içerisinde rol ve sorumlulukları etkinlik ve katma değer sağlayabileceğimiz bir proje yönetim süreci geliştirdik. Bu sayede personel kaynağının verimli kullanılması, zaman kontrolünün

etkin yapılması ve maddi tasarrufların izlenebilmesini de sağlamş olduk. Personel motivasyonunun sağlanması, iş birimi memnuniyeti ve sistemlerin ölçeklenebilir yönetimiyle gelen performans artışı, izlenen yöntemin katma değerini oluşturmakta. Bu modelin işletilmesi ve sürdürülebilir olması için kamuda yönetim ve mevzuat desteğinin sağlanmasının yanı sıra özel sektörün çözümleriyle, yenilikçi yaklaşımları getirecek fikirleri organizasyonlara sağlaması gerektiğini düşünüyorum. Kurum olarak bizler geleceğin bilişim teknolojilerinin, iş yapış ve sunuş şekillerimizde birçok yenilik getireceğini de düşünerek kendimizi dönüşüme, yenilenmeye ve değişime hazır hale getiriyoruz. Geleceğe göre ihtiyaçlarımızı ölçekliyor, tasarımlarımızı kendimizi görmek istediğimiz hedeflere göre geliştiriyoruz. Yol haritamızı; kendini tanıdığından emin olan bir kurum olarak dönüşüm ve yeniliğe yatırım yapmak ve geleceğe hazır olmak adına gelişime önem vermek olarak ifade edebiliriz. Kamuda BT yönetişimini sağlarken önleyici aksiyonları değerlendirmek gerekiyor BT yönetişimi tüm bilişim teknolojileri unsurlarını göz önüne alarak etkin ve

verimli yönetim stratejisini sürdürülebilir kılmaktır. Bu nedenle özellikle Kamuda BT yönetişimini sağlamak isterken iş süreçlerinin planlanma aşamasından itibaren önleyici aksiyonları güvenlik, doğruluk, tutarlılık, etkinlik ve verimlilik çerçevesinde değerlendirmemiz gerekmekte. Günümüzde iş süreçlerinin ve bilgilerin dijitalleşmesi de siber güvenliği en önemli konulardan biri haline getirdi. Bu konuda alınacak önlemler, verinin oluşması aşamasından başlayarak uygulanmalı. Muhafaza, yönetim, sunum ve transfer gibi aşamalarda da kontol ve farkındalık aksiyonları gerektirmekte. Siber güvenliği kurumlarımızda potansiyel tehdit olarak gördüğümüz; fiziksel ortam ihlalleri kapsamıyla başlattığımız personel ve yönetici eğitimlerini gerçekleştirmiş durumdayız. Teknolojiyi bilgi güvenliği farkındalığı ile kullanan personel ile çalıştığınız bir kurumda teknik önlemleri de almış olmak bu siber savaşta kendinizi biraz daha önde görmenizi sağlıyor. Teknik boyutlarıyla siber güvenliğinizi düşündüğünüzde önleyici engelleme ve izleme sistemleriyle, düzeltici gözlem ve koruma sistemleri anlamında her kurumun altyapı, operasyon ve yönetim tedbiri alması gerektiğini düşünüyorum. Özellikle bir ülkenin varlığını, bağımsızlığını

Orman ve Su İşleri Bakanlığı Proje Yöneticisi ve PMI Türkiye Chapter Ankara Branch Direktörü Emre Alıç ve bütünlüğünü temsil eden kamu kurumlarının kendilerine emanet edilen verinin gizliliği ve güvenliği konusunda daha fazla çabalaması artık bilişim teknolojileri birimlerinin en önemli görevi haline geldi. Bu nedenle tüm güvenlik unsurlarının değerlendirildiği güvenlik yönetim sistemlerinin yapılandırılması ve etkin olarak sürdürülebilir şekilde yaşatılması için gerekli yatırımlar ve çalışmalar yapılmalı gerekli kararlar alınmalıdır diyebiliriz.

BÜYÜME ANCAK BT YÖNETİŞİMİYLE GERÇEKLEŞEBİLİR Gelişmiş toplumlar teknolojiyi kullanarak yapılan iş ve işlemleri kolaylaştırmakta, iş verimliliğini artırmakta, yaşam kalitesini yükseltmekte ve en önemlisi toplumun veya ülkenin bilgi ekonomisini oluşturarak gelişime devam etmekte. Gelişmekte olan toplumlar ise ancak BT teknolojilerini kullanarak gelişebilir ve değişebilirler. Günümüzde büyüme ve gelişme ancak ve ancak BT teknolojileriyle, desteğiyle veya yönetişimiyle gerçekleşebilmekte. En büyük katma değer ise toplumların refahı ve demokrasi anlayışının yaygınlaştırılmasıdır. Bu çerçevede kamu ile gerçekleştirilen projelerde etkin teknoloji kullanımıyla işlemler kolaylaşmakta ve hizmet kalitesi artmakta, kişilerin ve toplumun kendisini

daha fazla geliştirme ve iyileştirmesine katkı sağlanabilmekte. Bu noktada kamuya ve özel sektöre çok önemli görevler düşmekte. O da iş ve işlemleri hızlandırma, kolaylaştırma, geliştirme ve daha çok kazanca dönüştürülmesi için ortak iş birlikleri yapmaları, kullanılan ve geliştirilen teknolojilerde ise hizmet ve ürün kalitesini arttırmaları, bilginin ve sistemlerin güvenle çalışmalarını tesis ederek, memnuniyeti yükseltmeleri, verimliliği arttırmaları ve hayatı kolaylaştırmalarıdır. Gazi Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü olarak öğrencilerimizi geleceğe hazırlamak, teknolojiyi iyi anlayan, kullanan, problemlerin çözümüne

uygulayan ve en önemlisi yeni teknolojiler geliştirmelerine katkılar sağlamak amacıyla çalışmalar yürütüyoruz. Dönem içinde ve belirli dönemlerde geliştirilen ödevler ve projelerle bu hususlar geliştirilmeye çalışılmakta. Son dönemde öğrencilerimizin TÜBİTAK Proje yarışmalarında aldıkları dereceler yapılan çalışmaların meyveleridir. Bunun yanın da yapılan ‘Liselere Yönelik Mobil Programlama Eğitimi’, ‘Bilgi Güvenliğinin arttırılmasına yönelik verilen seminerler’, ISCTurkey, Büyük Veri Çalıştayı, Bilgisayar Mühendisliği Bölüm Başkanları Konferansı gibi düzenlenen etkinlikler, yapılan ulusal ve uluslararası projelerle de bu katkılar artırılmaya çalışılmakta. Yol haritamız ise bu katkıların artarak devam ettirilmesidir.

Gazi Üniv. Müh. Fak. Bilgisayar Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Şeref Sağıroğlu

Mükemmel bİr hİzmet ancak güvenlİ veya güvenle verİlen hİzmettİr Kurumların bilgi varlıkları veya verileri, kurumların en değerli varlıklarıdır. Kurumlar, bu değerlerle varlıklarını devam ettirmekte ve saygınlıklarını sürdürmekte. Bu sürecin devam etmesi iyi bir altyapı kurulması, işletilmesi ve bu ortamlarda tutulan, işlenen veya gönderilip alınan tüm verilerin veya varlıkların korunması ile mümkün ve BT yönetişiminde de en önemli hususların başında gelmekte. Bilgi varlıklarının değerini bilen kurumlar ancak ve ancak bunun farkında ve verilerini korumakta titizlikle davranmakta. Mükemmel bir hizmet ancak ve ancak güvenli veya güvenle verilen hizmettir. Önerilerim ise;

1. Yönetişimde bu teknolojileri kullanan veya üreten kurumların her zamankinden daha dikkatli olması gereklidir. Bunun farkında olunarak kurumların veri veya bilgi varlıkları değerleri belirlenmeli, bu ölçüde yönetişim iyileştirilmeli ve yönetilmeli. 2. Güvenliğin dinamik bir süreç olduğunun farkındalığında çözümler üretilmeli. 3. Alınacak önlemler arasında teknoloji kullanımı önemli olsa da yetişmiş insan gücünün en önemli husus olduğunun farkında olunmalı ve buna göre çözümler üretilmeli. 4. Bilgi varlıkları değerine göre çözümler üretilerek standartlar çerçevesinde

sistemler kurulmalı, yönetilmeli ve denetlenmeli. 5. Her kurum sahip olduğu bilgi birikimine veya varlık değerine göre stratejiler ve politikalar geliştirmeli ve uygulamalı. 6. Tehdit ve tehlikeler yakınen takip edilmeli ve var ise bu açıklıklar giderilmeli. 7. Kullanılan sistemler veya yazılımlar belirli aralıklarla test edilmeli ve iyileştirmeler veya sistemde sıkılaştırma yapılmalı. 8. Mutlaka konu uzmanı kişiler ilgili birimlerde çalıştırılmalı, çalışanlar ise mutlaka desteklenmeli. 9. Yapılan işlemler sadece bazı kurum veya kuruluşlarda değil tüm kurumlarda

veya kuruluşlarda yapılmalı ve ortak çözümler geliştirilmeli. Zayıf halkalar mümkün olduğunca ayıklanmalı. 10. UDH Bakanlığı Siber Güvenlik Stratejisi ve Eylem Planı dokümanlarının güncellemeleri vakit geçirmeden belirlenen takvimlerde yayınlamalı,var ise aksaklıklar zamanında gidermeli. 11. Gazi Üniversitesi’nin Bilgi Güvenliği ve Siber Güvenlik alanında yetiştirdiği lisansüstü eğitim-öğretim faaliyetleri sektör ve kurumlar tarafından desteklenmeli. Bu programlara ilgili uzmanların daha çok önem vermeleri gerekir. Kurumlar kendini geliştirecek çalışanlarını desteklemeli.


Teknolojinin işinizi nasıl bir dönüştürme gücüne sahip olduğunu ve inovasyonun bir vizyonla desteklenmezse ne kadar etkisiz kaldığını çok iyi biliyorsunuz. Organizasyonunuz içerisindeki rolünüzü ve kurumunuzu hiç olmadığı kadar etkili bir şekilde ileri taşımak için çaba gösterirken size şu sözü veriyoruz: Her adımınızda sizinle birlikte olacağız. İşinizi ileriye mi taşımak istiyorsunuz? Gelin ve size nasıl destek verebileceğimizi görün. www.canon.com.tr/canonforbusiness


18

DOSYA

BThaber

Kamuda BT Yönetişimi

21 - 27 MART 2016

DOĞRU YÖNLENDİRME VE YÖNLENDİRİLME İNSAN KAYNAKLIDIR Bilişim teknolojileri kullanılarak oluşturulan yeni uygulamalar, hayatımızın vazgeçilmezleri haline geldi. Bilgiye erişimdeki kolaylık, vatandaşa sunulan hizmetlerde otomasyonla sağlanan sürat, iletişimdeki gelişmelere bağlı olarak haberleşmede yaşanan hız, artık olması gereken olağan süreçler olarak kabul edilmekte. Teknolojideki bu süratli gelişim ve değişim, haklı olarak beklentileri de üst düzeye çıkarmakta, elektronik uygulamalardaki aksaklıklara, gecikmelere tahammül sınırı azalmakta. Hal böyle olunca yapılan projelerin daha özenli ve hatayı asgariye indirecek şekilde biçimlendirilmesi mecburi hale geliyor. Bu durum, aynı zamanda başarılı bir proje yönetimini ve önceden doğru adımlar atmayı zorunlu kılıyor. Bilişim uygulamalarında iyi bir yönetimin, otomasyon uygulamalarının başarısını ve sürekliliğini sağladığı bir gerçek. Projenin en başından sonuna kadar sürdürülen öngörülü planlamalar, projenin istendiği düzeyde ve ihtiyaçları tam olarak karşılayacak biçimde ortaya çıkmasını ve her türlü geliştirmeye uygun biçimde yapılanmasını sağlayabilmekte. Bu iyi yönetimin odağında ise, diğer her alanda olduğu gibi, haliyle insan bulunmakta. Yani doğru yönlendirme ve yönlendirilme insan kaynaklıdır. Teknoloji, sadece geliştirmelerimizi yaparkan kullanılan bir araç olup bu aracı kullanan insanın eğitimi, gelişimi ve doğru noktalarda doğru insanın bulunması tüm uygulamaların geleceğini, yani başarısını ya da

başarısızlığını doğrudan etkiler. Dışişleri Bakanlığı teknolojinin sağladığı imkânlarla erken bir dönemde tanışan bir kurum olarak, bunun avantajını geçen zaman içerisinde daha fazla gördü. 2001 yılından beri kullanmakta olduğumuz Elektronik Belge Yönetim Sistemimiz merkez ve yurt dışı teşkilatı arasında 7/24 veri alışverişini sağlamakta. Dışişleri Bakanlığı gibi kesintisiz haberleşmenin hayati önem arzettiği bir kurumda tüm belgelerin elektronik ortamda saniyeler içerisinde karşılıklı transferini sağlayan sistem, teknolojinin getirdiği imkânlarla sürekli geliştirilmekte ve yenilenmekte. Başlangıcından bu yana üç kez güncellenen sisteme ihtiyaca bağlı olarak yeni ilaveler ve kolaylıklar eklenmekte. Bu sebeple bu geliştirmeler yapılırken Bakanlıkta varolan yıllara dayalı bilişim kültürü uygulamalarımızı ve geliştirmelerimizi kolaylıkla hayata geçiriyoruz. Söz konusu sistem üzerinden 10 kurumla da karşılıklı elektronik belge transferi yapılıyor. Benzer şekilde yurt dışında yaşayan 6 milyon üzerindeki vatanaşımıza hizmet veren e-Konsolosluk, yabancılar için elektronik ortamda vize almalarını sağlayan e-Vize, yurt dışı Türkler iletişim portalı ‘Memleketim’ diğer ilgili kurumlarımızla iş birliği halinde geliştirilen ve entegre çalışan uygulamalarımızdan bazıları. Söz konusu uygulamalar geliştirilirken kamu kurumlarının yanı sıra özel sektörle de yakın iş birliği yapılmakta. Başarılı uygulamaların bilgi ve deneyim

birikiminden geçtiğini ve iyi yönetilmesi gerektiğini değerlendiren Bakanlığmız, personel eğitimine özel önem vermekte, özellikle bilişim personelinin bilgi birikimlerine göre doğru alanlarda ve verim sağlayacağı konularda hizmet vermesine dikkat etmekte. Huzurlu bir ortamda ekip çalışması sağlamanın, beraberinde başarılı projeleri ortaya çıkardığı düşüncesi uygulamalarımızın muvaffakatiyle sabit hale geldi. İş birliğinin arttırılması milli ürünler oluşturulmasına katkı sağlayacak Son dönemde küresel olarak yaşananlar, ülkemizin bulunduğu coğrafyadaki hassasiyetler, siber güvenlik konusunu gündemin üst sıralarına taşıyor. Bu konuda kabul gören genel gerçek, ülkelerin otomasyon sistemlerine ya da gizli verilerine yönelik saldırıların, maliyetleri bakımından ölçülemez zararlar verebildiği. Bu durum siber uzayın artık yeni bir mücadele alanı haline geldiğini açıkça ortaya koymakta. Tüm kamu kurumlarını yakından ilgilendiren bilgi güvenliğinin sağlanması, hassas verilerin saklanması, kamu hizmetlerinin sunulduğu otomasyon uygulamalarının siber saldırılara karşı etkin biçimde korunması artık bilişim uzmanlarının sürekli tartıştığı konuların en başında yer alıyor. Teknolojik gelişmeler bir yandan yeni uygulamaların geliştirilmesini teşvik ederken diğer yandan bu uygulamaların güvenliğinin

Dışişleri Bakanlığı Bilişim Teknolojileri Daire Başkanı ve Elçi Haldun Koç ve dolayısıyla idamesinin sağlanması da eşzamanlı olarak tüm kamu kurumlarını meşgul etmekte. Ülkemiz açısından bakıldığında konunun önemini müdrik hale gelen kurumlarımız iş birliğine daha fazla önem vermeye başladılar. Bu alanda kamu-üniversiteler ve özel sektör arasındaki iş birliğinin arttırılmasının milli ürünler oluşturulmasına yönelik somut sonuçlar alınmasında önemli katkılar sağlayacağı değerlendirilmekte. Bu alanda uluslararası iş birliğinin geliştirilmesinin de önemli olduğu açıktır. Üyesi bulunduğumuz NATO gibi siber alanda somut adımların atıldığı uluslararası örgütlerle daha etkin iş birliğini geliştirip bilgi ve tecrübe paylaşımının arttırılması yönünde gösterdiğimiz yaklaşım önem taşıyor.

KOSGEB E-DÖNÜŞÜM PROJESİNİN TEMELLERİ ATILDI Kamuda BT yönetişimi artık kamu idarelerinin en önemli parçalarından birisi haline geldi. Kamu yönetişimi denildiğinde artık bir yapbozdan çok her biri birbirini destekleyen ve tüm parçaların diğer parçalarla bir ve entegre olduğu karmaşık bir yapıdan bahsetmek mümkün hale geldi. BT yönetişimi ise bu karmaşayı en aza indirgeyebilmek için karmaşanın ortaya çıkarmış olduğu risk ve tehditleri fırsatlara dönüştürebilmenin anahtarı olmakta. Bilgi teknolojileri ve iletişim alanındaki gelişmeler, özellikle de İnternet kullanımının yaygınlaşması ve bilgi toplumuna geçiş sürecindeki gereklilikler kamuyu önemli şekilde etkilemekte. Kamu idareleri, teknolojideki söz konusu gelişmelere bağlı olarak hızlı bir değişim sürecinden geçtiler ve bu değişim süreci halen devam ediyor. Bu noktada vatandaşa verilen hizmetlerin dijitalleşmesi gerek maliyetlerin gerekse iş gücünün azalmasına yol açtı. BT dönüşüm süreci, hizmetlerin daha hızlı, etkin ve verimli bir biçimde verilmesine imkân vermekle birlikte, sistemlerin daha karmaşık bir yapıya bürünmesine de yol açtı. Bu da elektronik ortama alınan bilgilerin maruz kalabileceği riskler sebebiyle bilgi

güvenliği, BT ve iş sürekliliği, BT varlık yönetimi, mobil bilişim, bulut bilişim ve sosyal medya risk yönetimi gibi konuları da beraberinde getiriyor. Kurumların bu hizmetleri elde ederken ortaya çıkan risk faktörlerini ve siber güvenlik açıklarını da dikkate alarak tüm bu hizmetleri projelendirmeleri gerekmekte. Kurumların BT birimleri artık yol gösterici konumda Sistemlerin dijitalleşmesiyle birlikte siber tehdit unsurları için de, yeni kapılar açılıyor. Sistemler ne kadar karmaşıklaşırsa kontrol altında tutmak bir o kadar zorlaşmakta. Kurumların BT birimleri yardımcı hizmet birimleri ve teknik destek sağlayan birimler iken artık kurumsal yol haritalarının oluşturulmasında yol gösterici ve rehber görevlerini üstlenmekte. Vatandaşa dokunan vatandaş odaklı projelerin geliştirilebilmesi, iş süreçlerinin dijitalleştirilebilmesi ve sürelerinin kısaltılabilmesi, süreçlerde talep edilen bilgi ve belgelerin artık talep edilmemesi ve ıslak imzanın nerdeyse ortadan kaldırılması gibi dijital dönüşüm modellerinin tamamı BT yönetişimi tarafından önerilmekte ve

teknik yeterlikler çerçevesinde hayata geçirilmekte. Tabii tüm bu projeleri hayata geçiririken dikkat edilmesi gereken bazı hususları göz önünde bulundurmak gerekir. Bu amaçla herhangi bir BT projesi hayata geçirileceğinde; sistemin uygunluğu, performans kontrolü, mali uygunluk, mevzuat uygunluğu, siber güvenlik kontrolü konuları, BT yöneticisinin ve proje ekibinin dikkat etmesi gereken konular haline geldi. KOSGEB e-Dönüşüm çalışmalarına 2010 yılında hız vererek sürekli bir dönüşüm içerisinde projelerini hayata geçirdi. KOSGEB e-Dönüşüm ve dijitalleşme anlamında 2016 yılı ayrı bir önem arz etmekte. Hayata geçirilecek projeler sayesinde KOBİ’lerin destek başvuru süreçlerinde belge talepleri ortadan kaldırılıp tüm süreç dijitalleştirilecek. KOBİ’lerin başvuru sürecinde hazırlaması ve kağıt ortamında ıslak imzalı olarak teslim etmesi istenilen tüm belgeler dijital ortama aktarılacak bir kısmı diğer kamu kurum ve kuruluşlardan servisler yardımıyla kontrol edilecek. Sonuçta önümüzdeki süreçte tüm belgelerin dijitalleştiği, vatandaştan gerek başvuru gerekse ödeme esnasında hiçbir belge

KOSGEB Bilgi İşlem Dairesi Başkanı İsmail Şakalak ve bilginin talep edilmediği, e-Devlet kapısına tam entegre, mobil arayüzlerle işlemlerin gerçekleştirildiği bir KOSGEB e-Dönüşüm projesinin temelleri atılmış durumda. KOSGEB çok kısa bir zaman içerisinde yüzde 100 dijitalleşecek bir hizmet anlayışıyla dijital dönüşümünü tamamlamaya hazır bir BT yönetişim anlayışıyla hizmetlerine devam ediyor.


Qlik: Modern İş Zekâsı ve Analitik Platformları ile Veri / İş Keşfi İş kullanıcıları odaklı modern iş zekâsı ve analitik platformları açısından değerlendirdiğimizde, kompleks analizlerin kolayca yapılabilmesi ve çevik yöntemlerle hızlı geliştirme öne çıkmaktadır. BT açısından baktığımızda ise kurumsal kalitede sürdürülebilirlik, yönetişim ve güvenlik kabiliyetleri beklenmektedir. Qlik ürünlerimiz; • Kullanım ve algılama kolaylığı, • Patentli in-memory teknolojisi ile çok büyük veri kümelerini saniyeler, yani Qlik hızında analiz edebilmesi, • Yine patentli “Etkileşimli Analiz” yeteneği ile veri görselleştirmekten bir adım ileri giderek, veride navigasyon sağlayarak verinin hikayesini anlatmasını sağlaması, yani düşünce hızında veri keşfi,

• Verilerin indeks ve hiyerarşilerden bağımsız olarak, bizzat diğer verilerle ilişkilendirilerek kullanıldığı teknoloji ile veri keşfi / düşünce hızında veriyi algılama ve aksiyona dönüşecek analiz yapabilmeyi sağlıyor. Bu sayede kurumlar, veri içinde gezinerek, her tıklamada yeni sorular sorarak işlerinin durumunu, trendini algılayarak, almaları gereken aksiyonları ve bunların parametrelerini şekillendirebilmektedirler. Dahası, bunu veriye erişerek karar alacak en uçtaki birimlerine ulaştırabilmekte,

mobil ekiplerine sunabilmektedirler. Bununla birlikte; - Hızlı ve veri odaklı yapısı ile çevik geliştirme süreçlerine doğal uyumu, - Çok az BT desteği gerektiren güvenilir platformu, - Görsel komponentlerin ve veri elemanlarının ortak takip edilebilir ve paylaşılabilir olması ile kurumun aynı dili konuşabilmesinin ve aynı bilgilere bakabilmesinin sağlanması, - Sistem kaynaklarından verilere kadar bütün konfigürasyon ve kısıtların kullanıcı dostu bir önyüz ile yönetilebilmesi, - Veri çoklamalarının sınırlanması ve verinin güvenli bir platform içinden yönetilerek sunulması sayesinde Qlik ürünleri, BT yönetişim beklentilerini en üst düzeyde karşılayabiliyor ve kurumların en değerli varlığı haline gelen verinin korunarak değere dönüşmesini sağlayabiliyor.

QlikView Türkiye Genel Müdürü Ümit Altınay

Qlik firması, 2014 yılına kadar QlikView ile tek ürün yaklaşımıyla ilerlerken, 2014 son çeyreğinde, piyasaya sürdüğü Qlik Sense, mobilde doğmuş, önce mobil yaklaşımıyla geliştirilmiş, mobil cihazlardan sadece izleme değil, rahatlıkla tasarım da yapılabilen, görselleri akıllı cihazların ekran büyüklüğüne otomatik ve akıllı bir şekilde adapte ederek değiştirebilen ve doğal etkileşime en yatkın şekilde dokunmatik olarak kullanabildiğimiz bir ürün. Bu haliyle şirketlerin iş zekasına bakışlarını yeniden şekillendiriyor. Qlik Sense ile, doğal etkileşime en yatkın şekilde dokunmatik olarak kullanıyoruz, analizlerin iş ekipleriyle paylaşımı kurumsal bilginin sinerjik olarak yayılıp gelişmesini sağlıyor. Belki de en önemlisi, kurumsal meta-data ve yönetim özellikleri ile Qlik Sense artık büyük kurumlar için hiç olmadığı kadar hazır. Bu yetenekler biraraya geldiğinde, şirketlerin iş zekâsına bakışları yeniden şekilleniyor.

Aslında bu noktada analistler tarafından da tanınmış olan “Veri Keşfi” (Data Discovery) segmentini sadece yaratmakla kalmamış, onu kurumsallaştırmış da olduk.

Bu özellikleri ile ürünlerimiz ‘iş değerini’ ön plana çıkarırken, en ileri şekilde BT yönetişimi araç ve süreçlerini desteklemektedir.

Qlik bunları sağlarken, klasik platformlara göre 4-5 kat hızlı geliştirerek, kurum kullanımına sunulabilmesi, BT entegrasyon ve destek ihtiyacının minimal olması ve basit kullanımı ile iş kullanıcıları odaklı, bütünleşik analitik platformlar sunmaktadır.

Veriden değer üretme ve gerek kurumlarımızın etkinliğini arttırma, gerekse de vatandaşa verilen hizmetlerin niteliğini değiştirerek yeni hizmetler sağlama ve kalitesini arttırma yönünde iş zekâsı projeleri katma değeri en yüksek, en hızlı hayata geçirilebilir projeler arasında yer almaktadır. İşlemlerin elektronik olarak hayata geçirildiği e-Devlet yaklaşımının, artık verilerin vatandaşlar ve kurumlar tarafından etkin kararlar alınmasını sağlama yönünde a-Devlet (Akıllı Devlet) anlayışına evrileceğine inanıyoruz.

İş kullanıcısı odaklı Veri Keşfi / İş Keşfi kavramını sektöre kazandıran ve Gartner gibi analistler tarafından 6 yıl üst üste Modern İş Zekası ve Analitik Platformları alanında Liderler arasında yerini alan Qlik olarak ürünlerimiz, aşağıdaki kabiliyetleri ile BT yönetişimini iş zekası alanında ileri taşımaktadır. BÜYÜK VERİNİZLE GELİN Biliyoruz ki, kurumsal veri ambarları çok miktarda tekrar eden ve analitik anlamı olmayan veri barındırıyor. Veriyi akıllı ilişkilendirme ve küçültme yeteneğimiz, “Büyük verimiz ne kadar büyük?” sorusunu sorduruyor. Biz öngörü sağlayabileceğimiz veri setini, milyarlarca kayıt olarak Qlik platformlarında Qlik hızlarında analiz edebiliyoruz. Gerektiğinde güncel veya büyük veriye “Doğrudan Erişim”, yani disk üzerinden erişimimiz de mümkün. Dolayısıyla müşterilerimize “Bize büyük verinizle gelin” diyoruz. KAMUDAVERİ ODAKLI DÖNÜŞÜM Kamu denilince, vatandaşların bilgiye analitik ulaşımı imkanları çok önemli bir kullanım alanı oluşturmaktadır. Qlik, bütünleşik analitik platformlar desteği ile, kurumların var olan web platformlarına entegre, gömülü analitik komponentler sağlama imkanı sunmaktadır. Bu kullanımı, ürünün çok sayıda kullanıcıya önemli miktarlarda veriyi aynı anda sunabilme gücü ile birleştirdiğimizde, dış dünyaya açılacak veriler için çok önemli bir olanak sağlayabilmekteyiz. Üstelik bu kullanım, okunabilirlik bozulmadan ve tek bir defa geliştirme yapılarak, cihaz bağımsız olarak sağlanabiliyor.

www.qlikview.com.tr

Türkiye’de 300’ün üzerinde firmaya sağladığımız yazılım ve hizmetlerimizi yıllar içinde çok önemli kamu kurumlarına sunabilme fırsatını yakaladık. 2016’nın ise bizim için bu alanda bir kırılma noktası olacağını öngörüyoruz. 2016 yılında ana odaklarımızdan birini ‘kamu alanında iş zekâsı projelerimizi arttırmak’ olarak belirledik. Bu yönde farkındalık oluşturma, kamuda ürüne hakim geliştirme yapabilen iş ortağı ve kurum çalışanlarını arttırma konularında çalışıyoruz. Burada özel kurumlarda olduğu gibi bütün kamu ve bağlı kurumları, yerel yönetimler, bağımsız sektör denetim kurulları ve kamuda Ar-Ge liderliğini yapan teknoloji kuruluşlarını hedefliyoruz. QLIK ve QLIKVIEW TÜRKİYE Qlik, 1993 yılında İsveç’de kurulmuş, şu anda merkezi ABD’de, NASDAQ borsasına kote, 100’ün üzerinde ülkede 38 binin üzerinde müşterisine bin 700 iş ortağıyla hizmet veren bir teknoloji firmasıdır. QlikView Türkiye olarak, 20 yıla yaklaşan tecrübemiz ve konusunda uzman ekibimiz ile, müşterilerimizin karar etkinliğini arttırma hedefiyle, 7 yıl gibi kısa bir zamanda 300’ün üzerinde müşteriye, son yıllarda hız verdiğimiz güçlü ekosistem anlayışıyla farklı alanlarda uzmanlaşmış 40 iş ortağımız ile birlikte çözümler sağlıyoruz.

advertorial

• Kurum içi ve dışı (Facebook, Twitter, Google Analytics vb ) farklı veri kaynaklarında ve kaynaklarında ilişkilendirilmemiş verileri kolaylıkla uygulamaya alarak, analizinin sağlanması,


20

DOSYA

BThaber

Kamuda BT Yönetişimi

21 - 27 MART 2016

Kurumların veri güvenliği arayışları için önemli seçenekler mevcut Siber güvenlik kavramı, tüm bilişim sistemlerinin birbirine bağlanarak oluşturulan geniş kapsamlı; bireyler, kurumlar ve devletin faaliyetlerini daha etkin şekilde yürütebilmesini sağlayan bilgi ağı olarak karşımıza çıkıyor. Siber uzay üzerinde saklanan, işlenen ve iletilen varlıklar bu ağı kullanan kötü niyetli kişi ve kurumlarından gelebilecek saldırılara karşı korunmayı gerektiriyor. Günümüzde kuruluşlar için siber dolandırıcılık ve bilgisayar korsanlığından korunmayla ilgili maliyetler gün geçtikçe artarken, e-Devlet vizyonu doğrultusunda yaygınlaşan elektronik hizmetlerde, vatandaşların kamu kurumlarından işlemlerinin güvenli hale gelmesi için beklentileri artmış durumda. Veri hırsızlığı, onay dışı para transferi ve hedefli kişisel zarar vermek gibi riskler açısından bilgisayar korsanlarının günümüzde çok daha

ileri teknoloji ve yanıltıcı yöntemlerle çalıştıkları göz önüne alınırsa, kamu kurumlarının yanı sıra vatandaşların kişisel güvenliği için de, en güvenli çözüm çoklanma ihtimali olmayan biyometrik çözümlerin yaygınlaşmasıdır. Bu bağlamda, PalmSecure Biyometrik Sensörü aracılığıyla hayata geçirdiğimiz projelerden birine örnek olarak; Garanti Bankası Single Sign On (Windows Log-on) projesini verebilirim; şifre paylaşımı veya dışarıdan gelebilecek saldırılarla şifrelerin çalınması riski ortadan kalkarken aynı zamanda kimliği doğrulanmamış kullanım ya da şifre kaybı gibi durumların önüne geçilerek operasyonel verimliliği etkileyecek istenmeyen zaman kayıpları engellenmiş oluyor. Bunun yanında Fujitsu’nun Lifebook U904, Lifebook U745, Stylistic S936 ve Celsius H730 gibi, PalmSecure çözümünün entegre edildiği notebook,

tablet ve iş istasyonu çözümleri de, kurumların veri güvenliği arayışları için önemli bir seçenek haline geliyor. PalmSecure teknolojisi ile geliştirilmiş ‘mobile ve desktop ürün ailemiz’ ile kullanıcılar cihazı açmak için tanımlı avuç içini cihazlara ‘embed’ edilmiş sensöre okutuyorlar, sensör kimlik doğrulamasını tamamlayınca yetkili kişinin bilgisayara girişi sağlanıyor böylece üst düzey güvenlik gerektiren işlemler için firmaların güvenlik kaygıları da ortadan kalkmış oluyor. Özetle, kurumların güvenlik ihtiyaçlarını karşılayacak güvenlik ürün çözümlerini kullanarak; önlemlerini almaları ve bu tür teknolojilerin kullanımına dijital dönüşüm planlarında yer vermeleri; kurumları, çalışanlarını ve vatandaşları korumanın en önemli adımını oluşturuyor.

Fujitsu Türkiye Servis Direktörü Cengiz Yeker

KAMUDA BT YÖNETİŞİMİNİN GEREKLİLİĞİNİ ANLAMAK İÇİN SİBER GÜVENLİK RİSKLERİNİN KAPSAMI ÇİZİLMELİ Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, bilişim projelerinde istenen başarıyı yakalamak ve etkin bir BT yönetişimi sağlamak amacıyla tüm dünyada bilişim altyapısı standartlarının başında gelen ve e-Yönetişim ile teknolojiyi bir noktada birleştirmeyi hedefleyen COBIT standart temelli çalışmalar başlattı. BT yönetişiminin temel amacı üzerinden düşünecek olursak üst yönetimlere muhtemel BT risklerini görünür kılmamız, BT birimlerinin performansını izlememiz ve raporlamamız, bunun yanında BT’nin bakanlığımızın vatandaşlara ve paydaşlarına verdiği hizmetlerin iş hedeflerimizle uyumluluğunu sağlamamız başarılı bir BT yönetişim organizasyonunun kurulmasını ve yönetişimini gerçekleştirecektir. Dijital çağla birlikte son yıllarda bilgi ve teknoloji, gerek vatandaşların gerekse kamu ve özel sektörün en önemli varlıkları hale geldi. Diğer taraftan teknoloji kullanımına ilişkin risklerin gerçekleşmesi sadece BT dairelerinde değil, kurumun tamamı üzerinde etkili olurken; BT yatırımlarının beklenen faydayı sağlayamaması, üretilmek istenen kurumsal değere olumsuz etki yapacaktır. Bu nedenle, yakın geçmişte üst yönetim düzeyinde görüşülmeyen, göz ardı edilen ya da üçüncü taraflara havale edilen bilgi ve teknolojiye ilişkin faaliyetlerin, yönetişim kavramı çerçevesinde ele alınması ve kurumsal yönetişimle birlikte düşünülmesi kaçınılmaz hale geldi. Özel sektörün de bu bakış açısıyla kamu projelerinde yer alması ve kendi bünyelerinde, sağlıklı ve kurumsal ihtiyaçlara cevap verebilen bir BT yönetişimine sahip organizasyonlar kurmaları yapılan işlerin

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Bilgi İşlem Daire Başkanı Sibel Aslan kalitesini de arttıracaktır. Bu amaçla bakanlık genelinde COBIT standartları kapsamında incelemeler yapılıp Bakanlığın birimlerinden başlanarak parçadan bütüne gidilerek analizler gerçekleştirildi. Bu kapsamda analiz çalışmaları ağırlıklı olarak Bakanlık temel yapısının operasyonel ve organizasyonel anlamda omurgasını oluşturan genel müdürlük ve birimler üzerinden hayata geçirildi. Bu süreçte, Bakanlık mevcut yapısının iş akışlarının optimizasyonu ve otomatikleştirilmesi ve tüm bakanlık faaliyetlerinin personel bağımsız dökümante edilebilir ve kontrol edilebilir bir hale getirilmesi hedeflenmekte. Hedefler ve gelişim kapsamında Bakanlık uygulamaları ve sistemleri, süreçlerin otomatik yönetimi için temel alanlarda kullanılacak olup kritik aktivitelerin izlenmesi ve kontrollerin gerçekleştirilmesini sağlayacak. Bu kapsamda mevcut projeler de bu

bakış açısıyla yürütülmekte. Bakanlık altyapısının COBIT standartlarında ilk 3 yıl sonunda ‘ölçülebilir’ kapasiteye gelmesi ve 5’inci yılın tamamlanmasını takiben ‘optimize edilmiş’ bir yapıya kavuşması hedeflenmekte. Siber güvenlik yatırımlarında süreç yönetimi ve iş gücü değerlendirilmeli Günümüzde kamu kurumlarında iş süreçlerinin hemen hemen hepsinin gerçekleşmesinde BT büyük pay sahibi olduğu için bu teknolojilerden kaynaklanan riskler de iş süreçlerini ve BT yönetişimini kötü yönde etkileyen etkenler olarak karşımıza çıkıyor. Bilgi teknolojilerinden kaynaklanan riskler dendiği zaman sadece gizlilik ihlali, web sitelerinin kırılması gibi olaylar akla gelmemeli. Bilgi teknolojilerinde meydana gelen arızalar sonucu kamunun gerekli hizmetlerini

verememesi de önemli bir risktir. Kamuda BT yönetişiminin gerekliliğini anlamak için siber güvenlik risklerinin kapsamını çizmek faydalı olacaktır. Siber güvenliğin bir kısmı teknoloji ile ilgilidir, çok daha büyük kısmı ise siber güvenlik iş gücü ve süreçler ile ilgilidir. Bu nedenle, birçok kurumda standart güvenlik önlemleri (güvenlik duvarı, saldırı önleme sistemi, antivirüs vb.) tedarik edilip kullanılırken, bu karşı önlemlerin etkinliği (kuralların düzgün girilmesi, sistem günlüklerine bakılması, sistemlerin prosedürlere göre işletilmesi, sistemler üzerinde iç denetim yapılması vb.) konusunda sıkıntılar yaşanmakta. Örneğin, daha ayrıntılı açıklamak gerekirse; kurum bilgi sistemlerini dış saldırılardan korumak için tedarik edilip kurulan bir güvenlik duvarı veya saldırı önleme sistemleri siber güvenliğin teknolojik yönünü yansıtır. Ancak işletmeler tarafından güvenlik duvarına gerekli olan kuralların girilmemesi veya saldırı önleme sistemlerinin takip edilmemesi bu teknolojik önlemlerden beklenen faydayı sıfıra indirir. Bu nedenle, işletim prosedürlerinin oluşturulması ve takip edilmesi, iç denetimler yapılması, kurum bilgisayar kullanıcılarının uyması gereken prensiplerin yer aldığı politika dokümanlarının oluşturulması ya da etkin bir siber savunmanın sağlanabilmesi için teknolojik olmayan birçok karşı önlem gerekir. Bu nedenle kamunun ‘popüler’ gündem siber güvenlik bakış açısını yeniden gözden geçirmesi gerekiyor. Yapılacak siber güvenlik yatırımlarının sadece donanım- yazılım temelli olmaması, süreç yönetimi ve siber güvenlik iş gücü alanlarında da değerlendirilmesi önem arz ediyor.



22

DOSYA

BThaber

Kamuda BT Yönetişimi

21 - 27 MART 2016

TEST VE PİLOT SÜREÇLERİNDE SEÇİCİ DAVRANILMALI Canon; donanım firması kimliğinin yanı sıra bir BT ve bilgi yönetimi firması olarak çalışıyor. Bununla ilgili olarak son yıllarda yaptığı satın alımlarla birlikte ‘Bilgi ve Doküman Yönetimi’ tarafında ‘Therefore’ yazılımını, çıktı yönetimi tarafında ‘Uniflow’ yazılımını, içerik yönetimi tarafında ‘IRIS’i, yine günümüzde önemli bir araç olan güvenlik kameraları yazılımları geliştiren Milestone firmasını bünyesine kattı. Bu satın almalarda anlaşılacağı üzere Canon donanım tarafındaki tecrübelerinin yanı sıra Bilgi Teknolojileri kısmında yaptığı yatırımlar ve tecrübeleriyle birlikte

kurumların ve özel sektörün BT çözüm ortağı durumunda bir firma. Kurumlarda ya da özel sektörde geliştirdiğimiz projelerimizdeki en önemli nokta; BT teknolojilerimiz ile donanımlarımızın herhangi bir entegarasyon süreci yaşanmadan sorunsuz şekilde çalışabilmesini desteklememiz. Gerçekleştirdiğimiz ya da gerçekleştireceğimiz projelerde en önemli avantajımız bu olacaktır. Bu noktada kamunun ya da özel sektörün entegrasyon sürecinde ya da süreçlerin geliştirilmesi noktalarında test ve pilot süreçlerinde seçici davranmalarını bekliyoruz.

Bilgiye kolaylıkla erişmek kurumların veya özel sektörün en hayati meselesi Bilgiyi saklamak kadar ona istenildiği anda hızla erişebilmek de önemli. Bilgiyi saklamak günümüzde üstesinden kolaylıkla gelinebilir sorun. Bilginin elektronik ortama aktarılması ya da elektronik olarak oluşturulmasından önce bu bilgilere kolaylıkla erişmek kurumların veya özel sektörün en hayati meselesi. Bilgi; yüzde 56 büyüdü. Bilgide artış olmasına rağmen eğer bu bilgi arandığında bulunabilir değilse, bilgi değerliliğini kaybediyor. Bilginin değerinin korunabilmesi için arandığında bulunabilir olması büyük önem taşıyor.

Canon B2B Pazarlama Müdürü İsmet Özdemir

BT YÖNETİŞİMİ ORKESTRA ŞEFLİĞİNDEN FARKLI DEĞİL Bilişim Teknolojileri yönetişimi, kurumsal yönetişimin ayrılmaz bir parçasıdır. Kurumlarda etkin Bilişim Teknolojileri yönetişimi için gerekli idari yapılanmaların oluşturulması, bilişim teknolojileri süreçlerinin kullanılması ve bilişim konusuyla ilgili tüm paydaşlar arasında dinamik bir iş birliğinin bulunması gerekmekte. Teknolojinin iş süreçleriyle bu süreçlerde üretilen bilginin yönetiminde yaygın kullanımının sunduğu fırsatların yanında; bilgi güvenliği, verilerin bütünlüğü ve güvenilirliği, kişisel verilerin korunması, verimlilik, etkinlik, kalite ve değişen mevzuata uyum gibi hususlarda yaşanan sorunlar da BT yönetişiminin önemini giderek arttırmakta. BT çalışmalarının kendine ve uygulandığı kuruma özgü gerçekleri ve yine BT çalışmalarının üstlendiği stratejik sorumluluklar sebebiyle BT çalışmalarının ve BT projelerinin yönetiminin ayrı bir öneme sahip olduğu görülebilmekte. Yanlış yatırım tercihleri, operasyonel işlerin yanlış yönlendirilmesi ve uzun sürelerde yoğun emek sarfiyatıyla ortaya çıkan işlerin kullanılamaması sorunlarıyla karşılaşılabilmekte. Bu sorunlarla karşılaşma ihtimalinin en aza indirilmesi için izlenmesi gerekli yol da belirlidir. Bu yol; üzerinde uzun zamandır kafa yorulmuş küresel en iyi uygulamaları içerdiği gibi, uygulanacak kurum ve sektör gerçekleriyle, tecrübenin harmanlamasıyla elde edilebilir. Gençlik ve Spor Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığı olarak BT projelerimizin yönetişimini sağlamaya yönelik uluslararası standartları kendimize rehber edinmek suretiyle projelerimizi yürütüyoruz. Rehber edindiğimiz standartların neler olduğuna bakıldığında; proje yönetimi konusunda PMI methodolojileri, iş analizi konusunda IIBA, bilgi güvenliği konusunda ISO 27001 ve BT hizmet sunumu konusunda ise ITIL (ISO 20000) gibi standartlara fazlasıyla odaklandığımız göze çarpar. Proje yönetim süreciyle işin kapsamı net olarak belirleniyor BT projelerinin geneline bakıldığında başarı oranının düşük olduğu gözlemlenmekte. Bunun en önemli

emin, görevimizi başarılı yapabilmenin verdiği rahatlıkla projelerimizi kapatıyoruz. Bu anlattığım süreci her uyguladığımızda paydaşlarımızdan her zaman olumlu yorumlar alıyoruz ve ortaya çıkan sonuçlarla da izlediğimiz yönetimi her seferinde daha iyiye doğru geliştirebiliyoruz. Aslında bizim kurumumuzda proje yöneticileriyle ve onların da yönetimiyle yapmaya çalıştığımız ve önerdiğimiz şey bir orkestra şefi olmaktan farklı bir şey değil. Bilgi Teknolojileri yönetişimi de bir orkestra şefi gibi bizim için; gerekli kaynakları bir araya getirdikten sonra belirlenen görevlerde ekibin uyumlu çalışmasını sağlayıp duymayı arzu ettiğimiz sesi dinlemeyi başarmaktır.

Gençlik ve Spor Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanı Huzeyfe Yılmaz nedenlerinden birisi, kurum paydaşları tarafından kapsamın net olarak belirlenememesi, en önemli ikinci sebebi ise belirlenemeyen kapsamın analiz safhasının doğru metodlar kullanılarak yapılamaması gerçeğidir. Bu gerçekler ışığında, BT projelerinin kapsam, zaman ve maliyet dengelerinin sağlanabilmesi hususunda, etkin yönetişim sağlanamadığı durumda, projelerin başarı oranının düşük olması kaçınılmazdır. Bakanlık Bilgi İşlem Dairesi olarak BT yönetişimini etkin kılmak için önem verdiğimiz organizasyonel yapılanmalardan birisi, ‘Proje Yönetim Ofisi’ni kurmuş olmamız. Belirlenen proje yönetim sürecimiz işimizin detaylı olarak ne olduğu ve niçin yapıldığının detaylı tarifiyle başlıyor; bu şekilde kapsamı net belirliyoruz. Belirlenen kapsamla da planlama yapabiliyoruz. Plan gerçeğin anlatımı değil de geleceğin nasıl olabileceğine dair bir görüş olduğundan bu görüşümüz üstünde risklerimizi, sorunlarımızı ve aksiyonlarımızı belirliyoruz. Sonrasında da belirlenen işleri iyi takip etmek ve sorunları çözmek için harcadığımız çabayla yolumuza devam ediyoruz. Alanında tecrübeli PMP Sertifikalı proje yöneticilerinin bulunduğu birimimiz öncelikle Bilgi

İşlem Dairesi Başkanlığı, diğer idari şube müdürlükleri ile akabinde Bakanlık organizasyon şeması altındaki tüm birimlerle, BT yönetişiminin sağlanması, birimlerin BT projelerinin kapsamınının belirlenmesi konusunda mentorlük yapılması ve kapsamı belirlenen projelerin merkezi olarak yürütülmesi süreçlerinin tamamında aktif rol almakta. Bu süreç içerisinde dijital dönüşüm projelerine özgü olarak öncelikle yapılacak çalışmalarda iş süreçlerinin mevcut durumunun detaylarını ve açık noktalarını kavramak daha sonra bu süreçleri iyileştirerek daha sorunsuz, hızlı, verimli, tutarlı ve güvenli iş süreçleri tasarlayıp kullanılabilir bir şekilde dijital ortamda geliştirme yapıp kullanıma almak benimsediğimiz ideal yol haritası oluyor. Bu şekilde amaçladığımız işi daha doğru ve kullanılabilir elde etmiş olduğumuzu yapılan işlerin detayındaki faydadan anlayabiliyoruz. Bu tür projelerde bizlerin üzerinde durduğu en önemli konu işin niteliği ve kullanılabilirliği olduğundan kullanıcılarımızla onların ihtiyaçlarını ve beklentilerini detaylı konuşabileceğimiz çalıştaylar yapıyoruz. Tüm süreçlerimizde işin nihayetinde de sadece kalite kontrol aşamasından geçirdiğimiz işleri kullanıma alarak kendimizden

Bilginin ve sistemlerin güvenliğinin olmadığı bir bilişim yönetimi asla düşünülemez Bilişim teknolojilerinde yaşanan son gelişmeler, toplumları da kendi çerçevesinde toplamaya ve yeni ağ toplumlarının oluşmasına sebep olmakta. Bilgi teknolojilerinde yaşanan bu gelişmelerin doğrultusunda kamu kurumları da bilişim teknolojileri konusunda kayıtsız kalmadı ve hizmetlerini ve verilerini siber aleme taşıdı. Kamu kurumları bundan yola çıkarak BT yönetiminde önemli atılımlar yapmakta. Bu şekildeki teknolojik gelişmeler, kurumların hizmetlerini ve verilerini hedef hale getirmekte. Hizmetlerin ve verilerin sürekliliği, erişilebilirliği ve bütünlüğü BT yönetimlerinde olmazsa olmazlardan ve korunması gereken etkenlerdir. Bu verileri ve hizmetleri sanal dünyada meydana gelebilecek tehditlere karşı koruyabilmek, aynı zamanda devamlılığının sağlanması ve bütünlüğünün bozulmaması için gereken tüm tedbirleri almalı ve güvenliğinin sağlanması gerekmekte. Aksi takdirde kurumların mali ve itibar kayıpları oluşabileceği gibi mahrem derecedeki bilgiler de başka kişilerin eline geçebilir. Bundan dolayı kamudaki bilgi teknolojileri yönetiminde siber güvenliğin önemi daha net bir şekilde anlaşılabilir. Bilginin ve sistemlerin güvenliğinin olmadığı bir bilişim yönetimi asla düşünülemez.


BThaber

Kamuda BT Yönetişimi

21 - 27 MART 2016

DOSYA

23

PROJE YÖNETİCİSİNİN KURUMUN AMAÇ VE HEDEFLERİNİ NET ORTAYA KOYMASI ÇOK ÖNEMLİ Kamu ya da özel sektöre yapmış olduğumuz ve yapacağımız projelerde bilgi teknolojileri çok önemli yer tutuyor. Pazar yapısı, dünyada ve ülkemizde ciddi ölçüde değişti. Kullanıcılar fiyattan ziyade fayda ve çözüm satın alma yolunu seçiyor. Bu seçim, çağımız BT yatırımları açısından da en doğru olan yöntemdir. BT yönetişiminde öncelikle proje sahibi kurumun proje yöneticisini yüksek hassasiyetle belirlemesi gerekmekte. Proje yöneticisinin kurumun amaç ve hedeflerini net ortaya koyması çok önemlidir. Ayrıca bu amaç doğrultusunda yol haritasını ve ekibini bu hassasiyetle oluşturmalı. Özel sektör, kamuda yapılan bu projelerde satış odaklı olmaktan vazgeçip kesinlikle çözüm odaklı olmalı. Projenin amaç ve hedefini iyi kavramalı, bu amaç ve hedefleri geliştirecek fikirleri ortaya koymalıdır. Mas-Deha firması olarak yukarıda belirtmiş olduğumuz doğrultuda tüm ekibimizle beraber temsilcisi olduğumuz markaların özelliklerini ve faydalarını yüksek seviyede anlamaya çalışıyoruz. Bu anlamda parçası olmayı

BT YÖNETİŞİMİ SEKTÖRÜ HEDEFLENEN DİNAMİK YAPILARA TAŞIYACAK BT yönetişimi kavramını; mevcut Bilişim Teknolojileri kaynaklarının etkin ve tüm birimlere tam entegre biçimde kullanımı için tüm idari, finansal, bilgi ve iş gücünün verimli biçimde organize edilmesi ve kullanımının sağlanması şeklinde tanımlayabiliriz. Etkin ve verimli BT kullanımı için birinci adım olarak kamuda devlet çatısı altında oluşturulacak bir organizasyon liderliğinde stratejik ve ortak bir ulusal BT hedefi belirlenmesi gerektiğini düşünüyoruz. BT sektörünün kamu yatırımları içinde aldığı payın gün geçtikçe artması neticesinde kamu işleyiş süreçlerinde de BT sistemlerine bağımlılık kaçınılmaz hale gelmeye başladı. Fortinet Bölge Satış Direktörü Derya Aksoy, bu konuda şunları kaydetti: “Kamuda BT hedeflerinin uyumlu hale getirilmesi, mevcut yatırımların korunarak etkin kaynak yönetimi ve işleyişin kararlı takibiyle uygulanacak BT yönetişiminin sektörü hedeflenen dinamik yapılara taşıyacağını düşünüyoruz. Kamuda gerçekleştirdiğimiz projelerle her geçen gün artan ve çeşitlenen güvenlik tehditleri ve ağ güvenliği yönetimindeki karmaşaya karşı, yüksek güvenlik ve performans sunan, maliyet avantajlı ve kolay yönetilebilir sistemleri kamu kurumlarına tanıtmayı ve tüm iş süreçlerinde gereken güvenlik adımlarını kolaylaştırmayı hedefliyoruz. Sağlık, eğitim ve savunma gibi kritik hizmetler sunan ve e-Dönüşümü sürdüren kamu kurumlarının en güvenli şekilde vatandaşlara ulaşması ve önemli bilgileri elde tutabilmesi bizim en önemli görevlerimizden biri.”

hedeflediğimiz BT projelerinde amaç ve hedefleri anlayıp, özelliklerimizle geliştirip projelere değer katarak fayda sağlamayı hedefliyoruz. Firmamızın ürün gamını ve personel niteliklerini bu doğrultuda hızla geliştirmeye devam ediyoruz. BT Yönetişiminde siber güvenlik projeleri, sürdürülebilirliği açısından çok ciddi önem kazandı. Kamuda her bilgi devlete ait veri olduğundan çok kıymetli ve değerlidir. Kıymetli ve değerli olan her şeye olduğu gibi bu veriler de gereken güvenlik önlemlerini haketmekte. Çağımızda veriyi korumak zorunda olduğumuz gibi paylaşma zorunluluğumuz da bulunmakta.

Bu doğrultuda güvenli paylaşım platformları oluşturmak zorundayız. Büyük verileri paylaşırken milli olmayan platformları mecburen kullanıyoruz. Bu paylaşımlar ciddi riskler ve yönetim zafiyetlerini ortaya koymakta. Bilgi çağına geldiğimiz şu günlerde en büyük ihtiyacımız verilere çok hızlı ve güvenli erişmek olduğuna göre; kamuda siber güvenliğe sahip milli bulut teknolojileri ve büyük veri merkezleriyle bu ihtiyaca çözüm bulunabileceğini düşünüyoruz. Firmamız bu ihtiyaçlar doğrultusunda ürün gamına yeni bulut çözümleri ekleyerek sektöre hizmet vermeye devam etmekte.

Mas-Deha Satış Müdürü Aykut Aydoğan


24

DOSYA

BThaber

Kamuda BT Yönetişimi

BİR YÖNETİŞİM PROGRAMININ EN ÖNEMLİ BİLEŞENİ BT yönetişimi, en basit tanımıyla, belli teknoloji stratejilerini en yüksek kurumsal değere dönüştürme amacı taşır. Red Hat Güvenlik Stratejisti Josh Bressers, şunları söyledi: “Bizler bugün siber güvenliğe, iyi geliştirilmiş bir yönetişim programının en önemli bileşeni olarak bakıyoruz. Siber güvenliği dikkate almamak, BT projelerini son derece ciddi risklere maruz bırakacak, gelecekte elde edilebilecek potansiyel bir değeri tehlikeye atacaktır. Gerek özel gerekse kamu sektöründeki büyük kurumlarda, siber güvenlik için tek bir altın anahtar yoktur fakat bu yönde bir strateji uygulamanın en kolay yolu, tüm süreçleri ve yapıları ‘güvenlik hijyeni’ çerçevesinde kurgulamaktır. Altyapıyı sürekli olarak denetimlerden geçirmek, kurumun yönetişim programıyla

uyumlu olması sağlamak çok önemlidir. Bir o kadar önemli olan diğer konu ise bu yönetişim programını güncellemek için sürekli olarak yeni ve mevcut risk ölçümleri uygulamaktır. Zira ne riskler ne de kamu kurumları sürekli aynı noktada kalmazlar. Ayrıca yönetişimin nasıl uygulandığına (ya da uygulanıp uygulanmadığına), BT personelinin eğitiminin yeterince iyi olup olmadığına bakmak gerekir. Güvenlik hijyeninin zayıf olduğu durumlarda gerçekleşen siber saldırıların sayısının yıllar içinde çarpıcı bir şekilde arttığına tanık olmaktayız; bu nedenle bu temel ve sürekli yinelenmesi gereken ödevleri yerine getirmekle, kurumsal BT güvenliğinde uzun vadede çok yol alınabilir, yeni ya da geliştirilmekte olan BT projelerinin maksimum değer katması sağlanabilir.”

DANIŞMANLIK HİZMETLERİ HIZLA ÖN PLANA ÇIKIYOR Artan rekabet ortamında şirketler artık dışarıdan gelebilecek siber saldırılara karşı veri güvenliğini sağlamanın yanında; mevcut yasal düzenlemelere uygun bir biçimde sistem giriş kaydı tutabilmek, hızlı ve etkin bir biçimde veri analizi yapabilmek, felaket kurtarma senaryoları hazırlamak ve olası sistem arızalarında iş sürekliliğini sağlamak zorundalar. Platin Bilişim Genel Müdürü Ayhan Bamyacı’nın verdiği bilgilere göre, bu alanlarda uzmanlaşan ve şirketlere kurumsal çözümlerin yanında danışmanlık

hizmetleri sunan firmalar ise hızla ön plana çıkmaya başlamış durumda. Günümüzde kamu projelerinde etkin BT yönetişimi en kritik konulardan biri durumunda. Kamudaki kullanıcı ve makine sayısı, büyük veri meselesi ve penetrasyon göz önüne alındığı zaman, BT yönetişimi ve veri güvenliği üzerinde düşünülmesi gerekmekte. Özel sektör, dışsallıkların içselleştirilmesi ve doğal tekel durumundaki hizmetlerin etkinsizliğini azaltmada kamu ile iş birliği içerisinde çalışmalı.

KURUM HEDEFLERİYLE BT YÖNETİŞİMİ ARASINDAKİ STRATEJİK UYUMLULUK

Etkin ve verimli bir BT planlaması yapmak özel sektör ve kamunun sorumlulukları içinde. Şirketlerin başarısında etkin BT kullanımının belirleyici rol oynaması BT’nin üst düzey yönetilmesi ihtiyacını doğurdu. Kurum hedefleriyle bilgi teknolojileri yönetişimi arasındaki stratejik uyumluluk kritik bir başarı faktörü olduğundan, başarı olabilmesi için güvenli ve sağlam bilgi teknolojilerinin uygulanması gerekir. Labris İş Geliştirme Müdürü Sinem Tan, şunları kaydetti: “Kamu kurumlarına düşen en önemli iki görev, kuruma katma değer kazandırmak ve riskleri genel doğrular içeren en minumum seviyeye indirgemektir. Özel sektörün bu yönetimleri yapan kamu kurumlarına güvenilir bir iş ortağı olması temel

prensip olmalıdır. Labris Networks olarak yol haritamız güvenilir, vizyoner, kurumlarımızın iş kalitesini hissedebilecekleri hizmetleri vermektir. Çok sayıda kamu kurumuna bu konuda destek olarak, ortaya çıkabilecek büyük krizleri, Ar-Ge vizyonumuz ile kendi geliştirdiğimiz ürünlerle başlamadan önlüyoruz. Bilgi teknolojileri yönetişiminde; güvenlik yönetimi 3 temel konu üzerinde odaklanır: servislerin sürekli kullanılabilirliği, bilginin bütünlüğü ve bilgi gizliliğinin korunması. Yol haritamızda bu üç unsuru önemsemekte ve çalışmalarımızı bu çerçevede yürütmekteyiz. Diğer yandan bilgi teknolojileri yönetişiminin temelinde olan risklerin kabul edilir seviye inmesi gerekliliği siber güvenliğin önemini ortaya koyuyor.”

21 - 27 MART 2016

GÜVENİLİRLİK VE GÜVENLİK AYNI ŞEYLER DEĞİLDİR Kurumlararası ve kurumlardan vatandaşa doğru akan her türlü kamu hizmetinin daha hızlı ve etkin yapılarak bunlarla ilgili işlerin, verilerin kayıt altına alınması yönelik bir katma değer sunuyoruz. Ayrıca bu süreç ve verilerden elde edilen geri bildirimlerle de kamu hizmetlerinin ileriye yönelik planlamalarının yapılmasında önemli bir yer teşkil ediyoruz. Oracle Türkiye Satış Direktörü ve Genel Müdür Yardımcısı Cem Şatana, şu bilgileri verdi: “Her iki taraf adına da söylemek istediğim, bu kadar önemli işleri yerine getirirken bazen ufak detaylara takılarak çok vakit kaybettiğimizi görüyoruz. Bunları aşabilecek mekanizmalara ihtiyacımız var, fikirlerin projeye dönüşmesi esnasında geçen süreçler

oldukça yavaş ilerliyor ve bu çerçevede bazen 2-3 yılı aşan bir tedarik sürecine giriyoruz. Bizim yol haritamız; kamu kurumlarının öncelikli olan ihtiyaç ve projelerine göre bize düşen görevi yapmaktır. Bu esnada da yurt içi ve yurt dışında edindiğimiz tecrübeleri, hizmetlerimizi, ilgili kamu kurumlarıyla paylaşarak ortak paydada kamu yararına olacak konuları vatandaşlık bilinciyle onlara sunmaktır. Güvenlik politikalarının, önlemlerin bilişimin her katmanı için gözden geçirilmesi gereklidir. Güvenilirlik ve güvenlik aynı şeyler değildir; sisteminize, şebekenize, veri katmanlarınıza, içerden veya dışarıdan gelebilecek her türlü tehdite karşı, tehdit önleyici ve caydırı yatırımları inşa etmek gereklidir.”

KAMU, BİLGİNİN KARAR ÜRETİLEBİLİR HALE DÖNÜŞTÜRÜLMESİNİ GEREKLİ GÖRÜYOR Coğrafi Bilgi Sistemi ve mühendislik yazılımlarının kamuda, yerel yönetimlerde ve özel sektörde çok yaygın olarak kullanılmakta olduğunu dile getiren Netcad Yazılım Kurumsal Temsilcisi Dr. Emin Bank şunları kaydetti: “BT Yönetişimi kavramını; kurum ve kuruluşların mevcut iş ve işlemlerini daha hızlı, daha kontrollü, daha ekonomik ve daha paylaşılabilir yapmak için ortaya koydukları süreçler olarak değerlendiriyorum. Kamu kurumları, yönetsel ve işlevsel faaliyetlerini entegre bilgi sistemi mantığıyla otomasyona tabi tutmayı, ürettikleri veya sahip oldukları bilginin süratle erişilebilir, paylaşılabilir,

değerlendirilebilir ve karar üretilebilir hale dönüştürülmesini stratejik ve ekonomik açıdan gerekli görüyor. Sistemini bunun üzerine inşa eden kurumlar diğer kurumlara örnek teşkil ediyor ve BT Yönetişim uygulamaları hızla yaygınlaşıyor. Kamu kurumları yapısı itibarıyla merkez ve taşra teşkilatlarından oluşuyor. Taşra teşkilatı ağırlıklı olarak proje yaparak coğrafi verilerin yaratılmasında ve kişisel ve birimsel arşivlenmesinde rol alıyor. Merkez teşkilatlar ise ağırlıklı olarak planlama, etüt, izleme, kontrol ve arşiv işlerinde etkin rol alıyor. BT Yönetişiminin hem merkez hem de taşra teşkilatında etkin olarak kullanıldığını görüyoruz.”

YENİ TEKNOLOJİLERİN KURUMLARI YÖNLENDİRMESİNE İZİN VERİLMELİ Etkili bir BT yönetişim altyapısı, kurumsal yönetişimin ayrılmaz bir parçasıdır. BT yönetişimi çerçevesi, üst düzey yönetim tarafından tam olarak desteklenir ve şirketin aşağıdaki işletme sorunları gibi problemlerini çözmesine yardımcı olmak için tüm organizasyon içinde uygulanırsa faydaları kısa sürede görünür şekilde ortaya çıkmaya başlar. NetApp Ankara Bölge Müdürü Burak Koç, konuyla ilgili şu bilgileri verdi: “BT ve iş hedeflerine dair öncelikleri belirlemek en önemli adımlardan biri. Oysa veri yoğunluğu yüksek olan ve ağır iş yükleri altında çalışan kamu sektörü, bugün, dijital çağda inovasyonun öncüsü olabilecek konumda. Kolaylıkla kurulabilecek ve uygulama gereksinimleri büyüdükçe sorunsuz ve

kesintisiz şekilde ölçeklendirebilecek yenilikçi sistemler, artık kamu kurumlarının ve çalışanlarının da en büyük sorunlarına çözüm getiriyor. Türkiye’de yapmamız gereken, gelecekte BT’yi şirketlere veya kamu kurumlarına göre düzenlemek değil, BT’nin ve yeni teknolojilerin kurumları yönlendirmesine izin vermek olmalı. Teknolojinin ekonomik bir kalkınma aracı olabilmesi için kamu kurumlarından üniversitelere kadar iş birliği halinde çalışmalı, yasal düzenlemelerden özel eğitim olanaklarına kadar geleceğe dönük adımlar atmalıyız. BT yönetişiminde güvenlik ve verimlilik terazinin iki ayrı kefesinde duruyor. Verimliliği artırırken güvenlikten feragat etmemek gerekiyor.”


BThaber 21 - 27 MART 2016

Kamuda BT Yönetişimi

DOSYA

25

HİZMET YAŞAM DÖNGÜSÜ MODELİ UYGULUYORUZ Bilgi teknolojileri hayatımızda her alanda yaygın bir şekilde kullanılmaya başlandı. BT kaynakları, kurum, kuruluş ve şirketlerin iş süreçlerinde vazgeçilmez kaynaklar haline geldi. Sayısal ortamda yapılan her iş ve proje hayatımızı kolaylaştırmaya devam etmekte. e-Devlet Stratejileri kapsamında uygulamaya alınan e-Fatura, e-Defter, KEP, e-İmza gibi internet ortamında kullanılan uygulamaların şirketimiz iş süreçlerine de katkısı yüksek. Kurum, kuruluş ve şirketlerin, ürünlerini/ hizmetlerini istenen kalitede, TUSAŞ – Türk Havacılık ve Uzay Sanayi Bilgi Teknolojileri Müdürü hızda/zamanda ve istenen Gülsen Bayramusta fiyatta, daha doğru, daha hızlı, daha ekonomik, daha kolay çalışma yöntemlerine geçilmesi / Nitelikli yapabilmeleri için iş süreçleriyle uyumlu, işgücü istihdamı ve tecrübenin korunması, ‘Güncel Bilişim Teknolojileri Hizmet Yönetimi’ istihdam politikalarının iyileştirilmesi /Yeni sunmaları gerekmekte. Bu anlamda teknolojiler konusunda alınacak eğitim, teknolojiyi doğru yönetmek ve doğru verim danışmanlık ile bilgi birikiminin artırılmasına elde etmek önem taşıyor. Teknolojiden destek verilmesi / İhtiyaçların doğru şekilde etkin bir şekilde faydalanmak için ilk önce, belirlenmesi, gereksinimlere uyan yazılım/ gereksinimler hem BT hem de iş birimleri donanım yatırımlarının yapılması / En düşük tarafından ortaklaşa net belirlenmeli, ortaya maliyetlerle en çok değerin elde edilmesi çıkan gereksinimlerin şirket stratejilerine, / BT kaynaklarından azami seviyede verim usullere ve yasalara uyumu incelenmeli, alınmasının sağlanması / Çevik ve hızlı sürdürülebilirlik açısından teknolojinin olunması. gelişimi ve kısıtları, oluşturacağı riskler, değerlendirmeye alınarak projeye başlanmaya Dünyada kabul görmüş uluslararası karar verilmelidir. Şu an teknolojinin kullanıma standartlar rehber edinilmeli alınma hızıyla, uygulamaya alınan bu tür Sayısal ortamlarda yönetilen bilginin projelerin usullerinin/kurallarının belirlenerek güvenliğinin sağlanması için tehditlerin yasasının düzenlenmesi hızı ne yazık ki paralel bilinmesi, risklerin minimize/yok edilmesi değil ve uyumsuzluklar olabilmekte. Bu konusunda doğru mimariler kurmak ve durumun yarattığı krizlerin önüne geçmek işletmek gerekmekte. Ülkeler, şirketler, için bu konuda ilgili organizasyonların; kurumlar ve kişiler için en önemli sermaye; kurumların ve özel şirketlerin yakın iş birliği kendilerine ait sayısal ortamda ürettikleri önem arz etmekte. BT’nin kurumlara ne verileridir. Eskiden karadan, havadan, kadar çok avantajı olsa da bir takım riskleri denizden yapılan savaşlar şu an siber de mevcut. Bu risklerin farkında olan ve dünyadan yapılmakta ve kötü sonuçlar düzgün bir şekilde risklerini yöneten şirketler/ doğurmakta. Bu nedenle, kritik bilginin kurumlar BT yatırımlarından katma değer yönetildiği mimarilerin korunması ve sağlayabilmekteler. BT bölümü olarak, güvenliğinin sağlanması günümüzde en şirketimizin stratejik hedefine ulaşımı önemli konular arasında. Bilginin korunmasına kapsamında etkin BT yönetişimi yapabilmek yönelik olarak yine dünyada kabul görmüş için 2005 yıllında dünyanın en iyi rehberi uluslararası standartları rehber edinmeli ve ITIL-Information Technologies Infrastructure en iyi metotları uygulamaya alarak, bilginin Library (BT ALT Yapı Kütüphanesi) rehber yaşam döngüsü modelini kurarak, bilginin edinildi ve BT süreçlerinin yönetiminde hizmet üretilmesinden yok edilmesine kadar olan yaşam döngüsü modeli uygulanarak şirket süreçleri doğru ve verimli işlettiğimizden içinde BT Hizmeti sunulmaya başlandı. 2012 ve bilgi güvenliğini sağladığımızdan emin yılında da şirketimiz, ISO 20000-1:2011 BT olmalıyız. Bu konuda hem özel hem devlet Hizmet Yönetimi sertifikası ile belgelendirildi. kurumları yakın iş birliği içinde çalışarak TUSAŞ olarak BT Yol haritamız; “Şirket hareket etmelidir. Siber olaylar karşısında iş süreçleri ile uyumlu, hızlı ve güvenilir bilginin yönetildiği teknolojilerin güvenliğini güncel Bilgi Teknolojileri hizmetlerini yüksek sağlamak için hem savunma hem de erişilebilirlik ve kalitede, sürekli iyileştirme saldırı tekniklerini iyi bilmek ve buna göre yaklaşımında sunarak müşteri memnuniyetinin proaktif/reaktif aksiyonları alabilecek sağlamak ve teknolojiyi doğru yönetmektir.” mimariler geliştirmek, en önemlisi siber olay Kurumlara ve özel şirketlere düşen görevleri gerçekleştiğinde önceden tatbikatları yapılmış de şöyle sıralayabiliriz: Kurumsal BT planlar hazırlamak, politikalar belirlemek, Yönetiminde uluslararası standartlara ve yasa ve yönetmeliklerin hazırlanmasında bunun göstergesi sertifikasyonlara önem katkı sağlamak, personelde/vatandaşta ve verilmesi /Karmaşık BT altyapısı yerine ‘Yalın her alanda farkındalık yaratmak, en önemli BT Mimarisi’ yönetmek için süreç bazlı konulardır.

FARKLI BEKLENTİLER FARKLI ÇÖZÜMLER

Canon imageRUNNER C1225İF Otomatik çift taraflı baskı, fotokopi, renkli tarama, gönderme, faks işlevi Dakikada 25 sayfaya kadar renkli ve siyah beyaz çıktı 1.100 yaprağa kadar kağıt kapasitesi 8,9 cm dokunmatik ve kaydırılabilir renkli LCD ekran PCL ve Genuine Adobe PS desteği ile ağ için hazır Mobil baskı ve tarama desteği hazı takılması ve değiştirilmesi kolay sarf malzemeleri Kullanıma hazır, Kutunun içinde bulunan standart toner 12 aya kadar renkli baskı yapar Düşük enerji tüketimi

Canon i-SENSY LBP 7210 Cdn 9600x600 dpi'ye kadar eşdeğer baskı çözünürlüğü Kompakt, göze batmayan, renkli lazer yazıcı Dakikada 20 renkli ve siyah beyaz sayfa Yüksek kalitede profesyonel renkli çıktı Hızlı İlk Baskı teknolojileri Otomatik çift taraflı baskı Hepsi-Bir-Arada kartuş Ağa hazır

Canon'ın ilk profesyonel dosya tabanlı video kameralarından biri olan XF300 CF karta kayıt yaparak üstün HD video sunmak için MPEG-2, 50Mbps, 4:2:2 codec ile Canon L serisi lens ve 3 Tam HD CMOS sensörü birlikte kullanmaktadır.

www.4dekas.com.tr


26

DOSYA

BThaber

Kamuda BT Yönetişimi

21 - 27 MART 2016

KORUMA PROFİLİ İLE İÇERİK YÖNETİM SİSTEMLERİ SİBER SALDIRI SENARYOLARINA KARŞI TEST EDİLİYOR Aksis olarak tüm kurumların dijitalleşmesine katkıda bulunuyoruz. Kağıtsız ofis projelerimizle, kurumların süreçlerini çok daha verimli ve hızlı hale getirme misyonu taşıyoruz. Kamuya ise şu anda yeni ürünümüz ‘DOX’ ile hizmet vermeyi planlıyoruz. ‘DOX’ ürünümüz çok yakında TS13298 sertifikasyonuna sahip olacak. Bu standart; kurumlarda üretilen veya üretilmesi muhtemel elektronik dokümanların belge niteliğinin korunabilmesi için gerekli standartların belirlenmesi amacıyla elektronik belge yönetimi sistemi (EBYS) için gerekli sistem gereksinimlerini kapsıyor. Ayrıca elektronik belgelerin hukuki geçerliliklerinin sağlanması için alınması gereken önlemleri, elektronik ortamda üretilmemiş belgelerin yönetim fonksiyonlarının elektronik ortamda yürütülebilmesi için gerekli gereksinimleri, güvenli elektronik imza ve mühür sistemlerinin uygulanması için gerekli sistem alt yapısının tanımlanması gibi konuları içeriyor. Her aşamada yetkilendirme ve güvenlik altyapısıyla kurumlar siber tehditlere karşı korunuyor Kamuda BT yönetişiminde siber güvenlik de oldukça hassas bir konu. TS13298 standardının güncellenen 2015 versiyonunda, koruma profili de gereksinimlere dahil edilmiş durumda.

Aksis Satış ve Pazarlama Grup Müdürü Mithat Göksel Koruma profili ile; kurumların içerik yönetim sistemleri siber saldırı senaryolarına karşı test ediliyor. Hem kurum içi hem de kurum dışı olası tehditlere karşı bir bir minumum koruma standartı verilmiş durumda. Bizim geliştirdiğimiz DOX EBYS koruma profiline tam uyumludur. Buna ek olarak da, her aşamada yetkilendirme ve güvenlik altyapısıyla kurumları siber tehditlere karşı korumaya önem veriliyor.

‘İŞ DEĞERİ’ ÖN PLANA ÇIKARILIYOR Vatandaşların bilgiye analitik ulaşım imkânları çok önemli bir kullanım alanı oluşturur. ‘Qlik Bütünleşik Analitik Platformlar’, kurumların var olan web platformlarına entegre gömülü analitik bileşenler sağlama imkânı sunmakta. Bu kullanımı, ürünün çok sayıda kullanıcıya önemli miktarlarda veriyi aynı anda sunabilme gücüyle birleştirdiğimizde, dış dünyaya açılacak veriler için çok önemli bir olanak sağlayabilmekteyiz. Üstelik bu kullanım, okunabilirlik bozulmadan ve tek bir defa geliştirme yapılarak cihaz bağımsız olarak sağlanabiliyor. Bu özellikleriyle ürünlerimiz ‘İş Değeri’ni ön plana çıkarırken en ileri şekilde BT Yönetişimi araç ve süreçlerini desteklemekte. BT Yönetişimi deyince; tabii ki sponsorluk, proje yönetimi, güvenlik, süreç, hizmet seviyesi yönetimi ve ilgili bütünsel kontrol noktaları ve pek çok yönetişim elemanı gündeme gelebilir. Kamu kurumlarının çoğu Bilgi Teknolojileri kullanımına modern araçlar ve uygulamalarla yakın zamanlarda başladığından BT altyapısı, çok katmanlı, karmaşık, yönetimi çok zor hale gelmiş kurum sayısı nispeten azdır. Bununla birlikte giderek artan kalitede kaydedilen veri ve verinin bütünsel olarak ele alınabilmesiyle üretilebilecek değerin en yüksek olduğu alanların arasında gelmekte. Veriden değer üretme, gerek kurumlarımızın etkinliğini arttırma gerekse de vatandaşa verilen hizmetlerin niteliğini değiştirerek yeni hizmetler sağlama ve kalitesini arttırma yönünde İş Zekâsı projeleri katma değeri en yüksek, en hızlı hayata geçirilebilir projeler arasında yer almakta. İşlemlerin elektronik olarak hayata geçirildiği e-Devlet yaklaşımının

QlikView Türkiye Genel Müdürü Ümit Altınay artık verilerin vatandaşlar ve kurumlar tarafından etkin kararlar alınmasını sağlama yönünde A-Devlet ( Akıllı Devlet ) anlayışına evirileceğine inanıyoruz. Türkiye’de 300’ün üzerinde firmaya sağladığımız yazılım ve hizmetlerimizi yıllar içinde çok önemli kamu kurumlarına sunabilme fırsatını yakaladık. 2016 ise bizim için bu alanda bir kırılma noktası olacak diye öngörüyoruz. 2016 yılında ana odaklarımızdan birisini kamu alanında İş Zekâsı projelerimizi arttırmak olarak belirledik. Bu yönde farkındalık oluşturma, kamuda ürüne hâkim geliştirme yapabilen iş ortağı ve kurum çalışanlarını arttırma konularında çalışıyoruz. Burada özel kurumlarda olduğu gibi bütün kamu ve bağlı kurumları, yerel yönetimler, bağımsız sektör denetim kurulları ve kamuda Ar-Ge liderliğini yapan teknoloji kuruluşlarını hedefliyoruz.

FATİH PROJESİ, DİJİTAL EĞİTİM YAYINCILIĞININ DÜNYAYLA REKABET EDEBİLMESİNE İMKÂN VEREN BİR HAREKET Biliyorsunuz ki eğitim, bireyin ve toplumun gelişmesini sağlayan, ekonomik kalkınmayı destekleyen vazgeçilmez bir süreçtir. Bu çerçevede Bakanlığımız birçok projeyi hayata geçirdi. Şüphesiz ki bunlar arasında Eğitimde FATİH Projesi ayrı bir öneme sahip. FATİH Projesi, teknolojinin eğitime entegrasyonu açısından dünyanın en kapsamlı projesi. Etkileşimli tahta, tablet bilgisayar, çok fonksiyonlu yazıcı ve bu donanımların çalışmasını sağlayacak altyapı çalışmalarında gerçekleştirilme oranları dikkate alındığında, gelinen nokta daha net bir şekilde görülmekte. Bildiğiniz üzere son 10 yıl içerisinde çeşitli ülkelerin, eğitimde teknolojinin kullanımına yönelik yerel düzeyde bazı proje girişimleri oldu. Ancak bu projeler, sahada uygulama alanı bulamamış ve kısa sürede sonlandırılmıştı. Diğer örneklerle kıyaslanırsa, Eğitimde FATİH Projesi’nin ulaştığı başarıda, dijital eğitim içeriklerinin ve öğretmen eğitimlerinin etkisi göze çarpmakta. Donanım yatırımlarının sahada kullanılmasını sağlayan unsur, dijital eğitim içerikleri ve bu içeriklerin yayınlandığı EBA’dır. Ulusal ve uluslararası camiada sıklıkla dile getirdiğimiz gibi,

biz FATİH Projesi’ni sadece bir donanım hareketi olarak görmüyoruz. Eğitimde sunacağı imkânların yanı sıra, yerli bilişim sektörünü canlandıran, bilişim sektöründe yetişmiş insan kaynağının oluşmasını sağlayan ve aynı zamanda Türkiye’deki dijital eğitim yayıncılığının dünyayla rekabet edebilmesine imkân veren bir hareket olarak da değerlendiriyoruz. Hatta orta vadede, Türkiye’nin dünyaya hem eğitim donanımları hem de dijital eğitim içeriği ihraç eden bir ülke konumuna taşınmasına ortam hazırlayan bir hamle olarak görüyoruz. Bu amaçla bir yandan öğretmenlere, kendi alanlarında dijital içerikleri nasıl kullanacaklarına yönelik eğitimler veriyor, diğer yandan onları nasıl dijital eğitim içeriği geliştirebilecekleri konusunda eğitimlere tabi tutuyoruz. Türkiye genelinde 13 ilde EBA Stüdyoları’nı da yine bu amaçla kuruyoruz. İçerik geliştirmede uzmanlaşmış öğretmenlerimizin bulundukları illerde içerik geliştirme çalışmalarını yürütebilecekleri bir ortam oluşturarak bu çalışmaların sahaya yayılmasını hedefliyoruz. Bu açıdan FATİH Projesinde hem donanım ve içeriklerin kullanılmasında hem de içerik

geliştirilmesinde öğretmenlerimizin katkısı önem arz etmekte. Veriyi yeniden kazanmak en az kaybetmemek kadar önemli Bakanlığımız son 10 yıl içerisinde vatandaş odaklı hizmet anlayışıyla birçok yeni sistemi hayata geçirdi. MEBBİS, e-Okul gibi sistemler üzerinde öğretmen ve öğrencilerimizin bilgilerinin korunması için her türlü tehdide karşı azami güvenlik tedbirleri alınmakta. Kayıtlarımızı korumaya yönelik güvenlik sistemleri, bizim için hayati bir öneme sahip. Bu amaçla Bakanlığımız geniş bant kapalı devre erişim ağı oluşturma çalışmaları da FATİH kapsamında devam etmekte. Tabi güvenlik noktasında en önemli önlem; yedek sunucular ve felaket kurtarma merkezlerinin ana sunuculardan farklı coğrafyalarda kurulmaları. Veriyi yeniden kazanmak en az kaybetmemek kadar önemli. Yeniden çağırabileceğiniz veriyi kaybetmiş sayılmazsınız. Diğer yandan ana sunuculardaki kişisel verilere başkalarını ulaşmasını engellemek üzere etkili tedbirler almak gerekiyor.

Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Dinçer Ateş



28

DOSYA

BThaber

Kamuda BT Yönetişimi

ÖNCELİK VERİMLİLİĞİ ARTIRMAK Bilişim sektörü; tüketicileştirme (consumerization) adı verilen bir dönemden geçiyor ve bugünün tüketicileri ileri seviye teknolojik ürünleri rahatlıkla kullanabiliyor. Samsung Türkiye Kamu Sektörü ve Dış İlişkiler Ülke Direktörü Dr. R. Erdem Erkul, konuyla ilgili şunları kaydetti: “Kurumlar da teknoloji kullanımı konusunda bu eğilime bağlı olarak geliştirdikleri yeni vizyonlar kapsamında çalışmalar yapıyorlar. Kuşkusuz gelişen teknolojinin kullanıcı ve kurumlara sağladığı en önemli katkı; maliyetleri düşürürken, hız ve verimliliği ciddi anlamda artırması. Bunu en etkin şekilde sağlayacak BT yapısının oluşturulması, yönetilmesi ve yeni eğilim ile teknolojilerin bu yapıya entegre edilmesi kamu tarafındaki BT çalışmalarındaki en önemli konu. Samsung Türkiye olarak ürün ve çözümlerimizle, her sektörde olduğu gibi kamuda

da yaşanan teknolojik değişim ve dönüşümüne katkı sağlamayı hedefliyoruz. Öncelik verdiğimiz konuların başında; çalışmalara teknolojilerimizle hız kazandırarak verimliliği artırmak geliyor. Kamuda yaşanan teknolojik değişim ve dönüşüme başta güvenlik, dijital ekran ürün ve çözümleri ile katma değerli baskı çözüm ve bileşenleriyle destek oluyoruz. Katma değerli baskı bileşenlerini kamu kurumlarına konumlandırarak; çok fonksiyonlu ve güvenli baskı teknolojilerimizle verimliliği artırıyoruz. Bulut bilişim, büyük veri, makineden makineye iletişim (M2M) gibi yeni teknolojilerin de hayata geçmesiyle, siber tehditlerin çeşitliliği ve karmaşıklığı da artıyor. KNOX çözümümüz aynı cihaz içerisinde kurumsal ve kişisel arayüzü tamamen birbirinden ayırmasıyla kamu kurumlarında da oldukça ilgi görüyor.”

TEK YOL: BT YÖNETİŞİMİ Kamu sektörü gelişen BT sistem ve yaklaşımlarıyla birlikte kullanımı kolay ve internet üzerinden erişilebilen hizmetler sunmaya başladı. Bunun bir sonucu olarak da uygulamalarda geliştirme ihtiyaçları, güvenlik ve yönetim beklentileri arttı. Biznet Bilişim PCI DSS & BT Danışmanlık Yöneticisi Ateş Sünbül, konuyla ilgili şu bilgileri verdi: “İhtiyaçları tek potada erittiğimizde; BT stratejisiyle iş stratejini eş güdümlü hale getiren, kurumun hedeflerine erişmesi için doğru yolda olmasını sağlayan ve BT ölçümü için yöntemler tanımlayan bir çözüm oluşmakta. Başka bir deyişle ‘BT Yönetişimi’ gidilmesi gereken tek yol olarak kurumların karşına çıkmakta. Kamu sektörü özel sektörden farklı olarak geliştirdiği proje ve kurduğu yapıları ülke genelindeki vatandaşlara hizmet verecek şekilde geniş, kapsamlı ve komplike olarak

tasarlıyor. Bu tasarımlar bir çerçeveye dayandırılmadan yapıldığında; yönetim problemleri, beklentileri karşılamayan yapılar, bilgi güvenliği zafiyetleri ve tasarımların hayata geçememesi gibi pek çok problemlerle karşılaşılmakta. Özel sektör kamu sektöründen farklı olarak pek çok ticari beklenti ve pazar arayışında olduğundan dolayı kamu sektöründen çok önce ‘BT Yönetişim’ çerçevelerini benimsemiş ve etkin şekilde uygulamaya başlamış durumda. Kamu sektörü, bu faydayı görerek daha da hızlanmalı ve beklenen seviyelerde bir BT yönetişim yapısı kurgulamalı. Pek çok kurum; ‘BT Yönetişim’den ziyade BT Yönetimi gerçekleştirmekte ve kompleks yapıları kaos çerçevesinde yönetmeye çabalamakta. Biznet Bilişim olarak hedefimiz; kamu sektöründe BT yönetişim yapılarının oluşmasında iyi bir ortak olmak ve sektörü çok daha ilerilere taşımak.”

21 - 27 MART 2016

KAMU PAYDAŞLARA DEĞER ÜRETMELİ Günümüz iş dünyasında olduğu gibi kamu kurumları içerisinde de bilgi teknolojilerinin daha yoğun bir biçimde kullanılmaya başlanması Bilgi Teknolojileri yönetişimi konusunu kamu için de daha önemli bir hale getirmekte. Artık BT sadece şirketlerin değil kamunun da ayrılmaz bir parçası haline geldi. Proline Satış ve İş Geliştirme Yöneticisi Mustafa Haykır, konuyla ilgili şunları kaydetti: “BT yönetişiminin temelinde kurumun iş hedefleri ile BT faaliyetlerinin uyuşmasının sağlanması yer almakta. BT yönetişimiyle; bilgi teknolojilerinin kurum hedeflerini desteklemesi, kaynakların daha verimli kullanılması, risklerin uygun bir biçimde yönetilmesi ve iş alanlarının etkinliğinin artırılması sağlanabilir. Birbirini tetikleyen süreçlerden bahsediyorsak süreçlerin getirilerine göre BT faaliyetlerine yön vermek BT yönetişiminin kamudaki gücünü göstermekte. Kamunun her alanda olduğu gibi bu alanda da öncü güç olmaya devam etmesi ve yatırımları teşvik etmesi gerekir. Burada dikkat

edilmesi gereken en önemli husus, gerçekleştirilecek ihtiyaç analizi sonucunda ihtiyaçların doğru şekilde belirlenmesi ve fayda/yatırım oranını optimize edecek çözümlerin temin edilmesidir. Yani paydaşlara değer üretmek temel gayesi olmalıdır. BT yönetişimi içerisinde ele alınması gereken konuların en başında ‘Bilgi Güvenliği Yönetimi’ gelmekte. Burada, servislerin sürekli kullanılabilirliği, bilginin bütünlüğü ve bilgi gizliliğinin korunması hayati önem taşır. Ağ ortamında gerçekleşen saldırıların her geçen gün daha da artması ve giderek daha karmaşık saldırıların uygulamaya konulması nedeniyle, vatandaşların gizli bilgilerini barındıran ve yöneten kamunun BT Yönetişimi içerisinde, güvenlik, öncelikli bileşen olarak konumlandırılmalıdır. Günümüzde veri güvenliği söz konusu olduğunda, güvenlik yaklaşımları arasında en doğru olanı bilgi güvenliğine bütünsel yaklaşımdır. Bu sebeple siber güvenlik tek başına bir bütün olarak ele alınmalı, oluşturulacak güvenlik modeli ürün odaklı değil çözüm odaklı olmalıdır.”

KURUMSAL YÖNETİŞİM İLE BT YÖNETİŞİMİ KAYNAŞMAK ZORUNDA Resmi ve özel kuruluşlarda idari, ekonomik, politik otoritenin ortak kullanımı artık ‘Yönetişim’ olarak anılıyor. Turcom Teknoloji Ankara Kamu Satış ve Proje Yöneticisi Gökhan Emre’nın verdiği bilgilere göre, ‘Yönetim’ kelimesinden farkı ise bir üst disiplini olmasıdır. Tanımlamanın ışığında ‘BT Yönetişimi’, BT kaynaklarının etkin ve tüm birimlerle bütünleşmiş bir biçimde kullanılabilmesi için idari, finansal ve iş gücünün en verimli şekilde organize edilmesi ve kullanılmasının sağlanması olarak ifade edilebilir. Bilgi güvenliği, verilerin bütünlüğü ve kaynakların

güvenilirliği, kişisel verilerin korunması, kalite gibi hususlarda yaşanan ve yaşanacak sorunlar da BT Yönetişiminin önemini artırmakta. Kurumsal Yönetişim ile BT Yönetişimi kaynaşmak zorunda. Bunun için kurumlar; idari yapılarını buna göre oluşturmalı ve gerekli bilişim süreçlerini harmanlamalı ve bunları gerekirse bilişim konusunda faaliyet gösteren STK’ların ve üniversitelerin katılımlarıyla hayata geçirmelidir. Yarının dünyası; bilgi, zeka, inovasyon ve entegrasyon odaklı olacaktır. Ve unutulmamalıdır ki BT altyapısını haberleşme teknolojileri oluşturmakta.

KAMU VE ÖZEL SEKTÖR, TEKNOLOJİYİ HAYATIN İÇİNE SOKACAK ÇÖZÜMLERİ BİRLİKTE GERÇEKLEŞTİRMELİ Kamu kurumları giderek daha fazla hizmeti, internet üzerinden ve mobil cihazlarla ulaşılabilecek şekilde vermeye başladı. Bu durum hem insanların hayatını kolaylaştırıyor hem de memnuniyeti artırıyor. Ayrıca kamu kurumlarındaki verimliliği artırırken maliyet tasarrufu da sağlıyor. VMware Türkiye Ülke Müdürü Murat Mediçeler, konuyla ilgili şunları kaydetti: “Tüm bu faydalar BT yönetişiminin

önemini ve katma değerini üst seviyeye çıkarıyor. VMware olarak birçok kamu kurumuyla yakın iş birliği içindeyiz ve bu alandaki gelişmeleri görmek bizi mutlu ediyor. Bu noktada gerek özel sektöre gerekse kamuya düşen sorumluluğun teknolojiyi hayatın içine daha da fazla katacak çözümleri birlikte etkin bir şekilde gerçekleştirmek olduğuna inanıyorum. Kurum olarak yol haritamız çok net. Yazılım tanımlı veri merkezi

çözümlerimizle veri merkezlerini donanımdan bağımsız hale getirerek hızı ve verimliliği artırmak, melez bulut çözümlerimizle insanların hayatını kolaylaştıran uygulamaların daha hızlı ve daha düşük maliyetle geliştirilmesini ve kullanıcılara ulaştırılmasını sağlamak, mobilite çözümlerimizle de bu uygulamaları güvenli bir şekilde son kullanıcıların mobil cihazlarına ulaştırmak. Böylece akıllı telefonlardan en büyük veri

merkezine kadar teknolojinin tüm bileşenlerini kapsayan çözümlerimizle, hem kamu hem de özel sektöre en iyi hizmeti sunmak. Veri güvenliğini sağlayamadığınız takdirde fayda ve memnuniyet çok çabuk unutulabilir ve oluşan hasarı tespit etmek ve kontrol altına almak bile çok zor olabilir. Bu nedenle günümüzde siber güvenlik tüm kurumların öncelik sıralamasında en üst sıralarda yer alıyor.”



30

BThaber

BTnet.com.tr

21 - 27 MART 2016

Evlere ve küçük ofislere uygun yönlendirici İnternet, artık neredeyse yemek ve suyla beraber en önemli ihtiyaçlar haline gelmeye başladı. İnternetten uzak kaldığımız zaman eskisinden daha çok canımız sıkılıyor, kendimizi eskisinden daha eksik hissediyoruz ve işlerimizde geri kalıyoruz. Ofislerde ve evlerde gelen internetin kullanıcılara dağıtılması görevi elbette ki yönlendiricilere düşüyor. Ethernet üzerinden aldığı interneti gerek kablolu gerek kablosuz olarak dağıtan yönlendiriciler, çok sayıda cihazın bağlandığı yerlerde “olmazsa olmaz” durumundalar. Özellikle ağ ürünleriyle tanıdığımız ZyXEL’in NBG 418N v2 model yönlendiricisi, bu haftaki inceleme merkezi konuklarımızdan. Kendi küçük, antenleri büyük ZyXEL NBG 418N v2, geometrik olarak yamuk biçiminde bir yönlendirici. Bir hayli ufak boyutlarda olan bu ürün, üst kısmında güç, WiFi,

WAN (ya da internet) ve WPS uyarıları yer alıyor. Bu uyarı LED’lerinin yanında herhangi bir ethernet bağlantısı uyarısına yer verilmemiş maalesef. Hangi portların aktif bir şekilde çalıştığını, hangilerinin çalışmadığını ilk bakışta görmek mümkün değil. Ürünün arka tarafında az önce bahsettiğimiz 4 tane ethernet portu ve WAN girişi yer alıyor. Bu portlar 100 Mbps hızını destekliyor; 1000 Mbps yok. Bu portların yanında fiziksel bir güç düğmesi ve güç girişi bulunuyor. Son olarak da WPS / reset işlevleri gören minik bir buton yerleştirilmiş. WPS ile WPS destekli cihazımızı aktifleştirip, bu butona basarak herhangi bir ağ adı / şifre girişi yapmadan kolayca yönlendiriciye bağlanabiliyor. Cihazın asıl dikkat çekici yanı ise yönlendiricinin kendisi avuç içi kadarken üstünde 5 dBi’lık 2 tane dev gibi antenin bulunması. 802.11 b/g/n desteği sunan NBG 418N v2, yeni nesil 802.11ac

standardını desteklemiyor. Çeşitli kullanım senaryoları NBG 418N v2’yi standart bir kablosuz erişim noktası olarak kullanabiliyorken, gerektiği takdirde hali hazırda bulunan kablosuz ağı tekrarlamasını sağlayarak WiFi’ın daha geniş bir alana yayılması sağlanabiliyor. Cihazın en dikkat çekici noktası ise WiFi antenlerinin gücünün değiştirilebilir ve programlanabilir olması. “WiFi antenlerini gece saat 01:00 ile 07:00 arası yüzde 20’de, geri kalan saatlerde yüzde 100 güçte çalıştır” gibi bir ayar yapmak bu cihazda mümkün. Yaklaşık 110 TL fiyat etiketiyle satılan ürün, uygun fiyatlı bir yönlendirici arayanlar için yeterli özelliği bir arada sunabiliyor. Fakat yeni nesil 802.11ac gibi kablosuz teknolojisinin bulunmadığı bir yönlendiriciye yatırım yapmanın şu zamanda pek de doğru olmadığı düşünülüyor.

Inceleme BTnet

Gelecekte küre biçiminde tekerlekler kullanılabilir

Dahili bilgisayarlı VR çözümü: Sulon Q Oculus Rift ve HTC Vive masaüstü bilgisayarlara bir görüntüleme cihazı olarak öne çıkarken, Samsung Gear VR, direkt olarak akıllı telefonu kullanarak “kullanıma hazır VR cihazı” olarak dikkat çekiyor. Elbette ki akıllı telefonun sınırlı işlem gücü 3D VR uygulamalarında yetersiz kalabiliyor fakat yine de bilgisayara ihtiyaç duymaması büyük avantaj. Sulon Q isimli bir VR gözlük ise içerisinde her şeyi hazır bir bilgisayar barındırıyor. Cihaz, 256 GB SSD, 8 GB RAM, 2560 x 1440

piksel 110 derece açılı VR ekran ve kendi içerisinde R7 grafik çipini barındıran AMD FX-8800P işlemci gibi teknik özelliklere sahip. Özellikler kulağa hoş geliyor olsa da küçük bir alanda cihazın ne kadar soğutulabileceği, soğutma için kullanılması muhtemel bakırların kafada ne kadar ağırlık yapacağı gibi soru işaretleri bulunuyor. Ürünün bu sene kış aylarına doğru piyasaya çıkacağı söyleniyor. Bakalım çıkana kadar, beklediğimiz problemlerin ne kadarının üstesinden gelmiş olacaklar…

Günümüz otomobillerinde elektronik sistemlere geçişin yanı sıra motorlarında da değişiklikler yapılmaya başlandı. Artık elektrikli veya hibrit motorlar da seçenekler arasında. Bir süre sonra motorların tamamı muhtemelen elektrikliye dönecektir. Her ne kadar motor ve iç aksam tarafında değişiklikler yaşanıyor olsa da direksiyonların ve araçların dönüş sistemlerinde ciddi bir değişiklik bulunmuyor. Mekanik ve hidrolik direksiyonların yanına otonom araçlarla daha iyi çalışacak elektronik direksiyon sistemleri ekleniyor. Fakat bu sistemler de araçlarımıza daha fazla dönüş veya manevra kabiliyeti sağlayacak teknolojiler değiller. Goodyear, bunun önümüzdeki senelerde değişeceğini düşünüyor. Dünyaca ünlü lastik markası Goodyear, gelecekte araçlarda maglev teknolojisini kullanan küre tekerleklerin kullanacağını

öngörüyor. Maglev teknolojisi günümüzde süper hızlı (500 km/s civarında gidebilen) trenlerde kullanılıyor. Çok güçlü bir manyetik alan yaratılarak trenlerin havada gitmesini ve yer / ray ile sürtünmesini

sıfıra indirmesini sağlayan maglev teknolojisi, otomobillerin tekerleklerle olan temasını kesecek. Küre biçimindeki tekerlekler, yine maglev teknolojisini kullanarak her yöne doğru hareket edebilecek. Her yöne doğru gerçekleşen hareket arabalara 90 derecelik

manevralar sağladığı gibi aynı zamanda aracın direkt olarak yan gitmesine olanak sağlıyor. Böylece dar bir alana park etmek, bir sorun olmaktan çıkıyor. Tekerleği gözetleyen sensörler aracılığıyla tekerleğin dönüş açısı değiştirilerek tüm yüzeyinden faydalanılması sağlanabilecek. Yine sensörler sayesinde yol durumu kontrol edilerek yüzey durumuna göre aracın otomatik olarak yavaşlaması sağlanacak. Özellikle karlı, buzlu veya ıslak yollarda durumun farkına varamayan sürücüler için büyük bir güvenlik önlemi sağlanmış olacak. Günümüzde bu teknolojinin önündeki en büyük engel, muhtemelen maglev teknolojisi için gereken enerjinin yüksek olmasıdır. Belki araçlardaki batarya teknolojisi çok geliştiğinde, belki de maglev teknolojisinin verimi arttığında bu teknolojinin önü açılacaktır.



32

BThaber

KARİYER

Canon Eurasia Genel Müdürü Verheijen oldu Canon Eurasia Genel Müdürlüğü görevine 1990 yılından bu yana Canon ve Oce bünyesinde farklı ülkelerde görevler alan Wilbert Verheijen atandı. Hollanda doğumlu olan Verheijen, 1990 yılında Hollanda merkezli baskı ve kopyalama cihazları şirketi Oce’ye katıldı. Verheijen, Canon’un 2009 yılında Oce’yi almasından sonra Oce Wilbert Verheijen Çin ve Hong Kong Genel Müdürü olarak Çin’e taşındı ve Asya’daki Oce şirketlerinin Canon’a entegrasyonuna liderlik etti. Son olarak, Pekin merkezli Canon Asya Profesyonel Baskı Ürünleri Grubu Başkan Yardımcılığı görevini yürüten Verheijen, Hollanda’daki Nyenrode İş Üniversitesi’nden İşletme lisansına ve Belçika’daki Leuven Üniversitesi’nden MBA derecesine sahip.

ASUS Türkiye Sistem İş Grubu’na atama Asus’un Fransızca konuşan Afrika ülkelerinden sorumlu İş Geliştirme Müdürü olarak görev yapan Sebastien Tolga Yiğit, Asus Türkiye Sistem İş Grubu bünyesinde Türkiye Tüketici İş Birimi’nden Sorumlu İş Geliştirme Müdürü olarak atandı. Yiğit, yeni görevi kapsamında yaklaşık 50 kişilik bir ekipten oluşan, Asus’un Tolga Yiğit akıllı telefon, tablet, dizüstü bilgisayar, masaüstü bilgisayar ve aksesuar ürünlerinin satış ve pazarlama faaliyetlerini yürüten Tüketici Ürünleri Grubu’nun iş geliştirme operasyonlarını yönetecek. 2003 yılında Fransa École Supérieure des Sciences Commerciales d’Angers (ESSCA) İşletme Bölümü’nden mezun olan Yiğit, geçen 14 yılda sektörde uluslararası birçok şirketin yönetim kadrosunda görev aldı.

Avaya Türkiye Genel Müdürlüğü’ne Ayşe Kılıçaslan atandı 2007 yılından bu yana Avaya Kanal Müdürü ve Direktörü olarak görev yapan Ayşe Kılıçaslan, 1 Mart 2016 tarihi itibarıyla Avaya Türkiye Genel Müdürlüğü görevine atandı. 12 yıldan beri Avaya Türkiye Genel Müdürü olarak görev yapan Sinan Dumlu’dan bayrağı devralan Kılıçaslan, Türkiye satış operasyonuna da liderlik edecek. Yıldız Ayşe Kılıçaslan Teknik Üniversitesi Elektronik ve Haberleşme Mühendisliği’nden mezun olan Ayşe Kılıçaslan, iş hayatına Neteks’de Satış Mühendisi olarak başladı. İlerleyen yıllarda Cisco, 2003-2007 yılları arasında Vasco’da Ülke Müdürü olarak çalışan, 9 yıl önce Avaya Türkiye ekibine Kanal Müdürü olarak katılan Kılıçaslan, 2014 yılında Avaya Türkiye ofisine bağlanan Mısır, Libya, Yunanistan’dan sonra Türki Cumhuriyetleri’ndeki iş ortakları ekosisteminden sorumlu Bölge Kanal Direktörlüğü görevini üstlenmişti.

Önder Sönmez, Nokia Türkiye Azerbaycan Genel Müdürü oldu Nokia Türkiye Azerbaycan Genel Müdürlüğü görevine Önder Sönmez atandı. Sönmez, Şubat 2016 itibarıyla Nokia Türkiye Azerbaycan Genel Müdürü olarak görevini sürdürecek. 20 yılı aşkın mesleki deneyimi bulunan Önder Sönmez, 2 yılı Türkiye olmak üzere toplam 7 yıl Digital Equipment Kanada/Compaq Canada’da satış ve Önder Sönmez pazarlama alanında çalıştı. Ardından 10 yıl boyunca Microsoft Türkiye’de farklı pozisyonlarda görev alan Sönmez, Kurumsal Müşteriler ve İş Ortakları Grubundan Sorumlu Genel Müdür Yardımcılığı görevinin ardından, 2009’da EMC Türkiye bünyesine katıldı. Sönmez, EMC Türkiye’de 2010-2015 yılları arasında Genel Müdür olarak görev yaptı ve Mart 2015’te Alcatel-Lucent Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı ve Türkiye - Azerbaycan Genel Müdürü olarak görev aldı.

21 - 27 MART 2016

Kariyeri bilişimde arayanlar için staj fırsatı Bimsa, Sabancı Üniversitesi Kariyer ve Staj Ofisi ile başlattığı “Bimsa Genç Yetenek Programı” ile Sabancı Üniversitesi öğrencilerine BimSA’da part-time çalışma fırsatı sunuyor. Program, diğer üniversitelerde de uygulanmaya başlanacak. Programa katılmak isteyen öğrencilerin, yer almak istedikleri üç bölümü belirttikleri özgeçmişlerini gencyetenek@ bimsa.com adresine göndermeleri yeterli. Programa Sabancı Üniversitesi’nde öğrenim gören, her programdan 3’üncü ve 4’üncü sınıf ve yüksek lisans öğrencileri

başvurabiliyor. Başvuran öğrenciler yüz yüze gerçekleştirilecek mülakatlar, kişilik envanterleri ve genel yetenek sınavlarının, oryantasyon ve işbaşı eğitimlerinin ardından Bimsa’da aktif olarak çalışmaya başlayacak. Mayıs ayına kadar devam edecek programda başarılı olan öğrenciler, Bimsa’da tam zamanlı çalışma imkânına kavuşacaklar. Öğrencilerin Bimsa’da part-time çalışabilecekleri programlar ise şöyle sıralanıyor: Yazılım Geliştirme, Sistem ve Altyapı (Microsoft Sistemleri, Unix / Linux Sistemleri), Ağ ve Güvenlik, Orta katman (SAP Basis,

Veritabanı) SAP Danışmanlığı, Satış, GRC ve Proje Yönetimi, Kurumsal Çözümler Direktörlüğü (Big Data & Analytics), Bimsa Çözümleri Pratis (e-satınalma), Edoksis (e-defter, e-arşiv, e-fatura), HRWeb (İK ürünü).

Aslında kuşaklar arasında büyük farklar yok Ölçme ve değerlendirme firması Assessment Systems; sorumluluk bilinci, uyumluluk, deneyime açıklık, dışadönüklük ve duygusal dengesizlik gibi Beş Faktör Modeli esas alarak Türk kültürüne uygun olarak geliştirilmiş, 29 kişilik özelliğinin değerlendirildiği PERI Kişilik Envanteri ile iş hayatındaki X ve Y kuşağının kişilik özelliklerini analiz etti. Assessment Systems tarafından geliştirilen PERI Kişilik Envanteri

sonuçlarına göre, 1965-1979 arası doğan X kuşağı ile 19801999 arası doğan Y kuşağının “Sorumluluk Bilinci Boyutu” altında “Düzenli”, “Disiplinli” ve “Kurallara Bağlılık” özellikleri başta olmak üzere diğer tüm kişilik özellikleri arasında büyük fark yok. Yani X ve Y kuşağının yaklaşımları farklılaşsa da, iş hayatındaki kişilik özellikleri, genel yargıların tersine, oldukça benzerlik gösteriyor. Assessment

E T K İ N L İ K L E R 20 - 24 Mart 2016

Adobe Summit Las Vegas AYRINTILI BİLGİ: http://summit.adobe.com/na/

Systems Kurucusu ve CEO’su Levent Sevinç, şu bilgileri verdi: “Y kuşağının tek farkı, X kuşağına oranla bulundukları dünyaya daha etkin uyum sağlamaları. İçinde bulundukları ortam ve durumlar için fonksiyonel yaklaşımları var. Olaylara bakış açıları, getirdikleri çözümler X kuşağının onları farklı algılamasına neden oluyor. Oysa Y kuşağının tek yaptığı, doğdukları dünyaya uyum sağlamaları.”

Y U R T D I Ş I

23 - 24 Mart 2016

Google Cloud NEXT San Francisco AYRINTILI BİLGİ: https://cloudplatformonline.com/ Next2016.html

Bu köşede yayınlanmasını istediğiniz etkinliklerinizle ilgili bilgileri handana@bthaber.com.tr adresine gönderebilirsiniz.

E T K İ N L İ K L E R 23 Mart 2016 Kamuda BT Yönetişimi Teknoloji Platformları AYRINTILI BİLGİ: www.bilisimzirvesi.com.tr 23 Mart 2016 Biyometri ve Güvenlik Teknoloji Platformları AYRINTILI BİLGİ: www.bilisimzirvesi.com.tr 25-26 Mart 2016 BETA 2016 Sektör Günleri Boğaziçi Üniveristesi AYRINTILI BİLGİ: buec.boun.edu.tr/beta/ 29 Mart 2016 PMI Profesyonel Gelişim Mart Ayı Aktivitesi İstanbul Anadolu Yakası AYRINTILI BİLGİ: www.pmi.org.tr

Y U R T İ Ç İ

1-3 Nisan 2016 Intertech Hackathon- Code The Bank 2 Yarışması AYRINTILI BİLGİ: www.intertech.com.tr/CodeTheBank 2 Nisan 2016 II. İzmir Bilişim Zirvesi Sabancı Kültür Sarayı, İzmir AYRINTILI BİLGİ: www.izmirbilisimzirvesi.com 5 Nisan 2016 BTvizyon Kayseri Hilton Otel AYRINTILI BİLGİ: www.btvizyon.com.tr/ 6 Nisan 2016 15. Mobil Teknolojiler Günü İstanbul Marriot Hotel Asia AYRINTILI BİLGİ: www.mobilteknolojilergunu.com/ BasinBulteni-2016.aspx

12 Nisan 2016 PMI Profesyonel Gelişim Nisan Ayı Aktivitesi İstanbul Avrupa Yakası AYRINTILI BİLGİ: www.pmi.org.tr 27 Nisan 2016 360 Yazılım Teknolojileri 2016 Konferansı Steingerberger Hotel Maslak İstanbul AYRINTILI BİLGİ: www.360cnp.com 28 Nisan 2016 Dijital Dönüşüm ve Mobil Teknoloji Platformu İstanbul AYRINTILI BİLGİ: www.teknolojiplatformlari.com.tr/ 28 Nisan 2016 2.Design Awards Ödül Töreni İstanbul AYRINTILI BİLGİ: zirveodulleri.org/

Bu köşede yayınlanmasını istediğiniz etkinliklerinizle ilgili bilgileri handana@bthaber.com.tr adresine gönderebilirsiniz.



34

BThaber

MEKTUP

Yeni bir haftadan merhaba, Mart’ı ortaladık, her türlü yağmur çamur ve rüzgara rağmen önce bahar, sonrası yaz, yani arabayla yollara düşme vakti geliyor birçoğumuz için. Yollar da müziksiz çekilmez, şehirlerarası yolculuk paylaşım ağı BlaBlaCar üyelerinin yüzde 95’i ‘müziksiz yaşayamam’ diyerek, uzun yolları müzikle kısaltıyormuş. BlaBlaCar Türkiye üyelerinin müzik dinleme alışkanlıklarıyla ilgili yapılan araştırma, ağırlıklı olarak gençlerden oluşan üyelerin yolda en çok rock müzik dinlediklerini gösteriyormuş. Rotamıza uygun albümlerimizi hazırlama vakti geldi. Türkiye, başarılı girişimlerle küresel platformda gücünü pekiştiriyor. Bunun son örneği etkin girişimcileri destekleyen, 63. Uluslararası Seçim Paneli’ni Dubai’de düzenleyen Endeavor. Tüm dünyadan 24 şirketin Endeavor Girişimcisi unvanı aldığı 63. Uluslararası Seçim Paneli’nde, iki Türk şirketi de bu unvana layık bulundu: Akıllı kombi kiti ile birçok başlıkta tasarruf imkanı sunan Nuvia ve restoran kalitesindeki yemekleri tüketicilere sunan Meal Box. Dünyaya açılmak ve yaratıcılığı küresel pazarda paylaşmak adına önemli bir ilk adım. Yaratıcılık, herkes, her yaş, yurdun her yanı için... Bu felsefe ile yol alan Turkcell de Türkiye İsrafı Önleme Vakfı Mikrokredi Programı’na (TİSVA) destek vererek “Ekonomiye Kadın Gücü” projesiyle 150 bin dar gelirli kadının projelerini gerçekleştirmesini sağladı. 2003 yılından beri Türkiye’nin her noktasında 500 liradan 15 bin TL’ye kadar kredi alarak ailesine bakan, kendini geliştiren, ekonomiye katılan binlerce kadının kendi ayakları üzerinde durmasına destek

21 - 27 MART 2016

Girişimler, ekonomiye fayda sağlıyor

olan program, Turkcell’in satıştan pazarlamaya birçok alandaki katkısı ile güçlenmiş. Ekonomide herkesin payının olması adına etkili bir araç ve meyvelerini almak için kimsenin de çok fazla beklemesi gerekmiyor. Önce girişimcilerimizin, ardından kadınlarımızın başarılarına değindik madem,

2016

www.bthaber.com www.linkedin.com/groups/BThaber twitter.com/bthaber www.facebook.com/BThaber

Okur Temsilcisi Behçet Envarlı benvarli@tbv.org.tr

tarafından gönderilen en iyi 3 fotoğraf seçilmiş. Avrupa çapında 200’den fazla kurulumcunun 400’ün üzerinde eser gönderdiği yarışmada kazanan isimlerden biri de Kırşehir’in Mucur ilçesinde hizmet veren Sancak Elektronik’in sahibi Şükrü Alsancak. Sancak Elektronik, aynı zamanda Türkiye’deki

REKLAM SATIŞ GRUBU

YIL 22 SAYI 1064

21 - 27 MART

bu güzel haberleri pekiştirmek adına uydu operatörü Eutelsat’ın ödüllü fotoğraf yarışmasında kazananlardan birinin Türk yarışmacı olduğunu belirteyim. Yarışmada, tooway uydu internet çanak anten kurulumuna ait en güzel fotoğraflar yarışmış ve Facebook üzerinden yapılan oylama ile anten kurulumcuları

BThaber Yayıncılık ve Etkinlik Hizmetleri A.Ş. adına Sahibi Ayhan Sevgi ayhans@bthaber.com.tr BThaber Grubu Yayın Koordinatörü Ayhan Sevgi ayhans@bthaber.com.tr Yazı İşleri Müdürü (Sorumlu) Bülent Nevres bulentn@bthaber.com.tr

Bültenlerinizi

Editörler Handan Aybars handana@bthaber.com.tr Sedef Özkan (Ankara) sedefo@bthaber.com.tr Ekrem Uçman ekremu@bthaber.com.tr Görsel Tasarım Nevzat Karataş nevzatk@bthaber.com.tr

Haber Merkezi Ruşen Göbel ruseng@bthaber.com.tr

Satış Grubu Evrim Koç Demirci Perihan Kıtay Özden Özge Karataş Canan Şahin

Reklam Rezervasyon info@bthaber.com.tr Abone ve Dağıtım Sorumlusu Kutay Göçe btabone@bthaber.com.tr

Mukadder Keskingözler mukadderk@bthaber.com.tr

bulten@bthaber.com.tr adresine gönderebilirsiniz

Yönetim Yeri: BThaber Yayıncılık ve Etkinlik Hizmetleri A.Ş. Fetih Mah. Tahralı Sokak Kavakyeli Plaza C Blok 7/5 34704 Ataşehir/İSTANBUL Tel 0216- 291 13 90 ISSN 1300-6495

ilk deneme tooway sistemini kuran firma. Her yıl sürecini ve galiplerini yakından takip ettiğimiz Kırmızı Ödülleri, 13’üncü yılında dijital dünyaya da kapılarını açmış. Böylece geleneksel basın reklamlarının yanı sıra dijital reklamlar ve ajanslar da 46 kategoride Kırmızı’da yarışabilecek. Kırmızı Dijitalde En İyiler Reklam Ödülleri başlığıyla ilk kez düzenlenecek olan yarışmaya başvurular www.kirmiziodulleri.com üzerinden 17 Nisan’a kadar yapılabilecek. 13. Kırmızı Ödül Töreni, Zorlu Performans Sanatları Merkezi’nde 26 Mayıs’ta, bize de süreci takip etmek kalıyor. BSH Türkiye, 2016 yılında tüm dünyadan 2 bin 100 firmanın katıldığı, sektörün en itibarlı ödül organizasyonlarından The Stevie Awards’ta, ‘Yılın Çağrı Merkezi’ (100 koltuk üzeri) kategorisinde Bronz Ödülün sahibi olduğu gibi, bu ödüle layık görülen tek Türk firması olmuş. Haftayı bir kitapla, okumaktan keyif aldığımız Yitik Ülke yayınevinin kurucusu ve genel yayın yönetmeni Kadir Aydemir’in yeni öykü kitabı “Ay Yağmurları” ile yapıyorum. Aydemir’in daha önce Almancaya da çevrilip basılan “Aşksız Gölgeler” ve “Sonsuz Unutuş” adlı iki öykü kitabının ardından bu yeni öykü kitabı “Ay Yağmurları”nda birbirine karışan izleri, iki insanın tanışmasıyla ayrıldıkları an arasına sıkışan zamanı, ölümle yaşamın buluştuğu rüyaları ve insanın acısıyla doğanın hissettiği acıyı buluşturuyor. Edinelim, okuyalım. Bu hafta da bu kadar, memlekette şiddetin dozunun azalması dileğiyle, haftaya buluşalım,

Türkiye’nin en köklü bilişim teknolojileri yayını olan BThaber, 1995 yılından bu yana bilişim ve teknoloji dünyasındaki en son haberleri, yenilikleri ve bilgileri okuyucularına kesintisiz bir şekilde sunmaya devam ediyor. Her hafta yüzde 35’i BT, yüzde 65’i ise finans, otomotiv ve sağlık gibi farklı sektörlerde yer alan şirketlerin ve kamu kurumlarının yöneticilerinden oluşan 7500’ün üzerinde kişiye ulaşmakta ve online platformlar üzerinden her hafta on binlerce kişiye erişim sağlamaktadır.

Cilt, Baskı, Poşetleme: Apa Uniprint San. ve Tic. A.Ş. - Hadımköy İstanbul Asfaltı Ömerli Köyü İstanbul - Tel 0212-798 28 40. l BThaber kontrollü abonelik sistemiyle dağıtılmaktadır. - Fiyatı 1 Kuruş (KDV dahil) - BThaber, 5187 sayılı Basın Kanunu’nun 2/f maddesi hükmü gereği ‘yerel süreli yayın’dır.


TRAINING

R E H C U VO

+90 216 575 36 74 www.mayasoft.com.tr egitim@mayasoft.com.tr

RVICE

G SE PLANNIN

R E H C U VO


36

BThaber

ICT NEWS

21 - 27 MART 2016

Ministry of Youth and Sports is building the IT infrastructure for sports BThaber e-Government Round Table Meeting was held in Ankara on March 9 with the title of “Ministry of Youth and Sports Technology Approaches and Projects”. To the ‘Ministry of Youth and Sports - Technology Approach’ Round Table Meeting; Ministry of Youth and Sports Data Processing Department Head Huzeyfe Yılmaz, Data Processing Department branch managers, consultants, project managers, heads of IT departments, supporting companies; Turk Telekom, Intel Security, Proline, Oracle and guests attended. The meeting was moderated by BThaber Editorial Coordinator Ayhan Sevgi. Sharing general information on Ministry of Youth and Sports technology approach projects; Huzeyfe Yılmaz stated that the Information Technology Department consists of 5 branches. Yılmaz explained: “Those are Software Development, Analysis and Quality Assurance, Network Management and Information Security and Visual Technology branches. Visual Technology Branch is not very common in the ministries; it is a branch that we conduct the corporate communication field by ourselves. There is also our Administrative and Financial Affairs Branch. We have established our new branch structure consisting of those I have just mentioned. Apart from these branches, there is a Project Management

and Decision Support office which works with us. All projects are performed by the project management methodology. We also create and offer reports needed by administrators to support their decision making processes in this unit.” Expressed that they have a team of 60 people; Huzeyfe Yılmaz continued his speech: “We have a very good, exciting and visionary team. We produce software professionally ourselves, but we also aim to have better software projects with the private sector. We are going through very serious and detailed analysis processes for our projects. We have a very good data center consisting of five different cells.” We need to create national online games Huzeyfe Yılmaz stated that their ministry is responsible for providing free internet access for the youth and shared this information: “We are aiming the free internet access for the youth to pass through a portal page. We want to bring a youth portal to life. We plan to run all our projects through this youth portal. With Dynamic Sports Information System, we are actually creating the infrastructure of sports. We wish to invite the private companies with sports-related projects here and connect them to the Dynamic project. E-Sports project is developing strongly. We need to create national online games. Project

Coordination Directorate General supports projects for the youth and projects are being implemented. There are serious games firms in Turkey in this direction and we have a support decision in this field. The IT infrastructure should be benefited in every sense to rise the youth and we should do this together. We should care about the young people very much and we must feed them well in terms of information technologies. We welcome your contributions; our door is always wide open for you and your projects.” Half of the students registered for dormitories on mobile In the e-Government Round Table Meeting; Higher Education General Directorate of Credit and Dormitories Agency Data Processing Department Head İbrahim Semizoğlu informed about KYKNET, KYK e-Government activities; GSB Software Development Branch Director Ahmet Akın gave information on Dynamic - Sports Information System, GSB Sports General Directorate Data Processing Branch Manager Gürcan Yaman told about Anatolia Stars League Portal Management System, Wide Area Network Centre Management Transition Process and Turkey Olympic Preparations Centers’ System, GSB Network Security Branch Manager Mustafa Bahadır spoke about Information Security Management

System and Disaster Recovery Center, GSB Decision Support Consultant Ali Rıza Atasoy mentioned about Decision Support Systems, GSB Visual Technologies Branch Manager Harun Bahadır informed about Information Screens (Kiosks) Management System and Visual and Mobile Content Production Process, GSB Project Manager Buğra Yılmaz spoke on Nusrat project and Lieutenant Naci and National Games Projects. This year, students registered to the dormitories online and learned which dormitory they entered from the KYKNET system. Semizoğlu stated that the 50% of the subscriptions were made on mobile. Buğra Yılmaz underlined the importance of leaving a lasting impact and providing added value as Project Management office and gave information on the Nusrat Project: “The game was downloaded 1 million 400 thousand times, took first place in searches for some time and has around 37 thousand followers on social media. There are very positive feedbacks; we work on the follow-up games. There will be different packages available such as Nusrat 1 and Nusrat 2.” Serious protection needed for critical infrastructure systems In the “Technology Trends” section of the meeting; Turk Telekom Health and Sports Sector Sales Group Manager Hakan İnanır said that: “As

Turk Telekom is aware of the social responsibility projects’ importance, we offered an infrastructure service playing a crucial role in both national and international organizations of the Ministry of Youth and Sports. The organizations’ entire communication infrastructure was provided by Turk Telekom group.” Intel Security Systems Engineer Serkan Kırmızıgül stated that it is important to protect the personal and national data and continued: “You do not even notice that the system is hacked, it becomes available for purchases. That’s why it is crucial that the critical infrastructure systems are seriously protected.” Proline Strategy and Business Development Manager Kanşav Pöç said that Proline includes biometric solutions in its industrial design works and continued: “Identity and biometrics solutions, city security solutions, area security solutions, geographical information systems are entirely our own software. We also are a system integrator. We actualize the IT security.” Oracle Sales Manager Utku Kaya making a general assessment stated that: “Today, sitting around a table like this and discussing respectively projects while hearing solid visions felt different and it was truly beneficial. Outputs are the products of the positive team. We wish the continuation of this 2-year synergy. We are trying to support young people in all areas as Oracle.”



38

BThaber

ICT NEWS

21 - 27 MART 2016

“While supporting the market growth, we will continue to grow”

Daily life will accelerate even further with the new G Power Vodafone Group realizing global R&D collaborations with universities works with Dresden University of Technology on 5G-oriented innovations. The visit we made to the University in Germany on March 1012 was important to see the potential of 5G on the eve of 4.5G. Vodafone establishing a 5G laboratory in collaboration with Technical University of Dresden are doing tests and developments on network hardware and software, computer chips, spectrum and cloud computing topics with the research team including Turkish engineers, as well. The team who work under the management of Technical University of Dresden Vodafone Mobile Communication Systems Department Head Gerhard Fettweis carries out projects on data signaling rate of wireless technology and improvements in latency and IP services. In a meeting held with the participation of Vodafone Turkey Executive Vice President of Technology Mallik Rao, some samples were shared on the 5G laboratory. Rao stated that: “We know that it is important for Turkish network services to be ready for 5G already. We think there will be significant results taken on 5G standards setting process

out of Vodafone’s traditional university-industry collaboration approach, thanks to the partnership with the Technical University of Dresden.” We rank on the front in R&D Today, the mobile communication is focused on moving certain contents from one place to another but in the future, it will mean controlling many objects with little human intervention in real time. Voicing these expectations, Prof. Gerhard Fettweis emphasized on wireless communication technologies to prepare for the future of mobile technology, particular on data rate, latency and IP services basis in his presentation. Newly established 5G laboratory and

Vodafone cooperation as well as inter-industrial improvements are very promising according to Fettweis and he stated: “I came to Dresden from Berklee for more than 20 years ago. We had been working on 3G when there was 2G, 4G when there was 3G and we started working for 6G now. We receive funding from the Vodafone UK and we have business partners from the IT world. All these stakeholders constitute the Vodafone Chair structure. We have carried out many important works at the university since 1999; we have dealt with the chips and circuit designs at conferences. Because smaller they are, more useful they are. Here is our standing point now; we are leading the 5G R&D projects globally.”

HP Turkey is shaping all plans ‘to meet the demands’ and aims at supporting the market growth while standing out with its own with corporate growth this year. 2016 is an exciting year for Turkey and the global market as well as HP. “To enlarge the market and to support the new business fields are our responsibility and we will be active in this area,.” says HP Turkey General Manager Filiz Akdede, sharing their plans in light of this goal. Akdede states that: “We visited many cities, we reached out to the customers one by one. We increased communication with institutions such as universities, hospitals and educational facilities. Business world needs work stations. Especially universities use thin clients extensively. In this regard, we want to explain ourselves, by sharing the innovations we see that we can respond to the needs.” Akdede explains their 2016 plans and HP headquarters’ approach to the Turkish market: “We started working as two different companies in the world, as of November 1, 2015. I undertook the management responsibility of the part including HP computers, printers, their consumables, accessories and service sales; this part is active in 170 countries, working with over 230 thousand partners. So there’s a huge ecosystem. We are working with over 5 thousand partners in Turkey. The 150 value-added partners we gave competencies are selected, trained, working closer to our ecosystem with many certificates. Our goal is to offer a solution to the customer rather than sell a product. This means a significant consultation and we will continue to address different cities with these priorities. Global structure is being built. Our

goal is to give more emphasis to innovation and efficiency in the areas we are currently the leader. 2015 was difficult both in Turkey and in the world. However, when we look to HP Turkey, we increased our market share in a shrinking market and we continue to maintain our leadership in the field of computers. Our region includes the Middle East, Africa, Greece and Turkey. Here Turkey is a mature market in terms of consumer needs and expectations. The population is young and prone to technology. In this sense, there are great opportunities for us. We are trying to make the entire investments in the region in Turkey. We host foreign visitors from HP headquarters here and we bring them together with our partners and customers to make them understand the potential. In this sense, I think our team is doing a very good and efficient work. Here we have a significant number of employees and a large ecosystem. HP headquarters believe in Turkey in the light of the market potential.”

Continuing to grow with R & D t-leading TETRA system ensured secure and smooth communiNetaş’s 2015 order and sales revenue exceeded the threshold of 1 billion TL. The company’s 2015 orders increased by 29% and reached 1 billion 75 million TL, while sales revenue increased by 36% and reached 1 billion 9 million TL. 50% of the Fatih project being completed in

2015 and the increase in the rate of profitability on international projects enabled FVAÖK profitability to grow by 87%. Netaş CEO Müjdat Altay assessed the results with these words: “We successfully completed 2015 with the right strategies and precise visions. Our registered order quantity increased by 39% compared

to 2014 and reached 652 million TL. With the system integration contracts on the public and public safety field, we grew twice as much in the last 3 years. We exceeded the threshold of 1 billion TL with Fatih and Tasmus contracts. Being a customeroriented innovative company and having a strong R&D culture brought sustainable

success. As the leader system integrator of Turkey and of the region which both works with the world standards and is familiar with the domestic markets, we aim at accelerating the digital transformation. ‘System integrator’ should have R&D, innovation and technology. What takes us further is definitely R&D in our opinion.”




Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.