“ H E R Ş E Y T Ü R K V İ D E O O Y U N C U L A R I İ Ç İ N . . .”
OYUNCULARIN DÜNYASI
01 SAYI / ISSUE | 19
İNCELEDİK FROSTPUNK LUCIUS III CRYSIS
®
MAĞAZA
SİTEYİ ZİYARET ET
GELİNLİKLERDE
%40 İNDİRİM
DÖNEMİ BAŞLADI!
BİREEDİTÖRÜN GİZLİ SAYFASI D I T O R I A L S E C R E T P A G E S
A N
Beklediğimizden daha fazla... More than we expected... OK TAY S E L İ M Ö Z A N oktay@oyuncularindunyasi.com.tr
THERE MAY BE A SHIFT IN MEANING IN OUR ENGLISH ARTICLES. THIS IS BECAUSE FOR THE FIRST TIME WE PREPARE ENGLISH CONTENT. WE APOLOGIZE FOR THIS.
TAKİP ETMEK İÇİN...
Birinci sayımız o kadar çok sevildi ki… Her yerden teşekkür mailleri aldık. Evet, Uluönder Mustafa Kemal ATATÜRK’ümüzün anısını yaşatmak için hiçbir basılı derginin yapmaya tenezzül etmediği bir olay gerçekleştirdik. Kasım ve Aralık sayısı olduğu için birinci sayımız da 10 Kasım’a hitaben bir çalışma gerçekleştirdik ve bu her Kasım/Aralık sayısında olacak bir minnet çalışmasıdır. Şu anda Türk olarak anılıyorsak, kendi egemenliğimizle yaşayabiliyorsak ilk önce ona sonra silah arkadaşlarına çok şey borçluyuz. Silah arkadaşları ona inanmasaydı biz farklı bir kimlikle ve soy ile yaşayacaktık. Bundan dolayı izlerini silmek demek vatanına ve milletine ihanet etmek demektir. … Bu sayımız sayfa bakımından bir önceki sayımızdan az bir sayfayla çıktı karşınıza. Ama bu hep böyle olacak anlamı taşımamakta! Evet, bir sonraki sayılarımızda bunu telafi edeceğiz, söz veriyorum.
Our first issue was loved so much… We got so many thank you letters. Yes, we have accomplished something no other pressed magazine has ever done by cherishing our Great Leader Mustafa Kemal ATATÜRK’s memory. Because it was a November and December issue, we addressed it to 10 November and in our every November/December issue this will be a greatfulness project. If we are known as a Turk right now, living our own democracy; that is because we owe a lot to him and afterwards, his soldier friends. If his colleagues hadn’t believed in him we would have been living a different identity and race. And therefore erasing his existence would be treason against his own homeland and nation. … This issue is shorter than the other issues. But this does not mean it will always be like this! Yes, we will compensate this with our next issues, we promise.
Oyuncuların Dünyası sitesini aktif ettik! Belli bir sayı sonra kendi sitemiz üzerinden dergiyi yayınlayacağız. Dergiyi paylaşma konusunda sitemizin alt yapısıyla ilgilendiğimiz için maalesef şu anda başka platform aracılığı ile karşınızdayız. Sitemiz üzerinden paylaştığımızda dergiyi daha doyurucu olacak, göreceksiniz.
We have activated the Oyuncuların Dünyası website! After releasing a few issues we will start releasing our issues on our own website. Unfortunately due to us sorting out our website infrastructure we are presenting ourselves from a different platform. When we release the magazine from our website it will be more satisfying, you will see.
Şimdi girerseniz sitemize daha tamamlanmamış sayfa düzeniyle, eksik görsellerle ve kimsenin olmadığı forumla karşılaşacaksınız. Bunun nedenini anasayfada ufak bir duyuru ile paylaştık. Temaya alışabilmemiz ve kendi istediğimiz gibi düzen verebilmemiz için sitenin üzerinde hâlâ çalışıyoruz. Düzen getirdiğimiz zaman burada veya derginin iç sayfalarında duyuru yapacağız.
If you check our website now you will see an unfinished page, missing content and an empty forum. We explained the reason of this with a small announcement on the homepage. To get used to the theme and create an environment we want, we are still working on these. Once we finish these steps we will either announce it here or in the inner pages of our magazine.
Bir sonraki sayımızda görüşene kadar:
Until we see you again in our next issue:
#atamizindeyiz
#atamizindeyiz (Hashtag for M. Kemal ATATÜK) OYUNCULARIN DÜNYASI | OCAK 19 | 05
OYUNCULARIN DÜNYASI ® SAYI 02 - OCAK/ŞUBAT - 19
PROJE DİREKTÖRÜ PROJECT DIRECTOR OKTAY SELİM ÖZAN oktay@oyuncularindunyasi.com.tr PAZARLAMA DİREKTÖRÜ MARKETING DIRECTOR KAAN LOXDALE kaan@oyuncularindunyasi.com.tr YAZI İŞLERİ MÜDÜRLERİ WRITING DIRECTORS OĞUZ YILGIN SEDEF ÇİÇEK BÖLÜM SORUMLULARI DEPARTMENT MANAGERS MAHİR KAPLAN [HABERLER/NEWS] RIFKI GÜZELGÜN [İNCELEME/REVİEW] KATKIDA BULUNANLAR CONTRIBUTORS MUSTAFA KEMAL ALPARSLAN TARHAN ORHAN YAKUP KIRCA FETHİYE KALEM REKLAM MÜDÜRÜ ADVERTISEMENT MANAGER AYNUR KALAMIŞ reklam@oyuncularindunyasi.com.tr İNSAN KAYNAKLARI MÜDÜRÜ DIRECTOR OF HUMAN RESOURCES SEDEF GÖKSU ik@oyuncularindunyasi.com.tr AVUKAT LAWYER REŞAD ÇİÇEK resad.cicek@oyuncularindunyasi.com.tr
02 SAYIMIZDA BULUNANİÇERİKLER BULUNAN
İ Ç İ N D E K İ L E R
S A Y F A S I N I N
A F F İ L İ
İÇERİK LİSTESİ 05 ... Bir Editörün Gizli Sayfası 08 ... Sizden Gelenler 13 ... Oyun Haberlerinin Köşesi 14 ... Oyuncuların Dünyası’nın Haberleri 17 ... İncelemelerden Önce 18 ... Hunt: Showdown [Ön İnceleme] 20 ... Frostpunk 22 ... Lucius III 24 ... Crysis [Nostalji] 27 ... Saydam Ekran - Giriş 28 ... Saydam Ekran
B A Ş L I Ğ I
N A S I L
O L M U Ş ,
G Ü Z E L
M İ ?
Ön İnceleme
ZORLAYICI BİR DÜNYANIN ESİRİ OLABİLİRİZ! HAZIR OLUN!
PC İnceleme
KALİTE KONTROL QUALITY INSPECTION ALİ KALAN RIFKI SONEL denetim@oyuncularindunyasi.com.tr OYUN TALEP SORUMLUSU GAME REQUEST OFFICER ATAKAN BARIŞOĞLU anahtar@oyuncularindunyasi.com.tr GÖRSEL TASARIM VISUAL DESIGN OKTAY SELİM ÖZAN YÖNETİM ADRESİ
YENİ MAH. BALIKESİR CAD. AĞIT SOK. NO:3/A 34880 - KARTAL-İSTANBUL/TÜRKİYE
İNTERNET SİTESİ www.oyuncularindunyasi.com.tr DERGİNİN YAYINLANDIĞI PLATFORM ISSUU PUBLISH ONLINE Yayın Türü Yaygın, Süreli, 2 ayda 1
GEÇMİŞİ SAYGI VE MİNNETLE ANIYOR, GELECEĞİ ŞEKİLLENDİRMEK İÇİN ÇALIŞIYORUZ.
OYUNCULARIN DÜNYASI® elektronik dergisinde yer alan görseller, ilgili markaların sahiplerine aittir. OYUNCULARIN DÜNYASI® tarafından yazılan yazıları kaynak göstermek koşuluyla her yerde paylaşabilirsiniz (maksat şanımız yürüsün).
SOĞUK BİR DÜNYANIN LİDERİ OLMAK İÇİN FARKLI BİR YOL SEÇMELİSİNİZ O YOL İSE YA İNSANLIK İÇİNDİR YA DA KENDİNİZ İÇİN!
SATIN AL
SİZDEN GELENLER Bu sayımız çok güzel oldu. Her şey ile orantılı bir şekilde güzelleşti. Yeni yılımız ilk önce kutlu olsun. Siz bunları okuduğunuzda yeni yıla girmiş olacağız. Ama ben size Aralık 18’den yazıyorum. Geleceğe yazmak güzel birşeymiş yalnız. Acısıyla tatlısıyla 2018 yılı geçti ve gitti. Sıra 2019’a geldi. Daha dün gibiydi 2018’in Ocak ayının ilk günü... Çok hızlı geçmekte zaman bazen farkındayız ama bazen de değil.
Umarız ki yeni düzenimize ve tasarımımıza alışabilirsiniz ve beğenirsiniz.
Merhaba sevgili Oyuncuların Dünyası ailesi, Merhaba Utku, ailene hoş geldin.
Merhaba! Merhaba Tuba, seni de aramızda görmekten çok mutluluk duyduk. Hoşgeldin.
Aslında size bu maili atıp atmama konusunda ikilemde kaldığımı söyleyerek mailime başlamak istiyorum. Kasım/Aralık sayınız çok hoşuma gitti. Ama Detroit Kapaklı tanıtım sayınıza çok vuruldum. Buna rağmen maili şimdi yazmamın nedeni ise Atatürk’tür. O’na özel Kasım/Aralık sayısında hazırlamış olduğunuz sayfalar beni sanki 10 Kasım 1938 ve sonraki günlerine götürdü. Bu özlemi tam olarak tasvirlediğiniz için ayrıca çok çok teşekkür ederim. Bu maili bize attığın için asıl biz sana teşekkür ederiz. İyi ki attın ve iyi ki bunları söyledin. Evet, keşke sadece bizde olmasaydı böyle bir durum ama sadece bizde var ve böyle de devam edecektir. Çünkü bizi biz yapan Türklüğün gücünü gösteren, dünyaya hatırlatan, stratejik dehaya sahip sarı saçlı mavi gözlümüz Ulu Önder Mustafa Kemal ATATÜRK ebedi istirate çekilmiştir. Artık bedenen değil ama fikirleriyle düşünceleriyle aramızdadır ve her zaman da öyle olacaktır. İncelediğiniz oyunlar maalesef güncel olmadığını gördüm. Bunun nedenini söylemeniz mümkün müdür? Merak etmekteyim. Bu sorunun cevabı basit. Yapımcıların gözünde daha yeniyiz. Evet, maalesef böyle olduğu için son dönemde revaçta olan oyunların incelemeleri bazen olmayabiliyor. Yapımcılarının güvenlerini kazanmamız birazcık zaman alacak ama olduğunda da herşeyi başarmış olacağız. Bu da tüm dünyanın bizi tanıdığı anlamına gelecektir.
Unutmayınız lütfen; bize her şekilde yazabilir, halimizi hatrımızı sorabilir ve en önemlisi bazı konularda fikrimizi alabilirsiniz (Güzin ablacılık modu açıktır, evet). Çekinmeyin veya utanmayınız lütfen. Burada biz bizeyiz, beraber eğleniyoruz. Farkında mısınız bilmem ama bizi biz
Hani derler ya; “kırk yıldır tanıyorum sanki!” diye. Evet şu anda bu maili size atmak için hazırlarken tam olarak kendimi bu şekilde hissediyorum. Tabi bu birazcık tuhaf gelebilir ama dijital olarak verdiğiniz bu his paha biçilemez bir gerçek. Çok teşekkür ediyoruz efendim. Sizlerden böyle mailler alıyoruz ya... O bize fazlasıyla yetiyor, iyi ki diyoruz böyle bir proje gerçekleştiriyoruz ve iyi ki sizin gibilere erişebiliyoruz. Güzel iltifatınız için Oyuncuların Dünyası ailesi adına çok teşekkür ediyoruz. Neyse fazla sözü uzattım sanırım. Bundan dolayı pat diye sormak istiyorum; nerden buluyorsunuz bu enerjiyi? Nasıl böyle bir işe başladınız? Neden? Aranıza katılabilir miyiz? Sizlerin vasıtasıyla enerjimizi buluyoruz. Yani sizden az önce aldığımız iltifatlar bizi 3-5 sene götürecek düzeyde bir enerji birikmesine yardımcı oldu. Evet, doğru diyoruz, hiç öyle gülmeyiniz efendim. Böyle bir işe başlamımızın tek nedeni var, projeye inanmak ve olacağını bilmektir. Bir vizyon sonucunda hep birlikte ilerlediğimiz bir alan olduğu için bu proje kendimizi bulmamıza yardımcı olmakta. Aramıza katılabilirsiniz tabi, tek yapmanız gereken 2000-2500 karakter arasında bir inceleme yazısı sizi tanımamıza yardımcı olacak özgeçmişinizle birlikte ik@oyuncularindunyasi.com.tr adresine göndermeniz yeterli.
Eğer bu sayfalarda dönemin yeni çıkmış oyunlarına rastlarsanız, bilin ki artık büyük yapımcıların güvenini kazandık! Türkçe bir isimle üstelik, düşünsenize ne kadar onur ve gurur verici bir iş gerçekleştirmiş oluruz. Ki kaçınılmaz bir gerçeklik payı vardır.
Görüşmek üzere, yaradan kolaylıklar versin. Tekrar teşekkür ederiz iltifatlarınız için en yakın bir zamanda tekrar mailinizi okumak isteriz. Çok sağolun.
Umarım yayınlarsınız. Sevgilerle… Utku Bozkurt - İstanbul
N’ber? Teşekkür ederim Selin hanım, iyidir sizi sormalı?
Tuba Ada Çınar - İstanbul
Özgür Selin Doğmaç - Ankara Merhaba Türkiye’deki video oyun basın sektörüne taze kan sağlayan kişiler! Merhaba, Hakan! Vallahi ne yalan söyleyeyim bizde merak ediyoruz nasıl basın işleri konusunda karşılanacağız diye, ama şu anda hep iyi yönde bir şekilde karşılandık. Evet, bakalım istediğimiz her şeyi gerçekleştirdiğimizde piya08 | OCAK 19 | OYUNCULARIN DÜNYASI
yapan sizin fikirleriniz ve eleştirilerinizdir. Bundan dolayı bu sayı birazcık daha farklı oldu. Çünkü çevremizden aldığımız eleştiriler bu hale gelmemize büyük yardımcı oldu! Bir sonraki sayımızda görüşmek üzere. --Bize yazın, görüşelim konuşalım, dertleşelim; mektup@oyuncularindunyasi.com.tr
sa nasıl etkilenecek ve nasıl tepki verecek. Bu konuda çok heyecanlıyız. Bedava olan bir derginin bu şekilde profesyonel gözükmesi ve gelecek vaat etmesi çok güzel. Keşke basılı olabilseniz ve keşke elle tutulabilir ve arşivlik bir materyal olabilseniz. Bunu söylemek için yazdım. İyi dileklerin için çok çok teşekkür ederiz efendim. Evet, aslında bizde basılı olmak istiyoruz. Yalan da değil! Ama ufak bir araştırma yaptık, en hızlı ve en ucuz kağıt üretimi kenefirden yapılmakta, şöyle ki; ağaçtan çıkartılan seliloz işlemi uzun sürdüğü gibi bir ağacın yetişmesi ortalama 5 ile 10 yıl arasında olmaktadır. Ama kenefir öyle değildir. Arsız olduğu için köküne zarar vermeden yapraklarını toplayıp kağıt üretimi konusunda işlenirse maliyeti çok az olmakta. 10-15 gün sonra kenefir sanki yaprakları koparılmamış gibi bir hale bürünmektedir. Bundan dolayı ağaçtan daha avantajlı bir durum söz konusu. Biz bu araştırmadan sonra devletten özel izin alarak kenefirden kağıt üretimi konusunda gerekli izinleri alıp fabrikayı kurduğumuz gibi basılı hale geleceğimize kararlaştırdık. Evet, böyle bir projemizde var efendim. Bir sonra ki mailim uzun olacak söz… Uzun olsun, kısa olsun fark etmez. Seninle tekrar konuşmak güzel olacak Hakan, sorun için çok teşekkür ederiz. Kendine iyi bak. Görüşmek üzere, Hakan Hepyok - Ankara Çılgın Türkler MERHABA! Merhaba Trabzon’lu Serhat! Merhaba tüm Karadeniz... Ayrıca ne çılgınlığı, sen de. Biz hep böyle deliyiz. Büyük bir cesaret ile gerçekleştirdiğiniz bu proje takdir edilesi bir durum. Evet, cidden de öyle. Çünkü bedava bir proje olmasına rağmen şimdiden çok başarılı olarak gözükmekte. Yani tutar diyorum. Bu sayı ne oldu böyle yahu... Çok güzel iltifatlar yağdı hep. Vallahi ne yalan söyleyeyim biz bu iltifatlarla 5-6 yıl idare ederiz. Takdirinizi hak ettiysek ne mutlu bize. Çünkü biz bu işi severek yapıyoruz. Özellikle Oktay Bey... Görmüş olduğunuz her sayfayı Oktay Bey hazırlıyor. Tek başına 46-50 sayfa tasarlamak zor bir iştir. Gördüğünüz gibi bazı bölümlerin tasarımlarını oturtmaya çalışıyor, bazı bölümlerin de oturttu. Başarılı olma ihtimalimiz ise projemize inanmak ve ne yapmak istediğimizi bilmektir. Bu durumun sonucu olarak
sizden aldığımız olumlu/olumsuz eleştiriler bizim için aslında bir başarımdır. Takdirleriniz için çok teşekkür ederiz. Aklımda birkaç soru var izninizle size sormak istemekteyim. Normal basılı dergilerle aranızdaki fark nedir? Basılı dergilerin gerçekleştirdiği izinleri aldınız mı yoksa sonra mı alacaksınız? Bedava bir oyun verecek misiniz ve son olarak poster gibi birşey düşünüyor musunuz? Sondan başlayalım; poster şimdilik düşünmüyoruz, ama basılı olduğumuz anda (bundan önceki Hakan Hepyok’un mektubundaki cevabımını okumalısın basılı olmak için düşüncemiz orada çünkü) hem dergiyi basılı hale getireceğiz hem de derginin yanında poster vereceğiz. Oyun konusunda ben bir şey diyemem ama belki Oktay Bey buralara bir yerlere bir şeyler yazabilir parantez açarak (Merhaba Serhat, evet böyle bir düşüncem var ama şimdilik değil. İlerleyen zamanlarda olacak. Olduğunda derginizi takip ederseniz mutlaka haberin olur. -Oktay).
Utanma utanma, utanılacak bir şey yok ki. Biz bizeyiz burada Asuman. İlk kez bir dergiye mail atman konusundaysa: İyi ki de attın, sayfalarımızı şenlendirdin. Büyük cesaret istiyor gerçekleştirdiğiniz proje. Evet, cidden de öyle. Bu devirde bir video sitesinin içerisinde yer alan o kadar çok video oyun inceleme videoları var ki okunmamazlık gibi bir faktöre inat böyle iş gerçekleştirmeniz çok iyi! Poh pohlamış gibi olacağım ama demek istiyorum: Çizginizi bozmayın ve bu şekilde devam edin. Evet, iltifat zincirimize bunları da ekledik. Tamam, artık önümüzdeki 20 yıl hiç iltifat almamıza gerek yok. Dolduk çünkü efendim. Yalan değil, bizde çizgimizi hiç bozmadan devam ettirmek ve hatta en iyisini gerçekleştirmek istiyoruz. Çünkü biliyoruz ki bizi biz yapan kalem gücümüz değil, fikir ve düşüncelerimizdir. Bizde fikir ve düşüncelerimizden asla vazgeçmeden her devam edeceğiz.
Gerekli izinler konusunda bir atılım gerçekleştirmedik daha. Ama yakın bir zamanda gerçekleştireceğiz. İlk planımız bu bizim. Ayrıca şu anda basılı olan dergilerden farkımız basılı olmamaızdır, evet! Öyle idaalıyız...
İlgili videoların içerikleri bizleri hitap etmemektedir. Evet, maalesef oyun inceleme videoları çok vardır. Ama kaliteli ve izleyenlere birşeyler katacak bilgiler içermemektedir. Bizde o mecralarda olacağız. Bekleyiniz.
Umarım yayınlarsınız, kolay gelsin. Yayınladık sanırım, sağolasın Serhat : )
Tekrar görüşeceğiz. Öpüyorum. Tekrar görüşmek üzere o halde sevgili Asuman. Bizde ekip olarak seni öpüyoruz. Mail için teşekkür eder, iki mail arası fazla uzun olmaması dileğiyle...
Serhat Göreceliali - Trabzon Merhaba,
ki, çok beğendim. İçerik çeşitliliği ilk dönemde az olabilir o sorun yapılacak bir durum değil, önemli olan başlattığınız çizgiyi bozmamanız. İlerde gerçekleştireceğiniz projelerinizi az çok tahmin ettiğim halde heyecanlıyım. İleriki projelerinizi beklemekteyim ve eğer projelerinizi gerçekleştirirken çalışacak birilerine ihtiyacınız olursa ilk sıraya benim adımı yazınız lütfen. Güzel dileklerin için Oyuncuların Dünyası aileniz adına çok teşekkür ederim Oğuz. Bizde farkındayız bazı şeylerin, sizlere az içerik sunduğumuz için birazcık mahcubuz ama daha yeniyiz (her ne kadar geçmişte amatörde olsa e-dergi konusunda tecrübeli olan içimizde birkaç kişi var ama isimleri tanınmıyor). Biz tanındıkça size sunacağımız içerikte fazla olacaktır. Aklımızda basılı dergilerin sizlere sunduğu içerikten fazla içerik sunmak var. Şimdilik neler olacağından bahsedemem, sadece şimdiden haberin olsun diye söylüyorum. Bunları gerçekleştirmek biraz zaman alabilir ama sonuç olarak aklımızdakileri dergide hayata geçireceğiz. Umarız ki şimdi mutlu olduğun gibi o zaman da hizmetimizden mutlu olursun. Hayır, yoksa sağda solda Oyuncuların Dünyası’da kendisini bozdu demeni istemiyoruz. : ) Projelerimiz biraz fazla çeşitli olacak. Sadece bir e-dergi değil “Oyuncuların Dünyası” isminin anlamını taşıyacak projeler bünyemizde yer alacak. Yani sadece bizlere hitap eden başka sektöre kaymayan sadece Oyunculara hitap eden projeler olacak. Tahmin edebilirsin, sadece sana ne çağrıştığını düşün yeterli.
Asuman Oray - İstanbul İlk kez (dijital de olsa) bir dergiye mail hazırlayıp gönderiyorum. Güzel duyguya benziyor, sanırım yayınlarsanız da çok mutlu olacağım, emin de değilim. Belki utanabilirim de… Neyse.
Merhaba, Tanıtım sayınız ve birinci sayınız olsun görsel yönden çok doyurucu bir içerik sunduğunuzu gördüm. Evet, her şeyiyle o kadar orantılıydı
Zamanı geldiğinde yeni projelerimiz için iş başvurusu dönemini başlatacağız ama şu anda ik@oyuncularindunyasi.com.tr aracılığı ile iş başvurunu gönderebilirsin. Eğer başka bir platform aracılığı ile iş başvurularını başlatırsak başvurun gözümüzden kaçabilir. Bundan dolayı elini çabuk tutmanı istemekteyim. Sormak istediğim birşey var; e-dergi projesini gerçekleştirirken dikkat ettiğiniz olmazsa olmazınız nedir? Herkesin bir proje gerçekleştirirken olmazsa olmazı var! Bizim de var elbet. Yazı akışına baktığımız gibi okuyan bir kişiye bir değer katıyor mu yoksa çok mu yavan yazı. Eğer değer katıyorsa ikinci aşama olarak imlâ hatalarına cümle yapılarının bozuk olup olmadığına dikkat ediyoruz (bazen gözümüzden kaçmış mesela imlâ hatalarımız, onların olmasını istemiyoruz artık) ve son aşama olarakta Oktay Beye gönderiyoruz yazıları. Yavan bir yazı ise tekrar yazıyoruz. En baştan... Yayınlarsanız da mutlu olurum, yayınlamazsanızda. Yayınladık, hayatında hep mutlu olman dileğiyle, görüşürmek üzere yakın bir zamanda, kendine çok iyi bak. Çok kolay gelsin, Oğuz Aydınlı - Ankara OYUNCULARIN DÜNYASI | KASIM 18 | 09
TWITCH YAYINLARIMIZ BAŞLADI! Her önüne gelen video oyunlarıyla ilgili yayın veya video hazırlayıp sunmakta. Bizde “onlardan neyimiz eksik” deyip bu alanda da olması gerektiği gibi hizmet vermek için Twitch’te yayın yapmaya karar verdik. Evet doğru duydunuz; artık bizde o mecralardayız. Yayın saatlerimiz ve sizlere tanıtacağımız oyunlar hakkında anlık bilgiler için sizi sosyal medya hesaplarımıza ve Discord kanalımıza bekliyoruz. Böylelikle hem tanışmış oluruz hem de bizim hakkımızda detaylı bilgiler öğrenmiş olursunuz.
Unutmayın! Derginizde yayınladığımız oyunların videoları da yer alacağı Twitch yayınlarımız Şubat ayında başlayacaktır. Ama şimdiden test yayınlarımız başlamıştır. Dilerseniz katılabilir ve Şubat’tan önce gerçekleştirdiğimiz -test- yayınlarımızı izleyebilirsiniz (her şeyimizi sizlerin yardımıyla geliştirdiğimiz projemizin, Twitch yayınlarını da sizlerin eleştirileriyle “iyi” duruma getirmek istiyoruz). Bekleniyorsunuz efendiler; Oyuncuların Dünyası Twitch
SATIN AL © 2018 Bir ZeniMax Medya şirketi olan Bethesda Softworks LLC. Fatalist Entertainment AB olarak ticaret yapan Avalanche Studios ile birlikte geliştirildi. Bethesda, Bethesda Softworks, ZeniMax ve ilgili logolar, ABD’de ve / veya diğer ülkelerde ZeniMax Media Inc. şirketinin tescilli ticari markaları veya ticari markalarıdır. RAGE, id, id Yazılım ve ilgili logolar, id Software LLC’nin ABD ve / veya diğer ülkelerdeki tescilli ticari markaları veya ticari markalarıdır. Tüm hakları Saklıdır. © 2018 Bethesda Softworks LLC, a ZeniMax Media company. Developed in association with Avalanche Studios, trading as Fatalist Entertainment AB. Bethesda, Bethesda Softworks, ZeniMax and related logos are registered trademarks or trademarks of ZeniMax Media Inc. in the U.S. and/or other countries. RAGE, id, id Software and related logos are registered trademarks or trademarks of id Software LLC in the U.S. and/or other countries. All Rights Reserved.
SATIN AL
OYUN HABERLERİNİN KÖŞESİ C O R N E R
Yeni sayımızdan herkese merhaba! Sol taraftaki zombi gibi gözüken arkadaş nasıl? Güzel mi? Şu anda öyle hissetmekteyim kendimi desem ne dersiniz? Hem Üniversite hem bu proje hem de özel hayatımdaki bazı pürüzler yormakta. Neyse ki Oyuncuların Dünyası ailenizin dergi projesi sayesinde kafamı dağıtabiliyorum. Siz bu yazıları okuduğunuz zaman ben birazcık daha insan gibi gözükeceğim.
O F
G A M E
N E W S
Hello to everyone from our new issue! How does the zombie friend on the left look? Good? What would you say if I said I feel like him right now? Both university and this project is creating some slopes in my personal life. At least Oyuncuların Dünyası family’s magazine project allows me to chill out. When you read the content I will look like more of a human.
... … Ocak/Şubat sayımızda yer alan Haberler çeşidi maalesef az, dişe dokunur aman amanlık bir haber yoğunluğuna uğramadığımız için size değerli gelebilecek, birkaç haberleri sizlerle paylaştık. Haber sayfamızda önce ki sayımızda yer alan iki sayfa gibi değil maalesef, bir sayfaya sığdırdık dikkatimizi çeken haberleri.
January/February issue’s news section is a little less; due to the fact we didn’t receive too much news, we shared a few reports that we thought would be important for you. The news section is not like it was before unfortunately, it is one page instead of two.
Yeni bir projeyle karşınızda olduğumuz için ilk başlarda derginiz doyurucu gelmeyecektir, bizde farkındayız ama bazı şeyleri zamanla yerine oturtarak aklımızdaki yer alan dergi projesi gibi karşınızda olacağız. Dolu dolu, okumaya kıyamayacağınız türden bir dergi olmak en büyük planımızdır. İşte buna ulaştığımızda tam olarak karşınızda olmuş olacağız.
Because this is a new project, you might feel the content is not enough; we know that, but in time somethings will fit in place and we will be with you with the project in our head. A magazine full of content, and you would love to read; is our biggest plan. When we achieve this, then we will be completely done.
Gelecek sayımızda bu kadar kısa haberler bölümü olmayacak, buna söz veriyorum. Bu sayı beni affedin lütfen, gelecek sayı görüşmek üzere. İyi eğlenceler.
In our next issue there won’t be a short news section, I promise. Please forgive me for this issue, see you in our next one. Have fun.
NOT: Bu bölüm sadece Türkçe’dir, şimdilik.
P.S.: This section is only in Turkish, for now. OYUNCULARIN DÜNYASI | KASIM 18 | 13
OYUNCULARIN DÜNYASI’NIN HABERLERİ NEWS OF THE WORLD OF PLAYERS
REKÂBET KIZIŞACAK...
QUANTIC DREAM KENDİ REKORUNU KIRDI! Tanıtım sayımızda da incelediğimiz (ve hatta kapak yaptığımız) Detroit Become Human, Sony tarafından açıklandığına göre Quantic Dream’in en hızlı bir şekilde en çok satılan oyunu olmuş. Evet, en hızlı ve en çok satılanı! Playstation, bir sosyal ağ hesabında oyunun 2 milyon kusur satış rakamını geride bıraktığını söyledi. Bundan dolayı, Detroit’i hayatımıza katan Quantic Dream’e daha nice başarılara diyerek bu haberimizi noktalamak istiyorum.
İnternetin yayılmasıyla birlikte dijital bir çağa adım attığımız son 15 yılda video oyun sektörü konusunda ciddi sıçramalar söz konusu oldu. Önemli olan bu sıçrayışların nedeni ise hiç kuşkusuz Half Life serisini oyunculara sunan Valve Corporation şirketinin sunduğu Steam Dijital Satış mağazasıdır. Evet, bugün birçok oyuncu Steam üzerinden oyun alarak arkadaşlarıyla keyifli anlar geçirmekte ama artık farklı firmalarda kendisini iyiden iyiye göstermekte. Son yıllarda ön planda olan Discord geçtiğimiz aylarda Dijital Oyun Satış Mağazasını aktif etti. Aynı durum Fortnite’ı piyasaya sunan Epic Games’te yaptı. İki firmada oyun yapımcılarına çok cazip gelecek bir teklifle “bizde dijital pazarda olmak istiyoruz” dedi. Discord oyun satışlarından elde edeceği gelirlerin %90’nını satışını gerçekleştirdiği oyun yapımcısıyla paylaşacak. Bu orana yakın Epic Games’te %88’ni aynı mantıkla duyurdu. Eğer Steam kullanıcıların beli bir kısmını dikkatini çekerse fiyatlandırma politikalarında, piyasa baya alevlenecek gibi gözükmekte. Twitch, UPlay ve Origin’de tabi birazcık piyasadan pay almakta, onları da unutmamak gerek, evet.
WORLD WAR Z’NİN SINIFLARI TANITILDI World War Z’yi daha önce duydunuz mu? Bir ara Infestation oyunu bu ismi kullanarak oyun severlerin karşısına çıkmıştı. Marka davaları işin içine girince de bu ismi bırakmak zorunda kalmışlardı. İşte sorun yaşadıkları isim bu isimdi ve artık gözle görülür bir şekilde karşımızda! Diğer zombi oyunlarından farkı Brad Pitt’in başrol aldığı o meşhur World War Z ile aynı derecede “zombi akını”na şahit olmaktır. Evet, üzerimize akın akın zombiler koşacak, tırmanacak ve zıplayacaklar. Filmde aşina olduğumuz yüksek duvara yığılarak tırmanma (19 Mayıs gösterilerinde yapılan insan kuleleri gibi) olayı olacak. Burada yer alan videoda (Yaşasın e-derginin nimetleri) Z’nin içerisinde yer alan özel sınıfların tanıtımına şahit olacaksınız. Bu sınıflara özel silahlarında bulunduğu tanıtım videosunda az önce bahsettiğim yüksek duvar “etkinliği”ne de şahit olacaksınız. Unutumadan! Oyundan önce 2013 yılında Brad Pitt’inde rol aldığı World War Z’yi izlemeyi unutmayın. Sinema severler tarafından tam puan alan film, güzel bir hikâyeye sahip. Hayır, filmi izlerseniz en azından oyundan önce karşımıza çıkacak zombilerin ne denli “deli” kuvveti olduğunu anlamış olursunuz. 14 | OCAK 19 | OYUNCULARIN DÜNYASI
ORTADOĞU PAZARINDAN DA SORUMLU SONY EURASIA A.Ş.’NİN BAŞI TÜRKİYE’DE BİRAZ DERTTE. Rekâbet Kurulu tarafından Sony Eurasia’nın bayilerinin sattığı ürünlerin yeniden satış fiyatlandırmasına göre bir soruşturma başlatılmıştı 2017 yılı içerisinde. O soruşturma sonuçlandı. Gerekli duyuruyu Rekabet Kurulu Başkanlığının sitesinde bakabilirsiniz (ilgili yazı buradadır). Oy çokluğu ile karar verilen para cezası ise biraz dudak uçuklatmakta: 2.346.618 TL
%50 İNDİRİMDE
ÜRÜNÜ SATIN AL
SATIN AL
İNCELEMELERDEN ÖNCE B
E
F
O
R
E
R
E
V
I
E
W
S
Bu yazıya nasıl başlayacağımı hiç abartmıyorum iki haftadır düşünüyordum. Sonunda Oktay Bey’e danışarak şu şekilde başlamak istedim: Zaten standart olarak yer alan bir köşe olan inceleme bölümünün içeriğini özetleyeceğim bu giriş yazısı, ikinci sayımızdan itibaren başlamıştır. Hoş geldiniz ilk yazıma!
I am not exaggerating, I have been thinking how to start this writing for 2 weeks. In the end by consulting to Mr. Özan I chose to start like this. Welcome to the entry writing of the review section found in every magazine (making it a magazine). In this page we will explaing what will be in our review section.
Kendi adıma konuşayım; çok heyecanlıyım. Farklı ve güzel bir proje doğrultusunda aynı yolda ilerleyebileceğim arkadaşlarımla doğru bir iş yapmaktayım. Bundan dolayı çok heyecanlıyım. İyi ki Oktay Bey’e rastlamış ve teklifini kabul etmişim. Bambaşka bir duygu içerisindeyim. Aslında sizin de olmanızı istemekteyim. Çünkü Türkiye’de video oyun incelemesi üzerine e-dergi projesi hazırlayıp bedava sunan sadece bizleriz. Evet, maalesef böyle bir gerçek durum vardır. Her sayımız için aklımızda, “bir önce ki sayıdan daha da iyi olma” düşüncesi olacaktır. Bu durum hem bizi geliştireceği gibi hem de ileride karşımıza çıkacak rakiplerimiz, kaliteli bir iş yaparak Türk video oyun severlerin beğenisine kendisini sunacaktır.
Speaking for myself, I am really excited. I am doing a right job with colleagues who we can work with, for a different and beautiful project. Therefore I am really excited. I am glad I have met Mr. Özan and have accepted his offer. I am in completely different feelings. I even want you to be in this. Because in Turkey we are the only people who is creating e-magazines for video game reviews and share it for free. Yes, unfortunately this is a true fact. For every issue we create we have the “Create a better one than the one before” idea. This situation will both improve us and create rivals that will present themselves to the appreciation of Turk video game lovers by creating quality content.
Bu ay ilk giriş yazısı ile başladığımız gibi farklı bir bölümün başlangıcını yapacağız; Ön İnceleme bölümü... Kapağımızın görseli olan Crytek yapımı Hunt Showdown’ın ön incelemesini sizlerle paylaşacağımız bu bölümde, oyunla ilgili dikkatimizi çeken olayları anlatacağız. Daha tam hazır olmadığı için oyun, asıl inceleme yazısını oyun hazır olduğunda sizlerle paylaşacağız.
This month as we started with our first entry writing, we will also start another section; Preview area… We will be sharing the preview of the Hunt Showdown of Crytek which is our cover picture, and give information of things that took our attention in the game. Due to the game not being ready, the main review will be shared when the game is ready.
İçerde Frostpunk ile Lucius III oyunun incelemesine rastlayacaksınız. Bir de günümüzden 11 yıl önce çıkmış Crysis’i nostalji bölümümüzde ağırladığımızı göreceksiniz. Biz içerikleri hazırlarken çok eğlendik ve umarız ki sizde okurken eğlenirsiniz.
Inside you will find the reviews of Frostpunk and Lucius III. Also you will see the 11 years old Crysşs game in our nostalgia section. While preparing the content we had so much fun and we hope you will have fun while reading them.
Gelecek sayıda görüşmek üzere, kendini- Take care until we see you in our next ze iyi bakın. issue. OYUNCULARIN DÜNYASI | KASIM 18 | 17
ÖN İNCELEME
1800’lerde geçen ama bir o kadar günümüze yakın hissettiğimiz bir oyun nasıl dikkatleri üzerine toplayabilir? OYUNCULARIN DÜNYASI
KÜNYE YAPIMCI DAĞITIMCI PLATFORM TÜR
CRYTEK CRYTEK PC AKSİYON
İlk ön inceleme yazımız için özel edindiğimiz Hunt Showdown bütün ekibin dikkatini ciddi oranda çekti. Yapısıyla alıştığımız standart zombi ve yaratık avlama oyunundan farklı olarak koca haritayı iki kişi oynayarak alnımızın akıyla bitirmeye çalışıyoruz. Tabi ki yukarıda bahsettiğim gibi bir durumla ön incelemeyi bitirmeyeceğim, ama yaşadığımız olayların özeti bu, ayrıca bilmenizi istediğim hususlar var. Bakalım bunlar neymiş... ZORLAYICI BİR DÜNYA Oyun tam olarak hazır olmadığı halde inanılmaz zevkli. Karşınıza çıkan özel yaratıklar sizi ekran başında ecel terleri akıtacak türde özelliklere sahip. Mesela üzerinize gelen zombi akımlarından kurtuldunuz diyelim (ki bu da baya bir zorluyor) özel güçlü ve dayanıklı bir yaratık çıkmakta. Bu durum tabi ki sonradan ayarlanabilir ol-
18 | OCAK 19 | OYUNCULARIN DÜNYASI
ması gerekli, çünkü -her ne kadar seviyenize göre gelse de yaratıklar- birkaç seviye güçlü olduklarını hissettirmekte. Oyun Louisiana bataklıklarında geçmekte. Canavarlar ve zombiler bataklık aracılığı ile dünyaya yayılma ihtimallerine karşı biz onları geldiği dünyaya göndermek için avlıyoruz. Biz avlandıkça elimiz ve silahlarımız güçlenecek, daha güçlü yaratıkları daha kolay öldüreceğiz. Oyun içerisinde ölümün kollarına kendimizi bırakırsak oyuna başlamadan edindiğimiz silahlarla birlikte birde gideceğiz. Kazandığımız puanlarsa oyunda öldükten sonra tecrübelerimize eklenecektir. Avcıların dünyasında Karanlık Görüş aracılığı ile dünyevi gözlerle göremediğimiz şeyleri görebiliyoruz. Karşımıza çıkacak Canavarların izini sürerken Karanlık Görüşü kullanarak bir sonraki hedefe yönelebiliyoruz.
EMEKLİLİK YAŞ TANIMAZ Avcılarımızın seviyelerini 25 yükselttikten sonra emekli ederek hanemize tecrübe puanı olarak eklenmekte. Şu anda, daha oyun tam olarak hazır olmadığı halde, silah çeşitliliğimiz ve karakterimize kazandıracağımız özellikler bakımında geniş bir yelpazeye sahibiyiz. Oyunun arayüzü biraz detaylı olduğu için kafanız karışabilir ilk zamanlarda ama alıştığınızda neyin ne işe yaradığını ve nasıl eklendiğini çözdüğünüzde tadından yenmez.
Yeni aldığınız silahtan çıkan mermiler yaratığı etkisiz hale getirmesi için sıktınız. Silah görevini yerine getirerek işi noktaladınız ve çıkış noktalarından herhangi birisinden çıkarak ufka doğru kayboldunuz. Tebrikler.
Her kazandığımız Kudret puanı seviye atlatma yaradığı gibi silah çeşitliliğini artıracak özelliğe sahip mesela birkaç oyun önce aldığınız silah artık yetmemeye başladı diyelim. Yeni silaha ihtiyacınız olduğunda mağazadan sizin işinize en çok yarayan silah hangisi ise onu aldınız (ben genellikle ağır hasar veren silahları tercih ediyorum); az önce sizi öldüren özel yaratık tekrar karşınızda!
Evet oyunda birde ‘düzgün çıkış’ yapabileceğiniz noktalar var. Bunlar kayık ya da at arabası olmakta. Eğer bunları kullanırsanız az önce başladığınız oyundan silahlarınızı kaybetmeden sağ salim çıkmış olacaksınız. Gerçekleştiremezseniz böyle birşey maalesef silahlarınızı ve karakterinizi de kaybediyorsunuz. Arkadaşlarınızla oynarsanız oyundan alacağınız haz artacaktır.
UNUTMAYINIZ Bu yazı tam bir inceleme değildir çünkü oyun hâlâ geliştirilmekte yeni yeni özellikler entegre edilmektedir. Bundan dolayı puan ve düşüncelerimizi paylaşacağımız özel bir yer olmayacak. Hunt tam olarak hazır olduğunda tekrar incelemesi yapılacak ve detaylı bir anlatıma sahip olacaktır.Ama şimdiden söyleyeyim, Crytek’in yapmış olduğu bu oyunda sizi en çok çevre tasvirleri ve özel yaratıklar büyüleyecektir. Yeni yılınız kutlu olsun!
OYUNCULARIN DÜNYASI | KASIM 18 | 19
PC İNCELEME
Frostpunk, kışın ne olduğunu biz video oyun severlere göstermekte. Evet kış cidden acımasız ve ölümsüz! Fr o s t p u n k s h o w s u s v i d e o g a m e l o v e r s w h a t w i n t e r i s. Ye s, w i n t e r i s r e a l l y b r u t a l a n d d e a d l y ! KÜNYE YAPIMCI DAĞITIMCI PLATFORM TÜR
11-BIT STUDIOS 11-BIT STUDIOS PC SİMÜLASYON STRATEJİ
OYUNCULARIN DÜNYASI
“Kış… Soğuğun ne olduğunu anladığımız tek iklim… Dünyamız bir felaket sonucu güneşin etkisini görememekte. Felaketin ilk aylarında normal bir iklimmiş gibi geldi bize. Ama bu normallik belli bir süre sonra felaketin başlangıcı olarak gösterdi kendisini! Şimdi bir avuç insan kaldık yer yüzünde. Bu felaketi atlatmak için bir çaba içerisine katıldık. Tek bir şey için! YAŞAMAK.”
“Winter… is the only season which shows us what cold is… Our world, due to a disaster, has lost its effects of the sun. In the first few months of the disaster it felt like it was a normal climate. But in time this normality showed its face as a beginning of a disaster! Now only a handful of people are alive on the surface. We are showing effort to survive this disaster. Only for one thing! To LİVE ON…”
Bir felaket sonucu dünyamız uzun bir kış sürecine girmiş ve geriye kalan insanlar yaşamak için bütün çabalarıyla hayatta kalmaya çalışmaktadır. Biz ise bu topluluğun yönetimiyle ilgili işleri üstlenerek hayatta kalmalarına büyük oranda yardımcı olacağız. Peki, bizim üzerimize düşen görev sadece yönetmek değilse?
After a disaster our planet has entered a long winter season and people who are still alive are working as hard as they can to survive. We will greatly assist the society in surviving by undertaking affairs of the management. Our story in leading starts here. FIGHTING WITH OUR WITS
NEFSİMİZLE SAVAŞMAK Londra’dan ağır kış yüzünden kaçmış kalabalık bir grup insan, yoğun kar fırtınasından dolayı birbirinden ayrılmıştır. Liderliğini üstlendiğimiz grup ise büyük bir çukurda sıcaklık üreten -bir çeşit kömür sobası görevini üstlenen- buharlı motor keşfetmişlerdir. Bu keşif onların kış kıyametinde hayatta kalıp kalmayacağını belirleyecek bir mihenk taşıdır. Bu taş o kadar değerlidir ki bir grup insan için, çevresine yerleşim yerleri kurarak yaşamak için kışla savaşırlar. İlk yerleşim yerlerini kurduktan sonra yaşam için gerekli olan yemekhane, revir ve hammadde çıkarma/toplama yerlerini yapıyoruz. Söz konusu olan gerçekleştirdiğimiz bu işlerden sonra sahip olduğumuz teknolojileri geliştirerek ya da yeni teknolojiler keşfederek yönettiğimiz toplumu kara kış ortamda hayatta tutmaya çalıştığımız gibi refaha ulaştırıyoruz. Her toplumda olduğu gibi yönettiğimiz bu ufak toplumda da renkler mevcut. Bu renkler her ne kadar bazen başınızı arıtsa da toplu20 | OCAK 19 | OYUNCULARIN DÜNYASI
A large group of people who have fled from London due to heavy winter, were separated from each other due to a heavy snow storm. The group which we are leading, has discovered a steam engine -a type of charcoal stovethat can create heat, in a pit. The discovery of this will be the touchstone of their survival. This stone is even so valuable for a group
A SMALL TIP! Build the houses as close as possible, this will save you from a heating problem. mu toplum yapan muhalif sesler olduğunu unutmamalısınız. Çünkü, Frostpunk’ta sizin için her bir birey, hayatta kalabilmek için değerli bir madendir. HİSSEDİLEN KIŞ, KIŞ DEĞİL Toplum için gerçekleştirdiğiniz her bir araştırma toplumu hayatta tutabilecek maddi ve manevi etkenlere sahip olacaktır. Şöyle ki; Şehrin merkezinde yer alan kömür tüketen buhar makinesinin ısı derecesini ve menzilini yükseltirseniz (mesela birinciden ikinci seviyeye) ikinci seviyenin kapsadığı çapta yer alan çadırlar veya barakalar sıcaklık konusunda iyi derecede etkilenecektir. Bu da halkın size karşı bakışını olumlu yönde etkileyecektir. Ya da söz verdiğiniz (oyunda eğer halkla ilgili bir şey yapmayı unuturasınız ya da zamanında yapmazsanız, ekranda o anlık söz vermeniz gereken bir olay beliriyor -mesela çadırları/barakaları daha sıcak yapmak- sizde “tamam yakın bir zamanda yapacağım” diye söz veriyorsunuz) bir olayı zamanında gerçekleştiremezsiniz halkın ayaklanmasına neden olacak bir etken meydana gelecektir.
Build at least 3 research buildings. Bu da halk tarafından sizin sürülmenize neden olur. Aman dikkat!
that they build a settlement around it and fight the winter.
nity will rebel against you. And you will be exiled. Be careful!
Oyunun size sunduğu ilk senaryoyu, 20. güne kadar oynadıktan sonra üç farklı hikaye senaryosu açıldığını göreceksiniz. Bu senaryoların hepsi ilk oynadığımız ana hikayede geçen yerlerdir. Oyun içi menü aracılığı ile açılan yeni senaryoları oynayarak farklı duyguları ve heyecanları hissedebilirsiniz. Onun haricinde 22 Kasım günü gelen güncelleme vasıtasıyla sonsuz döngü denilen ayrı bir bölüm eklendi, Frostpunk’a. Orada da ağır fırtına koşullarını başarıyla atlatmamız gerekiyor. geçen her zamanda karşınıza seviyesi ağır olan fırtınalar çıkmakta. Eğlenceli mi? Evet!
After the first settlement buildings are built, we build other buildings such as the mess hall, infirmary and raw material extraction areas which are needed for our survival. After finishing these tasks, we help our community in surviving this black winter as well as bringing them prosperity by finding new technologies or developing the ones we have.
After the games first scenario, by finishing the first 20 days you will notice three different story scenarios will be unlocked. These scenarios are all linked to the first areas that we played in the main story. By using the in game menu you can play these newly unlocked scenarios to feel different feelings and excitement. Other than that with the 22 November patch, a new mode called (endless mode) has been added to Frostpunk. We have to successfully pass each heavy storm conditions, and every time you pass it, a harder storm hits you. Is it fun? Definitely!
Frostpunk senaryolarıyla, hissettirdi kara kış olgusuyla kesinlikle oynanması gereken bir yapay dünyadır. Grafikleri, sesleri, hikâyesi ile birlikte sunduğu atmosfer sizi çaresizliğin ne olduğunu hissettirecek. Bu kaçınılmaz bir gerçekliğe sahip!
DÜŞÜNCELER
UFAK Bİ’ TİYO! Evleri bir alanda toplayarak yapın, bu sizi evleri ısıtma konusunda sıkıntıdan kurtaracak bir başarı kazandıracaktır. En az üç araştırma binası inşaa edin.
+ Kış herşeyiyle göstermekte, + Birden fazla senaryo ve harita, + Grafikler ve sesler, + Keşiflerle nüfus sayımızı artırmak ve kaynak bulmak.
- Kaynak tükendiğini bildiren yazının dikkat çekmemesi,
ORTALAMA PUAN
9.5
As in every community, there are characters in your own community that you lead. Do not forget these characters are opposing voices that make the people a community, although they may give you a headache. Because in Frostpunk every single person, is a valuable mine for your survival. WINTER FELT IS NOT WINTER Every research done for the community will have both moral and material support effects. As example; If you increase the heat degree and range of the steam engine in the middle of your settlement (such as increase from level one to two) the tents and barracks in the level two range will be positively affected the the heat. This will increase your influence on your people. If you promise your people a task (an event where you have to give a promise that appears on your screen -such as a task to increase the heat in specific tents/barracks-, and you click “I will do this in a close time”) and you cannot complete it in time, your commu-
Frostpunk is a must play artificial world with its phenomenon of black winter and scenarios. It will make you feel what despair is with its graphics, sounds and story atmosphere. It has an inevitable reality!
THOUGHTS
+ Winter truly shows itself + Many scenario and maps + Graphics and sounds + Finding resources and increasing our numbers with expeditions
- The
message showing the resources finishing not noticable
AVERAGE SCORE
9.5
OYUNCULARIN DÜNYASI | KASIM 18 | 21
PC İNCELEME
Şeytanın oğlu üçüncü oyunuyla karşımızda! Bu sefer büyük bir çocuk olarak hikâyede ilerleyeceğiz. The Devil’s son is here with us with his third game. This time we will go through the story as a grown up kid. KÜNYE YAPIMCI DAĞITIMCI PLATFORM TÜR
SHIVER GAMES SHIVER GAMES PC MACERA
OYUNCULARIN DÜNYASI
Aslında Lucius (Luşıs) serisi ekip arkadaşlarımla küçük Hitman olarak adlandırdığım bir oyun. İlerleyiş mantık olarak suikast yapmak olduğu için bu seri için vereceğimiz tek kavram budur. Lucius’ta Şeytan’ın oğlu olarak rol aldığımız seride bu sefer işler birazcık daha karışık.
Actually the Lucius series is a game that we call “little Hitman” with my colleagues. Because the only way for progression is by assassinating, this is the only concept we can name for these series. But this time in Lucius, playing as the son of the Devil, the tasks are a little more complicated.
NE ZAMAN BÜYÜDÜN?
WHEN DID YOU GROW UP?
Lucius 3’te hikâyenin başı aslında ilk oyuna kadar gitmekte. Serinin oyunu olduğu için bu aslında tuhaf bulunmaması gereken bir durumdur. Eğer (hikâyenin devamlılığı için) serinin diğer oyunlarını oynamadıysanız oynamanızı şiddetle tavsiye ederim.
In Lucius 3 the beginning story goes all the way back to the first game. Due to the game being part of the series, this shouldn’t be strange. If you haven’t played the series’ other games I would strongly advise you to play them (for the story’s continuation).
İlk oyundan beridir aşina olduğumuz masum ve suçlu insanları gizliden gizliye öldürme şekli, serinin bu oyununda da var. Ufakta olsa hikâyenin üzerinden geçmek istemekteyim; Anne ve Babamız öldüğü için ilk oyundan tanıdığımız dedektifin yanında yaşamaktayız. Evet, dedektif bize bakmak için evinin kapılarını açtı ve biz onun gözetim altındayken gizliden gizliye suikastlerimizi gerçekleştiriyoruz. Masumluk mu? Şeytan’ın oğluyuz, unutmayın!
Killing the innocent and guilty people in a secret way is again in this game as it was in the predecessors. I do want to go over the story a little; Since our mother and father are dead, we are living with the detective that we meet in the first game. Yes, the detective opens his home to takes care of us and while we are under his supervision we complete our assassinations in secret. Innocence? We are the Devil’s son, do not forget!
Lucius ilk oyunuyla üçüncü oyunu arasında boyu uzamış ve yine konuşmuyor ve yine kötü bakmakta (insan korkuyor). Arkadaş çevresi de Ölü Çocuk adında takma ad takarak aşağılıyor. Ki bu da tabi bizi oyunu oynarken sinirlendirmekte, hayır sonra neden Lucius cani oluyor? Teşvik var çünkü! HATALAR VE HATALAR Senaryo olarak iyi olan ama grafiksel olarak (özellikle karakter modellemeleri) günümüzün aşina olduğumuz grafiklerinden az geride. Ama “patates”te değil. Ayrıca en çok dikkatinizi kasabada dolaşma imkânı çekecek. Karga olabiliyoruz! Tabi karga olabilmek içinde çevredeki kargaların kalbini almak gerekir. Yapmış olduğumuz her şey birazcık daha korkunç olacak, yeni çevremizde dikkatleri çekmeden olayları gerçekleştireceğiz.
Oyuna başlar başlamaz canınız sıkılacak. Ben bu yazıyı yazarken oyunda hatalar çok vardı. Oyunu oynarken son safhasına oyun getirilmeden önce yayınlanmış gibi bir his oldu içimde. Mesela, yer 3-4 cm yürüyen dedektif görebilirsiniz ya da basit bir basamaktan (dedektifin evinin salonunda kapı tarafında olan iç basamak) yürüyemeyen bir Lucius (zıplamanız gerek). Seslerde de “ben hazır değilim” diyen özellikler var. Dedektifle ilk ziyaret ettiğimiz evde görev icabı mutfağa geçtiğimizde, üst katta yer alan abinin kullandığı daktilo seslerini mutfaktan (çok yakındaymış gibi) duyabiliyoruz. Yani bir anda nerden geliyor bu daktilo
sesleri diye mutfakta sağa sola bakabilirsiniz. Ama bakmayın, o sesler yukarıdan gelmekte. GÜZEL AMA… Lucius III seriye farklı bir tat getiren ama şu anda hatası da fazla olan bir oyun. Bu hatalar tabi ki yamalarla birlikte düzelir, düzelmez demiyorum. Arşivlik mi kesinlikle, diğer oyunları gibi rahat rahat oynayabileceğiniz ama şu anda oynarken birazcık canınızın sıkıllabileceği bir oyun. Birkaç yama görmesi lazım ki siz rahat rahat oynayın. Ama onun haricinde sizi rahatsız edebilecek bir durum yok. Emek verilmiş mi? Kesinlikle verilmiş ve seriyi severlerin bu oyunu da seveceği çok aşikâr!
DÜŞÜNCELER
+ Kış herşeyiyle göstermekte, + Birden fazla senaryo ve harita, + Grafikler ve sesler, + Keşiflerle nüfus sayımızı artırmak ve kaynak bulmak.
- Kaynak tükendiğini bildiren yazının dikkat çekmemesi,
ORTALAMA PUAN
8.0
Lucius in the third game has grown taller since the first game, and again is not speaking and is looking in a terrible way (you do get scared). His friends around him insult him by giving him the nickname Death Kid. And this does annoy us while we are playing; and people ask why Lucius is evil? Because there is incitement.
s that says “I’m not ready”. In the kitchen of the first house we visit with the detective while on work, you can hear the typewriter of upstairs like it is in the kitchen. You might turn your head left or right to see where it is coming from. But don’t bother, it’s from upstairs.
MISTAKES AND MISTAKES
IT’S GOOD BUT...
Scenario wise the game is good, but graphic wise (especially the character models) are a little bit bad than we are used to today. But of course it isn’t a “potato”. Being able to go around the town will pull your attention mostly. You can become a crow! But of course to be able to do that you need the hearts of crows around you. Everything we do will be a little bit more terrifying every time, but we will do everything without pulling any attention in this new area.
Lucius lll is a game that brings a new taste to the series, but has a lot of problems in the game. These problems can be fixed with patches, I don’t say they cannot. Is it worth putting in your library, definitely. A game which you can play easily as it’s predecessors, but you might get bored while playing. For it to be better it needs a few patches. Passing these problems, there isn’t anything else that you need to worry about. Is there hardwork in it? Definitely and anybody who loves the series will love this game aswell.
You may get angry once you start the game. While writing this review there were lots of glitches. It seems like the game is still in development. As an example, you can see a detective walking 3-4 cm higher than the floor, or a Lucius who cannot climb simple stairs (the stairs in the lounge of the detectives house) and have to jump over it. There are some properties in the sound-
THOUGHTS
+ Winter truly shows itself + Many scenario and maps + Graphics and sounds + Finding resources and increasing our numbers with expeditions
- The
message showing the resources finishing not noticable
AVERAGE SCORE
8.0
OYUNCULARIN DÜNYASI | KASIM 18 | 23
NOSTALJİ
Yerli kardeşlerin ikinci oyunu olan, çıktığı zaman dünya video oyun sektörüne bambaşka bir heyecan katan 2007 yapımı bir oyunu 11 yıl sonra tekrar inceliyoruz. Nanosuitlerimiz hazır ve nazır. Uzaylı mı o da ne biz varken? KÜNYE YAPIMCI DAĞITIMCI PLATFORM TÜR
CRYTEK EA PC AKSİYON
Yerli kardeşlerin ikinci oyunu olan, çıktığı zaman dünya video oyun sektörüne bambaşka bir heyecan katan 2007 yapımı bir oyunu 11 yıl sonra tekrar inceliyoruz. Kayserili bir ailenin üç oğlu olan Yerli kardeşler ilk oyununu Far Cry’ı çıkarmak için büyük dağıtımcı firmalarla iletişime geçerken ellerinde sadece ilk Far Cry’ın ufak bir prototipi (demo değildir) vardı. Projelerinin başarılı olacağını inandıkları için hayallerinin peşlerine koştular. Bugün onlardan gıpta ile bahsediyorsak çabaladıklarının sonucunu başarılarıyla taçlandırdıkları içindir. FARKLI BİR BENZERLİK Far Cry çıktığı senenin en iyi sistemini istiyordu (64-bit işlemcilerin yeni yeni çıktığı zamanlar). Eğer işlemciniz 64-bit değilse oyun hiç bir şekilde açılmıyordu. Ama sisteminiz yetiyorsa… O zaman kendinizi yeşilliklerin arasında düşmanlarla savaşarak buluyordunuz.
OYUNCULARIN DÜNYASI
Yerli kardeşlerin Far Cry’dan sonra ikinci oyunu Crysis olmuştur! Artık kendilerini kanıtladıkları için Crysis’te birazcık daha kalite çıtasını yükselttiler. Hikâye, grafik, atmosfer ve oyunun tamamen Türkçe (evet oyun Türkçe dublajlı) olması o dönem büyük bir coşkuyla karşılandı Türkiye’de (bildiğin ulusal bayram havasında dönemin oyuncuları ve basılı yayınlar tarafından kutlandı). Far Cry’dan farkı tabi ki vardı. Hikâyesini anlıyor ve özel güçlere sahip bir kostümün içinde düşmanlarla uğraşıyorduk.
Nostalji demek için aslında gönlümüz el vermiyor ama tarih yalan söylemeyeceği için maalesef nostalji oldu artık oyun. Bundan dolayı günümüz yeni oyuncuların da unutmaması için (bir nevi nesilden nesile aktarmak adına) inceleyeceğiz. Uzun bir giriş yazısının ardından başlasak iyi olacak. ARKEOLOJİK GELİŞME Bir adada kazı sırasında bir şeye rastlandı. Bu rastlayış insanoğlunun tarihinde en büyük keşifti; Uzaylılara ait bir kalıntı! Evet, İngiliz Arkeoloji uzmanı Rosen Half’ın yapmış olduğu keşif insanoğlunu yok edecek derecede ileri bir teknolojiye sahip. Dünyadan olmayan varlıkların kullandığı silahlar, delinemeyen zırhlar ve bilimum teknolojik materyallere karşı bizim ise top ve tüfeğimiz var. Oyunda hem Korelilerle uğraşıyoruz, hem de dünyadan olmayan varlıklarla. Sonuç ise muhteşem bir haz! Örneğin; arkeoloji alanına ulaşana kadar etkisiz hale getirmek için uğraştığımız Korelilerle savaşırken, bir anda dünyadan olmayan varlıklar çıktığında birleşerek dünyadan olmayan
varlıkla mücadele ediyoruz. Böyle bir sahneye maruz kaldığınızda siz karışmayın buradan olmayan varlık Asyalıları yok ettiğinde size sataşacak o zaman ona mermi sıkabilirsiniz. Ama o zamana kadar bekleyin. Yeşillikler arasında ilerlerken dikkat etmeniz en önemli husus ise ana yollardan asla gitmeyin! Araçların geçtiği yoldan hedefinize ulaşmaya çalışırsanız asıl hedef maalesef siz oluyorsunuz. Ama yeşillikler arasında ilerlerken bir Koreli gruba veya bir Koreli askere rastlarsanız hiç ses etmeden onların veya onun yanına yaklaşarak yumruklarınızla etkisiz hale getirebiliyoruz, bu da sıfır mermi harcayabiliyorsunuz demektir (yaşasın Maksimum Güç!). Ayrıca tek başına rastladığınız Koreli bir askeri gözlemlerseniz, tuvalet ihtiyacını karşıladığı anı görebilirsiniz, deyip bu paragrafı noktalıyorum. YAŞAYAN ATMOSFER Oyuna başladığınız anda dikkatinizi çeken en büyük etken grafikleri olacaktır. Şafakta paraşütle adaya indiğinizde sahilde kaplumbağa rastlayacak ve onun hareket edişini izlediğinizi fark edeceksiniz. Güneşin hareketleri, denizin üzerindeki güneş yansımalarının ve en önemlisi bir yama vasıtasıyla “daha da iyi” yaprakların arasından ışık sızması… size farklı bir atmosferde ilerleyişe yardımcı olacak. Bu bahsettiğim yama zaten iyi olan grafikleri daha da iyi hale getireceği için etrafa bakarken düşmanlarla göz göze gelebilirsiniz. Bizden söylemesi… Crysis’in baştan aşağı Türkçe olduğundan
yazının giriş kısmında bahsetmiştim. Birazcık daha detaylandırmak istiyorum. Ana menüden karakterlerin konuşmalarına kadar (buna düşman askerleri de dâhildir) her şey Türkçe. Evet, Koreli bir askerin “seni yakalayacağım, bulun şu adamı” cümlelerine şahit olacaksınız. Her ne kadar birazcık tuhaf gelse de unutmayın ki onlarda Türkçe dilini öğrenebilirler! Oyunda fizik motoru ise kısmen herşeyi yıkmanıza yardım etmekte. Barakaları düşmanla temasa geçtiğiniz zaman dilimi içerisinde yıkabilir ve bazı ağaçların (ve bazı yeşilliklerin) hepsini gövdesinden ayırabilirsiniz. Ama unutmayın; oyun hepsini yıkmanıza veya gövdesini un ufak etmenize izin vermemektedir. Oyun boyunca bir adada oradan oraya yaldır yaldır koşacaksınız. Ama sizi en çok etkileyecek olan o uçsuz bucaksız mavilikler olacak. Arada denize girip yüzmek isteyeceksiniz ve arada yüzeceksiniz. Güneşin maviliğe ortak olduğu zaman dilimleri içerisinde deniz sizi çağıracak ve mutlaka bu çağrıya ortak olun, mutlaka... SON DEĞİL, AMA BAŞLANGIÇTA DEĞİL Grafik, ses ve müzik olarak oyun ideal bir mükemmelliğe sahip. Ama grafikle ilgili yamayı da yüklerseniz oyundan alacağınız görsel haz daha da artacak. Benden söylemesi. Evet, oyun her ne kadar 2007 yılı yapımı olsa da günümüz grafiklerin mihenk taşıdır. Bundan dolayı yüzüne rahat rahat bakabilir ve bir heyecanla oynayabilirsiniz.
DÜŞÜNCELER
+ + + +
Yıllar geçse de grafikler şahane, Denizin maviliği, Aksiyonu bol, Uzaylılar!
-
Hataların olması, Tanklar 3 roket atar mermisiyle patlaması, Merminin bazı yerlerde vuruş hissi yaratmaması.
ORTALAMA PUAN
8.0
OYUNCULARIN DÜNYASI | KASIM 18 | 25
SAYDAM EKRAN
Saydam ekran bölümümüzün girişine hoşgeldiniz. Bu sayımızda maalesef fazla bir çeşit sunamıyoruz karşınıza ama içerik sayısını önümüzdeki sayımızdan itibaren standart bir prosedürle artırmayı planlıyoruz. Daha dolu dolu olacağız. Bekleyiniz efendim. ... İçeride bir kitap, film ve dizi önerimiz olacaktır. Kitap konusunda rahmetli General Ali Fuat Cebesoy’un yazdığı Sınıf Arkadaşım ATATÜRK önerimizi, filmde Ex_Machina ve dizide de bir dizi platformunda yer alan The Protector (Hakan: Muhafız) önerisinde bulunacağız. ... Yeni yılınız kutlu olsun... ... Gelecek sayımız içerik bakımından daha da iyi olacaktır. Oktay Selim Özan
OYUNCULARIN DÜNYASI | KASIM 18 | 27
SAYDAM EKRAN
SINIF ARKADAŞIM ATATÜRK - GENERAL ALİ FUAT CEBESOY Vatan topraklarımızı silah arkadaşlarıyla birlikte kurtaran Ulu Önder Mustafa Kemal ATATÜRK’ün gençlik ve askeri lisedeki hayatını (ayrıca cephedeki hallerini) çok güzel bir dil ile anlatan General Ali Fuat Cebesoy’un kaleminden çıkmış kitap, herkesin kütüphanesinde bulunması gereken ender kitaplardan birisidir. Dostluğun ne demek olduğunu, güçlüklerle nasıl baş edilmesi gerektiğini, genç Kemal (Mustafa Kemal ismini ömrünün kısa bir süre öncesinde Mustafa Kamal olarak değiştirmiştir. Akşam yemek sofrasında Kemal’lerin dibine kibrit suyu dökülsün demiştir - Atatürk’ün Uşağı İdim)’in ne denli dediğim dedik, disiplinli ve en önemlisi hataları hiç çekinmeden söylemesinin hayatını nasıl zorlaştığını anlatmaktadır. Böyle bir eser günümüze de ışık tutmaktadır ve ders çıkarmak gerekmektedir. Selanik hangi komutan vasıtasıyla kaybedilmiştir? Cevabı kitapta...
EX_MACHINA Turing Testi’ni duydunuz mu hiç? Peki insansı robot kavramını anladınız mı? Hiç hayal ettiniz mi yapay zekânın nerelere kadar gidebileceğini? Cevabınız her ne olursa olsun şu anda bu yazıyı okumaya devam ediyorsanız sizi Ex_Machina dünyasına davet etmekteyim. 28 Gün Sonra ve 28 Hafta Sonra filmlerinin senaristliğini yapan Alex Garland bizleri Turing Testi’nin içine iten muhteşem bir bilim kurgu ve az birazda ucunda gerilim olan insansı robotun test ediliş hikâyesine götürmekte... Çok güzel detaylılığa sahip olan film oyunculuk bakımından da takdiri hak edecek bir güzelliğe sahip. İnsansı robotu Alicia Vikander’in oynadığı bir film sizi nasıl hayran eder? Görsel ve işitsel faktörlerle dünyasına hapsederek! Filmde yer alan bazı sahnelerden dolayı 15 yaş altındaki kişilerin izlemesi uygun değildir.
HAKAN: MUHAFIZ Bir dizi ve film platformunda yayın hayatına başlayan Hakan: Muhafız dikkatleri bir anda üzerine çekti. Türkiye’de böyle bir projenin çıkması bizim göğsümüzü kabarttı, açıkca söyleyeyim. Yurt dışında İstanbul’un güzide mekânlarını çok iyi bir derecede yansıtan dizi maalesef ilk sezonunu bittirdi. 10 bölümden oluşan sezonda büyüleyici bir atmosfer sunulmuş. Medcezir’den aşina olduğumuz Hazar Ergüçlü Çağatay Ulusoy’la birlikte tekrar kameraların karşısına geçti. Uzun bir aradan sonra tekrar aynı karede karşımıza çıkmaları biz seyircileri sevindirdi, yalan değil. Genel hatlarıyla özetlersek, Hakan: Muhafız izlenmesi gereken ender interner dizilerinden birisidir. 28 | OCAK 19 | OYUNCULARIN DÜNYASI
ÜRÜNÜ SATIN AL
KÖŞE YAZISI
OKTAY SELİM ÖZAN
Ayakta durabilmek için üretmek, üretmek için ise farkına varmak gerek. Bizler farkındayız ama yapmıyoruz. Bir proje düşünün dünyaları değiştirebile- bazı yapımcılar incelememiz için oyun cek bir sisteme sahip olsun. Bir proje dü- göndermedi. Yoksa karşınıza çok güzel şünün sadece sizin inandığınız… oyunlarla birlikte çıkacaktık. Ama onlarda haklı, ilk kez Oyuncuların Dünyası ismi Uzun zaman önce böyle bir projeye baş- ile karşısına çıkan birileri var ve o birileri lamıştım. Ama ondan önce amatör bir projeleri için oyun talep ediyor. Bizde işleri e-dergiye içerik hazırlıyordum (15-16 yaş- birazcık daha hızlandırarak ciddileştirmelarında). Söz konusu dergi amatör olunca ye karar verdik. Zamanla yapacağımız şeyi her şeyiyle sıkıntı içerisindeydi. Grafikeri şimdi yapmaya karar verdiğimiz için ise yoktu, yazılar çok imlâ hatasına sahipti ve heyecanlıyım. en önemlisi içerik hazırlayan kişilerin hepsi gönüllü çalışıyordu. O dergi çalışması 4 Şu anda bizleri kendi sitemiz üzerinden ay sürdü. Sonra ekip dağıldı. okuyabilirsiniz, ama bir gün farklı platformlar aracılığı ile karşınıza çıkacağız. İşte Dağılan içerik girdiğim projenin üzerinden o zaman yapacağımız her şey daha kolay 4 ay geçmişti. Böyle bir projeyi kendim de- ve gerçekleşmiş olacaktır. nemek istedim. 2 yıl devam eden bu proje de ekibin dağılmasıyla bitti, başka bir bo- Bekleyin. yut kazanacaktı ama olmadı. Olmamasının en büyük nedeni de ekip içi kıskançlıktı, bundan dolayı da olmadı (unutmayın, bu da gönüllü yapılan bir çalışmaydı). Hayatım içerisinde yapmak istediğim bir şey vardı; İnsanların hayatına farklı ve kalıcı bir değer katmak ve üzerinde çalıştığım işin ulaşılabilirliğini kolay sağlamaktı. Bu düşüncem 3-4 yıl sürdü. Geçmişteki tecrübelerim sayesinde bu e-dergi projesi ile karşınızdayım. Öğrendiklerim büyük bir ders çıkarmama yardımcı oldu. İşleri en başta ciddi alıp olması gerektiği gibi hareket etmek istedim. Evet doğru, geçmişteki yaşadıklarım bazı şeyleri farkına varmama yardımcı oldu. Aklımızda geniş bir dünya olduğu için her birini yaratmak biraz zaman alacak. Ama ilk yaratacağım dünya burası olacak: Yayıncılık! Sonra da geniş kitlelere hitap edebilecek önemli projeler gerçekleştirmek olacaktır. … Okuduğunuz sayınız eski sayılarınızdan az bir sayfa tuttu. Bu durumun tabi ki bir nedeni var. İsmimiz daha yeni olduğu için
30 | OCAK 19 | OYUNCULARIN DÜNYASI
KAAN LOXDALE
Bir projeye başlamadan önce ne yapmak gerekir? Farklı bir düşünceye mi sahip olmak gerekir yoksa fikir alış-verişi ile farklılaştırmak mı? Bütün okuyucularımıza merhabalar. İlk köşe yazım olduğundan biraz genel bir yazı yazacağım. Oyuncuların Dünyası’nın ikinci e-dergi sayısında size katılıyorum. Oktay Beye olabildiğince çok oyun incelemelerinde yardımcı olacağım gibi, asıl görevim olarak yazılarımızı ingilizceye çeviriyor olacağım. Amacımız sadece bir Türk firması olarak yurtdışı okurlar kazanmak değil, aynı zamanda dergilerimizi çok dil içerikli yaparak yabancı oyun firmalarını Türkiye’deki siz değerli okurlarımıza tanıtmak ve onlar ile Türkiye arasında bağlantılar kurmaktır. Bu çeviri projelerini sadece dergimizle sınırlı tutmayıp başka alanlarda da kullanmayı düşünüyoruz. Sizlerin de yardımı ve katkısıyla Oyuncuların Dünyasını uluslararası hale getirip Türkiye’yi de oyun sektörüne sokmak istiyoruz.
Nostalji bölümünde bu oyunları da sizinle paylaşacağız, hatta değişik bir deneyim hissetmek için kullanabileceğiniz modların da listesini yapmaya çalışacağız. Tabi ki birçok yapacağım ya da en azından yapmak istediğim projelerden bahsediyorum. Ancak bu kadar projeyi az kişi ile gerçekleştirmek zor olacak. Zamanımı olabildiğince çok bu dergiye ayıracağım, ve daha çok sağlam iş arkadaşımız oldukça bu projeleri gerçekleştireceğiz ve daha kaliteli ve eğlenceli hale getireceğiz. Bu arada bize yardımcı olmak isteyen herhangi bir okurumuz varsa, lütfen çekinmeyin. Göndereceğiniz bütün yazılar biz tarafından okunuyor. Sizinle bir sonraki sayımızda görüşmek üzere.
Tabi ki de çok yeniyiz, ama biz biraz biriktirdiğimiz tecrübelerimizle kendimize planlı bir program çizdik. Ben 1 yıl sonra kendimizi bir düzgün ofis içerisinde ekibimizle çalışıyor, sahada hep bir yerden bir yere koşuşturuyor olarak görüyorum. Unutmayın amacımız siz okurları mutlu etmek, size zevk verecek içerikler hazırlamak ve oyunlar üzerindeki gerçek fikirlerimizi kişisel yorumlamadan size sunmaktır. Umarım ki içeriklerimizi sever, bizimle birlikte kalır ve uzun bir yol eşlik edersiniz. Şimdi geleceği değil, şu anı konuşalım. Yılbaşı artık geçti ve yeni yılımız 2019’a girdik. Umarım mutlu ve eğlenceli bir yılbaşı gecesi yaşamışsınızdır. Yeni oyunlar piyasaya girecek. Şahsen heyecanlıyım. Mount and Blade Bannerlord, Anthem, Metro Exodus, The Division 2 heyecanla beklediğim oyunlardan bazıları. Sizin özellikle beklediğiniz oyunlar var mı? Lütfen maille bize bildirin, sizin için ön incelemesini yapmaya çalışalım. Aynı zamanda geçmiş ancak unutulmayacak oyunları da koymaya çalışacağım. Bazı ömrü bitmeyen oyunlar (Skyrim, Fallout, M&B WB vb) oyunlar hep modlandığından hiç bitmiyor. OYUNCULARIN DÜNYASI | KASIM 18 | 31
“ VEGAS’TA OLAN VEGAS’TA KALIR “
-BİR AMERİKA ATASÖZÜ