Matbaa Teknik Aralık'13

Page 1




8 hubergroup Yeni Universal UV

Mürekkeplerini Piyasaya Tanıttı

10 Takvim ve Ajandaya Devam 12 Fihrist Bitti, Ajanda Azalıyor 18 Ajandada Düşüş Var, Takvim Etkilenmiyor

22 Şimdi Çeşit ve Seçenek Daha Çok 32 FujiFilm Yeni Onset S50i ve Diğerlerini Tanıttı

54 Expanding a World-Class 64 Dijitali Gündeminize Alın! 68 “Yaşam ve Kâğıt Arasında Bir Köprü Olmak”

72 “Üretimde Teknoloji Kalitenin Bir Parçasıdır”

88 Elma Basım Niçin Ricoh’u Tercih Etti?

100 Heidelberg Küçük Ebatta Ürün

Portföyünü Yeniden Düzenliyor

106 Yeni Tutkal Besleme Sistemi 108 Web Offset Lithograhpy for Flexible Packaging – Really?

114 Landa and Komori Strengthen Strategic Relationship

Reklam İndeksi

Öne Çıkanlar / Highlights

Specialtiy Portfolio

AKTİF ISI.................................................... 99 AKTİF......................................................... 71 ANTALİS..................................................... 45 ARAS GRUP............................................... 39 ARGES........................................................ 41 BAK-ON................................................ 35,37 BATI MERDANE......................................... 61 BİLGİTAŞ.................................................... 63 BUDAK KAĞIT....................................... 31,33 CANPAŞ................................................ 94,95 ÇÖZÜM DANIŞMANLIK............................. 57 DERELİ GRAPHIC........ ÖN KAPAK, 23,59,67 DYO............................................................. 21 EFEM.......................................................... 97 ESEN GRAPHICS....................................... 13 FOCUS SOLUTIONS ........................... 87,89 FOTOLIA..................................................... 73 FUJİFİLM................................................... 47 GRENSAN................................................. 5,7 HEIDELBERG........................................ 17,19 HP LATEX................................................... 11 HUBER TÜRKİYE......................................... 9 IPEX2014.................................................. 139 İHLAS KOLEJİ............................................ 91 KUZULUK................................................ 103 MARMARA................................................. 85 MATSET..................................................... 49 MİTRA................................................... 25,27 NET İLETİŞİM....................................... 92,93 NOVA BASKI.............................................. 51 ÖZ EMEK.................................................... 77 ÖZEN METAL............................................. 75 PAPERWORLD............................................. 3 PASİFİK...................................................... 43 PAZARLAMA............................................ 143 PRINTWATER............................................ 79 PRİNTER OFSET........................................ 15 RICOH TR................................................... 55 SUNCHEMICAL......................................... 53 TEKNOVA................................................... 65 TOLGAHAN................................................ 83 ULTRA........................................................ 81 UPM............................................................. 1 UŞŞAK MATBAA........................................ 69 XEIKON-TR................................................ 29


GRUP BAŞKANI: H. FERRUH IŞIK İLETİŞİM MAGAZİN GAZETECİLİK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. adına İMTİYAZ SAHİBİ Mehmet SÖZTUTAN GENEL MÜDÜR YARDIMCISI ahmet.kizil@img.com.tr Ahmet KIZIL SORUMLU YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ YUSUF OKÇU yusuf.okcu@img.com.tr EDİTÖR Anıl ANALAN anil.analan@img.com.tr GRAFİK TASARIM Ahmet Yedek ahmet.yedek@img.com.tr SANAT YÖNETMENİ&BASKI SORUMLUSU

İsmail GÜRBÜZ ismail.gurbuz@img.com.tr REKLAM MÜDÜRÜ M.Akif TATLISU akif.tatlisu@img.com.tr REKLAM DANIŞMANI Sedat KARADAYI sedat.karadayi@img.com.tr FOREIGN RELATIONSHIP MANAGER M.Akif TATLISU akif.tatlisu@img.com.tr KURUMSAL İLETİŞİM MÜDÜRÜ Ebru PEKEL ebru.pekel@img.com.tr MUHASEBE MÜDÜRÜ Mustafa AKTAŞ mustafa.aktas@img.com.tr ABONE/SUBSCRIPTION Nurten DEMİR nurten.demir@img.com.tr CTP - BASKI İHLAS GAZETECİLİK A.Ş. Merkez Mahallesi 29 Ekim Caddesi İhlas Plaza No:11 A/41 Yenibosna–Bahçelievler/ İSTANBUL Tel: 0212 454 30 00 ADRES/HEAD OFFICE 29 Ekim Cad. No: 23 34197 Yenibosna / ‹stanbul / Turkey Tel: +90.212 454 25 00 Faks: +90.212 454 25 98 www.matbaateknik.com.tr matbaa&teknik® dergisinde yer alan makalelerdeki fikirler yazarlarına aittir. Yayınlanan ilanların sorumluluğu reklam verene aittir. matbaa&teknik® Dergisi’nin bütün yayın hakları İletişim Magazin Gazetecilik Sanayi ve Ticaret A.Ş.’ye aittir. Yazılar kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Yaygın süreli bir yayın olan matbaa&teknik® Dergisi ayda bir yayınlanır. matbaa&teknik® İletişim Magazin Gazetecilik Sanayi ve Ticaret A.Ş’nin tescilli markasıdır. Articles and news may be reproduced by stating matbaa&teknik® as the source. matbaa&teknik® is published monthly. Advertisements’ responsibilities published in our magazine pertain to advertisers.


Fayda ve İlginin Rakamsal Karşılığı Su gibi aktı gitti 17 yıl. 1996 yılındaki koşuşturma ve heyecanımızdan bir şey eksiltmeden hatta üzerine yeni heyecanlar ekleyerek 179 sayıdır matbaa&teknik dergisini ilginize sunuyoruz. Bu ay 180 olduk. Daha önceki yıllarda uzun listeler yazarak emeği geçen herkese teşekkür etmeye çalışıyorduk. Yıllar geçtikçe dergimize bizim kadar emek veren dostlarımızın sayısı o kadar arttı ki sadece sehven hata yaparız diye vazgeçtik. Okuyucularımıza, reklam verenlerimize, derginin ilk gününden bu yana emeği geçen şu an aramızda olan ya da olmayan tüm idareci ve çalışanlarımıza sizin huzurunuzda bir kez daha teşekkür ederiz. Aradan geçen 17 yıl sonrasında binlerce kez duyduğumuz övgü, yergi ve önerileri bu yıl somutlaştırmak istedik ve hem sosyal medya hem de direkt elektronik postalarla 8 bini aşkın matbaacı ve tedarikçiye 10 soru sorduk. Yoğun iş temposu içinde bu anketimizi görüp cevaplayan herkese teşekkür ederiz. matbaa&teknik’i nasıl buluyorsunuz? Dergimiz matbaa&teknik’in faydasını sorduk, sizlere. Şükür okuyucularımızın tamamı faydasız olduğumuzu düşünmüyor. %95,56’sı faydalı bulduklarını söylerken %4,44’ü kısmen faydalı yorumunu yaptı. Haber içeriğimizi kısmen ya da tamamını faydalı bulanların oranı %91,11 imiş. Çok mutlu olduk. Aylık dosya konularımıza çok önem veriyor ve özenli bir çalışma yürütüyoruz. Bu konuda uzmanların görüşleri bizim için çok önemli ki onlar da bu önemli bilgileri hem bizimle hem de bizim aracılığımızla sizinle paylaşmaktan imtina etmiyorlar. Okuyucularımızın %82,56’sı aylık dosya konularımızı yeterli ve kapsamlı buluyor. Her iki okuyucumuzdan biri dergimizin tümünü çekici buluyor. Özellikle aylık dosya haberlerini okuyanların oranı %11,11, yatırım haberlerini yani PrintBuyer bölümümüzü okuyanların oranı %14,44, teknik makaleleri ilgi çekici bulanların oranı ise %24,44. Okuyucularımızın %75,86’sı dergimizi rakiplerine göre daha iyi buluyor. %22,99’u ise farksız olduğumuzu söylüyor. Ve son olarak en çok merak ettiğimiz konu. İlk günden bu yana iki dilde yayınlanıyor olmamız hakkında ne düşünüldüğü; %72,04 iki dilde yayını faydalı bulurken, %18,28 gereksiz buluyor. %8,60 ise bazı sayfalarımızın İngilizce olduğunun farkında değilmiş, %1 ise daha çok İngilizce haber arıyor. (Bu arada belirtmek isteriz ki anketimiz Türkçe idi ve sadece Türkiye’deki okuyucularımıza yöneltildi.)

Sosyal Medya ve elektronik versiyon Bildiğiniz gibi çok uzun bir süredir dergimiz elektronik ortamlarda da okunabiliyor. Son üç aydır appstore ve googleplaystore’da da aplikasyonlarımız var. Cep telefonu ve tabletinizden de okunabiliriz. Facebook, twitter ve linkedin çokca kullandığımız sosyal mecralar. Okuyucularımızın %91,21’i derginin kendisini okuyor. Bu veri de endüstrimize sahip çıkmanın bir işaretidir, diye anlıyoruz. %5,49 oranda elektronik versiyonumuz okunuyor. Sadece sosyal medyada takip edenlerin oranı ise %2,20. Bu arada bir somut bilgiyi daha paylaşmak isteriz. www.matbaateknik.com.tr alanımızın 2013 yılı ilk dokuz aylık hitleri: Web sitemiz 9 ayda 32 bin 102 kere ziyaret edilmiş. Bu ziyaretçilerimiz 59 bin 962 sayfa görüntülemişler ve ziyaretçilerimizin %76,85’i sitemizi ilk kez ziyaret edenler olmuş. Tabii ki ağırlık Türkiye’deki okuyucularımızın. Ancak web sitemize bu 9 ay boyunca mesela Almanya’dan 831, Amerika’dan 382, İngiltere’den 363 giriş yapılmış. Bu da İngilizce içeriğimizin doğruluğunu bize gösteriyor ki bu liste İtalya, Fransa, Çin, Norveç ve Azerbaycan ile devam ediyor. Sosyal medyada da olmamızı faydalı bulanların oranı ise %73,91. Okuyucularımızın %47,87’si dergimizi 10 yıldan uzun zamandır tanıyor ve takip ediyor. Son on yıldır matbaa&teknik ile tanışanların oranı ise toplam %50. %2,13 ise dergimizle henüz tanışmış. Bunu da gereksiz bulur musunuz? Bir sürü rakamı arka arkaya dizdim, bu ay. Sıkıcı olmuştur, eminim. Bize ne bunlardan diyen de olmuştur, belki. Ben matbaa&teknik ailesi adına en güzel doğum günü hediyesini bu anket ile aldım. Sizlerle de paylaşmak istedim. Tıpkı her zaman her bilgiyi paylaştığımız gibi. Sektörel ticari yayıncılığı Türkiye’de ilk kez İhlas Dergi Gurubu başlattı. Ama mucidi biz değiliz. Sadece bildiklerimizi doğru yapmaya ve kendimizi geliştirip çağa uydurmaya çalışıyoruz. 180. sayımızda da 1800. sayımızda da böyle davranmaya gayret edeceğiz. Tüm dostlarımıza kocaman teşekkürlerimizle ve saygılarımızla

Akif

Tatlıs

u



Numeral Response of Benefit and Attention 17 years have passed so quickly. We have still been offering you matbaa&teknik magazine for 179 volumes without losing anything of our rush and excitement in the year 1996 moreover adding new excitements on it. This month it is our 180th volume. In the past years we were trying to thank everyone, who has contributed, writing long name lists. As the years have passed we had so many contributors that we gave up just because we may make mistakes inadvertently. In your presence we thank once more to our readers, advertisers, all the managers and employees who are or are not among us, people who contribute to our magazine since the day it has begun.After 17 years, we wanted to embody all the praises, satires and suggestions this year and we asked 10 questions to more than 8 thousand printers and suppliers both through social media and e-mails. We thank to those who could take time to answer our questionnaire in their busy schedule. How do you find matbaa&teknik? We asked you the benefit of our magazine matbaa&teknik. Thank Allah not all of our readers think we are useless. While 95.56% claim that they find us useful, 4.44% said that we are partially useful. The ratio of the people who find our news content partially or completely useful is 91.11%. We felt really happy. We really do care about our monthly files and conduct attentive studies. The views of experts are so important for us that they do not avoid sharing important information both with us and with you via ourselves either. 82.56 per cent of our readers find our monthly file subjects enough and comprehensive. Every one reader out of two readers of ours find all the content attractive in our magazine. Especially the ratio of the readers of monthly file news is 11.11%, the ratio of the readers of our investment news section, the PrintBuyer is 14.44%, and the ratio of the readers who find the technical articles attractive is 24.44%. 75.86% of our readers find our magazine better compared to the other magazines. For the 22.99% of our readers; they say we are no different. And finally, the subject we are curious about the most‌ The opinion about the reason why we are publishing bilingually since the day we began; while 72.04% find it useful, 18.28% find it unnecessary. As for the 8.60%, they even did not realize that some of our pages are in English and 1% is looking for

more news in English. (Meanwhile, we must state that our questionnaire was in Turkish and was directed only to our readers in Turkey.) Social Media and electronic version As you all know, for a very long time our magazine can be accessed from electronic environment as well. For the last three months we have had applications both in appstore and googleplaystore. We are readable both from cell phone and table pc. Facebook, twitter and linkedin are the social platforms that we use the most. 91.21% of our readers read the hard copy of the magazine. We interpret this data as the sign of claiming our industry. The ratio of electronic access to our magazine is %5.49. The ratio of the followers in the social media is 2.20%. Meanwhile we would like to share substantial information as well. The hits of our www.matbaateknik. com.tr domain in the first nine months of 2013: Our web site has been visited 32 thousand 102 times in 9 months. These visitors have viewed 59 thousand 962 pages and 76.85 of the visitors have visited our site for the first time. Of course it mainly consists of our readers from Turkey. However, during this 9 month period, our website has been visited from Germany 831, the U.S.A. 382 and England 363 times. This proves the righteousness of our English content that the list continues as Italy, France, China, Norway and Azerbaijan. The ratio of the people who finds it right for us to be in the social media as well is 73.91%. Do you find this unnecessary as well? This month, I lined up a lot of numbers. I am sure it is boring. Maybe some people did not just get interested. I, on behalf of matbaa&teknik family, received the best birthday gift with this questionnaire. I just wanted to share it with you as well. As we share every information with you all the time. Ihlas Magazine Group commenced the sectoral commercial publishing for the first time in Turkey. However, we are not the inventors. We are just trying to do the things we know correctly and improve ourselves and keep up with the times. We will try to behave this way both in 180th volume and 1800th volume. With many thanks and respects to our friends.

Akif

TatlÄąs

u



C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

hubergroup yeni universal UV mürekkeplerini piyasaya tanıttı

NewV maxX Bu yeni UV ofset/letterpress mürekkep serisi, farklı malzemelere baskı yapmak için, hızlı kürlenme ve çok iyi tutunma özellikleri ile tasarlanmıştır.

Proses Magenta örneği, NewV maxX trasparanlık ve pigment saflığındaki iyileşmeyi gösterir.

Günümüzde tabaka ofset makinelerinin önemli bir bölümü emici olan kağıt-kartona ve emici olmayan film/ folyolara baskı yapmaktadır. En iyi sonuca ulaşmak için mürekkep sistemlerinde (Kağıt için UV mürekkep, Film ve Folyo için UV mürekkep) baskı altı malzemesine göre değişiklik yapılmalıdır. Bu durum genellikle yüksek stok maliyetine ve mürekkep serilerinde karışıklığa neden olur. Farklı bağlayıcı sistemlere sahip mürekkep serileri arasındaki geçişler, mürekkep merdanelerinin temizlenmesi esnasında çesitli sorunlara da neden olabilir. Önde gelen UV ofset mürekkebi üreticilerinden Hubergroup bu soruna çözüm olarak, iki mürekkep sisteminin özelliklerini birleştiren NewV maxX serisini geliştirdi. hubergroup kağıt ve kartonda kullanılabilecek bu seriyi, yeni geliştirdiği bağlayıcı teknolojisine borçludur. Mükemmel baskı, optimum transfer, baskıda kolay kullanım ve yıkama , çok iyi nokta şekli ve mükemmel yaş üstü yaş baskı bu mürekkebin temel özelliklerindendir. Özel olarak geliştirilmiş pigment teknolojisi sayesinde kozmetik, parfüm ve alkollü içecek ambalajlarında

8

kullanılan metalize kağıt-karton için ideal olan yüksek trasparanlığa ulaşmak mümkündür. Farklı baskı altı malzemeleri (PE,PS,PVC,PP) üzerine tutunuculuk klasik UV mürekkepler ile aynı seviyededir. Baskı sonuçları NewV maxX serisinin üzerine rahatlıkla varak yaldız uygulanabildiğini göstermektedir. Mürekkeplerin üzerine inline veya ofline ACRYLAC gibi su bazlı dispersiyon lak veya NewV lac gibi UV lak uygulamak mümkündür. Diğer emici olmayan yüzeyler için geliştirilmiş mürekkepler ile karşılaştırdığımızda NewV maxX’ın sürtünme direncinin daha iyi olduğunu görüyoruz. Çok iyi transfer ve nemlendirme özellikleri sayesinde UV web ofset ve letterpress baskı makinelerinde üretilen etiketlerde de kullanılabilmektedir. ITX-, benzophenone ve 4-methylbenzophenone içermeyen formülasyonu nedeni ile düşük kokulu olup UV ambalaj ve etiket sektörünün beklentilerinin tamamını karşılamaktadır. Proses mürekkeplerine ek olarak PANTONE renkleri , CRS karışım renkleri ve sararma yapmayan örtücü beyaz mürekkepleri de mevcuttur.

matbaa&teknik



C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

Takvim ve Ajanda’ya Devam matbaa&teknik dergisi olarak yaptığımız anket çalışması sonuçlarına göre sektörün %88’i yılbaşında ajanda, takvim ya da diğer promosyonlara bütçe ayıracak.

Yılbaşına sadece iki ay kaldı. Matbaa sektörünün en önemli üretim zamanı olarak görülen yılbaşı öncesi dönemi takvim ve ajanda işlerinin arttığı bir dönem olarak bilinir. Son yıllarda bu alanlardaki talebin düştüğü ve matbaalarda takvim ve ajanda baskısının azaldığı konusundaki görüşler hakimiyet kazanıyor. Kısa vadeli değil ama orta ve daha uzun vadeli karşılaştırmalarda bulunulursa bu doğru. Artık eskiden olduğu gibi takvim ve ajanda bastırılmıyor. Buna sebep olarak ta tıpkı baskının azalmasına olduğu gibi dijitalleşme gösteriliyor. Bu durumu açıklığa kavuşturmak için matbaa&teknik küçük bir araştırma yaptı. Sonuçlar hiç de tahminler gibi değil. Dijitalleşmenin baskının bu alanına olumsuz etki yaptığını düşünenlerin sayısı bir hayli az. Takvim ve ajanda kullanımı tamamen bitmiştir diyen ise hiç yok. Ajanda ve takvimde yeni trend ise kişiselleştirme. Az ya da çok herkes bütçe ayıracak Ankete katılan şirketlerden sadece %14’üne yakın bir kısmı ajanda ya da takvim için bütçe ayırmayacağını, söylüyor. Geriye kalan %86’lık dilim ise yılbaşı promosyonu için ağırlıklı olarak ihtiyaçları kadar bütçe ayırmayı planlıyor. Bu da şirketlerin yılbaşı promosyonları için özel bir bütçe hazırlamadıkları ve gerektiği kadar bütçenin yeterli olacağını düşündükleri, anlamına geliyor.

Ankete katılanların yarıdan fazlası (%54,55) gerektiği kadar yaptıracağım, özel bir bütçe ayırmayacağım derken, bu gurubu%13,64 ile yıllık bütçesinin %1’ini ayıracaklar, takip ediyor. Bu yıl promosyon yaptıracağım diyenlerin oranı ise %40,43. Takribi %30’luk bir dilimin kesinlikle bir planı yok. Henüz bu konuda karar veremeyenlerin oranı ise %30. Kişiselleştirme ön planda Ucuz ajandaya geçit yok. Ankete katılanların %84,78’i hazır ucuz ajanda istemiyor. Büyük bir çoğunluğun talebi şirket adına özelleştirilmiş ajanda. Biraz daha detaya inildiğinde görülen ise takribi %33 hazır bir ajandayı kişiselleştirmeyi tercih ederken %61’lik bir bölüm tamamen özel bir ajanda bastırmayı istiyor. Elektronik, ajanda ve takvimi etkilemedi Ankete katılanların önemli bir kısmı (%59,57) ajanda ve takvim kullanımının sürdüğünü düşünüyor. Cep telefonu, tablet vb. elektronik araç kullanım seçeneklerinin kısmen etkilediğini düşünenlerin oranı ise %40,43. Elektronik cihazların takvime olumsuz etkisinin olduğunu düşünenlerin oranı %25,53, ajanda kullanımına olumsuz etkisi olduğunu düşünenlerin oranı ise %15 ve hiç etkisi olmadı diyenlerin oranı ise %6. En çok talep masa takvimi ve günlük ajandaya Katılımcıların % 30’u masa takvimini önemli bulurken diğer %30’u günlük ajanda kullanıyor. Sıralama %13 ile haftalık ajanda, %10,5 ile gemici takvimi ve %8,5 ortalama ile aylık ve cep ajandası şeklinde devam ediyor.

10

matbaa&teknik



C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

Fihrist Bitti, Ajanda Azalıyor Mahmut Akbulut: “Fihrist teknolojiye yenik düştü. Bir süre sonra ajanda da öyle olacağa benziyor ama defter daha uzun süre teknolojiye direnir diye düşünüyorum.” Basım endüstrisinin önde gelen ajanda üreticilerinden biri olan Sağlam Ajanda, ajanslar aracılığıyla pazara hizmet sunuyor. Sağlam Ajanda aslında pazarın sert kapak ihtiyacını karşılayan komplike bir mücellithane. Ancak yılın belli dönemlerinde ajandaya ve neredeyse tamamında da defter yapımına odaklanıyorlar. Şirket yöneticisi Mahmut Akbulut, teknolojinin sektöre zarar verdiğini kabul ediyor ama daha fazla zarar vermesi mümkün değil: “Promosyon ölmez ama devamlı yer değiştirir. Ajanda ve takvim üretimi azalsa da belirli bir süre Türkiye’de yerini korur, kaybolmaz diye düşünüyorum.” matbaa&teknik: Şirketinizin yeni yıla yönelik, takvim ve ajanda üretiminden bahseder misiniz? Ne tür ürünler hazırlıyorsunuz? Mahmut Akbulut: Sağlam Ajanda olarak biz daha çok promosyon ajanda ve lüks defter üretiyoruz. Genel

olarak firmalarla direkt çalışsak da ajanslar vasıtası ile de müşterilerimize ulaşıyoruz. Ürün yelpazemiz çok geniş, onun için daha çok müşterilerimizin arzusu doğrultusunda ajanda ve defter yapıyoruz. Tabi ki müşterilerimizi bilgilendirme adına her yıl ajanda ve defter kataloğu da çıkararak yeni ürün ve yeni malzemelerin tanıtımını yapıyoruz. Gerektiğinde katalogdaki üründe müşterilerimizin isteği üzere değişiklik yaparak yeni ürünler ortaya çıkarabiliyoruz. Ajandanın iç tasarımını ve kapak tasarımını müşterilerimizin firma renklerine göre dizayn edip üretim yapabiliyoruz. Her ebatta ajanda ve defter yapma imkanına sahibiz. Mesela 7 x 10 ebadından 32 x 42 ebadına kadar her türlü cildi yapabiliyoruz Tüm üretim kendimizde olduğu için ebatlarda sıkıntı çekmiyoruz; makine parkurumuz ona müsait bu tür çalışmalarla firmaları memnun etmiş oluyoruz. matbaa&teknik: Ürünlerinize talep en çok hangi şehir ya da ülkelerden geliyor. Mesela yurtdışından da talep alıyor musunuz? Ya da yurtdışına yönelik pazarlama faaliyetleriniz var mı? Mahmut Akbulut: Biz daha çok yurt içi müşterilerimize hizmet veriyoruz. Ağırlıkta İstanbul ve büyükşehirler olmak üzere Türkiye’nin her bölgesine ajanda yapıyoruz. Tabi bu arada dış ülkelerle çalışan ajanslarımız var. Ürünlerimizi onlar vasıtası ile dış ülkelere de gönderiyoruz. Şimdilik yurt dışında şubemiz yok. Fakat ileri tarihlerde bazı devletlerde şube açmayı düşünüyoruz. matbaa&teknik: Elektronik ürünler cep telefonu, tablet vs. takvim ya da ajanda kullanımına engel oldu mu? Mahmut Akbulut: Bundan altı yedi yıl önce fihrist üretimi de yapıyorduk şu anda ise fihrist üretimi tamamen durmamış olsa da kayda değer bir üretim yok. Çünkü cep telefonu kullanan herkes telefonla fihrist ihtiyacını çözüyor. Bunun gibi birkaç yıldır ajanda satışlarımızda da azalma var. Her yıl yaklaşık ortalama yüzde yirmi oranında ajanda üretimi azalıyor. Akıllı cep telefonları, dizüstü bilgisayarlar ve tablet cihazlarının kullanımı çoğaldıkça ajanda üretimi de o nispette azalıyor. Bunu müşahede ediyoruz. Şimdilik yapacak bir şey yok. Fihrist teknolojiye yenik düştü. Bir süre sonra ajanda da öyle olacağa benziyor ama defter daha uzun süre teknolojiye direnir diye düşünüyorum.

12

matbaa&teknik



C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

“Bazı firmalar ajanda ve promosyon işlerini yaptırmayı son zamana bırakıyorlar. Öyle ki on ikinci ayın ortasında ajanda yaptırmak isteyen firmalar çıkabiliyor. Biz ajanda üreticileri bundan çok mustarip oluyoruz ve talebi karşılamakta çok zorlanıyoruz.” matbaa&teknik: Son yıllarda özellikle takvim ve ajanda promosyonunun azaldığını duyuyor ve hissediyoruz. Siz bir üretici olarak bu konuda ne düşünüyorsunuz? Ajanda ve takvim talebi düşüyor mu? Yerini alan başka bir ürün var mı? Mahmut Akbulut: Biraz önce izah ettiğim gibi takvim olsun fihrist olsun ajanda olsun teknolojiye ayak uyduramıyor. Bu da bu ürünlerin azalmasına yol açıyor. Bununla beraber promosyon ürünleri de farklılaşıyor tabii ki. Firmalar da bu ürünler yerine müşterilerine her yıl reklam yapabilecek başka ürünlere yöneliyorlar. Mesela masa sümeni, kalem, saat, bayrak, şapka, kalemlik, el çantası, flash disk gibi bir sürü yeni promosyon çeşidi var. Ajanda, takvim ve fihristin yerini bu ürünler alıyor. Promosyon ölmez ama devamlı yer değiştirir. Ajanda ve takvim üretimi azalsa da belirli bir süre Türkiye’de yerini korur, kaybolmaz diye düşünüyorum. matbaa&teknik: Ajanda ve defter üretimi firmanızın ne kadarlık bir iş potansiyelini oluşturmaktadır? Asli iş olarak başka bir işiniz var

14

mı? Ya da yeni yıl ürünleri dışında ne gibi üretimler gerçekleştiriyorsunuz? Firmanız hakkında da biraz bilgi verir misiniz? Mahmut Akbulut: Biz aslında ajandayı belirli aylarda yapıyoruz. Ama defteri on iki ay yapabiliyoruz. Kendi üretimimiz dışında Sağlam Mücellit olarak yayınevlerine ve matbaalara sert kapak cilt yapımı üzerine hizmet veriyoruz Sağlam Mücellit olarak başlangıçta küçük, elle sallamalı bir Müller Martini iplik dikiş makinesi, tutkal sürme makinesi, kırım makinesi ve küçük bir giyotin ile faaliyete başladık. Üç – dört yıl sonra makine parkını biraz daha genişlettik. Bu firmayı kurarken gayemiz, Türkiye’de sert kapak cildi çok iyi, çok kaliteli yapan bir müessese oluşturmaktı. Aile şirketiyiz ve ailece maddi ve manevi tüm gücümüzü bu işletmeye veriyoruz. Bütün mesaimizi buraya harcıyoruz. Başka bir işimiz yok. Sadece kaliteye odaklanmış durumdayız ve kalitenin makineyle ve teknolojiyle mümkün olduğunun bilincindeyiz.

matbaa&teknik



C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december 1998’den itibaren tesisimizi genişletmeye, makinelerimizi daha da güçlü hale getirmeye ve müşterilerimize daha iyi hizmet vermeye çalışıyoruz O günden bugüne de makinelerimizi sürekli olarak yeniliyoruz. Müşterilerimize daha hızlı ve daha kaliteli hizmet verebilmek için tecrübe ile teknolojiyi birleştiriyoruz. 2010 model son teknoloji ürünü olan müller martini sert kapak hattı ile makine parkurumuzu güçlendirdik. Sert kapak cilt işlerinde iplik dikiş yapıldıktan sonra ful otomatik makinelerimizde el değmeden yüksek performans, yüksek kalite ile sert kapak cilt işlerinde müşterilerimize hizmet vermekteyiz. Tabii ki bu makineye gelmeden ön hazırlık çok önemli. Onun için başta iplik dikiş olmak üzere çeşitli makinelerimiz var. İplik dikiş olarak Aster markasını tercih ettik ve 2 adet Aster iplik dikiş makinesi aldık. Sert kapak işlerinde önemli olan bir de kapak taslama makinesi vardır. Cilt yapımında kapak çok önemlidir. Onun için de 2013 model Kolbus DA 270 kapak taslama makinesini tercih ettik. Bu şekilde son model makine ile teknolojiyi takip ediyoruz. matbaa&teknik: Ajanda üretiminde kişiselleştirme talebi alıyor musunuz? Mahmut Akbulut: Fazla olmasa da kişiselleştirme talepleri alıyoruz. Farklı çeşitlerde oluyor. Müşterimiz nasıl isterse o şekilde kişiselleştirme yapıyoruz.

16

Mesela kapak üzerine sıcak baskı yaldız gofre şeklinde olabiliyor. Ayrıca lazer baskı ile kişinin veya firmanın ismini tek tek kapak üzerine yazabiliyoruz. Bir de yeni gelişen bir kişiselleştirme şekli var. Onu da dijital baskı makinesinde kuşe kâğıt üzerine tek tek isim yazarak kuşe kâğıdından kapak yapıyoruz. Kişinin resmini veya istediği manzarayı ajanda haline getirip teslim ediyoruz. Fazla olmasa da bu işlemi yapıyoruz. Belki zamanla çoğalabilir. Fakat bunun yapılması bizim için biraz zor, çünkü her aşaması el işçiliğine dayanıyor matbaa&teknik: Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Mahmut Akbulut: Yeri gelmişken bütün firmalara bir tavsiyede bulunmak istiyorum. Maalesef bazı firmalar ajanda ve promosyon işlerini yaptırmayı son zamana bırakıyorlar. Öyle ki on ikinci ayın ortasında ajanda yaptırmak isteyen firmalar çıkabiliyor. Biz ajanda üreticileri bundan çok mustarip oluyoruz ve talebi karşılamakta çok zorlanıyoruz. Bir tarafta müşteri kaybı, bir tarafta yetiştirememe sıkıntısı. O günlerde yetiştiremediğimiz ajandalar birinci aya sarkabiliyor. Hem bizim hem de müşteriler için bu bir sorun oluyor. Kendilerinden rica ediyoruz ajanda yaptırmak isteyen firmalar en az iki ay önceden bizlere müracaat ederlerse hem zamanında ajandayı alırlar hem de ortaya kaliteli ürün çıkmış olur. Bu da firmaların ajandayı zamanında dağıtacakları yerlere ulaştırmalarını sağlar diye düşünüyorum.

matbaa&teknik



C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

Ajandada Düşüş Var, Takvim Etkilenmiyor Yaşar Kaymakçıoğlu: “Duvardaki takvimi görmeden işlerimizi planlayamıyoruz. Bunu ayrıca arkadaşların belirttiği genel satış rakamlarından da görebiliyoruz. Ancak ajandayı etkilediğini söyleyebilirim.” H. ANIL ANALAN - Ajanda üreticisi Ayşar Ajanda Matbaacılık Promosyon şirketi yöneticisi Yaşar Kaymakçıoğlu’na sektörün son durumunu sorduk. Takvim ve ajanda talebine dair değerlendirmelerini sorduğumuz Kaymakçıoğlu, ürün çeşitliliğindeki artışa dikkat çekiyor. Takvimin vazgeçilemez olduğunu anlatan Kaymakçıoğlu’na göre ajanda talebinde sürekli bir düşüş görülüyor: matbaa&teknik: Şirketinizin yeni yıla yönelik takvim ve ajanda üretiminden bahseder misiniz? Ne tür ürünler hazırlıyorsunuz? Yaşar Kaymakçıoğlu: Bu sene takvime fazla ağırlık vermemeye karar verdik. Onun yerine tarihsiz ajanda dediğimiz, lastikli defterlerin üretimine ve ithalatına ağırlık verdik. Bunlarda da yaklaşık 7-8 değişik ebatta

ürünler koleksiyonumuza girdi. Bunların haricinde, geri dönüşümlü ya da doğa dostu dediğimiz ürünleri de bünyemize kattık. Bunlardan da yaklaşık 14 farklı çeşit ürün var, onlar da kendi aralarında renklerine ayrılıyor. Bunu sene çok kalabalık bir ürün gamımız var. Ajandaların etrafına pek şu ana kadar bilinmeyen sprey boyayla boya yapıyoruz. Bu daha önce lastikli defterlerde vardı şimdi ise ajandalarda var. Bunların haricinde önceden de belirttiğim gibi geri dönüşüme bu sene biraz ağırlık verdik. Yeşil üretim dediğimiz üretim tarzı maliyet olarak biraz yüksek, bu alandaki bazı şeyleri de ithal etmek zorunda kaldık. Geri dönüşümlü ürün kapsamında bir de kalem ürettik; bu renkli bir geri dönüşümlü kalemdi. Geri dönüşümlü kâğıttan üretilmiş kalemlerin üzerine renk yaptık. Ajandalarla, lastikli defterlerle uyuşan renklerde kalem de ürettik. Ürün gamımızı bu şekilde genişletmeye çalıştık. matbaa&teknik: Bu ürünlere en çok hangi ülke ya da şehirlerden talep geliyor? Yurtdışından da talep alıyor musunuz? Yurtdışına yönelik pazarlama faaliyetiniz var mı? Yaşar Kaymakçıoğlu: Yurtdışından talep alıyoruz ancak yurtdışına yönelik pazarlama faaliyetimiz yok. Biz üretip satıcıya satıyoruz. Fuarlara katılıyoruz ve piyasada eskiden gelen bir bilinirliğimiz var, bunun haricinde bir pazarlama bölümümüz yok. Ürünlerimizi ülkelere göndermiyoruz, ürünlerimize talip olanlar gelip buradan teslim alıyor. Fiyatlandırma konusunda ise onlara çok uygun fiyatlar sunuyoruz, bu ilişkileri yazışarak yönetiyoruz. Çek Cumhuriyeti, Macaristan, Bulgaristan gibi ülkelerden ürünlerimize talep geliyor. Diğer yandan Azerbaycan ve Gürcistan gibi ülkelere de ürünler veriyoruz ama dediğim gibi müşteriler ürünleri gelip buradan alıyor. matbaa&teknik: Elektronik ürünler, cep telefonu, tablet vs. takvim ya da ajanda kullanımını etkiledi mi? Yaşar Kaymakçıoğlu: Takvimi etkilemedi çünkü böyle bir alışkanlığımız var. Duvardaki takvimi görmeden

18

matbaa&teknik



C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december işlerimizi planlayamıyoruz. Ben bilgisayar ve telefonu da aktif olarak kullanan bir ajandacı olarak ofisimde sağımda ve solumda olmak üzere iki tane takvim bulunduruyorum. Buradan da şunu çıkartıyorum; ben bırakamadıysam kimse de bırakamamıştır. Bunu ayrıca arkadaşların belirttiği genel satış rakamlarından da görebiliyoruz. Ancak ajandayı etkilediğini söyleyebilirim. Ajandanın Türkiye çapındaki üretimine ve ithalatına baktığımız zaman her yıl düşüş olduğunu görebilirsiniz. Ama bunun yerine de satılacak ürünler çıkıyor.

“Promosyona yönelik ürün üreten arkadaşların birbirlerine fazla destek olmadığını düşünüyorum.”

matbaa&teknik: Takvim ve ajanda promosyonunun azaldığını belirttiniz. Siz bu konuyla ilgili ne düşünüyorsunuz? Yerine geçen başka ürünler var mı? Yaşar Kaymakçıoğlu: Yerine geçen ürünler oldu. Geri dönüşümlü ürünler var, lazer baskı yeniden moda oldu, hizmet de diyebiliriz buna. Kalem, defter vb. promosyonel ürünlerin üzerlerine yaptığımız firma baskılarının, bu eskiden sıcak baskıydı, klişe baskıydı ya da tampon baskıydı, yanına lazer baskı ilave oldu çünkü lazer baskının avantajı kişiye özel isim yazabilme kabiliyeti olduğundan yeni hizmet ürünü olarak ön plana çıktı. matbaa&teknik: Takvim ve ajanda üretimi matbaanızın ne kadarlık bir iş potansiyelini oluşturuyor? Asıl iş olarak başka bir alana yönelme niyetiniz var mı? Yeni yıl ürünleri dışında ne gibi ürünler üretiyorsunuz? Yaşar Kaymakçıoğlu: İş potansiyeli olarak bu üretimler en fazla yüzde 30’unu oluşturuyor. Bu oranın üstüne çıktığını sanmıyorum. Hem rekabet edebilme hem de ürün çeşidi yapabilme adına bu kadar fazla ürünü kendi bünyemizde üretmemiz mümkün değil. Kendi ürettiğini söyleyenlere de pek itimat etmem. Ya fason yaptırılır ya da ithal edilir genelde, ben de kenarları oval, köşeleri radiuslü diye tabir ettiğimiz ajandalar, defterler ve notluklar üretip satıyorum ve bunlar üç senedir büyük bir trend oldu. Oval köşeli ürün üretebilme kabiliyeti bende yüksek çünkü makinesi bende var. Raidüslü oval köşeli yapabilen makine bazı büyük firmalarda da var. Ben de bu makineye sahip olmama rağmen bu makineyi tam kapasiteli çalıştırmıyorum. Dolayısıyla kendi imalatlarımızda yüzde 30 ve altında seyrediyoruz. Ancak 3 sene önceye göre ürün çeşidimiz yüzde 200 arttı. Başka bir alana kaymayı da düşünmüyorum. Bu işle ilgilenmem zaten yılın geniş bir kısmını kapsıyor. Baktığınızda sadece iki ay çalışıyormuş gibi gözüksek de aslında tüm yılı kapsıyor. matbaa&teknik: Ajanda ya da takvim üretiminde kişiselleştirme talebi alıyor musunuz? Yaşar Kaymakçıoğlu: Bir hayli talep geliyor ve hali hazırda da yapıyoruz. Bu işle ilgili değişik özellikleri olan baskı makineleri getireceğim. Yakın zamanda bu makineler gelmiş olacak.

20

matbaa&teknik: Diğer promosyon ürünleri ilgili de görüşlerinizi paylaşır mısınız? Yeni ve az görülmüş ürünler ilgi topluyor mu? Sizin bu konuda faaliyetleriniz var mı? Yaşar Kaymakçıoğlu: Aslına bakarsanız yeni ürünler fazla rağbet görmüyor. Ne kadar fonksiyonel olursa olsun, ne kadar yeni olursa olsun ürünlerin pazarda bir göz aşinalığı kazanma süreci var. Çünkü insanlar genel kabul görmüş ürünler üzerine gitmeye alışmışlar. Dolayısıyla yeni ürünlerin hemen kabul gördüğünü söyleyemem. matbaa&teknik: Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı? Yaşar Kaymakçıoğlu: Promosyona yönelik ürün üreten arkadaşların birbirlerine fazla destek olmadığını düşünüyorum. Rekabeti farklı algılıyorlar. Bu konuda uzlaşı ortamı oluşturabilecek kişi, kişiler ya da kurumların olması gerek. Rekabet yaptığını zannederek aslında herkes kendi bindiği dalı kesiyor. Böyle olunca da etrafa objektif olarak bakamıyorlar. Bu da sektörün kendisine zarar veriyor. Benim kendi adıma böyle bir tasam yok fakat piyasadaki genel gidişat bu yönde.

matbaa&teknik



“Şimdi Çeşit ve Seçenek Daha Çok” Akif Kazmaz: “Baskı sayıları bir miktar azalmıştır belki ama çeşit de arttı. Sadece yılda bir kez ajanda yaptırmak yerine, her bir etkinliğe özel defter yaptırılır oldu. Defter, ajandanın yerini almaya başladı.” Dijital baskı matbaaların rol modeli haline gelen Print Center, bu teknolojinin sağladığı imkânları en iyi biçimde değerlendiren bir matbaa. Matbaanın yöneticisi Akif Kazmaz’a Dscoop EMEA2 etkinliği dönüşü takvim ve ajanda üretimi ve bu konuda dijital baskının sağladığı imkânları sorduk: matbaa&teknik: Öncelikle öğrenmek isteriz; bir şirket yöneticisi olarak ajanda veya takvim kullanıyor musunuz? Sizce cep telefonu tablet ve diğer elektronik cihazların sunduğu imkanlar ajanda ve takvim kullanımına negatif etki ediyor mu? Akif Kazmaz: Ajanda da, takvim de, defter de kullanıyorum. Açıkçası kendi alışkanlıklarıma ve zevkime en uygun olanını seçiyorum ve yıl boyunca masamda ya da cebimde bulunduruyorum. Bilgisayarımdaki, cep telefonumdaki takvimleri genellikle randevularımı takip etmek için kullanıyorum ama not almam gerektiğinde hep defterime yazıyorum. Yani en azından bende negatif bir etkisi olmadı. Elektronik ortamları kullanıyor olmam, aksine daha fazla not alma ihtiyacı hissettiriyor. Çünkü daha fazla insanla konuşuyor ya da yazışıyorum. matbaa&teknik: Genel olarak yılbaşlarında yapılan ajanda ve takvim gönderimleri ve tabii ki baskısının azaldığı görüşüne katılıyor musunuz? Akif Kazmaz: Pazarlama bütçeleri farklı kanallarda kullanılır oldu. Evet, baskı sayıları bir miktar azalmıştır belki ama çeşit de arttı. Sadece yılda bir kez ajanda yaptırmak yerine, her bir etkinliğe özel defter yaptırılır oldu. Defter, ajandanın yerini almaya başladı. Ayrıca önceden her ajanda ya da takvim birbirine benzerdi, artık çeşit ve seçenek daha çok. matbaa&teknik: Siz de matbaanızda kısıtlı sayıda olduğunu belirtmiş olsanız da ajanda ve takvim üretimi yapıyorsunuz. Bu ajanda ve takvimler çok özel tasarımlarla mı yapılıyor? Sizin bu yönde bir tasarım hizmetiniz var mı? Sadece dijital baskı imkanlarını mı kullanıyorsunuz? Akif Kazmaz: Eğer bir ürün hediye olarak gönderilecekse, sıradan, piyasadan ucuza alınabilecek tipte olmamalı. Özenli olmalı. Hediyenin niteliği, hediyeyi alana verdiğiniz değeri de gösteriyor. Sıradan bir hediye masanıza geldiğinde ya çöpe atıyorsunuz ya da hemen bir


“Dijital baskı hem kısa tirajda hem de kişiselleştirme yapılan uygulamalarda kullandığımız baskı türü. Müşterinin vizyonu, bütçesi ve elindeki datanın kalitesine göre dijital baskı ile yapabilecekleriniz çok fazla.” yakınınıza devrediyorsunuz. Dolayısıyla eğer gönderdiğiniz hediye farklı ise, grafik tasarımı, kullanılan görseller kaliteli ve kullanıcıya bir fayda sağlıyorsa kalıcı oluyor ve hatırlanıyor. Biz grafik tasarım hizmeti vermiyoruz, müşterimizi bizim imkânlarımızı, kabiliyetlerimizi bilen çalıştığımız tasarımcılara yönlendiriyoruz. matbaa&teknik: Dijital baskı konusunda Türkiye’deki liderlik eden matbaalardan birisiniz. Dijital baskının sağladığı imkanların bu konuda kullanımı hakkında talepler alıyor musunuz? Dijital baskı size kişiselleştirilmiş olmanın dışında farklılık gösteren ürünler basma imkanı tanıyor mu? Akif Kazmaz: Dijital baskı hem kısa tirajda hem de kişiselleştirme yapılan uygulamalarda kullandığımız baskı türü. Müşterinin vizyonu, bütçesi ve elindeki datanın kalitesine göre dijital baskı ile yapabilecekleriniz çok fazla. Dolayısıyla her yıl sayısı az da olsa daha yenilikçi ve farklı uygulamalarımız oluyor. Hem ambalajında, kapağında, hem de iç sayfalarında kullanıcının profiline göre kişiselleştirmeler yapabiliyoruz. matbaa&teknik: Dscoop EMEA2’den henüz dönmüşken konumuz olan promosyon tipi ürün baskılarına ilişkin matbaacı görüşleri duydunuz mu? Konu Dscoop’a gelmişken bu etkinlik hakkındaki görüşlerinizi paylaşır mısınız? Akif Kazmaz: Hem ambalajda, hem de doğrudan postalama malzemelerinde kişiselleştirme en çok öne çıkan ve farklı olan uygulama. Ama tek başına baskı değil, genellikle entegre çözümler, popüler ve faydalı. Yani kısa mesaj, e-posta ve web sitesinin bir arada kullandığı çözümler ya da kampanyalar hem daha etkili hem de kalıcı oluyor. Dolayısıyla kişiselleştirilmiş baskıya bir seferlik bir gönderi olarak değil, büyük bir bütünün parçası olarak bakmak lazım. Uygulamaları da bu gerçeği göz önünde bulundurarak tasarlamak lazım. Dscoop’a gelince 400’ü ki büyük çoğunluğu Hp Indigo, matbaacı olmak üzere 700 kişinin katıldığı faydalı bir konferanstı. Ana sponsor HP hariç, 40 civarındada diğer makine, ekipman, yazılım ve malzeme tedarikçisi ürünlerini sergiledi. 4 değişik başlık altında 50 eğitim semineri yapıldı ve Türkiye’den 5 kullanıcı firma katıldı.


C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

Printer Farklılaşmak Gayretinde Sinan Yolcu: “Bizim firma olarak en büyük gayretimiz her zaman farklı olabilmek için. Bunun için de yeni ürünler konusunda çalışmalarımız var. Devam da edecek.” İzmir’in önemli matbaalarından biri olan Printer Ofset’in yöneticisi Sinan Yolcu ile takvim ve ajanda piyasasını konuştuk. Organize matbaacılık ve davetiye üretimi ile bölgedeki matbaaların ihtiyaçlarını karşılayan Printer Ofset, kraft çanta yatırımı ile yeni bir alana daha giriş yapacak. Sorularımızı cevaplayan Yolcu, “Takvim grubunda 4 yaprak, blok, gemici, poster, üçgen takvim, ajanda ve defter üretimi yapıyoruz. Özellikle gemici grubunda günlük üretimimiz 15 bin adet”, diyor. “Başta Ege bölgeleri olmak üzere Türkiye’nin bütün şehirleri ile çalışıyoruz. Bizim hedef kitlemiz matbaalar. Cep telefonu, tablet ve benzeri elektronik cihazlar şu anda sektöre önemli bir zarar vermiyor. Tirajlarda çok büyük bir eksilme yok. Ancak ilerleyen süreçte olabileceğini düşünüyorum. Talepte düşüş var tabi ki. Bu düşüş bizim pazar payımızın yükselmesinden dolayı bize yansımıyor değil.”

24

Yeni ürünlere yöneliyoruz “Takvim ve ajanda üretimimiz özellikle 11 ve 12’inci aylarda yaklaşık %50’lik bir iş kapasitesi artışına sebep oluyor. Bildiğiniz gibi bizim aslî işimiz, Organize Matbaacılık ve Davetiye. Şimdi yeni bir işe daha giriyoruz Kraft Çanta makineleri aldık. Bu alanda da pazar payını yükseltmek hedefimiz. Bizim firma olarak en büyük gayretimiz her zaman farklı olabilmek için. Bunun için de yeni ürünler konusunda çalışmalarımız var. Devam da edecek.” Promosyonda yeni ürünleri talep ortaya çıkarır “Yeni ve farklı ürünler her zaman ilgi toplar. İnsanlar her üründe rakiplerinden önde olmak ister. Ama toplum olarak her şeyin yenisinde biraz tereddüt ederiz. Bu üretici için de risk tüketici için de risk . Üretici satamama derdinde, tüketici beğenilmeme derdinde. Ama son dönemde sektörel promosyonlar tercih sebebi artık.”

matbaa&teknik



C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

Takvim Göstergesinde İlk Akla Gelen İsim;

Uşşak Matbaacılık Mustafa Uğranlı: “Takvim, promosyon sektörünün vazgeçilmez ürünlerinden biri olmaya devam ediyor. Her yıl artan takvim üretimine paralel olarak, bizler de gösterge konusunda taleplere cevap verebilmek adına sezon öncesinden hazırlığımızı yapıyoruz.” Takvim göstergeleri konusunda İzmir ve Ege’nin tek üretici firması olan Uşşak Matbaacılık, başta Ege bölgesi olmak üzere tüm Türkiye genelinde gösterge ihtiyacı olan takvim üreticilerine hizmet veriyor. Katıldığı sektörel fuarlarla birlikte bir çok gemici takvim üreticisine ulaşan Uşşak Matbaacılık, müşterilerinin taleplerine hızlı ve ekonomik şekilde cevap verebiliyor.

kaydediyoruz. Özellikle sektörümüzle ilgili düzenlenen fuarlarda yer alarak daha fazla noktaya ulaşmaya çalışıyoruz. Mevcut müşteri portföyümüze her yıl yenilerini ilave ederek, istikrarlı bir büyüme gerçekleştiriyoruz. Her yıl olduğu gibi bu yıl da gelecek taleplere stoklarımızda hazır bulunan ürünlerimizi en hızlı şekilde ulaştırmaya çalışıyoruz” dedi.

Uşşak Matbaacılık Genel Müdürü Mustafa Uğranlı, “Takvim göstergelerinin üretimini 25 yıldan bu yana yaptıklarını ve bu konuda tüm ülke genelinde ihtiyacı olan matbaalara uygun fiyata en hızlı şekilde ürünlerini ulaştırdıklarını söyledi. Uğranlı, takvim göstergesi denince ilk akla gelen isimlerden biri olduklarını da belirterek, sektörle ilgili düzenlenen tüm fuarlarda yer almaya gayret ettiklerini ve bu sayede her noktaya ulaşmayı başardıklarını ifade etti.

Bu yıl ki promosyon sezonu ile ilgili olumlu bir beklenti içinde olduklarını da söyleyen Uğranlı, sözlerini şöyle sürdürdü;

Satış rakamlarında her yıl dengeli bir şekilde artış yaşadıklarını da belirten Uğranlı, “Her yıl bir önceki yıla göre satış rakamlarımızda istikrarlı bir yükseliş

26

“Takvim, promosyon sektörünün vazgeçilmez ürünlerinden biri olmaya devam ediyor. Her yıl artan takvim üretimine paralel olarak, bizler de gösterge konusunda taleplere cevap verebilmek adına sezon öncesinden hazırlığımızı yapıyoruz. Bu yıl promosyon sezonun tüm sektörümüz adına iyi geçmesini diliyorum. Kendi üretimimiz olan takvim göstergeleri konusunda da ihtiyacı olan tüm matbaacı dostlarımızın siparişlerine de en hızlı şekilde cevap vermeye çalışacağız.”

matbaa&teknik



C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

Takvim ve Defter Sezonunda Renz Türk Cem Uslu: “Eskiden 5 aylık bir süreyi kapsayan takvim-ajanda dediğimiz sezon artık 45 gün gibi bir süreye indi. Bunun bilince olan müşteriler az zamanda çok iş çıkartmak için tam otomatik sistemlere geçtiler.” Geçtiğimiz ay Türkiye’deki ilk Renz Inline 500 yatırımını Printer Ofset’in yaptığına dair haberimizin ardından bu yoğun takvim ve defter sezonu içinde Renz Türk’ün nasıl bir çalışma temposu içinde olduğunu, şirketin satış müdürü Cem Uslu’ya sorduk. Uslu, sezon süresinin kısalmasının matbaaları tam otomatik sistemlere yönelmesine sebep olduğunu, söyledi: Tam otomasyona geçmek gerekir “Baskı ve ciltleme alanında da diğer tüm sektörlerde olduğu gibi teknoloji çok hızlı ilerliyor. Teknolojik gelişmelere uyum sağlamayan firmalar zamanla oyun dışında kalıyorlar. Özellikle eskiden 5 aylık bir süreyi kapsayan takvim-ajanda dediğimiz sezon artık 45 gün gibi bir süreye indi. Bunun bilincinde olan matbaalar az zamanda çok iş çıkartmak için tam otomatik sistemlere geçtiler. Buna verebileceğim en iyi örnek bu yıl dünyanın en hızlı ve dayanıklı delme ve ciltlemesi olan Renz Inline 500 yatırımı ile Printer Ofset olabilir. Diğer müşteriler için de tavsiyem ellerindeki işi zamanında yetiştirebilmeleri ve iş kaçırmamaları için hızlı bir şekilde otomasyona geçmeleri.” 1991’de Renz ürünlerini satmaya başlayan şirketin Alman ortaklığının oluşması

28

2006 yılılnda gerçekleşmişti. Renz Grup ve Renz Türk ile ilgili bilgileri Uslu şöyle özetliyor: Renz Türk büyümesini sürdürüyor “Renz Grup Dünya’da 11 ülkede kendi yeri olan dünyanın en büyük tel spiral ve PVC filament üreticisi. Toplamda 400’e yakın çalışanı vardır. Renztürk olarak 2006 senesinde kurulmuş olmamıza rağmen her yıl iyi bir büyüme oranı yakaladık. Bunu yaparken de kalitemizden asla taviz vermedik. Renztürk olarak aynı zamanda Renz’in Almanya’da ürettiği makinelerin Türkiye’de satışını gerçekleştiriyoruz. Alman kalitesiyle pazarda yer alan tek firma biziz. Bu sayede hem sarf malzemelerinde hem de makine satışlarımızla ciltleme sektöründe söz sahibi bir firmayız. Renz marka makinelerin yanı sıra Kanada firması 2010’dan bu yana Gateway’in Türkiye Mümessilliğini yürütüyoruz. Sektörde defter üretiminde helezon spiralin yaygınlaşması ile birlikte son 2 yılda on’un üzerinde Gateway marka profesyonel bir sistem olan Dual Interline Sistem satışı gerçekleştirdik. Helezon spiral makinelerinde de diğer Renz makinelerimzde olduğu gibi müşterilerimizin ilk tercihi olmaktan dolayı çok memnunuz. 2014 yılı için de hedefimiz

matbaa&teknik


C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december kalitemizden ödün vermeden her yıl büyümek. Aynı şekilde ihracat hacmimizi de arttırmak. Kendi sektörümüzün dışına çıkmadan bünyemize yeni ürün gruplarını kazandırmak. Bununla alakalı olarak da 2 yıldan bu yana devam eden Ar- Ge çalışmalarımız var.” Eşsiz kalite kontrol sistemi “Alman ortaklı bir firma olduğumuz için asla kaliteden taviz vermiyoruz. Şirket politikası olarak asla kısa vadede hammadde tedarikçimizi değiştirmeyiz. Hammadde tedariğimizi sadece Avrupa’dan yapıyoruz. Tüm Renz Grup olarak aynı hammadde ve aynı kontrol sistemiyle üretim yapıyoruz. Kalite kontrol kısmında ise tel Almanya’dan getirttiğimiz tel mukavemet ölçme ve optik dediğimiz telin farklı 16 noktasına baktığımız sistemden geçiyor. Tel her ana bobin değişiminde bu sistemden geçiyor. Bu kalite kontrol sistemi Dünya üzerinde sadece Renz Grupta var. Rakiplerimizden her zaman bir adım önde oluşumumuz da kullandığımız hassas kalite kontrol sistemleri ve hammadde temininde sadece fiyat odaklı çalışmamamızdandır.” Tüm Türkiye ve Orta Doğu için çalışıyoruz “Anadolu’nun farklı yerlerinde bayilerimiz var. Böylece farklı şehirlerdeki müşterilerimize de erişim

sağlayabiliyoruz. Bunun dışında yurtiçinde ve yurtdışında önemli gördüğümüz fuarlara katılıyoruz. Yurtdışı pazarda Renz gibi bir asırlık markaya sahip olma ayrıcalığını yaşıyoruz. Yurt dışı pazarında fuarlarının önemi büyük ayrıca yurtdışında da bayii kanalı ile çalışıyoruz. İsrail, Lübnan, Mısır, İran, Birleşik Arap Emirlikleri ve Azerbaycan’da bayiilerimiz var.” Uslu, üretim konuları ile ilgili bilgileri paylaşırken, çevreye yönelik sorumuza özel bir ilgi gösterdi. Uslu’ya göre özellikle okul defterlerinde ciddi bir tehlike var: Spiral defterde kanser tehlikesi “Hepimizin hayatta en değer verdiğimiz varlıklarımız çocuklarımız. Bildiğiniz üzere son yıllarda ciltleme sektöründe okul defterlerinde yaygın bir şekilde plastik helezon spiral kullanılmaya başlandı. Her alanda olduğu gibi bu alanda da rekabet had safhada. Para ve kâr hırsını ön plana alıp çocukların sağlığını ikinci plana atan bir ticaret anlayışına sahip bazı firmalar üretimlerinde hurda malzeme kullanmaya başladılar. Geçen sene ürettikleri malzemede fitalat (kansorejen madde) olduğu tespit edildi. Bu konuda tüm defter üreticilerinin bilinçli olması gerektiğini düşünüyorum.”

“ a p s h b m m


C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

MGI, Takvim ve Promosyona Farklı Boyutlar Kazandırıyor “JETvarnish 3D, baskılarda 3 boyut efekti ile dokunma hissi sağlayarak görsel çekicilik meydana getirir, marka adına verilmek istenilen mesajı ön plana çıkarıp farklılaşarak değer katar.” Bilgitaş Türkiye temsilcisi olduğu MGI Digital Graphic Technology’nin matbaa sektöründe büyük ilgi gören ödüllü inkjet teknolojisine sahip 3 boyutlu kabartma etkili Spot UV kaplama makinası JETvarnish 3D ve Renkli Dijital Baskı makinası Meteor DP8700XL baskı hizmeti sağlayıcılarına marka bilinirliği, görünürlük ve basılmış işlerdeki kâr marjlarını arttırma imkanı sağladığını, duyurdu. Bilgitaş’tan yapılan açıklamada JETvarnish 3D ve Meteor DP8700XL hakkında şu bilgilere yer veriliyor:

hizalama ve kaplama kalınlığı seviye ayarı yapar. MGI’in özel inkjet teknolojisi ile hassas piezo kafaları ilk sayfadan son sayfaya kadar beklediğiniz kaliteyi sağlar. MGI’ın patentli kaplama malzemesi sayesinde kullanıcılar hiçbir ekipman temizliği gerekmeden bir işten diğerine geçebilir. Entegre UV kurutma sistemi sayfaları çalışma esnasında solvent ihtiyacı olmadan taşıyıcı bant ile kurutur. Makinadan çıktığı anda sayfalar tamamen kuru haldedir ve işlenmeye hazırdır.

3 boyutlu spot UV MGI JETvarnish 3D bir ya da binlerce adetteki işlerde hem düz hem de 3-100 mikron (Twin opsiyonu ile 200 mikron) arasında değişen yükseklikte, 3 boyutlu spot UV kaplama fırsatı sunar. JETvarnish 3D, baskılarda 3 boyut efekti ile dokunma hissi sağlayarak görsel çekicilik meydana getirir, marka adına verilmek istenilen mesajı ön plana çıkarıp farklılaşarak değer katar. Geleneksel kısmi UV kaplamadaki pahalı kalıp veya diğer hazırlıklara ihtiyacı ortadan kaldırarak daha hızlı ve az maliyet ile yüksek üretkenlik sağlar. Saatte 3.000 B2 sayfa hızındaki Jetvarnish 3D, A4 boyutundan 52x105cm’e ve 600gr/m2’e varan ebat ve ağırlıktaki ofset, flekso, dijital baskılarla uyumludur.

Ofset kalitesinde yüksek kaliteli baskı MGI’ın Renkli Dijital Baskı makinası Meteor DP8700 XL ise 3600 dpi/270lpi çözünürlüğü ile ofset kalitesinde yüksek kaliteli baskılar sunarken, 330 x 1020mm’ye varan formatlarda tabaka besleme özelliği ile benzerleri arasında tek dijital baskı makinasıdır. Cihazın en doğru ve canlı renkleri basmayı sağlayan güçlü RIP özelliği, standart 4 bin 750 sayfalık medya besleme kapasitesi ve medyaların baskı öncesi yüzeylerinin en uygun hale getirilmesi için geliştirilmiş kızılötesi lamba sistemi ile üretkenlik ve kalite maksimize edilir.

Laminasyona gerek olmadan dijital baskılara direkt olarak spot UV kaplama yapabilen MGI JETvarnish 3D, dahili kamera teknolojisi ile her sayfa için hassas

30

Saatte 4.260 A4/2.280 A3 sayfa renkli ve siyah/beyaz baskı hızı ile iş akışını hızlandıran Meteor DP8700 XL modelinde kullanıcılar bir yazdırma işi içinde metin ve fotoğraflar için ayrı satır desenleme özelliğini seçerek en iyi kalitede çıktı alabilirler. Ayrıca otomatik ayarlanabilen ofset besleme tablasından bugün piyasada bulunan en hassas (±0.2 mm) hata payı ile hizalama sağlanır. MGI’ın kuru, yağsız ve silikonsuz toner özelliği sayesinde tam renkli basılmış antetli kağıtlar, zarflar vb. dokümanlar daha sonrasında renk kalitesi bozulmadan standart lazer yazıcılarda kullanılabilir. Değişken veri uygulamalarını da destekleyen ürünler, kişiselleştirilmiş veya özel olarak hazırlanmış promosyon malzemeleri, takvimler, kitap kapakları, broşürler, el ilanları, kartvizitler, davetiyeler veya ambalaj gibi işlerdeki düz veya 3D UV kaplama gibi uygulamalar için idealdir.

matbaa&teknik



C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

FujiFilm Yeni Inca Onset S50i ve Diğerlerini Tanıttı Fujifilm and Inca Digital Launched Inca Onset S50i and Others Fujifilm ve Inca Digital, ultra yüksek verimli Inca Onset S50i dijital düz yataklı UV inkjet baskı makinesinin lansmanını 20 Kasım’da Inca Digital’in İngiltere Cambridge’de ulunan fabrikasında gerçekleştirilen bir basın toplantısı ile gerçekleştirdi. Onset S50i’nin sunumuna ek olarak yeni “ölçeklenebilir mimari” platformu ve “incavision” da tanıtıldı. M. AKİF TATLISU - Inca Digital Printers ve Fujifilm, saatte 725 metrekare /saat baskı yapabilen yüksek verimli, CMYK, düz yataklı UV inkjet baskı makinesi Inca Onset S50i’nin lansmanını gerçekleştirdi. Inca tarafından tasarlanıp geliştirilen ve tüm dünyada yalnızca Fujifilm tarafından satılan yeni Inca Onset S50i, Onset serisindeki en yeni ve en güçlü geniş format baskı makinesi ve Inca’nın yeni nesil Onset Ölçeklenebilir Mimarisi ile geliştirilen ilk model olma özelliğini taşıyor. Yüksek Hacim İhtiyaçlarını Karşılayacak Onset S50i, pazarda gittikçe artan daha yüksek verim ihtiyacını karşılamak üzere tasarlandı. Günümüzde, grafik baskı şirketleri, yalnızca daha yüksek hacimli dijital baskı işleriyle ve daha kısa teslim süreleriyle uğraşmakla kalmıyor, aynı zamanda perakende ve eğlence sektörlerindeki müşterilerinin çok versiyonlu grafik taleplerinde de artış görülüyor. Bu durumun bir

32

Inca Digital Printers and Fujifilm announced the launch of the Inca Onset S50i, an ultra-high productivity, CMYK, flatbed UV inkjet printer capable of printing 725sqm/hr (7,804sqft/hr) at November 20, in Inca Digital’s factory, Cambridge.. Designed and developed by Inca and sold exclusively worldwide by Fujifilm, the new Inca Onset S50i is the latest and most powerful large format printer in the Onset range and the first to be developed on Inca’s new-generation Onset Scaleable Architecture. For ultra-high productivity The Onset S50i has been designed to satisfy the market’s growing need for greater productivity. Today, display graphics print companies are not only handling

Powerful new ‘future proof’ printer is the first to be developed on Inca’s newgeneration Onset Scaleable Architecture matbaa&teknik



C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

Saatte 144 tam yatağa denk gelen 725 metrekare/saatlik yüksek baskı hızı sunan S50i, 3,14 m x 1,6 metreye kadar büyüklükte ve 50 mm’ye kadar kalınlıkta pek çok farklı sert ve esnek ortamlara baskı yapmak için Fujifilm Uvijet OB veya OZ mürekkeplerini kullanıyor. sonucu olarak, bu şirketler, dijital baskı kapasitelerini artıracak, daha hızlı iş teslimi sağlayacak, baskı sürecini kolaylaştıracak ve yüksek üretim taleplerini kolaylıkla karşılayabilecek bir yazıcıya ihtiyaç duyuyor. Onset S50i, bu gereksinimlerin tamamını karşılıyor. Inca CEO’su John Mills, “2007 yılında Onset S70’in lansmanını yaptığımızda, endüstrinin grafik işleri için dijital baskı hızı konusundaki beklentilerini değiştirdik” diyor; “Bugün gerçekleştirilen, güçlü, yeni nesil Onset S50i modelinin lansmanı ise verimlilik seviyelerini daha da artırıyor ve ofset baskı ve çoklu serigrafi baskı çözümlerine gerçek bir ticari ve maliyet etkin alternatif oluşturuyor.” Fujifilm Specialty Ink Systems sistem pazarlama müdürü Tudor Morgan: “Sektörün daha yüksek kişiselleştirme isteği ve daha kısa teslim sürelerine duyduğu gereksinim açıkça belgelenmiş durumda. OEM’ler için bu noktadaki zorluk, bunu ekonomik bir şekilde sağlayabilmek. Onset S50i’nin hızı ve kalitesi bu hedefi ulaşılabilir kılıyor” diyor.

Inca CEO’su John Mills

34

larger volumes of digital print and meeting tighter deadlines, they are also experiencing growing demand for multi-version graphics from their retail and leisure industry clients. As a result, these companies want a printer that can increase their digital print capacity, deliver faster job turnarounds, streamline print production and handle production peaks with ease. The Onset S50i meets all of these requirements. “When the Onset S70 was launched in 2007 we changed the industry’s expectations of digital print speed for display graphics,” says John Mills, Inca’s CEO. “The launch of the powerful, new-generation Onset S50i today raises productivity levels still further and makes it a true commercial and cost-effective alternative to offset presses and multiple screen presses.” Tudor Morgan, systems marketing manager, Fujifilm Speciality Ink Systems adds: “The desire for a greater level of personalisation, combined with shorter run lengths, is well documented in the industry. The challenge for the OEM is to satisfy this in an economical way. The speed and quality of the Onset S50i makes this achievable.” Delivering a high throughput of up to 725sqm/hr (7,804sqft/hr), equivalent to 144 full beds per hour, the S50i uses Fujifilm Uvijet OB or OZ inks to print onto

Delivering a high throughput of up to 725sqm/hr (7,804sqft/hr), equivalent to 144 full beds per hour, the S50i uses Fujifilm Uvijet OB or OZ inks to print onto a wide variety of rigid and flexible media up to 3.14m x 1.6m (123.6in x 63in) and up to 50mm (2in) thick. matbaa&teknik



C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

Yeni Onset Ölçeklenebilir Mimari tasarımı, ayrıca Inca’nın üretimi modernize etmesini sağlayarak ve siparişten üretime kadar geçen süreyi %25 azaltarak, Inca’nın pazardan gelen taleplere daha hızlı yanıt vermesine imkan tanıyor. Saatte 144 tam yatağa denk gelen 725 metrekare/saatlik yüksek baskı hızı sunan S50i, 3,14 m x 1,6 metreye kadar büyüklükte ve 50 mm’ye kadar kalınlıkta pek çok farklı sert ve esnek ortamlara baskı yapmak için Fujifilm Uvijet OB veya OZ mürekkeplerini kullanıyor. Özel iş gereksinimlerine bağlı olarak laklı ve atlas perdahlı baskı imkanının yanı sıra, farklı baskı modları da seçilebiliyor. Onset S50i, tam genişlikteki baskı dizisi üzerinde 224 (renk başına 56) Fujifilm Dimatix yazıcı kafası kullanıyor ve iki yüksek randımanlı UV lambası yüksek hızlı kürleme sağlıyor. Baskı makinesi ayrıca, Inca tarafından özel olarak sektördeki en yüksek kalite, güvenilirlik ve verim özelliklerini sağlamak için geliştirilen donanım ve yazılım teknolojilerini de içeriyor. Bu teknolojiler arasında iNozzle haritalama, sofistike sürücü ve kontrol elektronikleri, yatak maskeleme gereksinimlerini ve dolayısıyla ince baskı altı malzemeler için hazırlık süresini azaltan 15 bölmeli vakum masası, yazıcının durumunu kesin bir şekilde takip eden bir UV sensör sistemi ve yazıcı kafalarıyla teması ve kafaların zarar görmesini önleyen baskı altı malzeme yükseklik detektörleri bulunuyor. Ayrıca, Inca’nın değişken verili Print Run Controller yazılım modülü gelişmiş iş yönetimi özellikleri sunarken, ReporterPro yazılımı da kullanıcılara Inca yazıcılarının randımanı hakkında detaylı bilgiler sağlıyor. S50i modeli, Inca’nın esnek otomasyon sistemiyle de uyumlu olması dolayısıyla kullanıcılara aynı konfigürasyon üzerinden elle çalıştırma veya yarı veya ¾ otomatik modlardan birini kullanma seçeneğini sunuyor. Onset S50i yazıcının beta testleri başarıyla tamamlandı ve yazıcı şu anda üçü ABD’de biri de Birleşik Krallık’ta olmak üzere toplam dört şirkette üretim için kullanılmakta. Onset S50i satışları başlamış durumda. Onset UV için Ölçeklenebilir Mimari Platformu Inca Digital, aynı toplantıda Inca Onset Serisi için

36

a wide variety of rigid and flexible media up to 3.14m x 1.6m (123.6in x 63in) and up to 50mm (2in) thick. A choice of print modes can be selected, alongside satin and gloss finishes, depending on the specific job requirements. The Onset S50i incorporates 224 (56 per colour) Fujifilm Dimatix printheads on a full width print array and two highly-efficient UV lamps ensure highspeed curing. The printer also incorporates both hardware and software technologies that have been developed specifically by Inca to deliver industry-leading quality, reliability and productivity. These include: iNozzle mapping; sophisticated drive and control electronics; a 15-zone vacuum table to reduce bed masking requirements and, consequently, set-up time for thin substrates; a UV sensor system that accurately monitors printer condition; and substrate height detectors to prevent contact with, and damage to, printheads. Plus, Inca’s variable data Print Run Controller software module offers advanced job management capabilities and ReporterPro software gives users detailed information about the productivity of their Inca printers. The S50i is com-

Onset Scaleable Architecture allows companies to keep pace with developments and maximise ROI. It allows them to tailor the best printer for their initial requirements, but with considerable flexibility to convert quality, speed and ink options whenever they wish. matbaa&teknik



C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

Inca Üst Düzey Müşteri Hizmetleri Müdürü Mark Noble

geliştirilen yeni nesil “Ölçeklenebilir Mimari” platformunu da duyurdu. Onset Ölçeklenebilir Mimari platformu, Inca tarafından geliştirilen ve Onset kullanıcılarına bütçe ve değişen iş ihtiyaçlarına uyum sağlamak için yazıcılarının verimlilik ve renk seçeneklerini yerinde yükseltme imkanı tanıyor. Inca, mürekkep haznelerini, yazıcı kafalarını, UV kür lambalarını, otomasyonu, hız modlarını, elektronik aksamı ve yazılımı ihtiyaçlara göre adapte etme özelliğine sahip yeni ve modüler bir Onset platformu tasarlayarak, üst düzey düz yataklı baskı işleri için yeni birçok yönlülük standardı getiriyor. Onset Ölçeklenebilir Mimari platformu, şirketlerin gelişmelere ayak uydurmasına ve yatırımlarının geri dönüşünü maksimum düzeye çıkarmasına olanak veriyor. Platform, müşterilerin başlangıçtaki ihtiyaçlarına en uygun yazıcıyı seçme imkânının yanı sıra, kalite, hız ve mürekkep seçeneklerini istedikleri anda dönüştürebilmelerine imkan veren büyük bir esneklik de sağlıyor. Örneğin, 4 renkli, manüel, 300 metrekare/saat kapasiteli veya altı renkli, yarı otomatik, 560 metrekare/saat kapasiteli bir yazıcı kullanan bir şirket, açık renkler ve beyaz dahil olmak üzere farklı kombinasyonlarda sekiz renge kadar renk ekleme veya değiştirme imkanına sahip. Şirketler ayrıca, baskı hacimleri arttıkça üretim hızlarını da kademeli olarak maksimum 725 metrekare/saat seviyesine kadar arttırabiliyor.

38

patible with Inca’s flexible automation system, which gives users a choice to operate manually or using semi or three-quarter modes from the same configuration. The Onset S50i printer has successfully completed beta testing and is now in full production at four companies, three in the USA and one in the UK. The Onset S50i is commercially available now. Scaleable Architecture Platform for Onset UV The Onset S50i is the first printer developed around Inca’s new-generation Onset Scaleable Architecture, also announced. Onset Scaleable Architecture uses an innovative modular design, developed by Inca, that gives Onset users the power to evolve the productivity / colour specifications of their printers – on-site – to match their budget and changing business needs. By designing a new modular Onset platform with the ability to adapt ink tanks, printheads, UV curing lamps, automation, speed modes, electronics and software Inca is setting a new versatility standard in high-end flatbed printing. Onset Scaleable Architecture allows companies to keep pace with developments and maximise ROI. It allows them to tailor the best printer for their initial re-

matbaa&teknik



C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

Inca Digital satış ve pazarlama direktörü Heather Kendle

Onset’iniz %25 daha hızlı olabilir Yeni Onset Ölçeklenebilir Mimari tasarımı, ayrıca Inca’nın üretimi modernize etmesini sağlayarak ve siparişten üretime kadar geçen süreyi %25 azaltarak, Inca’nın pazardan gelen taleplere daha hızlı yanıt vermesine imkan tanıyor. Platformda, Onset yazıcılar için özel olarak geliştirilen Fujifilm Uvijet mürekkeplerinin yanı sıra, Inca tarafından özel olarak sektördeki en yüksek kalite, güvenilirlik ve verim özelliklerini sağlamak için geliştirilen donanım ve yazılım teknolojileri de kullanılıyor. Bu teknolojiler arasında: iNozzle haritalama, sofistike sürücü ve kontrol elektronikleri, yatak maskeleme gereksinimlerini ve dolayısıyla ince substratlar için hazırlık süresini azaltan 15 bölmeli vakum masası, yazıcının durumunu kesin bir şekilde takip eden bir UV sensör sistemi ve yazıcı kafalarıyla teması ve kafaların zarar görmesini önleyen substrat yükseklik detektörleri bulunuyor. Ayrıca, Inca’nın değişken verili Print Run Controller yazılım modülü gelişmiş iş yönetimi sunarken, ReporterPro yazılımı da kullanıcılara Inca yazıcılarının randımanı hakkında detaylı bilgiler sağlıyor.John Mills, “Onset Ölçeklenebilir Mimari platformu, uzun vadede şirketlerin yatırımlarını koruyan ve kendileriyle birlikte büyüyüp değişen oldukça esnek bir üretim merkezi sağlayan dinamik ve “geleceğe hazır” bir teknoloji” diyor. “2000 yılında Inca’nın ilk düz yataklı UV inkjet yazıcısının lanse edilmesinden bu yana, dijital baskı pazarını dönüştüren heyecan verici

40

quirements, but with considerable flexibility to convert quality, speed and ink options whenever they wish. For example, a company with a 4-colour, manual, 300sqm/ hr (3,229sqft/hr), or a six-colour, semi-automatic, 560sqm/hr (6,028sqft/hr) printer can add and swop colours up to a total of eight in a variety of combinations, including lights and whites. They can also boost productivity speeds in increments up to a maximum 725sqm/ hr (7,804sqft/hr) as their print volumes grow. Furthermore, the new Onset Scaleable Architecture design enables Inca to streamline manufacturing and will reduce lead time from order to build by 25 per cent, allowing Inca to respond more quickly to market demand. In addition to using Fujifilm Uvijet inks developed specifically for the Onset printers, they incorporate hardware and software technologies that have been developed by Inca to deliver industry-leading quality, reliability and productivity. These include: iNozzle mapping, sophisticated drive and control electronics; a 15-zone vacuum table to reduce bed masking requirements and, consequently, set-up time for thin substrates; a UV sensor system that accurately monitors printer condition; and substrate height detectors to prevent contact with, and damage to, printheads. Plus, Inca’s variable data Print Run Controller software module offers advanced job management and ReporterPro software gives users detailed information about the productivity of their Inca printers.

matbaa&teknik



C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

Fujifilm Specialty Ink Systems sistem pazarlama müdürü Tudor Morgan

yeni teknolojiler sunmaya devam ediyoruz. Bu yeni nesil platform da bu önemli gelişmelerden biri ve geniş format baskı dünyasına yenilikler getiren bir şirket olarak saygınlığımızı sürdürmemizi sağlıyor.” Tudor Morgan da, “artık söz konusu olan kullanıma hazır bir üründen çok daha fazlası” yorumunu yapıyor. “Şirketler artık ihtiyaçları değiştikçe onlarla birlikte değişebilecek, gerçekten yükseltilebilir bir çözüm sunan bir geniş formatlı yazıcıyı seçebiliyor; bu, daha önce sektörde hiç uygulanamamış bir konsept.” Onset Ölçeklenebilir Mimarinin lansmanıyla, pek çok farklı Onset varyasyonu erişilebilir hale geliyor. Bu durum, grafik baskı pazarına üretim kapasitesi ve kalite konusunda seçenekler sunuyor ve şirketlerin işleri için en uygun fiyat ve performansa sahip doğru modeli seçme imkanı ve gerektiğinde bu özellikleri artırma gücü sağlıyor. Onset S50i, Inca’nın lansmanı aynı anda yapılan yeni nesil Onset Ölçeklenebilir Mimarisi kapsamında geliştirilen ilk yazıcı. Bu tasarım, ilk defa olarak Inca Digital’ın müşterinin Onset yazıcısını gerek duyulduğu anda yerinde dönüştürmesine imkan sağlıyor. Örneğin, CMYK LtmLtc özellikli bir Onset S40i, şirketin yaptığı baskı işi türündeki değişimlere uyum sağlamak için çift CMYK’lı sekiz renkli bir modele dönüştürülebiliyor veya gerekiyorsa beyaz renk eklenebiliyor. Sonuç olarak, Onset Ölçeklenebilir Mimari, uzun vadede şirketlerin Onset yazıcılarına yaptığı yatırımı koruyarak gönül rahatlığıyla yatırım yapılmasını sağlıyor. 42

“Onset Scaleable Architecture is a dynamic ‘future-proof’ technology that protects a company’s investment for the long term and provides a highly flexible production centre that can grow and change with them,” says John Mills, “Since Inca launched the very first flatbed UV inkjet printer in 2000, we have continued to introduce exciting new technologies that have transformed the market for digital print. This new-generation platform is another significant development and maintains our reputation as an innovator in the world of wide-format printing.” “It’s no longer about buying an ‘off-the-shelf’ product,” comments Tudor Morgan: “Businesses can now choose a wide-format printer with a genuinely upgradeable solution knowing it can change with them as their needs evolve, which has never really been practical in the industry before.” The first new-generation Onset printer to be developed on the Onset Scaleable Architecture is the ultra-high productivity, dual CMYK, Onset S50i flatbed UV inkjet printer capable of printing 725sqm/hr (7,804sqft/hr). Also launched, the S50i has already successfully completed beta testing and is already in full production at four companies – three in the USA and one in the UK – and is commercially available immediately.With the launch of Onset Scaleable Architecture there are many different Onset variations available. This gives the display graphics market a choice of productivities and qualities, and allows companies to pick the right model at the best price and performance for their business with the power to evolve specifications if needed.

matbaa&teknik



C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

Inca Yazıcılarını Uzaktan İzleyen Bir Sistem Inca Vısıon A Remote System To Monitor Inca Printers: Inca Vision Inca mühendisleri, her gün tüm makinelerden veri toplayarak yazıcıların performans düzeylerini ve mühendislik desteğiyle müdahaleye gerek olup olmadığını belirlemek için uzaktan teşhiste bulunabilecek. Inca Vision hizmeti, Inca’nın makineleri uzaktan ve düzenli olarak takip etmesine ve olası sorunları müşteriler henüz mühendislik hizmeti talep etmeye karar vermeden önce tespit etmesine imkan sağlıyor. John Mills, yeni ürünle ilgili şunları söylüyor: “Şirketlerin istediği en son şey, makinelerinin arıza dolayısıyla çalışmamasıdır. Inca Vision, olası arızaları meydana gelmeden önce tespit ederek, müşterilerimize makineleri için proaktif servis sağlama ve çoğu durumda da yüksek maliyetli gecikmeleri önleme imkanı sağlıyor”. Inca mühendisleri, her gün tüm makinelerden veri toplayarak yazıcıların performans düzeylerini ve mühendislik desteğiyle müdahaleye gerek olup olmadığını belirlemek için uzaktan teşhiste bulunabilecek. Inca Digital destek ekibinin kullandığı kontrol panoları, tüm dünyadaki makineleri içeren kapsamlı verilerin görüntülenmesini sağlıyor. Kullanılan RAG (Kırmızı, Sarı, Yeşil) ekran, Inca Destek Ekibinin en acil müdahaleye ihtiyacı olan yazıcılara öncelik vermesini sağlarken, ayrıca ekibin distribütörlere yardımcı olmasına ve bölgelerindeki makinelerde görülen herhangi bir ciddi soruna ilişkin yedek veri sağlamasına imkan tanıyor. Tüm arızaların sebeplerinin belirlenebilmesi için, her makineye ait veriler detaylı bir şekilde sorgulanabilir.

44

Inca Vision lets Inca remotely and regularly monitor and diagnose a machine, and in many cases, catch issues before the customers decide to call for engineer service. “The last thing any company wants is machine downtime. Inca Vision is able to detect possible failures before they happen, offering customers the opportunity to proactively service their machines and, in many cases, avoid costly delays,” says John Mills. By gathering data from machines globally on a daily basis, Inca engineers can conduct remote diagnostics to determine how well the printers are performing and whether there is need for intervention with engineering support. Dashboards used by the Inca Digital Support Team offer a view of high-level data across all machines throughout the world. A RAG (Red, Amber, Green) screen allows the Inca Support Team to prioritise printers most urgently in need of attention and the team can also assist distributors and provide back-up data for any serious machine issues in their regions. Data can be interrogated at a detailed level per machine to help determine causes for any failures. For example, a faulty UV shutter message or high temperature alarm compared with area printed or ink con-

By gathering data from machines globally on a daily basis, Inca engineers can conduct remote diagnostics to determine how well the printers are performing and whether there is need for intervention with engineering support. matbaa&teknik



C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december Örneğin, bir UV perdesi hata mesajı veya yüksek sıcaklık alarmı, yazdırılan alan veya mürekkep tüketimiyle, yani makinenin genel kullanımıyla karşılaştırılarak, herhangi bir bileşende arıza oluşup oluşmadığının tespit edilmesine yardımcı olabilir. iNozzle eşleştirme uygulamasındaki müşteri taramaları, Inca’ya yazıcı kafalarının durumunu takip ederek müşterinin kaliteli baskı düzeyini korumasına yardımcı olma ve bakım prosedürlerine ilişkin tavsiyelerde bulunma imkanı sunar. Ayrıca, vakum bölmelerinin kullanımına ilişkin verilerin toplanması, en sık kullanılan kağıt boyutlarının belirlenmesine de yardımcı olabilir. Yazıcı aktivitelerinin çoğuna ilişkin veriler günlük olarak indirilse de, makine alarmları veya makine durum değişiklikleri gibi veriler dakikalık aralıklarla sorgulanabilir. Tüm bunlara ek olarak, First Line destek ekibi, daha detaylı bir analiz yapmak için canlı verilere “giriş yaparak” müşteriyle birlikte çalışabilir. En yeni Inca modelleri, makine verilerine daha fazla erişim sağlayacak şekilde üretilmiş olsa da, Inca Spyder gibi daha eski modeller bile yeterli miktarda veriye erişim sağlar. Tüm bunlar, müşteriler için Inca yazıcılarının olası sorun emarelerine karşı günlük olarak takip edilebileceği anlamına geliyor. Destek ekipleri, müşterinin yazıcı kullanım modeline dayanan tavsiyelerde bulunarak makinelerin çalışır durumda tutulmasına yardımcı olabiliyor ve arızaları önleyebiliyor. Yazıcının yerinde onarım gerektirmesi durumunda, Inca Vision tarafından toplanan veriler hızlı teşhis ve onarım imkanı sağlamakla kalmıyor, parça gereksinimlerinin belirlenmesine de yardımcı olabiliyor. Inca Üst Düzey Müşteri Hizmetleri Müdürü Mark Noble, “Müşteri Destek Ekibimize ulaşan destek taleplerinin ortalama %60’ı uzaktan çözülüyor. Inca Vision lansmanıyla, makinelerin ortalama çalışma süresini uzatmayı ve uzaktan çözülen sorun sayısını artırmayı hedefliyoruz” diyor. Inca müşterileri, Inca tarafından Ocak 2013’te başlatılan bir yazılım hizmeti olan ReporterPro sayesinde benzer ancak çok daha spesifik verilere erişebiliyor. Inca Vision hizmetinden farklı olarak, ReporterPro müşterilerin şirketlerine özel dosyaları, müşteri isimlerini ve iş özelliklerini görmesine izin veriyor. ReporterPro, kesin bir genel verim tablosu sunarak, yöneticilerin üretim programlarında ince ayarlar yapmalarına ve çeşitli dahili yönetim raporları oluşturmalarına olanak tanıyor. Sistem, müşterilerin yönetim ekiplerinin makine kullanımı, verimlilik ve iş maliyetleri konusunda daha fazla bilgi toplamasını sağlıyor. 46

sumption - generally, machine usage - can help detect if a component is failing. Customer scans on iNozzle mapping allow Inca to monitor the condition of printheads to help the customer maintain quality and to offer suggestions for maintenance procedures. Also, the gathering of data on the use of vacuum zones can help to determine most commonly used sheet sizes. While most printer activity is downloaded on a daily basis, the data - such as machine alarms and machine status changes - can be interrogated in minute intervals. In addition, the First Line support team can work with the customer to ‘log-in’ to the live data for more detailed analysis. Recent Inca Onsets are built with greater access to machine data, but even older models such as Inca Spyders offer access to sufficient data. For customers, this means that their Inca printers can be monitored on a daily basis for any signs of future problems. Their support team can offer suggestions to help them maintain their machines in good running condition, based upon their own patterns of use, preventing downtime. If a printer needs onsite repair, data collected by Inca Vision can assist with a quick diagnosis and repair as well as parts requirements. “On average 60 per cent of the cases opened by our Customer Support Team are resolved remotely. With the launch of Inca Vision we are aiming to increase the overall number of machine uptime as well as the number of cases solved remotely.” says Mark Noble, Senior Customer Service Manager at Inca. Inca customers have access to similar, but much more specific data through ReporterPro, a software service launched by Inca in January 2013. Unlike Inca Vision, ReporterPro allows customers to see the files, customer names and job specifics that are unique and confidential to their business. ReporterPro provides an accurate picture of overall efficiency, allowing managers to fine tune production schedules and generate a variety of internal management reports. It is designed to allow the customers’ management team to gather more information about machine utilisation, productivity and job costing. While the Customer Support team will use individual machine data to diagnose machines remotely and predict problems before they arise, other departments within Inca will also benefit from the composite data. For example, the R&D team can run reports on failure modes or review a sequence of events prior to a component failure. Results can assist with future machine development - in addition to determining service frequency/failure periods on key components.

matbaa&teknik



C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

Fujifilm ve Inca – 15 Senelik Başarılı Birlikteliği Kutluyorlar Fujifilm and Inca - Celebrating 15 Years of Success together Inca ve Fujifilm, ilk günden itibaren güçlü ve istikrarlı bir ortaklığın başarının anahtarı olduğunu gösterdi. 2013 yılında 15.yıllarını kutlayan olan ortaklar, geniş format dijital inkjet baskı alanında yepyeni bir devrim meydana getirecek yenilikçi ürün sistemleri sunma konusunda bilgilerini, uzmanlıklarını bir araya getirmeye devam edecekler. On beş yıl önce yani 1998 yılında, Cambridge Consultants’dan küçük bir ekip Ipex’te ilk flatbed inkjet yazıcının prototipini sergiledi. Flatbed inkjet baskısının, baskılı ambalaj piyasası için ciddi bir fırsat olduğu ve hem satış noktası hem tabela piyasalarının bu yenilikten ciddi şekilde faydalanabileceği anlaşılınca, yepyeni bir ortaklığın kapıları da açılmış oldu. Cambridge Consultants, flatbed inkjet baskısını POS ve tabela sektörüne aktarmak amacıyla, dünyaca ünlü screen mürekkebi üreticisi Sericol (şimdiki ismiyle Fujifilm) ile görüşmelere başlayarak çeşitli malzemeler üzerinde yüksek hızda baskı kalitesi sağlayacak mürekkepler geliştirme konusunda anlaşmaya vardı. İki sene sonra Inca, Inca/Sericol ortaklığını ilerletmek ve başarılı bir flatbed inkjet baskı işi medyana getirmek için risk sermayesi kullanılarak çeşitli adımlar atıldı. Aynı yıl Serciol, Inca yazıcılarda kullanılmak üzere dizayn edilen ilk dijital mürekkep serisini piyasaya sürdü. Bu mürekkepler daha sonra Inca’nın başarısında büyük bir rol oynadı ve Fujifilm bugün de hala Uvijet mürekkeplerinin tek tedarikçisi.

48

Fifteen years ago in 1998, a small team from Cambridge Consultants exhibited a prototype of the first ever flatbed inkjet printer at Ipex. It immediately became clear that flatbed inkjet printing represented a clear opportunity for the printed packaging market and that, in addition, both the point-of-sale and signage markets could benefit from this innovation, provided that suitable inks could be found for these applications. To take flatbed inkjet printing into the POS and signage sector, Cambridge Consultants entered into their first discussions with the world-renowned screen ink manufacturer, Sericol (now Fujifilm) to develop inks that would provide excellent printing quality on a variety of materials at high speeds. Two years later Inca was officially formed by a team with venture capital support who were determined to take the Inca/Sericol partnership forward and create a successful flatbed inkjet printing business. In the same year, Sericol launched its first digital range of inks -

As 2013 marks the 15th anniversary of working together, the knowledge, expertise and determination to succeed will ensure that the partnership continues to deliver innovative production systems for an even wider range of applications that break new ground in terms of wide-format digital inkjet printing. matbaa&teknik



C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december the Uvijet range - designed specifically for use in Inca printers. These inks would soon prove to be essential in Inca’s continued success and Fujifilm remains to this day, the sole supplier of Uvijet inks. From the outset, Sericol was the perfect match for Inca. As well as being a highly acclaimed ink manufacturer, the company also provided a well-established worldwide distribution network and global support service, which gave the two companies the means to reach out to a wide audience with their new products. Sericol başlangıçtan itibaren Inca için mükemmel bir ortak oldu. Sadece saygı duyulan bir mürekkep üreticisi olmakla kalmayan şirket aynı zamanda dünya çapında ciddi bir dağıtım şebekesi ve global destek hizmeti sundu ve bu sayede iki şirketin de yeni ürünleriyle yepyeni kitlelere ulaşmalarına yardımcı oldu. Kısa bir süre sonra, Sericol’le ortaklık içinde ilk resmi ürünü olan Eagle 44 piyasaya sürüldü. Piyasadaki ilk geniş formatlı flatbed inkjet printer olarak, Eagle 44 son derece başarılı oldu ve daha fazla gelişim ve büyüme sağlayacak ciddi bir temel teşkil etti. 2001 ile 2005 arasında, inkjet teknolojisi ciddi bir hızla büyüme gösterdi ve dolayısıyla flatbed inkjet baskısında yepyeni fırsatlar ortaya çıktı. Inca, Sericol’la birlikte uzun seneler boyunca birçok ürün lansmanında bulundu, ve her bir ürün hız ve kalite açısından bir öncekinden daha sofistike oldu. Bu sayede Inca satışlarını arttırabildi ve Sericol global dağıtım şebekesinin yardımıyla dünya çapında yeni bölgelere doğru genişledi. Inca’nın teknolojisi, Sericol’un mürekkep konusundaki bilgisi ve satış kanallarıyla bir araya gelince, son derece güçlü ve başarılı bir kombinasyon ortaya çıktı. 2005 yılında Sericol, çeşitli teknoloji sektörlerinde faaliyet gösteren global bir şirket olan Fujifilm tarafından satın alındı. Bu alım, Fujifilm’e sadece hızla büyüyen inkjet pazarında daha fazla fırsat sunmakla kalmadı aynı zamanda Inca ortaklığını daha güçlü hale getirdi. Inca, da 2005 yılında Dainippon Screen Group tarafından satın alınarak yeni ürünler geliştirme ve teknolojik uzmanlığını ilerletme konusunda daha önemli bir imkan elde etmiş oldu. 2006 yılına gelindiğinde geniş format dijital inkjet baskısı son derece gelişmiş, saygı duyulan ve oldukça etkili bir sektör haline gelmişti. Yeni rakipler ortaya çıktıkça kalite ve yenilikler artmaya başladı. Bu dönemde Inca ve Fujifilm global konumlarını daha da güçlendirmek için daha da fazla çalışarak en yüksek kalitede güvenilir ve ultra-verimli sistemlerin tedarikçileri ünvanlarını pekiştirmeyi başardılar.

50

Shortly after Inca’s creation, it celebrated its first official product launch with the Eagle 44, in partnership with Sericol. As the first wide format flatbed inkjet printer on the market, the Eagle 44 proved immediately successful, providing a strong foundation for growth and development. Between 2001 and 2005, inkjet technology evolved at a fast rate and with this rapid development, new opportunities for flatbed inkjet printing continued to emerge. Inca, together with Sericol, enjoyed several years of regular product launches, with each product proving more sophisticated and more capable in terms of speed and quality than the previous one. This pipeline enabled Inca to increase sales and, with the help of the Sericol global distribution network, expand to new territories around the world. This demonstrated that Inca’s technology, coupled with Sericol’s ink knowledge and well-established sales channels had the ability to be a powerful and highly successful combination. In 2005, Sericol was acquired by Fujifilm, a global powerhouse with businesses in a number of technology sectors. This acquisition not only gave Fujifilm more opportunities in the fast-growing inkjet market, but also served to make the partnership with Inca an even stronger one. Inca itself was bought by the Dainippon Screen Group in 2005, providing support to develop new products and advance its technological expertise. By 2006, wide-format digital inkjet printing had become a well-developed, highly regarded and extremely influential industry. As such a huge number of competitors had emerged, each one trying to offer new and innovative capabilities. During this period, Inca and Fujifilm worked even harder to strengthen their global position and reinforce their joint reputation as suppliers of ultra-productive and reliable systems of the highest quality. This resulted in the highly acclaimed Onset printer being launched in 2007, which revolutionised the

matbaa&teknik



C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december Bunun sonucunda 2007’de ünlü Onset printer’ın lansmanı yapıldı ve bu da geniş format dijital baskı piyasasında bir devrime yol açtı. Onset, hızı ve üstün baskı kalitesiyle, Inca’nın lider ürünü haline geldi ve geniş format baskıda ciddi bir değişimi temsil etmeye başladı. Bugün bile Onset, kalite ve hız açısından hala rakipsiz. Söz konusu son derece başarılı ürün lansmanı ve Inca/ Fujifilm ortaklığının sürekli başarısı, bu çiftin mükemmeliyet konusunda elde ettiği şöhretin biraz da artmasına yol açtı. 2008 yılında Lehman Brothers’ın çöküşü ve ardından gelen ekonomik kriz, aralarında Inca ve Fujifilm’in de bulunduğu birçok geniş format ekipman tedarikçinin satışlarında ciddi bir düşüş meydana getirdi. Bununla birlikte iki şirket de, olumlu gelişmeleri görüp yeni fırsatlar bulmayı başardılar. Zorlu ekonomik ortama rağmen ürün geliştirme programı devam etti ve Onset S20 printer Mayıs 2009 yılında başarılı bir şekilde piyasaya sürüldü. Bu ürün piyasada bir boşluğu doldurdu ve müşterilere uygun fiyatlarla hız, kalite ve çok yönlülük sundu. Ekonomik durum yavaş yavaş düzelirken Fujifilm ve Inca da, inkjet teknolojisi alanında global liderler olarak yenilikler yapmaya ve konumlarını güçlendirmeye devam ettiler. Sağlam ortaklıkları sayesinde iki şirket de, müşterilerine yeni zorlukların üstesinden gelmelerinde yardımcı olacak yeni Onset modellerini düzenli olarak sunmayı başardılar. Inkjet teknolojisi hala büyük bir hızla gelişmeye devam ediyor. Sadece 2013 yılında her iki şirket de ciddi bir büyüme sergiledi. Inca daha yeni ve daha geniş bir üretim tesisine taşınarak fırsatlardan maksimum şekilde yararlanma ve genel ürün portföyünü geliştirme imkanı buldu. Fujifilm yeni mürekkep teknolojilerine yatırım yapmaya devam ediyor ve Broadstairs’de yeni bir mürekkep üretim tesisi açtı. Bu şekilde yıllık UV mürekkebi üretimini %56 oranında arttırdı. Inca bu alandaki mürekkep uzmanlığı sayesinde müşterilerin çeşitli ihtiyaçlarını karşılayan sistemler geliştirdi (örneğin geniş format flatbed dijital baskısı alanına yepyeni bir kalite seviyesi getiren Onset Q40i gibi). Inca ve Fujifilm, ilk günden itibaren güçlü ve istikrarlı bir ortaklığın başarının anahtarı olduğunu gösterdi. 2013 yılında 15.yıllarını kutlayan olan ortaklar, geniş format dijital inkjet baskı alanında yepyeni bir devrim meydana getirecek yenilikçi ürün sistemleri sunma konusunda bilgilerini, uzmanlıklarını bir araya getirmeye devam edecekler. 52

wide-format digital printing market. With its breakthrough speed and superb printing quality, the Onset became Inca’s flagship product with full width printheads, representing a huge step change in wide format printing and gaining an instant reputation for technological excellence. Even today, the Onset is virtually unrivalled in terms of quality and speed. This highly successful product launch and the continued success of the Inca/Fujifilm partnership around the world served to consolidate the pair’s reputation for excellence. The collapse of Lehman Brothers in 2008 and the subsequent global economic downturn led to a decline in sales for many wide-format equipment suppliers including Inca and Fujifilm. However, the two companies had the strength to look at the positives and find new opportunities. Despite the tough economic climate, the product development programme continued, and the Onset S20 printer was successfully launched in May 2009. This product filled a gap in the market and offered customers speed, quality and versatility at an affordable price. So, as sales of other products slowed, the popularity of the Onset S20 brought a needed boost. As the economy started to pick up, Fujifilm and Inca continued to innovate and reinforce their position a global leaders in inkjet technology. Thanks to their robust partnership, the two companies have succeeded in regularly introducing impressive new Onset models that offer customers solutions to the challenges they encounter. Inkjet technology is still evolving at an extraordinary rate. In 2013 alone both companies grew still further. Inca moved to a new, larger production facility which will enable the company to maximise opportunities and increase its overall product portfolio. Fujifilm continues to invest in new ink technologies and has opened a brand new digital ink manufacturing facility at its Broadstairs site, built to accommodate a projected annual increase of 56% in the production of UV ink, manufactured in a range of batch sizes of up to 4000 litres. With this ink expertise, Inca will be able to develop systems that meet a wide range of customer needs, such as the recently launched Onset Q40i which brings a new level of quality to wide format flatbed digital printing. Inca and Fujifilm have demonstrated from day one that a strong and stable partnership is the key to success. As 2013 marks the 15th anniversary of working together, the knowledge, expertise and determination to succeed will ensure that the partnership continues to deliver innovative production systems for an even wider range of applications that break new ground in terms of wide-format digital inkjet printing.

matbaa&teknik



C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

Dünya Sınıfında Özelleşmiş Ürünler Portföyü Daha da Genişliyor Expanding a World-Class Speciality Portfolio Sappi’nin 300 yıllık Alfeld Mill’inin yakınında yaşayanlar için bu yaz aylarında Avrupa’nın en büyük vinçlerinden biriyle getirilen 138 tonluk, 6.5 metre çapında machine glazed (MG) silindir ciddi bir heyecana sebep oldu. Fabrikanın müdürü Dr. Stefan Karrer, bunun, Alfeld’in Paper Machine 2 (PM2’) sini tek tarafı kaplı özelleşmiş kademeler üretiminde dünyanın en büyük kağıt üretim makinesine dönüştürme yönündeki 61 milyon euro’luk projenin en önemli adımlarından birisi olduğunu söyledi. “Bu, son 20 yılda Alfeld’de yapılan en büyük yatırım’ diyen Dr. Karrer sözlerine şöyle devam etti: ‘Proje son derece iddialı. Eski bir fabrikada operasyonel bir makinede üretilebilen ürünlerin hacmini ve çapını genişlettik. 61 milyon Euro ciddi bir rakam ama yatırıma baktığınızda ve gerçekten neler yapıldığını gördüğünüzde, her bir Euro için en az iki kere düşünmüş olduğumuzu görebilirsiniz.’ 1706’da kurulan fabrika 1992’de Sappi saflarına katıldı. Beş kağıt makinesine ek olarak, yere olarak harmanlanan tahtayı kullanan bir entegre hamur tesisi de var. OHSAS 18001, ISO 14001, EMAS, ISO 9001, ISO 50001, DIN EN 15593 sertifikalı fabrikada, tamamen klorinsiz

54

“This is the biggest investment that has been made in Alfeld in the last 20 years,” says Dr. Karrer. “The project is ambitious. We have transformed the range and volume of products that can be produced on an operational machine in an old mill and existing press hall. €61 million sounds like a lot, and it is. When you look at the investment in detail and understand what has actually been done, you can imagine that we have had to think two or three times before spending each Euro.” Founded in 1706, Alfeld Mill became part of Sappi in 1992. In addition to its five paper machines, the mill also includes an integrated pulp plant that uses locally harvested wood. The OHSAS 18001, ISO 14001, EMAS,

For nearby residents of Sappi’s 300-year-old Alfeld Mill, this summer’s hoisting of a 138-ton machine glazed (MG) cylinder, 6.5 meters in diameter, by one of Europe’s largest cranes generated quite a bit of excitement. For mill director Dr. Stefan Karrer, it signalled the start of one of the most important stages of a meticulously planned €61 million project to transform Alfeld’s Paper Machine 2 (PM2), one of five papermaking machines in the mill, into the world’s largest papermaking machine for oneside-coated speciality grades. matbaa&teknik



C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december (TCF), ağartılmış kimyasal hamur kendi kullanımı için üretiliyor. Kaplanmış, tahtasız, kaplı ve kaplanmamış özelleşmiş kağıt üretimi toplamda yıllık olarak 330.000 tona ulaşıyor. PM2 restorasyonu sayesinde kaplı tahta içermeyen üretim kapasitesi yıllık olarak 150.000 ton oranında düşerken, özelleşmiş ambalaj kağıtı üretimi yıllık olarak 135.000 ton oranında artacak. Proje öncesinde grafik sanatları kağıtları üretimin %45’ini meydana getiriyor, özelleşmiş kağıtlar ise %55’ine denk geliyordu. Şu anda ise Alfeld fabrikası üretiminin %100’ü özelleşmiş kağıtlar üzerine. “2010 yılında PM2’yi yeniden inşa etme planlarına başladığımızda PM2 üzerinde ticari kademelerin üretimi artık kârlı değildi. Ayrıca grafik sanatları kağıtlarına yönelik talepte ciddi bir düşüş olduğunu da fark ediyorduk. Yine ambalaj kağıdına yönelik tahminler ortalama yüzde 3 oranında artış olacağı şeklindeydi. İşimizin geleceğine baktığımızda birçok farklı seçenek olduğunu görüyoruz. PM2 yeniden inşası için son onay ancak Temmuz 2012’de geldi. Dolayısıyla başlangıcından sonuna kadar proje 18 aydan kısa sürdü. Bu da projenin ne kadar devasa olduğunu düşünürsek büyük bir başarı.” Liderlik yapmak Proje başlangıcında sitenin hazırlanması için ciddi bir çalışma yapılması gerekiyordu. Aynı zamanda Metso,

ISO 9001, ISO 50001, DIN EN 15593 certified mill produces totally chlorine-free (TCF) bleached chemical pulp for its own use. Its combined capacity of coated wood-free, coated and uncoated speciality paper was 330,000 tons per annum. The PM2 rebuild has reduced the coated wood-free production capacity at the mill by 150,000 tons annually, while speciality packaging paper production will increase by 135,000 tons annually. Before the project, graphic arts papers made up 45% of production and specialities 55%. Now 100% of Alfeld’s mill production will be speciality papers. “When we began talking about rebuilding PM2 in 2010, the production of commodity grades on PM2 was no longer competitive,” explains Dr Karrer. “We also recognized a significant decline in demand for graphic arts papers, dropping by up to 6% in recent years. At the same time, forecasts for packaging paper predicted as much as 3% growth on average. “We considered a number of options as we looked at the future of our business. The final go-ahead to rebuild PM2 wasn’t given until July 2012. So from start to finish the project took less than 18 months. This is an amazing achievement for a massive project of this nature.” Paving the Way As the project began, there was significant work underway to prepare the site for the task ahead. Meanwhile, Metso cast the cylinder in Sweden and shipped it by water to Germany before conveying it the final kilometre over land on a transporter normally reserved for Airbus planes. The 135--ton MG cylinder is 6.5 meters in diameter

56

matbaa&teknik



C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december kalıbı İsveç’te döktü ve deniz yoluyla Almanya’ya gönderdi ve son kilometreler de, normalde Airbus uçakları için kullanılan bir tırla alındı. 135--tonluk MG silindirinin çapı 6.5 metre ve Sappi’nin yeni nesil Fusion üst liner üretimi için mükemmel. Bu aşama için işleme yeteneklerini zenginleştirirken bir yandan da baz kağıdının daha düzgün olmasını sağlıyor. MG silindiri, üst yüzeyi son derece düzgün yaparak aşamaları zenginleştiriyor, kaplama renginin daha az nüfuz etmesine imkan sağlıyor. Diğer yenilikler arasında daha estetik parlaklık, gölge ve opasite; tekdüzelik, düzgünlük ve mürekkep dağılımı anlamında daha iyi basılabilirlik ve daha fazla mukavemet ve boyutsal stabilite sayesinde daha fazla çalışabilirlik sayılabilir. Silindir geldikten sonra PM2, Eylül başında kapatıldı ve 12 Ekim’e kadar hazır olabilmesi için 39 günlük ciddi bir maratona girdi. 4 gün sonra ticari olarak satılabilir ürünün ilk sayfaları üretilmişti bile. Dr. Karrrer şöyle anlatıyor, “Her şeyin Ekim ayında tamamlanmış olması gerekiyordu, böylece hava koşullarından etkilenme riskini ortadan kaldırabilecektik. Herhangi bir gecikme piyasaya sürme vaktimizi engelleyecekti. Hava çok soğukken ya da kar yağarken

and is perfect for the production of Sappi’s new generation Fusion top liner for corrugated packaging. It enables a high bulk and better smoothness of the base paper whilst further enhancing the converting abilities for that grade. The MG cylinder enhances grades with a very smooth top-side surface, high dimension stability, higher bulk, lower penetration of coating colour and high two-sidedness. The latter is in many cases a pre-condition for paper conversion. Other improvements include better aesthetics in brightness, shade and opacity; enhanced printability with regard to uniformity, smoothness, evenness and ink lay-down; and increased runability thanks to added strength and dimensional stability. After the cylinder’s arrival, PM2 was shut down at the beginning of September, ready for 39 days of frenetic round-the-clock activity to ensure that it would be up and running for a very tight October 12 deadline. Four days later, the first sheets of commercially saleable product would be produced. Dr Karrrer says, “We needed to have everything completed by October so we wouldn’t run the risk of the weather impacting progress. Any delays could affect our time to market. We couldn’t afford to have the roof

58

matbaa&teknik



C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december off of the mill if it was very cold or snowing. Fortunately, because we had carefully planned this complex project, as soon as the go-ahead was received we were able to start work immediately, ensuring that we could meet this critical and demanding timeframe.” That planning involved two full-time staff working on scheduling and coordinating the partners that include Metso, which was undertaking the machine rebuild; ABB, the supplier of the driver; and GAW Technologies, the provider of the coating colour preparation and feeding systems. The revamped machine features a new headbox with a dilution system, pre-dryer section in a single tier arrangement, and a 6.5 meter MG cylinder with a high temperature hood. The new configuration re-uses the after-dryer section and the hard nip calender while the existing film press is fitted with new drying equipment. PM2 has been transformed from an offline paper machine into the fastest speciality paper machine for oneside-coated paper in the world, running at 1200 meters per minute or 72 kilometres per hour. And at 70 meters long, it is 21 meters longer than the former PM2.

fabrikanın çatısının yerinde olmamasını kaldıramazdık. Bu son derece kompleks projeyi çok dikkatli bir şekilde planladık. Onayı alır almaz hemen işleme başlayabilecektik, bu da hayati ve zorlu süre kısıtlamalarının üstesinden gelebileceğimiz anlamına geliyordu.” Bu planlama kapsamında iki tam-zamanlı personel, aralarında Metso (makinenin yeniden inşası), ABB (tahrik cihazının tedarikçisi) ve GAW Technologies (kaplama renginin ve besleme sistemlerinin hazırlanması) gibi partnerlerin takvimlerinin ayarlanması ve koordinasyonuyla ilgilendi. Yenilenen makinede bir damıtma sistemli yeni bir headbox, tek kat düzenlemesine sahip bir ön-kurutma bölümü ve yüksek ısı kapağına sahip 6.5 metrelik bir MG silindir var. Yeni konfigürasyon kurutucu-sonrası bölümü yeniden kullanırken mevcut film presine yeni bir kurutma ekipmanı eklendi. PM2, offline kağıt makinesinden dünyanın en hızlı tek tarafı kaplı kağıt üretimi özelleşmiş makinesine dönüştürüldü (dakikada 1200 metre ve saatte 72 kilometre

60

Both Alfeld Mill and Sappi customers will benefit from improved quality and the ability to deliver a predictable supply of high-demand speciality product. Alfeld Mill has become the largest and highest quality producer of one-sided-coated speciality grades globally, and Sappi is the global market leader for release liner and flexible packaging solutions. New Opportunities & Challenges Aside from the physical changes the Alfeld mill underwent, the 880-strong staff will need to adapt to a cultural shift required by a different market approach, actively promoting more volumes of the wide range of speciality grades. “The reorganisation of the mill and of its people presents its own challenges,” concludes Dr Karrer. “And of course, although our customers have long trusted the reliability of our speciality products, they will want to certify the papers from the new PM2 since the quality, runability and presentation of packaging materials is such a mission critical element of the entire packaging supply chain.” He concludes: “Speciality papers is a growth area with an opportunity for our pulp and paper mill to really set itself apart, not only to add value, but to create products in across a wide range of industrial applications that really make a difference to the brand owner and converter. With the support of our research and development team, we will successfully develop innovative

matbaa&teknik



C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

hızla çalışabiliyor). 70 metre uzunluğundaki makine, önceki PM2’den 21 metre daha uzun. Hem Alfeld fabrikası hem de Sappi müşterileri, son derece revaçta olan özelleşmiş bir ürünü güvenilir bir şekilde sunabilmenin rahatlığından ve artan kaliteden faydalanacaklar. Alfeld fabrikası, dünya çapında tek tarafı kaplı özelleşmiş aşamaların en büyük ve en kaliteli üreticisi haline geldi. Sappi de taşıyıcı liner ve esnek ambalaj çözümlerinde global piyasa lideri. Yeni fırsatlar ve zorluklar Alfeld fabrikasının geçirdiği fiziksel değişimler yanında 880 kişilik personelinin de yeni piyasa yaklaşımına adapte olması gerekiyor. “Fabrikanın ve personelin yeniden organizasyonu çok kolay olmadı ve tabi ki müşterilerimizin özelleşmiş ürünlerimizin kalitesine güveni tam olsa da, yeni PM2’nin üretimini de görmek isteyeceklerdir” diye konuştu Dr. Karrer ve sözlerini şöyle tamamladı: “Özelleşmiş kağıtlar ve kağıt fabrikamızda büyümekte olan bir alan ve sadece değer katmakla kalmıyor aynı zamanda marka sahibi ve converter için bir fark meydana getiren çeşitli endüstriyel uygulamalar çapında üretim yapılmasına imkan sağlıyor. Araştırma ve geliştirme ekibimizin desteğiyle ve marka sahipleri, converterler ve sektörel ortaklarımızın desteğiyle bu piyasa için yenilikçi ve sürdürülebilir çözümler geliştirebileceğiz.”

and sustainable solutions for this market in close cooperation with brand owners, converters and our portfolio of industry partners.” Annually Sappi Limited produces more than six million tons of paper, 3.4 million tons of pulp, and 800,000 tons of chemical cellulose. In addition to Alfeld, Sappi operates seven other mills - Kirkniemi in Finland, Ehingen and Stockstadt in Germany, Gratkorn in Austria, Maastricht and Nijmegen in the Netherlands, and Lanaken in Belgium. There are five more mills in Africa and three in the U.S. Throughout the transformation Sappi actively managed its graphic paper capacity by transferring the coated paper production of the Sappi Alfeld Mill to its other mills in Europe.

Sappi Limited her sene altı tondan fazla üretim yapıyor (3.4 milyon hamur, 800.000 ton kimyasal selüloz). Alfeld’in dışında Sappi’nin Finlandiya, Almanya, Avusturya, Hollanda ve Belçika’da yedi tane daha fabrikası var. Ayrıca Afrika’da beş tane ve ABD’de de üç tane fabrikaya sahip. Dönüşüm süreci boyunca Sappi, Sappi Alfeld fabrikasının kaplanmış kağıt üretimini Avrupa’daki diğer fabrikalarına aktararak grafik kağıdı kapasitesini başarılı bir şekilde yönetti.

62

matbaa&teknik



C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

Dijitali Gündeminize Alın! Kadir Sinan: “Evet, sermaye önemli ama bizim en büyük sermayemiz bu sektörün 30 yıldan fazla tecrübeye sahip emektarlarının bir arada olması. Bunu paraya tahvil edemeyiz. Başarımızı sağlayan da bu çatı, bu yapı olmuştur.”

2013 Ocak ayında İzmir’de hizmete başlayan 4P Reklam Ürünleri şirketi kurucusu Kadir Sinan sundukları makine ve malzemelerle Ege ve Akdeniz bölgesine kaliteyi ve yıllardır biriktirdikleri tecrübe ile güvenirliği getirdiklerini, söylüyor. Sinan, basım endüstrisinin yakından tanıdığı bir isim. Özellikle İzmir’de haklı bir şöhrete sahip olan Sinan, 1981 yılında başladığı ticaret hayatını bugüne kadar kaybolmayan ve yükselen bir güven ile inşa ettiklerini anlatıyor. Kadir Sinan ile İzmir’deki ofisinde bir araya geldik: 15 Senelik Ortaklıktan Sonra Kurulan Yeni Şirket: 4PReklam Ürünleri “1981’den bu yana sektörün içindeyim. Uzun yıllardır İzmir’de yaşıyorum. Bütün eğitimimi Üniversite hariç İzmir’de aldım. Gazi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Kamu Yönetimi Mezunuyum. Sektörün önemli kuruluşlarından biri İrfan Klişe’de yetiştim. Daha sonra Türkiye’nin gerek matbaa gerekse reklam pazarını forse eden Mat Grup’un kuruluşlarından olan Matsel’i ortaklarından biri olarak yönettim. 15 senelik bir

64

beraberlik sonrasında bu şirketteki ortaklığımız sona erdi ve 4P Reklam şirketini kurdum. Mat Kağıt ve MatSet ile olan ortaklık ilişkisinin beni çok geliştirdiğini ve benim de Mat Gruba katkılarım olduğunu ifade etmek isterim. Dostluklarımız devam ediyor. Burdan sizin aracılığınızla tekrar Sayın Muzaffer Babataş’a ve Sayın Birgân İşeri’ye sevgi ve muhabbetlerimi iletiyorum.” Bir Çatı Altında Yeni Bir Ortaklık Sistemi “Türkiye’de gerek outdoor’da gerekse tabaka baskıda dijital yapılanma, alt yapı hızla gelişiyor. Bu nedenle 4P’ de Türkiye Basım Sanayiinin dijitalle yakın ilişkilerini ve gelişmeleri değerlendirerek matbaa pazarından vazgeçmeden ağırlıklı olarak outdoor’a yönelik olarak makine, ekipman ve sarf malzemelerinin pazarlanması amacıyla kuruldu. Bugün Akdeniz’e kadar tüm Ege Bölgesinde makine ve sarf malzemelerinde Agfa ile çalışmalarımız devam ediyor. Dünyanın içinde geçtiği kriz ve Türkiye’nin ekonomik durumu yeni birliktelikleri oluşturuyor. Bizim 4P olarak oluşturduğumuz birliktelik ise finans ortaklığından daha çok iş ortaklığı anlamında.

matbaa&teknik



C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december Türkiye’de yeni bir sistem deniyoruz. Bir çatı altında aynı işi yapan ama bölgelerinde o çatının birimleri olarak fiziki bir ortaklık olmadan sadece iş ortaklığı anlayışı ile Agfa’yı ve diğer ürünlerimizi satıyoruz. Bu sistemin ve çatının oluşması için gerçekten önemli bir zaman harcadık ve süreç halen deneme sürecidir. Ben başarı ile tamamlanacağını düşünüyorum.” Nova Baskı Şemsiyesi Altındaki Yapılanma “Yapının başında Agfa’nın Türkiye temsilcisi olarak İstanbul’daki Nova Baskı Sistemleri var. İstanbul’daki satış ve pazarlama organizasyonunu Dünyaca isimli bir şirket yapıyor. Ankara’da ise Tepe Matbaa Malzemeleri. Ege Bölgesi ve Akdeniz’de 4P Reklam olarak biz yapıyoruz. Bu yeni bir sistemdir. Sanki tek bir şirketmiş gibi ancak kendi arasında her hangi bir hukuki ve finansal bağ olmadan çalışmak yeni bir şeydir. Bu yeni modelin bizi çok geliştireceğini ve Türk Basım Endüstrisine de çok büyük katkılar sağlayacağını ifade etmek isterim. Hatta başka sektörler için de örnek oluşturacaktır. Fuarlara da bu anlayışla katılıyoruz. Orada tüm ürünleri tek firma imiş gibi savunuyoruz ama kendi bölgelerimizin satış inisyatiflerini kendimiz koyuyoruz.” Sermaye Önemli Ama… “Evet, sermaye önemli ama bizim en büyük sermayemiz bu sektörün 30 yıldan fazla tecrübeye sahip emektarlarının bir arada olması. Bunu paraya tahvil edemeyiz. Başarımızı sağlayan da bu çatı, bu yapı olmuştur. Makine satışlarımızı tetikledi. Bu yıl hedeflediğimiz tüm makine satışlarını gerçekleştirdik. Şu anda kurulumlar gerçekleşiyor. Ürün yelpazemiz içinde hiçbir eksiğimiz yok. Müşterilerimizin ihtiyacı olan tüm makine ve sarf malzemelerini sunabilir hale geldik.”

“Tabaka ofset baskı matbaacılarımızın da önümüzdeki süreçte yatırım planlaması yapması gerektiğini düşünüyorum. Dijitalin baskı maliyetleri konusundaki kırılma noktası yükseldi. Artık daha rekabetçi. Bu sebeple organize matbaalarda dahil olmak üzere bu gerçeği göz ardı etmeden dijital yatırımlarını planlamalı.” geri dönüş olmadı; dolayısıyla bu konuda çok mutluyuz. Müşterilerimiz hem bizim geçmişten gelen yapımızda ürünlerimizin performansları nedeniyle daha marjlı bedeller ödeyerek de olsa ürünlerimizi kullanmaya başladılar ve bu başarımızdan son derece memnunum. Türkiye’de dijital mürekkep konusunda kendini ispat etmiş olan Nutek ile müşterimize hizmet veriyoruz. Hem kartuşlu hem de dökme boya konusunda çok kaliteli bir mürekkebimiz var. Genellikle de istikrarlı bir şekilde aynı ürünü getirme ve sunma anlayışımız var. Müşterimizi muhatabını ve istediği ürünü her zaman bulabilmeli. Şiarımız budur. 2014’de dijital baskıya yönelik yeni medyalar da getirerek sarf malzeme seçeneklerimizi de genişletmiş olacağız.”

Fiyat İzafidir, Kalıcı Olan Güvenle İle Oluşmuş İlişkilerdir “Bizim için önemli olan kalite ve güven üzerine kurulmuş ticari ilişki. Ben aşağı yukarı 25 yıldır İzmir’de tüm baskıcılarla muhatap olmuş birisiyim. Geriye döndüğümde vicdanımı rahatsız edebilecek bir küçücük olay yoksa bu benim müşterilerimle olan ilişkilerimin bana verdiği pozitif enerji ve benim onlara verdiğim güvenle ilgilidir. Fiyat burada izafidir. Görecedir. Değişmeyen kalıcı olan tek şey güven ve kaliteyle oluşturulmuş uzun ilişkilerdir.” Sarf Malzemelerimiz Neler? “Sarf malzemeleri konusunda en başta koyduğumuz bir kural vardı. Kendi markamızla ilerlemek. Folmat adıyla getirdiğimiz tabela malzemelerimiz, reklam ürünlerimiz var. Folyo, vinil, one way vision, mesh gibi yumuşak malzemeler. Türkiye’de imal edilen en üst segment ürünlerle paralel kalite ve fiyatla yurt dışında ürettiriyoruz. Şu ana kadar hiçbir ürünümüzle ilgili

66

Makinede Amiral Gemisi Agfa “Makine ekipman konusunda da zaten Agfa ile yürüyoruz. Agfa’nın pazara sunmuş olduğu Anapurna serisi ve Titan serisi ve M-Press son derece güçlü ve endüstriyel makineler. Kesici olarak da çok özel bir çözümümüz var. Bunun dışında yurtdışından getirdiğimiz plotter’larımız var. Satış kadromuz çok deneyimli elemanlardan oluşuyor, bizim en güçlü olduğumuz yönlerimizden biri de odur. Çok agresif değiliz. Ne olursa olsun satalım anlayışında değiliz. Kaliteyi güvenirliliği bir potada oluşturarak artan bir satış performansını tercih ediyoruz.” Anapurna Çok İş Yapacak “Agfa’nın Anapurna serisini çok önemsiyorum. Gerek baskı kalitesi gerek donanım itibariyle son derece güçlü olması en küçük makinemizi bile sanayi makinesi olarak adlandırma imkanı veriyor bize. Anapurna 2050

matbaa&teknik


makinemiz şu anda kuruluyor. Hem rulo hem tabaka basan makinemiz. Yakında bununla ilgili olarak İzmir’de bir demo yapacağız. Önümüzdeki günlerde Agfa’nın makineleri ile ilgili olarak Ege Bölgesinde çok güçlü çok aktif olacağımızı ifade edebilirim. İzmir’e çok miktarda düşük segmentte makine satıldığını biliyoruz. Çok yüksek maliyetli sanayi tipi makineler satıldığını da biliyoruz. Arada kalan kısmı da biz değerlendireceğiz. Orta büyüklükteki baskıcılarımızın hem daha uygun fiyatlı hem de sanayi tipi makinelerle diğerleri ile rekabet edebilecek makinelere ihtiyaçları var. Biz bu açığı Agfa’nın Anapurna serisi ile kapatabileceğimiz düşünüyoruz. İşletme kolaylığı, kaliteleri ve uzun ömürlü olmaları ile çok rağbet göreceğini düşünüyorum.” Yatırım Maliyetleri, İşletme Maliyetleri Orantısı “Özellikle geniş format inkjet baskı makinelerinde müşterilerimizin bilmesi gereken bir nokta var. Eğer bir makinenin yatırım maliyeti düşükse işletme maliyeti yüksek demektir. Eğer makinenin yatırım maliyeti yüksek ise işletme maliyeti düşüktür. İşte bu orta segmentte bizim müşterilerimize sunacağımız makine Anapurna serisidir. 2540 ve 2550 makineleri. Ve ruloladan ruloya baskı makinesi 320. Makinelerin baskı kalitesi çok yüksek, baskı maliyetleri düşük; buna güveniyoruz. Yüksek segment makinelerimiz var, bunlara da ilgi yüksek. Mesela Titan, çok güçlü bir makine. Rulodan ya da tabaka baskısı ile sanayi tipi bir makinedir. Daha üst segmentte ise Leopard ve MPress dediğimiz özellikle serigrafi dünyasına sunduğumuz makinelerimiz var ve tabii ambalaj matbaalarına yönelik makinelerimiz.” Dijitali Gündeminize Alın! “Tabaka ofset baskı matbaacılarımızın da önümüzdeki süreçte yatırım planlaması yapması gerektiğini düşünüyorum. Dijitalin baskı maliyetleri konusundaki kırılma noktası yükseldi. Artık daha rekabetçi. Bu sebeple organize matbaalarda dahil olmak üzere bu gerçeği göz ardı etmeden dijital yatırımlarını planlamalı. İzmir için örnek vereyim. Mesela Eğer Expo’yu İzmir’e getirebilirsek baskı dünyasının bütünü itibariyle 35-40 milyar dolarlık bir yatırım organizasyonundan önemli bir pay alabileceğimiz düşünüyorum. Yeni yapılan fuar alanımızla birlikte daha nitelikli ve daha kalıcı fuarlar hem matbaa hem de reklam tarafına önemli bir katkı sağlayacaktır. Bu sebeple baskıcılarımız yatırım konusunda geç kalmamalı.”


C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

“Yaşam ve Kâğıt Arasında Bir Köprü Olmak” Hasan Kürşad Devecioğlu: “Üretim konusunda en büyük hassasiyeti çevre konusunda gösteriyoruz. Kartonun ve oluklu ambalaj kâğıtlarının hammaddesini tamamen geri dönüşümden kazandığımız hamurdan elde ederek, kâğıt-karton üretimi konusunda ulaştığımız başarıya geri dönüşümde de ulaşmayı hedefliyoruz.” Mopak Pazarlama Müdürü Hasan Kürşad Devecioğlu, “Yaşam ve Kâğıt arasında bir köprü olma, misyonu ile faaliyet gösteriyoruz,” diyor ve ekliyor: “Ülkemiz sınırları içerisinden geri dönüşümden kazanılan kâğıtlar ile kâğıt üretimine önem veriyoruz. “Kâğıttan kâğıt üretmek” olarak da nitelendirebileceğimiz bu süreç sonucunda ürettiğimiz karton ve oluklu ambalaj kâğıtlarımız ile ülke ekonomimize ve çevremize katkıda bulunuyoruz.” 2009 yılından bu yana Mopak’ta görev yapan Devecioğlu, sorularımızı cevaplandırdı: matbaa&teknik: Basım endüstrimizin köklü bir şirketi olan Mopak, aynı zamanda önemli üreticilerimiz ve ihracatçılarımızdan biri. 80 yıla yaklaşan Mopak hikayesini okuyucularımız için kısaca özetler misiniz? Hasan Kürşad Devecioğlu: Mopak olarak 1926 yılından günümüze faaliyetini sürdüren köklü bir geçmişe sahip yerli bir kâğıt ve karton üreticisiyiz. 25 gram ince kâğıttan 500 gram kartona kadar geniş ürün yelpazemiz ile kâğıt ve karton üretiminde uzman bir firmayız. Kuruluşumuzdan günümüze kadar önemli değişimler ve gelişimler yaşadık; 1983 yılında İzmir’de Mopak Kemalpaşa Kâğıt Üretim ve Kâğıt İşleme Entegre Fabrikası faaliyete geçti, 2001 yılında Muğla’da Mopak Dalaman

Selüloz, Kâğıt ve Karton Entegre Fabrikası çalışmalarına başladı ve 2003 yılında Kastamonu’da Mopak Taşköprü Kâğıt Fabrikası üretimine başladı. Dalaman ve Kastamonu fabrikaları özelleştirme ile devir alınan SEKA tesisleridir. Bu tesislere modernizasyon amacıyla önemli yatırımlar yaptık ve yapmaya devam ediyoruz. Üretimini gerçekleştirdiğimiz ürünlerimizi yurtiçi pazara sunuyoruz ve yurtdışında 36 ülkeye ihracatını gerçekleştiriyoruz. matbaa&teknik: Bugün itibariyle üretim bandınızda hangi kâğıtlar bulunuyor? Hasan Kürşad Devecioğlu: Mopak bünyesindeki her fabrikamızın ayrı bir uzmanlık konusu var. Kemalpaşa fabrikasında 1.hamur kâğıt, otokopi kağıdı, ofis kâğıtları, sürekli form, okul defterleri ve baskılı ambalaj üretimi yapıyoruz. Dalaman fabrikasında 1.hamur kâğıt, oluklu ambalaj sektörü için Beyaz Testliner (BTL), Esmer Testliner (ETL), Fluting, Mopak Kraftliner, Starexprint (GD2) ve Whitetriplex (GT1) karton üretiyoruz. Taşköprü fabrikasında ise ince baskı kağıdı, şamua kağıdı, pipet sargı kağıdı, pelur kağıdı, sigara kağıdı, sigara uç kağıdı ve filtre sargı kağıdı gibi özel kâğıt üretimi yapıyoruz. Matbaa ve ambalaj sektöründe yoğun olarak kullanılan karton ürünlerimiz Gıdaya Uygunluk Belgesi’ne sahiptir. Buna ek olarak uluslararası özelliği olan BRC Belgesi ile üretim faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. matbaa&teknik: Yenilik olarak ortaya koyabileceğimiz ürünler hangileri? Hasan Kürşad Devecioğlu: Son yıllarda Dalaman fabrikamıza yaptığımız yatırımlar ve ARGE çalışmaları sonucunda Starexprint ve Whitetriplex karton ürünlerimiz ile oluklu kâğıt ürünlerimizi daha da geliştirdik. Dünyada oluklu ambalaj trendi olan “düşük gramaj ve yüksek mukavemet” özelliklerine sahip oluklu ambalaj kağıdı ürünlerimiz yurtiçi ve yurtdışı müşterilerimize rekabet ettikleri pazarlarda önemli avantajlar sağlamaktadır.

Mert Utku, Hasan Kürşad Devecioğlu

68

matbaa&teknik



C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december Bu nedenle düşük gramajlı oluklu ambalaj kâğıtlarımıza yurtiçi ve yurtdışından yoğun talep var. Düşük gramaj ve yüksek mukavemet özelliklerine ek olarak üzerine rahatlıkla baskı yapılabilen oluklu ambalaj kâğıtlarımız kullanıcılarının ambalajın içine yerleştirecekleri ürünlerini en etkili şekilde sunmalarına ve markalarını lanse etmelerine de ortam hazırlamaktadır.

“Yerli bir kâğıt ve karton üreticisi olarak ülke ekonomimize ve sektörümüze hizmet etmekten her zaman gurur duyduk.”

matbaa&teknik: Mopak Pazarlama faaliyetlerinde hangi esaslara odaklanıyor? Hasan Kürşad Devecioğlu: Müşteri odaklı bir kâğıt ve karton üreticisiyiz. Müşterilerimizin ürünlerimizle ilgili her türlü beklentisini en hızlı şekilde cevap vermek için aksiyon alır, mutlu etmek için elimizden geleni yaparız. Bu amaçla her gün heyecan ile güne başlarız. Yerli ve yabancı müşterilerimiz; uzun vadeli şekilde karşılıklı güvene dayalı ve istikrarlı bir ticari ilişki kurmayı amaçlayan, vizyon sahibi, profesyonel matbaa ve ambalaj firmalarından oluşuyor. Pazarlama çalışmalarımız kapsamında müşterilerimiz ile yakın diyalog kurarak, ihtiyaç ve beklentilerini belirlemek ve beklentilerine en uygun şekilde ürün ve hizmetimizi sunma konusunda azami gayret gösteriyoruz. Satış faaliyetlerimiz kapsamında yurtiçi ve yurtdışı müşterilerimizi ziyaret ederek ilişkileri sıcak tutuyoruz. Ziyaret ettiğimiz ve fiilen katıldığımız yurtiçi ve yurtdışı sektörel fuarlarının da satış ve pazarlama çalışmalarımız açısından önemi büyüktür.

sektöründeki müşterilerimize ve iş ortaklarımıza en kaliteli yerli ürünü en hızlı ve istikrarlı şekilde sunmaya devam edeceğiz. 2014 yılı hedeflerimiz kapsamında mevcut müşterilerimiz ile çalışmalarımızı yakinen sürdürürken, yurtiçi ve yurtdışı pazarlarda yeni müşteriler de kazanmak bulunuyor.

matbaa&teknik: Sektörün büyümesine ve gelişmesine katkıda bulunacağı düşündüğünüz tavsiye ve önerileriniz nelerdir? Hasan Kürşad Devecioğlu: Son yıllarda dünyada olduğu gibi ülkemizde de olumlu bir gelişme oldu; iş dünyasında pazarlamanın önemi ve özellikle markanın ve markalaşmanın önemi anlaşıldı. Bir marketin rafındaki ürünün tercih edilebilmesi için ambalajının markayı en etkin ve doğru şekilde müşterisine sunan ve dikkat çeken bir yapıda olması gerekiyor. Ambalaj, bir ürünün vitrinidir ve ürünü ambalaj sattırır. Bu anlamda; kâğıt ve karton ambalajın kıymeti de ortaya çıktı. Durum böyle olunca geri dönüşümden kazanılan kâğıtlar ile üretilen “çevre dostu” oluklu ve karton ambalajlar kullanım avantajları ile daha da önemli bir hale geldi. Bu global trend önümüzdeki yıl daha da hızlanacak. Yerli ve köklü bir kâğıt ve karton üreticisi olarak ülkemizde matbaa ve ambalaj müşterilerimiz ile global gelişmeleri paylaşmaya ve uyum sağlamalarına destek olmaya devam edeceğiz.

matbaa&teknik: Üretim sürecinizde sürdürülebilirlik adına ne gibi tedbirler alıyorsunuz? Hasan Kürşad Devecioğlu: “Yaşam ve Kâğıt arasında bir köprü olma” misyonu ile faaliyet gösteriyoruz. Ülkemiz sınırları içerisinden geri dönüşümden kazanılan kâğıtlar ile kâğıt üretimine önem veriyoruz. “Kâğıttan kâğıt üretmek” olarak da nitelendirebileceğimiz bu süreç sonucunda ürettiğimiz karton ve oluklu ambalaj kâğıtlarımız ile ülke ekonomimize ve çevremize katkıda bulunuyoruz. Üretim konusunda en büyük hassasiyeti çevre konusunda gösteriyoruz. Kartonun ve oluklu ambalaj kâğıtlarının hammaddesini tamamen geri dönüşümden kazandığımız hamurdan elde ederek, kâğıt-karton üretimi konusunda ulaştığımız başarıya geri dönüşümde de ulaşmayı hedefliyoruz. Çevre duyarlılığı yüksek, gelecek nesillere tükenmemiş bir dünya bırakma bilincini oluşturmak istiyoruz. Bu amaçla 2014 yılında başta Mopak Meslek Lisesi olmak üzere okullarda ve üniversitelerde çocuklarımızı ve gençlerimizi bilinçlendirme çalışmaları gerçekleştirmeyi planlıyoruz. matbaa&teknik: Sektöre vermek istediğiniz bir mesajınız var mı? Hasan Kürşad Devecioğlu: Yerli bir kâğıt ve karton üreticisi olarak ülke ekonomimize ve sektörümüze hizmet etmekten her zaman gurur duyduk. Ürünlerimizi tercih ettikleri için matbaa ve ambalaj sektörüne teşekkür ediyoruz. Hasan Kürşad Devecioğlu

matbaa&teknik: 2013-14 değerlendirmenizi öğrenebilir miyiz? Hasan Kürşad Devecioğlu: 2013 yılı firmamız ve hedeflerimize ulaşmamız açısından olumlu geçti. 2014 yılı için de hazırlıklarımıza devam ediyoruz. Karton ve oluklu ambalaj kâğıtlarımız ile matbaa ve ambalaj

70

matbaa&teknik



C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

“Üretimde Teknoloji, Kalitenin Bir Parçasıdır” Hasan Duran: Kaynaklarımızı AR-GE faaliyetlerine aktararak ‘Üretimde Teknoloji, Kalitenin Bir Parçasıdır’ diyerek mükemmele en yakın ürün ve hizmete ulaşmayı amaçlıyoruz. İzmir Menemen’deki fabrikasında ürettiği merdaneler ile Türkiye’nin neredeyse tamamına merdane tedariği yapan Batı Merdane Kauçuk, İstanbul ve Ankara’daki bölge müdürlükleri ile çalışmalarını sürdürüyor. 1986 yılında üretime başlayan şirket son dönemde yaptığı yatırımlarla Menemen’deki üretim tesislerini 4 bin metrekare kapalı alana kadar geliştirdi. Türkiye basım endüstrisi için üretim kapasitesinin %75’ini kullanan şirketin yeni hedefi halen %15 civarında olan ihracat kapasitesini artırmak. Şirket yöneticisi Hasan Duran, “Batı Kauçuk, geniş ürün yelpazesi, çözümleri, yaygın pazarlama ve satış sonrası hizmetleriyle sektöründe lider konuma gelmiş bir firma olup kazancını tekrar tekrar üretime, üretim teknolojisine ve araştırma geliştirme hizmetlerine aktararak daima dinamik kalmayı prensip edinen yegane firmalardandır”, diyor. Dergimizin sorularını Hasan Duran ve İzzet Süsoy, cevapladı: matbaa&teknik: Sektöre sunduğunuz ürünler hakkında bilgi verir misiniz? Hasan Duran: Baskı sektöründe akla gelebilecek her türlü merdane üretimini yapabilen firmamızda, merdanenin kullanım yerine göre değişen 73 ayrı kauçuk

formülasyonu yapılmaktadır. Örnek olarak boya, alkol, ebonit, UV, kırım, selefon, lak, flekso, tifdruk ve benzeri merdane ve formülasyonları sayılabilir. Arşivimizde hemen hemen bütün matbaa makinesi merdanelerinin teknik resimleri bulunmaktadır. Talaşlı imalat departmanımızda merdanelerin metal milleri CNC tezgahlarda orijinal ölçü ve ağırlıklarında çelik malzemelerden imal edilmektedir. Matbaalardan yenilenmek üzere gelen merdanelerin milleri ise üzerindeki kauçuk tamamen kesilerek rulman yerleri ve balans kontrolleri yapılarak üretime alınmaktadır. matbaa&teknik: Üretimde kullandığınız teknoloji ve ayrıcalıklardan bahseder misiniz? İzzet Süsoy: Üretimde kullanılan malzeme ve ekipmanlarımız dünya standartlarındadır. Şu andaki üretim teknolojimizle Avrupa standartlarında merdane üretmekteyiz. Batı Merdane, kaliteli üretimi ve sunduğu kaliteli hizmetle rakiplerine göre bir adım öndedir. Proses aşamalarında tüm çalışanların katılımı ile sürekli geliştirmek, araştırma-geliştirme departmanı ile yeni ürünler geliştirmek ve ürün iyileştirmesi sağlamak, laboratuvarımızda ürün standardizasyon sağlamak, diğer firmalardan farklı olmamızın en önemli etkenidir. matbaa&teknik: Yurtiçi ve yurtdışı pazarlarda nasıl bir satış ve pazarlama politikanız var bu konu hakkında bilgi verir misiniz? Hasan Duran: Firmamız Ankara Bölge Müdürlüğü, İstanbul Bölge Müdürlüğü ve İzmir merkezdeki satış pazarlama personelimizle geniş bir pazarlama ağına sahiptir. Şunu özellikle belirtmek isteriz ki pazarlama departmanındaki arkadaşlarımız almış oldukları eğitimler neticesinde pazarlama personeli olmalarının yanı sıra birer teknik destek personeli görevini fazlasıyla yerine getirebilmektedirler. Arkadaşlarımız yaklaşık iki ayda bir periyodik aralıklarla Ankara-İstanbul ve İzmir dışındaki müşterilerimizi ziyaret ederek ürünlerimizin çalışma performanslarını birinci elden kontrol edebiliyorlar. Bu ziyaretler neticesine aldığımız geri beslemeler kendimizi geliştirmemiz üzerinde oldukça faydalı oluyor.

72

matbaa&teknik



C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

“Rekabet, öncelikle firmanın, kendi ürün kalitesini, iş disiplinini, satış ve üretim miktarını ve bunun gibi sayabileceğimiz unsurları sürekli yükseltme hedefinde olmasıdır.”

matbaa&teknik: 2013 yılı firmanız açısından nasıl geçti? İzzet Süsoy: Bu soruya sadece firmamız olarak değil sektör olarak bakmak çok daha faydalı olacaktır. Eski makinelerde 3-4 merdaneyle baskı yapılabiliyor. Bunlarda çok kötü hale gelinceye kadar çalışabiliyorlardı. Günümüzde modelleri yükseldikçe, teknoloji geliştikçe hem merdane sayısı arttı hem de yapılan işler merdane hatalarını kabul edemez hale geldi. Bunun yanında gerek merdane kullanımındaki bilgilenme gerekse merdane kalitesindeki yükselme merdanelerin ömrünü 1 yıldan 3 yıla uzattı. Doğal olarak ülkemizdeki makine parkurlarının genişlemesi firmamızda her geçen gün büyümesi beraberinde getiriyor. 2012 ve 2013 yıllarının ortalamasına baktığımızda yıllık ortalama %10 oranında bir büyümeyi yakalamış durumundayız. 2013 yılında yapmış olduğumuz yatırımlarda gerek kalitemiz gerekse üretim hacmimizde ciddi anlamda artış oldu. Bunun yansımasının 2014 yılında çok daha net görülebileceğine ve büyümeye devam edeceğimizi düşünüyorum. matbaa&teknik: Hedefleriniz nelerdir? Bu hedefler doğrultusunda 2014 yılındaki yeni projeleriniz olacak mı ? İzzet Süsoy: 2014 dönemi içerişinde iç pazardaki başarımızı yurtdışına da taşımayı hedefliyoruz. Printtek 2013 fuarı sırasında yapmış olduğumuz görüşmelerin geri dönüşleri 2013 son döneminde etkilerini gösterdi.

Şu anda üretimimize %15’lik kısmını oluşturan yurtdışı satışlarımızı arttırarak yurtdışındaki pazar payımızı genişletmek adına yaptığımız girişimler sonuçlanma aşamasındadır. matbaa&teknik: Üretim kapasiteniz sizce yeterli mi? Arttırmayı düşünüyor musunuz? Hasan Duran: Firmamız mevcut üretim kapasitesinin %75’lik kısmı ile pazar taleplerini rahatlıkla karşılayabilmektedir. Bu yüzden üretim kapasitemizde herhangi bir artış planlamamaktayız. Bunun yerine kaynaklarımızı AR-GE faaliyetlerine aktararak ‘Üretimde Teknoloji, Kalitenin Bir Parçasıdır’ diyerek mükemmele en yakın ürün ve hizmete ulaşmayı amaçlıyoruz. matbaa&teknik: Üretim sürecinizde doğayı korumak adına ne gibi tedbirler alıyorsunuz ? İzzet Süsoy: Üretim sürecimizde yasaların üzerimize yüklemiş olduğu yaptırımlar zaten tam anlamıyla yerine getirilmektedir. Baca ölçümleri, gürültü ölçümleri, makine ve teçhizatların periyodik kontrolleri düzenli olarak yapılmakta olup, bu ölçümler sınırların kat ve kat altındadır. Bunun yanında katı atıklar ve ambalaj atıkları ile ilgili beyanlarımız düzenli olarak ilgili kurumlara bildirilmektedir. Bunların yanı sıra bizim için atık olan birtakım malzemeler farklı sektörler için hammadde niteliği taşıdığında ilgili firmalarda üretime yönlendirilmektedir. Ürün sevkiyatında kullanılan ambalaj malzemeleri mümkün olduğu kadar geri dönüşümü olan materyallerden seçilmektedir. matbaa&teknik: Çalışanlarınız için düzenlediğiniz sosyal etkinlikler var mı? Kısaca bahseder misiniz? İzzet Süsoy: Çalışan arkadaşlarımızın hemen hepsi firmamızı sahiplenmiş durumdadır. Bugün bu noktaya gelmemizde bunun etkisini görmekteyiz. Kısacası biz bir aileyiz. Firma olarak eğitime büyük önem vermekteyiz. Düzenli olarak yapmak zorunda olduğumuz iş güvenliği, ilkyardım ve yangın eğitimlerinden başka çalışma arkadaşlarımızın ilgili oldukları bölümlere göre satış pazarlama, dış ticaret, yabancı dil, özlük hakları, diksiyon gibi

74

matbaa&teknik



C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december konularda farklı dönemlerde eğitimler alıyoruz. Her sene düzenli olarak gerçekleştirdiğimiz yıl sonu gecemizde senenin yorgunluğu ve stresine hep beraber üzerimizden atmaya çalışıyoruz. Ayrıca bahar dönemlerinde gerçekleştirdiğimiz gezi ve piknik organizasyonlarımızda çalışma arkadaşlarımızın aileleriyle beraber kaynaşmalarını sağlıyoruz. matbaa&teknik: Sektörel anlamda firmanızın konumunu değerlendirir misiniz? Rakiplerinizden daha önde olabilmek adına ne gibi faaliyetler yürütüyorsunuz ? Hasan Duran: Rekabet, öncelikle firmanın, kendi ürün kalitesini, iş disiplinini, satış ve üretim miktarını ve bunun gibi sayabileceğimiz unsurları sürekli yükseltme hedefinde olmasıdır. Kısaca, firmanın kendi ile rekabet halinde olması ve bu dinamizm de süreklilik sağlayabilmesidir. Batı Kauçuk ailesi yıllardır bu dinamizm ile kendini geliştirmiş ve sektörde önemli bir yer edinmiştir. Rekabetin, yalnızca fiyat anlamında görülmemesi gerektiği inancındayız. Kalite, satış pazarlama destekleri, ürün geliştirme, üretim ve hizmette süreklilik, sorunlara hızlı çözüm gibi sağlayabileceğimiz tüm noktalarda ülkemizin ve sektörün önder firmalarından biri olma ve bunu koruma azmindeyiz.

Ambalaj Fuarı İçin Baskı Teknolojileri 2014 Özel Bölümü Global ambalaj baskı teknolojilerinde yeni trendler Avrasya Ambalaj Fuarında özel bölüm olarak sergilenecek. Ambalaj baskı sanayi için son trendler, yeni teknolojilerin sunulacağı, Avrasya Ambalaj Fuarı içinde yer alacak olan özel alanda katılımcılar hedef kilelerine doğrudan ulaşma imkanına sahip olabilecekler. Avrasya Ambalaj Fuarı, 84 ülkeden 45 binin üzerinde ziyaretçisiyle katılımcılarına Türkiye’nin lider fuarında hedef pazarlardan müşterilerle yeni iş fırsatları

76

geliştirirken bayilik ilişkilerini de güçlendirmelerine, teknolojilerini ve yeniliklerini sergilemelerine imkan sağlamaktadır. Bu sene ilk defa özel bir alan da sergilenecek olan Ambalaj Baskı Teknolojileri kendi hedef kitlelerine doğrudan ulaşabilecekler. Baskı Teknolojileri Bölümünün Kapsamında şunlar olacak: Ofset Baskı Makineleri, Flekso Baskı Makineleri, Tifdruk Baskı Makineleri, Serigrafik Baskı makineleri, Baskı Öncesi Hazırlık Sistemleri, Klişeler, Kalıplar, Baskı Merdaneleri, Baskı Mürekkepleri, Kaplama, Laminasyon Ürün ve Sistemleri, Kalite Kontrol ve Denetim Sistemleri, Renk Ölçüm Cihazları, Etiket Baskı Makineleri

matbaa&teknik



C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

Memjet Baskı Teknolojisi Tanıtıldı Ofisteknik tarafından 14 Kasım’da Grand Hyatt Taksim Oteli’nde düzenlenen toplantıda Memjet teknolojisi tanıtıldı. HÜSEYİN ANIL ANALAN - Açılış konuşmasını Ofisteknik Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Cem Ulusoy’un gerçekleştirdiği toplantıya yoğun katılım oldu. Toplantıda RTI Digital Almanya Başkanı Erik Norman ve RTI Digital Macaristan Geniş Format Geliştirme Müdürü Zsolt Tarjanyi’nin yanı sıra Memjet Amerika’dan Kevin Shimamoto ve Caldera’dan Eric Mendiharat sunum yaptı. “Memjet’in Türkiye’deki En Önemli Partneri Olacağız” Ofisteknik Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Cem Ulusoy, yaptığı açılış konuşmasında Memjet’in dünyadaki tek üretici olduğunu vurgulayarak “Tek mürekkep ve tek kafa var, tüm firmalar aynısını kullanıyor” açıklamasını yaptı. Ulusoy, Memjet’in geleceğin teknolojisi olduğunun altını çizerek Ofisteknik olarak bu teknolojinin Türkiye’deki en önemli partneri olma kararlılığında olduklarını belirtti.

78

Ulusoy, bir sene önce yapılan ilk tanıtımdan günümüze kadar olan gelişmeleri ise şu şekilde özetledi; “Artık 150 metreye kadar baskı alabiliyoruz. Windows tabanlı tüm yazılımlardan da makinenin tüm özelliklerini kullanarak direk baskı alınabiliyor. “Caldera Hotfolder” özelliği de Ocak ayı ortasında çıkacak direk yazılım ile tarayıcının tam entegrasyonu sağlanacak ve kopyalama özelliği de gelecek.” Türkiye’de Yatırıma Devam Kararı Ulusoy’un ardından mikrofonu alan RTI Digital Almanya Başkanı Erik Norman, RTI Digital firmasından ve Vortex Baskı Makinesi ailesinden bahsederek sözlerine başladı. Norman, Ofisteknikle gelişime verdikleri önem nedeniyle ortaklık kurduklarını belirterek Türkiye’ye verdikleri önem üzerinde durdu ve yatırım yapmaya devam edeceklerini belirtti.

matbaa&teknik



C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

“Büyüme Bekliyoruz” Norman’ın ardından söz alan Memjet Amerika’dan Kevin Shimamoto, teknolojiden detaylı bir biçimde bahsetti. Shimamoto inkjet alanında Memjet’in rakiplerini huzursuz eden bir teknoloji geliştirdiğine işaret ederek AR-GE alanındaki yatırımlarını koruma altına almak adına çok fazla sayıda patent aldıklarını dile getirdi. Ofsetten dijitale doğru bir kayma olduğunu belirten Shimamoto, Memjet’in hızına ve Memjet’te alınan kesin sonuçlara vurgu yaparak artan ticari baskı işine işaret etti. Memjet olarak gelişim ve üretim stratejilerinden de bahseden Shimamoto, bu kapsamda ambalaj, karton baskı gibi alanlarda çok fazla büyüme beklediklerini de sözlerine ekledi.

Yapılan demoda Memjet teknolojisi kullanan Vortex 4200 makinesinin baskı hızı katılımcıları bir hayli şaşırttı. Alınan baskılar toplantıyı izleyenlere dağıtıldı ve baskı kalitesi açısından da salondaki izleyicilerin büyük bir bölümünün memnun olduğu görüldü.

Hızlı Makineye Hızlı Yazılım Shimamoto’nun sunumunun ardından sahneyi alan Eric Mendiharat ise Caldera yazılımını tanıtarak avantajlarından bahsetti ve Caldera’nın sunduğu poster baskı çözümlerine de değindi. Mendiharat, Caldera’nın Adobe PDF baskı motorunu kullandığını söyleyerek, “Yazılımımız güvenilir ve yüksek performans sağlıyor. Ayrıca Türkçe dil desteği de mevcut” şeklinde konuştu. Mendiharat, hızlı bir makinenin performansını tam anlamıyla gösterebilmesi için yazılımın da hızlı olması gerektiğini söyleyerek, “İyi bir baskı makineniz olması iyi bir şey ama ondan iyi sonuçlar almak daha iyi bir şey. Bu anlamda Caldera ve RTI AR-GE birimleri kontak halinde. Ayrıca internet sitemizde yazılımın nasıl kullanılacağı ile ilgili anlatımlı videolar da mevcut” şeklinde konuştu.

Demo Yapıldı Konuşmaların ardından makinenin başına geçen RTI Digital Macaristan Geniş Format Geliştirme Müdürü Zsolt Tarjanyi kısa bir demo gerçekleştirdi. Yapılan demoda Memjet teknolojisi kullanan Vortex 4200 makinesinin baskı hızı katılımcıları bir hayli şaşırttı. Alınan baskılar toplantıyı izleyenlere dağıtıldı ve baskı kalitesi açısından da salondaki izleyicilerin büyük bir bölümünün memnun olduğu görüldü.

80

Tekno Etiket de Oradaydı Toplantıda ayrıca Tekno Etiket ve Barkod Baskı Sistemleri Ltd. Yöneticisi Serdar Şahan, Own-X Speed Star renkli etiket baskı makinesini tanıttı. Makineye izleyiciler yoğun ilgi gösterdi.

matbaa&teknik



C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

Bay Matbaa, Yüksek Güvenlik Taleplerini Karşılıyor Aydın Berkman: “Bu iş broşür basmaya ya da o nevi başka bir işe benzemiyor. Hatta diyebilirim ki hisse senedi basmaktan bile daha çok güvenlik isteyen bir iş. Bütün güvenlik sertifikalarını almanın, finansal olarak güçlü olduğunuzu ispatlamanın dışında zırhlı araç talebine kadar uzanan bir güvenlik talebi var.” İstanbul Maslak’ta kurulu bulunan Bay Matbaa, makine parkına baskı ve kesim alanlarında yeni ilaveler yaptı. Son olarak Komori’den 6+lak G640 ofset baskı makinesi ve Alfa Luna kesim makinesi yatırımları yapan matbaanın yönetim kurulu başkanı Aydın Berkman ve bu makineleri tedarik eden Aras Grup’un Genel Müdürü Hamdi Kaymak ile bir araya geldik. Aydın Berkman, ticari tabaka ofsetteki daralmayı görerek farklı bir alana yöneldiklerini, anlattı: “Aslında bizim yaptığımız, daralan tabaka ofset piyasasında varlığımızı devam ettirebilmek için risk almaktı. Eğer böyle bir karar almamış olsaydım, eminim ki matbaacılık işini bırakmış olurdum. Çünkü klasik matbaacılığın anlamlı bir yönü kalmadı. Sebep olarak sadece piyasadaki rekabet koşullarına yüklenmiyorum. Çünkü bunu yaparsak bazı şeyleri gözden kaçırmış oluruz. Evet, her zaman belirttiğim gibi piyasamızda kötü bir rekabet anlayışı mevcut. Ancak tabaka ofsetin geriye gitmesinin nedenlerinden birisi bu rekabet ama tek neden bu değil. Benim anlayışıma göre tabaka ofsetin düşme nedenlerinden bir tanesi de sosyal medya. Elbette tabaka ofset hiçbir zaman tam olarak bitmeyecek. Ancak ciddi bir pazar daralması var.” 6 yıl önce scratch-off üretimine yöneldik “Bu sorunu çözmek üzere çok düşündük, araştırdık ve 6 sene önce scratch-off yani kazımalı kart işine girdik. Bu kazımalı kartlar daha çok telefon operatörlerine yönelik kartlardı. Ancak bu zor bir üretim süreci. Çünkü telefon operatörleri standartlarınızı belli bir noktaya taşımadıysanız size iş vermiyor. Bu noktada sadece makine yatırımı yapmış olmanız yeterli değil. Hem makine hem de yazılım yatırım çok pahalı, bunları yapsanız bile bir telefon operatörüyle görüştüğünüz zaman sizden çok ciddi üretim standartları bekliyor. Çünkü üst düzey güvenlik isteyen bir iş. Bugüne gelene kadar çok

82

uğraştık ve başardık. Yaklaşık 6 yıldan uzun süredir üretim yapıyoruz ve üretimimizin %85’ten fazlası ihracat, geri kalanı ise iç piyasa. Bu konuda da her geçen gün ilerleme kaydediyoruz. Bu iş broşür basmaya ya da o nevi başka bir işe benzemiyor. İlk etapta güven isteyen bir iş ve güven de kolay oluşmuyor. Çok ince elenip sık dokunuluyor. Müşteri matbaanızın her alanda güçlü olmasını ve matbaanızın geleceğini de görmek istiyor. Şu andaki ödenmiş sermayemiz 10 milyon TL seviyesinde. Güven konusunu aşınca da işler daha iyi olmaya başlıyor. Böyle olunca da kartopu etkisi yapıyor ve hızlı bir şekilde üstüne koyarak ilerlemeye başlıyorsunuz.”

matbaa&teknik



C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december matbaa&teknik: Şu anda sadece kazınabilir kart baskısına mı odaklanmış durumdasınız? Aydın Berkman: Hayır, tabaka ofset işimiz de devam ediyor. Diğer bir kulvarımız olan ambalaj da var, bu kapsamda ilaç kutusu yapıyoruz. Şirketimiz üç kulvarda da koşuyor. Böylelikle ticari matbaacılık kısmındaki rekabetin dışında kalıyorum. Bize inanmış, bize güvenen ve yıllardır da bizimle yürüyen, servis hizmet ve kalitemize inanmış, alışmış müşterilerimiz, dostlarımız var. Bahsettiğim rekabetten kendini soyutlamış satın almacılar da var. Ancak yine de ticari matbaacılıktan beklentilerimi karşılamıyor, satışları çok düşük buluyorum. Piyasada hala iş var ama geleceği şüpheli… Ticari matbaacılık, kazımalı kart işimize başlamadan önce bu matbaanın üretiminin %70-80’ini kapsıyordu. Şimdi ise %25’lerde. %30-35 civarlarında da ambalaj var. matbaa&teknik: Bay Matbaanın mevcut makine parkurunu sayabilir misiniz? Aydın Berkman: En son aldığımız 6+ lak 70 x 100 Komori G serisi bir makine var. 5+ lak ve 50 x 70 Komori Lithrone baskı makinemiz var. Bu aşamada bu ikisi bize baskı anlamında çok rahat yetiyor. Bir tane de lak yaptığımız Wen Chuyan makinemiz var. İki tane kesim makinemiz var; bunlardan bir tanesi yeni aldığımız SBL Alfa Luna Bir de 2006’da aldığımız Sanwa var ki bugüne kadar yatırımını defalarca geri döndürecek kadar iş yapmış, harika bir makine. Bir tane Duran Makina’dan aldığımız çok fonksiyonel kutu katlama yapıştırma makinemiz var. Bunun haricinde baskı sonrası için kullandığımız 6 kapak istasyonlu Müller-Martini robot tel dikiş makinemiz, kapak takmamız var, üç tane giyotinimiz var. Wohlenberg markalı yine Aras’tan aldığımız. CtP sistemimiz 2005’de aldığımız Fuji violet. 8 yıldır kullandığımız müthiş bir makine. Biri HP, biri Canon olmak üzere iki adet geniş ebat dijital baskı makinemiz var. matbaa&teknik: Makine parkuruna bakınca anlıyoruz ki Müller-Martini ve Omega dışındaki tüm makinelerinizi Aras Grup’tan almışsınız. Özel bir sebebi var mı? Aydın Berkman: Turan Bey çok uzun zamandır tanıdığım ağabeyim ve dostumdur. Öncelikle ona olan inancım ve güvenim tamdır. Ben, şirketler kurumsallaştıkça sıcaklığını kaybettiğini görüyorum. Ancak, Turan Bey şirketini kurumsallaştırırken bir yandan sıcak diyalogları devam ettirmeyi başarıyor. Ayrıca servis konusunda da çok memnunuz, sorunsuz işleyen bir yapısı var. Bu da aynı zamanda Aras firmasının ne kadar kurumsal olduğunu da ortaya koyuyor. Ayrıca, Aras eğer bir markayı bünyesine kattıysa temsil ediyorsa Aras’ın bunu araştırmış olduğundan mutlaka emin oluyorum. Aras bana bu yeni markanın ürününü de alabilme güvenini sağlamış durumda çünkü biliyorum ki Aras hizmet kalitesiyle her zaman arkasında olacak.

84

“Ben, şirketler kurumsallaştıkça sıcaklığını kaybettiğini görüyorum. Ancak, Turan Bey şirketini kurumsallaştırırken bir yandan sıcak diyalogları devam ettirmeyi başarıyor.” matbaa&teknik: Hamdi Bey, sizin ilave etmek isteyecekleriniz var mı? Hamdi Kaymak: Bay Matbaa’daki son kurulumlarımız Printtek2013 fuarı’nda sergilediğimiz Komori G640 ve yine fuarda sergilediğimiz SBL Alpha Luna kesim makinesi oldu. Lithrone G serisi Komori’nin iki yıl önce Avrupa lansmanını yaptığı yeni serisi. G serisinde yüksek teknolojik otomasyonlar standart olarak sunulmakta ve en yüksek nokta kalitesinde baskı imkanı sağlanmakta. Bunların yanında da en önemli özelliği çevre dostu bir baskı makinesi olması. Zaten “G” harfi çevreci anlamına gelen Green’den geliyor. Daha az kimyasal ve sarf malzemesiyle maksimum kalitede, minimum fire ve maksimum verimlilikte üretim yapabilen bir makine. Kendi muadillerine göre ortalama %30 kadar daha fazla enerji tasarrufu sağlıyor. SBL Alpha Luna ise son iki yılda Türkiye’de en çok tercih edilen kesim makinesi oldu. Ambalaj ve etiket üretimi yapan birçok matbaamızın şu anda birincil tercihi olmuş durumda. Hem yüksek kalitede üretkenliği, hem de yüksek hızda sorunsuz üretim sağlaması, ekonomik yatırım değeriyle birleşince çok tercih edilen bir makine oldu. Aras Grup olarak Aydın Bey ile çok uzun yıllara dayanan iş birliğimiz var. Bay Matbaa ihtiyaç duyduğu yeni teknolojik yatırımlarını her zaman ve öncelikli olarak Aras Grup’un temsilciliğini yaptığı ürünlerden tercih etmektedir. Biz de onların güven ve inancını sürdürülebilir kılmak için hep çok gayret ediyoruz.

matbaa&teknik



C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

Ketchview, Türkiye’de Yayılıyor Faruk Çoban: “Türmatsan olarak bizim müşteri potansiyelimiz ve işlerimiz sürekli olarak artıyor. Bu sebeple 70 x 100 makine yatırımı yaptık. 50 x 70 Ketchview’den memnun kaldığımız için bu kez de aynı markayı tercih ettik.” Aras Grup tarafından baskı pazarına sunulan Ketchview serigrafi baskı makineleri 20 kurulum sayısına ulaştı. Aras Grup ürün müdürü Burhan Kuturman, yirmi makineden dördünün 70 x 100 diğerlerinin ise 50 x 70 olduğunu, söylüyor. Son 70 x 10 Ketchview otomatik serigrafi baskı makinesi ise İstanbul’da Türmatsan matbaasına kuruldu. Kuturman, son kurumla ilgili olarak şu bilgileri verdi: Ketchview, baskıya hazır geliyor “Türmatsan daha önce Ketchview serigrafi makinemizin 50 x 70 abadını tercih etmişti. Son olarak iş formatlarından dolayı 70 x 100 ebat ve tam turlu makinemize yatırım yaptılar. Makinede yeni özellik olarak IR kurutucusu ve kurutma ünitesinde artı olarak şoklama eklendi. Biz Ketchview makinelerimizi sadece serigraf ünitesi değil de hem kurutucu hem de stacker ile komple set olarak sunuyoruz. Şu ana kadar 20 makine kurulumu gerçekleştirdik. Türmatsan’ın yatırımı ile 70 x 100 ebatta 4 makineye ulaşmış olduk.” Türmatsan Serigrafi Baskı bölüm sorumlusu Faruk Çoban ise yeni yatırımları ile ilgili olarak artan müşteri ve iş potansiyelini, işaret ediyor. Serigrafi bölümünde ağırlıklı olarak kısmi lak ve kabartma lak baskıları gerçekleştiriliyor. 170 – 500 gr/m2 aralığında kağıtlara

86

baskı yaptıklarını anlatan Çoban, yeni makine ile günlük üretimde 15 bin tabakaya kadar çıktıklarını, söylüyor: Üretim kapasitesi ve hızı arttı “Türmatsan olarak bizim müşteri potansiyelimiz ve işlerimiz sürekli olarak artıyor. Bu sebeple 70 x 100 makine yatırımı yaptık. 50 x 70 Ketchview’den memnun kaldığımız için bu kez de aynı markayı tercih ettik. Başka bir makineye yönelme ihtiyacı hissetmedik. Bu kez tam turlusunu aldık ve bu makine de bize istediğimizi verdi. Ben bu işe el tezgâhında başladım, sonra yarı otomatik, tam otomatik makine derken serigrafta kullanamayacağım makine yok diyebilirim. Tabii ki otomatik makine farkı bambaşka. Eskiden el tezgâhında günde 3-4 bin baskı yaparken şimdi bu makinede büyük ebatta günde 15 bin baskı yapabiliyoruz.” Kaliteli iş için makine tek başına yeterli değil “Benim inancım o ki çok kaliteli makine almak çok kaliteli üretim sağlamayı garanti etmiyor. Usta faktörü çok önemli, işi bilmek çok önemli. Son model makine almanız çok kaliteli işler yapabileceğiniz anlamına gelmiyor. Biz, Türmatsan olarak ismi duyulmuş bir firmayız. Bizim aldığımız makineler Çin malı, ikisi de tam otomatik, problemsiz çalışıyor. Memnunuz ve makineyi de istediğimiz gibi yönlendirebiliyoruz.”

matbaa&teknik


Konica Minolta, 2014 BLI PRO Ödülünü Kazandı bizhub PRESS 1250, kategorisinde 5 yıldız ile derecelendirilen tek ürün oldu

Konica Minolta, tek renk baskı makinesi bizhub PRESS 1250 ile Buyers Laboratory LLC (BLI) tarafından düzenlenen 2014 BLI PRO Awards’ta “En İyi Düşük ve Orta Hacimli Tek Renk Profesyonel Baskı Sistemi” ödülünü kazandı. Dünya dijital görüntüleme sektöründe tarafsız değerlendirme otoritesi kabul edilen BLI’nin Avrupa Laboratuvar ve Araştırma Servisi Başkanı David Sweetnam, bizhub PRESS 1250’nin çıktı hızını test ederken cihazı “gerçek bir yarış atı” olarak tanımladı. Hızı ve üretim hacmi ile rakiplerini geride bırakan bizhub PRESS 1250, kategorisinde 5 yıldız ile derecelendirilen tek ürün oldu. Konica Minolta Avrupa İş Çözümleri, Baskı Cihazları Bölümü Ürün Müdürü Ines Wennemann “uluslararası tanınan baskı sistemlerimiz ile müşterilerimizin işletmelerine değer katmayı sürdürmekten onur duyuyoruz. Geçtiğimiz yıl PRESS C7000 ile ödül kazanmıştık. Bu yıl da siyah-beyaz djital baskı sistemlerimizin amiral gemisi bizhub PRESS 1250 ile 2014 BLI PRO ödülünü aldık. Bu da başarımızın sürekliliğini ve baskı sektöründeki öncü pozisyonumuzu bir kez daha kanıtladı” dedi.


C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

Dijital Baskı Yatırımında Dikkat Edilecekler

Elma Basım Niçin Ricoh’u Tercih Etti? Dijital baskıya geçiş kararında nihai olarak Ricoh’u tercih eden Elma Basım’ı Ricoh Türkiye’den Türkiye İş Geliştirme Direktörü Öncü Güyer ve Baskı Çözümleri Satış Müdürü İffet Çakmur İnceer ile birlikte ziyaret ettik. Dijital baskı yatırımları her geçen gün artarak sürüyor. Dijital baskı deyip geçiyoruz ancak, bu yeniliğin bir çok farklı yüzü var. Basım endüstrisi olarak yıllardır dijital baskının kalitesini sorguladık. Ofset ile karşılaştırma yaptık. Çünkü matbaalarımızın müşterileri hem ofsetten hem de dijitalden aldıkları işlerde bir bütünlük ve baskı kalitesi açısından sürdürülebilirlik bekliyorlar. Baskı kalitesi açısından artık neredeyse tüm makine üreticileri maksimuma yaklaşmış durumdalar. Bu aşamadan sonra devreye diğer parametreler giriyor. Baskı öncesi ve IT deneyimlerini baskıya taşıyan Elma Basım’ın ortakları İhsan Elhan ve Mehmet Karagöz, deneyimleri ışığında bu parametreleri en çok sorgulayanlardan olduklarını, anlatıyorlar. Dijital baskıya geçiş kararında nihai olarak Ricoh’u tercih eden Elma Basım’ı Ricoh Türkiye’den Türkiye İş Geliştirme Direktörü Öncü

88

Güyer ve Baskı Çözümleri Satış Müdürü İffet Çakmur İnceer ile birlikte ziyaret ettik. Elhan ve Karagöz’ün dijital baskı yatırım tecrübelerini ve Ricoh’un bu konudaki desteklerini konuştuğumuz söyleşiyi aşağıda sunuyoruz: matbaa&teknik: Elma Basım’dan ve bu Ricoh makineyi satın alma sürecinizden kısaca bahseder misiniz? İhsan Elhan: Yıllarca IT sektöründe medya projeleri ve entegrasyon projeleri yaptık. 1995’te kurulan bir renk ayrımı operasyonumuz vardı. 1997’de bu operasyonumuz matbaaya dönüştü. 2006 senesine kadar beraber yürüdüğümüz bilgisayar kısmımızı başka bir gruba sattık. Şu anda da matbaa operasyonu olarak devam ediyoruz.

matbaa&teknik


“Bu makineye çok ihtiyacımız olduğunu fark ettik. Dijital makine aldığımızı kimseye duyurmadık ama işlerimizin birçoğunu bu makinede çözüyoruz.” Dijital konusuna gelince; 3-4 senedir takip ettiğimiz bir konu. Bunun için de birçok yerle görüştük. Dijital baskı üreticilerinin hepsi ile yakın temas içinde olduk, ziyaret ettik, makineleri yakından inceledik. Fakat çözümün doğru kompozisyonu önümüze bir türlü gelmemişti. Hepsinin güzel tarafları var. Bu konuda birkaç parametreye bakıyorduk ki bunlardan bir tanesi baskı kalitesiydi. Baskı kalitesini tüm üreticiler bir şekilde sağlıyorlar ama bu baskı kalitesini sağlarken aynı zamanda pratikler mi, değiller mi buna da bakıyorduk. Bunu yapıyorsa bu kez de fiyatını göz önüne almanız gerekiyor. Biz özetle makinenin dört dörtlük olmasını istiyorduk; hem kaliteli bassın, hem fogra standartlarına uysun, hem üretim makinesi olsun ve hızlı olsun, hem fiyatı belli bir ölçüde makul olsun, operasyonel ve üretim maliyetleri denge içinde olsun… Şimdiye kadar da doğru kombinasyonu yakalayamamıştık. Epeyce teklif de aldık ancak bir türlü son adımı atmaya cesaret edemiyorduk. Ricoh burada bize doğru bir kombinasyonla geldi ve bize bu konuda cesaret verdi. Adım atacak cesareti bulduk, Ricoh ekibine güvendik ve sonuç olarak makineyi aldık. Mehmet Karagöz: Öncü Bey ile çok önceden tanışıyoruz ve onun bize sağladığı dostluk ve güvenle bugünlere geldik. Kendisi bize bu makineyi önerince ve teknik ekibi de yıllardan beri tanıdığımız için güvenerek bu makineyi satın aldık. İhsan Cafer Elhan: Öncü Bey ayrıca sadece bir baskı makinesi almanın ötesinde burada çeşitli ürün ve hizmetleri türetebileceğimiz geniş bir çerçeve çizdi. Ricoh’a ve ekibe güveniyoruz. Öncü Güyer: Öncelikle Elma Basım’a bu yatırımda bizi tercih ettikleri için teşekkür ediyoruz. Yatırım açısından da henüz Elma Basım’la işin çok başındayız. Çünkü Ricoh’un burada sunacağı çözümler, kısa ve orta vadede çok kapsamlı olacak. Umuyoruz ki Elma Basım’ın da bize vereceği onaylarla beraber onlara yepyeni çözümleri kendi müşterilerine katma değer sağlayarak sunabilecekleri şekilde, vermeye devam edeceğiz. İffet Çakmur İnceer: Buradaki en önemli farklılık tüm bu sürecin Türkiye’de Ricoh tarafından gerçekleştiriliyor

89

matbaa&teknik


C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december olması. Ricoh, Türkiye’de donanımı satmak ve makineyi kurmanın dışında müşterilerle ortak bir vizyon çizmek için harekete geçti. Bence burada Öncü Bey’in geçmiş bilgisinin müşterilerimizin geleceğine ışık tuttuğunu düşünüyorum. Donanımımız da buna el verdiği için burada başarılı bir çözüm sunduğumuza inanıyorum. Umarım hem Türkiye hem de Elma Basım için başarılı çözümler üretmeye devam ederiz. matbaa&teknik: Ricoh’un sağladığı teknik servisin müşteri sorunlarına cevap verme süresi ne durumda? Öncü Güyer: Ricoh Türkiye olarak önceliğimiz Marmara ve İstanbul bölgesi. Çünkü üretim makineleri tedarikçisi olduğunuz zaman müşterileriniz taahhütlü işler alıyorlar. Bu da belirli bir teslim süresi ve teslim zamanı anlamına geliyor. Bunlar da genelde hızlı teslim zamanı gerektiren işler oluyor. Şu anda ekibimiz bu bahsettiğim bölge içinde müşterilerimize gün içinde muhakkak en kısa sürede erişebilecek yeterlilikte. Bu bizim için en önemli konu… Müşterimiz herhangi bir şekilde üretiminden geri kalmamalı. Elma Basım’a bu makineyi kuralı 5 ay geçti ve henüz bir sorun da yaşanmadı. Mehmet Karagöz: Biz zaten işin acemisiyiz, ne zaman arasam hemen geliyorlar ve hep yanımızdalar. Bu bakımdan çok mutluyuz. Alışkın olmadığımız bir ilgi görüyoruz. Umarız bu durum hep devam eder. Öncü Güyer: Bazen bu tip makineleri kullanan operatörler yetersiz olabiliyorlar. Bunu sektör için söylüyorum, bu noktada Ricoh’un sunduğu güzel bir çözüm var ve bu çözümü Elma Basım’a da uyguladık. Çözüm şu; burada bizim yedek üretim setlerimiz var. Dolayısıyla, buraya hiç ulaşamasak bile Elma Basım operatörü makinede çıkabilecek herhangi bir sıkıntıda ilgili parçaları kendisi yarım dakika, bir dakika gibi çok kısa bir sürede değiştirmek suretiyle üretime devam edip çok daha hızlı biçimde çözmesini sağlıyor. Bizim teknisyenimiz de gelip durumu kontrol edebiliyor. İffet Çakmur İnceer: Makinenin içerisinde iki tane çekmece kadar kolay çıkabilecek eleman var. Bunları iki tane vidayı gevşeterek çıkarabiliyorsunuz. Arıza olduğunda bunu tamamen çıkarıp bir yenisini takıp işe devam edilebilir. O arızalı parçaya da gerekli müdahale yapılır ya da yenisi ile değiştirilir. Bir şekilde müşterinin işine devam etmesini sağlarız. Bu bahsettiğim iki parçayı çıkardığınız zaman zaten makinenin %70-75’ine yakın kısmını çıkarmış oluyorsunuz. Bu nedenle aslında müşterinin servisi beklemesi gibi bir şey söz konusu değil.

çalışıyoruz. Kaçırdığımız birçok iş vardı ve şimdi bu makineyle birlikte onları almaya başladık. Tabii ki biraz zamana ihtiyacımız var. Bu makinenin kapasitesini doldurursak ileride ikinci makineyi de ilave ederiz. Mehmet Karagöz: Bu makine bizim elimiz kolumuz oldu şu anda. Bu makineye çok ihtiyacımız olduğunu fark ettik. Dijital makine aldığımızı kimseye duyurmadık ama işlerimizin birçoğunu bu makinede çözüyoruz. Çok rahat ettik, dijital işleri sürekli dışarıya gönderiyorduk. Şu anda bu işleri kendimiz çözüyoruz. Herkes bu dijital işinden aslında çok mutlu, uzun tirajlı işi olan bir müşterimiz kısa tirajlı bir iş verdiğinde ofsette basamadığımızdan bunu dijitalde kolaylıkla çözebiliyoruz. Artık 24 saat çalışma imkânımız da oluyor. Öncü Güyer: Biz burada, İhsan Bey’in de bahsettiği gibi, fogra çalışmalarını da yaptık. Ayrıca PRO C901 serisi makinelerimiz 350 gram malzemeleri ön-arka registerlı basabiliyor. Elma Basım ile biz, belki de Türkiye’de ilk kez olarak, yurtdışından destekli doğrudan RIP eğitimi yaptık. Ancak bütün bunlar bizi gerçekten tatmin etmiyor. Elma Basım’a sunacağımız o kadar çok çözüm var ki, bunları zaman içinde hep birlikte oturup konuşacağız. Mehmet Karagöz: Biz bu yatırımın ardından yavaş yavaş yurtdışındaki fuarlara katılmaya da başladık. Şu anda da örneğin Aralık ayında yurtdışında büyük bir fuara gideceğiz. Yurtdışında küçük çaplı da olsa işler almaya başladık. Bu bizi çok mutlu etti, ihracatın da başka bir zevk olduğunu gördük. Yurtdışından aldığımız işler bize yeni şeyler öğretiyor. Şimdilik İsviçre’den bir iş aldık, Almanya’da ve Suudi Arabistan’da müşterilerimiz var. İhsan Cafer Elhan: Bildiğiniz gibi iş dünyasında büyümeyen küçülür. Dolayısıyla büyümek zorundasınız. Burada doğru ürünü, doğru aracı ve doğru müşteriyi bulmak biraz beceri, biraz da kadere bağlı. matbaa&teknik: Bilgi ve deneyimlerinizi paylaştığınız için teşekkür ederiz.

matbaa&teknik: Elma Basım olarak sizin bu makineden uzun vadede beklentileriniz nedir? İhsan Cafer Elhan: “Suyu test etmek” diye bir deyiş vardır. Biz aslında şu anda dijital piyasasında suyu test ediyoruz. Ayağımızı soktuk ve derinliğini ölçmeye

90

matbaa&teknik







C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

Titiz, Müşteri Odaklı Bir Matbaa: Teknik Basım Muhlis Can: “ Referanslarımız bizi yansıtır.” 9 yıl önce kurulan ve sadece Anadolu yakasının değil tüm İstanbul’un örnek gösterilecek matbaalarından biri, Teknik Basım. Üretimde kalitenin ön şartı olan iyi çalışma ortamı oluşturulan matbaa, tam bir titizlik örneği. Şirket Ortakları Tarkan Güldoğan ve Muhlis Can ile son yatırımları olan Zhengrun otomatik taslama makinesi yatırımını konuşmak için bir araya geldik. Muhlis Can, Teknik Basım’ı kazandığını işine yatıran bir matbaa olarak tanımlıyor. Her iki ortağın da en önemli işletme düsturu entegre bir matbaa olmak. Aras Grup tarafından tedarik edilen Zhengrun otomatik taslama makinesi de bu düsturun son halkası. Can, bu konudaki hassasiyetlerini şöyle anlatıyor: Entegre Üretime Önem Verdik “Entegre tesis olma çabamız hep ön planda idi. Son makine yatırımlarından önce biz de işlerimizi mücellit aşamasında Avrupa yakasındaki mücellitlere gönderiyorduk. Bir an önce entegre olmayı istememizin sebebi

de zaten bu. Çünkü bu lojistik operasyon bize dezavantaj olarak dönüyordu ve müşteri memnuniyeti anlamında müşterimiz için değil ama bizim hassasiyetlerimiz anlamında yorucu oluyordu. Biz 9 sene önce başladığımızda 3-4 kişinin çalıştığı, son derece küçük bir matbaaydık. Matbaamızı kurma nedenimiz Anadolu yakasındaki büyüme potansiyeliydi. O dönem her ikimizin de geçimimizi sağlayacağımız işlerimiz vardı ancak bu potansiyeli görüp bir matbaa kurmaya karar verdik. Sonuçta öngördüğümüz gibi oldu ve Anadolu yakası birkaç kat büyüdü. Anadolu yakasının ağırlığı giderek artıyor. Çok ciddi firmalar Avrupa yakasındaki merkezlerini bu tarafa taşıyorlar. Bildiğiniz gibi Ankara’dan bile merkezini buraya taşıyan firmalar var. Finans merkezi hemen bizim yanı başımızda kuruluyor, eminim birkaç sene içinde o da devreye girdiğinde bize katkı sağlayacağını düşünüyoruz.” Güldoğan da ortağını teyid ediyor ve Zhengrun ile entegrasyonu tamamladıklarını anlatıyor:

Tarkan Güldoğan, Burhan Kuturman

96

matbaa&teknik


“Biz her zaman sattığı makinenin arkasında duran distribütör ve temsilcilerle çalıştık. Çünkü makine kaynaklı hatalar ve gecikmelerden dolayı müşterimize mahcup olmamak bizim için önemli.” Son Bir Buçuk Yılda Mücellit Yatırımlarımızı Tamamladık “Sizinle en son 1,5 sene önce görüşmüştük, o dönemden bu yana birçok mücellit makinesi yatırımımız oldu. Kendi işimizde, kendi ihtiyaçlarımız ölçüsünde entegre bir matbaa olduk. Bu entegrasyon bizim için çok önemliydi. Son aldığımız taslama makinesiyle entegrasyonu tamamladık. İnşallah bundan sonra artık makinelerimizin kapasitesini artırmaya yönelik yatırımlar yapacağız. Çok fazla dışarıya çıkmamayı hedefliyoruz ve her işlemi kendi matbaamızda gerçekleştirebilmek istiyoruz. Şu anki makine parkurumuzla herhangi bir üretim için matbaadan çıkmamız gerekmiyor. Kısmi laktan varak yaldıza, kesimden işçiliğe, tüm ciltleme şekillerinden spirale kadar… Dışarıya çıktığımız zaman büyük sıkıntılar yaşıyoruz. En son yaşadığımız sıkıntı ise taslama üzerineydi. Zengrun ile bu ihtiyacımızı da karşıladık” Teknik Basım ticari baskıya odaklanmış bir matbaa. Can, üretimdeki hassasiyetleri üzerinde dururken bastıkları materyallerin bire bir tüketiciyle buluşmasından dolayı üretimi çok yakından takip ettiklerini, söylüyor. Matbaanın ana prensibini müşterinin yanında olmak ve kampanyalarını onlarla birlikte yürütüyor gibi davranmak olduğunu anlatan Can’a göre esas gaye, elini taşın altına müşteri ile birlikte koymak ve onlara katma değer sağlayacak bir matbaa olmak. Sıradan ürünler

matbaa&teknik

97


C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december basmak yerine gerçekten sonuca gidecek, işe yarayacak baskılar üretmek. Teknik Basım bu çabasını önemli bir makine parkı ile güçlendiriyor. Baskı öncesinde tüm standardizasyonları tamamlanmış bir donanıma sahip olan matbaanın üretim alanında bakın neler var: Öncesinden Sonrasına Baskı “Baskı öncesinde ciddi bir iş gücümüz var. 7 grafikerin çalıştığı baskı öncesi departmanımızda provadan tutun kalibrasyonları da içeren tüm baskı öncesi standardizasyonlara kadar tüm işleyişi destekleyen yatırımlarımızı tamamladık. Baskı atölyemizde 3 adet baskı makinemiz var. Bir tanesi, 5+lak 70 x 100, bir tanesi, çift renk perfektörlü 70 x 100, bir tane de dört renk 35 x 50. Kısmi lak yapabilen serigraf baskı makinemiz ve baskı sonrasında tüm ihtiyaçlarımızı karşılayabilecek makinelerimiz var. Kapak takmadan, tel dikiş robotlara, kırımlara, iplik dikişe ve otomatik spirale kadar tüm makineler şu anda bünyemizde mevcut. Katalog, broşür gibi tarzda işlerde çok spesifik ölçüler olmadığı müddetçe %100’ü bizim entegre tesisimizde çıkıyor.” Teknik Basım 50’si üretimde olmak üzere 70 kişi barındırıyor. Geniş bir müşteri kitlesine sahip olan matbaanın çalıştığı şirketler arasında çok uluslu şirketler de bulunuyor: “Türkiye’nin ve dünyanın çok sayıda önde gelen firması bizim müşterimiz. Bu firmaların sözleşmeli tedarikçisiyiz. Ancak bunun yanında makinesi, üretimi olmayan veya yetersiz olan çok sayıda ajans veya matbaacı arkadaşımıza da üretim desteği veriyoruz. Ama bizim için her zaman ağırlıklı olan yön her zaman kurumsal müşterilerdir. Türkiye’deki çok büyük holdinglere sözleşmeli tedarikçilik yapıyoruz. Bu kapsamda BİM’in, IKEA’nın, Yapı Kredi Bankası’nın, Koçtaş’ın ve Asya Emeklilik’in de tedarikçisiyiz, Koç Holding’in diğer birkaç büyük firmasıyla da sürekli çalışıyoruz. Bu gibi çok sayıda firmanın yanı sıra üniversiteler, büyük oteller ve AVM’ler de var. Aynı zamanda baskısını yaptığımız çok sayıda süreli yayımımız var.” Basım endüstrisinin kalbi olan İstanbul, Bab-ı âli’den gelen bir geçmişle Avrupa yakasında gelişiyor. Anadolu yakasını cazip kılan faktörün bölgedeki sanayileşme ve iş merkezlerinin sayısının artması olarak, özetleyen Can, sınırların kalktığı günümüzde matbaanın hangi yakada olduğunun çok önemli olmadığının altını çiziyor ve bölgedeki matbaa yatırımlarının da son dönemlerde artmış olduğuna dikkat çekiyor:

binin üzerinde matbaa. Anadolu yakasının hem nüfusunun hem de iş nüfusunun giderek fazlalaşması bize pozitif olarak yansıyor. Özellikle içinde bulunduğumuz Dudullu Bölgesi, Sanayi Bölgesi ve hinterland olarak da yakın olan firmalarda artış var. Biz bilinçli olarak da Anadolu yakasını tercih ediyoruz. Ancak bu, Avrupa yakasında müşterimiz olmadığı anlamına gelmez. Her gün araçlarımız karşıya geçer. Bizim Beylikdüzü’nde de Gebze’de müşterimiz vardır. Fakat ağırlık Anadolu yakasındadır. “ Sohbetimizin sonunda yine Teknik Basım’ın son yatırımı olan Zhengrun’a dönüyoruz. Temel yatırımlarını tamamlamış bir matbaa olarak şirketin yatırım prensiplerini öğrenmek için Güldoğan’a sorduk. Güldoğan, marka bağımlılığı olmadığını, anlatıyor. Önem verdikleri temel faktör ise tedarikçinin güvenirliği ve servis: Aras Grup’a Güveniyoruz “Biz her zaman sattığı makinenin arkasında duran distribütör ve temsilcilerle çalıştık. Çünkü makine kaynaklı hatalar ve gecikmelerden dolayı müşterimize mahcup olmamak bizim için önemli. Bu nedenle makine parkurumuzda çeşitli ülkelerden makineler var. Tek bir markaya bağlı kalmak istemedik. O işin en iyi makinesi hangisiyse onu almaya gayret ettik. Her türlü makineyi biliyoruz ve elimizde de barındırıyoruz. Biz yatırım öncesi çok iyi araştırıyoruz. Çünkü matbaa makineleri, çok ekonomik makineler değil. İkinci el makineler almaktan hiç çekinmiyoruz. Sadece iyi makineler almaya dikkat ederek riskimizi azaltmaya çalışıyoruz. Taslama konusuna gelecek olursak; Zengrun zaten Türkiye’ye yeterince girmiş bir makine (Türkiye’deki kurulu Zengrun sayısı Burhan Kuturman’ın verdiği rakama göre 20) ve çok parçalı iş yaparak diğerlerinden farklılık arz ediyor. Şu anda altı parçayla, benim bildiğim kadarıyla, en yüksek parça sayısına sahip makine. İki ay önce aldığımız Zengrun, şu an üretimde ve hiç durmadan çalışıyor. En ufak bir sorun çıkmadığı gibi teknik desteği ve eğitimi de çok iyi veriyorlar. Sıfır makine almanın en önemli avantajı da zaten burada başlıyor.” Tarkan Güldoğan

Anadolu Yakasında Matbaacı Olmak “Bab-ı âli dağıldıktan sonra bu yakada matbaacı çok daha cazipti ama zaman geçtikçe artık çok matbaacı arkadaşımız geldi. Bizim bildiğimiz kadarıyla irili ufaklı

98

matbaa&teknik



C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

Heidelberg Küçük Ebatta Ürün Portföyünü Yeniden Düzenliyor Heidelberg Realigns Its Smallformat Product Portfolio Speedmaster SM 52 ve SX 52 merkezde sahne alacak. Küçük ebat ofset baskı makinesi olan Printmaster GTO 52’nin üretimi sona eriyor ve Linoprint C 901 ve C 751 dijital baskı sistemleri bu pazar segmentindeki ürün portföyünü tamamlayacak Basım sektöründeki küçük ebat ofset baskı makineleri ile çalışan matbaalar yönlerini daha düşük tirajlar, daha hızlı teslimat süreleri ve sıkı fiyat rekabetine çevirmiş durumdalar. Rekabetçi kalmak için daha çok firma endüstriyel üretime dönmektedir. Heidelberger Druckmaschinen AG (Heidelberg), Speedmaster SM 52 ve Sx52’nin başarılı sunuşlarını takiben ürün portföyünü yeni pazar şartlarına göre ayarlayarak pazarın yeni şartlarına uyumunu sağladı. Sonuç olarak Printmaster GTO 52 modelinin üretimi 2014 Mart’tan itibaren sona erecektir. Printmaster GTO 52 ile çalışan matbaalara daha fazla büyüme ve etkili bir sıçrama tahtası olması amacı ile son derece verimli bir model olan Speedmaster SM 52 sunulacaktır. Ayrıca, drupa 2012 Fuarı’ndan

Standardize edilmiş, iki ve dört Speedmaster SM 52 modelleri küçük ebat baskısı için ideal konumdadır. The standardized two- and four-color Speedmaster SM 52 models are ideal for small-format offset printing.

100

Print shops in the small-format offset printing sector are facing smaller run sizes, shorter delivery times, and tough competition on pricing. To stay competitive, more and more companies are turning to industrial production. Following the introduction of the successful Speedmaster SM 52 and SX 52, Heidelberger Druckmaschinen AG (Heidelberg) has adapted its product portfolio for the new market conditions, thereby ensuring it covers the entire spectrum of relevant applications. As a consequence, production of the Printmaster GTO 52 will be phased out from March 2014. The highly productive Speedmaster SM 52 has long offered customers working with the Printmaster GTO 52 an effective springboard for further growth. And, since drupa 2012, the Speedmaster SX 52 has been available in configurations that can be tailored precisely to customer requirements. The press can also be ordered with the Anicolor short inking unit, which is ideal for the production of short print runs due to its extremely short makeready times and low paper waste. More than 30,000 printing units of the Speedmaster SM 52/ SX 52 have already been sold worldwide. In addition, the company’s Linoprint C 901 and C 751 digital printing systems offer print shops an attractive

Speedmaster SM 52 and SX 52 to take center stage. Production of small-format offset Printmaster GTO 52 to be phased out and Linoprint C 901 and C 751 digital printing systems complement the portfolio for this market segment matbaa&teknik


C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

Speedmaster SX 52, Speedmaster XL serisi ve Speedmaster SM 52 platformunun yenilikçi ve öncü teknolojilerini kombine ederek oluşan kapsamlı otomasyon sayesinde çok yönlülük sunmaktadır.

bu yana Speedmaster SX 52 modeli de müşteri ihtiyaçlarına göre şekillendirilebilen konfigürasyonları ile pazara sunulmaktadır. Bu baskı makinesi aynı zamanda çok kısa tirajlarda dahi çok kısa hazırlık süresi ve minimum atık ile(10-20 tabaka fire) ideal üretim sunan Anicolor kısa mürekkepleme sistemi ile birlikte de sipariş edilebilmektedir. Şu ana kadar dünya çapında 30,000 üniteden fazla Speedmaster SM 52/SX 52 modeli satılmıştır. Buna ek olarak, Heidelberg’in Linoprint C 901 ve C 751 dijital baskı sistemleri, baskı merkezlerine kısa tirajlı veya değişken ticari işler için cazip ve düşük maliyetli bir tamamlayıcı çözüm olarak sunulmaktadır. Heidelberg’de ekipmanlardan sorumlu yönetim kurulu üyesi olan Stephan Plenz; “Küçük ebat segmentinde yeni ihtiyaçlara göre adapte olduk ve ürüm portföyümüzü de buna göre adapte ettik. Çünkü bu segmentteki ürün portföyümüz müşterilerin her iki alan ile yakın ilişkide oldukları ve rekabet avantajlarını artıran dijital ve ofset baskı teknolojilerini içermektedir.” şeklide görüşlerini belirtti. Küçük ebat ve dijital baskı için denenmiş ve test edilmiş makineler Speedmaster SM 52 modeli, standart çıkışa sahip iki veya dört üniteli seçenekler ile sunulmaktadır. Modeline bağlı olarak makine bileşenleri, Prinect Press Center Compact kumanda masası ve mürekkep ünitesi, baskı ve kauçuk silindiri otomatik yıkama ekipmanları

matbaa&teknik

The Speedmaster SX 52 combines the innovative and pioneering technology of the Speedmaster XL series with the successful Speedmaster SM 52 platform and is exceptionally versatile thanks to comprehensive automation.

and cost-effective complementary solution for printing short and/or variable commercial runs. “We are adapting to the new requirements in the small-format segment and are optimizing our portfolio for this market,” explains Stephan Plenz, member of the Management Board responsible for Heidelberg Equipment. “Because our portfolio for this segment comprises offset and digital printing technologies, customers benefit from the close interlinking of both worlds and can boost their competitive edge even further.” Tried-and-tested machines for small-format offset and digital printing The Speedmaster SM 52 is available as a two- and four-color press with a standard delivery. Depending on the model, components such as Prinect Press Center Compact and the automatic washup devices for the inking unit and blanket and impression cylinders are standard features. In day-to-day work, the press more than meets requirements for flexibility in terms of materials and printing stock thickness and delivers short setup times and high production outputs of up to 15,000 sheets per hour. The Speedmaster SM 52 has also been designed to accommodate inline applications such as numbering, perforating, and envelope printing. Alongside the Speedmaster SM 52, Heidelberg also offers the Speedmaster SX 52 – a machine platform that can be customized for specific requirements. The press features state-of-the-art technology and an ex-

101


C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

standart özellikler olarak sunulmaktadır. Günlük çalışma içerisinde malzemelerde esneklik ve baskı altı malzemelerinde çeşitli kalınlıklara imkan tanıyan ve kısa hazırlık süreleri ile ihtiyaçlardan fazlasını sunan baskı makinesi 15,000 tabaka/saatlik baskı hızı ile yüksek verimlilik sunmaktadır. Speedmaster SM 52, ayrıca talebe bağlı olarak numaratör, perforaj ve zarf baskısı gibi dahili sonlandırma ekipmanları ile de donatılabilmektedir. Heidelberg, Speedmaster SM 52’nin yanında çeşitlendirilebilen müşteri ihtiyaçları için makine platformu olan Speedmaster SX 52 modelini sunmaktadır. Makine üstün teknoloji ve geniş konfigürasyon yelpazesi ile Anicolor mürekkep ünitesi, lak ünitesi ve 0.6 mm baskı malzemesi kalınlığı, ön/arka baskı ile güvenlik baskısı teknolojisi seçeneklerine olanak sağlamaktadır. 2 ila 10 baskı ünitesi ile alana ve matbaanın tirajlarına göre makine çeşitlendirilebilmektedir. Her iki seri de Prinect Matbaa İş Akışı yazılım ve donanımlarına bağlanabilmekte ve ekolojik üretime göre tasarlanabilmektedir.

Heidelberg’in dijital baskı çözümü olan Linoprint C serisi, düşük tirajlarda ve değişken veri baskısında maliyet verimliliği sunmaktadır. The Linoprint C series from Heidelberg is the company’s digital printing solution for the cost-effective production of short and/or variable runs.

tensive range of configuration options such as Anicolor short inking unit technology, coating unit, printing stock thickness to 0.6 mm, perfecting devices, and technology for security printing – all of which ensures that print shops can handle a broad and varied range of orders. From two to ten printing units, a range of deliveries are available depending on the model and to suit the space available and the print shop’s run sizes. Both series can naturally be integrated into the Prinect workflow and have been designed for ecological print production.

drupa 2012 fuarından bu yana Linoprint C 901 ve C751 dijital baskı sistemleri, yeni Prinect Digital Print Manager yazılımı ile birlikte sunulmaktadır. Bu çözüm, tam bir iş akışı entegrasyonu olmadan dahi kullanıcılara değişken veri yönetimi, dahili dijital sonlandırma sistemleri ile baskı sonrası ve doküman odaklı iş akışı gibi yüksek verimli ve şeffaf bir dijital iş akışı sunmaktadır. Opsiyonel olarak sunulan Prinect Matbaa İş Akışı’na entegrasyon le birlikte ofset ve dijital baskının kombine edildiği hibrid iş akışı sağlanabilmektedir.

Since drupa 2012, the Linoprint C 901 and Linoprint C 751 have been available with the new Prinect Digital Print Manager. Even without integration into a complete workflow, this solution provides users with a highly efficient and transparent digital print workflow with a wide range of functions, such as variable data management, postpress with digital inline finishing systems, and a document-oriented workflow. Optional integration into the Prinect print shop workflow creates a seamless hybrid workflow between offset and digital printing that is unique in the industry.

Sonuç olarak A3 pazar segmentindeki matbaaların ihtiyaç duydukları hizmeti müşterilerine sunmaları için geniş bir yelpazede sağlanabilmektedir.

As a result, customers in the A3 market segment can utilize a whole range of options to provide their end customers with the service they require.

102

matbaa&teknik



C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

KODAK SONORA Baskı Kalıpları Önümüzdeki 12 Ay İçinde Tahmini

265 Milyon Litre Su Tasarrufu Sağlayacak KODAK SONORA Plates to Save an Estimated

265 Million Liters of Water in Next 12 Months Kodak ödüllü prosessiz teknolojisiyle standartları belirledi Kodak’ın Sonora Prosessiz Baskı Kalıbı teknolojisi ticari baskı endüstrisinde büyük miktarda su tasarrufu sağlayabilir. Bu öngörü, baskı operasyonunun baskı öncesi sürecinde baskı kalıbı ihtiyacını ortadan kaldıran prosessiz baskı kalıplarının yeni kabul görmesine dayanıyor. Kodak Sonora Baskı Kalıpları baskıya konulmadan önce baskı kalıplarını işlemek için suya olan ihtiyacı ortadan kaldırıyor. Bu da baskı öncesindeki sorumlulukta su korunumu açısından yeni bir standart belirliyor. Satış tahminlerine göre Kodak, önümüzdeki sene Sonora Baskı Kalıplarının kullanımının direk olarak 265 milyon litre su tasarrufu sağlayabileceği belirtiyor. Dünyadaki suyun sadece yüzde birinin içmek için, endüstri ve tarım için uygun olması öngörüsüne rağmen, su kıtlığı uzun süredir sadece iklim ve coğrafyanın temiz suya erişimi kısıtladığı belirli bölgelere indirgeniyor. Ancak, şimdi de A.B.D. gibi su bakımından zengin ülkelerin bile şehirlerinin yüzde 30’unda önümüzdeki dört yıl içinde su kıtlığıyla karşı karşıya kalabileceği öngörülüyor ve dünyanın su bakımından en zengin ülkesi Brezilya yüzde seksenin üzerinde su kaynağı eksikliğiyle karşı karşıya. Hem artan nüfusun neden olduğu yükselen talep hem de gelişen ekonomilerdeki aksayan su arıtım yapısı bu global sorunun yayılmasını geleneksel olarak susuz olan ülkelerin de ötesine taşıyor. Su korunumu tüm endüstrilerin göz önünde bulundurması gereken bir öncelik haline geldi. Kodak’ın dünya grafik pazarlama organizasyonu genel müdürü Rich Rindo, “Baskı endüstrisinde kaynakları koruyabileceğimiz yerde kaynakları korumak ve sürekli olarak bu kaynakları en iyi şekilde azaltmak için teknolojiyi nerede kullanacağımızı düşünmek bizim

104

Kodak’s Sonora Process Free Plate technology could lead to impressive water savings for the commercial printing industry. The forecast is based on new adoption data for the process-free plates, which remove the need for a plate processor in the prepress stage of a print operation. Kodak Sonora Plates eliminate the need for water to process plates before they are put on the press, setting a new standard for responsibility in prepress in terms of water conservation. Based on sales projections, Kodak estimates that in the next year, use of Sonora Plates could be directly responsible for saving up to 265 million liters of water. Despite estimates that only one percent of the world’s water is suitable for drinking, industry and agriculture, water scarcity has long been considered a problem

Company sets standard with award-winning process-free technology matbaa&teknik


C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

Su, ticari baskı operasyonlarının olmazsa olmazıyken, Kodak kendi kullandığı su konusunda da duyarlı… Dünyadaki tüm Kodak üretim tesislerinde su tüketimi çok yakından takip ediliyor ve 2009 yılından beri su tüketiminde neredeyse yüzde 25’lik bir azalma sağlamayı başardı. sorumluluğumuz. Baskıcılara su kullanımını tamamen aradan çıkarmalarını sağlamak baskı kalıbı yapımının sürdürülebilirliğinde yeni bir çağı da beraberinde getiriyor. Baskı öncesinde devre dışı bırakılan kimya ve enerji haricinde, su tasarrufu tek başına baskıcıları yaptıkları işlemlerin çevreye olan etkisi konusunda iki kez düşünmeye itmeye yeterlidir” açıklamasını yaptı. Geleneksel olarak işlenen baskı kalıplarında su, baskı kalıbı işlemcisini çalıştırmak ve üretim sonrasında da işlemciyi temizlemek için kullanılır, aynı zamanda eğer söz konusu fırınlama baskı kalıplarıysa su zamklama ünitesini çalıştırmak için de kullanılır. Buna ek olarak, su konsantre işleme kimyasallarıyla da karıştırılır. Sonora Baskı Kalıplarıyla bu su, doğal bir kaynağı dönüştürerek ve su arıtım tesislerindeki yükü de azaltarak, tamamen plaka yapma sürecinin dışına atılabilir. Sonora Baskı Kalıpları aynı zamanda kısıtlı su arıtım tesisleri olan ya da hiç su arıtım tesisi olmayan gelişmekte olan endüstri merkezlerindeki baskı operasyonları için de umut vaat ediyor. Kodak, 400 adet yeni ve dönüştürülmüş müşteriyle Sonora Baskı Kalıbının benimsenmesinde hızlı bir büyüme görüyor. Su, ticari baskı operasyonlarının olmazsa olmazıyken, Kodak kendi kullandığı su konusunda da duyarlı… Dünyadaki tüm Kodak üretim tesislerinde su tüketimi çok yakından takip ediliyor ve 2009 yılından beri su tüketiminde neredeyse yüzde 25’lik bir azalma sağlamayı başardı. Kodak, sürekli değişen bir dünyada güncel kalabilmek için kendisini sürdürebilir teknoloji ve uygulamalar geliştirmeye adadı. Sonora Baskı Kalıpları gibi ürünlerle Kodak söz verdiği gibi endüstride liderlik yapan yenilikleri sunmaya devam ediyor.

matbaa&teknik

relegated only to specific locales where climate or geography limit access to clean water. However, it’s now predicted that even water-rich nations such as the United States could see a water scarcity crisis in 30 percent of its cities in the next four years, and Brazil, the world’s most water-rich nation, faces water supply deficits of more than 80 percent. Both an increase in demand from growing populations and a lagging water treatment infrastructure in emerging economies contribute to the spread of this global issue beyond traditionally water-starved nations. Water conservation has become a priority that every industry needs to address. “In the print industry, it is our responsibility to save resources where we can and continually consider where we can use technology to best minimize the drain on those resources,” said Rich Rindo, general manager of Kodak’s worldwide graphics marketing organization. “Allowing printers to take water use out of the process entirely introduces a new era of sustainability in platemaking. Apart from the chemistry and energy removed from the prepress process, the water savings alone is enough to make printers think twice about the impact they’re having on the environment with their operations.” With traditional processed plates, water is used to run the plate processor and clean it after production, as well as to run a rinse/gum unit if baking plates. In addition, water is mixed with concentrated processing chemistry. With Sonora Plates, this water can be removed from the platemaking process entirely, conserving a natural resource and reducing the load on water treatment facilities. Sonora Plates also hold promise for print operations in emerging industrial centers with limited or no water treatment infrastructure. Kodak is seeing rapid growth in Sonora Plate adoption, with more than 400 new and converted customers. While water is essential to commercial printing industry operations, Kodak is also mindful of its own water use. Kodak manufacturing facilities around the world closely monitor water consumption and have achieved a nearly 25 percent reduction in usage since 2009. Kodak has been committed to developing sustainable technology and practices to keep up with an ever-changing world. With products such as Sonora Plates, Kodak is delivering on its promise to drive innovations that lead the industry. 105


C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

Planatol ve Wetzel Teknik Desteği ile Hazırlanmış

Yeni Tutkal Besleme Sistemi Tutkal ve nozul seçimini müşteriye bırakan, yenilikçi hotmelt besleme Planatol-grup, bünyesindeki ambalaj grubu çözümleri sağlayan Wetzel GmbH ve Planatol Adhesive GmbH şirketleri ile sürekli, yenilikçi çözümler bulmaya yönelik bir araştırma içindedir. Bu makale ile, Graco’nun yeni hotmelt dağıtım sistemi hakkında bilgilendirme yapılmaktadır. Ambalaj sektöründe Hotmelt dağıtım sistemleri konusunda önde gelen üreticilerden biri olan Graco’nun prensibi, kullanıcı dostu ve ekonomik çözümler sağlamak üzere sürekli gelişimdir. Graco, Planatol GmbH gibi dünyanın önde gelen birçok ekipman üreticisi ve tutkal tedarikçisi ile yakın işbirliği içindedir. Graco’nun, InvisiPac tipi modüler makinaları, vakum beslemeli ve tanksız sistemlerdir. Bu modüler makinalar, her saat 11,5 kg Hotmelt tutkal işleyebilir ve 10 dakika gibi kısa bir süre içerisinde çalışma sıcaklığına ulaşarak, üretime başlayabilir. Ayrıca, tanksız dizaynı sayesinde tutkal kısa süre yüksek sıcaklığa maruz kalmaktadır. Bu da, sistemin sadece işlem sırasında ve gerektiği kadar tutkal tüketeceği anlamına gelmektedir. Tüm bunların sonucu olarak, karbon oluşumu ve onun yan etkileri; nozul (tabanca) tıkanması ve ekipman zararları, önemli derecede azaltılmış olur. Yeni dizayn ile, enerji tüketimi %30; tutkal tüketimi %15 azaltılarak, bakım süresi kısaltılmış; çalışma süresi uzatılmıştır. Yani üretim verimliliği arttırılmıştır. Sistem, zarif dizaynı sayesinde bir hattan başka bir hatta da kolaylıkla taşınabilir. Aynı zamanda, bilinen tüm markalara ait nozul ve hortumlar sistem üzerinde kullanılabilir. Graco’dan Laurent Framery’nin bahsettiği gibi; “Müşterilerimiz için uygun fiyatlarla çalışabilmek son derece önemlidir. Bunun için yüksek verimli cihazlar öneririz. Aynı zamanda, müşterilerimiz tutkal üreticisi, nozul ve sistem tedarikçisi seçme konusunda serbesttirler.”

Neden Planatol? Planatol firması, kağıt ve karton uygulamaları için dispersiyon ve Hotmelt üretiminde uzmandır. 2012’de Wetzel’in şirket bünyesine katılması ile de ambalaj grubu knowhow teknolojisi tam olarak Planatol ile buluşmuştur. Şuan Planatol, özellikle zor kağıt/mukavva ambalajı (örn: folyo ile kaplı) konusunda çok güçlü bir tedarikçidir. Dispersiyon ve hotmelt uygulamaları konusunda yıllardır aktif yer alması, Planatol’e makine grubunda derin tecrübe sağlamıştır. Son derece tecrübeli Planatol Adhesive ekibi sayesinde; Graco, müşteri taleplerini karşılayabilmektedir. Planatol Adhesive, enerji ve tutkal kullanımından tasarruf etmek isteyen son kullanıcılara, kusursuz kullanım sağlayan Graco Invisipac’ı tavsiye etmektedir. Planatol Adhesive GmbH genel müdürü Robert Alber’ın da konu hakkındaki notları şu şekildedir; “InvisiPac sistemi ile laboratuarlarımızda yaptığımız testlerde, hem EVA hem de Metallocene Hotmelt tutkal kullanarak çok iyi sonuçlar aldık. Dolayısıyla bu yenilikçi çözümü, müşterilerimizin sağlayacağı faydayı düşünerek desteklemekteyiz. Aynı zamanda, nozul ve tutkal tedarikçisi seçimini müşteriye bırakan bu yenilikçi uygulamadan da son derece mutluyuz. Graco’nun çözümlerine ilave olarak; yine Planatol’un takdir ettiği HHS ve Robatech gibi firmaların da alternatif çözümleri mevcuttur. Her iki firma da, çeşitli firmalardan tedarik edilmiş tutkalların kullanımına yönelik, denenmiş, yenilikçi çözümler sunmaktadır. Biz bu seçim tercihini, müşterilerimizin avantajı olarak görüyoruz. Planatol olarak bizim amacımız ve tutkumuz, müşterilerimizin fayda sağlamasıdır.”

Planatol Adhesive GmbH gibi güçlü partnerler ile gerçekleştirilen projeler ve son müşteriler ile kurulan güçlü işbirliği, modüler makina çözümlerindeki pozitif trendi desteklemektedir.

106

matbaa&teknik


C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

Polar’ın 2014 Eğitim Programı Açıklandı POLAR Operator Training Courses in 1. half 2014 POLAR, Hofheim’da bulunan müşteri merkezinde 2014 yılının ilk çeyreğinde gerçekleştireceği eğitimlerin programını açıkladı. Eğitimler Polar kullanıcılarına ekipmanların maksimum verimle kullanımı için bilgi transferini amaçlıyor. Eğitimlere bölüm yöneticileri ve makine operatörleri katılabilecek. Eğitimler Almanca olarak yapılacak. Eğitimlere katılabilmek için ön kayıt gerekiyor. Maksimum 5 katılım kabul edilecek. Eğitim programı şöyle:

POLAR offers operator training courses for POLAR high-speed cutters and Compucut® at their customer center in Hofheim. The POLAR operator training courses will give your operators the know-how to utilize the POLAR equipment with optimal efficiency. Our offer is targeted to departmental heads, foremen, shift supervisors and machine operators. All courses are conducted in German

Yüksek Hızlı Kesim Makineleri POLAR X/XT, Xplus/XTplus and N PLUS Eğitimleri: 13. – 14. Ocak 2014 17. – 18. Mart 2014 19. – 20. Mayıs 2014 Yüksek Hızlı Kesim Makinesi POLAR N PRO Eğitimleri: 27. – 28. Ocak 2014 17. – 18. Şubat 2014 07. – 08. Nisan 2014 05. – 06. Mayıs 2014 10. – 11. Haziran 2014 POLAR Compucut® V 4.10.1 and V 5.0.2 Eğitimleri: 29. – 30. Ocak 2014 09. – 10. Nisan 2014 12. – 13. Haziran 2014 Detaylı bilgi ve ön kayıt için şu adrese gidiniz: http://www.polar-mohr.com/en/standard/High-speed-cutter-training-for-operators_120972.html

Courses for high-speed cutter POLAR X/XT, Xplus/XTplus and N PLUS: 13. - 14. January 2014 17. - 18. March 2014 19. - 20. May 2014 Courses for High-Speed Cutter POLAR N PRO: 27. – 28. January 2014 17. - 18. February 2014 07. - 08. April 2014 05. - 06. May 2014 10. - 11. June 2014 Courses for POLAR Compucut® V 4.10.1 and V 5.0.2: 29. – 30. January 2014 09. - 10. April 2014 12. - 13. June 2014 Operator training for older high-speed cutter models such as EM/EMC-Monitor, E/ED as well as trainings for CuttingSystem PACE with turning-gripper for the current N PRO generation could take place at POLAR according to prior agreement. Operator training for older CuttingSystem PACE could take place at the customers system upon agreement.

matbaa&teknik

107


C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

Web Offset İle Esnek Ambalaj Gerçekten mi? Web Offset Lithography for Flexible Packaging – Really? Günümüzün web ofset baskı makineleri marjinal kısa tirajlı işleri sürdürülebilir, kârlı işlere dönüştürebiliyor. Yüksek verimlilik ve hızlı, düşükmaliyetli kalıp üretimi ve iş hazırlık süreleri ile, web offset, kısa teslim süreleri ve tiraj uzunlukları konusunda flekso’dan çok daha başarılı görünüyor.

By David Muncaster, director of business development for packaging at Goss International

David Muncaster Goss International’da ambalaj iş geliştirme müdürü Evet, gerçekten. Esnek ambalaj için web ofset kullanmayan kişilerin tipik tepkisi genelde şaşkınlık ve hatta bazen inanamama oluyor. Hatta günümüzün üretim ortamında web ofsetin hem gravür hem de fleksografiden daha maliyet-etkin olduğu kendilerine açıklandığı şaşkınlıkları daha da artıyor. Web offset’in esnek ambalajla neden hemen ilişkilendirilmemesinin bana göre birkaç nedeni var: bazıları bu temel teknolojiyi yanlış anlamaktan kaynaklanırken diğerleri ise dünün piyasasında kalan modası geçmiş görüşlerden kaynaklanıyor.

Yes, really. The typical response of people who are not using web offset lithography for flexible packaging is often surprise and sometimes disbelief. Their surprise increases when told that in today’s production environment web offset can actually work out significantly more cost-effective than both gravure and flexography.

Bugünün esnek ambalaj ve converting piyasasındaki en önemli iki problem, marka sahiplerinin giderek daha kısa ve daha hızlı iş dönüşü istemeleri. Daha önce bu tarz işler sürümden kazanmak için ve düzenli bir iş

It seems to me that there are a number of reasons why web offset is not readily associated with flexible packaging; some are simply the result of misunderstand-

108

matbaa&teknik


C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

sağlamak amacıyla kabul edilirdi. Bugün ise bu işler normal hale geliyor ve bazı converting işlerinin sürekliliğini tehdit ediyor. Web offset’in neden bir çözüm olabileceğini anlamak için piyasadaki temel yanlış anlamalardan birine bakmak faydalı olacaktır: ‘short run’ (kısa tiraj) terimi. Bu terim genelde farklı baskı segmentlerinde farklı anlamlara gelebiliyor ama söz konusu olan dijital baskı olunca, anlamı tamamen değişebiliyor. Dijital tiraj uzunluklarını ‘mikro-tiraj’lar olarak düşünmek daha faydalı olacaktır. Şu anda bu mikro tirajların sayısı ve dijital olarak basılan esnek ambalajın toplam yüzdesi son derece düşük. Bir sonraki on yıl boyunca dijital olarak basılacak esnek ambalaja yönelik çift basamaklı büyüme tahminleri bile dengeyi ciddi şekilde değiştirmeyecek.

ings about the core technology, while others are based on out-dated perceptions based on yesterday’s market. The two major challenges in flexible packaging and converting today are the shorter runs and faster turnarounds demanded by brand owners. Previously, such jobs were often loss-leaders, taken on to retain regular, longer-run business. Today, those once-exceptional jobs are becoming the norm, and are beginning to threaten the ongoing viability of some converting businesses. To understand why web offset can be a solution, it’s helpful to tackle one of the key confusions in the market: the term “short-run”. This is used to mean significantly different things by different segments of print, but its meaning has been skewed disproportionately through widespread association with digital print.

Flekso ve gravür matbaalarını zorda bırakan ise mikro tirajların dijitale kaptırılması değil. Dijital için çok uzun olup kârlılık için çok kısa olan ve popülerlikleri giderek artan tirajlar asıl sorunu meydana getiriyor.

It’s really more useful to think of digital run lengths as “micro runs”. At present, the number of these micro runs and the total percentage of digitally printed flexible packaging is very small. Even the double-digit growth forecast for digitally printed flexible packaging over the next decade won’t materially change the balance.

Günümüzün web ofset baskı makineleri marjinal kısa tirajlı işleri sürdürülebilir, kârlı işlere dönüştürebiliyor. Yüksek verimlilik ve hızlı, düşük-maliyetli kalıp üretimi ve iş hazırlık süreleri ile, web offset, kısa teslim süreleri ve tiraj uzunlukları konusunda flekso’dan çok daha başarılı görünüyor.

Losing micro runs to digital is not what’s putting pressure on flexo and gravure printers. It’s the runs that are too long for digital, but too short for profitability – and their increasing popularity – that are causing the real problem.

matbaa&teknik

109


C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

Baskı kalitesi daha yüksek renk kontrolü ve standart bir süreç sayesinde artıyor. Aynı şekilde daha fazla çeşit malzemesi ile çalışabilmesi de kalite açısından ek bir fayda (yüksek hızlarda dokuz mikronla çalışmak mümkün). Buna değişken sleeve teknolojisi, ve flekso, gravür ve dijital istasyonları da ekleyince, UV kaplama gibi süreçlerde kaliteden hiçbir taviz vermeden web ofsetin ekonomik ve kalite avantajları sağlanabiliyor. Geleneksel esnek ambalaj sektörü büyük baskı altında; buna hiçbir şüphe yok. Bu baskının nedenlerini doğru bir şekilde tespit edenler kâr marjlarında ilerleme sağlayabilecekler. Risklere hazır olanlar için parlak bir geleceği olan heyecan verici bir pazar.

Today’s web offset presses offer capabilities that can turn marginal short-run jobs into sustainable, profitable ones. With high productivity and fast, low-cost plate production and makereadies, web offset is far more capable than flexo to address short leadtimes and run lengths. Print quality reinforces the case with greater colour control and a standardised process, as does the ability to handle a wide variety of substrates, including those as fine as nine microns at high speeds. Add in variable sleeve technology and numerous options for integrating flexo, gravure and even digital stations – such as with the Goss Sunday Vpak – and the result is a ‘hybrid’ solution combining all the economical and quality advantages of web offset without any compromise on processes like coating, which flexo and gravure are inherently good at. The traditional flexible packaging sector is under great pressure; there is no doubt about that. Accurately identifying and addressing the causes of this pressure is what will differentiate those who preserve their margins. It’s is an exciting market with a bright future for those able to embrace the challenge. (ENDS – 483 words)

110

matbaa&teknik


C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

Etikette “uzaktan kumanda mürekkep sistemi”nin Getirdiği Avantajlar Moris Pinto / İmex Group Rulodan ruloya etiket ; her zaman olduğundan daha fazla önem kazanmış durumdadır. Endüstriyel tasarımın en can alıcı ve albeni katan kısmını oluşturmaktadır. Etiket üretim aşamaları da talepler doğrultusunda şekil değiştirmektedirler. Peki, etiket üreticilerine gelen taleplerde ne değişiklikler olmaktadır. Öncelikle her geçen yıl etiket adetlerinin düştüğü fakat etiket çeşitliliğinin arttığı bilinmektedir. Bu yönelik etiket üreticilerinin bir takım ön hazırlıklarla üretim firelerini düşürme amaçları doğmaktadır. Diğer yandan işlerin adetlerinin düşmesine bağlı olarak da repete ( tekrar sipariş) sayılarında da artış gözlenmektedir. Tekrar siparişlerinin artması demek aslında etiket üreticisi için daha fazla sefer aynı kalitede ve renk stabilitesindeki ürünü müşterisine tekrar ve tekrar sunabilme zorluğu demektir. Değişmeyen değişim ise tüketicinin her zaman daha kalitesini arayışıdır. Ürünün kalitesiyle beraber etiketinin kalitesinin de yükselmesi talep edilmektedir. Bu doğrultuda etiket kaliteleri de sürekli artış göstermektedir. Etiketin kalitesini artırabilecek birkaç unsurdan bahsedebiliriz. Grafiğinin güzelleştirilmesi, görsellerinin kuvvetlendirilmesi, üst yüz kağıdının kalitesi ve istenilen teknik özelliklerde tutkal kullanımı kaliteyi etkileyen unsurlardır. Ama bunlarında üstünde en çok farkı ortaya koyan tabii ki baskı kalitesidir. Patates baskı diye tabir edilen tipografik, düz sistem rulo etiket baskılar artık yerini ileri baskı tekniklerine bırakmıştır. İşte bu noktada rulodan ruloya ofset etiket baskı makinası, tekniği sebebiyle en kaliteli baskıyı almaya müsait baskı tipidir. Ama tabii ki kaliteli ofset baskı tek başına yukarıdaki saydığımız yeni talepleri yerine getirmeye yeterli değildir. Biz de IMEX GROUP olarak müşterilerimize en doğru çözümü sunma çabasıyla bu konuda araştırmalar yaptık. Sonuç olarak temsilcisi olduğumu ZONTEN firmasının rulodan ruloya ofset etiket baskı makinasıyla bu başarıyı yakaladık. Sunulan farklılık tam olarak da etiketçilerin yeni piyasa şartlarındaki yeni doğan ihtiyaçlarına cevap veren niteliktedir. Adetlerin azalması: ZONTEN rulo ofset baskı makinası yarı rotatiftir. Bundan kaynaklı iş boyuna göre silindir değişimi olmaz. Buda iş ayarının ve işten işe geçişlerde firenin minimum olmasını sağlayan düşük adetler için en uygun makine tipidir. Baskı kalitesi: OFSET baskı tipinde çalışan makine olarak yine ZONTEN rulo ofset baskı makinası en yüksek tramlı iş basılabilecek baskı

matbaa&teknik

tekniğinde üretim yapmaktadır. Repete (tekrar siparişlerde) artış sonrası aynı renk uygunluğunu yakalama: İşte bu noktada ZONTEN firmasının makinası üzerinde özellik olarak sunduğu ; “ofset uzaktan kumanda murekkep sistemi” ön plana çıkmaktadır. Ofset baskı makinelerindeki dijital kontrol sistemi, başka bir deyimle mükemmel baskı prosesleri kontrol ekipmanı, ileri seviye bilgisayarlı kontrol teknolojileri ile beraber yüksek kapasiteli çip ve devrelerden oluşmaktadır. Bu sistemin en büyük avantajları, yüksek hız, hassasiyet, ufak ölçekli işlerdeki verimlilik ve standardizasyondur. Bu sistem öncelikle aşağıda belirtilen 3 ana kola ayrılmaktadır. Uzaktan Mürekkep Kontrol Sistemi: Mürekkep miktarı direkt olarak bir program ve panel sayesinde kontrol edilebilmektedir. Ve bununla ilgili bütün bilgiler ekran görüntüsünde operatöre sunulmaktadır. Operatör kolaylıkla ve güven içinde olması gereken değişiklikleri ayni panel üzerinden gerçekleştirebilmektedir. Operasyon Yönetimi: Makine baskı sırasında ayni zamandaki ayarlamaları sistem sayesinde yapabilir veya daha önceden basılmış olan işleri hafızasında saklayabilir ve geri çağırabilir. Sistem bir sonraki işi de ayni anda ekranda paralel olarak kontrol etme şansını da operatöre sunabiliyor. Baskı önizleme: Sistem ayni zamanda da önizleme sayesinde karşılaştırmalı olarak baskı hareketlerini uzaktan kontrol edebilme özelliğine sahiptir. Yani özetle; elektronik olarak düzenlediğiniz mürekkep ayarınızla ; doğru mürekkep ayarınızı kumanda masasından yapıp, bunu tekrar işler için kaydedeceksiniz. Bu sayede repete işlerde tekrar bir önceki sefer kullanılan mürekkep ayarlarınızla müşterinize aynı renk stabilitesinde işler sunmuş olacaksınız.

111


C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

DuPont™ Cyrel® DigiFlow Optimasmart’ın Baskı Kalitesini Geliştirdi DuPont™ Cyrel ® DigiFlow Extends Quality Printing Capability at Optimasmart DuPont Ambalaj Grafikleri (DuPont), Moskova, Rusya ikameli bir servis firması olan Optimasmart’ın , yeni DuPont™ Cyrel® DigiFlow 1000 ECLF state-of-the-art pozlama ve son poz makinesi yatırımı yaptığını duyurdu. Optimasmart Genel Müdürü Pavel Belyaev, “Optimasmart, düz tepeli noktayı önemli bir sanayi eğilimi olarak görmektedir” diyor: “Teknolojiyi bir seneden fazladır araştırıyoruz, baskı testlerimizi yapıp performansları karşılaştırıyoruz. Bu arada kendi teknolojimizi bile geliştirdik. Fakat kalite, maliyet ve verimlilik de dahil olmak üzere tüm faktörleri dikkate aldığımızda, Cyrel® DigiFlow bizim işimiz için en optimum özellikleri sundu. Temel iş akışımız değişmediği ve yeni ünitemiz bir gün içerisinde monte edildiği için iş kaybımız olmadan devam edebildik.” Cyrel® DigiFlow, mevcut DuPont pozlama ünitelerinin nispeten basit ve masrafsız bir modifikasyonu; ana poz sırasında modifiye atmosfer ile dizaynın plaka üzerine bire bir aktarımını sağlayan bir kabini mevcut. Söz konusu bire bir aktarım, zemin baskı efektlerini optimize etmek için önemlidir. Cyrel® DigiFlow pozlama üniteleri “ihtiyaç doğrultusunda” kullanım için tasarlandı ve standart dijital nokta ihtiyacı olduğunda kolayca kapatılabiliyor. DuPont Ambalaj Grafikleri Teknik Servis Uzmanı Alexander Kosachev’in yorumu ise şöyle: “Bu bizim Rusya’daki beşinci Cyrel® DigiFlow ünitemiz, ve ekipmanın popülaritesi, olağanüstü sonuçlarının yanı sıra, kullanımı

112

“Optimasmart identified the flat top dot as a key industry trend early on,” said Pavel Belyaev, general director - Optimasmart. “We began researching the technology over a year ago, testing approaches and comparing performance – we even developed our own technology. But once we took all the relevant factors into consideration, including, quality, cost and productivity, it was clear that Cyrel® DigiFlow demonstrated the optimum balance of properties for our business. Our basic workflow does not change and the new unit was installed within a day so we were quickly back up and running.” Cyrel® DigiFlow is a relatively simple and inexpensive modification to the existing line of DuPont exposure units; it adds a chamber that allows the creation of a controlled atmosphere during the main exposure allowing one-to-one reproduction of image elements on the plate. This one-to-one reproduction is critical to optimizing the effects of solid screening patterns. The Cyrel® DigiFlow exposure units were designed for use on an ‘as-needed’ basis, and can easily be switched off when the standard digital dot is the preferred result. “This is our fifth Cyrel® DigiFlow installation in Russia to date, and the equipment continues to gain in popularity because it is easy to install and use with exceptional results,” said Alexander Kosachev, technical sales rep-

DuPont Packaging Graphics (DuPont) has announced that Optimasmart, a trade shop located in Moscow, Russia, recently adopted the new DuPont™ Cyrel® DigiFlow 1000 ECLF state-of-the-art exposure and light finisher. matbaa&teknik


C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

Pavel Belyaev – Optimasmart Genel Müdürü ve DuPont™ Cyrel® DigiFlow 1000 ECLF Pavel Belyaev – General Director of Optimasmart and DuPont™ Cyrel® DigiFlow 1000 ECLF

ve montajının kolay olması nedeniyle giderek artıyor.” Son üç yılda, Optimasmart plaka işleme kapasitesi ve teknolojisiyle kendisini lider konumuna taşıdı. Otpmasmart Teknik Direktörü Alexander Okduzyan’a göre, Cyrel® Digiflow şirkete, fleksible ambalaj siparişlerinin ihtiyaçlarını karşılama ve yeni müşterilere ulaşma şansı tanıyacak. Ayrıca yeni görüntüleme ve plaka işleme teknolojileri baskı öncesi prosesi kolaylaştırdıklarından, baskı öncesi prosesin hala çok önemli.

matbaa&teknik

resentative – DuPont Packaging Graphics.During the last three years, Optimasmart has established itself as a leader in platemaking capacity and technology. Cyrel® Digiflow will enable the company to work with demanding wide flexible package orders and reach new customers, according to Alexander Oksuzyan, technical director – Optimasmart. While new screening and platemaking technologies are simplifying the prepress process, he emphasized, prepress is still important.

113


C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

Landa ve Komori, Stratejik Ortaklıklarına Güç Katıyorlar Landa And Komori Strengthen Strategic Relationship Landa, tüm tabaka beslemeli Nanographic Printing™ baskı makineleri için Komori platformlarını seçti – Üretim Birimleri Sipariş Edildi Landa Corporation ve Komori Corporation yaptıkları açıklamayla stratejik ortaklıklarının çapını genişlettiklerini duyurdular. Şirketler daha önce Landa’nın Nanography™’sinin geliştirilmesi alanında birlikte çalışmışlar ve Komori, Landa’nın drupa 2012’deki Nanographic Printing™ lansmanında kullanılan tabaka besleme platformları sağlamıştı. Şirketler şu anda uzun vadeli stratejik işbirliklerini daha da güçlendirmek amacıyla çok-yönlü bir anlaşmaya imza attılar. Bu anlaşma kapsamında Komori, Landa’nın Nanographic Baskı makinelerinde kullanılan tüm tabaka besleme için global tedarikçi olacak ve Landa da, Komori’ye Komori’nin Komori markalı nanographic baskı makinelerinde kullanılmak üzere Nanographic Printing teknolojisi ve Landa NanoInk™ renklendiricilerini sağlayacak. Komori, tüm Landa tabaka besleme baskı makinelerinde son teknoloji, özelleştirilmiş platformlar sunmak için seçildi. Landa mühendisleri drupa’dan bu yana hem Avrupa’dan hem Asya’dan sektörün önde gelen makine satıcılarının, Landa Nanographic baskı makineleri için tabaka besleme platformu tekliflerini değerlendiriyorlar. Landa bu değerlendirmede özellikle mühendislik kalitesi, tasarım mükemmeliyeti, otomasyon, güvenilirlik ve maliyet-etkinlik gibi konuları dikkate alıyor. Satıcının yenilik, teknik kaynaklar, ticari başarı ve finansal stabilite kültürü de bu kararda önemli bir rol oynayacak. Bu sene gerçekleştirilen bu uzun değerlendirme maratonunun sonucunda varılan bir sonuç oldu: Komori kendi 114

Landa Corporation and Komori Corporation today announced the strengthening of their strategic relationship. The companies had collaborated during Landa’s development of Nanography™, with Komori providing sheetfed platforms for Landa’s launch of Nanographic Printing™ at Drupa 2012. The companies have now formalized their long-term strategic alliance by entering into multi-faceted agreements in which Komori will be the global supplier of all sheetfed Landa Nanographic Printing Press platforms to Landa and Landa will provide Komori with Nanographic Printing technology and Landa NanoInk™ Colorants for incorporation into Komori-branded Nanographic Printing presses. Komori Selected to Provide State-of-the-Art Customized Platforms for all Landa Sheetfed Presses Since Drupa, Landa engineers have been evaluating proposals from the industry’s leading press vendors, both European and Asian, for the supply of sheetfed platforms for Landa Nanographic Printing™ Presses. In making its assessment, Landa took into account the caliber of engineering, robustness of design, automation, reliability and cost effectiveness. The vendor’s culture of innovation, technical resources, commercial success and financial stability were also important criteria. The conclusion of this year-long pursuit left no doubt: Komori is in a class of its own and the clear partner of choice for Landa. The outcome led Landa to place orders with Komori for sheetfed platforms for Landa’s S10 Nanographic Printing Presses, which will start to be delivered to customers in the fourth quarter of 2014.

Landa Selects Komori Platforms for all Sheetfed Nanographic Printing™ Presses – Orders Production Units matbaa&teknik


C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december sınıfında bir numara ve Landa’nın açık ve net ortağı. Bu sonuç görüldükten sonra Landa, S10 Nanographic için Komori tabaka besleme platformları siparişleri verdi ve bunların teslimi de 2014’ün son çeyreğinden itibaren başlayacak. Komori ve Landa Lisans Anlaşmasını Resmileştirdiler Komori bilimadamları ve mühendislerinin uzun süren incelemelerinden sonra, Komori, Nanography™’nin dijital baskı sektöründe sayfa başına en düşük maliyetle ofset baskı kalitesi ve hızı sunduğuna karar verdi. Bu nedenle Landa ile lisans anlaşmasını resmileştirerek, şirketler arasındaki uzun vadeli stratejik işbirliğini bir adım ileriye taşımış oldu. Landa’nın kurucusu, Başkanı ve CEO’su olan Benny Landa şöyle anlatıyor: ‘Komori ile işbirliğimize başladığımızdan beri şirket, kültürü ve insanlarından ciddi şekilde etkilenmiştik. Komori, Landa için muhteşem bir ortak ve üstün bir mühendislik uzmanlığı, yüksek kalite ve performans ve geleceğe yatırım kararlılığına sahipler. Sektörün karşılaştığı zorluklardan etkilenmeden gelişmeye devam eden bir global makine satıcısının bizim stratejik ortaklarımızdan olması bizim için onur verici bir durum.’ Komori’nin Başkanı ve CEO’su Yoshiharu Komori şöyle anlatıyor: “Nanography’nin pazara sunulmasında Landa ile işbirliği yapmak bizim için büyük bir onur. Ekiplerimiz Landa’nın gelişimini yakından takip etti ve kaydedilen ilerlemeden ciddi şekilde etkilendi. Benny Landa’nın yeni keşfi Nanography’nin- Komori platformuyla birlikte- ciddi bir pazar payı kazanacağına inanıyoruz.’

matbaa&teknik

Komori and Landa Formalize License Agreement Following a lengthy technology diligence period, during which Komori scientists and engineers studied, evaluated and tested Landa Nanographic™ Printing technology, Komori concluded that Nanography™ has the potential to deliver on its promise of matching the quality and speed of offset printing at the lowest cost per page in the digital printing industry. Komori therefore formalized its license agreement with Landa, cementing the long-term strategic alliance between the companies. Landa Founder, Chairman and CEO Benny Landa says, “Since we first started our collaboration with Komori, we have been deeply impressed by the company, its people and its culture. Komori is an outstanding partner for Landa, bringing an extremely high caliber of engineering expertise, second-to-none quality and performance, together with a fervent commitment and willingness to invest in the future. It is gratifying to have as our strategic partner the one global press vendor that continues to thrive despite the challenges faced by the industry.” Yoshiharu Komori, Komori President, Chairman and CEO, says, “It is a great honor to be able to cooperate with Landa in bringing Nanography to market. Our teams have been closely monitoring Landa’s development and have been amazed with the progress made so far, which exceeds our expectations. We believe that the impact of Benny Landa’s new invention, Nanography—with the Komori platform—will have a far greater impact even than his introduction of the first digital printing press.“

115


C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

Konica Minolta’dan Teknik Eğitim Fakültesi’ne Laboratuar Konica Minolta, Marmara Üniversitesi Teknik Eğitim Fakültesi’nde teknoloji laboratuarı açtı. H. ANIL ANALAN - Konica Minolta, Marmara Üniversitesi Teknik Eğitim Fakültesi, Matbaa Eğitimi Bölümü’nde ürünlerini öğrencilerin kullanımına sunacağı Konica Minolta Teknoloji Laboratuarı açtı. Konica Minolta’nın, baskı cihazının yanında teknik, bakım, onarım hizmetleri ve sarf malzemelerini sağlayacağı Konica Minolta Teknoloji Laboratuarından Matbaa Eğitimi Bölümü’nün yanında, Teknik Bilimler Meslek Yüksek Okulu, Basım ve Yayın Teknolojileri Bölümü öğrencileri de yararlanacak. Laboratuardan 300’ün üzerinde öğrencinin faydalanması bekleniyor. Açılış Töreni 4 Kasım, Pazartesi günü yapılan açılış törenine Konica Minolta Turkey İş Teknolojileri A.Ş Yönetim Kurulu Başkanı Toshiyuki Yamada, Marmara Üniversitesi

116

Rektörü Prof. Dr. M. Zafer Gül, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Hamza Kandur ve Prof. Dr. Osman Kılıç, Marmara Üniversitesi Teknik Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İrfan Yükler, Matbaa Eğitimi Bölümü Başkanı Prof. Dr. Efe N. Gençoğlu, Konica Minolta Turkey Pazarlama Müdürü Orhan Doğan, Ürün Müdürü Senem Cabar, Profesyonel Baskı Sistemleri Satış Müdürü Mert Berken, Teknik Servis Müdürü Ahmet Burçin Irgın ve Matbaa Eğitimi Bölümü öğrencileri katıldı. Törende, Türkiye’de matbaa sektörünün gelişimi, sektördeki sorunlar, çözüm önerileri ve Konica Minolta ürünlerinin sektöre getirdiği avantajlar konuları ele alındı. Konica Minolta Turkey İş Teknolojileri A.Ş Yönetim Kurulu Başkanı Toshiyuki Yamada, “Başlangıçta bizhub PRO C6000L profesyonel baskı makinesi ve yan

matbaa&teknik


C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december ürünleriyle açtığımız Konica Minolta Laboratuarında gençleri matbaa sektöründe kullanılan yeni teknolojilerle buluşturmaktan ve eğitimlerine katkı sağlamaktan büyük mutluluk duyuyoruz. Öğrencilere, makinenin ürettiği çıkışlardan ziyade dijital teknolojinin ne kadar faydalı olabileceğini, bu teknolojilerle tanışmalarını ve ileride meslek hayatlarında nasıl faydalanabileceklerini öğrenmelerini sağlamak için bu yatırımı yapıyoruz. Biz geleceğe yatırım yaptık. Konica Minolta Laboratuarını daha da geliştirileceğiz” açıklamasını yaptı. Açılışın ardından dergimizin sorularını cevaplandıran Yamada: “Baskı sektörü her şekilde yükselerek devam edecek sadece biraz daha üretken olmamız gerekiyor” dedi: Bu Laboratuar Endüstrinin Yönünü Gösterecek “Buraya hibe ettiğimiz bizhub PRO C6000L, giriş seviyesinde bir makine. Umuyorum ki buradaki öğrenciler de bu makineyi kullanarak şimdilik bu teknolojiyi yakından tanıma şansına sahip olacaklar. Öğrenciler için bu anlamda kesinlikle çok faydalı olacak. Bence öğrenciler sadece baskının değil aynı zamanda endüstrinin de ne yönde gittiğini görmeliler. Bu makine tamamıyla yenilik sunuyor. Eskiden ofset vardı, bu teknoloji neredeyse beş yüz ya da altı yüz

matbaa&teknik

Toshiyuki Yamada: “Başlangıçta bizhub PRO C6000L profesyonel baskı makinesi ve yan ürünleriyle açtığımız Konica Minolta Laboratuarında gençleri matbaa sektöründe kullanılan yeni teknolojilerle buluşturmaktan ve eğitimlerine katkı sağlamaktan büyük mutluluk duyuyoruz.” sene evvel Gutenberg tarafından icat edildi. Ama şu anda geldiğimiz noktada her şey dijitalleşti ve müşteriye kendi isteğine ve ihtiyacına göre baskı çözümleri sunabiliyoruz. Bence bu konvansiyonel baskı standartlarına yeni bir rüzgâr getirecek. Tüm sektörün dijitale geçeceğini düşünmüyoruz ama gelecekte yer yer dijitale geçildiğini göreceğiz.”

117


C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

“Matbaa Sektörü Büyüyen Bir Sanayi” Prof. Dr. Efe N. Gençoğlu: “Matbaacılık sadece yayıncılık anlamındaki ürünlerin çoğaltılması değil. Çok büyük bir sanayi… Tekstilden, ambalaja, elektronik aletlerden duvar kağıdına, otomobillerin gösterge panellerine kadar tüm alanlarda basım üretim teknolojisi kullanılmaktadır.” H. ANIL ANALAN - Konica Minolta tarafından hibe edilen dijital baskı makinesi için gerçekleştirilen törende konuşan Marmara Üniversitesi Teknik Eğitim Fakültesi Matbaa Eğitimi Bölümü Başkanı Prof. Dr. Efe N. Gençoğlu, Türkiye’de matbaa sektörünün büyüyen bir sanayi olduğuna dikkat çekti. Sadece ambalaj sanayisinin Türkiye ihracatındaki yerinin 6 milyar doları bulduğunu söyleyen Gençoğlu “matbaacılık sadece yayıncılık anlamındaki ürünlerin çoğaltılması değil. Çok büyük bir sanayi… Tekstilden, ambalaja, elektronik aletlerden duvar kağıdına, otomobillerin gösterge panellerine kadar tüm alanlarda basım üretim teknolojisi kullanılmaktadır. Türkiye’de yaklaşık 15 bin civarında irili ufaklı matbaa olduğu belirtiliyor. Yaklaşık 36 yıllık geçmişi olan bir bölümüz. Mezun sayımız 1300 civarında. Buradan şunu görüyoruz ki sektörün önemli sayıda eğitimli elamana ihtiyacı var. Matbaalarda artık eğitimli eleman olmak zorunda, çünkü çok hızlı gelişen teknolojiye kolay adapte olabilmek için bunun eğitimini almış olmanız gerekiyor” dedi. Gençoğlu, dergimizin bölümdeki son gelişmelere ilişkin sorularımızı cevaplandırdı: matbaa&teknik: Bölümünüzde daha önce de bir dijital baskı sistemi kurulmuştu. Şu an iki dijital baskı sistemine mi sahip oldunuz? Efe N. Gençoğlu: Bahsettiğiniz makineyi Canon Eurasia , Basım Sanayi Eğitim Vakfı’na hibe etti, Vakıf da Canon ile birlikte karar vererek bize bir laboratuar kurdular. Bunun gibi bir makinenin bir benzeri de Dr. Oktay Duran Matbaa Meslek Lisesi’ne verilmişti, bu iki lokasyonda eş zamanlı laboratuarlar kuruldu. Makine şu anda çalışır vaziyette. Fakat şu anda öğrencimiz olmadığı için, laboratuarlardan iki yıllık öğrencilerimiz faydalanıyor. Matbaacılık eğitimi veren yüksek okullar ve meslek liseleri zaman zaman bazı destekler talep ediyorlar. BASEV bize bu şekilde birkaç tane istek geldiğini belirtti. Buraya Konica Minolta laboratuarının da kurulmasıyla birlikte bizde şu anda üç adet dijital baskı laboratuarı oldu. Canon, Xerox ve Konica Minolta olmak üzere toplam üç dijital baskı laboratuarımız var. BASEV’den de tarafımıza, “Madem sizde üç adet laboratuar var,

118

matbaa&teknik


C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december bize de çok yoğun bir şekilde talep geliyor, biz bu makineyi imkânları olmayan başka bir okula kaydırabilir miyiz?” şeklinde bir teklif geldi. Biz bunu kendi aramızda tartıştık ve bunun olabileceğini söyledik. Fakat zamanlaması ile ilgili henüz bir şey konuşulmadı. Önümüzdeki zaman içinde Canon dijital baskı makinemiz, BASEV tarafından başka bir okulda kullandırılmak üzere buradan alınabilir. Makine zaten BASEV’e ait, biz sadece kullanım hakkına sahibiz. matbaa&teknik: Bölümün akademik açıdan son durumu nedir? Artık öğrenci kaydı yapabilecek misiniz? Efe N. Gençoğlu: Marmara Üniversitesi bünyesinde Uygulamalı Bilimler Yüksek Okulu kuruldu, burası 4 yıllık lisans seviyesinde eğitim veren bir okul. Bunun içinde de “Basım Teknolojileri” adı altında bir bölüm kuruldu. Bu, T.E.F.’deki matbaa eğitimine muadil bir bölümdü. Bu yeni bölümde teknik öğretmen yetişmeyecek. Biz buradan sektörde çalışmak üzere lisans mezunu olmuş teknik elemanlar yetiştireceğiz. YÖK, çok net olmamakla birlikte, 4 yıllık bölümlerin mezunlarına ihtiyaç doğrultusunda pedagojik formasyon kursları açıp, ve bunu aslında yüksek lisans gibi düzenleyip, öğretmen olma hakkı sunarak teknik öğretmen yetiştirmeyi planlıyor. Yüksek okul mezunları da, eğer mevzuatta bir engel olmazsa, umuyoruz ki önümüzdeki dönemde teknik öğretmen olma hakkına sahip olacaklar. Hem sektörün bunun üzerinde durması gerekiyor, hem de bizim. matbaa&teknik: Yeni bölümde müfredatta bir değişiklik olacak mı? Efe N. Gençoğlu: Tabii ki olacak. Yeni bir müfredatımız var. Sektörün istekleri doğrultusunda sektörden birçok kişiyle görüşüyoruz ve son haliyle uygulamaya geçmeden önce tekrar bir görüş alacağız. Sektör, teknik elemanın yanında oldukça fazla satışı ve pazarlamayı bilen eleman da talep ediyor. Bu tür derslerimiz de var. Ambalajla ilgili derslerimizin yoğunluğunu biraz daha artırdık çünkü basılı yayımcılık hacmini biraz düşürdü. Esnek ambalajlar, teneke ambalajlar, diğer birçok ambalaj yöntemleri, basılabilir elektronikler gibi yeni dersler ders programımızın içinde var. Formasyon dersleri ise müfredattan çıktı. Şu an için yüksek lisans ve doktoramız da yok, daha önceden vardı. Bunun da yeniden yapılanması için girişimlerimiz de sürecek. Yalnızca lisans seviyesinde bir eğitim için 4 yıllık bölüm kuruldu. Ancak bize yüksek lisans ve doktora lazım, bu yönde rektörümüzün bize vermiş olduğu sözler var, bunda bir sıkıntı olacağını sanmıyorum, yapabileceğimizi düşünüyorum. Doçentlik alanı da kapandı, bunu da yenilemek gerekiyor. Bunlar öyle umuyorum ki adım adım gelecek. Bu mesleği yapmak isteyen herkes iş bularak buradan mezun olabiliyor.

matbaa&teknik

“Marmara Üniversitesi bünyesinde Uygulamalı Bilimler Yüksek Okulu kuruldu, burası 4 yıllık lisans seviyesinde eğitim veren bir okul. Bunun içinde de “Basım Teknolojileri” adı altında bir bölüm kuruldu.”

matbaa&teknik: Bu yeni bölümden mezun olan öğrencilerin titri ne olacak? Nerelerde görev alacaklar? Efe N. Gençoğlu: Bir basım teknolojileri bölümünden lisans seviyesinde eğitim almış olarak mezun olacaklar. Teknik öğretmen gibi, mühendis gibi bir titrleri yok. Şu da bir gerçek ki; bizim sektörümüzde işe girersiniz ve insanlar sizin nereden mezun olduğunuzu yıllar sonra belki ya öğrenirler ya da öğrenmezler. Bizim sektörümüzde “Ayinesi iştir kişinin, lafa bakılmaz” diploması daha geçerlidir. Bunu söylemek aslında pek hoş değil. Çünkü eskiden teknik öğretmen titriyle mezun oluyorlardı, c sınıfı iş güvenliği uzmanı olabilme hakları oluyordu, şimdi bu hakların da peşinde koşuyor olacağız. Bunun için gerekli tüm başvuru ve girişimleri yapmayı düşünüyoruz. Aslına bakarsanız biz sahip olduğumuz her şeyi bir anda kaybettik, bir anlamda bu bölümün ilk kurulduğu yıl olan 1976’ya geri dönmüş olduk. Buraya gelen öğrenciler ve bu öğrencileri istihdam edecek sektör ile bir araya gelerek sonuca birlikte ulaşmamız gerek. Bu anlamda sektörel sivil toplum kuruluşlarına teşekkür ediyorum çünkü bu konular üzerinde aktif olarak durdular. Ancak, daha gidilecek çok yol var. matbaa&teknik: Buraya kurulan Konica Minolta dijital baskı makinesinin mezunların mesleki yeterliliklerine etkisi olacak mı? Efe N. Gençoğlu: Bu makineden ziyade buraya daha önceden kurulan diğer iki makinenin de katkıları oldu. Geçtiğimiz üç sene boyunca öğrencilerimiz bu makinelerden faydalandılar, kullanımını öğrendiler. Biz öğrencilere bu makinelerin baskılarını ofset baskıya benzetmenin yollarını öğretiyoruz. Ayrıca baskı öncesi branşını seçen öğrenciler dergi, broşür ya da kitapçık gibi işlerin buradan baskılarını alıyorlar ve ürünü bitmiş olarak görebiliyorlar. Bu makinelerde bu çok önemli bir unsur. Ancak çok yüksek volümlü üretim makinelerinin burada yeri yok. Ama aynı baskı teknolojisine sahip daha küçük volümlü makinelerin eğitim kurumlarında olması gerektiğini düşünüyorum.

119


C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

İkinci Yıllık Dscoop EMEA Konferansı Çıtayı Yükseltiyor Second Annual Dscoop EMEA Conference Raises the Bar Konferansta, endüstrinin uzman isimleri 30’dan fazla eğitim oturumuna ev sahipliği yaptı Dscoop katılımcıları kendi bireysel ilgi alanlarına yönelik spesifik konularda daha fazla bilgi alırken, iş stratejilerini geliştirecek ve kârlılıklarını arttıracak en iyi uygulamalar konusunda görüştüler. Tüm eğitim oturumları İngilizce dilinde gerçekleştirildi ve İspanyolca, Fransızca, Almanca, İtalyanca ve Rusça simültane tercüme yapıldı. Print Grand Prix’sinden başlıklar Barrie Bramley ve Ekip Motivasyon Uzmanı Jim Lawless, konferansı dinamik sunumlarla açtılar. Her biri katılımcılara değişimi yakalamaları konusunda motive eden mesajlar verdiler. HP desteğiyle düzenlenen Dscoop Üniversitesinde, yedi eğitim oturumu dünyanın diğer yerlerindeki üyelere canlı olarak internetten sunuldu. Oturum kayıtları, konuşmacılarla röportajlar da Dscoop websitesinde bulunabilir. Dscoop global başkanı Chris Petro, Dscoop üyelerinin örnek resim dosyalarını bedelsiz olarak indirmelerini sağlayan bir özellik olan Signature Sample Series’i tanıttı. Ayrıca bu sene başında kullanıma sunulan Dscoop Baskı Dizinin artık dokuz dilde kullanıma açık olduğu da duyuruldu. EMEA2 Solutions bölümünde ise dünyanın dört bir yanından gelen 35 partner yepyeni ürünler sergilediler. Ekipman gösterimi konusundaki taleplere bir yanıt olarak Solutions Showcase’in boyutu Print Pavilion’a kadar genişletildi ve burada HP Indigo 10000 ve 7600 Dijital presler sergilendi.

120

Attendees seized the opportunity to explore specific topics relevant to their individual interests and exchanged best practices to strengthen their business strategies and drive results. All education sessions were presented in English with live translations in Spanish, French, German, Italian and Russian. Highlights from Print Grand Prix Intelligent Disrupter, Barrie Bramley and Change and Team Motivation Expert, Jim Lawless opened the conference with dynamic keynote presentations. Each delivered a message that motivated and encouraged attendees to embrace change, push the envelope and take on a fresh approach to personal and business communications. Dscoop University, powered by HP, presented a live stream of seven education sessions from Rome for global members to access from their offices. The session recordings, as well as interviews with speakers, will be available on the Dscoop website as an additional member benefit. Chris Petro, Dscoop global chairman introduced the Signature Sample Series, a new benefit that allows Dscoop members to download sample image files at no cost and showcase their HP Indigo’s capabilities to grow their businesses throughout the year. Dscoop also announced the Dscoop Print Directory, launched earlier this year, is now available in nine languages to accommodate the growing need for global implementation. The nine languages are English, French, Italian, German, Spanish, Portuguese, Korean, Japanese and Chinese. Attendees raced to uncover in-

The conference featured more than 30 educational sessions by industry experts and members across four learning tracks. matbaa&teknik


C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december Üyeler uluslararası şebekeleşme oturumu olan ‘Take Your Business Global’ kapsamında meslektaşlarıyla tanışma imkanı buldular. HP Hands-ON! Programı ise Hp Indigo 7600 dijital baskı makinesi hakkında detaylı bir eğitim sundu. Konferans kayıtları bu ay sonu itibariyle websitesinde Dscoop üyelerinin kullanımına sunulacak. Üçüncü Dscoop EMEA konferansı Haziran 2014’de gerçekleştirilecek.

spiring new products in the sold-out EMEA2 Solutions Showcase, which hosted more than 35 Partners from around the globe. Due to demands for equipment display, the Solutions Showcase expanded into the Print Pavilion and featured HP Indigo 10000 and 7600 Digital Presses. Based on his own experience and background, Mike Fogarty, Dscoop global executive director presented a dynamic education session on how members can implement new strategies and best practices to grow their business globally.

8 Puntoya Kadar Kabartma Klişe Yapımı Serhan Dikmen: “Ancak As Klişe olarak biz 8 punto yazılar ve bu puntoya yakın incelikteki detayları da kabartabilecek klişeleri üretebiliyoruz.” Gofraj için üretilen klişeler ile artık çok daha küçük alanlar kabartma yapılabiliyor. Böylelikle 8 puntoya kadar büyüklükteki yazı ve benzer büyüklükteki detaylar için de üretilebilen klişeler sayesinde Latin alfabesini tanıyan görme engellilerin de okuyabileceğini anlatan As Klişe’den Serhan Dikmen’in matbaa&teknik’e yaptığı açıklama şöyle: “Kağıt üzerine kabartma kalıp (dişi ve erkek) ile basınç uygulanması yöntemi ile kağıdın istenilen kısmı kabartılıp, çökertilebilir. Bu yöntem genelde logolar ve kalın detayları olan çizimlerde kullanılır. İnce detaylarda şu anda bu uygulamayı kullanmak pek mümkün değildir. Ancak As Klişe olarak biz 8 punto yazılar ve bu puntoya

matbaa&teknik

yakın incelikteki detayları da kabartabilecek klişeleri üretebiliyoruz. Detaylar daha az belirgin olsun isterseniz bu klişeyi tek taraflı (erkek) da isteyebilirsiniz bu da klişe maliyetlerinin yarı yarıya azalması demektir ki matbaalar açısından bence büyük bir tasarruftur diye düşünüyorum. Bu klişelerle basılacak yazıların Görme özürlüler tarafından latince harflerle yazılmış yazıların okunmasında kullanılabilir. Ayrıca aynı işlemi ofset baskı makinelerinde de gerçekleştirmek mümkün. As Klişe olarak bu üretimin patent çalışmalarına başladık ve sonlandırmak üzereyiz. Bu sebeple ilgili matbaacıların bizimle temasa geçmesini umuyor ve baskıda farklılaştıracak bu çözüm ile farklı mecralara ulaşabileceklerini, düşünüyorum. İlgilenen matbaacılarımız bana asklise@gmail.com adresinden ulaşabilirler.”

121


C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

Karbon Ayak İzini Azaltan 12 Öneri Xerox, karbon ayak izini azaltmayı isteyen kişi ve kuruluşlara enerji kullanımından, atık yönetimine, tedarikçi seçiminden mekan düzenlemesine 12 önemli noktada öneriler sunuyor. Xerox, karbon ayak izini azaltmak için kişi ve kuruluşlara öneriler sunan bir açıklama yayınladı. Son 10 yılda sera gazı emisyonlarının yüzde 42 azaltmayı başaran Xerox, karbon ayak izini azaltmak isteyen her ölçekten şirketin uygulayabileceği 12 önemli öneri sunuyor. Doğru planlanmayan iş süreçlerinin karbon ayak izinin temelini oluşturduğunu, Lean Six Sigma ya da Kaizen gibi süreç iyileştirme araçlarını kullanmanın, enerji, su ve diğer kaynakların tüketim düzeylerini azaltacağını belirten Xerox, bu tür yönetim felsefelerini kullanmayan şirketlerin de belli konulara göstereceği basit yaklaşımlarla çevre üzerindeki olumsuz etkilerini azaltabileceğini belirtiyor. Xerox, sürdürülebilir bir iş ve üretim anlayışı ile şirketlerin çevreye daha az zarar vererek karbon ayak izlerini azaltabilecekleri noktaları şu şekilde açıklıyor. ENERJİ: Enerji kullanımında karbon ayak izini oluşturan sera gazı emisyonlarını nasıl düşürürsünüz? Başlangıç olarak, etrafınızda kullandığınız elektrikli cihazları, çalışma biçimlerini ve mekan aydınlatmalarını düşünün. 1. İç Mekan Aydınlatma - Mekan Düzenleme: Işıkları gereksiz yere kullanmayın. Cihazları, gösterge ışıklarını, aydınlatma ekranlarını ve lambaları, kulanılmadıkları zaman otomatik olarak kapanacak şekilde ayarlayın. Duvarlarınızda beyaz ya da yansıtıcı renklerde boyalar kullanarak mekanı daha fazla aydınlatarak, daha az ışıklandırmaya ihtiyaç duyulmasını sağlayın. Mobilyalarınızı da ışığın geliş açısını engelleyecek, pencereleri kapatacak şekilde konumlamayın, gün ışığından maksimum düzeyde yararlanın. 2. Güneşten Faydalanma: Gün ışığından doğru şekilde faydalanmak için tavanlarda şeffaf bölmeler oluşturabilirsiniz. Özellikle yeni iş yeri inşaatlarında güneş ışığını çatıdan veya tavandan alan mimari projelere şans tanıyın. Ofis ve şirket binalarınızın güney cephesine güneş panelleri yerleştirmeniz de güneş ışığını, ısınma, su ısıtma gibi ihtiyaçlarınız için kullanmanızı sağlayacaktır.

122

3. Erken saatlerde temizlik ve bakım: Vardiyalı çalışıyorsanız, çalışma saatlerini en az enerji tüketecek ve gün ışığından maksimum düzeyde faydalanacak şekilde ayarlayın. Ofislerinizde yapılacak, temizlik ve bakım gibi işleri gece yaptırmak yerine, işe başlamadan önce sabah saatlerinde yaptırarak gene gün ışığından yararlanmış ve böylece daha az elektrik tüketmiş olursunuz. ATIK: İlk etapta üretim atıklarını önlemek için ne yapılacağını önceden düşünün. Ofisinizde ve üretim süreçlerinizde oluşan yan ürünleri, yeniden kullanın ya da geri dönüştürün. Tedarikçilerinizi ve müşterilerinizi de bu çabaya ortak edin. 4. Atıklarınızı biriktirmeyin: Atıklarınızı uzunca süre saklayacağınız depolama alanları oluşturmayın. 5. Atık yönetim desteği alın: Ürünlerinin geri dönüşümünü takip eden tedarikçilerle çalışın. Tedarikçilerle sözleşme yaparken atık yönetimini de içine alan sözleşmeler yapın. Atıklarınızı geri dönüştürülebilir kılmak için ilgili çevre kuruluşları ve yerel kuruluşlarla irtibat halinde olun.

matbaa&teknik


C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december 6. En az atıkla üretin: Üretim süreçlerinizde en az atıkla üretim yapma yöntemlerini uygulayın. Daha az atıkla üretilecek yeni ürünler tasarlayın. Ortaya çıkacak atıkları yeniden değerlendirme yollarını araştırın. MALZEMELER: Size yakın olan tedarikçilerle ve yakın çevrelerden malzeme temin ederek üretim yapın. 7. Tedarik sürecinizi optimize edin: Tedarikçileriniz çevreye karşı sorumlu üretim ve operasyonlar yürütmenize yardımcı olmalıdır. Tedarikçi seçerken sevkiyat bölgelerine ve malzeme tedarik ettikleri yerlere dikkat edin. Size yakın yerlerde çalışan tedarikçiler seçerek, dolaylı olarak da olsa karbon ayak izini artıran iş süreçlerine yol açmamaya özen gösterin. 8. Ambalaj boyutlarını küçültün: Operasyonlarınızı birleştirmek ve depolama alanını ortadan kaldırmak için malzemelerin ambalaj boyutlarını küçültün, stoklu çalışmayın, mümkün olduğunca sipariş üzerine çalışın. SOLUNAN HAVA: Çalışma ve üretim şekliniz hem iç mekanlarınızı hem de bulunduğunuz dış ortamın havasını kirletmemelidir. Buna neden olan iş süreçleri gözden geçirilmeli. Ortam, hava sirkülasyon ve temizleme cihazları ile desteklenmelidir. 9. Zamanı verimli kullanın: İş süreçlerinizi gözden geçirirerek üretim sürelerini kısmak özellikle hava

emisyonuna vereceğiniz zararları azaltır. Düşük enerji ve daha az sera gazı ile üretim yapabilmek için zamanı çok etkili kullanmak gerekir. 10. Etrafınızı yeşillendirin: Hem iç mekanlarda hem dış mekanlarda rahat nefes alabilmek ve bulunduğunuz ortamın havasını temizlemek için ayrıca sera gazı üretmenize neden olacak çözümler kullanmak yerine, ofislerinizin ve üretim tesislerinizin çevresindeki bitki örtüsünün zenginleştirilmesine özen gösterin. YAKLAŞIM VE POLİTİKA: Şirketinizin toplum içinde yaşayan ve sosyal sorumlulukları olan bir organizma olarak düşünün. Mevcut durumu ve gelecekteki iş hedeflerinizi hep buna göre değerlendirin. 11. Teknolojiyi iyi kullanın, kendinizi denetlettirin: İş süreçlerinizi bulut bilişim gibi uygulamalara adapte edin. Sosyal sorumluluk projeleri yürütün ve bu konuda çalışan STK’larla işbirliği yapın. Yerel otorite veya uluslararası değerlendirme ve sertifika kuruluşlarına kendinizi denetlettirin. ISO 14001, ISO 5001 gibi çevre sertifikasyonlarını almak için başvurun. Kendinize hedefler koyun: Şirketinize karbon ayak izinizi azaltmaya yönelik hedefler koyun ve bu hedefleri yakalamaya hatta aşmaya çalışın. Hedeflerinize ulaştıktan sonra yeni hedeflerle kararlılığınızı sürdürün.

Hızlı ve Pratik Etiket Baskısı Hızlı ve yüksek kaliteli, renkli etiket yazıcı EPSON TM-C3500 ile baskılarınızı daha az maliyetle kendiniz basabilirsiniz. Epson TM-C3500, renkli etiket yazıcısı pek çok sektörün arayışına çare olacak nitelikte. Sağlık sektöründen, perakendecilere ve imalatçılara kadar şirketlerin ihtiyaç duyduğu renkli etiketler, artık kurum içinde basılacak. Matbaa uygulamalarında yaklaşık 5 bin ila 10 bin adet olan etiket uygulamaları yerine; Epson TM-C3500 ile çok daha az adetleri istediğiniz zaman basabilirsiniz ki bu esneklik etiketlerinizi daha verimli şekilde kullanmanızı sağlar. Yüksek kalitede dayanıklı etiketler Epson TM-C3500’ün ayrı pigment mürekkep kartuşları sayesinde dağılmaya, suya ve solmaya karşı dayanıklı, hızlı kuruyan etiketler ile hayat kolaylaşıyor. Hava koşulları ne olursa olsun etiketleriniz mükemmel görünecek. Otomatik püskürtme kontrolü ile barkotlarınızın okunmasında sorun yaşamayacaksınız.

matbaa&teknik

Kolay kullanım Mat, parlak kağıt ve film etiketleri dahil farklı kağıt çeşitlerine baskı yapabilen Epson TM-C3500 kolay kurulum yazılımı sayesinde ihtiyacınıza göre baskı almanızı sağlar. LCD ekranı mürekkep ve kağıt bittiğinde sizi uyararak kolayca değişim yapmanız için yönlendirir. Renk kartuşlarının ayrı olması, sadece biten rengi değiştirme olanağı sağlar ki; böylece ekiket baskı maliyetiniz minimuma iner. Mükemmel renkler Dört renkli etiket yazıcısı TM-C3500, mükemmel renklere düşük maliyetle sahip olmanızı sağlarken; saniyede 103mm baskı hızıyla da verimliliğinizi arttıracak.

123


C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

Biyokompozit Hoparlör Kabinleri ile Kaliteli ve Çevreci Müzik! (*) Dünyaca ünlü Finlandiyalı hoparlör üreticisi Genelec, sınıfının en iyisi yeni model hoparlörlerinde UPM tarafından geliştirilen biyokompozitleri kullanıyor. Hoparlör kabini, yenilenebilir selüloz elyafı esasına dayalı bir ürün olan UPM ForMi’den yapılıyor. Siamak Naghian, Genelec İdare Müdürü: “UPM ForMi, kurumsal düzeyde kendimiz için çizdiğimiz çevre ve kalite odaklı katı kriterleri karşılayan, üzerinde çalışılması kolay ve akustik performansı mükemmel bir ürün. Yüzey işleme ve zımparalama gibi detaylar gerektirmediği için de üretim akışımızı en verimli şekilde planlamamıza yardımcı oluyor. Yeni projemiz ile mühendislik alanında çığır açarken, aynı zamanda çevresel duyarlılığımızla da sektöre öncülük etmeyi hedefliyoruz” Genelec uzun zamandır geleneksel malzemelerin yerine kullanılabilecek alternatif çözümler arıyordu. Ses kalitesinden ödün vermeyen ama aynı zamanda sürdürülebilir ve çevreyle dost bir malzemenin peşindeydi. Genelec’in yeni hoparlörlerinin tasarımcısı Harri Koskinen, “Yeni bir hazır kaplama malzemesi kullanarak hoparlör üretmek için yıllarca çalıştık. UPM ForMi, tüm kriterlerimizi karşılayan ve sonunda yeni ürünümüzü piyasaya sürmemizi sağlayan, aradığımız o malzeme oldu” diyor.

124

Şirket, bir süredir özellikle müzik tutkunlarına ve geleceğin ses profesyonellerine hitap eden ve UPM ForMi’den yapılan M-serisine ait iki farklı hoparlör üretiyor. UPM Biyokompozitler Direktörü Stefan Fors ise, “Sektörün lider üreticilerinden birinin müşterimiz olması, bizim açımızdan bir başka önemli gelişme oldu. Bu işbirliğinin, gelecekte çok daha fazla sayıda hoparlör üreticisinin dikkatini çekeceğine ve onları daha detaylı araştırmalara yönelteceğine inanıyorum” diyor. UPM tarafından üretilen biyokompozit, hoparlörlerden mobilyalara ve ev elektroniğine kadar pek çok üründe plastik yerine kullanılabiliyor. UPM ForMi ile petrol bazlı plastik ürünlerin en az yarısının yerini artık odun bazlı elyaf alabiliyor. (*)İçerik, UPM’nin “Griffin” isimli kurumsal dergisinden alınmıştır.

matbaa&teknik


C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

Ton Değerlerinin Artması

Düzenleyen: Ömer Meray, Heidelberg Türkiye, Ürün Pazarlama Müdürü Kaynak: Print Media Academy, Heidelberg Ton değerlerinin artması, yarım ton nokta baskısının orijinal ile (film, baskı kalıbı) karşılaştırıldığında bir kazanım var ise, ton değerlerinde artma olduğu sonucunu ortaya çıkarır. Baskıda istenilen miktarda nokta şişmesi elde edebilmek ve kontrolü sağlayabilmek için, her rengin zemin ve tramlı alana sahip renk skalası da basılmalıdır. Ton değerlerinde olabilecek bir artış daha iş hazırlık süresinde bile gerçekleşebilir.

Çözümler : • Bilinen mürekkep serilerini kullanınız, mümkünse sorunsuz çalıştığınız densite tolerans değerlerini belirleyiniz • Siyah/Beyaz baskı sırasında nokta kazancı olacağı (yaklaşık % 2) göz önüne alınmalıdır • Mürekkep ünitesinin ısısının baskı sırasında 27 – 30 derece arasında bir sıcaklıkta olmasını sağlayın • Baskı için hazırlanmış bir baskı makinesinde baskı sırasında farklı baskı malzemelerle çalışmamaya özen gösterin • Kalıp ve kauçuğun bağlanması arasındaki fark min 0.1 mm ve max 0.13 olmalıdır • Forsa ayarının aşırı yüksek olmamasına dikkat ediniz • Baskı odasında belli bir kauçuk kullanılmalı, standardizasyona gidilmeli

Öte yandan baskı sırasında nokta kazanımı kaçınılmaz olmakla birlikte, belli bir değeri de geçmemelidir.

• Yıkama sırasında sadece sertifikalı ürünler kullanınız

Ton değerlerindeki artış mürekkep tipine, mürekkep miktarına, baskı sırasındaki mürekkep ünitesinin ısısına, basılacak malzemenin yüzeyine, kauçuk bağlantısının yapıldığı cetvellere, hazne suyunun kalitesine, hazne suyunun miktarı gibi bir çok nedenle olabilir.

• Yeni kauçukların gerilerek kazanlara takılmasının ardından gerilimleri tekrar kontrol edilmelidir

matbaa&teknik

• Yeni kauçukları taktıktan sonra sudan geçirerek kauçuk üzerindeki talk pudranın yıkanmasını sağlayınız

• Hazne suyunu iz bırakacak seviyenin az üzerinde besleyip, mürekkep ve hazne suyu dengesinin tam ayara getirin • Görsel olarak çeyrek nokta değerlerini kontrol ediniz

125


C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

2013 Prinect Kullanıcı Günleri Yapıldı Prinect User Days 2013 Held Matbaa Yönetimi, otomasyon başlangıcı ve web-to-print alanındaki fırsatlar başlıca konular arasında yer aldı

Prinect Kullanıcı Günleri Etkinliği’ne Avrupa’nın çeşitli ülkelerinden katılan 300’ün üzerindeki ziyaretçi katıldı.

4 gün süren 2013 Prinect Kullanıcı Günleri etkinliği, Kasım ayı başında Heidelberg’de bulunan Print Media Academy’de gerçekleştirildi. Etkinlik organizatörleri Avrupa’nın çeşitli ülkelerinden katılan 300’ün üzerindeki ziyaretçi sayısından oldukça memnun kaldılar. drupa 2012’den bu yana ve geleceğe yönelik yapılacak olan yenilikler kapsamında bilgi ve deneyim paylaşımları ile toplamda 24 atölye çalışması ile süren etkinlikte “kullanıcılardan, kullanıcılar için” sloganı altında buluşuldu. Katılımcılar, uzmanlıklarını ilgili atölye çalışmaları ve teşvik edici tartışma konuları ile genişlettiler. Yapısal değişim zamanlarında, verimli matbaa yönetimi, bir matbaanın ekonomik başarı veya başarısızlığında daha önemli bir rol oynamaktadır. Personel yönetimi ve çalışan motivasyonu alanındaki konferanslarda devam eden yapısal değişiklikler ve işletmeler içinde ilgili belirsizlikler karşısında özgün ve gelecek odaklı çalışan yönetimi ihtiyacını anlamak için şirketleri teşvik edilmesi amaçlanmıştır.

126

Prinect User Days 2013 took place over four days at the start of November at the Print Media Academy in Heidelberg. The event’s organizers were delighted to welcome more than 300 participants from all over Europe. Under the motto “by users for users”, numerous lectures and a total of 24 workshops were packed with expertise and information on the latest Prinect devel-

More than 300 Prinect users from across Europe met to share information on established and visionary topics at the international Prinect User Days 2013 at the Print Media Academy in Heidelberg.

opments since drupa 2012 and on future innovations. Participants had the opportunity to expand their expertise in relevant workshops and stimulating discussions. In times of structural change, efficient print shop management plays a more crucial role than ever in the economic success or failure of a print shop. Lectures on personnel management and staff motivation were therefore intended to encourage companies to understand the need for authentic and future-oriented employee management in response to the ongoing structural changes and associated uncertainty within businesses.

Print shop management, getting started in automation, and opportunities with web-to-print were key topics matbaa&teknik


C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

Under the motto “by users for users”, the Prinect User Days 2013 imparted cumulative knowledge in numerous lectures and Workshops.

Toplamda 24 atölye çalışması ile süren etkinlikte “kullanıcılardan, kullanıcılar için” sloganı altında buluşuldu.

Detaylandırılan atölye çalışmaları konuları arasında firmaların gözde konuları arasında baskı öncesi ve MIS (Yönetim Bilgi Sistemi), web-to-print (internetten baskıya sistemi), otomasyon, LE-UV (LED UV kurutma sistemleri) ve ambalaj baskısı konuları yer aldı. Uzmanlık konferansları ve derinlemesine gerçekleştirilen atölye çalışmaları matbaalara ve servis hizmet sağlayıcılarına gelecek için yaratıcı bulut ve çok kanallı yayıncılığa odaklanılması ile fırsatlar sunmuştur.

Workshop topics included detailed discussions on firm favorites from the areas of prepress and MIS, web-toprint, automation, LE-UV, and packaging printing. Expert lectures and in-depth workshops ventured a look to the future by focusing on the topics of Creative Cloud and multi-channel publishing as additional business opportunities for print shops and media service providers.

Katılımcılar konferanslar ve atölye çalışmaları haricinde, Heidelberg’in Prinect uzmanları ve diğer kullanıcılar ile deneyimlerini paylaşmak adına fırsatlar buldular.

Outside of the lectures and workshops, participants were also given plenty of time to network and share experiences with fellow users and Prinect developers from Heidelberger Druckmaschinen AG.

ctrl-s firması Genel Müdürü ve Prinect Kullanıcı Günleri organizasyon takımı üyesi olan Martin Klein; “Kullanıcılar ve Prinect geliştiricileri arasında gerçekleştirilen bu yakın temas, Prinect İş Akışı’nın gelecekteki geliştirmeleri için kritik rol oynadı. Geliştirme sürelerinde azalma ve bu sayede kullanıcıların faydasına olan gelişmeler gerçekleşecektir. Artık yönümüzü 2014 yılı sonbaharında gerçekleşecek olan gelecek kullanıcı günlerine çevirdik” şeklinde görüşlerini ifade etti.

“This close contact between users and Prinect developers plays a crucial role in driving forward the fast and targeted further development of the print shop workflow. It significantly reduces development times, which ultimately brings benefits for all users. We are therefore already looking forward to the next User Days in fall 2014,” says Martin Klein, Managing Director of ctrl-s and a member of the Prinect User Days organizing team.

matbaa&teknik

127


C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

Heidelberg ve Fujifilm, Inkjet Baskı Konusunda Güçlerini Birleştiriyor Heidelberg and Fujifilm Join Forces in Inkjet Printing FUJIFILM Corporation, FUJIFILM Global Graphic Systems Co., Ltd. (Fujifilm) ve Heidelberger Druckmaschinen AG (Heidelberg) ile birlikte, inkjet baskı alanında stratejik bir ortaklığa başladılar. İki global oyuncu güçlerini birleştirdi. Global baskı sektörünün temel hizmet sunucusu ve ortağı olan Heidelberg, ve computer to plate (CTP)’nin lider üreticisi olan Fujifilm, gelecek odaklı piyasalara yeni isimleri çekmek için mevcut işlerini güçlendirecek kapsamlı bir ittifak başlatıyor ve bu yönde bir platform inşa ediyorlar. Bu ittifak özellikle de yeni nesil ürünleri dikkat çekici dijital baskı piyasalarına getirme amacını taşıyor ve her iki şirkete de Heidelberg ve Fujifilm’in baskı öncesi alanında sahip olduğu ileri teknolojilere erişme imkanı sağlıyor. Mevcut ve gelecek müşterilerin ihtiyacını karşılayabilme ihtiyacı her iki şirket için de son derece önemli, bu nedenle kârlılık ve büyüme konusunda en fazla potansiyele sahip piyasa segmentlerine odaklanabiliyorlar. Heidelberg: “Hedefimiz, dijital baskı uygulamaları piyasasında global oyuncu olmak.’ “Fujifilm olarak, gelecek odaklı alanlarda yenilikçi yapıya sahip uluslararası bir ortak bulduğumuz için çok mutluyuz. Bu ortaklık, kurumsal stratejimizdeki bir adımı temsil ediyor’ diyen Heidelberg CEO’su Gerold Linzbach sözlerine şöyle devam etti: ‘Fujifilm’in baskı öncesi yetenekleri ve bu alandaki teknolojileri, mevcut şirketimizi geliştirebilir ve büyütebilir. Fujifilm’in inkjet teknolojisi sayesinde, ortaklıklarımızla elde ettiğimiz dijital baskı deneyimizi daha da geliştirebilir ve zirve performans segmentine hızlı bir giriş yapabiliriz.

128

Two global players have joined forces. Heidelberg, the major provider and partner for the global printing industry, and Fujifilm, the leading manufacturer of computer-to-plate (CTP) plate, are forming a broad alliance aimed at strengthening existing business and establishing a platform to drive new business in future-oriented markets. The alliance has a special focus on bringing next generation products to the attractive digital printing market and gives both companies access to advanced technologies Heidelberg and Fujifilm have in the prepress area. Meeting current and future customer needs remains primary for Fujifilm and Heidelberg as both companies continue to focus their portfolios on market segments with the greatest potential for profitability and growth. Heidelberg: “Our goal is to also become a global player in the digital printing applications market.” “In Fujifilm we have found an internationally recognized partner with innovative strengths in future-oriented areas - consumables and inkjet technology. This marks a significant step forward in our corporate strategy”, said Gerold Linzbach, CEO of Heidelberg. “Fujifilm’s prepress capabilities and their technologies in the area can enhance and grow existing business. With Fujifilm’s inkjet technology we can build on the experience

FUJIFILM Corporation together with FUJIFILM Global Graphic Systems Co., Ltd. (Fujifilm), and Heidelberger Druckmaschinen AG (Heidelberg) have unveiled a strategic partnership in the area of inkjet printing. matbaa&teknik


C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december Büyüyen dijital baskı uygulamaları piyasasında global bir oyuncu olmak istiyoruz. Fujifilm’le birlikte müşteri ihtiyaçlarımızı daha etkili ve daha hızlı bir şekilde karşılayabiliriz. Üç sene içinde, Heidelberg için 200 milyon euro’dan daha fazla bir satış potansiyeli bekliyoruz.’ Fujifilm: “Son teknoloji ürünlerimizle yeni piyasalar meydana getirebiliriz’ “Fujifilm ve Heidelberg, kendi alanlarında baskı sektörüne liderlik yapıyorlar. Heidelberg’in dünya matbaacıları arasındaki şöhreti muhteşem’ diyen FUJIFILM Corporation Ceo ve başkanı Shigetaka Komori şöyle konuştu: ‘Güçlü müşteri şebekesi son teknoloji inkjet ürünleri için yepyeni fırsatlar meydana getiriyor. Heidelberg’in baskı piyasasındaki global piyasa mevcudiyeti sayesinde ürünlerimizi yeni müşteri gruplarına sunabiliyor ve potansiyellerini arttırabiliyoruz. Heidelberg’in üretim bilgisi sayesinde dijital baskıda yeni yollar açacak ve yeniliği arttıracak faaliyetlerde bulunabiliyoruz. JET PRESS 720 sayesinde inkjet teknolojimiz yepyeni bir potansiyel kazanıyor.’

in digital printing gained through other partnerships and quickly move into the peak performance segment. It is our goal to also become a global player in the growing digital printing applications market. Together with Fujifilm we can meet customer needs more efficiently and more quickly. Within three years we envision a sales potential for Heidelberg in the digital business of more than € 200 million.” Fujifilm: “We can create new markets with our cutting-edge technologies.” “Fujifilm and Heidelberg have led the printing industry in each domain. Heidelberg’s reputation among world’s printers is unique”, said Shigetaka Komori, Chairman and CEO of FUJIFILM Corporation. “Its strong customer network opens important new possibilities for state of the art inkjet technologies. With Heidelberg’s global market presence in the printing industry we can introduce our products to new customer groups and increase their potential. With Heidelberg’s manufacturing know-how we will be able to enhance innovation and develop technologies that will open new roads in digital printing. Our cutting-edge inkjet technology, leveraged by the JET PRESS 720 for example, gains a new potential.”

Thomson Reuters’ın “2013 En İyi 100 Küresel Yenilikçi”si Arasına Girdi

Fujifilm, En İyi Küresel Yenilikçi Shigehiro Nakajima başkanlığındaki FUJIFILM Corporation, dünyanın en yenilikçi şirketlerinden biri olarak elde ettiği başarılarının sonucunda, arka arkaya ikinci yılda da “Thomson Reuters 2013 En İyi 100 Küresel Yenilikçi”den biri seçildi. Thomson Reuters; bu ödül ile teknolojik yeniliklerin ve geleceğin trendlerinin bir göstergesi olarak patent etkinliği ve diğer fikri mülkiyetler doğrultusunda icatları, fikri mülkiyet haklarıyla korumaya alıyor. Yenilikçi keşiflerle dünyaya öncülük etmeye çalışan dünyanın ilk 100 şirketini takdir ediyor. Thomson Reuters’in 2013 yılındaki “İlk 100 Küresel Yenilikçi” ödülünde uyguladığı metodoloji; fikri mülkiyet ve akıllı iş birliği platformunu kullanarak belirlediği dört temel kritere dayanıyor. Bu kriterler; “genel patent hacmi”, “patent alma başarı oranı”, “portföyün küresel erişim kapsamı” ve “patentin alıntılarla kanıtlanan etkinliği” olarak belirleniyor. Fujifilm, “genel patent hacmi”nin yanı sıra “patent

matbaa&teknik

alma başarı oranı”, “portföyün küresel erişim kapsamı” ve “patentin alıntılarla kanıtlanan etkinliği” alanında elde ettiği yüksek takdir oranıyla ilk 100 şirketten biri seçildi. Fujifilm, iş ve AR-GE arasında yakın bir iş birliği kurmak suretiyle işletmelere önemli katkıda bulunan “fikri mülkiyetler” geliştirmeye kendisini adamış bir kurumdur. Fujifilm, küresel çaptaki Fujifilm Grubu’nun kurumsal değerinin gelişimine katkıda bulunmak amacıyla AR-GE çalışmalarını aktif bir şekilde desteklemeye, elde edilen fikri mülkiyetleri korumak ve kullanmak için çalışmaya devam edecektir. 129


C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

Esnek Ambalaj Piyasası 2018’de 99,621.9 Milyon Dolara Ulaşacak Flexible Packaging Market worth $99,621.9 Million by 2018 Rapora göre esnek ambalaj piyasası 2012’deki $73,825.3 milyon seviyesinden 2018’de $99,621.9 milyona ulaşacak. 2012 yılında Asya-Pasifik bölgesi global piyasaya yön verirken, gelir açısından arkasından Avrupa ve Kuzey Amerika geliyor. Piyasa araştırması raporu “Son Kullanıma (Gıda, İçecek, Kişisel Bakım ve İlaç), Malzemeye (Poliproplen, BOPP, CPP, polietilen, EVOH, PA, BOPET, PVC, alüminyum, kağıt, selülöz), göre Esnek Ambalaj Piyasası - Global Trendler & 2018 tahmini” raporu MarketsandMarkets tarafından yayınlandı. Bu rapora göre esnek ambalaj piyasası 2012’deki $73,825.3 milyon seviyesinden 2018’de $99,621.9 milyona ulaşacak. 2012 yılında Asya-Pasifik bölgesi global piyasaya yön verirken, gelir açısından arkasından Avrupa ve Kuzey Amerika geliyor. 268 sayfalık raporda 100 piyasa verisi tablosu ve 40 şekil var. Esnek ambalaj piyasası, hammadde tedarikçileri, işlemciler, ambalaj üreticileri ve gıda, içecek, kişisel bakım ürünleri ve ilaç üreticileri gibi son kullanıcı sektörleri de dahil olmak üzere çok çeşitli paydaşlara sahip, olgun bir sektör. Bu son kullanım piyasalarında büyüme fırsatları gelişen pazarlarda doyuma ulaştıkça oyuncular da ürün portföylerini çeşitlendirmekte zorlanıyorlar. Son kullanım ürünleri ve ambalajları birbirinden iki bağımsız pazar. Bunların bir tanesinde olacak bir değişik direkt olarak diğer pazarı etkiler. Ambalajlı ürünlerin tüketimindeki artış, global esnek ambalaj piyasası için güçlü bir müşteri tabanı meydana getiriyor. Ürünün kalitesini korumada ambalaj çok önemli. Aynı zamanda tüketicinin sağlığına zarar verebilecek kimyasal reaksiyonları da engelliyor. Bu nedenle her ürün için etkili ve uygun bir ambalaj.

130

The market research report “Flexible Packaging Market by End-Use (Food, Beverage, Personal Care & Pharmaceutical), Material (Polypropylene, BOPP, CPP, Polyethylene, EVOH, PA, BOPET, PVC, Aluminum, Paper, Cellulosic) - Global Trends & Forecast to 2018”, is published by MarketsandMarkets. According to this report, the flexible packaging market is estimated to grow from $73,825.3 million in 2012 to $99,621.9 million by 2018 with a CAGR of 5.1% from 2013 to 2018. Asia-Pacific led the global market followed by Europe and North America in terms of revenue in the year 2012. Browse 100 market data tables and 40 figures spread through 268 pages and in-depth TOC on “Flexible Packaging Market by End-Use (Food, Beverage, Personal care products & Pharmaceutical), Material (Polypropylene, BOPP, CPP, Polyethylene, EVOH, PA, BOPET, PVC, Aluminum, Paper, Cellulosic ) - Global Trends & Forecast to 2018”. Flexible packaging market is a mature sector that has various stake holders such as raw material suppliers, processors, packaging manufacturers, and end-user industries such as manufacturers of food, beverage, personal care products, and pharmaceuticals. As opportunities to grow in these end-use markets are saturating in developed markets, players are struggling to diversify their product portfolio. The end-use products and their packaging are two interdependent markets. Any shift in one will directly influence the other market. Rise in the consumption of packaged products offers a strong customer base for the global flexible packaging market. Packaging is essential to preserve the quality of the product and it also prevents it from chemical reactions endangering the consumer’s health. Hence, an efficient and suitable packaging is imperative for every product. Polyethylene: Important Material Type; Cellulosic Shows Promising Growth in the Flexible Packaging Market The important materials used in flexible packaging market are polyethylene, polypropylene, BOPET, EVOH, polyamide, paper, aluminum, cellulosic, and PVC. This

matbaa&teknik


C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december Polietilen: Önemli bir Malzeme Türü; Selülozik, Esnek Ambalaj Piyasasında Umut Verici Gelişme Gösteriyor Esnek ambalaj piyasasında kullanılan önemli malzemeler polietilen, polipropilen, BOPET, EVOH, polyamid, kağıt, alüminyum, selülozik, ve PVC. Bu hammadde, daha sonra torba ve poşet olarak kullanılan filmlere dönüştürülüyor. Tüketici tercihleri, ürün özellikleri ve malzeme uyumu, ürünlerin ambalaj tipini belirlerken son derece önemli. Gıdanın hakim olduğu esnek ambalaj ve ilaç segmenti, piyasada sağlıklı ve hızlı bir gelişim vaat ediyor. Gıda Ambalajı: Uygulamalara göre en büyük Pazar; İlaç ambalajı sektörü ciddi bir gelişim gösteriyor Esnek ambalaj piyasasında, ilaç ambalajı, tahmin dönemi içinde %7.1’lik CAGR’ı ile en hızlı büyüyen piyasa. Kamu sağlığı konusunda giderek artan bilinçlenme, artan ürün işlem birimleri, ve jenerik ilaçların kullanımının artması nedeniyle ilaç ambalaj sektörü ciddi ilerlemeler kaydediyor. Bunun ardından gıda ambalajlarının da 2013 yılında en hızlı gelişen ikinci piyasa olması bekleniyor (ambalajlı gıdaların tüketimindeki artış dolayısıyla). Artan sağlık sorunları ve besin değerleriyle ilgili herkesin giderek daha bilinçlenmesi nedeniyle, piyasanın daha rekabetçi hale gelmesi gerekiyor. Raporda ayrıca Porter analizi, rekabetçi ortam, hammaddelerin fiyat analizi ve tedarik zinciri gibi diğer önemli konular da ele alınıyor. Buna ek olarak bu piyasanın 20 temel oyuncusunun da profili çıkarıldı.

raw material is converted into films that are further converted into pouch, sachet, and bags in which the products are packaged. Consumer preferences, product characteristics, and material compatibility are essential in determining the type of packaging for the products. Food dominated the flexible packaging market and pharmaceutical segment promises a healthy and fast growth in the market. Food Packaging: Biggest Market by Applications; Pharmaceutical Packaging Shows Promising Growth In the flexible packaging market, pharmaceutical packaging is the fastest growing market with a CAGR of 7.1% during the forecast period. Due to the increased awareness for public health, increasing product processing units, convenience packaging, and rising consumption of generic drugs, the pharmaceutical packaging industry is exhibiting strong gains. Following it, the food packaging is estimated to be the second fastest growing market in 2013, due to the rise in consumption of packaged food. Growing health concerns and knowledge about the nutrition value is driving the market for packed products to preserve the end-products. The report also studies various other important aspects pertaining to the market such as Porter’s analysis, competitive landscape, price analysis of raw materials, and supply chain. In addition, 20 key players of this market have also been profiled.

“Şehir ve Oyun” temalı kitap UPM Kağıt ile Basılacak Bu sene beşinci yılına giren İstanbul Tanpınar Edebiyat Festivali (İTEF) için önemli yazarların katkılarıyla hazırlanan “Şehir ve Oyun” isimli festival kitabı UPM’nin kağıt sponsorluğunda yayınlandı. Dünyanın lider orman ürünleri firması UPM, 31 Ekim – 10 Kasım tarihleri arasında beşincisi düzenlenen İTEF’i bu yıl da desteklemeye devam etti ve “Şehir ve Oyun” temalı İTEF Festival Kitabı’nın kâğıt sponsorluğunu üstlendi.

olarak hazırlandı. Aralık ayı içinde İngilizce edisyonu da yayınlanacak olan İTEF 2013 “Şehir ve Oyun” kitabının kapak görseli özel olarak dünyaca ünlü çizer Kutlukhan Perker tarafından tasarlandı.

UPM sponsorluğunda yayınlanan ve uluslararası kitap fuarlarında ücretsiz olarak dağıtılan festival kitabı, çoğunluğu özel sipariş edilen metinlerden oluşan, festivalin kalıcılığını ve üretkenliğini simgeleyen bir kitap

Kitabın yazarları arasında, dünyaca ünlü yazar Alberto Manguel’in yanı sıra, Türkiye’den Ahmet Ümit, Oya Baydar ve Mario Levi ile Avusturya’dan Andrea Winkler, Thomas Stangly ve Teresa Praauer bulunuyor.

matbaa&teknik

131


C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

Komori, Ipex 2014’de Komori Sponsors Eco Zone at Ipex 2014 Lak ve kurutucuya sahip bir 5 renkli 40 inç bakı makinesi üzerinden ekonomik ve çevre dostu performansının gösterilmesine ek olarak Komori, önde gelen şirketlerin karbon ayak izlerini rapor etmelerini gerektiren yakın tarihli yasalar hakkında düzenli sunumlar yapacak ve bunun baskı hizmeti sunucularını nasıl etkilediğini inceleyecek. Ipex 2014’ün düzenleyecisi Informa Exhibitions, yaptığı açıklamayla Komori Corporation’ın Eco Zone’un sponsor olarak Ipex 2014’e katılacağını duyurdu. Etkinliğin zengin eğitimsel içeriği ve programı kapsamında Eco Zone’da ziayretçiler çevresel etkilerini düşürmenin ekolojik ve kâr anlamında nasıl faydaları olduğu yönünde eğitilecekler. Lak ve kurutucuya sahip bir 5 renkli 40 inç bakı makinesi üzerinden ekonomik ve çevre dostu performansının gösterilmesine ek olarak Komori, önde gelen şirketlerin karbon ayak izlerini rapor etmelerini gerektiren yakın tarihli yasalar hakkında düzenli sunumlar yapacak ve bunun baskı hizmeti sunucularını nasıl etkilediğini inceleyecek. Komori UK’in Yönetim Müdürü Neil Sutton şu yorumu yapıyor: “H-UV baskı teknolojimizi Ipex Eco Zone’da sergileme teklifiyle Ipex 2014 yönetim ekibi bize geldikten sonra Komori olarak sponsor olmaya karar verdik. Bu, Komori’nin düşük emisyonlu, çevre dostu ve yenilikçi H-UV baskı tedarikindeki lider konumunu daha da sağlamlaştırmasına yardımcı olacak.” Ipex 2014 Satış Müdürü Wayne Beckett ise “Komori’nin Ipex’e katılma kararıv ermesi bizi çok memnun etti. Dünyanın dört bir yanından ticari printer’lerin Komori’nin offset teknolojisi ve eko-uzmanlığından en güzel şekilde faydalanacağından hiç şüphemiz yok’ yorumunu yaptı ve sözlerine şöyle devam etti: “Çok-kanallı pazarlama iletişimi ortamında baskının rolü arttıkça, çevresel etki konusunda sektörde mevcut yanlış fikirleri düzeltmek önem kazanıyor. Komori’nin anlatacağı mükemel bir hikayesi var ve Eco Zone’a katılımı sayesinde bunu Ipex 2014’de yapabilecek.” 132

Informa Exhibitions today announces that Komori Corporation will participate in Ipex 2014 as Sponsor of the Eco Zone. Part of the event’s rich educational content and features programme, the Eco Zone will educate visitors on the ecological and business-related advantages of reducing their environmental impact. In addition to demonstrating the economic benefits and eco-friendly performance of its H-UV System on a 5-Colour 40” press with coater and dryer, Komori will also host regular presentations on recent legislation that requires blue-chip businesses to report their carbon footprint, and will look at how this will impact print service providers. Neil Sutton, Managing Director of Komori UK, comments: “We were approached by the Ipex 2014 Management team to discuss our H-UV printing technology and showcasing it in the the Ipex Eco Zone, so Komori have taken the decision to sponsor this feature. This will be an excellent platform for Komori to continue to build on its market leading position for the supply of low emission, eco-friendly and innovative H-UV printing.” “We are delighted that Komori made the decision to participate in Ipex, and are confident that commercial printers from around the world will benefit significantly from their offset technology and eco-expertise,” comments Wayne Beckett, Sales Director of Ipex 2014. “As the role of print continues to evolve in the multi-channel marketing communications mix, it is important to dispel any misperceptions in the industry about its environmental impact. Komori has a brilliant green story to tell, and their participation in the Eco Zone will allow them to do this at Ipex 2014.”

In addition to demonstrating the economic benefits and ecofriendly performance of its H-UV System on a 5-Colour 40” press with coater and dryer, Komori will also host regular presentations on recent legislation that requires blue-chip businesses to report their carbon footprint, and will look at how this will impact print service providers. matbaa&teknik


C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

Goss International, Ipex 2014’ün 2014’teki En Önemli Etkinlik Olacağını Söylüyor

Goss International Cites Ipex 2014 as A Key Event for 2014 Web offset baskı makineleri üreticisi Goss International Ipex 2014’e katılacağını teyit etti. Bu katılım, fuarın uluslararası baskı üreticileri ve tedarikçileri arasındaki prestijli konumunu bir kez daha gözler önüne seriyor.

Goss International standında en son ofset baskı ve sonlandırma teknolojileri yanında, dergi, gazete, katalog ve direct postalama baskıları alanında yeni fırsatlar, ve esnek ve esnek olmayan ambalaj uygulamaları sergilenecek. Konuyla ilgili olarak bir açıklama yapan Goss International, Avrupa, Ortadoğu ve Afrika Satışları Başkan Yardımcısı Jean Segura, “Ipex 2014’e katılımımız bizleri çok memnun etti. Goss, son bir iki senedir katıldığı fuarlarda çok seçici davrandı ve bu katılımımz da, fuarın hizmet ettiği piyasalara açık bir mesaj veriyor. Katılım İngiltere’de güçlü satışlarımızı da destekleyecek ve aynı zamanda müşterilerimizle yüzyüze görüşmeler için faydalı bir imkan olacak”, dedi. Ipex 2014 Etkinlik Müdürü Trevor Crawford ise Goss International’in katılımı ile ilgili olarak “Ipex 2014’ün öncesindeki son dört aya girdiğimiz bu günlerde Goss International’ın da bizlere katılacağını duymak çok güzel. Ipex, uluslararası üreticiler ve tedarikçiler için anahtar etkinlik olduğunu defalarca gösterdi. Jean de Ipex’in sunduğu satış fırsatlarına bir kez daha dikkat çekti. En son offset ve dijital teknolojilerin bir kombinasyonunu sunacağız ve Goss’un portfoyü de burada büyük bir rol oynayacak”, dedi.

matbaa&teknik

Leading web offset press manufacturer Goss International has confirmed its presence at Ipex 2014. The latest sign-up reaffirms the exhibition’s appeal as an influential sales platform for international print manufacturers and suppliers to do business directly with their customers. Highlighting a host of offset printing and finishing technologies, Goss International’s stand will attract visitors looking to explore new opportunities in magazine, newspaper, catalogue and direct mail printing, as well as flexible and non-flexible packaging applications. Jean Segura, Goss International Vice President of Sales Europe Middle East and Africa: “We’re very pleased to confirm our participation in Ipex 2014. Goss has taken a more selective approach to exhibiting in trade shows over the last year or two, so this is a clear message of commitment to the markets served by the show. It underlines strong sales in the UK as well as presenting a useful opportunity for face-to-face discussions with customers from further afield.” Trevor Crawford, Event Director, Ipex 2014, comments: “As we move into the final four months before Ipex 2014 kicks off, we’re delighted to welcome Goss International on board. Time and time again Ipex has proven to be a key event for international manufacturers and suppliers, and Jean’s sentiments reiterate the sales opportunities that Ipex generates. We have an exciting blend of the latest offset and digital technologies being showcased, and Goss’s product portfolio adds greatly to that.” 133


C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

Screen Europe, Truepress Portfoyünü Ipex 2014’e Taşıyor Screen Europe Brings Truepress Portfolio to Ipex 2014 Screen Europe, Truepress Jet continuous inkjet çözümlerini ve uygulamalarını 2014’ün tek büyük çaplı etkinliğinde sergileyecek

Screen Europe will be demonstrating a host of products from its Truepress Jet continuous digital inkjet printing series at Ipex 2014. The company’s support of Ipex reiterates the London-based exhibition’s broad appeal to all facets of the print industry and the opportunity it provides for manufacturers to reach out to the international market.

Screen Europe, Truepress Jet continuous dijital inkjet baskı serisinden en son ürünleri Ipex 2014’de sergileyecek. Şirketin Ipex’e olan desteği, Londra etkinliğinin baskı sektörünün her alanına hitap ettiğini gösterirken aynı zamanda üreticilere uluslarası pazarlara ulaşma konusunda ne gibi fırsatlar sunduğunu da bir kez daha tescilliyor.

“Ipex is the only major print event in 2014. It promises to be an important show for Screen and our Truepress Jet high-speed, continuous inkjet printing solutions and applications,” says Brian Filler, President, Screen Europe.

Screen Europe’un Başkanı Brian Filler, “Ipex, 2014’ün tek büyük çaplı baskı etkinliği. Screen ve Truepress Jet high-speed, continuous inkjet printing çözümlerimiz ve uygulamalarımız için son derece önemli olacak,” diyor: “Etkinlik dünyanın dört bir yanından önde gelen baskı şirketlerini çekiyor ve şimdiden Ortadoğu, Afrika ve Avusturalya’dan ciddi bir ilgi görüyoruz. Mart’ta gerçekleşecek olması da çok güzel. Londra’daki Ipex finansal yıla güzel bir başlangıç olacak, sektörün kendine güveni artacak. Ekonmik kriz de düzelme sinyalleri göstermeye başladı.” Ipex 2014 Etkinlik Müdürü Trevor Crawford’un yorumu ise şöyle: “Ipex 2014 katılımcıları her geçen gün artıyor. Screen Europe’un da katılacak olması bizi çok memnun etti. Şirketin Truepress Jet inkjet teknolojisi, önümüzdeki sene London ExCeL’de sergilenecek dünya sınıfı dijital baskı teknolojilerinin sadece küçük bir örneği. Ipex beş ay sonra, şirketlerini büyütmek isteyen ve yeni bağlantılar peşinde olan uluslararası tedarikçiler için önde gelen etkinlik olacak.”

134

“The event always attracts premier print companies from around the globe and we have already had considerable interest from the Middle East, Africa and Australia. The timing in March is perfect. Ipex in London kicks off the financial year nicely as industry confidence returns and the economy around the world shows signs of recovery. Ipex will be perfect for companies who are planning and making their print on demand technology investments in 2014.” Trevor Crawford, Event Director, Ipex 2014, comments: “The Ipex 2014 line-up is getting stronger every day and we’re delighted with Screen Europe’s commitment to the event. The company’s Truepress Jet inkjet technology provides a snapshot of the world class digital printing offering that will be on show at the London ExCel next year. With only five months to go, Ipex is fast shaping up to be the definitive print event next year for international suppliers that want to grow their businesses and communicate with the industry.”

Screen Europe to showcase its Truepress Jet continuous inkjet solutions and applications at ‘the only major print event in 2014’ matbaa&teknik


C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

Ipex 2014 Dünya Baskı Zirvesi Ipex 2014’s World Print Summit gathers momentum Dört gözle beklenen Dünya Baskı Zirvesi’nin en son detayları açıklandı. Ipex 2014 kapsamında ExCeL London’da (24-29 Mart 2014) gerçekleşecek olan Dünya Baskı Zirvesi, hızlı gelişen baskı endüstrisini tanımlayacak bir içerik programı sunacak. Baskının geleceği ile ilgili 25 sunumu ve 15 ilham veren açılış konuşmacısıyla bu forum, baskıcılara baskının değişen rolü ve gücüyle ilgili daha evvelden duyulmamış bilgilere ulaşma imkânı tanıyor. Ana teması kârlılık ve gelişim olan zirvenin seçkin konuşmacıları, (Frank Romano (Rochester Institute of Technology), Patrick Martell (St. Ives Group), Benny Landa (Landa) ve Barry Hibbert’in (Polestar) de aralarında bulunduğu endüstrinin fikir liderleri) yeniden yapılanan baskı endüstrisinin trendleri, yenilikleri ve tehlikelerini tartışacaklar. Diğer öne çıkan konular arasında fütürolog yazar Richard Watson’ın baskının yakın geleceğine dair öngörüleri yer alıyor. Bu öngörüler, önümüzdeki 25 sene içinde basım endüstrisinin geleceğini tahmin etmeden evvel, baskıcıların doğru stratejik kararlar almalarına yardımcı olacak. Bu esnada Tesco Clubcard’ın ardındaki Baş Mimar Clive Humby büyük verilerle çalışma uzmanlığıyla ilgili deneyimlerini paylaşacak ve bunun müşterileri anlayarak onları sadakate teşvik etmek için nasıl kullanılacağını gösterecek. Rochecter Institute of Technology’den uluslar arası kabul görmüş ödüllü satış eğitmeni ve müşteri iletişim strateji uzmanı Prof. Emeritus Frank Romano şöyle konuştu: “Dünyanın dört bir yanından gelen baskıcılar

matbaa&teknik

The latest details of the highly-anticipated World Print Summit have been announced. A senior level, strategic thought leadership event that takes place at the heart of Ipex 2014 at the ExCeL London (24-29 March 2014), the World Print Summit will deliver a pertinent content programme that will define the fast-evolving print industry. Featuring 15 inspirational keynote speakers and 25 insightful and relevant presentations on the future of print, this forum provides printers with exclusive access to previously unheard content that will deliver the leading insights into the evolving role and power of print. With profitability and progress a key theme, the summit’s distinguished line-up of keynotes – featuring industry thought leaders including Frank Romano (Rochester Institute of Technology), Patrick Martell (St. Ives Group), Benny Landa (Landa) and Barry Hibbert (Polestar) – will discuss and debate the trends, innovations and pitfalls of the regenerating print industry. Other key highlights include leading futurologist and author Richard Watson exploring the immediate future of print to help printers make the right strategic decisions before forecasting the print industry’s develop-

135


C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

Richard Watson:, “Ipex 2014’e konuşmacı olarak katılmak mutluluk verici. Birçok endüstride de olduğu gibi baskı da halen keşfedilmekte olan dijital dünyanın tüm etkisiyle bir değişim sürecinden geçiyor. Bu hayranlık veren endüstri için bazı muhtemel senaryolarını keşfetmeyi dört gözle bekliyorum.” her 4 senede bir İngiltere’deki Ipex’te büyük ve küçük tüm katılımcıların sunduğu en son yenilikleri görmek için bir araya geliyorlar. Ipex yıllardan beri hem büyük ofset baskı makinelerin hem de ilk dijital renkli baskı makinelerin tanıtımına şahitlik yaptı. Ben etkinliğin büyük bir hayranıyım ve Ipex 2014’te Dünya Baskı zirvesini sunmaktan onur duyacağım. Sizinle orada görüşmek için sabırsızlanıyorum.” Ipex 2014’te Dünya Baskı Zirvesinin bir parçası olmaktan büyük mutluluk duyduğunu belirten Polestar Başkanı Barry Hibbert, “Aralarında baskı ve medya sektöründen çok önemli fikir liderlerinin de olduğu açılış konuşmacıları böyle zengin bir uluslar arası etkinliğin çekici kısmını yansıtıyor. Bu çok önemli çünkü bizim ne kadar zorlu bir ekonomik ortamda iş yapmaya çalıştığımız ortadayken hiç kimse endüstrinin çok zorlu olduğunun ve hala nasıl bu ortamda başarılı olunduğunun farkında değil. Baskının güvenilir bir iş modeli olduğu sürekli olarak ispatlanıyor ve bizim dijital ve online kanalları sahiplenmemiz gerekirken tarih baskının yaptığımız işin en ön sırasında yer alması gerektiğini dikte ediyor. Polestar’ın başardıklarından hala baskının dikkate alınması gereken bir güç olduğunu anlayabilirsiniz. Bunun Ipex 2014 süresince Dünya Baskı Zirvesi’nin tutacağı ışık sayesinde gün gibi ortaya çıkacağına inanıyorum” şeklinde konuştu. Hibbert’in ardından söz alan Landa’nın kurucusu ve CEO’su Benny Landa şunları ekledi: “Nanography™ gibi yeni teknolojiler sunan servis sağlayıcıları ve müşterilerin bakış açısından Ipex 2014 Dünya Baskı Zirvesi, sektörün ileri gelenlerinin 21. yy.’da baskıda örnek teşkil edebilecek bir geçişi müjdeleyen endüstriyi etkileyen faktörleri incelemelerini sağlayacak bir forum düzenliyor.”

136

ment over the next 25 years, while Clive Humby – chief architect behind the Tesco Clubcard – will be sharing his expertise of dealing with big data and using it to promote loyalty through understanding your customers through print. Professor Emeritus Frank Romano, internationally acclaimed award-winning sales educator and customer contact strategist, Rochester Institute of Technology, comments: “Printers from around the world converge in the UK every four years at Ipex to see the very latest innovations from exhibitors – big and small. Over the years, Ipex has witnessed the introduction of major offset press innovations, as well as the very first digital colour presses. I am a huge supporter of the event, and it will be an honour to present at Ipex 2014’s World Print Summit. I look forward to seeing you there.” “I’m delighted to be involved with the World Print Summit at Ipex 2014,” says Barry Hibbert, Chief Executive, Polestar. “Featuring some great thought leaders from the print and the media industry, the speaker line-up reflects the attraction of an international event with such a rich heritage. This is important because, while everyone knows that we’re operating in a very difficult economic climate, not everyone realises just how robust the industry is and how you can still prosper within it. Print has consistently proven to be a sound business model, and while we should embrace digital and online channels, history dictates that print has to be at the forefront of what we do. You can see by what Polestar is still achieving that print is still a force to be reckoned with. I believe this will be evident across Ipex 2014, and through the insights provided by the World Print Summit.” Benny Landa, Founder and CEO, Landa, adds: “The Ipex 2014 World Print Summit provides a forum for industry leaders to explore factors impacting the industry – from the mindset of consumers and service providers to new technologies such as Nanography™ – which herald a paradigm shift for printing in the 21st century.” Clive Humby, chief architect of the Tesco Clubcard, comments: “I’m delighted to have been asked to speak at Ipex 2014. It seems big data is rarely far from the headlines these days and in the globally competitive world we all work in, it’s important to use it effectively.” Richard Watson, leading futurologist and author of The Future Files, says: “It’s a pleasure to be speaking at Ipex 2014. Like so many industries, print is going through revolutionary times with the full impact of the digital world still being discovered. I’m really looking

matbaa&teknik


C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

Tesco Clubcard’ın baş mimarı Clive Humby şunları kaydetti: “Ipex 2014’te konuşmam istenilince çok hoşnut oldum. Öyle görünüyor ki son günlerde çok büyük bir veri manşetlerden ve hepimizin içinde çalıştığı rekabetçi global dünyadan nadiren uzak, bunu verimli bir şekilde kullanmak çok önemli.” The Future Files kitabının yazarı ve önde gelen fütürologlardan Richard Watson, “Ipex 2014’e konuşmacı olarak katılmak mutluluk verici. Birçok endüstride de olduğu gibi baskı da halen keşfedilmekte olan dijital dünyanın tüm etkisiyle bir değişim sürecinden geçiyor. Bu hayranlık veren endüstri için bazı muhtemel senaryolarını keşfetmeyi dört gözle bekliyorum” açıklamasını yaptı.

forward to exploring some of the possible scenarios for this fascinating industry.” “This event brings together visionary and ambitious speakers from across the international print-supply chain and has been developed to inspire,” says Ruth Clougherty, Content Producer, Ipex 2014’s World Print Summit. “Taking place in a state of the art auditorium, our keynotes speakers will no doubt spark some heated debates on how to thrive in the highly competitive and streamlined print industry. These are speakers who have entered markets where others have dared not tread, invested in new technologies that others have shied away from, and been brave enough to create a culture of exploration, failure and innovation. The World Print Summit is an event not to be missed.”

Son olarak, Ipex 2014’ün Dünya Baskı Zirvesi için içerik hazırlayan Ruth Clougherty, “Bu etkinlik, uluslar arası baskı tedarik zincirinden ön görülü ve hevesli konuşmacıları bir araya getiriyor ayrıca bu etkinlik ilham vermesi için geliştirildi. Teknoloji harikası bir konferans salonunda düzenlenen etkinlikle açılış konuşmacılarımız hiç şüphesiz bu çok rekabetçi ortamda ve gelişmiş baskı endüstrisinde nasıl gelişileceğine dair bazı ateşli tartışmalar yapacaklar. Bu konuşmacılar diğerlerinin adım atmaktan imtina ettiği pazarlara girdiler, başkalarının yatırım yapmaktan çekindiği teknolojilere yatırım yaptılar ve keşfetme, başarısız olma ve yenilik kültürünü oluşturacak kadar da cesur oldular. Dünya Baskı Zirvesi kaçırılmayacak bir etkinlik” şeklinde konuştu.

UPM CEO’su Jussi Pesonen, Eş Başkan Oldu WBCSD (Dünya Sürdürülebilir Kalkınma İş Konseyi) Başkanı Peter Bakker, “WBCSD olarak UPM’nin süregelen bağlılığını takdir ediyoruz. Jussi Pesonen’in önümüzdeki 3 yıl boyunca Orman Çözümleri Grubu’na eş liderlik yapmayı kabul etmesinden dolayı çok mutluyuz. UPM’nin liderliği, kollektif aksiyonları harekete geçirerek ve günümüz orman sektöründeki zorlukları fark oluşturacak sürdürülebilir fırsat ve çözümlere dönüştürerek, fevkalade stratejik bir yön sağlayacaktır”, dedi. İş yapış şekilleri ve sürdürülebilirlik ile ilgili itibarlı bir düşünce biçimi geliştiren Konsey, temsil edilen tüm sektörler için 200 üye firmaya, global sürdürülebilir çözümler sunabilmek adına bir forum ortamı sağlıyor. UPM CEO’su Jussi Pesonen ise konu hakkındaki düşüncelerini şu şekilde aktarıyor: “Yenilenebilir 137

biyokütle ve odun elyafı bazlı sürdürülebilir çözümler konusunda öncü olmayı hedefleyen Orman Çözümleri Grubu’na eş başkanlık edecek olmaktan gurur duyuyorum. Tüm üye firmaların, yetersiz kaynaklar, iklim değişikliği, biyoçeşitliliğin sağlanması ve temiz su için çözümler üretebileceğine içtenlikle inanıyorum. Birlikte, tek bir firmanın yapabileceğinden çok daha fazlasını yapabiliriz.” Orman Çözümleri Grubu, şimdi ve gelecekte insanların ihtiyaçlarının karşılanması amacıyla, sürdürülebilir orman çözümlerinin yaygınlaşması konusunda iş liderliği sağlamaktadır. Jussi Pesonen, Orman Çözümleri Grubu eş başkanlığını CMPCForestal Mininco SA CEO’su Francisco Ruiz-Tagle ile birlikte yürütecek.

matbaa&teknik


C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

FESPA Digital 2014 Pazarlama Kampanyası

Dijital Dünyasına Derin Dalış FESPA Digital 2014 Marketing Campaign Invites Visitors to

‘Dive Deeper Into Digital’ Yeni etkinlik web sitesi www.fespadigital.com içinde olacak. FESPA, Dijital Dünyasına Derin Dalış başlığı altında FESPA Digital 2014 için yeni bir uluslararası pazarlama kampanyası başlatıyor. FESPA Dijital etkinliğinin altıncı edisyonu 20-23 Mayıs 2014 tarihleri arasında Messe Munich, Almanya’da gerçekleştirilecek. Yeni çok kanallı kampanyada bir dalgıç derin okyanus sularına dalarak oradaki göz alıcı deniz yaşamıyla çalışıyor. Renkli fırsatlar okyanusunun sunduğu fırsatlara ve dijital dünyasında daha derinlere dalarak neler elde edilebileceğine dikkat eden tema matbaacılar ve müşterilerine sesleniyor. Sekiz ay boyunca devam edecek Kampanyanın kalbinde ise www.fespadigital.com sitesi altında açılan kapsamlı bir etkinlik websitesi var. Sitenin içeriği etkinliğe kalan sekiz ay boyunca düzenli olarak güncellenecek ve dijital geniş format baskısıyla ilgilenen herkes için son derece ilginç bir adres olacak. Sitede yine daha geniş FESPA dijital etkinliğinin bir parçası olan FESPA Fabric ve European Sign Expo hakkında da bilgiler sunulacak. @FESPA Twitter feed’i özellikle ana sayfada olacak ve ziyaretçileri FESPA’nın canlı sosyal medya toplumunun hemen kalbine götürecek. Bunun yanında FESPA’nın Facebook, LinkedIn ve YouTube adreslerine de linkler olacak. FESPA Yönetim Müdürü Neil Felton FESPA Digital 2014 ‘Derine dal’ kampanyasının arkasındaki düşünceyi şöyle açıklıyor: FESPA Digital 2014 değişimi yansıtacak “Dijital matbaacılar, teknoloji ve tüketim malzemelerinde yenilikler için sürekli sınırları zorlayan ve uzmanlar ve meslektaşlarıyla çalışarak bulgularından

138

FESPA is making a splash with the launch of a fresh international marketing campaign for FESPA Digital 2014, under the strapline – Dive Deeper Into Digital. The sixth edition of the FESPA Digital event will take place at Messe Munich, Germany, from 20 to 23 May 2014. The new, multi-channel campaign features a scuba diver diving into a deep ocean, teeming with bright marine life. It is designed to evoke the colourful ocean of opportunity that is open to printers and their customers, helping them explore and enhance their businesses by diving deeper into new possibilities in digital print. At the heart of the campaign is a comprehensive event website at www.fespadigital.com, which goes live today. Here visitors and exhibitors will find all the information they need about the event, including facts and figures, practical visitor information, visitor registration, exhibitor lists, floorplan and an overview of visitor features. The content of the site will be refreshed regularly over the eight months until the event, making it a regular online destination for everyone with an interest in digital wide format printing. The site will also include information about FESPA Fabric and European Sign Expo (once launched), which will be part of the wider FESPA Digital event, addressing the broader interests of garment printers and sign makers respectively.

New event web site goes live at www.fespadigital.com matbaa&teknik


C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december sonuçlar çıkaran ziyaretçilere ilham kaynağı oluyor. 2006’da dijital etkinliğimize start verdiğimizden bu yana FESPA Digital kampanyalarımız, maceracı ve yenilikçi bir ruh kazandı. Dijital Dünyasına Derin Dalış, 2014’e yaklaştığımız şu günlerde matbaacılar için çok doğru bir isim. FESPA Digital 2014’ün ziyaretçilerini yüzeyin altına inme ve yepyeni fırsatları değerlendirmeleri yönünde teşvik edeceğiz. Teknolojinin giderek daha olgunlaştığı bir piyasada, dijital etkinliklerimizin ziyaretçileri analogdan dijitale geçişin faydalarını şimdiden görmeye başladılar. Şu anda ikinci ya da üçüncü nesil dijital yatırımlarını yapıyor, dijital kapasitelerini, verimliliklerini ve dijital ekipmanlarının fonksiyonelliklerini arttırıyorIar. FESPA Digital 2014 bu değişimi yansıtacak ve dijital devrimin ötesinde, yepyeni fırsatları ortaya koyan ve ziyretçilere dijital teknolojiyi her yönüyle gösteren bir etkinlik ve eğitim programı olacak.”

The @FESPA Twitter feed is prominent on the home page, immediately putting visitors to the site at the heart of FESPA’s vibrant global social media community. Further buttons link visitors to FESPA’s Facebook, LinkedIn and YouTube presences.

FESPA Digital 2014 etkinliğine ön kayıt için lütfen ziyaret ediniz: www.fespadigital.com

To pre-register to attend FESPA Digital 2014 please visit: www.fespadigital.com

139

FESPA Managing Director Neil Felton sets out the thinking behind the FESPA Digital 2014 ‘Dive Deeper’ campaign: “Digital printers are creative explorers who constantly push the boundaries of print. FESPA Digital events inspire visitors to discover innovations in technology and consumables, and network with experts and peers to make sense of what they find. Since we launched the Digital event back in 2006, our campaigns for FESPA Digital have captured the spirit of adventure and innovation.”

matbaa&teknik


C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

FESPA Eurasia Partner Kurulu Toplandı FESPA Commits To Inspiring The Next Generation Of Eurasia Region Printers İstanbul’da toplanan Partner Kurulu yeni bir yatırım kararı aldı. Selçuk Aygüler: “FESPA’nın burada olmasını ve Avrasya pazarına yatırım kararı almış olmasını memnuniyetle karşılıyoruz”, dedi. FESPA Eurasia Partner Kurulu, gelecek FESPA Eurasia 2014 Fuarı’nı ve FESPA’nın Avrasya Bölgesi faaliyetlerini konuşmak üzere 14 Kasım 2013 Perşembe günü İstanbul’da 23 üyesiyle toplandı. FESPA, ARED üyeleri ve Avrasya Bölgesi’nden 9 üretici ve distribütör İstanbul’da bir araya geldi. Sistem Printing firmasının sahibi Birol Fedai’nin oturum başkanlığında gerçekleştirilen Partner Kurulu toplantısında FESPA, Avrasya Bölgesi’ne 100 bin TL’lik yatırım yapacağını açıklayarak Profit for Purpose (Amaç için Kazanç) yaklaşımını gerçekleştirmek için adım atmış oldu. Kurul üyeleri, bölge çapında geniş format baskıda yapılabilecekleri öğretmek amacıyla, baskı üreticilerine ve baskı satın alıcılarına yönelik eğitimler için 50 bin TL ayırdı. Kalan miktar ile yeni nesil baskı üreticilerine ilham vermek amacıyla Türkiye’deki bir grafik sanatlar ve endüstriyel uygulamalar okuluna yatırım yapılacak. FESPA aynı zamanda FESPA Global Census global araştırma çalışmaları kapsamında bölgeye 20 bin TL daha yatırım yapacağını duyurdu. Bu dünya çapındaki araştırmalar FESPA’ya ve baskı endüstrisine baskı sektörünün ihtiyaçları hakkında derinlemesine bilgiler sağlayacak. Avrasya Bölgesi verileri, FESPA’nın ve Partner Kurulu’nun yerel yatırım programları 140

FESPA Eurasia’s Partner Committee met on Thursday 14 November in Istanbul, with 23 delegates congregating to discuss the forthcoming FESPA Eurasia 2014 and FESPA’s commitment to the Eurasia region. Members of FESPA, ARED and nine manufacturers and distributors from across the region came together in the vibrant city of Istanbul. During the Partner Committee, which was chaired by Birol Fedai, Owner of Sistem Printing Company, FESPA reiterated its Profit for Purpose approach by allocating 100,000 Turkish Lira for investment in Eurasia. Committee members assigned 50,000 to support activities across the region raising awareness about the capabilities of wide format print, educating both printers and print buyers. The remainder will be invested in a graphic arts and sign school in Turkey to help inspire the next generation of printers. FESPA has also confirmed that it will spend a further 20,000 Turkish Lira for research into the region as part of the FESPA Global Census. This global research initiative will provide FESPA and the industry with deeper insights into the needs of the print community. The Eurasia regional data will help FESPA and the Partner Committee to develop the reinvestment programme, as well as the FESPA Eurasia show to specifically meet the needs of regional printers. Michael Ryan, Group Exhibition Manager, FESPA Eurasia, comments: “Our Profit for Purpose mission is to

Partner Committee meets in Istanbul to agree investment focus matbaa&teknik


C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

geliştirmesinde ve aynı zamanda FESPA Eurasia Fuarı’nın bölgesel baskı üreticilerinin taleplerini karşılamasında yardımcı olacak. FESPA Eurasia Fuar Müdürü Michael Ryan, “Bizim Profit for Purpose (Amaç için Kazanç) doğrultusundaki hedefimiz dünya çapındaki baskı sektörünü desteklemek ve kazandıklarımızı baskı sektörüne geri vermektir” diyor: “Yeni nesil baskı üreticilerinin Avrasya baskı pazarının geleceğine katkı sağlayacak etkileyici ve yeni fikirleri var. Bu yatırımımızla sektörü ileriye götürecek bilgileri şimdiden sunarak geleceğin karar alma yetkililerine ilham vermeyi ümit ediyoruz.” Partner Kurulu’na katılan Pimms firması sahibi Selçuk Aygüler: “Eğitim Türkiye’de çok önemli bir konu. Geniş format baskı makinelerinde son yıllarda çok büyük gelişmeler oldu. Makinelerden azami derecede yararlanmak için operatörlerin de kendilerini bu yönde geliştirmeleri gerekiyor. FESPA’nın burada olmasını ve Avrasya pazarına yatırım kararı almış olmasını memnuniyetle karşılıyoruz” yorumunu yaparken BTC firması sahibi Nurten Ergün ise “25 yıldır sektördeyim ve gelir fazlasını yeniden sektöre yatıran bir fuar organizatörü ile daha önce hiç karşılaşmadım. FESPA’ya ‘Amaç için Kazanç’ yaklaşımından dolayı teşekkür ediyorum. Sektöre yardımcı olacak bu kurulun üyesi olmaktan da memnuniyet duyuyorum”, dedi. FESPA, Türkiye’deki üye derneği ARED ve yerel distribütörler ile birlikte yatırım yapmaya ve bu yatırımları ileri taşımak üzere yerel baskı üreticileri ve eğitim kuruluşlarıyla yakın çalışmaya devam edecek.

matbaa&teknik

support and give back to our global print community. The next generation of printers have the creativity and fresh ideas that will be hugely beneficial to the future of Eurasia’s print market. With this investment we hope to inspire the decision makers of the future, providing them with the knowledge to move the industry forward.” Selçuk Aygüler, Pimms, who attended the Partner Committee, comments: “Education is a very important issue in Turkey. Wide format printing machines have developed a lot in recent years, and operators need to develop with these advances to ensure they get the most out of them. It is great to welcome FESPA here and that they have taken the decision to invest in the Eurasia market.” Nurten Ergün, BTC, comments: “I have been in the industry for 25 years but have never seen an exhibition organiser reinvest its profit in the sector. I am thankful for FESPA’s Profit for Purpose approach, and to be part of this Committee to help the industry.” FESPA will work alongside its Turkish association ARED and local distributors to invest and work closely with local printers and educational establishments to drive these investments forward. 141


C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

aralık 2013 december

Teknova 3. Bowling Turnuvası Yapıldı İki gün süren karşılaşmalar sonucu Proses Matbaacılık 417 puanla birinci olurken, 406 puanla Doğan Zarf ikinciliği, 398 puanla Doğan Ofset üçüncülüğü, aldı. Matbaa Malzemeleri tedarikçisi Teknova A.Ş, her yıl tekrar ettiği Bowling Turnuvasını 3. kez gerçekleştirdi. 31Ekim – 1 Kasım tarihlerinde gerçekleşen turnuvaya ilişkin Teknova Yönetim Kurulu Üyesi Suat Sonakın, yaptığı açıklamada “3. Teknova Bowling Turnuvasına gösterilen yoğun ilgi ve talebe sevindiklerini”, söyledi: “Yoğun iş temponuzun arasına bu eğlenceli birlikteliğe katabilmek için gösterilen iyi niyetli çabalar bizim adımıza gerçekten takdir edilecek boyuttaydı. Artık geleneksel bir turnuvaya dönüşen bu etkinliğimize çeşitli işleri nedeniyle son anda katılamayan tüm firmalara, katılan oyuncu ve misafirlerine, bu etkinliğe katılımı sağlayan firma yönetici ve sahiplerine öncelikle

142

teşekkürlerimizi sunuyoruz. İşlerinden, zamanlarından fedakârlık ederek bizleri her yıl olduğu gibi bu yıl da onurlandırdınız. Günlük hayatın karmaşasından, çalışma hayatı streslerinden hep birlikte uzaklaşma fırsatı verdiğiniz ve bu çabamıza katılımlarınızla destek olduğunuz için de Teknova A.Ş. adına hepinize çok teşekkür ediyoruz.” İki gün süren karşılaşmalar sonucu Proses Matbaacılık 417 puanla birinci olurken, 406 puanla Doğan Zarf ikinciliği, 398 puanla Doğan Ofset üçüncülüğü, aldı. Turnuva elemelerinde en yüksek skoru 173 puanla Doğan Zarf takımından Ahmet Güngör ve 112 puanla S Print takımından Zeynep Kızılboğa yaptı.

matbaa&teknik






Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.