HİTABET VE MESLEKİ UYGULAMA DERS KİTABI

Page 12

1. ÜNİTE

Hz. Muhammed (s.a.v.)1, son peygamberdir ve ondan sonra başka peygamber gelmeyecektir. Onun irşat ve davet görevini genelde bütün Müslümanlar üstlenmiştir. Ancak din görevlilerine bu konuda daha fazla sorumluluk düşmektedir. İrşat ve davet görevi insanları zorlamadan, güzellikle ve özveriyle yerine getirilmelidir. Bir ayette Allah şöyle buyurmuştur: “O hâlde (Resulüm), öğüt ver. Çünkü sen ancak öğüt vericisin. Onların üzerinde bir zorba değilsin.”2 Dinin insanlara ulaştırılması önemli bir sorumluluktur. Bu sorumluluğu üstlenen kişiler öncelikle söz ve davranışlarıyla örnek olmalıdırlar. Ayrıca İslam dinini doğru bir şekilde insanlara ulaştırmalıdırlar. Muhatapların inanıp inanmamaları veya bunları yerine getirip getirmemeleri ulaştıranın sorumluluk alanına girmez. Çünkü Allah insanı bilgilendirdikten sonra seçiminde özgür bırakmıştır. Din görevlisi, davet ve irşat faaliyetlerini yürütürken insanın seçme özgürlüğünü dikkate almalıdır. İrşat, tebliğ ve davette etkili olabilmek için karşılıklı güven ortamının oluşması gerekir. Bu görev yerine getirilirken sevgi, saygı, sabır, samimiyet, anlayış ve hoşgörü ilkeleri esas alınmalıdır. İrşat, tebliğ ve davette zorlama yoktur. Yüce Allah bir ayette şöyle buyurmuştur: “Dinde zorlama yoktur. Artık doğrulukla eğrilik birbirinden ayrılmıştır...”3 Bu durumda dileyen inanır, dileyen inanmaz. Peygamberimiz de tebliğinde hiçbir zaman zorlayıcı olmamıştır. “Allah beni ancak tebliğci olarak gönderdi.”4 buyurarak bu duruma işaret etmiştir. Tebliğ edilen esasların doğru, açık ve anlaşılır olması gerekir. Nitekim İslam’ın tebliği ve Peygamberimizin daveti, “…gecesi gündüz gibi açık olan bir yol…”5 olarak nitelendirilmiştir. Tebliğ edilen esaslar; sağlam kaynaklarla desteklenmeli, tutarsızlıklardan uzak, düşünmeye ve değerlendirme yapmaya açık olmalıdır. Yüce Allah bir ayette şöyle buyurmaktadır: “İşte bu (Kur’an), kendisiyle uyarılsınlar, Allah’ın ancak bir tek İlah olduğunu bilsinler ve akıl sahipleri iyice düşünüp öğüt alsınlar diye insanlara (gönderilmiş) bir çağrıdır.”6 Din görevlisi muhatabına samimi duygularla yaklaşmalı ve onun saygınlığını zedelePAYLAŞALIM yici tavırlardan kaçınmalıdır. Onun görüşlerine Tebliğ ve davetle ilgili üç değer vermeli, söz ve davranışlarında kırıcı olayet veya hadis bulup arkamamaya dikkat etmelidir. Ayrıca davetçi yaptıdaşlarınızla paylaşınız. ğı işin önemini bilmeli ve karşılaşacağı engeller karşısında sabırlı olmalıdır. Allah, bu konuda şöyle buyurmuştur: “O vakit Allah’tan bir rahmet ile onlara yumuşak davrandın! Şayet sen kaba, katı yürekli olsaydın, hiç şüphesiz, etrafından dağılıp giderlerdi. Şu hâlde onları affet; bağışlanmaları için dua et; iş hakkında onlara danış. Kararını verdiğin zaman da artık Allah’a dayanıp güven. Çünkü Allah, kendisine dayanıp güvenenleri sever.”7 1  2  3  4  5  6  7

Sallallahu aleyhi ve sellem: Allah’ın rahmet ve bereketi üzerine olsun. Gâşiye suresi, 21,22. ayet. Bakara suresi, 256. ayet. Tirmizî, Tefsiri Suver, 66. İbn Mace, Mukaddime, 6. İbrahim suresi, 52. ayet. Âl-i İmrân suresi, 159. ayet. 12


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.