kArDElEn ŞİİR ve MÜZİK GRUBU
Kardelen Sanat KARDELEN ŞİİR ve MÜZİK GRUBU’NUN AYLIK ÜCRETSİZ E-DERGİSİDİR YIL: 1 SAYI: 1
kArDElEn ŞİİR ve MÜZİK GRUBU
Aşıklık Sanatı Erkek Egemenliğinde Doç. Dr. Sevilay Çınar, “Bu sanat içinde kadın olarak var olmak kolay değil” dedi. Çınar, sözlü kültürün kadın temsilcilerini anlattı...
6.sf.
Öztürk’ün kentli insanlara yaptığı müzik tarzı:
“Kent Türküleri”
Şiir ve müzikle kapitalizme
BAŞKALDIRIYORUZ !
9.sf.
Kadıköy Kitap Fuarı’nın yeni adresi:
Aydınlık Gazetesi’nden Özge Yeşildağlı’nın haberi
Haydarpaşa Garı 7.sf.
Tuncer Cücenoğlu’nun oyunu
2.sf.
Helikopter Ukrayna’da
3.sf.
“Son Yörükler” 4.sf.
2
kArDElEn ŞİİR ve MÜZİK GRUBU
Kardelen Sanat
Helikopter Ukrayna’da Ünlü tiyatro yazarı Tuncer Cücenoğlu’nun politikacıların ye niden seçilebilmek amacıyla halk tarafından tanınmak için medyayı kullandıklarını, kullanmak zorunda olduklarını anlatan bir kara mizah olan “Helikopter” isimli oyunu Ukrayna’da sergilenecek. Daha önce Kadıncıklar ve Çığ isimli oyunlarının sahnelendiği Ukrayna'da bu kez, “Helikopter” adlı oyunun provalarına başlandı. . A. Korol'un yönettiği oyunun promieri 27 Aralık gecesi Lviv 'da yapılacak. Cücenoğlu da çevirmeni Aleksandır Kuçma ile birlikte Ukrayna’ya gidecek. Tuncer Cücenoğlu kimdir? 10 Nisan 1944, Çorum/Türkiye doğumlu. Ankara Üniversitesi Dil, Tarih ve Coğrafya Fakültesi mezunu. Türkiye Yazarlar Sendikası ve P.E.N. Türkiye Merkezi üyesi. MSM (Müjdat Gezen Sanat Merkezi) Dramatik Oyun Yazarlığı öğretmeni. Alanya Internatio nal GAKSA Univer sity Tiyatro Bölümü öğretim görevlisi. Oyunları: Kördövüşü, Öğretmen, Kadıncıklar, Çıkmaz Sokak, Dosya, Biga-1920, Kumarbazlar, Helikopter, Yıldırım Kemal, Matruşka, Ziyaretçi, Şapka, Boyacı, Neyzen Tuncer Cücenoğlu Tevfik, Kızılırmak, Çığ, Sabahattin
yok öyle ağlamak yok öyle ağlamak başını öne eğip gözyaşlarını avucuna akıtmak... mücadele edeceksin tüm umutsuzluklara inat yürüyeceksin barikatları aşarak ülkenle kolkola girip halaya duracaksın... çelme takacaklar dost bildiklerin sırtından vuracaklar beklemediklerin yılmayacaksın yıkılmayacaksın... yok öyle ağlamak için için sızlanıp yüreğini dağlamak... seveceksin sevilmesen de öğreteceksin sevgiyi insanlara tabuları bir bir yıkarak... açacaksın kapıları yarınlara alacaksın umutları göğsüne coşacak coşturacaksın... yok öyle ağlamak kaybolduk diye karaları bağlamak... adam olmayanların adam sayıldığını
Ali’yi Kim Öldürdü, Yeşil Gece, Ah Bir Yoksul Olsam, Tiyatrocular, Che Guevara, Mustafam Kemalim, Gece Kulübü, Kadın Sığınağı, Fosforlu Cevriye’nin Acıklı Hikayesi Yazar Olarak Ödülleri: Tobav(2), Türk Kadınlar Birliği (l), Afife Cevat Fehmi Başkut En Başarılı Yazar Ödülü (1) ,Ankara Sanat Kurumu (2), Abdi Ipekçi (l), Direklerarası Sürekli Mükemmeliyet Ödülü (1) İsmet Küntay (2) , Avni Dilligil (2) , Uluslararası Tiyatro Enstitüsü (l) , Kasaid (l) , Lions (2), Kültür Bakanlığı (l), Muhsin Ertuğrul (l) olmak üzere Türkiye’den 18, ayrıca Yugoslavya (l) ve Hollanda (l) olmak üzere toplam 20 ödül kazandı. Çevirilerinin Yapıldığı Diller: Cücenoğlu’nun oyunları Rusça, İngilizce, Almanca, Fransızca, Bulgarca, Yunanca, Makedonca, İsveççe, Gürcüce, Urduca, Japonca, Romence, Azerice, Tatarca, Lehce, Başkortça, Kazakça, Çince, Çuvaşça, Sırpça, İspanyolca, Arapça, Kürtçe, Farsça vb. olmak üzere bir çok yabancı dile çevrildi/çevriliyor. Başta Çığ, Matruşka, Boyacı, Kadıncıklar, Kızılırmak, Çıkmaz Sokak, Dosya, Helikopter, Şapka, Ziyaretci olmak üzere oyunları; kırkı aşkın ülkede sahneleniyor.
aşkın üç kuruşa satıldığını göreceksin göreceksin sözde hak arayıcıların kendi kanadındakileri ezdiklerini ihanetleri gördükçe güçleneceksin direneceksin direteceksin... yok öyle ağlamak göz pınarlarını doldurup ciğerlerine akıtmak... dik duracaksın tüm haksızlıklara karşı kalkan olacaksın değerlerinin önünde dilinden düşmeyecek özgürlük marşı bağımsızlığın bir neferi olacaksın
seninle kazanılacak bu hak savaşı...
Yusuf Ziya Leblebici
kArDElEn ŞİİR ve MÜZİK GRUBU
Kardelen Sanat
3
“Kapitalizme şiir ve müzikle başkaldırıyoruz” Özge Yeşildağlı-Aydınlık Gazetesi Kardelen Şiir ve Müzik Grubu’nun kurucusu Yusuf Ziya Leblebici ve halk ozanı Aşık Sinem Bacı ile grubun çalışmalarını ve konserlerini konuştuk Şiirin halka ulaşmadıktan sonra bir değer bulamayacağını düşünen ve şiirle müziği birleştiren Kardelen Şiir ve Müzik Grubu bu alandaki çalışmalarını yoğun bir biçimde sürdürüyor. - Şiir ve müziği biraraya getiren Kardelen Şiir ve Müzik Grubu nasıl oluştu? Önceleri sürekli söylediğimiz şey şiirin halk bazında hak ettiği değeri bulamadığıydı. Daha sonrasında şöyle düşündük; şiir halka ulaşmadıktan sonra bir değer bulamayacak. Şiiri müzikler birleştirdik, harmanladık. Yorumcu arkadaşlarla birlikte Kardelen Şiir ve Müzik Grubu’nu kurduk. Şair ve yorumcu arkadaşlar yanı sıra grubumuzda Sinem Bacı, Asuman Toraman, Sefer Kocakaya, Turan Karatepe ve solist müzisyen arkadaşlar var. Projemizi sahneye koyduk. Belli bir mekan belirlemedik. Sürekli gezdik. Bugüne kadar 40 program yaptık. Şiire daha tatlı bir katkı nasıl sağlarız diye düşündük. Programımızda bir bölüm yapalım dedik ve yaşamıyla halka örnek sanatçılarımızı aramıza kattık. ‘Yaşayan Değerlerimiz’ adı altında bir yapı oluşturduk. İlk yaşayan değerimiz Aşık Sinem Bacıydı. O günden bugüne kadar Sinem Bacı grupla yaşayan bir değer oldu. Bugüne kadar Kardeş Türküler’den Feryal Öney’e, Ekrem Ataer’e kadar bir çok yaşayan değeri konuk olarak aldık. Programlarımızın öncesinde bir kokteyl yapıyoruz. Bu kokteylde sanatçı halka buluşuyor. - Belediyelerle yaptığınız çalışmalar sizi kitlelere ulaştırıyor mu?
Biz sürekli dolaşan bir grubuz. Kadıköy, Bakırköy, Avcılar, Beylikdüzü, Taksim, Ataşehir, Bahçelievler ve bir çok festivalde yer aldık. Maddi bir beklentimiz olmadı bugüne kadar. Mesela dünya şiir gününü kutlayan belediyeler çok az. Dünyada siyasilerin en çok korktuğu kişiler yazarlar ve şairlerdir. Bizim ülkemizde de şairler kullanılıyor. TÜRKİYE’DE BENZERİ OLMAYAN BİR YAPI Bizim formatımız Türkiye’de hiç olmayan bir yapı. Başakşehir, Beylikdüzü, Bakırköy, Yalova, Gümüşhane ve Sarıyer ile görüşmelerimiz de devam ediyor. Biz hangi semte gidersek gidelim yaşayan değerimizi o semte uygun insanlardan seçiyoruz. Repertuvarımızda Aşık Sinem Bacı kendi türküleriyle çıkıyor. Kendi saz grubumuz ve solistimiz var. Genellikle halkın yoğun katılımı olan mekanları seçiyoruz. Şu anda ülkemizde öyle bir kavram var ki bir türkü söyleyerek çıkan kişiler gerçekten halk müziği okudukları tartışılır hale geliyor. Halk olaya biraz farklı bakıyor. Bu yüzden programımıza çok genç insanları getiremiyoruz. Yaşayan değerlerimiz belli yaş üstünde toplum tarafından kabullenmiş kişiler. Şairlerimiz de sosyal içerikli şiirler paylaşıyor. Tek yalan söylemeyen ezgi türküdür. Yaşayan değerlerimiz bir amaç. Bunu temel anlamda ele alırsak ticari kültürün kıskacına girmiş insanları biz kendi kültürümüze çekiyoruz. Unutulmuş kültürü canlandırıyoruz. Yani kendi kültürümüzü yaşatmak adına bir şey yapıyoruz. Kapitalizme şiir ve müzikle baş kaldırıyoruz. Bize gelen sanatçı hiç bir yerden gelir sağlamıyor. Biz de öyle. Başardığımıza inanıyoruz. Biz onbeş kişiyiz ama şu ana kadar ulaştığımız kişilerden en az bini ‘ben artık kültürüme sahip çıkıyorum’ dedi.
4
kArDElEn ŞİİR ve MÜZİK GRUBU
Kardelen Sanat
“Son Yörükler” beğeniyle izlendi Yönetmenliğini Musa Kaplan'ın yaptığı 'Son Yörükler' isimli belgesel Avcılar Belediyesi Barış Manço Kültür Merkezi'nde izleyicilerle buluştu. Beğeniyle izlenen belgeselin ardından bir açıklama yapan Musa Kaplan, yazdığı 'Devrim Yolcuları' kitabını da belgesel hale getirdiğini, bu çalışmanın Şubat ayında hazır hale geleceğini söyledi. Musa Kaplan, kitap olarak yayınladığı 'Devrim Yolcuları'nı belgesel haline getirdiklerini anlattı. Dünyada ve Türkiye'de '68 Kuşağı' olarak adlandırılan 12 Mart Darbesi öncesi ve sonrasında, hapishane, işkence yeri, dağlarda, öğrenci evlerinde, yurtlarda,
öldürülen, kalan kısmının devrim hayaliyle ömür geçirdiği, küçük bir kısmının da Türkiye atmosferinde 'savrulan bir kitlenin' yaşam öyküsünü daha önce kaleme aldığını anlatan Kaplan, "2 yıldır çekimler devam ediyor. Montaj aşamasında. Çekimlere başladıktan sonra aşağı yukarı 4-5 kişiyi kaybettik, onların ses ve fotoğraflarını kullandık. 20 Şubat'ta burada gösterimini yapacağız. Bu belgesel o uzun soluklu olacak" dedi.
hey dostum
Bayram Çinkil’in kitapları tüm seçkin kitabevlerinde...
hey dostum! sana sesleniyorum sana bir kez, bir defacık; empati kur benimle bir taş al yerden fırlat gökyüzüne seni bana beni sana bizi bize düşman edenlerin tükür yüzüne yüzüne Yırt derine yapışan köle urbanı Güneş daha özgür doğursun yarını insanlık için doğa için neden neden bunca ölüm? Diyerek! düşün benimle el ele verelim İnsan kanından beslenenlerden hesap soralım hep birlikte Sevgiliyle aşk-ı bade içelim.
Turan Karatepe
kArDElEn ŞİİR ve MÜZİK GRUBU
Kardelen Sanat
5
Efsane beste üzerine beste yapıyor
Kayıhan coştu
Bir dönemin efsanevi müzisyenlerinden olan Galip Kayıhan, son dönemlerde yaptığı bestelerle coştu... Kardelen Şiir ve Müzik Grubu’nun “Yaşayan Değerlerimiz” olarak belirlediği sanatçılar arasında yer alan Galip Kayıhan, yetiştirdiği sanatçıların yanı sıra yeni besteleriyle de hayranlarını sevindiriyor. Kayıhan, profesyonel müzik hayatına Edip Akbayram ve Dostlar Grubunda gitarist olarak başladı. Sırasıyla Cem Karaca Dervişan ve Marşandiz Gruplarında müzik hayatına onlarca albüm ve sıngle çalışması sığdırdı..Marşandiz Grubu ile Türkiye’de ilk defa stüdyo sahibi müzik adamları imajını
sergiledi. 90’lı yılların birinci yarısından itibaren prodüktör olarak müzik sektörüne dönüş yapan Galip Kayıhan, müzik adamı, besteci, prodüktör ve yapımcı kimliğini, besteci olarak Ebru Gündeş, Tuğrul Arsever, Destan gibi bir çok sanatçıya eserler verdi. Prodüktör kimliğine ise Burcu Güneş, Ciguli, Destan, Melih Kibar (Yadigar), Edip Akbayram, Hürriyet grubu ile Altın Mikrofon (Türk Pop Müzk Tarihi), Ziynet Sali,Mansur Ark, Ekrem Ataer…gibi pek çok albümü hayata geçirerek devam etti. Galip Kayıhan, müzik sektörüne pek çok yeni ismi katma uğraşısına devam etmekte...
6
kArDElEn ŞİİR ve MÜZİK GRUBU
Kardelen Sanat
Gazi Üniversitesi Türk Müziği Devlet Konservatuvarı öğretim üyesi müzikolog Doç. Dr. Çınar:
Aşıklık Sanatı Erkek Egemenliğinde Doç.Dr. Sevilay Çınar, aşıklık geleneği ve sanatının erkek egemenliğinde olduğunu söyledi. Doç.Dr. Çınar, "Bu sanat içinde kadın olarak var olmak kolay değil" dedi. Sevilay Çınar, sözlü kültürün kadın temsilcilerini anlattı. "Türkiye'de kadın aşık var mı?" sorusuyla yola çıktığını vurgulayan Doç. Dr. Çınar, aşık sanatında erkek egemenliği olduğunu belirtti. Bu sanat içinde kadın olarak var olmanın kolay olmadığına işaret eden Doç. Dr. Çınar, aşık kahvehanelerinde atışabilmenin ve gezgin olabilmenin kadın konumu için zor olduğunu belirtti. Kadınların erkekler kadar özgür olamadıkları için sanatlarını icra edemediklerine
dikkati çeken Doç. Dr. Sevilay Çınar, şunları söyledi: "Erkek aşıkların büyük çoğunluğu bu geleneğin icra ortamlarından, pratiklerinden beslenerek günümüze gelmiştir. Ancak kadınların ‘annelik', 'ev kadınlığı' rolleri sonucunda yüklenen sorumluluklarıyla sanatlarını bile bırakmak ya da ara vermek durumunda kalmıştır. Toplumsal yükümlülükleri nedeniyle yeterince aktif olamasalar da Nurşah Bacı, Şahturna, Sürmelican, Arzu Bacı, Şahsenem, Sinem Bacı, Ezgili Kevser, Ozan Çiçek, Sarıcakız, Selvinaz, Telli Suna ve nice kadın aşıklarımızın çeşitli illerde büyük çabalarla bu gelenek içerisinde var olmaya devam ediyorlar."
Doç.Dr.Sevilay Çınar, geçtiğimiz yıl Kardelen Şiir ve Müzik Grubu’ndan “Yaşayan Değerlerimiz” plaketini alırken...
Aşağı Tükürsem sakal Yukarı Tükürsem Bıyık Ali Esmeray Vardır elbet her ham söze keskin bir cevabım Sanma ki korktum atana saygımdandır suskunluğum Çok ta istemem aslında mahşere de kalsın hesabım Lakin ben seni aleme madara ederdim ederdim Emee Aşağı tükürsem sakal yukarı tükürsem bıyık Bir elinde tespih bir eli sıvazlasın şeytani sakalın Gözlerin fıldır fıldır bilirim elin namlusundadır hesabın Neleri yedide doymadı harama alışmış kursağın Lakin ben o kursağı .... doyururdum doyururdum Emee Aşağı tükürsem sakal yukarı tükürsem bıyık Evinde açlık diz boyu sen içindesin şatafatlı hayatın Seni adam yapmaz sırtına giydiğin esbabın kravatın Ta ağzına tüküreyim seni adam yerine sayanın Lakin ben seni ne yerine koyacağımı bilirim bilirim Emee Aşağı tükürsem sakal yukarı tükürsem bıyık Maskelerin o kadar çok ki şaşırıyorsun hangisini giysen Cami havra kilise hiç fark etmiyor para olmuş secden Duydum ki en güzel yerleri de kapmışsın cennetten Lakin ben seni eşekler cennetine yolarım yolarım Emee Aşağı tükürsem sakal yukarı tükürsem bıyık
Lüleburgaz’da şiir dinletisi Lüleburgaz Belediyesi Kent Oyuncuları’nın düzenlediği şiir dinletisi muhteşem geçti. Yönetmenliğini K.Budak Çal ve Necla Çetinkaya’nın üstlendiği dinletinin sunuculuklarını Binnur Dinç ve Timur Cankar üstlendi. Başarılı bir organizasyon sergileyen Kent Oyuncuları, dinletide Sebahattin Ali, Ahmet Kutsi Tecer ve Ferhat Okumuş’un şiirlerini sanatsever Lüleburgaz halkıyla buluşturdu.
EĞME BAŞINI Kalemler kırılıp düzen bozulmuş Haramiler sarmış dört bir yanını Senden çalınanla saray kurulmuş Uyanma vaktidir eğme başını
e...
abevlerind
in kit Tüm seçk
7 Yoğun ilgi üzerine Nisan’a ertelendi kArDElEn ŞİİR ve MÜZİK GRUBU
Kardelen Sanat
Kitap Fuarına CKM dar geldi Haydarpaşa Tren İstasyonu “Kitap İstasyonu” olacak Kadıköy Belediyesi’nin yedi yıldır düzenlediği kitap fuarı, yoğun ilgi nedeniyle Nisan ayına ertelendi. Caddebostan Kültür Merkezi’nin de fuara katılım ihtiyacını karşılayamaması üzerine, Haydarpaşa Tren Garı’nda yapılması planlandı. Koordinatörlüğünü üstlendiği 7 fuara da başarılarıyla imzasını atan Proje Koordinatörü Asuman Toraman, Aralık ayında yapılması planlanan 8. Kadıköy Kitap Fuarı’na yazar ve yayınevleri bazında beklenenin çok üzerinde yoğun bir ilgi olduğunu, bu nedenle de yer ve zaman açısından zorda kaldıklarını ve Nisan ayına ertleyerek fuar alanını da Haydarpaşa Tren Garı olarak belirlediklerini açıkladı. Asuman Toraman şöyle devam etti: “8.si düzenlenecek olan “Kadıköy Belediyesi Gönüllüleri Kitap Günleri”ne beklentilerin çok üzerinde yayınevleri ve yazarlarımız ilgi göstermiştir.Caddebostan Kültür Merkezi’nde
gerçekleştirmeyi planladığımız Kitap Günleri’ni, katılımcı talebi üzerine sayısının artırılması ve Uluslararası boyut kazandırılması amacı ile Tarihi Haydarpaşa Garı’nda Nisan ayı içersinde gerçekleştirec eğiz. Bu yanı ile Türkiye’de bir ilk olacak etkinliğimizde kitapseverleri ve değerli yayınevi ve yazarlarımızı bu tarihi mekanda Kadıköylülerle buluşturacağı mız için büyük heyecan duyacağız. “
Deli Kadın Ayşen Gruda Esenyurt’ta Usta Oyuncu Ayşen Gruda, Necmi Aykar’ın mederasyonuyla, Deli Kadın Ayşen Gruda isimli tek kişilik oyununu sergileyecek. 26 Aralık Cumartesi saat 19.30'da Esenyurt Esenyurt Fevzi Çakmak Caddesinde bulunan Gölge Kültür Sanat Merkezi’nde sergilenecek oyuna yoğun bir ilgi olacağı tahmin ediliyor.
BİZ ANKA KUŞUYUZ Ali Esmeray ÇANAKKALE TOPRAKTA KINA KOKUSU
Turan Karatepe
m n de Tü çki rin e Se evl b ta i K
Fuar Proje Koordinatörü ve Kardelen Şiir Müzik Grubu’nun Sunucusu Asuman Toraman
Yürekli Yiğitler Bir gün! Alaca şafakta boynumuza ilmik geçirilecekse eğer Bilsinler ki! Cellât istemeyecek kadar cesuruz Eğer, özgürlüğümüzü istiyorlarsa Nedenini söylesinler korkaklar Bilsinler biz çok zindanlar gördük Ağabeylerimizin duvarlara yazdıkları Şiirleri-türküleri Hep birlikte... Yurttan sesler korosu gibi Coşkuyla söyledik işkencelerde Susturamadılar yine! Nice yöntemler uyguladı korkaklar Türkülerimizi susturmaya çalıştılar Bu zulmü... Hep korkularından yaptılar Korktular... Sanattan, yazandan, çizenden Korkuyorlar... Bilimden, ilimden Her şeye rağmen! Bir şeyi beceremediler Yürekli yiğitleri susturamadılar
Sefer Kocakaya
8
kArDElEn ŞİİR ve MÜZİK GRUBU
Kardelen Sanat
Aralık’ta kaybettiklerimiz 2 Aralık 1988 Yazar Niyazi Berkes. 1888 Şair, siyaset ve fikir insanı Namık Kemal. 1989 Şair - yazar Sunullah Arısoy. 1994 Tango kralı Şecaattin Tanyeli. 2002 Yazar Necip Hablemitoğlu 1995 Sendikacı, şair Orhan Şaik Gökyay. 19 Aralık 3 Aralık 1927 Tiyatrocu Rıza Fazıl Bey. 1919 Fransız Empresyonist ressam Pierre Auguste Renoir. 1966 Yazarİhsan İpekçi. 1932 Şair ve dilbilimci Samih Rifat Bey. 1989Tambur sanatçısı Laika Karabey. 1994 Gazeteci, yazar Burhan Arpad. 2012 Oyuncu Leman Çıdamlı 1995 Yazar ve sendikacı Kemal Sülker. 20 Aralık 4 Aralık 1968 Amerikalı yazar John Steinbeck. Behçet Necatigil 1948 Bestekâr Rakım Elkutlu. 1993 Sinema sanatçısı Hulusi Kentmen. 1967 Yazar Fazıl Ahmet Aykaç. 2012 Ses sanatçısı Kamil Sönmez 1992 Tiyatro sanatçısı Perihan Tedü. 21 Aralık 5 Aralık 1940 Amerikalı yazar F. Scott Fitzgerald. 1791 Avusturyalı besteci Wolfgang Amadeus Mozart . 1991 DİSK Genel Başkanı Abdullah Baştürk. 1926 Fransız ressam Claude Monet . 22 Aralık 1986 Tiyatro ve sinema sanatçısı Nezahat Tanyeri. 1959 Yazar Ziya Şakir. 2014 Türkiye'nin ilk kültür 1981 Yazar Hikmet bakanı, Talat Sait Halman Dizdaroğlu. 6 Aralık 1989 İrlandalı yazar 1926 Fransız ressam Samuel Beckett. Claude Monet. 23 Aralık 1931 Romancı Mehmet 1936 Şair ve bestekâr Rauf Bey. Leyla Hanım (Saz). 24 Aralık 1939 Ressam Ali Cemal. 1979 Heykeltraş Şadi 7 Aralık Çalık 1992 Fotoğraf sanatçısı 25 Aralık Şahin Kaygun. Yakup Kadri Mevlana Celaleddin-i 1973 Türkiye'nin ikinci 1993 Ressam Abidin Karaosmanoğlu Rumi Oğuz Atay cumhurbaşkanı İsmet Dino. İnönü. 9 Aralık 1977 Charlie Chaplin (Şarlo). 1988 Bestekar ve koro şefi Radife Erten. 2013 Adnan Şenses 10 Aralık 26 Aralık 1972 Kemanî Hakkı Derman 11 Aralık 1948 TBMM Başkanı, emekli General Kâzım Karabekir. 1987 Sinema sanatçısı Adile Naşit 27 Aralık 12 Aralık 1936 Şair Mehmet Akif Ersoy. 1988 Ressam Zeki Faik İzer. 1953 Eski başbakanlardan Şükrü Saraçoğlu. 1988 Sinema oyuncusu Reha Yurdakul. 13 Aralık 2011 Opera sanatçısı soprano Meral Menderes 1956 Yazar Reşat Nuri Gültekin. 29 Aralık 13 Aralık 1957 İlk tango bestecisi Necip Celal Antel. 1977 Yazar Oğuz Atay. 30 Aralık 1979 Şair ve yazar Behçet Necatigil. 1949 Şair, filozof Rıza Tevfik Bölükbaşı. 2013 Oyuncusu Zafer Önen 1960 Ressam Haşmet Akal. 14 Aralık 1986 Heykeltıraş İlhan Koman. 1995 Piyanist Gülay Uğurata. 31 Aralık 15 Aralık 1983 Yazar Sevim Burak. 1989 Sinema oyuncusu Ali Şen. 2011 Oyuncu,tiyatrocu Sönmez Atasoy 16 Aralık 1988 Sinema ve tiyatro sanatçısı Hüseyin Kutman. 17 Aralık 1273 Mevlana Celalettin Rumi 1956 Mizah yazarı Ercüment Ekrem Talu. 1969 Tiyatrocu Hadi Hün. 18 Aralık 1967 Araştırmacı-yazar İsmail Hikmet Ertaylan. Mehmet Akif Ersoy Abidin Dino Namık Kemal
9 Aydın Öztürk’ün Kentli insanlara yaptığı müzik tarzı: kArDElEn ŞİİR ve MÜZİK GRUBU
Kardelen Sanat
“Kent Türküleri” Türkü denince aklımıza köyler, kırsal kesim ve Anadolu gelir. Kültürümüzü, sevdamızı, isyanımızı türkülerle yaşarız. Çoğumuz turna kuşunu hiç görmesek de türkülerde sevdalının selamını götüren bir kuş olduğunu öğrendik. Hatta çoğu kişi ülkemizde bu kuşun neslinin tükendiğini ve bir düzine kadar kaldığını bilmez bile. Dinlediğimiz her türkü yöresini belli ederdi. Ancak son dönemlerde dinlediğimiz eserler kulağımıza çok hoş gelse de, bizleri alıp götürse de hangi müzik tarzına girdiğini halk olarak bilemedik. Edip Akbayram “”Yalan Oldu”, Onur Akın “Yağmur Yüreklim” ve “Geceyi Sana Yazdım”, Kıvırcık Ali “Sen Kalbimin Direğisin” derken bu müzik tarzına isim veremedik ama hepimiz bağlandık. Kimimiz türkü dedik, kimimiz de isim veremedik. Bu eser ve 150 yi geçen esere sözüyle bestesiyle imzasını atan Aydın Öztürk son noktayı koydu; “ Kentli insanların öykülerini, yine bu insanların müzikal beğenileriyle kaynaştırıyorum. Bestelerime ‘ Kent Türküleri’ diyebilirim”...
Kardelen Şiir ve Müzik Grubu’ndan “Yaşayan Değerlerimiz” ödülünü de alan Aydın Öztürk’ü başarılı eserlere attığı imzasıyla tanıyoruz:Onur Akın’ın bestelediği Yağmur Yüreklim ve Geceyi Sana Yazdım çok sevildi. Sözler Aydın Öztürk İmzası taşıyor. Yine söz ve müzikleri kendisine ait olan kendisinin de seslendirdiği ve Yavuz Bingöl’le zirveye çıkan Yara Sağalır, Zifir Saçlarını Savur İçimde, Sele Verseydim milyonların dilinde. Edip Akbayram’la çok sevilen Yalan Oldu, Kıvırcık Ali’de Sen Kalbimin Direğisin, Canan Başkaya’da Gül Ek Yüreğine, Grup Çığ’da Aybükem ve daha bir çok eser... Aydın Öztürk Erzurum Atatürk Üniversitesi İşletme Fakültesi son sınıfa kadar okudu.Dönemin siyasal atmosferi nedeniyle, bir çok arkadaşıyla birlikte 9 Eylül Üniversitesi’ne geçişleri sağlandı. Ancak araya 12 Eylül süreci girdi ve
okuldan atıldı. Politik nedenlerle yaklaşık 6 yıl İstanbul Selimiye, Alemdağ, Sultanahmet, Elazığ ve Diyarbakır Sıkıyönetim Askeri Tutukevlerinde kaldı. Nisan 88 de Ergani Cezaevinden tahliye oldu. Aslında Müzik ve Yazma serüveni çok eskilere dayanıyor olmasına rağmen, üretimlerinin okurları ve dinleyenleriyle buluşması bu süreçten sonrasını kapsıyor. Cezaevinde çıktıktan sonra İstanbul’a yerleşti. Arkadaşlarının yanında sekreterlikten muhasebeciliğe kadar birçok işte çalıştı. Şu an İber Müzik’te Sanat Danışmanlığı görevini sürdürmekte. Kitapları:Yanardağ Sıcağında (şiir), Bilirim Dayanır Yürek (roman), Bir Sevgi Kırılmasıydı (şiir), Ağıtlara Yazıldı Zaman (şiir), Yıkık Duvarlar Gibi Kaldı Gözlerim (şiir), Anımsamanın Zaferi /Cumartesi Anneleri (şiir), Ezberletilmiş Yalnızlıklar/Derin Nehirler Gibi (denemeler ), Ölülerle Hatıra Aydın Öztürk, Kardelen Şiir ve Müzik Fotoğrafı (şiir), Grubu’ndan “Yaşayan Değerlerimiz” Yağmur Yürekli plaketini alırken... Mektuplar (denemeler),Yürek Sapağı (lirik metinler), Yağmur Yüreklim (şiir), Afşar Timuçin’le Düşünceye Yolculuk (ortak kitap-radyo söyleşileri), Şehriban (şiir), Saklı Sevdiğim (şiir), Açılmamış Bir Mektuptu Zaman (şiir), Ne Çok Vedalaştık (şiir). Albümleri: Cumartesi Anneleri/Yıkık Duvarlar Gibi Kaldı Gözlerim(Devsan Müzik-şiir albümü), Çabuk Unutuyoruz, Sızı, Haydi Topla Yüreğini, Tutku Ya da Aşk.,Aydın Öztürk Bestelerini Söylediler. Bu 5 albüm de İber Müzik’ten çıktı.
Sefer Kocakaya, Yusuf Ziya Leblebici, Aydın Öztürk ve Aşık Sinem Bacı...