Ajet 08-2016

Page 1

ALABİLİRSİNİZ YOUR COMPLIMENTARY COPY

SAYI / ISSUE 84 AĞUSTOS / AUGUST 2016 anadolujet.com

MİLLÎ İRADENİN ZAFERİ THE VICTORY OF PEOPLE’S WILL




AĞUSTOS16AUGUST 12

30

SON DAĞIN DİZLERİNDEKİ ŞEHİR; KAHRAMANMARAŞ

52

MİLLÎ İRADENİN ZAFERİ

Kahramanmaraş’ı gezip gördüğünüzde yüzyıllardır değişmemiş bir şehir ruhunun olduğunu, binlerce yıllık tarihiyle köklü şehir özelliklerinin özel bir üsluba dönüştüğünü fark edersiniz.

Türkiye, milli irade ve demokrasiye yapılan müdahaleye karşı, sergilediği kararlı tavrıyla eşine çok zor rastlanır bir birliğin, bütünlüğün ve asil duruşun haklı gururunu yaşıyor.

THE CITY ON THE SKIRTS OF THE LAST MOUNTAIN: KAHRAMANMARAŞ

THE VICTORY OF PEOPLE’S WILL People of Turkey stood against the attempt to injure people’s will and democracy, and proudly united in an unprecedented and noble way.

Once you travel to Kahramanmaraş, you will observe the soul of the city to have been unaltered for centuries and notice the ancient city features translate into a distinctive manner with its millennia old history.

62

DERİNLERDEKİ SENFONİ Sualtı dünyasının derinlerinde, tıpkı doğanın her parçasında olduğu gibi, bir senfoni bulunduğuna inanıyoruz. Sizlere anlatmak istediğimiz ise bu müziğe nasıl kulak vereceğiniz.

THE DEEP SYMPHONY We believe that there are symphonies in the depths of the underwater world, just as there are in every part of creation. As for our purpose, we’d like to explain how to hear that music.

KIYIDAKİ NAR; SİDE Gözlerinizle tüm gün kırık heykeller topladığınız Side’de, günbatımını seyretmek üzere bakışlarınızı denize doğru çevirin. Akdeniz sevincini paylaşmak ve şimdiki zamanı terk etmek için…

THE POMEGRANATE ON THE COAST; SİDE As you collect broken statues all day long at Side, turn your eyes toward the sea to watch the sunset. To share the delight of the Mediterranean and forget about the present…

BİLGİ INFO

120

82 ADAPAZARI’NDAN TADINA DOYULMAYACAK İKİ LEZZET Yoklukla var olan lezzet ıslama köfte ve iki yüz elli yıllık tirit döner…

2 ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016

TWO DELICIOUS FLAVORS FOUND IN ADAPAZARI The flavor made in absence ıslama köfte, and the two hundred and fifty year old tirit döner…

HİZMETLERİMİZ

SERVICES

Online bilet satışı, online check-in, promosyonel ücretler, özel sağlık hizmeti, hamile yolcular, bagaj bilgisi, uçuş tarifeleri, online dergi, oyunlar...

Online ticketing, online check-in, promotional fares, special medical services, pregnant passengers, baggage information, flight schedule, online magazine, games...


AĞUSTOS16AUGUST 106

92

M. İlker Aycı Yönetim Kurulu ve İcra Komitesi Başkanı Chairman of the Board and the Executive Committee Doç. Dr. Temel Kotil Türk Hava Yolları Adına Sahibi Genel Müdür ve Yönetim Kurulu Başkan Vekili Publisher on behalf of Turkish Airlines Deputy Chairman & CEO M. Akif Konar Genel Müdür (Ticari) Yardımcısı Chief Commercial Officer Seda Kalyoncu Kurumsal İletişim Başkanı Senior Vice President Corporate Communications

DÖNE DÖNE BİR’E VARILIR MURADİYE CAMİİ’NDE Hayranlık uyandıran çinileri, birliği fısıldayan zarif minaresi, sükûnetin hazzını her daim hatırlatan hâmûşanı ile Muradiye Camii, Sultan Murad’ın altı asırdır tabir edilen Hz. Pîr teşvikli rüyasıdır.

WHIRLING POINTS TO ONE IN THE MURADIYE MOSQUE With tiles that arouse astonishment, a thin minarette suggesting oneness, a cemetery that constantly reminds the delight of silence, the Muradiye Mosque is Sultan Murad’s dream encouraged by Hz. Pîr interpreted for six centuries.

TÜRK HAVA YOLLARI EDİTORYAL GRUP TURKISH AIRLINES EDITORIAL GROUP Aysun Ulusu • Koordinatör • Coordinator Editörler • Editors İclal Şahin Bayındır, Gizem Canverdi, Özgecan Kahya, Melahat Bal

CAHİT ARF Türk matematikçi Cahit Arf’ın literatüre Arf Değişmezi ve Arf Halkaları olarak geçen çalışmaları kendinden sonraki kuşaklara ilham vermeye devam ediyor.

CAHİT ARF The Turkish mathematician Cahit Arf continues inspiring generations that follow him with his groundbreaking studies known as the Arf Invariant and Arf Rings.

Kamil Mehmet Özkan Dijital Yayınlar Koordinatörü • Digital Publishings Coordinator

Türk Hava Yolları A.O.

Türk Hava Yolları Genel Yönetim Binası Atatürk Havalimanı İSTANBUL 34149 AnadoluJet Ofisleri Kentpark İş Merkezi Eskişehir Yolu 7. km. No: 164 Çankaya /Ankara

YAYIN • PUBLICATION Yönetim • Management Mehmet Haldun Dursunoğlu • Genel Yayın Yönetmeni • Editor in Chief Serhat Kula • Yazı İşleri Müdürü • Managing Editor Gökçen Ata • Yayın Danışmanı • Editorial Consultant Fatih Tuncer • Yayın Koordinatörü • Publishing Coordinator Halil İbrahim Uçar • Dijital Yayın Yönetmeni • Digital Publishing Director Cem Bener • İdari İşler Sorumlusu • Administrational Affairs Yüksel Yücel • Matbaa Koordinatörü • Print Production Coordinator Editörler • Tasarım • Editors • Design Feyza Rumeysa Altındal • Editör • Editor Ayşenur Gülsüm Tuna • Yardımcı Editör • Deputy Editor Alp Kaya • Fotoğraf Editörü • Photography Editor Songül Eryiğit • Tasarım • Design Didem Dinçsoy • İngilizce Çeviri • Translation Martin Louis Duncan • İngilizce Editörü • English Editor

Müessese İletişim Yayıncılık A.Ş.

Merkez: Çengelköy Mah. Kalantor Sk. No: 7 Üsküdar İSTANBUL Ofis: Gürsel Mah. Darülaceze Cad. Cemal Baki Gürsoy İş Merkezi No: 32/2 Okmeydanı İSTANBUL Tel: +90 212 709 22 20 anadolujet@muesseseiletisim.com | www.muesseseiletisim.com

REKLAM • ADVERTISING

Yasemin Gebeş • Reklam Grup Başkanı • Head of Advertising Tülin Çim • Genel Müdür Yardımcısı • Deputy Director General Ayşen Çakır • Reklam Satış Direktörü • Sales Director of Advertising Seda Kesici • Reklam Satış Direktörü • Sales Director of Advertising İlknur Eruzun • Rezervasyon Koordinatörü • Reservation Coordinator

T Medya Yatırım ve San. Tic. A.Ş.

Bahariye Cad. No: 31 İkitelli, Basın Ekspres Yolu, Küçükçekmece - İSTANBUL, Tel: 0212 449 12 00 Reklam rezervasyon: For advertising reservation: skylife@tmreklam.net

İç sayfaların kâğıdı, UPM tarafından EU Ecolabel reg. no. FI/11/001 sertifikalı olarak üretilmiştir. Enerji tasarrufu sağlayan EU Ecolabel kâğıtları, sürdürülebilir ormanlardan elde edilir; çevre ve hava kirliliğini önler.

Inner pages made of paper awarded the EU Ecolabel reg. no. FI/11/001, supplied by UPM. Produced by using raw material from well-managed forests, recyclable EU Ecolabel paper products with decreased air and environmental pollution.

Baskı-Cilt • Printing-Binding

Vatan Ofset Yayıncılık ve Matbaacılık A.Ş. Sanayi Mah. 1650 Sk. No: 2Esenyurt İSTANBUL 34517 Tel: +90 212 622 19 00 www.vatanofset.com

ANADOLUJET ŞİMDİ IPAD’DE! ANADOLUJET IS NOW ON IPAD! facebook.com/anadoluJet twitter.com/anadolujet

Yayının Süresi: Aylık Publication Period: Monthly Yayının Dili: Türkçe/İngilizce Publication Language: Turkish/English Yayının Türü: Ulusal Süreli Yayın Publication Genre: National Periodical Publication Yayının Mahiyeti: Kültür, Gezi Dergisi (Uçak İçi Dergiler) Publication Content: Culture and Travel (In-Flight Magazine) AnadoluJet dergisine internette,www.anadolujet.com üzerinden AnadoluJet ikonuna tıklayarak ulaşabilirsiniz. You may reach AnadoluJet magazine online by clicking on the AnadoluJet icon in www.anadolujet.com AnadoluJet dergisi ile ilgili öneri ve şikayetleriniz için musteri@anadolujet.com adresine mail gönderebilirsiniz. Any suggestions or complaints about AnadoluJet magazine are welcomed and should be addressed to musteri@anadolujet.com Dergimizde yayımlanan yazı ve fotoğraflardan yayıncının izni alınmadan, kaynak belirtilmeden tam veya özet alıntı yapılamaz. Neither text nor photographs from this publication may be reproduced either in full or summary without acknowleding the source and without prior permission from the publisher. AnadoluJet, THY tarafından ayda bir yayımlanır. AnadoluJet is published monthly by Turkish Airlines.

ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016 3


DEĞERLİ KONUKLARIMIZ, 15 Temmuz gecesi Türkiye çok önemli bir dönemeçten geçti. Halen bu gecenin devam eden etkileri ve sonuçlarının oluşturduğu bir süreçteyiz. Bu süreç bizlere bütün açıklığıyla birkaç şeyi gösterdi. Öncelikle son yıllarda güçlenen demokrasisiyle ve artan bölgesel ve uluslararası ağırlığıyla Türkiye Cumhuriyeti dimdik ayakta durma dirayetine sahiptir ve bunu hiç kaybetmeyecektir. İkincisi, ülkemizin meclisine, seçilmiş temsilcilerine ve millî iradesine karşı yapılan bu kalkışmayı bertaraf eden halkımız, Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın çağrısıyla demokratik bir rejimin Türkiye Cumhuriyeti için en doğru yönetim şekli olduğu inancının altını çizmiştir. Aynı zamanda, bu süreçte oluşan millî birlik ve beraberlik ortamı, yeniden ivme kazanan vatanseverlik duyguları önümüzdeki günlere umutla bakmamızı daha da perçinlemiştir. Dünya demokrasi tarihine geçecek bu halk zaferi, şüphesiz ki diğer milletler için de bir ilham kaynağıdır. Bu tarihî günü her daim anmak adına Atatürk Havalimanı’nda mevcut Dış Hatlar CIP salonumuzun adını da “15 Temmuz Demokrasi Kahramanları” Salonu olarak değiştirme kararı almış bulunuyoruz. Türkiye’nin Bayrak Taşıyıcı havayolu şirketinin Yönetim Kurulu ve İcra Komitesi Başkanı olarak; devlet yöneticilerimize, kahraman milletimize, özveriyle görevlerini yerine getiren ve kalkışmadan sonra saatler içerisinde faaliyetlerimize kaldığımız yerden devam etmemizi sağlayan, ramp işçisinden kabin ekibimize kadar tüm personelimize şükranlarımı sunuyor, aziz şehitlerimize Yüce Allah’tan rahmet, yaralılarımıza acil şifalar diliyorum. Ülkemizin uluslararası alandaki gururu olan Markamızın operasyonlarının kısa süre içinde normale dönmesinde emeği bulunan İçişleri Bakanlığı, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı, TAV Havalimanları, Devlet Hava Meydanları İşletmesi Genel Müdürlüğü ve Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü ile Turkish Ground Services (TGS), Turkish Opet, ve Turkish Do&Co başta olmak üzere tüm alt marka ve iştiraklerimize teşekkürlerimi iletiyorum. Türkiye böylesi bir girişimi bertaraf edip yoluna daha emin ve hızlı adımlarla devam ederken ülkemize ve markamıza desteklerini esirgemeyen Boeing, Airbus, Aercap, CFM International, Pratt & Whitney, General Electric, Honeywell, Rolls Royce, Rockwell Collins, Recaro, Panasonic, Thales ve diğer tüm ortaklarımız ile üyesi olduğumuz IATA, ICAO ve Star Alliance’a teşekkür ediyor, kendileri ile işbirliğimizin güçlenerek sürmesini diliyorum. 2 ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016

Değerli misafirlerimiz, Yaşanabilecek tüm zorlu koşullara rağmen siz değerli yolcularımızın memnuniyetine duyduğumuz hassasiyet bizlere her sene olduğu gibi bu sene de ödüller kazandırmaya devam etti. Skytrax değerlendirmelerinde son 5 yıldır kazandığımız “Avrupa’nın En İyi Havayolu Şirketi” ödülüne, 2016 yılında da 20 milyon kişinin oylarıyla bir kez daha layık görüldük. Peş peşe altıncı kez kazandığımız bu ödülün dışında, bizi layık gördüğünüz, “En İyi Business Class Özel Yolcu Salonu İkramı”, “En İyi Business Class İkram Servisi” ve “Güney Avrupa’nın En İyi Havayolu Şirketi” ödülleri için siz değerli konuklarımıza minnettarız. 116 ülkedeki 290 destinasyona sefer düzenleyerek bugün dünyanın en çok ülke ve en çok uluslararası destinasyonuna uçan havayolu şirketi unvanını, sizlerin memnuniyetini ifade eden bu birinciliklerle güçlendiren Türk Hava Yolları’nın, bu ödüllerle dünyanın en iyisi olma hedefindeki adımlarını daha da sıklaştıracağından emin olabilirsiniz. Ardımızda bıraktığımız olağanüstü günler sonrası, bu sayıda sizlerle birlikte olmak istedim. Geçirdiğimiz zor zamanlara rağmen ülkemize, milletimize ve geleceğimize olan inancımız, birlikteliğimizden ve beraberliğimizden aldığımız güçle pekişiyor. Tüm Türkiye tek vücut olarak; yakalamış olduğu ekonomik istikrar ve güven ortamını geliştirmek için çaba gösteriyor, geleceğini inşa etmeye büyük bir şevk ve heves ile devam ediyor. Bu vesile ile birlikteliğimizin ve millî irademizin temelini simgeleyen Kurtuluş Savaşımızın sembolü 30 Ağustos Zafer Bayramınızı kutluyor, 15 Temmuz demokrasi şehitlerimiz başta olmak üzere tüm şehit ve gazilerimizi bir kez daha rahmet ve minnetle anıyorum. Saygılarımla, M. İlker Aycı Yönetim Kurulu ve İcra Komitesi Başkanı


DISTINGUISHED GUESTS, Turkey went through a critical turning point on the night of July 15th. We are still seeing the effects and consequences of this attempt. This process revealed many things to us. Firstly, The Republic of Turkey, which has been a symbol of stability with its strengthening democracy and increasing influence in the region and the world, remains firm and steady. Secondly, our people, who defeated this vile attempt that was aiming to undermine our will, our parliament and selected representatives, rallied upon our President H.E. Recep Tayyip Erdoğan’s call and underlined the fact that democracy is the best way of administration for Turkey. Moreover, the resulting atmosphere of national solidarity and unity, as well as the rekindled patriotic feelings, reinforced our high hopes for a better future. This victory will go down in history as a shining example of people embracing democracy and will undoubtedly serve as an inspiration for other peoples of the world. In order to commemorate this historic day, we decided to change the name of our CIP Passenger Lounge at İstanbul Atatürk Airport to “July 15th Heroes of Democracy Lounge.” As the Chairman of the Board and the Executive Committee of the flag-carrying airline of Turkey, I would like to thank our government officials, our heroic people, and our devoted personnel – from apron workers to cabin crews – who enabled us to continue our operations in a matter of hours following the attempt. I wish mercy from Almighty Allah for our noble martyrs. I am extending my thanks to the Ministry of Interior, the Ministry of Transport, Maritime and Communications, TAV Airports, the State Airports Authority, the Directorate General of Civil Aviation, our sub-brands and partners, especially Turkish Ground Services (TGS), Turkish Opet, and Turkish Do&Co for their contributions to our world-renowned brand’s fast resuming of operations. As Turkey continues to take firm and fast steps towards its goals following the defeat of this vile attempt, I would also like to thank Boeing, Airbus, Aercap, CFM International, Pratt & Whitney, General Electric, Honeywell, Rolls-Royce, Rockwell Collins, Recaro, Panasonic, Thales and all our partners as well as to IATA, ICAO and Star Alliance, international organizations that we are a member of, for their support to our country and brand. I hope that our collaboration with our business partners will strengthen further in the future.

Distinguished guests, Our efforts to offer you the best flight experience and service quality, even in adverse conditions, were once again recognized. We have been awarded the “Best Airline in Europe” by Skytrax for the sixth consecutive year, thanks to the votes of 20 million people. In addition to being the Best of Europe, Turkish Airlines has received three other prestigious awards in 2016 World Airline Awards by Skytrax, which include the “Best Business Class Dining Lounge”, “Best Business Class On-Board Catering” and “Best Airline in Southern Europe”, for all of which we are grateful to our passengers. Currently flying to 290 destinations in 116 countries and carrying the title of “the airline that flies to most countries and international destinations worldwide”, Turkish Airlines is emboldened by these successes that derive from your satisfaction and is taking firmer steps to become the world’s best. As our country and airline have emerged stronger from the recent ordeal, I wanted to address you personally in this issue. Despite the hard times we had to face, our belief in our country, people and future, gains strength from our unity and solidarity. Together and united as one, our entire country works toward further improving economic stability and confidence while continuing to build its future with great enthusiasm. I hereby would like to celebrate our Victory Day on August 30th, a day that symbolizes our War of Independence, the basis of our unity and people’s will, while commemorating all our martyrs and veterans, the martyrs of democracy of July 15th in particular, with compassion and gratitude. Regards, M. İlker Aycı Chairman of the Board and the Executive Committee

ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016 3


ANADOLU / ANATOLIA

GÜNE ŞİİRLE UYANALIM! WAKE UP TO A POEM!

Bozcaada’da 15.si düzenlenen “Ozan’ın Günü ve Homeros Okumaları”nın bu yılki konuğu Akgün Akova. 6 Ağustos’ta Akova’nın kendi sesinden şiirlerini dinleyecek katılımcılar, 7 Ağustos sabahı, gün doğumuyla yola çıkıp Troya’ya varacak ve İlyada’nın hikâyesine yerinde şahitlik edecekler. This year the 15th “Poet’s Day and Homero’s Readings” program ogranized at Bozcaada will host Akgün Akova. Participants will first listen to Akova’s poems in person on the 6th of August and later head out for Troy on the sunrise of the 7th of August. They will witness Iliad’s story in his place.

Ayrıntılı bilgi için bozcaadarehberi.com adresini ziyaret edebilirsiniz. For detailed information you can visit bozcaadarehberi.com

6 ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016

MENGEN’DE İŞTAH AÇAN FESTİVAL A FESTIVAL TO WORK UP AN APPETITE AT MENGEN

İlk gün gençlerin, ikinci gün şeflerin yarışacağı yemek yarışmaları, duayen aşçılar adına verilecek ödülleri ve çok daha fazlasıyla 31. Uluslararası Mengen Aşçılık ve Turizm Festivali, bu yıl 6 ve 7 Ağustos’ta. Cook offs between teenagers on the first day and chefs on the second, trophies for doyen chefs and much more will be at the 31st annual Universal Mengen Cooking and Tourism Festival between the 6th and 7th of August this year.

Festival hakkında detaylı bilgi için mengenbelediyesi.com adresini ziyaret edebilirsiniz. For detailed information you can visit mengenbelediyesi.com


BURSA’DAN GÖĞE BAKALIM LET’S WATCH THE SKY IN BURSA

ANTALYA’DA STING RÜZGÂRI STING FEVER IN ANTALYA

Dünyaca ünlü müzisyen Sting, EXPO 2016 Antalya kapsamında 9 Ağustos’ta Antalya Kır Aktivite Alanı’nda.

Bursa’da bu yıl ikincisi düzenlenen Astronomi Festivali, gökyüzü severleri yine çok heyecanlandıracak. 2. Bursa Astro Fest 2016, Perseid Göktaşı yağmurunun da beklendiği 12-13 Ağustos tarihlerinde.

The world-renowned musician, Sting performs at Antalya Prairie Activity Area on August 9 as part of the EXPO 2016 Antalya.

The 2nd Astronomy Festival will once again excite sky lovers. The event, which is expected to coincide with the Perseid Meteor Shower, is held from August 12-13.

Ayrıntılı bilgi için expo2016.org.tr adresini ziyaret edebilirsiniz. For detailed information you can visit expo2016.org.tr

Festival hakkında detaylı bilgi için bursakultur.com adresini ziyaret edebilirsiniz. For detailed information you can visit bursakultur.com


ANADOLU / ANATOLIA

İZMİR’DE LARA FABİAN HEYECANI AYÇİÇEĞİ SARISINDA FESTİVAL

THE LARA FABIAN EXCITEMENT IN İZMİR

THE YELLOW SUNFLOWER FESTIVAL

Tarım fuarı, yarışmalar, paneller ve konserlerle her yıl dopdolu bir festival programı ile bu coşkuya ortak olmak isteyen herkes, 18-21 Ağustos tarihleri arasında 26. Ayçiçek Festivali için Tekirdağ’da buluşuyor. Anyone who wants to be a part of the excitement is invited to the 26th annual Sunflower Festival with An agricultural fair, competitions, panels and concerts all exist in the annual program that will take place between the 18th and 21st of August in Tekirdağ.

Festival hakkında detaylı bilgi için hayrabolu.bel.tr adresini ziyaret edebilirsiniz. For detailed information you can visit hayrabolu.bel.tr

8 ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016

Geçtiğimiz yıl İstanbul’da üç gece üst üste kapalı gişe konser veren Lara Fabian, bu kez İzmirli müzikseverler için geliyor. 26 Ağustos’ta Çeşme Açıkhava Tiyatrosu’nda sahne alacak yıldız, tüm dünyanın dilinden düşürmediği parçalarını bu kez de İzmir için seslendirecek. Last year Lara Fabian gave full house concerts three nights back to back in Istanbul. This time she’s coming to Izmir to enchant music lovers there. The star will sing her songs which the world simply won’t get tired of once more in Izmir on the 26th of August at the Çeşme Outdoors Theatre. Ayrıntılı bilgi için biletix.com adresini ziyaret edebilirsiniz. For detailed information you can visit biletix.com


BİSİKLETSİZ ÇOCUK KALMASIN DİYE, HAYDİ FESTİVALE! A BIKE FOR EVERY CHILD; TO THE FESTIVAL! 3-4 Eylül 2016 tarihlerinde Erciyes’te, 7-11 Eylül tarihleri arasında Kapadokya’da gerçekleşecek Bisiklet Festivali’ne amatör profesyonel tüm bisikletçiler davetli. Held in Erciyes between September 3-4, and in Cappadocia between September 7-11, the Cycling Festival invites all bikers, amateur and professional alike. Hâlihazırda muhteşem bir kahverengisi olan Kayseri’nin, biraz daha kahverengiye boyandığı mevsimlerden biridir eylül. Salcano Bisiklet Festivali’nin ilk ayağı Erciyes’te işte bu tatlı mevsimin ilk günlerinde gerçekleşecek. Festival, 3 ve 4 Eylül’de. Yalnızca iki gün süreceği için üzülmeye gerek yok, zira bu iki günde

adrenalini yüksek, dolu dolu bir program akışı bekliyor bisiklet severleri. 3 Eylül’de, Türkiye’de ilk kez düzenleneceği için en çok heyecan uyandıran, sadece lisanslı sürücülerin katılabileceği Downhill Şampiyonası var. 4 Eylül ise amatör sürücülerin en heyecanlı günü çünkü kısa ve uzun mesafe yarışları bugüne saklanmış.

September is the season in which the alreadymagnificent brown of Kayseri seems a bit more glamorous. The first leg of the Salcano Cycling Festival will take place in Erciyes during the first days of this lovely season. There is no need to get upset because the festival lasts two days (on September 3-4)

those two days offer enough adrenaline for cyclers. Held for the first time in Turkey, the Downhill Championship, in which only certified bikers can participate arouses great excitement. September 4 is the day for amateur cyclers because this is when the short- and long-distance races are held.

ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016 9


Kayseri şehir merkezinden başlayıp Tomarza’da sona erecek kısa parkurun toplam mesafesi 69 kilometre. Uzun parkur ise yine şehir merkezinden başlayacak; fakat bu kez Erciyes Dağı’nda bitecek 116 kilometrelik mesafesiyle sadece uzun soluklu bir yarış olacak. Tüm bu yarışmalardan elde edilecek gelir ise “Veloturk 2000 Çocuğa 2000 Bisiklet” sosyal sorumluluk projesi kapsamında, çocuklar için bisiklete dönüşecek. Festivalin ikinci ayağında ise yarışmacılar bu defa, UNESCO Dünya Mirası listesindeki Kapadokya’nın patikalarında bisiklet sürmenin keyfini çıkaracaklar. Bisiklet sürücülerine dört günlük bir heyecan yaşatacak olan Bisiklet Köyü Buluşması turları 7 Eylül’de Sarıhıdır, 8 Eylül’de Özkonak, 9 Eylül’de Uçhisar ve 10 Eylül’de Yeşilöz’de gerçekleşecek. Toplamda 60 kilometreye ulaşan mesafeleri tamamlayan yarışmacılar, bin 80 metreye kadar tırmanmış olacaklar. Amatör yarışmacılara açık bu buluşmanın haricinde, yalnızca lisanslı sürücüleri kapsayacak 3 yarışma daha var. Uçhisar’ın merkezinde, tarihî evlerin arasındaki patikalarda 8 Eylül tarihinde gerçekleşecek Eliminatör (XCE) yarışına 10 ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016

The short race track begins from downtown Kayseri and ends in Tomarza, and is about 69-kilometer-long. As for the long race track, it also begins in downtown Kayseri but ends at Mount Erciyes. It’s a quite the long winded race covering 116 kilometers. The entire revenue obtained from these races will be used to provide bicycles for children as part of the social responsibility project “Veloturk 2000 Çocuğa 2000 Bisiklet” (2,000 Bikes for 2,000 Kids). In the second leg of the festival, participants will experience the excitement of riding bikes in the tracks of Cappadocia included on the UNESCO World Heritage List. Offering cyclers a four-day-long excitement, the Bike Village Meeting tours will take place in Sarıhıdır on September 7,Özkonak on September 8, Uçhisar on September 9, and in Yeşilöz on September 10. Participants, who cover distances up to 60 kilometers, will have climbed 1080 meters. In addition to this meeting which is open to amateur cyclers, there will be two other races particular to certified bikers. Only male cyclers over the age of 17 will be able to participate

yalnızca 17 yaş üstü erkek yarışmacılar katılabilecek. 9-11 Eylül tarihleri arasında, Bireysel Zamana Karşı, Noktadan Noktaya Yarışı ve Olimpik Dağ Bisikleti Yarışı kategorilerinde üç ayrı dağ bisikleti parkurunda da yine lisanslı yarışçılar tozu dumana katacak. Elbette Kayseri’deki gibi bu festivalin geliriyle de çocuklara bisiklet hediye edilecek. Bisikletlerini nasıl taşıyacaklarını düşünenlerin destekçisi ise Türk Hava Yolları. 1-14 Eylül tarihleri arasında festivallere katılacak herkesin bisikletini, gidiş-dönüş olmak üzere parkurlarda ücretsiz taşıyacak. Katılmak isteyenlerin acele etmesinde yarar var, Ağustos ayı sonunda başvurular sona erecek.

in the Eliminator (XCE) race that will take place on tracks between historical houses in the center of Uçhisar on September 8. The certified bikers will kick up the dust in three separate mountain biking tracks in three categories - Personal Record Racing, Point-to-Point Racing and Olympic Mountain Bike Racing. The revenue of these festivals will also be used to purchase bikes for children. Turkish Airlines helps those who worry about how to carry their bikes. The airline company offers free-of-charge carrying service for those who’ll attend the festival between September 1-14. The participants should hurry, the applications are until the end of August.

Her iki festivalin de kontenjanı sınırları. Yarışlara kayıt yaptırmak veya detaylı bilgi edinmek için cappadociabikefestival.com ile erciyesbisikletfestivali.com sitelerini ziyaret edebilirsiniz. Both festivals have a limited participant quota. You may visit cappadociabikefestival.com and erciyesbisikletfestivali.com in order to sign up for the races or to obtain detailed information.



ARÄ°F AVÄ°ZE

BĂœNYAMÄ°N K.

Gezginler bilir, bazÄą Ĺ&#x;ehirler ilk varÄąĹ&#x;ÄąnÄązda kendine has Ăśzellikleriyle hemen sarar insanÄą. KahramanmaraĹ&#x;’Ĺ gezip gĂśrdĂźÄ&#x;ĂźnĂźzde yĂźzyÄąllardÄąr deÄ&#x;iĹ&#x;memiĹ&#x; bir Ĺ&#x;ehir ruhunun olduÄ&#x;unu, binlerce yÄąllÄąk tarihiyle kĂśklĂź Ĺ&#x;ehir Ăśzelliklerinin Ăśzel bir Ăźsluba dĂśnĂźĹ&#x;tĂźÄ&#x;ĂźnĂź fark edersiniz.

12 ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016

Travelers know that some cities immediately surround you with unique features. In KahramanmaraĹ&#x; one feels the soul of the city as something unaltered for centuries. The ancient city is a marvel of millennial history.


ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016 13


Birçok medeniyetin izini taşır Kahramanmaraş toprakları. Torosların son ucu olan Ahir Dağı’nın güney eteklerine kurulmuş, tarihi on bin yıla varan bitek toprakların şehridir. Dağın ovaya doğru uzanan tepelerinde yer alan şehrin geneli engebeli bir yapıya sahiptir. Şehrin en ayırıcı özelliği; diğer iller gibi işgal altında iken 1920 yılında 22 günlük büyük bir halk direnişiyle işgalden kurtulması ve dünyanın madalyalı tek şehri olarak anılmasıdır.

The fertile soil of Kahramanmaraş holds the remnants of many civilizations. Established on the southern skirts of Mount Ahir on the very edge of the Toroslar range, the city’s history goes back ten thousand years. The city, Kahramanmaraş sits on rough terrain in the foothills of the mountain’s extension toward the plains. Its most famous aspect is the fact that its citizens resisted occupation for 22 days in 1920 while the city was under siege by foreign forces.

Şehir meteorolojik bakımdan hava tahminlerinin kestirilemediği bir yerde bulunmaktadır. Akdeniz’den Anadolu’ya geçiş bölgesinde yer alan rüzgârlar şehri Kahramanmaraş’ta şehrin bir kısmı baharı yaşarken, iç kısımları kıyasıya kış yaşayabilir. Ancak genel olarak Akdeniz iklimi hakimdir diyebiliriz.

Meteorologically, the city is situated in an area where whether forecasts are unpredictable. Kahramanmaraş, known as the “city of the winds,” is located in the transition zone between the Mediterranean Sea and Anatolia. While the city experiences springtime wheather, the surrounding rural areas are cloaked in winter by comparison.

Evliyâ Çelebi, Maraş halkı için: “Kelimâtları lisân-ı Türkî’dir ve ekseriya halkı Türkmendir.” der. Kahramanmaraş’ta Avşar, Bayat ve Beydili boyları çoğunlukta olmakla birlikte hemen hemen 24 Oğuz boyunun tamamı mevcuttur. Karayolu, demiryolu ve havayolu imkânlarıyla rahatlıkla ulaşılabilen Kahramanmaraş, ziyaretçilerine dolu dolu bir seyahat imkânı sunar. Özenli bir şehir gezisi yapıldığında, özellikle Dulkadiroğlu ilçesinde, Türk ve Ermeni mimari tarzında, mahir ustaların kurduğu tarihî evlerin, taş ve ahşap konakların dizilişi ilginizi çekecektir. Bakırcılık, kuyumculuk, sim sırma işleme, ahşap oymacılığı ve işlemeciliği şehirde yaygın olarak sürdürülen el sanatlarındandır.

However, we can say that the city is dominated by the Mediterranean climate. Evliya Çelebi writes of the Maraş people, “Their words are of the Turkish language and their people are mostly Turkmen.” Consisting chiefly of the Avşar, Bayat and Beydili tribes, Maraş contains nearly all 24 Oghuz tribes. Kahramanmaraş, readily accessible by highway, railroad and airway offers visitors a fully packed excursion. An elaborate tour of the city leads visitors to historic mansions constructed in Turkish and Armenian architectural styles of stone and wood building materials. Coppersmiths, jewelers, embroiderers and wood engravers are common guildsmen at work in the city. You will see many stores in and around the bazaar displaying such crafts.

1

1

Ufuğu Engizek Dağı’yla çevrelenen Menzelet Baraj Gölü, çevresindeki mesire alanlarıyla ve profesyonel su sporlarıyla görülmeye değer bir yer. (Fotoğraf: Melih Gemici) Surrounded by Mount Engizek, the Menzelet Dam Lake is worth seeing with picnic areas and professional watersports facilities nearby. (Photograph: Melih Gemici)

14 ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016


2

Kapalıçarşı ve civarlarında bu el sanatlarının sergilendiği birçok dükkân görmek mümkün. Kahramanmaraş dövme dondurmasının ünüyse, yerel şirketlerin azmi ve katkısıyla tüm dünyaya yayılmış durumda. Şehir merkezinde gezerken her köşe başında bir dondurmacı dükkânına rastlarsınız. Geleneksel kıyafetleriyle “kaşıkçı” diye bilinen dondurma ustaları, ahşap fıçılarının başındaki iri çanlara bir kulaçlık kaşığını vurarak başlattığı gösterişli hareketlerle dondurma sunumu yaparken bir başka köşede yine geleneksel kıyafetleriyle taslarını şıngırdatan, avaz avaz çığıran meyan şerbetçilerine rastlarsınız ve buz gibi meyanın destiden taslara köpürerek doluşunu izlersiniz. Havasından mıdır leziz sularından mı yoksa rüzgârından mı bilinmez, Kahramanmaraş’ın şairi çoktur; şehir şiirin başkenti olarak anılır.

The contribution and will of local companies has helped spread the fame of Maraş ice cream. Ice cream parlors are found on practically every corner downtown. Vendors in their traditional kaşıkçı costumes begin their engaging ice cream hawking presentation by hitting a hefty gong above cream-filled wooden barrels with their longhandled scoops. In competition nearby, liquorice sherbet vendors in their own traditional costumes shout and jingle metal cups as they pour ice cold foamy liquorice sherbet from jugs.

2

Şehrin güneyindeki Uludaz Tepesi, Türkiye’de en çok uğur böceği kolonisini barındıran yer. (Fotoğraf: Arif Avize) Uludaz Hill, located in the south of the city, harbors Turkey’s most crowded ladybug colonies. (Photograph: Arif Avize)

3

Kahramanmaraş tarihî evleri, mimari bakımdan taş işçiliğine kadar Selçuklu ve Dulkadiroğlu Beyliği’ne dayanan bir üsluba sahiptir. (Fotoğraf: Melih Gemici) In terms of architecture, the historical Kahramanmaraş homes are built in Seljukian and Dulkadir styles down to the stonemasonry. (Photograph: Melih Gemici) 3

Whether it’s the climate or the surroundings, Kahramanmaraş has been home to many poets. These lands have been home to prominent poets, bards and authors, who contributed greatly to our literary canon and folk songs. The school of Kara Lise, where Yedi Güzel Adam (a group of seven local poets) and many other great literary figures studies, is now a popular attraction for tourists.

ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016 15


Bu topraklarda tarihten günümüze önemli şairler, ozanlar ve yazarlar yetişmiş, edebiyatımıza, halk türkülerimize katkıda bulunmuşlardır. Yedi Güzel Adam’ın ve büyük edebiyatçıların yetiştiği okul olan Kara Lise’nin şimdilerde çokça ziyaretçisi var. Şehrin güneyindeki Uludaz Tepesi, Türkiye’de en çok uğur böceği kolonisini barındıran yerdir. 2007 yılından beri her yıl amatör ve profesyonel dağcılar milyonlarca uğur böceğinin bir arada olduğu bulutların hizasındaki Uludaz’da Uğur Böceği Festivali düzenliyorlar. Zeytun, Ekinözu ve Göksun Kaplıcaları, şehrin sağlık turizmi açısından önemli doğal su kaynaklarıdır. 4

Uludaz Hill, located in the south of the city, harbors Turkey’s most crowded ladybug colonies. Amateur and professional mountain climbing clubs organize Ladybug Festivals annually since 2007 so that millions of ladybugs may gather together among the clouds. The Zeytun, Ekinozu and Göksun Hot Springs are important natural resources for medical tourism. The Seven Wells Snow Festival on Mount Ahir in winter is an event nature lovers surely love. The Karagöl area located in Milcan on the high end of the mountain, the Gavurgölü Bird Sanctuary, highlands, forests, camping areas and rural residential areas are all as peaceful as fresh air fanatics could wish for.

Kış döneminde Ahir Dağı Yedikuyular Kar Festivali, dağın yüksek tepelerinden Milcan’da yer alan Karagöl, şehrin güney kısmında yer alan Gavurgölü Kuş Cenneti, yaylalar, ormanlar, kamp alanları ve doğal yaşam alanları sükûnetiyle sizi sarıverecek mekânlardandır. 13. yüzyıldan kalma cami, kervansaray ve çok sayıda küçük yapıdan meydana gelen Eshab-ı Kehf Külliye ve Mağarası, Malik Eşter Tepesi, Kahramanmaraş Kalesi, Bulut Deliği ve Döngel Fosil Mağaraları ve Savruk Mağarası, Kahramanmaraş deyince mutlaka görülmesi gereken yerlerdir. Otuz bin civarında eserin sergilendiği on salonlu Kahramanmaraş Müzesi, Yassı Höyük,

Mosques dating from the 13th century, caravansaries, the social complex and cave of the Seven Sleepers, the Malik Eşter Hill, Kahramanmaraş Fortress, Savruk Mağarası, Bulut Deliği and Döngel fossil caves are all worthy of visit during a stay in Maraş. History and archaeology buffs will enjoy the Kahramanmaraş Museum with its ten galleries displaying some thirty thousand works of art along with remains of the Yassı Mound, Kaşanlı Village Mound and Pazarcık. Prominent mosaics from the Germenika civilization extracted from ongoing excavations taking place in the ancient city center are among the valuable exhibits. Of course, it is only fitting to mention the beauty of the park situated around the Ceyhan River on the west side.

5

5

4

Kahramanmaraş’ın Hollywood’a dahi ihraç edilen meşhur yemenileri. (Fotoğraf: Pelin Ulca) The famous yemeni shoes made in Kahramanmaraş are even exported to Hollywood. (Photograph: Pelin Ulca)

5

Maraş halkının hemen hepsi yaz aylarında bağlara göçerler. Yaylada tabiatla iç içe geçirilen bu vakitlerde zahire hazırlığı yaparlar. (Fotoğraf: Arif Avize) Almost all locals in Kahramanmaraş move to the fields in summer. A time spent in nature’s bosom this is also a period to prepare food for winter. (Photograph: Arif Avize)

16 ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016


6

6

Yemekler, çabuk soğumaması için özenle kalaylanmış dövme bakır kaplarda ikram edilir. (Fotoğraf: Pelin Ulca) The food is offered in delicately tinned copper plates in order to keep it warm. (Photograph: Pelin Ulca)

Kaşanlı Köyü Höyüğü ve Pazarcık kalıntıları da tarih ve arkeoloji meraklıları için görülesi güzellikler arasında yer alır. Binlerce yıllık tarihi içinde barındıran şehrin merkezinde hâlâ devam eden kazılarda çıkarılmış Germenika medeniyetine ait önemli mozaikler de sergilenen kıymetler arasında. Selçuklu ve Osmanlı eserlerine çokça rastlayacağınız şehrin batısında yer alan Ceyhan Nehri çevresindeki tabii parkın güzelliğinden de söz etmeliyiz elbette. Bu mevkideki Sır Göleti ve Menzelet Baraj Gölü; bisiklet sporu ve ulusal Off-road Yarışmaları, olta balıkçılığı, kamp ve yürüyüş parkurlarıyla

In addition to well-preserved Seljuk and Ottoman architecture, the park’s Sır Pond and Menzelet Dam Lake areas have recently become popular for biking, national off-road racing competitions, handline fishing, camping and walking tracks. Food and dessert are a crucial in this urban culture. Meat, wheat and yoghurt are the dominant elements of Kahramanmaraş cuisine. Chili pepper, “sour channel” sumac molasses, peppermint, basil and thyme are served atop or aside nearly every meal. Vegetables such as eggplant, pepper, squash and grapes are dehydrated for consumption in winter. Fried lamb, yoghurt stew, külbastı kebab, meat pies,

son yıllarda yerli halkın da gözde yerlerinden. Yemekler ve tatlılar şehir kültürünün çok önemli parçasıdır. Kahramanmaraş’ta et, buğday ve yoğurdun hâkim olduğu bir yemek kültürü vardır. Kırmızıbiber, ekşi akıtı denilen sumak pekmezi, nane, reyhan ve kekik, neredeyse hemen her yemekte vardır. Patlıcan, biber, kabak, üzüm ve bunun gibi sebzeler kış için kurutulur. Sac kavurma, yoğurtlu yahni, külbastı, et böreği, sulu yağlı köfte, içli köfte, kısır, sömelek köfte, yoğurtlu köfte, yavan köfte, ekşili aya sulusu, eli böğründe, ciğer kavurma, bezdirme, yağlama Maraş’ın kendine özgü yemeklerinden bazıları.

meatballs, stuffed meatballs, kısır, sömelek meatballs, meatballs with yoghurt, Arab meatballs, sour watery aya, eli böğründe, fried liver, bezdirme and yağlama are some of the foods exclusive to Kahramanmaraş. Tirşik soup is a tasty and healthy local specialty prepared from a particular nettle that needs a long cooking time. Sour soup, dense yoghurt soup, Kahramanmaraş cuff and tarhana soup are more of the plethora of dishes available to taste in Kahramanmaraş. As for desserts, varieties of baklava, kırma kavurması, ice cream and peanut butter are so exquisite you won’t be able to get enough.

ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016 17


Tirşik çorbası ise bir tür ısırgandan yapılan hazırlaması çok uzun sürers leziz ve şifalı yöresel bir çorbadır. Ekşili çorba, yoğurtlu dövmeli çorba, Maraş paçası ve tarhana çorbası da Maraş’ta tatmanız gereken yemekler arasındalar. Tatlılarda ise baklava, harmanda baklavası, kırma kavurması, dondurma ve fıstık ezmesi yemelere doyamayacağınız güzellikte yapılır. Bir yanda eskinin hâlâ en canlı hâliyle yaşadığı, diğer yanda yeninin en çağdaş hâlde güçlendiği Kahramanmaraş’ta görülmeye değer çarşılar, pazarlar da sizi bekliyor. Genç kızların hayalleriyle süslüdür Kapalı Çarşı.

7

18 ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016

Kahramanmaraş has fantastic bazaars at the intersection of a historical yet lively city on one side and a new, modern city on the other. The Grand Bazaar is full of art made by young girls. Most of these products in various patterns and colors cover the shelves of bazaar shops. The Mazmanlar Market, Saddlery, the Blacksmiths Market, the Coppersmiths Market, the Tile Market, and the Stone Inn offer opportunitiesto view for shopping amid both the old and new halves of the city. The leather, thread and dye of the edik, postal and çarık type shoes manufactured with precise craftsmanship and traditional attributes

Bedestenlerinin raflarında yüklüdür bu hayallerin çoğu; desen desen, renk renk. Mazmanlar Çarşısı, Saraçhane, Demirciler Pazarı, Bakırcılar Pazarı, Çinili Çarşı ve Taşhan şehirde alışveriş yaparken size eskiyle yeniyi bir arada görme imkânı sağlar. Titiz bir ustalıkla ve tarihî özellikler dikkate alınarak yapılan edik, postal, çarık gibi ayakkabıların derileri, ipleri, boyaları tamamıyla doğal işlemlerden geçerek hazırlanır. Ağaç oymacılığıyla hazırlanan bir evin birçok köşesinde yer alabilecek kullanışlı sandıklar, konsollar, sandalyeler ve otantik birçok eşya; dövme bakırcılık işleriyle hazırlanan usta işi parçalar; simsırma işlemeleriyle bindallılar ve çeşitli kıyafetler, çarşılarda gezerken görüp de gözünüzün kalacağı türdendir. Tüm bunlarla güzel Kahramanmaraş ziyaretçilerini bekliyor.

are manufactured using a completely natural process. Useful chests, drawers, chairs and other handcrafted furniture awaits decorators looking to enhance their homes. Masterpieces in copper and embroidered bindallı dresses are among the startling products that attract the curious gaze in these unique markets. Kahramanmaraş awaits its visitors to explore these treasures. 7

Şehir halkının yaz aylarında ve özellikle ramazan boyunca vazgeçilmezidir meyan şerbeti. Liquorice sherbet is the locals irreplaceable drink in summer and especially in Ramadan.



BAYADI KĂ–YĂœNDEN YĂœKSELEN

SERDAR KILIÇ ERCAN ÖZDEMİR / MURATHAN VAROL

Tabiatla bir arada ve uyum içinde yaĹ&#x;ayan insanlarÄą ararken yolum Ordu’nun BayadÄą kĂśyĂźne dĂźĹ&#x;Ăźyor bu kez. TorunlarÄąndan hikâyesini dinlemek Ăźzere merhum klarnet ustasÄą Ahmet Ziya Ă–zdemir’in kendi elleriyle inĹ&#x;a ettiÄ&#x;i iki odalÄą ahĹ&#x;ap atĂślyesine misaďŹ r oluyorum.

20 ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016

While searching for people living in harmony with nature, this time I explored Ordu’s BayadĹ Village. I visited the late clarinet craftsman Ahmet Ziya Özdemir’s tworoom workshop to hear his story from his grandchildren.


ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016 21


Eğer çocukken çayırda çimende, ormanda gezinmiş, ilkbaharda söğüt ağacından düdük yapmış, koca bir ceviz ağacının dalına salıncak kurup sallanmış, ağaç ev yapmış, çatıda güvercin besleyip uçurmuş, derelerde ya da göllerde solucan bulmuş veya yumurta sarısını ekmek içiyle karıştırıp yem hazırlayarak balık tutmuş, inşaat tahtalarından sal yapıp derelerde yüzdürmüş, uçurtma yapıp saatlerce gökyüzünü seyretmişsek; tabiatla aramızda kopmaz bir bağ kurulmuş demektir. Bu bağ içimizde hep canlı kalacaktır. Uzun süredir bu bağın canlı kaldığı, tabiatla iç içe ve uyum içerisinde yaşayan insanı arıyorken yolum bu kez Ordu’ya düştü, çünkü müthiş bir iz buldum ve bu izi paylaşmak için sabırsızlanıyorum.

Hatta bu yazıyı da yaşadığım bu güzel günün gecesinde, heyecanım hâlâ tazeyken kaleme alıyorum. Ordu’dan el becerisiyle meşhur bir ustanın geçtiğini, bu ustanın sağlığında ondan iyi klarnet yapan kimsenin dünyada bulunmadığını ve şu an birçok iyi müzisyenin onun elinden çıkan enstrümanlara nefes verdiğini öğrendim. Bahsettiğim kişi; meşhur klarnet ustası Ahmet Ziya Özdemir. Usta, Şubat 2014’te vefat etmiş ama onun en büyük mirasçıları torunları, ondan el almışlar ve hâlâ işin başındalar. Büyük bir merak ve heyecanla atladım arabaya, küçük köylerine doğru yola çıktım. Burası Ordu’nun güney batı istikametine doğru yapılacak 3540 dakikalık bir araba yolculuğuyla varılan, Kurulukaya dibinde Bayadı isimli bir köy.

If we have traveled in prairies, grass and the woods, made whistles from willow trees in spring, set up a swing set and swung on a great walnut tree, made a tree house, breeded a dove in the ceiling and had it fly, prepared fishing worm by mixing worms with egg yolk and crumbs in streams or lakes, sailed in streams with rafts that we made from construction wood, made kites and watched the sky for hours as a child, this means that an unbreakable bond has been established between us and nature. This bond shall always remain alive inside of us. While seeking another such thrill, I decided to travel to Ordu because I learned about a wonderful thing that I cannot wait to share with you. I even started writing this story at the night of my exploration when my memory was still fresh.

1

1

Ahmet Usta’nın adını duyup hikâyesini dinlemek için sabırsızlıkla yoluna koyulduğum Bayadı köyü. On the road towards Bayadı Village, drawn by the story of Ahmet Usta.

22 ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016

I learned that there was a famous craftsman is Ordu who made unparalleled clarinets and that many great musicians today play his instruments. I refer to the late Ahmet Ziya Özdemir who passed away in February 2014. Upon learning that his grandchildren continue the family trade, I jumped in the car with great curiosity and excitement to be on my way to their small village of Bayadı, near Kurulukaya in southwest Ordu. Driving inland from the seaside for about 35-40 minutes, I arrived at the village after passing through green valleys and hills. I enjoyed pleasant motoring through hazelnut chestnut, locust, hornbeam, and wild nut trees on my way to the mountains. I was welcomed to the region with the great sound of rivers gurgling through the valleys and twittering of various birds.



2

Ustanın elleriyle inşa ettiği, iki odalı minik ahşap atölyeyi oğlu gezdiriyor bana. The master’s son shows me around the original two-room wooden workshop.

3

Geleneksel Bayadı Köyü evlerinden biri. One of the traditional houses in Bayadı Village

2

Etrafta bolca fındık ve çay bahçeleri var; kestane, akasya, gürgen, yabani fındık gibi birçok ağaç türü de bu bahçelerin aralarından dağlara doğru uzanıyor. Nehirler bol su sesiyle vadilerden çağlayarak akıyor ve cıvıl cıvıl onlarca farklı kuş sesi duyuyorum. Tarif edilen yere doğru ilerlerken ilk gördüğüm ev dikkatimi çekiyor. Yaşlı bir teyze beni fark edip dışarı çıkıp: “Kimsiniz evladım? Hoş geldiniz.” diyor. Yılların yükü belini bükmüş teyzenin; gözlerindeki o sıcak ve samimi ifadeyi hissedebiliyorum. Belli ki evinde kendi düzenini oturtmuş, tek başına yaşıyor. Evinin alt katı ahır ve samanlık olarak kullanılıyor muhtemelen, evin hayat dediğimiz bölümü de manzarayı görüyor. Teyzeyle biraz hasbihal ettikten sonra eşini yakın zamanda kaybettiğini öğreniyorum.

24 ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016

Yalnız başına ama hayata küsmeden mücadele etmeye devam etmesi; insanımızın ne denli metanetli ve toprağına, yaşadığı çevreye ne denli bağlı olduğunu gösteriyor. Bir sepet gösterip ölen eşinin ördüğünü söylüyor; ne güzel bir işçilik! Fındık dallarından örülmüş, sağlam ve çok da hafif olan bu sepet; saman, ot, odun taşımak gibi birçok iş için kullanılabilir. Eskiler bu tür işleri ihtiyaçtan yaparlardı, şimdilerde buna “meşguliyet terapisi” deniyor.

Once out of my car and on foot towards the craftsmen’s home, I was noticed by an old lady who came out to greet me, “Who are you, son? Welcome.” I felt a warm and sincere expression in her eyes despite evidence of the heavy load of long years in her stooped back. Entering her home at that invitation, I noticed the bottom floor seemed to have been used as a barn and hayloft while the upper floor served as a living space 3

Meşhur Klarnet Ustası Ahmet Ziya Özdemir Teyzeyle vedalaştıktan sonra asıl ulaşmak istediğim yere varıyorum: Rahmetli Ahmet Usta’nın kendi elleriyle yaptığı küçük ahşap atölye karşımda. 1949 yılında iki küçük oda inşa ederek dünyanın en ünlü müzisyenlerine klarnet yaptığı yer, işte burası!

featuring a fantastic view of the mountainous countryside. Chatting with the woman I learned that her husband had only recently passed away. The fact that she alone continued living without any resentment towards life shows how resilient our people are and how loyal they are to these lands. She said that the basket on the wall was handwoven by her late husband. What beautiful workmanship! The light, durable basket woven from nut tree branches could be used for carrying things such as hay, weeds, and firewood. In the past, these types of crafts would be done out of necessity; now they are done in the name of “occupational therapy”. The Famous Clarinet Craftsman Ahmet Ziya Özdemir Bidding farewell to my ancient hostess, I continued on to my actual destination. The late craftsman Ahmet’s small wooden workshop, constructed by the master in 1949, soon stood before me.



Beni torunları karşılıyor, dedelerini anlatmalarını istiyorum onlardan. Rahmetli Ahmet Amca’nın çocukluğu yokluk ve zorluklarla geçmiş. Fındık bahçelerinde ve yaylalarda büyümüş. Torunları anlattıkça ben de o zamanları duyabilmek, hissedebilmek için hayâller kurmaya başlıyorum. Derelerden balık tutmaktaki ustalığı, etrafındaki arkadaşlarına söğüt ağaçlarından yaptığı kaval ve düdükler, kendi yaptığı kavalla yaylalarda davar güderken çıkardığı melodilerle hayvanları bir arada tutması, suya indirip eve getirmesi... Hepsi müthiş! Ahmet Amca’nın yaşadığı yer tabiatın tam kalbinde; geçirdiği tüm bu zorluklar, yeteneklerinin ortaya çıkmasına sebep olmuş belli ki. Rahmetli dedemin güzel bir sözü vardı: “Oğlum, kılıcı ne kadar döversen ağzı o kadar keskin olur.” Tabiatta yaşayan insanın hareketli ve dinamik yaşantısı onu bedenen yoruyor; fakat aklını ve ruh sağlığını terbiye ediyor.

5

26 ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016

His grandchildren welcomed me, and I asked them to tell me about their grandfather. The late Mr. Ahmet had lived an arduous youth in poverty. He grew up in nut gardens and highlands. As his grandchildren explained, I tried to imagine the chapters of their ancestor’s story: his competence in catching fish, crafting pipes and whistles from willow and whistle trees for his friends, herding and watering goats in the highlands to the sound of melodies played on flutes of his own making . . . Amazing! Mr. Ahmet’s skills were a part of the creativity and perseverance needed to fashion a successful life out of the natural habitat in order to overcome hardships. My late grandfather had a nice saying: “My son, your sword’s sharpness depends on how much you hammer it.” The restless and dynamic lifestyle of nature physically exhausts humans; however, it nurtures our mind and preserves sanity.

4

4

Ahmet Ziya Özdemir’in sağlığında, ondan iyi klarnet ustası yokmuş bu topraklarda. The late Ahmet Ziya Özdemir was the best clarinet player in these lands.

5

Ustanın vefatından sonra ondan el almış oğlu ve torunları atölyenin başına geçmiş. After the master passed away, his son and grandchildren have taken up the job at the workshop.



Ahmet Amca’nın torunları, dedelerinin kendilerine fındık dallarından kasnakla araba yaptığını, sert şimşir ağaçlarını tekerleğe dönüştürdüğünü ve bunu yaparken de nasıl sabırlı olduğunu hayret ve hayranlık içerisinde anlatıyorlar. Şimdi bu sabrı çevrelerindeki insanlarda pek de göremediklerinden dert yanıyorlar. Rahmetli Ahmet Usta’nın elinin dokunduğu sol sesli klarnetler; John Bon Jovi, virtüöz Vassilis Saleas, Hüsnü Şenlendirici, Woody Allen gibi birçok ünlü müzisyenin nefesiyle yaşamaya devam ediyor. Kendisi ilk klarnetini küçük, ince çakı bıçağıyla yapmış ve ses çıkarmayı başarmış, üstelik bu klarneti manda boynuzunu işleyerek yapmış. Bunu düşününce aklıma yüzlerce yıllık ordusu olan bir milletin hatta yeryüzündeki ilk askerî bandoya sahip ordunun bandocularının; yeri göğü inleten müzik aletleri geliyor.

28 ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016

O aletleri yapan ustaların şimdi nerede olduklarını, hatırlanıp hatırlanmadıklarını merak ediyorum. Ahmet Amca gibi birçok usta olmalı. Sonra torunlarını atölyede çalışırken seyrediyorum. Kaba bir abanoz veya gül ağacından bu narin enstrümanı nasıl yaptıklarını izliyorum. Kullandıkları ağaç sonbaharda kesildikten sonra işleniyor, ağız kısmındaki kamışına kadar 240’a yakın parça kusursuz bir şekilde bir araya getirilmek için tabiatın yoğurduğu sabırlı elleri bekliyor. Gönlünüzün huzurla dolması için yemyeşil ağaçlar, sessiz sakin akan sular, dağlar, bayırlar, ovalar, yaylalar birer huzur kaynağı olarak sizi bekliyor.

Mr. Ahmet’s grandchildren explained how their grandfather had taught them to make cars from pulleys made of nut branches, how hard boxwood would turn into wheels, and how to remain steadfast while doing all of that. Clarinets made by the late craftsman Ahmet are still alive with the breath of famous musicians such as the virtuosi Vassilis Saleas and Hüsnü Şenlendirici, Jon Bon Jovi and Woody Allen. He made his first clarinet carved from buffalo horn with a small, thin pocket knife and managed to make it to play. Reflecting on that achievement, I recalled a nation with an army hundreds of years old. In fact, the first army with

6

a military band had the musicians roister about with their instruments. I wonder where the manufacturers of those instruments are today and whether they’re remembered anymore. I think it would be just about right that there should be many craftsman like Mr. Ahmet among them. I observed his grandchildren in the workshop, constructing clarinets from coarse ebony or rosewood. The wood they use is processed after being cut in fall, approximately 240 pieces from the bottom up to the straw portion of the top await the patient hands trained to flawlessly put them together: at peace with nature and its own musical vibrations.

Türkiye’nin ve hatta dünyanın pek çok önemli müzisyeni, Ahmet Usta’nın titizlikle yaptığı klarnetlere nefeslerini üflüyorlar. Many prominent musicians from Turkey and abroad play the clarinets meticulously made by Master Ahmet.



The Victory of People’s Will FEYZA RUMEYSA ALTINDAL

TĂźrkiye, milli irade ve demokrasiye yapÄąlan mĂźdahaleye karĹ&#x;Äą, sergilediÄ&#x;i kararlÄą tavrÄąyla eĹ&#x;ine çok zor rastlanÄąr bir birliÄ&#x;in, bĂźtĂźnlĂźÄ&#x;Ăźn ve asil duruĹ&#x;un haklÄą gururunu yaĹ&#x;Äąyor. TĂźrkiye ve dĂźnya tarihi satÄąrlarÄąnda geniĹ&#x;çe bir yer tutacak CumhurbaĹ&#x;kanÄąmÄąz SayÄąn Recep Tayyip ErdoÄ&#x;an liderliÄ&#x;indeki bu meĹ&#x;ru mĂźdafaa, vatanseverlik bilincini yediden yetmiĹ&#x;e bĂźtĂźn zihinlerde ve gĂśnĂźllerde perçinledi.

30 ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016

Turkey feels the rightful pride for a rarely seen solidarity, unity and noble stance as well as a determined attitude shown against the attempt to undermine the people’s will and democracy. This act of self-defense, led by our President H.E. Recep Tayyip ErdoÄ&#x;an, will go down in history and has reinforced the feeling of patriotism in the minds and hearts of people of all ages.


ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016 31


“Umut kelimesinin yerine Türkiye yazsak yeridir.” diyor Nuri Pakdil. Ne kadar haklı olduğunu 15 Temmuz gecesi anladık. O gece Türkiye, dünya tarihinde görülmemiş bir direnişe ve demokrasi zaferine imza attı. Medeniyetler beşiği Anadolu bize vatan olalı, bu vatanı ne kadar çok sevdiğimizi sınayan türlü imtihanlardan geçtik. Ama ille de vatan dedik, birlik dedik, dirlik dedik. Bin yıldır aynı inançla aynı türküyü söyledik. Türkiye, özellikle son yıllarda her alanda yaşadığı büyüme ve ilerlemeyle; siyasî, iktisadî ve kültürel öncüsü olduğu coğrafyanın aynı zamanda umudu da olmuştur. Bu umudu kırmak ve yıkılmaz Anadolu kalesini ele geçirmek için, 32 ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016

“Turkey is almost synonymous with hope,” says Nuri Pakdil. On the night of July 15, we understood how right he was. That night, Turkey won an unprecedented resistance and victory in the history of the world. We’ve been tested by various events as to how much we love this land since Anatolia, the cradle of civilizations, became our home. But we stood by our homeland, solidarity and peace. We’ve been singing the same song for the same purpose for a thousand years. With its growth and improvement in various fields especially in recent years, Turkey has become a symbol of hope in the region, where it’s also the pioneer in politics, economy and culture.


15 Temmuz’da Anadolu insanının irfanı ile yaptığı seçimleri hiçe sayan bir darbe girişimi olmuş; fakat Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın davetine uyarak dünya tarihinde büyük iz bırakacak bir cesaret ve kararlılıkla akın akın meydanlara inen halkımız tarafından geri püskürtülmüştür. Farklı renkleriyle çokça övündüğümüz Anadolu’muzun insanları, mevzu bahis vatan ise, hürriyet ise; aralarındaki fikrî, siyasî ve diğer ayrılıkları bir tarafa atıp aynı meydanda omuz omuza durmayı ve baştan ayağa aynı renge bürünmeyi nasıl iyi bildiklerini bir kez daha tüm dünyaya gösterdi.

On July 15, there’s been a coup d’ état attempt to destroy this hope, and to capture the indestructible castle of Anatolia, disregarding the electoral choices of the Anatolian people; however, the attempt was repelled by the people of Turkey who flooded the streets, and showed a unique sense of courage and decisiveness unprecedented in the history of the world, by answering the President Recep Tayyip Erdoğan’s call. The people of Anatolia, where we boast of its many colors, proved to the world once again that they can stand shoulder to shoulder for the same purpose, casting aside all differences

ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016 33


Vatanın bütünlüğü ve millî iradenin muhafaza edilmesi için Türkiye’nin, yaşlısıyla genciyle hatta çocuğuyla gösterdiği direniş zaferle sonuçlandı. Türk milleti 15 Temmuz’dan sonra günlerce sabahlara dek ellerinde Türk bayraklarıyla meydanlarda nöbet tutarak gerçekten de görülmemiş bir birlik oluşturmada emsal teşkil etti. Vatanı savunmak için meydanlara çıkın çağrısına bir an bile tereddüt etmeden cevap veren milletimiz, kendi iradesine müdahale etmeye kalkanlara gereken cevabı vermiştir. Bu meydanlarda buluşan insanlarımızdan birinin elinde tuttuğu pankartta yazan şu ifade, aslında pek çok şeyi özetliyor: “Ev kira ama memleket bizim.” 34 ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016

in ideas, politics and other areas if their homeland and freedom are under attack. The resistance of the Turkish people of all ages – the old, the young and even the children – succeeded in preserving the unity of the country and the national will, and became a great example of unity by keeping watch in the streets and squares from morning until night, carrying flags all around, following the night of July 15. Flooding into the streets without any hesitation in order to defend their country, our people stood against those who tried to intervene with its will. Gathering in the squares, people carried all kinds of signs but one of them stood out: “The house is rental but the country is ours.


REİS-İ CUMHUR’DAN

BAŞBAKAN’DAN

Aziz milletimiz, kendi seçtiği temsilcileri eliyle kullandığı iradesine yöneltilen her türlü darbe teşebbüsüne karşı kurtuluş mücadelesi ruhuyla, birlik, beraberlik ve dayanışma içinde cevap vereceğini yaşanan son hadiselerle bir kez daha göstermiştir. Milletimizin, farklı mihraklardan gelen ihanet girişimleri karşısındaki asil ve kararlı duruşu, önümüzdeki süreçte ülkemizin demokrasi, özgürlük ve kalkınma yolunda ilerleyeceğinin en açık delilidir.

Türkiye’nin bütün şehirlerinde, meydanlarında Türkiye’nin hukukuna sahip çıkan milletimiz, bir demokrasi destanı yazdı. Biz, daha ileri demokrasi diyerek yola çıkmıştık ve Allah’a şükür bu çizgide de çok önemli mesafeler katettik. Aziz milletimize bir kez daha şükranlarımı sunuyorum. Artık eskisinden çok daha güçlü bir Türkiye Cumhuriyeti var.

FROM THE PRESIDENT

FROM THE PRIME MINISTER

With the latest events, our dear nation once again showed that it will stand against any coup d’état attempt aimed at its will performed by the selected representatives with its spirit of independence and in solidarity. Our nation’s noble and determined stance against the vile attempts is the most evident proof that our country will follow the path of democracy, freedom and development in the future.

Our nation embraced the rule of law in Turkey in all cities and squares, and made a mark in the history. We set out with the aim of achieving advanced democracy, and thank Allah, we’ve come a long way. I’d like to thank our dear nation once again. Now, the Republic of Turkey is stronger than ever. ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016 35


36 ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016


BAKANLARDAN / FROM THE MINISTERS

Adalet Bakanı / Minister of Justice Bekir Bozdağ Bu darbe teşebbüsü milleti birleştirme noktasında önemli bir fonksiyon ortaya koydu. İnsanlarımız darbeye karşı yekvücut oldu. Partiler adeta ortadan kalktı herkes demokrasi ve milli irade partisinin bir üyesi oldu. This attempt functioned as a unifier for our people. People from all walks of life came together to stand against it. It was as if political parties were no more and everyone became a member of democracy and people’s will party.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Ministry of Energy and Natural Resources Berat Albayrak Türkiye’de son 14 yıldır piyasalara güven telkin eden bir iktidar var. Güven tesis etmek en önemli konu. Türkiye darbe girişiminden iki gün sonra piyasaları açtı. Türkiye, piyasasıyla, likiditesiyle hiçbir şekilde yapısal anlamda bakıldığında yasakçı blokaj uygulayan, sermayeye ket vuran bir ülke olmadı. Geleni de gideni başının üstünde ağırlayarak güven telkin eden bir ülke oldu. Bundan sonra daha da fazla olacak. For the last 14 years, Turkey’s governments have been instilling confidence in markets. Establishing confidence is vital. Only two days after this attempt, Turkey opened its markets. Turkey has never been a prohibitive country that blocked or limited the flow of capital and has always been instilling confidence by allowing the free flow of capital. From now on, it will be even more so.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Minister of Labor and Social Security Süleyman Soylu Darbeler sadece yönetimleri ele almak istemezler. Darbeler gelenekleri, görenekleri, ananeleri, rutin işlemlerin tamamını ortadan kaldırmaya yönelik insanların ruhuna ve gündelik alışkanlıklarına yapılır. Burada Meclis’te ilk gün ortaya konan irade çok önemli bir iradedir. Bu sadece bu coğrafyaya değil, bu, bütün dünyaya bir demokrasi dersidir. Coups don’t just aim to take over governments. Coups are aimed at destroying people’s spirits and habits by eliminating traditions, customs and daily routines. The determination shown here in the Parliament the first day of the events is very important. This is a democracy lesson for not only in this region, it is a lesson of democracy to the whole world.

Dışişleri Bakanı / Ministry of Foreign Affairs Mevlüt Çavuşoğlu Demokrasi, darbenin karşısında yer alan vatandaşlarımız tarafından korundu. TBMM’de tüm siyasi partiler birleşerek başarısız darbe girişimini ortak bir bildiriyle kınadı. Türk demokrasisi bir kez daha yeterliliğini kanıtladı. Türk medyasının darbe girişimine karşı anahtar rolü etkileyici oldu. Türkiye hiçbir şekilde, insan hakları, hukukun üstünlüğü ve sivil demokratik kazanımlardan geri adım atmayacaktır. Democracy was protected by our citizens opposing the coup attempt. All political parties in Parliament condemned the failed coup attempt in a joint statement. Turkish democracy has once again proved its competence. Turkish media played a key role against the coup attempt. Turkey will never give up on values such as human rights, rule of law and democracy. ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016 37


İŞ DÜNYASINDAN / FROM THE BUSINESS WORLD

Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Independent Industrialists and Businessmen’s Association (MÜSİAD) Nail Olpak Demokrasiyi ve milli iradeyi sekteye uğratmaya çalışan güçler bir kez daha harekete geçti. Gün, demokrasi ve milli iradeye sahip çıkma günüdür. Tüm vatandaşlarımızı bu kalkışmaya karşı demokrasinin ve milli iradenin yanında olmaya çağırıyoruz. Herkes bilmelidir ki MÜSİAD olarak demokrasiye ve milli iradeye sahip çıkacak vatandaşlarımızın yanındayız. We’ve seen the mobilization of powers that aim to bring democracy and people’s will to a halt. Today is the day to protect democracy and people’s will. We call all our citizens to stand with democracy and people’s will against this vile attempt. Everyone should know that MÜSİAD stands with the citizens who fight for democracy and people’s will.

Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Foreign Economic Relations Board (DEİK) Ömer Cihad Vardan Türk iş dünyası olarak, seçilmiş hükümetin arkasındayız. Her türlü darbeye karşıyız. Seçimle gelmiş bir Hükümet dışında hiçbir iradeyi tanımıyoruz. Ülkemizin bu kalkışmadan daha güçlenerek çıkacağına inancımız tamdır. As Turkish businesspeople, we stand with the elected government, and are against any kind of attempt to overthrow it. We do not recognize any authority but the democratically elected government. We firmly believe that our country will leave this attempt behind even stronger.

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Turkish Exporters Assembly (TİM), Mehmet Büyükekşi Milli iradeye zarar verilmek istenmiştir. Bizler Türkiye’nin ileri seviyede refah seviyesine ulaşması için çalışan ihracatçılar olarak demokrasi karşıtı tüm girişimlerin karşısında olmaya devam edeceğiz. Türkiye İhracatçılar Meclisi olarak, halk tarafından seçilmiş meşru hükümete desteğimizin tam olduğunun bilinmesini isteriz. The aim of this attack was to damage the people’s will. As exporters who strive to bring Turkey to a higher level of prosperity, we will continue to stand against any antidemocratic attempt. Turkish Exporters Assembly would like to announce that the legitimate government elected by the people has our full support. 38 ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016


Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Turkish Union of Chambers and Commodity Exchanges (TOBB) Rifat Hisarcıklıoğlu “Ülkemize ve milletimize karşı girişilen bu darbe girişimini tanımıyoruz! Milletimizin iradesine ve demokrasimize vurulmuş bu hançeri kabul etmiyoruz. Halkın iradesiyle seçilmiş meşru hükümete karşı girişilen bu kanunsuz kalkışmanın karşısındayız. Türk iş dünyası olarak devletimizin ve milletimizin yanındayız.” We do not recognize this attempt against our country and people! We do not accept this knife stabbed into the heart of people’s will and democracy. We’re against this unlawful attempt to overthrow the legitimate government. We fully support our government and people.

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Istanbul Chamber of Commerce (ITO) İbrahim Çağlar Türkiye demokrasisi büyük bir demokrasidir. Türkiye’yi seçilmiş bir hükümet yönetmektedir ve hiç kimsenin gücü seçilmiş bu hükümeti görevden almaya yetmeyecektir. Ülkeye, vatana sahip çıkma vaktidir. İş âlemi hükümetimizin yanında... The Turkish democracy is a great one. Turkey is governed by an elected government, and no one will be able to overthrow it. It’s time to protect our country and homeland. The business circles support our government.

Ankara Ticaret Odası (ATO) Ankara Chamber of Commerce Salih Bezci Bu darbe girişimi aziz milletimizin canını, bedenini ortaya koyması ile akamete uğratılmış ve ülkemiz darbelerle ilgili makûs talihini yenmiştir. Minarelerden yükselen ezanlar, salalar da moral değerlerimizin zirve yapmasını sağlamıştır. Bu süreçte herkes kenetlenmiş ve ülkemiz Büyük Türkiye olmuştur. Şu durumun özellikle bilinmesini istiyoruz; egemenliğin ve iktidarın tek kaynağı millet iradesidir. This attempt was defeated by our noble people who sacrificed their lives and bodies, and the country was able to prevail against this ill-fate. Adhans and salas from the minarets encourages us. There is a unity among everyone and the country became Great Turkey. We’d like to emphasize that the sovereignty belongs to the nation.

ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016 39


BASINDAN / FROM THE MEDIA

Darbe Girişimine Millî İrade Tokadı A Slap of People’s Will to the Vile Attempt Ordu içindeki küçük bir terör cuntasının alçakça darbe girişimine millî iradeden ağır tokat geldi. Tüm yurtta sokağa çıkan vatandaşlar güçlü bir şekilde demokrasiye sahip çıktı. The vile attempt by a terror group inside the army was defeated by the people’s will. Filling the streets all across the country, the citizens diligently protected democracy.

Demokrasiye Millet Sahip Çıktı People’s Will Embraced Democracy Türkiye demokrasisi kara bir gün yaşadı. Önümüzdeki Yüksek Askerî Şura’da tasfiye edilecek Ordu içindeki Paralel cunta, millete ait silahların namlusunu yine millete doğrulttu. Darbe girişimini sokağa çıkan milyonlar önledi.

The Turkish democracy witnessed a sorrowful day. The parallel group inside the army which will be discharged in the next Supreme Military Council directed the barrel of the guns purchased by the people’s taxes against the people. The coup attempt was suppressed by the millions of citizens in the streets.

Vatan Hainleri Traitors to the Homeland Ordu içinden bir terör cuntası darbe girişiminde bulundu. Tankları şehre çıkarıp ülkeyi iç savaşa sürüklemek istediler. Milyonlarca insan sokaklara dökülüp tankların üstüne çıktı ve ülkesine sahip çıktı.

A junta in the army attempted a coup. They took the tanks out on the streets and aimed to start a civil war. Millions of people took to the streets, neutralized the tanks and protected their country.

40 ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016



ANADOLU’DA DENİZE İNEN 5 GÜZEL YOL Five Beautiful Anatolian Roads to the Sea AKGÜN AKOVA

Kimisi kısa, kimisi uzun. Ne fark eder? Marifet yola çıkmakta değil mi? Ama madem yola çıkacağız, kendimize güzel yollar seçmeli. Denize göz kırpan yollar. Kimisi zakkum ağaçlarıyla örülü, kimisi virajlarla. Kimisi tarih sayfalarının içinden çıksın, kimisi sayfiyelerden geçsin. Güzellikleri, birbirlerine benzemeden bizi sevindire sevindire uzayıp gitmeleri olsun… Some are short and others long; some are lined by oleander trees while others wind in solitude up or down mountainsides; some pass between tranquil summer houses and some lead us on a journey through history.

42 ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016


ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016 43


Beşkonak’tan Selge’ye

From Beşkonak to Selge

Manavgat’a bağlı Beşkonak’tan Toroslara çıkan 11 kilometrelik yol ya da başka bir deyişle Oluklu Köprü’den Selge Antik Kenti’ne giden yol, Türkiye’nin en güzel rotalarından biri. Bu yolda sandal ağaçları ve ardıçlar uçurumlara eşlik ediyor, garip kaya oluşumları karşımıza çıkıyor ve geçtiğimiz yollarda devleşmiş zakkumlar renkli tüneller açıyorlar. Yolun sonunda, Akdeniz kıyısındaki beş yıldızlı otellerle zıtlık oluşturan taş evlerde, ataları yörük Altınkaya Köyü’nün halkı karşılıyor bizi. Sırtını dağlara vermiş bir dev gibi duran Selge Antik Tiyatrosu da… M.Ö.218 yılında burada 20 bin kişilik bir ordu varmış, şimdiyse küçük bir köy. Burada zaman makinesinda kaybolmuş gibi hissediyor insan kendini. Köprüçay’da rafting yaptıktan sonra Akdeniz kıyısındaki otellerine dönen insanların buraya kadar gelmişken bu güzelliği görmemiş olmalarına hayıflanıyorum. Müthiş bir fırsat, dağ ve deniz aynı güne sığacak kadar birbirine yakın… Damlaların oyduğu kanyonlarla insanların yonttuğu taşlardan yapılan antik tiyatrolar birbirine komşu… Siz de bu fırsatı kaçırmayın, su damlaları ve tarihin fısıltılarıyla bu yolda buluşun. Sonra da Akdeniz’in kucağına doğru koşun.

The 11-kilometer road that leads from Beşkonak through Manavgat and Toroslar, crossing the Eurymedon Bridge before terminating in the ancient city of Selge, is one of Turkey’s most beautiful routes. Indian sandalwood and junipers, cliffs and bizarre boulder formations decorate the route. Giant oleander trees form colorful tunnels before us. At the end of the road, five-star hotels on the Mediterranean coast contrast with stone homes inhabited by Altınkaya Village locals of Yuruk ancestry. There also still stands Selge’s archaic amphitheater like a giant with mountains at its back. Now it is a small village, but in 218 B.C. an army of twenty thousand was barracked in Selge. Rafting in Köprüçay is a thrilling adventure of rushing through canyons gouged out the flowing current. From our rafts we can see other amphitheaters carved from the stony landscape. Don’t miss this opportunity to experience a beautiful landscape of natural and human history before continuing on to the Mediterranean Sea.

44 ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016


Green Truck of the Year ve HED Akademi tarafından yapılan yakıt testi sonucunda, Ford Trucks 1848T Çekici’nin yakıt tüketimi 24,2- 25,3 aralığında gerçekleşmiştir. Bu değer Ford Trucks 1846T Çekici’ye göre %8,5 iyileşme sağlandığını göstermektedir.

Gücü artınca iyice cimrileşti 480 PS ile daha güçlü, %8,5 yakıt tasarrufuyla daha verimli Yeni Ford Trucks 1848T Çekici, mühendislik harikası E6 Ecotorq motoruyla yollarda. Siz de en yakın yetkili satıcımıza uğrayın, hem yeni 1848T ile tanışın hem de kazancınızı artırın.

www.fordtrucks.com.tr

Ford Trucks Her yükte birlikte

Ford Trucks, Euro6 motorlarının onaylı motor yağı

’dir.


From Amasra to Sinop Tunes of distinctive ballads come into my head as we pass villages and districts on the Amasra - Sinop coastal road. Sometimes fog coming from the Black Sea like a slowly slithering white snake winds over the horizon along these difficult, entrancing 321 kilometers. Vessels make fantastic blue voyage calls at Tekkeönü and Kurucaşile. One must certainly stop by at the studios. After Kurucaşile, continue driving to see the natural harbor of Gideros and the long beach of Cide. In İnebolu, traditional wooden homes are still standing, surrounded by gardens and yards. Faded photos, old prayer rugs, carpets, longcase clocks and unfoiled tall mirrors rest in rooms overlooking the sea from the hillsides. From İnebolu, walk to any observation point along the road and appreicate the majesty of the Black Sea’s waves crashing into the cliffs below. Listen to the sea’s invocation. The twittery Further along is Abana, famous for its beaches and ideal for a sea stop. Next, the road that reaches Çatalzeytin, and Türkeli, facing the Black Sea with the verdant forest at its back. Ayancık is the town of waterfront mansions. To take in all these sites along the Amasra - Sinop road with pleasure, we recommend an early morning departure. Especially those lovestruck with creation and who don’t become wearisome of winding paths. Though there often be sudden fog across the road, it can just as quickly dissipate into sunshine and blue sky—before again falling under the shadow of nimbus clouds in the space of an hour. Be prepared for surprises, and don’t forget your umbrella! Amasra’dan Sinop’a Amasra-Sinop sahil yolunda, her biri bana başka bir türküyü anımsatan köy ve ilçeler var. 321 kilometrelik bu zor ama insanı derinden etkileyen yolda, bazen sis beyaz bir yılan gibi Karadeniz’den gelerek karayı sarıyor. Tekkeönü ile Kurucaşile’de, mavi yolculuk düşleri gören tekneler yapılıyor. Atölyelere mutlaka uğramalı. Kurucaşile’den sonra varacağınız Gideros doğal bir liman, Cide’nin de upuzun bir kumsalı var. İnebolu’daki bahçeli ahşap evler hâlâ ayakta. Odalarında sararmış fotoğraflar, eski seccadeler, kilimler, sarkaçlı duvar saatleri ve sırı dökülmüş boy aynaları… Yamaçlardan denize bakıyorlar. İnebolu’dan sonra yolunuza çıkan burunlardan birinin ucuna doğru yürüyün ve yarlardan Karadeniz’in dalgalarına uzun uzun bakın. Denizin şarkısını dinleyin. Sonrasındaki cıvıl cıvıl Abana, kumsalları ile ünlü ve deniz molası için ideal. Ardından Çatalzeytin ve Türkeli’ye varan yol, sırtını ormanlara vermiş, denizle sohbet ede ede uzuyor. Ayancık ise, yalılarla dolu. Amasra-Sinop yolunu erkenden başlayıp keyfini çıkara çıkara geçmeli. Özellikle doğa sevdalıları ve virajlardan bıkmayanlar. Asla aceleci olmamalı. Aniden inen sis, birkaç saat sonra yerini pırıl pırıl bir güneşe bırakabildiği gibi; mavi bir gökyüzü de kısa zamanda yağmur bulutlarıyla dolabiliyor. Sürprizlere hazır olun ve şemsiyelerinizi yanınıza almayı unutmayın. 46 ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016



Seferihisar’dan Çeşme’ye

From Seferihisar to Çeşme

Haydi, şimdi Ege havası almaya! Hem kentin hem sayfiyenin; hem zeytinliklerin hem de kırların bir arada yaşandığı bir yolculuk bizi bekliyor. Güzelliği tam da burada! Türkiye’nin ilk cittaslow’u (yavaş şehri) olan Seferihisar’dan başlayıp Sığacık Limanı’na iniyorum. Pazar günleri, kendinizi mutluluktan kaybedeceğiniz bir pazar kuruluyor Sığacık’ta. Gemilere sevgiyle kucak açan bir liman oluşuna ve kalesine bakıp “Yufka yürekli liman” desek ona, Piri Reis bize kızar mı? Urla’da “Gece yağan yağmurla uyursun/ Sabah bir de bakarsın odan güneşli/ Her gelen vapuru, treni/ Yeni bir ümitle beklemeli” diyen yazar Necati Cumalı’nın evine uğramalı. Elbette Yunan şair Seferis’in doğduğu eve de. Urla iskelesinde balık yemeyi unutmadan. Alaçatı ise yaz rüzgârlarıyla birlikte sörfçülerin anavatanına dönüşmüş. Rüzgâr, Ağustos sıcağını dağıtıyor. Daracık Kemal Paşa Caddesi, Türkiye’nin en ünlü caddelerinden biri. Orada yürürken sakız, kekik, güneş, parfüm, kahve, lavanta kokularını bir arada duyuyorum. Yel değirmenlerinin altında çay içip doğru Çeşme’ye gidiyorum. Çeşme İzmirlilerin yazlık evi gibi. Palmiyeler ve sakız ağaçları, limandaki teknelerle söyleşiyor. Kumsallar kalabalık. Çeşme’de geceleyip ertesi gün başka bir yoldan, Karaburun’daki Ildır-MordoğanBalıklıova hattı üzerinden Seferihisar’a dönüyorum... Denize bakan terkedilmiş köylerin, akşamın morluğunda karşıma çıkan keçi sürülerinin, salaş köy kahvelerinin yanından geçerek. Bu yolda balıkçıların ağlarına takılmak da var, zeybek oynamak da. Tam bir Ege serüveni.

Onward the road again towards the Aegean Sea. A road trip through towns, summer homes, olive groves and prairies awaits us. I begin in Seferihisar, Turkey’s first cittaslow, and continue down to the Sığacık Harbor. In Sığacık, a bazaar that will make you jump from your car in joy is set up on Sundays. One should also visit the author Necati Cumalı’s house in Urla. Cumalı wrote: “You will sleep with the rain of the night/ And lo! In the morning your room is full of light/ Every ferry and train that arrives/ Should be expected with new sight.” The home of the Greek poet Seferis is in Urla too. After feeding the mind at those cultural stops, feed your belly with fish for lunch in Urla’s peaceful port. In Alaçatı, summer winds blow happy surfers all day long. The same breeze keeps us cool on Daracık Kemal Paşa Street, one of the most famous in Turkey. I stroll with the scents of gum, thyme, perfume, coffee and lavender in the air simultaneously. Directly we proceed to Çeşme after a cup of tea under the windmill. Çeşme is like the summer resort for Izmir’s citizens. The beaches are crowded. After lodging at Çeşme, the next day I will return to Seferihisar by a different road, the Ildır - Mordoğan - Balıklıova route. The road takes me by abandoned villages facing the sea, herds of goats, and shabby village cafes. On this road, one may get caught up in fishermen’s nets or get in a spirited Zeybek dance. Such are the ways of the Aegean coast.

48 ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016


Alahan’dan Kızkalesi’ne

From Alahan to Kızkalesi

Toroslar’dan başlayan benzersiz bir Akdeniz yolculuğu… Başlangıç noktam, Mut yakınlarındaki Alahan Manastırı. Zaman duygumu sarsıyor manastırın bulunduğu nokta. Dağlardan denize inmenin peşine düşüyorum. Sonrasında Göksu, kanyonları aşa aşa benimle birlikte Silifke’ye kadar yolculuk ediyor. Cennet ve Cehennem Mağaraları ile Dilek Astım Mağarası, beni eski kent kalıntıları ve söylencelerle bugüne gelmiş çöküklerle tanıştırıyor. Cennet Obruğu, antik çağda Korikos Mağarası diye adlandırılan derin çukurlardan oluşuyor. Cehennem Boğazı’nda ise dipten gelen yeraltı suyunun sesi, mitolojideki Styx Irmağı’nın çağrışımını yapıyor. Silifke’den sonra Korikos’a, yani Kızkalesi’ne varıyorum. Deniz Kalesi olarak adlandırılan, ama daha çok Kızkalesi dediğimiz yapı, kıyıdan 200 m açıkta Akdeniz’in içine inşa edilmiş. Kanlıdivane ise, Silifke’nin 38 km doğusunda. Başka ara yol seçeneğim de, Silifke’nin içinden geçen yolla Uzuncaburç’a gitmek. Bu yol üzerindeki Demircili köyünde, tarlaların içinde Roma döneminden kalma anıtmezarlarla karşılaşıyorum. Onların arasında dolaşırken tarlakuşları, ibibikler ve kızıl gerdanlar merakla bana bakıyorlar. Uzuncaburç, Olba kentinin kutsal bölümü olarak kurulmuş, görkemli bir anıtlar toplamı. Kızkalesi’ne döndüğümde, yaptığım ilk iş Akdeniz’in karşısına geçip ilham verdiği uygarlıklar için ona teşekkür etmek oluyor.

A unique passage to the Mediterranean Sea begins in the Toroslar Mountains, the Alahan Monastery near Mut to be precise. The Göksu River accompanies me on the voyage through canyons down to Silifke. The Heaven and Hell Caves, Dilek Astım Cave, remains of the old town and millennial sinkholes are some of the amazing natural attractions along the way. The Heaven Sinkhole was known as Korikos Cave in ancient times. The underwater sounds coming from the bottom of the Hell Sinkhole bring to mind the raging waters of the River Styx in Greek mythology. After Silifke I continue to Korikos to see the Kızkalesi, or Sea Castle, constructed 200 meters from the coast. Kanlıdivane is 38 kilometers to the east of Silifke. Another byroad option is the road that passes through Silifke to Uzuncaburç. In the Demircili village on this road I encounter mausoleums in fields from Roman periods. Larks, hoopoes and European robins stare curiously as I wander through the field. Uzuncaburç had been established as the town of Olba’s holy region, and there still stand an assemblage of magnificent mausoleums. When I return to Kızkalesi, my first priority is to praise the Creator for making the Mediterranean Sea and inspiring the civilizations that sprung up on its shores. ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016 49


Marmaris’ten Bozburun’a

From Marmaris to Bozburun

Bozburun Yarımadası, Reşadiye Yarımadası ile birlikte Anadolu’nun Akdeniz’e uzanan en güzel iki balkonundan biri desem itiraz eden olur mu? Turkuaz sular, burada küçük koyların içinde uyuyor. Sanki her ıssız koyda, bir korsan gemisi saklı! Yarımadada, birbirinden sevimli köy ve kasabaların coğrafyası: Hisarönü, Orhaniye, Turgut, Selimiye, Bayırköy, Bozburun, Söğüt, Kızılger ve Taşlıca. Ucunda, Serçe Limanı ve Bozukkale. Marmaris’ten çıkıp yarımadayı dolaşmak ve virajları tırmanıp teneke kutulara ekilmiş sardunyaların arasından Akdeniz’e bakmak ne güzel… Bozburun Marmaris’e 50 km. uzaklıkta. Bozburunlular tekne yapmakta hünerli, her yer tekne çatan atölyelerle dolu. Bozburun ile Söğüt arasında yüksele yüksele ilerleyen 8 km’lik yol, insanı durdurup aşağılara baktırıyor. Ufukla birleşen denizin mavisi, zamanı boyayıp içime akıyor. Bu yolun yıldızlarından birisi de elbette Selimiye. Denize girmek ve yemek yemek için burada birkaç saat geçiriyorum. Küçük ama şık bir çarşısı var. Deniz sevdalıları için sığınaklardan biri. Bu yolda Kızkumu’nu da es geçmeyin. 600 metre boyunca denizin içinde yürüme fırsatını başka yerde bulmanız zor. Ha bir de yoldayken arabanızda Bülent Ortaçgil’in, “Bozburun” şarkısı çalarsa, eksiğiniz kalmamış demektir!

Turquoise waters sleep in the small bays of the beautiful Bozburun Peninsula. It is as if pirate ships are hidden in each desolate bay! The geography of each village and town is more appealing than that of the last: Hisarönü, Orhaniye, Turgut, Selimiye, Bayırköy, Bozburun, Söğüt, Kızılger and Taşlıca. On the tip of the peninsula are the stunning Serçe Harbor and Bozukkale. How sublime it is to meditate on the Mediterranean Sea through bloody geraniums planted in tin cans on balconies in Marmaris. I steer over twisting roads around the peninsula towards Bozburun, 50 kilometers away. The citizens of Bozburun are skilled boatwrights, and workshops are found all over town. The 8-kilometer road that rises from Bozburun to Söğüt brings has several observation points from which to appreciate the gorgeous view below. The blue of the sea as it meets the horizon is absolutely entrancing; on a clear day I can see forever. Certainly Selimiye is one of this road’s top stops, a shelter for lovers of the sea. I spend a couple of hours here swimming and eating. It has a small yet fancy bazaar. Leave time for a stop in Kızkumu on this road. It is rare to find a beach from which you can wade 600 meters into the sea. If Bülent Ortaçgil’s “Bozburun” song is playing in your car as you travel this route, I salute you as a fellow Anatolian road tripper!

50 ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016


&Ă‚-Ă‚ Æ $Ă„! ! +Ă„ Ă„ Ă„%& !½' .'! Ç Ă€ % ,#%(-

Ă‡Ăˆä “i iĂŒĂ€iÂ?ˆŽ >Â?hĹŽĂ›iĂ€ÂˆĹŽ V>``iĂƒÂˆ]] `Ă˜Â˜Ăž> “>ÀŽ>Â?>Ă€h˜h LĂ•Â?>LˆÂ?iViĹ“ Ĺ“ÂˆÂ˜Âˆâ “>Ĺ“>ââ>Â?>Ă€h] ˜iÂ…ÂˆĂ€ ÛÛi ÂœĂ€Â“>˜ “>˜â>Ă€>Â?h Ă€iĂƒĂƒĂŒÂœĂ€>˜Â?>Ă€h] ĂƒÂˆÂ˜ ˆ˜i“> Ăƒ>Â?œ˜ ˜Â?>Ă€h] x ĂžhÂ?` `hâÂ?h ÂœĂŒiÂ?ˆ Ă›i Â…>Ă›>Ă€>Ăž “i iĂŒĂ€ÂœĂƒĂ•ĂžÂ?>] Ă“{ { Ăƒ>>ĂŒ Ăž>ĹŽ>ÞÞ>˜ 6>`ÂˆÂˆĂƒĂŒ>˜LĂ•Â? Ć‚6 Æ ÄĄĂƒĂŒ>˜LĂ•Â?½` `> ĂžiÂŤĂži˜ˆ LÂˆĂ€ >Â?hĹŽĂ›iĂ€ÂˆĹŽĹŽ >˜Â?>ĂžhĹŽh˜> ˆ“â> â> >ĂŒhĂžÂœĂ€° Ă˜Â˜`Ă˜â Ă›i }iV iVi >Â?hĹŽĂ›iĂ€ÂˆĹŽ]] Â?iââiĂŒ] iĹ“Â?i i˜Vio

/CTV oFG MCRÄŒNCTÄŒPÄŒ CĂƒCECM 8CFKUVCPDWN #8/o[G JC[TCP QNCECMUÄŒPÄŒ\

The new meeting point of Istanbul: Vadistanbul Mall will be opening in March 2017. Enjoyment, dining and shopping will be waiting you for 24 hours.

444 53 35 www.vadistanbul.com

$\D]DåD 0DK .HPHUEXUJD] &DG 1R $ 6DUó\HU òVWDQEXO YDGLVWDQEXO YDGLVWDQEXO


DERİNLERDEKİ SENFONİ The Deep Symphony Kaptan Cousteau’nun maceralarını seyrederken duyduğumuz çocukluk heyecanı bizimle birlikte büyüdü; bugün Bahamalar’da köpek balıklarıyla dans eden, dostluk kuran birer yetişkin olduk. Sualtı dünyasının derinlerinde, tıpkı doğanın her parçasında olduğu gibi, bir senfoni bulunduğuna inanıyoruz. Sizlere anlatmak istediğimiz ise bu müziğe nasıl kulak vereceğiniz. The childish excitement we felt while watching Captain Cousteau’s adventures grew up with us as we’ve become adults dancing with sharks and befriending them in the Bahamas. We believe that there are symphonies in the depths of the underwater world, just as there are in every part of creation. As for our purpose, we’d like to explain how to hear that music. BİRGÜL ERKEN DEĞER ERKEN

52 ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016


ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016 53


Çanakkale sahillerinde büyürken oyunlarına daima denizi katan, tek kanallı televizyon döneminin Kaptan Cousteau belgeselleriyle mest olan iki çocuğun, yetişkin olduklarında hayatlarının merkezine denizi koymamalarına imkân yoktur herhalde. Eşim Değer Bey ile birlikte mavi heveslere kapılan, yirmi yıldır yeryüzünden ziyade suyun altında huzur bulan bir çiftiz. Aletli dalış, serbest dalış ve sualtı fotoğrafçılığı ile son on yıldır profesyonel olarak ilgileniyoruz. En önemlisi; sualtı canlılarının bizden kaçmayıp dostluk kurmak isteyen bakışlarının, dalış branşının felsefesi olan kendini tanıma yolculuğunun, denizin gençlik iksiri gibi daima insanı yenileyen tarafının keyfini çıkarıyoruz.

Sualtı bir hazine; ne yazık ki hızla tükettiğimiz bir hazine. Sualtı canlılarının yaşamına saygı duyulması gerektiğini hatırlatmak amacıyla Türkiye’nin ve dünyanın pek çok yerinde, keyifle gerçekleştiriyoruz çekimlerimizi. Yaklaşık on sene öncesine kadar sualtı fotoğrafçılığı son derece pahalı bir uğraştı, üstelik ekipmanları da fazla teferruatlıydı. Fakat tüm bu maddi detayların dışında, iyi bir sualtı fotoğrafçısı olabilmekte en çok iş için kişinin kendisine düşüyor. İlk şart, elbette iyi bir dalgıç olmak. Bunun içinse balıkadam brövesi almak gerekiyor ki Türkiye Sualtı Sporları Federasyonu’na bağlı kulüplerden birinde eğitim görmeniz ve sınavda başarılı olmanız şart.

Two children raised on the Çanakkale shore, who had always incorporated the sea in their games and had been fascinated with constant reruns of Captain Cousteau documentaries on the single television channel perhaps could not help but embrace the ocean as the heart of their lives. Indeed my husband Mr. Değer and I have been moved by the blues of the sea and have preferred to find peace underwater rather than above the surface. We have been professionally involved with scuba diving and underwater photography for the past decade. Most importantly, we are enjoying the process of becoming acquainted with underwater creatures. We are rewarded when they choose not to flee from us but rather signal friendship in their eyes. The philosophical theory behind

1

1

2013 yılında gittiğimiz Bahamalardan geniş açı bir kare. Karayip köpek balıklarına bu sularda çok sık rastlanıyor. The wide-angle shot offshore the Bahamas in 2013 captures the sharks that prowl these waters.

54 ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016

scuba diving is to submerge yourself to find yourself. The submarine environment is a treasure—yet unfortunately a treasure we exhaust too quickly. We joyfully pursue underwater photography in Turkey and many other places in the world. About ten years ago underwater photography was quite an expensive hobby requiring an extensive array of necessary equipment. However, beyond all of these tangible details, becoming a legitimate submarine photographer mainly comes down to the person himself. The first requirement is to be a good diver. And for this, it is necessary to obtain a diving certificate from a club under the Turkey Underwater Sports Federation after receiving training and passing the exam.


2

Kızıldeniz’den yeşil su kaplumbağası, 2008 tarihli bir hatıra. A green turtle swimming in the Red Sea from 2008.

3

EndonezyaLembeh Boğazı’nın yirmi metre derinliğinde, kırmızı yumuşak mercan üzerinde bir gobi. A gobi on soft red corals 20 meters deep in the Lembeh Strait near Indonesia.

2

İkinci olarak; bolca ağır ekipmanlarla dalış yapacağınız için her zaman kondisyonlu olmanız gerek. İyi ve kondisyonlu bir dalgıç olsanız dahi sualtında ve dalış öncesi/sonrasında dikkat etmeniz gereken pek çok husus var. Suyun altında sizi bekleyen zorlukların başında partikül ve korozyon geliyor. Ekipmanlarınızı her dalıştan sonra bol tatlı su ile yıkamalısınız. Basınç altındaki ekipmanın sızdırmazlığını sık sık kontrol etmeniz, yağlama ve temizleme yapmanız gerekir. Fotoğrafın kalitesi lenslerin optik kalitesine ve ışığın doğru yönlendirilmesine bağlıdır; sualtında ışık her zamankinden çok daha önemlidir, çünkü derinlere indikçe renkler yavaş yavaş kaybolur.

The second condition is that you must maintain adequate physical condition since you will constantly be diving with the burden of heavy equipment.

3

Even if you are a good diver in fine shape, there are many points you need to know. Floating particles and corrosionsare at the top of the list to watch for when underwater. Furthermore, you must thoroughly wash your equipment with fresh water. Always double check that no water is leaking into the equipment due to pressure. And finally, oiling and cleaning your equipment is essential.The quality of a photograph depends on the quality of the optics as well as the arrangement of lighting. The quality of a photograph depends on the optics as well as the arrangement of lighting. Lighting is even more important underwater because colors will slowly vanish as you descend. ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016 55


19

İstanbul

Tekirdağ İzmit

Sakarya

2

2

Bursa

Kazdağları

4

Izmir

Ankara Kırşehir Kapadokya

Uşak

Kuşadası Akbük Bodrum

3

Antalya Adana

40’ın üzerinde otelden

Türkiye’de birinde kalın. Bu yaz Wyndham Rewards üyesi olarak kendinizi ödüllendirin ve Türkiye’de en sevdiğiniz otel markalarında websitemizden rezervasyon yaparak

%25’e varan indirimden faydalanın.


Trabzon

Elazığ Malatya

Kahramanmaraş

Wyndham Rewards sizi bu lokasyonlarda karsılamaya hazır: Adana, Akbük, Ankara, Antalya, Bodrum, Elazığ , Bursa, İstanbul, Izmir, Kahramanmaraş, Kapadokya, Kazdağları, Kırşehir, Kuşadası, Malatya, Sakarya, Tekirdağ, Trabzon, Uşak Şartlar ve hükümler için: www.wyndhamrewardsturkey.com veya www.wyndhamrewards.com/summer2016

©2016 wyndham rewards inc. all rights reserved.


Bu sebeple gerekmedikçe çok derine inilmemelidir. Sığ sulardaysa renk kaybı çok daha azdır, dalış planının güneşli öğle saatlerine alınması en ideali. Işığın kaybolması sadece mavi rengin görünür olması demek, bu nedenle biz sualtı fotoğrafçıları doğal ışıktan ziyade yapay ışık kullanırız. Kaliteli fotoğraf için önemli noktalardan biri, filmin hızı ve flaş kullanımı dediğimiz, makinenin asa değerinin ortam ışığına uygun aralıkta seçilmesi. Fakat bundan daha önemlisi, elbette ki; fotoğrafını çekeceğiniz hayvan yahut modelle aranızdaki yakınlık. Işık kontrolünü sağlamak ve partiküllerin araya girişini engellemek adına en faydalı adım modele olabildiğince yakın durmak. Sualtındaki canlıları anlayabilmek, ciddi anlamda araştırmacılık ister.

5

58 ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016

Therefore, unless necessary, descending too deep should be avoided. In shallow waters, losing color is not such a problem. Diving should mostly be planned around noon because it’s the hour of ideal lighting. Less natural light will result in the visibility of colors only in the blue portion of the spectrum. Thus as underwater photographers we prefer to use artificial illumination. One of the important factors for high quality results is the camera’s speed and use of flash known as the ASA value. This value must be chosen in an appropriate gap based on the environmental lighting. However, even more important is the distance between the camera and the animal or model to be captured. The best method to ensure light control and avoid particles interruption is to stay as close as possible to the model.

4

4

Bali Adası’nda yumuşak ve sert mercan kolonileri altına yuva yapmış palyaço balıkları. A clownfish nestles under soft and hard coral colonies in the waters of Bali Island.

5

Sudan’da yunusların arasında gerçekleştirdiğimiz serbest dalış çalışmamız, 2010 yılından. A free-diving session with dolphins off the coast of Sudan in 2010.



Canlıları tanımak zaman gerektirir, en az kendinizi tanımak kadar önemli, hatta bazen canınızın sağlığı açısından ekipmanı doğru kullanmak ya da kendi vücudunuzu tanımaktan çok daha elzem. Eğer tehlikeli sularda yüzmek istiyorsanız, sizde bulunması gereken en önemli özellik cesaret ve soğukkanlılık. Bu noktada size Bahamalar tecrübemizden kısaca bahsetmeyi çok isterim. Dört gün üst üste Bahamalar’ın başkenti Nassau’da köpek balıkları ile çekim gerçekleştirdik. Eğer sualtı fotoğrafçısı iseniz, tahmin edersiniz ki bu tehlikeli canlılara karşılık tek silahınız fotoğraf makineniz. Ama hayır, sandığınız gibi tehlikeli

bir çekim değildi, aksine; eşimle birlikte en çok keyif aldığımız seyahatlerden biri oldu. Komik anılarımız dahi var. Bir önceki çekimimiz olan Maldivler seyahatimizden, balıkları etrafımıza toplamak için kullandığımız sosislerden biri kalmış eşimin cebinde. Köpek balıkları bir anda etrafını sardılar, üstelik gece dalışıydı ve hayli korkutucuydu. Sonradan anladık ki kokuya geliyorlarmış. Neyse ki tehlikeli bir durum yaşanmadı. Hatta öyle ki sonraki günlerde, rehberler köpek balıklarını beslerken eşim Değer Bey birçoğunun yüzgeçleriyle çak çak yapmaya, el sıkışmaya başladı, birbirlerinden epey hoşlandılar.

It takes significant research to understand underwater creatures. Identifying creatures is a time consuming procedure which is at least as important as recognizing oneself. In fact, sometimes knowing how to use your equipment correctly or identifying a creature accurately is more important than recognizing oneself when it comes to survival. If you would like to swim in dangerous spots, you must be cold-blooded and courageous. At this point, I would like to tell you about our experience in the Bahamas. For four consecutive days, off the coast of the capital city Nassau, we filmed with sharks. If you are an underwater photographer, you can guess that our only weapon against these

6

6

Kendisini etrafındaki tehlikeli canlılardan korumak amacıyla; yumuşak mercan içerisinde saklanmış palyaço balığı. A clownfish uses soft coral to hide from predators.

60 ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016

dangerous creatures was our camera. But no, it was not as dangerous a shooting as you may think. In fact it was one of the most pleasurable trips we ever took, and we still laugh at the funny memories. In our last shooting trip in the Maldives, one of the sausages we use to lure fish to us had been forgotten in my husband’s pocket. All of a sudden a bunch of sharks surrounded him, and to top it all off it was a night dive and quite scary. Then we realized that they were attracted to the smell. Fortunately a deadly encounter was avoided. Emboldened perhaps by his escape, in the following days while the guides were feeding the sharks my husband started playing with their fins and shaking them; they quite liked each other.


7

Altı yıldır serbest dalış branşında milli sporcu olduğum için, Bahamalar’da da monopaletimle serbest dalış gerçekleştirmek istedim; fakat rehberlerimiz bunu riskli buldular. Köpek balıklarının beni bu hâlimle fok balığına benzeteceğinden endişe ettiler. Eğer köpek balığı bir şeyi ısırıyorsa, bu her zaman meraktan. Nasıl ki biz karşımızdaki cismi tanımak için ellerimizi kullanıyoruz, onlar da bu işi dişleriyle yapıyorlar. Aslında dikkat çeken davranışlar sergilemezseniz, hiçbiri sizinle alakadar olmuyor. Biz de olanca minimum hareketlerle, onlara yakından bakma, burunlarına, yüzgeçlerine dokunma fırsatına erişmiş olduk. Bu seyahatimizden geriye ise işte bu harikulade fotoğraflar ve köpek balıklarına karşı derin bir hayranlık kaldı, evet korku değil, hayranlık. Ve elbette bir de suyun altını keşfediyor ve insanlarla paylaşıyor olmanın hazzı.

Since I’ve been a national sportswoman in free diving for six years, I wanted to take a free dive with my uni-fins in the Bahamas. But our guides decided that it would be risky. They worried that sharks would mistake me for a seal in that gear. If a shark bites something, it is always because of curiosity. Just as we explore items with our hands, they do this process with their teeth. If you don’t attract attention with your actions, they won’t even bother with you. And so with minute movements, we had the opportunity to swim close to them, touch their fins and noses. And so we concluded our trip with these astonishing photos and a great admiration— that’s right: admiration, not fear—of sharks. And of course, the delight of discovering the depths and sharing those images with people.

7

Kızıldeniz’in 16-18 m. derinliklerinde rastladığımız mavi benekli vatoz. The blue spotted ray we saw 16-18 meters deep into the Red Sea.

8

Bahamaların derinliklerinden gemi batıklarını fotoğraflamak… Elbette yumuşak mercanları unutmadan. Photographing the shipwrecks deep within the Bahamas. One should not forget the soft corals.

8

ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016 61


62 ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016


KIYIDAKİ NAR SİDE The Pomegranate on the Coast: Side AKGÜN AKOVA

Gözlerinizle tüm gün kırık heykeller topladığınız Side’de, günbatımını seyretmek üzere bakışlarınızı denize doğru çevirin. After collecting broken statues all day long at Side, turn your eyes toward sunset over the Mediterranean Sea.

ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016 63


Gün batımını Apollon Tapınağı’nın sütunlarının ardından izlemek için Side çarşısından geçiyorum. Halı satanların, dondurmacıların, dericilerin, büfelerin, kuyumcuların arasından yürüyorum. Bütün bu curcunanın içinden çıkıp şimdiki zamanı terk etmek için denize varmaya çalışıyorum. Sonra dar sokaklara dalıp sardunyalı, begonvilli sokakları geride bırakıyorum. Akdeniz, bir ateş topuna dönüşüp geceyi başlatacak olan güneşi bekliyor. Tapınağın kalıntılarına vardığımda gökyüzü kızarmaya başlıyor. Her akşamüzeri bu görüntüye tanık olmak için birçok insan bir araya geliyor. Onların arasına güneşe veda eden bir su damlası gibi karışıyorum. Aklıma, bu kıyıları, Anadolu topraklarını, efsanelerini ve antik dönem tarihini yücelten Halikarnas Balıkçısı’nın yazdıkları geliyor: “Sümerler Akdeniz kıyıları için ‘Deniz kenarındaki güneş bahçesi’

derlerdi. ‘Güneş bahçesi’nin kıyılarına gelen toplumlar, dünyada görülmemiş bir ışıkla kaplı ebedî Akdeniz manzarasını görünce birdenbire şaşırdılar ve zamanın işleyişi onlara on kat daha hızlanmış, çabuklaşmış gibi geldi. Görünen o kadar hoş, taze, bereketli ve öylesine sözle anlatılamayacak kadar tatlıydı ki yeni gelenler hayran hayran kemiklerinin iliklerine kadar Akdenizli olmakta gecikmediler.” Şimdi tam da burada, dalgaların komşusu Side’de, bu eski Pamfilya kentinde, zaman bir kez daha ışığını yenilemek için geceye sığınıyor. Apollon Tapınağı’nın aydınlatma lambaları yanmaya başlıyor. Antik Çağ’ın yapıtları bir kez daha karanlıktan kurtuluyor. Sessizliği tamamlayan Samanyolu’na uzun uzun baktıktan sonra yemek yemek için yeniden çarşıya dönüyorum. Oturduğum masadan tur tekneleri için müşteri toplamaya uğraşanları,

I cut through Side’s bazaar, passing the carpet dealers, ice cream vendors, leather salesmen, buffets and jewelers on my way to watch the sunset froms the pillars of the Temple of Apollo. . I attempt to elude all of the racket and reach the calming sea. I start striding through narrow streets filled with blood-red geraniums and bougainvilleas. When I approach the remains of the temple, the sky turns red as the fireball fades over the western horizon. Many people come together every nightfall to witness this spectacle. I think of the Fisherman of Halicarnassus’ writings which exalt the legends and history of these ancient shores and Anatolian lands: “The Sumerians would refer to the Mediterranean shores as ‘the sun garden on the sea shore.’ Societies that had come to the shores of the sun garden discovered unprecedented luminescence covering the seemingly endless Mediterranean expanse. They were baffled as the 1

stream of time became ten times faster than it had been in their previous home. The scene was so pleasant, fresh, blessed and sweet that it could not be expressed in words. Wonderstruck newcomers did not hesitate in immediately settling on the shores Mediterranean Sea and putting down fast roots.” Today, right here, night will come again to this ancient Pamphylia town neighboring Side. Lamps come on to illuminate the Temple of Apollo. After a while contemplating the Milky Way, I return to the bazaar to eat. I watch from my table as touts pursue customers for tour boats, neighbors feed cats in front of their doors, and tourists shop for sunglasses and hats. There is a peculiar sensation as I reset in the present after my sunset idle in antiquity. Four teenagers are chatting with each other at the table next to mine. They seem to have spent their day at the beach, on the waves. They mention the joy of swimming across the submerged ancient city walls—as kids may well have done for thousands of years. According to legend, some of the victors of the Trojan War reportedly came all the way down the coast to Pamphylia, “The Country of All Tribes,” and settled alongside the locals. Although Pamphylia’s borders have been flexible over time, the city originally stretched from Antalya’s ancient town Olbia in the west to Alanya’s ancient town Korakesion in the east. Aspendos, Sillyon, Perga, Attalia (currently Antalya) and Lrybe were completed with another rich town, Side.

1

Apollon Tapınağı ile deniz arasında kurulan sahnede rock müziği konseri. A rock & roll concert energizes the atmosphere between Apollo’s Temple and the sea.

64 ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016



2

2

Side kazılarında mola zamanı. Rest break at Side excavation site.

3

Adının anlamı nar olan Side’den nar suyu içmeden dönmemek gerek. Side means pomegranate. One sip of natural pomegranate juice is worth a thousand etymologies.

kapılarının önünde kedileri besleyenleri, güneş gözlüğü ve şapka beğenmeye çalışanları seyrediyorum. Geçmişten yeniden bugüne dönmek tuhafıma gidiyor. Yan masada dört genç aralarında konuşuyorlar. Günlerini kumsalda ve dalgaların arasında geçirmişler. Antik surların önünden denize girmenin güzelliğinden söz ediyorlar. Haklılar, Side konuklarına böyle bir mutluluk da bahşediyor. Hem de binlerce yıldır. Tarihî değeri olduğuna inanılan bir efsaneye göre; Troya Savaşı’nın galiplerinin bir bölümü bu kıyılara kadar inmişler ve adının anlamı “Tüm Kabileler Ülkesi” olan Pamfilya’ya yerleşip yerli halkla birlikte yaşamaya başlamışlardı. Pamfilya’nın sınırları dönem dönem değişse de, batıda Antalya’daki Olbia, doğuda da Alanya’daki Korakesion antik kentlerine kadar uzanıyordu. Bu uygarlığın kentleri olan Aspendos, Silyon, Perge, Attaleia (bugünkü Antalya) ve Lrybe’yi bir başka zengin kent, Side tamamlıyordu. Side sözcüğü, yerel halkın dilinde nar demekti.

66 ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016

Bu kentler, nar taneleri gibi bir araya gelmişlerdi ve sanki onları bir araya getiren kabuğun adı “Pamfilya”ydı. O dönem Side’de basılan paralarda da nar vardı. Akdeniz’in kıyısındaki Side, nar tanesi gibi çoğalan gemilerini Mısır’a, Kıbrıs’a, Ege adalarına yolluyor ve deniz ticareti kente refah olarak geri dönüyordu. Sonraları Romalıların eline geçen kent, M.Ö.27 – M.S.180 yılları arasındaki Roma Barışı döneminde parasını silahlara değil, kentin imarına harcadı. Side’de gördüğüm birçok antik dönem yapıtı o günlerden kalmış. Yıkım dönemlerinden sonra bir dönem kendi haline terkedilen Side’ye Sultan II. Abdülhamid zamanında Girit’ten getirilen Müslüman halk yerleştirilmiş. 1947’de başlayan Side kazılarında çıkarılan arkeolojik buluntular ve deniz turizminin bir tatil biçimine dönüşmesi bu küçük köyün kaderini büyük bir hızla değiştirmiş.

The word Side had meant ”pomegranate” in the local language. These towns had come together resembling pomegranate arils and it was as though the peel holding them together was called Pamphylia. In Side, pomegranates were inscribed on coins minted in that era. Even ships built in Side resembled pomegranate arils, and they would sail as far away as Egypt, Cyprus and the Aegean islands. This shipping trade made the town prosperous. Later, the town had been captured by the Romans, who When the Romans conquered Side, they spent these funds on urban renewal rather than on weapons during the Pax Romana period that lasted from 27 BC to 180 AD. Many of the antiquities I saw in Side are from that era. After periods of destruction, Side, which was deserted for some time, was settled by Muslims brought from Crete by Sultan Abdulhamid II. 3

The archaeological finds made in the excavations that began in 1947, and the shift from cargo shipping to tourism have altered the fate of this place. The following day I climb the steps of the ancient amphitheater one by one. I observe the sea from atop this ancient venue in which cultural and artistic performances are still staged in the summer and fall. Then I head down to find myself a shaded area to sip my water in the museum’s garden. There a family stands before a sarcophagus embossed with angels inscribed, and parents explain to their children what it means to “go to eternity.” I then recall an exchange recorded between an interrogator and the son of Side’s late chief of excavation, archaeologist Prof. Dr. Jale Inan. Hüseyin was asked, “What does your mother do?” His childish answer was, of course, “She collects broken statues.”


Ertesi sabah, Side’nin antik döneminin peşine düşüyorum. Antik Tiyatro’nun basamaklarını tırmanıyorum birer birer. Yaz ve sonbahar aylarında kültür ve sanat gösterilerine de sahne olan tiyatrodan denize bakıyorum. Sonra aşağıya iniyor, kendime gölgelik bir yer bulup suyumu yudumluyor ve müzenin bahçesine giriyorum. Bahçede, Kuzeyli olduğu her hâllerinden belli olan bir turist ailesi, üzerinde melek kabartmaları bulunan lahdin önünde durmuş, çocuklarına büyük olasılıkla “sonsuzluğa gitmenin” ne demek olduğunu anlatıyor. Ben de, 2000 yılındaki ölümüne kadar Side’de kazı başkanlığı yapan Arkeolog Prof. Dr. Jale İnan’ın oğlu Hüseyin’in sözlerini anımsıyorum. Küçükken kendisine “Annen ne iş yapıyor?” diye soranlara “Kırık heykel topluyor!” diye yanıt vermesini… Gülümsüyorum. Ben de günümü, gözlerimle “kırık heykel” toplayarak geçiriyorum! Eski hamam kalıntıları üzerine kurulmuş olan müzedeki sunak, kabartma ve lahitleri dikkatle inceliyorum. Taşın içinden usta heykeltraşların çıkardığı yapıtlara bakıyorum. Bir zamanlar Antik Dönem tanrılarının heykelleriyle süslü olan Side’de dolaşıyor, Üç Havuzlu Çeşme’yi, Vespasianus Anıtı’nı, Sütunlu Cadde’yi, Agora’yı görüyorum. Prof. Dr. Hüseyin Sabri Alanyalı başkanlığındaki kazılarda arkeologların sabırla toprak altından Side’nin gizlerini çıkarmaya çalışmalarını izliyorum. Side için tarihî yapıların korunmasının giderek daha da önem kazandığını düşünüyorum.

Akşam üzeri de palmiye ağaçlarının arasından geçerek kendimi Akdeniz’in serinliğine bırakıyorum. Antalya’nın Manavgat ilçesine bağlı olan Side’nin iki yüzü var: Biri tarihî, diğeri de turistik. Turistik yüzü, antik kenti bir çember gibi sarıp Manavgat’a kadar uzanıyor. Manavgat Çağlayanı’nın kenarındaki lokantalar yaz aylarında dolup taşıyor. Su kıyısında kiremitte alabalık yiyenlerle rafting yapanlar bazen göz göze geliyorlar. Gezi tekneleri, nehir ağzından denize çıkıp yüzme tutkunları için günlük turlar yapıyorlar. Side’ye gittiğinizde bir bardak nar suyunu yudumlarken bakışlarınızı antik kentin mirasının üzerinde gezdirdikten sonra denize doğru çevirin ve Akdeniz ışığının sevincini paylaşın. Ben öyle yaptım, çünkü Akdeniz dağlarla denizi buluşturan bu kıyılarında kurulan Side’yi ışıkla donattı. Hayatı güzelleştirmek için…

My own scrutiny of Side’s physical remains reveals altars, embossments and sarcophagi in the museum installed on top of the remains of the old public bath. I inspect the works of art carved out of stone by master sculptors. I wander around Side, once infamous for its pagan idols, and see the Fountain with Three Basins, the Vespasian Monument, the Street of Pillars and the Agora. I watch as the archaeologists working at the excavations under the chairmanship of Prof. Dr. Hüseyin Alanyalı patiently uncover the secrets of Side. I believe that the protection of historical buildings here has gained more significance. At nightfall I walk through the palm trees and let myself go in the coolness of the Mediterranean air.

chairmanship of Prof. Dr. Hüseyin Sabri Alanyalı patiently work to uncover the secrets of Side.

I wonder around Side, once inhabited with statues of false deities, and see the Fountain with Three Basins, the Vespasian Monument, the Street of Pillars and the Agora. I watch as the archeologists working at the excavations under the

After looking around the old town take a break to sip a glass of cool, fresh-squeezed pomegranate juice beside the Mediterranean Sea. I did so, for Side, the shores that unite the mountains with the sea, is a place that holds the essential flavor of a healthy life.

I believe that the protection of historical buildings in Side has gained more significance. At nightfall I walk through the palm trees and let myself go in the coolness of the Mediterranean. Side of Manavgat in Antalya, has two sides. One historical, the other touristic. The touristic half of Side encompasses the old town up to Manavgat. Restaurants next to the Manavgat Waterfall are swarmed in the summer. Rafters sometimes come eye to eye with customers eating trout cooked on hot tile at the shore. Boats tour the mouth of the river daily and take passengers to swim out in the sea.

4

4

Kazı Başkanı Prof. Dr. Hüseyin Sabri Alanyalı müzenin bahçesinde. Excavation chief Prof. Dr. Hüseyin Sabri Alanyalı in the museum garden. ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016 67


48 SAATTE AMASRA Amasra in 48 Hours MUTLU DURSUN

MUSTAFA YILMAZ

Karadeniz’in batı kıyısında şirin bir ilçe… İstanbul fatihi Sultan Mehmet’in dikkatini çekmiş, hayranlığını kazanmış bu küçük şehirde, bir tatilden istenecek her şey var; sessizlik, doğa, huzur… Tüm bu güzellikleriyle Amasra, kısa bir hafta sonu macerası arayanlara kapılarını sonuna kadar açıyor. A nice city on the west of the Black Sea… As it caught the attention of Istanbul’s conqueror Sultan Mehmet and gained his admiration, this small city has everything expected from a holiday; quietness, nature, peace… Amasra opens its doors for the ones who look for a short weekend adventure with all these beauties.

68 ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016


ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016 69


1.Gün 10.00 - Güne Amasra siluetinin en önemli unsuru olan Amasra Kalesi’nden başlamak en doğrusu. Küçük Liman’dan Boztepe’ye giderken şehrin tarihî kapısının hemen yanındaki merdivenleri çıkınca bizi tüm görkemiyle karşılayan surları inceleyip fotoğraflamak için biraz oyalanıyoruz. Büyük taş bloklarla inşa edilmiş surlar Roma İmparatorluğu döneminde, küçük taşlarla örülmüş surlar ise Bizans döneminde inşa edilmiş. Surları gezerken kale duvarlarının üzerindeki figürlere özellikle dikkat ediyoruz. 12.00 - Amasra’ya sadece balık ve ünlü Amasra salatasını yemek için gelenler dahi var. Ancak henüz öğle yemeğindeyken balık için acele etmeye hiç gerek yok! Önce Amasra’nın bir başka meşhur lezzeti olan pidesini denemek için şehrin meydanında yer alan pidecilere gidiyoruz. Mısır unu ve pastırma ile yapılan pumpum çorbası, Amasra’ya gelip yemeden dönülmeyecek bir başka lezzet; elbette onun da tadına bakıyoruz. 1

Şehir hayatı ve insanıyla iç içe Amasra Kalesi. Amasra Castle is one with the urban life and daily lives of locals.

2

Tazeliği ve çok çeşitli olmasıyla meşhur Amasra salatası. Amasra salad is known for its freshness and variety of alternatives.

3

1460’ta Amasra’yı fethe gelen Fatih Sultan Mehmet, şehri tepeden gördüğünde hayranlığını gizleyemez ve lalasına seslenir: “Lala, lala! Çeşm-i cihân bu mu ola?” Having come to the city to conquer in 1460, Mehmed the Conqueror couldn’t hide his astonishment when he looked at the city from above and addressed to the people: “My servant, is that the eye of the world?”

70 ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016

Day 1

1

10:00 - It is the best to start the day from Amasra Castle as it is the most important element of Amasra’s silhouette. The walls meet us with all their glory when we climb the stairs next to the historical door of the city while heading from Small Port to Boztepe and we linger to view and take pictures of them. The walls built with big stone blocks were made in Roman Empire period and the walls built with small stone blocks were made in Byzantine period. We pay attention to figures on the castle walls while touring.

12:00 - There are some people who come to Amasra to eat fish and famous Amasra salad. However, as it is only the lunch time, no need to rush to eat fish! Firstly, we go to pita restaurants located in city square to try another famous taste of Amasra. Pumpum soup made of corn flour and pastrami is another taste to try in Amasra and of course, we also taste it. 3

2



13.00 - Yemekten sonra güneşin altında fazla kalmamak için şehrin merkezinde yer alan Çekiciler Çarşısı’nda alışveriş yapıyoruz. Amasra’nın kendisi sanki bir atölye, ahşap oymacılığı ile yaptıkları işler harika. Bir sahil yerleşimi olduğu için en çok da ahşap tekne yapımında gelişmişler. Hediyeliklerin satıldığı dükkânlarda ince işçilikleri hayran hayran seyrederken seçim yapmakta epey zorlanıyoruz.

13:00 - We go to Çekiciler Bazaar located in the city center for shopping after the lunch not to stay under the sun too long. Amasra itself is like an atelier, the works made with wood engraving are wonderful. As it is a coastline settlement, they are developed in wooden boat production at most. We are having hard times to make selections while watching fine handworks of shops with admiration that sell souvenirs.

16.00 - İki ada ve bir

two islands and one peninsula and swimming is possible almost in every point. Now, it is the time to enjoy the sea and the sun. Ideal places to swim include Small Port and Big Port beaches or Direkli Kaya where Queen Amastris went swimming as she gave her name to the city.

yarımadadan müteşekkil Amasra’nın neredeyse her noktasından denize girebiliyor. Şimdi denizin ve güneşin tadını çıkarma vakti, Küçük ve Büyük Liman plajları ile şehre adını veren Kraliçe Amastris’in denize girdiği Direkli Kaya cazip noktalardan.

18.00 - Akşamüstü… Roma döneminde inşa edilen Kemere Köprüsü’nden geçerek Tavşan Adası’nı gören ve adeta şehrin simgesi olan Ağlayan Ağaç’a gidiyoruz. Buraya kurulmuş büyük dürbünlerle adada yaşayan hayvanları gördükten sonra bir demlik çay eşliğinde, sakinliğin tadına vararak günü sonlandıracağız. Adanın etrafında salınan tur teknelerini görünce ertesi günkü plana göz atıyoruz; eğer vakit kalırsa biz de bineceğiz. Ama bu yoğunlukta biraz zor görünüyor... 4

Amasra’da MÖ 1. yüzyılda basılmış para örneklerinden. Kadın başı, şehre ismini de veren Amastris’e ait. One of the coins printed in Amasra in 1 BC. The female head belongs to Amastris, after whom the city was named.

16:00 - Amasra consists of

18:00 - It is late afternoon… We went to Ağlayan Ağaç which is fairly the symbol of the city as it sees the Rabbit Island by passing throughout Kemere Bridge that was built in Roman period. We see the animals living in this island via the big binoculars set here and after it, we will end the day with a pot of tea. After we see the boats hanging around the island, we check the plan of the next day; we will also have a boat tour here if we have any time left. However, it seems hard in this heavy plan…

4

Amasra halkının ahşap işlemeciliğindeki maharetine hayran olacağınız Çekiciler Çarşısı. Çekiciler Bazaar will make you fall in love with the locals’ skills in woodcarving.

6

Amasra huzurunun tadına varan iki kardeş. ardeş Two brothers enjoying the peaceful atmosphere of Amasra.

Day 2

10.00 - Amasra’da ikinci

10:00 - We start our second

güne Büyük Liman’da yürüyüş yaparak başlıyoruz. Dikkatli bir göz, Mendirek bölgesindeki kayaların üzerinde gezinen yengeçleri ve su içinde sürü hâlinde dolaşan küçük balıkları görebilir. Bu ferah yürüyüşün ardından sıra kahvaltıda. Küçük ve Büyük Liman bölgelerindeki lokantalar ve kafeler, yerel üreticilerden gelen yüzde yüz doğal ürünlerle masaları donatıp misafirlerine Amasra’nın lezzetlerini tattırıyor.

day by going on a walk around the Big Port. A careful eye can see the crabs pacing around the rocks in breakwater region and small fish wandering in the sea as a school. After this relief walking, it is the time for the breakfast. The restaurants and cafes in Small and Big Port regions prepare their table with the natural products coming from local producers and make their guests try the tastes of Amasra.

12.00 - Kahvaltıdan sonra

12:00 - We go to Kuşkayası

şehrin biraz dışında kalan Kuşkayası’nı görmeye gidiyoruz. Roma kartalı kabartması ve hâlâ sağlam bir şekilde duran kitabesi ile Roma barışına ait (Pax Romana) bir anıt. Kuşkayası’nın bulunduğu bölgedeki mühendislik şahanesi Roma Yolu’nun Gerede’ye dek uzandığını söylüyor bölge halkı.

after breakfast which is located a little outside of the city. An embossment of a Roman Eagle and a monument with its solid epitaph belonging to the Peace of Roma (Pax Romana). The engineering marvel, Roma Road is located at the same place with Kuşkayası and the locals say that it reaches to Gerede.

5

ENGİN GÜNEYSU

6

5

72 ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016

2.Gün



14.00 - Şimdi şehrin kalbine yani

7

Kaleiçi bölgesindeki tarihî evleri görmeye gidiyoruz. Ahşap işçiliğinde olduğu gibi konut mimarisinde de ellerin bu kadar mahir olduğunu göreceğimiz pek az yer vardır herhalde. Bartın ve Zonguldak’tan gelen yeni evli çiftlerin fotoğrafçılara poz verdikleri bu sokaklar, Kaleiçi’nde koruma altına alınan evler, yapı mirasımızın en güzide örneklerinden. Fetih için Amasra’ya geldiğinde bu güzelliği gören Fatih Sultan Mehmet İstanbul'da da hizmette bulunmaları için ustaları çağırır. Bu bölgede mutlaka görülmesi gereken yapılardan bir diğeri Cenova Şatosu’nu da ziyaret ederek Kaleiçi’nden ayrılıyoruz.

DICK SCHMITT

8

16.00 - Şehir merkezine yürüyerek 10 dakika uzaklıkta kalan Bedesten kalıntılarını görmeye gidiyoruz. Bir zamanlar şehrin ne kadar büyük ve hareketli olduğunu gözler önüne seriyor kalıntılar. Bu bölgede yapılan kazılardan çıkarılan tarihî eserleri görmek isteyenlerse bizim gibi bir de Arkeoloji Müzesi’ne uğruyor.

7

Arkeoloji Müzesi’nde sergilenen, Roma döneminden kalma büstler. The Roman busts displayed at the Museum of Archaeology.

8

Kaleiçi’ndeki Fatih Camii, cuma hutbesine hâlâ kılıçla çıkılan tek cami. Fatih Mosque in Kaleiçi is the only mosque where the friday sermon is delivered with a sword.

9

18.00 - Günün sonuna yaklaştığımız şu saatlerde, finali doyumsuz günbatımını izleyebileceğimiz Küçük Liman bölgesinde bulunan bir balık lokantasında yapıyoruz. Anadolu’nun hiçbir yerinden güneşin bu kadar güzel batmadığını düşünüyoruz. Yaz mevsiminde bile taze servis edilen balığın, çevre köylerden temin edilen taze malzemeyle hazırlanan salatanın lezzetini sözlerle tarif edebilmenin imkânı yok. Bu lezzetler bize, geçirdiğimiz iki günün nasıl lezzetle, tarihle ve huzurla dolu dolu olduğunu bir kez daha hatırlatıyor. 9

Amasra’da günbatımını seyredenler, güneşin başka hiçbir yerde böyle güzel batmayacağına hükmederler. When you’ve seen the sunset in Amasra, you’ll know that this will be a unique experience.

ENGİN GÜNEYSU

74 ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016

14:00 - Now we go to the heart of the city, Kaleiçi region to see the historical houses. There are very few places to see the talented hands which are skilled in domestic architecture as much as in woodworking. These streets, where recently married couples coming from Bartın and Zonguldak pose in and the houses that were put under protection in Kaleiçi are the most distinguished examples of our structural heritage. When he visited Amasra for conquest, Mehmed the Conqueror fell in love with the beauty of the citycape and invited the master builders of these houses to Istanbul. We leave Kaleiçi after we see one of the buildings should be seen in this region, Cenova Chateau. 16:00 - We go to Bedesten remaining which is 10 minutes away from the city center on foot. The remaining reveals that how big and lively the city was once upon a time. The ones who want to see the historical artifacts excavated from this region should go to Archeology Museum like us. 18:00 - We end the day in a fish restaurant in Small Port region where we can watch the sundown. We think that there is nowhere else in Anatolia where sun downs this much beautiful. It is impossible to define the taste of the fish that is served fresh even in summer and the salad made of fresh ingredients provided from the surrounding villages. These tastes remind us once how the two days we spent here were full of with history, taste and peace.



Turkey’s Technology Installations in Istanbul Kendisini “TĂźrkiye’nin Ä°novasyon Merkeziâ€? olarak tanÄąmlayan Teknopark Ä°stanbul, baĹ&#x;ta Ar-Ge çalÄąĹ&#x;malarÄą olmak Ăźzere teknoloji yoÄ&#x;un alanlarda faaliyet gĂśstermek isteyen Ĺ&#x;irketleri ve giriĹ&#x;imcileri tek bir yerleĹ&#x;kede topluyor.

76 ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016

Self-defined as “Turkey’s Innovation Center,� Teknopark Istanbul is gathering companies and entrepreneurs who want to research and develop technologywithin a single compound.


ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016 77


İstanbul’u dünyaya bağlayan kapılardan biri olan Sabiha Gökçen Uluslararası Havalimanı’nın yanı başından, Türkiye’nin yenilikçi buluşları ve girişimleri dünyaya açılıyor. Teknopark İstanbul; genç ve dinamik Türkiye’nin teknoloji üssü olarak parlak zihinlere ve nitelikli çalışmalara ev sahipliği yapıyor. 150 şirkete ve 2 bin 500’ün üzerinde Ar-Ge mühendisine sahip Teknopark İstanbul’un odağındaki teknolojiler neler? Teknopark İstanbul’da savunma sanayii, havacılık, denizcilik, sağlık bilimleri, enerji, ileri elektronik ve endüstriyel yazılım odak teknolojiler arasında yer alıyor. Dünyadaki teknolojik çalışma alanları gözetilerek belirlenen bu kapsam her parlak fikre açılmış bir kapı anlamına da geliyor.

78 ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016

From right next to Sabiha Gökçen International Airport, one of Istanbul’s gateways to the rest of the world, Turkey’s modern discoveries and enterprises are spreading all around the world. Teknopark Istanbul hosts bright minds and at work on important studies in Turkey’s young, dynamic technology installation. Teknopark Istanbul is the workplace of 150 companies and over 2,500 research and development engineers. Defense industries, aviation, maritime, health sciences, energy, advanced electronic and industrial programming are focused in these facilities. These contents, determined through the observation of technological study fields across the world, also serves as portal to every bright idea.



Dünya üzerindeki teknoloji trendlerini, deneysel çalışmaları ve gelecek yılların nasıl şekilleneceği üzerine yapılan beyin fırtınalarını yakından takip eden kişiler, Türkiye’nin ve dünyanın yeni teknolojilerini Teknopark İstanbul’da üretiyor.

People who closely examine trends in world technology, experimental studies and speculations on how the next decade will see our lives change in Turkey and the world are concentrated in Teknopark Istanbul.

Türkiye’de hayatî bir önem taşıyan Ar-Ge çalışmaları için önemli bir merkez olan Teknopark İstanbul, girişimcilere ücretsiz olarak sunduğu kuluçka merkezi Fikir Küpü ile de çok sayıda başarı hikâyesine imza atıyor. Türkiye’nin genç nüfusunu önemli bir kaynağa çevirmeyi hedefleyen Teknopark İstanbul, dünyada teknoloji alanında başarılı işlere ev sahipliği yapan

This vital project offers entrepreneurs Idea Cube, a free incubation center which prospers with many success stories. Teknopart Istanbul attempts to bring the high standards of countries like Germany, the United States of America, Switzerland and South Korea into Turkey for the benefit of the population in the 21st century.

80 ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016

Almanya, Amerika Birleşik Devletleri, İsviçre ve Güney Kore’deki standartları Türkiye’ye getiriyor. Teknopark İstanbul’un dikkat çeken bir diğer yanı ise Teknoloji Transfer Ofisi. Gelecek vaat eden projelerin ihtiyaç duyduğu desteği en hızlı ve kolay yoldan elde edebildiği Teknoloji Transfer Ofisi; işbirliği ve proje geliştirme, bilgilendirme, planlama ve politika geliştirme gibi alanlarda proje sahiplerine destek veriyor. Türkiye’de gençleri ve kadınları üretime, katma değerli işler çıkarmaya yönelten Teknopark’ın girişimciliğe katkısı büyük.

One of the interesting sides of Teknopark Istanbul is the Technology Transfer Office. The Technology Transfer Office provides the fastest and easiest support for necessities of promising future projects to project owners in fields such as collaboration, project development, enlightenment, planning and political development. Teknopark likewise makes strong contributions to entrepreneurship in Turkey with its stance on inclusion of youth and women.



ADAPAZARI’NDAN TADINA DOYULMAYACAK Ä°KÄ° LEZZET AYĹžENUR GĂœLSĂœM TUNA SERVET SEZGÄ°N

AdapazarÄą; verimli ovasÄą, insanÄąn kalbini okĹ&#x;ayan yumuĹ&#x;ak iklimi, gÜçßp gelen herkesi kardeĹ&#x; diye saran insanÄąyla; yĂźzyÄąllardan beri huzurun baĹ&#x;kenti. PaylaĹ&#x;Äąlan kardeĹ&#x;liÄ&#x;in bu Ĺ&#x;ehre en gĂźzel hediyesi ise elbette lezzet zenginliÄ&#x;i. Zira bugĂźn AdapazarÄą denince akla Ăśnce gÜçmenlerin Äąslama kĂśftesi ardÄąndan TĂźrkmenlerin tirit dĂśneri geliyor. AdapazarÄą, with its fertile plain, soft and heart warming climate, and affectionate people who welcome travelers as fellows has remained to be the capital of tranquility for centuries. As for the greatest gift that fellowship has granted to this city is surely the richness of taste. When AdapazarÄą is uttered in this day and age, the ďŹ rst things to come to mind are foremost the immigrant’s Äąslama kĂśfte followed by the Turkmen tirit dĂśner.

82 ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016


ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016 83


Adapazarlı öykücü Sait Faik: “Bizim kasabanın kahvehanelerinde garson olmak için beş lisan bilmek gerekir.” der, hakkı da vardır; Orhan Gazi’nin 1325’te fethettiği, asırlarca Türkmen şehri olarak var olmuş Adapazarı, önce Rumların ardından Ermenilerin katkısıyla orta ölçekli bir ticaret şehrine dönüşür zaman içinde. 93 Harbi’nden sonra ise asıl büyük zenginlik Balkanlardan gelir; 1881’de Bosna Hersek’le başlayan göçler, Kosova, Makedonya, Selanik, Bulgaristan, Romanya ve Kırım ile devam eder.

Osmanlı Devleti, göçmenlere Bursa, Bilecik, Yalova, Pendik gibi pek çok yer gösterir. Adapazarı ise kendisini mesken olarak tercih eden herkesi daima şans olarak kabul eder. Kalabalıklaştıkça huzuru eksilmeyen, aksine daima artan Adapazarı’na göçmenlerin kattığı en büyük zenginlik mutfak kültüründe olur. Şehrin neredeyse bütün bozacıları, şıracıları, dondurmacıları, pastaneleri ve lokantaları Balkan kökenli olup her biri göçmenlerin nefis yemek kültürlerini ticari yetenekleri ile birleştirmelerinin mahsulüdür.

The storyteller from Adapazarı, Sait Faik rightfully says “One must know five languages in order to be a waiter in our coffeehouses.”. Conquered by Orhan Gazi in 1325, Adapazarı had been established as a Turkmen city for centuries and has been transformed into a medium sized city of commerce over the years with the contribution of first the Romans and later the Armenians. The essential richness came from the Balkans after the Russo-Turkish War; migrations beginning in 1881 from Bosnia and Herzegovina continued from Kosovo, Macedonia, Thessalonica, Bulgaria, Romania and Crimea.

1

1

Adapazarı’nda 1912 yılından beri hizmet veren, yine Balkan kökenli köftecilerden biri. One of Balkan descendent restaurants in Adapazarı has been open since 1912.

84 ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016

Verily the Ottoman Empire allocated plenty of land for the immigrants; Bursa, Bilecek, Yalova, Pendik… Adapazarı always accepted anyone who chose to settle within as good fortune. Adapazarı’s peace did not diminish as the city’s population increased, on the contrary it increased along with the population. The greatest contribution that the immigrants made was the richness of their cultural cuisines. Nearly all of the boza, şıra, ice cream vendors, pastry shops and restaurants descend from the Balkans and are all products of their brilliant food culture combined with their skilled tradesmanship.



2

Balkanlardan bize en büyük lezzet armağanı, tartışmasız: Köfte. The Balkans most delicious gift is unarguably: Köfte.

3

Sanıldığının aksine; ıslama köftenin köftesi değil, ekmeği ıslaktır. Kemik suyu kaynatılıp kırmızıbiber ile karıştırılır, ekmekler bu sosa batırılıp kızartılır, sıcacık ve ıslak servis edilir. Contrary to popular belief, to make meatballs soaked in broth, it is the bread which is soaked, not the meat. The bone broth is boiled with a heavy seasoning of red pepper flakes. Soak the breads in this sauce and roast them. Serve hot.

2

Boşnak böreği, Arnavut ciğeri, makarnitsa, mamaliga, manca, dızmana, elbasan tava, pırşeş, kokolinga, hurmalitsa, revani, sevdican… Çorbası, etlisi, tatlısı, böreğiyle; Adapazarı’nın yemek kültürüne Balkanların kattığı zenginlik aşikâr. Ama şu gerçeğin altını çizmekte fayda var; Balkanlardan bize en büyük lezzet armağanı tartışmasız: Köfte. Kırmızı etin bayat ekmek ve çeşitli baharatlarla karışımından mütevellit tüm köftelerin birbirine benzeyeceği, aslında yanılgıdan ibarettir. Hepsinin lezzeti ve hikâyesi birbirinden ayrıdır. Adapazarı’nda hemen her lokantada sunulan ve ciddi talep gören ıslama köftenin, yoksulluk zamanına uzanan bir hikâyesi var. Balkan Harbi, Birinci Dünya Savaşı, Çanakkale hengâmesi derken pek çok Osmanlı şehrinde olduğu gibi Adapazarı’nda da yoksulluk kol gezmeye başlar. Ekmek azdır, pahalıdır, yirmi beş otuz yıldır köfte satılmaktadır fakat o da pahalıdır. 86 ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016

Bosnalı bir köftecinin aklına, normal ekmeğin beşte biri fiyatına verilen bayat ekmekleri değerlendirme fikri gelir. Kemik suyunu kaynatıp içine kırmızıbiber döker, dilimlediği ekmekleri bu sosa batırıp kızartır, aralarına köfte koyarak satışa başlar. Böylelikle köfte, hem kızarmış sıcacık

3

Boşnak böreği, Arnavut ciğeri, makarnitsa, mămăligă, manca, dızmana, tavë kosi, përshesh, kokolinga, hurmalitsa, basbousa, sevdican… With its soup, stew, desserts and pastry, it is clear that the Balkans have richly influenced Adapazarı’s cuisine. However, it is important to underline the following truth; the Balkans most delicious gift is

unarguably Köfte. The concept that all meatballs made of the combination of red meat, stale bread and various spices resemble each other is actually a delusion. All of their flavors and stories are different from one another. Islama köfte, offered and greatly demanded in nearly every restaurant in Adapazarı has a story that goes back to times of poverty. Under the effect of the Balkan Wars, the First World War and tumult of Çanakkale, Adapazarı, along with many other Ottoman cities, witnessed times of poverty. There was little bread and it was expensive;


soslu ekmekle üst düzey bir lezzete kavuşarak ikram edilir hem de maliyet büyük oranda düşer. Sanıldığının aksine, köftesi değil ekmeği ıslak olan ıslama köfte, neredeyse yüz otuz yıl önce yoksulluğun bereketinden var olmuştur. Acılı sos ve piyaz ile birlikte daha da lezzetlenen ıslama köftenin yanına en çok yakışan içecek ise Adapazarı’nın verimli topraklarına yakışır şekilde, üzüm ve erikten yapılan yüzde yüz doğal meyvesuyu şıradır. Şehre gelen kişi ister Adapazarlı olsun ister başka şehirli; lezzeti arayan, seçen, damak tadı olan herkesin ıslama köftenin dışındaki tercihi muhakkak tirit döner olur Adapazarı’nda. Her ikisi de, misafirlere özenle hazırlanan, akşam sofralara çıkarılan yöresel lezzetler değildir aslında; tirit döner de tıpkı ıslama köfte gibi gelen misafirin ancak lokantada yiyebileceği bir yemektir.

köfte had been on the market for twenty five - thirty years but that too was expensive. A Bosnian köfte vendor decided to make use of stale bread, sold for a fifth the price of regular bread. He first boiled bones in water and added chili pepper inside, later he dipped bread crumbs into the sauce and fried them and finally added köfte in between and put them to sale. Therefore, köfte was offered in a more delicious manner with hot sauce and fried bread and the cost was significantly lowered. Contrary to popular belief, in ıslama köfte, that was thus the product of a divine gift within poverty that emerged nearly one hundred thirty year ago, it is the bread, not the köfte that is wet. Made even more tasty with hot sauce and beans, the best beverage that completes ıslama köfte is a completely natural juice şıra made from grapes and plums proper to Adapazarı’s fertile land.

4

4

Islama köftenin yanına en çok yüzde yüz doğal meyve suyu olan şıra, acı sos ve piyaz yakışır. These meatballs are best served with hot sauce and piyaz (haricot bean salad). Sip şıra (unfermented grape juice) between moutfuls to soothe the palate.

5

Bursa’nın İskender’inde yoğurt tabağın kenarına koyulurken, tirit dönerde kızarmış ekmek ile yaprak dönerin arasında yer alır. While Bursa İskender is served with yoghurt on the side, Tirit döner kebab includes yoghurt in the dish, spread as a layer between a roasted bread base and leaves of succulent gyro meat as the open face.

5

ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016 87



Halkın yoğurtlu döner olarak istediği, esnafın yoğurtlu kebap adıyla servis ettiği tirit döneri yapan Adapazarlı ustalardan en yaşlısı 90 yaşındaki Ömer Oğur. 1938 yılında ustası Osman Efendi’den el alır, ustasından aktardığına göre; tirit döner neredeyse iki yüz elli yıllık bir geçmişe sahip bir gelenek. Bursa’nın meşhur İskender’ine çok benzeyen bu lezzetin minik farkını ise şöyle izah ediyor Ömer Usta: “İskender’de pideler kızartılır, üzerine tereyağ ve et suyu dökülür, bir kısmı soslanır ve yaprak döner üzerine kesilir. Yoğurt daima tabağın kenarındadır. Bizim tirit dönerimizde ise pideler kızartıldıktan sonra tabağa koyulup et suyunda haşlanır ve tereyağından sonra hafif sarımsaklı yoğurt tüm pideleri kaplayacak şekilde hemen 6 dökülür.

In Adapazarı, the second preference after ıslama köfte of every visitor of the city, be them locals or tourists, who have good taste and seek and choose flavors is doubtlessly tirit döner. Both of these flavors actually aren’t local dishes carefully prepared for guests at dinner time, rather tirit döner, just like ıslama köfte are dishes that visitors can only eat at restaurants. Ömer Oğur is the oldest local chef in Adapazarı that makes tirit döner, ordered as döner with yogurt by locals and served as kebab with yogurt by chefs. The tirit döner tradition was passed down to him by his master chef Osman Efendi in 1938 who had reportedly said that the tirit döner tradition has a history of nearly two hundred and fifty years. Ömer Usta explains the minute difference between Bursa’s famous Iskender and tirit döner in the following

6

6

Adapazarlı tirit döner ustalarının bugün en yaşlısı, doksan yaşındaki Ömer Oğur. The oldest tirit döner-maker in Adapazarı is 90-year-old Ömer Oğur.

7

Halkın yoğurtlu döner olarak istediği, esnafın yoğurtlu kebap adıyla servis ettiği tirit döner. Tirit döner is ordered as döner with yogurt by locals and served as kebab with yogurt by chefs.

7

ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016 89


8

Tirit dönerin orijinali yoğurtladır; fakat talebe uygun yoğurtsuz da servis edildiği olur. Though the original tirit döner is served with yogurt, it can also be served without it upon request.

9

Islama köfte ve tirit dönerin ardından tatlı bir final yapmak isteyenlerin tercihi; Adapazarı’nın bir diğer yöresel lezzeti kabak tatlısı olur çoğunlukla. Adapazarı’s famous pumpkin dessert is a splendid way to follow your meat lover’s meal—after allowing some minutes for due digestion.

8

Yoğurdun üzerine döner kesilir, sonrasında yeniden tereyağ dökülür. Yoğurdun yanda olmasıyla arada olması arasında anlatımda bir fark yokmuş gibi görünse de aradaki lezzet farkının anlaşılması için herkesin ikisini de en az bir kez tatması gerek. Aralarındaki büyük lezzet farkını ancak kişinin damağı ayırt edebilir.” Ömer Usta haklı olmalı; zira Barış Manço’dan Vedat Milör’e, birçok kişinin tirit döneri bu kadar beğenmiş olmasının başka bir izahı olamaz.

manner: “In Iskender, pides are fried, melted butter and gravy are poured upon it some of them are dipped into sauce and thin slices of meat of placed upon it. As for our dirit döner, it is served after the pides are fried and boiled in gravy and yogurt with garlic is poured all over the pides right after they are buttered. Thin slices of meat are then cut and placed onto the yogurt, and melted butter is poured over them once more. Although it may seem as if there is no difference between placing the yogurt in between rather than on the side in this explanation, those who desire to understand this difference must taste each dish atleast once. Only the taste buds can differentiate the the flavors.” Ömer Usta must be telling the truth, because there can be no other explanation for many people from Barış Manço to Vedat Milör to have savored tirit döner.

90 ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016

9



ALP EREN

92 ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016


DĂ–NE DĂ–NE

Whirling to the One in Muradiye Mosque FAHRÄ° TUNA

HayranlÄąk uyandÄąran çinileri, birliÄ&#x;i fÄąsÄąldayan zarif minaresi, sĂźkĂťnetin hazzÄąnÄą her daim hatÄąrlatan hâmĂťĹ&#x;anÄą ile Muradiye Camii, Sultan Murad’Ĺn altÄą asÄąrdÄąr tabir edilen Hz. PĂŽr teĹ&#x;vikli rĂźyasÄą...

MUSTAFA YILMAZ

With tiles that arouse astonishment, a thin minarette suggesting oneness, a cemetery that constantly reminds the delight of silence, the Muradiye Mosque is Sultan Murad’s dream encouraged by Hz. PĂŽr (Mevlâna Celaleddin-i RĂťmĂŽ) interpreted for six centuries.

ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016 93


Edirne için, İstanbul fatihi Mehmed’in babası II. Murad’ı kastederek, Sultan Murad şehridir diyebiliriz. Üç Şerefeli’den Dâr’ûl-Hadîs’e, Muradiye’den Saray-ı Cedid’e insanlığın ortak mücevheri Selimiye dışında altı asır sonra Edirne’de bugün hâlâ ayakta olan ne varsa, hemen hepsi Sultan II. Murad’ın bizlere armağanıdır.

Bilenler bilir; Osmanlı’da ordu Bektaşî, Saray Mevlevî’dir. Sultan II. Murad da Mevlevî’dir elbette. Söylenceye göre; Sultan Murad Han, Sarây-ı Atîk’te, yani Selimiye’nin bitişiğindeki Eski Saray’da bir rüya görür. Hazreti Pîr Mevlâna: “Yakında sana misafirliğe geleceğim ey Murad!” sözleriyle ziyaret müjdesi

verir Sultan'a. Mutlulukla, bir o kadar da telaşla uyanır Sultan, bu ziyaret harikulade olacaktır; fakat bir sorun vardır: “Hazreti Pîr’i nerede ağırlayacaktır Sultanımız?” II. Murad, düşünür taşınır ve şimdi Selimiye’nin doğusunda yer alan taşlık ve çamlık bir tepeye bir külliye kurmaya, pîrini orada ağırlamaya karar verir.

1436 yılında camisi, semahanesi, şifahanesi, çeşmesi, aşevi, medresesi gibi on iki bölümden oluşan Muradiye Külliyesi, önce Edirnelilerin sonra tüm insanlığın hizmetine sunulur. Vakfiyesine göre; her gün 179 maaşlı kişi görev yapmış; emeğini, gönlünü katmıştır bu güzelim külliyeye.

1

1

Caminin iç duvarlarını süsleyen İznik çinilerinin cihanda bir benzeri daha yok. One-of-a-kind Iznik tiles adorn the interior walls of the mosque.

Edirne is often referred to as Sultan Murad’s city. Everything we see in Edirne that still stands tall after six centuries, from the Üç Şerefeli mosque to the Darü-l Hadis mosque, and from Muradiye to Saray-ı Cedid, is the Sultan’s gift to us. In the Ottoman Empire the army was Bektashi, and the palace Mevlevi. Verily Sultan

94 ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016

Murad II is of the Mevlevi order as well. According to narrations, one night, next to the Saray-ı Atik, (the Old Palace next to the Selimiye Mosque), Sultan Murad Khan dreamed of Hazrat Pir Mevlana Rumi’s good tidings in a nocturnal vision. “Oh Murad!” called the mystic, “I shall visit you soon.” The Sultan woke up with mixed feelings of bliss and anxiety.

It was indeed a wondrous vision, but the problem was where to host the saint when he arrived for his visit. Murad II pondered this dilemma before deciding to build a complex to host Rumi on the rocky, piney area east of Selimiye. The Muradiye Complex consists of twelve divisions including a mosque, semahane,

clinic, fountain, pantry, and madrasah. It was presented foremost to the citizens of Edirne, and later all of humanity in 1436. According to its founding document, 179 laborers had worked in its construction. Sultan Murad II indeed hosted Hazrat Pir Mevlana Rumi there as he had imagined, and since that day the gates of the complex have swung wide open for wise and civilized visitors.



2

2

Suskunluğun ürkütmediğini, aksine huzur verdiğini tüm şehre hatırlatıyor Muradiye hamuşânı ile. The cemetery in Muradiye reminds the whole city that silence isn’t scary but peaceful.

3

Kalbi güzelleri içeriye buyur etmek için altı asırdır ayakta Muradiye kapısı. Muradiye Gate has stood erect for 600 years to welcome kind hearts.

Sultan II. Murad, Hazreti Pîr Mevlâna’yı düşlediği gibi burada ağırlamış. Külliye o gün bu gündür de medeniyet sevdalısı akıl ve gönül sahiplerini ağırlamak üzere kapılarını hep ardına kadar açık tutmuş. Altı asır sonra Muradiye Camii sadeliği, mahzun çeşmesinin samimiyeti ve ihtişamlı kapısındaki ‘Hoş geldin’ yazısı ile hâlâ ziyaretçilerinin kalplerini titretmeye devam ediyor. Kalpler titrer çünkü tel şerefeli zarif minaresiyle; döne döne, dünyanın, varlığın ve sonsuzluğun sonunda mutlaka ‘Bir’in bulunacağının sırrını fısıldar Muradiye Camii. Onun taştan örülü yapısı; huzurun, dengenin, uyumun mücessem hâlidir adeta. Caminin iç duvarlarını süsleyen, cihanda bir kopyası daha bulunmayan İznik çinilerinde, turkuaz renginin emsalsiz güzelliği yansır. 96 ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016

Six centuries after its establishment, Muradiye still moves people’s hearts with its plain mosque standing tall, the sincerity of its gloomy fountain, and its magnificent, welcoming front gate. Indeed, hearts are moved. Yes, hearts are moved because Muradiye Mosque whispers to us through the minaret’s elegant string balcony twirling upwards. This sublime design symbolizes that beyond the world there is certainly a One found in infinity. It is as if its stone masonry structure is a concrete manifestation of tranquility, balance, and harmony. Iznik tiles unlike any others decorate the mosque’s inner walls in exquisite turquoise hues.

3


Ortada iki büyük, arka yanlarda iki küçük kubbeden oluşan, kısaca Ters T Planı olarak adlandırılan erken dönem Osmalı mimarisinin belirgin özelliği kadar, aynı zamanda özgün bir temsilcisidir Muradiye. Girişinin sol cephesini süsleyen Allah ve Hüve hat yazıları, giriş kapısının üzerindeki Mevlevî külahı, içerisinde sağda ve solda bulunan Mevlevî nişleri, sema sonrasında ikram edilen bal ve süt çeşmelerinin varlığı, caminin kurucusu Sultan II. Murad’ın Hazreti Pîr’e olan sevdası ve bağlılığının da en büyük temsilleridir. Hazîresi birçok Mevlevî dedesinin yanı sıra; Osmanlı Divan şairlerinden Recep Enis Dede ve Ahmet Neşâtî Dede’nin de sırlandığı bir hâmûşan, yani susmuşlar meclisidir.

5

Muradiye is paradoxically a typical and unique representation of early Ottoman architecture. It consists of two large domes in the middle and two small ones in the rear sections, forming a “T” plan. The Sultan’s devotion to Rumi is exhibited in touches such as the Allah and Hüve calligraphy scriptures that decorate the left front, the Mevlevi cone sitting above the entrance gate, Mevlevi niches found in the right and left aspects inside, fountains from which flowed honey and milk as refreshment after the ecstatic whirling was done.

4

4

Çinilerin turkuazı öylesine emsalsiz ki, literatüre “Muradiye turkuazı” şeklinde bir renk dâhil edilse yeri. The turquoise color of the tiles is so unique that “Muradiye turquoise” would be a suitable name for this shade.

5

Muradiye Külliyesi, 1910. (Cengiz Bulut Özel Fotoğraf Arşivi) The Muradiye Kulliyyah, 1910. (Cengiz Bulut Private Photograph Archieve)

ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016 97


Sarayiçi’ne, Rumeli’ye sefere çıkan Osmanlı ordusunun son toplanma yeri, Cuma namazını kıldıktan sonra helâlleşerek dualarla yola çıkıldığı Namazgâh’a nazır, serin rüzgârlara açıktır Muradiye Camii. Bu hâliyle de insanın yeryüzünde hem dünü hem bugünü hem tarihi hem ânı hem dini hem hayatı hem dışı hem içi yaşayabildiği ender güzellikteki camilerden biridir. Uzun asırlar Balkanlardaki bütün Mevlevî tekkelerinin idare edildiği merkez, medeniyet sevdalılarının, kalbi aşkla dolanların sık sık uğradığı ve huzur bulduğu bir mekân olarak hâlâ kapıları ardına dek açık, ziyaretçilerini beklemektedir. The place where the Ottoman Empire’s army met before they traveled to Sarayiçi and Rumelia and performed the friday prayer, chilly winds surround the Muradiye Mosque and in its present condition it remains one of the few mosques in which people may feel the past and the present, history and the moment, religion and life, the abstract and the concrete. The gates remain open at this center that managed all of the Mevlevi lodges in the Balkans for centuries. Welcome to all visitors with their own visions of peace and love of humanity.

6

Muradiye Camii’nin avlusu, semaya hazır coşkun dervişler ile doluydu eskiden. Bugün o dervişlerin yerini çocuklar aldı. Üstelik onlar da dönüyorlar. Bisikletleriyle ve elbette rüzgâr gülleriyle birlikte. The yard of Muradiye Mosque used to be filled with rhapsodic dervishes ready for the sema ritual. Today, they are replaced with children, spinning around themselves with their bicycles and pinwheels.

98 ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016

6



KEŞFE EN YAKINDAN BAŞLAMAK Yetişkinlerin dünyasında hayat hızla akarken, yaz tatilini evde geçiren çocuklar ağır akan zamanla mücadele etmek zorunda. Aslında hayatın böylesine bir hızla değil, onlarınki gibi yaşandığında daha lezzetli olduğunu çocuklara hatırlatmak gerek. Ayrıca kaçırdıkları bir nokta daha var; her gün sıkıldıkları mahalleleri ve onları anlamayan aileleri, keşfedilmeyi bekleyen birer hazine!

A CLOSE BEGINNING TO EXPLORATION As life quickly passes by for adults, children homebound during summer vacation struggle with hours that seem eternity. We should remind children that life is much better when it passes like theirs rather than when it flies like ours. And there is another point they are missing: the neighborhood that bores them every day and their uncomprehending families are actually treasures waiting to be discovered.

100 ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016


ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016 101


Sabahın erken saatlerinde mahmur gözleriyle servise koşturan, kendilerinden ağır okul çantalarıyla akşam yorgun argın eve dönen çocuklar epeydir yaz tatilinde. Bir hafta dinlendiklerinde tüm yorgunlukları unuttular gitti. Şimdi yine heyecan, meşguliyet istiyorlar… Tatile gitmekse her vakit mümkün değil. Öyleyse kitap okumanın, dergi karıştırmanın ve elbette saatlerce oyun oynamanın dışında, çocuklar evde nasıl vakit geçirecekler? Sıralayacağımız üç başlık, bu noktada yetişkinlerin de kalbini ferahlatacak alternatifler…

Bu az zahmetli küçük çalışma sayesinde çocuklarınız; araştırmacı ruha ek olarak, sokakları tek başına gezerken özgüven, mahallenin bireyleri ile sohbet ederken iletişim becerileri kazanacaktır. Üstelik tüm bunları sizin gözünüzün önünde, çok fazla uzaklaşmadan başaracaktır. Kendi gibi minik defterine notlar tutmaksa gazeteci gibi hissetmesine yarayacak kuşkusuz.

Hatta azıcık yeteneği varsa; bu notlardan birer hikâye bile çıkarabilir.

and playing games? Here we offer three categories of advice for concerned parents.

who previously lived in your home, and were there children your own age? Researching neighborhood history is one of the safest ways to raise a curious child. By embarking on this small, effortless project, our children will not only develop an investigative habit, but furthermore the communication skills that come from chatting with neighbors will give them selfconfidence. Taking notes in his tiny notebook will give a child the sensation of being a cub reporter.

Annem de Bir Zamanlar Çocukmuş Aile ve çocuk arasındaki yakınlığı kuvvetlendirmek, çocuğun odaklanmasını arttırmak ve zaman kavramı üzerine düşünmesini sağlamak açısından faydalı etkinliklerden biri ebeveynlerin çocukluk

fotoğraflarına bakmaktır. Annesinin de bir zamanlar kendisi gibi çocuk olduğunu, okula gittiğini, büyüdüğünü, sonra babasıyla tanışıp kendi annesi olduğunu görmek; çocuğu hayrette bırakacak, tüm bu süreci takip ederken keyifli vakit geçirecektir. Bu fotoğraflara annenin ya da babanın kendisiyle bakmak, fotoğrafların hikâyelerini dinlemek,

Minik Gazeteci İz Peşinde Anadolu’nun pek çok şehrinde çocuklar komşularını iyi tanıyorlar; peki ya sokaklarını? Köşe başındaki ıhlamuru acaba zamanında kim dikmişti, mahallenin bakkalının eski sahibi kimdi, şu an oturdukları evde eskiden kim oturuyordu, kendisi yaşında çocukları var mıydı, peki sokaklarının adı neden Eşref Saat sokaktı ya da İskender Baba çıkmazı? Mahallenin tarihini araştırmak, soru soran ve araştıran bir çocuk yetiştirmek için en güvenilir yollardan biri. Bleary-eyed children who run after school buses in the early hours of the morning and return home exhausted in the evening with backpacks heavier than themselves have been on summer vacation for quite some time now. After a week of rest, they’ve forgotten they were ever tired. Now they’re after excitement and action once again… yet it’s not always possible to travel on vacation. How then shall children spend time at home besides reading books, flipping through magazines, 102 ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016

This tiny journalist is after a clue In most Anatolian cities children are well acquainted with their neighbors. But what about their streets? Who planted the linden tree down at the corner, who was the old owner of the neighborhood market, why are the streets you live on called Eşref Saat Road and İskender Baba dead end,

Those notes may even lead to some flight of literary fancy. My mother was once a child too One useful method of bonding the family with the child and enhancing the child’s attention and perception of time is examining photos from the parent’s youth. Acknowledging that her mother was once a child like herself who went to school, grew up, later met her father, and became her mother will leave the child in a state of delighted awe.



çocuk, zira kitapta yazanlar kurmaca, dedenin anlattıkları daima gerçektir! Ayrıca yaşlılar, daima hayatımızdaki en iyi yardımcı oyuncudur. İlk maddeyi hatırlayalım, tüm o sokakları, hikâyeleri dedesiyle birlikte keşfetmesi, çocuğun hayatının merkezinde güvenin ve arkadaşlığın tesis etmesini sağlayacaktır. Ya da ikinci maddeyi hatırlayalım; anne babasının doğum hikâyesini, çocukluğunu, dedesinden daha iyi anlatabilecek kimse yoktur çevresinde. Eğer çocuğun sağlıklı arkadaşlık ilişkileri ve güven duygusu geliştirmesi isteniyorsa; yaşlılar hemen yanı başımızdaki fırsattır. Anlattıkları birbirinden heyecanlı hikâyeler de hediyesi.

ailedeki diğer büyüklerin de gençlik hâllerini görmek; çocuğu geniş ailesine daha da yakınlaştıracak, ebeveynçocuk arasında sağlıklı diyalog kurulmasını sağlayacaktır. Bu diyalog ise yalnızlık, mutsuzluk, uzaklık ve benzeri problemler yaşadığında, çocuğun; “Annem de bir zamanlar benim gibi çocuktu, konuşursak beni kesinlikle anlar.” hissini yaşatacağı için oldukça kıymetlidir. Dedemin Hikâyeleri Tüm günü evin içerisinde geçirmek yalnızca çocuklar için değil, herkes için güçtür. Peki, evden çıkmadan evden uzaklaşmak nasıl mümkündür, elbette edebiyat sayesinde! Bu noktada kitapların önemi çok büyük; fakat kitaplardan daha kıymetli bir kaynağımız daha var: Aile büyüklerimiz. Evin büyüklerini dinlemek, çocukların merhameti, kültürü, tarihi öğrenmesi demek aynı zamanda. Onların hikâyelerinin, en âlâ macera kitaplarında bulunmadığını kolaylıkla fark edecektir 104 ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016

Examining these photos and listening to the stories behind the images, seeing young versions of other family elders helps the child become more familiar with her extended family and stimulates healthy parent-child dialogue. When a child feels lonely, unhappy, or alienated, this dialogue is very precious insomuch as it can provide a feeling of relief in the idea of “my mother was once a child as well; she’ ll definitely understand me if I talk with her.” My Grandfather’s StorIes Spending too much time at home is difficult for everybody, not just children. So how can we help them wander away from home without leaving home? Certainly through literature! Books are always a solid solution, but we propose an even more valuable alternative: the elderly. Listening to the old folks is a way for children to learn compassion, culture and history. They will immediately hear that their grandparent’s

narratives are better than the greatest adventures in books, for literature is fiction—grandfather’s stories are always real! Furthermore, seniors are often a helping hand in our lives. Let’s remember the first matter of discovering all those streets and stories with his grandparent will provide the child confidence and friendship in the center of his life. Or we can remember the second matter that a grandparent’s perspective is necessary for understanding and relating to his mother or father’s lifetime. If a child’s healthy friendship and feeling of trust is to be developed, seniors are a resource sitting right next to us, maybe with need for a way to relieve their own boredom too.



Cahit Arf: A Genius Who Overcame The Unsurpassable Boundaries of Mathematics EMÄ°RHAN TEZER

“Herkes ĂślĂźmsĂźz olduÄ&#x;unu hissettiÄ&#x;i alanda çalÄąĹ&#x;mak ister. Ben de matematikte kendimi ĂślĂźmsĂźz hissettim.â€? Bu sĂśzlerin sahibi ve çalÄąĹ&#x;malarÄą tĂźm dĂźnyada yankÄą bulan TĂźrk matematikçi Cahit Arf’Ĺn literatĂźre ‘Arf DeÄ&#x;iĹ&#x;mezi’ ve ‘Arf HalkalarĹ’ olarak geçen çalÄąĹ&#x;malarÄą kendinden sonraki kuĹ&#x;aklara ilham vermeye devam ediyor.

106 ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016

“Everybody desires to work in the ďŹ eld that they feel immortal. I had felt myself lasting in mathematics.â€? said Turkish mathematician Cahit Arf. His works continue to echo throughout the world, inspiring generations that follow him in applying his groundbreaking revelations known as the Arf Invariant and Arf Rings.


ALPER İSMEN ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016 107


Dünyaca ünlü matematikçi 1910 yılında doğmuştur. İlk okulu o dönemde Sultani adı verilen liselerin ilk kısmında okur. Başlarda matematiğe ilgi duymayan Cahit Arf’ın yolu 5. sınıftayken para biriktirmek için öğretmenlik yapan bir gençle kesişir. Bu genç sayesinde matematiği sevmeye başlayan Arf’ın başarısı kısa sürede fark edilir. Liseyi Fransa’da okuyan Arf, öğrenim süresi 3 yıl olan Louis Lisesi’ni 2 yılda tamamlayarak Türkiye’ye döner. O dönemde Türk hükûmeti yüksek öğrenim görmek isteyen öğrencileri sınavla Avrupa’ya göndermektedir. Bu sınava giren ve başarılı olan Cahit Arf yüksek öğrenimini de Fransa’da tamamlar.Millî duygularla Türk bayrağı çizmeyi çok isteyen Arf, cetvelle ayyıldız çizmeyi Fransa’da öğrenir. Galatasaray Lisesi’nde kısa süren bir öğretmenlik görevinin ardından doktora çalışması için Göttingen’e giden Cahit Arf, samimi ve gayretli çalışma ortamının etkisiyle kendisini dünya çapında meşhur edecek çalışmalarına başlar. Doktora hocası Arf’a, çalışmak istediği konunun çok zor olduğunu, çok acele ettiğini söyler. Bunun üzerine Arf, çalışmalarını tek başına sürdürerek tezini 1.5 yılda tamamlar. Tanınırlığını sağlayan ilk teoremini de yine burada geliştiren Arf, o güne kadar sadece yatay ve dikey eksende kullanılagelen geometri formüllerinin çok boyutlu şekillere de uygulanabileceğini kanıtlar. 108 ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016

The world-renowned mathematician Cahit Arf was born in 1910. He completed primary school at the first half of the high schools called “Sultani.” Uninterested in mathematics at first, Arf met a young teacher who gave lessons to save money when Arf was in the fifth grade. He started taking an interest in mathematics thanks to this young fellow. Arf ’s success became evident in a short time. Studying in France, he completed the three-year Louis Lycée in two years and came back to Turkey. During that time, the Turkish government would send students who’d like to receive higher education to Europe with an exam. Having applied to and passed it, Cahif Arf completed his higher education in France as well. Taking a pleasure in drawing the crescent and the star on the Turkish flag, he learned to draw it with a ruler in France. After a short period of teaching at Galatasaray High School, Cahit Arf left for Göttingen to begin his doctoral studies. He found it a sincere and enthusiastic work environment, and so there continued in earnest the studies that were to make him famous around the world. Arf ’s dissertation advisor told him that it’d be hard and that he was rushing it. Then, Arf continued to study on his own and completed his dissertation in 1.5 years. Gaining fame with his first theorem, Arf proved that geometry formulate applied on horizontal and vertical axes up to that day could also be applied on multidimensional shapes.

1

2

1

Cahit Arf, Macaristan’daki Siofok Uluslararası Geometri Konferansı’nda, 1985. Fotoğraf: Wlodzimierz Kuperberg Cahit Arf is at the International Geometry Conference in Siofok, Hungary, in 1985. Photograph: Wlodzimierz Kuperberg

2

Matematik sevdalısı Arf’in, Amerika’dan Japonya’ya dek tüm matematik kongrelerinde övgüyle bahsedilen teoremi. Mr. Arf’s theorem was much acclaimed at mathematics conventions from the United States to Japan.



Cahit Arf, 1938 yılında doktorasını tamamladıktan sonra Kuadratik Formlar üzerinde çalışmaya başlar. Başka bir matematikçi tarafından temeli atılan, Herhangi Bir Cisim Üzerindeki Kuadratik Formlar Teorisi’ni tamamlayıcı nitelikte bir çalışma yapan Arf, bu çalışma sonunda, karakteristiği 2 olan bir cismin üzerindeki kuadratik formların önemli bir invaryantını ortaya atar. Literatüre Arf İnvaryantı olarak geçen bu keşfi, onu matematik dünyasına tanıtan buluş olur. Amerika’dan Japonya’ya dek tüm matematik kongrelerinde Arf İnvaryantı’na atıflar yapılır.

İstanbul Üniversitesi’nde çalışmaya devam eden Arf, o yıllarda adı yeni anılmaya başlanan Kuantum Fiziği’ni matematiksel dille açıklayan dersler verir. “Matematik de resim, müzik ve heykel gibi bir sanattır.” diyen Arf, öğrencilerinin, çalışma arkadaşlarının ve yakınlarının ifadeleriyle; bu sanatı hayatı boyunca bir yaşam biçimi hâline getirmeyi başarır.

After completing his dissertation in 1938, Cahit Arf started to work on Quadratic Forms. Arf created a study that’d complement the Theory Quadratic Forms on Any Object, which was initiated by another mathematician, and put forth an important invariant based on the quadratic forms on an object, in characteristic 2. Named as the Arf Invariant, this discovery made him famous in the scene of mathematics.

Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma Kurumu’nun (TÜBİTAK) kurulmasında çokça emeği bulunan Arf, yıllarca bu kurumun Bilim Kurulu Başkanlığı’nda bulundu.

Arf went to work in Istanbul University and began lecturing on the emerging quantum physics using mathematical language. According to Arf,

3

3

Prof. Dr. Sinan Sertöz’ün Cahit Arf’i ziyareti, 1988. Prof. Dr. Sinan Sertöz’s visit to Cahit Arf in 1988.

110 ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016

“Mathematics is an art just like painting, music, and sculptures,” and his students, colleagues, and acquaintances have all asserted that he was a man who succeeded in integrating his art and lifestyle. Arf had exerted great effort for the establishment of the Scientific and Technological Research Council of Turkey (TÜBİTAK).



4

5

Dünyanın en ünlü kürsülerinden ve enstitülerinden gelen davetleri reddederek kendisini ülkesinde talebe yetiştirmeye adar. ODTÜ Matematik Bölümü’ne atanmasıyla zaten verimli çalışmalar yapan bölüme daha bir canlılık kazandırır ve buradan alınan meyveler sayesinde o zamana kadar Türkiye tarihinde hiç görülmemiş bir matematik ekolü ortaya çıkar. Son nefesine kadar çalışma azminden vazgeçmez. 1974 yılında TÜBİTAK Bilim Ödülü’nü kazandıktan sonra yaptığı konuşmadaki şu ifadeleri ise, Cahit Arf’in çalışma yöntemini açıklayıp özetler mahiyettedir: ‘Bilim insanının amacı; anlamaktır. Ama büyük harflerle anlamak. 112 ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016

4

On Türk Lirasının üzerinde 2009 yılından beri, ünlü matematikçi Arf’in portresi yer almaktadır. Since 2009, the famous mathematician Arf’s portrait has appeared on the 10 Turkish Lira note.

5

31 gram ağırlığındaki gümüş Cahit Arf parası, Darphane Genel Müdürlüğü tarafından 2001 yılında basılmaya başlanan “Bin Yılın Türkleri Hatıra Para Serisi”nin bir parçasıdır. The 31-gram silver Cahit Arf coin is part of the “Bin Yılın Türkleri Hatıra Para Serisi” (Turks of the Millennium Commemorative Currency Series) minted by the Darphane Directorate General since 2001.

and had served as the president of the institution’s Science Council for many years. Denying invitations from the world’s most famous seats and institutions, he had dedicated himself to educating students in his own country. With his appointment to ODTÜ’s Mathematics Department, the already productive working department attained greater liveliness and with the fruits obtained there, a mathematical cult unprecedented in Turkish history began to prosper. He did not abandon his work ambition until his last breath. The statement in his 1974 TÜBİTAK Science Award speech essentially communicates and summarizes his method of study: “A scientist’s purpose is to comprehend. That is, with capital letters.”



HABERLER NEWS

ANADOLUJET, SİİRTLİ ÖĞRENCİLERİ DENİZ İLE TANIŞTIRDI

ANADOLUJET INTRODUCED STUDENTS FROM SİİRT TO THE SEA

Gerçekleştirdiği proje ve etkinliklerle gençleri hayatın her alanında destekleyen AnadoluJet, öğrencilerinin karnelerine deniz kabuğu ve notlar yapıştırarak hayatlarının en güzel hediyesini veren Arzu Öğretmen’in hayalini gerçekleştirdi. Siirt Kazım Karabekir Ortaokulu’nda okuyan öğrenciler denizle tanıştı.

As part of our ongoing youth sponsorship mission, AnadoluJet realized the dream of teacher Arzu, who gave her students the biggest gift of their lives by pasting sea shells and notes on their report cards. The students at Kazım Karabekir Secondary School in Siirt were introduced to the sea.

Siirt Kazım Karabekir Ortaokulu’nda öğretmenlik yapan Ünyeli İngilizce Öğretmeni Arzu Heper, hiç deniz görmemiş öğrencilerini deniz kumu ve deniz kabuğu ile tanıştırdı. Öğrencilerini motive etmek ve daha eğlenceli ders işlemek için Ünye’den götürdüğü deniz kumunu öğretmen masasına sererek, deniz kumu üzerine yazdırdığı soruları öğrencilerinin bilmesini istedi ve yeni konular öğretti. Başarılı sonuçlar alan öğrencilerine bir sürpriz yapacağını söyleyen Arzu Öğretmen, öğrencilerinin karnelerine deniz kabuğu ve notlar yapıştırarak hayatlarının en güzel hediyesini verdi.

Teaching English at Kazım Karabekir Secondary School in SiirtTeacher, Arzu Heper introduced her students to sand and sea shells. She brought sand from her hometown, Ünye, Ordu, and spread it on the classroom table to motivate her students and make classes more fun. She wrote some questions in the sand and asked students to answer. Having received positive feedback, she promised another surprise for her students and delivered in the form of sea shells and notes pasted onto their report cards.

Arzu Öğretmen’in hediyesi üzerine, hiç deniz görmemiş olan Siirt Kazım Karabekir Ortaokulu’nda okuyan 8. sınıftan 14 kız, 6 erkek öğrenci için AnadoluJet’in uçuş sponsorluğunda bir program hazırlandı. Ankara’da havalimanını gezen ve öğle yemeklerini yiyen öğrenciler, hem ilk uçuş deneyimi yaşadı hem de deniz kabukları, kum ve denizi yerinde görüp eğitmenler eşliğinde pek çok aktivitede bulundu. Antalya EXPO 2016’yı ve Türk Hava Yolları Çocuk Bilim ve Teknoloji Müzesi’ni de gezme şansı bulan öğrenciler iki günün sonunda tekrar Siirt’e döndüler.

114 ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016

Teacher Arzu’s gift led to a new project sponsored by AnadoluJet. The 14 girls and 6 boys from eighth grade at Kazım Karabekir Secondary School, who had never been to the beach before, had the opportunity to explore the airport in Ankara accompanied by TAV Esenboğa and enjoyed a lovely lunch served by BTA. They experienced their first flight, saw the sand and sea for the first time, and attended many activities with their teacher. Also included in the two-day trip were visits to Antalya EXPO 2016 and Turkish Airlines Children’s Science and Technology Museum.


ANADOLUJET’İN UÇUŞ AĞI GENİŞLİYOR

ANADOLUJET EXPANDS ITS FLIGHT NETWORK

Anadolu’yu birbirine bağlama hedefiyle yola çıkan, 7’den 70’e uçmayan kalmasın anlayışı ile çalışmalarını sürdüren AnadoluJet, uçuş ağını genişletmeye devam ediyor. Kıbrıs (Lefkoşa), Bursa, Ordu-Giresun, Erzurum ve Bodrum’u Antalya’ya direkt uçuşlarla bağlayarak yeni hatlarla Antalya’ya uçmayan kalmasın demeye devam ediyor.

Founded with the mission of connecting Anatolian cities and operating on the principle of accessible air travel, AnadoluJet continues to expand its flight network. Connecting Cyprus (Nicosia), Bursa, Ordu-Giresun, Erzurum and Bodrum to Antalya with direct flights, the company provides a way for everyone to quickly travel to Antalya.

Kıbrıs uçuşları haftanın her günü, Bursa uçuşları salı, çarşamba, cuma ve pazar; Ordu-Giresun uçuşları pazartesi, perşembe ve cumartesi; Erzurum uçuşları pazartesi, çarşamba, perşembe, cuma ve pazar; Bodrum uçuşları perşembe, cuma ve pazar günleri karşılıklı olarak gerçekleştiriliyor.

The flights to Cyprus are operated daily; Bursa on Tuesday, Wednesday, Friday and Sunday; OrduGiresun on Monday, Thursday and Saturday; Erzurum on Monday, Wednesday, Thursday, Friday and Sunday; and Bodrum on Thursday, Friday and Sunday. All flights are round-trip.

11 Temmuz’da başlayan Erzurum-Antalya seferleri için Erzurum Havalimanı’nda bir açılış töreni düzenlendi.

At Erzurum Airport, a ceremony organised in order to announce the Erzurum-Antalya flights that starts on July 11.

ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016 115


ÖĞRENCİLER ÇALIŞTAY’DA, ANADOLUJET DESTEKTE!

ANADOLUJET SUPPORTS ECONOMICS STUDENT WORKSHOP

11 farklı üniversitenin üçüncü, dördüncü sınıf ve yüksek lisans öğrencilerinden seçilen 26 genç iktisatçı, 36 saat boyunca 10 farklı ekonomi politikasına çözüm üretecekleri bir çalıştaya katıldı. Orta Doğu Teknik Üniversitesi’nin (ODTÜ) ev sahipliğindeki Young Economic Policy Designers Workshop-Yep-D (Ekonomi Politikaları Tasarımı Gençlik Çalıştayı) 23-24 Temmuz tarihlerinde AnadoluJet’in katkılarıyla gerçekleştirildi. Yep-D katılımcıları, çalıştay programı dâhilinde, küresel ekonomi ile yerel ekonomi arasındaki bağları, önceden hazırlanmış gerçekçi senaryolar bazında çalıştı. Politika analizi, toplu karar verme ve profesyonel iletişim becerilerini geliştirecek çalıştayda, entelektüel/profesyonel tartışma, zorlayıcı kısıtlar altında karar verme ve etkili raporlama becerilerini de ilerletme imkânı buldular. Etkinlikteki senaryolar, grupların verdikleri cevaplar, katılımcılar ve organizasyon komitesine yepd2016.blogspot.com.tr adresinden ulaşabilirsiniz.

Chosen from among the junior, senior and master degree students from 11 different universities, 26 young economists attended a 36-hour workshop where they created solutions for ten different economic policies. Hosted by the Middle Eastern Technical University, the Young Economic Policy Designers Workshop (Yep-D) was held between July 23 and 24 with the sponsorship of AnadoluJet. The participants worked on the relationship between global economy and local economy as well as mock scenarios. Aiming to develop skills for policy analysis, collective decision-making and professional communication, the workshop enabled participants to practice their intellectual/professional discussion, decisions under challenging circumstances, and effective reporting skills. The workshop scenarios as well as the group answers, participants and organization committee are available on yepd2016.blogspot.com.tr.

116 ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016



BİLGİ INFO

SATIŞ/REZERVASYON/CHECK-IN

BAGAJ BİLGİSİ

TICKET SALES/RESERVATION/CHECK-IN

BAGGAGE INFORMATION

Ë İç hat uçuşlarında yolcularımıza tanınan serbest bagaj hakkı 15 kg.dır. Ankara – Kıbrıs karşılıklı uçuşlarında ve bağlantılı Kıbrıs seferlerinde 20 kg.dır. Bu limitlerin aşılması halinde fazla bagaj ücreti ödenmesi gerekecektir. Fazla bagaj ücret bilgisi almak için Türk Hava Yolları – AnadoluJet satış ofislerine, 444 2 538 – 0850 333 25 38 nolu çağrı merkezine müracaat edebilirsiniz. Kabin el bagajının ağırlığının 8 kiloyu ve boyutlarının 23x40x55 cm.’yi geçmemesi gerekmektedir. Ë The free baggage allowance offered to passengers on domestic flights is 15 kg. The free baggage

Ë Gidiş-dönüş ya da devam parkurlu bilet alan yolcularımızın seyahat etmeyecekleri durumda rezervasyonlarını iptal ettirmemeleri halinde ilk uçuşla birlikte tüm rezervasyon kayıtlarında görünen uçuşları sistem tarafından otomatik olarak iptal edilmektedir. Ë Check-in işlemleri icin iç hatlarda uçağın kalkış saatinden en az iki saat önce, dış hatlarda en az üç saat önce havaalanında olmaya özen gösterilmelidir. Ë Check-in işlemleri iç hat uçuşlarında asgari 45 dakika önce, dış hat uçuşlarında 60 dakika önce sona ermektedir.

Ë If passengers who have purchased round tickets or multi-destination tickets decide not to fly but do not cancel their reservations, all their continuation and return reservations are automatically cancelled by the system, because the first flight is a no-show. Ë For domestic flights, you should be at the airport at least two hours before your scheduled departure, for international flights, you should be at the airport at least three hours before your scheduled departure. Ë For domestic flights, check-in ends in fourty-five minutes prior to departure. For international flights, check-in ends sixty minutes prior to departure.

limit for Ankara - Cyprus - Ankara flights and connecting Cyprus flights is 20 kg. An excess baggage charge will have to be paid if these limits are exceeded. For information about the excess baggage charge, you can contact AnadoluJet sales offices and the call centers at 444-2-538 and (+90) 850333-25-38. Carry-on luggage should not weigh more than 8 kg or be larger than 23x40x55 cm.

UÇUŞ SIRASINDA GÜVENLİK FOR YOUR SAFETY DURING FLIGHT

Ë Cep telefonu ve cep telefonu özelliği taşıyan cihazların uçuş moduna alındığından ve kapatıldığından emin olunuz. Ë İniş ve kalkışlarda ve ‘kemerlerinizi bağlayınız’ ikaz ışıkları yanarken, her türlü taşınabilir radyo, elektronik oyunlar, dizüstü bilgisayar ve benzeri elektronik cihazlar kullanılamaz.

Ë Please make sure that your cell phones or devices with cell phone features are in flight mode and turned off. Ë For safety reasons no radios, electronic games, laptop computers, or similar electronic devices can be used during takeoff, landing, and while the “Fasten Seat Belts” sign is on.

MÜŞTERİ İLİŞKİLERİ / CUSTOMER RELATIONS PROMOSYONEL ÜCRETLER PROMOTIONAL COSTS

Ë Promosyonel ücretli U ,W ve P sınıfı biletlerde uçuş öncesi ve sonrasında iptal ve iade ile rezervasyon ve parkur değişikliği yapılmamakta, uçuşun gerçekleşmemesi halinde alan vergisi iadesi yapılmaktadır.

Ë Tickets with promotional fares in U Class,W Class and P Class cannot be canceled or refunded, nor can reservation details or destinations be changed before or after the flight. If the flight does not take place, the airport tax is returned to the passenger.

118 ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016

444 25 38 numaralı çağrı merkezini arayarak sizlere daha iyi hizmet verebilmemiz için dilek ve önerilerinizi iletebilirsiniz. Fikirleriniz bizim için değerlidir.

Contact our call center at 444 25 38 to send your wishes and suggestions to us, so that we may serve you better. Your ideas are valuable to us.

* Gümrük uygulaması olan istasyonlarımız; İstanbul (IST), Ankara (ESB), İzmir (ADB),

Antalya (AYT), Adana (ADA), Trabzon (TZX), Gaziantep (GZT), Dalaman (DLM), Erzincan (ERC), Bodrum (BJV), Samsun (SZF), Konya (KYA), Kayseri (ASR), Hatay (HTY) Malatya (MLX), Sabiha Gökçen (SAW), Bursa (YEI), Sivas (VAS), Şanlıurfa (GNY)’dır.

* Customs; Istanbul (IST), Ankara (ESB), Izmir (ADB), Antalya (AYT), Adana (ADA),

Trabzon (TZX), Gaziantep (GZT), Dalaman (DLM), Erzincan (ERC),Bodrum (BJV), Samsun (SZF), Konya (KYA), Kayseri (ASR), Hatay (HTY), Malatya (MLX), Sabiha Gökçen (SAW), Bursa (YEI), Sivas (VAS), Şanlıurfa (GNY)”.


HAMİLE YOLCU / PREGNANT PASSENGERS

EVCİL HAYVAN / PETS Ë Evcil hayvan

taşımacılığı ücrete tabidir. Uçuş öncesinde rezervasyon yaptırılması gerekmektedir. Kabin içinde veya kargoda sadece kedi ve köpek taşınabilir. Bu ücret bagaj teslimi sırasında kafes ve hayvan beraber tartılarak tespit edilir. Kabinde taşınması istenen evcil hayvanlar, evcil hayvanın sahibi tarafından temin edilen 45 x 35 x 23 cm ölçülerdeki kafeslerde taşınmalıdır. Kabinde taşınacak evcil hayvanların kafesleri ile birlikte tartıldıklarında, ağırlıklarının 6 kg’ı geçmemesi gerekir. Geçmesi halinde kargo kompartımınında taşınır. Görme ve işitme engelli yolculara ait refakatçi köpekler, rezervasyon yaptırılarak ücretsiz olarak kabin içine kafessiz kabul edilirler.

Ë Charges apply

for the carriage of pets. Reservation is required prior to flight. The fare is calculated during baggage delivery by weighing the pet in the carrier. If the pets are to be carried in cabin they are accepted in special pet carriers sized 45x35x23 cm and the passengers are expected to provide the carriers themselves. The pet in the carrier to be carried into the cabin should not exceed 6 kg. If it exceeds this weight, the pet will be carried in the cargo compartment. Dogs assisting blind and deaf passengers can be carried free of charge in the cabin without any pet carrie carrier.

Ë 28 haftayı (yedi ay) doldurmamış olan hamile

yolculardan rapor istenmez. Tek bebeğe hamile yolcuların 28. haftanın başından 35. haftanın sonuna kadar (iki veya daha fazla bebeğe hamile yolcular için 28. haftanın başından 31. haftanın sonuna kadar) kendi doktorundan aldığı “uçakla seyahatinde herhangi bir sakınca yoktur” ibaresi yer alan raporu ile seyahatine izin verilir. 36 haftadan (iki veya daha fazla bebeğe hamile yolcular için 32 hafta) sonra ise doktor raporu olsa dahi seyahatine izin verilmez. Yedi günden eski olmaması gereken raporda doktorun adı, soyadı, diploma numarası ve imzası olmalıdır.

Ë Expectant passengers under 28 weeks (7 months) of pregnancy do not need to submit doctor’s rs who are pregnant with one child report. Passengers are allowed to flyy with a doctor’s report stating that they are fit to fly from the beginning of the eir pregnancy until 28th week of their 5th week and the end of the 35th up to 31st week for those tiple birth. expecting a multiple After the 36th week of pregnancy (32ndd week for xpecting those who are expecting a multiple birth) these passengers are noo longer en with allowed to fly even nce. The a medical clearance. issuing doctor’s name, ma number surname, diploma ust be shown and signature must port. clearly on the report.

REFAKATSİZ ÇOCUK YOLCU yaşın gün almış, Ë 7 yaşından

12 yaşından yaşınd gün almamış çocuk yolcularımız yolc Anadolujet seferlerinde Anadoluje ilave ücret ücre karşılığında refakatsiz olarak seyahat edebilirler edebilirler.

UNACCO UNACCOMPANIED MINOR PASSENGERS P (UMS) An Ë On Anadolujet

flights, ch children aged seven to twelve t may travel una unaccompanied on payment of an additional service ch charge.

HASTA-ENGELLİ YOLCU / SICK-HANDICAPPED PASSENGERS

ÖZEL SAĞLIK HİZMETİ Ë Sedyeli ve tekerlekli

sandalyeli yolcularımızın uçaktan terminale, terminalden uçağa transferleri uzman ekiplerce gerçekleştirilir.

SPECIAL MEDICAL SERVICES Ë Passengers traveling with

wheelchairs and stretchers are transferred from the aircraft to the terminal and from the terminal to the aircraft by a professional medical team.

CIP SALON KULLANIMI Ë AnadoluJet seferleri ile seyahat eden yolcular; uçuş öncesi bekleme süresini özel ve konforlu hale getiren THY CIP salonlarından ücret karşılığı yararlanabilirler.

CIP LOUNGE SERVICE Ë On payment of a fee, AnadoluJet passengers may

Ë Meydan doktoru veya tedavisini yürüten doktorundan “uçakla seyahatinde herhangi bir sakınca yoktur” raporu alan hasta yolcularımız AnadoluJet seferlerinde seyahat edebilirler. 10 günden eski olmaması gereken rapor Türkçe veya İngilizce yazılmış olmalıdır. Uçakta bakıma muhtaç durumdaki hasta yolcular refakatçileriyle beraber uçarlar. Engelli ve doktor raporuna sahip yolcularımızın tekerlekli sandalye talepleri ücretsiz sağlanmaktadır. 24 saatten az süre kalmış uçuşlara sedye talebi kabul edilmemektedir. Ë Sick passengers are required to supply a report from the

airport or from their medical doctor declaring that there are no medical objections to them travelling on an aircraft. This report must be dated ten days prior to the flight and be written in English or Turkish. Passengers who need special care during the flight must travel with an escort. Disabled passengers and passengers holding medical clearance are provided with wheelchairs free of charge. Stretcher requests will be accepted if made at least twenty-four hours prior to scheduled departure time.

access Turkish Airlines CIP lounges to have a pleasant and comfortable start to their journey. ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016 119




FİLO FLEET

anadolujet.com

B 737 - 800

444 2538 AJET

+

Uçak adedi•Quantity: 37 Kanat açıklığı•Wingspan: 35.79 m Gövde uzunluğu•Length: 39.47 m Yerden yüksekliği•Height: 12.55 m

Yatay uçuş sürati • Cruise speed: 858 km/h • 35’i 189 Koltuk Kapasiteli • 35 aircrafts with 189 seats 2’si 165 Koltuk Kapasiteli • 2 aircrafts with 165 seats Azami yatay uçuş yüksekliği •Maximum cruising altitude: 41,100 ft

0850 333 25 38

ANADOLUJET TÜRK HAVA YOLLARI MARKASIDIR. ANADOLUJET IS A TRADE MARK OF TURKISH AIRLINES.

E - 195 Uçak adedi•Quantity: 3 Kanat açıklığı•Wingspan: 28.72 m Gövde uzunluğu•Length: 38.67 m Yerden yüksekliği•Height: 10.55 m

122 ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016

Yatay uçuş sürati•Cruise speed: 870 km/h Yolcu kapasitesi•Passenger capacity: 118 Azami yatay uçuş yüksekliği•Maximum cruising altitude: 41000 ft


1 ARAÇLAR MENÜSÜ / TOOLS MENU

ÇEVRİMİÇİ ONLINE

Siteyi görüntülemek istediğiniz dili buradan seçebilirsiniz. Bunun yanında İletişim ve yardım sayfalarına da buradan ulaşılabiliyor. AnadoluJet web sitesi içinde ulaşmak istediğiniz her şeyi yine bu alandan arayabilirsiniz. Choose a language in which to display the web site, here. The “Contact Us” and “Help” pages can be accessed here. Search for what you are looking for here.

2 ANA MENÜ / MAIN MENU anadolujet.com’un tüm içeriğine bu menü aracılığıyla ulaşabilirsiniz. Menü kullanıcı eğilimleri değerlendirilerek yeniden oluşturuldu. All contents of the AnadoluJet website can be accessed through this anadolujet.com page. This page was re-designed according to user tendencies.

3 SHOWCASE ALANI / SHOWCASE AREA AnadoluJet’in sizi özellikle haberdar etmek istediği duyurulara, haberlere bu alandan ulaşabilirsiniz. Buradaki görsellerin üzerine tıklayarak detaylarına ulaşabilirsiniz.

anadolujet.com e

AnadoluJet news and announcements can be found on this page. Detailed information may be obtained by clicking on the icons here.

4 ONLINE İŞLEMLER / ONLINE TRANSACTIONS Bu alandan rezervasyon yapabilir, online bilet alabilir, daha önce almış olduğunuz biletinizin check-in işlemini yapabilirsiniz. Anadolujet tarife bilgisine de bu alandan ulaşılmaktadır. Türk Hava Yolları aktarmalı uçuşlarınız için Çoklu Uçuş linkini kullanabilirsiniz. Bunlar dışındaki online işlemlere ana menüdeki Online İşlemler linkine tıklayarak ulaşabilirsiniz. * Online check-in uçuştan 24 saat önce başlar, uçuşa 90 dakika kala sona erer. Reservations can be made, e-tickets can be purchased and online check-in for flights that have already been purchased can be done here. Click on the Multiple Destinations links for Turkish Airlines connecting flights. Other operaitons can be made by clicking the Online Services link. * Online check-in starts twenty-four hours before your flight and terminates ninety minutes before the flight time.

5

DUYURULAR ALANI / ANNOUNCEMENTS AREA

AnadoluJet tarafından sunulan fırsatlara, AnadoluJet’ten son haberlere, AnadoluJet Magazin içeriğine ve AnadoluJet’in gençlik projesi JetGenç’le ilgili öne çıkan başlıklara bu alandan ulaşabilirsiniz. Detaylar için detayını görmek istediğiniz görsele tıklamanız yeterli... AnadoluJet offers, AnadoluJet’s latest news, the contents of AnadoluJet Magazine, and headlines on AnadoluJet’s youth program JetGenç can be found here. Click on the icons for more details.

ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016 123



BULMACA PUZZLE

ÇENGEL BULMACA

ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016 125


SUDOKU

126 ANADOLUJET • AĞUSTOS • AUGUST 2016

KARE BULMACA






Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.