POSTA212 - SAYI 53

Page 1

Türkiye yardımları geri çevirdi

Haşin Kılıç çekildi

k

züm yo 2015’e 1 kala çö ERMENİSTAN ABD DOSTU MU?

sayfa

12

EN

ERMENİLER’D YEŞİL IŞIK

KA

TARİHE POLİTİ KARIŞMASIN

sayfa

15

sayfa

13

14

an’ın gidilemedi. Erdoğ bir adım öteye to etti bir sene kala hâlâ Türkler de protes 100’üncü yılına Türk Bayrağı yaktı, Soykırımı’nın Sözde Ermeni i, Ermeniler yine yi memnun etmed ‘taziyesi” kimse BEYAZ SARAY YÜZ VERMEDİ

sayfa

12

POSTA212 BİR YAŞINDA

Kılıç’ın, i Başkanı Haşim ’ ‘vicdan yolsuzluğu ve Başbakan Erdoğan’ı ın ardından yargı yapmakla suçlamasın başladı. yeni bir dönem yürütme erki arasında

■ Anayasa Mahkemes

sayfa

TÜRKLER TEK YÜREK OLDU

sayfa

Kamer Genç: Kılıç sıranın kendine geleceğini biliyor

10

sayfa

10

sayfa

30 Nisan 2014

• SAYI 50

Çarşamba

Erdoğan ilk turda seçilir • YIL 1 www.posta212.com

ETESİ RİN GAZ TÜRKLE A’ D A K İ AMERİK HAFTALIK ÜCRETSİZ

çektiği dört ek Mec■ AK Parti geri önergesini yenileyer ve Özli soruşturma sundu. CHP’li Genç peşinde’. lis Başkanlığı’na Parti’liler ‘aklama türk’e göre AK

sayfa

4

11

Dünya büyük a gebe sorunlarbilimci r, Prof. Ian Bremme Ukrayna riyor. olarak nitelendi sarsıcı gelişme

8

8’DE

6

HAFTALIK ÜCRETSİZ

A’ D A K İ AMERİK

si üzerinde dünya ekonomi ka’nın borç yükü devam ediyor. aya baskı oluşturm

4

ABD vatandaşlığı lizce şartş olmak için İngiardından vatanda

■ Türk Hükümeti,

■ Green Card’ın

Soma maden kazası için ABD Çalışma Bakanlığı ve Kızılhaç’ın yaptığı tüm yardım tekliflerini geri çevirdi. Hükümetin bu tavrı şaşkınlık yarattı.

bunun için yapılıyor. Ancak için hazırlıklar ı gerekiyor. sahip olunmas bazı koşullara

sayfa

2

Köşk bavul toplamıyor

sayfa

5

Yüz bin imza sorun çözüdışıyor

Türk Yürüyüşü rle doluBaşkasürprizlei tamamla yan TADF ■ Türkiye ziyaretin temasları POSTA212’ye Pak, yaptığı nı Atilla rin müjdesini verdi. anlattı ve sürprizle

ilgili siyaset Gül, “Gelecekle “ters köşe n Erdoğan ise tüm seplanım yok”, Başbaka Ancak, AK Parti’nin olabilirsiniz” diyor. de var ve bavulu toplaGül naryolarında hala hiç yok. maya da niyeti

■ Cumhurbaşkanı

sınır gündeedilmesi için yeniden imzanın 30 me gelen 100 bin Beyaz Saray’a günde toplanıp pek çok gönderilmesi halinde lir. kavuşabi sorun çözüme

■ Justin Bieber’ın

Türkiye’nin yeni sağlık yüzü an Hollywood’d hedef büyüten

de için kampanyaları ile Türkiye, reklam Julianne Moore Hollywood yıldızı ‘Doğru tercih’. ise anlaştı. Slogan

■ Sağlık turizmin

sayfa

I 8 AHMET BUĞDAYC ” NEO-LİBERAL YENİ “KAPİTAL EDİYOR SİSTEMİ MAHKUM

■ Ukrayna sınırında Avrupa’da

e kerleri biriktikç olan yatırımticari ilişkileri Ayan’ın cılar gerildi. Melike

sayfa

9

İLHAN TANIR

sayfa

10 İ

TÜRKİYE’NİN ABD’DEK İMAJI

Facebook’u okuma kitabı

sayfa

16

sayfa

11

ı Irak boru hatt seçimi bekliyor göre

sayfa

3

Yıldız’a Erbil arasınBağdat-Ankarası 30 Nidaki petrol anlaşma i bekliyor. san’daki seçimler

■ Enerji Bakanı

sayfa

sayfa

AHMET RAVALI TI THY’DEN BİLİNÇAL SEFERLERİ

YILMAZ POLAT BEYAZ ERDOĞAN’DAN MESAJI SARAY’A TAZİYE

13’TE 9’DA

11

RİN TÜRKLE

Sİ GAZETE

• YIL 1 • SAYI www.posta212.com

yaşam ve doABD’de sağlıklı ine ilişğum yapma eğilimler son raporlar ve kin yayınlanan e gençlerin veriler ülke genelind ın endişe doğurganlık sayıların ulaştığını verici boyutlara oranının Doğum gösteriyor. yılda azalmasının özellikle son 20 . ise doğum kontrolü başlıca nedeni

eri ABD hapishanel gibi yol geçen hanı 10 katı

olan ve hastanelerin ■ Filmlere konu bulunduğu hapishanefazla ruh hastasının tehlikeli bir hâl alıyor. lerde durum giderek

pe’ye

İstanbul Fikirte Brooklyn Park

13’DE

30 Nisan 2014

50

Çarşamba 14’TE

Etkinlikler

K GENÇLER ARTI AK DOĞURM İSTEMİYOR

7’DE

’ın sahibi ses kaySterling’in ırkçı Başkan dını konuşuyor. yıldızlaObama’dan NBA tepkili. rına kadar herkes

7

16

9

■ ABD, Clippers

sayfa

yazısı

sayfa

Hido’nun ılığı arkadaşları ırkç protesto etti

Putin gerdi tlattı Obama raha Rus as-

Tüzer... Türki■ Ahmet Muhsin olarak ye'de ‘Rockçı İmam" ve aşkı uğruna tanınıyor. Müzik başaran Tüher şeyi göze alıp günlerde Brozer, geçtiğimiz Room’da oklyn Issue Project imza attı. çok özel bir projeye

sayfa

ları ABD’nin borç i dünyayı gerd Ameridolara ulaşan ■ Yaklaşık 21 trilyon

sayfa

ayı verilerine göre Kurumu’nun mart ■ Türkiye İstatistik alımlarındaki ilk tercihi İstanbul ediyor. yabancıların konut ve Muğla takip Antalya, Bursa oluyor. İstanbul’u,

salla

her ■ Nevada Çölü’nde Burning yıl düzenlenen adlı Man (Yanan adam) ünlü festivale bu sene damga Türk mimarlar Nevurdu. Mimarlar, kumdan vada Çölü’nde bir havaalanı tasarladı.

■ ABD’li siyaset ini, 11 Eylül’den sonraki en gerginliğ

sayfa

bulundu

bul’u Yabancılar İstanediyor daha çok tercih

in Rockmçı Çılgın Türkler İma nı New York’u çılgın havaala dı

sayfa

Başbakan’a yakın stratejistlerden olan Uslu’ya göre muhalefet aynı senaryoya bağlı n yine kalırsa seçme cezalandıracak

ANAR Araştırma Genel Müdürü İbrahim Uslu, ı cumhurbaşkanlığ seçimlerine ilişkin öngörülerde

9

AKP Kamer Genç: nde aklama peşibakanla ilgi-

Üvey anneye Green Card yok

4’TE

Amerika’da su 23 Nisan çoşku ve Çocuk Bay-

Egemenlik olmak ■ 23 Nisan Ulusal York ve Washington ramı başta New kutlandı. kentte coşkuyla üzere pek çok

2’DE

alo Türk filmi Buff e Film Festivali’nd k film festivaline

düzenlenece ■ Bu yıl 8’incisi Ortası’ filmi Hikayenin Tam ‘Çok Uzun Bir da katılıyor Ertuğ Tüfekçioğlu ile yönetmen

Vizyondaki filmler

14’TE

5’TE 3’TE

n SOHO Babylon’u ası büyülü düny konSOHO’daki farklı

1,6 milyon ABD’linin tuvaleti bile yok zengin dünyanın en zor gelebilir ama yok. AmeBelki size inanması 630 bin evde su tesisatı kişinin ülkesi olan ABD’de, veriler 1,6 milyon Anketi’ndeki gösteriyor. rikan Toplum duş olmadığını lavabo ya da evinde tuvalet,

16’DA

Gelmiş geçmiş iyi Ferrari’ler

misa■ Babylon Lounge’un olduğu mekanında septlerin iç içe bir eğlence sunuluyor. firlere dört dörtlük

Life & Style

14’TE

Türkçe şarkılarla luğu lji yolcu nostagece mekanı hayatının popüler 6’DA

Pop ■ New York ve 90’lar Türkçe DROM, “80’ler sahipliği yapacak. Partisi”ne ev

görmez sizi ■ Amerika, görür birçok doğa büyüleyecek bir ülke. Bu harikasına sahip güzellikbirbirinden benzersiz olmasa kolay leri görmek çok iniz. da mutlaka keşfetmelis

en

3’TE

ABD’nin doğa harikaları

15’DE

Geçen yıl 18 Mayıs’ta gazetemizin birinci sayısını sizlerle Türk Günü Yürüyüşü’nde buluşturmuştuk. Matbaadan daha dumanı tüten gazeteyi alıp sizlere dağıtırken duyduğumuz heyecan ilk günkü gibi bugün de devam ediyor. Gazetemiz POSTA212 bir yaşına girdi. Sizlerden aldığımız güçle yolumuza devam ediyoruz. Bize verdiğiniz destek için siz değerleri okuyuculularımıza binlerce teşekkür ediyoruz.

sayfa

8

HAFTALIK ÜCRETSİZ

A M E R İ K A’ D A K İ T Ü R K L E R İ N G A Z E T E S İ

www.posta212.com • YIL 2 • SAYI 53

Lobi paraları havaya uçuyor Lobicilik sayesinde ABD yönetimini ve yönetimin önemli bir başka kolu olan Kongre’yi kendi çıkarları doğrultusunda karar çıkarma çalışması, bir endüstri... Ve her yıl yüz milyonlarca dolar para harcanıyor. Türkiye de bunlardan biri. Ama, Ankara ile Washington’un arasının eskiye göre daha sıkıntılı olmasıyla birlikte daha zor bir dönemeçte.

21 Mayıs 2014 Çarşamba

sayfa

3

New York’un G Treni 5 haftalık tatile çıktı! ■ Greenpoint Metro’sundaki tamir nedeniyle

G treni bu yaz çalışmayacak. Temmuz 28’de başlayacak olan çalışma 5 hafta sürecek.

sayfa

5

Ticaret yapmak L-1 vizesi sağlıyor ■ Yabancı şirketlerin vasıflı çalışanlarının

ABD’ye transfer edilip ülkede yaşamalarına olanak sağlayan L-1 vizesinde ticaret şart.

sayfa

5

Eş mirastan istense de mahrum edilemiyor sayfa

10 sayfa

EKMEL ANDA 2 “GAZTEYŞIN DEĞIL GAZETE BU”

Ekmel Anda

sayfa

7

sayfa

AHMET BUĞDAYCI 8 MODERN KÖLELİĞE HAYIR!

sayfa

ABD’de Soma’ya yardım yarışı

■ Yaptıkları girişimler sayesinde binlerce kişi-

sayfa

ye istihdam sağlayan 7 Türk girişimci, hikayelerini Türk ve ABD’li genç girişimciler ile paylaştı.

3

Tek gerçek demokrasi sayfa ABD’de var 10 Maden kazasına rekor tazminat

■ Beyaz Saray’ın Ulu-

sayfa

14

■ Soma’daki felaketin ardın-

30 milyon köle dünyanın ayıbı

dan bir yardım eli de ABD’de yaşayan Türklerden uzandı.

Soma’da patronun oğlu tutuklandı

Paterson’a Türk dostu başkan ■ Türkler’in yo-

sayfa

9

Yere düşene tekme sayfa atma alışkanlığı 11

mıyor ama ABD’de kişi eyalet kanununa göre çocuklarını miras dışı bırakılabiliyor.

İLHAN TANIR 10 TEST: TÜRKİYE DİKTATÖRLÜK MÜ, DEMOKRASİ Mİ?

7 Türk girişimci gurur kaynağımız oldu

Beyaz Saray’ın en önemli kadını POSTA212’ye konuştu sal Güvenlik Konseyi’nde 49 ülkeye bakan ve 7 direktörü yöneten Karen Donfried, Türkiye-ABD ilişkilerini Posta212’ye değerlendirdi.

sayfa

AHMET RAVALI 9 SAHİ SİZ NİYE ÖLDÜNÜZ?

■ Türkiye’de çocuklar miras dışı bırakıla-

ğunlukla yaşadığı Paterson’da geçen hafta yapılan belediye başkanlığını Türk dostu olarak tanınan Jose Torres kazandı.

sayfa

4

Üç büyüklerden Soma’ya yardım sayfa

15

sayfa

9

sayfa

8

İşkencecilere iltica yok ■ Mültecilerin ABD’ye kabul edilmeleri için Nazi zulmü ile soykırıma katılmamaları ve işkence yapmamış olmaları gerekiyor.

sayfa

12


Toplum Yaşam

21 Mayıs 2014 Çarşamba

Bir yılda çok yol aldık

Ekmel Anda

POSTA 212 52 hafta önce sizlerle buluştuğunda çok heyecanlıydık. Soluklanmadan çok çalıştık. Her hafta gündem belirleyen haberlere imza attık. Ve en önemlisi sizlerin güvenini kazandık

B

undan tam bir yıl önce yola çıktık. Amerika’da yaşayan Türklere hitap eden, tarafsız ve gerçek habercilik anlayışıyla bir gazete hazırlamak amacındaydık. Deneyimli gazetecilerden oluşturduğumuz yazı işleri kadrosu, bir ucu ABD’nin farklı eyaletlerinde, bir ucu Türkiye’deki gazetecilerle gece gündüz çalışarak dünyada bir ilki gerçekleştirdi. Farklı kıtalarda ve farklı saat dilimlerindeki ekibimiz, en son teknolojiyi kullanarak POSTA212’yi fiziksel bir ortamdaymışçasına havada hazırladı. Gazetecilik ilkelerinden sapmayarak, gerçek gazetecilik yaptık. Bir yıl içinde öylesi-

ne yol almışız ki, bir baktık adeta uluslararası haber ajansı gibi çalışır hale gelmişiz. Hem ABD’de, hem Türkiye’de hem de dünyanın bir çok ülkesinde gazetemizde yayınlanan haberlerimizle kaynak olduk, ilham verdik, güvenilir habercilik arayanların adresi olduk.Haftalık gazete çıkartmak aslında o kadar kolay değil. Hem gündemi yakalamak hem de gelişmelerden uzak kalmamak için yoğun bir tempoda çalışmamız gerekti. Saat farkından dolayı kimi zaman hiç uyumadan çalıştık. Güvenilir gazetecilik ilkelerinden ayrılmamak için hazırladığımız haberleri iyice araştırdık, görüş al-

dık, belgeledik. Gazetenin haftalık olması bizim daha titiz çalışmamıza neden oldu. Bu nedenle haberlerimizin özel haber” ağırlıklı olmasına dikkat ettik. Şu anda POSTA212’nin içinde yer alan haberlerin yüzde 90’ı özel haberdir. Farklı görüşlerden usta gazetecileri bünyesinde toplayan gazetemizin hiçbir siyasi görüşü yoktur. Bu nedenle Türkiye, Amerika ve dünyadan her haberi tarafsız, yorumsuz ve cesurca her açıdan olduğu gibi okuyucularımıza sunuyoruz. Gazetemiz aynı zamanda coğrafya gözetmeksizin dünyadaki tüm Türklerin haber kaynağı haline gelmiştir. Web sitemiz

“Gazteyşın değil gazete bu”

www.posta212.com, gazetenin ulaşamadığı yerlere sanal olarak okuma olanağı veriyor. Yine web sitemizde Türkiye’de ve dünyadaki gelişmeler, son dakika gelişmelerini vermekteyiz. Bir yıl geriye dönüp baktığımızda hedeflerimize ulaşmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Bu da bize cesaret vererek hedeflerimizi büyütme yolunda adımlar atmamıza neden oldu. Çok yakında İngilizce gazetemiz ve dergilerimizi bünyemize katacağız. Ayrıca, hem Türk hem de Amerikalı ve diğer ülkelerden birçok ünlü gazeteci POSTA212 ailesine katılmaya devam edecek.

Ben okumayı, gazetenin başlıklarını hecelerken anne ve babasını gururlandıran, eski gazeteleri toplayıp eskiciye satan ve aldığı parayla da Tommiks, Teksas ve Gırgır’ın yeni sayısı çıktığında gazete bayisine koşa koşa gidip alan, okuldaki projeleri, gazeteden makasla kestiği resimleri kartonun üstüne, yapıştırarak yapan, mutfaktaki raflara gazete kağıdı koyan, gazetedeki kuponlarla tencere, küçük el radyosu, ansiklopedi alan, çıkma ihtimali yok gibi olan araba kuponu ile hayal kuran, fırından aldığım ekmeği, soğumasın diye, gazeteye saran ama dışarıda kalan ekmeğin uçlarını yiyen, inşaat ustalarının gazeteden şapka yaptığı, çocukların katlayıp uçak ve kayık yaptığı, tam sayfa gazeteden uçurtma, zikzak yırtıp uçurtma kuyruğu yapan, babasını kızdırıp kıvrılmış gazete ile dayak yiyen, yemek yerken sofraya kırıntılar için Amerika’yı gazete serilen, sıcak tencerenin altına muşambayı yaksarsan Beraa t masın diye gazete konulan, parmak izlerini temizlemek için gazeteyi buruşturup silen, kulağına su kaçtığı zaman Zirvedeki Türk... gazeteyi huni gibi yapan ince ucunu kulağına sokan ve diğer ucunu yakıp çıkan dumanın kulağına kaçan suyu buharlaştırıp çıkartan, okul kitap ve defterlerini gazete kağıdı ile kaplayan, içine yağmur suyu giren ayakkabının içine gazeteyi kesip taban yapan, evdeki sinekleri gazeteyle öldüren, manavdan pazardan aldıklarını gazeteden BAU öğretim üy es in de kesekağıdına dolduran, kuşu olanların kafesin altına n AIDS ve kans Biyolojik sa ere ÇARE gazete serdiği, araba radyatörünün önüne donmasın diye DURDURDUati gazete koyan, cama perde niyetine gazete yapıştıran, leblebi tozu için küçük külah yapan, gazete kağıdı ile soba yakan, soba borusuna gazete tıkayan nesildenim. Ben gazeteyle büyüdüm ve hayatımın her yerinTÜRKİYE’DEN ABD’den yen Cumhuriyetç anayasa atılı Anayasa telk i iler in de gazete vardı. Hatta Amerika’ya ilk gelmeye karar ini mı REFORM DİRENİŞİ verdiğimde “gazete” kelimesi hayatımı değiştirdi. Hala aklıma gelince gülerim. CEMAAT - A Sene 1989 ve ben Amerika’ya gelmeye karar K PARTİ GE NO TERLİK RİLİM İNDİE SON PE İŞLEM POSTLER RDE A212 YAZA verdim. Üst kattaki komşumuzun oğlu senelerdir Asgari saat RLARI ücreti isyanı Amerika’da yaşıyordu ve o aralar Türkiye’ye gelmişti. Türkler Am Santa erikalılara far k attı uslu Con’cula Hem daha eğ d Türkiye’den r iti u Babam “Oğlum Ali Bey amcanın oğlu gelmiş, istersen m r lil er a hem cak de fazla kaza İsrail’e Efsan nıyorlar DESTEK Amerie futbolc çık yukarı bir konuş” dedi. Çıktım yukarı başladık Ameu k a ’d kuyu a oldu.. mcu . rika muhabbetine. Yurt dışında uzun zaman yaşayanlar Türkçe konuşurken araya konuştukları yabancı lisandan Ameri içine kalılar kapa kelimeler sokarlar. Amerika’da uzun süre yaşayan ndı Washington Kılıçdaroğlu ’dan insanlar da Türkçe konuşurken araya sürekli İngilizce geçti kelimeler koyuyorlar. Arabaya sigorta yaptırdım yerine Kalbi n arabaya insurace yaptırdım, çekin karşılığı çıkmadı i z Yedi dursa toksi günde TEMİZnlerinizd yerine çek bounce etti, kontrol et yerine check etmek d LENİN en a Fahri Başko nsolos GÖREVDEN gibi. Bizim muhabbet esnasında Ahmet abi sürekli böyle ALINDI kelimeler kullanarak konuşuyor ve bende anlamaya Orha Amern Pamuk ik çalışıyorum. Sonunda oraya gelirsem ne iş yaparım diye a öğren lı buluştcilerle u sordum ve bana anladığım kadarı ile “gazete işim var, Türkiye ve eğitimde ABD O benimle çalışırsın” dedi. Ben pılımı pırtımı topladım b G ra e sınıfta m Hayra z m ona nları kaldı ABD ite sa20y14ımgebariyşladı Mustafa Bal ‘Melek ve Amerika’ya çalışmaya geldim. İşim hazır, herhalde bay: ABD’de ban Ses’ d ve Türki edi menlik Yerel olan Türkle kası RefGöç y Amerikan filmlerinde gördüğüm gibi bisiklet üstünde Yolsu ormu’nun yönetimler e zluk ’ le d k r gecikmesi yoğun probl e kıraıkrnemiz 5 milyar işbirliği sabahları gazete dağıtacağım. İlk günüm, evden çıktık dolara mal Örnek em da başladı ABD’de kafe oldu topluluğuns Seksi Mo KARD s TERS reklamla ELEN y rtgage işe gittik. Gittiğimiz yer bir benzin istasyonu. İşte orada döğüşünde ilk ükseli faizle TEPİY r ri Türk OR yor Kanse ben “Gas Station” kelimesinin “Gazete İşi” olmadığını POSTA 212 Hipn re yeni u oz ted GAZETESİ TÜ m avisi ut: 2 RKİYE TEM SİLCİSİ 013 “Benzin İstasyonu” olduğunu anladım. Ahmet abi keliburge’ün en iyi rleri Başk ent N Şöhretin bedeli ağır meyi ağzında yuvarlayıp “gazteyşın” diyince, gazetecilik oel’e hazırl anıyo r maceram başlamadan bitmişti ve ben benzin pompalamaya başladım. Seneler önce Can Kamiloğlu ile tamamen AmeriGOZ KAPAKLARINDA SUREN YASAM ka’da yaşayan Türk toplumuna ait, insanımızı anlatan, insanımızın dili ve kalemi olan bir gazete çıkartma hayalleri kurarken ilk söylediğim şey “Aman bak Can abim, benzinci açmıyoruz, gazete çıkartacağız değil mi” diye hikayemi anlatıp esprisini yapmıştım. Can Kamiloğlu ve benim bu hayalimizi gerçekleştiren, günlerce uyumadan paranın satın alamayacağı Çılgın T ürkleri n Rockçı çılgın h özveri ilebancPOSTA212’ye her hafta hayat veren, harfleri avaala Ya İm am nı daha ço ılar İstanbul’u New Y k te rcih ediy kelimeleri habere dönüştüren ekibimize çok u salladı ork’kelimelere, or teşekkür ederim. 1. Yaşımız kutlu olsun. ■ Geçtiğimiz yıl şubat ayında meydana gelen Trayvon Martin cinayetinde merakla beklen karar sonun da çıktı. Ameri en kalıları günler dir ekran başına bağlayan duruşm aların finalin 17 yaşındaki de, silahsız siyah genci öldüren Georg e suçsuz bulund Zimmerman u, lı kararı, halkı jürinin tartışmasokaklara döktü.

■ Kararın açıklan masının ardınd Trayvon için an Adalet Koalis yonu, ülkenin dört bir yanında protesto göster ileri için çağrı yaptı. düzenlenmesi Square’de yapılaNew York Union binlerce protes n gösteride tocu karara çıktı. Göster karşı icilere siyahla r kadar beyazların da ilgi göster dikkat çekti. mesi

■ Dünyanın önde gelen para transfer şirketi Western Union’ın CEO’su Hikme zirvedeki şirketle t Ersek, olan bir başka rin başında Türk. Eski bir basketbolcu olan TA 212’den arkadaErsek, POSEşkinat’a konuşt şımız Esin u. » 10’DA

» 16’DA

17 Temmuz 2013 Çarşamba

GURURUMUZS UNUZ! AMERİ K A’ D A K İ

TÜRKL ERİN

YIL 1 • SAYI 9

GAZET ESİ

HAFTALIK ÜCRETS İZ

www.posta21 2.com

Tıp dünyasını Bahçeşehir heyecanlandıran iki büy Üniversitesi ük başarı öyk yapan Prof. Tıp Dr. Kutluk Okt Fakültesi Öğretim Üye üsü ile göğsümüz kab ard si ay. İki bilim insanı tıp dünDoç. Dr. Serdar Durdağ ı. İkisinin de kahramanı ı, diğeri de yasına adla ilk yumurta Türk. Biri rını altın har lık nak flerle yazdırı p gururumu lini z oldu YENİ TEKNİKLERİN ÖNCÜSÜ

Çalışmalarını ve Kanada’da bir süredir Almanya Üniversitesi sürdüren Bahçeşehir Doç. Dr. Serd Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi başarıya imzaar Durdağı çok büyük bir attı.

■ Doç.Dr. Durda ğı, ve kanser hastal AIDS nın çözümünde ığıolabilecek ilaç etkili geliştirdi. Heyecan uyandıran bu buluş Türkiy e’nin ilk “milli ilacı” olmaya aday. İlacın 2023’te piyasa sürülm esi planlanıyor.

’CI ZİRVEY TÜRK PR R KOŞUYO

e bir şekild ’le sürpriz y, ■ Fatih Terim n Galatasara ayıra Mancini yollarını k direktör İtalyan tekni milyon avroya ı 12,5 ile 3 yıllığ 13’TE anlaştı. »

LERİN TÜRK

AKİ İ K A’ D AMER

IL ÖNCE ’ÜN 63 Y

LAİKLER DE CEMAATLEŞECEK

sayfa

2

8

9

DİĞİ

ti ABD’deki Türkleri de harekete geçirdi. Birbirinden farklı düşünen ve kopuk Türkler, örgütlenmeye başladı.

Cenk Levent

sayfa

sayfa

9

sayfa

5

’li et oranı 1950 taki cinay k bir ■ New York’bu yana görülmedi düşerek yıllardan 27 oranında bu yıl iyle şekilde yüzde ı 240 Eylül itibar rekor kırdı. edilen cinayet sayıs mde şehirde kayd ise aynı döne ğimiz yıl 3’TE Geçti » oldu. işti. et işlenm 327 cinay

19 Mart 2014 Çarşamba

1 • SAYI 44 www.posta212.com • YIL

HAFTALIK ÜCRETSİZ N GAZETESİ Kİ TÜRKLERİ A M E R İ K A’ D A

OBAMA BIZI NASIL IZLIYOR? yönetimi Türkiye ile Beyaz Saray’daki Obama nasıl şekillendiriyor... ilgili ABD politikalarını yönlendiriyor... Bu politikaları kimler nasıl ’nı İlhan Tanır yazdı... Washington’un ‘gizli kodları

11

sayfa

RK tler Eyale OSMAN ÖZTÜ yatırımcı5 avında

8

rikan Dost Türk Ame “Burada anı, eği Başk tatil luk Dern nız önce istiyorsa r. yaşamak karar verin” diyo a yapın sonr

■ Hawaii

adı Lara’nın de Halkevi’nk yaşayaca

9

sayfa

2

sayfa

de Başkanı Bill enleBelediye göçm ■ New York e yaşayan kaçak kartı edik Blasio, kentt da kentsel kimli i. Blare, “Çok yakın in” müjdesini verd dirdi. lerin enleri sevin nebilecek sözleri göçm sio’nun bu

sayfa

3

• YIL 1 a212.com www.post

■ 68 kuşağının

öğrenci lideri Deniz Gezmiş’in kuzeni Funda Gezmiş, Ankara Çankaya’dan CHP Meclis üyeliğine aday oldu.

sayfa

12

sayfa

13

amba 2014 Çarş

19 Şubat

• SAYI 40

IZI N I R A S A B MA ISTERIZ A

10 anyasına Halkevi kamp iğimiz ■ New York bir destek de geçt Lara’nınsayfa bin dolarlık a kaybettiğimiz i. ’dan geld ağustos ayınd n Berkman annesi Nevi

2

TESİ GAZE ERİN ÜRKL AKİ T İ K A’ D AMER ÜCRETSİZ HAFTALIK

ABD’NİN RA ESKİ ANKA İSİ BÜYÜKELÇ ROSS ON LS WI

ümüzdeki “ABD, ön kilerin zorluğa aylarda iliş , eskiden an uğramad etkili bir i olduğu gib vamından de ortaklığın yor...” yu şüphe du

zaman kleri her nı “Müttefi n başarısı ton, Türkiye’ni ing cak Wash dişe ister... An en bir di cid Türkiye’yi ülkenin ve ile izliyor değil...” in dan em gidişatın

’nin ‘Türkiye yor’ leni imajı zede

r O raportö e POSTA212’y konuştu

9

’sine dev Belediye ? New York ki ya İstanbul’a 15 bütçe... Pe yarak eğir dolar açıkla u ise... 73.7 milya n durum ilk bütçesini ı. İstanbul’u rını artırd

14

5

’DEN

sayfa

nda

yuları Petrol ku izesi Türk muc

emekli olma i boüyelerin de rikan tarih plaşma Ame seviyeye fırladı. sıyla kutu lmemiş bir yunca görü

ERMENİLER YEŞİL IŞIK

n

bitmeye ABD’nin El Kaide su: 5 kabu

etleBirleşik DevlKerry, ■ Amerika Bakanı John temk ri Dışişleri a diplomati di. sayfa kutuplard aklarını söyle silcilik açac

■ Son ılımlı

sayfa

sayfa

12

Dünyanın en güzel kadını

sayfa

14

6

2’DE

15

Gazete ilanla

HABER

n haberler

14’TE

HALD

UN AR

MAĞA

N İLE

15’DE

sayfa

13

ıç

yok

n, Haşim Kılıç’ı i Başkanı Mahkemes zluğu’ ‘vicdan yolsu Erdoğan’ı yargı ve Başbakan ın ardından dı. suçlamasın dönem başla yapmakla da yeni bir erki arasın yürütme

■ Anayasa

sayfa

TEK TÜRKLER U YÜREK OLD

14

sayfa

n’ın

10

: Kılıç Kamer Genç ine sıranın kend or biliy geleceğini

30 Nisan

amba 2014 Çarş

ilk Erdoğan çilir turda se • YIL 1 a212.com www.post

• SAYI 50

nç: AKP Kamer Ge de a peşin nla ilgiaklam iği dört baka ek Meci geri çekt eyer

■ AK Part a önergesini yenil ve Özşturm CHP’li Genç u. li soru de’. ı’na sund ma peşin lis Başkanlığ Parti’liler ‘akla AK türk’e göre

ye Üvey anne rd yok Green Ca

sayfa

4

5’TE

Mers virüsü Amerika’da

sayfa

11

a yakın Başbakan’ lerden stratejist a göre olan Uslu’y t aynı muhalefe bağlı senaryoya men yine kalırsa seç ıracak cezaland

ştırma ANAR Ara dürü Genel Mü Uslu, İbrahim şkanlığı rba hu cum ine ilişkin ler im seç de öngörüler du bulun

9

■ Korkulan oldu ve ilk olarak Arap ülkelerinde görülen ve tedavisi bulunamayan MERS virüsü sonunda Amerika’ya ulaştı.

yük Dünya büa gebe mer, sorunlarbilimci Prof. Ian Bremaki en

13’DE

et sonr ■ ABD’li siyasinliğini, 11 Eylül’denriyor. gerg k nitelendi Ukrayna me olara sarsıcı geliş

sayfa

8

Toyota merkezini Teksas’a taşıyor

sayfa

6

■ Toyota’nın merkezinin Teksas, Plano’ya taşınacağı haberi, bölgede yaşayan ve yatırım yapmak isteyenleri heyecanlandırdı.

borçları ABD’nin gerdi ı Ameridüny21ay ra ulaşan trilyon dola i üzerinde

ARZU

KAYA

URAN

LI

11’DE

ndaşlığı ABD vataizce şart k için İngilardından vatandaş olma n için ’ın

sayfa

2

k bunu

5

za Yüz bin im züyor sorun çö dışı

aşkanı Gül,

sları POST yaptığı tema verdi. nı Atilla Pak, rizlerin müjdesini sürp anlattı ve

■ Türkiye

et ilgili siyas “Gelecekle “ters köşe ise

sayfa

9

■ Cumhurb Başbakan Erdoğan ’nin tüm seım yok”, k, AK Parti plan Anca toplaniz” diyor. de var ve bavulu olabilirsi Gül nda hala naryoları yok. niyeti hiç maya da

er’ın sınır

■ Justin Bieb yeniden günde-

için nın 30 edilmesi 100 bin imza me gelen nıp Beyaz Saray’a günde topla halinde pek çok esi ir. gönderilm me kavuşabil sorun çözü

i Putin gerdhatlattı a ra asObamsınır ında Rus

in Türkiye’n k yüzü yeni sağlıod’dan Hollywo f büyüten

minde hede için re ile Türkiye, rekla zı Julianne Moo . yıldı h’ Hollywood an ise ‘Doğru terci anlaştı. Slog

■ Sağlık turiz m kampanyaları

sayfa

8 AYCI AHMET BUĞD LİBERAL İTAL” NEOYENİ “KAP KUM EDİYOR MAH SİSTEMİ

■ Ukrayna tikçe Avrupa’da ri birik ım-

Hido’nun rı ırkçılığı arkadaşlaetti protesto bi ers’ın sahi

kay■ ABD, Clipp ırkçı ses

in an Sterling’ şuyor. Başk dını konu NBA yıldızlaan Obama’d tepkili. r herkes rına kada

yatır kerle ileri olan ticari ilişk Melike Ayan’ın di. cılar geril sayfa

7

yazısı

sayfa

16 LI AHMET RAVA I BİLİNÇALT THY’DEN İ SEFERLER

sayfa

sayfa

9

R 10 İLHAN TANI İN ABD’DEKİ

TÜRKİYE’N İMAJI

Bilgisayar kör edebilir uyarısı

yüşü Türk Yürüle dolu ■ Bilgisayar karşısında geçirilen zamanın ler an TADF Başka- artmasıyla birlikte ofis tipi hastalıklarda sürpriz tamamlay A212’ye ve göz bozukluklarında büyük artış var. ziyaretini

ul Köşk bav or ıy toplam

sayfa

ŞİT

5’TE

OSMA

15’TE

ETKİNL

İKLER

Türk doktorun büyük başarısı ■ Georgia Üniversitesi’nde doktorasını yapan Ercan Çaçan ve arkadaşları, rahim kanserine neden olan genle oynadı ve kanserli hücrelerin artışını engelledi. 6 yıl önce Milli Eğitim Bakanlığı bursu ile ABD'ye gelen Çaçan, şimdi kanserli hastaların umudu oldu.

8’DE

5’TE

N ÖZTÜ

RK

HAFTALIK ÜCRETSİZ

A M E R İ K A’ D A K İ

TÜRKLERİN

GAZETESİ

www.posta212.com • YIL 1 • SAYI 40

19 Şubat 2014 Çarşamba

DİYARBAKIRLI PİZZACI’nın hayatı belgesel

Zehra Madenli 5 yıl önce ALS hastalığına yakalandı. Ama o yılmadı, yaşama sıkı sıkıya tutundu. Göz kapaklarını kırparak yazdığı çocuk öyküleri, Toronto’daki yarışmada Büyük Ödül’ü kazandı. Şimdi de ABD’de tanınmak isteyen Zehra ile bu röportajı hareket edebilen tek organı göz kapakları sayesinde yaptık...

■ Hakkı Akdeniz çocukluğunda lahmacun ustalarından öğrendikleriyle dünya pizza şampiyonu oldu. Şimdi de hayatı belgesel film oluyor. 3’TE

Kaliforniya da GAZOZA KARŞI

■ Önce New York’ta kolalı ve benzeri tür şekerli içeceklerin restoranlarda tüketimine sınırlama getirilmişti. Şimdi de savaşa Kaliforniya katıldı ve içeceklere uyarıcı işaretler konulması için çalışma başlatıldı.

DUYGU GÜVENÇ

SUNAY AKIN

5’TE

GÜLHAN AKŞİT ŞENER

14’TE

HALDUN ARMAĞAN İLE VİZYON

13’DE

En seksi erkek

7’DE

12’DE

Diktatörlerin eşleri

7’DE

9’DA

ANKARA - POSTA212

5’TE

4’TE

Yaşayacaksan Hawaii’de yaşa

YEMEK BÜYÜCÜSÜ DİLARA ERBAY’DAN TARİFLER 14’TE NEW YORK’TA ETKİNLİKLER

Hayal evini satıyor ■ Dünyanın yaşayan en seksi erkek modeli Ben Hill, 2011’de aldığı New York’un dışındaki evini muhteşem bir göl evine çevirmişti. Hill, şimdi bu hayal evini 1,3 milyon dolara satışa çıkardı

NURDAN YÜZBAŞIOĞLU İLE LIFE AND STYLE

6’DA

Öğrencilerin Oscar töreni

6’DA

Şimdi Hamptons çok revaçta

12’DE

Yılanlı kadın ABD’de ortaya çıktı

■ Diktatörlükle yönetilen ülkelerin halkları işkenceler altında ezilirken, diktatörlerin eşleri ise saraylarında lüks yaşantılarını sürdürüyor. Peki kim bunlar?

15’DE

Facebook’ta cinsiyet devrimi

■ Onu 90’lara damga vuran ‘yılanlı kadın’ olarak tanıdık. Şöhretin zirvesindeyken sırra kadem bastı. 10 yıldır sesi çıkmayan Tuğçe San’ı Atlanta’da bulduk.

ABD’nin en ucuz en değerli yerleri

■ Trivago.com’un 82 milyon müşteri memnuniyeti ve iki kişilik oda fiyatlarını dikkate alıp hazırladığı listede, hem ucuz hem de kaliteli otellerin çoğu Florida ve Kaliforniya’da. 15’TE

Türk eğlencelerinin vazgeçilmezi 2’DE

2’DE

■ Türk eşi ile birlikte Chicago’da yaşıyor AfroAmerikan DJ Tobear. Sıkı bir Tarkan ve İbrahim Tatlıses hayranı. Türk müziğini çok seviyor ve

artık Türklerin eğlence■ Neva lerinin vazgeçilmezi. da Çölü ’nde her yıl düze nlen Man (Yan en Burning an adam festivale ) adlı bu Türk mim sene ünlü arlar dam ■ Ahm vurdu. Mim ga et Muh vada Çölü arlar, Neye'de ‘Roc sin Tüzer... Türk ’nde kum ikçı İmam bir hava tanınıyor. " alanı tasa dan Müzik ve olarak her şeyi rladı. göze alıp aşkı uğruna zer, geçt başaran iğim Tüoklyn Issu iz günlerde 8’DE Broe Proje ct çok özel bir proje Room’da ye imza attı.

■ Türk iye İstat yabancıla istik Kurumu’n rın konu un mart oluyor. ayı veril İstanbul’u t alımlarındaki ilk terci erine göre , Antalya, hi İstan Bursa ve Muğla takip bul ediyor.

9’DA

GENÇLE R DOĞUR ARTIK M İSTEMİY AK OR HAFTA LIK ÜCRE TSİZ

AME RİKA ’DAK İ

■ Geliştirdiği antivirüs programlarına verdiği isimler nedeniyle dalga geçiliyordu. Ama kaderini ABD’li firma değiştirdi.

Şöhretin bedeli ağır ■ Hepsi çok ünlü ve çok zengindi. Adeta su gibi para harcadılar. Gün geldi bir de baktılar ki paraları tükenmiş topu atmışlar. Şimdi güç bela yaşamaya çalışıyorlar. Bir de şöhretin ağırlığını kaldıramayanlar var. Onlar da kurtuluşu uyuşturucuda aradılar ama...

■ Amerika’da her hafta yaklaşık 2 binden fazla köpek ve kedi öldürülüyor. Nedeni ise barınaklara bırakılan hayvanların 72 saat içinde bir sahip bulamaması.

6’DA

TÜR KLE RİN

GAZ ETE Sİ

www.pos ta212.co m • YIL 1

Türk doktorun büyük başarısı ■ Georgia Üniversitesi’nde doktorasını yapan Ercan Çaçan ve arkadaşları, rahim kanserine neden olan genle oynadı ve kanserli hücrelerin artışını engelledi. 6 yıl önce Milli Eğitim Bakanlığı bursu ile ABD'ye gelen Çaçan, şimdi kanserli hastaların umudu oldu.

8’DE

5’TE

9’DA

İstanbu l Brookly Fikirtepe’ye n Park 13’DE

T

YILMAZ POLA

Z ’DAN BEYA AJI ERDOĞAN TAZİYE MES SARAY’A

sayfa

3

sayfa

11

’u Facebook abı okuma kit

A M E R İ K A’ D A K İ HAFTALIK ÜCRETSİZ

A M E R İ K A’ D A K İ

TÜRKLERİN

GAZETESİ

7 Mayıs 2014 Çarşamba

www.posta212.com • YIL 1 • SAYI 51

ABD’de boşanmak Türkiye’de geçerli değil Amerikalılar arasında boşanma son yıllarda giderek artıyor. İstatistiklere göre de yabancılarla evlilik yapan Amerikalılar arasındaki boşanma ise nerdeyse yarı yarıya düşmüş durumda. Ancak Göçmenlik avukatı Ayhan Öğmen yine de uyarıyor: Türkler’in Amerika’da gerçekleşen boşanmalarının Türkiye’de bir hükmü 8’DE yok.

Etkinlikler

■ 13. Boston Türk Film ve Müzik Festivali’nin kapanışında, ünlü Türk gitarist Cem Duruöz unutulmaz bir konser verdi.

■ Hakkı Akdeniz çocukluğunda lahmacun ustalarından öğrendikleriyle dünya pizza şampiyonu oldu. Şimdi de hayatı belgesel film oluyor. 3’TE

Kaliforniya da GAZOZA KARŞI ■ Önce New York’ta kolalı ve benzeri tür şekerli içeceklerin restoranlarda tüketimine sınırlama getirilmişti. Şimdi de savaşa Kaliforniya katıldı ve içeceklere uyarıcı işaretler konulması için çalışma başlatıldı.

Oprah, NBA’da patron mu oluyor? ■ LA Clippers’in sahibinin NBA’den ömür boyu men edilmesi sonrasında, ünlü televizyoncunun kulübü satın alacağı iddia edildi.

7’DE

Çizgi filmlerin sırrı çözülüyor 16’DA

■ Beverly Hills’de faaliyet gösteren Emlak hattı Uzmanı Nur Akman’a göre, Türkler’in Irak boru kliyor aldıkları lüks emlak sayısının oldukça az. seçimi be ız’a göre Bakanı Yıld bil arasınnkara-Er Bağdat-A anlaşması 30 Niol daki petr i bekliyor. seçimler san’daki

Çılgın topuklar 14’TE

5’TE

GÜLHAN AKŞİT ŞENER

14’TE

13’DE

En seksi erkek

Diktatörlerin eşleri 5’TE

Doğuruyor ama öldürüyoruz ■ TÜİK’e göre, doğan bebekleri yaşatmada istenilen seviyeye gelemedik. Ölen bebeklerin yüzde 65’i ilk 30 günde yaşamını yitiriyor.

7’DE

19 Şubat 2014 Çarşamba

DUYGU GÜVENÇ ANKARA - POSTA212

HALDUN ARMAĞAN İLE VİZYON

7’DE

15’DE

sayfa

Zehra Madenli 5 yıl önce ALS hastalığına yakalandı. Ama o yılmadı, yaşama sıkı sıkıya tutundu. Göz kapaklarını kırparak yazdığı çocuk öyküleri, Toronto’daki yarışmada Büyük Ödül’ü kazandı. Şimdi de ABD’de tanınmak isteyen Zehra ile bu röportajı hareket edebilen tek organı göz kapakları sayesinde yaptık...

■ ABD Dışişleri Bakanlığı’nın desteklediği program kapsamında David Dorfman Dans Topluluğu İstanbul, Ankara, Diyarbakır ve Batman’a gidiyor.

16

Vizyondaki filmler 14’TE

SUNAY AKIN

Yaşayacaksan Hawaii’de yaşa

New York dans Türkiye’de

sayfa

Türkler lüks 11 konut sevmiyor

www.posta212.com • YIL 1 • SAYI 40

5’TE

4’TE

Uzun yaşamanın sırrı DATÇA’da

Life & Style

GAZETESİ

SUREN YASAM

2’DE

11’DE

TÜRKLERİN

GOZ KAPAKLARINDA

Kapanışı Türk gitarist yaptı

12’DE

■ Enerji

14’TE

DİYARBAKIRLI PİZZACI’nın hayatı belgesel

■ Diktatörlükle yönetilen ülkelerin halkları işkenceler altında ezilirken, diktatörlerin eşleri ise saraylarında lüks yaşantılarını sürdürüyor. Peki kim bunlar?

www.posta212.com

12’DE

YEMEK BÜYÜCÜSÜ DİLARA ERBAY’DAN TARİFLER 14’TE NEW YORK’TA ETKİNLİKLER

Hayal evini satıyor ■ Dünyanın yaşayan en seksi erkek modeli Ben Hill, 2011’de aldığı New York’un dışındaki evini muhteşem bir göl evine çevirmişti. Hill, şimdi bu hayal evini 1,3 milyon dolara satışa çıkardı

15’DE

9’DA

NURDAN YÜZBAŞIOĞLU İLE LIFE AND STYLE

Facebook’ta cinsiyet devrimi 6’DA

Öğrencilerin Oscar töreni

6’DA

Şimdi Hamptons çok revaçta

12’DE

Yılanlı kadın ABD’de ortaya çıktı ■ Onu 90’lara damga vuran ‘yılanlı kadın’ olarak tanıdık. Şöhretin zirvesindeyken sırra kadem bastı. 10 yıldır sesi çıkmayan Tuğçe San’ı Atlanta’da bulduk.

ABD’nin en ucuz en değerli yerleri ■ Trivago.com’un 82 milyon müşteri memnuniyeti ve iki kişilik oda fiyatlarını dikkate alıp hazırladığı listede, hem ucuz hem de kaliteli otellerin çoğu Florida ve Kaliforniya’da. 15’TE

Türk eğlencelerinin vazgeçilmezi 2’DE

2’DE

■ Türk eşi ile birlikte Chicago’da yaşıyor AfroAmerikan DJ Tobear. Sıkı bir Tarkan ve İbrahim Tatlıses hayranı. Türk müziğini çok seviyor ve artık Türklerin eğlencelerinin vazgeçilmezi.

30 Nisa n 2014

ler

Amerik 23 Nisana’da çoşkus u

4’TE

■ 23 Nisa n Ulusal Egemenlik ramı başt a ve Çocu üzere pek New York ve Washing k Bayçok kentt e coşkuyla ton olmak kutlandı .

Türk film Film Fe i Buffalo stivali’n de

2’DE

■ Bu yıl 8’inc ‘Çok Uzun isi düzenlenecek film fest ile yöne Bir Hikayenin ivaline Tam tmen Ertu ğ Tüfekçio Ortası’ filmi ğlu da katıl ıyor

Vizyon

daki film

ler

5’TE

SOHO Ba büyülü bylon’un dünyas ı

3’TE

■ Babylon Lounge’u septlerin n iç içe oldu SOHO’daki fark firlere lı konğu mek dört dört anında lük bir misaeğlence sunuluyo r.

Belki size inanmas ülkesi ı zor gele olan rikan Topl ABD’de, 630 bilir ama dün yanın en bin evde um Ank evinde zengin tuvalet, eti’ndeki veri su tesisatı yok. ler lavabo ya da duş 1,6 milyon kişinAmeolmadığ in ını göst eriyor.

Life & Sty

le

Türkçe şa nostalji rkılarla yolculuğ ■ New York DROM, gece hayatının u “80’ler popüler ve Part

14’TE

16’DA 6’DA

ABD’ni n harikal doğa arı

Çarşamb a 14’TE

1,6 mil y ABD’lin on tuvaleti in bile yo k

Gelmiş ge iyi Ferr çmiş en ari’ler

• SAYI 50

Etkinlik

ABD’de sağlıklı yaşam ve ğum yap doma eğilim lerine iliş kin yayınla nan son raporlar veriler ülk ve e genelin de gençle doğurganl rin ık sayılar ının verici boy endişe utlara ula ştığ gösteriyo ını r. Doğum oranının özellikle son 20 yıld a azalma başlıca sının nedeni ise doğum kontrolü.

HAFTALIK ÜCRETSİZ

Ankesörlü kulübeler Wi-Fi oluyor

ka’nı deva turmaya baskı oluş

4

için p olun llara sahi bazı koşu

AN AK

RK’TA

topu atmışlar. Şimdi güç bela yaşamaya çalışıyorlar. Bir de şöhretin ağırlığını kaldıramayanlar var. Onlar da kurtuluşu uyuşturucuda aradılar ama...

» 16’DA

GÜLH

W YO

■ Büt ün fine dining York’ta restaura bur gerin en ger deyince ntlarına rağm iyilerini aka de bulm n sular dur en New ■ Hepsi çok ünlü ve çok ur. ak bir zengindi. Adeta su gibi para meseled Ama burharcadılar. Gün geldi bir de ir. » 7’D baktılar ki paraları tükenmiş E

A

4’TE

14’TE

■ Film lere konu olan ve fazla ruh hastanel hastasın erin 10 lerde duru ın bulu katı nduğu m gide hapishan rek tehl eikeli bir hâl alıyo r.

7’DE

■ Yaklaşık yükü dünya ekonomis n borç m ediyor.

sayfa

■ Green Card r yapılıyor. Anca gerekiyor. ması hazırlıkla

STYLE

■ Kan ser kolog terapisti, psi ve Gülhan hipnotera pis guladı Akşit Şener, t ğı ile kan terapi ve uyhipnoz ser has umut oluyor talarına . » 6’D

16’DA

10

sayfa

E AND

SUNA

Y AKIN

E

■ Sek si ön yon rek plana çık artan gaz yönünd lamlarının bir ürü ete ve tele eki yay nü satt vizgın ina ırab nış çök tü. » ileceği NE

E

İLE LIF

isi”ne ev

mekanı 90’lar Türk çe sahipliğ i yapacak. Pop 3’TE

■ Ame rika, görü r görm büyüleye cek birço ez sizi harikası k doğa na birbirind sahip bir ülke . Bu en leri görm benzersiz güze ek çok kolay olma llikda mut laka keşf etmelisi sa niz.

15’DE

İTİKA TARİHE POLN KARIŞMASI

TESİ GAZE ERİN ÜRKL AKİ T İ K A’ D AMER

ZBAŞ

IOĞLU

TE

9’DA

■ Her yıl Endeks ölçümü yap ılan Yol 53’ünc i’nde Türkiy suzluk e ü sıra da yer 177 ülke ara Algısı aldı. » sında 4’T

■ Çoc uk Has talıkla Aygen, rı Uzm anı Zeh alan çocözellikle 5 yaş ra yüksek ukların obe ından itib Zeynep aren kilo z olma olduğu ihti nu bel irtiyor malinin çok AN YÜ . » 5’T

NURD

age faiz ara 2013’ü lık ayında n seviye en yüksek sine ula şarak yüzde oldu. Geç 4,5 oran yüz en yıl bu de 3,36 idi. » 13’

sayfa

Hacı İzzet Paşa Yokuşu Rota 2 Apartmanı 15/2 34427 Kabataş / Beyoğ lu - İstanbul Tel: +90 212 244 35 35 Fax: +90 212 244 35 38 E-Mail: nese@ sria.com.tr

VİZYON

■ Mo rtg leri

13

İLETİŞİM

Türkiye’de

4’TE

■ Mü zik dün yasının arasın en pre da Adayla yer alan stijli ödü 201 törenl rı her yıl old 4 Gramm lleri y Ödülle e açıkla uğu gib ndı. » 15’TEi görkemli birri

■ AB D’de toplulu Türkiye’yi tan hem de k hem kültür ıtmak için çocukl elde ettiği el hizmet verkurulan gel ara bağ iyo ışlıyor iri gereksinim r . » i olan 2’DE

■ Ultimate Fightin kalayan Alp Özkılıç g Championship’te ilk Türk dövüşç Özkılıç, ilk rakibi , ilk maçına UFC on Fox 9 etkinliğ ü olma şansını yaDarren Üyenoy ama ile 14 Aralık’t inde çıkacak. sayfa a karşılaşacak.

ABD hayvan katliamı yapıyor

ABD’de baştacı oldu

Daphne Barak’ın kaleminden

sayfa

ÜCRETSİZ HAFTALIK

Türkiye’de alay ettiler

■ Oscar ve Altın Küre’ye damgasını vuran 12 Yıllık Esaret filmiyle yıldızı parlayan Lupita Nyong’o, People dergisince dünyanın en güzel insanı seçilmişti. İşte Lupita Nyong'o'nun bilinmeyenleri

sayfa

Haşin Kıl çekildi

15 edi. Erdoğa ye gidilem adım öte to etti a hâlâ bir r de protes tı, Türkle bir sene kal cü yılına Bayrağı yak ’nın 100’ün yine Türk ımı ler kır eni eni Soy etmedi, Erm un Sözde Erm mn me kimseyi ‘taziyesi” N ERMENİSTA MU? TU ABD DOS

12

■ Nob el ödü Pamuk, llü yazar sin Lis Madison WisOrhan esi öğr bir ara enciler conya Türkiy geldi, kita iyle e’yi anl pla attı. » rını ve

» 2’DE

6

REKLAM

r

LivesOn medya ve DeadSo sunuyoda sanal va cial gibi se rvisl rlıkl r. Yani kalbin arını sürd er, siz öldü ür iz durs kt a bile mek isteyen en sonra da Twitt ’leriniz lere çeşitli sosyal hi atılm aya de zmetler vam ed iyor»

HABE R MER KEZİ

7’DE

e sansürün İnternet dinmiyor 12 tepkiler

ABD da kutuplar elçilik açıyor

11

la çözüm 15’e 1 ka sayfa

10

1 • SAY I 30

z

■ Bos ton’da yan Tür yaşak yen Naz müziskendi an Nihal, bes seslend telerini albüm irdiği ilk ünü yak çıkarıyo ında r.

ile faaliyet gösterenity Bank’ adı verilen ve küçük bölgesel bankala n Türk girişim Savoy Bank’ın ciler de var. Manha r en büyük hisseda ttan merkezli rı Metin Negrin de bu Türk girişim ve yönetim kurulu başkan sayfa ı cilerden sadece biri.

• YIL

11 Ara lık 20 13 Çar şamba

sayfa

■ ABD’de ‘Commu

■ Türk toplum

unun yerel ve federa l yöneticilerle ilişkisi nin geçen gün güçlen her söyleyen TADF diğini Başkanı Ali Çınar, artık bir çok Kongre üyesi ve Senatörün Türk toplum unun fikrini almak için kendilerini aradıkl arı- sayfa nı söyledi.

www.p osta21 2.com

8-9

ÖZGÜRLÜK

Anayasa Mahkem makul süreyi aştı, esi’nin ‘tutukluluğu seçilme hakkı rarı vermesinin ihlal edildi’ kaardından CHP İzmir Milletvekili gazeteci Mustaf a Balbay’ın, 4 yıl tutukluğu bitt i ve özgürlüğüne 9 aylık sayfa kavuştu.

AYSEL TAPAN

POST A212

ABD ha pi yol geçe shaneleri n hanı gibi

sayfa

resi ABD kongtı kutuplaş

sayfa

sayfa

AY BEYAZ SAR İ MED YÜZ VER

sayfa

8

’da Ortadoğuma yarışı silahlan

doğan’a Tayyip Er ıskalı destek Ah n geldi 4 Türkler’de

20

107 ■ ‘Zenginliğin Rolls Royce’un otomobil kabul edilen ca ürettiği en hızlı deki tarihi boyun ir ve 624 beygir gücün » 8’DE ırdı. olan 12 silind li büyük ilgi uyand Wraith mode

MERHABA

atıy

sayfa

hazırlanansayfa ın ardından iddiaların endişesine e yolsuzluk arına bağlayacağı . ş yasalaştı i AKP iktid kavga döğü ve yargı erkin nlemelerden ilki yol açan düze

ılar Amerikal kiliseden or şıy la ak uz

12

GA ZET ESİ

lerini

■ Kök eni üçb in yıll uzanan ık kad yor. Son detoksta ilk im Çin öğr etisi Tao üç gün ra da sıra 7 günlük ön temizlik ’ya ile detoks ta. » geçi8-9’DA

7

■ Türkiye’d

10

» 2’DE

Peki genel seçim Siyasi partiler lerde ne olacak? yurt kontenjan ayıra dışındaki Türklere Türkler kend cak mı? Gurbetteki i temsilcilerini gönderebilece TBMM’ye k Ayata’nın hazır mi? CHP’li Sencer ladığ ı teklif, eğer kabul edilirse yurt kendi vekillerin dışındaki Türkler i seçebilecek.

tweet

AHME T BU

ĞDAYC SAMUI-TA I YLAN D

2013 verilerine Türkiye nüfu göre 75.6 milyonluk sunun yüzd e 8’i yurt dışında yaşıy or. ortalamasının Bu rakam ise dünya dışında yaşa neredeyse üç katı. Yurt yan Türkiye Cum vatandaşları nihayet önüm huriyeti Cumhurbaşka üzde nlığı seçimlerin ki sandığa gidip oy kullanabi de lecek.

sayfa

YCE EN ROLS RO ÜRETTİ k olü’ olara HIZLISIve NI asaletin semb yıllık

Çarşamba

sayfa

nunu HSYK Ka en TBMM’d çti ge ı al kavg

sayfa

Al Di Meola ilk kez Türk basınına konuştu

11 Aralık 2013

iyice Kış artık i d ir d z be

9

rüyor. bankaları menin Türk leşebileceğini öngö mik büyü İ’lerin kötü ğını ve KOB

■ Kred

konu ■ Eski e yaptığı ölen 8 İnitiative’d AVM saldırısında esini i Kenya’dak Elif Yavuz’un hikayu. » 8’DE le ını zor tutt aylık hami gözyaşlar anlatırken

SAYI 30

tim ve emek

sayfa

■ ABD ’liler, nün aza ülkelerinin güc ldığına yandan inanıyor üda , Bir yor. Son işsizlikle boğuşu uçta da.. . » 11’ DE

HAFTALI

K ÜCR AM ETSİZ ERİ K A’ DA Kİ TÜR KLE RİN

POSTA212

sayfa

POSTA212

anı Blasio,

Bırakın vek ilimiz BİZ SEÇELİMi www.posta21 2.com • YIL 1 •

13’TE

R İLHAN TANI WASHINGTON

■ Gar bis Gug in, Fen çok tak erb ımda nör-fut oynadı ahçe dahil pek . bolcu kuyum olarak 1973’te ant reculuk geldiğ yapıyo i r. » 3’T ABD’de E

Başk ■ Belediye lilerin sağlık harcamala

iye rapotü’nden Türk k.” teciler Örgü m daha kötü olaca ayan Gaze yıl duru ■ Sınır Tanım Bihr: “Gelecek layan runu hazır

rk ve S&P Tü Moody’s ını uyardı oekon alar e kuruluşları yavaşyarat bank acaı dirm nda bask i derecelen

TON BILL CLINUTMADI İ UN on Global ELİF’ ında anı, Clint şma sıras ABD Başk

Oprah Wintfrey

Tuncay Özkan

8

sayfa

KANI VE CUMHURBAŞ DEĞERLERI GAMBIYA DIŞPOLITIKA ERDOĞAN’IN

sayfa

MENDACITY

gton’a re TADF’den Washin enleTMA göçmÇIKAR Yasadışı BÜYÜK desiığı mı? 8 müjhazırl lik 11 Eylül bir m yeni ki uçak Kayıp r, gö

Hawaiili l, Türkler: Gen kal beğenirse

sayfa

EDE 2.

TÜRKİYE ÇÜRÜM YAPIYOR

sayfa

İZM

SİBER TERÖR ALGISI

İN EVİ VERSACE’NSINA YOK PAHA » 14’DE SATILDI!

Egemen Taş

2

DEMANS VE BİRLEŞİRSE

sayfa

ZİRVESİNİ

Lupita Nyong’o

sayfa

kuzen R İLHAN TANI siyasete 12 giriyor

LI

AHMET RAVA

AYCI

p Engin Türkal

MEHVEŞ KOÇA

İLE GAZ- VERİCİ GAZ-ETECİ FARK ARASINDAKİ

sayfa

NYPD Müdürü William Bratton

Sİ IK HİKAYE NDIRICIL BİR DOLACAK MÜZESİ birlikte nıp k askerlerle VE OYUN adını kulla ırdığı gerçe II. Wilhelm’in na girip kand n İstanbul

» 16’DA

İlk günden bugüne haberin gerçek kaynağı

sayfa

sayfa

AHMET BUĞD

10

2

kişi sınırdışı 13 Nabzı 7 ABD’de 368 bin Melike Ayan ile Piyasaların Kırım, ‘Rusya’ dedi 9 Deniz NYPD Müdürü’nden Gezmiş’in 6 ‘Kumpas TÜRKLERE SÖZ 3 i

AK Parti ve Cemaatin ortak tezgaKhı’

kılığı n Kralı cisini ■ Yüzbaşı Belediyesi’ni Alma bir ayakkabı tamir 15’TE adlı sü. » Köpenick Vilhelm Voigtuzanan ibretlik öykü dolandıran dek Müzesi’ne Oyuncak

sayfa

sayfa

CHP lideri Kılıçda roğlu’nun 5 günlük ton ziyaretinin Washingyankıları sürüyo r. Yerli ve yabanc gözlemcilerin tümü, ı öneme sahip olduğu ziyaretin başlı başına bir sayfa konusunda hem fikir.

’ Obama’nın Inheritance ■ Başkan Story of Race and an ‘Ray’ Father: A e de adınd , evine yografisind adlı otobi iği Keith Kakugawa üz tt kadına tecav diye bahse ettiği bir » 3’TE yemeğe davet le tutuklandı. çesiy ettiği gerek

RK’TA NEW YO ASAYİŞ AL BERKEM

■ ”Böyle davalara

14-15

AMERİ K A’ D A K İ TÜRK LERİN GAZET ESİ

NIN OBAMA’ KADAŞI EN İYİ AR SANIĞI Z TECAVÜ ‘Dreams From My

ularından iyat sporc in en iyi Olimp esinde açlığa karşı lyasıyla tarih tler büny 2009’dan gümüş mada , Birleşmiş Mille a, sporu bıraktığı altın ve bir Carl Lewis Lewis ayrıc yor. » 6’DA ■ Dokuz k hatırlanan bir vakıf da kuran olarak çalışı birisi olara Kendi adına tler İyi Niyet Elçisi savaşıyor. miş Mille Birleş yana bu

Berkin’in avukatı: M’ ‘TAKİPÇİSİYİalışığım”

diyen Berkin Elvan’ın avukameytı Evrim Deniz Karatana sayfa dan okudu: “Sonuna kadar takipçisiyim.”

HAFTALIK ÜCRETS İZ

Carl Lewis Ünlü atlet VAŞ AÇTI A S A AÇLIĞ

‘Türkiye için kriz kaçınılmaz’

■ Gezi hareke-

Çalınan Zeugma mozaiklerinin 3 peşindeyiz

■ Noe l Bab san 14 a kıyafeti giy Aralık olacak Cumart miş onbinle . rce ması içinOrganizatörleesi günü sokakl inr polis ile işb taşkınlık yaş arda irliği hal anmainde

Pittsburgh Ünivers itesi Öğretim Görevli lerinden Doçent Dr. Türk Kültür Vakfı Özlem Soran tarafından ve Pittsburgh Türk kan Derneği’nin desteğiyle yapılan Amerimanın sonuçla rına göre, Pittsburgh araştırresinde yaşaya n Türklerin eğitim ve çevdüzeyinin, bölgede ve gelir oldukça yüksek yaşayanlara göre sayfa olduğu ortaya çıktı.

■ Diplomatik ilişkiler i uzun süredir bozuk olan Türkiye, İsrail’in Batı Avrupa ve Grubu’na (WEOG Diğerleri ) üyeliğine sayfa itiraz etmeden onay verdi.

3

10

Forbes’in kriz kahini POSTA212’ye konuştu

Amerika’da Cemaat gibi örgütleneceğiz

çığ gibi sarıyor . Çalışanlar, saat başı asgari ücretle yoksulluğa mahkum olduklarını söylüyor.

i

3

GÖNDER

ü yerine 1950 gün yeti’nin Ve 9 Kasım iye Cumhuri 63 yıllık ği dikilen Türk ı’ bayrak dire iz günlerde ‘1 numaral vini geçtiğim kutsal göre devretti » 8’DE ak geçici olar

için al, Atatürk Nazmi Cem inşa edildiğini r bir Anıtkabi bir bayrak direği duyunca öyle ki, dünyada eşi ve r yapmak iste asın... olm zeri ben

sayfa

SURİYE’DEN DERS: KÖTÜLER KAYBETMEYEBİLİR

sayfa

PANİK HAVASI

sayfa

Mİ?

8 gerilimi değe

■ Gezi olayları sırasında Seatt le Times’a yaptığı yorumdan dolayı bir Dışişleri Bakanlı len Seaatle Fahri ğı’na şikayet ediBaşkonsolosu Ufuk Gökçen 11,5 yıldan bu yana sayfa yürüttüğü görevin den alındı.

İLHAN TANIR

AHMET RAVALI

AHMET BUĞDAYCI

MEHVEŞ KOÇAK

2

rlendird

a212.com www.post

TESİ GAZE

K İR BAYRA Sİ B A K IT N A E İN HİKAY DİREĞİN R TÜRK

mi yaşayan Naz Amerika’da bir Türk vatandaşı, li York’ta Cemal isim geldiği New i kler 14 yaşında sancak dire Amerikan sahibidir. ın ikan fabr üreten bir

» 9’DA

11

ÜCRETSİZ HAFTALIK

ABD’DE Bİ

■ Yaklaşık 12 milyon kişinin dört gözle beklediği göçme nlik reformu tasarıs ı Temsilciler Meclisi’nde dirençle karşıla Muhafazakar ştı. lar, meclisten hiçbir tasarının geçmeyeceği şekilde ni savunurken, tutum Demok bu ratlar anlaşmayı bozucu tarafından bir hareket olarak yorum lanıyor. » 13’TE

IMF büyü

7

20 YIL 1 • SAYI

TÜRKLERİN BAŞI EĞİLİYOR

ACİL ABD VİZE

sayfa

2 Ekim 2013a Çarşamb

Dünya onu konuştu TÜRKLER ONU ANDI

9’DA

9

a’nın kam■ “Obam değiştiren panyasını bilinen k Türk” olara pazarlama iletişim ve uzmanı Hüma ABD’deki Alpaytaç’ın başarılara şirketi yeni devam ya imza atma 9’DA » r. ediyo

y Kulübü’nün ■ Galatarasaı en iyi bilen Kadir içini dışın den biri olan bir ’in gazeteciler Fatih Terim Çetinçalı, erilmesinin perde ılı çırpıda gönd sarı-kırmız e dizi’ arkasını ve ‘pemb yaşanan camiada olayları kıvamında e anlattı.. » 13’TE POSTA 212’y

■ ABD’nin Türkiy e leri Bakan Yardımile ilgili DışişNuland, Türkiy cısı Victoria e’ye devam eden anayasa çalışmaları ile ilgili telkinde bulunduklarını açıkladı.

■ Oktay, aslında kanser hastalarının kemoterapiden sonra çocuk doğurabilmes i için kullanılan ama erken yaşta anne olmakt an kaçınanların bu şansı sonsuza kadar yitirmemek için kulland ıkları yumurta dondur ma tekniğini anlatt ı. » 3’TE

me Sİ ■ ABD İstanbu tahminini 3,1’e l Başkon losluğu, “İş İnsanla soindirdi ■ Uluslararası rı Vizesi TMMOB Baka Para ET BUĞDAYCI Programı” başlattAHM n dünya ekonom Fonu (IMF) ığını açıkladı. HEPSİ VE DAHA FAZLAS isinin Gazeteciler de Cemaati MEH 2013 VEŞ ve 2014 n seçim stratejis yılların KOÇAK ■Bayraktar’a tepkili acil vize kapsasayfada önceki I POSTA212 LIFE’DA i mında. » 12’DE tahmininden büyüyeceğini AKP-Cemaat-CHP daha az sayfa TMMOB Başkan İLHA ı Mehmet Soğanbelirterek hedefl R cı, yasaya, üyeleri N TANI ■ Amerika’da sırasıyla yüzde erini gözaltın Cemaat içinnin 3.1 ve 3.8 olarak alınmasına sayfa Türk Erdoğan bitti a etti. » 7’DE ve Çevre revize konsove Şehircimi? lik Bakanı’na tepkili AKP ve Öteki. losluklarına Gözbebeğimi » 10’DA .. başvurup çizen kanlı ABD’de milliyetçilik vekalatname İslamofobi ‹LHAN TANIR ■ bıçağı 8’DE Mısır’da vermek, evnereye gidiyo AHMET BU⁄DAYCI r? ■ ABD asgari ücretin neler oluyor ■ 10’DA lilik cüzdanı Ameri artmas?ı için ayaka, ğa kalktı. 130’dan ARZU KAYA URANLI ■ almak veya adalet arıyor 9’DA fazla ... od zincirlerinde BURAK kentte, fast-fobuna benzer KÜNTAY çalışan talebi destekleyen binlerc lar ve■bu12’DE işlemleri yaptır MEHVEŞ KOÇAK e kişi sokağa ■ 2’DE mak için nelerin küldü. Fast-fo olduğunu ve od zincirleri, Wal dögerekli ne kadar ücret Mart gibi perakende zi sizin için araştır ödeyeceğinimerkezlerinde dık. » 12’DE ki grevler tüm ülkeyi

E

CİM BOM’DA I MANCHIN İ DÖNEM

■ Kemoterapin in kanserden kurtul hastaların doğurgan anlığı üzerindeki etkisi üzerine araştır maları Ulusal Sağlık Enstitüsü’nden milyonlarca dolarlı k destek alan Oktay, alanında önemli araştır malara da imza attı.

■ Başbakan Erdoğan’ın “Uzlaş 48 maddeyi ılan hemen geçirelim” öneris Meclis’ten konusunu harekei Anayasa Mutabık kalınan tlendirdi. lar arasında temel haklar anlamı maddeler bulunu nda önemli rken başkanlık sistemi gibi kritik konula r yer almıyor. »

ABD’nin sağ lık karnesi boz uk...

■ Çocuk gelinl erin dramı ■ Dersimli kızların izi ABD’d e ■ New York’t a kiralar uçuyo r ■ New York’u n en pahalı evi ■ En tehlikeli parklar ■ Paterson’da Ramazan bir başka ■ Ramazan imsakiyesi

RİMİ ‘AYSAL TE EDİ’ M HİÇ İSTE

Dünyanın önde Prof. Dr. Kutlu gelen isimlerinden olan yöntem sanıl k Oktay, tartışmalı bir işlemini başaan yumurta dondurma rıyla gerçekleşt iriyor.

■ Durdağı, gelece itibaren araştır k yıldan masını Bahçeşehir Üniversitesi Tıp Fakült esi yesinde sürdür bünecek. Durdağı, ABD, Yunanistan, Kanada ve Avrupa Birliği’nin desteğ iyle sürdürülen araştır başkanlık ediyor maya . » 3’TE

14’TE


Güncel &Toplum

21 Mayıs 2014 Çarşamba

Soma’ya yardım eli uzandı Türkiye'yi büyük yasa boğan Soma madeninde yaşamını yitiren maden işçilerinin aileleri için Amerika Birleşik Devletleri’nde yaşayan Türkler'den yardım eli uzandı

T

Derneği (ÇYDD) ile işbirliği içerisinde hareket eden BTF, Soma’daki çocukların eğitimlerini destekleyebilmek için Türk Amerikan toplumuna bağış çağrısı yaptı. 4 gün içinde New York ve New Jersey’de 40 bin dolar toplandı.

ABD -TÜRKİYE ARASINDA KÖPRÜ Türkiye’de olanaksızlıklar nedeniyle eğitim alamayan çocukların eğitimleri için bugüne kadar birçok kez yardım seferberliği yapan Bridge to Turkiye Fund (BTF-Türkiye’ye Köprü Vakfı), Manisa’nın Soma ilçesindeki maden ocağı faciası ardından yetim kalan çocukların eğitimlerini aksatmadan sürdürebilmeleri için ABD ile Türkiye arasında yardım köprüsü kurdu.Türkiye’de Çağdaş Yaşamı Destekleme

HER KESİMDEN DESTEK Amerikalı Türkler tarafından kurulan yardım derneği Embrace Relief’in, Soma’da meydana gelen maden faciasında hayatını kaybeden işçilerin aileleri için ABD genelinde başlattığı yardım kampanyasına da her kesimden destek gelmeye devam ediyor. Dernek CEO’su Osman Dülgeroğlu, dört gün önce başlattıkları ‘Soma İçin Yardım’ kampanyasına Fethullah Gülen’in de 5 bin dolar katkıda bulunduğunu söyledi. Dülgeroğlu, Gülen’in ayrıca

DOĞUCAN CÖMERT NEW YORK - POSTA212

oplam 301 madencinin yaşamını yitirdiği felaketin ardından ABD’deki Türk yardım kuruluşları hayatını kaybeden işçilerin ailelerine yardım eli uzatmak için kampanya başlattı.

yeni başlattıkları Bosna Hersek’e yardım kampanyasına da bağışta bulunduğunu ifade etti. Kampanyaya ABD genelinde bulunan Türk kültür merkezlerinin büyük destek verdiğini dile getiren Dülgeroğlu, “Şu ana kadar Chicago, New Jersey, Boston ve Arizona’da

Soma faciasında mağdur olan insanlar için kermesler düzenlendi. Bu kermeslerin gelirleri kampanyaya aktarıldı.” dedi. EZELİ RAKİPLER TEK YÜREK Yeşil sahaların ezeli ve ebedi rakipleri Fenerbahçe ve

New York’tan Gaziantep’e yardım Gizem Öztürk, 10 yıl önce eğitim için geldiği New York’tan Gaziantep’e yardım eli uzatıyor. Gaziantep Devlet Hastanesi Çocuk Bölümü’nün ihtiyacı olan iki makineyi, ünlü sanatçıların fotoğraflarından oluşan bir sergiyle ve bağışlardan elde edilecek parayla almak istiyor SERKAN KALFA NEW YORK - POSTA212

G

izem Öztürk, uzun süredir New York’ta öğrencilik yapan genç bir kadın. 2003 yılında Amerika’ya gelip eğitimini tamamladıktan sonra burada kalıp iş hayatına atılmış. Bir yandan da hayır işleriyle uğraşmayı seven Öztürk, Gaziantep Rotary Kulübü, New York Rotary Kulübü ve New York Lazzoni’nin katkılarıyla bir hayalini gerçekleştirmek üzere. Gaziantep’teki Devlet Hastanesi Çocuk Bölümü’nün ihtiyacı olan iki cihazın temini için çalışmalara başlayan Gizem Öztürk, Türk ve yabancı bir çok ünlü fotoğrafçının eserini 19 Haziran’da sergileyecek ve elde edilen bağışların tümünü hastaneye gönderecek. Aralarında ünlü Türk fotoğrafçı Mehmet Turgut, Mustafa Seven ve Murathan Özbek’in de ödüllü eserlerinin olacağı sergi öncesi Gizem Öztürk’e Posta212 olarak sorular yönelttik. ■ Bize kendini tanıtabilir misin? Kaç senedir ABD'desin ve hayatını nasıl sürdürüyorsun? Amerika'ya 2003 senesinde AFS ile gelip; üniversite ve yüksek lisans eğitimimi burada tamamladım. Daha sonra profesyonel hayatıma New York'ta devam etmeye karar verdim. İşimin yanı sıra ülkemize ve dünyaya yardımı olacak farklı etkinliklerde elimden geldiğince rol almaya çalışıyorum. ■ Bu projenin çıkış noktasından bahseder misin? Yardıma ihtiyacı olan çocuklara destek olabilmek, uzun zamandır aklımdaydı. Bir çocuğun hayatında yapacağımız olumlu değişimlerin, geleceğimize büyük katkıları olacağı inancındayım. Bu düşüncenin ışığında da bu yardım projesine başladım. ■ Nasıl bir ekiple çalışmalar gerçekleştirdiniz? Projeyi hayata geçirebilmek için New York ve Gaziantep Rotary Kulüplerinin desteği ile Hindistan'dan İtalya'ya, Türkiye'den İsviçre'ye kadar uzanan bir sanatçı grubuyla iletişime geçtim. Bunun yanı sıra, projemi duyan arkadaşlarım da katkıda bulundular. Farklı dil, din, ırktan nice insanın bu proje vesilesiyle, bir amaç çerçevesinde ve gönüllü olarak bir araya gelmelerini sağlamak benim için çok büyük bir mutluluk oldu. ■ Program hakkında bilgi verir misin? “Turn On Your Heart", 19 Haziran'da, dünyanın dört bir yanından sanatçının bağışladığı fotoğraf ve resimler ile, ana sponsorumuz olan Lazzoni'nin Chealse showroomunda gerçekleşecek bir etkinlik. Sergi sırasında resim ve fotoğraflar açık arttırma ile satışa sunulacak, toplanan bağışlar ile Gaziantep Devlet Hastahanesi Çocuk Bölümü'ne kalp ameliyatlarında ihtiyaç olan ve çocuklarda yüksek tan-

siyona bağlı bir çok hastalığı erken teşhis edebilen 2 cihaz temin edilecek. Burada olamayan ve destek olmak isteyenler ise internet üzerinden www.turnonyourheart.com 'u ziyaret ederek projemize katkıda bulunabilirler. Belirtmek isterim ki bağışların tamamı yardıma ihtiyacı olan çocuklarımız için harcanacaktır.

■ Önümüzdeki dönemlede de bu tarz çalışmalarda yer almayı düşünüyor musun? Neler planlıyorsun? Amacım yardıma ihtiyacı olan insanlara ulaşmak ve kurmak istediğim bir organizasyon çatısı altında daha büyük projelere imza atarak o insanlara yalnız olmadıklarını hissettirmektir.

Galatasaray’ın Amerika’da kurulu dernekleri de Soma için destek kampanyası başlattı. “Soma’ya Ağıt” başlığıyla kampanyasını duyuran Fenerbahçe USA, kampanya için herkesten destek istedi. Galatasaray USA de Facebook sayfasından duyurduğu kampanya kapsamında başlatılan yardım kampanyası sonucunda toplanan gelirin Soma’daki ailelere elden ulaştırılacağı ifade edildi. Dallas Teksas’ta faaliyet gösteren TURKSOTX– Turkish Society of Texas da yardım kampanyası başlattı. Dernek kampanya ile ilgili yaptığı açıklamada; “Türk Amerikalılar olarak yüreklerimizin Soma mağdurları ile bereaber attığını götermek için TURKSOTX yardım kampanyası başltmiştir. Tüm dostlardan destek bekliyoruz” görüşlerine yer verdi.

Doğan Uluç doganuluc@aol.com

Monica 10 milyona dahi konuşmadı SABAHLARI TV ekranları karşısında, gazete sayfaları arasında haber turu yaparak dünyanın bir gece öncesinden bu yana nelerle uğraştığını öğreniyorum. Tabloid basında eski başkan Bill Clinton’ın gözde stajyeri Monica Lewinsky önde tam sayfa. Beyaz Saray’da Başkan’la çalışma odasında seks yapan Monica için ‘’10 yıl sonra sessizliğini bozdu.’’diye başlık atılmış. Stajyer ay sonunda yayımlanacak bir dergiye içini dökerken Clinton’ın istismarına uğradığını söylüyor: ‘’Patronum zaafımdan yararlandı ama itiraf etmem gerekir ki ikimiz de bu ilişkiyi zevkle sürdürdük.’’ Sonra ne oldu? ‘’Özel bir durum idi, ilişkimiz ortaya çıktıktan sonra kimseye anlatmadım. Bana röportaj, kitap yayını için 10 milyon doları aşkın para teklif ettiler, konuşmadım.’’ Bunca yıldan sonra şimdi niye?’’ Bir üniversite öğrencisi eşcinsel olduğu anlaşılınca New York’ta köprüden atlayarak intihar etti. Gençleri uyarmak için konuşmaya karar verdim.’’ Seks skandalının şöhrete taşıdığı stajyer 40 yaşını geride bırakmış, bir bildiği olsa gerek. İkinci bir kadın Amerika’nın Birinci Leydi’si Michelle Obama. Beyaz Saray’ın konforlu bir odasında üstünde ‘’Kızlarımızı geri verin.’’yazılı yaftayı kameraya uzatmış poz veriyor. Çehresindeki ifade hayli kaygılı. Şöhretli kadınların yürüttüğü bir kampanya bu, Hillary Clinton da var, komedyen Amy Poehler de. Bir kadının taşıdığı yaftada ‘’Gerçek erkek kız satın almaz.’’ ibaresi okunuyor. Nijerya’da Boko Haram asilerinin kaçırdığı 276 kız öğrencinin herbirini 7 sterlinge satılacağını ilan etmiş çetebaşı. Nijerya hükümeti bir avuç çapulcuyla baş edemediği için uluslararası forada rezilleri oynuyor. Herkes ordunun asiler üstüne gönderilmesini istiyor. Bu arada Nijerya polisi kızların yerini bildirene 300 bin sterling vaat ediyor. Bir televizyon haberinde Rus Devlet Başkanı Vladimir Putin bir nükleer destroyer güvertesinde Kırım limanından geçerken görüntüleri alınmış. Tek ciddi haber Putin’in bir harp gemisiyle Karadeniz’e çıkması. Gazeteleri tararken Denis Hamil’in de ciddi dünya meselesi bulmakta zorlandığını farkediyorum. Köşe yazısı Cornell Üniversitesi’nde ‘’Tiryakilere müjde. Kahve ani enerji yüklemesi yanısıra diyabet, yaşlılık, körlüğü getiren glokomo gibi hastalıkları önlüyor.’’diye başlıyor. Google’da ‘’Science Daily’den bir ilmi yazı alıntısı;’’Kafeinli kahve içimi diyabet, glokomo gibi hastalıklara sebeb oluyor.’’Cornell araştırmasının tam tersi. Hamil kalp rahatsızlığına karşı yıllarca E vitamini almış. Bir bilim yayınında E’nin kalp krizine yol açtığını öğrenince bırakmış. Kolestrol kaygısıyla aldığı Omega-3 balık yağını da aynı sebebten çöpe atmış. Yetişkin erkeklerin kalp sağlığı için günde bir tablet aldığı ‘baby Aspirin’in bir tıbbi araştırmada ülser ve beyin kanamasına yol aştığı tesbit edilmiş. Popüler ‘’Vitamin V’nin (Viagra) Statin bazlı ilaçla alınması halinde yüzde 60’ın üstünde deri kanserine yakalanma olanağıyla karşılayacağı da açıklanmış. Bunlar bilimcilerin karşılıklı tezatları içeren araştırma sonuçlarından bir tutam. hurriyet.com’dan alınmıştır

G Treni için yaz tatili (NEW YORK – POSTA 212) Eğer G Treni’ni sık kullananlardansanız kötü bir haberimiz var. Yazın 5 hafta boyunca G treni çalışmayacak. Greenpoint Metro’sundaki tamir nedeniyle G treni bu yaz çalışmayacak. Temmuz 28’de başlayacak olan çalışma tam 5 hafta sürecek. Nassau Ave. ve Court Square arasında sefer yapmayacak olan G Treni için otobüs seferleri konacak.

GÜÇ KABLOLARI AŞINDI Geçtiğimiz yıl Sandy kasırgası yüzünden zarar gören bölgenin, tuzlu suyun güç kablolarını aşındırması sonucu tehlikeli bir hal aldığı MTA yetkililerince farkedildi. Bunun üzerine çalışmaları başlatan yetkililer, projeyi tamamlamak için bölgedeki tren seferlerini iptal etme kararı aldılar. MTA yetkilileri yaptıkları açıklamada, tarih olarak 28 Temmuz’u seçtiklerini çünkü o tarihten sonra G Treni’nin kullanıcı sayısının yılın en düşük rakamlarına ulaştığını bildirdi.

HABER OLMAK İÇİN...

haber@posta212.com


Göçmenlik - Toplum

21 Mayıs 2014 Çarşamba

Osmanlıca okulu açıldı Sadece Türkçe ve Osmanlıca üzerine eğitim verecek olan Karaman Language Solutions Washington DC’de açıldı. Okulun Sahibi Mukaddes Şahin, bir Osmanlıca merkezi yaratma amacında olduklarını söyledi DİLEK ESKİ BEZİRKAN NEW YORK-POSTA212

Y

ıllardır Türkçe dersler veren eğitimci Mukaddes Şahin, Washington DC’de sadece Türkçe ve Osmanlıca dersleri verecek olan sektördeki ilk okulu açtı. Karamanoğlu Mehmet Bey’in o dönem Arapça ve Farsça gözde olmasına rağmen Türkçe’yi resmi dil yapmasından dolayı okula Karaman Language Solutions adını verdiğini kaydeden Şahin, “Ben bizzat kendimi Karamanoğlu Mehmet Bey’e borçlu hissettim. Özellikle okuluma isim ararken İngilizce bir kelime seçmek istemedim. Amerikalılar’ın da rahatlıkla telafuz edebileceği hem de anlamlı bir kelime olan Karaman’ı seçtim. Nitekim, kendini Türkçe ve Osmanlıca’ya adamış bir okula da başka bir isim koymak hoş olmazdı” dedi.

“İHTİYAÇLARA CEVAP VERECEK” Hizmete yönelik bir okul olduğu için yaklaşık 10 bin dolara malolan okulun Amerika’da sadece Türkçe ve Osmanlı Türkçesi üzerine uzmanlaşan ilk Türk okulu olduğunu belirten Şahin, şunları söyledi:

“Özellikle Osmanlı Türkçesi sadece belli başlı üniversitelerde çok kısıtlı bir müfredata dayalı olarak veriliyor. O yüzden özellikle yüksek öğrenim gören öğrencilerin veya araştırmacıların çalışmalarında doğrudan istifade edebilecekleri bir Osmanlıca merkezi yoktu. Aynı zamanda, üniversite öğrencisi olmayıp da Türkçe öğrenmek isteyen bireylerin seçenekleri dernek dersleri ile sınırlıydı. Ben Karaman Language Solutions’u açarak sektördeki bu ihtiyaçlara cevap vermeyi amaçlıyorum. Çok yeni bir okul olmasına rağmen derslere çok güzel ilgi var.“

“ATATÜRK’E ARMAĞAN OLSUN” Uzun yıllardır akademik alanda hizmet verdiğini, Kansas, Wisconsin, Massachusetts ve Virginia gibi çok farklı eyaletlerde çok değişik öğrenci gruplarına ders verdiğini ifade eden Şahin, “Türkçe ve Osmanlı Türkçesi eğitiminin nasıl en iyi bir şekilde verileceği üzerine düşünmekten kendimi alıkoyamaz olmuştum. Ne yapıp edip böyle bir okulu açmaya ve bunu bir an önce yapmaya karar verdim” diye konuştu. Okulun çalışma izinlerini 23 Nisan’da Vir-

Türk dostu yeniden başkan

Mukaddes Şahin

Başlangıç aşamasında sadece kendisinin ders verdiğini belirten Mukaddes Şahin, önümüzdeki günlerde öğretmen sayısının artacağını söyledi.

ginia eyaletinde ve Washington D.C.’de aldığını, 19 Mayıs’ta da reklam kampanyasının başlattığını belirten Şahin, “Okul için

önemli bu iki günü tarihimizle bağdaştırmak ve Mustafa Kemal Atatürk’e armağan etmek istedim. Umarım okul uzun yıllar

ayakta kalma başarısını gösterir de öğrencilerimizle birlikte bu önemli günleri hep birlikte coşkuyla kutlarız” dedi.

(PATERSON - POSTA212 )Yoğunlukla Türkler’in de yaşadığı Paterson’da geçen hafta yapılan belediye başkanlığını Türk dostu olarak tanınan Jose Torres kazandı. New Jersey’in en büyük üçüncü şehri olan Paterson’da belediye başkanlık seçimlerine yüzde 30’luk katılım oldu. Seçimlerde Torres 8 bin 69, rakibi Andre Sayegh 6 bin 515 ve şu andaki Belediye Başkanı Jones de bin 704 oy aldı. Eski New York Başkonsolosu – Büyükelçi Mehmet Samsar ve Türk toplumu ile yakın dostluk ilişkisi olan Jose Torres’in kazanması şehirde yaşayan Türkler tarafından sevinçle karşılandı. Türk dostu yeni Belediye Başkanı Jose Jones’in belediye yönetimine Türkler’i alması bekleniyor.

Mustafa Yasası’nın mimarı o çeşmenin başında

McCaul’dan Mustafa’ya ziyaret Union Square’de anma töreni SONER MEZGİTÇİ NEW YORK - POSTA212

U

nion Square’de toplanan yaklaşık 400 Türk vatandaşı SOMA'da meydana gelen ve 301 madencinin hayatını kaybettiği felake-

ANKARA - POSTA212

A

nkara’daki ABD Büyükelçiliği’ne 1 Şubat 2013’de yapılan canlı bomba saldırısı sırasında yaşamını yitiren Güvenlik Görevlisi Mustafa Akarsu'nun anısına, Büyükelçilik bahçesinde yapılan çeşmeye McCaul ve beraberindeki üyeler, Büyükelçi Francis Ricciardone ve Büyü-

kelçilik Başmüsteşarı Jess Baily birlikte gitti. Ölmeden kısa süre önce çocukları ile ABD’ye yerleşmeyi planlayan Akarsu’nun hayalini gerçekleştirmek için Mc Caul öncülük yapmıştı. Tasarısı, Akarsu gibi dünyanın herhangi bir yerinde en az 15 yıl Amerikan hükümeti için çalışıp görevi başında ölen yabancı uyruklu hizmetlilerin ailelerine, ABD’de

vatandaş olmaya kadar giden “özel göçmen statüsü” tanınmasını öngörüyor ve hala Kongre’de onay bekliyor. McCaul ve beraberindeki Temsilciler Meclisi Üyeleri ayrıca, ABD Büyükelçiliği’nde görev yapmakta olan yerel güvenlik çalışanları ile bir araya gelerek başsağlığı diledi ve özverili çalışmaları ve hizmetleri için teşekkür etti.

Ebu Hamza suçlu bulundu İngiltere’den ABD’ye teslim edilen ve 11 terör suçuyla yargılanan Mısırlı din adamı Ebu Hamza, jüri tarafından suçlu bulundu. Ebu Hamza’nın ömür boyu hapis cezası alabileceği belirtildi

NEW YORK - AA

İ

ngiltere tarafından iki yıl önce ABD'ye teslim edilen ve arasında El Kaide'ye desteğin de yer aldığı 11 terör suçlamasıyla yargılanan Mısır doğumlu din adamı Ebu Hamza, dört haftalık yargılamanın ardından jüri tarafından suçlu bulundu. İngiltere'nin Başkenti Londra'da

Finsbury Park'taki camide verdiği vaazlarda nefret suçu ve cinayete azmettirme suçlarını işlediği iddiasıyla tutuklanan Ebu Hamza, ABD'nin talebi üzerine iki yıl önce New York'a getirilmişti. Manhattan'daki Federal Mahkemede, doğum ismi olan Mustafa Kamil Mustafa adıyla Yemen'de turistlerin kaçırılması, Oregon'da terörist

eğitim kampı organize etme ve 11 Eylül saldırılarını övmenin de arasında bulunduğu 11 suçlamayla yargılanan Ebu Hamza, iddiaları reddetti. Avukatının, suçlamaların müvekkilinin eylemleri değil söylemleri nedeniyle yöneltildiğini savunmasına karşın Ebu Hamza, jüri tarafından suçlu bulundu. Ebu Hamza'nın ömür boyu hapis cezası alabileceği kaydedildi.

tin anısına anma töreni düzenledi. Ellerindeki dövizlerde İngilizce ve Türkçe pankartlar bulunan grup anma töreninin öncesi oturma eyleminde bulunarak hükümet aleyhinde olan pankartları göstere-

rek sessizce oturma eylemi yaptılar. Mumlardan hazırlanmış SOMA yazısını Union Square'in ortasına yazarak ve çevredeki yabancı insanlarında desteğiyle beraber meydanda duygusal anlar yaşayarak acılarını paylaştı


Göçmenlik - Toplum

21 Mayıs 2014 Çarşamba

Ticaret yoksa L-1 vizesi de yok Avukat Gökhan Yazıcı, şirketlerarası transfer vizesi L-1 için Amerika’daki şirketlerle gerçek bir ticaretin şart olduğunu, şirketlerin sadece irtibat bürosu ya da acenta olmaları durumunda bu vizeden yoksun kalacaklarını söyledi DİLEK ESKİ BEZİRKAN NEW YORK-POSTA212

Y

abancı şirketlerin vasıflı çalışanlarının Amerika’daki bağlı ya da ana şirketlere transfer edilip bu ülkede yaşamalarına olanak sağlayan L-1 vizesinde ticaret şart. Avukat Gökhan Yazıcı, çok uluslu büyük şirketlerin sıklıkla kullandığı bu vize türünde uluslararası ticaretin değil, ama gerçek bir ticaretin yapılmasının şart olduğunu belirterek, dolayısıyla irtibat bürosu ya da acentadan öteye gidemeyen şirketlerin bu vizeden yararlanamayacaklarını söyledi. Hizmet ya da ürünlerini Amerika’ya açmak ya da genişlemek isteyen küçük işletmeler için bu vize kullanımının iyi bir yol alabileceğini kaydeden Yazıcı, “Bu vize küçük işletmeler lehine özellikle bir avantaj, çünkü küçük işletmenin operasyonuna doğrudan vakıf olan işletmecisi ya da yöneticisinin ABD’de ana şirketin amaç ve hedeflerine uygun bir şube açmasına olanak verir. Ancak USCIS küçük ve tanınmayan şirketlerin bu vize başvurularını, çok uluslu ve bilinen şirketlerin başvurularına kıyasla, biraz daha yakından tetkik edecektir. Bu sebeple küçük şirketlerin L vizelerinde konusunda uzman bir göçmenlik avukatıyla çalışması doğru bir tercih olur” dedi. “YABANCI ŞİRKET BAĞI OLMALI” Bu vize için işveren şirketin yabacı bir şirket ile şube ya da yan kuruluş gibi bağının olması gerektiğini belirten Yazıcı, bu şartlara uyan şirketlerin kâr amacı gütmeyen kuruluşlar, dini ve hayır kurumları da olabileceğini ifa-

de etti. Yazıcı, “İştirak ve bağlı şirketlerde yabancı şirket, ABD’deki şirket ile ya eşit hisselere sahip olmalı, ya da yabancı şirket hissselerin yüzde 50’sinden fazlasına sahip olmalı. Yurtdışı şirketin, L-1 vizesi için başvuracak ABD şirketinde yüzde 50’den az, azınlık hisselerine sahip olması halinde ise, eğer yabancı şirket fiili kontrolünü elinde bulunduruyorsa L-1 vizesi mümkün olur” diye konuştu. L-1 vizeli kişi ya da kişişlerin Amerika’da bulunduğu süre içerisinde şirketin Amerika’da ve bu ülke dışında en az bir başka ülkede ya direkt olarak, ya da iştirak yoluyla iş yapma şartlarının da arandığını kaydeden Yazıcı, “Şirketin uluslararası ticaret yapması şartı yok, ama ortada gerçek bir ticaretin olması aranıyor. Dolayısıyla sadece irtibat bürosu veya acentasından öteye gitmeyen bir şube bu yönüyle L-1 şartını yerine getiremez” dedi. Yazıcı, diğer şartlarla ilgili şu bilgileri verdi: “Ancak yeni bir ofisin açılması için yabancı şirketin bir çalışanını L-1 vizesi alarak ABD’ye göndermek istemesi halinde ayrıca şu şartlar da aranır: Şirket yeni ofisi sağlamış, teminat altına almış olmalıdır. Ayrıca, şirketlerarası transfer edilecek çalışan son üç yılın, bir yılını yurtdışı şirkette sürekli/kesintisiz olarak müdür, idareci veya yönetici kapasitesinde çalışmış olmalıdır; ve nihayet, ABD’deki yeni ofis, söz konusu mudur, idareci veya yönetici ya da uzmanlaşmış bilgi sahibi kapasitesindeki çalışanı, başvuru tari-

Türkiye’den alınan L-1 Vize sayısı sadece 157 ÜLKE

hinden itibaren bir yıl içinde mali olarak destekleyebilecek durumda olmalı.” “YEŞİL KART’A BAŞVURABİLİRLER” Bu vize sahibi kişilerin ABD’de bulundukları sürece sürekli ikametgahlarının yurtdışında bulundurmak zorunda olmadıklarını kaydeden Yazıcı, bu kişilerin istemeleri halinde Yeşil Kart’a başvurabileceklerini söyledi. Bu vize sahiplerinin Amerika’ya eş ve 21 yaşının altındaki evli olmayan çocuklarını da getirebileceklerini ifade eden Yazıcı, aile üyelerinin de çalışma izni için başvurabileceklerini söyledi. Söz konusu vizeye başvuru sırasında şart-

ların varlığını ispatlamaya yönelik çok sayıda belgenin verilmesi gerekebileceğini, bu belgelerin başvuran şirkete göre değişiklik gösterdiğini kaydeden Yazıcı, ancak genel olarak Amerika’daki şirketinin kuruluş evrakları, ilk yatırımı teşvik eden banka transfer kayıtları, ticari sözleşmeler, organizasyon şeması, muhasebe raporları, ofisin içi ve dışından fotoğrafları, yurtdışı şirketten ise, son üç yıllık vergi beyannameleri, transfer edilen çalışanın özgeçmişi, diploması, atama kararına ilişkin yönetim kurulu kararı gibi belgelerin istenebileceğini söyledi. “7 YILDAN FAZLA KALAMAZ” L-1 vizesinin ilk başlangıçta en fazla 3 yıl için verildiğini, Amerika’da yeni ofis açmak için vize şartlarına sahip L-1 vizesi çalışan için başlangıçta en fazla 1 yıl verildiğini kaydeden Yazıcı, “Daha sonra iki yıllık süreler halinde vizeyi uzatmak mümkün.

HİNDİSTAN ÇİN JAPONYA FRANSA İTALYA İRLANDA ALMANYA İNGİLTERE HOLLANDA GÜNEY AFRİKA NİJERYA TÜRKİYE DÜNYA GENELİNDE ALINAN L-1 VİZESİ

L-1 VİZE ALINAN SAYI 19.658 3993 4662 2378 1151 1140 2206 6254 918 589 176 157

66.700

KAYNAK: ABD Devlet Bakanlığı, Konsolosluk İşlemleri Dairesi (U.S. Department of State, Bureau of Consular Affairs) 2013

Ancak çalışan L-1 vizesi ile ABD’de toplamda 7 yıldan fazla kalamaz” dedi. Başvuru için 325 dolar ve sahtekarlığı önleme ve saptama ücreti olarak da 500 dolar alındığını kaydeden Yazıcı, başvurunun normal şartlarda 2-4 ayda sonuçlandığını, ancak hızlandırılmış bir başvuru istendiğinde ise başvuru ücretinin 1225 dolara çıktığını ve 15 gün içinde başvurunun sonuçlandırıldığını ifade etti. ABD’de kaldığı süre boyunca L-1 vizesi sahibinin yasal olmayan bir istihdam ya da görevde bulunamayacağını belirten Yazıcı, aynı zamanda bu vize sahibi kişilerin çeşitli suçları işlemesi oy kullanmasının da vize iptaline neden olabileceğini sözlerine ekledi.

Vasiyetnamede çocuk miras dışı bırakılabilir New York Barosu avukatlarından Cahit Akbulut, Türkiye’de çocukların miras dışında bırakılamamasına rağmen vasiyetname hazırlayan kişinin bu eyalet kanununa göre çocukların miras dışı bırakılabileceğini söyledi

DİLEK ESKİ BEZİRKAN- NEW YORK- POSTA 212 New York Barosu avukatlarından Cahit Akbulut, New York eyaletinde düzenlemenin Türkiye’den farklı olarak kişinin vasiyetinde çocukları mirasından mahrum bırakabileceğini söyledi. Kişinin öldükten sonra hayattaki mallarının nasıl ve kime bıraktığını kapsayan vasiyetnamede kişinin 18 yaşından büyük olması, akıl sağlığının yerinde olması ve 2 şahit huzurunda yazılı olarak alınması şartlarının olduğunu kaydeden Akbulut, bu şartları taşımayan vasiyetnamenin geçersiz olduğunu söyledi. Akbulut, deniz, kara ve hava kuvvetlerinde asker olanların sözlü olarak ve 2 şahit olmadan vasiyet edebileceğini söyledi.

İTİRAZ SEBEPLERİ Vasiyetname bırakanın yetkili tayin ettiği kişinin belgeyi mahkemeye sunduğunu anlatan Akbulut, bu kişinin vasiyetnamenin açılmasını ve tanınmasını talep ettiğini anlattı. Bundan sonra vasiyetnamede olan kişilere bilgi gönderildğini belirten Akbulut, şunları söyledi: “İtirazı olan belli bir süre içerisinde itraz etmesi beklenir. Her vasiyetname de itiraz beklenebiir. Bir itiraz sebebi varsa kişinin o sebebİ mahkemeye sunması gerekir. Bunlar vasiyetname hazırlayan kişinin baskı ya da tehdit altında yazıldığı, akıl sağlığı yerinde olmadığı gibi en büyük itiraz sebebi olur. Genellikle itirazlar vasiyetnameden beklediklerini bulmayan kişiler tarafından yapılıyor. Bu itirazdaki delillerin mahkemeye sunulmasının ardından mahkeme bu delilleri inceler ve kararını açıklar. Mahkeme vasiyetnamenin reddine ya da kabulüne karar verir. Amerika’nın herhangi bir eyaletinde hazırlanmış vasiyetname her yerde geçerlidir. “

EŞ MİRAS DIŞI TUTULAMIYOR New York hukukuna göre vasiyetname yapan kişinin sadece eşini miras dışı bırakamadığını, çocuklarını vasiyetname yoluyla mirasından mahrum edebildiğini ifade eden Akbulut, bunlar dışında kişinin mal varlığını vakfa ya da evcil hayvanlara bırakabileceğini belirten Akbulut, şunları söyledi: “Türk hukukunda kanuni mirasçıları olan eşini ve çocuklarını miras dışında bırakılamıyor. Türkiye’deki uygulama çocukları korumaya yönelik. Baba malvarlığını başkalarına vermesin diye, çünkü eğer böyle birşey olursa eş ve çocuğun mağdur olacağı düşünülüyor. Onları koruma adına eş ve çocukların miras dışında bırakılmasına izin verilmiyor. New York hukukunda yüzde 50 saklı hissesi olan eşin dışında çocuklara ya da kendi anne ve babasına da miras bırakmayabilir. Çocuk da bu sebepten dolayı itiraz edemez deniyor. O nedenle çocuklar da daha çok anne ya da babasının vasiyetnameyi baskı altında hazırladığını, aklı dengesinin yerinde olmadığı, bu yüzden kendilerinin miras dışında bırakılmasıyla mağdur edildikleri yönünde mahkemeye itiraz da bulunuyor“ Vasiyetname hazırlanmaması halinde New York kanunlarına göre geride kalan kişilere bakıldığını ifade eden Akbulut, bu durumda mirasın eş ve çocukların yanı sıra ölen kişinin anne ve baba arasında dağıtıldığını kaydetti. Akbulut, kalan mirasa vergilerin ödenmesinin ardından mirasçıların sahip olabildiğini belirterek, aynı zamanda borcun da miras yoluyla geçmesi olması nedeniyle mirasçıların bu konuya daha çok itiraz ettiklerini kaydetti.

İlginç vasiyetname örnekleri Bugüne kadar tanık olduğu vasiyetname örnekleri arasında en ilginç olanları da anlatan Avukat Cahit Akbulut, şunları söyledi: “İki yeğenini hayatta bir defa görmüş bir kişi vardı. Cenazesi 1 ay hastanede kaldı. Kişinin öldüğü ve yeğenlerinin arandığı haberini televizyonda izlerken alt yazıdan gören yasal mirasçıları arasında bu kişinin 2 milyon dolar malvarlığı paylaşıldı. Yine bir Türk kadın öğretmen malvarlığını Milli Eğitim Vakfı’na bıraktı. Bu vakfın kendisine verdiği burs sayesinde okumuş. Atatürk’ün yurt dışına gönderdiği ilk öğrencilerdenmiş. Çocuğu yoktu. Son zamanlarda bir Türk kadın vefat etti. İhtiyacı olan uzaktan çok sayıda akrabası vardı. 1.5 milyon doları da onlara ve Türkiye’deki 5 vakfa bıraktı.”


Ekonomi

21 Mayıs 2014 Çarşamba

Selim Atalay twitter@SelimAtalayNY

Daha çok çıkaralım, ama AB gibi olsun ABD’DE yerin üstünde de, altında da kural var. Bu kurallar uygulanıyor ve herkesin istisnasız bu kurallara uyması bekleniyor. Yani ABD hem yerin üzerinde trafik kuralına uygun araç kullanıyor, hem de yeraltında madende kurala uygun davranılmasını talep ediyor. ABD Çalışma Bakanlığı’nın maden güvenliğinden sorumlu dairesinin web sitesi, bir bilgi dağı halinde... onlarca link yüzlerce belgeyi görüşe sunuyor. Maden Kazaları ve Kurtarmaya dair bölümü açtığınızda, elde taşınan bir aletin resmi karşınıza çıkıyor. Alet, gece görüşü dürbünü gibi, duman ve alevler arasından görüş sağlayarak geride kalan kimse var mı yok mu, ekranında gösteriyor... Aletin altında da büyük puntoyla -Buna verecek paranız gerçekten yok mu- yazılı... Bakıp -Kaç paraysa alalım- dememek elde değil. ABD kömür üretiminde dünya ikincisi, burada da kazalar oluyor, ancak yıllık ölümler 30-40 arasında. ABD Çalışma Bakanlığı, raporlarda hep -Madencilik kazaları önlenebilir kazalardır- diye tekrarlayarak, madende ölümü ilke olarak reddediyor. Buna rağmen kaza olursa, sistem dört konuya bakıyor: Ne yanlış? Nerede yanlış yapıldı? Bu yanlış nasıl giderilecek ve bir daha nasıl tekrarlanmayacak? Hafta başından beri ABD’de iki madende üç madenci can verdi. Kazadan sonra müfettiş duyuru yapıyor: Bu madende bu kazanın neden olduğunu bilen, önceden gidişatı gören var mıydı? Hatta güvenliksiz durumların ihbarı için özel telefon numarası var. Bu hat, İspanyolca kullanıma da açık, çünkü Amerika’da İngilizce bilmeyen İspanyol asıllı işçi olabiliyor. Madende olağanüstü bir durum varsa, durum bakanlık özel telefonuna 15 dakikada bildirilmek zorunda. Sonra kaza raporları internette herkesin görmesine açık. Rapor olay yerini görüntülemiş ve sonuçları ilan ediyor. Şu şu olduğu için bu kaza olmuş. Ve altında yazıyor: Bu kazanın önlenmesi için başka fikri olan var mı? Ortak tecrübeyi ve birikimi paylaştırmaya ve herkesin katkı yapmasına açık bir sistem var. Belki biri aynı aleti kullanmıştır ve bir olay yaşamıştır, bir gözlem yapmıştır. Bunu paylaşsın ki, bir daha aynı yanlış yapılmasın. Madenci Kurtarma konusundaki belge ve bilgiler de aynı biçimde yüzlerce sayfa ve görüntüden oluşuyor. Madende uyulması gereken kuralları ve adımları görünce, madene işçi indirmenin uzaya astronot yollamak kadar zor ve ayrıntılı bir iş olduğunu görüyorsunuz. Madende kaç kişi var- sorusuna sistem çare bulmuş. Giren ve çıkan herkesi otomatik takip ediyorlar. Madenin haritaları, sürekli yenileniyor. Bu arada madencinin yatağa inerken uyması gereken kurallara bakınca, madenci olmanın da hayli eğitim gerektirdiği fark ediliyor. Uyarmış: Madene inince bak, yer kaygan mı, yerde moloz, enkaz var mı? Benzer kural ve mevzuatın ve resmi izlemenin Türkiye’de olmadığını ima etmiyoruz. Ancak her işte olduğu gibi maden işinde de uluslararası standartlar var. Bu standartlar hep ölümler ve acılı olayların ardından edinilen ortak tecrübe ile oluşmuş. Bu standartlara rağmen yine kaza oluyor. Ama kurala uyulursa bir sonraki kazanın olması ya da can alması güçleşiyor. Bütün bunların sonucu şu: Türkiye’ye kömür lazım. Ekonomide kömürü dışlayamayız. Ancak kömürü şehit vermeden çıkarmak zorundayız. Benzer biçimde trafikte de şehit vermeden yolculuk yapmak zorundayız. Türkiye kömüre -sorun- değil, çare olarak bakıp, uluslararası standartta kömürü çıkarabilir ve yakabilir... Dünyada kömüre yeni bir yaklaşım var: Çin kömürle kalkınıyor. Doğalgazda Rusya’ya bağımlı kalmak istemeyen ve nükleerden korkan Avrupa kömüre dönüyor. Dünyada elektriğin yüzde 40’ı kömürden üretiliyor. Kömür 2020 yılında petrolü geçip, dünyanın bir numaralı enerji kaynağı olacak. Ve de bilinen rezervlerle kömürün dünyada 130-140 yıl daha ömrü kaldı. Halen dünyada kömürü üretebilen herkes üretiyor ve kullanıyor. ABD sonradan kayagazı-doğalgaz buldu, kömür santrallerinden vazgeçme lüksüne erişti. Kömürde AB standardı, makul bir hedef olabilir. Hem AB’nin de esası, Avrupa Kömür Birliği’dir. AB, kömür çıkarmayı öğrenerek AB oldu. Star Gazetesi’nden alınmıştır

HABER OLMAK İÇİN...

haber@posta212.com

Ender Yorgancılar: Türkiye TTIP’e hazır Başbakan Yardımcısı Babacan ve Ekonomi Bakanı Zeybekci ile birlikte ABD iş dünyası temsilcilerine seslenen TOBB Başkan Yardımcısı Yorgancılar, “Transatlantik Ticaret ve Yatırım Ortaklığı projesine hazırız. Kapasitesimiz, müzakerelerin gereğini yerine getirecek durumda” dedi müzakerelerin gereğini yerine getirecek durumdadır. Bürokraside, özel sektör kuruluşlarında, şirketler kesiminde ve düşünce kuruluşlarında bu kapasite mevcuttur. Türkiye bu kapasitesini, Gümrük Birliği’nde ispatlamıştır. Bugün ekonomi ve finanstan sorumlu Başbakan Yardımcımız ile Ekonomi Bakanımızın aynı anda ABD’de bulunması, iş dünyası olarak bizi umutlandırıyor.”

İZMİR - POSTA212

E

ge Bölgesi Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı ve TOBB Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ender Yorgancılar, ABD ile AB arasında görüşmeleri başlatılan Transatlantik Ticaret ve Yatırım Ortaklığı ile dünya ticaretinin yeniden şekillendiği bir döneme girildiğine işaret ederken, Türkiye’nin de mutlaka bu anlaşmanın içinde olması gerektiğini savundu. Yorgancılar, “Türkiye’nin deneyimi ve kurumsal kapasitesi, bu zorlu müzakerelerin gereğini yerine getirecek durumdadır” dedi. Ender Yorgancılar, Başbakan Yardımcısı Ali Babacan ve Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci ile birlikte Türkiye-ABD Ekonomik ve Ticari Stratejik İşbirliği Çerçevesi (ESTİÇ) kapsamında TOBB ile ABD Ticaret Odası’nın ortaklığında gerçekleştirilen özel toplantıda ABD iş dünyası temsilcilerine hitap etti. ABD Ticaret Odası Kıdemli Danışmanı Greg Lebedev’in moderatörlüğünü yaptığı toplantıda, Türkiye ve ABD ilişkilerinin ekonomik boyutunun iş dünyası kuruluşu olarak TOBB’un her zaman öncelikleri arasında yer aldığını belirten Yorgancılar, “Hükümetlerimizin ilişkileri dayandırdığı yasal ve kurumsal yapı, biz iş dünyasına, giderek iyileşen bir iş ortamı sağlamıştır. Ticaret hacmimiz giderek artıyor. ABD’den Türkiye’ye doğrudan sermaye yatırımları giderek daha büyük boyutlara ulaşıyor. Ama, hepimiz biliyoruz ki, karşılıklı iktisadi ilişkiler, kapasitemizin çok gerisindedir. İşbirliği yapacak, birlikte çalışılacak çok alan var. İkili düzeyde de üçüncü

ülkelerde de geniş fırsatlar var” dedi. Ender Yorgancılar, TOBB ve ABD Ticaret Odası olarak ilişkilerin ticari ve yatırım boyutunu başta Ortadoğu olmak üzere üçüncü ülkelerle birlikte çalışma alanlarını ele alan bir işbirliği süreci başlattıklarını belirtirken, karşılıklı ticari heyet ziyaretleri yanında Türkiye’nin yatırım ortamını anlatmaya yönelik olarak New York, Atlanta, Washington, Los Angeles, San Francisco, Seattle ve Chicago’da Türkiye Yatırım Haftası adıyla bir dizi program gerçekleştirildiğini hatırlattı. Ortadoğu’daki barış sürecinin de öncelikler arasında yer aldığını anlatan Yorgancılar, TOBB’un 2005 yılından beri İsrail ve Filistin’deki iş dünyası temsilcileriyle yaptığı çalışmalar sonucu Batı Şeria’da bir sanayi bölgesi kurma

noktasına gelindiğini, Cenin’deki bölge için arazi sahiplerine 5 milyon dolarlık ödeme yapıldığını söyledi. Yorgancılar, aynı şekilde TOBB-ABD Ticaret Odası işbirliğinde gündeme gelen Orta Doğu Ticaret Merkezi projesinde yer aldıklarını da bildirirken, Ürdün, Mısır, Filistin ve İsrail’in de ortak olarak yer aldığını duyurdu. Malların dolaşımı, özel ekonomik bölgeler, girişimcilik ve doğal kaynaklar ana konuları üzerinde yoğunlaşılan proje kapsamında ayrıca geçmişte de gündeme gelen Türkiye ile ABD arasında Nitelikli Sanayi Bölgesi kurulmasını da öncelikli çalışmalar arasına aldıklarını bildiren Yorgancılar, Türkiye ve İsrail iş dünyasının talebine sağlanacak ABD desteğinin bu fırsat penceresinin açılmasını sağlayacağını söyledi. EBSO Yöne-

tim Kurulu Başkanı ve TOBB Başkan Yardımcısı Yorgancılar, AB ile ABD arasında çok önemli bir adım atılarak Transatlantik Ticaret ve Yatırım Ortaklığı müzakerelerinin başlatıldığını belirtirken, şunları söyledi: “ABD’nin pasifik coğrafyasında da benzer adımlar attığını biliyoruz. Şu anda dünyada ticaretin yeniden şekillendiğine şahitlik ediyoruz. Türkiye’nin de mutlak surette bu sürecin içinde yer alması gerektiğine inanıyoruz. AB ile ABD arasındaki Ticaret ve Yatırım Ortaklığı müzakerelerinin dışında kalmak Türk iş dünyası olarak bizi endişelendiriyor. Konunun siyasi karar boyutu yanında, bir dizi teknik hazırlığın da gerekli olduğunu biliyoruz. Ancak, şunu da biliyoruz ki, Türkiye’nin deneyimi ve kurumsal kapasitesi bu zorlu

BİRLİKTE KAZANMA ZAMANI Türkiye’nin sahip olduğu müteşebbis ruhla 340 milyar dolarlık bir ticaret hacmine ulaştığını, ihracatının sürekli artış gösterdiğini belirten Yorgancılar, dünyanın her yerine mal satıldığını, Türk işadamlarının gitmediği yer kalmadığını, Avrupa’da satılan her üç beyaz eşyadan birinin Türk Malı olduğunu dile getirdi. Ender Yorgancılar, Türk-Amerikan ilişkilerinin askeri ve siyasi boyutunun da belirleyiciliğine dikkat çekerken, ABD Başkanı Barack Obama’nın 2009 yılındaki Türkiye ziyareti ile gündeme getirdiği model ortaklık ile ilişkilerin ekonomik boyutuna vurgu yaptığını, 2011 yılında da Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın ABD ziyareti ile bunun daha da güçlendiğini dile getirdi. Yorgancılar, “Bu devirde artık mesafeler sorun olamaz. Mesafeleri aşacak stratejik ekonomik iş birliği alanlarını tespit etmeliyiz. Bakın hepimizin elinde tuttuğu iPhone, iPad mesafe tanımıyor. Tarihi dostluğu olan, iki müttefik iktisadi anlamda da birbirlerine yakın olmalıdır. Artık birlikte para kazanma zamanının geldiği kanaatindeyiz” diye konuştu.

Acı tütün yüzbinlerin ekmek kapısı Türkiye’de yaklaşık 350 bin kişinin geçim kaynağı olan tütün tarımı, yılda yaklaşık 450 milyon dolar ihracat getirisi sağlıyor. Türkiye oryantal tütün üretiminde dünyada birinci sırada yer alıyor İZMİR - POSTA212

T

ütün tarımının ihracat açısından önemine dikkat çeken Ege Tütün İhracatçıları Birliği Başkanı Mahmut Özgener, yaptığı açıklama ile tütün çiftçilerinin 14 Mayıs Dünya Çiftçiler Günü’nü kutladı. Açıklamada, Türkiye’de yaklaşık 85 bin tütün çiftçisinin bulunduğunu belirten Özgener, yaklaşık 350 bin kişinin geçimini tütüncülükten sağladığını vurguladı. Üretilen tütünün büyük kısmının ihraç edildiğini dile getiren Ege Tütün İhracatçıları Birliği Başkanı, tütün tarımı ve ihracatına ilişkin şu verileri paylaştı: “Türkiye, Oryantal tütün üretiminde dünyada 1. sırada yer almaktadır. Aynı zamanda dünyada en fazla tütün ihracatı gerçekleştiren ilk 10 ülke arasındayız. Bugün Türkiye, 48 ülkeye tütün ihraç ediyor. 2013 yılında tütün ihracatı yaklaşık 450 milyon dolar seviyelerindedir. Bu rakamları korumak ve daha yukarılara taşımak, 2023 Türkiye İhra-

Ege Tütün İhracatçıları Birliği Başkanı Mahmut Özgener

cat hedeflerimize ulaşmak için çok önemli.”

İYİ TARIM TEŞVİĞİ Türk tütününün küresel rekabetçiliğinin korunması gerektiğine vurgu yapan Özgener, sözlerini şöyle tamamladı: “Yüzbinlerce çiftçinin geçim kaynağı ve milyonlarca dolar ihracat getirisi olan tütün tarımı sosyoekonomik açıdan da büyük öneme sahiptir. Bu bağlamda, Tarım Bakanlığımızın da büyük takipçisi ve destekçisi olduğu bilinen ‘iyi tarım uygulamalarını’ tütün tarımında da yaygınlaştırmaya gayret göstermeliyiz. Böylece, Oryantal Türk tütününün global pazarda rekabetçiliği artacak; ihracata ve istihdama verdiği destek büyüyecektir. Tütün Kontrolü Taraflar Konferansı’nda, özellikle tütün yetiştirmeyen ülkelerin gündeme taşıdığı, üretime getirilmek istenen dayanaksız yasak ve sınırlama önerilerine karşı, Türk tütüncüsünü ve tütün ihracatımızı korumak hepimizin ulusal görevidir.”


Ekonomi

21 Mayıs 2014 Çarşamba

7 Türk girişimcinin başarı sırrı Farklı eyelet ve sektörlerde yaklaşık 5 bin kişiye istihdam sağlayan Ekmel Anda, Haldun Tashman, Varol Ablak, Ülkü Rowe, Mustafa Merc, Mustafa Abadan ve Melih Abdülhayaloğlu girişimcilik başarılarını anlattı CEMİL ÖZYURT - NEW YORK

A

rizona, Pennsylvania, New York ve New Jersey gibi dört farklı eyalette yaptıkları girişimler ile ön plana çıkan ve yaklaşık 5 bin kişiye istihdam sağlayan 7 Türk girişimci hikayelerini New Yorklu Türk ve Amerikan genç girişimciler ile paylaştı. Turk of America Dergisi ve Team of America Danışmanlık tarafından Vakıfbank New York şubesi ve Herrick, Feinstein LLP Hukuk Bürosu’nun sponsorluğunda organize edilen etkinliğe, Soma maden kazasında hayatını kaybedenler için bir dakikalık saygı duruşu ile başlandı. Etkinlik süresince de kazada yakınlarını kaybeden aileler için Turkish Philantrophy Fund tarafından başlatılan kampanya kapsamında yardım toplandı. Konferansın açılışında konuşan Turk of America Dergisi kurucu ortağı ve Genel Yayın Yönetmeni Cemil Özyurt, 12 yıllık yayıncılık serüvenlerini anlattı. Herrick, Feinstein LLP ortaklarından Barbaros Karaahmet ve Vakıfbank New York Şube Müdürü Zafer Özyurt katılımcılara kısa bir hoşgeldin konuşması yaptı.

ERTESİ GÜN SİPARİŞ SİSTEMİ Konferansın ilk konuşmacısı mücevher işi yapan Unique Settings of New York Şirketi’nin Başkan ve CEO’su Ekmel Anda, benzin istasyonunda benzin doldurarak başladığı hikayesinde bugün ülke genelinde mücevher satan perakende mağazalarının yüzde 70 gibi bir oranına nasıl ulaştığını anlattı. Pazarda gördüğünü ertesi gün teslim sipariş sisteminin eksikliğini kendi şirketi ile giderdiğini ve Diamond District olarak anılan bölgede kısa sürede ön plana çıktığını ifade eden. Anda, ilk

geldiği altı aylık sürede her gün Türkiye’ye geri dönmeyi düşündüğünü ancak yılmadan çalışmanın bugün karşılığını gördüğünü söyledi.

ŞİRKETİ 200 KAT BÜYÜTTÜ Konferansa Arizona’dan katılan Turkish Philatrophy Fund kurucusu Haldun Tashman, topluma kazanılanın geri verme geleneğinin Amerika gibi gelişmiş ülkelerde yaygın olduğunu vurguladı. Tashman, Amerikalılar’ın yılda 300 milyar dolara yakın bağış yaptığını söyledi. Örnek aldığı ilk hayırseverlerden birinin kendisi gibi Bolulu olan İzzet Baysal olduğuna dikkat çeken Tashman, 1972 yılında girdiği ve çalıştığı süre zarfında 12 farklı üretim noktası ve 200 kat büyüklüğe ulaştırdığı plastik şirketini 2005 yılında satmıştı. Tashman, bu işten sonra kendini hayır işlerine adadı. Her yıl Türkiye için pek çok projeye imza atan TPF, 15 kurucu üyeden oluşuyor. TPF, Soma için yardım başlatan ilk profesyonel hayır derneklerinden biri. 105 ŞUBELİ PİZZA ZİNCİRİ Sabahki oturumun son konuşmacısı olan Vocelli Pizza kurucusu ve başkanı Varol Ablak, franchise işinde nasıl başarıya ulaştıklarını anlattı. 2 bin 500 kişiye istihdam sağlayan 105 şubeli pizza zinciri Vocelli yılda 10 milyon adet pizza satıyor ve ülkenin en büyük 54. pizza şirketi. Ablak, fark-

lı markaları bünyelerine katarak franchise ile büyümek istediklerini bu amaçla da Rock and Joe Bistro kahve zincirini satın aldıklarını vurguladı. Tek bir telefon numarası ile faaliyet gösterdikleri altı farklı eyaletten pizza siparişi aldıklarını kaydeden Ablak, müşterilerle ilişkilerini sağlayan dağıtıcıların şirketin en büyük tanıtım aracı olduğunu söyledi. İyi pizza yapmanın yanı sıra işletme bilgisinin de büyümede etkili olduğunu sözlerine ekledi.

GİRİŞİMCİLERE ÖNERİ J.P. Morgan Global Teknoloji Departmanında müdür olarak görev yapan Ülkü Rowe, kariyerini anlattığı konuşmasında bilgisayar mühendisliği gibi erkeklerin ağırlıkta olduğu bir sektörde çalışmanın zorluklarını sıraladı. UBS, Bank of America ve son olarak da J.P. Morgan için çalışan Rowe, çalışma ortamı olarak kadınlar için en ideal ortamın şu an çalıştığı şirket olduğunu söyledi. Rowe, girişimcilere karar vermede zorlandıkları ya da iş konusunda başarılı olmak için bilinçsizce etrafta olmaktansa, kısa bir ara verip nefes almanın önem taşıdığının altını çizdi.

KONTEYNER TAŞIMACILIĞI Türkiye-ABD arasındaki konteyner taşımacılığının yüzde 35 gibi büyük bir kısmını gerçekleştiren Türkon America Line Şirketi’nin Genel Müdürü Mustafa Merc de konuşmasında, konteyner kapasitesi olarak ilk sırada ihracat devi Almanya’nın arkasından da Türkiye’nin geldiğini vurguladı. Amerika-Türkiye arasında en fazla taşıdıkları malın ise pamuk olduğunu kaydeden Merc, halen direkt olarak Türkiye-ABD arasında taşımacılık yapan tek Türk şirketi olduklarını ve Mısır ihraç ürünlerinin de Türkon vasıtasıyla dünyanın farklı noktalarına taşındığının altını çizdi. 5 KITADA MİMARI ESERLER Dünyanın beş farklı kıtasında mimarı eserleri olan tek Türk Mimar Mustafa Abadan da konuşmasında partneri olduğu dünyanın en büyük mimarlık şirketi New York merkezli SOM tarafından yapılan projelere değindi. Time Warner Center, Tokyo Tower, John Jay College of Criminal Justice, Tokyo Midtown gibi dünya-

nın prestijli projelerinin altında imzası olan Abadan, 5 kıta dışında mimarı eser vermediği iki kıtanın Avustralya ve Antartika olduğunu vurguladı. Abadan son olarak Endenozya petrol şirketi için bir gökdelenin mimarisini tamamladı. 1982 yılında Cornell University Mimarlık Bölümü’nden mezun olan Abadan, 1983 yılında SOM şirketine katılmış, 1996 yılında da şirketin partneri olmuştu.

BİR TÜRK TEKNOLOJİ ÜRETİR Konferansın son konuşmacısı olan Comodo internet güvenlik şirketinin sahibi Melih Abdülhayoğlu da, kendi girişimcilik serüvenini anlattı. Okuduğu İngiltere başta olmak üzere Bir Türk teknoloji üretemez ön yargısını yıkmaya çalıştığını vurgulayan Abdülhayoğlu, “Bir Japon, bir Koreli yapabiliyorsa Türk de yapabilir” görüşünde olduğunu ve bunu ispatlamak için Türkiye ofisi tarafından geliştirilen ve Korugan adı verilen Firewall güvenlik ürününün tüm dünyada satışa sunulacağını açıkladı. ODTÜ Teknopark içinde kurulan ArGe merkezinde ülkenin en büyük ArGe merkezini kurmak istediklerini kaydeden Abdülhayoğlu, akademidevlet-özel sektör üçgenini kurup bir eko-sistem yaratmak istediklerini söyledi.

Melike Ayan melikea@yahoo.com

YENİ NORMALLER SOMA’DA olan bitenlerden elim borsa, ekonomi yazmaya varmazken, kendimi toplayıp bu dünyaya, ülkeme katkım olsun, çocuklarımı iyi insan ve vatandaşlar olmak için çalışmaya ihtiyacımız var diyerek toparladım. Cuma gününe bakarsak, son üç seansta, üst üste, 10 yıllık hazine tahvilleri son yedi ayın en düşük seviyelerine geldi, tahvil faizleri 15 baz puan birden düşüp yüzde 2,5’lara geldi. Bu demektir ki Fed faiz oranlarını uzun bir süre düşüklerde tutacak ve bizim de “yeni normallere” hazırlanmamız lazım dedi dünyanın bir numaralı tahvil yöneticisi PIMCO’nun yöneticisi Bill Gross. Bill Gross makalesinde yüzde 2,5lik bir oranının yüzde 0,5lük yeni nötral faizlere tekabül ettiğini belirtirken, bu normaldir diye açıklamada bulundu. Hakikaten de Fed, 1960’dan beri hedeflerine belki ilk defa bu kadar yaklaşmış. St.Louis Fed Başkanı James Bullard’ın söylediğine göre, kendisi matematiksel bir denklem kurmuş ve şu sonuca varmış: 1960’dan beri yapılan istatistiklere göre Fed, hedeflerine ilk defa bu dönemde yüzde 60 daha yaklaşmış. Peki madem Amerikan Merkez Bankası hedeflerine bu kadar normal yakınlaşmış, o zaman politikaları neden bu kadar normalden uzakta? Şu cevabı veriyor Bullard: Çünkü iki sebep var. Öncelikle, istihdam piyasası tamamen iyileşmedi ve enflasyon da hala çok düşüklerde. Bunlar düzelirse, istedikleri yerlere gelirse Fed geleneksel olmayan politikalarından vazgeçip normallere dönecekmiş. Bunun için çok uzun yıllar gerekiyor tabi ki. Enflasyon neyse de istihdam da 10 sene önceki rakamlara gelmemiz için bir 10 sene daha gerekiyormuş, ekonomistlerin tahminlerine göre. Bu geçtiğimiz haftayı ABD borsaları haftalık zararla kapattı. Buna karışık gelen ekonomik verilerle, rally sonrası düzeltmelerin sebep olduğuna inanılıyor. The S&P 500, 1,877.86 ‘de bitirdi. +0.38% 0.4% ama hafta içinde 1900 gibi yeni rekorları da test etti The Dow Jones İndustrial Average DJİA ise + 0.3%,yani 16,491.31, bitirerek haftalık zararını limitledi. O da hafta içinde yeni rekorlara gitti , geri geldi. NASDAQ haftayı kazançta bitiren tek endeks olarak %0.5 getirdi. 4,090.59’ta kapattı. Haftaya Çarşamba, Fed’in 29-30 Nisan tarihlerindeki toplantı tutanaklarını ve yeni - ikinci el konut satışlarını inceliyor olacağız. Bu hafta ABD ev inşaatlarının 9 ayın en üstüne çıktığı göz önüne alınırsa iki sektörde de ivmenin yukarı çıkarılması normal karşılanabilir. Mesela, aylık bazda yeni ev satış tahminleri -14.5 % dan + 9.4% e çıkarılmış. İkinci el konut satışları ile ilgili beklentiler de -0.2den +2%ye. Bunlar bize konut sektöründeki iyileşmenin kalıcı ve iyi olduğunu gösterirken, sıradan vatandaşın daha fazla güveninin gelerek evini satışa çıkardığını da görüyoruz. Evet ekonomi ve özellikle konut sektöründeki bu iyileşmenin istihdam ile imalata da sıçraması, hatta tüm dünya barışına sıçraması, trajedi, afet ve kazaların olmaması dileklerimle…

Sam Amca Türk şirketlerini çok sevdi

Türkiye’de faaliyet gösteren ABD’li şirketlerin sayısı 2000’li yılların başında sadece 20 iken günümüzde bin 200’e ulaştı. Bu ilginin önümüzdeki yıllarda artarak süreceği vurgulanıyor DİLEK ESKİ BEZİRKAN NEW YORK-POSTA212

G

eçtiğimiz günlerde ABD’li gıda devi Cargill’in 99 yıllık Türk firması Turyağ’ı ve ABD’li teknoloji zinciri Best Buy’un Bimeks’ini satın alacağına ilişkin haberler Amerikalı şirketlerin Türk şirketlerine ilgisinin artarak sürdüğünü ortaya koydu. Kadir Has Üniversitesi Ekonomi Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Sedat Aybar, Türkiye’de faaliyet gösteren Amerikalı şirketlerin sayısının 2000’li yılların başında sadace 20 iken günümüzde bin 200’e ulaştığını ve enerji, imalat ve hizmet başta olmak üzere birçok sektörde satın almaların önümüzdeki süreçte gündeme gelebileceğini söyledi.

BİN 200’E ULAŞTI Son dönemde Amerikan kökenli şirketlerin Türkiye’ye olan ilgisinin ardında birden fazla neden olduğunu belirten Aybar, bunlardan bazılarının küresel ekonomideki gelişmelerle ilgili, bazılarının ise ülke içi düzenlemelerle ilgili olduğunu ifade etti. Türkiye’nin son 10 yıl içinde yabancı sermayeye daha dostane bir kurumsal ve hukuki yapı inşa ettiğini kaydeden Aybar, “Bu bağlamda Türkiye’nin dünya üretim ağları ile entegrasyonu daha derinleşti. Türkiye’de faaliyet gösteren Amerikan firma sayısı 2000’lerin başında 20 civarında iken bugün bu sayı bin 200’ün üstünde” dedi.

ENERJİ KAYNAKLARINA YAKIN Yakın zamandaki ilgi artışının ise daha çok bölgedeki gelişmelerle ilgili olduğunu ifade eden Aybar, şunları söyledi: “Türkiye’nin komşularından başlamak üzere çevresine baktığınızda bir istikrarsızlık, siyasi çalkalama ve iktisadi kötü yönetim görüyorsunuz. Enerji başta olmak üzere kaynak zengini olan bu bölge aynı zamanda pek çok iktisadi fırsat sunuyor. Bunlara ulaşılabilecek en yakın coğrafya Türkiye. Hemen eklemek gerekirse sadece fiziksel mesafe yakınlığı değil burada sözkonusu. Türkiye aynı zamanda bu coğrafyayı en iyi anlayabilecek insan potansiyeline de sahip. Amerikan firmalarına cazip gelen yanlardan birisi de hem kendileriyle uyumlu hem de bölgeyi tanıyan yetişkin insan potansiyelinin Türkiye’deki varlığı.” SİYASİ ÇALKANTILAR Yabancıların Türkiye’deki siyasi çalkantıları bazen endişeyle, bazen de anlamaya çalışarak yakından izlediklerini kaydeden Doç. Dr. Aybar, yabancıların aynı zamanda ekonominin bu çatışmalardan etkilenme derecesini de merak ettiklerini söyledi. Türkiye’de piyasaların derinleşme seviyesi bir takım yapısal sorunlara rağmen risk-getiri dengesinin kurulmasına da izin verdiğini belirten Aybar, şöyle konuştu: “Bu yüzden güven veya güvensizlik kavramları yerine yabancıların bu piyasada

risklerini dengeleyecek getiri oranlarına ulaşıp ulaşamayacaklarını hesap edip edememeleri üzerinden analizi kurgulamamız gerekiyor. Şu ana kadar güven duygusunun oluşması bu hesaplamaların yapılabileceği derinlikteki piyasaların varlığı üzerine oturuyordu. Ek olarak, Türk ekonomisi belli bir ritm içinde büyümeye devam ediyor. Bununla birlikte ekonominin dinamizminin küresel entegrasyon üzerine oturması da yabancıların Türkiye ilgisini açıklayan bir faktör.“ Karşılıklı satın alamaların artarak süreceği

öngörüsünde bulunan Aybar, “Hükümetin uyguladığı teşvik politikaları, bürokratik süreçlerin azaltılması, yapılan ikili anlaşmaların artışı, ekonomik istikrar ve bölgedeki gelişmelerin getirdiği ittifak arayışları bu satın almaların artacağına işaret ediyor” dedi. ABD şirketleri, dünyanın bu bölgesinde iş yapma stratejilerini oluştururken Türkiye’yi hesaba katmaya devam edeceklerini kaydeden Aybar, dolayısıyla enerji, imalat ve hizmet sektörleri başta olmak üzere birçok sektörde satın almalara şahit olunacağını ifade etti.

2,1 milyar dolarlık ıstakoz (NEW YORK- POSTA212) Ünlü deniz ürünleri zinciri Red Lobster, Darden Restoranları tarafından satıldı. 2.1 milyar dolara satılan şirketin bundan sonraki sahibi Golden Gate Capital olacak. Darden Restoranları Başkanı ve Ceo’su Clarence Otis yaptığı açıklamada “Uzun bir süredir biz ve yatırımcılarımız hangi yönde stratejiler geliştirmemiz gerektiğini konuşuyorduk. Bu aşamada bir diğer markamız olan Olive Garden markası için destekleyici ve güçlendirici planlarımız oluştu. Fakat bunun için kaynağa ihtiyacımız vardı” dedi. Red Lobster’i satın alan Golden Gate Capitol’un Müdürü Josh Olshansky ise “Red Lobster istinasız deniz ürünleri konusunda büyük bir marka. Ayrıca bizim birlikte çalışmak ve ilerletmek istediğimiz iyi bir yönetimi de barındırıyor. Biz Red Lobster’ın akıllı adımlarla uzun vadede büyük başarı kazanacağına inanıyoruz” diye belirtti. Darden Restoranları satıştan, şirketin ödemesi gereken emeklilik borçları çıktıktan sonra 1.6 milyar dolar gelir elde edecek.


Gündem

21 Mayıs 2014 Çarşamba

Ahmet buğdaycı ahmetbugdayci@posta212.com

Modern köleliğe hayır! SOMA, devletin kamu kaynaklarını peşkeş çekerek türettiği zenginlerin muhafazakar yoksul kitlelelerin emeğini 19. yüzyıl vahşi kapitalizm dönemindeki gibi fütursuzca sömürdüğünü, iktidarın ekonomik güçleri kullanarak kitleleri siyasi olarak nasıl yönlendirdiğini, seküleri, muhafazakarı herkese büyük bir trajediyle anlatıyor. Sistem şöyle çalışıyor: İktidar önce, stratejik bir hamleyle Soma’daki ana iş kapasitesinin işletilmesini kendisine biat edecek bir işadamına veriyor. İşadamının partinin ana sponsorlarından biri olması ilişkinin baş koşulu oluyor. Böylece işletmeyi kendinin bir uydusu haline getirip, buradan Somalılara kömür yardımı yaparak, ilçenin oy deposu olması sağlanıyor. Diğer taraftan evleri, gelinleri, aileleri besleyecek madende çalışabilmek için de AKP’den bir kartvizit alarak şirketin kapısını çalmak şart. Ancak sistem en nihayetinde onları kendilerinin deyimiyle “mezbahaya gönderilen koyunlar” gibi madenlere göndermek üzerine kurulu. Kölelik oyununun esası üretimi ne pahasına olursun artırmak, işçi maliyet kalemini düşürmek ve kârı patlatmak. Kısacası Alp Gürkan, madende erken uyarı sistemi kursa yüzlerce can kurtulacaktı. Ama o her “akıllı” Türk işadamı gibi davrandı. “Yarattığı ekstra gelirle” AKP’ye yüklü bağışlar yapıp sistemin has adamı oldu. Sonra da Soma’dan kazandıklarıyla Maslak’ın 192 metrelik en yüksek gökdelenini dikti. “Spine Tower”, yani Omurga Kulesi. Omurgasız sistemin, vahşi kapitalizmin simgesi olmaya aday!

MEDYADA VİCDAN PAZARI

Medya Soma’ya mal bulmuş mağribi gibi atladı. İmajlar birbiriyle yarışıyordu. Ne kadar acılı, ne kadar yürek burkucu o kadar iyi. Ayağında delik çoraplarla can verenlerin resimlerinden, kömürleri taşıyan kamyonlara tepelemesine yığılan tabutların imajlarına, her görüntü çığlıkları büyütüyor, medya daha büyük iştahla tıka basa vicdanları doyurmaya çalışıyordu. İktidar medyası işin özünde vahşi emek sömürüsünün yattığını gizleyip, vicdan pazarlamasını en iç acıtıcı görüntülerle yayarken, aslında kralının vicdanı yanmıyor, sadece tepeden gelen, kamuoyunun algılarını yönlendirmeye yönelik enformasyon taktiklerini icra ediyordu. Gezi’nin gençleri gibi renkli, muzip, yaratıcı, otoriteye isyan imgeleri de değildi Soma’dan gelenler. Hüzünlü ezik hayatları, türbanlı eşleri, işsizlerin zaman öldürdüğü kahveleriyle olağan fakirliğin, seçimden sonra profil analizleri yaptığımız AKP seçmen kitlesinin, kapkara kömür gibi yanmış madencilerin kavruk “paralel hayatları”ydı ekranları kaplayan.

MUHAFAZAKARLAR DA TEFERRUAT OLUR

Asıl önemli olan ise ezilen halka sahip çıkma vaadiyle büyüyen iktidarın, tercihini kamuya açık bir şekilde halka karşı sermayeden yana kullanması oldu. Erdoğan’ın Somalıları değil, vahşi kapitalizmin fıtratını savunmasındaki soğuk zalimlik, kendi muhafazakar seçmeninin, gücün mutlakiyetinin yanında, sadece bir “teferruat” olduğunu açık ve net beyan etmesiydi. Gezi ile ötekileştirilen, kentli, daha 21. yüzyıl standartlarına yakın yaşayanlardan sonra şimdi sıra onlara gelmişti. Dar gelirli, muhafazakar, AKP’ye oy veren, seçimden sonra aşağılanan Anadolu’nun kara kalabalığı, kendilerinin de bir imtiyazı olmadığına, sistemin bir piyonu olduğuna, kendi sokaklarında yedikleri tekmelerle ayıyor artık. Babalarını, eşlerini, kardeşlerini öldüren şeyin, aslında ne olduğunu bilmenin tetiklediği öfkelerine karşı devletin TOMA’larla, biber gazıyla, polislerle tepelerine inmesi, “millet iradesinin” değil, siyasi-ekonomik bir elitin iradesinin geçerli olduğunu bu sefer “onlara” hikaye ediyor. Hikayede Başbakan’ın tokadı Soma’nın ve tüm yoksul muhafazakar kitlenin yüzünde patlarken AKP’yi iktidara getiren derin yoksullar, “Türkiye’nin zencileri”, ak boyanın kalkmasıyla yine, hala zenci olduklarını ayna karşısında gözyaşları ile görüyor.

MUHAFAZAKARLARIN TRAVMASI

Gezi’den bugüne sekülerlerin yaşadığı travmaya şimdi Soma ile muhafazakarların travması ekleniyor. Dindarlık, muhafazakarlık kavramlarının ötesinde asıl meselenin yoksulluk, sert bir gelir eşitsizliği, azgın bir emek sömürüsü ve insanca yaşam talebi yattığı yüreklerimize işliyor. Metropollerdeki neo-liberal düzenin sıkıştırdığı kitlelelerle, taşrada ilkel kapitalizmin köle düzenini yaşayanlar, aynı kötücül otoriterlik tehdidinin pençesinde olduklarını görüyor. Ama bu vicdan yarışında yeni olan ne var diye sorsak sadece muhafazakarlar değil herkesin başı öne eğilmez mi. İstikrarlı bir ritimle yıllardır ölmüyor mu işçiler. İş, trafik kazalarındaki tartışılmaz liderliğimiz, madenlerde, tersanelerde hep aynı şekilde ölenler, sadece gazete sayfalarının arkalarındaki bir haber değil miydi bugüne kadar. Okullardan, askerliğe, işyerlerine denetimler hep baştan savma değil midir? Bugüne kadar bu düzene ses çıkarmayıp, hatta adapte oluşumuzun da payı yok mu acaba. Artık sadece eleştirmekle de vicdanlar rahatlamayacak, çünkü biliyoruz ki her gün yeni vicdansızlıklara, sıranın kime geldiğine tanık olacağız. Yine de farklı bir şey oluyor bu kez. Ölenler öldükleriyle kalacak olsa da, acıyı, derin üzüntüyü paylaşıyoruz, “ötekileri” koyun gibi gören, “ölmeye müstehak” diyen kötücül duyarsızlığın, kibrin, kara bencilliğin dışına çıkıyoruz. Soma madencileri de nefrete, kutuplaşmaya, ötekileştirmeye karşı, yandıkları karanlıktan gönül ışığımızı yakıyor, herkesin asıl muhalefet etmesi gereken şeyin ne olduğunu haykırıyor. Madencilerden yükselen ses, bu toprakların gönlüne erişiyor: “Köleliğe hayır.” Onlar kölelikten kurtulmadan bizler de özgürleşemeyeceğiz.

Türkiye yardımları geri çevirdi Türk Hükümeti, Soma maden kazası için ABD Çalışma Bakanlığı ve Kızılhaç’ın yaptığı tüm yardım tekliflerini geri çevirdi. Hükümet yetkilileri, dış desteğe ihtiyaç olmadığını ve fon aramadıklarını bildirdi JOHNPAUL JASON NEW YORK - POSTA212

A

BD Çalışma Bakanı Thomas Perez, Soma maden faciasının ardından yaptığı yazılı açıklamasında, “Türkiye’de dün, yüzlerce kişi kömür madenindeki mesailerine gitti ve geri dönmedi. ABD, kurtarma çalışmaları devam ederken Türkiye ile dayanışma halindedir. Biz de yıllar boyunca kendi ülkemizde maden faciaları ve felaketleri yaşadık ve kurtarma operasyonlarının zorluklarını, bu gibi zamanlarda ailelerin keder ve acılarını anlıyoruz… Çalışma Bakanlığında Türkiye’deki yetkililerle temas kurduk ve elimizden gelen her yardımı sağlamaya hazırız” demişti. Fakat Türkiye, dünyanın en büyük maden faciasında dış desteğe ihtiyaç olmadığını bu nedenle fon aramadığını belirterek yardımları reddediyor.

İNSAN HAYATIYLA OYNUYORLAR Uluslararası Kızılhaç ve Kızılay Dernekleri Federasyonu (International Federation of Red Cross and Red Crescent Societies- IFRC) Raporlama ve İletişim Temsilcisi Ja-

vier Ormeno, Türkiye’deki maden faciasından sonra yapılan çalışmaları POSTA 212’ye değerlendirdi. Javier Ormeno, Türk Kızılayı’na yardım etmek istediklerini fakat Türk Kızılayı’nın dış desteğe ihtiyaç olmadığı bu nedenle de fon aramadıklarını belirterek yardım etmek isteyen kişilerin yardımına bu defa gerek olmadığı yanıtını verdiğini söyledi. Ormeno, Soma’daki maden patlamasından sonra Türk Kızılay’ının, kurtulan işçiler ve aileleri için sadece operasyonel destek, yiyecek yardımı ve psikolojik destek konularına odaklandığını vurguladı. Javier Ormeno, kurtarma çalışmalarını denetleyen Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’ın, kurtarma operasyonu devam ederken umutların azaldığını söylemesini de eleştirdi. Maden Güvenliği ve Sağlık Yönetimi (Mine Safety and Health Administration MSHA ) Sekreter Yardımcısı Joe Main de yardım için Türkiye’den herhangi bir talep almadıklarını ifade ederek, “Biz sadece yapabileceğimiz bir şey olup olmadığını görmek için bekliyoruz. Ama Türk hükümeti asla yardım kabul etmiyor” dedi.

Şili hükümet yetkilileri 2010 yılının5 Ağustos’unda meydana gelen çökme sonucu yerin 700 metre altında kalan 33 madenciyi mevcut yollarla kurtarmak dört ayı bulabileceği için NASA’ya başvurmuştu. Uzmanların, işçilerin endişeli ve karamsar bir ruh haline sahip kronik uyku sorunu yaşayan insanlar haline gelebileceklerini belirtmeleri üzerine Şilili yetkililer, 33 maden işçisinin yaşadıkları bir astronotun veya bir denizaltı mürettebatının yaşadığı tecrübelerle aynı olacağını düşünerek Amerikan Uzay ve Havacılık dairesi NASA’dan yardım istemişti. Madencilere uzun bekleyiş boyunca uygulayacakları bir egzersiz programı verildi. Bunun yanı sıra güneş ışığı hissini verecek aydınlatma ci-

hazları, oyunlar, televizyon vb. cihazlarla normal yaşam koşulları yaratılmaya çalışıldı.

Önlenebilecek bir trajediydi Çeşitli madenlerde kurtarma çalışmalarına katılmış emekli bir Amerikalı da, “Bu önlenebilecek bir trajediydi. Türkiye’deki madenlerde yaşanan ölümlerin uzun tarihi, işçilerin güvenliği konusunda ürpertici soruları arttırıyor. Milletvekillerinin iş kazalarının soruşturulması çağrısının hükümet tarafından reddedilmesi şok edici bir gerçek. İnsanların hayatlarıyla oynuyorlar. Gelecekteki felaketleri önlemek için ciddi reformlara ihtiyaç var” diyor.

Savcı: Serbest bırakılsın Soma’da meydana gelen ve tüm Türkiye’yi yasa boğan maden kazasında 301 işçi yaşamını yitirmişti. Açılan soruşturma kapsamında 25 kişi gözaltına alınmış ve 5 kişi tutuklanmış, 15 kişi de serbest bırakılmıştı. Gözaltındaki 5 isim de geçtiğimiz pazartesi sabahı adliyeye sevk edildi

Savcı ifadesini aldığı Soma Kömür İşletmeleri A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan’ı denetimli serbestlik yasasından yararlandırılması isteğiyle mahkemeye sevk etti. Savcı, diğer 5 kişinin ise tutuklanmasını istedi. Maden sahibinin oğlu Can Gürkan ise adliyede “Zamanı gelince konuşacağız” dedi

mesi kabul edilemez. AKP şehit ve yaralıların isimlerini hiçbir kuşkuya yer bırakmadan açıklamalıdır. TBMM’de bu konunun takipçisi olacağız” dedi.

POSTA212 - İZMİR

İ

hmaller zincirinin faciaya neden olduğu ve Türkiye ile birlikte dünyayı da yasa boğan Soma Meden kazasında 301 işçi yaşamını yitirdi. Madende arama kurtarma çalışmaları da sonlandırıldı. Kazayla ilgili olarak açılan soruşturmada ise 25 kişi gözaltına alındı. Bu kişilerden madenin İşletme Müdürü Akın Çelik, İşletme Müdür yardımcısı Ertan Ersoy, güvenlik uzmanı Yalçın Erdoğan, vardiya amirleri Yasin Kurnaz Hilmi Kazık tutuklanarak cezaevine gönderildi. 15 kişi ise tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Gözaltındaki son 5 isim de, geçen pazartesi günü adliyeye sevk edildi. Saat 11.00 sıralarında jandarma eşliğinde Soma Adliyesi’ne giriş yapan kişiler arasında, şirketin sahibi Alp Gürkan’ın oğlu; Soma Holding Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan da yer aldı. Gürkan adliyede, “Zamanı gelince konuşacağız” dedi. Savcı ifadesini aldığı Soma Kömür İşletmeleri A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan’ı denetimli serbestlik yasasından yararlandırılması isteğiyle mahkemeye sevketti. Savcı, gözaltındaki diğer 5 kişinin ise tutuklanmasını istedi.

FAALİYETİ DURDURULDU İş Teftiş Kurulu Başkanlığı müfettişlerinin yaptığı incelemeler sonucu, Soma’da maden faciası yaşanan ocağın güvenliğini sağlamak ve kazanın etkilerini silmek dışında yer altındaki bütün işlerin durdurulmasına karar verildi. İş teftiş heyetince yürütülen iş kazası incelemesi ise devam ediyor. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Çelik, Soma’da facianın yaşandığı madenin 2 yılda 16 kez teftişten geçirildiğini

Alp Gürkan

Can Gürkan

Hakim: Tutukladı

Soma Kömür İşletmeleri A.Ş.’nin Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan avukatıyla birlikte Cumhuriyet Savcısı’na ifade verdi. Bu ifadede Can Gürkan’ın şirketin yönetim kurul başkanı olduğunu ancak kendisinin şirketin yapılan işleriyle ilgili bir sorumluluğunun bulunmadığını ileri sürerek tüm yetkinin Genel Müdür Ramazan Doğru’da olduğunu söyledi. Gözaltına alınan Ramazan Doğru tutuklandı. Ancak Doğru, yetki belgesindeki imzanın kendisine ait olmadığını savundu. Bunun üzerine savcı, şirketin Yönetim Kurulu Başkanı olan patronun oğlu Can Gürkan için ek gözetim süresi istedi. Yeniden yapılan sorgunun ardından Can Gürkan, tutuklanma istemiyle mahkemeye sevk edildi. Gürkan, sevk edildiği mahkemece tutuklanıp cezaevine gönderildi.

bildirdi. Bakan Çelik, maden faciasıyla ilgili henüz ortaya çıkmış bir rapor olmadığını, söyledi. Çelik, faciayla ilgili müfettişlerin çalışmalara başladığını aktararak, ölen madencilerin yakınlarına ölüm aylığı, ölüm geliri bağlanacağını açıkladı. Soma faciasının ardından kriz

masaları ve Soma’da kayıp bürosu kuran CHP, harekete geçti. CHP’li Engin Altay “İdareden kaynaklı kusur çok açık ortada, hesabı sorulacaktır” diyerek Meclis’i harekete geçireceklerini söyledi. CHP Grup Başkan Vekili Engin Altay, Enerji Bakanı’nın şirketle ilgili ‘kusursuz’

açıklamasına rağmen, maden şirketi yetkililerinin basın toplantısında verdiği cevapların ‘denetim zafiyetini’ ortaya çıkardığını söyledi. Altay, “Denetim zafiyeti olduğu çok açık. Hem Enerji hem Çalışma Bakanı ile ilgili milli yas sürecinin ardından, bütün madencilerin toprağın altından çıkarılmasının ardından, Anayasa ve Meclis İç Tüzüğü’nün bize verdiği tüm olanakları kullanacağız. Meclis soruşturması ya da gensoru önergesi, tüm Meclis denetimi seçenekleri masamızda, Meclis’i harekete geçireceğiz. Gereken yapılacaktır. İdareden kaynaklı kusur çok açık orta- da, hesabı sorulacaktır” dedi.

TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ CHP Genel Başkan Yardımcısı Erdoğan Toprak, gelişmiş demokrasilerde hükümet üyelerinin, bir kazada sorumluluğu olmasa dahi istifa ettiğini söyledi. Toprak, “AKP’lilerin doğrudan sorumluluğu olmasına rağmen istifa etme-

MHP VE CHP UYARMIŞTI MHP’nin hükümeti Soma ile ilgili 2013’te uyardığı belirlendi. Soma’daki maden kazalarını Meclis’e taşıyan MHP, 6 öneri ile tedbirleri de sıralamış. CHP’nin 20 gün önce verdiği araştırma önergesinin AK Parti tarafından kabul edilmemesi eleştirirken, Soma ile ilgili MHP’nin de hükümeti uyardığı ortaya çıktı. MHP Manisa Milletvekili Erkan Akçay’ın 26 Kasım 2013 tarihinde TBMM Genel Kurulu’nda Soma’daki maden kazaları konusunu gündeme getirdiği anlaşıldı. DÜNYADA İLK SIRADAYIZ Akçay, Genel Kurul’da yaptığı konuşmada Türkiye’nin, ölümlü maden kazalarında dünyada ilk sıralarda olduğunu belirterek, 1955-2013 tarihleri arasında toplam 3 bin 98 maden işçisinin hayatını kaybettiğini belirtti. 326 bin maden işçisinin de yaralandığını veya sakat kaldığını vurguladı. AKÇAY 6 ÖNERİDE BULUNDU MHP’li Akçay, maden kazalarını azaltmak için 6 öneride bulundu: “Denetimler etkin kılınmalı. Yaptırımlar caydırıcı hale getirilmeli. Taşeron sistemi kaldırılmalı. Sendikal örgütlenme teşvik edilmeli. İş sağlığı ve iş güvenliğinden sorumlu mühendisler işverenden bağımsız olmalı. ILO’nun 176 Sayılı Madenlerde İş Sağlığı ve Güvenliği Sözleşmesi mutlaka onaylanmalı.”


Güncel

21 Mayıs 2013 Çarşamba

Hala 30 milyon köle var

Yazı İşleri

Ahmet Ravalı twitter@ahmetravali

Sahi siz niye öldünüz?

Walk Free Foundation’ın 162 ülkeyi ele alan endeksine göre dünyada 30 milyona yakın kişi kölelik koşullarında yaşıyor. ABD’de 59 bin 644, Türkiye’de ise 120 bin 201 çağdaş köle bulunduğu tahmin ediliyor AYSEL TAPAN HABER MERKEZİ - POSTA212

M

erkezi Avustralya’da bulunan Walk Free Foundation’ın (Özgür Yürü Vakfı) 162 ülkeyi ele alan endeksi kölelik, borç esareti, zorla evlilik ve çocuk satışı ve istismarı gibi kölelik benzeri muameleler, insan kaçakçılığı, zorla çalıştırma, küçük yaşta evlilik dahil uygulamaların oluşturduğu “çağdaş kölelik” kavramının dünyadaki durumunu ortaya koyuyor. 2013 yılını kapsayan endekse göre dünyada 29.8 milyon köle bulunuyor.

ABD’DEKİ KÖLELER Dünyada bulunan 29.8 milyon çağdaş kölenin yüzde 3,73’ü Amerika’da bulunuyor. Nüfusta yaygınlığa göre yapılan sıralamada 313 milyon 914 bin 40 nüfuslu ABD 134. sırada yer alıyor ve ABD’de 59 bin 644 çağdaş köle bulunduğu tahmin ediliyor. Kanada ve ABD’nin puanı düşük düzeyde risk içerse de bu ülkelerin ucuz işçi

talebi ve göreceli olarak sınırlarının çok sıkı olmaması bu ülkeleri modern köleler için önemli destinasyonlardan biri yapıyor. Köle politikaları sıralamasında ABD, Kanada, Nikaraguay, Arjantin ve Brezilya en iyi durumdayken Trinidad ve Tobago, Barbados ve Küba en kötü durumda olan ülkeler. Endekste ülkelerin “Ortalama Kölelik Riski Puanı” da incelendi. Ülkeler için “insan hakları”, “köleliğe karşı politikaları”, “ayrımcılık”, “devletin istikrarı”, “hakların gelişimi” riski puanlarının oluşturduğu “Ortalama Risk Puanı” saptandı. Buna göre ABD’nin risk puanı 18.12. Amerika’da en fazla risk altında bulunan ülkeler arasında ise şunlar yer alıyor: Haiti: 66.08 Honduras: 58.94 Küba: 55.68 Guyana: 53.80 Venezuela: 53.66 Kolombiya: 51.72

TÜRKİYE’DE 120 BİN KÖLE ABD’nin 134. sırada yer aldığı nüfusta yaygınlığa göre yapılan sıralamada 73

milyon 997 bin 128 nüfuslu ve sınırları içinde 120 bin 201 köle koşullarında yaşayan insan bulunan Türkiye 90. sırada yer alıyor ve Türkiye’nin kölelik puanı 7.40. Aynı tabloda Türkiye’ye yakın puanı olan ülkeler ise şunlar:

Çağdaş köle sayısının en fazla olduğu 10 ülke Dünyada buluna 29.8 milyon kölenin yüzde 76’sı Hindistan, Çin, Pakistan, Nijerya, Etyopya, Rusya, Tayland, Demokratik Kongo Cumhuriyeti, Myanmar ve Bangladeş’te bulunuyor.

87. Ürdün: 7.87 88. Bir. Arap Emir.: 7.74 89. Şili: 7.44 90. Türkiye: 7.40 91. Cezayir: 7.29 92. Yemen: 7.38 93. Fas: 7.23 94. Brezilya: 7.16 95. El Salvador: 7.12

Ülke

Türkiye, “köle sayısına dayalı” endekste ise 29’uncu sırada bulunuyor. Raporda Türkiye’de inşaat, şoförlük, ev işleri gibi işlerde çalışan yabancı göçmenlerin durumuna değiniliyor. Moldovalı kadın, erkek ve çocuk işçilerin özellikle Ukrayna, Rusya, BAE, Türkiye ve Kosovo’da sömürüye tabi tutulmalarına dikkat çekilen raporda, Türkiye, Avrupa’nın kölelik açısından en fazla risk taşıyan ülkesi olarak gösteriliyor.

Demokratik

Hindistan

Köle sayısı 13,956, 010

Çin

2,949, 243

Pakistan

2,127, 132

Nijerya

701,032

Etiyopya

651,110

Rusya

516,217

Tayland

472, 811

Kongo Cumhuriyeti

462,367

Myanmar

384,037

Bangladeş

343,192

EN RİSKLİ ÜLKE TÜRKİYE ABD’nin 18.1 puan aldığı “Ortalama Kölelik Riski Puanı”na göre 48.54 puan alan Türkiye’ye Avrupa’nın en riskli ülkesi olarak gösterildi. Türkiye’ye en yakın ülkeler ise 45.08 puanla Bosna Hersek ve 40.90 puanla Ar-

navutluk. Türkiye’nin detaylı risk puanları ise şöyle: ■ Ülkenin çağdaş kölelikle mücadelede kabul ettiği politikaların kapsamı: 43.43 ■ Ülke vatandaşlarına tanınan insan hakları garantileri: 70.33 ■ Ülkenin insani ve ekono-

mik gelişmişliğinin düzeyi: 37.31 ■ Karışıklık ya da yüksek düzeyde yolsuzluk gibi faktörleri yansıtan ülkenin istikrarı ya da istikrarsızlığı: 45.23 ■ Ülkede kadınların karşılaştığı ayrımcılık düzeyi: 46.41

ABD’deki maden kazasına rekor tazminat 2010’da Batı Virginia eyaletinde, Upper Big Branch madenindeki patlamada ölen 29 madencinin ailelerinin her birine 1,5 milyon dolar (toplamda 209 milyon dolar) tazminat ödenmişti. Yapılan incelemede kazanın önlenebileceği sonucuna varılmıştı WASHINGTON - POSTA212

K

ömür, tehlikelerine ve yol açtığı çevresel tahribata, doğal gaz üretiminde son yıllarda kaydedilen hızlı gelişmelere rağmen Amerika’nın en büyük enerji kaynağı olmaya devam ediyor. Amerika elektrik enerjisinin yüzde 40’ını hala kömürden sağlıyor. Bu kömürün yüzde 90’ı iç kaynaklardan temin ediliyor. Amerika’nın 25 eyaletinde yılda bir milyar tonun üzerinde kömür çıkarılıyor. Amerika’daki kömür madenleri özellikle 20’inci yüzyıl başında tarihinin en kötü kazalarını yaşadı. Amerika Çalışma Bakanlığı verilerine göre ülke tarihinin en ölümcül maden kazası, Batı Virginia eyaletinde 1907 yılında meydana gelen grizu patlamasıydı. Kazada 362 madenci öldü. ERDOĞAN’IN ÖRNEK VERDİĞİ KAZA Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, Soma’daki facianın ardından kömür madeni kazaları hakkında, “olağan şeylerdir, bunlar bu işin fıtratında var” deyip, 100-150 yıl öncesinden verdiği örnekler arasında 1907’deki Monongah faciası da bulunuyor. 107 yıl önce yaşanan bu kazayla ilgili olarak Erdoğan’ın gözden kaçırdığı nokta, ABD’de kömür madeni kazalarındaki ölüm oranlarında 1970’lerden itibaren keskin düşüş kaydedilmesi. Bunun bir nedeni 1977’de geçen Federal Maden Güvenliği ve Sağlığı Yasası (Maden Yasası) çerçevesinde kurulan Maden Güvenliği ve Sağlığı Dairesi (Mine Safety & Health Administration – MSHA). Dairenin ana görevi Amerika’daki madenlerde ölümcül kazaları önlemek, ölümcül olmayan kazaların sıklık olayları ciddi ölçüde azalsa da, bu tarz kazalara karşı Maden Yasası’nın gerektirdiği önlemleri almayan şirketlere çok ağır bedel ödettirilebiliyor. HAPİS VE PARA CEZASI 2010 yılında Batı Virginia’nın Naoma kasabasındaki Upper Big Branch

madeninde meydana gelen patlamada 29 madenci öldü. Kazayla ilgili soruşturma iki yıl sürdü. Federal hükümetin atadığı bağımsız soruşturma komisyonu, madeni işleten Massey Energy şirketini suçlu buldu. Çünkü kaza önlenebilirdi, yangına yol açan ince kömür tozu birikmesi engellenebilirdi. Massey Energy şirketinin iş hayatı bitti, şirketi ve madeni devralan Alpha Natural

hükümet tarafından atanan bağımsız soruşturma komisyonu, 19 Mayıs 2011’de yayınladığı raporda yangına yol açan kömür tozu birikmesinin önüne geçilebileceği, yeterli güvenlik önlemi alınmadığını bildirdi. Amerika Adalet Bakanlığı, 6 Aralık 2011’de yaptığı açıklamada, Massey Energy şirketini tüm mal varlıkları ve geçmişteki yükümlülükleriyle birlikte satın alan Alp-

Resources kazada ölenlerin ailelerine 1’er buçuk milyon dolar, toplamda 209 milyon dolar tazminat ödemeye razı oldu. Upper Big Branch madeninin ağzı bir daha girilmemek üzere beton duvarlarla örüldü. İhmalle suçlanan şirketin bazı yöneticileriyse 2 yıldan 3 buçuk yıla kadar hapisle cezalandırıldı.

ha Natural Resources şirketiyle varılan hukuki anlaşma sonucu şirketin toplam 209 milyon dolar tazminat ödemeye razı olduğu bildirildi. Anlaşma sonucu ölen 29 kişinin ailelerine 1’er buçuk milyon dolar tazminat ödenmesi öngörüldü. Upper Big Branch Madeni’nin çalışma güvenliği sorumlusu Gary May, kaza günü Maden Yasası standartlarına uymadığı için 17 Ocak 2013 tarihinde 21 ay hapisle cezalandırıldı. Massey Energy şirketinin Upper Big Branch Madeni’nden sorumlu eski güvenlik direktörü Hughie Elbert Stover, yanlış beyanatta bulunmak ve federal hükümetin soruşturmasını engellemek suçlarından 29 Şubat 2012’de 36 ay hapisle cezalandırıldı. Massey Energy’nin eski birim başkanı David Hughart, maden sağlık ve güvenlik yasalarını çiğnediği suçlamasıyla 10 Eylül 2013’te 42 ay hapisle cezalandırıldı. Hughart, Massey Energy şirketinin ceza alan en üst düzey sorumlusu oldu.

EN FAKİR BÖLGE Batı Virginia, Amerika’nın ikinci büyük kömür üreticisi. Amerika’nın zenginliğinin alt yapısını oluşturan sanayisini besleyen Batı Virginia, buna rağmen ülkenin en yoksul eyaletleri arasında ikinci sırada. YANGIN KÖMÜR TOZUNDAN ÇIKTI 5 Nisan 2010: Naoma, Batı Virginia’daki Upper Big Branch madeninde meydana gelen patlamada 29 madenci öldü. Madeni işleten Massey Energy şirketi, Upper Big Branch bir yıl sonra madeni kullanıma kapattı. Federal

ABD’deki maden kazaları ■ 6 Aralık 1907: Monongah, Batı Virginia’da 6 ve 8 no.lu ocaklarda meydana gelen grizu patlamasında 362 madenci öldü. ■ 13 Kasım 1909: Cherry, Illinois’de Cherry Madeni’nde çıkan yangında 259 madenci öldü. ■ 22 Ekim 1913: Dawson, New Mexico’daki Stac Canon madenindeki grizu patlamasında 263 kişi öldü. ■ 8 Haziran 1917: Butte, Montana’daki Granit Dağı madeninde meydana gelen patlamada 163 madenci öldü. ■ 10 Ocak 1940: Bartley, Batı Virginia’da Pond Creek Madeni’nde meydana gelen patlamada 91 madenci öldü. ■ 16 Mart 1940: St. Clairsville, Ohio’daki Willow Grove madenindeki patlamada 72 madenci öldü. ■ 25 Mart 1947: Centralia, Illinois’de Centralia Madeni’nde meydana gelen patlamada 111 madenci öldü. ■ 21 Aralık 1951: West Frankfurt, Illinois’de Orient 2 Ocağı’nda meydana gelen patlamada 119 madenci öldü. ■ 20 Kasım 1968: Farmington, Batı Virginia’da Consol 9 Ocağı’nda meydana gelen patlamada 78 madenci öldü. ■ 30 Aralık 1970: Hyden, Kentucky’deki 15 ve 16 no.lu ocaklarda meydana gelen patlamalarda 38 madenci öldü. ■ 2 Mayıs 1972: Kellogg, Idaho’da Sunshine Gümüş Madeni’nde çıkan yangında 91 madenci öldü. ■ 15 Mart 1981: Redstone, Colorado’da, Mid-Continent Resources’a ait Dutch Creek 1 no.lu ocakta meydana gelen patlamada 15 madenci öldü. ■ 19 Aralık 1984: Emery County, Utah’daki Wilberg Madeni’nde çıkan yangında 27 madenci öldü.

■ 23 Eylül 2001: Brookwood,

Alabama’da Jim Walter Resources şirketine ait 5 no.lu ocakta meydana gelen patlamada 13 madenci öldü. ■ 24 Temmuz 2002: Somerset County, Pennsylvania’da bulunan Quecreek Madencilik şirketine ait kömür madeninde 9 madenci, yan tarafta kullanılmayan bir madenin duvarının çökmesi sonucu yerin 73 metre altında, 1 metre yüksekliğinde bir alanda mahsur kaldı. Madenciler dört gün sonra kurtarıldı. ■ 2 Ocak 2006: Tallmansville, Batı Virginia’daki Sago Madeni’nde meydana gelen patlama sonucu 13 madenci mahsur kaldı. Kurtarma görevlileri iki gün sonra göçük alanına ulaştığında madencilerden 12’sinin karbon monoksit zehirlenmesinden öldüğü anlaşıldı. Kazada yalnızca 27 yaşındaki Randal McCloy sağ olarak kurtarıldı. Haber ilk önce “12 madenci sağ kurtuldu, bir madenci öldü” şeklinde duyurulmuştu. ■ 20 Mayıs 2006: Harlan County, Kentucky’deki Darby Madeni 1 no.lu ocakta meydana gelen patlamada beş madenci öldü. Kazada bir kişi sağ kurtuldu. ■ 6 Ağustos 2007: Huntington, Utah’taki Crandall Canyon Madeni’nde yaşanan göçük sonucu 6 madenci mahsur kaldı. On gün sonra madenin çökmeye devam etmesi yüzünden 3 kurtarma görevlisi göçük altında kalarak öldü, 6’sı yaralandı. 31 Ağustos’ta madendeki göçük tehlikesinin devam ettiği gerekçesiyle mahsur kalan 6 madenciyi kurtarma çalışmaları iptal edildi.

(Kaynak: ABD Çalışma Bakanlığı ve CNN )

MADEN ocağının dibinde / Hava yok ışık yok / Maden ocağının dibinde / Besin yok karın yok / Maden ocağının dibinde / Oğlun bile yok / Ayırdılar seni dünyadan / Aldılar elinden ışığını, havanı, besinini / Sevdiğin kadını taptığın oğlunu aldılar elinden / Ayırdılar seni dünyadan... Dilimden düşmüyor Cem Karaca’nın bu şarkısı nicedir... Ve sen... Ve sizler... Yüzlerceniz yeraltında çile çekerek sürdürmeye çalışırken yaşamayı, aç patronlarınızın doymak bilmeyen gözlerini bir türlü doyuramadınız. ‘Daha fazla’ dediler hep... Daha fazla çalışın, zaman kaybı olmasın diye yeraltında vardiyalarınızı değiştirin. Kazmalarınız bile dinlenmesin, durmasın... Ve üç kuruşluk tedbirsizlik etti sizi canınızdan... Hâlâ da anlayamadıklarını söylüyorlar. Hakikaten siz niye öldünüz... Hani diyor ya Han-ı Yağma şiirinde Tevfik Fikret; “Bu sofracık, efendiler - ki iltikaama muntazır / Huzurunuzda titriyor - bu milletin hayatıdır; / Bu milletin ki mustarip, bu milletin ki muhtazır! / Fakat sakın çekinmeyin, yiyin, yutun hapır hapır... / Yiyin efendiler yiyin, bu han-ı iştiha sizin, / Doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin!..” diye hah işte bu yüzden öldünüz... Doyuramadınız gözlerini onların... Bitmek tükenmek bilmeyen hırslarını dindiremediniz hiç... Siz yerin kilometrelerce altında havasız, ışıksız, sevdiklerinizden uzakta ölüm ile yaşam arasında boğuşurken, yukarıda beyefendilerinin bilmem kaç bin dolarlık elbiseleri, ayakkabıları, gömlekleri kirlenmesin, daha iyi yalakalık yapılabilsin diye kurtarma çalışmalarını bile durdurdular. Belki de sizlere çok yaklaşmıştık. Ama beyefendileri, zat-ı şahanelerinin umurunda değildi ki... Belki de o sırada sizler kalan son oksijeni tüketmiş, ‘tatlı tatlı’ can veriyordunuz... Kimin umurunda ki... Boy göstermek için geldi, boyunun ölçüsünü aldı... Ama yine fıtratında olduğu için ‘mazlum’u oynayarak döndü köşküne, asil hayatına... Onları iktidara taşıyan, iktidarda kalmalarını sağlayan kömürleri çıkaran da sizdiniz... Kime ne... Nasıl olsa o kömürleri çıkaracak başkaları olmayacak mı... Bak daha iki gün geçmeden Zonguldak’ta TTKİ’de açılan 115 madenci kadrosu için 4 bin kişi başvurmadı mı... Ölüm de neymiş... En korkuncu yaşamak değil mi bu dünyada... Bir çoğunuz ölmüştünüz... Bizler çaresiz ağlıyorduk... Ama Mısır’daki Esma için hüngür hüngür ağlayan uzun adam donuktu. Tek bir damla gözyaşı bile dökmedi biliyor musunuz... Taziye evine geldiler sözüm ona... Gömlekleri kirlendi, en yakınındaki adamı ‘taziyelerini’ iletirken tekme atmaktan bacağı incindi, doktor raporu aldı. Herkes öfkeliydi, çaresizdi ama onlar hemen dönüş yolunda hesaplarını yaptılar, “Oy kaybı çok olmamıştı”... Neyse ki... Milli yas ilan edildi sizler için... Dünyanın dört bir yanında yaşayan Türkler acı içindeyken, hayatlarında hiç görmediği, tanışmadığı sizler için gözyaşı dökerken, onlar düğün yaptı... Çocuklarının mutlu gününde yüzlerinde güller açarak “selfie” bile çektirdiler. “Erzurum Milletvekilimiz, Kadim dostumuz Muhyettin Aksak Beyin kızının nikah merasiminde mutluluklarını paylaştık” diye sosyal medyada gururla paylaştılar... Fotoğraflarda Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ve Meclis Başkanı Cemil Çiçek de vardı. Hani her fırsatta zırıl zırıl ağlayan Bülent Arınç bile ‘metanet abidesi’ olmuştu... Tıpkı Reyhanlı’da 53 canı kaybettiğimizde yaptıkları gibi... Siz öldükten sonra da keyifleri kaçmadı. Hani Reyhanlı’da ’53 Sünni vatandaşları’ ölmüştü ya onlara göre... Burhan Kuzu var ya hani adını hep duyduğunuz... Hah işte o oğlunun düğününü ertelemiş, mutluluğunu da twitter’da attığı “Elim bir olay yaşandı, bu da düğünümüzün tadını kaçırdı” mesajıyla paylaşmıştı... Ne olacaktı ki... Ne sanıyordunuz ki... Güzel kardeşlerim sizin ‘fıtranızda’ zaten ölüm yok mu... Size mi üzüleceklerini sanıyordunuz... Allah’ın takdiriydi sizin ölümünüz... Ama Allah size niye böyle bir kötülük yapsın ki... Bunu düşünmediler bile ‘günah’ sanarak... Emevi geleniğinde var mı bilmiyorum ama cenaze evinde taziye niyetine yakınlarınızı dövdüler... Olmadı gaz bastılar... Biber acısı çöktü bir de yakınlarınızın genzine... O da yetmedi TOMA’larıyla ıslattılar bi güzel... Soma da sonunda tanıştı TOMA’yla... Her gelen ‘dua edin’ dedi... Gitti... Tarikatların sarıklı ‘dua timleri’ bile geldi Soma’ya... Dua edin geçer dediler... Kadere sakın karşı çıkmayın... Bu kaderi aç gözlü patronların yazdığını unutturmak istediler sizlere... Uzun adam çok sinirliydi sizin oralara geldiğinde... Kırmızı halılar serilmesini bekliyordu ama olmadı... ‘Yuh’aladılar... Üstüne yürüdüler. Markete kaçtı... Yakınlarınıza tokat attı, cesaret bulan koruma ordusu, ezdi, geçti yakınlarınızı... “Yusuf, Yusuf” hallerde kaçıp kurtuldu Uzun Adam... Ama Uzun Yusuf ile sakın karıştırmayın. O yiğit bir madenciydi... Sizin atanızdı... Yakınlarınızın isyanı bile ona göre oyundu, katakulliydi... Hükümetini devirmek için oynanan oyunlardı... İster misiniz sizi de ‘paralel yapı’nın elemanları ilan etsin bu Uzun Adam... Ee haklı da işler takır tıkır giderken adamın arabasının tekerine çomak soktunuz. Kendi kendinizi öldürüp hükümeti yıkmaya çalıştınız... Zaten sizin fıtratınızda vardır böyle anarşik haller... Zaten tek örnek siz değildiniz ki... İngiltere’de Kraliçe I. Victoria, Fransa’da Cumhurbaşkanı Armand Fallières, Japonya’da İmparator Taişo ve İmparator Şova, Çin’de. Mançukuo İmparatoru Puyi, daha sonra yine Çin’de Mao Zedong ve Hindistan’da İndira Gandhi dönemlerinde de yaşanmıştı benzeri olaylar... Fıtrat bu n’aparsın. Hatırlamadın mı? Daha gün gibi aslında nasıl hatırlamazsın ki...


Güncel

21 Mayıs 2014 Çarşamba

İSVEÇ MUHAFAZAKAR PARTİ MİLLETVEKİLİ JOHANSSON:

İlhan Tanır @Washingtonpoint

Test: Türkiye diktatörlük mü? Demokrasi mi? BUGÜNLERDE Georgetown Üniversitesinde profesörlük yapan, İran asıllı Fathali M. Moghaddam’ın ‘The Psychology of Dictatorship’ (Diktatörlüğün Psikolojisi) isimli kitabını okuyorum. Moghaddam’in kitabı 2013’ün ortasında çıkmış yeni bir kitap, ve Amerikan Psikiyatrist Derneğince kitabın basılmış olması, kitaba ayrı bir ağırlık kazandırıyor. Kitap, index ile beraber 250 sayfa, üzerinde durulası ve yazılası birçok bölümü var. Kitap Türkiye’den bahsetmiyor olmasa da, Türkiye’deki tartışmalara derinlik kazandıracak çok değerli tarihi ve teorik bilgiler sunuyor. Kitabın üstüne basa basa, farklı yerlerinde birçok kez tekrar ettiği önemli bir uyarı bulunuyor. O da şu: Demokrasi ve Diktatörlük, kategorik olarak değerlendirilmemesi gereken yönetim halleri. Yani, bir yönetim biçimini, mutlak bir demokrasi veya mutlak bir diktatörlük olarak kategorize etmek yerine, demokrasinin temel şartlarını ve diktatörlüğün temel şartlarını veya tasvirini yaparak, bunları bir değneğin iki zıt kutupları olarak konumlandırabiliriz. Bu kutupların en uç kısmı, ideal diktatörlük veya demokrasiyi gösterirken, bu ölçeğin farklı yerlerine yerleşmiş demokrasiler ve diktatörlükler bulunur. Daha da kısa bir anlatımla: ortada tek bir diktatörlük ve demokrasi şekli yok. İki yönetim halinin de bazı temel şartları var ve bir ülkenin ne kadar diktatörlük rejimine benzediğini şartlara haiz olmasına bakarak anlayabiliyoruz. Moghaddam, kitabının 19. sayfasında demokrasilerde olması gereken minimum 4 şart sayıyor: Demokrasinin Şartları 1) Şehir meydanı testi: ‘’herhangi bir insan, bir şehrin (veya semtin) meydanına giderek, hiçbir tutuklanma, hapis, ve fiziksel saldırı endişesi yaşamadan istediğini söyleyebiliyor mu?’’ Türkiye Cevabı: Türkiye’de bu testten artık başarısız çıkacağını görüyoruz. Daha bir ay kadar önce, CNN’in İstanbul’daki muhabiri Ivat Wason, Taksim’den geçerken birkaç gencin bir restaurantın ikinci katına çıkarak 2 dakikalık konuşma yapmaya çalıştığını, bunların hemen sonra sivil polislerce götürüldüğünü tweetler ile bildirdi. Watson’a gerek yok, bugün, Türkiye’nin herhangi bir şehir veya semt meydanında, Başbakan Erdoğan aleyhinde kafasına göre konuşurken, tutuklanmamaktan veya saldırıya uğramamaktan emin olunabilir mi? 2) Oy ile görevden alabilme testi: ‘’vatandaşlar, kendilerinin en güçlü liderlerini özgür, adil ve düzenli seçimler sonucunda, tümüyle alternatif olabilecek adayların yarıştığı bir ortamda görevden alabiliyor mu?’’ (sayfa 20) Türkiye cevabı: Ankara’da oyların ne şekilde çalındığı üzerinde, CHP adayı Mansur Yavaş’a danışmanlık yapan, AKP’nin eski ağır toplarından Suat Kınıklıoğlu’nun yazdıklarını görmemişseniz, muhakkak görünüz. Sadece Ankara’daki seçimlerin çalınması değil, bütün devlet imkanlarını kullanan, Anadolu’nun büyük kesimlerine kendi televizyon ve medyası ile sadece iktidar propagandasını ileten bugünkü AKP hükümetinin gerçekten adil ve özgür seçimlere alan bıraktığına inanıyor muyuz? Hem hazine, hem dönen büyük ihale çarkları ile, bugün Türkiye’de artık ‘adil’ bir seçim yoktur. Unutmayalım ki, ABD’li yetkililer Türkiye’deki seçimleri adil, özgür ve şeffaf olarak nitelemediler (3 kere sordum) ve bundan kaçınırken bildikleri şeyler az değildi. 3) Azınlık hakları testi: ‘’Çoğunlukçu anlayışla yönetilen bir toplum demokrasi midir? Cevabım kategorik olarak hayır çünkü böyle bir topluluk azınlık hakları testinden kalır.’’ (sayfa 21) Türkiye cevabı: Sanırım başta Başbakan olmak üzere, son zamanlarda giderek artarak tekrar edilen ‘seçim sandığı,’ ‘%50’ retoriği ile buna eklenen ‘Milli İrade’ dayılanmaları, bu konuda Türkiye’nin ne durumda olduğunu gösteriyor. Gezi protestolarındaki azınlık sesine ve her türlü barışçıl protestoya gösterilen aşırı güç kullanımı da, Türkiye’yi bu testten bırakıyor. 4) Bağımsız Yargı: Yazar Moghaddem, önceki üç şartın bir ülkede ancak bağımsız yargıya sahipse mümkün olacağını ifade ediyor. Türkiye cevabı: Türkiye’deki yargının halini, hele 17 Aralık’tan sonra heralde tartışmaya dahi gerek yok. HSYK ve MIT yasaları ile, daha da sıkıştırılan ve emir kulu haline getirilen bir yargıdan bahsediyoruz. Örneğin, şu halde, nasıl ve hangi savcı bir yolsuzluk davası başlatabilir? Yazar, bu şartları yazdıktan hemen sonra, bir kez daha, diktatörlüğün mutlak bir şekilde tanımlanmaması gerektiğini, bilakis derecelendirme ile bakılması gerektiği hakkındaki uyarısını tekrarlıyor ve şunu ekliyor: ‘’bütün toplumlar bir derecede açık ve bir derecede kapalıdır. Bir dereceye kadar demokratik ve bir dereceye kadar diktatörlüktür. Soru ise şudur, toplum daha açık ve demokratik uca mı yoksa kapalı ve diktatörlük tarafına mı yaklaşmaktadır?’’ 1940’ların mantığıyla ‘’diktatörlük olsa bu muhalif manşetleri kim atabilir’’ bayağılından, 1990’dan beri dünyanın en kaliteli üniversitelerinden biri olan Georgetown Üniversitesinin Psikiyatri bölümünde hocalık yapan ve aynı üniversitenin ‘Conflict Resolution’ bölümü başkanı, 1970’lerin sonundan 1980’lerin ortalarına kadar da İran’da çalışmalarını sürdürmüş Moghaddam’ın sorusunu tekrar ederek bitirelim: Türkiye daha kapalı bir toplum olmaya, daha diktatörce bir yönetime mi evriliyor yoksa daha açık ve şeffaflaşmaya doğru mu? Yukarıdaki şartlar ışığında bu sorunun cevabı, Türkiye demokrasisi testinin sonucunu da veriyor.

HABER OLMAK İÇİN...

haber@posta212.com

‘ABD Kongresi 7 mucizeden biri’ Demokrasinin ülkelere göre farklı yorumlanamayacağını söyleyen İsveç Muhafazakar Parti Milletvekili Mats Johansson, “ABD’de birçok şeyi eleştirebilirim ama Kongresi dünyanın 7 mucizesinden biri” dedi DUYGU GÜVENÇ STOCKHOLM - POSTA212

İ

sveç Muhafazakar Parti Milletvekili Mats Johansson, “ABD’de birçok şeyi eleştirebilirim ama Kongresi dünyanın 7 mucizesinden biri” dedi. ABD demokrasisinin İsveç gibi dünyada model alınması gerektiğini söyledi. Dış İlişkiler Komitesi üyesi de olan Mats Johansson, ABD’deki bazı yasaları eleştirebileceğini vurgularken, demokrasisini ise övdü: “ABD’de olan birçok şeyi eleştirebilirim. Silah kullanma hakkının kısıtlanmamasını, ölüm cezasının hala uygulanmasını, siyasi yolsuz-

luğu… Ama iş demokrasinin tanımına gelince tek bir demokrasi vardır. Ve bu ABD’de de vardır” dedi. Johannson, Freedom House’un basın raporunda ‘özgür olmayan ülkeler’ kategorisine düşen Türkiye’nin durumunu değerlendirirken, İsveç Anayasası’nın 1766 yılında çıkarttığı kanunla bunu güvenceye aldığını anımsattı. ABD’nin de aynı felsefede olduğuna işaret etti ve şöyle konuştu: “İsveç’te herkes, gazeteciler de, vergi veren tüm insanlar da resmi her belgeye ulaşabilir. Bu demokrasinin gereğidir. ABD de bu açıktır. Ama seçim nedeniyle kimse Rusya’daki sisteme demokrasi diyemez.” Rusya’daki sistemin demok-

rasi diye tanımlanamayacağını vurgulayan Johansson, İsveç’te olduğu gibi ABD’de de basın özgürlüğünün olduğuna işaret etti.

ERDOĞAN TEK DEĞİL Türkiye’de basın özgürlüğünün her geçen gün kötüye gittiğinin işaretlerinin 2012 yılından bu yana peş peşe geldiğini belirten Mats Johansson, Avrupa Konseyi’nde raportör olarak görev yaptığı sırada Türkiye’nin Rusya ile işbirliği yaptığına ve raporu reddettirdiğine işaret etti. Johansson şöyle konuştu: “Erdoğan bu tarz bir insan. O tek değil. Macaristan Başbakanı Victor Orban da onun gibi ‘Hiçbir ülke benim ülkeme ne yapaca-

ğını söyleyemez’ diyor. Ve buna inanıyor. O zaman kulübün üyesi olamazsınız. Eğer kulübün üyesi olmak istiyorsanız kurallara uymalısınız. Avrupa Konseyi üyesi olup

tüm kuralları çiğneyemezsiniz. Avrupa Konseyi’nin temelini oluşturan Sözleşme’nin 10’ncu maddesi ifade ve haber alma özgürlüğünü garantiye almıştır.”

Türkiye lobiye milyonlar harcıyor

Lobicilik, seçim kampanyaları finasmanı gibi konularda araştırmalarıyla bilinen ‘Influence Explorer’, ABD yönetimini etkilemek üzere en çok para harcayan yabancı ülkelerin listesini yayınladı. Türkiye, lobi faaliyetleri için 2013’te 1 milyon 743 bin dolar, 2014 yılının ilk 5 ayında ise 350 bin dolar harcamış İLHAN TANIR WASHINGTON - POSTA212

B

ilindiği üzere ABD’de lobicilik vasıtasıyla ABD yönetimini ve yönetimin önemli bir başka kolu olan Kongre’yi kendi çıkarları doğrultusunda karar çıkarma çalışması bir endüstri olarak kabul ediliyor ve her yıl yüz milyonlarca dolar para harcanıyor. Lobicilikle ilgili 1940’larda çıkarılan yasalarla da, lobi şirketleri kimden ve ne kadar para aldığını açıkça bildirme zorunlulukları ile karşı karşıyalar. Özellikle yabancı ülkeler adına lobicilik yapan şirket ve kimselerin, bu konuda daha şeffaf olmaları beklenir. Diğer türlü, yabancı ülkeler adına Kongre ve ABD’yi etkileme çalışmasını açıkça deklare etmeyenler için ajanlık suçlaması da dahil olmak üzere, birçok tehlike söz konusu. Kongre ve ABD yönetimi çapında hem yerli Amerikan şirketlerinin, hem de yabancı şirket ve ülkelerin, Washington’daki karar alma süreçlerini kendi lehlerine çevirme çabası 365 gün ve 7 gün, 24 saat yaşanan bir süreç. Lobicilik, bazılarına göre bir sanat bazılarına göre ise kirli bir savaştır.Foreign İnfluence Explorer isimli websitesi, 2013 yılı için Washington’ı etkilemek adına en çok parayı harcayan ülkeleri şöyle sıraladı: Görüldüğü gibi, Türkiye, listenin oldukça önlerinde bulunuyor. Bu da Türkiye’nin Washington’ı etkileme ihtiyacı en çok duyan yabancı ülkelerden biri olduğunu gösteriyor. Hiç şüphesiz, Türkiye ve Türk Büyükelçiliği’nin en çok mücadele ettiği konuların başında 1915 Ermeni trajedisi ve olanları bir soykırım olarak tanıttırmaya çalışan Ermeni-Amerikan toplumu ile bu toplumu temsil eden lobi ve dernekler. Ermenistan bu listede görülmüyor; çünkü Ermeni sorunlarını Kongre’ye taşıyanların çoğunluğu-

nu, Amerika’nın dört bir yanında yaşayan Ermeni-Amerikan diasporası oluşturuyor. Ermeni-Amerikan diasporasının desteklediği ErmeniAmerikan lobileri, toplumlarından aldıkları para ile bu mücadeleyi sürdürüyorlar. Ermenistan hükümetinin pek de dahli olmuyor Washington’da. Güncellenmiş listeye göre, Türkiye Hükümetini Washington’da 2014 yılında 2 lobi şirketi temsil ediyor: Gephardt Group Government Affairs, LLC ve LB International Solutions LLC. Geçmişte ise bu sayı çok daha fazla. Türkiye hükümeti, 2013 yılında 1 milyon 743 bin dolar harcamış. Hükümet, 2014 yılında ise şimdiye kadar 350 bin dolar para harcamış lobicilik faaliyetleri için.

HÜKÜMET VE BÜYÜKELÇİLİK Washington’da, Türkiye için para harcayan sadece Türkiye hükümeti değil. Washington’da bulunan Türkiye Büyükelçiliği de,

hükümetten ayrı olarak bazı şirketlere lobi yapması için para ödüyor. 2013 yılında Büyükelçiliğin ödediği paralar da 1 milyon 218 bin 508 dolar. Büyükelçiliği hali hazırda temsil eden şirketler 30 Point Strategies ve Fleishman-Hillard Inc. Bunların yanısıra, Türkiye’den başka bazı aktörler de, Washington’a lobi yapmak için para ödüyor. İstanbul Demir ve Çelik İhracatçıları Birliği, Barış ve Demokrasi Parti’si (BDP), AKP, CHP, Milli Savunma Bakanlığı Müsteşarlığı ve Türkiye Dışişleri Bakanlığı.

NE İSTİYOR? Türkiye ödediği bunca milyon dolarlar sonunda ne elde etmek istiyor? ABD’de sıkı şekilde kontrol edilen Yabancı Temsilciler Başvuru Akdinde (Foreign Agents Registration Unit-FARA), sadece yabancı ülke ve şirketlerin ABD’li şirkete ne kadar para ödediğini açıklamasını mecbur hale getirmiyor, aynı zamanda bu para

karşılığı, bu şirketlerin ne gibi hizmetleri müşterilerine sunduğunu da öğreniyoruz. Buna göre, Türkiye’nin bu lobi şirketlerden ve lobici bireylerden en çok istediği hizmetlerin başında Kongre üyeleri ile Türk Dışişleri Bakanı ve diğer Türk yetkilileri arasında toplantı ayarlamak. Bunun yanı sıra, örneğin Savunma Bakanlığı Müsteşarlığı’nın ABD Dışişleri Bakanlığı, Amerikan Donanması Sempozyumu ve diğer bazı endüstri temsilcileri ile buluşturmak için de para ödenmiş. Savunma Bakanlığı Müsteşarlığı, insansız hava araçları konvensiyonuna katılmak, Çin’den alınması düşünülen füze savunma sistemleri ile ilgili bildirimler yapmak üzere çalışmalar yapmış.

TÜRKİYE’NİN İŞİ ZORLAŞIYOR Bu şekilde profesyonel ve birçoğu geçmişte Kongre üyesi olan veya bir Kongre üyesi yanında çalışan profesyonellere para ödene-

rek yapılan lobicilik türü, Ankara ile Washington’ın arasının eskiye göre daha sıkıntılı olmasıyla birlikte daha zor bir dönemece girdiğini söylemek mümkün. Son zamanlarda Kongre’de Türkiye adına lobicilik yapan farklı aktörler, iki ülke arasındaki gerginleşen ilişkilerden dolayı, Türk hükümetini Kongre’de savunmanın giderek daha dik bir yokuşu çıkmak anlamına geldiğini ifade ettiler. 2015’in de yaklaşıldığı bir dönemde, AKP hükümetinin ve yurtdışı temsilciliklerinin, ABD’de son yıllarda en güçlü Türk lobisi haline gelmiş Cemaat ile kavgaya tutuşmuşken, Türk hükümetinin bu açılan makası kapatmak adına, Washington’da daha fazla para harcaması beklenebilir. Ama harcanan paraların artması, Türkiye’nin şu anki kötüleşen imajını ne denli düzeltebilir, büyük bir soru işareti olarak önümüzde duruyor.

Lobiciliğe en çok harcama yapan ülkeler Ülke Birleşik Arap Emirlikleri Almanya Kanada Suudi Arabistan Meksika Fas Güney Kore Sırp Cumhuriyeti Gürcistan Azerbaycan Irak Singapur Türkiye Ürdün Japonya Tayvan Hindistan Hong Kong KKTC Çin Bahreyn

Toplam (Dolar) 14,186,622.39 12,008,299.34 11,246,019.69 11,101,041.24 6,132,132.81 4,052,857.94 3,920,616.07 2,397,650.00 2,358,938.25 2,298,339.03 1,909,579.42 1,855,405.16 1,842,614.00 1,815,120.00 1,670,878.33 1,639,835.56 1,399,992.00 1,381,356.10 1,255,355.10 1,147,775.71 1,145,789.84

Ülke Ekvator Filistin Gambia Arap Devletleri Ligi Kıbrıs Rum Kesimi Pakistan Kuveyt Sri Lanka Kosova Lübnan Karadağ Nijerya Tacikistan Ukrayna Arnavutluk Tibet Kazakistan İrlanda Rusya Nikaragua Kosova

Toplam (Dolar) 1,112,193.17 1,110,769.59 1,015,522.19 1,010,565.00 900,000.00 847,542.81 685,960.81 672,457.47 652,055.73 640,730.30 639,352.63 621,250.00 600,000.00 593,588.62 561,110.06 551,632.00 543,780.24 451,406.52 448,000.00 447,425.00 441,579.80

Ülke Toplam (Dolar) Cezayir 420,828.62 Kamerun 400,000.00 Katar 332,286.06 Tayland 300,000.00 Bangladeş 290,850.06 Gabon 225,000.00 Ekvator Ginesi 216,137.08 Aruba 213,500.04 Congo Kinsaha Zaire 205,435.18 İran 205,000.00 Antigua and Barbuda 199,710.83 Güney Sudan 184,363.00 Somali 173,405.36 Dağlık Karabağ Cumhuriyeti 153,241.00 Libya 150,445.53 Yeni Zelanda 130,939.84 Suriye 125,883.17 Kenya 124,114.05 Bermuda 117,400.00 Gana 112,858.00 Lesotho 100,000.00

Ülke Toplam (Dolar) Macaristan 90,000.00 Venezuela 68,500.00 Liberya 65,000.00 Filipinler 51,220.00 Norveç 48,000.00 Malezya 34,353.00 Vietnam 30,000.00 Somaliland Cumhuriyeti 22,819.22 Palau 18,500.00 Hırvatistan 18,000.00 Lüksemburg 14,900.00 Sahrawi Arap Demokratik Cum. 10,000.00 Katalonya 7,800.00 İtalya 6,844.84 Marshall Adaları 5,736.55 Mauritius 5,604.76 Sudan 5,000.00 Mikronesya 4,471.20 Laos 3,790.00 İsrail 1,250.00 Mali 0.00


Güncel

21 Mayıs 2014 Çarşamba

‘Türkiye yere düşeni tekmeliyor’

Yılmaz Polat Soma cinayetinin sorumlusu Erdoğan

Emma Sinclair-Webb

Human Rights Watch (İnsan Hakları Örgütü-HRW) kıdemli Türkiye araştırmacısı Emma SinclairWebb, cuma günü, HRW web sayfasında yazdığı bir yazıda, sert bir dille AKP hükümetini eleştirdi İLHAN TANIR WASHINGTON

Y

azısına, Başbakan danışmanı Yusuf Yerkel’in, Soma’da bir protestocuya tekme atarken çekilmiş fotoğrafı koyan Sinclair-Webb, ‘’Türkiye yere düşeni tekmeliyor’’ başlığını uygun gördü.

SUÇLU KRALİÇE VICTORIA Sinclair-Webb, maden patla-

ması olmasından beri, hükümetin bazı ihmalkar tavırlarına dikkat çektikten sonra şunları yazdı: “Hükümetin şimdiye kadarki cevabı savunmacı ve kızgın. Tam bir soruşturma yapacağı sözü verirken, diğer taraftan Başbakan Erdoğan, çarşamba günü yaptığı açıklamada trajediyi normalleştirmeye çalışmasıyla dikkatleri çekti ve maden kazalarını ‘bu işin doğasında var’ diyerek, Wikipedia stiliyle, 19. YY’ın ortalarından maden kazaları örnekle-

ri vererek, adeta Türkiye’de 2014 çalışma koşullarının İngiliz Victoria zamanına eşit olduğunu kabul etti.’’

HÜKÜMET KABUL ETMİYOR Sinclair-Webb, yazının devamında, başbakanın şirketlerin soruşturulması ile ilgili olarak bir gerekliliği gündeme almadığını, teftişlerin güçlendirme mekanizmasının da dile getirilmediğini hatırlattı. Ortaya çıkan protestoların yine

polis tarafından kullanılan TOMA ve biber gazı ile dağıtılmaya çalışıldığının görüldüğünü ifade etti. Hüseyin Çelik’in de Yusuf Yerkel’in bir protestocuyu teklemesini savunur şekilde çıkış yaptığını söyleyen Sinclair-Webb, vatandaşın hesap sorulabilir hükümet talebinin bir hak olduğunu ve hükümetin de işyerinde (iyi) güven ve sağlık koşullarını mecbur kılmasının, diğer taraftan ölümlerin artmasından dolayı özel şirketleri de sorumlu tutmasının onun görevi

olduğunun altını çizdi. Bu prensiplerin ise AKP hükümeti tarafından bu trajedide halen kabul edilmediğini kaydetti. Sinclair-Webb, AKP’ye yönelik analizini şu sert cümlelerle bitirdi:’’Bunların yerine, Türkiye, bir hükümet yetkilisinin yerdeki vatandaşı tekmeledikten sonra işinde kalabildiği, hükümet sözcüsünün ise iş sahipleri yerine, maden ölümlerini protesto edenlere kızgınlığını yönelttiği bir ülke oldu.’’

NYPD, Müslümanları maaşlı muhbir yapıyor New York Polis Departmanı’nın, hapishanelerinde muhbir olmaya ikna olabilecek Müslüman göçmenler aradığı ve baskı uyguladığı Müslümanları muhbir olarak işe aldığı iddia ediliyor NEW YORK - POSTA212

LAFI hiç eğip bükmeye gerek yok. Soma’da yüzlerce maden işçisinin ölümünün birinci derecede sorumlusu Tayyip Erdoğan’ın başında bulunduğu AKP Hükümeti’dir. Batı ülkelerinde böyle bir cinayet işlendiği zaman önce hükümet sorumluluğu üstüne alır, bakanlar istifa eder ve soruşturma açılır. Soruşturmanın selameti için Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’ın hemen istifa etmesi gerekir. Maalesef Yıldız, başka bir gezegenden gelmiş gibi açıklamalar yapıyor. Erdoğan ‘bunlar olağan şeyler’ deyip başka ülkelerde 1800’lerde meydana gelen maden kazalarından örnekler verdi. 2014 yılında Soma’da meydana gelen facia normalmiş gibi 1907 yılında ABD’de 360 kişinin ölümüyle sonuçlanan Monongah kazasını örnek gösterdi. Yüzlerce işçinin ölümüne neden olan kömür ocağını işleten Soma Holding’in sahibi Alp Gürkan, elini kolunu sallayarak dolaşıyor. ‘Yurtdışına kaçmalarına’ fırsat verir gibi bugüne kadar bir kişi bile göz altına alınmadı. Tayyip Erdoğan, madende bulunan işçileri kurtarmaya çalışan ekipten iki misli fazla olan korumalarıyla cadı avına çıkmış gibi ‘kaçma İsrail dölü’ diye işçi kovaladı. Taner Kurucan isimli maden işçisi genci yakalayıp yumruğu patlattı. Korumaları öldüresiye genci dövdü. Özel kalemi aşağı kalır mı? Özel Kalem Müdür Yardımcısı Yusuf Yerkel, iki polis arasında yerdeki işçi yakınını tekmeledi. Adeta; ‘Minareler süngümüz, kubbeler miğfer Camiler kışlamız, müminler asker’ şiiriyle fethe çıkmış gibiydi. Türkiye kan ağlıyor, yüzlerce madenci Şerif Erginbay’ın ‘Işığım Söndü’ şiirindeki gibi veda ediyordu. “Karıcığım hoşcakal, ışığım azalıyor, Yanımda ölü arkadaşlarım. Artık kömür kokulu ekmekler getiremeyeceğim sanırım. Buraya kadarmış çocuklarım, hoşcakalın, Hakkınızı helal edin; anacığım, babacığım. Işığım azalıyor, hoşcakalın.. Üstüme değil içime çöken ocağın sessizliğinde Tek tek seslerinizi duyuyorum, yüzlerinizi görüyorum, Işığım azalıyor, soluğum azalıyor, biliyorum, Yavaş yavaş dünyanın kara kalbine gömülüyorum. Işığım söndü, işte gidiyorum.., Ah, en çok da şimdi, bir bilseniz Nasıl da bulutları, ağaçları, gökyüzünü özlüyorum. Işığım söndü.. hoşcakalın, arkadaşlarım çoktan gitti, Artık ben de gidiyorum...” Yurt Gazetesi’nden alınmıştır

N

ew York Polis Departmanı’nın (NYPD), Müslümanları muhbir olarak işe aldığı iddiaları yeniden alevlendi. New York Times gazetesi bir ay önce NYPD bünyesinde faaliyet gösteren ve kentte yaşayan Müslümanları takip etmekten sorumlu olan birimin dağıtıldığını yazmıştı. Fakat New York Times gazetesi geçen hafta ele geçirdiği belgelere, üst düzey bir polis yetkilisiyle ve gözaltına alınanlarla yaptığı görüşmelere dayandırdığı haberinde NYPD’nin “Citywide Debriefing Team” birimine ilişkin ilginç detaylar aktarıyor. New York Times gazetesi, 11 Eylül saldırılarından sonra “Citywide Debriefing Team” olarak da bilinen bir grup dedektifin şehrin hapishanelerinde polis muhbiri olmaya ikna olabilecek özellikle Müslüman göçmenleri aramaya başladığını belirterek polis yetkililerine göre bu yılın ilk üç ayında “Citywide Debriefing Team”in 220 görüşme gerçekleştirdiğini yazdı.

GÖRÜŞMELER “GÖNÜLLÜ” Gazete, özel birimin eski bir üyesi, üst düzey bir polis yetkilisi ve gözaltına alınanlarla yaptığı görüşmeler sonucunda, “Citywide Debriefing Team” tarafından gözaltına alınan Müslümanların ne bildiğine bakmaksızın onları muhbir olarak işe almak istediğini ileri sürdü. Ayrıca, Polis yetkilileri görüşmeleri “gönüllü” olarak tanımlasa da bazı Müslüman göçmenler görüşmelerde zorlamalarla karşı karşıya kaldıklarını ve bundan kötü bir şekilde etkilendiklerini söylüyorlar. New York Times’ın ele geçirdiği belgelere göre 2007-2008 yılları arasında özel ekipten 10 dedektif, genellikle hapishanelerde ve şartlı tahliye edilenlerin ev ziyaretlerinde binden fazla görüşme gerçekleştirdi. New York Times gazetesi Müslümanların, New York polis merkezinde sorgulandıklarını ve mahkemeye çıkmak için beklediklerini, sorgulamaların ise bu kişilerin gözaltına alındıkları nedenler hakkında değil de hangi camiye gittikleri ve dini alışkanlıkları ile ilgili olduğunu savunuyor.

A M E R İ K A’ D A K İ

TÜRKLERİN

GAZETESİ

YIL: 2 SAYI: 53

21 Mayıs 2014 Çarşamba

POSTA 212 PUBLISHING LLC ADINA YAYINCI CAN KAMİLOĞLU

İMTİYAZ SAHİBİ EKMEL ANDA

GENEL YAYIN YÖNETMENİ

YILMAZ SOYTÜRK YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ

AHMET RAVALI

HABER KOORDİNATÖRÜ

HALDUN ARMAĞAN YAYIN DANIŞMANI

AHMET BUĞDAYCI HABER MERKEZİ - EDİTÖRLER MEHVEŞ KOÇAK, ADNAN ONARAN, HÜSEYİN TUNCER, DİLEK ESKİ BEZİRKAN, ERTAN BEZEN, AYSEL TAPAN, MELİKE AYAN, DEMET DEMİRKAYA, SONER MEZGİTÇİ, SERKAN KALFA, DOĞUCAN CÖMERT, JOHNPAUL JASON, BABÜR AKSÜYEK, BANU ÖZTÜRK WASHINGTON TEMSİLCİLİĞİ İLHAN TANIR ANKARA TEMSİLCİLİĞİ DUYGU GÜVENÇ İSTANBUL TEMSİLCİLİĞİ FİGEN ONUR

Gazeteye göre sonunda dedektiflerin geldiği nokta ise şu: Müslümanların gittiği kafe, restoran ya da camilerden polise bilgi aktarmak için çalışırlar mıydı?

YARDIM EDERSEN HER ŞEY DÜZELECEK Afganistan’dan yemek kartı satıcısı Bayjan Abrahimi, park bileti için yetkililerle kavga edince tutuklandı. Abrahimi, hemen bırakılacağını düşünüyordu ama park bileti değil de El Kaide ile ilgili soruşturma uzadı. Polisler, şehirdeki camilerden hatta Afganistan’dan bilgi toplamak isteyip istemediğini sordu. Abrahimi, New York Times gazetesine yaptığı açıklamada, “Tamam, tamam, tamam” dedim çünkü bu işin bitmesini is-

tiyorum. Bu defa gerçekten korkuyorum” dedi. Mısır doğumlu limuzin şoförü Moro Said, gizli polis olan bir kadına yol tarif etmek için kenara çekti ve fuhuş suçlamasıyla gözaltına alındı. Gazeteye konuşan Moro Said de kısa bir süre içinde serbest bırakılacağını düşünürken küçük bir odaya alındığını belirterek polislerin kendisine “Eğer bize yardım edersen her şey düzelecek” dediğini söyledi. Said ayrıca, “Bana ‘Sadece cami ve kafelere gideceksin ve eğer birileri şüpheli herhangi bir şey hakkında konuşuyorsa bize söyleyeceksin’ dediler” diye konuştu. Said, telefonda yapılan bir görüşmede casus olmak istemediğini söylediğini sözlerine ekledi.

GÖRSEL YÖNETMEN ERDAL ÖZBEK SAYFA TASARIM TUNCAY TAPAR - SERHAN AYDEMİR REKLAM TEMSİLCİSİ BARIŞ TUNCER İDARİ MÜDÜR

MEHVEŞ SÖNMEZ ADRES 31 – 00 47th Ave. Long Island City, NY 11101 TELEFON 718 732 08 57 ABONE SERVİSİ REKLAM SERVİSİ SERİ İLAN HABER MERKEZİ DAĞITIM

abone@posta212.com reklam@posta212.com seriilan@posta212.com haber@posta212.com dagitim@posta212.com

POSTA 212 GAZETESİ ANKA HABER AJANSI ABONESİDİR


Güncel

21 Mayıs 2014 Çarşamba

Obama, Erdoğan’ı aramadı

Mehveş Koçak mehveskocak@posta212.com

ABD Başkanı Barack Obama, Soma faciasından 3 gün sonra Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ü arayarak, taziyelerini sundu. Başkan Obama’nın Başbakan Erdoğan’ ı aramaması ise değişik yorumlara neden oldu

KRAL BENİM... SEN haddini bilmez vatandaşsın, İtaat etmiyorsun bana. Yediğin önünde yemediğin arkanda, işin gücün var, çoluğun çocuğunun sağlığı iyi ama sen sürekli şikayet ediyorsun bu ülkede yaşamaktan... O zaman ananı da al git çek git burdan . Biz sana diyoruz ekonomi iyi, o yüzden dış mihraklar üstümüze geliyor. Sen hala diyorsun ki “Asgari ücretle geçinemiyorum, iş bulamıyorum”Bunları sana faiz lobisi söyletiyor, Sokaklara çıkıp bas bas “Adalet “diye bağırıyorsun, biz dedik sana Adalet biziz yasa, yürütme, yargı biziz dedik anlatamadık.. Şükür edin diyoruz Allah bizden yana, sadece biz müslümanız diyoruz hala yabancı uşaklığı yapmaya devam ediyorsunuz. Senin protesto hakkın, eylem hakkın yok, bana laf söylemeye, eleştirme hakkın yok. Sonunda başına neler geleceğini sen çok iyi biliyorsun Madende bir kaza olmuş, ne büyük olay yaptınız. Dünyada yüz yıl önce böyle kazalar olmuş ne olmuş yani. Böyle kazalara “Kader” denir. Milletimizin başı sağolsun demekten başka elden ne gelir. Bakanlar, kaymakamlar oraya gidip olayı, anında yerinde izlediler. Üstelik üç gün takım elbise değiştiremediler. Yemek dağıttılar, vatandaşların acılarını dinlediler. Daha ne yapacaktık madene girip kendi gözlerimizle mi görecektik gerçeği? Ya da kapkara madenciye sarılıp beraber mi ağlayacaktık. Biz ancak din kardeşliği başlıklı konulara ağlarız. Rabia’ya, Suriye’ye bu dünyadaki her müslüman direnişine gözyaşı dökeriz. Ölen madencinin yakını gelmiş hakeret etmiş, müsteşar tekme tokat girişmiş ne olmuş hayatında hiç mi dayak yemedin. Laftan anlamayanın sonu kötektir. Bir de utanmadan yanımıza kadar gelip protesto etmeye kalkıyorsun, “İsrail...” değilsinde nesin sen. Ben döverim, söverim kime ne ? Benimsiniz... Bu ülke, bu toprak, geçmişiniz geleceğiniz, kaderiniz, dininiz, diliniz, düşünceniz, evliliğiniz, doğacak çocuklarınız bana aitsiniz. Isteyen çekip gider, istemeyen benim koyduğum kurallara uyar, uymayana cezası da verilir. Hatta ben kendi ellerimle veririm, şamarı yumruğu atarım.... Anladınız mı? Artık aklınıza sokun bunu: “Kral benim” Ne kabustu..... Dün gece hayatımın en büyük kabusunu gördüm, bir koltuğa oturdum ve kendimi kral hisettim. Unuttuklarım çok ama tüm hatırladıklarım beni kan-ter içinde bırakmaya yetti. “Kral benim kral benim kral benim” diye sayıklıyordum uyandığımda... Muhtemel seyrettiğim, izlediğim görütüleri yine hazmedemedim. Sindiremedim... Aman sizde böyle şeyler gördükten, izledikten ve duyduktan sonra hazımsızlık yaşamamak için uyumadan önce üstüne “Bir bardak soğuk su için” iyi gelir...Bu saatten sonra başka da çaresi yok... Hamdolsun

İLHAN TANIR WASHINGTON

A

merika Başkanı Barack Obama, Soma’da meydana gelen ve 300’den fazla işçinin ölümüyle sonuçlanan maden kazasından 3 gün sonra Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ü arayarak, başsağlığı diledi. Telefon ilk önce Türk basınında haber oldu. Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi ise önce bir tweet atıp, telefon görüşmesinin haberini verdi. Sonraki saatlerde ise Beyaz Saray Basın Sözcüsü, Gül ile yapılan telefon görüşmesi ile ilgili olarak şu açıklamayı yaptı: ‘’Başkan Obama, Türkiye Cumhurbaşkana Abdullah Gül’ü arayarak, Amerikan halkı adına Soma madeninde meydana gelen trajik kaza için Türk halkına başsağlığı dileklerini sundu. Başkan Obama, dualarının ve kalbinin kaza nedeniyle acı çeken aileler ile birlik-

fonun açılmaması, son tahlil de ‘‘tabii ki Erdoğan’a da bir mesaj.’’

Başkan Obama’nın, her zaman aradığı Başbakan Erdoğan yerine, Cumhurbaşkanı Gül’ü araması dikkatleri çekti.

OBAMA, DOĞRU ADRESİ BULDU Washington’daki Türkiye uzmanlarından ve on yıllardır Erdoğan’ı yakından takip eden Henri Barkey’e göre, ‘‘Obama’nın Erdoğan’ı bu aşamada araması imkansızdı ve aynı zamanda da Türkiye’ye bir jest yapmak istedi.’’ Barkey’e göre, Obama Gül’ü aramakla ‘‘doğru adresi buldu.’’ Diğer taraftan, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin başının Gül olduğunu hatırlatan Barkey’e göre, taziye mesajının da bu şartlarda Gül’e verilmesi normal sayılabilir.

SON GÖRÜŞME İYİ GEÇMEDİ Obama ile Erdoğan arasındaki son telefon görüşmesi, Şubat ayının 19’unda yapılmıştı. Bu görüşmede iki ülke lideri birçok konuyu görüşmüştü. O telefon görüşmesinden sonra ise Beyaz Saray, Erdoğan’ın dediği şekilde Fethullah Gülen hakkında bir konuşmanın geçmediğini söyleyerek, Erdoğan’ı yalanlamıştı.

ERDOĞAN’A MESAJ Obama, tabi ki eğer isteseydi Erdoğan’ı arayabilirdi. Ama bu türlü konuşmalarda geleneksel olarak, eğer Obama, Erdoğan’ı aramış olsaydı, sadece Soma’yı değil, gündemdeki bazı diğer dış politik konuları da konuşması gerekecekti. Bu tür bir konuşma için de, alt seviyelerde esaslı bir hazırlık yapılması gerekiyor. Barkey’e göre, Erdoğan’a bu tele-

İZOLASYON MU? Türkiye’deki Liberal Demokrat Parti’nin başkanı Cem Toker, gönderdiği bir tweetle bu duruma dikkat çekti ve şunları yazdı: ‘‘Merkel de 23 Mayıs Erdoğan görüşmesini iptal etti. İzolasyon ile başlar bu işler…’’ Geçtiğimiz ay, POSTA212’ye konuşan Barkey, Erdoğan’a

te olduğunu söyledi. Başkan, ABD’nin, Tükiye’ye ve kazadan etkilenen işçilerin ailelerine her türlü yardımı sunmayı hazır olduklarını, güçlü dost ve NATO müttefiği olan Türkiye ile olan ilişkilere gösterilen önemi tekrar etti.

ULUSLARARASI İZOLE Mİ? ■ Başkan Obama, Erdoğan yerine Gül’ü niye aradı?

MERKEL DE GÖRÜŞMEYECEK Geçtiğimiz ay, Alman Cumhurbaşkanı Gauck’la Başbakan Erdoğan arasındaki atışma iki ülke arasındaki ilişkileri germişti. Gauck’un Ankara’da yaptığı sert eleştirilere karşılık olarak, Başbakan Erdoğan 23 Mayıs’ta Berlin’de Başbakan Merkel’le görüşerek buzları eritmek istemişti. Ancak görüşme planı Alman Şansölyesi tarafından iptal edildiği basına yansıdı.

Avrupa çevrelerinde davet göndermemek ve beraber fotoğraf çektirmemek adına bir gayri-resmi anlayış geliştiği hakkında bir bilgi vermişti. Merkel’in son hamlesi, bu bilgiyi doğrular nitelikte.

Soykırım ve işkence yapan iltica edemez Avukat Ayhan Öğmen, mültecilerin Amerika’ya kabul edilmeleri için daha önce Nazi zulmü ile soykırıma katılmamaları ve işkence yapmamış olmaları gerektiğini söyledi DİLEK ESKİ BEZİRKAN NEW YORK-POSTA212

K

imileri iç savaştan kaçtı, kimileri katliam, kimileri soykırım nedeniyle ülkelerini terk etmek zorunda kaldılar. Hepsi küçük bir umudun peşinden ölümüne gitti. Sayıları her geçen gün katlanarak artan bu mültecilerin, iltica talebinde bulundukları ülkelere kabul edilmeme nedenleri arasında soykırım ve işkence yer alıyor. Göçmenlik avukatlarından Ayhan Öğmen, geçmişte daha önce hiçbir şekilde Nazi zulmünde ya da soykırımında yer almamış olmaları, başka bir kişiye işkence yapmamış olmaları gerektiğini söyledi. Birleşmiş Milletler’in iltica tanımı yaptığını kaydeden Öğmen, “Ki-

24 Türk iltica etti Amerika Adalet Bakanlığı’nın 2012 yılı verilerine göre Amerika’ya iltica talebinde bulunan 62 Türk olduğunu belirten Avukat Ayhan Öğmen, “Ancak bunların sadece 24’ü kabul edilmiş,13’ü ise reddedilmiştir. Söz konusu bu taleplerin sebepleri hakkında da net bir bilgi olmamakla birlikte genel olarak sosyo-ekonomik sebeplerin yanı sıra dini ve etnik farklılıkların da bu konuda etken rol aldığı tahmin ediliyor” dedi.

şilerin ırkı, dini, milliyeti, belli bir sosyal yada toplumsal gruba üyeliği veya siyasi düşünce ve görüşleri nedeniyle kendi ülkesinde zulüm göreceği korkusu ve endişesi yaşayan ve bu sebepler yüzünden de ülkesinden ayrılan veya ayrılmak zorunda bırakılan ve bu korkuları ve endişeleri nedeni ile de ülkesine geri dönemeyen, dönmeye çekinen veya dönmek istemeyen kişilerin, hak tanıyan ülkeler tarafından kabul edilmeleri anlamına geliyor” dedi. Öğmen, ayrıca kendi ülkelerinde yaşam koşullarının elverişli olmaması veya can güvenliğinin tehlikede olması durumlarında da kişilerin hak tanıyan ülkelere iltica talebinde bulunabildiklerini dile getirdi.

1 YIL İÇİNDE MÜRACAAT ŞART Amerika’da göçmenlik kanunlarının ilticayı “‘Amerika Birleşik Devletleri’nde bulunan bir kişi veya sınır kapılarına gelmiş olup ülkesinde uğrayabileceği zulüm, işkence vesaire sebeplerden dolayı dönemez durumda olan veya dönmekten çekinen veya dönmek istemeyen kişilerin yapabilecekleri sığınma talebi’’ olarak tanımladığını vurgulayan Öğmen, şöyle devam etti: “Amerika Birleşik Devletleri’ne iltica etmek isteyen kişilerin öncelikle yukarıda belirtildiği gibi mutlaka ülkeye girdikten 1 yıl içinde, hali hazırdaki (göçmen) statüleri ne olursa olsun ve hatta Amerika’da yasalara aykırı bir şekilde kalıyor olmalarına rağmen müracaat etmeleri gerekiyor. Bu kişilerin kendi durumlarını, iltica etme isteklerini dayandırdıkları sebeplere ilişkin belgelerle birlikte kanıtla-

Amerika en fazla mülteci kabul eden ülke Ülke Amerika Almanya Fransa

Mülteci Sayısı 83.400 64.500 54.900

*KAYNAK: BM Mülteciler Yüksek Komiserliği (UNHCR) * 2012 yılında 44 ülke arasında ilk üç ülkenin aldığı iltica talebi toplamı yüzde 57)

Kaliforniya mülteci cenneti Ülke Kaliforniya Florida New York

Mülteci Sayısı 6.817 2.627 2.404

mak zorundadırlar.”

“GREEN CARD’A BAŞVURABİLİRLER” Müracaatları kabul edilen kişilerin Amerika’da kalmalarına izin verildiğini ifade eden Öğmen, talepleri kabul edilen kişilerin “mülteci” statüsü kazandıklarını ve bu statüde kaldığı sürece çalışabileceğini söyledi. Öğmen, bu statünün Green Card olmadığını, ancak iltica talebi kabul edildiği tarihten itibaren bu kişilerin 1 yıl içinde Green Card başvuru hakkının olduğunu ifade etti. Bu statüdeki kişilerin kendileri gibi Amerika’da bulunan eş ve 21 yaşından küçük çocuklarına da aynı statüyü kazandırabildiklerini belirten Öğmen, “Bu kişiler ayrıca adı geçen birinci derece yakınlarını Amerika’ya getirebilmek için ayrı müracaatta bulunabilirler ve onların da Amerika’ya gelmelerini sağlayabilirler. “

HANGİ DURUMLARDA REDDEDİLİR? İltica taleplerini ülkeye girişleri itibarı ile 1 yıl içinde yapmamış olan kişilerin yanı sıra daha önceden yasal süresi içinde talepte bulunmuş olup bu talepleri reddedilen kişilerin iltica edemeyeceğini kaydeden Öğmen, konuyla ilgili şu bilgileri verdi: “Aynı zamanda karşılıklı anlaşmalar çerçevesinde güvenli olan diğer bir ülkeye gönderilmiş olan kişilerin talepleri de reddedilebilir. Ayrıca Amerika yasalarına aykırı faaliyetlerde bulunmamış olmak, bu talepte bulunan kişilerin daha önce hiçbir şekilde Nazi zulmünde ya da soykırımında yer almamış olmaları, başka bir kişiye işkence yapmamış olmaları, Amerika için tehlike arz edecek hiçbir suça karışmamış olmaları söz konusu talebin kabul edilip edilmemesinde öncelikli şartların başında geliyor.” AMERİKA’DAN SINIR DIŞI EDİLMESİ Avukat Öğmen, iltica eden bir kişinin bu statüsünün sona erdirilmesi ve Amerika’dan sınır dışı edilmesi için ülkesindeki şartların tamamiyle düzelmiş ya da kişi için artık tehlike ve tehdidin ortadan kalkmış olması gerektiğini vurguladı. Öğmen, “Bir başka hak tanıyan ülke tarafından da koruma altına alınmış olması durumunda ya da kişinin artık Amerika yasaları nezdinde ilticacı statüsünde kalmalarına imkan vermeyecek şekilde bir suça karışmış olması, bir suç işlemesi ve suçlu bulunması veya yasalara aykırı faaliyetlerde bulunmuş olması ile mümkün olabilir” dedi.


Güncel

21 Mayıs 2014 Çarşamba

CHP: Adayımızı açıklarsak karakter suikasti yaparlar CHP Milletvekili Aykan Aydemir, Cumhurbaşkanlığı adayını neden açıklamadıklarını “Türkiye’de isimler üzerinden karakter suikastı düzenleniyor. Hükümet medyası adayı anında öldürüyor” diye açıkladı DUYGU GÜVENÇ ANKARA - POSTA212

C

umhurbaşkanlığı seçimleri için partilerin aday arayışı devam ederken, CHP’nin adayının neden açıklamadığını CHP Milletvekili Aykan Aydemir, “Türkiye’de isimler üzerinden karakter suikastı düzenleniyor. Hükümet medyası adayı anında öldürüyor” diye açıkladı. Bir zamanlar Başbakan Tayyip Erdoğan’a “üstün cesaret” madalyası veren Amerikan Yahudi Komitesi’nin (AJC) bu yılki Küresel Forum toplantısında Erdoğan’ın birinci turda seçilme olasılığı tartışıldı. Foruma Türkiye’den davet edilen üç isimden biri olan Aydemir, kendisine özellikle CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı hakkında soru yöneltildiğini söyledi. Aydemir, toplantılarda CHP ve

MHP’nin ortak aday çıkartma olasılığının sorgulandığını belirtirken, ikili görüşmelerinde de verdiği yanıtı Posta 212’ye anlattı: “Türkiye’deki Cumhurbaşkanlığı seçimini ABD ile kıyaslamayın. Türkiye’de isimler üzerinden karakter suikastı düzenleniyor. İsimlere karşı yıpratıcı kampanya yürütülüyor. Hükümet medyası adayı anında öldürüyor. Eğer özel sektörden bir isim gösterirseniz, hükümet anında o kişinin şirketlerine karşı vergi denetimi başlatır, yolsuzluk iddialarıyla sandığa çıkmadan yok eder. İsmin yıpratılmaması için adayın geç açıklanması Türkiye’deki koşulların dayattığı bir durum”. CHP olarak yerel seçimleri “kaybettik” ama “kazandık” diyen Aydemir, “Seçimlerde medya tamamen AKP’ye çalıştı. TRT’nin yayınlarında muhalefet yer almadı. Devletin tüm olanakları kul-

lanıldı. Ona rağmen muhalefet çabaladı” diyerek açıkladığını belirtti. “ERDOĞAN’I BDP ADAYI ÖNLER” 30 Mart seçimlerinin ardından CHP ve MHP’nin ortak bir aday çıkartması halinde dahi Cumhurbaşkanlığı seçimini alamayacağı varsayımının toplantıda ağırlık kazandığını belirten Aydemir, bunu BDP’nin adayının belirleyeceğine işaret etti: “Seçimlerde düşük katılım olacak ve yurtdışından oylar özellikle AKP’ye gelecek. Erdoğan’ın birinci turda seçilmemesinin tek yolu, BDP’nin güçlü bir aday çıkartması ve bu adayına yüklenmesi”.

CHP Milletvekili Aykan Aydemir

tilen soru olduğunu vurgulayan Aydemir, bunun İsrail lobisinde kaygı yarattığını “Erdoğan’ın egosunun daha da büyümesinden endişe ediliyor” sözleriyle anlattı.

SEÇİLMİŞ ERDOĞAN KAYGISI Erdoğan’ın birinci turda Cumhurbaşkanı seçilme olasılığının da kendisine en çok yönel-

AMERİKALILAR İŞSİZLİKTEN VE HÜKÜMETTEN ŞİKAYETÇİ

ABD’nin en büyük sorunları

Amerikalıların yüzde 20’si işsizliğin, yüzde 19’u işlevsiz hükümetin, yüzde 17’si ise ekonominin ülkenin karşı karşıya kaldığı en büyük problemler olduğunu düşünüyor NEW YORK - POSTA212

A

BD’nin bir türlü çözülemeyen problemleri iş, hükümet ve ekonomi ülkenin en büyük sorunları olarak görülmeye devam ediyor. Gallup Araştırma Merkezi tarafından Mayıs ayında yapılan son ankete göre Amerikalıların yüzde 20’si işsizliğin ya da işin ülkenin karşı karşıya kaldığı en büyük problem olduğunu düşünüyor. İş konusunda olumsuz düşünenlerin oranı nisan ayında ise yüzde 14 olarak kaydedilmişti. Amerikalıların karamsar olduğu diğer sorunlar ise işlevsiz hükümet ve ekonomi. Ankete katılanların yüzde 19’u hükümetin işlevsiz olduğunu yüzde 17’si ise ekonominin kötü durumda olduğunu söylüyor. Amerikalılar problem olarak görmediği konuların başında ise ırklar arasındaki ilişkiler ve ırkçılık geliyor. Amerikalıların sadece yüzde 3’ü, zengin ve fakirler arasındaki uçurum, göçmenlik, çevre ve ırkçılığın önemli sorunlar olduğunu düşünüyor.

DEMOKRATLAR: İŞSİZLİK CUMHURİYETÇİLER: EKONOMİ Ülkenin karşı karşıya olduğu sorunlar konusunda Demokratlar ve Cumhuriyetler arasında farklılıklar görülüyor. Demokratlar, en büyük sorunun iş alanları ve işsizlik olduğunu söyler-

ABD’nin en önemli problemleri ken Cumhuriyetçiler ekonominin daha kötü durumda olduğunu belirtiyor. Öte yandan hem demokratlar hem Cumhuriyetçiler hem de bağımsızlar eşit oranlarda hükümetten memnun değil. Federal bütçe açığı konusunda ise Cumhuriyetçilerin yüzde 16’sı, bağım-

sızların yüzde 7’si Demokratların ise yüzde işi endişe duyuyor. Demokratlar, Cumhuriyetçiler ve bağımsızlardan daha fazla çevrenin ve ırk, zengin ve yoksullar arasındaki gelir eşitsizliği ve eğitim gibi toplumsal meselelerin büyük bir sorun olduğuna dikkat çekiyor.

Cumhuriyetçiler ise ahlaki ve etik değerlerdeki İşsizlik / İş düşüşün ve ekonominin ülkenin en önemli sorunu Hükümet/Kongre/Politikacılardan memnuniyetsizlik olduğunu Ekonomi düşünüyor.

Nisan %

Mayıs %

14 20 16

20 19 17

15 9 5 6 5 4 3 4 1 1

11 8 6 5 4 4 3 3 3 3

Sağlık hizmetleri/hastanelerin kötü durumda olması Sağlık hizmetlerinin maliyetinin yüksek olması Federal bütçe açığı/ Federal borç Etik/Ahlak/Din/Aile değerlerinin düşmesi ve sahtekarlık Eğitim/ eğitime erişimin düşük olması Yoksulluk/ Açlık/ Evsizlik Yabancı yardım/ Yurtdışına odaklanma Zengin ve fakirler arasındaki uçurum Göçmenlik Çevre Irk ilişkileri/ Irkçılık Kaynak: Gallup

ABD’nin en önemli üç problemi Hükümet/siyaset

Eylül13

Ekim13

Kaynak: Gallup

Kasım13

Ekonomi

Aralık12

Ocak13

İşsizlik/iş

Şubat13 Mart13

Nisan13

Mayıs13

Yeşim Numan Biliyorsun SON YÜZYILIN en büyük “maden kazası” demeye elim, dilim varmıyor, işçi katliamı yaşandı ülkemizde. Acılı ailelere sabır diliyorum. Sadece Soma’daki değil, tüm ülkedeki madenci kardeşler: Siz sakın affetmeyin bizi. Emeğinizin sömürülmesine sessiz kaldığımız, kazadan kazaya hatırladığımız, her ölümden sonra hesap soracağız deyip sormadığımız için; maden güvenliğinde dünyanın en kötüsü olduğumuzu bilmediğimiz, bilsek de bir şey yapmadığımız için; biz ülkemizin ayıbından utanmazken, sizi çizmenizdeki çamurdan utandırdığımız için affetmeyin bizi. Hakkınızı alana, sorumlulardan hesap sorana kadar sakın ola affetmeyin bizi. Sayın demeye elim, dilim varmıyor, Başbakan: Soma’da gazetecilere adetin olduğu üzere ince ayar verdikten sonra yoğun (!) araştırmalar sonucu muhtemelen Vikipedi’den indirdiğin bilgiler paylaştın. 18. ve 19. yüzyıldan örnekler vererek, maden kazalarının “olağan şeyler” olduğunu söyledin. Vicdan beklemiyoruz artık senden. Fıtratında yok, öğrendik. Ama bu sözlerinle iş güvenliğinde 19. yüzyıl şartlarında olduğumuzu teyid ettiğini fark etmedin mi? Hadi sen fark etmedin, danışmanlarından biri “Aman Usta, bu örnekler yaraya tuz basar. Yapma!” demedi mi? Bu işin fıtratında ölüm olduğunu hatırlattın. Sağ olasın. Yalnız, şu senin Vikipedi’de başka bilgiler de var. Ben de onları paylaşayım madem: Son yıllarda Türkiye kömür endüstrisinde iş güvenliği açısından dünyanın en kötü ülkesiymiş. Hem de açık ara farkla. Çin’de bile 1 milyon ton kömür üretiminde 1,27 işçi ölümü gerçekleşirken, bu rakam Turkiye’de 7,22 imiş. Şu her fırsatta örnek verdiğin ABD’de ise 0,02. Yani Turkiye’de madenciliğin fıtratında, ABD’dekinin 360 katı kadar ölüm varmış. Bu nasıl fıtrat “usta”? Bir deyiversene bize. Vikipedi’deki kazaları paylaştın da, bunları neden söylemedin? AKP döneminde 14 bin işçinin iş kazalarında öldüğünü neden anlatmadın? Başöğretmen edasıyla “literatürde iş kazası diye bir şey var” derken, aynı literatürde iş güvenliği diye bir şey de olduğunu, Türkiye’nin Uluslararası Çalışma Örgütü’nün Madenlerde Güvenlik ve Sağlık Sözleşmesi’ni imzalamadığını neden atladın? Vikipedi’de hepsi var oysa. Bunlar da mı montaj-dublaj? Bu arada, sen zahmet etme, ben araştırdım. Vikipedi’nin sahibi “İsrail dölü” değilmiş. CHP’nin verdiği Soma önergesinin tutanağında “Soma ile ilgili tek kelime yok” dedin. Sen bizi hepten salak sandın galiba. Tutanak kazadan bir kaç saat sonra internete düşmüştü bile. Ah, kapatamadın ya şu interneti tamamen... Bunlar hep o twitter belasından. Neyse, diyeceğim o ki, önerge baştan aşağı Soma. Ya sana paralel tutanak verdiler, ya da sen bize yine yalan söyledin “usta.” Hepsi bir yana da, sen ve yanındaki hadsizler takımı acılı halka tekme tokat giriştiniz ya... Mecazi anlamda değil, maalesef. Ağıza alınmayacak küfürlerle, nefret söylemleriyle hem de. Vallahi ne diyeyim? Tam “dünya liderine” yakışır hareket. Son yıllarda zaten yerle yeksan olan uluslararası itibarimiz, artık iflah olmaz sayende. Aslında anlıyorum seni. Korku ve paranoya kemiriyor içini, çünkü kaçınılmaz sonu görüyorsun. Yolsuzluk ve rüşvet iddialarını savuşturmuş görünsen de, bu işin henüz bitmediğini biliyorsun. Her gün daha da çirkinleşiyor, saldırganlaşıyorsun. Ve en kötüsü, kontrolü kaybediyorsun. Kontrolsüz güç en büyük zayıflıktır. Bu zayıflığınla kendi kazdığın çukurun içinde debelendikçe daha derine batıyorsun. Etrafında doğru söyleyen kim varsa dokuz köy öteye kovaladın, ama çevrendeki dalkavukların her yaptığına övgü düzen sözleri de artık yetmiyor seni sakinleştirmeye. Biliyorsun. Hatalarını, günahlarını, bunların hesabını vereceğini biliyorsun. 30 Mart’ta kazanmış olsan da, aslında oy kaybettiğini, seçim hilesi olmazsa Cumhurbaşkanlığı seçimini kaybedebileceğini, ve iktidardan düşünce yargılanacağını biliyorsun. Her an şüphe içinde yaşıyorsun. Her yerde paralel arıyor, herkeste paralel görüyorsun. Diktatörlük senin için sadece bir tercih değil artık. Mecburiyet. Çünkü demokrasiye birazcık benzeyen herhangi bir rejimde varolamayacağını biliyorsun. Danıştay’da sergilediğin utanç verici öfke nöbeti, ruh halini ortaya koydu. Soma’daki rezalet ise sonun yaklaştığını açıkça gösteriyor. “Başbakana yuh çekersen tokadı yersin” dedin ya... O iş öyle değil, sen çok iyi biliyorsun. Vatandaşı ezersen, er ya da geç tokadı yersin. Yiyeceksin, biliyorsun.

HABER OLMAK İÇİN...

haber@posta212.com


Toplum Yaşam

21 Mayıs 2014 Çarşamba

OBAMA’NIN TÜRKİYE POLİTİKASININ MİMARI DONFRIED:

Demokrasi, özgür basında düğümlenir Beyaz Saray’ın Ulusal Güvenlik Konseyi’nde 49 ülkeye bakan ve 7 direktörü yöneten Karen Donfried, Türkiye-ABD ilişkilerini Posta212’ye değerlendirdi. Obama yönetiminin Türkiye mimarı olan Donfried, Türkiye’nin demokrasisini geliştirmesi gerektiğine dikkat çekiyor

aradaki ilişkilerin sadece çıkarlara bağlı olmaması, aynı zamanda demokrasi grubundaki ülkelerin aynı değerleri paylaşmış olmasıdır.

İLHAN TANIR WASHINGTON - POSTA212

K

aren Donfried, Beyaz Saray üst düzey yetkilisi olarak Avrupa İşleri Direktörlüğünden sorumlu idi. Donfried, bu görevinden geçtiğimiz nisan ayının 15’inde ayrılmasından hemen sonra, Türk basınına verdiği ilk mülakatta, Türk-ABD ilişkilerini değerlendirdi, demokrasi ve özgürlükler konularına değindi. Donfried, Beyaz Saray’ın Ulusal Güvenlik Konseyinde 49 ülkeye bakıyor ve idaresindeki 7 direktörü yönetiyordu. Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi üyesi Donfried’in yetki sahasına bizzat Türkiye de giriyordu. Bir başka anlatımla, sadece birkaç hafta öncesine kadar Donfried, Obama yönetiminin Türkiye politikasının mimarı idi. Donfried, şimdi ise dünyanın en saygın düşünce kuruluşlarından biri olan German Marshall Fund’ın başkanlığını geçti. Donfried, Beyaz Saray’a gelmeden bir önceki görevinde de, yine Milli İstihbarat Konseyi üyesi olarak Avrupa işlerine ve Türkiye’ye bakıyordu. Donfried, ABD Dışişleri Bakanlığı ve öncesinde de uzun süreli olarak ABD Kongresi’nin Araştırma Servisinde çalıştı. Donfried, Beyaz Saray’daki görevinden sonraki ilk mülakatlarından birini, GMF’nin Washington’daki merkezinde verdi:

DEMOKRASİ, ÖZGÜR BASINDA n Demokrasinin oy sandığı olduğu ve gerisinin detay olduğunu ileri süren bir anlayış ağırlık kazandı Türkiye’de. Bunun dengesi nedir? Demokrasi kesinlikle oy sandıklarından çok daha fazla bir şeydir. Demokrasi aynı zamanda sivil toplumdur. Nasıl ve hangi yolla kamu davranışlarının yetkililerce paylaşıldığıdır. Ve bunun hepsi özgür basında düğümlenmektedir. Demokrasinin etkili bir şekilde fonksiyon gösterebilmesi için özgür bir basının olması şarttır -ki böylece hükümette olanlar halka iletilebilsin. Kanaatim o ki, bu iletişim bandı, halkın hükümetin performansını değerlendirmesi için de oldukça kritik bir öneme sahip.

de özgürlüğü konularında olmak üzere, endişelerini ifade ediyor. Bu daha çok Türkiye’yi yakın bir müttefik olarak görmekten ileri gelen açıklamalar. Türkiye’nin yakın müttefiği olduğumuzdan ve Türkiye’de canlı bir demokrasi olmasını istememizden dolayı, Türkiye’nin bu alanlarda demokrasisini geliştirmesi gerektiğini düşünüyoruz..

n Türkiye-ABD ilişkilerini tanımlanız mümkün mü? Türkiye, ABD’nin en önemli müttefiklerinden, NATO’nun da ayrıca. İran ve Suriye’de dahil olmak üzere, birçok ciddi sorunlarda Türkiye kritik bir role sahip, özellikle ilişkileri ve coğrafyadaki yeri nedeniyle. Dolayısıyla, Türkiye, bu büyük sorunlarla uğraşırken ABD’nin kritik müttefiği olmaya devam ediyor.

CANLI DEMOKRASİ n Türkiye demokrasisinin sağlığından endişeli misiniz? Benim görüşüm, ABD, Türkiye’yi anahtar bir demokrasi olarak görüyor ve Türkiye’nin demokrasisini canlı ve daha güçlü görmek istiyor. İşte bu noktada basın özgürlüğü veya toplanma özgürlüğü gibi konular resme dahil oluyor.

n Şimdilerde ABD’den, özellikle Türkiye’deki demokratik standartlar ve özgürlüklerle ilgili birçok eleştiri görüyoruz. Bir zamanlar düşünüldüğü gibi pek model ortaklığa benzemiyor sanki? Kesinlikle bu yönde Amerikan yetkilileri, başta medya özgürlüğü ve ifa-

n Türkiye’deki şu anki hükümetin bahsettiğiniz bu özgürlükleri sağlama yönünde yeteri kadar ihtimam gösteriyor mu? Spesifik olarak konuşursak, örneğin Twitter yasağı. Bu yasak burada bir endişe kaynağı oldu. Eğer gizli bilgi sızıyorsa, tabii ki bu endişe için önlem

alınmalı. Sonra, bu bilginin kim tarafından sızdırıldığına bakılmalı. Buna tepki olarak, sosyal medyanın yasaklanması önlem olarak sunulmamalı. ABD de bu türlü problemlere muhatap oluyor -ki en önemlisi tabi şu an Edward Snowden. Snowden’a açılmış çok ciddi davalar var, ama ABD, bu sızıntılarla ilgili yayın yaptığı için Washington Post’u kapama yoluna gitmiyor. ABD, TÜRKİYE’YE KARIŞMAMALI n ABD’den yapılan bu tür eleştirilere ‘Türkiye’nin içişlerine karışmak’ olarak görenler var. Yorumunuz? Söyleyebilirim ki, ABD ve Türkiye arasında gerçekleşen görüşmeler, dostlar arasında gerçekleşen görüşmeler olarak kabul edilmeli. Biz Türkiye’deki gelişmelere yorumlar yaparken, Türkiye de ABD’de gelişen olaylar için yorumlar yapmakta. ABD, Türkiye’nin iç siyasi olaylarına karışmamalı, bu ABD’nin rolü değil. Yerel seçimler yapıldı, Ağustos’ta Cumhurbaşkanlığı seçimleri yapılacak. Türk vatandaşları karar vereceklerdir kimin kendilerini yöneteceğine. Biz bu tür konulara kesinlikle ilişmek istemeyiz.

n Bu türlü demokratik problemler, Türk muhataplar ile görüşüldüğünde ajandanın hangi sırasında bulunuyor? ABD yönetimi yetkilileri, Türk meslektaşları ile görüştüğünde, tahmin ederseniz ki oldukça zengin bir gündeme sahip olmakta. Bence Suriye, İran gibi stratejik konular olsun, ekonomik konular olsun ve diğer bazı iç siyasi durumları etkileyen konular olsun. Bunların hepsi, yakın ve önemli müttefiğimiz Türkiye ile ilişkilerimizde önemliler. SADECE ÇIKAR DEĞİL, DEĞERLER n Birçokları, ABD’nin İran, Suriye veya Ukrayna gibi yerlerdeki stratejik çıkarları için Türkiye’deki demokrasi ve özgürlük konularını kurban ettiğini söylüyor? Bu eleştiriyi daha önce de duydum. ABD’de bir sözümüz vardır: Aynı zamanda sakız çiğneyip, yürüyebilmek. İşin gerçeği şu ki, biz aynı zamanda bahsettiğiniz konular da dahil olmak üzere birçok konuyu Türkiye ile tartışmamız gerekiyor, ve bunların hepsi de önemli. Türkiye gibi bir ülkenin ABD’nin müttefiği olmasının nedeni,

n Türkiye konusunun Beyaz Saray’da ele alınışını anlatmanız mümkün mü? Ben Avrupa direktörü idim Beyaz Saray’da ve bu direktörün altında 49 ülke, NATO, AB ve AGİT organizasyonları var. Yani oldukça büyük ülke setleri. Altında ise 7 tane direktör bulunur. Bu direktörlerden bir tanesi Türkiye üzerinde çok ciddi bir zaman harcar. Ve bu direktörler, üzerinde çalıştıkları ülkeler ve organizasyonlar hakkında oldukça iyi bilgiye sahiptirler. Ama Milli Güvenlik Konseyi’nin ana rolü, farklı devlet birimleri arasındaki koordineyi sağlamaktır. ABD Dışişleri Bakanlığı, yabancı ülkelerle olan ikili ilişkileri ayarlayan ana birimdir. MGK’nın anahtar rolü, bu farklı birimlerle çaprazlamasına çalışmaktır. Başkan Obama’nın Başbakan Erdoğan ile ilişkisi -ki çok önemli bir ilişki, Erdoğan’ın geçen yıl Mayıs ayında Washington ziyareti örneğin yine geleceğe yönelik olarak politikaların formüle edilmesinde önemli bir ziyaretti. Sadece Beyaz Saray değil, Dışişleri Bakanlığı da, sadece Washington’daki yetkililer değil, Büyükelçilikteki diplomatlar ve ayrıca Pentagon gibi diğer birimler de, Türkiye-ABD ilişkilerinin üzerindeki birçok farklı parçacıklar üzerinde çalışır.

Türkiye-abd ilişkileri çok derin n Obama, Erdoğan’la çok sık görüştüğünden dolayı ismi ‘Türkiye masası şefi’ olarak çıkmıştı. Şimdilerde ise pek konuşmuyorlar. Ne değişti? Açıkça ikisinin arasındaki önceki yıllardaki bağlantının ne sıklıkta olduğu konusundaki rakamlara şu an sahip değilim. Ama Türkiye ile olan ilişkilerimizde günlük anlamda dahi bağlantılarımız çok derin. Dolayısıyla, Obama ve Erdoğan arasındaki ilişkiler önemli olsa da, diğer birçok bağlantılar o ilişkiyi desteklemektedir. İki ülke arasında o denli çok ve sıkça görüşülen konular var ki, tabi ki bu iki lider bu geniş konuları tartışacak zamanı olmaz. İkisinin politika doğrultusunu koyması önemli ve birbirlerini bilmeleri de önemli ki bu anahtar.

Ekonomik ilişkileri zenginleştirmek gerek n Transatlantik Ticaret ve Yatırım ortaklığı (TTIP) yeni dünya düzeni mi olacak? Bildiğiniz gibi, ABD ile AB arasında müzakere ediliyor ve Türkiye, AB dışında kalarak bundan kötü etkilenebilecek tek ülke değil. Bundan dolayı son 1.5 yıl içinde Türkiye ile sıkı görüşmeler yaparak, bu ticari ilişkilerin ne şekilde zenginleştirebileceğimizin yollarını arıyoruz ki ne zaman TTIP imzalanırsa, bundan Türkiye dezavantajlı olmasın. Sanırım buradaki birçok hassasiyet ve Türkiye tarafında da birçok angajman ile TTIP müzakere edilirken bu ilişkiler inşa edilmekte. TTIP tabi ki temel ekonomik normlar için önemli olacak, ekonomik büyüme için de. Stratejik değer olarak ise çok önemli çünkü bugün ABD ve AB global ekonomiyi domine etmekteler ve ondan dolayı da kuralla ra dayalı bir sistemin genişletilmesi kritik önemde. Bu kuralların ekonomik ilişkiler içinde olunan daha geniş bölgelere ulaşması da. n Türkiye bunun dışında kalmasından endişeli? TTIP eğer kabul edildiği takdirde, Türkiye’nin bu ‘dışarıda bırakılma’ endişesinin farkındayım. Bu nedenle bu genişletilmiş ticari ilişkileri Türkiye ile kurmaya çalışıyoruz. Böylece Türkiye için istenmeyen sonuçların önüne geçme imkanımız olabilir. Abd-Türkiye’nin birleşik olması n Ukrayna, Türkiye için de bu büyük dilemma. Türkiye için bir tarafta Rusya diğer tarafta ABD. Ne bekliyorsunuz bu krizden? Ukrayna transatlantik ilişkiler için büyük sorunlar ortaya çıkarmış durumda. 40 bin Rus askerinin Ukrayna’nın doğu sınırına yığılmasıyla karşı karşıya kalmış olmamız, bunun Soğuk Savaş yıllarından beri ilk kez meydana geliyor olması, Avrupa kıtasında ciddi ve gerçek bir çatışmanın mümkün olduğunu gösteriyor ve bu bizim için sürpriz oldu. 25 Mayıs’taki Ukrayna seçimleri öncesi biz ve Türkiye, Ukrayna’da bu seçimle, meşru bir idarenin göreve gelmesinin önemine inanıyoruz. Gördüğüm kadarıyla Ukrayna krizi, çok daha geniş sonuçlar meydana getirebilecek bir kriz. Türkiye için de oldukça önemli. Biz Ukrayna ile AB’nin genişlemesi yolunda olduğumuzu sanıyorduk. Geçtiğimiz Kasım ayında örneğin Ukrayna ile AB arasında ortaklık anlaşmasının imzalanacağını beklerdik. Yanukoviç ise bu anlaşmayı imzalamamaya karar verdi ve yüzbinlerce Ukraynalı da sokaklara inerek, AB’li bir gelecek istedi. Bu şekilde AB’nin genişlemesi beklenirken, şimdi bu yol daha da uzamış oldu. Kısacası, Ukrayna da, sürekli değişen bir AB resminin parçası olarak çoğumuzun altı ay önce dahi tahmin edemeyeceğimiz şekilde değişiyor. Bu açıdan ABD ve AB veya Türkler ile Amerikalıların, birleşik durması gerekiyor bu türlü meydan okumalara karşı. Bu bizim gücümüz olur. n Türkiye içinde de ciddi bir hayal kırıklığı görülüyor AB üyelik süreci? Türkiye-AB ilişkilerini gerçekten de çok büyüleyici buluyorum. GMF’nin yaptığı yıllık anketlerde Türkiye’deki AB üyeliğine olan arzunun sürekli düştüğünü görüyoruz. Tabi bu anketler bunun nedenini söylemiyor. Bunun nedeni, örneğin eurozone krizine bakarak, Türkiye’nin kendi ekonomisi çok daha iyi gidiyor ve ‘’biz gerçekten bu grubun üyesi mi olmak istiyoruz?’’ mu diyor? Bu mu bu azalan çekiciliğin nedeni yoksa Türkiye artık kendisinin hoş karşılanmadığını mı hissediyor ve bunu AB’li liderlerin mesajlarından mı alıyor. Sanırım bunu analitik olarak ileri giderken açmamız gerekiyor. Bundan dolayı da, AB üyeliği ile ilgili olarak Türkiye’deki algılar değişirken, aynı zamanda AB’nin kendisinin değişiyor olması oldukça büyüleyici bir durum.


Yaşam

3 Büyük kalp Soma’da meydana gelen facianın ardından futbol takımlarımızın gösterdiği hassasiyet herkesin takdirini topluyor. Futbol takımlarımızdan bir bir gelen açıklamalarla Soma’ya yapılması plananlanan yardımlar duyuruluyor BABÜR AKSÜYEK NEW YORK - POSTA212

M

anisa’nın Soma ilçesinde 13 Mayıs’ta meydana gelen ve tüm ülkeyi yasa boğan maden patlamasının ardından futbol takımlarımız resmi internet sitelerinden yapmayı planladıkları yardımları açıkladılar. Hafta içinde Kayseri Erciyess-

por maç başı ücretlerini Soma’ya göndereceklerini duyuran Galatasaraylı futbolcuların ardından, Galatasaray yönetimi de olay yerine 2 tır malzeme gönderdi. Galatasaray resmi sitesinden yapılan açıklamada Ünal Aysal’ın İspanya şampiyonu Atletico Madrid ile hazırlık maçı için anlaştığını ve bu maç elde edilecek tüm gelirin Soma’da yaşamını yitiren vatandaşlarımızın ailelerine bağışlanacağı duyuruldu.

Galatasaraylı futbolcular ayrıca 400 bin dolar değerindeki ikincilik primini de Soma’ya bağışlayacaklarını açıkladı.

FB VE BJK KENETLENDİ Fenerbahçe ve Beşiktaş’tan gelen ortak açıklamayla sezon öncesinde iki takımın hazırlık maçında karşı karşıya geleceği ve bu maç da elde edilecek tüm hasılatın yardım olarak gönderi-

leceği duyuruldu. Gençlerbirliği maçının tüm hasılatını Soma’ya bağışlayan Beşiktaş’ın ardından Fenerbahçe’de Soma’lı çocukların eğitim masraflarını karşılamak için bir burs havuzu oluşturmaya karar verdi. İlk etapta 100 çocuğun 5 yıl süreyle eğitim masraflarının karşılanması planlanıyor. Fenerbahçe Kulübü Basın Sözcüsü Mahmut Uslu yardım çalışmalarının devam ettiğini söyledi.

21 Mayıs 2014 Çarşamba

Soma için yarıştılar (İZMİR-POSTA212)- Klasik Otomobil Kulübü’nün bu yıl 17’nci kez düzenlediği uluslararası nitelikteki “West Anatolian Historic Rally”, bu yıl 16-19 Mayıs 2014 tarihlerinde Ege Bölgesi’nde gerçekleşti. Her yarışında bir sosyal sorumluluk kampanyası düzenleyen Klasik Otomobil Kulübü’nün üyeleri bu yarışta Soma faciası kurbanı işçiler ve aileler adına yarıştı. Ralliden elde edilen gelir Soma’da ölen işçilerin ailelerine çocuklarının eğitimi için bağışlandı. Kuşadası-Söke-Seferihisar-Selçuk bölgesinde 2 gün boyunca süren 17. West Anatolian Historic Rally’e, her biri adeta sanat eseri değerinde 49 klasik otomobil katıldı. Ralli ilk gün Kuşadası Golf&Spa Resort’dan start aldı ve Egeport’tan geçerek Seferihisar Sığacık’a Teos Village Tatil Köyü’ne uzandı. Kulüp Genel Sekreteri Zeynep Tura, yarışmanın tüm duyurularını Soma faciası ile birlikte değiştirerek Soma’lı işçilere ve ailelerine ithaf eden Klasik Otomobil Kulübü sloganını “Soma için yarışıyoruz” olarak değiştirdiklerinin altını çizdi ve maliyetler çıktıktan sonra elde edilen gelirin ve düzenlenecek açık artırmada satılacak değerli bir saatin gelirinin Soma’da hayatını kaybeden işçilerin çocuklarının eğitimleri için bağışlayacaklarını söyledi.

İzmir USA, madenci çocuklarını okutacak (NEW YORK- POSTA212) - İzmir USA Başkanı Mert Aygen, 2 Haziran’a kadar sürecek kampanya kapsamında toplanan yardımın Soma’da hayatını kaybeden medencilerin çocuklarının okutulması için kullanılacağını açıkladı. Yapılacak yardımların doğru ellere ulaşması için çalışmaları tamamladıklarını ifade eden Aygen, toplanan yardımların Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği aracılığıyla kullanılmasına karar verdiklerini söyledi. Aygen, “Toplanan bu yardımlar Soma’da hayatını kaybeden madencilerimizin çocuklarını okutmak amacıyla kullanılacak” dedi. Yardımların 2 Haziran’da yardım sahiplerine gönderileceğini ve o tarihe kadar yardımların kendilerine ulaştırılmasını isteyen Aygen, şunları söyledi: “Yardım çeklerini İzmirUSA İNC c/o Nisim Kaneti 1 Ascan Ave #41 Forest Hills NY,11375 adresine gönderebilirsiniz. Lütfen çeklerin üzerine sizlere ulaşabileceğimiz telefon numarası ya da e-mail adresinizi belirtiniz. Çünkü yardımlarınızı aldığımıza dair bilgi ile teşekkürlerimizi size bu yolla ulaştıracağız. İzmir USA ile Çağdaş YAşamı Destekleme Derneği arasındaki köprüyü, daha önce AKUT İzmir’e yapılan yardımımızda birlikte çalıştığımız New York Turkish Philantropy Funds oluşturacak.”


ABD’de ‘’fast-food’’ restoranlarında ücret protestosu Ülke genelinde fast-food restoranlarındaki çalışma şartlarını protesto eden eylemciler, saatlik ücretin 15 dolara çıkarılmasını istedi NEW YORK - AA

A

merika başta olmak üzere dünya genelinde, McDonald’s, Burger King, Wendy’s ve KFC gibi ‘’fast-food’’ restoranlarda çalışanlar greve giderek saatlik ücretin 15 dolara çıkarılmasını istedi. Yaklaşık 200 milyar dolar büyüklüğündeki fast-food endüstrisini hedef alan protes-

to gösterileri, ABD’de 150 şehre yayılırken, ülkenin en büyük şehri New York’taki protesto gösterilerinden biri, Manhattan Hearld Square’de gerçekleştirildi. Yüzlerce göstericinin katıldığı ve yağmura rağmen eğlenceli bir havada geçen gösterilere, fast-food çalışanları ve sendika temsilcileri dışında, işadamları ve siyasi parti üyeleri de destek verdi. Eylemciler, saat üc-

retinin 15 dolara çıkarılmasını, sendika hakkının sağlanmasını ve çalışma şartlarının iyileştirilmesini isteyen sloganlar attı. 2 milyon üyesi bulunan Uluslararası Hizmet Sektörü Çalışanları Sendikasının (SEIU) desteğiyle gerçekleştirilen protestolara, dünya genelinde 1 milyon 800 bin çalışanı olan McDonald’s’ başta olmak üzere, Burger King, Wendy’s ve

KFC gibi ‘’fast-food’’ diğer çok uluslu fast-food restoranları çalışanlarının da katıldığı belirtildi. ABD’nin birçok şehrindeki fast-food restoranında saat ücreti 10 doların altında bulunurken, asgari ücretle ilgili protestolar ilk olarak ABD’nin New York şehrinde, 2012 yılı Kasım ayında gerçekleştirilmişti.

21 Mayıs 2014 Çarşamba

HAFTALIK ÜCRETSİZ

YIL 2 • SAYI 53

www.posta212.com

‘Cam dostum’ Her sene göç sırasında binlerce kuşun ölümüne yol açan transparan camların yerine kuş dostu camlar tasarlandı. Bu buluş sayesinde her yıl New York’un yüksek binalarına çarpıp can veren kuşlar artık yollarını şaşırmayacak

BABÜR AKSÜYEK NEW YORK - POSTA212

F

ordham Üniversitesi Çevre Bilimler mezunu William Haffey, kuş göçünde gerçekleşen ölümleri düşürmek için uzun bir süredir bu teste hazırlanıyordu. Özel olarak tasarlanan camın önüne tel çizgiler çizildi. Bu çizgiler kuşlar tarafından fark edilecek ama insan gözüne transparan olacak şekilde hazırlandı. KAHRAMAN ÇALI BÜLBÜLÜ Bronx Hayvanat Bahçesi’nde

Artık taksiler cebinizde NEW YORK - POSTA212

N

eredeyse aklınıza gelebilecek her türlü hizmet için bir akıllı telefon uygulaması var. Taksi yolcuları ve şoförleri de giderek artan bir şekilde taksi çağırma uygulamalarını kullanıyor. Taksi ve Limuzin Komisyonu verilerine göre 2014’ün ilk çeyreğinde günde yaklaşık 5 bin 300 yolcu taksi çağırmak için Uber ve Hailo uygulamaları kullandı. Bu rakam geçen yıl sonunda ise 2 bin 627 olarak kaydedilmişti. Taksileri uygulama kullanarak çağıranların yarısından fazlası taksi bulmanın zor olduğu Brooklyn Heights ve Cobble Hill gibi yerlerin bulunduğu Prospect Park’ın kuzeyinde Brooklyn’de yaşıyor. Sokakta taksi bulmanın zor olduğu New York’ta uygulama kullanarak taksi çağıranların

yaklaşık yüzde 40’ı ise taksi buluyor. Rapora göre akıllı telefonlarını kullanarak taksi bulamayan yolcular, bisiklet ya da metroya binmeyi tercih ettiklerini söylüyor. Öte yandan, taksi çağırma uygulamalarının kullanımı artmasına rağmen kent genelinde yüzde 0.45 gibi düşük bir paya sahip. Bu da yolcuların hala ağırlıklı olarak sokaktan taksi bulduğunu gösteriyor.

gerçekleştirilen testte uzun karanlık bir tünelin sonuna kuş dostu cam yerleştirildi ve camın arkasından yapay gün ışığı verildi. Haffey’in daha önceki çalışmalarında serçenin kullanıldığı fakat bu testte kafasının karıştığı gözlemlenmiş. Bu seferki testin kahramanı bir Çalıbülbülü oldu. Tünelin sonuna uçuşu sırasında büyük bir heyecan yaratan Çalıbülbülü’nün tünelin sonuna geldiğinde camı fark ederek tereddüt yaşadığı ve

cama doğru uçmaktan kaçındığı gözlendi. Bu testin neticesi araştırmacıların yüzünü güldürdü ve gelecek için umut verdi. Cam firmalarının bu yeni ürüne yoğun ilgi gösterdiği belirtiliyor. EN SAVUNMASIZI GÖÇMEN KUŞLAR 1990’lardan bu yana içlerinde Metropolitan Sanat Müzesi ve Time Warner Center binalarının da bulunduğu yüzlerce binaya senede en az 90 bin kuşun girerek öldüğü tespit edil-

di. Binaların camlarının ayna etkisi yarattığı ve gökyüzü yansıması yüzünden kuşların kafalarını karıştırdığı anlaşıldı. New York City Audubon Bilim direktörü Susan B. Elbin, en şansızlarının göçmen kuşlar olduğunu, nedeninin ise gidecekleri yere bir an önce varabilmek için olabildiğince hızlı uç-

tuklarını ve çevreyi keşfetmek için fırsatları olmadığını söyledi. Daha önce kuşların gökdelenlere çarpmasını engellemek amacıyla “Işıkları Söndürün” kampanyası başlatılmıştı. Ocak ayında, bilim adamları her yıl yurt genelinde 365-988 milyon arasında kuşun binalara çarparak öldüğünü açıklamıştı.

Kaliforniya yanıyor ABD’nin Kaliforniya eyaleti, geçtiğimiz perşembe günü başlayan orman yangınıyla mücadele ediyor NEW YORK - AA

35

kilometrelik alana yayılan yangında şimdiye kadar hiç kimsenin hayatını kaybetmemesi sevindirici olarak görülüyor. Yangınlar dokuz ayrı noktada etkili. Kaliforniya Eyalet Üniversitesi’nin kampüsünde bulunan yaklaşık 10 bin öğrencinin tahliye edildiği bildirildi. San Diego’nun 48 kilometre kuzeyinde bulunan Carlsbad’daki okulların tatil edildiği ve önümüzdeki haftaya kadar da eğitim vermeye başlamayacağı duyuruldu. Carlsbad Belediye Başkanı Matt Hall, yangın nedeniyle 8 birimlik bir kat mülkiyetinin, sekiz evin ve iki işyerinin kül olduğu bilgisini paylaştı. Binlerce kişi için tahliye kararı alındığı öğrenildi. Richard Sanchez adlı bir vatandaş, yangın karşısında çaresiz olanlardan. Evinin yakınında alevler yükselen Sanchez, “Tek istediğimiz buradan uzaklaşmak.” diyerek duygularını paylaşıyor.


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.