OTODERGI MAYIS 2012 by OTODERGİ

OTODERGI www.otodergi.com

Yepyenİ@farklı otomobİl dergİnİz

MAYIS 2012 / SAYI 7

TWIZY-APRILIA

İtalya’nın efsane otomobil dergisi Quattroruote’nin katkılarıyla

Fantastİk Karşılaştırma

Yenİ Fiat Linea çok İddİalı gelİyor! Opel Astra GTC Sport, BMW 3.20d Luxury, Ford Grand C-Max, Ford Focus, Honda Civic, Hyundai i30, Kia Soul, Mercedes B 180, VW Passat 1.4, Peugeot 508 Allure, Renault Megane RS TROPHY

EDİTÖR

Nisan ayı otomotiv haber karnesi MTM Medya Takip Merkezi’nin Nisan ayı otomotiv raporları belli oldu. Geçen ayın haber birincisi Toyota (739 haber) Nisan ayında da birinciliğini korudu. Uzun bir süre birinciliğini elinde bulunduran, ancak iki aydır bu birinciliğini Toyota’ya kaptıran Ford (710 haber) yine ikinci oldu ve Toyota’nın hemen ardından geldi. Tofaş’ın (585 haber) uzun bir süre sonra ilk 3’te gördüğümüz sıralamada daha sonra Renault, Volkswagen, Mercedes, BMW, Hyundai, Opel ve Peugeot geldi. Bu ay Opel’in uzun bir aradan sonra ilk 10’a girmesi dikkat çekti. Televizyon raklamında ise Fiat, Renault ve Hyundai ilk üçü paylaştı. Gazete reklamlarında ise ilk üç sırayı Hürriyet, Sabah ve Posta paylaşırken Habertürk dördüncü oldu. Otomotiv sektörü reklam için bu ay da haber kanallarını tercih etti. Ençok reklam alan kanallar NTV, CNN Türk ve Habertürk Tv olarak belirlendi. Renault Mais açıklama yapmalı, suskunluğun nedeni ne? Nisan ayı başında Hürriyet Gazetesi otomotiv sayfasında birçok iddiayı içeren bir haber yayınlandı. “Elektrikli Renault’nun Türkiye’deki şarjında Büyükçekmece sürprizi” başlıklı haberde aşağıda okuyacağınız bir dizi önemli iddia ortaya atıldı. Hürriyet Gazetesi gibi otomotiv sektörünün çok büyük reklam ve önem verdiği bir gazetede belki de yılların en büyük iddiaları gündeme getirildi. Haberde dikkat çeken en önemli unsur, haber yapılırken iddialarda sözü geçen muhataplarla görüşülmemiş olmasıydı. Benim “yanıtlanması gereken sorular” dediğim ilk ve en önemli unsur da bu. Ancak daha sonra gözler konunun muhataplarına çevrildi ister istemez. Renault Mais, İbrahim Aybar, Aybar’ın 2 oğlu, Büyükçekmeye Renault Bayi ciddi şekilde zan altında bırakıldığından açıklama yapmaları gerekiyor diye düşünmüştüm. Aradan neredeyse 1 ay geçti ve ne haberin devamı geldi ne de ilgili kişilerden bir yanıt. Peki ne oldu? İşte bunu bir gazeteci olarak bir Hürriyet okuru olarak, bir Renault kullanıcısı olarak merak ediyorum. Renault gibi büyük bir reklam veren ile Hürriyet

4 MAYIS 2012

gibi lokomotif bir gazetenin böylesine bir haberde çakışması sadece “reklam payı” olarak açıklanabilir mi? Hürriyet Gazetesi ortada hiçbir belge yokken böyle bir iddialar zincirini ortaya atabilir mi?. Diğer muhataplar 1 aylık bir süreç içinde neden bir açıklama yapmaz, iddialar katiyen doğru değilse neden hukuki bir süreci başlatmaz? Hürriyet’in elinde konuyla ilgili belge varsa neden yayınlamaz ve konuyu iddia şeklinde verir? İşte bütün bunlar benim sadece gazetecilik refleksleriyle sorduğum sorular. Bir soruyu da siz bana sorabilirsiniz. Bunca olay olurken diğer otomobil gazetecileri bütün bu soruları merak etmiyor araştırmıyor da sana ne oluyor? diye… Onu inanın ben de bilmiyorum. Renault büyük bir reklam veren kim bilir belki de bu yüzden kimse topa girmiyor. (Gerçi son yıllarda hemen hemen her mecra Renault’nun reklam politikasını beğenmiyor ve eleştiriyor. Renault ve reklam konusu ise bir başka yazı konusu olabilecek özellikler taşıyor. Şimdi o konuyu bir tarafa bırakıp biz konumuza dönelim) bu iddialara otomobil medyasının kayıtsız kalması da sorular zincirinin bir başka halkasını oluşturuyor! Şimdi aşağıda önce Hürriyet Gazetesi’nin iddialarını ardından da parantez içindeki yazılarla benim yorumlarımı okuyacaksınız. İşte o iddialar ve yanıtlanması gereken sorular : TÜRKİYE’de ilk elektrikli otomobil olan Fluence Z.E.’yi Bursa’daki fabrikasında üreterek satışa sunan Renault’nun, seçtiği şarj istasyonları dikkati çekti. Dünyanın en büyük şarj istasyonu şirketleri ve Renault’un tüm dünyada çalıştığı Schneider Electric dururken, Renault Mais’in Türkiye genelindeki bayi ve şubelerinde Portekiz merkezli Efacec’e ait şarj istasyonlarını kurması, sektör için sürpriz oldu. (Renault bu konuda hemen açıklama yapmalı… Bildiğim kadarıyla Başbakan’ın evine Full Charger istasyonu kuruldu.) Bu şirketin Türkiye’deki gizli ortakları arasında Renault Mais Genel Müdürü İbrahim Aybar’ın iki oğlunun bulunduğu da iddia edildi.

OTODERGI

(Bu otomotiv haberciliğinde son yılların en büyük iddiası. Renault, İbrahim Aybar ve 2 oğlu bu konuda da açıklama yapmalı. Haber doğruysa bu ilişkilerin nasıl geliştiğini, doğru değilse de zaten “doğru değil” açıklaması yapılması gerekiyor. Böylesine ciddi bir iddia karşısında suskunluk pek anlaşılmıyor.) Renault Mais yönetimi tarafından keşfedilip Türkiye’ye getirildiği belirtilen Efacec, Portekizli bir elektrik ve enerji teknolojisi şirketi. Şarj istasyonu konusunda Portekiz hükümetinin Avrupa Birliği’nden sağladığı fonu kendilerine aktarması nedeniyle bu alanda üretime giren şirketin 2010 yılı sonuna kadar Portekiz dışında herhangi bir satışı ve kurulumu yapılmış istasyonu bulunmuyor. Buna rağmen bugün Renault Mais’in 7 şubesi ve 37 bayisinde ‘Elektrik Motorlu Araçlar’ (EMA) projesi kapsamında kurulan istasyonların büyük çoğunluğunun ‘Efacec’den oluşması dikkati çekiyor. (Bu da çok önemli bir iddia. Buna da Efacec firmasının bir açıklama yapması lazım. Gerçekten Renault Mais yönetimi tarafından mı keşfedildi? EMA projesi kapsamında kurulan istasyonların büyük çoğunluğu Efatec’den mi oluştu?) Renault Mais yönetiminin Bakanlık yetkililerine yaptıkları ön bildirimde Renault’nun global ve geniş ölçekte işbirligi yaptığı bir Fransız şirketi olan Schneider Electric ürünü şarj istasyonu kurulacağı yönünde idi. Renault Mais üst yönetiminin isteğiyle daha önceden Bakanlığa her hangi bir yazılı bildirim yapmaksızın son anda Efacec’e ait şarj istasyonlarının getirilip kurulduğu belirtiliyor. ‘Eşarj’ firmasının logolu istasyonları olmasına rağmen, Renault Mais teknik ekiplerince yapılması da dikkat çekti. (Önemli bir iddianın da Renault Mais yönetimi tarafından açıklığa kavuşturulması gerekiyor. ) Sektörde İbrahim Aybar’ın, reklam şirketi GK Yapım’ın sahibi olan oğullarının ‘Eşarj’ isimli şirketin dolaylı yoldan ortakları olduğu, kendilerini şirkette Erdal Cem Bahar isimli hissedarın temsil ettiği iddia ediliyor. Bu iddiaya gerekçe olarak ise Kasım 2010’da İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin iştiraki olan İstanbul Enerji tarafından Renault desteğiyle düzenlenen bir çalıştaya Portekizli Efacec şirketinin sponsor olması ve bu şirketin çalıştaydaki standında İbrahim Aybar’ın oğullarının bulunması gösteriliyor. (Elde herhangi bir bilgi/belge olmadan pek de yazılma ihtimali olmayan bu iddialar haberin en önemli iddiaları arasında yer alıyor. Haberde adı geçen herkes tarafından açıklama yapılması büyük önem taşıyor. )

OTODERGİ hakkında 7. sayısını okuduğunuz zdijital otomobil dergisi Otodergi, her ay inanılmaz rakamlarla büyüyor. Hem online okunabilen, hem download edilebilen Otodergi 3 ayrı dergi platforuyla da Ipad üzerinden toplamda 100 bini aşkın okuyucuya ulaşıyor. Hem otomobil okurlarının hem de otomotiv sektörünün bize gösterdiği ilgiden dolayı çok teşekkür ederiz.

Ahmet ÇELİK 5

İÇİNDEKİLER

OTODERGI >> 4 EDİTÖR >> 8 HABERLER >> 26 KAPAK KONUSU Renault Twizy & Aprilia Dorsoduro >> 30 SÜRÜŞ İZLENİMİ Renault Twizy >> YENİLİK 34 Audi Q5 38 Skoda Citigo 40 Yeni Fiat Linea 42 Mazda CX5 46 Mercedes SL500 50 MINI Roadster

YAYIN YÖNETMENİ AHMET ÇELİK ahmetcelik@otodergi.com

54 Peugeot 208 56 Toyota GT 86 >> TEST 60 Opel Astra GTC Sport 66 BMW 3.20d Luxury 72 Ford Grand C-Max 79 Ford Focus Titanium 84 Honda Civic 90 Hyundai i30 1.6 CRDi 96 Kia Soul X-TRA 1.6 102 Mercedes B180 108 VW Passat 1.4 TSi 114 Peugeot 508 Allure 120 Renault Megane RS

WEB TASARIM-UYGULAMA SERDAR ÇALIKOĞLU

YAZI İŞLERİ ALEV ÖNER alev@otodergi.com SİNAN SERTOĞLU sinan@otodergi.com BURAK KAYA burakkaya@otodergi.com

AYDIN YAYLA ayayla@otodergi.com

GÖRSEL YÖNETMEN ZAFER KAYA 6 MAYIS 2012

Her hakkı saklıdır. Bu dergide yer alan yazı, makale, fotoğraf ve ilüstrasyonların elektronik ortamlar da dahil olmak üzere çoğaltılma hakları otodergi.com’a aittir. Yazılı ön izin olmaksızın hangi dilde ve hangi ortamda olursa olsun materyalin tamamının ya da bir bölümünün çoğaltılması yasaktır. Bu dergi Basın Meslek İlkeleri’ne uymayı taahhüt eder.

İLETİŞİM info@otodergi.com

HABER

Kia’dan Yepyeni Bir Sedan...

ia, tamamen yeni üst segment sedan modelini bu hafta satışa sundu. Kore’de K9 ismiyle satışa sunulan bu yeni sedan için yurtdışı pazarlarında farklı isimler kullanılacak ve bu isimler modelin satış tarihi yaklaştığında açıklanacak. Bu çarpıcı sedan, 2012 yılının son çeyreğinden itibaren Kore dışındaki pazarlarda satışa sunulacak. K 9’un ülkemizde satışa sunulup sunulmayacağı ise şimdilik kesinlik kazanmadı. K9, Kia’nın model yelpazesinin en üst sırasında yer alıyor ve marka için bir dönüm noktası olma niteliği taşıyor. On yılı aşkın bir süredir Kia’nın piyasaya sürdüğü ilk arkadan çekişli sedan model olan K9, gelişmiş tasarım, yeni teknolojiler ve sürüş performansı açısından yeni standartlar getiriyor. Kia’nın Baş Tasarımcısı Peter Schreyer aracın tasarımıyla ilgili olarak şu açıklamalarda bulunuyor: “K9, şık bir sadeliğe, dengeli oranlara ve yalın yüzeylere sahip bir model. Uzun dingil mesafesi, geniş lastikler, keskin

8 MAYIS 2012

dik kısa çıkıntılar ve uzun akıcı omuz hattı uyum içerisinde bir araya gelerek K9’a arkadan çekişli üst sınıf araçlara özgü sportif, atletik ve kendinden emin bir duruş kazandırıyor. Kia’nın yeni nesil tasarım öğelerini barındıran K9, markamızın Avrupa’daki lüks markalarla başa baş rekabet etme yönündeki amacını ve kararlılığını net bir şekilde yansıtıyor.“ K9’un uzun dingil mesafesi, aracın genişliğini daha ilk bakışta ön plana çıkarıyor. 5,090 mm toplam uzunluğa ve 3,045 mm dingil mesafesine sahip. K9, ön ve arka koltuklarda oturan tüm yolcularına rahat bir seyahat alanı sunuyor. K9, yurt dışı pazarlarında öncelikle 290 ps Lambda V6 3.8 lt. MPI motorla sunulacak ve gelecek yıldan itibaren ise 334 ps 3.8 lt. GDI motor da eklenecek. Kia mühendisleri, bu yeni öncü modele uygun bir motor üretmek amacıyla Lambda V6 motorun güç çıkışını, verimliliğini ve performansını geliştirdi. Doğal havalandırmalı ikiz DOHC 3.8-litre motorlara çift sürekli değişken valf zamanlaması (CV V T) ve değişken emme sistemleri (VIS) eklendi. Tüm K9 modelleri Kia’nın tümüyle yeni sekiz vitesli otomatik şanzımanıyla sunuluyor. Joystickle kontrol edilen elektrikli vites değiştirme (SBW) mekanizması, hızlı ve sarsıntısız vites değişimi sunarken; geniş vites aralıkları, atak hızlanma performansı ve yüksek hızlarda etkileyici bir sürüş sağlıyor.

Ä°TALYAâ&#x20AC;&#x2122;NIN EN PRESTÄ°JLÄ° OTOMOBÄ°L DERGÄ°SÄ° QUATTRORUOTE

( ( # $

LÂ¥JCÃ¿Q=

Ä°LK SAYISIYLA

" )$ %(! #&'

& ! %

" "! "'

BAYÄ°LERDE 00

HABER

Yeni Fiat Punto’ya Yeni Motor Seçeneği!

012 yılının ilk aylarında ülkemizde satışa sunulan yeni Fiat Punto’nun motor seçenekleri arasına 1.2 litre 69 HP’lik yeni bir benzinli motor seçeneği daha eklendi. Sadece Pop donanım seçeneğiyle 29 bin 500 TL’lik anahtar teslim satış fiyatıyla bayilerde yerini alan 1.2 litrelik benzinli motorlu yeni Fiat Punto versiyonu, hem uygun fiyatı hem de şehir içi kullanımlarda ekonomik yakıt tüketimi sunan motoruyla ön plana çıkıyor. Fiat’ın küçük sınıftaki hatchback karoserli yenilenen modeli Fiat Punto’nun ülkemizde 4 farklı motor seçeneğiyle yollara çıkmasının ardından en ekonomik versiyonu da bayilerdeki yerini aldı. 2006 yılından bu yana ülkemizde 48 bin adeti aşan satış performansıyla dikkat çeken Fiat Punto ailesinin 1.2 litrelik benzinli motorla donatılan en ekonomik versiyonu, hem şehir içindeki ideal yakıt tasarrufu sunan yapısı hem de 29 bin 500 TL’den başlayan anahtar teslim satış fiyatıyla küçük hatchback sınıfındaki rekabete katılıyor. Sadece Pop donanım seviyesinde otomobilseverlerin beğenisine sunulan yeni Fiat Punto 1.2’de ABS+EBD, ön sürücü ve yolcu hava yastıkları, direksiyondan kumandalı radyo/ CD ve MP3 çalarlı müzik sistemi, manuel kli-

ma, gündüz farları, yükseklik ayarlı sürücü koltuğu standart olarak sunuluyor. Yeni Fiat Punto’nun 1.4 litre 77 HP ve 105 HP MultiAir benzinli, 1.3 litre 75 HP ve 95 HP Multijet turbo dizel motor seçenekleri arasına katılan 1.2 litre hacimli benzinli motoru, 69 HP güç ve 102 Nm tork üretiyor. 100 km’de 5.4 litrelik ortalama yakıt tüketim değeri sunan 1.2 litrelik motorlu yeni Fiat Punto, 156 km/s’lik maksimum hıza erişebilirken, 0-100 km/s hızlanmasını 14.4 sn’de tamamlayabiliyor.

DACIA’YI “ŞİMDİ AL BAYRAMDAN SONRA ÖDE” Dacia markası, müşterilerine Mayıs ayında da cazip fırsatlarla yepyeni bir otomobile sahip olma fırsatı sunuyor. Dacia, tüm modellerinde “Şimdi Al Bayram’dan Sonra Öde” ve “48 ay vadeye kadar sabit faiz avantajlı kredi” kampanyası düzenliyor. Şeker Bayramı’ndan sonra ödemelere başlamak isteyen müşteriler için Duster 32.900TL, Sandero 23.050TL, Sandero Stepway ise 28.400TL’den başlayan cazip fiyatlarla satışa sunuluyor.

10 MAYIS 2012

OTODERGI

Yeni Ford Transit ailesi Transit Custom ile genişliyor

enevre Otomobil Fuarı’nda Tourneo Custom konsepti ile minibüs versiyonu tanıtılan Ford’un yeni nesil orta ticari araçlarının en yenisi Transit Custom, Birmingham Ticari Araç Fuarı’nda sergilenmeye hazırlanıyor. Ford’un 2014’e kadar bütün ticari araç ailesini yenileme hedefinde önemli bir adım oluşturan Transit Custom, Kısa ve Orta Şasi Van, Kombi ve Kombi Van versiyonları ile iş sahiplerinin şık tasarımlı, sürücü odaklı kullanıma sahip, sınıf lideri fonksiyonellik sunan mükemmel bir iş ortağı olacak. Dünya lansmanı Birmingham Ticari Araçlar Fuarı’nda yapılacak olan Yeni Transit Custom, 2012 yılı içerisinde Avrupa ve diğer global pazarlarda piyasaya sunulacak. Ford’un tamamen yenilenen kompakt orta ticari araç neslini temsil eden Yeni Transit Custom, şık ve modern dış tasarımı, binek otomobil benzeri iç bölümü ve üstün sürüş özellikleriyle Ford’un müşteri kitlesini önemli ölçüde artıracak. Sınıf lideri yük taşıma yeteneğine sahip Transit Custom, ayrıca üstün fonksiyonellik, efsane olmuş Transit dayanıklılığı ve sınıfının en iyi yakıt tüketimiyle birlikte düşük kullanım maliyeti de sunuyor olacak.

Ford Otosan tarafından geliştirilen ve Gölcük’te üretilecek olan Transit ailesinin en yeni ürününün dünya lansmanının İngiltere gibi ticari araç pazarının lokomotifi olan bir ülkede yapılmasından gurur duyduklarını belirten Ford Otosan Genel Müdürü Haydar Yenigün, “Ford’un tamamen yeni bir segmente giriş yapmasına vesile olan Tourneo Custom konseptinin ardından Transit Custom ürünümüzü de dünya kamuoyu ile paylaşıyoruz. Türk mühendis ve işçilerinin emeğinin geçtiği yeni ürünlerimiz hem Ford Otosan hem de Türkiye’yi gururlandırmaya devam ediyor.

HABER

Kadınlar ne ister?

asit.com adlı internet sitesinin 11 bini aşkın kadın sürücü üzerinde yaptığı araştırmanın sonuçları açıklandı… Buna göre, Türk kadınlarının ilk tercihi olarak siyah renkli ve SUV tipi araçlar öne çıktı… Sahibinden ikinci el oto bulmak veya satmak isteyenlerin buluştuğu online otomobil ilan sitesi Tasit.com’un incelemesi, kadınların otomobil beklentilerine dair ilginç bilgiler ortaya koyuyor. Tasit.com’un incelemesine göre kadınlar araba ararken en çok SUV (Sport Utility Vehicles- Sportif Amaçlı Araç-) tipi araçları tercih ediyorlar. 11.239 kadının söz konusu olduğu incelemede, arama sıralamasında yüzde 33 ile SUV tipi araçlar başı çekerken, sıralamanın devamında yüzde 28 ile hatchback, yüzde 17 sedan, yüzde 7 spor (coupe), yüzde 6 üstü açık modeller (cabriolet) ve yüzde 9 ile diğer araçlar yer alıyor. SUV tipi araçlar, ortalama bir otomobilden daha büyük, ama klasik bir arazi aracından daha küçük olan, böylece hem bir arazi aracı gibi görkemli, hem de küçük bir araba kadar kullanımı kolay araçlar. Tasit.com editörü Alper Güler yaptığı açıklamada “Kadın sürücüler genellikle temkinli, sağlam ve güvenli adımlarla gitmeyi seven karakterde oldukları için SUV tipi araç tercih etmeleri kaçınılmaz. SUV tipi araçların güven veren yapısı bu tercihi etkileyen etmenler arasında... Kadınların tercihini etkileyen bir başka nokta ise konfor konusudur. Konfor talebindeki başı çeken özellikler arasında, otomobilin döşemesi, sunroof özelliği ve koltuk

12 MAYIS 2012

ısıtması ilk üçte yer alıyor ” diyor. En çok tercih edilen renk Tasit.com’un araştırmasına göre kadınların en çok tercih ettiği renk ise siyah... Kadınlar, yüzde 39 oranla araçlarda siyah rengi tercih ediyor. Siyahtan sonra tercih edilen renkler ise yüzde 23 beyaz, yüzde 22 kırmızı, yüzde 9 gümüş ve yüzde 7 ile diğer renkler… Renk tercihleriyle ilgili Dupont Global Otomotiv Renk Popülarite 2011 raporuna göre ise, Dünya’da en çok tercih edilen renk beyaz/ inci beyazı… Siyahın hakimiyeti her ne kadar Avrupa ve Rusya’da devam etse de, global olarak beyaz/inci beyazına ciddi bir eğilim söz konusu... “Trendler bu yöndeyken kadınlarımız neden siyahı tercih ediyor?” sorusunu ise renk uzmanı Yasemin Sarı yanıtlıyor: “Renkler, dalga boyları ve titreşimlerine göre insan psikolojisini derinden etkiliyor. Siyah ise renk dünyasının dışında yer alıyor. Çünkü siyah tüm renklerin kaybolduğu bir alan, renk değil. Siyahın önemli bir özelliği de kamufle etme, bir şeylerin üzerini kapamadır. Kadınlar trafikte sürekli taciz altında… Kendini korumak için de erkek egemen toplumun kurallarına göre oynama gereğini hissediyor. Tabii, modanın da etkisi var, siyah klasikliğin de simgesi. Giderek kabalaşan dünyada yaşam savaşı verirken, kadın da biraz siyaha bürünüyor elbette... Sonra da kendini baştan ayağa siyahla kapatıyor; ‘ Korkuyorum, beni görmesinler’ diyor.” Bilmeyenler için belirtelim; 2009 yılında İstanbul’da kurulan Tasit.com, 60.000’in üzerinde ilanı ve aylık 40 milyon sayfa görüntülemesi ve 2,5 milyon tekil ziyaretçi sayısıyla Türkiye’nin önde gelen otomotiv ilanları sitelerinden biri… Hem bireysel, hem de kurumsal kullanıcılardan ister ikinci el, ister 0 km, her markadan otomobil ilanlarına ulaşabileceğiniz bir ilan sitesi.

OTODERGI Yeni Chevrolet modelleri Mayıs ayına özel fırsatlarla satışa sunuldu 31 Mayıs 2012 tarihine kadar sürecek özel kampanyalarla Chevrolet Cruze ve Yeni Aveo modellerine sahip olmak artık daha kolay... Chevrolet, Cruze HB ve Sedan modellerinde 3.400 TL ile 7.850 TL arasında değişen kampanya avantajları sunuyor. 163 beygirlik gücü ile sınıfının en güçlü modeli olan Cruze Dizel ise 59.035TL’den başlayan fiyatlarla sizleri Chevrolet yetkili satıcılarında bekliyor. Autobest 2010 Ödülü’nün yanı sıra, Euro NCAP’ten 5 yıldız alarak güvenlikteki yetkinliğini kanıtlayan Chevrolet Cruze HB ve Sedan konforlu ve şık iç mekân tasarımıyla da kaçırılmayacak bir fırsat. Chevrolet Cruze HB ve Sedan’ın ayrıca sekiz hava yastığı ve acil durumlarda ve zor yol koşullarında başarılı manevra yapılmasına yardımcı olan Elektronik Stabilite Kontrol Programı (ESC), ABS fren sistemi ve Elektronik Fren

Gücü Dağılımı (EBD) standart olarak sunuluyor. Cruze’un süspansiyonu, fren ve direksiyon sistemleri, çeviklik ve sürüş konforu arasında çok uyumlu bir denge kurmaya olanak tanırken, sürücüye rafine bir sürüş deneyimi de sağlıyor.

Yeni Mercedes-Benz Citan

ercedes-Benz, yeni küçük hafif ticari aracı Citan’ı dünya basınına tanıttı. İşçilik ve malzeme kalitesi, üstün sürüş dinamizmi, üst düzeyde güvenlik donanımı ve ekonomikliği, dayanıklılığı ile yeni Citan, Mercedes-Benz’in bugüne kadar Sprinter, Vito ve Viano’dan oluşan hafif ticari araç ürün ailesini tamamlıyor. Mercedes-Benz Citan, günlük yaşamın farklı alanlarında kullanıma uygun modelleri ile müşterilerin beğenisine sunulacak: Citan Kombi – 4,32 m uzunluğundaki 5 kişilik bu aracın direksiyonuna oturulduğunda diğer tüm Mercedes-Benz araçlarında olduğu gibi “evde” hissi veriyor. Citan Panelvan – 3,94

m, 4,32 m ve 4,71 m olmak üzere üç farklı uzunluk seçeneği ile ticari kullanımın farklı alanlarına uygun bir araç. Citan Mixto (yarı camlı) – 5 kişilik bu aracın arka koltuğu tamamen yatırılabiliyor. Her iki yanında da standart olarak sürgü kapılı bu aracın uzunluğu 4,71 m. Tüm Mercedes-Benz araçlarda olduğu gibi yeni Citan’da da güvenlik önemli bir rol oynuyor. Araç yükünü dikkate alarak devreye giren ADAPTIVE ESP sistemi ile standart olarak donatılan araçta bu sistem, ABS, VDC (aracın öden ve arkadan savrulmasını önleyici sistem) ve ASR (anti patinaj sistemi) gibi aktif güvenlik önlemlerini de kapsıyor.

HABER

Güvenli Sürüşü Destekleyen Honda Gymkhana Başladı Türkiye’nin en güvenli motosiklet sürücüsünü seçmek için düzenlenen Honda Gymkhana yarışlarının ilki İstanbul’da Honda Motosiklet Eğitim Merkezi’nde düzenlendi. Honda Türkiye, güvenli sürüş konusunda Türkiye’nin en nitelikli aktivitesi olan Honda Gymkhana’yı geçtiğimiz günlerde Honda Motosiklet Eğitim Merkezi’nde başlattı. İstanbul’daki yarışlara Akbank’ın da destek verdiği Gymkhana’da, hem yarışmacılar hem de seyirciler unutulmaz bir güne hep beraber tanık olurken yarışın ilk finalistleri de belirlenmiş oldu. Böylece İstanbul ayağında dereceye girenler 22 Eylül’de yine İstanbul’da düzenlenecek büyük finale katılmaya hak kazandı. Diğer taraftan yarışlar süresince Sompo Japan tarafın-

dan her türlü kazaya karşı sigortaları yapılan sürücüler, motosikletlerinde Pirelli lastiklerini kullanma şansı yakaladılar. Honda Gymkhana ile ilgili açıklama yapan Honda Türkiye Genel Müdürü Hideto Yamasaki, Gymkana aktivitesine güvenli sürüşü desteklemek amacıyla geçen yıl başladıklarını söyledi. Yamasaki, “Gymkhana yarışlarımız ile güvenli sürüşün tüm Türkiye’ye yayılması için çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Bayilerimizde de güvenli sürüşü desteklemek amacıyla bu alanda uzman çalışanlar istihdam etmeyi amaçlıyoruz. Türkiye’de motosiklet alanında da güvenli sürüşün yaygınlaşması gerektiğine inanıyor ve bunu sosyal sorumluluğumuz olarak görüyoruz” dedi.

Hyundai Marka Değeri Sıralamasında 2. sıraya Yükseldi

ünyanın önde gelen derecelendirme kuruluşu Strategic Vision tarafından her yıl düzenli olarak gerçekleştirilen “Toplam Değer Endeksi” sonucunda Hyundai tüm otomotiv markaları arasında 2’nci sıraya yükseldi. Otomobillerin kaliteleri, maddi ve kullanıcıları üzerindeki duygusal değerleri göz önünde tutularak hazırlanan endekse göre

14 MAYIS 2012

Hyundai büyük bir gelişim kaydederek önemli bir yükseliş gerçekleştirdi. Aynı araştırmanın segment bazlı değerlendirmesinde sınıfında birinci sıraya yerleşen ix35 ise, kullanıcıları üzerindeki pozitif algısı, uygun satış fiyatı, düşük yakıt tüketimi ve bakım masrafları ile rakiplerini geride bıraktı. Strategic Vision Başkanı Alexander Edwards Hyundai’nin başarısı ile ilgili yaptığı konuşmada “Hyundai satın alma sürecinde müşterilerine en iyi fiyatlarla en başarılı otomobilleri sunarak marka değerinde büyük bir artış yakaladı. Araştırmalarımız sonucu özellikle Sonata kullanıcılarının otomobilleri ile aralarındaki ilişkiyi “AŞK” olarak değerlendirmesi dikkatimizi çeken bir sonuç. Bu sonuçlar Hyundai’nin başarısının en açık kanıtıdır” dedi. 1995 yılından beri düzenli olarak gerçekleştirilen araştırmanın sonuncusu Eylül 2010 ve Haziran 2011 arası dönemde otomobil satın alan 68.088 kullanıcının katılımıyla gerçekleştirildi.

OTODERGI

Fiat Viaggio Resmen Tanıtıldı!

eçtiğimiz aylarda tanıtılan ve FiatChrysler işbirliğinin önemli yenilikleri arasında yer alan Dodge Dart modeli ile benzerlikler taşıyan ve Alfa Romeo Giulietta’nın modern platformu üzerinde yükselen yeni Fiat sedanı, 2012 Pekin Uluslararası Otomobil Fuarı’nda görücüye çıktı. Gac-Fiat ortaklığında kurulan WCM standartlarındaki yeni fabrikada üretilecek olan Fiat Viaggio, haziran ayından itibaren bantlardan inmeye başlayacak. Global ölçekte ataklarıyla son zamanların en dikkat çekici markalarından biri olarak dikkat çeken İtalyan otomotiv üreticisi Fiat, Çin pazarındaki etkinliğini ve satışlarını önemli biçimde yükseltme hedefi doğrultusunda Pekin Uluslararası Otomobil Fuarı’nda tanıttığı yeni sedan modeli Fiat Viaggio ile dikkatleri üzerine çekti. Geçtiğimiz aylarda Detroit Otomobil Fuarı’nda tanıtılan Dodge Dart modeli ile teknik mimari açısından benzerlikler taşıyan Fiat Viaggio, Alfa Romeo Giulietta’nın çok yönlü modern platformu üzerinde yükselmesiyle dikkat çekiyor. Torino’daki Fiat

Grubu Stil Merkezi tarafından tasarlanan Fiat Viaggio, akıcı ve kıvrımlı formları güçlü oranlar ile birleştiren etkileyici dış tasarımıyla dikkat çekiyor. Fiat’ın modern tasarım yüzünü taşıyan Fiat Viaggio, LED ışıklandırma düzenine sahip arka farlarıyla da kendini belli ediyor. Kabin içinde ise krom ve gümüş renkli kaplamalar ile süslenen sürücü eksenli modern kokpit tasarımı ön plana çıkıyor.

Ford Otosan 2012’nin ilk çeyreğinde ihracatını yüzde 15 artırdı 2012 ilk çeyrek sonuçlarını açıklayan Ford Otosan, ihracat rakamlarıyla istikrarlı yükselişini sürdürmeye devam ediyor. Ford Otosan Genel Müdürü Haydar Yenigün: “Katma değeri yüksek ürünlerimiz ve ‘Net İhracatçı’ kimliğimizle otomotiv sektörüne liderlik etmeye devam ediyoruz.” Türkiye Otomotiv Sektörü’nde 10 yıldır liderliğini aralıksız sürdüren Ford Otosan, 2012 yılı ilk çeyrek sonuçlarını açıkladı. İhracat rakamlarıyla istikrarlı yükselişini sürdüren Ford Otosan’ın 2012’nin ilk üç ayında ihraç ettiği araç sayısı geçen yılın aynı dönemine göre

%15 arttı ve 58.578 adede ulaştı. Buna bağlı olarak şirketin ihracat geliri de 1.712 milyon TL ile geçen senenin %32 üzerinde gerçekleşti. Ford Otosan Genel Müdürü Haydar Yenigün, 2005 yılından bu yana, Türkiye’nin en fazla ihracat yapan ilk üç şirketi arasında yer aldıklarını belirterek şunları söyledi: “Yeni pazarlara açılma stratejimizin ardından 5 kıtada 75 ülkeye araç ve parça ihracatı yaparak, 2011 yılında 3,5 milyar dolarlık ciroyla sektörümüzün ihracat şampiyonu olduk. Türkiye ticari araç ihracatının yüzde 60’ını gerçekleştirdik.

HABER

Sportif Mazda CX5

eden başka bir kompakt SUV? Çok basit. Son dört yılda yüzde 150 artan satışlar bunun cevabı. Ve olay burada da bitmiyor. Büyük CX-7’den sonra işte karşınızda Mazda CX-5. Aslında o kadar da kompakt değil. Birçok rakibinden daha uzun. Genel görüntüsü sportif ve özellikle önden yüksek ve agresif. Daha ilk bakışta dinamizmini hissettiriyor. 2.2 litre turbo dizel 17 inç’lik jantları ve arka karartılmış camlarıyla ayırt ediliyor. Nitekim bunlar bir şehir crossover’ında aranan özellikler. Baş Tasarımcı Masashi Nakayama şöyle açıklıyor: “CX-5’i tasarlarken güçlü bir canlılık ve kıvraklık hissine odaklandık. Çitaların çevik ayak hareketlerini izledik; hızlanmak ve ani bir şekilde yönlerini değiştirmek için tüm vücutlarını nasıl bir yay gibi kullandıklarını keşfetmeye çalıştık. Tüm vücutlarından olağanüstü bir enerji yayılıyordu. Onların etkili fakat zarif hareketlerinden esinlenerek, SUV görünümünü KODO tasarımı ile yeni düzeylere taşımayı amaçladık.” Mazda CX-5’in sürüş pozisyonu diğer Crossover’lara göre biraz daha yüksek ama konforlu. Ancak iniş ve binişte bir sorun yok. Hatta ideal bir yükseklik de diyebiliriz. Bu tarz sürüş pozisyonu zaten yolu kontrol ede-

16 MAYIS 2012

bilmek için avantajlı. Direksiyonun ayar aralığı oldukça geniş. Bacaklar rahat. Ve dizlerin açısı direksiyon başında yorulmadan uzun saatler geçirebilmenizi vaat ediyor. Klasik Japon ciddiyetindeki siyah hakimiyetine alışmıştık. Ama belirtmekte fayda var ki, kullanılan malzemenin yumuşaklığı ve yüzeylerle farklı materyaller arasındaki geçiş çok kaliteli. Konsolun üst kısmında, ideal pozisyonda 5.8 inç’lik bir ekran bulunuyor. Konsol geniş, tuşlar büyük ve klimanın ayarı çok rahat. Özetlersek kafa karıştırıcı hiçbirşey yok. Kadranlar iyi aydınlatılıyor ve okuması kolay. Sağ taraftaki kadranda dijital olarak, “i-stop” sayesinde “ yakıt tüketilmeden geçen süreyi” görmek mümkün. Ayrıca direksiyon üzerinde bulunan “info” tuşu sayesinde motoru çalıştırdıktan sonra geçen kısmi ya da total zamanı görmek mümkün. Mazda CX-5’i benzerlerinden ayırt eden çok yönlü olması. Crossover’ların büyük çoğunluğunda olduğu gibi bu otomobilde de arka koltuklar kaymıyor ancak yatırılabiliyor. Ve bu sayede çok yer kazanılıyor. Özellikle kayak ve benzeri objeleri taşımak kolaylaşıyor. Ancak arka taraf için bağımsız bir klima kontrolü olmaması bir eksiklik, ki bu rakiplerinin çoğunda mevcut.

OTODERGI

iPAD’DE ve TÜM DERGİ PLATFORMLARINDA!

TURKCELL DERGİLİK, VREAD VE DMAGS’TA… 000

HABER

Otomotiv’i ÖTV vurdu

ürkiye Otomotiv pazarında 2012 yılı Ocak-Nisan dönemi otomobil ve hafif ticari araç toplam pazarı yüzde 23,47 azalarak 198.702 adet olarak gerçekleşti. Geçen yıl aynı dönemde 259.653 adet satış gerçekleşmişti… Otomotiv Distribütörleri Derneği‘nin (ODD) 2012 Nisan ayı Otomobil ve Hafif Ticari Araç Pazar sonuçları bunun nedenlerine ışık tutuyor. 2012 yılı Nisan ayı otomobil ve hafif ticari araç pazarı 62.949 adet oldu. 77.695 adet olan 2011 yılı Nisan ayı otomobil ve hafif ticari araç pazar toplamına göre satışlar yüzde 18,98 oranında azaldı. Otomobil satışları 2012 yılı 4 aylık dönemde bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 18,98 azalarak 143.181 adede geriledi. Geçen sene aynı dönemde 176.730 adet satışa ulaşılmıştı. 2012 yılı Nisan ayında ise otomobil satışları bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 15,21 azalarak 45.645 adet oldu. Hafif ticari araç pazarı 2012 yılı 4 aylık dönemde ÖT V artısının etkisiyle geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 33,05 oranında düşerek 55.521 adet seviyesinde gerçekleşti. Geçen yıl aynı dönemde 82.923 adet satışa ulaşılmıştı. 2012 yılı Nisan ayında ise hafif ticari araç pazarı geçen yılın Nisan ayına göre yüzde 27,48 gerileye-

rek 17.304 adet seviyesinde gerçekleşti. 2012 yılı ilk 4 ayında 1600cc altındaki otomobil satışlarında yüzde 15,8 oranında azalma olurken, ÖTV artışının etkisiyle 16002000cc aralığında motor hacmine sahip otomobil satışlarında yüzde 42,3 ve 2000cc üstü otomobillerde de yüzde 56,3 azalış görüldü. 2012 yılı ilk 4 ayında otomobil pazarını ortalama emisyon değerlerine göre incelediğimizde, en yüksek paya yüzde 36 oranıyla 120-140 gr/km arasında yer alan otomobiller 51.610 adet ile sahip oldu. 2012 yılı ilk 4 ayı sonunda dizel otomobil satışlarının payı yüzde 58,6, otomatik şanzımanlı araçların payı ise yüzde 35 oldu.2012 yılı Ocak-Nisan döneminde otomobil pazarı segmentinin yüzde 85,9’unu yine vergi oranları düşük olan A, B ve C segmentlerinde yer alan araçlar oluşturdu, kasa tiplerine göre ise en çok tercih edilen gövde tipi yine Sedan otomobiller (yüzde 48 pay, 68.738 adet) oldu.

OYDER Başkanlığı’na H.Şükrü Ilısal Yeniden Seçildi! Çatısı altında yer alan 900’den fazla Otomotiv Yetkili Satıcısını temsil eden OYDER’in (Otomotiv Yetkili Satıcıları Derneği) Başkanlığı’na yeniden H. Şükrü Ilısal Seçildi. TOBB Plaza’da gerçekleştirilen OYDER’in 4’üncü Olağan Genel Kurulu’nda yapılan seçim sonrası Ilısal yeni dönem için Yönetim Kurulu Başkanlığı görevini tekrar üstlendi. Genel Kurul’da üyelere hitap eden Ilısal “81 ilde 900’ün üzerinde temsilcisiyle OYDER bu

18 MAYIS 2012

ülkenin mozaiğidir. Dernek olarak ikinci dönemimde yetkili satıcılık müessesinin genel giderleri, karları, ayakta durması, ileriye doğru yatırım yapması için sektörel derneklerle nasıl or tak hamleler yapılacağı üzerine daha yoğun çalışacağız” şeklinde konuşan Ilısal, sivil toplum örgütlerinin varlığının otomotiv sektöründe zorunluluk haline geldiğini belir terek bunun da OYDER’i çok önemli bir konuma getirdiğini söyledi.

OTODERGI

Kia Sportage, Şimdi Çok Daha Konforlu...

010 yılı sonunda yenilenerek ülkemizde satışa sunulan Kia Sportage, günümüz modern aileleri için, şehir içi kullanıma uygun kompakt bir SUV aracı olarak pazarda önemli bir yere sahip. Dünyaca ünlü Red Dot ve iF Tasarım ödüllerinin sahibi olan Kia Sportage, ülkemizde 1,6 lt. benzinli manuel şanzıman ve 2,0 lt. dizel otomatik motor seçeneğiyle satışa sunuluyor. Geçtiğimiz günlerde Kia Sportage 1,6 lt. benzinli modeli, yeni bir donanım paketiyle satışa sunulmaya başlandı. Kia Sportage ürün gamına yeni eklenen 1,6 lt. benzinli Plus paketinde, başlangıç paketine ek olarak ısıtmalı ön ve arka koltuklar, supervision gösterge paneli, akıllı park sistemi ve ISG sistemi ( dur - kalk sistemi ) standart olarak sunuluyor. Kia’nın Sportage 1,6 lt. benzinli modelinde 3,000 TL indirim uygulanıyor. Bu indirimle birlikte Kia Sportage 1,6 lt. benzinli modeli 59,700 TL, 1,6 lt. benzinli Plus modeli ise 62,700 TL fiyat etiketiyle satışa sunuluyor. 3,000 TL indirime ek olarak 2,000 TL’ye varan takas indirimi de bu ay itibariyle sunulmaya başlandı. Sportage’ın sahip olduğuı dur - kalk sistemi ( ISG- Ecodynamics) teknolojisi, yoğun trafikte ya da trafik ışıklarında beklerken, sürücünün ayağını gazdan çekip vitesi boşa aldığı an devreye girerek motoru durduruyor.

Böylece hem yoğun trafikte oluşacak aşırı yakıt tüketimini önlüyor, hem de düşen emisyon değeriyle çevrenin korunmasına büyük katkı sağlıyor. Sınıfında pek çok modelde bulunmayan Akıllı Park Sistemiyle ise Sportage, ön ve arka sensörlerini kullanarak en uygun park yerini bulup sesli ve görüntülü uyarı sistemiyle haber veriyor. Sürücü, gaz pedalına bastığında en doğru direksiyon manevralarını yaparak aracını en rahat biçimde park edebiliyor. Kia Sportage 1,6 lt. benzinli modelinin başlangıç paketi de pek çok zengin özellikle donatılmış. EuroNCap’ten aldığı 5 yıldız ile güvenliğini kanıtlayan Kia Sportage’da son teknoloji ürünü çok sayıda güvenlik sistemi ve donanım standart olarak sunuluyor. Standart olarak sunulan aktif güvenlik teknolojileri arasında EBD destekli ABS fren sistemi, ESC (Elektronik Stabilite Kontrolü) ve HAC (Yokuşta Kalkış Desteği Kontrolü), DBC (Yokuşta Fren Kontrolü), TCS ( Çekiş Kontrol Sistemi ) gibi farklı güvenlik donanımları mevcut… Konfor ve kullanım rahatlığı sunan özellikler arasında araca anahtarsız giriş imkanı sağlayan Akıllı Anahtar, sürücüye eve kadar eşlik eden otomatik far kapama, LED gündüz farları ve kabin aynasının monitör olarak kullanıldığı bagaj kapağına entegre arka görüş kamerası yer alıyor.

HABER

SUBARU LEGACY, Güvenlik Testlerinden Tam not Aldı

ürüş keyfi, konfor ve üstün güvenlik arayan sürücülerin tüm isteklerine cevap veren Subaru’nun prestij modeli Legacy (Japon teknik özelliklerine sahip olan versiyon) Japonya Yeni Otomobil Değerlendirme Programı (JNCAP)* 2011’den 5 Yıldız aldı. Farklı darbe testleri ile sınanan Legacy, üstün teknolojik donanımı sayesinde çarpışma durumunda sürücü ve yayaların maksimum oranda koruduğunu bir kez daha kanıtladı. Performans, konfor ve üstün güvenlik özellikleriyle pazarda fark yaratan Subaru Legacy’nin Japon versiyonu, çarpışma güvenlik performansı testlerinin yanısıra, yayaların baş ve ayaklarının korunması testlerinden de birincilikle çıkarak JNCAP’tan 5 Yıldız aldı. Ön ofset çarpışma testinden, yandan ve arka yandan çarpışmalarda boyun incinmesine karşı koruma performansından, yayaların baş ve ayaklarının maksimum oranda korunmasından en yüksek notu alan Subaru Legacy dünya çapında en güvenilir otomobiller arasında yer aldı. Dünya çapında başarılarla dolu Subaru geçmiş JNCAP, Emlak, Altyapı, Ulaştırma ve Turizm Bakanlığı ve NASVA* tarafından gerçekleştirilen Japonya’da satışa sunul-

20 MAYIS 2012

muş olan araçların güvenlik performanslarını değerlendiriyor. Geçtiğimiz yıl JNCAP’ın GRANDPRIX’le Ödüllendirdiği tek otomobil olan Legacy aynı zamanda Amerikan Insurance Institute of Highway Safety (Otoyol Güvenliği Sigorta Enstitüsü) tarafından 2010’un “En Güvenli Tercihi” olarak ödüllendirilmişti. Subaru Legacy, Avustralya Yeni Otomobil Değerlendirme Programı (ANCAP) tarafından yapılan çarpışma dayanıklılık testinin son raundunda da kullanıcı güvenliği açısından 5 Yıldız (En yüksek seviye) almıştı. Aynı şekilde IMPREZA modeli de 2008 yılında ‘07/’08’ JNCAP Grand Prix’i kazanmıştı. FORESTER ise 2009 yılında “Mükemmel Araç” unvanına layık görülmüştü. Subaru diğer modellerinde olduğu gibi Legacy’de de Symmetrical AWD sistemi ve yatay yerleşimli Subaru Boxer Motor standart olarak bulunuyor. Symmetrical AWD, motor gücünü dört tekerleğe eşit olarak dağıtarak üstün yol tutuş ve güvenlik sunarken yatay yerleşimli Subaru Boxer Motor, sessiz ve titreşimsiz çalışarak güçlü performans ve kusursuz denge sağlıyor. Subaru’ya özgü tüm bu benzersiz teknik özellikler kullanıcısına güvenli ve gerçek bir sürüş keyfi sunuyor.

OTODERGI

Yeni Ford B-Max Göz Kamaştırıyor

u yıl gerçekleştirilen Cenevre Otomobil Fuarı’nda ilk kez sergilenen yeni Ford B-MAX, benzersiz tasarımı, üstün yakıt tasarrufu ile birlikte sunduğu üstün teknolojik özellikleri sayesinde Avrupa’da küçük araçlarda sunulan ileri teknolojinin en başarılı örneklerinden biri konumunda… B-MAX’in Ford Kolay Giriş Sistemi olarak adlandırılan ve B sütununu ortadan kaldıran kayar arka kapılara sahip gövde tasarımı sayesinde araca giriş ve çıkış sırasındaki engeller tamamıyla ortadan kalkıyor. Yeni B-MAX’te B sütunu ön ve arka kapılara entegre edilerek gövdenin bir parçası olmaktan çıkarıldı. Rahatlık ve esneklikte yeni boyutlar sunan yeni B-MAX’te hem ön hem de arka kapılar açık durumdayken 1.5 metreden daha geniş bir açıklık ile iç mekana çok rahat erişim imkanı sağlandı. Yeni model benzinli ve dizel motorlu1 versiyonları ile sınıfında öncü yakıt tasarrufu ve düşük CO2 emisyon seviyelerini bir arada sunuyor. B-MAX’in benzinli motor ürün ga-

mında 90PS 1.4 litre Duratec motor, Ford’un PowerShift 6 ileri otomatik vites ile birlikte sunulan 105 PS 1.6 litre Duratec motor ve düşük yakıt tüketimi ile egzoz emisyon değerlerinin bir arada sunulduğu 1.0L EcoBoost 100PS yer alıyor. B-MAX’te ayrıca 95PS 1.6 litrelik dizel motora ilave olarak 75PS’lik güce sahip 1.5 litre dizel motor ise Ford’un Avrupa ürün gamında ilk kez kullanılıyor olacak.

“Türkİye pazarındaki İddİamızı artırıyoruz” Suzuki 2012 yılına hızlı girerek Türkiye’de satış grafiğini yükseltmeye ve pazardaki iddiasını artırmaya başladı. Suzuki, 2012 yılının ilk çeyreği sonunda 2011 yılına göre pazar payını yüzde 30 oranında artırdı. Suzuki Türkiye Genel Müdürü Murat Aydın, geçen yıla göre 2012 yılına hızlı girdiklerini belirtti. Türk pazarında daha iddialı bir performans sergileyeceklerini ifade eden Aydın, “Suzuki olarak binek araç pazarında en çok satan ilk 20 markası içinde olmayı hedefliyoruz. Bu hedefimiz doğrultusunda yüzde 1 pazar payına ulaşmayı amaçlıyoruz. Her biri sınıflarında önemli avantajlara sahip Alto, Splash, Yeni Swift, SX4, Jimny, Grand Vitara 3 kapı ve Grand Vitara 5 kapı modellerimiz ile hedeflediğimiz satışlara ulaşacağımızı düşünüyoruz. Bu konuda her modelimiz için örneklemeler yapmak mümkün” dedi.

HABER

İkinci El Oto Pazarında Canlılık Sürüyor Sıfır araçlarda 2012 yılı ilk çeyreğinde toplam pazarda düşüş gözlenirken, ikinci el araç talebi, sıfır araçlara kıyasla daha canlı seyretti. Bu dönemde Doğuş Oto Değerlendirme (DOD), bir önceki yıla göre yüzde 5’lik bir büyüme sağladı. 2012 yılının ilk çeyreğini oluşturan OcakŞubat ve Mart aylarında sıfır araç pazarında gözle görülür bir düşüş yaşanırken, aynı dönemde 2. El pazarı canlılığını sürdürdü. 2012 yılının ilk çeyreğinde binek ve hafif ticari araçlarda bir önceki yıla göre düşüş yüzde 30 seviyesinde oldu. Aynı dönemde, 2011 yılı son ayında, özellikle sıfır araçlardaki kampanyalar ve iki kere vergi ödemek istemeyen alıcıların talebini 2012 Ocak ayına bırakması,

yavaşlayan ikinci el araç pazarının yılın ilk çeyreğinde sıfır araçlara kıyasla daha canlı geçmesini sağladı. Özellikle ikinci el araç stokları hala yüksek seviye de olmasına rağmen, araç alımına yönelik talepler de daha iyi seviyelerde. 2012 yılının ilk çeyreğinde DOD, bir önceki yılın ilk çeyreğine göre yüzde 5 büyüme sağladı. İkinci el pazarının ilk çeyrekteki durumunu değerlendiren DOD Genel Müdürü İlhami Eksin “Bir süredir DPE (DOD Perakende Endeksi) adı altında, kendi satış istatistiklerimizden yararlanarak, pazarda en çok talep gören modellerden oluşan bir sepet doğrultusunda fiyat artışlarını ölçümlüyoruz.

ABD’ye 100.000’inci Connect İhraç Ediliyor

ord Otosan’ın Gölcük fabrikası, bugüne kadar 899 bin adet ürettiği ve dünyanın 5 kıtasına ihraç ettiği Transit Connect’in otomotivin anavatanı ABD’ye ihracatında yeni bir kilometre taşına daha imza atıyor. 2 Nisan günü bantlardan inen ve ABD’ye ihraç edilecek olan 100 bininci araç bir Transit Connect New York taksisi oldu. 2011’de Amerika’ya 400’ü New York şehri için olmak üzere 800 adet üretilip ihraç edilen Transit Connect taksiler; Boston, Şikago, Las Vegas, Los Angeles, Orlando ve San Fransisko yollarında da taksi olarak vazife yapıyor. Türkiye’de üretilen Transit Connect’lerin dünyada göstermiş olduğu başarı kadar özellikle ABD gibi zorlu bir pazarda da sürmesi Türkiye’nin gururu oldu. Güvenliği, tasarımı, işçiliği ve kalitesiyle pek çok pazarda yılın otomobili ödülünü almış olan Transit Connect, 2014 yılına kadar New York taksisi olarak tercih edildi. Transit Connect Taksi, geleneksel taksi araçlarına göre yakıt tüketiminde yaklaşık

22 MAYIS 2012

yüzde 30’luk avantajının yanı sıra Las Vegas’ın çöle benzer şartlarından New England’ın aşırı soğuk kışlarına kadar en zorlu koşullarda ihtiyaç duyulan dayanıklılık özelliklerini karşılamasıyla ABD’de hem taksi şirketlerinin hem de ticari işletmelerin öncelikli tercihi olmayı sürdürüyor. Kuzey Amerika’ya 2011 yılında, bir önceki yıla göre yüzde 60’lık artışla 37 bin adet Transit Connect ihraç edildi.

OTODERGI

Opel’in Elektriklisi Ampera İstanbul’da

ar of the Year jürisi tarafından 2012’nin en iyi otomobili seçilen Ampera, 23 Avrupa ülkesinde gerçekleştirdiği Roadshow’un Türkiye ayağı için 9-10-11 Mayıs’ta İstanbul’daydı. Türkiye pazarındaki fiyatı 60.950 euro olarak planlandı. Ampera microsite üzerinden kayıt yaptırmış olan Opel müşterileri ve filo müşterilerinin test sürüşlerinde Ampera’nın öne çıkan en önemli özelliği hibrid ve orta sınıf dizellerden bile daha düşük kullanım maliyeti oldu. Ampera ile katedilen 100 km 9 TL’ye mal oluyor. Diğer bir deyişle, Ampera ile 1 km, klasik benzinli otomobillerle alınanın 1/5’i maliyette... Ampera’nın her zaman elektrikle dönen tekerlekleri 80 km’ye kadar sıfır emisyonlu sürüş sağlıyor ve menzil arttırıcı motoru sayesinde 500 km’ye kadar elektrikli sürüşün karbondioksit salınımı 40 g/km’nin çok altında kalıyor. Bu da, sadece mekanik motoru destekleyen bir elektrikli motora sahip hibridlerden farkını ortaya koyuyor. Daha az emisyon, daha uzun menzil hedefindeki otomobilin Türkiye pazarındaki fiyatı 60.950 euro olarak planlandı. Ampera, sıfır emisyonlu sürüşünü ve günlük kullanıma tamamen uygun bir otomobil olduğunu göstermek için İstanbul’daydı. Kemer Country Club’da gerçekleştirilen etkinlikte Opel müşterileri, filo müşterileri ve potansiyel Ampera müşterileri hem Ampera hakkında ayrıntılı bilgi aldılar, hem de deneme sürüşü imkanı buldular. Ampera’nın tekerlekleri her zaman elektrikle dönüyor. Böylece 40-80 km arasında sıfır karbondioksit emisyonuyla tamamen elektrikli sürüş sağlanırken, şarj bitimi endişesi yaşatmayan menzil genişletici motoru sayesinde 500 km’ye kadar elektrikle yol alıyor. 1.6 lt’lik benzinli motor, sadece elektrikli motoru şarj etmek için bir jeneratör görevi görüyor. Üstelik 40 g/km’nin çok altında bir emisyon oranıyla... Ampera bu haliyle hibridlerden ne kadar farklı olduğunu da ortaya koyuyor. Hibrid otomobillerde, elektrikli motor, sadece yakıt tasarrufu sağlamak için, benzinli motoru destekleyen bir yardımcı ve zaman zaman devreye giriyor. Oysa Ampe-

ra, her koşulda elektrikle çalışıyor. Üstelik Ampera’nın sürüş maliyetleri hem hibridlerden hem de orta sınıf bir dizel otomobilden çok daha düşük seviyelerde...Ampera ile 100 km’lik sürüş 10 kw/s + 1.4 lt = 9 TL. Bu yıllık 1.350 TL yakıt maliyeti anlamına geliyor. Oysa orta sınıf bir dizel 100 km’de 17,5 lt yakıt harcıyor; yani yılda 2.585 TL! Servis aralığı 15.000 km olan Ampera’nın bataryası da 8 yıl veya 160.000 km garantili ve rakiplerinden farklı olarak batarya için ayrı bir bedel ödemek gerekmiyor. Batarya ve portatif şarj ünitesi standart donanımla birlikte ekstra ücret olmadan sunuluyor. Standart bir elektrik prizinde kolayca şarj olabilen otomobilin sürekli elektrikle dönen tekerleklerinde ilk saniyeden itibaren 370 Nm’lik tork hissediliyor. 160 km/s’lik azami hıza çıkabilen Ampera, kullanım alışkanlıklarını değiştirmeye gerek kalmadan günlük hayatta kolayca kullanılabilen bir çevreci otomobil olarak tasarlanmış. Standart bir ev prizi ile şarj olabilen Ampera ile alınan her 1 km, geleneksel benzinli motorlarla alınanın 1/5’i maliyette oluyor. Haziran’da Türkiye pazarına girecek olan Ampera’da LED gündüz farları, 16 “ alaşım jantlar, deri koltuklar, 8 hava yastığı, anahtarsız tanıma sistemi, 7” renkli dokunmatik bilgi ekranı ve dokunmatik orta konsol düğmeleri gibi bir dizi konfor özelliği standart olarak 60.950 euro’luk fiyat etiketi ile sunuluyor.

HABER

Ulaşılabilir Fiyata Kompakt Bir MPV

ogan, Sandero ve Duster’dan sonra Dacia ürün gamına yepyeni bir oyuncuyla; Dacia, Lodgy ile MPV segmentine iddialı bir giriş yapıyor. Dacia Lodgy ile sıfır km bir MPV sahibi olmak çok daha kolay… Lodgy, ikinci el MPV müşterisi ailelere yepyeni, çok yönlü ve uygun fiyatlı bir araca geçiş yapma imkanı sunuyor. Lodgy 5 ve 7 kişilik iki versiyon ile pazara sunuluyor. Sıradışı cömert boyutlar ve modülerlik sunan Lodgy, geniş bagaj hacmi ile sınıfının en iyileri arasında yer alıyor. Dacia’nın yepyeni MPV’si pratik ve kullanışlı bir düzene sahip ve 2,617dm3’e kadar taşıma kapasitesine sahip bir bagaj hacmi sunuyor. Lodgy ile birlikte, Dacia ürün gamında daha önce yer almayan teknolojik ekipmanlar sunuluyor. Bu ekipmanlardan bazıları; ön panele entegre edilmiş olan dokunmatik yedi inçlik ekrana sahip MEDIA NAV multimedya/navigasyon sistemi, hız sınırlayıcı ve arka park sensörleri. USB ve bluetooth Dacia ürün gamında ilk kez standart olarak yer alıyor. Lodgy güvenlik donanımlarıyla da fark yaratıyor. ABS ve ESP’nin standart olarak sunulduğu bu yeni modelde iki yan hava yastığı ve hız sınırlayıcı opsiyon olarak sunuluyor. Lodgy, başlangıçta iki motor seçeneğiyle satışa sunuluyor: 1.5 dCi 90bg beş ileri ve 1.5 dCi 110bg altı ileri vites… Dizel motorların her ikisi de Dacia’nın

24 MAYIS 2012

eco² imzası ile uyumlu olup, son derece düşük yakıt tüketimine ve CO2 emisyonlarına sahip… 4.2 litre/100km (109g CO2/km) ve 4.4 litre/100km (116g/km)… Uluslararası yönüne paralel olarak Lodgy, kısa bir süre önce hizmete giren dünyanın ilk sıfır karbon ve sıfır atıklı otomobil fabrikası olan Tanger tesislerinde üretiliyor. Lodgy, Fransa’da 9.900€’dan başlayan fiyatlarla satışa sunuluyor. Dacia’nın yeni MPV’si Avrupa’da Mayıs ayında satışa sunuluyor. Türkiye’de ise ilk gösterim, 2012 İstanbul Autoshow’da yapılacak. Lodgy, çekici iç mekanı ve modern ekipmanları ve güçlü performansıyla markanın bütün kuvvetli yönlerini sergileyecek olan yeni nesil Dacia araçlarının müjdecisi. 4.50 metrelik uzunluğu ve 1.75 metrelik genişliği ile B-segmenti MPV’si fiyatına sunulan bir C-segmenti MPV’si olarak göze çarpıyor. Tasarım ekibi, Dacia’nın iki önemli özelliği olan kalite ve sağlamlığı ön plana çıkarmak üzere en küçük detaylara bile büyük önem gösterdi. Aracın kabini Dacia müşterilerinin markadan beklediği bütün temel özellikleri bünyesinde barındırıyor. Ön panel ise daha da çekici olan yeni, işlevsel ve daha modern bir tasarıma sahip… Kalite vurgusu ise modern ekipman düzeyleri için statü arttırıcı malzemelerin kullanılmasıyla daha da yükseltildi.

OTODERGI

3. Nesil Hyundai Santa Fe’ler yola çıktı

yundai’nin popüler SUV modeli Santa Fe yenilendi. Merakla beklenen üçüncü nesil Santa Fe ilk defa New York Otomobil Fuarı’nda ziyaretçilerin beğenisine sunuldu. Motor seçenekleri, yüksek teknoloji ve konfor ekipmanları ile baştan sona yenilenen Santa Fe, Hyundai markasının akıcı tasarım anlayışı ile tamamen yeniden yorumlandı. Hem iç dizaynı hem de dış tasarımı ile tüm dikkatleri üzerine çeken Yeni Santa Fe, SUV-D segmentine yeni bir soluk getirmeye hazırlanıyor. 4690 mm uzunluğunda ve 1680 mm yüksekliğindeki Yeni Santa Fe’nin genişliği ise 1880 mm. Benzinli motor seçenekleri 2,0 lt Turbo, 2,4 lt, 3,0 lt ve 3,3 lt atmosferik olmak üzere 174 PS ve 294 PS arasınde değişen güçlere sahip olacak. Dizel motor seçeneklerinde ise 2,0 litrelik motor 150 PS güç sunarken 2,2 litrelik motorun gücü 200 PS. Motor

İsveçliler Postalarını FIorino İle Taşıyacak! 2009 yılında İsveç Posta İdaresi “Svenska Posten”nin Tofaş’ın Bursa’daki fabrikasında üretilerek hafif ticari araç segmentinde yeni bir sayfa açan Fiat Fiorino ile araç filosunu genişletme kararıyla ilgili Fiat’la imzaladığı sözleşme, 2015 yılına kadar uzatıldı. İlk etapta 3 bin adet Fiat Fiorino satın alınmasını içeren ve İsveç Posta İdaresi Svenska Posten ile Fiat Group Automobiles arasında imzalanan anlaşma, 3 yıl daha uzatılırken filoya 2 bin adet daha Bursalı Fiat Fiorino’nun katılmasına karar verildi. Böylece toplam 6 yıla yayılan bir süreçte Tofaş’ın Bursa’daki fabrikasında üretilen 5 bin adet Fiat Fiorino alımını içeren anlaşma, “2009 Yılının Ticari Aracı” seçilen Fiat Fiorino’nun yenilikçi ve cazip özelliklerini bir kez daha kanıtlıyor.

seçeneklerine göre gücünü 2 ya da 4 tekerden çekiş sistemi ile yola aktarabilen Yeni Santa Fe, yol durumuna ve sürüşe göre ön ve arka akslarda güç dağılımını otomatik olarak gerçekleştiriyor. Arka kısımdaki otomatik yükseklik ayarı sayesinde Yeni Santa Fe aracın stabilitesini en iyi şekilde sağlarken aynı zamanda konfordan da ödün vermiyor.

Türk PIRELLI’nin Hedefi Yüzde 15 Artış

Yıllık 8 milyon adetlik üretimiyle Pirelli Grubu’nun en büyük üretim üssü olan Türk Pirelli aynı zamanda Pirelli’nin tüm motorsporları etkinliklerinin de üretim merkezi konumunda. Premium segmentteki liderliğini sürdürmeyi hedefleyen Türk Pirelli, 1,2 milyar TL’lik 2011 cirosunu 2012 yılında yüzde 15 arttırarak yaklaşık 1,4 milyar TL’ye çıkartmayı hedefliyor. Dünyanın önde gelen lastik üreticilerinden Pirelli, ürünleriyle testlerden tam not almaya devam ediyor. Son olarak Autostrassenverkehr ve Sport Auto dergilerinin gerçekleştirmiş olduğu testlere katılan Pirelli lastikleri bu testleri birincilikle tamamladı. Sport Auto dergisi 235/35 R 19 ebatlarında lastiklerle gerçekleştirdiği testte Pirelli PZero 230 puanla diğer markalarının ürünlerini geride bırakarak birinci olurken, Autostrassenverkehr dergisinin 195/65 R 15 ebatlarıyla gerçekleştirdiği testi sekiz disiplinden beşinde en iyi dereceyi elde ederek birincilikle tamamladı.

KAPAK Renault Twizy & Aprilia Dorsoduro

Renault Twizy,

Aprilia Dorsoduroâ&#x20AC;&#x2122;ya

26 MAYIS 2012

OTODERGI

karşı...

Birbirine tamamen zıt iki araç arasındaki çılgın rekabet... Biri 4 tekerlekli, ekolojik ve sessiz... Diğeri aşırı güçlü ve tekerleklerinden duman çıkartmak için yaratılmış... İki uç seçenek, bugün ile gelecek arasında...

KAPAK Renault Twizy & Aprilia Dorsoduro

wizy’nin yeni otomobil kokusu... Sürüş pozisyonu ve sırtımız rahat... Go-kart araçlarındakine benzer küçük bir direksiyona uzanmış kollar. ..Ve en önemlisi sessizlik... Belki de bir metropolde gerçek sayılamayacak kadar... Ama kısa sürüyor. İki silindirli Aprilia Dorsoduro’nun kükremesi duyuluyor. Vahşi bir hayvan gibi... Tekrar trafik ışıklarına dönelim. Bir Renault Twizy’nin içinde oturuyoruz. Dikkatimizi dağıtan Dorsoduro 1200 de yanımızda... Küçücük bir hareketle anormal güç patlamaları yaratacak bir motosiklet... Yoldan geçenlere

28 MAYIS 2012

sorduğumuzda Twizy için genel kanı “cool” olduğu yönünde... Ermenegildo Zegna’nın müdürü bile yoldan geçerken acelesini unutuyor ve cebinden 16 GB’lık, 8 MP kameralı bir akıllı telefon çıkartıp Twizy’nin fotoğraflarını çekiyor. Kısa bir süre sonra bu fotoğraflar facebook, twitter, google plus ve picasada yerini bulacak. Son üç yıl İtalyan motosiklet piyasasında felaket geçti. Ve global ekonomik krize suç atanlar olaya tek bir noktadan bakıyor. Artık motosiklete talep azalırken, Apple Store’ların önündeki kuyruk hiç azal-

OTODERGI

mıyor. İnsanlar hala para harcamaya meraklı... Harcadıkları paranın bir statü sembolü olarak geri dönmesini istiyorlar. Çocuklar artık rüyalarında Piaggio veya Malaguti yerine iPad ve iPhone görüyorlar. İnternetsiz ve jetonlu telefonların olduğu bir dönemden, dokunmatik ekranlı telefonların olduğu ve teknolojinin her geçen gün hızla geliştiği bir dönemdeyiz artık... Bu dönemin ilgi çekici bir otomobilini de Renault üretti. Twizy, motosiklet dünyasına çok uzak... Dört tekeri, direksiyonu ve çatısı var. Lakin ön camı bir maxiscooter’ınki kadar... Bir Smart’la diğer otomobiller gibi trafikte sıkışıp kalabilirsin... Ama bir Twizy ile şehirde akıp gidersin. Kalabalık şehrin trafiğinden etkilenmezsin. Motosikletlere uygun boşluklara bile park edebilirsin. Çünkü Twizy bir Honda Goldwing’den daha uzun değil. Bunlara ek olarak üç avantajı daha var: Islanmıyorsunuz, kask takmak zorunda değilsiniz ve benzinden tasarruf ediyorsunuz. Tabii bir de çok “cool”sunuz ve bütün gözler üzerinizde... <<

SÜRÜŞ İZLENİMİ Renault Twizy

Twizy: Yüzde 100 eğlence

30 MAYIS 2012

Son jenerasyon bir akıllı telefon kadar teknolojik. İki versiyonu var. Birincisi 45 km/s maksimum hıza çıkabiliyor. Diğeri ise 80 km/s hıza ulaşabiliyor. 445 kg ağırlığında. Ve çevre dostu.

OTODERGI

enault Twizy, hem konforlu, hem eğlenceli hem cesur, yenilikçi iki koltuklu tasarımıyla, tamamen elektrikli dönemin başlangıcını müjdeliyor. Yüzde 100 elektrikli bir ultramobil olarak tasarımı yapılan bu quadricycle / 4 tekerlekli otomobilin hedefi şehiriçi ulaşım... Twizy büyük şehirlerdeki trafik sorununa en uygun çözüm olacağa benziyor. Twizy, Renault’nun İspanya’nın Valladolid şehrinde üretiliyor ve Avrupa satış fiyatı 6990 euro’dan başlıyor. Batarya kirası ise aylık 50 euro... Bu yepyeni tasarım, şehiriçi ulaşım alanında bir devrim niteliğinde... Sıfır Co2 salımı ile çevreci Twizy, güvenlik, kon-

for ve kolay ulaşım özgürlüğünü bir arada sunuyor. Hem kadın hem erkek müşterileri, hem gençleri ve profesyonelleri hedefleyen Twizy sıradışı olmakla kalmayıp aynı zamanda gerçek, ekonomik ve çevreye duyarlı... Aracın 2 motor seçeneği bulunuyor. Twizy 45 (Avrupa’da sürücü belgesi gerektirmiyor): 4kW (5 HP), 33Nm tork değerine hızla ulaşabiliyor, maksimum hız 45 km/s, Twizy: 13kW (17 HP), maksimum tork 57 Nm ve maksimum hız 80 km/s. Twizy üç ekipman seviyesinde sunuluyor: “Urban” (baz versiyonlarında bile, güvenlik ve maksimum konfor), “Color” (görüntü ve

SÜRÜŞ İZLENİMİ Renault Twizy renk olarak özel) ve “Technic” (şık siyah beyaz jant, alaşım tekerlekler ve metalik boya standart olarak bulunuyor). Müşteriler bu farklı ekipman seviyelerine ek olarak, kendi Twizy’lerini kendi kişisel zevklerinin bir göstergesi olarak dizayn edebiliyorlar. Twizy, eşsiz görünümü ve çevreciliğinin yanısıra iki tekerlekli araç çevikliği, konvansiyonel bir otomobilin güvenlik ve konfor özelliklerini birarada sunuyor. Araç, 100 km şehir menziline sahip... 6.1kWh lityum -iyon batarya ve fren/ hız düşürme kazanım sistemi sayesinde kullanıcı, ekonomik sürüş ilkelerini gözeterek 80 km.lik menzile ulaşabiliyor. Twizy ‘nin 3.5 saatten daha az bir sürede şarjı tamamlanabiliyor. 220V ev prizi uyumlu entegre üç metre batarya şarj kablosuna da sahip... Sonuçta bisiklet kullanmak kadar kolay ve televizyon izlemek kadar ucuz... Metropollerin bunaltıcı trafik sorununa süper bir çözüm... Renault yeni bir segment daha yaratmış gibi görünüyor. Yeni bir yaşam tarzı... Gençleri ve şehirli çalışanları hedefliyor. Türkiye’de ise işi biraz daha zor, çünkü şehir altyapımız elektrikli araçlara uygun değil, yeterli şarj istasyonu yok. Ve kamyonlar şehrin dört bir yanında canavar gibi kol geziyor. Twizy AutoShow İstanbul Fuarı’nda sergilecek. <<

32 MAYIS 2012

OTODERGI

YENİLİK Audi Q5 2.0 TFSI Hybrid Tip.

ÇEVRECİ AUDI

34 MAYIS 2012

OTODERGI Elektrikli motorundan destek alan Ingolstadt Suv’u, yüksek güç ve tork değerleriyle çok kuvvetli. Fakat yakıt tüketimi öngörülenden biraz fazla.

YENİLİK Audi Q5 2.0 TFSI Hybrid Tip.

nahtarı yuvasına yerleştirip bastırdıktan sonra neredeyse hiçbir şey olmuyor, tam bir sessizlik hakim. Sadece gösterge paneli aydınlanıyor, fakat kaputun altından herhangi bir inilti gelmiyor, direksiyonda hiçbir titreşim hissedilmiyor, marş motorunun tipik gıcırdaması duyulmuyor. Yalnız ayağı fren pedalından kaldırdıktan sonra, Q5 yavaş ve daima sessiz bir şekilde, yalnız elektrikli motorun gücüyle hareketlenmeye başlıyor. Turbo kompresörlü, doğrudan enjeksiyonlu iki litrelik TFSI’yi devreye sokmak için gaz pedalına sonuna kadar basmak gerekli. Q5 Hybrid sadece elektrikli motor ile saatte 100 kilometreye varan bir hızla kullanılabilir ve sabit 60 km/s hızda 3 kilometre yol alabilir.

36 MAYIS 2012

Bu değerler olağanüstü yüksek performanslı lityum-iyon akü ile sağlanıyor. Lityum-iyon akü, hibrid tahrik aksamının performansını ve aracın kullanım menzilini belirliyor. Alışılagelmiş nikel metal hibrid akülere kıyasla iki önemli avantaja sahip: Yüksek enerji yoğunluğu çok daha fazla güç anlamına geliyor ve kompakt yapı, akünün ağırlığını önemli ölçüde azaltıyor. Bu da aracın bagaj hacmini olumlu etkiliyor. 480 litrelik bagaj hacmi Q5’in baz modelindekine neredeyse tam olarak eşit. Akünün aktif olarak soğutulması da hibrid sistemin kullanılabilirliğini arttırıyor ve kullanım ömrünü uzatıyor. Audi Q5 Hybrid Quattro’da bulunan tek milli paralel hibrid konseptinde güç doğrudan

OTODERGI aktarılırken bu, hemen her sürüş durumunda etkileyici bir kalkış performansı ve hızlanma sağlıyor. İçten yanmalı motor ve elektrik motoru birlikte çalıştığında 245 HP güç ve 480 Nm maksimum tork değerleri ortaya çıkıyor. Elektrik motorunun sağlandığı takviye desteği Audi Q5 Hybrid Quattro’nun 0-100 km/s hızlanmasını 7.1 saniyede tamamlamasını ve 5. viteste 5.9 saniyede 80km/s’ten 120 km/ s’e hızlanmasını sağlıyor. Bu performans 222 km/s’lik maksimum hıza kadar devam ediyor. Tüm bu sürekli enerji değişimleri Audi Multimedya Sistemi’nde grafiksel olarak çok güzel temsil edilmiş. Bu Q5 gerçekten şaşırtıcı niteliklere sahip. Gücünü olağanüstü bir ilerleme ve akışkanlıkla gösteriyor. Bir

yavaşlamadan sonra tekrar hızlanılınca, iki çekiş tipi arasındaki geçiş çok hafif hissediliyor ve direksiyon simidinin üzerine yerleştirilmiş pratik tuşlarla manuel kullanımı da sunabilen otomatik 8 ileri Triptronic sayesinde, sürüş elastikiyeti yüceliyor. Tüketim ise özellikle şehir sürüşünde beklentilerimizin üzerindeydi. Fakat, denediğimiz modelin iki tondan fazla (2.067 kg) ağırlıkta olduğunu unutmamamız gerekir. Bununla beraber, bu büyük yük çevikliğini etkilemedi. Tam tersine melez Q5 kendini daima hazır ve rahat hissettirdi, hem ışıklarda hem de limitteki sollamalarda. Yolda hazır, kesin ve her şeyden önce samimi. Yalnız frenleme modülerliğinin biraz düzeltilmesi gerekiyor. <<

Kadranda, devir saatinin yerine, iki motorun çalışma şeklini ve güç çıkışını belirten gösterge var. Yavaşlayınca akünün şarjı devreye giriyor. Yüksek hızlanmada iki motor tam 245 beygir üretene kadar işbirliği yapıyor.

YENİLİK Skoda Citigo

ŞEHRİN YENİ MİNİĞİ VW Up’ ın yakın akrabası ve kolaylıkla onda aynı kaliteyi bulabiliyoruz. En önemlisi kıvrak ve sempatik.

u kadar küçük bir Skoda daha önce hiç görülmemişti. Doğrudur, Lupo zamanlarında hiçbir şey yapılmamıştı. Fakat bu kez işte burada: Adı “Citigo” ve Volkswagen Up’ın ruh ikizi. Up ve Citigo tarz olarak kardeş. Ancak tıpa tıp benzer de değiller. Çünkü ön kısımları, bagaj kapakları ve farları (hem ön hem arka) farklı. İç mekan için de aynı görüş

38 MAYIS 2012

geçerli: Eski hatıralar, temas noktaları var, fakat birçok farklılıklar da mevcut. Up’ın taze ve genç havası daha ciddi, bazen ağır bir stil adına biraz kayboldu, bu da Çek fabrikasının diğer modellerinde bulunan “aile hissini” anımsatıyor. Citigo’da 60 ve 75 beygir gücünde 1 litrelik, 3 silindirli iki motor seçeneği bulunu-

OTODERGI

Direksiyon simidi yeniden tasarlanmış. Skoda amblemi görünüyor. Dizaynı, daha modern görünsün diye, sadeleştirildi.

yor. 60 beygir gücündeki motor 95 Nm azami tork sağlarken maksimum hızı 160 km/s. Bu motorda 5 ileri manuel şanzımanda 100 kilometrede ortalama 4.5 litre yakıt tüketim değerine ulaşılabiliyor. Citigo’daki 75 beygir gücündeki diğer motor seçeneğinde ise 95 Nm maksimum tork 6200 devirde elde edilirken, araç 100 kilometrede 4.7 litre yakıt tüketiyor. 0’dan 100 km’ye 13.2 saniyede çıkan otomobilin “green tech” teknolojisine sahip versiyonunda yakıt tüketimi 100 km’de 4.2 litreye, CO2 salınımı ise 98 g/km’ye iniyor. İki motor da aslında ortak karaktere sahip. Detaylarında anlatalım: 60 beygirlik daha yavaş, daha az çevik (zaten öyle olması lazımdı). Kısacası, motor belki biraz daha tembel olabilir, fakat verimliliği pek farklı değil. Bu durumda da en iyi performans 1500 ile 4500 devir arasında görülüyor. Citigo’nun yaratıl-

ma vizyonu nedir? Şehir trafiği ve kısa-orta yolculuklar. Daha fazlası? Zor…Nitekim, 60 ile 70 beygir arasında tork açısından farkın olmadığını anlamak için, teknik özelliklere bir göz atmak yeterli. Son söz olarak, menşei Çek, Dna’sı Alman, fakat adı Fransızca telaffuz ediliyor. <<

YENİLİK Fiat Linea

Yeni Fiat Linea

Yeni Fiat Linea, öncelikli olarak tasarımında gerçekleştirilen yerinde estetik değişikliklerle ön plana çıkıyor.

lk olarak 2007 yılının ilkbahar aylarında ülkemizde satışına başlanan ve aradan geçen 5 yıl sonrasında 85 bine yakın müşterinin tercihi olan Fiat Linea, 25 milyon dolarlık yatırımla yenilenerek pazardaki yerini almaya hazırlanıyor. 24 Nisan’dan itibaren ön satışına başlanacak olan Yeni Fiat Linea, özellikle iç mekânda gerçekleştirilen çarpıcı değişiklikleriyle bir adım öne çıkıyor. Bununla birlikte Fiat’ın yeni nesil tasarım anlayışı kapsamın-

40 MAYIS 2012

da ön ve arka bölümlerde yapılan dinamik değişimlerle iddiasını arttıran Yeni Fiat Linea, konfor özellikleri zenginleştirilmiş Easy, Urban ve Lounge adı verilen 3 yeni donanım paketiyle fiyat/donanım ekseninde güçlü formunu yeniden ortaya koyabilmeyi hedefliyor. Lansmana özel olarak Nisan ayı boyunca 34 bin 360 TL’den başlayan kampanyalı anahtar teslim satış fiyatıyla dikkat çeken Yeni Fiat Linea, tümü Euro 5 çevre emisyonlarını kar-

Fiat Linea, Easy, Urban ve Lounge adı verilen 3 yeni donanım paketiyle satılıyor.

şılayabilen biri benzinli ( 1.4 litre 77 HP) ve ikisi turbo dizel motor ( 1.3 litre 95 HP ve 1.6 litre 105 HP Multijet) tercih edilebilecek. Fiat Marka Direktörü Okan Baş, 5 yıllık sürede adım adım yükselen grafiğiyle dikkat çeken ve geçtiğimiz 15 ay içinde 40 bine yakın satış adetiyle yıldızı parlayan Fiat Linea’nın yenilenmesiyle daha büyük hedeflere ulaşmayı amaç edindiklerini dile getirdi. Yeni Fiat Linea’nın iddiasının arkasında tüm aile bireylerinin favorisi olmasını sağlayacak etkili değişimlerin yattığına dikkat çeken Baş, “Türkiye sedan pazarındaki temsilcimiz Fiat Linea’yı yenilerken müşterilerimizin ihtiyaç ve beklentilerini ön planda tuttuk. Türkiye’de sedan alıcılarını yaptığımız klinik testlerle yakından inceledik. Hedefimiz ise artık Fiat Linea ailesinin Türkiye’nin en çok tercih edilen otomobili olmasıdır” açıklamasını yaptı. Başarısını kanıtlamış mevcut modelin “Fiat Linea Classic” adıyla üretim ve satışına devam ederek küçük sınıf sedan pazarında daha ekonomik bir seçenek olarak konumlandırmaya devam edeceklerini vurgulayan Okan Baş,“ Yeni Fiat Linea’yla ise daha fazla beklenti içinde olan müşteri kitlesinin ihtiyaçları doğrultusunda hem küçük sedan sınıfının zirvesinde hem de kompakt sedan sınıfında başarı hedefliyoruz” dedi. Tofaş’ın Bursa’daki yüksek teknoloji ve üretim kalitesiyle dikkat çeken fabrikasında global seviyede deneyimli Türk mühendis ve

OTODERGI

Arka plakalık bölümü bagaj kapağına taşınırken, krom detaylar dikkat çekiyor.

işçisinin uzmanlığıyla üretilerek Türkiye ile birlikte birçok küresel pazarda satışa sunulan Fiat Linea yenilendi. 25 milyon dolarlık bir yatırımla yenilenen Fiat Linea, hem küçük hem kompakt sedan sınıfındaki yerli ve ithal rakiplerine göre fiyat/fayda orantısındaki avantajlarıyla olduğu kadar değişen iç/dış tasarımı ve artan konfor özellikleriyle ön plana çıkıyor. İlk olarak 2007 yılının ilkbahar aylarında ülkemizde satışına başlanan ve aradan geçen 5 yıl sonrasında 85 bine yakın müşterinin tercihi olan Fiat Linea’nın yenilenen versiyonu ise 24 Nisan’dan itibaren Türkiye yollarına çıkmaya hazırlanıyor. Yeni Fiat Linea, öncelikli olarak tasarımında gerçekleştirilen yerinde estetik değişikliklerle ön plana çıkıyor. Yeni Fiat Linea, çift şeritli krom ön ızgarası, daha kaslı tasarıma sahip ön alt hava girişlerindeki krom şeritleri ve sis farlarıyla elbette yeni ön tamponuyla daha iddialı bir görünüm sunuyor. Arka bölümde ise plakalık bölümü bagaj kapağına taşınırken, krom detaylar ve yeni arka tampon yine farklılığını ilk bakışta belli eden dinamik unsurlar arasında yer alıyor. <<

YENİLİK Mazda CX-5

SPORTİF & AGRESİF İlk andan itibaren sizi hoş karşılayan bir kabin, büyük bir bagaj ve ilginç özellikler. Mazda CX-5 kendine rekabetçi kompakt SUV segmentinde yer açmak için her türlü numaraya sahip.

42 MAYIS 2012

OTODERGI

YENİLİK Mazda CX5

44 MAYIS 2012

açısı direksiyon başında yorulmadan uzun saatler geçirebilmenizi vaat ediyor. Klasik Japon ciddiyetindeki siyah hakimiyetine alışmıştık. Ama belirtmekte fayda var ki, kullanılan malzemenin yumuşaklığı ve yüzeylerle farklı materyaller arasındaki geçiş çok kaliteli. Konsolun üst kısmında, ideal pozisyonda 5.8 inç’lik bir ekran bulunuyor. Konsol geniş, tuşlar büyük ve klimanın ayarı çok rahat. Özetlersek kafa karıştırıcı hiçbirşey yok. Kadranlar iyi aydınlatılıyor ve okuması kolay. Sağ taraftaki kadranda dijital olarak, “i-stop” sayesinde “ yakıt tüketilmeden geçen süreyi” görmek mümkün. Ayrıca direksiyon üzerinde bulunan “info” tuşu sayesinde motoru çalıştırdıktan sonra geçen kısmi ya da total zamanı görmek mümkün. Mazda CX-5’i benzerlerinden ayırt eden çok yönlü olması. Crossover’ların büyük çoğunluğunda olduğu gibi bu otomobilde de arka koltuklar kaymıyor ancak yatırılabiliyor. Ve bu sayede çok yer kazanılıyor. Özellikle kayak ve benzeri objeleri taşımak kolaylaşıyor. Ancak arka taraf için bağımsız bir klima kontrolü olmaması bir eksiklik, ki bu rakiplerinin çoğunda mevcut. 150 beygirlik turbo dizel bir güç canavarı değil. Teknik verilere bakarsak 1800-2600 d/d’da w380 Nm tork ile karşılaşıyoruz. Ra-

OTODERGI kiplerine göre 100 kg daha hafif olması gelen sonucu daha memnun edici hale getiriyor. Mazda CX-5 boyutlarıyla ve geliştirilmiş aerodinamiğiyle parıldıyor. 0’dan 100 km/s hıza çıkabilmek için 9.1 saniyeye ihtiyaç duyuyor. Son yapılan testlere göre bir otomobilin 1 beygir fazla olmasındansa 1 kilo eksik olması performansı daha olumlu yönde etkiliyor. 70-120 km/s arasını 14.8 saniyede alıyor. Hiçbir titreşim yada turbo dizelin uğultusu ortada yok. Mazda CX-5 bir SUV ve tam olarak yol için üretilmiş. Arazi onun gerçek mekanı değil. Otoyolda hemen söylemekte yarar var ki, sürücüyü hayal kırıklığına uğratmıyor ama göklere de uçurmuyor. Ani yön değişikliklerinin etkisi arka koltuklarda daha sert hissediliyor. Ama stabilite “ESP” sayesinde bir problem yaşatmıyor. Her durumda güvenli ve içgüdüsel bir otomobil. Herkes tarafından kullanılması kolay. Fren performansı çok iyi. Bu Japon kısa mesafede ani frenlemede başarılı. Bir artı puan da “City Safety” sistemi için. Bu sistem düşük hızlarda (4-30 km/s) dikkatsizliğe bağlı frene geç basıldığında müdahale ediyor ve

sizin yerinize aracı durduruyor. Mazda CX-5 çukurları fazla hissettirmiyor. Sanki beşikte hafif sallanmış gibisiniz. Ancak arka koltuğa geçince durum biraz değişiyor ve arkada yol fazlasıyla hissediliyor. Akustik konfor iyi. Otomobil ivmelenirken bile oldukça sessiz. Sonuç olarak Mazda CX-5 kesinlikle dikkate alınması gerek başarılı bir SUV. <<

Geniş bagaj hacmi koltukların yatırılmasıyla büyüyor. Arka koltuktaki misafirlerine sıkıntı yaşatmayan yeni CX-5 övgüyü hak ediyor.

YENİLİK Mercedes SL 500

CAZİBE NOKTASI Büyük bir klasiğin altıncı nesli ağırlığını hafifletme yolunda. Boyutları biraz artmış olmasına rağmen, yüksek dinamizm onun genlerinde var.

46 MAYIS 2012

OTODERGI

YENİLİK Mercedes SL 500

L’in karşısında tepkisiz kalmak çok zor. Ve yalnız 60 yıllık modelden söz etmek veya SLS’in stili hakkında görüş bildirmek için değil: Daha çevik dış görünüşü dışında, çarpıcı olan içeriği, mutlak seçkinliği. Hedef mi? Konfor ve performansı aynı anda yükseltebilmek. Göz hemen ön kısmına kayıyor. Belirgin ön panjur ve kaputun üstüne kadar çıkan o uzun hatlar. Yandaki hava giri-

48 MAYIS 2012

şinin sadece estetik işlevi var ve 50’li yıllara gönderme yapıyor. Sonuç, ister kapalı, ister açık olsun cazibesi tartışılmaz bir otomobil. Hava yumuşak olduğu için kendimizi şanslı hissediyoruz ve açık SL’in keyfini çıkarabiliriz. 20 saniyeden kısa bir sürede hardtop’u (tavan brandası) orta konsoldaki kumandadan açıyoruz. Bu işlem sürüş halinde de uygulanabilir, fakat yalnız 7 km/s’e kadar. Diğer bir düğmeyle arkadaki rüzgar spoilerini kaldırıyoruz. Sürüş pozisyonu hemen hemen kusursuz. Gövdemizi sarılı olarak ve korumalı hissediyoruz. Başlarda düğmelerin çok yer kaplamasına dikkat etmeliyiz, fakat kısa sürede parmak uçlarıyla bile sürebildiğimizin farkına varıyoruz. Şanzımanın küçük seçicisi 7G-Tronic Plus Drive modunda ve 4.7 litrelik V8’le şahane gidiliyor. Gaz peda-

OTODERGI

lına basmaya ısrar edildiğinde SL boğuk ve güçlü bir sesle aniden uyanıveriyor. Düz yolda gerçekten hızlı ve kolay bir şekilde seyahat ediliyor. Nitekim daha 2000 devrin altında 700 Nm’lik tork ile karşılaşıyorsunuz. 6000 devire kadar ilerleme çok sağlam. Otomatik şanzıman SL’in hızlı yol yarışçısı niteliğine iyi karşılık veriyor, fakat hızlıdan ziyade düzenli. Kapalı brandayla bile SL500 tatmin edici olabiliyor ve hızlı sürüşte kendini daha rahat hissettiriyor. Ayarlanabilir süspansiyonlar çok iyi çalışıyor ve “AMG Sport Package” donanımlı (estetik açısından kişiye özel, 19 inç’lik alaşım jantlar ve 10 mm alçaltılmış gövde) bizim modelde de, bozuk zemin biraz fazla hissediliyor, fakat konforundan ödün verdiği anlamına gelmiyor. Hafif bir salınım ve lastiklerin zemine sıkı yapışmasına rağmen torku idare etmek daha kolay. Frenler ise güven veriyor. Bazıları biraz daha cüsseli ve yüksek hızlarda daha kararlı bir direksiyon tercih edebilir, fakat SL hiçbir zaman aşırı olmak istemedi. Açık brandayla yavaş sürüşlerde veya kapalı iken daha iddialı olan, daimi sürüş keyfi veren bir otomobil olarak kalmaya devam ediyor. << 4.7 litrelik V8’le donanımlı SL 500 çok değişken bir yol yarışçısı. Önceki seriye göre uzunluğu 5 cm ve genişliği neredeyse 6 cm arttı.

YENİLİK MINI Roadster

HAVALI MINI İki koltuklu ve her zamankinden çekici bir sürüş duygusu. Cooper S’in 1.6 litrelik turbosuyla (ve üstü açık olarak) her yol saf eğlenceye dönüşüyor. MINI Roadster Türkiye’de 122 ve 184 beygirlik iki farklı benzinli motor seçeneğiyle satılıyor.

“MINI ailesi kalabalıklaşıyor. Roadster versiyon İngiliz-Alman karışımın 6’ıncı nesli…”

50 MAYIS 2012

OTODERGI

YENİLİK MINI Roadster İç mekan her zamanki gibi. Konsolun ortasındaki devasa hız göstergesi bir MINI klasiği.

çık hava meraklıları için MINI Cabrio yeterli değil mi? Roadster’in yanına koyun ve tek bir sonuca varacaksınız: Kesinlikle değil. Aslında birbirine benzeyen iki otomobilin arasında bu kadar fark olabileceğini düşünemezdik. Roadster daha dinamik, sportif ve orijinal olmayı hedefliyor. Otomobil sadece 2 kişilik. Özellikle tavan brandası kapalıyken arka koltukları kullanmayı düşünmeyin bile. Markanın bütün model gamında olduğu gibi tasarım yine aynı. Roadster, konsolun ortasına yerleştirilmiş koca hız göstergesi ve en ufak son detayına kadar herşeyiyle şüphesiz bir MINI. Varoluşundan beri, go-kart duygusundan söz ediliyor. Neticede, Roadster’la alışılmışın dışındaki seviyelerdeyiz. İndirilmiş tavan brandasıyla hakimiyet duygusu tam ve ritmi yükseltmeye başladığımızda, konforun vermediğini otomobilin yapısı veriyor. Roadster ile yavaş gittiğinde ve yapacak başka bir şeyin olmadığı zaman, yoldaki kum tanelerini bile saymakla oyalanabilirsin. Fakat şasi ve motoruyla oynamaya başladığında bunlar çok çabuk unutabileceğin şeyler. Bilhassa, bizim durumumuzdaki gibi, kaputun içinde Cooper S’in 1600 litrelik muhte-

52 MAYIS 2012

şem bir turbo motoru olduğu zaman. Az bulunur, daima hazır, çok canlı bir 184 beygir. O kadar az bulunur ki, bir yenilik sayılmamasına rağmen (bu motor 2007 yılından beri piyasada), hala şaşırmış bir vaziyette burada oturup onu konuşuyoruz. Bu söylediklerimiz şanzıman için de geçerli. Vites değiştirmeleri o kadar kısa ki, ihtiyaç duyulmadığı halde, insanı ara gazı vermeye teşvik ediyor. Daima geleneğin izinde ve her viraj çıkışında sizi gaza basmanız için dürtüyor. Çok zorladığımızda standart denge kontrol sistemi (DSC - Dinamik Stabilite Kontrolü) sayesinde otomobilin ön ya da arka tekerlek üzerinden takla atması, tekerleğe özel fren müdahalesi ve motor performansının düşürülmesi ile engelleniyor. Tavan brandası açıkken rüzgardan fazla korunamıyorsun. Ve gerçeği söylemek gerekirse durum, rüzgar deflektörü açıkken ya da kapalı camlarla bile pek değişmiyor. Fakat böylesi de iyi. Roadster’in çekiciliğinin bir parçası ve bir anlamda go-kart duygusu buradan geliyor. Aksi halde, arkada çocuklar için yeri de olan, MINI Cabrio da yeterli olabilir. Seri olarak tavan brandası manuel, rahatlık için elektrikli versiyonu da mevcut. <<

OTODERGI

YENİLİK Peugeot 208

İDDİALI SEÇİM İç mekandaki cesur seçimlerle, 207’nin mirasçısı kendini yeniledi. Daha kısa ve hafif. Ve aşırı canlılığına rağmen, tüketim değerleri artık daha az.

54 MAYIS 2012

OTODERGI

uluş orada, gözlerimizin önünde. Direksiyona oturduğunuzda ön panelin yükseltilmiş yeni pozisyonu hemen fark ediliyor. Koltuğu ve küçük direksiyonu ayarladıktan sonra, her şeyin yerinde olduğunu anlamak için bir göz atmak yeterli. Alışılmamış konumlarına rağmen, göstergeler rahat okunuyor. 208’in iç mekanında head-up gösterge ve büyük dokunmatik bir navigasyon-bilgi ekranı dikkat çekiyor. Araç 207’den daha kısa olmasına rağmen iç mekanı çok daha geniş. Kısacası, süspansiyon-direksiyonşasi kompartmanın verdiği güven sayesinde, iyi bir kavrama sunan Peugeot 208 daha yolla fazla yüzleşmeden bizleri şaşırtıyor. 114 beygirlik 1.6 litre turbo dizele gelince, sesini fazla yükseltmeden canlanıyor. Verimli olduğu hemen anlaşılıyor. Çalışması düzenli ve ayrıca hızlı kullanıma elverişli. Düzgün ve kısa vites değişimlerinde altı ileri şanzıman görevini başarıyla yerine getiriyor. Arka takımın aşırı olmayan hassasiyeti, konfordan taviz vermeden sertliği tam kıvamında ayarlıyor. Sağlam bir güce sahip, ve en önemlisi elektrikli direksiyon gayet iyi çalışıyor. Peugeot 208’in ilk etapta 3 ve 5 kapılı hatchback karoserleri satışa sunulacak. Özenli unsurlara terk edilmiş bazı çözümleri fazla gösteriş yaratma yönünde olsalar bile, Fransız tasarımcıların sempatik ve albenisi olan çizgiler sunma başarısı su götürmez bir gerçek. Peugeot 208 sınıfının standartlarını yeniden belirleyecek ve rakiplerinin korkulu rüyası olacak. Peugeot, 208 ile bu sınıfta çağ atlayak. Pek haksız sayılmazlar.Bagaj 285 litre kapasiteyle 207’ninkine göre daha büyük. 208, 207’den 110 kg daha hafif. Arkada artık daha rahat oturuluyor. Peugeot 208 Tasarım Direktörü Gilles Vidal otomobili şu sözlerle özetliyor: “Peugeot

208’i çizmek için tüm tutkumuzu ortaya koyduk. 208 yeni estetik kodlarımızı temsil ediyor. Araç, hem saf hem de sofistike, heykelsi ve göz alıcı tarzıyla, ilk bakışta baştan çıkarmaya hazır görünüyor. <<

Alışılmamış konumlarına rağmen, göstergeler rahat okunuyor. Sezgisel olarak da kullanılabilecek şekilde tasarlandığı söylenen 208’in iç mekanında head-up gösterge ve büyük dokunmatik bir navigasyon-bilgi ekranı dikkat çekiyor.

YENİLİK Toyota GT 86

ZEVK MAKİNESİ Jarama pistindeyiz… Japon otomobili bir güç canavarı değil, fakat alçak ağırlık merkezi ve muhteşem yapısı büyük numaralar yapmasına uygun.

“GT 86, zorlu karşılaştırmalardan çekinmiyor. İkizi Subaru BRZ dışında bu küçük Japon sportifine gerçek rakipler bulmak zor. Arkadan itiş ve derli toplu boyutları onu tek kılıyor.”

56 MAYIS 2012

OTODERGI

YENİLİK Toyota GT 86

oyota ile Subaru’nun işbirliğinden doğan yeni Toyota coupe’si artık bir konsept değil. İşte GT 86. Önde konumlandırılan 2.0 litrelik dört silindirli boxer motoru 7000 d/d’da 197 HP güç ve 6600 devirde de 205 Nm tork üretiyor. GT 86, 53:47 ağırlık dağılımı, 12:5:1 yüksek sıkıştırma oranlı boxer motoru ve alçak sürüş pozisyonu sayesinde 475 mm gibi düşük bir ağırlık merkezine sahip. Ayrıca, kilitlenebilir diferansiyel de donanıma dahil edilmiş. Yol tutuşu arttırmak ve salınımı azaltmak için, ağırlık merkezinin alçak tutulması gibi birkaç ufak hile yapılmış. Devasa güçlü SUV ve crossover’lar devrinde, bunun gibi küçük bir sportif hemen sempati uyandırıyor. Her şeyiyle Subaru BRZ’nin ikizi olan Toyota GT 86 sürüş zevkini tekrar tatmak için birebir. İlk buluşma; iniş çıkışlarıyla ve virajlarıyla etkileyici olan ve artık kullanılmayan İspanyol Jarama F1 Pisti’nde gerçekleşecek. Daha önce otomobil fuarlarında görmüştük, fakat pit lane’de değişik bir etki yaratıyor: Alçak ve agresif, artık küçük şehir otomobillerinin de monte ettiği, şaşırtıcı 17 inç’lik “küçücük” tekerlekleriyle hazır bekliyor. Boxer motor, şeritte fazla duyulmuyordu bile, ancak içeri girdiğimizde ve kararlı gidişine tanık olduğumuzda tam kıvamında kızgın bir boxer’ın sesi hemen ortaya çıkıyor. İlk dört tur manuel şanzımanlı. İlk viraja götüren düz şeritte kısa bir hızlanma. Motor hızlı bir şekilde 7000 devire çıkıyor (6000 devirde çok yüksek bir maksimum tork), ikinci-üçüncü-dördüncü vites ve frenleme. Hazır ve direkt harika bir di-

58 MAYIS 2012

reksiyon, hızlı vites değişikliği ve tekrar ivmelenme. GT 86’nın sürüşü kolay ve hafif. Vites topuzu kısa ve vites geçişleri pürüzsüz. ESP’yi orta “Sport” pozisyonunda bırakıyoruz. Fakat, bu durumda piste uygun olmayarak fazla sık bir şekilde frenleniyoruz. Otomobil ön ile arka takım arasında mükemmel dengeli ve arkadan itiş hiç korkutmuyor, bilakis viraj çıkışları bu sayede çok zevkli. İkinci tur biraz daha hızlıyız. Düz şeritte 192 km/s. Virajdan daha hızlı çıkılarak ve gaz pedalına sonuna kadar basarak daha iyisi yapılabilir, fakat bir yeterlilik sınavında değiliz. En iyisi otomobilin başka görünümlerine bakalım. Mesela elektroniği: ESP iptal edilebiliyor, fakat daima “uyur uyanır” durumunda kalıyor. Son olarak, tüm donanım seviyelerinde 6 ileri manuel ya da 6 ileri otomatik şanzıman standart olarak sunuluyor. Sonuçta biraz “drift” ile virajı daha dar almaya çalışabiliriz, ancak ilk denemede frenler bloke oluyor ve kendimizi yavaşlatılmış ve emniyette hissediyoruz. <<

OTODERGI

Çok alçakta oturuluyor, fakat rahat bir şekilde direksiyon simidi ve koltuk yükseklikleri iyi ayarlanabiliyor.

TEST Opel Astra GTC Sport

60 MAYIS 2012

OTODERGI

SAHNENİN YENİ YILDIZI Artık çok şey değişti. Karoseri ve iç mekanıyla Astra GTC daha da karakterli. Kullanması eğlenceli sayılabilir, arka görüş açısı kısıtlı…

Sürüşe Duyarlı Ön Far (AFL) sistemi, “Opel Eye” kamerasını kullanarak yolu tarıyor ve hızı, direksiyon simidi hareketlerini ve havayı izliyor. Bu girdileri temel alarak, farklı sürüş koşullarına uyacak şekilde farların yönünü ve şiddetini ayarlıyor.

TEST Opel Astra GTC Sport

Opel Astra GTC’nin bagaj kapağını açabilmek için logonun içene bastırmak gerekli. Pek kullanışlı olduğu söylenemez.

alibra, Astra GSI ve GTC.. Onları zaten iyi tanıyoruz. Hatta Opel’in geçmişini biraz kurcalarsak Ascona GT ve Kadett GT bulabiliriz. Bunlar ralli kahramanlarıydı. Ve şimdi gelenek yeni Astra GTC ile devam ediyor. Yeni GTC’de çok değişiklik var. Karoseri ve aynı zamanda boyu… 5 kapılıya göre daha uzun. Sürüş dinamikleri elden geçirildi. 20 inç’lik janta kadar bile çıkabiliyorsunuz. Yeni Opel Astra GTC, Opel Astra’nın sportif doğasını daha yüksek bir seviyeye çıkarırken dinamik coupe tarzı hemen göze çarpıyor. Önde, Opel logolu V şekilli krom bar, aerodinamik olarak ince ayar verilmiş ön tampon ve derin uzantılı trapezoid ızgara etkileyici görünüyor. İmza niteliğindeki gündüz farları ve ön far grubuyla bu etkileyici görünüm daha da vurgulanmış. Daha büyük jantlarla tam uyumlu parlak çamurluklar, GTC’ye güçlü bir yan tasarım vererek kaslı görünümün altını çizerken arkada, far grubunun üst çizgisini oluşturan omuz hattı, güçlü ve dinamik bir görünüm oluşturuyor. Otomobil özellikle arkadan çok sportif ve dinamik görünüyor. Dış tasarımın enerjik ve sportif duygusu Opel Astra GTC’nin içine de aktarılmış. “Sport” modeli yüksek kalite bir ambiyans ve ferahlık

62 MAYIS 2012

duygusu sunuyor. Sürücü odaklı lüks dokunuşlar, siyah veya kırmızı iç tasarım renkleriyle geliştirilmiş. Opsiyonel “Ergonomik Spor Koltuklar” çok şık ve aynı zamanda sürücüyü çok iyi sarıyor. Araç iki kapı olmasına rağmen günlük kullanımda fazla bir zorluk yaşatmıyor . Aracın tasarımı arka koltuklara giriş ve çıkışı kolaylaştırırken, daha fazla rahatlık için 60/40 katlanabilir arka koltuklar ve bagaj erişim kapağı standart olarak sunuluyor. İç mekan hakkında eleştiri konusu olabilecek en önemli şey, kullanımı zahmetli ve kafa karıştıran “entegre müzik ve bilgi sistemi”... Alman mühendisler spor otomobil üretmeyi biliyorlar ve siz Astra GTC’nin direksiyonuna geçtiğinizde bu üretim kalitesi otomobilin her yerinden parlıyor. Süspansiyon sistemleri doğrudan yarış pistlerinden geliyor ve Opel FlexRide şasi ayarlarını sizin sürüş tarzınıza uyacak şekilde otomatik olarak ayarlayabiliyor. GTC dünyanın en popüler hatchback otomobillerinden birinin çok yönlülüğüne sahip olabilir, ancak yine de tam bir spor otomobil gibi yol tutuşa sahip. Tüm farkı yaratan ise iki önemli unsur ; üstün süspansiyon ve Opel’in FlexRide Sürüşe Duyarlı Şasi Teknolojisi... Kalkışta neredeyse sıfır kayma ve maksimum yol tutuş için

OTODERGI 20’ inçlik devasa jantlar, genel görünüme daha heyecan verici bir hava katıyor.

Cesur çizgileri ve dinamik sportif yol tutuşu ile, GTC en üst düzey Astra. Sahip olduğu iddialı tasarım, insanların otomobilinize bakışını değiştiriyor.

TEST Opel Astra GTC Sport

GTC’nin ön süspansiyonu, normalde bu boydaki yalnızca birkaç radikal spor otomobile özgü sofistike bir özellik olan yüksek performanslı gergi kollarıyla (kısaca HiPerStruts) birlikte sunuluyor. Mekanik düşünenler için HiPerStrut, klasik gergi kollarından daha dik bir aks başı ekseni, daha kısa mil ve daha büyük kaster açısına sahip... Daha büyük spor otomobillerde kullanılan ikili süspansiyon çatalı alternatifinden daha hafif ve daha küçük... GTC’nin arka aksı da üstün bir sistemden faydalanıyor. Opel’in patentli Watt’s bağlantısı, hızlı virajlarda bile geliştirilmiş denge için aksın yanal hareketini azaltıyor. FlexRide düğmesine tek bir dokunuşla, GTC’nin tüm sürüş dinamiklerini değiştirebilirsiniz. “Sport” ayarından “Tour” ayarına ve tersine... FlexRide, Sürekli Süspansiyon Kontrolü (CDC) teknolojisini kullanarak kusursuz bir yol tutuş için amortisörlerin sertliğini otomatik olarak ayarlıyor. “Tour” modunda, daha nazik, düz yol sürüşü için en iyi ayarları seçiyor. “Sport” moduna geçtiğinizde ise hıza duyarlı direksiyonun, gaz pedalının ve otomatik şanzımanın (eğer mevcutsa) tepkilerini derhal arttırıyor. Ayrıca göstergelerin aydınlatma rengi de sakin beyazdan dinamik bir kırmızıya dönüşüyor. FlexRide opsiyonel olarak satın alınıyor. Astra GTC yol tutuş konusunda bir hayli iddialı. Peki ya performans? GTC yelpazesi, 1.4 litre 140 HP ve 1.6 litre 180 HP olmak üzere iki benzinli motor sunuyor. Motorlar 6 ileri manuel şanzımanla ve 1.4 litre 140 HP’lik motor için 6 ileri otomatik şanzımanla sunuluyor. Bir spor otomobilden ne beklersiniz? Eğlence ve performans… Astra GTC’nin test aracımızda yer alan 140 HP güç ve 200 Nm tork değeri sunan 1.4 litrelik otomatik şanzımanlı versiyonu 0-100 km/s hızlanmasını 10.3 saniyede tamamlıyor. 6-ileri otomatik şanzımanla kombine edilen 1.4 litre turbo motor, alt devirlerde biraz tork eksikliği hissettiriyor ve bu da otomobilin sportif karakterine ters düşüyor. Bu

64 MAYIS 2012

motor-şanzıman kombinasyonundan yüksek performans beklemek hayalcilik olur. Tabii ki, bu genel geçer bir yargı değil. Yine de bir test sürüşüne çıkıp gazlamanızda yarar var. Otomobilin fabrika verisi yakıt tüketimi 100 km’de ortalama 6.8 litre. Bu veriyi de yakalamak şehir içinde oldukça zor. Otomatik vites ise şehir içi kullanımda bir hayli konforlu… Sonuçta, AstraGTC’nin karşısında VW Scirocco gibi önemli bir rakip var. Bu iki Alman’ın mücadelesinden kim galip çıkar bilinmez, ancak kararı gelecek bir yıl içinde iki markanın satış grafikleri belirleyecek. Opel Astra GTC’nin direksiyonun başında şehir trafiğinden dağ yollarına veya otobanlara kendinizi rahat ve kimi zaman çılgın hissedeceksiniz. <<

OTODERGI

Sıkıca kavrayan koltuklar, belirgin çizgiler ve yüksek kaliteli deri döşeme seçenekleri karoserin sportif tasarımını yansıtıyor, fakat yine de içeride fazlasıyla yer var. GTC, her gün kullanılabilecek şekilde tasarlanmış 5 koltuklu bir spor coupe... Ön konsol kumandaları karmaşık...

>> TEKNİK ÖZELLİKLER Motor...........................................................1364 cc / 4 silindirli turbo Maksimum güç................................140 HP 4900 - 6000 d/d Tork...............................................................200 Nm 1850 – 4900 d/d Sürüş...........................................................Önden çekişli Şanzıman...............................................6 ileri otomatik 0-100 km/s hızlanma...............10.3 saniye Maksimum hız..................................200 km/s Ortalama tüketim........................ 6.8 lt/100km CO2 emisyonu:.................................159 g/km Lastikler:................................................245/40 R20 Boş ağırlık:...........................................1396 kg Uzunluk/genişlik/yükseklik:.4466/1840/1482 mm Bagaj hacmi:......................................380 lt Yakıt deposu:.....................................56 lt

Fiyatı: 60.272 TL

+ .Yol tutuşu, tasarım – Performans 65

TEST BMW 3.20d Luxury

ECO PRO modu, tüm 3-Serisi modellerin sürücülerinin ekonomik açıdan optimize edilmiş bir sürüş tarzını uygulamalarına ve böylece otomobilin bir depo yakıtla yapabileceği mesafeyi arttırmalarına yardımcı oluyor.

66 MAYIS 2012

OTODERGI

KONFORLA BİRLEŞTİRİLMİŞ SPORTİF KULLANIM Son yıllarda bütün BMW’ler verimlilik üzerine odaklanmış durumda... Ve 3.20d, bu “verimlilik” ödevini birçoğundan daha iyi yapıyor.

TEST BMW 3.20d Luxury

lman otomobil markalarının eskiyi koruma detayı hoşumuza gidiyor. BMW, 3-Serisi’ni baştan aşağı yenilerken bile bazı detaylara sadık kalmayı seçmişe benziyor. Bunlar sadece detaylar. Yeni otomobil bambaşka… Test aracımız yeni 3.20d. Her zaman olduğu gibi sportif bir görünüme sahip ve bu sefer eskisine göre daha agresif görünüyor. Gövde artık daha 93 mm daha uzun, hatlar daha akıcı. Uzaktan bu otomobili görünce 5-Serisi ile karıştırmamak pek kolay değil. Artan iç hacim, otomobilin sürücü koltuğuna oturunca hemen kendini belli ediyor. Yeni 3-Serisi kesinlikle daha şık, sportif ve sürücü odaklı. Test aracımız “Luxury” paketli. Yeni BMW 3-Serisi sedan, giriş seviyesi versiyona ek olarak üç donanım stilinde satışa sunuluyor. “Sport Line”, “Luxury Line” ve “Modern Line”, müşterilerin otomobillerine kişisel ve dikkat çekici bir görünüm kazandırmalarına ve bireysel tercihlerine uygun hale getirmelerine olanak tanıyor. Lakin opsiyon listesi bir hayli kabarık ve fiyatı epeyce arttırıyor. Ön konsolda her şey yerli yerinde. Kalite hissi mükemmel. Vites kolunun yanında “Sürüş Deneyimi Kontrolü” butonu bulunuyor. ECO PRO modlu “Sürüş Deneyimi Kontrolü” dört sürüş programı ile birlikte sunuluyor: Yeni işlev, sürücünün “spor”, “ultra spor”, “konforlu” ve “çok ekonomik” sürüş deneyimleri arasında seçim yapmasına olanak tanıyor. ECO PRO modu, tüm 3-Serisi modellerin sürücülerinin ekonomik açıdan optimize edilmiş bir sürüş tarzını uygulamalarına ve böylece otomobilin bir depo ya-

68 MAYIS 2012

Yol tutuş markanın hakkını veriyor ve çok iyi. Tasarım kendine baktırıyor ve sofistike.

OTODERGI

TEST BMW 3.20d Luxury kıtla yapabileceği mesafeyi artırmalarına yardımcı oluyor. “Fren Enerjisi Yeniden Üretimi” ve “Optimum Vites Değiştirme Göstergesi”, birçok modelde ayrılabilir klima kompresörü ve yardımcı bileşenlerin gereksinime dayalı çalışması da yakıt tüketiminin azalmasına ayrıca katkıda bulunuyor. “Ultra spor” moduna seçtiğinizde “DSC” devre dışı kalıyor ve biraz daha eğlence vaat ediyor. Üstün performans ve verimlilik: Güçlü motorlar, en üst sınıf yürüyen aksam teknolojisi ve gövdeyi güçlendiren etkileyici bir burulma direnci, yeni BMW 3-Serisi’nin kendi segmentinde en sportif sedan olarak konumlanmasını sağlıyor. Sürüş konforu da yeni bir seviyeye taşınıyor. Her zaman birinci sınıf performans sunmaya hazır, en üst düzeyde kondisyona sahip bir sporcu. Yeni BMW 3-Serisi’nde “Start” tuşuna bir kez basılması bile, bu sedanın becerilerini görmek için yeterli. BMW’nin tipik arkadan itiş özelliği, yeni BMW’nin üstün dinamik yeteneğine katkıda bulunan önemli bir faktör. Onun sayesinde otomobilin ideal 50 /50 ön-arka ağırlık dağılımı sağlanıyor. Opsiyonel Adaptif Süspansiyon ile Dinamik Süspansiyon Kontrolü, daha da sportif bir yapı oluşturuyor. Her bir tekerlekteki amortisör valﬂerini kontrol eden sensörler sayesinde, sürüş konforundan mahrum kalmayacaksınız. Son yıllarda bütün BMW’ler verimlilik üzerine odaklanmış durumda. Ve 3.20d, bu “verimlilik” ödevini birçoğundan daha iyi yapıyor. Tasarruf etmek için yolda yavaş giden insanların endişesini taşımadan makul performans kullanımlarında dahi düşük yakıt tüketimi iddiasını sürdürüyor. 8 ileri otomatik vites, kolaylıkla ve yumuşaklıkla kontrol edilebiliyor ve geçişleri heyecan verici. Start/Stop sonrasında ki yeniden kalkışlarda maksimum yumuşaklık olduğunu söyleyemeyiz. Tüketim konusunda es geçemeyeceğimiz “ECO PRO” modu özellikle verimli bir sürüş keyfi yaşamanıza yardımcı oluyor. Yeni BMW 3-Serisi sedan’daki dizel motorlarda, daha fazla verimlilik ve performans sağlayan gelişmiş enjeksiyon teknolojileriyle tümüyle değişken güç kontrolünü yenilikçi tur-

70 MAYIS 2012

bo şarj teknolojisiyle birleştiren “BMW TwinPower Turbo” teknolojisi kullanılıyor. Tüm mevcut üniteler hafif bir alüminyum tasarıma sahip ve standart olarak sıfır bakım gerektiren partikül filtresiyle donatılmış.Test aracımızda yer alan 2 litre, 4 silindirli dizel BMW TwinPower Turbo motor 184 bg’lik etkileyici bir güç sunuyor. 380 Nm tork 1750 d/d’dan itibaren emrinizde. Araç, 0’dan 100 km/s hıza 7.5 saniyede ulaşıyor. Ortalama yakıt tüketimi, 100 kilometrede 4.6 litre seviyesinde. Çok sayıda hafif alaşım bileşen ve yeni bir ayar özelliği içeren gelişmiş süspansiyon teknolojisi, tork yalpalaması yapmadan çalışan elektromekanik direksiyon, düşük araç ağırlığı ve dengeli bir aks yük oranı ile birlikte dinamik bir paket oluşturarak, yeni BMW 3-Serisi sedanı arttırılmış konfor ile birleştirilmiş sportif kullanım için örnek bir otomobil haline getiriyor. Fiyatı yüksek görünse de kesinlikle ödediğiniz paranın hakkını verecektir. <<

OTODERGI

Ön konsolda her şey yerli yerinde... Kalite hissi mükemmel...

Otomobili geri vitese alınca etrafınızı ön konsoldaki ekran üzerinden kuş bakışı kontrol edebiliyorsunuz. TwinPower Turbo motor muhteşem.

>> TEKNİK ÖZELLİKLER Motor...........................................................1995 cc / 4 silindirli turbo dizel Beygir Gücü.........................................184 HP 4000 d/d Tork...............................................................380 Nm 1750-2750 d/d Sürüş...........................................................Arkadan itişli Şanzıman...............................................8 ileri otomatik Maksimum hız..................................230 km/s 0-100 km/s hızlanma...............7.8 saniye Ortalama tüketim........................4.4 lt/100km CO2 emisyonu:.................................117g/km Lastikler:................................................225/50 R17 Boş ağırlık:...........................................1430 kg Uzunluk/genişlik/yükseklik:.4624/1811/1429 mm Bagaj hacmi:......................................480 lt Yakıt deposu:.....................................57 lt

Fiyatı: 118.542 TL

+ . Kalite, sürüş – Yok

TEST Ford Grand C-Max Titanium 1.6i EcoBoost 180 HP

İDEAL AİLE OTOMOBİLİ C-MAX ailesiyle Ford, bir yandan müşterilerine sportif beş koltuklu C-MAX ile, geniş hacimli yedi koltuklu Grand C-MAX arasında tercih yapma imkanı verirken, diğer yandan da aileler için fonksiyonel ve yaratıcı teknolojiler sunuyor.

72 MAYIS 2012

OTODERGI

TEST Ford Grand C-Max Titanium 1.6i EcoBoost 180 HP

ord’un “Kinetik” tasarım anlayışıyla şekillenen Grand C-Max hayli gösterişli bir tasarımla karşımızda duruyor ve kullanıcısına güven veriyor. Ford Grand C-MAX’in cesur duruşunu tamamlayan kayar kapılar, arka koltuklara kolay erişim sağlarken, dar park alanlarında kapıları çarpma riskini de ortadan kaldırıyor. Araca şekil veren keskin ve üç boyutlu çizgiler, ona MPV sınıfının en sportif tasarımını kazandırmış. Beş ve yedi koltuklu olmak üzere iki farklı seçenekle gelen C-Max ailesinin yedi koltuklusu “Grand” adıyla anılıyor. Türkiye’de üç farklı motor ve iki farklı donanım seçeneğiyle satılıyor. sahip. Baz model olarak kabul edebileceğimiz Trend donanımlı 1.6 litre benzinli 125 beygir gücündeki C-Max 48.835 TL’ye satılıyor. Titanium donanımlı model ise 1.6 litre dizel ve 1.6 litre benzinli EcoBoost motor seçenekleriyle geliyor. Dizel versiyon 59.765 TL’ye satılırken, ben-

74 MAYIS 2012

zinli EcoBoost motorun satış fiyatı 57.770 TL. Grand C-Max modeliyse sadece Titanium paketle satın alınıyor ve beş kapılı kardeşinden daha pahalı… Bu araçta fiyat 60 bin TL bandına çıkıyor. Yeni Grand C-MAX’ta ikinci sıradan üçüncü sıraya koridor geçiş ve arka koltuk konfigürasyonunu ihtiyaca göre anında değiştirebilme imkanı veren katlanır koltuk sistemi bulunuyor. Büyük bagaj kapağı tamamen elektrikli olarak açılıp kapanabiliyor. Otomatik Park Sistemi sayesinde araç kendi kendine park ediyor. Sistem, önce park etmek istediğiniz aralığın genişliğini kontrol ediyor ve pedal kullanımını size bırakarak direksiyonu yönetiyor. Sesli ve görüntülü bilgiler sayesinde manevra yapmanıza yardımcı oluyor. İç mekana geçtiğimizde, malzeme kalitesinin tatmin edici olduğu konsolun orta kısmında Ford ailesinden tanıdık gelen bir tasarım var. Tek parçalı panora-

OTODERGI

TEST Ford Grand C-Max Titanium 1.6i EcoBoost 180 HP

Ford Grand C-Max’in en dikkat çekici özelliği kayarak açılan yan kapıları. Bu şekilde dar yerlerde araca inmek ve binmek çok rahat.

mik cam tavan iç mekanda ferahlık, lüks duygusu ve geniş bir alan sağlıyor. Panoramik cam tavanı tamamlayan güneşlikler ise elektrikle çalışıyor. Orta konsol ve araç paneli, sürücü ile ön koltukta oturan yolcuyu ayrı ayrı çevreliyor. Konsolun ayrıntıları, malzemesi ve tasarımı, iç mekana daha fazla seçkinlik hissi katıyor. Grand C-Max’in iç kullanım özellikleri oldukça pratik ve ergonomik... Ford C-Max ailesinde sunulan yeni nesil benzinli motor teknolojisi EcoBoost, optimum performans (1.6 litre silindir hacminden 180 HP güç ve maksimum 240 Nm tork), daha az yakıt tüketimi ve daha düşük CO2 emisyonu sağlıyor. Alt devirlerdeki yüksek tork ve üstün performans motorun tüm devir aralıklarına yayılarak daha fazla sürüş keyfi verirken büyük motorlarla aynı performansa sahip olmasına rağmen boyutu, ağırlığı ve yakıt ekonomisiyle küçük motor olmanın avantajını kullanıyor. 6 ileri manuel şanzımanla gücü ön tekerlere ileten Grand C-MAX, 100 km/s hıza ulaşmak için sadece 8.9 saniyeye ihtiyaç duyuyor. Aracın 215 km/s’lik maksimum hızı ise bu sınıf için fazla bile... C-MAX çok sessiz ve yüksek süratlerde kafanız fazla şişmiyor. Ford modellerinin en belirgin özelliği olan yol tu-

76 MAYIS 2012

tuş, Grand C-MAX’de de kendini gösteriyor. Bu yüksek MPV cüssesinden beklenmeyecek kadar iyi yol tutuyor ve başarılı direksiyon tepkileriyle dikkat çekiyor. Bir aile otomobilinin güvenilir olmasını istersiniz. Yeni C-MAX ve Grand C-MAX’de sunulan “Gelişmiş Ford Akıllı Güvenlik Sistemi” kapsamında; sürücü ve ön yolcu için bağımsız tek aşamalı ön hava yastıklarıyla, ön ve ikinci sıra koltuklar için standart yan perde hava yastıkları bulunuyor. Güvenlik sistemi kapsamında özel olarak tasarlanan direksiyon kolonu, önden alınacak yüksek hızda bir darbe anında sürücüden uzaklaşarak yaralanma riskini azaltıyor. “Kör Nokta Uyarı Sistemi” sürücünün kör noktasına bir araç girdiği zaman, kapı yan aynalarında bulunan ışıklı uyarıcıları yakarak sürücüyü uyarıyor.

OTODERGI

Kokpit sportif tasarımıyla beğenimizi kazandı. Gösterge tablosu rahat okunuyor ve takip ediliyor.

>> TEKNİK ÖZELLİKLER Motor.............................................................1596 cc / 4 silindirli turbo Beygir Gücü.............................................180 HP 5700 d/d Tork.................................................................240 Nm 1900-5000 d/d Sürüş.............................................................Önden çekişli Şanzıman..................................................6 ileri manuel Maksimum hız......................................215 km/s 0-100 km/s hızlanma......................8.9 saniye Ortalama tüketim.............................. 6.8 lt/100km CO2 emisyonu:......................................159 g/km Lastikler:....................................................235/45 R17 Boş ağırlık:................................................1496 kg Uzunluk/genişlik/yükseklik:....4520/1828/1698 mm Bagaj hacmi:...........................................439 lt Yakıt deposu:..........................................60 lt

Fiyatı: 62.310 TL

+ .Sessizlik, şanzıman – Tasarım

TEST Ford Focus Titanium 1.6i 125PS PowerShift Otm. 4K

78 MAYIS 2012

OTODERGI

Ford Focus’ta otomatİk şanzıman keyfİ Ford Focus, çift kavramalı PowerShift otomatik şanzımanıyla konforlu ve rahat bir sürüş olanağı sunuyor. 125 HP’lik 1.6 litre benzinli motorla sunulan otomatik şanzıman, yakıt tüketimini ve karbondioksit salımını azaltmaya da yardımcı oluyor.

Ford Focus’ta ayrıca Trend donanım seviyesinden itibaren ESP ve Dinamik Tork Kontrolü standart olarak yer alıyor. Dinamik Tork Kontrolü, araç virajı alırken motor torkunun ön tekerlekler arasında dağılımını sürekli olarak dengeliyor ve daha iyi yol tutuşu sağlayarak, virajlarda önden dışarı kayma eğilimini azaltıyor.

TEST Ford Focus Titanium 1.6i 125PS PowerShift Otm. 4K

ord’un C sınıfı modeli en şöhretli zamanlarını yaşıyor. Otomobil giderek olgunlaştı ve direksiyon başına geçip, yola çıktıktan sonra onun neden Türkiye’nin en çok tercih edilen otomobillerinden biri olduğunu daha da kolay anlıyoruz. En önemlisi tok bir otomobil olması. Güçlü, hafif ve sağlam… Ford Focus’u ilk sürüşünüzde, araçla aranızdaki uyumu ve bağı hemen hissedebiliyorsunuz. Otomobilin temel düğmelerine ve ekran panellerine mükemmel bir erişim sağlayacak şekilde sürücüyü saran şık gösterge paneli ve orta konsoluyla son derece modern, kokpit tarzı bir iç bölüme sahip... Sürücüyü merkeze alan bu kokpit tasarımı tam bir kontrol duygusu veriyor. Ancak yine de biraz düğme karmaşası var. Özellikle çok fonksiyonlu direksiyonun kullanımı alışkanlık gerektiriyor. Alçak oturma pozisyonu ve parmaklarınızın ucundaki en son teknolojilerle, aracın içinde kendinizi çok rahat hissediyorsunuz. Ford Focus’ta direksiyon başına geçtiğinizde aracın gücü, dinamizmi ve çevikliğinin yanı sıra yakıt ekonomisi ve çevre dostu özellikler sunan “ECOnetic” teknolojilerin keyfini süreceksiniz. Test otomobilimiz: 1.6 litre Duratec Ti-VCT benzinli motoru 125 HP güç seçeneğiyle sunuluyor. Son derece hassas ve ekonomik alüminyum 16 valf Ti-VCT motor daha fazla optimize edilerek, daha az yakıt tüketimi ve daha üstün performans sağlayacak şekilde geliştirilmiş. “Ford Powershift Otomatik Şanzıman”, manuel şanzı-

80 MAYIS 2012

manın dinamikliğini ve sportifliğini otomatik şanzımanın konforuyla birleştirmiş. 6 ileri vitesli otomatik şanzımanda yer alan çift kavrama sistemi sayesinde ikinci kavrama kolu bir sonraki vites dişlisini geçiş için önceden hazırlayarak pürüzsüz ve çabuk vites geçişi sağlıyor ve klasik otomatik şanzımanlara göre daha yumuşak ve kesintisiz vites geçişleri sayesinde maksimum sürüş ve daha fazla yakıt tasarrufunun keyfini yaşıyorsunuz. Önceki nesil Focus’taki 100 HP, 1.6 litre otomatik modelle karşılaştırıldığında, PowerShift’e sahip Yeni Focus, 149 gr/km CO2 salımı ve 6.4 litre/100 km’lik bileşik yakıt tüketimine sahip. Bu şanzımanla gelen aracın en önem-

OTODERGI

TEST Ford Focus Titanium 1.6i 125PS PowerShift Otm. 4K

li özelliği yumuşak hızlanması ve oldukça sessiz sürüş keyfi sunması. Focus yüksek hızlarda bile sessiz, konforlu ve mükemmel yol tutuyor. Direksiyon net ve sürücüsünü mutlu ediyor. Yeni Focus 1.6 litre PowerShift otomatik ayrıca yokuş kalkış desteği, düşük hızda kullanım modu, rölanti modu ve ara debriyaj fonksiyonu gibi özellikleri beraberinde getiriyor. Focus, ülkemizde Comfort, Trend, Style ve Titanium donanım seviyeleriyle satılıyor. Tabi bunlara ek olarak yine bazı opsiyonel donanım paketleri de mevcut. 95 ve 115 beygir gücünde 1.6 TDCi dizel motor seçenekleri bulunan Focus’un baz versiyonunda 125 HP’lik 1.6 litrelik benzinli motor görev yapıyor ve bu motor otomatik şanzıman opsiyonu da sunuyor. Bir diğer benzinli seçenek olan 180 beygir gücündeki “EcoBoost” motorda Focus’un önemli yeniliklerinden biri... Yenilikçi teknolojilerin yanı sıra güvenlik konusunda da taviz vermeyen Ford, Yeni Focus’un standart “Trend” donanım seviyesinden itibaren ESP ve Dinamik Tork Kontrolü’nü standart olarak sunuyor. Sonuçta sınıfında her daim üstün yol tutuş özelliğiyle standartları belirleyen Focus, Powershift benzinli otomatik versiyonuyla da sınıfın en heyecan verici modeli olmayı başarıyor. Otomobili kullanırken yol ayağınızın altından akıp gidiyor ve virajları dönmek çok büyük bir keyif haline geliyor. Benzinli ve otomatik olmasına rağmen makul yakıt tüketiyor. <<

82 MAYIS 2012

OTODERGI

Bluetooth ve Türkçe sesli kontrol sistemi sayesinde, ellerinizi direksiyon simidinden, gözlerinizi yoldan ayırmanıza gerek kalmadan iletişiminizi güvenle sürdürebilirsiniz. Bu özellik ile otomatik klimayı, radyoyu, CD çaları sadece sesli komutlar ile kontrol edebilirsiniz. Bluetooth sayesinde, bu özelliğe sahip cep telefonunuzla, yine sesli komutlar ile arama yapabilir, konuşmalarınızı aracın ses sistemi üzerinden gerçekleştirebilir ve gelen aramaları cevaplayabilirsiniz.

>> TEKNİK ÖZELLİKLER Motor...........................................................1582 cc /4 silindirli turbo dizel Maksimum güç................................128 HP 4000 d/d Tork...............................................................260 Nm 1900-2750 d/d Sürüş...........................................................Önden çekişli Şanzıman...............................................6 ileri tiptronik 0-100 km/s hızlanma...............11.7 saniye Maksimum hız..................................177 km/s Ortalama tüketim........................ 5.9 lt/100km CO2 emisyonu:.................................155 g/km Lastikler:................................................225 / 45 R18 Boş ağırlık:............................................1285 kg Uzunluk/genişlik/yükseklik:.4120/1785/1610 mm Bagaj hacmi:.......................................340 lt Yakıt deposu:.....................................48 lt

Fiyatı: 54.500 TL

+ . Sessizlik, şanzıman – Karmaşık ön konsol

TEST Honda Civic Elegance Otomatik Vites 1.6 lt

Konforlu ve kalİtelİ

Daha fazla tarz ve enerji. Yeni Honda Civic dinamik sedan şekliyle sadece çekici görünmekle kalmıyor aynı zamanda aerodinamiği ve performansı da geliştiriyor.

84 MAYIS 2012

OTODERGI

TEST Honda Civic Elegance Otomatik Vites 1.6 lt ECON butonuna bastığınızda harekete geçen sürüş sistemi, ışıklandırma sistemiyle size yol gösteriyor. Ani hızlanmalarda veya frenlemelerde maviye dönen ambiyans aydınlatmaları, siz ekonomik kullandığınızda yeşil oluyor.

012 Civic, günümüz ihtiyaçların fazlasıyla karşılıyor. Çünkü ileriye dönük ve dikkati çekici kompakt tasarım temel konseptine sahip. İlk bakışta eski versiyon daha çekici gelebilir, ancak yavaş yavaş bu modele de ısınacaksınız. Ayrıca performans, sürüş konforuyla iç mekan özelliklerinin iyileştirilmesi bu yeni nesildeki başlıca gelişmeler arasında yer alıyor. 1.6 litre i-VTEC motor, yeni Civic Sedan’da 5 vitesli düz ve 5 vitesli otomatik şanzıman seçenekleriyle birlikte sunuluyor. Aracın yeni motorunda hem sürtünmeyi hem de emisyonları azaltan ve yakıt tasarrufunu arttıran kapsamlı değişiklikler bulunuyor. Üstten tek egzantrikli (SOHC) 1.6 litre sıralı 4 silindir tasarımlı, 16 supaplı i-VTEC motor aynı zamanda değişken emme manifolduna sahip... Civic Sedan’ın motoru 6500 devirde 125 beygir gücü üretiyor ve 4300 devirde 152 Nm. tork sağlıyor. Yüksek devirlere çıkıp motorun sesini dinlemek keyifli... Araç gayet seri ve şehir trafiğinde olduğu gibi, yüksek hızlarda da sürüşü rahat... Direksiyonun sol tarafına konumlandırılmış ECON butonuyla Civic daha fazla ekonomi yapıyor ama, bu bile bizce yeterli değil... Tüm bunlara ek olarak sınıfında ilk ve tek “Harekete Duyarlı Elektrikli Direksiyon Sistemi” sayesinde araca hakimiyet kolay ve tepkiler keskin... Yeni Civic Sedan’ın iç mekan özellikleri de iddialı... Kumandalar daha belirgin, kullanımları daha kolay, yerleşim düzenleri ise daha basit... Honda Civic, Grade Logic

86 MAYIS 2012

OTODERGI

Yüksek kalite, zengin donanım, yüksek konfor seviyesi Kokpitin ergonomisinden kullanılan materyallerin seçimine kadar yeni Civic Sedan’ın iç tasarımı hem sürücüsünün hem de yolcuların konforu düşünülerek tasarlanmış. Ön panel ile tüm göstergeler sürücüye en yakın noktada! Yeni ön panelde hız, devir, yakıt tüketimi gibi yolculuğunuz için önemli bilgiler, sürücünün gözünü yoldan ayırmadan görebileceği açıda konumlandırıldı. Bagaj hacmi oldukça geniş. 87

TEST Honda Civic Elegance Otomatik Vites 1.6 lt Yeni Civic Sedan elektronik olarak kontrol edilen akıllı valf zamanlaması sayesinde hıza bağlı olarak yakıtın yanmasını kontrollü bir seviyede tutup emisyon değerini düşüren 125 PS 1.6 i-V TEC motora sahip.

Sistemi ve sorunsuz otomatik şanzımanıyla, yıllardır Türkiye’de, segmentinde en çok satan otomatik vitesli otomobil... Yine Civic Sedan modelini, segmentteki rakipleriyle ikinci el değerleri karşılaştırıldığında marka algısı, sorunsuzluk, 6 yıl 150.000 km garanti ve yüksek kalitede yerli üretim faktörleriyle bir adım öne çıkarıyor. Yeni Civic ne tasarımı ne de motoruyla devasa değişiklikler barındırmıyor ama, konforlu ve sorunsuz olmasının yanında Civic’in ikinci elde değerinin iyi olması olumlu bir etken... Başarılı iç ve dış tasarımı, otomatik şanzımanının konforu Civic’i ayakta tutarken, litresi 5 liraya dayanan benzin fiyatları cüzdanınızı zorluyor. Artık Civic’in kaputunun altına daha ekonomik bir motor koymanın zamanı geldi. <<

>> TEKNİK ÖZELLİKLER Motor.............................................................4 silindir, 1598 cc, benzinli Beygir Gücü.............................................125 HP/6500 d/d Tork.................................................................152 Nm 4300 d/d Sürüş.............................................................Arkadan itişli Şanzıman..................................................Otomatik Maksimum hız......................................200 km/s 0-100 km/s hızlanma......................12.2 saniye Ortalama tüketim..............................6.8 lt/100km CO2 emisyonu:......................................157 g/km Lastikler:....................................................205/55 R16 Boş ağırlık:................................................1241 kg Uzunluk/genişlik/yükseklik:.....4545/1755/1435 mm Bagaj hacmi:...........................................440 lt Yakıt deposu:..........................................50 lt

Fiyatı: 51.100 TL 88 MAYIS 2012

+ . Konfor, tasarım – Tüketim

OTODERGI

TEST Hyundai i30 1.6 CRDi Elite

Ezber Bozan Sizce bir araç sahibini heyecanlandırmak için nelere sahip olmalı? Kıskandıran bir tasarım, yüksek motor performansı, birbirinden farklı sürüş modları, geri görüş kamerası, LED gündüz farları, akıllı anahtar teknolojisi... Aklınızdan geçmeyenleri akıl edebilen bir otomobil: i30...

Yeni Hyundai i30 kalabalıktan ayrışmak, kendini hemen fark ettirmek için üstün bir estetik anlayışıyla tasarlandı.

90 MAYIS 2012

OTODERGI

TEST Hyundai i30 1.6 CRDi Elite Hyundai otomobillerinin karakteristik özelliklerinden olan ve akıcı tasarım anlayışını ön plana çıkaran altıgen radyatör ızgarasını, “Style” veya “Elite” olarak seçebilirsiniz.

tilden mekaniğe geçmişten fazla bir şey kalmadı. En büyük arzusu mu? Avrupalı rakiplerini dize getirmek... Ve bunun için hiçbir eksiği yok. Bir zamanın Korelileri artık eskisi gibi değil... Bu sefer durum farklı… Çünkü yeni Hyundai i30 önemli bir adım attı ve markanın bütün gelişimini tek seferde kendinde topladı. Tasarımdan mekaniğe ve buradan da iç mekan kalitesine geçersek sonuç kolay... Yeni Hyundai i30, Avrupalı rakiplerinin önünde en ufak bir kompleks bile duymadan durabilen bir otomobil... Konu fiyat olunca, donanım/ fiyat oranı mükemmel... Dizel motora giriş seviyesi “Style” donanım giriş paketli i30, 50 bin TL’ye satılıyor. Test aracımızda yer alan “Elite” versiyonu ise üst donanımı temsil ediyor. Daha dışarıdan ilk bakışta bir şeylerin (hatta bir şeylerden fazlasının) değiştiğini anlamak mümkün... Kendine has bir karaktere sahip olma isteği tasarımcıları kuvvetli bir stil hayal etmeye yöneltmiş. Özellikle de ön kısımda... Ve sonuç olarak çarpıcı ve Avrupalı rakiplerinden tamamen farklı bir model ortaya çıkmış. Görkemli ve gelişmiş özelliklerle donanmış yeni Hyundai i30 kokpiti, çok önemli kullanım kolaylıkları sağlıyor. Otomobil içindeki birçok özellik kolayca ulaşabilmeniz için elinizin altında... Standart olarak sunulan çok fonksiyonlu direksiyon simidi, otomobile sportif bir dokunuş katarken, birçok fonksi-

92 MAYIS 2012

yonu parmaklarınızla rahatça kontrol edebilmenizi sağlıyor. Motorun direksiyon tepkilerini algılayabildiği “FLEX STEER” teknolojisi de standart olarak sunuluyor. Ayrıca direksiyon simidi en rahat kullanım için istenilen pozisyona göre ayarlanabiliyor. Sürücü koltuğunda lüksten uzağız ama kesinlik rahatız... Şekil, materyal ve gerekli çözümler i30’u Avrupalı rakiplerine yaklaştırıyor. Arka koltuklar geniş ve rahat... Klima kumandası arkada da bulunuyor. Bu kategoride rakiplerinde olmayan bir özellik olarak göze çarpıyor. Otomobilin “Elite” paketinde geri görüş kamerası bile bulunuyor. 1.6 CRDi 128 beygir motoru bir Avrupalı motorla karşılaştırmak gerekirse (Peugeot ve Citroen’den HDi, Renault’tan dCi) aynı akıcı-

OTODERGI

TEST Hyundai i30 1.6 CRDi Elite

lık, aynı genel konforu sağlama kapasitesine sahip... CRDi genel olarak sessiz bir motor ve titreşimi az... Hatta çok soğuk sabahlarda bile motoru çalıştırdığınızda aynı özellikler devam ediyor. Hiçbir zaman yavaş veya hantal bir otomobil kullandığınız hissine kapılmıyorsunuz. Ve eliniz devamlı viteste değil. Bu durum 5. ve 6. vitesteyken de aynı şekilde... Manuel 6 ileri şanzımanın hiçbir yakınılacak tarafı yok. Ama yine de otomatik seçenek bulunuyor. En çarpıcı tüketim rakamları, i30 sabit hızlarda yol aldığında kaydediliyor. Ortalama yakıt tüketimi 4.3 litre olarak belirtiliyor. Şehir içinde bu rakama ulaşmak zor olsa da, yine de tüketim oldukça az... 53 litrelik yakıt deposu doluyken 1000 km’ye yakın yol almak mümkün... Günlük kullanımda çok sempatik ve küçük bir aile için de uygun... Aşırı keskin olmayan manevralarda sürüş kalitesinden ödün vermiyor. Tehlikeli durumlarda çok tecrübeli olmayan sürücüler bile bu otomobilin içinde kendini güvende hissedebilir. Ses izolasyonu daha iyi olabilirdi diye düşünüyoruz, ancak rahatsız etmiyor. Yeni Hyundai i30’da kullanıcı ve yolcuların güvenliği, tam 9 hava yastığı ile sağlanıyor. Direksiyon hissi bile rakipleriyle baş edecek kadar iyi... Kavisli dönüşler, uzun ve eğimli virajlar yeni i30’un kendini en iyi gösterebildiği yerler. Son derece rafine bir anlayışla tasarlanmış gövdesi, hava ile sürtünmeyi azaltıyor. Elektronik Stabilite Programı (ESP) ve Araç Denge Kontrol Programı (VSM) gerekli durumlarda devreye girip aracın istenmeyen bir pozisyona düşmesini önlüyor. Hyundai i30’un içinde yolculuk etmek bir keyif... Gerek koltukların rahatlığı, gerek genel sessizliği kilometrelerin altınızdan tatlı bir şekilde kayıp gitmesini sağlıyor. Ve bu her türlü yol için geçerli... Sonuçta Hyundai’nin geldiği seviyeyi alkışlamamız gerekiyor. <<

94 MAYIS 2012

Gelişmiş özelliklerle donanmış i30 kokpiti önemli kullanım kolaylıkları sağlıyor. Birçok özellik kolayca ulaşabilmeniz için elinizin altında.

OTODERGI

>> TEKNİK ÖZELLİKLER Motor.............................................................1582 cc / 4 silindirli turbo dizel Beygir Gücü.............................................128 HP 4000 d/d Tork.................................................................260 Nm 1900-2750 d/d Sürüş.............................................................Önden çekişli Şanzıman..................................................6 ileri manuel Maksimum hız......................................197 km/s 0-100 km/s hızlanma......................10.9 saniye Ortalama tüketim.............................. 4.3 lt/100km CO2 emisyonu:......................................114 g/km Lastikler:....................................................205/55 R16 Boş ağırlık:................................................1365 kg Uzunluk/genişlik/yükseklik:....4300x1780x1470 mm Bagaj hacmi:...........................................378 lt Yakıt deposu:..........................................53 lt

Fiyatı: 56.000 TL

+ . Tasarım, donanım – Ses izolasyonu

TEST Kia Soul X-TRA 1.6 CRDI Dizel

96 MAYIS 2012

OTODERGI

Özgür & enerjİk Kia Soul kesinlikle yenilikçi ve eski versiyona göre daha performanslı bir sürüş sunuyor. Yeni otomobil ülkemizde 1.6 litre 128 HP dizel motor, düz veya otomatik vites seçeneği, X-Pect ve X-Tra olmak üzere iki farklı donanım paketiyle satılıyor.

TEST Kia Soul X-TRA 1.6 CRDI Dizel

ia Motors Baş Tasarımcısı Peter Schreyer der ki “Otomobiller günümüzde, sadece bir ulaşım aracı olmanın ötesinde kullanıcılarının hayat tarzlarının da önemli bir parçası oldu. Otomobillerin sahiplerinde uyandırdıkları duygusal tatmin, bir noktadan başka bir noktaya transfer etme yetilerinden çok daha önemli bir hale geldi. Biz, ürettiğimiz otomobillerin sıradanlıktan uzak hayat tarzını benimseyen insanların ilgisini çekmesini istiyoruz ve tasarım, ilk etapta bunu yapabilmenin tek yolu...” Schreyer’e katılmamak mümkün değil... Aslında günümüzde tüketiciler markalara anlam yüklemekteler. Bu anlam, kimi zaman tüketicilerin markayı bir insan yerine koyup onu kişileştirerek kendi hayatlarında markaya bir rol biçmeleri şeklinde de olabiliyor. Markalaşma ve tüketicinin gözünde “olumlu” bir imaja sahip olmak çok önemli… Kia Motors, şu an için ürün gamını yenileme konusunda en agresif ve hızlı hareket eden marka konumunda... Markanın yeni jenerasyon otomobilleri; kalite, performans, güvenlik ve çevreye duyarlılık konularında dünya standartlarında ve son derece çekici tasarım çizgisinden de hiçbiri ödün vermiyor. Peter Schreyer’in baş tasarımcı sıfatıyla, Kia Motors tasarım bölümünün başına geçmesiyle, Kia’nın tasarım anlayışı başka bir seviyeye ulaştı. Kia’nın gerçek anlamda atılımını bu noktadan sonra gerçekleştirdiğini söyleyebiliriz. Peter Schreyer’in tasarım çizgisinin bir ürünü olan Kia Soul, genel hatlarıyla “ailenizin otomobili” olamayabilir, ancak yolda dikkat çektiği su götürmez bir gerçek... Amerika’da tasarlanan, Kore’de geliştirilen ve Avrupa’da son halini alan Kia Soul, her yönüyle kendi tarzını yaratan bir araç... “Ya sev, ya terk et!” durumu söz konusu... Kullandığımız otomobil Soul’un makyajlanmış versiyonu... Eskisiyle arasında gece ile gündüz gibi farklar yok... Ufak tefek dokunuşlar yapılmış... Burun kısmının 15 mm uzatılmasıyla toplam uzunluk 4120 mm’ye çıkmış ve ayrıca ön sis farları da artık daha büyük... Ön alt hava girişi daha geniş hale getirilen Soul’un yeni ve daha güçlü ikiz ampul-

98 MAYIS 2012

lü, siyah çerçeveli farları ve ikiz ampullü gündüz lambaları da daha iyi bir aydınlatma için kullanılmış... Yeni stil kapı kollarına, yan aynalara, 16 ve 18’inç alüminyum jantlara sahip olan otomobilin arka kısmındaysa, siyah tamponun gömme panelinin uzatılmasıyla, aracın sis lambaları dışa dönük hale getirilmiş... Araca kolayca girilip çıkılmasını sağlayan uzun kapılar ve yüksek koltuklar… Soul’un kabininde ferahlık ve işlevsellik uyumlu bir şekilde bir araya getirilmiş... Sürüş pozisyonu yüksek ve yola hakimiyet maksimumda... Start/Stop butonuna basıyoruz ve otomobil çalışıyor. Dizelin sesi fazla duyulmuyor. Vitesi “D” moduna alıyoruz ve yoldayız... Direksiyon hafif değil, ancak yormuyor. Düz giderken sanki yokmuş gibi geliyor. Özellikle viraj dönüşlerinde şasinin yola tutunduğunu anlamak ve direksiyon-

OTODERGI

“Amerika’da tasarlanan, Kore’de geliştirilen ve Avrupa’da son halini alan Kia Soul, her yönüyle ilgi çekici tasarıma sahip ve kendi tarzını yaratan bir şehir içi crossover...” 99

TEST Kia Soul X-TRA 1.6 CRDI Dizel Kia Soul’da sizi geniş bir kabin karşılıyor. Sürüş pozisyonu yüksek ve yola hakimsiniz... İç mekan organizasyonu sade ve kullanımı zor öğe yok...

dan otomobilin ne yaptığını hissetmek için biraz beklemek lazım... Lakin yüksek olmasına rağmen güven veriyor. Çukurları biraz fazla hissettirse de, asla rahatsız edici değil. VSM (Araç Dengesi Yönetimi) kaygan karmaşık yollar üzerinde dengeli asimetrik tutuş sağlarken, direksiyon yardımı miktarını azaltarak (sürücünün çok fazla direksiyon çabası harcaması halinde) ya da yardım miktarını arttırarak (sürücü çok az çaba harcıyorsa) aracın dengeli bir pozisyonda kalmasını sağlıyor. Soul’un kaputunun altındaki güçlü dizel motor, 4000 d/ d’da maksimum 128 HP güç üretirken, 1900- 2750 d/d’da 260 Nm tork üretiyor. Performans, 6 ileri otomatik şanzıman tarafından biraz törpülense de, birçok sürücüye yeterli gelecektir. Zaten 0-100 km/s hızlanma değerinin 11.7 saniye olması iddialı bir veri sayılabilir. Motorun özellikle ara hızlanma çekiş değerleri oldukça iyi... Soul’un güçlü ve atak bir sürüş karakteri olduğunu söyleyebiliriz. Gürültü seviyesi ve sürüş konforu da makul seviyede ve araç içi yaşam konforlu... Konfor ve kullanım rahatlığı sunan özellikler arasında anahtarsız giriş ve çalıştırma düğmesi, kabin aynasının monitör olarak kullanıldığı geri görüş kameralı ve ön/ arka ultrasonic sensörlü park destek sistemi, otomatik klima, 18’inç alaşım jantlar, bluetooth handsfree telefon kiti, USB, AUX ve iPod bağlantıları, cruise kontrol, müziğe göre renk değiştiren ışıklı hoparlörler, deri direksiyon simidi ve vites topuzu, sunroof, elektrokromik dikiz aynası vb. yer alıyor. Sonuçta, Soul özgür ve enerjik... Kendiniz gibi olabildiğiniz rahat bir yer... Kullanıcılarına zarif ve yenilikçi bir tasarım ve performanslı bir sürüş sunuyor. Motoruyla ve düşük yakıt tüketimiyle iddialı, pahalı fiyatı ise düşündürücü… <<

100 MAYIS 2012

Fiyatı: 62.600 TL

+ . Motor, tüketim – Fiyat, şanzıman

OTODERGI

Müziğe göre renk değiştiren ışıklı hoparlör ayarı direksiyonun solunda yer alan bir düğme tarafından kontrol ediliyor. Kia Soul’un koltuk kumaşında “Soul” yazıyor. Ve içeriye sportiflik katmış.

101

TEST Mercedes B 180

Pratİk, şık tasarımlı & konforlu Mercedes’in kompakt aile otomobili B 180 modeli, yenilenen çizgileri ve şık iç tasarımıyla sınıfında oldukça iddialı bir otomobil olarak karşımıza çıkıyor.

102 MAYIS 2012

OTODERGI

Yeni B Serisi, toplam 4359mm uzunluk, 1786mm geniĹ&#x;lik ve 1557mm yĂźkseklik sunuyor ve eski modelden daha tok ve sportif duruyor.

103

TEST Mercedes B 180 Bagaj bölmesi sınıfında rakipsiz. 486 litrelik hacmi yeterli ve isteğe bağlı olarak sunulan EASYVARIO-PLUS sistemiyle daha da büyütülebilir. Ancak konu iç mekan konforu olduğunda yeni B-Serisi çok daha farklılıklar sunuyor.

lkemizde daha çok kadınlar tarafından tercih edilse de, Mercedes tasarımcıları yeni otomobil için erkek sürücülerin de ilgisini çekecek, ince dokunuşlarla araca daha sert bir görünüm kazandırmışlar. İç mekanda kullanılan malzemelerin kalitesi oldukça başarılı... Yüksek sürüş pozisyonu ve yüksek tavan sayesinde otomobili kullanırken oldukça rahat ve ferah bir ortamdasınız. Bu yüksek sürüş pozisyonu başarılı görüş açılarını destekliyor ve yola hakimsiniz… Start-Stop teknolojisi gayet başarılı çalışıyor ve yoğun trafikte yakıt tasarrufuna destek oluyor. Sürüş kabiliyeti görünüşüne göre oldukça dinamik olan bu kompakt aile modelinin “ekonomi” modunda gaz pedalı oldukça yumuşak tepkiler verse de, “spor” moduna geçtiğinizde performanslı bir sürüş sizi bekliyor. Yeni B-Serisi çok sayıda teknolojik özellik barındırıyor. Bunlar: “Adaptif Far Yardımcısı”, ” Kör Nokta Asistanı”, “Çizgi Asistanı”, “Uyarı Asistanı”, “Hız Sınırı Asistanı”, “Aktif Park Yardımcısı”, “LINGUATRONIC”, “DISTRONIC PLUS”, “PRE-SAFE” ve Adaptif Fren Asistanı ile ortak çalışan “Çarpışma Önleme Sistemi”… “Çarpışma Önleme Sistemi”

104 MAYIS 2012

OTODERGI

105

TEST Mercedes B 180

öndeki araçla mesafeyi ayarlayamadığınız ya da öndeki araç ani fren yaptığında sizi uyarıyor. Dikkat eksikliğinden kaynaklanan durumlarda kırmızı ışık ve sesle sürücüyü uyarıyor. Siz fren yapmakta geç kalırsanız sistem devreye giriyor ve fren yapıyor. Bu özelliğin standart olması markanın güvenliğe ne kadar önem verdiğinin bir göstergesi adeta… Orta konsolda yer alan ekran eski modellere göre oldukça başarılı... Eski Amerikan otomobillerinde kullanılan direksiyon kenarından otomatik vites ise araca pratiklik ve retro bir görüntü sağlamış. 486 litrelik bagaj hacmi aileler için tatminkar bir alan sunuyor. Test ettiğimiz 1.6 litrelik benzinli motor 122 HP güç ve 200 Nm tork sunarak yeterli çekiş gücünü gösterirken şehir içinde 8.3 litre ve şehir dışında 5.0 litrelik yakıt sarfiyatı ile cepleri de yakmıyor. İsteğe bağlı olarak sunulan spor süspansiyon ve direkt direksiyon sistemi kombinasyonu ile yeni B-Serisinin sürüş karakteristikleri, bireysel gereksinimlere mükemmel şekilde uyarlanabiliyor. Sonuçta sürüşündeki yüksek konfor ve rahatlıkla, yeni B 180 herkesin incelemesi gereken bir otomobil. <<

>> TEKNİK ÖZELLİKLER Motor.............................................................1595 cc / 4 silindirli benzinli Beygir Gücü.............................................122 hp 5000 d/d Tork.................................................................200 Nm tork 1250-4000 d/d Sürüş.............................................................Önden çekişli Şanzıman.................................................. 7 ileri otomatik Maksimum hız......................................190 km/s 0-100 km/s hızlanma......................10.4 saniye Ortalama tüketim..............................5.9 lt/100km CO2 emisyonu:......................................145 g/km Lastikler:....................................................205/55 R16 Boş ağırlık:................................................1425 kg Uzunluk/genişlik/yükseklik:....4359/2010/1557 mm Bagaj hacmi:...........................................486 lt Yakıt deposu:..........................................50 lt

Fiyatı: 82.500 TL

106 MAYIS 2012

+ . Kalite hissi – Tasarım

OTODERGI

Yeni 4 silindirli BlueDIRECT benzinli motorlar, dinamizm ve seyir konforundan taviz vermeksizin yakıt tüketimini ve emisyonları önemli ölçüde azaltmak hedefiyle geliştirilmiş.

107

TEST VW Passat 1.4 TSI 122 PS BlueMotion DSG Highline

108 MAYIS 2012

OTODERGI

Sınıfının kralı Türkiye’de D segmenti lideri Passat yeni yüzüyle başarısını sürdürüyor. Ufak tefek dokunuşlarla yenilenen otomobil, ikisi benzinli ve ikisi dizel olmak üzere dört farklı motor seçeneğiyle satılıyor.

109

TEST VW Passat 1.4 TSI 122 PS BlueMotion DSG Highline

LED gündüz farları, yeni V W yüzünün bir parçası niteliğinde... Bagaj kapağı V W logosundan açılırken, geri görüş kamerası da bu logonun altında yer alıyor. Vites geriye takıldığında logo otomatik olarak kalkarak kamera ortaya çıkıyor.

eni Passat modern çizgileri, dikkat çeken far tasarımları, gelişmiş gövde yapısı ve özel dekor seçenekleriyle artık daha da çekici... Yeni Passat ön ızgara ve far tasarımı, krom dekorlarla süslenmiş hava giriş kanallarıyla iddiasını gözler önüne seriyor. Gövde rengi tampon ve kapı kolları Passat’ın görünümünü güçlendiriyor. Üstelik yeni Passat’ta tüm donanım seviyelerinde krom dekorlar standart olarak sunuluyor. Ön kısımda büyüyen sis farları da hemen fark ediliyor. Klasik Passat şıklığındaki sedan formda herhangi bir değişiklik yapılmamış. Test aracımızın arka stop grubunda yer alan LED farlar, “Highline” donanımla beraber geliyor. Otomobilin içinde “ağır” bir hava hakim. Ön konsolun genel hatları, önceki modelinkiyle çok benzer, ancak daha kaliteli kaplamalar ve daha fazla

110 MAYIS 2012

alüminyum görünümlü detay kullanılması sonucu kabin daha şık ve lüks görünüyor. Aynı zamanda çift renkli kokpit ve ceviz ağacı kaplama şıklığı arttırıyor. VW Passat işçilik kalitesinde referans olmaya devam ediyor. Kaliteli malzemeler, başarılı işçilikle birleşince ortaya sınıf lideri bir iç mekan ortaya çıkıyor. Sürüşe duyarlı hız sabitleyiciden yağmur sensörüne, BiXenon farlardan yorgunluk tespit sistemine kadar her detayı otomobilde bulmak mümkün... VW Passat ile uzun yolculuklara çıkabilirsiniz. Bundan çok büyük keyif alacağınız da kesin... VW Passat denildiğinde pek çok kişinin aklına “konfor” geliyor. Aracın süspansiyon sistemi yoldan gelen darbeleri başarılı bir şekilde emerken, yapısı da sessiz... Koltuklar gayet konforlu ve iç mekanının sessizliği dikkatimizi çekti. Ara-

OTODERGI

Otomobilin gösterge tablosu şık ve okunaklı... Hız ve devir göstergelerinin ortasında bilgi ekranı bulunuyor.

111

TEST VW Passat 1.4 TSI 122 PS BlueMotion DSG Highline

cın içinde yol ve rüzgar sesi neredeyse hiç duyulmuyor. Arka koltuklar sınıf lideri olmasa da cömert bir diz mesafesine sahip ve ergonomik açıdan başarılı... Sürüş esnasında salınımlar az ve Passat sert manevralarda daha dinamik bir otomobil haline gelmiş. İşte bir Volkswagen klasiği: TSI teknolojisi... TSI motorlarda düşük silindir hacmi, akıllı turbo şarj ve direkt enjeksiyon kombinasyonları sayesinde sıra dışı bir performans ortaya çıkıyor. Bu sayede, düşük devirlerde bile yüksek tork elde etmek mümkün hale gelirken hem yakıt tüketimi düşüyor, hem de motor daha sessiz çalışıyor. 1.4 litrelik düşük hacimli motor seçeneğiyle özellikle vergi konusunda rakiplerine karşı büyük bir avantaja sahip olan Passat’ın, satış başarısında bu motor kadar, konfor ve donanım özelliklerinin de etkisi bulunuyor. Düşünülenin aksine, 1.5 tona yaklaşan otomobili 1.4 litre TSI 122 HP’lik motor hızlandırmakta zorlanmıyor. Turbo beslemesi sayesinde 1500-4000 d/d aralığında üretilen 200 Nm tork otomobili rahatlıkla taşıyor. Bu motorun performans anlamında hayal kırıklığı yaşatabileceğini düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. Üstelik otomobil sadece 10.3 saniyede 100 km/s sürate çıkıyor. Başarılı performans verilerinde hızlı bir şekilde vites değiştirebilen DSG şanzımanın da payı büyük. 7 ileri otomatik vites yakıt ekonomisine destek oluyor. Şehir içi kullanımda ortalama yakıt tüketimi 8 lt/100km civarında seyrederken, otoyol yolculuklarında bu değeri çok daha aşağı çekebilmek mümkün... Sonuçta VW Passat’ın başarılı ve segmentinin en çok satılan otomobili oluğunu gerçeğine şaşmamak gerekiyor. Tasarımı kendine fazla baktırmasa da, Passat bir şekilde alıcısını mutlu edebiliyor ve yeni müşterileri yakalayabiliyor. Kullanımı rahat ve içinde yolculuk etmek çok konforlu… Düşük hacimli motorun yüksek performansı ve vergi avantajı zaten onu oyuna önde başlatıyor. “Otomatik Park Asistanı” ve “Şerit Takip Asistanı” gibi bilimum teknolojilerle donatılmış otomobilin ikinci el değerinin de yüksek olması ayrı bir avantaj… <<

112 MAYIS 2012

OTODERGI V W Passat, Peugeot 508, Opel Insignia ve Renault Latitude gibi rakiplerinden daha kısa ve genişliği de rakiplerinin gerisinde. Ancak Passat, kullanıcılarına 565 litrelik büyük bir bagaj hacmi sunuyor.

>> TEKNİK ÖZELLİKLER Motor.............................................................1390 cc / ............................................................................4 silindirli benzinli turbo Maksimum güç................................121 HP 5000 d/d Tork...............................................................200 Nm 1500-4000 d/d Sürüş...........................................................Önden çekişli Şanzıman...............................................7 ileri DSG 0-100 km/s hızlanma...............10.3 saniye Maksimum hız..................................205 km/s Ortalama tüketim........................ 6.0 lt/100km CO2 emisyonu:.................................138 g/km Lastikler:.................................................235/45 R17 Boş ağırlık:...........................................1473 kg Uzunluk/genişlik/yükseklik:..4874/1820/1516 mm Bagaj hacmi:......................................565 lt Yakıt deposu:.....................................70 lt

Fiyatı: 84.900 TL

+ . Sessizlik, şanzıman – Tasarım 113

TEST Peugeot 508 Allure

Aslan kral Peugeot 508, gerek tasarımı, gerek kalite hissi, gerekse de sürüş performansıyla sınıfının en önemli oyuncusu olabilir...

114 MAYIS 2012

OTODERGI

115

TEST Peugeot 508 Allure

eugeot’nun 407 ve 607 modellerinin yerini alan 508, markanın model gamının en üstünde yer alıyor. Segmentindeki en önemli rakibi VW Passat’la mücadele etmesi kolay olmasa da 508, sunduğu konfor ve kalite hissiyle en büyük rakibini nakavt edebilecek özelliklere sahip. 508’in ön yüzü Peugeot’nun yeni tasarım kodlarını bize sunuyor. Karoserden bağımsız, “havada asılıymış” gibi görünen radyatör ızgarasıyla krom ve yarı mat yüzeylerin harmanlandığı LED farlar modern ve teknolojik görünüyor. Otomobilin zarif hatları arka kısımda da kendini gösteriyor. LED destekli stop grubu “aslan pençesini” andırıyor. Genelde Peugeot otomobillerin kabinlerinde ortak parçalara rastlarsınız. Ancak 508 bambaşka ve sanki farklı bir fabrikadan çıkmış gibi... Peugeot 508’in içindeyken sanki daha üst sınıf bir otomobil kullanıyormuş hissine kapılıyorsunuz. Sizi ferah bir alan karşılıyor ve sürücü koltuğuna oturunca rahatlığı hissediyorsunuz. Peugeot’nun adına yakışır bir şekilde iç mekanının konforundan söz etmek gerekiyor. Üst düzey bir işçilik var ve özellikle çok şık duran deri koltuklar, bu ambiyansa katkıda bulunuyor. Geniş diz mesafesi hem sürücü hem de yolcular için ayrı bir rahatlık. 508’in en iddialı olduğu konuların başında zaten konfor geliyor. Sürüş pozisyonuna adapte olmak zor olmuyor ve yola çıkıyoruz… Test aracımızda yer alan 1.6 THP motor 156 beygir güç üretiyor. 6 ileri otomatik vites kutusuna sahip bu motor düşük devirler dahil çok geniş bir aralıkta yüksek tork değeri (1400 d/d’da 240 Nm) sergiliyor. Dinamizm ve esnekliği bir arada sunuyor. 508 karoser yapısı ve güçlü vites geçişleriyle yüksek hızlara çok çabuk çıkıp, iyi yol tutuyor. Şanzıman çok iyi çalışıyor ve sorunsuz... Direksiyon sürücüyle uyum içinde ve gaz tepkilerini çok iyi algılıyoruz. Viraj çıkışlarındaki çekişi de dikkat çekici... Peugeot 508 bir makam otomobili edasıyla yolda ilerliyor. Gerekli her anda

116 MAYIS 2012

OTODERGI

117

TEST Peugeot 508 Allure istediğiniz çekişi ve gücü rahatlıkla yakalayabiliyorsunuz. Turbo motorun ortalama yakıt tüketimi 100 km’de 7.1 litre... Yalnız bu değeri tutturmak neredeyse imkansız... 508, araç içinde yolculuk yapan herkese aynı konforu sunmayı başaran bir otomobil... İç mekan yükse hızlarda bile sessiz... Sadece motorun yüksek devirlerde çıkardığı homurtu hafifçe duyuluyor ve kesinlikle rahatsız etmiyor. Aracın süspansiyonları darbeleri başarılı bir şekilde emiyor ve konforlu yolculuklara imkan tanıyor. Versiyonuna göre standart veya opsiyonel olarak sunulan navigasyon, renkli “Head up” ekranı, dört bölgeli otomatik klima, akıllı ışık sistemli aktif Xenon farlar, sürüşe duyarlı yönlendirmeli farlar, akıllı anahtar, elektrikli park freni, sürücü için elektrikli bel masajı, yol bilgisayarı, JBL hi-fi ses sistemi gibi donanımlar, 508’in özel karakterini daha da güçlendiriyor. Bu göz alıcı tasarım sedan ve SW olmak üzere iki farklı gövde tipiyle karşımıza çıkıyor. Aracın en önemli yanlarından biri de 545 litrelik bagaj hacmi... Sonuçta Peugeot 508 D segmentinde bulunan diğer rakipleriyle her yolda, her şartta yarışabilecek kabiliyete sahip bir sedan... Güzel görünüyor, kaliteli bir kabine sahip ve yeteri kadar hızlı... Peugeot 508 sınıfının en iyilerinden biri... Fiyatı ise opsiyon paketleri yüzünden biraz fazla yükseliyor. <<

>> TEKNİK ÖZELLİKLER Motor.............................................................1598 cc / 4 silindirli turbo Beygir Gücü.............................................240 Nm 4250 d/d Tork.................................................................360 Nm tork 4500 d/d Sürüş.............................................................Önden çekişli Şanzıman..................................................6 ileri otomatik Maksimum hız......................................217 km/s 0-100 km/s hızlanma......................9.2 saniye Ortalama tüketim..............................7.1 lt/100km CO2 emisyonu:......................................164 g/km Lastikler:....................................................205/55 R17 Boş ağırlık:................................................1396 kg Uzunluk/genişlik/yükseklik:.....4792/2068/1456 mm Bagaj hacmi:...........................................515 lt Yakıt deposu:..........................................72 lt

Fiyatı: 80.350 TL 118 MAYIS 2012

+ . Kalite, performans – Daha çok satılmalı

OTODERGI

Deri koltuklar çok şık görünüyor ve ayrıca yapısıyla sürücüyü kavrıyor. 508’in iç mekanı çok hoş detaylarla bezenmiş. Malzeme kalitesi yüksek ve sanki bir üst sınıf havasında. Ön konsolda yer alan gizli bardak tutucular sürücü ve yolcuya büyük kolaylık sağlıyor.

119

TEST Renault Megane RS TROPHY

120 MAYIS 2012

OTODERGI

Renault Megane RS Trophy Renault Sport’un yeni hot hatch’i gerçekten de söylendiği kadar iyi mi? Yanıtı aslında çok basit: Renault Megane RS Trophy bir kral ve mükemmel bir sürüş otomobili... Keskin ve kullandığınız her an sizi içine çekebilecek inanılmaz bir hassasiyete sahip…

Tarz değişiklikleri arasında kırmızı detaylara sahip 19 inç’lik parlak siyah alaşım jantlar, hava giriş delikleri ve kapılardaki Trophy çıkartmaları ve standart LED gündüz seyir farları bulunuyor.

121

TEST Renault Megane RS TROPHY

Renault’nun spor araçlarını hazırlayan RS bölümü yeni bir başarıya daha imza attı. RS ekibi tarafından hazırlanan Megane RenaultSport (RS) Trophy, Nürburgring pistinde en hızlı tur atan önden çekişli araç ünvanını kazandı. Yeni araç, pisti 8 dakika 7.97 saniyede döndü.

enault Megane RS Trophy, R26.R’nin varisi değil... İnce bir şekilde modifiye edilmiş ve sınırlı sayıda üretilecek bir model… Trophy’nin 2.0 litrelik dört silindirli motorunun gücü standart otomobile göre 15 beygir arttırılarak 265 HP’ye çıkarılmış. Torku da 20 Nm arttırılarak 360 Nm’ye 2500-5000 d/d’da yükseltilmiş. Bu değişiklikler sayesinde Trophy’nin 0-100 km/s hızlanma süresi 6.0 saniyeye inmiş. Maksimum hız da 254 km/s. Aslında bakarsanız bu otomobilin asıl olayı maksimum hızdan ziyade, anormal viraj kabiliyeti... Gelin teknik verileri bir kenara bırakalım ve yola çıkalım… Kimi otomobillerin kendini hissettiren gizemli bir varlığı vardır. Hemen omzunuzda oturup sizi daha hızlı sürmeye ve sınırları zorlamaya iten bir şeytanı… İşte Renault Megane RS Trophy böyle bir otomobil... Çok tanınmasa da, onda süper otomobilleri ağlatacak bir güç olduğu kesin... Ne bir Lambo, ne bir Porsche ya da Ferrari kadar ilgi çekebilir. Lakin, bu tarz spor otomobilleri kullananlar dikiz aynalarında sarı bir ışıltı gördüklerinde artık daha dikkatli davranmak zorundalar. Çünkü RS onlardan yol istiyor olabilir… Sürüş pozisyonu muhteşem, Recaro koltuklar bedeni çepeçevre sarıyor. İç mekan sade... Neredeyse normal bir Megane Hatchback gibi... Ufak tefek farklılıklar var tabii... RS logolu konsol, sarı zeminli devir göstergesi, sarı iplik dikişli direksiyon simidi gibi... Zaten aradığımız lüks ve konfor değil. Ne mi?.. Çılgın virajlar, up uzun otoban ve motor sesi... Artık hazırız. Motor sakin çalışıyor, gücünü ilk etapta fazla hissettirmiyor. Şehir trafiğinde rahat bir şekilde ilerliyoruz. Tümsekli

122 MAYIS 2012

OTODERGI

123

TEST Renault Megane RS TROPHY

Renaultsport mühendisleri standart 250’deki süspansiyonu ve şasiyi değiştirmemişlerse de, otomobil F1’den ilham alan Bridgestone Potenza RE050A tipinde lastiklerle donatılmış.

yüzeylerde biraz sert… Fren yaparken de biraz sarsılıyor. Bu otomobil günlük kullanıma uygun.. Arka koltuklar geniş ve bagaj hacmi hiç fena değil... Tempomuzu arttırıyoruz. Görkemli motoru zorladıkça RS Trophy hayat buluyor. Hızlı sürebileceğiniz keskin ve fiziki bir otomobil... Sert yapılandırmasına ve sürücü koltuğunda hissettiğiniz sarsıntılara rağmen, süspansiyonun tekerlek üzerindeki hakimiyeti mükemmel... En berbat yollarda bile zeminden ayrılmıyorlar ve bu, motor gücünü arttırabileceğiniz ve Trophy’nin yön değiştirme isteğinde hiçbir azalma olmayacağı anlamına geliyor. Otomobilin tüm hareketleri inanılmaz derecede güvenilir ve dengeli... Ayrıca istediğiniz herşeyi büyük bir hevesle yerine getiriyor oluşu da harika bir duygu... Virajdan viraja sürekli geçebiliyor. İşte buralar en iddialı olduğu yerler. Ani yön değişiklikleri, sahip olduğu yol tutuş muazzam… Ne

124 MAYIS 2012

OTODERGI

125

TEST Renault Megane RS TROPHY

kadar fazla kontra verirseniz verin, dönüşlerde ne kadar erken gaza basarsanız basın, sizi virajdan rahatlıkla çıkartacaktır. Direksiyondan bahsettik mi?.. Mucizevi bir performansa ve doğal bir ağırlığa sahip... Araç, virajlarda parlıyor, düşük atalet ve hassasiyeti sayesinde yola sıkı tutunuyor, virajlara keskin dalışlar yapıyor ve inanılmaz bir yol tutuşun kapılarını açıyor. Virajı döndükçe gaz pedalını tabana doğru yapıştırıyoruz ve RSTrophy izinden şaşmıyor. Çekiş öyle bir boyutta ki, bazen istediğinizden daha sert bir çizgide bulabiliyorsunuz kendinizi… Vites değişimleri sıkı ve her değişim çabucak yapılabiliyor. Her düzlükte vites sürekli artıyor, keyif zirve yapıyor. Tork geniş bir bantta emrinizde. Üçüncü vites, RS’in burnunu viraj sonuna kadar zorla, lastiklerin uğultusu… Ön tekerlekler farlar nereyi gösterirse o yöne gitmeye devam ediyor. Ayağı gazdan çek ve arka hafif kayıyor. Yeniden gaza otur ve RS Trophy’i maksimuma çıkar. Limite daha var. Kısacası otomobil tam bir isyankar... Vites yükseldikçe içindeki iştah daha da kabarıyor. Koltuğa yapışıyor ve motorun uğultusu ile akıp gidiyorsunuz. Sonuçta, RS Trophy’i kullananların yüzünde korku, saygı ve şaşkınlıkla karışık bir ifade olacaktır. Aşırı derecede güçlü değil, tam bir yol otomobili... Direksiyon, frenler, güç aktarımı, sürüş ve kontrol özellikleri herkesin yüzünde bir gülümseme bırakacaktır. RS Trophy, dünyanın en pahalı ve en iyi otomobillerine kafa tutmak ve onları huzursuz etmek için tasarlanmış mükemmel bir otomobil... <<

126 MAYIS 2012

OTODERGI

>> TEKNİK ÖZELLİKLER Motor...........................................................2.0 litre / 4 silindirli turbo Beygir Gücü.........................................265 HP 5500 d/d Tork...............................................................360 Nm 5000 d/d Sürüş...........................................................Önden çekişli Şanzıman...............................................6 ileri manuel Maksimum hız..................................254 km/s 0-100 km/s hızlanma...............6.0 saniye Ortalama tüketim........................ 8.2 lt/100km CO2 emisyonu:.................................190 g/km Lastikler:.................................................235/35 R19 Boş ağırlık:...........................................1409 kg Uzunluk/genişlik/yükseklik:.4300/1850/1440 mm Bagaj hacmi:......................................368 lt Yakıt deposu:.....................................60 lt

+ .Yol tutuş, performans – İç mekan 127

HAZİRAN SAYISINDA GÖRÜŞMEK ÜZERE...

OTODERGI