MEDYATABLET DERGİSİ

I

I

Türkiye’nin İlk ve Tek Dijital Medya Dergisi Mayıs 2017 ÜCRETSİZ

Basın Dışı Sermayenin

BASINA GiRiŞi OSMAN KILIÇ hazırladı ÖZEL DOSYA

*TV TABLET’in pay ortaklarının adı ve soyadı MEDYATABLET’te yayınlanacaktır.

ŞiRKETiNiZiN KURUMSAL DiJiTAL

DERGiSiNi EN UYGUN FiYATA HAZIRLIYORUZ

SADECE ,

iLETiŞiM

hkdijital@gmail.com

,,

PLAY Türkiye’nin ilk ve tek dijital medya dergisi olarak artık daha fazla sayfaya, daha fazla içeriğe sahibiz. Bu sayıdan itibaren Nostalji ve Tarih sayfaları eskiden olduğu gibi yeniden sizlerle olacak.

Bu sayımızda Ayın Dizisi Fox TV’de yayınlanan Çoban Yıldızı oldu. Ayın Oyuncusu da diziye paralel olarak dizide başrol oyuncusu olan Şükrü Özyıldız oldu. Ayın Yazarı, Takvim gazetesi genel yayın yönetmeni ve yazarı olan Ergün Diler oldu. Nostalji sayfasında Siyaset Meydanı var.

Tarih sayfasında ise Katil Medya Patronu! başlığıyla bir hikaye yer alıyor. tümünü zevkle okuyacağınızı umuyoruz.

Dosya sayfasında ise Kapakta da yer verdiğimiz Basın Dışı Sermayenin Basına Girişi konusu araştırıldı. Genel Yayın Yönetmenimiz Osman Kılıç’ın hazırladığı Dosyayı zevkle okuyacağınızdan emin olabilirsiniz.

Dolu Dolu Bir Mayıs Bu Mayıs ayında birçok güzel şey var. Öncelikle tüm annelerin Anneler Gününü kutluyoruz. 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramınızı da kutluyoruz. Ayrıca yine bu ay içinde Ramazan Ayına da giriş yapacağız. Şimdiden hepinize hayırlı Ramazanlar diliyoruz.

KÜNYE SAHİBİ Hatice Kılıç

GENEL YAYIN YÖNETMENİ KATKIDA BULUNANLAR Osman Kılıç Ali Özdemir KATKIDA BULUNANLAR Yayınlanan İçerikler Kaynak Gösterilmeden Kullanılamaz. Özel Haberler Ek İzne Tabidir. Reklam GENEL YAYIN Ali Özdemir İLETİŞİM VE REKLAM Sorumluluğu Reklam Verene Aittir. Yazıların Sorumluluğu Yazıyı Yazan Kişiye Aittir. Medyatablet Dergisi YÖNETMENİ Hkdijital@Gmail.Com İle İlgili Hukuki Ve Tüm Yasal Sorumluluklar Derginin Genel Yayın Yönetmenine Aittir. İLETİŞİM: medyatablet@gmail.com I REKLAM: hkdijital@gmail.com Osman Kılıç İLETİŞİM VE REKLAM KATKIDA Hkdijital@Gmail.Com BULUNANLAR

İÇİNDEKİLER 8

Çoban Yıldızı AYIN DİZİSİ

Şükrü Özyıldız AYIN OYUNCUSU

24

Ergün Diler AYIN YAZARI

Hasan Tahsin PORTRE

32

12 28

Siyaset Meydanı NOSTALJİ

@medyatablet

STAR TV’NİN SATIŞINDA

SONA SONA GELiNDi GELİNDİ

Uzun süredir medya kulislerinde dillendirilen Star TV’nin satışı konusunda Katarlı Bein Medya ile görüşmelerde sona gelindi. Milliyet gazetesi yazarı Sina Koloğlu’nun Doğuş Grubunun içinden aldığını iddia ettiği bilgilere göre Ferit sahibi olduğu Yayınkanallarının Grubunun Şahenk’in sahibi olduğu DoğuşŞahenk’in Yayın Grubunun tüm Doğuş televizyon tüm televizyon kanallarının Medyaya Bein Medyaya satışında son görüşmelerin yapıldığı belirtildi.

Söz Bein konusu satışın sonDolar görüşmelerin yapıldığı belirtildi. gerçekleşmesiyle birlikte grubun satışında 800 Milyon karşılığında satılacağını da Sözkesinleşeceği konusu satışınile gerçekleşmesiyle birlikte akataran Koloğlu, satışın ne zaman ilgili ise bir kesinliğin grubun 800Medya Milyon grubu Dolar karşılığında olmadığını bildirdi. Bu satışla birlikte Katarlı Bein Türkiye’de satılacağını da akataran Koloğlu, ne Digiturk’ten sonar bir medya şirketini daha satın almış olacak. Ötesatışın yandan zaman kesinleşeceği ilgili isesonlandırması bir kesinliğin grubun Türkiye’deki Al Jazeera haber kanalı ile ilgili tümile işlemleri bildirdi.

Bu satışla birlikteyapacak Katarlı da Doğuş grubunun sahibi olduğuolmadığını NTV haber kanalına mı yatırım TV8’de Salih Kalyoncu ile birlikte Komedi Dükkanı Bein Medya grubu Türkiye’de Digiturk’ten sorularını akıllara getirdi. programıyla ekran macerasına başlayan başarılı sonar bir medya şirketini daha satın almış komedyen Tolga Çevik uzun bir aradan sonra ekranlara olacak. Öte yandan grubun Türkiye’deki Al dönmeye hazırlanıyor. Komedi Dükkanı, Arkadaşım Jazeera haber kanalı ile ilgili tüm işlemleri Hoşgeldin, Müdür N’aptın? Programlarından sonra bu sonlandırması da Doğuş grubunun sahibi sefer Tolg Show isimli programla ekranlarda olacak. 25 olduğu NTV haber kanalına mı yatırım yapacak Film’in yapımcılığında gerçekleşecek programın Fox sorularını akıllara getirdi.

TV’de yayınlanacağı tahmin ediliyor.

TOLGA ÇEVİK EKRANLARA DÖNÜYOR

Katarlı Bein Medyanın Türkiye’deki ilk yatırımlarından olan Al Jazeera Türk internet sitesi kapandı. Cine5 televizyon kanalını alan Bein Medya ilk olarak bu kanalı Al Jazeera haber kanalına çevirmeyi düşünmüş fakat ardından bu karardan vazgeçmiş ve yoluna internet sitesi olarak devam etmişti. Bir süre önce aldığı maaşlarla da gündemde olan Al Jazeera çalışanlarının işlerine de son verildi.

MURAT GÜLOĞLU, HÜRRİYET’TE İlk olarak Fox TV’de sabah haberleri sunan ve son olarak bu kanaldaki görevine son verilen Murat Güloğlu Hürriyet.com.tr ile anlaştı. Başarılı sunucu Hürriyet.com.tr’den önce de Sözcü gazetesinde yazarlık yapıyordu. Güloğlu’nun Hürriyet’teki ilk yazısı 5 Mayıs Cuma günü yayınlanmaya başladı.

“KEŞKE DERGİ FACEBOOK’TAKİ LIKE’LARLA ÇIKABİLSEYDİ” Türkiye’nin en başarılı karikatür ve mizah dergisi Penguen’den üzücü haber geldi. Dergi yayınlanan 766. Sayısından sonra kapanacak. Maddi nedenlerden dolayı kapanan derginin kendi gerekçesi ise gazete okuma oranındaki düşüşlük ve dergide yer alan karikatürlerin sosyal medyada yayınlanması. Dergi bu konuyla ilgili “keşke dergi facebook’taki like’larla çikabilseydi” yorumunda bulundu. Yine dergiden yapılan açıklamaya göre derginin aplikasyonu üzerindeki yayınları devam edecekken, derginin isim hakkı da satılmayacak. Yani okuyucular Penguen dergisini ilerleyen zamanlarda yeniden raflarda görebilir.

ESKİSİ GİBİ UZUN SÜRECEK

Kanal D’de yayınlanan Bodrum Masalı dizisi geçtiğimiz haftalarda ondan sonar yayına giren ve şuan yayından kaldırılan dizi Kara Yazı’dan dolayı 60 dakika olarak yayınlanıyordu. Kanal D yönetimi, Kara Yazı dizisinin yayından kaldırılmasıyla birlikte Haziran ayında yayından kaldırılacak bir diğer dizi olan Bodrum Masalı’nın süresini eskisi gibi yine uzun tuttu. Artık 60 dakika olarak yayınlanmayacak olan dizi Haziran ayında ekranlara veda edecek. Dizi ile ilgili değişmeyen şey ise dizinin halen özetsiz yayınlanacak olması oldu.

BU SEFER TUTMADI

2011 yılında Show TV’de ekran macerasına başlayan Muhteşem Yüzyıl bu kanalın ardından Star TV’ye transfer olmuş ve başarılı bir şekilde final yapmıştı. Dizinin devamı niteliğinde olan Muhteşem Yüzyıl Kösem ise istenilen reytingleri bir türlü yakalayamadı. Ilk olarak Star TV’de ekrana gelen Muhteşem Yüzyıl Kösem bu kanalda düşük reytinglerden dolayı yayından kaldırılmış ve diziyi Fox TV satın FoxTV TV’de kaldırılmış vealmıştı. diziyi Fox satınde istenilen başarıyıFox yakalayamayan dizinin oyuncu kadrosu almıştı.

TV’de de istenilen eksilmiş yakalayamayan ve saati sürekli değişiklik başarıyı dizinin gösteriyordu.

Edinilenkadrosu bilgilereeksilmiş göre dizive60. bölümüyle final oyuncu saati yaparakdeğişiklik ekran macerasını sonlandıracak. sürekli gösteriyordu.

Edinilen bilgilere göre dizi 60. bölümüyle final yaparak ekran macerasını sonlandıracak.

COBAN YILDIZI .

Niğde’de doğmuş ve orada yaşayan Zühre, zorla Kapadokya’da yaşayan zengin bir adam olan Fikret Karakaya ile evlendirilmek istenir. Evlendirilir de artık mecburiyetten ve zorba bir şekilde yörenin en güçlü kişilerinden Fikret Karakaya’nın karısıdır. Zühre’nin yolu, Kapadokya’da taş ustalığı yapan, yakışıklı ve özüne bağlı bir delikanlı olan Seyit ile kesişir. İşte kader tamda bu kesişmeden sonra bağlarını örmeye başlar. Özellikleriyle birbirlerine pek benzemeseler de Zühre ve Seyit’in aşkı başlamıştır. Fakat bu aşkın önünde bin bir engel vardır. Onların özgürlüğe ve aşka olan tutkusu bu engellerle mücadele etmelerini sağlar. Zühre ve Seyit’in yaşatmaya çalıştıkları aşkları her şeyi yok edercesine bir güçtedir. Üstelik bu büyük aşkın önünde büyük de bir adam olan Fikret Karakaya gibi bir engel vardır. Kapadokya’dan İstanbul’a uzanan, masalları aratmayan Zühre ve Seyit’in aşk hikayesinin anlatıldığı Çoban Yıldızı, yeni bölümleriyle her Perşembe Fox TV ekranlarında sizleri bekliyor.

OYUNCULAR

SEYİT ZAHİR Şükrü Özyıldız

ZÜHRE FİLİZ Selin Şekerci

ZEKKAR KARAKAYA Selim Bayraktar

Menderes Samancılar

MUSTAFA ZAHİR Arif Erkin

İBRAHİM ZAHİR Serhat Özcan

SIRMA KARAKAYA Aysun Metiner

ALİ KARAKAYA Taygun Sungar

KÜNYE

FİKRET KARAKAYA

TAKiP ET

YAPIMCI Most Production/ Gül Oğuz YÖNETMEN Benal Tairi SENARYO Gülizar Irmak Fox TV’nin beğeniyle izlenen dizisi Çoban Yıldızı’nın en heyecanlı sahnelerini izlemek çok kolay

*Çoban Yıldızı’nın En Heyecanlı 6 Sahnesi

’te BU BİR İLAN DEĞİLDİR!

*TIKLA, iZLE

MEDYATABLET’TEN SANATA DESTEK KAMPANYASI

KÜLTÜR VE SANAT

iLANI VERMEK

%50 iNDiRiMLi İNDİRİMLİ FİYAT 500 TL’DİR

REKLAM REZERVASYON

hkdijital@gmail.com

ŞÜKRÜ ÖZYILDIZ EĞİTİMİ -NİN BİR BÖLÜMÜ -NÜ İSE ERASMUS ÖĞRENCİ DEĞİŞİM PROGRA -MIYLA PORTEKİZ’ DE

SÜRDÜR -MÜŞTÜR

18 Şubat 1988 yılında İzmir’de, Karadenizli bir baba ve Rum bir annenin evladı olarak dünyaya gelmiştir. Özyıldız’ın bir de kız kardeşi vardır. Şükrü Özyıldız 9 yaşına geldiğinde ise hayatının en talihsiz olayını yaşamış ve annesini kaybetmiştir.

Şükrü Özyıldız, yüksek eğitimini ve İstanbul macerasına açılan kapıyı İTÜ Gemi Makineleri Mühendisliğini kazanarak başlatmıştır. Burada bir yıl eğitim gördükten sonra tekrar sınava girerek Ege Üniversitesinde İşletme bölümünü kazanmıştır. Eğitiminin bir bölümünü ise Erasmus öğrenci değişim programıyla Portekiz’de sürdürmüştür. Portekiz’de yaşadığı yıllarda kafes dövüşlerine katılmış ve daha sonra bırakmıştır. Oyunculuğa ise ilkin yurt dışında bir workshop’a katılarak oyuncu olmanın kapılarını açmış ardından Müjdat Gezen Sanat Merkezinde oyunculuk eğitimi aldıktan sonra oyuncu olmuştur. Çeşitlioyunları, tiyatro oyunları, dizi, filmi sinema oyuncu olmuştur. Çeşitli tiyatro dizi, sinema ve filmi ve reklamda rol almıştır. reklamda rol almıştır. ününü kazandığı televizyona ise ilk2011 olarakyılında 2011 Asıl ününüAsıl kazandığı televizyona ise ilk olarak Sular Bu ile yayınlanan yılında gençlikyayınlanan dizisi olangençlik Derindizisi Sularolan ile Derin çıkmıştır.

Bu projeden 2013 yılında Benim Hala projedençıkmıştır. sonra 2013 yılında sonra Benim Hala Umudum Var oynamıştır.

VarUmudum dizisinde başrol oynamıştır.

Bu yıl içinde dizisindeUmudum başrol oynamıştır.

BuVar yıl dizisinde içinde ilk başrol sinema filmi olan Bukariyerini yıl içinde ilk sinema olankariyerini Neva’da sinema filmi olan başlatmıştır.

Neva’da dafilmi sinema Neva’da da ilksinema Bunlar dışında da sinema kariyerini başlatmıştır.

Bunlar başlatmıştır.

Bunlar dışında Kanal D’de Şeref Kanal D’de Şeref Meselesi dizisinde Kerem BursinMeselesi ile de dışında Kanal D’de Şeref Meselesi Kerem başrolleri paylaşmıştır. başrolleri dizisinde paylaşmıştır. ŞuBursin an da ile isede Fox TV’de ekrana gelen dizisinde Kerem Bursin ile Çoban de başrolleri an da ise Fox TV’de ekrana gelen Yıldızı Çoban YıldızıŞu dizisinde yine başrolde oynamaktadır. paylaşmıştır. Şu an daoynamaktadır. ise Fox TV’de dizisinde yine başrolde Özyıldız, özel hayatında aşırı hiperaktif birisidir, davulyine ve ekrana gelen Çoban Yıldızı dizisinde Özyıldız, özel aşırı hiperaktif birisidir, davul perküsyonu da çok iyi hayatında çalmaktadır. başrolde oynamaktadır. ve perküsyonu da çok iyi çalmaktadır. Özyıldız, özel hayatında aşırı hiperaktif birisidir, davul ve perküsyonu da çok iyi çalmaktadır.

KATiL

MEDYA

PATRONU

KATiL GAZETE PATRONU! Hollywood’un en meşhur dönemleri, 1920’li yıllar. Hemen her oyuncunun devasa paralar kazandığı zamanlar. Fakat yine bu dönem, Hollywood mensuplarından daha fazla para kazanan biri daha var. Gazete patronu William Randolph Hearst. Oluk oluk paralar kazanan gazete patronu William Randolph Hearst ile onun kadar olmasa da iyi paralar kazanan güzel Marion Davies ikilisi birbirlerine aşık olur.

Marion kadar güzel bir kadınla birlikte olmak, ister istemez insanı paranoyak ederdi, Hearst de öyle oldu. Ama bu paranoyaklık boşuna da değildi. Hearst bir gün Marion Davies’in, dönemin meşhur oyuncularından Charlie Chaplin ile birlikte olduğunu duydu. Yine de bu söylentiyi pek ciddiye almadı. Zira Marion’un böyle bir şey yapacağını düşünmüyordu. Ama yine de eğer böyle bir şey varsa kanıtlamak için yatında bir parti düzenledi, Chaplin de bu partiye davet edildi. Hearst’e göre eğer bu söylentiler doğruysa, parti ortamı onların gevşemesini sağlayacak, Hearst de gerçeği görecekti.

Hearst parti boyunca sevgilisi Marion ve Charlie Chaplin’i izledi. Fakat hiçte aşırı bir durum görmedi. Saatler ilerledikçeGÜZEL Marion ve Chaplin MARİON KADAR BİRkaybolmaya, ortada görünmemeye başladı. Etrafta onları arayan Hearst’in paranoyaklığı KADINLA BİRLİKTE İSTER haklı çıktı.

Marion ve Chaplin, yatın kuytu birOLMAK, köşesinde öpüşüyordu, Hearst de onların gölgesini gördü. Silahını çıkaran Hearst hiç düşünmeden o yöne doğru İSTEMEZ İNSANI PARANOYAK ateş etti. Olanları kaptan köşkünden izleyen Hearst’in attığı kurşun başkasına EDERDİ, HEARST ÖYLE OLDU isabet etmişti.

Hearst hemen aşağı indi veDE gördüğüne inanamadı, yerde yatan kişi arkadaşı Tom Ince’ti. Hearst silahını çektiğinde Ince de kamaradan çıkıyordu, yani kurşun ona isabet etmişti. Ince, kafasına isabet eden kurşunla hayatını kaybetti. Hearst hem üzgün hem de telaşlıydı. Sabah saatlerinde gazeteler Ince’in ölüm haberini verdi. Haberde Ince’in gazete patronu Hearst’in verdiği yemekte öldüğü üstüne basılarak verilmişti. Hearst gazetelerin bu ilk baskılarının hepsini toplattı. İlerleyen saatlerde gazete baskıları tamamıyla değişmişti. Olay daha sonra, Ince’in Hearst’in yemeğine davetli olduğu, aşırı yemek yediğinden dolayı kalp spazmı geçirdiği, ardından evine gönderildiği, orada öldüğü ve cesedinin de hemen yakıldığı anlatıldı.

Mahkeme olayla ilgili tek şahit olarak Hearst’in çalışanı olan bir doktoru dinledi. Doktor, Ince’in böyle bir rahatsızlığı olduğunu bilmekte ve o gün de yemekte ilk müdahaleyi yaptığını söylemekteydi. Kapatılan bu olay seneler sonra William Randolph Hearst’in torunu Patrica Hearst’in kitabında anlatıldı.

William Randolph Hearst

Marion Davies

Hearst parti boyunca sevgilisi Marion ve Charlie Chaplin’i izledi. Fakat hiçte aşırı bir durum görmedi. Saatler ilerledikçe Marion ve Chaplin kaybolmaya, ortada görünmemeye başladı. Etrafta onları arayan Hearst’in paranoyaklığı haklı çıktı. Marion ve Chaplin, yatın kuytu bir köşesinde öpüşüyordu, Hearst de onların gölgesini gördü. Silahını çıkaran Hearst hiç düşünmeden o yöne doğru ateş etti. Olanları kaptan köşkünden izleyen Hearst’in attığı kurşun başkasına isabet etmişti. Hearst hemen aşağı indi ve gördüğüne inanamadı, yerde yatan kişi arkadaşı Tom Ince’ti. Hearst silahını çektiğinde Ince de kamaradan çıkıyordu, yani kurşun ona isabet etmişti. Ince, kafasına isabet eden kurşunla hayatını kaybetti. Hearst hem üzgün hem de telaşlıydı. Sabah saatlerinde gazeteler Ince’in ölüm haberini verdi. Haberde Ince’in gazete patronu Hearst’in verdiği yemekte öldüğü üstüne basılarak verilmişti. Hearst gazetelerin bu ilk baskılarının hepsini toplattı. İlerleyen saatlerde gazete baskıları tamamıyla değişmişti. Olay daha sonra, Ince’in Hearst’in yemeğine davetli olduğu, aşırı yemek yediğinden dolayı kalp spazmı geçirdiği, ardından evine gönderildiği, orada öldüğü ve cesedinin de hemen yakıldığı anlatıldı.

Mahkeme olayla ilgili tek şahit olarak Hearst’in çalışanı olan bir doktoru dinledi. Doktor, Ince’in böyle bir rahatsızlığı olduğunu bilmekte ve o gün de yemekte ilk müdahaleyi yaptığını söylemekteydi. Kapatılan bu olay seneler sonra William Randolph Hearst’in torunu Patrica Hearst’in kitabında anlatıldı.

OLAY DAHA SONRA, INCE’İN HEARST’İN YEMEĞİNE DAVETLİ OLDUĞU, AŞIRI YEMEK YEDİĞİNDEN DOLAYI KALP SPAZMI GEÇİRDİĞİ, ARDINDAN EVİNE GÖNDERİLDİĞİ, ORADA ÖLDÜĞÜ VE CESEDİNİN DE HEMEN YAKILDIĞI ANLATILDI

Bu konunun hazırlanmasında Popüler Tarih dergisinin 2000 yılında yayınlanan 5. Sayısındaki Kriminoloji sayfasındaki araştırmadan yararlanılmıştır.

Tom Ince

John Laedrian Bilinmeyen Yabancı

Ruhun Dramı Ruh; bedenimizden fazlası, sonsuzluk nefesi, isimsiz bir duman, sahici bir his ve anlatamadıklarımızdır. Onu anlatmaya cümleler yetmediği gibi çözmek için de ilimler yetmez. Sizi siz yapan çürümeye mahkum bedeniniz değil hiçbir zaman yok olmayacak olan ruhunuzdur. Her ne kadar seçimlerimiz somut olsa bile seçimi yapan akıl, yani ruhtur. Her ruh sever. Sevgi yalnızca aşk değildir, aşk dünyevidir, sevgi zamansızdır. İnsan aşık olunabilecek bir şey değildir, insan sevilir. En sevdiğiniz insanlar ise size itaatkardırlar. Eğer öyle olmasalardı en sevdiğiniz olmazlardı. Ruh itaat edeni sever fakat itaat etmekten nefret eder. O halde itaat edenlerin ruhu yok mudur? Elbette vardır. Onlar itaat denen yanlış anlaşılmayı karşılıklı yaparlar. Bu da en adil olandır.

Yaşadıklarımızdan sorumluyuzdur. Ama bu yaşamadıklarımızdan sorumlu olmayacağımız anlamına da gelmez. Başucumuzda insanlar ölüyorsa, kurşun sıkan asker biz olmasak bile kurşundaki barut tanesi bizizdir.

Ruhun oruçlu olduğu şeyler vardır. Ona bir süre yasak olan, ölünceye dek.

Onlardan sakınmalıdır, kendini sakınmadığı takdirde çekeceği acı bedenindeki acıdan daha fazla olur, üstelik telafisi de yoktur. Ruhu evrileştiren çektiği acılar değil, acılardan alacağı tecrübelerdir. Bu yüzdendir ki niyet etmeden tutmak zorunda olduğumuz bu oruç bizi kendimize getirecektir. Bu oruç dini bir oruç demek değildir. Bu oruç mecbur kalarak tuttuğumuz ve nelerin yasak olduğunu deneyimleyerek saptayabildiğimiz bir oruçtur. Bu orucu nelerin bozduğunu bilemeyiz. İşte bu orucun gereklerini yerine getirdiğimiz takdirde doğru yolu bulmuşuz demektir. Bizim tutacağımız bu orucun belli bir süresi olmadığı gibi sonsuza kadar da sürebilir.

“

En sevdiğiniz insanlar size itaatkardırlar.

Eğer öyle olmasalardı en sevdiğiniz olmazlardı

İşte bu nevi karışık durumların yaşandığı ruh ebedsiz bir çıkmazdadır. Ne bu karışıklıktan çıkabilecek tecrübesi ne de bu tecrübeyi kazanacak zamanı yoktur. Onu refaha kavuşturacak gerçek, onun sonsuzu bulmasıyla olacaktır. Sonsuzluğun ne zaman geleceği ise belirsizdir. İşte bunlardır ruhun dramı…

DOSYA BASIN DIŞI

SERMAYENİN

BASINA GiRiŞi OSMAN KILIÇ hazırladı

BASIN DIŞI SERMAYENİN BASINA GİRİŞİ Basın dışı sermayenin basına ilk girişi sanılanın aksine Aydın Doğan’ın Milliyet gazetesini satın almasıyla olmamıştır.

Tanzimat döneminden 2. Dünya savaşının sonlarına dek hiçbir gazetenin sahibi basın dışından değildir. Bu geleneğin son bulması 1948 yılında, edebiyatçı ve yazar Peyami Safa’nın kardeşi olan İlhami Safa’nın kurduğu Yeni Sabah gazetesinin iş adamı Safa Kılıçoğlu’na satılmasıyla olmuştur. İlhami 19381938 yılındayılında Cemalettin Saraçoğlu’yla ortak kurduğu İlhamiSafaSafa gazetedeki Saraçoğlu’na devretmiş o da gazeteyi Safa Kılıçoğlu’na Cemalettin hisselerini Saraçoğlu’yla ortak kurduğu satmıştır. dışı sermayenin Türkiye’deki bu ilk girişimi önce başarılı olsa da gazetedekiBasınhisselerini Saraçoğlu’na ardından gazetesinin kapanmasıyla büyük bir hüsran olmuştur. devretmişYeni o daSabah gazeteyi Safa Kılıçoğlu’na Fakat gazetesiBasın kapanandışı Safa Kılıçoğlu bu seferde dergiciliğe merak salmış ve satmıştır. sermayenin Meydan dergisini kurmuştur.

Türkiye’deki bu ilk girişimi önce başarılı olsa da ardından Yeni Sabah gazetesinin kapanmasıyla büyük bir hüsran olmuştur.

Fakat gazetesi kapanan Safa Kılıçoğlu bu seferde dergiciliğe merak salmış ve …gazetesi kapanan Meydan dergisini kurmuştur.

Safa Kılıçoğlu bu seferde dergiciliğe merak salmış ve Meydan dergisini kurmuştur

Basın dışı gazete patronlarından ikincisi ise Habib Edip Törehan’dır. Törehan, Türkiye’de eğitim aldıktan sonra Almanya’ya gitmiş ve orada zengin olmuştur.

1949 yılında Türkiye’ye dönen Törehan bir gazete kurmak için kolları sıvamış ve Yeni Sabah gazetesini kurmuştur. Törehan gazetenin merkezini diğer gazetelerin aksine Babıali’de yapmamıştır. Fakat Törehan’ın gazete patronluğu kısa sürmüştür. 1950 yılında gazeteyi, eski medya patronu ve siyasetçi Cem Uzan’ın da babası olan müteahhit Kemal Uzan’a satmıştır. O zamanlar pek beğenilmeyen bir gazete olan Yeni İstanbul bir süre sonra kapatılmak zorunda kalmıştır.

Asıl işi gazetecilik olmayan ve gazete patronluğuna soyunan üçüncü iş adamı da Malik Yolaç’tır. 1918 yılında Kazım Şinasi Dersan’ın ortaklarıyla beraber kurduğu Akşam gazetesi, ortakların ayrılığıyla çıkmaza girmiş ve 1957 yılında Dersan gazeteyi armatör Malik Yolaç’a satmıştır. Yolaç, basın dışından gelen diğer patronlar gibi olmamış, birçok yenilik yapmıştır. Bir akşam gazetesi olan gündüz gazetesi olan Akşam’ı gündüz gazetesine çevirmiştir.

Basına birAkşam’ı diğer katkısı ise gazetesinetaşınmasında çevirmiştir. Basına “taşra baskı” olmuştur. Gazetenin Anadolu kentlerine birçok bir diğer katkısıgönderilecek ise “taşra aksaklık yaşanırken o, İstanbul baskısından önce Anadolu’ya baskı” Ankara’da olmuştur. kurmuştur.

Gazetenin gazeteleri hazırlatmış ve İstanbul dışındaki ilk matbaayı Malik Yolaç’ın siyasete girmesiyle gazete tiraj Anadolu kaybetmiş ve Yolaçkentlerine gazeteyi birçok aksaklık Basın-İş Sendikasına satmıştır. Ardından bu taşınmasında sendika da gazeteyi elden yaşanırken o, İstanbul çıkarmıştır. baskısından önce Anadolu’ya Deminde değinildiği üzere basına basın dışı sermayenin ilk girişi Aydıngazeteleri Doğan’la gönderilecek olmamıştır. Doğan’ın basına girişi 1979 yılında hazırlatmış Milliyet gazetesinin ve çoğunluk İstanbul hissesini satın almasıyla olmuştur. 3 Mayıs 1950 yılında Ali Naci Karacan dışındaki ilk matbaayı tarafından kurulan gazete, uzun yıllar gazetede görev alan vekurmuştur. son olarak Genel Ankara’da Malik Yayın Yönetmenliğini de üstlenen Abdi İpekçi’nin 1979 yılında bir suikast Yolaç’ın siyasete girmesiyle sonucu öldürülmesiyle altüst olmuştur. 1980 yılında Doğan’ın gazete tiraj Aydın kaybetmiş ve patronluğu gazetede ilan edilmiş ve künyedeYolaç adı yer gazeteyi almaya başlamıştır.

Basın-İş Doğan, Milliyet gazetesine uzun yıllar patronlukSendikasına yaptıktan sonra 2011 yılında satmıştır. gazeteyi satmıştır.

Ardından bu sendika da gazeteyi elden çıkarmıştır. değinildiği üzere 3 MayısDeminde 1950 yılında Ali Naci basına basın dışı sermayenin Karacan tarafından kurulan ilk girişi Aydın Doğan’la gazete, uzun yıllar gazetede olmamıştır.

Doğan’ın basına görev alan son olarak girişive 1979 yılında Genel Milliyet gazetesinin çoğunluk hissesini Yayın Yönetmenliğini de satın almasıyla olmuştur. üstlenen Abdi İpekçi’nin 19793 Mayıs 1950 yılında Ali Naci yılında bir suikast sonucu Karacan tarafından kurulan öldürülmesiyle altüst olmuştur gazete, uzun yıllar gazetede görev alan ve son olarak Genel Yayın Yönetmenliğini de üstlenen Abdi İpekçi’nin 1979 yılında bir suikast sonucu

1954 yılında kurulan Tercüman gazetesi de basın dışı sermayenin kurduğu bir gazetedir. Semih Tanca, Cemal Hünalp ve İzzet Oruz adlı üç iş adamının ortaklığıyla kurulan gazete, zamanla tamamıyla Cemal Hünalp’ın eline geçmiştir.

Hünalp, gazeteyi Vatan gazetesinde de hissesi bulunan bir başka iş adamı Nihat Karaveli’ye satmıştır.

Karaveli de gazeteyi yönetemeyince Ragıp Ragıp Kutman’a satmıştır. Kutman zamanında gazetenin Kutman’a satmıştır.

Kutmangazete yönetimi çalışanlara geçmiştir. Gazete bu çalışanlarının isyanı üzerine zamanında gazeteninisteği üzerine Kemal Ilıcak’a satılmıştır. olayın ardından çalışanların çalışanlarının isyanı üzerine Haldun Simavi’nin Günaydın ve Tan gazeteleri de basın dışı sermayenin satın gazete yönetimi çalışanlara aldığı gazetelerden olmuştur. geçmiştir.

Gazete bu olayın Simavi, gazetesi Günaydın’ın 1988 yılında Kıbrıslı iş adamı Asil Nadir’e satmıştır. ardından çalışanların isteği Ardından Tan gazetesi de satılmıştır. 1990’lı yılların başında üzerine Kemalİngiltere’deki Ilıcak’a şirketinde meydana gelen olaylar nedeniyle gazete çalışanlarının maaşlarını dahi ödeyemeyecek duruma gelen Asil satılmıştır.

Nadir’in gazeteleri ilkin iş adamı Selahattin Beyazıt’a ardından ise Ahmet Özal’a Haldun satılmakSimavi’nin istendiyse Günaydın de satılamamıştır. Gazeteler 1993 yılında Bekir Kutmangil ve de basın dışı adlıTanbirgazeteleri iş adamına satılmıştır. İş adamı Kutmangil’in öldürülmesiyle bu sermayenin satın aldığı gazeteler de kapanmıştır.

Uzun yıllar sonra Sabah gazetesi, Günaydın’ın isim gazetelerden olmuştur. hakkını alıp bir magazin eki olarak Sabah’la birlikte yayınlamaya başlamıştır.

Simavi, gazetesi Günaydın’ın 1988 yılında Kıbrıslı iş adamı Asil Nadir’e satmıştır.

Ardından Tan gazetesi de satılmıştır. 1990’lı yılların başında İngiltere’deki Simavi, gazetesi şirketinde meydana gelen Günaydın’ın 1988 olaylar nedeniyle gazete çalışanlarının maaşlarını dahi yılında Kıbrıslı iş adamı ödeyemeyecek duruma Asil Nadir’e satmıştır gelen Asil Nadir’in gazeteleri ilkin iş adamı Selahattin Beyazıt’a ardından ise Ahmet Özal’a satılmak istendiyse de satılamamıştır.

Gazeteler 1993 yılında Bekir Kutmangil adlı bir iş adamına satılmıştır. İş adamı Kutmangil’in

Asil Nadir’in satın aldığı bir diğer gazete olan ve aynı zamanda kapanmak zorunda olan gazetelerden biri olan Güneş gazetesi de basın dışı sermayenin girişimlerinden birisidir. 1982 yılında kurulan gazetenin kurucuları Ömer Çavuşoğlu ve Ahmet Kozanoğlu’dur. Bu iki ortak dönemin bankerlerinden Banker Kastelli’nin yurt dışına kaçmasıyla iflas etmiş ve iş adamı Mehmet Ali gazeteyi iş adamı Mehmet Ali Yılmaz’a satmıştır.gazeteyi Gazetenin Yılmaz’dan sonraki satmıştır.

Gazetenin patronu da Asil Nadir olmuştur. KapanmakYılmaz’a zorunda kalıp uzun yıllar Yılmaz’dan sonraki patronu da yayınlanmayan gazete Mehmet Emin Karamehmet’in gazeteyi satın almasıyla Asil Nadir olmuştur. yeniden yayınlanmaya başlamıştır.

Kapanmak zorunda kalıp uzun Falih Rıfkı Atay’ın kurduğu Dünya gazetesi de basın dışıyayınlanmayan sermayenin satıngazete aldığı yıllar gazetelerden biri olmuştur. Gazetenin kurucusu Atay’ın 1971 yılında vefat Mehmet Emin Karamehmet’in etmesiyle, gazete 1970’lerin başından beridir gazeteyi yaşadığı krizi aşamamış ve iş satın almasıyla adamı İhsan Altınel’e satılmıştır. 1979 yılında Hürriyet devredilen yeniden gazetesine yayınlanmaya Dünya gazetesi 1981 yılında Nezih Demirkentbaşlamıştır. patronluğunda bir ekonomi gazetesine çevrilmiştir. Gazete halen yayınlanmaya devam etmektedir.

Falih Rıfkı Atay’ın kurduğu Dünya gazetesi de basın dışı sermayenin satın aldığı gazetelerden biri olmuştur.

Gazetenin kurucusu Atay’ın 1971 yılında vefat etmesiyle, gazete 1970’lerin başından beridir yaşadığı krizi aşamamış ve iş adamı İhsan Altınel’e satılmıştır.

1979 yılında Hürriyet gazetesine devredilen Dünya gazetesi 1979 yılında1981 Hürriyet yılında gazetesine Nezih Demirkent devredilen Dünya gazetesi patronluğunda bir 1981 ekonomi gazetesine çevirilmiştir. yılında Nezih Demirkent Gazete halen yayınlanmaya patronluğunda bir ekonomi devam etmektedir.

gazetesine çevrilmiştir

*Bu Dosyanın hazırlanmasında Prof. Dr. Atilla Girgin’in Yerel Basın adlı kitabından yararlanılmıştır.

Osman KILIÇ

sadece

MEDYA

osmankilicOK osmankilic1 osmankilicc

A2 TV Beni Yeniden Televizyona Bağladı

Ben 1994 yılında doğdum. Televizyon bizim için vazgeçilmez ve tek eğlence kaynağıydı. Bizim ailede en çok ATV izlenir, Sabah gazetesi okunurdu. ATV’nin dizileri malumunuz, “dizi ATV’de izlenir” sloganına mahzar olabilmiş. Bu arada dönemin meşhur kanallarından TGRT de evimizde en çok izlenen ikinci kanaldı.

Televizyon izledim izleyeli aklımda kalmış olan diziler bellidir, aslında bu benim dönemimdeki her bireyde de ortaktır. Ekmek Teknesi, Deli Yürek, Çocuklar Duymasın, Avrupa Yakası ve yakın zamanlarda da Yahşi Cazibe dizisini izliyordum. Bu dönem televizyondan uzaklaşmaya başladığım bir dönemdi. Her gece izlediğim diziler varken bir elin parmağını geçmez olmuştu. Bir dönem Ezel dizisine baksam da sonraları onu da izlemez olmuştum. Uzun yıllar televizyonda dizi izlemez hale geldim. Ve derken Galip Derviş diye bir dizi başladı, ani bir hızla bitti. Şimdi ise Vatanım Sensin dizisi izlediğim tek dizi oldu.

Gelelim asıl meseleye, odamda duran televizyon sadece bir aksesuar haline, bir dekorasyon ürününe dönecekken A2 TV diye bir kanal çıktı. Çocukluğumda izlediğim ne kadar dizi varsa hepsi bu ekranda yer alıyor. Yeni medyada bir üreten olarak eski medyanın en önemli oyuncusu olan televizyonu hayatımdan çıkaracakken beni nostalji oyunuyla ekrana bağlayan A2 TV bu oyunuyla beni adeta hipnoz etti. Etsin de ve bir ricam olacak; lütfen artık Avrupa Yakası dizisini günlük hale getirsin:)

TELEVİZYON İZLEDİM İZLEYELİ AKLIMDA KALMIŞ OLAN DİZİLER BELLİDİR, ASLINDA BU BENİM DÖNEMİMDEKİ HER BİREYDE DE ORTAKTIR

ERGÜN DİLER 1968 yılında İzmir’in Buca ilçesinde dünyaya gelmiştir. Yüksek öğretime dek tüm eğitimi doğduğu şehir İzmir’de geçen Diler’in üniversite seçimi tamamıyla arkadaşı vasıtasıyla olmuştur. Diler, hem İzmir’de yaşamak hem de mühendis olmak isterken arkadaşı üniversite tercih formunu doldurmuş, hiç istemese de hayatının mesleğinin başlangıcı olacak olan Basın-Yayın yüksekokulunu yazmıştı. O çok üzülse de İstanbul’a, Marmara Üniversitesi Basın Yayın yüksekokuluna gitmek zorunda kaldı. Diler’in bu bölümü istememe nedenlerinden birisi memleketi İzmir bırakmak istemeyişiydi, diğer bir nedeni ise oldukça ilginçti. Henüz lise eğitimini gördüğünde hocası tüm sınıfa kompozisyon ödevi vermişti. Ergün Diler de oldukça güzel bir yazı hazırlamış ve hocasına vermişti. Fakat hocası bu ödevi onun yapmadığını söylüyor, Diler onu bir türlü inandıramıyordu. İşte yazıyı sevmeme nedenlerinden birisi de bu olay oldu.

Artık mesleğinin bu olacağını kabullenmiş ve işe koyulmuştu. 4 senede bitirebildiği, sevmediği bu bölümü okurken aynı anda çalışmaya da başladı.

Gündüzleri okula gidiyor gece ise Sabah gazetesinde çalışıyordu. Birkaç saatlik uykuyla okula ve ardından işe gidiyordu. Onun hayatından verdiği bu fedakarlık çalıştığı gazetenin yöneticilerince ödüllendirildi. Diler’in fedakarlığı karşılığını bulmuştu. Gazetedeki yöneticisinin bu ödülü onu mesleğe de bağladı. Artık başarılı bir gazeteciydi. Fakat onun bu sevinci kısa sürebildi. İzmir’den bir haber geldi, babası bir hayatını ailesinden kalan İzmir’den haber kaybetmişti. geldi, babası Ona hayatını kaybetmişti. tek miras çalışmaktı. Öyle de oldu, hep çalıştı, hep başarılarına başarı kattı.

Ona ailesinden kalan tek miras çalışmaktı. Öyle de oldu, hep çalıştı, hep başarılarına başarı kattı.

Uzun yıllar Sabah gazetesinde görev aldıktan sonra Akşam gazetesi, Habertürk, Star gazetesi, Uzun Cine5yıllar televizyonunda da görev Cine5’in Sabah gazetesinde görevyaptı. aldıktan sonra DİLER, HEM İZMİR’DE ardından Yeni Şafak gazetesineAkşam geçti. gazetesi, Bu gazetede de toplam yıl çalıştı.

6,5 Habertürk, Star6,5 gazetesi, Cine5 YAŞAMAK HEM DE yılın 2,5 yılını Yeni Şafak’ın Genel Yayın da Koordinatörü tamamladı.

O televizyonunda görev yaptı.göreviyle Cine5’in ardından Yeni dönem Takvim gazetesinde açısından karışık bir durum yaşanıyor, Şafakyönetim gazetesine geçti.MÜHENDİS Bu gazetede de toplam 6,5 yıl OLMAK sürekli gazetenin yöneticileriçalıştı. değişiyordu.

Yeni Şafak’tan ayrılmıştı.

Bu 6,5 yılınDiler 2,5 de yılını Yeni Şafak’ın Genel Yayın İSTERKEN ARKADAŞI sefer de Takvim gazetesinde çalışmaya başladı.

Gazetenin GenelTakvim Yayın Koordinatörü göreviyle tamamladı.

O dönem ÜNİVERSİTE TERCİH Yönetmeni oldu. Diler 2009 başladığıyönetim Takvim gazetesi Genel Yayın gazetesinde açısından karışık bir durum FORMUNU DOLDURMUŞ, HİÇ Yönetmenliğini halen sürdürmektedir. yaşanıyor, sürekli gazetenin yöneticileri değişiyordu. İSTEMESE DE Bu HAYATININ Diler de Yeni Şafak’tan ayrılmıştı. sefer de Takvim Başarılı gazeteci Ergün Diler bir de evlilik yapmıştır. Eşiyle İstanbul’da tanışan gazetesindeMESLEĞİNİN çalışmaya başladı. Gazetenin Genel Yayın BAŞLANGICI Diler’in Efe Ömer ve Kayra Nisa adında 2 çocuğu bulunmaktadır.

Aynı zamanda Yönetmeni oldu. DilerOLAN 2009 başladığı Takvim gazetesi BASIN-YAYIN yazarlık da yapan Diler 2011 OLACAK yılında Şato Gizli Devletin Şifreleri, 2014’te Genel Yayın Yönetmenliğini halen sürdürmektedir.

YÜKSEKOKULUNU YAZMIŞTI Kraliçenin Adamları ve 2015’te ise birkaç senedir A Haber ekranlarında gazeteci Bekir Hazar’la birlikte sunduğu programın da adı Yazboz kitabını Başarılı gazeteci Ergün Diler bir olan de evlilik yapmıştır. yayınlamıştır.

Eşiyle İstanbul’da tanışan Diler’in Efe Ömer ve Kayra Nisa adında 2 çocuğu bulunmaktadır. Aynı zamanda

Uzun yıllar Sabah gazetesinde görev aldıktan sonra Akşam gazetesi, Habertürk, Star gazetesi, Cine5 televizyonunda da görev yaptı. Cine5’in ardından Yeni Şafak gazetesine geçti. Bu gazetede de toplam 6,5 yıl çalıştı. 6,5 yılın 2,5 yılını Yeni Şafak’ın Genel Yayın Koordinatörü göreviyle tamamladı. O dönem Takvim gazetesinde yönetim açısından karışık bir durum yaşanıyor, sürekli gazetenin yöneticileri değişiyordu. Diler de Yeni Şafak’tan ayrılmıştı. Bu sefer de Takvim gazetesinde çalışmaya başladı. Gazetenin Genel Yayın Yönetmeni oldu. Diler 2009’da başladığı Takvim gazetesi Genel Yayın Yönetmenliğini halen sürdürmektedir.

Başarılı gazeteci Ergün Diler bir de evlilik yapmıştır. Eşiyle İstanbul’da tanışan Diler’in Efe Ömer ve Kayra Nisa adında 2 çocuğu bulunmaktadır. Aynı zamanda yazarlık da yapan Diler 2011 yılında Şato Gizli Devletin Şifreleri, 2014’te Kraliçenin Adamları ve 2015’te ise birkaç senedir A Haber ekranlarında gazeteci Bekir Hazar’la birlikte sunduğu programın da adı olan Yazboz kitabını yayınlamıştır.

DİLER 2009’DA BAŞLADIĞI TAKVİM GAZETESİ GENEL YAYIN YÖNETMENLİĞİNİ HALEN SÜRDÜRMEKTEDİR

N E

W Y O

R

K

MEN LEATHER WALLET

$59.00

HASAN

TAHSiN

HASAN TAHSİN 1888 yılında Selanik’te dünyaya gelmiştir. Asıl adı Osman Nevres’tir. Eğitimine Atatürk’ün de eğitim gördüğü Şemsi Efendi Mektebinde başlamıştır. Bu okulun ardından Feyziye Mektebinde eğitime devam etmiştir. Başarılı bir öğrenci olan Tahsin, İttihat ve Terakki Cemiyetinin verdiği bursla Paris’te Sarbonne Üniversitesinde Siyasal Bilimler okumuştur. Tahsin bu bursun karşılığı olarak İttihat ve Terakki’nin Paris temsilcisi olmuştur. Çeşitli eylemlere katılan Tahsin, Bükreş’te Osmanlı devleti aleyhine gösteriler yapan ve İngiliz casusu göreviyle Balkanları karıştırmaya çalışan Buxton kardeşlere suikast düzenlemiştir. Bu suikast üzerine 10 yıl hapis cezası çeken Tahsin, ceza sonrası İstanbul’a geçmiştir. İstanbul’dan verem hastalığı için İsviçre’ye gitmesi gereken Tahsin, Hasan Tahsin ismini de buraya giderken almıştır. Karıştığı olaylar nedeniyle İsviçre’nin onu kabul etmemesinden dolayı, Osman Nevres olan ismini Hasan Tahsin olarak değiştirmiş ve öyle İsviçre’ye gidebilmiştir. 1918 yılında İzmir’de Hatıra adlı bir şirket kuran Tahsin, Osmanlı Sulh ve Selamet Cemiyeti’nin de sözcülüğünü yapan Hukuk-u Beşer gazetesini yayınlamıştır. İzmir’i Yunanistan’a vermemek için 14 Mayıs gecesi Reddi İlhak Heyeti Milliyesi tarafından dağıtılan bildiri de “...Ey bedbaht Türk!.. Yunan hakimiyetini kabule taraftar mısın? Artık kendini göster. Tekmil kardeşlerin Maşatlık Meydanındadır. Oraya yüzbinlerle toplan.. Orada zengin, yoksul, bilgin, cahil yok. Fakat Yunan egemenliğini istemeyen bir mutlak çoğunluk var. Geri kalma!.. Binlerler, yüzbinlerle Maşatlık'a koş. Ve Milli Kurul'un buyruğuna uy..” yazmaktaydı. 14 Mayısı 15 Mayısa bağlayan gece halkı Yunan işgaline karşı direnişe çağıran BAŞARILI Tahsin, 15 Mayıs sabahı Yunanlıların İzmir Pasaport İskelesine BİR yanaşıp rahatça İzmir’e girmesine karşın dayanamamış ve ateş açmıştır. Bu ateş ÖĞRENCİ sonucu Yunan Efzon Alayı OLAN bayraktarı olan asker ölmüş, elindeki Yunanistan İTTİHATOlay VEyerinden hemen uzaklaşan Tahsin, Yunan bayrağıTAHSİN, da yere düşmüştür. askerlerinin onuCEMİYETİNİN yakalaması ve öldürmesi sonucu şehit edilmiştir. Henüz 31 TERAKKİ yaşında olan Tahsin’in naaşı İzmir Saat kulesinin altında bulunmuştur.

VERDİĞİ BURSLA

PARİS’TE SARBONNE ÜNİVERSİTESİNDE SİYASAL BİLİMLER OKUMUŞTUR

İzmir’i Yunanistan’a vermemek için 14 Mayıs gecesi Reddi İlhak Heyeti Milliyesi tarafından dağıtılan bildiri de “...Ey bedbaht Türk!.. Yunan hakimiyetini kabule taraftar mısın? Artık kendini göster. Tekmil kardeşlerin Maşatlık Meydanındadır. Oraya yüzbinlerle toplan.. Orada zengin, yoksul, bilgin, cahil yok. Fakat Yunan egemenliğini istemeyen bir mutlak çoğunluk var. Geri kalma!.. Binlerler, yüzbinlerle Maşatlık'a koş. Ve Milli Kurul'un buyruğuna uy..” yazmaktaydı. 14 Mayısı 15 Mayısa bağlayan gece halkı Yunan işgaline karşı direnişe çağıran Tahsin, 15 Mayıs sabahı Yunanlıların İzmir Pasaport İskelesine yanaşıp rahatça İzmir’e girmesine karşın dayanamamış ve ateş açmıştır. Bu ateş sonucu Yunan Efzon Alayı bayraktarı olan asker ölmüş, elindeki Yunanistan bayrağı da yere düşmüştür. Olay yerinden hemen uzaklaşan Tahsin, Yunan askerlerinin onu yakalaması ve öldürmesi sonucu şehit edilmiştir. Henüz 31 yaşında olan Tahsin’in naaşı İzmir Saat kulesinin altında bulunmuştur. “...EY BEDBAHT TÜRK!.. YUNAN HAKİMİYETİNİ KABULE TARAFTAR MISIN? ARTIK KENDİNİ GÖSTER. TEKMİL KARDEŞLERİN MAŞATLIK MEYDANINDADIR. ORAYA YÜZBİNLERLE TOPLAN.. ORADA ZENGİN, YOKSUL, BİLGİN, CAHİL YOK. FAKAT YUNAN EGEMENLİĞİNİ İSTEMEYEN BİR MUTLAK ÇOĞUNLUK VAR. GERİ KALMA!.. BİNLERLER, YÜZBİNLERLE MAŞATLIK'A KOŞ.

VE MİLLİ KURUL'UN BUYRUĞUNA UY..”

Vatanım Sensin dizisinde Hasan Tahsin’in işgale karşı ilk kurşunu attığı sahnenin canlandırıldığı bölümü tıkla izle>

Reklam Veren

Reklam Vermeyen

REKLAM REZERVASYON

hkdijital@gmail.com

SiYASET MEYDANI Epey bir zamandır Ali Kırca yok ekranlarda. En son Show Tv Ana Haber Bültenini sunuyordu. Ve aynı zamanda o muhteşem program Siyaset Meydanını da sunuyordu. Program o kadar güzeldi ki sabahlara kadar devam eder ve yine de izlenirdi. Merhum Mehmet Ali Birand’ın 32. Gün programından sonra başladı. Pek unutulmaz ama unutanlar için söyleyelim, 32. Gün , A Takımı ve Siyaset Meydanı bir zamanlar ekranlara renk katan siyaset ve gündemin konuşulup tartışıldığı programlardı.

Tartışma kelimesinin hakkını veren programdı Siyaset Meydanı, izleyiciler bile tartışırdı. O hiç bilmediğimiz siyasi terimlerin çoğunu orada öğrendik halk olarak. Tanımadığımız simaların iç dünyasına girdik, görüşlerini dinledik. Çoğu zaman da onların dış görünüşlerinden farklı bir isim tanımış olduk. Siyaset Meydanı sayesinde tartışmayı, özgür düşünceyi ve barışı beynimizin bir yerlerine kazıdık, her ne kadar hayatımızda uygulamasakta. Siyaset Meydanında bir konu tartışılacaksa her görüşe yer görüşe verilirdi. Şimdiki programlar gibi verilirdi.yer Şimdiki programlar gibi değil anlayacağınız. değil anlayacağınız.

4 kişinin değilbir 40programdı. kişinin 4 kişinin değil 40 kişinin tartıştığı tartıştığı birizleyicilerde programdı.10 Haliyle Haliyle biz katınıbiz öğrendik. izleyicilerde 10 katını adı öğrendik.

Programın Programın müziğinin Türk Süitiydi.

O müziği her müziğinin adı Türk Süitiydi.

O müziği her duyduğumuzda Siyaset Meydanını anımsayacağız duyduğumuzda Siyaset elbette ama umut ederizMeydanını ki efsane program Siyaset anımsayacağız elbette ama umut Meydanı’nın ekranlara geri dönmesi.

Kim bilir belki ederiz efsane program bir günkiTürk Süitini tekrarSiyaset duyarız ve işte Siyaset Meydanı’nın ekranlara Meydanı başladı deriz. geri dönmesi.

Kim bilir belki bir gün Türk Süitini tekrar duyarız ve işte Siyaset Meydanı başladı deriz.

Cem Yılmaz, Beyazıt Öztürk ve Yılmaz Erdoğan’ın Konuk Olduğu Siyaset Meydanı Bölümü izlemek için tıklayın.

öneri

Osman KILIÇ

her

şey

osmankilicOK osmankilic1 osmankilicc

mima’yı Tüm Okuyucularımıza Öneriyorum!

Birkaç sayıdır dergimizde reklamı bulunmayan MİMA (Mini Mağazacılık) yine yaptı yapacağını ve muhteşem bir kampanyayla geri döndü. Bu kampanyaya göre; bayilik bedeli 50.000 TL olan market, %20 peşinatla (10.000 TL) herkesi market sahibi yapacak. Yani siz de çevrenizde gördüğünüz ŞOK, BİM, A101, UCZ, SEÇ gibi bir marketin sahibi olacaksınız.

Neden öneriyorsunuz? diye soracak olursanız. Öneriyoruz çünkü; ülkemizin refahı ve bireylerimizin girişimciliğe adım atması açısından muhteşem bir fırsat sunuyor. Bir akıllı telefonun bile 5.000 TL olduğu günümüzde size tüketimi değil, üretimi aşılıyor. Ayrıca bu markette sizi bir yöneten olmayacak fakat şirketin size verdiği kuralların dışına da çıkamazsınız. Bu market tüketiciye de kendini iyi hissedebileceği bir ortam yaratmak istiyor, bu nedenle müşteri memnuniyeti her şeyin üzerinde olacak.

Marketin sistemi ise şöyle işliyor; bayi olmak isteyenler şirketin mail yoluyla göndereceği banka hesap numarasına 10.000 TL’lik peşinatı yatırıyor. Bayi adaylarının paraları bu hesapta birikiyor, bunun sonucunda biriken para 50.000 TL’lik parçalara bölünüyor. Çeşitli aralıklarla belli bir sıra içinde herkes market sahibi oluyor. Marketin açılacağı, sırada olan kişiye söyleniyor. Bu kişi paranın geri kalanını da kişiye bildirildikten en geç 5 iş günü sonra aynı hesaba yatırmalı ve bunu bildirmeli. Marketiniz siz peşinatı yatırdığınız süreden 1 veya 6 ay arasında kesin açılıyor.

Her konuda ben şahsım adına MİMA’ya kefilim, hiçbir sıkıntı çıkmayacağından emin olabilirsiniz.

Bu arada MİMA da bizim yaptığımız gibi tüm işlerini dijital ortamda halletmekten yana, bir sürü idari personel yerine, mail ortamında tüm işlerini hallediyorlar. Ayrıca MİMA, marketinizin açılışında da bir dizi sürpriz yapacak, bunu da bilin istedim.

Reklam Veren

Reklam Vermeyen

REKLAM REZERVASYON

hkdijital@gmail.com

REKLAM VERMEK

KIZ TARAFINA MI? ERKEK TARAFINA MI?

AiT

TÜRKİYE’NİN İLK VE TEK DİJİTAL DÜĞÜN VE YAŞAM DERGİSİ