MEDYATABLET DERGİSİ 19. SAYI by MEDYATABLET

TÜRKİYE’NİN İLK VE TEK DİJİTAL, MEDYA DERGİSİ

ÜCRETSİZ

19. SAYI

EKRANDA BÜYÜYEN ÇOCUKLAR ÇOCUKLAR +PLUS’ta

OKAN YALABIK

YENİ DİZİSİYLE

GELİYOR

AYIN DİZİSİ

GÜNEŞİN KIZLARI

KAAN YILDIRIM VE EZGI EYÜBOGLU

EVLENIYOR

PORTE

ABDİ

İPEKÇİ

SULTAN ABDÜLHAMİD’İN

AYIN OYUNCUSU

HAYATI DiZi

OLUYOR

OSMAN KILIÇ ÖZEL DOSYASI

ÖZYILDIZ

ama bu sefer dijital

TIKLA OKU

REKLAM REZERVASYON

hkdijital@gmail.com

İÇİNDEKİLER

AYIN DİZİSİ 20

GÜNEŞİN KIZLARI

17 AYIN YAZARI

GÜNERİ

“KÜÇÜK AĞA” BU SEFER DENİZDE

CİVAOĞLU CİVAOĞLU

19 AYIN OYUNCUSU

ŞÜKRÜ

ÖZYILDIZ

DOSYA 23 MEDYANIN ÜÇ BÜYÜĞÜ

BAŞLARKEN

BAŞYAZI MERHABALAR Ülkemizin içinde bulunduğu karışıklıktan dolayı Medyatablet’i yayınlamayı ertelemiştik. Bu sayımız o yüzden biraz geç çıktı. Birde Medyatablet’e kardeş geliyor. Tv Tablet. Türkiye’nin ilk ve tek dijital televizyon dergisi dergisi. Dergimizin bu sayısında yaşasaydı 86 yaşında olacaktı, Abdi İpekçi var. Ayın Yazarı ise Usta isim Güneri Civaoğlu oldu. Kapak sayfasında yer alan Medyanın Üç Büyüğü ise Dosya sayfalarında yer alıyor. Sence Hangisi adında bir köşe ekledik. Ve bu sayımızda Test sayfası olmayacak. O sayfanın gerekliliğiyle ilgili çeşitli sorunlar mevcut. Okuma oranları ve sayfaların okuma oranları bunun cevabını verecek. İyi okumalar.

KÜNYE

Türkiye’nin ilk ve tek dijital medya dergisi MEDYATABLET, Periscope’ta. Kullanıcı adı: medyatablet

GÜNDEM

FERİT ŞAHENK

‘Yİ SATTI Doğuş Yayın Grubunun 16 Ekim 2000 tarihinde yayına başlattığı ekonomi ve eğlence kanalı CNBC-e, Discovery Communications’a satıldı. Ocak ayından beridir yapılan görüşmede kanalın satın alımı ise bu sene içerisinde gerçekleşecek. Bu satışla birlikte Discovery Communications, Türkiye’de ulusal yayın sektörüne girmiş olacak. Discovery Communications’ın iştirakleri arasında EuroSport, Discovery Channel ve Animal Planet gibi birçok televizyon kanalı da bulunuyor. Kanalın satış rakamı ise henüz açıklanmadı.

KANAL D ANA HABERDE

BİR DÖNEM BİR DÖNEM DAHADAHA SONASONA ERDİ ERDİ Usta gazeteci Cüneyt Özdemir Kanal D Ana Haberdeki görevinden ayrıldı. Mehmet Ali Birand’ın vefatının ardından ondan boşalan koltuğa geçen Özdemir, Birand’dan boşalan koltuğu layığıyla dolduruyordu. Sosyal medyada da bunun bir ayrılık değil, işten çıkarılma olduğu şeklinde yorumlar yer alırken, Özdemir Twitter hesabından ayrıldığını duyurdu. Özdemir’in yine aynı kanalda hazırladığı ve sunduğu ekranların en uzun soluklu haber programı 5N1K’nın da önümüzdeki sezon devam edeceği öğrenildi. Özdemir’den boşalan koltuğa ise Birand’ın vefatından sonra bir süre Kanal D Ana Haber bültenini sunan ve Hafta Sonu haberlerini sunan başarılı isim Serdar Cebe getirildi. Cebe önümüzdeki sezondan itibaren Kanal D Ana Haberde ekranlarda olacak.

GÜNDEM

OKAN YALABIK’TAN YENİ DİZİ Kanal D yeni sezonda iddialı geliyor. Kanalın kadrosundan dolayı en çok konuşulacak yapımı ise Analar ve Anneler dizisi olacağa benziyor. Dizinin şuan kesinleşen başrol oyuncuları ise Muhteşem Yüzyıl dizisinde Pargalı İbrahim Paşa’yı canlandıran Okan Yalabık ve başarılı oyuncu Hazar Ergüçlü olarak belirlendi. Diğer oyuncular birkaçı belirlense de cast çalışmaları devam ediyor. Dizi sanılanın aksine dram değil bir komedi dizisi olacak. Yeni dizi Anneler ve Analar, Ekim ayında Kanal D’de ekrana gelecek.

SULTAN ABDÜLHAMİD’İN HAYATI DİZİ OLUYOR HAYATI DİZİ OLUYOR

Osmanlı İmparatorluğunun 34. Ve en çok tartışılan padişahı 2. Abdülhamid’in hayatı dizi oluyor. Dizi için 12 Milyon Dolar harcanacağı öğrenildi. Yapımcılığını Limon Film’in üstlendiği dizinin Senaryosunu ise Kanal D’de yayınlanan Poyraz Karayel dizisinin de senaryosunu yazan Ertan Kurtulan yazdı. Dizinin platosu için Limon Film’in sahibi Hayri Aslan’ın Ömerli, Kılıçlar Köyünde bir arazi kiraladığı öğrenildi. Aslan’ın söylediğine göre dizinin çekimleri 2016 yılının yaz ayında başlayacak. Daha önce birkaç yapımcı tarafından da yapılmak istenen dizinin hangi kanalda yayınlanacağı ise henüz netleşmedi.

MAYIS KRALİÇESİ

GELiYOR Show Tv yeni sezonda epey bir iddialı olacak. Show Tv ekranlarında iddialı olacak dizilerden birisi de Mayıs Kraliçesi. Dizinin yapımcılığını Çocuklar Duymasın, En Son Babalar Duyar ve Arka Sıradakiler gibi birçok başarılı diziye imza atan Mint Prodüksiyon’dan Birol Güven yapıyor. Mayıs Kraliçesi’nin kesinleşen başrol oyuncularından birisi de güzel oyuncu Yağmur Tanrısevsin oldu. Yeni dizi Mayıs Kraliçesi yeni sezonda Show Tv’de ekranlara gelecek.

GÜNDEM z

“YUKARIDAN BASKI” MI

VAR? VAR?

Hürriyet Gazetesinde uzun bir zamandır köşe yazarlığı durumunda kaldık. Yalçın Doğan’la ilgili olarak yapan Yalçın Doğan’ın Hürriyet serüveni sona erdi. İlkin hükümetten kaynaklanan herhangi bir baskı söz Hürriyet Gazetesinden kendi isteğiyle ayrıldığı haberleri konusu olmamıştır. Bu tasarrufa başka birimlerdeki yer alsa da Doğan, Medyaradar’dan Alev Gürsoy Cimin’e bazı çalışanlarımızı da kapsayan gazetedeki genel verdiği röportajda kendisine “Çok üzgün oldukları, ancak bir tensikat kararı çerçevesinde gidilmiştir.” yukarıdan gelen baskı sonucu bunu yapmak durumunda Şeklinde açıklama geldi. Usta yazarın önümüzdeki kaldıkları” söylediler, dedi. Gazetenin Genel Yayın günlerde herhangi bir gazetede yazıp yazmayacağı Yönetmeni Sedat Ergin ise bu konuyla ilgili “Yazarımız ise henüz belli kesinleşmedi. Yalçın Doğan’la maalesef yollarımızı ayırmak durumunda kaldık. Yalçın Doğan’la ilgili olarak hükümetten kaynaklanan herhangi bir baskı söz konusu olmamıştır. Bu tasarrufa başka birimlerdeki bazı çalışanlarımızı da kapsayan gazetedeki genel bir tensikat kararı çerçevesinde gidilmiştir.” Şeklinde açıklama geldi. Usta yazarın önümüzdeki günlerde herhangi bir gazetede yazıp yazmayacağı ise henüz belli kesinleşmedi. Serkan Keskin, Osman Sonant, Nihal Yalçın ve Ayşen Gruda gibi birçok ünlü oyuncunun yer aldığı Beş Kardeş dizisi yayından kaldırıldı. Kanal D’de ekrana gelen dizi ilk olarak yayın saatini değiştirerek yayından kaldırılacağının sinyalini vermişti. Dizinin yapımcılığı ise birçok başarılı yapıma imza atan Ay Yapım’a aitti, fakat şirket bu sefer istenilen başarıyı yakalayamadı. Ayrıca dizinin Yönetmenliğini ve Senaristliğini Onur Ünlü yapıyordu.

AY YAPIM

BU SEFER TUTTURAMADI BU SEFER TUTTURAMADI

GÜNDEM

Acun Ilıcalı’nın sahibi olduğu Tv8, Ilıcalı yönetimine geçtiği günden beridir yayına soktuğu hiçbir dizi tutmadı. İlk başta Star Tv’de reyting rekorları kıran Kaçak Gelinler dizisini transfer etti. Transfer ettiği dizi önceki kanalında yüksek bir izleyici kitlesine sahipken Tv8’de beklenilen başarıyı yakalayamamış ve yayından kaldırılmıştı. Ardından televizyona Çocuklar Duymasın, En Son Babalar Duyar gibi efsaneleşmiş dizileri yapan MinT Yapım’a Hom Ofis adından bir dizi yaptırılıp yayına sokuldu, bu dizide kısa bir sürede reyting canavarına yenildi. Yine Tv8’de 3 Adam adlı talk show programı yapan Eser Yenenler, İbrahim Büyükak ve Oğuzhan Koç’un aylardır üzerinde çalıştığı komedi dizisi Bana Baba Dedi, yayına sokuldu fakat bu dizide reyting yarışında kaybedenler kervanına katıldı.

Milliyet Gazetesinin başarılı ismi Ali Eyüboğlu, yeni sezonda ekrana gelecek yeni dizileri köşesine taşıdı. Bu diziler arasında Zemheri, Kızlarım, Melek, Aşk ve Diğerleri adındaki diziler yeni sezonda Tv8 ekranlarında izleyicisiyle buluşacaklar arasında yer alıyor. Endemol ve birçok başarılı yapım şirketlerinin yapımcılığını üstlendiği diziler geçmişten de anlaşılacağı gibi daha çok program yayınlayan bir kanal olan Tv8’de kısa süre içinde biteceğe benziyor. Hemen hemen hiçbir dizisi tutmayan televizyon kanalı Tv8 ısrarla yeni diziler sipariş etmiş olsa da bu dizilerin akıbetini şimdiden kestirmek çok kolay duruyor. Acun Ilıcalı’nın önceki kanallarda seyirciye beğendirdiği ve şimdi sahibi olduğu Tv8’de de beğeniyle izlenilen Survivor, Yetenek Sizsiniz ve Oses Türkiye gibi programlar yerine kanal yönetimi ısrarla dizi yayınlamak istiyor.

Yinede yeni sezonda Tv8’in uygulayacağı planlar dahilinde dizilerin tutması da mümkün olabilir. Bu planlar arasında Tv8 yönetiminin ayrıca reklam ve tanıtıma epey bir para harcaması bekleniyor.

GÜNDEM

“KÜÇÜK AĞA” BU SEFER DENİZDE BU SEFER DENİZDE

Ulan İstanbul dizisiyle başlayan aşk Adı Mutluluk dizisiyle resmileşti. Bir süredir birlikte olan ünlü oyuncular Kaan Yıldırım ve Ezgi Eyüboğlu evlenmeye karar verdiler. Hürriyette yer alan habere göre Ulan İstanbul dizisiyle başlayan arkadaşlık kısa sürede aşka dönüştü. Habere göre Kaan Yıldırım, bir akşam yemeği organize etti. Ve ardından müzisyenler eşliğinde sevgilisine evlilik teklif etti. Ezgi Eyüboğlu ise bu teklif karşısında Evet yanıtını verdi. Eyüboğlu bu mutlu gününü Instagram takipçileriyle paylaştı.

Kanal D’nin bu sezon iddialı yapımlarından biri de “Bir Deniz Hikayesi” adlı dizi olacağa benziyor. Dizinin başrolleri de dizi kadar iddialı, başroller arasında en son Küçük Ağa dizisiyle ekrana gelen Emir Berke Zİncidi’de var. Dizinin diğer başrol oyuncuları ise son olarak Kara Para Aşk dizisinde rol alan Emre Kızılırmak ve Begüm Birgören oldu. Yapımcılığını Erler Film’in yaptığı, yönetmen koltuğunda Aydın Bulut’un oturduğu Bir Deniz Hikayesi, yeni sezonda Kanal D ekranlarında olacak.

GÜNDEM

KARA SEVDA YAKINDA STAR’DA Bu sezon Star Tv’de dizi şöleni var. Star Tv’de yapımcılığını Ay Yapım’ın yapacağı Senaryosunu ise Anıl Eke ve Özlem Yılmaz’ın yazacağı Kara Sevda adlı dizi izleyiciyi ekrana kitleyecek. Başrollerinde yakışıklı oyuncu Burak Özçivit ve güzel oyuncu Neslihan Atagül’ün yer aldığı daha şimdiden yeni sezonun en iddialı dizileri arasında gösteriliyor. Yeni dizi Kara Sevda, yeni sezonda Star Tv’de olacak.

EŞKİYA DÜNYAYA

HÜKÜMDAR

OLMAZ Atv’de diğer kanallar gibi yeni sezonda iddialı yapımlara imza atacak. Senaryosunu Kurtlar Vadisinden tanıdığımız senarist Bahadır Özdener, Raci Şaşmaz ve başarılı senarist Cüneyt Aysan’ın yazdığı yeni dizi Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz, Atv’nin bu sezondaki en iddialı yapımlarından olacak. Oktay Kaynarca, Deniz Çakır ve Tarık Ünlüoğlu gibi isimlerin başrolünde yer aldığı dizi oyuncu kadrosuyla da epey bir iddialı gözüküyor. Dizinin yapımcılığını Fark Film yaparken Yönetmen koltuğunda Onur Tan oturuyor. Yeni dizi Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz, yeni sezonda Atv’de olacak.

BEST OF BKM GELİYOR

BKM

Star Tv yeni sezonda iddialı olacak. Çok Güzel Haraketler Bunlar, Güldür Güldür Show ve son olarak Kanal D’de ekrana gelen Buyur Burdan Bak gibi başarılı skeç programlarına imza atan BKM Yapım Star Tv’ye de skeç programı hazırlayacak. Best Of BKM adındaki programda Çok Güzel Hareketler Bunlar ekibinden Ersin Korkut, Murat Eken, Şahin Irmak, Bülent Emrah Parlak, Gülhan Tekin, Burcu Gönder, Okan Çabalar, Yiğit Çakır, Korhan Herduran ve Zeynep Çamcı yer alıyor. Programın formatı ise diğerlerinden epey bir farklı olacak. Programda skeçlerin yanı sıra şarkılarda olacak. Yepyeni program Best Of BKM, yeni sezonda Star Tv’de ekrana gelecek.

+PLUS

BİR ZAMANLARIN

COCUK

YILDIZLARI ÇOK BÜYÜDÜ BÜYÜYEN

ÇOCUKLAR 13

+PLUS

Jale Azaklı

Gizem Güven

Zeynep Özkaya

Damla Ersubaşı

Buğra Özmüldür

Eskilerin efsane dizilerinden Sihirli Annem’in oyuncularının toplu halde çekilmiş fotoğrafları üzerinden şimdiki hallerinin fotoğrafını gösteren karışık bir grafik hazırladık.

+PLUS

Doğaç Yıldız

Ege Tanman Ece Çeşmioğlu

Akçahan Akça

Zeynep Özkaya

Eskilerin efsane dizilerinden İki Aile’nin oyuncularının toplu halde çekilmiş fotoğrafları üzerinden şimdiki hallerinin fotoğrafını gösteren karışık bir grafik hazırladık.

+PLUS Batuhan Karacakaya Bir zamanların reyting rekortmeni dizisi Aşk-ı Memnu’nun Bülent’i şimdilerde genç bir delikanlı.

Payende Çizmeci

Cennet Mahallesi dizisinin küçük yıldızları Aliş ve Ayşe şimdilerde görenleri şaşkına çeviriyor.

90’lı yılların efsane dizisi Süper Baba’nın Minesi Payende Çizmeci’nin şimdiki hali oldukça ilgi çekiyor.

Ecem Kanun Bir zamanların beğeniyle izlenen dizisi Ayşecik’in başrol oyuncusu Ecem Kanun’un şimdiki hali.

AYIN YAZARI

Y I L L A R I N E S K İ T E M E D İ Ğ İ B İ R G A Z E T E C İ

GÜNERİ -

Civaoglu

AYIN YAZARI

GÜNERI CIVAOĞLU 30 Temmuz 1939 yılında Ankara’da dünyaya gelmiştir. Yüksek öğretimine Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesinde başlamıştır. Asıl işi olan Gazeteciliğe ise Yeni Tanin’de başlamıştır. Fransa, Strasbourg Üniversitesinde doktora yapmaya gitse de doktorasını tamamlamadan geri dönmüştür. Civaoğlu Derya Dergisinde yazı işleri müdürlüğü, Yeni İstanbul Gazetesinde ise muhabir olarak görev yapmıştır.

Bir dönemde TRT’nin haber hazırlama ekibinde yer almıştır. İlk büyük iş tecrübesi ise Tercüman Gazetesinde Genel Yayın Yönetmenliği yapması olmuştur. Burada bir süre görev yaptıktan sonra ise Güneş Gazetesini kurmuş, ortağı olmuş ve gazetenin Genel Yayın Yönetmenliğini üstlenmiştir. Ayrıca gazetede köşe yazıları da yazmıştır. Güneş Gazetesi 1983 yılında maddi bir krize girmiş ve satılmak zorunda kalmıştır. Bunun ardından Sabah Gazetesinde uzun bir süre köşe yazarlığı yapmıştır. Sabah Gazetesinde köşe yazarlığı yapmakla birlikte Show Tv’nin ilk kuruluş yıllarında kanalın Genel Müdürlüğünü yapmıştır. Civaoğlu’nun köşe yazarlığı serüveni son olarak Milliyet’te devam etmiş ve halen devam etmektedir.

ise Güneş Gazetesini kurmuş, ortağı olmuş ve gazetenin Genel Yayın Yönetmenliğini üstlenmiştir. Ayrıca gazetede köşe yazıları da yazmıştır. Güneş Gazetesi 1983 yılında maddi bir krize girmiş ve satılmak zorunda kalmıştır. Bunun ardından Sabah Gazetesinde uzun bir süre köşe yazarlığı yapmıştır. Sabah Gazetesinde köşe yazarlığı yapmakla birlikte Show Tv’nin ilk kuruluş yıllarında kanalın Genel Müdürlüğünü yapmıştır. Civaoğlu’nun köşe yazarlığı serüveni son olarak Milliyet’te devam etmiş ve halen devam etmektedir.

Birkaç dönemde Kanal D ekranlarında haber öncesi siyasi olayları ve gündemi değerlendirdiği bir program yapmıştır. Marka program Şeffaf Oda’yı ise Kanal D’de başlatmış, Fox Tv’ye geçmiş ve en son Tv8’de programına devam etmektedir. Renkli kişiliğini de ekrana yansıtmaya çalışan Civaoğlu bir dönemde “Yok Böyle Dans” adlı yarışmada yarışmacı olmuştur. Civaoğlu ayrıca Bilgi Üniversitesinde İletişim dersleri vermekte ve 1996’da başlayan Milliyet Gazetesindeki işine devam etmektedir.

AYIN OYUNCUSU

ŞÜKRÜ ÖZYILDIZ 18 Şubat 1988 tarihinde İzmir’de Karadenizli bir baba ve Rum bir annenin evladı olarak dünyaya gelmiştir. Özyıldız’ın bir de kız kardeşi vardır. Şükrü Özyıldız 9 yaşına geldiğinde ise hayatının en talihsiz olayını yaşamış ve annesini kaybetmiştir. Şükrü Özyıldız, yüksek eğitimini ve İstanbul macerasına açılan kapıyı İTÜ Gemi Makineleri Mühendisliğini kazanarak başlatmıştır. Burada bir yıl eğitim gördükten sonra tekrar sınava girerek Ege Üniversitesinde İşletme bölümünü kazanmıştır. Eğitiminin bir bölümünü ise Erasmus öğrenci değişim programıyla Portekiz’de sürdürmüştür. Portekiz’de yaşadığı yıllarda kafes dövüşlerine katılmış ve daha sonra bırakmıştır. Oyunculuğa ise ilkin yurt dışında bir workshop’a katılarak oyuncu olmanın kapılarını açmış ardından Müjdat Gezen Sanat Merkezinde oyunculuk eğitimi aldıktan sonra oyuncu olmuştur. Çeşitli tiyatro oyunları, dizi, sinema filmi ve reklamda rol almıştır. Asıl ününü kazandığı televizyona ise ilk olarak 2011 yılında yayınlanan gençlik dizisi olan Derin Sular ile çıkmıştır. Bu projeden sonra 2013 yılında Benim Hala Umudum var dizisinde başrol oynamıştır. Bu yıl içinde ilk sinema filmi olan Neva’da da sinema kariyerini başlatmıştır. Bunlar dışında Kanal D’de Şeref Meselesi dizisinde Kerem Bursin ile de başrolleri paylaşmıştır. Şuan da ise Star Tv ekranlarında yayınlanan Tatlı Küçük Yalancılar dizisinde yine başrolde oynamaktadır. Özyıldız, özel hayatında aşırı hiperaktif birisidir, davul ve perküsyonu da çok iyi çalmaktadır.

AYIN DİZİSİ

GÜNEŞİN KIZLARI Güneş, İzmirde yaşayan bir edebiyat öğretmenidir. Üç kızı vardır, bunlardan Nazlı ve Selin karakterleri birbirine benzemeyen çift yumurta ikizi kardeşlerdir. Nazlı ile Selin 17 yaşında küçük kardeşleri Peri ise 15 yaşında bir genç kızdır. Mutlu bir hayatları olan bir ailedirler. Güneş’in hayatı büyük bir iş adamı olan Haluk Mertoğlu ile tanışmasıyla değişir. Haluk Mertoğlu, Güneş’e birden bire evlenme teklif eder ve Güneş teklif için düşünmek ister. Ama Haluk Mertoğlu, Güneş’ten vazgeçmez. Güneş’in kızlarından Selin ve Peri bu evliliğe olumlu bakarken Nazlı bu evliliğe olumlu bakmamakta ve sürekli engeller çıkarmaktadır. Ve sonunda evlenirler. Güneş ve kızlarından Selin ve Peri, Haluk’un evine yerleşirler. Mertoğlu ailesi herkes tarafından mükemmel görünse de o kadar da mükemmel değildir. Haluk Mertoğlu’nun eski eşinden olan oğlu Ali bu evliliğe ilk başlarda kötü baksa da gün geçtikçe alışmaya başlar. Haluk oğluyla sürekli tartışma içerisindedir. Güneş’in kızlarıyla birlikte gelmesiyle Mertoğlu ailesinde her şey eskisi gibi olmaktan çıkmıştır. Tüm gerçekler ortaya çıkacaktır.

Emre Kınay Haluk Mertoğlu Evrim Alasya Güneş

Tolga Sarıtaş Ali Mertoğlu Burcu Özberk Nazlı Yılmaz

Berk Atan Savaş Mertoğlu

Hande Erçel Selin Yılmaz

Miray Akay Peri Yılmaz

Meltem Gülenç Rana Mertoğlu

Her Perşembe 20:00’da

‘de

Yapımcı: Süreç Film / İnci Gündoğdu, İsmail Gündoğdu Yönetmen: Sadullah Celen Senaryo: Deniz Dargı, Cenk Boğatur

YAZI Bugün 10 Ağustos, 21 yaşındayım Doğum günümü kutlayan kutlamayan herkese şimdiden teşekkürler.

Osmanyazıyor… Kılıç "YANDAŞ" VEYA "MUHALİF" GAZETELERDE YAZAR OLMAK İSTEYENLERE TAVSİYELER Gazeteciliğe gönül vermiş veya bu işin okulunu okuyanların hayali köşe yazarı olmaktır. En azından çoğunun hayali budur. Köşe yazarı olmayı düşünen herkesin bu işi yapma fırsatı yok fakat biz sizi yine de bilgilendirelim. Şimdi size "yandaş" veya "muhalif" gazetelerde yazar olduğınızda neler yapmanız gerektiğini yazacağım.

"Yandaş" Bir Gazetede Yazacaksanız Öncelikle yandaşı olduğunuz o dönemin iktidarı veya patronunuz olacaktır. Patronunuzda olsa yandaş olacağınız ister istemez o dönemin iktidarı olacaktır. İlk günkü yazınızda yandaşların yer aldığı o yazar kadrosunda kendinizi tarafsız bir yazar olarak tanıtmaya çalışın. Hatta ilk bir hafta siyaset falan yazmayın. Sonraki haftalarda ise yazılarınızın konusu hep siyaset olsun. Siyaset olmasa dahi bir göz kırpsın siyasete. Mesela, sürekli olarak Komplo teorisi üretin. Muhalif yazarlara "İsrail Ajanı", gazetenin sahiplerine ise "Mason" deyin, bunlar her zaman tutar. Gözünüze bir muhalif gazete kestirin bakın bakalım hangi haberleri görmezden geliyor. Burada haklı olarak "Bakın bu gazete bu haberi neden yapmıyor?" deyin. En önemli silahınız manşetler, yine arşivden "Siz iktidar olmadığızda" "sizin" aleyhinize yapılan haberleri gösterin. Deyin ki bakın bize ne demişlerdi. He bir de muhaliflere seslenirken nida sanatından yararlanmaya çalışın, bu da hep tutar. Gözünüze bir tane de muhalif yazar kestirin, onun yazılarına cevaben yazılar yazın, sürekli laf atın, hatta lakap falan da takın. Unutmadan, hangi şirketin olursa olsun bütün muhalif gazetelere "Yahudi Sermayesi" deyin. Bu da her zaman tutar. Bunların hepsini yaparken o dönemin siyasi iktidarını övmeyi aman ha unutmayın. Yoksa geldiğiniz gibi gönderirler sizi gazeteden.

"Muhalif" bir gazetede yazacaksanız Hedef kitleniz genellikle gençler olacaktır. O yüzden gazetedeki ilk yazınız gençlere yönelik siyasi bir yazı olsun. Yazınızda sık sık "Cumhuriyet elden gidiyor" falan deyin, mutlaka tutar. Sonra yazılarınıza "Türkiye İranlaştırılmaya çalışılıyor", "Ülkeyi satıyorlar" falan deyin, sürekli tutar. Ekonomiyle ilgili yazılar yazmaya gayret gösterin, sürekli zamlardan şikayetçi olun, emin olun sizi çok seveceklerdir. O dönemin iktidarına yazılarınızda esprili bir şekilde muhalefet edin. O dönemin Başbakan'ının ağzından çıkan her cümleye başka şeylere yorun. Şüphesiz bunlarda tutacaktır. Ayrıca sürekli "yandaş" gazetecilere "satılmış kalem" diye hitap edin. Bunlarda sürekli tutar. He bu arada sakın iktidarı övmeyin yoksa kovulursunuz. Ben bunları hayatta yapmam demeyin. Türkiyedeki gazeteler ya yandaştır yada muhaliftir. Ama yine de bakmayın siz yazdıklarıma kanun değil ya, siz bu hataları yapmamaya bakın.

ACABA TEYZEM BİR MELEK Mİ? Ben hiç onun kadar iyi, onun kadar merhametli, onun kadar dostane bir insan daha görmedim. Göreceğimi de hiç zannetmiyorum. Çocukla çocuk olabilen, büyüğüne saygıyı ve sevgiyi hiç esirgemeyen. Herkesin her dilediğini kendince yerine getirmeye çalışan ve bunların hepsini yapıp bir gün bile of demeyen. En üzüntülü anında bile yüzü gülen ve bu sıkıntısını kimseye belli etmemeye çalışan, tıpkı usta bir tiyatro oyuncusu gibi. Bencillik şöyle dursun kötü niyeti aklının ucundan bile geçirmeyen. Şöyle bir düşünüyorum da onu tanıyıpta sevmeyen birisi bile yok. Ayrıca tanımasına gerek yok, hiç tanımadına bile güler yüzünü eksik etmeyen bir insan. İnsan mı? Acaba teyzem bir melek mi?

DOSYA

ııııııııııııııııııııııııııııııııııııııı

MEDYANIN

ÜÇ BÜYÜĞÜ

Hiçbir yerde okuyamayacağınız hayat hikayeleriyle “MEDYANIN ÜÇ BÜYÜĞÜ” Aydın Doğan, Turgay Ciner ve Ferit Şahenk Özel Dosyası

OSMAN KILIÇ sizler için hazırladı 23

DOSYA

MEDYANIN ÜÇ BÜYÜĞÜ OSMAN KILIÇ Özel Dosyası

AYDINDOĞAN 1936 yılında Gümüşhane’nin Kelkit ilçesinde dünyaya gelmiştir. İlk ve ortaokulu Gümüşhane’de tamamlayan Doğan, Lise öğrenimini Erzincan’da tamamladı. Üniversite eğitimini İstanbul Yüksek İktisat ve Ticaret Mektebinde almıştır. Ayrıca üniversite yıllarında “Talebe Cemiyeti” Başkanlığı da yapmıştır. Eğitim yıllarında babasından ayrı olarak 1958 yılında ilk şirketini kurarak iş adamı kimliğini kazanmıştır. Bu şirketle birlikte nakliyecilik, otomobil, müteahhitlik, iş ve inşaat makineleri ile ilgili çeşitli işler yapmıştır. 1974 yılına gelindiğinde ilk sanayi şirketini kurmuştur. Bu yıldan sonra İstanbul Ticaret Odası Meclis ve Yönetim Kurulu Üyeliği ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Yönetim Kurulu Üyeliği yapmıştır. Medya işine ise 1979 yılında Milliyet Gazetesini satın alarak girmiştir. 1986 ve 1996 yılları arasında Türkiye Gazete Sahipleri Sendikası Başkanlığını yürütmüştür. 1979 yılında Milliyet’i satın alan Doğan 1994’te “Medyanın Amiral Gemisi” olacak olan Hürriyet’i satın almıştır. Artık rakibine karşı 1-0 öndedir. 1995 yılında ise şimdilerde Türkiye’nin en çok satan gazetesi olan Posta Gazetesini kurmuştur. Yine aynı yıl Fanatik Gazetesini de kurmuştur. 1996 yılında Radikal ve Gözcü Gazetelerini kurmuş, ardından 2007 yılında Gözcü Gazetesini kapatmış, 2014 yılında ise Radikal Gazetesini bir internet Gazetesi haline getirip basılı yayınını durdurmuştur. 1998 yılında yapılan “Dünya Yayıncılık Birliği” toplantısında seçimle ilk kez Yönetim Kurulu Üyeliğine seçilen bir Türk olmuştur.1999 yılında

olan Hürriyet’i satın almıştır. Artık rakibine karşı 1-0 öndedir. 1995 yılında ise şimdilerde Türkiye’nin en çok satan gazetesi olan Posta Gazetesini kurmuştur. Yine aynı yıl Fanatik Gazetesini de kurmuştur. 1996 yılında Radikal ve Gözcü Gazetelerini kurmuş, ardından 2007 yılında Gözcü Gazetesini kapatmış, 2014 yılında ise Radikal Gazetesini bir internet Gazetesi haline getirip basılı yayınını durdurmuştur. 1998 yılında yapılan “Dünya Yayıncılık Birliği” toplantısında seçimle ilk kez Yönetim Kurulu Üyeliğine seçilen bir Türk olmuştur.1999 yılında Doğan Haber Ajansını kurmuştur. 1999 yılında Devlet Üstün Hizmet Madalyası almıştır. Yine 1999 yılında Girne Amerikan Üniversitesinden Fahri Doktora ünvanı almıştır. 2009 yılında ise Türk – Alman ilişkilerine katkılarından dolayı Federal Almanya Liyakat Nişanı’na layık görülmüştür. 2000 yılında ise Ege Üniversitesinden Fahri Doktora ünvanı almıştır.

Doğan, 1999 yılında bir haber kanalı kurma girişimi gerçekleştirmiştir. Kadrosunu bile tamamlayan haber kanalı son anda iptal edilmiş ve uluslar arası haber kanalı olan CNN ile ortak olarak CNN TÜRK’ü kurmuştur. 2004 yılında Dünya Gazeteler Birliği toplantısında seçimle Yönetim Kurulu Başkan Yardımcılığına getirilen ilk Türk olmuştur. 2002 yılında Dinç Bilginden ayrılan Zafer Mutlu, Vatan Gazetesini kurmuş Doğan Yayın Holding’e Ait Matbaa Tesisi fakat Aydın Doğan 24 ortaklığıyla

DOSYA Doğan, 1999 yılında bir haber kanalı kurma girişimi gerçekleştirmiştir. Kadrosunu bile tamamlayan haber kanalı son anda iptal edilmiş ve uluslar arası haber kanalı olan CNN ile ortak olarak CNN TÜRK’ü kurmuştur. 2004 yılında Dünya Gazeteler Birliği toplantısında seçimle Yönetim Kurulu Başkan Yardımcılığına getirilen ilk Türk olmuştur. 2002 yılında Dinç Bilginden ayrılan Zafer Mutlu, Vatan Gazetesini kurmuş fakat Aydın Doğan ortaklığıyla kurulmuştur. Doğan, 2005 yılında Türkiye’nin ilk özel televizyonu olan Star Tv’yi satın almıştır. 2007 yılında dijital yayın platformu D- Smart’ı kurmuştur. 2008 yılında Ted Turner ile ortak olarak Cartoon Network çizgi film kanalını Türkiye’de yayına sokmuşlardır. Yine Ted Turner ile ortak olarak yine 2008 yılında TNT kanalını Türkiye’de yayına sokmuşlar fakat 2012 yılında büyük bir zararla kapatmışlardır. Ayrıca 2008 yılında şimdilerde çok bahsi geçen Yahudi kökenli Alman iş adamı Axel Springer tarafından kurulan Axel Springer Medya, Doğan Yayın Holding’in %25’ine ortak olmuştur. 2011 yılında Star Tv’yi Ferit Şahenk’e satmıştır. Yine aynı yıl Aydın Doğan’ın medya sektörüne girmesini sağlayan gazete olan Milliyet Gazetesini ve Zafer Mutlu ile ortak kurdukları Vatan Gazetesini Demirören Grubuna satmıştır. 2012 yılında Ted Turner ile kurdukları TNT televizyonunu büyük bir zararla kapattıktan sonra aynı frekans üzerine yeni kurduğu Tv2’yi yayına sokmuştur. Ayrıca birçok televizyon kanalı, radyo kanalı ve dergi grubu da bulunmaktadır. Aydın Doğan’ın, Arzuhan Doğan Yalçındağ, Vuslat Doğan Sabancı, Hanzade Doğan Boyner ve Begümhan Doğan Faralyalı adında 4 kız çocuğu bulunmaktadır.

Hürriyet

DOSYA

TURGAYCİNER 1 Mart 1956 yılında Artvin’in Hopa ilçesinde doğmuştur. Uzun yıllar önce memleketinden İstanbul’a göç etmiştir. İstanbul’da eğitim gördüğü yıllarda hayatını idame ettirmek için çeşitli mesleklerde çalışmıştır. Ticarete üniversite eğitimi gördüğü sırada otomobil yedek parçası satarak başlamıştır. İlk önemli ticari girişimi ise abisi Tuncer Ciner ile Almanya’dan Mercedes otomobillerini ithal etmesiyle başlamıştır. Bu girişimi hakkında abisi Tuncer Ciner ve kendisi hakkında “Mercedes otomobillerini ülkeye kaçak sokmak” iddiası ile “Teşekkül Halinde Kaçakçılık” suçlaması ile çeşitli davalar açılmıştır. 1988 yılında ise Anadolu Endüstri Holding’in Irak’taki taahhütlük işlerini devralmıştır. 1990’lı yılların başına kadar Irak’ta anahtar teslim işler yapmıştır. Irak’tan çıkma sebebi ise 1991 yılında patlak veren Körfez Krizi olmuştur. Ciner, bunun ardından kendine başka pazarlar aramış ve Orta Asya pazarına yönelmiştir. Buradaki bazı ülkelerde de anahtar teslim işler yapsa da tekstil sektöründe de birçok yatırım yapmıştır. Hatta o bölgedeki çeşitli devletlerle de birlikte çalışmıştır. 1993 yılında ise Türkiye’de Ceyhan’da bulunan Ceytaş İplik Fabrikasını Türkiye İş Bankasından alarak tekstil sektörüne giriş yapmıştır. 1994 yılında Bezmen Gubundan Mensucat Santral’i satın almış ve adını Taç Santal olarak değiştirmiştir. Tekstil devi Cüneyt Ayral’dan ise Penyelüks’ü satın almıştır. 1995 yılında özelleştirme sonucunda Havaş’ın %60’lık hissesini satın aldı. 1997’de İsviçre Havayolları Swissair ile işletme ortaklığı yaptı. 1998 yılına gelindiğinde ise Havaş’ın tamamını satın aldı. 1999 yılında dönemin Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel tarafından Turgay Ciner’e eğitime verdiği katkıdan dolayı “Üstün Hizmet Madalyası” verildi. Medya sektörüne girişi ise Sabah Gazetesiyle olmuştur. 1998 yılında

Hatta o bölgedeki çeşitli devletlerle de birlikte çalışmıştır. 1993 yılında ise Türkiye’de Ceyhan’da bulunan Ceytaş İplik Fabrikasını Türkiye İş Bankasından alarak tekstil sektörüne giriş yapmıştır. 1994 yılında Bezmen Gubundan Mensucat Santral’i satın almış ve adını Taç Santal olarak değiştirmiştir. Tekstil devi Cüneyt Ayral’dan ise Penyelüks’ü satın almıştır. 1995 yılında özelleştirme sonucunda Havaş’ın %60’lık hissesini satın aldı. 1997’de İsviçre Havayolları Swissair ile işletme ortaklığı yaptı. 1998 yılına gelindiğinde ise Havaş’ın tamamını satın aldı. 1999 yılında dönemin Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel tarafından Turgay Ciner’e eğitime verdiği katkıdan dolayı “Üstün Hizmet Madalyası” verildi. Medya sektörüne girişi ise Sabah Gazetesiyle olmuştur. 1998 yılında Dinç Bilgin’in sahibi olduğu Sabah Grubuna ortak oldu, 2000 yılında ise grubun çoğunluk hissesini satın aldı. Daha sonra grubun adını Merkez Medya Grubu olarak değiştirdi. Merkez Medya’nın içinde Atv ve çeşitli dergilerde bulunuyordu. Bir süre yeni televizyon kanalı arayışı içine girdi. Kanaltürk Televizyonunu almak istese de girişimleri sonuç vermeyince İzmir Merkezli yerel televizyon kanalı Kanal 1’i satın aldı ve ulusal bir kanal haline çevirdi. Kanal 1’de gruba bağlı diğer televizyon kanalı olan Atv’den diziler yayınlandı. 2007 yılının Nisan ayında gruba TMSF tarafından el konuldu. Ciner’e ise sadece Kanal 1 verildi. Dinç Bilgin’den aldığı hiçbir şey kalmadı. Ciner’in medyadaki işi bitmiş gibi görünse de Ciner yeniden medya yatırımlarına başladı. İlk olarak Habertürk Televizyonunu web sitesiyle birlikte satın aldı. Ardından ise Kanal 1’i canlandırma çalışmalarına koyuldu. Ve birçok program ve dizi yayınlanan bir popüler kanal haline çevirdi. 2009 yılında Gazete Habertürk’ü kurdu. Gazete ilk gününden itibaren yüksek satış rakamlarıyla dikkat çekti. Kanal 26 istenilen başarıya 1 Televizyonunda

Ciner Yayın Holding

DOSYA

Bir süre yeni televizyon kanalı arayışı içine girdi. Kanaltürk Televizyonunu almak istese de girişimleri sonuç vermeyince İzmir Merkezli yerel televizyon kanalı Kanal 1’i satın aldı ve ulusal bir kanal haline çevirdi. Kanal 1’de gruba bağlı diğer televizyon kanalı olan Atv’den diziler yayınlandı. 2007 yılının Nisan ayında gruba TMSF tarafından el konuldu. Ciner’e ise sadece Kanal 1 verildi. Dinç Bilgin’den aldığı hiçbir şey kalmadı. Ciner’in medyadaki işi bitmiş gibi görünse de Ciner yeniden medya yatırımlarına başladı. İlk olarak Habertürk Televizyonunu web sitesiyle birlikte satın aldı. Ardından ise Kanal 1’i canlandırma çalışmalarına koyuldu. Ve birçok program ve dizi yayınlanan bir popüler kanal haline çevirdi. 2009 yılında Gazete Habertürk’ü kurdu. Gazete ilk gününden itibaren yüksek satış rakamlarıyla dikkat çekti. Kanal 1 Televizyonunda istenilen başarıya ulaşılamayınca kanalı kapattı.

Ciner Matbaası

Zamanın Newyork Belediye başkanı Mike Bloomberg’in ekonomi kanalı olan Bloomberg Tv’yi Türkiye’ye getirdi. Bloomberg

Zamanın Newyork Belediye başkanı Mike Bloomberg’in ekonomi kanalı olan Bloomberg Tv’yi Türkiye’ye getirdi. Bloomberg HT adıyla yayın yapan ekonomi kanalı zamanla Türkiye’nin en çok izlenen ekonomi kanalı haline geldi. 2015 yılına gelindiğinde ise TMSF tarafından el konulmuş ve satışa çıkarılan Show Tv’yi satın aldı. Şuanda Show Tv, Habertürk Tv ve Radyo, Bloomberg HT ve Gazete Habertürk’ün sahibidir. Dergi grubunu ise tamamıyla kapatmıştır. Turgay Ciner, medya dışındaki en büyük yatırımı ise enerji ve madencilik sektöründedir. Ciner ayrıca 2011 yılında Kasımpaşa Spor Kulübünü satın aldı. Son yıllardaki büyük yatırımı olan iş ise marketçilik. Türkiye’de daha önce eşine rastlanmamış bakkal marketler kurdu. Ucz adındaki bu marketlerin %60’ını Yıldız Holding’e satmıştır. Ciner, birçok sektörde çeşitli faaliyetler sürdürmeye devam etmektedir.

DOSYA

FERİTŞAHENK 1964 yılında Niğde’de dünyaya gelmiştir. Annesi Deniz Şahenk, babası ise ünlü iş adamı ve Doğuş Holding’in kurucusu Ayhan Şahenktir. Filiz Şahenk adında bir de kardeşi vardır. Liseyi İsviçre’de okumuştur. Üniversite eğitimini ise Boston College’de Pazarlama ve İnsan Kaynakları okuyarak ABD’de de tamamlamıştır. Üniversite eğitiminden sonra ise Harvard Üniversite’sinde Owner/ President programıyla tamamlamıştır. 1988 yılında Manufacturers Hannover’da Bankacılık stajı da yapmıştır. Eğitimini tamamladıktan sonra Türkiye’ye döndüğünde babası Ayhan Şahenk onu bazı şirketlerinde yönetim kurulu üyesi görevinde bulundurtmuştur. 1991 yılına gelindiğinde ise Garanti Menkul Kıymetler şirketini kuruldu. Yıllar sonra Ferit Şahenk bu bankanın Yönetim Kurulu Başkan Yardımcılığına getirildi. Ayrıca 1990 ve 1997 yılları arasında Ferit Şahenk Doğuş Otomotiv Grubunun Başkanlığını yaptı. 2001 yılında Doğuş Grubunun kurucusu babası Ayhan Şahenk’i kaybetti. Bunun üzerine Doğuş Holding’in başına geçti. Bu yıl aynı zamanda büyük bir finans krizi yaşandı. Fakat Ferit Şahenk şirketlerinin tümüyle bu krizden fazla hasar görmeden kurtuldu. Fakat Osmanlı Bankası ve Körfez Bank’ı Garanti Bankası çatısı altında birleştirdi. Doğuş Grubunun kurucusu ve Ferit Şahenk’in babası Ayhan Şahenk, 1993 yılında, şimdilerde Türkiye’nin en çok izlenen televizyon kanalı olan Kanal D’yi kurmuş ve 1994 yılında Doğan Grubuna satmıştır. Grubun medya sektörüne yönelik ilk yatırımı da budur. 1999 yılında ise 1996 yılında Cavit Çağlar tarafından kurulan NTV (Nergis Televizyonu)’yi satın almıştır. Türkiye’nin ilk haber kanalı olan bu televizyon kanalını

Fakat Osmanlı Bankası ve Körfez Bank’ı Garanti Bankası çatısı altında birleştirdi. Doğuş Grubunun kurucusu ve Ferit Şahenk’in babası Ayhan Şahenk, 1993 yılında, şimdilerde Türkiye’nin en çok izlenen televizyon kanalı olan Kanal D’yi kurmuş ve 1994 yılında Doğan Grubuna satmıştır. Grubun medya sektörüne yönelik ilk yatırımı da budur. 1999 yılında ise 1996 yılında Cavit Çağlar tarafından kurulan NTV (Nergis Televizyonu)’yi satın almıştır. Türkiye’nin ilk haber kanalı olan bu televizyon kanalını uzun yıllar ve halen Doğuş Yayın Grubu bünyesinde bulundurmaktadırlar. 2000 yılında da Doğuş Grubunun medya yatırımları tüm hızıyla devam etmiştir. NBC Universal ile ortak olarak olan CNBC-e’yi kurmuşlardır. Grup CNBC-e’den önce Hakan Çizem ve Korkmaz Yiğit’e ait olan Kanal E’yi satın almış bir nevi kanalın ismini değiştirip CNBC-e yapmıştır. Grup ayrıca birçok uluslar arası dergi ve tematik televizyon kanalının da Türkiye temsilciliğini yapmıştır. Yakın zamana gelecek olursak, Ferit Şahenk, 2008 yılında TMSF bünyesinde bulunan Kral Tv, Kral FM ve birçok Kral Grubu şirketini TMSF’den satın almıştır.2010 yılında dünyanın en kaliteli moda dergisi olan VOGUE’yi Türkiye’ye getirmiştir.Yine aynı yıl NTV Spor’u da kurmuştur. 2011 yılında ise şimdilerde büyük atılım yaptırarak ilk üç kanal arasında olan Star Tv’yi Doğan Medya Grubundan satın almıştır. 2012 yılında ise uluslar arası erkek dergisi olan GQ’uyu Türkiye’ye getirmiştir. Yine aynı yıl Türkiye’de bir ilki daha gerekleştirip Tvyo.com adında gruba bağlı ve28 bağlı olmayan

NTV Stüdyoları

DOSYA

Yakın zamana gelecek olursak, Ferit Şahenk, 2008 yılında TMSF bünyesinde bulunan Kral Tv, Kral FM ve birçok Kral Grubu şirketini TMSF’den satın almıştır.2010 yılında dünyanın en kaliteli moda dergisi olan VOGUE’yi Türkiye’ye getirmiştir. Yine aynı yıl NTV Spor’u da kurmuştur. 2011 yılında ise şimdilerde büyük atılım yaptırarak ilk üç kanal arasında olan Star Tv’yi Doğan Medya Grubundan satın almıştır. 2012 yılında ise uluslar arası erkek dergisi olan GQ’uyu Türkiye’ye getirmiştir. Yine aynı yıl Türkiye’de bir ilki daha gerekleştirip Tvyo.com adında gruba bağlı ve bağlı olmayan televizyon kanallarının dizi ve programlarının tekrarının izlenebileceği bir dijital platform yaratmıştır. 2013 yılında Acun Ilıcalı’nın satın aldığı Tv8’e %30 ortak olmuştur. Şahenk, son birkaç yıldır ise Restoran zincirleri satın almaktadır. Ayrıca enerji, inşaat gibi birçok yelpazede şirketleri de mevcuttur.

Star Tv Stüdyoları

PORTRE

9 Ağustos 1929 yılında İstanbul’da dünyaya gelmiştir. Burada ilkokulu bitirdikten sonra lise eğitimini Galatasaray Lisesinde tamamlamıştır. Üniversitede bir süre Hukuk Fakültesinde tahsil görmüştür. Gazeteciliğinin ilk yıllarında ise Yeni Sabah, Yeni İstanbul ve İstanbul Ekspres Gazetelerinde çeşitli görevlerde bulunmuştur. Bir süre sonra yani 1950’li yıllarda Milliyet’te ilkin Yazı İşleri Müdürlüğü ardından ise yine aynı gazetenin Genel Yayın Yönetmenliğini yapmıştır. Ayrıca Milliyet’te Genel Yayın Yönetmenliği yaptığı dönemde gazetenin Baş Yazarlığınıda yapmıştır. İpekçi, Milliyetteki işine başlamadan önce Mithat Perin ve Osman Karaca ile İstanbul Ekspres Gazetesini çıkarmıştır, bu gazeteden ayrıldıktan sonra 1954 yılında Milliyet’te işe başlamıştır. İpekçi, yazılarında daha çok Barışçıl bir dil kullanarak yazılar kaleme almıştır.

BİLİNMEYEN YÖNLERİ Abdi İpekçi, yemekler arasında en çok köfteyi severdi. İpekçi’nin bir diğer tutkusuysa çikolataydı, çikolatayı aşırı derecede sever ve mutlaka çekmecesinde bulundururdu. Kişilik olarak ise aşırı derecede utangaç bir insandı. Özellikle arkadaş çevresinde oldukça sevecen biriydi. İpekçi ayrıca çokda iyi dans ederdi ve sanatada büyük bir önem verir Türk Ressamların tablolarına bayılırdı. Yine kendisi gibi öldürülen Uğur Mumcu ile ise son zamanlarına doğru arkadaşı aracılığıyla tanışmıştır.

PORTRE İpekçi, İstanbul’a döner dönmez Milliyet Gazetesi’nin binasına gitti ve Türkiye’de çeşitli olaylar meydana akşamında gazetenin o dönemki geliyordu. Ülke ekonomik açıdan da sahibi Ercüment Karacan ile akşam epey bir zorluk içindeydi. İpekçi o yemeğinde buluşacak hem Ankaradaki dönemlerde CHP Genel Başkanı ve izlenimlerini hemde aynı uçakta Başbakan Bülent Ecevit ve Adalet seyahat ettikleri Sakıp Sabancı ile Partisi Başkanı Süleyman Demirel’in bir birliktelik kurmasını istiyordu. Bunu görüşmelerini anlatacaktı. Milliyet binasından ayrılmadan önce gazetenin istemesinde de ülkenin içinde yazı işleri müdürü olan Hasan Pulur’a bulunduğu durumu düzeltme kaçakçılık dosyasını sordu ve düşüncesi vardı. Pulur’dan çalışmalar devam ediyor 31 Ocak 1979 yılında yani ölümünden yanıtını aldı. Ercüment Karacan ile 1 gün önce Ankara’ya gitti. 1 Şubat buluşmasına eşiyle gidecek olan günü ise yine Ankara’da sabah saat İpekçi, telefonla eşini arayıp hazır olup 10’da dönemin Başbakanı Bülent olmadığını sordu, eşi ise hazırım diye Ecevit ile görüştü, zamanının kısıtlı cevapladı, ardından İpekçi, gazete olmamasından dolayı Süleyman binasını terk etti ve saat 19:30 Demirel ile İstanbul’a dönüşte sadece civarında arabasına binip yola telefonla görüşebildi. Yine 1 Şubat koyuldu. Evleri Teşvikiye’de bulunan günü 16:40’da İstanbul’a dönüş İpekçi, Karaköy Kabataş uçağına bindi ve aynı uçakta ünlü iş istikametinden Dolmabahçe’ye ulaştı, adamı Sakıp Sabancı ile yan yana buradan Taksim’e ardından da seyahat etti. Nişantaşındaki Emlak Caddesine geldi, buradan da evinin bulunduğu İpekçi, İstanbul’a döner dönmez Bostan Sokağa sapacak ve evine Milliyet Gazetesi’nin binasına gitti ve gidecekti. Evine varmasına 70 metre akşamında gazetenin o dönemki kala trafik felç olmuştu. 20:15 sahibi Ercüment Karacan ile akşam civarında saldırgan arabanın camına yemeğinde buluşacak hem Ankaradaki delik açıp 5 el ateş etti, ilk 2 kurşun izlenimlerini hemde aynı uçakta Abdi İpekçi’nin sağ koluna isabet etti. seyahat ettikleri Sakıp Sabancı ile İpekçi sol eliyle silahın namlusuna görüşmelerini anlatacaktı. Milliyet hamle yapmak istedi fakat binasından ayrılmadan önce gazetenin başaramadan saldırgan 3. Kez ateş yazı işleri müdürü olan Hasan Pulur’a etti. İşte o 3. Kurşun Gazeeciliğe kaçakçılık dosyasını sordu ve atılmış bir kurşundu ve İpekçi’nin Pulur’dan çalışmalar devam ediyor cebinde bulunan kalemi parçalayıp yanıtını aldı. Ercüment Karacan ile İpekçi’nin kalbine isabet etti. Ardından buluşmasına eşiyle gidecek olan 2 el daha ateş eden saldırgan İpekçi, telefonla eşini arayıp hazır olup kendisini bekleyen arabaya doğru olmadığını sordu, eşi ise hazırım diye kaçtı. Kontrolden çıkan Abdi İpekçi’nin cevapladı, ardından İpekçi, gazete aracı kayamaya başladı ve cadde binasını terk etti ve saat 19:30 dönüşündeki aydınlatma direğine civarında arabasına binip yola çarparak durabildi. koyuldu. Evleri Teşvikiye’de bulunan İpekçi, Karaköy Kabataş O gün evde Abdi İpekçi’nin eşi Sibel istikametinden Dolmabahçe’ye ulaştı, İpekçi ve Leyla Umarda vardı. Silah buradan Taksim’e ardından da sesleri İpekçi’nin evinede gitti ve eşi Nişantaşındaki Emlak Caddesine Sibel İpekçi, Abdi’yi vurdular deyip geldi, buradan da evinin bulunduğu evden dışarı koştu. Leyla Umar ve Bostan Sokağa sapacak ve evine Sibel İpekçi olay yerine gittiklerinde gidecekti. Evine varmasına 70 metre kalabalık etrafı sarmıştı ve Polis Abdi kala trafik felç olmuştu. 20:15 İpekçi’nin henz ölmediğini söyledi ve civarında saldırgan arabanın camına İpekçi hemen hastaneye kaldırıldı ve delik açıp 5 el ateş etti, ilk 2 kurşun burada yapılan müdahaleler Abdi İpekçi’nin sağ koluna isabet etti. sonucunda kurtarılamadı. Abdi İpekçi sol eliyle silahın namlusuna İpekçi’nin eşi haberi öğrendiği an hamle yapmak istedi fakat yıkıldı. başaramadan saldırgan 3. Kez ateş Suikastin ardından yakalanan Mehmet etti. İşte o 3. Kurşun Gazeeciliğe Ali Ağca ifadesinde birinci planda atılmış bir kurşundu ve İpekçi’nin İpekçi’nin kaçırılıp Başbakan’a şantaj cebinde bulunan kalemi parçalayıp 33 Ardından yapılması hedefleniyordu diye İpekçi’nin kalbine isabet etti.

1970’li yılların sonlarına doğru

ABDi

iPEKÇi iPEKÇi SUİKASTİ SUiKASTi SUiKASTi

PORTRE geldi, buradan da evinin bulunduğu Bostan Sokağa sapacak ve evine gidecekti. Evine varmasına 70 metre kala trafik felç olmuştu. 20:15 civarında saldırgan arabanın camına delik açıp 5 el ateş etti, ilk 2 kurşun Abdi İpekçi’nin sağ koluna isabet etti. İpekçi sol eliyle silahın namlusuna hamle yapmak istedi fakat başaramadan saldırgan 3. Kez ateş etti. İşte o 3. Kurşun Gazeeciliğe atılmış bir kurşundu ve İpekçi’nin cebinde bulunan kalemi parçalayıp İpekçi’nin kalbine isabet etti. Ardından 2 el daha ateş eden saldırgan kendisini bekleyen arabaya doğru kaçtı. Kontrolden çıkan Abdi İpekçi’nin aracı kaymaya başladı ve cadde dönüşündeki aydınlatma direğine çarparak durabildi. O gün evde Abdi İpekçi’nin eşi Sibel İpekçi ve Leyla Umarda vardı. Silah sesleri İpekçi’nin evinede gitti ve eşi Sibel İpekçi, Abdi’yi vurdular deyip evden dışarı koştu. Leyla Umar ve Sibel İpekçi olay yerine gittiklerinde kalabalık etrafı sarmıştı ve Polis Abdi İpekçi’nin henüz ölmediğini söyledi ve İpekçi hemen hastaneye kaldırıldı ve burada yapılan müdahaleler sonucunda kurtarılamadı. Abdi İpekçi’nin eşi haberi öğrendiği an yıkıldı. Suikastin ardından yakalanan Mehmet Ali Ağca ifadesinde birinci planda İpekçi’nin kaçırılıp Başbakan’a şantaj yapılması hedefleniyordu diye açıklama yaptı. Ve bu gibi birçok açıklamalarda bulundu. Ayrıca İpekçi’nin ölümünden bir gün sonra tüm gazeteler siyah çıkmıştır. Bu günlerde bile halen olayın sır perdesi tam anlamıyla çözülememiş görüşünde olanlar vardır. Olayın sır perdesi aralanır mı bilinmez fakat bilinen bir şey vardır ki Abdi İpekçi’ye sıkılan o kurşunlar tüm gazetecilere sıkılmış gibidir, 3. kurşunla kırılan o kalem tüm gazetecilerin kalemi gibidir. Usta gazeteci Abdi İpekçi aramızdan ayrılalı 36 yıl oldu fakat arkadaşı Leyla Umar’ın dediğine göre İpekçi’nin oğlu halen babasının vurulduğu o yerden geçemiyor…

NOSTALJİ

PROMOSYONLAR Bir zamanlar gazeteler çeşitli promosyonlar verip tirajını yükseltmeye çalışırdı. Ansiklopediler, porselenler, elektronik aletler ve birçok şeyi promosyon olarak verirlerdi. 19, 29, 39, 49 ve bol dokuzlu kuponlarla verilirdi bu promosyonlar. Şu dönem için çoğunuza komik gelse de inanılmaz derecede gazete tirajlarına etki ettiği büyük bir gerçektir. Şimdi böyle bir promosyon yelpazesi olmasa da o döneme göre epey bir normaldi. Gazeteler okutmak için promosyon vermeli mi? vermemeli mi? bilinmez fakat yüksek tiraja etkisi büyük bir gerçektir hiçbir zaman yadsınamaz. Ayrıca bu promosyon okuyucuyu da arttırıyor, gazeteyi promosyon için alan aynı zamanda gazeteyi okuyor. Öyle bir dönem yanmıştır ki gazeteler arasında promosyon savaşları bile yaşanmıştır. A gazete ne promosyon verdiyse B gazete ondan daha iyisini vermeye çalışırdı. Değişti. Her şey çok değişti, gazetelerde buna sessiz kalamazdı, onlarda çok değişti. Eskiden masum promosyonlarla yapılan satışlar şimdi yerini masum olmayan haberlere ve birçok değişikliklere bıraktı. İyi olup olmadığı ise size kalmış durumda.