Yelpaze İstanbul Dergisi 101.Sayısı ONLİNE by Yelpaze İstanbul UBK

aylık alışveriş ve ya şa m der gİsİ

yıl: 10

29 mart - 29 n İ san 2012

s a y ı

101

www.yelpazeı̇stanbul.com ile,

İstanbul ve Bahçeşehir’den güncel haberlere ulaşabilirsiniz! AKTÜALİTE İŞ-EĞİTİM SAĞLIK-GÜZELLİK GEZİ-KÜLTÜR-SANAT TEKNOLOJİ-BİLİM MODA-DEKORASYON GURME MÜZİK-EĞLENCE ETKİNLİKLER

• • • • • • • • •

Lütfen her eve yalnızca bir adet Yelpaze Bahçeşehir dergisi girmesine özen gösteriniz.

B a h ç e ş e h İ r , A r d ı ç l ı , I s pa rta k u l e , E s e nk e n t, B o ğ a z k ö y h a l k ın a d a ğ ı t ıl ır . a l a b İ l İ r s İ n İ z .

Çilek Odası Bahçeşehir Bahçeşehir Mobilyacılar Sitesi, H1 BLOK NO:11 HOŞDERE T: 672 93 33

EKENLER LASTiK OTOMOTiV GIDA.TUR.iNŞ.SAN.TiC.LTD.ŞTi.

Alkent 2000 Mh. Hadımköy Yolu Cd. No:11/2 B.Çekmece-İstanbul

T: (0212)

889 20 08 - F: (0212) 889 20 06

BAHÇEŞEHİR 3. CADDE F ÇARŞISINDA!..

Araç Boya Koruma ve Detaylı Temizlik Sektöründe Dünya Çapında Lider Marka!.. • DETAYLI İÇ TEMİZLİK • DETAYLI İÇ TEMİZLİK, DERİ KORUMA ve OZONLAMA • DETAYLI MOTOR TEMİZLİĞİ ve KORUMA • DETAYLI DIŞ TEMİZLİK ve BOYA KORUMA

Süzer Bulvarı Şehr-i Bazaar AVM 3. Cadde F Çarşısı Otopark Girişi Bahçeşehir - İstanbul

Tel: 0212 669 11 17 Fax: 0212 669 11 25 Gsm: 0533 660 55 78 mail@bahcesehirmeguiars.com www. bahcesehirmeguiars.com

Bahçeşehir

Bahçeşehir Sessiz Kalmadı Ama; Şuan İçin Sonuçta Değişmedi...

Bahçeşehir Şelale Park’ın içerisinde ticari amaçla restoran&cafe yapılması için 14 Şubat’ta başlayan yıkıma, Bahçeşehirliler Derneği üyeleri başta olmak üzere yüzlerce bölge sakini tepki gösterdi.

Savcılıktan benzer yanıtlar geldi.

Başakşehir Belediyesi'nin Bahçeşehir Şelale Park'ta yaptığı yıkım kriz çıkardı. Bölge sakinleri parkın daha kullanılır hale gelmesi adına yapılacak tüm çalışmaları destekleyeceklerini belirtirlerken, parkın içerisinde restoran&cafe yapılmasına karşı olduklarını dile getirdiler.

Yanıtlarda özetle verilen bilgide, parkta yapılan çalışmaların yasal mevzuatlara uygun süreçte işlediği ve kararın Başakşehir Belediye Meclisinde 09.09.2011 tarihinde yapılan toplantıda oybirliği ile alındığı yönündeydi.

Yıkımın başlamasından buyana yaşananlara sessiz kalmayan Bahçeşehirliler Derneği, bölge yaşayanlarının itirazlarını dikkate alarak sözlü ve yazılı başvurularla yetkili mercileri göreve çağırdı. Kamu vicdanını dikkate alan itirazlar Başakşehir Belediyesi Başkanlık makamı başta olmak üzere, Başakşehir Kaymakamlığına, Küçükçekmece Cumhuriyet Savcılığına iletildi.

Protesto Ulusal Ve Yerel Basında... Bahçeşehirliler Derneği üyeleri ve bölge sakinleri parkta yaşananları protesto etmek üzere 04 Mart sabahında parkta bir araya geldiler. Ulusal ve duyarlı yerel basının yanı sıra, İhlas Haber Ajansı ve FOX Tv’de haber programlarında da geniş yer bulan bu etkinliğe, destek olmak üzere çevreci yönü ve duyarlılığı ile yakından bilinen Prof.Orhan Kural’da katıldı.

Dernek Yönetiminden aldığımız bilgiye göre yapılan itirazlara Başakşehir Belediyesi ve

Prof. Orhan Kural

Basına yansıyan yüzüyle Şelale Park RESTORANI... Prof.Orhan Kural’dan Sert Sözler Bahçeşehir halkı ağaçların kesilmesini ve yeşil alanların gitgide yok olmasını protesto etmek amacıyla Şelale Parkı'nda toplandı. Eyleme çevreci kimliği ile bilinen Prof. Dr. Orhan Kural da destek verdi. Eylemde bir konuşma yapan Kural, katılımın az olmasından şikayet ederek, "Gelenlere teşekkür ediyorum. Gelmeyenleri ise kınıyorum. Herhalde şu an evde 90 - 60 - 90, Türkçesi noksan, Seda Sayan'ı seyrediyorlar" ifadelerini kullandı. Bahçeşehir Yerel

Kural, konuşmasında yerel yönetimleri de eleştirerek, "Maalesef Türkiye'de bir çok belediyenin gözü yeşil alanlarda. Gözleri doymuyor. Doların yeşili, doğanın yeşilini daima yeniyor. Maalesef her şeyi para üzerine kuruyorlar. Bir şehrin kalitesi Ali Ağaoğlu denilen o adamın yaptığı evlerle ölçülmez. Bir şehrin kalitesi yeşil alanlarla, özürlülere verilen değer ile, kütüphanelerdeki kitap sayısı ile ölçülür" diye konuştu.

Bahçeşehir Şelale Parkı

Yıkımına Dur Denilmeli!

ırlar. Ben karar albunu da dikkate almalıd bağlandığı olmuştur. sormak zorunda dede oybirliği ile karara dım, ben yaparım, size burada 500-600 yapılaşmalarla azalan ve söylemler, sağduBahçeşehir’in artan Edindiğimiz bilgiye göre ğilim tarzında yaklaşım n&cafe projesi de 14 Şubat 2012 yöneticilere olan restora hançer bu bir halkın, na alanda seven i dokusu bir yeşil m2 lik yulu, ülkesin Parkı’nda vinçlerle bu bilgiler ışığında eder. Gelişmiş ülsabahı saplandı. Şelale gerçekleşecektir. Tüm güvenini zedeler ve tahrip ehirlilerin sesine e semt sakinini ve ı kararları kamubaşlayan yıkım, yüzlerc derneğimiz duyarlı Bahçeş n Düden, Torkelerde yöneticiler aldıklar Der i’ni isyan ettirdi. Dere yaşaya restleşerek sağlamazlar. çevred ile vermiş, vicdanı Bahçeşehirliler Derneğ kulak oyunun Bahçeşehirlileri ı ve Şelale Villa sayıkım başlar başlamaz nek Yönetimi olarak tum, Saklı Bahçe Villalar Bu bağlamda siz duyarlı karşımızda duran dek hiçbir semt a, yasal haklarını ve olay yerine geldiğimizde kinlerine ulaşmıştır. Bugüne parklarına sahip çıkmay ehirBaşta Bahçeşehir açık bir parkın ticari re iletmeye davet manzaraya inanamadık. sakini, burada kamuya itirazlarını yetkili mercile iş onay vermemişUğur Barış Karabulut, z. işletmeye dönüşmesine liler Derneği Başkanı bir ediyoru kurulu vicdanı iz ve yönetim edilirse, kamu 2.Başkan Nihat Emeks tir. Bu yıkıma devam Saygılarımızla, önüne geçerek n bir hasar alacaktır. üyesi Ayfer Dikbaş dozerin ulması gerektamiri mümkün olmaya durdur hale getirilen, hiçbir i Yönetim Kurulu; bu yıkımın biran önce Elbette yasalara uygun Bahçeşehirliler Derneğ başlarında yönetiğini belirttik. itiraz da olmaksızın, masa adına, bu göre rine kendile ticiler karar alabilirler,, Uğur Barış Karabulut olarak yıgeçici ler. ıyla ı) olabilir talimat Şantiye Şefinin kararlarında haklı da (Yönetim Kurulu Başkan ehir Belediyesi’nin bilgi için: kım durdurulsa da Başakş Konu hakkında detaylı burada yapılacak ır ki alınan kararlar rg, verdiği bilgiye göre, Ancak unutulmamalıd www.bahcesehirliler.o 2011 tarihinve kamuo09.09. değilse derneği tine liler AN’nın çeşehir menfaa CAFE&RESTOR kamunun facebook/bah toplantısında, ne yaediyorsa, yöneticiler de Başakşehir Meclis yu alınan karara itiraz meclis üyelerinin zıktır ki muhalefet partili n e 19:30’da başlaya 15.02.2012 tarihind tüm duyarlı Bahprotesto etkinliğine katılan fikri BAHÇEŞEHİR'DE çeşehirlilerin ortak RA BİR SON VEbundan böyle YAPILAŞMALA Parkta yapılması düşünülen RİLMESİYDİ.

UYUMUYOR!.. Bahçeşehirliler liğinde Şelale

önder Bahçeşehirliler Derneği a Bahçeşehirli katıldı. toplantısına duyarlı onlarc cafe&restoranı protesto

en mücadele edecekBu konuda ara vermed Şelale Bölgesi'nde lerini belirten katılımcılar, an önce son bulmayaşanan yıkımın da bir kavuşmasını talep haline sını ve parkın eski ettiler.

i Yönetim KuruBahçeşehirliler Derneğ göre Başakşehir lu’ndan aldığımız bilgiye Kaymakamlığı ve Belediyesi, Başakşehir lerini ilettiklerini, Savcılığa itiraz dilekçe sonuç bulunmazsa ancak bu yapılanlarla ” çok daha kapsamlı “BAHÇEŞEHİRLİLERLE RİSİ” yapacaklarını bir “PROTESTO GÖSTE belirttiler.

Yelpaze Bahçeşehir I 29 Mart ‘12 12

Yelpaze Bahçeşehir I

29 Şubat ‘12

Kural, konuşmasının sonunda gözyaşlarına boğulurken, Bahçeşehir halkı tarafından teselli edildi. Eylem sonunda katılımcılar parmaklarını yeşile boyayarak beyaz bir çarşafa iz yaptılar. İhlas Haber Ajansı- (İHA) 04.03.2012 ONUR TURAN-İSTANBUL

Bahçeşehir

Bahçeşehirli Şelale Park’tan vazgeçmiyor... Yaklaşık 20 günden bu yana Bahçeşehir gündemini meşgul eden Başakşehir Belediyesinin Şelale Parktaki yıkım çalışmaları önceki gün parkta bir araya gelen vatandaşlar tarafından bir kez daha protesto edildi. Eyleme destek veren Prof. Dr. Orhan Kural, gözyaşlarına hakim olamadı. Başakşehir Belediyesinin Bahçeşehir 2. Kısımdaki Şelale Parkta yaptığı düzenleme çalışmalarına parkın dokusunun bozulacağı gerekçesiyle karşı çıkan Bahçeşehirliler Derneği (BADER) üyeleri ile vatandaşların direnci sürüyor. 4 Mart pazar sabahı bir kez daha Şelale Park’ta toplanan ve basın açıklaması yapan Bahçeşehirliler Derneği (BADER) üyeleri ile vatandaşlara, çevreci kimliğiyle tanınan Prof. Dr. Orhan Kural da destek verdi. Bahçeşehirliler Derneği (BADER) Başkanı Uğur Barış Karabulut tarafından okunan basın açıklamasında ise, Başakşehir Belediyesi’ne parktaki düzenlemelerden vazgeçme çağrısı yapıldı. KAMU VİCDANI YARALANIR... “Bu yıkıma devam edilirse, kamu vicdanı tamiri mümkün olmayan bir hasar ala-

caktır” diyen Karabulut, daha sonra şunları söyledi: “Elbette yasalara uygun hale getirilen, hiçbir itiraz da olmaksızın masa başında yöneticiler karar alabilirler; Kendilerince bu kararlarında haklı da olabilirler. Ancak unutulmamalıdır ki, alınan kararlar kamunun menfaatine değilse ve kamuoyu alınan karara itiraz ediyorsa, yöneticiler bunu da dikkate almalıdırlar. Ben karar aldım, ben yaparım, size sormak zorunda değilim tarzında yaklaşım ve söylemler, sağduyulu, ülkesini seven halkın yöneticilere olan güvenini zedeler ve tahrip eder. Gelişmiş ülkelerde yöneticiler aldıkları kararları kamuoyunun vicdanı ile restleşerek sağlamazlar. Bu bağlamda derneğimiz ve kamuoyu adına Başakşehir Belediye Meclisinin aldığı karardan düzenlemeye gitmesini talep ediyoruz.” dedi... Yerel Gaste

Chp’den Şelale Park Atağı... Yaklaşık on günden bu yana Bahçeşehir gündeminin ilk sırasını meşgul eden Şelale Park’taki düzenleme çalışmalarına CHP Başakşehir İlçe Başkanlığı’ndan itiraz geldi. Başakşehir Belediyesi’ne bir dilekçe yazan CHP İlçe Başkanı Özgür Karabat, Şelale Park’ın planlarda “Park ve Spor Alanı” olarak tanımlandığına dikkat çekerek, sürmekte olan düzenleme çalışmalarının, parkın asli unsurlarına aykırı olduğunu ve mevcut yeşil alanı azaltacağını belirtti. Bu inşaat ile yoğunluk arttırılmakta, park alanının yürürlükteki peyzaj projesine, şehircilik ilkelerine ve yürürlükteki mevzuata aykırılıklar ortaya çıkmaktadır. Ayrıca; İstanbul İmar Yönetmeliğinin "Parklar'' içindeki fonksiyon

ve yapılaşma şartlarının belirtildiği 2.02.5.1.2 sayılı maddesinde "Kentte yasayanların yeşil bitki örtüsü ile dinlenme ihtiyaçlarına cevap veren alanlardır. İmar planında park alanlarının içersinde park için gerekli başka tesisler gösterilmemişse, bu alanlarda kalıcı olmayan, temelsiz, sökülüp takılabilir malzemeler kullanılması ve Belediye Encümen Kararı alınması koşulu ile büfeler, havuzlar, pergolalar, açık çayhane ve wc den başka tesis yapılamaz. Kalıcı olmayan bu yapılardaki maksimum yükseklik h=4,50 metreyi ve maksimum emsal E=0,04’ü geçemez. Gereği halinde çevrenin ihtiyacı değerlendirilerek belediyesince uygun görülmesi halinde onaylanacak proje ile açık spor tesisleri yapılabilir'' denilmektedir. Buna göre

yerinde yapılan mevcut kapalı spor alanı ve diğer kapalı alanlar toplamı 1875 m2, diğer açık tenis kortu vb. spor alanları ise 1765 m2'dir. Parsel içindeki kapalı spor ve diğer alanların toplamının genel parsel alanına oranı 1875 m2 / 40 708,64 m2 = %5'dir. Yani mevcut kapalı alanlar Yönetmelikte belirtilen %4'i doldurmuştur. Söz konusu yapının ivedilikle durdurularak yukarıda ifade edilen uygunsuzlukların giderilmesini saygılarımızla arz ederiz. Yerel Gaste

Başakşehir Belediyesi'nden Şelale Park açıklaması... Bahçeşehirlilerin tepkisini çeken Şelale Park yıkımıyla ilgili Başakşehir Belediyesi yazılı basın açıklaması yaptı: Bu revizyon hayata geçtiğinde, bazı çevrelerin kışkırtması ile oluşan endişelerin yersiz olduğu görülecektir. HALKIN TALEBİ ÜZERİNE DÜZENLEMEYE GİDİLDİ... Mülkiyeti Belediyemize ait olan Parkın içinde ailelerin de kullanabileceği bir mekanın oluşturulması teklifi, Başakşehir Belediyesi meclisine bir önerge olarak gelmiş ve hukuk

Yelpaze Bahçeşehir I 29 Mart ‘12

komisyonu tarafından da incelenerek; 5393 sayılı Belediye kanunun 18 maddesinin "e" bendine uygun bulunmuştur. 09.09.2011 tarihinde Belediye Meclisinde oylamaya sunulan öneri, tüm partilerin oybirliği ile kabul edilmiştir. Yaklaşık 40 dönümlük bir alanı kaplayan Şelale parkının bir bölümü; kay kay pisti ve çocuk parkı, açık hava fitness aletleri, engelliler için oyun grupları olarak daha önce düzenlenmiş, son revizyonla birlikte küçük bir bölümüne de yarısı açık yarısı kapalı olmak üzere toplam 1 dönümlük bir

alan, aileler için cafe-restorant olarak düşünülmüştür. KARAR OYBİRLİĞİYLE ALINDI... Bunun yanında, Şelale Parkının düzenlemesi ile önergenin belediye meclisimizde bulunan tüm partilerin oybirliği ile kabul edilmiş olması, doğru bir adım atıldığı anlamına da gelmektedir. Ama Mecliste bu önergeye oy veren arkadaşlarımızın, alanlarda karşı çıkması ise anlaşılamaz bir çelişki olarak görülmektedir. Yerel Gaste.

Editör

Nihat Emeksiz

nihat.e@yelpazeistanbul.com

Bahçeşehir’de; Bahçeşehirli olmak ya da olmamak! Yürüyen köşk hikayesine gelince... 21 Ağustos 1929 Tarihinde İstanbul’dan Bursa’ya gitmek için yola çıkan Atatürk, Ertuğrul Yatıyla Yalova açıklarından geçerken sahilde ki çınar onu çok etkiler ve hemen yatı durdurtur. Botla sahile çıkar. Ulu çınarın altında bir süre oturur, istirahat eder. Denizin hemen kıyısında ki asırlık çınardan çok etkilenen Atamız buraya, çınarın altına küçük bir ev yapılmasını ister. Ahşap 2 Katlı ev 22 Günde yapılarak, 12 Eylül 1929’da tamamlanır.

BAHÇEŞEHİR ADA VE BLOK YÖNETİMLERİNİN BİLGİSİNE;

ŞELALE PARKI VE YÜRÜYEN KÖŞK... Bahçeşehir Şelale Parkı yıkımını gerçekleştiren Belediye yayınladığı bildiride ağaçların kesildiğinden hiç bahsetmiyor. Söz ağaç kesimi olunca geçmişte Gölet bölgesinde kesilen ağaçların resimlerini yayınlamıştık. Ağaç kesmenin yanlış olduğunu vurgulamak için de Atatürk’ün ağaç sevgisini örnek gösterip “Yürüyen Köşk” hikayesini anlatmıştık. Şimdi bir başka zihniyet Şelale Parkına restoran yaparak burasını aile parkı yapacağını söylüyor. Burası aile parkı olursa diğer parklar ne parkı olacak?.. Restoran olmadan Şelale Parkı insanların rahatça dolaşacağı park olamaz mı? Şelale Parkı’nın aile parkı olabilmesi için önce rant alanına dönüşmesi mi gerekiyor?.. 2 milyon TL masraf yapıp, yıllık 10 bin TL karşılığı kiraya vermek ne anlama geliyor? Anlamı şu, Şelale Parkı gibi diğer parklarda ticaret alanına dönüşecek. Şubat ayının 14’ünde Şelale Parkı yıkılmaya başladığında ruhsatı bile yoktu, 16’sında ruhsat çıktı, projesi yoktu. Şimdi proje yerine maket gösteriyorlar. Anlaşılan ne yapacakları sonradan akıllarına geliyor. İhale ne zaman yapıldı? İhale dosyası nerede?.. Tık yok. Diğer taraftan da yasal işlemler yürüyor. Belediye meclisinde alınan kararın düzeltilmesi istemi ret edildi. Savcılık incelemesi, Büyükşehir Belediyesinin incelemesi ve hukuki süreç devam ediyor. Kent Belleğine sorsanız size ortak akılla hareket edin der. Zararın neresinden dönülse kazanan Şelale Parkı oturanları olacaktır. Tercih elbette Belediye Başkanına aittir.

Yelpaze Bahçeşehir I 29 Mart ‘12

BADER olarak, Ada ve Blok yönetimlerinin bir araya gelme isteğini karşılamak amacıyla, tüzüğümüzde değişikler yaparak Toplu Yapı Kat Malikleri Kurulu’nu oluşturma çabası içine girmiş bulunmaktayız.

Tam 1 Yıl sonra Atatürk’e, çınarın dalının binanın çatısına değdiği ve kesilmesi gerektiği söylenir. Atatürk ise çınar ağacının dalının kesilmesine müsaade etmez, onun yerine köşkün biraz ileriye alınmasını emreder. Köşk, 08 Ağustos 1930 Tarihinde İstanbul Belediyesi Fen İşleri ekibi ile mimarlar, mühendisler ve ustalar gözetiminde, önce teras bölümü 1 Günde, sonra da ana bina 2 Günde olmak üzere toplam 3 Günde, tramvay rayları üzerinde 4.80 mt. doğuya kaydırılır. Atatürk’de bu çalışmalara yerinde nezaret eder. O günden itibaren köşkün adı “Yürüyen Köşk” olur. Sevgili Atamız 1930 -1937 Yılları arasında her Yalova’ya gelişinde burada kalır. Köşkün yapım ve yürüme hikayesi kısaca bu şekildedir. Resimler ve hikaye özeti Ayhan Yörük’ün internet sitesinden alınmıştır.

Bu değişiklikle; 1- Bahçeşehirliler olarak çok pahalıya aldığımız temel ihtiyaçlarımızı, tüketici hakları çerçevesinde savunma olanağı elde etmek, 2- Ortak yer, yapı ve tesislerin ortak yararlanmasında, Toplu Yapı Kat Malikleri Kurulu olarak bu hakların korunmasını sağlamak, Temel amacımızdır. Bahçeşehirimiz kurulduğunda uyguladığımız daha sonra bizim adımıza uygulaması için “YÖNAŞ” a devrettiğimiz “Yönetim Planı“nı şimdi tekrar gündemimize almış bulunuyoruz. Mevcut “Yönetim Planı”, Bahçeşehir toplu yapısı kapsamındaki bütün kat maliklerini (konut ve dükkan), kat irtifakı sahiplerini, onların mirasçılarını ve bağımsız bölümü veya kat irtifakının bağlı bulunduğu arsa payını, satış,bağış vs. bir yolla iktisab edecek bütün şahısları kendiliğinden bağlar. Bu şahıslar Yönetim Planının bütün hükümlerine aynen uymak zorundadır. (Yönetim Planı Say.1) Bu hükümden hareketle, yetki alanı bu kadar geniş olan “Toplu Yapı Kat Malikleri Kurulu” nun oluşması için her türlü çabamıza, Bahçeşehir’de tün blok ve ada yöneticilerinin katılmasını bekliyoruz. Saygılarımızla, Bahçeşehirliler Derneği Yönetim Kurulu Konu hakkında detaylı bilgi için: 0537 768 26 66

Bahçeşehir

Bahçeşehir’de Röntgen Cihazlarında Görev Yapacak Elaman Bulunamıyor! Bahçeşehir içerisinde Başakşehir Hastanesine ait röntgen cihazı elamansızlık nedeniyle bir türlü çalıştırılamadı. Başhekim, yıl başından sonra elaman sorununu çözeceğini söylemişti. Şimdi de Sağlık bakanlığı “Orası mahalle teknisyen kadrosu veremeyiz” diyor. Madem öyle milyonluk röntgen aletleri Belediye binasında boşuna yer işgal etmesin. Elaman gelmiyorsa, cihazlar elamanın olduğu yere gitsin. Olur mu?.. Burası Türkiye, neden olmasın!..

Sağlık Bakanlığının konuya ilişkin cevabı; Sayın Nihat EMEKSİZ; Müdürlüğümüz e-posta adresine yapmış olduğunuz başvurunuz incelenmiştir. Ancak yapılan araştırma sonucu Bahçeşehir’de bulunan Semt Polikliniği Başakşehir Devlet Hastanesine bağlı olduğundan ve semt polikliniklerinin Personel Dağılım Cetvelinde Röntgen Teknisyeni kadrosu bulunmadığından atama yapılamamaktadır. Bilginizi rica ederim.

Hani Banliyö Treni Geliyordu?..

Gençlere İş İçin İş Kurdan Açıklama Geldi.

Sayın NİHAT EMEKSİZ İlgi: 19/11/2011 tarih ve 57783 sayılı, başvurunuz.

UMEM Beceri 10 projesi kapsamında Üniversite mezunlarına yönelik "Ön Muhasebeci", "Dış Ticaret Elemanı" vb. kurslar önümüzdeki dönemde açılacağına dair bilgi notu gelmiştir. Gençlerimize duyururuz.

Banliyö tren seferlerinin Ispartakule’ye uzatılması için çalışmalar devam etmektedir. Bilgilerinize rica ederim. 1.BÖLGE MÜDÜRLÜĞÜ Yukarıda verilen bilgiye istinaden Yelpaze Bahçeşehir 99 sayısında “Ispartakule’ye Banliyö Treni gelecek” diye yazmıştık. TCDD bir taraftan banliyö treni gelecek diyor, öte yandan tren seferlerini tümü ile kaldırıyor. Buna halk dilinde “bu ne perhiz bu ne lahana turşusu” denir. Başka bir şey yazmaya gerek var mı?..

Bahçeşehir’de Bisiklet Kullanmak İstiyoruz!.. İyi günler, Bahçeşehir’de oturan bir bisikletsever olarak, maalesef çocuklarımızın ve bisikletseverlerin hem spor hem gezi şeklinde bisikletleri ile dolaşabilecekleri bisiklet yolları yok. Gölet içindeki toprak yollar mevcut. Gördüğüm ve araştırdığım kadarı ile Bahçeşehir’de binaların altındaki otoparklarda binlerce bisiklet, gezecek yer olmadığı için yatmaktadır. Derginizde bisik-

Yelpaze Bahçeşehir I 29 Mart ‘12

let yollarının yapılmasını dile getirirseniz ve Fen İşlerinden Sn. Bedri Sinan Gül’e bisiklet yollarının yapılmasını dile getirirseniz, bisikletsever biri olarak memnun olurum. Gölet etrafındaki caddelerde bisiklet yolu yapılabilir ve etrafındaki yolları daire içine alınır ise 4,5 km bir bisiklet yolu ortaya çıkabilir. Sevgiler, Saygılar Semih Saygın

Ezginin Günlüğü “Biraz Gerçek Biraz Rüya” Özgün müziğin ilk temsilcilerinden olan Ezginin Günlüğü 24 Mart Cumartesi günü Başakşehir Belediyesi Bahçeşehir Kültür Sanat Merkezi’nde unutulmaz bir konser verdi. Açıldığı günden bu yana Caz’dan Türk Halk Müziğine geniş bir yelpazede pek çok ünlü sese, tiyatro oyunlarına ev sahipliği yapan Başakşehir Belediyesi, Bahçeşehir Kültür Sanat Merkezi Ezginin Günlüğü’nü sevenleriyle buluşturdu. Kurulduğu günden bu güne sanat yaşamlarına on dokuz albüm sığdıran, Türkiye’de ve yurtdışında ülkede pek çok konsere imza atan grubun unutulmaz ezgileri Bahçeşehir Kültür Sanat Merkezi’nde yer buldu.

KEREM iNAN AYAKKABI ve ÇANTA www.kereminan.com ONLINE SATIŞIMI Z VARDIR!

AYAKKABI : 100 ÇANTA: 60

Yeni sezona indirimle başladık. Sun flower AVM Süleyman Demirel Cad. No: 65 Kat 2

Rumeli Cd. No: 65 Şişli Nişantaşı - İstanbul

T: [0212] 672 10 33

T: [0212] 343 88 80

Bahçeşehir

Bahçeşehir’in Merkezi Bu Yapılaşmayı Kaldıramaz!.. İlk kurulduğu yıllarda yeşiliyle öne çıkan Habitat ödüllü Bahçeşehir, sonraki süreçte hızlı artan yapılaşma nedeniyle adeta betonşehire doğru gidiyor.

Bahçeşehir’in merkezinde yapılan yapıların kentin dokusuna aykırı olduğu ve bu yapılaşmanın paralelinde getireceği yüke Bahçeşehir’in dayanamayacağına dair yıllardır haberlerimizde yer veriyoruz. İşte bu yapılaşmalara çok yakında Luxist adlı yeni bir proje daha eklenecek. Proje geçtiğimiz ay içerisinde Büyükşehir Belediye Meclisinin gündemindeydi. Büyükşehir Belediyesi’nin CHP’li Meclis Üyesi Serdar Bayraktar, Bahçeşehir’in göbeğinde yükselecek devasa proje Luxist’in, yaratacağı nüfus yoğunluğa dikkat çekerek, Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş’a çeşitli sorular yöneltti. BAHÇEŞEHİR BU YOĞUNLUĞU KALDIRIR MI?.. 378.000 metrekare büyüklüğündeki bir alanda inşa edilecek olan projenin 150 metre yüksekliğinde 42 katlı bir kuleyi, 264 dairelik residence, loft daireler, ofis ve hastane bloğu, 174 adet açık dükkân ve mağaza ile 403 mağazalık bir alışveriş merkezini kapsadığına dikkat çeken Serdar Bayraktar, projenin yaratacağı trafik ve altyapı sorunu için herhangi bir önlem alınıp alınmadığını sordu. CHP İBB Meclis Üyeleri Serdar Bayraktar, CHP’li Meclis

Üyeleri Mehmet Yıldız ve Mutlu Koyunoğlu’nun da imzaladığı soru önergesinde şu sorulara yer verdi: “Bilindiği gibi geçtiğimiz yıllarda, önceden TOKİ’ ye ait Bahçeşehir’in Gölet Bölgesi sınırındaki, (271 ada 7,8 parseller) 67.900 metrekare arsa üzerinde plan tadilatı yapılmış, 378.000 metrekare inşaat alanına sahip,150 metre yüksekliğinde 42 katlı bir kule, 264 dairelik residence, 30 adet loft daire, 7 katlı ofis ve hastane bloğu, 5 katlı butik otel, 174 adet açık dükkân ve mağaza ile 403 mağazalık bir alışveriş merkezinin LUXIST adını taşıyan proje kapsamında yapılacağı öğrenilmiş idi. Ayrıca geçtiğimiz günlerde ilgili ana şirketlerden birisinin yaptığı açıklamalardan, Luxist Projesinin temelinin 2012 yılında atılacağı, 398.000 metrekare inşaat alanına sahip olacağı, 2015 yılından itibaren teslimlerin başlayacağı anlaşılmaktadır. Açıklıkla görüleceği üzere söz konusu proje 6 civarındaki emsal değeri ile ismi Bahçeşehir olan bir yerde İstanbul’da yoğunlukta benzersiz projeler arasındadır.

2. Avan proje onaylanırken plandaki emsalin üzerine çıkılmasını sağlayacak bir uygulama yapılmış mıdır?.. 3. Yapılan açıklamalarda görülen ve plan tadilatı yapılmadan ortaya çıkan inşaat alanındaki artış değeri hangi gerekçeden kaynaklanmaktadır? İstanbul Büyükşehir Belediyesi ilgili birimleri nezdinde değerler nedir?.. 4. Anılan proje için verilmiş bir inşaat ruhsatı var mıdır?.. Yapılacak yapı ve fonksiyonlarına ilişkin detaylar nelerdir?.. (Ruhsat ve ilgili dokümanların varsa bir örneğinin tarafımıza verilmesini...) 5. Oluşacak 10.000 kişiyi aşkın yoğunluk konusunda trafik, doğalgaz, temiz ve pis su vb. altyapılarla ilgili olarak İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin aldığı önlemler nelerdir?.. Yollarda, çevre parsellerde ve park alanlarında zorunlu özellik ve fonksiyon değişiklikleri neler olacaktır?..

Bu kapsamda; 1. Bu yapı ile ilgili avan proje İBB ilgili birimlerinde onaylanmış mıdır?..

CHP Başakşehir İlçe Örgütü 2. Olağan Kongresine Çarşaf Liste ile Seçim Yaptı... CHP Başakşehir İlçe Başkanlığı 2. Olağan Kongresini ESKOOP Sanayi Sitesi Atatürk Kültür Merkezi’nde geniş bir katılım ile gerçekleştirdi. Kongre’nin Çarşaf Listeyle yapılıyor olması ilgi ve katılım oranını arttırdı. Kongreye CHP İstanbul 3.Bölge Milletvekili Umut ORAN, CHP PM Üyesi ve İstanbul 3.Bölge Milletvekili Ferit Mevlüt ARSLANOĞLU, CHP İstanbul 3.Bölge Milletvekili Oktay EKŞİ, CHP İstanbul 3.Bölge Milletvekili Faik TUNAY ve eski Milletvekillerinden Rıdvan BUDAK ve Parti Meclisi Üyesi Prof.Dr. Sacit YILDIZ, MHP Başakşehir İlçe Başkanı Aytekin HORASAN, İkitelli OSB Yönetim Kurulu Başkan Vekili Nihat TUNALI, Eskop San. Sitesi Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf AKGÜN katıldı.

Yelpaze Bahçeşehir I 29 Mart ‘12

Avcılar Belediyesi Alaturka Dans Grubunun muhteşem dans gösterileriyle başlayan kongre bir demokrasi şöleni şeklinde geçti. Yönetime talip olanlar adaylıklarını açıkladı oylamalar yapıldı ve heyecanla sonuçlar beklendi. İlçe Başkanı Özgür Karabat konuşmasında; “Başakşehir bileşenleri itibariyle bir diyalog kenti olması gerekmektedir. Farklı ekonomik ve sosyal dengelerden ve birazda zorlamayla ilçe olmuş bir ilçe. Bahçeşehir ve Başakşehir gibi birbirinden kopuk iki bölgemiz dışında ortada kalan diğer mahallelerimiz var. İşte burada yöne-

tici olmak diyalogu esas kılmaktan geçer‚ buradaki unsurları dilemek ve isteklerini temel politika haline getirmekten geçer.” dedi.

Bahçeşehir

Ucuz Akaryakıt'a Hücum!.. Bahçeşehir -Ispartakule sakinlerinin ve Bahçeşehirliler Derneği’nin imza kampanyası ile İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne yapımına itiraz ettikleri benzin istasyonu, “UCUZ BENZİN KAMPANYASI” ile geçtiğimiz günlerde hizmete açıldı. Yaşam alanlarına bu kadar yakın bir noktada onca itiraza rağmen gerçekleşen açılışta, %25 ucuz benzin kampanyası araç izdihamına neden oldu. Ispartakule gişelerinin öncesinden başlayan 5 kilometrelik araç kuyruğu, akşam vakti yorgun argın işten eve dönen vatandaşlardan yüzlercesini de isyan ettirdi. Ulusal basına “Bahçeşehir’de Ucuz Akaryakıta Hücum” başlığı ile yansıyan haberlerde, 12 saat süren indirimli satışta 4 binden fazla sürücünün yaklaşık 100 bin litre akaryakıt alarak faydalandığı dile getirildi. İndirimin yoğun ilgi gördüğünü belirten istasyon işletme müdürü Can Durdu, "İstasyonlarımızın tamamı şirketimizin bünyesinde işletilmektedir. Bayilere ödenecek

kar marjını müşterimize indirim olarak yansıtıyoruz. Açılışa özel gerçekleştirdiğimiz yüzde 25'lik indirimimiz saat 24.00'e kadar devam edecek. Gece yarısından sonra satışımıza yüzde 7 indirimle devam edeceğiz. Edindiğimiz bilgiye göre, saat 12.00 sıralarında başladığımız indirimli satışımız nedeniyle Ispartakule gişelerine kadar araç kuyruğu oluşmuş. Bu da 5 kilometre mesafe demek. İndirimli satışımız süresince yaklaşık 4 bin araç 100 bin litre akaryakıt satın aldı. Biz müşterilerimizin indirimden yeterince faydalanması için çalışıyoruz. Bahçeşehir istasyonumuzda Pazartesi gününden itibaren bir hafta sürecek olan yüzde 12 indirimli satışımız da başlayacak" diye konuştu.

Eğitim İş Başakşehir Temsilciliği Kuruldu... İlçemizdeki farklı okullarda görev yapan bir gurup Atatürkçü öğretmen 12 Mart 2012 günü Eğitim İş Başakşehir Temsilciliğini kurdular. Yapılan toplantı ve seçim sonrası görev dağılımı ise şöyle; Temsilcilik Başkanlığına: Mustafa Karakaya - Süleyman Demirel İ.Ö.O. Temsilcilik Sekreteri: Gülten Şengül Temel - Atatürk AnadoluLisesi Temsilcilik Mali Sekreterliği: Zümral Altınsoy - Başakşehir Lisesi Temsilcilik Örgütlenme Sekreterliği: Sadiye Yıldırım - Cahit Zarifoğlu İ.Ö.O. Temsilcilik Eğitim Sekreteri: Erhan Metin - İ.B.B. Akşemsettin İ.Ö.O. Temsilcilik Özlük Hukuk Sekreteri: Arif Oğuz - Boğazköy İ.Ö.O. Temsilcilik Basın Yayın TİS Sekreteri: Meltem Tuncer - Abdi İbrahim İ.Ö.O. Eğitim İŞ Başakşehir Temsilcisi Mustafa Karakaya amaçlarını şöyle açıklamıştır; Temsilciliğimizi ülkemizin zor günlerinde kurduk. Ekonomik, sosyal, kültürel sorunların yanında yıllardır devam eden terörün geldiği noktada ''Vatanın bütünlüğü, milletin birliği tehlikeye düşmüştür. Biz öğretmenler Kurtuluş Savaşında olduğu gibi bu günde iç ve dış tehdide Atatürkçü düşünce sistemi ile bertaraf edeceğimize inanıyoruz.” dedi. Yaptığı yazılı açıklamada Karakaya savundukları değerleri de madde madde sıraladı; 1- Milli Bayramlarımızdan asla geri adım

Yelpaze Bahçeşehir I 29 Mart ‘12

atmıyoruz, 19 Mayısları, 23 Nisanları, 29 Ekimleri daha coşkulu kutlayacağız. 2-Atamızın gençliğe en büyük mesajı ''Gençliğe Hitabı''nı anayasamız olarak kabul ediyoruz. Duvarlardan ve kalbimizden hiç bir güç sökemez. 3- Çocuklarımızın 80 yıldır gür bir sesle söyledikleri ''Andımızı'' varlık nedenimiz olarak görüyoruz. 4-Temel anlayışımız Atatürkçü nesiler yetiştirmek, Cumhuriyetin her türlü kazanımını sahip çıkmak olacaktır. 5- Son günlerde meclisten çıkarılmaya çalışılan 4+4+4 yasası ile ilgili kanun tasarısı meclis gündemine geldiği gün Konfederasyonumuz Kamu iş Sendikasının aldığı karar gereği 1 günlük iş bırakma eylemi gerçekleştireceğiz. 6-Ülkemiz çalışanlarının 150 yıllık mücade-

le sonrası elde edilen kazanımlarını savunmak, sahip çıkmak, geliştirmek en büyük hedefimizdir, buna göre; a- Kıdem tazminatlarımıza dokunmayın. b- İş güvenliği yasasına her zaman olduğu gibi sahip çıkıyoruz. c- 18 aydır çıkmayan 'Toplu Sözleşme' yasının bir an önce çıkarılmasını istiyoruz. d-2012 yılında yapılmayan zamma karşılık seyyanen zam yapılmasını bekliyoruz. e-Ders ücretlerinin günün şartlarına uygun hale getirilmesi gerekir. Son olarak ta İlçemizdeki Atatürkçü, Milliyetçi, yurtsever ve devrimci öğretmenlerin Sendikamıza üye olmasını bekliyoruz. Bizlerle iletişimi Facebook da ''Eğitimişbaşakşehir'' sağlayabilirler. Ayrıca 0505 533 33 67 Gsm numarasından da ulaşabilirler.

Düğün, Nişan, Kına Gecesi, İş Toplantısı ve Doğum Günleri (animasyonlu) için ev yemekleri dahil istenilen menüler ile hizmetinizdeyiz...

3 Ayrı Salonda Lig TV’de Süper Lig Heyecanı...

Bahçeşehir Dışına Çıkmadan Yeşilliğin İçinde Size ve Ailenize Özel Mangal...

Ailenizle Birlikte Her Pazar Brunch (Kahvaltı) Keyfi...

Birbirinden leziz etlerle hazırlanan mangal keyfini yaşamak isteyenler için düşünülen mangalbaşında Sevdiklerinizle doyasıya eğlenerek ve keyifli vakit geçireceksiniz. Ağırlıklı olarak Gaziantep yemeklerinin sunulduğu ŞARK SOFRASI’nın spesiyalleri Yuvalama, Kuru Patlıcan ve Biber Dolma, Küşleme, Piliç Sarma, Soğan Kebabı, Antep Turşusu, Gaziantep Katmeri ve Künefesiyle size özel lezzetler sunuyor. KEME KABABI SADECE ŞARK SOFRASINDA...

Bahçeşehir Şark Sofrası

Doğa Park Alanı Gölet Bölgesi Bahçeşehir T:0212-669 41 51 (pbx) - F:0212-669 41 53

www.@sarksofrasi.net

1. Sınıf Turistik İşletme

Bahçeşehir

Yelpaze Bahçeşehir’den Ulusal Basına Transfer... Yaklaşık 4 yıldır Yelpaze Bahçeşehir dergisinde Bahçeşehir’in nabzını tutan ve çok okunan yazıları ile köşe yazarlığı yapan Yavuz SALTIK, bundan böyle yazılarına Star Gazetesi’nde devam edecek. Star Gazetesinde haftada bir gün spor yazıları yazacak olan Saltık yaptığı açıklamada, Star gazetesinde haftada bir spor ve özellikle Trabzonspor yazıları yazacağını belirterek, “Bana kapılarını açarak bu noktaya gelmemi sağlayan etkenlerden biri olan başta Uğur Barış Karabulut olmak üzere Yelpaze Ailesi’ne teşekkür ederim” dedi. Yavuz Saltık Kimdir: • 1972 Trabzon doğumlu. Mersin Üniversitesi Pazarlama Bölümü mezunu. Uzun yıllar STRATEJİ|MORI ve GfK Araştırma şirketinde çalıştı. • 2002 yılından beri free-lance olarak siyasal iletişim danışmanlığı ve özellikle yerel yönetimlere yönelik “Yönetişim Danışmanlığı”

yapıp seçim kampanyalarını yapmaya başladı. • Arı Hareketi, KA-DER, Uluslararası Cumhuriyetçiler Enstitüsü (IRI) ve Konrad Adenauer Vakfı’nın siyaset akademilerine eğitimci olarak yer aldı. • Ulusal basında Yönetişim, Kurumsal İletişim, Kriz Yönetimi, Yerel Kalkınma, gibi konularda haber ve makaleleri yayınlandı. 4 yıldır Yelpaze Dergisinde 5 yıldır ise Günebakış Gazetesinde köşe yazarlığı yapan Yavuz Saltık, Trabzonspor ve Avrupa ile Dialog Derneği üyesi. Trabzon Fikir Kulübü’nün de kurucularından olan Yavuz Saltık evli ve 2 çocuk babası. • Yavuz Saltık’ın “Tanrım Beni Başkan Yarat” adlı yayımlanmış bir de siyasal iletişim kitabı bulunuyor.

Bahçeşehir Tenis Kulübü’nden Türkiye Birinciliği... Bahçeşehir’de 2001 yılından bu yana Şelale Park bölgesinde spor alanında beş tenis kortuyla faaliyet gösteren Bahçeşehir Tenis Kulübü, 12 yaş kategorisinde tenisçisi Ceren Çorbacı ile Türkiye 1.si oldu. Bahçeşehir’de 11 yıldan bu yana hizmet veren Bahçeşehir Tenis Kulübü 300’ün üzerinde üyesiyle hizmetlerine hızla devam ediyor. Kulüp 2011 yılında yaptığı tüzük değişikliği ile spor kulübü haline gelmiş ve Bahçeşehir Tenis Spor Kulübü olarak veteran tenisinin yanında, altyapı çalışmalarına ve performans tenisine de ağırlık vermeye başlamıştır. Baş antrenör Muharrem Ataç koordinatörlüğünde turnuvalara hazırlanan sporcular, katıldıkları turnuvalardan başarılarla dönerken, kulüp performans grubunda 60 sporcuyla çalışmalarını sürdürüyor. Kulübün A Takımı da deplasmanlı lige katılım sağlıyor.

sında Bahçeşehir Tenis Spor Kulübü takım oyuncusu Ceren ÇORBACI milli takıma seçilmiş ve Bulgaristan, Estonya maçlarını oynayarak ülkemize galibiyetler kazandırmıştır. Başarılı sporcumuz Ceren ÇORBACI bu başarıyla yetinmeyip, Türkiye klasmanında en son Trabzon'da yapılan müsabakalar da, kendi yaş kategorisinde Türkiye birinciliğine yükseldi.

Konu hakkında mutluluğunu bizlerle paylaşan kulüp başkanı Mehmet Gümüş “Ceren'in 12 yaşta Türkiye birinciliğine çıkması ve milli takımda oynuyor olması kulübümüze ve elbette Bahçeşehirlilere de büyük gurur vermektedir.

12 ve 14 yaş gruplarında Berkcan SİMİTCi, Alp DEMETGÜL, Aslı KIZILTAN, Verda YENİGÜN ve Ceren ÇORBACI grup maçlarında başarılı sonuçlar alırlarken, 2012 yılı Ocak ayında İstanbul’da yapılan Avrupa Kış Kupa-

Yelpaze Bahçeşehir I 29 Mart ‘12

Bu başarının devam edeceğini ve diğer çocuklarımızın içerisinden de başka şampiyonlar çıkaracağımızı düşünüyorum. Bizlere daima destek olan başta üyelerimiz olmak üzere belediye başkanımız Sn. Mevlüt Uysal ve Bahçeşehirli hemşehrilerimize çok teşekkür ediyorum.” dedi.

• Düğün Organizasyonu. • Nişan Organizasyonu. • Kına Gecesi Organizasyonu. • Sünnet Organizasyonu. • Doğum Günü Organizasyonu. • Bebek Odası Süslemesi. • Kişiye Özel Parti. • Yıl Dönümü Partileri. • Arkadaş Partileri.

• Açılış Organizasyonu.

• Ekipman Kiralama. • Orkestra, DJ, Sanatçı ve • Sahne, Podyum Kurulumu. Ses Sistemleri Temini. • Host / Hostes Temini. • Masal Kahramanları, Palyaço • Fotoğraf ve Video Hizmeti. Temini, Gösteri ve Animasyon. • Catering Hizmeti. • Yaratıcı Tasarımlar. • Havai Fişek, Volkan, Maytap Işık Gösterileri. • Organizasyon İçin Planlama • Araç Kiralama. ve Bütçe Danışmanlığı.

T: 669 44 18 - F: 669 29 18 - G: 538 366 18 18 - G: 533 595 07 18 3. Cadde KC Group AVM E-Blok Kat:1 No:41 Bahçeşehir

burak@tekorganizasyon.com.tr

www.tekorganizasyon.com.tr

Bahçeşehir

Kayaşehir’e Yeni Projeler Yolda! Başakşehir Belediyesinin ev sahipliğinde, 9.Bölge Merkez ofisinde “Kayaşehir’de yapılacak projeler’’le ilgili toplantı yapıldı. Okul, Semt Polikliniği, Yürüyüş yolları, Bilgievi, Kültür Merkezi, Karakol gibi birçok yeni projenin de müjdesi verildi. Başakşehir Belediyesi’nin organizasyonunda TOKİ, Emlak Yönetim A.Ş yetkililerini bir araya getiren toplantıya, Başakşehir Kaymakamı Cevdet Can, Başakşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal, Emlak Yönetim Hizmetleri ve Tic.A.Ş Genel Müdür Vekili İlhan Kartal, TOKİ Uygulama Daire Başkanı Niyazi Özdemir, Emlak İstanbul Daire Başkanı Ali Seydi Karaoğlu, Başakşehir Belediyesinden Başkan Yardımcıları Yasin Kartoğlu, Şenol Ercan ve firma yetkilileri katıldı. Samimi bir ortamda yapılan kahvaltının ardından toplantı salonuna geçilerek, bir buçuk saat süren görüşme yapıldı. Kayaşehir’de hayata geçirilecek projelerin ele alındığı toplantıda, belediye bünyesinde ya da belediyenin aracılıkları ile yapılacak projeler anlatıldı. Başakşehir Belediyesi'nin ev sahipliği yaptığı toplantıda, vatandaşların kültürel faaliyetleri takip edebilecekleri

Kültür Merkezi, Bilgievi, kapalı pazaryeri gibi projelerinin başlatılacağının müjdesi verildi. Bölgede inşaatı bitirilen karakolun yanında, devlet hastanesi polikliniğinin de nisan sonunda hizmete açılacağının bilgisi verilirken, toplantıda bir konuşma yapan Başakşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal “Kayaşehir’in çeşitli bölgelerinde konuşlandırılacak yürüyüş yolları, aletli jimnastik alanlarının yanında Kayaşehir’in girişindeki keskin virajlı olan yolda düzenlemelerin yakın zamanda yapılacağı” bilgisini paylaştı. Toplantıda Kayaşehir’deki hızlı nüfus artışına paralel olarak eğitim kurumlarının da çoğaltılabilmesi için TOKİ’ye ait uygulama yapılmamış alanlarda, yeni okul binaları oluşturulması için çalışmalara hız verilmesi karara bağlandı. Başakşehir Belediyesi - Basın Ofisi

Hasanoğlu İnşaat, Banu Evleri Ispartakule İçin Ön Talep Sürecini Başlattı... Hasanoğlu İnşaat, İstanbul’un gözde lokasyonu Bahçeşehir Ispartakule’de Banu Evleri Ispartakule Projesi’nin ön talep sürecini kendi portföyündeki müşterileriyle başlattı. Başarılı konut ve kamu projelerine imza atan, sektörün önde gelen şirketlerinden Hasanoğlu İnşaat, BANU EVLERİ ISPARTAKULE projesi için kendi portföyüne yaptığı tanıtımda, projenin satışı için ön talep sürecini başlattı.

de hızla yükseliyor. Hasanoğlu İnşaat’ın butik tarzda ve aile konseptine uygun olarak sunduğu projede, 10 farklı tipte, 160 adet dairenin bulunduğu 2 yüksek katlı blok ve bölgesinde tek olma özelliğine sahip 3 farklı tipte 16 adet Kent Villası bulunuyor.

Yüksek standartlarda yaşam kalitesi sunarak, Banu Evleri Bahçeşehir projesini hayata geçiren Hasanoğlu İnşaat, Banu Evleri serisine bir yenisini daha ekliyor. BANU EVLERİ ISPARTAKULE, 15.000 m2’lik arazi içersin-

Kalite odaklı yaşam alanı sunan BANU EVLERİ ISPARTAKULE projesinin satışı, Temmuz ayında gerçekleşecek; 2011 yılının Kasım ayında temelleri atılan proje, 2013 yılının sonunda sahiplerine teslim edilecek.

Başakşehir’in Ağaçları Bahara Hazırlanıyor! Başakşehir Belediyesi, kış mevsiminin sonlarına yaklaştığımız bu günlerde ilçe genelinde bahar hazırlığı yapıyor. Bu çerçevede Park ve Bahçeler Müdürlüğü’nün, ağaçların ve çalıların, bulunduğu yerlerde sağlıklı bir yapıda yaşamlarını sürdürebilmeleri için başlattığı budama çalışmaları, hava şartlarının uygunluğuna göre devam ediyor. Ağaç ve çalıların budama mevsiminin türlerine göre değiştiğini ifade eden yetkililer, her budamanın sonucunda ağaçların gelişimlerini sağlamlaştırarak sürdürebildiklerini belirtiyorlar. Cadde, sokak, park gibi alanlarda çalışmalar yürüten belediye ekipleri, bölge genelinde 6.500 adet ağaç üzerinde budama çalışması yaptı.

Yelpaze Bahçeşehir I 29 Mart ‘12

Bahçeşehir

Kuz Optik Bahçeşehir’de... Bahçeşehir Loca’da hizmet veren Kuz Optik, 2012 yılının birbirinden özel trend ürünlerini mağazasında beğeninize sunuyor. 1970 yılında “Birden Fazla Gözlüğe Paydos” sloganıyla Optik sektörüne merhaba diyen; Yarım asra yakın hizmet geleneğinin devamı Damla KUZ Optik, 2012 sezon güneş ve optik gözlükleri ile bahara merhaba diyor. Enerjik, dinamik ve genç bakışını hizmete yansıtan Damla KUZ Optik, dünyanın seçkin ve yeni trend markalarını Bahçeşehir’de, LOCA’da sizlerle buluşturuyor...

Ecole Anaokulu’ndan Örnek Etkinlik... Bu yıl başında Ardıçlı’da hizmete açılan ve çok kısa sürede eğitim kadrosu ve yönetim şekliyle adından sıkça söz ettiren Ecole Anaokulu, Okul Aile Birliği’nin de katkılarıyla 16 Mart Cuma günü örnek bir etkinliğe de ev sahipliği yaptı. Organizasyon Van’da yaşanan acı depremin ardından eğitimlerine ara vermek zorunda kalan öğrencilere katkı sağlamak amacıyla düzenlendi. Bahçeşehir Hicazkar Restoranda gerçekleşen brunch da satılan tüm biletlerden sağlanan gelirler, Van’ın Başkale Sallıdere Köyü, Sallıdere İlköğretim Okulu öğrencilerinin giyim, kırtasiye ve temizlik malzemelerine destek oldu.

Meguiar's Bahçeşehir’de Hizmetlerine Devam Ediyor... Dünyanın birçok ülkesinde 100 yılı aşkın süredir Meguiar's markasıyla oto bakım ve aksesuar konusunda hizmet veren işletme, Bahçeşehir’de Şehr-i Bazaar 3. Cadde F Çarşısı, Otopark girişinde hizmetlerine devam ediyor.

Bundan bir asır önce kurucu Frank Meguiar Jr.'ın garajında basit bir mobilya cilası laboratuarı olarak başlayan bu iş, şu an Meguiar's ailesinin kılavuzluğunda dördüncü jenerasyonunu devam ettirmekte. 2001 yılında 100. yılını kutlayan Meguiar's Inc. neredeyse her tür yüzey için sofistike bakım ürünleri sunarak dünyanın ileri gelen yüzey bakım üreticilerinden biri oldu.

Yelpaze Bahçeşehir I 29 Mart ‘12

Meguiar's Bahçeşehir’ de, konusunda uzman ekibimizden aracınıza detaylı dış ve iç temizlik, boya ve deri koruma hizmetleri alabilirsiniz. Tüm bunların yanında arzu ettiğiniz amatör ürünlere ulaşarak sizde uygulama yapabilir, aracınızın temizliğini ve parlaklığını koruyabilirsiniz. Detaylı bilgi ve rezervasyon için; 669 11 77

%70’e Varan

İNDİRİM

Yeni Sezon Ürünlerimizle Mağazalarımızda Sizleri Bekliyoruz... Size yakın bir Aziz Bebe şubesi mutlaka vardır...

• MERKEZ: ORTA MH. CUMHURiYET CD. ŞAHiN SK. NO:28 Tel: 0212.678 14 77 •FABRiKA: 0212.678 36 81 •BAŞAKŞEHiR: 0212.486 30 03 •iKiTELLi: 0212.472 94 87 •YENiBOSNA: 0212.551 37 10 •SEFAKÖY: 0212.426 36 33 •CENNET: 0212.541 03 65 •ESENKENT (SUN FLOWER AVM): 0212.672 59 18 •MiMARSiNAN: 0212.863 29 23 •BAĞCILAR: 0212.634 76 90 •BAHÇELiEVLER: 0212.441 96 38 •GÜNEŞLi: 0212.655 75 67 •ŞiRiNEVLER: 0212.503 94 01 •FATiH: 0212.521 39 63 •AVCILAR: 0212.694 60 74 •ATAŞEHiR: 0216.573 18 32 •BAŞAKŞEHiR: 0212.487 18 63 •GÜRPINAR: 0212.871 19 85-86 •ARENA AVM iKiTELLi: 0212.470 99 89-39 •BiLECİK BOZÖYÜK AVM: 0228.315 77 62 •SiLiVRi: 0212.728 95 79-80 •iNEGÖL AVM: 0224.715 20 71-73

• Yapı Dekorasyon • Gayrimenkul Danışmanlığı • Uçak Bileti-Otel Rezervasyonu • Eğlence Karaoke Geceleri: Hook Cafe Bar (Pazar ve Pazartesi) • Yatırım Danışmanlığı Uzman Hizmet Desteği

Dry Turk, Yeni Şubesi İle Bahçeşehir’de Bahçeşehir’de bir ilke imza atan ve Bahçeşehir’lilerin hayatını kolaylaştırmayı hedef edinen DRY TURK Kuru Temizleme Bahçeşehir şubesi ilklere doymuyor. DRY TÜRK Kuru Temizleme’ye vermiş olduğunuz bütün giysileriniz veya tekstiliniz her türlü risklere karşı YAPI KREDİ SİGORTA tarafından sigortalanıyor. Sizleri gönül rahatlığı ile Türkiye’nin ilk sigortalı kuru hizmetlerinden faydalanmaya davet ediyor. Perdeleri yerinden alıp, temizleyip yine yerine asıyor, Bahçeşehirli bayanları bu dertten de kurtarıyor. Ayrıca evinizdeki her türlü makine, Shaggy, El dokuma, İpek vb. halılarınızı adresinizden alıp, özenle temizliyor, evinize teslim ediyor. Ev tekstillerinizi de güvenle temizliyor, ilk günkü görüntüsüne kavuşturuyor. (Her türlü nevresim, yatak takımı, yorgan, battaniye, koltuk kılıfı, masa örtüsü, tül, perde, vb) Bunun yanı sıra “evde ütüye son” sloganıyla müşterilerin evlerinde yıkadıkları giysilerini profesyonelce ütülüyor ve onları ütü zahmetinden kurtarıyor. Gömlek ütüleme ücretinde özel bir fiyat uyguluyorlar. Gömlek ütüsü sadece 2,00 TL. Ücretsiz Servis Bölgeleri; Bahçeşehir, Esenkent, Ispartakule, Boğazköy, Ardıçlı ve Alkent Avni Akyol Bulvarı Loca İstanbul Plaza D- Kapısı No: 16A Bahçeşehir-İstanbul Tel: (0212) 669 00 56

Bahçeşehir’in İlk Çocuk Festivali, Prestige Mall AVM’de... Bahçeşehir Prestige Mall AVM yine bir ilke imza atıyor.

Bahçeşehir halkına hakettiği gerçek kaliteyi sıradan olmadan ve kalıplara sıkışmadan karşılıklı güven çerçevesinde sunabilmek. Ticaret yapan değil aileden olabilecek gerçek ve güler yüzlü, yapılan işin ilk anından son anına kadar yanınızda ve destek olarak kendinizi mutlu ve huzurlu hissettirmek ticareti karşılıklı memnuniyet için amaç değil araç olarak kullanan bir firma olabilmek.

T: 0212 669 86 06 G: 0532 164 62 80 Bahçeşehir 1. Kısım Mh. Vali Recep Yazıcıoğlu Cd. Doğa Park Evleri C Blok D: C 8 K: 2 Bahçeşehir - İstanbul

www.groupsapphire.com

Bahçeşehir’de ilk kez çocukların 3 gün boyunca gönüllerince eğlenecekleri, farklı zamanlar geçirebilecekleri bir festival hayata geçiriliyor. Prestige Mall AVM’de 21-22-23 Nisan’da 3 gün boyunca yapılacak etkinliklerde Pandomim gösterileri, sihirbazlar, eğlenerek öğrenme aktiviteleri, animasyon ekibi tarafından organize edilecek yarışmalar, rodeo, tırmanma duvarı gibi şişme oyun grupları ve bir sürü sürpriz aktivite çocuklarımızla buluşacak. Sosyal Medya üzerinden yürütülecek bir kampanya ile ilk kez Bahçeşehir ile ilgili ilginç sorular Prestige Mall Avm Facebook ve tweeter adreslerinde paylaşılacak ve bilen gençlerimize sürpriz hediyeler verilecek. Tüm bunların yanı sıra çocuklarımız 3 gün boyunca ücretsiz pamuk şeker, elma şekeri, macun, pop corn ile özgürce şekerlemelere doyacak.

“Açılışa Özel Fiyatlar” 20 kişilik çocuk organizasyonu için (mekanda) 250 / 1.000 arasında...

Pierre Cardin Halı Bahçeşehir’de Açıldı. Adı moda ile özdeşleşen Pierre Cardin, yenilikçi anlayışı ve ileri teknolojisiyle mekanları da ayrıcalıklı kılma hedefi doğrultusunda hayata geçirdiği halı koleksiyonları ile Bahçeşehir’de... Pierre Cardin Halı, dikkat çeken özgün desen tasarımları ile her zevke hitap ederken kalitesiyle de yıllara meydan okuyan ürünler sunuyor. Her yıl kendine özgü bir konseptle hazırlanan koleksiyonlar tüketiciye dinamik bir seçim olanağı sağlıyor. Ayrıca Pierre Cardin Halılar sağlık açısından önem taşıyan 3 özelliğe sahip olarak üretiliyor; •Pierre Cardin Halılar Antibakteriyel oldukları için bakteri barındırmaz, oluşması ve üremesine izin vermez. •Antimite oldukları için astım ve alerjinin tetikleyicisi mitelere geçit vermezler. •Antimantar olmaları sayesinde enfeksiyona sebep olan küf ve mantarlara karşı güçlü koruma sağlar, koku oluşmasını önler. Bahçeşehir Boğazköy Caddesinde, Pazartürk’ten 200 mt ileride yeni açılan Pierre Cardin Halı Mağazasına uğrayın ürünleri yakından görün.

D&R Yazarın Sesinden Etkinliği ve İmza Günleri Prestige Mall Avm’de Nermin Bezmen İle Sürüyor!

Bahçeşehirliler D&R etkinlikleriyle Prestige Mall AVM’de buluşmaya devam ediyor. Geçtiğimiz günlerde yapılan Gülten Dayıoğlu imza günü sonrası bu kez de Nermin Bezmen yeni kitabıyla Prestige Mall AVM’de sevenleriyle buluşacak. 14 Nisan Cumartesi günü saat 15.00’da yapılacak etkinlikte, kitabından bir bölümü de kendi sesiyle okuyacak olan yazarımız Türkiye’de ilk kez yazarının sesinden projesini Prestige Mall AVM’de uygulayacak.Tüm Bahçeşehirlileri bu dinleti ve imza gününe bekliyoruz.

, “HAYATA DAiR NLARINIZA” AYRICALIKLI A

•Düğün Organizasyonları •Nişan Organizasyonları •Kına Geceleri •Açılış ve Davetler •Kokteyl •Doğum Günü Organizasyonları ve Mekan Temini •Babyshower •Nikah Şekeri Şiparişleri •Hastane Odası Süsleme •Mezuniyet, Parti ve Özel Gün Organizasyonları Esenkent Mh. Prof. Dr. Muammer Aksoy Sk. No: 22 Esenkent -Bahçeşehir - İstanbul

T: (0212) 672 34 01 www.s34organizasyon.com

Master Sayfa Aktüel

Herkesin 3 Kişiliği Var!.. Sizin ki Hangisi?.. “Herkesin üç kişiliği vardır; ortaya çıkardığı, sahip olduğu, sahip olduğunu sandığı” der Alphonse Karr.

Alphonse Karr - 1876-1884 Sahip olduğumuz kişiliğimiz aslında doğrudan doğruya kim olduğumuzdur. Zevklerimizin, zevksizliklerimizin, mutluluklarımızın, mutsuzluklarımızın, hayata bakışımızın, beklentilerimizin, umutlarımızın, umutsuzluklarımızın, düşünce biçimimizin kısacası bütün duygularımızın bütünüdür. Sahip olduğumuz bu kişiliğimizdir kime yakın kime uzak duracağımıza karar veren. Seven ya da nefret eden, kin tutan ya da bağışlayıcı olan, titiz ya da rahat davranmamızı belirleyen. Kişiliklerimiz Duruma Göre Ortaya Çıkar... Ortaya çıkardığımız kişiliğimiz, asıl kişiliğimizin duruma göre başkalarına gösterdiğimiz kısmıdır. Duruma göredir çünkü eğer bir kadınsak, çok kızgın olsak bile çocuğumuza karşı anlayışlı tarafımızı, anne tarafımızı çıkarırız ortaya. Eşimize bağırıp çağırmayız o an çok sinirliyiz diye, anlayışlı eş tarafımız vardır çünkü. İşyerinde olay çıkartmayız durduk yere, duruma göre davranan kişiliğimiz ortaya çıkar. Bu kişiliğimiz aslında bir tür toplumsal rollerimizin bütünüdür. Nerede hangi durumda hangi yüzümüzü göstermek istiyorsak o kişiliğimiz üste çıkar. Kibar, alçak gönüllü, saldırgan, girişimci, pasif, dışa dönük, arkadaş canlısı, hangisi en uygunsa duruma göre oluruz bir anda. Aslında insanın hamurunda her şey var. En aşağılık duygulardan, en yüce duygulara kadar geniş bir yelpazede her özelliği taşıyoruz. Herkesin Ortak Bir Bilinçaltı Vardır... Carl Gustav Jung, tüm insanlığın ortak bilinçaltına sahip olduklarını savunur ve der ki: "İnsan davranışlarının ortaya çıkışında

Yelpaze Bahçeşehir I 29 Mart ‘12

önemli rolleri olan, geçmişten günümüze bütün insanlığın nesilden nesile aktardığı, genetik olarak bir sonraki kuşağa taşıdığı ortak bir alan vardır, tüm insanlar bu alandan beslenirler. İnsana ait ne varsa, istekleri, korkuları, heyecanları, duyguları, etki-tepki mekanizmaları ve davranış yapılarını oluşturan bütün kalıplar bu alanda depolanır." Bu ortak bilince Jung, Kollektif Bilinçaltı adını vermiştir. Ayrıca yine Jung’a göre, bütün insanlığa ait bu tür bir ortak bilinçaltı olması gibi her ulusun da kendi tarihsel geçmişinden kaynaklanan, farklı ve özgün bir kolektif bilinçaltı vardır. Bu düşünceye göre, kişiliğimiz insanlığın ortaya çıktığı ilk andan bu yana olan her şeyi ortak kullandığımız bir hafızadan almıştır ve bizi biz yapan her türlü yapı taşı aslında orada kayıtlıdır. Biz de hem ulusal kimliğimiz ve tarihimizle, hem de insanlığın ortak bilinçaltında var olan değerlerle harman yapıp bir kişilik elde ediyoruz. Bu kişilik içinde yaşadığımız toplumun değer yargılarına, ahlaki, etik, kültürel değerlerine aykırı olmadığı sürece bizler uyumlu kişilikler oluyoruz. Tersi durumda toplumdan dışlanmış, asosyal varlıklar olarak soyutlanmış hayatlar sürdürmeye çalışıyoruz. Aslında sosyalleşmek böyle bir durumun ifadesidir: İçinde yaşanılan toplumun değerlerine uygun davranmak. Sosyal birey sivriliklerini, aykırılıklarını törpülemiş insandır. İdeal Benlik Olmak İstenilen Kişiliktir... Burada son bir kişilik türü var ki, o da olduğunu sandığımız kişiliğimizdir. Kendimizi

görmek istediğimiz, olmak istediğimiz, ideal benliktir. Başkalarında beğendiğimiz, kıskandığımız, bizim de öyle olmak için can attığımız ne tür özellikler varsa onlar da bizim olduğumuzu sandığımız kişiliğimizdir. Normalde son derece dışa dönük bir insanın, içe dönük davranması ya da tam tersi şekilde bir yapı sergilemesi bu durumu ifade eder. Aslında tiyatroya gitmekten hoşlanmayan bir insanın içinde bulunduğu toplumun bireyleri seviyor diye tiyatrodan hoşlanıyor görünmesi ya da hayatında operadan, baleden hiç haz etmemiş birisiyken çok severmiş ve anlarmış gibi gözükmesi bu tip bir duruma örnek olabilir. Bunlardan herhangi biri ya da birileri olabiliriz. Seçimlerimizi bulunduğumuz çevreye uyumlu, yararlı ve daha insancıl kalıplardan yapabiliriz. Veya tam tersi uyumsuz, saldırgan, yıkıcı, bozucu gibi olumsuz kalıplardan seçebiliriz. Öyle ya da böyle kişiliklerimiz, bizi biz yapan her şeyin toplamıdır. Artılarımız ve eksilerimiz vardır. Yanlışlarımız, doğrularımız vardır.

ETKiNLiK TAKViMi NiSAN 2012

NiSAN ‘12 Saat - 20:30

KONSER BÜLENT ORTAÇGİL

Kendine özgü tarzıyla Türk Pop Müziği’ne damga vuran Bülent Ortaçgil, Bahçeşehir Kültür Sanat Merkezi’nde dinleyicilerine eski ve yeni albümlerinden derlediği oluşan repertuarıyla unutulmaz bir akşam yaşatacak.

NiSAN ‘12 Saat - 20:30

GÖSTERİ KAFKAS KARTALLARI

2012 Yeteneksizsiniz Türkiye finalisti olan grup “Kafkas Kartalları” Kafkasya’nın bütün yörelerinden orijinal kostümleriyle ve geniş dans repertuvarlarıyla sahnede… 20 yılı aşkın süredir dünyanın çeşitli yerlerinde ve Türkiye de pek çok ilde faaliyet gösteren grup 78 dansçı ve 15 müzisyenle BKSM’de unutulmaz bir geceye imza atacaklar.

08 NiSAN ‘12 Saat - 13:00

TİYATRO ÇİZMEDEN KRAL ÇIKTI

Yeşil Ada’nın sahilinde hummalı bir çalışmayla başlar. Çizme Faresi, çizmeyi denizde yüzdürmeye hazırlanmaktadır. Adayı duman sarmıştır. Hayvanların çoğu adadan göç etmiştir.Aslan Kral, Şebek Bambu ve Çizme Faresi karşı adadan yardım istemek için çizme ile denize açılacaklardır. O sırada karşı adada yaşayan Mamuk ile Yamuk adadaki dumanı farkeder, anlam veremedikleri yanık pet şişeleri kıyılarında bulurlar. Mamuk ile Yamuk’un çok önemli bir hayalleri vardır, o da karşıdaki yeşil adaya gidebilmek.

NiSAN ‘12 Saat - 20:30

KONSER YENİ TÜRKÜ

Kendine has müzikleri, yıllar geçtikçe eskimeyen, hatta şarap misali yıllar geçtikçe güzelleşen Yeni Türkü, “Olmasa Mektubun”lu, Vira Vira”lı, “Fırtına”lı unutulmaz klasikleriyle izleyenleriyle buluşacak. Yaklaşık 35 yılı geride bırakan Yeni Türkü, eskimeyen şarkıları ile dinleyicileri ile buluşacak.

NiSAN ‘12 Saat - 20:30

TİYATRO SONBAHARI BEKLERKEN

NiSAN ‘12 Saat - 20:30

KONSER BORUSAN QUARTET

Yazan: Gökhan Erarslan Yönetmen: Naşit Özcan Oyuncular: Çolpan İlhan, Ahmet Uz, Aytaç Öztuna, Begüm Birgören ve Tansu Taşanlar Kişiyi kendisine ve çevresine yabancılaştıran çağın en baş edilemez hastalığı Alzhemir’ı konu alan Sonbaharı Beklerken,aşk ve bağlılık üzerine de çok önemli mesajlar veriyor. Gençliklerinin de konu edildiği, son yıllarında Alzhemir hastalığıyla baş eden bu çiftin aralarında geçen trajikomik hikayesinde gözyaşlarınıza ve kahkahalarınıza hakim olamayacaksınız.

Prof. Dr. Gürer Aykal’ın öncülüğünde 2005 yılında kurulan Borusan Quartet, Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası’nın asil sanatçıları olan Esen Kıvrak, Olgu Kızılay, Efdal Altun ve Çağ Erçağ’dan oluşuyor. Quartet yurt içi ve yurt dışında yaptıkları çok sayıda turne ve konserlerle dikkat çekti. 2010 tarihinde ilki düzenlenen Andante dergisi Klasik Müzik Ödülleri töreninde “Yılın Oda Müziği Topluluğu” ve CMEC Uluslararası Oda Müziği Topluluğu Yarışması’nda altın madalyanın sahibi oldu.

Nisan ‘12 Saat - 13:00

TİYATRO PİNOKYO

Gepetto iyi bir kuklacıdır. Bir gün kukla yaparken kuklanın konuştuğunu fark eder. Bu olaya çok şaşırır ve sevinçle ona Pinokyo adını verir. Pinokyo komiklikler yapar insanlar gibi konuşur, dans eder. Pinokyo, bir gün diğer çocuklar gibi olmak ister ve Gepetto’yu dinlemez sorumluluklarını yerine getirmez, bahaneler bulur. Gerçeği söylemediği zaman burnu uzar... Yolda iyi kalpli periyle tanışırlar. Peri onu kötü kalpli Tilki ve Kedi’den korur, eve dönmesi için yardım eder. Ancak, kötü kalpli Tilki ve Kedi Gepetto’ya tuzaklar kurarlar.

NiSAN ‘12 Saat - 13:00

TİYATRO TATLI RÜYALAR

Sürprizlerle dolu dekorun içinde oyuncularımız, aynı çocukların oyuncak bebekleriyle veya arabalarıyla oynadığı gibi, onların gözleri önünde, büyük bir salonda bile rahatlıkla görülebilecek boyutlardaki kuklalarımızla oynayacak. Bu masalsı dünyada, Uyku Ülkesi’nin Padişahı Sultan Horhor’un, kötü rüyalar gördüğü için uyumaktan korkan çok sevdiği kızı Uykucuk Sultan için yaşadığı maceralar anlatılıyor. Kızının derdine derman bulmak için Kaf Dağı’na kadar gidiyor. Yolda kimlerle karşılaşıyor kimlerle. Bu macerayı sakın kaçırmayın…

S A ĞLIK

G ÜZ ELLİK

ANNE&BEBEK&ÇOCUK

MODA

M AGA Z İ N s a y ı

DR. DEVRİM AVCI İLE CİLT GENÇLEŞTİRME VE DOKU ONARIMI’ B-FİT BAHÇEŞEHİRLE; 30 DAKİKA YETER! YAZA DOĞRU ZAYIFLAMA TELAŞI YAŞAYANLARDAN MISINIZ! FIRST CLUB LADY’DE HER YENİ ÜYELİĞE 3 AY HEDİYE! NGD PHOTO WORKS MUTLU GÜNLERİNİZDE YANINIZDA! HAVUÇ MASKESİYLE SİVİLCE VE LEKELERE SON! ME2 İLE YAZA HAZIRLIK KAMPANYASI! ÜNLÜLERİN EN ÖZEL GÜZELLİK SIRLARI! YUSUF KAHVECİ İLE BIRAKIN SAÇLARINIZ ÖZGÜR RENKLERLE TANIŞSIN! İNATÇI KİLOLARIN 10 NEDENİ! EKİP DİVA İLE BU AYA ÖZEL %30 İNDİRİM! BELLA GÜZELLİK SALONU İLE YAZI PÜRÜZSÜZ BİR CİLTLE KARŞILAYIN! KLİNİK SON NOKTA’DA YAZI İNCECİK KARŞILAYIN!

Güzellik

Diyete Hicaz, Anoreksiyaya Rast Makamı... Müzik tedavisi başladığı anda depresyondaki hastalar değişiyor. Diyete hicaz, anoreksiya rast makamı iyi geliyor.

Kalp ve Damar Cerrahisi uzmanı Prof. Dr. Bingür Sönmez, müzikle tedavinin asırlardır uygulandığını belirterek, “Müzik tedavisi başladığı anda kaşları çatık, tansiyonu yüksek, depresyonda olan hastanın 15 dakika sonra tamamen farklı bir insan olduğunu görüyoruz” dedi. Memorial Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Bölüm Başkanı Sönmez, Orta Çağ’da Avrupa ülkelerinde psikolojik rahatsızlığı bulunan hastalarının yakıldığını, Selçuklu ve Osmanlı’da ise bu hastaların sufi müziğiyle tedavi edildiğini anlattı. Uygulamaya başladıkları müzikle tedavi yöntemi kapsamında her sabah ve akşam 15 dakika hastalara canlı olarak ney taksimi yaptıklarını belirten Sönmez, “Müzik tedavisi başladığı anda kaşları çatık, tansiyonu yüksek, depresyonda olan hastanın 15 dakika sonra tamamen farklı bir insan olduğunu görüyoruz” diye konuştu. Tansiyon monitöründen hastayı takip ettiklerini, hastanın aynı ilaçları almasına rağmen müziğin etkisiyle tansiyonunun düştüğünü ve nabız hızında değişiklikler gözlendiğini kaydeden Sönmez, “Hastalara canlı müzik icra edilmesinin, hastaları endişelerinden uzaklaştırarak tansiyonlarının normale dönmesine, depresyon ve anksiyetenin azalmasına yardımcı olduğunu gözledik” ifadelerini kullandı. HASTAYA GÖRE MAKAM... Hastalığa göre çaldıkları müzik türünün değiştiğini vurgulayan Sönmez, şunları kaydetti: “Nasıl ki bir reçete yazarken sadece bir şahsa yazıyorsunuz, nasıl ki verilen bir ilaç bir başka hastada aynı hastalık olmasına rağmen etkili olmuyorsa burada da aynı makam, farklı hastalarda, farklı etkiler yaratabilir. O nedenle öncelikle bir görüş-

Yelpaze Bahçeşehir I 29 Mart ‘12

me yapıyoruz hastayla. makamını o tayin ediyor. Daha sonra müzik icra edilirken hastanın reaksiyonlarını inceleyerek makam değişikliklerini yapabiliyoruz. Yoğun bakımda genel bir müzik dinlettiğimiz takdirde aynı müziğin farklı hastalarda, farklı uyarılar meydana getirdiğini gözlemliyoruz. İyi sonuçlar almamızı sağlayan en önemli başarımız bire bir reçete gibi müzik yapıyor olmamız.” Hastaların ilaçları ve ameliyatları için modern tıp yönteminin kesinlikle vazgeçilmez olduğunu dile getiren Sönmez, müzikle yaptıkları tedavinin tamamlayıcı tıp yöntemlerinden olduğunu ifade etti. Avrupa ülkelerinde yapılan araştırmada tansiyon hastalarına sabah-akşam 15 dakika müzik dinletildiği takdirde o insanların tansiyon ilaçlarına daha az ihtiyaç duyduklarının belirlendiğine dikkati çeken Sönmez, şöyle konuştu: “Biz de yoğun bakımdaki hastalarımızda müzik tedavisi yaptığımızda daha az uyutucu ilaç kullanıyoruz. Tansiyon ilaçlarını azaltma şansımız oluyor. Müzik dinledikten sonra daha rahat, daha mutlu hastalar ortaya çıkıyor. Tabii ki yapılan müzik tedavisi sizin damarlarınızdaki plakları açıp kalbinize by-pass yapmayacak. Ama adrenalin seviyenizi azaltarak spazmı önleyecek, tansiyonunuzu düşürecek. Bizim yaptığımız birinin yerini alan bir tedavi değil, modern tıbbın ilaçlarını tedavisini tamamlayan bir tedaviden bahsediyoruz” “HER MAKAMIN AYRI BİR İŞLEVİ VAR” Aynı hastanede görevli Uzman Doktor Erol Can da müzikle tedaviyi psikoterapi olarak gördüğünü anlatarak, tedaviyle hastanın o andaki korkularını ve gerginliğini ortadan kaldırmayı amaçladıklarını söyledi. Müzik dinledikten sonra hastaların hastanede ve yoğun bakımda kaldıkları sürede korkula-

rından kurtulduğunu ifade eden Can, şunları söyledi: “Yoğun bakımda canlı olarak uyguladığımız müzikoterapi, narkozdan çıkmakta olan ya da çıkmış olan hastalara şifa oluyor. Kalp fonksiyonları hızla normalleşiyor. Monitörlerdeki tansiyon, nabız ve solunum değerleri müzikle birlikte şaşırtıcı bir şekilde normale dönüyor. Komada olan hastanın müzik zevki ile ilgili ailesinden bilgi alıp önce sevdiği müzikleri kulaklıkla dinletiyoruz. Tercih bana bırakıldıysa, daha sakin müzikleri seçiyorum. Uyanmadan önce hastalara mutlaka birkaç taksim üflerim. Hastanın kendini daha rahat bir ortamda hissetmesini sağlıyoruz. Müziği kişiye göre seçiyorum. Hastalarla günde aşağı-yukarı 9 saat geçiriyorum. O yüzden hastanın kültürünü, dine yatkınlığını, eğitim seviyesini ve müzikle alakasını öğrenmiş oluyorum. Kimi hastalar oyun havası istiyor. Hatta 86 yaşında bir hastamız benden ‘Şakşuka’yı çalmamı istemişti.” Can, hastanın hoşlanabileceği, kendine tanıdık gelen, alışık olduğu ve zevk alabileceği müzikleri çaldığına işaret ederek, şöyle devam etti: “Bir araştırma yapmıştık birkaç yıl önce. CD çaları kulaklıkla hastalara dinlettik. Müziği dinletmeden önce hastaları çeşitli testlerden geçirdik. Daha sonra hastalar 20 dakika müzik dinledikten sonra tekrar testlerden geçirdik ve çok ciddi rahatlamalar gördük. Ortalama 0-10 arasında 6-7 olan stres seviyesi 3′lere düştü. Tansiyon anlamlı şekilde düştü. Oksijen anlamlı şekilde yükseldi. Her makamın ayrı bir işlevi var. Eğer söz konusu olan bir anoreksi hastası ise rast makamının olumlu etkileri oluyor, ancak hastanın diyet yapması gerekiyorsa hicaz makamı çalınmalı.”

Klinik D

PRP - PLAZMA TEDAVİSİ - KÖK HÜCRE YARDIMI İLE CİLT GENÇLEŞTİRME VEYA DOKU ONARIMI... PRP TEDAVİSİ NEDİR?.. PRP (PLATELET RICH PLASMA) Trombosit yönünden zenginleştirilmiş plazma adı verilen yöntemin kısaltılmış adıdır. Hastadan alınan 5-15 ml kanın santrifüje edildikten sonra elde edilen az miktardaki doku aktivatörlerinden zengin bölümünün yine kişiye cilt gençleştirme veya doku iyileştirme amacı ile enjeksiyon yoluyla geri verilmesi işlemidir. Platelet yani trombosit denen kan hücreleri kan pıhtılaşmasında rol oynayan,vücutta hasarlı damar ve dokuları onarma özelliğini taşıyan büyüme faktörlerini içerirler. Uygulamadaki ana amaç; hedef bölgeye normalde kan dolaşımından çok daha fazla sayıda trombosit ve içerdiği onarım faktörlerini yerleştirmektir. Bu faktörler kollagen üretimini uyarıp, dolaşımı arttırmakta ve cildin kendini hızla yenilemesini sağlamaktadır. YÖNTEM NASIL UYGULANIR?.. P.R.P uygulaması hastadan kan alınması ile başlar. Özel bir kan alım seti ve santrifuj yardımıyla beyaz kan hücreleri içeren zengin plazma hazırlanır.Bu plazma cilde minik iğneler yardımı ile tekrar verilir. Enjeksiyon bölgelerinde plateletler ve beyaz kan hücreleri sinerjik bir etki ile yoğun şekilde büyüme faktörlerinin serbest kalmasını sağlar. Büyüme faktörleri kolajen ve hyaluronik asit üretimini arttırarak yaraların iyileşmesi, kırışıklık ve akne izleri gibi cilt problemlerinin önemli ölçüde giderilmesini, cildin yenilenmesini sağlar. Kan alınması ve cilde uyuşturucu krem uygulanması ile başlayıp maske ile sonlanan bu işlem yaklaşık 1 saatinizi alacaktır. Daha sonrasında

normal hayatınıza devam etmeniz mümkündür. Uygulamanın 3 gün öncesinden itibaren kan sulanmasına neden olabilecek ilaçlar (Aspirin, E vitamini), içecekler (yeşil çay) kesildiği taktirde morluk oluşum riski de azaltılmış olur. Estetik amaçlı uygulamalarda yüz, boyun, dekolte, el sırtı, bacak içi ,kollar gibi vücut bölgelerine uygulanabilir. Lazer, peeling gibi uygulamalara eşlik ederek doku onarımını arttırmak için yapılabilir. HANGİ DURUMLARDA KULLANILIR?.. Tüm kırışıklık, çöküntü , yara veya akne izlerinin tedavisinde kullanılabilir. Saç dökülmesinde de tek başına veya diğer yöntemlerle beraber uygulanabilir. Uygulamanın hemen arkasından sağlıklı ve parlak bir cilt görüntüsü ortaya çıkar. 3-4 uygulama sonrasında ise bu etki kalıcı hale gelir. HANGİ SIKLIKLA UYGULANIR VE KALICILIK SÜRESİ NEDİR?.. 2-3 haftada bir yapılacak 3-4 uygulama sonrasında , yılda bir tamamlayıcı uygulamalar kalıcı gençleştirme etkisinin sürmesini sağlar.

www.klinikd.com www.drdevrim.com doktordevrim@gmail.com

669 00 45 G: (0541) 669 69 80 T : (0212)

KİMLERE UYGULANMAZ?.. Hamile kadınlar, trombosit sayısı yetersiz kişiler ve kanser hastaları uygulama için uygun değildir. Not: Yukarıdaki yazılar bilgilendirme amaçlıdır. Bir doktora danışarak bu yöntemin size uygun olup olmadığını öğrenmeniz önerilir.

Kemal Sunal Caddesi Defne 02-03 B-10 K:3 D:14 Bahçeşehir - İstanbul

Güzellik

Güzel Işıltılı Cilt İçin!.. Kusursuz cilt, bir damla makyaj sabitleyici kadar uzağınızda... Cildinizi canlandırın ve yüzünüzün en göz alıcı özelliklerini ışığı yansıtan bir aydınlatıcı ile ön plana çıkarın. Önce nemlendirtici ya da makyaj sabitleyici (bu işlem aydınlatıcının kolayca dağılmasına yardım eder.) Ardından cilt tonunuzu eşitlemek için her zaman kullandığınız kapatıcı yada fondöteni uygulayın.

Ürünü yayarak değil de minik dokunuşlarla yedirerek sürmeniz kısa sürede yok olup gitmesini önleyecek. Bu teknikle ışıltı ekleyeceğiniz kaslarınız, gözlerinizi daha da büyük gösterecek.

1- Krem aydınlatıcıyı orta parmağınızla elmacık kemiğinizin üst tarafına sürün... Elmacık kemiklerinizin en çıkık noktasından, göz kemiğinizin dış köşesine doğru hilal şekli yaparak uygulayın. Parmağınız, gözünüzün dış köşesine ulaştığında durun. Bu işlem elmacık kemiklerinizin daha kalkık görünmesini sağlayacak.

3- Temiz olan serçe parmağınıza aldığınız bir miktar ürünü, üstdudağınızın ortasında kalan yayın tam üstüne dokundurun. Normal şartlarda gölgeli görünen bu bölge ışıltılı ürünün de etkisiyle dudaklarınızı daha dolgun gösterecek.

2- Ardından, aydınlatıcıyı kaş kemiğinize serçe parmağınızla (kaş kavisinin tam altına) dokundurun. Böylece, bu minik bölgeye ideal miktarda ürün uygulamış olacaksınız.

4- Son olarak da aydınlatıcı ürünü ve ışıltılı cilt görünümünüzü gün boyu sabitleyebilmek icin kabarık bir fırça ile transparan pudra uygulayın. Aydınlatıcıyı doğru noktalara uygulayarak gençlik ışığınızı cildinize taşıyın.

Açık Tenlerde Güzelliğin Püf Noktaları!.. Makyajınızdan saç modelinize kadar, güzelliğinizi etkileyen her şeyin, bir de teknik kısmı var. Siz de işin püf noktalarını bilirseniz, profesyoneller gibi kendinize bakım yapabilirsiniz. Hele ki bir de açık tenliyseniz teninizde uygulayacağınız püf noktalara dikkat etmelisiniz. Peki bu püf noktalar nelerdir merak ediyor musunuz?.. Açık Renkli Ciltler: Pastel pembe, mat ef-

latun ve açık sedefli gül rengi, açık tenlerde güzel durur. Bu renkler size aydınlık kazandırır. Önemli olan, ciltteki küçük kusurların ve gözaltlarındaki morlukların kapatıcı yardımıyla görünmez hale getirilmesidir. Açık renk gözlerin konturları çok koyu olmayan renklerle belirlenmelidir. Kirpikler için gündüz saatlerinde kahverengi, akşam saatlerinde ise siyah rimel kullanabilirsiniz. Kirpiklerinize rimel sürmeden önce, fırçayla pudra serperseniz, rimel sürdükten sonra çok daha dolgun görünmelerini sağlarsınız. Işıltılı Gözler: Su renkleri gözlere ışıltı verir. Tüm göz kapaklarına far uygulayın. Dış kenarlara doğru renkleri koyulaştırın. Böylece bakışlarınız ışıltı ve derinlik kazanır. Turuncu, killi toprak ve yeşil heyecan verici zıtlıklar yaratır. Kaşlarınızın hemen altına aydınlatıcı renk uygulayın. Böylelikle gözleriniz daha iri görünecektir. Pembe ve bej gibi yumuşak renkler, gözlerinize genç ve masum bir hava verir. Bu doğal görünüm, makyaj yapmamışsınız hissi verecektir. Sadece hafif bir renk vermek istiyorsanız, farı kirpik diplerinize göz kalemi gibi sürebilirsiniz. Nemli aplikatör kullanırsanız, daha yoğun renk uygulayabilirsiniz.

Yelpaze Bahçeşehir I 29 Mart ‘12

Dudaklar: Soğuk pembe ve meyve tonları, açık renk tenlere canlılık verir. Dudak konturunuzu rujunuzla aynı renkte bir kalem kullanarak belirtmelisiniz. Bu şekilde hem dudaklarınızın şekli daha belirginleşir, hem de rujun dudak kenarındaki ince hatlara kaymasını engellersiniz. Saçlarınız sarıysa, çarpıcı pembe tonları iyi görünecektir. Parlatıcı, ince dudakların daha dolgun görünmesini sağlar. Mat ve koyu renkler, dudakları daha ince gösterir. Saçlarınız koyu renkse, güçlü bir böğürtlen kırmızısıyla, Pamuk Prenses efekti yaratabilirsiniz. Eğer dudaklarınız önceden pudralarsanız renk çok daha yoğun görünür. Pembenin tazeliği: Açık renkli tenlerde hafif kızarmış yanaklar, anti-aging etkisi yaratır. Bu ten rengi için ideal renk, açıktan koyuya uzanan pembenin tüm tonlarıdır. Pembe tonlar, tene sağlıklı bir renk verirken, yorgun ciltleri bile dinlenmiş gösterir. Allığınızı elmacık kemiklerinizin belirgin olduğu noktaya sürün. Aşağı sürerseniz, bu sizi olduğunuzdan yaşlı gösterecektir.

1 2 3 4 1 2 3 4

2009 Girişimci Ödülü

B-Fit Sistemi Nedir?.. Ve Neden 30 Dk... Tüm dünyada uygulanan bu istasyon sistemle vücudun her noktasının verimli bir çalışma ile 30 dk.'da ihtiyacı olan günlük sporu sağlayabileceği kanıtlanmıştır. “AYRICA” 30 dk.'lık egzersiz programları arasında istasyon çalışmaları en çok kalori yakandır, hızlı sonuç verir ve herkesin kendine ayıracak bir 30 dk.'sı vardır.

B-Fit Neden Bu kadar Ucuz?.. Ucuzuz!.. Çünkü makinalarımız bizim için özel yapılıyor. Bir aracı yok. Makinalarımız görsellikten çok işlevselliği ile ön plana çıkıyor. Aksesuar farkı yok, sadece 100 m2 yere ihtiyacımız var. Ülke olarak sokağa atacak paramız olmadığının bilincindeyiz ve desteği sizden alacağımıza inandık.

B-Fit’te Spor Yapmanın Ayrıcalığı Nedir?.. Hem zamanınız hemde paranız boşa harcanmamış oluyor. Üye bilgileri gizli tutuluyor. Kadınların spor merkezi olmaktan daha çok kadınların spor ve yaşam merkeziyiz. Temiz hijyenik salonlarımızda sadece kadınların olmasının işleyiş acısından kolaylık sağlayacağını gördük ve “Önce Kadınlar” sözünden yola çıkarak B-Fit’i kadınlara armağan ettik.

B-Fit’te Başka Neler Yapabiliriz?.. Bir kadın spor kulübüdür. B-Fit hem spor yapıp incelip hem sosyal aktivitelere katılıyoruz. Her ay düzenli olarak düzenlediğimiz ücretsiz cilt bakımı diyetisyen seminerlerimiz var. Plates zumba ve masaj gibi ekstra hizmetlerimiz de söz konusu.

www.b-fit.com.tr B-Fit İstanbul Bahçeşehir M. Süzer Bulvarı KC- E Çarsısı No: 48 Kat: 1 Bahçesehir

T: 212 - 669 16 72

Güzellik

Yaza Doğru Zayıflama Telaşı Yaşayanlardan mısınız?.. Oscar ödül törenini izlediniz mi?.. En sevdiğimiz aktör ve aktirisler çok şık ve oldukça da fit bir şekilde kırmızı halıda yürüdü. Acaba onlar da önemli bir gece öncesi veya yaz yaklaşırken “Biraz kilo vereyim” diye düşünüyorlar mıdır?..

Mart ayı geldi ve geçti, yaz mevsimi kapımızı çalıyor. Geçen yaz severek taşıdığımız giysileri tekrar tekrar deniyoruz. Kimisinin kalçası daralmış, kimisi sırtından çekiyor, göğsü kavuşmuyor, karnımızı çıkarıyor, bu yaz yine ne yapacağımızı bilemiyoruz!.. Eğer sizin böyle bir derdiniz yoksa, o zaman çok şanslısınız ve sözüm meclisten dışarı demeliyim ama büyük çoğunluğun kara kara düşündüğünü biliyorum.. MEVSİMSEL KİLO ALIP VERME... Biz böyle her kış kilo alıp, her yaz yas mı tutacağız?.. Bu döngü hep böyle mi devam edecek?.. İlginçtir, her yıl Mart ayının başından itibaren, Ağustos ayının sonuna kadar, zayıflama merkezleri dolup taşar. Eylül ayında bir sessizlik başlar. Zayıflamak için müracaat eden hiç kimse olmaz. Bu konuda danışmaya, soru sormaya bile kimse gelmez. Sanırsınız ki insanlar kış boyunca kilolarını sevmeye başlamışlardır. Sonra Mart ayı yeniden geldiğinde aynı izdiham tekrar yaşanır. Bu böyle her yıl tekrarlanır. Bir başka ilginç olay da, hastaların yarısının, bir önceki yılda tedavi gören ve o zaman kilo vermiş olan kişiler olmasıdır. Bir fitness merkezi sahibi her yıl mart-nisan

Yelpaze Bahçeşehir I 29 Mart ‘12

aylarında kayıt yaptırıp sonbaharda kaybolan bu tip kişilere “yazlıkçılar” diye hitap ediyor. Peki neden sadece yaz yaklaşırken?.. Bundan daha önemlisi, neden aynı kişiler?.. Bir yıl önce fazla kilolarını vermeyi başarmış bir kişi, 6 ay sonra onları neden geri alır?.. Bütün sorun plajda rahatça bikini giyip giymemek midir?.. “Olmak ya da olmamak” misali, herşey o yazın tadını çıkarmaktan mı ibarettir?.. Bazen evet!.. Ama bazı durumlarda alınan ya da verilen o kiloların, bir yaz süresince uçuşan hoş giysiler, ince askılı bluzlar, düşük belli bir şort, veya cüretkar bir bikiniyi giyip-giyememekten daha kritik olması da mümkündür. HAYAT STİLİNİ DEĞİŞTİRMEK... Yaz için kilo vermek, düğünden önce incelmek filan bu gibi yaklaşımlar maalesef sonuç vermiyor. Kilolu insanlar genellikle düzgün beslenmeyen kişilerdir. Bir çoğu sabah geç kalkıp kahvaltı etmezler. Bu tipler öğle yemeğinde çok hafif atıştırıp, bütün heveslerini akşamüzeri davetlerindeki baştan çıkarıcı hamur işlerine, bir kadeh içkiye veya akşam yemeğine saklarlar. Oysa sabah kahvaltı edilmeyince metabolizma harekete geçmez. Vücut aç kalır ve hasta bütün günü düşük kan şekeri ile, yarı baygın bir halde geçirir. Bu durumda iken ya aniden bir tatlı yeme krizine yakalanıp canlanmak için şekerden medet umarlar ya da açlığa biraz daha dayanıp, akşam yemeğinde kendilerine gelmeye çalışırlar. Bazıları da bir porsiyon pasta veya börek uğruna kendilerini diğer öğünlerde aç bırakmayı seçerler. Bütün

bunların hiçbir faydası yoktur. Ne kadar az yenirse yensin, bu kadar uzun süre gıdasız kalmış olan vücut kendini savunmaya alır ve yenilen her lokmayı yağ olarak stoklamak eğiliminde olur. Zayıflamanın en temel kuralı hiçbir öğünü atlamamak, az ve sık yemektir. Vücut şişman da olsa, zayıf da olsa yaşamsal işlevlerini yerine getirmek zorundadır. Ve günlük yaşamla baş edebilmesi için enerjiye ihtiyacı vardır. Dolayısıyla aç kalmak çözüm değildir. Hiç bir diyet aç kalmayı önermez. “Düzenli, bilinçli, az ve sık yenmelidir.” Vücut, yeterli protein almadığı zaman kas yapısını zayıflatır ve enerji gereksiniminden tasarruf yapmaya başlar. Bir başka ifade ile daha az kalori harcamak için elinden geleni yapar. Yavaşlayan metabolizma yağ deposunu korumaya alır ve zayıflamayı yavaşlatır. Er geç tekrar yemeye başlandığı zaman metabolizma yavaşlamış olduğu için yağ büyük bir hızla depolanır. KADINLARIN SUÇU NE?.. Türkiye’de kadınların yüzde 29’u, erkeklerin ise yüzde 9’u şişmandır. Kadınlar için şişmanlığın önde gelen sebeplerinden biri hamilelik ve doğumlardır. Anneler hamilelik döneminde alınan kiloları vermekte zorlanırlar. Normal olarak hamilelikte 12 kilo alınır. Bunun sadece 4 kilosu yağdır. Yani doğumdan sonra vücutta kalan fazlalık 4 kilodan ibaret olmalıdır. Bu da kolayca verilir. Ancak birçok kadının, gebelik süresi içinde 15-20 hatta 25 kilo bile aldığı görülür.

KADININ ÖZGÜRLEŞTİĞİ TEK NOKTA!

BİZ BİZE SPORUN ADRESİ

CLUB FIRST LADY

Her Yeni Üyemize

+3 Ay

HEDİYE

Bir lady kadar özel, kleopatra kadar güzel!

Havuç Maskesiyle Sivilce ve Lekelere Son!.. Evde kolayca hazırlayabileceğiniz havuç maskeleriyle sivilce ve lekelerden kurtulabilir, içeriğindeki bol A vitamini ile cildinize temizlik ve pembelik verebilirsiniz. Bitki bilimi ve kozmetoloji uzmanı Pervin Bulgak, vücudumuzda cildi pürüzsüzleştirici A vitaminine dönüşen betakaroten deposu olma özelliği yanında, cilde verilen UV hasarını azaltmaya yarayan diğer karotenoidlerle dolu havucun mucizelerinden faydalanmayı öneriyor. Pervin Bulgak, evde kolayca hazırlayabileceğiniz havuç maskelelerinin tariflerini şu şekilde veriyor:

MUTLU GÜN FOTOĞRAFÇILIĞI NGD PhotoWorks Nihan Güzel Daştan

534 477 73 33

www.ngdphotoworks.com ngd@ngdphotoworks.com

SİVİLCELER İÇİN HAVUÇ MASKESİ; Malzemeler: 1 yemek kaşığı bal... 2 yemek kaşığı havuç suyu, (Rendelenmiş havuçtan elde edilir.) 1 tatlı kaşığı sızma zeytinyağı, 3 damla limon… Hazırlanışı: Malzemeleri iyice karıştırın. Maskeyi cildinize sürdükten 20 dakika sonra cildinizi ılık su ile yıkayın. Havuç maskesi cildinizin asit-baz oranını dengeler, Aynı zamanda hasarlı ciltler için onarıcı etkisi vardır. Havuç maskesini haftada 2-3 kere uygulayabilirsiniz. OLGUN CİLT TONİĞİ; Malzemeler: ¼ çay bardağı havuç suyu... ¼ çay bardağı salatalık suyu…

Hazırlanışı: Karıştırın ve pamuk yardımıyla yüzünüze ve boynunuza uygulayın. Bu karışımı her akşam cildinize uygulayabilirsiniz. HAVUÇLU LEKE MASKESİ; Malzemeler: 2 adet havuç... 1/2 limon... Hazırlanışı: Havuçların dış yüze soyulup rendelenir ve tülbent ya da süzgeç yardımı ile suyu süzülür. Limonun da suyu çıkartılır. Havuç ve limon suyu karıştırılır. Elde edilen bu sıvı yüze sürülür ve 30 dakika bekletildikten sonra ılık su ile temizlenir. Bu sıvı arzu edilirse günde 3-4 defa pamukla lekelerin üzerine tatbik edilir. HAVUÇ YE, GENÇ VE DİNÇ KAL… • Havuç, vücudunuzda cildi pürüzsüzleştirici A vitaminine dönüşen betakaroten deposudur. • Havuç aynı zamanda cilde verilen UV hasarını azaltmaya yarayan diğer karotenoidlerle de doludur. • Bir havuç sizin günlük A vitamini ihtiyacınızın iki katını karşılar. Aynı zamanda hem lif bakımından zengindir hem de yağsızdır. • Havuç, bol A vitamini ile cilde temizlik ve pembelik verir ve gözlerin sıhhatli kalmasını sağlar. • Kalp rahatsızlığı ve damar sertliği olanlara havuç çok faydalıdır. Her gün yenen bir havucun da akciğer kanseri tehlikesini yarıya indirdiğini bildiriliyor. • Kansızlık halinde, sabah-öğle-akşam taze çıkarılmış 1 çay bardağı havuç suyu içilmesi, suyu çıkarılamazsa ince rendelenmesi ve iyice çiğnenerek yenilmesi öneriliyor. • Mide ve bağırsak kanamalarında da havuç suyunun çok faydalı havucun, özel şekeri, A vitamini ve bol vitaminleri ile karaciğeri kuvvetlendirir ve kendi kendini tamir imkanı verir, vücuttaki üre asidi, ürat tuzları, benzeri yorgunluk maddelerini, diğer zehirleri idrarla dışarı atar.

Güzellik

Cildiniz Pul Pul Dökülüyor Mu?.. Cildiniz pul pul dökülüyor ve siz bu sorunun üstesinden gelemiyorsanız tam da doğru adrestesiniz!.. Dermatoloji Uzmanı Dr. Tuğba Türe, özellikle soğuk havalarda görülen ve cildin pul pul dökülmesine sebep olan cilt kuruluğundan kurtulmanın yollarını hakkında şu bilgileri verdi. Cilt kuruluğu kaşıntıya neden olur... Cilt kuruluğu vücudun tüm bölgelerinde görülebilir. Ancak, en sık yüzde, kollarda ve bacaklarda görülür. Çoğunlukla sadece hafif kuruluk ve pullanma şeklinde olurken nadiren kırmızı para şeklinde kızarık plaklar ve üzerinde beyaz kabuklanma şeklinde egzamalar da eşlik edebilir. Kuruluğun, vücut kaşıntılarının en önemli nedeni olduğu unutulmamalıdır. Kaşıntıya bağlı olarak özellikle bacakların alt kısımlarında kaşıntılı yaralar oluşabilir. Cilt kuruluğu; şeker, tiroid, kansızlık, vitamin eksiklikleri gibi durumlarda daha sık gözlenir. Cildiniz kaşındığında kolonya sürmeyin... Kaşıntıyı önlemek için kolonya, alkollü sıvılar ve uygunsuz ilaç kullanan hastalarda bu maddelere bağlı olarak cilt alerjileri görülebilir. Bu uygulamalardan kesinlikle kaçınılmalıdır. Cilt kuruluğunun en sık sebebi yapılan yanlış uygulamalardır. Bunlar; sık duş almak, vücut temizliği için duş jellerinin kullanımı, deterjanlar, sentetik iç çamaşırla-

rı, külotlu sentetik çoraplar, likralı kıyafetler, yün giysiler olarak sıralanabilir. Yanlış beslenme alışkanlıkları da cilt kuruluğuna neden olabilir... Cilt kuruluğunda beslenme alışkanlıkları da etken olabilir. Bol sıvı tüketimi cilt sağlığı için çok önemlidir. Bunun dışında demir, çinko, B12 vitamin, biotin gibi pek çok vitamin ve mineral eksikliğinde cildin doğal yapısı bozulduğu için ciltte kuruma, kaşıntı ve egzamalar daha sık görülür. Bol sıvı, meyve ve sebze, kuru baklagiller tüketimi önemlidir. Fındık, badem, ceviz günlük olarak az miktarda tüketilmelidir. Katkı maddesi içeren gıdalardan mümkün olduğunca kaçınılmalıdır. Her gün duş almayın... Kış aylarında duşun gün aşırı alınması önerilir. Duşlar kısa sürmeli ve ılık su ile alınmalıdır. Duş esnasında mümkün ise doğal sabunların kullanımı daha uygun olur. Duş jellerinden kaçınılmalıdır. Çok kuru ciltler için duştan çıkmadan yağlı özel balsamların kullanımı nem tutulumunu artırabilir. Vücuda kullanılan nemlendiriciler henüz vücut tam kurulanmadan sürülür ise daha faydalı olur. Nemlendiriciniz cilt tipinize uygun olmalı... Yüzümüz, kış aylarında dış faktörlere en faz-

la maruz kalan vücut bölgesidir. Bu nedenle yüzümüze biraz daha özen göstermeliyiz. Yüz nemlendiricisi cilt tipine göre seçilmelidir. Birçok kişi yüzünde hassasiyet sebebi ile gelişen pullanmayı kuruluk olarak değerlendirip yağlı nemlendiriciler kullanır, buna bağlı olarak yüzün diğer bölgelerinde siyah nokta ve sivilcelerde artış gözlenir. Gün içinde yüzünüze su teması oluyor ise nemlendirici tekrarlanarak kullanılmalı. Yüz için sabun ve paraben içermeyen yumuşak bir temizleyici cilt tipine uygun olarak seçilmelidir.

Ünlülerin En Özel Güzellik Sırları... Dünyaca ünlü yıldızlar da güzel görünmek için birçok kadının rahatlıkla uygulayabileceği doğal ve pratik yöntemleri tercih ediyor. Christina Aguilera Nasıl Bronzlaşıyor?.. Pop yıldızı Christina Aguilera, doğal bronzluğun ve dinlenmiş cildin yolunun çiğ patates uygulamasından geçtiğine inanıyor. Her gün çiğ patates dilimlerini cildine uygulayan sanatçı, bunun sivilcelere iyi geldiğini ve cildinin parlak bir bronzluk kazandığını söylüyor.

Süt Tozundan Gelen Güzellik Yıllar boyunca akneleri ile başı dertte olan Cameron Diaz, yüzündeki ufak tefek izleri makyaj yardımı ile kapatıyor. Ama cildinin temizliğine çok dikkat eden yıldızın temel bakım ürünü süt tozu. Süt tozunu biraz ıslatıp yüzüne masaj yapan Diaz'ın böylece cildi her zaman yumuşak ve taze kalıyor.

Yelpaze Bahçeşehir I 29 Mart ‘12

Göz Altı Morluklarına Kuşburnu!.. Gözlerinin etrafındaki morluk ve mimiklerin neden olduğu kırışıklıklardan dert yananlara Sarah Jessica Parker'dan bir tavsiye var. Hollywood yıldızı, göz çevresine kuşburnu yağı ile masaj yapıyor ve günde en az 4-5 bardak kuşburnu çayı içmeyi de ihmal etmiyor. Onun En İyi Dostu Elma!.. Hollywood yıldızı Sandra Bullock'un en büyük sırrı elma!.. Her gün mutlaka en az iki elma yiyen Bullock, meyvenin hem bağırsakları çalıştırmasından hem de cildi güzelleştirmesinden oldukça memnun. Üstelik akt-

ris, aynı zamanda elmaların kabuklarını da yüzüne yerleştiriyor. Naomi, Selülitten Kahve ile Korunuyor!.. Fiziği ile podyumların en çok ses getiren mankenlerinden biri olan Naomi Campell, güzelliğini süt ve kahveye borçlu. 41 yaşındaki olan ve formundan hala bir şey kaybetmeyen Campell, ılık süt banyosundan da asla vazgeçmiyor. Ünlü manken, vücudunda selülite meyilli olduğunu düşündüğü yerlerini kahve ile ovuyor. Ve Campbell, bu bölgeleri üzerine kahve serpiştirerek folye kağıtları ile de sarıyor. Cindy Crawford'un Patatesten Gelen Güzelliği... Dünyaca ünlü top model Crawford'ın kırışıklığa karşı çözümü çok doğal bir yoldan geçiyor. Model, fotoğraf çekimlerinden bir önceki gece gözlerindeki şişin inmesi için o bölgeye mutlaka çiğ patates dilimleri yerleştiriyor.

Güzellik

İnatçı Kiloların 10 Nedeni!.. Yağı kestiniz, karbonhidrat alımınızı azalttınız ve haftada beş gün egzersiz yapmaya başladınız... Peki niye hâlâ kilo veremediniz?.. Sizi daha ince bir vücuttan alıkoyan detaylar ve yapılması gerekenler; 1- Yeterli kasınız olmayabilir; Ne kadar kasınız varsa o kadar çok yağ yakarsınız. Koştuğunuzda, kitap okurken veya uyurken kas dokunuz kalori yakmak için iş başındadır. Ne yapılmalı?..: Ağırlık egzersizi yapmayı deneyin. Fazla kalori yakmak için vücut geliştiriciler kadar kaslı olmanıza gerek yok ancak düzenli egzersiz, daha fazla yağ yakımına yardımcı olacaktır. 2- Genetik faktörler (Armut dibine düşer); Eğer anne ve babanızın her ikisi de obezse, sizin de obez olma ihtimaliniz çok yüksek. Ne yapılmalı?..: Meydan okumaya şimdi başlayın. Sabırlı olun. Kaybettiğiniz her kiloyla daha fazla sağlık kazanıyor ve diyabet, yüksek kan basıncı, kalp hastalıkları ve kanser riskiniz azalıyor. 3- Yaşınız; Metabolizmanın yavaşlaması en büyük sorunlardan biri. Yaşınız ilerledikçe eğer daha da hareketsizleşirseniz kas dokusu azalıp, yağ dokusu artar. Ne yapılmalı?..: Koşu bandında veya yoga kursunda 1 saatinizi harcayabilirsiniz ancak geri kalan 23 saatte ne yaptığınızı gözden geçirin. Çamaşırları toplamak, yemek pişirmek, TV izlemek, mail atmak veya araba kullanmak bile kalori yaktırır. 4- Hormon Etkisi; Mide, beyin ve yağ hücreleri tarafından üretilen birçok hormon, bireysel genetik farklılıklar, obeziteye yatkınlık,

Yelpaze Bahçeşehir I 29 Mart ‘12

kilo vermeyi zorlaştırabilir. Ne yapılmalı?..: Endokrinolji doktoruna danışın. İnsülin ve tiroid hormonlarınızın doğru çalıştığından emin olun. 5- İlaç Dolabınız Suçlu Olabilir; Diyabet, depresyon ve tansiyon gibi hastalıklar için kullandığınız bazı ilaçlar, zaman zaman iştah artırıp vücudun yağ depolamasına neden olabilir. Ne yapılmalı?..: Hekiminize danışabilir ve alternatif ilaçlar veya daha düşük dozlar kullanabilirsiniz. Ancak hekimize danışmadan ilaçlarınızı eksik kullanmamalısınız. 6- Besinler Göründükleri Kadar Masum Olmayabilirler; Yapılan bir çalışmaya göre, fazla kilolu bireyler ve kadınlar, kalorileri sanıldığı kadar çok önemsemiyor. Bireylerden bir yemeğin ortalama kalorilerini tahmin edilmesi istendiğinde; cevapların 100-200 kalori daha az olduğu görülmüş. Ne yapılmalı?..: Kaşık, kap, bardak ölçüleriyle değişim listeleri, diyette büyük önem taşır. Belki hep sağlıklı seçimler yapsanız da miktarlar çok fazla olabilir. Hepsini diyet günlüğünüze kaydetmeyi deneyin. 7- Yediklerinize Odaklanın; Kendinizin diyet düşmanı yine kendiniz misiniz?.. Yemeğinizi TV karşısında mı yiyorsunuz?.. O zaman büyük ihtimalle yemek yemeği, doyunca değil program bitince bırakıyorsunuz. Ne yapılmalı?..: Yiyeceğiniz miktarı mutlaka tabağınıza alın. Yiyecekleri paketinden veya kutusundan yemeyin. Oturun ve yedikleri-

nizin lezzetini tam olarak alabilmek için iyi çiğneyin. 8- Kendinizi Yoksun Bırakıyor Olabilirsiniz; Diyet yaparkenki mahrumiyet hissi, bir süre sonra baş edemeyeceğiniz yeme dürtünüzü tetikleyebilir. Bu nedenle kendinizi ödüllendirmeyi unutmayın. Ne yapılmalı?..: Diyet listenizin yüzde 90’ına uyuyor, taze sebze meyve tüketiyor, tam tahılları seçiyor, yağsız protein kaynaklarını tercih ediyorsanız geri kalan yüzde 10’luk kısımda minik kaçamaklar yapmanız kabul edilebilir. 9- Her Zaman Çok Dikkatlisiniz Ancak; Her zaman porsiyon kontrolü yapıyor, her sabah güne sağlıklı bir kahvaltıyla başlıyor ve her öğle kızartma yerine ızgara yiyorsunuz ancak tatil veya akşam yemeğe çıktığınızda kendinizi kaybediyor musunuz?.. Tutarlı davranın. Ne yapılmalı?..: Beslenmenizde küçük değişiklikler yapın. Tatil ve özel günlerde kilo vermeyi değil almamayı hedefleyin 10- Yaktığınız Kalorinin Çok Fazla Olduğunu Düşünüyor Olabilirsiniz; Bir saat boyunca yoğun egzersizle yaklaşık bin kalori yaktığınızı mı düşünüyorsunuz?.. Kesinlikle yanılıyorsunuz. 30 dakikalık yürüyüşte yaklaşık 200 kalori yakarsınız bu da ancak orta boy bir portakal suyuna eşdeğer olacaktır. Ne yapmalı?..: Egzersiz sonrası çok kalori yaktığınızı düşünüp kendinizi koca bir dilim pastayla ödüllendirmeyin.

Bayan Kuaförü ve Güzellik Salonu

ACADEMY BAHÇEŞEHiRDE BiR iLK!.. EKiP DiVA BY TiMUÇiN YILDIRIM

ATRIUM (MAVi ÇARŞI),

UZMAN ve EĞiTMEN EKiBiYLE EKiP DiVA AKADEMiYi AÇTI...

Amaçlı rde Tanışma ik İşlemle n k e T e iy r er Müşte

%30

M i R i D iN “PAZAR” GÜNLERİ

2011 TURKİYE BİRİNCİSİ PROTEZ TIRNAK, İPEK KİRPİK UZMANI VE EĞİTMENİ

ÜCRETSİZ SAÇ BAKIMI EKİP DİVA AKADEMİDE...

ÜMİT ÖZARAS ARTIK EKİP DİVA AKADEMİDE...

BREZiLYA 5-8 ay FÖNÜ kalıcıdır.

Nano keratin yanmış ve yıpranmış saçlara ultra bakım + kalıcı düz fön

350 MANİKÜR-PEDİKÜR YAPTIRANA

EL VE AYAK BAKIMI ÜCRETSİZ UYGULANIR...

KERATiN BAKIMI

Yapılandırma ve Yenileme Özellikli

180

ASLI ÖZTÜRK “Kalıcı Makyaj Uzmanı” Ekip Diva’da... •ÜCRETSiZ PROVA iÇiN RANDEVU ALINIZ. •KAMPANYA FiYATLARI iÇiN ARAYINIZ.

BOYA ve BALYAJ İŞLEMLERİNDE

ERDEM KREMER’in [Florya] ortaklarından “Tayfur TEPE”

HAiR SPA

ÇALIŞMA SAATLERi: 07:30 - 21:00

ÜCRETSİZ UYGULANIR...

artık Ekip Diva Akademi’de...

T: 0212 669 91 00

Sağlık

Bel Fıtığı ve Tedavi Yöntemleri!.. İşte sosyal hayatı olumsuz etkileyen bu rahatsızlığı önlemenin yolları ve tedavi yöntemleri...

Bel ağrısı insanın yaradılışından beri karşılaştığı bir sorundur. Binlerce yıl önceden günümüze kadar gelen tarihi kaynaklardan öğrendiğimize göre bu hastalık insanlık tarihi kadar eski. Yakın zamanda yapılan araştırmalar insanların %80-%85’inin hayatlarının bir döneminde bel ağrısı şikayeti ile karşılaştıklarını ve en çok 30-40 yaşlarında olan bireylerin bu rahatsızlığı çektiklerini göstermekte. Beyin Omurilik ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Op. Dr A. Serdar Armağan bel fıtığı hakkındaki merak edilenleri yanıtladı. Halk arasında lumbago, disk kayması, bel kayması, siyatik, siyatalji gibi terimlerin hemen hemen hepsi beli ağrıyan kişilere yakıştırılan hastalıklardır. Bunun sebebi de insanlık tarihi kadar eski olan bu hastalığın her branştan doktor ve alternatif tıp tedavisi uygulayan kişilerin bu hastaları tedavi etmeye çalışmasından kaynaklanmaktadır. Bu durum bel fıtığı hastalığına çeşitli adlar verilmesine neden olmuştur. Son yıllarda tıp alanında çığır açan yeni görüntüleme tekniklerinin (Manyetik rezonans, Bilgisayarlı tomografi) kullanılmaya başlanması bel fıtığının doğru teşhis ve doğru tedavisinin planlanmasına yardımcı olmuştur. Bel fıtığını, bel omurları arasındaki süspansiyon görevini yapan kıkırdak dokunun çeşitli sebeplerle yırtılarak omurilikten çıkan ve kalçaya, baca-

Yelpaze Bahçeşehir I 29 Mart ‘12

ğa dağılan sinire baskı yapması olarak tarif edebiliriz. • BEL FITIĞININ BELİRTİLERİ NEDİR?.. Bel ağrısı, kalçaya, tek veya iki bacağa yayılan ağrı, yürüme güçlüğü, bacakta uyuşma ve güçsüzlük, nadir olarak idrar kaçırma. • BEL FITIĞI NEDEN OLUŞUR VE NASIL ÖNLENEBİLİR?.. Ağır kaldırma, uzun süre aynı pozisyonda çalışma, yüksekten düşme, travma, uzun süren stres, fazla kilo, çok doğum, düzenli spor yapmamak, kronik öksürük ya da kalıtsal nedenlerle oluşur. Korunmak için düzenli, sırt kaslarının güçlendiren spor yapmak, bir şey kaldırırken doğru şekilde pozisyon almak (sırt düz ve dizler kırılarak kaldırmak), omurgaya fazla yük binmemesi için ideal kiloda olmak. • BEL FITIĞI TANISI NASIL KONULUR?.. Yukarda ki şikayetleri olan kişinin beyin cerrahi uzmanı tarafından öncelikle nörolojik muayenesi yapılır. Doktor muayene bulgularını değerlendirir ve hastanın tedavisini planlar. Kesin tanı bel MRI tetkiki ile konur. • BEL FITIĞI TEDAVİSİNDE İZLENEN YOL NEDİR?.. Hasta ağrı şikayeti ile beyin cerrahisine müracaat eder. Yapılan muayenede refleksler normal, güçsüzlük yok ise hastaya ağrı kesi-

ci, kas gevşetici ilaçlar ve mutlak yatak istirahatı önerilir. 3-4 gün içinde şikayetlerinde azalma olmaz ve yeniden yapılan nörolojik muayenesinde kötüleşme yoksa hasta fizik tedavi kliniğine sevk edilir. Şikayetleri devam ederse hastaya gerekli radyolojik tetkikler yapılarak yeni bir tedavi protokolüne başlanır. • ÇÖZÜM HER ZAMAN AMELİYAT MI?.. Benim şahsi tecrübelerim ve yapılan istatistiksel çalışmalar göstermiştir ki, bel ve bacak ağrısı ile beyin cerrahisi doktoruna müracaat eden hastaların büyük çoğunluğu tıbbi tedavi ve yatak istirahatı ile sağlığına kavuşmaktadır. Bu şikayetler ile gelen hastaların %3-%5 kadarına cerrahi tedavi gerekmektedir. • HANGİ DURUMLARDA MUTLAKA AMELİYAT GEREKLİDİR?.. Hastaya uygulanan tıbbi tedavi ve fizik tedaviye yanıt vermeyen, 3-4 haftadan uzun süren ağrı, hasta ilk muayeneye geldiğinde tespit edilen nörolojik defisit (İdrar kaçırma, güç kaybı, refleks kaybı) mutlak ve acil ameliyat gerektirir. Ancak bu tür hasta sayısı çok azdır. • HANGİ AMELİYAT TEKNİĞİ KULLANILIYOR?.. Hastaya göre değişmekle birlikte mikro diskektomi diye adlandırılan mikroskop ile ya-

GÜZELLİK SALONU

B E L L oAnunda

pılan ameliyatlar şu an daha çok tercih ediliyor. Bunun yanı sıra daha yeni yeni kullanılmaya başlanılan endoskopik disk ameliyatı da yapılıyor. Bel fıtığında halk arasında lazer ameliyatı çok yaygın telaffuz ediliyor. Bel fıtığında lazerle ameliyat yok denecek kadar az 7-8 yıl önce yaygın yapılmaya çalışıldı başarı şansı az olduğu için klasik cerrahlar tarafından pek rağbet görmedi. • BEL FITIĞI AMELİYATI SONRASI NASIL GEÇİYOR?.. Hasta ameliyat sonrası yatağına alınır, anestezinin etkisinden çıkan hasta yeniden doğmuş gibidir, o dayanılmaz ağrılardan kurtulmuştur. 5-6 saat sonra yürütülür ve yemek yiyebilir. Hasta genellikle ertesi günü evine dönebilir. • BEL FITIĞI AMELİYATLARININ BAŞARI YÜZDESİ NEDİR, TEKRARLAMA OLUYOR MU?.. Bel fıtığı ameliyatında sonucu belirleyen en büyük etmen cerrahın doğru tanı ve doğru ameliyat şeklini planlamasıdır. Ameliyat sonrası hastanın ağrılarının geçmesi ve felç durumunun düzelmesindeki başarımız %95’dir. Tekrarlama sorunuza gelirsek çok nadir olarak tekrarlama görülüyor. Bu da aynı diskten veya farklı bir diskten kaynaklanabilir ama bu çok nadir görülür. • YAPAY DİSK NEDİR SİZDE KULLANIYOR MUSUNUZ?.. Bel fıtığı ameliyatında disk protezi çok nadir kullanılıyor. Yapay disk daha çok boyun fıtığında kullanılıyor. • GÜNÜMÜZDE BEL FITIĞI HASTALIĞI DAHA ÇOK GÖRÜLÜYOR SEBEBİ NEDİR SİZCE?.. Düzenli egzersiz ve spor yapmamak, uzun süreli oturmak (Büroda ve bilgisayar başında), sigara içmek, ağır yük taşımak, travma gibi sebepler en yaygın olanları. Bel fıtığı hastasının artmış görünmesinin en büyük nedeni görüntüleme tekniklerinin gelişmesi ve kullanılabilirliğinin artması. Bu, hastalığın teşhisini kolaylaştırdı ve daha önce adı çeşitli şekilde anılan bel ağrılarının asıl nedeninin bel fıtığı olduğu bu görüntüleme teknikleriyle doğrulandı. Bundan dolayı bel fıtığı sayısı artmış gibi algılanıyor.

Sal Güzellik azırlık Yaza H yalarını n a p m a K yın... Kaçırma

RMDA YAZA FO ... GİRİN

3 AYLIK KURLARDA Diyetisyen Rehberliğinde 10 Seans Kavitasyon + Masaj + Koşu Bandı

1.000 TL

LAZER EPİLASYON TAM BACAK + GENiTAL + K.ALTI

990 TL

YAZI PÜRÜZSÜZ BİR CİLTLE KARŞILAYIN. Tasarımcılar İş Merkezi 1115 Sk. K:1 D:10 Esenyurt

T: 0212 620 64 54 G: 0535 086 38 03

YAZI iNCECiK KARŞILAYIN!.. FRAKSiYONEL RADYOFREKANS iLE BAHARA FORMDA GiRiN... “Vücudunuzu fazlalıklardan ve toksinlerden arındırın. Fraksiyonel radyofrekans ve glikojen detoksu ile istemediğiniz bölgelerden ayda 4-6 kg yağ kaybederken, daha sıkı, selülitsiz ve estetik bir vücuda sahip olun.” Dünyanın ve Türkiye’nin en gelişmiş fraksiyonel zayıflama ve antiselülit kompleksi “EndyMed 3DEEP” Bahçeşehir’de... Teknolojideki hızlı gelişmeler, insan sağlığı açısından girişimsel olmayan yöntemlerle daha efektif sonuçlar alınmasına olanak sağlamaktadır.Radyofrekans teknolojisi monopolar, bipolar ve tripolardan sonra bir adım daha öteye geçerek üstün özelliklere sahip fraksiyonel radyofrekansla maksimum etkiye ulaştırılmıştır. 3’lü sistemde fraksiyonel RF teknolojisi yüzeyde ve çevre dokuda oluşacak ısı enerjisini minimalize ederken, çoklu enerji kaynakları dermis ve hypodermiste radyofrekans dalgalarını yoğunlaştırmakta, yağları parçalamakta ve kontrollü bir şekilde kollojen fibrillerinin çoğalmasına sebep olarak cildin elastikiyetini arttırmaktadır. Dolayısıyle cilt altı yağ dokusu azalırken, sarkmaya yüz tutan deri, sıkılaşarak elastik, gergin bir cilt meydana gelmektedir. Sonuç itibariyle kişiye özel doğru beslenme programlarıyla desteklenen zayıflama ve vücut şekil lendirme yöntemleri kalıcı ve sağlıklı bir yaşamın temel prensiplerini oluşturmak tadır. Aç kalarak, agresif diyet program larıyla sağlıklı zayıflamak mümkün değildir. Önemli olan yalnızca zayıflamak değil, sağlıklı zayıflarken, vücudun estetik olarak ta bir forma sokulmasıdır.

Öncesi

Sonrası

VELASHAPE İLE SELÜLİTLERE "ELVEDA" DEYİN...

Ameliyatsız ve cerrahi girişimsiz selülit görünümünün giderilmesinde dünyanın en başarılı cihazı seçilmiş ve bu konuda FDA onayı almış ilk cihazdır. Bünyesinde 4 etkili teknoloji barındırır. • Bipolar radyofrekans • Kızılötesi enfrared enerji • Pulsatil vakum (3 kademeli) • Mekanik lenfatik masaj. Uygulamaları 30-45 dk gibi kısa sürelerde yapılmaktadır. Aşırı kilo alıp vermelerden dolayı meydana gelen cilt sarkmaları,doğum sonrası meydana gelen sarkmalar ve gevşemelerin toparlanmasında son derece başarılı bir tedavi şeklidir.

Öncesi

Sonrası

Süzer Bulvarı Şehr-i Bahçe Evleri C2 Blok Kat: 1 (Mc Donald’s ve Mado karşısı) Bahçeşehir - İSTANBUL

KÖK HÜCRE UYGULAMASIYLA 6-10 YAŞ GENÇLEŞİN...

Dr. Sami Tan Sarıgül

İSTENMEYEN TÜYLERLE VEDALAŞIN!.. Dünyanın en gelişmiş,son teknoloji,en hızlı ve en acısız lazer epilasyon cihazı “ÜTÜLEME SİSTEMLİ” diode lazer ve aleksandrite + NdYAG (blended) LAZER teknolojisi artık bahçeşehir’de. Lazer epilasyon bu güne kadar acılı ve ağrılıydı ancak bu muhteşem sistem uygulama bölgenize masaj yaptırıyor hissi verecek kadar konforlu. Saniyede 10 atış yapabilen, tüm vucudu 40 dakika gibi kısa bir sürede bitiren günümüzün en hızlı ve güvenli epilasyon cihazıyla, ağrısız ve sızısız istenmeyen tüy ve kıllarınızdan kurtulabilirsiniz. Bir çok lazer cihazına kıyasla daha uzun dalga boyuna sahip olduğundan sadece kılın gövdesini değil kılın kökünü de tahrip eder. Aleksandrite lazerin göremediği ince ve sarı tüylerde de etkilidir. uygulamalar kontakt soğutucu sundan ve hızından dolayı son derece ağrısız ve konforludur. Uygulama aralıkları ortalama 6 haftadır. O kadar etkilidir ki bir çok bölge 4 sansta tamamen bitmektedir.

ZAYIFLAMANIN ŞiFRELERi... Herşey zihinde başlar, zihinde biter. Vücudumuzdaki tüm fizyolojik değişimler beynimizin kontrolü altındadır. Ve beynimiz izin vermeden hiçbir hormonal ve hücresel faaliyet gerçekleşemez. Önemli olan yaşadığımız doğayla uyumlu ilişkileri beynimize kabul ettirmektir. Evrende bizim algılayamadığımız veya ölçümleyemediğimiz bir enerji ağı mevcuttur. DNA’larımız fotonlar aracılığıyla titreşerek bu enerji ağlarına bağlanmaya çalışır. Uygun frekansı yakalayamadığımız zaman vücudun sağlıklı olması mümkün değildir. Bir bünyenin kilo alma sebepleri vardır. Ve bunlar çok karmaşıktır. Bu sebepler profesyonel yaklaşımlarla ve tetkiklerle belirlenip ortadan kaldırılmadıkça sağlıklı ve kalıcı zayıflama asla mümkün değildir. Biz burada aynı zamanda bu sebepleri ortaya çıkarıp tedavi ediyoruz.

Glikojen Detoksu nedir?.. Glikojen depolarımız azalmadıkça vücut yağ yakım evresine geçemez. Biz önce 2 günlük Glikojen Detoksu yaptırıp sonra yağ yakım evresine geçiyoruz. Ve vücudun haftada 1,2 ila 1,5 kg. yağ yakmasını sağlıyoruz. Bunu yaparken kişi kesinlikle aç kalmıyor. Kişiye özel Bioempedans test sonuçlarına göre kendisine uygun beslenme programıyla besleniyor. Zaten agresif diyet programlarıyla sağlanan yağ yakımının kalıcı olmadığı, diyeti bıraktıktan sonra vücudun daha fazla yağ depoladığı da bilimsel olarak kanıtlanmış bulunmaktadır. Glikojen Detoksundan sonra tarafımdan önerilen destek programlarıyla aç kalmadan yıl boyu yağ yakımınız devam etmekte, herkesin korkulu rüyası olan yaz mevsiminde şişmanlama kabusunuz sona ermektedir.

İnsan nöral kök hücre sıvısından homojen olarak klonlanmış kök hücre peptid solüsyonu, büyüme faktörleri ve C vitamini ile karıştırılır. nano platinium parçacıkları sıvı plazma teknolojisiyle sıvı içerisinde yayılır. Bu karışım mikrokanallar vasıtasıyla ve elektroporasyon yöntemiyle cilt hücrelerine ulaştırılır. Toplam 45 dk gibi bir sürede yapılabilen bu işlem neredeyse ağrısızdır. Yaklaşık 2 saat süren hafif bir kızarıklık oluşur,ve sonra tamamen geçer, hiçbir iz bırakmaz. Etkisi hemen başlar.

PRP UYGULAMALARI... PRP (Platelet Rich Plasma) Tedavi Yönteminde hastanın 10 cc. kendi kanının özel bir işlemle ayrıştırılmış plazmasının yine kendi dokunlarında kullanılmasıdır. Acısız olması, 30 dakika gibi kısa bir sürede uygulanması ve uygulama sonrasında iz kalmaması PRP yöntemini cazip kılmaktadır.

NEFERTİTTİ LİFTİNGİ... Botoksun özel bir solüsyon ile karıştırılıp düşük dozda uyguanmasıyla,yüz ve boyunun daha genç ve parlak görünmesini mümkün kılan bu uygulama tek seansta gerçekleştirilmekte ve işlem toplam yarım saat sürmektedir.

GARSHAN ZAYIFLAMA VE SELÜLiT TERAPi... Geleneksel Hint Tıbbı’nda önemli bir yere sahip olan Garshan Masajı, cilt altı yağ dokusunda ve lenfatik sistemde dolaşımı canlandırarak, toksinlerin ve metabolik artıkların vücuttan uzaklaştırılmasını sağlar. Özel Garshan apartı içinde 20 dakika buharda kalan vücut önce ham ipek eldivenle kuru Garshan masajı, daha sonra özel karışımlarla yağlı Garshan uygulamasına tabi tutulur. Bu yöntem zayıflama ve antiselülit programının önemli bir ayağı olduğu gibi, vücudun kendini tazelemesi, sakinleşip dinginleşmesi için bedene gerekli yaşam enerjisini sağlar. Ciddi bir şekilde bağışıklık sistemini güçlendirmesinin yanında detoksa yardım eder. Migren uykusuzluk ve bağımlılık gibi rahatsızlıkları giderir…

Tel: 0212 608 18 17 - Fax: 0212 608 18 16 www.kliniksonnokta.com

Röportaj

Organik Ürünler Hakkında; Bilinmesi Gereken Cevaplar... Bahçeşehir’de “Barış içinde doğal yaşam” sloganı ile hizmete açılan, Barış Doğal Ürünler işletme sahibi Ayşe Berna Akçakaya’yla; Organik ürünler hakkında bilinmesi gerekenleri konuştuk...

Ayşe Berna Akçakaya

Neden zeytin-zeytinyağlı sabun?..

Neden Organik ürünleri tercih etmeliyiz?..

Eşim ve ben emekliliğimizde hem kendi, hem de çevremizdeki insanların sağlıklı beslenmeleri için ufakta olsa bir katkıda bulunmak amacı ile yola çıktık. Ege mutfağını çok sevmemiz bizi zeytinyağına yönlendirdi.Zeytinyağının yanında diğer ürünleri tamamlayıcı ürünler olarak seçtik. Zeytinyağ sabunları tabii ki bizim olmazsa olmazımızdı.

Son yıllarda sağlıklı kalmak son derece zorlaştı. Gelişen teknoloji ile birlikte hayatımıza birçok kimyasallar girdi. Çoğu gizliden gizliye yiyecekten ilaca,giysiden kozmetiğe,yaşantımızın her anını paylaşır oldular. Yaşam kalitemizi bozan,hastalıklara neden olan ve doğamıza kesinlikle aykırı bu sentetiklerle sürekli iç içeyiz.

Neden organik kişisel bakım ürünleri?..

Organik ürünler sağlıklı bir yaşam için çok önemli. Bu ürünler hem doğayı koruyan hem de ekosistemi bozmayan koşullarda üretiliyor. Dünyada sürdürülebilir bir üretime katkıda bulunuyor.

Almanya’nın 25 yıllık bir firmasının organik kişisel bakım ürünlerine mağazamızda yer verdik. Diş macunu, ruj gibi aynı zamanda kullanılırken yenen ürünleri ve bayanların vazgeçemediği krem,şampuan, bady losyon, banyo jeli; bebek ve çocuklarınız için şampuan, diş macunu, krem gibi ürünler hem kendimizin, hem de çevremizdeki bilinçli insanların kullanımı için ürün yelpazemize girdi. Ürünleri nasıl seçtiniz?.. Ürünleri seçerken çoğunun fabrikalarını gezdik. Ürünlerin organik olmasının yanı sıra hijyen ve sanitasyon kurallarına göre üretilmesi de çok önemliydi.Senelerce kimya ve gıda konusundaki deneyimlerimiz ürün seçiminde bize katkıda bulundu. Böylece iş yerimizdeki bütün ürünlerimizi gönül rahatlığı ile tüketiminize sunduk. Fiyat politikamızı daima iyiyi ucuza satmak olarak belirledik. Makul bir kar marjıyla direkt üreticiden tüketiciye sunacağımız ürünlerimiz ile ilgili daima bilgi alabileceğiniz, tadım günlerimizde ürünlerimizin tadına bakabileceğiniz bir mekanı sizlerin hizmetine sunmak bizim için bir öncelikti.

Yelpaze Bahçeşehir I 29 Mart ‘12

Bir ürünün Organik ürün olduğunu nasıl anlarız?.. Tüketiciye ulaşan herhangi bir ürünün organik olup olmadığı sadece üzerinde bulunan organik sertifikalı olduğunu gösteren işaretler ile doğrulanabilir. Tüketicilerimizin bu işaretlere dikkat etmeleri gerekmektedir.Bu sertifikalar Tarım Bakanlığından yetki almış kontrol ve sertifikasyon kuruluşları tarafından organik(Ekolojik,biyolojik) tarım ürünleri üretecek, işleyecek, pazarlayacak, ithal veya ihraç edecek özel veya tüzel kişilere verilmektedir.(03.12.2004 tarihli R.G.de yayınlanan 5262 sayılı ”Organik Tarım Kanunu” gereğince hazırlanan ve 10.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren “Organik Tarım Esasları ve Uygulamasına İlişkin Yönetmeliğe” göre...) Organik ürünler pahalı mıdır?.. Maddi açıdan araştırıldığında organik ürünler diğer ürünlerden çok da pahalı değil.

Ve sağlığımız için düşüncemiz gıdalarımızı bilinçli alıp ve bilinçli tüketmek olmalı. Kilolarca almak yerine gerektiği kadar almak. O zaman hem sağlıklı, hem de ekonomik beslenmiş oluruz. Kozmetik ve kişisel bakımda neden organik ürünleri seçelim?.. Gıda ürünlerinin dışında, her gün kozmetik bakım ürünleri kullanıyoruz. Erkekler traş oluyor, yüz kremi ve deodorant kullanıyor, hanımlar zaten birçok kişisel bakım ürünleri ve kozmetikle iç içe. Bebeklerin ve çocukların teni ise çok daha hassas ve özel. Diş macunlarını gerektiğinden fazla tüketmek alışkanlığımız ise ciddi boyutta. Cildimiz dışarıdan uyguladığımız bakım ürünlerini emiyor. Vücudumuza zararlı yabancı maddeler (toksinler) girdiğinde, vücudumuz bunların bir kısmını doğal yollarla atsa da, bir kısmı vücutta kalıyor.Bu nedenle kişisel bakım ürünlerinin de organik sertifikalı olması kendimize ve sevdiklerimize önem veriyorsak çok önemli.

ORGANİK BEBEK ŞAMPUAN - ÇOCUK KREMİ; ŞAMPUAN: Badem, calendula çiceği ekstresinden oluşan saç ve vücut şampuanıdır. KREM: Organik badem yağı, jojoba yağı ile bakım ve koruma sağlar. (Yüzün doğal nemini korur, gece mumu yağı ve balmumu içeriğiyle pişik ve kızarıklıkları önler.)

ORGANIK YÜZ TEMİZLEME SÜTÜ; ORGANİK ANTI-AGEING CİLT TEMIZLEME JELİ; Yüz ve göz makyajınızı rahatlıkla temizler. 30 yaş üstüne uygun, badem ve jojoba yağı karışımı nemlendirir, rahatlatıcı bir bakım sağlar. (Organik üzüm, kayısı, şeftali özleri ile cildi korur. Jojoba, Hindistan yağları cilt yüzeyindeki ölü hücreleri nazikçe yok ederek, gözeneklerin tıkanmasını engeller.)

(Organik badem yağı ile cildinizi korur, jojoba yağı ile nemlendirir, Aloe vera ile rahatlatıcı bir bakım sağlar. Mineral yağlar ve silikonlar içermez.)

Farklı damak zevklerine göre tadına bakarak seçeceğiniz kaliteli ve doğal zeytin ve zeytinyağı ürünlerini beğenilerinize sunuyoruz. Ürünlerimizin hepsi alanında uzmanlaşmış, aynı zamanda da kalitesinden ödün vermeyen butik markalardan oluşmaktadır. Sizin için özenle seçtiğimiz tamımı doğal ve hiçbir katkı maddesi içermeyen zeytinyağı, sabun ve kişisel bakım ürünlerini Bahçeşehir’de açılan butik mağazamızda bulabilirsiniz.

• DOĞAL FERMENTE SiYAH ZEYTiN • ORGANiK SERTiFiKALI SiYAH SELE VE SELE ZEYTiN • DOGAL FERMANTE YEŞiL ÇiZiK VE ORGANiK KIRMA ZEYTiN • ERKEN HASAT, SOĞUK SIKIM, TAŞ KIRMA NATÜREL SIZMA ZEYTiNYAĞLARI • ORGANiK SERTiFiKALI NATÜREL SIZMA ZEYTiNYAĞLARI • Z.D.D’nin DÜZENLEMİŞ OLDUĞU YARIŞMADA TÜRKiYE BiRiNCiSi OLAN ZEYTiNYAĞI • SAF ZEYTiNYAĞI • BiTKiSEL SABUNLAR • ORGANiK KiŞiSEL BAKIM ÜRÜNLERi • ÇOCUKLAR iÇiN ORGANiK DiŞ MACUNU • BEBEK ŞAMPUAN VE CiLT KREMi

Tel: [0212] 669 38 26

Bahçeşehir 2. Kısım Şelale Cd. Barış Sk. Bahçeşehir Park Çarşı ( Hill Park Çarşı ) D: 2 Bahçeşehir - İstanbul

Sağlık

Sağlıklı Beslenme, Hiç Bu Kadar Kolay Olmamıştı! Doğru Beslenme Çantasını duydunuz mu?..

Kentleşme, kadının iş hayatına dahil olması, yoğun çalışma temposuyla birlikte insan hayatına giren fast-food tarzı beslenme alışkanlığı, obeziteden vitamin eksikliğine, kanserden uykusuzluğa kadar pek çok fiziksel rahatsızlığa davetiye çıkarıyor. Teknolojinin gelişmesiyle birlikte hızlı hazır yemek sisteminin, artık ister istemez vazgeçilmez hale geldiğini ifade eden beslenme uzmanları, “Fast-food tarzı beslenme sürekli seçim değil, ara sıra yaptığınız bir kaçamak olmalıdır.” uyarısında bulunuyor. ACABA DOĞRU BESLENİYOR MUYUZ?.. Yediklerimizin sağlığımız, duygularımız ve düşüncelerimiz üzerindeki etkisi nedir?.. Bir günde kaç öğün yemek gerekir?.. Bunlar günlük koşuşturma içerisinde ve kemikleşmiş alışkanlıklardan dolayı sormayı akıl edemediğimiz, ama insan hayatı açısından son derece önemli sorulardır. Gerçek şu ki 20. yüzyıl insanı son derece yanlış bir beslenme kültürü geliştirmiştir ve bunda da ısrar etmektedir. Hızlı zayıflamak için kalori hesabı yapanlar, "az ama, sık yiyin" tavsiyesine uyup günde on öğün yiyenler, günlük gazeteleri okuyup beslenme düzenini ayda dört defa değiştirenler, ya da sadece

Yelpaze Bahçeşehir I 29 Mart ‘12

damak lezzeti için insan bedenine son derece zararlı şeyleri yemeyi marifet sayanlar gittikçe artmaktadır. İnsan bedeni, onun besin yoluyla aldıklarından meydana gelir. Bir binanın inşaatında kullandığınız kum, çimento ve demir nasıl o binanın sağlamlığını belirliyorsa, kendi bedenimizi inşa ederken kullandığımız yemekler de sağlığımızı, duygu ve düşünce dünyamızı belirler. Yeme-içme kültürümüzün miktarla ilgili yönlerinde de büyük hatalar bulunmaktadır. DÜZENLİ BESLENME: Besinler 4 temel besin grubundan seçilmelidir. Süt grubu (Süt, peynir, yoğurt) Et grubu (et, tavuk, balık, kuru baklagiller) Sebze-meyve grubu Tahıl grubu (Ekmek, makarna, pirinç) Düzenli beslenme için bu besin gruplarından orantılı olarak alınmalı, bir gruptan az, diğerinden fazla besin alıp metabolizmanın çalışma düzeni bozulmamalıdır. Tek gruba yönelik beslenme; kabızlık, ishal, midede şişkinlik, kan şekeri ve tansiyon düşmesi, baş dönmesi, göz kararması gibi rahatsızlıklara sebep olacak ve devamında da doktor müdahalesini gerektirecek çok daha ciddi sorunlara yol açacaktır. Kişiye özel hazırlanması gereken beslenme programları; %55-60 karbonhidrat, %10-15 protein, %20-25 yağ içermelidir ve günde en az 2-2,5 lt su tüketilmelidir. Günlük alınması gereken besinler 5 öğünde alınmalıdır. Öğün atlamak ve/veya bir öğünde gerekenden daha fazla kalori almak yağ depolanması riskini arttıracaktır. Çocuklar için; 750 gr süt 750 gr yoğurt 135

gr peynir 1 ad. yumurta 4 ad. orta boy köfte 1 ad. orta boy patates 1 ad. salatalık 1 ad. domates 1 ad. elma,armut vb. 10 ad. kiraz 3 dilim ekmek 4 yemek kaşığı pilav. Yetişkinler için; 250 gr süt veya yoğurt 45 gr peynir 4 ad. orta boy köfte 4 yemek kaşığı zeytinyağlı barbunya 1 adet salatalık 1 adet domates 1 adet elma, armut vb. 6 adet kayısı 3 dilim ekmek 4 yemek kaşığı makarna... Beslenmede kullanılan ölçüler Çay kaşığı: 5-6,5 gr Tatlı kaşığı: 10-13 gr Çorba kaşığı: 15-19,5 gr Likör kadehi: 30-39 gr Kahve fincanı: 50-68 gr Çay bardağı: 100-150 gr Su bardağı: 200-250 gr. Doğru Beslenme Çantası hem sizin hem de çocuğunuzun günlük beslenme alışkanlıklarınızı uzmanların tavsiye ettiği düzene oturtabilmeniz için üretilmiştir. Günlük ihtiyacınızın olan tüm besin gruplarına ait ana ve ara öğünlerinizi bu şık kap ile çantanızda taşıyabilir ve rahatlıkla tüketebilirsiniz. Özel tasarımı sayesinde meyveler ezilmeden; yoğurt, meyve salatası, kiraz, ceviz, badem gibi vücudumuzun ihtiyacı olan ürünler içinde özel olarak bulunan kaplarda korunacaktır. Hem porsiyonlarınızı hem de sağlıklı beslenme düzeninizi ayarlayabileceğiniz doğru beslenme çantası şimdi www.dekopazar.com sitesinde Türkiye’de satışa sunulmuştur. Ürün 2007 yılında İngiltere Tasarım Müzesi tarafından En İyi Tasarım Ürünü Ödülü’ne hak kazanmıştır.

DEKORASYON

EV TEKSTİLİ

AKSESUAR

HİZMET s a y ı

DEKORASYONDA SİYAH BEYAZ UYUMU! GOLD DEKORASYON İLE HAYALLERİNİZİ SINIRLAMAYIN! 2012 BANYO DEKORASYONU! 2012 AVİZE TRENDLERİ! ÇITIR ÇITIR ÇEREZLİKLER! PIERRE CARDIN HALI; BAHÇEŞEHİR’DE! BUN DESIGN’DA 20TL HEDİYE ÇEKİNİZ BİZDEN! MUHTEŞEM YÜZYIL ÜRÜNLERİ MENEKŞE HOME İLE BAHÇEŞEHİR’DE! DRY TURK KURUTEMİZLEME %25 İNDİRİM KUPONU DERGİMİZDE! DOĞRU AYDINLATMA NASIL OLMALI? IŞIĞI ESTETİĞE DÖNÜŞTÜREN MARKA; ESSE MURANO! HALI PARK; BAHÇEŞEHİR MOBİLYACILAR SİTESİNDE! DERYA YAPI TASARIM VE DEKORASYON! 2012 DEKORASYON TRENDLERİ!

Dekorasyon

Dekorasyonda Siyah Beyaz Uyumu... Birçok yeni trend dekorasyon stilinde kullanılan renklerden farklı olarak, siyah ve beyaz renk insanlık tarihi boyunca yaşam alanlarında her zaman var olmuştur. Yenilemek istediğiniz mekanda hangi renkleri kullanmanız gerektiğine karar vermeye çalışırken, çoğu zaman siyah ve beyazın da bir renk olduğunu unutursunuz.

Dekorasyon araçlarının tamamı bu iki rengin baskınlığı üzerine düşünülerek geliştirilmiştir. İç ve dış mekanların en küçük ayrıntısından, en büyük bileşenlerine kadar bu iki rengin kombinasyonunu görürüz. Bu iki renk çok basit ve genel olduğunu düşünen çoğu insan, dekorasyon fikirleri geliştirirken üzerlerinde pek düşünmezler. Oysa bu iki rengin doğru kullanımı ile bir odaya inanılmaz bir derinlik ve güçlü bir imaj vermek mümkündür. Odanın konseptine ya da dekorasyon malzemelerine bakmaksızın; siyah beyaz dengesini yakalayarak, sandığınızdan çok daha başarılı yaşam alanları yaratabilirsiniz. Siyah ve beyaz rengin doğru olarak kullanıldığı odalarda; ışık kırılmaları göze daha perspektif geleceğinden, odanın derinliği olduğundan daha fazla olarak algılanır. Eğer küçük bir odayı dekore etmek istiyorsanız, sıcak renkler kullanmak yerine siyah beyaz dengesini yakalamaya çalışmalısınız. Böylece insan beyninde oluşan imgeleme

Yelpaze Bahçeşehir I 29 Mart ‘12

sayesinde odanız, olduğundan daha büyük olarak algılanacaktır. Siyah rengi sabit eşyalarınızda kullanmak istemiyorsanız, aksesuar olarak kullandığınız dekorasyon araçlarında tercih etmeye çalışabilirsiniz. Yetersiz ışık alan odalarda sadece beyaz tonları kullanmak yerine, duvarların kesiştiği noktalarda siyah renge sahip eşyalar kullanmayı deneyin. Siyah renkten beklenmeyecek bir şekilde odanın derinliğini önemli ölçüde arttıracaktır. İnsan psikolojisi üzerinde yapılan son araştırmalara göre; vakit geçirilen ortamda bulunan renkler beyaz tona yaklaştıkça, beyin üzerinde sakinleştirici bir etki göstermektedir. Bu durum yatak odanız için ideal olarak kabul edilebilinecek bir etki olsa da, iş yeriniz ya da oturma odanız için uygun olmayabilir. Ayrıca eğer insanların dikkatini dekore ettiğiniz odanın belirli bir bölüme doğru çekmek istiyorsanız, beyaz renge en iyi vurgu yapan

siyah eşyaları seçmeniz son derece akıllıca bir tercih olacaktır. Beyaz renge boyanmış duvarlara sahip bir odada, siyahtan daha çok dikkat çekecek ve bir o kadar da uyum gösterebilecek bir renk yoktur. Eğer duvarlarınızda aksesuar aracı olarak tablo kullanmayı tercih ediyorsanız, tuval bütünlüğünü bozmadan şık görünüm sağlayabilecek çerçeveler seçmelisiniz. Resim çerçevelerinde kullanılan rengin tabloda kullanılanlardan daha belirgin olmaması gerektiğinden, tercih edilebilinecek en uygun renk siyahtır. Yatak odalarınızın duvarlarında beyaz rengi tercih etmek hem dinlenme kalitesini arttırmak hem de sabah ışığını verimli kullanabilmek açısından doğru bir seçim olabilir. Yatak örtülerinde ve yastıklarınızda beyaz rengi tercih ediyorsanız, yatak başının siyah olması çok daha pozitif bir etki yaratacaktır. Siyah renk yatak mobilyası beyaz renk yatağınızın çok daha temiz ve parlak görünmesini sağlayacaktır.

MANTOLAMA (ISI YALITIM)

İÇ MİMARLIK TASARIM ve PROJE

• Enerji Tasarrufu Nedir?.. • Niçin Mantolama Yapılır?.. • Mantolamaya Nasıl Karar Verilir?.. • EKB Enerji Kimlik Belgesi Nedir?.. • Binalarda EKB Nasıl Alınır?.. • Enerji Kimlik Belgesi Almak Zorunlu mudur?.. • Bina Enerji Sınıfını Yükseltmek İçin Neler Yapılabilir?.. • Bina Enerji Sınıfının Yüksek Çıkmasının Avantajları Nelerdir?.. • TS.B25 Bina ısı yalıtım kuralları standartı hakkında ne biliyorsunuz?..

• DUVAR KAPLAMA İTALYAN DEKORATİF BOYA UYGULAMASI En iyi İtalyan tarzı dekorasyon malzemeleri, hem iç hem de dış mekanlarda kullanılmaya uygun ev dekorasyonunda beklentileri en iyi şekilde karşılıyor. Eşsiz kendine özgü etkisi, ışık renk tonları ve nüanslardan oluşuyor. • ZEMİN KAPLAMA PARKE Lamine, Laminant, Ahşap • AHŞAP MERDİVEN, KORKULUK VE KÜPEŞTELER • HALI Halıflex - Karo Halı - Çim Halı - Pvc Mineflo. • FAYANS-SERAMİK, MERMER-GRANİT Granit - Mermer - Çimstone Mutfak Tezgahı. • MOBİLYA (DEKORATİF ÖZEL TASARIMLAR) Ev Mobilyası - Ofis Mobilyası - Mutfak Dolabı - Tv Üniteleri - Banyo Dolabı - Amerikan Kapı - Çelik Kapı Ahşap Kaplama Kapı - Bahçe Mobilyaları. • ALÇI VE ALÇIPAN UYGULAMALARI Asma Tavan - Bölme Duvar - Taş Yünü ve Metal Asma Tavan - Flexi Cam Açma Tavan - Kartonpiyer. • DUVAR KAĞIDI İthal - Yerli. • PLASTİK BOYA - SATEN BOYA - YAĞLI BOYA • ALÜMİNYUM Pvc Doğrama - Cam Balkon - Kompozit Panel Kaplama - Merdiven Korkulukları - Cam İşleri. • PEYZAJ Bahçe Düzenlemesi - Bahçe ve Park Projelendirmesi. • BANYO EKİPMANLARI Kompakt Sistemler - Akrilik Küvet ve Duş Teknesi - Şok Duşlar - Mini Havuzlar ve Tamamlayıcı Ürünler.

Cumhuriyet Mh. Atatürk Bulvarı Bey-City Residence No: 3 A Blok Kat: 1 D: 2 Beylikdüzü - İSTANBUL T: 0212 872 00 52 F: 0212 872 00 63 www.goldyapimimarlik.com

Dekorasyon

2012 Banyo Dekorasyonu!.. Cam ev dekorasyonunda her zaman modası geçmeyecek bir objedir. Camı evinizin her köşesinde rahatlıkla kullanabilir şık ortamlar oluşturabilirsiniz. Banyo tasarımcıları sıradanlıktan sıkılan evinde farklı bir atmosfer yaratmak isteyenler için cam küvet modelleri dizayn etmişler. Bakıldığında çok hassas, sanki en ufak bir durumda kırılcak gibi dursa da sağlam, şık ve modern duruşuyla herkesin beğenisini kazanmıştır. Zemininde renkli mozaik taşlarla döşenmiş cam küvet modelleri, renkli camlı küvetler

özellikle metal aksesuarlarla tamamlanmış küvet modelleri tercih edebileceğiniz çeşitler arasında. Ayrıca camla klasik bir hava yaratmak için ahşap aksesuarlarla tamamlanmış cam küvetler bulunmaktadır. Bu sayede cam küvetleri her tarzda rahatlıkla kullanabilirsiniz. Sizde yaşadığınız alanları farklılaştırmak istiyorsanız banyolarınızda cam küvet modellerini kullanabilirsiniz.

2012 Avize Trendleri... Geçmişin ihtişamlı avizelerini herkes hatırlıyor olmalı. Zengin görünen ve göz alıcı bir şıklıkla parıldayan kristal taşlı avize lambalar yüzyıllar boyunca kullanıldı. Dekorasyonun zamanla modernleşmesi nedeni ile ortaya farklı aydınlatma ve lamba seçenekleri çıktı. Gerçektende çok farklı ve muhteşem tasarımlar var fakat avizelerin yeri her zaman ayrı olacak. Moda gibi zaman zaman tekerrür eden dekorasyon dünyasında bazen geçmişi çağırdığı oluyor. Nostaljik yaklaşımlar ya da yenilenen klasiklerden vazgeçemeyen bir tarafımızda yok değil. Dekorasyon bir hayat tarzı ise size ait mekânları yaratabilmelisiniz. Eski ya da yeni, bazen çok modern bazen de sade. Yine de yeniliklere ve modaya göz gezdirmekten kendimizi alamıyoruz. Dekorasyon görsel bir

şölen olduğu için her zaman takip edildi ve seyredildi. Şimdi dekorasyon dünyasından son haberler ve en yeni moda 2012 avizelerin geri dönmesi. Kullanımı ve mekâna uyum sağlamasının zor olduğunu düşünenler olabilir fakat söz konusu bir avize ise olumsuzluklar göz ardı edilebilir. İlla ki klasik ve ağır avizeleri tercih etmek zorunda değilsiniz. Nostalji olmuş avizelerin modernleşmiş halleri de insanı cezp ediyor. Klasik avizelerin üzerinde renkli taşlar görebilirsiniz. Mum şeklinde kullanılmış lambalar, sarkan kristaller ve kıvrımlı metal aksamlar çok hoş görünüyor. Orijinalini unutturmadan farklılaşmış 2012 avize modelleri mekânlara fark katacak. Orijinal avize modellerinin de modası hiçbir zaman geçmeyeceğe benziyor.

Çıtır Çıtır Çerezlikler!.. Çıtır çıtır kuruyemişleri göz alıcı çerezliklerde misafirlerinize sunma fikri çok hoş... •Mutfağınızdaki her türlü ayrıntı bir bütünlük oluşturur... Çerezlik de masa üstü servis setiniz arasında yerini en başta alması gereken aksesuarlardandır.

•Farklı tasarım çizgilerini her alanda gördüğümüz bu günlerde çerezlikler de bu farklılaşmadan nasibini almışa benziyor. •Ünlü markalar birbirinden renkli ve şık tasarımları ile ufak ve önemsiz ayrıntıları ön plana çıkartarak kusursuzluğu masalara zarafet ile birlikte taşıyorlar. •Çerezlik diye düşünerek aldığınız bu muhteşem tasarımları aynı zamanda kahvaltı sofranızda reçellik olarak da kullanabileceğinizi unutmayın...

Yelpaze Bahçeşehir I 29 Mart ‘12

•Birçok amaca yönelik kullanacağınız bu ufak ama sevimli çerezlikler ile sevdiklerinize lezzetli ve çekici bir sunum yapabilmenin keyfine varın! •Mutfağınızdaki her detayda estetik ve bir o kadar da trendy akımları takip etmeyi seviyorsanız, bu tasarım harikası çerezlikler tam sizin zevkinize göre... •Sevdiklerinize özel sofralar hazırlamak istiyorsanız, ikram servislerinizi her zaman en özelinden seçmeye özen gösterin!..

Gülümseten Ürünler!.. bundesign.com Bun Design Prestige Mall AVM’de sevdiklerinizi ya da yalnızca kendinizi mutlu etmeniz için ilginç ürünleri sizlerle buluşturuyor. Bun Design’ın birbirinden eğlenceli, birbirinden ilginç, sıra dışı ve şaşırtan tasarım ürünleri ve rengârenk, kişiye özel hediyeleri ile sevdiklerinizi şımartın. Aşk Kavanozu

Film Çercevesi

Bunları Biliyor musunuz?.. Kaçan Çift Şarap Tutucu Oscar Ödülü Gördüğünüz hiçbir şeyin göründüğü gibi olmadığını görmek için mağazamıza uğramayı unutmayın!..

Koca Kafa Yazı Tahtası

• En çok yağış alan yerin Hawaii adasındaki bir dağ olduğunu, buraya yılda 350 gün yağmur yağdığını, • En az yağış alan yerin Güney Amerika kıtasındaki Şili’nin Atakama Çölündeki bir bölge olduğunu, buraya 1971 yılında yağan yağmurdan önce 400 yıl hiç yağmur yağmadığını,

Çikolata Mouse

Dudak Telefon

• Bugüne kadar ölçülen en yüksek rüzgar hızının ABD’nin Teksas eyaletinde görülen bir hortum olduğunu ve bu horumda 450 km/saat hızında rüzgarlar oluştuğunu, • İpek ticareti için Avrupa’dan Çin’e gidip gelen kervanların yüzyıllarca kullandıkları aynı yolun İpek yolu olduğunu,

Dudak Nihale

• Arıların buldukları çiçeklerin yerlerini diğer işçi arıların arı dansı denilen bir işaret dili ile anlattıklarını, bu dans sırasında yapılan hareketlerin çiçeğin uzaklığını ve yönünü anlattığını,

T: 0212 669 50 43 Prestige Mall AVM Doğaparkı Cd. Gölet Mevkii K:1B-04A Bahçeşehir

20 •Bu çek, 1 mayıs 2012 tarihine kadar sadece Bahçeşehir Prestige Mall AVM BUN DESIGN mağazası’nda 100 ve üzeri alışverişlerinizde geçerlidir.

• Bütün kar tanelerinin altıgen olduklarını, her yağışta düşen milyarlarca kar tanesinden hiçbirinin diğerine benzemediğini, • Bugüne kadar görülen en büyük dolu tanesinin 19 cm çapında olduğunu, bunun yaklaşık bir futbol topu kadar olduğunu, • Gökyüzünün mavi görünmesinin nedeni atmosfer olduğunu, atmosferdeki tozların ve su damlacıklarının mavi rengi daha çok yansıttıkları için gökyüzünün bu renkte olduğunu, Uzayda ise Güneş ışığını renklerine ayırıp bunlardan birini yansıtacak her hangi bir madde olmadığı için Uzayın siyah renkte olduğunu,eğer Ay’da yaşasaydık gökyüzüne baktığımızda gökyüzünü siyah göreceğimizi,

MUTEŞEM YÜZYIL ÜRÜNLERi MENEKŞE HOME’da

Menekşe Home KC AVM, E ÇARŞIDA

HiZMETE GiRMiŞTiR. ÜRÜN GRUPLARIMIZ; • Dünya’nın en uzun ağaçlarının Amerika’nın Kaliforniya eyaletinde yaşayan sahil sekoyaları olduğunu, bu ağaçların yaklaşık 2000 yıl yaşadıklarını ve ağırlıklarının 500 tonu bulduğunu, • Sahil sekonyalarının yakın akrabası olan ve 90-95 metre boya ulaşabilen dev sekonyaların ise 3000 yıldan fazla yaşadıklarını, bu ağaçların en uzunun 112 metre boyunda olduğunu, • Dünyanın en yaşlı ağacının Amerika Birleşik Devletleri’nin Kaliforniya eyaletinde yaşayan bir kara çam olduğunu ve bu ağacın 4.600 yaşında olduğunu, • Ağaçların büyürken gövdelerinin her yıl genişlediğini, bu genişlemelerin gövdeye her yıl bir halka kazandırmış olduğunu, ve bu halkaların sayılarak ağacın yaşının bulunabilineceğini, • Ihlamur ağacının odunu en hafif odunlardan biri olduğundan model uçaklar gibi hafif olması istenen eşyaların ıhlamur kerestesinden yapıldığını, • Kestane ağacının kerestesinin yaklaşık 500 yıl dayandığını ve Karadeniz Bölgesinin tarihi evlerinin bu kerestelerden yapıldığını, • Dünya’nın yedi harikasından biri olan Babil şehrindeki asma bahçelerinin, zamanına göre çok ileri sulama yöntemleriyle o hale geldiğini...

• YASTIK • ODA TAKIMI • NEVRESiM TAKIMI • HAVLU • MASA ÖRTÜSÜ • SECCADE TAKIMI • ODA KOKULARI • AKSESUAR • BATTANiYE • MEVLÜT HEDiYELiKLERi • MUTFAK ÖNLÜKLERi

1-30 NiSAN ARASI 100 ’LiK HER ALIŞVERiŞE

TAÇ HAVLU SETi HEDiYE! +1 adet 50x90 cm yüz havlusu +1 adet 30x50 cm misafir havlusu +1 adet kese...

1-30 NiSAN ARASI 300 ’LiK ALIŞVERiŞE

TAÇ BATTANiYE HEDiYE!.. 0212 6691039 - 0532 2036734 www.meneksehome.com

Dekorasyon

Eviniz İçin Dekorasyon Tüyoları... Evlerinizin küçük ya da fazla kalabalık olduğunu düşünüyorsanız,bir odayı olduğundan daha büyük göstermenin birkaç püf noktası bulunuyor. Dekorasyon hileleri kullanarak yaşam alanlarınızı genişletmeniz mümkün.

Kendinize özel alanlar yaratın... Evlerinizin küçük ya da fazla kalabalık olduğunu düşünüyorsanız, bir odayı olduğundan daha büyük göstermenin birkaç püf noktası bulunuyor. Dekorasyon hileleri kullanarak yaşam alanlarınızı genişletmeniz mümkün. Evinizi Tanıyın... Öncelikle evinizin her köşesine hakim olmalısınız. Detaylara ne kadar hakim olursanız oluşturmak istediğiniz sadelikte ve genişlikte alanlar yaratmanız kolaylaşacaktır. Aynalar odayı daha ferah gösterir... İşlevsel olmasının yanı sıra aksesuar olarak da çok şık ve farklı tasarımlara sahip olan aynalar ile evinizi daha derinlikli hale getirebilirsiniz. Küçük bir odanın duvarında

kullanacağınız dikdörtgen bir aynayla oda daha geniş görünecektir. Fakat seçeceğiniz aynanın çerçevesi de önemli bir unsur olarak beliriyor. Duvar kağıdına uyumlu ve sade tasarımlı bir çerçeve ile aynayı duvarınızla bütünleştirerek, göz yanılgısı yaratmanız mümkün hale gelecek. Aynalar her zaman için küçük mekânların kurtarıcısıdır. Bu aynalar ne kadar büyük olursa vereceği derinlik de o kadar çok olur. İhtiyaçlarınızı bilin... Küçük mekânlara boşuna fazla eşya sığdırmaya çalışmayın. Bu, çok büyük bir hata olur. Önce ihtiyacınızın ne olduğuna karar vermeli, sonra da kalan eşyalarınızı başka yerlerde değerlendirmeye çalışmalısınız. Büyük hantaldır... Büyük ve hantal eşyalardan mümkün olduğunca uzak durun. Odanın her yerini eşyalarla doldurmayın, rahatça hareket edebileceğiniz boş yerler her zaman olsun. Cam veya daha açık renkli mobilyaları, ahşap veya koyu renkli mobilyalara tercih edin. Odaya ne kadar çok ışık girerse, oda o kadar ferah duracaktır. Pencerenin önünde fazla yer kaplayan, kalın ve koyu renk kumaşlar-

Yelpaze Bahçeşehir I 29 Mart ‘12

dan olan perdelerden kaçının. İçeriye ışık girmesini engelleyecek, pencere önünü kapatacak eşyaları pencere önüne koymayın. Odanın ışıklandırmasına büyük bir özen gösterin. Tavandan aydınlatmanın yanı sıra gündüz vakitlerinde kulanabileceğiniz ve göz almayacak, yerden aydınlatma sistemlerini de kullanabilirsiniz. Ayaklı bir lamba ya da abajurları size önerebiliriz. Unutmayın, önemli olan ışığın duvara yansıması. Duvarlarda uçuk renklerden kaçınmanız yerinde bir karar olacaktır. Ayrıca duvarın rengi ne olursa olsun tavanın beyaza boyanmasına dikkat edin. Mobilya konusunda tercihiniz her zaman açık ayaklılardan yana olsun. Örneğin yere kadar kapalı, kumaş kaplı sandalyeler yerine, ince ve uzun bacaklı sandalyeler mekânda daha açık ve ferah bir hava yaratır.

2012 Dekorasyon Trendleri!..

RETRO!: her yerde eski özlem, dijitalleşmenin getirdiği maximodern yaşamlar, eskinin dokusunu, doğallığını, sıcaklığını hep bir taraftan vurgulayacak. Bu da o dönemde moda olmuş trend olmuş herseyi tekrar gündeme gelmesini sağlayacak.

RENGARENK: Enerjiyi yansıtacak, görsel hareketlilik yaratacak dekorasyonlar iddalı mekanlarda yerini bulacak.

GRİ DUVARLAR: Bu senenin en önemli trendlerinden biri de bu. Beyaz duvarlardan vazgeçip grilere donmek hiç de uzak değil! gri beyazı daha güzel yapar, netleştirir iyi bir backround oluşturur. Açık renklerin beyaz üzerinde kaybolmasına karsılık gri de daha toplu ve bütünleşik durur. İşte bu renkleri daha da ortaya koyması sebebi ile tercihinizi gri den yana kullanın derim. evi dogru ışık kullanıdıgı takdirde hiç bir renk koyu basık yapmaz. Konu rengin nasıl uygulandıgı ve ışığın nereden geldiği ile ilgilidir.

Dekorasyon

Doğru Aydınlatma Nasıl Olmalı?.. Işık mekanların giysisi, ruhudur. Mekanın kullanım amacına göre aydınlatma tasarımı yapılmış bir ortamda bulunmak dinlendirir, mutlu eder, konsantrasyonu artırır.

Elips Mimarlık, tasarımının detaylarda ortaya çıktığı bilinciyle, yaptığı çalışmalarda duvardan tavana her türlü detayla ilgilenmesi sonucunda özel çalışmalara imza atıyor. Aydınlatma elemanı tasarlamaya başlayan Elips Mimarlık’ın kurucu ortaklarından Feza Ökten Koca, mimari çalışmaların önemli bir konusu olan aydınlatma hakkında yaptığı açıklamalarda; “Işığın şiddeti, rengi ve konumlandırılması, mekanda yaratılmak istenen ambiansı şekillendirmekte büyük rol oynar. Mekanda vurgulamak istediğimiz nokta ve detayları aydınlatma yardımı ile ortaya çıkarabiliriz. Aydınlatma, mekan kullanıcılarının ruhsal yapısının istenildiği noktaya çekilmesini sağlar.” Artık mimaride “mekanın ortasına tavana bir lamba asayım, bütün alan aydınlansın” anlayışı gerilerde kaldı. Dramatik aydınlatma ile farklı karakterde aydınlatmaların bir arada kullanıldığı özel mekanlar yaratılıyor.

Yelpaze Bahçeşehir I 29 Mart ‘12

Doğru aydınlatma nedir diye sorusuna, duvar, tavan ve mobilyalara gizlenmiş gizli aydınlatmalar kullanarak ışık kaynağının gizlendiği sistemler kullanılarak, özel olarak vurgu yapmak istenen bölümleri de yönlendirmeli elemanlar kullanarak noktasal olarak aydınlatmak ışığı etkin ve dramatik kurguda kullanmaktır diyebiliriz. Bu arada, aydınlatma elemanları aynı zamanda mekanda bir obje olarak da kullanılmakta olduğundan mekanın kimliğine uygun tasarımlar da ön planda tutulmalıdır. Ev, ofis ve toplantı odalarında gerekli olan ışık şiddeti farklıdır. Evlerde gerektiğinde loş, gerektiğinde aydınlık bir hava yaratmak gerekir. Bu nedenle farklı aydınlatma sistemi seçenekleri bir arada kullanılırken, ışığın şiddetini ayarlayabilmek adına dimmer anahtarlar tercih edilir. DOĞRU AYDINLATMA... • Ofislerde ise, özellikle gün ışığından maksimum derecede yararlanamayan

mekanlarda, mümkün olduğunca doğal günışığına yakın, homojen aydınlatma sağlayacak armatürler tercih edilir. Elektrik sarfiyatı açısından da enerji tasarrufu yüksek armatürlere yönelmek gerekir. • Toplantı odalarında, genel mekan aydınlatması yerine masa üzeri aydınlatma düzeni tercih edilmelidir. Sunum için projeksiyondan yararlanma sırasında ise karanlık bir ortam yaratılırken, tavan ya da oluşturulacak gizli aydınlatmalarla loş bir ortam yaratılabilir. Dedi.

AYDINLATMA ve AViZE

IŞIĞI EST E TiĞ E D Ö N Ü Ş T Ü R E N M AR KA...

• İsteğe Özel Tasarımlar • Mimarlık Hizmetleri • İthal Duvar Kağıtları • Aksesuar Çeşitleri • Ücretsiz Montaj

Ataürk Bulvarı Hadımköy Yolu (Akbatı AVYM Karşısı) No: 2 Park City E Blok 16 - Esenyurt -İSTANBUL

T: (0212) 672 54 74 - F: (0212) 672 57 75 www.essemurano.com

Dekorasyon

Seramik Yüzeyler Hakkında Merak Edilenler! Seramik yer karoları alırken nelere dikkat etmelisiniz?.. Bakımındaki ana noktalar nelerdir?..

Düzenli temizlik, seramik yer karosu döşeli mekanların ilk günkü gibi parlak ve yeni görünümlü kalmasını sağlamanın en kolay yoludur.

•Paspas yardımıyla yüzeyi ıslatın. İnatçı kir ve lekeleri naylon uçlu fırça ile ovalayın. •Titizlikle yüzeydeki kirleri ortamdan giderene kadar temiz su ile durulayın.

SERAMİK ZEMİNLERİ TEMİZLERKEN...

SERAMİK YER KAROLARINI UYGULARKEN...

•Belli aralıklarla seramik karo döşeli zemininizi süpürge veya elektrik süpürgesi ile süpürün. •Döşeli alanı ılık su içine bir miktar yüzey temizlik deterjanı kattıktan sonra silin. •İyi bir sonuç almak için ıslak olarak sildiğiniz yüzeyi durulamadan önce 5-10 dakika bekletin.

•Yer karoları, iç ve dış mekanların zemin ve duvarlarında rahatlıkla uygulanabilir. Ama döşeme yapılacak mekandaki kullanım amacı dikkate alınmalıdır. Kullanım yoğunluğu ve etkileri dikkate alınarak, aşınmaya karşı uygun sırlı granit seramik seçilmelidir. •Düzgün bir görünüm sağlanması için seramik karoların asgari 3 mm derz aralığı uygulama esnasında, hazır yapıştırıcı ile uygulanması tavsiye edilir. Bunun dışında harç ile yapılan derz uygulamasında, hazır uygulamalarda kesinlikle kireç kullanılmamalıdır. •Karoların uygulama sonrası nemli bez veya sünger ile silinmesi harç ve derz dolgu maddesinin donup yüzeyde kalmasını önleyecektir. SERAMİK SATIN ALIRKEN... •Seramik seçiminde ürünlerin teknik ve estetik özelliklerinin dikkate alınması gerekir.

Yelpaze Bahçeşehir I 29 Mart ‘12

Zeminin hangi amaçla kullanılacağı müşteri tarafından satıcıya bildirilmelidir. •Mat veya parlak yer seramiği seçimlerinde estetik beğeniler ön plandadır. Ancak mat yüzeyler, aşınmaya karşı parlak yüzeylerden daha dayanıklıdır. Sırlı yer ve duvar seramiklerinde leke oluşumu daha azdır ve parlak sırlı yüzeyler, daha kolay temizlenir. •Seramikler, döşenmeden önce kutular üzerindeki üretim tarihleri kontrol edilmeli, farklı üretim tarihlerine ait seramikler varsa, döşenmeden önce ayrılmalıdır. Aynı üretim tarihine ait seramikler, aynı mekana döşenmelidir.

PARK HALI ve KİLİM SAN. ve TİC. LTD. ŞTİ. MERKEZ Masko Mobilyacılar Sitesi 10-B Blok No: 6 İkitelli-İst. Tel: [0212] 675 22 00 Fax: [0212] 675 22 02 Gsm: 0 533 957 15 00

ŞUBE-1 Masko Mobilyacılar Sitesi 19-B Blok No: 5 İkitelli-İst. Tel : [0212] 675 25 94 Fax : [0212] 675 25 48 Gsm : 0 533 957 15 05

www.halipark.com.tr ŞUBE-2 Masko Mobilyacılar Sitesi 16-A Blok No: 2 İkitelli-İst. Tel : [0212] 675 00 21 Fax : [0212] 675 00 51 Gsm : 0 530 224 59 88

ŞUBE-3 Bahçeşehir Mobilyacılar Sitesi B2 Blok No: 8 Esenyurt-İstanbul Tel : [0212] 672 44 82 Fax : [0212] 672 44 83

ŞUBE-4 E-5 Karayolu Üzeri Londra Asfaltı No: 291 Beyaz Center Türksan Durağı No: 10 - 11 - 12 - 13, Avcılar-İstanbul Tel : [0212] 422 01 23 Fax : [0212] 422 03 02

Dekorasyon

İç Dekorasyon Örnekleri!.. Sizin için seçtiğim birbirinden güzel iç dekorasyon örneklerini inceleyerek en çok beğendiğiniz dizaynı evinizde uygulayabilirsiniz.

Ev dekorasyonunda mekanlarda Retro bir hava yaratmak ve evinize ufak aksesuarlar ve eskitilmiş mobilya modelleri ile farklı ve dekoratif bir hava katabilirsiniz.

Ev dekorasyonunda mekanlarda modern bir hava yaratmak ve evinize ufak aksesuarlar ve şık mobilya modelleri ile farklı ve dekoratif bir hava katabilirsiniz.

Yelpaze Bahçeşehir I 29 Mart ‘12

Aktüel

Modern Kitaplık Modelleri...

www.deryayapi.com deryayapi@hotmail.com

Salon dekorasyonunun en fazla göze çarpan elemanlarından birisidir kitaplık.

MAĞAZA CEPHESİ

Salon dekorasyonunda Kitaplığınız göze ne kadar güzel geliyorsa, odanız da o derecede hoş görünür. Bu yüzden daha derli toplu bir mekanda huzur bulmak veya gelen misafirlerinizi bulundukları ortamdan memnun bırakmak istiyorsanız kitaplık seçiminize de o derece dikkat etmelisiniz.

• Pimapen PVC Sistemleri • Pimaş Cam Oda Katlanır Sist. • Panjur Sistemleri • Alüminyum Doğrama Sistemleri • Fotoselli Kapı Sistemleri • Mağaza Cephesi • Kale Çelik Kapı • Kale Çelik Kasa (Ofis & Ev tipi) • Sineklik Sistemleri • Cam Arası Jalüzi Sistemleri • Panelduş Kabin • Laminat & Lamine Parke • Teras Kapatma • Akordion Kapı

FOTOSELLİ KAPI

KIŞ BAHÇESİ

OFİS BÖLME

BALKON CAMKAPLAMA

MOTORLU PANJUR

DUŞAKABİN

Sizin için seçtiğimiz modern kitaplık modellerine göz gezdirerek fikir sahibi olabilirsiniz.

DIŞ CEPHE KAPLAMA

Bahçeşehir : Atrium Çarşısı Kat:2 No:207 Tel. : (0212) 669 61 71 İmaltat Tel.

: Ümraniye M.Kemal Mh. 3056 Sk. No:49 : (0216) 315 53 92

Altunizade : Altunizade Nuhkuyusu Cd. No:161/B Tel. : (0216) 342 86 19 - 342 21 82 Fax : (0213) 334 38 42

Dekorasyon

Küçük Banyonuzu Büyük Gösterin!.. Eğer kendinizin yaptırdığı lüks bir evde yaşamıyorsanız muhtemelen her gün daha büyük banyosu olan bir eviniz olmasını diliyorsunuz. Daha fazla metrekare eklemeden de daha az sıkışık hissetmek için aşağıda verdiğimiz ipuçlarını vakit geçirmeden uygulamaya geçirin:

Evet, küçük bir banyo çok sevimli ve sıcak olabilir ama bir yandan da klostrofobi yaratan sıkış tepiş bir yer de olabilir. Dekorasyon stilinizle, sessiz, sofistike ve bir mücevher kutusu gibi parlayan büyüleyici bir banyoya sahip olabilirsiniz. Şunu kabul etmelisiniz ki, nasıl dekore ederseniz edin, küçük banyonuz gene de küçük bir banyo olarak kalacaktır. Ama biraz görsel sihir, ışık ve renk değişimi ile küçük banyonuzu şirin bir köşeye çevirebilirsiniz. Banyo çok özel bir alandır ama odayı daha büyük göstermek için yapılacak hile teorileri burası için de geçerlidir. Aynı boyda kalacak olsa bile aşağıdaki hilelerle daha büyükmüş gibi göstermek tamamen sizin elinizde. Sükûnet renklerini seçin... Uçuk, yumuşak renk şemaları daha geniş bir alan hissi yaratırlar. Tabi gidin banyonuzu uçuk pembe yapın demiyoruz ama güçlü ve baskın koyu renklerden kaçınmanızı öneriyoruz. Bu gibi parlak renkleri aksesuarlarda ve havlularda kullanabilirsiniz. Pastel renkleri, nötr renkleri ve beyaz tonlarını arka planlarda kullanın. Bu gibi serinlik etkisi yaratan renkler banyonuza sükûnet getirir. İçeriyi aydınlatın... Tezgâhtan yer çalmadan değişik aydınlatma yöntemleri ile banyonuzu daha ferah gösterebilirsiniz. Düşük voltta spotlar belirli yerlerin üzerine tavana yerleştirilebilir. Tıpkı

Yelpaze Bahçeşehir I 29 Mart ‘12

oturma odanızdaki gibi ufak bir masaüstü lambası da ortama sıcaklık katabilir. Banyonuzda dışarıya bakan bir pencere varsa iyice şanslısınız. Aynalarla var olan alanı yansıtın... Eğer banyonuz kaldırabilirse, lavabonun üzerine daha büyük bir ayna taktırın. Ayna odadaki tüm ışığı, rengi ve deseni yansıtacak, dolayısıyla ikiye katlayacaktır. Bir kocaman ayna yerine irili ufaklı birçok ayna kullanarak da değişik bir görüntü elde edebilirsiniz. Yerlerin açık renk olmasına dikkat edin... Tıpkı duvarlar gibi, yer döşemelerinin rengi de odanın boyutunu değişik gösterir. Eğer açık renk döşendiyse banyonuz daha büyük görünür. Eğer yerleri değiştiremiyorsanız büyük ve açık renk bir kilim veya halı ile havayı değiştirebilirsiniz. Küçük aksesuarlardan kurtulun... Minik bir alanı daha da minik gösteren tek şey ufak tefek aksesuarlar ve ıvır zıvırlardır. Etraftaki minik havluların sayısını azaltın ve yere sadece bir tane tek parça banyo paspası atın. Minik minik tablolar ve resimler yerine tek bir tane büyük resim veya tablo asın. Bir sürü minik biblocuk ve sabuncuk yerine daha büyük ve tek bir biblo ya da iri bir sabun sepeti alın. İhtiyacınız olmayan her türlü ufak parçayı dolaba kaldırın.

Gözü rahatsız eden her türlü görsel engeli kaldırın... Banyo kapınız, dolap kapaklarınız ya da duşa kabininiz buğulu ya da buzlu cam ise derhal değiştirin. Her zaman düz cam kullanmaya dikkat edin. Eğer cam duşa kabin pahalı gelirse onun yerine pastel tonlarda bir banyo perdesi kullanın. Açık renk duvar kâğıdı kullanın... Açık renk veya beyaz arka plana sahip duvar kâğıtları bir mekânı her zaman daha geniş gösterir. Beyazlı, uçuk sarılı ya da bejleri tercih edin. Tavanı genişletin... Duvarın tavanla birleştiği yere ince bir şerit desenli kâğıt kaplatırsanız tavan daha yüksek görünecektir. Tüm döküntülerden kurtulun... Temiz ve düzenli bir banyo her zaman, dağınık v bir sürü ıvır zıvırın olduğu bir banyodan daha ferah ve geniş görünecektir! Sadece gerekli olan şeyleri görünürde bırakın ve diğer her şeyi ortalıktan kaldırın. Dolap içleri için vakit ayırın ve misafirlerinizin dolapları açma ihtimaline karşı havlularınızı düzenlemeyi unutmayın. Banyonuz küçük diye sıkıcı olmak zorunda değil. Aynı zamanda sıcak ve davetkâr bir ortam haline gelebilir. Sadece kendi zevkinizden ve en sevdiğiniz renklerden de serpiştirin yeter.

EĞİTİM KURUMLARI DERSHANELER ETÜD MERKEZLERİ ANAOKULLARI SANAT MERKEZLERİ

s a y ı

ÇOCUĞUNUZ KENDİNİ YETERİNCE İFADE EDEBİLİYOR MU! ECOLE ANAOKULU MUTLU ÇOCUK GELİŞİM VE İHTİSAS MERKEZİ! MY PLAY SCHOOL 0-3 YAŞ ANNELİ OYUN GURUBU! DOĞULU MÜZİK VE BALE’DEN BAHÇEŞEHİR KC VİLLALARINDA 2’NCİ MERKEZ! TAY KOLEJİ’NDEN TÜRKİYE’DE BİR İLK, “ÇOCUK TRAFİK PİSTİ”! YGS-LYS-SBS VE ARA SINIF ÖĞRENCİLERİ İÇİN ERSİN DOĞAN’LA MATEMATİK VE GEOMETRİ DERSLERİ! MURAT DALKILIÇ’LA FEN VE MATEMATİK’TE BİREBİR ÖZEL DERSLER! BOĞAZİÇİ MEZUNU, 35 YILLIK DENEYİMİYLE CEMAL TEMEL TAKVİYE EĞİTİM MERKEZİ! BOĞAZİÇİLİLERDEN KİŞİYE ÖZEL EĞİTİM MODELİ! ODTÜ MEZUNU CENGİZ VE HÜSEYİN HOCADAN ÖZEL DERSLER!

Eğitim

Çocuğunuz Kendini Yeterince İfade Edebiliyor mu?.. Çocuğunuz, içinde bulunduğu ortamda kendini yeterince iyi ifade edemiyor, diğer çocukların veya baskın karakterli arkadaşlarının ilgi ve istekleri doğrultusunda davranmak zorunda kalıyor, hatta onlara 'yaranabilmek' için kendi özel eşyalarını onlara veriyorsa...

Özel Alev Anaokulu Rehberlik Servisi yetkililerinin verdiği bilgilere göre, bir insanın herhangi bir olaya ya da bireye karşı geliştirdiği tutumlar, onun kişiliği doğrultusunda şekillenir. Kişilik, bir insanın tüm ilgilerini, tutumlarını, dış görünüşünü ve çevresine uyum biçimini kapsar. Okul, Çocuklar İçin Dönüm Noktası!.. Okula başlama, çocuğun yaşamındaki en önemli dönüm noktalarından biridir. Bu süreç ve onun gerektirdiği uyum, çocuk yönünden belli düzeylerde zihinsel, duygusal ve sosyal olgunluğa ulaşmış olmayı gerektirir. Her şeyden önce çocuk o güne kadar son derece güvenli, her türlü kuralını, kendisinden nelerin beklediğini bildiği, her sıkıntılı durumda yanında anne ve babasını bulduğu bir ortamdan, hiç bilmediği bir ortama girmiştir. Çocuk için yepyeni bir çevre olan okulda uyulması gereken kurallar, yerine getirilmesi gereken görevler, yeni arkadaşlar ve öğretmenler söz konusudur. Özellikle okulöncesi dönemde yaşıtları ile yeterince ilişkiye girememiş çocuklar için okul, kendilerini göz önünde ve korunmasız hissettikleri bir ortamdır. Ailenin ve öğretmenlerin gerekli özeni göstermemeleri durumunda bu çocuklar utangaç, çekingen olabilir ve giderek içlerine kapanabilirler. Benlik İmajı... Çocukların benlik imajları, kendilerini nasıl düşündükleri ve hissettikleri ile ilgilidir. Benlik imajı, benliğin gerçekte ne olduğu değil, bireyin kendisi hakkındaki görüşlerini kapsar. Çocuğun gerçek benliğinin ne olduğu değil, onun kendi benliğini nasıl yorumladığı bilinirse davranışları daha kolay tahmin edilebilir ve denetlenebilir. Çocuğun kişilik, en önemlisi de benlik algısını etkileyen etkenlerden biri anne babası, diğeri arkadaşlarıdır. Hiçbir çocuk benlik kavramına sahip olarak dünyaya gelmez. Bunu doğduğu andan başlayarak ebeveynleri, kardeşleri ve çevresindeki diğer insanlarla ilişkileri sırasında edinir. Aile içi ilişkilerde doyum sağlayabilen, anne

Yelpaze Bahçeşehir I 29 Mart ‘12

babası tarafından desteklenen çocuklar uyumlu bir kişilik geliştirerek toplumda olumlu ilişkiler kurup sürdürebilmekte, grup çalışmalarına katılabilmekte, öz saygılarını geliştirerek başkalarının haklarına saygı göstermeyi, sorumluluk alabilmeyi öğrenmektedirler. Yaşam boyu karşılaşılabilecek problemleri çözme konusunda kendine güvenen bir çocuk yetiştirmek her anne babanın isteğidir. Buna rağmen anne baba, bazen bu isteğe paralel gitmeyen tavırlar sergiler. Aşırı koruyucu ve kollayıcı tutum bunlardan biridir. Özgüvenini Destekleyin!.. Özgüven duyguları gelişmiş çocuklar arkadaş gruplarıyla ve yetişkinlerle uygun iletişim kurabilirler. Genelde "Sen bunu başarabilecek güçtesin, sana güveniyorum" sözleri, anne babanın çocuklarına gerektiğinde söyleyebilecekleri sihirli sözlerdir. Çocuk başkalarına ve kendine dair yapıcı duygu ve düşünceleri bu biçimde geliştirebilir, sorumluluk alabilir. • Bebeklikte sevgi, ilgi ve şefkat eksikliği, • Anneden uzun süre ayrı kalmak, • Anne babanın eğitimlerinde, baskıcı ve kısıtlayıcı olması, • Anne babanın tehdit edici yaklaşımları... • Aile yaşantısının sürekli şikayetçi bir ortam İçinde, karşılıklı olumsuz davranış ve tavırlarla sürmesi, • Otoriter, katı, hoşgörüsüz aile ortamı, • Aşırı yardımcı bir tavırla çocuğunu kollayan ve onda yetersizlik yaratan bir tutum içinde bulunulması, çocukta güvensizlik yaratabilir. Anne Babanın Yanlış Tutumu... Çocuğun korkak, ürkek, çekingen olması, kolayca arkadaş edinememesi ya da güçlü olarak tanımladığımız bazı çocuklar tarafından ezilmesi, baskı altına alınması, büyüme ve kişilik gelişiminde çok önemli rolleri olan anne babasının tutumlarından kaynaklanabilir. Anne babalarda, çocuk yetiştirme konusunda genelde sık gözlediğimiz tutumlardan biri aşırı koruma ve kollamadır. Okul çağına kadar çocuğa ait her türlü sorumluluk ve görevi ona

hiç fırsat vermeden ya da kendi kendine yapabilmesi yönünde gereken ilgiyi göstermeden onun yerine yapan ebeveynler, bu anlamda birer örnektir. Tüm hakimiyet ve sorumluluğun ebeveynde olduğu aile ortamında yetişen çocuklar, çoğunlukla ev dışına çıktıklarında kendi kanatları ile uçamaz hale gelir, ailelerinden ayrıldıklarında bocalarlar. Evde her dediğini yaptırabilen çocuklar ise arkadaşları arasında sinebilir, bir köşeye çekilerek, diğerlerine karışamayabilir ya da kendilerini yeterince koruyamayabilirler. Kimi zaman bunun tersi de söz konusu olabilir. Bazı ailelerde hiç sınır tanınmaması, çocuğun disiplin uygulanmadan büyütülmesi de onda birtakım davranış bozukluklarına ve uyumsuzluğa neden olabilir. Ona Nasıl Yardımcı Olabiliriz?.. • Çocuktaki olumsuz değişiklikleri dikkate almalı, bu olumsuzluğa neden olan kaynağı araştırmalıyız. • Kaynak belirlendikten sonra, can sıkıcı durumun yerini, zamanını ve sıklığını araştırmalıyız. • Çocuğun verdiği tepkileri belirlemeliyiz. • Çocuğun durumdan duyduğu kaygıları önemsemeliyiz. • Kaygısını ifade etmesine olanak sağlamalıyız. • Tüm duygularını açıkça ifade etmesi için sabırla, konuşmasını beklemeli, ona cesaret vermeliyiz. • Durumla ilgili çözüm önerilerini birlikte değerlendirmeliyiz. • Ona güvendiğimizi göstermeli, cesaretlendirmeliyiz. • Yaşadığı sıkıntıya duyarlı olmalı, hissettiklerini paylaşmalıyız. • Kendisini ezen çocuğa aynı şekilde davranması yönünde öğütler vermemeliyiz. • Sınıf içi arkadaşlık ilişkilerini gözden geçirmeliyiz. • Onu, özgüvenini geliştirici spor, sanat gibi etkinliklere yönlendirmeliyiz. • Anne baba ya da eğitimcisi olarak, çocuk yetiştirme tutum ve davranışlarımızı yeniden gözden geçirmeliyiz.

“BEN ÇOCUĞUM” Bütün dünya benim gelişimi bekler. Bütün dünya büyük bir ilgi ile benim ne olacağımı görmek ister. Medeniyet dengesini benimle kurar. Ben ne isem geleceğin dünyası öyle olacaktır. “Ben Çocuğum” Hiç bir şey bilmediğimiz dünyanıza gelmiş bulunuyorum. Neden geldiğimi bilmiyorum. Nasıl geldiğimi bilmiyorum.

İşte bize böylesine seslenen çocuklar için buradayız. Öncelikle onları severek, sayarak yola çıktık. Güvenilir, hijyenik çok farklı materyallerle donatılmış ortamımızda gelecek yaşantılara; kendine güvenen özbakım becerilerine sahip çağdaş, kendini, çevresini, doğal yaşamını seven ve koruyan Atatürk’çülüğü sadece isimle değil gerçek anlamda kavrayan dünya insanı olarak hazırlamak için anne, baba, çocuk ve eğitimciler olarak hep birlikte ÉcoleÖzel Mutlu Çocuk Anaokulu’nda her zaman verimli nesiller yetiştireceğiz. “Çocuk Sevgi ile Büyür, Saygı ile Kişilik Kazanır.” 2011-2012 Eğitim-Öğretim yılının ilk yarısında çocuklarımızı tanımaya, öğretmenleri ve arkadaşları ile aynı sınıfı paylaşıp, bilgiler öğrenmeye, bilinen davranışları pekiştirip yeni davranışlar kazanırken sevgileri doyasıya paylaşmayı öğrenerek birlikte olmaktan mutlu olduk. Sevginin ne kadar yüce bir duygu olduğunu her emekte ve beraberlikte “sevginin”

Meraklıyım ilgiliyim. Ben “Çocuğum” Benim geleceğim sizin elinizde. Benim başarım/başarısızlığım büyük ölçüde size bağlı. Mutluluk verecek şeyleri bana vereceğinizi umuyorum. Dünyaya yararlı olabilecek şekilde beni eğitmeniz için Yalvarıyorum…

çözemeyeceği hiçbir sorun olmadığını bir kez daha yaşadık. Çocuklarımızın tüm yaşantılarında, öz güvenini yitirmeden yaratıcı, başarılı, sevgiden uzak kalmadan yaşamalarını diliyorum. Çocuklarımız en kıymetli varlığımız, Ulusal Egemenlik en değerli kavramımızdır. İkisinin birleşimi hepimize mutluluk inanç ve güç versin istiyoruz. Dünyanın ilk ve tek çocuk bayramını 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramının 92 yıldönümünü Ecole Anaokulu olarak kutlamanın gururunu, kıvancını yaşayacağız. 23 Nisan Pazartesi günü 11:00-15:00 saatleri arasında okulumuzda düzenlenecek olan “23 Nisan Çocuk Festivali”ne katılımınızdan dolayı mutluluk duyar, Okulum adına tüm Türk ve Dünya Çocuklarının 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramını En İçten Dileklerimle Kutlarım. Elifser Taşan Ecole Anaokulu Kurucu Müdürü

•İTÜ Eğlen Bilim •Abaküs-Mental Aritmetik •Karma Eğitim Sistemi •İngilizce- Fransızca Almanca Dil Eğitimi

Ardıçlı Evler Yakut 8 Esenyurt

699 26 16 F: (0212) 699 26 10 www.ecole.com.tr T: (0212)

info@ecole.com.tr

Eğitim

BEBEK BESLENMESİ!..

0-1 Yaş Arası Bebek Beslenmesinde Dikkat Edilecek Hususlar... 0–1 Yaş Grubu Bebeklerin Beslenmesi... Yaşamın ilk birkaç yılı, sağlığın temellerinin atıldığı son derece önemli bir dönemdir. Bu kritik dönemde çocukların yaşaması ve sağlıklı büyüme ve gelişmelerinde yeterli ve dengeli beslenme belli başlı etmenlerden birisi, belki de en önemlisidir. Kişinin temel ihtiyaçlarından birisi olan beslenme; büyüme, gelişme ve sağlığın korunmasındaki en önemli faktördür. 0–6 aylık bebeklerin, sadece anne sütü ile beslenmesine "Doğal Beslenme" denir. Doğal beslenme ilk 4–6 aylık bebekler için en iyi beslenme şeklidir. 6 aydan büyük bebeklerde (bazen 4. aydan sonra) anne sütü tek başına yeterli olmaz. Bu nedenle diyete daha katı besinleri eklemek gerekir. Bu aylarda ek besinlere başlanmasının bir diğer nedeni bebeği diğer besinlerin tadına alıştırmaktır. Bebeğin kilo alma durumuna göre ek besinlere 4–6. aylar arasında başlanması sağlanmalıdır. Başlangıçta anne sütünü tamamlayıcı olarak verilen bu besinler, 9–12. aylarda esas besin olarak bebeğin beslenmesinde yer alır. Bebeğe Ek Besinler Nasıl Verilmelidir?.. Teker teker, az miktarlarda (1–2 çay kaşığı) başlanmalı, her gün miktarı artırılmalı, yeni bir ek besin 1–2 gün ara ile eklenmeli, kaşık ve bardak ile verilmelidir. İlk başlanacak ek besinler elma veya şeftali suyu ve püresi ile yoğurttur. Bunları izleyerek diyete sebzeler, diğer meyve suları, yumurta, etler eklenir. Sebze ezmeleri ve çorbaları her gün taze olarak pişirilir. İçine un ve yağ da eklenerek zenginleştirilir. Normal süt veren annenin sütü 4 ile 6 ay kadar bebeğin enerji ve besin öğeleri gereksinmelerini karşılayacak durumda olduğuna göre, bu dönemde anne sütü alamayan bebeğe, eğer olanak varsa en azından 4–6 aya kadar anne sütüne en yakın olan ticari formüla sütleri de verilebilir. Normal süt veren bir anneden bebek ortalama günde 700–800 ml. kadar süt emmektedir. Bu miktardaki süt bebeğin ilk 4–6 ayına kadar büyüme ve gelişmesini sağlayabilir, ancak bu aylardan sonra

Yelpaze Bahçeşehir I 29 Mart ‘12

gerek annenin süt salgısının gittikçe azalması, gerekse bebeğin ağırlık kazanarak büyümesi, bebeğe, anne sütü yanı sıra tamamlayıcı besinlerin verilmesini gerektirmektedir. Normal anne sütü ile beslenen bebeğe verilecek ek besinler şunlardır: Anne sütünden sonra ilk başlanan ek besinlerden biridir. İlk kez 1 kaşık verilerek miktarı zamanla artırılır. Meyve Suları ve Püreleri; Anne sütü yeterli olduğunda 4–6. ayda verilir. C vitamini için en uygun yiyecekler turunçgiller ve domatestir. Bunların bulunmadığı yerlerde elma, şeftali suları da verilebilir. Meyve önce iyice yıkandıktan sonra suyu sıkılır. Günde 1 çay kaşığı ile başlamak suretiyle miktar gittikçe artırılır. Meyveler sıkılır sıkılmaz bekletilmeden bebeğe verilmelidir. Yalnız anne sütü ile beslenenlere 6. aydan itibaren verilmeye başlanır. Meyve ezmeleri 4. aydan itibaren verilir. Anne sütüyle beslenen bebeğe meyve suyu, meyve ezmesi, anne sütü ile aynı zamanda verilmez. Meyve suyu, ezme ve püresi anne sütü verildikten 2 saat sonra verilir. Pirinç unu, buğday unu, pirinç, bulgur, ekmek içi, yoğurtla çorba yapılarak verilir. Tarhana çorbası da bebek için uygun ek besindir. Tahıllar 4. ayda verilir. Çorbalar; Yoğurda alışmış bebeğe 1 yemek kaşığı ile başlamak suretiyle tarhana, yayla, sebze çorbaları gibi besleyici değeri yüksek olanlardan verilmeye başlanır. Yoğurt, meyve, tahıllı besinler ve sebze çorbasına alıştırılmış bebeğe, suda katı pişmiş yumurta sarısından 1 çay kaşığı verilir ve miktarı zamanla artırılır. Yumurta, sebze çorbasına karıştırılarak verilebileceği gibi, ekmek içi ve sütle ezilerek de verilebilir. Yumurta beyazı 7–8. aylarda verilir. Et ve Kuru Baklagiller; Yoğurt, sebze, tahıllı besinlere alışmış bebeğin, sebze çorbasının içine biraz kıyma konularak ete alıştırılır. Zamanla tavuk ve balıketleri de sebzelerle birlikte ezilerek verilebilir. Yine kıyma yerine, sebze çorbasına kırmızı–sarı mercimek, pişmiş nohut konularak çocuk bu besinlere alıştırılır. Et, kıyma ya da püre olarak 5. aydan itibaren çorbalara eklenerek verilir. Tavuk ve

kılçıksız balıketi çocuklar için tercih edilir. Karaciğer püre olarak 7–8. aylarda verilmelidir. Öte yandan bebekler için beyin önerilmemektedir. • 4–6 aylık dönem, ek besinlere alıştırma dönemidir. Her bir besin tek tek, az sulu kıvamda verilir. Şeker, şekerli çay ve lokum çocuğa yarardan çok zarar verir. •6.aydan sonra yukarıdaki yiyeceklerin miktarları biraz daha artırılarak çocuğa verilir. •7. aydan sonra çocuk, ailenin yediği baharatlı ve çok yağlı olmayan yemekten alabilir. Sadece yemeğin suyu değil, kendisi ezilerek verilmelidir. Ayrıca yemeklere ilave olarak çocuğun günde 2 su bardağı kadar yoğurt veya süt ile 1 yumurta yemesi sağlanmalıdır. •Bu arada peynir 8. aydan önce önerilmez. Veriliyorsa da kesinlikle pastörize olduğundan emin olunmalıdır. Tamamlayıcı Besinlere Alıştırma... Tamamlayıcı besinlerin çocuğun sindirim sistemine uygun olup olmadığı kontrol edilmelidir. İshal, kusma veya alerjik belirtilere neden olan besinleri belirleyebilmek için aşağıdaki kurallara uyulmalıdır: •Bir günde birden fazla yeni besin verilmemelidir. •Her yeni denenecek besinin miktarı önceden birkaç tatlı kaşığı olmalıdır. •Herhangi bir sorun olmadığında besinin miktarı sonraki günlerde artırılmalıdır. •Yeni verilen besin, çocuk aç iken verilmelidir. •Lezzeti beğenilmeyen, kusma ya da ishal gibi durumlara neden olan besinler birkaç gün beklenip tekrar denenmelidir. •Yemek suyu ve et suyu tek başına tamamlayıcı besin değildir. Bu nedenle gerek yemek suyuna gerekse et suyuna ekmek doğrayıp vermek yerine, suyu içinde ezilmeli; et suyu da çeşitli çorbaların yapımında kullanılmalıdır. •Çay, kolalı içecekler, hazır çorbalar bu yaş grubu çocuklara verilmemelidir. •Çocuklara, su kaynatılmadan verilmemelidir!.. Özellikle kış günlerinde ve güneş ışınlarından yararlanamayan çocuklarda 1. aydan 1 yaşına kadar günde 400 IU vitamin D verilmelidir.

0-3 / 3-6

YAŞ GURUBU SiZLERi, MY PLAY SCHOOL iLE TANIŞMAYA DAVET EDiYORUZ...

0-3 YAŞ ANNELi OYUN GRUBU

3-6 YAŞ ANAOKULU

ÖZGÜVENLER i YERiNDE

AYRILMA STRESİ YOK! AYRILIK KAYGISI YOK!

GERÇEK NESNE VE OBJELERLE EĞiTiM ANNELER VE ÇOCUKLARIYLA BiRLiKTE GÜNÜN 2 SAATi

ANADiLi ÇALIŞMALARI YANI SIRA YABANCI DiL EĞiTiMi DE OLAN

EMPATi DUYGULA RI VE FARKI NDALIKLA RI GELiŞMiŞ KENDiNi

YARATICI VE DOĞRU iFADE PROBLEM EDEBiLEN ÇÖZEBiLEN SOSYAL FiZiKSEL ve

ÇOCUKLAR

DUYGUYAL

ZiHiNSE L HEDEFL ERi OLAN

YETiŞTiRiYORUZ...

Aşık Mahsunu Şerif Cd. Sığırcık Sk. Badem 5, Villa 13 Bahçeşehir-İstanbul

Tel: 0212 - 669 44 56 - GSM: 0538 879 19 56

FOTOĞRAF SANATÇISI CÜNEYD DEMİRCİ

Eğitmenliğindeki Derslerimiz Başladı!..

FOTOĞRAFÇILIĞA GİRİŞ ATÖLYESİ DERS PROGRAMI 1. DERS • DSLR Fotoğraf Makinelerinin Çalışma Prensipleri, Özellikleri ve Fonksiyon tuşlarının yerleri... • DSLR Makinelerin Genel Ayarları Nasıl Yapılır?.. • Beyaz Ayarı-Beyaz Dengesi 2. DERS • Diyafram Nedir?.. Etkileri Nelerdir?.. • Enstantane nedir?.. Etkileri nelerdir?.. • ISO/ASA nedir?.. Etkileri nelerdir?.. Ne zaman ve nasıl kullanılmalıdır?.. • AF/MF nedir?.. Nasıl kullanılır?.. AF Modda netleme seçenekleri ve MF netleme nasıl yapılır?..

Tiyatro-Kişisel gelişim programlarımız

FATİH AYHAN eğitmenliğinde:

3. DERS • Çekim Modlarını (P, Macro, TV, Av, M, Bulb) anlamak ve ne zaman hangi mod kullanılmalı?.. • Objektifler, Özellikleri ve etkileri nelerdir?.. • Filtre nedir?.. • Filtrelerin özellikleri nelerdir?.. • Işık nedir?.. Işık kaynakları nelerdir?.. Renk Kavramı, Fotoğraflarda ışık ve gölge kullanımı nasıldır?.. 4. DERS • Fotoğraf nasıl çekilir?.. (Manzara, mimari yapı, gece çekimi, sabit/hareketli obje vs.), çekimlerde dikkat edilmesi gerekenler ve püf noktaları?.. • Perspektif Nedir? • Fotoğrafçılıkta altın kuralların kompozisyonda uygulanması?.. • Alan derinliği nedir?.. Nasıl kullanılmalıdır?..

Diksiyon, Artükülasyon, Fonetik, Beden Dili, NLP Teknikleri, Seminer Teknikleri, Duyma Engellilere Diksiyon, Oyunculuk Teknikleri...

5. DERS • UYGULAMALI ÇEKİM GEZİSİ... • Bireysel Ders Ücreti

: 750

• İkili Ders Ücreti

: 350

• Grup Ders Ücreti

: 250

• Daha Önce Eğitim Almış Olan Kişiler Uygulama Gezilerimize Katılabilir. • Hafta içi ve hafta sonu grup derslerimiz vardır.

: 100

• Eğitiminizi 7 günde tamamlayabilirsiniz...

Sanat Eğitim Merkezi: 3. Cadde KC Villa 12 BAHÇEŞEHİR TEL: 212 669 01 43 - 212 669 01 53

TÜM YAŞ GRUPLARI İÇİN Satranç Kursu Kayıtlarımız Başlamıştır.

KENAN DOĞULU ve OZAN DOĞULU'nun, 3 yaşındayken yeteneklerini keşfeden, doğru bir sanat eğitimiyle iyi birer müzik adamı, sanatçı, aranjör olmalarını sağlayan babaları; YURDAER DOĞULU bizlere öyle bir miras bıraktı ki bu mirası milyonlarca İNSANLA paylaşsak da tükenmeyecek...

LONDRA MÜZİK AKADEMİSİ YETKİLİ EĞİTİM ve SINAV MERKEZİ, SOFYA ULUSAL MÜZİK AKADEMİSİ BALE SANATLARI BÖLÜMÜ YETKİLİ EĞİTİM ve SINAV MERKEZİ olan, ayrıca öğrencilerimizi (ABRSM) İNGİLİZ KRALİYET MÜZİK AKADEMİSİ (Royal Müzik) sınavlarına çalıştıran Okulumuzda, eğitimlerimiz devam etmektedir.

HER YAŞA HİTAP EDEN VE SÜREKLİ DEVAM EDEN PROGRAMLARIMIZ • Bale programları: Klasik bale, Modern bale, Pre bale (3 yaş altı baleye hazırlık), Bale-jazz, Yetişkin bale, Yabancı dil bale sınıfları, Konservatuvara hazırlık bale...

• Jimnastik programları: Temel jimnastik, Ritmik jimnastik, Artistik jimnastik... • Dans programları: Latin dansları, klasik danslar, modern danslar, disco, bugi, break, flemenko, hiphop, oryantal, roman dansları, aero oryantal...

• Müzik programları: Elektro gitar, pop gitar, klasik gitar, bass gitar, flemenko gitar, mandolin, org, piyano, bateri, darbuka, perküsyon, bağlama, saksafon, trompet, klarnet, yan flüt, ney, viyolonsel, keman, kemençe, ud, kanun, akordeon...

• Diğer eğitim programları: Resim, şan, solfej, konservatuvar ve güzel sanatlara hazırlıklık dersleri, stüdyo, ses kayıt, demo kaset, stüdyo ortamında orkestra çalışmaları, step aerobik, plates, yoga...

Yetenek Geliştirme Merkezi: Çınar 10, Villa 4 BAHÇEŞEHİR - İSTANBUL TEL: 212 669 92 67 - 212 669 34 96

Eğitim

Çocuğunuza Özgüven Aşılayın!.. Kendine güvenen ve bağımsızlık duygusu gelişmiş çocuk yetiştirmenin formülü ailede!..

Geceleri ebeveyniyle yatmaktan vazgeçmeyen, arkadaşlarıyla bulunduğu ortamlarda bile onlarla oynamak yerine anne-babasının yanında durmayı tercih eden çocukların güven duygusunun gelişemediği ve ebeveynine bağımlı kaldığı konusunda uyaran Uzman Psikolog Yüksel Artar, "Çocukların sağlam bir kişilik kazanmaları için aile sevgisi ve desteği kadar ebeveynlerin tutumları da çok önemlidir." değerlendirmesini yaptı. Kızınız yemeğini sürekli sizin yedirmenizi istiyor, geceleri sizinle yatmaktan vazgeçmiyor ya da oğlunuz arkadaşlarının doğum gününde bile onlarla oynamak yerine sizin yanınızda durmayı tercih ediyor, kendisine bir şey sorulduğunda yanıt vermek yerine arkanıza saklanıyorsa dikkat edin size bağımlı ve güvensiz bir çocuk yetiştiriyor olabilirsiniz. Ebeveyn Tutumu Çok Önemli... Ayna Eğitim ve Psikolojik Danışmanlık Merkezi’nden Uzman Psikolog Yüksel Artar, çocuklarda kendine güven ve bağımsızlık duygusunun gelişiminin önemine dikkat çekerek, “Çocuklarda kendine güven ve bağımsız davranışların gelişimi ilk üç yaştaki anne-çocuk ilişkisiyle yakından bağlantılıdır. Çocuğun annesinden sorunsuz şekilde ayrılma aşamasına gelebilmesi için öncelikle gelişimin ilk evrelerinden itibaren anne-çocuk arasında sağlıklı bağlanma ilişkisi kurulmalıdır” uyarısında bulundu. Her çocuğun doğduğu andan itibaren sevgiye ihtiyacı olduğunu vurgulayan Artar, “Çocuğun tüm yaşamını etkileyecek güven duygusu,

Yelpaze Bahçeşehir I 29 Mart ‘12

onu yetiştirenlerin ilgi ve sevgi dolu bakımı ve yaklaşımı ile kazanılır. Ancak, çocukların sağlam bir kişilik kazanmaları için aile sevgisi ve desteği kadar bağımsızlık kazanmasına yardımcı olabilecek ebeveyn tutumları da çok önemlidir” diye konuştu. İlk 3 Yaş Hayati Öneme Sahip... Yeni doğan bebeklerin ilk aylarda içe dönük olarak yaşadığını hatırlatan Artar, şu değerlendirmeyi yaptı: "Bebeklerin tüm fiziksel ihtiyaçları yetişkinler tarafından karşılanır. Bebeğe göre anne ile kendisi bir bütündür. Bu yakınlığın bebek açısından tatmin edici düzeyde yaşanması önemlidir. Bu evrede anne bebekten hiç ayrılmamalı, bebek anneye bağlanmalı araya duygusal ve fiziksel mesafe girmemelidir. Bebeğin ihtiyaçlarının yeterli şekilde karşılanması ‘temel güven’ duygusunu geliştirir. Hareketlenme ile birlikte yürümeye başlayan bebek dünyayı farklı açıdan görür, çevresini incelemeye ve keşfetmeye çalışır. Ancak anneyi gözünün önünden her kaybettiğinde endişe duyarak anneye geri döner, sonra tekrar uzaklaşır. Bu arada kendi sınırları ile annenin sınırlarını, kendi içinde oluşturmaya çalışmaktadır. Annelerin bu dönemde, çocuğun endişe ile geri dönüşünü; sakince, şefkatle karşılaması ve güven vermesinin gerekliliği kadar tekrar uzaklaşmasına teşvik etmesi de o kadar önemlidir. Üç yaşından sonra duygusal ve sosyal olgunlaşma artar. Çocuk anneyi zihninde yaşatmaya başladığından ayrı

kalmaya daha fazla tahammül gösterebilir. Çocuk, artık evden ayrılarak anaokulu gibi sosyal bir ortama daha kolay uyum sağlayabilecek düzeye gelir." Çocuklarınızın Önündeki Engeller... Çocukların bağımsızlığını elde etmesinin önündeki engeller hakkında da bilgi veren Yüksel Artar, bu engelleri şöyle sıraladı: "Annenin bilinçli ve bilinçsiz olarak, çocuğun kendisinden uzaklaşmasına izin vermemesi, çocuğun önemli bir sağlık sorunu nedeniyle bakıma ve desteğe ihtiyaç duyması, yetişkinlerin kendi kaygı ve korkularını çocuklarına yansıtması, ebeveynlerin kendi anne-babalarına bağımlılıklarını sürdürmesi." Kendine Güvenen Çocuk Yetiştirmenin Formülü... Artar, kendine güvenen ve bağımsızlık duygusu gelişmiş bireyler yetiştirmek isteyen ebeveynlere ise şu önerilerde bulundu: • Bebeklikte sağlıklı bir güven duygusu geliştirilmeli. • Yaşına ve becerilerine uygun sorumluluklar almaya yönlendirilmeli ve cesaretlendirilmeli. • Çocuğun makul olmayan isteklerinin neden yerine getirilemediği açıklanarak yerine çocuk ikna edilmeli. • Çocuğun kendi başına oynamasına ve oyalanmasına fırsat vermek konusunda kararlı davranılmalı.

ANAOKULU İLKÖĞRETİM AKŞAM LİSESİ • Kaliteli Eğitim uygun ücretlerle Tay Koleji’nde •

Türkiye'de bir ilk, Tay Koleji’nde Çocuk Trafik Pisti hizmete girdi. Eğitim-öğretim modelini yaparak ve yaşayarak benimsemiş olan Tay Koleji bu anlayışını öğrencilerinin trafik eğitimi konusunda bilgi almaları için bir minyatür trafik eğitim pisti kurdu. Kolej içerisine inşa edilen pist ile öğrenciler bundan böyle trafik ile ilgili bilgileri uygulamalı olarak öğrenebilecekler.

Alternatifsiz değilsiniz!.. Namık Kemal Mh. Ekin Cd. No: 13 Torium Yanı| İSTANBUL | TÜRKİYE T: (0212) 690 92 07 F: (0212) 690 92 08 Gsm: 0554 534 37 02

www.taykoleji.com - info@taykoleji.com

Aktüel

Panik Atağı Engelleyen Burun Spreyi... Alman Max Planck Enstitüsü uzmanları, beynin panik atak ve korku yapan bölgesinde etkili olan bir burun spreyi geliştirdi. Kısa süre önce bulunan "Neuropeptid S" (NPS) adlı etken maddeyi içeren sprey, beyinde korku ve panik atağın oluşmasına yol açan bölgeye etki ediyor. Görülme sıklığı hayli fazla olan panik atak bozukluğu; yoğun korku, kaygı ve endişe karışımı nöbetlerin yaşanmasına yol açan bir hastalık. Nöbet sırasında kalp çarpıntısı, ellerde titreme ve ağız kuruluğu gibi belirtiler veriyor. Araştırmayı yöneten Ulrike Scmidt fareler üzerindeki deneylerin başarılı sonuçlar verdiğini belirterek sprey hakkında şunları söyledi:

"İlaçların etkili olabilmesi ve beyne kadar ulaşabilmesi için uzun bir yol kat etmesi gerekiyor. Hastalar ilaçları yuttuktan sonra ilacın sindirim sistemi üzerinden kana karışması ve bu arada ortaya çıkabilecek muhtemel yan etkilerin göz önünde bulundurulması gerekiyor. Ancak burun spreyi ile etkin madde burun mukozası üzerinden doğrudan alınabiliyor. Yaptığımız araştırmada kullandığımız kaygı giderici NPS bazlı sprey, panik atak ve post travmatik stres bozukluğundan muzdarip olan hastalara etkisini hızla gösteren kullanımı kolay bir yöntem sağlıyor."

“Ağla Açılırsın” Lafı Doğrulandı... Büyüklerimizden sıklıkla duyduğumuz "Ağla açılırsın" sözünün doğruluğu bilimsel olarak da kanıtlandı. ABD'de yapılan araştırmalar ağlamanın hem fiziksel hem psikolojik olarak faydalarını gösterdi. İŞTE AĞLAMANIN 3 FAYDASI; Kimyasallar Atılıyor.: Son yapılan araştırmalar gözyaşının vücuttaki bazı zararlı kimyasalları attığını ve fiziksel anlamda rahatlattığı iddiasını ortaya koyuyor. Vücuttaki toksik maddeleri atmanın yanı sıra ağlamanın psikolojik bir faydası da elbette var. Ağlamak duygu durumumuzu iyileştiriyor ve acı verici durumlarda rahatlama sağlıyor.

Erkeklik Hormonu Egoist Yapıyor... Erkeklik hormonu testosteronun benmerkezciliğe yöneltebileceği belirlendi. İngiltere'deki Wellcome Trust Centre for Neuroimaging Merkezi'nden bilim adamlarının yaptığı araştırma, bazı şiddet davranışlarına neden olduğu bilinen testosteronun, benmerkezciliğe de yol açabileceğini gösterdi. Testosteronun etkilerinin daha iyi anlaşılabilmesi için kadınların katıldığı araştırmada bilim adamları, iki kadından oluşan ilk gruba aralıklarla testosteron diğer gruba placebo verdi. Teste tabi tutulan kadınlardan fikir ayrılığına düştüklerinde ortak cevap bulmak için işbirliği yapmaları istendi. Testosteron verildiğinde kadınların işbirliğinin büyük oranda azaldığı görüldü. İngiliz "Proceedings of the

Yelpaze Bahçeşehir I 29 Mart ‘12

Royal Society B." dergisinde yayımlanan araştırmada, yüksek dozda testosteron verilen kadınların "benmerkezci hale geldiği" vurgulandı. Araştırmaya imza atanlardan Dr. Nick Wright, davranışların hormonlarla değişebildiğini, örneğin, oksitosin hormonunun kişileri daha çok işbirliğine itebildiğinin bilindiğini belirtti. Wright, "Bu deneyle, testosteronun daha benmerkezci hale getirerek kararlarımızı da etkileyebildiğini gösterdik. Çoğu zaman bu durum en iyi çözümü bulmayı engelleyebilir, bazen de bu hormon başkalarının görüşlerini göz ardı etmemize neden olabilir" ifadesini kullandı.

Stresi Azaltıyor.: Stres kalp hastalıkları, yüksek tansiyon, tip 2 diyabet ve obezitenin en büyük sorumlularından biri olarak gösteriliyor. Ağlamanın ise stresi azalttığı uzmanlar tarafından söyleniyor. Ağlamanın rahatlatmasının bir sebebi de yine strese neden olan kimyasalları vücuttan atması. Kişiler Arasında Duvarları Kaldırıyor.: Ağlamak diğer insanlarla aramızdaki duvarları kaldırıyor. Ağlarken utanma, acı gibi duygular hissedilse dahi sonunda kişi rahatlıyor ve yanında ağladığı kişiyle arasında bir bağ oluşuyor.

MÜZİK MÜZİK & ENSTRÜMAN & ENSTRÜMAN •Piyano •Şan&Solfej •Çocuk •Çocuk

Korosu Orkestrası •Gitar •Keman

TİYATRO TİYATRO

YARATICI YARATICI DRAMA DRAMA

DİKSİYON DİKSİYON

İNGİLİZCE İNGİLİZCE

SATRANÇ SATRANÇ

Aktüel

Tek Yaşamanın Cazibesi Gittikçe Artıyor!.. Sohbet etmek isteyen yalnızlar kedileri ve kendileriyle konuşuyor. Tek başına yaşamanın dayanılmaz cazibesi gittikçe artıyor. Bireysellik çağında yaşadığımıza dair herhangi bir kuşkunuz varsa, konut sektörüyle ilgili verilere bakmanız yeterli. İnsanlar binlerce yıl boyunca mağaralarda, çamurdan yapılmış kulübelerde ve evlerde bir arada yaşadı. Ancak bu günlerde, her dört Amerikan hanesinden biri, tek başına yaşayan kişiler tarafından işgal edilmiş durumda. Yalnızlar bölgesi Manhattan’da, bu oran her iki kişide bir. Almanya, Fransa ve İngiltere’de tek başına yaşayan kişilerin sayısı ABD’dekinden daha yüksek. Japonya’da da. New York Üniversitesi’nden Sosyolog Eric Klineberg, geçenlerde “Yalnız Olmak: Yalnız Yaşamanın Muhteşem Yükselişi ve Cazibesi” isimli bir kitap yayınladı. Kitap, Klineberg’in “insanoğlunun yaşamak için yeni yollar geliştirdiğini gösteren inanılmaz bir toplumsal deney” dediği “evcil bencilliğe” övgüler düzüyor. Geçen sonbaharda Atlantic dergisinin kapak hikayesi bekâr kadınların yükselişini ele aldı. Makalenin yazarı Kate Bolick, New York’taki kadınlara ayrılan Barbizon Hotel’i yad etti ve kendini yalnız yaşamaya adamış kadınlar için açılan Amsterdam’daki bir konut sitesine gitti. 40′lı yaşlarına yaklaşan ve Brooklyn Heights’ta kendine ait bir dairesi olan Bolick, “Yalnız yaşayanlara hayrandım. Ben de yalnız yaşamak istiyordum” diyor. Doğru, yalnız yaşamanın faydaları saymakla bitmez: İstediğiniz saatte eve girip çıkma özgürlüğü; hareketli bir dünyada kafa dinlemek için gerekli olan mekân ve yalnızlık; yatağın tek sahibi olma. Yine de tek kişilik evler, bir takım tuhaflıkları da beraberinde getirir. Yalnız yaşamak bir bakıma kendini koyvermektir. Tek başına yaşayan kişi, tuhaf alışkanlıklarının tadını çıkarmakta özgürdür, ki buna “Gizli Bekâr Davranışı” dendiği de olur. Gecenin 2′sinde çıplak bir şekilde mutfakta dikilirken kavanozdan fıstık ezmesi yemek mi istediniz? Kim karışır? Kuzey Carolina’da iki odalı bir dairesi olan 28 yaşındaki öğretmen

Yelpaze Bahçeşehir I 29 Mart ‘12

Amy Kennedy, bunu “toplumsal kontrol ve kısıtlamalar” olmadan yaşamak olarak adlandırıyor. Yalnız yaşamanın fark edilebilir etkileri olduğunu söylüyor ve “Altı yıldır yalnız yaşıyorum. Git gide tuhaflaşıyorum” diyor. Evdeki tuhaflıkları arasında şunlar var: Televizyon reklamları sırasında olduğu yerde koşmak; kahvaltı hazırlarken kendi kendine Fransızca konuşmak ve duşta Journey şarkıları söylemek. Kennedy, “Bütün daire odanız oluyor. Mutfak masasının üzerinde sutyenimi bıraktıysam çok umursamıyorum.” diyor. Bolick ise kendi deneyimlerine dayanarak yalnız yaşayanların esnek bir çalışma tarzı geliştirdiğini söylüyor. “7 gün 24 saat çalışabiliyorum ve bulaşıkları günlerce yıkamadığım oluyor” diyor. Rod Sherwood’ın yalnız yaşamaya borçlu olduğu tuhaf davranışları, uyku düzeninin etrafında dönüyor. Brooklyn’deki evinden çalışan 40 yaşındaki menajer ve müzik yapımcısı Sherwood, “Bir gece saat 2′de yattıysam, ertesi gece daha geç, ve sonraki gece daha da geç yatarım. Sonunda sabaha karşı uyumaya başlarım” diyor. 70 yaşındaki Ronni Bennett yaşlanma üzerine bir blog (timegoesby.net) yazıyor. 10 yıllık bir süre haricinde, hayatının yetişkin olarak geçirdiği kısmında yalnız yaşadı. Bennett, geliştirdiği klasik yalnızyaşama alışkanlıklarından biri hakkında “Banyo kapısını asla kapatmam” diyor. O kapıyı açık bırakmanın “çoğunlukla hayatınızda hiçbir fark yaratmayan küçük alışkanlıklardan biri” diye devam ediyor. Ancak Portland, Oregon’daki iki odalı evinde misafir geldiğinde kapıyı kapatması gerektiğini hatırlayabilmesi için çok çaba harcadığını söylüyor. Birçokları gibi Bennett da kendi kendine (kedisiyle desek daha doğru olur) konuşuyor. “Yazarken, aklımdan geçenleri önce ona söylüyorum. O da, gerçekten dinliyormuş gibi yapıyor” diyor. Diğerleri de, en tuhaf şeylerin mutfakta ortaya çıktığını ifade ediyor. Yemek yemek,

THE NEW YORK TIMES

kişisel, hatta oldukça içedönük bir eylem olabilir. Ve bir ev arkadaşının yokluğunda yiyeceklere karşı sıra dışı davranışlar geliştirilebilir. Sütü kutusundan içmek gibi. 40 yaşlarında bir bilgisayar programcısı olan ve Manhattan’da bir çatı katı dairesinde yaşayan Steve Zimmer, “Sizin ‘öğün’ diye yediklerinizi ben çok nadir yerim” diyor. Düzenli öğünlere ve yemek saatlerine bağlı kalmak yerine, saatte “6- 7 kez” mutfağa uğrayarak buzdolabına yöneliyor. Çoğunlukla da kahvaltılık gevreklerle besleniyor. Dergi yazarlığı yapan Bolick, genelde kuruyemişle besleniyor. Bu tuhaflığı, Los Angeles’te yaşarken evini evli bir çiftle paylaştığı sırada ona özellikle belirtilmiş. Bolick, çiftin erkek üyesinin kendisine bir deprem olursa bundan etkilenmeyeceğini söylediğini ifade ediyor: “Bana ‘Nasıl olsa acil durumlarda yenilecek şeylerle besleniyorsun’ dedi”. Yalnız yaşamayı konforlu bulan, hatta bunu iyi becerenler için çoğunlukla tek bir kaygı vardır: Yalnız yaşarken edindikleri alışkanlıkların, başka biriyle yaşamaya başladıklarında değiştiremeyecekleri kadar yerleşmiş olması. Kennedy, “Bu bana gerçekten endişe veriyor. Tuhaf davranışlarımdan bir türlü vazgeçemiyorum” diyor. Tek başına yaşamaya devam ettikçe, diğerlerinin ihtiyaçlarına karşı anlayışını yitirdiğini söylüyor. “Arkadaşlarımla tatile çıktığımda gerginleşiyorum” diyor. “Bu odayı diğerleriyle mi paylaşacağım? Duş saatlerini ayarlamamız mı gerekecek?” diye düşünüyor. Ancak, başka biriyle birlikte yaşamakla ilgili son deneyimini 1976 yılında sonlandıran Bennett, birlikte yaşanmayacak kadar tuhaf olduğundan endişe etmediğini söylüyor. “Biliyorsunuz, ‘bir sürüg arip a lışkanlığım var’ şeklindeki şikâyetleri sıklıkla duyarız. Eğer tekrar başkasıyla birlikte yaşamayı istesem yaşayabilirdim. Neticede, insan kendine çeki düzen verebiliyor” diyor.

“Englis is easyh NOW ”

iNGiLiZCE

Kursumuzda yetişkinlerde Oxford, çocuklar da H.Q. Mitchell Smart Junior kitapları, video ve görselleri kullanılmaktadır...

• SPEAKING PROGRAM

• Özel Derslerde Çok Uygun Fiyatlar

• YOUNG LEARNERT

İlköğretim Öğrencilerine Özel 7 Kişilik Sınıflarda Hafta İçi Kursları Gölet Yolu Badem 16 Villa 01 Bahçeşehir - İSTANBUL (Eski Bahçeşehir Üniversitesi Öğrenci Yurdu Karşısı)

669 00 71

Eğitim

Uzm. Psk. Hande SİNİRLİOĞLU ERTAŞ

Çocuk ve Aile İletişiminin Püf Noktaları...

Çocukla nasıl iletişim kurmalı, ergenlik döneminde çocuğa nasıl davranmalı? İşte çocuk-aile iletişiminin püf noktaları. Aile yapılanmaları ve modelleri konusunda katılımcılara bilgi veren NPİSTANBUL Hastanesi Uzm. Psikologu Hande Sinirlioğlu Ertaş, hayata dair başarı için aile içi iletişimin önemli olduğunu söyledi. Bu süreçte empatinin iletişimde olmazsa olmaz olduğuna dikkat çeken Ertaş, başarılı iletişimde 3 temel başlığın olduğunun altını çizdi. Uzm. Psk. Hande Sinirlioğlu Ertaş bu başlıkları şöyle sıraladı. •Karşımızdaki Kişilere Saygı Duymak: Onların varlığını kabul etmek, önemli ve değerli olduklarını hissettirmek, olduğu gibi benimsemek anlamını taşır. •Gerçekten ve Doğal Davranmak: Abartıdan uzak, olduğu gibi davranmaktır. •Empati: İletişimin belki de en önemli öğesidir empati. Empati, bir anlamda, dış dünyayı karşımızdaki kişinin penceresinden görmeye çalışmaktır. Kurulan bu duygu ortaklığı, iletişim güçlü kılar. Çocuk ve aile arasında başarısız iletişimi de çok yoğun gözlemlediklerini ifade eden Ertaş, iletişimde başarısızlığı getiren engellerin olduğunu da hatırlattı. Ertaş velileri, yönetme, uydurma, tehdit etme, vaaz verme… vs. gibi davranışlardan uzak durmaları konusunda uyardı. İLETİŞİMDE EGELLER, EMRETME, YÖNETME; “Yapman gerekir......”, “Yapmak zorundasın......”, Korku ya da aktif direnç yaratabilir; Söylenenin tersini “denemeye” davet edebilir;

Yelpaze Bahçeşehir I 29 Mart ‘12

İsyankar davranışa ya da misillemeye yol açabilir. UYARMA, TEHDİT ETME (GÖZDAĞI VERME); “......yapmazsan......olur.” “Ya yaparsın, yoksa......” Korku, boyun eğme yaratabilir; Söz konusu sonuçların gerçekten meydana gelip gelmeyeceğini “denemeye” yol açar; Gücenme, kızgınlık, isyankarlığa neden olabilir. AHLAK DERSİ, VAAZ VERME; “......yapmalıydın.” “senin sorumluluğun.......” “......şöyle yapmak gerekir.”, Zorunluluk ya da suçluluk duyguları yaratır; Çocuğun durumunu daha şiddetle savunmasına yol açabilir; (Kim demiş?) Çocuğun sorumluluk duygusuna güvenilmediği izlenimi verir. ÖĞÜT VERME, ÇÖZÜM GETİRME; “Ben olsam......” “Neden.......yapmıyorsun?..” Bence......” “Sana şunu öneriyim.......” Çocuğun kendi sorunlarını çözmekten aciz olduğunu ima eder; Çocuğun sorunu bütünüyle düşünüp, değişik seçenekler getirip seçenekleri denemesine engel olur. Bağımlılıkta da direnme yaratabilir. MANTIK YOLUYLA İNANDIRMA, TARTIŞMA; “İşte şu nedenle hatalısın......” “Olaylar gösterir ki......”

“Evet ama......” “Gerçek şu ki......” Savunucu tutumları ve karşı koymayı kışkırtır; Çoğunlukla çocuğun aileyle iletişimi kesmesine ve artık dinlememesine yol açar; Çocuğun kendisini beceriksiz ve yetersiz hissetmesine yol açabilir. YARGILAMA, ELEŞTİRME, SUÇLAMA; “Olgunca düşünmüyorsun......” “Sen zaten tembelsin......” Yetersiz, aptallık, yanlış değerlendirme anlamı taşır; Çocuğun olumsuz bir yargıya hedef olma ya da azarlanma korkusuyla iletişimi kesmesine yol açar; Genellikle çocuk yargı ve eleştirileri gerçek olarak algılar (Ben kötüyüm!) yada karşılık verir. (Siz de daha mükemmel değilsiniz!). ÖVME, GÖRÜŞÜNE KATILMA, TEŞHİS KOYMA; “Çok güzel......” “Haklısın, o öğretmen ........ birine benziyor.” “Bence harika bir iş yapıyorsun......” Ailenin beklentilerinin çok yüksek olduğunu ima eder; İstenilen davranışı yaptırabilmek için, söylenen içtenlikten yoksun bir manevra gibi algılanabilir. Çocuğun öz-imgesi (Kendini algılayışı) ile övgü uygun değilse çocukta kaygı yaratabilir. AD TAKMA, GÜLÜNÇ DURUMA DÜŞÜRME; “Koca bebek......” “Hadi bakalım Süpermen......” “Geri zekalı.......”

Murat Dalkılıç’la “Hadi sende sulu göz......” Çocuğun kendini değersiz hissetmesine, sevilmediği kanısına varmasına yol açabilir; Çocuğun öz-imgesi üzerinde çok olumsuzdur; Genellikle karşılık vermeye iter. TAHLİL ETME, TEŞHİS, TANI KOYMA; “Senin derdin nedir biliyor musun?........” “Herhalde çok yorgunsun........” “Aslında sen öyle demek istemiyorsun........” Tehdit edici; tedirgin edici olabilir ve başarısızlık duygusu uyandırabilir; Çocuk kendisini korumasız, kıstırılmış hisseder, kendisine inanılmadığı kanısına varabilir; Çocuk, yanlış anlaşılma endişesi ile iletişimi keser.

Fen ve Matematikte

“Birebir” Özel Dersler... Kendi evinin rahatlığında bire bir ders alan öğrencilerin, yolda geçen zaman ve vücut yorgunluğundan korunduğunu söyleyen Murat Dalkılıç; Her öğrencisiyle bire bir ilgilenerek kişiye özel çalışma programı hazırlamakta. Bu yüzden yoğun ısrarlara rağmen, HER SENE SINIRLI SAYIDA ÖĞRENCİYLE ÇALIŞMAKTADIR.

6-7-8

GÜVEN VERME, TESKİN, TESELLİ ETME;

“Aldırma......boş ver, düzelir......” “Hadi biraz neşelen......” “Zamanla kendini daha iyi hissedersin.......” Çocuğun kendini “anlaşılmamış” hissetmesine neden olur; Kızgınlık duyguları uyandırır (“Size göre kolay tabii”) Çocuk genellikle mesajı “kendini kötü hissetmen doğru değil” biçiminde algılar.

HAZIRLIK PROGRAMI

İNCELEMEK, ARAŞTIRMAK, SORUŞTURMAK; “Neden?......” “......Kim?.......” “......Sen ne yaptın?...... “Nasıl?......” Soruları cevaplama genellikle eleştiri veya zorunlu çözüm getirdiğinden çocuklar genellikle hayır demeye, yarı doğru cevap vermeye, kaçmaya yönelir veya yalan söyler; Sorular genellikle soru soranın nereye varmak istediğini açıklamadığından, çocuk korku ve endişeye kapılabilir; Ailenin endişelerinden doğan sorulara cevap vermeye çalışan çocuk kendi sorununu, gözden kaçırabilir. KONU DEĞİŞTİRME, İŞİ ALAYA VURMA, ŞAKACI DAVRANMA; “Daha güzel şeylerden konuşalım......” “Sen neden dünyayı yönetmiyorsun?......” Yaşamın güçlükleriyle savaşmak yerine, onlardan kaçınmak mesajını ima edebilir; Çocuğa sorunların önemsiz, saçma ve geçersiz olduğu anlamını verebilir; Çocuk bir güçlükle karşılaştığında açık davranmaktan çekinebilir.

MURAT DALKILIÇ bütün öğrencileriyle bire bir ÇALIŞMAKTADIR.

HAZIRLIK PROGRAMI

Murat Dalkılıç

muratdalkilic71@hotmail.com

T: 0505 584 03 52 - 0532 616 96 14

Özel Ders Tecrübesi •

• •

Fen Bilimleri Dershanesi Kurumun Konu Kitap, Deneme Kontrolü. Marmara Analitik dershanesi Yeditepe Dershanesi

Aktif Görev Soru

MURAT DALKILIÇ’LA BAŞARININ SIRLARI; Murat Dalkılıç Eğitim bilimlerinde yüksek lisans yapmış, 15 senelik tecrübesiyle mesleğinde başarıyı yakalamış bir öğretmen... Murat Dalkılıç gençlerin ergenlik döneminde yaşadığı sorunları ve bu sorunların okul başarısı üzerindeki etkilerini iyi bilmekte, bilişsel psikolojinin ilkelerini göz önüne alarak her gencin başarılı olabilmesi için kişiye özel öğrenim stratejileri geliştirmektedir. Öğrenilen bilginin kısa süreli bellekten uzun süreli belleğe aktarılmasında kullanılan süreçler farklı özelliklere sahip her birey için farklılık göstermektedir. Bu nedenle farklı zeka türlerine sahip (matematiksel, sözel, bedensel, görsel, müziksel, sosyal…) bireylere kişiye özel eğitim modelleri geliştirmektedir.

Eğitim

Çocuklarda Cinsel Gelişim!.. Çocukların cinsel gelişimi hakkında bilgiler veren uzmanlar, ailelerin gösterdiği yanlış tepkilerin çocuk üzerinde olumsuz etkilerine vurgu yapıyor.

Genellikle 3 yaşından itibaren, çocuklar cinsellikle ilgili sorular sormaya başlarlar. Kızerkek ayrımını sezinlemeye başlarlar. Doktorculuk ve evcilik gibi oyunlar, bu konudaki meraklarını belli eder. Türk toplumuna, bu tip konuların konuşulması tabu gibidir. Çocukların sorduğu sorular geçiştirilir, koyu bir cinsiyet ayrımcılığı vardır. Bu durum, daha bebek doğmadan önce kendini renk seçimi ile belli eder. Kız çocuk doğacaksa pembe, erkek çocuk için mavi renkli kıyafetler, yatak takımları seçilir. Çocuklar biraz daha büyüdüklerinde, 3-4 yaşlarındayken, bebeklerin nereden geldiklerini merak ederler. Aile gene bu tür soruları geçiştirmeye çalışır. Çünkü nasıl cevap vereceklerini bilememektedirler. Bu geçiştirmeler, çocukların kafasında bu tür sorular sormanın yanlış olduğu, ayıp olduğu düşüncesini doğurur. ÇOCUKLARIN CİNSEL ORGANLARINI KEŞFEDİŞİ... Özellikle 2-3 yaşındaki erkek çocuklar vücutlarını incelerken keşfettikleri cinsel organları ile oynamaya başladıklarında, olay ailenin gözünde kabul edilemez bir sorun haline gelir. Çocukların gördükleri tepkiler, kısıtlama-

Yelpaze Bahçeşehir I 29 Mart ‘12

lar ve cezalar karşısında öğrendikleri cinsel organlarının kötü bir şey olduğudur. Men edilenin çekiciliğinin arttığını düşünürsek, çocuklar bu incelemelerini ailelerinden gizli yapmaya başlarlar. Bu durumda da hem kendilerinin kötü olduğuna hem de yaptıklarından utanmaya ve suçluluk duymaya başlayacaklardır. Ne yazık ki “iyi olmama,

Türk toplumunda, cinsel konuların konuşulması tabu gibidir. Çocukların sorduğu sorular geçiştirilir, koyu bir cinsiyet ayrımcılığı vardır. kötü olma, suçluluk hissetme” durumu kişi büyüdüğünde, neden hissettiğini bilmese de olaylara bakış açısında ve onları ele alış biçiminde kendini gösterecek ve ilişkilerinde sorunlar yaşayan bir kişi haline getirecektir. ÇOCUĞU AYIPLAMAK EN BÜYÜK HATA... Kız ve erkek çocuklar için 3 yaşından itibaren cinsiyetler arasındaki farklar çok çe-

kicidir ve merak konusudur. Neden cinsel organların farklı olduğunu sorarlar. En yanlış davranış, ailenin çocuğu ayıplaması ve susturması ya da sorularını geçiştirmesidir. Bunun yerine, ailenin sorulara açık ve sade cevaplar vermesi, erkeklerde olduğu ve kızlarda olmadığı anlatılabilir. Bunu bir oyun haline getirip kimlerin kız, kimlerin erkek olduğu sorulabilir. Bu şekilde çocuk, kız ve erkeği sadece cinsel organıyla değil, aynı zamanda görünüşleri itibari ile de değerlendirmeyi öğrenecektir. ÇOCUĞA NASIL CEVAP VERİLMELİ?.. Çocukların nereden geldiğini merak edenlere verilecek cevap, bebeğin anne karnında büyüdüğünü söylemektir. Çok detaylı anlatmak çocuğun aklını karıştıracaktır. Cevap verilmesi zaten çocuk için yeterli bir davranıştır. Bu yüzden anlayamayacağı bilgiler vermek yerine, anlaşılabilir. 1-2 cümle ile konuya açıklık getirmek daha doğru olacaktır. Çünkü çocuklar, 3-4 yaşlarında cinsel ilişkiler konusundan uzaktır. Sorularını tek tek ve aralıklı sorarlar. Çocuğun anne karnına nasıl girdiğini merak eden çocuklara verilebilecek yanıt, “Anne karnın-

YGS-LYS-SBS ve

daki bebek tohumlarının büyümesiyle olur.” olabilir. 5 yaşından itibaren çocuklar bebeğin oluşumunda babanın rolünü merak etmeye başlarlar. “Bebek tohumlarının biri annede vardır, biri de baba da.” demek yeterli olabilir. Bu cevap birçok çocuk için yeterli olurken, birçoğu nasıl, nasıl diyerek sormaya devam ederler. Aile şöyle bir açıklama getirebilir: “Anne ile baba yatakta beraberken, babadan gelen tohumlar anneninki ile birleşir ve bebek oluşur, büyümeye başlar” diye açıklama getirilebilir. Esas olarak, yanıtlanmayan sorular çocuğu daha meraklı yapar ve araştırmaya iter.

Arasınıf öğrencileri; Matematik ve Geometri

derslerinden Birebir Çalışma...

Birçok çocuk bu konularla ilgili soru sormaz. Böyle çocuklar genellikle sorularına yanıt bulamadıkları için susan çocuklardır. Oynadıkları oyunlarla sorularına cevap bulmaya çalışırlar. Çocukta cinsel ilgi okul öncesi çağda en yoğun durumundadır. Okulla beraber bu durumda azalma olur. ÇOCUKLARIN KENDİLERİNİ UYARMALARI... Aileleri en fazla rahatsız eden durum 2-3 yaşlarındaki çocuklarının cinsel olarak kendilerini uyarmalarıdır. Genellikle çocuk, utandırılır, ayıplanır, yetmezse cezalandırılır, korkutulur. Bu durum çocukken meme ya da emzik emmemiş çocuklarda daha sık görülür. Emziği zorla elinden alınan çocukta da bu durum sıkça görülmeye başlar. Emziksiz kalmanın boşluğunun kendini uyararak yok etmeye çalışırlar. İlgi azlığı veya yeni bir kardeş doğumu da bu durumu yaratabilir. Verdiğimiz tepkiler çocuğun cinsel ve kişisel kimliğinin gelişiminde büyük rol oynar. Bu yüzden, ne tarz davranacağımızı belirlemeli ve çocuğun sağlıklı olarak gelişimine katkı sağlayacak şekilde davranmaya özen göstermeliyiz. Ayrıca evde bitki ve çiçek yetiştirerek, tohum ekip onların büyümesini göstererek ya da balık, su kaplumbağası, kedi, köpek besleyerek, çocuklara çiçeklerin ve hayvanların büyümelerini gösteren kitapları seçip beraber okuyarak, onları dolaylı olarak bilgilendirebiliriz.

EĞİTİMDE BAŞARIYI YAKALAMAK İÇİN... • Öğrencinin akademik geçmişinin iyi “Analiz” edilmesi... • Öğrencinin düşünebilme “Güç”ünün tespit edilmesi... • “Hedef”lerin belirlenmesi... • Belirlenen hedefler doğrultusunda detaylı bir “Çalışma programı”nın oluşturulması... • Süreç içerisinde kullanılacak "Doğru" yayınların belirlenmesi... • İzlenen çalışma programı yardımıyla öğrencinin “Yetenek”lerinin açığa çıkarılması ve matematiksel düşünme becerisinin geliştirilmesi... • Belirli periyotlarla “Aile” ile durum değerlendirmesi yapılması gerektiğini düşünerek çalışmaktadır.

Ersin DOĞAN Kimdir?..

19 senelik dershane, özel ders ve yayıncılık tecrübesi ile çalıştığı kurumlarda zümre başkanlığı görevini üstlenen Ersin DOĞAN'ın bu kurumlara yazdığı test ve kitapların dışında kendi adına piyasada yayımlanan altı adet kitabı bulunmaktadır.

Ersin DOĞAN’ın Yanımlanmış Kitapları; GEOMETRİ

GEOMETRİ

ERSİN DOĞAN

İNTEGRAL

TÜREV

0532 415 80 42 ersindogan46@gmail.com Spradon Kuleler A1 Bahçeşehir “Talep edenlere Ücretsiz Eğitim Danışmanlığı verilir.”

Eğitim

Su İçen Çocuk Zeki Oluyor!..

Ülkemizde çocukların yeterli oranda su içmediğini söyleyen uzmanlar, yetersiz sıvı alımının çocuğun fiziksel ve zihinsel performansını olumsuz etkilediğini vurguluyorlar.

Yetişkin bir bireyin vücut ağırlığının yüzde 60’ını su oluşturuyor. Bu oran prematüre bebeklerde yüzde 83 ve zamanında doğan bebeklerde yüzde 79 gibi yüksek bir rakamda seyrederken, doğum sonrasında ilk 3. ayda yüzde 70'e, 1 yaşında da yüzde 60'a iniyor.

na yakalanma riski daha kolay oluyor. Bu yüzden su tüketimine katı gıdalara geçiş yapıldığında başlamalısınız" diyor. SUSUZLUK BEBEĞİ HUZURSUZ VE BİTKİN YAPIYOR...

Vücut ağırlığının yüzde 10’u kadar su kaybı durumunda ise; huzursuzluk, dudak ve gözlerde kuruluk gibi belirtiler ortaya çıkıyor.

Su insan yaşamı için büyük bir önem taşıyor. Çünkü su besinleri ve oksijeni organlara taşmak, vücut ısısını dengelemek, metabolizmayı düzenlemek, vücuttaki toksik maddelerin atılmasını sağlamak ve enfeksiyonlarla savaşmak gibi birçok önemli görev üstleniyor.

Yetersiz su alımı çocuklarda ishal ve enfeksiyon hastalıkları gibi ciddi sonuçlar ortaya çıkmasına neden olabiliyor.

Vücuttaki su kaybı yüzde 15’e ulaştığında halsizlik, baş dönmesi, bulantı, kusma ve gözyaşı azalması şeklinde belirtiler görülüyor.

Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Arzu Özgeneci Öngün, yeterli su tüketiminin çocuklarda yetişkinlere nazaran daha büyük bir önem taşıdığına dikkat çekerek, “Su çocukların sağlıklı gelişimleri için ihtiyaç duydukları protein, karbonhidrat, yağ, vitamin ve mineral gibi yaşamsal önem taşıyan temel besin öğeleri arasında yer alıyor. Bu nedenle çocuklarda minimum sıvı tüketimi erişkinlerin 2 katı olmalı” uyarısında bulunuyor. Dr. Öngün, bebeğe ilk 6 ay sadece anne sütü verilmesi gerektiğini belirterek, “Bu süreçte suyu ne kadar kaynatırsanız kaynatın, içinde bulunan mikroplar bebeğe kolaylıkla geçebiliyor. İlk 6 ay bebeğin vücut dirence düşük olduğu için enfeksiyon hastalıkları-

Yelpaze Bahçeşehir I 29 Mart ‘12

Üstelik vücut ağırlığının yüzde 5’i kadar su kaybı çocuklarda herhangi bir belirti de vermiyor.

Dr. Arzu Özgeneci Öngün, yetersiz su alımının bir başka göstergesinin de idrarın yoğunluğu olduğunu söyleyerek, “Koyu renkte idrar yeterince su alınmadığının önemli bir göstergesi. Normal su içen bir çocukta idrar kokusuz açık sarı renkte oluyor” diyor. Yetersiz su tüketimi uzun vadede görme sorunları, bilinç kaybı, hatta böbrek yetmezliği, şok ve koma gibi çok ağır tablolara da neden olabiliyor. ZİHİNSEL PERFORMANSI DÜŞÜRÜYOR... Dr. Öngün, yetersiz su tüketiminin sadece fiziksel değil, aynı zamanda zihinsel performansı da düşürdüğü ve konsantrasyon bozukluğuna yol açtığı uyarısında bulunarak, “Yetersiz su tüketen çocukların konsantrasyonları düşüyor ve öğrenme yetenekleri azalıyor. Bunun sonucunda da okul çağında ise derslerinde başarılı olamıyor” diyor.

CEMAL TEMEL TAKViYE EĞiTiM MERKEZi

HANGİ YAŞTA, NE KADAR SU TÜKETMELİ?.. Su tüketimi kuşkusuz her çocuğun yaşına, cinsiyetine, kilosuna, boyuna ve aktivite düzeyine göre değişiyor. Ancak yine de her çocuğun mutlaka alması gereken bir ‘su’ miktarı var, vücutta normal sıvı dengesinin korunması için alınması gereken sıvı gereksinimi vücut yüzeyine göre hesaplanıyor. Normal sıvı gereksinimi yaklaşık olarak 1500cc/m 2/24 saat olarak hesaplanıyor ya da harcanan kaloriye göre günlük sıvı miktarı belirleniyor. Örneğin her 100 kaloriye 100 ml sıvı verilmesi normal kabul ediliyor. • 6-12 ay arasında: 30 ml ile 100 ml • 1-3 yaş arasında: 1-3 litre • 4-8 yaş arasında: 1-4 iltre • 9-13 yaş arasında: 1-2 litre NE ZAMAN SU VERMELİ?.. Arzu Özgeneci Öngün bebeğiniz 6-12 aylıkken, katı gıdalara başlandıktan sonra, her 3 saatte bir yemekten sonra su vermeniz gerekiyor. Yemekten önce verilen su karnın şişmesine ve yetersiz beslenmeye neden oluyor. Dolayısıyla çocuğunuza suyu yemek sonrasında vermenizde fayda var. Ancak eğer çoğunuz aşırı kilolu ise tok tutsun diye yemek öncesinde de su verebilirsiniz. TUVALETE GİTME SIKLIĞINI TAKİP EDİN... Çocuğunuzun yeterli su tüketip tüketmediğini anlamanın enpratik yolu, tuvalete gitme sıklığını takip etmek. Dr. Arzu Özgeneci Öngün eğer çocuğunuz 2 saatte bir tuvalete gidiyorsa, idrarın yoğunluğu normalse, bu vücudunda yeterli su olduğu anlamına geldiğini belirterek, “Bebeklerde ise günde 7 bez harcanması vücutta yeterli su olduğunun önemli bir göstergesi oluyor” diyor. ÇOCUĞUNUZA ÖRNEK OLUN... Çocuklar anne ve balarını örnek model alıyorlar. Bu nedenle yeterli su tüketmeleri için anne- babaların günlük su tüketimi konusunda çocuklarına örnek olmaları gerekiyor. Dolayısıyla çocuğunuzun yanında sık sık su için ve suyun sağlığımız için ne denli önemli olduğunu sık sık tekrarlayın.

Boğaziçi Mezunu, 35 yıllık Deneyimli, Bahçeşehir’de Devlet Lisesinden Emekli • HER SEVİYEDE TÜM DERSLERDEN OKULA TAKVİYE... • UZMAN KADRODAN, EVİNİZDE VEYA KURUMUMUZDA GARANTİLİ EĞİTİM... • DENEME DERSLERİMİZ ÜCRETSİZDİR. • ÖĞRENCİYE REHBERLİK YAPILARAK, SİSTEMLİ VE PROGRAMLI ÇALIŞMA YÖNTEMLERİ KAVRATILIR. • DERSLERİMİZ BİREBİR VEYA MAKSİMUM 4’ER KİŞİLİK SINIFLARDA VERİLMEKTEDİR.

BiZiMLE TANIŞMADAN KARAR VERMEYiNiZ!.. 1.CADDE ADAY KONUT B-2 NO:28/1 BAHÇEŞEHiR-iSTANBUL

607 27 04 - 607 27 05 0532 648 75 21 www.cemaltemel.com cemaltemel@e-reklams.com

Eğitim

Anne Baba Beni Dinle!!! Anne babaların çocuklarıyla ilgili sık söyledikleri bir söz vardır; “Çocuklar büyüdükçe, dertleri de büyür.”

Özellikle ergenlik dönemindeki çocuklardan bahsedilirken kullanılır bu serzeniş. Halbuki genç cephesinde durum bambaşkadır. Üstlerinde yaşları büyüdükçe artan bir baskı olduğunu ve buna bir anlam vermediklerinden şikayetçidirler. İki taraf da davalı, iki taraf da davacıdır artık. Ortak hayallerin yerini ortak endişeler almıştır. Bizim çocuktan adam olmaz, benden adam olmaz. Karşılıklı çatışma yerini karşılıklı yenilgiye bırakır sonunda. Zamanın kaçınılmaz duraklarındandır çatışmalar. Ama zorlu sınavı itici bir güce çevirmek için hayata dair püf noktalarını atlamamak gerekir aslında. Anne babaların sıkça yaptığı yanlışlardan biri nasihat vermektir. Nasihat verirken, gence 'senin aklın almaz, aslında doğrusunu biz biliriz' ,'bizim zamanımızda böyleydi', 'bizi utandırma' tarzında bir yaklaşım seçildiğinde sonuç hiç de anne babanın beklediği gibi olmaz. Gencin seçimlerinde yanlışları fark edip, onu uyarmaya çalışmak elbette koruma güdüsünden gelen en masum yaklaşımlardan biridir ebeveyn için. Genç tepki gösterip, sonuç bir iletişim kazasıyla sonuçlanabileceği gibi; dinler görünüp gizlice kendi bildiğini okumaya devam da edebilir.

Çocuğun hayat kılavuzu anne babasıdır. Ama bu kılavuzu zor okunur bir şekle sokan da kolayca anlamasını sağlayan da yine anne babasıdır. Genci dinlemekle başlar tüm zorlukları yenmek. Gözünün içine bakarak, kendini onun yerine koyarak, artık beş yaşında olmadığını hatırlayarak. Evladını gerçek anlamda tanımayan ne çok ana baba vardır. İlgi sinyallerini sadece çocuğu tehlike alarmı verdiğinde çalıştıran bir çok ana baba olduğu gibi. Onu tanımaya çalışmak, ortak zevkleri keşfetmek daha rahat bir iletişim sağlayacaktır halbuki. Aile kaçması gereken dört duvar halin geldiğinde gerçek tehlikenin kollarına ellerimizle çocuğumuzu bırakmış oluruz aslında. Anne babalık, kahramanlıktır aslında hayat denen mücadelede. Ama cephede kazanayım derken masa başında savaşı kaybeden yetişkinleri de unutmamak gerekir. Uzlaşmak için çocuğu tanımalı, tanımak için dinlemeli, dinlemek için ön yargıları kırk kilitli sandıklara saklamak gerekli. Tanıdıkça karşılıklı olarak sevginin arttığını hissetmek emeklerinizin mükafatı olacaktır adeta.

Sınav Kaygısında Anne Babanın Rolü! Sınav kaygısı, öğrencilerin hangi yaşta olursa olsun sıkça karşılaştığı sorunlardan biridir. Sınava günlerce, titizlikle hazırlanan bir çok öğrenci kaygıya yenik düşüp sınavda bildiklerini unutabilmektedir. Sınav öncesi veya anında karın ağrısı, terleme, nefes darlığı, titreme, ağlama gibi belirtiler kaygılı ruh durumunu gösterir. Hayatın çok başında olan çocukların böylesine bir yükün altında kalması ve sonuç olarak da bu tepkileri vermesi pek de garip değil aslında. Sınav kaygısı aşılabilecek bir durumdur. Peki çocuklara aileler nasıl yardımcı olabilir. -Sınava giren öğrencilerin hedefleri olmalıdır. Çocukların kısa zamanlı ve uzun zamanlı hedefleri olmalıdır. Uzun zamanlı hedefleri gelecekteki mesleklerine yönelik, kısa zamanlı hedefleri ise karne zamanına kadar olan hedefleri olabilir. Çocukların hedef seçme sürecine aileler destekçi olmalıdır. İlgi ve yetenekleri doğrultusunda öğrencinin gelecekteki mesleğini seçmesine ailelerin olumlu yaklaşımı kaygıyı azaltıcı tutumlardandır. -Kıyaslamalardan kaçınılmalı. Çocukların özgüven kazanması için kabul görmeleri çok önem-

Yelpaze Bahçeşehir I 29 Mart ‘12

lidir. Ebeveynlerin sürekli kıyaslama hali içinde olmaları çocuklarda özgüven eksikliğine yol açabilir. Sınav kaygısını tetikleyen en önemli etkenlerden biri de öz güven eksikliğidir. -Çocuklar spora ve sanata zaman ayırmalıdır. Rahatlamaya, kendilerini ifade etmeye ihtiyaçları olduğunu unutmayın. Okul çağı çocukları ne yazık ki artık kendilerini deneme sınavlarında ifade eder oldu. Duygusal, bedensel ve sosyal olarak gelişen çocuk zihinsel olarak da kendini geliştimeye imkan bulabilir. -Ders çalışması konusunda baskı yapılmamalı. Bunun yerine bir program hazırlanmasını ve takip etmesini sağlayabilirsiniz. Okul rehber öğretmeni ile birlikte bir ders çalışma sistemi geliştirebilir. Önemli olan çok ders çalışmak değil, etkin öğrenmedir. Her gün aynı saatte düzenli ders çalışması için gerekli ortamı yaratın. Çocuğunuz ders çalışırken bilgisayar ve televizyonun kapalı olmasına dikkat edin.

-Başarısızlığında cezalandırılmamalıdır . Sınavda başarılı olmayı her çocuk ister. Sınavdaki başarısızlığı onun için yeterince kırıcı ve moral bozucu bir durumdur. Ancak bundan dolayı ceza vermek, ihtiyacı olan durumlardan mahrum bırakmak zarar verici bir tutum olacaktır. -O'nu dinleyin. Duygusal ihtiyaçlarından, zevklerinden, hayallerinden haberiniz olsun. Sizinle paylaşımlarda bulunması için uygun ortamı yaratın. Çocukların büyüdükçe yabancılaştığından bahsedip duruyor büyükler. Halbuki bizler de bazen onların hiç beklemediği tepkilerde bulunuyor, incitiyoruz en kıymetlilerimizi. Gelecek kaygısıyla çocuklardan önce biz büyükler baş etmesini öğrenelim ve en önemlisi koşulsuz sevdiğimizi çekinmeden belirtelim.

BOĞAZiÇiLiLER Derslerinizde doğru şıkkı bulmanızda yardımcı oluyoruz!

Sorumluluk Duygusu ve Çocuk!... Bir çok anne baba çocuklarının sorumluluk sahibi olmadığından şikâyetçidir.

NEDEN BİZ?.. Öğrencilerimizle aynı yollardan kısa zaman önce geçerek aynı zorlukların üstesinden gelerek, Başarıya ulaşmış bireyler olarak çocuklarınızın yaşadığı zorlukları çok iyi bilmekteyiz. Çok da zamanında yapılmayan ya da hatırlanmayan ödevlerden şikâyetçidir ebeveynler. Ancak benim çocuğum neden bu kadar sorumsuz diye hayıflanmak, hem anne babanın kendine olan güvenini hem de çocuklarına olan güvenini yıpratıcı bir düşüncedir. Çocuk için sorumluluk eğitimi çok küçük yaşlarda başlar. Sadece ders başarısı önemli, başka hiç bir şeyle ilgilenmesin tarzı bir yaklaşım, çocuğun sorumluluk duygusunu köreltecektir.

• Test

Sorumluluk duygusu, kendi başına bir şeyler başardıktan sonra alınan hazdır. İşi kendi başarmalı ve sonucundaki haklı gururu kendi yaşamalıdır. Oyuncağına ulaşmak için emekleyen bebeğin eline o yorulmasın diye oyuncağı veren anne babayı zor bir ergenlik dönemi bekliyordur büyük olasılıkla; çocuğun üst başı kirlenmesin, yemek etrafa dökülmesin diye evladının eline çatal kaşık veremeyen nice anne babalar vardır, onların da işi ileride şimdikinden daha zor olacaktır.

• Soru

Bebeğin kendini ve çevresini keşfetmesiyle sorumluluk becerisi kazandırılmalı. İstediği oyuncağa ulaştığında, sevinç çığlıkları atması, mutluluk içinde yemeğini kendi başına yemeye çalışması, tek başına huzur içinde uyuyabilmesi sorumluluk duygusunu güçlendiren ilk basamaklardır. Küçük yaşlarda öz bakımıyla ilgili sorumluluklar verilmelidir. Ellerini yıkamak, dişlerini fırçalamak, tuvalet eğitimi… gibi. Böylelikle çocuk kendi sorumluluğunu almaya başlayacaktır. Ama elbette ki gelişim dönemlerine göre sorumluluklar verilmeli. 6 aylık bebekten tuvalet eğitimi bekleyemezsiniz ya da 3 yaşındaki bir çocuktan tırnaklarını kesmesini... Okul çağı çocuğunda da ödevleri, tekrarları konusunda aileler hatırlatıcı olmalı. Onun yerine çanta düzenlendiğinde, ödevler yapıldığında iyilik yapmamış olur aslında anne baba. Büyüdükçe, evdeki sorumluluklarda paralel olarak artırılabilir, Çöpü çıkarma, sofrayı toplamaya yardım etmek, salatayı yapmak gibi. Ama ebeveynler bu konuda özendirici ve örnek olmalıdır. Sert ve katı bir üslupla çocuğa emir verilmemeli. Yardım ettiğinde işinin kolaylaştığı ve mutlu olduğunu söyleyen anne babalara çocukların ve gençlerin yaklaşımı daha olumlu olacaktır. Sorumluluk sahibi olmasını istediğimiz çocuklarımıza sorumlulukla yaklaştığımızda, mükemmeliyetçiliği bir kenara bırakıp, korkularımızdan sıyrıldığımızda, onlara güvendiğimizde, gerçek bir aile olmanın keyfine varabiliriz.

çözümü tekniği konusunda çok deneyimliyiz.

• Kişiye

özel eğitim modeli ile eğitim veriyoruz.

• Öğrencilerimizle

belli dönemlerde yaptığımız üniversite gezileri, sosyal aktiveler,rehberlik konuşmaları İle öğrenci motivasyonunu üst düzey tutuyoruz. çözümüne çok önem veriyoruz ve asıl problem olan çözülemeyen soru tiplerine yoğunlaşmak İstediğimiz için ödev soru sayısını fazla tutuyoruz.

• Ödev

sonuçlarınıda kayıt alarak aylık karneler şeklinde istatistik değerlendirmeler ve görsel grafiklerle öğrencilere sunuyoruz.

BOGAZiÇi ÜNiVERSiTESi 4. SINIF öğrencilerimizden oluşan ekibimizle • iLK

ÖĞRETiM ÖĞRENCiLERiNE;

MATEMETiK, FEN ve TEKNOLOJi, İNGİLİZCE

• LiSE SEViYESiNDEKi ÖĞRENCiLERE;

MATEMATiK, FiZiK, KiMYA, GEOMETRi

• AYRICA

EĞiTiM DiLi iNGiLiZCE OLAN OKULLARDA OKUYAN ÖĞRENCiLER iÇiN ÖZEL DERSLER iNGiLiZCE OLARAK iŞLENMEKTEDiR.

0 554 329 62 67 0 531 500 94 49 www.bogazicilidenozelders.net

ÖZEL DERS

Sadece Özel Ders Değil!..

BiLGi KUVVETTiR, KULLANILDIĞINDA BiLiME ULAŞILIR. BiLiM iSE ENERJi, GÜÇ YANi BAŞARMAK VE KAZANMAK'TIR... AKADEMiK ALT YAPILI, Dershane deneyimli eğitimcilerden ilköğretim ve tüm lise öğrencilerine yönelik, ara sınıflar için ders takviye ve SBS + YGS + LYS’ye (Üniversite giriş sınavları) pedagojik yöntemler kullanılarak ve öğrenci koçluğu destekli başarı garantili tüm derslerden ÖZEL DERS VERiLiR.

Grup dea Grup idea Koordinatör: L. Tamer İlhan ( 0555 487 6 777 )

Çocuğunuz Size Karşı mı Geliyor?.. Çocuk psikiyatrisinde karşı gelme hastalığı olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Nevzat Tarhan ileri yaştaki çocukların anne ve babalarına karşı gelmelerinin ciddi bir durum olduğunun altını çiziyor ve uyarıyor... “10 yaşındaki çocuğum bizi üzmek için sürekli kötü ve küfürlü sözler söylüyor, bu duruma çok üzülüyorum, ayrıca bize şiddet uyguluyor. Ona nasıl yardımcı olabilirim?.. Ne yapmalıyım?..” Eminiz ki bu ve benzeri durumu ülkemizde birçok aile yaşıyor. Çocuğunun kendisini dinlemediğini, sürekli karşı geldiğini hatta zaman zaman şiddete dahi başvurduğunu birçok ebeveyn dile getiriyor ve şikâyetçi oluyor. Üsküdar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nevzat Tarhan, çocuğu kendisine karşı gelen ebeveynleri uyarıyor. Rektör Tarhan; “10 yaşındaki bir çocuğun sürekli küfretmesi, anne ve babaya şiddet uygulaması, karşı çıkması, çok ciddi bir durumdur. 10 yaşında bunları yapan bir çocuk, birkaç sene sonra çok daha büyük davranış kusurları sergileyebilir." Çocuk psikiyatrisinde, "Karşıt olma-Karşıt Gelme Bozukluğu" diye tanımlanan bir hastalık vardır. Bu kavram karşı gelme, karşı koyma manasında kullanılır. Karşı gelme, karşı koyma hastalığına sahip çocuklar, negatif bakışlı olup her şeye itiraz ederler. Çevrelerine devamlı şüpheyle yaklaşırlar. Evden kaçarlar, ateşle oynarlar. Kırıp dökmeyi severler. Âdeta hep negatif eğilim içindedirler. Bu tür rahatsızlıklar tedavi gerektirir. Bilimsel olarak bu çocukların beyninde bazı kimyasalların azaldığı tespit edilmiştir. Beyinlerindeki serotonin, doparnin maddeleri arasındaki den-

ge bozukluğu nedeniyle, kusurlu davranışlarla kendilerini ifade ederler veya bu yaştaki çocuklarda bu bozukluk nedeniyle, gizli depresyonlar oluşur. Davranışsal uyum bozukluğu dediğimiz depresyonlar oluşabilir. Dolayısıyla bu çocuklar, anne ve babalarını üzmek için bu tür davranışları sergilemezler. Kendilerini ifade edip sorunlarını dile getiremedikleri için dikkatleri kendi üzerlerine toplamaya çakşırlar. Bunu da şiddet ve olumsuz davranışlarla sergilerler. Klinik çalışmalarımızda bu gibi davranış bozukluğu sergileyen çocukları dört ayaklı bir incelemeye tabi tutuyoruz. Öncelikle hekim olarak tıbbi bir tedavinin gerekli olup olmadığına bakıyoruz. İkinci olarak çocuğun kişilik ve karakter gelişimini inceliyoruz. Çünkü bu gibi çocuklar tedavi edilmezse ileriki yaşlarda anti-sosyal ye psikopat olabiliyorlar. Genellikle içki ve kumara düşkün, suç işlemeye ve evden kaçmaya meyilli çocuklar bu tür davranış bozukluğuna sahip hastalarda ortaya çıkmaktadır. Üçüncü olarak “Bu çocukları etkileyen, anne baba tutum hataları var mı?..” diye inceliyoruz. Çünkü evde fırtınalı bir evlilik hayatı varsa mutlu bir atmosfer yoksa çocuk haliyle depreşti yetişmektedir. Dördüncü olarak da çocuğun okul hayatını ele alıyoruz. Okul hayatının çocuklar üzerinde önemli etkisi okluğu unutulmamalıdır. Dolayısıyla çocuk, aile ve okul üzerinde bir tarama yapıp uygun olan tedavi yöntemini saptıyoruz. Ardından yapıları plan çerçevesinde altı aylık tedavi sürecini başlatıyoruz. Bu durumda hanımefendiye; "Zaman kaybetmeden tedaviye başlamalarını ve bir uzman yardımı almalarını öneriyorum.”

Röportaj

Çıtır Usta tadıyla müşterilerine, kazancı ile de yatırımcısına kazandırmaya devam ediyor... landırması alakart sistemine yönelik. Başlangıçlar, salatalar, lahmacun, pideler, kebap çeşitleri, beyaz et çeşitleri, dürümler, dönerler ve yan ürünler dâhil olmak üzere müşterilerimize 60 çeşit lezzet sunuyoruz. Franchise için “paket servis”, “fast-food” ve “alakart”tan oluşan üç ayrı girişim modelimiz bulunmakta. Franchise vereceğimiz şubeyi yatırımcılara “anahtar teslim” olarak devrediyoruz. Çıtır Usta’da şubeler açılmadan önce mutlaka çevre analizleri yapılır. Bölgenin sosyo-ekonomik yapısı incelenerek, doğru lokasyon olup olmadığı detaylandırılır. Şubelerin iç dekorasyonuna önem veren bir marka olduğumuz için kendi mimarlarımızdan oluşan bir ekip ile çalışıyoruz. Ayrıca hizmet kalitesini yükseltmek adına hem bayilik alacak kişilere hem de şubelerde çalışacak personele sektörün dinamiklerini öğrenecek bir dizi eğitimi Çıtır Usta Eğitim Akademisi ile veriyoruz.

Türkiye’de Gıda sektöründe “10.yıl”ına girmeye hazırlanan ve marka değerini her yıl arttırarak güçlendiren Çıtır Usta’nın başarı öyküsünü, markanın kurucusu Yönetim Kurulu Başkanı “Atilla Külekçioğlu”dan öğrendik. •Çıtır Usta Hakkında bilgi verir misiniz?.. Çıtır Usta, 2003’de Türkiye’deki ilk şubesini Galeria’da açtı. İstikrarlı büyüme sergileyerek, ilk dört yıllında 10 şubeye ulaştık. 2007 yılından bu yana franchise veriyoruz. Bugün 35 noktada faaliyet gösteriyoruz. 175 kişiye kurumsal çatı altında, 650’dan fazla kişiye de franchise sitemi ile istihdam sağlıyoruz. Bandırma ve Edirne bölgesinden gelen özel kesim etlerin kullanıldığı markamız et konusunda uzmanlığıyla öne çıkıyor. Menümüzde lahmacun ve pideden kiremit saç tavaya, kebap çeşitlerinden dürüm dönere, Antep ve Kilis yöresi başta olmak üzere ülkemizin farklı lezzetlerini bulmak mümkün. •Konseptiniz hakkında bilgi verir misiniz?.. Genellikle AVM’lerde yer aldığımız için sektörümüz “fast food” olarak tanımlanıyor. Fakat şubelerimizin hizmet ve dekorasyon konum-

Yelpaze Bahçeşehir I 29 Mart ‘12

Tüm Çıtır Usta şubeleri, hijyen konusunda deneyimli şirketler ile çözüm getirmiş “Hijyen Koridoru” adını verdiğimiz bir sisteme sahip. Şubelerde satışa sunulan tüm ürünlerimiz Türkiye’de ilk beşe giren kendi sektörümüzde ise emsali olmayan özel tesisimizde üretiliyor. Ardından yarı pişmiş mamul olarak hijyen koridoruna uygun şekilde sunularak frigofirik araçlarla şubelere teslim ediliyor. Ortalama bir şubemizde 15 kişi çalışıyor. Franchise yatırımların geri dönüşü ise maksimum 36 ay. Tam uygunlukla işletilen bir şubenin net karı cironun yüzde 20 ila yüzde 30’u oranında değişiyor. Restoranlarımızda günlük ortalama 7 bin 500 kişiyi ağırlıyoruz. Paket servis hizmeti veren şubelerimizin ortalama günlük paket sayısı ise yine ortalamada 500. Yatırımcının şubeyi herhangi bir nedenden geri iade etmek istemesi durumunda ise franchise sahibine yatırımının yüzde 60’ını iade etme garantisi veriyoruz. •2012’de kaç adet “Franchising” vermeyi planlıyorsunuz? Hangi illere?.. Hali hazırdaki iş modeline baktığımızda, franchise ve kendi dükkânlarımız üzerinden şube ağımızı genişleteceğiz. Hedefler daha çok yurtiçinde büyüme üzerine odaklı. 2012’de 50 şubeye ulaşmak istiyoruz. Bu şubelerin 45’i franchise, 5’i kuruma ait olacak. Özellikle İstanbul Anadolu yakasındaki şube ağımızı genişletme hedefindeyiz. •Franchise şartlarınız hakkında bilgi verir misiniz? (Yatırım maliyeti, franchise giriş bedeli, royalty, vb…)

Çıtır Usta şubelerini bölge ihtiyaçlarına göre 50-60 m2 Corner konsepti mağaza konsepti olarak da yaklaşık 100 m2 ile 150 m2 arasında konumlandırıyoruz. Franchise sistemimizde yer almak için giriş bedelimiz 20.000 Dolar. Ciro bazlı sistemimizde bayiimiz kazanıyor biz de kazanıyoruz. İşin aslı şu aslında, şartlar ne olursa olsun yatırımcımızın para kazanması gerekli. Dolayısı ile “garantisi bizden işletmesi sizden” sisteminin tek bir ayrıntısı var o da inanmadığımız şube noktalarına ve başarılı olacağına inanmadığımız kişilere şartlar ne olursa olsun bayilik vermemek. Hizmet sektörü çok farklı. 1 TL’nin bile ne kadar kıymet kazandığını tüketici olarak bizlerin gördüğü bu noktada parasını şubelerimizde harcayan nihai tüketicimizin sistemin kurulu hizmetine artı olarak güler yüzlü hizmet alması şart. O yüzden biz yatırımcımızla tüm bu maliyetlere girmeden evvel bir araya gelerek önce karşılıklı olarak birbirimizi tanıyoruz ve karşılıklı ne isteyebileceğimizi belirliyoruz. İşbirliği bu tanışmanın ardından gelişiyor. Eğer doğru aday değil ise ve sisteme toplam maliyetin yüzde 25’inden fazlasını kredilendirme şekli ile girecekse, sizinle çalışamayız ancak sonsuza kadar dost kalabiliriz diyoruz. Sistemimizin sırrı da bu. •Biraz da Çıtır Usta Eğitim Akademisi hakkında bilgi alabilir miyiz?.. Sektördeki personel kalitesini ve çalışan yetkinliğini artırmak adına İstanbul Aydın Üniversitesi ve İŞKUR işbirliği ile Çıtır Usta Eğitim Akademisi’ni kurduk. Amacımız sektördeki personel kalitesini yükseltmek. En az lise mezunu, MS Office uygulamalarına hâkim ve erkek adaylar için askerliğini tamamlamış herkese açık olan Çıtır Usta Eğitim Akademisi’ne katılanlar, İstanbul Aydın Üniversitesi Rektörlüğü ve İŞKUR İl Müdürlüğü onaylı sertifika almaya hak kazanacak. Akademimizde, HACCP gıda güvenliği, iş sağlığı ve güvenliği, 21’nci yüzyıl beş yıldızlı müşteri servis programı, kişisel bakım ve hijyen, İngilizce, etkili ve düzgün konuşma, iletişim ve ikna, müşteri ilişkileri ve stres yönetimi gibi dersler veriliyor. 2012 sonuna kadar 500 kişinin akademide eğitim görmesini hedefliyoruz. Projenin ilk mezunlarını kendi bünyemizde istihdam etmeyi planlıyoruz. •Başvuru için iletişim?.. Çıtır Usta franchise avantajları hakkında bilgi almak için www.citirusta.com adresini ziyaret edebilir ya da 0212 494 31 00 numaralı telefondan bilgi alabilirsiniz.

G I DA

R E S TOR A N T L A R

ALIŞVERİŞ

E Ğ L E NC E

CAFELER s a y ı

ÇITIR USTA; TADIYLA MÜŞTERİLERİNE. KAZANCIYLA YATIRIMCISINA KAZANDIRIYOR! TATLISES ÇİĞKÖFTE BAHÇEŞEHİR’DE! PAPA JHON’S; DAHA İYİ MALZEME, DAHA İYİ PİZZA! OTTOMAN DÖNER; FARKI SOSUNDA, LEZZETİ DAMAK! ÇOCUKLARDA İŞTAH ARTTIRAN 12 ALTIN ÖNERİ! MİE; KİŞİYE ÖZEL SİPARİŞ PASTLAR! BÖLGESEL ZAYIFLAMAK İÇİN YOĞURT YİYİN! SELÜLİTİ ERİTEN İÇECEK! TOK TUTAN YİYECEKLER! SUDE DOĞAL KAYNAK SUYU; TOPLADIĞINIZ HER KAPAK ONLAR İÇİN BİR ADIM! BOL BOL SÜT, YOĞURT, AYRAN VE KEFİR TÜKETMEYE ÇALIŞIN! BİRİNCİ PROFİTEROL; BAHÇEŞEHİR’DE BİRİNCİYİZ! FLAMBE; TAŞ FIRINDA, ODUN ATEŞİNDE MUHTEŞEM LEZZETLER!

DÜRÜM ÇiĞKÖFTE 1 adet

ÇEREZiM 10

Çeyrek göbek, 1 adet lavaş, 1/2 Limon, 1 adet sos

TEKiM 20

Yar m göbek, 2 adet lavaş, 1/2 Limon, 1 adet sos

SENiNLEYiM 40

1 adet göbek, 4 adet lavaş, 2 Limon, 4 adet sos

AiLEMLEYiM 50

2 adet göbek, 8 adet lavaş, 3 Limon, 6 adet sos

KIZARTILMIŞ iÇLiKÖFTE 1 adet

TATLISES LOKUM 1 Porsiyon

TATLISES LOKUM

DONDURULMUŞ GIDA

1 Kg

LAHMACUN 5’li Paket

iÇLiKÖFTE 5’li Paket

KÜNEFE 2’li Paket

3 5 10 20 25 3 3,5 30

15 15 5

Bahçeşehir 3.Cadde KC AVM E Blok No:8 Bahçeşehir

PAKET T: 0212- 669 66 65 SERViS T: 0212- 672 77 77

Tatl sesÇiğköfteBahçeşehir

www.tatl sescigkofte.com

PAPA JOHN’S PİZZA, Bahçeşehir’de... “Daha İyi Malzeme; Daha İyi Pizza” sloganı ile 1983 yılından buyana 32’yi aşkın ülkede toplam 4000’e varan restoran zinciri ile hizmet veren PAPA JOHN’S PİZZA, artık Bahçeşehir’de...

1983 yılında Amerika’nın İndiana Eyaletinde John Schnatter tarafından daha iyi pizza yapılabilmek amacı ile kurulan Papa John’s Pizza Restoranları bugün toplam 32’yi aşkın ülkede 4.000’e yakın restoranı ile hizmet vermektedir. Papa John’s Pizza Restoranları 2008 yılında Türkiye pazarına girerek 3 yıl gibi kısa bir sürede İstanbul’da 12 restoran sayısına ulaşarak Türk pizza sektöründe tercih edilen ve talep gören marka konumuna yükseldi. Restoran sayısını 2012 yılında 20’ye, 2013 yılında ise 30 şubeye çıkarmayı hedefleyen Papa John’s Pizza, Türkiye pazarında büyümeyi planlıyor.Papa John’s Pizza, Amerika’da son 10 yıldır Müşteri Memnuniyeti ödülünü rakiplerine kaptırmaksızın alarak ülkenin en hızlı büyüyen 1. ve en büyük 3. Pizzacısı ünvanını korumaktadır. Bahçeşehir’de Deneyimli İşletmeci... Papa John’s Türkiye tarafından 2012 başı itibarı ile verilmeye başlayan franchise mağazalarının ilklerinden olan Papa John’s Bahçeşehir, bölge’nin kaliteye değer veren sakinlerine benzersiz lezzetlerini yüksek standartlarda sunmak için titiz bir seçim süreciyle aileye katılan İşletmeci Senem Küçük ile başarılara yelken açıyor. İşletmeci Senem Küçük 1999 yılında Ege Üniversitesi Gıda Mühendisliği’nden mezun oldu. Yıllarca gıda sektöründe çeşitli dallarda faaliyet gösteren özel firmalarda çalışan Küçük, daha sonra İstanbul Üniversitesi Veteriner Fakültesi Gıda Hijyeni ve Teknolojisi Ana Bilim Dalı’nda yüksek lisansa başladı ve şu anda tez aşamasında bulunmakta. Ayrıca bu işi kurmadan önce bir süre bir gıda denetim firmasında da çalışan Küçük, gıda hijyeni konusunda oldukça titiz ve bilgi sahibi olduğunu da söylemekte. Tüm bu bileşenlerle beraber Bahçeşehir sakinleri “daha iyi malzeme daha iyi pizza”ya Papa John’s ‘la kavuşacaklar...

Farkı Sosunda, Lezzeti Damakta!

100

Bahçeşehir Gölet Mevkii 2.Kısım Süzen Bulvarı No:47 Butik Alışveriş Merkezi No: 12 Bahçeşehir - İstanbul

•Dana •Lezzet •Yaprak

669 10 66

Gıda

Çocuklarda İştah Artıran 12 Altın Öneri!.. Çocuklarda iştahsızlık, hemen her anne babanın yakındığı ve çözüm bulmakta güçlük çektiği önemli problemlerden biri. İşte çocuklarda iştah artıran 12 altın öneri.

Acıbadem Hastanesi

Özellikle 8-9 aydan başlayarak okul çağına kadar sürebilen bu sorunu, doğru zamanda doğru besin seçerek, ancak en önemlisi çocuğunuza doğru yaklaşımda bulunarak çözebilirsiniz. “Saatlerce yemek vermesem, umurunda bile olmuyor”, “Elimde tabak yemesi için peşinden koşuyorum” Bu tür yakınmaları özellikle annelerden sıkça duyuyoruz, çünkü hemen her anne aynı sorundan dert yanıyor; iştahsız çocuklar!.. Özellikle 8-9 aydan başlayarak okul çağına kadar süren dönemde, anneler en çok çocuklarının iştahsız olmasından yakınıyor. Acıbadem Bakırköy Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. İbrahim Çelik her yaş döneminin ayrı beslenme güçlükleri olsa da iştahsızlık sorununun genellikle 9 ay-2 yaş arasında daha sık görüldüğünü belirterek, “Ailelerin beslenme hataları ve alışkanlıkları iştahsızlık, daha doğrusu yemek seçme olarak tanımlanan durumun en sık görülen nedeni. Bu yüzden ailelerin doğuştan itibaren bebeklerini beslerken doğru yaklaşımda bulunmaları çok önemli.” diyor. GELİŞİME ADAPTASYON SORUNU YAŞIYOR OLABİLİR... Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. İbrahim Çelik, iştahsızlığın kabaca fizyolojik ve patolojik etkenler ile yanlış beslenme alışkanlıkları nedeniyle oluştuğunu belirtiyor. Fizyolojik iştahsızlığın temelinde bir

Yelpaze Bahçeşehir I 29 Mart ‘12

hastalık etkeni olmaksızın çocuğun gelişim sürecinde karşılaştığı adaptasyon sorunları yatıyor. Örneğin diş çıkarma atakları en bilinen iştahsızlık nedeni olarak görülüyor. Bir başka fizyolojik etken ise 1 yaşından sonra yavaşlayan büyüme-gelişmeye bağlı olarak çocuğun beslenme gereksiniminin düşmesi. Ayrıca besinlerdeki geçiş dönemleri çocukların en yoğun iştahsız olduğu fizyolojik evreleri oluşturuyor: Sütten püreli gıdalara geçiş, yeni tatların denenmesi, bu yeni tat ve kıvama alışma sürecinde ciddi beslenme isteksizliği görülebiliyor. 3 HAFTADAN UZUN SÜREN İŞTAHSIZLIK İHMALE GELMEZ... Patolojik nedenlerde iştahsızlığın altında ise genellikle; gribal enfeksiyonlar, idrar yolu enfeksiyonları, viral bağırsak enfeksiyonları, viral hepatitler, üst ve alt solunum yolu enfeksiyonları gibi fizyolojik hastalıklar yatıyor. Bu hastalıklar birkaç gün ile birkaç hafta arasında iştahsızlık yapıyor ve çocuğun büyüme gelişme sürecine belirgin olumsuz etkide bulunmuyor. Ancak 3 haftadan daha uzun süreli iştahsızlığın altında ise genellikle tüberküloz, kronik enfeksiyonlar, gastrik reflü, kronik böbrek hastalıkları, kalp veya karaciğer hastalıkları hastalıkları ve bazı doğumsal metabolik hastalıklar yatıyor. Bu nedenle 3 haftadan uzun süren iştahsızlık durumlarında çocuğun mutlaka kontrolden geçmesi gerekiyor.

İŞTAH ARTIRAN 12 ÖNERİ... Acıbadem Bakırköy Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. İbrahim Çelik çocuklarda iştahsızlık sorunuyla baş etmenin yollarını şöyle anlatıyor: 1. Üst kat komşunun tariflerini denemeyin: 6 bisküvit, 1 kaşık pekmez, bir yumurta sarısı ve bir dilim peynir... Bulamaç besinler diye tanımlanan bu tür tarifler yüksek kalorili oldukları gibi, baskın tatları severek yiyen çocukların dilinde sadece yoğun şeker tadı kalmasına yol açıyor. Bu da çocuklarda şekerli tatlar konusunda seçici bir yapı gelişmesine neden oluyor. Buna alışan çocukların damak tadı duyuları da yeni lezzetlere karşı oldukça dirençli hale geliyor. 2. İlk denemelerde sabırlı olun: Çocuklar her yeni besine ortalama 8-10 denemeden sonra alışıyor. Bu nedenle ilk denemede bir kase dolusu havuç püresini bitirmesini beklemeyin. Ancak bir kaşık bile olsa her gün bu yeni besini çocuğunuza tattırarak alışma sürecini sabırla bekleyin. 3. Enerjinizi doğru besinlerde kullanın: Ispanak yedirmek için çocuğunuzla kılıç kalkan oyunu oynamak yerine, enerji ve sabrınızı; süt-süt ürünleri, et, yumurta, balık ve tahıl yedirmeye saklayın. Çünkü bu besinler çocuğunuzun gelişimi için çok daha yaşamsal öneme sahipler.

Ürünlerimizde Koruyucu Katkı Maddeleri Kullanılmamaktadır.

4. 7. aydan itibaren pütürlü gıdalar yedirin: Yiyecekleri çatalla ezip, yumuşatarak yedirmeye çalışın. İlk denemelerde pütürlü yiyemeyen çocuğunuza karşı soğukkanlılığınızı koruyun. Sabır ve inatla denemelere devam edin. 5. Sofraya birlikte oturun: 9 aylıktan sonra çocuğunuzu tok bile olsa mutlaka sizinle birlikte sofraya oturtun. Çocuğunuz erişkinlerin tükettiği gıdaları yiyebilecek yaşa geldiyse sofrada olan yemeklerden yedirmeye çalışın. Çocuğunuzun önüne koyacağınız küçük bir ekmek parçası veya köfte ile kendi kendine yemek yeme hazzına varmasını sağlayın. 6. 1 yaşından sonra kontrollü emzirin: Anne sütüne çok alışkın ve düşkün bebekler, bir yaşından sonra anne memesini bir nevi tiryaki gibi emiyor. Anneyi her gördüğü yerde, her canı istediğinde emmeye çalışıyor. Anne memesi emip bir şekilde doyduğu için de ekstra gıda yemek istemeyebiliyor. Siz de bu durumdaysanız 1 yaşından sonra emzirme konusunda çok daha kontrollü olun. 7. Çocuğunuza örnek olun: Çocuğunuzun sizin yemek yeme alışkanlıklarınızı aynen taklit edeceğini unutmayın. Sebze yemeğini sevmeyen bir babanın, makarnadan maydanozları ayıklayan bir kardeşin bulunduğu bir ailede küçük bebeğin önüne koyulan her şeyi yiyip bitirmesi beklenmemeli. Elinizde tabakla televizyon izliyorsanız, çocuğunuzu sofrada oturup yemek yemeye ikna etmeniz kolay olmayacaktır. 8. Yemek öncesinde abur cubur yedirmeyin: Yemek öncesi verilen abur cubur atıştırmalıkların, ara öğünlerin yemek saatinde kabusa neden olacağını unutmayın. 9. “Yemek sofrada yenir” mesajını verin: Çocukların dikkat süresi çok kısadır ve uzun süre sofrada sabit halde oturmaya tahammül edemezler. İki lokma yedikten sonra ayağa kalkan çocuğunuzun peşinden, elinizde tabak çatalla koşuşturmayın. Onu birkaç kez uyardıktan sonra hızla sofrayı kaldırıp, yediği besinle yetinmesini sağlayın ve bir sonraki yemek saatine kadar da herhangi bir gıda almasına engel olun. 10. Israr etmeyin, ancak alternatif de yaratmayın: Çocuğunuza “teklif var ısrar yok, ancak alternatif de yok” deyin. İşin sırrı gaddar anne kavramında yatıyor. Kereviz yemeğini yemeyi reddeden çocuğa karşı doğru yaklaşım makarna pişirmek değil, bir hafta süreyle her öğünde kereviz yemeği sunmaktan geçiyor. 11. Oyun oynayarak yedirin: Çocuğunuz 1 yaşında ise belli oranda oyunla, kandırmaca ile yemek seanslarını daha çekici hale getirilebilirsiniz. Ancak bunu, videoya kaydedilmiş reklam serilerinin önüne oturtularak, her reklam döngüsünde ağzını robot gibi açan bir çocuk noktasına kadar götürmeyin. 12. Ceza ya da ödül vermeyin: Yemek seanslarıyla ilişkilendirilmiş ceza/ödül yöntemleri başlangıçta işe yarıyor gibi görünebilir, ancak “yaşamak için yemeliyiz” algısının kurulmasına olumlu katkısı olmaz.

Diğer MODELLERiMiZi Sitemizden Görebilirsiniz... Akasya 05 Ada K10 Villa Bahçeşehir-İstanbul

www.miepastanesi.com

0212 669 05 89 0212 669 94 33

Gıda

Bölgesel Zayıflamak İçin Yoğurt Yiyin!.. Diyetlerine yağsız yoğurt ekleyenler yüzde 22 daha fazla kilo kaybediyor. Göbekteki yağların yüzde 81'i de yoğurtla eriyor. Göbeğini hızla eritmek isteyenler, bol bol yağsız yoğurt yesin!.. ABD'de yapılan bir araştırmada, düşük kalorili rejimlerine yoğurt seçeneğini ekleyen ve günde üç öğün yağsız yoğurt yiyen aşırı kiloluların, yoğurtsuz bir diyet uygulayanlara oranla yüzde 22 daha fazla kilo verdikleri ve yüzde 61 daha fazla yağ yaktıkları tespit edildi. Yoğurt yiyenlerin ayrıca, karın bölgelerinde yüzde 81 daha fazla yağ yaktıkları ortaya çıktı. Tennessee Üniversitesi'ndeki araştırmaya katılanlardan Dr. Michael Zemel, yoğurt yiyenlerin hem ortalama yedi kilo olan zayıflama seviyesinden daha fazla inceldiklerini hem de kaslarını diğerlerinden iki kat fazla koruduklarını belirtti.

Dr. Zemel, kas kütlesini korumanın diyet yapanlarda önemli bir konu olduğunu belirterek, "Önemli olan yağ yakmak, kas değil. Kaslar kalori yakmaya yardımcı oluyor, ancak kilo verirken kas kütlesi de kaybediliyor. Buna en iyi çözüm, kalsiyum ve protein ağırlıklı bir diyet, yani yoğurt" diye konuştu. Araştırma Uluslararası Obezite Dergisi'nin nisan sayısında yayımlanacak. Bu arada Japonya'da yapılan araştırmalar da, yoğurdun nefes kokusunu giderdiğini, diş taşı ve diş eti iltihaplarını doğal yollardan önlediğini ortaya koydu. Altı hafta boyunca günde bir porsiyon yoğurt yiyenlerin yüzde 80'inde, nefes kokusuna yol açan hidrojen sülfit düzeyi azaldı.

Selüliti Eriten İçecek!.. Maden suyunun vücuda sayısız yararı var. İşte onlarca mineral içeren ve "Sağlık Pınarı" olarak tanımlanan maden suyunun yararları... • İçerdiği kalsiyum kemik yapısının, florür ise ağız ve diş sağlığının gelişmesi için yararlı. • Özellikle böbrek ve idrar yollarındaki taş oluşumunu önlüyor ve kabızlığı gideriyor. • Bebeklerde ek beslenmeye geçildiğinde; mamalara eklenirse iyi bir mineral desteği sağlıyor. • İçeriğindeki magnezyum sayesinde, kalbe bağlı ani ölümler ile prostat ve meme kanserinin görülme riskini azaltıyor. Kalsiyum ile magnezyum, damar ve kasların düzenli çalışmalarına yardımcı oluyor.

Tok Tutan Yiyecekler!.. Kilo vermek istediğinizde günlük beslenme planınızda değişiklik yapar, öğünleri ve yemek miktarlarını azaltmaya çalışırsınız. Tok tutan yiyecekler ile hem kilo verebilir hem de verdiğiniz kiloların tekrar alınmasını engelleyebilirsiniz. Dr. Ayça Kaya tok tutan yiyecekleri sizin için sıralıyor. Acıktığınızı hissettiğinizde,tok tutan yiyeceklerden yemeye özen gösterin. Kompleks karbonhidratların içindeki şeker kana daha yavaş geçer ve bizi daha uzun süre tok tutar. Kompleks karbonhidratlar ve düşük glisemik indeksli yiyecekler, kalıcı kilo vermede en sık başvuracağımız akıllı besinlerdir. Bunlar;elma, armut, kivi, greyfurt, kiraz, çilek, kuru baklagiller, bulgur, esmer

Yelpaze Bahçeşehir I 29 Mart ‘12

pirinç ve kepekli makarnadır. Yüksek lif içerikli besinleri bilmek ve bu tür besinleri öğünlerimizde sık kullanmak da kalıcı kilo kaybında en büyük yardımcımız olur. Bu yiyecekler sindirim sistemimizde daha uzun süre kalır. Çiğneme hızımız bile bu tür besinlerde daha yavaştır. Bizi daha tok tutar. Lif oranı yüksek besinlerin aynı zamanda şeker oranı da düşüktür. Örneğin kabak, lahana, brokoli, ıspanak, kuru baklagiller, kepekli unlar da çok iyi seçimlerdir. Kabızlık sorunu olanlara da birebir çok iyi çözümdür.

• Yüksek magnezyum içermesi sayesinde, vücudun aşırı stres ile bozulan magnezyum dengesini koruyor. • İçeriğindeki magnezyum, selülit oluşumunu engelliyor, oluşmuş selülitlerin ise giderilmesini hızlandırıyor. • Yüksek bikarbonat içeriği ile mide asidinin fazlalığını bastırıyor, aynı zamanda kan basıncını düzenleyici etki gösterir. • İçeriğindeki sülfat ise karaciğer, safra kesesi ve kalın bağırsağın düzenli çalışmasına yardımcı oluyor.

Gıda

Bol Bol Süt, Yoğurt, Ayran ve Kefir Tüketmeye Çalışın!.. Süt, yoğurt ve ayran güçlendirir... Vücudun bağışıklık sisteminin özellikle kış aylarında daha da zayıfladığını söyleyen uzman doktor Ayça Kaya, "Mevsiminde taze meyve ve sebze tüketimine özen gösterin. Bol bol süt, yoğurt, ayran ve kefir tüketmeye çalışın" diyor. İç Hastalıklar ve Metabolizma Uzmanı Dr. Ayça Kaya, bağışıklık sistemimizi güçlendirmemiz ve kendimizi zinde hissetmemiz için neler yapmamız gerektiği konusundaki sorularımızı yanıtladı; • Bağışıklık sistemimiz neden zayıflar?.. İnsanların bağışıklık sisteminin zayıflamasının en önemli nedeni; kötü beslenme ve hareketsiz bir yaşam sürmektir. Teknolojinin ilerlemesi, hayatlarımıza birçok kolaylığı da beraberinde getirdi. Ancak daha çok fastfood türü yemeye, vitamin, mineral ve lif açısından yetersiz beslenmeye de neden oldu. Havasız ortamlarda saatlerce masa başında çalışmak bedensel hareketlerimizin azalmasına yol açtı. Durum böyle olunca da bağışıklık sistemimiz zayıfladı. İnsanlarda şişmanlık, şeker ve kalp gibi hastalıkların görülme sıklığı arttı. EGZERSİZ YAPIN!.. • Beslememize dikkat ederek, bağışıklık sistemini güçlendirmemiz ve hastalıklardan korunmamız mümkün mü?.. İnsan vücudu, makine gibidir. Vücuda bir taraftan besin alınır, diğer taraftan bu besinlerden zararlı atıklar oluşur. Ne kadar kötü beslenirsek ve ne kadar az hareket edersek, o kadar çok zararlı atık, vücudumuzda birikir. Bu zararlı atıkları vücudumuzdan temizleyen besinler vardır. Bazı yiyecek ve içecek-

100

Yelpaze Bahçeşehir I 29 Mart ‘12

lerin antioksidan kapasiteleri yüksektir. Bu yiyeceklerden daha fazla tüketerek ve düzenli egzersiz yaparak, bağışıklık sisteminizi güçlendirebilirsiniz. YULAF TOK TUTAR!.. • Çeşitli vitamin ve minerallerle bağışıklık sistemimizi kuvvetlendirebilir miyiz?.. Öncelikle herhangi bir ilaç veya besin takviyesi kullanacaksanız, mutlaka doktorunuza danışın. Omega 3 oranını artırabilmek için haftada üç gün balık tüketin. Salatalarınıza bir tatlı kaşığı kadar keten tohumu ekleyin. Sabahları peynir ekmek yerine yulaflı müsli, meyve ve yoğurdun birlikte tüketimi mükemmel bir zindelik verir. Özellikle yoğurt; yulaf lifi ve meyvelerin içindeki vitaminler, bağışıklık sisteminizi destekler ve kuvvetlendirir. Yulafın aynı zamanda kolesterolü ve şekeri dengeleyici etkisi de vardır. Kişiyi, uzun süre tok tutar. • Vücut direncini artırmak için başka neler yapabiliriz?.. Dengeli beslenmeye özen göstermek gerekir. Mevsiminde bol bol taze meyve tüketimi çok önemlidir. Bununla birlikte haftada en az üç gün balık yemek, beslenmede kuru baklagillere ağırlık vermek, süt, yoğurt, ayran ve kefir kullanımını artırmak iyi olur. Güneşli günlerde açık havada dolaşmaya özen gösterilmelidir. TATLI YORAR... Şekerin bağışıklık sistemi üzerinde kötü etkileri vardır. Şekeri tükettikten yaklaşık iki saat sonra akyuvarların, virüs ve bakteri gibi

yabancı maddeleri hücre içine alıp parçalama yeteneği yarı yarıya azalır. Akyuvarlar, enfeksiyonlara karşı kullanılan savunma mekanizması olduğu için hastalıklara yakalanma oranı artar. Kanda bulunması gereken şeker oranı bir çay kaşığı civarındadır. MÜSLİYE ALIŞIN... Antioksidan kapasitesi yüksek yiyecekler, bağışıklık sisteminizi güçlendirir. Bu yiyeceklerin ana özelliği vücudu yenileyici güce sahip olmalarıdır. Turunçgiller, ceviz, ıspanak, badem, nar, enginar, brokoli, havuç, kivi, balık, ananas, kuru baklagiller, kuşburnu, zeytinyağı, yulaf kepeği ve yoğurt gibi besinler, bağışıklık sisteminizi kuvvetlendirir. Bu yiyecekleri sık sık yerseniz, hasta olmazsınız. UYUMADAN ÜÇ SAAT ÖNCE YEMEK YEMEYİ KESİN, STRESE GİRMEYİN!.. • Açık havada sabahları en az yarım saatlik tempolu yürüyüş yapın!.. • Sabah saat 10'dan önceki veya ikindi 17'den sonraki güneş ışığından günde en az yarım saat faydalanın!.. • Günlük iş hayatındaki ritminizi hafifletmeye çalışın. • Her gün duş almayı alışkanlık haline getirin. • Sizi strese sokan ortamlardan uzaklaşın. • Alkol alımını sıfırlayın, sigara içiyorsanız hemen bırakın. • Akşam yemeklerinde çok ağır yemeyin. • Uyumadan üç saat önce besin alımını kesin. • İyi uyuyun, iyi beslenin ve düzenli egzersiz yapın.

“Bahçeşehir’de Birinciyiz...” BAĞIŞIKLIK SİSTEMİMİZİ DESTEKLEYECEK İKİ MÖNÜ; Sabah: 1 su bardağı az yağlı süt 4 yemek kaşığı müsli 1 kivi... Ara: 2 tane kepekli grisini 1 fincan sütlü yeşil çay... Öğlen: 1 kase mercimek çorbası 1 yumurta ile yapılmış 4-5 yemek kaşığı ıspanak 1 kase yoğurt... Ara: 1 tane çavdar ekmeğine yapılmış yağsız tost 1 bardak taze sıkılmış nar-elma- portakal suyu... Akşam: Orta büyüklükte fırında pişmiş balık 2 yemek kaşığı kepekli domates soslu makarna Bol limonlu ve sarımsaklı yeşil salata... Sabah: 2 dilim tam tahıl ekmeği 1 dilim az yağlı peynir Bir bardak sıkılmış portakal suyu... Ara öğün: 3 tane kuru kayısı+2 ceviz... Öğlen: 6 yemek kaşığı kuru fasulye 2 yemek kaşığı bulgur pilavı Bol limonlu roka salatası... İkindi: 3 dilim ananas 3 yemek kaşığı yoğurt ve 2 yemek kaşığı yulaf ezmesi karıştırılarak, meyveli yoğurt olarak tüketilebilir... Akşam: 2 yemek kaşığı kepekli pirinç pilavı 2 tane ızgara köfte ve buharda haşlanmış brokoli veya karnabahar 1 kase cacık... MANDALİNA İLE GRİBE VEDA EDİN... Kışın enfeksiyonlara yakalanmamak için vitamin ve mineral yönünden zengin beslenmek gerekir. Özellikle A, C, B6 ve E vitaminlerinden zengin olan brokoli, lahana, karnabahar, havuç, marul, yeşil biber, roka, sarımsak ve soğan yenmeli. Meyvelerden de portakal, mandalina, greyfurt, kivi ve elmadan bir veya birkaçı günlük beslenmemizde yer almalıdır. Kış mevsiminde tüketilen vazgeçilmez yiyeceklerin başında kuru baklagiller gelir. Özellikle kuru fasulye, nohut ve yeşil mercimek gibi kuru baklagiller iyi birer protein kaynağıdır. Kış mevsiminde beslenme alışkanlığında meydana gelen değişikliklerden biri de daha yağlı yiyeceklerin tüketilmesidir. Özellikle tereyağı ve margarin tüketmekten kaçınılmalı, yemeklere zeytinyağı konulmalıdır.

Terasta ve iç mekanda rahat oturma grupları. Çay, kahve eşliğinde tavla keyfi...

YEŞİL YAPRAKLI SEBZELERDEKİ C VİTAMİNİNİ ES GEÇMEYİN!.. Kış aylarında en çok sorun yaratan hastalıkların başında grip ve soğuk algınlığı gelir. Vücut direncinin azalmasıyla baş gösteren gripten korunmak, sanıldığı kadar zor değildir. Üzerinde tartışmalar yapılsa da bol C vitamini tüketiminin gripten koruduğu biliniyor. Kış aylarında daha fazla C vitamini tüketmek için limon ve portakal gibi turunçgillerle zenginleştirilen beslenme programına kuşburnu, kırmızı ve yeşil sivri biber, maydanoz ve roka da eklenmelidir. Çünkü bu yeşil yapraklı sebzelerde bulunan C vitamini miktarı; portakal, mandalina ve limonda bulunan C vitamini miktarından daha fazladır.

Bahçeşehir Profiterol; Şelale Cd. Terrace Garden, Onur Hipermarket üstü. Çalışma Saatleri; 11:00 - 22:30’a kadar paket servis hizmet vermektedir.

Gıda

Bal Stresi

Engelliyor... Sofraların vazgeçilmez lezzeti bal sadece gıda olarak tüketilmiyor, sağlıktan kozmetiğe kadar birçok alanda kullanılıyor. Bal stresi de önlüyor. Erciyes Üniversitesi Seyrani Ziraat Fakültesince düzenlenen 1. Uluslararası Bal ve Bal Arısı Ürünleri Çalıştay, Fuar ve Kongresi’ne katılan 18 ülkeden 200′e yakın bilim adamı, bal ve bal ürünlerinin farklı kültürlerde insan hayatındaki önemini anlattı. Sadece bal değil polen (arıların topladığı bitki özü), arı sütü (genç işçi arıların kraliçe arıyı beslemek için salgıladıkları süt), propolis (birçok bitkinin gövde, yaprak, tomurcuk ve ağaç kabuğundan bal arıları tarafından toplanan reçinemsi madde) ve balmumu (arıların petek yapımında kullandıkları madde) gibi ürünler büyük önem taşıyor. Kongrede Iğdır Üniversitesi Gıda Mühendisliği Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr. Bayram Yurt’un sunduğu “Balın besin değeri” başlıklı bildiriye göre, bal hem besin değeri hem de insan sağlığına katıkları bakımından doğal gıdalar arasında çok önemli bir yere sahip.Bal, vitaminler, enzimler, mineraller, aminoasitler ve vücut için gerekli birçok

102

Yelpaze Bahçeşehir I 29 Mart ‘12

maddeyi barındırıyor. Bu özelliğiyle şekerli ürünlerden ayrılan baldan 1 gram üretmek için arılar 4 binden fazla çiçekten nektar topluyor. Bu nedenle bal, binlerce çiçeğin besleyici değerini ve şifasını taşıyor. İran Tarımsal ve Doğal Kaynaklar Araştırma Merkezinden kongreye katılan Sayed Mazaher Sayedi’nin bildirisine göre, balın insanlardaki zihinsel ve davranışsal etkileriyle ilgili araştırmalar ilginç sonuçlar ortaya koyuyor. Bu araştırmalar, ahlak dışı davranışlar sergileyen, sabıkalı veya suçlu bireylerin hayatları boyunca az miktarda bal tükettiğini gösteriyor. Balı fazla tüketenlerin mütevazı, iyi huylu ve nazik olduğu görülüyor. İnsanlardaki stres kaynaklı hastalıkların çoğu aşırı kortizol salgılanmasından kaynaklanıyor. Kortizolun vücuttaki glikoz metabolizmasını olumsuz etkilemesi sonucunda vücut, hücrelerin hayatını devam ettirebilmesi için hayati önemdeki proteinleri kullanmaya başlıyor. Bu tüketimden kaynaklanan stres, farklı dokularda farklı hastalıklar olarak ortaya çıkıyor. Bal, kortizol salgısını kontrol altına alarak stresi engelliyor. Uludağ Üniversitesi Gıda Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Dilek Dülger’in bildirisine göre, antioksidan özelliğiyle dikkati çeken bal ve diğer arı ürünlerinin kanserden korunma, yara kapama, doku tamiri, sindirim sistemi, deri enfeksiyonları, antienflamatuvar

(ödem azaltma), anestezi, diş sağlığı, kalpdamar ve bağışıklık sisteminde etkili olduğu birçok bilimsel çalışmayla ortaya konuluyor. Balın içeriğinde yüksek oranda bulunan flavonoidler (bitkilerde bulunan bir madde) vücudu strese ve dış etkenlere karşı koruyor. Bu madde, antibakteriyel ve antibiyotik özelliğiyle vücudu hastalıklara karşı güçlendiriyor. Bangladeş Turizm Vakfında görevli Mokhlesur’un; “Apiterapi: En iyi doğal tıp” başlıklı bildirisine göre de bal ve arı ürünlerinin insanları hastalıktan korumak ve iyileştirmek amacıyla kullanılmasına “apiterapi” adı veriliyor. Bal, yüzyıllardır kireçlenme, romatizma ve doku sertleşmesi tedavisinde kullanılıyor. Arı sütü, romatizma, dermatit, iştahsızlık, depresyon ve egzamanın tedavisinde, polen mantara karşı ve ödem çözmede, balmumu ise kozmetik alanında destek tedavi yöntemi olarak kullanılıyor. Malezya Cyberjaya Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Syed Mohammed Naveed Ul Huda’nın bildirisine göre, arı zehri gerek modern tıpta gerekse geleneksel tedavide diz eklem rahatsızlığı tedavisinde kullanılıyor. Bazı depresyon vakalarında iyileşme duygusunun gelişmesi için de arı sokma yöntemi tercih ediliyor.

BE F L A M ARŞI’da

GALE

RiA Ç

FE’nin A C K ANTi .

ESKi E R i N D E. . Y

2 ADET

DEV PROJE

KSİYONDA

TAŞ FIRINDA

ODUN ATEŞiNDE

LAHMACUN ve PiDE ÜSTADLARI

LİG T V KEY F HEMDE İ ÜCRETSİZ

GAZiANTEP KiLiSLi MEHMET MARiNLi ve UĞUR TOPALÖMER...

ET YEMEKLERi, MAKARNA ve iTALYAN YEMEKLERiNDE

SELAMi DEMiR ve AHMET DURMAZ ARTIK FLAMBE’DE...

MENÜ 1 -

6.50 TL

GÜVEÇTE KURUFASÜLYE PİLAV AYRAN

8.00 TL

ÇORBA TAVUK YEMEĞİ PİLAV veya MAKARNA

ÇORBA SEBZE YEMEĞİ PİLAV veya MAKARNA

MENÜ 4 -

MENÜ 2 -

11.50 TL

MENÜ 5 -

MENÜ 3 -

9.00 TL

ÇORBA ET YEMEĞİ PİLAV veya MAKARNA

12.00 TL

ÇORBA PARÇA ET YEMEĞİ PİLAV veya MAKARNA SiPARiŞ TEL:

MENÜ 6 MEXICAN CHICKEN WRAP 33 CL COCA COLA

669 67 35-36

14.50 TL

İlan vermek çok kolay!..

MASTER SAYFA

Hemen arayın:669 0212

BAHÇEŞEHİR SİVİL TOPLUM ÖRGÜTLERİ BADER 669 62 09 BAHÇEŞEHİR KÜLTÜR DERNEĞİ 669 22 78 BAHÇEŞEHİR MUSİKİ DERNEĞİ 669 57 51 BAHÇEŞEHİR A.D.D. 672 70 16 BAHÇEŞEHİR ROTARY CLUB 289 74 04 BAHÇEŞEHİR SPOR KLÜBÜ 669 29 50 Ç.Y.D.D. 672 01 05 BAHÇEŞEHİR LİONS 669 23 33 0532 232 07 31 BOĞAZKÖYLÜLER DERNEĞİ 607 13 77 YELPAZE İSTANBUL 669 83 86 ESENKENT ESENYURT BELEDİYESİ GÜVENLİK ISI DAĞITIM KENT YÖNETİMİ TAKSİ ESENKENT NAKLİYAT

596 30 00 672 64 11 672 16 13 672 11 62 672 62 72 672 72 04

EĞİTİM ARDA ÇANKAYA 0532 777 83 38 BAHÇEŞEHİR KOLEJİ 669 51 77 BİLGİSAYAR İNGİLİZCE 669 52 63 OKYANUS KOLEJİ 605 06 09 BAHÇEŞEHİR SATRANÇ KULÜBÜ 669 27 26 TAY SÜRÜCÜ KURSU 669 84 04 YELPAZE İSTANBUL SANAT MERKEZİ 669 16 50 VETERİNER KLİNİKLERİ BOĞAZKÖY VETERİNER KLİNİĞİ 607 09 39 GÜNER VETERİNER SAĞLIK MERKEZİ 608 0 432 GÜNER PET 0532 266 14 91 KAFE & RESTAURANT & GIDA BAHÇEŞEHİR PROFİTEROL BAHÇE KEBAP ESENKENT PROFİTEROL MİE PASTANESİ ÜSKÜP İŞKEMBECİSİ İŞLETME REHBERİ AKSİGORTA Gürsoylar Sigorta AJANS YELPAZE MİMARLIK & DEKORASYON PLATİN

669 73 45 669 43 43 0531 310 01 20 669 05 89 669 66 10 596 41 33 669 83 86 669 86 69

3G MİMARLIK

669 56 14

OTOMOTİV PEUGEOT MEPA AVCILAR OTOMOTİV PEUGEOT MEPA İKİTELLİ

422 55 55 698 44 44

SAĞLIK & GÜZELLİK & SPOR B-FIT SPOR MERKEZİ KYBELE YUSUF KAHVECİ KUAFÖR

669 98 32 672 89 85 608 23 04

SU SERVİSİ SIRMA SU KARDELEN SU

607 10 55 672 51 56

ALIŞVERİŞ AZİZ BEBE CEYO DAGİ GÖZLÜKS PLAZA İPEKYOLU ORGANİZASYON

672 59 18 608 18 30 669 99 12 422 0 444 669 23 39

BAHÇEŞEHİR ÖNEMLİ TELEFONLAR AİLE HEKİMLİĞİ (DAHİLİ206) 444 0 669 ALO AMBULANS 669 55 66 BAHÇEŞEHİR SU-ARITMA 669 38 62/63 GELİŞİM MERKEZİ 669 97 12 BAHÇEŞEHİR GAZ DAĞITIM A.Ş 669 00 03 BAHÇEŞEHİR GÜVENLİK MERKEZİ 669 76 32 1.KISIM MUHTARLIĞI 669 62 10 2.KISIM MUHTARLIĞI 669 80 25 ZABITA KARAKOLU 669 37 07 BARINAK 669 47 29 BELEDİYE 444 0 669 BOĞAZKÖY HİZMET BİNASI 607 19 60 PTT 669 16 00 İTFAİYE 669 31 37 - 669 38 60 ELEKTRİK TEKNİKLERİ 669 68 23 SAĞLIK OCAĞI 669 63 60 TAKSİ 669 86 86 TEB BAHÇEŞEHİR 669 23 00 BAHÇEŞEHİR NAKLİYAT 669 11 34 Telefon rehberi alfabetik sıraya göre düzenlenmiştir.

Bahçeşehirli ikinci dili ALMANCA

Yıldız Teknik Üniversitesi Tercümanlık bölümü son sınıf öğrencisinden

yurtdışı tecrübeli referanslı, emekli hanım çocuğunuzla ilgilenir.

İletişim 0533 819 48 79

699 11 61- 0532 780 57 26

ELEKTRONİK BAHÇEŞEHİR ELEKTRONİK

NOTRE DAME DE SION Fr. Lisesi Mezunu

HER SEVİYEDE FRANSIZCA DERS VERİLİR.

83 86

HER YAŞ GRUBUNA DERS VERİLİR.

ÖZEL İNGİLİZCE DERSİ İstanbul Üniversitesi İngiliz Dili ve Edebiyatı mezunu, Dershane ve Yurtdışı Deneyimli Öğretmenden Her Seviyeye Uygun İNGİLİZCE Dersi verilir.

MİNE GÖHL

(KPDS, ÜDS, YDS, İlköğretim ve Lise takviye)

İletişim 0536 947 01 03

İletişim 0505 4028031

Nöbetçi Eczaneler 3. Cadde Eczanesi Armağan Eczanesi Aydın Eczanesi Bahçeşehir Eczanesi Boğazköy Eczanesi Defne Eczanesi Derman Eczanesi Dilek Öz Eczanesi Güngör Eczanesi Mavi Eczane Molino Eczanesi Oksijen Eczanesi Su Eczanesi Şehir Eczanesi Şelale Eczanesi Yıldız Eczanesi Deniz Eczanesi İstanbul Eczanesi Eczane Akbatı Elit Eczanesi Elvin Eczanesi Kent Eczanesi Eczane Filiz

608 00 26 669 93 00 669 38 02 669 34 34 607 06 07 669 96 59 605 02 13 669 70 10 672 94 01 669 59 51 607 32 12 669 44 66 669 97 97 608 17 27 610 70 91 607 02 19 672 43 03 672 33 30 397 01 17 672 33 32 669 18 27 596 55 53 672 01 03

MART

NiSAN

8 - 31 23 15 11 18 2 - 25 9 - 26 6 - 29 7 20 18 4 - 27 13 10 17 3 14 12 21 22 19 7 - 30 5 - 28

23 15 7 - 30 3 - 28 1 17 8 - 24 21 1 - 24 12 10 19 5 - 28 2 - 25 9 18 6 - 29 4 - 27 13 14 11 22 20

Demet Teoman Bingöl

Sanat Yönetmeni Veysel Şahin veysel@yelpazeistanbul.com Editörler Berrin Tavman Bekir Kavruk Yavuz Saltık Nihat Emeksiz Protokol Dağıtım Aras Kargo

Şan Ofset

Güvercin Sk. Papağan Çıkmazı Badem 16 Villa 1 Bahçeşehir İstanbul

Sayın Okurlarımızın Dikkatine;

Yelpaze İstanbul, Bahçeşehir, Ispartakule, Ardıçlı, Esenkent, Boğazköy halkına ve İstanbul genelinde küçük ve orta ölçekli işletmelerin yöneticilerine ayda bir “ücretsiz” olarak dağıtılır. Bundan böyle talep eden okuyucularımıza kişiye özel adrese teslim gönderilerde sağlayacağız. Adrese teslim taleplerinizde yalnızca dergi ücreti tahsil edilmektedir. Yelpaze İstanbul 5 TL’dir. Gönderilen yazılar yayınlansın veya yayınlanmasın iade edilmez. Yayınlanan yazıların sorumluluğu yazı sahibine, reklamların sorumluluğu reklam verenlere aittir. Yelpaze İstanbul’da yayınlanan yazı ve fotograflar kaynak gösterilerek kullanılabilinir.

CAĞDAS YAPI

NALBURiYE VE ELEKTRiK MALZEME SATIŞ

18YILDIR

Bahçeşehirlilerin hizmetindeyiz.

Firmamızın verdiği hizmetler;

• Polisan Boya Bayiliği MixCenter • Malzeme Satış • Tadilat ve Dekorasyon İşlerinizde Hizmetinizdeyiz • Elektrik arıza ve Tadilat • Sıhhi Tesisat Tamiratı • Kalorifer Tesisat Tamiratı • Alurad Petek Satışı ve Montaj • Çilingir ve Anahtar, Kilit İşleri • Duşa Kabin, Süperduş Bayiliği

! n u k o d e ğ i l z i tem

Merkez: Bahçeşehir Ticaret Merkezi No: 18 -Bahçeşehir

Tel: (0212) 669 08 94 - Gsm: 0532 323 92 38

•Halı•Koltuk •Yorgan •Battaniye •Kilim

•Duvardan Duvara Halıfleks

YIKAMA

•Overlok •Bant •Orjinal Saçak •Renk Düzenlemesi İstanbul içi “ÜCRETSiZ SERViS”

0212 876 37 37 Halılarımız Groupama tarafından sigortalıdır.

BAHÇEŞEHİR - YENİKAPI 146T BOĞAZKÖY KALKIŞ İŞ GÜNÜ

05:30 05:45 06:00 06:10 06:20 06:30 06:40 06:50 07:00 07:15 07:30 07:45 08:00 08:15 08:30 08:45 09:00 09:15 09:30 09:45 10:00 10:15 10:30 10:45 11:00 11:15 11:30 11:45 12:00 12:15 12:30 12:40 12:50 13:00 13:15 13:30 13:45 14:00 14:15 14:30 14:45 15:00 15:15 15:30 15:45 16:00 16:15 16:30 16:45 17:00 17:15 17:30 17:50 18:10 18:30 18:45 19:00 19:15 19:30 19:45 20:00 20:15 20:30 20:45 21:00 21:15 21:30 21:45 22:00

C.TESİ

PAZAR

YENİKAPI KALKIŞ İŞ GÜNÜ

06:30 06:50 07:10 07:30 07:45 08:00 08:15 08:30 08:45 09:00 09:15 09:30 09:45 10:00 10:15 10:30 10:40 10:50 11:00 11:15 11:30 11:45 12:00 12:15 12:30 12:45 13:00 13:15 13:30 13:45 14:00 14:15 14:30 14:45 15:00 15:15 15:30 15:45 16:00 16:15 16:30 16:45 17:00 17:15 17:30 17:45 18:00 18:15 18:30 18:45 19:00 19:15 19:30 19:45 20:00 20:20 20:40 21:00 21:15 21:30 21:40 21:50 22:00 22:15 22:30 22:45 23:00 23:15 23:30 23:45

C.TESİ

PAZAR

BAHÇEŞEHİR - BAKIRKÖY E-57 BAHÇEŞEHİR KALKIŞ İŞ GÜNÜ

06:25 06:50 07:10 07:30 08:00 08:30 09:00 09:30 10:00 10:30 11:00 11:30 12:00 12:30 13:00 13:30 14:00 14:30 15:00 15:30 16:00 16:30 17:05 17:40 18:10 18:40 19:15 19:50 20:25 20:50

C.TESİ

PAZAR

06:25 06:50 07:10 07:30 08:00 08:30 09:00 09:30 10:00 10:30 11:00 11:30 12:00 12:30 13:00 13:30 14:00 14:30 15:00 15:30 16:00 16:30 17:05 17:40 18:10 18:40 19:15 19:50 20:25 20:50

07:10 07:35 08:00 08:20 08:40 09:10 09:40 10:10 10:40 11:10 11:40 12:10 12:40 13:10 13:40 14:10 14:40 15:10 15:40 16:10 16:40 17:10 17:40 18:10 18:40 19:10 19:40 20:10 20:40 21:10

BAKIRKÖY KALKIŞ İŞ GÜNÜ

07:40 08:15 08:40 09:05 09:30 10:00 10:30 11:00 11:30 12:00 12:30 13:00 13:30 14:00 14:30 15:00 15:30 16:00 16:30 17:00 17:30 18:00 18:35 19:10 19:45 20:15 20:45 21:20 21:50 22:20

C.TESİ

PAZAR

07:40 08:15 08:40 09:05 09:30 10:00 10:30 11:00 11:30 12:00 12:30 13:00 13:30 14:00 14:30 15:00 15:30 16:00 16:30 17:00 17:30 18:00 18:35 19:10 19:45 20:15 20:45 21:20 21:50 22:20

08:10 08:40 09:10 09:40 10:10 10:40 11:10 11:40 12:10 12:40 13:10 13:40 14:10 14:40 15:10 15:40 16:10 16:40 17:10 17:40 18:10 18:40 19:10 19:40 20:10 20:40 21:10 21:40 22:10 22:40

BAHÇEŞEHİR - TAKSİM 76D BAHÇEŞEHİR KALKIŞ İŞ GÜNÜ

05:55 06:10 06:25 06:35 06:45 06:55 07:05 07:15 07:30 07:45 08:00 08:15 08:30 08:45 09:00 09:20 09:40 10:00 10:15 10:30 10:45 11:00 11:15 11:30 11:45 12:00 12:15 12:30 12:45 13:05 13:25 13:45 14:00 14:20 14:40 14:55 15:10 15:25 15:40 15:55 16:10 16:25 16:40 16:55 17:10 17:30 17:50 18:05 18:25 18:45 19:05 19:25 19:45 20:05 20:20 20:35 21:00 21:20 21:40 22:00

C.TESİ

PAZAR

06:10 06:25 06:40 06:55 07:05 07:15 07:30 07:45 07:55 08:10 08:25 08:40 08:55 09:10 09:25 09:40 09:55 10:10 10:25 10:40 10:55 11:10 11:25 11:40 11:55 12:10 12:25 12:40 12:55 13:10 13:25 13:45 14:05 14:20 14:35 14:50 15:05 15:20 15:35 15:50 16:05 16:20 16:35 16:50 17:05 17:25 17:45 18:05 18:20 18:35 18:55 19:10 19:30 19:50 20:10 20:30 20:50 21:10 21:30 21:55

07:00 07:20 07:40 08:00 08:20 08:40 09:00 09:15 09:30 09:45 10:00 10:15 10:30 10:45 11:00 11:15 11:30 11:45 12:00 12:15 12:30 12:45 13:00 13:15 13:30 13:45 14:00 14:15 14:30 14:45 15:05 15:20 15:35 15:50 16:05 16:20 16:35 16:50 17:05 17:20 17:35 17:50 18:05 18:20 18:35 18:55 19:15 19:35 19:55 20:15 20:35 20:55 21:15 21:40 22:05

TAKSİM KALKIŞ İŞ GÜNÜ

07:25 07:25 07:45 08:05 08:25 08:40 08:55 09:10 09:25 09:40 09:55 10:10 10:25 10:40 10:55 11:10 11:30 11:45 12:00 12:15 12:30 12:45 13:00 13:15 13:30 13:45 14:00 14:15 14:30 14:50 15:10 15:30 15:50 16:05 16:20 16:40 16:55 17:10 17:25 17:40 17:55 18:10 18:25 18:40 18:55 19:10 19:30 19:50 20:10 20:30 20:50 21:10 21:30 21:45 22:00 22:15 22:30 22:45 23:00 23:25 23:50

C.TESİ

PAZAR

07:40 07:55 08:15 08:30 08:45 09:00 09:15 09:30 09:45 10:00 10:15 10:30 10:45 11:00 11:15 11:30 11:45 12:05 12:20 12:35 12:50 13:05 13:20 13:35 13:50 14:05 14:20 14:35 14:50 15:05 15:25 15:45 16:05 16:20 16:35 16:50 17:05 17:20 17:35 17:50 18:05 18:20 18:35 18:50 19:05 19:20 19:40 20:00 20:15 20:30 20:50 21:10 21:30 21:50 22:10 22:30 22:50 23:10 23:30 23:50

08:30 08:50 09:10 09:30 09:50 10:10 10:30 10:50 11:10 11:30 11:50 12:05 12:20 12:35 12:50 13:10 13:25 13:40 13:55 14:10 14:25 14:40 14:55 15:10 15:25 15:40 15:55 16:10 16:25 16:40 17:00 17:15 17:30 17:45 18:00 18:15 18:30 18:45 19:00 19:15 19:30 19:45 20:00 20:15 20:30 20:50 21:10 21:30 21:50 22:10 22:30 22:50 23:10 23:30 23:50

Not: OTOLAR AVCILAR YANYOLA GİRMEZ, E-5 YOLUNDAN GİDER. Kırmızı Servisler Özel Halk Otobüsü servisidir.

BAHÇEŞEHİR - M.KÖY E 58 BAHÇEŞEHİR KALKIŞ İŞ GÜNÜ

06:05 06:30 07:00 07:20 07:40 08:30 09:00 09:30 10:00 10:30 11:30 12:00 12:30 13:00 13:30 14:30 15:00 15:30 16:00 16:30 17:30 18:00 18:30 19:00 19:30

C.TESİ

PAZAR

06:30 07:00 07:30 08:00 08:30 09:00 09:30 10:00 11:00 12:00 13:00 14:00 15:00 15:45 16:30 17:15 18:00 18:45 19:30 20:10

07:30 08:30 09:30 10:15 11:00 11:45 12:30 13:30 14:30 15:30 16:15 17:00 18:00 19:00 20:00

MECİDİYEKÖY KALKIŞ İŞ GÜNÜ

07:20 07:50 08:20 08:45 09:10 10:00 10:30 11:00 11:30 12:00 13:00 13:30 14:00 14:30 15:00 16:00 16:30 17:00 17:30 18:00 19:05 19:40 20:15 20:50 21:25

C.TESİ

PAZAR

07:45 08:15 09:00 09:30 10:00 10:30 11:00 11:30 12:30 13:30 14:30 15:30 16:30 17:15 18:00 18:45 19:30 20:15 21:00 21:45

08:45 09:45 10:45 11:30 12:15 13:00 13:45 14:45 15:45 16:45 17:30 18:15 19:15 20:15 21:15

Not: 08:00 - 11:00 - 14:00 - 17:00 - 20:00 SAATLERİNDE EK SEFER DÜZENLENİR.

09:30 - 12:30 - 15:30 - 18:30 - 22:00 SAATLERİNDE EK SEFER DÜZENLENİR. Not: Kırmızı Servisler Not: Kırmızı Servisler Özel Halk Otobüsü servisidir. Özel Halk Otobüsü servisidir. NOT: Otobüs saatleri, İETT’nin resmi yayınlarından, dergimiz baskıya girmeden önceki son haliyle alınmaktadır.

BOĞAZKÖY - BAKIRKÖY 146 BOĞAZKÖY KALKIŞ İŞ GÜNÜ

05:15 05:30 05:45 06:00 06:15 06:30 06:40 06:50 07:00 07:10 07:20 07:30 07:40 07:50 08:00 08:15 08:30 08:45 09:00 09:15 09:30 09:45 10:00 10:15 10:30 10:45 11:00 11:15 11:30 11:45 12:00 12:15 12:30 12:45 13:00 13:15 13:30 13:45 14:00 14:15 14:30 14:45 15:00 15:15 15:30 15:45 16:00 16:15 16:30 16:40 16:50 17:00 17:10 17:20 17:30 17:45 18:00 18:15 18:30 18:45 19:00 19:15 19:30 19:45 20:00 20:15 20:30 20:45 21:00 21:15 21:30 21:45 22:00 22:25 22:50

BAKIRKÖY KALKIŞ

C.TESİ

PAZAR

İŞ GÜNÜ

C.TESİ

PAZAR

06:00 06:15 06:30 06:45 07:00 07:15 07:30 07:45 08:00 08:15 08:30 08:45 09:00 09:15 09:30 09:45 10:00 10:15 10:30 10:45 11:00 11:15 11:30 11:45 12:00 12:15 12:30 12:45 13:00 13:15 13:30 13:45 14:00 14:15 14:30 14:45 15:00 15:15 15:30 15:45 16:00 16:15 16:30 16:45 17:00 17:15 17:30 17:45 18:00 18:15 18:30 18:45 19:00 19:15 19:30 19:45 20:00 20:15 20:30 20:50 21:10 21:30 21:50 22:15 22:40

06:30 06:50 07:10 07:30 07:45 08:00 08:10 08:20 08:30 08:40 08:50 09:00 09:15 09:30 09:45 10:00 10:15 10:30 10:45 11:00 11:15 11:30 11:45 12:00 12:15 12:30 12:45 13:00 13:15 13:30 13:45 14:00 14:15 14:30 14:45 15:00 15:15 15:30 15:45 16:00 16:15 16:30 16:45 17:00 17:15 17:30 17:45 17:55 18:10 18:20 18:30 18:40 18:50 19:00 19:15 19:30 19:45 20:00 20:10 20:20 20:30 20:45 21:00 21:15 21:30 21:45 22:00 22:15 22:30 22:45 23:00 23:15 23:30 23:45 24:00

07:20 07:40 08:00 08:20 08:35 08:50 09:05 09:20 09:35 09:50 10:05 10:20 10:35 10:50 11:05 11:20 11:35 11:50 12:05 12:20 12:35 12:50 13:05 13:20 13:35 13:50 14:05 14:20 14:35 14:50 15:05 15:20 15:35 15:50 16:05 16:20 16:35 16:50 17:05 17:20 17:35 17:50 18:05 18:20 18:35 18:50 19:05 19:20 19:35 19:50 20:05 20:20 20:35 20:50 21:05 21:20 21:35 21:50 22:05 22:20 22:40 23:00 23:20 23:40 24:00

Not: Kırmızı Servisler Özel Halk Otobüsü servisidir.

TREN SEFERLERİ ISPARTAKULE - İST.

08:25 12:05 20:50

İST - ISPARTAKULE

07:30 15:20 18:00

Not: 08:25 - 12:05, Giden trenler Bakırköy istasyonunda durmaktadır.

ESENKENT - TAKSİM 76 E ESENKENT KALKIŞ İŞ GÜNÜ

06:00 06:20 06:40 07:00 07:20 07:40 08:00 08:20 08:40 09:05 09:30 10:00 10:30 11:00 11:25 11:50 12:15 12:40 13:05 13:30 14:00 14:25 14:50 15:15 15:40 16:10 16:40 17:10 17:40 18:10 18:40 19:05 19:30 20:00 20:30 21:00

C.TESİ

PAZAR

06:30 07:00 07:25 07:50 08:10 08:30 08:50 09:10 09:30 10:00 10:30 11:00 11:25 11:50 12:15 12:40 13:05 13:30 14:00 14:25 14:50 15:15 15:40 16:10 16:40 17:10 17:40 18:10 18:40 19:05 19:30 20:00 20:30 21:00

TAKSİM KALKIŞ İŞ GÜNÜ

07:20 07:50 08:15 08:45 09:20 09:45 10:05 10:30 10:55 11:20 11:45 12:10 12:40 13:05 13:30 13:55 14:20 14:50 15:20 15:50 16:20 16:50 17:15 17:40 18:05 18:30 18:55 19:20 19:50 20:15 20:45 21:10 21:35 22:00 22:30

C.TESİ

PAZAR

07:50 08:15 08:45 09:20 09:45 10:05 10:30 10:55 11:20 11:45 12:10 12:40 13:05 13:30 13:55 14:20 14:50 15:20 15:50 16:20 16:50 17:15 17:40 18:05 18:30 18:55 19:20 19:50 20:20 20:45 21:10 21:35 22:00 22:30

Not: Kırmızı Servisler Özel Halk Otobüsü servisidir.

BOĞAZKÖY - AVCILAR KAMPÜS 142 BOĞAZKÖY KALKIŞ İŞ GÜNÜ

05:45 06:00 06:15 06:30 06:45 07:00 07:10 07:20 07:30 07:40 07:50 08:05 08:20 08:35 08:50 09:05 09:20 09:40 10:00 10:20 10:40 11:00 11:25 11:50 12:05 12:40 13:05 13:30 13:45 14:05 14:25 14:50 15:15 15:30 15:45 16:00 16:15 16:30 16:45 17:00 17:15 17:45 18:00 18:15 18:30 18:50 19:00 19:15 19:45 20:00 20:20 20:40

AVCILAR KALKIŞ

C.TESİ

PAZAR

İŞ GÜNÜ

C.TESİ

PAZAR

05:45 06:00 06:20 06:30 06:40 07:00 07:15 07:30 07:45 08:00 08:15 08:30 08:45 09:00 09:20 09:40 10:00 10:20 10:40 11:00 11:25 11:50 12:05 12:40 13:05 13:30 13:45 14:05 14:25 14:50 15:15 15:30 15:45 16:00 16:15 16:30 16:50 17:10 17:30 17:45 18:00 18:15 18:30 18:45 19:00 19:30 19:45 20:00 20:30

06:00 06:20 06:40 07:00 07:15 07:30 07:45 08:05 08:25 08:45 09:05 09:20 09:40 10:00 10:20 10:40 11:00 11:20 11:40 12:00 12:20 12:40 12:55 13:10 13:30 13:45 14:00 14:15 14:30 14:45 15:00 15:20 15:35 15:50 16:05 16:20 16:35 16:50 17:10 17:25 17:40 17:55 18:10 18:25 18:40 19:00 19:20 19:40 20:00 20:20 20:40 21:00

06:30 06:40 06:55 07:10 07:25 07:40 07:55 08:10 08:20 08:30 08:45 09:00 09:15 09:30 09:45 10:05 10:25 10:50 11:15 11:40 12:00 12:20 12:45 13:05 13:25 13:50 14:10 14:35 14:55 15:15 15:35 16:00 16:15 16:45 17:00 17:15 17:25 17:35 17:45 18:00 18:10 18:25 18:50 19:20 19:35 19:45 20:00 20:20 20:40 21:05 21:30 22:00

06:30 06:35 06:55 07:10 07:25 07:40 07:55 08:15 08:30 08:45 09:00 09:15 09:30 09:45 10:05 10:25 10:50 11:15 11:40 12:00 12:20 12:45 13:05 13:25 13:50 14:10 14:35 14:55 15:15 15:35 16:00 16:20 16:45 17:00 17:20 17:30 17:45 18:05 18:15 18:30 18:50 19:10 19:30 19:45 20:00 20:30 21:00 21:30 22:00

06:55 07:15 07:35 07:55 08:10 08:25 08:40 09:00 09:20 09:40 10:00 10:20 10:40 11:00 11:20 11:40 11:55 12:10 12:30 12:45 13:00 13:15 13:35 13:50 14:05 14:25 14:40 14:55 15:10 15:25 15:40 15:55 16:15 16:30 16:45 17:00 17:15 17:30 17:45 18:05 18:20 18:40 19:00 19:20 19:40 20:00 20:20 20:40 21:00 21:20 21:40 22:00

Not: Kırmızı Servisler Özel Halk Otobüsü servisidir.

S S S S S S

3.50

Yeni

KOKOREÇ

SUCUK SUCUK SUCUK SUCUK SUCUK SUCUK SUCUK SUCUK Sucuk ekmeğin tek adresi...

- 16:00KÖFTE arası TONTON TAVUK 5.00 TL KÖFTE KOKOREÇ 12:00 TAVUK KOKOREÇ TAVUK

KÖFTE KOKOREÇ TAVUK KÖFTE KOKOREÇ TAVUK 8.50

7.50

6.50

Midye Dolma 7 Adet (Porsiyon)

KÖFTE KOKOREÇ 11.00

7.50

KÖFTE KOKOREÇ TAVUK

5.00

6.00

“Tabakta Porsiyon” KÖFTE KOKOREÇ TAVUKservisimiz KÖFTEmevcuttur... KOKOREÇ TAVUK

0212 669 Sipariş Hattı:

HEP AÇIK

60 70

%100

TÜRK MALI fast food

KÖFTE KOKOREÇ TAVUK KÖFTE KOKOREÇ TAVUK www.tontonbaba.com Loca İstanbul D Blok Bahçeşehir-İstanbul www.meshursucukcu.com