Yapı Malzeme - Mart 2017

Page 1














İmtiyaz Sahibi İstmag Magazin Gazetecilik İç ve Dış Tic. Ltd. Şti. adına H. Ferruh Işık Genel Müdür Mehmet Söztutan mehmet.soztutan@img.com Reklam Müdürü Hakan Girgin hakan.girgin@img.com.tr Yayın Editörü Tarık Oral tarik.oral@img.com.tr Art Direktör İsmail Gürbüz ismail.gurbuz@img.com.tr Grafik Tasarım Sami Aktaş sami.aktas@img.com.tr Sorumlu Müdür Cüneyt Aktürk cuneyt.akturk@img.com.tr Dış İlişkiler Müdürü Yusuf Okçu yusuf.okcu@img.com.tr Kurumsal İletişim Müdürü Ebru Pekel ebru.pekel@img.com.tr Muhasebe ve Finans Müdürü Mustafa Aktaş mustafa.aktas@img.com Bilgi İşlem Emre YENER emre.yener@img.com.tr Sosyal Medya Emir YENER emir.yener@img.com.tr Abone İsmail Özçelik ismail.ozcelik@img.com.tr

CTP-Baskı

İhlas Gazetecilik A.Ş. Merkez Mahallesi 29 Ekim Cad. İhlas Plaza No:11 A / 41 Yenibosna - Bahçelievler / İstanbul Tel: 0 212 454 30 00 Adres Evren Mahallesi Bahar Caddesi Polat İş Merkezi B Blok No:3 Kat:1 Güneşli - Bağcılar İSTANBUL / TURKEY Tel : +90 212 604 51 00 Fax : +90 212 604 51 35


editör Amaçlar ve de araçlar…. İntikam duygusunun toplumun elitleri (en azından öyle hisseden ya da hissettirilenler) tarafından ısrarla düşük ve ilkel bir duygu olarak lanse edilmeye çalışılması, içimizde biriken hınçlarımızı da sanki daha da derinlere gömmemizi telkin etme amacı taşımakta… Yarım kalmış hesaplar, yüzleşilmemiş trajedilerimiz ve acı kayıplarımızı görmezden gelmek, üstünü kapatmak ya da hafife almak bize ne kazandırır? Test edilmemiş iyilik severliğimiz bizi gerçekten iyi bir insan kılmak için yeterli midir? Evet bu soruların ve müstakbel cevaplarının yeri burası değil hiç şüphesiz. Ancak bir taraftan da bilincimizin ücra köşelerinde birikmiş kişisel ya da toplumsal tramvalarımız hayatımızın her dönemecinde ve her merhalesinde farklı suretlerle karşımıza çıkmakta. Naif ülkü severliğimiz, kontrolsüz coşkunluğumuz her ne kadar göze ve kulağa hoş gelsede toplamda bizlere/mükemmeli arayan bizlere bir fayda sağlamamakta. Kişisel hamasetlerinden sıyrılmış daima toplam faydayı gözeten güçlü bireyler olmak durumundayız. Dünya arenasında gerçek bir mücadele ortaya koyabilmek, bizi her seferinde atalete sürükleyen duygusallığımızdan sıyrılarak, ülkemize ve milletimize karşı gerçekçi/dürüst aidiyet duygusu ve duyarlılık geliştirmekle mümkün olacak ancak. Gerçekleşen her yeni yatırım ve projelerin, ortaya konulan ideallerin gururunu hiç şüphesiz milletimiz adına biz de hissetmekteyiz. Ancak artık oyun alanını genişletip olmamız gereken liglerde varlık gösterme zamanının gelmiş olduğunu da dikkate almak zorundayız. Eğer tek eksiğimiz teknolojik bir nesne ise, yapacağımız yatırımları ve oluşturacağımız politikalarımızı onun bir amaç değil de bir sonuç olduğunu gözden kaçırmadan gerçekleştirmek durumundayız…

Dosya Konuları Bu ay Yapı Malzemeleri deyince hemen gözümüzde canlanan Banyo&Seramik konusunu ele almaya çalıştık. Yepyeni ürün haberleri ve yine bu alan içerisinde faaliyet gösteren firmalarla gerçekleştirilen röportajları paylaşıyoruz sizlerle… Ayrıca Kapı&Pencere Sistemleriyle ilgili olarak üreticiler ile de biraraya geldik ve sektörün bu alanına dair yeni bilgiler edindik… Bunların yanısıra Asansör Sistemleri denilince ilk akla gelen markaları da ekledik sayfalarımız arasına….

Ve Fuarlar… Mart ayında pek çok fuar organizasyonu içerisinde olacağız. Unicera İstanbul, Kapı&Pencere, Avrasya Asansör ve yine aynı tarihlerde gerçekleşecek olan Almanya’daki ISH Frankfurt fuarlarında sektörü yakından takip etmeye çalışacağız. Sektördeki tüm paydaşlara şimdiden başarılı bir fuar süreci diliyorum. Faydalı bir sayı olması dileğiyle...

Tarık Oral


İçindekiler 20 - KDV Düzenlemeleri iş dünyasında olumlu karışılık buldu

36 - MESA 2017’de hız kesmeyecek 44 - Doğu Afrika’nın ilk hızlı tren hattını Yapı Merkezi inşa ediyor!

50 - Seramik sektörü CNR EXPO’da buluşuyor 52 - Doğal taş, sırlı porselen seramikle buluştu 132 - Mantolamada kullanılan EPS ısı yalıtım levhaları sağlığa zararlı mıdır?

REKLAM İNDEKSİ

ABS YAPI ELEMANLARI.............................39

DAIKIN........................168 – ARKA KAPAKİÇİ

ABS YAPI ELEMANLARI.............................43

DECOVITA................................................51

AGT.......................................................129

DOKA KALIP ve İSKELELERİ........... ÖN KAPAK

ALSALAR YAPI MALZEMELERİ......... 144 - 145

EGE SERAMİK..........................................75

ASANSÖR İSTANBUL’ 2017.....................164

EGE VİTRİFİYE..........................................79

BAUMIT.................................................135

ESE REKLAM............................... 112 – 113

BRAAS...................................................105

GF + HAKAN PLASTİK.............................141

BUDERIUS............................................ 8 - 9

GHESS....................................................59

ÇİMSA ..................................................119

GROHE............................................. INSERT


GROHE ADVERTORIAL....................... 64 – 65

KORDSA................................................123

HP........................................... ARKA KAPAK

LAYHER...................................................35

INTEK KALIP ve İSKELE.......................... 2 - 3

ÖZLER KALIP ve İSKELE........................ 4 – 5

İSG AVRASYA’ 2017...............................165

PERİ KALIP ve İSKELELERİ ÖN KAPAKİÇİ - ....1

İSTANBUL HIRDAVAT FUARI’ 2017...........162

SARAY ALÜMİNYUM.............................. 6 – 7

İSTANBUL METAL FUARLARI’ 2017..........160

SERAMİKSAN...........................................69

İSTANBUL YAPI FUARI’ 2017...................161

TAYF ÇATI................................................89

ISTON.....................................................97

UNICERA’ 2017.....................................163

KAR GROUP..................................... 10 – 11

VİKO.......................................................47

KİLSAN....................................................85

YAPIMALZEME.COM.TR.............................16


Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki Türkiye İMSAD Genel Kurulu’nda Konuştu:

“2030’a kadar her yıl 500 bin binanın yenilenmesi lazım” Türkiye İMSAD, 35. Olağan Genel Kurulu öncesi, Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki’nin katılımıyla ‘Türkiye İnşaat Sektörü 2017 yılı Öncelikler ve Hedefler’ top lantısı düzenledi. Toplantıda konuşan Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, Türkiye ekonomisinin yüzde 27’sinin inşaat sektörüne dayalı olduğunu ve sektörün %100 yerli ve milli olduğunu söyledi. nük yaşam şartlarını karşılayacak konutlar üretmemiz gerekiyor. Öyle ki 20-30 yıl sonra tekrar kentsel dönüşümü konuşmak durumunda kalmayalım” dedi.

İnşaat ölü yatırım değildir”

Mehmet Özhaseki Çevre ve Şehircilik Bakanı

Toplantıda konuşan Türkiye İMSAD Başkanı Fethi Hinginar, Türkiye İMSAD’ın bugün 78 büyük sanayici, 30 alt sektör dernek ve 11 paydaş kurum üyesiyle sektörü büyük bir çatı altında topladığını belirtti. Hinginar, “Türkiye İMSAD, 33 yıldır, yatırımları ve ticari faaliyetleriyle, yarattığı istihdamla ve dış ticaretteki başarısıyla ülkemizin kalkınmasına en yüksek katkı sağlayan sivil toplum kuruluşlarından biri konumundadır” dedi. Hinginar, ülkenin sanayicileri ve inşaat sektörünün temsilcileri olarak, ülkeye ve sektöre fayda sağlayacak çalışmaları yapmakla birlikte, birtakım eksiklere de dikkat çekmeyi görev bildiklerinin altını çizdi.

Güvenli Yapılar Eğitim Merkezi yolda… Hinginar, Türkiye İMSAD’ın; Türkiye’nin deprem gerçeği ve kentsel dönüşüm, binalarda enerji verimliliği, yüksek kaliteli ve katma değerli malzeme üretimi, inşaat malzemeleri ihracat pazarını büyütme, konut kalitesini ve güvenliğini arttırarak insanımızın yaşam kalitesini yükseltmek gibi

16

Yapı Malzeme Mart 2017

konularda önemli projeler yürüttüğüne dikkat çekti. Hinginar şöyle devam etti; “Ayrıca, tamamlandığında ülkemiz ve sektörümüz için çok önemli bir proje olacak olan Güvenli Yapılar Eğitim Merkezimizin Tuzla Belediye Başkanı Sayın Şadi Yazıcı’nın da desteği ve katkılarıyla inşa edilmesi için Tuzla Belediyesi ile bir protokol imzalamış bulunuyoruz.”

“Kentsel dönüşümde yasal altyapı tamamlanmalı” Türkiye İMSAD’ın kentsel dönüşümü desteklediğini belirten Hinginar, “Ülkemizde başlatılan “Kentsel Dönüşüm” faaliyetini bizler de destekliyoruz. Ancak, yine her fırsatta şunu da anlatmak istiyoruz ki, Kentsel dönüşüm, yasal altyapısı tamamlanmadan devam ettirilirse, daha çok rantsal dönüşüm olarak adlandırdığımız şekle dönüşmekte ve ülkemize yarardan çok zarar verecek boyuta ulaşmaktadır. Bu nedenle, çok geç kalmadan yasal altyapıyı tamamlamaya daha fazla önem verilmesi çok doğru ve olumlu bir yaklaşım olacaktır. Başka bir deyişle bizlerin geleceğe dö-

Sektördeki önemli konulardan birinin de binalarda enerji verimliliğinin geleceğe dönük olarak enerji tüketimini en aza indirecek şekilde uygulanmasını sağlamak olduğunu belirten Hinginar, Türkiye’nin “temiz enerjili evler” konusunu gündeme alması gerektiğini söyledi. Hinginar, “Akıllı Şehirler uygulamalarını daha fazla gecikmeden ülkemizde yerleştirmemiz gerektiğini bir kez daha belirtmek istiyorum. Dokusal yapıyı bozan çok yüksek yapıların sınırlandırılması görüşünü destekliyoruz. İnşaat sektörü ekonomimizin ve ihracatımızın lokomotif sektörlerinden biridir. İstihdama olan katkımız da ülkemiz için hayati önem taşımaktadır. Bu nedenlerle inşaatın, bazı ekonomistlerin dediği gibi ölü yatırım olarak nitelendirilmesini biz doğru bulmuyoruz. Katma değeri en yüksek sektör inşaat malzemesi sektörüdür.”

Konutlara yenileme de KDV indirimi kapsamına dahil edilmeli” Ülke ekonomisine daha çok katkı sağlayabilmek amacıyla inşaat sektörün teşvik gören sektörler arasında olmasının önemli olduğunun altını çizen Hinginar, “Konut satışlarının arttırılması ve sektöre hız kazandırması amacıyla konutta KDV indiriminin doğru şekilde düzenlenmesi ve uygulanması halinde hem konut maliyetinin düşeceği hem de kayıt dışı işlemlerin azalacağı ve kontrol altına alınacağı görüşündeyiz. Öte yandan, inşaat malzemelerinde KDV indiriminin kapsamının genişletilerek mevcut konutlardaki “yenileme” çalışmalarının da bu kapsama dahil edilmesi, evini yenilemek isteyecek vatandaşlarımızı teşvik edecek ve ekonomimizin canlanmasına da vesile olacaktır” dedi.


Aktüel

İnşaat Malzemeleri Sanayi Bileşik Endeksi Ocak ayı sonuçları açıklandı:

Kış koşulları inşaat malzemeleri endeksini etkiledi Faaliyet endeksi ocak ayında 4,2 puan düştü

Türkiye İMSAD’ın Ocak Endeks sonuçlarına göre; İnşaat Malzemeleri Sanayi Bileşik Endeksi yıla mevsimsellik etkisi ile beklendiği gibi düşüşle başladı. Ocak ayları bileşik endekste özellikle faaliyetlerdeki mevsimsel gerileme ile düşüşle-

rin yaşandığı bir ay ve bu yıl da benzer bir düşüş oldu. Bileşik Endeks Ocak ayında bir önceki aya göre 1,75 puan düştü. Bu düşüşte her üç alt endeksteki gerileme etkili oldu. Bileşik endeks geçen yılın ocak ayına göre ise 6,74 puan geriledi.

Faaliyetlerde gerileme bu yılın ocak ayında daha yüksek gerçekleşti. Özellikle iç satışlar, ihracat ve üretimde gerileme yaşandı. Ocak faaliyet endeksi bir önceki aya göre önemli ölçüde geriledi. Mevsimsellik etkisinden dolayı ocak ayı faaliyetlerin en düşük olduğu aylardan biridir. Bu seneki ağır kış koşulları mevsimsellik etkilerini artırdı ve faaliyet endeksi ocak ayında bir önceki aya göre 4,2 puan düştü; geçen yılın ocak ayının da 5,2 puan altında kaldı. Faaliyetlerin tamamında gerileme yaşandı. Yurtiçi satışlarda ocak ayında bir önceki aya göre önemli bir gerileme oldu. İhracat ocak ayında gerileme gösterdi. Üretimde de iç satışlar ve ihracattaki gerilemeye bağlı düşüş yaşandı. İç satışlar ve ihracattaki gerileme ile cirolar da düştü. Mevsimsellik, sektöre verilen destekler ve referandum öncesi oluşan bekle-gör dönemi faaliyetleri her iki yönü ile de etkilemeye devam ediyor.

Türkiye İMSAD’ın Yeni Başkanı Ferdi Erdoğan oldu Türkiye İMSAD’ın 35. Olağan Seçimli Genel Kurulu’nda 2017-2019 dönemini kapsayan 2 yıl için görev yapacak yönetim ve denetim kurulları belirlendi. Genel Kurul’un ardından yapılan yönetim kurulu toplantısında Türkiye İMSAD Yönetim Kurulu Başkanlığına Ferdi Erdoğan seçildi.

Hinginar: “Ulaşılan her hedef, bir sonrakinin ilk basamağı olmalı”

Türkiye İMSAD Yönetim Kurulu Başkanlığına Ferdi Erdoğan

Türkiye İMSAD Yönetim Kurulu Başkanlığı görevini devreden F. Fethi Hinginar, başkanlık sürecinin kariyer ve yaşantısındaki en önemli iki yıl olduğunu söyledi. Hinginar, “Hayatta ulaştığımız her hedef bir sonraki hedefin ilk basamağı olmalı. Başkanlığım süresinde çok değerli arkadaşlarla, yöneticilerle işbirliği yaptık. Derneğimizin bugünlere gelmesinde katkısı olan tüm üyelere ve yönetim kurullarına teşekkür ediyorum” dedi.

Erdoğan: “Burada ortak akıl üretiyoruz, aynı şekilde devam” Şu ana kadar Türkiye İMSAD’ın birçok proje ve yeniliğe imza attığını söyleyen Türkiye İMSAD’ın yeni Yönetim Kurulu Başkanı Ferdi Erdoğan, İstanbul Tuzla’da yapılacak Güvenli Yapılar Eğitim Merkezi’nin çok kıymetli bir proje olduğunu söyledi. Önceki dönemde Türkiye İMSAD’ın başkanlığını yürüten F. Fethi Hinginar’a ve yönetim kurulu üyelerine teşekkürlerini ileten Erdoğan, “Yönetim kurulu ve denetim kurullarını sürekli yenilemek gerek. Şu anda bünyemize katılan 30 dernek var. Ayrıca her üyenin temsil ettiği bir dernek de var. Hep birlikte yeni dönemde çok iyi işler yapacağız. Bir önceki dönemde birçok proje yapıldı, komiteler çalışmalar yaptı. Yeni dönemde de aynı hassasiyetle çalışmaların sürmesi sektör adına çok önemli. Burada ortak akıl üretiyoruz. Bu çok kıymetli, aynı şekilde devam” dedi.

Yapı Malzeme Mart 2017

17


Aktüel

Hazır Beton Endeksi 2017’ye hareketli girdi Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB), her ay düzenli olarak hazırladığı ve sektördeki faaliyet, güven ve beklentiyi ölçümlediği “Hazır Beton Endeksi”nin 2017 Ocak ayı Raporu’nu açıkladı. Hazır Beton Endeksi, aralık ayına göre yüzde 1,2 oranında artarak ocak ayında 99,78 seviyesine yükseldi.

Yavuz Işık / Avrupa Hazır Beton Birliği (ERMCO) ve THBB Yönetim Kurulu Başkanı

Türkiye Hazır Beton Birliği, Hazır Beton Endeksi’yle inşaat ve bununla bağlantılı imalat ve hizmet sektörlerindeki mevcut durum ile beklenen gelişmeleri ortaya koydu. Hazır Beton Faaliyet, Güven ve Beklenti Endekslerinde yeni yılın ilk ayında, bir önceki aya göre bir toparlanma görülmekle beraber bunun bir iyileşmeye işaret ettiğini söylemenin zor olduğu ve hazır beton ve inşaat sektörlerindeki toparlanmanın bir sinyali olarak şu aşamada görülemeyeceği ifade edildi.

Güven Endeksi sınırlı bir artış gösterdi Ocak ayında Güven Endeksi aralık ayına göre yüzde 0,8’lik bir artış gösterdi. Ancak, Güven Endeksi’nin değeri, hazır beton sektöründe ekonomiye olan güvenin oldukça sınırlı olduğunu göstermeye devam etti. Ankete katılanların yüzde 77’si yeni yatırım yapmayı düşünmediğini belirtirken, yeni bir istihdamı düşünenlerin oranı yüzde 3’te kaldı. Ayrıca katılımcıların yüzde 29’unun istihdamda azalma yaşanacağını düşünmesi aralık ayına oranla Güven Endeksi’nin yükseldiğine işaret etti.

Faaliyet Endeksi kısmi artış gösterdi Faaliyet Endeksi’ndeki yüzde 0,4 oranındaki sınırlı artış, ocak ayında inşaat faaliyetlerinde ve hazır beton üretimindeki çok kısmi bir harekete işaret eti. Ankete katı-

18

Yapı Malzeme Mart 2017

lan firmaların yüzde 80’i ocak ayında satışlarının azalmış olduğunu ifade ederken, yüzde 10’u satışlarının arttığını ifade etti. Bir önceki aya göre yükseliş gösteren Faaliyet Endeksi’nde satışlarının azaldığını söyleyenlerin oranının çokluğu, sektördeki üretimin hala istenilen düzeyde olmadığını ortaya koydu. Geleceğe yönelik beklenti tavan yaptı Önümüzdeki dönem gidişatını göstermesi açısından büyük önem taşıyan Beklenti Endeksi ise ocak ayını yüzde 2,4 oranında yükselerek, ocak ayının en çok artış oranına sahip göstergesi oldu. Anket katılımcılarının yüzde 61’inin satışların artacağını düşünmesi, yüzde 16’sının ise azalacağını belirtmesi önümüzdeki döneme ilişkin beklentilerin, geçen aya kıyasla önemli ölçüde iyimserlik içerdiğini ortaya koydu.

Hazır Beton Endeksi ocak ayını artışla kapattı Bileşik endeks olan Hazır Beton Endeksi de bu gelişmelerden olumlu yönde etkilenerek ocak ayını yüzde 1,2 oranında artışla kapattı. Eşik olarak kabul edilen 100’ün altında seyreden Hazır Beton Endeksi 98,57 seviyesinden 99,78’e çıktı. Hazır Beton Endeksi Ocak Ayı Raporu sonuçları ile ilgili görüşlerini açıklayan Avrupa Hazır Beton Birliği (ERMCO) ve THBB Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Işık, ocak ayında 3 endeks değerinin eşik değer olan 100’ün altında kalmış olmasının, hazır be-

ton sektöründeki mevcut ve beklenen gelişmelerin halen istenilen düzeyden uzak olduğunu ortaya koyduğunu ifade etti. Yavuz Işık, 2016 yılı aralık ayına göre daha iyimser olan raporla ilgili şu değerlendirmelerde bulundu: “Raporda, son çeyrekte düşüş gösteren Hazır Beton Endeksi’nin kısmi bir toparlanma yaşadığını görüyoruz. Ocak ayında Hazır Beton Beklenti Endeksi dışında diğer 3 endeks değerinin 100 eşik değerin altında kalmış olması, hazır beton sektöründeki faaliyet düzeyinin istenilenden uzak olduğunu göstermektedir ancak karamsar bir durum değildir. Hazır Beton Faaliyet, Güven ve Beklenti Endeksleri’nde de yeni yılın ilk ayında, bir önceki aya göre bir toparlanma görülmüştür. Sektördeki mevcut aktivitenin düzeyini gösteren Faaliyet Endeksi, endeksler içerisinde halen en düşük olanıdır ve aralık ayına göre oldukça sınırlı bir toparlanma göstermiştir. Aralık ayındaki en düşük değerden sonra inşaat ve hazır betonda ocak ayında minimal bir hareket gözlemlenmiştir. Ancak söz konusu kısmi artışlar, hazır beton ve inşaat sektörlerindeki toparlanmanın bir sinyali olarak görmek şu aşamada olası görülmemektedir. Ocak ayında tahsilat sürecinde bozulma yaşandığını dile getirenlerin oranı yüzde 48 oldu. Aralık ayındaki yüzde 50 oranından sonra ocak ayında bu oranın yüzde 48’e gerilemesi, sektör açısından olumlu kabul edilebilecek bir gelişmedir.”


Aktüel

Cazibe Merkezleri’ne 2,5 milyar liralık başvuru var! Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD), Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan’ın katılımıyla Doğu ve Güneydoğu’nun kalkınmasına katkıda bulunacak Cazibe Merkezleri Programı ile ilgili bilgilendirme toplantısı gerçekleştirdi.

Nail Olpak / MÜSİAD Genel Başkanı

MÜSİAD Genel Merkez’de gerçekleşen Cazibe Merkezleri Bilgilendirme Toplantısı’na; Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan, Kalkınma Bakanı Yardımcısı Yusuf Coşkun, Kalkınma Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Fatih Hasdemir, Kalkınma Bakanlığı Genel Müdürü Ömer Bilen, Kalkınma Bankası Genel Müdür Yardımcısı Satı Balcı ve GAP İdaresi Başkanı Sadrettin Karahocagil katıldı.Toplantıda yaptığı açılış konuşmasında işsizliğin sadece ekonomik değil, bireysel ve toplumsal sonuçları da olduğunu ifade eden MÜSİAD Genel Başkanı Nail Olpak, “Bilhassa Güneydoğu özelinde baktığımız zaman, terör ve yatırımsızlık arasında kısır bir döngü yaşanıyordu. Kısır döngüleri kırmak içinse, inisiyatif almak gerekir. İşte Cazibe Merkezleri, böyle bir inisiyatif. Hamdolsun, terörün de sonu gelmek üzere. Hükümetin bu konudaki kararlı tutumunu destekliyoruz” dedi.

proje fikrinden, fizibilite çalışmasına, personel alımından, üretim aşamasına kamu olarak sizin yanınızda olacağız. Herhangi bir sorunla karşılaştığınızda bu sorunu çözecek olan biziz. Herhangi bir danışmanlık müessesesine ihtiyacınız yok, onu da biz veriyoruz. Bina yapımında yatırımcılara alternatifler sunarak, 10 milyon liraya kadar bina yapım desteği vereceğiz. Cazibe merkezleri için Kalkınma Bankası’nın sermayesini 160 milyon liradan 500 milyon liraya çıkardık ilk aşama olarak. İkincisi aşamada da bütçemizden şu anda 1,1 milyar liralık bir ödenek ayırdık. Ancak ihtiyaç duyulması halinde ilave ödenek sağlamamız mümkün olacak” dedi. Elvan, farklı illerde yatırımı olan firmalara öncelik vereceklerini, yüzde 30 öz kaynak şartı getirdiklerini, yatırımcının da elini taşın altına koymasını istediklerini vurguladı.

“Kamu ve özel sektörün el ele yürüdüğü bir proje”

“Hangi ilde hangi yatırımların yapılacağına Kalkınma Bakanlığı karar verecek”

Cazibe Merkezleri Programı’nın kamu ve özel sektörün el ele yürüdüğü bir proje olduğunu ve diğer projelerin ötesine geçtiklerini söyleyen Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan, bu proje ile başından sonuna kadar yatırımcı ile bir arada olacaklarını belirterek, “Ajandamızda, zihnimizde geri kalmışlık yok. Bu bölge artık bu tabire layık bir bölge değil. Cazibe Merkezi Programı ile

Cazibe Merkezleri Programı’nda yatırımcının kamudan ne kadar destek alacağını başından bileceğini belirten Elvan, %40 kaynağı olup, teşvik alan bir yatırımcının kredi alamadığı bir durumun olmayacağını ve kredi alacaklarının garantisini verdiklerini söyledi. Programa 27 Şubat 2017 tarihine kadar Kalkınma Bankası Genel Müdürlüğü’ne ya da Kal-

kınma Ajansları’na Bağlı Yatırım Destek Ofisleri’ne gerçekleşen başvuruların, sonrasında hangi ilde, hangi yatırımların yapılacağına Kalkınma Bakanlığı’nın karar vereceğini söyleyen Lütfi Elvan, “Bölgede yapılan yatırımın, kurulan tesisin rekabet gücü olabilmesi için, geçmişte kurulan fabrikaların sürdürülebilirliği sağlanamadı. Bu sorunu çözmek için biz her bir ilde, bölgede sanayi kümeleri oluşturacağız. Küme grubu olmadan sürdürülebilirlik çok zor. Hammadde, ara mal ya da mal temin eden entegre bir sanayi yapısı oluşturmayı amaçlıyoruz. Uzmanlaşma, yoğunlaşma istiyoruz, illerimizin ihtisaslaşmasını sağlıyoruz” dedi. “Topyekûn bir kalkınma hedefliyoruz” Cazibe Merkezleri Programı’nın sadece imalata yönelik bir program olmadığını ve topyekûn bir kalkınma gerçekleştirmeyi hedeflediklerini söyleyen Elvan, program çerçevesinde sanayi-üniversite işbirliğini de geliştirmeyi planladıklarına da değindi. Elvan, üniversitelerin bulunduğu illerin uzmanlaştığı alanda üniversitelerin de uzmanlaşması için yardımlar yapacaklarını ifade etti.

“23 ilimiz birer cazibe merkezi haline gelecek” Doğu ve Güneydoğu’da yatırım yapmak isteyenlerin karşılaştığı zorluklara değinen Olpak, “Şimdi hükümetimiz Cazibe Merkezleri Programı ile OSB’den ya da OSB dışından arsa tahsis ediyor. Üzerine, belirli bir büyüklükteki binayı da inşa ediyor ve rayiç bedelinin %10’uyla kiralama ya da ileride satın alma avantajı sunuyor. Yerli makina teçhizatı için 3 yılı ödemesiz, 10 yıl vadeli, sıfır faizli kredi veriyor. Dolayısıyla, bu proje yalnızca yatırım yapan firmalara değil, yerli makine ve teçhizat üretimi yapan firmalara da canlılık getirecek. İstihdam teşvikleri, enerji vb. teşvikleri de devam edecek. Büyük projeler, ayrıca proje bazında değerlendirilecek. Mevcut tesislerde Tevsi Yatırımları da aynı teşviklerden faydalanabilecek. Belirli ürünler için, Kamu Alım Garantisi de olacak. Bunlar ve ücretsiz danışmanlık hizmetiyle birlikte, programın 23 ilimizi birer cazibe merkezi haline getireceğine inanıyoruz” dedi.

Yapı Malzeme Mart 2017

19


Aktüel

KDV Düzenlemeleri iş dünyasında olumlu karışılık buldu İnşaat patronları; ‘yabancılara konut ve iş yeri satışında KDV istisnası düzenlemeleri’ni de içeren ‘Gelir Vergisi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’ni değerlendirdi:

Doğan Dağ / Dağ Mühendislik Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı: Böyle kararlar ekonomiye ivme kazandırır Yeni düzenleme; Bakanlar Kurulu’nu tapu harcı oranını, gayrimenkullerin türleri, gayrimenkul sertifikası karşılığı edinimi, sınıfları, büyüklükleri, bulunduğu yer ve vergi değerleri itibarıyla 1 katına kadar artırmaya ve 10’da 1’ine kadar indirmeye yetkili hale getiriyor. Böylece harç oranını vergi değerine göre oran belirleme imkanı doğacak. Teklif, yabancılara

20

Yapı Malzeme Mart 2017

konut ve işyeri satışında KDV istisnası düzenlemelerini de içeriyor. Yeni düzenlemeyle Türkiye’de konut veya iş yeri satın almak isteyen ve belli şartları barındıran yabancılar için KDV olmayacak. Bu da yabancıyı Türkiye’ye çekmek açısından önemli. Bizler sektörleri ve ekonomiyi rahatlatacak, ivme kazandıracak böyle tedbirlerin bundan sonra da alınmaya devam etmesini istiyoruz.


Aktüel

İbrahim Babacan / Babacan Holding Yönetim Kurulu Başkanı:

“Çok olumlu bir uygulama, Eximbank imkanlarını da bekliyoruz” Gayrimenkul sektöründe yabancılara yapılacak konut ve özellikle işyeri satışında KDV istisnası sağlanacak olması; tartışmasız döviz girişine katkı sağlayacak. İhraç edilen ürünler KDV ve vergilerden muafken gayrimenkul bu kapsamın dışındaydı. Bunun fark edilerek böyle bir düzenlemeye gidilmiş olması önemlidir. Oysa ki gayrimenkul satışı hem en büyük

ihracattır. Hem de turizm geliridir. Bizim sattığımız gayrimenkul yurtdışından dövizi gelmekle kalmıyor peşi sıra bu evin tüm dekorasyonu, elektriği, suyu, doğalgazı dahil yabancıya hizmet ve ürün de satılıyor ve ekonomiye katkı sağlıyor. Bu düzenleme ile yabancıya yapılacak satışların artmasını bekliyoruz. Babacan Holding olarak şimdiye kadar 700 adete yakın gayrimenkulü en küçük bir destek almadan kendi imkanlarımızla yabancılara satarak 100 milyon dolar civarında döviz girişi sağladık. Bu düzenlemeye ilave gayrimenkul satışının ayrıca ihracat kapsamına alınması ihracat teşvikleri ve Eximbank imkanlarından da faydalanılmasını bekliyoruz. Ayrıca; Maliye Bakanlığı’nın, KDV tebliğiyle de önemli bir değişikliğe gidildi. Buna göre, 150 metrekarenin altındaki konutların ilk yapımı sırasında kullanılan kombi, cam balkon, duş teknesi, duşakabin, küvet, mut-

fak dolabı, evye, batarya, duş başlığı, panel radyatör gibi ürünler yüzde 18 yerine yüzde 1 KDV’ye tabi tutulacak. Maliye, müteahhitlerin bu eşyaya ilişkin ödedikleri KDV’nin yüzde 17’sini iade edecek. Bu indirimin yeni yapılacak evlerde fiyatlara yüzde 1 ila 1.5 düşüş olarak yansıması, yani 300 bin TL’lik bir evin fiyatında 4 bin 500 TL düşüş yaratması bekleniyor. Önceden 150 m2 altında olup ya da arsa değeri 1.000 TL’nin altında olan ve kentsel dönüşüm kapsamında üretilen indirime tabi konutların inşaat malzemelerini % 18 ile alıp satışını %1 veya %8 ile yapıyorduk. Aradaki vergi iadesi için yönetmelikte muğlak olan ifadeler bulunuyordu. Bazı emtialar sonradan sökülebileceği düşünülerek iade kapsamına alınmıyordu. Şimdi netleşti, bu emtialar % 18 yerine % 1 KDV’ye tabi tutulacak. Bu durum konuta indirim olarak yansıyacak olup tüketicinin lehine bir durum yaratacaktır.

Mustafa Baygan / ERA Gayrimenkul Türkiye Koordinatörü Alıcıya teşvik tamam, sıra satıcıya teşvikte… Yabancıya satışın teşviki iki aşamada yapılır; bunlardan birincisi alıcıya ikincisi ise satıcıya teşviktir. KDV istisnası alıcıya teşvik olacak. Belirtilen şartları yerine getirenler için geçerli olacak bu uygulama çok yerinde ve beklenen bir karar. İkinci teşvik yani satıcıya yönelik teşvik ise bir ihracat

olarak görülmeli ve düzenlemelerin ona göre yapılmalı. Bu teşvik, konut inşa eden yatırımcının bu satıştan bir ihracat teşviği alması olabilir. Eğer satıcıya teşvik için de gerekli düzenlemeler de yapılırsa iki taraflı teşvik gerçekleştirilmiş olacak. Alıcıya teşvik öncelikli yapılması gerekendi o da yapıldı. İkincisi yani satıcıya teşviki de bekliyoruz.

Sönmez Aydın / Gül Proje Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Yabancı yatırımcıyı çekmek adına güzel bir karar Yabancılara konut ve işyeri satışında KDV istisnası düzenlemelerini de içeren teklifin, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda kabul edilmiş olması son derece sevindirici. Vergisini düzenli ödeyen mükellefe yüzde 5 indirim getirilmesi bir nevi teşviktir, mükellefe kolaylıktır. Sadece, büyük mükellef ve finans kuruluşlarının bunun dışında bırakılması konusu belli kesimlerde tartışma yaratabilir. Yeni düzenlemeyle Türkiye’de konut veya iş yeri satın almak isteyen yabancılar için KDV kalktı.

Böylece yabancı yatırımcı için ülkemizin cazip hale gelmesi adına bir adım daha atılmış oldu. Ayrıca düzenleme Bakanlar Kurulu’nu tapu harcı oranını, gayrimenkullerin türleri, gayrimenkul sertifikası karşılığı edinimi, sınıfları, büyüklükleri, bulunduğu yer ve vergi değerleri itibarıyla 1 katına kadar artırmaya ve 10’da 1’ine kadar indirmeye yetkili hale getiriyor. Bu da oranı konut ve işyerleri için farklılaştırılabilecek, büyükşehir ve illere göre konutun vergi değerine göre belirleme imkanı sağlayacak ve daha adil bir dağılımı beraberinde getirecektir.

Yapı Malzeme Mart 2017

21


Aktüel

Gayrimenkulün geleceği gayrimenkul sertifikasında Gayrimenkul sektörünü finansman açısından rahatlatacak, tasarrufları az olan vatandaşın ev sahibi olmasını kolaylaştıracak gayrimenkul sertifikasının, gayrimenkul sektörüne yeni bir ivme kazandırması bekleniyor

de yatırımcılar açısında sistemin avantaj sağladığını ifade eden Yılmaz, “Gayrimenkul sertifikaları kurumsal üreticiler için projelerin ön finansman ihtiyacının karşılanmasını sağlayacağı gibi, geniş bir kitleye hitap ediyor olması sebebi ile müşteri portföyünün ve satış yapılabilecek kitlenin genişlemesi neticesinden projede oluşabilecek değer artışlarının erken realizasyonunu sağlayacak. Bireysel ve kurumsal yatırımcı ise gayrimenkul sertifikasıyla normal koşullarda yatırım yapamayacağı yüksek bedelli gayrimenkullere yatırım yapma fırsatı bulacak” dedi.

Serdar Yılmaz İnsay Yapı Genel Müdür Yardımcısı

Sistem nasıl işleyecek?

Gayrimenkul sektörünü finansman açısından rahatlatacak, tasarrufları az olan vatandaşın ev sahibi olmasını kolaylaştıracak gayrimenkul sertifikası sisteminde büyük bekleyiş sürüyor. Metrekare metrekare ev satışının yolunu açacak gayrimenkul sertifika uygulamasının çok yakında başlaması bekleniyor. İnşaat sektörüne yeni bir ivme kazandıracak olan gayrimenkul sertifikaları, hem üretici hem yatırımcı tarafından merakla izleniyor. Gayrimenkul sertifikalarının gayrimenkul sektörünün geleceğinde büyük pay sahibi olacağını ifade eden İnsay Yapı Genel Müdür Yardımcısı Serdar Yılmaz, “Gayrimenkul sektöründe yeni bir dönem başlıyor” dedi. Yılmaz, Türkiye ekonomisi içinde önemli bir yeri olan gayrimenkul sektörünün geleneksel yöntemler dışında farklı araçlar kullanılarak gayrimenkul finansmanına ulaşabilmenin artık mümkün olduğunu belirtti. Gayrimenkul sertifikası yöntemiy-

22

Yapı Malzeme Mart 2017

le yatırımcıların konut ya da iş yeri sahibi olabileceğini anlatan Yılmaz, “Yatırımcılar, biriktirdikleri gayrimenkul sertifikaları ile geleneksel yönteme göre çok daha kolay gayrimenkul sahibi olabilecekler. Dünyada örneklerine rastladığımız bu uygulamanın Türkiye gayrimenkul sektörü için bir dönüm noktası olacak” diye konuştu.

Hem yatırımcı hem üretici kazanacak İlk uygulamanın 1989 yılında TOKİ tarafından ihraç edilen Halkalı konut sertifikasında gerçekleştiğini hatırlatan Yılmaz, daha sonraki çalışmanın ise 1996 yılında Ataşehir gayrimenkul sertifikası olarak hayata geçirildiğini ancak her iki uygulamanın da günün piyasa koşullarında diğer yatırım araçlarına alternatif olamadığını belirtti. Günümüzde ise kurumsal gayrimenkul üreticilerinin ve piyasa derinliğinin artmasıyla hem kurumsal üreticilerin hem

Yılmaz, sistemi bir örnekle şöyle anlattı: “Örneğin, 500 daireli konut projesini yapan müteahhit, projenin belli bir kısmına sertifika çıkaracak. 10’ar metrekarelik sertifikalar oluşturulacak. Dairelerin yeri, katı, cephesi, şerefiyesi dikkate alınarak proje bitiminde kaç sertifikayla alınacağı belirlenecek. Projenin sertifikalara bölünen kısmı halka arz edilecek. Vatandaşlar birikimlerine göre gidip borsada bu sertifikalardan satın alacak. Proje bittiğinde isteyen yatırımcı, yeterli sertifikayı biriktirerek konut sahibi olabilecek. Bunun için istediği daireyi bloke ettirecek. İsterse elindeki sertifikaları borsada satarak oluşan değer artışından istifade edebilecek. Gayrimenkul sertifikası sistemiyle vatandaşlar küçük birikimleriyle büyük inşaat projelerinin getirilerine ortak olabilecek.”

“Dönüşüm projelerimizde gayrimenkul sertifikası uygulanacak” Ayrıca tebliğde yapılan yeni düzenleme ile kentsel dönüşüm projelerinde de gayrimenkul sertifikası uygulamasının önününün açıldığını belirten Yılmaz, İnsay Yapı olarak Ataşehir Yenisahra ve Beykoz Soğuksu bölgelerinde yürüttükleri dönüşüm çalışmalarında gayrimenkul sertifikası uygulamasını gerçekleştirmek üzere çalışmalarını sürdürdüklerini açıkladı.


Aktüel

Satış yöntemleri içinde kredi kullanımının payı arttı REIDIN ve GYODER tarafından Türkiye İş Bankası desteği ile hazırlanan ‘Yeni Konut Fiyat Endeksi Ocak 2017’ sayısı yayınlandı. Endeks sonuçlarına göre, Ocak ayı fiyat artışı, bir önceki aya göre %0.52, geçen yılın aynı dönemine göre ise %2.99 oranında gerçekleşti. oldu. Satış yöntemleri içinde, kredi kullanımlarının payının artmasını ve bankaların faiz oranlarına ilişkin tutumlarını, hem sektör hem de konut alıcıları açısından olumlu buluyoruz” dedi. REIDIN-GYODER Yeni Konut Fiyat Endeksi’nde, Ocak ayında bir önceki aya göre %0.52 oranında artış gerçekleşirken, geçen yılın aynı dönemine göre %2.99 ve endeksin başlangıç dönemi olan 2010 yılı Ocak ayına göre ise %72.50 oranında artış yaşandı. Ocak ayında İstanbul Asya yakasında yer alan markalı konut projelerinde %0,22 oranında; İstanbul Avrupa yakasında yer alan markalı konut projelerinde %0.81 oranında fiyat artışı oldu. Endeksin başlangıç dönemine göre ise İstanbul Asya yakasındaki projeler Avrupa yakasına kıyasla 8.5 puan fazla artış gösterdi.

1+1, 2+1, 3+1 ve 4+1 konut satışında artış Ocak ayında satışı gerçekleştirilen konutların %36’sı bitmiş konut stoklarından, %64’ü ise bitmemiş konut stoklarından oluştu. Ocak ayında, bir önceki aya göre, 1+1 konut tipinde %0.81, 2+1 konut tipinde %0.57, 3+1 konut tipinde %0.34 ve 4+1 konut tipinde %0.27 oranında artış yaşandı.

Konut tiplerinin tümünde yükseliş var

Aziz Torun / GYODER Başkanı

REIDIN-GYODER Yeni Konut Fiyat Endeksi 2017 yılı Ocak ayı sonuçlarını değerlendiren GYODER Başkanı Aziz Torun, “Ocak ayında yeni konut satışında yaşanan artış, geçen yılın aynı ayına göre daha yüksek gerçekleşti. Proje geliştiricilerin fiyat artışını yansıtan endeksteki artış oranı, Ocak ayı TÜFE artış oranının altında kaldı. Ayrıca 1+1 ve 2+1 konut tiplerindeki aylık fiyat

artışları, yüksek metrekareli konutlara kıyasla daha fazla gerçekleşti. Markalı konut projelerinde adet bazlı stok erime hızı, Kasım ayında %3, Aralık ayında %2.4 iken Ocak ayında %2.1’e kadar düştü. Son 6 aylık ortalaması %14 olan yabancılara satış oranı ise bu ay %3’e kadar gerilemiş durumda. Bu %3’lük oran, 2014 yılından bu yana gözlemlediğimiz en düşük seviye

51-75 metrekare büyüklüğe sahip konutlarda %0.65, 76-100 metrekare büyüklüğe sahip konutlarda %0.54, 101-125 metrekare büyüklüğe sahip konutlarda %0.28, 126-150 metrekare büyüklüğe sahip konutlarda %0.46, 151 metrekare ve daha büyük alana sahip konutlarda %0.13 oranında artış görüldü.

Yabancılara satış, 6 aylık ortalamanın altına düştü Markalı konut projeleri kapsamında, yabancı yatırımcılara yapılan satış oranının Ocak ayında %3’e kadar gerilediği görüldü. Yabancılara satış oranının son 6 aylık ortalaması %14 olarak gerçekleşmişti. Yabancı yatırımcıların konut tipi tercihinin ise %64 oranında 2+1 özellikteki konutlar olduğu gözlemlendi.

Yapı Malzeme Mart 2017

23


Sağlık kampüsleri Doka ile devleşiyor Ankara, Elazığ, Adana, Erzurum, Gaziantep ve İstanbul’da eğitim ve bilimsel araştırmaların yanı sıra sağlık hizmetlerinin de verileceği Sağlık Kampüsleri inşa ediliyor. Geniş alanda birçok binadan oluşan, hastane ve entegre tesis projelerinin kısa sürede hizmete geçebilmeleri için hızlı ve güvenli inşaat sürecinde yatırımcı firmalar Doka’ya güvendi.

Doka, en büyük endüstriyel yatırımların çözüm ortağı olmaya devam ediyor. Ülkenin batısından doğusuna yatırımına başlanan entegre sağlık kampüsleri ve hastane projelerinin inşaat çalışmaları Doka tecrübesi ile hızla ilerliyor. Birçok binadan oluşan ve geniş alana kurulan hastane ve entegre tesis projelerinin biran önce hizmete geçebilmeleri için gereken hız ve güvenli inşaat süreci için yatırımcı firmalar Doka’ya güveniyor. Türkerler-Astaldi proje ortaklığının gerçekleştirdiği Avrupa’nın en büyük hastane yatırımlarından biri olan 3.566 yatak kapasiteli Ankara Etlik Sağlık Kampüsü’nün yanı sıra, Elazığ, Adana, Erzurum ve Gaziantep’te inşaatlarına başlanan hastane ve sağlık kampüsleri ile İstanbul’da inşaatı süren Çekmeköy Devlet Hastanesi Doka sistemleri ile inşa ediliyor.

24

Yapı Malzeme Mart 2017

Farklı yükseklikler için ideal çözüm İnşaatına 2013 yılında başlanan Ankara Etlik Sağlık Kampüsü’nün 2017; inşaatlarına 2015’in son çeyreğinde başlanan Elazığ ve Adana Entegre Sağlık Kampüsleri’nin ise 2018’te faaliyete geçmesi hedefleniyor. Yatak kapasitesi olarak Türkiye’nin en büyük sağlık kampüsleri arasında yer alacak olan tesislerde Doka

d2 masa tipi iskele sistemi tercih edildi. d2 ağır yük iskele sistemi yüksek taşıma kapasitesi ve modüler yapısı ile hastane gibi geniş alanlara kurulacak olan ve farklı yüksekliklerden oluşan yapılar için en ideal çözümü sunuyor. Doka iskele sistemini oluşturan ana elemanlar krikolu ayak, krikolu başlık, ana çerçeve ve çift çapraz elemanlardır. İske-


Çözüm Ortağı

le; sisteminde yer alan 3 tip 1,52 m genişliğindeki ana çerçeve ile her yüksekliğe hitap etmektedir. 0,90 m, 1,20 m ve 1,80 m gibi farklı ana çerçeve yükseklik seçeneği sunan modüler sistemde krikolu ayak ve krikolu başlık sayesinde

yükseklik ayarları istenilen şekilde yapılabilir. Böylelikle her katı farklı yükseklikte olan hastane kampüsleri için de d2 iskele sistemi en ideal ve kolay çözümü sağlamış oldu. Ayrıca masa tipi d2 iskelenin sağladığı

daha geniş masalar ve ahşap kiriş çözümü sayesinde daha az işçilikle daha seri bir inşaat süreci sağlanırken, yüksek dayanım ve taşıma kapasitesi sayesinde proje güvenli şekilde ilerlemiş oldu. İşveren tarafından talep edilen ürünün

Yapı Malzeme Mart 2017

25


Çözüm Ortağı dan karşılandı. Firmaya Framax Xlife ve Frami Xlife kolon kalıbı, Top 50 perde ve kolon kalıbı ve d2 ağır yük taşıyıcı iskele sistemi temin edildi.

Erzurum Bölge Hastanesi’nde Doka ile maliyet avantajı Doka ürünlerinin tercih edildiği bir başka hastane projesi de Erzurum Bölge Hastanesi ve Eğitim Araştırma Merkezi oldu. Projeye 50 tırlık kalıp malzemesi temin edilerek, firmanın tüm kalıp ihtiyacı en güvenli ve hızlı sistemlerle karşılandı. Projede depreme karşı önlemler alınarak, binaların altına mesnetler yerleştirildi. İnşaat sırasında, Doka d2 ağır yük taşıyıcı iskelesi ise 90 cm’lik bu ağır döşemeler için en ideal çözümü sundu. Yüksek taşıma kapasite, galvanizli yapısı ve 5 milimlik et kalınlığı sayesinde herhangi bir burkulma veya bozulmaya olanak sağlamadığı için proje için en güvenli çalışma ortamı sağlanmış oldu. Ayrıca proje için temin edilen diğer ürünler olan Frami Xlife ve Framax Xlife çerçeveli kalıp sistemleri için firmaya kiralama opsiyonu da sunulara projede ciddi bir maliyet optimizasyonu sağlanmış oldu.

Doka Framax Xlife ile değişik geometriler için hızlı ve kolay beton dökümü

statik analizleri ve raporu sonucunda ürünün istenilen taşıma kapasitesi ve özelliklere tam uyum sağlandığı da uzmanlarca onaylandı. Galvanizli yapısı ve 5 milimlik et kalınlığına sahip iskeleler, burkulma veya herhangi bir bozulmaya olanak sağlamadığı için işçiler için de en güvenli ortamı oluşturdu.

Gaziantep Entegre Sağlık Kampüsü’nde Tırmanır Kalıp İşçiler için maksimum güvenlikte çalışma ortamı yaratan diğer bir ürün ise Gaziantep Sağlık Kampüsü’nün büyük asansör şaftlarında kullanılan 150F tırmanır kalıp sistemi oldu. Ürün geniş ve her yönden kapalı çalışma platformu ile firmanın beklentisini eksiksiz karşıladı. 150F tırmanır sistemi üzerine kalıp entegre edilerek, tırmanma platformunun tek hamlede kalıpla birlikte kaldırılmasına olanak sağlandı. Bu da asansör boşluğu gibi dar noktalarda güvenli bir şekil-

26

Yapı Malzeme Mart 2017

de çalışılmasına imkan sağlamış oldu. 150 F tırmanır kalıp sisteminin yanı sıra, projenin tüm kalıp ihtiyacı Doka tarafın-

İstanbul’da Nuhoğlu İnşaat’ın yapımını üstlendiği Çekmeköy Devlet Hastanesi’nde ise hem yükseklik hem de kalınlık itibariyle değişken ölçülerde olan perde duvarlar için Doka Framax Xlife çift yüzeyli perde kalıbı kullanıldı. Doka Framax Xlife, bu projede de kalınlıkları 1 m ile 2 m arasında değişkenlik gösteren perdeler için sahip olduğu farklı ölçülerle ideal çözümü sağladı. Ayrıca ürün, sahip olduğu özel Xlife plywoodu sayesinde yeni bir plywood değişimi gerektirmeden 300 döküm yapılabilmesine olanak sağlamaktadır.


Çözüm Ortağı

Koşuyolu Koru Evleri’nde 4 mevsim Daikin VRV konforu yaşanacak Verimlilik ve tasarruf değerleriyle öne çıkan Daikin VRV sistemleri tercih eden Koşuyolu Koru Evleri, tek bir dış üniteden tüm iklimlendirme ihtiyaçlarını karşılıyor.

İklimlendirme sektörünün lider markası Daikin, üstün teknolojili ürünleriyle yeni projelerin iklimlendirme tercihi oluyor. Mucidi olduğu VRV sistemler ile yeni gayrimenkul projelerindeki yerini alan Daikin, Altunizade Koşuyolu Koru Evleri’nin iklimlendirme çözüm ortağı oldu. Koşuyolu Koru Evleri, verimli ve yüksek teknolojili Daikin Mini VRV ve VRV IV heat pump sistemleri ve Emura inverter split klimalarla 4 mevsim iklimlendirme konforuna kavuştu. Taşyapı İnşaat ile Selçuklu Turizm ve İnşaat ortaklığında İstanbul Üsküdar’da inşa edilen Altunizade Koşuyolu Koru Evleri, az katlı mimarisiyle dikkat çekiyor. Koşuyolu Koru Evleri, toplamda 30 bin metrekare arsa alanı üzerinde konumlandırıldı. Toplamda 196 konutun yer aldığı proje 5 ila 8 katlı 13 blok şeklinde yükseliyor ve yüzde 85’i yeşil alandan oluşuyor. Kasım 2016’de yaşamın başladığı Altunizade Koşuyolu Koru Evleri’nde 2+1 dairelerden, 6+2 dairelere kadar seçenekler yer

alıyor. Ana mekanik proje tasarımı Başdan İnşaat tarafından yapılan Koşuyolu Koru Evleri’nde, Daikin ile her bir daireye özel iklimlendirme konforu yaşanıyor.

İstanbul’un gözde semtlerinden biri olan Altunizade’de “Şehrin içinde hayatın içinde” sloganıyla yola çıkan Koşuyolu Koru Evleri’nin tercihi olan Daikin Mini VRV ve VRV IV heat pump sistemler yüksek verimlilik ve tasarruf değerleriyle öne çıkıyor. Koşuyolu Koru Evleri’nde, VRV sistemin sahip olduğu değişken soğutucu gaz sıcaklığı (VRT) teknolojisi sayesinde soğutucu gaz sıcaklığının hava sıcaklığına göre değişkenlik göstererek ihtiyaç duyulan kapasite ayarlandı. Bu özelliği ile yüksek verimli çözümler sağlayan VRV IV heat pump dış ünitelerle 8’e varan ESEER sezonsal verimlilik değerlerine ulaşılıyor. Geniş kapasite aralığında çoklu modül oluşturabilme ve 1.000 metre toplam borulama uzunluğu özelliği sayesinde esnek montaj çözümü sağlanırken, Mini VRV klima sistemlerindeki kapasite çeşitliliği ve borulama limitlerinin avantajı sayesinde daire büyüklüğüne göre 4, 5, 6HP Mini VRV dış üniteler tercih edildi.

Yapı Malzeme Mart 2017

27


Samsun Atakum Gübre Depoları Projesi “PERI” imzası taşıyor Projenin Adı: Samsun Atakum Gübre Depoları Yeri: Atakum / Samsun Yüklenici Firma: Abide İnşaat San.Tic.Ltd.Şti

GÜBRETAŞ için çok önemli olan Samsun Atakum Gübre Depoları projesi, uzman kadrosu ile önemli projelere imza atan ABİDE İNŞAAT firması tarafından gerçekleştirilmektedir. Projenin amacı Samsun’da inşa edilecek büyük bir depolama tesisi ile bütün bölgeye hizmet edebilecek merkezi bir sistem oluşturabilmektir. Tesis toplamda, 20.000 m² metrekare kapalı, 25.000 m² açık alana sahiptir.

28

Yapı Malzeme Mart 2017

Proje kapsamında depoların dış ve iç perdelerinin betonarme bölümleri H=8,00 m. olacak şekilde imal edilmektedir.Perde ve guseli kolon imalatları proje için özel tasarlanan VARIO GT 24 sistem perde kalıbı ile yapılmaktadır. Bu önemli projede rol almaktan dolayı büyük kıvanç duymaktayız. Çözüm ortağı olarak PERI’yi tercih eden ABİDE İNŞAAT ailesine sonsuz teşekkürlerimizi sunar, başarılarının devamını dileriz.

Proje kapsamında kaba inşaat iş bitirme süresinden yola çıkarak L=25,00 m.tül H=8,00 m. yüksekliğe sahip VARIO GT 24 Sistem perde kalıbı stok olarak belirlenmiştir.Dizayn edilen sistemi oluşturan malzemelerin uzun ömürlü ve dayanıklı olması sayesinde; perde kalıbı çok fazla sayıda deviri güvenle yapabilmektedir.Sistemin şantiyede kurulumuna nezaret eden uzman süpervizör kadromuz sayesinde gerekli imalat hatasız bir şekilde gerçekleştirilebilmektedir. İmalatlara rehberlik eden montaj çizimleri, gerekli statik hesaplamalar ışığında uzman PERI kadrosunca hazırlanmaktadır. Bu sayede uygulama aşamasında oluşabilecek hata oranı en aza indirilmektedir. Proje kapsamında kolon-perde imalatının birlikte yapılması ihtiyacı doğmuştur. Buna karşılık olarak VARIO GT 24 Sistem perde kalıbı en hızlı ve en ekonomik çözümü sunmaktadır. Proje için özel dizayn edilen VARIO GT 24 Sistem perde kalıbı; H=8,00 m. yükseklikte perde ve guseli kolon imalatlarının 60 kN/m² taze beton basıncına dayanacak şekilde imal edilebilmesine olanak sağlamıştır. Gerek mimari görünüm, gerek hızlı ve farklı açıklıkların uygulamaları VARIO SİSTEMİN modüler yapısı ile kolayca çözülebilmektedir.


Çözüm Ortağı

VARIO GT24 Perde Kalıbı sistemi en genel anlamda; PERI Kafes Kirişi GT24 ‘ün SRZ (çekmeye ve gerilmeye dayanıklı yatay kuşak) çelik kuşaklara kuvvet aktarabilen HB24 Köprülü kancalar ile bağlanması ve bu şekilde oluşan karkasın 18 ve/veya 21 mm lik kalıp kontraplağı ile kaplanması ile oluşur. Yukarıda bahsedilen şekilde oluşturulan kalıp panelleri VKZ ve/veya GKZ ara birleştirme parçaları yerleştirilerek birbirine kamalanır. Panellerin birleştirilmesi kamalı olduğundan kullanımda (söküm ve kurum) büyük kolaylıklar sağlar. Perde kalıbının her iki yüzüne gelen basınçlar kalıp içine bırakılmış pvc borudan geçen ve DW tarafından imal edilmiş saplamalarla karşılıklı aktarılır ve taşıtılır. Bu ankrajlama sisteminin emniyetle 90 kN çekme yükü taşır. Sistemi oluşturan panolar birkez monte edildikten sonra tek parça standart eleman olarak kullanılır. Sahadaki mevcut vinç kapasitesinide aşmamak kaydıyla vinç ile bir defada taşınırlar Bu sayede son derece hızlı hareket edilebilir ve işçilik azaltılmış olur. Kullanılan ara parçalar (filler-plate) yani adaptörler sayesinde her türlü projeye ve projenin farklı kısımlarındaki geometrilere rahatlıkla adapte edilebilir. Kalıplar tek bir yüzlerine konulan ancak 2 kollu; birincisi aks payandası AV ve ikincisi ayar payandaları RSS veya RS tipi payandalarla düşeyde şakülle getirilir. Perde kalıplarına ait statik hesaplar Alman DIN 18218 ‘e göre yapılır. Projedeki farklı beton döküm yüksekliklerinde perde kalıbı; eğilme momenti aktaran GT24 Uzatma Elemanı kullanılarak son derece hızlı, güvenli ve doğru bir şekilde yükseltilebilir.

Şantiye Şefi Sayın Ferhat Temür’ün Yorumu: Kalıp montajı tamamlanıp betonlama aşamasına geçildiğinde en doğru tercihin gerçekten de Peri Kalıp olduğu kanısına vardık. Proje ihtiyaçlarının en basit şekilde çözümlenmesi, doğru ve gerekli bilgilerin paylaşımı sayesinde en az hata ile imalatlarımızı gerçekleştirmekteyiz. Projemizin her aşamasında aktif olarak rol alan ve bizlerden desteklerini esirgemeyen Peri Kalıp ve İskeleleri’ne teşekkürlerimizi sunarız.

Yapı Malzeme Mart 2017

29


Çözüm Ortağı

Skyland İstanbul FG Wilson jeneratörleriyle güvence altında Avrupa’nın en büyük, dünyanın önde gelen jeneratör üreticisi FG Wilson, büyüklüğü itibariyle Türkiye’deki en büyük iki projeden biri olan Skyland İstanbul’un da tercihi oldu.

Eroğlu Gayrimenkul projesi olan Skyland İstanbul, megapol İstanbul’un yükselen Maslak – Seyrantepe aksının çehresini değiştiriyor. Bir karma yaşam projesi olan Skyland İstanbul, üç kule, rezidans, otel, AVM ve ofisleriyle aynı zamanda Avrupa’nın en yüksek 7. binası... Uluslararası başarılı mimarlık ofisi Broadway Malyan’ın Kapadokya’nın eşsiz doğasından ilham alarak çizdiği projesi ve tasarım dahisi Peter Vaughan’un sanatsal dokunuşlarıyla sadece bir gayrimenkul projesi olmaktan

30

Yapı Malzeme Mart 2017

çıkan Skyland İstanbul’un kalite ve konforunun garantisi için temin edilen FG Wilson jeneratör gücü tam 37.425 kVA. FG Wilson Türkiye’nin Skyland İstanbul projesindeki jeneratör sistemini eşsiz kılan özelliği ise Türkiye’de ilk defa, kullanıcının katılımıyla Avrupa normlarına uygun olarak IEC 60068-3-3 (Rihter Ölçeği >7 )şartlarında test edilip IBC Sismik Sertifikası alan ilk ve tek jeneratör projesi olması... Sismik Sertifika, özellikle kentsel alanlardaki büyük bina ya da tesislerde kurulan

jeneratör setleri için temel bir gereklilik haline geliyor. 2016 Temmuz ayında yapılan testler, ABD dışında bu ölçekteki makinelerin yerleştirilebileceği tek sarsıntı testi tesisinin bulunduğu Roma’da gerçekleşti. Yapılan testleri başarıyla geçen FG Wilson jeneratör setleri IEC 60068-3-3 standartlarında uyumlu olacak şekilde IBC Sismik Sertifikası ile belgelendirildi. FG Wilson Türkiye için Sismik Sertifika yatırımının büyüklüğü 350 bin $ oldu.


Çözüm Ortağı

Royal Taj Mahal Hotel’e Mitsubishi Electric imzası Yüksek enerji tasarrufu sağlayan Mitsubishi Electric klimalarla işletme maliyetlerini düşüren Stone Group, aynı zamanda şantiye sürecinde sunulan hızlı ve akılcı çözümler sayesinde çalışmalarına hız kesmeden devam etmenin konforunu yaşadı. Temel çalışma politikasını kalite anlayışı üzerine kurgulayarak tesislerinde birinci sınıf ürün ve hizmetler kullanan Stone Group, Antalya Side’de otantik mimarisi ile fark yaratan Royal Taj Mahal Hotel’in iklimlendirme sistemlerini teknoloji öncüsü Mitsubishi Electric’e emanet etti. Müşteri beklenti ve taleplerini en ince ayrıntılara kadar titizlikle değerlendiren Stone Group, Antalya’nın ses getiren otellerinden Adam & Eve projesinin iklimlendirmesi için de tercihini Mitsubishi Electric’ten yana kullanmıştı. Mitsubishi Electric’in yüksek teknolojili, sessiz, çevreye duyarlı ve enerji tasarruflu klimalarının yanı sıra proje özel çözüm odaklı yaklaşımından ve servis kalitesinden etkilenen Stone Group, 40 bin metrekare alan üzerine kurulu Royal Taj Mahal Hotel’de de misafirlerine üst düzey iklimlendirme konforu yaşatıyor.

Her mekan için farklı çözümler ve tek merkezden kumanda Turizm sektöründe yenilikçi hizmet anla-

yışı ve farklı konseptlere sahip prestijli otelleri ile dikkat çeken Stone Group’un Yönetim Kurulu Başkanı Ramazan Taş, Mitsubishi Electric’in Royal Taj Mahal Hotel’de hayata geçirdiği iklimlendirme projesiyle ilgili şu bilgileri aktardı; “Stone Group olarak bünyemizde bulunan Royal Taj Mahal Hotel’de Mitsubishi Electric’in VRF sistemlerini kullandık. Otel odalarında ince gizli tavan tipi (VMS) iç ünite cihazlarını tercih ederken, genel mekânlarda iki yöne ve dört yöne üflemeli kaset tipi, kompakt kaset tipi, orta statik basınçlı gizli tavan tipi ve duvar tipi klimalar kullandık. Çamaşırhane ve mutfak gibi taze hava ihtiyacı olan mahaller içinse yüzde yüz taze havalı gizli tavan tipi VRF iç ünite klimaları seçtik. Mitsubishi Electric’in YHA serisi dış ünitelerini kullandığımız otelimizin SPA bölümünde Heat Recovery dış üniteleri, güvenlik noktası ve amfi tiyatro gibi dış mekânlarda split ve Mr. Slim cihazları tercih ettik. Farklı cihazların yer aldığı tüm bu sistemi Mitsubishi Electric’in merkezi

kumanda teknolojisi sayesinde tek merkezden kolaylıkla kontrol edebiliyoruz.”

Yapı Malzeme Mart 2017

31


ÖZLER AKADEMİ ile sektörde yeni bir dönem başlıyor Kalıp ve İskele sektörünün önemli aktörlerinden Özler Kalıp, sektörün eğitimli ve yetkin iş gücü kaynaklarının arttırılması, teknik bilgi ve becerileri gelişmiş iş sağlığı ve güvenliği kurallarına göre çalışma yetisi oluşmuş elemanların sektöre kazandırılmasında katkı sağlamak amacıyla ÖZLER AKADEMİ projesini hayata geçirdi. Konu ile alakalı görüş ve düşüncelerini aldığımız ÖZLER AKADEMİ Müdürü Sayın Nazım Özer, ilklerin ve yeniliklerin firması olarak adlandırdığı Özler A.Ş.‘ nin bir sosyal sorumluluk projesi olarak işlevsel hale getirdiği ÖZLER AKADEMİ ile sektörde yeni bir dönemi başlattığını bildirmiştir. Sayın Özer, ÖZLER Akademi’nin faaliyetlerine başladığı 2016 yılı-

Nazım Özer / ÖZLER AKADEMİ Müdürü

ÖZLER AKADEMİ Teorik Eğitimi

32

Yapı Malzeme Mart 2017


Dosya

HakYapı Medical Park

nın ilk yarısından itibaren öncelikle altyapı konusunda ciddi bir çalışma yapıldığını, merkezi Kartal lojistik depo içerisinde bulunan 1.000 m2 bağımsız alan içerisinde teorik ve pratik eğitim alanı oluşturulduğunu yine İzmir ve Samsun Bölge müdürlüklerinde de bu konuda gerekli alanların ÖZLER Akademi’nin hizmetine tahsis edildiğini belirtmiştir. İlk olarak çalışmalara dış cephe iskeleleri için iş güvenliğine uygun iskele kurulum metotları, TSE standartları konularında eğitim ve sunumlar yapmakla başladıklarını belirten Sayın Özer, özellikle bu konularda öncelikli olarak yoğun taleplerle karşılaştıklarını ve bu tür isteklere cevap vermekten mutluluk duyduklarını belirtmiştir. Sayın Özer burada üzerinde durulması gereken konunun bu eğitimlerden ücret alınmaması ve tamamen Özler A.Ş. bünyesinden finanse edilerek bir sosyal sorumluluk projesi olarak planlandığını belirtmiştir. Özler akademi olarak hedefledikleri projelerden de bahseden ÖZLER AKADEMİ müdürü sayın Nazım Özer sektörün geleceğini oluşturan inşaat teknikerleri ve mühendislerin yetiştiği eğitim kurumlarımız olan Üniversitelerimiz ile ortak bir proje geliştirerek öğrencilere İskele ve kalıp ile alakalı etkin eğitimler organize edeceklerini ve bu konuda 2017-2018 eğitim yılından itibaren bazı üniversitelerle iletişime geçtiklerini ve çok olumlu karşılandıklarını

ÖZLER AKADEMİ Eğitim ve Sınav Alanı

belirtmiştir. Sayın Özer önümüzdeki süreçte gerekli protokollerin yapılarak projenin hayata geçirilmesini hedeflediklerinden bahsederken teknik liselerinde bu süreçte programa dahil edileceğini, kısa ve orta vadede ÖZLER AKADEMİ olarak önemli bir kitleye ulaşmak istediklerini vurgulamıştır. Sayın Nazım Özer, ÖZLER AKADEMİ eğitimci kadrolarının ÖZLER A.Ş. bünyesinde yer alan ve sektörde tecrübeli İnşaat Yapı Teknik Öğretmenleri ve İnşaat Mühendislerinden oluştuğunu belirtirken devamlı işin içinde ve sahada olan bu kadroları

ÖZLER AKADEMİ Pratik Eğitimi

ile sektördeki son gelişmeleri de sunumlarına güncel ilaveler ile desteklediklerini bununda eğitimlerde olumlu katkı sağladığını belirtmiştir. Bir diğer hizmetlerinin de, sektörde eğitim veren diğer kurumlara ve yeterlilik sınavı yapan MYK (Merkezi Yeterlilik Kurumu) onaylı kurumlara ücretsiz eğitim ve sınav alanları tahsis ederek bu alanda da üzerine düşen sorumluluğu yerine getirdiklerini belirten Sayın Özer, İstanbul Samsun ve İzmir de ÖZLER AKADEMİ ‘nin sektörün hizmetinde olduğunu önemle vurgulamıştır.

İskele Kurum Elemanı Sınavı

Yapı Malzeme Mart 2017

33


Proje

Yatırımcı yine Fikirtepe’de! Anadolu Yakası’nın kalbi Fikirtepe’nin en kıymetli lokasyonu Mandıra Caddesi’nde temelleri atılan Mina Towers, 822 adet bağımsız birimden oluşan 1. etap konut satışları ile yılın ilk günlerinden yoğun talep görmeye başladı…

Devlet teşvikiyle 240 ay vade kampanyasının devamında Başbakan Binali Yıldırım’ın katılımıyla gerçekleşen “Fikirtepe Kentsel Dönüşüm Projesi Temel Atma Töreni” bölgede hareketliliği arttırdı. Başaran Yatırım Holding güvencesiyle hayata geçirilen Mina Towers, 2017 yeni dönem fırsatıyla %10 peşin indirimi ve kişiye özel esnek ödeme koşullarından oluşan avantajlı bir yatırımla ev sahibi olma imkanı sunuyor. Geleceğin yaşam stili olarak tanımlanan projede, farklı kombinasyonlarda 20 tip daire bulunuyor. Projede 1+0 ile 5,5 +1 arasında herkesin ihtiyacına göre değişen daire seçenekleri yer alıyor. Genişliğin ve ferahlığın ön planda olduğu daireler size özel bir yaşam deneyimi sunuyor. Geriye, yaşam şeklinize en uygun olan daireyi seçmek kalıyor. Başaran Yatırım Holding, inşaatına başlanan projeyi 18 ay içinde teslim etmeyi hedefliyor. Teslimat sonrasında yatırımcısına minimum %40 oranında prim sağlayacağı ön görülen proje, bu

34

Yapı Malzeme Mart 2017

kampanyada doğru yatırımla ayrıcalıklı bir yaşam fırsatı da sunuyor. Yolanthe Sneijder Cabau’nun marka yüzü olduğu Mina Towers, çizgisi ile bölgedeki farklılığını hissettiriyor.

Yaşamı Kolaylaştırmak İçin Tasarlandı Sadece konut projesi değil, geleceğin yaşam biçimi olarak bölgedeki iddiasını ortaya koyan proje, Mimar Eren Talu imzasını taşıyor. Daireler; Anadolu Yakası, Adalar ve tarihi yarımadanın eşsiz manzarasını sizlerle buluşturuyor. Yaklaşık 1500 konut ve 95 ticari alandan meydana gelen proje, Mandıra Caddesi’nde 26 bin m’2 lik arazi üzerinde 6 kule olarak inşa ediliyor. Projede 1+0 ile 5,5 +1 arasında değişen daire tipleri farklı stillere, ihtiyaçlara ve kişisel yaklaşımlara ileri nesil bir anlayış getiriyor. Satış ofisi ve örnek dairelerinin iç mimari çözümleri Beril Başaran - Artebel Design tarafından tasarlanıp uygulanan

proje, konut kavramına yeni anlamlar kazandırmayı hedefliyor.

Doğru Lokasyonda, Kaliteli Bir Yaşam Şehir içi ve şehirlerarası ulaşımın önemli noktası olan köprülere, hava alanlarına, Göztepe D100 karayolu üzerinden Avrupa Yakasına ulaşacak Avrasya Tüneli ve Bağdat Caddesi’ne kolayca ulaşılabilecek bir konumda yer alan Mina Towers, profesyonel ve sosyal hayatın en önemli değeri “zamanı” en verimli şekilde kullanmanızı sağlıyor. Yaşamın, bu yaklaşımla ele alındığı proje, bunu önce akılcı bir mimari konsepte, sonra da günün her anına yayılan hizmet anlayışına dönüştürek sağlıyor. Çarşı alanında mağazaların yanı sıra açık teras alanlarının bulunduğu cafe & restoranlar, çocuk oyun alanları, fitness, SPA merkezi, açık ve kapalı yüzme havuzları projede yer alan sosyal olanaklar arasında.



MESA 2017’de hız kesmeyecek 2016 yılında yaklaşık yüzde 8’lik bir büyüme yakalayan ve 4.500 kişilik istihdam sağlayan MESA, 2017’de en az 6 yeni projeye daha imza atarak, 3.5 milyar liralık yatırım değerine ulaşacak.

Erhan Boysanoğlu / Yönetim Kurulu Başkanı “Uluslararası ilişkilerimizde, siyasal alanda ve ekonomimizde olumlu gelişmeler beklediğimiz 2017’nin sektörümüz açısından iyimser bir yıl olacağına inanıyoruz”

Türkiye inşaat sektörünün köklü kuruluşu MESA tarafından, Yönetim Kurulu Başkanı Erhan Boysanoğlu, Genel Müdür Mert Boysanoğlu ve Genel Müdür Yardımcısı Tolga Bıyıklıoğlu’nun evsahipliğinde düzenlenen basın toplantısı ile 2016 yılı değerlendirildi, 2017 yılı öngörü ve hedefleri paylaşıldı.

“2017, gayrimenkul sektörü açısından iyimser bir yıl olacak” Türkiye gayrimenkul sektörünün 2016’yı, özellikle yılın ikinci yarısı itibari ile yaşa-

36

Yapı Malzeme Mart 2017

Mert Boysanoğlu / MESA Genel Müdürü “Toplam 4.000 konutluk yeni projelere imza atacağımız 2017’de ise 2.500 konut satışı ile 1.7 milyar TL’lik ciroya ulaşmayı ve yaklaşık 5.000 kişiye istihdam sağlamayı hedefliyoruz.”

Tolga Bıyıklıoğlu / MESA Genel Müdür Yardımcısı “Süregelen MESA projelerinin yanı sıra 2017 yılında İstanbul’da 3, Ankara, Bodrum ve Polonya’da birer projeye başlayacağız. Ayrıca farklı projeler için de çalışmalar yürütüyoruz.”

nan hareketlilik sayesinde önceki yılın rakamlarının üzerinde tamamladığını belirten MESA Yönetim Kurulu Başkanı Erhan Boysanoğlu, “Faizlerin % 1’in altına düşmesi, KDV indirimi, Emlak Konut öncülüğünde, GYODER desteği ile düzenlenen kampanya ve başta MESA olmak üzere şirketlerin çeşitli kampanyalarla sundukları avantajlar, gayrimenkul sektörünün 2016 yılını başarıyla tamamlamasını sağlamıştır” dedi. 2017’de de dolardan kaynaklanan maliyet artışlarının henüz fiyatla-

ra yansımamış olması, kredi faizlerindeki düşüş, süren KDV indirimi, dövizdeki hareketliliğin daha düşük seviye ve frekansa inmesi, Emlak Konut’un başlattığı ve GYODER’in desteklediği yeni kampanya ile şirketlerin sunduğu çeşitli kampanyalar gibi birçok avantalar bulunduğuna dikkat çeken Erhan Boysanoğlu, “Uluslararası ilişkilerimizde, siyasal alanda ve ekonomimizde olumlu gelişmeler beklediğimiz 2017’nin ise sektörümüz açısından iyimser bir yıl olacağına inanıyoruz” diyerek,


Proje sunulan tüm avantajlarla ‘konut almanın tam zamanı’ olduğunu vurguladı.

“Sektörde sağlıklı ve detaylı bilgi için çare bankacılık sistemi” “Sektörün en büyük ihtiyaçlarından biri de sağlıklı ve detaylı veri akışı. Bunu da en doğru ve ideal şekilde; kredili ya da kredisiz tüm gayrimenkul satışlarının bankalar üzerinden gerçekleştirilmesiyle elde edebiliriz” önerisini de dile getiren Erhan Boysanoğlu, “Temennim; konuta çok daha fazla ihtiyacı olan alt gelir grubu halkımıza, devletimizin desteği ile uygun arsa üretimi sağlayıp, onları da hak ettikleri uygun yaşam ortamlarını hazırlamak” açıklamasında bulundu.

MESA, 2016’da %8 büyüdü, 4.500 kişilik istihdam yarattı 2016 yılında Ankara’da, İstanbul’da ve Polonya’da yürüttükleri projelerde önemli başarılara imza attıklarını MESA Genel Müdürü Mert Boysanoğlu da, “2016 yılında, yapımı ve satışı süren toplam konut sayımız yaklaşık 4.150 oldu. 2016’da 2.660 adetlik konut satışına ve 1 milyar 250 milyon TL’lik ciroya ulaştık. Yaklaşık yüzde 8’lik bir büyüme yakaladığımız 2016’da, toplamda 4.500 kişilik de istihdam rakamına ulaştık” dedi.

ğının yarım asra yaklaşan tecrübe ve uzmanlığı ile imza attığı YEŞİLYAKA ise elde ettiği satış başarısı ile, özgün özelliklerinin yanı sıra bu alanda da sektörün referans projelerinden biri oldu. Doğayla bütünleşmiş, özel bahçeli 1 ve 2 katlı müstakil villalardan oluşan projemizin ilk etabında yakaladığımız bu başarı ile zamanlamayı öne çekerek tüm villa tiplerimizi satışa çıkardık. Yurtdışında ise Polonya Varşova’da birbiri ardına yaptığımız ikini konut projemizi de tamamlamak üzereyiz” dedi.

“TEMA İSTANBUL, 100 milyon TL’lik yatırımla bölge trafiğini rahatlattı” Sembol proje TEMA İSTANBUL’da çok özel ve ayrıcalıklı bir yaşam ortamı yarattıklarını da vurgulayan Tolga Bıyıklıoğlu, “Atakent’te yaklaşık 330.000 metrekarelik bir alanda hayata geçirdiğimiz TEMA İSTANBUL konut bölgesi, gerçekten de her yönüyle çok özel bir proje oldu. Bunu

bölgesindeki son fırsatların yanı sıra TEMA WORLD’de de son aşamaya geldik. Özellikle Bahçeşehir, Yeşilköy, Florya, Ataköy, Etiler, Ulus gibi seçkin semtlerden yoğun talep gören YEŞİLYAKA’da yakaladığımız kısa sürede yüzde 50’ye ulaşan istikrarlı satış başarısı ile hemen yanındaki arazide 590 villalık yeni projenin çalışmasına şimdiden başladık” dedi.

MESA Bodrum’da prestij projesine imza atacak 2017’de başlaması netleşen yeni MESA projelerini de ana hatları ile açıklayan Tolga Bıyıklıoğlu, “Bodrum’da gerçekten de çok özel bir projeye başlıyoruz. Döneminin, bölgesinin, hatta Türkiye’nin en iddialı, en seçkin projeleri arasında yer alacak. Sadece MESA’nın değil, sektörün de ‘prestij projeleri’ arasında yer alacak bu projemizle ilgili son hazırlıkları tamamlıyoruz. Bu çok özel projemize de, bu yıl

2017’de 6 yeni projeyle 3.5 milyarlık yatırıma ulaşacak Devam eden MESA projelerinin yanı sıra 2017’de başlayacakları yeni projelere de değinen Mert Boysanoğlu, “2017’de imza atacağımız netleşen projelerin; birer tanesi Bodrum, Ankara ve Polonya’da, 3 tanesi de İstanbul’da bulunuyor. 2017 yılında yaklaşık 3,5 milyar TL’lik bir yatırım ile toplam 4.000 adetlik yeni konut projelerine başlamayı hedefliyoruz. 2017 yılı içinde mevcut ve yeni projelerimizde yaklaşık 2.500 adetlik bir konut satışına ve 1.7 milyar TL’lik bir ciroya ulaşmayı hedefliyoruz. 2017’de yaratacağımız istihdam sayısı ise yaklaşık 5.000 kişiye ulaşacak” şeklinde konuştu. İstanbul’da, Dragos Sahilyolu’nda önemli bir kentsel dönüşüm projesine bir hafta önce imza attıklarını belirten Mert Boysanoğlu, “Beykoz Çubuklu’da da yürüttüğümüz görüşmelerin son aşamasındayız. Bu projelerimizle ilgili ayrıca çalışmalar yürütüyoruz” açıklamasında bulundu.

MESA projeleri 2016’yı başarıyla tamamladı 2016 yılını MESA projeleri bazında değerlendiren MESA Genel Müdür Yardımcısı Tolga Bıyıklıoğlu ise, “Ankara’da yapım süreçleri devam eden KOZA 66 ve Tepe İnşaat ile ortak projemiz Park Mozaik’te satışlarımız, hedeflediğimiz düzeyde başarı ile devam ediyor. Kartal’daki projelerimiz Sahill 223 ve 224 ile MESA Marmara’daki satışlarımızı 2016 yılı ilk yarısında tamamladık. İstanbul’da MESA & NUROL ortaklı-

en net ve somut şekilde, 1.5 yıldır TEMA İSTANBUL’da yaşayan binlerce aile ifade ediyor. Burada az sayıda hemen teslim konut fırsatlarımız bulunuyor. Projemizin karma yapısında bulunan dünya çapındaki temalı eğlence parkı TEMA WORLD’un da son hazırlık aşamalarını yürütüyoruz. Bölgesinde değer yaratan, referans proje TEMA İSTANBUL, çok önemli bir misyonu da üstlendi. TEMA İSTANBUL, 100 milyon TL’lik yatırımla gerçekleştirdiği Atakent Köprülü Kavşak ve Yanyol Düzenlemesi’ni de 2016 yılında hizmete açarak, bölge trafiğinde çok önemli bir rahatlama sağladı” şeklinde konuştu.

MESA projeleri tüm hızıyla devam ediyor 2017’de, satışları tamamlanan Kartal’daki Sahill 223 ve 224 ile MESA Marmara’da teslimat için son çalışmaların gerçekleştirildiğini belirten Tolga Bıyıklıoğlu, “2017 yılında Ankara’da KOZA 66’da satış ve yapım süreçlerini sürdürüyoruz. MESA & TEPE imzasını taşıyan Park Mozaik’te ise ikinci etaba başlıyoruz. İstanbul’da ise TEMA İSTANBUL’da konut

içinde başlamak için sabırsızlanıyoruz. Ankara’da da Eryaman’da 95.596 m²’lik bir alan üzerinde yeni projemiz MESA Göksü Evleri’ni 2017 yılında hayata geçireceğiz” şeklinde konuştu. “MESA kalite ve güvencesini, İstanbul’da yeni semtlere taşıyoruz” İstanbul’da ise üç ayrı noktada yeni projelere başlayacaklarını belirten Tolga Bıyıklıoğlu, “2017’de başlayacağımız üç ayrı proje ile MESA kalite ve güvencesini, Maltepe, Kozyatağı ve Bağdat Caddesi’ne taşımış olacağız. Özgün mimarileri ve yüksek standartları ile MESA projeleri, bu üç noktada da yüksek standartlar için referans olacak” açıklamasında bulunarak, farklı projeler için de çalışmalar yürüttüklerini belirtti.

“Polonya’da da en az bir projeye bu yıl başlayacağız” Tolga Bıyıklıoğlu, Polonya’da 330 konutluk son projenin bu yıl içinde tamamlanacağını da belirterek, “Varşova merkezde satın aldığımız 2 arsa üzerinde proje çalışmalarımız sürüyor. Bu projelerden birine de yine 2017 yılı içinde başlamayı hedefliyoruz” dedi.

Yapı Malzeme Mart 2017

37


Proje

Zeytinburnu’na 2 Bin 200 Araçlık Yer Altı Otoparkı ve Spor Kompleksi Yapılacak Zeytinburnu’nda, trafiği rahatlatmak ve gençleri spora teşvik etmek amacıyla 124 bin metrekare üzerine 2 bin 200 araçlık yer altı otoparkı ve Türkiye’nin en büyük spor komplekslerinden biri yapılacak. ALTI OTOPARK, ÜSTÜ SPOR KOMPLEKSİ

Zeytinburnu Belediyesi ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi 124 bin metrekarelik İstanbul’un en büyük projelerinden birini hayata geçirmeye hazırlanıyor. Şehrin göbeğine 2 bin 200 araçlık yer altı otoparkı inşa edecek olan İBB ve Zeytinburnu Belediyesi, vatandaşların sokak ve caddelere araç park etme zorunluluğunu asgari düzeye indirerek ilçedeki trafiği rahatlatacak.

38

Yapı Malzeme Mart 2017

Otoparkın Marmaray’a 10 dakika yürüme mesafesinde olması ise gün içinde Marmaray’ı kullanan araç sahiplerine de kolaylık sağlayacak.Zeytinburnu’nun merkezi noktasına inşa edilecek 2 bin 200 araçlık 3 katlı yer altı otoparkının üst kısmına ise Türkiye’nin en modern spor komplekslerinden biri yapılacak.

Geleceğin profesyonel sporcularını yetiştirmeyi ve gençleri kötü alışkanlıklardan korumayı amaçlayan spor kompleksinde 17 bin seyirci kapasiteli stadyum, 2 adet yüzme havuzu, 2 adet fitness salonu, squash (Raket) sporu salonu, uzak doğu sporlarının yapılacağı kapalı spor salonları, soyunma odaları, hamamlar, mescit, kafeterya, ticari üniteler, kulüp ofisleri, protokol tribünü ve localar yer alacak. Stadyumun yanındaki 7 bin metrekare üzerine ise 2 bin seyirci kapasiteli spor salonu yapılacak. 38 bin metrekarelik 17 bin seyirci kapasiteli stadyumun ve 2 havuzun kesiştiği orta alana ise üstü kapalı meydan yapılacak. Ayrıca spor kompleksinin içine kitap okumak ya da ders çalışmak için gelen vatandaşlara birçok ikramın yapılacağı Zeytinburnu’nun en büyük kütüphanesi kazandırılacak.



Kepez Kent Meydanı ve Stadyum

Projenin şekillendirilmesinde, proje alanının tarihi-kültürel miras değeri ile Kepez’in kentsel gelişim dinamikleri baz alınmış. Projenin ana prensibi; Yaşayan, kaliteli, çekici, güvenli, çeşitlilik sunan, konforlu bir mekan oluşturma ve Kepez Kent imajının gelişimine katkı sağlama amacı şeklinde oluşmuş… Kepez ilçesinin ana ulaşım aksları ve gelişim bölgesinin kalbinde yer alan proje içerisinde; - Arastalar - Rekreasyon alanları - Elmalılı Hamdi Yazır araştırma merkezi - Kültürel yapılar

40

Yapı Malzeme Mart 2017

- Hotel - Stadyum yer almaktadır. Antalya şehir merkezinden Kepez’e gelerek sehir dışına kadar ulaşan Yeşilırmak Caddesi ve batısında bulunan Ceyhan Caddeleri arasındaki 1 kilometrelik mesafeye hakim olan proje alanı kentle tam entegrasyon sağlamayı hedefleme amacıyla ilk olarak master plan ölçeğinde ele alınmıştır. Bahsi geçen 1 kilometrelik mesafe Seyhan Caddesi olarak bilinir ve yakın çevresinde ilk ve orta öğretim kurumları, pazar yeri, mevcut camiler haricinde inşası planlanan bir cami, Şehitler Parkı olarak

bilinen bir rekreasyon alanı ve Kepez Belediye Spor’a ait bir komplekse ev sahipliği yapmaktadır. Kepez ilçesinin halihazırda var olan ve gelişmekte olan nüfusu göze alındığında 92.000 m2’ye yayılan bu proje alanı kent ve kentlilerin geleceği için fevkalade önem arz etmektedir. Kentsel planlamada temel prensip 1 km’lik aks boyunca uzanan proje alanında doğrusal sirkülasyonun ve insana dayalı deneyimlerin çeşitliliğinin tutarlı bir şekilde devamlılığını sağlamak ve çevrede yaratılan kültürel zenginliğin homojen bir şekilde kentin tüm yönlerine yayılmasını sağlamaktır. İlk olarak Seyhan Caddesi


Mimari boyunca güvenli ve konforlu yaya ulaşımı sağlanmış, belirli aralıklarla dinlenme, alışveriş ve rekreasyon alanları tanımlanmıştır. Cadde boyunca uzanan bu yaya ulaşım aksı parsellerin kuzey ve güney taraflarından yeşil tampon bölgelerle çevrilerek güvenliliği ve konforluluğu garanti altına alınmıştır. Farklı yoğunluk ve ulaşılabilirlik seviyesine sahip kamusal alanlar cadde boyunca bir yaşam ritmi oluşturmayı ve kent deneyimine nitelik katmayı amaçlamaktadır. Mevcut durum incelendiğinde proje alanında 45.000 m2 alan üzerinde Kepez Belediye Spor Kompleksi yer almaktadır. Kompleks içerisinde kulüp idari bira, tesisler, açık spor alanları, 2.500 kişi kapasiteli stadyum faaliyet göstermektedir. Fakat bu tesisler güncel gereksinimleri karşılamamaktadır. Kentin odak noktası haline gelecek bir tasarım öngörüsüyle hareket edilerek mevcut tesislerin yenilenmesi ve kapasite arttırılması planlanmaktadır. Stadyum iki haftada bir maç oynanan ve kalan günlerde atıl kalan bir yapı olmak yerine, haftanın her günü yaşayan bir yapı olarak tasarlanmıştır. Bu canlılık cadde cephesine yerleştirilen ticari birimler ve spor klubünün tüm ihtiyaçlarını karşılamak üzere tanımlanmış birimler sayesinde oluşturulacaktır. Böylece stadyum hem içeriden hem dışarıdan sürekli aktif kalan bir yapı olarak algılanacak, çevrenin kültürel dokusuna katkı sağlayacaktır. Stadyum cephesindeki ticari alanların kullanımını arttırmak ve etkinlik günlerinde stadyum önünde tanımlanan meydanı düzenlemek amacıyla stadyum yanına bir kanopi yerleştirilmiştir. Bu kanopi sadece meydan tanımlamakla kalmayıp hem çevreyi iklimsel anlamda iyileştirmekte, hem de Seyhan Caddesi trafiğini regüle etmektedir. Stadyum karşısında bulunan rekreasyon ve otopark alanlarıyla stadyum önü meydanını birbirine bağlayıp güvenli ve kolay yaya ulaşımına olanak tanımaktadır. Seyhan Caddesinin her iki kısmından ortada bulunan stadyuma doğru gelen yaya yolları arastalar ve çarşılaşmış sokaklar ile desteklenmektedir. Ana caddenin baş kısımlarına yerleştirilen yapılar kentsel odak noktası olmayı amaçlamakta ve caddenin canlılığını garantilemektedir. Yeşilırmak Caddesi kısmında bir otel öngörülmüştür, Ceyhan Caddesi kısmında ise kültür merkezi yapısı planlanmaktadır. Bu yapılar çevredeki eğitim yapıları, inşası planlanan cami ve spor yapıları ile entegre olmaktadır. Caddeye bakan cephe, arka ve ön dükkanlar arasında yaratılan sokak dokusu tasarlanırken geleneksel arasta yapısı ele alınmış, dükkan cephelerinde Antalya Kaleiçi mimarisine özgün mimari öğeler kullanılmıştır. Modüler olarak inşası planlanan ve istenilen sayıda kopyalanabilen bu ticari birimler Kaleiçi’deki gibi çift cepheli çalışmakta, geleneksel

yaşam şekline ve sosyal davranış biçimlerine uyumlu mekanlar yaratarak ticari ve kültürel verimliliği arttırmaktadır. Yapı yönelimi ve dizilimi güneş açıları analiz edilerek organize edilmiş, dükkan cephelerinin günün sıcak saatlerinde gölgede kalması sağlanmıştır. Yer yer iç avlular, gölgelikli dinlenme alanları, veranda olarak çalışan boşaltılmış birimler, satış tezgahları içeren açık pazar yerleri ve dükkan vitrinleri ile zenginleştirilen ihtisaslaşmış çarşı bölgeleri proje çevresine ve kentin geneline ekonomik ve sivil değer katmayı amaçlamaktadır. Tüm birimlerin etrafı genişliği yer yer değişen ve organik bir tavırla mimariyle entegre olmuş su öğeleri ile çevrelenmiştir. Arasta birimlerine geçişler bu su öğelerinin üzerinde geçmeyi gerektirmektedir. Sıcak iklim kuşağında yer alan Antalya özellikle yaz aylarında 40 derecelerin üzerine çıkarak yaşanılması zor bir kent olmaktadır. Özellikle tüm proje alanına yayılmış bu su öğeleri iklimsel anlamda büyük değişiklik sunmakta ve arasta birimlerini günün her saatinde ve her mevsimde konforlu bir şekilde kullanılabilir hale getirmektedir.

Birimlerinin vitrin cephelerine yerleştirilen açılır kapanır tenteler tasarımı desteklemekte, konfor alanlarını arttırmaktadır. Yer yer çarşı birimlerine ara verilen projede su ve gölge alanları genişlemekte ve meydan fonksiyonlarıyla bir araya gelmektedir. Tüm bu alanlar kuzey yönünde parklar ve otoparklar ile çevrelenmekte, güney yönünde ise yavaş trafik alanları, farklı ritimde yaya sirkülasyon alanları ve trafiği regüle eden peyzaj öğeleri ile bir güvenli bölge içerisine alınarak, kentlilerin ve ziyaretçilerin maksimum konforu sağlanmıştır. Özetle her ölçekte çeşitli ve tutarlı prensipler ele alınarak planlanmış bu çağdaş tasarım hem Kepez ilçesinde hem de Antalya genelinde önem kazanan ve çekim merkezi olacak bir bölge olmayı amaçlamıştır. Her yaştan ve sosyo-ekonomik seviyeden kentliyi hem kullanıcı hem de katılımcı olarak angaje edecek olan kent alanı, kültürel, sportif, sosyal, sanatsal ve ticari faaliyetlerin sene boyunca yaşandığı bir alan haline gelecektir. Bu yeni kent alanı çevrenin gelişiminde önemli rol oynayacak bir sosyal yapının yeşereceği bir bölge haline dönüşecektir.

Yapı Malzeme Mart 2017

41


Proje

Akzirve’den Türk turizminin geleceğine yatırım İbrahim Maasfeh / Akzirve CEO’su

Dünya genelinde kazandığı tecrübeyi Türkiye’ye aktaran Akzirve, yatırımlarına kararlılıkla devam ediyor. Portföyünde yer alan çok önemli lokasyondaki araziler üzerinde özellikli yapılar kurmak üzere projeler geliştiren Akzirve’nin, İstanbul Harbiye’de inşa edeceği butik otel projesinin temeli atıldı. Akzirve CEO’su İbrahim Maasfeh, İstanbul’da iş dünyasının ve şehir turizminin kalbi Harbiye’de inşa edecekleri butik otel projesinin, 49 odalı olacağını ve bölgedeki kongre turizminden dolayı oluşan yoğunluğa hizmet vereceğini söyledi. Söz konusu arazinin Arzirve’ye ait olduğunu, inşaatı da kendilerinin yapacağını açıklayan Maasfeh, projenin işletmesi için çeşitli ulusal ve uluslararası gruplarla görüşmelerin devam ettiğini söyledi. Maasfeh, modern estetik mimarinin en yeni örneklerinden biri olacak projenin inİbrahim Maasfeh / Akzirve CEO’su

42

Yapı Malzeme Mart 2017

şasının 2017 yılı içerisinde tamamlamayı planladıklarını kaydetti. Akzirve’nin sektörde pek çok konuda öncü ve kalıcı olmayı, başarılı projelerle iyi bir iz bırakmayı hedeflediğini belirten Maasfeh, “Dünyanın göz bebeği İstanbul’a, kent yaşamına değer katacak ve turizmi destekleyecek bir proje kazandırmanın mutluluğunu yaşıyoruz” dedi. Şişli Halaskargazi Caddesi üzerinde yer alan butik otel projesi, Pangaltı metro istasyonuna 135 metre mesafede yer alıyor.



Proje

Doğu Afrika’nın ilk hızlı tren hattını Yapı Merkezi inşa ediyor! Türkiye’den lider Yapı Merkezi ve Portekiz’den Mota - Engil’in oluşturduğu Ortak Girişim, Tanzanya’da inşa edilecek Darüsselam – Morogoro Demiryolu Projesi ihalesini kazandı. Darüsselam’ın liman kenti olması açısından büyük önem arz eden proje, Tanzanya’nın ticaretine ve turizmine büyük katkı sağlarken Uganda ve Kongo’yu da denize bağlayacak! Uganda ve Kongo’yu denize bağlayacak Tanzanya Devleti’nin planladığı Darüsselam – Mwanza arasındaki 1224 km uzunluğunda yüksek kapasiteli demiryolu yatırımı, 5 aşamaya bölünüp ihaleye çıkıldı. Yapı Merkezi / Mota-Engil Ortak Girişiminin ihalesini aldığı Darüsselam – Morogoro kesimi, planlanan hattın en kritik kısmını oluşturuyor. Darüsselam’ın liman kenti olması açısından büyük önem arz eden projenin Tanzanya’nın ticaretine ve turizmine çok büyük katkıda bulunacak olmasının yanı sıra, denize kıyısı bulunmayan Uganda ve Kongo Demokratik Cumhuriyeti gibi ülkelerin zengin yeraltı kaynaklarını ihraç etmesine de olanak sağlayacak.

Yapı Merkezi, Doğu Afrika’nın ilk hızlı tren hattı projesi ihalesini kazandı. Türkiye’den lider Yapı Merkezi ve Portekiz’den Mota-Engil’in oluşturduğu Ortak Girişim, Tanzanya’da inşa edilecek Darüsselam – Morogoro Demiryolu Projesi kontratını imzaladı. Söz konusu projeyle Afrika’nın en önemli turizm bölgelerinden olan Darüsselam, ticaret ve turizmde atılım yapacak. 6 Aralık 2016 tarihinde Tanzanya Demiryolları İdaresi RAHCO (Reli Assets Holding Company Limited), tarafından düzenlenen uluslararası ihaleye, Türkiye’den Yapı Merkezi ve Portekiz’den Mota – Engil firmaları ortak teklif vermişti ve teklif teknik yeterliliği başarıyla geçmişti. Ocak ayında ise Tanzanya Cumhurbaşkanlığı, Başbakanlığı ve işveren RAHCO yetkililerinden oluşan teknik heyetler, Yapı Merkezi’nin Türkiye, Etiyopya, Birleşik Arap Emirlikleri ve Katar’daki projelerini; Mota – Engil’in Mozambik ve Güney Afrika’daki projelerini ziyaret etmişlerdi. Darüsselam – Morogoro Demiryolu Projesi’nin kontratı, işveren Rahco adına Direktör Masanja K. Kadogosa, Hukuk Müşaviri Petro Mnyeshi; Yapı Merkezi Yönetim Kurulu Başkan Vekili Erdem Arıoğlu ve Tanzanya Cumhuriyeti Ülke Müdürü Murat Köksal; Portekizli Ortağımız Mota Engil adına ise Genel Müdür Manuel Antonio Mota, Uluslararası Demiryolu Direktörü

44

Yapı Malzeme Mart 2017

Mariano Tonello imzaladı. İmza törenine Tanzanya Türk Büyükelçisi Sayın Yasemin Eralp de katıldı.

160 km hızla ilerleyecek Anahtar teslim olarak inşa edilecek proje kapsamında; Darüsselam – Morogoro arasında tasarım hızı 160km/s olarak inşa edilecek 207 km tek hat, demiryolunun tüm tasarım işleri, altyapı inşaat işleri, ray döşeme, sinyalizasyon, haberleşme sistemleri, yedek parça temini, elektrifikasyon ve personel eğitimi bulunuyor.

3 kıtada 2600 km demiryolu inşa etti 1965 yılından bu yana ulaşım, altyapı ve genel müteahhitlik alanında dünya çapında ilkleri gerçekleştiren Yapı Merkezi, 2016 yılı sonu itibariyle 3 kıtada 2600 kilometre demiryolu ve 41 raylı sistem projesini başarıyla tamamladı. Dünyada günde 2 milyondan fazla yolcunun güvenle taşınmasını sağlayan Yapı Merkezi, 2016 yılını Asya ve Avrupa kıtalarını ilk kez deniz tabanının altından karayolu tüneli ile birleştiren Avrasya Tüneli Projesi’yle tamamlamıştı.


Proje

Amsterdam Arena Rönesans ile yeniden doğuyor Rönesans Holding bünyesindeki Hollanda’nın 139 yıllık inşaat şirketi Ballast Nedam, ülkenin simge stadyumu Amsterdam ArenA’da gerçekleştirilecek en geniş çaplı renovasyon çalışmasına başlıyor.

Dünyanın en büyük uluslararası inşaat şirketleri arasına adını yazdıran Rönesans Holding, Amsterdam ArenA ile bu kez sahalara çıktı. Açıldığı 1996 yılından bu yana stadyum için yapılan en geniş çaplı renovasyon çalışmalarını, Rönesans Holding grup şirketlerinden Balast Nedam gerçekleştiriyor. Ballast Nedam, 1993-1996 yılları arasında inşa edilen Amsterdam ArenA’nın kurucuları arasında yer alıyor. Bu kapsamda Amsterdam ArenA ile imzalanmış bir kuruculuk anlaşması da bulunuyor. 2026’ya kadar uzatılan anlaşma kapsamında, her iki taraf da uluslararası stadyum projelerinde yeni ortaklık fırsatlarını araştırıyor.

2020 Avrupa Futbol Şampiyonası ev sahipleri arasında! ArenA 2020 adı verilen yenileme projesi toplam üç aşamadan oluşuyor. İlk aşama, stadyumun doğu kanadını kapsıyor. Ballast Nedam bu aşamada, ayrıntılı mühendislik hizmetleri de sağlayacak. Birinci aşama çalışmalarının tamamlanmasının ardından başlayacak ikinci aşamada güney kanadı ve son aşamada ise kuzey kanadındaki çalışmalar tamamlanacak. 2020 Projesi ile stadyumun birinci ve ikinci katlarındaki tribünlerinin ardında yer alan hollerin genişletilmesi öngörülüyor. Proje kapsamında ilave asansörler, tuvaletler, yiyecek-içecek noktaları ve yürüyen merdivenler de yapılacak. Böylece, stadyuma gelen misafirlere sunulan hizmetlerde önemli bir iyileşme sağlanması hedefleniyor. Stadyumdaki koltuk sayısı ise aynı kalacak. Diğer taraftan stadyumun görünümü de değişecek. Amsterdam ArenA’nın şekli içbükeyken dışbükey olacak. Stadyum, yenilenmiş haliyle, 2020 Avrupa Futbol Şampiyonası’nda oynanacak dört karşılaşmaya da ev sahipliği yapacak.

Yapı Malzeme Mart 2017

45


Proje

Finike’nin 50 yıllık içme suyu hatları yenileniyor ASAT Genel Müdürlüğü, 21 milyon lira yatırım bedeliyle Finike’nin 50 yıllık şebeke hatlarını yeniliyor. Finikeliler suyu daha sağlıklı içerken, kesinti ve kaçaklar da son bulacak. Büyükşehir Belediyesi ASAT Genel Müdürlüğü, kırsal mahallelerin yıllardır süren içme suyu sorunları tek tek çözülüyor. Kesintisiz içme suyu temini için yeni isale ve şebeke hattı çalışmaları yapan ASAT, aynı zamanda yetersiz kalan hatları da yeniliyor. ASAT son olarak Finike-Turunçova İçme Suyu İsale ve Şebeke Hattı Yapım İşiyle bölgenin eskiyen ve yetersiz kalan hatlarını yeniliyor.

21 MİLYON LİRALIKYATIRIM 21 milyon lira yatırım bedelli proje ile Yeşilyurt, Hasyurt ve Sahilkent mahallelerinin içme suyu probleminin kökten çözülmesi amaçlanıyor. Böylelikle 50 yıl öncesine ait şebeke boruları değiştirilerek sık sık meydana gelen arızalar ortadan kalkmış olacak.

146 KİLOMETRELİK YENİ HAT Finikelileri sağlıklı içme suyu ile buluşturmayı hedefleyen ASAT’ın çalışmasıyla

46

Yapı Malzeme Mart 2017

hatlar daha güçlü ve dayanıklı hale de gelecek. Proje kapsamında evsel bağlantılar dahil toplam 146 kilometre uzunluğunda

çeşitli ebatlarda HDPE (Yüksek Yoğunluklu Polietilen Malzeme) boru kullanılacak.



Asansör

19. yüzyılda maden ocakları ve fabrikalarda, kömür ve gerekli maddelerin taşınmasında kullanılan buhar gücüyle çalışan yük asansörleri, bugün artık yüksek yapılarda otomatik aygıtlarla yönlendiriliyor. Asansörlerin iniş çıkışları yolcu trafiğine göre düzenlenebilmekte…

Kapı&Pencere Kapı ve pencereler pek çok kültürde mimarinin önemli öğelerinden olmuş her zaman. Özelikle sanatsal yapılarda pencereler, üzerlerinde uygulanan çalışmalarla dikkatleri üzerine toplamayı başarmış. Ayrıca, binalardaki ısı kayıplarının %25’i pencere sebepli oluşmakta. Bu rakam Türkiye’nin toplam ithalatının %2’sine denk gelmekte. Pencerelerin termal değerlendirmeleri, ‘Pencerelerde Enerji Dengesi Prensibi’ne göre yapılmalı...

48

Yapı Malzeme Mart 2017


Dosya

Banyo & Seramik Seramik malzeme üretiminde, kil çamuruna belirli maddeler katılarak, değişik şekillendirme yöntemleri ve kullanılan çamura (masse) uygun bir pişirme ile, seramik malzemeye istenilen nitelik kazandırılıyor...

Yapı Malzeme Mart 2017

49


Dosya

Seramik sektörü CNR EXPO’da buluşuyor Türk seramik, banyo ve mutfak sektörünün gelişiminde önemli rol oynayan UNICERA İstanbul, 8-12 Mart tarihlerinde CNR EXPO Yeşilköy’de düzenlenecek. Fuar, 160 bin metrekare alanda, 100 bin ziyaretçi hedefiyle gerçekleştirilecek. UNICERA İstanbul-Seramik Banyo Mutfak Fuarı, 8-12 Mart tarihlerinde CNR EXPO Yeşilköy’de düzenlenecek. CNR Holding kuruluşlarından İstanbul Fuarcılık, Türkiye Seramik Federasyonu (TSF) ve Tesisat İnşaat Malzemeleri Derneği (TIMDER) iş birliğinde organize edilecek fuar, 100 bin ziyaretçi hedefiyle 160 bin metrekare alanda gerçekleştirilecek. Banyo ürünleri, zemin-duvar kaplamaları, seramik işleme teknolojileri, mutfak ürünleri, dekorasyon ürünleri, ambalajlama, depolama gibi ürün gruplarının sergileneceği fuarda, ABD, Kanada, Almanya, İngiltere, Suudi Arabistan, İsrail, Fransa başta olmak üzere pek çok ülkeden profesyonel ziyaretçi bekleniyor.

“Bölgenin üretim üssüyüz” Fuarın tesisat ve yapı malzemeleri sektöründe iç piyasayı ve ihracatı hareketlendirmek amacıyla düzenlendiğine dikkat çeken

50

Yapı Malzeme Mart 2017

TIMDER Başkanı Ertan Sapankaya, şöyle konuştu: “Sektör temsilcileri olarak CNR EXPO ile bir arada, Avrupa’nın ikinci, Türkiye’nin en büyük ihtisas fuarı olan UNICERA ile milyonlarca dolarlık ihracat potansiyeline ev sahipliği yapacağız.” Sapankaya, gelişmekte olan ülkelerin 5 yıl içinde inşaat alanında atılım göstereceğini ifade ederek “Dünyada geri dönüşümlü ürünlere büyük eğilim var. Türk yapı ve inşaat malzemeleri sektöründe, ürün kalitesiyle dünya ile rekabet edecek konuma geldik. Şu an bölgenin üretim üssüyüz. Dış pazarlarda rekabet gücümüzü artırmak için üretim kadar üretim teknolojisine de ağırlık vermeliyiz. Türkiye’de kentsel dönüşüm projelerine bağlı olarak konut inşaatlarında artış bekliyoruz. Bu artışın inşaat, tesisat ve yapı malzemeleri pazarında da 5 yıl içinde yüzde 10-12 oranında büyüme sağlayacağına inanıyoruz” dedi.



Doğal taş, sırlı porselen seramikle buluştu Doğal taş desenlerini özel tekniklerle sırlı porselen seramiklerin üzerine basarak kaliteli ve şık ürünler sunan Decovita Seramik, son teknolojiyle kurulan fabrikasıyla artık üretici konumunda.

76 ülkeden 1861 çeşit doğal taş deseni Sırlı porselen seramiklerin görünüm açısından doğal taştan ayırt edilemediğini söyleyen Decovita Seramik Kurucu Ortağı Ercan Uyan, ürünlerin kalite ve kullanım açısından ise çok daha avantajlı olduğunu şu sözlerle ifade etti: “Orijinal mermerin belirli bir kapasitesi var, temini çok daha zor. Üstelik çizilme, kırılma gibi problemlerle çok daha sık karşılaşılıyor. Biz fabrikamızda, 76 ülkeden çıkarılan 1861 çeşit Ercan Uyan / Decovita Seramik Kurucu Ortağı

Kurulduğu 2004 yılından itibaren dünyanın önde gelen şirketlerinin temsilciliğini yürüten ve kendi markasıyla yurt dışında imal ettirdiği ürünleri Türkiye piyasasına sunan Decovita Seramik, ithalatçı kimliğinden üretici konumuna geçti. 2016 yılında Bilecik’teki Bozüyük Organize Sanayi Bölgesi’nde 40 milyon Euro’luk yatırımla kurulan fabrikasında üretime başlayan firma, doğal taş desenlerinin görüntüsünü sırlı porselen seramiklerin üzerine basarak elde ettiği kaliteli ve şık ürünleri, tüketicilerle buluşturmaya başladı.

52

Yapı Malzeme Mart 2017


Dosya doğal taşın özgün desenini, seramiğin üzerine basıyoruz. Bu işlemin ardından uyguladığımız özel sır tekniği ile ürüne üç boyutlu doğal taş görünümü kazandırırken dayanıklılığını da artırıyoruz.”

Hedef iki yılda 10 milyon metrekare İlk etapta hedefledikleri dört milyon metrekare duvar ve yer seramiği üretimini, iki yıl içinde 10 milyon metrekareye çıkarmak istediklerini belirten Ercan Uyan, “Özellikle inşaatın lokomotif sektör haline gelmesi ve kentsel dönüşüm sürecinin hız kazanmasıyla birlikte seramik ihtiyacı arttı. Türkiye, dünyanın önde gelen seramik üreticilerinden biri haline geldi. Biz de sektördeki tecrübemizi artık üretime aktarmamız gerektiğine karar verdik. Bozüyük’te 162 bin metrekare arsa üzerine 45 bin metrekarelik kapalı alanda, 40 milyon Euro yatırımla fabrikamızı kurduk. Önümüzdeki süreçte ek yatırımlarla üretim kapasitemizi artırmayı hedefliyoruz” dedi. Uyan, bu artışla birlikte, halihazırda tüm Türkiye’ye yayılan bayi ağlarını genişleteceklerini ve yurt dışı pazarına da açılacaklarını sözlerine ekledi.

yıllar boyunca ilk günkü renklerini ve dokusunu koruyor. Ürünler ayrıca, çok yüksek derecelerde fırınlanmasına rağmen hiçbir şekilde deforme olmuyor. Örneğin, 60x60 boyutundaki seramik, yarım milimetre dahi sapma olmadan aynı ölçü

ile üretiliyor. Bu özellikle birlikte, piyasa standartlarında üç milimetre olan derz aralığını, bir milimetreye düşürdük. Geniş derz aralığı nedeniyle doğal görüntünün kaybedilmesi durumunun önüne de böylelikle geçmiş olduk” diye konuştu.

Decovita Seramik derz aralığını bir milimetreye düşürdü Ağırlıklı olarak doğal taş dokulu sırlı porselen seramik üretimi gerçekleştiren Decovita Seramik, metalik, tekstil, çimento, doğal taş ve altın dokusu gibi pek çok farklı seçenek de sunuyor. Decovita Seramik Kurucu Ortağı Selman Öztürk, baskı - renk kalitesi ile doğal taştan ayırt edilemeyen ürünlerinin, kalite ve standart ölçü garantisiyle de ön plana çıktığını söyledi. Öztürk, “Decovita Seramik ürünleri, çizilmeye ve çamaşır suyu gibi kimyasallara dayanıklı olduğundan, uzun

Yapı Malzeme Mart 2017

53


Grohe AG’ye Kurumsal Sosyal Sorumluluk Ödülü Dünyanın önde gelen sıhhi tesisat donanımı tedarikçisi Grohe AG, sürdürülebilirliği şirket stratejisinin ayrılmaz bir parçası olarak ele alıyor ve 2020 yılına kadar sektörünün en sürdürülebilir şirketi olmaya hazırlanıyor. Yürüttüğü sosyal sorumluluk çalışmalarıyla takdir kazanan Grohe AG son olarak “1000’den fazla çalışana sahip şirketler” kategorisinde Alman Federal Hükümeti 2017 KSS (kurumsal sosyal sorumluluk) Ödülü’nü kazandı. Sürdürülebilirliği başlıca gündem maddeleri arasına alan GROHE yönetim ekibi, çalışanları ve diğer şirketler açısından hem rol model hem de öncü olarak oynadığı rol nedeniyle on bir kişilik uzman jüri heyetinin övgülerini kazandı. Aynı ka-

54

Yapı Malzeme Mart 2017

tegorideki diğer adaylar arasında, Unilever Deutschland GmbH, Flughafen München GmbH, Ford-Werke GmbH ve FRoSTA AG bulunuyordu. Ödül, jüri üyesi ve Friedrichshafen’daki Zeppelin Üniversitesi’nde iş ahlakı uzmanı Profesör Josef Wieland tarafından sunuldu.

Rauterkus: “Sürdürülebilirlik DNA’mızda yer alıyor” Grohe AG CEO’su Michael Rauterkus, Berlin’deki Humboldt Carré’da düzenle-

nen etkinlikte ödülü alırken, “Sürdürülebilirlik, DNA’mızda yer etmiş, köklü bir tutku. Etrafımızdaki dünyanın KSS konusundaki heyecan ve adanmışlığımızı takdir ettiğini görmekten büyük mutluluk duyuyoruz. Sürdürülebilirlik konusundaki 360 derece yaklaşımımızda, çalışan, tedarikçi, fabrika, süreç ve topluma olan katkımızı aynı ölçüde sahipleniyoruz. Politikalarımızın sektörümüz için referansı olarak kabul edildiğini ve başkalarına da ilham verdiğini gördükçe hem kendimizi


Dosya kanıtladığımızı hissediyor hem de gurur duyuyoruz” dedi.

Sürdürülebilir bir gelecek için ürünler – ‘Made in Germany’ Yarışması Şirketin sürdürülebilirlik stratejisinin ürünlerine yansımasının en önemli örneklerinden biri de musluk suyunu filtrelenmiş, soğutulmuş, hatta kabarcıklı ve serinletici bir içeceğe dönüştüren GROHE Blue Home su sistemi. Bu sistem, şişeli maden suyuna ve bununla ilişkili işleme, şişeleme ve nakliye faaliyetlerine olan ihtiyacı ortadan kaldırıyor. Göttingen’deki Georg-August Üniversitesi tarafından yürütülen bir çalışmaya göre, GROHE Blue Home, bulunduğu hanelerin karbon ayak izini geleneksel şişe suya kıyasla yaklaşık yüzde 60 oranında azaltıyor.

Sürdürülebilirlik için şirket içi rekabet Yönetim Kurulu üyesi Thomas Fuhr, şunları kaydetti: “2011 yılından bu yana, üretim tesislerimiz arasında şirket içi rekabeti sağlamak amacıyla GROHE Sürdürülebilirlik Ödülü’nü düzenliyoruz. Bu ödül, çalışanlarımızın çabalarını takdir ederek onları daha da sürdürülebilir üretim süreçleri ve her ürünün imalatında kaynakların daha da etkin şekilde kullanımı için fikir

ve çözümler üzerinde çalışmaya teşvik ediyor.”

Net şekilde belirlenmiş sürdürülebilirlik hedefleri ile ilerliyor GROHE, 2020 yılına kadar enerji verimliliğini %20 oranında artırarak, karbon ayak izini %20 oranında azaltma hedefini belirledi. Bu hedefe ulaşmak için ise, diğer hususların yanı sıra Hemer ve Lahr’da

devreye sokulan iki yeni birleşik ısı ve enerji santrali ile aydınlatma ekipmanlarında LED’e geçiş çalışmalarından yararlanılacak. Bu yolculuktaki bir diğer kilometre taşı ise, şirketin enerji yönetim sisteminin ISO 50001 sertifikası aldığı Aralık ayında geçildi. Ayrıca, şirketin 2020 yılına kadar sürdürülebilirlik alanında global sıhhi tesisat donanımları sektörünün liderliğine oturma taahhüdü bulunuyor.

İç Mekan İnovasyonunda En İyinin İyisi ödülü son derece yoğun bir rekabete sahne oldu. GROHE toplam dört ödül kazandı.

Modern evler için yenilikçi ve sürdürülebilir bir çözüm

GROHE, doğrudan musluktan filtrelenmiş ve sodalı su sunan yenilikçi su sistemi GROHE Blue® Home ile EN İYİNİN İYİSİ İkonik Ödülü’ne layık görüldü. Alman Tasarım Konseyi tarafından en yenilikçi ürünleri ödüllendirmek amacıyla düzenlenen organizasyonda bu yıl bugüne kadar kaydedilen en yüksek sayıdaki katılımcı ile

GROHE Blue® Home, modern evin ihtiyaçlarını en iyi şekilde karşılayan bir su sistemi. Sistem, soğutulmuş içme suyu, orta sodalı ve sodalı suyu doğrudan musluktan sunmak üzere batarya, soğutucu ve entegre filtre ile soda karıştırıcıyı bir araya getiriyor. İnce tasarımı sayesinde, dar alanlara da sığdırılabiliyor. Premium şişe suya kıyasla, GROHE Blue® Home içme suyu maliyetlerini yüzde 60’a kadar azaltırken toplam karbon salınımları da yine şişe suya kıyasla yaklaşık yüzde 80 düşürülüyor. GROHE’nin İç Mekanda İnovasyon – Banyo ve Sağlık kategorilerinde İkonik Ödül kazandığı ürünleri de şöyle: • Sensia Arena – Klozet Sistemi: Yeni nesil klozet sistemleri en üst düzeyde ferahlık sağlarken kişisel hijyen konusundaki tüm ihtiyaçları karşılıyor. • AquaSymphony – Işık ve Ses Özellikli Çok Akışlı Duş Başlığı: Muhtemelen dünyanın en lüks duşu olan AquaSymphony, su ile oynayarak akıcı harmoniler yaratan çok yönlü bir kişisel SPA. Her gün kişisel lüks için en son SPA teknolojileri ile dijital inovasyonların bileşimini içinde barındırıyor. • SmartControl – Duş Sistemi: Yenilikçi GROHE SmartControl teknolojisi, tercih edilen duş akışını seçme ve akışı tam istenen şekilde ayarlama imkanı sunuyor. Kullanımı ise, çocuklar da dahil tüm aile için sade ve kolay.

Yapı Malzeme Mart 2017

55


“Banyoları yaşanılan ve keyif alınan mekanlar haline getirmek istiyoruz” “Türkiye vitrifiye seramik alanında Avrupa’nın en fazla üretim yapan ülkesi. Ve bu gücünü artırarak sürdürecek. Ülkemiz yakın gelecekte Avrupa’nın üretim merkezi olduğunu daha net ortaya koyacaktır.”

İtalya’nın tasarım kabiliyetini Türk banyo kültürü ile birleştirerek en estetik, en kullanışlı ürünler ile özgün banyo mekanları sunan Isvea, işlevsel yaklaşımlarıyla her zevke ve talebe hitap etmekte. Ece Holding CEO’su N. Bülent Onur ile Isvea’nın 2017 koleksiyonunda bulunan hijyen, konfor, estetik ve zerafeti bir arada barındıran ürünleri hakkında konuştuk. Keyifli okumalar…

Firmanızın kısa tarihçesiyle beraber faaliyet alanlarından ve hedef kitlenizden bahseder misiniz? ISVEA markasını orta-üst segmentten başlatıp lükse uzanan bir çizgide konumlandır-

56

Yapı Malzeme Mart 2017

dık. Dolayısıyla ISVEA’nın pazarın üst segmentine hedeflenmiş bir tasarım diline ve çizgisine sahip olmasını istedik. Burada üzerinde hassasiyetle durduğumuz konu ürünlerin yenilikçi, kreatif ve özgün tasarımlara sahip olması. ISVEA olarak ürün gamımızda seramik vitrifiye ve banyo dolapları bulunuyor. Tasarım odaklı bir markayız. Tasarım departmanımızın başında bulunan ünlü İtalyan tasarımcımız Ettore Giordano ve ekibi ile birlikte özgün projelere, ödüllü çalışmalara imza atıyoruz. Ettore Giordano’nun koordinasyonunda 10’dan fazla kişi ya da ofisle çalışıyoruz. ISVEA’nın çalıştığı tasarımcılar arasında 2 genç Türk tasarımcı da

bulunuyor. Tasarım konusunda Türk tüketicisi, tasarımların ne ifade ettiği ve içeriği konusunda oldukça duyarlı ve ilgili hale geldi. Bu durum tüketicilerle duygusal bir bağ kurma konusunda bizi güçlendiriyor. Onların beklentilerini karşılayacak ve banyolarını bir yaşam alanına dönüştürecek tasarımları hayata geçiriyoruz.

Sizi rakiplerinizden farklı kılan en önemli faktör nedir? Kullandığınız ürün ve malzemelerdeki tercihlerinizi hangi kriterlere göre belirliyorsunuz? Günümüz banyoları artık kişisel birer mekan haline geldiler. İnsanlar bu alanda dinlenmek, keyifli vakit geçirmek ve hu-


Dosya

N.Bülent Onur / Ece Holding CEO’su

zur bulmak istiyor. Biz de tüm tasarımlarımızı buna göre yapıyoruz. Ekip olarak; İtalya’nın üstün tasarım kabiliyetini Türk banyo kültürü ile birleştirerek en estetik, en kullanışlı ve uyumlu ürünleri yaratmak amacındayız. Modern ve özgün banyo mekanları sunmak için değişik alan çözümlerine karşı işlevsel yaklaşımımız, bizi diğerlerinden ayıran en önemli farkımız. İtalyan tasarım anlayışına getirdiğimiz inovatif yaklaşım ile birlikte her zevke hitap eden, her banyoya uyarlanabilen, farklı alanlar için farklı çözümler sunabilen bir marka olduk. Kulpundan rengine en ufak detayına kadar her şeyi ile bu tasarımlar; banyoları yaşanılan ve keyif alınan mekanlar haline getirmek için. Banyolardaki yenilenme özellikle kullanılan teknolojiyi daha da ön plana çıkardı.

Tasarruf sağlayan, hijyeni ön plana çıkaran ve kolay temizlenebilen klozetler ile başladı bu değişim. Teknolojinin ön planda olduğu bu ürünlerde yalın ve modern çizgiler tercih edildi. Kanalsız klozetler, 2017 yılında da hijyene önem veren tüketicilerin gözdesi olacak. Ayrıca, kullanıcıya maksimum konfor sağlayan elektronik klozet kapakları yüksek talep görecektir. 2017 banyo dekorasyonunda iddialı tasarımlarımızla tüketicilerimizle buluşuyor olacağız.

Sektörde sıkça karşılaştığınız kronikleşmiş sorunlar var mı? Bu sorunların çözümü noktasında sizce ne tür adımlar atılmalı? Türkiye vitrifiye seramik alanında Avrupa’nın en fazla üretim yapan ülkesi. Ve

bu gücünü artırarak sürdürecek. Ülkemiz yakın gelecekte Avrupa’nın üretim merkezi olduğunu daha net ortaya koyacaktır. Sektör ve siyasi temsilciler ile bir araya gelerek Türk seramik sektörü açısından sanayide kaynakların verimli kullanımı, sürdürülebilirlik, çevreye saygılı üretim ve haksız rekabete engel olacak dış ticarette korunma önlemleri gibi konularla ilgili çalışmaların ön planda olması gerektiği düşüncesindeyiz.

Unicera Fuarı için neler söylemek istersiniz? Beklentileriniz ne doğrultuda? Global ve yerli tüm markaların ürün ve teknolojilerini sergilediği Unicera, sektörümüz için çok önemli bir fuar. Biz de çok önem veriyor ve en yeni serilerimizi, teknolojilerimizi ilk kez Unicera Fuarı’nda sunuyoruz. Bu yıl da ilk kez ziyaretçilerle buluşturacağımız ürün ve teknolojilerimiz olacak. Geçtiğimiz yıl Avrupa ülkeleri ağırlıklı olmak üzere dünyanın 30 ülkesinden katılımcı ziyareti olmuştu standımıza. İhracat, bayilik anlaşması ya da iş ortaklığı gibi bağlantıların kurulması adına önemli bir fuar Unicera.

Fuarda özellikle ön plana çıkarmak istediğiniz ürün ya da hizmetleriniz var mı? Yeni nesil malzemelerinizden örnekler verebilir misiniz? Unicera fuarına İtalyan markamız ISVEA ile katılıyoruz. 6.Hol Stand: 6D02’de yer alacağız. Sergileyeceğimiz ürünlerin tümü, ünlü İtalyan tasarımcılarının ödüllü serileri. İtalya’nın tasarım gücünü ortaya koyan iddialı ve farklı ürünlerimiz olacak bu yıl

Yapı Malzeme Mart 2017

57


Dosya da. Birçok farklı tarza ve beğeniye göre tasarımlar sunacağız. Ve tabi ki teknoloji… Bu yıl Unicera Fuarı’nda ilk kez geliştirdiğimiz ve Türkiye pazarına sunduğumuz tüm teknoloji sistemlerini ve ürünlerini ayrı bir bölümde sergileyeceğiz. Sharp&Slim, Rimless, SmartPlus gibi teknolojileri tüketicilerimiz toplu olarak görebilecek ve inceleyebilecekler.

Önümüzdeki yıl için yeni proje/ yatırımlarınız olacak mı? Türkiye’de vitrifiye seramik üretimde ciddi bir bilgi birikimine sahibiz. Bu alanda anahtar fabrika teslimi yapabilecek bir know-how ile çalışıyoruz. Bu konuda ArGe’ye daha fazla yatırım yapıyor ve bu alanda büyüyoruz. Ayrıca, üretim tesislerimize yatırım yaparak kapasite artırımına gidiyoruz.

Örneğin banyolar için geliştirdiğimiz e-Motion sistemi, lavabo dolabının yüksekliğini kullanıcının ihtiyacına göre ayarlanmasına olanak veriyor. e-Motion sistemi sayesinde lavabo dolapları çocukların ve yaşlıların kullanımına uygun hale geliyor. Aynı zamanda kablosuz uzaktan kumanda sistemine sahip olan e-Motion teknolojisi, ISVEA’nın hayatı kolaylaştıran uygulamaları arasında yer alıyor. smartPlus ve rimLess klozeti birleştiren ISVEA Mükemmel Klozet, kanalsız yapısı ile kolay ve hijyenik temizlik sunarken, sıcak su bağlantısı olmaksızın suyu ısıtıyor ve su sıcaklığını istenen dereceye ayarlayabiliyor. İleri geri ayarlanabilen hareketli spreyi, sıcaklığı ayarlanabilir kurutma fanı, otomatik sprey temizliği gibi özellikleri ile kusursuz hijyeni banyolara getiriyor. Tüm seramik ürünlere uygulanabilen üs-

tün sterilPlus teknolojisi, gümüş iyonlar kullanılarak vitrifiye yüzeyinde bakterilerin üremesini engelliyor ve üst düzey hijyen sağlıyor. ISVEA Ar-Ge merkezinde geliştirilen sterilPlus yüzey teknolojisi, sadece evlerde değil, insan akışının yoğun olduğu okul, hastane, otel, havaalanı, plaza ve AVM gibi genel kullanım alanlarında daha fazla önem taşıyor. Yine önemli bir teknoloji olan Sharp&Slim teknolojisi ile de teknolojinin sınırlarını zorlayan, seramik kullanımında en son yenilikle ultra ince kenarlı, iddialı şık lavaboları hayata geçirdik. Sharp&Slim yoğun çalışmaların bir sonucu. Bu teknoloji ile banyolardaki temel unsurlardan biri olan lavabolar hem daha ince bir forma kavuştu hem de daha şık. Yenilikçi lavabolar banyolara kullanım rahatlığı sunarken, tüketicilerin zevkine de hitap edecek.

Geleneksel ile çağdaş aynı çizgide: “REGINA” İtalyan şıklığından ilham alarak banyo kültürüne yeni bir soluk getiren Regina, klasik tarzı estetik ve konforla yeniden yorumlayarak modern banyolara uyum sağlayan özel bir tasarım. Art.lab tarafından tasarlanan Regina, banyolara etkileyici formu ile zarafet, klasik tasarım unsurlarıyla da sıcaklık katıyor.

Zarif klozet, şık ayaklı lavabo Serinin asma klozet ve asma bidesi etkileyici tasarımlarıyla dikkat çekerken, zarif görünümlü Regina klozetler konforlu kullanım sağlıyor. Regina’nın 93 cm, seramik ayaklı lavabosu ise klasik banyoları mükemmel bir şekilde tamamlıyor.

Geniş depolama alanı, ferah banyolar İpek mat beyaz ve ipek mat beyaz & altın renk seçenekleriyle göz alıcı bir tasarıma sahip Regina lake lavabo dolabı ve boy dolabı, sunduğu geniş depolama imkanı ile düzenli yerleşim olanağı sağlıyor. İçten aydınlatmalı ve buğu önleyici özelliğiyle dikkat çeken Regina Ayna ise banyolara daha derin ve şık bir görünüm kazandırıyor.

58

Yapı Malzeme Mart 2017



“Neyi, nasıl istediğinize karar verin, gerisini GHESS’e bırakın” “Sektörün kemikleşmiş yapısının artık biraz esnemeye ve değişmeye ihtiyacı var. Yeniliğe açık olmak ve ‘farklı ne yapabilirim’ sorusunun cevabını vermek gerekiyor.”

Banyo çözümlerinde ‘en iyi olmayı’ hedeflemiş, genç ve dinamik bir marka olan Ghess sunduğu çözüm önerileri ve servis hizmeti ile nihai tüketicinin tercih ettiği bir marka haline gelmiş durumda. Ghess Genel Müdürü Emrah Hekim ile sektördeki gelişmeleri ve Ghees’in yeni projelerini konuştuk…

Firmanızın kısa tarihçesiyle beraber faaliyet alanlarından ve hedef kitlenizden bahseder misiniz? GHESS, 2016 yılının Eylül’ünde grup şirket olan MG GROUP çatısı altında hizmet vermeye başladı. Banyo, mutfak ve farklı alanlara özel çözümler üreten bir markayız. GHESS ile banyo grubunda; GHESS ART GLASS ile de mutfak ve cam olan her yere yaptığımız özel çalışmalarla hizmet veriyoruz.

60

Yapı Malzeme Mart 2017


Dosya Unicera Fuarı için neler söylemek istersiniz? Beklentileriniz ne doğrultuda?

Bizim marka kurgumuzun ana unsurunu ‘insan’ oluşturuyor. İnsan ve çevre bizler için çok önemli. Hatta şirketin asıl kurulma amacı da insana yatırım yapmak. Çalışanımızdan üretimimize kadar bu misyonu görebilirsiniz. Farklı bir de hikayemiz var; ‘üç nokta’ ile başlıyor. Merak edenler sitemizden okuyabilir. Hedef kitlemiz ise yapı sektöründe hizmet veren, bayiden mimara kadar uzanan geniş bir kitleyi kapsıyor.

Bu yılki fuara zaman kısıtlamamızdan dolayı yetişemedik; seneye katılacağız inşallah. Eminim ki fuarı organize edenler çok çalışmışlardır. Unicera fuarı gerek katılımcısı gerekse ziyaretçi anlamında rüştünü ispatlamış bir organizasyondur. Fuarlar, satış arttırmada önemli bir destek tanıtım aracıdır. Bunu benimsemiş bir firma, haliyle fuardan da memnun ayrılır. Unicera’da bu misyonu en iyi şekilde temsil etmektedir. Ancak ülkenin genel bir sıkıntısı var. Öngörülerimize göre de ilk altı ay devam edecek bir sıkıntı bu. Temennimiz; altıncı aydan sonra piyasaların toparlanarak pazardaki eski günlerini yakalaması ve Unicera ile fuar katılımcılarının ihracat pazarından daha fazla pay almalarıdır.

İnşaat firmalarına ne gibi avantajlar sunuyorsunuz, Sizi rakiplerinizden farklı kılan en önemli faktör nedir? Bizim en büyük avantajımız profesyonel ekibimiz ve standardın ötesinde özel çözümler üretebilmesi. Yapı sektörüne tasarımsal yönden yeni bir soluk getirecek ve farklı çözüm arayanların tek adresi haline gelecek olan GHESS, “Neyi, nasıl istediğinize karar verin; gerisini GHESS’e bırakın” mottosuyla hareket eder ve “Esnek Çözümler” sunar.

Sektörde sıkça karşılaştığınız kronikleşmiş sorunlar var mı? Bu sorunların çözümü noktasında sizce ne tür adımlar atılmalı? Sektörümüzdeki bizce en büyük sıkıntılar markalaşmada çok az yerli isimlerin olması, kurumsal anlamda iş yapma yeteneğinin gelişmemiş olması ve kalifiye eleman yetersizliğidir. Bu belirtmiş olduğum üç sorunu çözebilen çok az sayıda firma mevcut; fakat süreklilik arz etmemektedir. Bu anlamda da sektörde ciddi bir açık doğmaktadır. Sektörün kemikleşmiş yapısının

Önümüzdeki yıl için yeni proje/ yatırımlarınız olacak mı?

Emrah Hekim / Genel Müdür

artık biraz esnemeye ve değişmeye ihtiyacı var. Yeniliğe açık olmak ve ‘farklı ne yapabilirim’ sorusunun cevabını vermek gerekiyor. AR-GE ve tasarım, artık olmazsa olmaz… diğer sektörler ve dünya, sürekli özel üretim peşinde. Farklı olanı arıyor herkes. GHESS de tam bu noktada devreye giriyor. Sorunların çözümü noktasında GHESS; profesyonel ekibi, kurumsal yapısı, yerli marka oluşu ve özel çözümleri ile tam müşteri memnuniyetini hedefleyerek çözüm sunmaktadır.

GHESS için bu yıl “Merhaba” yılı diyebiliriz. Biz hızlı adımlarla değil, emin adımlarla ilerlemek istiyoruz. Tüketicimize her şeyi bu yıl sunsaydık, seneye ne gibi bir yenilikle çıkardık karşısına? Dolayısıyla bu yıl GHESS’in kim olduğunu ve neler yaptığını anlatacağımız, iş birliklere adım atacağımız bir yıl. Seneye tabi ki yeni projeler ve yatırımlar var. Esnek Çözümler ile ne demek istediğimizi, inşallah yaptıklarımızla anlatmış olacağız. Çok da detay vermek istemiyorum; onlar da sürpriz olsun isterseniz.

Son olarak eklemek istedikleriniz? Yapı Malzeme Dergisine, desteklerinden dolayı çok teşekkür ederiz.

Yapı Malzeme Mart 2017

61


“Kaynakların sürdürülebilirliğine katkıda bulunmak mümkün” “Geliştirdiğimiz teknolojilerle tüm dünyada birçok ilke imza atan bir marka olarak tasarımlarımıza her yıl yenilerini eklemeye, kalite ve teknolojiyi birarada sunmaya devam edeceğiz.” Tüm ürünlerinde tasarım, fonksiyonellik ve inovasyonu buluşturmak felsefesiyle hareket eden Ideal Standard, dünyanın en yenilikçi banyo çözümlerine imza atıyor. Ideal Standard Satış ve Pazarlama Direktörü Emre Kılıç ile 2017 hedeflerini ve sektördeki son gelişmeleri konuştuk.

Firmanızın markanızın tarihçesinden bahsedebilir misiniz? Ideal Standard 200 yıllık geçmişi, 30’dan fazla ülkede 10 binden fazla çalışanı ile banyo ürünlerinde dünyanın lider markasıdır. Merkezi Belçika / Brüksel olup, 9 ülkede 23 üretim tesisine sahiptir. Çok uluslu yapısı ile farklı ülkelerin kültür ve teknolojik özelliklerini bir araya getirerek komple banyo çözümleri sunan Ideal Standard üstün Ar-Ge ve teknoloji çalışmaları sayesinde sektöre yön veriyor.

62

Yapı Malzeme Mart 2017

Sizi rakiplerinizden farklı kılan en önemli faktör nedir? Ürün çeşitliliğiniz hakkında bilgi alabilir miyiz? Ideal Standard olarak İtalya başta olmak üzere birçok ülkede pazar lideri konumundayız. Ürün çeşitliliğimiz ve devrim niteliğindeki teknolojilerimiz ile de sektörde pek çok ilke imza atıyoruz. Sunduğumuz yenilikçi ve komple banyo çözümleri ise biz ön plana çıkaran özelliklerimiz arasında yerini alıyor. Ideal Standard son kullanıcı odaklı tasarım ve teknolojileri dolayısıyla sektördeki ayrıcalığını hissettiriyor diyebiliriz. Ideal Standard; banyo ve mutfak armatürlerinden duş sistemlerine, gömme rezervuarlardan seramik ürünlerine, banyo mobilyasından akrilik ürünlere kadar banyolarda


Sektörel tüm ihtiyaçları karşılayan tek uluslararası marka olma özelliğini taşıyor. Devrimsel nitelikteki birçok yeniliği sektöre kazandırmış bir marka Ideal Standard. Örneğin bataryalardaki Seramik Kartuş, Click Kartuşun yanı sıra, IdealPure, BlueStart, Coolbody teknolojilerinin ilk yaratıcısı Ideal Standard oldu. Yine kanalsız klozetin de mucidi Ideal Standard’dır. Son olarak Ideal Standard yine devrim niteliğinde bir inovasyona imza atarak hayata geçirdiği Aquablade teknolojisi ile dünyada bir ilki gerçekleştirdi. “Microslot” teknolojisinin kullanıldığı Aquablade ile, su tıpkı bir şelale gibi tüm hazneye eşit olarak dağılmakta, klozetin arka, ön ve yan olmak üzere tüm bölgelerine ulaşarak, %95 temizlik ve hijyen sağlıyor. Böylece yıkanmamış alanlar bırakan geleneksel klozetlerden ve yeni nesil kanalsız klozetlerden %20 daha iyi bir performans sergiliyor. Su perdesi şeklindeki kanal tasarımı ile türbülansı azaltıp yıkama performansını maksimize ederek aynı zamanda daha sessiz bir yıkama imkanı sunan Aquablade, klozet kapağının oturma kısmı kapanınca su çıkış kanalı hiçbir şekilde gözükmediği için estetik açıdan da farkını ortaya koyuyor.

İnovasyon, Ar-Ge ve teknolojik alanlarındaki çalışmalarınız hakkında ne söylemek istersiniz? Teknoloji artık hayatımızın her alanında ve akıl almaz bir hızla gelişiyor. Özellikle banyolardaki dekorasyon anlayışı teknolojinin bu hızlı gelişimi içerisinde çok farklı bir boyuta taşındı. Kullanıcılar artık şık, estetik ve fonksiyonel tasarımlar kadar teknolojik özelliklere sahip ve çevreye dost tasarımları da tercih etmeye başladı diyebiliriz. Banyolardaki yenilenme özellikle kullanılan teknolojiyi daha ön plana çıkardı. Ideal Standard, geliştirdiği teknolojilerle çevreye duyarlı çözümler üretmeyi kendisine misyon edinmiş bir marka. Ideal Standard’ın bu konuda geliştirdiği Blue Responsibility felsefesi ve buna bağlı olarak geliştirdiği teknolojiler; ürünlerle su ve enerji tasarrufu sağlayarak doğal kaynakların korunmasına ve kullanıcıların daha sağlıklı bir yaşam alanına sahip olmalarına katkıda bulunuyor. “Blue Responsibility” sadece yeşil bir dünya yaratmak değil, kaynakları ve bütçemizi de korumayı kapsayan bir felsefe. Blue Responsibility ile Ideal Standard ürünleri su ve enerji tasarrufu sağlamanın yanı sıra tüketicilerin de beklentilerini karşılayarak onlar için ekonomik, hijyenik ve güvenilir bir yaşam alanı yaratıyor. 21. yüzyılda, su kaynaklarının yönetimi artık sadece önemli olmaktan çıktı, hayati derecede önemli bir hal aldı. Su sarfiyatının yüksek ölçüde yapıldığı ban-

Emre Kılıç / Ideal Standard Satış ve Pazarlama Direktörü

yolarda, akıllı banyo ürünleri üzerinde uygulanan teknolojiler ile su kaynaklarının sürdürülebilirliğine olumlu katkıda bulunmak mümkün. Bu sorumluluğun bilincinde olan Ideal Standard ilk olarak 1960’lı yıllarda, banyolarda devrim niteliğinde su tasarrufu sağlayan Seramik Disk Kartuş’u insanlığın kullanımına kazandırdı. 1995 yılında yenilikçi Eko Sistem’i sundu. 2003 yılında ise su ve enerjide %50’ye varan tasarruf sağlayan Click Kartuş teknolojisini duyurdu.

Önümüzdeki yıl için yeni proje ve yatırımlarınız olacak mı? Ideal Standard olarak 2016 yılında seramik sağlık gereçleri alanında özellikle Aquablade teknolojisi üzerinde yaptığımız çalışmalarla en son teknolojiye sahip tasarımlarımızı kullanıcıların beğenisine sunduk. Türkiye’de piyasaya sunduğumuz Aquablade teknolojisine sahip 4 ürünümüz bulunuyor. Son olarak Eylül ayında Londra’da gerçekleşen ve yapı endüstrisinin en prestijli ödüllerinden biri olan Build It Award 2016’da “En İyi Yıkama Performansına Sahip Ürün” olarak seçilen Aquablade teknolojisine sahip klozetler aldığı ödülle alanındaki

üstünlüğünü bir kez daha göstermiştir. Armatürde ise su ve enerji tasarrufu sağlayan çevre dostu ürünleri tasarlıyoruz. Özellikle son zamanlarda daha az su tüketen armatürler ve daha hijyenik seramik ürünler üzerindeki çalışmalarımıza yoğunlaşmış durumdayız. Özellikle Ocak 2017 itibarıyla satış hattına giren 5 lt/dk su tüketimine sahip şık tasarımı ve yenilenen kartuş teknolojisi ile ön plana çıkan Ceraflex serisi şimdiden teknolojisi, fonksiyonelliği ve tasarımıyla oldukça beğeniliyor. Armatür ve vitrifiye alanındaki yeniliklerimiz dışında bu yıl bizi özellikle heyecanlandıran Ultra Flat S adında yeni bir duş teknesi serimiz bulunuyor. Kaymaz ve antibakteriyel yüzey yapısı, belirli durumlarda kurulduğu alana göre kesilebilme özelliği ile 5 farklı renk seçeneği sunan Ultra Flat S duş tekneleri son dönemde banyolara yeni bir soluk getirecek. Ultra Flat S serisi özellikle farklı renkli seramiklerle döşenmiş her banyoya uyum sağlayan yönüyle de dikkat çekiyor. Geliştirdiğimiz teknolojilerle tüm dünyada birçok ilke imza atan bir marka olarak tasarımlarımıza her yıl yenilerini eklemeye, kalite ve teknolojiyi birlikte sunan ürünlerimizi piyasaya sunmaya devam edeceğiz.

Yapı Malzeme Mart 2017

63


Kişisel konforunuz GROHE Senia Arena’ya emanet Vücut hijyeni ve banyo temizliğinde rahat etmeniz için zekice bir çözüm İçinde barındırdığı ileri teknolojilerin bileşimi Sensia Arena’yı her banyonun değerli bir parçası haline getiriyor. GROHE Sensia Arena akıllı klozet sistemi, kağıt veya kimyasal madde içermeyen tamamen doğal bir işlem ile sadece su ve sıcak hava kullanarak temassız bir temizlik deneyimi sağlıyor. Yıkama kolunun konumu, tercih edilen su sıcaklığı ve sevilen akış biçimi gibi tüm ilgili ayarlar, ayrı ayrı seçilebiliyor.

En ince detayına kadar temiz: Çünkü temizlik detaylardadır. Sensia Arena, kendi kendini temizleyen tasarımıyla da dikkat çekiyor. GROHE AquaCeramic teknolojisi, yapışmaz bir yüzey yaratmak için kullanılırken, antibakteriyel GROHE HyperClean yüzey bakterilerin üremesini yüzde 99 oranında önlüyor.

Advertorial

Üçün gücü Triple Vortex®yıkama ile, su aynı anda üç su çıkışından bırakılarak iç yüzeyin tamamını derinlemesine temizlemek üzere güçlü bir girdap yaratılıyor. Power Flush teknolojisi ile yüksek emiş gücüne sahip güçlü girdap etkisi sonucunda, özellikle yıkama süreci sırasında eksiksiz temizlik sağlanıyor, klozetin her köşesine ulaşılıyor.

Yaşam için tasarımın güzelliği GROHE DNA’sını her açıdan barındıran tasarımı, GROHE Sensia® Arena’yı başlı başına bir sınıfa yerleştiriyor. Harika görünümü ile çok sayıda ödüle layık görülmesi de şaşırtıcı değil. Hava karardıktan sonra banyo içinde yönünüzü bulmanızı sağlayan gece aydınlatmasından otomatik açılma ve kapanma özelliğine kadar, her biri sizinle ilgilenildiğini ve kendinizi güvende hissetmenizi sağlayan, hoş bir konfor hissi uyandıran, dikkatlice tasarlanan detaylar içeriyor.

Sizin Spalet’iniz - Sizin Seçimleriniz Spalet App ile tercih ettiğiniz ayarları seçerek akıllı telefonunuzda saklayabiliyorsunuz. Uygulama ile, ideal akış, basınç ve sıcaklığınızı hafızaya alabileceğiniz bireysel kullanıcı profilleri yaratarak her seferinde mükemmel kişisel temizlik deneyiminizin tadını zahmetsizce çıkartabilirsiniz. Uygulama aynı zamanda iOS ve Android telefonlar ile uyumlu.

Ürünle ilgili detaylı bilgi almak için P:+90 216 441 23 70 – dahili 1916 numarasından GROHE Türkiye’ye ulaşabilirsiniz.

64

Yapı Malzeme Mart 2017


Dünyanın en leziz suyunu nereden bulabilirsiniz? Size özel su kaynağı ile tanışın: Grohe Blue Home Yenilikçi ve son derece fonksiyonel olan GROHE Blue Home, filtrelenmiş soğutulmuş ve tercihe göre sodalı olan su sistemi “UNBOTTLED WATER” olarak adlandırılıyor. Grohe Blue Home ile evlerde sade musluk suyunu susuzluğunuzu giderecek keyife dönüştürebiliyorsunuz. Suyunuzu ne kadar sodalı alacağınız tamamen sizin damak tadınıza bağlı...

İçme suyu, az sodalı veya yoğun sodalı: Seçim sizin Tercih ettiğiniz şekilde bir bardak suya ulaşmak için tek yapmanız gereken kumanda kolunun üzerindeki butonları kullanmak. Özel filtresi, suyu beş aşamalı bir filtreleme işleminden geçiriyor. Böylelikle GROHE Blue Home’un sunduğu her bardak suyun aynı benzersiz saflık ve tat standardında olması sağlanıyor.

Advertorial

Soğuk içme suyu için: Sadece üstteki düğmeye basıldığında LED ışıkları mavi renkte yanarak bardağınız saf ferahlık ile dolar.

Seçiminiz orta sodalı mı? Her iki düğmeye de sırayla bastığınızda LED ışıkları turkuaz renkte yanarak kabarcıklarla dolu su akışını başlatır.

Yoğun kabarcıklarla dolu su için ise; Sadece alt düğmeye basıldığında mükemmel bir bardak sodalı suyunuz için LED ışıkları yeşil renkte yanar.

En iyi ambalaj sıfır ambalajdır Bu modern içme suyu sistemi, üç seçilebilir soda katma düzeyinde filtrelenmiş ve soğutulmuş suyu doğrudan mutfak bataryasından sağlıyor. Bu şekilde su şişeleme sanayiine ve süpermarkete giderek ağır su kolileri taşımaya duyulan ihtiyacı ortadan kaldırıyor. Tüketicilerin karbon ayak izine de katkı yapan sistem, ayak izinin şişe suya kıyasla, yaklaşık yüzde 61 oranında azaltılmasını sağlıyor.

Ürünle ilgili detaylı bilgi almak için P:+90 216 441 23 70 – dahili 1916 numarasından GROHE Türkiye’ye ulaşabilirsiniz. Yapı Malzeme Mart 2017

65


Kale Banyo ile banyolarda yeni bir dönem başlıyor Kaleseramik, UNICERA İstanbul Seramik Banyo Mutfak Fuarı’na Çanakkale Seramik, Kalebodur ve Kale markalarının yanı sıra İtalya’da satın aldığı Edilcuoghi ve Edilgres’in en yeni serileriyle katılıyor. Kale standında, en yeni ürünler alternatif kullanım alanlarından örneklerle sunuluyor. Uluslararası seramik pazarının en önemli oyuncularından biri haline gelen Kaleseramik’in, Avrupa’da ilk 3, dünyada ise ilk 12 dev firmadan biri olduğunu vurgulayan Kale Yapı Ürünleri Grubu Pazarlamadan Sorumlu Başkan Yardımcısı H. Derya Ercan, “İleri teknoloji ile ürettiğimiz farklı

66

Yapı Malzeme Mart 2017

renk ve ebatlardaki karolarımızla birlikte; vitrifiye ürün ailesi, banyo mobilyaları, armatür ve duş sistemlerine kadar geniş bir ürün grubu ile bu yıl da çok iddialıyız. Prestijli markalarımızın yenilikçi ürünleriyle mekanlara yeni bir soluk getiriyoruz” diye konuştu.

Kale Banyo, ‘SmartHijyen’ ile bakteri oluşumunu önlüyor Kaleseramik’in UNICERA’da katılımcılara sunduğu en önemli yeniliklerden birinin SmartHijyen olduğunu vurgulayan H. Derya Ercan, “Konutlardan işyerlerine, restoranlardan otellere, spor salonlarından


Dosya

alışveriş merkezlerine kadar birçok ortak yaşam alanında kullanılan klozet, lavabo, pisuvar, klozet kapakları gibi tüm vitrifiye ürünlerini, artık Kale SmartHijyen özelliğiyle sunuyoruz. Sektörde önemli bir yenilik olan SmartHijyen özelliğinin, bağımsız laboratuvarlarda yapılan testlerde yeni bakterilerin oluşumunu engellediği ve var olan bakterilerin hücre yapısını bozarak yok ettiği kanıtlandı. SmartHijyen ürünlerimizde kullandığımız özel ‘sır’ın içinde bulunan nano boyuttaki gümüş iyonlar , bakterilerin hücre yapısını bozuyor, mevcut bakterileri yok ediyor ve yeni bakterilerin oluşmasını da önlüyor. SmartHijyen, Kale Banyo’nun hayata geçirdiği tüm vitrifiye ürünlerinin kullanım ömrü süresince antibakteriyel özelliğini ilk günkü gibi koruyor. Tüm ürün gruplarına Çevresel Ürün Deklarasyonu ‘EPD’ alan ilk Türk firması Kaleseramik

olarak; şimdi de tüm vitrifiye ürünlerimizi, SmartHijyen özelliği ile üretip tüketiciyle buluşturmanın gururunu yaşıyoruz” dedi.

Büyük ebatlı karoda en fazla seçeneği biz sunuyoruz Kaleseramik’in büyük ebatlı karo üretimi için yeni fabrika yatırımları yaptığına dikkat çeken H. Derya Ercan, “Temmuz 2016’da Kaleseramik’in yeni granit fabrikasının açılışının yapıldığı törende, ikinci Sinterflex fabrikasının da temeli atıldı. Yepyeni bir teknolojiyle yüzde 20 enerji tasarrufu sağlayan, yıllık 7 milyon metrekare üretim kapasitesine sahip granit fabrikamız ile ürün gamımız daha da zenginleşti. Büyük ebatlı karo üretiminin daha da önem kazandığı günümüzde, tüketiciye en çok ürün seçeneği sunan firma yine Kaleseramik oldu” dedi.

H. Derya Ercan / Kale Yapı Ürünleri Grubu Pazarlamadan Sorumlu Başkan Yardımcısı

Yapı Malzeme Mart 2017

67


Dosya

M. Süreyya Çağlar / Seramiksan Türkiye Satış Müdürü

Seramiksan

2017’ye hızlı giriş yapıyor Türk seramik sektörünün öncü firmalarından Seramiksan, güçlü AR-GE çalışmaları sonucu imza attığı benzersiz tasarımlarını, zenginleştirilmiş ürün gamını 29. Unicera Fuarı’nda sektör profesyonellerinin ve ziyaretçilerinin beğenisine sunuyor. Seramiksan’ın 2017 koleksiyonunda yer alan Türkiye’de ilk defa üretilen unglazed porcelain (sırsız porselen) ürünlerin yoğun ilgi görmesi bekleniyor. 60x60, 60x120 ve 120 x120 ebatlarında üretilen bu ürünler özellikle çok yoğun yaya trafiği olan havalimanları, istasyonlar, metro sistemleri ve AVM’lerde kullanılmak üzere tasarlandı. Seramiksan, üstün teknolojisi ile ürettiği mat, parlak ve full lappato ürünlerinin yanı sıra Türkiye’de ilk defa Seramiksan tarafından nano teknoloji ile üretilen ürünler de 29. Unicera’da yerini alıyor. Dünyadaki en modern vitrifiye üretim tesisi ile el değmeden vitrifiye üretebilen Seramiksan, su tasarrufu sağlayan ürünleri, kanalsız Rimles klozetleri ve farklı modellerdeki lavaboları, 2,5 – 4 lt. su ile fonksiyon yapan yeni oval ve kare takımlarını da fuarda sergiliyor. Bu yıl Seramiksan 29. Unicera’da Salon: G 01/ 2-5 Giriş Karşısı’nda yer alıyor.

68

Yapı Malzeme Mart 2017

Seramiksan’a büyük ödül Güçlü kadrosu ile Sultanlar Ligi’ne yükselen Seramiksan, başarılarıyla göz doldurmaya devam ediyor. Türkiye Spor Yazarları Derneği İzmir Şubesi tarafından bu yıl beşincisi düzenlenen "Ege'de Yılın Spor Ödülleri"nde Yılın Takımı Seramiksan oldu. 2011 yılında Manisa Turgutlu’da kurulan Seramiksan, kısa zamanda zirve iddiası ile Sultanlar Ligi’ne yükseldi. Ege’de Sultanlar Ligi’nin tek temsilcisi olan takım, aldığı ödülle başarılarına bir yenisi daha ekledi.



“Kaliteli hammadde, ileri teknoloji ve hayal gücü itici güçlerimizi oluşturuyor” “İçinde bulunduğumuz pazarlarda ismimizi daha iyi tanıtabilmek için kaliteli ve pazarda beğeni gören, onların ihtiyaç ve taleplerine uygun olan ürünlerin gelişimine devam edeceğiz.” Daima en yeniyi ve en iyiyi üretmek ve sunmak hedefinde olan Hitit Seramik, tüm faaliyetlerini titiz ve ileriye dönük bir misyonla gerçekleştirmekte. Hitit Seramik Satış ve Pazarlama Genel Müdürü Cenk Yılga ile şirket faaliyetleri üzerine konuştuk…

Firmanızın kısa tarihçesiyle beraber faaliyet alanlarından ve hedef kitlenizden bahseder misiniz?

Cenk Yılga / Hitit Seramik Satış ve Pazarlama Genel Müdürü

70

Yapı Malzeme Mart 2017

1989 yılında seramik yer ve duvar karosu üretimi amacıyla kurulan Hitit Seramik fabrikası faaliyetine Uşak Organize Sanayi bölgesinde bulunan 500.000 m2 arazi üzerinde, ilk etapta 1 Milyon m2 duvar karosu, 1 Milyon m2 yer karosu olmak üzere toplam 2 Milyon m2 kapasite ile başlamıştır. 2004 yılında kuruluş öz kaynakları kulla-

nılarak 40.000 m2 ilave kapalı fabrika binaları inşa edilmiş ve 10 Milyon m2 ilave kapasite artırımı sağlanmıştır. Bu üretim miktarı ile toplam kapasitemiz 20 Milyon m2’ye ulaşmıştır. İhracaatın yanısıra iç pazara da önemli yatırımlar yaptık ve yapmaya da devam ediyoruz. Hemen hemen Türkiye coğrafyasının önemli şehirlerinde kurumsal kimliğimizi yansıtan konsept mağazalar açıyoruz. Bu değerli iş ortaklarımız önemli ölçüde satış ve pazarlama hizmetleri sunuyorlar. Bu tip mağazalar ile iç pazarda da pazar payımızı arttırmayı hedefliyoruz.

İnşaat firmalarına ne gibi avantajlar sunuyorsunuz? Hitit Seramik bugün bir üretim tesisi içerisinde en fazla ebat ve çeşitte üretim


Dosya yapabilen dünyanın nadir üretim tesislerinden biridir. Üretim yaparken, daima en kalitelisini ve en yeniyi sunmayı, doğaya saygılı, çevre dostu, moda ve değer yaratan ürünler üretilmesi benimsenmiştir. Bu da kullanıcılar nezdinde üst düzey kalite ve geniş bir yelpaze sunularak kullanıldığı alanlara ve projelere ayrıca bir değer katmaktadır.

Sizi rakiplerinizden farklı kılan en önemli faktör nedir? Hitit Seramik fabrikalarında üretilen ürünler Avrupa pazarlarında yer aldığından standartları da o oranda yüksektir. Gelişmiş en son teknolojiler kullanılarak ebat, çeşit, renk ve desen olarak vermek istediğiniz doğal efektlerin hepsi üründe görülebilmektedir. Üretimimizin % 60 oranında ihracata yönelik olduğunu söyleyebilirim. Avrupa pazarının önemli bir bölümünde etkiliyiz. Kendi firmalarımız ve iş ortaklarımız aracılığı ile başta Fransa ve Almanya olmak üzere İngiltere, Benelüx ülkeleri ve İskandinavya pazarlarında da önemli bir pazar payına sahibiz. Özellikle Almanya ve Fransa ülkelerinde Homeworks adıyla kurulmuş kendi şirketlerimiz ve lojistik depolarımız var. Bu şirketlerimiz ile çevre ülkelerdeki iş ortaklarımıza lojistik destek sağlamaktayız. Bu çok önemli bir konu. İş ortaklarımız bu konuya son derece ihtiyaç duyuyor ve destek bekliyor. Bizde Avrupa’lı müşterimizin ihtiyacına rahatlıkla cevap verebiliyoruz. Bu tarz müşteri ne istiyor ne bekliyor biz

bunu çok iyi biliyoruz ve istediğini önüne koyuyoruz. Doğru ilişkiler kurunca da başarı beraberinde geliyor. Firma şiarımız daima farklı ürünler tasarlayıp hedef kitlemize farklılıklar sunmaktır. İçinde bulunduğumuz pazarlarda ismimizi daha iyi tanıtabilmek için kaliteli ve pazarda beğeni gören, onların ihtiyaç ve taleplerine uygun olan ürünlerin gelişimine devam edeceğiz. Sonuç olarak gerek dış gerekse iç pazarda aranan marka olabilmek için verdiğimiz hizmetin, ürettiğimiz ürünün kalitesi, oluşturduğumuz değer ile iş ortaklarımızın karlılığı ve memnuniyetini sürdürülebilir

sadakati sağlamak bizim çalışmalarımıza yön vermektedir.

Ürettiğiniz ürün tercihlerinizi hangi kriterlere göre belirliyorsunuz? En başta tüketici ihtiyaçları tabii ki… Ancak gelişen teknoloji, ürün ebat, şekil ve yüzeyinde size sınırları zorlayabileceğiniz tasarım imkanları veriyor. Bu noktada beklentilerin ötesinde tasarımlarla tüketiciyi şaşır trtmayı da başarabiliyoruz. Kaliteli hammadde, ileri teknoloji ve hayal gücü itici güçlerimizi oluşturuyor.

Sektörde sıkça karşılaştığınız kronikleşmiş sorunlar var mı? Bu sorunların çözümü noktasında sizce ne tür adımlar atılmalı? Gerek iç pazarda gerekse dış pazarlarda katma değerli ürün satışına yönelmek, marka ismi ile yer edinmek yerine, maalesef günlük kaygılarla cazip fiyat sağlayarak müşteri kazanılmaya çalışılıyor. Kısa sürede netice elde etmek için alıcıların isteklerine düşünmeden evet deniliyor, sektörümüzün gelişmesine de bu bağlamda engel olunuyor. Rakiplerin pazar payına, pazar dilimine ve dağıtım kanallarına saygılı olarak çözüm önerileri geliştirmek lazım. Rekabeti birbirimize saygılı biçimde sürdürmemiz gerekmektedir.

Önümüzdeki yıl için yeni proje/ yatırımlarınız olacak mı? Bu yıl ki beklentimiz, 75x75 ebatta ve ahşap görünümlü ürün koleksiyonlarında müşterilerimize önemli yenilikler sunacağız. Amacımız yenileme pazarına yönelik bu kalemlerin de satış portföyümüz içinde yer alması. Duvar karolarında da mimari projelere yönelik özel seriler hazırladık. Tüm bu ürünlerin hem müşteri teşhirlerinde hem de mimarlar nezdinde tanıtımlarını yapacağız.

Yapı Malzeme Mart 2017

71


“Fuardan beklentimiz pazar paylarını büyütmek ve iş hacmimizi artırmak” “Doğalgaz fiyatlarının Avrupa’daki ve Çin’deki üretici rakiplerimize oranla desteklenmesi gerekiyor. Enerji maliyeti yüksek bir sektörde dünyada rekabet içinde olmaya çalışıyoruz.” En yeni teknolojileri takip eden ve bu teknolojileri üretim gücüne aktarmayı hedefleyen Bien, karo seramik üretiminin yanı sıra vitrifiye üretimini de gerçekleştirmekte. Yaptığı yeni yatırımlar ile istihdam oluştururken pazar payını da artırmayı hedefleyen Bien’in Satış Grup Başkanı Metin Savcı ile yeni proje / yatırımlarını ve yeni sergilediği ürünlerini konuştuk.

Firmanızın kısa tarihçesiyle beraber faaliyet alanlarından ve hedef kitlenizden bahseder misiniz? Ercan Şirketler Topluluğu sektöre 1997 yılında Ercan Seramik adı altında girdi. Özelleştirme yoluyla hem Bozüyük’te bulunan devlet fabrikasını aldı hem de E.C.A Grubu’ndan Bilecik’te bulunan Seramik fabrikasını aldı. Bu yatırımların yapılmasına rağmen üretim kapasitesi çok düşük idi Yaptığımız modernizasyon yatırımlarına ek olarak yeni yatırımlarla beraber bugün için yıllık üretim kapasitemiz 25 Milyon’un m2’nin üzerine ulaştı. Ercan Seramik 2007 yılının başında radikal bir kararla Bien Seramik adını aldı. Bu karar sırf marka değişimini değil ürün portföyünün de tamamen

72

Yapı Malzeme Mart 2017

değişimini getirdi. Bu değişim sürecinde Yönetim Kurulumuz, profesyonellerinin arkasında durdu. Yeni yapılanma ile birlikte bayi yapısı ve yapısı tamamen yenilendi.

Bayi kanalına önemli yatırımlar yapıldı. Bugün 500 m2’den başlayıp 5000 m2’ye kadar giden Showroom’larımızla Türkiye’nin her yerine yayılmış bir dağıtım kanalımız var. Bien Yapı Ürünleri San. ve Tic. A.Ş. Bien markası altında yer ve duvar karoları, mat ve parlak porselen karolar, seramik sağlık gereçleri üretmektedir. Bilecik ve Bozüyük’teki üretim tesislerinde Türk ve Dünya Seramik pazarına ürünler sunmaktadır. Bien Yapı yurt içinde 120’yi aşkın yetkili satıcısı ve 3.500’ü aşkın satış noktası ile pazarlanmaktadır. Bu yıl sektörde 10’uncu yılına giren Bien sektörde önemli bir pay sahibidir. Daima yeni ürünler geliştirerek sektöre yeni ve farklı çözümler üretmeye devam edeceğiz.

İnşaat firmalarına ne gibi avantajlar sunuyorsunuz? Markamızı tanıtım amaçlı mimarlara, müteahhitlere yönelik organizasyonlar yapıyoruz. Mimar odalarının düzenlediği toplantılara katılıyor, markamızı tanıtıyoruz. Mimar ve mühendislerden oluşan proje ekibimiz Türkiye genelindeki öne çıkan müteahhitlik ve proje firmalarını düzenli ziyaret ederek


Dosya markamız hakkında teknik bilgilendirme ve tanıtım yapmaktadır. Bu konuda da önemli bir ilerleme kaydettik. Genel satışımız içinde projenin payı da her geçen gün artıyor. Doğrudan satış yapmıyoruz, bayiye yardımcı olmak amacıyla gidip teknik pazarlama ve ürün tanıtımı yaparak yeni ürünler hakkında bilgilendirme yapıyoruz. Projelere gidip tanıtım yapmamızda ki amacımızda; projelerin üreticiyi görmek istemesi yani garanti istemesinden kaynaklanıyor.

Kullandığınız ürün ve malzemelerdeki tercihlerinizi hangi kriterlere göre belirliyorsunuz? Ar-Ge ekibimiz bu ürünleri geliştirmede çok önemli rol oynuyor. Yaklaşık 10 kişilik tasarım ve üretim geliştirme ekibimiz var. Bu ekip ile dünya ve Türkiye trendlerini ayrıca nihai tüketici trendlerini takip ediyoruz. Bu trendlere göre de ürün tasarlamaya çalışıyoruz.

Sektörde sıkça karşılaştığınız kronikleşmiş sorunlar var mı? Bu sorunların çözümü noktasında sizce ne tür adımlar atılmalı? Hammadde seramik sektörü için büyük bir girdi oluşturmakta. Hammadde ocaklarının sürekli açılıp kapanması gibi durumlar bizim reçetelerimizi zorlamakta. Çünkü üretim anlamında hammadde kaynağının kesinleşmemiş olması ve istikrarsız olması reçeteye etki etmekte. Sektörümüz açısından bir diğer kaynak ise enerji. Doğalgaz fiyatlarının Avrupa’daki ve Çin’deki üretici rakiplerimize oranla desteklenmesi gerekiyor. Enerji maliyeti yüksek bir sektörde dünyada rekabet içinde olmaya çalışıyoruz. Kış aylarında ise önce hane halkına giden doğalgaz sebebiyle acaba bir kesinti yaşanır mı veya fiyatlarda yükselme olur mu endişesi içindeyiz. İşçilik konusunda ise ara kalifiye insan kaynağında yetersiz talep var. Üniversiteler de bu konuda bir araya gelip bir çözüm üretebilirler. Kapasite konusunda eski teknoloji atıl kapasite yaratıyor. 5 yılda bir yenilenmeyen teknoloji daha düşük fiyatlı ürünler piyasaya arz ediyor. Ürün fiyatlarında bu durum düşüşe yol açıyor. Yoğun rekabet nedeni ile kar marjları giderek daralıyor. Sağlam ve güvenilir dağıtım gücü ile çalışan, tasarım yönü kuvvetli olan, yenilikçi, yeni ürünlere ağırlık veren şirketler azalıyor. Biz Bien olarak yenilikçi ve tasarım gücü kuvvetli üretim yapmaya devam edeceğiz.

Metin Savcı / Satış Grup Başkanı

ürün numuneleri ortaya çıkıyor. Bir sonraki adımda önce biz pazarlama, satış, ve tasarım grubumuz kendi aramızda eleme yapıyoruz. Elenen ürünleri deneme üretim diye adlandırdığımız şekilde fiilen üretiyoruz. Üretilen numuneleri bayilerimize gösterip bir anket yapıyoruz. Bayilerimiz fabrikamıza gelerek, ürünlerle ilgili görüşlerini bildiriyor. Bu yorumlar doğrultusunda üretim yapıyoruz, bu ürünleri üreterek stoka alıyoruz ve ilk bu fuarda beğeniye sunuyoruz. Hem ulusal niteliği hem de uluslararası niteliği olduğu için UNICERA bizim için önemli bir fuardır. Fuardan beklentimiz pazar paylarını büyütmek ve iş hacmimizi artırmaktır.

Fuarda özellikle ön plana çıkarmak istediğiniz ürün ya da hizmetleriniz var mı? Yeni nesil malzemelerinizden örnekler verebilir misiniz? Unicera’da yeni tasarımların yanı sıra özellikle büyük ebatlardaki 40x120, 60X120 ölçülerinde ürettiğimiz ürünler 20 mm kalınlığındaki ürünleri ön plana çıkaracağız. 2017 yılı yeni ürün portföyümüzü ve vitrifiye tasarımlarımızı da fuarda profesyonel-

lere ve nihai tüketicilerimize sunacağız. Fuarda en yeni ürünlerimizden olan Antique Carrara, Pietra Venata, Anabel serileri ve Seramik Sağlık Gereçkleri’nde ise Selection Serisi’ni de ön planda tutacağız.

Önümüzdeki yıl için yeni proje/ yatırımlarınız olacak mı? Bozüyük fabrikamızda 2014 ve 2015 yıllarında yaptığımız yatırımlarla %75 civarında kapasite artışı sağladık. Bu tesiste daha özellikli ve daha büyük ebat karolar üretilmekte. İstihdam anlamında yansımalar bu kapasite artışı ile yaşandı. Yeni yatırımlarımızın devreye girmesi etkin satış ve pazarlama faaliyetlerimiz ile öncelikle yurtdışı pazarında büyüme sağladık. Mevcut pazardaki satış hacmimizi büyüttük ve yeni pazarlar, müşteriler kazandık. 2016 yılı genel büyümemiz %25’in üzerinde oldu. Bu yılda ihracata ağırlık vereceğimizi söylemeliyiz. Bizim için önemli olan yeni pazarlara girebilmek. 2017 yılında da yeni pazarlara girmeyi mevcut pazarımızı genişletmeyi hedefliyoruz. Özellikle yurtdışında %25-30’un üzerinde büyümeye yönelik çalışmalarımız olacak.

Unicera Fuarı için neler söylemek istersiniz? Beklentileriniz ne doğrultuda? Fuarlar bizim sektörün olmazsa olmazı diye düşünüyoruz. Her sene yeni ürünlerimizi de ilk defa fuarlar kanalıyla profesyonellere, nihai tüketiciye ve bayilerimize tanıtmaya çalışıyoruz. Ürün hazırlığına Temmuz-Ağustos ayında başlıyoruz. Öncelikle trendlerin neler olduğuyla ilgili tasarım firmalarıyla görüşmeler yapılıyor. Eylül-Ekim aylarında

Yapı Malzeme Mart 2017

73


Dosya

Geleneksel Ege Seramik Yetkili Satıcılar Toplantısı gerçekleştirildi Ege Seramik Geleneksel Yetkili Satıcılar Toplantısı 9-11 Şubat 2017 tarihlerinde, kongrelere, iş toplantılarına ve organizasyonlara ev sahipliği yapan Renaissance Polat İstanbul Hotel’ de gerçekleştirildi. Kurulduğu günden bu yana sektöre öncülük eden firmaların başında gelen Ege Seramik’in 150 bayisinin katılımı ile düzenlenen geleneksel yetkili satıcılar toplantısında, 2016 yılı değerlendirmeleri yapıldı. Toplantının ikinci bölümünde yapılan panel görüşmelerde bayilerle birebir iletişim ve karşılıklı görüş alışverişi sağlandı. Toplantıda ayrıca 2017 yılı Unicera Fuarı için özel olarak geliştirilen 30’ a yakın yeni serinin lansmanı gerçekleştirildi. Toplantının açılış konuşmasını İbrahim Polat Holding ve Ege Seramik A.Ş Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Polat; gerçekleştirdi. 1975 yılında üretim faaliyetine başlayan Ege Seramik’in 42. yılında, yeniden bir arada olmaktan duyduğu memnuniyeti dile getiren İbrahim Polat, tüm bayilerden toplantının özellikle panel bölümünde görüş ve önerilerini detaylı şekilde belirtmelerini istedi. Uzun yıllar boyunca Ege Seramik Yönetim Kurulu Başkanlığı ve Seramik Federasyonu Başkanlığı yapan Adnan Polat, toplantının konukları arasındaydı. Polat konuşmasında, ekonominin genel durumu, İbrahim Polat Holding grup şirketlerinden Piyalepaşa Gayrimenkul AŞ’nin gerçekleştirmekte olduğu Piyalepaşa Projesi ve Türkiye’de sektör lideri konumunda oldukları rüzgar enerjisi projelerine ilişkin bilgiler paylaştı. Kentsel dönüşüm projelerinin önemine değinen Adnan Polat, Türkiye’de özel sektörün yaptığı ilk ve en büyük kentsel dönüşüm projesini gerçekleştirdiklerini, Piyalepaşa Projesi’nin toplam satış de-

74

Yapı Malzeme Mart 2017

İbrahim Polat / İbrahim Polat Holding ve Ege Seramik A.Ş Yönetim Kurulu Başkanı

ğerinin 3,5 milyar TL’lik olduğunu belirtti. Ege Seramik ve Ege Vitrifiye’de son yıllarda sağlanan gelişmeleri memnuniyetle takip ettiğini ifade eden Adnan Polat, Ege Seramik ve Ege Vitrifiye yetkili satıcılarına kendi işlerine konsantre olmaları ve risksiz ve temkinli ilerlemeleri konusunda tavsiyelerde bulundu. Toplantının devamında İbrahim Polat Holding CEO’su ve Ege Seramik Yönetim Kurulu Başkan Vekili Baran Demir söz aldı. Polat Grubu olarak, inşaat, sanayi, turizm ve enerji olmak üzere 4 ana grupta faali-

yet gösterdiklerini belirten Baran Demir, bu şirketlerdeki iş bölümünde Polat Ailesi’nde , dededen toruna herkesin, işinin başında olduğunu vurguladı. Baran Demir; “Bu şirketlerimiz içerisinde Ege Seramik ve Ege Vitrifiye, TSE tarafından verilen Çift Yıldız Belgesi’ne sahipler. Onun dışında ihracat yaptığımız ülkelerin tüm standartlarına sahipler, her ikisi de her sene ticaret odaları, sanayi odaları ve maliyeden ödüller almaktadırlar. Ege Seramik yurtdışında bilinen ilk 100 Türk firması arasında yer almaktadır. İhracata gelince, Ege Seramik’te %35-%37 arasında ihracatımız var, Ege Vitrifiye’ de ise bu sene %50, %55 civarına çıkmasını bekliyoruz.” dedi. Polat ailesinin her zaman işlerinin başında olduğunu vurgulayan Baran Demir; “Polat Ailesi yatırımını hep bu ülkede yapıyor. Onların, burada doğduk, burada yaşayacağız, burada öleceğiz, gidecek başka bir ülkemiz yok, onun için ne yapıyorsak bu ülkede yapacağız, kazancımızı da bu ülkede değerlendireceğiz, ülkemize güveneceğiz şeklinde bir düşüncesi vardır. Dolayısıyla biz de yatırımlarımızı azaltmadık. Ege Seramik’te Ege Vitrifiye’ de yenileme yatırımlarımızı yakından izliyorsunuz. Renaissance Polat Istanbul Hotel’de 40 milyon $’lık yatırım yaptık.” dedi. 2017 yılı ile ilgili belirsizliğe dikkat çeken Baran Demir, ne çok karamsar, ne de çok iyimser olmadıklarını, ‘’temkinli iyimser’’ yaklaşımla hareket edeceklerini ifade ederek konuşmasını sonlandırdı.



“Farklı olmanın farklı bir değeri olmalı” “Ekonomik ve teknik açıdan hızla değişen, dinamik bir çevre içinde bulunan işletmelerin varlıklarını sürdürebilmeleri kendilerinin de bir değişim içinde olmaları ile mümkündür.”

farklı projelerle ve tüketicinin lehine olan avantajlarla desteklediği düşük faizli kampanyaların konut sektörünü hızlandırdığını düşünüyoruz. Firma olarak 2016 yılı için belirlemiş olduğumuz hedeflere ulaştık.

Önceliği müşteri memnuniyeti olan, kalite vazgeçilmezliğine ve takım çalışmasına inanan NPlus Banyo, gücünü süreklilik ve değişimden almış. Kurumsal ve sosyal sorumluluklarını yerine getiren bir şirket olarak faaliyetlerini sürdüren Nplus Banyo’nun Genel Müdürü Çetin Erol ile bir söyleşi gerçekleştirdik.

2017’den beklentileriniz neler?

2016 yılı İnşaat Sektörü ve Nplus Banyo için nasıl geçti? İşlerin durgunlaştığı hatta firmaların özellikle finansal konularda ciddi derecede zorlanmaya başladığı dönemleri istikrarsız düşüncelerle ve yüzeysel önlemlerle geçiştirmek zordur. Bu sıkıntılı dönemler farklı düşünmeyi ve ince ayrıntıları dikkate alan hassas bir yaklaşım gerektirir. 2016 Türkiye’de ve dünyada önemli gelişmelerin yaşandığı bir yıl oldu. Dünya geneline yayılan ekonomik durgunluğa ilave olarak terör olaylarının artması, 15 Temmuz girişimi, ABD’nin başkanlık

76

Yapı Malzeme Mart 2017

Nplus Banyo Genel Müdürü Çetin Erol

seçimleri, doların durdurulamaz yükselişi, işsizlik sayısının artması Türkiye ekonomisini olumsuz yönde etkileyen faktörler arasında yer aldı. Bütün bu olumsuzluklara rağmen Emlak Konut GYO ve GYODER’in başlattığı, sektörün önemli oyuncularının

2017 yılı ekonomik ve siyasi yönden belirsizliklerin ve dalgalanmaların olacağı bir yıl olacak. Ama biz bütün bu zorlukların içinden büyüyerek çıkacağımıza inanıyoruz. Döviz kurunda yaşanması muhtemel dalgalanmalar yatırımcı ve üretici üzerinde ciddi baskılar ortaya çıkaracağı için bu konuda dengeli ve kararlı bir yaklaşım sergilenmesi gerekiyor. Farklı renk, ebat ve tasarımlardan oluşan ürün çeşitliliğimizin 2017 yılında da bize değer katacağına ve rakiplerimizden bir adım öne taşıyacağına inanıyoruz. 2017 yılı belirlemiş olduğumuz hedeflere ulaşmayı planladığımız bir yıl olacak.


Dosya 2017 banyo trendlerinden ve yeni ürünlerinizden bahseder misiniz? Hayatımızın her aşamasında yer alan AR-GE çalışmaları doğrudan insan yaşamıyla ilgilidir. AR-GE, ülkelerin, toplumların mevcudiyetini ve yaşam kalitesini yükseltmeyi kendine dert edinmiştir. ÜR-GE ise pazarın ve müşterilerin mevcut ürünle ilgili üreticiye geri bildirdiği olumlu ya da olumsuz bilgilerin değerlendirilmesiyle başlar. Ürünü geliştirmek demek farklılaştırmak, yenilemek hatta başka ürüne dönüştürmek demektir. İşte bu iki önemli birimin (Ar-Ge ve ÜrGe) fabrikamız içinde yer alması ve yatırım yapılması dikkat çekilmesi gereken bir nokta. Belki maliyeti arttırıyor olabilir ama Ar-Ge ve Ür-Ge olmadan pazarda rekabet edemez, hayallerinizi atölye mantığından öteye taşıyamazsınız. Yeni ürün veya tüketicinin ihtiyacı doğrultusunda yenilenmiş ürünlere dayanan rekabet, piyasada ki ürünlerin fiyatları üzerindeki marjinal değişikliklerden daha önemlidir. Farklı endüstrilerin doğuşunda özellikle radikal ve daha önce uygulanmamış yenilikler rol oynamış böylece ekonomistlerin yenilik üzerine yaptıkları çalışmalar artmıştır. Ekonomik ve teknik açıdan hızla değişen, dinamik bir çevre içinde bulunan işletmelerin varlıklarını sürdürebilmeleri kendilerinin de bir değişim içinde olmaları ile mümkündür. Yaptığımız çalışmalarda ürünün kalitesi kadar görselliği de bizim için önemli. Tasarım tamamlayıcı etkendir. Renk ve çizgi kavramlarının banyolarda uyum içinde olmasına dikkat ediyoruz. 2017 yılında, Banyo dekorasyonunda önem kazanan fonksiyonel ve estetik tasarımlar banyoları tam anlamıyla yaşam alanına dönüştürecek. Banyoların metrekareleri artarken kullanım alanı daha geniş ve kişilik katılmış banyolar tercih edilecek. Renginden işlevsel olmasına hatta armatüre kadar birbirini tamamlayan çözümler sunmak çok önemli. Abartıdan uzak sade ama şık modeller bu sene çok tercih edilecek.

Mimarlar ve inşaat projeleri neden NPLUS Banyo’yu tercih etmeli? NPlus banyo tasarım gücü yüksek bir firma. Ürünün piyasada hangi fiyat aralığı içinde nasıl satılacağını, nasıl üretilmesi gerektiğini iyi biliyoruz. Farklı olmanın farklı bir değeri olmalı diye düşünüyorum. Tasarlamış olduğunuz her modelin kendine özgü, piyasada ki benzer ürünlerden ayrılabilen özelliği olmalı. Tüketici zihninde o şekilde yer etmeli. Yeni nesil banyoların yeni nesil üreticisiyiz demek bile kendimize duy-

duğumuz güvenin güçlü ifade şeklidir. Sektörümüz de sadık müşteri anlayışı çok farklı. Günümüzde üretici firmaların, tüketicilerin beklenti ve ihtiyaçlarına uygun ürünü planlayıp geliştirmesi, fiyatlandırması, tutundurması kullanıma hazır hale getirmesi yeterli olmamaktadır. Çünkü günümüz müşterileri, satın alma karar aşamasında, ince eleyip sık dokuyan, bilgi toplayan ve uygun olanı tercih eden kişiler haline gelmiştir. Satış sonrası hizmet, firmaların pazarda rekabet edebilmelerini sağlayan güçlü bir pazarlama aracı olmakla birlikte aynı zamanda lider kalma ve lideri geride bırakma gibi önemli farklılığı da ortaya çıkarır. Biz rekabet ortamında bu avantajı en iyi şekilde kullanıyoruz. Banyo mobilyası kısa aralıklarla yenilenen mobilyalardan değil, bu yüzden de insanlar iyi ve sorunsuz hizmet almak istiyorlar. Deneyimlerimiz neticesinde elde ettiğimiz tecrübelerin sonucu olarak sektör-

de genç ve dinamik bir ekip olarak farklı adımlar atıyoruz.

Banyo mobilyaları sektörü sorunları neler? Çözüm önerilerinizvar mı? Genel konumuyla sektörde geleneksel yöntemlerle çalışan küçük işletmeler çoğunlukta. Büyük üreticilerin sektöre girmesiyle otomasyon ağırlıklı üretim başladı. İç pazara ve dış pazara yönelik üretim ve satış sistemi geliştirildi. Son yıllarda artan kentleşme, nüfus artışı, yükselen hayat standardı ile banyo mobilyasına talep artmaktadır. Talep, değiştirme, yıpranma gibi nedenler dışında estetik ve moda eğilimleri de ürün değiştirmede önemli rol oynamaktadır. Fakat bizim sektörümüzde durum biraz daha farklı. Banyo mobilyası sektöründe merdiven altı diye tabir ettiğimiz firma sayısı oldukça fazla. Türkiye’ de banyo sistemleri gerek kalite ve gerekse tasa-

Yapı Malzeme Mart 2017

77


Dosya MDF üzeri melamin veya doğal kaplamaların yanı sıra lake boyalar ile high gloss-soft gloss tercih ettiğimiz diğer malzemeler arasında sayabilirim. Bazı ürün gruplarımızda da ise masif ağaç kullanıyoruz. Mobilya aksesuarlarında sektörün önde gelen firmalarıyla çalışıyoruz. Kaliteden ödün vermeden, insan sağlığına ve çevreye duyarlı malzemeleri tercih ediyoruz. E1 normlarında malzemeler kullanıyoruz. İnsan sağlığı ve çevre açısından Avrupa’da da geçerli olan standartların öngördüğü malzemeleri kullanmaya özen gösteriyoruz.

Bu yıl yeni yatırım planlarınız var mı?

rım açısından ciddi gelişmeler yaşadı. Buna bağlı olarak sorunlarda arttı. Ciddi ve kurumsal üreticiler yönünden piyasada yetişmiş teknik eleman sıkıntısı hala çözüme ulaşmadı. Piyasada rekabet eden üreticilerin önemli bir bölümü ürün-model taklitleriyle, ürün garanti ve servis hizmeti hemen hiç vermeden sadece fiyata endekslenip piyasada ki rekabeti haksız hale getirmeye devam ediyorlar. Umutlandırıcı olan ise ola ise bilinçli tüketici sayısının her geçen gün artması.

Standart ürünleriniz haricinde projeye özel tasarımlar da yapıyor musunuz? Ayrıca kullandığınız malzemeler hakkında bilgi alabilir miyiz? Satış ayağımızı üç gruba ayırdık; bayi, proje ve ihracat. Standart ve orta segment ürünlerimizle bayilerde yer alıyoruz ama proje bazlı çalıştığımız işlerde kataloğun haricinde projeye özel tasarım ve çözümler sunuyoruz. Özellikle proje bazlı çalışmalarımızda hem benim mimar olarak yönlendirmelerim hem de birlikte çalıştığımız tasarım ofislerinin önerileri doğrultusunda projeye özel tasarım ve çözümler üretiyoruz. Üretim tesisimiz dört bin metrekareden oluşuyor. Panel mobilya üretimine son derece uygun bir tesis olduğu için biz projelerde banyo ağırlıklı olmak üzere mutfak, soyunma odası, ray dolap ve vestiyer gibi

78

Yapı Malzeme Mart 2017

diğer alanlara da çözümler üretebiliyoruz. Çalıştığımız müteahhit firmalar da hem tasarım kökenli bir firma olduğumuz, hem tüm bu alanları tek bir firmayla çözümledikleri hem de kaliteli hizmet aldıkları için bizi tercih ediyorlar. İnsan sağlığına zarar vermeyen ve suya dayanıklılığı yüksek olan malzemeler kullanıyoruz. Banyolar ıslak zemin grubuna girdiği için MDF kullanıyoruz,

Bir kuruluşun misyonunu nasıl yerine getireceğini ve vizyona nasıl ulaşacağını stratejik amaçlar belirler. Bu amaçlar doğrultusun da elimiz de ki maddi ve manevi kaynakları etkili ve tasarruflu kullanmamız gerekiyor. 2017 yılında üretim kapasitemizi artırmak buna bağlı olarak yeni makine ve teçhizat yatırımları yaparak üretim sahamızı benzerlerinden farklı bir yapıya getirmek uzun vadeli planlarımız arasında. Orta vadeli planlarımız arasında yeni pazarlar keşfetmek, markalaşma sürecine hız vermek, müşteri memnuniyetini en üst seviyeye çıkarmak, kurumsallaşma sürecindeki profesyonelleşme olgusunu benimsemek ve sistem oluşturmak.



“Dünya standartlarında üretim gerçekleştiriyoruz” töründe 1996’dan bu yana en üst teknolojide vitrifiye ürünleri üretimi yapan İbrahim Polat Holding çatısı altında faaliyet gösteren bir firmadır. Ürettiği yüksek kalite ürünleriyle orta ve üst segmente yönelik ürünler geliştirmekte, yeni tasarımlarını hem iç piyasa hem de yurtdışında tüketiciler ile buluşturmaktadır.

İnşaat firmalarına ne gibi avantajlar sunuyorsunuz? İnşaat sektörü sürekli gelişen bir yapıya sahip, biz de Ege Vitrifiye olarak inşaat sektörünün dinamik yapısına ayak uyduruyoruz. Son yıllarda daha da ön plana çıkan lüks segmente yönelik tasarım ve ergonomide farklılaşmış ürünler sunarken, yine diğer bir trend olan küçük metrekareli dairelere özel, fazla yer kaplamayan ürünler geliştiriyoruz ve ihtiyaca yönelik ürün konumlandırıyoruz. Büyük projelere yüksek adetlerde ürünler üretiyoruz. Kısaca inşaat sektörüne istedikleri ürünü, zamanında teslimat ile ulaştırıyoruz. 10 sene garantili vitrifiye ürünlerimiz ile Ege Vitrifiye markası kullanmanın güvenini yaşatıyoruz.

Sizi rakiplerinizden farklı kılan en önemli faktör nedir? Ege Vitrifiye ulusal ve uluslararası sertifikalarına her yıl yenilerini eklemekte, dünya standartlarında üretimler gerçekleştirmektedir. Bunun yanında sahip olduğu geniş ürün yelpazesi ile her zevke hitap eden tasarımlar sunmaktadır. Sektörde en ileri teknoloji ile üretimimizin %85’ini yüksek basınçlı döküm ile gerçekleştiriyoruz. Böylece pürüzsüz yüzey ve daha rijid vitrifiye ürünleri üreterek rakiplerimize karşı avantaj sağlıyoruz. Merter Savaş / Ege Vitrifiye Genel Müdürü

“Sektörde en ileri teknoloji ile üretimimizin %85’ini yüksek basınçlı döküm ile gerçekleştiriyoruz. Böylece pürüzsüz yüzey ve daha rijid vitrifiye ürünleri üreterek rakiplerimize karşı avantaj sağlıyoruz.”

Seramik Sağlık Gereçleri sektöründe, ileri teknolojisi ile öne çıkan ve pazar payını her yıl arttıran Ege Vitrifiye, kaliteli üretiminin yanısıra yurt çapındaki bölge yöneticilikleri ve konusunda uzman bayileri ile satış ve satış sonrası hizmetlerini kesintisiz olarak sürdürmekte. Ege Vitrifiye Genel

80

Yapı Malzeme Mart 2017

Müdürü Merter Savaş ile sektördeki son gelişmeleri konuştuk.

Firmanızın kısa tarihçesiyle beraber faaliyet alanlarından ve hedef kitlenizden bahseder misiniz? Ege Vitrifiye Seramik Sağlık Gereçleri sek-

Kullandığınız ürün ve malzemelerdeki tercihlerinizi hangi kriterlere göre belirliyorsunuz? Kalite bizim için taviz verilmez bir unsur. Bu yüzden kullandığımız malzemelerin kaliteli ve sürekli olması bizler için önemli kriterlerden bir tanesi. Çalıştığımız tedarikçilerimizin gerekli kalite şartlarına uyan, sertifika sahibi, denetim puanları yüksek üreticiler olmasına özen gösteriyoruz.

Sektörde sıkça karşılaştığınız kronikleşmiş sorunlar var mı? Bu sorunların çözümü noktasında sizce ne tür adımlar atılmalı? Sektör sorunlarımızdan en önemlisi lojistik. Bayi dağıtımlarımızı kara yolu ile gerçekleştirmemiz, yakıt ücretlerinin yüksek olması bunun sonucu olarak da parça


Dosya başı maliyetlerimizin artması… Alternatif taşıma yolları olarak; deniz yolu ve tren yollarının devreye girmesi gerekiyor. Bu yolların aktif kullanılması için gerekli altyapı çalışmalarının yapılması gerekiyor. Bir diğer sorunumuz ise emek yoğun bir sektörde çalışıyoruz ve yetişmiş elemana ihtiyaç duyuyoruz, çoğu zaman istediğimiz kriterlerde eleman bulmakta zorlanıyoruz. Bu sorunumuza çözüm olarak meslek eğitimine yönelik okul sayılarının artması gerektiği inancındayız.

Unicera Fuarı için neler söylemek istersiniz? Beklentileriniz ne doğrultuda? Her sene olduğu gibi bu sene de önemli fuarlardan biri olan Unicera’da markamızı tüm profesyonellere ve ilgililere tanıtacağız, yeni ürünlerimizi sergileyeceğiz. İlk defa CNR’da düzenlenen Unicera’ya hem ülkemizden hem de yurtdışından yüksek katılımın olmasını bekliyoruz.

Fuarda özellikle ön plana çıkarmak istediğiniz ürün ya da hizmetleriniz var mı? Yeni nesil malzemelerinizden örnekler verebilir misiniz? Bu sene sergileyeceğimiz benzersiz serimiz “Catamaran” ın yanı sıra, mat sırlı farklı renk alternatifli lavabolarımızı, etkin temizlik sağlayan rimless ürünlerimizi ve su tasarruflu klozetlerimizi ziyaretçilerimiz ile buluşturacağız.

Önümüzdeki yıl için yeni proje/ yatırımlarınız olacak mı? 2016 yılında fabrikamızda 6 yeni tezgâh

yatırımımız oldu. 2017 yılı içinde de yeni yatırımımızı etkin bir şekilde kullanmayı planlıyoruz. Bunun haricinde 2017 senesinde kanalsız klozet portföyümüzü genişletiyoruz ve piyasada yakaladığımız boşluklara yeni ürünler konumlandırmayı planlıyoruz.

Son olarak eklemek istedikleriniz? Ege Vitrifiye markası olarak Unicera ile başlayan yoğun bir fuar sürecine giriyoruz. İstanbul sonrasında önümüzde Almanya, Rusya ve İtalya fuarlarımız var. Ege Vitrifiye olarak hem kaliteli hem de iyi tasarlanmış ürünlerimizi tüm Dünya’ya tanıtmaya devam edeceğiz.

Yapı Malzeme Mart 2017

81


“Tasarım yaparken kendi alışkanlıklarımızdan soyutlanıp tüketici gibi düşünüyoruz” “Markalaşmaya devlet teşvikinin arttırılması, sadece bölgesel teşviklerin değil sektörel teşviklerinde devreye girerek, net cari fazla veren seramik gibi sektörlerin daha da hızlanması temin edilmelidir.” Yaklaşık 25 yıl önce 4 kardeşin ortak fikri ile kurulan Turkuaz Seramik, 2008 yıllarına kadar son derece istikrarlı ve kararlı bir büyüme gösterdi. 2008 yılında ekonomik krizin Türkiye’yi teğet geçip geçmediğinin tartışıldığı bir ortamda, büyüme kararı alan firma bugün artık ululslararası bir firma konumunda. Turkuaz Seramik Marka & Kurumsal Pazarlama Müdürü Rabia Özkaya ile şirket faaliyetlerini konuştuk.

Firmanızın kısa tarihçesiyle beraber faaliyet alanlarından ve hedef kitlenizden bahseder misiniz?

82

Yapı Malzeme Mart 2017

Ulusal marka olamayan bir firmanın uluslararası bir marka olması mümkün değil. Özellikle yurt içi satış noktalarımızı son yıllarda hızla arttırmaya başladık. Şimdiden 228 farklı noktada, fakat yurt sathına yayılmış bir vaziyette müşterilerimize hizmet etmekteyiz. Yurt dışında, hem ciro bazında hem ürünlerin satıldığı ülkeler bazında çok sıkı çalışmalarımız oluyor. Özellikle Afrika açılımına önem veren devlet politikalarının etkisiyle, Afrika’da gelişen pazarlara odaklandık. Sadece Kuzey Afrika ülkeleri değil, aynı zamanda Orta ve Güney Afrika ülkelerine yönelik fuar ve ticari gezilere odaklan-

dık. Tabi Türkiye’nin en iyi ticari partneri hiç kuşkusuz Avrupa Birliği ve ülkeleri.

İnşaat firmalarına ne gibi avantajlar sunuyorsunuz? Burada en kritik faktör müşterilere hangi avantajları sunduğunuz değil, müşteri beklenti ve taleplerinin hızla karşılanmasıdır. “Üret te ne üretirsen üret, nasılsa alınır.” Yerine “Nasıl üretmeliyim ki, müşteri bizi tercih etsin.” Noktasına geldiğimiz, yani müşteri beklentilerinin en yüksek olduğu bir ortamda hizmet etmek çok zor. Tahmin ediyorum, çok yakın bir zamanda yekne-


Dosya sak ve kitle üretiminden çok, sipariş ve özel üretime yönelik üretim modellerini de konuşur hale geleceğiz. Yani üretim teknikleri ve teknoloji ne kadar kolaylaşıyorsa, müşteriyi tatmin etmekte o kadar zorlaşacak. Kısaca bizim müşterilerimize sundğumuz en büyük avantaj istedikleri ürünü, istedikleri vakitte ve yerde temin edecek güçlü bir üretim politikasıdır.

Sizi rakiplerinizden farklı kılan en önemli faktör nedir? Müşteri beklentilerini en hızlı karşılayan firmayız diyebiliriz. O yüzden ürün gamında en fazla ürün olan firmalardan birisiyiz. Özellikle müşteri geri dönüşlerine çok hızlı cevap veren sağlam ve yetişmiş bir arge departmanımız var. Tasarım yaparken kendi alışkanlıklarınızdan soyutlanıp tüketici gibi düşünüyoruz. Biz bölgeye göre ürün tasarlıyoruz. örneğin kuzey Afrika’dan gelen tüketiciye veya Avrupa’dan gelen tüketicinin ihtiyaçlarına cevap verecek şekilde dizayn yapıyoruz. Bunun sonucu olarak Uluslararası “iF Design Award 2017” yarışmasından ödülle döndük… Turkuaz Seramik, Ibiza Asma Klozet ile, dünyanın önde gelen tasarım ödülleri arasında kabul edilen İF Tasarım Ödülü’nü alarak başarısını tescilledi. Uluslararası üst düzey tasarımcılar ve uzmanlardan oluşan 58 bağımsız jüri üyesi, Turkuaz Seramik’in tasarımlarını son derece başarılı ve yenilikçi bulurken aynı zamanda günlük yaşamdaki fonksiyonelliğine de dikkat çektiler.

Rabia Özkaya / Turkuaz Seramik Marka & Kurumsal Pazarlama Müdürü

Kullandığınız ürün ve malzemelerdeki tercihlerinizi hangi kriterlere göre belirliyorsunuz? Hammadde, yarı mamul ve üretim teknolojilerindeki gelişmelerin yanında, kimya ve fizik gibi bilim dallarının da katkısıyla Vitrifiye üretimi günden güne gelişmektedir. Hem parasal anlamda, hem de üretim teknolojileri alanında yaşanan bu gelişmelerden Türkiye, bulunduğu konum itibariyle

son derece etkin bir fayda sağlamakta ve özellikle Avrupa ülkelerindeki Pazar payını günden güne arttırmaktadır. Bu da geri dönüşü olmayan bir yola sevk ediyor bizi. Marka değer belli bir yere gelmiş hiçbir firmanın kalitesiz, doğa dostu olmayan bir ürünü kullanacağını düşünemiyorum. Sağlık gereçleri denilince tabiki insan tabiatına uygun malzemelerin kullanılması kaçınılmaz oluyor.

Yapı Malzeme Mart 2017

83


Dosya

Sektörde sıkça karşılaştığınız kronikleşmiş sorunlar var mı? Bu sorunların çözümü noktasında sizce ne tür adımlar atılmalı? İşimiz tabiatı gereği emek yoğun bir iş kolu. Kalıplardan çıkardığımız ürünler henüz yaş olduğundan makine ile kavramaya ve kaldırıp indirmeye pek müsait değil. Dolayısıyla kol gücüne dayalı bir üretim süreci kaçınılmaz oluyor. İşin bu kadar meşakkatli ve emek yoğun olduğunu bilmeyen müşterilere, ürünlerin gerçek kıymetini izah etmek son derece zor. Zorlu rekabet koşulları içerisinde en kötü rekabet yöntemi olan fiyatta rekabet, sektörü zorlayan en önemli sorun. Merdiven altı olarak tabir edilen firmaların sırf kendine yer açmak için ürünlerini çok cüz’i karlar ile satmaya çalışmaları, görünüşte farklarını çok ayırt edemeyen kesimlerin kafasında soru işareti oluşturmakta, aynı zamanda ürün ortalama değerini düşüren en büyük faktör olmaktadır. Türkiye’nin enerjide dışa bağımlı olması, enerji fiyatlarını düzenleyen mekanizmaların henüz yeterince oturmamış olması gibi sorunlar re-

84

Yapı Malzeme Mart 2017

kabet gücümüzü baltalamaktadır. Özellikle ekonomik dalgalanmalar baş gösterdiğinde kaybedilen kur avantajları, siparişlerin topluca iptal edilmesine bile sebep olabilmekte, bu da gelecek projeksiyonlarımızı yeniden gözden geçirmemize sebep olmaktadır. Yerli hammadde rezervlerinin bitmeye yakın olması, bizi hammadde konusunda yurt dışına bağımlı hale getirmiştir. Fakat hepsinden önemlisi, sektörümüzde uluslararası bir Türk markası çıkaramamış olmamız, ürünlerimizi hak ettiği değerden daha aşağılara satmamıza sebep olmaktadır. Markalaşmaya devlet teşvikinin arttırılması, sadece bölgesel teşviklerin değil sektörel teşviklerinde devreye girerek, net cari fazla veren seramik gibi sektörlerin daha da hızlanması temin edilmelidir.

Fuarda özellikle ön plana çıkarmak istediğiniz ürün ya da hizmetleriniz var mı? Yeni nesil malzemelerinizden örnekler verebilir misiniz? Turkuaz Seramik olarak vitrifiye ürünleri, armatür ve duş sistemleri, mobilya lavaboları, engelli banyo ürünleri, tamamlayıcı ürünler,

özel yüzey uygulamaları ve özel bağlantı elemanlarını içeren geniş bir ürün gamına sahibiz. Küvet, yer ve duvar karosu dışında banyoya değer katacak her ürünü müşterilerimiz ile buluşturuyoruz. Daha detaylı bilgi vermek gerekirse, verimlilikle beraber kullanıcı dostu ürünler tasarlıyoruz. Örnek olarak kullanımı daha hijyenik ve temizlenmesi daha kolay kanalsız klozetler, daha çok hastane vb gibi toplu kullanım alanlarında tercih edilen antibakteriyel ürünler 2017 yılı fuarında teşhir etmeyi düşünüyoruz.

Önümüzdeki yıl için yeni proje/ yatırımlarınız olacak mı? 2016 yılı yatırımlar açısından son derece yorucu bir yıl oldu. Yaklaşık 10 milyon Euroluk bir yatırımı hayata geçirmek bizi çok zorladı. 2017 yılında ancak hatları dengelemek maksadıyla ufak yatırımların olacağı bir takım iyileştirmeler olabilir. Bu da ancak hatların tam manasıyla çalışmaya başlaması ve darboğazların belli olmasıyla açığa çıkacak. Özellikle klozet ve asma klozetlerde yeni 5 tane modelimizi pazara sunacağımız bir yıl olacak.



E.C.A. ile SEREL hayatı kolaylaştıran parlak fikirleriyle Unicera’da Türkiye’nin köklü armatür ve seramik sağlık gereci markaları E.C.A. ve SEREL 2017 UNICERA seramik, banyo, mutfak fuarında, sağlık ve temizlik hassasiyetine özel geliştirdiği teknoloji ve ürünleriyle yer alıyor. Bu yılki UNICERA Fuarı’nda inovatif çözümlerini bir arada sunmak isteyen Elginkan Topluluğu markaları E.C.A. ve SEREL, “Hayatı Kolaylaştıran Parlak Fikirler” mottosuyla geliştirilen ürünlerini yine aynı temayla hazırlanan standında ziyaretçilerinin beğenisine sunacak. E.C.A. ve SEREL Türkiye’de pek çok teknolojiyi ilk defa yerli üretimle üretmenin gururuyla da UNICERA’da teknolojilerini tüketici ve sektörün beğenisine sunuyor.

86

Yapı Malzeme Mart 2017

teknoloji ile üretilen özel hijyen kaplama sayesinde, artık armatürlerde de hijyen güvenliği yaşanacak. Elginkan Topluluğu’nun seramik sağlık gereçleri markası SEREL’in tüm ürünlerinde standart hale getirdiği Hygiene Plus teknolojisi armatürlere de özel olarak geliştirilerek Türkiye’de ilk kez E.C.A. armatürlerinde uygulandı. Türkiye, ev ve toplu yaşam alanlarında kullandığı armatür ve bataryalarındaki hijyen problemine E.C.A. sayesinde çözüm buluyor.

Hygiene Plus Teknolojisi Şimdi de Armatürlerde

Hijyen Değil; Hygiene Plus

E.C.A., Hygiene Plus kaplama teknolojisi ile Türkiye’de bir ilki gerçekleştiriyor. Nano

SEREL, tüm segmentlerdeki ürünlerinde, Hygiene Plus teknolojisini kullanıyor. Yani


Dosya tüm segmentlerdeki SEREL’ler Hygiene Plus özelliği sayesinde maksimum temizlik ve maksimum tasarrufu bir arada sunuyor. Hygiene Plus özelliği sayesinde yüzeyler kir tutmuyor; banyolar kolayca temizlenirken aynı zamanda hijyenik korumada sağlanıyor. Güvenilir temizliğe kavuşturan yeni nesil Hygiene Plus teknolojisi su ve deterjan kullanımını en aza indiriyor. Böylelikle hem tasarruf sağlıyor, hem de kimyasal kullanımı azaldığından doğayı koruyor. Ayrıca bu teknoloji için SEREL fiyat farkı uygulamıyor. Üstelik kullanıcılar ömür boyu bu özellikten yararlanabiliyor.

Klozetlerde Easywash Dönemi Serel, klozetlere özel geliştirdiği teknoloji ile fonksiyonellikte ve hijyende yine bir adım öne çıkmayı başarıyor. 4Life ve Poseidon klozetler Serel’in geliştirdiği EasyWash yıkama sistemi sayesinde suya yön vererek su sıçratma problemini minimize ediyor. Serel, temizleme suyuna tam hükmederek, klozetin iç yüzeyinin yıkanmasını sağlarken, EasyWash sistemi ile kanal kısmının temizlik sorununu ve sıçratma problemine de çözüm sunuyor.

Kendi kendini yıkayabilen Lavabo Maksimum temizlik konsepti ile yola çıkılarak tasarlanan Serel Easywash yıkama sistemi aynı zamanda lavabo temizlik anlayışındaki bir ihtiyacı da karşılıyor. Kendi kendini temizleyen, yeni nesil “Easywash” lavabolar, siz uzaklaştıktan sonra devreye girerek lavabo iç yüzeyini 360º ve su sıçratmadan %100 yıkama teknolojisine sahip.

Yerli Üretimde Bir İlk: Dokunma Kontrollü Armatür Geliştirdiği yenilikçi ürünler ile tüketicinin

hayatını kolaylaştıran E.C.A.’dan yeni bir yenilik daha. Touch/Dokunma Kontrollü lavabo ve eviye bataryaları. E.C.A. sayesinde armatürün açma ve kapamasının kumanda koluyla sınırlı olduğu devri bitiriyor.

Şık bir hareketle, bataryanın herhangi bir noktasına dokunarak açıp kapayabilme ya da kendi kendine kapanabilme ayrıcalığı yerli üretimde bir ilkle E.C.A. kalite ve güvencesiyle tüketicinin beğenisine sunuluyor.

Yapı Malzeme Mart 2017

87


Dosya

‘Doğadan sanata’ mottosuyla Yurtbay Seramik Unicera’da Doğadan ilham aldığını her fırsatta ürün gamı ile tüketicisine hatırlatan, aldığı ilhamı seramik, ahşap, taş ve mermer dokuları ile işleyerek zenginleştiren Yurtbay Seramik en yeni tasarımlarını sektör profesyonelleri ve tüketici ile buluşturuyor.

Bu yıl 29.su düzenlenecek olan fuar ile, her geçen sene UNICERA Uluslararası Seramik Banyo Mutfak Fuarındaki duruşunu güçlendirmeyi ilke edinen Yurtbay Seramik, 2016 yılında devreye alınan yeni üretim tesisi ile mevcut üretim kapasitesini %30 oranında artırdı. Sektör trendlerine karşılık verebilecek en son teknolojiyi de bünyesinde barındırmakta. Ürün çeşitliliğini ve kaliteye dair duruşunu her daim koruyan firmamız, yeni üretim tesisinin devreye alınmasıyla yurt içi ve yurtdışından gelecek konuklarını geniş bir ürün gamı ve yeni yüzüyle karşılamaya hazırlanıyor…

88

Yapı Malzeme Mart 2017



Dosya

“Müşteri taleplerinin hızlı ve kaliteli olarak karşılanması en önemli faktör”

“İnşaat firmalarına, tasarım, geniş ebat yelpazesi, doğru ürün seçme ve taleplerin hızlı ve kaliteli olarak karşılanması, sunduğumuz avantajlar arasındadır.”

Hanifi Mutlu / Yüksel Seramik Yönetim Kurulu Başkanı

Yerli ve uluslararası pazarda kalite ve kalitenin getirdiği tüm ayrıcalıkları müşterilerine sunmayı hedefleyen Yüksel Seramik’in ürünleri yurtiçinde 110 noktada, yurtdışında ise 50’den fazla ülkede müşterilerine ulaşmakta. Yüksel Seramik Yönetim Kurulu Başkanı Hanifi Mutlu ile Unicera Fuarı öncesi bir söyleşi düzenledik. Bize vakit ayırdıkları için kendilerine teşekkür ederiz.

Firmanızın kısa tarihçesiyle beraber faaliyet alanlarından ve hedef kitlenizden bahseder misiniz? Yüksel Seramik Mutluhan Holding’in üretim sektöründe hizmet veren şirketlerinden biri olarak Şubat 1997’de 3.500.000 m2/yıl kapasite ile 130.000 m2 açık 35.000 m2 kapalı alanda kurulmuştur. İtalyan Sacmi teknolojisi ile üretim yapan fabrikamız 2008 yılı itibari ile kapasitesi ve yatırımlarını arttırmış olup bugün 250.000 m2 açık 50.000 m2 kapalı alanda konuşlanmaktadır.Faaliyet alanlarımız; yer karosu,duvar karosu, sırlı porselen ve teknik granit olarak 6 ayrı hatta hizmet vermekte.Ayrıca 3 pişirim bordür ve dekor hattı ‘lappato, polisaj hattımız’. Bunların dışında 3 boyutlu desen seçeneği ile dijital baskı teknolojisi color body/renkli bünye, ebatlama, water jet, mozaik ve kesimli aksesuar, süpürgelik üretim teknolojileri

90

Yapı Malzeme Mart 2017

ile yapılmaktadır. Hedef kitlemiz; Seramik kaplama malzeme sektörü mimarlar, mühendisler özellikle yurt içi ve yurt dışı iş ortaklarımızdır.

İnşaat firmalarına ne gibi avantajlar sunuyorsunuz? İnşaat firmalarına, tasarım, geniş ebat yelpazesi, doğru ürün seçme ve taleplerin hızlı ve kaliteli olarak karşılanması sunduğumuz avantajlar arasındadır.

Sizi rakiplerinizden farklı kılan en önemli faktör nedir? Müşteri taleplerinin hızlı ve kaliteli olarak karşılanması en önem verdiğimiz faktörlerimizdendir.

Kullandığınız ürün ve malzemelerdeki tercihlerinizi hangi kriterlere göre belirliyorsunuz?

vererek bu sorunu minumuma indirgemek mümkün.

Unicera Fuarı için neler söylemek istersiniz? Beklentileriniz ne doğrultuda? Unicera Fuarı Türkiye sektörü için önemli bir fuar. Her ne kadar tarihi doğru olmasa da bu yıl yeni fuar merkezinde yurt içi ve yurt dışı müşterilerimizin olumlu beğeni ve taleplerini bekliyoruz.

Fuarda özellikle ön plana çıkarmak istediğiniz ürün ya da hizmetleriniz var mı? Yeni nesil malzemelerinizden örnekler verebilir misiniz? Fuara tamamen yeni yılın yeni serileri, yeni ebatlarıyla çıkacağız. Sektörün öngördüğü yeni ebatlar büyük ebatlardır. 30X80, 80X80 gibi ebatlarla fuarda yerimizi alacağız.

Kalite tutkumuz bizi en iyi ürün ve malzemeyi seçme konusunda yönlendiriyor.

Önümüzdeki yıl için yeni proje/ yatırımlarınız olacak mı?

Sektörde sıkça karşılaştığınız kronikleşmiş sorunlar var mı? Bu sorunların çözümü noktasında sizce ne tür adımlar atılmalı?

2016 yılından devam eden yatırımlar bu yıl devreye alınacak, Yüksel Seramik olarak son teknoloji alt yapısını oluşturan 12 bant 6 fırınımız ile rotamızı dünya liderliğine çevirdik.

Ürün kopyalama. Kuruma saygılı bir biçimde, etik çalışmalar yaparak ve tabi ki her firmanın AR-GE çalışmalarına önem

Son olarak eklemek istedikleriniz? Türk seramik sektörüne başarılar dileriz.


Dosya

Graniser Seramik yepyeni serileri ile Unicera’da Ürünleri dünya çapında beğeni kazanan Graniser Seramik, Unicera Fuarı’nda bir kez daha dünya vitrinine çıkıyor. Fuarda 15 yeni serisini de sergileyecek olan Graniser Seramik, özgün koleksiyonlarını sektör profesyonelleri ve fuar ziyaretçilerinin beğenisine sunacak.

Sektör trendlerinin belirlendiği fuarla ilgili değerlendirmelerde bulunan Graniser Seramik Genel Müdürü Fatih Korhan “Unicera İstanbul Seramik Mutfak Banyo Fuarı ülkemizin sahip olduğu potansiyelin tanıtılmasına faydası olan önemli bir organizasyon. Sektördeki yeniliklerin izlenmesi, trendlerin belirlenmesi, rakiplerin, pazarın, satın alma alışkanlıklarının yerinde incelenmesine olanak sağlıyor.

Graniser Seramik olarak bu yıl fuarda ihracat taleplerini karşılamak için 2016 yılı son çeyreğinde devreye aldığımız hattımız ile birlikte ürettiğimiz; 28x28, 20x120, 60x120 gibi farklı ebatlardaki birbirinden estetik toplam 15 yeni serimizi sektör temsilcilerinin ve ziyaretçilerinin beğenisine sunacağız. Katılımcıları ve ziyaretçileri Hall 2-A04 no’lu standımıza davet ediyoruz” diye konuştu.

İhracatın şampiyonu bu yılda değişmedi… Graniser Seramik, Ege İhracatçı Birlikleri’nin düzenlediği “İhracatın Yükselen Yıldızları Ödül Töreni”nde sektöründe en fazla ihracat gerçekleştiren kuruluş olarak bu sene de birinciliğe hak kazandı. Beşinci kez birinciliğe hak kazanarak büyük bir başarıya imza atan Graniser Seramik adına ödülü İhracat Müdürü Bora Fıstıkçı, T.C. Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci’den aldı. 60’ı aşkın ülkeye ihracat Graniser Seramik %60 ihracat payı ile 60’tan fazla ülkeye ihracat gerçekleştiriyor. İhracatının %25’ini Kuzey Amerika’ya, %35’ini yaşanan ekonomik durgunluğa rağmen Avrupa’ya gerçekleştiren Graniser Seramik, Yunanistan, Romanya, Azerbaycan, İsrail gibi önemli pazarlarda %25 ihracat payıyla sektörde oran olarak ilk sırada yer alıyor.

Yapı Malzeme Mart 2017

91


“Fuara ihracata yönelik yeni müşteriler bulmak için katılıyoruz” “Kurulduğumuz günden bu yana hedeflerimiz doğrultusunda sürekli yeni yatırımlar yaptık ve her zamanda yapmaya devam edeceğiz.” Enis Hazan / Visam İstanbul Bölge Müdürü

Sadece yurt içinde değil ,yurt dışında da aranan marka özelliğini korumak ve geliştirmek amacıyla faaliyetlerini sürdüren Visam, sadece ürün satışına değil, satış sonrasında da koşulsuz müşteri memnuniyetine odaklanmış durumda. Visam İstanbul Bölge Müdürü Enis Hazan ile sektöre ve Unicera’ya dair konuştuk…

92

Yapı Malzeme Mart 2017

Firmanızın kısa tarihçesiyle beraber faaliyet alanlarından ve hedef kitlenizden bahseder misiniz? Visam Plastik ve Metal Enj. A.Ş. 1964 yılından beri plastik banyo malzemeleri üretim alanında faaliyet gösteren ve aynı zamanda sektörünün ilk üretici firması olma özelliğini de taşıyan bir aile şirketidir. Re-

zervuarlar, klozet kapakları, yer sifonları gibi banyolarda ihtiyaç duyulan ürünleri, yılların tecrübesi ile, yeni üretim teknolojileri ve piyasa trendlerini de takip ederek üretimini sürdürmektedir. Hedef kitlemiz çoğunlukla inşaat malzemesi toptan satıcıları olmakla beraber yeni ürünlerimiz ile artık mekanik mühendislik ve inşaat


Dosya firmalarına da direkt olarak ulaşabilmekte ve kendilerinin yüksek volümlü ürün ihtiyaçlarını da rahatça karşılayabilmekteyiz.

İnşaat firmalarına ne gibi avantajlar sunuyorsunuz? Son dönemde artan konut arzı, bizim ürünlerimizi de bu sektörde tercih edilen ürünler olma noktasına getirmiştir. İnşaat firmaları her zaman güvenebilecekleri, sorunsuz çalışan, fonksiyonel, estetik ve rahatlıkla kendi inşaatlarında kullanabilecekleri ürünler ararlar. Bu aşamada bizim ürettiğimiz ürünler onların ihtiyaçlarını tam olarak karşılamaktadır. Fiyat / kalite dengesine bakıldığı zaman piyasada rakiplerine göre son derece iyi bir alternatif sunan ürünlerimiz ile inşaat firmalarının taleplerini sorunsuz ve eksiksiz bir şekilde yerine getirebiliyoruz.

Sizi rakiplerinizden farklı kılan en önemli faktör nedir? Piyasadaki rakip firmaların bir kısmı yalnız fiyat odaklı yaklaşım sergilemeyi tercih ediyorlar. Tabii ki bu da bir ticaret stratejisidir ancak Visam olarak bizim uyguladığımız ve hatta uygulamayı tercih edeceğimiz bir durum değildir. Her üretici kendine özgü bir çalışma şekli ile ürününü üretir ve pazara sunar. Bizim çalışma prensiplerimiz önce kaliteli ürün üzerine kuruludur. Fiyat ise sonraki aşamada, yukarıda belirttiğimiz gibi fiyat/kalite dengesine göre ortaya çıkar. Bizler yıllardır üreten bir firma olarak, gerçekten kaliteli bir ürünün çok ucuza mal edilemeyeceğini bilerek işimizi sürdürüyoruz.

Kullandığınız ürün ve malzemelerdeki tercihlerinizi hangi kriterlere göre belirliyorsunuz? Visam olarak ilk kurulduğumuz günden beri ürünlerimizde her zaman hammadde-

nin en iyisi ve en kalitelisini kullanıyoruz. Bu sayede üretimdeki en önem verdiğimiz şeyin en kaliteli ve verimli ürünü üretmek olduğunuz söyleyebiliriz. Ayrıca ürünlerimizi ve kullandığımız malzemeleri dünya üzerindeki kalite standartlarına göre belirliyoruz. Sadece ürünlerimizde değil firmamızda da işletme standartlarında kalite belgelerimiz mevcut.

Sektörde sıkça karşılaştığınız kronikleşmiş sorunlar var mı? Bu sorunların çözümü noktasında sizce ne tür adımlar atılmalı? Sektörümüz rekabetin son derece çetin şartlarda yaşandığı bir sektör. Örneğin; “A firması ne fiyat verdiyse ben 1 TL altına verebilirim” şeklinde basit pazarlıkların da çoğu zaman karşımıza çıktığı bir ortamda rekabet şansımız çok az. Bunun yanında son dönemlerde çek kanununda sürekli yapılan değişiklikler sonucu birçok firmanın çek almakta zorlanması, ve beraberinde senet ödemelerine yönelmesi bizleri sıkıntıya sokan başka bir konu. Ve yine bu ödeme araçları ile birlikte vadelerin 150, 180, 210 gün hatta çoğu zaman bu rakamları da aşan civarlarında olması ödemelerin büyük risk taşıması anlamına geliyor. Ticaret kanununda özellikle ödeme araçları ve vadeler konusunda ciddi birtakım sınırlamaların getirilmesinin bir gereklilik olduğu görüşündeyiz.

Unicera Fuarı için neler söylemek istersiniz? Beklentileriniz ne doğrultuda? UNICERA fuarına yıllardır katılan bir firma olarak artık bu fuar bizim için bir prestij niteliğindedir. Tüm Türkiye’den bayilerimizle buluşma fırsatı vermesi anlamında da bizim için son derece faydalı olduğunu düşünüyoruz. Bu fuar ile ilgili olumlu görüşlerimizin yanı sıra maalesef olum-

suz olduğunu düşündüğümüz konular da mevcut. Yurtdışındaki benzerleri ile kıyaslandığında, her yıl yapılıyor olması fuarın verimliliğini düşürüyor. Sektörümüz sürekli yenilenen inovatif ürünlerin fazla bulunmadığı bir sektör olduğundan, her yıl neredeyse aynı ürünler görücüye çıkıyor. Biz dahil birçok firma bu fuarın 2 senede bir yapılması görüşünü destekliyor. Biz UNICERA fuarına daha ziyade ihracata yönelik yeni müşteriler bulma amacıyla katılmayı tercih ediyoruz. Bu yıl da beklentimiz bu yönde olacaktır.

Fuarda özellikle ön plana çıkarmak istediğiniz ürün ya da hizmetleriniz var mı? Yeni nesil malzemelerinizden örnekler verebilir misiniz? Son yıllarda özellikle gömme rezervuar ürünü sektörde ön plana çıkmış bulunuyor. %100 yerli üretim gömme rezervuarı ilk üreten firma olarak bu yıl da geçmiş yıllarda olduğu gibi bu ürünümüzü ön plana çıkartmayı düşünüyoruz.

Önümüzdeki yıl için yeni proje/ yatırımlarınız olacak mı? Bizler 1964’ten beri sanayi sektörünün içerisinde olduğumuz için yatırımsız bir üretimin olamayacağını çok iyi biliyoruz. Kurulduğumuz günden bu yana hedeflerimiz doğrultusunda sürekli yeni yatırımlar yaptık ve her zamanda yapmaya devam edeceğiz. Ar-Ge ve Pazarlama departmanlarımızın gerek yurt içinde gerekse tüm dünyada yapmış olduğu çalışmaları değerlendirip sektörün ihtiyaçlarına göre yenilikler sunmak için yatırımlarımızı yönlendirmeye çalışacağız.

Son olarak eklemek istedikleriniz? Bu yılki fuarın tüm katılımcılar için başarılı geçmesini umuyor, herkese iyi fuarlar diliyoruz.

Yapı Malzeme Mart 2017

93


“Sektördeki öncü konumumuzu koruyoruz” “Saray Alüminyum olarak kullandığımız hammaddeden, üretim proseslerine kadar titiz kalite kontrol aşamaları ile sadece bugün değil 10 sene sonrası için de müşteri memnuniyetinin var olmasını hedefliyoruz.” Mimari sistemlerin yanı sıra, makina ve elektrik sektörlerinin ihtiyacı olan çeşitli şekil ve büyüklükteki sanayi profilleri, standart kesitli profiller ve boruları üreten Saray Alüminyum, 30 seneyi aşkın deneyimiyle, giydirme cephe ve kapı pencere sistemlerinden, güneş kırıcılar ve solar sistemlere kadar 13 bin çeşit alüminyum profil ve alüminyum kompozit paneller üretmekte. Saray Grup Yönetim Kurulu Üyesi Talin Saraylı Dikici ile enerji verimliliği üzerindeki çalışmaları, yeni ürünleri ve sektöre dair konuştuk. Bize vakit ayırdıkları için kendilerine teşekkür ediyoruz.

94

geleceğin mimari yapılarının inşa edilmesinde büyük rol oynuyoruz. 2001 yılından bu yana, İSO’nun ilk 500 büyük firması arasında yer alıyoruz, ürettiğimiz ürünlerin % 50’sini farklı ülkelere ihraç ediyoruz. Saray Grup olarak kompozit panel üretiminden alüminyum kapı pencere sistemlerine değin çeşitli ürün gamına sahibiz. Alüminyum profil, PVC profil ve alüminyum kompozit panel üretiminin yanı sıra B1 ve A2 Yangın Sınıfı alüminyum kompozit paneller ile NANO (kendiliğinden temizlenen / antigraffiti) yüzey kalitesine sahip alüminyum kompozit panellerin Türkiye’de üretimini ilk kez biz gerçekleştirdik.

Firmanızın kısa tarihçesiyle beraber son dönemdeki faaliyetlerinden bahseder misiniz?

Daha çok hangi projelerde tercih ediliyorsunuz?

Şirketimiz, geliştirdiği yenilikçi ve öncü iç ve dış cephe çözümleri ile 1980 yılından bugüne İstanbul ve Tekirdağ’daki toplam 80 bin metrekare kapalı alana sahip fabrikalarında inşaat sektörüne hizmet veriyor,

Yaşanan üzücü kazalarla birlikte çatı ve cephe malzemelerinin yangına olan dayanıklılığı önem kazandı. SARAY A2 alüminyum kompozit panellerini Avrupa Birliği’nin Türkiye’de de geçerli olan ve 21,5 metre-

Yapı Malzeme Mart 2017

den daha yüksek binalarda uygulanması zorunlu kılınan “Yangın Koruma” yönetmeliğine uygun TS EN 13501-1 standardına göre üretiyoruz. Çok katlı binalar, gökdelenler, endüstriyel binalar, kamu binaları, tüneller, havaalanları, hastaneler, AVM’ler, stadyumlar, tren ve metro istasyonları, oteller gibi, yangın yalıtımının önemli olduğu tüm yapılarda kesinlikle A2 Sınıfı malzeme kullanılmalıdır. Yurt içinde pek çok konut projesi Saray Alüminyum ısı verimliliği yüksek ürünleri ile giydiriliyor. Saray Alüminyum projeye özel olarak geliştirilen giydirme cephe, bondingli cephe, panel cephe ve kapı pencere sistemleri ve alüminyum kompozit panelleri ile mimar ve tasarımcılara estetik, güvenlik ve ısı yalıtımının ön planda tutulduğu yaratıcı ve özgün binalar yapmak için sınırsız fırsatlar sunmaktadır. Tema İstanbul, Kale Avrupa, One Tower Ankara, Moment İstanbul, Selenium Ataköy, Aypark İzmir gibi büyük projelerin tercihi Saray Alüminyum oldu.


Dosya Sektörünüzün pazar büyüklüğü ve firmanızın pazardaki yeri hakkında bilgi verir misiniz? Alüminyum sektörü 5 milyar dolarlık iş hacmi ile Türkiye’nin lokomotif sektörlerinden biri. Yıllık kapasite miktarının 1.100.000 ton olarak tahmin edildiği Alüminyum ekstrüzyon sektöründe firmamız öncü kuruluşlardan biridir.

Ürünlerinizin piyasada uzun süre rekabet edebilmesi için ne gibi formülleriniz bulunmakta? Saray Alüminyum olarak ürün kalitesine çok önem veriyoruz, bu konuda hassas olduğumuzu ve kalite standartlarından ödün vermediğimizi söyleyebilirim. Ayrıca müşterilerimizin ihtiyaçlarını dikkate alarak Ar-Ge yatırımlarımız sayesinde ürün geliştirmeye de dikkat ediyoruz. Ar-Ge Üretim Departmanımızla; üretimi yönetimimizi geliştirmek için teknolojiyi sürekli takip ederek üretim esnasında kullanılan makinelerin yenilenmesi ve performanslarının artırılması ve üretim maliyetlerini düşürerek rekabet gücünü artırılmasını sağlıyoruz. Ar-Ge Ürün: Yeni veya iyileştirilmiş ürün geliştirerek daha önce karşılanamayan ihtiyaçlara cevap vermek yeni ve/veya performansı artırılmış daha kullanışlı ürünü geliştirerek müşteri memnuniyetimi maksimize ediyoruz. Ar-Ge Pazarlama da ise; yeni pazarlama yöntemlerinin geliştirilerek geliştirilen ürünün ticarileştirilerek pazara yayılmasını sağlıyoruz. Bu unsurlar ile sektördeki öncü konumumuzu koruyoruz.

Müşterilerinize kullanım açısından neler tavsiye edersiniz? Cephe binanın vitrini dolayısıyla binaya prestij katar. Ancak cephe sadece görsellikle sınırlı kalmayıp yapıya sürdürebilirlik ve güvenlik özelliği de katmalıdır. Nano kompozit panel tercih edilerek cephe temizleme maliyetinizi düşürebilirsiniz. A2 Mineral dolgulu kompozit panellerle yangın güvenliğinizi sağlayabilirsiniz. Seçmiş olduğunuz ürünlerle enerji maliyetinizi düşürebilirsiniz. Yaşanan kazalarla birlikte çatı ve cephe malzemelerinin yangına olan dayanıklılığı önem kazandı Yangın Yönetmeliği gereği 21,50 metreden yüksek binalarda, hastane, okul, AVM gibi toplu yapılarda kesinlikle A2 Sınıfı malzeme kullanılmalıdır. Görsellik, işlevsellik ve verimliliğin kombinasyonu mükemmelliği sağlıyor. Bu kombinasyonu sağlamak için firmalar cephe danışmanlığı firmaları ile çalışıyor. Küresel ısınma, çevre kirliliği ve doğal kaynakların hızla tüketilmesini minimize etmek amacıyla çevre dostu “Yeşil ve Sürdürülebilir Bina” kavramı günümüzde oldukça önem kazandı. Yapılan araştırmalara göre “Yeşil ve Sürdürülebilir Bina” kriterlerine uygun olarak tasarlanıp işletilen binalarda, %24 ile %50 arasında enerji tasarrufu sağlanabilmektedir. Ayrıca, enerji verimliliğini maksimum sağlayan ve çevre dostu geri dönüşümü olan, bakım gerektirmeyen malzemeler tercih edilmektedir. Alüminyum kapı, pencere, dış cephe giydirme ve kaplamasında tüm bu kriterleri sağlayan alüminyum tüm dünyanın birinci tercihidir.

Talin Saraylı Dikici / Saray Grup Yönetim Kurulu Üyesi

Ürünlerinizin enerji tasarrufu, geri dönüşüm ve kullanım kolaylığı açısından ne gibi avantajları mevcut? Saray Alüminyum olarak sürekli yeni ürünler geliştiriliyor ve bu ürünler geliştirilirken ısı, ses, enerji verimliliği ve daha geniş alan görme konularını dikkate alıyoruz. Saray ürünlerini tercih ederek yüzde 40’a kadar enerji verimliliği sağlanabilir. Bu sayede, müşterilerimiz uzun vadede ciddi bir ekonomik kazanım elde etmenin yanı sıra çevreci bir davranışta da bulunmuş olur.

Yapı Malzeme Mart 2017

95


Dosya Bu bilinçle çevreye olan etkilerimizi de en aza indirgeyerek, sosyal ve çevresel boyutta da sürdürülebilir olmanın gerekliliklerini Avrupa normu uyumlu EPD belgeleri alarak yerine getirdik. Ayrıca, Avrupa ve Türkiye’nin büyüyen markası olarak LEED, BREEAM, DNGB ve ÇEDBİK gibi Sürdürülebilir Bina Sertifikalandırma sistemlerine ürünlerimiz ile ek puanlar sağlamaktayız. Özellikle ürünlerimiz için Türkiye’de ilk kez Saray markası altında Avrupa normu EN 15804 uyumlu EPD belgelendirmesi yaptık. Uluslar arası standartlara bağlı kalmak global pazarlara giriş imkanı sağlamak demek ve bu konuda diğer üreticiler için de bir kapı aralamış bulunmaktayız.

boyama kalite belgesi Qualicoat belgelerimizin yanı sıra TSE-K 3925 Uygunluk -, TSE- TS 5358- EN 12608, TSE-EN 755-8, TSE-EN755-9, TSE -TS-4922, ve çevre yönetim sistemi belgesi ISO 14001 GOSTR (RUSYA), CEPRO (UKRAYNA) kalite ve uygunluk sertifikalarımız bulunmaktadır. Sektördeki üstün kalite ve standart belgelerimizin yanı sıra, Türkiye’de ilk kez A2 sınıfı yanmaz kompozit paneller için EN 15804 - Sürdürülebilir Yapı Malzemeleri normu uyumlu EPD belgesini aldık. A2, B1 ve B2 yanmazlık sınıfı Alüminyum Kompozit Paneller (EPD Kayıt No:S-P-00834), Alüminyum Ekstrüzyon Profil (EPD Kayıt No:S-P-00833), ve PVC Profil (EPD Kayıt

efektli kompozit panelleri fuarda sergileyeceğiz. Paralel açılır kanata sahip cepheler, kaldır sür sürme sistemleri, kayar katlanır doğrama sistemleri ve Amerika pazarı için geliştirdiğimiz yüksek yalıtımlı ve ince kesitli Pencere Kapı Sistemleri de bu fuarda öne çıkan ürünler arasında yer alacak. Mimari trendler doğrultusunda gün ışığının maksimum kullanımını sağlayan, kapalı alanları açık alana dönüştürebilen ve ısıtma ve soğutma giderlerini minimize eden kapı, pencere ve cephe sistemlerinin yanı sıra 3D efektli ahşap desenli alüminyum kompozit paneller ve mat görünümlü Soft Touch kompozit paneller doğal görünümü ve dokunuşta yarattığı doğal hissiyat sayesinde mimarlar ve son kullanıcılar tarafından tercih ediliyor.

Önümüzdeki yıl için yeni proje/ yatırımlarınız olacak mı? 2016 yılında Saray Grup olarak ihracat sıralamasında üst noktalardaki yerimizi korumaya devam ettik. 2017 yılında da Saray Grup olarak, var olduğumuz her alanda maksimum başarı noktasında kalmayı hedefliyoruz. Üretimimizde verimlilik artışı sağlayacak makina ve hatlar üzerinde çalışmalar yapmaktayız.

Bizimle paylaşmak istediğiniz farklı bir ayrıntı var mı?

Kalite standartları noktasında sahip olduğunuz belgeler nelerdir? 30 yılı aşkın süredir sektörde öncü olmamız tesadüf değildir, kalite politikamız başarımızı perçinlemiştir. Kalite Güvence Sistemimizi, müşteri memnuniyetinin teminatı olarak gösterebiliriz. Saray Alüminyum olarak kullandığımız hammaddeden, üretim proseslerindeki titiz kalite kontrol aşamaları ile sadece bugün değil 10 sene sonrası için de müşteri memnuniyetinin var olmasını hedefliyoruz. Şirketimizde, ISO 9001:2000 standardının gereklerini yerine getiren, müşteri ihtiyaçlarını karşılayan etkili ve yeterli bir Kalite Sistemi kurulmuş olup ISO 9001 Kalite Güvence Belgemiz bulunmaktadır. CE- ZAG -EN 15088, alüminyum profil yüzey kalite belgeleri olarak eloksal kalite belgesi Qualanod, elektrostatik toz

96

Yapı Malzeme Mart 2017

No:S-P-00832) ürünleri için EPD belgelerimiz bulunuyor. Şirketimiz bütün faaliyetlerini müşterilerinin memnuniyeti için yoğunlaştırmayı, müşterilerine sağladığı ürünlerin ve hizmetlerin kalitesini sürekli olarak geliştirmeyi, ürünleri zamanında teslim etmeyi, israf ve ziyanı ortadan kaldırarak ürünlerini ve hizmetlerini, en düşük maliyetle ve müşterilerinin ihtiyaçlarını karşılayacak nitelikte ürün üretmeyi esas olarak benimsemiştir.

Fuarda özellikle ön plana çıkarmak istediğiniz ürün ya da hizmetleriniz var mı? Akzo Nobel ile beraber geliştirdiğimiz ve yine Türkiye’de bir ilk olan soft touch (kadife dokulu) kompozit panelleri, 3d efektli ahşap desenli kompozit paneller ve beton

2017 Ar-Ge’nin ve üretimin yılı olmalı. Saray Alüminyum olarak biz bu alanlarda durmaksızın çalışıyoruz. Saray Alüminyum Ar-Ge’si, yeni teknolojilerin takibi ve yeni ürünlerin sektörle buluşturulması konusunda oldukça aktif rol oynuyor. Ahşap desenli 3 boyutlu efektler kullanılan kompozit paneller, projeye özel olarak geliştirilen bondingli cephe, yeni panel cephe ve yeni kapı pencere sistemleri ayrıca gün ışığının maksimum kullanımını sağlayan, kapalı alanları açık alana dönüştürebilen Minimal Sürme ve Kayar Katlanır Sürme Sistemleriyle de son teknoloji ürünlerimizi kısa bir süre önce piyasaya sunduk. Son olarak da, Polyamid ısı yalıtım bariyerine ilaveten, uygun ölçü ve şekillerdeki ısı bariyerli sistem profillerine uygulanabilecek özel bir yalıtımlı dolgu tekniği uygulamasını Saray Alüminyum bünyesinde gerçekleştirerek ses ve ısı yalıtımında sistemlerimizi bir üst seviyeye taşımanın mutluluğunu yaşıyoruz. Bu özel teknik sayesinde birbirine polyamid ısı yalıtım bariyerleri ile bağlanmış iki alüminyum profil arasındaki hava boşluğu özel dolgu ile doldurularak hava akımı bloke ediliyor, sonuç olarak da daha az enerji sarfiyatı ile ısıtma/soğutma gerçekleştiriliyor. Saray Alüminyum bünyesinde geliştirilip uygulanan bu özel dolgu tekniği ile yüksek termal performans sağlanması ve yapının toplam enerji tüketiminin minimizasyonu ile ekosisteme yapmış olduğumuz katkıdan gurur duyuyoruz. 2017 yılında da Ar-Ge ve üretim çalışmalarımıza ara vermeksizin devam edeceğiz.



“Müşteri beklenti ve ihtiyaçlarını yakından takip ediyoruz” “Binaların ihtiyaçları doğrultusunda sistemlerimiz ses, hava, ısı ve su sızdırmazlık ile statik mukavemet ve deprem testleri yapıldıktan sonra uygulamaya alınmaktadır.” Son 10 yılda grup yıllık ortalama %15 büyüme performansı ile cirosunu neredeyse 3 kat artırarak 230 milyon TL’ye yükselten Çuhadaroğlu; yine son 10 yılda, 150 milyon TL’lik yatırım gerçekleştirerek, alüminyum profil üretiminde 20.000 ton, alüminyum kapı, pencere ve cephe imalatında 250,000 m2 kurulu kapasitelere ulaşmış durumda. 2023 yılına kadar 500 milyon TL ciroya ulaşmayı hedefleyen Çuhadaroğlu’nun Genel Müdürü Kenan Aracı ile keyifli bir söyleşi gerçekleştirdik.

Firmanızın kısa tarihçesiyle beraber son dönemdeki faaliyetlerinden bahseder mi ? Çuhadaroğlu 63 yıldır Türkiye’de alüminyum sektöründe bir çok ilke imza atmış, sektörde ilkleri ile sektörün okulu kabul edilen köklü bir kuruluştur. Profesyonel bir yönetim kadrosu, konusunda uzman teknik personeli ile bugün alüminyum sektörünün merkezinde yer almaktadır. 1954 yılında beş kişi ile küçük bir atölyede başlayan Çuhadaroğlu, bugün 1000’e yakın beyaz ve mavi yakalı insan kaynağının yanı sıra,

98

Yapı Malzeme Mart 2017

iş birliktelikleri yaptığımız tedarikçi, bayi ve taşeronlarla beraber yaklaşık 5000 kişiye istihdam sağlamaktadır. Beylikdüzü’nde toplam 60.000 m2’lik bir alanda dökümhane, ekstrüzyon, profil üretim, boya ve eloksal yüzey işleme, alüminyum profil ve levha işleme ve birleştirme tesisleri ile, entegre bir üretim vizyonuyla hizmet vermekteyiz.

Sektöre hizmet ve çözüm sunduğunuz ürünlerinizi başlıklar halinde rica edebilir miyiz? Bu anlayışta en dikkat ettiğiniz hususlar nelerdir? Ürün gamımızı; alüminyum sistem profilleri, ısı yalıtımlı giydirme cephe sistemleri, ısı yalıtımlı doğrama sistemleri, özel izolasyonlu doğrama sistemleri, ısı yalıtımlı gizli kanat doğrama sistemleri, ses izolasyonlu doğrama sistemleri, ara bölme ve ofis bölme sistemleri, sürme sistemleri, ısı yalıtımlı ve yalıtımsız seriler, bombaya, kurşuna ve yangına dayanıklı güvenlik doğramaları, ışıklık sistemleri, güneş kırıcılar, interax otomatik kayar kapı ve döner kapı sistemleri, inşaat sektörü dışında otomotiv, taşımacılık, makine sanayi gibi farklı sektörlerde ihtiyaç du-

yulan alüminyum, ham, eloksalli ve boyalı profillerinden oluşmaktadır. Özellikle inşaat sektöründe mimari uygulamalarda alüminyum doğrama ve cephe sistemleri genellikle yüksek seviye sızdırmazlık performansı ihtiyacı olan yüksek yapılarda yada iklimsel olarak su, hava ve sızdırmazlık değerleri açısından yüksek dayanım gerektiren bölgelerimizde uygulamaları ile öne çıkmaktadır. Alüminyum kapı, pencere ve cephe sistemlerimizin tüm ürün, kalite ve sistem sertifikaları mevcut olup gerektiğinde alüminyum doğrama ve cephe sistemlerinin performansları, proje bazında yapılan modellemeler ve hesaplamalar sonucu çıkan yüklere göre de tasarımlanmaktadır. Binaların ihtiyaçları doğrultusunda sistemlerimiz ses, hava, ısı ve su sızdırmazlık ile statik mukavemet ve deprem testleri yapıldıktan sonra uygulamaya alınmaktadır. Bu kapsamda sadece salt ürün desteği değil, teknik destek hizmeti ile sistem çözümleri sunuyor olabilmekle, rakiplerimizden ayrılmaktayız.


Dosya Ürünlerinizin hizmetlerinizle büyüme hedefleriniz, mevcut stratejileriniz nelerdir? Bu ne gibi avantajlar sağlamaktadır? Çuhadaroğlu grubu olarak sürdürülebilir yönetim anlayışını merkez edinen bir vizyona sahibiz. Tüm sektörlerde olduğu gibi sektörümüzde bu hedeflere ulaşmada stratejilerimiz bize öncülük ediyor. Malum ülkemizde şirket yaşam ömürlerinin 10 yıl olduğunu dikkate aldığımızda, 63 yıllık bir firma olarak mevcudiyetimizi sürdürüyor olmamızı, bu vizyona sadık kalmamıza bağlıyorum. Sektöründe 100 yıllık bir firma olma hedefi ile sürdürülebilir yönetim politikamızı, firma kültürümüzün ayrılmaz bir parçası haline getirdik. Buna ilaveten üretim ve hasılatta istikrarlı büyüme geleceğimiz ve inovasyon, öncelikli hedeflere ulaşmak için belirlediğimiz stratejilerdir. İlk olarak pazarı paylaştığımız, sektörü geliştirerek, inovasyon radarından çıkmadan, insan kaynağı gücünü de kullanarak yerli ve akıllı üretim vizyonu ile ekonomiye katkı sağlamak temel hedeflerimiz arasındadır. Biz Çuhadaroğlu olarak yatırım gücümüzün ciddi bir bölümünü ArGe ve ÜR-GE projelerimize aktarmaktayız. Çünkü bu sayede yenilikçi, beklenti seviyesini yukarıya taşıyan projelere imza atılabilir. Değişen çağda tüketim ihtiyaçları ve buna uygun çözüm alternatifleri durağan olmanın aksine, sürekli değişkenlik arz etmektedir. Bugün güvenlik gibi, estetik gibi, fiziki ve coğrafi çevre koşulları gibi beklentilerin arttığı, hızlı bir değişim çağına şahit olmaktayız. Projelerin yada hizmetlerin ihtiyaca özel çözüm veya katma değeri yüksek ürünlerin üretilmesi, sağlıklı, sürdürülebilir büyümenin sağlanabilmesi açısından çok önemlidir. Çalışmaların, gerek malzeme gerek ise iş gücü anlamında standartlarının yükseltilmesi ve denetlenmesi son derece önemlidir. Bizler, Çuhadaroğlu olarak, uygulama yaptığımız tüm alanlara, yapılara, binalara değer ve çözüm katacak, teknolojiyle kendini yenileyecek sistemler kurarak, mevcut pazarın kullanım alanlarını arttırmak suretiyle büyütmek ve sektöre farkındalık getirme çabası içindeyiz.

Kenan Aracı / Genel Müdür

geliştirme yoluyla katacağımız cirolarımıza, 10 milyon USD mertebelerinde ilave satış cirosu hedeflemekteyiz. 4 kıtada, 25 ülkeye ihracat yapmaktayız. Özellikle bölgesel gelişmelere paralel hedef, ülke ihracatlarımızdaki tutarları arttırmak, araştırma geliştirme yoluyla en az yeni 3 sistem ve uygulamayı devreye almak öncelikli kısa vadeli hedeflerimiz arasındadır. Kurumsallaşma yolunda büyük yol olan grubumuz 2016 yılında halka açılan ilk reel sektör şirketidir. Küresel krizin devam ettiği bu dönemde, sektöründe İstanbul Borsası’na kote olmuş tek firmayız. Hedefimiz, 63 yıllık bu değeri sürdürülebilir yönetim anlayışı ile bir asra ulaştırmak olacaktır. Bu doğrultuda etap etap devreye aldığımız müşteri ilişkileri yönetimi, kalite, iş güvenliği ve sağlığı, çevre ve kalite yönetimi, sosyal sorumluluk, kurumsallaşma ve şeffaf yönetim alanlarındaki uygulamalarımızı daha da geliştireceğiz.

Son olarak eklemek istedikleriniz? Son 10 yılda Çuhadaroğlu olarak önemli bir

değişim ve dönüşüm yaşadık. Üretim teknolojileri kabiliyetlerimizi geliştirmekle birlikte, ürün geliştirme ve inovasyon gücümüzü arttırdık. Üretim kabiliyetlerimizi geliştirdikten sonraki süreçte, üreten ve talep bekleyen bir firma olmaktan ziyade, son yıllarda önem verdiğimiz müşteri ve pazar odaklı yaklaşımı benimsedik. Bu vizyon doğrultusunda, müşteri beklenti ve ihtiyaçlarını daha yakından takip ediyoruz. Pazarla iç içe olmak sureti ile, tesis ettiğimiz bu interaktif yaklaşımımızı AR-GE, teknik destek ve inovasyon gücümüzle birleştirerek ürün portföyümüze taşımaktayız. Bizim gibi 63 yıllık köklü firmaların ileriye yönelik mevcudiyetlerini sürdürmeleri, üretime, istihdama, ihracata katkı sağlamaktadır. Çuhadaroğlu’nda yerli üretim ve ekonomimize katkı için istihdam yaratan bir firma olmak, ülkemizin belki en çok ihtiyacı olan sektöründe marka olmak, uzun vadede bilgiye ve emeğe sahip çıkmak, herkesin bizimle çalışmayı arzu ettiği üreten, koyduğu hedefler doğrultusunda sürekli yatırım yapan, ihracat ve büyümede istikrar sağlayan bir asırlık firma olmak arzusundayız.

Yeni dönem hizmet başlıklarınız, hedefleriniz neler olacaktır? Özellikle daha nitelikli binalar için sürme kapı, pencere, doğrama, cephe sistemleri, kondens kanallı cephe sistemleri, ofis bölme sistemleri üzerinden yeni sistemler geliştirmekteyiz. Yangın, bomba ve kurşun geçirmez güvenlik kapı, pencere doğramaları, otomatik döner ve kayar kapılar üzerinde de ürün geliştirmeleri yapmaktayız. Önümüzdeki mevcut cirolarımıza, yeni ürün

Yapı Malzeme Mart 2017

99


Erdoğan Yılmaz / Sistem Alüminyum Mimari Sistemler Satış Müdürü

“Sektörümüzün Gelişimi İçin Teknolojik Gelişmelerden Faydalanmayı Sürdüreceğiz” “Kullanıcı uygulamayı cep telefonu veya tablet gibi taşınabilir bir cihaza indirdikten sonra, menüden kataloglar sekmesini tıklayıp, dilediği katalogu cihazına indirebiliyor. Son adım olarak da dilediği zaman, dilediği yerde cihazından teknik kataloglara erişim sağlayabiliyor.” Kalıp üretiminden başlayıp ekstrüzyon imalatı, elektrostatik toz boya, ahşap kaplama, eloksal, mekanik işlem, kompozit panel imalatı ve nihai uygulamaları bünyesinde bulunduran entegre bir tesis olan Sistem Alüminyum, yıllık üretim kapasitesini 35.000 tona çıkarmış. Sistem Alüminyum Mimari Sistemler Satış Müdürü Erdoğan Yılmaz ile geliştirdikleri mobil uygulamalar hakkında konuştuk.

Öncelikle sizi ve Sistem Alüminyum’u biraz tanıyabilir miyiz? Ben Erdoğan Yılmaz,1986 yılında İTÜ Elektrik Mühendisliğinden mezun oldum ve hemen ardından Otomotiv Yan Sanayi sektörüne giriş yaptım. Uzun yıllar bu sektördeki önemki firmaların Satış Depart-

100

Yapı Malzeme Mart 2017

manlarında yönetici olarak çalıştım. Son iki yıldır Alüminyum Sektöründe Profesyonel İş Hayatımı sürdürüyorum. Hedefim Otomotivde edindiğim bu yoğun deneyimi Sistem Alüminyum a taşımak. Sistem Alüminyum 1994 yılında alüminyum profil imalatı ile sektöre giriş yapmış ve kurulduğu günden itibaren büyümeye devam ederek, 2013 yılında 70.000m² kapalı alana sahip Çorlu Fabrikası nı faaliyete geçirmiş. Bugün Çorlu Üretim Tesisimiz, dökümhaneden başlayıp, kalıp üretimi, alüminyum profil imalatı, elektrostatik toz boya, ahşap desen kaplama, eloksal, mekanik işlem, kompozit panel imalatı ve nihai uygulamaları da bünyesinde bulunduran entegre bir tesis halini almıştır. Genel Müdürlüğümüz

İstanbul-Hadımköy’de bulunuyor. Her biri alanında uzman, toplamda 500’ü aşkın beyaz yaka ve mavi yaka çalışanımız ile müşterilerimizin ihtiyaçlarına yönelik kaliteli ve yenilikçi çözümler sunmaya devam ediyoruz.

Sektörde firmanızın bir mobil uygulamasından bahsediliyor. Biraz mobil uygulamanızdan bahsedebilir misiniz? Sistem Alüminyum Mobil Uygulama, bizi de çok heyecanlandıran ve umut vadeden bir proje. Bildiğiniz gibi biz yoğun olarak inşaat sektörüne malzeme tedariği sağlıyoruz, dolayısıyla bizim müşterilerimizin işleri genellikle sahada, şantiyelerde. Fakat bir yandan da çok teknik bir malzeme sa-


Dosya tıyoruz biz, malzemenin kullanım alanına göre, tasarımı, boyutları, aksesuar, bağlantı ve bileşimleri oldukça değişken. Bu nedenle uygulayıcı firmaların teknik birimleri veya mimarları, ürünlerimizle ilgili detaylar açısından beslemek bizim görevlerimizden biri. Biz mobil uygulamayı ortaya çıkarırken bu bakış açısıyla yola çıktık ve mobil olarak çalışan bir teknisyenin veya mimarın ihtiyaç duyacağı teknik katalogların da mobil olması gerektiğini düşündük. Mobil uygulamamız, tüm teknik kataloglarımızı içerisinde barındırıyor.Tüm kataloglar, kullanım alanlarına göre kategorize edilerek uygulamaya yüklendi. Alüminyum profil, cephe sisemleri ve kompozit panel olmak üzere 3 ana ürün kategorimizin altında, tüm ürünlerimizin teknik bilgilerine mobil uygulamamız aracılığı ile ulaşmak mümkün.

Mobil uygulama aslında, Sistem Alüminyum’un dijital bir katalog arşivi diyebilir miyiz? Aslında uygulamanın yalnızca katalog arşivi olduğunu söylemek eksik olur, mobil uygulama içerisinde sahip olduğumuz sertifikalarımız, iletişim bilgilerimiz, duyurularımız da bulunuyor. Temel amacı kataloglarımızın artık dijital olarak da kolaylıkla erişilebilmesini sağlamak, bununla birlikte uygulamayı hazırlarken, müşterilerimizin ihtiyaç duyacağı farklı bilgileri de eklemeyi unutmadık.

Peki bu mobil uygulama yalnızca Türkiye’deki müşterileriniz için mi? Sistem Alüminyum’un ihracat yaptığı ülkelerde, ürünlerinizi kullanan teknisyen ve mimarlar var, uygulamanızın dil seçeneği var mı? Elbette, uygulama ve tüm kataloglar hem İngilizce hem Türkçe dilinde kaydedildi, dolayısıyla yalnızca Türkiye’deki değil, dünya genelinde tüm müşterilerimizin kullanımına uygun.

Bazı uygulamaları kullanmak güç olabiliyor. Arayüzleri kullanıcılara karışık gelebiliyor. Sistem Alüminyum Mobil Uygulamasını bu anlamda nasıl değerlendiriyorsunuz? Bir web sitesini açıp görüntüleyebilen herkes rahatlıkla mobil uygulamamızı kullanabilir. Hem Apple Store, hem de Play Store’dan indirilebilen Sistem Alüminyum Mobil Uygulama, ilk açıldığında kısa bir animasyonla kullanıcıyı karşılıyor. Teknik katalogların yanı sıra menüde şirketin iletişim bilgileri ve şirket ile ilgili genel bilgileri içeren bö-

lümleri de mevcut. Kullanıcı uygulamayı cep telefonu veya tablet gibi taşınabilir bir cihaza indirdikten sonra, menüden kataloglar sekmesini tıklayıp, dilediği katalogu cihazına indirebiliyor. Son adım olarak da dilediği zaman, dilediği yerde cihazından teknik kataloglara erişim sağlayabiliyor.

Son olarak Sistem Alüminyum Mobil Uygulama kullanıcılarına ne söylemek istersiniz? Biz uygulamanın tüm kullanıcılara, basılı

bir kitapçık kullanmaktan çok daha pratik geleceğinden eminiz. Amacımız, birçok sektörde etkin kullanılan dijital dünyanın gelişimini kendi sektörümüze de taşıyabilmek. Sektörümüzün gelişimi için Sistem Alüminyum olarak teknolojik gelişmelerden faydalanmaya devam edeceğiz, ve bu özelliğimiz ile müşterilerimizin takdirini kazanmak bizi gururlandırıyor. Ayrıca mobil uygulamamızın kullanıcı sayısı arttıkça daha az katalog basacağız ve böylece daha az kağıt kullanarak çevre korumasına katkıda bulunacağız.

Yapı Malzeme Mart 2017

101


Amacımız; Kaynakları en doğru ve faydalı şekilde kullanmak

Burak Alüminyum, proje aşamasından itibaren bitmiş ürünün teslimine kadar üretim, hizmet ve tüm faaliyetlerinde yeni teknolojileri kullanarak, çevresel kirlilik ve riskleri kontrol altında tutmayı başarmış.

Bireysel ve kurumsal gelişimi her zaman destekleyen, aynı zamanda çevre ve doğal kaynakların korunması hassasiyetini gözeten Burak Alüminyum, yeniliklere açık uzman kadrosuyla, ülkemizi alüminyum sektöründe söz sahibi kılmak amacıyla faaliyetlerini sürdürmekte. Burak Alüminyum ile çalışmalarına dair kısa bir söyleşi gerçekleştirdik. Keyifli okumalar…

Firmanızın kısa tarihçesiyle beraber son dönemdeki faaliyetlerinden bahseder misiniz? Burak Alüminyum geçmişten bugüne alüminyum sektörüne yön veren, alüminyum geleceğini şekillendiren bir firmadır. Firmamızın hizmet vermiş olduğu iki ana kol olan “Mimari Sistemler” ve “Endüstriyel Üretim” kullanım alanlarına yönelik ARGE çalışmalarımıza hız verdik. Bunun yanı sıra yatırımlarımızın alt yapılarının önemli bir ayağı olan “Kalite Yönetim Sistemleri” konusunda çalışmalarımız son hızıyla devam ediyor.

102

Yapı Malzeme Mart 2017

Türkiye Yapı Sektörü’ndeki pazar payınız hangi oranda ve daha çok hangi projelerde tercih ediliyorsunuz?

Mimari Sistemler olarak kamu ve özel nitelikli projeleri tercih etmekteyiz. Güncel projelerimize örnek olarak 3. Havalimanı Projesi, BG90 Panel Four Side sistemimizin kullanıldığı Trios 2023 Projesi,Ankara ve İstanbul 1071 Projeleri,Tri G Rotana Projesini gösterebiliriz.

Ürünlerinizin piyasada uzun süre rekabet edebilmesi için ne gibi formülleriniz bulunmakta? Müşterilerimize alım satım yaptığımız firmalar olarak değil, iş ortağımız, partnerlerimiz gözüyle bakıyoruz. Bu açıdan bakıldığında fiyat, kalite, termin vs.. gibi konular kendiliğinden çözülmekte. En doğru ve verimli şekilde ihtiyaç analizi yapılmasına olanak vererek, uzun vadede sıkıntı ya da sorun denilebilecek faktörleri ortadan kaldırmış oluyoruz.

Ürünlerinizin enerji tasarrufu, geri dönüşüm ve kullanım kolaylığı açısından ne gibi avantajları mevcut? Burak Alüminyum olarak enerji tasarrufunun ve geri dönüşümün farkında ve bilincindeyiz. Yeni yatırımlarımız bu başlıklar

göz önünde bulundurularak tasarlanıp, hayata geçiriliyor. Doğayı ve insanlığı gelecekte bekleyen en önemli ve tehlikeli meselelerden olan doğal kaynakların kullanımı ve sürdürülebilirlik konularıdır. Bu aşamada tesisimizde “Sifonik Sistem” olarak adlandırılan geri dönüşüm sistemi kullanılmaktadır. Bu sistem,tesiste toplanan yağmur sularının kullanılma-


Dosya sını sağlayarak geri dönüşümü gerçekleştirmektedir.

Kalite standartları noktasında sahip olduğunuz belgeler nelerdir? Burak Alüminyum olarak kalitemizin farkındayız ancak bu kaliteyi belgelemek bir o kadar önemlidir. Bu alanda geçmişten günümüze devam eden kalitemizi belgeleme çalışmalarımız devam etmektedir. Bunlara örnek olarak; TSE belgelerimiz, yerli malı belgelerimiz, başlıca uluslararası kalite belgelerimizden olan ISO belgelerimiz, EN 15088, Qualanod, Qualicoat, Gost, OHSAS 180012007 belgelerimizi sayabiliriz. Müşterilerimiz tüm kalite belgelerimize web sitemiz üzerinden ulaşabilirler.

Müşterilerinize kullanım açısından neler tavsiye edersiniz? Hastaneler, ofisler, konutlar.. Yapı projelerinin tamamında AR-GE bölümümüzün son teknolojiyi baz alarak geliştirdiği mimari sistemler sayesinde Türkiye ve Avrupa kriterlerine göre maksimum performans değerlerini sağlayan ürünleri kullanmalarını tavsiye ederiz. Çünkü yapıların ısı yalıtımı açısından en önemli faktörü kapı ve pencerelerdir. Tercih edilecek olan bu sistemler mimari olarak çözülmüştür. Kaliteli bir uygulama ile monte edildiğinde ortaya mü-

kemmel derecede ısı ve ses yalıtımı sağlayacak, ayrıca mimari estetik açısından da göze hoş gelecek yapılar çıkacaktır. Isı yalıtımı uzun vadede müşterilerimize ekonomik tasarruf sağlayacak, ses yalıtımı ise şehrin gürültüsünden uzak huzurlu bir ortam yaratacaktır.

Önümüzdeki yıl için yeni proje/ yatırımlarınız olacak mı? Önümüzdeki yıl içinde planlanan çalışmalarımız arasında “Yeni Nesil Mimari Sistemler” ve Endüstriyel kullanım alanları bulunmaktadır.

Yapı Malzeme Mart 2017

103


Dosya

“Nitelikli projelere kaliteli ürünler sunuyoruz” “Nitelikli projelerde kaliteli ürün ihtiyacı ön plana çıkıyor, hem proje firmaları hem konut sahipleri çok daha bilinçli tercihlerde bulunuyor.” me ivmesi yakalayan inşaat sektörünün önümüzdeki dönemde yeni projelerle daha da büyümesi bekleniyor. Nitelikli projelerde kaliteli ürün ihtiyacı ön plana çıkıyor, hem proje firmaları hem konut sahipleri çok daha bilinçli tercihlerde bulunuyor. Bu nedenle sektörde kalite odaklı, hem satış hem satış sonrası servislere önem veren bir anlayış hakim olmaya başladı. Avrasya Pencere Fuarı da, bu bilinçli ve sağlıklı büyüme trendine katkı sağlayan bir platformu tüm sektör oyuncularına sunuyor.

Sektörel organizasyonların firmanıza ve genel olarak sektör ortaklarına katkılarından biraz bahseder misiniz?

İnanç Tüzüner / Pencere Bölümü Satış Direktörü

Kurulduğundan bu yana sentetik malzemelere ilişkin özgün formülasyonlarla yeni uygulama alanları geliştiren REHAU, geleneksel malzemeleri daha etkin polimerlerle ikame etmek ve müşterilerin faydasına artı değerler sunmak amacıyla çalışmalarını sürdürüyor. Pencere Bölümü Satış Direktörü İnanç Tüzüner ile geliştirdikleri sistemler ve yeni ürünleri üzerine konuştuk…

18. Pencere Fuarı Avrasya 2017’den beklentileriniz ve fuar ile ilgili hedefleriniz nelerdir? REHAU pencere sistemlerinin daha çok noktada daha çok müşteriyle buluşmasını sağlamak, bu fuara katılmamızdaki öncelikli hedeflerimizden birini oluşturuyor. Dolayısıyla “Avrasya Pencere Fuarı” bu hedefimize yönelik çalışmalarımızı güçlü bir şekilde destekliyor. Büyüyen bir sektörde satışlarını her geçen sene daha da yukarı taşıyan bir firma olarak; fuardan beklentilerimiz oldukça fazla. REHAU’nun yüksek kaliteye sahip zengin ürün gamını doğru müşterilerle doğru bir stratejiyle ulaştırma konusunda fuarın katkısı yadsınamaz... 2017 senesindeki satış ve pazarlama planlarımız doğrultusunda fuarın da getire-

104

Yapı Malzeme Mart 2017

ceği olumlu rüzgarla beraber satışlarımızı artırmayı amaçlıyoruz.

Fuarda hangi ürünlerinizi sergileyeceksiniz? Sektöre ilk kez sunacağınız ürünleriniz bulunuyor mu? Ürün gamımızda en çok beğenilen Synego, Geneo, Euro-Design 70, Brillant ve Crystal serilerinin yanı sıra; bu sene büyük ilgi göreceğini tahmin ettiğimiz Synego kaldırmalı sürme kapı sistemlerini fuarda sergileyeceğiz. Synego kaldırmalı sürme kapı sistemleri, enerji verimliliğine ve geniş görüş açısına odaklanıyor. Doğa dostları ve güneşi seven tüm müşterilerimizin bu sistemden büyük keyif alacağına eminiz. Ürünümüz düşük ağırlığa sahip olmasına rağmen, mükemmel bir stabilite sağlıyor ve kullanımı da oldukça kolay. Manzara özellikli versiyonu özellikle dar yapı çerçeveleri ile en yüksek ışık girişi ve parlaklık sağlıyor.

Pencere Fuarı’nın yıl içerisinde sektörün içinde bulunduğu canlanma döneminde ne gibi etkiler yaratacağını öngörüyorsunuz? Kentsel dönüşümle beraber hızlı bir büyü-

Sektör fuarları veya organizasyonları katılımcı tüm işletmelerin iletişim ağlarını ve dolayısıyla satışlarını geliştirmelerine olanak sağlıyor, genel itibarıyla hedeflenen tabiî ki budur. Bu katkının yanı sıra birçok yeni teknolojiyi bu organizasyonlarda görme imkânı yaratılmış oluyor. Bir de “sektörün nabzını tutmak” diye tarif edebileceğimiz bir bilgi birikimi elde ediliyor ve bu elde edilen bilgi doğru değerlendirilirse işletmeye faydası azami düzeyde olabiliyor.

Pencere Fuarı’na eş zamanlı olarak diğer salonlarda düzenlenen Cam ve Kapı Fuarları ile ilgili ne düşünüyorsunuz? Cam ve kapı fuarları da aslında bizi doğrudan ilgilendiren organizasyonlar... Hem cam ürünleri hem de çeşitli maddelerden üretilen kapılar, bizim ürünlerimiz gibi inşaat kalemlerinden bazıları. Dolayısıyla bu fuara gelecek olan ziyaretçiler her üç salonu da büyük bir alaka ile takip edeceklerdir.

Son olarak fuar katılımcı ve ziyaretçileri ile paylaşmak istediğiniz bir şeyler var mıdır? Fuar boyunca bizim yanımızda olan gerek yurt içindeki gerekse yurt dışındaki iş ortaklarımıza, bayilerimize, dostlarımıza ve REHAU’ya ilgi duyan, REHAU ile iş ilişkisi kurmak amacıyla bizleri ziyaret eden tüm sektör temsilcilerine teşekkür ederiz.



“Amacımız; Dünya’nın en kaliteli asansör üreticisi ünvanını elimizde tutmaktır” “Müşterilerimize 20-25 sene herhangi bir modernizasyona ihtiyaç duymayan, performansı yüksek ürünler temin etmekteyiz. Bu sayede yüksek müşteri memnuniyeti sağlanmaktadır.”

Spor sahaları için dünyanın ilk geniş ölçekli LED ekranı, tüketici pazarı için dünyanın en geniş CRT ekranı, dünyanın ilk spiral yürüyen merdiveni, dünyanın en hızlı asan-

sörleri, dünyanın ilk ticari uçak internet servisinin arkasındaki anten teknolojisi ve daha nicelerinin altında hep aynı imza oldu... Mitsubishi Electric’in Türkiye Sa-

tış ve Pazarlama Müdürü Yavuz Kayağ ile asansör teknolojilerini konuştuk…

Firmanızdan Türkiye’deki tarihçesiyle beraber kısaca bahseder misiniz? Eta Melco Elevator CO LLC, Mitsubishi Electric Corporation / Japonya’ nın ortaklığı ile kurulmuş, tüm dünyada ve ülkemizde önde gelen mimarlık ve inşaat şirketleri ile işbirliği yaparak, iş merkezi, otel, çarşı v.s gibi büyük ve görkemli yapılara asansör ve yürüyen merdiven tesisi dışında, bakım ve danışmanlık hizmetleri veren konusunda uzman ve önde gelen bir kuruluştur. Eta Melco Dış Ticaret Ltd. Şti., Dubai’de yerleşik Eta Melco Co LLC’ nin, dünyanın çeşitli ülkelerindeki 24 temsilcilik ofisinden biri olarak 1988 yılında ilk olarak İstanbul’ da kurulmuştur. Ankara Temsilcilik Ofisi 2002 yılında, Antalya Ofisi 2006 yılında ve İzmir Ofisi ise 2016 yılında hizmete gir-

106

Yapı Malzeme Mart 2017


Dosya miştir. Ayrıca Bursa ilinde ise teknik ofisimiz hizmet vermektedir.

Asansörlerinizde bulunan (güvenlik ve enerji tasarrufu çerçevesinde) teknolojik sistemlerdeki son gelişmeler hakkında bilgi verir misiniz? Mitsubishi Electric, teknoloji konusunda Dünya’nın teknoloji üreten önde gelen firmalarından biridir. Mitsubishi Electric, Original Expert System ve Fuzzy-Logic teknolojisini kullanarak operasyonda verimlilik sağlayan ve kullanıcı memnuniyetini arttıran Supervisory System’i geliştirmiştir. Asansörlerimiz özel tasarlanmış Al Supervisory System’i kullanmaktadır. AI-22, 2’liden 4’lü grup asansörlerine ve AI-2200, 3’lüden 8’li grup asansörlerine kadar kullanılmaktadır bu sistemde mevcut trafik akışı sistem bilgisayarında hafızaya alınarak, bekleme süreleri minimuma indirilip servis hizmeti sorunsuz hale getirilmektedir bu sırada minimum enerji sarfiyatı ile servis hizmeti sağlamaktadır. Mitsubishi Electric, endüksiyon motorlarını, yüksek verimli sabit manyetik alan teknolojisine sahip motorlarla değiştirmeyi başarmış ve bir ilke imza atarak sektöre öncü olmuştur. Bu teknoloji sayesinde daha küçük, daha az enerji harcayan dişlisiz tahrik mekanizmaları geliştirmiş, VVVF (Değişken voltaj değişken frekans) teknolojisinin ilk icat eden firma olmuştur. Geliştirilen bu tahrik mekanizması, seyir sırasında gürültü ve titreşimi ortadan kaldırarak güvenli ve sarsıntısız seyahat konforu sağlamaktadır. Bu sistem ana tahrik sistemine uygulandığı gibi bütün kapı motorlarına da uygulanarak sessiz bir seyahat sağlanmaktadır. Sahip olunan bazı çevreci özellikler: 1) Sabit manyetik alan teknolojisine sahip dişlisiz motorlar kullanılmaktadır. Bu sayede enerjiden tasarruf yapılmış ve yağlama minimize edilmiştir 2) Asansörlerin belirli bir süre çağrı almaması durumunda aydınlatma ve fanlarının otomatik olarak kapatılıp enerji tasarrufu sağlanması 3) Kabin içerisinde yanlış çağrı butonuna tekrar basılması durumunda çağrının iptal edilip asansörün gereksiz yere durmasının önlenmesi ile enerji tasarrufunun sağlanması 4) Asansör tavanlarında LED aydınlatma kullanılarak hem tasarruf sağlanmakta hem de aydınlatma maliyetleri minimuma indirilmektedir 5) Asansörler, belli bir süre çağrı almadığında kat gösterge aydınlatmalarını bir kademe düşürerek enerji tasarrufu sağlanmaktadır 6) Asansörlerin fabrikalarımızda üretiminden, nakliyesine ve yerinde montajının yapılması aşamalarının her birinde çevreye duyarlı bir şekilde hareket edilmektedir.

Yavuz Kayağ / Satış ve Pazarlama Müdürü

En önemli özelliğimiz ise asansörlerimizin sahip oldukları Mitsubishi Electric ileri teknoloji sayesinde 20-25 sene boyunca modernizasyona ihtiyaç duymamasıdır. Yukarıdaki özelliklere sahip, daha az enerji harcayan ve çevreye çok daha duyarlı asansörler sayesinde hem işletme maliyetleri azaltılmakta hem de ülke ekonomisine katkıda bulunulmaktadır.

Sizi rakiplerinizden farklı kılan en önemli faktör nedir? Sahip olduğumuz kalite politikamız en önemli farkımızı oluşturmaktadır. Bu kalite politikası doğrultusunda müşterilerimize 20-25 sene herhangi bir modernizasyona ihtiyaç duymayan, performansı yüksek ürünler temin etmekteyiz. Bu sayede yüksek müşteri memnuniyeti sağlanmaktadır.

Şuan da devam eden projeleriniz hangileri? Şuan montaj aşamasında olan projelerimizden bazıları şunlardır; Memorial Bahçelievler Hastanesi, Acıbadem Altunizade Hastanesi, Alaçatı Biblos Otel, Bayrampaşa Otel Projesi, Ataköy Towers, Vadistanbul Projesi 2. ve 3. fazları, Ankara Teona Konutları, Bluelake Konut Projesi, Bursa Medicana Hastanesi, Mitsubishi Electric Manisa Klima Fabrikası, Now Bomonti Ofis projesi.

Önümüzdeki dönemde yeni yatırım ve projeleriniz olacak mı? Mitsubishi Electric Asansörlerinin sürekli gelişen ileri teknolojisi ile yeni ürünler ve sistemler kullanıcıların hizmetine sunulmaktadır. Önümüzdeki yıllar için yeni ürün ve sistemler tasarım ve geliştirme aşamasında olup bunlar ile ilgili duyurular daha sonra yapılacaktır.

Son olarak eklemek istedikleriniz? Mitsubishi Electric Asansör olarak amacımız; Dünya’nın en büyük asansör firması olmak veya en çok asansörü satan firması olmak değil, Dünya’nın en kaliteli asansör üreticisi unvanını bu sektörde faaliyet gösterdiğimiz zaman boyunca elimizde tutmaktır.

Yapı Malzeme Mart 2017

107


“İvmemizi korumayı ve pazar lideri olmayı hedefliyoruz” “17 yıldan beri faaliyetteyiz, inşaat sektörünün gelişimi ile birlikte büyümemizi sürdürüyoruz. Bu ivmemizi korumayı ve pazar lideri olmayı hedefliyoruz.” bantlar, yolcu biniş köprüleri, merdiven asansörü ve platform kaldırıcıları ile tüm ürünler için isteğe özel hizmet çözümleri yer almaktadır. Dünya genelindeki 900’ü aşkın tesisinde müşterilere yakınlığı temin etmek üzere kapsamlı bir satış ve hizmet ağı sunmaktadır. Organizasyonumuz dört bölgesel asansör ve yürüyen merdiven merkezi olmak üzere toplamda beş iş kolundan oluşmaktadır. (Merkez/Doğu/ Kuzey Avrupa, Güney Avrupa/Afrika/Orta Doğu, Amerika ve Asya/ Pasifik). Küresel olarak faaliyet gösteren diğer iş kollarımız: Erişim Çözümleri (yolcu köprüleri, engelli platformu, servis ve platform asansörleri, asansörler). Türkiye’de 17 yıldan beri faaliyetteyiz, inşaat sektörünün gelişimi ile birlikte büyümemizi sürdürüyoruz. Bu ivmemizi korumayı ve pazar lideri olmayı hedefliyoruz.

Asansörlerinizde bulunan (güvenlik ve enerji tasarrufu çerçevesinde) teknolojik sistemlerdeki son gelişmeler hakkında bilgi verir misiniz? Sizi rakiplerinizden farklı kılan en önemli faktör nedir?

Turgay Şarlı thyssenkrupp Asansör CEO’su

Yolcu asansörleri, yük asansörleri, yürüyen merdivenler, yürüyen bantlar, engelli platformu ve yolcu köprüleriyle ilgili üretim, tasarım ve satış sonrası servis çözümlerini kaliteli hizmet anlayışıyla sunan thyssenKrupp Asansör, 50 bin den fazla çalışanı ile 150 ülkede faaliyet göstermekte. thyssenKrupp Asansör CEO’su Turgay Şarlı ile şirket faaliyetleri ve yeni projelerini konuştuk.

Firmanızdan Türkiye’deki tarihçesiyle beraber kısaca bahseder misiniz? thyssenKrupp Elevator, Grubun yolcu taşı-

108

Yapı Malzeme Mart 2017

ma sistemleri alanındaki küresel faaliyetlerini bir araya getirmektedir. 2014/2015 mali yılında 7,2 milyar Euro satış gerçekleştiren ve 150 ülkedeki müşterilere hizmet sunan thyssenkrupp Elevator, şirketin benzersiz mühendislik yetkinliklerini kullanarak sadece 40 yılda dünyanın lider asansör şirketlerinden biri haline gelmiştir. 50.000’i aşkın nitelikli çalışanı olan şirket, müşterilerin bireysel ihtiyaçlarını karşılamak üzere geliştirilmiş akıllı ve yenilikçi ürünler ve hizmetler sunmaktadır. Ürün ve hizmet portföyü içinde yük ve yolcu asansörleri, yürüyen merdiven ve

Geliştirdiğimiz yeni teknolojiler tamamiyle ar-ge destekli ve sektörü bu anlamda teknoloji ve tasarım adına besleyen ürünler. Microsoft ürünü Hololens iş sahasında teknisyenleri destekleyerek servis müdahale sürelerini minimuma indirecek. Sektörün ilk bakım çözümü MAX de asansör sektörünün bakım hizmetlerini dönüşüme uğratacak. Yine kuyu başına iki kabin bulunduran %27 daha az enerji tüketimi sağlayan TWIN, yatay ve düşey hareket edebilen MULTI asansörleri ve doğrusal manyetik teknolojisinden faydalanan ACCEL yürüyen bantları tyhssenkrupp’un vizyoner ürünlerinden.

2016 yılı şirketin performansı açısından nasıl geçti? Gelecek yıla ilişkin yatırım planlarınız neler? Türkiye’de 2015 yılsonunda kullanımdaki asansör sayısı 520.000 adetti; bu yılın sonunda 560.000 adede varacaktır. thyssenkrupp Asansör olarak önümüzdeki 4 yıla yönelik hedeflerimiz, son derece büyüktür. 2021 yılına kadar kentleşme oranının %80’e ulaşması; yeni kentsel dö-


Dosya

nüşüm projeleri, hava limanları, hastaneler ve alışveriş merkezlerinin kurulmasıyla birlikte kurulumu yapılarak hizmete alınacak birimlerin sayısı 200 bine ulaşacaktır. Özellikle yenileme ve bakım pazarını da hesaba kattığımızda yine bahsettiğim dönemde toplamda 5 milyar Avro’dan fazla bir iş hacmi oluşacak. Türkiye’de İspanya ve Almanya gibi birçok Avrupa ülkesinden fazla sayıda asansör ve yürüyen merdivenin satılıyor. Şu an yaklaşık 500 yerel şirket, Türkiye’de pazarın %60’ını elinde bulunduruyor. Yabancı markaların payı %40 seviyesinde. Ancak yeşil bina standartlarının oturması, ekonomiklik ve konfor beklentilerinin artması, yabancı markaların pazar payını yükseltecektir

Asansör sektörünün Türkiye’deki gelişimi ve bugünkü durumu hakkında neler söylemek istersiniz? Sektörün kapasite kullanım oranı yaklaşık %70’lerde. Yıllık 500 milyon Avro civarında hacme sahip, dış ticaret hacmi 365 milyon dolar civarında olan asansör sektöründe gerekli belge ve lisansa sahip yaklaşık 2000 firma faaliyet gösteriyor, yıllık ortalama 20 bin civarında asansör tesis ediliyor. Türk asansör sektörünün hem asansör hem de aksam imalatında, markalaşma ile paralellik oluşturacak şekilde kalite ve güvenlik esaslarını ön planda tutacak yeni tasarımlar geliştirmesi, sektörün gerek iç piyasada gerekse dış piyasadaki pazar payının büyümesine olumlu katkıları olacaktır. Sektörün güçlü yönleri

talep ve tüketim yoğunluğu, AB ülkeleriyle aynı mevzuatın uygulanıyor olması, dünya ile entegre olmuş bir ticari yapının varlığı ve teknolojik ilerleme yönünde büyük aşamalar kaydedilmesidir. Kentleşmede dikey yapılaşma her zaman için talebi artıracak en önemli etkenlerdendir; bu da Türkiye asansör sektörünün gücünü artırmaktadır. Mevcut asansörlerin güvenlik seviyesinin artırılması konusundaki zorunlu uygulamalar da asansör bakımı konusunu özellikle ön plana getirmiştir.

Eski asansörlerin yenileri ile değiştirilmesi sayesinde, enerji tüketiminin önceki asansör sistemine göre %70’e kadar değişen oranlarda azalabileceği öngörülüyor.

Enerji alanındaki gelişmelerin ürünlere yansıması, Doğru fonksiyon ve özelliklere sahip asansörleri seçmek, binalardaki kullanılabilir alanların yanı sıra hız ve erişim kolaylığını artırırken, enerji tüketimini azaltıyor. Örneğin, modern bir asansör sisteminin tercih edildiği bir binada kullanılabilir alan ortalama %30 oranında artıyor. Destinasyon seçim kontrolüne sahip asansör sistemlerinin taşıma kapasitesi ise %50 artış gösteriyor. Standartların değişmesi ve yeni düzenlemeler ile birlikte asansörlerin binanın enerji verimliliğine yaptığı katkının daha da artması bekleniyor. Bugün piyasadaki en iyi asansör teknolojisi, güç tüketimini %30’a kadar azaltabiliyor. 2030 yılında Avrupa genelindeki binaların üçte biri 1970 yılından önce inşa edilmiş binalardan oluşacak. Bu da modern enerji gereksinimleri ve standartlarını karşılamak üzere kapsamlı modernizasyon çalışmalarının yapılmasını gerektirecek.

Yapı Malzeme Mart 2017

109


“KONE’nin en güçlü yanlarından birisi yenilikçi ürünler üretmesi” “Bugün satın alınan bir KONE asansör ya da yürüyen merdiven, 2050 yılına ve hatta sonrasına uzanacak bir kullanım ömrüne sahip olacak şekilde tasarlanıyor” Asansör ve yürüyen merdiven sektörünün global liderlerinden biri olan KONE, yüzyılı aşkın bir süredir kendisini müşterilerinin ihtiyaçlarına adamış durumda. Asansör, yürüyen merdiven ve otomatik bina kapılarının montajı, modernizasyonu ve bakımına yönelik yenilikçi çözümler sunan KONE’nin Türkiye Genel Müdürü Haldun Ulusoy ile şirketteki son gelişmeleri, yeni oluşan işbirliklerini ve teknolojik gelişmelerini konuştuk…

Firmanızın son dönemde IBM ile gerçekleştirmiş olduğu iş birliğinden biraz bahseder misiniz? Kısa bir süre önce IBM ile önemli bir anlaşma imzaladık. Bu anlaşma ile dijitalleşme ve Nesnelerin İnterneti [Internet of Things (IoT)] uygulamalarının potansiyelinden faydalanmak için IBM’in teknoloji ve deneyimini kullanarak tüm dünyadaki fa-

110

Yapı Malzeme Mart 2017

aliyetlerimizi ve teknoloji standartlarımızı değiştireceğiz. Ekipman verilerinin toplanıp depolanması ve çeşitli uygulamalar ile yeni çözümlerin geliştirilmesi için IBM’in Watson IoT Bulut Platformunu kullanacağız. Platform, KONE’nin bakım tabanındaki asansör, yürüyen merdiven, kapı ve turnikelere bağlı sensör ve sistemlerinden veriler toplayacak. Toplanan veriler, IBM’in gelişmiş analitik motoruyla KONE müşterileri için yeni hizmetler ve yeni deneyimlerin uygulamaya konmasını sağlama amacına yönelik olarak kullanılacak. Bu yeni hizmetler, binalarda insan akışını ve yeni akıllı bina uygulamalarını geliştirmeye yönelik çözümlerden, asansör bakım, uzaktan izleme ve servis hizmetlerine yönelik hız, güvenilirlik ve güvenliği geliştiren daha birçok çözüme kadar geniş bir yelpazeye yayılacak.

Asansörlerinizde bulunan (güvenlik ve enerji tasarrufu çerçevesinde) teknolojik sistemlerdeki son gelişmeler hakkında bilgi verir misiniz? KONE olarak, eko etkin teknolojilerimizle tanınıyoruz. Yenilenen asansör çözümlerimiz, sektör lideri enerji tüketim düzeylerine ek olarak %35 oranında düşüş sağlıyor. Eko etkin bir KONE asansörün takılması, binaların karbon ayak izini düşürebilir, enerji maliyetlerinden tasarruf edebilir ve LEED – BREEAM gibi önemli yeşil bina akreditasyonlarının alınmasına yardımcı olabilir. Bir binanın tüm enerji tüketiminin %2’si ile %10’u asansör ve yürüyen merdivenler tarafından gerçekleştirilir ve binalar dünyadaki enerji tüketiminin %40’ından sorumludur. Kent alanları büyüyüp enerji fiyatları giderek artarken, KONE’nin önün-


Dosya deki sorun, çevresel olarak etkin olmanın yanı sıra insan akışını da sorunsuz şekilde gerçekleştirecek binalar tasarlamaktır. Bugün satın alınan bir KONE asansör ya da yürüyen merdiven, 2050 yılına ve hatta sonrasına uzanacak bir kullanım ömrüne sahip olacak şekilde tasarlanıyor. Sistemlerimiz, binaların ekolojik ayak izini düşük tutarken, toplam maliyeti düşük tutacak enerji tasarrufu çözümlerini de içerisinde barındırıyor. Bakım ve modernizasyon servisleri, ekipmanların kullanım ömrü boyunca etkili bir şekilde çalışmasına ve estetik görünmesine yardımcı oluyor.

(Bulut teknolojisi kullanımının yaygınlığı ve yapay zeka ile çalışan teknolojiler vs...) Bugünkü teknolojiye göre firmanızın piyasadaki yerini nasıl değerlendiriyorsunuz? Belki de bu soruya tek bir cümle ile cevap vermek yeterlidir. 2016 yılında Forbes’un en yenilikçi firmalar listesinde 56. sırada yer aldık ve bu yıl ile birlikte son 6 yıldır bu sıralamaya girmekteyiz. Aynı zamanda, bu listeye sektörümüzden (yürüyen merdiven ve asansör) tek giren firma olmanın gururunu yaşıyoruz.

Sizi rakiplerinizden farklı kılan en önemli faktör nedir? KONE, FORBES dergisinin her sene düzenlediği dünyanın en inovatif 100 şirketi sıralamasında ilk 50 firma arasına girmeyi başaran tek asansör firması ve bunu 2011 yılından beri tekrarlıyor. Bu sebeple KONE’nin en güçlü yanlarından birisi yenilikçi ürünler üretmesi diyebilirim. Ayrıca bildiğiniz gibi artık insanlar şehirlerde yaşıyor. Şehirleşmenin önüne geçmek pek mümkün görünmüyor. Şehirleşme ile birlikte yüksek binalar yapılıyor ve asansörlere daha çok ihtiyaç duyuluyor. Pazarımızın büyüdüğü bir dönemde asrın gerisinde

Haldun ULUSOY KONE Türkiye Genel Müdürü

kalan tüm firmalar sıralamada da geride kalacaktır.

Şu anda devam eden projeleriniz hangileri? KONE olarak, son dönemde “Erişim Çözümleri” ile sektörde adımızdan söz ettiriyoruz. İnsan erişiminde asansör, yürüyen merdiven, turnike ve kartlı geçiş sistemlerimiz ile hizmet veriyoruz. Turnike ve kartlı geçiş sistemleri, ürün yelpazemize yeni eklendi. Günümüz teknolojisinde bu sistemler, asansöre ulaşmadan önceki durak olduğundan bir bütünlük taşıyor ve zaman yönetimi ile konfor konusunda oldukça iddialı çözümler sunuyor.

Yurt içi ve yurt dışında yeni pazar arayışlarınız var mı? KONE Türkiye olarak sadece Türkiye’de faaliyet gösteriyoruz. Dünyada ise KONE, sürekli yeni pazar arayışlarına ve mevcut pazarlarda güçlenme çalışmalarına devam

ediyor. Türkiye’de biz de yeni ürünler ve pazarlar yaratarak, nispeten küçülme gösteren pazarda satışlarımızı artırma çalışmalarını sürdürüyoruz.

Önümüzdeki dönemde yeni yatırım ve projeleriniz olacak mı? Yatırımlarımıza sürekli devam ediyoruz. Her sene büyümemize paralel olarak, eleman alımı, elemanlarımızın yetkinliklerinin artması çalışmalarımız, araç gereç ofis yatırımlarımız devam etmekte. Bunların yanı sıra inorganik büyüme hedefimizin bir parçası olarak şirket satın alma seçeneklerine de bakmaktayız.

Son olarak eklemek istedikleriniz? Bu fırsat için teşekkür ederim. İnşaat sektörünün son 10 yıldaki büyümesinin, hepimize ciddi fırsatlar yaratmanın ötesinde ülke ekonomisine ve büyümesine ciddi katkıları oldu. Bunun devam etmesi için hep beraber çalışmaya, üretmeye devam etmeliyiz.

Yapı Malzeme Mart 2017

111




Mimari

“Tesisimizi kendi yorumumuz ve estetik bakış açımız ile gerçekleştirdik” Fotoğraf: Murathan Özbek

Fotoğraflar: Studio Mojo - Engin Gerçek

Nevzat Sayın / Mimar

“Projenin hayata çıkışında en önemli iki barem fonksiyonellik ve doğallık olduğu için biz de bu amaca uygun, eksiksiz ve ayrıntılı bir program ile bulunduğu yere ilişkin coğrafi bir değerlendirmeyle ilk davranış hatlarını oluşturduk.” Tüketicisine sunduğu kalite standardı ile farklılaşan Balparmak, bu anlamda sektörün öncülüğünü üstleniyor. Gıda güvenliği konusunda uluslararası standartlara göre çalışan Balparmak’ın İstanbul’daki Paketleme Tesisi Projesi üzerine Mimar Nevzat Sayın ile konuştuk. Keyifli okumalar...

Öncelikle Balparmak Tesisi Projesi’nden kısaca bahsedebilir misiniz?

Balparmak binasının ofis, laboratuvar, pastörizasyon, sterilizasyon, paketleme ve depolamadan oluşan geliştirilmiş bir bal işleme yapısı olduğu söylenebilir. Birbirine yakın; ama birbirinden ayrışmış olması gereken bu birimler, dikdörtgenler prizması monoblok bir yapının içine yerleştirilmiş olarak bulunuyor. Çekmeköyde konumlanan Balparmak binasının alt yapısını, son teknolojiyi kullanaarak hazırladık. 20 bin m2 kullanılabilir alanı bulunan merkez bina, Balparmak

bünyesinde faaliyet gösteren tüm birimler için özel olarak tasarlandı. Sektörümüzde bir teknoloji üssü olarak dizayn edilen binada çalışanlara rahat ve konforlu bir çalışma imkanı sunmakla beraber misafirleri en iyi şekilde ağırlama imkanı bulunuyor. Binada 174 kişilik bir konferans salonu ve iç iletişim etkinliklerinde kullanılan ve tamamen özel olarak dizayn edilen bir faaliyet odası da mevcut.

Gerçekleştirdiğiniz projelerinizde, öncelikleriniz nelerdir? Balparmak Tesisi henüz projelendirilme aşamasındayken özellikle dikkat edilen noktalar neler oldu?

Projenin hayata çıkışında en önemli iki barem fonksiyonellik ve doğallık olduğu için biz de bu amaca uygun, eksiksiz ve ayrıntılı bir program ile bulunduğu yere ilişkin coğrafi bir değerlendirmeyle ilk davranış hatlarını oluşturduk. Malzemeyi ve teknolojiyi de hemen bu kalemlere; kendi yoru-

mumuz ve estetik bakış açımız ile ekledik. Teknolojiyi binamızın her biriminde özellikle kullanmaya özen gösterdik. Bunların yanında çalışanların rahat ve konforunu da ön plana alarak özel geniş ve ferah bir çalışma ortamı sağladık.

Balparmak Tesis Projesini farklı kılan özellikler nelerdir? Bu projedeki karakteristik unsur esas olarak ne oldu?

Kapalı, kompakt bir yapıya gitme kararı program ve coğrafya verilerinin bir arada değerlendirilmesiyle alındı. Bu kapalı kapının dolaylı olarak bal çağrışımlı bir yapı olması ise yapının dışa dönük yüzünün belirleyicisi oldu. Renk seçimini ve bina tasarımını tamamen bal konsepti üzerine kurguladık. Binada birimlere özel her ihtiyacı gözetecek özel alanlar oluşturduk.

Sürdürülebilirlik ve inovasyon anlamında bu projede ön plana çıkan detaylar hangileri?

Üretimin niteliği nedeniyle yemekhaneden çıkılan terasların kapıları dışında dışarı ile ilişkisi tamamen kesilmiş, tam olarak kapalı bir yapı. Bölümler arası yalıtımı da buna ekleyince her bölüm gerekli görülen optimize edilmiş iklimsel bir ortama sahip. Bu kararların önceden alınmış olması ve yapının bu kararlar doğrultusunda inşa edilebilmiş olması her zaman elde edilemeyecek bir ayrıcalık.

114

Yapı Malzeme Mart 2017


Mimari

Mimari Ofis: KIKLOP Mimarlık Mühendislik Proje İsmi: Long Stay Care Center İnşaat Alanı: 30,000 metrekare + dış alanlar Yatak Sayısı: 100

Hastanede misafirlik havası Saudi Fund for Development(SFD) finansörlüğüyle Bahrain Çalışma ve Bayındırlık bakanlığı tarafından yürütülen Muharraq Uzun Süreli Bakım Merkezi, mimari açıdan çevresi ile harmanlanmış, estetik açıdan çekici ve birçok açık alan içeren bir ev olacak şekilde tasarlandı. Böylece, tesis büyüklüğü (tipik hemşirelik tesisinden çok daha küçük ölçekte), iç mekan tasarımı (daha ev ve konut havasında), gelişmiş personel modelleri ve vasıflı profesyonel hizmetleri sunacak şekilde imkan sunuyor. Hastane planlaması beş temel hedefi sıkı bir şekilde göz önünde bulundurarak başladı: • Hasta merkezli • Etkin operasyonlar • Esneklik • Sürdürülebilir tasarım • İyileşme ortamı

ve sosyal etkileşimi artırmak ve kontrol ve seçim sağlamak. Çevrenin farklı yönleri, ünite boyutu ve düzeni, özel odaların sağlanması, gürültü seviyeleri ve destekleyici tasarım özellikleri gibi. Sağlık için ayrılmış bir yer olarak, bir hastane binası öncelikle iyileşen, yaşamı onaylayan bir alan olmalıdır. Hasta ve ailelerinin sağlıklarına dönmesine yardımcı olan aktif bir rol. Geleceğin hastaneleri için daha yüksek hasta sayısında, kısa kalışlarda ve yaşlı hastalarla (ve personelle) başa çıkmak için planlanıyor. Başarılı tasarım, yaşamın boyutlarını ve etkin operasyonların ihtiyaçlarını ve Sanatın yanı sıra teknoloji de dahil. Tasarım ekibinin başından itibaren sürdürülebilir tasarım için plan yapılmış…

Tüm hastaların kendine özgü ihtiyaçları olduğuna ve yaşamlarını hastalık veya yaralanma olmaksızın yaşayacakları bir mekan olacak. Toplumun desteğiyle ve araştırma ruhuyla, hastalıklar önlenecek, tedavi edilecek ve ortadan kaldırılacak. Tüm bakım ortamlarında halkın yaşam kalitesi birinci derecede önem taşıyor.

Uzun süreli bakım hizmetlerinde yaşam kalitesinin artması için: • Hastalar, önceki menfaatlerini korumaya teşvik edilir ve kolaylaştırılır. • Hastaların sosyal ağları ve aileleri ile topluluğa temas bağlantıları devam ettirilir, • Hastaların çevrelerindekilerle anlamlı ilişkileri olur…

MİMARİ KALİTE Uzun Süreli Tıbbi Bakım Merkezi, modern mimarinin harikulade bir örneği olacak, çevre dostu malzemelerden faydalanacak, her bakımdan eksiksiz, birinci sınıf çalışmalarla en iyi Yeşil Bina uygulamalarını tatmin edecek. Uzun vadeli bakım ayarlarının fiziksel ortamının tasarımı, çok yönlü bir rol oynayabilir. Uykuyu iyileştirerek yurttaşların yaşam kalitesini yükseltmek, oryantasyonunu desteklemek, ajitasyonu azaltmak

Yapı Malzeme Mart 2017

115


Mimari

Sivas Kent Meydanı

Projenini odak noktasında konforlu bir mekan oluşturma ve Sivas Kent imajının gelişimine katkı sağlama amacı bulunmakta. Proje genel yaklaşımının şekillendirilmesinde, proje alanının tarihi-kültürel miras değeri ile Sivas’ın kentsel gelişim dinamikleri baz alınmış bulunmakta.Proje içinde; Kente gelen turistlerin karşılanması ve bilgilendirilmesi, turistik gezi öncesinde ve sonrasında , tarihi doku içinde vakit geçirebilmelerine imkan sağlanması tarihi ve kültürel etkinliklere ve önemli

116

Yapı Malzeme Mart 2017

günlere mekan sağlayan çok amaçlı avlu düzenlemesi. Zemin altında ve üzerinde düzenlenen çarşı-hal birimleriyle, gündelik hayatın ticari anlamdaki sirkülasyonunun devamlılığın sağlanması için mekan ve açık alanlar tasarlanmıştır. Mevcut durum incelendiğinde Taşhan, Paşa Cami ve Meydan Cami ve Ziyabey Kütüphanesinin bulunduğu alan tarihi etkisi ile güçlü bir mekandır. Zamanla, çevredeki yapılaşma ile tarihi dokunun önemini yitiriyor olması görülmektedir. Bu sebeple, tarihi ön

planda tutacak, tüm yapıları tasarımın da içinde yer bulacağı, kendi değerlerini gösterebileceği bir tasarım oluşturulmuştur. Bunun yanı sıra, mevcutta bulunan tüm ticari faaliyetlerin ve şehirde yaşayanlarında bu mekanı kullanma alışkanlıklarının nitelikli bir mimari yapıda yerleşmesine çalışılmıştır. Her ölçekte çeşitli ve tutarlı prensipler ele alınarak planlanmış bu çağdaş kent genelinde önem kazanan ve çekim merkezi olacak bir kent meydanı olmayı amaçlamıştır.


Mimari

“Mekansızlaşma”, “Yenilenebilir Enerji” ve “Sosyal Yaşam Kurgusu”

Tago Architects’in kurucusu Y.Mimar Gökhan Aktan Altuğ, ofis kültürünün geçmişten günümüze değişen bütün parametreleriyle farklı bir noktaya evrildiğini, çağdaş ihtiyaçlara yönelik olarak beklentilerin değiştiğini söylüyor.

Y.Mimar Gökhan Aktan Altuğ

Her ofis yapısının, içerisinde üretilen iş bağlamında hem farklı bir tasarım anlayışı, hem de farklı bir mekan organizasyonu gerektirdiğine inanan Gökhan Aktan Altuğ, çekirdek yerinin ve aks sisteminin iyi kurgulandığı, zaman içerisindeki değişikliklere uyum sağlayacak mekansal planlamaya sahip, bölünebilir ofisler tasarlamanın gerekliliğine inanıyor.

“Ofislerdeki en güncel eğilim, çalışma alanlarında sosyal yaşam kurgusu...” Değişen iş yapma biçimleri, gelişen tek-

noloji ve yeni kuşakların beklentileriyle birlikte ofis mekanlarında tasarım açısından da yeni bir anlayışın gerekliliğini ifade eden Y.Mimar Gökhan Aktan Altuğ, “Eskiden ofis tasarımlarında, çalışan beklentileri çok fazla dikkate alınmıyordu; ancak güncel durumda ofisler arası görsel bağlantının, ortak sosyal alanların iş gelişimine ve çalışan bağlılığına katkılarının farkına varıldı. Burada teknoloji ile iç içe büyüyen, dinamik ve gelişime açık Y kuşağının istekleri önemli parametreler olarak karşımıza çıkıyor. Güncel eğilimlerin, ofis alanındaki sosyal yaşam kurgusu ve birimler arasındaki ilişkiler olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Eskiden birimleri kat kat bölerken, şimdi artık farklı bir bakış açısı içerisindeyiz. Dolayısıyla tasarımlarımızı, o ofiste üretilen işin kendi dinamiklerini de dikkate alarak yapıyoruz”, diyor. Kocaeli Organize Sanayi Bölgesi’nde yer alan Taegutec Fabrika ve Yönetim Binası, Gökhan Aktan Altuğ ve ekibinin bu bakış açısıyla ele aldığı ofis tasarımlarından biri... Ofis kültürünün, iş hayatının ve sosyal yaşamın farklı ihtiyaçlarını bir araya getirerek, profesyonel hayatın çalışanlar üzerindeki olumsuz yansımalarını minimize etmeyi hedefleyen Tago Architects, tasarladığı sosyal yaşam alanları ve dış

mekan bütünlüğü ile de ofis çalışanlarının her fırsatta ‘dışarı’ ile olan bağlantısını yenilemeyi hedeflemiş. Ofis yapılarını çok önemli ticari ürünler olarak değerlendiren Tago Architects, bu ticari değerin de mimari planlama ve kurgu bazında ölçüldüğünü belirtiyor. Verim ve değerin doğru orantılı olduğunu söyleyerek, bu verimin bina çekirdeğinin yapısı, maksimum kapalı ve açık alan oranı, iç mekanda çeşitliliğe izin verecek bir akslandırma, cephe kurgusunun çekirdekle ilişkisi, yaratılan paylaşıma açık sosyal alanlar ve çalışanlara özel kurgulanmış alanlarla sağlanabileceğine vurgu yapıyor.

Yapı Malzeme Mart 2017

117


Sektörel

“Sabancı Holding 2017’de 4,5 milyar TL yatırım yapacak, çift haneli büyüyecek” Sabancı Holding 2016 yılı finansal sonuçlarını açıkladı. Buna göre 2016 yılı kombine net satışları %12 artışla 53,6 milyar TL, konsolide net karı ise %19 artışla 2,7 Milyar TL olarak gerçekleşti.

Zafer Kurtul Sabancı Holding CEO’su

Güler Sabancı Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı

Konuya ilişkin düzenlenen basın toplantısında ilk sözü alan Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı şunları söyledi: “Sabancı Topluluğu olarak 90 yılı aşkın süredir Türkiye ekonomisinde ve sosyal gelişmesinde önemli bir oyuncu olarak var gücümüzle çalışıyor ve değer yaratıyoruz. Birikimlerimiz, değerlerimiz ve devamlılığımız en kıymetli varlıklarımızdır. Topluluğumuzun bugüne gelmesinde katkısı olan rahmetli Sakıp Bey’i ve herkesi şükranla anıyorum. Zafer Kurtul son 20 yıla yakındır Sabancı Topluluğu’nda, Akbank’ta Genel Müdür Yardımcısı olarak başlayan yolculuğu Akbank’ta CEO’luk görevi, daha sonra da 7 yıla yakındır holdingin CEO’luk görevini başarıyla üstlendi. Kendisinin bu süreçte, bu önemli koşuda, bu önemli kararlarda çok büyük katkısı oldu. Kendisine Grubumuz adına sonsuz teşekkür ediyorum. Bayrağı başarıyla taşıdığı için hepinizin huzurlarında bir daha

118

Yapı Malzeme Mart 2017

Mehmet Göçmen Enerji Grubu Başkanı

kutluyorum. Bundan sonraki yolcuğunda da başarılar diliyorum. Kuvvetli öz kaynaklarımız, sağlıklı finansal yapımız, daha da önemlisi, daha da kıymetlisi kuvvetli insan kaynaklarımız ve sağlam kurumsal kültürümüz ile bugünlere geldik. Bu etapları koşarak doksan yıldan fazladır biriktirerek, değer yaratarak bugünlere geldik. Bugüne kadar başarıyla koşulan bu etapların, aşılan engellerin sonunda bugün sağlıklı, güçlü bir bünyemiz var. Bu altyapı üstüne Zafer Bey bayrağı Mehmet Göçmen’e devrediyor. Mehmet Göçmen’in liderliğinde yeni etaplar koşacağız. Mehmet Göçmen 14 yıldır grubumuzda. Akçansa Genel Müdürlüğü ile başlayan yolculuğu, Çimento Grup Başkanlığı, İnsan Kaynakları Grup Başkanlığı ve son üç yıldır da Enerji Grubu Başkanlığı ile devam etti. Enerji sektöründe Sabancı Topluluğu olarak son on yılda bir lider yarattık. Enerjisa sektörünün lideridir. Mehmet Göçmen’in son üç yılda

Enerjisa’nın büyümesinde, Enerjisa’nın konumlanmasında ve Enerjisa’nın geleceğe başarıyla hazırlanmasında çok önemli katkıları olmuştur. Bu birikimi ve yetkinlikleri ile Sabancı Holding’de yeni dönemde, yeni etapta çok başarılı olacağına dair Yönetim Kurulu olarak bütün inancımız tamdır. Kendisine hayırlı olsun diyorum. Birazdan dediğim gibi Zafer Bey 2016 sonuçlarımızı açıklayacak. 2016 yılı özel bir yıldı ve zor bir yıldı. Ancak Sabancı olarak, odağımızı hiç kaybetmedik. Odağımız; çalışmak, üretmek, yatırım yapmak, büyümek ve sürekli başarıyı aramak. Bu odağımızı hiç kaybetmeden 2016 yılında, bu zor yılda tüm Sabancı çalışanlarının özverili çalışmasıyla başarılı sonuçlar elde ettik. Ben tüm Sabancı çalışanlarını, çalışma arkadaşlarımı yürekten kutluyorum ve teşekkür ediyorum.” Toplantıda 2016 yılını ve Topluluk sonuçlarını değerlendiren Sabancı Holding CEO’su Zafer Kurtul, konuya ilişkin yaptığı açıklamada şöyle dedi: “Sabancı Topluluğu için 2016 yılı, operasyonel karlılığımızı arttırarak büyüdüğümüz, içinde bulunduğumuz sektörlerde hedeflerimize ulaştığımız bir sene oldu. 2016 yılı faaliyet gösterdiğimiz tüm sektörlerde başarılı sonuçlara imza attığımız bir yıl oldu. 2016’da konsolide net karımızı %19 artırarak 2 milyar 700 milyon TL’ye çıkardık. Yine aynı dönemde kombine net satışlarımız ise %12 artışla 53,6 Milyar TL oldu. Kombine EBİTDA ise %25 artışla 11,2 Milyar TL olarak gerçekleşti.”

2016 YILINDA 4,1 MİLYAR TL YATIRIM Sözlerine “Türkiye’ye inanıyoruz, yatırıma devam ediyor” diye devam eden Kurtul şöyle dedi: “2016 global anlamda zor bir yıl oldu ama buna rağmen Sabancı Holding olarak son beş yılın en büyük yatırımını da bu sene 4,1 Milyar TL olarak yaptık.”



Sabancı Holding Sanayi Grup Başkanı Mehmet Hacıkamiloğlu

Kordsa’nın doğru yatırımları çiçek açtı Kordsa, bir önceki yıla göre operasyonel kârlılığını %41 artırdı. Net kâr 178.1 Milyon TL oldu. Güçlendirme pazarındaki varlığını Asya Pasifik Bölgesi yatırımları, polyester kapasite arttırımları, kompozit ve inşaat güçlendirme yatırımları ile destekleyen Kordsa, 44. senesinde de dünya sektör liderliğini korudu. Sabancı Holding Sanayi Grup Başkanı Mehmet Hacıkamiloğlu: “Sabancı Holding Sanayi Grubu olarak katma değerli, yüksek teknoloji ile üretilmiş ürünler sunmayı ve inovasyon ihraç etmeyi faaliyetlerimiz-

120

Yapı Malzeme Mart 2017

de odak konularımız arasında görüyoruz. Kordsa, global güçlendirme pazarında inovasyon liderliğini sürdürürken son yıllarda benimsediği açık inovasyon anlayışıyla bilgi birikimini ve teknolojisini paylaşarak hem kendisini hem sektörü büyütüyor. Kordsa’nın 2016 yılında elde ettiği başarılı sonuçlar ve uluslararası platformlarda kazandığı ödüller de doğru yolda olduğumuzun ispatıdır” şeklinde konuştu. Kordsa CEO’su Cenk Alper ise 2016 yılı

ile ilgili şu değerlendirmelerde bulundu: “2016, karlılığımız, içinde bulunduğumuz pazarlardaki ihracat sonuçlarımız, yatırımlarımızdan aldığımız olumlu geri dönüş ve ödüllerimizle başarılı bir yıl oldu. Güçlendirme pazarında sektörü dönüştüren teknolojilerimiz, etkin Ar-Ge çalışmalarımız ve açık inovasyon yaklaşımımızla dünya pazarlarında liderliğimizi büyüyerek sürdürüyoruz. Kordsa lideri olduğu lastik pazarında başarılı bir yılı geride bıraktı. Bugün, dünya genelinde üretilen her 2 otomobil lastiğinden 1’i ve her 3 uçak lastiğinden 2’si Kordsa tarafından güçlendiriliyor. 2016 yılında Türkiye ve Endonezya’da ihracat şampiyonu seçilirken Endonezya’da en hızlı büyüyen ilk 100 şirket arasına girmeyi başardık. Büyümemizi doğru yöneten ve müşteri talebini iyi analiz eden global bir marka olarak Endonezya ve Türkiye fabrikalarımızda toplam 29,5 milyon dolarlık polyester iplik yatırımı yapma kararı aldık ve 2018’de bu yatırımlarımızı devreye almayı hedefliyoruz. 2016 yılında faaliyete geçirdiğimiz Kompozit Teknolojileri Mükemmeliyet Merkezi’nde, Kompozit teknolojilerinde Ar-Ge ve üretim süreçleri tek çatı altında toplandı. Merkezden çıkan kompozit ürünler otomotiv, enerji, havacılık sektörlerine hizmet ediyor. Kompozit malzemelerin ArGe ve üretimini yaptığımız bu merkezimizde yer alan Ar-Ge birimi, T.C. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nca onaylandı ve böylece Kordsa resmi onaylı ikinci Ar-Ge merkezine sahip oldu. 2016 yılında Ar-Ge yaklaşımımız birkez daha ödüllendirildi. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından düzenlenen, 2015 Ar-Ge Merkezleri Performans Endeksi’ne göre Türkiye genelinde en iyi ilk üç Ar-Ge merkezi arasında yerimizi aldık. Bu başarının sürekliliği için Amerika’dan Asya Pasifik’e kadar geniş bir coğrafyada buluşlarımız ile güçlendirme pazarına yeni teknolojiler sunmak için çalışıyoruz. Sadece 2016’da gerçekleştirdiğimiz toplam 32 buluş ve başvurusunu yaptığımız 103 patentimiz var. Toplamda 407 patent başvurumuz ve 128 buluşumuzla global güçlendirme pazarında inovasyon liderliğimizi sürdürüyoruz. Aynı zamanda insana verdiğimiz değerin de çıktısı global pazarda aldığımız ödüllerimiz oldu. Brezilya’da en iyi iş yerleri (Great Place to Work) arasında gösterilirken, Endonezya’da “En İyi Çalışan” ödülünü, yaratıcı yaklaşımı, sunduğu iyileştirme alanı ve çalışana kattığı değer ile projeyi hayata geçiren Kordsa liderimiz almaya hak kazandı. Gelecek vizyonumuz Dünya’da daha fazla alanı güçlendirirken, “Yaşamı Güçlendiriyoruz” vizyonumuzu tüm Dünya’da hayata geçirmek. Bunu yaparken de müşteri ve yatırımcılarımız için değer yaratmaya devam etmek istiyoruz.”


Sektörel

Kordsa Tire Technology Fuarında Kordsa, lastik teknolojilerinin ve trendlerinin paylaşıldığı ve Almanya’da düzenlenen Tire Technology fuarına katıldı. Fuarda lastik güçlendirme teknolojilerini sergilerken, büyük iş araçları lastiklerine yönelik ürünü Monolyx’e ait bilgileri fuar kapsamında düzenlenen konferansta katılımcılarla paylaştı. Sabancı Holding iştiraklerinden Kordsa, lastik sektöründeki en son yeniliklerin paylaşıldığı, Almanya’nın Hannover şehrinde bu yıl 17.si gerçekleşen Tire Technology Expo 2017’ye katıldı. Lastik güçlendirme teknolojilerini stand alanında sergileyen Kordsa, Tire Technology konferansı kapsamında Monolyx ürününün özellikleri ve kullanım alanlarını bir sunumla paylaştı. Monofilamanların bir arada bükülmesi ile oluşan kord yapısına sahip koruyucu lastik katmanı Monolyx, kötü yol koşullarında lastiğin bütünlüğünü koruyor. Ayrıca kesmeye karşı dirençli olan Monolyx standart tekstil malzemelerine göre 2.5 kat daha yüksek kesme direnci performansı sunuyor. Monolyx’in mevcut özellikleri sayesinde daha birçok alanda da değerlendirilebileceği mesajının verildiği sunum katılımcıların büyük beğenisini topladı. Sunumda ayrıca Kordsa’nın güçlendirme pazarındaki deneyimi ve inovasyon alanında yaptığı çalışmalar da aktarıldı.

Kordsa’nın Bakanlık tarafından onaylı ikinci “Ar-Ge Merkezi” Lastik, kompozit ve inşaat güçlendirme teknolojileri pazarının küresel oyuncusu Kordsa, T.C Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nca onaylı ikinci Ar-Ge Merkezi’ne sahip oldu. Kompozit teknolojilerinin ArGe ve üretim süreçlerinin tek çatı altında toplandığı Kompozit Teknolojileri Mükemmeliyet Merkezi, resmi olarak Ar-Ge Merkezi niteliği kazandı. Sabancı Holding iştiraki Kordsa’nın, kompozit teknolojilerinde Ar-Ge ve inovasyon çalışmalarını tek çatı altında toplamak amacıyla Sabancı Üniversitesi iş birliğiyle hayata geçirdiği Kompozit Teknolojileri Mükemmeliyet Merkezi, resmi olarak ArGe Merkezi niteliği kazandı. Bu merkezle birlikte Kordsa, resmi onaylı iki Ar-Ge merkezine sahip oldu. Kordsa’nın İzmit’te bulunan diğer Ar-Ge merkezi ise lastik güç-

lendirme ve beton güçlendirme teknolojilerinde Global ve Türkiye pazarı için Ar-Ge ve inovasyon mutfağı rolü görüyor. Yürürlükteki 5746 Sayılı Kanun ve yönetmelikleri kapsamında belirlenen kriterleri taşıyan firma ve merkezler, T.C Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından Ar-Ge Merkezi olarak onaylanıyor ve bu nitelikleri resmiyet kazanıyor. Bakanlıkça sanayi şirketlerinin teknolojik seviyesini yükseltmek ve hem ulusal hem de uluslararası arenada rekabet edebilir yenilikçi ürünler üretmesini sağlayacak faaliyetlerin desteklenmesini sağlamak amacıyla hayata geçirilen kanun çerçevesinde Kompozit Teknolojileri Mükemmeliyet Merkezi, söz konusu kriterlerin tamamını karşılayarak bu niteliğe hak kazandı. Kompozit teknolojileri alanında dünyanın

sayılı geliştirme merkezlerinden biri olan Kompozit Teknolojileri Mükemmeliyet Merkezi’nde temel araştırma, uygulamalı araştırma, teknoloji geliştirme, ürün geliştirme, girişimcilik, üretim süreçlerinin tümü tek bir çatı altında gerçekleştiriliyor. Bu süreçlerin tüm ilgili aktörleri olan araştırmacılar, tasarımcılar, mühendisler, üretim süreci sorumluları ve çalışanları, doktora öğrencileri, doktora sonrası araştırmacılar, öğretim üyeleri, kuluçka firma girişimcileri, aynı ekosistemde bulunuyor ve bu sayede Kompozit Teknolojileri Mükemmeliyet Merkezi, müşteri gereksinimlerine göre temel araştırmadan başlayıp prototip üretimi ile devam eden ve seri üretim ile sona eren araştırma geliştirme döngüsünün tüm basamaklarında hizmet veriyor.

Kordsa, Endonezya’da en hızlı büyüyen 100 şirket arasında Faaliyet gösterdiği tüm ülkelerde sürdürülebilir büyüme ve pazarda müşteriye değer yaratacak ürün ve hizmetler sunma hedefiyle çalışan Sabancı Holding iştiraki Kordsa, çalışmalarının karşılığını ödüllerle alıyor. Dünyanın güçlendirme lideri Kordsa, Endonezya’da en hızlı büyüyen 100 şirket arasında yer alarak, global ödüllerine bir yenisini daha ekledi. Endonezya’nın en büyük ekonomi dergilerinden Infobank tarafından belirlenen ilk 100 Şirket arasına giren Kordsa, ödülü Endonezya Ekonomi Bakanı

Darmin Nasution’dan aldı. 2016 senesinde Endonezya İhracat Şampiyonu seçilen Kordsa, bu ödül ile Endonezya’daki büyüme ivmesini bir kez daha tescilledi. Kordsa bu yıl ayrıca Endonezya’da “İş Güvenliği Deneyim Merkezi” projesini hayata geçiren proje lideri ile “En İyi Çalışan” ödülünü de almıştı. Kordsa CEO’su Cenk Alper, elde edilen başarıya ilişkin yaptığı açıklamada, “2016 senesi, hem yurt içinde hem de global anlamda liderliğimizin aldığımız ödüllerle

perçinlediği bir yıl oldu. Ar-Ge ve inovasyon alanında birçok ödüle layık görüldük. Hem Türkiye hem de Endonezya’da ihracat şampiyonu seçildik. Brezilya’da en iyi iş yerleri (Great Place to Work) arasında gösterildik. Şimdi Endonzya’da en hızlı büyüyen 100 şirket arasındayız. Kordsa, içinde bulunduğu tüm pazarlarda olumlu izler bırakarak sürdürülebilir büyümesine devam edecek. Operasyonel ve finansal büyümenin yanı sıra değer yaratacak inovasyonlara devam edeceğiz” şeklinde konuştu.

Yapı Malzeme Mart 2017

121


Sektörel

Türkiye’nin lider yapı malzemeleri şirketi Akçansa, 2016 yılı finansal sonuçlarını açıkladı. Buna göre şirketin 2016 yılındaki satış geliri 1 milyar 461 milyon TL, dönem kârı ise 287 milyon TL olarak gerçekleşti. Türkiye’nin lider yapı malzemeleri şirketi Akçansa’nın açıkladığı 31 Aralık 2016 tarihi itibarıyla düzenlenmiş konsolide gelir tablosu ve döneme ait mali sonuçlara göre, şirketin geçen yılki toplam cirosu 1,5 milyar TL’ye yaklaştı. Şirketin satış geliri 1 milyar 461 milyon TL olarak açıklanırken; Brüt Karı 417,5 milyon TL, Dönem Karı ise 287 milyon TL oldu. Akçansa’nın geliştirdiği yenilikçi ürün, hizmet ve platformlarla sektörde ayrıştığını ve 2016 yılının Akçansa için bir kez daha rekorlar yılı olduğunu vurgulayan Akçansa Genel Müdürü Şahap Sarıer, “Türkiye’nin gurur projelerinde imzamız var. İstanbul Boğazı’nı üçüncü kez birleştiren ve ilkleriyle dünya literatürüne geçen Yavuz Sultan Selim Köprüsü için, yüzde 100 Türk mühendisleri tarafından geliştirilen ve yine yüzde 100 Türk işçisinin emeğiyle üretilen 100+ Beton ürünümüzle tedarikçi olduk. Bu ürünle ABD’de ‘Mükemmellik Ödülü’nü kazanırken, Boğaz’ın zorlu şartlarında yürüttüğümüz başarılı operasyonla dünyadaki örnek uygulamalar arasına adımızı yazdırdık” diye konuştu.

Sarıer: “ABD’nin tercih ettiği en önemli çimento markasıyız” Şahap Sarıer / Akçansa Genel Müdürü

Akçansa’nın geçen yılki cirosu1 milyar 461 milyon TL 122

Yapı Malzeme Mart 2017

Akçansa’nın üretim ve satıştaki başarısını ihracatta da gösterdiğini belirten Genel Müdür Sarıer, sözlerine şöyle devam etti: “ABD için geliştirdiğimiz Low Alkali Çimento ile bu pazarın kapısını açtık. Bugün ABD’nin tercih ettiği en önemli çimento markasıyız. Limancılık kolunda yaptığımız yatırımlar ihracat başarımızı da pekiştiriyor. Akçansa Port markasıyla müşterilerimizin tüm talep ve beklentilerini göz önünde bulundurarak, modern limancılık anlayışıyla hizmet veriyoruz. Uluslararası standartlarda ‘butik hizmet’ anlayışına sahibiz. Üçüncü şahıslar için de hizmet verdiğimiz limancılık iş kolunu büyütmeyi hedefliyoruz.”



Bosch Termoteknik Akademi Bahçeşehir Üniversitesi Öğrencilerine HVAC Sistemleri dersi vermeye devam ediyor 2009 yılından beri Bosch Termoteknik Akademi’nin Bahçeşehir Üniversitesi Mühendislik Fakültesi’nde sürdürdüğü “Bosch Termoteknik HVAC Sistemleri”adlı sektör dersi yenilenen içeriğiyle devam ediyor. İşbirliği çerçevesinde Bahçeşehir Üniversitesi bünyesinde Bosch Termoteknik Akademi eğitmenleri tarafından sektörel bilgi içeren bir ders verilirken Bahçeşehir Üniversitesi de Bosch Termoteknik çalışanlarına yüksek lisans programlarında indirim

sağlıyor. Ayrıca Bahçeşehir Üniversitesi öğrencilerine Bosch Termoteknik bünyesinde staj yapma imkanı da sunuluyor. Bosch Termoteknik HVAC Sistemleri dersi, 2017 bahar döneminde tekrar açılıyor. Enerji mühendisliği öğrencilerine yönelik

olan; öğrencilere sektörel ve teknik bilginin yanı sıra iş hayatı deneyimlerinin de aktarıldığı ders, haftada bir gün Bahçeşehir Üniversitesi Mühendislik Fakültesi’nde veriliyor.

Bosch Termoteknik Akademi geleceğe yatırım yapıyor Bosch Termoteknik Akademi sektörde edindiği teknik yetkinlik ve bilgi birikimini Bahçeşehir Üniversitesi, Mühendislik Fakültesi öğrencileriyle paylaşıyor. Bosch Termoteknik uzmanları, Bahçeşehir Üniversitesi Enerji Mühendisliği bölümü “Bosch Termoteknik HVAC Sistemleri” dersi kapsamında Isıtma sistemlerine genel bakış, yenilenebilir enerji sistemleri, temel soğutma ve klima, gibi teknik konuların yanı sıra sektöre yönelik pazar araştırmaları, reklam yönetimi, dijital pazarlama ve PR konularında da dersler veriyor. Termoteknik Akademinin sektöre nitelikli insan kaynağı yetiştirmek için başlattığı sektör dersine mühendislik öğrencilerinin de yoğun ilgi gösterdiği gözlemleniyor.

124

Yapı Malzeme Mart 2017


Sektörel

Yoğuşma teknolojisinin mucidi Bosch Termoteknik, yoğuşma teknolojisi hakkında merak edilen soruları yanıtlıyor! Isıtma sektöründe, her geçen yıl gelişen teknolojinin sunduğu en iyi çözümlerden biri olan yoğuşmalı kombilerin pazar payı giderek artıyor. Konvansiyonel kombilerin yerini alan yoğuşmalı kombiler, ısıtma yaparken bacadaki buharın yoğuşmasını sağlayarak, elde ettiği enerjiyi ısıtma sistemine aktarıyor. Böylece klasik ısıtma cihazlarına göre iklim, işletme ve bina şartlarına bağlı olarak önemli oranda tasarruf sağlıyor. 1895’den bugüne kadar edindiği tecrübeler ışığında ‘yoğuşma teknolojisinin mucidi’ Bosch, kaliteden ödün vermeden tasarruflu ürünler sunuyor. Bosch yoğuşmalı kombilerde bulunan tam modülasyonlu fan, mekânın ısı ihtiyacına göre hızını otomatik olarak artırıyor ya da azaltıyor. Bu sayede yanma verimi ile birlikte cihaz verimi de artıyor. Farklı tip yoğuşma teknolojileri ile ilgili merak edilen soruları Bosch Termoteknik uzmanları yanıtlıyor.

Kombi seçiminde sezonsal verim değerine dikkat Bosch, yoğuşmalı kombi seçimini yaparken öncelikle cihazın sezonsal verim değerlerine bakılmasını ve cihazın ısıtma işletiminde oda sıcaklığına göre modülasyonlu işletim yapabilmesine dikkat edilip, buna uygun modülasyonlu oda kumandalarıyla donatılmasını tavsiye ediyor. Böylelikle enerji tüketimininde çok yüksek paya sahip ısıtma işletimi en verimli şekilde gerçekleştirilebilir. Bu nendenle tüm yoğuşmalı kombilerde ileri teknoloji ürünü hassas oda sıcaklığı kontrolü sağlayan modülasyonlu oda kumandalarının kullanımı öneriliyor.

Yoğuşmalı kombilerin tasarımları fark yaratıyor Isıtma cihazlarında yoğuşma teknolojisinden faydalanılırken farklı endüstriyel tasarımlar kullanılabilmektedir. Yoğuşma teknolojisinden yararlanabilmek için kullanılan yöntemlerden birisi kombinin yanma gövdesinin tamamının yoğuşmaya uygun olarak tasarlanmasıdır. Bu tasarımın avantajı kompakt cihaz yapısı ve nispeten daha yüksek işletim verimidir. Yoğuşma ekonomizörüne sahip klasik yanma odalı tasarımda ise, kombinin içerisinde baca gazı hattı üzerinde konumlanmış bir yoğuşma ekonomizöründen faydalanılabilmektedir. İlk olarak yatırım maliyetinde avantaj sağlamakla birlikte, verim değeri bahsedilen ilk tasarıma kıyasla daha düşük gerçekleşebilmektedir. Ancak bu noktada önemli olan üreticiler tarafından açıklanan cihaz verim değerleridir. Kombi sektöründe bu tip ürünler “yarı yoğuşmalı” olarak adlandırılsa da, yoğuşma veriminden yararlanılması için alternatif bir çözümdür.

Bosch’a özel tasarım: Condens 2000 serisi Bosch’un ürün portföyünün önemli ürünlerinden Condens 2000 serisi cihazlar yoğuşma ekonomizörüne sahip olup, Bosch markasına özel bu tasarımın bir yan faydası olarak soğuk kullanım suyunu kombi girişinde doğrudan ön ısıtmaya tabi tutarak yoğuşmadan elde ettiği faydayı yaz/kış (sadece sıcak su ihtiyacı duyulan yaz aylarında bile) sürdürebilmektedir. Bu özelliği ile kombiler hem kalorifer devresi hem de şebeke suyu (sıcak kullanım suyu) devresi ile doğrudan baca gazının temas etmesi dolayısı ile gizli ısıyı kullanır ve bahsi geçen “çift yoğuşma” tabirine karşılık gelen çalışma prensibini karşılar. Bu işlem sıcak kullanım suyunun ilk etapta 3-5°C mertebesinde bir ön ısıtmaya tabi tutulması anlamına gelmektedir. Bu kazanımın etkisi sadece sıcak su ihtiyacı olduğunda kendini göstermektedir. Kullanım suyu için harcanan enerji, toplam tüketimin içerisinde oldukça düşük bir paya sahip olduğu için (kışın gelen fatura ile yazın gelen faturayı karşılaştırarak kendi tüketim alışkanlıklarınıza göre bir oran bulabilirsiniz) kombi seçimindeki tek kriter değildir.

Yapı Malzeme Mart 2017

125


Dünyadaki ilk yeşil sertifikalı Ytong tesisi Çatalca’da “Unutulmamalıdır ki, nefes alan duvarlar, yaşam konforunu etkileyen nem, küf, mantar ve mikroorganizmaların oluşmasını engelleyerek, yapıda sağlıklı bir yaşam ortamı sağlar.” Kuruluşundan bu yana üretmiş olduğu 21 milyon metreküp malzeme ile Ytong, ısı yalıtımı ve enerji tasarrufu yoluyla bugüne kadar 10 milyar doları aşan enerji tasarrufu sağlamış bulunmakta… Yeni nesil mineral ısı yalıtım plağı olan Ytong - Multipor, ısı yalıtımı sektöründeki alışkanlıkları değiştirirken halihazırdaki standartları da yükseltmekte. Türk Ytong Genel Müdürü Gökhan Erel ile artık %100 yerli ve doğal olarak üretimine başlanan ‘Multipor Is Yalıtım Levhası’ hakkında konuştuk.

Multipor Isı Yalıtım Levhası’nın kısa hikayesiyle kullanım alanlarından bahseder misiniz? Multipor; Ytong’un Almanya’daki Ar-Ge laboratuvarlarında geliştirilen, mineral esas-

126

Yapı Malzeme Mart 2017

lı bir ısı yalıtım ürünüdür. Dış duvarlarda dıştan ve içten mantolamada, tavan ve teras ısı yalıtımında, ısıtılmayan hacimlerin tavanlarında ,binaların konsol döşemelerinin ısı yalıtımında başarıyla kullanılan yanmaz bir ısı yalıtım levhası olan Multipor, 15 yılı aşkın süredir Avrupa’nın en çok tercih edilen yalıtım ürünlerinden biridir. 0,044 W/mK ısı yalıtım hesap değeri ile yüksek ısı yalıtım performansı sağlar, yapı ömrü boyunca ısı yalıtım özelliğini asla kaybetmez. Darbeye dayanıklı, nefes alan bir ısı yalıtım çözümü sunar. En önemlisi A1 sınıfı, yani hiç yanmaz yapı malzemesi olarak sınıflandırılan, yangına karşı %100 güvenli bir ısı yalıtım çözümüdür. Yangın durumunda mutlak bir emniyet sağlar, en yüksek sıcaklıklarda bile herhangi bir ze-

hirli gaz veya duman çıkarmaz. Multipor Isı Yalıtım Levhası, tamamen doğal hammaddeler olan kum, kireç, çimento ve sudan üretilir. Bu içeriği ile NaturePlus ve IBU (Alman Yapı ve Çevre Enstitüsü) EPD sertifikalarına sahiptir. Multipor ile yüksek binalarda bile ilave önlemler almadan, yangın riski oluşmadan yangın yönetmeliklerine uygun cepheler ve ısı yalıtım çözümleri oluşturabiliyoruz. Yenilenen yangın yönetmeliği nedeniyle, yangına dayanıklı ısı yalıtım ürünleri gün geçtikçe daha da önem kazanıyor. Başta kamuya açık binalar olmak üzere tüm yapılarda, yanmayan ya da yangına dayanıklı yapı malzemeleri tercih ediliyor. Multipor bu noktada sektörde önemli bir açığı kapatıyor.


Sektörel Multipor’u Türkiye’de üretme kararı almanızdaki en büyük etken ne oldu? Multipor’u Türkiye’de üretmeye başlamamızın en önemli nedenlerinden biri ülkemizin kapsamlı bir kentsel dönüşüm operasyonu içerisinde olması. Bu aşamada binalarımızı güvenli ve A1 sınıfı hiç yanmaz akıllı yalıtım ürünleri ile donatırsak, hem sağlıklı yaşam alanları yaratırız, hem de birinci ekonomik giderimiz olan enerji alanında önemli ölçüde tasarruf sağlarız.

Multipor ile yapılan binaların çevresine ve içinde yaşayan insanlara sağlık açısından sunduğu konfor neler? Yaşantımızın büyük bir kısmının geçtiği binaların iç hava kalitesinin, sağlığımız üzerinde önemli bir etkisi bulunuyor. Son yıllarda bu konu ile ilgili yapılan araştırmalar hız kazanarak, tedbirler alınmaya başlandı. İç ortamın sağlıklı olması için, iyi bir havalandırma kadar, yapıların nefes alan yapı malzemeleri ile inşa edilmesi de önemlidir. Dış duvarların iç yüzeyinde yoğuşma olmaması için, difüzyon yapabilen yani içerideki buhar ve nemi doğal yollarla dışarı atabilen mineral yalıtım ürünleri tercih edilmelidir. Nem dışarıya atılınca, içeride kalan hava sağlıklı bir ortam sağlar. Bu nedenle tüketiciler kullanılacak ısı yalıtım ürününün ‘difüzyon direnci’ olarak bilinen performansını sorgulamalıdır. Unutulmamalıdır ki, nefes alan duvarlar, yaşam konforunu etkileyen nem, küf, mantar ve mikroorganizmaların oluşmasını engelleyerek, yapıda sağlıklı bir yaşam ortamı sağlar. Multipor mineral esaslı olması, su buharı difüzyonuna açık olması nedeniyle, duvarların nefes almasını sağlayarak, yaşam konforunu etkileyen nem, küf, mantar ve mikroorganizmaların oluşmasını en-

gelliyor. Böylece yapıda sağlıklı bir yaşam ortamı sağlıyor.

Ürün ömrü ortalama ne kadar? Ürünün mukavemeti azaldıkça olası dezavantajları var mıdır? Multipor Isı Yalıtım Levhası masif yapıdadır ve yüksek basınç mukavemetine sahiptir. Hafifçe vurularak yapılan yüzey yoklamalarında bir duvar gibi tok ses çıkarır, yüksek kalitede, dayanıklı bir ısı yalıtımı uygulaması sağlar. Her iki yüzeyi su geçirmeyecek şekilde emprenye işleminden geçirilmiştir. Sert yüzeyi sayesinde darbelere karşı dayanıklıdır. Bakım masrafı gerektirmeyen, yangın riski oluşturmayan, binanızın nefes almasını sağlayarak, yapı ömrü boyunca her türlü zorlu hava koşullarına karşın yalıtım performansını koruyan bir yalıtım ürünüdür.

Önümüzdeki yıl için ne kadar bir pazar payı öngörüyorsunuz? 2017 yılına yeni bir yatırım ve yeni ürünle girdik. 2016 yılında toplam 30 milyon Euro yatırımla devreye aldığımız Çatalca tesisimiz ile yıllık kapasitemizi 400 bin metreküp artırmış bulunuyoruz. Bu sayede dünyanın en büyük Ytong üreticisi haline geldik. Multipor yatırımıyla da ısı yalıtım levhası üretim kapasitemizi 5’e katladık. Bu kapasiteyle yapılarda, yılda 1 milyon metrekare mantolamaya alternatif yanmaz ısı yalıtımı yapabileceğiz.

Satış politikalarınızı nasıl kurguluyorsunuz? Ytong, sayıları 100’ü aşan geniş bir Yetkili Satıcılık ağına sahip. Multipor’u Yetkili Satıcılarımız kanalıyla satışa sunmaktayız. Önceliğimizi Ytong duvarlarla birlikte kurguladığımız ‘Ytong-Multipor Cephe Sistemi’ne vereceğiz. Ytong – Multipor Cephe

Gökhan Erel / Türk Ytong Genel Müdürü

Sistemi’nde Ytong 0,09 Duvar Blokları betonarme döşemeden dışarı taşırılarak örülür ve yalnızca betonarme yüzeyler Multipor Isı Yalıtım Levhası ile kaplanır. Böylece mantolama yapılmadan, yönetmelikler ve standartlar ile uyumlu cepheler elde edilir. Bu sistem dış duvarlarda ısı kayıplarını minimuma indirerek mükemmel bir ısı yalıtım performansı ve yapı ömrü boyunca dayanıklı bir cephe çözümü sunuyor. Biliyorsunuz 01.01.2011 tarihinden itibaren yeni binalarda Enerji Kimlik Belgesi zorunlu hale getirildi. Bu belge kapsamında binalar enerji tüketimlerine göre A’dan G’ye kadar sınıflandırılır. Enerji kimlik belgesi sınıfı “C ya da B” olarak projelendirilmiş binanız, Ytong – Multipor Cephe Sistemi kullanıldığında doğrudan “A veya B sınıfı”na yükselebiliyor. Böylece bina enerji tasarrufunda sınıf atlarken, yangın yönetmelikleri ile uyumlu, sorunsuz bir cephe elde ediyorsunuz. Diğer taraftan otopark ve bodrum kat tavanlarının ısı yalıtımı için Multipor kesinlikle rakipsiz bir ürün. Yanmaz bir ürün olması, sadece yapıştırılarak uygulanması, dübel, boya ve kaplama gerektirmemesi, yüzeyindeki astar nedeniyle su itici olması ve tozumaması bu ürünü tavan yalıtımında öne çıkartıyor. Bu açıdan otopark tavanları en önemli hedeflerimizden biri olacak.

Ürün kullanımının tamamı sizin ekipleriniz tarafından mı gerçekleştirilecek? Ya da nasıl bir kontrol mekanizması planlıyorsunuz? Son 10 yılda benzer bir ısı yalıtım levhası ile birçok uygulama yaptık. Şu anda Multipor ile bu alanda en gelişmiş ürünü piyasaya sunduk. Referanslı birçok uygulamacı partnerimiz ve yalıtım uygulamaları konusunda uzman ekipleri bulunan Yetkili Satıcılarımız var. Bu yıl içinde uygulama eğitimleri ile bu ekipleri genişletmeyi hedefliyoruz.

Yapı Malzeme Mart 2017

127


Sektörel

Çatalca’daki yeni üretim tesisinizin %100 Yeşil Bina olarak kurulduğunu biliyoruz. Örnek teşkil etmesi açısından yeniliklerinden ve farklılıklarından biraz bahseder misiniz? 2011 yılında ürünlerimize çevre etiketi (EPD) alarak Türkiye’de bir ilki gerçekleştirdik. 2016 yılında ise İstanbul-Çatal-

ca’da 30 milyon Euro’luk yatırımla, yüksek teknolojili yeni üretim tesisimizi Yeşil Bina olarak inşa ederek “sürdürülebilir yapılaşma” konusundaki sorumluluk bilincini bir adım daha öteye taşıdık. Çatalca

128

Yapı Malzeme Mart 2017

Tesisi’miz dünyadaki ilk yeşil sertifikalı Ytong tesisidir. Tasarım ve inşaat sürecinde uluslararası derecelendirme sistemi BREEAM kriterlerine uygunluk sağlayarak, çevre dostu “yeşil bina” sertifikası almaya hak kazandı. Tesisin inşasında, çevresel, ekonomik ve sosyal performansları en üst seviyeye çıkaracak yaklaşım ve teknolojiler kullanıldı.

Multipor üretici, uygulayıcı ya da kullanıcısı olarak herhangi bir kesime bir tavsiyeniz var mı? Multipor ısı yalıtımındaki en inovatif ürünlerden biri. Gerek uygulayıcı gerekse kul-

lanıcı açısından çok önemli faydaları var. Uygulama kolaylığı yalıtım ustalarımız için en önemli ürün tercih sebeplerinden biri. Multipor’un uygulaması son derece pratik. Bu da uygulayıcılara zaman kazandırıyor. Kullanıcı için faydaları ise neredeyse sonsuz. Sağlıklı, yüksek tasarruf oranına sahip, yanmaz bir malzeme. Multipor ile sağlanan enerji tasarrufunun bir ömrü yok; bina yaşadığı sürece ilk günkü yalıtım değerlerini koruyor. Öte yandan yaşadığımız yapıların sağlıklı bir hava ortamına sahip olmasına olanak tanıyor; biliyorsunuz tüketicilerin yalıtıma yönelik en önemli şikayetlerinden biri ‘nefes almayan binalar’. Ayrıca, ister mevcut binaya yapılacak uygulama olsun, ister yeni yapılarda olsun, kullanılan ısı yalıtım malzemelerinin yangına dayanım performansının mutlaka tüketici tarafından sorgulanması gerekiyor. Yatırımcılar için de son derece ekonomik bir ürün. Biliyorsunuz, yapılarda kullanılan, ısı yalıtım ürünlerinin ve sistemlerinin yangına dayanımı kritik önem taşıyor. Yürürlükte olan ‘Binaların Yangından Korunması Hakkındaki Yönetmelik’ binalarda uygulanacak ısı yalıtım sistemleri için önemli kısıtlamalar getirdi. Piyasada bugün A1 sınıfı (hiç yanmaz) yanmazlık belgesine sahip yalıtım malzemeleri mevcut. Başta kamuya açık binalar olmak üzere, yüksekliği 28,5 m’den fazla olan binalarda dış cephelerin en az zor yanıcı malzemeden olması gerekiyor. Yüksekliği 28,5 m den az olan bina cephelerinde yer alan pencere ve benzeri boşlukların üst ve yan kenarlarının 15 ve 30 cm eninde hiç yanmaz malzemeden, pencere gibi korumasız boşluklar arasında kalan bölgelerin ise düşeyde 100 cm yüksekliğinde yangına dayanıklı cephe elemanı ile kaplanması gerekiyor. Farklı yüksekliğe sahip bitişik nizamdaki yapılarda ise, yüksek binanın, alçak binaya komşu dış cephesinin hiç yanmaz malzeme veya sistem ile kaplanması gerektiği belirtiliyor. Yine zemin kotu üzerindeki 1,5 m mesafenin de hiç yanmaz malzeme ile kaplanması şartı var. Özellikle mantolama olarak tarif edilen ve yapıları tepeden tırnağa saran yalıtım ürünlerinin yangın dayanımı cephelerde bu yüzden kritik önem taşıyor. Bu şartları sağlamak için, cephede kullanılacak farklı yalıtım ürünleri, uygulama zorlukları yaratıyor. Zaman kaybının yanında, birleşim detayları da ayrı bir sorun oluyor. Bu nedenle yatırımcılar cephede tümüyle yanmaz malzeme kullanmaya yöneliyor. Özellikle biraz önce bahsettiğim ‘Ytong-Multipor Cephe Sistemi’ bu anlamda yatırımcı için son derece doğru bir seçenek olarak öne çıkıyor.



Şirzat Subaşı / AGT Genel Müdürü

Sektör lideri AGT’den bir ilk daha: Dijital Dönüşüm Dünya markası vizyonu ile yoluna devam eden mobilya bileşenleri sektörünün öncü markası AGT, müşteri talep ve ihtiyaçlarına daha etkin çözümler üretmek için dijital dönüşüm projesi ne başladı. Üretimden finansa, tedarik zincirinden satış pazarlamaya kadar tüm departmanlar için yol haritasını oluşturan AGT’nin hedefi operasyonel verimliliği artırmak.

Ahşabı tutku ve teknoloji ile şekillendiren, hayata değer katan bir dünya markası olma vizyonu ile yola çıkan AGT, dijital dönüşüm sürecini başlattı. Üretimden finansa, tedarik zincirinden satış pazarlamaya kadar tüm departmanlar için alternatif uygulama önerileri belirlenen dönüşüm kapsamında proje ekipleri meydana getirildi. Organizasyonların evrimleşmesi, gelişmelere cevap verebilmesi ve güncel kalabilmesi için iş modelleri yeniden tasarlanacak. AGT yeni dijitaleşme süreci kapsamında sürdürülebilir büyüme stratejisi, operasyonel verimlilik ve kurumsallaşma stratejilerine odaklandı. Şirket, sürdürülebilir büyüme stratejisi ile; yurt içi yurt dışı hedef pazarlarda marka algı ve bilinirliğini arttırarak, katma değeri yüksek, yenilikçi ürün ve hizmetleri ile etkin ve ideal iş gücü oluşturmayı, sağlam ve güçlü sermaye alt yapısını

130

Yapı Malzeme Mart 2017


Sektörel güçlendirmeyi hedefliyor. Operasyonel verimlilik stratejisi ile; sürekli gelişim kültürünü benimseyen AGT, uluslararası normlarda sürdürülebilir bir şirket haline gelerek, çalışan memnuniyetini ve firma bağlılığını arttırıp çevre ve topluma karşı sorumluluk sahibi bir firma olmayı amaçlıyor. Sektörün ilk AR-GE Merkezini geçtiğimiz yıl faaliyete açan firma burada teknoloji, malzeme ve ürün geliştirme temelli proje alt yapıları üzerine yoğunlaşıyor. Üretimdeki dijital dönüşüm kapsamında akıllı üretim hatları ile akıllı ürünler üretilmesi planlanıyor. Kurumsal yetkinlikler etkinleştirilip, var olan operasyonların geliştirilmesinin ardından adım adım gerçekleşecek iyileştirmelerle süreç tamamlanacak. AGT Genel Müdürü Şirzat Subaşı, şirket olarak dijitalleşmeye önem verdiklerini ve global dijitalleşmeye paralel olarak dijital dönüşüm projesine başladıklarını ifade etti. Subaşı; “Dijitalleşme sürecimiz ilk olarak satış ve pazarlama departmanlarında başlayacak ve ardından tüm departmanlarımızda etkin bir şeklide uygulanmaya devam edilecek. Bu proje kapsamında ürünlerde, süreçte ve üretimde dijital dönüşüme odaklanarak, mevcut vizyon ve misyonumuz doğrultusunda gelecek stratejilerimize uygun sürdürebilir bir büyüme elde etmeyi hedefliyoruz” dedi.

Agt, Woodex’te İran pazarındaki gücünü sergiledi Bu yıl 15. si düzenlenen Woodex Uluslararası Mobilya Yan sanayileri, Aksesuarları ve Ağaç İşleme Makineleri Fuarı Tahran Fuar Alanı’nda gerçekleşti. AGT, Woodex Uluslararası Mobilya Yan Sanayi, Aksesuar ve Ağaç İşleme Makineleri Fuarı’nda Panel koleksiyonuna kattığı 20 yeni renk ile fuarda ilgi odağı oldu. İran’ın başkenti Tahran’da gerçekleşen ve bu yıl 60 ülkeden sektörün en önemli firmalarına ev sahipliği yapan Woodex Fuarı’yla ilgili konuşan AGT Genel Müdürü Şirzat Subaşı; “İran, mobilya sektörü için çok önemli bir pazar. Biz de bu pazarın en güçlü oyuncularından biriyiz. AGT kalitesini ve ürün çeşitliliğini tüm sektöre yakından gösterme fırsatı bulduğumuz bu fuarı bu nedenle çok önemsiyoruz. Woodex Fuarı’nda da 2017 yeni panel renklerimizi lanse ettik, büyük ilgi ve beğeniyle karşılandı. İhracatımızda önemli payı olan İran pazarında güçlü bayilerimiz ve ürünlerimizle etkimizi gün geçtikçe artırmayı planlıyoruz” dedi. AGT, Woodex Fuarı’nın ardından, İran’daki bayi ve ustalarına özel Parke Ürün Eğitimi gerçekleştirdi.

Yapı Malzeme Mart 2017

131


Mantolama Bina Duvarlarının Nefes Almasını Önler mi?

Mantolamada kullanılan EPS ısı yalıtım levhaları sağlığa zararlı mıdır? Mantolamada kullanılan sistem bileşenlerinin de bina duvarlarından su buharı geçişini engellemeyecek malzemeden olması gereklidir.

Bilindiği üzere Mantolama, binaların duvarlarının dıştan çeşitli Isı Yalıtım Levhaları ile kaplanması ve bu levhaların da üzerinin son kat dekoratif sıvalarla sıvanması neticesinde, bina duvarlarının ısı kaybını önleyen bir uygulamadır. Ülkemizde son 15 yılda bina duvarlarında ısı yalıtımının önemi kavranmışken, Avrupa’da mantolama 1980’li yıllarda başlamıştır. Bugün ülkemizdeki mantolama uygulamaları seviyesi gerek yalıtım levhası kalınlığı, gerek uygulama şekli olarak Avrupa’nın 19801990’lı yıllardaki halini yansıtmaktadır. Peki, bu tip ısı yalıtım levhalarıyla yapılan mantolama bina duvarlarının nefes alma

132

Yapı Malzeme Mart 2017

kabiliyetini zayıflatır mı? Binanın nefes almasını önler mi? Mantolamada kullanılan EPS ısı yalıtım levhaları sağlığa zararlı mıdır? Öncelikle bina duvarlarının nefes alması kavramını açıklayalım; Bina duvarlarının nefes alması demek bina içinde veya evimizde bulunan havadaki su buharının difüzyon yoluyla duvarlardan atılması anlamına gelmektedir. Yani içerideki nemli havanın dışarıya atılması neticesinde iç ortam hava kalitesinin korunmasıdır. Bina duvarların dışarıdan uygulanan mantolama neticesinde duvarlardan ısı kaybı önlenirken, aynı zamanda bina veya ev içinde

havada bulunan su buharının da duvarlardan dışarı atılması engellenmemelidir. Bu nedenle mantolamada kullanılan sistem bileşenlerinin de bina duvarlarından su buharı geçişini engellemeyecek malzemeden olması gereklidir. Isı yalıtım levhasından, son kat dekoratif sıvaya kadar tüm malzemeler seçilirken su buharı geçiş katsayıları da dikkate alınmalı ve nispeten düşük olanları seçilmelidir. Peki nasıl? Her yapı malzemesinin su buharı geçişine gösterdiği bir direnç vardır. Bu direnç µ mü sembolü ile gösterilir ve yapı malzemesinin su buharı direncinin, aynı kalınlıktaki hareketsiz hava tabakasının su buharı


Sektörel geçişine gösterdiği dirence göre bağıl büyüklüğünü gösterir. Su buharı geçirgenlik direnç katsayısı da denir. Havanın su buharı geçişine gösterdiği direnç µ =1 olarak belirlenmiştir.

Aşağıda Austrotherm EPS ısı yalıtım levhalarının ve bazı yapı malzemelerinin µ mü değerleri verilmiştir; • Normal beton* μ(mü) 80 - 130 • Ahşap* μ(mü)= 40 • Tuğlalar* (düşey delikli, AB sınıfı) ile yapılan duvarların μ(mü) 5-10 • Austrotherm EPS μ(mü) 20 • Isı Yalıtım Levhası İnce Sıva Harcı μ(mü) 15 - 18 • Dekoratif Sıva μ(mü) 20 • Hava* μ(mü) 1 *Kaynak: TS 825 Binalarda Isı Yalıtım Kuralları Görüleceği üzere bina duvarlarına uygulanan EPS ısı yalıtım levhaları ile yapılan mantolamalarda su buharı geçirgenlik direnç katsayısı binada kullanılan beton yüzeylere göre çok daha iyi, ahşap pencere doğramalarıyla aynı seviyede veya altındadır. Yani en az ahşap doğramalar kadar su buharı geçişine izin verir, binadaki beton yüzeylerden daha iyi nefes alır. Bina duvarlarında kullanılan tuğlanın ise üzerinde bir buhar geçiş direncine sahip-

tir. Dolayısıyla EPS ısı yalıtım levhaları ile yapılan mantolama, bina nefes almasına engel olmaz, ilave olarak binanın ısı yalıtımını sağlarken, bina donatısını korur ve binanın ömrünü uzatır. Mantolamada kullanılan ısı yalıtım levhalarının sağlığa zararlı olduğuna dair söylentiler gerçeği yansıtmamaktadır. Bu ürünler gıda sektöründe de güvenle kullanılmaktadır. Pek çok Avrupa ülkesinde 1980’lı yıllardan bu yana EPS ısı yalıtım levhaları bina mantolamasında güvenle kullanılmaktadır. Avrupa Birliği ülkelerinde de üretilen ve güvenle kullanılan bu ürünler ülkemizde ve Avrupa’da Yapı Malzemeleri Yönetmeliği kapsamında üretilerek pazara CE işareti ile sunuluyor ve 305/2011/AB

sayılı Yapı Malzemeleri Yönetmeliğinde “sağlık, hijyen ve çevre” gibi temel unsurlar çerçevesinde değerlendiriliyor. Bu bağlamda CE işaretine tabi olan ve bu işaret vasıtasıyla AB ve Türkiye pazarında kullanılabilen bir ürünün insan sağlığına zararlı olması söz konusu olamaz. Avrupa EPS Üreticilerinin açıklamasına göre; EPS ısı yalıtım malzemesinin mantolamada kullanılmasının herhangi bir tehlikesi yoktur. EPS ısı yalıtım malzemeleri uygulama esnasında ellere zarar vermez, cildi tahriş etmez. İşçi sağlığı ve güvenliği gereği EPS ısı yalıtım levhası kullanımında maske veya eldiven takılmasına gerek yoktur. (Kaynak: http://www.eumeps. construction/FAQ) Mantolama ürünlerinin satın almadan önce CE belgeli olup olmadığı mutlaka kontrol edilmelidir. Austrotherm, Avusturya merkezli bir uluslararası EPS Isı Yalıtım Malzemeleri üreticisi olup, Doğu Avrupa’da mantolamada lider EPS üreticisidir. Avrupa’da 11 ülkede EPS ısı yalıtım levhaları üretim ve satışını yapmaktadır. Avrupa’da bina duvarları ısı yalıtımı yani mantolama amacıyla kullanılan EPS ısı yalıtım levhaları yıllardır tercih edilmekte ve bugün Türkiye mantolama pazarına göre 10-15cm daha fazla kalınlıklarda tüketilmektedir.

Yapı Malzeme Mart 2017

133


Çözüm Ortağı

Bu yıl Baumit ile renkli bir yıl olacak

Dış cephe boya ve kaplamaları ile geniş bir renk ve ürün seçeneğine sahip Baumit, 2017 yılında bu ürün grubu ile ön planda olacak. Bu yıl duvarlar Baumit ile renklenecek. Baumit Türkiye tesislerinde, Avusturya’da bulunan Ar-Ge merkezinde geliştirilen formüller ile silikat, silikon reçine ve saf akrilik esaslı boya ve kaplamaların üretimi gerçekleştirilebiliyor. Baumit Life renk yelpazesinde bulunan 888 rengin 852 adedi ProColor, StarColor ve StyleColor ile cephelere renk çeşitliliği getiriyor. Akrilik esaslı ProColor ile yüksek nefes alma kabiliyeti desteklenirken, yoğun yağışa maruz kalan ve nemli bölgelerde su iticilik özelliği arttırılmış silikon katkılı StarColor ile cepheleri maksimum koruma altına alınıyor. Baumit, Cool Pigment teknolojisi ile ısı yalıtım sistemleri üzerini en koyu renk tonlarındaki 44 adet renkle boyayabilmeyi mümkün kılıyor. Cool pigment, koyu renkler için geliştirilmiş özel bir siyah renk pigmentidir. Özellikle koyu renklerin üretilmesinde yoğun olarak kullanılan siyah renk pigmenti, yansıtıcı özelliği ile koyu renkli cephelerin fazla ısınmasını engelleyerek koyu renklerin kullanımına olanak sağlıyor. StyleColor’ın yoğun renkleri cephelerde özgürce kullanılabiliyor. Dispersiyon esaslı Baumit Metallic, Baumit Lasur, Baumit Glitter ile cephelere metalik, renkli ve parıltılı efektler katılabiliyor.Baumit Türkiye ürün gamında, Avusturya merkez tesislerinde üretilen, nano teknolojiye sahip

134

Yapı Malzeme Mart 2017

ve kirlenmeye karşı yüksek dirençli olan silikat esaslı NanoporTop hazır kaplama ve NanoporColor dış cephe boyaları da bulunuyor. Bu ürünlerle nano seviyedeki partiküllerden oluşan pürüzsüze yakın yüzey sayesinde kirlerin tutunması zorlaşan bir yüzey elde ediliyor. Ayrıca içerisinde bulunan fotokatalizör ajanlar yardımı ile boyanın bünyesine nüfuz edebilecek organik kirlerin parçalanması ve yüksek nefes alma kabiliyeti ile dışarı atılması sağlanıyor. Bu sayede yıllar geçse de ilk günkü temiz görünümüne en yakın so-

nuçlu cepheler elde etmek mümkün oluyor. Baumit’in kendinden renkli yapısı ve kullanıma hazır, standardize edilmiş hazır dekoratif kaplamaları ile cephelerde üstün bir koruma ve daha uzun ömür elde edilebiliyor. GranaporTop, SilikonTop, StyleTop ürünleri ETAG 004 belgesi ile performansları kanıtlanmış Baumit Isı Yalıtım Sistemleri ile son kat kaplama olarak tercih edildiğinde 20 yıldan 30 yıla kadar garanti altına alınıyor. Ayrıca sistem harici ekonomik çözümler için DuoTop ürünü de bulunuyor.



Hilti, Türkiye’de 20. yaşına yeni hedeflerle giriyor Üç çeyrek asrı geride bırakan inşaat ve el aletleri sektörünün global jenerik markası Hilti, bu sene Türkiye’deki 20. yılını kutluyor. “Türkiye’nin En İyi İşverenleri” listesinde 4. sırada yer aldığı 2016 yılını %25 büyüme, 30 yeni ürün ve 11 mağaza ile kapatan bölgesel üs Hilti Türkiye, 2017’de iki yeni mağaza ve 25 yeni ürünle %30 büyüme hedefliyor. Dünyanın en küçük altıncı ülkesi Lihtenştayn Prensliği’nde 76 sene önce küçük bir torna tezgahında çivi çakma sistemleri üretimiyle yola çıkan yerel bir şirketten, 6 kıtada 120’den fazla ülkede faaliyet gösteren 24 bin çalışanlı uluslararası bir gruba dönüşen Hilti, bu yıl Türkiye’de-

136

Yapı Malzeme Mart 2017

ki 20. yaşını kutluyor. Göstermiş olduğu hızlı gelişim ve yüksek potansiyelinin etkisiyle 2011 yılından bu yana Azerbaycan, Türkmenistan, Özbekistan, Moğolistan, Kırgızistan, Ermenistan, Gürcistan, Tacikistan, Moldova ve Kuzey Irak’tan oluşan 10 ülkenin bağlı bulunduğu bölgesel üs

konumundaki Hilti Türkiye, her yıl inşaat sektörünün üzerinde sürdürülebilir büyüme stratejisiyle yol alıyor. Hilti’nin patentli ürünleri, sektör profesyonellerinin ihtiyaçlarını yakından analiz etme imkanı sunan doğrudan satış modeli, benzersiz hizmet anlayışı ve çözüm


Sektörel odaklı yaklaşımıyla inşaat sektörü içinde farklılaşan inovatif bir marka olduğunu belirten Hilti Türkiye ve Orta Asya Genel Müdürü Sebastian Barth, Hilti Türkiye’nin 2016 yılını %25 büyüme ile kapattığını açıkladı. Ağırlıklı olarak inşaat sektörüne hizmet veren Hilti’nin; kaba inşaat, ince işler, mekanik, elektrik, mühendislik yapıları, enerji ve endüstri, çelik ve metal işkolları için yaklaşık 10 bin ürünü bulunduğunu ifade eden Sebastian Barth, 2016’da Türkiye pazarına 30 yeni ürün daha kazandırdıklarını söyledi. 2016 sonunda Türkiye’de 11 mağazaya ulaştıklarını bildiren Barth, “İstanbul, Ankara, İzmir, Adana, Antalya, Malatya, Konya, Bursa ve Samsun’da yer alan mağazalarımıza ek olarak bu yıl iki yeni açılışla Türkiye genelindeki mağaza sayımızı 13’e çıkarmayı ve yaklaşık 35 bin ziyaretçiye ulaşmayı planlıyoruz” dedi. Hilti Türkiye’nin 20. yaşını kutladığı 2017 yılında %30 büyüme hedef-

lediğini açıklayan Barth, Türk inşaat sektörüne 25 yeni ürün ve envanter yönetimi sağlayan yeni bir hizmet sunacaklarını da sözlerine ekledi.

2016’nın ses getiren Hilti’leri… Satışlarının yaklaşık %30’unu yeni ürünlerinden sağlayan Hilti Türkiye’nin 2016 yılı lansman ürünleri içinde; hem betona hem de çeliğe çivi çakabilen ve dünyanın ilk sadece bataryayla çalışan Red Dot ve iF Product Design 2016 ödüllü Çivi Çakma Makinası Hilti BX 3 dikkat çekti. Darbeli-darbesiz delim ve kırım yapabilen Hilti TE 3 Delici Kırıcı ve sınıfının en iyi performansını sunan Hilti TE 30 ATC Kırıcı Delici de sektörde fark yarattı. %100’e kadar daha uzun ömür ve %20 daha güçlü performans sunan Hilti DD 200 Karot Makinası, dört kat daha fazla görülebilen yeşil lazer teknolojisiyle Hilti PR 3 Eksenel Lazer, Red Dot 2016 ödüllü Hilti SF 8M-A22 Kablosuz Vidalama Makinası da yılın öne çıkan ürünleri arasındaydı. İnovasyon Merkezi’nde Ar-Ge’ye yatırım ve patentli ürünler Tarihindeki en büyük yatırım olan Hilti İnovasyon Merkezi’nde Ar-Ge yatırımlarını her yıl artıran inşaatın jenerik markası Hilti, kullanıcı sağlık ve güvenliğini korumak için yeni teknolojiler ve patentli sistemler geliştirmeye devam ediyor. Bu sistemlerin içinde; delici ucun sıkışması halinde anında gücü keserek aletin çalışmasını durduran Aktif Tork Kontrol, kullanıcının daha sağlıklı ve uzun süreli çalışmasına olanak sağlayan Aktif Titreşim Azaltma, direkt ve etkili bir şekilde tozu yok eden güçlü Toz Toplama Sistemi de yer alıyor.

Sebastian Barth Hilti Türkiye ve Orta Asya Genel Müdürü

Türkiye, Hilti Global için yetenek havuzu olmayı hedefliyor Bünyesine yeni yetenekler katmak ve mevcut çalışanlarını geliştirmek için ödüllü eğitim modelleri kullanan Hilti Türkiye, başarılı çalışanlarını META Bölgesi (Ortadoğu, Türkiye ve Afrika) içindeki diğer Hilti organizasyonlarına gönderiyor. Bu sayede Hilti Türkiye’nin, Hilti Global için bir yetenek havuzu haline gelmesi hedefleniyor.

Türkiye’nin En İyi İşverenleri arasında… İnşaat sektörüne ve ekonomiye yarattığı katma değer dışında insan kaynakları alanındaki çalışmalarıyla da öne çıkan Hilti Türkiye, Great Place to Work Enstitüsü tarafından belirlenen, “Türkiye’nin En İyi İşverenleri 2016” listesinde 4. sırada yer aldı. 2015 yılında aynı ödül kategorisinde 3. sırada yer alan Hilti Türkiye, Yaşam Boyu Öğrenme alanında Özel Ödül’e de layık görülmüştü.

Yapı Malzeme Mart 2017

137


Sektörel

KYK; Seramik Yapıştırıcısı Ürünlerine EPD Belgesi Aldı KYK Yapı Kimyasalları Avrupa normu EN 15804 standardına uyumlu EPD belgesini seramik yapıştırıcıları ürün grubunda alarak yeşil binaların tercihi oldu. Türkiye’nin lider yapı kimyasalları firmalarından KYK Yapı Kimyasalları, Eskişehir, Samsun, Adana ve Diyarbakır tesislerinde üretmiş olduğu seramik yapıştırıcı ürünlerine tüm pazarlarda geçerli uluslararası onaylı ve EN 15804 Avrupa normu uyumlu Çevresel Ürün Beyanı – Environmental Product Declaration (EPD) belgesini alarak, yeşil ve sürdürülebilir yapıların aranan markası oldu. Toplamda 600.000 ton üretim kapasitesine sahip 4 modern üretim tesisinde üretim yapan KYK Yapı Kimyasalları, EPD Belgesini Standart, Geliştirilmiş, Teknik ve Yüksek performanslı olarak sınıflandırılan seramik yapıştırma harçlarında S-P-00835 EPD Kayıt numarası ile uluslararası seviyede onaylatmış oldu. Türkiye’nin yerli sermayeli en büyük yapı kimyasalları üreticilerinden biri olan KYK Yapı Kimyasalları A.Ş. , bu konumu ve

138

Yapı Malzeme Mart 2017

çevreye duyarlı sorumluluk anlayışı ile Avrupa’da ve Türkiye’de farkındalık yaratıyor.

C.Onur Sürmeli: “Yerli sermayeli üretici olmanın verdiği güç ile yapı sektörünün ihtiyacı olan sürdürülebilir çözümler üretiyoruz” KYK Yapı Kimyasalları A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı C.Onur SÜRMELİ,“2009 yılından beri ISO 14001 Çevre Yönetim Sistem belgesi sahibiyiz ve çevresel etkilerimizi en aza indirmek için çalışıyoruz. 2016 yılının son çeyreğinde EPD belgelendirme çalışmalarına başladık. Hammadde eldesi, enerji kullanımı ve verimliliği, malzeme ve kimyasal madde içeriği, hava, su ve toprağa verilen emisyonlar, atık oluşumu kategorilerinde yapılan tüm değerlendirmeler ardından EPD belgelendirme çalışmalarımızı tamamlayarak, kurumsal sorumluluğumuz gereği, çevreye

olan etkimizi beyan etmiş bulunmaktayız. Bu çalışmalar ile ürünlerin yaşam döngüleri analiz edilmiş, üretimindeki süreçleri ve tedarik zincirinden kaynaklanan çevresel etkileri irdelenmiş ve bu noktalarda yapılabilecek iyileştirme fırsatları tespit edilmiştir. Yani bizim için EPD belgesini almak bir amaç değil çevresel etkilerimizi en aza indirme noktasında yol gösterici bir araç olmuştur. Bununla birlikte sahip olduğumuz EPD belgesi ile hızla gelişen yeşil bina çözümlerinde de paydaşlarımıza alternatif çözümler sunmuş olacağız. Yapı kimyasalları sektöründe birçok ürün ile piyasada olan firmamız EPD belgesi ile, LEED, BREEAM, DNGB ve ÇEDBİK gibi Sürdürülebilir Bina Sertifikalandırma sürecine girmiş projelere, ürünleri ile katkı yapacak ve ilave puan avantajları sağlayacaktır.” açıklamalarını yaparak EPD belgelerinin önemine vurgu yaptı.


Çözüm Ortağı

Isıdem Coolflex, prestijli projelerin tercihi olmaya devam ediyor LEED Healthcare (Sağlık Binaları) kategorisinde Gold sertifikası adayı olan Acıbadem Hastanesi’nde, LEED Sertifikalı tesislerde üretilen ISIDEM Coolflex ürünleri tercih edildi. Ulusal ve uluslararası prestijli projelerde tercih edilen ISIDEM Yalıtım’ın Coolflex markalı elastomerik kauçuk köpüğü ürünleri İstanbul Altunizade’de inşası tamamlanmak üzere olan Acıbadem Hastanesi’nde kullanıldı. 2017 yılı ilk çeyreğinde tamamlanması hedeflenen Acıbadem Hastanesi, 95.000 m2 kapalı alana ve 17.000 m2 arazi alanına

sahip olup, 250 yatak kapasitesiyle tam donanımlı hastane olma özelliği taşıyor. Coolflex ürünü Yüksek Su Buharı Difüzyon Direnci Katsayısı ile korozyon riskini minimuma indirmek adına μ ≥ 10.000 değeri ile üretiliyor. Bu değer şu ana kadar TSE tarafından tescillenmiş ürünler arasında sektörün en yüksek su buharı difüzyon direnç katsayısı olma özelliği

taşıyor. Kapalı gözenekli ve homojen dağılımlı hücre yapısı sayesinde uygulandığı tesisatlarda maksimum termal performans ve yoğuşma kontrolü sağlayan Coolflex ürünleri, TS EN 13501-1 yangın yönetmeliğine göre levhalarda B,s3-d0, borularda BL,s2-d0 yangın performansıyla uluslararası standartlara uygunluğuyla öne çıkıyor.

Isıdem yalıtım geleceğin mühendislerini yetiştiriyor

ISIDEM Yalıtım fabrikalarında bitirme ödevlerini yapan geleceğin mühendisleri “İş ve Performans Bazlı Ücret Sistemi” isimli proje ile Makine Mühendisleri Odası

tarafından 1. seçilirken, TÜBİTAK’tan da destek almaya hak kazandı. Mavi yakalı personele ait iş değerleme ve ücretlendirme sitemlerini içeren projede; gelir dağılımında adalet ve başarının ödüllendirilmesi hedeflendi. Üniversite – Sanayi iş birliklerine dikkat çeken ISIDEM Yalıtım Teknik Direktörü Ayhan Gökbağ sözlerine şu şekilde devam etti: “ISIDEM Yalıtım bünyesinde yeni mezun ve eğitimine devam etmekte olan birçok mühendis bulunuyor. Eğitimine devam eden mühendis adayı arkadaşlarımız, bitirme projelerini ISIDEM Yalıtım laboratuvarlarını kullanarak, üretim süreçlerini yakından takip ederek yapıyorlar. Sektör tecrübemizle yeni mezun arkadaşların di-

namizmi ve idealistliğini birleştirmek istiyoruz. ISIDEM Yalıtım ailesi olarak bu tarz çalışmalar için elimizden geleni yapmaya hazırız. Bu doğrultuda genç beyinleri destekleyerek daha dinamik ve yenilikçi bir firma olacağız.”

Yapı Malzeme Mart 2017

139


Sektörel

Sektöre yenilikçi bir bakış

GF Hakan Plastik Eğitim ve Teknoloji Merkezi

İçeriği ve tasarımı ile yenilikçi bir bakış açısına sahip GF Hakan Plastik Eğitim ve Teknoloji Merkezi, hem teknik hem de uygulama eğitimleri ile sektörde bilgi ve farkındalık düzeyinin artırılmasını hedefliyor.

Bilgi ve farkındalık düzeyinin artırılmasının çok önemli olduğuna inanan GF Hakan Plastik, bu konuda önemli bir adım atarak Eğitim ve Teknoloji Merkezi’ni hizmete açtı. Merkezde sektöre hizmet veren profesyoneller, üniversite öğrencileri ve tesisatçılar gibi birçok farklı hedef kitleye ulaşılması amaçlanıyor. Her paydaş için farklı eğitim ve seminer programları ile hem GF Hakan Plastik ürünleri hem de ürünlerin doğru uygulama teknikleri hakkında bilgiler verilecek. Tasarım ve uygulaması Habif Mimarlık tarafından gerçekleştirilen Merkez’de bir

140

Yapı Malzeme Mart 2017

seminer salonu, ürün montaj ve denemelerinin yapılması üzerine tasarlanmış bir eğitim atölyesi ve tüm ürünlerin uygulamalı şekilde sergilendiği geniş bir showroom alanı bulunuyor. Ayrıca üç boyutlu tasarımlar ile desteklenmiş LCD ekranların yer aldığı İnovasyon alanı ile ürünler hakkında daha etkileşimli bilgiler almak mümkün oluyor. Merkezin 40 kişi kapasiteli seminer salonu, farklı ihtiyaçlara cevap verecek büyüklüklerde kullanım için kayar toplanır bölücü duvar panelleri ile ayrılabiliyor. Teorik bilgilerin verildiği çalışmaların ardından katılımcılara atölyede uygulama

yapma imkanı da sunuluyor. Atölye bölümünde PPR kaynak makineleri ile boru ve ek parçaların nasıl kaynak yapıldığı deneyimlendirilirken; altyapı ürün grupları için elektrofüzyon kaynak çalışmaları, atık su ürün gruplarında kelepçe ile duvara montaj eğitimleri, vb. de veriliyor. Teknoloji ve Eğitim Merkezi’nin en dikkat çekici alanı olan Showroom’da tüm ürün grupları için en doğru sistemler teşhir üniteleri üzerinde sergileniyor. Tüm ürün montajları GF Hakan Plastik pazarlama ekibi tarafından gerçekleştirilen Showroom, modern bir tasarıma sahip eğitici ve bilgilendirici bir alan olarak dikkat çekiyor. Showroom’un en önemli alanı üst yapı segmentindeki tüm ürünlerin sistem çözümü olarak bir banyo mekanında gösteren teşhir alanıdır. Bu sunum ile GF Hakan Plastik’in sadece ürün değil, müşterilerine sistem çözümü sunduğunu vurgulanıyor. İnovasyon köşesinde ise müşterilerin ürünleri yakından tanıyabilmesi için LCD ekranlarda ürün videoları, katalog içerikleri ve ürün gamı gibi bilgiler yer alıyor. GF Hakan Plastik, ürünün kalitesinin, doğru ve uygun uygulama ve teknik bilgi ile birleştirilerek çok daha üst noktalara çıkarılması için Eğitim ve Teknoloji Merkezi’ndeki eğitim çalışmalarına kendi iç eğitimlerinin yanı sıra sektörden, derneklerden, üniversitelerden, vb. gelen taleplerle zenginleştirmeyi hedefliyor.



Çözüm Ortağı

Kastamonu Entegre, AB’nin Ar-Ge çözüm ortağı oldu Kastamonu Entegre, dünyanın en yüksek bütçeli sivil araştırma programı Horizon 2020’nin desteklediği ECOBULK Projesi kapsamında 1 Milyon TL’nin üzerinde hibe almaya hak kazandı. Kastamonu Entegre, geri dönüşüm yüzdesini arttıracak ürün tasarım ve üretimi, tersine lojistik zincirlerinin kurulması, atık akışlarının daha iyi yönetilmesi ve izlenmesi gibi hedefleri olan ECOBULK Projesi kapsamında 1 Milyon TL’nin üzerinde hibe desteği almaya hak kazandı. 12 farklı ülkeden 29 ortaklı projede “üretici” rolü üstlenen Kastamonu Entegre, ağaç bazlı

142

Yapı Malzeme Mart 2017

panel sektöründe Türkiye’den destek alan tek kuruluş oldu. Döngüsel ekonomiye katkıda bulunmayı hedefleyen ECOBULK Projesi’nde, araştırma kuruluşlarının geliştirdiği teknolojilerle Kastamonu Entegre’nin üreteceği yüksek dayanımlı ürünler, mobilya üreticileri tarafından kullanılacak. DELFT Teknoloji Üniversitesi liderliğinde, çevreye duyarlı inovatif tasarımların ya-

pılacağı bu projede, tasarımların hayata geçirilmesi için ihtiyaç duyulan levhaların üretiminde geri dönüşümlü malzeme miktarının artırılması, Akzonobel ile biyo esaslı tutkal geliştirilmesi, proje ortaklarının geliştirdiği atık işleme ve plazma teknolojisi uygulamalarının hayata geçirilmesi gibi konular Kastamonu Entegre’nin projedeki rolünü oluşturacak.


Sektörel

Mitsubishi Electric Uzakdoğu’ya en iyisini kuracak Teknoloji öncüsü Mitsubishi Electric, Hong Kong’da bulunan SOGO Alışveriş Merkezi’nin dış cephesine beş tenis kortundan daha büyük ve altı dikey görüntüyü Full HD olarak gösterebilen bir Diamond Vision ekranı kurmaya hazırlanıyor. Dünyanın ilk büyük ölçekli Diamond Vision LED videowall ekranını 1980’de Los Angeles’ta izleyicilerin karşısına çıkaran ve 2010 yılında dünyanın en uzun videowall ekranı ile Guinness Rekorlar Kitabı’na giren Mitsubishi Electric, şimdi de Hong Kong’un en büyük ve en yüksek çözünürlüklü Full HD LED ekranını kurmak için hazırlanıyor. Hong Kong’un en büyük alışveriş merkezi SOGO Hong Kong’un dış cephesine büyük bir Diamond Vision ekranı kurmak için SOGO Hong Kong Co. Ltd.’den sipariş aldığını açıklayan Mitsubishi Electric, kurulumuna Şubat ortasında başlayacağı ekranı, 1 Ekim Çin Ulusal

Günü’nde devreye almayı planlıyor. 19 metreye yaklaşık 72 metrelik ölçüleriyle beş tenis kortundan daha büyük olacak ekran, altı dikey görüntüyü Full HD olarak (G 1.080 piksel x Y 1.920 piksel) gösterebilecek olmasıyla dikkat çekiyor.

Yatayda ve dikeyde geniş açılı izlenebilirlik Alışveriş merkezinin statik mega-billboard’unun yenilenmesi projesinde, Mitsubishi Electric’in Diamond Vision ekranı hem yüksek kontrast hem de yatayda ve dikeyde sunduğu geniş açılı izlenebilirliği

nedeniyle tercih edildi. Şirketin şu anda kullandığı konvansiyonel ekranlardan yüzde 50 daha fazla kontrasta sahip olan bu ekran, yandan ve güneş ışığı altında yakından kolaylıkla izlenebilecek. Standart 45 derecelik ekranlarla kıyaslandığında dikeyde 80 derecelik bir görüş açısıyla izleme imkânı sunacak olan Diamond Vision ekranda, Mitsubishi Electric’in kapatıldığında parlaklığı azaltan ve açıldığında kontrastı arttıran tescilli siyah paketli özel LED çipleri kullanılacak. Ayrıca kısa gölgelikleri sayesinde, güneş ışığı ekrana vurduğunda kontrast bozulması minimum düzeye indirgenecek.

Yapı Malzeme Mart 2017

143




Sektörün SERAMİK & BANYO

ARMATÜR

Seramiksan

Grohe

Duravit

Kale Banyo

YAPI KİMYASALLARI

KAPI SİSTEMLERİ

Kalekim

Hafele

İzoseal

BOYA

OTOMASYON ELEMANLARI

Kale Boya

Hager

Filli Boya

Viko by Panasonic

Alligator

Somfy Bosch


’ leri BORU

AHŞAP DEKORASYON

Hakan Plastik

Kastamonu Entegre

ALÇI SİSTEMLERİ

LED & ELEKTRONİK SİSTEMLER

Rigips

Mitsubishi Electric

ISITMA&SOĞUTMA Baymak Daikin

TESİSAT ARI-Armaturen

KİLİT SİSTEMLERİ Kale Kilit


Ürün

Kale Boya, ‘Camsıva’ ile camın parlaklığını mekanlara taşıyor Kale Boya’nın sektöre kazandırdığı, son yılların en yenilikçi ürünlerinden biri olan ‘Camsıva’, içerdiği cam parçacıkları sayesinde, uygulandığı mekanlarda hareketli ve ışıltılı görüntüler yaratıyor. İç ve dış cephelerde, kara sıva, beton, çimento levha gibi mineral yeni yüzeylerin yanı sıra, ahşap, pleksiglas, pütürlü cam ve eski boyalı yüzeylere uygulanan ‘Camsıva’; suya dayanıklı olduğu gibi, yüksek su buharı geçirgenliği ile binaların nefes almasını sağlıyor. Aşırı soğuk veya sıcak, yağmur, kar, nem gibi ağır hava şartlarından etkilenmeyen ‘Camsıva’, aynı zamanda kabarmayan ve çatlamayan yapısıyla öne çıkıyor. ‘Camsıva’, cam parçacıklı yapısından dolayı aydınlatma ile bütünleşerek tasarımcı için değişik mekanlara özel olanaklar sunuyor. Alışılmış sıva ve boya ürünlerinden farklı yapısıyla etkili sonuçlar veren ‘Camsıva’, yurtiçinde ofis, restoran, mağaza, otel ve eğlence mekanları gibi farklı alanlarda kullanıldığı gibi, ışıltılı görüntüsünden dolayı yurtdışında da çeşitli projelerde tercih ediliyor.

‘Tandem’ armatür serisi ile banyo ve mutfaklarda kullanım kolaylığı Her zevke uygun ürünleriyle kullanıcıların hayatını kolaylaştırarak yaşam konforunu artıran Kale Banyo, estetik ve fonksiyonel serisi ‘Tandem’ ile banyoların şıklığını tamamlıyor. Modern tasarımı ve yuvarlak hatlarıyla öne çıkan ‘Tandem’ serisi, 3 farklı boyda lavabo bataryası ile, her lavaboya kolaylıkla uyan konfor yüksekliği ve uzunluğuna sahip. 360 derece dönebilen döner borulu lavabo bataryası ile banyo armatürü kullanım kolaylığı sağlarken, mutfak bataryası ile de yüksek ürünlerin yıkanması için pratik çözüm sunuyor. Ayrıca ergonomik kumanda kolu, Honeycomb akış düzenleyici gibi fonksiyonel özelliklerine sahip Tandem armatür serisi, mutfak ve banyolarda konforlu bir kullanım sağlıyor. Kale Banyo’nun ‘Tandem’ armatür serisi 5 yıl garanti kapsamında satışa sunuluyor.

Kalekim’den her yapıya özel ideal çözüm: ‘1054 Technoflex’ Kalekim’in her türlü kaplama malzemesinde güvenle uygulanmak üzere geliştirdiği çimento esaslı yapıştırma harcı 1054 Technoflex, tüketici ve profesyonellerin en çok tercih ettiği vazgeçilmez ürünler arasında yer alıyor. Yüksek yapışma gücüne sahip olan 1054 Technoflex, S1 sınıfı esneklik özelliği sayesinde ani ısı değişimleri nedeniyle oluşan yüzey gerilimlerine dayanıklı yapısıyla öne çıkıyor. Uygulama sırasında kolay taraklanabilen ve uzun çalışma süresine sahip olan 1054 Technoflex, düşey yüzey uygulamalarında kayma direnci sayesinde güvenle kullanılıyor. Kalekim’in, geniş bir uygulama alanı için sunduğu yüksek performanslı 1054 Technoflex; iç ve dış mekanlarda, seramik, doğal taş, traverten, dekoratif tuğla, granit, porselen seramik, klinker, kotto gibi kaplama malzemelerinin beton, sıva, şap gibi yüzeyler üzerine uygulanmasında, ideal bir yapıştırma harcı olarak kullanılıyor.

148

Yapı Malzeme Mart 2017


Ürün

Su keyfinde devrim yaratan duş deneyimi

Tierra del Fuego’nun zarif sisini, Bali’nin sıcak yaz yağmurlarını ve Kuzey Işıkları’nın renk yelpazesini hayal edin. Sydney opera binasından yükselen zarif seslerin keyfine varırken İzlanda’nın Skógafoss şelalesinden çıkan ferahlatıcı su damlacıklarını deneyimleyin. AquaSymphony, tüm bu muazzam hisleri tek bir SPA deneyimine dönüştürerek kendi evinizde size sunuyor. Dünyanın en lüks ev duşu AquaSymphony, kullanıcılarını dünyanın en büyüleyici ve en güzel noktalarında bir yolculuğa çıkararak evde duş deneyiminde yeni ve devrimci bir dönemin gelişini müjdeliyor. GROHE’nin, Almanya’nın Lahr şehrinde üretilen lüks duşu, banyo tasarımında devrim yaparak su keyfini tamamen kişisel hale getiriyor. AquaSymphony, en üst düzeyde rahatlama sunan özelliğiyle gerek doğal gerekse insan elinden çıkmış en özel SPA ortamlarını tüm duyular için tek bir bütüncül duş deneyimi içinde harmanlıyor. 1016 mm x 762 mm’lik etkileyici boyutlarıyla, suda sizi canlandırıp tazeleyecek bir karşılıklı etkileşim yaratıyor. Üzerinize bir perde gibi düşen su zerreciklerinden oluşan AquaCurtain, düşsel bir yolculuk yaratıyor. Gökkuşağından ödünç aldığı renkleriyle Işık Perdesi’nin kişiye

özel ışık gösterisi rahatlatıcı renk terapisi sağlarken, birbirinden farklı akışlar sayesinde su cildiniz üzerinden akıp giderken değişik hisler oluşturuyor. Ekstra geniş bir su çıkışından gelen Waterfall XL Akış, bir şelale hissi yaratıyor. Dinamik olarak nefes alma efekti sağlayan sekiz su çıkış noktasından oluşan Bokoma Akışı, canlandırıcı bir parmak ucu masajından farksız. Yağmur Akışı lüks duş hissi için çok büyük ve yumuşak su damlacıkları sunuyor. Drizzle Akış serin, ince buğusu ile cildinizi yeniden canlandırıyor. Sade Akış dimdik düşen su ile taze bir dağ pınarı gibi stresinizi alıp götürüyor.

Alpina Style® ile yaşam alanlarınız size özel Filli Boya, eşsiz mekânlar yaratabileceğiniz, yaşam alanlarınızı farklı kılabileceğiniz Alpina Style serisi ile boyada kişisel tasarımın kapılarını aralıyor, yaşam alanlarınızı size özel kılıyor. Kolaylıkla duvarlarınıza uygulayabileceğiniz “Alpina Style” serisi sizi asla yormadan tek seferde başarılı sonuçlar veriyor, yaratıcılığınız ile sınırsız desenler ortaya çıkarmanızı sağlıyor. Sade ama bir o kadar da etkileyici görünümleri ile dikkatleri üzerine çeken Alpina Style ürünleri benzeri görülmemiş doku ve pırıltılı renkleri ile geniş bir desen yelpazesi sunuyor. Alpina Style’ın kartelasında yer alan; pırıltılı asaleti ile İnci Doku, güneşin doğuşuyla birlikte gözalıcı yansımalar yaratan Kumlu Metalik, beyaz çakıl taşları ile dinginliğe çağıran Dalgalı Doku ve Varak seçenekleriyle sınırsız desenler, metalik yansımalar ve tablo gibi dokular yaratabilir, yaşam alanlarınızı size özel kılabilirsiniz.

Yapı Malzeme Mart 2017

149


Ürün

Häfele’den Duvar İçi Kayar Kapı Sistemleri Häfele, Duvar İçi Kayar Kapı Sistemleri ile klasik mekan algısını değiştirmeye hazırlanıyor. Menteşeli kapıların kısıtlı planlama seçenekleri ve dar alanlarda kullanım zorluğu gibi sorunlara çözüm arayan Häfele, geliştirdiği Duvar İçi Kayar Kapı Sistemleri ile mekan içerisinde önemli miktarda alan tasarrufu yapmayı hedefliyor. Planlamada daha fazla özgürlük ve alanın tümünü kullanabilme konforu sunan duvar içine kayan sürme kapılar, 100 metrekarelik bir mekanda menteşeli kapılara oranla en az 8 metrekarelik bir alan kazanımı sağlıyor. Sistemde yer alan ve duvarın bir parçası haline gelen şase ise, kapıların kolayca kaymasını sağlayarak alana yer kazandırıyor. Bu sistem teknik yeniliği, yüksek performansı ve kolay montaj özelliğiyle entegre sistemlerin en iyi örneklerinden biri olarak görülüyor. UNI EN ISO 9001 ve diğer mecburi normlara uygun olarak üretilen ve 30’dan fazla patenti bulunan Häfele Duvar İçi Kayar Kapı Sistemleri’nin kalite kontrolü CSI organizasyonu tarafından tasdik edildi.

Sade, modern ve yenilikçi tasarım: Q.7

Anahtar priz ve yaşam konforu alanında uzman marka Hager I Berker, sade hatları ile modern bir duruş sergileyen Q serisi anahtar grubunu farklı materyallerle ve ebatlarla tasarlayarak geliştirdi. Serinin diğer üyelerine göre daha geniş çerçeveli olarak tasarlanan Q.7, ileri teknoloji KNX sistemine uyumlu, kişiselleştirmeye açık

ve sade bir tasarım… Farklı renklerde taş, beton, fırçalanmış paslanmaz çelik, cam ve alüminyum olarak tercih edilebilen Q.7, markanın özel üretim ürün grubu Manufaktur’da mimar ve tasarımcılar eşliğinde farklı renklerle kişiselleştirilip, ileri teknoloji KNX otomasyon sistemine uyumlu hale getirilebiliyor.

GF Hakan Plastik sunar: SILENTA PREMIUM Türkiye’nin en sessiz borusu olma özelliğini hala koruyan SILENTA PREMIUM, sadece Türkiye’nin değil dünyanın sayılı projelerinin tercihi olmayı sürdürüyor. GF Hakan Plastik’in SILENTA PREMIUM atık su boru sistemi, Alman Fraunhofer Enstitüsü tarafından yapılan ölçümlerde 4 lt’de 13 dB ses geçirgenliği sonucu ile Türkiye’nin en sessiz borusu olma özelliğini koruyor. Büyük ve hızlı kentleşme nedeni ile giderek üzerinde hassasiyetle durulmaya başlayan gürültü kirliliği, konutlardan okullara, otellerden ofislere her alanda kişileri fiziksel ve ruhsal yönde olumsuz etkileyen toplumsal bir sorun olarak karşımıza çıkıyor. Yapılarda, toplumun ve bireyin yaşam kalitesini artıracak ses yalıtımı sağlayan ürünlerin kullanımı bu nedenle daha da önem kazanı-

150

Yapı Malzeme Mart 2017

yor. DIN 4109 ve DIN 4102 sistem standartlarına uygun olarak formüle edilen GF Hakan Plastik’in tescilli ürünü ve Türkiye’nin ilk sessiz borusu SILENTA PREMIUM, mükemmel ses yalıtımı ile en sessiz boru olma özelliğini koruyor. Binalar için ideal koşulları oluşturan SILENTA PREMIUM, yaşam kalitesi ile birlikte yapının kalitesinin de artırılmasına da katkıda bulunuyor.


Ürün

Viko Novella serisi ile ahşabın sıcaklığı evinizde Ev dekorasyonda ahşap trendi, ağırlığını her geçen gün daha da fazla hissettiriyor. Doğallığı ve saflığı simgeleyen ahşap tonları genellikle kullanıldığı ortamda, samimi ve sıcak bir atmosfer oluşturuyor. Özellikle, modern tasarım ve açık renk mobilya modellerinin kullanıldığı mekanlarda, ahşap tonlarda detayların kullanılması, tamamlayıcı bir özellik oluşturuyor. Ortama hem bohem hem de sıcak bir hava kazandırıyor. Elektrik anahtarı ve priz sektörünün lideri VİKO by Panasonic, NOVELLA serisinin ahşap koleksiyonu ile ev dekorasyonunda fark oluşturuyor. NOVELLA’nın ahşap koleksiyonu içinde yer alan akçaağaç, meşe, kiraz ve ceviz renkleri, doğal görünümleri ile duvarlara kolayca uyum sağlıyor. Kalitesi ve teknolojisi ile de öne çıkan ürünler, tarzınızı yansıtmanın ötesine geçerek beklentilerinizi de fazlasıyla karşılıyor.

Reflection serisiyle tarzınızı konuşturun Kastamonu Entegre, mobilya sektörüne dekor, yüzey deseni, ürün ve renk çeşidiyle destek verirken, tüm paydaşlarının beklentilerini karşılayan, kaliteli, yenilikçi, çevre dostu ürünleri ile ön plana çıkıyor. Mobilya sektörüne yönelik melamin kaplı ürünler için geliştirilen Reflection serisi, yalın, kullanışlı, estetik, kaliteli tasarımları ve renkleriyle yaşam alanlarına tarz katıyor. Ahşabın dokusundan vazgeçmeyenler için sunulan Veneer serisi ile doğanın yansıması ruha yansırken, Stone ile yaşam alanları güçlü bir tarz kazanıyor. Canlı renkleri sevenlerin vazgeçemeyeceği Paint serisi yaşam alanlarına renk katarken, farklı doku seçenekleri ile mekanlarını farklılaştırmak isteyenler için tasarlanan Geometric ve Golf serileri, aynı zamanda sıra dışı bir görünüm sağlıyor.

Rigiprofil ULTRA I ile yepyeni sistem performansları! Alçı sektöründeki uzun yıllara dayanan tecrübesiyle sektörde söz sahibi olan Rigips, yepyeni ürünü ile de farkının ortaya koyuyor. Patentli Ultrasteel TM teknolojisiyle üretilen Rigips’in yepyeni ürünü Rigiprofil Ultra I; standartların üzerinde duvar ve tavan inşa edilmesine ayrıcalıklı bir kolaylık sağlıyor. Şubat 2017 itibari ile Rigips’in Tuzla tesisinde üretimine başlanan Rigiprofil ULTRA I ile duvarda daha geniş aks aralıkları ile çalışma imkânı mümkün olurken, aynı zamanda daha iyi mukavemet/yükseklik performansları sağlanıyor. Türkiye’de Rigips‘in ürün gamında yer alan Rigiprofil ULTRA I; 50, 75 ve 100mm boyutlarındaki I profilleri ile istenilen

derinlikte duvarlarla ve kanat yüksekliklerinde ihtiyaç duyulan performansla buluşturuyor. Aynı zamanda ürünün her iki tarafa da açılan kanatları daha yüksek performans kriterlerine ulaşılmasına da yardımcı oluyor.

Yapı Malzeme Mart 2017

151


Ürün

Kale Kilit’ten muhteşem 3’lü Kale Kilit Dış Ticaret’in otellere özel akıllı kilit uygulamaları, şık tasarımı ve teknolojik donanımıyla fark yaratırken, otellerden ve turistik tesislerden tam not alıyor. Seçkin otellerin kapılarında tercih edilen Kale Modern Seri Kartlı Kilitler, Kale İ Serisi ve Kale Lüks seri ürünleri farklı renk seçenekleri ve şık tasarımları ile kapılara uyum sağlıyor. Kale İ Serisi Kartlı Kilitler’in inovatif modellerinden biri olan Kale Ekranlı Kartlı kilitler kullanıcılara geçersiz kart uyarısı verirken; tek tuşla ‘Rahatsız Etmeyin’ ve ‘Odayı Temizleyin’ seçeneklerine olanak sağlıyor. Opsiyonel olarak uygulanabilen kumanda ünitesi sayesinde, kilit uzaktan kumandayla da çalışabiliyor. Kullanıcıları isim soy isimleri, işletme logosu ve “Hoş Geldiniz” mesajıyla karşılıyor. Aynı zamanda geçersiz kart okutulması gibi durumlarda, kullanıcıları ne yapmaları gerektiği konusunda bilgilendiriyor ve ilgili birimlere yönlendiriyor. İşlevsel ekranı sayesinde pil seviyesi, tarih gibi güncel zaman bilgilerini de yine kilit üzerinden takip edilebilme özelliği sunuyor. Kale Modern Seri Kartlı Kilitler ’in otellerin hizmetine sunduğu ürünü ise şık duruşu, kullanım rahatlığı ve kolay yönetilebilir olmasıyla fark yaratıyor. Saten renkli, şık tasarımlı kilidi; Mifare kart teknolojisi ile üstün güvenlik sunuyor. Fiziksel temas ve bakım gerektirmeyen bu model, geçersiz kart okutulması gibi durumlarda, kullanıcıları sesli olarak uyarıyor.

‘İZOSEAL’ ile su yalıtımında mükemmel çözümler Yapı kimyasalları alanında en iyi ürün, en iyi çözüm ve en iyi uygulamayı sunan Kalekim; su basıncına karşı yüksek dayanıklılık sergileyen ve hem negatif hem de pozitif yönden su yalıtımında kullanılabilen İZOSEAL ile binalarda kapsamlı çözümler sunuyor. Kristalize su yalıtım harcı İZOSEAL, çeşitli yollarla nüfuz ettiği yapıların güvenliğini tehdit eden su ve nem gibi olumsuz faktörleri sorun olmaktan çıkarıyor. İZOSEAL, betona işleyerek su geçirimsizlik sağlıyor; bodrum, temel, perde duvar, havuz, su deposu, asansör kuyusu ile banyo, duş ve tuvalet gibi ıslak hacimlerin yanı sıra tünel, köprü, yeraltı garaj ve depolarında rahatlıkla uygulanabiliyor. Ayrıca içme suyu depolarında da güvenle kullanılabiliyor. Çimento esaslı ve kapiler etkili kristalize su yalıtım harcı İZOSEAL, yapısal olarak sağlam tüm beton yüzeylerin yalıtımında kullanılabiliyor. Negatif ve pozitif su basıncına karşı mükemmel dayanımıyla, betonun nefes almasını ve tamamen kurumasını sağlıyor. Betonarme yapının donatısının korozyona karşı korunmasını da sağlarken, aynı zamanda basınç mukavemetini de artırıyor.

Mitsubishi Electric’ten kontrol merkezlerine özel yeni LED ekran Görüntüleme alanında da ileri teknolojisiyle yüksek parlaklıkta ve canlı renklerde net görüntülemeyi çok yüksek çözünürlükte sunan Mitsubishi Electric, komuta ve kontrol merkezleri için özel olarak geliştirdiği en yeni LED ekranını, 7-10 Şubat tarihleri arasında Amsterdam’da gerçekleştirilen ISE (Integrated Systems Europe) 2017 Fuarı’nda ilk kez sergiledi. Elektrik ve elektronik devi Mitsubishi Electric’in LED ekran teknolojisindeki 30 yıllık deneyiminin ışığında iki yılı aşkın süredir geliştirme sürecinde olan NPP LED ekran; ince kasası, yüksek görüntü kalitesi ve uzun kullanım ömrü ile dikkat çekiyor.

100 bin saate kadar kesintisiz kullanımda bile sabit renk kalitesi Mitsubishi Electric’in birçok patentli özelliğe sahip yeni ürünü NPP LED ekran, uzun ömür ve dayanıklılığın kritik gereklilik olduğu kontrol odaları gibi iç mekanlarda ideal görüntüleme çözümü sunuyor. NPP LED ekran patentli anti-burn özelliği sayesinde 100 bin saate kadar kesintisiz 7/24 kullanımda bile LED ışık çıkışı ve renkleri değişmeden görüntü sağlıyor.

152

Yapı Malzeme Mart 2017


Ürün

Seramiksan New Orleans ile mekanlarda derinlik zamanı Dünyadaki en son trendlere uygun olarak ürün yelpazesini genişleten Seramiksan, yeni serisi New Orleans ile yaşam alanlarına derinlik katıyor. Mermerin asaletinin yansıtıldığı seri her mekana kolayca uyum sağlarken estetik görünümü ile tarz mekanlar yaratıyor. İç ve dış mekanda rahatlıkla kullanılan seri, mermer efektinin sadeliği, dekoratif görünümüyle dikkatleri çekiyor. Beyaz rengiyle dingin ve huzurlu bir atmosfer sunan yer ve duvar karosu New Orleans, büyük ebatlarda üretilmesi ve kullanım alanlarının çeşitliliği sayesinde yoğun ilgi görüyor. Seramiksan New Orleans serisi 60x60, 60x120, 120x 120 ebatlarında full lappato, leke tutmayan ve bakteri barındırmayı önleyen nano teknoloji ile üretiliyor.

Somfy ile garaj kapıları her zaman teknolojiye açılır 1969 yılından bu yana yaşam alanlarında yüksek konfor için çalışan, otomasyon sistemlerinin lider markası Somfy ile şimdi garaj kapıları da ileri teknoloji ile tanışıyor. Üzerine titrediğiniz aracınızı park ettiğiniz, depolama alanı, atölye ya da prova stüdyosu olarak kullandığınız garajınız, Somfy motorlu sistemlerle çok daha güvenli ve konforlu hale geliyor. Somfy motorlu garaj kapısı sistemleri, hırsızlara karşı dayanıklı, ısı yalıtımı sağlayan ve düşük bakım maliyetli çözümler sunuyor. Yumuşak ve çarpmasız işletim sayesinde kapınızın kullanım ömrü uzarken, kısmi açılan kapı özelliği yayaların ya da bisikletlerin geçmesine izin veriyor. Otomatik engel algılama sistemi ise sizin henüz çıkış yapmadığınızı algıladığında motoru anında durdurarak üstün güvenlik sağlıyor. Dilediğinizde otomatik kapanış programı ile garaj kapınızı belirli bir sürenin ardından kapatma seçeneği de büyük kolaylık getiriyor. Ayrıca elektrik kesildiğinde kapınızın çalışır konumda kalması için yedek batarya olanağı da bulunuyor.

Thea IQ; dokunmatik yaşam biçimi Gelişen teknoloji, hayat konforunu her geçen gün yükseltiyor. Çok yakın bir zamana kadar ancak bilimkurgu filmlerinde görülebilen teknolojiler, hızla gündelik hayatın ayrılmaz bir parçası haline geliyor. Elektrik anahtarı ve priz sektörünün lideri VİKO tarafından geliştirilen Thea IQ Dokunmatik Yönetim Paneli ile şimdi apartman dairesi, villa, ofis, otel odası, toplantı salonu ve genel mekanlar teknolojinin sunduğu üstün konforla tanışıyor. Thea IQ Dokunmatik Yönetim Paneli; tüm mekanlarda ısıtma, iklimlendirme, aydınlatma ve jaluzi/panjur kontrolünü tek noktadan ya da mobil cihazlar kullanarak uzaktan erişim ile kolaylıkla yapmanıza ve güvenlik sistemleri entegrasyonu sağlamanıza olanak tanıyor.

Yapı Malzeme Mart 2017

153


Ürün

Baymak kombi ailesinin her üyesi tasarruflu ısınma sağlıyor Baymak’ın kombi pazarına sunduğu çevre dostu modeller arasında yer alan idee, Novadens, Novadens Extra ve Duotec kombileri Avrupa teknolojisini Türkiye’ye taşıyor. Bir kombiden beklenen tüm özelliklerin yanı sıra Premix ve Cold Burner Door (soğuk brülör kapak) teknolojisiyle de ısı kayıplarına karşı maksimum verim sunan kombi ailesinin yenilenen üyesi Duotec’in ise geniş ön paneli kullanım kolaylığının yanı sıra, sahip olduğu teknoloji ile yüksek verim sağlıyor. Almanya’nın “en iyi ürün” ödülüne sahip markalarından Brötje’nin Novadens ve Novadens Extra model kombileri, Premix yanma teknolojisi ve %109.1 verimlilik oranı ile yüksek enerji tasarrufu sunuyor. Bötje Novadens serisi aynı zamanda Cold Burner Door teknolojisi ile ısı kayıplarına karşı maksimum verim elde etme imkanı veriyor. Ayrıca Novadens Extra serisinin taşınabilir LCD kumanda paneli ile uzaktan kumanda ve yönetim imkanı, ortam ısısına duyarlı oda termostatı, günlük ve haftalık programlanabilir program saati ile tam konfor sunmakta.

ARI-CONA All-in-one Buhar Kapanı İstasyonu CONA All-in-one buhar kapanı istasyonu, ARI-Armaturen tarafından geliştirilmiş ve sahada performansı kanıtlanmış “hepsi bir arada” bir üründür. CONA All-in-one; aynı gövde içinde buhar kapanı, giriş-çıkış kesme vanası, pislik tutucu, çek vana ve boşaltma vanasını barındırmaktadır. DIN EN 26554 FTF-1’e göre dıştan-dışa uzunluk DN15 ve DN20 çapta 150mm, DN25 çapta ise 160mm’dir. Geleneksel buhar kapanı istasyonunda minimum şu bileşenler bulunmaktadır: Giriş tarafı kesme vanası, pislik tutucu, buhar kapanı, çek vana, çıkış tarafı kesme vanası. (Şekil-I) Geleneksel buhar kapanı tasarımı; minimum 5 bileşen, minimum 4 flanş veya 8 dişli/kaynaklı bağlantı, geniş yer gerektiren tesisat, bağlantı noktalarında yüksek kaçak riski, montaj için yüksek maliyet gibi özelliklere sahiptir.

Gündelik işler ‘tek dokunuş’la çözülüyor! Dünyanın önde gelen teknoloji ve hizmet tedarikçilerinden Bosch, evle ilgili pek çok alan için akıllı çözümler sunuyor. Bosch Akıllı Ev Uygulaması, bir tablet veya akıllı telefon yardımıyla aydınlatmayı, ısıtmayı, duman ve hareket detektörlerini kontrol ve takip etmenizi sağlıyor. Bosch’un ilk kez CES 2017’de tanıttığı Senaryo Yöneticisi (Scenario Manager), dumanı algıladığında cihaz içerisinde yer alan bir sireni etkinleştiriyor ve ev sahibine bir mesaj gönderiyor. Ayrıca davetsiz misafirleri korkutmak için de sirenin kullanılmasını sağlıyor. Uygulama, ağa bağlı evinizi çok daha sezgisel bir şekilde yönetmenize yardımcı oluyor ve ısıtmanın, elektrikli aygıtların ve ışıkların siz evden çıktığınızda kapatılıp kapatılmadığının kontrolü gibi günlük görevleri yerine getiriyor.

154

Yapı Malzeme Mart 2017


Ürün

Daikin, Mini VRV ile daha çevreci iklimlendirme sunuyor İklimlendirme sektörünün en geniş ürün gamına sahip olan Daikin, mucidi olduğu VRV teknolojisini yeni cihazlar ile geliştirmeye devam ediyor. Daikin’in VRV ailesinin en yeni ve en küçük üyesi olarak kullanıcılarına sunduğu yeni nesil Mini VRV IV-S, boyundan büyük özellikleri ile konfor ve tasarruf çıtasını daha yukarı taşıyor. Daikin’in VRV klima sistemi ürün gamında en çok tercih edilen cihazlarından biri olan Mini VRV, yükseltilen dış ünite kapasite aralığı ile ofis, butik otel gibi ticari mekanlardan, konut ve villalara kadar tüm alanlarda daha yüksek performans sunuyor. Daikin Mini VRV daha küçük boyutları sayesinde her alana kolayca monte edilebiliyor. Sahip olduğu VRT (Değişken Soğutucu Gaz Sıcaklığı) teknolojisi ile yüksek enerji verimliliği sağlayan VRV’ler estetik görünümü ve sessiz çalışmasıyla da ön plana çıkıyor. Bütün bu özellikleri ile yüzde 28 daha yüksek enerji verimliliği sağlayan Daikin Mini VRV, kullanıcılarına daha tasarruflu ve daha çevreci bir iklimlendirme konforu sunuyor. Daha az yer kaplayan, daha fazla enerji tasarrufu yapan Daikin Mini VRV, daha düşük işletme maliyeti ve daha düşük CO2 emisyonu ile çevreci bir iklimlendirme sağlıyor.

Şimdi tasarımı yeniden yorumlama zamanı Artık iç mekânların ve hatta mobilyaların tasarımını malzemesiz hayal etmek oldukça zor. Beton dolaplar, tezgahlar, konsollar ve çeşitli şekillerde kullanılabilecek aksesuarlar ve ahşap malzemeye alternatif olarak kullanılabilecek klasik malzemeler... Yalın beton duvarlar, hem iç hem de dış önemli noktalara yoğunlaşan yeni bir stilin ifadesi haline gelmiş. Özellikle banyoda, beton beyaz seramik ve Duravit tasarımı ile bir araya geldiğinde daha etkileyici bir görünüm kazanıyor… Malzemeler irileştikçe beton ürünü kabalaşır. Duravit Stonetto duş teknesi gibi diğer taş benzeri malzemelerle bir araya getirildiğinde beton duvarlar daha anlamlı bir yapı görünümü kazanarak banyoda antik bir his oluşuyor. Trio EOOS tasarımı ile oluşturulan model mat yüzeyi ile doğal taşa benzer. Bu görünüm DuraSolid Q mineral malzemesinin kullanımı sayesinde elde edilir. Stonetto tipik taş renkleri ile sunulmakta…

Alligator Rusty ile mekanlara geçmişin izleri geri geliyor! Alligator Boya, iç ve dış mekanlarda yaratıcı çözümler arayanlara farklı tekniklerin ve çözümlerin yer aldığı farklı bir dünya sunuyor. Creative Effect grubu sağlıklı boya ürünleri, duvarlara sedef, saten, mermer, metalik, toprak ve sim efektleri vererek mekânlar için sıra dışı alternatifler yaratıyor. Alligator’ün özel efektli ve dokulu ürünleriyle iç ve dış mekanlar artık daha farklı, daha modern ve daha etkileyici bir hale geliyor.

Antik Metal Dokulu Boya Alligator Rusty “Creative Effect” ürün bünyesinde yer alan Alligator Rusty, iç cephelere yeniden hayat veriyor. Su bazlı, antik metal efekt görünümlü, dekoratif özellikli son kat iç cephe boyası Alligator Rusty, antik metal dokusunu altın ve gümüş efektleriyle birleştirerek üç farklı görünüm sunuyor, mekanlardaki geçmişin izleri günümüze taşınıyor.

Yapı Malzeme Mart 2017

155


Kısa Kısa

Assan Panel, sanatla kucaklaştı Assan Panel, İstanbul Modern’de Ocak’ta sergilenmeye başlanan Liman Sergisi’ne sponsor oldu. Serginin en değerli parçalarından olan Baştarda adlı tekne ise Assan Panel ürünleriyle korumaya alındı. Geçtiğimiz yıl Venedik Bienali 15. Uluslararası Mimarlık Sergisi’ndeki Türkiye Pavyonu için hazırlanan “Darzanà: İki Tersane, Bir Vasıta” projesi kapsamında tasarlanıp Haliç Tersanesi’nde üretilen Baştarda adlı tekne ise Liman sergisi kapsamında yeniden kurularak izleyiciyle buluştu. Assan Panel, İstanbul Modern’in bahçesinde sergilenen Baştarda’yı açık hava şartlarından korumak üzere hazırlanan 35 metre boyunda ve 7 metre yüksekliğindeki yapının kaplamasını şeffaf ışıklık panelleri ile gerçekleştirdi.

Kilsan’ın bloğu açıldı

Hekim Yapı’dan müjdeli haber! Hekim Yapı A.Ş. 12. Bayi Toplantısı’nda, yurtiçi ve yurtdışından gelen 160’dan fazla değerli iş ortağını ağırladı. Geçtiğimiz yıl düzenlenen 11.Bayi Toplantısı’nda 2016 yatırım hedefleri arasında tesis ve makine ekipmanlarında modernizasyon ile birlikte %20 kapasite artışı gerçekleştireceğini ve bayilerden gelen talepler üzerine boyalı levhalar için Ar-Ge çalışmalarının başlatıldığının bilgisini veren Hekim Yapı A.Ş. Genel Koordinatör Yardımcısı Sn. Özge Hekim konuşmasında, Hekim Yapı A.Ş.’nin 2016 yılı kapasite artışı hedeflerini kaliteden ödün vermeyerek gerçekleştirdiğini, boyalı levhalar için 2016 yılında gerekli arge çalışmalarını sonlandırarak Fibercement ürün çeşitliliğini arttırmak adına boya hattı siparişi verildiğini ve Hekim Yapı’nın yeni rengi olan boyalı levhaların 2017 yılı içerisinde piyasaya sunulacağının müjdesini verdi.

156

Yapı Malzeme Mart 2017

Kırmızı toprak sektöründe 65 yıllık deneyime sahip olan Kilsan, sosyal yaşama dokunmaya devam ediyor. Estetik, farklı, çevreci yapılar, mimari izler bırakan mimar ve mühendisler, ekolojik gelişmeler, yaşama renk katan tasarımlar, sanatçılar ve sanat eserleri ile ilgili yazılara yer veren blog, www.kilsanblog.com adresinde yayına başladı. Uzun yıllar boyu sponsor olduğu kitaplarla sanata ve mimariye destek veren Kilsan, ayrıca doğa, çocuk, eğitim ve engelliler için gerçekleştirdiği projelerle STK’lara bağış yaparak sosyal sorumluluğunu devam ettiriyor. Sosyal sorumluluk projelerinin dışında, sosyal yaşama hizmet eden projeleri de marka kimliği altında hayata geçiren Kilsan, dört yıldır her hafta gönderdiği ‘İstanbul’da bu hafta sonu’ bültenleri ile İstanbulluları tiyatro, gösteri, sergi, konser gibi etkinliklerden haberdar ediyor. Kilsan, sektöre ve topluma katkıda bulunma düşüncesiyle 1 Şubat’ta açtığı bloğunda ağırlıklı olarak mimarlara ve mimariye ilgi duyanlara hitap ediyor. Yeşil Yaşam, Referans Yapılar, Kentler ve Dokular, Mimari Öyküler, Mimari İzler, Sanat Tasarım, UNESCO Dünya Mirası ve Kütüphane olarak 8 kategori başlığı altında toplanan yazıların içerikleri, konu ile ilgili farklı kaynaklar taranarak hazırlanan özgün metinlerden oluşuyor.


Kısa Kısa

Bostik ustalar ile buluşuyor Bostik, 25 Ocak’da Adapazarı’nda düzenlediği seminerde seramik uygulama ustalarıyla bir araya geldi. Bostik CeraBest seramik yapıştırıcıları ve derz dolguları konusunda hem teorik hem de uygulamalı bir eğitim semineri gerçekleştirdi. Seminerde, Bostik’in sürekli geliştirdiği yeni nesil ürünler tanıtıldı. Bu ürünlerin daha hızlı, daha güçlü, daha ekonomik çözümler oluşturduğuna ve sahadaki uygulama avantajlarına dikkat çekildi. Bostik CeraBest ürünleri uygulama teknikleri, uygulama alanları ve sistem çözümünün önemi anlatıldı. Ustaların uygulamalarda karşılaştıkları sorunlara, doğru bilinen yanlışlara uygun ürün ve çözüm önerileri sunuldu.

Ustalara uygulamalı eğitim sertifikaları verildi Ürünlerin doğru uygulama şekillerinin, özelliklerinin, kullanım amaçlarının, farklılıklarının ve sistem kavramının öğretildiği eğitimin sonunda, ustalara sertifikaları verildi. Etkinlik, katılımcıların sorularına uzmanların cevap verdiği serbest bölümün ardından akşam yemeğiyle sona erdi.

Cosa yaşam alanlarımızı akıllandırıyor Başakşehir parklarla donatılıyor Başakşehir Belediyesi ilçeye yeni park ve yeşil alanlar kazandırmaya devam ediyor. Başakşehir Belediyesi Park ve Bahçeler Müdürlüğü tarafından yürütülen çalışmalar ile Şahintepe ve Hoşdere bölgelerine iki yeni park yapılıyor. Bölge sakinleri ve çocukları memnun edecek olan parklar için çalışmalar başladı. Bölgeye artı değer katacak olan parkların ilki Şahintepe Uğur Mumcu Caddesi’nde yapılıyor. 580 metrekarelik alanda kurulacak olan park yeşil dokusu ile de dikkat çekiyor. Park, 130 metrekarelik yeşil alana sahip olacak. 450 metrekarelik sert zemini olan parkta çocuklar oyun alanlarında doyasıya eğlenecek. Ayrıca parkta 127 metrekarelik bir basketbol sahası da yer alıyor. Yapımı başlanan bir diğer park ise Bahçeşehir 2. Kısım’da. Hoşdere’de yer alan park bin 250 metrekarelik bir alanda yapılıyor. 470 metrekarelik yeşil alanı ve 780 metrekarelik sert zeminin yer aldığı parkta, çocuklar için 170 metrekarelik çocuk oyun alanı, 100 metrekarelik basketbol sahası bulunuyor. Yetişkinler için fitness alanının da yer aldığı parkta yine çocuklar için kum oyun alanı da bulunuyor. Parkların 2017 yılı Mart ayına kadar tamamlanması hedefleniyor.

Yaşam alanlarımızdaki en büyük fatura kalemi enerji faturaları. Doğalgaz ve elektrik için harcadığımız para internet, telefon ve su için harcadığımız faturaların toplamından bile daha fazla. Enerji yönetimi, bina otomasyon sistemlerinin önemli bir parçası olduğu kadar, akıllı ev teknolojisinin de en önemli parçası. Akıllı ev teknolojisinde elektrik ve doğalgazın verimli bir şekilde tüketilmesi, konfordan ödün verilmeden tasarruf sağlanması her geçen gün daha da büyük bir önem kazanıyor. Özellikle son yıllarda akıllı evler ve binalar, bir başka deyişle ev ve bina otomasyonu uygulanmış yapılar, küresel ısınma, enerji verimliliği ve yenilenebilir enerji kaynakları gibi kavramların önem kazanmasıyla birlikte hayatımıza daha fazla girmeye başladılar. Temel olarak ev ya da bina içinde birbiri ile haberleşebilen ve etkileşen akıllı cihazların yerleştirilmesi bu sistemlerde en belirleyici özellik haline geldi. Doğalgaz ve elektrik faturalarında tasarruf sağlayan, yüzde yüz yerli akıllı oda termostatı Cosa, her eve girebilmeyi amaçlayarak enerji tüketimini kontrol altında tutuyor ve ihtiyaçlarımıza göre en verimli olacak şekilde yönetiyor. Cosa akıllı oda termostatı, evinizin sıcaklığını akıllı cep telefonlarınız üzerinden kontrol altında tutarak doğalgaz faturalarında ortalama %31, klimalarınızın elektrik tüketiminde ise %40’a kadar tasarruf sağlıyor.

Yapı Malzeme Mart 2017

157


Kısa Kısa

Türkiye Knauf’a Knauf Türkiye’ye güveniyor Dünyada 220’den fazla ülkede üretim tesisi bulunan ve 160’ı aşkın ülkede satış hizmeti veren Knauf, Türkiye’de kuracağı beşinci üretim tesisinin haberini, bayileri ile Ankara Bilkent Otel’de 6 Şubat tarihinde gerçekleştirdiği organizasyonda paylaştı. İki yüzü aşkın bayinin katılım gösterdiği toplantıda beşinci üretim tesisinin kurulacağının bilgisini veren Knauf yönetimi, Türkiye’ye güvendiklerini ve Türkiye’nin gelişmesine destek vermekten büyük memnuniyet duyduklarını sözlerinde belirtti. “Knauf Türkiye’ye Türkiye Knauf’a Güveniyor” mottosuyla düzenlenen organizasyonda, Knauf Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Isabel Knauf, Knauf Türkiye Genel Müdürü Sayın Orhan Düzgün ve Türkiye Satış Müdürü Sayın Emre Eker yapılan sunumlarda söz aldı. Yaptıkları sunumlarda ekonomik gelişmelerin sektöre ve Knauf’a etkisine de değinen konuşmacılar, Knauf olarak bayileriyle beraber her geçen gün biraz daha büyüdüklerini sözlerine eklediler. Konuşmaların sonunda fabrika haberini 3D teknolojisi kullanılarak oluşturulan bir animasyonla bayileriyle paylaşan Sayın Isabel Knauf ve Sayın Orhan Düzgün bu yeni yatırımın Knauf’un Türkiye’deki başarısını bir kez daha perçinlediğini dile getirdiler.

Viko by Panasonic’ten nar projesi ile tüm çalışanlarına eğitim Elektrik anahtar ve priz sektörünün yenilikçi ve lider kuruluşu VİKO by Panasonic, çalışanlarını geliştirmek için yepyeni bir proje uygulamaya başladı. Kuruluş, “Bilgini Çoğalt, Geleceğine Işık Kat” sloganıyla hayata geçirdiği “NAR” projesiyle kurum içi eğitimde fark yaratarak çalışanlarının niteliğini ve birikimini geliştirmeyi amaçlıyor. VİKO by Panasonic, “NAR” projesinin lansmanını ise geçtiğimiz günlerde tüm idari çalışanlarının katıldığı kapsamlı bir organizasyon ile gerçekleştirdi.

“Bilgini Çoğalt, Geleceğine Işık Kat”

VİKO by Panasonic’in yürütmekte olduğu eğitim programlarını yeniden yapılandırarak hayata geçirdiği “NAR” projesi, kuruluşun sayıları 900’u bulan tüm çalışanlarını kapsıyor. VİKO by Panasonic tesislerinde, uzman eğitimciler eşliğinde sağlanan eğitimler, zorunlu ve zorunlu olmayan seminerler şeklinde ikiye ayrılıyor. Her kademe ve bölüm için farklı eğitimler tasarlanabildiği gibi geneli kapsayan eğitimler de sunuluyor. Çalışanların performanslarını yükseltmek üzere verilen farklı düşün, fark yarat; liderlik, labirentin keşfi ve takım çalışması gibi eğitimlerin yanı sıra çalışanları bilinçlendirmek üzere temel iş güvenliği ve iş sağlığı gibi dersler de veriliyor. Ayrıca sosyal medya ve dijital pazarlama, vinç operatörü eğitimi, forklift kullanım eğitimi, liderler için finans eğitimi gibi hem mavi hem de beyaz yakalı çalışanların mesleki gelişimlerini sağlamaya yönelik dersler de bulunuyor.

158

Yapı Malzeme Mart 2017

Bosch Termoteknik, 3. İç Tesisat Buluşması’nda uzmanlarla buluştu Isıtma soğutma sektörünün önde gelen şirketlerinden Bosch Termoteknik, sektörü destekleyici aktivitelerine devam ediyor. Bu kapsamda Başkentgaz, Andosiad ve Gastechnics Dergisi işbirliğiyle düzenlenen 3. İç Tesisat Buluşması’nda, Ankara’da faaliyet gösteren sertifikalı tesisat firmalarının uzmanlarıyla bir araya geldi. Bosch Termoteknik; Bireysel Isıtma Sistemlerinde Yeni Trendler, Isı Pompaları ve Bağlanabilirlik konulu bir sunum yaparak katılımcıları gelecek trendler hakkında bilgilendirdi. 3. İç Tesisat Buluşmasına standıyla da katılan Bosch, iş ortaklarına özel uygulaması olan Partner Program ve Bosch Akademi eğitim aktiviteleri hakkındaki gelişmeleri katılımcılarla paylaştı. Toplantıda Başkentgaz ve ANDOSİAD, 2016 yılı faaliyetleri ve 2017 yılı hedeflerine ilişkin bilgiler verdi. Yaklaşık 300 katılımcının yer aldığı organizasyonda Başkentgaz, ANDOSİAD ve Gastechnics tarafından Bosch’a ve diğer destekleyen kuruluşlara teşekkür plaketi takdim edildi.


Kısa Kısa

Tekno Asfalt 2017 yılına rekor satışla başladı 2016 yılı içerisinde, farklı modellerde toplam 14 adet BENNINGHOVEN asfalt plent satışı gerçekleştirerek sektör liderliğini devam ettiren Tekno Asfalt, 2017 yılına da rekor bir satışla başladı. “Dünyanın En Büyük 250 Uluslararası Müteahhidi” listesinde yer alan ve Türkiye’nin en önemli yol projelerinin bir bölümüne imza atan Bayburt Grup, mevcut 20 adet BENNINGHOVEN asfalt plentine ilave olarak, 2017 Ocak ayı itibariyle 4 adet BENNINGHOVEN ECO-3000 ve 2 adet BENNINGHOVEN ECO-4000 asfalt plentini daha bünyesine kattı. Satışı gerçekleşen bu asfalt plentleri ile beraber, Bayburt Grup tarafından yürütülen projelerde kullanılan BENNINGHOVEN asfalt plenti sayısı, 26’ya ulaştı. Bayburt Grup tarafından tercih edilen BENNINGHOVEN ECO-3000 ve ECO4000 asfalt plentleri, diğer tüm BENNINGHOVEN plentleri gibi 400 OC çalışma sıcaklığına uygun olarak tasarlanmıştır. Bu özelliği sayesinde, 200 – 250 OC sıcaklık seviyesinde olması gereken mastik asfaltı standart olarak üretebilen asfalt plentlerine, asfalt soğuk geri dönüşüm sistemleri ve asfalt sıcak geri dönüşüm sistemleri de istenildiği zaman kolayca eklenebilmektedir.

Ode Yalıtım 2017 satış eğitim toplantısı’nı Çorlu fabrikasında düzenledi Yalıtımda dünya markası olma vizyonu doğrultusunda her alandaki yatırımlarına ara vermeden devam eden ODE Yalıtım, çalışanlarına yönelik düzenlediği 2017 Satış Eğitimi Toplantısı’nı Çorlu fabrikasında gerçekleştirdi. ODE Yalıtım Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan, toplantının ikinci gününde “Global Marka O-laca-ğız” başlıklı bir sunum yaptı. ODE’nin bölgesel güç ve global marka olma hedeflerini anlatan Turan, çalışanlarına bu süreçte yapılacakları anlattı. Kariyerinden örneklerle genç çalışanlarına daha iyi satış yapabilmeleri konusunda tavsiyeler veren Turan, başarılı satışçıların iletişim becerilerini sürekli geliştiren, ısrarcı ve takipçi kişiler olması gerektiğinin altını çizdi.

Okmeydanı’nda Kentsel Dönüşüme yoğun ilgi Beyoğlu Belediyesi vatandaşlarla mahallelerde buluşarak sorunları yerinde çözmeye devam ediyor. Fetihtepe Semt Konağında düzenlenen Halk Meclisine katılan Başkan Demircan, vatandaşlarla bir araya gelerek talep ve önerilerini dinledi. Vatandaşların yoğun ilgi gösterdiği toplantıya, bölgeden sorumlu meclis üyeleri, muhtar, okul aile birliği ve belediyenin o mahalleden sorumlu çalışanları da katıldı. Büyük heyecanla Okmeydanı Dönüşüm Projesini beklediklerini belirten vatandaşlar projeyle ilgili Başkan Demircan’dan bilgi aldı.

İlk olarak tapu sorununu çözdük Vatandaşların Okmeydanı Dönüşüm Projesiyle ilgili sorularını cevaplandıran Başkan Demircan, vatandaşların büyük heyecanla kentsel dönüşümü beklediğini belirterek, “Vatandaşlarımıza; çevresi ve peyzajı düzgün, otoparkı, bahçesi, okulu, ticaret alanı ve üniversitesi olan daha kaliteli bir yaşam sunmak için Okmeydanı Dönüşüm Projesini hayata geçirdik. İlk iş olarak Okmeydanı’nın yarım asırlık tapu sorununu çözdük. Bugün itibariyle karşılıklı anlaşmaların imzalanması noktasına geldik. Projeyle ilgili hey şey en başta planladığımız gibi ilerliyor. İki ada da Kentsel dönüşüm için neredeyse yüzde yüz anlaşmaya vardık. Artık imzaları atmaya hazırlanıyoruz. İmzalar atılır atılmaz iki adada kentsel dönüşümün startını resmen vermiş olacağız.” dedi.

Yapı Malzeme Mart 2017

159


İSTANBUL METAL FUARLARI TRIOSU

www.borufuari.com www.borufair.com

www.telfuari.com www.tel-fair.com

www.rulosacfuari.com www.coilfair.com

Ortadoğu ve Kuzey Afrika Bölgesinin Uluslararası Nitelikteki En Büyük Fuarı MENA’s premier platform for the wire and cable industry

Ortadoğu ve Kuzey Afrika bölgesinde tel ve kablo endüstrisinin tek buluşma platformu

23 - 25 Mart 2017

23 - 25 March 2017 Istanbul Expo Center Yeşilköy, Istanbul, Turkey Visiting hours 10:00 – 18:00

Istanbul Fuar Merkezi Yeşilköy, İstanbul, Türkiye Ziyaret Saatleri 10:00 – 18:00

Organizer / Organizatör Voli Fuar Hizmetleri A.Ş. Tel : + ​ 90 212 604 50 50 / Fax : +90 212 604 50 51 Email : info@voli.com.tr

DESTEKLEYEN KURULUŞLAR

MEDYA PARTNERLERİ

Bu Fuar 5174 sayılı Kanun gereğince TOBB (Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği) denetiminde düzenlenmektedir












Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.