Özgür Gündem gazetesi

Page 1

Pozantı Sincan’a taşındı Pozantı’daki cinsel saldırının deşifre olmasından sonra Sincan Cezaevi’ne sürgün edilen ve tahliye olan M.K. ile C.M., Sincan’daki uygulamaları anlattı: ‘Değişen bir şey yok, Pozantı Sincan’a taşındı’

» ADI FARKLI, UYGULAMA AYNI

» PARMAĞIM HÂLÂ KIRIK M.K.: “Sincan’da da gardiyanlar bize kötü davranıyorlardı, tehdit ediyorlardı. Bir gün gardiyan geldi bizi dövdü. Burada benim parmağım kırıldı. Parmağım hâlâ kırık. Bizi sürekli adlilerin arasına atmakla tehdit ediyorlardı.”

C.M.: “Sincan’da da koşullar aynı. Başgardiyan bizi tehdit etti. ‘Sizi yumuşak odaya götürürüm’ dedi. Yumuşak oda bir kişilik küçük bir oda. Üstümüzü çıkarıp soğuk su döküp öyle bekletecekler orada birkaç gün.” Sayfa 7’de

Muhataplık rüşveti ve BDP’ye infaz süreci www.ozgur-gundem.com eposta@ozgur-gundem.com 25 Mart 2012 Pazar 75 Kr

“Yeni” stratejinin özü, “dağı” bloke etmek, yıpratıcı bir savaşı dayatmak ve esas olarak ise BDP’yi tasfiye ederek Kürtleri susturmak...” » Veysi Sarısözen 9’da

KKTC 1 TL

CIZîR TESLiM ALINAMAZ

1992’de onlarca kişinin öldürülmesiyle Newroz’un simgesi haline gelen Cizîr’de polis, bu yıl da katliamı tekrarlamak istedi. Polisin katliam girişimine tepki gösteren DTK, ‘Cizîr’i böyle teslim alamazsınız’ dedi » DEVLET KİN VE NEFRETLE SALDIRDI

BDP binasının, evlerin ve halkın Newroz bahane edilerek polis tarafından taranmasından sonra Cizîr’e giden DTK Eşbaşkanı Tuğluk ile BDP’liler incelemelerde bulundu. Tuğluk, “Gördüğümüz tablo devletin nasıl bir kinle, nefretle halkı etkisizleştirmek üzere böyle bir saldırıyı planlamış olduğunu gösteriyor” dedi.

» BUNUN HESABI SORULACAK!

Tuğluk, “Kürt halkı sahipsiz değildir. Halkımıza yapılan bu saldırının hesabını demokratik ve meşru bir şekilde soracağız. Zannetmesinler ki, bu yaptıkları şey yanlarına kalacaktır” şeklinde konuştu. 1992’yi hatırlatan BDP Grup Başkanvekili Kaplan da, “Kimse aklından çıkarmasın Cizre halkını teslim alamaz” diye konuştu. Sayfa 6’da

Gündem

dekiler

Taner sakat kalıyor yardım eli uzatın

Deprem sırasında üzerine televizyon düşmesi sonucu yaralanan 3 yaşındaki Taner Gül, tedavi için yardım bekliyor. Taner Gül’ün annesi Necla Gül, “Çaresizce her gün oğlumun sakat kalmasına seyirci kalıyorum. Tek isteğim çocuğumun tedavisi içi yardım eli uzatılsın” diye feryat ediyor. Sayfa 3’te

Bu kez afiş asarken hayatlarını kaybettiler İşçi mezarlığına dönüşen Türkiye’de iş cinayetleri durmak bilmiyor. Denizli’de bir işyerine reklam afişi asmaya çalışan işçiler, kullandıkları demir merdivenin yüksek gerilim hattına temas etmesi sonucu elektrik akımına kapıldı. 2 işçi hayatını kaybederken, 4’ işçi de yaralandı. Sayfa 5’te

Kürtlerin Heidi’si Şemzînanlı Guldexwîn Sêrt’ten Öte Kültür ve Edebiyat Sitesi, Kürt dili açısından önemli bir projeye imza attı. Çocuklarda doğa ve çevre bilincini geliştirmek amacıyla çizgi film kahramanı Heidi’nin yaşamından etkilenen Yazar İbrahim Sediyani, Şemzînanlı Guldexwîn’in başından geçenleri öyküleştirerek çocuklarla buluşturdu. Sayfa 15’te

Önce provokasyon sonra tutuklama Kürtlere yönelik siyasi soykırım operasyonları bu kez Newroz intikamına dönüştü. AKP hükümetinin yasak kararıyla Newroz kutlamalarının provoke edilmesi sonucu çıkan olaylarda aralarında çocukların da olduğu yüzlerce kişi gözaltına alındı. Şirnex, İzmir, Colemêrg, Hatay, Êlîh Riha’da gözaltına alınanlardan 58’i tutuklandı.

AK Kürt sorununu gündemine alsın PKK Lideri Öcalan üzerindeki tecride ve Kürtlere yönelik soykırım operasyonlarına dikkat çeken 19 Avrupalı parlamenter, AKPM’den Kürt sorununu gündemine almasını istedi

AK Genel Sekreterliği’ne mektup yazan ve aralarında AKPM üyesi Kathryn Reilly’nin de olduğu 19 parlamenter, şu taleplerde bulundu: “Bizim açımızdan, Kürt sorunu sadece Türkiye’nin sorunu değildi, aynı zamanda AK’nin de sorunudur. Kürtler Öcalan ve tüm siyasi tutukluların özgürlüğü ile Kürt sorununun demokratik ve adil çözümünü istiyor. Türk hükümetini Kürt sorununun çözümü için Sayın Öcalan ile barışçıl müzakere yoluna angaje olmaya teşvik etmeniz gerekiyor.” Sayfa 8’de

Başbakan hem Kayıplar BM’nin öyle hem böyle gündeminde Cumartesi Anneleri, İHD ve kayıp yakınları bu hafta da faili meçhullerin akıbetini sordu. Amed’deki oturma eyleminde konuşan İHD Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, 450 civarında kaybın akıbeti için BM İnsan Hakları Konseyi’ne başvurduklarını açıkladı. Galatasaray Meydanı’nda 365. haftada bir araya gelen Cumartesi Anneleri de, geçmişten aldığı mirasla acılarını dizayn eden iktidarın, şimdi de sevinçlerini ve bayramlarını dizayn etmeye kalktığını belirtti. Sayfa 7’de

Siyasi soykırıma siyasi sürgünler eşlik ediyor

‘KCK’ adı altında yapılan siyasi operasyonların beraberinde getirdiği binlerce siyasi tutuklu cezaevlerine sığmıyor. Devletin çözümü ise sürgünler oluyor. Karataş Kadın Kapalı Cezaevi’nden 7 siyasi hükümlü kadın, hak ihlallerinin yoğun olarak yaşandığı İzmir’deki Şakran T Tipi’ne sürgün edildi. Sayfa 2’de

Delil KARAKOÇAN 6

AKP’nin ‘yeni strateji’si ya da sisifos kısırdöngüsü...

Ayhan BİLGEN BDP’nin Kürt sorununun çözümü için köklü barış önerilerine “Kandil ve İmralı ağzı” gibi reddedici uslüpla yanıt veren Erdoğan, çözüm ve müzakerelere ilişkin çelişkili açıklamalarda bulundu. Erdoğan bir yandan PKK ile “sonuna kadar mücadele” tehdidinde bulunurken, diğer yandan “siyasi uzantı” suçlamasında bulunduğu “BDP’yle müzakere” demesi kafaları karıştırdı. Sayfa 9’da

7

Yeni plan ve muhatabı yeme alışkanlığı

Ramzy BAROUD 11

Afganistan’da ‘özgürlüğün’ bedeli

Doğan DURGUN 14

Yer sarsılıyor


ada25-03-s12.qxp

3/24/12

6:20 PM

25 Mart 2012 Pazar

Page 1

12

DÜNYA TURU

Filistinli aktivist fielebi’nin durumu a¤›rlaflt› RAMALLAH- ‹srail’in Megiddo Hapishane-

si’nde kötü yaflam koflullar›n› protesto etmek için 38 gün önce bafllatt›¤› açl›k grevini sürdüren Filistinli kad›n mahkum Hena fielebi’nin sa¤l›k durumunun a¤›rlaflt›¤› bildirildi. Hamas’›n resmi sitesinde yer alan bilgiye göre, Filistinli mahkum Hena fielebi, sa¤l›k durumunun ciddileflmesi üzerine Meir Hastanesi’nde tedavi alt›na al›nd›. Sa¤l›k durumunun a¤›rlaflmas›na ra¤men ‹srail’in fielebi’nin serbest b›rak›lma ça¤r›lar›n› kabul etmedi¤i ve sivil bir hastanede tedavisine karfl› ç›kt›¤› belirtildi.

Kofi Annan Çin’i ziyaret edecek

PEK‹N - BM-Arap Birli¤i Suriye Özel Tem-

silcisi Kofi Annan’›n, Suriye’deki krizin sonland›r›lmas› çabalar› çerçevesinde gelecek hafta Çin’i ziyaret edece¤i bildirildi. Çin D›fliflleri Bakanl›¤› sözcüsü Hong Lei, Annan’›n Sal› ve Çarflamba günü Çin’i ziyaret edece¤ini aç›klad›. Hong, Annan’›n ziyareti s›ras›nda Çinli yetkililerle bir araya gelece¤ini belirtirken, yetkililerin isimleri konusunda bilgi vermedi. Sözcü, Çin’in Annan’›n arabuluculuk çabalar›na önem verdi¤ini sözlerine ekledi.

Amman’da reform talebiyle gösteri AMMAN - Amman’da 700’den fazla Ürdün-

lü, reformlar›n uygulanmas› talebiyle gösteri düzenledi. Amman’›n merkezinde cuma günü toplanan ve Ürdün ile Müslüman Kardefller bayraklar› sallayan göstericiler, “Karars›zl›¤› b›rak›n, Ürdün’ün reformlara ihtiyac› var” fleklinde slogan att›. Göstericiler, yönetimde reform yap›lmas›n› ve yolsuzluk yapanlar›n adalet önüne ç›kar›lmas› taleplerinde bulundu. Müslüman Kardefller sözcüsü Cemil Ebubekir, seçilmifl bir hükümet, yolsuzlu¤a karfl› gerçek bir mücadele verilmesini istediklerini söyledi.

Ban: Füze f›rlatma plan›n› gözden geçir SEUL - BM Genel Sekreteri Ban Ki-moon,

Kuzey Kore’ye uzun menzilli füze f›rlatma plan›n› gözden geçirmesi ça¤r›s›nda bulundu. Ban, Güney Kore’de Devlet Baflkan› Lee Myung-bak ile görüflmesi s›ras›nda yapt›¤› aç›klamada, Kuzey Kore’nin uzun menzilli füze f›rlatma plan›n› gözden geçirmesini istedi. Hafta bafl›nda bu plan›n, bölge bar›fl›n› tehdit etti¤ini belirten BM Genel Sekreteri, bu ülkede düzenlenecek Nükleer Güvenlik Zirvesi’ne kat›lmak için dün sabah Güney Kore’ye geldi. Kuzey Kore uzaya, 12 ile 16 Nisan aras›nda Kuzey Phyongan vilayetinden uzun menzilli füze f›rlat›laca¤›n› aç›klam›flt›.

Nijerya’da fliddet durdurulam›yor MA‹DUGUR‹ - Nijerya’da meydana gelen

fliddet olaylar›nda 2 kifli öldü. Ülkenin kuzeydo¤usundaki Borno vilayetinin polis sözcüsü Samuel Tizhie, afl›r› dinci bir cemaatin üyeleri oldu¤u san›lan kiflilerin, 22 Mart’ta gece Müslüman bir din adam›yla ayakkab› tamircisi olan bir di¤er kifliyi vurarak öldürdü¤ünü söylediler. Tizhie, bu kiflilerin ayn› zamanda Maiduguri’de bir ilkokula bomba yerlefltirdiklerini, erken saatlerde okula gelen askerlerin, bombay› imha etti¤ini, olayda yaralanan olmad›¤›n› kaydetti.

dünya@ozgur-gundem.com

Dünya

Demokrasi flart› ‹srail’mifl! M›s›r’daki askeri yönetim ABD’ye ‹srail’le bar›fl anlaflmas› alt›ndaki yükümlülüklerini yerine getirme güvencesi verince, Obama yönetimi askeri yard›mlara devam etme karar› verirken, Port Said kentinde katliam yapan tak›m ceza al›nca taraftar yine kan döktü

A

BD yönetimi, General Hüseyin Tantavi liderli¤indeki Yüksek Askeri Konsey’in iflkence ve katliamlarla yönetti¤i M›s›r’a yapmay› öngördü¤ü 1,3 milyar dolarl›k askeri yard›m için Kongre taraf›ndan getirilen “demokrasi” flart›n› kald›rarak, yard›mlara devam karar› ald›. Karar “hayal k›r›kl›¤›” olarak nitelendi. ABD Kongresi, geçen y›l›n sonlar›nda geçirdi¤i bir tasar›yla ABD’nin M›s›r’a yard›mlar›n›, bu ülkenin demokrasiye geçiflinde sa¤layaca¤› ilerlemelere ba¤layan baz› k›s›tlamalar getirmiflti. Ancak ABD D›fliflleri Bakanl›¤› Sözcüsü Victoria Nuland, yapt›¤› aç›klamada, ABD D›fliflleri Bakan› Hillary Clinton’›n, ABD’nin ulusal güvenlik ç›karlar› temelinde, M›s›r’a askeri yard›m ak›fl›n›n devam etmesine yasama organ›nca getirilen, M›s›r’›n demokratik de¤iflimiyle alakal› flartlar› kald›rd›¤›n› bildirdi. Clinton’›n, söz konusu karara dair Kongre’ye resmi bildirimde bulundu¤u bildirildi. Nuland, “Bu karar, ABD’nin, demokrasiye yönelik baflar›l› de¤iflimle daha istik-

rarl› ve daha güçlü bir M›s›r’la stratejik ortakl›¤›n›z› muhafaza etmeye dönük kapsay›c› hedefini yans›t›yor” ifadesini kulland›. ‹srail’le anlaflma sürecek Nuland, Clinton’›n, M›s›r’›n ‹srail’le bar›fl anlaflmas› alt›ndaki yükümlülüklerini yerine getirdi¤ini Kongre’ye de bildirdi¤ini kaydetti. M›s›r’›n son 15 ayda parlamento seçimleri ve yaklaflan Cumhurbaflkanl›¤› seçimleri dahil olmak üzere demokrasi yolunda önemli ilerleme katetti¤ini savunan Nuland, bununla birlik-

te, M›s›r’›n demokrasiye geçiflinin henüz tamamlanmad›¤›n› ve evrensel hak ve özgürlüklerin korunmas› için daha yap›lmas› gereken ifller bulundu¤unu ve M›s›r halk›na hak ve özgürlükler yolundaki mücadelelerinde verdikleri deste¤in devam edece¤ini kaydetti. M›s›r sivil kurumlara bask›nlarda gözalt›na ald›¤› ABD’lileri de k›sa süre önce serbest b›rakm›flt›.

‘Pilot uça¤›yla Türkiye’ye kaçt›’

fiAM / HATAY - Suriye’de Beflar Esad rejimi karfl›t› protesto gösteriler dürerken, sivilleri vurmas› için emir alan bir savafl uça¤› pilotunun emirleri redderek cuma günü Halep’teki bir güvenlik noktas›n› vurdu¤u ve ard›ndan Türkiye’ye kaçt›¤› öne sürüldü. NTV’nin El Arabiya’ya dayand›rd›¤› habere göre göre, emirlere karfl› gelerek muhalifler yerine Halep’teki bir askeri noktay› vuran pilot, cephanesinin tükenmesinin ard›ndan Türkiye’ye uçtu. Gazete, Suriye’den kaçan binlerce göçmenin Türkiye’ye s›¤›nd›¤›na dikkat çekerek, Hür Suriye

Ordusu’nun lideri Albay Riyad El Esad’›n da Türkiye s›n›rlar› içinde oldu¤unu belirtti. ‹stanbul merkezli Suriye Ulusal Konseyi’nden (SUK) bir yetkili, söz konusu pilotun Türkiye’ye kaçt›¤›n› do¤rulad› ve Beflar Esad hükümetinin orduyu kontrol edemez bir noktaya geldi¤ini öne sürdü. Ayn› kaynak, baflkanl›k saray›na düzenlenebilecek bir sald›r› riskinden dolay›, askeri uçaklar›n cephanesiz olarak uçtu¤unu iddia etti. Suriye devlet haber ajans› SANA ise Suriyeli yetkililerin, bir pilotun Türkiye’ye kaçt›¤› iddialar›n› yalanlad›¤›n› belirtti. Suriye ‹nsan Haklar› Gözlemevi, cuma gösterilerine on binlerce insan›n kat›ld›¤›n› belirtirken, ülke çap›ndaki fliddet olaylar›nda en az 33 kiflinin öldü¤ü bildirildi. ‹ngiliz merkezli örgüt, ölenlerin 17’sinin sivil, 13’ünün asker, üç tanesinin de ordu firarisi oldu¤unu aktard›. Ülkedeki istibdat nedeniyle olaylar ba¤›ms›z kaynaklara do¤rulat›lam›yor. Bu arada ABD ‹ç güvenlik Bakan›

Janet Napolitano, ABD’de bulunan Suriyelilerin vizeleri dolmas›na ra¤men vize sürelerini uzatabileceklerini ve Suriye’ye dönme zorunluluklar›n›n bulunmad›¤›n› belirtti. Rusya: ‹slamc›larla diyalo¤a haz›r›z Bu arada fiam’›n önemli müttefiklerinden Rusya Federasyonu’n›n Afrika Özel Temsilcisi Mihail Margelov ise, Rusya’n›n Afrika ve Arap dünyas›nda yönetime gelen Müslüman partilerle diyalo¤a haz›r oldu¤unu aç›klad›. “Rusya’n›n Sesi” radyosunun haberine göre Margelov, Rusya’n›n Afrika ve Arap ülkeleriyle gelecek dönemdeki iliflkilerinin nas›l olaca¤›n› flu sözlerle ifade etti: “Rusya bir dünya devleti ve vazgeçemeyece¤imiz ulusal ç›karlar›m›z var. E¤er Afrika’da ve Arap dünyas›ndaki seçimlerde ‹slami partiler zafer kazan›yorsa, Rusya onlarla diyalog kuracakt›r.” Libya’da Kaddafi’nin devrilmesinin ard›ndan, Rusya ile olan milyar dolarl›k silah anlaflmalar› ask›ya al›nm›flt›.

31 bin kifli mülteci oldu HATAY - BM’nin Suriye’deki in-

san haklar› ihlallerini soruflturmak için atad›¤› Ba¤›ms›z Uluslararas› Soruflturma Komisyonu üyeleri, Lübnan’da 15 bin, Türkiye’de ise 16 bin kay›tl› Suriyeli s›¤›nmac›n›n bulundu¤unu söyledi. Komisyon Baflkan› Brezilyal› Profesör Paulo Sergio Pinheiro, üyeler Profesör Yak›n Ertürk ve Amerikal› Karen Koning Ebuzeyd, Cenevre’deki BM ‹nsan Haklar› Konseyi’ne sunduklar› iki raporla ilgili BM’de bas›n toplant›s› düzenlediler. Pinheiro, ilk raporlar›nda daha çok büyük insan haklar› ihlalleri üzerinde durduklar›n› belirterek, ikinci raporlar›nda insan haklar› d›fl›nda askeri operasyonlar›n artmas›yla birlikte insani yard›m›n önemi ve Suriye’deki halk›n haklar›n›n nas›l korunabilece¤i konusuna da yo¤unlaflt›klar›n› anlatt›. Pinheiro, Lübnan’da 15 bin, Türkiye’de ise 16 bin kay›tl› Suriyeli s›¤›nmac›n›n bulundu¤unu söylerken, Amerikal› Karen Koning Ebuzeyd Lübnan’daki say›n›n daha yüksek olabilece¤ini, ancak baz› Suriyelilerin ne-

rede olduklar›n›n bilinmemesi için kay›t olmad›klar›na iflaret etti. Ebuzeyd, Suriye içinde de çok say›da yerlerinden olmufl kifliler bulundu¤unu kaydetti. Suriye ordusunun kentlerden çekilmesi gerekti¤ini belirten Pinheiro, ayn› flekilde silaha sar›lan muhalif güçlerin de silahlar›n› b›rakmalar› gerekti¤ini ve bu kapsamda BM-Arap Birli¤i

Suriye özel temsilcisi Kofi Annan’›n bar›fl plan›n›n uygulanmas›n› desteklediklerini, BM Güvenlik Konseyi’nin baflkanl›k aç›klamas›ndan da memnuniyet duyduklar›n› kaydetti. Komisyon üyesi Profesör Yak›n Ertürk de verdi¤i bilgide, son dönemde Suriye ordusundan ayr›lanlar aras›nda 4 tu¤generalin bulundu¤unu bildirdi.

Merah’›n annesi serbest b›rak›ld›

El Masri yine kan ak›tt› M›s›r Futbol Federasyonu (EFA), flubat ay›nda Port Said kentinde futbol maç› s›ras›nda yaflanan onlarca kiflinin ölümüyle sonuçlanan katliamdan ötürü El Masri (AlMasry) futbol tak›m›na 2 sezon maçlardan men cezas› verdi. EFA ayr›ca, Port Said stadyumunu 3 sezonlu¤una tüm karfl›laflmalara kapatt›rd›. EFA karar› El Masri taraftarlar› taraf›ndan tepkiyle karfl›land›. Soka¤a dökülen taraftarlar hükümete ait bir binay› tafllayarak polisle çat›flt›. Çat›flmalarda 1 çocuk hayat›n› kaybederken, 20’den fazla kifli de yaraland›. El Ahram gazetesi, s›rt›ndan silahla vurulan 13 yafl›ndaki çocu¤un hastanede yaflam›n› yitirdi¤ini bildirdi. Port Said’te 1 fiubat günü El Masri ile El Ehli (Al Ahli) tak›mlar› aras›nda

oynanan maç›n ard›ndan El Masri taraftarlar› katliam yapm›fl, 74 kifli hayat›n› kaybetmiflt›. El Ehli taraftarlar›, katliam›n ülkede yaflanan Mübarek karfl›t› gösterilere kat›ld›klar› için, Mübarek yanl›s› polislerin provokasyon ve fiili kat›l›mlar› sonucunda meydana geldi¤ini söylemiflti. Görgü tan›klar› ile olaylarla ilgili görüntü kay›tlar› bu ifadeleri do¤ruluyor. Zira olaylar esnas›nda elektrikler kesilirken, baz› polisler de sald›rgan grubun içinde yer ald›¤› tespit edildi. Olayla ilgili aç›lan soruflturma sonucunda, aralar›nda Port Said güvenlik flehif Tümgeneral ‹ssam Samal ile 9 polis flefinin de bulundu¤u 75 kifli hakk›nda “cinayet ve görevi ihmal” suçlar›ndan dava aç›ld›.

Futbol sahas›ndaki ›rkç›l›k tart›fl›l›yor BERL‹N - Almanya’da futbol sahalar›ndaki ›rkç›l›k konusu tart›fl›l›yor. Bild gazetesine konuflan Hannover 96’n›n Senegal’li oyuncusu Mame Diouf, her yerde böyle can s›k›c› olaylar›n oldu¤unu belirterek, “Rakip oyuncular sahada seni bu flekilde y›kmaya çal›yorlar. Buna kafam› yormuyorum, benim için farketmez. Tanr› beni siyah yapt› ve ben bununla gurur duyuyorum” diye konufltu. Hoffenheim’›n ABD’li siyahi oyuncusu Daniel Williams da geçen sezon sahada kendisine ten renginden dolay› hakaret edildi¤ini söyledi. Werder Bremen’de oynayan Mehmet Ekici de ›rkç›l›¤›n sahada da var oldu¤unu bildi¤ini ifade ederek, “Ancak ben flimdiye kadar bu flekilde bir fley yaflamad›m” dedi. Alman Milli Tak›m›’nda ve Bayern Münih’te forma giyen siyahi oyuncu Dennis Aogo ise sahada böyle bir fleyle

karfl›laflmad›¤›n› söyledi. Almanya Kupas› yar› finalinde karfl› karfl›ya gelen Greuther Fürth ile Borussia Dortmund maç›nda, finale yükselen Borussia Dortmund oyuncusu Kevin Grosskreutz’un, Greuther Fürth’lü oyuncu Gerald Asamoah’a ›rkç› sözler söyledi¤i iddia edilmiflti. Grosskreutz, kendisini tan›yanlar›n ›rkç› sözler söylemeyece¤ini bildiklerini ifade ederek, iddialar› reddetmiflti. Alman Futbol Federasyonu (DFB) yeterli delil olmad›¤› gerekçesiyle olay hakk›nda inceleme bafllatmayaca¤›n›, Greuther Fürth kulübü de flikayette bulunmayaca¤›n› aç›klam›flt›.

Ahmedinejad Tacikistan’da

PAR‹S - Fransa’n›n Toulouse kentinde

Yahudi ö¤rencileri öldürmekten aran›rken düzenlenen polis operasyonu sonucu öldürülen Muhammed Merah’›n annesinin serbest b›rak›ld›¤›, erkek kardefli ve sevgilisinin ise, gözalt›nda tutulduklar› Toulouse’dan dün sabah Paris’e nakledildikleri bildirildi. Polis kaynaklar›, sald›rgan›n annesinin gözalt› uygulamas›n›n önceki akflam kald›r›ld›¤›n›, Abdülkadir Merah ve k›z arkadafl›n›n ise Paris yak›nlar›ndaki Frans›z “terörle mücadele birimine” (SDAT) nakledildiklerini belirtti. Frans›z televizyonu, Merah’›n erkek kardeflinin arabas›n›n bagaj›nda silah ve patlay›c› madde ele geçirildi¤ini duyurmufltu. Bu arada Fransa Cumhurbaflkan› Nicolas

Tepki çekti Clinton’›n M›s›r’a yard›mlara devam edilmesi karar›-

na, M›s›r’›n askeri liderlerinin insan haklar› ihlallerini ve ülkedeki demokratik koflullar›n geriye gitti¤ini görmezden geldi¤i gerekçesiyle baz› Kongre üyeleri ve insan haklar› gruplar›ndan elefltiriler geldi. M›s›r’a yard›mlar› koflula ba¤layan düzenlemenin haz›rlay›c›s› Demokrat senatör Patrick Leahy, konuyla ilgili yapt›¤› aç›klamada, “Bu karardan hayal k›r›kl›¤› duydum. Biliyorum Bakan Clinton, M›s›r’da demokratik geçiflin baflar›l› olmas›n› istiyor, ama flartlar› ortadan kald›rarak çeliflkili mesaj göndermifl oluyoruz. M›s›r ordusu, demokrasi için çal›flanlar› taciz etmek ve tutuklamak yerine, temel özgürlükleri ve hukukun üstünlü¤ünü savunmal›” diye konufltu. Hüsnü Mübarek’ten sonra ülkeyi yöneten Askeri Konsey, göstericilere aman vermiyor. Birçok yerde katliam yapan ordunun di¤er silah› da iflkence. Ordu kontrolünde flubat ay›nda El Masri ile El Ehli tak›mlar› aras›nda oynanan maç›n ard›ndan sald›r› sonucu onlarca kifli hayat›n› kaybetmiflt›. WASHINGTON

Sarkozy, baflbakan, içiflleri ve adalet bakanlar›, ulusal polis, iç ve d›fl istihbarat birimleri direktörlerinin kat›l›m›yla güvenlik sorunlar›n› konu alan bir toplant› düzenledi¤i bildirildi. Merah, üç ayr› sald›r› toplam yedi kifliyi öldürmekten aran›yordu.

TAfiKENT - ‹ran Cumhurbaflkan› Mahmud Ahmedinejad, resmi ziyaret için Tacikistan’a geldi. Ahmedinejad’›, Duflanbe Havaalan›’nda Baflbakan Ak›l Ak›lov karfl›lad›. Ahmedinejad, temaslar› çerçevesinde Cumhurbaflkan› ‹mamali Rahman, Rahman, Afganistan Devlet Baflkan› Hamid Karzai ve Pakistan Devlet Baflkan› Asif Ali Zerdari ile görüflecek. ‹ran Cumhurbaflkan› Ahmedinejad, bugün ayr›ca Karzai ve Rahman ile birlikte üçlü görüflmelerde

bulunacak, ard›ndan Pakistan Devlet Baflkan› Zerdari’nin de kat›laca¤› 4’lü görüflmelere geçilecek. 26-27 Mart’ta ise, ‹ran Cumhurbaflkan› Ahmedinejad, Tacikistan Cumhurbaflkan› Rahman, Afganistan Cumhurbaflkan› Karzai ve Pakistan Devlet Baflkan› Zerdari, baflkent Duflanbe’de yap›lacak Afganistan konulu Bölgesel Ekonomik ‹flbirli¤i Konferans› (RECCAV) 5. toplant›s›na kat›lacak. Toplant›ya 40 ülkenin d›fliflleri bakan›n›n kat›lmas› bekleniyor.


Yön Bas›n Yay›n Ad›na ‹mtiyaz Sahibi: Ziya Çiçekci Genel Yay›n Yönetmenleri: Hüseyin Aykol - Eren Keskin

Brüksel Temsilcisi: Hüseyin Elmal› Moskova Temsilcisi: Rahmi Ya¤mur

Sorumlu Yaz› ‹flleri Müdürü: Reyhan Çapan Yay›n Dan›flma Kurulu Asl› Erdo¤an Ayhan Bilgen Bilge Contepe

Filiz Koçali

Necmiye Alpay

Rag›p Zarakolu

Merkez: fiehit Muhtar Mah. ‹stiklal Cad. Mis Sok. Tan Ap. No : 4/7 Beyo¤lu - ‹stanbul Tel: (212) 244 13 85 Fax: (212) 244 09 41

Bask›, ‹stanbul: Gün Matbaac›l›k, Reklam Film Bas›n Yay›n Tan. San. Tic. Ltd. fiti. Beflyol Mah. Akasya Sok. 23/A Sefaköy-Küçükçekmece Tel: (212) 580 63 80 Adana: Arslan Güneydo¤u Gazetecilik, Matbaac›l›k, Ka¤›tç›l›k A.fi. Yenido¤an Mah. 2108 Sokak No:13/A Yüre¤ir Tel: (322) 346 03 71 - 72 Genel Da¤›t›m: Turkuvaz Da¤›t›m

Yay›n Türü: Yayg›n Süreli

Y›l: 1 Say›: 356

GDO lideri Monsanto’nun kirli tarihi GDO lideri Monsanto, PCB, turuncu madde, dioksin, GDO’lu ürünler, aspartam, büyüme hormonlar› gibi birçok ‘ürün’ sayesinde servetine servet eklerken, do¤aya ve insanlara da bir o kadar zarar verdi. Son olarak ot ilac›ndan zehirlenen bir çiftçinin açt›¤› davay› kaybeden Monsanto’nun tarihi benzer olaylarla dolu

A

merikan g›da endüstrisi devi Monsanto’nun 13 fiubat’ta herbisitten zehirlenen Charente’l› küçük bir çiftçinin kendisine karfl› açt›¤› davada suçlu bulunmas›, Fransa’da bir ilki temsil ediyor. Ancak çokuluslu devin sicili çok kabar›k. Fransa’daki bu karar da, flirketin yüzy›la yaklaflan tarihinde “küçük” bir olaydan ibaret. Patlayan cinsten bir kimya devi Monsanto 1901’de Saint Louis’de küçük bir sakarin üreticisi olarak kuruldu ve zamanla dünyan›n en büyük tohum üreticilerinden biri haline geldi. fiirketin ad› son 60 y›ld›r türlü olaylarla sürekli gündemde. ‹kinci Dünya Savafl›’n›n ertesinde Monsanto’nun Teksas’taki plastik fabrikas›nda nitratla dolu bir Frans›z kargosu yüzünden meydana gelen patlaman›n 500 kiflinin can›na mal olmas›, kimya endüstrisi tarihinin ilk felaketlerinden birisi. Bu olaydan iki y›l sonra alev alma s›ras› flirkete ait bir baflka nitrat fabrikas›na gelmiflti. Virjinya’daki bu yang›nda, flirketin sorumlulu¤u kabul edildi. Bu kaza flirketin ana ürünü herbisit 2,4,5-T’nin yüksek seviyede dioksin içerdi¤ini ortaya ç›kard›. Dioksin, son derece zehirli ve kanserojen maddelerden oluflan, bileflim itibari ile PCB’ye benzeyen bir madde. Dioksinin olas› zararlar›n› ortaya koyan ilk çal›flma 1938’den beri biliniyordu, yine de Monsanto, bu maddeyi satmaya 1970’lerde ürün yasaklanana kadar, yani neredeyse 40 y›l boyunca devam etti. 1934 ve 2000 y›llar› aras›nda Virjinya’da bir nitrat fabrikas› iflleten Monsanto, 2007 y›l›nda flehirde yaflayan kanser hastas› 77 kifli taraf›ndan, fabrikan›n bulundu¤u bölgeye yasaya ayk›r› olarak dioksin bulaflt›rd›¤› gerekçesiyle mahke-

meye verildi. 2001 y›l›nda Anniston Alabama’da yaflayan 3 bin 600 kifli Monsanto’ya PCB kirlili¤i suçlamas› ile dava açt›. ABD Çevre Koruma Ajans›’n›n halka aç›klanan raporuna göre, Monsanto, 40 y›l boyunca flehrin göbe¤indeki su yoluna ve çöplü¤e tonlarca zehirli at›k b›rakt›. ‘Bir dolar bile kaybedemeyiz’ 1975 y›l›nda, Monsanto taraf›ndan yürütülen bir araflt›rma, PCB’nin farelerde tümör oluflumunu tetikledi¤ini ortaya koydu. Çokuluslu flirket, bu araflt›rma sonuçlar›ndaki “az oranda tümör oluflturma potansiyeline sahip” ifadesini “kanserojen oldu¤u gözlenmemifltir” ifadesiyle de¤ifltirdi. “Bir dolar bile kaybedemeyiz” diye bitiyordu Washington Post taraf›ndan ele geçirilen flirket notlar›ndan biri. Sonunda Monsanto, 2002 y›l›nda, Anniston bölgesini ve orada yaflayanlar›n kan›n› PCB ile zehirlemekten suçlu bulundu. fiirket, zararlar› tazmin etmek için 700 milyon dolar ödemeye ve flehrin temizlenmesi için çal›flmaya mahkum edildi. The Guardian gazetesi 2007 y›l›n›n flubat ay›nda, agrokimya devinin 1965 ve 1972 y›llar› aras›nda ‹ngiltere’nin birçok bölgesinde de ayn› yöntemleri izledi¤ini ortaya ç›kard›. Gazetenin ele geçirdi¤i bir hükümet raporu, Galler bölgesindeki bir kaz› s›ras›nda toprakta turuncu madde, dioksin ve PCB gibi 67 ayr› maddeye rastland›¤›n› gösteriyor. Monsanto ayn› dönemde, yani 1961 ve 1971 y›llar› aras›nda Turuncu Madde’yi üretiyordu. Turuncu Madde tehlikesi Nitrat fabrikas›ndaki patlamadan beri bilinen herbisit 2,4,5-T baz al›narak üretiliyordu. A¤açlar›n yapraklar›n› tamamen döken madde, Vietnam Sava-

fl› s›ras›nda Amerikan uçaklar› taraf›ndan Vietnam ormanlar›n› yok etmek için kullan›lacakt›. Bunun etkileri bugün bile sürüyor: Vietnam’da s›k rastlanan kanser vakalar›, sakat do¤umlar ve eski Amerikan askerlerinde görülen çeflitli sa¤l›k sorunlar›. Zehir piyasaya sürüldü fiirket 1975 y›l›nda “do¤ada çözünen” ve “çevre için yararl›” ifadeleriyle pazarlad›¤› çok güçlü bir herbisit olan Roundup’› piyasa sürdü. 1996 y›l›nda New York savc›s› Monsanto’yu 50 bin dolar ceza ödemeye ve bu yalan beyanlar› geri çekmeye mahkum etti. fiirket 2007 Oca¤›nda, bu kez Fransa’da 15 bin avro ödemeye mahkum edildi. 13 fiubat 2012 Pazartesi günü, devlet konseyi raportörü, Monsanto’nun en önemli ürününe bir darbe daha indirdi: tar›m bakanl›¤›na en geç alt› ay içinde ürünün zehirlilik oran›n›n analiz edilmesi ve piyasaya sürülmesi için yeniden izin al›nmas› yolunda talimat verdi Hayvan sütüne bulafl›yor 90’lar›n bafl›nda, Monsanto ilk biyoteknoloji ürününü piyasaya sundu: ‹neklerin süt verimini yüzde 20 oran›nda artt›ran ve genetik olarak oluflturulmufl bir hormon olan Posilac. Hormon mastit ve memelerde yang›ya sebep oldu¤u için çiftçileri ineklerine antibiyotik vermek zorunda b›rak›yor. Bu antibiyotikler de hayvan›n sütüne bulafl›yor. Bu “mucize” ürün bugün dünyan›n her yerinde yasak: ABD hariç. 1995 ve 1997 aras›nda, üçü de Roundup herbisitine dirençli, geneti¤i de¤ifltirilmifl Roundup Ready isimli soya, flalgam ve pamuk tohumlar› piyasaya sürülmek üzere izin ald›. Glyphosate (Roundup ad›yla pazarlanan) maddesi üzerinde geçerlili¤ini yitirmifl bir patent sahibi olan firma, bugün strateji de¤ifltirmeye karar verdi ve canl› organizmalar›n patentlerini almaya bafllad›. Bugün gezegende bulunan GDO’lar›n yüzde doksan›n› üretiyor. AMSTERDAM

Herbisit sat›fl› yasakland› Herbisit (ot ilac›) kurban› bir tah›l üreticisi olan Paul François, Monstanto’ya açt›¤› davay› 13 fiubatta kazand›. Monsanto’nun di¤er herbisit ürünü Lasso’yu hedef alan 13 fiubat karar› daha önemli. Frans›z yarg›çlar, bitki sa¤l›¤› ile ilgili ürünler imal eden flirketin, davac› Paul François’n›n u¤rad›¤› zarar› tamamen tazmin etmesine karar verdi.

Çiftçi sadece yar›m zamanl› çal›flabiliyor çünkü kronik yorgunluk ve bafl a¤r›lar›ndan muzdarip. Doktorlara göre Lasso’yu soludu¤u için çiftçinin merkezi sinir sisteminde hasar meydana gelmifl. Monsanto ise karara karfl› ç›k›yor: ‘Monsanto ürünleri, piyasadaki ürünler için belirlenen güvenlik standartlar›na uygundur. fiirket bitki sa¤l›¤›na

yönelik ürünlerin güvenli¤i konusunda son derece titiz bir bilimsel de¤erlendirme sürecine sahiptir.’ Buna ra¤men, ürün tehlikeli oldu¤u gerekçesiyle Kanada’da 1985, Belçika ve ‹ngiltere’de 1992, Fransa’da ise 2007 y›l›ndan beri yasaklanm›fl durumda (Ürün 31 Aral›k 1968’de al›nan izinle piyasaya sürülmüfltü).

Türkiye’de su özellefltiriliyor

HABER TURU

Filler bar›na¤a uçakla gönderilecek

LOS ANGELES - Kanada’n›n Toronto Hay-

AMED / ANF - D‹SK‹ Genel Müdürlü¤ü taraf›ndan düzenlenen, dünya ve Türkiye’deki su kaynaklar›, su politikalar›, su ve g›da aras›ndaki iliflki, sorunlar ve çözüm önerilerinin ele al›nd›¤› iki günlük “Su ve G›da Güvenli¤i Sempozyumu” moderatörlü¤ünü Amed Büyükflehir Belediyesi Baflkan› Osman Baydemir’in yapt›¤› “Su Politikalar›” paneli ile sona erdi. Mufl Alparslan Üniversitesi’nden Doç. Dr. Abdullah K›ran, su kavram›n›n egemenlik ve savafl kavramlar› ile do¤rudan iliflkili oldu¤unu söyledi.

Suda siyasi ve askeri tezler Özerk Barselona Üniversitesi’nden Dr. Akgün ‹lhan, “Türkiye’de Su Politikalar› ve Çözüm Önerileri” bafll›kl› bir sunum yaparak, Türkiye’de suyun tamamen ticarilefltirilmesine ve özellefltirmeye dönük politikalar oluflturuldu¤unu söyledi. DS‹, TÜS‹AD ve US‹AD gibi kurumlar›n Türkiye’deki su sorununun “kalk›nma meselesi”,

MGK’n›n “milli güvenlik meselesi” olarak ele ald›¤›n› kaydeden ‹lhan, hükümetin ise barajlara karfl› olmay› “bölücülük yapmak” olarak tan›mlad›¤›n› kaydetti. Türkiye’deki muhaliflerin suya bak›fl›n› da özetleyen ‹lhan, “Türkiye’de su sorunu yönetim, ekoloji ve adalet kavramlar› ile do¤rudan iliflkili bir mesele olup özellefltirmeden oldu¤u kadar ticarileflmeden de kaynaklanmaktad›r” dedi. Yazar-Aktivist Metin Ye¤in ise “Tüm tohumlar sat›l›yor. Ayr› ayr› patentleniyoruz. Yak›nda bahçemizde maydanoz yetifltirdi¤imizde kaçak maydanoz yetifltirdi¤imiz söylenecek” dedi. Ege Çevre ve Kültür Platformu’ndan avukat Arif Ali Cang› da suyun hukuksal alanda ele al›nma biçimlerini anlatt›. Uluslararas› hukuk ve ulusal hukukta su ile ilgili yasa maddelerini ele alan Cang›, “Ekolojiyi, yaflam› koruyacak yeni politikalar gelifltirmelidir. Politikalar›n üretti¤i hukuk, suyu korumal› ve su hakk›n› güvence alt›na almal›d›r” dedi.

vanat Bahçesi’nden ABD’nin California eyaletindeki bir fil bar›na¤›na gönderilecek üç fil, hayvan sever TV star›n›n yapt›¤› ba¤›fl sayesinde uçakla seyahat edecek. Hayvan severli¤i ile tan›nan ünlü sunucu Bob Barker, fillerden birinin kamyonla yap›lacak uzun yolculu¤a dayanamayacak kadar hasta oldu¤unu ö¤rendikten sonra 880 bin dolar ba¤›fllad›. 88 yafl›ndaki Barker’›n cömert ba¤›fl› sayesinde Thika, ‹ringa ve Toga adl› fillerin California’daki fil bar›na¤›na özel bir uçakla gidecekleri belirtildi.

Görünmez eme¤i görmemizi de sa¤lar m› havuç? Amik Ovas›’nda 20 bin dönümlük alanda yap›lan üretim ile 3. s›rada yer alan K›r›khan havucu sofralar›n›za gelmeden önce itinal› ellerin sahibi taraf›ndan seçilip paketleniyor. Kendi sofralar›na ne kadar› düfler bilinmez. Gözlere iyi gelirmifl havuç. Bak›p da görmek isteyenlere eme¤in resmi...

Restorasyonda taban mozai¤i bulundu MERS‹N - Tarsus ilçesinde, Kubat Pafla Medresesi’nin restorasyon çal›flmalar› s›ras›nda antik ça¤a ait oldu¤u belirtilen taban mozai¤i ortaya ç›kt›. Tarsus Belediye Baflkan› Burhanettin Kocamaz, yapt›¤› aç›klamada, belediye taraf›ndan haz›rlanan ve Çukurova Kalk›nma Ajans›

(ÇKA) taraf›ndan desteklenen ‘’Tarsus Kubat Pafla Medresesi Restorasyon Projesi’’ kapsam›ndaki restorasyon çal›flmalar›n›n sürdü¤ünü söyledi. Medresenin giriflinin sa¤ köflesinde taban çal›flmalar› s›ras›nda mozaik parçalar› görülmesi üzerine durumu Müze Müdürlü¤ü yetkililerine bildirdiklerini ifade

eden Kocamaz, Müze Müdürlü¤ü’nce gönderilen ekibin yapt›¤› incelemede, mozai¤in antik ça¤a ait oldu¤unun belirlendi¤ini kaydetti. Kocamaz, mozai¤in niteli¤inin ve yay›lma alan›n›n araflt›r›lmas›na yönelik detayl› çal›flman›n daha sonra yap›laca¤›n› dile getirdi.

BM: Fosil yak›tlara destek kald›r›ls›n ‹STANBUL - ‹stanbul’da düzenlenen Küre-

sel ‹nsani Geliflme Forumu’nda aç›klanan BM raporunda, Do¤u Avrupa ve Orta Asya’da fosil yak›tlara devlet deste¤inin kald›r›lmas›, “yeflil” istihdama yat›r›m yap›lmas› ve sürdürülebilir bir gelecek yaratmak için sosyal koruma önlemleri al›nmas› ça¤r›s› yap›ld›.“De¤iflimden Dönüflüme: Avrupa ve Orta Asya’da Sürdürülebilir ve Kapsay›c› Kalk›nma” adl› raporda, Do¤u Avrupa ve Orta Asya’da sürdürülebilir kalk›nmaya geçifl yap›lmas› gerekti¤i, aksi takdirde gelecekte daha a¤›r bir bedel ödenece¤i belirtildi.


ada25-03-s2.qxp

3/24/12

6:25 PM

Page 1

25 Mart 2012 Pazar

kadin@ozgur-gundem.com

2

Sürgünler devam ediyor Özlem A¤ufl / Adana - Diha

K

CK ad› alt›nda Karatafl 2009’dan bu yana bafllat›lansiyasi Kad›n Kapal› operasyonlar ve Cezaevi’nden 7 beraberinde getirdi¤i binlerce siyasi tutuklu ve hüsiyasi hükümlü cezaevlerine s›¤m›kad›n, hak ihlal- kümlü, yor. Siyasetçi, akademisyen, gazeteci, insan haklar› lerinin yo¤un savunucular› ile t›ka basa olarak yafland›¤› doldurulan cezaevlerinde, ‹zmir Alia¤a’daki yer sorunu ‘sürgün sevklerle’ çözülmeye çal›fl›l›yor. fiakran T Tipi Özellikle kad›n tutuklu ve hükümlüler, sürgün sevklere Cezaevi’ne maruz kal›yor. Daha önce Çusürgün kurova bölgesindeki cezaevlerinden, Karatafl Kad›n Kapal› Ceedildi zaevi’ne sürgün edilen siyasi hükümlü kad›nlar, flimdi de yeni sevklerle birlikte ikinci defa sürgüne maruz b›rak›l›yor. 7 siyasi hükümlü, 20 Mart tarihinde Karatafl Kad›n Kapal› Cezaevi’nden, hak ihlallerinin yo¤un olarak yafland›¤› ‹zmir Alia¤a fiakran T Tipi Cezaevi’ne sevk edildi.

Sa¤l›k raporuna ra¤men sürgün Karatafl Kad›n Kapal› Cezaevi’nden 20 Mart’ta ‹zmir fiakran T Tipi’ne sürgün edilen siyasi hükümlülerden 65 yafl›ndaki Sultan Özer isimli hükümlünün “örgüte yard›m ve yatakl›k etmek” iddias›yla 5 y›l hapis cezas› ald›¤› ö¤renildi. Özer’in daha önce iki kez kalp krizi geçirdi¤i, fleker ve tansiyon gibi hastal›klar› oldu¤una dair doktor raporu olmas›na ra¤men sürgüne maruz b›rak›ld›¤› kaydedildi. Sürgün sevke maruz kalan di¤er hükümlülerden 55 yafl›ndaki Nuriye Erim’in ise, yine 2011 y›l›nda Urfa Cezaevi’nden Karatafl Kad›n Kapal› Cezaevi’ne sürgün edildi¤i ö¤renildi. Erim’in ailesi Riha’da olmas›na ve daha önce de Riha’ya sevk için dilekçe vermesine ra¤men fiakran T Tipi’ne sürgün edildi. Hükümlülerden Yazgül Y›ld›zhan’›n ise ailesinin Adana’da ikamet etti¤i ve Adana’da guat›r tedavisi gördü¤ü, guat›r›n›n kansere dönüflme riskinin oldu¤u belirtildi. Y›ld›zhan’›n tedavisi tamamlanmadan ‹zmir’e sevk edildi¤i ö¤renildi.

Birbirinden skandal yarg› kararlar›yla yaflanan›n kendisinden daha çirkin hale gelen Mêrdîn’deki N.Ç olay›n›n ard›ndan benzer bir utanc›n da Bart›n’da yafland›¤› ö¤renildi. 14 yafl›ndaki Ç.K.’ye taciz ve tecavüz etmekle suçlanan 22 kifli gözalt›na al›nd›

Vali ‘iddia’ diyor Psikolog gözetiminde konuflan küçük k›z›n verdi¤i ifade do¤rultusunda yap›lan operasyonda 22 kifli gözalt›na al›nd›. Sorgular›ndan sonra adliyeye ç›kar›lan 22 flüpheliden 4’ü serbest b›rak›l›rken 18’i tutuklanma talebiyle mahkemeye sevk edildi. Vali ‹sa Küçük iddialarla ilgili, “Tecavüze yönelik de iddialar var ancak do¤ru olmayabilir. ‹daremizin çok fazla bilgisi yok” dedi.

Utançla sonuçlanm›flt› Mêrdîn’de, 2002’de 13 yafl›nda olan N.Ç., kamu görevlilerinin de aralar›nda bulundu¤u 26 kiflinin tecavüzüne u¤ram›flt›. Mardin 1. A¤›r Ceza Mahkemesi, san›klar›n tamam›na alt s›n›rdan ceza vermifl, k›z›n ‘r›zas›yla iliflkiye girdi¤i’ni savunmufltu. Karar temyiz edilmifl, Yarg›tay Baflsavc›l›¤› da “N.Ç’nin bu ifli r›zas›yla yapt›¤›” yolundaki görüfle itiraz etmemiflti.

Bir tecavüzcü de baflsavc›l›k Bart›n Cumhuriyet Baflsavc›l›¤› ise konuyla ilgili yapt›¤› aç›klamayla çocuk tacizcilerinin çirkinli¤ini aratmad›. Baflsavc›l›¤a göre 16 kiflinin tecavüzüne u¤rayan 15 yafl›ndaki ma¤durenin zeka düzeyi yeterince geliflmemifl ve söz konusu kiflilerin tecavüzüne u¤ramam›fl, onlarla kendi r›zas›yla birlikte olmufl! Bart›n Cumhuriyet Baflsavc›l›¤›, ilkö¤retim 8. s›n›f ö¤rencisi Ç.K.’nin tecavüz ve cinsel istismara u¤ramas› ile ilgili olarak ‘komuoyunun do¤ru bilgilendirilmesi’ amac›yla internet sitesinden bas›n aç›klamas›nda bulundu. Ç.K.’n›n cep telefonunda uygunsuz mesajlar oldu¤unu söyledi ve Ç.K.’nin zeka düzeyinin yeterince geliflmemifl oldu¤u aç›klad›! Skandal aç›klama flu flekilde devam etti: “Yap›lan tespit ve toplanan delillere göre, ma¤dure Ç.K.’nin zeka düzeyinin yeterince geliflmemifl oldu¤u, ailevi problemlerinin bulundu¤u, anne ve babas›n›n ayr›lmas› neticesi psikolojik sorunlar yaflad›¤›, düfltü¤ü bu durum neticesi bir ço¤u r›zaya dayal› iliflkiler yaflad›¤›, bunlardan birinin (halk aras›nda anlafl›ld›¤› flekilde) tecavüz niteli¤inde gerçekleflti¤i, di¤erlerinin ise cinsel istismar ve cinsel taciz mahiyetinde oldu¤u, soruflturman›n halen devam etti¤i, ma¤durenin bu aflamada koruma alt›na al›nd›¤› anlafl›lm›flt›r.”

Gever Kad›n Kooperatifi aç›ld›

COLEMÊRG / D‹HA -

Colemêrg’in (Hakkari) Gever (Yüksekova) ilçesinde Gever Kad›n Kooperatifi’nin aç›l›fl› yap›ld›. Kooperatifin aç›l›fl›na, Belediye Baflkan› Ercan Bora, BDP ‹lçe Baflkan› Rüstem Demir, Ekonomi ‹stihdam Komisyonu Üyesi Yeliz Ayy›ld›z, Bar›fl Anneleri ‹nisiyatifi aktivistleri, MEYADER, E¤itim Sen, Esnaf ve Sanatkarlar Odas›, Ticaret ve Sanayi Odas›, ‹lçe Tar›m Müdürlü¤ü, Cilo Do¤a Derne¤i, KURD‹DER yönetici ve temsilcileri ile çok say›da kad›n kat›ld›. Aç›l›fltan sonra bir konuflma yapan Gever Kad›n Kooperatif Baflkan› Felek ›fl›k, kad›nlar aç›s›ndan kooperatifler oluflturman›n önemine iflaret etti. Kad›nlar›n ekonomik, sosyal ve kültürel hayata daha etkin kat›l›m›n› sa¤lamak, kad›na yönelik fliddetin önlenmesi ve toplamsal cinsiyet eflitli¤i mücadelesine katk›da bulunmak, bilinç yükseltme çal›flmalar› yapmak ve kad›n dayan›flmas›n› güçlendirmek amac›yla yola koyulduklar›n› belirten

Parmaklarda tütün avuçlarda kül Ifl›k, önümüzdeki günlerde yapacaklar› çal›flmalar hakk›nda bilgi verdi. Geç kald›k ama destek olaca¤›z Ekonomi ‹stihdam Komisyonu üyesi Yeliz Ayy›ld›z ise, özel ve kamusal alanda kad›n›n maruz kald›¤› her türlü fliddetin ortadan kald›r›lmas› amac›yla, toplumun tüm kesimlerinde fark›ndal›k yaratacak bilinç yükseltme çal›flmalar› yapman›n gereklili¤ine iflaret etti. Ayy›ld›z, kad›na yönelik pozitif ayr›mc›l›¤› güçlendirmeyi hedeflediklerini belirtti. Gever Belediye Baflkan› Ercan Bora da, kad›n kooperatifinin aç›lmas›nda geç kal›nd›¤›n› ifade ederek, belediye olarak her türlü deste¤i sunacaklar›n› söyledi.

YEN‹ DELH‹ - Hindistan’›n do¤usundaki Dhulian flehrinin fakir bir köyünde yaflayan küçük k›z çocuklar› e¤ri bü¤rü tu¤ladan evlerin önünde tozlu çuvallar›n üstünde ayaklar›n› bükerek oturmufl, avuçlar›ndaki kömür külünü ovuflturuyorlar. Daha önce binlerce kez yapt›klar› bir ifli yeniden yap›yorlar: Önce jiletle yapra¤› dörtgen fleklinde kesiyor, bir tutam tütün al›p baflparmaklar›yla di¤er parmaklar› aras›nda tütünü sar›p onu sonunda iki k›rm›z› iple ba¤l›yorlar. Hem de her gün, günde 8 saat boyunca...

Nisêbîn’de sa¤l›k sertifikalar› al›nd›

Bermal Birtek* aeniz ÖZGÜR

‹ki gerçek, bir hakikat

Sevk edilen siyasi hükümlülerin isimleri flunlar; Ratibe Batmaz, Hayriye Özkan, Nuriye Erim, Ayfer Ayçiçek, Hürriyet Do¤an, Sultan Özer ve Yazgül Y›ld›zhan.

N.Ç’nin dava sonucu birilerine güç verdi

BARTIN - Bart›n merkeze ba¤l› bir köyde, ilkö¤retim okulunda e¤itim gören 14 yafl›ndaki Ç.K’nin durgun ve içine kapan›k halinden flüphelenen okul yönetimi, bir uzman psikolog eflli¤inde ö¤renciyle görüfltü. Küçük k›z›n görüflmede tecavüze u¤rad›¤›n› söylemesi üzerine durum ‹l Milli E¤itim Müdürlü¤ü’ne bildirildi. Milli E¤itim Müdürlü¤ü’nün konuyu Bart›n Cumhuriyet Savc›l›¤›’na aktarmas› üzerine de, olayla ilgili soruflturma bafllat›ld›.

KADININ D‹L‹NDEN

MÊRDÎN - Nisêbîn (Nusaybin) Belediyesi Gülflilav Kad›n Dan›flma Merkezi taraf›ndan 3 ayd›r 17 kad›n›n kat›l›m›yla gerçeklefltirilen ve Kürtçe verilen “kad›n sa¤l›¤› e¤itimi” sona erdi. Nisêbîn Belediye Baflkan› Ayfle Gökkan, erkek iktidar›n›n hastaland›¤›nda k›ymetli muamelesi gördü¤ünü, ancak kad›n hastaland›¤›nda ise önemsenmedi¤ini söyledi. Belediye Baflkan

Yard›mc›s› Saliha Cabadak da kad›n›n kendi bedeninden uzaklaflt›r›ld›¤›n› belirterek “Kad›n hep ezilmifltir. Kendi bedenine uzaklaflt›r›lm›fl, kendine fark›ndal›¤› erkek taraf›ndan ortadan kald›r›lm›flt›r. Bu e¤itimde görmüfl oldu¤umuz en önemli fley kad›n›n kendi bedenini tan›maya bafllad›¤›d›r. Kad›n bedenini tan›d›kça kendi sorunlar›na da çözüm gelifltirebiliyor” dedi.

Tarih zamanda ve mekanda yeni do¤mufl bir k›srak tedirginli¤inde capcanl›, kendi oluflumunun tan›¤› olma çabas›nda, kendi anlam›nca ak›p gidiyor. Sonsuzlu¤a ak›yor olman›n coflkunlu¤unda soluk solu¤a doludizgin... Zamansa kendi içerisinde bir dejavu an›nda sanki! Mekansal ve zamansal farkl›l›klar› yaflasa da yaflan›lanlar dejavu hissi uyand›r›yor. Erkek egemenlikçi sistemin elinde oyuncak olmufl tarih, dolay›s›yla da gerçekler! “Resmi tarih” ad› alt›nda yaz›lanlar, toplumu özsel de¤erlerinden uzaklaflt›rma üzerinden yeni bir toplumsall›ktan ç›km›fl toplum yaratmaya çal›flarak “toplum mühendisli¤i”ne soyunmufl egemenlerin en somut pratikleri, gerçe¤e nereden bakmal›? Hangi gerçekler üzerinden hakikate ulaflmal› ve hangi hakikatler üzerinden toplum flekillendirilmeli? Sorular›n›n tersten yan›t›n› resmi tarihi üzerinden anlamak hakikat aray›fl›nda bir yöntem olarak de¤erlendirilebilir. Hakikate ulaflmak demek, de¤iflim sürecine girmeyen “öz”e ulaflmak demektir. Sokrates’in ünlü “kendini bil” felsefesinin ana kayna¤›nda hakikate dair güçlü aray›fl› yatar. Hakikate dair iyi bir yöntem aran›yorsa kuflkusuz “kendini bil”me yolunda tarihini bilmek, yeni bir hakikatin serüvenine dalmak iyi bir yöntem olacakt›r. Gerçekler bu derece aç›k, gün yüzünde gibi görünürken hakikatin kendini bu denli mistik k›lmas›n›n nedeni nedir? fiüphesiz bu mistiklikte gerçeklerin kendilerini hakikatmifl gibi maskelemelerinin rolü büyüktür. ‹flte bu yüzden gerçek göz önündeyken hakikate ulaflmak için bir aray›fl gereklidir. Gerçek bize sunulan, hakikatse emekle ulafl›labilendir. Hakikate ulaflma u¤rafl›s› özgürlük aray›fl› olanlar›n u¤rafl›s›d›r. Tarihi de bir zaman posas› olarak görmekten çok, hakikate ulaflman›n bir arac› olarak görmek hakikate ulaflma yolunda iyi bir ad›m olacakt›r. Uygarl›¤›n kendisini toplumun üzerinde ve d›fl›nda bir güç olarak ilan etti¤i günden hatta ve hatta yaz›n›n icad›yla birlikte- toplumlar yaz›l› anlarda tarihlerini yazma çabas›nda olmufllard›r. Fakat çok iyi bilinmektedir ki bu yaz›ma, yaz›l› tarih olarak bugün rastlamak mümkün de¤ildir. Ezen-ezilen çeliflkisinin zamansal serüveni olarak adland›rabilece¤imiz tarih, her zaman erkek egemen zihniyetin kendisini meflrulaflt›rma çabas›nda ezelden gelip ebediyete akaca¤›n›n mesaj›yla, büyük bir itinayla yaz›lm›flt›r. Ezenler tarihi olarak ezilenlerin tarihine bu el koyuflun temel amaçlar›n› sadece bir “ego tatmini” olarak yorumlamak bizi eksik, yan›lg›l› bir sonuca götürecektir. ‹nsanlar -hakikate dair olanlar- ne zaman evrenin keflfine ç›karsalar “kendini bil”me amac›yla tarihe dönüp bakm›fllard›r. Tarihe bak›nca ise ayn› iktidarc›-eril zihniyetin elinden ç›kan bir yalan gerçekli¤e tan›k olmufllard›r. Yani özünde bütün gerçeklerin tarihte de ayn› flekilde yafland›¤›, yaflan›lan gerçekler bütününün görünenden ibaret oldu¤u bilgisiyle yaflanan bu yapay süreçlerin asl›nda insan›n hakikati oldu¤u mesaj› verilmifltir aray›flç›lara. Bütün sistemler gayet iyi bilmektedir ki hakikat aray›fl› olanlar hakikate ulafl›rlarsa egemen zihniyetin elinde flekillenmifl hakikat d›fl› sistemleri iflas edecektir. Olaylar, olgular, kifliler ve mekanlar de¤ifliyor. Bütün bu de¤iflimler ço¤u zaman fark›nda olunmaks›z›n yaflan›l›yor. De¤iflimin gerçekleflti¤i zamanlar› sadece olufllardan fark etmek mümkün oluyor. Sabit kalan zamanda oluflan fley ya da fleyde oluflan zaman de¤iflimi görünür k›l›yor. Bütün de¤iflimlere zemin olan özsel de¤erler ise sabit kal›yor, de¤iflimlerin ana kayna¤› oluyor. T›pk› bugüne kaynakl›k eden ve resmi tarihte çok da hakikatsel de¤eri olmayan ana soylu ilkel komünal dönem gibi. Yine resmi tarihin aç›klama konusunda can çekiflti¤i, yap›lanlar›n meflruiyetinin sa¤lan›lmaya çal›fl›ld›¤› bir dönemde “gerçekler” cirit at›yor. Roboski Katliam›, toplu mezarlar ve faili meçhullerden sadece bir “gerçekmifl” gibi bahsediliyor. Hakikatin de¤eri göz ard› ediliyor ve tarih her zamanki gibi diyalektiksel gelifliyor. Bütün hakikatleri gerçeklik yap›p gerekçelendiren zihniyet, Kürt halk›n›n y›llard›r yürüttü¤ü mücadelenin hakl›l›¤›n› görme cesaretini dahi gösteremiyor. Ne var ki, yaz›lan tarih ayn› zamanda yaflan›lan tarihten hakikatleri çarp›tmak kolay olmuyor. Hakikat art›k öylesine gün yüzüne ç›km›fl ki görmek için bakmak yetiyor. Toplum mühendisli¤ine soyunanlar›n yaratmak istedi¤i Türk ve Kürt gerçekliklerine karfl› Türk ve Kürt halk›n›n kendi hakikatleri var. Gün yüzüne bu denli ç›km›fl olmas›na ra¤men, aranacak bir hakikat olursa, y›llard›r süren bu savaflta binlerce gencin inand›¤› de¤erler u¤runa can verdi¤i ve savafl bu mant›kla devam ederse binlerce gencin de can›n› vermekten çekinmeyece¤i sonucuna ulafl›lacakt›r. *Diyarbak›r E Tipi Cezaevi


ada25-03-s3.qxp

3/24/12

6:24 PM

Page 1

25 Mart 2012 Pazar

Saatinizi ileri ald›n›z m›?

3

ozgur-gundem.com

Yaflam

Dün geceden itibaren yaz saati uygulamas›na geçildi. Dün gece 02.00’de saatler bir saat ileri al›nd›. Gün ›fl›¤›ndan daha fazla yararlanmak ve enerji tasarrufu amac›yla yap›lan uygulama 28 Ekim’e kadar devam edecek.

Wan sars›lmaya devam ediyor Bo¤aziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araflt›rma Enstitüsü’nden al›nan bilgiye göre, merkez üssü Wan’a ba¤l› Çolpan köyünde deprem meydana geldi. Saat 08.57’de meydana gelen depremin büyüklü¤ü 4,2 olarak ölçüldü.

3 yafl›ndaki çocuk yang›n kurban›

Ka¤›thane’de Gökhan fiuataman’a ait gecekonduda henüz belirlenemeyen bir nedenle yang›n ç›kt›. Yang›n› söndüren itfaiye ekipleri, fiuataman’›n 3 yafl›ndaki o¤lu Özkan fiuataman’› müdahaleye ra¤men kurtaramad›. Baban›n hayati tehlikesi ise sürüyor.

O¤lum sakat kal›yor yard›m edin ve maddi durumu olmad›¤› için tedavisini gerçeklefltiremedi¤ini ifade etti. Efli askerde oldu¤u için hiçbir gelirlerinin olmad›¤›n› ifade eden Gül, tek iste¤inin o¤lunun sakat kalmaktan kurtulmas› oldu¤unu ifade etti. O¤lunun ilk müdahalede yanl›fl tedavi uyguland›¤› için sakat kald›¤›n› belirten Gül, “Çaresizce her gün o¤lumun sakat kalmas›na seyirci kal›yorum ve bir fley yapamad›¤›m için kahroluyorum. Bunun için tek iste¤im bana yard›m elinin ulaflt›r›lmas›d›r” diye konufltu.

Deprem s›ras›nda üzerine televizyon düflmesi sonucu sakat kalan 3 yafl›ndaki Taner Gül, tedavi için yard›m bekliyor. Taner Gül’ün annesi Necla Gül, ‘Çaresizce her gün o¤lumun sakat kalmas›na seyirci kal›yorum. Tek iste¤im çocu¤umun tedavisi için yard›m eli uzat›ls›n’ diye feryat ediyor ‹dris Y›lmaz / Wan - Diha

W

an Erdîfl’te (Ercifl) 23 Ekim’de yaflanan deprem felaketi s›ras›nda ‹nönü Mahallesi’nde oturan 3 yafl›ndaki Taner Gül isimli çocu¤un üzerine televizyon düfltü. Taner’in aya¤› iki yerden k›r›ld›. Binlerce yaral›n›n oldu¤u deprem s›ras›nda Gül ailesi de çocuklar›n› alarak ilçede ço¤unlu¤u gö-

HABER TURU

Çewlîg’te dere taflt› 150 kuzu telef oldu ÇEWLÎG - Çewlîg’in (Bingöl) Kanîrefl (Kar-

l›ova) ilçesinde bulunan Karabalç›k köyünün yak›n›nda bulunan derenin taflmas› sonucu Pakize Baran adl› köylünün dere yak›nlar›nda bulunan ah›r›nda bulunan 150 kuzu telef oldu. Benzer olaylar›n 2003-2004 y›llar›nda da yafland›¤›n› kaydeden köylüler, aradan 8 y›l geçmesine ra¤men yetkililerin hâlâ harekete geçmedi¤ini dile getirerek ilgili birimlere tekrara baflvuracaklar›n› belirtti.

Yang›nda engelli kad›n hayat›n› kaybetti KÜTAHYA - Kütahya’n›n Gediz ilçesindeki

3 katl› evde ç›kan yang›nda, 10 y›ld›r yata¤a ba¤›ml› yaflayan 72 yafl›ndaki görme engelli kad›n öldü. Ç›k›fl nedeni belirlenemeyen ve k›sa sürede büyüyen yang›na çevredeki yurttafllar kovalarla su tafl›yarak müdahale etti. Bir bölümünde hasar oluflan binay› kontrol eden itfaiye ekipleri, üst kattaki odada Emine Bilgin’in (72) yanarak öldü¤ünü belirledi.

Esendere’de bulunan ceset Afgan’l› ç›kt› COLEMÊRG - Colemêrg’in (Hakkari) Gever

(Yüksekova) ilçesine ba¤l› Esendere Beldesi’nde bulunan erkek cesedinin Afganl› mülteciye ait oldu¤u ö¤renildi. Kimli¤i aç›klanmayan Afgan uyruklu yurttafl›n ‹ran’›n ⁄an›k köyünden Türkiye’ye geçmek isterken ‹ran askerleri taraf›ndan s›n›rda vuruldu¤u ö¤renildi. Yüksekova Devlet Hastanesi morgunda bulunan Afganl› mülteci ile ilgili inceleme devam ediyor.

Reklam afifli asarken De¤erliak›m›na okuyucular›m›z elektrik kaGazetemize abone oldu¤unuz halde DEN‹ZL‹ - Denizli-Ankara karayolu Güzel-

elinize ulaflm›yorsa köygazeteniz mevkisinde bulunan bir iflyerineve branda reklam afifli asmak isteyen 6 iflçi, bulundu¤unuz yerdeki bayiye bina duvar›na metal merdiven dayad›kgazetemiz gelmiyor ise lar› s›rada merdivenin yüksek gerilim bayi numaras›n› alarak hatt›na temas etmesi nedeniyle ak›ma kap›ld›. afla¤›daki Yaralanan numaralardan iflçilerden Sad›k Göcebize ulaflabilirsiniz: men ve Tuncay Koçyi¤it, ambulansla Diyarbak›r ‹letiflim Tel:kaybetti. hastaneye kald›r›l›rken hayat›n› Di¤er iflçiler 0412 Ahmet228 U¤ur, 07 Ali 22 R›za Erkul, Kenan Göçer ve ‹smail Karpuz251 da yara‹stanbul ‹letiflim Tel:0212 87 72 land›. Fax: 0212 251 87 75 e-mail: firatdagitim@hotmail.com

nüllü doktorlardan oluflan seyyar hastaneye götürdü. Gül, burada doktorlar›n yapt›¤› ilk müdahaleden sonra evine geri gönderildi. Evi y›k›lan ve Çelebiba¤› Beldesi’nde bulunan Konteyner Kent’e yerlefltirilen Gül ailesi zamanla çocuklar›n›n yürümekte zorluk çekti¤ini görmeleri üzerine tekrar küçük Taner’i alarak hastaneye götürdü. Ancak hastanede küçük Taner’in ilk müdahalede k›r›lan kemi¤inin yanl›fl kaynamas›ndan dolay› tam teflekkülü bir hasta-

nede tekrar ameliyat olmas› yönünde aileye bilgi verildi. Aile, ekonomik s›k›nt›lardan dolay› çocuklar›n› farkl› bir hastaneye götüremiyor. Çocuklar›n›n sakat kalmas›n› istemeyen Gül ailesi, Taner’in tedavi olmas› için kendilerine uzat›lacak bir yard›m elini bekliyor. Yard›m edin sakat kalmas›n 2 çocuk annesi Necla Gül, yaflanan depremde 3 yafl›ndaki o¤lunun üzerine televizyon düfltü¤ü için sakat kald›¤›n›

Erken tedavi sakatl›ktan kurtar›r O¤lunu daha önce Ercifl Devlet Hastanesi’ne götürdü¤ünü bunun üzerine oradaki doktorlar›n kendilerini Van Yüzüncü Y›l Üniversitesi (YYÜ) E¤itim Araflt›rma Hastanesi’ne sevk etti¤ini ifade eden anne Gül, YYÜ’de doktorlar›n kendisine k›r›lan kemi¤in yanl›fl kaynad›¤›n› yeni bir ameliyatla düzelebilece¤ini ifade etti¤ini belirtti. Maddi durumlar› çok kötü oldu¤undan dolay› o¤lunu hastaneye getirip götüremedi¤ini de belirten Gül, o¤luna yemek bile bulmakta zorland›¤› bir s›rada, tedavi etmesinin ise imkans›z oldu¤unu dile getirdi. Gül, o¤lunun sakat kalmas›n› istemedi¤ini belirterek, destek talebinde bulundu.

Dikili bir a¤ac›n›z olsun Farqîn Belediyesi ‘Silvan’da dikili bir a¤ac›n olsun’ kampanyas› çerçevesinde Gaza Topê mevkiinde 2 bin 500 fidan›n dikimine bafllad› AMED / D‹HA - Farqîn (Silvan) Belediyesi’nin 3 y›ld›r sürdürdü¤ü “Silvan’da dikili bir a¤ac›n olsun” kampanyas› çerçevesinde Gaza Topê mevkiinde fidan dikimi çal›flmas› yap›ld›. Fidan dikimine, Farqîn Belediye Baflkan› Fad›l Erdede, BDP ‹lçe Eflbaflkan› Mahmut Ekti, Meya Kad›n Merkezi ve Zembilfrofl Sanat Atölyesi çal›flanlar› yan› s›ra Silvan Lisesi ö¤renci ve ö¤retmenlerinin de aralar›nda bulundu¤u çok say›da kifli kat›ld›. Toprak elimizden kay›p gitmesin Çal›flma kapsam›nda alan içerisinde teras çal›flmalar› yap›larak toprak erozyonuyla mücadele için bin adet elder çam›, bin adet mavi selvi, befl yüz adet pramit selvi, yüz adet top akasya, iki yüz elli adet tesbih a¤ac› ve bin adet süs bitkisi dikilece¤ini belirten Belediye Baflkan› Fad›l Erdede, bugün

‹STANBUL - CHP’li Avc›lar Belediyesi’nin flubat ay›nda y›kt›¤› Yeflilkent Cemevi’ni yeniden yapan mahalle sakinleri, y›k›ma karfl› nöbete girdi. Cemevi inflaat›, bir kat› onar›larak halk taraf›ndan kullan›lmaya bafllanm›flt›. Ancak, CHP’li Avc›lar Belediyesi’nin zab›t ekipleri, ifl makineleri ile cemevini y›km›flt›. Bunun üzerine Yeflilkent Pir Sultan Ab-

ö¤rencilerle birlikte alanda 100 adet elder çam› dikeceklerini belirtti. Erdede, “Günümüzde insano¤lu tabiat› tahrip etmifl. Art›k a¤aç diye bir fley kalmam›fl. Ormanlar ortadan kalk›yor ve çevre felaketi olufluyor. Oksijenin azalmas›yla insanlar›n yaflam› tümüyle zora giriyor” diyerek a¤açlar›n yok olmas›yla birlikte topra¤›n verimsizleflti¤ini ve bölgenin geçim kayna¤› olan topra¤›n da elden gidece¤ini belirtti. Dengeyi düzeltebiliriz Konuflmas›n›n devam›nda lise ö¤-

Mutfak Müzesi’nde yöresel ev yemekleri RIHA - Riha’da tarih boyunca var olan geleneksel

damak tad›n› koruma amac›yla kurulan, “Mutfak Müzesi”nde ücretsiz “Yöresel ev yemekleri kursu” aç›laca¤› belirtildi. Yaklafl›k 6 ay önce faaliyete giren müzede, kentin yemek kültürünün yan› s›ra tarihteki “Urfa yaflam›” da ziyaretçilere aktar›l›yor. Yemek kursunun aç›laca¤› müzede, ilerleyen dönemlerde ziyaretçilere yöresel yemeklerin ikram edilmesi de planlan›yor.

Seni bekliyorduk kaç zamand›r So¤uk ve karlar›n ard›ndan günefl yüzünü göstermeye bafllad›. Baharla birlikte en fazla çiftçilerin yüzü gülüyor. Yavrulayan koyunlar art›k yaylalarda otlat›lmaya baflland›.

Avc›lar’da cemevi nöbeti tutuluyor

rencilerinden çevreyi koruyan bir bilinçle yetiflmelerini isteyen Erdede, “Biz belediye, parti olarak bozulan dengeyi tekrar düzeltmek istiyoruz. Bunu da ormanlar› ço¤altarak, a¤aç dikerek yapabiliriz” dedi. ‹lk etapta 2500 adet a¤aç getirdiklerini ve her gün belli bir alana a¤aç diktiklerini belirten Erdede, ö¤rencilerle birlikte yüz adet a¤aç dikeceklerini söyledi. Silvan Lisesi Müdürü Cahit Akyol ise, belediye baflkan›na kendilerine bu f›rsat› tan›d›¤› için ö¤renciler ad›na teflekkür ederek, ö¤rencilerle birlikte a¤aç dikti.

Yaralanan kad›n yaflam›n› yitirdi AG‹RÎ - Agirî’nin (A¤r›) Bazîd (Do¤ubayaz›t) ilçesinde Bazîd çevre yolunda 3 Mart’ta yaflanan trafik kazas›nda a¤›r yaralanan ve Erzurum Bölge Hastanesi’nde tedavi alt›na al›nan 25 yafl›ndaki Ergül Do¤an isimli genç kad›n, tedavi gördü¤ü hastanede yaflam›n› yitirdi. Do¤an, memleketi Agirî’nin Giyadîn (Diyadin) ilçesine ba¤l› 14 Nisan Mahallesi’nde topra¤a verildi. Geçti¤imiz y›l üniversiteyi bitiren Do¤an bir bankada memur olarak çal›fl›yordu.

dal Kültür ve Dayan›flma Derne¤i Baflkan› Deniz Türkmeno¤lu bir aç›klama yapm›fl ve Avc›lar Belediyesi’nin cemevinin bulundu¤u yeri Kültür Merkezi yapmak istedi¤ini, bu nedenle y›kt›¤›n› aç›klam›flt›. Y›k›m›n ard›ndan cemevi yeniden yap›l›rken, mahalle sakinleri dün akflamdan itibaren y›k›m› engellemek için nöbet tutuyor.

Ö¤renciler: ‘Düzene köle olmayaca¤›z’ ADANA - Lise ve dershane ö¤rencileri, YGS ve ÖSYM’i protesto etmek amac›yla Adana Beflocak Meydan›’ndan ‹nönü Park›’na kadar yürüyüfl gerçeklefltirdi. Ö¤renciler ad›na bas›n aç›klamas› yapan Songül Canpolat kendilerine reva görülen bu sistemde ö¤rencilerin ç›karlar›na zerre ka-

dar uygulama yap›lmad›¤›n›n alt›n› çizdi. Canpolat, “Bizler y›llarca paral›, ezberci, anti bilimsel olan bir e¤itim sistemiyle karfl› karfl›ya b›rak›ld›k. 18-19 y›ll›k yaflam›m›z›n devam› 160 dakikal›k bir zaman dilimine s›k›flt›r›l›yor. Bu düzene köle olmam›z isteniyor ama olmayaca¤›z” dedi.

Kütüphane haftas› bafllad› ANKARA - Kültür ve Turizm Bakanl›¤› ile Türk Kütüphaneciler Derne¤i’nin iflbirli¤inde haz›rlanan “48. Kütüphane Haftas›”n›n aç›l›fl› 26 Mart’ta Hatay’da yap›lacak. Bu y›lki Kütüphaneler Haftas›, 26 Mart saat 10.00’da “Antakya Meclis Kültür Sanat Merkezi’nde düzenlenecek törenle bafllat›lacak. “Bilgi Toplumu Ço¤ullaflt›r›r” ana temas›yla ha-

z›rlanan ve 26 Mart-1 Nisan tarihleri aras›nda tüm yurtta düzenlenecek haftan›n Hatay’daki aç›l›fl›nda, üç semavi din ve alt mezhebin mensuplar›ndan oluflan ve Nobel Bar›fl Ödülü’ne aday gösterilen Antakya Medeniyetler Korosu konser verecek. ‘48.Kütüphane Haftas›’ süresince yurt genelinde okurlara yönelik çeflitli kültürel etkinlikler düzenlenecek.

Engelli çocuk gölette bo¤uldu MÛfi - Mûfl merkeze ba¤l› Yarpuzlu köyünde zihinsel engelli ‹smail Gülflahin, su birikintisinde bo¤ularak yaflam›n› yitirdi. Edinilen bilgilere göre, Yarpuzlu köyünde ilkö¤retim okulunda, 4 günden bu yana kaynaflt›rma e¤itimi alan zihinsel engelli 8 yafl›ndaki ‹smail Gülflahin’i, okul ç›k›fl›nda ablas› okuldan alarak eve do¤ru gö-

türdü. Yolun yar›s›nda ‹smail’e eve gitmesini söyleyen ablas› Semra Gülflahin, daha sonra okula döndü. Eve gitmeyen ‹smail Gülflahin, üzeri buz tutan gölette gitti. Buzlar›n k›r›lmas›yla gölete düflen ‹smail, suda bo¤ularak yaflam›n› yitirdi. Küçük ‹smail’in cenazesi otopsi yap›lmak üzere Mufl Devlet Hastanesi’ne kald›r›ld›.


ada25-03-s6.qxp

3/24/12

6:34 PM

Page 1

25 Mart 2012 Pazar

ozgur-gundem.com

6

AKP’N‹N KÜRT POL‹T‹KASI

Politika

Önce provoke et sonra tutukla...

AKP hükümetinin yasak karar›yla Newroz kutlamalar›n›n provoke edilmesi sonucu ç›kan olaylarda aralar›nda çocuklar›n da oldu¤u yüzlerce kifli gözalt›na al›nd›. fiirnex, ‹zmir, Colemêrg, Riha, Hatay ve Êlîh’te gözalt›na al›nanlardan 58 kifli tutukland›

irnex’in Cizîr ilçesinde Newroz kutlamalar›na polisin sert müdahale etmesi sonucu ç›kan olaylarda ve BDP ilçe binas›n›n bas›lmas›n›n ard›ndan yerlerde sürüklenerek gözalt›na al›nan 69 kifliden 20’si tutukland›. Tutuklanan 20 kiflinin isimleri flöyle; BDP Cizîr ilçe yöneticileri Abdulkerim Benzer ile Hasan Ayd›n, Ramazan Ürgen, Reflit Acar, Ramazan Özdek, ‹brahim Özkan, Mehmet Nezir Timurtafl, Sait Duru, Baran Vesek, Zeynep Tekin, Hamza Ad›güzel, Agit Aks›n, Mahsun Avc›, Abdurrahim Mendefl, Ali Üstün, ‹dris Çoban, Abdurrahim ‹veren, Hamza Karaduman, Vedat Acar ve Nurettin Elçi. 10 tutuklama daha ‹zmir’de Newroz öncesi yap›lan ev bask›nlar›nda gözalt›na al›nan 37 kifliden 10’u ç›kar›ld›klar› mahkeme taraf›ndan tutukland›. Tutuklananlar›n isimleri ise flöyle:Yakup Oktay, Semih Ersönmez, Nihat Bay›k, Necati Bar›flan, Osman Oktay, Umut Bozan, Faysal ‹ldeniz, Emrah Kandemir, Hasan ‹ldeniz ve Ümit Aydemir. 10 kiflinin “gizli tan›k” ifadesi dayanak gösterilerek tutukland›¤› ö¤renildi. Bu tutuklamalar sonucunda ‹zmir’de Newroz öncesi yap›lan operasyonlarda gözalt›na al›nan 37 kifliden, 6’s› çocuk 20 kifli tutuklanm›fl oldu. Ya¤l› ele tutuklama Colemêrg’in Gever (Yüksekova) ilçesinde gözalt›na al›nan 6 kifliden 4’ü tutukland›. Öte yandan Gever’de kimli¤i ö¤renilemeyen 3 genç sokakta gezerken gözalt›na al›nd›. Tutuklananlar›n isimleri

ise flöyle: Rojhat Özdal, Eflref Toruz, Rojda Düzen ile ad› ö¤renilemeyen bir kifli. Ailelerin verdi¤i bilgiye göre; Tutuklanan Rojhat Özdel’in boynuna takt›¤› atk›yla olaylar s›ras›nda yüzünü kapatt›¤›, Eflref Toruz’un cebinde limon oldu¤u, Rojda Düzen’in ise tamircide çal›flt›¤› ve elleri ya¤l› oldu¤u gerekçe gösterilerek mahkeme taraf›ndan tutukland›¤› ifade edildi. Riha’da 8 tutuklama Riha’n›n (Urfa) Wêranflar (Viranflehir) ilçesinde 20 Mart günü ç›kan olaylarda gözalt›na al›nan 25 kifliden 7’si ç›kar›ld›klar› mahkemece tutukland›. Tutuklanalar›n isimleri flöyle: ‹zzet Demir, Mehmet Divanl›, ‹brahim Yol, Sedat Çelik, H.A, Abdurrahim Da¤delen ve Yusuf Asi. Tutuklanan 8 kifli Urfa E Tipi Kapal› Cezaevi’ne gönderildi. Riha’da merkezde ise, gözalt›na al›nan 20 kifliden 19’u serbest b›rak›l›rken Velat Çay adl› yurttafl ise tutukland›.

Halktan sayg› beklemeyin

Dörtyol’da 6 tutuklama Hatay’›n Dörtyol ilçesinde gözalt›na al›nan 7 kifliden aralar›nda çocuklar›n da bulundu¤u 6 kifli tutukland›. Tutuklanan gençlerin isimleri flöyle: Fikret Uruç, Ferhat Demirbafl, Mustafa Demirbafl, Orhan Yalç›ner, Vedat Çelik ve Edip Kurt. Êlîh’te 10 tutuklama Êlîh’te (Batman) gözalt›na al›nan ve adliyeye sevk edilen 32 kifliden 10’u tutukland›. Êlîh’te 20 Mart’taki Newroz kutlamalar›na izin verilmemesi sonucu yaflanan çat›flmalarda 148 kifli gözalt›na al›nm›flt›. HABER MERKEZ‹ / D‹HA

Böyle birlikte yaflamay› als›n bafllar›na çals›nlar Cizîr’de incelemelerde bulunan DTK Eflbaflkan› Tu¤luk, ‘Kimse bize hukuktan, bar›fltan ve kardefllikten bahsetmesin. Böyle kardeflli¤i de böyle hukuku da, böyle birlikte yaflamay› da als›n bafllar›na çals›nlar’ dedi

Cizîr’de Newroz kutlamalar›na polisin sert müdahale etmesi sonucu ç›kan olaylardan sonra Cizîr’e gelen BDP heyeti, çocuklar› tutuklanan ailelerle bir araya geldi. BDP fiirnex Milletvekili

Tutax’ta köye bask›n AGIRÎ - Agirî’nin (A¤r›) Tutax

(Tutak) ilçesine ba¤l› Burnubulak köyüne asker ve polis taraf›ndan dün sabah erken saatlerinde bask›n düzenlendi. Edinilen bilgilere göre; köyde yaflayan Kerem U¤ur ve ‹kram U¤ur’un evlerinde HPG’li bulundurdu¤u iddias›yla evleri didik didik arand›. Aramada herhangi bir bulguya rastlan›lmazken, asker ve polis iki evi tamamen da¤›tt›ktan sonra köyden ayr›ld›.

Hasip Kaplan, “Halka sayg› göstermeyene halk da sayg› göstermeyecektir” diyerek bu sayg›s›zl›¤› yapanlar›n tespit edilece¤ini ve isimlerinin ilan edilece¤ini ifade etti.

BDP ilçe binas›na tafll› sald›r› ‹STANBUL - ‹stanbul BDP Bayrampafla ilçe binas›na önceki gün akflam saat 22.30 sular›nda kimli¤i belirsiz kifli veya kiflilerce tafll› sald›r›da bulunuldu. Sald›r›da ‹lçe Örgütü’nün bulundu¤u pasaj›n girifl camlar› k›r›l›rken, partinin tabelas›na da zarar verildi. Olaya iliflkin her hangi bir gözalt›n›n olmad›¤› belirtilirken, polisin olay yerinde incelemede bulundu¤u bildirildi.

Dîlok’taki iflaretler bir mesaj m›?

fiIRNEX - fiirnex’in Cizîr ilçesinde 20 Mart günü yap›lmak istenen Newroz kutlamalar›na polisin sert müdahale etmesi ve BDP Cizîr ilçe binas›n›n Özel Hareket Timleri taraf›ndan taranmas›n›n ard›ndan yaflananlar› yerinde incelemek için DTK Eflbaflkan› Aysel Tu¤luk Cizîr’e geldi. Tu¤luk beraberindeki BDP heyeti ve ‹sviçre Sol Parti D›fl ‹liflkiler Komisyon Üyesi Yekbun Alp, Heyet incelemelerinin ard›ndan gözalt›na al›nanlar›n durumunu ö¤renmek, geliflmeleri takip etmek için geldikleri adliye binas› önünde bas›n aç›klamas› yapt›. Tu¤luk, 20 Mart’ta Newroz Bayram›’n› kutlamak için Cizîr’de toplanan halka, “devlet terörü” uyguland›¤›n› belirterek, “‹lçe binam›za polisler panzerlerle girerek kap›lar k›r›lm›fl, ilçe binam›z tamamen yerle bir edilmifl ve ilçe binam›zdaki o tabloyu gördü¤ümüzde polisin, devletin nas›l bir kinle nas›l bir nefretle bir yönelim içerisinde oldu¤unu ve sald›r›n›n tamamen içeridekileri halk› etkisizlefltirmek ve darp etmek üzere planlanm›fl bir sald›r› oldu¤unu gösteriyor” dedi.

‘Yapt›klar› yanlar›nda kalmayacak’ “Newroz bizim bayram›m›zd›r. Bizler ne

zaman nerede nas›l kutlamak istersek öyle yapar›z”diyen Tu¤luk, “Devlet bizim bu karar›m›za ra¤men bir yasaklama karar› getirmifltir. Bu da yetmemifl gibi halk›m›z› linç edercesine bütün il ve ilçelerde bir terör bir faflizm uygulanm›flt›r. Bu yaklafl›mlar› asla kabul etmeyece¤iz. Kürt halk› yaln›z ve sahipsiz de¤ildir. Halk›m›za yap›lan bu sald›r›n›n hesab›n› demokratik ve meflru bir flekilde soraca¤›z. Zannetmesinler ki bu yapt›klar› fley yanlar›nda kalacakt›r” dedi.

DÎLOK - Dîlok Pir Sultan Abdal Kültür Derne¤i, Alevilere yönelik artan ›rkç› söylemler ve uygulamalara iliflkin bas›n aç›klamas› yapt›. Aç›klamaya, çok say›da sivil toplum örgütü ve parti temsilcisi kat›ld›. Pir Sultan Abdal Derne¤i fiube Baflkan› Yusuf Turunç, Dîlok’ta (Antep) ikamet eden Alevi yurttafllar›n evlerinin iflaretlenmesinin farkl› usul, dil ve yöntemlerle Alevilere bir mesaj verilme amac› tafl›d›¤›n› belirtti. Turunç, “Antep’teki iflaretlere dair emniyet birimlerine yapt›¤›m›z baflvurulardan ald›¤›m›z cevaplar çeliflkilidir” dedi. Turunç, bu

olay›n GASK‹, GAZDAfi, TEDAfi gibi kurumlara ait olmad›¤›na dikkat çekti. Turunç, ailelerin iflaretlerden kayg› duydu¤unu söyleyerek, “Aileler kayg›land›¤› için suç duyurusunda bulundu. Olay üzerinden 4 gün geçmesine ra¤men savc›l›k daha yeni soruflturma bafllatt›” ifadesini kulland›. Bas›n aç›klamas›n›n ard›ndan Alevi yurttafllar›n oturdu¤u mahalleye giden Turunç, ailelerle görüfltü. K›br›s Mahallesi’nde ikamet eden alevi yurttafllar, “Devletin yeni politikas› bu mu” sorular›n› akla getirdi¤ini ifade etti.

K›rm›z›gül: Çal›flma s›ras› bende Ali Bar›fl Kurt / Anf - ‹stanbul

‘Nas›l bir birlikte yaflam kurabiliriz’ Baflbakan Erdo¤an’›n sürekli kardefllikten bahsetti¤ini ve kendisini dünyaya demokrasi ve özgürlükler dersi veren, Ortado¤u’da yaflanan geliflmelere iliflkin, “Halk›n iradesini yok sayarsan›z yok olmaya mahkumsunuz” dedi¤ini hat›rlatan Tu¤luk, “Baflbakan’›n buradaki uygulamalar› tam bir diktatörlüktür. Bir yandan linç edeceksiniz, bir yandan zulüm edeceksiniz, bir yandan kendi Newroz’unu dahi yapmas›na izin vermeyeceksiniz. Batman’da de¤erli bir Kürt siyasetçisine yumruk atacak kadar devletiniz pervas›zlaflacak. Peki bunun üzerine nas›l bir kardefllik kurabilir, nas›l bir birlikte yaflam kurabiliriz” diye konufltu.

“Örgüt üyesi olmakla” suçland›¤› davan›n 8. duruflmas›nda tahliye karar› ç›kmas›yla birlikte ailesi ve sevenleri taraf›ndan dün cezaevinden ç›kar›lan Cihan K›rm›z›gül, “Haks›zl›¤a u¤rayarak özgürlü¤ümün çal›nd›¤› 2 y›l› olumlu geliflmelerle yaflamaya çal›flt›m. Cezaevinde çok iyi arkadafllarla tan›flm›fl oldum; tek memnun b›rakan bu oldu. Hatta cezaevinden ayr›l›rken d›flar›da beni bekleyen herkes mutluyken, benim içimde cezaevindekilerden ayr›ld›¤›m için burukluk vard›” diye konufltu. Ayn› zamanda bu süre içinde di¤er cezaevlerindeki tutsaklarla da mektuplaflt›¤›n› ve tan›flt›¤›n› anlatan K›rm›z›gül, d›flar›da kendisine

destek verenlere ise teflekkür etti. K›rm›z›gül, “Ben de art›k d›flar› ç›km›fl biri olarak cezaevindeki arkadafllara destek vermek isterim. Birçok arkadafl›m›z hâlâ tutsak. Onlar›n özgürlü¤ü, u¤rad›klar› haks›zl›k için bu kez çal›flma s›ras› bende.” diye konufltu.

Delil KARAKOÇAN

AKP’nin ‘yeni strateji’si ya da sisifos k›s›rdöngüsü... K›s›rdöngü, “ayn› olumsuz sonucu veren, çözüm getirmeyen durumlar›n tekrarlanmas›, sürdürülmesi” olarak tan›mlan›r. Mitolojik öyküsü de hayli anlaml›d›r. Mitolojiye göre Sisyphos (Sisifos), tanr›-›rmak Asopos’un k›z›n› kaç›ran Zeus’u ele vermek üzere anlafl›r. Bu hainlik tanr› Zeus’un öfkesine neden olur ve Sisifos Ölüler Ülkesi’ne gönderilir. Tanr›lar onu sonsuza dek tafl yuvarlamaya mahkum eder. Doru¤a her yaklaflt›¤›nda tafl yine afla¤›ya düfler. Bu k›s›rdöngü sonsuza dek tekrarlan›r. Uyumsuzluk, umutsuzluk da burada devreye girer. Sürece uyum sa¤lamayan siyasal yap›lar bu k›s›rdöngü içinde topluma ve sorunlar›na yabanc›lafl›rlarken, ayn› zamanda kendilerine de yabanc›lafl›r. Toplumsal ihtyaçlar ile kendi varl›klar› aras›ndaki çeliflki, sorunsal düflünmediklerinden kaotik bir durum yarat›r. Doru¤a ç›kar›lmakta olan tafl›n her defas›nda gerisin geri afla¤› yuvarlanmas› asl›nda, “çözümsüz kal›fl” karfl›s›nda bir “ceza”d›r. Yarars›z ve umutsuz çabalardan daha a¤›r, daha korkuç ceza ne olabilir? *** Newroz’a karfl› tutumu ve kamuoyuna aç›klad›klar› “yeni mücadele stratejisi” gösteriyor ki, AKP bir k›s›rdöngüye hapsolmufltur. Mitolojik ad›yla “Sisifos k›s›rdöngüsü”dür bu... Kürt sorunundaki tasfiyeye dönük her hamlesi sonuca ulaflmadan gerisin geri dönmüfl, AKP her defas›nda bu hamleyi umutsuzca tekrarlam›flt›r. “Yeni plan”lar›, öncekinin ve uygulanmakta olan›n umutsuz-çözümsüz tekrar›ndan baflka bir fley de¤ildir ve öyle görülüyor ki çözüm, 2014’e kadar AKP iktidar›n›n gündeminde yoktur. Kendilerini k›s›rdöngülere mahkum edenlerin, bu döngü içinde yarat›c› çözümler üretemeyecekleri de aç›kt›r. *** K›s›rdöngüye mahkum olanlar ve bunu bir siyasal yaklafl›m olarak içsellefltirenler, çözümün taraf›/partneri olabilirler mi? Do¤rusu flu ki, AKP, güvenlikçi politikalar› aflmam›fl, sadece gelifltirmifltir. Bu politikalarla nesnel olarak konumunu korusa da, öznel olarak “muhatap” olmaktan ç›km›flt›r. Çözüm/de¤iflim objesi de¤il, k›s›rdöngü objesi haline gelmifltir. fiu sorular› sormak da yanl›fl olmayacakt›r: PKK’siz/Öcalan’s›z (asl›nda son dönemlerde BDP’siz bir nitelik kazanm›flt›r) bir çözümün bilimsel bir temeli/oluru var m›d›r? Bir sorunun öznesi durumunda olanlar› d›fllayarak- ki Newroz bunun mümkün olmad›¤›n› birkez daha göstermifltir-nas›l bir özde¤iflim yarat›labilir mi? Siyasal kurakl›k ve k›s›rdöngülere karfl› “ya¤mur ormanlar›”n›n yaratt›¤›, Kürt Bahar›’n›n anlatt›¤› bu muydu? Ayr›ca k›s›rdöngüleri derinlefltiren “güvenlik politikalar›”, b›rak›n PKK’yi, Öcalan’›, BDP’yi, Kürtlerin kendisine, kendi olma yolculu¤una bir karfl›l›k de¤il midir? Milyonlar› k›s›rdöngülerin umutsuz aktörleri haline getirmeye çal›flan bir anlay›flla ne kurtar›labilir? Kürt Ulusal Konferans›’ndan bile, “Kürt karfl›tl›¤› ç›kartmak” gibi öznel bir amac› olan ve bunu “yeni konsept” ba¤lam›nda, “bahar-yaz plan›”na dahil eden bir iktidar, Kürt sorununda “iyi niyetli” oldu¤unu, Kürtlerin kendisine nas›l ve hangi sözcüklerle anlatabilir? Bir cevab› var m›? *** Çözüm istemeyenler, süre gelen tekrar politikalar›n y›prat›c›/y›k›c› etkisi alt›nda ezerek umutsuzlaflt›rd›klar› y›¤›nlara dayanarak yaflamaya çal›fl›rlar. Tek umutlar› genifl halk kitlelerinin içine çekildi¤i umutsuzluktur. Bir de¤iflimden, yenilikten bahsedilecekse o da fludur: AKP’nin “yeni stratejisi”, PKK ya da BDP eksenli de¤il, direnen kitle odakl› bir stratejidir. Merkezinde “ya¤mur ormanlar›” ve kurak alanlara hayat tafl›yan “ya¤mur kufllar›” yani direnen demokratik kadrolar, ilericiler, ayd›nlar vard›r. Sonuç olarak: -Halk› fliddetin hedefi yapmak bir k›s›rdöngüdür. -BDP’yi hedeflemek bir k›s›rdöngüdür. -Güney’e umut ba¤lamak bir k›s›rdöngüdür. -Sorunu fliddetle çözmeye çal›flmak bir k›s›rdöngüdür. Ve k›s›rdöngüler, zaman tüketmekten, birikimleri tahrip etmekten baflka bir ifle yaramayacakt›r. *** Erdo¤an, Sisifos gibi bir k›s›rdöngü mahkumudur. Tafla ba¤›ml› haldedir ve tafl› her yukar› do¤ru ç›kar›fl›nda gerisin geri yuvarlanmakta olan tekrar uygulamalar›n sembolüdür. Mit olmaya da adayd›r. Ya¤mur ormanlar›n› tan›mad›kça, sonsuza dek tafl yuvarlay›p duracakt›r. Zalimlerce Golgotha yolcusu yap›lanlar s›rtlar›ndaki çarm›h› yere çalarak özgürleflmifl, halklar›n umutlu bekleyifllerine karfl›l›k vermifllerdir. Sonsuza dek tafl yuvarlayarak k›s›rdögüye mahkum olanlar›n kurtuluflu da ayn› bekleyifle karfl›l›k düflen tutumu almakt›r. Aksi durumda ‘Ölüler Ülkesi’nde tafl yuvarlamaya mahkum kalacaklard›r.


ada25-03-s7.qxp

3/24/12

6:33 PM

25 Mart 2012 Pazar

Page 1

ozgur-gundem.com

7

Politika

Sincan’da de¤iflen bir fley yok

Ayhan B‹LGEN

Pozant› Cezaevi’nde yaflananlar›n medyaya yans›mas›n›n ard›ndan Sincan Cezaevi’ne getirilen ve buradan tahliye olan çocuklar›n anlatt›klar› Sincan Cezaevi’nin Pozant›’dan fark›n›n olmad›¤›n› ortaya koydu fiilan Özhan / Emine Alt›nkaya / Ankara - Diha

P

ozant› Cezaevi’nde çocuklara yönelik yap›lan cinsel fliddetin ortaya ç›kmas›n›n ard›ndan Sincan’a gönderilen çocuklar, burada da fliddete maruz kald›klar›n› aç›klam›flt›. Sincan Cezaevi’ndeki fliddetin haberlefltirilmesinin ard›ndan henüz hiçbir soruflturma aç›lmad›. Son olarak Pozant›’dan Sincan’a sevk edilen ve ard›ndan tahliye edilen çocuklardan M.K., C.M., Y.Ö. ve H.Y.’nin anlatt›klar› Pozant›’da tüyler ürperten fliddetin Sincan’da da h›z kesmeden devam etti¤ini gösterdi. Parma¤›m hâlâ k›r›k M.K. 3 defa gözalt›na al›nd›¤›n› ve her üçünde de tutukland›¤›n› söyledi. ‹lk olarak 2010 y›l›nda gözalt›na al›n-

d›¤›n› ve o zaman 14 yafl›nda oldu¤unu söyleyen M.K., gözalt›nda bask› ve fliddetle tutanak imzalat›lmaya çal›fl›ld›¤›n›, imzalamay›nca da fliddetin artt›¤›n› belirterek, “Tahliyemden 2 hafta sonra yine gözalt›na al›nd›m. 16 yafl›ndayd›m. Evden ç›kar›l›rken gözlerimi siyah bir bezle ba¤lad›lar. Birkaç yere gittik, emniyette gözümü açt›lar. H.Y. ile birlikteydik. Fiziksel ve psikolojik fliddet uygulad›lar. Pozant›’da gardiyanlar bize sürekli küfür ediyorlard›, dövüyorlard›. Sonra Sincan’a getirildik. Burada da gardiyanlar bize kötü davrand›, tehdit etti, dövdü. Burada benim parma¤›m k›r›ld›. Parma¤›m hâlâ k›r›k. Bizi adlilerin aras›na atmakla tehdit ediyorlard›.” dedi. ‘Sincan’da da ayn› fleyleri gördük’ 18 Ocak’ta Mersin’de gözalt›na al›nd›¤›n› belirten C.M. ise flunlar› söyledi: “Gitti¤imizde dosyalar›m›z haz›rd›, imza atmam›z› istediler. Biz kabul et-

Osmaniye’de 12 Eylül faflizmi!

ADANA / D‹HA - ‹HD Adana fiubesi, cezaevlerinde yaflanan hak ihlallerine dikkat çekmek amac›yla ‹nönü Park›’nda bas›n aç›klamas› yapt›. ‹HD Adana fiube Baflkan› Osman Kara, yaflanan hak ihlallerinin bir k›sm›n› flöyle s›ralad›: “Mahkumlar esas duruflta duvar dibinden yere bakt›r›larak yürütülüyor, esas duruflta ve say› sayd›r›larak say›m yapt›r›l›yor, flikayet dilekçeleri iflleme konulmuyor, görüfller k›s›tl› yap›l›yor, görüfle gidenlere k›l›k k›yafet nedeni ile zorluk ç›kar›l›yor” Kara, Osmaniye’de 12 Eylül uygulamalar›n›n yafland›¤›n› ifade etti. Kara, D‹HA Adana Muhabiri Özlem A¤ufl’a konuflarak Pozant› Cezaevi’nde yaflad›klar›n› anlatan ve daha sonra tutuklanarak cezaevine gönderilen

T.T.’nin ailesinin kendilerine baflvuruda bulunup yard›m istedi¤ini aktararak, T.T.’nin babas›n›n kendilerine T.T.’nin tutukland›ktan sonra 15 Mart 2012 tarihinde Kürkçüler F Tipi Kapal› Cezaevi’nde kendini asmak istedi¤ini, ancak ko¤ufl arkadafllar› taraf›ndan engellendi¤ini söyledi¤ini kaydetti. Kara, cezaevlerindeki hasta tutuklulara da dikkat çekerek, Cemal Yavuz’un 10 Ocak tarihinde rahats›zlanmas› üzerine Hastane’ye kald›r›ld›¤›n› ve burada 1 ay kald›ktan sonra ameliyat oldu¤unu söyledi. Kara, “Annesi, o¤lunun ameliyat sonras› tekrar cezaevine gönderildi¤ini, cezaevinde ç›kt›¤› revirde doktorun yanl›fl ilaç vermesi sonucu her iki kolunun fliflti¤ini ve sol kolunun tutmad›¤›n› belirtti.” diye konufltu.

meyince dövdüler. Daha sonra bir amir gelip bize dinden bahsetti. Emniyetten sonra götürüldü¤ümüz Çocuk fiube’de TEM polisleri bizi sorguya ald›. Savc›l›kta polislerin yapt›klar›n› söyledik ama umursanmad›. Daha sonra tutukland›m ve arkadafllar›mla birlikte Mersin Cezaevi’ne götürüldük. Burada da dayak yedik. Buradan Pozant›’ya sevk edildik. Bizi adlilerin yan›na götürmek istediler, kabul etmedik. Pozant›’da sürekli bask› uygulan›yordu bize. Sonra Sincan’a getirildik.” ‘Sizi yumuflak odaya götürürüm’ Pozant› Cezaevi’nde kald›klar› süre içerisinde cinsel istismar›n uyguland›¤›n› bildiklerini belirten C.M., “Ko¤ufl adli oldu¤u için siyasileri hep eziyorlard›. Arkadafllar›m›z siyasi ko¤ufllara geçmek istiyordu ama izin vermiyorlard›. Bafl gardiyan siyasiler geldi¤i zaman çay oca¤›na götürüp dövüyordu. Sin-

can’da da koflullar ayn›yd›. Sincan’da baflgardiyan beni ve arkadafllar›m› tehdit etti. ‘Sizi yumuflak odaya götürürüm’ dedi. Yumuflak oda da bir kiflilik küçük bir oda. Üstümüzü ç›kar›p so¤uk su döküp öyle bekletecekler orada birkaç gün.” dedi. ‘Siz teröristsiniz’ Sincan’a sevk edilen Y.Ö., ise, flunlar› ifade etti: “‹lk giriflte siyasiyim dedim. ‘Siyasi diye bir fley yok, siz teröristsiniz’ dedi gardiyanlar. Pozant›’da ko¤ufl sorumlusu cinsel istismarda bulundu¤u kiflileri akl›na geldi¤inde yan›na ça¤›r›yordu, sonra tokat at›yordu. Her fley için bu ko¤ufl a¤as›ndan izin al›n›rd›. Bizim Sincan’a getirilece¤imiz gün, ‘Ben de önceden yap›yordum ama flimdi yapm›yorum. Ben çok de¤ifltim’ dedi. ‘Müfettifller geldi¤inde ko¤ufl sorumlusu diye bir fley yok, buras› iyidir deyin’ diyordu.”

HPG’li Hüseyinzade u€urland›

Çinar’›n Aktepe köyü k›rsal›ndaki çat›flmada yaflam›n› yitiren HPG’li Kaz›m Hüseyinzade’nin cenazesi yüzlerce kifli taraf›ndan Elbak’›n Embi köyünde topra€a verildi WAN - 13 fiubat’ta Amed’in Çinar ilçesine ba€l› Aktepe köyü k›rsal›nda ç›kan çat›flmada yaflam›n› yitiren ve Malatya Devlet Hastanesi morgundan al›nan ‹ran nüfusuna kay›tl› HPG’li Kaz›m Hüseyinzade’nin ailesi cenazeyi Wan’›n Elbak (Baflkale) ilçesine getirdi. Cenaze sabah saatlerinde ilçe giriflinde bulunan Melkava düzlü€ünde kitlesel olarak karfl›land›ktan sonra Elbak’a ba€l› Embi

(Güleçler ) köyüne götürüldü. Köy giriflinde cenazeyi yüzlerce kifli sloganlarla karfl›lad›. Yap›lan karfl›lamadan sonra cenaze köy camisine götürülerek dini vecibeler yerine getirildi. Daha sonra omuzlara al›nan HPG’li Hüseyinzade’nin tabutu sloganlarla köy mezarl›€›na götürülerek topra€a verildi. KURDÎ-DER yöneticileri, BDP ilçe Eflbaflkanlar› Selahattin Bozkurt ile Canan Güler, belediye meclis üye-

lerinin de kat›ld›. Hüseyinzade’nin a€abeyi Adil Hüseyinzade, kendilerini yaln›z b›rakmayan herkese teflekkür ederek, “Kardeflim sadece bizim de€il bütün Kürt halk›n›n flehididir” diye konufltu. fiirnex’in Cudi Da€›’nda 4 gün önce bafllayan çat›flmalar sona ererken, HPG’li oldu€u iddia edilen 5 kiflinin cenazeleri Malatya Adli T›p Morgu’na getirildi€i ö€renildi.

Karada¤ için oturma eylemi ‹STANBUL - Tutuklu Hükümlü Aileleri Yard›mlaflma Derne¤i üyeleri, hasta tutuklu Yasemin Karada¤’›n serbest b›rak›lmas› için Samatya Devlet Hastanesi önünde oturma eylemi bafllatt›. Ablas›n›n serbest b›rak›lmas› gerekti¤ini söyleyen Olcay Karada¤, Yasemin serbest kal›ncaya kadar oturma eylemlerini sürdüreceklerini belirtti. Cezaevinde hastaland›¤› için yaflam›n› yitiren Güler Zere’yi de hat›rlatan Karada¤, “AKP’nin yine ayn› oyalamay› yapmaya çal›fl›yor. Ama AKP’nin hasta tutsaklar› öldürmesine izin vermeyece¤iz. Yasemin Karada¤ serbest b›rak›ls›n” dedi.

‹STANBUL / D‹HA EDP fiiflli ‹lçe Örgütü taraf›ndan Makine Mühendisleri Odas› ‹stanbul fiubesi’nde “12 Eylül ve Ermeniler” konulu söylefli düzenledi. Agos Gazetesi yazar› Pakrat Estukyan, devletin 12 Eylül’de 11 tan›nm›fl Ermeni’yi gözalt›na al›p, 80 bin Ermeni nüfusu üzerinde korku yaratarak, amac›na ulaflt›¤›n› söyledi. Estukyan, “Ben Türki-

Kürt sorunun çözümünde yeni bir plan›n hayata geçirilece¤ine dair iddialar manfletlere tafl›n›yor. Bir analiz ve yorum izlenimi verme ihtiyac› bile hissedilmeden servis edilen bu haberi nas›l okumak gerekiyor. Öncelikle görüflme kanal›n›n sadece BDP ve parlamenter siyaset üzerinden yürütülmesi konusunu ele alal›m. BDP yasal mevzuat çerçevesinde kurulmufl ve parlamentoda grubu buluna bir parti. Kürt sorununun çözümünde yok say›lmas› imkans›z aktörlerden birisi. Yad›rganmas› gereken BDP ile görüflülmesi de¤il flimdiye kadar sa¤l›kl›, anlaml› ve etkin bir iletiflim yolunun gelifltirilememifl olmas›d›r. Bugün “‹mral› ve Kandil de¤il Barzani ve BDP muhatap al›nacak” söyleminin amac› ise bambaflka bir tart›flmay› gerektirir. Do¤rudan görüflmede baflar›s›z olduktan sonra dolayl› görüflme yolu ile elde edilmek istenen ne olabilir? Geçmiflte denenen yöntemin baflar›s›z olmas›n›n nedeni sizin talep ve beklentileriniz mi yoksa muhataplar›n›z m›? Taleplerinizi yerinde görüyor ve onlarda ›srar ediyorsan›z flimdiki muhataplar›n›z bu konuda son karar verici olabilir mi? Onlar sadece tafl›y›c› ve kolaylaflt›r›c› olacak ise as›l karar vericiler üzerindeki “cayd›r›c› etki” gücü nedir? Laf› uzatmadan ifade etmeliyim ki bu plan›n varaca¤› yer, BDP’nin tümden devre d›fl› b›rak›lmas›ndan baflka bir fley de¤ildir. Bugün ‹mral› için uygulanan görüflme yasa¤›, BDP için kiflisel cezaland›rmalar ve siyasetten men biçiminde hayata geçirilmek istenecektir. Görüflmenin amac› sorunu ortadan kald›rmak olmal›d›r. Sorun ile muhatab›n›z› ayn›laflt›rd›¤›n›zda sorunun çözüm yolunu muhatab› yemekte görürsünüz. Görüflmeyi de bunun yumuflak bir yöntemi olarak alg›lamaya bafllars›n›z. Peki bu plan›n baflar›l› olma ihtimali nedir? Baflar›dan kast edilen kabul edilebilir bir bar›fl ve kal›c› bir çözüm konseptini yakalamaksa, bu yöntem sadece zaman kayb› ve daha radikal aray›fllar›n toplumsallaflmas›n› do¤uracakt›r. Bu anlamda bir süre sonra gerçekten tek muhatap halk olursa flafl›rmayal›m. Baz›lar›n›n sand›¤› gibi halk›n muhatap al›nmas› “aza raz› etme” projesine hizmet etmez. Tam tersine son derece politik bilinç sahibi ve örgütlü bir toplum en zor muhatapt›r. Türkiye devleti, halk› ikna etmek için muhatap aramaya bafllarsa as›l film ondan sonra bafllar. Kriminal s›fatlar kullanarak kamu oyu önünde zay›flatmay› düflündü¤ünüz muhataplar›n›zla görüflmek zorunda kal›rsan›z Türk sorununu kendi ellerinizle büyütürsünüz. Bir noktadan sonra suçlayaca¤›n›z muhatab›n›z, ‹mral›, Kandil, BDP de¤il do¤rudan Kürt halk› olursa yeni Türkiye’yi iç savaflla bile kuramazs›n›z. Halktan baflka kimseyi muhatap almamak gerekti¤i propagandas›, Baflbakan için gayet kula¤a hofl gelen bir çözüm görüntüsü verebilir. Bu iddia ile muhtemel tüm muhatap adaylar›n› bir bir devre d›fl› b›rakma e¤ilimi, bizzat Erdo¤an’› tasfiye etmenin alt yap›s›n› oluflturacakt›r. ‹fl o aflamaya gelmiflse bölgede de¤iflen sadece liderler, aktörler de¤il s›n›rlar, rejimler olur ayn› zamanda. ‹nsanl›¤›n kaderini etkileyecek geliflmelerin iflaret fifle¤i t›pk› tarihin bir çok döneminde oldu¤u gibi yine Ortado¤u’da yak›l›r belki de.

Müdahil olaca¤›z

Kürt toplumuna çok fley borçluyum yeli bir Ermeni olarak, uluslaflan Kürt toplumuna çok fley borçluyum. Kürtler ulus olurken, ‘ana dil’ dediler, ‘kimlik’ dediler” diye konufltu. Estukyan, “Türkiye’de yaflayan Ermeniler de 12 Eylül zulmünden etkilendiler. Ermenilerle 12 Eylül ba¤lant›s›ndan bahsetmemiz için daha geri zamanlardan bafllamak zorunday›z” dedi. “1908 yani Meflrutiyet’in ilan›, Hrant Dink’in ifadesiyle ayn› trende ama farkl› kompart›manlarda yolculuk eden halklar›n ortak kaderi tafl›d›klar›n›n fark›na vard›klar› tarihti. Farkl› kompart›manlarda yolculuk eden halklar 1908’de koridorlarda birbirleriyle temas edip, birbirlerini gördüler” diye konufltu.

Yeni plan ve muhatab› yeme al›flkanl›¤›

450 kayb›n ak›beti BM’ye tafl›nd› HABER MERKEZ‹ / D‹HA -

‹stanbul, Amed, fiirnex ve Êlîh’te (Batman) faili meçhul cinayetlerle kaybedilen yak›nlar›n›n bulunmas› ve sorumlular›n yarg›lanmas›n› için adalet aray›fllar›n› sürdüren Cumartesi Anneleri, ‹HD ve kay›p

Adana’da çat›flma: 3 polis yaral›

yak›nlar›, Dayikên fiemiyê (Cumartesi Anneleri) ve Êlîh kay›p yak›nlar› yine alanlarda kay›plar›n› sordu. Amed’deki eyleminde konuflan ‹HD Genel Baflkan› Öztürk Türkdo¤an, 450 civar›nda kayb›n ak›beti için BM ‹nsan Hak-

ADANA - Adana’da TEM fiube ekiplerinin bir eve düzenledikleri bask›nda silahl› çat›flma ç›kt›. Çat›flmada 3 polis yaraland›. Adana’n›n merkez Yüre¤ir ‹lçesi’nde ba¤l› Ak›nc›lar Mahallesi Orhan Kemal Bulvar›’nda bulunan bir eve bask›n düzenleyen Terörle Mücadele fiube polisleri ile evdekiler aras›nda çat›flma ç›kt›. Silahl› çat›flmada 2 polis yaraland›.

lar› Konseyi bünyesinde kurulan bir komiteyi baflvurduklar›n› duyurdu. Türkdo¤an, “Türkiye bir an önce BM zorla kaybedilenlerle ilgili sözleflmeyi onaylamal› ve yürürlü¤e koymal›” dedi. Êlîh’te ise Ahmet Türk’e yönelik sald›r› k›nand›.

Yaral› polisler olay yerine gelen ambulansla hastaneye kald›r›ld›¤› ö¤renildi. Çat›flman›n nedenine iliflkin resmi bir aç›klama yap›lmad›. Öte yandan F›rat Haber Ajans›’nin (ANF) haberine göre Colemêrg’in Gever (Yüksekova) ilçesinde bir polis arac›na yönelik HPG’liler taraf›ndan gerçeklefltirilen bir sald›r›da 2 polisin a¤›r yaraland›¤› bildirildi.

AMED - Amed 78’liler Derne¤i, 4 Nisan tarihinde görülecek olan 12 Eylül Darbesi yarg›lamas› ile ilgili “12 Eylül Darbecileri yarg›lans›n, 12 Eylül rejimi tüm kurum ve kurulufllar›yla kald›r›ls›n” ad›yla panel düzenledi. Sümerbank Resepsiyon Salonu’nda düzenlenen panele, Amed 78’liler Derne¤i Baflkan› Gani Alkan, ‹HD Genel Baflkan› Öztürk Türkdo¤an, Amed Baro Baflkan› M. Emin Aktar, Dr. Adem Ender Avc›k›ran, Av. Mustafa Özer konuflmac› olarak kat›ld›. Gani Alkan: “Darbe öncesi ve sonras› yaflanan olaylardan dolay› insanl›¤a kafl› ifllenmifl suçlardan yarg›lanmalar› gerekiyor.” Öztürk Türkdo¤an: “12 Eylül ar›ndan yap›lan anayasa ile bir vesayet rejiminin bafllad›. OHAL’den en fazla içerisinde bulundu¤umuz bölge etkilenmifltir. Bugün resmi kalksa bile hala gizli bir OHAL vard›r.” Ender Avc›k›ran: “Cezaevi ma¤durlar›ndan biriyim. Yaflananlardan tüm toplum etkilendi.” Mustafa Özer: “E¤er bugün darbecilerin yarg›lanmas›ndan söz edilebiliniyorsa, Diyarbak›r 5 Nolu Cezaevi’nde verilen mücadelenin büyük katk›s› olmufltur. Oradaki insanlar onur mücadelesi verdiler. E¤er bugün Kürt sorunu üzerinden tart›flmalar yürütülüyorsa bunun nedeni de orada yürütülen mücadeledir.” M. Emin Aktar: “Darbeciler sadece 12 Eylül’den yarg›lanacak, ancak ona giden süreçte yaflananlar ve ard›ndan geliflen hak ihlallerine, ölümlere iliflkin bir yarg›lanman›n olmas› laz›m. Biz de Diyarbak›r Barosu olarak darbe döneminde ma¤dur olan Kürt halk› ad›na davaya müdahil olaca¤›z.” Diyarbak›r Cezaevi’nde 21 Mart 1982 tarihinde bask›lar› protesto etmek amac›yla bedenini atefle vererek yaflam›n› yitiren PKK Merkez Komitesi üyesi Mazlum Do¤an’›n kardefli Serap Do¤an ise 12 Eylül darbecilerinin yarg›lanaca¤› davaya dikkat çekerek, “Mazlum Do¤an’›n hakk›n› aramak için 4 Nisan’da Ankara’da olaca¤›m” dedi.


ada25-03-s8.qxp

3/24/12

6:29 PM

Page 1

25 Mart 2012 Pazar

8

ozgur-gundem.com

Politika

Bonn’da onbinler Öcalan’a özgürlük istedi Onbinlerce kifli Almanya’n›n Bonn kentinde Newroz mitingine kat›ld›. Mitinge görüntülü mesaj gönderen Murat Karay›lan, devletin Kürtlerin iradesini k›rmaya çal›flt›¤›n› söyleyerek, ‘Ancak biz bu y›l› zafer y›l› yapmak istiyoruz. Herkes bu tarihi dönemde üzerine düfleni yapmal›d›r’ dedi

A

lmanya’n›n Bonn kentinde onbinlerce kifli Newroz mitingine kat›larak taleplerini dile getirdi. Son y›llar›n en görkemli Newroz kutlamas›na tan›kl›k eden Bonn’da özgürlük isteyen Kürtler, Avrupa’ya ve Türkiye’ye güçlü bir mesaj vererek, Kürt sorununun demokratik çözümünü istedi. Almanya Kürt Dernekleri Federasyonu (YEKKOM) taraf›ndan Plützchens Markt’ta düzenlenen mitinge Avrupa’n›n dört bir yan›ndan onbinlerce kifli kat›ld›. Mitinge KCK Yürütme Konseyi Baflkan› Murat Karay›lan da görüntülü bir mesaj yollad›. Ka-

ray›lan, 2012 y›l› Newroz ile yeni bir süreç bafllad›¤›n› ifade ederek, “Newroz bu y›l ulusal bir ruhla karfl›land›. Biz bu y›l› zafer y›l› yapmak istiyoruz. Herkes bu tarihi dönemde görevlerine sahip ç›kmal›d›r. Halk›m›z serhildan sürecini sürdürerek özgürlü¤ünü mutlak bir biçimde elde edene kadar sömürgecilik karfl›s›nda boyun e¤meden direniflini sürdürmelidir” dedi. Ard›ndan konuflan Kürdistan Ulusal Kongresi (KNK) Baflkan› Tahir Kemalizade, halk›n, Türk devletinin 2011’i Kürtlerin tüm umutlar›n›n yok edildi¤i y›l yapmak istedi¤ini belirterek tutuklama furyas› ve Roboski Katliam›’na dikkat çekti.

Ayr›ca Almanya’n›n Nürnberg kenti ile Rusya’n›n Tambov, Belo ve Suçi kentlerinde de Newroz etkinlikleri düzenlendi. Tambov’da düzenlenen kutlamada konuflan KNK Üyesi Cemal fiamoyev, Kürt halk›n›n sald›r›lara karfl› tarih yazacak serh›ldan ve direnifller bafllatt›¤›n› belirtti. fiamoyev, Öcalan ve PKK’yi d›flar›da tutan planlar›n özünde Kürt halk›n› bast›rmaya ve teslim almaya yönelik oldu¤unu vurgulad›. Suçi ve Belo bölgesinde bir araya gelen binlerce kifli atefller yak›p halaylar çekti. Suçi’de yap›lan kutlamaya Abhaz, Asuri, Gürcü, Kürt, Ermeniler bir arada kutlad›. BONN

Kürt sorunu AKPM’nin gündeminde! 19 Avrupal› parlamenter, AKPM’ye mektup yazarak, ‘Öcalan tüm uluslararas› yasalar ihlal edilerek benzeri görülmemifl tam bir izolasyon alt›na al›nd›. Türk hükümeti taraf›ndan böylesine çok ve a¤›r ifllenen insan hakk› ihlallerinin bir gerekçesi yoktur’ dedi STRASBOURG - Aralar›nda Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi (AKPM) Üyesi Kathryn Reilly’nin de oldu¤u 19 parlamenter, Avrupa Konseyi’ne mektup yazarak, Kürt sorununun AKPM gündemine al›nmas›n› istedi. Mektupta, süren tutuklama furyas›na dikkat çekildi. Demokrasi ve özgürlüklerin “kesintisiz” bir flekilde çi¤nendi¤ini kaydeden parlamenterler, 9 bine yak›n Kürdün hapse at›ld›¤›n›, bunlar

aras›nda 6 vekil, 96 gazeteci, 36 avukat, 183 BDP yönetici ile sendikac›lar, insan haklar› savunucular›, ö¤renciler ve 2 bine yak›n çocu¤un bulundu¤unu hat›rlatt›. Mektupta, “Ayr›ca Türk ordusu uluslararas› hukuku ihlal ederek Irak ile olan s›n›rlar›n›n ötesine operasyonlar yürüttü. Sadece yak›n zamanda, 41 sivil bu operasyonlarda katledildi ve ordu büyük olas›l›kla kimyasal kulland›” denildi.

‘‹hlallerin gerekçesi yok’ Parlamenterler, “Kürtlerin tart›flmas›z lideri olan Say›n Abdullah Öcalan’› 27 Temmuz 2011’den bu yana tüm uluslar aras› yasalar› ihlal ederek benzeri görülmemifl tam bir izolasyon alt›na ald›. Türk hükümeti taraf›ndan böylesine çok ve a¤›r ifllenen insan hakk› ihlallerinin bir gerekçesi yok” diye yazd›. Mektupta bu ihlallerin son bulmas› için 400 siyasi Kürt tutsa¤›n hayatlar›

pahas›na 15 fiubat’tan bu yana süresiz açl›k grevinde oldu¤unu, ayn› gerekçelerle Strasbourg’da da 15 Kürt’ün süresiz açl›k grevi yürüttü¤ü hat›rlat›ld›. Parlamenterler flöyle dedi: “Adalet, Abdullah Öcalan ve tüm siyasi tutuklular›n özgürlü¤ü ile Kürt sorununa demokratik ve adil bir çözüm istiyorlar. Sonuç olarak, tekrarlanan insan hakk› ihlallerinin sona erdirilmesini Türk hükümetinden istemeniz ve Kürt sorununun çözümü için Say›n Öcalan ile bar›flç›l müzakere yoluna angaje olmaya teflvik etmeniz gerekiyor. Kürt sorununun çözümünü Parlamenter Meclis’in gündemine koyman›z› talep ediyoruz.”

Tecrit kalkana kadar grev sürecek ADANA - Adana Tutuklu ve Hükümlü Aileleri Derne¤i (TUHADER), Çukurova bölgesinde bulunan cezaevlerindeki tutuklular›n 8 Mart’ta bafllatt›¤› açl›k grevine iliflkin dernek binas›nda bas›n aç›klamas› yapt›. TUHADER Baflkan› Ahmet Do¤an, 13 ayr› cezaevinde yaklafl›k 520 tutuklunun süresiz dönüflümsüz açl›k grevine devam etti¤ini kaydederek, Kürt sorununun gözalt› ve tutuklamalarla bitirilemeyece¤ini belirtti. Do¤an, cezaevlerindeki tutuklular›n bafllatt›¤› süresiz dönüflümsüz açl›k grevi eylemiyle birlikte birçok cezaevinde bask›lar›n iflkenceye dönüfltü¤ünün alt›n› çizdi. Pozant› ve Osmaniye cezaevlerinde yaflananlar›n›n devletin bilinçli ve planl› bir yaklafl›m› oldu¤unu ifade eden Do¤an, tutuklular›n bask› ve iflkenceye sistematik olarak maruz b›rak›ld›¤›n› vurgulad›. Do¤an, AKP’nin Newroz’u yasaklanmas›na ra¤men Kürt halk›n›n alanlara ç›kt›¤›n›n alt›n› çizerek, halk›n tek yürek tek ses olarak özgürlü¤ü, eflitli¤i ve bar›fl› hayk›rd›¤›n› vurgulad›. Do¤an, “PKK Lideri Abdullah Öcalan 241 gün dolmas›na ra¤men avukatlar›yla ve ailesiyle gemi bozuk gerekçesiyle görüfltürülmüyor. Bu insan d›fl› uygulamalar kalkana kadar cezaevlerinde açl›k grevleri devam edecektir” dedi.

‘Sald›r› Baflbakan’dan ba¤›ms›z de¤ildir’ Ahmet Türk’e polis sald›r›s› her yerde protesto edildi. Riha’da konuflan BDP Milletvekili Binici, ‘Türk’e yap›lan sald›r› kesinlikle Baflbakan ve ‹çiflleri Bakan›’ndan ba¤›ms›z geliflmemifltir. Sald›r›y› nefretle k›n›yoruz’ dedi AMED / D‹HA - Êlîh’te (Batman) Newroz kutlamalar› s›ras›nda polis taraf›ndan sald›r›ya u¤rayan Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eflbaflkan› ve Mêrdîn Ba¤›ms›z Milletvekili Ahmet Türk’e yap›lan sald›r› protesto edilmeye devam ediyor. Riha’n›n (Urfa) Serê Kanî (Ceylanp›nar) ilçesinde bir araya gelen yüzlerce kifliye seslenen BDP Riha Milletvekili ‹brahim Binici, AKP’nin yap›lan tüm bar›fl ça¤r›lar›na Newroz’u kana bulayarak, cevap verdi¤ini belirterek, tüm Ortado¤u’da bayram olarak kutlanan

Newroz’un Kürtler için “zalimlere karfl› baflkald›r› bayram›” oldu¤unu söyledi. Sald›r›y› lanetliyoruz Türk’e yap›lan sald›r›y› k›nad›klar›n› söyleyen Binici, “Say›n Ahmet Türk, tüm Ortado¤u co¤rafyas›nda hat›r› say›lan, her zaman için bar›fl ve kardefllik vurgular›n› a¤z›ndan düflürmeyen bir Kürt lideridir. Say›n Türk’e yap›lan sald›r› kesinlikle Baflbakan ve ‹çiflleri Bakan›’ndan ba¤›ms›z geliflmemifltir. Zaten ‹çiflleri Bakan› söylem ve görüflleriyle Türkiye’de insanlar› kin ve nefrete sevk etmekten baflka bir ifl yapmamaktad›r” dedi. Resmi k›yafetli bir polisin, ülkede bar›fl›n sembolü olan 70 yafl›ndaki bir kifliye ulu orta sald›rmas› ve tartaklamas›n›n ard›ndan ‹l Valisi ve ‹l emniyet Müdürünün hala görevlerinin bafl›nda durmas›n› düflündürücü bulduklar›n› söyleyen Binici, Türk’e yap›lan sald›r›y› lanetledi. Gözda¤› verilmek isteniyor Wan’›n Çelebiba¤› Beldesi’nde de bir

araya gelen yüzlerce kifli Türk’e yap›lan sald›r›y› k›nad›. Yüzlerce kifli ve kurum ad›na aç›klama yapan BDP Çelebiba¤› Belde Eflbaflkan› Nuri Tunç, Ahmet Türk’e yap›lan sald›r›n›n, Kürt halk›n›n Newroz direnifline yönelik bir sald›r› oldu¤unu söyleyerek, “H›z›n› alamayan güçler bununla yetinmeyip Kürtlerin seçti¤i Milletvekili Say›n Ahmet Türk’e çirkin sald›r› düzenleyerek, Kürtlere gözda¤› vermek istemifllerdir” dedi. Halk direnecektir Mêrdîn, Nisêbîn’de (Nusaybin) de bir araya gelen çok say›da kifli Türk’e sald›r›y› protesto etti. Antalya’da da sald›r›lar protesto edildi. BDP Antalya ‹l Baflkan› ‹hsan Nergiz, Türk’ün polislerce darp edilmesine tepki göstererek. “Zalim Dehaq’›n zulmünü yendi¤imiz gibi faflist AKP’nin zulmüne de gereken cevab› verece¤iz’’ dedi. Aç›klaman›n ard›ndan Kürtlerin 4 ortak talebi imzaya aç›ld›. KESK ve Mazlumder’de yapt›¤› aç›klamayla sald›r›y› k›nad›.

Devlet Kürt hareketine yenildi Prof. Dr. Cang›zbay, AKP’nin Kürt sorununda uygulamaya koymaya haz›rland›¤› konseptin, yeni bir konsept olmad›¤›n›, imha konseptinin tüm h›z›yla sürdürüldü¤ünü belirterek, ‘Bu sistem Newroz’da Kürt hareketine karfl› manen yenik düflmüfltür’ dedi Alper Atalay - Mustafa Emrah Süer - Ankara / Diha Kürtlerin Newroz alanlar›na tüm yasaklamalara ra¤men 4 ana talep ekseninde ak›n etmelerinin yank›lar› devam ederken, hükümet Kürt sorununda “yeni konsept” ad› alt›ndaki projesini kimi yay›n organlar› arac›l›¤› ile bas›na s›zd›rd›. Gazi Üniversitesi Ö¤retim Üyesi Prof. Dr. Kadir Cang›zbay, PKK Lideri Abdullah Öcalan’a uygulanan a¤›rlaflt›r›lm›fl tecridi, k›fl aylar›ndan Newroz sürecine kadar yaflanan çat›flmal› süreçleri, hükümetin uygulamak istedi¤i projeler de¤erlendirdi. Cang›zbay, hükümetin uzun bir süredir üzerinde u¤raflt›¤› çal›flmalar›n oldu¤unu, ancak aslen Kürt sorununu çözmek gibi bir derdinin olmad›¤›n› belirterek, “aç›l›m” ad› alt›nda yürütülen projenin ise “alçakl›k”tan baflka bir anlam› olmad›¤›n› söyledi. Cang›zbay, AKP’nin geçmiflinin aç›k ve net oldu¤unu, bundan dolay› Kürt sorununda Sri Lanka modeli bir uygulamaya gitmek istendi¤inin ortada oldu¤unu söyledi¤ini belirterek, “Gittiler gizli gizli görüflmeler gerçeklefltirdiler. PKK’yi ve Öcalan’› k›smen kand›rabileceklerini düflündüler. Çünkü bunlar çok cahil. Bunlar toplum nedir bilmez, her fleyi flirket zannederler. ‹flte flirketin genel müdürü ile anlaflt›n, konufltun, tamam arkadafl ben silah› b›rakt›m. Adam niye silah› b›raks›n ki, sen zaten silahs›z siyaseti de sürekli tutukluyorsun” dedi. AKP’nin BDP’ye yönelik suçlamalar›na da tepki gösteren Cang›zbay, “BDP’yi inisiyatif almamakla suçluyorsun. Sen sürekli adam› tutukla sonra da inisiyatif alm›yorsun diye konufl. Böyle saçma bir yaklafl›m olur mu? 9 vekili Meclis’e sokmayan, birinin vekilli¤ini düflüren de sensin ayr›ca. En sayg›n vekili Ahmet Türk’ü yumruklad›lar. Dahas› var m›. Baflbakan’›n polisi vekili yumruklad›. BDP vekillerine gaz bombas› atarak zehirlemeye

kalkt›. Bu darbedir, Alman Nazi ordusu buray› iflgal etse bunu yapar ancak” dedi. AKP’nin Newroz etkinliklerini engelleyerek 21 Mart gününe endeksleme girifliminin “sahtekarl›k” oldu¤unu vurgulayan Cang›zbay, Baflbakan Erdo¤an’›n her f›rsatta “‹stihbarat ald›k” dedi¤ini ancak Roboski’de de “istihbarat ald›k” denildi¤ini ve sonunda 34 yurttafl›n katledildi¤ine dikkat çekti. Cang›zbay, AKP’nin “istihbarat ald›k” söyleminin inand›r›c› olmad›¤›n› belirterek, “Polis gidiyor bombay› gömeni videoya al›yor. Eliyle koymufl gibi buluyor. Çünkü eli ile koymufl ki, buluyor bunlar›. Bunlar oyun. O zavall› yavru Serap otobüste yakt›lar. Belki M‹T’çi yapmad› ama, önünü açt› ya da tezgahlad›. Devletin adi menfaatleri için 3 tane daha Serap yakarlar. 15 tane de¤il 45 kilo daha bomba bulurlar. Bunlar› bofluna söylemiyoruz. 6-7 Eylül olaylar›n› M‹T bafllatm›flt›. 30 sene sonra ortaya ç›kt›. Newroz öncesi 15 kilo bomba yakalan›yor. Yemezler Tayyip’çim demek gerekiyor” dedi. Hükümetin bedelli askerlik ç›kard›¤›n› ve bunun can›n dahi piyasalaflmas› anlam›na geldi¤ini belirten Cang›zbay, “Üstelik can ne kadar de¤erli ise bedel yükseltildi 30 milyar. Ama mecburi askerlik olmad›¤› halde, 16 yafl›ndaki Kürt çocu¤u hiç mecburiyeti olmad›¤› halde 16 ya da 20 yafl›ndaki Kürt k›z› da¤a ç›k›yorsa buna karfl›l›k bu devletin askere gönderece¤i vatandafllar 30 milyar bulup, bankadan kredi çekip askere gitmemek için elinden gelen her fleyi yap›yorsa piyasa toplumunu paydar ya da egemen k›lmaya çal›flan bu neo liberal düzen Kürt hareketi karfl›s›nda manen yenik düflmüfltür. ‹flte bu Newroz’da ortaya ç›km›flt›r. Kürtler taleplerini hayk›rm›fl ve devlet yenikli¤i ile kalm›flt›r” ifadesini kulland›.

‘Tecrit Kürtleri afla¤›lamakt›r’ PKK Lideri Abdullah Öcalan’›n 240 gündür ‹mral› adas›nda a¤›rlaflt›r›lm›fl tecrit alt›nda tutuldu¤unu belirten Cang›zbay, “Öcalan’a tecrit, Ahmet Türk’e at›lan yumruk gibidir. Hakarettir, Kürt’ü afla¤›lamad›r. Bunlar bunu afla¤›lamak için yap›yorlar.

Üçka¤›tç›l›k yap›yorlar. Sana ‘terörist’ diyerek seni krimanlize ediyor. Yapt›¤› her uygulamay› meflru olarak görüyor. Seninle görüflüyor ard›ndan ifline gelmedi¤i zaman ise, yeniden o eski yöntemlerine dönme meflrulu¤unu kendinde görüyor” dedi.


ada25-03-s9.qxp

3/24/12

6:25 PM

25 Mart 2012 Pazar

Page 1

9

ozgur-gundem.com

Politika

Erdo¤an hem öyle hem böyle

Veysi SARISÖZEN

BDP’nin Kürt sorununun çözümüne giden yol için köklü bar›fl önerilerini ‘Kandil ve ‹mral› a¤z›’ diye mahkum etmeye yeltenen Erdo¤an’›n, uzun zamand›r BDP’ye karfl› düflmanca dil kullanmas› ve ard›ndan müzakere ve diyalo¤a ‘kendisinin haz›r oldu¤unu’ söylemesi aras›ndaki çeliflkiyi izahs›z b›rakmas› dikkat çekti

B

aflbakan Tayyip Erdo¤an’›n, Güney Kore ziyareti öncesi yapt›¤› aç›klamada, PKK ile “sonuna kadar mücadele” tehdidinde bulunurken, “siyasi uzant›s› ile de müzakere” demesi dikkat çekti. Baflbakan Erdo¤an, Nükleer Güvenlik Zirvesi’ne kat›lmak üzere Güney Kore’ye gitti. Güney Kore’ye hareketinden önce bas›n toplant›s› düzenleyen Erdo¤an, D›fliflleri Bakan› Ahmet Davuto¤lu, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan› Taner Y›ld›z, Ekonomi Bakan› Zafer Ça¤layan, Genelkurmay ‹kinci Baflkan› Orgeneral Hulusi Akar, AKP Genel Baflkan Yard›mc›s› Ömer Çelik ve AKP Ankara Milletvekili Yalç›n Akdo¤an’›n bu ziyarette kendisine efllik edece¤ini ifade etti. Kay›tl› koflullu diyalog önerisi Bir gazetecinin bahar aylar›n›n gelmesiyle hükümetin yol haritas›n›n ne olaca¤›n› sormas› üzerine Baflbakan Erdo¤an, “Benim daha önce yapt›¤›m bir aç›klama var. Bu aç›klama bizim hükümetimizin ana ilkesidir, ana stratejisidir. Nedir; ‘terör örgütüyle sonuna kadar mücadele, siyasi uzant›s› ile de müzakere’ Biz buna her zaman haz›r oldu¤umuz söyledik. Tabi bizler ‘terör örgütüyle’ kalk›p siyasi irade olarak herhangi bir masada görüflme asla yapmay›z. Fakat parlamentonun çat›s› alt›nda olan uzant›lar› diyece¤im art›k. Bunlar ile bugüne kadar arkadafllar›m›n görüflmeleri olmufltur. Bundan sonra da onlar ile biz yine görüflme yapar›z ama dürüst davrand›klar› sürece. E¤er dürüst davranmazsa onlar ile de tabi görüflecek de¤iliz. Çünkü bizim derdimiz çözümdür. Kendi iradeleri yoksa, kendi iradelerini kullanam›yorlarsa, kendi adlar›na konuflmuyorlar da ‹mral›’n›n veyahut Kandil’in a¤z› ile konufluyorlarsa gene art›k onlar ile de bunlar› konuflamaz duruma geliriz” ifadesinde bulundu. ‘Bahçeli’den afla¤› kalmay›z merak etmesin’ Erdo¤an, MHP Genel Baflkan› Devlet Bahçeli’nin Federal Kürdistan Bölgesi’ne operasyon düzenlenmesine yönelik aç›klamalar›na iliflkin, “Ben say›n Bahçeli’ye daha önce de söyledim. Biz Kuzey Irak’a zaten harekat yap›lmas› gereken zamanlarda hep bu harekatlar› yapt›k. Bundan sonra da ne zaman bir harekat gerekirse, bu harekat› biz Türk Silahl› Kuvvetlerimiz ile de¤erlendirmesini yap›yoruz. fiu anda Genelkurmay Baflkan›m›z ile flahs›m sürekli bu konular› de¤erlendiriyoruz. E¤er bu konuda istihbar› bir bilgi gelmiflse, geldi¤i anda böyle bir operasyon gerekirse bunlar› yapar›z. Say›n Bahçeli bunlar› merak etmesin” ifadesini kulland›. Kendisinden mi söz ediyor! PKK Lideri Öcalan’›n ‘Baflbakan çözüm iradesi koysun bir haftada çözeriz’ sözüne yan›t vermeyen ve müzakereleri kesen Erdo¤an’›n, konuflmas›n› devam›nda Cudi Da¤›’nda yap›lan operasyona de¤inerek, “Mücadelemiz sürecektir. Ama bizimle müzakereye gelmek isteyen siyasi muhataplar ile de bunlar›n siyasi olarak de¤erlendirmesini yapar›z. Ama irade koyabileceklerini de görmemiz laz›m. Kendi adlar›na da konuflmalar› laz›m” demesi, Erdo¤an’› dinleyen Kürtler aras›nda, “kendi iradesizli¤inden söz ediyor herhalde” yorumlar›na yol açt›. HABERMERKEZ‹

Barzani ABD‘ye gidiyor

WASH‹NGTON / ANF - Federe Kürdistan Bölge Baflkan› Mesud Barzani’nin gelecek ay içinde Washington’u ziyaret ederek, ABD Baflkan› Barack Obama ile bir görüflme yapmas› bekleniyor. ABD eski baflkan› George Bush döneminin diplomatlar›ndan John Henna ABD’de yay›nlanan bir dergiye yapt›¤› aç›klamada Barzani’nin Amerika’da temaslarda bulunaca¤›n› söyledi. Kürt yönetiminden Barzani’nin Amerikan seyahati konusunda herhangi bir aç›klama yapmazken Henna, Washington yö-

netiminden Kürtlere daha fazla önem vermesini isteyerek, ABD’nin Kürdistan Bölgesinde kalmas›n›n, Güney Kore ve Japonya gibi baflar›l› sonuçlar do¤uraca¤›na inand›¤›n› kaydetti. ABD yönetiminin Kürdistan Bölgesi ile stratejik çerçevede iliflkilerini daha da gelifltirmesinin önemine vurgu yapan Henna, ABD yönetiminden Kürdistan bölgesindeki yat›r›mlar›n› daha da güçlendirmesini ve diplomatik alanda Hewler’deki konsoloslu¤un yetkisini daha da yükseltmesi talebinde bulundu.

Ba¤›fl, mütemadiyen dalgac›! HABER MERKEZ‹ - AB Bakan› ve Baflmüzakereci Egemen Ba¤›fl, Marshall Fonu’nun düzenledi¤i Brüksel Forumu’nda yapt›¤› konuflmada, “Türkiye’yi kim kaybetti” gibi yanl›fl tart›flmalara girilmemesi uyar›s›nda bulundu. Tehditkar bir dille konuflmalar›yla ünlü Ba¤›fl, geçen y›lki Brüksel Forumu’nda “Türkiye’yi kim kaybetti” tart›flmas›n›n

yap›ld›¤›n› hat›rlatarak, “Asl›nda bu soru dönüp dolafl›p tekrar gündeme geliyor. Türkiye’yi kim kaybetti tart›flmas› yap›yorlar, sonra geçen sene ne kadar yanl›fl bir tart›flma yapm›flt›k diyorlar. Ben de biraz dalga geçtim. Siz bu kafayla giderseniz 2 sene sonra yeniden Türkiye’yi kim kaybetti tart›flmas›na girersiniz” dedi.

Muhatapl›k rüflveti ve BDP’ye infaz süreci

CHP, müzakereye karfl›ym›fl ‹STANBUL - Kürt sorununun müzakereyle çözülece¤ine inanmad›¤›n› söyleyerek müzakerelere karfl› ç›kacaklar› sinyali veren CHP Genel Baflkan› Kemal K›l›çdaro¤lu, Baflbakan’›n BDP ile görüflebiliriz aç›klamas›yla ilgili olarak, “Görüflmeye devam ederlerse bundan mutluluk duyar›z. ‹kili görüflmenin terörle mücadeleyi sonland›raca¤›na inanm›yorum. Bir toplumsal uzlaflmayla çözülmesi gerekir, halktan destek al›nmal›d›r” dedi. K›l›çdaro¤lu, partisinin Plan Bütçe Komisyonu üyeleriyle birlikte düzenledi¤i ve ekonomi gazetecileriyle bir araya geldi¤i toplant›da yapt›¤› konuflmada ise, ekonomi, d›fl politika ve e¤itimle ilgili mesajlar verdi. CHP lideri, istihdam ve üretim rakamlar›na iliflkin elefltirileri hakk›ndaki bir soru üzerine, “TÜ‹K’in rakamlarla oynad›¤› kan›s›nday›m” dedi.

Nato karar› bekliyormufl Suriye konusunda Türkiye’nin gecikmeden pozisyon almas› gerekti¤ini, sorunun, “bu pozisyonun nas›l olaca¤›” oldu¤unu ifade eden K›l›çdaro¤lu, flu mesajlar› verdi: “Pozisyonlardan, istenen, Türkiye do¤rudan oraya girsin, tampon bölge olufltursun veya silahl› müdahale etsin. ‹kinci pozisyon Türkiye tarafs›zl›¤›n› korusun, kals›n burada ama Suriye’nin demokratikleflmesi, özgürleflmesi aç›s›ndan bir bask› unsuru olmaya devam etsin. Rusya’y›, Çin’i ikna etsin. ‹ran, Rusya, Çin bir araya gelsinler çözmek için çaba harcas›nlar, olmas› gereken bu. Ama bat› Türkiye’nin s›rt›n› s›vazl›yor ‘siz buraya girin’... Niye, BM karar› yok, NATO’nun karar› yok. Türkiye’nin bir seçenek olarak oraya girmesi uluslararas› alanda meflrulu¤unu kaybetmesine yol açar.”

Suikast provokasyonu HABER MERKEZ‹ - MHP Genel Baflkan› Devlet Bahçeli’ye Adana’da suikast planlad›¤› öne sürülen 5’i tutuklu 6 san›k hakk›nda 15’er y›la kadar hapis cezas› istemiyle iddianame haz›rland›. 73 sayfal›k iddianamede, san›klardan Kubilay Kam›fll›’n›n di¤er san›k Gökhan Güngör’e “Kurtuluflumuz için yemin ediyorum, var ya hani bir kurtulufl hareketi bafllatmak için önce Devlet Bahçeli’yi temizlememiz laz›m. Devlet Bahçeli’nin ölmesi laz›m”, Güngör’ün de “Yapar›z yi¤idim, her fleyi yapar›z” dedi¤i telefon konuflmalar› yer ald›.

Duyulunca iptal etmifller San›klar›n, “Kürt olduklar›n› tespit ettikleri kiflilerle ülke yönetiminde görev alan ve emperyalist güçlerin ajan›” olarak nite-

lendirdikleri kiflilerin isim listelerini belirleyerek eylem yapma aflamas›na geldikleri de kaydedilen iddianamede, haz›rl›klar›n polislerce duyulmas› üzerine ise san›klardan Sercan Gül’ün, hakk›nda takipsiz karar› verilen ‹.T. ile yapt›¤› telefon konuflmas›nda, “Operasyon iptal. Bizden önce sa¤ olsun biri Emniyet’e gitmifl” diyerek küfretti¤i yer ald›.

Provokasyon ‹ddianamenin sonuç bölümünde ise “...baflta Türk-Kürt çat›flmas› olmak üzere ülkemizde yaflayan di¤er tüm az›nl›k gruplara yönelik halk›n k›flk›rt›larak bir kaos ortam› yarat›lmak istendi¤i de¤erlendirilmektedir” denildi. San›klar›n yarg›lanmas›na önümüzdeki günlerde bafllanacak.

‘4+4+4’ tart›flmas› fark›ndal›k içinmifl! HABER MERKEZ‹ - Milli E¤itim Bakan› Ömer Dinçer, hem CHP’nin, hem de AKP’nin “4 4 4 e¤itim sistemi” ile ilgili yapt›¤› çal›flmalar›n kamuoyunda fark›ndal›k yarataca¤›n› düflündü¤ünü söyledi. Bakan Dinçer, “Özgün ‹yi Yönetim Uygulamalar› Forumu” s›ras›nda gazetecilerin sorula-

r›n› cevaplad›. Dinçer, CHP’nin zorunlu e¤itimi 12 y›la ç›karan kanun teklifiyle ilgili düflüncelerini paylaflmak amac›yla grup toplant›s›n› 27 Mart’ta Tando¤an Meydan›’nda yapaca¤›n› aç›klamas›yla ilgili soru üzerine “Ben hem CHP, hem de AK Parti’nin konuyla ilgili yapt›¤› bu çal›flmalar›n ka-

muoyunda fark›ndal›k yarataca¤›n› düflünüyorum. Konuya vatandafllar›m›z›n dikkati ne kadar çok çekilirse, o kadar yararl› sonuçlar do¤uracak. Çünkü insanlar bilgi sahibi oldukça, bunun asl›nda bu ülkenin gelece¤ine umut tafl›yan bir proje oldu¤unu göreceklerdir zannediyorum” diye konufltu.

“Devlet içinde farkl›l›klar var”... “Hükümet ne yapt›¤›n› bilmiyor”... “Müzakerecilerle operasyoncular›n kavgas›...” “M‹T ile polis karfl› karfl›ya...” “Cemaat ile AKP kavgas›...” Bu ve benzer laflar› flu s›ralar s›k s›k duyuyorsunuz. Bunlar gerçe¤i yans›t›yor mu? Yans›t›yor elbette. Ama bu laflar›n Kürt sorunuyla uzaktan ve yak›ndan ilgisi yok. Cin fikirliler böyle laflarla, hâlâ “saf” sand›klar› Kürdün a¤z›na bir parmak bal sürmek, onu yat›flt›rmak, “beklentiye” sokmak, bu “çatlaklardan bar›fl ve çözüm de ç›kar, savafl da ç›kar” hokus pokusuyla halk›n mücadele kararl›l›¤›na “fitne” sokmak isterler. Ama art›k ya¤ma yok. Bu “çatlak” Kürt sorununu “öyle mi, yoksa böyle mi çözmeli” sözüm ona “karars›zl›¤›” ile ilgili bir “çatlak” de¤il. Bu Kürdün de, Türk halk›n›n da üzerinde kimin egemen olaca¤› ile ilgili bir çatlak. Bütün taraflar Erdo¤an sonras›na taktik savafllar vererek haz›rlan›yor. Erbakan 28 fiubat darbesiyle tasfiye edildi. Yerine içinde devlete ve cemaate yak›n olanlar›n da yer ald›¤›, ama ço¤unlu¤u bak›m›ndan eski “Milli Görüflçülerin” damgas›n› tafl›yan AKP geçti. fiimdi bu “ikinci dönem” Baflbakan’›n “çekilmesiyle” birlikte sona erecek. Üçüncü dönem AKP’yi eski “Milli Görüflçülerden” temizleme ve partide cemaatçilerin egemenli¤ini sa¤lama dönemi olacak. Bu büyük bir kavga. Türk sermayesi de, Avrupal›lar da, Amerikal›lar da, bölgenin kilit ülkesini “garanti” alt›na almak için kollar› s›vad›. Askeri vesayet “so¤uk savafl”tan kalmayd›. Yeni dünyan›n en kanl› bölgesinde, Türk siyasetini “bafl› bofl” b›rakmaya gelmeyece¤i, “Arap bahar›” rüzgarlar›nda “petrol ve kan” kokular› esti¤i, Suriye ve ‹ran seferlerinin “kös” sesleri giderek artt›¤› için, Türk siyaseti üzerinde yeni bir vesayete ihtiyaç kesindir. Müslüman seçmenin ne yapaca¤› belli olmaz. Bu veyaset de art›k “askeri vesayet” olamaz. Bu vesayet “sivil” yan›yla Avrupa’ya, “‹slam” yan›yla Ortado¤u’ya uygun düflecek bir vesayet olabilir ancak. Bu “cemaat vesayeti”nden baflka bir fley de¤ildir. fiimdi devletin ve AKP’nin içinde var oldu¤u söylenen “çatlak” cemaat Vesayeti’nin infla sürecine özgü rekabetlerin, ç›kar kavgalar›n›n d›flavurumudur. Demek istedi¤im flu: Kürt sorununda elbette devletin kimi kesimleri farkl› yaklafl›mlar› savunuyor olabilir. Savunmaktad›r da. Ama “çatlak” Kürt sorunundaki farkl›l›klar›n sonucu de¤il. Tam tersine, iktidar kavgas›n›n yaratt›¤› “çatlak” Kürt sorununda da farkl› yaklafl›mlara neden olmakta. Bu da do¤ald›r. Çünkü Kürt sorunu Türkiye’nin en önemli sorunudur ve devlette egemen olmak isteyen güçler Kürt halk›n› ve Kürt Özgürlük Hareketi’ni dikkate almadan kendi iç kavgalar›nda tek bir ad›m bile atamazlar. fiimdi gelelim “yeni stratejiye”... Bu strateji hiçbir flekilde “ani” bir hadise de¤ildir. Stratejinin özü, yok edilemeyen “da¤›” bloke etmek, y›prat›c› bir savafl› dayatmak ve esas olarak ise BDP’yi tasfiye ederek Kürt halk›n› örgütsüzlefltirmek ve susturmakt›r. Daha önce yazd›m. Hükümet 2007 seçimlerinde “nitelikli” bir Kürt grubunu aday göstererek seçimlere girdi. Çok say›da “etkili” ismi Meclis’e tafl›d›. Bu yolla Kürt halk›n›n ço¤unlu¤unu kazanmay› denedi. Ama bir süre sonra AKP’nin kendi “tabelas›yla” bu ifli baflaramayaca¤› ortaya ç›kt›. Yerel seçimler bu gerçe¤i gösterdi. Bildi¤iniz gibi AKP geçen seçimlere bu “etkili ve nitelikli” isimleri aday listesine koymad›. Derme çatma isimlerle seçimlere girdi. Kimileri buna çok flafl›rd›. Bunda flafl›lacak bir fley yok. Devlet ve AKP, “kendi Kürt partisini” kurma yönünde bir haz›rl›k olarak bu manevray› yapm›flt›. 2007 listesindeki kimi eski vekiller, onlara eklenecek bir tak›mn t›rfl›kç›lar, “içeriye s›zd›r›lm›fl” birkaç “s›z›nt›” ilk uygun f›rsatta, “‹slamc› bir Kürt partisi” olarak piyasaya sürülmek üzere “uykuya yat›r›ld›.” fiimdi aç›klanan “strateji”, bu plan›n h›zla uygulama alan›na sokuldu¤unu gösteriyor. BDP a¤›r kadro kayb›na u¤rat›lm›flt›r. fiimdi ona, “Apo’ya ihanet et, PKK’yle ba¤›n› kopar, seni muhatap alay›m” “rüflveti” önerildi. Bu “rüflveti” kabullenecek bir “alçak” BDP’de yok. fiurada burada varsa, bunlarda böyle bir “alçakl›k” yapacak ne cesaret, ne de takat var. Ve hükümetin BDP’yi yok etme siyaseti iflte bu gerçek durumu hesaba kat›yor. “Rüflvetin” reddedilece¤ini bilerek konufluyorlar. AKP “Biz muhatap ol dedik, onlar kabul etmedi” diyerek “infaza” haz›rlan›yor, infaz memurlar› ve cellatlar da “Türk ‹slamc›s›, sahte Kürt partisi”nin müstakbel utanmazlar›... Haz›rlan›yorlar, ama, bu i¤renç oyun Newroz’da bozuldu. Sinsi ad›mlarla amaca yürüyenler, haz›rlad›klar› “tasfiye” plan›n›n tehlikeye girdi¤ini gördükleri için aceleyle “Milliyet ve Taraf” gazetelerinin “yard›m›n›” istedi. Ama çok geç... Newroz oyunu bozdu. Milyonlar “benim ad›ma muhataplar belli, Öcalan, KCK ve BDP” dedi. fiimdi herkes “ben Kürt kardefllerimi muhatap alaca¤›m” diyen Erdo¤an’› dalgaya al›yor. “Buyursun gelsin, bafl›m›z, gözümüz üstüne, Amed’de toplanan bir milyonun karfl›s›na geçsin de bize bizi nas›l yönetmek istedi¤ini anlats›n da dinleyelim” diyorlar. Halk› “muhatap” almak ne demek? Referandum demek... fiöyle bir soru sormak yani: “Statü mü, kölelik mi?” Haydi “durma, konufl, görelim seni!”


25-03-s10.qxp

3/24/12

3:17 PM

25 Mart 2012 Pazar

Page 1

10

forum@ozgur-gundem.com

Forum

Kürt sorunu ve alg› problemi ve özgürlü¤ünü savunmayacak durumdad›r; bu yüzden ak›l hocal›¤› yapmak flartt›r. Son derece etnosentrist ve yukar›danc› bir bak›fl aç›s› ile üst üste dizilen sözcükler Kürt halk›n›n özgürlük mücadelesine karfl› kara propagandadan baflka bir fley de¤ildir. Kürt çocuklar›n›n kafas› gaz bombas› kapsülleriyle TC devleti taraf›ndan parçalan›rken zedelenmeyen bar›fl sürecinin, Kürt halk› meflru savunma hakk›n› kulland›¤›nda zedelenmesi politik kültürünü ‘Kurtlar Vadisi’ dizisinden alan bir ülke için normal görülmekte olabilir fakat kendine ayd›n diyen insanlar›n dilinde bir tür trajediye dönüflür. Bu trajik durumun yan›na Kürt toplumundan y›llarca Kürt ulusal haklar› için direnenlere bir gün bile destek olmam›fl kimselerin kuru gürültüsü eklenince yarat›lan AKP canavar› bugün devletin tamam›na sahiptir. Nisan 2009’dan beri yürütülen operasyonlarda 9000 Kürt siyasetçi zindanlara doldurulmufltur. Bunlar›n içerisinde belediye baflkanlar›, milletvekilleri, say›s›z seçilmifller de vard›r. AKP devleti Kürt olan her fleye karfl› savafl bafllatm›fl, bu savafl içerisinde hiçbir etik de¤eri göz önünde bulundurmamaktad›r. Cezaevlerine doldurulan Kürt çocuklar›na yap›lan tecavüzler, seçilmifllere uzanan eller, Roboskîliler flahs›nda Kürt halk›na reva görülen katliam ve ard›ndan tak›n›lan tav›r bu çirkinliklerden sadece baz›lar›d›r.

Hamit Ekinci

N

oam Chomsky “‹nsanlar› edilgen ve itaarkâr k›lman›n en zekice yolu; kabul edilebilir düflüncenin alan›n› olabildi¤ince s›n›rlamak, ama o alan içerisinde ‘canl›’ tart›flmalar›n yap›lmas›n› sa¤lamak, hatta insanlar› o alan içerisinde kalmak flart›yla daha ‘muhalif’ ve ‘elefltirel’ olmaya cesaretlendirmektir. Bu tutum insanlara düflünce özgürlü¤ü oldu¤u hissini verirken tart›flmalara sistemin koydu¤u s›n›rlar› dayat›r” der ve ekler: “Al›fl›lm›fl zihinsel düzenler de¤iflti¤inde devrim patlak verir!” Kürt sorununun mutlak çözümü için ihtiyaç duyulan›n zihinsel ve sosyal bir devrim oldu¤u kabul edilirse çözümden de¤il çözümsüzlükten beslenen küresel sistemin çözümün önüne geçmek için sorunun tan›mlanmas›n› engellemeye giriflti¤i, bunun için en eski sanatlar›ndan bir tanesi olan ‘propaganda savafl›n›’ 5. Kol savafl teknikleri ile ustaca harmanlad›¤› apaç›k görülecektir. Toplum özgürleflip devlet karfl›s›ndaki haklar›n› militan bir tav›r ile sahiplenmeye giriflince yetersiz kalacak olan devlet fliddetine eklemlenecek bir tür psikolojik harp konseptinin sivil-askeri-bürokrat kesimlerce ortaklafla devreye konulmas›, stratejik savafl›n köfle tafllar›ndan bir tanesidir. Küreselleflmenin getirdi¤i yüksek iletiflim olanaklar›n›n medyan›n dezenformasyon yetene¤inin kullan›larak denetim alt›na al›nmas› günümüz dünyas›nda s›k baflvurulan bir gerçek gizleme yöntemidir. Malcolm X bu gerçekli¤i “E¤er gerçe¤i bilmiyorsan›z medya sizi dosta düflman, düflmana dost eder!” sözleriyle belirtir. Türk Baflbakan› Tayyip Erdo¤an’›n medyay› aç›k aç›k tehdit eden, kapal› kap› toplant›lar d›fl›nda aleni bir biçimde de devlet politikas›na uygun haber yapmay› k›zg›n bir tav›r ile ö¤ütleyen ve bu ‘ö¤ütlere’ uymayan gazetecileri çeflitli kisveler alt›nda Özel Yetkili Mahkemelerin teatral yarg›lamalar› ve cezaevleriyle cezaland›ran ‘ç›lg›nl›¤›n›n’ arkas›nda bu dezenformasyon ve yamac›l›k yönteminin kusursuz bir biçimde uygulanma iste¤i yatmaktad›r. Uysal muhalefetin inflas› Muhalif medyan›n, siyasetçilerin ve hatta sanatç›lar›n seslerinin olabildi¤ince k›s›ld›¤› toplumsal düzlemde ‘uysal’ ve ‘zarars›z’ bir muhalefet inflaas› iktidarlar›n temel hilelerinden bir tanesidir. Reel politikada ve toplumsal mücadelelerde ‘Siyaset Felsefesi’ ve ‘Siyaset Bilimi’ ayr›m›n› yapmak elzemdir. ‘Olmas› gereken’ ütopyas›n›n hayata geçirilmesi ancak ve ancak siyasal ve toplumsal gerçekliklerin göz önünde bulundurulmas› ile mümkündür. Bu gerçeklikler kimi zaman k›sa vadede zararl› görünen ve hiç at›lmamas› gereken ad›mlar›n at›lmas›n› uzun vadede yararl› ve gerekli k›lar. Bazen olmas› gereken uygulan›rken planlanmam›fl sonuçlar›n ortaya ç›kmas›na ortam sa¤lar. Tüm bunlar bir bütün olarak ele al›nd›¤›nda ‘olmas› gereken’ durumun ve flartlar›n›n olgunlaflmas›na katk›da bulunur. Demokrasi ve özgürlük mücadelesinde yap›lan hatalara elefltiri getirmek elbette mücadelenin seyrine olumlu katk› yapacakt›r fakat muhalefet anlay›fl› hamaset olan bir dil olsa olsa iktidar›n ve mevcut statükonun ömrünü uzatacakt›r. Servis edilmifl ‘ayd›nlar’ Kürt sorunu konusunda cumhuriyetin ilk y›llar›ndan beri uygulad›¤› ulus olmayan yerde ulus yaratma politikas› toplumsal gerçekliklerle yüzyüze gelince ‘imha ve ‹nkar’ konsepti ortaya ç›km›flt›r. Toplumu homojenlefltirme politikas› Atatürk’ün söylemi ile “S›n›fs›z, imtiyazs›z, kaynaflm›fl toplum” 21. yüzy›l Türkiye’sinin söylemi ile “Tek dil, tek millet, tek vatan” sözleriyle devam etmektedir. Günümüzde erken cumhuriyet döneminde bin bir türlü komploculuk ile tasfiye edilen Kürt siyaseti bugün tüm tasfiye çal›flmalar›na ra¤men günü gününe fark edilecek biçimde gücünü artt›rarak ülke siyasetindeki yerini alm›flt›r. Kürt halk› öz de¤erlerini, öz gücüyle savunmak ba¤lam›nda geçmiflinde hiç ulaflamad›¤› kadar bir bilinç oluflturmufltur. Bu bilinç ve bu bilincin oluflturdu¤u siyasal ortam karfl›s›nda köfleye s›k›flan sömürgeciler tüm ahlak de¤erlerini hiçe sayacak bir biçimde hem dilsel, hem eylemsel bir biçimde sald›rganlaflm›flt›r. Bask›ya bafl e¤meyen, direniflini yükselten Kürt halk›na karfl› bu kez tekrardan -dezenformatif- yöntemler ortaya ç›kar›lm›fl, yalanlar dolanlar ve binbir türlü hileyle halk›n birli¤i baltalanmaya çal›fl›lm›flt›r. Sanki Türkiye Cumhuriyeti ve AKP hükümeti dünyan›n en demokrat hükümetiymifl gibi per-

Toplum özgürleflip devlet karfl›s›ndaki haklar›n› militan bir tav›r ile sahiplenmeye giriflince yetersiz kalacak olan devlet fliddetine eklemlenecek bir tür psikolojik harp konseptinin sivil-askeri-bürokrat kesimlerce ortaklafla devreye konulmas›, stratejik savafl›n köfle tafllar›ndan bir tanesidir vas›zca Kürt Özgürlük Hareketi’ne “Ülkede demokrasiyi yerlefltirmek” ad›na sald›ran servis edilmifl ‘ayd›nlar’ öz be öz Kemalizmin devam› niteli¤i tafl›maktad›rlar. AKP’yi savunmak ad›na tüm gerçekleri gözard› edip 90’l› y›llarda Ergenekoncu çeteler ile baflbafla kal›p sergiledi¤i onurlu direnifl ile kefeni y›rtm›fl Kürt halk›na sald›ranlar›n dilindeki ‘Demokrasi’ demokratl›¤›n içini boflaltm›flt›r. Çocuklar›n› savafla kurban verip hâlâ bar›fl› hayk›ran Kürt annelerine karfl›l›k “Kad›n da olsa, çocuk da olsa gere¤i neyse yap›lacakt›r” diyenleri savunmak için U¤ur Kaymaz’› katledecek, Cüneyt Ertufl’un kolunu kameralar önünde k›racak kadar insan› de¤erlerden uzaklaflm›fl olmak flartt›r. Bu

sözde ‘demokratlara’ sorulacak olursa Kürt halk›n›n kendi de¤erleri için mücadele etme hakk› yoktur, Kürt halk› AKP’nin insaf›na ve ara s›ra bir gazete köflesinden bafl›n›n okflanmas›na flükretmeli, daha fazlas›n› katiyen talep etmemelidir. Kürt halk›n›n geldi¤i nokta AKP devletinin bir lütufudur. Bu süreç zedelenmemeli, Kürt halk› ölümü görmüfl durumda s›tmaya raz› olmal›d›r. Kürt halk›na ak›l hocal›¤› Bu tahayülün oluflmas›nda Türk ayd›n›n›n içerisinde bulundu¤u utangaç Kemalizm, bir baflka söyleyifl ile gizli milliyetçilik temel etkendir. Bu tür insanlara göre Kürt halk› kendi de¤erlerini

Sömürgecilik Bir sorunu do¤ru ortaya koymak çözümün yar›s›d›r. Kürt halk›n›n ülkesi iradi de¤il, zoraki bir biçimde elde tutuluyor. Cumhuriyetin ilk y›llar›nda ‹ngilizlerin sömürgelerinde uygulad›¤› ‘Umumi Müfettifllikler’ ile yönetilen Kürtler bugün Ankara’dan atanan valiler ve polis flefleri ile yönetiliyor. Seçtikleri yöneticiler cezaevlerine dolduruluyor. Sistem y›llard›r uygulad›¤› Türklefltirme politikas›n›n sonucu olarak Bölge’ye gönderdi¤i insanlar›n oylar›n› Bölge halk›n›n seçimi olarak sunuyor. Yetmiyor, Bölge’deki yerli olmayan asker, polis, memur, cemaat örgütlenmesi kadrolar›n›n oylar›n› da Bölge halk›n›n ‘AKP’den vazgeçmemesi’ olarak sunuyor. Yunan polislerinde yurttafll›¤›n temel flart› köken olarak o flehrin vatandafl› olmakt›. Bir bölgede yönetimi üstlenecek örgütlenmenin yani kamusal alan›n toplumsal gerçekliklere göre konumland›r›lmas› toplumsal nizam aç›s›ndan flartt›r. Türkiye ne kadar de¤iflirse de¤iflsin farkl› sosyolojik ve antropolojik özelliklere sahip Kürt ülkesinin de¤iflmesi ancak Kürt sorununun mutlak çözümüyle mümkündür. Demokrasinin en genel geçer tan›m› ‘halk›n kendi kendini yönetmesi’ olarak ifade edilir. Ankara yani Türk akl›yla, Amed’in yani Kürt halk›n›n yönetilmesini talep etmek hem ahlak d›fl›d›r, hem de demokrasinin hiçbir ilkesi ile uzlaflmaz. Mutlak çözüm Kürt halk›n›n en baflta ülkesi ve diliyle bambaflka bir ulus oldu¤unun kabul edilmesi, Kürtlere ak›l hocal›¤› yap›lmaktan vazgeçilmesi ve Self-Determinasyon gibi seçenekler dahil olmak üzere tüm çözüm seçeneklerinin tart›flmaya aç›k olmas›d›r. Aksi zorbal›kt›r.

Uludere Cinayetleri’nin k›y›s›nda Newroz... Nalan Temeltafl Güçlü söz söylenecek ki bir daha kimse göze alamas›n k›y›m›, demiflti y›llar önce bir kay›p yak›n›. Pazar günü Diyarbak›r Newroz alan›nda toplanan yüz binler güçlü söze güçlü bir direnifl eklediler. Alandan polis çekildi¤inde yak›lan gsm araçlar›n›n kal›nt›lar›yla an› foto¤raf çektirenler, bu görüntülerin internette t›klanma rekoru k›raca¤›na bahse giriyorlar gülerek. “Roboski’den sonra böyle bir moral gerekliydi”, diyor sivil toplum yöneticisi usulca yürürken. Saçlar›n› geriye atarak gözlerini günefl gözlüklerinin arkas›na saklayan haval› Kürt, sabahleyin kedinin bal›klarla dolu havuz etraf›nda dönmesi misali ac›kl› halden, bald›r› ç›plaklar sayesinde kavufltu¤u janjanl› konuma s›k› s›k› sar›l›yor. Bir k›s›m eylemci alan›n iflgal savafl›nda illa ki kendisinin oldu¤u imas›n› vermeyi borç biliyor. Her halinden h›rs küpü olduklar› anlafl›lan otuzlu yafl kufla¤›na mensup kad›n ya da erkekler politik kariyerlerine Newroz’u ekleme telafl›ndalar. Torununun elinden tutarak, her fleye ra¤men nefleyle alana do¤ru koflan yafll›n›n ad›mlar›na, alan›n her köflesinden rengarenk insan seli oluflmas›n› sa¤layan all› pullu giysili Kürt kad›nlar›n›n coflkusu kar›fl›yor. Bir yükseltiyi mekan tutarak muhtemelen ö¤len namaz›n› k›lan on befl kadar erke¤in duas›na, kovalamaca oynarken bile tekerleme yapt›klar› sert sloganlar› atan, siyah erik gözlü çocuklar›n c›v›l c›v›l sesi ekleniyor hiç zorlamadan. Newroz alan›n›n üstünde sabah gaz bombas› marifetini de göstermifl olan üç befl polis helikopteri serinleten pervaneler gibi dönüp duruyorken insan›n terlik f›rlatas› geliyor. Ayn› gökyüzünde Kürt kuzenler taraf›ndan ayaklar›na muhtemelen politik bir sembol asarak uçmay› ö¤rettikleri güvercinler görev bafl›nda. Yeminle. Kürsü y›k›lsa umursamayan “halaymen”ler,

yer yer Newroz’a de¤il de dü¤üne gelmiflçesine para bekleyen davulcu zurnac›lar, alan›n aç›ld›¤› haberiyle ne vakit tezgahlar›n› aç›p haz›rlad›klar› takdire flayan seyyar sat›c›lar, güneflin de yard›m ve yatakl›k etmesiyle kutlamalar›n tad›n› ç›kar›yorlar. Alanda Mao resimleriyle süslü befl alt› flamas›yla Partizanc›lar, belirli say›da ESP’li gençler de olmasa bu kadar herkesin her fleyin ayn› olmas› s›k›c› bile say›labilir. Neyse ki alan iflgalini abartarak dev sahneyi de iflgal eden, bu yüzden kat›l›mc› vekiller ile baflkanlar›n otobüs üzerinden konuflmas›na neden olan gençlerin renkli görüntüleri var. Sömürge valilerine benzeyen bira göbekli fliflkolar›n anlamayaca¤› türden, Kürt Bahar›’n› k›flk›rtan resimler. Yetkililerin “kaos ç›kacak hepiniz öleceksiniz inflallah” diye diye kriminale ba¤lad›¤› Newroz’un vicdanl› çocuklar›, AKP hükümetinin Kürtlere karfl› hislerinin platonik oldu¤unun alt›n› kal›nca çizmifl oldular. Bahçe iflçileri, güneflin alt›nda saatler geçirdi¤i aflikar köylüler, ruhunun her noktas›n› o an o alanda paylaflmaya haz›r olanlar, AKP hükümetinden güçlü bir zeka ve “çok yönlü entegre bir strateji” bekliyorlar. Sabah›n ilk ›fl›klar›yla alan kenar›ndaki GSM araçlar›n›n on kadar›n› yakarak direnifle antikapitalist karakter de kazand›ran, polis barikatlar›n› direnerek aflan gençleriyle; siviller hariç polisin olmad›¤› yüz binlerin oldu¤u alanda ufac›k bir adli suçun bile yaflanmamas›n› sa¤layan sükuneti, inanc›yla; alan›n bir k›y›s›n› kaplam›fl pikniksever kitlesiyle valili¤in gereksiz bir kurum oldu¤unu vurgulayarak kalplerde hakl› bir yer edinen BDP’li vekilleriyle Diyarbak›rl›lar moral atefli yakt›lar 2012 Newroz’unda... Not: ‹stanbul eyleminde hayat›n› kaybeden BDP ilçe yöneticisi Hac› Zengin’in ailesine derin taziyelerimle...


25-03-s11_20-02 -s2.QXD 24.03.2012 14:06 Page 1

25 Mart 2012 Pazar

(Black plate)

11

forum@ozgur-gundem.com

Forum Dünyanın Gündemi

Afganistan’da ‘özgürlüğün’ bedeli: Marazi savaşlar ve mantık üzerine

Ramzy Baroud

Afganistan savaşının gerçek planlayıcıları yeni gerçekliği fark etmeye başlıyor. Özgürlük ne pahasına olursa olsun, Afganlar ABDNATO’nun ülkelerinden tamamen çekilmesinden başka bir şey kabul etmeyecektir. Şişirilmiş bir askeri üstünlük algısının hâkim olduğu Bush ve Obama yönetimleri, tarihsel bir kaçınılmazlık olanı kavramakta başarısız olmuşlardır

Afganlar, yabancı işgaline karşı gösterdikleri çetin ve uzun bir direniş tarihine sahip, gururlu bir halk. Ancak her defasında galip çıkmış olmaları, hâlen taşıdıkları korkuyu gözardı etmeye sebep olmamalıdır. Afganlara uygulanan zulümlerin sonuncusu 11 Mart’ta Balandi köyünde, ABD ordusunun astsubay kıdemli çavuşu zanlı Robert Bales’in 16 masum sivili uykularında katletmesiyle yaşandı. Balandi, ülkenin ABD-NATO tarafından işgal edilmesine gösterilen en şiddetli direnişlere ev sahipliği yapan Kandahar şehrinin Panjwai Bölgesi’nde yer alır. Kandaharlılar, ABD, NATO ve onların yozlaşmış lokal müttefiklerinin tasarladığı savaş ortaklığını bozmakla kötü bir şöhret elde etti. Denebilir ki Balandi bir bakıma Afganistan’ın mikrokozmosu niteliğinde. 2011 yılının Ekim ayında ABD öncülüğünde yürütülen Afganistan’ı bombalama eylemlerinin başlaması birçok haberciyi neşelendirdi. Şaşırtıcı bir biçimde eşitsiz olan bir savaşta dünyanın en gelişmiş uluslarının, dünyanın en yoksullarını vurduğu bu mücadelede- ABD, El Kaide mensuplarına bir ders vermek istedi. El Kaide mensupları kısa bir sürede dağıldı ve bölge boyunca uzanan komşu sınırlardan içeriye girmeye başladı (şiddet ağı şu an birkaç Arap ülkesinde görülebilmektedir). Tüm bunlar olurken Afgan halkı savaş yükünü omuzladı. O günden bugüne binlercesi, ortaya çıkmasında herhangi bir rol üstlenmedikleri, intikam peşinde sürüp giden bir savaşta helak olmaya devam ediyor.

Çoğu haberci savaşı destekledi, haklı göstermeye çalıştı ya da gerçekte öyle bir şey yokmuş gibi davrandı. Daha az ‘medeni’ oldukları gerekçesiyle, Afganların var olup olmaması pek de önemli değildi. Savaş, Christopher Hitchens gibilerine hükmeden bir mantıkla ‘iyi bir savaş’ olarak gösterildi: “Afganistan’ı Taş Devri’ne ‘geri bombalamak’ bazı istikrarsız liberallerin çok sevdiği bir manşetti. Slogan hep işe yarar. Ancak bir anlığına düşününce, Afganistan’ın aksine Taş Devri’nden ‘dışarı bombalandığı’ görülecektir” (Daily Mirror, Kasım 2001). Kendini insan haklarına ve uluslararası hukuka adamış olanlar bile Afganistan savaşının haklı tarafları olduğuna inanıyordu. Tanınmış bir insan hakları savunucusu ve BM elçisi olan Richard Falk, “Üzülerek söylüyorum ki ilk başta savaşı, ilerde Afganistan’dan gelebilecek olan saldırıların korkusuyla geçerli kılınan bir meşru müdafaa örneği olarak destekliyordum” şeklinde konuşmuş, ancak daha sonra “anlamsız ve marazi savaşların, anlamsız ve marazi davranışlara neden olduğunun” farkına varmıştı (Foreign Policy Journal, 15 Mart). ‘Anlamsız’ ve ‘marazi’ sözcükleri, Afganistan’daki kirli savaşı anlatmaya yetmez. Son vurdumduymazlık örneği de Başkan Barack Obama’nın, İngiltere Başbakanı David Cameron’ı Beyaz Saray’da içtenlikle ağırlamasıyla Washington’da yaşandı. Obama, ittifaklarının “sarsılmaz” olduğunu söyledi: “Dünyamız defalarca değişime uğradı ve tekrar bir değişimden geçecek. Ancak tarihin gör-

Bediüzzaman Said-i Kürdi İbrahim Genç Ülkemizdeki toplumsal sorunların çoğunun temelinde eksik ya da yanlış bilginin yıllarca empoze edilmesi vardır. İşte bu yüzden nasıl ki yarım doktor insanı canından ediyorsa yanlış ve eksik bilgi de doğru düşünceyi yok ediyor. Bugünlerde ölüm yıldönümü (23 Mart 1960) vesilesiyle çeşitli etkinliklerle anılan Bediüzzaman Saidi Kürdi konusunda da yığınla çarpıtma ve sansürün olduğunu biliyoruz. Öyle ki bu çarpıtma ve sansürler, Said-i Kürdi’yi Kürtlerden koparmak amacı doğrultusunda yıllarca sürmüştür. Oysa Bediüzzaman, daha 1907’de İstanbul’a gidiyor ve bir dilekçe ile Kürtlerin istemlerini Sultan Abdülhamit’e iletiyordu. Dönemin eğitim sistemini eleştiren Said-i Kürdi, Kürt coğrafyasında fen bilimleriyle İslami bilimlerin bir arada okutulacağı medreselerin kurulmasını talep ediyordu. Mısır’daki Ezher Üniversitesi’nden esinle adına Medresetüz-zehra dediği bu medresede eğitimin dilinin Kürtçe, Türkçe ve Arapça olacağın söylüyordu. Ki Bediüzzamaníın özellikle Kürtçe eğitimöğretime önem verdiğini birçok girişiminden anlayabiliyoruz. Said-i Kürdi’nin bu istemleri kabul görmediği gibi, biraz da muhalif olmasının etkisiyle, dönemin padişahı tarafından hapishaneye gönderilmiş-

tir. Bu durumda bile onun Kürt halkına olan bağlılığını yansıtan şu sözleri çok önemlidir: “Nasıl ki zaman-ı istibdatda tımarhaneye düştüm, divanelerin hükmüne konuldum, eğer müdahaneye, kelbi tabassusa, şahsi menfaat için umumi menfaatı feda anan aklın icabı ise, ben divaneliği kabul ettim. Şahit olunuz ki, böyle akıldan istifade ediyorum, divaneliğimden iftihar ediyorum. Ey Kürdler... Tımarhaneyi bunun için kabul ettim. Kürdlüğü lekedar etmemek için irade-i padişahiyi, maaşını, ihsan-ı şahaneyi kabul etmedim.”

Kürtlerin eğitim yoluyla ulusal benliklerinin güçleneceğine inanan Bediüzzaman, dini uyanış ile de uygarlık düzeyinin yükseleceğine inanır. Buna rağmen Abdülhamitíe muhaliflerin bir araya geldiği İttihat ve Terakki içinde bir süre yer alır; fakat ittihat ve Terakki’nin diğer halklara eziyetini ve ırkçılığını kabul etmeyen Bediüzzaman buradan ayrılır. Bunun neticesidir ki Ziya Gökalp’ı makul görmez ve onu “Bir kelle soğanı, bir kızıl elmaya değişmem” diyerek eleştirir. Çeşitli kaynaklardan okuduğumuza göre Bediüzzaman birçok platforma kendini “Kürt ve Kürdistanlı” olarak tanımlamıştır. Buna karşın Bediüzzaman’ın, devlet istemediğini görüyoruz. Hatta bir Kürt devleti kurulması düşüncesiyle Fransa’da Kürt Şerif Paşa ve küçük bir grup tarafından yapılan görüşmelere, Paris’e gönderdiği bir telgrafla karşı çıkmıştır. Ki o dönemde Kürtlerin büyük çoğunluğunun buna karşı olduğunu biliyoruz. İslami düşünceyi daha önplana çıkarmasına rağmen kimliğini de İslam ile bağdaştırmaya çalışan Said-i Kürdi’nin Şeyh Sait İsyanı’na destek olup olmadığı da ayrıca bir tartışma konusudur. Türk milliyetçilerinin ekseriyeti Said-Kürdi’nin bu isyandan uzak durduğu görüşünü dile getirir. Daha doğrusu bunun böyle olduğuna inanmak isterler. Bunun için de Said-i Kürdi tarafından yazıldığını iddia ettikleri bir mektubu referans gösterirler daima. Oysa Said-i Kürdi’nin geçmişte Kürt kimliğine bağlılığı, Kürt halkı için yapmayı düşündüğü şeyler düşünüldüğünde bu mektubun inandırıcı olmadığı görülebilir. Özellikle isya-

kemli alanında, tüm iniş çıkışlarında değişmez olan bir şey var: ABD ve İngiltere arasındaki sarsılmaz ittifak.” Son Afgan katliamından sonra ülkenin cumhurbaşkanı Hamid Karzai, ABD’ye birliklerini ülke genelinde köylerden geri çekmesi çağrısında bulunduğundan, görüşmede iki liderin sözünü etmek istedikleri konu aslında çoğunlukla Afganistan meselesiydi. ‘Sarsılmaz’ sözcüğü, ABD ve müttefiklerinin, 2014’e kadar operasyonlara son vermeme planına sadık kalacakları, daha sonra da bir ABD-Afgan andıcı yoluyla askeri varlıklarını sürekli kılacakları anlamına gelir. Afganların can kaybı oranlarının ne kadar dehşet verici düzeyde olduğu düşünüldüğünde, ‘sarsılmaz’ sözcüğü ayrıca, seçim yılı boyunca Obama ‘yumuşak’ ve tutarsız görünmek istemediğinden, daha çok masum insanın ölümüne de işaret ediyor olabilir. Ancak Afganlar bu saçmalığı daha fazla sürdüremez. Beklendiği üzere Taliban artık ABD ile direkt ya da dolaylı görüşmelerle irtibata geçmeyecektir. Ülkenin zayıf cumhurbaşkanına gelince, ABD planlarına uygun ortam sağlama ve vatandaşları arasında büyüyen öfkeyi kontrol altına alma arasında dengeyi sağlayamayacağı ortadadır. Afganistan savaşının gerçek planlayıcıları yeni gerçekliği fark etmeye başlıyor. Özgürlük ne pahasına olursa olsun, Afganlar ABDNATO’nun ülkelerinden tamamen çekilmesinden başka bir şey kabul etmeyecektir. Şişirilmiş bir askeri üstünlük algısının hâkim olduğu Bush ve Obama yönetimleri, tarihsel

nın 1925’te olduğunu ve halifeliğin kaldırılmış olduğunu düşünürsek Said-i Kürdi’nin bu mektubu neden yazmayacağını anlayabiliriz. Doğrudan bir destek olmasa da karşı çıkmadığını rahatlıkla söyleyebiliriz. Bu konuda İsmail Göldaş’ın “Kürdistan Teali Cemiyeti” kitabında Şikago’da yapılan İslami Filistin Komitesi toplantısında konuşan Muhammed Sıddıki’nin şu sözlerine yer verir: “Bediüzzaman tarafından kaleme alındığı iddia edilen bu mektubun Bediüzzaman’a ait olmadığı konusunda yığınla kanıt bulunmasına rağmen Bediüzzaman’a ait olduğuna dair kendisine nispet edilen mektup dışında bir kanıt mümkün değildir adeta. Her şeyden önce mektuptaki ifadelerle, Bediüzzaman’ın yaşamı boyunca verdiği mücadele çelişki arz ediyor (s. 34).” Bunun yanında Şeyh Sait’in torunu Melik Fırat da böyle bir mektubun yazılıp gönderildiğine dair bir delil bilmediğini söyler. Sonuç olarak genel bir düşünceye varmak istersek Said-i Kürdi’nin esas olarak İslam’a bağlı olduğu ve bunun için mücadele ettiği görülecektir. Bunu yaparken de Kürt kimliğini ve halkını bir kenara atmamıştır. Onun esas amacı Kürt coğrafyasında okullar açmak ve Kürt halkının eğitim yoluyla ulusal birliğe kavuşmasını sağlamaktı. Bu vesileyle kitaplarında da yer yer Kürtlere çağrıda bulunur. Bunu yaparken ırkçılığa asla kaymamıştır Bediüzzaman. Bu sebeple de “menfi milliyetçilik” dediği milliyetçiliğe karşı çıkmıştır. Bugün ise Bediüzzaman’ın kitaplarının Kürtlerle ilgili kısımlarının sansürlendiğini biliyoruz.

bir kaçınılmazlık olanı kavramakta başarısız olmuşlardır: Afganistan, bu gerçeği olduğu gibi sürdürmek için savaşacak olan halka, kendi insanlarına aittir. Özgürlük, anlamı savaş ya da askeri işgal tarafından azaltılamayacak olan mutlak bir değerdir. Afganların 2012 yılındaki özgürlük mücadelesinin ahlâki açıklığı, 2001 yılında olduğu kadar güçlüdür. Önümüzdeki aylarda kaygı verici bir boyuta taşınabilecek olan, savaşla ilgili çürük bir bahanenin -aslında ‘teröre karşı bir savaş’ olduğu- bile, bir zamanlar olduğu gibi sık rastlanır olmadığıdır. Savaş artık yalnızca yiğitliğe leke sürmemek, Amerikan hâkimiyetini teyit etmek ve ABD’ye belirsiz kazançları toplama izni veren kârlı bir gelecek ayarlamak için var. Bu ahlâk ve stratejik merkeziyet eksikliği, savaşı sadist, tuhaf, ırkçı ve düpedüz insanlık dışı bir şeye dönüştürüyor. Falk, ABD’nin vatandaşlarını ‘iflah olmaz katillere’ dönüştürdüğünü yazdı: “Taliban savaşçılarının cesetlerine işeyen Amerikan askerleri, Kuran yakan ve bir Amerikan askeri mahkeme tarafından sırf eğlence olsun diye Afgan sivilleri öldürmekle suçlanan kırsal bölge devriyeleri... (ABD yetkililerinin bu olayları açıklamak için sarf ettikleri her söz) anlamsızdır.” Karzai ile bir görüşme sırasında Balandi’nin yaşlılarından biri cumhurbaşkanına şöyle sordu: “Sevdiklerimizin çoğunu öldürdüler, nedeni hakkında bir cevabınız var mı?” Hiç kimsenin buna verecek bir cevabı yok, çünkü hastalık, kelimeleri özenle seçilmiş diplomatik dilin her zaman açıklayabileceği bir şey değildir. Fakat açık olan şu ki, yaşanan bu şiddet ve aşağılama olayları, tarihlerinin bir başka kanlı sahnesini kendi imkânlarıyla sona erdirme konusunda Afganların kararlılığını kamçılayacaktır. Başka bir yaşlı adam da “Tazminat istemiyorum. Para istemiyorum, Hacca gitmek istemiyorum, ev istemiyorum. Tek isteğim Amerikalıların cezalandırılması. İsteğim budur, budur, budur isteğim” şeklinde konuştu (El Cezire, 17 Mart). İsteklerden söz açmışken, ABD’nin istekleri ve amaçları nelerdir? Amerikan askerleri ne için savaştıklarını, ya da kime karşı savaştıklarını biliyorlar mı? (Bales’in kurbanlarının çoğunluğu kadınlar ve çocuklardı). ABD’nin eski Savunma Bakanı Donald Rumsfeld, 2003’ün Mart ayında şöyle konuşmuştu: “Özgürlük intizamsızdır, özgür insanlar hata yapmakta, suç işlemekte ve kötü şeyler yapmakta özgürdür.” Richard Falk haklı; anlamsız ve marazi savaşlar, anlamsız ve marazi davranışlara, bunun yanı sıra son derece tuhaf bir mantığa neden olur. Çeviri: Aynur Kaş

Özellikle Fethullah Gülen’in cemaat evlerinde okutulan Risale-i Nur kitaplarının Kürtlerle ilgili bölümlerinin sansürlü olduğunu görüyoruz. Bu anlamda Şehmus Diken’in bir yazısında geçen “...üstadın Kürdistan dediği coğrafyaya ‘Vilayat-ı şarkiyye’, üstadın da mensubu olduğu ve bizzat kendisinin telaffuz ettiği ‘Kürt Halkı’na ise Doğu Halkı gibi kavramsal yakıştırmalarla yaklaşmaktan hiç mi hiç beis göstermemişler’ şeklindeki ifadeler söyleyeceklerimi özetlemektedir adeta. Öyle ki ‘Said-i Kürdi’ ifadesine de tahammül etmezler. Said-i Kürdi 1960 Mart’ında Urfa’da hakkın rahmetine kavuştuğunda onun mezarına da tahammül etmediler. Bu sebeple de Üstad’ın türbesine girip, naşını aldılar ve uçakla bilinmeyen bir yere götürdüler. Öyle ya, Kürt halkının onu bağrına basmasına müsaade edemezlerdi. Ona dua etmesine... Bugün de onun Kürtlüğüne tahammül etmeyenler çok. Hatta onun izinden gittiklerini iddia edenler bile... Ki Fethullah Gülen’in Said-i Kürdi’nin elini öpmeye niçin gitmediği de malum. Bugün de özellikle Batı’da Gülen cemaat evlerinde hangi fikirdeki insanların yer aldığını bizzat içlerine giderek tecrübe etmiş biri olarak bu cemaatin Kürtlere bakışının olumlu olduğunu söyleyemiyorum. Ki geçen yıllarda doğudan gelip Gülen cemaati evlerinde kalan öğrencilerin “Kürtçe konuşmamızı istemiyorlar, bizi asimile etmeye çalışıyor” sözlerine çokça şahit oldum. Oysa İslami felsefe, ayrımcılığı reddeder. Kur’an ve Hadis de “kavmiyetçiliği” yasaklar ve üstünlüğün hangi ırktan olursa olsun takvada olduğunu vurgular.


25-03-s13.qxp

3/24/12

2:04 PM

Page 1

25 Mart 2012 Pazar

13

Hastalar risk alt›nda

dünya@ozgur-gundem.com

Dünya

Kanada’n›n Ontario ve British Colombia eyaletlerinde yap›lan araflt›rma, hastanelerin dezenfekte edilmedi¤ini, çal›flanlar, hastalar ve ziyaretçilerin büyük risk alt›nda oldu¤unu gözler önüne serdi. Kanada’da her y›l 250 bin kifli hastanelerde enfeksiyon kap›yor 12 bini ölüyor.

ABD’de 2 küçük uçak düfltü ABD’nin Colorado eyaletinde havada çarp›flt›klar› san›lan 2 küçük uça¤›n düflmesi sonucu 2 kifli öldü. Longmont polisi, 5 dakika arayla Longmont’a 10 kilometre uzakl›ktaki alana düflen uçaklar›n, havada çarp›fl›p çarp›flmad›klar›n›n henüz netlik kazanmad›¤›n› aç›klad›.

Titanik’ten kalanlar sat›flta

ABD’de bir müzayede evi, Titanik’in bat›fl›n›n 100. y›ldönümü olan 15 Nisan’da yaklafl›k 180 parça eflyay› aç›k artt›rmayla satacak. Sat›fla ç›kar›lacak eflyalar aras›nda gemi orkestras›n›n flefi Wallace Hartley’nin ‹ngiltere’deki ailesine gönderdi¤i bir kart da yer al›yor.

DÜNYA TURU

Pakistan’da patlama: 8 kifli hayat›n› kaybetti ‹SLAMABAD - Pakistan’›n kuzeybat›s›ndaki

Hayber’de Taliban militanlar›n›n kald›¤› hücrede bomba haz›rland›¤› s›rada meydana geldi¤i öne sürülen patlamada 8 kiflinin öldü¤ü bildirildi. Devlet kaynaklar›, Taliban örgütünün önde gelen komutanlar›ndan Nazir Ahmed, Abdul Melik ve Hac› Toor’un da patlamada öldü¤ünü ileri sürdü. Afganistan s›n›r›ndaki Orakzai’de de devlet güçleriyle Taliban militanlar› aras›nda ç›kan çat›flmada 18 kifli öldürüldü. Ölenlerin militan oldu¤u öne sürülürken askerler de 3 kay›p verdi.

Myanmar-Kaçin’de ara seçimler ertelendi YANGON - Myanmar’›n kuzeyindeki Kaçin

eyaletinde ara seçimin ertelendi¤i bildirildi. Seçim Komisyonu, Çin s›n›r› yak›nlar›ndaki eyalette güvenlik koflullar›n›n seçim için uygun olmad›¤›na hükmederek ara seçimi erteledi. Eyalette onbinlerce kifli askerlerle etnik isyanc›lar aras›ndaki devam eden çat›flmalar nedeniyle evlerini terk etmek zorunda kalm›flt›. Yaklafl›k 50 y›l süren askeri yönetimin ard›ndan geçen mart ay›nda sivil hükümetin iktidara geldi¤i Myanmar’da 48 sandalye için 1 Nisan’da ara seçim yap›lacak.

Kosova’n›n Arnavutluk ile birleflmesi tart›flmalar›

‹flgalci ordu psikiyatrik durumda! Bir askerin köy bas›p sivilleri öldürmesinden sonra gözlerin çevrildi¤i ordu hasta. Gönderildikleri yerlerde emperyal yönetimler ad›na çat›flmalara giren sivilleri katletmekten sak›nmayan ABD ordusunda, psikiyatrik sorunlar a¤›rlafl›rken, intiharlar art›yor

P

olitik, ekonomik bask› gibi yöntemlerde askere al›n›p, “yüce ç›karlar” ad› alt›nda özgürlükleri yok edilip, kapitalizmin ihyas› için iflgal cephelerine sürülenlerin büyük k›sm› psikolojik sorunlar yafl›yor. Asker intiharlar›nda art›fl kaydediliyor. Irak ve Afganistan’da görev yapt›ktan sonra psikolojik sorun yaflayan ABD askerlerinin say›s›yla ilgili çeflitli kurumlardan al›nan bilgiye göre, buralarda görev yapan her 6 askerden biri psikiyatrik sorun yafl›yor. ABD’deki DoD, Department of Veterans ve Veterans for Common Sense kurulufllar›ndan verilen bilgiye göre, Irak ve Afganistan’da görev yapan her 6 askerden biri psikiyatrik sorun yaflarken, her 20 askerden birinde travma sonras› stres bozuklu¤una rastlan›yor. ABD askerleri aras›nda intihar oranlar› da artarken, her 84 dakikada bir asker yaflam›na son veriyor. Asker ölüm cezas› alabilir Bu arada Afganistan’da görev yapt›¤› üs-

sün yak›nlar›ndaki bir köyde 17 sivili öldüren Amerikal› asker Robert Bales, taammüden adam öldürmekten yarg›lanacak. Afganistan’daki ABD güçlerinin sözcüsü Garby Kolb, Bales’e ayn› zamanda cinayete teflebbüs ve sald›r› suçlamalar›n›n da yöneltildi¤ini aç›klad›. Kolb, suçlu bulunmas› durumunda Bales’in idama mahkum edilebilece¤ini belirtti. 38 yafl›ndaki Bales, 11 Mart’ta sabah erken saatlerde görev yapt›¤› üssün yak›nlar›ndaki köyde sivillere atefl etmifl, sald›r› sonucu 9’u çocuk, 3’ü kad›n 17 kifli yaflam›n› yitirmiflti. 6 kiflinin yaraland›¤› sald›r›n›n ard›ndan Bales’in baz› cesetleri yakt›¤› belirlenmiflti. Fort Leavenworth’daki askeri hapishanede tutuklu bulunan Bales’in avukat› John Hanry Browne, müvekkilinin sald›r›n›n öncesi ve sonras› ile ilgili baz› detaylar› hat›rlad›¤›n›, ancak sald›r› s›ras›nda neler oldu¤unu an›msayamad›¤›n› ileri sürdü. WASHINGTON / KAB‹L

ABD’den darbeye destek

BURSA - Bursa Uluda¤ Üniversitesi’nce dü-

zenlenen “Uluslararas› Balkan Forumu”na kat›lan Arnavutluk Tiran Üniversitesi Ö¤retim Üyesi Prof. Dr. ‹lia Kristo, “Kosova’n›n Arnavutluk ile birleflmesi siyasal bir sorundur” dedi. “Arnavutluk’un Kosova’ya bak›fl› nas›l?” sorusuna Kristo, “Kosova zaten yolunu çizmifl. Kosova’n›n Arnavutluk ile birleflmesi siyasal bir sorundur. Ben daha çok ekonomik entegrasyonun ve birleflmenin daha do¤ru olaca¤›n› düflünüyorum. Bu nedenle birleflmenin çabuk olmas›n› çok uygun görmüyorum. Aceleye de gerek yok” yan›t›n› verdi.

Hugo Chavez seçime kat›lmakta kararl› CARACAS - Venezuela Devlet Baflkan› Hugo Chavez, Küba’n›n baflkenti Havana’da 26 fiubat’ta le¤en kemi¤i bölgesindeki tümör için geçirdi¤i ameliyat yerindeki dikifllerinin al›nd›¤›n› aç›klad›. Venezuela’n›n 57 yafl›ndaki Devlet Baflkan›, destekçilerine telefonla yapt›¤› aç›klamada, dikifllerinin al›nd›¤›n› ve bir süredir fizik tedavi gördü¤ünü belirterek, bundan sonra kanserin yeniden ortaya ç›kmas›n› önlemek için radyoterapi almay› planlad›¤›n› söyledi. Chavez, ekim ay›nda yap›lacak seçimleri kazanma sözü verdi.

Boris Kagarlitsky * Yetkililer güç kaybedip, toplum politik güç seferberli¤i kazan›m›nda bulundukça, Rusya’da baflkanl›k seçimleri bir çat›flma haline geldi. Bu dramada oyuncular›n davran›fllar›, seçime gölge düflüren say›s›z ve ço¤u zaman saçma olan seçim ihlallerinden bile daha mühim. Baflbakan ve flu an Baflkan seçilen Putin, ne bir program, ne bir ideoloji, ne de bir strateji önerisinde bulundu. Kampanyas›n›n ana fikri, ne yaparsa ya da ne söylerse söylesin, halk›n liderlerini sevmesi ve ona itaat etmesiydi. Rus halk›na ulusal liderlerine karfl›, özgürlük ve kiflisel sorumlulu¤un getirece¤i belirsizliklerin korkusuyla kar›fl›k, kesin ve memnun bir teslimiyetle ak›ld›fl› bir sevgi sergilemeleri ça¤r›s›nda bulunuyor. “Sanatç› entelijensiya’n›n öne ç›kan üyeleri - aktörler, yazarlar, müzisyenler, flark›c›lar, dansç›lar ve sirk e¤itmenleri- Putin’e ve demokratik bir yar›fl imaj› verilmek istenip asl›nda maskaral›k olan seçime giren seçme bireylerden oluflan e¤reti ‘muhaliflerine’ halk deste¤ini ifade ettiler. Bu arada, entelijensiyan›n di¤er üyeleri büyük bir öfkeyle, meslektafllar›n› yetkililere (hükümete) sat›lm›fl olmakla suçlad›. Putin’e desteklerini dile getiren sanatç›lar›n

WASHINGTON / ADD‹S ABABA

Geçmifli darbeler ve katliamlarla dolu ABD, Mali’deki darbeye de örtülü destek verdi. ABD darbeye karfl› ç›kmak yerine darbecilerden yeniden anayasal sistem kurmalar›n› istedi. ABD yönetimi Mali’deki askeri darbeyi yapanlar›n ülkede anayasal düzeni yeniden kurmamas› durumunda, bu ülkeye yapt›¤› askeri ve ekonomik yard›mlar›n tehlikeye düflme riskinin bulundu¤unu bildirdi. ABD D›fliflleri Bakanl›¤› Sözcüsü Victoria Nuland, Mali’de demokratik ortama geri dönüldü¤üne tan›k olmamalar› durumunda, ABD’nin Mali hükümetine insani amaçl› yard›mlar› d›fl›ndaki tüm yard›mlar›n›n tehlikeye düflece¤ini belirtti. Nuland, Mali’ye insani ihtiyaç maddesi ve g›da için 70 milyon dolarl›k yard›m yapt›klar›n›, 70 milyonluk di¤er bir yar-

d›m›n da askeri, ekonomik ve ülkenin kalk›nmas›na yard›m için tahsis edildi¤ini söyledi. Aç›klamaya göre darbeciler yeni anayasa yazarsa ya da ask›ya ald›¤› anayasay› yeniden yürürlü¤e koyarsa Washington için sorun kalmayacak. Üyeli¤i ask›da Afrika Birli¤i de Mali’de anayasal düzene dönülene kadar bu ülkenin üyeli¤ini ask›ya ald› ve Bat› Afrika Devletleri Ekonomik Toplulu¤u (Cedeo) ile bu yönde bask› uygulamak için Mali’ye ortak heyet göndermeye karar verdi. Afrika Birli¤i merkezinde Mali’deki durumun ele al›nd›¤› ola¤anüstü toplant›n›n baflkanl›¤›n› yapan Nijeryal› diplomat Paul Zolo, Afrika Birli¤i Bar›fl ve Güvenlik Konseyi’nin, Mali’de anayasal düzen fiili olarak yeniden kurulana kadar, bu ülkenin

birli¤in bütün faaliyetlerine kat›l›m›n›n ask›ya al›nmas›na karar verdi¤ini belirtti. Afrika Birli¤i Komisyonu Baflkan› Jean Ping de toplant›dan sonra yapt›¤› aç›klamada, “Bir heyetin Mali’ye gitmek üzere oldu¤unu, bu heyetin Afrika Birli¤i ile Bat› Afrika Devletleri Ekonomik Toplulu¤u’nun (CEDEO) ortak heyeti olaca¤›n›” söyleyerek, amaçlar›n›n, anayasal düzeni yeniden oluflturman›n gerekli oldu¤unu iletmek oldu¤unu belirtti. Ping, anayasal düzene en k›sa sürede dönülmemesi durumunda, darbecilere seyahat yasa¤› ve yurt d›fl›ndaki varl›klar›n›n dondurulmas› gibi yapt›r›mlar uygulanaca¤›n› söyledi. CEDEO devlet baflkanlar›n›n, Mali’deki durumu ele almak üzere sal› günü Abidjan’da ola¤anüstü toplanaca¤› bildirildi.

Putin’e sat›lm›fl sanatç›lar ve oyuncular›n ço¤u, hükümetten bir hayli ikramiye ald› ve statükoda herhangi bir de¤iflime karfl› ç›kmalar› sürpriz de¤il. Bu, bocalamaya bafllad›¤› anda, devlete küfür etmede, devletle alay etmede ilk bafl› çeken Sovyet dönemi sanatç› entelijensiyas›n›n ayr›cal›kl› üyelerini and›r›yor. Asl›nda, bugün sat›lm›fl olmakla suçlanan insanlar›n birço¤u, halk›n daha evvel ulusal önderli¤e karfl› nankörlüklerinden dolay› elefltirdikleriyle ayn› kifliler. Ne yaz›k ki, bu suçlamalar›n hakl›l›¤› her iki durumda da kan›tlanm›flt›r. Sorun bu insanlar›n alm›fl olduklar› pozisyon de¤il, fakat bunu ifade edifl biçimleridir. 1990’lar›n entelektüel eliti, Sovyet yetkililerin kendilerine karfl› sansürü yüzünden ahlaks›zl›klar›n› göstermediler fakat tüm yaflamlar›n›, patronlar› olan hükümete karfl› mücadele ederek sürdürürmüfl rolü yaparken de ikramiye kabul etmekle ilgili herhangi bir suçluluk hissetmediler. Onlara karfl› mevcut flikayet, ülkenin kalk›nmas› için ne ilkeler, ne de planlar sunan egemenlere karfl› desteklerinin e¤reti olmas›d›r. Hem geçmiflteki, hem de flimdiki durumlarda, sorun politik görüflle de¤il, ahlakla ya da bunun eksikli¤iyle alakal›d›r.

Seçim kampanyas›ndan önce politik olarak aktif olmayan bu kamusal flah›slar›n ço¤u göz önüne al›nd›¤›nda, seçime günler kala, birdenbire Putin’in ateflli destekçileri haline geldiklerini görmek biraz tuhaf olman›n ötesinde. Yarat›c› bireylerin bak›fl aç›lar›n› de¤ifltirdiklerini ya da katiyen taraf tutmad›klar›n› görmek al›fl›lmad›k bir durum de¤il, fakat hiçbir görüfl yanl›s› de¤ilken, siyasi bir piyon olarak kullan›lman›za izin vermenizden daha utanç verici bir fley yoktur. Yarat›c› insanlar politik tercihlerinin arkas›nda durmal›d›rlar, aksi takdirde, bu yaln›zca sanatç› olarak ifllerini halk›n gözünden düflürmeye yarar. Ünlü yazar Andrei Sinyavski, 1960’larda Sovyet rejimiyle tamamen estetik fikir ayr›l›klar›n›n oldu¤unu söyleyerek muhalif oldu - u¤runa hapse gitti¤i fikir ayr›l›klar›.- Zevki olan herhangi biri, 2012 seçim kampanyas›n›n inan›lmaz baya¤›l›¤› taraf›ndan i¤rendirilirdi. Putin’i destekleyerek, yaln›zca toplumu de¤il, yapt›klar› iflin ahlaki temelini de karfl›lar›na ald›lar. Suçlar›ndan dolay›, gelecekte ilham perileri onlar› ziyaret etmeyi reddedecek. * Rus yazar. themoscowtimes.com’dan Çeviri: Gerçe¤in Günlü¤ü’nden Doruk Köse

Obama: Vicdan muhasebesi flart WASHINGTON - ABD Baflkan› Barack Obama, Florida’da silahs›z siyahi genç Trayvon Martin’in vurularak öldürülmesi olay›n› “trajedi” olarak niteleyerek, olay›n bütün boyutlar›yla incelenmesi gerekti¤ini söyledi. Obama’ya, Beyaz Saray’da Dünya Bankas› baflkan aday›n› aç›klad›¤› etkinlik s›ras›nda bir gazeteci, Hispanik kökenli Trayvon Martin adl› gencin geçen ay Orlando kenti yak›nlar›nda beyaz bir mahalle bekçisi taraf›ndan vurulmas› olay›yla ilgili düflüncesini sordu. “Olay apaç›k bir trajedi” ifadesini kullanan Obama, “Velilerin içinde bulundu¤u durumu anlayabiliyorum. Trayvor bana kendi çocuklar›m› hat›rlat›yor. Amerika’daki her veli, bu olay› tüm boyutlar›yla soruflturmam›z›n ve federal, eyalet ve yerel düzeyde herkesin bu trajedinin nas›l meydana geldi¤ini çözmek için bir araya gelmesinin neden kesin bir zorunluluk tafl›d›¤›n› anl›yor olmas› gerekti¤i düflüncesindeyim. Hepimizin, böyle bir fleyin nas›l meydana gelebildi¤ine dair bir vicdan muhasebesi yapmam›z gerekti¤i kan›s›nday›m. Ama esas mesaj›m, Trayvon Martin’in velilerine olacak. E¤er benim bir erkek ço-

cu¤um olsayd›, Trayvon’a benzerdi. Trayvon’›n velilerinin, Amerikal›lar olarak hepimizin bu olay› hak etti¤i ciddiyetle ele almam›z› ve tam olarak neler oldu¤una dair en derine kadar inmemizi beklemelerinin haklar› oldu¤unu düflünüyorum” diye konufltu. Martin, 26 fiubat’ta Orlando yak›nlar›nda, George Zimmerman adl› bir mahalle bekçisi taraf›ndan vurularak öldürülmüfltü. Mahallede birçok evin soyuldu¤unu gerekçe göstererek, Martin’i de flüpheli gördü¤ü için meflru savunma olarak vurdu¤unu söyleyen Zimmerman’›n olaydan sonra gözalt›na bile al›nmamas› ve hakk›nda hiçbir suçlamada bulunulmamas› ülkede yo¤un protestolara yol açm›fl ve ›rkç›l›k tart›flmalar›n› uyand›rm›flt›. Martin’in vuruldu¤u s›rada elinde sadece fleker ve buzlu çay oldu¤u ifade ediliyor. Zimmerman’›n olaydan önce polisi arayarak, Martin’le ilgili flüphesini dile getirdi¤i ve kendisine bir fley yapmamas›n›n söylenmesine ra¤men, Martin’i takip etmeyi sürdürdü¤ü belirtiliyor. Polis, olaydan sonra Zimmerman’› sorgulam›fl, ancak tutuklamam›flt›.


25-03-s14.qxp

3/24/12

2:44 PM

25 Mart 2012 Pazar

Page 1

forum@ozgur-gundem.com

14

Forum

Z›tl›k halindeki hiçlik B

Cengiz Kapmaz Kand›ra 2 nolu F Tipi Cezaevi

azen bir dervifl gibi kozan›za çekilmenizi öneririm. O zaman sonsuz zaman diliminden sonlu zaman parantezlerine bakma olana¤›n›z do¤ar. Hayat› anlaml› k›lan; yaflam› anlaml› yapan sorular sorars›n›z. Çokluk içinde birlik; birlik içinde çokluk aray›fl›na girersiniz. Bazen sanmak ile bilmek aras›ndaki belirsizlikte kaybolursunuz. O zaman art›k kendisinden hiç flüphe edemeyece¤iniz “son do¤ru” pefline düflersiniz. Hayat› yeni önermeler bulacak yöntem aray›fl›; öncesiz-sonras›z “akl›n do¤rular›” ile geçen Leibniz’i düflünürsünüz. Sonra hayat›n kaçmas›na Kant’›n elinize tutuflturdu¤u pusula ile dahil olursunuz. Mesela flöyle bir tez ileri sürersiniz: Bilgide kesinli¤e a priori sentetik yarg›larla ulaflabilirsiniz. fiu düflünce paradoksunun olufltur-

du¤u yar›kta Kant’la polemi¤e girmeye karar verirsiniz. Kant’a göre güzellik bir erek tasar›m› olmaks›z›n objenin ere¤e uygun oluflturdu¤u formdur. O halde güzellik bir icat de¤il bir aray›flt›r. Bulundu¤u yer ise öncesizñsonras›z, zaman üstü, evrensel idealer, Spiroza’n›n kavramsallaflt›rmas› ile “tözler” dünyas›d›r. Devam edersiniz: Heidegger’in önünde “esas durufl” sergilersiniz. Üstaddan flöyle bir cümle f›s›ldars›n›z: Varl›k varolan her fleyle z›tl›k halindeki hiçliktir. Bu kadar ruhsal ve düflünsel alaboralar yaflad›ktan sonra sakin sulara kulaç atma gere¤i duyars›n›z. Neyi bilmedi¤ini bilmeyi gerçek bilginin kayna¤› gören Sokrates ve

Platon olursunuz. Çeliflkiyi tüm hareketin ve yaflam›n kayna¤› olarak selamlayan Hegel’i es geçer, Hesiodos’la hiçli¤i düflünürsünüz. Varolanlardan önce gelmifl olan ve varolan›n kendisinden do¤mufl olduklar› hiçli¤i. Ve sonra Venezüella’y›, Kolombiya’y›, Ekvator’u, Peru’yu özgürlefltiren bilge siyasal önder Bolivar’›n kederini paylafl›rs›n›z. Cartagena’da yaln›z ve paras›z kald›¤›nda söyledi¤i flu sözler ç›nlan›r kulaklar›n›zda: “Tiranlar ülkemi elimden ald›. Beni kovdular. Art›k kendimi feda edece¤im ana yurdum yok.” *** Ziya Gökalp Malta’da 19 ay 8

gün süren sürgün günlerinde k›z› Sehina’ya yazd›¤› mektupta “Felakete tahammül etmek için filozof olmaktan baflka çare yoktur” diye yazar. Ben ise felsefeyi kesin bilgi, son do¤ruyu gösteren numenler, numenlerin bize görünür hallerini içeren fenomenler, saf akl›n yarat›c› do¤as›n› iflaretleyen idealler aras›nda dolaflmak için okuyorum. Varl›¤›n do¤as›na yolculu¤a ç›karan ontoloji, bilgiye ulaflma, bilgiyi oluflturma sorgulamas› yapan epistemoloji, bir fleyi o fley yapan fleyi (öz), bir fleyi o fley yapan fleyin büründü¤ü form (öz) dünyas›nda ruhumu felsefi kavram ve terimlerle y›k›yorum. Hakikat, anlam ve mana aray›fl›nda iki fleye ihtiyac›m›z var. Bir numenlerin (son do¤ru) bizi ayd›nlatan ›fl›¤›na. ‹ki bilginin rasyonellefltirici gücüne. Numenlerin fenomenlefltirilen hallerine de¤il. Bunun için “Özgür sorgulamay› düflünmenin ibadeti haline getirmeliyiz” diyen Heidegger’e kulak vermeliyiz. Yani felsefe okumal›y›z.

‹çinize darbe ruhu kaçm›fl B

u ülkenin inançl› insanlar› k›sa zaman sonra bar›fl duas›na ç›kacakt›r. Herkes kendi inanc›yla, inand›¤› de¤erlerden bar›fl dileyecektir. Çünkü bu gidiflat, bu ülkeyi musibetlerin, belalar›n en büyü¤ünün tehdidi alt›na sokmufltur. Bu bir iktidar belas›d›r. Herkesi tehdit eden, insanlara darbe dönemlerini aratan musibet bulutlar› dolafl›yor tepemizde. Bu belalar›n sebebi iktidar›n, onun gücünü elinde bulunduranlar›n içine kaçan, darbe ruhudur, 28 fiubat ruhudur. Bu iktidar sözcülerini Kenan her dinledi¤imizde bu darbe K›rkaya ruhunun dillerinden Kand›ra 1 nolu döküldü¤üne flahit oluyoruz. F Tipi Cezaevi Eski zaman paflalar›n›n a¤z›yla konuflanlardan bu sözlerin dökülmesi normaldir. O yüzden konuflanlar›n hangi ruh haliyle konufltuklar›na bakmak gerekir. fiimdi bu ülkenin Baflbakan›

aç›l›m›n devam edece¤ini söylüyor. Kim inan›r bu sözlere? Bu sözlere inanmam›z için önce bu muktedir sahiplerinin içlerine kaçan postall› darbe ruhundan ar›nmas› gerekiyor. Vatandafla, mazluma fatura ç›karmak kolayd›r. Bu ülkedeki annelerin çekti¤i ac› yetmiyormufl gibi, bir de onlara devletin sorumlulu¤u yükleniyor. Baflbakan annelere seslenerek, çocuklar›n›z› da¤a göndermeyin, gitmelerine engel olun ça¤r›s› yap›yor. Ne yaman çeliflki. E¤er anneler kendi elleriyle çocuklar›n› da¤a gönderecek kadar umutsuzlaflm›fllarsa durum vahimdir. Gerçekten herkesin durup düflünmesi gerekir. De¤ilse o zaman o çocuklar› ne, hangi politika da¤a ç›kar›yor ona bakmak laz›m. Asl›nda bu sorunun yan›t›n› yine Baflbakan Erdo¤an’›n kendisi A¤ustos 2005 y›l›nda Diyarbak›r konuflmas›nda verdi. Baflbakan Kürt sorununu tan›mlarken “Devlet hata yapt›” demifl ve sorunun as›l nedenini de ortaya koymufltu. Baflbakan o devlet hatalar›n› bugün inatla, ›srarla sürdürüyor. Sorun e¤er çözülmüyorsa sebebi Baflbakan’›n deyimi ile

Mülksüzler! Halil Da¤ Tokat T Tipi Cezaevi Anarflizm üzerine pek çok eser yay›mland›. Ancak edebi metinler aç›s›ndan bak›ld›¤›nda, kuramsal eserlerin çoklu¤uyla do¤ru orant›l› bir yo¤unluktan söz etmek kolay de¤il. Ursula K. Le Guin bu alandaki özgün örneklerden birini oluflturmakta. Nitekim romanlar›nda bilim-kurgu ve yar› gerçekçi-yar› fantastik temalar› önplana ç›karan yazar, ilk kez 1974’te yay›mlanan ve Metis Yay›nlar›’ndan ç›kan Türkçe çevirisi 10 bask› yapan “Mülksüzler” adl› bilim-kurgu roman›yla anarflist külliyat›n edebi birikimine önemli bir katk› sunmakla kalmam›fl, bir klasik de yaratm›flt›r. Le Guin’in eserlerinin tümü, ancak hayal edilebilecek bir bütünün farkl› yüzleri gibidir. Baflka bir gerçekli¤i tan›maya çaba gösterir. Günümüz sistemlerinin içine s›k›flt›¤› yapay gerçekli¤in elefltirisi üzerinden “ötekine” ait bir söylem gelifltirir. ‹nsanl›¤›n temel durumlar›n› anlat›rken yeni bir dil kurar. Le Guin’de fantezi, bu dili ve yol-

culu¤u anlatma arac›d›r bir bak›ma. Bu aç›dan “Mülksüzler”i okurken hissetti¤imiz fley tam olarak bir ütopya fikri de¤il asl›nda. Kelimeleri tan›d›k gelen kadim bir dilden bahseder. ‹mkans›zl›klar ve k›tl›k içinde, maddi aç›dan parlak ve zengin bir gelecek vaat etmeyen bir gezegende umuda, yolculu¤a ve insan›n bir fleye sahip olmadan; sahip olman›n yaratt›¤› dile dönüfl aray›fl›yla ilgili, roman›n bütününe serpifltirilmifl ve zekice kurgulanm›fl bir felsefeyle, yolculukla karfl›lafl›yorsunuz. S›n›flaflma, iktidar ve onun hem yaratan› hem de türevi olan mülkiyetçilik üçlüsünün, tarihi boyunca toplumun özgür do¤as›na ait hakikati tersyüz etmeye yol açt›¤› gerçe¤ini göz önüne ald›¤›m›zda,

“devlet hatalar›d›r”. O halde çocuklara da¤ yolunu kapatacak olan Baflbakan’d›r, devlettir. Yoksa “çocuklar›n›z› da¤a göndermeyin” demek o annelerin ac›l› yüre¤i ile dalga geçmektir. E¤er iktidar annelere sayg› duyuyorsa onlar›n bar›fl taleplerine kulak vermelidir. Annelerden bir fley isteyecekse bar›fl için desteklerini istemeleridir. De¤ilse anneleri bu savafltan sorumlu tutmak riyakârl›kt›r, körlüktür. Gerçi biz bu iktidar›n annelere, kad›nlara hürmetinin ne oldu¤unu, 2008 Van Newroz görüntülerinde

“Mülksüzler” roman›nda o özgür do¤aya dönüflü umudu yaratma aray›fl› oldu¤unu görmek mümkün. Bu aray›fl ise kat›ks›z bir özgürlük fikrine iflaret etmektedir. “Özgürlük nedir?” sorusuna kitapta “Özgür olmak, hiçbir fleye sahip olmamakt›r” diye yan›t verilip, mülkiyetçili¤in ba¤›ml›laflt›r›c› karakterine göndermede bulunurken, “Nerde mülkiyet varsa orada h›rs›zl›k vard›r. Bir h›rs›z yaratmak istiyorsan›z bir sahip yarat›n” diyerek, roman kahraman›n›n a¤z›ndan, roman›n üzerinde kurguland›¤› ana fikri anlatmaya çal›fl›yor. Hakeza, özgürlü¤ün birbirine karfl› sorumlulu¤u içerdi¤ine, o sorumluluktan kaçman›n özgürlü¤ü yitirmek anlam›na gelece¤ine; herhangi bir türün varl›¤›nda en güçlü ve en insani olan›n toplumsall›k oldu¤una vurgu yaparak özgürlük ve toplumsall›k aras›nda birbirini koflullayan dolays›z bir iliflki bulundu-

ölesiye coplanan annelerin görüntüsünden, Diyarbak›r’da polis taraf›ndan yerde sürüklenen kad›nlar›n 盤l›klar›ndan, her gün grup grup toplan›p cezaevine gönderilen kad›nlardan biliyoruz ya... Sesi gür ç›kanlar bugün hakl› olduklar›na herkesi inand›rabilirler. Ama gerçe¤in sesi bütün ba¤›rmalar›, meydan okumalar› bast›racak kadar güçlüdür. Ve bu gerçe¤in kudreti mutlaka bir gün içinize kaçm›fl darbe ruhunu ortaya ç›karacakt›r. Ve unutmay›n ki o ruh en sevdiklerinizi bile korkutmaya bafllam›flt›r.

¤unu söylüyor yine. “Devrim zorunlulu¤umuzdur, devrim bizim evrim umudumuzudur. Devrim ya bireyin ruhundad›r ya da hiçbir yerde de¤ildir. E¤er herhangi bir biçimde sonu var gibi görünüyorsa gerçek anlamda hiç bafllamayacakt›r” diyerek, devrimin ve devrimcili¤in bir iktidar› y›k›p yerine yeni bir iktidar kurma anlay›fl›yla kurgulanabilecek sonlu bir süreç ve durufl olmad›¤›n›, tam tersine toplum ve insan, mülkiyetçilik ve iktidar var oldukça sürecek olan bir olufl ve ak›fl hali oldu¤unu anlat›l›yor. “Mülksüzler”i okurken, “beni izlemek istiyorsan›z kendinizi inkar edin” diyerek amaca koflulsuz ve fedakarca ba¤l›¤› ö¤ütleyen Hz. ‹sa’dan, Thomas More’un “Ütopia”s›na, Karmatilerden fieyh Bedrettin’e, oradan günümüzde mülkiyetçi sistemlerin ve devletçi uygarl›¤›n d›fl›nda çözüm arayan ve toplumsal hakikatin, toplumun özgür ve komünal do¤as›nda oldu¤u ön kabulüyle hareket eden Kürt Özgürlük Hareketi’ne kadar, “baflka bir dünya mümkün” diyen herkese dair izler bulmak mümkün. Mülkiyetçi sistem ve ideolojilerin baflat oldu¤u bir dünyada baflka ve daha özgür bir yaflam›n mümkün oldu¤unu düflünen herkes için ipucular bar›nd›ran “Mülksüzler” bu yan›yla okunmay› hak eden bir kitap...

Do¤an DURGUN dogandurgun68@gmail.com

Yer sars›l›yor ‹flçi s›n›f›n›n mücadelesini en iyi anlatan filmlerden biri, ‹talyan yönetmen Luchino Visconti’nin 1948’de çekti¤i Yer Sars›l›yor filmidir. Sicilya’daki küçük bir bal›kç› kasabas›nda geçen öyküde, bal›kç›l›kla u¤raflan köylülerin, tekne sahibi tüccarlar taraf›ndan sömürülmesini anlat›r Visconti. Film boyunca, emekçilerin sömürüye ve haks›zl›¤a karfl› haklar›n› aramak için birleflmek ad›na yapt›klar› çabalar› izleriz. Bu çabalar sonuç verdi¤inde, dünyan›n çivisi sallan›r, yer sars›l›r. 2012 Newroz’u için yaz›lacak bir yaz›ya ‘Yer sars›l›yor’dan daha iyi bafll›k bulunmaz san›r›m. Visconti’ye borcumuz olsun. S›k›yönetim koflullar›nda gerçekleflen kutlamalar gösterdi ki, Kürtler korkunun perdesini çoktan y›rt›p atm›fllar. Yer sars›ld›, evet! Kürtlerin haks›zl›¤a karfl› özgürlük yolunda yapt›klar› Newroz yürüyüflüydü yeri sarsan, deprem etkisi yaratan. Hiçbir Newroz bu kadar görkemli olmad›. Kalabal›klar›n say›sal rakam› de¤ildi Newroz’u bu kadar görkemli k›lan. Bunca bask›ya, bunca yalana, bunca kampanyaya karfl› hiçbir fleyin Kürtleri durduramamas›ndand› bu görkem. Kürtler, bir halk›n onuruyla oynanamayaca¤›n› gösterdiler. Kürtler, zulmün bir noktadan sonra iflas eden bir politika oldu¤unu deflifre ettiler. *** Dalga geçmeye kalkt›lar bir halkla. 18 Mart’ta kutlayamazs›n›z dediler. Saraylarda, AKP’li belediyelerin bahçelerinde, kravatl› koca koca adamlar›n pondomim tad›ndaki resmi Nevruzlar› 18 Mart’ta kutlamalar›na alk›fl tutarlarken, Kürtlere yasak dediler. 18’inde provakasyon yap›lacakm›fl. Kürtleri korumak için izin vermiyorlarm›fl. Kendilerine gelen istihbarat böyleymifl. Günün anlam ve önemine binaen 21 Mart’ta kutlanmal›ym›fl gibi uzay›p giden, yasaklar› meflrulaflt›rmak için bir dizi gürültü ç›karan cümle s›ralad›lar. Bu yasakç›, nobranc› zihniyeti savunmak için tafllar› ba¤lad›lar, çanak yalay›c›lar› sald›lar medyan›n dört bir yan›na. Birdenbire, her Newroz alan›n›n yak›nlar›nda saklanm›fl, gömülmüfl bombalar, silahlar bulundu haberleri kaplad› özgür televizyonlar›m›z›. Her kanalda birbirinin ayn›s› olan, tek bir surat tafl›yan onlarca zat, bak›n devlet yasakla halk› korumufl, ne güzel yapm›fl, 21 Mart’ta kutlamalar›n yap›lmas› en do¤rusu deyiverdiler. Bomba patlatmaya niyeti olanlar (her kimse) o kadar zeka özürlülermifl ki, sadece hafta sonu provokasyona var›z demifller demek ki. Hafta içi dinlenme günleriymifl bu provokatörlerin. Yahu, ortal›¤› kar›flt›rma niyeti olan, her gün, günün de yirmi dört saati vakit kollar. Nitekim buna benzer sorular gelince, bir fleyi bilmez-her fleyi bilir yazar-analistlerimiz hemen k›v›rmaya bafllad›lar. Yasak yok, gününde kutlanmas› daha leziz olur gibi fleyler gevelediler. Bu kadar yalan, bu kadar aldatmaca ifle yaramay›nca, yazar tak›m›ndan vazgeçip, bu sefer sahneye stratejistleri sürdüler. Çaresizlik o kadar kötü ki, ellerinden gelse Mars’tan birini ç›kart›p konuflturacaklar. Yeter ki Newroz 21 Mart d›fl›nda kutlanamaz desin. *** Daha çok so¤uk savafl döneminde, dünyadaki sol hareketleri tasfiye etmek için, öncesinden onu anlamak ad›na CIA taraf›ndan ABD’de kuruldu strateji kurulufllar›. Sonras›nda ise, emperyal hegemonyay› geniflletmek ad›na ilgi alanlar›n› genifllettiler. Bafllar›nda iyi e¤itim alm›fl, çok zeki, konusuna hâkim adamlar yerlefltirdiler. Türkiye ise, altm›fl y›l sonra ABD’yi keflfetti. AKP iktidar› ile birlikte mantar gibi strateji kurumlar› patlad›. Hepsinin tek ilgi alan›, Kürtleri nas›l yok ederiz olarak zuhur etti. CIA, bu kurulufllar›n bafl›na konuya hâkim, zeki adamlar yerlefltirirken, bizde ise yapt›klar› tüm tahminleri gerçe¤in yan›ndan ›fl›k h›z›yla uzaklaflan, tak›m elbise-kravat takma d›fl›nda bir kerametleri olmayan tuhaf adamlar yerlefltirdiler. ‹flte bu tuhaf uzmanlar›n, BDP’nin Newroz’u baz› yerlerde 18 Mart’ta kutlamas›na gerekçe olarak yeni bir neden yumurtlad›lar. Di¤er yalanlar buhar olup, atmosfere do¤ru yol al›rken, yalanlarla avutulan bir topluma yeni bir yalan gerekliydi. Me¤er BDP o kadar hinmifl ki, 18 Mart Çanakkale Savafl› etkinliklerini sabote etmek için böyle bir karar alm›fl. Duy da inanma. Aynen böyle dediler, kuyuya düflen y›lana sar›l›r misali. Böyle bir kahramanl›k gününü sabote etmek içinmifl Kürtlerin tüm feryad›. Sözde bu yalanla, Türkleri zinde hale getirme derdine düfltüler. Kürtlere yalan›, dolan› yediremeyince, yasa¤› Türklere yedirmeye çal›flt›lar. Bütün çabalar› daha az Kürdü bir resme s›¤d›rmakt›. Baflaramad›lar, öfkeleri bundand›r. *** Newroz’da yer sars›ld›. Ortado¤u sars›ld›, Türkiye sars›ld›. Dilleri yasaklanm›fl, kültürleri talan edilmifl, yerinden yurdundan sürgün edilmifl bir halk›n 盤l›¤› sarst› koca bir co¤rafyay›. Öldürmekle, yurdundan sürgün etmekle, hapislerde çürütmekle, dillerini yok etmekle bir halk yok olmuyor. Bu 盤l›¤› iyi anlay›n, do¤ru okuyun. Dipnot: Tüm il, ilçe, kasabalardaki Newroz kutlamalar› haberi gazetemizde yer ald›. Bir tek Semsur hariç. Semsur’da (Ad›yaman) da Newroz coflkuyla kutland›. On bine yak›n insan saatlerce Newroz coflkusuna b›rakt›lar kendilerini. Bir Semsurlu olarak, tarihe not düflmek ad›na yazay›m dedim.


25-03-s15.qxp

3/24/12

3:26 PM

Page 1

25 Mart 2012 Pazar

15

kultur@ozgur-gundem.com

Kültür - Sanat

Kürtlerin Heidi’si

Modern Mem û Zîn Cumali Araz* Son günlerde TRT - 6 ekranlar›nda oynamaya bafllayan “Siya Mem û Zîn” adl› diziyi izledikten sonra baz› de¤erlendirmeler yapma ihtiyac› hissettim kendimde. Hükümet yetkililerinin bas›n›n her karfl›s›na ç›kt›¤›nda Kürt sorunu ba¤lam›nda “‹nkar, asimilasyon, imha konsepti hükümetimiz döneminde sona ermifltir” söylemlerinin ne kadar da samimiyetten uzak ve çarp›k bir anlay›fl›n ürünü oldu¤u ortaya ç›kmaktad›r. Kat› ulusçuluk esas›na dayal› devlet yap›lanmas› ve toplumsal örgütlenmeleri, yaflam›n her alan›na yerlefltirmek için fiziki soyk›r›m ve kimliksel asimilasyoncu uygulamalar her zaman baflat rol oynam›flt›r. Önüne gelen her fleyi yutan K›z›l Denizdeki Leviathan canavar› misali, ulusdevlet Ortado¤u’da ve özelde Anadolu topraklar›nda, büyük trajedilere yol açt›. Kat› homojen ve tekçi varl›¤›n› süreklilefltirebilmek için her dönem farkl› yol-yöntemler uygulasa bile, fiziki ve kültürel soyk›r›m politikalar›n›ndan hiçbir zaman vazgeçmemifltir. Ulus-devlet fiziki olarak yok edemedi¤ini, asimile edip kâr amaçl› kullanma yoluna gider. Bu ruhlar› çal›nm›fl ve özünden boflalt›lm›fl kiflilikleri, en çok da Kürt halk›ndan devflirmeye çal›flt›lar. Ulus-devlet hedef tahtas›na koydu¤u halk›n, binlerce y›ll›k eme¤inin ürünü olan efsane, türkü, masal, söylence, folklor, müzik gibi ters yüz edip kullanabilece¤i ne varsa, hepsini kendi atefl çemberinden geçirip “ajanlaflt›rd›¤›” kiflilerin kullan›m›na sus pay› olarak sundu. Bir yandan Kürt halk›n›n varl›¤›n› inkar edilirken di¤er yandan da binlerce Kürtçe beste Türkçe’ye çevrilip piyasaya sunuldu. Fakat AKP döneminde ise daha farkl› bir yola baflvuruldu. Çünkü bakt›lar ki ne yapsalar bir türlü Kürtlük bilincini ve kültürel zenginliklerini yok edemiyorlar, bu defa da kültürel de¤erlerle oynamaya, afl›nd›rmaya ve içini boflaltma yoluna gittiler. Burada kullan›lan en büyük araç ise, görsel medyad›r. Son zamanlardaki TV kanallar›, özelde ise TRT-6 denen “mübarek” kanal, Kürt kültürü konusunda tam bir y›k›m rolü oynamaktad›r. En son TRT-6 oynamaya bafllayan, ekrana gelen Sîya Mêm û Zîn adl› dizi, bunun en aç›k örne¤idir. Aç›kças› dizi ekrana gelmeden önce yap›lan pragman ve reklamlar›nda, Mem û Zîn ad›n› duyunca heyecanlanm›flt›m. Belki AKP bizi flafl›rt›r da, de¤erli bir film ortaya koyabilece¤i hayaline kap›lm›flt›m. Cezaevi koflullar›nda Ehmedê Xanî’nin gözünün nuru olan Mem û Zîn’i ekranda izlemek, bizim için müthifl bir mutluluk ve sevinç olurdu. Fakat AKP yine yapaca¤›n› yapm›fl, politikalar›nda ›srarc› davranm›fl ve tamamen ucube olan bir yap›m› dolafl›ma sokmufltu. Bunu 70 milyona ilan etme flerefini de bir Kürt’e vermifllerdi. Dizinin içeri¤inde aradan geçen birkaç as›r, Mem û Zîn’i modernlefltirmifle benziyordu. Dizide kullan›lan araç gereç ve kostümler harikayd›. Örne¤in Mem modernleflmifl ‹stanbul’da mühendisli¤e, Mem’in can dostu Tacdin ise, inflaat sektörüne ad›m atm›flt›. Bu arada, Zîn’i de unutmamak gerekir. O da epey fl›k giyimiyle, modaya ayak uydurmufl. Ama gariban Beko ‘ilkellikten’ bir türlü kurtulamam›flt›. Fakat ben Beko’dan da umutluyum. Bölümler ilerledikçe, o da ça¤a ayak uyduracakt›r. Mem û Zîn, gibi bir flaheseri böyle sayg›s›zca ekrana tafl›rmak, en büyük Kürt düflmanl›¤›d›r. Burada Kürt tarihiyle alenen dalga geçiliyor. AKP’nin Hürrem Sultan konusunda gösterdi¤i hassasiyeti, Kürt tarihine gelince, yine tüccar kurnazl›¤›na yerini b›rakm›fl. Örne¤in geçenlerde “Fetih 1453” adl› film gösterime girdi. O filmde Fatih herhalde at üzerinde jokey k›yafetiyle ‹stanbul’a girmemifltir. E¤er Fatih’in ‹stanbul hipodromunda yar›fla kat›lmas›na raz› gelinirse, ben de ‘ilkel’ Beko’nun dokunmatik cep telefon kullanmas›na raz› gelirim. Ama hepimizin bildi¤i gibi burada bir kültürel afl›nd›rma harekat› yap›l›yor. Sanatç›lar›n fikrine-zikrine sayg›m›z var. Fakat birilerinin de¤erlerimizle dalga geçmesine sessiz kalamay›z. Tüccar kafal›lar›n yapaca¤› sanattan ancak bu kadar olur...

Guldexwîn e çevre nin bir v i is g v e s a da¤ köyünlarda do¤ k u c o ü ç s i, ü n k a y iy ö d de geçiyor. k çocu im Se h e ç a t r r b ‹ ü r K n a a a z Guldexwîn, l d Ya am›n mac›y fl a a k y e in m n ir i’ t flirin mi flirin elifl an› Heid m a r h bilincini g a ama bir o kak ünde gi film s ü iz k Ç y ›. ö › d l l dar da a d r maz biryarawîn’ a o x ›y kaleme e t d a l l u n a ‘G i k›z diyani, çenler e e g S n n a e d n e çocu¤u. 4 ›n etkil wîn’in bafl x e d l yafl›nda. Çok sevimli, t›pk› u G › l fiemzînan Heidi gibi. Bütün gün köyde yaramazl›k

S

êrt’ten Öte Kültür ve Edebiyat Sitesi, “Yerelden Evrensele” slogan›yla Kürt dili aç›s›ndan önemli bir projeye imza att›. 22 Mart’ta bafllayan proje kapsam›nda ‹brahim Sediyani yazd›¤› “Guldexwîn” adl› Kürtçe çocuk hikayesi sitede yay›nlanmaya baflland›. Kürtlerin Heidi’si olarak tan›mlanan “Guldexwîn”in resimlerini de ressam Ziflan Özeke çizdi. Sediyani’nin projesi, Kürt dili uzmanlar›nca Kürt çocuklar›na anadillerini ö¤retmek ve gelifltirmek aç›s›ndan önemli bir kazan›m olarak ifade ediliyor. Çocuklar›n anlayaca¤› sade bir dilde kaleme al›nm›fl. “Guldexwîn”, www.siirttenote.com adl› siteden okunabilir.

Do¤a sevgisi afl›layacak Sediyani, ‹sviçre’nin çizgi film kahraman› Heidi’den yola ç›kar. “‹sviçreliler’in Heidi’si varsa Kürtler’in de Guldexwîn’i olsun” diyerek, Guldexwîn’i yazmaya bafllar. Sediyani için do¤a sevgisi, çevre bilinci ve ekolojik duyarl›l›k, dünyadaki her fleyden daha önemli. Proje ile ilgili Sêrt’ten Öte sitesine bir aç›klama yapan Sediyani, Guldexwîn’i

yap›yor. Bir küçük kedisi, bir kuzusu, bir s›pas›, bir de sar› kuflu var Guldexwîn’in... Bu hayvanlar onun arkadafllar›. Arkadafllar›n› çok seviyor. Guldexwîn’in annesi ve babas› yok. Yafll› bir çiftin yan›nda kal›yor; onlar› dedesi ve ninesi san›yor. Guldexwîn’in gerçek ismi Elif. Ama herkes onu Guldexwîn diye ça¤›r›yor. Yan›nda kald›¤› yafll› adam bir gün fiemzînan’dan Wan’a gidiyor ve orada bir ay kadar kal›yor. Döndü¤ünde ise yan›nda bu küçük k›z, Elif var. Elif yeni geldi¤i bu ortamda, hiç tan›mad›¤›

yazma nedenlerini flöyle anlat›yor: “Projemizin üç amac› vard›r. Birincisi, çocuklara do¤a sevgisi ve çevre bilinci afl›lamak. ‹kincisi, Kürt Çocuk Edebiyat›’na ölümsüz bir eser kazand›rmak. Üçüncüsü ise Guldexwîn çiçe¤ini d›flar›ya tan›tmak. K›sacas› kendi topraklar›m›za, do¤al güzelliklerimize, halk›m›za, çocuklar›m›za ve dilimize hizmet etmek istiyoruz.” Projenin hedefleri büyük Yaklafl›k bir y›ld›r ön haz›rl›klar›n› yapt›¤› “Guldexwîn” için “Hayat›m›n projesi” ifadelerini kullanan Sediyani, bu öykünün kitab›ndan çizgi filmine kadar her fleyinin yap›laca¤›n›, tiyatro oyununun haz›rlan›p tüm kentlerde oynanaca¤›n›, hatta okullara kadar girece¤ini, bütün bu hedefleri belirleyerek projeyi bafllatt›¤›n› belirtiyor.

insanlar›n aras›nda ilkin çok korkuyor ve utan›yor. Sürekli boynunu büküyor ve a¤l›yor. ‹flte bu küçük k›z›n yeflil elbisesi üzerindeki sar› saçlar› ve hep boynunu büküp a¤lama hali, köylüler taraf›ndan guldexwîn çiçe¤ine benzetiliyor. Bu yüzden köylüler ona “Guldexwîn” ad›n› tak›yorlar. Öykünün sonunda dram var Guldexwîn’i büyüten yafll› adam ise, bir alimdir. Konufltu¤u her sözde, a¤z›ndan ç›kan her cümlede bir hikmet, bir ö¤reti vard›r. Peki Guldexwîn’in gerçek anne-babas› kim ve onlara ne oldu? Bu yafll› adam onu Wan’dan nas›l getirdi, niçin getirdi? Buras› bir s›r. ‹brahim Sediyani bunu flimdi aç›klam›yor. Öykünün en sonunda ortaya ç›kacak bu sorular›n cevaplar› sürpriz. Sadece küçük bir ipucu veriyor Sediyani: “Öykü her ne kadar çocuklara yönelik ve bafltan sona nefleli bir öykü ise de, öykünün en sonunda büyük bir aile dram› var.” KÜLTÜR SERV‹S‹

‘Guldexwîn’ ne demek? “Guldexwîn”, Kürdistan topraklar›nda açan bir çiçe¤in ismi. Anavatan›, Colemerg’in fiemzînan ilçesi ve Zagros da¤lar›. Kürtçe’de “Kan a¤layan gül” demek. Latince ad› “Fritillaria Kurdica” yani “Kürt Çiçe¤i” Türkçe’de “Ters Lale” olarak da biliniyor. Bu çiçe¤in özelli¤i, yukar›ya de¤il afla¤›ya bakmas›, sürekli boynubükük durmas›. E¤ik olan bafl›n›n içinden de su damlac›klar› olufluyor.

‘Guldexwîn’in öyküsü “Guldexwîn” öyküsü, Colemêrg’in (Hakkari) fiemzînan (fiemdinli) ilçesi-

Mozart’›n bilinmeyen eseri seslendirildi SALZBOURG - Wolfgang Amadeus Mo-

zart’›n (1756-1791) flimdiye dek hiç bilinmeyen bir piyano parças›, ünlü Avusturyal› bestecinin ve ailesinin yaflad›¤› Salzburg’daki evinde ilk kez sunuldu ve seslendirildi. Müzikolog Hildegard Herrmann-Schneider yapt›¤› aç›klamada, “Allegro molto” parçan›n Mozart taraf›ndan, 11 yafl›ndayken bestelendi¤ini ve 1780 tarihini tafl›yan bir defterde bulundu¤unu belirtti. “Del Signore Giovane Wolfgango Mozart” isminin gayet aç›k flekilde yaz›l› bulundu¤unu belirten Mozart Vakf› Araflt›rma Bölümü Direktörü Ulrich Leisinger da Salzburglu uzmanlar›n bu eserin genç bir dahiye ait oldu¤u konusunda görüfl birli¤i içinde olduklar›n› kaydetti. Eser, Avusturyal› klavsenci Florian Birsak taraf›ndan ünlü bestecinin ailesinin evindeki dans salonunda Mozart’›n piyanosuyla seslendirildi.

Uluslararas› fiiir Günleri bafllad›

ras› fiiir Günleri’, Türkiyeli, Bulgaristanl›, Danimarkal›, ‹spanyol ve Hindistanl› 14 flairin kat›l›m›yla bafllad›. fiiir Otel’de üç gün sürecek etkinlik kapsam›nda flairlerin baz› fliirleri ‘Uluslararas› fiiir Günleri’ kitab›nda topland›. Etkinlikte, Türkiye’den Cezmi Ersöz, Ahmet Telli, Devrim Eser Çindemir, Hakan Keysan baflata olmak üzere çok say›sa flair kat›ld›. Aç›l›fl konuflmas›n›n ard›ndan, etkinli¤e kat›lan flairler, fliirlerinden örnekler sundu.

09:00 Vebûn-Marfl 10:00 Klip 13:00 Belgesel 14:00 Klip 15:00 Sterk Pres 17:00 Dengûbas 18:00 Haberler 19:00 Nûçe 21:30 Belgesel 23:00 Nûçeyen flewe

Mitanni Kültür Merkezi ve E¤itim Destek Evi ö¤rencileri, Newroz etkinlikleri kapsam›nda çizdikleri resimleri ‘Bi wêneyên zarokan Newroz’ adl› sergiyle bir araya getirdi. Bir hafta boyunca Mitanni Kültür Merkezi’nde sergilenecek olan resimlerde çocuklar›n birlikte kutlad›¤› Newroz figürleri ön plana ç›kt›. Çocuklar Newroz’la birlikte özlenen özgür yaflam› resmetti.

Basel’de Kürt kültürü etkinlikleri

DEN‹ZL‹ - Denizli’de düzenlenen ‘Uluslara-

STÊRK TV

Özgür bir yaflam› resmettiler

BASEL - 21 Mart Newroz gününde bafllayan 3. ‹sviçre Kürt Kültür Günleri kapsam›nda Basel kentinde birçok kültürel etkinlik düzenleniyor. ‹sviçre-Kürt Dostluk Toplulu¤u (SKG) ile Med Kültür Merkezi taraf›ndan organize edilen etkinlik verilen bir resepsiyonla bafllad›. Aç›l›fl resepsiyonunda milletvekili, gazeteci, ö¤retim görevlisi ve Kürt kurum temsilcileri haz›r bulundu. Resepsiyon, Basel Med Kültür Merkezi çocuk folklor ekibi ‘Koma Zarokan Kürdistan’›n sahne almas›yla bafllad›. devam eden Newroz

NÛÇE TV 08:00 10:00 12:30 13:00 14:00 14:30 16:00 16:30 19:00 20:00 21:00

Vebun / Marfl Haber Aktüel Haberler - Havramani Nûçe Niwroj Haberler Medya Gündemi - Kürtçe Nûçe Cihan Be fiirowe Haber Aktüel Nûçe Aktûel Habere Bak›fl

kutlamalar›ndan dolay› Kültür Günleri’ne kat›lamayan Wan Belediye Baflkan› Bekir Kaya ise, programa video gösterimiyle dahil oldu. Video gösteriminin ard›ndan Wan-Basel Kardefl fiehir Projesi’nin tan›t›m› yap›ld›. Kürt mutfa¤›ndan yemeklerin sunuldu¤u aradan sonra sahne alan Ermeni kökenli opera sanatç›s› Masis Arakelian müzik dinletisi sundu. Ermenilerin yaflad›¤› ac›lar›n› hayk›ran Arakelian’›n opera dinletisi, dakikalarca ayakta alk›flland›. Kültür Günleri kapsam›nda, “Press” filmi de gösterildi.

NTV

‹MC

09:15 Makam Fark›

09.00 ‹mc’de Haftasonu

10:15 Hafta Sonu

13.00 Ö¤le Bülteni

12:00 Haber Bülteni

13.30 Gündem Müzakere

13:00 Ö¤le Bülteni 13:30 Mucize Lezzetler 14:00 Haber Bülteni 16:15 Mete Çubukçu ile Pasaport

17.00 Haber 17.20 Mor Kolaj 17.40 Yeflil Kolaj

17:00 Futbol: Mallorca-A.Madrid

19.00 Ana Haber

20:00 Ana Haber Bülteni*

20.00 Dîrok

22:00 Belgesel: Ola¤anüstü Kad›nlar

23.30 Özel Röportaj

23:15 Tarih Konuflmalar›*

00.00 Gece Bülteni

TNT 09:00 09:30 10:00 10:30 12:00 15:00 16.00 16.30 18:00 20:00 23:00

Redakai Johnny Test fiirinler Film: Merakl› Köfteci Gizli Sakl› Vahe ile Dekodizayn Ne Güldük Film: Davac› Film: Korkusuz Korkak Dizi: Arka S›radakiler K›rm›z› Hal›

Abdal’la yeni bir soluk KÜLTÜR SERV‹S‹ - Müzik grubu Abdal, bir kaç ay önce ilk albümleri “Ervah-› Ezelde” ad›y-

la ç›kard›. Ali Ekber Kay›fl, Haluk Tolga ‹lhan, Burcu Sarak ve Özge Ünkap’dan oluflan Abdal, müzikal anlay›fllar›n› “yeni bir müzikal varolufl çabas› ve aray›fl›” olarak tarif ediyor. Grubun ilk albümü olan “Ervah-› Ezelde”, birçok yöreye ait halk flark›lar› yer al›yor. Albümde Sêwas, Dersim, Kayseri, Erzînqan yörelerine ait flark›lar müzikseverlere sunuluyor. Albümde Ermeni halk flark›s› Ba¤bozumu ile Kürtçe “Zere-Gunde Henber” flark›lar› da yorumlan›yor.

CNN TÜRK 10:00 P›nar Esen ile Hafta Sonu Keyfi 11:25 Sanayi Rotas› 12:05 Ebru ‹le Pazarl›k 13:05 Arda’n›n Mutfa¤› 14:05 Formula 1 Özel 17:00 Ana Haber 17:45 Yol Üstü Lezzet Duraklar› 18:30 NBA Günlü¤ü 19:00 Arda’n›n Mutfa¤› 19:45 Yol Üstü Lezzet Duraklar› 23:30 Yeflil Do¤a

*Ceyhan M Tipi Cezaevi

HAYAT TV 09:00 Klip Saati 12:00 Haber Bülteni 14:30 Kara Borsa 17:00 Haber Bülteni 19:00 Ana Haber Bülteni 20:00 F›ratta Hayat 22:00 Avrupada Hayat 23:00 Art› Eksi 7 Londra 00:00 Çandiyar

CNBC-E 09.00 Çizgi Dizi:Fanboy and Chum Chum 10.00 Çizgi Dizi:Penguens of Madagascar 11.00 Çizgi Dizi:Back at the Barnyard 13.00 Dizi:How I Met Your Mother 15.00 Dizi:Desperate Housewives 18.00 Dizi:The Closer 19.00 Dizi:Person of Interest 20.00 Dizi:Merlin 21.00 Dizi:The Secret Circle 22.00 Dizi:Doctor Who 23.15 Dizi:Hell on Wheels


25-03-s4.qxp

3/24/12

3:41 PM

Page 1

25 Mart 2012 Pazar

emek@ozgur-gundem.com

4

Ekonomi

Marka iyi ama elmas› çürük biraz Steve Jobs efsanesiyle birlikte bütün dünyaya örnek gösterilen Apple, flu anda dünyan›n en h›z› yükselen markas›. Ama bu baflar›n›n ard›nda köle çocuk eme¤i ve Çin gibi ifl güvenli¤inin s›f›rland›¤› ülkelerde gerçeklefltirilen yo¤un sömürü yat›yor

D

ünyan›n en büyük bilgisayar devi Apple, flu anda markalar dünyas›nda da en h›zl› yükselifle sahip. Millward Brown Optimor, marka performans› analizinde son 5 y›lda Apple’›n marka de¤erinin, yüzde 859 yükseliflle 137 milyar dolar artt›¤›n›, Apple’›, marka de¤erini 74,1 milyar dolar artt›ran Google’›n takip etti¤ini bildirdi. Millward Brown’un araflt›rmas›na göre, Millward Brown Optimor, may›s ay›nda yay›nlanacak “BrandZ Top 100 En De¤erli Marka 2012” araflt›rmas› öncesinde son 5 y›ldaki sonuçlar› de¤erlendiren bir analiz çal›flmas› gerçeklefltirdi. Araflt›rmada, 2006 ve 2011 y›llar› aras›nda markalar bireysel olarak de¤er kazan›nca en de¤erli 100 markan›n toplam de¤eri 1,4 trilyon dolardan 2,4 trilyon dolara yükseldi. ‹nsanl›k d›fl› koflullar Ancak bu yükselifl, çok say›da çal›flma koflullar› ihlali ve çocuk iflçilerin istihdam› ile gerçeklefliyor. 2011’de Apple’›n kendi haz›rlatt›¤› raporda bile flirketin Çin baflta

olmak üzere farkl› ülkelere yay›lm›fl 127 iflletmesinde yaflanan ihlaller yer al›yordu. Raporda, Çin’de 10 farkl› iflletmede 91 çocu¤un iflçi olarak çal›flt›r›ld›¤›, hatta bir fabrikan›n bir meslek lisesi ile anlaflarak 42 ö¤renciyi farkl› alanlarda istihdam etti¤i anlat›l›yordu. Yine rapor, endüstriyel çözücü olarak cihaz parça temizli¤inde kullan›lan n-hexane maddesinin fabrikan›n havaland›rma sisteminin bozulmas›yla 137 iflçiyi zehirledi¤i bilgisine yer veriliyor. Patlamalar, ölümler Geçti¤imiz haftalarda The New York Times’ta ç›kan bir yaz› dizisi ise baflka skan-

dallar› ortaya koydu. Geçen y›l iPad çerçevesi üreten fabrikalarda yedi ay içinde iki patlama oldu¤u ve dört iflçinin öldü¤ü, 77’sinin yaraland›¤› yaz›da anlat›l›yordu. Her iki olay da çerçeve üretiminde a盤a ç›kan alüminyum tozundan kaynaklan›yor. Üretim o kadar h›zl› ve büyük ölçekte gerçeklefltiriliyor ki, alüminyum tozu ortamdan temizlenmiyor ve havaland›rma sistemleri makinalar›n çal›flma h›z›na yetiflecek kapasiteye sahip de¤il. Denetimler etkisiz 2010 Ocak’›nda Apple’a üretim yapan Wintek adl› flirketin Çin’deki fabrikas›nda üretimde zehirli kimyasallar›n kullan›lmas› nedeniyle yüzden fazla iflçinin n-heksan adl› bir kimyasaldan zehirlendi¤i anlafl›l›yor. Bu madde iPhone ekranlar›n›n ovulmas› için kullan›l›yor. Alkolden daha h›zl› buharlaflt›¤› için tercih ediliyor. Geçti¤imiz may›sta iPad çerçevesi cilalayan bir fabrikada bir patlama yaflan›yor. Patlamada iki iflçi ölüyor, on befle yak›n› yaralan›yor. Patlaman›n sebebinin fabrikada biriken alüminyum tozu oldu¤u anlafl›l›yor. Apple, olay› soruflturmak üzere ifl güvenli¤iyle ilgili bir ekip görevlendirdi¤ini aç›kl›yor. Aral›k ay›nda, bu

Süt dediysek her zaman de¤il! ANKARA - Baflbakan’›n kürsü-

lerden bol keseden savurdu¤u “okullarda süt da¤›t›lacak” vaatlerine Bakan Mehdi Eker’den “düzeltme” geldi. G›da Tar›m ve Hayvanc›l›k Bakan› Mehmet Mehdi Eker, okullarda süt da¤›t›m› kampanyas›yla ana s›n›f›yla ilkö¤retimin ilk 5 s›n›f›ndaki çocuklara süt da¤›t›m›n›n arz›n yüksek oldu¤u dönemlerde yap›laca¤›n› aç›klad›. Mehdi Eker, Baflbakan Recep Tayyip Erdo¤an’›n aç›klad›¤› süt kampanyas›yla ilgili çal›flmalar› olup olmad›¤› sorusu üzerine, “Var. Kararname imzaland›, yay›nlanacak. Yay›nlan›r yay›nlanmaz illerdeki okullarda ö¤rencilere da¤›t›lacak” diye konufltu. Da¤›t›m›n süreli olup olmayaca¤›na iliflkin soruyu yan›tlarken Eker, “Ana s›n›f›yla ilkö¤retimin ilk 5 s›n›f›ndaki çocuklara da¤›t›lacak ama tabii bu bütün y›l boyu her gün de¤il, süt arz›n›n özellikle yüksek oldu¤u dönemlerde... “ dedi. Bilindi¤i gibi Türkiye’de süt arz›n›n yüksek oldu¤ dönem, bahar

yaz aylar›d›r ki, ayn› dönemde de okullar tatile girmifl oluyor. Sütçüler memnun Bu arada, Köy-Koop Merkez Birli¤i Yönetim Kurulu Baflkan Yard›mc›s› Mehmet Varol, resmi e¤itim kurumlar›n›n okul öncesi ve ilkö¤retimin ilk 5 s›n›f›nda verilecek sütün günde afla¤› yukar› bin 500 ton olaca¤›n› belirterek bunun süt fiyatlar›n›n düflmesini önleyece¤ini söyledi.

Yemekçiler: Biz de isteriz Öte yandan, devlete mal satman›n avantajlar›n› sezen yemek fabrikatörleri de ata¤a kalkt›. ‹stanbul Yemek Sanayicileri Derne¤i (‹YSAD) Baflkan› Sad›k Çelik ülke çap›ndaki tüm devlet okullar›nda paras›z yemek uygulamas›na geçilmesini önerdi. Çelik, yapt›¤› yaz›l› aç›klamada, “Kitab›n› ücretsiz veren, ücretsiz IPAD da¤›tabilen devlet ö¤rencilerin karn›n› da doyurabilmelidir” de¤erlendirmesinde bulundu.

kez fianghay’da ayn› ifli yapan, bir baflka fabrikada patlama oluyor. Sebep yine alüminyum tozu. ‹ki iflçi daha ölüyor, 59’u yaralan›yor. fiirket geçen y›l da 229 denetim yap›yor. Ana kurallar›n ihlalinde hafif bir azalma gözleniyor, ancak 93 tesiste iflçilerin en

az yar›s›n›n haftada 60 saatin üzerinde mesai yapt›klar› anlafl›l›yor. Eski bir Apple yöneticisi New York Times muhabirlerine aç›k olan› söylüyor: “E¤er her y›l ayn› sorunlar demetini görüyorsan›z, bu ana flirketin meseleyi çözmek yerine görmezden geldi¤i anlam›na gelir.” HABER MERKEZ‹

Obama’n›n aday› da belli oldu NEW YORK - ABD Baflkan› Barack Obama, Dünya Bankas› baflkanl›¤› için Dartmouth Koleji Baflkan› Jim Yong Kim’i aday gösterdi. Obama, Kim’in adayl›¤›n› Beyaz Saray’da Rose Garden’da aç›klad›. Kim’in, Dünya Bankas›’n›n dünya genelindeki koflullar› güçlendirmesine katk› sa¤layacak önemli küresel deneyime sahip oldu¤unu ifade eden Obama, “Dünyan›n en büyük kalk›nma kurulufluna bir kalk›nma uzman›n›n liderlik etmesinin zaman›” dedi. Obama’n›n aç›klamas› s›ras›nda, beraberinde Kim, ABD D›fliflleri Bakan› Hillary Clinton ve Hazine Timothy Geithner da yer ald›.

Güney Kore’den gelme Güney Kore do¤umlu Kim, ailesiyle ABD’ye geldi¤inde 5 yafl›ndayd›. Brown Üniversitesi ve Harvard Üniversitesi’nde e¤itim alan Kim, küresel sa¤l›k örgütü Partners in Health’›n kuruculu¤unu yapt› ve Dünya Sa¤l›k Örgütü’nün HIV/AIDS bölümünün direktörlü¤ü görevini üstlendi. Kim, 2009 y›l›nda da Dartmouth Koleji Baflkanl›¤› görevine bafllad›. Dünya Bankas› Baflkan› Robert Zoellick, 16 fiubat’ta 5 y›ll›k görev süresinin dolaca¤› 30 Haziran’da görevini b›rakaca¤›n› aç›klam›flt›. ABD’nin Dünya Bankas› Yönetim Kurulu’nda en büyük oy hakk›na sahip olmas›, ki-

Kar Mûfl ekonomisini olumsuz etkiledi

Enflasyon beklentisi yükseldi ANKARA - Merkez Bankas›

mart ay› 2. dönem beklenti anketinde, y›l sonu y›ll›k TÜFE beklentisi yüzde 7,22’ye yükseldi. Mart ay› 1. dönem anketinde beklenti, yüzde 7,20 düzeyindeydi. Merkez Bankas› mart ay›n›n birinci dönem beklenti anketinde 1,7763 lira olan cari ay sonu dolar kuru beklentisi, Mart ay› ikinci dönem anketinde 1,8006 li-

raya yükseldi. Merkez Bankas›’n›n, mali ve reel sektörde karar al›c› ve uzman kiflilerle profesyonellerin beklentilerini saptamaya yönelik her ay iki kez düzenledi¤i beklenti anketinin mart ay› ikinci dönem sonuçlar› aç›kland›. Ankete göre, cari ay›n tüketici fiyat endeksi (TÜFE) beklentisi yüzde 0,57’den yüzde 0,59’a yük-

seldi. Gelecek ay›n TÜFE beklentisi ise yüzde 0,64’den yüzde 0,66’ya yükseldi. Ankette iki ay sonras›n›n TÜFE beklentisi de yüzde 0,68 olarak öngörüldü. Mart ay› 2. dönem anketinde y›l sonu y›ll›k TÜFE beklentisi yüzde 7,22 oldu. Mart ay›n›n birinci dönem anketinde söz konusu beklenti yüzde 7,20 düzeyindeydi.

Petrol fiyatlar› ekonomik krizi körüklüyor

LONDRA - Uluslararas› Enerji

Ajans›’n›n (IEA) Baflekonomisti Fatih Birol, yüksek petrol fiyatlar›n›n dünya ekonomisini tehdit etti¤ini ve resesyon riskini art›rd›¤›n› söyle-

di. Financial Times (FT) gazetesinin ilk sayfas›ndan yer verdi¤i habere göre Birol, özellikle AB ekonomisinin yüksek petrol fiyatlar›na karfl› “savunmas›z” oldu¤unu kaydederek,

borç krizinin yerini yüksek petrol fiyatlar› sorununun almakta oldu¤una dikkati çekti. IEA’n›n, bu y›l net petrol ithalat› için 502 milyar dolar harcanaca¤›n› tahmin etti¤i belirtilen haberde, bu rakam›n geçen y›l 472 milyar dolar oldu¤u bildirildi. FT, Fatih Birol’un, “fiu anki petrol fiyatlar›, petrolün rekor bir flekilde varil bafl› 147 dolar oldu¤u 2008 y›l›ndan daha yüksek durumda. Bunun da, küresel ekonomiyi resesyona geri sürükleme kapasitesi var” sözlerine yer verdi. Birol’un, ikinci dünya savafl›ndan bu yana sanayileflmifl ülkelerde resesyonu hep petrol fiyatlar›n›n tetikledi¤ine dikkat çekti¤i kaydedildi. Haberde, Fatih Birol’un bu y›l Avrupa’daki hane halk›n›n gelirlerinin yaklafl›k yüzde 11’ini ›s›nma, ayd›nlanma gibi enerji tüketimine harcayaca¤›n› söyledi¤i kaydedilerek, bu oran›n geçen y›l yüzde 9 oldu¤u bildirildi.

min baflkan olaca¤›na karar vermede önemli avantaj sa¤l›yor.

MÛfi - Mûfl Ticaret ve Sanayi Odas› Baflkan› fiihmus Sinecem, kent ekonomisinin, fliddetli k›fl flartlar› ve devam eden dondurucu so¤uklardan olumsuz etkilendi¤ini söyledi. Sinecem, baflta hayvanc›l›k olmak üzere, inflaat sektörününde çal›flanlar›n ve ihracat yapan firmalar›n, çok zor günler geçirdi¤ini ifade etti. A¤›r k›fl

flartlar›ndan dolay› Mûfl’ta ekonomik faaliyetlerde büyük düflüfl yaflad›¤›n› belirten Sinecem, flunlar› kaydetti: “Kentte önceki y›llara oranla, çok zor bir k›fl yafland›. Kas›m 2011 tarihinden bafllayan ve bugüne kadar etkili olan kar ya¤›fl› nedeniyle, Mûfl’ta ekonomi her geçen gün kötüye gidiyor. 2012 k›fl›, son 30 y›l›n en sert k›fl› ola-

Avrupa frene bast› BERL‹N - Avrupa k›tas›nda otomobil talebinin azalma e¤iliminde oldu¤u ve bu trend de¤iflikli¤inin sat›fl rakamlar›na da yans›d›¤› bildirildi. Duisburg-Essen Üniversitesi’nin Otomotiv Araflt›rma Merkezi (CAR) taraf›ndan yap›lan ve sonuçlar› bugün aç›klanan araflt›rmada, otomobil üreticilerinin Avrupa’da otomobil sektörünün son y›llar›n en s›k›nt›l› dönemini yaflayabilece¤i düflüncesinde oldu¤u belirtildi. Araflt›rmada, Avrupa k›tas›nda talebin azalmakta oldu¤u, bu y›l›n ilk ay›nda geçen y›l›n ayn› dönemine göre daha az araç sat›ld›¤›, bunun yan› s›ra siparifl edilen otomobillerin teslimat›nda da gecikme yafland›¤› ifade edildi. Otomobil flirketlerinin, üretim sistemleri ile pazar ihtiyac›n› karfl›layamad›¤› kaydedilen araflt›rmada, bunun kötü sonuçlar do¤uraca¤› ve bu y›l›n Avrupa’daki otomobil sektörü aç›s›ndan son 18 y›l›n en kötü y›l› olmas›n›n beklendi¤i bildirildi. Araflt›rmada, otomobil almak isteyen bir kiflinin ortalama 3,6 ay beklemesi gerekti¤i vurguland›.

ZAY‹‹

Nüfus cüzdan›m› kaybettim. Hükümsüzdür. Übeydullah Paksoy

rak haf›zalar›m›zda yer ald›. Mûfl’ta en az bir ay daha k›fl etkisini devam ettirecek. Bu durum baflta hayvanc›l›kla u¤raflan vatandafllar›m›z olmak üzere, inflaatç›lar›, ihracatç›lar› ve birçok kesimi ma¤dur etti. Hayvanlar›n› beslemekte güçlük çeken çiftçi, saman›n tonunu bin liradan al›yor. Geçen y›l tonu 150ñ200 lira olan saman, bugün bin lira olmufl. ‹l G›da Tar›m ve Hayvanc›l›k Müdürlü¤ü yetkilileri de vatandafllara yard›mc› olmuyor. Küpelemelerin yap›lmas› halinde çiftçi, hayvanlar›n› Güney Do¤u Anadolu Bölgesi’ne götürecek. Bu sorunla karfl›laflt›klar› için hayvanlar›n› götüremeyen çiftçi, mecburen saman›n tonuna bin lira ödemek zorunda kal›yor.” K›fl flartlar›n›n kentte hâlâ etkisini sürdürdü¤ünü vurgulayan Sinecem, Mûfl’ta 5 ayd›r inflaat sektöründe çivi çak›lmad›¤›n› söyledi.

Yiten Bir Kültürün Ç›¤l›¤›: Bin y›llar›n flehri Hasankeyf gönüllülerini ar›yor... Orada, binlerce y›ll›k eme¤in eseri olan tarihi Hasankeyf flehri, Il›su baraj›na kurban ediliyor! Orada, binlerce insan do¤duklar› yerlerden sökülü at›l›yor! Orada,.. bir tarih, bir kültür, bir yaflam yerle bir ediior! Orada, köyler, mezarlar sulara gömülüyor! Orada, bir suç iflleniyor! Orada, bir masal... Orada, bir... Orada... Sessiz kalmak suça ortak olmakt›r. Sessiz kalma... Bir el, bir imza, bir niyet, bir itiraz, bir çaba... Hasankeyf için yüre¤ini koy... Çok geç kalmadan... ‹rtibat için:

hasankeyfgirisimi@gmail.com


25-03-s5.qxp

3/24/12

25 Mart 2012 Pazar

3:56 PM

Page 1

emek@ozgur-gundem.com

5

Emek

De¤il 7 y›l, 70 y›l da direniriz içi çoktan boflalt›lm›flt›” diye konufltu.

AKP hükümeti Meclis’te yeni bir k›dem tazminat› felaketini haz›rlarken, patronlar da yasa boflluklar›n› kullanarak gere¤ini yap›yor zaten! ‹zmir Basma Fabrikas› sahipleri ‘iflas’ ad› alt›nda fabrikan›n içini boflaltt› ama iflçiler de hakk›n› almakta kararl› zmir Basma Fabrikas› iflçileri, 7 y›ld›r sürdürdükleri k›dem tazminat› mücadelesini ‹stanbul’a tafl›d›. Caroline Koç’un sahibi oldu¤u Haremlique Ma¤azas› önünde aç›klama yapan iflçiler, “K›dem tazminatlar›m›z için 7 y›l de¤il, 70 y›l daha mücadele ederiz” diyerek haklar›n› istedi. Caroline Koç’un sahibi oldu¤u ve iflas eden ‹zmir Basma fabrikas› iflçileri, 7 y›ld›r alamad›klar› k›dem tazminatlar› için çalmad›k kap› b›rakmad›. Mücadelelerini ‹stanbul’a tafl›yan ‹flçiler, Befliktafl Akatlar’da bulunan Haremlique Ma¤azas› önünde bir kez daha k›dem tazminatlar›n› istedi. Akatlar giriflinden Haremlique Ma¤azas›’n›n önüne kadar yürüyüfl gerçeklefltiren iflçiler burada bir bas›n aç›klamas› gerçeklefltirdi.

Bize tuzak kuruldu Burada bas›n aç›klamas› yapan ‹flçi Haklar› Derne¤i’nden Cavit U¤ur, 7 y›ld›r sürdürdükleri mücadele içerisinde Haremlique Ma¤azalar›’n›n da sahibi olan Caroline Koç’a

bir kez daha k›dem tazminatlar›n› almak için ça¤r› yapt›klar›n›n belirtti. U¤ur, “Bize kurdu¤unuz tuza¤› hazmetmifl de¤iliz. Fabrikay› kapatmaya karar verip elimize senetleri tutuflturman›z›n asl›nda bir oyalama takti¤i ol-

du¤unu sonradan fark ettik. 2004 sonunda senetleri ald›¤›m›zda bize olan borçlar› ödeyece¤inize inand›k. Ancak senetlerin vadesi geldi¤inde ifl iflten geçmifl, me¤erse Koçbank’tan getirdi¤iniz müdürlerle fabrikan›n

Enerji Sen ‹flçileri: teslim olmay›z ADANA - Enerji Sen Adana fiubesi üyesi iflçiler, direnifl çad›rlar›na yap›lan polis müdahalesi ard›ndan gözalt›na al›nmalar›n› protesto ederek, ifllerine, emeklerine ve geleceklerine sahip ç›kacaklar›n› ve direnmeye devam edeceklerini ifade etti. Toroslar Elektrik Da¤›t›m A.fi.’de tafleron olarak çal›flt›r›lan Enerji Sen Adana fiubesi üyesi 48 iflçi, iflten ç›kar›lmalar›n› protesto etmek ve ifllerine geri dönmek amac›yla 5 Mart’tan bu yana TEDAfi binas› önünde çad›r kurmufltu. ‹flçilerin kurdu¤u çad›ra bugün müdahale eden polis, “kald›r›m› iflgal etmek” ve “Kabahatler Kanunu’na muhalefet etmek” iddias›yla 23 iflçiyi gözalt›na al›rken, iflçilerin çad›r›na da el koydu. Emniyetteki ifllemler ard›ndan 4 iflçiye “Kabahatler Kanunu’na muhalefet etmek” iddias›yla para cezas› kesildikten sonra iflçiler serbest b›rak›ld›. Duruma tepki gösteren iflçiler D-400 karayolunda bir araya gelerek, ‹nönü Park›’na yürüyüfl gerçeklefltirdi.

Çocuklar› ve eflleriyle birlikte yürüdüler Yürüyüfle iflçilerin yan› s›ra çocuklar› ve eflleri de kat›ld›. “At›lan iflçiler geri al›ns›n” pankart›n› tafl›yan iflçiler s›k s›k, “Örgütlüyüz ve güçlüyüz”, “Bask›lar bizi y›ld›ramaz”, “Kurtulufl yok tek bafl›na ya hep beraber ya hiç birimiz”, “TEDAfi iflçisi direniflin simgesi” sloganlar›n› att›. ‹flçiler ad›na bas›n aç›klamas›n› okuyan Tayfun Karakaya, 3 ay boyunca maafl alamad›klar› ve tafleron firman›n yükümlülüklerini yerine getirmedi¤i için ‹fl Kanunu’nun 34’ncü maddesi gere¤i ifl b›rakt›klar›n› vurgulayarak, 5 Mart’ta TEDAfi önünde direnifl çad›r›n› kurup, direndiklerini söyledi.

‹llegal grev Kanada havaalan›n› felç etti TORONTO - Toplu ifl sözleflmesi görüflmelerinde anlaflma sa¤lanamamas› üzerine ald›klar› grev karar› hükümet taraf›ndan iptal edilen Kanada Havayollar› Air Canada çal›flanlar›n›n eylemi, binlerce Kanadal›y› periflan etti. Toronto, Montreal, Halifax, Edmonton, Calgary, Fredericton ve Ottawa ile irili ufakl› birçok havaalan›nda bagaj görevlilerinin çal›flmamalar› yüzünden yüzlerce uçufl ya iptal edildi ya da gecikmeli yap›ld›. Grev karar›n› iptal ettiren Kanada Federal Çal›flma Bakan› Lisa Raitt, Perflembe akflam› uçufl için Toronto Uluslararas› Havaalan›’na geldi¤inde, iflçiler taraf›ndan protesto edildi. Bunun üzerine duruma müdahale eden Air Canada yöneticileri, 3 iflçiye 72 saat iflten uzaklafl-

‹stanbul’dan destek eylemi Enerji-Sen üyeleri, Adana’da Toroslor Elektrik adl› tafleron flirkette üç ayd›r maafllar›n› alamad›klar› için direnen iflçilere yönelik gözalt› ile para cezas›n› protesto etti. Taksim Tramvay Dura¤›’nda bir araya gelen Enerji-Sen üyeleri, “Taflerona teslim olmayaca¤›z” yaz›l›

pankart açt›. Nakliyat-‹fl, Hava-‹fl, Dev Sa¤l›k-‹fl ve Sine-Sen yöneticilerinin kat›ld›¤› eylemde, “Tafleron çal›flma ölüm demektir”, “Adana iflçisi yaln›z de¤ildir”, “Taflerona teslim olmayaca¤›z” sloganlar› at›ld›. Enerji-Sen üyeleri ad›na aç›klama yapan Ömer Taplamac›,

“Bizler enerji iflçileri olarak nerede olursak olal›m tafleron sistemine karfl› mücadelemizi kararl›l›kla sürdürece¤imizi ilan ediyor ve Adana’daki arkadafllar›m›z›n sonuna kadar yan›nda olaca¤›m›z› bir kez daha hayk›r›yoruz” ifadesini kulland›.

Afifl asarken yaflamlar›n› yitirdiler DEN‹ZL‹ - Denizli’de bir iflyerine reklam afifli asmaya çal›flan

iflçiler, kulland›klar› demir merdivenin yüksek gerilim hatt›na temas etmesi sonucu elektrik ak›m›na kap›ld›. ‹flçilerden 2’si öldü, 4’ü yaraland›. Denizli-Ankara karayolu Güzelköy mevkisinde bulunan bir iflyerine branda reklam afifli asmak isteyen 6 iflçi, bina duvar›na metal merdiven dayad›klar› s›rada merdivenin yüksek gerilim hatt›na temas etmesi nedeniyle ak›ma kap›ld›. Yaralanan iflçilerden Sad›k Göcemen ve Tuncay Koçyi¤it, ambulansla hastaneye kald›r›l›rken hayat›n› kaybetti. Vücutlar›nda yan›k meydana gelen di¤er iflçiler Ahmet U¤ur, Ali R›za Erkul, Kenan Göçer ve ‹smail Karpuz da ambulanslarla Denizli’deki çeflitli hastanelere kald›r›ld›.

Çin’de maden cinayetleri bitmiyor

Bankalar aç›kça param›z› çal›yor

‹spanyol iflçilerden grev provas›

PEK‹N - Çin’in kuzeyindeki Liyaoning eya-

‹STANBUL- Tüketici Dernekleri Federasyonu (TÜDEF) Genel

MADR‹D - ‹spanya’da endüstri sektöründe-

Baflkan› S›tk› Y›lmaz, baz› bankalar›n tüketici hakk›n› yok sayd›¤›n› belirtti. Yaz›l› aç›klama yapan Y›lmaz, bankalar›n, tüketicinin mevduat hesaplar›ndan ald›¤› “hesap iflletim ücreti”nin hukuka ayk›r› oldu¤unu belirtti. Y›lmaz, “Tüketicinin mevduat hesab›ndan hesap iflletim ücreti alan bankalar, tüketicinin yasal hakk› olan vadesiz mevduat›na faiz uygulamamaktad›rlar” dedi. Y›lmaz, “Bankalar›n tüketicinin vadesiz mevduat hesab›na faiz iflletmeleri gerekirken, baz› bankalar bunu görmezlikten gelmektedirler.” Kendi alacaklar›na flahin olan bankalar›n, tüketicinin hukukunu görmezlikten geldi¤ini kaydeden Y›lmaz, oysa bankalar›n, tüketicinin her 1000 TL vadesiz hesab›na 25 TL’ye varan faiz iflletmek zorunda oldu¤unu hat›rlatt›.

ki iflçiler, kemer s›kma politikalar›na karfl› baflkent Madrid’de eylem yapt›. Krizin yükünün kendi üstlerine y›k›ld›¤›n› ifade eden iflçiler, bunun ekonomik iflas› önlemedi¤ini kaydetti. ‹flçiler, kesintilerin durdurulmas›n›, iflten ç›karmay› kolaylaflt›ran yasalar›n iptal edilmesini istedi. “Krizin üzerine git: Sanayiyi gelifltir, daha fazla ifl, çal›flma reformuna hay›r” pankart› tafl›yan iflçiler, hükümetinin önlemlerinin istihdam üretmekten uzak oldu¤unu dile getirdi.

letinde bir kömür madeninde meydana gelen grizu patlamas›nda 5 kifli öldü, 17 kifli de madende mahsur kald›. Ülkenin resmi haber ajans›, patlama s›ras›nda madende 23 iflçinin çal›flt›¤›n› belirtti. Madende halen yüksek oranda gaz oldu¤u nedeniyle kurtarma ekiplerinin çal›flmaya bafllayamad›¤› kaydedildi. Madenin güvenlik kontrolleri nedeniyle çal›flmay› durdurmas› gerekti¤i ancak maden sahibinin yasa d›fl› olarak madeni çal›flt›rmay› sürdürdü¤ü bildirildi.

Hakk›m›zdan vazgeçmeyiz fiirketin iflas sürecine de de¤inen U¤ur, “Bu iflas›n bir ka¤›t parças› oldu¤unu biliyoruz. ‹zmir Basma Fabrikas› iflas etmemifltir. fiimdi harcad›klar›n›z bizim çocuklar›m›z›n gelece¤idir. Kimse al›n terimizin karfl›l›¤› olan, çocuklar›m›z›n gelece¤i olan haklar›m›zdan vazgeçmemizi beklemesin. Haklar›m›z› vereceksiniz. 7 y›ld›r sürdürdü¤ünüz tav›rdan vazgeçeceksiniz. Yedi y›l de¤il yetmifl y›l dahi geçse mücadelemizi sürdürece¤iz” dedi. ‹flçilere destek olmak için gelen TekstilSen Genel Baflkan› Engin Gül ise, flunlar› dile getirdi: “Sermaye s›n›f›n›n amac› daha fazla sömürüdür. Ve yeri geldi¤inde 200 iflçiyi çok rahat bir flekilde iflten atar. Sermayenin bu keyfi tutumlar›na karfl› biz iflçilerin daha da örgütlü olmas› gerekiyor. Bizim tek bir gücümüz var. O da örgütlü mücadelemizdir.” Halklar›n Demokratik Kongresi(HDK) ad›na konuflan Haluk A¤abeyo¤lu da, “K›dem tazminat› eme¤in haklar›d›r. Bu yap›lan vicdans›zl›kt›r. Baflbakan ç›k›p k›dem tazminatlar›n fona devredilece¤ini söylüyor. O fon yine sermayenin emrine verilir” dedi. Aç›klaman›n ard›ndan iflçiler, mahkeme taraf›ndan verilen iflas karar›n› Haremlique Ma¤azas›’na üzerine asarak da¤›ld›. ‹STANBUL

t›rma cezas› verdi. Karar, bu sabah misilleme ateflini körükledi ve haberin yay›ld›¤› tüm Kanada havaalanlar›nda eylem bafllad›. Toronto Uluslararas› Havaalan›’nda yüzlerce yolcu, zaman zaman bagaj görevlileri ile tart›fl›rken, havaalan› polisi 10 kadar eylemciyi gözalt›na ald›. Eylem nedeniyle iptal edilen 68 uçuflun, domino etkisi ile baflka uçufllar› da etkiledi¤i belirtilirken, sorunun d›fl merkezlerden Washington baflta olmak üzere birçok noktadaki uçufllar› aksatt›¤› haber veriliyor. Air Canada çal›flanlar›n›n eylemleri, daha önceki protestolar nedeniyle ifllerinden olan 37 iflçinin ifllerine iade edilece¤i ve kimsenin iflten at›lmayaca¤› garantisi verilmesi üzerine ö¤leye do¤ru sona erdi.

Güçlü Deri’de grev karar› ‹STANBUL / D‹HA - Tuzla Organize Deri Sanayi’de bulunan Güçlü Deri’de Toplu ‹fl Sözleflmesi görüflmeleri uyuflmazl›kla sonuçlan›nca, Deri-‹fl Sendikas› üyeleri greve bafllad›. Deri-‹fl Sendikas›’n›n, Güçlü Deri’de örgütlenme çal›flmalar› iki y›l önce bafllad›. Deri-‹fl, 80 iflçinin çal›flt›¤› fabrikada yüzde 51 ço¤unlu¤u elde ederek Çal›flma ve Sosyal Güvenlik Bakanl›¤›’ndan yetki ald›. Ancak iflveren yetki itiraz›nda bulundu. Dava süreci bir y›l sonra sendika lehinde sonuçlan›nca, Toplu ‹fl Sözleflmesi görüflmeleri bafllad›. Güçlü Deri iflvereni, önce idari maddelere itiraz etti. Fabrikada sendikal örgütlenme istemedi¤ini her f›rsatta dile getiren iflveren, izin süreleri, kad›n çal›flanlar›n do¤um izinleri, askerlik süresi gibi madde-

lere itiraz etti. Bu maddelerde anlaflma sa¤land›ktan sonra, ücret, ikramiye ve sosyal haklara iliflkin maddelerde görüflmeler t›kand›. Güçlü Deri iflvereni, Deri-‹fl Sendikas›’n›n

5 liral›k seyyanen zam önerisini kabul etmedi. Bunun üzerine bafllayan arabulucu süreci de olumsuz sonuçland›. Son olarak bu sabah toplanan taraflar, yine anlaflmaya varamay›nca Deri-‹fl Sendikas› üyeleri saat 15.00’da fabrikaya “Bu ifl yerinde grev vard›r” pankart› ast›.

Konut kredileri takipte ANKARA - Bankac›l›k Düzenleme ve Denetleme Kurumu Baflkan› Tevfik Bilgin, 1 Temmuz’da Basel II’ye geçiflle birlikte sermaye yeterlilik rasyolar›nda ortalama 1.4 puan düflüfl hesaplad›klar›n› aç›klad›. Ankara’da gazetecilerle biraraya gelen Bilgin, “Önümüzdeki dönem bankac›l›kta önemli problemlerden biri de bu olacak” dedi Bilgin, bugünlerde en acil konulardan birinin de uzun, en az 2-3 y›l vadeli finansman ve kaynak bulma sorunu oldu¤unu söyledi. Bilgin, “Bu

konuda vergisel veya bize özel di¤er avantajlar olabilir. Acil bir fleyler yapmak laz›m” diye ekledi. BDDK Baflkan›, bankac›l›kta yak›n vadede en büyük riskin kredinin takibe dönüflümü oldu¤una dikkat çekti. Bilgin, kredide takibe dönüflümde gerekti¤inde banka baz›nda da önlem al›nabilece¤ini söyledi. Bilgin, sektöre yönelik düzenlemelerde hassas dengenin iyi korunmas› gerekti¤ini belirterek, “Tedbir al›n›rken ölçü kaçmamal›. Bu ülkenin büyümesini bile engelleyebilir” diye konufltu.


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.