Nalbur Teknik Temmuz'13 by Nalbur Teknik

EDİTÖR

ıç… g n a l ş a b r i b i Yen

e en iyisini dergimiz, sizler an tır ar i in es lit yısında ka bur Teknik, ısına çıkan Nal iyle her çıkan sa rş iğ ka er iç ın in rın ng la ze ur jı ve lemin ismi: yüzüyle ok Estetik mizanpa çalışacak bu ka sayısında yeni a n ay so ıtm En . ns or ya riy e raş ve şekild ktörü etkin bir sunmak için uğ biçimleniyor. Se de in el , metal in m le ka ğıtılan dergimiz şimdi yeni bir ket esnafına da ar m pı ry ya st el du es bölg ld of In İsmail Çakır. lbur, hırdavat ve uğu WIN - Wor dlerini bir yanındaki na ıcıları ile buluşt al rt li dö em in son dönem tren ön e’n ın n iy ar ni rk al yi m Tü na fir sa an at tıl al ka im a iran Fuarın ürünlerinin iklerinden, Haz e Teknolojileri) sektörünün son en önemli etkinl ı ve Metal İşlem at ün al ün İm ör a kt ün in se üz ak at ktörüm hırdav (Uluslararası M , geleceğini ve se mızda nalbur ve larda ktörün bugünü i izledi. Bu sayı se in er rı, el daha önceki ay la m n aj rt liş da po ge ın rö ay ve n ili ira ilg az la H ıy ar ın len bu fuar şen Metal Fu ülkelerinden ge ın ortak görüşü ayında gerçekle ken, Orta Doğu ğu katılımcımız tır Ço al k. az ı di tir sın ge yı le sa yaretçi sıkıntılarını di gelen yabancı zi leri, önemli i olayları fuara . ının en son ürün du ar yapılması. Gez ol al m tış fir ar v r bi de riz sektörün sektörün yısında ba 4 gün boyunca Teknik olarak, ziyaretçilerin sa na eren fuarda dergisi, Nalbur so k ı te m şa ün rmaların ak ün Fi r . ör za ık kt lar yapt rdavat se 09 Haziran Pa ak için röportaj u. Nalbur ve hı tm ld tu nu ı ın su e bz sin na ni ın fuar alıcıların beğe bancı şirketi ile inde toparladık. dergimiz içeris sayıda yerli ve ya tüm olayları, in iç ız rım la ur de gerçekleşen önde gelen çok ok üz rli üm ğe ör de kt z si se i , olarak sizlerle yeniliklerin rım ile birlikte inin yeni editörü gözde ürün ve ri ekip arkadaşla ünün tek dergis rle ör kt be se ha ı, at av rın la rd an Nalbur ve hı yeni ürün lansm ı, ruları, açılışları, larını, açılışların yenilikleri, duyu ni ürün lansman ye ın anız, . ız ız ırs ım ağ tır ar ac aş al ul lış l adresime sunmaya ça z değerli firm ai si m , in .tr iç m ak co g. nm ir@im hizmet su rlerini İsmail.cak Sizlere daha iyi ve her çeşit habe ı rın la ru yu du yeniliklerini, ım. memnun olacağ

•

Saygılarımla,

GRUP BAŞKANI H. FERRUH IŞIK İLETİŞİM MAGAZİN GAZETECİLİK SANAYİ ve TİCARET A.Ş. adına İMTİYAZ SAHİBİ MEHMET SÖZTUTAN

Yıl: 10 Sayı:116 Mayıs 2013

GENEL MÜDÜR YARDIMCISI AHMET KIZIL SORUMLU MÜDÜR YUSUF OKÇU yusuf.okcu@img.com.tr

İsmailÇakır

GRAFİK TASARIM SÜLEYMAN TERZİ suleyman.terzi@img.com.tr

ABONE İSMAİL ÖZÇELİK ismail.ozcelik@img.com.tr

REKLAM MÜDÜRÜ ZÜLKÜF KARADAYI zulkuf.karadayi@img.com.tr

CTP - BASKI İHLAS GAZETECİLİK A.Ş. Merkez Mahallesi 29 Ekim Caddesi İhlas Plaza No:11 A/41 Yenibosna–Bahçelievler/ İSTANBUL Tel: 0212 454 30 00

KURUMSAL İLETİŞİM MÜDÜRÜ EBRU PEKEL ebru.pekel@img.com.tr

EDİTÖR İSMAİL ÇAKIR ismail.cakir@img.com.tr

DIŞ İLİŞKİLER INTERNATIONAL RELATIONS EXECUTIVE HAKAN KURT hakan.kurt@img.com.tr

ADRES 29 Ekim Caddesi No:23 34197 Yenibosna / İSTANBUL Tel.: 0212 454 25 03 Faks: 0212 454 25 06 www.nalburteknik.com web@img.com.tr

SANAT YÖNETMENİ İSMAİL GÜRBÜZ ismail.gurbuz@img.com.tr

MUHASEBE MÜDÜRÜ MÜRSEL GÜRLER muhasebe@img.com.tr

İRTİBAT BÜROLARIMIZ KONYA 0332 238 10 71

Nalbur Teknik dergisinde yer alan makalelerdeki fikirler yazarlarına aittir. Yayınlanan ilanların sorumluluğu reklam verene aittir. Nalbur Teknik Dergisi’nin bütün yayın hakları İletişim Magazin Gazetecilik San. ve Tic. A.Ş.’ye aittir. Yazılar kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Yaygın süreli bir yayın olan Nalbur Teknik Dergisi ayda bir yayınlanır.

Ce nt er ‘K al it en

in Merke zi ’

. Yı lın Ge di k Hol di ng 50 ku tluyo r ün K ay na k se kt ör ün tren dl er i Yü ce le r’d en ye ni

so n

bi r ko ns ep t

Sa tı ş ar tı rm a te

kn ik le ri

:2 2 :2 8 :4 6 :8 0 :1 0 2

reklam indeksi AKTİF .............................. 99 AKYÜZLER ............ Ö.K. - 45 ATEŞ İNŞ. ....................... 51 ATLAS ZIMPARA ...... 58 - 59 AYAN ................................8 BALCIOĞLU ..................4 - 5 BAYDAR .......................... 75 BETEK ............................ 29 BİLGESAN .................Ö.K.K. BOSCH .....................12 – 13 BOYSAN ....................70 -71 CERMİX ........................... 91 EMEK LASTİK ................. 55 ERATAŞ .......................... 49 ERKAN MAKİNA ....... 26 - 27

FİLLİ BOYA .......................9 FOSTER ....................... A.K. GÜLAL ............................ 39 HOROZ DEMİR .......... 19 - 20 İHLAS KOLEJİ ............... 118 İNTERMOB FUARI ......... 122 İSAF FUARI ................... 119 İZOTEX ........................... 95 KALE KİLİT ..................... 33 KANCA ............................ 79 KARKİM ............................1 KRİSTAL ŞEHİR ............ 120 MAKRO .................. 97 - 101 NET İLETİŞİM ......... 93 - 112

REMS ....................... 15 - 17 RENK PLASTİK ............... 73 SEDA ENDÜSTRİ ..........6 - 7 SEL ............................ 107 – 109 – 111 – 113 – 115 - 117 SELSİL .......................... 2-3 SEMBOL ..................A.K.İ.K. TEKSAN .......................... 31 TÜM PLASTİK ...42 – 43 - 44 TÜMRAY .......................... 21 WİLCO ............................. 89 YALE KİLİT ............... 36 - 37 YAPI İZMİR .................... 121 YDS ............................ Ö.K.İ. YILDIRIM ......................... 77

Yalıtımsız iş yerlerinde çalışma verimi düşüyor! Sağlıklı yapılarda ortam sıcaklığı ile iç yüzey sıcaklığı farkı 3°C olmalıdır! ∂ İnsanların çalışma verimlerini büyük ölçüde etkileyen ortam sıcaklığı ve çalışma ortamının ısıl koşulları, insanların bedensel ve zihinsel üretim hızını doğrudan etkiliyor. Araştırmalar, çok soğuk ya da çok sıcak ortamların çalışma verimini düşürdüğünü ortaya koyuyor. Yine çok soğuk ortamların yol açtığı sağlık sorunları da iş gücü kaybına ve buna bağlı olarak sağlık harcamalarının artmasına neden olduğu biliniyor. Tüm bunlar göz önüne alındığında kapalı ortamlardaki ısıl koşulların, o ortamda yaşayan insanların konforunu ve sağlığını doğrudan ilgilendirdiği söylenebilir. Bunları engellemek için yapılarda ısı yalıtımı yapmanın önemine dikkat

Nalbur Teknik.com / Temmuz’13

çeken Filli Boya Pazarlama Genel Müdür Yardımcısı Gülay Dindoruk, yaşanılan ortamın ısıl konforunu sağlamak için binaların mutlaka ısı yalıtımlı olması gerektiğinin altını çiziyor. Bunun için gerekli ARGE araştırmaları yaptıklarını belirten Dindoruk, ”Isıl konforu sağlamak için öncelikli olarak ortam sıcaklığı ile duvar iç yüzey sıcaklığı arasındaki sıcaklık farkının en aza indirgenmesi gerekir. Bu fark ne kadar yüksek olursa konfor da o kadar düşük olacaktır. Konforlu bir mekân için bu farkın en fazla 3°C olması gerekir. İç yüzey sıcaklıklarının düşük olması durumunda, ısının ortam içinde soğuk yüzeylere doğru hareketi, istenmeyen hava akımları oluşturur. Bu hava akımları da konforu azaltarak hastalıklara neden olur.”diyor.

Isı yalıtımı sağlıklı yaşam için etkin rol oynuyor!

Nemli ortamlar, mikroorganizmaların

üremesi için uygun koşulları oluşturuyor. Bu da ortamdaki havanın solunum yolları için zararlı hale gelmesine yol açıyor. Nemli ortamlar ve bu ortamlardaki küf oluşumu, özellikle küçük çocukların astım hastalığına yakalanma riskini büyük ölçüde artırıyor. Yaşam alanlarındaki konforu en üst düzeye çıkarmak ve insanların sağlıklı koşullarda yaşaması için çevreyle dost ürünler geliştiren Filli Boya Yalıtım, standartlara uygun olarak yapılmış ısı yalıtımı ile yaşam alanlarını konfor ve sağlıkla buluşturuyor. Çevreci ürünleri ve ekolojik dengeyi korumak için yaptığı çalışmalarla yalıtıma çevreci bir anlayış getiren Capatect, yaz aylarında da ısı yalıtımın önemine dikkat çekerek, insanların sağlıklı ve konforlu ortamlarda yaşamaları için çalışmalarına devam edecek.

Pakpen her yönüyle kentsel dönüşüm zirvesine katıldı

Kentsel dönüşümde kaliteli malzeme şart Bir yapı için birçok malzemeyi üretebilen Pakpen, Türkiye’nin 33 ilinde eşzamanlı olarak başlayan ‘Kentsel Dönüşüm’ seferberliğinin öneminin kamuoyunda daha iyi kavranması amacıyla düzenlenen ‘Her Yönüyle Kentsel Dönüşüm Zirvesi’ne katıldı. İzmir Tepekule’de düzenlenen zirvede konuşma yapan Pakpen Yönetim Kurulu Üyesi İbrahim Tuza, ‘30-40 yıl sonra tekrar aynı süreci yaşamamak için kullanılan malzemede kaliteye önem verilmelidir’ dedi

∂Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından niteliksiz konut stokunu yeniden yapılandırmak için Türkiye genelinde başlatılan Kentsel Dönüşüm seferberliği tüm hızıyla devam ediyor. Bu seferberlikte toplumun ve sektörün bilinçlenmesi için kendine düşen sorumluluğu yerine getiren Pakpen, kentsel dönüşümde kaliteli malzeme kullanımına dikkat çekiyor. Ülkemiz deprem bölgesinde yer alsa bile, toplumsal bilincin 1999 İzmit depremiyle oluştuğunun ve 2012 yılında meydana gelen Van

Nalbur Teknik.com / Temmuz’13

depremiyle de olgunlaştığının altını çizen Pakpen Yönetim Kurulu Üyesi İbrahim TUZA, ‘Topraklarımızın %42’si nüfusun %44’ü deprem bölgesinde yer alıyor. Binalarımız ise en az 30-40 yıllık. O dönemde yapılan binalarda kullanılan malzemeler kalitesizdi ve bunu denetleyecek kurumlar yoktu. Eğer binalar yapılırken, buna dikkat edilseydi şu an ‘Kentsel Dönüşüm’e ihtiyaç duyulmayacaktı. Bir yapıda 104 çeşit inşaat malzemesi kullanılıyor. Yapı sektöründe kalite ekstra bir beklenti değil, bir zorunluluk olmalıdır. Şu an ülkemizde 20 milyon konut stoğu ve 6,5 milyon konut 20 yıl içinde yıkılarak yeniden yapılacak. Kentsel dönüşüm sadece depreme dayanıksız binaların sağlamlaştırılması olarak algılanmamalı. Dönüşüm, tüm kamu binaları, yollar, otoyollar, konutlar, okullar vb. gibi tüm bir şehrin dönüşüm hareketi olarak benimsenmeli. Kentsel dönüşümle kaçak, riskli binaların yıkılması yalnızca sektöre katkı sağlamayacak, çevrenin de daha düzenli bir hal almasına neden olacak’ dedi. Konutlarda kullanılan malzemelerin doğru seçilmesiyle bir kez daha böyle bir sürecin yaşanmayacağına dikkat çeken TUZA ‘Yapı sektöründeki malzemelerin kalitesinin artmasıyla inşaat sektöründe de kalitenin artacak. Yaşanılan deneyimler tüketicileri bilinçlendirirken inşaat şirketlerinin de kaliteye odaklanması sonucunu doğurdu. İnşaatlarda inovasyona önem veren, son teknolojiyle üretilmiş kaliteli malzemeler kullanılmalı’ açıklamasında bulundu.

‘Ankara’yı Değiştiren Projeler 6/10’un gündemi şehir dışındaki ticari yapılar oldu TSMD (Türkiye Serbest Mimarlar Derneği) Mimarlık Merkezi’nin Seranit Yapı Grubu sponsorluğunda düzenlediği ‘Ankara’yı Değiştiren Projeler - 10/10 Forumları’nın altıncısı, 13 Haziran 2013, Perşembe günü ‘‘Şehir Dışı Yerleşim Alanlarında Ticari Yapılar' teması altında gerçekleştirildi

∂ İnşaat sektörünün önde gelen şirketi Seranit Yapı Grubu sponsorluğunda hayata geçirilen “Ankara’yı Değiştiren Projeler - 10/10 Forumları”nın altıncısı 13 Haziran 2013, Perşembe günü TSMD (Türkiye Serbest Mimarlar Derneği) Mimarlık Merkezi’nde gerçekleştirildi. Her ay düzenlenen forumlarda; yapımı devam eden yeni bir proje üzerinden kent, ana aksların dinamiği, gelişimi, değişimi, mevcut ve gelecek öngörüleri inceleniyor. ‘Şehir Dışı Yerleşim Alanlarında Ticari Yapılar’ teması altında düzenlenen bu oturumda, Yüksek Mimar Gül Güven tarafından tasarlanan ‘Keypark’ projesi konu edildi. Konuşmacı ve katılımcılar Keypark projesi üzerinden; şehir dışı yerleşimlerde ticari yapılar, ticaretin son 10 yılda değişen ölçeği ve yapısı, ölçeği içerisinde yeni önermeler, sosyal mekanlar meydana getirme eğilimi, çevre entegrasyonu, ticari yapıların değişkenleri ve girdilerini tartıştı. Yüksek Mimar Önder Kaya’nın moderatörlüğünü üstlendiği oturum; TSMD Yönetim Kurulu Başkanı Yeşim Hatırlı, Keypark Proje Müellifi Yüksek Mimar Gül Güven, projenin yürütücü mimarı Yüksek Mimar Fatih Erduman, İnşaat Mühendisi Yüksel Konkan, Peyzaj Mimarı Selami Demiralp ve ODTÜ Şehir ve Bölge Planlama Bölümü’nden Doç. Dr. Banu Aksel’in katılımıyla gerçekleşti. Ocak 2013’ten bu yana devam eden forumlar, mimar ve sektör paydaşlarını sağlıklı bir diyalog ve eleştiri ortamı çerçevesinde bir araya getirerek başkentin mimari gelişimine ışık tutmayı hedefliyor. Mesleki üretim ve süreçlere dair tüm aşamaların, sorunların ve çözümlerin tatışıldığı birebir paylaşım ortamı sunan oturumlar, aynı zamanda mimarlık öğrencileri ve mesleğin yeni katılımcıları için de yol gösterici oluyor.

Nalbur Teknik.com / Temmuz’13

Center Dış Ticaret “KALİTENİN MERKEZİ” Dinamik kadrosu, eğitimleri, ses getiren kampanyaları, çağrı merkezi ve bayilerine desteğiyle, Center Dış Ticaret kalitenin merkezi olmayı hak ediyor ∂ Türkiye çapında 350 adet bayi ve 74 adet servis istasyonu ile değerli müşterilerine, kaliteden ödün vermeksizin daima en iyiyi sunabilmek amacıyla çalışan firma, 1991 yılında Karaköyİstanbul’ da faaliyete başlamıştır. Amerika, Almanya, İngiltere, Çin ve Güney Kore başta olmak üzere dünyanın birçok ülkesinden ithalat yapmakta olan firma, ayrıca çeşitli yerli ürünler ile de sizlere hizmet sunmaktadır. Kurulduğu ilk günden itibaren müşteri odaklı düşünce tarzı ile faaliyetlerini sürdüren CENTER, sektörde her zaman ilkleri gerçekleştirerek, sahip olduğu pazar payı ile CENTER isminin hakkını vermiş ve yıllardır bu pazarda “MERKEZ” konumunda bulunmuştur. Türkiye’d eki profesyonel kullanıcılara hizmet sunan Center Dış Ticaret Pazarlama Departmanı Sorumlusu Ramazan Haktanır ile faaliyetleri hakkında bir söyleşi yaptık:

“YAŞ ORTALAMAMIZ DAHA DİNAMİK” Center Dış Ticaret’in son yapılanması hakkında bilgi verebilir misiniz?

“20 yılı aşkın tecrübemiz ve kalifiye personelleri ile kaliteli hizmet anlayışını ilke edinmiş firmamız; dünyaca tanınmış ve kalitesini ispatlamış markaların yanı sıra, kalitesine güvendiği, test ettiği veya ettirdiği ürünleri Türkiye’d eki profesyonellere sunmaktadır. Karaköy’d e kurulan firmamız şu an faaliyetlerini Sultanbeyli merkez binasında sürdürmekte olup, kendi bünyesindeki yaklaşık 2.000 m 2 ’lik bir alanda depolama hizmetlerini gerçekleştirmektedir.

Nalbur Teknik.com / Temmuz’13

Cent er Dış Ticar et Satış Müd ürü Zahid Özka ra

Daha önce ayrı ayrı faaliyet gösteren Modern ve Klasik Kanal Satış Departmanlarımız Zahid Özkara Müdürlüğünde tek bir çatı altında toplanmış bulunmaktadır. Satış Departmanımız; genç ve tecrübeli satış personelleri ile desteklenerek daha dinamik bir yapıya kavuşmuştur.”

“DEĞİŞTİRİYORUZ’ KAMPANYAMIZA YOĞUN TALEP VAR” Firmanızın 2013’ün ilk altı ayındaki faaliyetleri nelerdir?

“Şirketimiz ilk altı ay için belirlediği hedeflere ulaşmıştır. Bayilerimiz ile beraber önce Amerika sonra Dubai gezileri

gerçekleştirdik. Daha sonra son kullanıcılara yönelik olan ve halen devam eden Koşulsuz Garanti Kampanyası (Center’a özel), Özel Fiyat Kampanyaları ve ‘Değiştiriyoruz’ kampanyaları yaptık. ‘Değiştiriyoruz’ kampanyamıza gelen yoğun talep karşısında, bu yılın 4. çeyreğinde de aynı kampanyayı düzenlemeyi planlıyoruz.”

Son veya profesyonel kullanıcılar ‘koşulsuz garanti’ kampanyasından nasıl faydalanıyorlar?

“Koşulsuz Garanti’ den faydalanmak çok kolay. Kullanıcılarımız web sitemizi ziyaret edip, sitemizdeki ‘koşulsuz

garanti’ butonuna tıklıyorlar. Aldıkları ürünün fatura numarası, fatura tarihi ve seri numarasını kaydederek ‘Koşulsuz Garanti’ işlemini başlatmış oluyorlar. Böylece satın alınan cihaz ilk 1 yılı koşulsuz, sonraki 2 yıl fabrikasyon hatalarına karşı olmak üzere 3 yıl garantili oluyor.”

2013 yılında Center Dış Ticaret’in bayi yapılanması konusunda nasıl bir çalışması var?

“Üzerinde 2 yıldır çalıştığımız Yeni Bayilik Sistemimizi hayata geçirmiş bulunmaktayız. Daha önce cari olarak çalıştığımız 350 civarı bayilerimizin sayısı, yeniden düzenlenen bayilik sözleşme sistemi ile 100 ana bayi ve onlara bağlı 270 tali bayi olarak yeniden yapılandırıldı. Yeni sistem Ana Bayilerin ve Tali Bayilerin firmamız ile olan ticaretlerine daha da ivme kazandırdı. Satış sonrası hizmette ise, 2013 yılında Yetkili Servis sayımızda bir artış oldu. Türkiye genelinde oluşan talepleri tam anlamıyla karşılama adına Servis sayımız 65’den 74’e yükseltildi. Firma çalışan sayımız yaklaşık olarak 70’ tir. Yani Türkiye’nin doğusundan batısına, hem satış hem de servis hizmetlerini sunabilmekteyiz.”

SÜREKLİ EĞİTİM VE BİLGİLENDİRME Bayilere yönelik eğitim çalışmaları kapsamında neler gerçekleştirdiniz?

“Kullanıcıya ihtiyacı olan doğru ürünü sunmak, bilinçli satıcının işidir. Piyasadaki kalifiye eleman sıkıntısının farkındayız. Firmamız mümkün olduğu kadar önce çalışanlarına sonra bayi personellerine her fırsatta eğitim imkanı sunmaktadır. Sürekli eğitime ve gelişime önem vermekteyiz. Her yıl olduğu gibi, bu yıl da Antalya’d a 10 gün süren eğitim kampımızı gerçekleştirdik. Bu eğitim kampımızda kendi çalışanlarımıza ve bayilerimize özellikle yeni ürünler hakkında bilgi verildi. Ülkemizin her bölgesinden gelen

Center Dış Ticaret Pazarlam a Departm anı Sorumlu su Ramaza n Haktanı r

bayilerimiz, servislerimiz ve şirket çalışanlarımız, yüz yüze tanışarak ilişkilerini pekiştirme imkanı buldu, biz geniş bir aileyiz. Servis seminerimizde SSH Müdürü Fatih GÜLHAN, Servis Yetkilileri ile fikir alışverişinde bulundu. Hizmeti daha iyi nasıl sunarız? Problemlerimiz nelerdir? Bunların üzerine nasıl gideriz, nasıl çözeriz? konuları araştırıldı.”

Bizim ve katılımcılarımız açısından çok verimli bir toplantı gerçekleştirmiş olduk.”

Eğitim çalışmalarınızı ne zaman ve neye göre yapıyorsunuz?

“Biz gerek duyulduğunda servislerimize veya bayilerimize yeni katılan personelleri bir

sonraki Antalya eğitim dönemini beklemeden firmamızda ağırlayarak, bu eğitim açığını kapatıyoruz. Eğitim sürekli bir kavram ve biz de bunun farkındayız. Gerek kalifiye satış elemanlarımız, gerekse firmamızın merkezinde bulunan teknik destek ekibimizle 24 saat bayilerimize ve son kullanıcılarımıza hizmet vermekteyiz.”

“BİZ DE ARTIK SAHAYA İNİYORUZ” Pazarlama alanında ne gibi faaliyetler yürütüyorsunuz?

“Şu an servislerimizde ‘Turuncu Servis’ çalışmalarımız başlamış bulunmaktadır. Bu çalışma, AEG servislerini diğer servislerden ayıracak bir çalışma niteliğindedir. Zaten turuncu siyah sembol aynı zamanda servislerimizde yer almaktadır. Servisimize gelen bir kişi AEG markasıyla bütünleşmiş olacak. Fiyat listesi, katalog, tabela

Nalbur Teknik.com / Temmuz’13

Müşterilerimiz ile yapılan görüşmeleri sıcağı sıcağına tecrübeli personelimiz ile yurtdışı destekli inceleme altına alıyoruz. Antalya’d aki eğitimimizde de böyle bir çalışma yaptık. Son kullanıcılara özel, Sıkça Sorulan Sorular masaya yatırılıp, uzmanlarca bu konuda çalışanlarımıza, Bayilerimize ve Yetkili Servislerimize ayrıntılı bilgi verildi. Müşterilerimize daha kaliteli hizmet verebilmemiz için seminer ve eğitim çalışmalarımız kesintisiz devam edecektir.”

ve görsel çalışma tasarımlarımızın tamamı Pazarlama Departmanımız tarafından firmamızda yapılmaktadır. TV ekranları da dahil tüm sosyal ağlarda etkiniz. Genel Koordinatörümüz Dinçer ÖZKAYA ile birlikte sahaya iniyoruz. Bu noktada amaç, bayilerimizle ve son kullanıcılarımızla daha çok etkileşimde bulunup, onlara her fırsatta ürünlerimiz ve faaliyetlerimiz hakkında bilgi

vermek. Bu çalışmalara ilave olarak Tam donanımlı Demo aracımız ve Tecrübeli Demo ekibimiz ile yılda ortalama 60.000 km yol kat ediyoruz.”

Bünyenizde kurulu Çağrı Merkezleri hizmetleriniz nasıl bir işlem görüyor? “Şirketimize gelen tüm çağrıları kayıt altına alıyoruz.

Center Dış Ticaret Servis Semine ri Toplantı sı “Antalya ”

Center Dış Ticaret 2013 yılı içinde kaç markanın distribütörlüğünü yapıyor? Kendi üretimini yaptığınız kaç marka var?

“TTI Grubu’na bağlı olarak 3 markamız bulunmaktadır : AEG, Milwaukee ve Ryobi. Bu markaların Türkiye’d eki tek distribütörü biziz. Buna bağlı olarak Stanley, Alfra, Femi distribütörlüğünü yaptığımız markalar. Attlas, Flora, Ottotech ve Ottowelders de kendi markalarımız olmak üzere toplam 10 markayla hizmetlerimizi sürdürüyoruz.”

Sektöre pek çok yenilik kazandıran Gedik Holding ihracatıyla da ülkemize değer katmaya devam ediyor 2013’te 50. yılını kutlayan Gedik Holding, kurucusu Halil Kaya Gedik’in değerlerini gelecek nesillere taşımak, Türk sanayi ve eğitim hayatına katkılarını sürdürmek, Türk insanına yatırım yapmak, ülkemizi yurtdışında en iyi şekilde temsil etmek için tüm kararlılığı, azmi ve çalışkanlığı ile faaliyetlerini sürdürüyor ∂ Gedik Holding’in temeli 1963 yılında kaynak sarf malzemesi üreticisi olarak kurulan Gedik Kaynak ile atılmıştır. Gedik Kaynak ticari hayatını yıllar içinde başarıyla devam ettirmiş ve sektöründe lider konuma gelmiştir. Gedik Holding daha sonra faaliyet alanları arasına döküm, vana, sermaye piyasaları, eğitim gibi pek çok sektörü katmış ve bu alanlarda da öncü kuruluşlarıyla Türkiye’nin en köklü ve en saygın kurumları arasında yerini almıştır. Gedik Holding bünyesinde 1500’ün üzerinde kişi çalışmaktadır. Holding, yeniliklere ve yatırıma verdiği önemle her geçen gün büyüyen, kendisini global ve lokal ekonomik şartlara ve değişimlere uydurabilen,

Nalbur Teknik.com / Temmuz’13

stratejik alanlardaki gelişmeleri yakinen takip edip hızlı reaksiyon gösterebilen geniş bir topluluk haline gelmektedir.

robot uygulamaları (GeKa Robot) konusunda, hem yurt içi hem de dış pazarlara ürün ve hizmet sunmaktadır.

Gedik Kaynak Teknolojisi Türk Kaynak Sektöründe lider

Gedik Kaynak, kaynak sarf malzemelerinde GeKa ve GeKaTec, kaynak makineleri ve robot uygulamalarında ise, GeKaMac ve GeKa Robot uluslararası tescilli markalarıyla ürünler sunmaktadır. Dünyada ise, Gedik Kaynak ürünleri 70'ten fazla ülkede satılmakta ve pazarlanmaktadır. Kaynak teknolojilerindeki gelişmeleri yakından takip eden, yüksek kaliteli kaynak mühendisliği ürünleri konusunda uzman bir uluslararası üretici olarak Gedik Kaynak, müşterilerine yüksek düzeyde kaynak kesitimi ve satış sonrası hizmetleri sunar.

Gedik Kaynak, Türkiye'd e kaynak elektrot, tel, toz ürünleri ve kaynak makineleri üreten ve Türk Kaynak Sektöründe lider konumda yer alan bir firmadır. Günümüzde Gedik Kaynak, 90.000 ton/yıl üretim kapasitesi ile Avrupa’nın da en büyük üreticilerinden biridir. Ürünleri arasında, örtülü kaynak elektrotları, gazaltı, tozaltı ve özlü tip kaynak tellerinin yanı sıra redresörler, gazaki, tozaltı inverter tip kaynak makineleri ve kaynak jeneratörleri sayılabilir. Şirket ayrıca, kaynak otomasyonu ve

Nalbur Teknik.com / Temmuz’13

Projelerin ve müşterilerin farklı talepleri ve ihtiyaçlarıyla uyumlu,

kaynak ürünleri ve mühendislik çözümleri sağlayan Gedik Kaynak, kaynak ürün ve kaynak mühendislik uygulamalarını daha ileri düzeye taşımayı hedefler. Ar-Ge faaliyetlerini, uzman ekipler tarafından yönetilen modern ve tam donanımlı laboratuvarlarda sürdüren Gedik Kaynak, ürünlerine sürekli yenilerini eklemektedir.

Gedik Döküm ve Vana yüksek kaliteli ürünler elde etme kapasitesiyle pek çok sektöre hizmet ediyor

Gedik Kaynak ve Döküm Grubu’nun Türkiye genelinde İstanbul merkez ofis olmak üzere Ankara, Bursa, Antalya, İzmir, Adana, Trakya, Erzurum, Kayseri, Konya, Samsun, Eskişehir’d e bulunan bölge müdürlükleri ile yaygın bir satış ve hizmet ağı bulunmaktadır. Grup, Avrupa’d aki müşterilerine daha hızlı hizmet verebilmek

amacıyla 2009 yılında Hollanda’d a Gedik Europe adıyla bir satış ofisi açmıştır. Bunun yanı sıra Grubun Amerika, Rusya, Ortadoğu, Kuzey Afrika, Güney Asya bölgelerinde partnerleri bulunmaktadır. Gedik Holding, tüm dünyada talep gören Gedik Kaynak ve Gedik Döküm ürünlerini çeşitlendirmek ve kapasitesini artırmak amacıyla Sakarya Hendek 2. Organize Sanayi Bölgesi’nde 261.700 m²’ lik bir alan üzerinde yepyeni ve modern bir tesis kurmuştur. Türkiye'nin ilk vana üreticilerinden biri olan, Gedik Döküm ve Vana, 1967 yılında 'TERMO buhar Cihazion unvanıyla faaliyetlerine başladı. 1991 yılında Gedik Holding firmalarından "Sirmetal Hassas Döküm" ile birleşerek 'Gedik Döküm ve Vana adını almış, kum

Nalbur Teknik.com / Temmuz’13

döküm, hassas döküm ve vana üretimi yapan entegre bir tesis haline gelmiştir. Gedik Döküm ve Vana ürünleri, TSE, ISO 9001-2008, CE, GOST, Sepro, AD 2000-WO, AD 2000HPO, BV and Turkish Lloyd gibi ulusal ve uluslararası standartlara uygun olarak üretilir. Gedik Hassas Döküm çatısı altındaki yıllık 1,200 ton üretim kapasiteli hassas döküm tesislerinde, çelik, paslanmaz çelik, alüminyum, süper alaşımlar ve bakır alaşımlı parçalar üretilmektedir. Gedik Hassas Döküm, Hendek'd eki yeni tesislerinde sürdürdüğü AR-GE çalışmaları ve nümerik döküm simülasyon analizleri sayesinde, yüksek kaliteli ürünler elde etme kapasitesine sahiptir. Gedik Döküm, otomotiv,

gemi, makine, savunma, vana ve imalat gibi ağır sanayinin pek çok alt koluna, uzun yıllardır hizmet vermektedir, Hendek tesislerinde pik, sfero, çelik, paslanmaz çelik ve bronz malzemeleri, yüksek kaliteli otomatik kalıplama hatlarındaki dökümleri, çözüm ortaklarına sunmaktadır. Hendek'teki 25,000 m 2 kapak alanlı kum ve hassas döküm tesisleri, 25,000 ton/ yıl kum döküm ve 1,200 ton/ yıl hassas döküm gibi yüksek kapasiteye sahiptir. Gedik Holding, ülkemizde kaynak başta olmak üzere ilgili sektörlerdeki nitelikli eleman gereksinimini gidermeye katkıda bulunmak ve sosyal sorumluluk bilinci ile 1994 yılında Gedik Eğitim ve Sosyal Yardım Vakfı’nı (GEV) kurmuştur.

Yeni

Ürün

Erataş, Showa eldivenleriyle bir adım önde! ∂ İş güvenliği konusunda en son ürünleri sektöre

Erataş kesilmeye karşı yüksek dirençli koruyucu eldiven sunuyor

kazandıran Erataş S-TEX KW 3 modeline raflarında yer açıyor. Paslanmaz çelik takviyeli aramid fiber astar niteliğinde, lateks kaplaması sayesinde kavrama yeteneği yüksek, EN 388 standardındaki en yüksek kesilme direncine sahip ve anti bakteriyel ve koku önleyici işlem gören, yıkanabilir, uzun bileklikli Showa eldivenlerini keskin objelerde, cam, metal ve otomotiv vb. endüstri sektörüne kazandırıyor.

∂ Yeniliklerin takipçisi Erataş yeni ürünlerine

cam elyaf, polietilen ve polyester astar niteliğinde, mavi/gri renk seçenekleriyle, PU kaplama, yüksek kesilme dirençli, 5532 Z model, P.S.4.5.4.4 ve EN 388 standartlarına sahip yeni dayanıklı eldivenlerini kullanıcılara sunuyor

Performans, tasarım ve stilden ödün vermeyenlerin gözdesi;

Gerçek anlamda şık mekânlar için; Samsung’dan Rose… Yaz sıcaklarının kendisini iyice hissettirmeye başladığı şu günlerde; “Klima taktırsak mı? Taktırmasak mı?” sorusuna en zarif yanıt bu yaz Samsung’dan geldi. Evlerin sessiz oyuncusu klimalar, Samsung’un Rose salon tipi klimanın eşsiz tasarımıyla sıra dışı bir tarza bürünüyor. Gül motifi örnek alınarak geliştirilen Samsung Rose Klima’nın, üst ve alt yüzeyindeki yoğun parıltılı elmas işlemeler ve ışığın yansımasıyla daha da çok parıldayan gövdesi, sanki üstü yüzlerce elmas ile kaplıymış gibi, ortamdaki herkesi büyülüyor. Yenilikçi beyaz eşya alanında bir dünya lideri olan Samsung Electronics Co., Ltd.’nin teknoloji ile tasarımı harmanladığı yeni

Nalbur Teknik.com / Temmuz’13

ürünü Samsung Rose Salon Tipi Klima; şık görünümüyle evlere ayrı bir hava katarken, çok daha etkili bir soğutma performansını yüksek enerji verimliliği ile sağlıyor. Rose’u çalıştırmak ise çok kolay. Dokunmatik tuşunun bulunduğu orta kısma hafifçe dokunulmasıyla cihazın kanatları adeta bir çiçek gibi açılıyor ve tuş takımları ortaya çıkıyor. Ekran ve tuşlar kullanılmadığında ise kapalı kanatların arkasında görünmez olan Rose, bu haliyle bir klimadan daha çok evinizde parıldayan bir aksesuar görevi görüyor.

Yeni

Ürün

Starline’dan darbeli el aletleri kullanan kişilere Vibrasyon Eldiveni ∂ Anti-vibrasyon eldiveninin dayanıklılığı oldukça yüksektir. Performans değerleri EN 388(4242)’d ir. Anatomik

olarak son derece konforlu ve hemen her el yapısına uyumludur. Yüksek frekanslı titreşim gerektiren işlerde ellerinizi korur. Darbeli el aletleri kullanan kişiler için etkili çözüm sunan tek üründür. Titreşimli el aletlerinin oluşturduğu sürekli ve yoğun vibrasyon darbeleri uygulama süresi uzadıkça kullanıcıya büyük rahatsızlık vermektedir. Uzun sure maruz kalındığında ise geri dönüşü olmayan ciddi hastalıklara sebep olmaktadır. Ellerde yorgunluk, şişlik ve uzun kullanımlarda beyaz parmak hastalığına sebep olabilmektedir. Anti-vibrasyon eldiveni, ele uygulanan vibrasyon darbelerini kendi üzerine emerek hafifletir ve kullanıcıya vibrasyonun enerjisini ve etkisini azaltarak iletir. Dolayısı ile kullanıcı bir çok rahatsızlık ve hastalıktan çok büyük oranda korunmuş, kendisi ve işvereni için daha verimli ve sağlıklı bir çalışma ortamını sağlanmış olur. Beyaz parmak hastalığı; Titreşimli ve elektrikli aletlerin vibrasyon etkisine uzun süre maruz kalındığında ortaya çıkan ve tedavisi bulunmayan bir meslek hastalığıdır.

Doğadan ilham alan bir tasarım F i b o T e c

M u l t i - H o l e

∂ Kapsamlı test sonuçları FiboTec Multi Hole’un aşındırıcının kullanım ömrünü uzatırken zımpara tüketimini azalttığını göstermiştir. Bu ürün, optimum verim ve çalışılan zemin üzerinde dengeli ve tutarlı sonuçlar alınmasına yardımcı olur. Ayrıca iş sağlığı ve güvenliği açısından büyük avantajlar sağlar.

Doğanın kendisi bir mühendislik harikası. İşte Sia da doğadan ilham alarak zımparada çığır açan yeni bir toz emme modeli geliştirdi: FiboTec Multi-Hole. Aşındırıcılar üzerindeki deliklerin, doğada birçok yerde rastlanan Fibonacci* ilkesine göre yerleştirildiği FiboTec Multi-Hole, maksimum toz emme gücü ve minimum tıkanma özelliğine sahip. FiboTec aşındırıcı disk, özel olarak yerleştirilen delik yapısı sayesinde çok daha iyi toz emme kabiliyeti ve çok daha az tıkanma sağlar. Bu sayede standart delik sistemlerine göre %50 daha hızlı çalışır ve iş parçası ile çalışılan alan üzerinde minimum toz bırakır.

Geniş uygulama alanı FiboTec’te disk, tabana hızlı ve kolay bir şekilde takılabilir. Çünkü disk üzerindeki deliklerin çok delikli taban üzerindeki delikler ile tam olarak eşlemesi gerekmez, 100 ve üzeri kum boyutları zımparanın ön yüzeyine lazer ile işaretlenmiştir. Böylelikle daha önce kullanılan, arkası tozlu olan zımparaların kum boyutu da kolaylıkla ayırt edilebilir. Siaspeed ve Siarexx serisi Fibo Tec aşındırıcı diskler ; mükemmel zımparalama ve toz emme performansını otomotiv, rüzgâr türbinleri, tekne inşaası, tasarım mobilyalar gibi birçok farklı alanda gösterir. *Fibonacci: Sarmal yapıda, her sayı kendisinden önce gelen iki sayının toplamına eşit olacak şekilde bir sayı dizisidir. (1, 1, 2, 3, 5, 8, 13, 21, 34…)

Yeni

Ürün

Güvenle rahat

bir nefes alın

• Kaynakta Oluşan Hava Kirliliğinin İnsan Sağlığına Etkileri

Kaynak ve kesme işlemi sırasında insan sağlığına zarar verebilecek zehirli gazlar, duman, metal buharı ve partikülleri çıkmaktadır. Emisyon maddesi denilen bu maddelerin özellikle solunum yollarına zararı büyüktür. Kaynak dumanında bulunan çeşitli maddeler örneğin krom, nikel, arsenik, asbest (amyant), manganez, silisyum, berilyum, kadmiyum, azot oksitleri, karbon oksit klorürü ( fosgen), akrolin, flüor ( fluorin) bileşikleri, karbon monoksit, kobalt, bakır, kurşun, ozon, selenyum, çinko zehirli maddelerdir. Bu metallerin buharı, parçacıklarının solunum yollarına ve ciğerlere yerleşerek solunum sistemini zamanla fonksiyon dışı bırakması söz konusudur. Kaynak ve kesme işlemi esnasında oluşan dumandan korunulmadığı taktirde, insan sağlığı üzerinde yapmış olduğu kötü etkileri listelemek kolay değildir. Çünkü kaynak dumanı zararlı olduğu bilinen birçok madde içermektedir. Kaynak dumanı akciğer, kalp, böbrek gibi vücudun herhangi bir parçasını ve merkezi sinir sistemini etkileyebilir. Sağlık açısından kaynak dumanından korunmayan personel çok büyük risk almaktadır.

Genel olarak kaynak dumanı;

• Kaynak edilen esas metalden veya kullanılan dolgu metalinden, • Kaynak edilen metalin üstünde mevcut olan kaplamalar ve boyalardan, veya örtülü elektrodlarda elektrod üzerindeki örtüden, • Tüplerden tedarik edilen koruyucu gazlardan, • Arkta ultraviyole ışınların ve ısının etkisi ile oluşan

kimyasal reaksiyonlardan, • Kullanılan yöntem ve dolgu maddelerinden, • Çalışma ortamındaki hava kirliliği, örneğin kaynak öncesi yapılan temizleme ve yağ sökme işlemleri sonucunda oluşan buhardan kaynaklanır.

KEMPER FILTER MASTER (değiştirilebilir mekanik filtre)

Mobil kaynak dumanı filtre üniteleri tek veya çift kollu olabilmektedir. Flexible emiş kolları 150 mm çapında 2 mt, 3 mt, 4 mt olarak kullanılabilir. Emilen hava önce ön filtreye gelir ve burada büyük parçalar tutulur. Daha sonra ana filtre % 99,9 oranında çekilen kirli havayı temizlemeyi garanti eder.

KEMPER DUSTY (temizlenebilir filtre) Ultra hafif, esnek ve güçlü;

İki güçlü tribün sayesinde mükemmel bir emiş ve yüksek statik basınç sağlar. Hafifliği atölyede bir çok uygulamada ve dar kaynak noktalarında kullanma esnekliği sunar. Farklı nozullar, emiş ağızlı kaynak torçları veya mini emiş kolları üniteye kolayca eklenebilir. ERKAN MAKİNA, Manuel ve Otomasyon Torç Sistemlerinde DINSE ve Duman Emme Sistemlerinde KEMPER gibi Avrupa’nın lider ve en güçlü markalarını sektöre kazandırmaktadır.

Nalbur Teknik.com / Temmuz’13

Eryap’ın çevre dostu ürünü: Yeni Nesil Taş Yünü, Wooler Türkiye’de inşaat alanında özellikle yalıtım sektöründe öncü markalar arasında yer alan Eryap, Gaziantep, İstanbul ve Sakarya’da toplam 150 bin metrekareyi aşan modern ve son teknoloji ile donatılmış tesislerinde üretim faaliyetlerine 2013 yılında da hız kesmeden devam ediyor

Nalbur Teknik.com / Temmuz’13

∂ Eryap, Türkiye’d eki 3 üretim tesisinde polimer dış cephe kaplama sistemleri, yalıtım malzemeleri (ısı, su, ses ve yangın) ve polimer kapı-pencere sistemleri üretimlerini gerçekleştirerek sektörün hizmetine sunuyor. Wooler, üç yalıtımı bir arada sunarken kullanım yeri ve amacına göre farklı boyut ve teknik özelliklerde, Alüminyum ve cam tülü vb. değişik kaplama malzemeleri ile şilte, levha, boru ve dökme şeklinde üretiliyor. Çatılarda, dış cephede, ara bölme duvarlarda, yüzer döşemelerde, kazan ve tesisat yalıtımı olmak üzere birçok farklı alan ve sektörde tercih edilen Wooler, ısı değişimlerine karşı sahip olduğu boyutsal kararlılık, bina ömrünce böcek, mikroorganizma, çürüme, küf tutma ve paslanma gibi dış etkenlere karşı yapıları bir zırh gibi koruyor. “Karbon Ayak izi” birim karbondioksit cinsinden ölçülen, üretilen

sera gazı miktarı açısından insan faaliyetlerinin (hammaddenin çıkartılması, üretimi, nakliyesi, ürünün yeniden kullanılması, geri dönüşüm aşamaları vb.) çevreye verdiği zararın ölçüsüdür. Wooler plus serisi isteğe bağlı olarak vakumlu paketlerde sunularak yüzde 30’lara varan nakliye avantajı ile bayileri ve yapı marketler açısından daha az depo, teşhir ve raf alanı avantajı da sunuyor. Öte yandan ürünün sevki, stoklanması gibi faaliyetler için harcanan enerjinin neden olduğu sera gazı oluşumu da en aza indirgeniyor.

ÇOK YÖNLÜ FAYDA SAĞLAYAN ÜRÜN

Isı-Ses-Yangın Yalıtımını bir arada sunan Wooler, çok yönlü fayda sağlıyor. Wooler taş yünü, ısı, ses ve yangın yalıtımını bir arada sunarken yalıtımda çok yönlü avantaj sağlıyor. Sınırlı miktardaki fosil yakıtları tasarruflu kullanmak ve çevre kirliliğine neden olmamak bugünün ve yarının ana gündemini oluşturmaktadır. Küresel iklim değişikliği, karbon salımı ve olumsuz etkilerini önlemek için günümüzde en ucuz, en yaygın ve etkili aynı zamanda en kolay tasarruf sağlayabilen yöntem yapılarda “ısı yalıtımı”dır. “Enerji Verimliliği” ve “Yalıtım”ın birbiri ile bütünleştiği günümüzde, toplam tüketilen enerjinin 1/3’ünden fazlası binalarda ısınma veya soğutma amacı ile kullanılmaktadır. Standartlara uygun yalıtımla, yüzde 50’ye varan tasarruf kolayca sağlanabildiği gibi, yalıtım düzeyi yükseldikçe enerji tasarrufu da artmakta. Enerji tüketimimin azaltılması için

yapılacak ısı yalıtımı, beraberinde, fizyolojik konfor şartlarının ve hijyenik şartların sağlanmasını, ısıtma ve soğutma sistemlerinin yatırım ve tüketim masraflarının azalmasını getirmektedir. Isı köprüsü içermeyen, uygulama prosedürlerine uygun bir ısı yalıtımı ile yaşam alanlarında nem ve küf oluşumuna yol açan negatif etkenler ortadan kaldırılmakta, ayrıca yapı ömrü uzatılmaktadır.

DOĞA DOSTU ÜRÜNLER

Eryap, sürdürülebilir doğa dostu ürünleri tüketicisiyle buluşturmaya devam edecek. “Isı, Su, Ses ve Yangın” olmak üzere tüm yalıtım malzemelerinin üretimini gerçekleştiren Eryap, faaliyet gösterdiği tüm sektörlerde “ürün-hizmet-yaşam döngüsü” sorumluluğunu taşıyarak, “sürdürülebilirlik” anlayışı doğrultusunda doğaya dost, çevresel risk faktörlerini izleyen, enerji kaynaklarını doğru kullanan çalışma anlayışı ile faaliyetlerini sürdürmeye devam ediyor. İstihdamı artırmak ve ülkemizin sürdürülebilir kalkınmasına katkıda bulunmak için kaliteli mal ve hizmetler üreterek, gelişen pazar beklentileri ve standartlar doğrultusunda yeni ürünleri bünyesine katarak faaliyetlerine devam eden Eryap, toplam ısı yalıtım pazarı büyüklüğünün 10 milyon m3 düzeyinde olduğu ülkemizde 2.500.000 m3’lik üretim kapasitesi ile pazarın etkin ve belirleyici oyuncularından biri olmaya devam edecek; bundan sonra da çevreye karşı duyarlı, sürdürülebilir yeni ürünler geliştirecek ve üretecektir.

Viko, 33. kuruluş yıl dönümünü çalışanları ile kutladı… ∂ Anahtar ve priz sektörünün lider kuruluşu VİKO, 33. kuruluş yıl dönümü kutlamaları kapsamında tüm çalışanlarının katıldığı bir organizasyon gerçekleştirdi. “Yükselen Değerlerimiz ve Başarılarımızla Vizyonumuza Birlikte Yürüyoruz” teması ile gerçekleştirilen VİKO 33. kuruluş yıl dönümü kutlamalarına çalışanlar ve aileleri katıldı.

“Değerlerimizi yaşatmak hepimizin sorumluluğu…”

Hancı Tesisleri'nde 8 Haziran 2013 Cumartesi günü düzenlenen organizasyonda VİKO, 33. yıl mutluluğunu 750 çalışanı ve onların aileleri ile paylaştı. Kutlamalar, VİKO Genel Müdürü Nusret Apaydın’ın konuşması ile başladı. Apaydın, konuşmasında “Hepinizin bildiği gibi 2023 yılına

Nalbur Teknik.com / Temmuz’13

kadar sektörümüzde dünyadaki ilk 10 kuruluştan biri konumuna gelmeyi vizyonumuz olarak belirlemiş bulunuyoruz. Şu anda sektörünün lideri, 72 ülkeye ihracatı bulunan ve her geçen gün büyüyen, ülkemizin dünya markası olma yolunda ilerleyen nadide markalarından biriyiz. Yükselen değerlerimiz ve başarılarımızla vizyonumuza siz değerli çalışanlarımızla birlikte yürüyoruz. VİKO değerlerini ve kültürünü yaşatmak hepimizin sorumluluğu… Sektörün yenilikçi ve lider markası olma kimliğini daimi kılma yeteneğine sahip olmak ise bizim ortak hedefimizdir, 33. yılımız kutlu olsun” dedi. 218 çalışana VİKO’d an ödül… VİKO’nun, iç iletişim ve motivasyonun önemine paralel olarak benimsediği “Tanıma, Takdir, Ödüllendirme Sistemi”

kapsamında verdiği Kıdem Teşvik Ödülleri, Öneri Değerlendirme Sistemi Ödülleri ve Takım Çalışması Ödülleri sahiplerini buldu. Bu kapsamda 28 çalışana Öneri Ödülü, 74 çalışana Kıdem Teşvik Ödülü (5., 10., 15., 25. yıl) ve 116 kişiye de Takım Çalışması Ödülü verildi. Kıdem Teşvik Ödüllerinin en büyüğü ise VİKO’d a 25. çalışma yılını dolduran görme engelli Ali Öksüz’e verildi. Keyifli organizasyonda gün boyu artan bir coşkuyla eğlenmeye devam eden çalışanlar, 33. kuruluş yıl dönümü için hazırlanan pastanın kesilmesiyle yeni başarılara ve aydınlığı parmak uçlarına taşıyacak yeni ürünlere yelken açmaya söz verdi. Organizasyon, programda sahne alan sanatçı eşliğinde eğlence dolu dakikalar yaşanması ile sona erdi.

Metal sektörünün son ürünleri imalat sanayinin önemli alıcıları ile WIN 2’de buluştu 09 Haziran Pazar akşamı sona eren fuarda 4 gün boyunca sektörün dev firmalarının en son ürünleri, önemli alıcıların beğenisine sunuldu

∂ İmalat endüstrisinin kalbi olan Metal İşleme, Kaynak Ve Yüzey İşleme Teknolojileri, WIN 2. fazda buluştu. Bu yıl, yurtdışı katılımcı ve ziyaretçilerin sayısında artış gözlendi. İstanbul Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi, 06-09 Haziran 2013 tarihleri arasında, WIN- World of Industry (Uluslararası Makina İmalatı ve Metal İşleme Teknolojileri) fuarına ev sahipliği yaptı. Fuarda, sektörün önde gelen çok sayıda yerli ve yabancı şirketi, net 23.264 metrekarelik alanda, “Metal İşleme (Metalworking)”, “Kaynak (Welding)” ve “Yüzey İşleme (SurfaceTreatment)” sektörlerinin son dönem trendleri ve gelişmelerini sergiledi.

Nalbur Teknik.com / Temmuz’13

37 ülkeden 963 katılımcı Fuarda, Türkiye Ekonomi Bakanlığı, Sanayi ve Ticaret Odası ve ilgili dernek ve birliklerle işbirliği ile ulusal ve uluslararası düzeyde verimli ve etkin bir alım programı düzenlendi. Ekonomi Bakanlığı’nın desteğiyle bu yıl fuara, Azerbaycan, Cezayir, Hırvatistan, Mısır, Gürcistan, İran, Irak, Ürdün, Kazakistan, Libya, Fas, Polonya, Romanya, Rusya, Sudan, Tunus, Türkmenistan, Ukrayna, Özbekistan gibi seçkin ülkelerden çok sayıda alım heyeti katıldı. 37 ülkeden 963 katılımcı fuara katılarak ürünlerini sergileyecek. Doğrudan katılımcı olarak yer alacak başlıca ülkeler, Bulgaristan, Çin, Hırvatistan, Çek Cumhuriyeti, Fransa, Almanya, Hindistan,

İran, İtalya, İngiltere, Hollanda, Polonya, Slovenya, Güney Kore, İspanya, Sri Lanka, Tayvan, Türkiye oldu. Almanya, Hindistan, İtalya, Güney Kore ve Tayvan’ın da ülke pavyonlarıyla fuarda yer aldı.

Yurtdışı ve yurtiçinden sektör temsilcileri buluştu !!

Fuar, yurtiçi ve yurtdışından sektörün önemli temsilcilerini ağırladı. Almanya’d an Hannover Messe Bileşim Fuarcılık Yön. Krl. Bşk. Wolfgang Lenarz, VDMA’ den (Alman Mühendislik Federasyonu) Dr. Alexander Koldau, fuarı ziyaret etmek için özel olarak İstanbul’a geldi. İSDER Genel Sekreteri Faruk Aksoy da açılışta hazır bulunarak, sektöre ilişkin gelişmeleri ve verileri

paylaştı. Konuşmacılar, makine imalatı sektörünün, dünyanın diğer bölgelerinde olduğu gibi Türkiye’d e de sanayileşmenin itici gücü ve kalkınmasının üzerinde yükseleceği ayaklardan birisi olduğunda birleştiler. Türkiye’nin 2023 yılı ihracat hedefi olan 500 milyar doların 100 milyar dolarlık payının makine imalatı sektöründen elde edileceği ve sektörün yıllık büyüme rakamlarının 1990’d an bugüne yüzde 20’ler civarında olduğunu dile getirdiler.

Fuarın 85 destekçisi var !!

Fuar, T.C. Bilim, Sanayii ve Teknoloji Bakanlığı, Ekonomi Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, TOBB, OAİB, KOSGEB, VDMA-Alman Mühendislik Federasyonu dahil, 30’u yabancı olmak üzere toplam 82 kuruluş tarafından desteklendi. Bu yıl, GALDER (Genel Galvanizciler Derneği), GAZDER (Sınai ve Tıbbi Gazcılar Derneği) ve İZTO'dan (İzmir Ticaret Odası) gelen üç yeni destekle bu sayı 85'e yükseldi.

“Yüzey Temizleme Özel Sunumu” WIN Yüzey fuarında oldukça ilgi gördü!!

Yüzey İşleme Alanı, hızla büyüyen yüzey işleme pazarının yeni teknolojilerini ve sanayide bu ürünleri kullananları bir araya getiren ve sektöre yönelik yeni fırsatlar yaratılmasına olanak sağlayan bir platform olarak ilgi gördü.. Başta otomotiv ve beyaz eşya olmak üzere, enerji, elektrik/ elektronik, reklam, inşaat ve diğer bazı yüzey işlem teknolojileri ve galvaniz kaplamanın kullanıldığı birçok sektörden ziyaretçiye bu ticari platformda verimli iş ortaklıkları kurma fırsatı sunuldu. Sanayi makinalarının parçalarının temizlenmesi ve yüzey temizleme konuları imalat sektöründe gitgide daha fazla önem kazanması nedeniyle, bu yıl da “Yüzey Temizleme Özel Sunumu”, “parts2clean” ile işbirliği içerisinde ikinci kez düzenlendi.

WIN Metalworking-Metal işleme Fuarı’nda “İş Güvenliği, Sağlığı ve Çevre Özel Bölümü”

İş güvenliği konusu, bu yıl da WIN Metal İşleme Fuarı’nın gündeminde yer aldı. TİGİAD (Türkiye İş Güvenliği İş Adamları Derneği) ile işbirliği içerisinde ikincisi düzenlenen “İş Güvenliği, Sağlığı ve Çevre Özel Bölümü”, fuara önemli bir katma değer sağladı.

WIN Welding-Kaynak Fuarı modern kaynak teknolojileri dünyasını sergiledi. Birçok sektörde önemli bir yapı taşı oluşturan kaynak, kesme ve birleştirme sektörünün Türkiye ve Avrasya Bölgesi’ndeki önemi ve rekabet gücü nedeniyle fuarın bu bölümü de büyük ilgi gördü. Bu bölümün, işletmelerin kullanabilecekleri en son teknolojileri sergilemesinin yanı sıra kaynak ve kesme alanlarında çeşitli makinalar, sistemler ve yazılım çözümleri de sunuldu.

WIN - World of Industry, Uluslararası Makina İmalatı ve Metal İşleme Teknolojileri Fuarı Firma Görüntüleri Alfabetik Sırayla

Nalbur Teknik.com / Temmuz’13

METAL

Fuarı

Gedik Holding 50. yılında WIN Metal Working Fuarı’ndaydı Bu sene 50. kuruluş yıl dönümünü kutlayan Gedik Holding, 6-9 Haziran tarihleri arasında düzenlenen WIN Metal Working Fuarı’nda sektör temsilcileriyle bir araya geldi. Kaynak, döküm, vana ve eğitim gibi birçok farklı sektörde faaliyet gösteren Gedik Holding, 12. Hall’da yer alan 425 m2’lik standında yeni ürün ve teknolojilerini tanıttı ∂Döküm, vana ve eğitim gibi birçok farklı sektörde faaliyet gösteren, Tür-

kiye’nin köklü kurumlarından Gedik Holding bünyesinde yer alan Gedik Kaynak da WIN Metal Working Fuarı’nda 12. Hall’d e yer alan 425 m 2’lik standında geniş ürün yelpazesini ve yeni teknolojilerini tanıttı. Gedik Kaynak standındaki kaynak uygulama alanında ziyaretçiler, farklı ürünler ile canlı uygulamalar yaparak ürünlerin kalitesini birebir test etme imkanı buldu. Gedik Kaynak, fuar kapsamında 50. kuruluş yılına özel aktiviteler de düzenleyerek fuar katılımcılarına keyifli anlar yaşattı. Fuar sonrasında yaptığı açıklamada Gedik Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hülya Gedik, “Gedik Kaynak olarak aralarında Almanya, Amerika, İtalya, Rusya, Özbekistan ve Yemen’in de içinde bulunduğu 80’e yakın ülkeye ihracat yapıyoruz. Bu nedenle iki yıldır İMMİB (İstanbul Maden ve Metaller İhracatçı Birlikleri) tarafından ‘En Çok Ülkeye İhracat Yapan Orta Ölçekli İhracatçılar’ kategorisinde İhracatın Yıldızı ödülüne layık görülmenin gururunu yaşıyoruz. Hem kaynak sektöründeki başarılı çalışmalarımızı müşterilerimize tanıtmamıza hem de sektörün nabzını tutmamıza olanak tanıyan WIN Metal Working Fuarı da bizler için büyük önem taşıyor” dedi. Fuarda sergilenen “24 Eksenli Senkron Robot Sistemi ise (Quadro Motion)”; bir adet taşıma robotu ile üç farklı tipte kaynak robotunun senkronize hareketler ile konfigüre edildiği ve 24 eksenli esnek yapının koordinasyonunu içeren bir sistem olma özelliğine sahip. Sistem, fikstür ve mekanik sistemlerdeki hata oranını minimize ederek maksimum verimlilikte parça birleşimi yapılmasını sağlıyor.

Nalbur Teknik.com / Temmuz’13

METAL

Fuarı

3M yenilikçi çözümleri yaşamınıza değer katıyor ∂ Yüzyılı aşkın süredir hayatı

kolaylaştıran binlerce yenilikçi ürünün mucidi olan 3M, 1987 yılından bu yana Türkiye’d e 300’d en fazla çalışanı ile faaliyet gösteriyor. 3M Türkiye; kişisel bakım, ev, hobi ve kırtasiye ürünleri, elektrik, elektronik, telekomünikasyon sistemleri, sağlık ürünleri, trafik güvenliği, grafik ve reklam çözümleri, işçi ve işyeri güvenliği çözümleri ve otomotiv, inşaat, kimyasal üretim gibi onlarca sektörde sunduğu endüstriyel ve kişisel ürünleriyle müşterilerine yardımcı olacak çözümler sunuyor. 1992 yılından bu yana Türkiye’d e üretim yapan 3M, 2000 yılından itibaren faaliyete başladığı Çerkezköy fabrikasında, temizlik, kırtasiye, kişisel bakım, sağlık ve otomotiv sektörlerine yönelik ürünlerin yanı sıra, maskeler, filtrasyon ürünleri ve çocuk bezi yan bantları üretimi yapıyor. Türkiye’d e üretilip öncelikle Türk pazarının ihtiyacına sunulan bu ürünler, aynı zamanda başta

Avrupa ve Ortadoğu olmak üzere dünyada 40’a yakın ülkeye ihraç edilmektedir. Yüzyılı aşkın süredir uzmanı olduğu inovasyon gücüyle, Çerkezköy’d eki üretim tesisine AR-GE konusunda sürekli yatırım yaparak müşterileri için lokal çözümler üreten 3M’in Türkiye

Güvenlik ve Grafik Ürünleri Grubu Ülke Direktörü Bahar Öztan Pakkan ile WIN-World of Industry Fuarıyla ilgili bir söyleşi gerçekleştirdik.

WIN-World of Industry Fuarına özel standınızla katıldınız, fuar sizin açınızdan nasıl geçti, beklentilerinizi karşıladı mı?

“İş sağlığı ve güvenliği alanında dünya çapında lider bir firma olarak Türkiye ve Avrasya Bölgesi’nde imalat endüstrisinin en önemli fuarı olan WIN fuarında yer alarak ziyaretçilerimize üstün kaliteli ürün ve çözümlerimizi sunmak bizim için çok önemliydi. Metal, kaynak, yüzey işleme gibi üç büyük sektörün endüstriyel bazda sergilediği ürün ve hizmetlerin profesyonel ziyaretçilere sunulduğu fuarda standımız, yenilikçi güvenlik çözümleri ile yoğun ilgi gördü.”

Nalbur Teknik.com / Temmuz’13

METAL

Fuarı

Fuarda hangi ürünlerinizi ön plana çıkardınız? Hangi ürünleriniz daha çok talep gördü?

“Fuarda tanıtımı yapılan başlıca 3M ürünleri arasında kaynak ürünleri, toz maskesi, gaz maskesi, gürültüden koruma, ses koruma sistemleri, koruyucu tulumlar yer aldı. Stantta yer alan iki önemli 3M ürün grubundan biri 4. nesil özel kaynak başlıklarıydı. Ergonomi, akupunktur ve anatomi alanlarındaki uluslararası uzmanlardan alınan görüşler ve dünya genelinde kaynakçılarla yapılan iş birliği sonucunda geliştirilen SpeedglasTM 9100 serisine ait kaynak başlıkları; sonuç, kaldır-aç fonksiyonu, güvenlik başlığı ve/veya solunum koruma gibi seçenekler sunuyor. Her model ayrıca üstün rahatlık, mükemmel optik ve geniş görüş imkânı sağlıyor. Ürün grubu, şeffaf koruyucu vizörlü kolayca kaldırılan kaynak başlıkları ve

solunum korumalı kaynak başlığı seçeneklerine sahiptir. Fuarda, tanıtılan diğer bir ürün 3M’nin yeni geliştirilen PeltorTM X serisi kulaklıkları oldu. 3M’nin kulak koruma alanındaki 60 yılı aşan deneyimiyle üstün koruma, konfor ve benzersiz tasarım gibi özelliklerini birleştiren PeltorTM X, yelpazesinde bulunan farklı çeşitleriyle sürekli matkap kullanımı gerektiren işlerden inşaat ve yol çalışmalarına, havaalanından madenlere kadar pek çok iş kolunda çalışan işçileri ve mühendisleri yüksek sesin meydana getirdiği hasardan koruyacak. Fuar kapsamında, kaynak başlıklarımızı denemek isteyen müşterilerimize özel camekânlı bir oda dizayn ettik ve SpeedglasTM 9100 kaynak başlıklarımızı kullanarak kaynak işinin hem son derece konforlu ve güvenli bir şekilde yapılabileceğini hem de zaman ve performans açısından ne kadar veriminin arttırılabileceğini, kendilerinin deneyimlemelerine

imkân sunduk.”

Sektörün bugününü ve geleceğini nasıl değerlendiriyorsunuz?

“İş kazaları konusundaki tabloya bakacak olursak; Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, ülkemizde iş kazaları ve meslek hastalıkları, gayri safi yurtiçi hâsılamızın 50 milyar lirasına mâl olduğunu bildirmektedir. Kazalar, ölüme sebebiyet vermenin dışında yaralananların ve aynı zamanda kazadan etkilen işçilerin ailelerinin hayat kalitesini etkilemektedir. Bakanlık verilerine göre; 2002 yılından 2011 yılının ekim ayına kadar geçen sürede, 706 bin 608 iş kazası meydana geldi. Bu kazalarda 15 bin 961 işçi sürekli iş göremez hale gelirken, 10 bin 297 işçi de yaşamını yitirdi. Sadece 2010 yılında ölen işçi sayısı bin 500’e yaklaştı. 2011 yılında bu rakam 1.700 kişiyi buldu. 2011 yılı son itibariyle geçici iş görmezlik süresi toplamda 1 milyon 757 günü aştı.

METAL

Fuarı

İş güvenliği ve işçi sağlığı alanında çözüm sunan firmalardan işverenlere ve işçilere kadar hep birlikte işbirliği içinde çalışarak bugün yaşanan kazaların sayısında azalmasına katkı sağlayabiliriz. Yeni İş Sağlığı ve Güvenliği kanunu da bu konuda oldukça destekleyici olmaktadır. Yenilikçi ürün ve çözümlerimizin yanı sıra 3M Türkiye olarak, biz de “Çalışanlarda, İşverenlerde ve Kamuoyunda İş Sağlığı ve Güvenliği Bilicini Artırmaya Yönelik Çalışmalar” kapsamında, sektörde öncü olan birçok özel müşterimize yönelik, eğitim ve

Nalbur Teknik.com / Temmuz’13

bilinçlendirme seminerleri ve eğitimleri düzenliyoruz. Ayrıca bizim için çok önemli olan bir kanal olan KOBİ’lere yönelik eğitimlerimiz ve bilinçlendirme çalışmalarımıza da hız vererek devam ediyoruz. İş güvenliği ve işçi sağlığı konusunda kamuoyunu bilgilendirmesi, bilinci artırma ve sektörlere yenilikçi ürün ve çözümlerin sunulması ve tüm bunların yasayla desteklenmesi gelecekte ülkemizin çok daha güvenli olmasını sağlayacaktır.”

Son olarak eklemek istediğiniz

başka konular var mı?

“Son olarak 3M Türkiye ve Bakanlık arasında imzalanan “Çalışanlarda, İşverenlerde ve Kamuoyunda İş Sağlığı ve Güvenliği Bilicini Artırmaya Yönelik Çalışmalar” işbirliği protokolünden söz etmek isterim. 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu doğrultusunda hem özel hem de kamu sektörüne yönelik iletişimi artırmayı hedefleyen resmi işbirliği sayesinde kamu spotundan, açık hava reklamlarına, dergi ilanlarından sponsorluk çalışmalarına kadar pek çok platformda büyük bir kitleye seslenmeyi hedefliyoruz.”

METAL

Fuarı

Yıldız Gaz Armatürleri, marka değerini artırma yolunda Yıldız Gaz Armatürleri, dünya genelinde pazar payını artırarak, ‘Yıldız’ markasını dünyaya daha iyi tanıtmak ve müşterilerinin beklentilerini çok iyi belirleyerek sektöründe dünyanın sayılı firmaları arasında yer almayı hedefliyor

∂ Yıldız Gaz Armatürleri 35 yıldır

yenilikçi yapısı ve kaliteden ödün vermeyen ürünleri ile hizmet vermeye devam ediyor. 1983 yılında, oksijen kaynak ve kesme ekipmanları alanında Türkiye’d e ilk TSE belgeli üretimi gerçekleştiren ve 1999 yılında sektörde ilk ISO 9001 belgesine sahip olan firma, daha sonra bunlara ilave olarak Apragaz ve CE belgelerini alarak emin adımlarla yola devam ediyor. Yıldız Gaz Armatürleri olarak portföyündeki altı ana grup ve 350 çeşit ile sektöründe dünyanın en geniş ürün grubuna sahip firmalarından biri olduklarını söyleyen Yıldız Gaz Armatürleri Satış ve Pazarlama Müdürü Onur Taneri; “Fuarda da bu 6 ana gruptan ürünlerimiz ile birlikte

Nalbur Teknik.com / Temmuz’13

2013 yılında satışa sunduğumuz Ecoreg basınç düşürücü modelini sektöre tanıttık.” dedi. Esenyurt’taki 18 bin metrekarelik kapalı alanda kurulmuş olan yeni fabrikamızda 150 kişilik uzman ekip ve modern makine parkımızla Türkiye’d e üretimimizi dünya standartlarına taşımanın mutluluğunu duymaktayız diyen Yıldız Gaz Armatürleri Satış ve Pazarlama Müdürü Onur Taneri’d en Metal Fuarı ve faaliyetleri hakkında bilgi aldık.

WIN-World of Industry Fuarına özel standınızla katıldınız, fuar sizin açınızdan nasıl geçti, beklentilerinizi karşıladı mı?

“Win Fuarında bu seneki katılımın önceki senelere oranla daha düşük olduğunu gözlemledik. Bunun başlıca nedeninin zamanlama olduğunu düşünmekteyiz. Birinci faz ve ikinci faz zamanlamaları yer değiştirdiği takdirde bu organizasyonun sektörümüz bazında daha verimli olacağını düşünmekteyiz. Ancak buna rağmen tüm bayilerimiz ve sektörün önde gelen kullanıcılarını bir araya getirmesi sebebiyle WIN Fuarı bizim için yıllık fuar takvimimizde önemli bir yer taşıyor. Ayrıca Avrupa, Orta Doğu, Kuzey Afrika, Türki Cumhuriyetler ve Uzak Doğu’d an aldığımız taleplerle ihracat hedeflerimiz doğrultusunda da Win Fuarı bizim için faydalı oldu.”

METAL

Fuarı

Fuarda hangi ürünlerinizi ön plana çıkardınız? Hangi ürünleriniz daha çok talep gördü?

“Yıldız Gaz Armatürleri olarak 35 yıldır yenilikçi ve kaliteden asla ödün vermeyen ürünlerle sektörümüze hizmet etmekteyiz. 1983 yılında, oksijen kaynak ve kesme ekipmanları alanında Türkiye’d e ilk TSE belgeli üretimi gerçekleştiren ve 1999 yılında sektörde ilk ISO 9001 belgesine sahip olan firmamız, daha sonra bunlara ilave olarak Apragaz ve CE belgelerini almıştır. Bugün geldiğimiz noktada ise Yıldız Gaz Armatürleri olarak portföyümüzdeki altı ana grup ve 350 çeşit ile sektöründe dünyanın en geniş ürün grubuna sahip firmalarından biriyiz. Fuarda bu 6 ana gruptan ürünlerimiz ile birlikte 2013 yılınsa satış sunduğumuz Ecoreg basınç düşürücü modelini sektöre tanıttık. Ecoreg uzun süren ARGE çalışmaları ve laboratuvar testleri neticesinde kalitesini ve performansını uzun yıllar koruyan, verimli ve uygun fiyatıyla daha ulaşılabilir bir ürün olarak tasarlandı.”

“STANDART DIŞI ÜRÜNLERE DİKKAT EDİLMELİ” Sektörün genel değerlendirmesini yaparsınız neler söylemek istersiniz?

“Sektörümüzün bugün karşı karşıya olduğu en önemli sorun, güvenlik ve standart şartlarına uygun olmayan kalitesiz ve taklit ürünlerin hiçbir kontrol ya da denetleme olmadan piyasaya sürülebiliyor olmasıdır. Ürünlerimizin yanıcı ve yüksek basınçlı gazlarla çalıştığı düşünülürse bu şartlara haiz olmayan ürünlerin kullanımının insan ölümlerine varacak kadar önemli tehlikeler arz edebileceği aşikardır. Ama maalesef bazı ürünler hiçbir garantisi olmadan üretilip piyasaya sürülmekte ve fiyat cazibesi ile satılabilmektedir. Dünyaca kabul gören tüm standart ve kalite şartlarına uygun üretim yapan firmaları haksız rekabetten korumak için yapılacak çalışmalar tüketiciyi de aynı anda korumuş olacaktır. Yetkili

kurumlardan ricamız, standart dışı üretimler ve özellikle Uzakdoğu’dan ithal ürünlerin kontrolü hususunda ilgili yönetmeliklerin geliştirilmesi ve tüm ürünlerin mutlaka TSE ve EN normlarına uygun şekilde satışa sunulmasıdır.”

45 ÜLKEYE İHRACAT Toparlamak gerekirse son olarak eklemek istedikleriniz nelerdir?

“Yakın zamanda taşındığımız Esenyurt’taki 18 bin metrekarelik kapalı alanda kurulmuş olan yeni fabrikamızda 150 kişilik uzman ekip ve modern makine parkımızla Türkiye’de üretimimizi dünya standartlarına taşımanın mutluluğunu duyuyoruz. İki katına çıkan kapasitemiz ve yakaladığımız bu standartlar ile ‘Türk Malı’ damgalı ürünlerimizi başta Avrupa olmak üzere toplam 45 ülkeye ihraç ediyoruz. Yatırımlarımıza hız kesmeden devam ederek büyüme sürecimizde yeni pazarlara yönelmiş bulunmaktayız. Rusya, Türki Cumhuriyetler, Ortadoğu ve Afrika bizim için 2012 sonrasında yeni pazarlar oldu. 2013 Eylül ayında Almanya Essen Kaynak ve Kesme Fuarı’na da katılacağız. Diğer yandan firmamızın kısa vadede hedefi ürünlerinin dünya genelinde pazar payını artırmak ve yıldız markasını dünyaya daha iyi tanıtmak, uzun vadede ise müşterilerin beklentilerini çok iyi belirleyerek sektörümüzde dünyanın sayılı firmaları arasında yer almaktır.”

METAL

Fuarı

Ateş İnşaat en yeni ürünlerini tanıttı Ateş A.Ş. sürekli yenilenen, sürdürülebilir, kapsamlı ürün grupları ve çeşitli faaliyet alanlarıyla 1960'dan beri sürekli yükselen bir ivme ile kaliteli hizmet sunuyor. Firma yıllardır arz talep dengesiyle hareket ederek ürün gamını arttırıyor ve müşteri memnuniyeti esaslı çalışıyor

∂ Ateş A.Ş. 1960’lı yılların

sonlarına doğru sektöre giriş yapan büyük bir firmadır. Dürüst ve sorumluluk sahibi ticaret anlayışıyla müşteri memnuniyeti odaklı çalışmaları, firmanın hızlı ve güçlü yükselişinin temel ayakları olmuştur. Üç kuşaktır büyük bir aile firması olarak yönetilen Ateş A.Ş. ISO 9001 belgeli kurumsal bir firmadır. Adana merkezli yönetilen firmanın, ana dağıtım yeri İstanbul’d ur. Ayrıca Adana’d a da depoları bulunmaktadır. Ateş A.Ş. her geçen gün daha geniş ürün yelpazesiyle hizmet vermeye devam etmekte ve piyasada yarattığı ciddi rekabet ortamı ve sunduğu yüksek kalite standartlarıyla dikkat çekmektedir. Teknolojiyi çok yakından takip eden, ürün yelpazesini tüketicinin ihtiyaçlarını karşılayacak ölçüde hazırlayan ve sürekli yeni tespitlerle ürün gamını geliştiren bir ekibe sahiptir. Firma, bütün ürünlerinin stoklarını çok yüksek miktarlarda depolarında yapabilmekte ve ürünlerini büyük araç filosu ile tüm illerimize hızlı ve güvenli ayrıca minimum

Nalbur Teknik.com / Temmuz’13

bekletme süresiyle ulaştırmaktadır. Türkiye genelinde 20 kişiden oluşan profesyonel pazarlama ekibiyle müşterilerinin sipariş, istek, beklenti ve sorunlarını büyük itinayla tespit etmekte, bir problem varsa hemen çözümlemekte ve ürün temini bazında süreklilik sağlamakta. Kaliteli, güvenilir ve sorumluluk sahibi şirket bilinciyle çalışmalarını sürdürmekte ve bu prensibi

gelecek kuşaklara da aşılamakta kararlı olan Ateş İnşaat’ın Dış Ticaret Sorumlusu Sema Turgut, WIN World of Industry 2013 Fuarı değerlendirmelerini bizimle paylaştı:

WIN-World of Industry Fuarına özel standınızla katıldınız, fuar sizin açınızdan nasıl geçti, beklentilerinizi karşıladı mı? “Fuar bizim açımızdan oldukça

METAL

verimli geçti. Beklediğimizden daha yoğun taleple karşılaştık. Sektörde konumlanmış bir çok yeni firma ile tanışıp, hali hazırda müşterimiz olan firmalarımızla da diyaloglarımızı ilerletme fırsatı bulduk. WIN-World of Industry Fuarının, sektör, iş ortaklığı yaptığımız firmalar ve bizim açımızdan oldukça verimli geçtiğini düşünüyorum.”

Fuarda hangi ürünlerinizi ön plana çıkardınız? Hangi ürünleriniz daha çok talep gördü?

“Win fuarına bir çok sektör ve alana hitap eden oldukça geniş ürün gamımız ile katılım gerçekleştirdik. İş güvenliğinden aşındırıcı ve kaynak gurubuna, pnömatik ve hidrolik ürünlerden hırdavat gurubuna çok çeşitli ürün potansiyelimiz mevcut. Fuarlar süresince stantlarımızı oldukça büyük tutmayı ve ziyaretçilerimize mümkün olan her ürünümüzü tanıtabilmeyi amaçladık. Bu sebepledir ki Win 2 fuarında 2 büyük stantla boy gösterdik. Bu noktada ürün ayırt etmek doğru olmaz, her ürünümüzün kendisine ait potansiyel alıcıları var. Fakat bu fuarda iş güvenliği alanında ki ilgi bizi oldukça memnun etti.”

Sektörün bugününü ve geleceğini nasıl değerlendiriyorsunuz?

“İş güvenliği artık başlı başına bir sektör. Önceleri sadece nalburlar ve hırdavatçılarda satılan ürünlerken şimdi sadece bu işi yapan firmaların sayısının arttığını görmek memnuniyet verici. Yani kanun ve yönetmeliklerle herkes sadece almış olmak için değil gerçekten işçisinin ihtiyaçlarına göre talepte bulunuyor. Bu sebepten dolayı son 1 yılda ürün gamımızda ciddi bir artış oldu. Türkiye çok farklı sanayilerin oluşturduğu bir pazar. Bölgedeki en güçlü devletlerden biri. Avrupalı firmaların direk kendilerinin girmek istediği bir ülke. Talebi karşılamak için de firma olarak elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz.”

Fuarı

METAL

Fuarı

Erkan Makine fuarda hak ettiğini aldı Dünya devi GF AgieCharmilles'in gücü, Erkan Makine'nin genç, yenilikçi, dinamik ve müşteri odaklı hizmet anlayışıyla birleşerek yeni bir boyut kazanıyor ve ortaya kaliteli ürün ve hizmet çıkarıyor ∂ Erkan Makine, 2002 yılında

İstanbul'd a kuruldu. Çalışma hayatına, tel erozyon ve dalma erozyon tezgâhları için servis ve yedek parça tedarik hizmetleriyle adım attı. Birçok firmanın 'öncelikli tedarikçi' olarak tercih ettiği Erkan Makine, kısa sürede büyüyerek sektörde önemli bir konuma ulaştı. Bugün, 35 kişiden oluşan deneyimli satış ve servis kadrosuyla, binlerce sanayi kuruluşumuza başarıyla hizmet vermektedir. Firmaların üretim süreçlerine katkıda bulunmak amacıyla gerekli yatırımlara giden Erkan Makine, Avrupa'nın sayılı, Türkiye'nin ise en büyük yedek parça ve sarf malzemesi stokunu oluşturmuştur. Bu sayede, üreticilerimiz için hayati öneme sahip olan, parça tedarik sürelerini minimum düzeye indirmiştir. Kullanılmış makinelerin sanayimize yeniden kazandırılması için, Eskişehir'd e 2000 metrekarelik revizyon merkezi kuran Erkan Makine, üretim potansiyelini verimli

Erkan Makin e Yönet im Kurulu Başka n Yardım cısı Leven t Kırbaş

kullanarak ülke ekonomisine katkı sunmayı hedeflemiştir. “2011 yılında, dünyanın en büyük EDM makine üreticisi, erozyon tezgâhlarının mucidi, İsviçreli GF AgieCharmilles ile mümessillik anlaşması yaptık. Türkiye pazarında yüzde elli tercih edilme oranıyla sektöründe haklı bir konum elde eden GF AgieCharmilles'in gücü, Erkan Makine'nin genç, yenilikçi, dinamik ve müşteri odaklı hizmet

anlayışıyla birleşerek yeni bir boyut kazanmıştır.” diyen Erkan Makine Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Levent Kırbaş, Haziran ayında gerçekleşen Metal Fuarı ve nalbur sektörüyle ilgili sorularımızı cevapladı.

WIN-World of Industry Fuarına özel standınızla katıldınız, fuar sizin açınızdan nasıl geçti, beklentilerinizi karşıladı mı?

“Firmamız açısından yeni ürünlerimizin, distribütörlüklerimizin lansmanının yapılması anlamında katıldığımız bu fuar, fuar tarihinin değişmesi ve ülkede yaşanan olumsuz şartlara rağmen bizim firmamız açısından beklentilerimizi karşıladı ve bizim için memnuniyet vericiydi. Stantlarımıza yapılan yoğun ziyaret ve sonrası iş ortaklıkları bizi çok mutlu etti.”

Fuarda hangi ürünlerinizi ön plana çıkardınız? Hangi ürünleriniz daha çok talep gördü? “Türkiye ve Türki Cumhuriyetleri’nde

Nalbur Teknik.com / Temmuz’13

METAL

Fuarı distribütörlüğünü yaptığımız Elektrikli El Aletlerinde SPARKY, İnşaat Tamamlayıcı ürünlerde EIBENSTOCK, Basınçlı Yıkamalarda KRANZLE, Kaynak Ağzı Açma, Kaynak Traktörü ve Manyetik Matkaplar grubunda NEWTON, Manuel ve Otomasyon Torç Sistemlerinde DINSE ve Duman Emme Sistemlerinde KEMPER gibi Avrupa’nın lider ve en güçlü markaları ile standımızda yer aldık. Gerek sektörel fuar olması gerekse markaların sektörde kaliteleri ile yakından tanınır olması hasebiyle bütün markalarımıza yoğun ilgi vardı. Bizi memnun eden kısımlardan biri ise Türki Cumhuriyetleri’nden ve IRAK, İRAN’dan gelen yeni talepler oldu. Fuarda olduğu gibi Erkan Makine, İstanbul İMES Sanayi Sitesi ve Eskişehir Sanayi Sitesi'nde kurduğu Teşhir Salonlarıyla, sanayicilerimizin hizmetindedir.”

Sektörün bugününü ve geleceğini nasıl değerlendiriyorsunuz?

“Sektör ağır şartlardan geçerken kaliteli ürünü uygun fiyatla sunan satış sonrasında beklentileri karşılayan bu fırtınalardan daha sakin bölgelere daha emin adımlarla giderken, günlük ticaret yapan, markasına ve firmasına yatırım yapmayanlar fırtınanın daha yoğun bölgelerine doğru gitmekte ve tehlikeli bölgedeki risklerini arttırmaktadır.”

Son olarak eklemek istediğiniz başka konular var mı?

“Sektör için çok önemli bir fuar. Kısa vadede fuar hall yönlendirme tabelalarının, özellikle yeni hall’ler için tekrar gözden geçirilmesinde fayda olabilir. Fuar tarihi sezonun

başlangıç tarihi olan Mart sonu Nisan ortaları gibi tarihlerde olması sezonun daha verimli geçmesi anlamında katkı sağlayacaktır. Orta vadede fuara özel stantla katılım yapanların fuar dizaynlarının şartların tekrar gözden geçirilerek başka stantların görselliğini etkilemeyecek standartlara getirilmesi önemli. Uzun vadede fuar alanının muhakkak Anadolu yakasında Sabiha Gökçen Havaalanına yakın bir bölgede olmalı. Gerek İstanbul dışından gerek yurt dışından gelecek misafirlerin İstanbul trafiği noktasında daha rahat ulaşım sağlamasının zaten popüler olan sektörel fuarı daha da popüler hale getireceğini düşünüyorum.”

METAL

Fuarı

Özen Makine, koşulsuz müşteri memnuniyetini benimsiyor Özen Makine Deneyimli satış ekibi ile satış öncesinde tüketicinin ihtiyacına uygun ürünleri öneren ve ihtiyaçları eksiksiz ve zamanında yerine getiriyor ∂ 30 yılı aşkın geçmişinden gelen

tecrübesini, yeni neslin dinamizm ve girişimci ruhuyla birleştiren Özen Makine, iç dinamiklerinde sahip olduğu enerji, estetik ve teknolojisini bugün tam anlamıyla ürünlerine yansıtıyor. Üretmiş olduğu ürünlerin estetik yapısında, mekanik performansı artırıcı yönde önemli değişikliklere giden Özen Makina Sanayi Ticaret A.Ş. kullanımı kolay, ergonomik, yüksek kaliteye sahip ve uzun ömürlü ürünlerini tüketicinin beğenisine sunuyor. Üretimindeki ve ürünlerindeki yüksek kalite, estetik tasarım, kullanım kolaylığı ve uzun ömür, bugün ÖZEN ürünlerini aranılan hale getirmiştir. Konya Büsan Organize Sanayi bölgesinde 3000 m² kapalı alanda üretimine devam etmekte olan ve Türkiye'd e yaygın dağıtım kanallarına, servis ağına sahip olan Özen Makine, koşulsuz müşteri memnuniyetini benimsemiştir. Gelişen pazar

Nalbur Teknik.com / Temmuz’13

Özen Makin e Satış Pazar lama Müdü rü Hüsey in Yandıa teş

şartları içinde, büyük bir pazar payına sahip olan ve teknolojiye hızla adapte olan Özen Makine; Ar-Ge çalışmaları ile daha iyiye

ulaşmanın gayreti içerisindedir. Kalite ve güvene verdiği önemi ürünlerine tamamıyla yansıtan Özen Makine, tüm ürünlerini ISO

METAL

Fuarı

9001, TSE ve CE kalite standartlarına göre üretmektedir. Deneyimli satış ekibi ile satış öncesinde tüketicinin ihtiyacına uygun ürünleri öneren ve ihtiyaçları eksiksiz ve zamanında yerine getiren Özen Makine, aynı titizliği satış sonrasında da gösteriyor ve yedek parçada sınırsız desteklediği servis ağı ile müşterisini yalnız bırakmıyor. “Özen makine yurt içi ve yurt dışındaki fuarlarda da yeni tasarımlarıyla adından sıkça söz ettirerek, sürekli gelişmeyi ve yenilenmeyi hedefleyen yapısı ile kaynak sektöründe pazarda önemli bir paya sahip olmanın haklı gururunu yaşıyor.” diyen Özen Makine Satış Pazarlama Müdürü Hüseyin Yandıateş ile Metal Fuarı ve sektörle ilgili söyleşi yaptık.

WIN-World of Industry Fuarına özel standınızla katıldınız, fuar sizin

açınızdan nasıl geçti, beklentilerinizi karşıladı mı?

“Fuar beklenenin çok altında kaldı. Özellikle ziyaretçi yok denecek seviyelerde geçti. Katılımcı açısından çok üst düzeydi fakat sadece firmamız değil tüm katılımcılar için beklendiği kadar yoğun bir fuar yaşandı diyemem.”

Fuarda hangi ürünlerinizi ön plana çıkardınız? Hangi ürünleriniz daha çok talep gördü?

“Genelde ROWES kaynak otomasyonları ürünlerimizi ve Tozaltı kaynak makinamızı ön plana çıkardık fakat yukarıda belirttiğim gibi ziyaretçi olmadığı için çok verimli olmadı.”

Sektörün bugününü ve geleceğini nasıl değerlendiriyorsunuz?

“Firmamız açısından geleceğimizin sektörel olarak yeni yatırımlarımızdan dolayı daha hareketli ve daha çok tercih edilen olacağımıza inanıyorum. Kaynak sektörü her gün teknoloji, yeni yatırımlar ve kalite açısından üstüne koyan yerinde durmayan bir yapı doğrultusunda ilerliyor ve ilerleyecek. Nedeni metalin olduğu her yerde kaynak olacaktır.”

Son olarak eklemek istediğiniz başka konular var mı?

“Firmamız Konya Organize Sanayi yeni fabrikasına taşınması ile hem teknolojisini ileri seviyeye taşıyacak hem de özellikle kaynak sarf malzemeleri, yedek parça ve hedefinde olan kaynak makinası tel üretimi ile dünyanın sayılı firmaları arasında yerini alacaktır.”

METAL

Fuarı

Deniz Zımpara Yüksek performanslı VSM VITEX zımparalarını kaliteli hizmetiyle sunuyor Deniz Zımpara full otomatik makineleri ve deneyimli personeli ile modern üretim yaparak genişleyen ekonomi içerisindeki payını artırmayı hedefliyor katıldınız, fuar sizin açınızdan nasıl geçti, beklentilerinizi karşıladı mı?

En solda Deni z Zımp ara Satış ve Paza rlam a Müd ürü Yavu z Mısır

∂ Alman markası VSM VITEX

zımpara ürünlerinin, Türkiye genel distribütörlüğünü yapan, Deniz Zımpara 20 yılı aşkın bir süredir zımpara sektöründe faaliyet göstermekte ve toplam 6000 m2 alanda modern teknolojisi ile Avrupa standartlarında üretim yapmaktadır. Müşterilerine kaliteli ürünlerini, profesyonel ekibi ve hızlı sevisi ile sunan Deniz Zımpara, sektörün en güvenilen şirketleri arasında yer almak amacıyla, tüm dünyada kabul gören ISO 9001:2000 Kalite Yönetim Sistemi ve OHSAS 18001 İş Sağlığı ve Güvenliği yönetim sistemlerini oluşturmuş ve uygulamaktadır. Deniz Zımpara Satış ve Pazarlama Müdürü Yavuz Mısır, Avrasya Bölgesi'nin üretim alanındaki lider organizasyonu WIN - World of Industry Fuarı ve nalbur sektörü hakkındaki sorularımızı cevapladı:

WIN-World of Industry Fuarına özel standınızla

Nalbur Teknik.com / Temmuz’13

“Bu fuara firmamız Deniz Zımpara’ya ait Netron markası ile katıldık ve fuar kısmen de olsa beklentilerimizi karşıladı. Firmamız 20 yılı aşkın süredir bu sektör içerisindedir ve Win fuarına da 4.kez katılıyoruz. Geçmiş yıllardaki fuarlara göre bu yılkinin durgun geçtiğini düşünüyoruz. Dolayısıyla çok da fazla etkili olamadık.”

“1500’ÜN ÜZERİNDE DEĞİŞİK, YÜKSEK NİTELİKLİ ZIMPARA ÜRÜNLERİMİZ VAR” Fuarda hangi ürünlerinizi ön plana çıkardınız? Hangi ürünleriniz daha çok talep gördü? “Deniz Zımpara olarak 1500’ün

üzerinde değişik, yüksek nitelikli zımpara ürünlerimiz bulunmaktadır. Yalnız bu fuarda ön planda olan ürün grubumuz Netron marka olan flap, mop ve yeni girmiş olduğumuz sektör olan koli ve maskeleme bantlarıdır.”

Sektörün bugününü ve geleceğini nasıl değerlendiriyorsunuz?

“Bugün gelinen noktada zımpara sektörü içerisinde önemli bir yerimiz olduğunu düşünüyoruz. Yurt içi ve yurt dışındaki müşteri portföyümüz de bu düşüncemizi desteklemektedir. 4500 m2 kapalı alanda, full otomatik makinelerimiz ve deneyimli personelimiz ile modern üretim yaparak genişleyen ekonomi içerisindeki payımızı arttırmak gelecek hedeflerimiz arasında yer almaktadır. Dolayısıyla uğraşımız devam ediyor ve devam edecekte…”

METAL

Fuarı

Avrasya’nın en büyük fuarında teknoloji şovu yaptı

İmalat endüstrisinin yeni gözdeleri Nurkay Makina’dan

∂ AKFA Holding Üretim ve Sanayi

Grubu şirketlerinden Nurkay Makina, 18’nci kez kapılarını aralayan WIN Metal Working Fuarı’nda ileri teknoloji ile geliştirdiği yeni ürünlerini ilk kez görücüye çıkardı. 40 yıla yakın süredir kaynak makinesi, örtülü elektrod, kaynak teli ve kimyasalları konusunda birçok ilke imza atan Nurkay Makina, İstanbul Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi’nde 9 Haziran’a kadar süren olan fuarda “Inverter” kategorisinde geliştirdiği “PFC”li yeni ürünlerini katılımcı ve ziyaretçilere tanıttı. Kaynak makineleri üretiminde Kilmak markası ile sektörde pek çok ilke imza atan Nurkay Makina, Avrasya Bölgesi imalat endüstrisinin en büyük fuarı olarak kabul edilen WIN Metal Working’d e ileri teknoloji ile geliştirdiği yeni ürünlerini ilk kez görücüye çıkardı. AKFA Holding çatısı altında Ar-Ge mühendisleri ile ürün çeşitliliğini

artırmak için TÜBİTAK ve SANTEZ işbirliği çerçevesinde projeler gerçekleştiren Nurkay Makina, İstanbul Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi’nde 9 Haziran’a kadar süren fuarda “Inverter” kategorisinde geliştirdiği “PFC”li yeni ürünlerini katılımcı ve ziyaretçilere tanıttı.

“Hedefimiz global bir marka olmak” Türkiye’nin ilk Inverter kaynak makinesini üreten yerli markası unvanına da sahip olan Nurkay Makina’nın 12’nci salondaki standında ziyaretçileri pek çok yenilikle buluşturduklarını belirten Nurkay Makina Genel Müdürü Emin Gök, “İki yıl önce fabrika ve makine alanında önemli yatırımlar gerçekleştirdik. Bugün 25 bin metrekare alana kurulu fabrikamızda Ar-Ge mühendislerimizin yoğun mesaisi sonucu imalat endüstrisinin tüm ihtiyacını karşılayacak makine ve ürün çeşitliliğine kavuştuk. İhracatı artırıcı yüksek teknolojiye sahip

ürünlerimizle hedefimiz global bir marka olmak. Tüm yatırım ve çalışmalarımızı da bu doğrultuda gerçekleştiriyoruz” açıklamasını yaptı.

Dünyanın 3 dev ismi Nurkay Makina ile Türkiye’de

Nurkay Makina’nın sektördeki hedeflerine ulaşmasını sağlayacak ve sektörde verimliliği artıracak 3 önemli anlaşmaya daha imza attıklarını söyleyen Emin Gök, “Bir taraftan tamamen Türk mühendislerimiz tarafından geliştirilen Kilmak ürünlerini endüstri ile buluştururken, diğer taraftan da markamızı hedeflerine ulaştıracak yeni anlaşmalara imza atıyoruz. Endüstrinin ulusal ve uluslararası binlerce temsilcisini ağırlayan fuarda Türkiye distribütörlüğünü kazandığımız sektörün 3 dev ismi Ador, Migatronic ve Parweld’in yeni ürünlerini de ilk kez sergilemekten büyük bir mutluluk duyduk.” dedi.

METAL

Fuarı

El aletlerinde dünyaca tanınmış kaliteli marka Metal Fuarı’nda yerini aldı Ticaret hayatı 1989 yılında başlayan Taştan Makina hırdavat sektöründe başarıyla hizmet vermeye devam etmektedir.

∂ 22 yıllık profesyonel kadrosunun

verdiği tecrübe ve kaliteyi ilke alan anlayışı sayesinde sektöre yön veren ve kurumsal oluşumunu kısa sürede tamamlayan firma, her biri alanında deneyimli kadrosu, satış sonrası servisi ve geniş ürün yelpazesi ile müşteri memnuniyetini en üst seviyede tutmak gayreti ile çalışmaktadır. Bayi ağı sistemiyle Türkiye'nin her noktasında hizmet sunan şirket, hırdavat piyasası ihtiyaçları doğrultusunda oluşturduğu RETTA, FORE, BİNOMA ve COBALT markalarını Türkiye pazarına sunmaktadır. Şirket Müdürü Doğan Taştan, 5 - 8 Haziran 2013 tarihleri arasında, 3 büyük sektörün endüstriyel bazda ürün ve hizmetlerini profesyonel ziyaretçiye sergilediği Metal Fuarı ve nalbur sektörüyle ilgili düşüncelerini bizimle paylaştı:

WIN-World of Industry Fuarına özel standınızla katıldınız, fuar sizin açınızdan nasıl geçti, beklentilerinizi karşıladı mı?

Taştan Makina Şirket Müdürü Doğan Taştan

Solda

Nalbur Teknik.com / Temmuz’13

“Fuar ziyaretçi sayısı geçen senelere göre daha zayıf olmasına rağmen sektör profesyonellerinin yoğun katılımı bakımından gayet başarılı idi. Taştan Makina olarak ziyaretçi profilinden tatminkâr olduk. Tabiki seneye fuar tarihinin daha öne alınması sebebiyle eski canlılığını yakalayacağını düşünmekteyiz.”

METAL

Fuarı

Fuarda hangi ürünlerinizi ön plana çıkardınız? Hangi ürünleriniz daha çok talep gördü?

“Spesifik olarak bir veya birkaç ürünü ön plana çıkartmaktan ziyade stratejik olarak sahip olduğumuz geniş ürün gamımızı ziyaretçilerimizin beğenisine sunduk. Genel olarak bütün ürünlerimiz benzer ilgiye mazhar kalmıştır. Ayrıca yeni nesil takım arabalarımızın lansmanı da aynı derece ilgi ile karşılanmıştır.”

Sektörün bugününü ve geleceğini nasıl değerlendiriyorsunuz?

“Sektörel gelişmeler incelendiğinde günümüzdeki satışlar potansiyelin hala altında kalmaktadır. Dünya çapında sektörümüz incelendiğinde dünyanın ithalatında Türkiye olarak sektörümüzde tedarik yüzdemiz sadece 1 % ile kısıtlı kalmaktadır, bu bile aslında yapabileceğimiz ihracat için bize ders verebilir. Yurtdışındaki Türkiye imajının günden güne olumlu yönde değişmesi sayesinde ihracatın bize

vermiş olacağı destekle birlikte sektörün geleceği adına daha ümitliyiz. Genel olarak otomotiv endüstrisindeki gelişime bağlı olarak sektörümüzün büyüklüğünde günden güne artış beklemekteyiz.”

Son olarak eklemek istediğiniz başka konular var mı?

“Sektörümüzde rekabet en üst seviyededir ve bu hem bizim daha dinamik çalışmamızı hem de sektörel aletlerin daha kaliteli, daha kullanışlı ve daha ekonomik olmalarını sağlamaktadır.”

Darülaceze

DYO ile renkleniyor…

Ya ş a m ı n e n g ü z e l t o n l a r ı D y o i l e d u v a r l a r a y a n s ı y o r

Tarihi boyunca şefkat ve hoşgörünün simgesi olan Darülaceze, Dyo ile yenilenip renkleniyor. Darülaceze sakinlerinin de merak ve heyecanla beklediği boyama işlemleri başladı bile… ∂ Darülaceze sakinleri için boya renkten çok öte

anlamlar taşıyor. Renklerin her biri onlar için bir anı, geçmişten bir iz, özlem, sevgi, şefkat ve daha fazlası… “Darülaceze Renkleniyor” projesinin ortaya çıkışı ve Dyo’nun bu projeye destek vermesinde de işte bu duygular etkili oldu. Projenin tanıtımı Darülaceze Okmeydanı’nda düzenlenen tören ile yapıldı. Darülaceze Genel Müdürü Nevzat Bayhan’ın, Dyo’nun projeye katkılarından dolayı Yaşar Holding Boya Grubu Başkanı Ahmet Yiğitbaşı’na plaket de verdiği törenin ardından konukların ve vatandaşların elbirliği ile başladığı boyama çalışmasına Darülaceze sakinleri de destek oldu. Darülaceze’nin tarihi konseptine uygun olarak seçilen yalın ve sade tonlara sahip Dyo renkleri ile binanın tüm iç mekânları boyanacak. Toplam 20 ton boyanın kullanılacağı Darülaceze Renkleniyor projesinde, duvarlar Dyo kartelasından Kartepe, Çisenti, Mine, Yalın ve Buz Mavisi ile renklenecek. Darülaceze Renkleniyor etkinliği, 118 yıllık geçmişinde binlerce insana kucak açan ve sıcak bir yuva olan Darülaceze’nin hem gelecek kuşaklara hem de dünyaya

Nalbur Teknik.com / Temmuz’13

tanıtılması amacıyla hayata geçirilen Bab-ı Şefkat Projesi’nin ilk adımı. T.C. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın da desteklediği, Engram International ve Projepark tarafından hayata geçirilen Bab-ı Şefkat Projesi’nde ilk olarak Darülaceze, Dyo ile renklenecek. Ardından ise yapımcılığını Projepark’ın üstleneceği bir belgesel filmin çalışmalarına başlanacak. Belgeselin yurtdışında da gösterimi planlanıyor.

Ege Seramik, 2012’nin en iyilerini belirledi Türk seramik sektörünün lider markası Ege Seramik, İzmir Kemalpaşa’daki 490.000 m2’lik alana kurulu üretim tesislerinde gerçekleştirdiği modernizasyon yatırımını 31 Mayıs Cuma günü düzenlediği açılış ile devreye aldı.

Hilton Otel’inde yapılan bayi toplantısında Ege Seramik A.Ş’ nin yatırımları ve geleceğe yönelik planlanan çalışmaları aktarıldı.

Seramik ve Ege Vitrifiye 2012 Türkiye 1.’ cisi ödülünü Mehmet Ceylan Yapı Malzemeleri alırken Ege Seramik 2.’ cilik ödülünü Temka Yapı Malzemeleri 3.’ lük ödülünü ise Onlar İnşaat Malzemeleri aldı. Ege Vitrifiye 2.’ lik ödülünü Meskar Yapı Malzemeleri, 3.’ lük ödülünü ise Polat Seramik aldı.

Bayi toplantısında, 2012 yılı Ege Seramik ve Ege Vitrifiye Türkiye derecelerine ödüller verildi. Ege

Yetkili satıcılara ödüllerini Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Polat, Yönetim Kurulu Başkanı Bülent

∂ Üretim tesislerinin açılışı sonrası Ege Seramik ve Ege Vitrifiye Yetkili satıcıları, İzmir Hilton Otel’inde bir araya geldi.

Nalbur Teknik.com / Temmuz’13

Zıhnalı, Genel Müdür Göksen Yedigüller, Fabrika Müdürü Mehmet Çiftçi, Satış Müdürü Mustafa Akbacı ve Ege Vitrifiye Genel Müdürü Merter Savaş takdim etti. Ayrıca Türkiye çapındaki 14 bölgenin ciro birincisi yetkili satıcılarına da ödüller verildi. Bölge 1.’ ciliği ödülünü alan yetkili satıcılar ise, Onlar İnşaat Malzemeleri, Temka Yapı Malzemeleri, Hisar Seramik ve Yapı Malzemeleri, Biryılmaz İnşaat, Ülmez İnşaat, Burak İnşaat Malzemeleri, Aktanlar Yapı Malzemeleri, E7 İnşaat, Yağızlar Yapı Malzemeleri, Polat Seramik, Mehmet Ceylan Yapı Malzemeleri, Te-Maser Isı ve Yapı Malzemeleri, Anayurt Yapı Malzemeleri ve Doğan Ticaret oldu. Ödül gecesinde konuşan İbrahim Polat; “Yetkili satıcılarımıza Ege Seramik A.Ş.’ ye yaptıkları katkılardan dolayı teşekkür ederim. Önümüzdeki dönemde belirlediğimiz hedeflere hep

Nalbur Teknik.com / Temmuz’13

beraber ulaşacağız.” dedi. Gecede Ege Seramik çalışanları ve yetkili satıcılar Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Polat’a teşekkürlerini özel hediye armağan ederek gösterdiler. Toplantının devamında Hilton

Otel’inin Zirve Salonunda düzenlenen akşam yemeğinde, tüm davetliler eşsiz İzmir manzarası eşliğinde TRT Televizyonu sanatçısı Vildan Turan’ın birbirinden güzel şarkıları ile eğlendiler.

Filli boya yalıtım için bir gün değil, her gün çevre günü!

Yapı ve yalıtım sektörünün en çevreci markası, capatect!

Yalıtım sektörünün lideri Filli Boya Yalıtım; çevreye, sürdürülebilir enerjiye önem çerçevesinde yaptığı çalışmalarla 5 Haziran Dünya Çevre Günü’nde iklim değişikliği ile mücadeleye dikkat çekiyor. ∂ Çevreci Tesisleri, Ar-Ge yatırımları ve üretmiş olduğu çevre dostu ürünleri ile her zaman çevre ve insan sağlığına duyarlı olan Filli Boya Yalıtım, 5 Haziran Dünya Çevre Günü’nü 1 gün değil, her gün kutluyor ve iklim değişikliğiyle mücadele için başlatmış olduğu kampanya ve projeleriyle sürdürülebilir bir dünya için çalışıyor. Bugüne dek yaptığı AR-GE yatırımlarıyla ve şirket genelinde düzenlenen eğitimlerle çevre bilincinin oluşturulması ve sürekliliğinin sağlanmasını amaçlayan Filli Boya Yalıtım, çevreyle ilgili mevzuat, yasal düzenlemeler ve ilgili mahalli çevre kurulu kararlarına uymanın yanı sıra sürekli gelişme ve iyileşmeyi de hedefliyor. Resmi makamlar, ilgili kuruluşlar, tüketici ve tedarikçiler ile işbirliği içinde, çevrenin kirlenmesine neden olan unsurları kontrol altına

Nalbur Teknik.com / Temmuz’13

almak, azaltmak ve önlemek, geri kazanılması mümkün olan atıkların tekrar değerlendirilmesini sağlamak, geri kazanımın mümkün olmadığı durumlarda ise ilgili mevzuatlara uygun olarak atıkları bertaraf etmek için çalışıyor.

Filli Boya Yalıtım, her gün daha iyi bir dünya için çalışıyor!

Daha İyi Bir Dünya projesi çerçevesinde Türkiye’yi adım adım gezip seminerler düzenleyerek iklim değişikliği ve enerji verimliliği konusunda halkı bilinçlendiren marka, yakın zamanda Türkiye Sağlıklı Kentler Birliği tarafından da “En Çevreci Tesis Ödülü”ne de layık görüldü. Ayrıca, üretim ve hizmetlerini gerçekleştirirken enerji kaynaklarını korumaya ve gelecek nesillere aktarmaya verdiği önem, ISO 50001 belgesiyle tescillendi.

Betek Pazarlama Genel Müdür Yardımcısı Gülay Dindoruk, belirlemiş olduğu enerji politikasında, dünyamızı gelecek nesillere aktarma sorumluğu ile doğal kaynakların sürdürülebilirliği, karbon salınımının azaltılması ve enerji tüketiminin düşürülmesi için sadece şirket içinde değil tüm Türkiye çapında enerji verimliliği alanında çalışmayı taahhüt etmektedir. Dindoruk, “Kurum olarak son 10 yıl içinde 10 bin usta yetiştirerek yeşil iş fırsatları meydana getirdik, halkı bilinçlendirmek için il il gezdik, konutlara yaptığımız yalıtımlarla şimdiye kadar 1.26 milyon ton karbon salınımını önledik. Bu rakam, Bolu ormanlarının %90’ına tekabül ediyor.2013 yılında da çevre politikamız kapsamındaki projelerimiz devam edecektir ” dedi.

AYIN NALBURİYE HIRDAVAT VE ENDÜSTRİYEL YAPI MARKETİ

Yüce ler İnşaa t Malze mele ri San. A.Ş. Yöne tim Kurul u Başk anı Numa n Yüce

Yüceler yeni konsepti ile sektöre yeni bir ivme kazandıracak İnşaat malzemeleri alanında sektörde farklı bir bakış açısı ile ilerlemeye devam eden Yüceler, yeni konsepti ile büyümesini hızlandıracak ∂ Kuruluşu 60 yıl önceye

dayanan Yüceler firması yeni yapılanmasını günümüze taşıyan, deneyimlerini sektöre sunan hizmetleriyle, müşterilerinin yardımlarıyla, ticaretiyle geleceğe daha güvenle istikrarla iş hayatına devam etmeyi düstur ilke kabul ettiklerini söyleyen Yüceler İnşaat Malzemeleri Yönetim Kurulu Başkanı Numan Yüce; “1990’lı yılların başından sonra başlayan bavul ticareti ve ihracat müşterilerine halen çalışıyor olmanın meyvelerini topluyoruz. Bu anlamda müşterilerimizle çalışmış olmaktan da memnuniyet

Nalbur Teknik.com / Temmuz’13

duyuyoruz, inançla güvenle ‘yola devam’ diyoruz. Ticari faaliyetlerinin bir parçası, vazgeçilmezi olarak gördükleri yurt içi müşterilerine de daha iyi hizmet verebilmek için Yüceler ailesinin inşaatını da kendilerinin yapmış olduğu Bedrettin Dalan Bulvarı No:13-18 İkitelli - Başakşehir deki yeni binamızda müşterilerimize iyi ürünler, güzel hizmetler, iyi fiyatlı mallar sunmak istiyoruz. Bayiliğini yapmış olduğumuz fabrikaların ürünlerini ve ithalat destekli kendi ithal ettiğimiz ürünleri, değerli müşterilerimize sunmayı, hizmet vermeyi hedefliyoruz” dedi. İnşaat

malzemeleri satışı ile ilgili çok bilgi, enerji, sabır, istikrar isteyen bir sektördür. ‘Bu iş sevilmeden, emek verilmeden yapılmaz diyen Yüceler İnşaat Malzemeleri Yönetim Kurulu Başkanı Numan Yüce ile faaliyetleri hakkında bir söyleşi gerçekleştirdik.

Yüceler İnşaat Malzemelerinin kuruluşu ve bugünlere gelişi hakkında bilgi verir misiniz? “Ticari hayatlarına 1950 yıllarda başlayan Yüceler ailesi ikinci kuşak için ek iş olarak 1978 yılında Anadolu’nun küçük bir şehrinde

AYIN NALBURİYE HIRDAVAT VE ENDÜSTRİYEL YAPI MARKETİ

inşaat malzemeleri sektörüne girmiştir. Daha sonra 1986 yılında Anadolu’d aki işimizi İstanbul’d aki Tahtakale’d eki Cemil Birsel Caddesi’nde bir dükkân açarak büyütelim diyerekten İstanbul’a

Kemal Abim, benim bir küçük kardeşim Hasan Hüsnü Yüce geldi. 1995 yılı sonunda ben İstanbul’a geldim. Tahtakale’d e ikinci mağazamızı açtık, mağaza sayımız 3’e çıktı. 2007 yılında İstoç Oto

SOLD AN SAĞA

YÜCE , Hasa Yöne tim Kurul u “Meh met YÜCE , Numa n

n YÜCE “

Ticaret merkezi inşaatında Yüceler ailesinin yapmış olduğu binamıza taşındık. Eminönü’ndeki mağaza sayımızı bire düşürdük. 2010 yılında tamamen Eminönü’ndeki işyerimizi kapattık. 2010 yılında inşaatına başladığımız Bedrettin Dalan Bulvarı No:13 – 18 İkitelli Başakşehir adresindeki yeni binamıza 2013 yılı Şubat ayında taşındık. Burada yerleşmeye, yenilenmeye çalışıyoruz. 3000 metrekare mağazamız, 4500 m2 depolarımızla geniş otopark alanlarımızla daha iyi lojistik desteği müşterilerimizin hizmetine sunuyoruz. Bu uzun yolculuktan sonra da has güvenle daha ileri profesyonel işler yapmak istiyoruz. Ülkemizin geleceği olan büyük mağaza oluşumunu yeni konseptimizle gerçekleştiririz inşallah.”

AYIN NALBURİYE HIRDAVAT VE ENDÜSTRİYEL YAPI MARKETİ

için yaptık.” İlerdeki hedeflerimiz arasında inşaat firmalarına, projelere yönelik çalışmalarımız olacak. Onlara da ürün satmayı düşünüyoruz. Yılların deneyimini hizmeti ön planda tutup müşterilerimize ürün zenginliği yaşatmayı düşünüyoruz.”

Ürün tedariğine gelen ustalar genelde hangi kriterlere dikkat ediyorlar?

“YENİ BİR KONSEPTLE GELİYORUZ” Pazara sunduğunuz ürünler nelerdir? “Yüceler İnşaat Malzemeleri A.Ş. olarak Türkiye’nin tanınmış markalarını, kaliteli ürünlerini müşterilerimize sunmak istiyoruz. Daha önce ağırlıklı inşaat malzemelerinin ağırlıkta satıldığı firmamızda konumumuz itibariyle sanayinin içinde olduğumuz için sanayi üreticisi müşterilerimize de hizmet etmeyi düşünüyoruz. Yapı marketimize

gelen bir müşterinin inşaatlarla, projeyle ilgili her şeyi bulabileceği bir ortam hazırladık. Bu bizim meslek aşkımızdır. 35 senedir bu işi yapıyoruz. Nalburluk yeni ismiyle marketçiliği hizmeti ön planda tutup müşterilerimize ürün zenginliği yaşatmayı düşünüyoruz. Bir kişi bu mağazaya girdiği zaman sadece seramik ya da boya değil, her şeyini alıp çıkabilecek durumda. Arabasını rahat park edip, yüklemede sıkıntı yaşamadan hareket edebiliyorlar. Biz bu iş yerimizi bunu gerçekleştirmek

“Ustalar el aletlerine çok meraklı oluyorlar. Bakış açısına bağlı olarak, ustalar kullandıkları sarf malzemesine bağlı olarak, bir işte rahat döşeyebilecekleri ve kullanabilecekleri malzemeleri alıp; iyi, sağlam yapıyım diye düşünerek en kaliteli ürünleri tercih ederken, bazıları ise günübirlik kullanacakları ürünleri alıyorlar.”

Ürün alımında elemanlarınız ustaların tercihlerine yönelik yönlendirmede bulunuyor mu?

“İşletmemizde 1-2 demo çalışması oldu. Mesela Rotenberger ustalarla toplantı yapıp, burada ürünlerini sergileyip, demo tanıtımını yaptılar. Yapı marketimizde firmalar ürünlerini tanıtma ve nasıl kullanıldığını anlatma etkinliklerini yapabiliyorlar. Birkaç firma bu tür çalışmaları bu mekânımızda yaptı. Demolara her zaman açık bir yapımız vardır. Ana satıcı firmalar, ustaları veya kullanıcıları ‘Yüceler inşaat Malzemeleri A.Ş de, şöyle bir toplantımız var’ diyerek davet ediyorlar, biz bir piknik havasında yapıyoruz, yaşatıyoruz”

Ustalara yönelik bir kampanya veya usta kulübü gibi bir çalışmanız olacak mı?

“Ustalara, sanayicilere yönelik bonus kart veya puan kartı gibi çalışmalar olacak. Kart ve puan sisteminin yapılanmasıve aktif hale gelmesi için fizibilite çalışmalarımız sürüyor. Bu sisteme geçmek istiyoruz.”

Nalbur Teknik.com / Temmuz’13

AYIN NALBURİYE HIRDAVAT VE ENDÜSTRİYEL YAPI MARKETİ

Yüceler Yapı Market bünyesinde kendi markalarınız da yer alıyor mu? “Birkaç markamız var. Mobilya Aksesuarları ve Hırdavat Malzemelerinde ihracatını yaptığımız Venda, Nupa ve aydınlatma sektöründe İmera markamız var.”

Başka şubeleriniz var mı?

“Bizim çok şubemiz vardı. Fakat tek çatı altında, çok fazla dağılmadan, daha büyük bir alanda, daha profesyonel hizmet vermek için bu yapı marketimizi kurduk. Birkaç sene sonra bu konseptin 2. şubesini açabiliriz. Sistem oturunca, belki 2 ayda bile şubeler açacağız. O zaman daha kolay olacak. Doğru yerde ve zamanda şubeler açma yoluna gidebiliriz.”

“EMİN ADIMLARLA İLERLEMEK İSTİYORUZ” Sektörde sizi farklı kılacak ne gibi çalışmalar yapıyorsunuz?

“Rekabette fark atmak biraz zorlaştı. Kârlar düştü, ödemeler dengesi bozuldu. Herkes gerilla gibi

bir yerleri fethetmeyi düşünürken; biz, bu sene 3 pazarlamacımızı sahalardan geri çektik. Çünkü ilk önce sağlam bir yapılanma tesis etmek istiyoruz. Bu işte profesyonel bir sistemle ilerleme düşüncesindeyiz. Müşterilere kart verip, onları kredilendirip, doğrudan borçlanma yapılabileceği gibi banka aracılığıyla da ödemeler gerçekleştirilebilir. Bunların çok çeşit yöntemleri var. Bunlarla ilgili çalışmalar söz konusu. Bu uzun bir süreç. Biz hızlı koşup, yorulup saf dışı kalmaktansa, yavaş yürüyüp

çok yol almayı hedefliyoruz. Bilinirliğimizi ürünlerimizle, hizmetimizle artırmak istiyoruz.”

“NALBUR TOPTANCISI DİYE BİR SEKTÖRÜ ORTADAN KALDIRDILAR” Üretici veya ithalatçı firmalarla ilgili düşünceleriniz nelerdir? “Sektördeki çok uzun deneyimlerimedayanak, önceden üretici firmalarda ahde vefa duygusu vardı. Şu andaki

AYIN NALBURİYE HIRDAVAT VE ENDÜSTRİYEL YAPI MARKETİ

üreticilerde böyle bir şeyin kalmadığını düşünüyorum. Biz böyle bir yapılanmada onlardan bir teknik destek beklerken, sadece kazanma odaklı düşündüklerini görüyoruz. Nalbur toptancısı diye bir sektörü ortadan kaldırdılar. Kendileri direk gidip, projelerle anlaşıyorlar. Mesela bir sitede 200 daire var. Seramik ihtiyacı 500 milyar tutuyor. Piyasada bunu temin edebilecek nalbur bulmak çok zor. Üreticiler, teminat mektubu alıp, riskini sıfırlayarak düşük kârla satıyorlar. Esnafa verdiği fiyattan daha düşük teklifler veriyor. Bize % 2 kârla satmamız söyleniyor. Riskimizle ilgili bir garanti yok. Bu kârlarla bu işleri yapmak çok kolay değil. Kendileri fuarlara gidiyorlar. Ürünleri güzelce tanıtıyorlar. Ondan sonra hep merkeziyetçi, kendilerine odaklı bir satış politikası uyguluyorlar. Proje bakımından tesisat firmalarında daaynı şeyler söz konusu. Değişik değişik iskontolar uygulanıyor, farklı tavizler veriliyor. Üreticiler, hiç bir zaman 20 - 30 yıldır iş yaptıkları nalburlara vermedikleri iskontoları bir sefer satış yapacakları yerlere veriyorlar. “Niçin böyle yapıyorsunuz?” diye sorduğumuzda, “Ben vermezsem, başka firma veriyor, O da vermezse bir başkası veriyor.” diyor. Üreticiler için çıkış yolu bulmak kolay. Bazı yabancı kökenli kurumsal firmalar var. Bu konuda hiç taviz vermiyorlar. Gidip satıyorlar, esnafa kârını da bırakıyorlar. Kimisi de “Biz projelere vermiyoruz.” diyor ama biz sektörümüzde yaşananları biliyoruz. Üretici firmalar, nalbur esnafına verdiği fiyatın altında projeye ürün veriyor. Bu durum insanı bir arayışa itiyor. İthal ürünleri getirip, satıp, o ürünü satış bakımından belli bir noktaya getirince, fabrika bir set koyuyor. Bunu kendisi için potansiyel bir risk unsuru olarak görüyor. Büyük sanayiciler kendilerine yıllarca hizmet etmiş nalbur esnafına

Nalbur Teknik.com / Temmuz’13

AYIN NALBURİYE HIRDAVAT VE ENDÜSTRİYEL YAPI MARKETİ

“İNTERNETTEN HAYALLERİ SÜSLEYEN BİR ÜRÜN BEKLERKEN DAHA BASİTİ ÇIKABİLİYOR” Son kullanıcılar, sanayiciler size nasıl ulaşıyor?

kıymet vermeden, sektöre zarar veren uygulamalara gidiyorlar. Bunu düzeltmek için bir çaba içinde değiller, amaç bu olmamalı.”

“SAYILI MARKALARIN SATIŞINI YAPIYORUZ” Satış sonrası teknik destek noktasında nasıl çalışmalar yapıyorsunuz? “Biz Türkiye’nin sayılı markalarını satıyoruz. Bu markaların sağlamış oldukları garantiler var. Bunları kullanmaları konusunda

müşterilerimize destek oluyoruz. İthal ettiğimiz ürünlerde bire-bir değiştirme yapıyoruz. Servisleri kullanıyoruz, müşterilerimizin servisleri kullanmalarına yardımcı oluyoruz. Bir müşteri bir tane matkap aldıysa, tam çalışırken ürün bozulup, müşterinin moralini bozduysa ve sorun yaşadığı bu ürünü servise ulaştırmak onun için çok zor oluyorsa, kendi sinemize çekip ona bir yenisini veriyoruz. Her zaman değil ama o anki duruma göre hareket ediyoruz.”

“Online web sayfamız, online satış, kredi kartıyla, mail orderla satış konularındaki çalışmalarımız devam ediyor. Bu düzenlemelerin olacağı internet üzerinden alışveriş olanağı sunacağız. Ama internetin sağlayamayacağı durumlar da var. Bizim insanımız bir nalbur ürünü alırken, onu alır, bakar, çalıştırır ; içine sinerse alır. Ama bu olay internette olmaz. Bazı standart ürünleri için olabilir ama her nalbur ürünü için internet üzerinden satışın ideal olacağını sanmıyorum. İnternetten alınan ürünler zannedildiği gibi çıkmayabiliyor. İnsan hayalleri süsleyen bir ürün beklerken daha basitiyle karşı karşıya kalabiliyor. Ama bir yapı marketten alınan bir üründe böyle bir şey olması imkânsız. Görerek, dokunarak hatta çalıştırarak satın alınan bir üründe sıkıntı olmaz.”

Sektörümüzde yeni teknolojiler var mı?

“Eskiden alçı yapmadan önce saatlerce zımpara yapılırdı. Şimdi makinelerle çok az zamanda yapılıyor. Mesela tesisat geçilecek yerler açmak için murç çekiç elinde günde 5 delik delinirken şimdi karot makinaları var. Şimdi aynı iş, yeni teknolojilerle çok daha kolay ve az zamanda yapılabiliyor.”

Nalbur sektörüne Çin’in etkisi nedir?

N SOLDA SAĞA

-- Serda r YÜCE (Halk la ilişkil er Mezu nu) nu ) -- Mehm et YÜCE ( Mima rlık Fakül tesi Mezu ) ncisi Öğre rsite Ünive ( YÜCE t -- Serha ) -- Melih Furka n YÜCE ( Ünive rsite Öğre ncisi

“2000 yılından beri Çin’e gider gelirim. Çin faktörünü olumlu değerlendirenler kadar, olumsuz değerlendiren de var. Aslında Çinliler bize çok şey öğretti. Biz Çin’d en çok ürün aldık. Ama

AYIN NALBURİYE HIRDAVAT VE ENDÜSTRİYEL YAPI MARKETİ

şimdi Çin’e gidip o fabrikaları gezen, bizim gibi nalburlar veya herhangi bir sektörde faaliyet gösteren kişiler ; “ya bu makinalarla bunları yapıyorlar da biz niçin yapamıyoruz” diye düşünüp de bu işe soyunan çok arkadaşımız oldu. Kendimde aynı şeyi düşünüyorum. İthalatını yaptığım bir ürün var. Çin’d e fabrikaları gezince çok da farklı bir şey olmadığını anladım. Aynı işi otuz makine ve on kişiyle yapıyorlar. Makinayı Almanya’d an alıp, daha az personelle aynı üretimi kendin yapabilirsin. Sektörümüzde son 2-3 yıl içinde dampingleri de kullanarak imalata başlayan arkadaşlar var.” Dampinkler sadece fabrikalara yaradı tüketicilere değil, küçük sanayiciye diğel bir sektörde iki fabrikaya yarıyor yan mamul fiyatları yüksek olmaktan başka bir şeye yaramıyor.sadece devlet vergi topluyor.”

Nalbur Teknik.com / Temmuz’13

“FABRİKADAN DİREK ÜRÜN ALAN PİYASA VAR” 2012 yılınız nasıl geçti, 2013 hedefleriniz nelerdir?

“Son 5 sene biz hep aynı seviyede gidiyoruz. Kârlılık ve cirolar aynı gidiyor. 2013 yılında patlayan konut satışları nalbur esnafına pek fayda sağlamıyor. Mesela adam direk kapıcıya gidiyor. Bana 1000 hazır kapı lazım diyor. Kapıcı kilitçiye gidiyor, bana 1000 kilit lazım diyor. Kilitçi bu 1000 kilidi bize sattığı fiyattan daha aşağı veriyor. Nihai tüketiciye satıyor, böylece nalburun işlevi azalıyor. Önceden nalburdan 5-10 kilit alıp kapı yapan marangoz ortadan kalktı. Şimdi fabrikadan direk mal alan bir piyasa var. Ancak bulamadıkları veya hızlı ulaşmak istedikleri ürünleri nalburdan alıyorlar. Bundan dolayı da son yıllarda nalbur piyasasında büyüyüp bir yerlere gelen esnaf

yoktur. Nalbur işini çok sevmemize rağmen bizim de ilerdeki hedefimiz imalata yönelmek olacaktır diye düşünüyoruz.”

20 ÜLKEYE İHRACAT İhracat çalışmalarınız hakkında bilgi verir misiniz?

“Şu anda 20’ye yakın ülkeye ihracat yapıyoruz. Bu ülkeler, onlara lojistik destek sağladığımız için bizi tercih ediyorlar. Mesela bir firma elektrot alacak, tırda 10 m3 yer tutuyor. Tırın üstü bomboş kalıyor. Ama bizden mal alırsa maliyetlerini minimize edecek bir çok imkan sunuyoruz. Başta inşaat malzemeleri olmak üzere çok çeşit üründe 1990 yılından beri ihracat yapıyoruz. Bizim ihracat dosyalarımızda o kadar çok çeşit var ki. Yaptığımız ihracatta çok çeşitlilik olduğu

AYIN NALBURİYE HIRDAVAT VE ENDÜSTRİYEL YAPI MARKETİ

için müşterilerimiz tarafından sektördeki tüm malzemelerimizi alma şansı buluyor, tercih konusu oluyoruz.”

“BU MESLEK SEVİLMEDEN YAPILMAZ” 35 yıldır bu sektöre emek veren birisi olarak sektörün genel sıkıntıları size göre nelerdir?

“Satıcılar tecrübesiz, ürün bilgisi, mal bilgisi ve teknik bilgisi yok. Üniversiteyi bitirmiş, liste eline veriliyor. Satış yapması için sahaya sürüyorlar. Benim kendi şahsî fikrimi sorarsanız, 1985 doğumlulardan sonra eleman yetişmiyor. Kalifiye eleman bulmak çok zor. Şimdikiler rahatlık istiyorlar. ‘Masa başında oturayım, cep telefonum da yanımda olsun, bir tane de arabam olsun, sene sonunda bana prim versinler, senede de 3 ay tatilim olsun.’ diye bir anlayış doğdu. Dolayısıyla insanların bu rahatlık içinde iş yapmaları çok zor. Kalifiye eleman yetişmiyor. Google diye bir şey çıktı ortaya mertlik bozuldu. Ticaretin sır olması durumu ortadan kalktı. Türkiye’nin

ihtiyacının birkaç katı üretim fazlası var. Eskiden üreticiler de bayiler de para kazanıyordu ama şimdi risk hep esnafın sırtında. Dolayısıyla senede 1-2 tane esnaf gidiyor, işini kapatıyor. Bu mesleğe giren bir insan, bu işe koyduğu finansmanının % 50’sini alamayacağım diye düşünerek başlayacak. Bu sektöre girince, çıkış yok. Bu mesleğin terkedilmesi zordur. Zaten ihtiyaç duyulmadığı zaman bu ürünler hiçbir şey

değildir, bu sektörden çıkıyorum dediğin zaman elindeki stok malzemesinin % 50’si çöptür. % 20 indirimle versen yine satamazsın. Bizim ürünlerimiz o kadar zor ki. Lazım olduğunda, satıldığı zaman para eder. Satılamazsa sadece demir yığınından ibaret bir şey değildir. Sadece bekleyip u,uzun zaman harcayıp değerinin çok altında satıldığında karşılığını belki alabilirsin, onun için ‘durmak yok yola devam...’

İTÜ Ufuk Güldemir Yaban Hayatı Müzesinin Seçimi de Support Sistem (Yüzer Döşeme Ayakları) Oldu!

∂ Müze, başta Anadolu Bölümü

olmak üzere Asya, Avrupa, Afrika ve Amerika kıtalarından oluşup, dünyadaki örnekleri gibi sürdürülebilir yaban hayatı konusunda ziyaretçilerini bilgilendirecek. Yaban hayatı

deyince aklınıza sadece hayvanlar gelmesin. Ağaçlar, orman, çöl, bin bir çeşit böcek gibi yaban hayatının vazgeçilmezleri de müzenin bir parçası olacak. Doğa parkında yer alan açık ve kapalı sergi alanlarının bir bütün olarak tasarlandığı, topografik veriler ve bitki örtüsüyle uyumlu bir müze binası, Yapıda doğa dostu malzemeler ve teknolojilere yer verildi. Ufuk Güldemir Yaban Hayatı Müzesi Tasarım ekibi, Selim Velioğlu, Arzu Erdem, Erce Funda, Orkun Özlüer, Ersen Gömleksiz, Bağışçı, Ufuk Güldemir Gazetecilik Eğitim ve Kültür Vakfı, İşveren, İTÜ Geliştirme Vakfı,

Nalbur Teknik.com / Temmuz’13

Yüklenici Firma, Megaron Mimarlık. Oldukça ses getiren projelerde kullanılan SUPPORT Sistem, bu kez yaban hayatı müzesi projesinde tercih edildi. Support Sistem, birçok önemli özelliğinin yanı sıra çevreci bir malzeme olarak da farkını gösteriyor. Dayanıklılık, hafiflik ve kolay işlenebilirlik gibi büyük önem taşıyan özellikleri bir arada sunan Support Sistem, çevreye duyarlı, yüzde yüz geri dönüşümlü, ürünlerin TSEK99 Standartlara uygun üretiliyor. Support Sistem malzemesinin çevreci özelliği, içerdiği hammaddelerden ve üretim teknolojisinden kaynaklanıyor. Support Sistem tüm dünyada, çevreye karşı hassas ve bilinçle yaklaşan bir inşaat malzemesi olarak biliniyor ve inovatif bir ürün olarak yapılara değer katıyor. Support Sistem yüzer döşeme uygulamaları, yüzeylerde su birikmesi önleyip, eğim betonu nedeniyle kaplamaya yansıyan kot farklılıkları yok ederek, kaplama alanları tek final kotu ile geçilir ve

bu sayede geniş alanlarda istenilen tek mekan etkisi yakalanmış olur. Sistemin demonte olması tadilat çalışmalarını kolay ve ekonomik hale getirir, tasarımcılara geniş zaman ve uygulama serbestliği sağlar Kullanım alanları; Teraslarda,

bahçe teraslarında, balkonlarda, havuz çevrelerinde, plaza güvertelerinde, çatı giriş patıkalarında, beton ahşap, doğal taş&kompoze levhalar gibi kaplama plakalarını desteklemek amacıyla kullanılır. Firma İSO9001 kriterleri çerçevesinde çalışmaktadır.

Yalıtımlı binada soğutma gideri yüzde 50 azalıyor Eviniz serinlerken cebiniz yanmasın! ∂ Yaz sıcaklarının kendini iyiden iyiye hissettirdiği bugünlerde aşırı sıcaklardan bunalanlar klima ve vantilatör kullanarak serinlemeye çalışıyor. Ay sonunda gelen elektrik faturaları ise cep yakıyor. Kavurucu yaz sıcaklarıyla mücadele etmek için daha ekonomik çözümler bulmak gerekiyor. XPS Isı Yalıtımı Sanayicileri Derneği ısı yalıtımı yaptırarak soğutma giderlerinin yüzde elli azaltılabileceğini belirtiyor. Bütün bir kış özlemini çektiğimiz yaz en sonunda geldi. Aşırı sıcaklara karşı serinlemek isteyenler klima ve vantilatörleri çalıştırmaya başladı bile. Ay sonunda gelen elektrik faturaları ise doğalgaz faturalarını aratmıyor. Hem aşırı sıcaklardan etkilenmemek hem de yüksek elektrik faturası ödememek istiyorsanız çözüm aslında çok basit. XPS Isı Yalıtımı Sanayicileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Ertuğrul Yörük aşırı sıcaklardan korunmak ve soğutma giderlerini yüzde elli azaltmak için binalara ısı yalıtımı yapılması gerektiğini söylüyor. XPS Isı Yalıtımı Sanayicileri Derneği Başkanı Ertuğrul Yörük, “Toplum genelinde ısı yalıtımının sadece soğuktan korunmak için gerekli olduğu düşünülüyor. Oysa ısı yalıtımı sıcaklarla da mücadele ederek enerji tüketimini yarı yarıya düşürüyor ve serin bir yaz geçirilmesini sağlıyor. Tüketiciler tam doğalgaz faturası derdinden kurtulduk derken yazın da elektrik faturalarıyla baş etmek zorunda kalmak istemiyorlarsa binalarına ısı yalıtımı yaptırmalı. Üstelik bir

Nalbur Teknik.com / Temmuz’13

binayı soğutmanın ısıtmaktan çok daha zor ve masraflı olduğunu düşündüğümüzde, ısı yalıtımının yazın sağladığı avantajlar daha net görülüyor ” diye konuştu. Isı yalıtımının enerjiden sağladığı tasarrufla en ucuz ve efektif çözüm olduğunu, aynı zamanda gelecek için bir yatırım niteliği taşıdığını söyleyen Ertuğrul Yörük sözlerine şöyle devam etti: “Isı yalıtımı yaptırmaya karar verildiğinde doğru ürünün seçilmesi ve doğru uygulama yapılması çok önemli. Isı yalıtımından bina ömrü boyunca ilk günkü performansı almak

istiyorsanız dünya standartlarında ve CE belgeli ürünleri tercih etmeniz gerekiyor. Dernek olarak, binalarına ısı yalıtımı yaptırmak isteyenlere CE belgesine sahip ve güvenilirliğini kanıtlamış XPS ısı yalıtım levhalarını gönül rahatlığıyla tavsiye ediyoruz. Özel bir teknoloji ile üretilen XPS ısı yalıtım levhaları aşırı sıcaklara, suya ve dona karşı dayanıklılıkları sayesinde sıva çatlağı, küf ve rutubet oluşumunu engelliyor, ısıtma ve soğutma kaynaklı faturalarınızı yarı yarıya azaltıyor. Böylece sağlıklı, konforlu yaşam alanlarına en ekonomik şekilde ulaşıyorsunuz.”

“Ukrayna’nın anahtar ve prizi VİKO Güvencesinde” ∂ Elektrik anahtar ve priz sektörünün yenilikçi ve lider kuruluşu VİKO, ihracat gerçekleştirdiği ülkelerdeki Pazar liderlikleri ile global ticari oyuncular haline gelen Türk markalarından birisi olma yolunda emin adımlarla ilerliyor ve Türkiye’d e olduğu gibi yurtdışında başarıdan başarıya koşuyor. GFK araştırma raporlarına göre Ukrayna’d a pazar lideri olması yanında en sevilen, en bilinen ve en güvenilir marka olan VİKO, geçtiğimiz günlerde yaklaşık 100 kişilik Ukrayna Bayi grubunu Türkiye’d eki Endüstriyel Tesislerinde ağırladı.

“Ukrayna, VİKO ürünleri kullanıyor “

İnovatif ve enerji verimliliğini destekleyen ürünleri, nitelikli ARGE Merkezi, örnek İK uygulamaları ve geleceğe değer katan Kurumsal Sosyal Sorumluluk projeleri ile fark yaratan VİKO, 2023 Yılına kadar kendi sektöründe dünyadaki ilk

Nalbur Teknik.com / Temmuz’13

on markadan biri olma vizyonuna doğru ilerliyor. Türkiye’d e yüzde 50 pazar payı ile lider olan ve 72 ülkeye ihracatı bulunan VİKO, GFK araştırma sonuçlarına göre Ukrayna’d a yüzde 35 Pazar liderliğinin yanı sıra sektörünün en bilinen ve en güvenilen markası konumunda ve Ukrayna’nın üçte biri VİKO ürünleri ile aydınlığı parmak uçlarına taşıyor.

“VİKO en sevilen marka olması çok doğal”

VİKO, sektöründe yön verici olduğu Ukrayna’d aki Bayi ve çalışanlarından oluşan yaklaşık 100 kişilik bir ekibi Türkiye’d eki Endüstriyel Tesislerinde ağırladı. Bayiler için düzenlenen kokteyl ve tesis turu ardından gerçekleştirilen toplantıda VİKO Genel Müdürü Nusret APAYDIN, Satış Direktörü Selçuk ERSOY ve Ukrayna Ülke Müdürü Ahmet Kadıoğlu ile diğer yöneticiler yer aldı. Nusret APAYDIN “ Bu Ziyaret VİKO’nun Türkiye’nin uluslararası alanda

da liderliğe ulaşabilmiş ender markaları arasında olduğunun da göstergesidir ve bunu çok önemsiyoruz. Ülkemizi dünya pazarlarında gururla temsil etmek, müşterilerimize vizyonumuzun gerektirdiği şekilde sürdürülebilir teknoloji ve ürünlerle çözümler sunabilmek için inovasyonu bir kurum kültürü olarak markamızın DNA’sına yerleştirdik, sürdürülebilir başarı ve geleceğe değer katmak üzere emin adımlarla ilerliyoruz “ dedi. Birçoğu VİKO Tesislerini ilk kez ziyaret eden ve gördükleri karşısında şaşkınlıklarını gizleyemeyen Ukraynalı Bayiler, VİKO tesislerinin modernliği ve büyüklüğü karşısında çok etkilendiklerini, böyle bir markanın Ukrayna’d a en sevilen marka olmasının çok doğal olduğunu ifade ettiler. VİKO Ukrayna Pazar liderliğinin yanı sıra Rusya’d a ilk 3 içerisinde, Kazakistan, Özbekistan, Kırgızistan, Gürcistan, Kosova gibi ülkelerde de yine pazar lideri konumunda yer alıyor.

Pakpen Tuskon Türkiye Dünya Ticaret Köprüsü Fuarı’na katıldı

Pakpen ürünlerini dünyaya tanıttı Yapı sektörünün öncü firmalarından Pakpen, 19–20 Haziran 2013 tarihleri arasında gerçekleştirilen 18. Tuskon Türkiye Dünya Ticaret Köprüsü Fuarı’na katıldı. Türkiye İş adamları ve Sanayiciler Konfederasyonu (TUSKON) tarafından düzenlenen fuarda Pakpen ürünlerini yabancı yatırımcılara tanıttı ∂ Dünya standartlarına uygun üretim tesisleri, girişimci ve yenilikçi yapısıyla 1989’d an bu yana yapı sektöründe birçok ilke imza atan Pakpen, 19– 20 Haziran 2013 tarihleri arasında İstanbul Fuar Merkezi’nde bu yıl 18’incisi gerçekleştirilen Tuskon Türkiye Dünya Ticaret Köprüsü Fuarı’na katıldı. Tuskon Türkiye Dünya Ticaret Köprüsü Fuarı’na katılan Pakpen A.Ş çatısı altında üretilen; Pakpen pencere modelleri, kepenk ve panjur sistemlerini, Pak Door dekoratif dış kapı ve kompozit kapı sistemlerini, Pak Board EPS ve XPS ısı yalıtım levhalarını, PakPlast Alt Yapı ve Bina İçi Tesisat borularını 140 ülkeden gelen firma temsilcilerine tanıttı. Türkiye İş adamları ve Sanayiciler Konfederasyonu (TUSKON)’nun üyelerinin yurt dışına açılmalarını ve potansiyel pazarlara

Nalbur Teknik.com / Temmuz’13

ulaşmalarını sağlamak amacıyla düzenlediği fuara katılan Pakpen Yönetim Kurulu Üyesi İbrahim Tuza, “2012 yılında fuara 7 kıtadan 130 ülkeden 1500 yabancı iş adamının katıldığını biliyoruz. Cirosunun yaklaşık %30’unu ihracattan elde eden bir kurum olarak yabancı katılımcıların fuara olan ilgisi bizi memnun ediyor. Pakpen olarak iştirakimiz Pakpen Dış Ticaret aracılığıyla başta Avrupa olmak üzere 50’ye yakın ülkeye ihracat gerçekleştiriyoruz. Özellikle hedef pazarlarımızın katılımıyla ürünlerimizin çeşitliliğini ve kalitesini birebir tanıtma fırsatı yakaladık” dedi. Tuza “Fuar Afrika’d an Avrasya’ya, Asya’d an Latin Amerika’ya kadar yeni ve farklı tüm pazarlardan seçkin ithalatçılarla tanışma imkanı sunarak kıtalar arası ticarete yön veriyor. Pakpen yükselen istihdamı, üretim

kapasitesi ve yatırımlarıyla yapı sektöründe pencereden bahçe aksesuarına, dış cepheden kapıya, borudan yalıtım ürünlerine kadar bir bina için gerekli birçok malzemeyi üretebilen tek firma olarak dünyanın dört bir yanında ve Türkiye’nin bütün şehirlerinde tercih ediliyor” dedi. Pakpen AŞ, PAKPEN markasıyla PVC Kapı-Pencere Panjur ve Kepenk Sistemleri, PAK SIDING markasıyla Vinil Dış Cephe Kaplama Sistemleri, PAK COUNTRY markasıyla Çit, Korkuluk, Kameriye ve Pergola Sistemleri, PAKPANEL markasıyla PVC/XPS Sandviç Panel, PAKDOOR markasıyla Dekoratif Dış Kapı ve Kompozit Kapı Sistemleri, PAKBOARD markasıyla XPS ve EPS Isı Yalıtım Levhaları ve PAKPLAST markasıyla altyapı ve bina içi tesisat boru sistemlerinin üretimini gerçekleştiriyor.

153 yıllık Legrand tecrübesi, İnform kalitesiyle buluştu Legrand; kesintisiz güç kaynakları dünya lansmanı için, İnform’u tercih etti ∂ Bina, elektrik ve dijital alt yapılar için ürün ve

sistemler konusunda uzman, dünyaca ünlü Legrand’ın 2010 yılında bünyesine kattığı İnform A.Ş.’nin yetkilileri, “Legrand Keor S (3-10kVA), Legrand Keor T(10-120kVA), Legrand Keor HP(100-800kVA)” adlı yeni kesintisiz güç kaynakları ürünleri ile ürün portföyünü geliştirmeye devam ediyor. Teknoloji harikası olan bu ürünler, doğaya dost olma özelliğiyle de ön plana çıkıyor. İnform tesislerinde gerçekleştirilen Legrand Keor HP, KeorT, KeorS Serisi Kesintisiz Güç Kaynağı” ürün lansmanına, dünyanın farklı ülkelerinden gelen Legrand KGK Divizyonu yetkilileri katıldı. Yeni ürünlere özgü sunumların gerçekleştirildiği lansman tarihine paralel olarak yetkililerle fabrika turu da gerçekleştirildi. Lansmanda, Kesintisiz Güç Kaynakları sektöründe açık ara pazar lideri olan İnform’ un gözünü daha da yükseklere diktiğinin altını çizen İnform Genel Müdürü Levent Ilgın, Türkiye Kesintisiz Güç Kaynakları pazarında 2012 yılında yüzde 2 civarında

Nalbur Teknik.com / Temmuz’13

büyürken, İnform’ un yüzde 20 büyüdüğüne dikkati çekti. Ilgın, doğaya dost, kullanıcı dostu yeni ürünleriyle büyümeye hızla devam edeceklerini belirtti. “Legrand Keor HP” kesintisiz güç kaynağı, 100-800kVA’d an 4,8MVA güce kadar çözüm sunulabiliyor. ≥ %95 yüksek verim ve 0.9 yüksek aktif güç cihazın öne çıkan diğer teknik özellikleri arasında. Cihazın izolasyon trafosu sayesinde, ekstra güvenlik sağlanabiliyor. Düşük karbondioksit (CO2) salınımı sayesinde ise doğa dostu bir ürün olmayı başarıyor. Kesintisiz Güç Kaynakları teknolojisinde gelinen son nokta; “3-Level “ teknolojisine sahip, tek faz ve üç faz çıkışlı bu ürünler ; kullanıcıları alışkanlıkların dışına çıkarıyor. 3-10kVA güç aralığında olan “Legrand Keor S” yüksek aktif güç (0.9) sayesinde kullanıcılara standart ürünlere göre %28 daha fazla aktif güç sağlıyor. 10-120kVA aralığında güçlerden oluşan “Legrand Keor T” ise yüksek çıkış güç faktörü sayesinde, standart ürünlere göre %12 daha fazla aktif güç sağlayabiliyor.

Pasif evlerle kentsel dönüşümde 20 kat tasarruf fırsatı

Yaz sıcaklarında klima açılmadan soğuyan evler yapmak mümkün Kentsel dönüşüm hareketiyle yeniden yapılacak binalarda ısıtma ve soğutma için harcadığınız enerjiden 20 kat tasarruf elde etme şansınız olduğunu biliyor musunuz? Peki, yaz sıcaklarında klima açmadan bile evinizde serin bir şekilde oturabileceğiniz binalarla tanıştınız mı? ∂ Türkiye’d e yapıların en öncelikli sorunları arasında, ısı yalıtımlarının olmaması geliyor. Ülkemizdeki binaların yüzde 85’inin ısı yalıtımının bulunmaması da bunun en önemli göstergesi. Isı yalıtımsız binalar yüzünden her yıl ısıtma ve soğutma harcamalarımız için yaklaşık 10 milyar doları çöpe atıyoruz. Kentsel dönüşüm hareketi ise Türkiye’d eki ısı yalıtımsız binalara son vermek için önemli bir fırsat sunuyor. Kentsel dönüşümle yeniden yapılacak binaları ısıtma ve soğutma için yılda metrekare başına sadece 15 kWh enerji harcayan Pasif Ev’lere dönüştürerek 20 kat daha tasarruflu binalara sahip olmak mümkün. Blue’Safe Mavi Kale sözcüleri Pasif Ev ile elde edilecek tasarruf rakamlarına ilişkin açıklamalarda bulundu. Konuyla ilgili açıklamalar yapan Blue’Safe Mavi Kale sözcülerinden Kalekim Genel Müdürü Altuğ Akbaş şunları söyledi: “Ülkemizdeki 19 milyon konutun 16 milyonunda ısı yalıtımı bulunmuyor. Isı yalıtımsız bu binalar yüzünden enerjimizi boş yere tüketiyoruz. Oysa enerjisinin yüzde 75’ini ithal eden bir ülkeyiz.

100

Nalbur Teknik.com / Temmuz’13

Toplam enerjimizin yüzde 34’ünü konutlarda kullanıyor ki bunun da yüzde 80’ini ısıtma ve soğutma amaçlı harcıyoruz. Bu yüzden ısı yalıtımsız binalar dış ticaret açığında son derece önemli bir rol oynuyor. Kentsel dönüşüm hareketiyle gereksiz yere tükettiğimiz bu enerjinin önüne geçmek mümkün olacak. Kentsel dönüşüm hareketiyle yeniden yapılacak tüm binalar TS 825 Isı Yalıtımı Yönetmeliği’ne göre ısı yalıtımlı inşa edilmek zorunda. Bu yönetmeliğe göre bir bina yılda metrekare başına ısıtma ve soğutma için 80 - 100 kWh enerji harcayacak şekilde dizayn edilecek. Ülkemizde yalıtımsız bir binada bu rakam 300-350 kWh civarında. Oysa günümüzde yeşil bina konseptinin en son geldiği nokta olan Pasif Ev’ler sayesinde yılda ısıtma ve soğutma için sadece 15 kWh enerji harcayan binalar inşa etmek mümkün. Bu da Pasif Ev’lerin yalıtımsız ve kalitesiz binalara kıyasla tam 20 kat enerji tasarruf sağladığını gösteriyor. Mevcut yönetmeliklere göre inşa edilen bir binayla kıyasladığımızda ise Pasif Ev’lerin 6 kat daha fazla enerji tasarruf sağladığını ortaya koyuyor. Pasif Ev konseptinde eviniz için kışın çoğu zaman herhangi bir ısıtma ihtiyacı duymazken, yaz sıcaklarında da klima açmadan serin serin oturma şansınız var.”

102

Nalbur Teknik.com / Temmuz’13

Blue’Safe Mavi Kale adına konuşan Mardav Genel Müdürü Levent Pelesen ise; “Ülkemizdeki mevcut yönetmelik gereğince kentsel dönüşümle yeniden yapılacak olan binalar ısıtma ve soğutma için harcanan enerjiyi yarı yarıya azaltacak. Ancak 1020 sene sonra bu enerji tüketim oranları da bize yüksek gelmeye başlayacak. Bu yüzden ileride “keşke” dememek için bugünden yıkıp yeniden yaptığımız binaları daha enerji tasarruflu binalar

haline getirmeliyiz. Avrupa Birliği’ne baktığımızda binaların yüzde 50 – 60’ında ısı yalıtımı olduğunu görüyoruz. Onlar şu anda bile enerjiden bu kadar tasarruf ederken daha verimli olan Pasif Evleri inşa etme yarışındalar. Örneğin Almanya’d a 13 bin ‘Pasif Ev’ bulunuyor. Avrupa Birliği ülkeleri 2019 yılından itibaren inşa edilecek tüm kamu binalarını Pasif Ev olarak yapmak için bir anlaşma yaptılar bile. Ülkemizde de Pasif Evlerin örnekleri giderek yaygınlaşıyor. Pasif Ev’ler sayesinde ısıtma ve soğutma için harcadığımız enerji ve dolayısıyla da faturalarımız da mevcut standartlarla yalıtılmış bir binaya kıyasla 6 kat azalacak. Bu açıdan kentsel dönüşüm bizim için gerçek bir fırsat olabilir. Yakın gelecekte bir daha bu fırsatı yakalayamayabiliriz. Bu nedenle bunu iyi değerlendirmeli ve ülkemizdeki Pasif Ev’leri ve enerji verimliliği yüksek evlerin sayısını artırmalıyız. Bunun için de daha kalın ısı yalıtımı uygulamaları yaptırmak gerekiyor. Böylelikle binanın ısıtma ve soğutma giderleri azalacak ve kazanan hem aile hem de ülke ekonomisi olacak” diye konuştu.

Para kazandıran satış arttırma teknikleri Evet, haksız sayılmazsınız ! Ben de böyle bir baslık görsem hiç düşünmez, merak eder okurdum. Zira bugün gelinen noktada, satış sadece belli bir kesimin mesleği olmaktan çok, herkesin bir miktar öğrenmesi gereken bir meslek dalı haline gelmiştir. ∂ Satış, eğer doğru ve kurallarına göre yapıldığında dünyanın en kolay mesleği, eğer sistemsiz ve hedefsiz çalışılırsa da dünyanın en zor mesleği olabilmektedir. Şurası kesindir: Dünyada en çok satış yapan kişiler aslında daha az satış yapan bir kişiden daha çok çalışıyor değillerdir. Ama hedefleri konusunda çok disiplinli ve taviz vermeden hareket etmektedirler. İnsanın gelişmesi için zorlanması, hatta rahatsızlık duyması

104

lazım. Rahat hareket ediyorsak, gelişemiyoruz, ileriye gidemiyoruz demektir. Bu her iş için geçerlidir. Satış işi içinde… Satısı artırmanın kısa bir yolu yok ancak aşağıda saydıklarımı uygularsanız, size başarı garanti edebilirim. Çünkü çoğu satıcının başarısızlığının altında öz disiplin eksikliği, motivasyon ve yönlendirme

Nalbur Teknik.com / Temmuz’13

yatmaktadır. Satışlarınızı %80 artırmak için 5 konuda performansınızı arttırmanız yeterlidir. Her birinde %10 – %20 performansınızı arttırmanız yeterli olacaktır.

Nasıl başaracağız?

Başarılı olmak için birçok konuda iyi bir yönetici olabilmek gerekmektedir : İletişim ve İkna Yönetimi, iyi ürün bilgisi, müşteri ilişkileri yönetimi ve tabiki olmazsa olmaz olan etkin zaman yönetimi yöneticiliğidir. Etkin Zaman Yönetimi Satışı arttırmanın en önemli kriteri zamanı iyi kullanmaktan geçer. Zamanı olabildiğince etkin kullanmak ve var olan zamanı arttırabilmek! Zamanı nasıl arttırabiliriz? Pekçokları için mesai saati denen süreç günün 8 veya 10 saatini kapsamaktadır. Var olan bu saati daha çok arttırmaya çalışmaksa, bir süre sonra performans düşüklüğüne veya bıkkınlığına yol açacaktır. O halde var olan saat dilimini arttırmaktansa elimizdeki zamanı daha dolu ve eğlenerek harcamak yani işi eğlence olarak görmek, hem iş verimliliği hem

106

Nalbur Teknik.com / Temmuz’13

de etkin zaman yönetimi için tek çözüm yolu gibi görülmektedir. Bunun dışında daha neler yapılabilir?

1-Güne herkesten daha erken başlamak:

Türkiye’d e ortalama ise başlama saati 8.30 gibi görünse de aslında bu saat 9.30’a kadar sarkmaktadır. Güne erken başlamak için en ideal saat 7.00 dir. ilk bir saati sadece kendinizi hazırlanmaya ayırmak için harcayın. Erken başlamak sizi 8.30’d a isinizin başında en enerjik olarak bulunmanızı sağlayacaktır. Sabah kahvaltısı ve öğlen yemeklerinizi müşterinizle veya potansiyel alıcılarla değerlendirmek ziyaret sayınızın artmasına neden olacaktır. Is seyahatlerinde zaman kazanmak için 7.30 uçağı ile gitmek (en geç 8.00), 19.00 veya 19.30 uçağı ile dönmenizi tavsiye ederim. Bu saatlerde seyahat etmek ayrıca

Ankara seyahatlerinde birçok kişi ile karsılaşma imkânı da verecektir.

2-Günü adım adım planlamak ve öncelikleri belirlemek :

Pek çok kişi planlama yapmayı veya önceliklerini belirlemeyi zulüm sayarlar. Oysa günlük olarak yapacağınız 5-10 dakika planlama ile işlerinizin sayısını %25 – %50 arttırmakiçten bile değildir. Burada önemli nokta günlük hedeflerinizi ve yapmayı hedeflediğiniz konuları bir kâğıda yazmak, sonra yapılması gerekenleri öncelik sırasına göre yazmak ve her bir isi ne kadar zamanda tamamlamayı düşündüğünüzü yanına not etmek. Buna göre elinizdeki zaman yeterli değil ise, bazı isleri ertelemek veya iptal etmek gerekecektir. Öncelikleri yazmak için en ideal zaman is günü sonu veya aksam eve gidince olmalıdır. Bu konularda yeni fikirler aklımıza uyurken de gelebilir.

En önemli nokta, başkaları sizin zamanınızı çalarsa ne yapılmalı?

Bu konuda katı olmalıyız, aksi takdirde programımız sürekli aksayacaktır veya randevularınıza geç gitmek zorunda kalacaksınız.

3-Günlük ziyaret güzergâhını iyi planlamak:

Bazı satıcılar bir randevuyu kentin bir ucunda diğerini ise diğer uçta alarak çok yoğun bir gün geçirdiklerini iddia ederler ama gerçekte bu sadece kötü planlamanın bir sonucudur. İyi bir satıcı bir hafta sonraki randevularının yüzde 80’ini en geç bir önceki hafta Perşembe aksamına kadar planlar. İki hafta sonrasının da en az %20’sini. Kalan kısmı son dakika! Aynı hafta alınan randevular ise mevcut açık projelerinin kapatılması veya mevcut müşteri ziyareti için değerlendirilebilir. Randevu alırken eğer istediğiniz saat almak istiyorsanız bu işi direk kendiniz halledin, sekreterinize ve asistanınıza bırakmayın. En büyük yapılan hata randevu konusunda müşteri

yönlendirilmediği ve iyi planlanmadığı için randevu saatlerinin verimsiz saatlerde alınmasıdır. Başarı için her işte olduğu gibi önceden iyi planlama yapılmalıdır.

4-Her gün 1 fazla arama ve ziyareti hedeflemek:

Satış bir istatistik isidir ve aslında hesap çok basittir : Ne kadar çok ararsanız, o kadar çok randevu alırsınız. Ne kadar randevu alırsanız o kadar ziyaret ve satış oranı yakalarsınız. Çoğu satıcı her gün aynı şeyleri yaparak ayni sonucu elde edeceklerini düşünürler,ki bu büyük bir yanılgıdır. Belli dönemlerde çok yoğun arama ve ziyaret yaparak yeni müşteri potansiyel listenizi arttırabilirsiniz ki potansiyel müşteri listesi oluşturmak, aramak, randevu

almak, teklif vermek ve kapatmak gibi süreçler satış oranınızı arttırmaktadır. Ancak, en önemli konu randevu almaktır. Randevu yoksa satış yoktur. Doğru müşteriyi bulmak ise isin yüzde 80’idir. Buradaki başarı oranınız verimliliğinizi arttıracağı gibi, satış oranınızı da olumlu etkileyecektir. Satışta başarısızlık yoktur, sonuç vardır. Her gün yapacağınız 1 ekstra arama veya ziyaret satışlarınızı ciddi miktarda artmasına neden olacaktır. Günlük planlamanızı ne kadar iyi yaparsanız o kadar çok kişiye

ulaşabilirsiniz. Arama için en uygun saatler ; sabah erken 8.309.30 veya 17:00- 18:00 saatleridir. Cep telefonu arama isini daha da basit hale getirmesine rağmen dikkatli kullanılmasında yarar vardır. Cep telefonundan arıyorsanız, önce “müsait misiniz?” sorusunu sormayı unutmayın, sekreterinize bağlatmayın!

5-Hafta sonlarını da etkin değerlendirmek:

çalışın: Ziyaret edeceğiniz uzak yerlerde mevcut müşterileri ziyaret etmek, memnun müşterilere yeni ürün ve hizmetlerden bahsetmek hatta referans istemek için değerlendirmek oldukça faydalı olacaktır Böyle bir durumda randevular kısa tutulmalı ve sohbet kısmi mümkün olduğu kadar az olmalı ve müşteriye ne kadar vakit ayıracağınızı önceden söylemelisiniz. Bu konuda çoğu satıcı sadece özgüven eksikliğinden dolayı ziyareti kısa kesmek konusunda tereddüt eder ve tüm ziyaretler gereğinden uzun sürer veya bir sonraki randevuya geç kalırlar. Gece kalmayı gerektiren ziyaretlerde aksam yemeği de müşteri ile beraber olmak için veya şube ziyareti ise bu zaman şirket elemanlarınızla toplanmak için değerlendirilmelidir.

6-Tüm planlarınızda trafiğin durumunu hep dikkate alın:

8- Ya boş zamanlar?

Hafta sonu yapılacak 3-4 saatlik planlama ve geçen haftanın gözden geçirilmesi ve ertesi haftanın planlaması zaman planlaması açısından verimliliğinizi arttıracaktır. Pazartesi sabahınızı ve Cuma aksam üstlerinizi toplantı saatlerine ayırmanız diğer verimli gün ve saatlerin ziyan edilmemesini sağlayacaktır.

Trafikte geçirdiğiniz zamanı olabildiğince azaltma yoluna gitmek gerekir.Mesela mümkünse ev ve isiniz arasındaki zamanı azaltmak için isinize yakin bir yere taşınmak gibi, ya da günün ilk ve en son randevusunu evinize yakin yerlerde almaya çalışmak gibi. Büyük şehirlerde yaşıyorsanız, cuma günleri mümkün olduğu kadar öğleden sonrasına randevu almamanız trafik yoğunluğu açısından tavsiyemdir. Pazartesi günleri de aynı trafik youğunluğu nedeniyle olabildiğince erkenden evden çıkabilmek yararınıza olacaktır. 7-Seyahatler ve uzun mesafeli ziyaretlerde ziyaret sayınızı artırmaya

108

Nalbur Teknik.com / Temmuz’13

Etkin satıcıların diğer bir başarısı da, bos zamanlarında ne yaptıklarında gizlidir. Şurası kesinidir : Bir sekreter gibi sadece işten eve, evden ise giden satıcının başarılı olma şansı yoktur. Satıcının is dışında zamanını nasıl değerlendirdiği, başarısını belirler. Başarılı satıcılar kendilerine zaman ayıran ve hayatlarını dengeli yasayan kişilerdir. Sadece çalışarak başarma şansınız çok düşüktür. İş dışında yapmış

olduğunuz aktiviteler ileride nerede olduğunuzu belirleyecektir. Ailenize, yakin arkadaşlarınıza zaman ayırmak, en önemlisi kendinize zaman ayırmanız lazım. Spor yapmak, seyahat etmek, kitap okumak, hatta bazen parkta yalnız yürümek bile kendinizi iyi hissetmenize sebep olacaktır. Bunun dışında kendinizi geliştirecek seminerlere ve toplantılara katılmak, sosyal, kişisel gelişim veya sektörel derneklerde görev almak çevrenizi geliştirmek için son derece önemlidir. İşten sürekli geç çıkmak sizi yoracağı gibi bir süre sonra çalışamaz hale gelmenize sebep olacaktır. Kendini mutlu edemeyen, başkasını mutlu edemez. Önce kendimizden başlamamız lazım.

Betek

Grubu’nda atama ∂ Betek Pazarlama Genel Müdür Yardımcılığına Gülay Dindoruk atandı! Filli Boya, Capatect, Fawori, Alsecco ve Alligator markalarıyla hizmet veren Betek’in, Filli Boya Yalıtım Genel Müdür Yardımcılığını yürüten Gülay Dindoruk, “Betek Pazarlama Genel Müdür Yardımcısı” olarak atandı. Gülay Dindoruk, Galatasaray Lisesi, İTÜ Elektrik Mühendisliği ve İÜ İşletme İktisadı bölümlerinden mezun olduktan sonra sırasıyla Sigorta, Enerji ve Yalıtım sektörlerinin pazarlama ve iş geliştirme gruplarında çeşitli görevler üstlendi. İZODER İletişim Komisyonu 2 dönem Başkanlığını yapan Gülay Dindoruk 2012 yılında Yalıtım Sektörü, Yılın profesyoneli ödülünü almıştır.

Duvar

kağıdında tarihin dokuları günümüz mekanlarında HannaHome’un temsilcisi olduğu dünyaca ünlü duvar kağıdı markası Design ID, yeni koleksiyonları “RELIEVO”, “RENAISSANCE”ve “BEAUX ARTS” ile tarihi dokulardan ilham alan desen çeşitlerini duvarlarınıza taşıyor

∂ HannaHome’un temsilcisi olduğu dünyaca ünlü duvar kağıdımarkası Design ID, Barok, Rokoko, Rönesans dönemi mimarisi, kabartma ve oymasanat eserlerinden ilham alarak yarattığı yeni koleksiyonları “RELIEVO”,“RENAISSANCE” ve “BEAUX ARTS” ile günümüz mekanlarına geçmişin dokularını getiriyor. İsmini ve desen etkilerini, sanat tarihinde iz bırakmış akım ve stillerden alan koleksiyonlar, klasiktasarımlarınelegan geleneksel çizgisini, modern bir bakış açısı ile yorumlayarak günümüz yaşantısında yeniden restore ediyor. Adını, sanat literatüründe İtalyanca hafif kabartma anlamına gelen relievo sözcüğünden alan RELIEVO koleksiyonunda yer alan desenler, 3 boyut etkisi ile dikkat çekerken, desenlerin işlendiği dokular ise doğada yer alan 4 farklı materyal dokusundan esinlenerek oluşturulmuş; toprak ve rüzgarın hassasiyetle şekil verdiği kireçtaşı, doğanın güzelliğinin dingin yansımasını ışıltılarla birleştiren huş ağacı, zarafet ve asaleti ile mermer ve benzersiz soğuk cazibesi ile metal. Rönesans döneminden ilham alan RENAISSANCE, Barok ve Rokoko döneminin gösterişli süsleme ve bezemelerinden izler taşıyan BEAUX ARTS koleksiyonlarında ise farklı doku alternatiflerinin kullanımı ile zenginleştirilen klasik stilin vazgeçilmezleri damask, yaprak, çiçek ve şal desenleri, modern bir yorumla duvar kağıdı tasarımlarına yansıtılmış. Renk paletinden gri, bordo, mavi, krem, bej, mermer pembesi, antrasit ve tonlarının ağırlıkla kullanıldığı koleksiyonlarda yer alan duvar kağıtları, mekanlara tarihin görkemini ve sanatın inceliğini yansıtıyor.

110

Nalbur Teknik.com / Temmuz’13

Grohe sürdürülebilir büyüme stratejisiyle yükseliyor 2012 mali yılı sonunda GROHE Grubunun satışları yüzde 21 yükseldi, düzeltilmiş FVÖK yüzde 18 arttı, Almanya’da satışlar yüzde 9 artış gösterdi ve Asya’da güçlü büyüme devam ediyor

∂ Avrupa'nın en büyük ve dünyanın önde gelen sıhhi tesisat donanımı üreticileri arasında yer alan GROHE Grubu 2012’de bir kez daha rekor sonuçlara ulaşarak, büyüme trendini sürdürdü. Satış ve kâr rakamlarında çift haneli artışlarla, GROHE Grubu (GROHE ve Joyou AG) 2012’de bugüne kadarki en büyük artış düzeyine ulaştı. Grup satışları mali yılda yüzde 21’e yakın artışla 1,4 milyar Euro’ya ulaştı. Joyou hariç tutulduğunda dahi, GROHE geçen yılki 1,02 milyar Euro’ya kıyasla yüzde 6 artışla satışlarını 1,08 milyar Euro’ya yükseltti. GROHE Grubu düzeltilmiş FVÖK rakamı ise yüzde 18 artarak 273 milyon Euro oldu. Yıllık finansal tablolar 286 milyon Euro likiditeye işaret ediyor. Joyou hariç, GROHE’nin düzeltilmiş FVÖK rakamı 2011’deki 206 milyon Euro’ya karşılık 2012’de 217 milyon Euro oldu. Almanya’da ise GROHE’nin satışları yüzde 9 yükseldi. Grup satışlarının yüzde 73 büyüdüğü Asya pazarı en yüksek büyümeyi sergiledi. Bu başarı büyük ölçüde, Çinli piyasa lideri Joyou AG ile yapılan ortaklığın sonucu olarak yorumlanırken, GROHE Grubu şu anda Joyou AG’nin yüzde 72’sini elinde bulunduruyor.

Sakinlik veren yapısı ile dikkatleri üzerine çekiyor Mimari ve sadeleştirilmiş tasarımı sayesinde görsel açıdan sakinleştirici bir yapıya sahip olan Duravit’in X-Large mobilya serisi tüm dikkatleri üzerine çekiyor

∂ Bugün birçok kişi hem hareketli günlük yaşamlarını dengeleyecek hem de onlara bir sakinlik hissi verecek iç mekan mobilyaları istiyor. Bu odaların özelliği, görsel açıklık ve bir düzen hissinin oluşturulmasıdır. Bu da her tür malzemenin ortadan kaldırılması için bol miktarda saklama yeri olmasını gerektiriyor. Duravit’in X-Large mobilya serisi mimari ve sadeleştirilmiş tasarımı sayesinde görsel açıdan sakinleştiricidir. Sieger Design, Duravit’in en çok çeşidi olan banyo serisini tekrar yorumlamada ince çizgiler ve şık hatlardan yararlanmıştır. Modern ve son derece çok yönlü olan X-Large, şimdi günümüzün mimari ve teknik ruhuyla her zamankinden daha fazla uyum içinde. Mobilyaların ön kenarındaki hafif ve ince hatlar önemli tasarım özellikleridir. Bunların toplam kalınlığı 24 mm’dir. Ancak, gerçekte görünen sadece 12 mm’lik özellikle düz ve sadeleştirilmiş bir kenar yüksekliğidir. Bu küçük ama ince kenar detayı, mobilyaya bir gölge boşluğu vererek neredeyse yüzer gibi bir etki oluşturur. Genişlikleri 80 ila 200 cm arasında değişen konsollar geniş odaların uzun kenarlarını en uygun biçimde öne çıkarır ama aynı şekilde oteller veya küçük odalar için özel çözümler sunmakta.

FARKLI RENKLER BİR ARADA

Boyadan kaplamaya ve gerçek ahşaba kadar uzanan sekiz farklı renk seçeneği bulunur. Bu program; fırçalanmış, gerçek ahşap meşe cilası ve doğal ceviz kaplama gibi özellikle doğal his veren renk seçeneklerini de içerecek şekilde genişletilmiş şekilde sunuluyor. Duravit bu seriye bir de mat beyaz renk seçeneği eklemiş durumda. Ayna üzerinde şık bir ışık yansıtıcısı bulunuyor. Yenilikçi teknolojiyle yüzün parlamadan en uygun şekilde aydınlatılması için çekici renkte, dolaylı ve homojen LED ışık sağlanmıştır. Duravit, aynalı dolaplar için isteğe bağlı olarak eklenebilen bir ses sistemi geliştirmiş. Mükemmel ses yayını yapar ve özellikle banyo için tasarlanmıştır. Bluetooth uyumlu tüm aygıtlar sistemi kumanda etmede ve müzik çalmada kullanılabilir. Kullanımı kolay olduğundan ses sistemi proje işinde kullanılmaya da uygun. Bu seride sekiz farklı yüzeyi olan ve bu sayede mevcut Duravit serilerinin tamamıyla birleştirilebilen toplam 112 model yer almakta.

112

Nalbur Teknik.com / Temmuz’13

NG Kütahya Seramik’ten İzmir’de ve İzmit’te 2 yeni showroom

NG Kütahya’nın İzmir’deki 22 yıllık iş ortağı Kulalılar Yapı Malzemeleri ve İzmit’teki iş ortağı NR Mühendislik’in yeni showroom’u 14 Haziran Cuma günü törenle hizmete açıldı ∂ Kulalılar Yapı Malzemeleri’nin açılış törenine NG Kütahya Seramik Porselen Turizm A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Erkan Güral’ın da aralarında bulunduğu isimler katıldı. Açılışta sergilenen göz alıcı tasarımlar, davetlilerin ilgi odağı oldu. Açılışta bir konuşma yapan Erkan Güral, bu önemli güne tanıklık etmekten duyduğu mutluluğu ifade ederek şunları söyledi: “Uzun yıllara dayanan dostluğumuzun bu showroom’la taçlanması bizim için mutluluk verici.” 2 kattan oluşan ve 500 m2’lik showroom’da, NG Kütahya Seramik’in en yeni ürün koleksiyonları özel ve farklı sergileme alanlarıyla tüketicilere sunuluyor. 14 Haziran’da gerçekleşen bir diğer açılışın adresi NG Kütahya Seramik’in İzmit’teki iş ortağı NR Mühendislik oldu. Açılış törenine Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Sayın Zekeriya Özak, İzmit Belediye Başkanı Sayın Nevzat Doğan, Derince Belediye Başkanı Sayın Aziz Alemdar, Körfez Belediye Başkanı Sayın Yunus Pehlivan ve çok sayıda davetli katıldı. Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Sayın Zekeriya Özak açılış konuşmasında NG Kütahya Seramik’in son yılarda çok büyük yatırım yaptığını ve kalitesi ön plana çıktığını belirtti.

Standard Depo ve Raf Sistemleri, iletişim çalışmaları için COM PR İletişim ile anlaştı İmalatını gerçekleştirdiği depo ve raf sistemleri ile ünü Türkiye’nin sınırlarını aşıp 75 ülkeye ulaşan Standard Depo ve Raf Sistemleri, tüm iletişim çalışmaları için COM PR İletişim Danışmanlığı tercih etti

∂ Standard Depo ve Raf Sistemleri, medya iletişimi, marka yönetimi, kurumsal iletişim, kriz yönetimi, etkinlik, konu gündem yönetimi, sosyal sorumluluk, sponsorluk ve pazarlama iletişimi çalışmalarını COM PR İletişim Danışmanlığı’na emanet etti. 1962 yılından bu yana Türkiye’de faaliyetlerini sürdüren Standard Depo ve Raf Sistemleri, Avrupa’nın en büyük 3 depo ve raf sistemi üreticisinden biri olan ve merkezi Fransa’da bulunan Averys Group şirketlerinden biridir. Standard Depo ve Raf Sistemleri, Türk ekonomisine yön veren en büyük 1.000 şirketin tamamına yakınına hizmet ve çözüm üretmektedir. Yıllık 20 bin ton üretim kapasitesi olan Standard Depo ve Raf Sistemleri, Balkanlar, Orta Doğu ve Orta Asya’nın en büyük (ciro, makine parkuru ve üretim) endüstriyel Palet Rafı imalatçısıdır. Ülkemizin en büyük depo ve raf sistemlerinin ilk uygulayıcısı olan Standard, kendi geliştirdiği “Mekik Raf Sistemi” teknolojisi ile dünyanın en önemli firmaları arasında sayılıyor.

Yorum

Karmaşada yol almak ∂ Yolunu bilmeyen ve bulamayanlar için hayat büyük bir karmaşa. Siyasette

Prof. Dr. İsmail KAYA ismailkaya@gmail.com

de, iş dünyasında da, karmaşayı aşabilen, onu lehine kullanabilenler öne çıkıyor. Aslında firmalar, partiler, projeler, kampanyalar, vs. karmaşayı düzene dönüştürüp kargaşada yol almak için birer çözüm, birer araç. Pazarlamada karmaşadan ekmek çıkarmak, her şeyden ve herkesten önce, pazarda görünmeyen belli düzenleri görebilmekle başlıyor. Bir hedef, bir iş, bir ürün, bir satış, bir kazanç için bir fırsat penceresi görmek, pazarlamanın başladığına işaret. Daha sonra, fırsata odaklı bir strateji ve onu uygulayacak bir ekip, kargaşanın belirsizliğini belirliliğe ve kazançlı bir sonuca dönüştürecek bir düzen ve birtakım kurallarla sahneye çıkılıyor. Vakti geldikçe her birim ve ekip oyununu oynuyor, olan oluyor, perde kapanıyor. Ardından yeni bir oyun başlıyor. Hayat sürüp gidiyor. Bilgi ve iletişimdeki devrimlerle değişim hızı ve karmaşıklığı çok artmış bir dünyada, eskinin çözümleri yetersiz kalıyor. Kendini düzene sokarak karmaşıklıkta yol almak isteyen firmalar, komuta kontrol anlayışlarını da revize etmek zorundalar. Belirlilik ve kesinlikten belirsizlik ve ihtimallere, öngörülebilirden öngörülemeze, düzenliden düzensize, merkezîlikten merkezkaçlığa, formelden informele, sıkı kurallardan gevşek ilkelere, baskıcı dış disiplinden özdisipline, itaatten inisiyatife, kabullenmekten katılmaya ve iş birliğine, optimal kararlardan mâkul-makbûl kararlara, lineer ve dikey haberleşmelerden etkileşimli ve yatay haberleşmelere, hiyerarşik ve bürokratikten organik ve duruma mahsus organizasyonlara, yöneten ve işlem odaklı liderlikten, delege eden ve dönüştüren liderliğe, işleri ve prosedürleri yönetmekten oyunu ve operasyonları yönetmeye geçişler gerekiyor. Karmaşıklıkta başarı, düzenlemekten çok, karmaşıklığa uyum yeteneğiyle ilgili. Ekiplere nelerin ve nasıl yapılacağından çok neyin amaçlandığını bildirmek; yöneticiler dahil herkesin gözlerini müşterilerine çevirip, her işin ucunun müşteriye nasıl dokunacağını, nelerin müşterileri mest edeceğini görmelerini sağlamak gerekiyor. Çevre ve şartlar hızla değiştiğinden, kıvraklık ve hız önem kazanıyor. Her kademede her an, anlık geri dönüşler almak, bilgiye dayanmak, Ben yerine Biz demek gerekiyor. Tabiî, yöneticiler dahil, paradigmalar yenilenmedikçe karmaşada yol alınamıyor, işler daha beter karışıyor.

Prof. Dr. İsmail Kaya, İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi Pazarlama Anabilim Dalı Başkanıdır. Kendisine ismailkaya@gmail.com adresinden ulaşılabilir. Başka yazıları için, http://pazarola.blogspot.com http://pazarlamabitanedir.blogspot.com http://pazarlamazekasi.blogspot.com blogları ziyaret edilebilir.

116

Nalbur Teknik.com / Temmuz’13

Konumunun lideri uzmanlığını sektör profesyonelleri ile paylaşıyor!

∂ Endüstriyel harç üretiminde dünya lideri Saint-

Gobain Weber, ısı ve su yalıtımındaki uzmanlığını yapı profesyonelleri için düzenlediği eğitimler aracılığıyla paylaşmaya devam ediyor.

Dünya çapında 48 ülkede, 200’ü aşkın üretim tesisiyle faaliyet gösteren Saint-Gobain Weber, sektörün gelişimine katkıda bulunmak amacıyla düzenlediği eğitimlere bir yenisini daha ekledi. Diyarbakır Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’nde gerçekleştirilen “Isı ve Su Yalıtımında Uygulama Methodları” konulu eğitim sektör profesyonelleri tarafından ilgiyle karşılandı. Mimarların ve inşaat mühendislerinin katıldığı eğitimde “doğru” malzeme seçimi, “doğru” uygulama teknikleri ve yalıtımın çevreye katkıları vurgulandı.

Yorum

Siz dışarıdan, biz içeriden!

M.Ali Özbudun

mehmetali.ozbudun@tg.com.tr

118

Nalbur Teknik.com / Temmuz’13

∂ Kayıt dışı siyaset, yıllar sonra yine devreye girdi. Kitleleri şiddete yönlendirmek bakımından, birbirinden iğrenç ataklar sergilendi, ama oyun bozuldu. Huzuru ve istikrarı kundaklamak isteyenler, nihai hedeflerine ulaşamadı. Bir süredir hayretle izliyorum. Son üç hafta içinde defalarca “cürm-ü meşhut” olan dış destekli Taksim Koalisyonu, fitne ateşine körük basan yabancı medyaya, her fırsatta teşekkürlerini arz ediyor. Katkı ve dolgu maddesi olarak kullanılan gladyatörleri, taşeronları ve ağaç sevgisiyle meşbu figüranları da unutmuyor, onların da sırtını sıvazlıyor. Ne diyelim? -Marifet iltifata tabidir. Şark kurnazlığının dış desteklisi, tam da böyle oluyor herhalde. *** Aslında biz bu filmi, geçmişte gördük. Filmin adı: -Siz dışarıdan, biz içeriden! Senaryo: -Keçecizade Fuat Paşa İsterseniz bu vesileyle, “pabuççu muştası”?ile?temayüz eden Paşa’yı bir kere daha hatırlayalım. Bakınız, vaktiyle ne demiş: -Bir?devlette?iki?kuvvet?olur. Biri?yukarıdan, biri aşağıdan gelir. Bizim memlekette yukarıdan?gelen?kuvvet,?cümlemizi eziyor. Aşağıdan ise bir kuvvet hasıl etmeye imkân yoktur. Paşa, son noktayı koymuş: -Bunun için, “pabuççu muştası” gibi yandan bir kuvvet kullanmaya muhtacız. O kuvvet, sefaretlerdir. *** Dolayısıyla, Tanzimat ve Meşrutiyet ricâli, boş durmamış; İngiliz, Fransız,?Alman?ve?Rus?sefaretleriyle?fevkalade?sıkı?ilişkiler?kurmuş. Sonra mı? Sonrası şu: Düvel-i Muazzama, bu zaafı kullanarak devlet ricalini paylaşmış; muhteşem imparatorluk, yandan ve içten gelen darbelerle dağıtılmış. Demek ki, zaman zaman nükseden “yandan vurdurma” ameliyesini, Fuat Paşa’ya borçluyuz. Sakın ola, hafife almayınız, bu bir klasiktir. Bizim coğrafyamızda pek çok kere denenmiş ve maalesef başarılı olmuştur. *** Gündeme dönersek.. Taksim Koalisyonu, çok önemli bir stratejik hata yapıyor. Adıyla sanıyla, Göbeğini Kaşıyan Adam’ı unutuyor. Ancak.. Şundan emin olabilirsiniz. Göbeğini Kaşıyan Adam, sizi ıskalamayacak. Bunun hesabını sandıkta soracak, Taksim’i de boş bırakmayacak, ayağınızı denk alın. İleride lâzım olur, seçimden sonraki manşetinizi de şimdiden verelim: -Halk Taksim’i işgal etti, vatandaş Gezi Parkı’na giremiyor! (Taksim Koalisyonu, bir nitelemedir. Bu ismi taşıyan ve tüzel kişiliği olan herhangi bir sivil toplum kuruluşu yoktur.)

ÇATIDER yeni bir meslek standardını daha sektöre kazandırdı ÇATIDER’in İNTES’le birlikte hazırladığı meslek standardı yürürlüğe girdi ∂ Çatılar konusunda inşaat sektörünü ve

kamuoyunu bilinçlendirmeyi, sektörün sorunları için çözüm yolları geliştirmeyi misyon edinen Çatı Sanayici ve İş Adamları Derneği (ÇATIDER), son olarak Örtü Tipi Çatı Kaplamacısı Meslek Standardı’na imza attı. ÇATIDER’in, Türkiye İnşaat Sanayicileri İşveren Sendikası (İNTES) ile birlikte hazırladığı meslek standardını Mesleki Yeterlilik Kurumu (MYK) onayladı ve standart Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi.

Tarihin soluk aldığı efsane kent…

Tarihi eserleri ve kimliğini kaybetmemiş evleri kadar doğal güzellikleriyle de Safranbolu göz dolduruyor ∂ Safranbolu, kendine özgü tarihi

dokusu ile bir anda ruhunuzu kuşatır. Arnavut kaldırımı dar sokakları, yol boyunca dizili sıra sıra evleri insanı büyüler. Asırlık mücadelelerin bile yıkamadığı iki yüz yıllık duvarlar sizi alır ve başka zamanlara götürür. Sanki; dünyanın ortasında bir yerde, adını hiç duymadığınız bir hikâyenin içinde bulursunuz kendinizi. Hayıflanırsınız içten içe, neden daha önce buraya yolumu düşürmedim diye... Safranbolu; üç bin yıllık tarihi geçmişiyle İlyada Destanı’na konu olmuş bir efsaneler şehri. Birbirini izleyen nice uygarlığa beşiklik eden, geçmişin silinmeyen yüzü, dün ile bugünün ortak mirasçısı bir masallar diyarı. Hititler, Frigler, Lidyalılar, Persler, Helenistik Krallıklar, Romalılar, Selçuklular, Çobanoğulları, Candaroğulları, Osmanlılar… Ve, bu şehirde anılarda yer tutacak kısa bir gezi yapmanın vaktidir, şimdi. Şehirden Safranbolu evlerine doğru ilerledikçe, tarihi dokunun sahip olduğu kültür birikimi ve geçmişin

125

Nalbur Teknik.com / Temmuz’13

zenginliği göze çarpıyor. Geniş hacmiyle döneminin ihtiyaçlarına uygun bir estetikle tasarlanmış olan Safranbolu evleri, bugün de hayranlık uyandırıyor. Tarihi eserleri ve kimliğini kaybetmemiş evleri kadar doğal güzellikleriyle de Safranbolu göz dolduruyor. Ayrıca, yolu düşüp de kamp kurmak isteyenleri de ortada bırakmıyor. Yörenin tüm güzelliklerinin toplandığı Sarıçiçek Yaylası, bu isteğinizi karşılayacak en doğru adresler arasında… Geleneksel Türk mutfağının zengin çeşitleri ve eşsiz tatları Safranbolu mutfağında da karşımıza çıkıyor. Yörenin kendine özgü yemeklerinin yanı sıra, sonbaharda köylerde yapılan kış hazırlıkları da dikkat çekiyor. Adını safran bitkisinden alan Safranbolu, ekonomik ve kültürel gelişimini Osmanlı zamanında tamamlamış. 17’nci yüzyılda İstanbul-Sinop kervan yolu üzerinde önemli bir konaklama merkezi halini alan yöre, bölge ticaretinin gelişmesine büyük katkılar sağlamış. Hatta çeşitli

kaynaklarda, İstanbul- Kastamonu arasındaki yoğun ilişkilerin ilk adımlarının bu dönemlerde atıldığı dahi yer alıyor.

Kent kültürünün izleri…

Safranbolu denince akla ilk gelen hiç şüphesiz ki, Safranbolu evleri... Safranbolu evleri, geleneksel Türk mimarisinin paha biçilmez zenginliklerini bugünlere taşıyan en önemli sivil mimarlık örneklerinden... Mimari yapısı kadar kentsel konumuyla da dikkatleri üzerine çeken Safranbolu Evleri, Türk kent kültürünün izlerini yaşatıyor. 18’inci ve 19’uncu yüzyılın geleneksel yaşantısının geçmişini, kültürünü, ekonomisini, teknolojisini ve sosyal yaşamını her yönüyle yansıtan sade ama zarif evler, yörenin iki bölümünde toplanıyor. Bir tarafta, ‘Şehir’ diye bilinen ve kışlık olarak kullanılan kesim; diğer tarafta ise ‘Bağlar’ adıyla bilinen ve yazlık olarak kullanılan kesim yer alıyor. Yönetim merkezi ‘Kale’d e bulunuyor. Alışveriş merkezi ise ‘Çarşı’ olarak anılıyor. Akçasu, Gümüş, Musalla, Kıranköy, Takhane Safranbolu’nun diğer semtleri... Bu kesim, iklimin olumsuz etkilerine karşı korunmakla birlikte rakımlı iki vadinin içinde bulunuyor. Burada, evler birbirine yakın ve sokaklar çok daha dar bir halde...

Geçmiş hazineyi andırıyor

Şehirden Safranbolu evlerine doğru ilerledikçe, tarihi dokunun sahip olduğu kültür birikimi ve geçmişin zenginliği göze çarpıyor. İleri seviyedeki ustalığın ürünü olan Safranbolu evlerinin hemen hemen hepsi bir bahçe içinde bulunuyor. Çoğunlukla üç katlı olan bu yapılar, altı ya da sekiz odadan oluşuyor. Geniş hacmiyle döneminin ihtiyaçlarına uygun bir estetikle tasarlanmış olan bu evler, bugün de hayranlık uyandırıyor. Safranbolu’d a bulunan yaklaşık iki bin geleneksel Türk evinden, sekiz yüzü koruma altında bulunuyor. Tarihin adını düne ve bugüne altın harflerle yazdırdığı Safranbolu’d a her şey yerli yerinde kalmış ve hiçbir şey değerini kaybetmemiş. Tüm zarafetiyle varlığını korumayı sürdüren yapılar, yöreyi tarihi bir müzeye çeviriyor. Camileri, hanları, hamamları ve kendine özgü güzellikleriyle her şey zamana meydan okurcasına ayakta duruyor.

Yaylalar cennet köşesi

Tarihi eserleri ve kimliğini kaybetmemiş evleri kadar doğal güzellikleriyle de Safranbolu göz dolduruyor. Ayrıca, yolu düşüp de kamp kurmak isteyenleri de ortada bırakmıyor. Yörenin tüm güzelliklerinin toplandığı Sarıçiçek

Yaylası, bu isteğinizi karşılayacak en doğru adresler arasında yer alıyor. Safranbolu’ya 8 kilometre uzaklıkta bulunan Sarıçiçek Yaylası’nda isteyenler dağa tırmanabiliyor. Masmavi gökyüzü, yemyeşil kırların ihtişamıyla bütünleşiyor ve Safranbolu’d a bir yayla cennet bahçesine dönüşüyor. Safranbolu’ya 50 kilometre uzaklıkta bulunan Uluyayla ise bölgenin görülmeye değer bir başka güzelliği… Ortasındaki gölet ve içinde yeraltı nehri olan bir mağarayı kucaklayan Uluyayla, asırlardır ilgi odağı... Yörenin vadileri de oldukça ilgi çekici. Bu vadiler piknik yapmaya elverişli olduğu kadar yürüyüş, tırmanma

kuzeydeki Kale ile güneydeki Hıdırlık tepelerinden kolaylıkla izlenebiliyor. Daha güneyde kalan Mezarlık ise en iyi panoramik görüntüyü veren yerlerden... Mezarlıktan bakıldığında 4 bin yıllık geçmişiyle insanı zamanda yolculuğa götüren tümülüs görünüyor. Kale ve çevresi ise Safranbolu’nun ilk yerleşim alanları olarak önem taşıyor. Tepede bulunan Eski Hükümet Binası, halen çalışmakta olan iki yüz yıllık Saat Kulesi ve artık kullanılmayan Hapishane Binası kentin görülmeye değer tarihi eserlerinden bazıları... Eski dönemlerde açık hava namazgâhı olarak kullanılan ve üzerinde iki anıt mezar bulunan Hıdırlık Tepesi’nden kentin anıtsal eserleri bir arada görünüyor ve burada manzara, çarpıcı bir etki uyandırıyor. Kentte yirmi beşin üzerinde cami bulunuyor ve camilerin hepsi hem tarihi değeri, hem de mimari yapısıyla büyük değer taşıyor. Köprülü Mehmet Paşa ile Sultan III. Selim’in Sadrazamı İzzet Mehmet Paşa’nın yaptırdıkları, kendi adları ile anılan camiler en çok adı geçenler… Restorasyon çalışmaları süren Cinci Hanı ile günümüzde hâlâ kullanılan Cinci Hamamı, Sultan

ve bisiklet gibi diğer turistik etkinliklere de olanak sağlıyor. İncekaya Su Kemeri ve Kanyonu, görkemli evlere sahip Yörük Köyü, Bulak ve Hızar Mağaraları, Hacılar Obası, Üçbölük Köyü civarındaki Kaya Mezarları, Düzce Kanyonu, Gürleyik piknik alanı kentin diğer turizm alanlarından... Zengin kültürel mirası ve onu korumadaki başarısı Safranbolu’ya

127

Nalbur Teknik.com / Temmuz’13

‘Dünya Kenti’ olma özelliğini kazandırmış ve Safranbolu UNESCO tarafından ‘Dünya Miras Listesi’ndeki yerini almış.

Gezmeyi sevenlere…

Tarihi eserler kentin Çarşı kesiminde yoğunlaşıyor ve burası Safranbolu’nun en turistik kısmı olarak biliniyor. Çarşı kesimi,

Deli İbrahim’in danışmanlığına kadar yükselen Safranbolulu Cinci Hoca tarafından yaptırılıyor ve bugün, kentin görülmeye değer eserleri arasında yer alıyor. Safranbolu’nun çeşmeleri ve köprüleri ise başka güzel.

Safranbolu’nun geleneksel lezzetleri

Geleneksel Türk mutfağının zengin çeşitleri ve eşsiz tatları Safranbolu mutfağında da karşımıza çıkıyor. Yörenin kendine özgü yemeklerinin yanı sıra, sonbaharda köylerde yapılan kış hazırlıkları da dikkat çekiyor. Domates salçası, tarhana, ayım denilen erişte, asma yaprağı salamuru, dut pekmezi, üzüm pekmezi, üryani erik kurusu, tavşut denilen elma kurusu, dut kurusu çok seviliyor. Elma-ayva-kızılcık suyundan yapılan marmelat kışın sulandırılarak içiliyor. Evlerde sac ekmeği denilen yufka yapılarak, serin bir yerde saklanıyor; ihtiyaç oldukça sulandırılarak yumuşatılıyor. Daha sonra üstü örtülü bir şekilde bekletilerek kare veya dikdörtgen şekilde katlanıp sofraya konuluyor. Yeşil fasulye ve etli dolma da şehrin doyumsuz lezzetlerinden… Kıyma ve kavurma; tavalarda uzun süre pişirilip kavruluyor, kıyma sahanı denilen büyük sahanlara

dolduruluyor, soğuduktan sonra ise serin bir yerde korunuyor. Kış boyunca kalıplarından küçük parçalar halinde kesilerek yemeklerde kullanılıyor ve Safranbolu yemeklerinin lezzetine lezzet katıyor.

Tarihin güzelliklerini Safranbolu’da keşfetmeli

Bugün halen üretimin sürdüğü Demirciler, Bakırcılar, Kalaycılar ve Semerciler Çarşıları kentteki el işçiliğinin devamını sağlıyor. Restore edildikten sonra el sanatları satış merkezi haline gelen tarihi Yemeniciler Arastası ve çevresindeki dükkânlarda, Safranbolu’ya özgü hediyelik eşyalar satılıyor. Çok sayıda turisti ağırlayabilecek otel ve pansiyonların dışında, tarihi evlerden oluşan ev pansiyonları da kentte konaklamayı cazip hale getiriyor. Özellikle Çarşı bölgesinde yoğunlaşan lokanta, kafe ve barlarda her türlü yeme-içme olanağı bulunabileceği gibi, canlı müzik eşliğinde çeşitli animasyonlarla renklendirilmiş eğlence mekanlarına da rastlanabiliyor. Arnavut kaldırımlı sokakları, yan yana dizilmiş evleri, evlerin detayları kentin üzerinde gizemli ve büyülü bir atmosfer yapıyor. Safranbolu, gezmeye gelenleri yıllar hatta yüzyıllar öncesine sürüklüyor.