Nalbur Teknik Ağustos'13

Page 1










EDİTÖR

r e ğ e d n e l e s k Türkiye yü

k iy i dı ğı za m an ço ık bi r a ile kı ya sl an u ka da r ka rış ny B dü n. kü da m üm la m an ek ik hı zl a r rm om bi gö k on e ör ü bü yü Tü rk iy e ek nu he r ye rd rı. İn şa at se kt el er el ba zd a bu şa m ör ba liş kt k ge Se l yü . ze bü da du ru m ab ilm ek rd e de gü el en de ğe r ol de ki ka le m le ım ız za m an al t bi rim le rin or ta m da yü ks ya la ra ba kt ığ n af ye ğr le co ek st u de uğ ü rd ör vu kt ın se rın r, ile rli yo A ra p ba ha iğ er ya nd an r et ki n ol du ğu ya şa nı yo r. D rd a ne ka da erde la ya af ğr co bu ye ni ge liş m el n ni Tü rk iy e’ ye ni ür ün le r, ın n ın ke ar er al m ed fir m i de se kt ör ris ile yo la de va bi gö re ce ği z. e n m ra ş iv da uğ r ın bi in ar k iç ü bü yü tir m ek im hu su sl İn şa at se kt ör gü çl ü ha le ge a di kk at et tiğ ha ör ad kt ur da i B se . rin or an le iy m ed e bi rim ığ ım ız za hı zl a de va m rm el er i. A r- G da A sl ın da ba kt yü k ön em ve ar z et m ek te . ny a pa za rla rın dü em ön ile r a A r- G e’ ye bü la ın ad rım tık ör sa ar kt ta se ni ye r ki ye un la kü n ‘Tür pm al arı ve rm el er i. B yl em ek m üm . B un un ça lış m al arı ya sö uz a ün kl or ür iy tlı ni ha ed ye ra hs n he p ba fir m al arın ın r gu ru r. Şu nu tir ile n ba zı ze l şe yl erde el er i bü yü k bi ül ke m iz e ge kt örde iy i gü se an rıd an bo y gö st er m m şa . dı za e er ya ra la m ak ta de ğe r.’ H ta . Ö ze lli kl n de se kt ör ü yü ks el en bi r da ya şa nm ak te r ı. ek al ıla rç m nt al ge kı r sı ri le le ör de üret im ön le m ya nı nd a se kt ön ce ge re kl i n al tı ya pı la n le n ri ve m erdi ve erci le r bi r an m ey da na ge le m de ün ili tk ür tim ye m ke le tü in iç ka ve i es ım lm tır çi ya da ge e ün e iç er id ih ra ca tın B un la rın da ön 12 yı lın ın ilk çe yreğ in de al ve hi zm et ra le l 20 ol m am ış tır. M B u ra ka m a pa si an ki r. nd et tu ya r uş bi er m gi iğ uş D an ol er e rh iğ D he nd yi r. ta dı ze ih ra ca 13 ,2 dü ko ym ak ta ya va şl am an ın dö ne m de % ta bl o or ta ya r bu bi im lu r. liş tü um ge ol üş n le i de 1, 6 bü yü m m ey da na ge ra ca t ve ril er ek te yı llı k % se kt ör ün ün ih al arı ilk çe yr am rc ha ol ar ak in şa at at ım kk kl am a di se kt ör ün ya tır rın da ki du ra ya nd an öz el iz at ya tırım la çh te e in ak m Ö ze lli kl e çe km ek te di r. ak di le ği ile … yı da bu lu şm B ir so nr ak i sa Sa yg ıla rım ız

la ,

GRUP BAŞKANI H. FERRUH IŞIK İLETİŞİM MAGAZİN GAZETECİLİK SANAYİ ve TİCARET A.Ş. adına İMTİYAZ SAHİBİ MEHMET SÖZTUTAN

Yıl: 10 Sayı:116 Mayıs 2013

GENEL MÜDÜR YARDIMCISI AHMET KIZIL SORUMLU MÜDÜR YUSUF OKÇU yusuf.okcu@img.com.tr

İsmailÇakır GRAFİK TASARIM SÜLEYMAN TERZİ suleyman.terzi@img.com.tr

ABONE İSMAİL ÖZÇELİK ismail.ozcelik@img.com.tr

REKLAM MÜDÜRÜ ZÜLKÜF KARADAYI zulkuf.karadayi@img.com.tr

CTP - BASKI İHLAS GAZETECİLİK A.Ş. Merkez Mahallesi 29 Ekim Caddesi İhlas Plaza No:11 A/41 Yenibosna–Bahçelievler/ İSTANBUL Tel: 0212 454 30 00

KURUMSAL İLETİŞİM MÜDÜRÜ EBRU PEKEL ebru.pekel@img.com.tr

EDİTÖR İSMAİL ÇAKIR ismail.cakir@img.com.tr

DIŞ İLİŞKİLER INTERNATIONAL  RELATIONS EXECUTIVE HAKAN KURT hakan.kurt@img.com.tr

ADRES 29 Ekim Caddesi No:23 34197 Yenibosna / İSTANBUL Tel.: 0212 454 25 03 Faks: 0212 454 25 06 www.nalburteknik.com web@img.com.tr

SANAT YÖNETMENİ İSMAİL GÜRBÜZ ismail.gurbuz@img.com.tr

MUHASEBE MÜDÜRÜ MÜRSEL GÜRLER muhasebe@img.com.tr

İRTİBAT BÜROLARIMIZ KONYA 0332 238 10 71

Nalbur Teknik dergisinde yer alan makalelerdeki fikirler yazarlarına aittir. Yayınlanan ilanların sorumluluğu reklam verene aittir. Nalbur Teknik Dergisi’nin bütün yayın hakları İletişim Magazin Gazetecilik San. ve Tic. A.Ş.’ye aittir. Yazılar kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Yaygın süreli bir yayın olan Nalbur Teknik Dergisi ayda bir yayınlanır.


At la s Zı m pa ra so

n te kn ol oj i

he r Se k Mak in a Ka rc z ile ta m ga Mily ar do la rl ık

m ol oz

Ka rk im 44 yı ld ır!

:

Kı ss ad an hi ss e:

:1 8 :3 8 :4 8 :2 4 :9 8

reklam indeksi AKDENİZ.......................... 93 AKTİF.............................. 77 ATEŞ İNŞ......................... 67 AYAN.................................6 BAYDAR BOYA................. 49 BOSCH......................10 – 11 BOYSAN.............112 – A.K.İ. BURSA METAL FUARI.... 105 CERMİX........................... 15 ERATAŞ........................... 63 ERKAN MAKİNA........30 – 31 FOSTER........................ A.K. GÜLAL............................. 51 HOROZ DEMİR........... 21 - 22

İHLAS KOLEJİ................ 104 İMG İMAJ....................... 110 İNDEX...........................8 - 9 İNTERMOB FUARI.......... 103 İSAF FUARI...................... 99 İZOTEX............................. 71 KALE KİLİT...................... 23 KANCA............................. 25 KARCHER........................ 41 KARKİM.............................1 KRİSTAL ŞEHİR............. 102 MAKRO..................... 75 - 79

NET İLETİŞİM........... 97 - 98 REMS............................ Ö.K. RENK PLASTİK................ 57 SEDA ENDÜSTRİ...........4 - 5 SELSİL ................... 2-3 – 81 ............ 83- 85 – 87 – 89 - 91 TEKSAN........................... 17 TİGİAD............................. 95 TÜM PLASTİK...........34 – 35 TÜMRAY............................7 YAKUPOĞLU (YDS)...... Ö.K.İ. YALE KİLİT............... 26 - 27 YAPI FUARI.................... 101 YILDIRIM......................... 55




Sanayide tarihi zirve! 2013 Nisan ayı itibariyle sanayide istihdam edilenlerin sayısı 5 milyon 30 bin kişi ile tarihi zirveyi gördü ∂ TUİK'in nisan ayı hanehalkı işgücü istatistiklerine göre, sanayi sektöründe istihdam edilenlerin sayısı tarihinde ilk defa 5 milyonun üzerine çıktı. Bu yılın nisan ayında sanayide istihdam edilenlerin sayısı geçen yılın aynı ayına göre yüzde 5 oranında artarak, 5 milyon 30 bin kişi ile tarihi zirvesine yükseldi. 2012 Nisan ayında sanayide istihdam edilen kişi sayısı 4 milyon 792 bin düzeyindeydi. 2013 Nisan ayında sanayi sektöründeki istihdam bir önceki aya göre 82 bin kişi arttı. Sanayide istihdam edilen 5 milyon 30 bin kişinin 4 milyon 710 bini imalat, 215 bini elektrik, gaz, buhar, su temini ve kanalizasyon ve 105 bini madencilik ve taş ocakçılığı sektöründe çalışıyor. Sanayideki istihdam 2012 Kasım ayından itibaren aylık bazda birikimli

12

Nalbur Teknik.com / Ağustos’13

olarak artışını sürdürerek, son altı aydaki artış miktarı yaklaşık 300 bin oldu. Bu yılın nisan ayında istihdam edilenlerin sayısı, bir önceki yılın aynı dönemine göre 1 milyon 61 bin kişi artarak 24 milyon 630 bin kişiden 25 milyon 691 bin kişiye yükseldi. Bu dönemde, tarım sektöründe çalışan sayısı 47 bin kişi, sanayi sektöründe çalışan sayısı 238 bin kişi, inşaat sektöründe çalışan sayısı 162 bin ve hizmetler sektöründe çalışan sayısı 611 kişi arttı.

"Sanayideki istihdam yeni rekorlar kırmaya devam edecek"

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, konuyla ilgili bulunarak, açıklanan nisan ayı istihdam rakamlarının Türkiye'nin

sağlıklı bir şekilde büyüdüğünü bir kez daha gösterdiğini ifade etti. Nisan ayında bir önceki yılın aynı ayına göre istihdam edilenlerin sayısı 1 milyondan fazla artış gösterdiğini söyleyen Ergün, "OECD ülkeleri içinde bakıldığında dünyanın yaşadığı büyük kriz sonrasında işsizliği en fazla azaltan ülkelerin başında Türkiye gelmektedir. Üstelik Türkiye bunu, en büyük ticaret ortakları krizle boğuşurken, Avro bölgesinde işsizlik oranları yüzde 12'nin üzerinde tarihi yüksek seviyelerde seyrederken başarmaktadır" dedi. Dikkat edilmesi gereken diğer bir konunun da Türkiye'nin bu başarıyı işgücüne katılma oranlarının arttığı bir dönemde elde etmiş olması olduğunu anlatarak, Türkiye'nin bir yandan mevcut işsizlikle mücadele ettiğini yandan da işgücüne artan katılım için yeni istihdam alanları


açtığını vurguladı. Ekonomik büyüme ve ülkedeki mevcut belirgin istikrar havasının ekonomi üzerinde yıllardır etkisini gösterdiğine işaret eden Ergün, şunları kaydetti: "Bu durum kesintisiz büyüme şeklinde karşımıza çıkmaktadır. Ekonomimiz büyürken aynı zamanda sağlıklı da büyümektedir. Büyümenin öncülüğünü ise sanayi sektörümüz ve sanayicimiz yapmaktadır. Büyümenin odağında sanayinin olması ekonominin iç ve dış şoklara karşı dirençli olması, büyümenin sağlam temellere dayanması demektir. Nitekim, büyümenin odağında sanayinin olmasının bir parçası olarak nisan ayı itibariyle tarihimizde ilk defa sanayideki istihdam 5 milyon kişiyi aşmıştır. Bu sanayimizin gücünü gösteren çok önemli bir rakamdır. Biz de sanayicimizin önünün daha fazla açılması, rekabetçiliğinin artması,

sanayi altyapısının kuvvetlenmesi amacıyla gerek hükümet genelinde gerekse bakanlığımız özelinde çalışmalarımıza hız kesmeden devam ediyoruz." Nihat Ergün, sanayi işletmelerinde Ar-Ge ve inovasyonun gelişmesi için verilen destekler, üniversitelerle sanayicilerin buluşturulması, organize sanayi bölgelerinin alt yapılarının güçlendirilmesi ve kapasitelerinin artırılması, tasarımın, markalaşmanın, girişimciliğin desteklenmesinin gelecek dönemde

sanayicileri daha da rekabetçi hale getireceğini anlattı. Bakan Ergün, "Ayrıca, uygulamakta olduğumuz teşvik politikası ve ekonomi yönetimindeki kararlı tutumumuz sanayimizin gelişmesine destek olmaktadır. Eminim ki önümüzdeki dönemde dünyada krizden kurtulma sinyallerinin gelmesiyle birlikte işsizlik rakamları çok daha aşağı seviyelere gerileyecek, sanayideki istihdam da yeni rekorlar kırmaya devam edecektir" değerlendirmesini yaptı.


TSE, binada "yeşil"le kalmadı, güvenliği de ekledi Türk müteahhitlerin çevreci konut yapımındaki sıkıntıları gidermek için harekete geçen TSE, "yeşil bina sertifikası" çalışmasını tamamladı ∂ Geniş katılımlı toplantıyla çalışma detaylarını anlatan TSE yetkilileri, belgelerinin tanımını "güvenli yeşil bina" olarak yaptı. TSE Belgelendirme Merkezi Başkanı Doğan Yazar : "Bizi bu konuda harekete geçiren müteahittlere, özellikle de TÜGİAD Ankara Başkanı Barış Aydın'a

ne kadar teşekkür etsek az"

Çevreci konut üretmek isteyen ancak, yurt dışındaki kuruluşların talep ettiği astronomik rakamları karşılamakta zorluk çeken Türk müteahhitlerin sesini dinleyen Türk Standartları Enstitüsü (TSE), "yeşil bina sertifikası" verme yolundaki çalışmasını tamamladı. TSE, sertifikayı "Güvenli Yeşil Bina" olarak hizmete sunacak. TSE Ürün Belgelendirme

14

Nalbur Teknik.com / Ağustos’13

Merkez Başkanı Doğan Yazar başkanlığındaki "Güvenli Yeşil Bina Sertifikası" tanıtım toplantısına, sertifika hazırlanmasına destek veren TÜGİAD Ankara Şubesi, Maden Tetkik Enstitüsü, İller Bankası, Türkiye Atom Enerjisi Kurumu, TOKİ, Ankara Üniversitesi gibi çok sayıda kuruluşun temsilcisi katıldı. Yangından, engelli dostu yaşama; iç mekan hava kalitesinden, hırsızlığa karşı güvenliğe kadar çok sayıda ana başlık altındaki çalışmalarını olgunlaştıran TSE yetkilileri, yurt dışında benzer belgeler veren firmalardan farklı olarak deprem kuşağındaki Türkiye şartlarını dikkate alarak belgeye güvenliği de eklediklerini bildirdiler. Yetkililer, yaşam kalitesinin her geçen yıl arttığına işaret ederek, artık çevreye duyarlı,

geri dönüşümü çok daha fazla, tasarruflu, aynı zamanda sağlıklı binaların ülkemizde de hızla yükseldiğine dikkati çektiler. Bu çerçevede Türkiye Genç İşadamları Derneği (TÜGİAD) Ankara Şube Başkanı Barış Aydın'ın "yeşil bina sertifikasını TSE'nin vermesi", bu durumda hem daha ekonomik belge sahibi olunabileceği, hem de ciddi miktarda dövizin yurtta kalacağı" uyarısını dikkate aldıklarını belirten TSE yetkilileri, yaklaşık 2 aydan beri sürdürdükleri çalışmayı tamamladıklarını bildirdiler.

-“Çevreye duyarlı ve güvenli bina sayısı artacak” TSE Belgelendirme Merkezi Başkanı Doğan Yazar, sertifika alabilmek için yurt dışındaki



sarılmaya götürdü” dedi. Toplantıya katılan TÜGİAD Ankara Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Ahmet Öztürk de, yaptığı konuşmada TÜGİAD olarak üyelerinin yüzde 65’inin müteahhit olduğunu ifade ederek, “Bu süreçte arkadaşlarımızın da desteğini alarak omuz omuza gideceğiz" diye konuştu.

-“Sadece Türkiye değil, dünya yararlanacak”-

kurumların kapılarını aşındıran firmaların, yaptıkları çalışma sayesinde ülke koşullarına uygun ve daha ekonomik koşullarda belge alabileceklerini, bu yolla çevreye duyarlı ve güvenli bina sayısının da hızla artacağını kaydetti. Doğan Yazar, “Firmalarımız bu belgeleri almak için yurt dışındaki belgelendirme kuruluşlarına yüksek ücretler ödüyor. Bizim

16

Nalbur Teknik.com / Ağustos’13

amacımız yatırımcılarımızın sermayesinin yine yurt içinde kalması. Bizler sahada denetleme yapan tek kurumuz. Bu konuda da oldukça iddialıyız. Bizi bu konuda harekete geçiren müteahittlere, özellikle de TÜGİAD Ankara Başkanı Barış Aydın'a ne kadar teşekkür etsek az. Bunu defalarca kamuoyuna taşıdınız, böylece bu hassasiyet bize bu işi daha fazla

TÜGİAD Ankara Başkanı Barış Aydın ise yaptığı açıklamada, Türk müteahhitlerin adlarını yurt içinde duyurmakla kalmadıklarını, dünyada Çin'd en sonra en fazla proje üreten ülke sıralamasında Türkiye'yi 2. sıraya taşıdıklarını anımsatarak, "TSE, bu belgeyi hazırlayarak sadece Türkiye'd e güvenli yeşil binalar hazırlamakla kalmayacak, aynı zamanda dünyanın da güvenli, çevreye duyarlı binalar kazanmasına aracılık edecek. Sesimize kulak verip, kısa sürede bu denli güzel çalışma yapan TSE yetkililerini kutluyoruz" dedi.



Atlas Zımpara teknolojiyi yakından takip ediyor Sektörde faaliyet gösteren Atlas Zımpara, kapasite ve verimlilik artırımı için ileri teknoloji makinalara yatırım yapıyor Atlas Zımpara’nın kuruluşu ve günümüzdeki yapılanması ile ilgili bilgi verir misiniz?

“60 yıl önce,sektöre adım atan markamız kurulduğu günden beri zımparanın ihtiyaç duyulduğu nalbur, hırdavat, mobilya, otomotiv vb. sektörlere hizmet veriyor. Yılların verdiği tecrübeyi üretim kalitesine yansıtmaya çalışan Atlas Zımpara, bu yönde çalışmalarını aralıksız sürdürüyor. Bu gayeyle Merter’d e bulunan fabrikamızı daha geniş alanda, daha kaliteli üretimi yapmak için Gebze / Kocaeli’ne taşıdık. Yönetim birimimiz Karaköy/İstanbul’d a faaliyetlerini devam ettiriyor.”

Ürün gamınız hakkında bilgi verir misiniz?

rü Atlas Zımp ara Satış ve Paza rlama Müdü Tanju Fırınc ıoğlu

∂ 1980 yılından bu yana Türkiye, Balkanlar ve Orta Doğu’nun önde gelen bant zımpara üreticilerinden Atlas Zımpara, üretiminde Avrupa’nın önde gelen zımpara makinaları üreticilerinin yüksek kalitedeki zımpara makinelerini kullanıyor. Bunun firmaya kattığı artıyla, ihracat hacmini de sürekli artırarak müşteri portföyünü genişletiyor.

18

Nalbur Teknik.com / Ağustos’13

“Bant zımparalarını en modern ve tam otomatik makinelerde üreterek, uygun fiyatlarla müşterilerimize sunup, zamanında teslimat sağlayarak mümkün olan en iyi hizmeti vermeye çalışıyoruz.” diyen Atlas Zımpara Satış Müdürü Tanju FIRINCIOĞLU ile firması ve zımpara sektörü hakkında bir söyleşi yaptık.

“Çok uzun zamandır bu sektörde üretim yapan firmamız, sektörde duyulan ihtiyaca ve müşterilerimizden gelen taleplere göre ürün gamını sürekli genişletmiştir. Bu kapsamda, alüminyum oksit, zirkonyum, silisyum karbür aşındırıcılı bez ve kağıt mesnetli zımparalar ve bunlardan üretilmiş flap, mop gibi ürünler, sonsuz bantlar, kalibreler ve palet zımparaların üretimini yapan Atlas Zımpara, sektörün zımpara alanındaki tüm gereksinimlerini en iyi şekilde yerine getirmek için ürün gamına maskeleme bantları, sünger zımparalar, fiber diskler, rulo sünger zımparalar ve flex taşlarını eklemiştir. Ayrıca MDF, ahşap ve paslanmaz sektöründe kullanılan kalibre zımparalar da zengin ürün gamımızdaki diğer ürünlerimiz arasında yer almaktadır.”


yıldan beri kalitesi ve rekabetçi fiyatıyla ile öne çıkan Green Tiger markamızı müşterilerimize sunmamızdır.”

Ar-Ge çalışmalarınız için ne gibi yatırımlar yapıyorsunuz?

Yurt içi satış, pazarlama ve bayi yapılanma çalışmalarınız hakkında bilgi verir misiniz?

“Gerek ürün kalitesine gerekse de zamanında teslimata önem veren firmamız, yurt içi ve yurt dışı satış- pazarlama çalışmalarını en etkili şekilde yapmaya devam etmektedir. Yurt içi satışlarımızı toptancı satıcılarımız vasıtasıyla yapmayı uzun zamandır ilke olarak kabul ettik. Böylece, sektörün ve yurdun her alanına ürünlerimizin ulaştırılması seçkin toptancılarımız aracılığıyla yerine getirilmektedir.”

Toptancı satıcılarınıza yönelik hizmetleriniz ile ilgili olarak ( kampanya – promosyon) yapmış olduğunuz çalışmalardan bahseder misiniz?

“Atlas Zımpara olarak sunduğumuz ürün kalitesi ve hizmetinin yanında etkili kampanya, promosyon çalışmalarına da gereken önemi vermektedir. Ayrıca zaman zaman satıcılarımıza yönelik belli tarihler arasında ( iskonto, hediye vs. gibi) çeşitli kampanyalar düzenlemekteyiz. Bu tür çalışmaları müşteri memnuniyeti açısından faydalı çalışmalar olarak görmekteyiz.”

En son ürünleriniz ve yenilikleriniz hakkında bilgi verir misiniz? “Sürekli değişen zımpara sektörünün tüm gereksinimlerine en iyi şekilde cevap vermeye çalışan firmamız, son olarak ürün gamına TRICRAFT Marka flex kesme ve taşlama taşlarını ilave etti. Bu ürünlerimiz, kalitesi ve rekabetçi fiyatıyla piyasada kısa zamanda beğenildi. Bu alanda sektörü tam anlamıyla takip etmek adına devam eden çalışmalarımızdan diğeri ise Atlas markamızın yanında alternatif ürün sunmak açısından son bir-kaç

“Zımpara sektörünün öncü kuruluşu Atlas Zımpara, müşterilerinin ihtiyaç duydukları ürünleri en etkili şekilde yerine getirmek için Ar-Ge çalışmalarına gereken önemi vermektedir. Bununla ilgili olarak; kapasite ve verimlilik artırımı için ileri teknoloji makinalara yatırım yapmaktayız. Diğer yandan, ürün geliştirme çalışmalarımız da devam etmektedir.”

FUARLARA KATILIM BİZİM İÇİN ÖNEMLİ Yurt içi ve yurt dışı hangi fuarlara katılıyorsunuz? Sizce fuarların önemi nedir? “Kaliteli ürünlerini ve hizmetini tüm dünyaya göstermek isteyen firmamız; bunun en etkili yollarından biri olarak gördüğü fuarlara katılımı gerçekleştirmektedir. Bu amaçla, yurt içi Intermob fuarı ve yurt dışı Köln Eisenwarenmesse,


Almanya fuarı katıldığımız fuarlar arasındadır. Fuarlar, firma bünyelerinde hem ürün tanıtımları hem de yeni pazar olanakları sağlaması açısından çok önemli bir rol oynamaktadır. Yeni kapıların her zaman firma dinamiklerinin devamlılığını sağlayacağını bildiğimiz için fuarlara katılım bizim için önemli etkinlikler arasındadır.”

Hangi ülkelere ihracat yapıyorsunuz? İhracatı artırmak için neler yapıyorsunuz?

“Türkiye’d e öncü ve lider zımpara üreticisi firmalarından biri olan Atlas, tüm dünyaya ürünlerini sunmak için ihracat kanadına ağırlık veriyor. Bu çalışmaların neticesi olarak Atlas; şu an, Amerika, İngiltere, Fransa, Macaristan, İsrail, Bulgaristan, Ermenistan, Gürcistan, Rusya, İspanya, Danimarka, Suriye, Filistin, İsviçre, Sırbistan ve Pakistan’a ürünlerini ihraç ediyor. Hem ihracat yaptığımız ülke sayısını hem de bu ülkelere yaptığımız ihracat hacmimizi

20

Nalbur Teknik.com / Ağustos’13

artırmak için bir dizi çalışma yürütüyoruz. Bunların başında uluslararası fuarlara katılıyoruz ve ürün gamımızı zenginleştirme çalışmaları yapıyoruz.”

Kendi alanında iddialı bir firmasınız. Üretim yapmak, pazara sunmak uzun emek isteyen bir iş. Bilinirliğinizi artırmak için ne gibi çalışmalar yapıyorsunuz? “Uzun yıllardır piyasada var olan bir firma olarak, bilinirliğimizi

artırmak için; birkaç kulvarda çalışmalar yapıyoruz. Bunların en önemlisi olarak ta ürün ve hizmet kalitemizi sürekli artırmayı en önemli unsur olarak görüyoruz. Bunun yanı sıra, sektörel fuarlara katılıyoruz, piyasa ziyaretleri gerçekleştiriyoruz. Ayrıca, Nalbur Teknik gibi sektörü, yenilikleri ve firmalardaki önemli etkinlikleri tüm sektöre duyuran sektörel yayınlarda yer alarak bilinirliğimizi canlı tutup, ağırlığımızı ortaya koyuyoruz.”





44 ∂ 1969 yılından beri sektöre hizmet eden, yapısında KarKireç, KarBeton, KarÜstyapı, KarAsfalt ve KarKim’i bulunduran Kar Group’un Mali ve İdari İşleri Genel Müdürü Erol Üçüncü ile Kar Group’un hizmet felsefesi, imalat kapasitesi ve ürünleriyle ilgili bir söyleşi yaptık. “Kar Group, yarım asra yakın bir süredir Türkiye’nin inşaat ve imalat sektörlerine hizmet veren, kurulduğu günden bugüne sürekli büyüme gösteren bir şirketler topluluğudur. ‘Kaliteye verilen önem ülkemize duyulan sevginin en önemli göstergesidir’ felsefesiyle yoluna devam etmektedir. Kar Group Kadrosu kaliteden ödün vermeyen, yatırımlarında en verimli ve en iyiyi hedefleyen, müşteri memnuniyetini tüm maddi değerlerin üzerinde tutan bir yönetim anlayışı ile kurulmuş olan ve bunu sağlamak için elinden geleni yapan bir çalışma ordusudur. Şirketimiz kadrolarımızın yetkin, genç, dinamik ve gelişmeye açık ve teknik olarak donanımlı bireylerden oluşmasına özen göstermektedir.

24

Nalbur Teknik.com / Ağustos’13

yıldır büyümeye devam ediyor Müşteri memnuniyetini tüm maddi değerlerin üzerinde tutan Kar Group yüksek üretim teknolojisi ve kapasitesi ile ürün gamını sürekli zenginleştirerek sektöre yön veriyor

Grubumuz inşaat sektörüne Agrega üretimi ile adım atmıştır.. Bu konudaki uzmanlığı ve uzun yıllara dayanan tecrübesi grubun hazır betonda, beton yapı elemanlarında ve plant-mix üretimlerinde hem kaliteye hakimiyet hem de başarı yönünden önünü açan faktör olmuştur. Hazır Beton konusunda önemli bir Pazar payına sahip olan Kar Group beton konusunda santrallerin sayısını ve otomasyonunu artırarak ve prestij projelere ağırlık vermiştir. Kireç Kar şirketler topluluğunun en gözde üretim hatlarından biridir. Şirketimiz mevcut üretim kapasitesini iki katına çıkararak (1000 ton/gün) büyümesini sürdürmektedir. Kireç konusunda ülkemizin sayılı tesislerinden biri olan KarKireç yüksek üretim teknolojisi ve kapasitesi ile sektöre yön vermeye devam etmektedir. Asfalt üretimi de bizim diğer iş kollarımızdan biridir. Ağırlıklı olarak İstanbul ve Kocaeli belediyeleri ile kapsamlı yol ve çevre düzenleme çalışmaları devam etmektedir. Grubun en geç birimi olan Karkim

Yapı Kimyasalları’nda ise ‘odaklanarak’ büyüme hedeflemiştir. Beton katkıları, hazır sıvalar, horasan harçları, su yalıtım malzemeleri, ısı yalıtım malzemeleri, yapıştırıcılar-derz dolguları, zemin uygulamaları ile birlikte mastikler ve yardımcı malzeme gruplarında geniş ürün yelpazesi ile hizmet veren Karkim, sektörümüzün güçlü oyuncuları arasında yer almak için emin adımlarla ilerlemektedir. Ülkemiz ihtiyaçları ve gerçekleri göz önünde bulundurularak özellikle su yalıtımı ve ısı yalıtımı konularında ki sistemlere ve bu sistemleri oluşturan ürünlere öncelik verilmektedir. Gebze ve Orhangazi’deki tesisleri ile ülkemizin konusunda en büyük üretim kapasitelerinden birine sahip olan Karkim, ürün gamını da sürekli zenginleştirmektedir. Kar Group, bugün ülkemiz şirketleri arasında işgal ettiği önemli pozisyonu ve etkili Pazar payını büyük ölçüde müşterilerine ve iş ortaklarına borçlu olduğunun bilinci ile bu güvene daha uzun yıllar layık olabilmek için çok çalışmakta, yenilikleri izlemekte ve kendini geliştirmektedir.”





Meslek odalarının vize ve onay yetkisi kaldırıldı İmar Kanunu 8. maddedeki önerge ile Türkiye Mühendis ve Mimar Odaları Birliği'nin bazı yetkileri Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na geçecek ∂ Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'na bu konuda yapılan yakınmalara çözüm getirmesi nedeniyle yapılan düzenlemenin meslek mensuplarının lehine ; yeni değişikliklerin beraberinde meslektaşlara çok büyük kolaylıklar getirecek ve de bu şekliyle kaynak israfının önüne geçilecek. Kabul edilen önergeye göre, arazi kullanımı ve yapılaşmada sadece mekansal strateji planları, çevre düzeni planları ve imar planları kararlarına uyulacak.

28

Nalbur Teknik.com / Ağustos’13

İmar Kanunu'nun istisnası olan alanlarla korumaya yönelik diğer özel kanunlara tabi alanlara ilişkin alt kademe planların onay, askı ve kesinleşme işlemlerini yapmaya, yaptırmaya ve değiştirmeye Çevre ve Şehircilik Bakanlığı yetkili olacak. Alt kademe planlar, üst kademe planların kesinleşmesinden itibaren en geç 1 yıl içinde ilgili idarece üst kademe planlara uygun hale getirilecek. Aksi halde, üst kademe planları onaylayan kuruluşlar, alt kademe planı,

en geç 6 ay içinde uygun hale getirecek ve resen onaylayacak. Bu sürede ruhsat işlemi, yürürlükte olan uygulama imar planına göre gerçekleştirilecek. Kamu kurum ve kuruluşları veya plan müellifleri, ilgili kurum ve kuruluşlardan plana ilişkin görüş alacak. Görüş 30 gün içinde bildirilecek, etüt ve analiz gibi uzun süreli çalışma yapılması gereken hallerde ilave 30 gün süre verilecek. Bu sürede görüş bildirilmezse plan hakkında olumsuz görüş bildirilmediği kabul edilecek.


Kentsel asgari standartlar, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından belirlenen esaslar doğrultusunda çevre düzeni planıyla belirlenebilecek. Uygulamaya ilişkin kararlar yörenin koşulları, parselin bulunduğu bölgenin genel özellikleri, yapının niteliği ve ihtiyacı, erişilebilirlik, sürdürülebilirlik, çevreye etkisi dikkate alınarak ve ölçüleri verilerek Bakanlıkça belirlenen esaslara göre uygulama imar planında belirlenecek. Bakanlık; ilgili idareler, kamu kurum ve kuruluşları ile gerçek ve tüzel kişiler tarafından yapılan mekansal planlamaya, harita ve parselasyona, etüt ve projelendirmeye yapı ruhsatı ve yapı kullanma izni düzenlemeye, enerji kimlik belgesi hazırlanmasına ilişkin iş ve işlemlerle yapı malzemelerini denetlemeye, aykırılıklar hakkında işlem tesis etmeye, aykırılıkları gidererek mevzuata uygun hale getirmeye yönelik değişiklik yapmaya, yapı tatil tutanağı düzenlemeye, mühürlemeye, yıkım kararı almaya ve gerçekleştirmeye, ilgililer hakkında idari yaptırım kararı vermeye yetkili olacak. Büyükşehir yasasına göre, mahalleye dönüşen nüfusu 5 binin altındaki yerlerde köylerde yapı yapılmasına ilişkin esaslar uygulanacak. Köylerde bulunan konutlarda iş yeri açma ve çalışma izni alınarak, ev pansiyonculuğu yapılabilecek. Kamuya ait bir yaya veya taşıt yoluna cephe sağlanmadan yapı inşa edilemeyecek, parsel oluşturulamayacak. Yapılaşma özellikleri, mimari dokusu açısından önem taşıyan köylerde, bu özellikleri korumak, geliştirmek ve yaşatmak için köy tasarım rehberleri hazırlanabilecek. Köylerde ve kırsal özellik gösteren yerlerde yapıların etüt ve projeleri, ilgili idarenin veya Bakanlığın taşra teşkilatının mimar ve mühendisleri tarafından hazırlanabilecek. Bu

yerlerde Bakanlık tarafından enerji verimli, iklim duyarlı ve ekolojik özellikli plan ve projeler hazırlanabilecek ya da uzun vadeli krediyle desteklenebilecek.

Harita, plan, etüt ve proje için oda onayı kalkıyor

Harita, plan, etüt ve projeler ; idare ve ilgili kanunlarında açıkça belirtilen yetkili kuruluşlar dışında meslek odaları dahil başka bir kurum veya kuruluşun vize ve onayına tabi tutulamayacak, tutulması istenemeyecek. Vize veya onay yaptırılmaması ve benzeri nedenlerle müellifler veya bunlara ait kuruluşların büro tescilleri iptal edilemeyecek, yenilenmesi hiçbir şekilde geciktirilemeyecek. Müelliflerden bu hükmü ortadan kaldıracak şekilde taahhütname talep edilemeyecek. Türkiye’d e serbest olarak çalışan mimar, mühendis ve şehir plancılarının proje hazırladıklarında TMMOB da karşılaştıkları vize zorluğu ve harçların yüksekliğinin sıkıntılara yol açtığına işaret edildi. İdarelerce onaylanmış, mevcut durumu gösteren halihazır haritalar, parselasyon planları ile teknik ve idari düzenlemeleri içeren planların değişiklik ve revizyonlarında ilk müellefin görüşü ve izni aranmayacak.

İdareler, Bakanlıkça belirlenen esaslara göre mimari estetik komisyonu kuracak. Komisyon, yapıların ve onaylı mimari projelerin özgün fikir ifade edip etmediğine karar vermeye yetkili olacak. Özgün fikir ifade etmeyenlerde yapılacak değişikliklerde ilk müellefin görüşü aranmayacak. Özgün fikir ifade eden mimari eser ve projelerde, eserin bütünlüğünü ve estetik görünümünü değiştirmemek şartıyla teknik, yönetsel ve kullanım amaçlı zorunlu değişiklikler, müellifin izni aranmadan yapılabilecek. Bu durumda ilk müellif tarafından talep edilecek telif ücreti, ilgili meslek odasınca belirlenen mimari proje asgari hizmet bedelinin, tamamlanan yapılarda yüzde 20'sini, inşaatı süren yapılarda yüzde 15'ini geçemeyecek.




3M, devrim oluşturan Cubitron II kesme ve taşlama taşlarını pazara sundu “Müşterilerimizden aldığımız geri bildirimler sayesinde sektörel ihtiyaçları en iyi şekilde karşılayabilmek için sahip olduğumuz 46 teknoloji platformumuz 3M’i farklılaştıran özelliklerin başında geliyor.” diyen 3M Aşındırıcılar Sistemleri Bölümü Pazarlama Uzmanı Evren ESEN ile bir söyleşi yaptık

TÜM DÜNYADA OLDUĞU GİBİ TÜRKİYE’DE DE AŞINDIRICILAR PAZARININ EN ÇOK DEĞER OLUŞTURAN FİRMALARINDAN BİRİ

“Dünyada endüstriyel yüzey işlemeleri için ihtiyaçlara uygun ürünler üreten 3M Aşındırıcı Sistemleri, farklı ölçeklerdeki sanayi tesislerinin, faaliyet alanları ne olursa olsun ihtiyaç duydukları tüm aşındırıcı çözümlerine yanıt veriyor. Aşındırıcılar pazarına; 3M teknolojisine sahip 3M™ Cubitron II™ fiber diskler, 3M™ Cubitron II™ bant zımparalar, 3M™ Trizact™ zımparalar ve Scotch-Brite™ zımpara ve aşındırıcı sistemlerin yanısıra 3M Elit Seri havalı makinalarını sunan 3M, tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de aşındırıcılar pazarının en çok değer oluşturan firmalarından biri. Üretim süreçlerini daha hızlı, uygun maliyetli ve güvenli hale getirmek için sadece Türkiye'de yerleşik bulunan satış, pazarlama, müşteri

32

Nalbur Teknik.com / Ağustos’13

hizmetleri ekipleriyle değil, Amerika ve Avrupa'daki birçok üretim merkezinde bilim adamları, iş geliştirme mühendisleri, kalite kontrol uzmanları ile çalışmakta olan 3M'nin zımpara ve aşındırma ürünlerinin kullanıldığı uygulamalar arasında taşlamadan çapak almaya finisajdan yanık-leke temizliğine kadar birçok uygulama bulunmakta.”

YURT İÇİNDEKİ DİSTRİBÜTÖR AĞIMIZ OPTİMUM SEVİYEYE ULAŞTI “Yurt içindeki distribütör ağımız optimum seviyeye ulaştı, müşteri taleplerini en hızlı biçimde karşılar duruma geldik. Servis kalitemizi sürekli arttırmak için yapılanmamızda iyileştirmeler yapmaya her zaman devam ediyoruz.”

CUBİTRON II KESME VE TAŞLAMA TAŞLARI; YÜKSEK PERFORMANSLARI İLE DİKKAT ÇEKMEKTEDİR

“2012 yılında son yıllara oranla aşındırıcı sektörünün durağan olmasına rağmen 3M Aşındırıcı Bölümü olarak sektör ortalamasından daha hızlı büyüyerek pazar payımızı arttırdık. Büyümeyi hızlandıran ana ürünlerimiz, Cubitron II™ markalı yenilikçi çözümler ve grubumuza yeni katılan Winterthur markası oldu. 2013 yılında ise; pazara yeni sunduğumuz 3M Elit Seri havalı makinalar çok ilgi gördü ve makina pazarındaki payımızı % 50 oranında arttırdı. Inovasyona sürekli yatırım yapan 3M; en son olarak Cubitron II teknolojisini kesme ve taşlama taşlarında buluşturdu ve piyasaya Cubitron II ve 3M High Performans olarak iki yeni seri sundu. Cubitron II kesme ve taşlama taşları; yüksek performansları ile dikkat çekmektedir.”

CİROMUZUN %6’SINI AR-GE ÇALIŞMALARINA AYIRIYORUZ “İnovasyon konusunda sürekli yatırım yaparak müşterilerimiz için yerel çözümler üretiyoruz. Avrupa Birliği standartlarında bir firma, cirosunun


“Öncelikli hedefimiz müşterilerimizdeki değer oluşturan firma “3M” imajını güçlendirmek. Pazara sunduğumuz yeni innovatif ürünlerimizle bu imajımızı pekiştiriyoruz. 2013 yılında çift rakamlı büyüme hedefliyoruz.”

PERAKENDE BAYİLERİMİZİN DEĞER OLUŞTURMA PRENSİBİNİ ESAS ALMALARI BİZİ MUTLU EDİYOR “Biz değer oluşturma prensibini esas olarak alıyoruz, perakende bayilerimizin de bu vizyonumuzu desteklediğini görmek bizi mutlu ediyor.”

Aşınd ırıcıla r Siste mler i Bölü mü Paza rlam a Uzm anı Evre n ESEN

ortalama %2’sini Ar-Ge’ye ayırırken 3M olarak biz toplam ciromuzun %6’sını Ar-Ge çalışmalarına ayırıyoruz. Her yıl saygın danışmanlık firmaları tarafından dünyanın sayılı yenilikçi firmaları arasında seçiliyoruz. Bugün dünya genelinde 8 bini aşkın araştırmacımız ile 43 binden fazla patentimiz var. Yıllardır süregelen bu başarımızın temelinde elbette müşteri odaklı inovasyon anlayışımızın yeri büyük. Müşterilerimizden aldığımız geri bildirimler sayesinde sektörel ihtiyaçları en iyi şekilde karşılayabilmek için sahip olduğumuz 46 teknoloji platformumuz 3M’i farklılaştıran özelliklerin başında geliyor. Diğer bir önemli nokta; 3M’nin inovatif ürün ve çözümlere zemin oluşturan farklı platformları arasında uyguladığı teknoloji transferi ile dünya genelinde milyonlarca insanın yaşamını kolaylaştırması. Örneğin, pilotların uçuş güvenliğini artıran ve uçuş güvenliğini sağlayan 3M’nin uçak camı kaplama teknolojisi, aynı zamanda sebze meyve seralarında ve akıllı evlerde güneş ve ısı kontrolünü sağlanmasında kullanılıyor. 1960’lı yıllarda Ay’a ilk adım atan astronotun botlarında kullandığımız malzeme teknolojisini bugün otomobillerin ısıya dayanıklı güvenlik ve performans artıran parçalarında da kullanıyoruz. İnovasyonu yapıtaşı haline getiren 3M,

kültürünün bir parçası olan “yüzde 15 zaman kuralı” uygulamasıyla çalışanların inovasyon sürecine büyük bir katkı sağlıyor. Zamanlarının yüzde 15’ini sunmak istedikleri projeler üzerinde fikir üreterek geçirmesi için fırsat tanınan çalışanlar, 3M’in inovasyon alanındaki global başarısında çok büyük bir rol oynuyor. Bu durum coğrafi konumdan bağımsız dünyanın her yerindeki 3M’ler için geçerli bir kural. 3M, Türkiye’deki çalışanlarını da inovasyon konusunda her zaman destekliyor ve yeni fikirlerin etkili ürün ve çözümlere dönüşmesi için uygun ortamı sağlıyor.”

2013 YILINDA ÇİFT RAKAMLI BÜYÜME HEDEFLİYORUZ

HIRDAVAT KANALI TÜRKİYE’NİN VAZGEÇİLMEZ BİR GERÇEĞİDİR VE 3M OLARAK BU KANALA YATIRIM YAPMAYA DEVAM EDECEĞİZ

“3M olarak Türkiye’de 1987 yılından bu yana faaliyet gösteriyoruz ve bugün 500’den fazla çalışanımız var. Kişisel bakım, ev, hobi ve kırtasiye ürünleri, elektrik, elektronik, telekomünikasyon sistemleri, sağlık ürünleri, trafik güvenliği, grafik ve reklam çözümleri, işçi ve işyeri güvenliği çözümleri ve otomotiv, inşaat, kimyasal üretim gibi onlarca sektörde sunduğumuz endüstriyel ve kişisel ürünlerimizle müşterilerimize etkili çözümler sunuyoruz. 1992 yılından bu yana Türkiye’de üretim yapıyoruz. Bu saydığımız ürün gruplarından bir çoğu hırdavat noktalarında bulunuyor. Hırdavat kanalı Türkiye’nin vazgeçilmez bir gerçeğidir ve 3M olarak bu kanala yatırım yapmaya devam edeceğiz.”




Ümit Ünal’dan Siesta Renkleri Ümit Ünal, Filli Boya için hazırladığı “Yaz Ötesi” olarak tanımladığı Siesta renklerini açıklıyor ∂ Moda ve stil danışmanı Ümit Ünal, Filli Boya için hazırladığı Coloration projesi özelinde 80 renk içerisinden “Yaz Ötesi” olarak tanımladığı Siesta renklerini açıklıyor. Filli Boya, en sıcak günlerin sonrasında gelen yaz rüzgarları gibi evinizde sade ve ferah etki yapabilecek özel bir renk paleti sunuyor. İki yıldır Filli Boya / Coloration projesinin danışmanlığını yürüten, aynı zamanda Uluslararası Renk Örgütü Intercolour’ın (ICC) Türkiye temsilcisi Ümit Ünal ile bir araya gelerek oluşturulan bu palet, aslında bir Akdeniz dinlencesi olarak da bilinen Siesta anlarıyla birleştirilen çok özel renk tonlarından oluşuyor. Ümit Ünal, Siesta renkleri olarak beyazı ana renk alacağımız bu özel seçimlerle; meditasyon, dinlence, kendine dönüş ve izole olma durumlarına işaret eden bir renk teorisi sunuyor. Kendimize kazandırdığımız bu içsel mola, yaşam alanlarımıza

36

Nalbur Teknik.com / Ağustos’13


uyguladığımız renklerle birleşerek yaşam alanlarınızdaki duvarlarla mükemmel uyum sağlıyor. Zihnimizde her zaman dinlendirici etkiler uyandırdığı bilinen bu temiz pastel tonların, güneş ışığından gelen sıcak hava dalgalarını da atmosfere geri yansıtmasıyla biliniyor. Zengin seçeneklerden oluşan bu paletle, maviden sarının tonlarına kadar Akdeniz’in her rengini yakalamak ve mekanlarınıza taşımak mümkün.

Temiz pastel tonlar

Ümit Ünal’ın ruhumuzu temizleyen sakin renkler olarak nitelendirdiği temiz pastel tonlar, Siesta renk paletiyle yaşam alanlarında buluşuyor. Kişisel zevklerinizin duvarlarınızda bir araya geldiği bu renkler, yaz aylarının sonbahara geçiş dönemindeki temiz havayı ve dinginliği temsil ediyor. Ümit Ünal’ın bu içsel yolculukta sizlere özel renk önerileri, Filli Boya / Coloration projesinin; Aquatic konseptinden Fibula, Aurora konseptinden Girtab, Filafil konseptinden Fonem ve Prismatic konseptinden Gesang.

Düşünsel ve entellektüel tonlar

Ümit Ünal’ın düşünsel ve entelektüel renkler olarak tanımladığı bu grup, evlerinizde iç dünyanıza yolculuk yaptığınız yüzeylere çağrışım yapıyor. Bir şeyler üretme kabiliyetinizi arttıran bu renkler, size ferah ve yeniliklere açık bir özellik katıyor. Mavi, turkuaz, lila ve beyaza yakın sarı tonajların uyumunu içeren bu grubun renkleri yine Filli Boya / Coloration projesinden geliyor. Ümit Ünal’ın önerisi derin tonlamalarıyla özellikle salon ve banyolar için; Aquatic konseptinden Blizzard, Aurora konseptinden Kraz, Wabi konseptinden Gibran ve Prismatic konseptinden Koral ve Duarte yaz sonrasının en özel renklerinden…


Sek Makina kullanıcısına önem veren Karcher ürünlerinin satış ve servisini yapmaktan gurur duyuyor 16 senedir nalbur, hırdavat ve temizlik sektörüne en tanınmış markaların ürünleriyle hizmet veren Sek Makina’nın Firma Sahibi Onur Tatarhan ile firmasının faaliyetleri hakkında bir söyleşi yaptık. Firmanızın kuruluşu ve bu günlere gelişi süreci hakkında bilgi verir misiniz? Ne zaman kuruldu? Hangi alanlarda hizmet veriyorsunuz? “1997 yılında Karaköy Perşembe Pazarında Sek Makina San. Tic. Ltd. Şti’ni kurduk. 2006 yılında Tersane Cad. 85 numaradaki mağazamıza taşındık.16 yıldır bulunduğumuz yerden hırdavat ve makina sektörüne hizmet veriyoruz, Perşembe Pazarı içindeki, İstanbul merkezli Avrupa ve Anadolu yakasında ve Anadolu’d a birçok firmayla kısaca Türkiye’nin hemen hemen her

38

Nalbur Teknik.com / Ağustos’13

bölgesiyle çalışıyoruz. Yurtdışı ile de özellikle ithalat anlamında aktif olarak bağlantı içerisindeyiz. Hizmet verdiğimiz ve ilgili iş kanalında birçok malzemenin tedarikçisi olduğumuz alan otomotiv sektörüdür. Her türlü otomobil servis ekipmanları tedariğini yaptığımız birçok oto yıkama ve oto kuaför müşterimiz bulunuyor. Bunun yanı sıra inşaat, tekstil ve gıda sektöründe hizmet veren geniş bir müşteri portföyümüz de var. Aslında sattığımız ürünlerle birbirinden bağımsız görünen birçok farklı sektöre hitap edebiliyoruz. Yine de en ağırlıklı olanın otomotiv sektörü olduğunu söyleyebiliriz.”

GÜVENİLİR BİR ÇÖZÜM ORTAĞI Distribütörü veya bayisi olduğunuz markalar var mı?

“Türkiye distribütörü olduğumuz, ithalatını kendimiz yaptığımız birçok yabancı menşeili marka olduğu gibi Türkiye’d eki temsilciliklerinden yetkili bayiliğini aldığımız markalarımız da bulunuyor. Türkiye distribütörü olduğumuz markalar arasında Almanya’d an Autop (Stenhoj) araç kaldırma liftleri, KS Tools el aletleri, Leitenberger otomotiv test cihazları; İsviçre’d en Lemania akü booster ve güç kabloları; İtalya’d an Wigam otomotiv klima


gaz dolum ve araç içi ozonla temizlik cihazları; Amerika Birleşik Devletleri, Kaliforniya’d an Buff and Shine polisaj / boya parlatma pedlerini sayabilirim. Türkiye’d e yetkili bayiliğini aldığımız bayilerin başında da Karcher temizlik makineleri, Gürışık yağlama cihazları, Gedore Altaş El Aletleri, Pınar Mühendislik, Hitachi, Metabo, Makita, Bosch elektrikli el aletleri geliyor. Bunların dışında müşterilerimizin ihtiyaçları ve talepleri doğrultusunda hemen hemen her markayı da yetkili satış noktalarından tedarik ederek müşterilerimize sunabiliyoruz. Bizim için önemli olan müşterilerimiz tarafından talep edilen ve güvendiğimiz ürünlerden oluşan bir çeşitlilik meydana getirmek ve bunları her daim elimizde hazır bulundurmak. Böylece taleplere hızlı bir şekilde cevap vererek güvenilir bir çözüm ortağı olduğumuzu hissettirmek.”

Bölgenizde nalburiye ve hırdavat anlamında en çok hangi ürün grupları talep ediliyor?

“Bulunduğumuz bölgede en çok talep edilen ürünler, temizlik ekipmanları ile havalı, elektrikli ve standart el aletleri grubudur.”

“HIRDAVAT SEKTÖRÜ DAHA İLERİ GİDECEK” Gelişen Türk ekonomisi içerisinde firmanızın ve hırdavat sektörünün geleceğini nasıl görüyorsunuz? “Ben ülke ekonomisinin daha da büyüyeceğini düşünüyorum. Her geçen gün ülkemizde farklı sektörlerde yeni iş kanalları doğuyor. Yepyeni oluşumlar, yabancı yatırımlar söz konusu. Bu sektörlerin her birinin işlerini yürütebilmek için temel ihtiyaçlarını tedarik etme


kalitesi olduğu kadar bu makineyi kullanacak operatörün de sağlığı ve güvenliği için her türlü önlemin alınıyor olmasıydı. Kaçak akım rölevesinden, buhar makinelerindeki çocuk kilitlerine kadar kullanıcının hatalı kullanımında kendisine zarar vermesini önleyecek birçok ayrıntı bulunuyor makinelerde. Kullanıcısına değer vermeden üretilen bir ürünün başarılı olmasını mümkün görmüyorum ve Karcher’in bu yaklaşımı da benim markaya duyduğum güveni arttırıyor.

zorunlulukları var, bu nedenle ben temizlik sektörünün de hırdavat sektörünün de ileri gideceğini, büyüyeceğini, toplam pazarda paylarının artacağını düşünüyorum. Örneğin, temizlik sektörünü düşünün. Eskiden herkesin evinde tek araba olurdu, şimdi 2-3 araba var. Bir evleri olurdu, şimdi yazlıklar, ikinci evler olmaya başladı. Bu satın alma gücünün artması yanında insanların yaşam alışkanlıkları da daha pratik, daha hızlı olma yönünde değişti. Tüm bu veriler ışığında ileride herkesin evinde, arabasını, bahçesini yıkamak için bir basınçlı yıkama makinesi olacağını söyleyebiliriz. Bu Karcher de olabilir, başka marka da olabilir. Burada önemli olan ürünün sunduğu pratik kullanım, su tasarrufu sağlaması gibi temel faydaların değişen zamandaki ihtiyaçlara cevap veriyor olması. Bu nedenle potansiyelin büyük olduğunu, bu alanın gelişeceğini düşünüyorum. Biz bu süreçte daha yolun çok başındayız. Biz de bu değişimi takip ederek, ihtiyaçlara doğru ürünlerle

40

Nalbur Teknik.com / Ağustos’13

cevap vererek ve her şeyden önce müşterimizin yanında olup onu anlayarak, bu büyümeye ortak olmayı hedefliyoruz.”

“KARCHER’E ÇOK İNANIP GÜVENİYORUM” Karcher ürünlerinin satışını tercih etmenizin başlıca sebepleri nelerdir? Müşterilerinizden aldığınız geri bildirimlerden bahseder misiniz?

“Karcher ürünlerinin satışını tercih etmemin birincil nedeni Karcher’e çok inanıp, güveniyor olmam. Güvendiğim bir marka olduğu için satıyorum. Bu güven nereden mi kaynaklanıyor? Firma yetkilileri ile beraber yurtdışı seyahatlerimiz oldu, buradaki fabrikalarda üretimi yerinde gördük. Bu seyahatlerde öncelikle tüm detaylarıyla üretimi birebir kendilerinin yaptıklarını, hassas ölçüm odalarında her ayrıntı ile birebir ilgilenildiğini gördüm. Bu yaklaşımı bir ürünü farklı bir yerden alıp üzerine kendi üretmiş gibi etiketini basıp satan firmalarda göremezsiniz. Bu ziyaretlerimde beni etkileyen bir başka durum da makinenin

Müşterilerimizden aldığımız geri bildirimler, bize marka bilinirliğinin her geçen gün arttığını gösteriyor. Dünyada zaten bilinen ve güvenilen bir marka. Türkiye’d e sektör içinde daha dar bir alanda biliniyorken son 3 yıldır son kullanıcılar tarafından da sorulan ve aranan bir marka haline geldiğini söyleyebilirim. Karcher resmi internet sitesinden iletişim bilgilerimizi alıp insanların marka ismi ile bize ürün sorması, mağazaya bilerek gelmesi de bunun göstergeleri. Müşterilerimizin önem verdiği bir diğer konu da yetkili servislik. Biz aynı zamanda Karcher’in yetkili servisliğini de yapıyoruz. Satış noktasından servis desteği de alabileceğini duymak alıcıya da güven veriyor. Hem satış öncesi hem de satış sonrası aynı noktadan destek alabileceklerini bilmek ürüne olan ilgiyi de arttırıyor ve müşteri için satınalma karar sürecini hızlandırıyor.”

Karcher’den en çok hangi ürün grubunu satıyorsunuz, favori bir ürününüz var mı?

“En çok profesyonel tip basınçlı yıkama makine grubunu satıyorum, ev tipi modellerin de satışını yapıyoruz, ancak ağırlık profesyonelde, bunun dağılımı % 70 - % 30 diyebiliriz. Favori ürünüm ise profesyonel ürün grubundan giriş sınıfı basınçlı yıkama makinesi. Şu anki model HD 5/15. Benim Karcher’d en ilk aldığım ürün de halen en çok sattığım ürün de odur.”



,

Düfa moda dünyasını

evinize taşıyor!

Boyanın ustası Düfa’dan Neon renkler…

42

Nalbur Teknik.com / Ağustos’13


∂ Boyanın ustası Düfa, 2013 yılının en iddialı trendi, neon renkleri evinize taşıyor. Gardırobunuzdaki yeniliği evinize de taşıyın, neon renklerin canlılığı ve iddiasını Düfa ile yaşayın! Moda dünyasını bu sezon giyimden aksesuara, kozmetikten dekorasyona kadar etkisi altına alan neon renkler eğlenceli, iddialı, vazgeçilmez ve cesur tonlarıyla artık evinizin duvarlarında! Moda dünyasındaki canlılık ve dinamizmi trendlerle birlikte yaşam alanlarına yansıtan Boyanın Ustası Düfa, sezonun gözdesi neon renkleri duvarlara taşıyor. Parlak sarılar, canlı yeşiller, iddialı fuşya ve morlar ile renkli yaşam alanları oluşturan Düfa’nın renk kartelasının yanı sıra Düfa Mix Renklendirme Sistemi ile en göz alıcı renklere sahip olabilir, neon renklerin büyülü dünyasını evinize taşıyabilirsiniz. Tek rengin yanı sıra farklı renk uygulamaları ile duvarlarınızı renklendirirken istediğiniz rengi bulamamaktan endişeleniyorsanız, Düfa Mix Renklendirme Sistemi tam size göre… Siz sadece hayal edin, yüksek performanslı kokusuz, yüksek örtme gücü ve tam silinebilir özellikleri ile Düfa sizin için oluştursun. Ayrıca Iphone Düfa Mix uygulaması ile Düfa Mix programını telefonunuza indirin, dünyanın bütün renklerini yakalayın, gönlünüzce paylaşın. Dilerseniz, telefonunuzdaki görüntü arşivinden dilerseniz çekeceğiniz fotoğraflardan iç ve dış cephe boyalarımızın yüzlerce renk seçeneğine ulaşabilir, mekanlarınıza yeni bir renk anlayışı getirebilirsiniz.


AYIN ENDÜSTRİYEL TEKNİK MARKETİ

Erkan Makina pazardaki payını arttırarak büyümesi ile göz dolduruyor

Erkan Maki na Yöne tim Kuru lu Başk an Yardı mcıs ı Leve nt Kırba ş

∂ “Üretimde müşterilerimizin verimliliğini arttırmak için farkı oluşturan hizmet anlayışını ortaya koyan firmamız, güvenilir bir iş ortağı olarak müşterilerinin beklentileri doğrultusunda çözümler sunmaya devam etmektedir. ERKAN MAKİNA olarak sorumlu olduğumuz bölgelerdeki takım arkadaşlarımızla beraber (distribütörlerimiz, bayilerimiz, servislerimiz, home ofis çalışanlarımız, mağazalarımız) en iyi sonuçları almaya çalışıyoruz.” diyen Erkan Makina Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Levent KIRBAŞ ile bir söyleşi yaptık.

verip buradaki oluşumunu başarı ile tamamladıktan sonra, tüm Türkiye’d e bayi ve servis ağını yayarak genişlemiştir, Türkiye’d e kendi konumunda lider firma ve marka olmuştur. Toptan ve perakende satışta olduğu gibi, ithalat ve ihracat konusunda da her geçen gün büyüyen ERKAN MAKİNA, son 5 yılda, Azerbaycan, Kazakistan, Türkmenistan, Tacikistan, Gürcistan, Özbekistan ve Kırgızistan gibi Türkiye

Erkan Makina’ın kuruluşu ve bu günlere gelişi hakkında bilgi verir misiniz? “Kurulduğu 1996 yılından bu yana satış konusunda uzman kadrosuyla üretimin, sanayinin ihtiyacı olan her türlü malzemede geniş ürün yelpazesi ile hizmet veren ERKAN MAKİNA, kuruluş amacı doğrultusunda önce Ankara’d aki iş ortaklarına hizmet

44

Nalbur Teknik.com / Ağustos’13

Erkan Makina Merkez Binası

kardeş ülkelerinde faaliyetlerini yoğunlaştırmış olup bu ülkelerdeki başarısını da artırmaktadır. Aynı başarıyı İran, Irak, Suriye, Mısır, Cezayir ve Libya gibi Ortadoğu ve Arap ülkelerinde de sağlamak üzere yeni bir oluşum içerisine girmiştir. Üretimde müşterilerimizin verimliliğini arttırmak için farkı oluşturan hizmet anlayışını ortaya koyan firmamız, güvenilir bir iş ortağı olarak müşterilerinin beklentileri doğrultusunda çözümler sunmaya devam etmektedir. ERKAN MAKİNA olarak sorumlu olduğumuz bölgelerdeki takım arkadaşlarımızla beraber (distribütörlerimiz, bayilerimiz, servislerimiz, home ofis çalışanlarımız, mağazalarımız) en iyi sonuçları almaya çalışıyoruz. ERKAN MAKİNA, distribütörleri, bayileri, servisleri, home ofis çalışanları ve mağazaları ile Türkiye ve Türkiye kardeş ülkelerine geniş ürün yelpazesi ile hizmet vermektedir. Satışı destekleyen yazılım, lojistik, yönetim ve bilgi sistemleri teknolojisindeki ilerlemesi ile iş ortaklarımıza da kazanım sağlamıştır. Mesleki yüksek


AYIN ENDÜSTRİYEL TEKNİK MARKETİ tecrübesi ve geniş teknik kadrosu ile firmamız iş ortaklarına, endüstriyel teknik market ihtiyaçlarında da en yüksek kazanımı sağlamaya devam etmektedir. Ankara merkezde, 1500 m² alanda Genel Müdürlük binası ve Ankara Başkent OSB’d e 2850 m² alanda Başkent Şubesi, Ankara Ostim OSB’d e 2200 m² alanda Ostim Şubesi, Ankara Keresteciler OSB’d e 1250 m² alanda İstanbul Yolu Şubesi, Ankara İvedik OSB’d e 1500 m² alanda İvedik Şubesi ve Ankara Sincan OSB’d e 1000 m² alanda Sincan Şubelerimiz ile hizmet veriyoruz. Ayrıca, İstanbul Anadolu yakasındaki iş ortaklarımıza (bayilerimize ve servislerimize) daha hızlı iletişim ve teslimat yapabilme adına İstanbul Anadolu Yakası Şubesini ofis ve lojistik olarak açtık. Böylelikle iş ortaklarımızın hemen yanında, yakınında olmakla her türlü talebe daha hızlı cevap vermekteyiz.

malzemelerin satışını 82.000 kalem geniş bir ürün yelpazesi ile yapmaktadır. Satışını yaptığımız ürünlere her geçen gün Türkiye Distribütörü olduğumuz yeni markalar eklenmekte, paydaşlarımızla olan iş ortaklığımız her geçen gün güçlenmektedir. Sektörümüze kattığımız en büyük yenilik Ticari Aile birliği, birlikte kazanalım projesi ve yazılım anlamında gerçekleşti. Kaliteli markaları destekleyen büyük ticari aile birliği ve yazılım başarıyı sürdürülebilir ve kalıcı hale getirdi.”

Distribütörü veya bayisi olduğunuz markalar var mı? Bu firmaların hangi ürünlerini Türkiye pazarına

sunuyorsunuz? Başka hangi ülkelere de hizmet veriyorsunuz?

“Bering, Dinse, Donax, Eibenstock, Etm, Jetech, Kemper, Kranzle, Newton, Sparky, Vatoz gibi Avrupa’nın lider, dünya’nın önde gelen markalarının hem Türkiye hem de Türki Cumhuriyetleri distribütörlüğünü yükselen bir başarı çizgisi ile sürdürmekteyiz. Türki Cumhuriyetleri dışında; İran, Irak, Suriye, Mısır, Cezayir, Libya ile de ticaretimizi geliştirmek için çalışmalarımız sürmekte.”

Erkan makina bünyesinde size ait kendi biriminiz olan Donanma ve Asal ithalat hakkında bilgi verir misiniz?

SÜRDÜRÜLEBİLİR VE KALICI BAŞARI Pazara sunulan Erkan Makina ürünleri nelerden oluşuyor? Mevcut ürünlerin dışında pazara sunacağınız bir yenilik olacak mı? Erkan makina üretimin olduğu her alanda üretime yardımcı

Erkan Makina Sincan Şubesi

“ERKAN MAKİNA, yurt içi satışını, bayiler, servisler, home ofisler ve donanma mağazaları (Ankara) ile gerçekleştirirken; yurt dışı satışlarını ise distribütörleri aracılığıyla yapmaktadır.”

Erkan Makina Ostim Şubesi

Yaygınlığınızı sağlamak için yaptığınız çalışmaları ifade edebilir misiniz? Bölgeniz dışında yeni şubeler açmayı planlıyor musunuz? “Şu an 185 personel ile mesai


AYIN ENDÜSTRİYEL TEKNİK MARKETİ

yapmaktayız. Ankara’da 6 adet showroomumuz var. Toplam kapalı alan 10.300 m2. İstanbul Ümraniye İMES’ de koltuk depo ve ofis olarak kullandığımız 150 m2 alanda bir şubemiz bulunmakta. Türkiye genelinde 8 adet home ofis çalışanımız ile iş ortaklarımıza en hızlı ve kaliteli hizmeti vermeyi hedefliyoruz. İstanbul Avrupa Yakasında da Anadolu Yakası gibi bir uygulama yapmak istiyoruz. Donanma mağazalar olarak sadece Ankara il sınırları içinde faaliyet gösterecek, Ankara dışında şuan ki mevcut bayii teşkilatımız ile iş ortaklığımızı büyüterek devam ettirmeyi planlıyoruz.”

Yurt içi satış pazarlama ve bayi yapılanma çalışmalarınız hakkında bilgi verir misiniz?

“Yurtiçi ve Yurtdışı satış partnerlerimizi seçerken son derece seçici davranıyor, firmamızın belirlediği Ticari Aile birliği kriterlerini harfiyen uyguluyoruz. “İş ortaklarımızla beraber emek verelim, beraber yürüyelim, beraber büyüyelim, beraber kazanalım, bu kazanımları uzun yıllar koruyalım.” felsefesiyle çalışıyoruz.

Erkan Makina İvedik Şubesi

46

Nalbur Teknik.com / Ağustos’13

Erkan Makina İstanbu l yolu Şubesi

Birlikte kazanmanın, zarar görmeden uzun yıllar paylaşmanın devam etmesi için daha az sayıda bayi ile en az yolları kesişen seçkin insanlarla iş ortaklığı yapıyoruz.”

“SATIŞ ÖNCESİ VE SONRASI MÜŞTERİ BEKLENTİSİNİ KARŞILAMAK İÇİN MAKSİMUM ÇABAYI SARFEDİYORUZ” Bering, Donax, Eibenstock, ETM, Newton ve Sparky gibi uluslararası alanda söz sahibi firmaların ürünlerini Türkiye pazarına kazandırıyorsunuz. Bu işi yaparken ne gibi

sıkıntılar yaşıyorsunuz?

“Temsil ettiğimiz markalar kendi alanlarının ya en iyisi ya da en iyilerinden. İyi olmanın, iyi kalabilmenin yolu o malzemenin alıcısı tarafından her zaman aranan marka olarak kalabilmesi. Bunun yolu ise beklentilerin karşılanması. Erkan Makina olarak biz satış öncesi ve sonrası müşteri beklentisini karşılamak için maksimum çabayı sarf ediyoruz.”

İhracat çalışmalarınız hakkında bilgi verir misiniz?

“Yurtdışı satış ekibimiz başta Türki Cumhuriyetler olmak üzere ( Azerbaycan, Türkmenistan, Kazakistan, Gürcistan, Özbekistan, Kırgızistan, Tacikistan) Ortadoğu’daki sınır ülkelerimize (İran, Irak, Suriye, Mısır, Cezayir, Libya) satış anlamında yoğunlaşmış, Türkiye distribütörü olarak temsil ettiği markaları, Türki Cumhuriyetlerinde de temsil ettiği için o ülkelerde de ticari faaliyetlerinin başarısı çizgisini her geçen gün arttırmaktadır. Konumunu bu ülkelerde güçlendirmektedir. Türki Cumhuriyetlerindeki başarılı çizgisini Ortadoğu pazarına da taşımayı arzu etmektedir.”

82.000 KALEM ÜRÜN, GENİŞ BİR KADRO Erkan Makina, iş ortaklarına endüstriyel teknik market ihtiyaçları konusunda en


AYIN ENDÜSTRİYEL TEKNİK MARKETİ

Erkan Makina Başkent Şubesi

yüksek kazançları sağlamak için ne gibi faaliyetlerde bulunmaktadır?

“Erkan Makina, çok geniş bir yelpazede, 82.000 kalem ürün, geniş bir kadro, 185 personel. Onlarca bayi ve servis ile en kaliteli sürdürülebilir hizmet anlayışını, yazılıma yaptığı yoğun yatırımla desteklemekte, Ticari Aile birliği kavramı ile de fark oluşturan ayrıntıları iş ortaklarına yaşatmaktadır.”

Sektörde gördüğünüz boşluklar ve yapılması gerekenler size göre nelerdir?

“Her sektörde olduğu gibi bizim sektörümüzde de kaliteli insan, yetişmiş ekip problemi hat safhada. Düşük marjlar ile yapılan satışları bir de tahsil edememe, geç tahsil etme riski süsleyince iş yorgunluğu keyifli olmaktan çıkıyor. Teknolojiyi ne kadar üst seviyede yaşarsanız yaşayın, insanın faktörü her zaman belirleyici, çok değerli, çok kıymetlidir.”

GELECEĞİ YAKALAMAK İÇİN Gelişen Türk ekonomisi içerisinde firmanızın ve hırdavat sektörünün geleceğini nasıl görüyorsunuz? “Ticaret canlı, sürekli değişiyor, başkalaşıyor, büyüyor, farklılaşıyor. Son 10 yıl içinde ticaretin şekli ve

hızı çok değişti. Müşteri beklentileri ve tahammülü farklılaştı. Artık yenilenen, değişen beklentilere göre kendimizi yenilemeliyiz ki var olalım. Büyüyen, gelişen, Türkiye’nin içinde bizim de değişmemiz ve büyümemiz gerekli. Bu güzel ülkede her zaman zor koşullarda yoğun özveri ile güzel günlerin yaşandığı dönemler olmuştur. Bu güzel ülkenin güzel insanlarına da geleceğe en güzel şekilde kendilerini, ekiplerini ve firmalarını hazırlamak yakışır. Geleceği yakalamak için çıplak dağdaki ormanı bugünden görerek çalışmak gerekli.”

2013 yılı ilk yarısı firmanız açısından nasıl geçti? 2014 ile ilgili projeleriniz nelerdir? “2013 yılı genel piyasalar açısından işlem hacmi olarak beklentilerin altında geçse de bizim ve aile birliğimiz açısından yeni popüler markaların bünyemize katılması ve onların sağladığı yeni pazarlardan

dolayı gayet memnuniyet verici olmuştur. 2014 yılında Türkiye iş ortaklarımızla olan ilişkimizi daha da güçlendirmek için çalışmalarımıza yoğun bir şekilde devam etmeyi düşünüyoruz. Yurt içindeki bu anlayışımızı yurt dışı satış ekimizde yurt dışında uygulayacak ve 2015te de yurt dışında yeni hedef ülkeler çalışması yapmak istiyoruz. Dinamik bir bölgede hep dinamik olmak, beklerken bile aktif beklemek zorundayız.”

Eklemek istediğiniz başka konular var mı?

“Geleceğin hepimiz için daha güzel olacağını düşünüyorum. Bu sektöre emek veren, destek veren herkese teşekkür ediyorum. Geleceğin bu ülkeye ve millete karşılıksız gönül vermiş, bu ülkenin ve milletin çıkarları için emek harcamış herkese güzellikler getirmesini temenni ediyorum.”


13.1 milyar dolarlık moloz çıkacak! Kentsel dönüşüm ile yıkılması planlanan 6.5 milyon konuttan ortaya çıkacak molozların değerlendirilmesi durumunda 13.1 milyar dolarlık bir ekonomi oluşabilir ∂ Türkiye’d eki 20 milyon konut stoğunun 6.5 milyon kadarı 20 yıl içinde ‘Kentsel Dönüşüm’ projesi kapsamında yenilenecek. Molozlar... Beton, demir, çelik, tahta...

Avrupa ne yaptı?

Malum dünyada kentsel dönüşümü de ilk kez Türkiye yapmayacak. İngiltere’d eki Trafalgar Meydanı, Almanya’d aki Postdam Meydanı aslında birer kentsel dönüşüm projesi. Cakarta’d an Çin’e birçok yerde kentsel dönüşüm projeleri gerçekleştiriliyor. Fransa’d aki La Defense, Beyrut’taki Solidere ve Hiroşima kentsel dönüşüm projeleriyle hayat bulmuş yerler. Ve tüm bu projelerde çıkan molozlar değerlendirildi.

% 90’ı beton ve çelik

Ortaya çıkan molozlar uygun şartlarda dönüştürülürse bundan 13.1 milyar civarında katma değer oluşturulacak. Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar’ın verdiği bilgilere göre 20 yılda 6.5 milyon konut geri dönüştürülecekse 2 milyar ton inşaat atığı ve moloz ortaya

çıkacak. 2 milyar ton civarındaki atıkların kütlece yüzde 90’ı beton ve çelik malzemelerden oluşacak. Bölme duvar, mermer, ahşapların da geri dönüşümü mümkün ancak demir, çelik ve betonun dönüşümüne ağırlık veriliyor bu projelerde. Çeliğin tonu bugünkü rakamlarla en iyi ihtimalle 600 liradan alınıyor. 6 milyon ton çeliğin konutlardan çıkacağını düşünürsek demir

çelik tesislerinde işlenebilen bu hammaddeden yaklaşık 3.6 milyar liralık katma değer elde etmek mümkün. Yaklaşık 1 milyar 900 bin ton beton atığın ortaya çıkacağı hesaplanıyor. Bunun da dönüşümü sağlandığında, doğal agrega fiyatlarının da 7-15 lira/ton, dönüştürülmüş agrega fiyatları ise 5 lira/ton, 1 milyar 900 bin tonluk atıktan da 9.5 milyar lira katma değer oluşturmak mümkün. Eğer Türkiye kentsel dönüşümü başarıyla yapmak istiyorsa molozları da dönüştürmeli.

6 milyon ton dönüşecek

- Türkiye’d e yılda 125 milyon ton hafriyat bertaraf ediliyor. - Her 1 metreküp inşaat atığından yaklaşık 0.60 metreküp malzeme geri dönüştürülüyor. - Kentsel dönüşüm sonrasında geri kazanılacak malzeme miktarının da yıllık 6 milyon ton olacağı hesaplanıyor. - Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ‘sıfır atık’la bu işi çözmeyi planlıyor.

48

Nalbur Teknik.com / Ağustos’13



DÜNYA DEVİ

TÜRKİYE’ DE Dünyanın en iyi tasarım & kalite ödüllü takım çantası üreticisi STANLEY TÜRKİYE’ de...

∂ 170 yıllık tecrübenin vermiş olduğu güven ve bilgi birikiminin ürünü olan yerli takım çantaları, satış noktalarında yerlerini almaya başladı. Ülkemiz kullanıcıların ihtiyaçlarına cevap vermek için, sadece Türkiye’ye özel olarak üretilen yerli takım çantaları 4 farklı ölçüde sunulmaktadır.

Ülke ekonomisi ve istihdam artış oranına katkı sağlayacak üretim süreci... Tasarımı, sağlamlığı ve modern çizgisi ile kullanıcısı ile buluşacak stanley yerli takım çantalarının; mandalından kapağına kadar her parçası ülkemizde üretilmektedir.

50

Nalbur Teknik.com / Ağustos’13



Evini satacaklar acele etsin Sadece satacak olanların değil, alacak olanların da hatta arsasını “kat karşılığı” müteahhide verecek olanlar da acele etsin ∂ Sadece satacak olanların değil, alacak olanların da hatta arsasını “kat karşılığı” veya “hasılat paylaşımı” yolu ile müteahhide verecek olanların da acele etmelerinde yarar var. Nedenine gelince, gayrimenkullerle ilgili vergi mevzuatında değişiklikler yapılması, banka kredisi maliyetlerinde ve mevduat faizlerinde artışlar söz konusu. Satıcı “Biraz daha yüksek fiyata satabilirim”, alıcı da “Biraz daha

52

Nalbur Teknik.com / Ağustos’13

düşük fiyata alabilirim” diye düşünürken, şemsiye tersine dönebilir. Aynı şekilde, arsasını “kat karşılığı” veya “hasılat paylaşımı” yolu ile müteahhide verecek olanların da acele etmelerinde yarar var.

Ne zaman satılırsa vergi

Mevcut yasaya göre, gayrimenkullerin iktisap (edinme) tarihinden itibaren, 5 yıl geçmişse, kaç liraya satılır ve kaç lira kazanç elde edilirse edilsin, gelir vergisine tabi değil.

Yeni Gelir Vergisi Tasarısı’na göre; “gayrimenkuller, kaç yıl sonra satılırsa satılsın”, bundan doğan kazancın belli bir kısmı gelir vergisine tabi tutulacak. Örneğin Neriman Teyze evini, aldığı tarihten 15 yıl geçtikten sonra bile satsa, kazancın yüzde 25’inin gelir vergisine tabi tutulacak. Yeni Gelir Vergisi Tasarısı’nda, eskilerin “müktesep hak” dedikleri “kazanılmış hakları koruyan” bir düzenleme yer almıyor. Örneğin “yasa yürürlüğe girdiğinde 5 yıllık


süreyi dolduran gayrimenkuller hariç” diye bir geçici madde konulmamış. TBMM’d e Plan ve Bütçe Komisyonu’nda konabilir ama neyin ne olacağı da belli olmaz. İhtiyatlı olmakta ve Ekim ayına kalan tasarı görüşülüp yasalaşmadan, gayrimenkulü satmakta yarar var.

Hasılat paylaşımında da şu aşamada, arsayı “hiç gelir vergisi ödemeden” hasılat paylaşımı yoluyla müteahhide vermek mümkün.

gayrimenkulünü şimdi satması halinde; mevduat faizi, bono ve tahvilde değerlendirerek “daha yüksek getiri” sağlayacağını göz ardı etmemesi gerekiyor.

O nedenle, arsayı kat karşılığı veya hasılat paylaşımı yolu ile Yeni Gelir Vergisi Tasarısı yasalaşmadan elden çıkarmakta yarar var.

Gayrimenkul alacak olanlar ise; banka kredi faizi oranları gelecekte daha fazla artacağı için “alım maliyetinin” yükseleceğini düşünmeli. Banka konut ya da işyeri kredisi faizlerinin nispeten düşük olduğu şu dönemde, gayrimenkul almakta acele etmelerinde yarar var.

Kat karşılığı ve hasılat paylaşımı

Kredi ve mevduat faizleri

Ticari kazanç elde etmiş sayılmada; defter tutma, fatura bastırma, fatura düzenleme, vergi dairesine her ay KDV beyannamesi, üç ayda bir geçici vergi beyannamesi, ayrıca yıllık gelir vergisi beyannamesi verme, vergileri ödeme vb. çok sayıda yükümlülükler ve en küçük hatada arka arkaya gelecek vergi ve cezalar var.

Gayrimenkulünü satacak olanların; bir yandan kredi faizi artışının, “gayrimenkule olan talebi azaltacağını”, diğer yandan da

Yeni Gelir Vergisi Tasarısı ile arsasını müteahhide kat karşılığı verenler, “ticari kazanç” elde etmiş sayılacaklar.

Hazine bonosu faizlerinin bir katına yakın arttığı ve mevduat faizlerinin de bono faizlerine yaklaştığı şu dönemde, bankaların da kar marjı azalmaya başladı. Bu yapı sürdürülemeyeceği için konut kredi faizlerinde, önümüzdeki dönemde sürekli bir artış söz konusu.


Türkiye'nin

500 sanayi kuruluşu belli oldu 45 yıldır yapılan ve her yıl büyük merakla beklenen İSO 500 listesine göre Türkiye'nin en büyük şirketleri açıklandı ∂ Bundan 30 yıl önce sanayinin bel kemiğini oluşturan sektörler bugün gerilere düştü, geçmişte daha alt sıralarda yer alan sektörlerin de bugün sanayinin lokomotifi konumuna geldi. Bugünkü panoramaya bakıldığında Türk sanayinde sayısal ağırlık gıda, içki ve tütün sanayinde bulunuyor. Bu sektörün yüzde 21,4 olan bugünkü sayısal ağırlığı 30 yıl önce yüzde 16,4'müş. Geçmişin öncü sektörü olan dokuma, giyim eşyası, deri ve ayakkabı ise sıralamadaki gücünü yarı yarıya kaybetmiş. 30 yıl önce 500 Büyük Sanayi Kuruluşu içinde sayısal olarak yüzde 21,4'lük payla birinci görünen bu sektör, bugün yüzde 10,4'lük oranla beşinci sıraya inmiş.

54

Nalbur Teknik.com / Ağustos’13

Yapı sektörü

Türkiye'nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu'' listesinde yer alan yapı sektörü kuruluşlarının sayısı: 87, söz konusu firmalardan sadece Arçelik A.Ş. ilk 10’d a yer alıyor. İlk 100 içerisinde yer alan firmaların sayısı ise 14. İSO 500 listesinde yer alan 87 yapı sektörü firmasının 26’sı çimento ve beton üretimi gerçekleştiriyor. Firmaların; 14’ü beyaz eşya, 12’si kimyasal madde ve ürünlerin imalatı kapsamında özellikle boya, vernik boya, vernik ve benzeri kaplayıcılar üretiyor. Elektrik sektörünün yıldızı parlıyor 500 Büyük Sanayi Kuruluşu arasında elektrik sektörünün de giderek yıldızının parladığı

anlaşılıyor, listede varlığına ancak 1983 yılında yüzde 0,2'lik oranla tanık olunan elektrik sektörünün bugünkü ağırlığının yüzde 2,4'e çıktığı görülüyor. İstanbul Sanayi Odası (İSO) tarafından yapılan ''Türkiye'nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu" 2012 yılı araştırması sonuçlarında ilk sırayı geçen yılın liste başı olan Türkiye Petrol Rafinerileri AŞ (TÜPRAŞ) tekrar aldı. Tüpraş firması'nın arkasından ise iki otomotiv devi geliyor. TÜPRAŞ, 2012 yılında 40 milyar 118 milyon 28 bin 63 liralık net üretim tutarı satışı ile listede birinci olurken, TÜPRAŞ'ı 8 milyar 164 milyon 892 bin 972 liralık net



üretim ile Ford Otomotiv Sanayi AŞ izledi. Üçüncü sırayı ise 7 milyar 529 milyon bin 343 liralık üretim ile Oyak-Renault aldı. 2012 yılında listeye önceki yıl listede yer almayan 66 şirket dahil olurken, geçen yıl 219 şirket sıralamada yükseldi, 14 şirketin ise sıralamadaki yeri değişmedi. Öte yandan listeye yeni giren şirketlerin 18'i unvanı açıklamadı.

En fazla sıçrama yapan şirketler

2012 yılında en fazla sıçrama yapan şirket listeye 481 şirketi geride bırakarak 19. sırada giren Nadir Metal Rafineri Sanayi ve Ticaret AŞ oldu. Bu şirketi yine listeye 106. sıradan giren İçdaş Elektrik Enerjisi Üretim ve Yatırım AŞ ve 131. sıradan giren Hürriyet Gazetecilik ve Matbaacılık AŞ izledi. 2011 yılında listede olup, 2012 yılında en fazla sıçrama yapan şirket 294 basamak yükselerek 191. sıraya yerleşen Yolbulan Metal San ve Tic AŞ oldu. Bu şirketi 225 basamak yükselişle 264. sıraya

56

Nalbur Teknik.com / Ağustos’13

çıkan İstanbul Asfalt Fabrikaları ve 224 basamak yükselişle 239. sıraya çıkan Beşler Gıda ve Kimya AŞ izledi.

En fazla düşüş kaydeden şirketler

İSO 500 çalışmasına göre, 2012 yılında sıralamada en fazla düşüş kaydeden şirket 179 basamak gerilemeyle 297. sıradan 476. sıraya inen Demir Export AŞ oldu. Bu şirketi 174 sıra gerileyen Deniz Yıldızı Petrokimya, 153 sıra düşen Demirer Kablo Tesisleri ve 128 basamak inen Denizatı Petrokimya takip etti. Geçen yıl 201 şirket 2011 yılı sıralamasına göre düşüş kaydetti. Araştırmaya konu olan şirketlerin 2011 yılında 22 milyar 752 milyon liralık bir kârlılığı varken 2012 yılında bu rakamın yüzde 6.3’lik bir artışla 24 milyar 192 milyon liraya çıktı. Bu artışın önemli bölümünün faaliyet dışı gelirlerdeki artıştan elde edildiğini vurgulamak gerekiyor. Küresel nedenlerle, 500 Büyük Sanayi Kuruluşu’nun 2012 yılındaki en düşük performansı,

binde 6 gibi küçük bir oranla ihracat büyümesinde ortaya çıktı. 2011 yılında toplam ihracatı 63 milyar 337 milyon dolar olan büyük şirketlerin ihracat performansı, 2012’d a 63 milyar 712 milyon dolar oldu. 2012 yılında 500 Büyük Sanayi Kuruluşu’nun üretimden satışlarının 2011 yılına göre yüzde 9.2’lik bir artışla 323 milyar 978 milyon liradan 353 milyar 699 milyon liraya çıktı. Ekonominin yüzde 2.2 büyüdüğü bir yılda bu büyüme başarı olarak görülüyor.

Gaziantep'in başarısı

Listede, 19 firma ile temsil edilen Gaziantep, 2012 sonuçlarına göre bu rakamı 23’e yükseltti. Ancak Gaziantep’in başarısını sadece son senenin sonucu ile değerlendirmek mümkün değil. 2006 yılında 10 firma ile temsil edildiği listede Antep, 2012 sonuçlarına göre bu başarısını yüzde 130 artırdı ve 23 firmaya ulaştı. Gaziantepli firmaların bir başarısı da sadece sayılarını artırmaları değil sıralamada da yükselmeleri oldu.



Türkiye'nin ilk güneş santrali kuruldu Türkiye’nin ilk ‘Kule Tipi Yoğunlaştırılmış Güneş Enerjisi Santrali’ Mersin’de 50 milyon dolarlık yatırımla gerçekleştirildi ∂ Türkiye’nin ilk ‘Kule Tipi Yoğunlaştırılmış Güneş Enerjisi Santrali’ Mersin’d e hayata geçti. Dünyada pek çok ilki barındıran bir teknoloji, yerli sermaye, Türk sanayisi ve Türk mühendislerle teknisyenlerinin çabasıyla kurulan tesis için 50 milyon dolarlık yatırım gerçekleştirildi. Greenway firmasının ArGe çalışmalarına 7 yıl önce, kurulumuna ise Mart 2012’d e Mersin’in merkez Toroslar ilçesinde başladığı ilk ‘Kule Tipi Yoğunlaştırılmış Güneş Enerjisi Santrali’nin kurulumu tamamlandı. Kaynak olarak yalnızca su ve güneş ışığının kullanıldığı santral, güneş enerjisini kule üzerine odaklayarak

58

Nalbur Teknik.com / Ağustos’13

yüksek sıcaklıklara ulaşılmasını sağlayan yansıtıcı özel cam aynalar ve hiçbir zararlı madde içermeyen sistem bileşenlerinden oluşuyor. İçinde ilkleri barındıran teknolojisi, kolay kuruluma imkan veren lego tipi tasarımı ve doğal kaynak kullanımı ile tamamen çevre dostu ve maksimum verimlilikle enerji üreten bir güneş santrali olma özelliğini taşıyan santral, Ar-Ge çalışmaları, prototip geliştirme ve nihai tesis kurulumu için 50 milyon dolarlık bir yatırımla gerçekleştirildi. Güneş enerjisini elektrik enerjisine çeviren santral, bin 500 evin enerji ihtiyacına eşdeğer olan 5 megavat termal güç kapasitesine sahip. Greenway Kurucu Ortağı ve

Proje Yönetim Direktörü Serdar Erturan, firma ortağı Yılsan Yatırım Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili Ertuğrul Yıldırım ile birlikte gazetecilere tesisi gezdirdi. Tesiste yaptığı açıklamada, santralin kurulum aşamaları ve hedeflerini anlatan Erturan, tesisi kurarken içinde ilkleri barındıran bir teknoloji kullandıklarını ve kule tipi yoğunlaştırılmış güneş enerji teknolojilerini geliştirdiklerini söyledi. Bunların güneş enerji sistemleri içinde en yeni teknolojiler olduğunu ifade eden Erturan, “Dünyada bu teknolojilere sahip birkaç ülke var. Bir tanesi de Türkiye oldu. Böyle bir tesis kurmak için bütün Türkiye’yi dolaştık ve


Mersin’e geldik. Bu tesis, yerli sermaye, Türk sanayisi ve Türk mühendislerle teknisyenlerinin çabasıyla oluşmuş, içinde ilkleri barındıran bir tesis. Bu daha güzel, gurur verici bir tablo. Kolay değildi böyle bir teknolojiyi burada yapmak. Amerikalılar, Türkiye’d e bu işi yapamayacağımızı söylediler, Amerika’d a çalışmalara devam etmemizi istediler. Ben bu işin burada olabileceğine inanıyordum, bir grup inançlı arkadaşı bir araya getirdim ve çok çalıştık, yılmadık. Başarımızın sırrı inanmamız ve çalışmamızdır. Azimle ve zevkle çalışarak gurur verici bir tabloyu oluşturduk.” dedi.

Dünyada ilk kez kablosuz iletişim sistemi Mersin’de kullanıldı

Bu tesisi 50 megavata kadar olan tesisler için örnek teşkil edecek şekilde rekabetçi fiyatlarda, üretimi kolay, yerli üretime dayalı, taşınması, nakliyesi ve kurulumu kolay, Lego tip tasarımlarla birleştirince mükemmel bir tesis ortaya çıktığını vurgulayan Erturan, “İletişimin tüm veri transferlerini kablosuz yapıyoruz. Bu bir yenilik. Buradaki her şeyin tasarımını biz yapıp, prototiplerini üretip Türkiye’de sanayicimize bunları yaptırdık. Türkiye’nin her yerinden 120’ye yakın grupla çalışıyoruz. Bu da bize bir gurur veriyor.” diye konuştu.

Sistemin çalışmasına ilişkin de bilgi veren Erturan, “Biz güneşi yoğunlaştırıyoruz. Sistemde, güneşi gün içerisinde uygun açılarla takip eden 510 yansıtıcıyla güneş ışınları yaklaşık 50 metre yükseklikteki kule üzerinde bulunan ve özel olarak tasarlanmış alıcıya yansıtılarak yüksek sıcaklık ve basınçlarda kızgın buhar elde ediliyor. Kızgın buhar, konvansiyonel türbinlerde elektrik enerjisine dönüştürülüyor” ifadelerini kullandı. Bunun arkasında yaklaşık 10 yıllık bir çalışma olduğunu ve artık tesisi tamamlayarak yurt dışından

teklifler almaya başladıklarını aktaran Erturan, şöyle devam etti: “Bu tesisler çok rekabetçi fiyatlara çıkacaktır. Bizim amacımız da zaten bunu görmek ve ispatlamaktı, bunu da başardık, bunun gururunu yaşıyoruz. Hedefimiz, dünyaya açılmak. Dünya pazarından teklifler var, bizimle çok yakından ilgilenen gruplar var. Şimdi bu ilk işlerimizi dünya pazarına Türkiye’d en açılarak yapıyoruz. İlk teklifleri aldık. Şimdi onların hazırlıklarına başladık.”


İş Stresiyle Baş Etmenin Yolları ∂ Çalışma hayatının temposu altında eziliyor, yoğun stres altına giriyorsanız sakın üzülmeyin. Uzmanların bu konudaki çözüm önerilerini uygulayarak, sağlığınızı da etkileyen stresle başa çıkmanız mümkün. Günümüzün yoğun

60

Nalbur Teknik.com / Ağustos’13

iş temposunda çalışan herkesin ortak sorunu olan stresle başa çıkabilmek aslında hiç de zor değil. Uzmanlara göre belli bir derecede stres olması vücut için sağlıklı ancak yoğun stresin birçok hastalığa da sebep olabiliyor. Yapılan çalışmalar yoğun stres

altında çalışan ve sürekli strese maruz kalan kişilerin özellikle işlerinde kontrol onlarda değilse ve fazla yük alarak çalışıyorlarsa kalp krizi geçirme risklerinin oldukça yüksek olduğunu söylüyor. Peki, iş stresi yaşadığınızı nasıl anlarsınız? İş dünyasına yönelik olarak eğitim ve danışmanlık hizmetleri veren Beynin Gücü İnsan Kaynakları Genel Müdürü Uzman Psikolog Ayben Ertem bu bulguları şöyle sıralıyor : Gergin, çabuk kızan, alıngan ve depresif hissediyorsanız, işe karşı ilginiz azaldıysa, kayıtsız ve duyarsız hissetmeye başladıysanız, uyku sorunu yaşıyorsanız, yorgunluk hissediyorsanız, konsantre olmakta güçlük çekiyorsanız, kas ağrıları ve baş ağrıları yaşıyorsanız, mide ağrıları yaşıyorsanız, sosyal içe çekilme yaşıyorsanız, stresle baş etmek için alkol kullanmaya başladıysanız, yüksek iş ve işyeri stresi yaşıyor olabilirsiniz.


Küçük Molalar Hayat Kurtarır

İnsan vücudunun gerginliğe ve strese verdiği tepkinin temel yollarından birinin deri yoluyla olduğu bilgisini veren Ayben Ertem, “Heyecanlandığınız, korktuğunuz ya da herhangi bir şeyden rahatsızlık duyduğunuzda sistem bütün vücudunuzdaki kimyasal ve fiziksel değişiklikleri aktive eder. Gevşemiş ve sakin olduğunuz zaman deri resistansınız artar, gergin olduğunuz zaman deri resistansınız düşer” diyor. Sürekli masa başında oturarak iş yapılıyorsa önemli bir işinizin ortasında olmasa bile bir işi bitirdikten sonra veya belli bir aşamaya geldikten sonra küçük molalar verilmesi gerektiğini söyleyen Ertem, beş dakikalık molaların bile yeterli olacağını söylüyor. Ertem’in başka bir önerisi

de sürekli kızgın ve asık suratlı dolaşmamak. Sinirleneceğinizi hissettiğiniz an o ortamdan kısa bir süre uzaklaşın derin nefes alıp geri dönmenizi öneriyor Ertem. “Eğer kızgın olmaya devam ederseniz motivasyonunuzu ve enerjinizi yitirir günün devamında verimli olamazsınız. Fazla katı olmayın, eleştirilere kulağınızı kapatmayın, iyi bir dinleyici olun, değiştiremeyeceğiniz şeyleri değiştirmeye çalışmayın” diyen Ertem önerilerine şöyle devam ediyor : “Bu neden böyle, bana bunu neden dedi şimdi” gibi sorgulamalarla uğraşmayın.”

Stresle Başa Çıkmanın Yolları

• Mutlaka kahvaltı edin. Mümkünse spor yapın, ondan sonra işe gidin. • Gün içerisinde yapacaklarınızın yazılı olduğu bir ajanda tutun.

Ayrıca ihtiyacınız olduğunda başkalarından yardım isteyebilmelisiniz. • Fazla iş yükünün ağırlığı altında ezilirken derin ve yavaş nefes almayı unutmayın. Sırtınızı rahat bir yere yaslayın mümkünse gözlerinizi kapayın burnunuzdan derin bir nefes alın ve yavaşça verin. Bunu 5 ila 10 dakika yapmanız bile sizi rahatlatacaktır. • İyi uyuyun. İyi uyku stresi azaltmakla kalmaz, gün içerisindeki enerjinizi ve işinize daha fazla konsantre olmanızı sağlar. • İş arkadaşlarınızla ve yöneticilerinizle çatışma halinde olmamaya çalışın. Daha iyi iletişim becerileri geliştirin. İşyerindekilere negatif tavırlar sergilemekten kaçının. Çatışma çıkarsa anlaşmazlığı fazla uzatmadan en kısa sürede çözme yoluna gidin.


17 Ağustos depreminin acısını bir daha yaşamamak için önleminizi aldınız mı? Depreme karşı daha güvenli binalar için su yalıtımı yaptırın ∂ Ülkemizin tarihinde 17 Ağustos 1999, acı bir gün olarak yerini aldı. Binlerce insanımızın ölümüne, binlerce kişinin ise yaralanmasına sebep olan 17 Ağustos 1999 depreminin üzerinden tam 14 yıl geçti. Bitümlü Su Yalıtımı Üreticileri Derneği (BİTÜDER),Türkiye’yi yasa boğan o günden bu güne yeterli önlemlerin alınmadığına dikkat çekiyor. 17 Ağustos depreminde binaların yıkılmasının en önemli nedeninin korozyon yani binalardaki taşıyıcı demirlerinin çürümesi olduğunu belirten BİTÜDER Yönetim

yıllar içinde korozyona uğruyor. Yani paslanıyor. Yapılan testler de gösteriyor ki su yalıtımsız bir bina 10 yıl içinde taşıma kapasitesinin yüzde 66’sını kaybediyor. Bu da binaların depreme karşı savunmasız kalması anlamına geliyor ve özellikle şiddetli bir deprem karşısında yıkılma riski en yüksek bina grubunu bunlar oluşturuyor. 17 Ağustos Depremi’nin ardından İstanbul Büyükşehir Belediyesi Hasar Tespit Komisyonu tarafından 55 bin 651 konut ve işyerinde yapılan araştırmaya göre; bu binaların yüzde 79’u hasarlı bulundu.

Kurulu Başkanı Burhan Karahan, korozyondan korunmanın tek ve etkili yolu olan su yalıtımının ise ülkemizde hala binalar için zorunlu olmadığını belirtti. Karahan, ülkemizdeki binaların yüzde 85’inde su yalıtımı olmadığı düşünüldüğünde ülkemizdeki binaların birçoğunun depremde yıkılma riskiyle karşı karşıya olduğunu vurguladı.

İncelenen bu binaların yüzde 64’ünde ise su yalıtımı olmadığı için taşıyıcı

BİTÜDER Başkanı Burhan Karahan, 17 Ağustos depreminden bu yana alınması gereken birçok tedbirin alınmadığını belirterek şunları söyledi: “Bir binanın depreme karşı dayanıklı olması için en önemli sigortası su yalıtımı. Su yalıtımı olmayan binaların taşıyıcı sistemlerindeki demirler

62

Nalbur Teknik.com / Ağustos’13

sistemlerin korozyon nedeniyle paslandığı yani çürüdüğü belirlendi. Bu da gösteriyor ki su yalıtımı güvenli binalar için alınması gereken ilk ve en önemli tedbir.” Su yalıtımının depreme karşı can ve mal güvenliği için kritik bir öneme sahip olmasına karşın ülkemizde yeterli önemin verilmediğini söyleyen Burhan Karahan, “Türkiye gibi yüzölçümünün yüzde 92’si deprem kuşağında olan ülkemizdeki binaların yüzde 85’inde su yalıtımı bulunmuyor. Maalesef ülkemizde su yalıtımı hala yasal bir zorunluluk değil. Oysaki su yalıtımı artık yasal bir zorunluluk haline gelerek tüm binalarda uygulanması gerekiyor. Bu konuda Bakanlık nezdindeki çalışmaların bir an önce sonuçlanmasını bekliyoruz. Ayrıca su yalıtımının maliyeti, toplam bina maliyetinin sadece yüzde 3’ü gibi küçük bir bölümünü oluşturuyor. Can ve mal güvenliği sağlayan bu tedbirin ek bir maliyet olarak da görülmemesi gerekiyor. Halkımızı ev alırken mutlaka su yalıtımının olup olmadığını sorgulaması konusunda uyarıyoruz. Ayrıca yeni bina yaptıracaklar da mutlaka standartlara uygun, CE belgeli su yalıtımı malzemeleriyle binalarına su yalıtımı yaptırmalı” diye konuştu.



Okullar enerji verimliliği için yarıştı, en iyiler ödüllerini Viko’dan aldı… Dereceye giren okullar Adile Sultan Sarayı’nda gerçekleşen törenle ödüllerini aldı

∂ Dünyada doğal kaynaklar hızla tükeniyor, çevre kirliliği her geçen gün artıyor ve ülkemiz enerji için yüksek bedeller ödüyor. Tüm bu tabloya bakınca geleceği aydınlatmak için hepimizin sorumluluk alması gereken bir dönem yaşanıyor. Geleceğe değer katacak birçok başarılı kurumsal sosyal sorumluluk projesini hayata geçiren VİKO, bu alandaki örnek kuruluşlar arasında yer alıyor. Enerji verimliliği ve doğal kaynakların korunması konusunda çocuklarımızı bilinçlendirmek üzere 2012 yılının Nisan ayından bu yana ‘Aydınlık Bir Gelecek İçin Okullarda Enerji Verimliliği’ projesini yürüten VİKO, Enerji Verimliliğinde Yılın En Başarılı Okullarını ve Eğitimcilerini ödüllendirdi. Yılın örnek okulları yarışmasında dereceye giren okullar Adile Sultan Sarayı’nda gerçekleşen törenle ödüllerini aldı.

64

Nalbur Teknik.com / Ağustos’13

Muam mer Yıldız . Sol: İstan bul İl Milli Eğitim Müdü rü Dr. Dağb aşı Selim i Üyes lu Kuru tim Yöne iko Sağ:V

Elektrik anahtar ve priz sektörünün lider kuruluşu VİKO, hayata geçirdiği sosyal sorumluluk projeleri ile bugüne ve geleceğe değer katmaya devam ediyor.

VİKO’nun İstanbul Milli Eğitim Müdürlüğü ile iş birliği sağlayarak yürüttüğü “Aydınlık Bir Gelecek İçin Okullarda Enerji Verimliliği” projesi ödül süreci kapsamında enerji verimliliğinde örnek okullar


ve eğitimciler belli oldu. Yılın örnek okulu ve eğitimcisi ödülleri ise gerçekleştirilen görkemli bir törenle sahiplerini buldu. İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Dr. Muammer YILDIZ, İlçe Milli Eğitim Müdürleri, eğitimciler ve VİKO Yönetim Kurulu Üyeleri Selim DAĞBAŞI ve Zafer DURMAZ ile KSS Kurul Başkanı Gülay SELKİ’nin katıldığı ödül töreni, Adile Sultan Sarayı’nda gerçekleşti. Törende Milli Eğitim Bakanlığı ve VİKO karşılıklı olarak birbirlerine plaket takdim etti. Enerji Verimliliğinde Yılın Örnek Okulu Yarışması’nın 1.si Kağıthane Ticaret Odası İlköğretim Okulu oldu. Kağıthane Ticaret Odası İlköğretim Okulu, 1.lik ödülü olan 5000 TL’lik ödül çekini, enerji verimli okul bayrağını, notebook ve başarı plaketini almaya hak kazandı. 2. olan Beyoğlu Galatasaray İlköğretim Okulu, 3.000 TL’lik ödül çekinin ve başarı plaketinin, 3.lüğü kazanan Zeytinburnu Fatma Süslügil İlköğretim Okulu ise 2.000 TL’lik

ödül çekinin ve başarı plaketinin sahibi oldu. Jüri Özel Ödülü, Esenler 125. Yıl İlköğretim Okulu’na giderken Esenyurt Yusuf Akdaş Ortaokulu da mansiyon ödülü almayı başardı.

“Hepimizin Sorumluluğu”

Ödül töreninin açılış konuşmasını gerçekleştiren VİKO KSS Kurul Başkanı Gülay SELKİ “Gelecek kuşaklara daha yaşanabilir bir dünya bırakmak hepimizin sorumluluğu. Çünkü doğal kaynaklarımız hızla tükeniyor, çevre kirleniyor, enerji için yüksek bedeller ödüyoruz. Enerji verimliliği, gerek ülkemiz ve gerekse tüm dünya için her geçen gün önem kazanan, gelecek nesillere daha yaşanabilir bir dünya bırakmak için alınacak

sorumlulukların da önceliğini belirleyen bir kavram. Bu nedenle enerji verimliliği ve doğal kaynakların bilinçli tüketimi konularında “Hepimiz Sorumluyuz” anlayışı ile yaşam faaliyetlerimizi yürütmek, sorumlu davranmak zorundayız” dedi.

“Bugüne ve geleceğe değer katmayı görev kabul ediyoruz…”

Ödül töreninde bir konuşma yapan VİKO Yönetim Kurulu Üyesi Selim DAĞBAŞI ise düşüncelerini “Sürdürülebilirliği kurumsal değeri kabul eden VİKO olarak, gelecek nesillere daha yaşanabilir bir dünya bırakmak için hayata geçirdiğimiz projeler ile bugüne ve geleceğe değer katmayı görev biliyoruz. Ürünlerimizden tesis işletmemize, atık yönetimimizden kurumsal sosyal sorumluluk projelerimize kadar tüm süreçlerde, hepimiz sorumluyuz anlayışı ile faaliyet gösteriyoruz. Aydınlık geleceğimizin teminatı olan sevgili öğrencilere yönelik projelerde yer almaktan ayrı bir mutluluk ve heyecan duyuyoruz. Eğitime ve geleceğimize katma değer sağlayacak proje denildiğinde tereddüt etmeden destekleyen, sağladığı çok önemli katkılar ile İstanbul’d a eğitime güç ve vizyon katan çok değerli Müdür’ümüz Muammer YILDIZ’a ayrıca teşekkürlerimi sunuyorum” sözleriyle ifade etti.


Thyssenkrupp, Marmaray Projesi İhalesini kazandı ThyssenKrupp Asansör, Türkiye Marmaray Projesinde 36 istasyon ve ek binalar için 155 yürüyen merdiven ve 191 asansör yapacak ∂ Yüzyılın projesi olarak görülen Marmaray Projesinde ThyssenKrupp Asansör Türkiye, OHL ve Dimetronic Joint Venture (ODJV) ile imzaladığı sözleşmeye göre 36 istasyon ve ek binalar için 155 yürüyen merdiven ve 191 asansör olmak üzere toplamda 346 ünite temin edecek. İstanbul’daki Marmaray Demiryolu Tüp Tüneli ve Banliyö Demiryolları Toplu Taşıma Sistemi son dönemlerin en zorlu ve ilginç projesi. Türkiye Cumhuriyeti Ulaştırma Bakanlığı’nın en büyük yatırımlarından biri olan proje üçe ayrılıyor; Demiryolu Boğaz Tüp Geçişi (BC1), Banliyö Hatlarının İyileştirilmesi (CR3), Demiryolu Araçları Temini (CR2). ThyssenKrupp Asansör bu projede yaklaşık 65 km’lik hattı kapsayan, Avrupa yakasında Halkalı ile Asya yakasında Gebze’yi birbirine bağlayan ve projenin en uzun kısmını oluşturan CR3 Sözleşmesinden sorumlu olacak. CR3 Sözleşmesi, mevcut iki hatlı demiryolu sisteminin banliyö hattına ilave olarak şehirlerarası hat ve yük treni hattını da içermek üzere üç hatlı bir demiryolu güzergâhı teşkil

edilecek şekilde komple yenilenmesini içermekte. CR3 Sözleşmesi kapsamında, 36 istasyon dışında depo, atölye ve yönetim binaları gibi yardımcı binalar da bulunuyor. Hat, BC1 kısmıyla Asya ve Avrupa yakalarında bağlanarak şehrin iki yakası arasında demiryolu ulaşımının aralıksız olarak devam edebilmesini sağlayacak. Anlaşma kapsamında ThyssenKrupp Asansör Türkiye, kapasiteleri 1250 kg ve 4000 kg arasında değişen asansörler

temin edecek. Asansörlerin çoğunluğu istasyonlarda konumlandırılacak ve panoramik olacak. Ayrıca hat boyunca yapılacak yaya üstgeçitlerinde yolcu asansörleri ve depo ve yönetim binalarında yolcu, yük ve servis asansörleri montajı yapılacak. Yürüyen merdivenler istasyonlara inşa edilecek ve ağır hizmet tipi olacak. ThyssenKrupp Asansör’ün Genel Müdürü Juan de la Guardia “Bu büyük projenin kilit tedarikçilerinden biri olmak şirketimiz için çok önemli. Bu sözleşme, özellikle böyle kapsamlı projelerde ürünlerimize olan güvenin bir göstergesidir. ThyssenKrupp Asansör, Marmaray Projesi’nin yüksek standartlarını en üst seviyede karşılayacaktır.” açıklamasını yaptı. Yaklaşık 14 milyon insanın yaşadığı İstanbul, Türkiye’de en kalabalık nüfusa sahip şehir olmanın yanında Dünya’daki en büyük şehirlerden de biri. Şehrin mevcut kentsel ulaşım problemlerine uzun vadeli bir çözüm olması beklenen Marmaray Projesi ile günde 1.500.000 kişinin taşınması hedefleniyor.

66

Nalbur Teknik.com / Ağustos’13



Sakura Park Evleri Yeşil Çatı Uygulaması Farklılaşma ve prestiji açısından BTM Optigreen, projede yeşil çatı konseptine yer veriyor ∂ Günümüzde yapıların farklılaşma ve prestiji açısından, projenin içeriğine yeşil çatı konsepti eklenmesi eğilimi gittikçe artmaktadır. İnşaat sektöründe yaşanan büyük rekabet özellikle konut projelerinin niteliklerinin arttırılması, Avrupa – ABD normlarında Leed ve Bream sertifikalarına sahip olma isteği ile benzer projeler arasında tercih edilme aşamasında yeşil çatılar önemli bir rol oynamaktadır. Büyük kentlerde gittikçe doğadan uzaklaşan kalabalık site hayatını, ekolojik şehirleşmeyi destekleyici

68

Nalbur Teknik.com / Ağustos’13

tasarımlar yaparak yeşil çatılar ile tamamlıyor ve kaybedilen doğal güzellikleri bir parçada olsa doğaya geri vermiş oluyoruz. Teras ve balkonların yeni deprem yasalarına göre yapım zorunluluğu ile konutların nefes alan tek açık alanlarının tasarımında farklı kat bahçeleri oluşturarak doğayı balkon ve teraslara taşımış oluyoruz. Pek çok proje konut sahiplerine; balkonları, ortak alan olarak kullanılan mekanların terasları, kapalı otopark üstleri ve havuz çevreleri olan bölümleri bahçe çatı olarak yeşillendirilmiş teslim ediyor.

Giderek ivme kazanan yeşil çatı konseptine 2012 yılından itibaren BTM Optigreen yeşil çatı sistemi olarak optimum çözüm önerileri sunuyoruz. Yapılaşma ile doğadan istemeden de olsa alınanı BTM Optigreen sistem ile doğaya iade ederek doğal yaşam alanları yapılmasında önemli bir faktör oluyor aynı zamanda enerji tasarrufu sağlanması ve karbon salınımının en aza indirgenmesi ile ilgili olarak üzerimize düşen görevi yerine getiriyoruz. Gelecek nesiller için daha temiz, sağlıklı ve görselliği zengin bir yaşam meydana getiriyoruz.


Bahçe çatı projelerimize bir örnek olarak, Yalova 'd a şehrin gürültü ve stresinden uzak , doğayla iç içe , kaliteli sakin bir yaşam sunan Apec Çelik firmasının SAKURA PARK evleri konut projesinde sosyal tesis alanları üzeri ve havuz çevresinde yeşil alan çözümlerinde BTM Optigreen seyrek yeşillendirme sistemi uygulamasından bahsedeceğiz. Bayimiz Levent İnşaat’ın malzeme satışını gerçekleştirmiş olduğu projede, su yalıtımı ve bahçe çatı uygulamaları şantiyenin kendi ekipleri tarafından yapılmış olup, BTM olarak teknik uzman kadromuz ile uygulama başlangıcı ve kontrolü desteği sunmuş bulunuyoruz. Mevcut 1200 m2 teras alan üzerinde su yalıtımı katmanları olarak sırasıyla BTM Bitümer astar, PP3000 bitümlü örtü ve Botanik PP3000 örtü ( Din

4062 belgeli kök tutma özellikli APP katkılı bitümlü örtü ) TS 11758-2 uygulama standardına uygun olarak döşenmiştir. Daha sonra seyrek yeşillendirme ve sedum bitkilendirmeye yönelik BTM Optigreen sistem bileşilenleri uygulaması yapılmıştır. Su yalıtım katmanları üzerine drene olan fazla suyu tutacak ve süzgeçlere yönlendirecek RMS 300 ( min. 2 lt su tutma özellikli ) nem tutucu şilte birbiri üzerine 10 cm bindirilerek serilmiştir. Üzerine topraktan süzülen suları depolama ve delikleri aracılığı ile aşağıya fazlasını drene edecek FKD 25 ( 25 mm çift kademeli drenaj levhası ) min. 1 sıra birbiri içine bindirilerek uygulanmıştır. Sistemin en üst katmanı olarak filtre ve ayırıcı görev üstlenen Type 105 sistem filtresi birbiri üzerine 10 cm bindirilerek serilmiştir.

Bu noktadan sonra firmanın peyzaj ekibinin temin etmiş olduğu 30 –35 cm’lik yeşil çatı sistemine uygun toprak katmanı eklenerek bitki tabakasının alt zemini oluşturulmuştur. Projeye özel seçilmiş bitki, çiçek ve çim ekimi uzman peyzaj ekipleri tarafından gerçekleştirilmiştir. Bugün toplamda 35.000 m2 doğal yeşil alan kullanımına ilave, 1200 m2 yeşil teras çatı bahçesi olarak BTM Optigreen yeşil çatı sistemleri ile çözüm ortağı olmanın gururunu yaşıyoruz. Teras çatılar dışında, değişik eğimlerdeki alanlara özel sistem çözümlerimiz ile BTM ve Optigreen işbirliğini daha pek çok projede göreceksiniz, Yeşil çatılara hayat veren çözüm ortağınız olarak, bizi izlemeye devam ediniz...


Tapu dairelerinde sistem değişmeli! Harç yatırma prosedürü alıcı ve satıcıyı zor durumda bırakıyor ∂ Tapu dairelerinde harç yatırma prosedürünün alıcı ve satıcıyı zor durumda bıraktığını vurgulayan Nuri Özelmacıklı, yenilendiği belirtilen sistemin ise pek çok noktada çalışmadığını söyledi. Tapu dairelerindeki ATM’lerin büyük çoğunluğu çalışmıyor Tapu işlemi öncesinde ödenen alım-satım harcının bankaya yatırılması, bankaların uzun süren işlem kuyrukları nedeniyle müşteriler açısından zaman kaybına, bazen bir tapu işleminin iki günden daha uzun sürmesine yol açıyor. Bu nedenle tapu dairelerine ‘tapu harçlarının ATM’lerden ödenebilmesi’ ile getirilen alternatif ödeme yolu pek çok tapu dairesinde çalışmadığı için mağduriyet büyük ölçüde devam ediyor.

Sistem yenilendiğinde hız ve rahatlık kazanacak

Her şeyin internet üzerinden en gelişmiş sistemlerle uygulandığı günümüzde tapu dairelerinin hala çağa ayak uyduramadığını belirten Özelmacıklı şunları söyledi: “Tapu harcının bankaya yatırılması elbette ki işlemlerin kayıt altına alınması açısından zaruridir. Ancak günümüzde havale, EFT, kredi kartı yoluyla ödeme gibi internet üzerinden anında gerçekleştirilebilecek pek çok alternatif yol varken, milyonlarca liralık işlemin yapıldığı ve devlet ekonomisine büyük katkı sağlayan tapu işlemlerinde harcın hala bankaya elden ya da tapu dairelerinin girişine konulan ve pek çoğu çalışmayan bankamatiklerden yatırılmasından ötürü hem alıcı hem satıcı hem bankalar inanılması güç bir prosedürle uğraşmak zorunda kalıyor. Bu nedenle tapu dairelerinde bu konuda sistemin mutlaka revize edilmesi gerekiyor. Internet üzerinden yapılacak kayıtlı ödemelerle yalnızca müşterileri ve emlak müşavirlerini yükten kurtulmakla kalmayacak, tapu daireleri de gerçek bir sistem yeniliği ile büyük bir hız ve rahatlık kazanacaktır.”

70

Nalbur Teknik.com / Ağustos’13



Türkiye, prefabrike ve çelik yapıda üretim üssü oldu Türkiye, prefabrike ve çelik yapılar alanında Orta Asya, Afrika, Ortadoğu, Körfez ülkeleri ve Avrupa’nın taleplerini karşılayan bir üretim üssü haline geldi ∂ Prefabrik ve çelik yapı sektörü son 10 yılda hızlı bir gelişim gösterdi. Artık sadece Türkiye’nin ihtiyaçlarını değil, çevresindeki Orta Asya, Afrika, Ortadoğu, Körfez ülkeleri hatta Avrupa’nın taleplerini karşılayan bir üretim gücüne ulaştı. Son yıllarda Amerika kıtasında bile Türk çözümleri yer alıyor.

başladılar ve böylece kapasitelerini son yıllarda birkaç kat artırdılar, bunu yaparken kullandıkları hammadde ve yarı mamullerin neredeyse tamamını yerli kaynaklardan temin ediyorlar. Son 10 yıldır üretimlerinin yarısından fazlasını 60’tan fazla ülkeye ihraç ederek ülke ekonomisi için katma değer üretiyorlar.

gücüne ulaştı. Türkiye’nin çevresindeki 4 saatlik uçuş mesafesinde dünyadaki ekonomik faaliyetin yüzde 47’sinin gerçekleştiği bölgede Türk ürünleri ve sunduğu çözümler ile lider konumda. Son yıllarda bu potansiyeli Afrika’nın tamamına ve Amerika kıtasına da çözümler ulaştırarak genişletti.

Sektörün yüksek kapasiteli üreticileri çözümlerini entegre bir şekilde sunuyor. Türk sanayiciler ürünlerinde kullandıkları ana malzemelerin büyük bir bölümünü kendi üretim tesislerinde üretmeye

Bu sektör artık sadece Türkiye’nin ihtiyaçları için değil, çevresindeki Orta Asya, Afrika, Ortadoğu, Körfez ülkeleri ve hatta Avrupa’nın taleplerini karşılayan bir üretim

Sektörün potansiyeli yurtiçinde yeterince kullanılmıyor

72

Nalbur Teknik.com / Ağustos’13

Özellikle çelik yapı sisteminin bir sanayi ürünü olarak her anı kontrol


söylüyoruz. Örneğin az katlı yapılarda çoğunlukla çelik yapı sisteminin tercih edilmesi gerekiyor.” tezini benimsiyor.

“Sorunların çözümü için birlikte hareket edilmeli”

edilebilen ve hatayı minimuma indiren üretimi, kurulum hızı, depreme karşı güvenliği, ekonomikliği, estetik ve konforu ile birer alternatif yapı sistemi olan prefabrike ve çelik yapı sistemleri, çok önemli bir alternatif olarak dikkat çekiyor ve bünyesinde çok daha yüksek bir potansiyeli barındırıyor. Ancak Türkiye’d e bu potansiyelin tam olarak ortaya çıkarılamadığını vurgulayan üreticiler, “Yurt içinde hak ettiğimiz ilgiyi görmüyoruz. Oysa sunduğumuz ürün ve hizmetlere yurtdışında büyük bir ilgi var. Bu durum bizi daha fazla ihracat odaklı çalışmaya teşvik ediyor ve bunun karşılığını da alıyoruz.” düşüncesini savunuyor.

Türk yapı sektörünün klasik yapı sistemlerindeki başarısı ve gösterdiği gelişim ile dünya çapında çok önemli bir noktaya geldiğinin altını çizen üreticiler, Türkiye’nin bu alandaki başarısının ülkemizde alternatif yapı sistemlerinin kullanılmasını ve yaygınlaşmasını zorlaştırdığını ve daha sorgulayıcı bir yaklaşıma neden olduğunu belirterek, “Alternatif yapı üreticileri olarak klasik yapı sistemlerinin gerekliliğini hiçbir zaman sorgulamadık. Dünya çapında kabul görmüş yapı sistemlerinin tümünün doğru projelendirme ve doğru uygulama yöntemleri ile ihtiyaçlara göre doğru şekilde tercih edilmesi gerektiğini

Devlet kurumları ve özel sektörün alternatif yapı sistemlerini deneyimledikçe potansiyelin gelişeceğini söyleyen üreticiler, son yıllarda bu alanda ümit verici gelişmelerin yaşandığını da kaydediyor. Yoğun çabaların ardından kendilerini ifade edebilecekleri, çözümlerini sunabilecekleri imkanları yakaladıklarını dile getiren üreticiler, “Ancak firmaların henüz bireysel düzeyde kalan bu çabalarının etkisi de sınırlı oluyor. Sektörün bir çatı altında birleşmesi ile bu etkinin artacağını düşünüyoruz.” diyor. Prefabrike ve çelik yapı sektöründe faaliyet gösteren firmalarından oluşturacağı bir platformun sektörün gelişimine olumlu katkılar yaparak alternatif yapı sistemlerinin kullanım alanlarının genişlemesini sağlayacağını söyleyen üreticiler, bu sayede ayrıca sektörde yıllardır yaşanan standardizasyon ve kalite sorunlarının ortadan kaldırılabileceğini ve sektör ile ilgili daha sağlıklı verilerin elde edilebileceğini kaydediyor.


Yeni

Ürün

Kale Kilit alarmlı silindirin yüksek sesiyle yüksek güvenlik sağlıyor Türkiye’de bir ilk: Yüksek ses ve yüksek güvenlik sunan kale alarmlı silindir! ∂ Yenilikçi ürünleri ve üstün teknolojisi ile sektörünün lider markası Kale Kilit, en yeni ürünü ‘Kale Alarmlı Silindir’ ile güvenliğinizi sağlama alıyor. En çok kullanılan hırsızlık yöntemlerinden biri olan silindirin kırılmasıyla gerçekleştirilen hırsızlık olaylarına karşı geliştirilen Kale Kilit’in yeni ürünü Kale Alarmlı Silindir içindeki aktivasyon çubuğunun kırılmasıyla silindirin içindeki alarm devresini de tetikleyerek çıkardığı yüksek sesin meydana getirdiği caydırıcılık özelliğiyle yaşam alanlarında yüksek güvenlik sağlıyor. Türkiye’d e bir ilk olan KALE ALARMLI SİLİNDİR, Kale Tuzaklı Silindir ’in geliştirilmiş bir versiyonudur. Silindirin kırılmasıyla kilide ulaşılmasının engellemesinin yanı sıra içindeki alarm sisteminin devreye girmesiyle de iki aşamalı koruma sağlıyor. Tuzaklı kısmı kırıldığında mekanik olarak kilide kolayca ulaşılması zorlaşırken, aynı anda çalan alarm ile art niyetli

74

Nalbur Teknik.com / Ağustos’13

kişilerin başka açma yöntemlerini denemesi engelleniyor. Kale Alarmlı Silindir’in diğer güvenlik ürünlerinden en büyük farkı; hırsızın mekâna girmeden sesli uyarı vererek mekanı korumasıyla dikkat çekiyor. Diğer alarm sistemlerinde, kapı açıldığında devreye giren mandal, kapı üzerine ve eşiğine bağlanan manyetik anahtar vb. ürünler, art niyetli kişiler eve girdikten sonra devreye girerek koruma sağlarken, KALE ALARMLI SİLİNDİR ise henüz eve girmeden yani kapı dışındayken aktif hale gelerek sesli uyarı vermesi ile benzersiz bir özellik sunmaktadır. Buna ek olarak bazı durumlarda yetkili kişilerin kapıyı açmaları durumunda bile zamansız bir şekilde devreye girerek rahatsızlık vermektedir. Kale Alarmlı Silindir’d e ise silindir kırıldığında, yani gerçek bir hırsızlık girişiminde iki aşamalı (mekanik ve sesli) uyarı sistemi devreye girmektedir. Kullanıcı herhangi bir ek aparata,

kablo ya da vidalamaya ihtiyaç duymadan standart bir silindiri değiştirir gibi alarmlı silindiri kolaylıkla değiştirebiliyor. Üretim tarihinden itibaren yaklaşık 6 yıl pil ömrü olan alarm sistemi, pili bittiğinde mekanik olarak kullanılmaya devam ediyor. Kırılma sonrası ortaya çıkan 80 dbA şiddetindeki ses, yaklaşık olarak 30 dakika boyunca uyarıda bulunarak rahatsız ediyor. Ahşap ve çelik kapıya göre değişiklik gösterebilecek 80 dBA şiddetindeki ses seviyesi Tübitak - UME tarafından sertifikalandırılmıştır. Normal silindirlerin uygulandığı her kapıda kullanılabilen “Kale Alarmlı Silindir” Euro profil standartlarında sistem anahtar seçeneğiyle, sarı ve nikel gövde renklerinde üretilerek, Temmuz ayının ikinci yarısı satışa sunulacaktır. Bu proje, Tübitak Teknoloji ve Yenilik Destek Programları (TEYDEB) çerçevesinde desteklenmiştir.



Yeni

Ürün

Basınçlı yıkama makineleri ile yapabileceklerinize şaşıracaksınız

Temizliğin başlıca elementi su, Kärcher basınçlı yıkama makineleri ve aksesuarları sayesinde şaşırtıcı bir temizlik gücüne dönüşüyor ∂ Ev ve bahçelerde zorlu olduğu için ertelenen veya profesyonel temizlik desteği ile üstesinden gelinen bir çok kirlilik, Kärcher basınçlı yıkama makineleri ve farklı uygulama alanlarında kullanılan aksesuarlarıyla kolaylıkla temizleniyor. Suyun Kärcher teknolojisi ile üretilmiş pompalar ve namlular sayesinde 100-160 bar basınca ulaşması, temizlemesi saatler alabilecek bir kirliliği dakikalar içinde temizlemenize olanak sağlıyor. Kärcher basınçlı yıkama makineleri, araba yıkamanın yanı sıra çok çeşitli temizlik görevlerinde kullanılabilir. Tıkanan boruların açılması, ev duvarlarının yıkanması, balkon ve teras temizliği, bahçe ekipmanlarının yıkanması bu görevlere sadece bir kaç örnek. Üstelik tüm bunları yaparken enerji ve zamandan tasarruf sağlarsınız. Basınçlı yıkama makinesi ile yaptığınız temizliklerde, sudan % 80 oranında tasarruf sağlarken, geleneksel yöntemlerle yaptığınız temizlikte kaybettiğiniz zamanı da size kazandırır. Kompakt tasarımı sayesinde kolayca muhafaza edilebilen ya da taşınabilen Kärcher basınçlı yıkama makineleri ile temizlikte farkınızı gösterin.

76

Nalbur Teknik.com / Ağustos’13



Yeni

Ürün

Starline’nın NEB 2113 Serisi kimyasal eldiveninde yok yok! ∂ İş kazalarında ve meslek hastalıklarında en çok etkilenen insan uzvu el ve ayaktır. Bu uzuvların iyi korunması gerekmektedir. El ve kolların korunması için kullanılan kimyasal eldiven, anatomik yapısı sayesinde ellerinizi mükemmel şekilde kavrar ve hassasiyet gerektiren işlerde çok rahat kullanılır. Desenli avuç içi ve parmak ucu yapısı sayesinde kuru ve ıslak ortamlarda mükemmel tutuş konforu sağlar. Koton flok astar emdirilmiş olduğu için terlemelere karsı dirençlidir. Doğal kauçuk eldiven ile karşılaştırıldığında hidrolik sıvılar, benzin, alkol, organik asitler ve alkalilere karşı iyi bir koruma sağlar. Kimyasal ve laboratuvar işlerinde, genel bakım, temizlik, genel inşaat işleri ve boya sanayiinde kullanım için uygundur. Çeşitli beden, uzunluk ve kalınlıklarda temin edilir. STARLINE, Ateş İnşaat markasıdır. Tüm kişisel koruyucu donanımlarının (eldivenler, gözlükler, baretler, toz maskeleri, yelekler, emniyet fileleri, ayakkabılar vb.) tedarik ve dağıtımlarını STARLINE markasıyla yıllardır yapmaktadır. Bu konuda piyasadaki güvenilirliğini ve istikrarını çok defalar ispat etmiştir…

3M su bazlı yapıştırıcı 3M, devrim niteliğinde, 1000NF hızlı ilk tutunma sağlayan su bazlı yapıştırıcıyı sunuyor ∂ Bir asrı aşkın süredir sahip olduğu teknoloji deneyimiyle müşterilerine yenilikçi ürün ve çözümler sunan inovasyon devi 3M, 1000NF hızlı ilk tutunma sağlayan su bazlı yapıştırıcısını pazara sundu. Uygulayıcının ihtiyaç duyduğu performansı çok daha kısa sürede güvenle sağlayan ve pazarda bir benzeri bulunmayan ürün, sıfır uçucu organik bileşen değeri sayesinde çevreye zarar vermez… İnovasyon devi , solvent ve polikloropren içermeyen 1000NF hızlı ilk tutunma sağlayan su bazlı yapıştırıcıyı piyasaya sundu. Diğer su bazlı yapıştırıcılara oranla çok daha hızlı bir tutunma süresine sahip ürün, kullanıcısına zaman ve maliyet kazancı sağlar. Ayrıca, yüksek performansıyla alanında devrim yapan yapıştırıcı, sıfır uçucu organik bileşen değeriyle sağlıklı bir çalışma ortamı sunar. GREENGUARD™ sertifikasına sahip ürün, çevreye ve uygulayıcı sağlığına zarar vermez. 3M 1000NF hızlı ilk tutunma sağlayan su bazlı yapıştırıcı, özel araç üretiminden otomotive, ev ve ofis mobilyalarından araç koltuğu üretimine, yer kaplamadan ahşap, kumaş, deri, sünger, plastik (PVC dahil) vb. ürünlerin birleştirilmesine kadar birçok sektörde ve alanda kullanıcısına kolaylık sağlar. Yüksek teknolojiyle üretilen bu ürün, alışılmış su bazlı yapıştırıcıların aksine uygulama alanına daha hızlı (1-10 dakika) ve daha sağlam bir şekilde tutunur. Yapıştırıcının en önemli özelliklerinden biri de ilk tutunma kuvveti çok yüksek olmadığı için henüz kurumadan yüzey pozisyonunun kolayca değiştirilmesine de imkan sağlamasıdır.

78

Nalbur Teknik.com / Ağustos’13

Kısa süreli 200 derece, normalde ise 150 dereceye dayanan yapıştırıcının alev almama özelliği vardır ve uygulanırken aktivatöre gerek yoktur. Yapıştırıcı, basınç duyarlıdır ve UV dayanımı vardır. 1lt ile 15-20m2’lik alanı ayapıştırabilen bu benzersiz su bazlı yapıştırıcı, püskürtülerek kullanılır. Kullanım miktarını kontrol etmek için mor rengi de mevcuttur ve pek çok yüzeyde tek taraflı uygulanabildiği için toplam yapıştırıcı miktarını ve maliyeti düşürür.



Yeni

Ürün

REMS DueCento

her türlü boru için üniversal çözüm ∂ Teknoloji ve kaliteyi güzel bir şekilde birleştirerek, yeni ürünlerini sektöre sunmaya devam eden REMS, DueCento boru kesme makinalarıyla 225 mm’ye kadar kesme, düz, talaşsız ve kuru kesim imkanı verirken, dış çapaksız ve kaynak için uygun hızlı kullanım kolaylığı sunuyor. Bu ürünler her türlü boru için üniversal çözüm olarak karşımıza çıkıyor.

REMS DueCento Basic ile boru kesme bir zevk!

Ana işleme kolu boru işleme makinaları olan Rems, REMS DueCento Basic model boru kesme makinası 100 – 225 mm boruların hızlı, dış çapaksız ve düz kesme işlemleri için ideal bir boru kesme makinesi olarak sektörde yerini alıyor. Makina, paslanmaz çelik, C çelik, bakırdan pres fitting sistemlerinin boruları için kullanım imkanı sağlıyor. Ø (40) 100 – 225 mm boruları hızlı, dış çapaksız ve düz kesme işlemleri için boru kesme makinesi. Paslanmaz çelik, C çelik, bakırdan pres fitting sistemlerinin boruları için uygundur. Ø (54) 108 – 225 mm çelik borular EN 10255 (DIN 2440) DN (50) 100 – 150 için, Ø (2) 4 – 6”, döküm borular (SML) DIN 19522 DN (50) 100 – 200, plastik borular SDR 11, et kalınlığı s ≤ 21 mm için ve Ø

80

Nalbur Teknik.com / Ağustos’13

(40) 110 – 225 mm, kompozit borular DN (40) – 110 içindir. Bakım gerektirmeyen dişli düzenine, pratikte sınanmış üniversal motora ve 230 V, 50 – 60 Hz, 1200 Watta çalışma imkanlarına sahiptir. 115 rpm devirde

çalışır. Sertleştirilmiş hassas çelik borudan üretilmiş hareket makaraları vardır. Emniyet tipi ayak şalterine sahiptir ve yıldız anahtarla açılır. 2 adet yükseklik ayarlı boru desteği vardır.


Betek Boya Mısır Fabrikası, ISO 9001 Belgesi aldı Betek Boya’nın yurtdışı yatırımlarının başarısı tescillendi

∂ 11.000 m2’lik alanda faaliyet gösteren ve yıllık 26.000 ton kapasiteye sahip Betek Boya Mısır fabrikası ISO 9001 Belgesi almaya layık görüldü. Filli Boya, Fawori, Alsecco ve Alligator markalarıyla hizmet veren Betek’in, Mısır’d a yer alan fabrikası ile ISO 9001 Belgesi’ni almaya hak kazandı. “Kaliteli üretim yapan, öncü ve yenilikçi marka” kimliğiyle aldığı bu belge ile Betek Boya; 25 yıllık tecrübesi, ürünlerinin kalitesi, üretim süreçlerinde uyguladığı yüksek standartlar da gerek ulusal gerekse küresel alanda onaylanmış oldu. ISO 9001 kalite belgesi ile Betek Boya Mısır Fabrikası’nda üretilen ürünlerin uluslararası kabul görmüş yönetim sistemine uygun olarak sevk ve idare edildiği ve ürün kalitesinin sürekliliğinin sağlanacağının güvencesinin verildiği de tescil edilmiş oldu. Sektöründe lider konumunda olan Betek Boya, gelecek dönemlerde yapacağı yatırımlarla ülke ekonomisine ve istihdamına katkı sağlamaya devam edecek.


Yeni

Ürün

VİKO Ultima'nın zenginlikler dünyası ile tanışın! VİKO’nun Thea ailesine dahil ettiği en yeni modüler seri Ultima, yaşam alanlarına ve dekorasyon dünyasına şıklık ve konfor katıyor

Dekorasyon çözümlerine parlak bir öneri getiren Ultima’nın parlak metal seçeneği ise Thea için bir ilk olma özelliğini taşıyor.

Farklı bir duruş, Ultima Eloxal…

Kendine has özel bir dokuya sahip olan Ultima Eloxal “Bronz, Gümüş ve Siyah” renkleriyle farklı bir duruş arayanlara sesleniyor. Sağlam görünümünü üstün tasarım özellikleriyle birleştiren Ultima Eloxal, sıra dışılığı yaşam alanlarına taşımak isteyenler için alışılmışın ötesinde alternatifler sunuyor.

Modüler seride üst sınırlara: Thea Ultima…

Elektrik anahtar ve priz sektörünün lideri VİKO’dan modüler kategorinin üst segmentinde sınırları zarafet ve incelikle çizen yeni bir seri: Thea Ultima… Yenilikçi ürünleriyle sektörde fark oluşturan VİKO’nun Thea ailesine dahil ettiği en yeni modüler seri Ultima, yaşam alanlarına ve dekorasyon dünyasına kattığı üst seviyede şıklık, konfor ve ayrıcalıkla öne çıkıyor.

Şık ve göz alıcı tasarımıyla; Thea Ultima…

Thea ailesinin yeni üyesi Ultima, modüler segment ürün gamını tamamlarken üst sınıf dekorasyon zevklerini de beklenen VİKO kalitesi ve garantisiyle buluşturuyor. Cam, Metalik, Ahşap ve Eloxal serilerine sahip olan Thea Ultima’da 4 farklı malzeme ile 14 farklı çerçeve rengi alternatifi bulunuyor.

Ultima ile Thea’da bir ilk; parlak metal seçeneği…

Üst segment modüler tasarım Ultima’nın metalik renk seçenekleri arasında “Chrome, Inox, Una ve Gold” yer alıyor.

82

Nalbur Teknik.com / Ağustos’13

Dekorasyon dünyasına Ultima ile camın ışıltısı yansıyor… Seçkin görünümüyle hem kullanıcılar hem de tasarımcılar için prestij simgesi olmaya aday Ultima; “Beyaz, Açık Yeşil, Siyah ve Bordo” renk seçeneklerine sahip özel cam koleksiyonuyla dekorasyon dünyasında zarif bir yenilik arayanlara sesleniyor.

Ahşabın yalınlığı ve Ultima şıklığı bir arada…

Anahtar-priz teknolojisinde devrim yapan tasarımlara öncülük eden VİKO, en son teknoloji ve trendler temel alınarak üretilen Thea Ultima ile konforlu ve dikkat çeken tasarımlarına bir yenisini daha ekliyor. Ultima’nın ahşap koleksiyonu içinde yer alan “Bambu, Venge ve Ceviz” renkleri, doğal tasarımla konforlu yaşamı birleştiriyor.

Ultima’nın dünyası çok zengin, çoklu çerçevelerden dilediğinizi seçin…

Tarz oluşturmak üzere tasarlanan Ultima’da konfor ve tasarım bütünlüğü için her detay düşünülmüş durumda. Thea Ultima her çerçeve rengi için 2M, 3M, 4M, 7M, 2x2M, 2x3M ve 2x4M olmak üzere 8 farklı alternatif sunuyor.


BTM’nin web sitesi yenilendi BTM’nin www.btm.co adresi üzerinden yayın yapan web sitesi yenilendi ∂ www.btm.com adresinden ulaşılabilen web sitesi modern tasarımı ile göze hitap ederken, kullanıcı dostu olmasıyla da, istenen her türlü bilgiye en kısa yoldan ulaşılmasını sağlıyor. Yeni tasarımda referanslar güncellendi ve kullanıcılar tarafından en çok aranan ürün teknik föylerine, kalite belgelerine ve güvenlik bilgi formlarına (MSDS) ulaşmak ve onları yazıcıdan çıkarmak artık çok kolay. Web sitesinin ana banner alanında BTM ile ilgili en güncel haberler, yeni ürün ve video duyuruları yer alıyor. Bu alan her an güncellenen bir alan olarak, kullanıcıların en son bilgiye direkt olarak ulaşmalarını sağlıyor. 37 yıldır yalıtım sektöründe birçok ilki gerçekleştirmiş olan BTM’nin yeni web sitesi, yalıtım konusundaki tecrübesinin bir aynası olarak kullanıcıların yalıtım konusunda merak ettiklerine cevap oluyor.


Yeni

Ürün

Antifog özellikli iş güvenlik gözlükleri Erataş güvencesi ile, ∂ İş güvenliği ve kişisel korumanın olmazsa olmazı olarak gördüğümüz göz koruma ekipmanlarında dünya lideri markaları ülkemize ve sanayimize kazandıran Erataş, 590 Climax model koruyucu gözlüklerin tanıtımını yaptı. Ürünün öne çıkan özellikleri; düşük enerjili çapaklarda ve çok hızlı gelen partiküllere karşı korumalı. P.C. çizilmez, panaromik lensli, sarı, gri renk seçenekleri mevcuttur. Buğulanmaz lense sahip olan ürün aynı zamanda EN 166 - 170 standartlarındadır.

Yüz maskesinde ergonomik dizayn ve kullanışlılık Europa Comfort SII’de ∂ Hayatın devamında en büyük öneme sahip solunum sistemimizin korunması ve temiz hava ihtiyacı çok önemlidir. İş güvenliğinin her alanında olduğu gibi solunum korumada da standardın çok büyük etkisi vardır. EN ve CE’siz ürünlerin piyasada çokça dolaştığı bir ortamda standartsız malın vereceği zararın boyutları gün geçtikçe artmaktadır. Standartlı ürün tüketimine önem verenler için Erataş Europa Comfort SII model yarım yüz maskesini sunuyor. Ana gövdesi gelişmiş bir tasarıma sahip yarım yüz maskesi % 100 antialerjik silikondan daha ergonomik tasarımlıdır, iç astar baş ve boyun maske kullanımda değilse boyun etrafında asılmasını sağlar. Üründeki iki filtre solunum direncini azaltır. REF: 910.357 referansıyla sunulan yüz maskesi EN 140 EN 14387 standartında. Bu ergonomik dizaynlı ürünü Medop – Erataş sektöre kazandırmıştır.

84

Nalbur Teknik.com / Ağustos’13


Kombi bakımınızı yaptırdınız mı? Ferroli, kombi bakımı konusunda tüketicileri bilgilendiriyor ∂ Ferroli, can ve mal güvenliğinin yanı sıra enerji tasarrufu gibi birçok avantajı da beraberinde getiren kombi bakımı konusunda tüketicileri bilgilendiriyor. Kombi bakımı, can ve mal güvenliğinin yanı sıra enerji tasarrufu gibi pek çok avantajı beraberinde getirmektedir. Yılda bir kez, yaz aylarında yapılması önerilen rutin kontrollerin dışında, kombinin fanından ses gelmeye başlaması, sıcak suyun daha geç gelmesi ya da suyun ısınıp hemen soğuması durumunda da mutlaka yetkili bir servise başvurmak gerekiyor. Ayrıca kombide oluşacak arızaların önceden tespit edilip, daha yüksek maliyetli arızalara sebebiyet verilmeden sorunun giderilmesi ve kombinizin ömrünün uzaması için düzenli olarak bakımının yapılması önemli.


Yeni

Ürün

REMS Power-Press SE Basic-Pack Saniyeler içinde, güvenli preslemek için ∂ 36 ay garantili, üniversal olarak 10 mm’d en 108 mm çapa kadar pres fitting bağlantıları oluşturmak için geliştirilmiş elektrikli radyal pres. REMS pres pensleri/ pres halkalarının ve başka marka uygun pres penslerinin/pres halkalarının tahrik sistemidir. Otomatik kilitleme mekanizmalı pres pensi tutucusu vardır. 230 V, 50 – 60Hz, 450 W pratikte sınanmış üniversal motora sahip elektromekanik tahrik sistemi, emniyet tipi kayıcı kavrama sistemli, bakım gerektirmeyen şanzıman ve trapez vidalı mile sahip ilerleme sistemi ile dokunma tipi emniyetli şalteri mevcuttur. Dayanıklı çelik kutu içinde sunulur. Bu Alman ürününü satın aldığınızda 35 mm’ye kadar seçeceğiniz 3 adet pres pensi hediye edilir.

Pres halkalarının tahriği için ara pens Profesyonel kullanıcılara yönelik, son çıkan yeni ürünlerden Z1 ara pens, pres halkalarının 45° (PR2B) tahriği için gereklidir. Tüm REMS radyal presler için uygundur.

86

Nalbur Teknik.com / Ağustos’13

Zor ulaşılabilir yerler için çözüm Rems Pres halkaları ∂ Rems’in bu yeni ürünü, kırılan duvar bölümleri, yüzeye çıkartılan borular, kuyu ve menfezlerde çalışma imkanı sunmaktadır. Zor ulaşılabilir yerler için çözüm olarak üretilen REMS Pres halkaları 45° (PR-2B) dir.


Geberit’ten özgün duş tasarımları için farklı çözümler ∂ Dünyaca ünlü sıhhi tesisat markası Geberit, fonksiyonel ve eşsiz tasarımlarıyla banyolarınıza şıklık katmaya devam ediyor. Geberit, farklı duş drenaj çözümleriyle banyonuza yepyeni bir görünüm kazandırıyor. Geberit’in yenilikçi ve farklı duvar içi drenaj sistemi banyo dizaynında yeni ve özgün tasarımlar yapıyor. Kişisel tarzınızı yansıtma imkânı sağlayan çözümleriyle keyifli bir duş deneyimi sağlayan Geberit, banyonuzun güzelliğini ortaya çıkarıp duş ekipmanlarını görünmez kılıyor. Hemzemin duşlar için drenajı zeminden duvara taşıyarak banyolarda yer açıyor. Ferahlık, şıklık ve konfor birleşirken aynı zamanda temizlik kolay ve hızlı hale geliyor. Duş elemanı kendi kendini temizleyen sifon özelliğiyle balçık oluşumunu önlüyor ve saç süzgeci sayesinde tıkanmalara engel oluyor. Kolay temizlik için kolaylıkla çıkabilen kapaklar parlak krom, paslanmaz çelik, beyaz alpin veya duvarınız ile uyumlu materyal ile kaplayabileceğiniz özel kapak alternatifleriyle sunuluyor.


Yeni

Ürün

88

Nalbur Teknik.com / Ağustos’13


Dev yapı market iflas etti! Almanya'nın tanınmış yapı marketlerinden Praktiker'in iflas başvurusunda bulunduğu bildirildi ∂ Şirketten yapılan açıklamada, son yıllarda ödeme dengelerinde meydana gelen sorunlar, aşırı borçlanma ve ödeme yetersizliği nedeniyle iflas başvurusunda bulunulduğu açıklandı. Praktiker'in 9 ülkede 18 bin çalışanı olduğu, bunların 7 bininin Almanya dışında çalıştığı ifade edildi. Praktiker'in Almanya içinde 300 şubesi olduğu Almanya dışında da 130 şubesi daha bulunduğu belirtildi. Vergi sendikası çalışanların maaş zammından feragat etmeye hazır olduklarını açıkladı. Praktiker'in ortağı olan diğer bir yapı market Max Bahr'ın bu iflastan etkilenmediği ifade edildi. Firmanın işlerinin kötü gitmesindeki diğer bir faktörün de ağır geçen kış ve aşırı yağışlı bahar ayları olduğunu vurgulandı.

Türkiye’den çıkacağını daha önce açıklamıştı

Alman yapı marketi bundan yaklaşık 5 ay önce Türkiye'd eki 9 mağazasını kapatarak ülkeden çıkacağını açıklamış, Türkiye biriminin iflas durumunun yönetilmesi için mahkemeye başvurmuştu.


Yeni

Ürün

Autodesk Revit ile mimari tasarımda üç boyutlu algı Autodesk® Revit® yazılımı, mimari tasarım aşamasından inşaat uygulamasına kadar süren çalışmalar için üç boyutlu modelleme imkanı sunuyor ∂ Yapı Bilgi Modellemesi (Building Information Modeling - BIM) için özel olarak geliştirilmiş Autodesk® Revit® yazılımı, mimari tasarım aşamasından inşaat uygulamasına kadar süren çalışmalar için üç boyutlu modelleme imkanı sunuyor. Model tabanlı olan bu çalışma biçimi birden fazla kullanıcının aynı anda projede yer almasına olanak sağlıyor. Proje çalışma sürecini önemli ölçüde kolaylaştıran akıllı bir altyapı sunan Autodesk® Revit®, mimari tasarımda üç boyutlu tasarım imkanı sunarak, gerçeğe en yakın modellemeyi elde etmeye olanak sağlıyor. Autodesk® Revit® yazılımı proje sırasında yapılan herhangi bir değişikliğin modelin tamamına otomatik olarak yansıtılması, birden fazla kullanıcının aynı anda aynı akıllı bina modeli üzerinde eş zamanlı çalışabilmesi gibi birçok önemli avantajı bir arada sunuyor.

Ortak tasarım algısı

ERA Şehircilik, Mimarlık ve Müşavirlik’in iki boyutlu çalışma biçiminden üç boyutlu modellemeye geçişini Yüksek Mimar Ali Hızıroğlu, “AutoCAD ile çalışmak mimari çizim öğretisiyle uyumlu işleyiş mantığı sayesinde pek çok avantaj sağladı. Ancak ERA Şehircilik, Mimarlık ve Müşavirlik olarak üç boyutlu tasarım özelliği ve projenin uygulama aşamasında ortaya çıkan

90

Nalbur Teknik.com / Ağustos’13

çok önemli artıları nedeniyle Revit® Architecture yazılımının kullanılmasını gündeme getirdik” şeklinde yorumluyor. Yüksek Mimar Ali Hızıroğlu yazılımın getirdiği diğer avantajları ise şöyle anlatıyor,“Revit® Architecture 2013, kullanıcı deneyimi arttıkça hız kazanılan ve giderek verimliliğimizi artıran, geliştiriciliğe daha fazla alan açmamızı sağlayan bir yazılım. Farklı disiplinlerde çalışan kişilerin, projeyi çok daha anlaşılır biçimde görmesi ve kavramasını mümkün kılarak; mimar ve mühendisleri ortak bir tasarım algısında buluşturabilmek için de iyi bir ortam oluşturuyor.”

Hız ve verimlilik

Yazılımın avantajlarını her geçen gün daha fazla yaşadıklarını dile getiren Hızıroğlu, gelecekle ilgili olarak ise şunları söylüyor: “Revit® Architecture’ı, kullanıcı deneyimi arttıkça hız ve verimliliği artıracak, geliştiriciliğe daha fazla alan açmamızı sağlayacak bir yazılım olarak görüyoruz. Bugünün ve geleceğin mekanları için dijital dünyanın getirdiği imkanlardan çok iyi faydalanabilmek ve geçmiş deneyimlerle de iyi harmanlayabilmek önemli. Ancak tabii ki bu sadece bir yazılımın çok ötesinde öncelikle

esnek bir düşünce yapısı gerektiriyor. Farklı disiplinlerde çalışanların projeyi çok daha iyi kavramasını, mimar ve mühendisleri ortak bir tasarım algısında buluşturan bir platform haline gelmesini hedefliyoruz. Bu noktadan hareketle, mekanik ve elektrik gruplarımız da daha etkin yapı sistemleri tasarlayabilen, analiz eden ve doküman üreten Revit MEP yazılımını aktif olarak kullanmak üzere eğitimlerini sürdürüyorlar. Mimar Ekim Orhan İsmi ise Revit’in getirdiği artıları, “Revit® Architecture 2013, üzerinde çalıştığınız proje ile ilgili aklınıza takılan tüm detayları en ince ayrıntısına kadar size sunuyor ve bu detaylarla ilgili yapmayı düşündüğünüz değişiklikleri en kısa sürede yapmanızı ve sonucu üç boyutlu görebilmenizi sağlıyor.” şeklinde yorumluyor.


Mimarlık öğrencileri ideallerindeki kenti tasarladı ∂ Türkiye’nin en köklü sektörü olan çimento sektörünün çatı örgütü Türkiye Çimento Müstahsilleri Birliği’nin mimarlar için çıkardığı öncü yayın BETONART Dergisi tarafından 12 yıldır düzenlenen BETONART Yaz Okulu bu yıl, Limak Balıkesir Çimento Fabrikası, Balıkesir Üniversitesi Mühendislik-Mimarlık Fakültesi Mimarlık Bölümü ve Burhaniye Belediyesi işbirliği ile Balıkesir’in Burhaniye ilçesinde düzenlendi. “İdealimdeki Kent” konseptinde düzenlenen BETONART Yaz Okulu’nda 12 farklı mimarlık fakültesinden 22 öğrenci ideallerindeki kent meydanını tasarladı. Türkiye Çimento Müstahsilleri Birliği’nin (TÇMB) mimarlara yönelik olarak yayımladığı BETONART dergisinin çimento ve betonun alternatif kullanım olanaklarını araştırmak, çevre duyarlılığını ve fiziksel çevre kalitesini arttırmak amacıyla her yıl düzenlediği BETONART Yaz Okulu 2013, Balıkesir’in Burhaniye ilçesinde gerçekleştirildi. Limak Balıkesir Çimento Fabrikası, Balıkesir Üniversitesi Mühendislik Mimarlık Fakültesi Mimarlık Bölümü ve Burhaniye Belediyesi işbirliği ile bu yıl 12’incisi düzenlenen BETONART Yaz Okulu’nun bu yılki konsepti, “İdealimdeki Kent” olarak belirlendi.


Yeni

Ürün

REMS RAS Cu-INOX 3 – 35 S ile mükemmel kesim ∂ Kesmeye çok kolay başlamak için iğneli rulmana sahip kesici disk ile iğneli rulmana sahip kontra makaraları olan bu model boru kesme makinası, tam profesyonellere göre. Bakır borular, et kalınlığı az olan paslanmaz çelikten borular, et kalınlığı az olan çelik, alüminyum ve pirinç borular için boru kesme aparatı, iğneli rulmanlı, entegre boru çapak alıcılı bir sisteme sahip olup Ø 3 – 35 mm, ⅛ – 1⅜” borular için kullanılır.

REMS RAS Cu-INOX 8 – 64 S hızlı şekilde ayarlanıp, keser ∂ Bakır borular, et kalınlığı az olan paslanmaz çelikten borular, et kalınlığı az olan çelik, alüminyum ve pirinç borular için boru kesme aparatıdır. İğneli rulmanlı, hızlı ayar düzenekli olup Ø 8 – 64 mm, ⅜ – 2½” borular için kullanışlıdır. Kesmeye çok kolay başlamak için iğneli rulmana sahip kontra makaraları ve iğneli rulmana sahip kesici diski vardır. Besleme mili iki yönde hızlı şekilde ayarlanabilir yapıdadır.

92

Nalbur Teknik.com / Ağustos’13


Polisan Holding, Yunanistan’da kimya fabrikası satın alıyor Polisan Holding, Yunanistan’da kurulu bir kimya fabrikasının satın alınması konusunda görüşmelere başladı ∂ Boya, kimya, tarım, tekstil, inşaat ve lojistik (liman işletmeciliği) olmak üzere altı farklı sektörde faaliyet gösteren Polisan Holding, Yunanistan’da kurulu bir kimya fabrikasının satın alınması konusunda görüşmelere başladı. Polisan Holding CEO’su Erol Mizrahi, satın alma süreci tamamlandıktan sonra “Polisan Hellas” adıyla faaliyete geçirmeyi planladıkları yeni fabrika ile Yunanistan, Balkanlar ve Türkiye pazarlarını hedeflediklerini belirterek, “Yeni yatırım faaliyetimiz ile Holding ciromuza 100 milyon Euro’yu aşkın katkı sağlayacağız” dedi. Her biri kendi alanında öncü ve güçlü kuruluşlar olan; boya, kimya, tarım, tekstil, inşaat ve lojistik (liman işletmeciliği) olmak üzere altı farklı sektörde faaliyet gösteren Polisan Holding, Yunanistan’da kurulu bir kimya fabrikasını satın almak üzere görüşmelere başladı.

“50. Yılımızı Kutlamaya Hazırlandığımız Bugünlerde Güzel Bir Tesadüf Oldu”

Polisan Holding CEO’SU Erol Mizrahi konuya ilişkin yaptığı açıklamada; şunları kaydetti: “2014 yılında Polisan Holding’in 50. Yılını kutlayacağız. 1964 yılında Polisan Kimya şirketimizin kuruluşu ile sanayiciliğe adım attık. Kuruluşumuzun 50. Yılına hazırlandığımız bugünlerde yine Kimya Sanayine yönelik yapılacak bu yatırım güzel bir tesadüf oldu. Satınalma süreci tamamlandıktan sonra Polisan Hellas adıyla kuracağımız yeni şirketimiz ile faaliyete geçeceğiz ve bu fabrika ile Yunanistan, Balkanlar ve Türkiye pazarlarını hedefleyeceğiz. Türkiye’nin en büyük 15 münhasır limanı arasında yer alan Poliport şirketimiz ile bu yeni yatırımımızın lojistik ve depolama anlamında entegrasyonu sağlanacak olup liman faaliyetlerimizin gelirlerinden elde edeceğimiz artışın yanısıra yeni yatırım faaliyetimiz ile Holding ciromuza 100 milyon Euro’yu aşkın katkı sağlayacağız.”


Marka olmanın kuralları değişiyor! Değişen müşteri memnuniyet kriterleri, markaların da stratejilerinin değişmesini zorunlu kılıyor

∂ Sürekli çalan cep telefonları, sigorta şirketleri, bankalar, GSM operatörleri... Gün içinde onlarca gereksiz mesaj ve en az bir iki tane de gereksiz arama alıyoruz. Müşteri ilişkileri yönetimine sosyal medyanın da etkisi ile satış yöntemleri değişiyor. Şapka Danışmanlıkta verilen ‘Herkes İçin Satış’ eğitimi de yenilenen müşteri ilişkileri ve satış tekniklerini hedef alıyor. Herkesin telefonuna gelen indirim mesajları, size özel diye başlayan mesajlar, öncelikle

94

Nalbur Teknik.com / Ağustos’13

cep telefonumuzda bir süre okunmadan bekliyor, sonra da toplu halde siliniyor. Doğru bir şekilde yürütülemeyen müşteri ilişkileri, masraf ve organizasyon eksikliği olmasının yanında tüketicinin de canını sıkıyor. Öyle büyük bir kirlilik var ki markalar ayrışamıyor, bu durumda ne yapılması gerekiyor. Öncelikle marka, her tüketicinin/müşterinin yerine geçerek nerede ve ne katkı sağlayarak ayrışabileceğini düşünmeli. Herkesin yaptığı gibi telefon numaralarını satın alıp

standart mesaj ile duyuru yapmak markaya değer katmıyor. Marka olmanın, marka oluşturmanın



kriterlerinin her gün değiştiği bir dünyada temel soru, markanın müşterisine nasıl ulaşılacağı değil öncelikle ne fayda sunacağı oluyor. Markanın vereceği mesaj, sadece kendi söylemek istediği değil, müşterinin duymak istediği olduğunda bu iletişim ilişkiye dönebiliyor. Marka olmanın en temel taşıyıcı kolonlarından biri de samimiyet. Markanın tüketici için oluşturduğu katma değeri, sunduğu hizmetin her kademesine dek yansıtabilmesi, bu duyguyu tüketicisine geçirebilmesi en önemli çalışmalardan biri. Sosyal medya bu kadar yaygın değilken ve bireylerin kitlelere ulaşması ya da medyaya ulaşması daha zorken, markaların hayatı daha kolaydı. Şimdi, dünyanın öbür ucundaki bir tüketicinin sizin satın almayı düşündüğünüz bir marka ile ilgili deneyimini okuyabiliyor, o kişi ile kontak kurabiliyor ve 3. şahıslardan marka ile ilgili bilgi alabiliyor. Bu yüzden de ikinci aşama, yani markayı yönetme aşaması eskiye göre çok daha büyük önem kazanıyor. İşini yerine getirmek dışında tatmin ve motivasyon ile yapmak da en temel esas olarak ele alınmalı. Oluştur! Yönet! Kazan! Müşteri ilişkileri ve satış teknikleri ile ilgili Şapka Danışmanlıkta, ‘Herkes İçin Satış’ eğitimi veriliyor. Satış ruhu ve felsefesi anlatılırken Oluştur! Yönet! Kazan! modeli eğitimin temelini oluşturuyor.

96

Nalbur Teknik.com / Ağustos’13

Marka için önce katma değer oluşturulması gerektiği, sonrasında iletişim ve ilişki yönetimi hizmetleri sunulması gerektiği anlatılıyor. Para yerine güven ve itibar kazanılması gerektiği, paranın hedef değil sonuç olması verilen eğitimin bir parçası oluyor. Satış ile pazarlamanın ve tabii ki marka oluşturma süreçlerinin bu kadar iç içe geçtiği bir çağda değişen müşteri memnuniyeti kriterlerinin bir kez daha altını çizmek gerekiyor.

Bunları saymak gerekirse; • Eskiden hayat daha yavaştı, tüketicinin markayı dinlemeye daha fazla zamanı vardı. Yani hız, üretim, teslim, sorun çözme ve hatta alışveriş sırasında zaman çok kıymetli hale geldi. • Geçmişte tüketici bu kadar bilinçli değildi. Marka ne anlatsa kabul edebilirdi, bu nedenle akıllı çözümler günümüzde daha ön planda. • Toplu iletişimler artık insanları harekete geçirmiyor, daha kişisel çözüm ve sonuçlar gerekiyor. Standart paketler ve hayır cevabı artık kabul görmüyor. • Tüketici daha hızlı değişiyor, eskisi gibi yıllarca aynı ürün ve markayı kullanmıyor. Trendleri takip ediyor ve hayatına çok hızlı kabul ediyor, bu nedenle de markalarının da değişmesini bekliyor. • Tüketici artık gerçek bir hizmet almak istiyor, bunun içinde Call Canter hizmetinden bir satış temsilcisinin güler yüzlü olmasına dek birçok hizmeti bir arada istiyor.



kıssadan

Hisseye

Baltayı bilemek ∂ Bir ormanda iki kişi ağaç kesiyormuş. Birinci adam sabahları erkenden kalkıyor, ağaç kesmeye başlıyormuş, bir ağaç devrilirken hemen diğerine geçiyormuş. Gün boyu ne dinleniyor ne öğle yemeği için kendine vakit ayırıyormuş. Aksamları da arkadaşından bir kaç saat sonra ağaç kesmeyi bırakıyormuş. İkinci adam ise arada bir dinleniyor ve hava kararmaya başladığında eve dönüyormuş. Bir hafta boyunca bu tempoda çalıştıktan sonra ne kadar ağaç kestiklerini saymaya başlamışlar. Sonuç: İkinci adam çok daha fazla ağaç kesmiş. Birinci adam öfkelenmiş: "Bu nasıl olabilir? Ben daha çok çeliştim. Senden daha erken ise başladım, senden daha

geç bitirdim. Ama sen daha fazla ağaç kestin. Bu işin sırrı ne?" İkinci adam yüzünde tebessümle yanıt vermiş: " Ortada bir sır yok. Sen durmaksızın çalışırken, ben arada bir dinlenip baltamı biliyordum. Keskin baltayla, daha az çabayla daha çok ağaç kesilir.

"Kendimizi geliştirmek, baltamızı bilemektir. Kendimize zaman ayırıp, yaşamımızı objektif bir bakışla gözden geçirmektir. Zayıf bulduğumuz alanlarımızı geliştirmek için caba göstermektir. Bu, zihnimizin, ruhumuzun, karakterimizin güçlenmesi için olmazsa olmaz bir koşuldur.

Beyaz at ve hükümdar ∂ Hükümdarın birinin beyaz bir atı varmış. Hükümdar, bu atını çok severmiş. Bir gün bütün maiyetinin ("kendi adamlarının") hazır bulunduğu bir sırada: - Bu beyaz atımın ölüm haberini getirenin kafasını uçurabilirim. Çok dikkatli olun. Çünkü bu beyaz atı canım kadar seviyorum. Onun ölüm haberi bende kriz geçirtebilir, demiş. Günün birinde, her şeyin eceli gibi beyaz atın da eceli gelir. Ve beyaz at ölür. Hükümdarın adamlarında bir telaştır kopar. Kimse cesaret edemez ki, beyaz atın ölümünü hükümdara haber versinler. Seyis başı, düşünür taşınır, olacak gibi değil. Ben gidip

98

Nalbur Teknik.com / Ağustos’13

hükümdara haber vereceğim. Öyle olsa da, böyle olsa da bizim kafa gidecek, der. Ve Seyis başı, hükümdarın huzuruna çıkar: - Hükümdarım, der. Sizin beyaz at var ya! - Evet der, Hükümdar. Seyis başı: - O, yatmış, ayaklarını dikmiş, gözlerini yummuş, karnı şişmiş, hiç nefes almıyor, der. Hükümdar : - Seyis başı, seyis başı! Desene, bizim beyaz at öldü!.. Seyis başı: - Aman hükümdarım! Ben demedim, siz dediniz hükümdarım, siz dediniz der ve kafayı kurtarır. Söyleme şeklimiz bir çok şeyi değiştirir.



kıssadan

Hisseye

Deniz yıldızının öyküsü ∂ Bir adam okyanus sahilinde yürüyüş yaparken, denize telaşla bir şeyler atan birine rastlar. Biraz daha yaklaşınca bu Kişinin, sahile vurmuş deniz yıldızlarını denize attığını fark eder ve "Niçin bu deniz yıldızlarını denize atıyorsun ?" diye sorar. Topladıklarını hızla denize atmaya devam eden kişi, "Yaşamaları İçin" yanıtını verince, adama şaşkınlıkla: "İyi ama burada binlerce deniz yıldızı var. Hepsini atmanıza imkan Yok. Sizin bunları denize atmanız neyi değiştirecek ki ?" der. Yerden bir deniz yıldızı daha alıp denize atan kişi, “Bak Onun İçin Çok Şey Değişti,” karşılığını verir.

Dünyayı düzeltmek için... ∂ Adam, bir haftanın yorgunluğundan sonra, pazar sabahı kalktığında keyifle eline gazetesini aldı ve bütün gün miskinlik yapıp evde oturacağını hayal ediyordu. Tam bunları düşünürken oğlu koşarak geldi ve parka ne zaman gideceklerini sordu. Baba, oğluna söz vermişti; bu hafta sonu parka götürecekti onu ama hiç dışarıya çıkmak istemediğinden bir bahane uydurması gerekiyordu. Sonra gazetenin promosyon olarak dağıttığı dünya haritası gözüne ilişti. Önce dünya haritasını küçük parçalara ayırdı ve oğluna uzattı: - Eğer bu haritayı düzeltebilirsen seni parka götüreceğim! dedi. Sonra düşündü: - Oh be, kurtuldum! En iyi coğrafya profesörünü bile getirsen bu haritayı akşama kadar düzeltemez! Aradan on dakika geçtikten sonra oğlu babasının yanına koşarak geldi: - Babacığım, haritayı düzelttim. Artık parka gidebiliriz! dedi.

100

Nalbur Teknik.com / Ağustos’13







Bizden Bir Ülke:

Bosna Hersek ∂ Avrupa'nın güneydoğusunda kalp şeklindeki bir alan üzerinde yer alan Bosna Hersek, Avrupa'nın bitki örtüsü ve hayvanlar alemi en zengin coğrafyalarından birinde yer almaktadır. Dört mevsimin de doyasıya yaşandığı bu küçük ama insanı büyüleyen ülke, her türlü turizmin cazibe merkezlerinden biri olma özelliğine sahiptir. Uzayıp giden nehirleri, gizemli mezar taşları, tarihi önemi büyük manastırları, Adriyatik Denizi boyunca uzanan plajları, kışın doyasıya yaşandığı dağları, farklı kültürleri barındıran sosyal yaşamı ve tarih kokan eserleri ile baş döndürücü bir ülkenin varlığına şahitlik edeceksiniz. Ülkenin başkenti Saraybosna'nın merkezinde yer alan tarihi pazarı ve Mostar'd a bulunan Eski Köprü'yü (Mostar's Stari Most) mutlaka görmelisiniz. Yüzyıllık geçmişi olan manastırlar, sevimli köyler ve geleneksel çiftçileri görmek için Vlasic Dağı'na çıkabilirsiniz. 1984 kış olimpiyatlarına ev sahipliği yapmış olan Bjelasnica Dağı, ülkenin en önemli kış turizmi merkezlerinden

106

Nalbur Teknik.com / Ağustos’13

biridir. Ülkenin güneşli Adriyatik sahili ülkeyi yaz turizmi için en cazip bölgelerden biri haline getirir. Adriyatik'teki Neum Plajı, her yıl binlerce turiste ev sahipliği yapar. Bosna Hersek, turizm açısından en ideal ülkelerden biridir.

Coğrafya

Konumu: Güneydoğu Avrupa, Adriyatik Denizi ve Hırvatistan arasında Coğrafi koordinatları: 44 00 Kuzey, 18 00 Doğu Yüzölçümü:| toplam: 51.129 km² kara ile kaplı alan: 51.129 km² su ile kaplı alan: 0 km² Kıyaslamalı yüzölçümü: West Virginia'd an biraz daha küçük Ülke sınırları: toplam: 1.459 km sınırdaş ülkeler : Hırvatistan 932 km, Sırbistan ve Dağlık Karadağ 527 km (312 km Sırbistan ile, 215 km Dağlık Karadağ ile) Kıyı şeridi uzunluğu: 20 km Deniz Bilgileri: - İklim: yazlar sıcak, kışlar soğuk; yüksek yerlerde kısa, serin yazlar ve uzun sert kışlar ; kıyıya yakin yerlerde yumuşak, yağışlı kışlar Arazi: dağlar ve vadiler Belli başlı yükseklikler : en alçak nokta: Adriyatik Denizi 0 m en yüksek nokta: Maglic 2.386 m

Doğal kaynaklar : kömür, demir, boksit, manganez, ormanlar, bakir, krom, kursun, çinko, hidroelektrik potansiyeli olan sular

Siyasi Sistem

Bosna Hersek yasalar güvencesinde, serbest ve demokratik seçimlerle yönetilen demokratik bir devlettir. Ülke iki yönetim bölümünden oluşur - Bosnak Müslümanlardan ve Hırvatlar'd an oluşan Bosna Hersek Federasyonu ile Bosna Hersekli Sırplardan oluşan Bosna Sırp Cumhuriyeti. Bosna Hersek'in kuzey doğusunda yer alan Brcko Bosna Hersek Devleti'nin egemenliğinde özerk bir yönetimdir ve ne Bosna Hersek Federasyonu'na ne de Bosna Sırp Cumhuriyeti'ne bağlı değildir.

Eğitim

Bosna-Hersek'te eğitimi, kalitesi açısından iki kısma ayırmalıyız: Yüksek öğretim öncesi ve yüksek öğretim. İlk ve orta öğretimde sağlam Yugoslavya eğitim sisteminden vazgeçilmemesi; öğrencilerin yüksek öğretime


tam anlamıyla hazırlanmasını sağlamaktadır. Bosna-Hersek'te üniversite giriş sınavı olamamakla birlikte öğrenciler istedikleri bölümde istedikleri kadar sene uzatarak okuyabilmektedirler. Sağlam ilk ve orta öğretime rağmen yüksek öğretim, ne yazık ki kötüdür. Tabiî bunda neden Bosna üniversitelerinin zayıflıkları ve eski oluşudur. Fakat Bosna-Hersek’teki geleneksel üniversitelerde artık eskidiği kabul edilen yüksek öğretim sistemi; AB’nin belirlediği Bologna Kriterlerinin ilk uygulayıcısı olan Uluslararası Saraybosna Üniversitesi’nin katkılarıyla baştan aşağı değişime uğramıştır. Dünyanın değişik ülkelerinden gelen öğrenciler, yine

dünyanın değişik ülkelerinden gelen seçkin akademisyenler tarafından Saraybosna’nın çok kültürlü ortamında eğitim sunan IUS, bölgede benzeri olmayan model bir kampus üniversitesi olarak ülkenin tüm üst düzey yöneticileri tarafından yakından izlenen ve desteklenen stratejik bir eğitim projesidir.

Tarih

Bosna-Hersek’in eski bayrağı (19921998) Akdeniz kıyısındaki diğer şehirler gibi Bosna’d a tarih sahnesindeki yerini Roma İmparatorluğu içerisinde almıştır. Roma İmparatorluğu’nun çöküşünden sonra Bosna’nın yönetimi 1200’lü

yıllarda bağımsızlığını elde edene kadar çeşitli kereler el değiştirmiştir. Bağımsızlığını 260 yılı aşkın bir süre koruyan Bosna Krallığı, bu süre boyunca Macarlar ve Sırplara karşı topraklarını savunmak zorunda kalmıştır.

Osmanlı Devleti’nin sınırları içinde bulunan Bosna Eyaleti’nin 17. yüzyıldaki bir haritası

1463 yılında Osmanlı idaresi altına geçen Boşnaklar aynı zamanda Müslümanlığı da benimsemiştir. Müslümanlığı benimsemeyen Boşnakların dini vecibelerini yerine getirmesine izin veren Osmanlı idaresi Bosna topraklarında inşâ


ettiği yapılar ve camilerle aynı zamanda Boşnakların gelenekleri ile kültürüne de etki etmiştir. 1878 yılına kadar devam edecek olan Osmanlı idaresi altındaki dönemde pek çok Boşnak Osmanlı idaresinde, devlet yönetiminde önemli görevlere getirilmiştir. Zayıflayan Osmanlı İmparatorluğu’nu parçalamaya karar veren müttefiklerin malî sıkıntılar içerisindeki İstanbul’a baskısı sonucu Bosna’d aki Osmanlı idaresi savaşılmadan, masa başında son bularak AvusturyaMacaristan İmparatorluğu’nun kontrolüne geçmiştir. 1918 1941 yılları arasındaki dönem Yugoslavya’nın iç karışıklıkları ve savaşla geçmiştir. 1941 - 1945 yılları arasındaki II. Dünya Savaşı sırasında Naziler Yugoslavya’yı işgal ederek Slovenya’yı Almanya’ya, Hırvatistan’ı İtalya’ya

108

Nalbur Teknik.com / Ağustos’13

ve Makedonya’yı Bulgaristan’a bağlayarak özellikle Yahudi ve Çingenelere karşı bir etnik temizlik hareketine girişerek toplama kamplarında binlerce insanı öldürdüler. 1945 - 1990 yılları arasındaki soğuk savaş döneminin 35 yıllı Tito’nın liderligi altında geçti. Bu dönemde Bosna - Hersek’in sınırları 1918 öncesi döndü ve Boşnaklar kültürel kimliklerine yeniden kavuştular. Batı’nın desteği ile Yugoslavya’d a savaşın izleri çabuk silindi. Batılı ülkeler Yugoslavya’yı sadece ekonomik değil aynı zamanda askeri ve siyasi alanda da destekledi. 1970’li yıllarda Sovyet müdahalesi riski ile karşılaşıldığında Amerika Birleşik Devletleri Yugoslavya’yı savunmak için nükleer güce başvurabileceğini açıkladı. Soğuk Savaş’ın son bulması ve sona eren komünist

rejimle birlikte parçalanan Sovyetler Birliği’nden Yugoslavya da etkilendi. Saraybosna’d a Alışveriş Klas, DP, Robot, Merkür, Mercator, Hoše Komerc, başlıca marketlerdir. Bunun yanı sıra güvenilir et ürünleri konusunda Bosna Riyaseti tarafından helal et ürünleri sattığı ilan edilen markaların ürünleri tercih edilmektedir. Ovako, Bajroviç, bu markalardan bazılarıdır. Ayrıca Maksumiç ve Mujaniç güvenilir et ürünleri sattığını bildiğimiz kasaplardır. Saraybosna’d a zor bulunan dört şey; Türk çayı, çay bardağı, demlik ve kırmızı mercimek’tir. Çay bardağı ve demliği Mars 97 alışveriş merkezlerinden, çay ve kırmızı mercimeği ise Zeyno’d an temin edebilirsiniz. Sebze ve Meyve Alışverişleri Sebze ve meyve alışverişlerinde


Zelena Pijaca olarak isimlendirilen sebze pazarları vardır. Bu pazarlar ihtiyaç duyulan sebze ve meyvelerin satıldığı daimi Pazar özelliğini taşımaktadır. Bunun yanı sıra marketlerin sebze reyonlarından da alışveriş yapılabilir. Kılık- Kıyafet ve Takı Alışverişi Bosna-Hersek’te Türkiye’d en bazı firmaların bayileri bulunmaktadır. Bunun yanı sıra Pijaca adı verilen yerlerle giyim ürünleri satan mağazalar bolca bulunmaktadır. Takı konusunda ise gümüş en yaygın takı malzemesidir. Başçarşı’d aki mağazalarda bolca çeşit bulunmaktadır. Ayrıca Türkiye’d en gelmiş ve gümüş işi ile uğraşan firmalar da bulunmaktadır.

Ne, Nerede Yenir?

Bosna’d a en meşhur yiyecekler, Boşnak böreği ile Çevapi’d ir. Boşnaklar Burek dediklerinde kıymalı börekten bahsederler. Ispanaklı börek “zelyenitsa”, patatesli börek “krompiruşa” ve

peynirli börek ise “sirnitsa” olarak telaffuz edilir. Burekdzinica (börekçi) isimli yerlerde satılır. Porsiyon fiyatı ortalama 1,5 ve 3 km arasındadır. Çevapi ise Cevapdzinica adı verilen yerlerde satılır. Türkiye’d e İnegöl köfte olarak bilinen köfteye benzer. Porsiyon fiyatı ortalama 6-8KM civarındadır. Aşçinitsalar, (Ašcinica) etli ev yemekleri lezzetini tadabileceğiniz yerlerdir. Buralara yolunuz düştüğünde; Begova çorba, Klepe (Boşnak usülü mantı), veya Bosanski Sahan (içi et ve pirinçle doldurulmuş olarak; lahana sarma, soğan dolması, biber dolması veya domates dolması) ve Tuffahiye (elma tatlısı) tatmanızı öneririz. Maliyet ise yaklaşık 1220 km arasıdır. Yukarıdakilerden hangisini tadarsanız tadın doymuş olarak kalkacağınızı hatta aşçinitsa’d an tıka basa doymuş olarak çıkacağınızı temin edebiliriz. Ancak hepsinin üzerine ise; yanında lokumu ile birlikte servis edilen Boşnak kahvesi gibisi

yoktur. Bu keyif ise size yaklaşık 1,5-2 km’e çıkar.

Otel Ve Pansiyonlar

Saraybosna’d a otel fiyatları günlük –yaklaşık olarak- kişi başı 20€ / 40 km’d en başlamaktadır. Otellerde fiyatları açık menü kahvaltı dâhildir. Pansiyonların fiyatları ise şehirdeki mevkisine göre ve imkânlarına göre değişmekle beraber kişi başı 8€ /16 km’d en başlayıp 20-25€ / 40-50 km’ye kadar çıkabilmektedir.

Kiralık Evler

Saraybosna’d a evler çoğunlukla eşyalı olarak kiraya verilmektedir. Emlak ofisi yaygın değildir. Haftalık çıkan Oglasi (Cuma günü) ve Süper Oglasi (Çarşamba günü) gazeteleri alım-satım-kiralama amaçlı yayın yapan gazetelerdir. Bunlar aracılığıyla kiralık daire kiralama imkânı bulunmaktadır. Bunun yanı sıra www.trazim.ba internet adresinden kiralık ev bulma imkânı da vardır.







Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.