EHLA Workshop Book

Page 1

EHLA 2014 EDİRNE Tarihi Peyzaj ve Kültürel Mirasın Değerlendirilmesi Çalıştayı Özet Raporu

İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ


EHLA 2014 / Edirne Tarihi Peyzaj Kültürel Mirasın Değerlendirilmesi Çalıştayı Özet Raporu

Editör:

Doç. Dr. Y. Çağatay Seçkin

Hazırlayanlar:

Elif Berna Var Aycan Kızılkaya

Kapak Görseli:

Kamel Mahadin

Redaksiyon:

Aycan Kızılkaya

© Copyright:

© 2014

Bu kitabın her hakkı saklı olup, tümünün ya da bölümlerinin fotokopi, ofset, teksir ya da başka yollarla çoğaltılması yasaktır.


SUNUŞ

Çalıştaya yutdışından katılan çok sayıda profesyonel meslek adamı ve akademisyenin yanı sıra, Türkiye’den geniş bir katılım olmuştur. Organizasyonun Türkiye ayağını yürüten İstanbul Teknik Üniversitesi haricinde, Akdeniz, Ankara, Bartın, Boğaziçi, Gazi, Isparta Süleyman Demirel, Karadeniz Teknik, Maltepe, Selçuk ve Trakya Üniversiteleri’nden de katılım sağlanmıştır. Adı geçen üniversitelerin konuya sahip çıkması ve çıkılan bu yolda bizleri yalnız bırakmaması, konunun öneminin kavranması ve kentlerimizin tarihi peyzajı ile kültürel mirasına sahip çıkılmasına yönelik ümidimizin artmasına neden olmuştur. Bu şevk ve inançla, daha kapsamlı tartışma platformlarının oluşturulması ve üniversiteler - kent yönetimleri - profesyoneller - sivil toplum örgütleri dörtlüsünün işbirliğinin devamı hususundaki gayretimiz devam edecektir.

EHLA 2014

Edirne Valisi Sayın Hasan Duruer’in öncülüğünde, Mississippi Eyalet Üniversitesi Peyzaj Mimarlığı Bölüm Başkanı Prof. Sadık C. Artunç’un yürütücülüğünde, Edirne Valiliği, Mississippi State Üniversitesi ve İstanbul Teknik Üniversitesi’nin işbirliğiyle, 21-24 Mayıs 2014 tarihleri arasında, Edirne Ekmekçizade Ahmet Paşa Kervansarayı’nda gerçekleştirilen Uluslararası Tarihi Peyzaj ve Kültürel Miras Çalıştayı kapsamında, kültürel miras, tarihi peyzaj, tarihi çevre koruma, restorasyon, bakım ve yönetim modelleri, yapılan yanlışlıklar ve olası çözüm önerileri üzerinde durulmuş; 4 gün boyunca çalıştaya katılan yerel yöneticiler, akademisyenler, profesyoneller ve sivil toplum örgütü temsilcileri arasında başarılı bir tartışma ortamı yaratılmıştır.


EHLA 2014

4

Tüm katılımcıların değerli katkısı ve çalıştayı takip eden 5 aylık süre boyunca devam eden titiz bir çalışma sonucu elde edilen bu rapor, tarihi Edirne kentinin bugünü ve yarını üzerine gerçekleştirilen tartışmalar ile geleceğe yönelik önerilen koruma, bakım ve yönetim modelleri üzerine çalıştay süresince gerçekleştirilen etüt ve değerlendirmeleri kapsamaktadır. Bu vesileyle, çalıştayın organizasyonu, düzenlenmesi, yürütülmesi ve gerçekleştirilmesinde emeği geçen herkese, 11 başlık altında derlenen bu çalıştay raporunun başlangıç aşamasında içeriğin oluşturulmasında katkı veren Dr. Ayşegül Yılmaz’a, raporun yazımı, dijital ortama aktarılması ve redaksiyonu aşamalarında büyük emek sarfeden Mimar-Peyzaj Mimarı Elif Berna Var ve Mimar Aycan Kızılkaya’ya teşekkür eder, bu çalışma raporunun Edirne ili özelinde tüm kentlerimize yararlı olmasını dilerim.

Doç. Dr. Yasin Çağatay Seçkin

Aralık 2014

Okuyucuya Not: Bu rapor, çalıştay boyunca tutulan notlar görüntü ve ses kayıtları ile ekiplerce üretilen çözüm önerilerinin derlenmesi ile oluşturulmuştur. O nedenle, metin içerisinde verilen bilgilere ilişkin genel bir kaynakça rapor sonunda editör tarafından derlenmiştir.


İÇERİK SUNUŞ

5 13

2. EDİRNE VE UNESCO TARİHİ KENTSEL PEYZAJ İNİSİYATİFİ 2.1. Edirne Tarihine Kısa Bir Bakış 2.2. Kentin Kültürel Mirası 2.3. UNESCO Dünya Mirası Listesi 2.4. UNESCO Tarihi Kentsel Peyzaj Tavsiye Kararı 2.5. Edirne’nin Tarihi Kentsel Peyzaj İnisiyatifi için Öncü Kent Potansiyeli

17

3. EDİRNE’NİN KENTSEL GELİŞİMİ VE PEYZAJ DEĞERLERİ 3.1. Edirne’nin Kentsel Gelişimi ve Bugünkü Edirne 3.2. Edirne’nin Peyzaj Unsurları 3.3. Edirne Selimiye Camisi ve Külliyesi Yönetim Planı

30

4. EDİRNE VE TARİHİ KENTSEL PEYZAJ ARACI 4.1. UNESCO Tarihi Kentsel Peyzaj Aracının Edirne’de Uygulanması ve Uygulamanın Olası Olumlu Bölgesel Etkileri 4.2. Uygulama Örneği: Menzilahır Mahallesi

43

5. ÇALIŞTAY KAPSAMINDA SEÇİLEN ÇALIŞMA ALANLARI

50

6. ÇALIŞMA ALANLARINA YÖNELİK ETÜT VE ÖNERİLER 6.1. Görsel İlişkilendirmeler Yöntemi 6.2. Edirne’ye Farklı Noktalardan Giriş ve Kent Algısı 6.3. Tarihi Kent Merkezi Tasarımı üzerine Fikirler 6.4. Edirne Kültürel Miras Rotası

57

EHLA 2014

1. GİRİŞ


6.5. Ulaşım Olanakları 6.6. Yeşil Altyapı Sistemi - Fırsat ve Problemler

EHLA 2014

6

7. EDİRNE’NİN DÜNYA MİRASI ALANLARININ VE KORUYUCU TAMPON BÖLGELERİNİN KORUNMASINA YÖNELIK ÖNERİLER

93

8. ÇALIŞTAY SONUÇLARI

95

9.ÇALIŞTAY KAPSAMINDA OLUŞTURULAN ÇALIŞMA GRUPLARI

99

10.ÇALIŞTAYA KATKIDA BULUNANLAR

101

KAYNAKLAR EKLER


ŞEKİLLER DİZİNİ 7 EHLA 2014

Şekil 1. Kırkpınar Güreşleri Şekil 2. Edirne Geleneksel El Sanatları Şekil 3. Dünya Bankası Gönüllü Kuruluşları Destekleme Projesi çerçevesinde Hindistan’daki Miras Kentler için geliştirilen kapsamlı kentsel canlandırma ilkelerini gösteren grafik. Şekil 4. Hindistan’daki miras şehirlerinde önerilen kentsel yenileme uygulamalarına yönelik adımları gösteren grafik. Şekil 5. Miras şehir ve bölgelere ait ilişki şeması. Şekil 6. Kültür ve sürdürülebilirliğin tarihi kentsel peyzaj kavramıyla bütünleşmesi. Şekil 7. MS 2.yy sonunda Edirne. Şekil 8. Surlarla çevrili Hadrianus şehri. Şekil 9. MS 14.yy başında (solda) ve 1365’te başkent olan Edirne (sağda). Şekil 10. MS 15.yy sonunda Edirne. Şekil 11. MS 17.yy sonunda Edirne. Şekil 12. MS 19.yy sonunda Edirne. Şekil 13. MS 20.yy (solda) ve 21.yy’da Edirne (sağda). Şekil 14. Edirne Şehir Planı Şekil 15. Selimiye Camisi’nin 1910’lu yıllardan bir fotoğrafı (üstte), günümüzde Selimiye Camisi (altta) Şekil 16. Makedonya Kulesi Şekil 17. Meriç Köprüsü Şekil 18. Selimiye Camisi ve Külliyesi Yönetim Planı. Şekil 19. Tarihi Kentsel Peyzaj aracının ilişkilerini gösteren grafik. Şekil 20. Edirne’de öncelikli olarak korunması öngörülen alanlar. Şekil 21. Kentin tarihi kentsel peyzajını etkileyen unsurlar (Çizim: Michael Turner, Edirne, 2014.) Şekil 22. Kentte geleneksel konut dokusunun deneyimlenebildiği mahallelerden örnek. Şekil 23. Menzilahır Mahallesi kentsel dokusu. Şekil 24. Mahallede kat yüksekliği zamanla artan konut grubu.


EHLA 2014

8

Şekil 25a. Menzilahır Mahallesi’nde sağlıklaştırılmayı bekleyen çevreler (2014). Şekil 25b. Mahallede yenilenmeyi bekleyen çeşmeler. Şekil 26. Katılımcılarımızdan Kamel Mahadin’in Menzilahır Mahallesi’nde yaptığı eskiz (2014). Şekil 27. Selimiye Camisi çevresinde belirlenen 4 farklı çalışma alanı. Şekil 28. Çalışma alanı 1. Şekil 29. Çalışma Alanı 2’ye ait fotoğraflar Şekil 30. Çalışma Alanı 2’ye ait hazırlanan eskizler (Kamel Mahadin). Şekil 31. Çalışma Alanı 3. Şekil 32. Çalışma Alanı 3’e ait fotoğraflar (2014). Şekil 33. Çalışma Alanı 3’e ait fotoğraflar (2014). Şekil 34. Çalışma Alanı 4’e ait fotoğraflar (2014). Şekil 35. Çalışma Alanı 4’e ait fotoğraflar (2014). Şekil 36. Selimiye Camii’nin baskın olduğu Edirne kentsel dokusu. Şekil 37. Kent algısında stratejik öneme sahip noktalar. Şekil 38. Görsel kirlilik oluşturan tabelalar. Şekil 39. Trafiğin olumsuz etkisini azaltmada yeşil aksların kullanılması. Şekil 40. Gazimihal Köprüsü’nden görünüş (2014). Şekil 41. II Bayezid Külliyesi’nden görünüş (Kamel Mahadin). Şekil 42. Kentsel dokunun algılanmasını zorlaştıran trafik işaretleri (2014). Şekil 43. Meriç Köprüsü ve Selimiye Camisi. Şekil 44. Hâlihazırda kullanılan eski ve yeni ulaşım sistemleri (2014). Şekil 45. Karaağaç Mahallesi’nde park eden araçlar Şekil 46. Meriç Köprüsü’nde araç, bisiklet ve yaya ulaşımı. Şekil 47. Tren istasyonun güneyinden kentin görünümü (2014). Şekil 48. Edirne’den geçen tarihi yol güzergahları. Şekil 49. Sultanlar Yolu - Trakya Rotası. Şekil 50. Kültürel gezi rotasının durak noktası (temsili). Şekil 51. Kapıkule yolundan görünüm (2014). Şekil 52. Kapıkule’den kente bakış (2014). Şekil 53. Kentin görselliğini ve yaşam kalitesini olumsuz yönde etkileyen unsurlar (2014). Şekil 54. Edirne silüetindeki baskın öğeleri gösteren eskiz (K.Mahadin, 2014).


9 EHLA 2014

Şekil 55. Mevcut ulaşım hiyerarşisi Şekil 56. Önerilen ulaşım hiyerarşisi Şekil 57. Yayalaştırılmış yollar. Şekil 58. Mevcut otobüs rotası. Şekil 59. Bisiklet ulaşımı için düğüm noktalarının birleştirilmesi. Şekil 60. Edirne için örnek oluşturabilecek yaşayan sokaklar. Şekil 61. Eurovelo Festivali’nde bisikletçiler. Şekil 62. Demir Perde Yolu Edirne Güzergâhı. Şekil 63. Eurovelo(EV)13’ün tüm güzergâhı. Şekil 64. Selimiye Camisi ve çevresi için önerilen ulaşım kararları. Şekil 65. Talatpaşa Asfaltı için olası yaya geçidi. (temsili). Şekil 66. Selimiye Camisi ve çevresinde yeşil altyapıya yönelik alınan kararlar. Şekil 67. Selimiye Camisi ve çevresindeki miras varlıklarına yönelik alınan kararlar Şekil 68. Edirne’de yeşil altyapı için kullanılabilecek girdiler. Şekil 69. Farklı ölçekte yeşil altyapı sistemleri: Bölge(solda), Belediye(ortada), Mahalle(sağda). Şekil 70. Gelecek ile geçmiş arasında bağ kurmada yeşil altyapı sistemi. Şekil 71. Edirne için önerilen yeşil altyapı sistemi (Su Yolları / Yeşil Bant / Nehir Islahı) Şekil 72. Bütüncül su sistemlerin oluşturulmasına yönelik öneri. Şekil 73. Yeşil sistem önerisi ve nehir kıyısındaki mevcut yerleşim yerleri. Şekil 74. Sokullu Hamamıve Ayşe Kadın Çeşmesi Şekil 75. Edirne için önerilen yeşil altyapı sistemi (Su Yolları / Yeşil Bant / Nehir Islahı) Şekil 76. İçilebilir su tesisleri sistemini gösteren grafik. Şekil 77. Mevcut kanalizasyon sistemini gösteren grafik. Şekil 78. Tarihi su sistemleri. Şekil 79. Su besleme hattı Şekil 80. Yeşil köprüler ve altgeçitler. Şekil 81. Kültürel Miras grubu. Şekil 82. Ulaşım grubu. Şekil 83. Edirne’de yeşil altyapı sistemleri üzerineçalışan katılımcılar. Şekil 84. Edirne Selimiye Camisi


TABLOLAR DİZİNİ

EHLA 2014

10

Tablo 1. Edirne’nin kültür varlıkları ve sit alanları. Tablo 2. Türkiye’nin Unesco Dünya Miras Listesi’ne giren varlıkları. Tablo 3. Edirne’deki mahalleler ve köprüler. Tablo 4. Farklı tarihi dönemlerde Edirne’nin peyzaj unsurlarını etkileyen faktörler. Tablo 5. Dünyadaki kaliteli ulaşım sistemlerinin sahip olduğu özellikler. Tablo 6. Mevcut ulaşım sisteminin fırsatları. Tablo 7. Mevcut ulaşım sisteminin eksiklikleri ve çözüm önerileri.




1. GİRİŞ

S

Çalıştayın web sayfasında*, Mississippi Eyalet Üniversitesi Peyzaj Mimarlığı Bölümü Bölüm Başkanı Prof. Sadık C. Artunç tarafından, tarihi peyzaj ve kültürel miras kavramlarının önemine vurgu yapan bir yazı yayınlamıştır. Yazısına, çalıştay ilgili web sayfasına ilgi gösterenlere teşekkür ederek başlayan Prof. Artunç’un metni aşağıdaki satırlarla devam etmektedir: Tarihi peyzaj ve kültürel miras kavramlarının önemi uzun yıllardır -gelişmekte olan ülkeler de dâhil olmak üzere- tartışılıyor olsa da; bu alanların korunması, iyileştirilmesi, restore edilmesi, ya da rekonstrüksüyonuna yönelik stratejik eylem planları çok az üretilmektedir. Bu çalıştay, tarihi Edirne kenti için bu süreci başlatabilmek için organize edildi. Etkinliğe, yurtiçinden ve yurtdışından, bu sürecin bir parçası olmak isteyen pek çok akademisyen ve uzman katıldı. Tarihi peyzaj alanları, kent simgeleri, kültürel değerler, diğer bir deyişle kültürel peyzaj, binlerce hektarlık bir alanı kaplayan Kırkpınar Güreş Alanı kadar büyük olabileceği gibi, bir kent çeşmesi ya da meydanı gibi çok daha küçük bir alanı da * www.ehla.itu.edu.tr

13 EHLA 2014

unuş bölümünde de ifade edildiği üzere, 21-24 Mayıs 2014 tarihleri arasında, Edirne Ekmekçizade Ahmet Paşa Kervansarayı’nda gerçekleştirilen çalıştayda, kültürel miras, tarihi peyzaj, tarihi çevre koruma, restorasyon, bakım ve yönetim modelleri ile karşılaşılan sorunlar ve olası çözüm önerilerine ilişkin olarak, akademisyenler, meslek profesyonelleri, sosyal toplum örgütleri ve idari kuruluş yetkilileri arasında kapsamlı bir fikir alışverişi yapılmıştır. Sonuç ürünleri katılımcıların katkılarıyla ortaya çıkmış olup, tarihi Edirne ili için geleceğe yönelik koruma, bakım ve yönetim modelleri önerilmiştir.


EHLA 2014

14

kapsayabilir. Tarihi yapılar ya da alanlar -geçmişten bugüne sahip oldukları özellikleri ve insanlar tarafından kullanılış şekilleriyle- ülkelerin tarihini, kökenini ve geçirdiği değişimi gösteren en önemli unsurlardır. Bunun yanında, kültürel peyzaj alanları aynı zamanda doğa ile insanoğlunun etkileşiminde yaşanan değişimlerin de sergilendiği önemli alanlardır. Charles A.Birnbaum, Amerikan Milli Parklar Servisi için yaptığı tanımlamada kültürel peyzajı, tarihi bir olay, aktivite, kişi ya da diğer kültürel ve estetik değerlerle ilişkilendirilen, içerisinde evcil ya da yabani hayvan topluluklarını barındıran, kültürel ve doğal kaynakların oluşturduğu coğrafyalar olarak ifade etmiştir. Birbiriyle bağlantılı olan dört farklı kültürel peyzaj tanımlaması yapılmaktadır: tarihi alanlar, tasarlanmış tarihi peyzaj alanları, tarihi yöresel peyzaj alanları ve etnografik peyzaj alanları. Bu bağlamda, güçlü bağlar oluşturabilmek adına, etkinliğimiz de tarihi yapılar ve odak noktalarını da kapsayan bir içeriğe sahiptir. Birnbaum’a göre, neredeyse tüm doğal ve tasarlanan peyzaj alanları hep doğal kaynaklardan doğmuş ve çoğu zaman bu kaynaklara bağımlıdır. İklim, su, toprak, bitki örtüsü, yaban hayatı vb. yere özgü dinamik ve birbiriyle ilişkili sistemler bütünü, kültürel peyzaj kavramını kültür odaklı diğer kaynaklardan ayırmaktadır. Bu nedenle, söz konusu sistemlerin dokümantasyonu, iyileştirilmesi ve yönetimi daha karmaşık ve disiplinler arası bir yaklaşımla gerçekleştirilmelidir. Bugün, kültürel peyzaj alanlarının korunması ve yönetimine yönelik yapılan planlama çalışmalarında farklı akademik altyapıya sahip meslek insanları eğitim vermekte ve proje üretmektedir. Bu meslek insanları, mimarlık, peyzaj mimarlığı, kentsel tasarım, tarih, peyzaj arkeolojisi, ormancılık, tarım, hortikültür, polen analizi, planlama, mühendislik, kültürel coğrafya, yaban hayatı, ekoloji, etnografya, restorasyon, peyzaj bakım ve yönetimi gibi alanlarda uzmanlık sahibi olabilirler. Tarihçi ve tarihi koruma üzerine çalışan meslek insanları


peyzaj tarihi, mimari, sanat, endüstri, tarım, toplum ve buna benzer başka konularda yetenek ve deneyimlere sahip olabilirler. Alanda çalışan yönetim ekipleri ve bağımsız danışmanlarda dâhil olmak üzere tüm peyzaj koruma ekipleri, genellikle, peyzaj koruma üzerine uzmanlaşmış peyzaj mimarları tarafından yönetilirler. Bu ekiplerde, peyzaj kavramının kapsadığı tüm unsurlarla ilişkili disiplinlerden üyelerin bulunması ve işbirliği içinde çalışması önemlidir.

Akıllı yönetimler; yerin tarihini kullanarak, zaman içinde değişerek ortaya çıkan, yere özgü karakteri ve ruhu korurlar. Geleceğe yönelik büyüme ve gelişmeyi önlemez, fakat yaşanacak değişimleri başarılı bir şekilde kontrol ederek tarihi alanlar üzerinde oluşabilecek olası tehlikeleri en alt seviyeye indirmeyi hedeflerler. Bu çoğu zaman bizlerin iyileştirme kapsamında yaptığı tarihi dokuya saygılı değişimleri de içermektedir. Kültürel peyzaj alanlarının korunmasının sonucu oluşacak potansiyel yararlar son derece fazladır. Peyzaj alanları ekonomik, ekolojik, sosyal, rekreasyonel ve eğitsel fırsatlar sunarak bizlerin bir birey, toplum ve millet olarak kendimizi anlamamıza yardımcı olur. Bu alanlardaki süregelen koruma çalışmaları yaşam kalitemizin iyileştirilmesi, yerin kimliği ve bunun algılanması için gelecek nesillere fırsat sunmaktadır.

EHLA 2014

Camiler gibi tarihi simge yapıların yanında kamusal meydanlar, park ve oyun alanları, güreş alanları, savaş alanları, mezarlıklar, doğa alanları gibi tarihi kültürel peyzaj alanlarının korunmasında da büyük bir işbirliği gerekmektedir. Gelişmiş ülkelerde bu, genellikle güncel araştırma ve planlama yaklaşımlarında da katalizör görevi gören örgütlenmelerin yükümlülüğündedir. Konut olarak kullanılan, tarihi ve kültürel nitelikleri bulunan tekil yapılar, aynı düzeyde kamusal işbirliğine ihtiyaç duymuyorsa da; sistematik bir planlama sürecine, bilinçli bir iyileştirme, yönetim ve bakım kararlarına onlar da aynı düzeyde ihtiyaç duymaktadırlar.

15


EHLA 2014

16

Yukarıda da ifade edildiği üzere, kültürel peyzaj alanlarının planlanması, iyileştirilmesi ve bakımı disiplinler arası bir yaklaşımı gerektirmektedir. Hem bu konunun önemini vurgulamak, hem de çalıştay bulgularının hayata geçirilmesini kolaylaştırmak amacıyla, çalıştay için çekirdek bir katılımcı listesi oluşturulmuştur. Fakat çalıştay çalışmaları bu kadro ile sınırlı olmayıp, Edirne’nin kültürel ve tarihi peyzaj değerlerini koruma, iyileştirme, restorasyon ve rekonstrüksiyonunu gerçekleştirme gibi konuları kapsayan bir koruma rehberi hazırlanması sürecinin bir parçası olmak isteyen tüm katılımcılara açıktır. Satırlarına, Edirne Valisi Sayın Hasan Duruer’e teşekkür ederek devam eden Prof. Artunç, yazısını Rumi’nin bir alıntısını çalıştayın çalışma konularına adapte ederek sonlandırmıştır: “Gel, gel, ne olursan ol yine gel. İster tarih ve kültür meraklısı, ister mimari ve peyzaj sevdalısı ol yine gel. Birçok denemende başarısız olsan da yine gel. Gel, bir kez daha, gel, gel, gel!”


2. EDİRNE VE UNESCO TARİHİ KENTSEL PEYZAJ İNİSİYATİFİ 2.1. Edirne’nin Kentsel Gelişimi ve Bugünkü Edirne

Kent, MS 586 yılında Avar Türkleri tarafından kuşatılmış; fakat fethedilememiştir. MS 914 yılında Bulgar Türkleri, Avar Türklerinin başaramadığı işi tamamlayarak kenti ele geçirmeyi başarmışlardır. Takip eden yıllarda Bizanslılar ve Bulgarlar arasında el değiştiren kent, 1050 ve 1078 yıllarında Peçenek Türkleri tarafından ikinci kez kuşatılmıştır. Nihayet, 1361 yılında Sultan I. Murat tarafından fethedilerek, Osmanlı İmparatorluğu’nun başkenti olmuştur. İstanbul fethedilinceye kadar geçen yıl boyunca payitaht (başkent) olan Edirne, bu süreçte tarihinin en görkemli günlerini yaşamıştır. O dönemlerde Der-i Saadet (Mutluluk Kapısı) olarak adlandırılan şehir; zafer kutlamaları ve sünnet şenliklerine ev sahipliği yapmıştır. Bunun yanında Paşa Sancağı adıyla Rumeli Beylerbeyi’ne bağlı bir vilayet olan Edirne; İmparatorluğun üniversite şehri olarak da tanınmaktadır. XVII. yüzyılda dünyanın en büyük birkaç şehrinden biri haline gelen kent, XVIII. yüzyılda gerileme dönemine girmiştir. 1745 ve 1751 yıllarında çıkan iki büyük yangın Edirne’yi büyük oranda harap etmiştir. 22 Ağustos 1829 yılında Rusların şehre girip birkaç ay kalmaları, Edirne’nin Osmanlı İmparatorluğu Döneminde uğradığı

17 EHLA 2014

Edirne; yüzyıllar boyunca gerek kültürel gerek stratejik açılardan önemli bir kent olmuştur. Kent; ilkçağlarda Orta Asya’dan göç edip Edirne’ye yerleşen Traklar tarafından kurulmuş, Büyük İskender zamanında, şehir Makedonya İmparatorluğu’nun uçsuz bucaksız sınırları içine katılmıştır. Ardından Romalıların hüküm sürdüğü bu topraklar, MS 395 yılında Roma İmparatorluğu’nun ikiye ayrılmasıyla Doğu Roma İmparatorluğu’nun bir başka deyişle Bizans İmparatorluğu’nun payına düşmüştür.


EHLA 2014

18

ilk işgal felaketi olmuştur. Edirne, 20 Ocak 1887’de 13 ay süreyle Rusların, 26 Mart 1913’te 4 ay süreyle Bulgarların ve 1920’li yıllarda Yunanlıların yaklaşık iki yıl boyunca işgalinde kalmıştır. 25 Kasım 1922 yılında Yunan işgalinden kurtulan Edirne, o yıldan beri Türkiye Cumhuriyeti’nin Avrupa’ya açılan sınır kapılarına ev sahipliği yapmaktadır. Roma İmparatorlarından II.Hadrianus tarafından yeniden kurulmuşçasına imar edilen kent, onun adına ithafen Hadrianapolis / Adrianupolis / Adrianapolis adlarıyla anılmıştır. Adrianopolis zamanla Adrianople / Adrianope olarak değiştirilmiştir. Osmanlı dönemi başlarında ise Edrinus / Edrune / Edrinabolu / Endriye şeklinde anılan kent, XVI.yüzyıl başlarında Edirne olarak adlandırılmıştır.

2.2. Kentin Kültürel Mirası

Şehirlerin kültürel mirasından bahsedildiğinde somut ve soyut kültürel miras ögeleri akla gelmektedir. Kentin fiziksel yapısının ve mekânsal işleyişini oluşturan tüm unsurlar somut kültürel miras öğeleri olarak sınıflandırılmaktadır. Şehirlerin sahip olduğu soyut kültürel peyzaj ögeleri arasında ise; • • • •

geleneksel festival, ayin, müzik, dans ve gösteriler, dini kutlama ve kutsal yolculuklar, kent kimliğini oluşturan semboller ve ortak mekânlar, çeşitli etkinlik ve anma törenlerinin düzenlendiği alanlar, • kentsel ve kent dışı alanlardaki tarım faaliyetleri ve uygulamalar, yetiştirilen ürünler, • geleneksel ve günlük yemekler, • el sanatları, zanaat, sanat ve malzemeler bulunmaktadır.


YAPI CİNSİ

ADET

Askeri Yapılar

33

Dini ve Kültürel Yapılar

313

İdari Yapılar

42

Sivil Mimari Örnekleri

327

Toplam

715

SİT ALANLARI

ADET

Arkeolojik

86

Kentsel

1

Tarihi

1

Doğal

Toplam

17 105

Tablo 1. Edirne’nin Kültür Varlıkları ve Sit Alanları.

Kırkpınar Güreşleri, Kakava Roman Festivali, geleneksel el sanatları ve geleneksel lezzetleri gibi unsurlar ise, Edirne’nin soyut kültürel miras ögelerini oluşturmaktadır. Söz konusu ögeler, diğer sayfada daha detaylı olarak açıklanmaktadır:

19 EHLA 2014

Osmanlı İmparatorluğu’na başkentlik de yapmış olan Edirne’nin, çok sayıda han, cami, çarşı gibi somut kültürel miras ögeleriyle donatıldığı görülmektedir. Bu bağlamda Mimar Sinan’ın ustalık dönemi eseri olan Selimiye Camisi ve Külliyesi, gerek kent içindeki konumu, gerekse mimari nitelikleriyle sadece Edirne’nin değil, dünyanın önemli kültürel miraslarındandır. Selimiye Camisi dışında, başta Üç Şerefeli Cami, Eski Cami ve Darül-Hadis Camisi olmak üzere kentte yer alan diğer irili ufaklı camiler, Selimiye Arastası, Bedesten ve Alipaşa Kapalı Çarşısı da şehrin Osmanlı döneminden kalma diğer kültürel mirasları arasındadır. Edirne’nin sahip olduğu diğer kültürel miras ögeleri arasında ise; Kaleiçi’nde bulunan İtalyan Katolik Kilisesi ve Büyük Edirne Sinagogu, Kıyık’taki Sveti Georgi Bulgar Kilisesi ve Kirişhane’de yer alan Konstantin-Helena Kilisesi gibi yapılar bulunmaktadır.


EHLA 2014

20

Kırkpınar Güreşleri Haziran ayı sonu ile Temmuz ayı başında Edirne’de düzenlenen geleneksel Türk yağlı güreş turnuvasının tarihinin 4500 yıldan öncesine dayandığı öne sürülmektedir. Kırkpınar Güreşleri, 1923 yılından itibaren Edirne’nin Sarayiçi denilen bölgesinde yapılmakta ve çok sayıda yerli-yabancı turistin ilgisini çekmektedir (Şekil 1).

Şekil 1. Kırkpınar Güreşleri

Kakava Roman Festivali Kakava’nın kökenleri Mısır ve Ön Asya’ya dayanmakta olup, Roman kültüründe yer alan bir tür kutlamadır. Edirne ve Kırklareli başta olmak üzere Türkiye’nin bazı şehirlerinde hâlâ kutlanan Kakava Festivali kapsamında; ateş üzerinden atlamak, dans etmek, su kenarında piknik yapmak gibi aktiviteler yer almaktadır. Bu festival, Edirne Valiliği ve Belediye Başkanlığı tarafından da desteklenerek uluslararası bir festival haline gelmiştir. Kakava Festivali, Sarayiçi Geleneksel Kırkpınar Yağlı Güreşi Turnuvası’nın bir parçası olarak her yıl gerçekleştirilmektedir.


Şekil 2. Edirne Geleneksel El Sanatları

Edirne Geleneksel Yemekler Tarih boyunca Asya’dan Avrupa’ya göç eden değişik topluluklara, istilalara ve farklı hükümdarlıklara ev sahipliği yapan Edirne; çok kültürlü yapısı nedeniyle geniş bir mutfak kültürüne sahiptir. Edirne’nin geleneksel tatları arasında; ciğer sarması, badem ezmesi, lokma, gaziler helvası, tarhana, mavzana ve deva-i misk gibi özgün yemek ve tatlılar yer almaktadır. Bunların yanında ısırgan yemeği, borani, bir çeşit peynir tatlısı olan belmuş, mısır unu kullanılarak yapılan kaçamak, süte

21 EHLA 2014

Edirne Geleneksel El Sanatları Edirne’de; ağaç işlemeciliği, kitap kapakçılığı, lake kap ve kutu yapımcılığı, çiçek ressamlığı, mezar taşçılığı gibi geleneksel el sanatları ürünlerine rastlamak mümkündür. Adı geçen zanaat dalları arasında özellikle Edirnekari olarak adlandırılan Edirne’ye özgü ağaç işleme yöntemi son derece önemlidir. Bunun yanında süpürgecilik pazara yönelik bir el sanatı olmakla beraber, hala varlığını sürdürmektedir (Şekil 2). Süpürgeciliğin şehir için önemini vurgulamak ve bu alanla ilgili hikâyelerin nesilden nesile aktarılmasını sağlamak için şehirde aynalı süpürge heykeli de yer almaktadır.


peynir eklemek suretiyle hazırlanan akçakatık ve hardaliye gibi yemekler, Edirne’nin diğer geleneksel yemekleri arasında bulunur. Bu geleneksel tatların korunması ve yaşatılması, şehrin kültürel mirasının devamlılığı açısından son derece önemlidir.

EHLA 2014

22

2.3. UNESCO Dünya Mirası Listesi

Bütün insanlığın ortak mirası olarak kabul edilen, evrensel değerlere sahip, kültürel ve doğal varlıkları dünyaya tanıtmak, toplumda söz konusu evrensel mirasa sahip çıkacak bilinci oluşturmak ve çeşitli sebeplerle bozulan, yok olan kültürel ve doğal değerlerin yaşatılması için gerekli işbirliğini sağlamak amacıyla, 17 Ekim – 21 Kasım 1972 tarihleri arasında Paris’te toplanan 17. Genel Konferansı, 16 Kasım 1972 tarihinde Dünya Kültürel ve Doğal Mirasının Korunmasına Dair Sözleşme UNESCO Konferansı’na katılan ülkelerce imza altına alınmıştır. Bu sözleşmeyle, uluslararası önem taşıyan, korunmaya değer doğal oluşumlara, anıtlara ve sitlere Dünya Mirası statüsü tanımlaması getirilmiştir. Söz konusu sözleşmenin, Türkiye tarafından kabulü ise 1983 yılında olmuştur. Dünya Mirası Listesi, UNESCO’nun koruma ve kültürel miras hakkındaki bilinçlenme çabalarını destekleyen en etkin aracıdır. Sözleşmeyi kabul eden üye devletlerin UNESCO’ya başvurusuyla başlayan ve Uluslararası Anıtlar ve Sitler Konseyi (ICOMOS) ve Uluslararası Doğayı ve Doğal Kaynakları Koruma Birliği (IUCN) uzmanlarının başvuruları değerlendirmesi sonunda tamamlanan bir işlem dizisinden sonra aday varlıklar, Dünya Miras Komitesinin kararı doğrultusunda, bu statüyü kazanmaktadır. 2014 yılı itibariyle Dünya genelinde UNESCO Dünya Miras Listesi’ne kayıtlı 1007 kültürel ve doğal varlık bulunmakta olup bunların 779 tanesi kültürel, 197 tanesi doğal, 31 tanesi ise karma (kültürel/doğal) varlıktır.


Bugüne dek, Türkiye’ye ait 13 varlık UNESCO Dünya Miras Listesi’ne alınmıştır: Türkiye’nin UNESCO Dünya Miras Listesi’ne Giren Varlıkları Kültürel Miras Alanları İstanbul’un Tarihi Alanları (1985)

23

Divriği Ulu Camisi ve Darüşşifası, Sivas (1985) Hattuşaş-Hitit Başkenti, Çorum (1986) Xanthos-Letoon, Antalya-Muğla (1988) Safranbolu Şehri, Karabük (1994) Truva Antik Kenti, Çanakkale (1998) Edirne Selimiye Camisi ve Külliyesi, Edirne (2011) Çatalhöyük Neolitik Kenti, Konya (2012) Bergama Çok Katmanlı Kültürel Peyzaj Alanı, İzmir (2014) Bursa ve Cumalıkızık: Osmanlı İmparatorluğunun Doğuşu, Bursa (2014)

Kültürel ve Doğal Miras Alanları Göreme Milli Parkı ve Kapadokya, Nevşehir (1985) Pamukkale-Hierapolis, Denizli (1988) Tablo 2. Türkiye’nin Unesco Dünya Miras Listesi’ne Giren Varlıkları

2.4. UNESCO Tarihi Kentsel Peyzaj Tavsiye Kararı (EK 1)

UNESCO Tarihi Kentsel Peyzaj kavramını ilk olarak 1976’da Tarihi Alanların Korunması ve Çağdaş Rolleri ile ilgili tavsiyesinde gündeme getirmiştir. 1976’dan bugüne geçen süre zarfında, küresel ölçekte bakıldığında, kentlerde yaşanan hızlı nüfus artışı, sosyo-ekonomik değişimler, hızlı ve kontrolsüz kentleşme gibi faktörler sonucu kentsel alanlarda pek çokdeğişim yaşanmıştır. Bu değişim, çoğu zaman evrensel doğal ya da kültürel mirasların zarar görmesine neden olmuştur.

EHLA 2014

Nemrut Dağı, Adıyaman-Kahta (1987)


EHLA 2014

24

Yaşanan değişimler sonucu özellikle tarihi kentsel peyzaj alanlarının korunamadığı, bu alanların planlama ve yönetim stratejilerinin yerel gelişim ve kentsel planlama süreçlerine entegre edilmesi gerektiği konularının altını çizmek için 10 Kasım 2011’de yeni bir UNESCO toplantısı gerçekleştirilmiştir. 2003 yılından başlayarak 2011 yılına kadar Yoğunlaştırılmış Küresel Tarihi Kentsel Peyzaj Tartışmaları (Intensive Global HUL Discussions), kente ilişkin küresel eğilimlere dikkat çekmek amacıyla bir seri toplantı düzenlenmiştir. Bu toplantılarda -özetle- şehirlerin insanların evi olarak işlev gördüğü, dünyadaki güncel ve gelecekte olması öngörülen nüfus harekelerinden, sosyo-ekonomik değişimlerden, iklim değişikliği başta olmak üzere çevresel değişimlerden, altyapı sistemleri, marka şehir olma isteği, kentsel gelişim baskıları ve kentleri kazançlı pozisyona getirmek için kentsel mirasın akıllıca değerlendirilmesi gerektiğinden bahsedilmiştir. Bunun yanında günlük yaşantının kalitesini arttırma ve yeri deneyimleme kavramlarının, doğrudan tarihi kültürel peyzaj alanlarının korunması, yeniden işlevlendirilmesi, terk edilmesi ya da tahrip edilmesi yoluyla insanların hayat kalitesini şekillendirildiği tartışılmıştır. Kasım 2011’deki toplantıda ise, önceden çerçevesi çizilen bu kavramın güncellenmesi ve sürdürülebilir kalkınma stratejilerinin desteklenmesi hedeflenmiştir. Burada yapılan tavsiyeye göre mevcut koruma yaklaşımını tamamen değiştirmek yerine, mevcut yasa ve uygulamaya yönelik yaklaşımlar daha kapsamlı hale getirilerek, yapısal çevrenin ve oraya özgü kültürel miras öğelerinin korunması amaçlanmalıdır. 2011’de kabul edilen bu tavsiye kararına göre, Tarihi Kentsel Peyzaj kavramı, daha geniş bir kentsel bağlam ve coğrafi mekanı kapsayabilmesi için ‘tarihi merkez’ ya da ‘t’ kavramının ötesine uzanan, tarihsel düzlemin kültürel ve doğal değerleri ve nitelikleri sonucu anlaşılan kentsel alandır.(Bkz. Ek-1).


Yine, karara göre; Tarihi Kentsel Peyzaj yaklaşımı, kentsel alanların dinamik karakterlerini kabul ederken üretken ve sürdürülebilir kullanımını artırıp sosyal ve foksiyonel çeşitliliğini geliştirerek insanların yaşadığı çevrenin kalitesini korumayı amaçlamaktadır. Kentsel mirasın korunmasına ilişkin hedeflerle sosyal ve ekonomik gelişme hedeflerini entegre eden bu yaklaşım, kentsel ve doğal çevre ve bugünün ve gelecek nesillerin ihtiyaçlarıyla geçmişten gelen miras arasındaki dengeli ve sürdürülebilir ilişkinin temeline dayanmaktadır.

Dünyadaki küresel eğilimler incelendiğinde; sürdürülebilirlik-kültür ve kültür-doğa sürekliliği, eşit adalet, kamusal açık alan kalitesi, düzensiz gelişen konut alanları, iklim değişikliği, hareketlilik, kültürel miras gibi kavramların ön plana çıktığı ve bahsi geçen eğilimlerin, kültürel peyzaj alanlarını doğrudan ya da dolaylı olarak etkilediği gözlenmektedir (Şekil 3). Buradan da anlaşılacağı üzere, peyzaj alanları ile insanlar arasındaki karşılıklı ilişkiler, kültürel peyzaj alanlarını da şekillendirmektedir (Şekil 4 ve Şekil 5). Sürdürülebilirlik kavramının üç ayağı olan çevre, ekonomi ve toplum bileşenleri, kültür çatısı altında toplandığında, kültür ve sürdürülebilirlik kavramları tarihi kentsel peyzaj kavramları ile bütünleşmiş olmaktadır (Şekil 6).

EHLA 2014

Çalıştay katılımcısı Patricia M. O’Donnell’ın tanımına göre; Tarihi Kentsel Peyzaj, doğal ve kültürel değer ya da niteliklerin zaman içinde katman katman biraraya gelmesiyle oluşan, tarihi merkez veya topluluk kavramlarının ötesinde daha geniş kentsel dokularla uyumlu hale getirmeyi sağlayan kentsel alanlardır. Bu bağlamda şehir ve bölgeler, bir bütün olarak planlanmalı, söz konusu planlama da bütüncül bir yaklaşımla hayata geçirilmelidir.

25


EHLA 2014

26

Şekil 3. Dünya Bankası Gönüllü Kuruluşları Destekleme Projesi çerçevesinde Hindistan’daki Miras Kentler için geliştirilen kapsamlı kentsel canlandırma ilkelerini gösteren grafik.

Şekil 4. Hindistan’daki miras şehirlerinde önerilen kentsel yenileme uygulamalarına yönelik adımları gösteren grafik.


27 EHLA 2014

Şekil 5. Miras şehir ve bölgelere ait ilişki şeması.

Şekil 6. Kültür ve sürdürülebilirliğin tarihi kentsel peyzaj kavramıyla bütünleşmesi.


Tarihi Kentsel Peyzaj Alanlarındaki Değişim ve Sürekliliği Ölçmede Kullanılan Araçlar Tarihi kentsel peyzaj alanlarında yaşanan değişimleri ortaya çıkarmak için dört farklı araç kullanılmaktadır:

EHLA 2014

28

• • • •

Sivil Katılım Araçları Bilgi ve Planlama Araçları Düzenleme Sistemleri Finansal Araçlar

Sivil Katılım Araçları • Ulaşılabilir, çok platformlu kentsel vizyon planlama süreçleri. • Web tabanlı, yerel miras konularında yapılan sosyal yardımlaşma ve eğitim. • Kentsel miras konularıyla ilgili bilgi alışverişinin yapılabileceği blog ve forumlar. • Belgeleme amacıyla yapılan projeler, sözlü röportaj ve videolar. • Toplumsal mirası koruma bilincinin geliştirilmesine yönelik çalıştay ve atölye çalışmaları. Bilgi ve Planlama Araçları • Somut ve soyut toplumsal miras öğelerinin belgelenmesi. • Doğal ve kültürel kaynakları koruma ve yönetim odaklı planlama. • Miras, ekonomi ve sürdürülebilirlikle uyum halinde, bütüncül planlama ve tasarım süreçleri. Düzenleme Sistemleri • Geçmişten gelen inanışların gözlemi ile geleneksel yönetim. • Kentsel miras veritabanı ile desteklenen İmar Yönetmeliği. • Korumayı kolaylaştırıcı, özellikle kentsel mirasın korumasını/yönetimini vurgulayan yasalar.


Finansal Araçlar • Kamusal sermaye gelişimi. • Kültürel Miras alanları için ödenek bulmayı hedefleyen özel-kamu işbirlikleri, fonlar. • Koruma ile ilişkili yatırımları teşvik edici vergi kanunları.

2.5. Edirne’nin Bir Unesco Tarihi Kentsel Peyzaj İnisiyatifi için Öncü Kent Potansiyeli

Edirne sahip olduğu değerleriyle Tarihi Kentsel Peyzaj insiyatifi taşımaktadır. Edirne, kentsel gelişimi, gerek sahip olduğu yüz ölçümü, gerek barındırdığı nüfus bakımından - iyi planlanması durumunda - kontrol edilebilir durumdadır. • Edirne, kent içinden geçen üç nehriyle benzersiz bir yerleşim alanıdır. • Edirne, geçmişten gelen ve tarımsal faaliyetlere dayalı güçlü bir ekonomiye sahiptir. • Edirne, zengin kültürel miras değerlerine ev sahipliği yapmaktadır. • Edirne, çok çeşitli doğal miras alanını barındırmaktadır. • Edirne, farklı kültürel karaktere sahip mahallelerin birbiriyle uyum içinde bulunduğu bir kenttir. • Edirne, Tarihi Kentsel Peyzaj aracının uygulanmasına elverişli ve geleneksel soyut kültürel öğeler açısından çok zengin yapıdadır.

EHLA 2014

Tarihi Kentsel Peyzaj tanımlamalarından da anlaşıldığı üzere, kentlerdeki doğal, kültürel ya da tarihi miraslar, kentlerin refahının arttırılmasında ya da canlılığının sağlanmasında tetikleyici bir unsur olarak işlev görmektedir.

29


3. EDİRNE’NİN KENTSEL GELİŞİMİ VE PEYZAJ DEĞERLERİ

EHLA 2014

30

3.1. Edirne’nin Kentsel Gelişimi ve Bugünkü Edirne Edirne, İmparator Hadrianus’un saltanatı sırasında, çevresindeki 6 askeri yerleşimin merkezi olarak kurulmuştur (Şekil 7). Surlarla çevrili bu kent, yaklaşık 36 hektar (600 m x 600 m) büyüklüğündedir (Şekil 8). Dört köşesinde birer büyük kule yer almaktadır. Söz konusu kulelerden Makedonya Kulesi kalmıştır.

Şekil 7. MS 2.yy sonunda Edirne.

Şekil 8. Surlarla çevrili Hadrianus şehri.


Ortaçağda, surlarla çevrili olan şehir, haçlı seferleri sırasında, ve geç Bizans dönemlerinde, şehrin stratejik önemi vardı. Hadrianopolis, Konstantinopolis’ten önce, Musevi yoğunluklu nüfusuyla Trakya’daki son direnç noktası, önemli bir ticaret ve savunma kenti olmuştur. Bugünkü şehir dokusu, 1905’teki büyük ölçekli şehir yangınından sonra tekrar şekillendirilmiş ve kentteki ızgara dokusu büyük oranda korunmuştur.

31 EHLA 2014

Şekil 9. MS 14.yy başında (solda) ve 1365’te başkent olan Edirne (sağda).

Şekil 10. MS 15.yy sonunda Edirne.


EHLA 2014

32

Edirne, Osmanlı Hakimiyetine girdiği tarihten İstanbul’un fethine dek, 92 yıl boyunca, Osmanlı’ya başkentlik yapmıştır (Şekil 9 ve Şekil 10). XVII. yüzyıl boyunca, Avrupa’nın en büyük dördüncü şehriyken, (Şekil 11) 1748’de çıkan bir yangınla 60 bölge harap olmuştur. Ardından yaşanan deprem ve sel gibi felaketler sonucunda pek çok bina yerle bir olmuş, şehir büyük ölçüde tahribata uğramıştır.

Şekil 11. MS 17.yy sonunda Edirne.

Şekil 12. MS 19.yy sonunda Edirne.


XIX. yüzyılda, işgaller ve Balkan Savaşı nedeniyle kent büyük zarar görmüştür, akabinde, tüm ekonomik ve sosyal dengeler alt üst olmuştur. O dönemde, şehrin nüfusu 100.000 civarına gerilemiş ve yüzölçümü yaklaşık 750 hektar kadar azalmıştır.

33 EHLA 2014

Şekil 13. MS 20.yy (solda) ve 21.yy’da Edirne (sağda).

XX. yüzyıl başlarında ise kentte yaşanan yangın, sel, salgın hastalıklar ve saldırılar kenti olumsuz yönde etkilemiş ve XX. yüzyıl ortalarına gelindiğinde 600 hektara kadar gerilemiştir (Şekil 12). XXI. yüzyıl itibariyle şehir 1580 hektar yüzölçümüne ulaşmış; bu dönemde kente yapılan yatırımlar yoğunlaştığı ve kentin konumu nedeniyle, şehrin doğu ve kuzeydoğu kısımları gelişmeye başlamıştır (Şekil 13). 2013 yılı Edirne nüfus verilerine göre kentin nüfusu bir önceki yıla göre 1.126 kişi azalarak, 398.583 kişi olmuştur. Bunların %50,6’sı erkek nüfusuna aitken, %49,4’ü kadınlara aittir. Bu verilere göre Türkiye nüfusunun %0,52’si Edirne’de ikamet etmektedir. Edirne’nin iklimi değerlendirildiğinde, kentte koyu bir kara ikliminin hâkim olduğu görülmektedir. Kentte kış ayları çok soğuk ve uzun, yaz ayları ise sıcak geçmektedir.


En fazla ilkbaharda yağmur alan kentin yıllık yağış ortalaması 452,95 kg/m²’lere ulaşmaktadır. Kent, idari olarak, tarihi köprülerle birbirine bağlanan 24 mahalleye bölünmüştür:

34

Mahalleler

EHLA 2014

1. Y. Bayezid

7. Talatpaşa

13. M. Alibey

19. Şükrüpaşa

2. Y. Hacısarraf

8. Sabunu

14. Abdurrahman

20. I. Murat

3. Yeni İmaret

9. Babademirtaş

15. Y. Şahin

21. Fatih

4. Çavuşbey

10. Umurbey

16. Nişancıpaşa

22. Kocasinan

5. Mithatpaşa

11. Meydan

17. Barutluk

23. İstasyon

6. Dilaverbey

12. Sarıcapaşa

18. Menzilahır

24. Karaağaç

I.Fatih Köprüsü

III.Sahabettin Paşa Köprüsü

V.Yalnızgöz Köprüsü

III.Yeni (Meriç) Köprü

II.Kanuni Sultan Süleyman Köprüsü

IV.Bayezıd Köprüsü

Köprüler VII.Ekmekçizade Ahmet Paşa Köprüsü

Tablo 3. Edirne’deki mahalleler ve köprüler

Şekil 14. Edirne Şehir Planı

VI.Gazimihal Köprüsü


3.2. Edirne’nin Peyzaj Unsurları

Sahip olduğu stratejik konumu itibariyle geçmişten bugüne pek çok medeniyete ev sahipliği yapan Edirne, bu yönüyle son derece zengin bir peyzaj karakterine sahiptir (Tablo 4). Kentin peyzajını oluşturan ögelerin başlıcaları aşağıda özetlenmeye çalışılmıştır:

35 EHLA 2014

Tablo 4. Farklı tarihi dönemlerde Edirne’nin peyzaj unsurlarını etkileyen faktörler

3.2.1. Geleneksel Konutlar ve Bahçeleri

Geleneksel konutlar ve bahçeleri, çoğunlukla kentin Kaleiçi ve Karaağaç bölgelerinde bulunmaktadır. Eskiden aktif olarak kullanılan bu konutların, bugün işlev değiştirdiği bilinmektedir. Geçmişte önemli yaşam alanları olarak kullanılan bu konutlar ve bahçeleri eski önemini yitirmişlerdir. Geleneksel konut bahçelerinde geçmişte suyun kullanımı, meyve-sebze bahçeleri, aromatik çiçek parterleri, sarılıcı bitkilerle oluşturulmuş gölgelik alanların bulunduğu bilinmektedir. Ne var ki bu düzendeki bahçe izleri veya donatıları 21. yüzyıla ulaşabilmiştir.


3.2.2. Tarihi Yapılar ve Bahçeleri

EHLA 2014

36

Edirne Sarayı ve Bahçesi 15. yüzyılda yapılan Edirne Sarayı, şehrin kuzey yönünde, Tunca Nehri’nin batısında 3.000.000 m²’lik ormanlık bir alanda 15. yüzyılda inşa edilmeye başlamıştır. Saray bahçesi Hünkâr Bahçesi adıyla da anılmış, havuz ve çeşmeler bolca kullanılmıştır. O dönemde nehir suyundan bahçelerde, sulama, rekreasyon ve tedavi amacında yararlanılmıştır. Edirne Sarayı ve bahçesinden geriye sadece giriş kapısı, saray mutfağı, Adalet Kasrı ve Tavuk Ormanı diye bilinen alan kalmıştır. Restorasyon ve kazı çalışmaları devam etmektedir. Su taşkınlarına karşı saray bahçesi içinde nehir kenarlarına seddeler yapılmış olup kullanımı hala devam etmektedir. Ayrıca alan içerisinde -alanla uygun olmayan yapı özelliğine sahip- Kırkpınar Yağlı Güreşleri için stadyum yer almaktadır. II.Bayezid Külliyesi ve Bahçesi Külliye 15. yüzyılda sekizinci Osmanlı Padişahı Sultan II.Bayezid tarafından yaptırılmıştır. Külliyede tıp öğrencileri yetiştirilmiş, hastalara şifa dağıtılmıştır. Yapılarda ve bahçelerde su kullanımına önem verilmiş, su sesinin iyileştirici etkisi tedavi amaçlı kullanılmıştır. Hastalar su, ses ve müzik terapisi ile tedavi edilmişlerdir. Aynı zamanda bahçelerde yetiştirilen aromatik bitkiler terapi ve ilaç yapımında kullanılmıştır. Günümüzde Trakya Üniversitesi’ne bağlı Sağlık Müzesi olarak işlev görmektedir. Tavuk Ormanı ve Av Köşkü 17.yüzyılda tavuk ormanı ismiyle anılan alanda ‘Bülbül Köşkü’ adlı av köşkü yapılmıştır. İnşaatın başlaması ile çevresindeki alana dişbudak, meşe ve ıhlamur ağaçları dikilmiş; alana av havyanları getirilerek sultan ve şehzadelerin av bahçesi olarak kullanılmıştır. IV.Mehmet tarafından yaptırılan av köşkü günümüze gelebilen nadir eserlerdendir. Alan, halen rekreasyon amaçlı olarak kullanılmakta olup, içerisinde kafe ve restoran yer almaktadır.


Selimiye Camisi Kompleksi 1569-75 yılları arasında II.Sultan Selim’in emriyle Mimar Sinan’a yaptırılan ve şehrin simgesi niteliğindeki yapıdır. Selimiye Külliyesi dikdörtgen bir dış avlu ile toplanan camisi, medrese ve darülhadisten oluşmaktadır. Cami çevresi, geçmişten bugüne değişim göstermiştir. Bazı yapılar yıkılmış, eski aks izleri ve meydan özelliği kaybolmuştur.

37 EHLA 2014

Şekil 15. Selimiye Camisi’nin 1910’lu yıllardan bir fotoğrafı (üstte), 2010’lu yıllarda Selimiye Camisi (altta).


EHLA 2014

38

Makedonya Kulesi Roma İmparatorluğu döneminde kentin korunması için ızgara planlı kentin dört köşesine yapılan 4 büyük kuleden bugüne ulaşan tek kuledir (Şekil 16). Geçmişte kule çevresinin meydan niteliği taşıdığı; ancak günümüzdeki yanlış yapılaşma sonucu söz konusu meydanın kaybolduğu bilinmektedir. Kontrolsüz gelişen bu kentleşme, kulenin algılanmasını güçleştirmektedir. Halihazırda arkeolojik park olarak işlev gören alan, Ortaçağ ve Roma dönemlerine ait önemli kalıntılara sahiptir.

Şekil 16. Makedonya Kulesi.

Eski Tren İstasyonu ve Karaağaç Mahallesi Karaağaç Mahallesi, ızgara sisteminde planlamış, dönemin mimari özelliklerini taşıyan geniş bahçeli köşk, konak ve otellerin yer aldığı ve Edirne’nin sayfiye yeri olarak bilinen alanları arasındadır. Geçmişte, İstanbul-Avrupa demiryolunun geçmesiyle iyice renklenen ve canlanan dokusu sonucu Küçük Paris olarak anılmaya başlanmıştır. Bugün, Tren Garı Trakya Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi olarak kullanılmaktadır. Alanda yer alan eski evlerin çok az bir kısmı hayatta kalmış olup, çoğu kötü durumdadır.


Karağaç Mahallesi, çay bahçeleri ve kafeleriyle günümüzde kentin en canlı bölgeleri arasındadır. Alanda 1998 yılında yapılan Lozan Anıtı da yer almaktadır.

Şekil 17. Meriç Köprüsü.

Tabya ve Anıtlar Edirne tabyaları, Osmanlı-Rus ve Balkan Savaşlarında Edirne’nin savunulması amacıyla yapılmıştır. Kent merkezinden 4-5km uzaklıkta bulunan yapılar, top mermilerine dayanacak şekilde yapılmış olup büyük çoğunluğu moloz ve kaba taşlardan inşa edilmiştir. Çoğu, bugün tarlaların arasında kalmıştır. Geçmişteki 27 tabyanın yalnızca Kıyık Tabyası, Şükrü Paşa Anıtı ve Balkan Savaşı Müzesi olarak kullanılmaktadır.

39 EHLA 2014

Tarihi Köprüler Nehrin iki yakası arasındaki ulaşımı kolaylaştırmak için nehrin farklı on noktasına köprüler inşa edilmiştir. Bu tarihi taş köprülerin tamamı bugün de görülebilmektedir. Meriç Köprüsü, Tunca Köprüsü, Gazimihal Köprüsü, Yalnızgöz Köprüsü, Fatih Köprüsü, Saraçhane Köprüsü, Saray(Fatih) Köprüsü, Ergene Köprüsü, Yeniimaret Köprüsü, Yıldırım Köprüsü.


3.2.3. Nehir Kenarları

EHLA 2014

40

Sarayı şehirden ayıran nitelikteki Tunca Nehri’ne, şehir-saray bağlantısını yapmak amacıyla çokça köprü inşa edilmiştir. Tarihi süreçte inşa edilen köprülerin konumları, şehrin büyüme yönünü tetikleyici ve yönlendirici olmuştur. Bunun doğal bir sonucu olarak da nehir boyunca pek çok ev, köşk, konak ya da sayfiye yeri gibi farklı fonksiyonların yer aldığı görülmektedir. Geçmişte nehrin ulaşım aracı olarak kullanıldığı ve bu amaçla rıhtımların yapıldığı da bilinmektedir. Bununla birlikte özgün rıhtım seviyesinin, nehrin zamanla dolması nedeniyle, yaklaşık 3m kadar aşağıda kaldığı bilinmektedir. Geçmişteki ulaşım fonksiyonunun aksine, bugün, nehir kenarları daha rekreasyonel amaçlı kullanılmaktadır. Tarih boyunca kentteki nehirlerden yararlanılmaya çalışılmışsa da; nehirlerde yaşanan taşkın problemi ve zaman zaman yağış azlığına bağlı olarak su seviyesinde oluşan değişimler nedeniyle, nehrin her zaman verimli kullanılamadığı bilinmektedir.

3.2.4. Kent Silüeti ve Ulaşım

Kent, eski fotoğraflarda silüetinin net olarak algılanabildiği bir dokuya sahipken, son yıllardaki plansız ve kontrolsüz kentleşme sonucunda, kentin özgün kimliği hızla zarar görmeye başlamıştır. Edirne’nin eski kentsel dokusu incelendiğinde, kentteki yol akslarının net olarak algılanabildiği ve yapı yükseklikleri ile yol genişliklerinin orantılı olduğu görülmektedir. Bugüne gelindiğinde ise yeterli olmayan kaldırım genişlikleri, kontrolsüz artan yapı yükseklikleri ve uygun olmayan peyzaj düzenlemeleri sonucunda yol aksları başarılı bir şekilde algılanamamaktadır.


3.3. Selimiye Camisi ve Külliyesi Yönetim Planı

Şekil 18. Selimiye Camisi ve Külliyesi Yönetim Planı.

41 EHLA 2014

Edirne Belediyesi’nce hazırlanan Edirne Selimiye Camii Külliyesi Yönetim Planı; 27.11.2005 tarih ve 260006 sayılı resmi gazetede yayımlanan Alan Yönetimi ile Anıt Eser Kurulunun Kuruluş ve Görevleri ile Yönetim Alanlarının Belirlenmesine İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 11.Maddesi gereğince Danışma Kurulu’nun 30.03.2012 tarihinde imza altına aldıkları Değerlendirme tutanağı ile birlikte 22.05.2012 tarihinde Eşgüdüm ve Denetleme Kurulu’na sunulmuştur. Yönetim Planı, adı geçen yönetmeliğin 12. Maddesi gereğince Eşgüdüm ve Denetleme Kurulu’nca 26.07.2012 tarihinde imzalanan Onay Tutanağı ile onaylanmıştır. Onaylı Selimiye Camisi ve Külliyesi Yönetim Planı’na göre, kırmızı renk ile ifade edilen Selimiye Camisi ve Külliyesi esas korunması gereken alan olarak belirlenmiştir(Şekil 16). Külliyenin çevresinde yer alan ve sarı ile gösterilen alanlar ise Selimiye Camisi’ni korumak için oluşturulmuş tampon bölgedir. Planda, Dünya Mirası alanının korunma stratejisi olarak, içeriden dışarıya doğru şekillenen bir koruma yaklaşımı benimsenmiştir.


EHLA 2014

42

Bunun yanında Tarihi Kentsel Peyzaj uygulamalarında kentin bir bütün olarak ele alınması öngörülmektedir. Tarihi Kentsel Peyzaj Yaklaşımı’na göre,miras değerleri, günlük ekonomik faaliyetler, yaşam tarzı, çevre, toplum, gibi sayısı arttırılabilecek pek çok faktörün bir araya getirilerek, daha geniş sınırları olan koruma alanlarının oluşturulması önerilmektedir.


4. EDİRNE VE TARİHİ KENTSEL PEYZAJ ARACI 4.1. UNESCO Tarihi Kentsel Peyzaj Aracının Edirne’de Uygulanması ve Uygulamanın Olası Olumlu Bölgesel Etkileri

Şekil 19. Tarihi Kentsel Peyzaj aracının ilişkilerini gösteren grafik.

EHLA 2014

Çalıştayda, kentin sürdürülebilir gelişimi için kültürel değerlerin tetikleyici unsur olarak kullanıldığı Tarihi Kentsel Peyzaj aracının kullanılması önerilmiştir. Bu aracın kullanımıyla, sosyal ve ekonomik aktivitelerin arttığı, çevresel kalitenin korunduğu, kentsel kimlik ve değerlerin sürekliliğinin sağlandığı tarihi çevrelerin oluşturulması hedeflenmektedir.

43


EHLA 2014

44

Edirne Selimiye Camisi ve Külliyesi’nin Yönetim Planı’nda da önerildiği gibi, çalıştayda da tarihi kent merkezinde öncelikli olarak korunması gereken alanlar; Selimiye Camisi (A) ve tarihi Edirne (B) gösterilmiştir. İkincil olarak korunması gerektiği düşünülen alanlar ise, öncelikli korunması gereken alanların çevresinde tampon bölge oluşturan Menzilahır Mahallesi (1), Çavuşbey Mahallesi (2), Talatpaşa Mahallesi (3), İstasyon Mahallesi (4) ve II.Bayezid Camisi ve Külliyesi (5)’nden oluşmaktadır.

Şekil 20. Edirne’de öncelikli olarak korunması öngörülen alanlar.


Kentin kendine özgü coğrafik, jeomorfolojik, mimari, tarihi ya da kültürel verileri; “Tarihi Kentsel Peyzaj Uygulaması” için birer girdi olarak kullanılmaktadır (Şekil 21). Bu konuya Edirne özelinde bakıldığında ise Tunca, Arda ve Meriç ırmaklarının kesiştiği yerde konumlanan kentin, bu yönüyle pek çok potansiyeli bünyesinde barındırdığı görülmektedir. Su kaynaklarının yakınında kurulmasıyla verimli tarım topraklarına ve sulama imkânına sahip olan Edirne’de, ulaşımı kolaylaştırmak için geçmişten bugüne çok sayıda köprü inşa edilmiştir. Söz konusu köprüler, esas işlevlerine hizmet etmenin dışında, kente sağladıkları görsel kalite açısından da son derece önemlidir. Jeopolitik konumu göz önüne alındığında ise, Bulgaristan ve Yunanistan’a komşu olan Edirne; komşu olduğu ülkelerle olan etkileşimler sonucu onların kültürlerinden etkilenmiş ve kendi kültürel birikimini daha da zengin hale getirmiştir. Bunun yanında sınır ili olması nedeniyle, geçmişten beri çok sayıda göç ve istilâya maruz kalarak farklı devletlerin hükümdarlığı altına girmiştir. Bu durumun fiziksel mirasın tahribi konusunda olumsuz etkileri bulunmasına rağmen, her uygarlığın kendi eserlerini Edirne’ye somut ve soyut bir çok kültürel değeri de beraberinde getirdikleri düşünüldüğünde bazı pozitif sonuçları olduğu da fark edilecektir. Bu şekilde

45 EHLA 2014

Edirne’nin tarihi kentsel peyzajına ve kültürel mirasına katkı sağlayan bu alanların korunmasını sağlamak için, özellikle Selimiye Camisi ve tarihi kent merkezindeki kentsel baskı azaltılmaya çalışılmalıdır. Bunu yaparken, mahallelerde yaşayan mevcut nüfusun ve fonksiyonların kontrol altında tutulması, mahalle dokusundaki tarihi birikimin korunması ve kullanıcıların güncel ihtiyaçlarına cevap verilmesi gibi bazı tedbirler alınmalıdır. Yaşanabilir niteliği düşük olan mahalle dokuları iyileştirilmelidir. Bu iyileştirme faaliyetleri sonucunda mevcut fiziksel dokunun yanında, sosyal dokunun da zarar görmeyeceği garanti altına alınmalıdır.


EHLA 2014

46

Şekil 21. Kentin tarihi kentsel peyzajını etkileyen unsurlar. (Çizim: Michael Turner, Edirne, 2014.)

kazanılan kültürel çeşitlilik sayesinde kent, zengin bir kültürel mirasa ve tarihi kentsel peyzaj alanlarına sahip olmuştur. Tarihi kentsel peyzaj stratejilerinin uygulanması durumda ortaya çıkacağı öngörülen yeni olumlu etkiler arasında; kontrollü kentsel büyümenin sağlanması, kentsel yaşam kalitesinin artması, toplumsal uyuma ulaşılması, çevresel kalitenin artması gibi yararlar bulunmaktadır. Edirne, yerel mimari örneklerini -kısmi de olsa- korumayı başaran kentlerimizden biridir. Özellikle Selimiye Camisi çevresindeki bazı mahallelerde birarada görülen bu yapılar, kentin tarihi peyzajına katkı sağlaması açısından da son derece önemlidir (Şekil 22). Bu yapı stoğu, kentin kültürel mirasının devamlılığında ve Tarihi Kentsel Peyzaj Uygulamaları’nın hayata geçirilmesinde kilit role sahiptir. Bu nedenledir ki, mevcut tarihi yapıların yenilenmesi, yeniden işlevlendirilmesi ve aktif olarak kullanılır hale getirilmesi, kentin kültürel mirasının sürekliliğinde son derece önemlidir.


47

4.2. Uygulama Örneği: Menzilahır Mahallesi

Edirne’nin kuzeydoğusunda yer alan bu mahalle, Osmanlı İmparatorluğu döneminde saraya bağlı bulunan ahırların burada bulunması ve menzil teşkilatı kurulunca semtin ‘Menzil Ahırı’ olarak adlandırılması sonucu, Menzilahır Mahallesi ismini almıştır (Şekil 23). Mahallede Roman ve Çingenelerin çoğunluğu oluşturduğu farklı etnik gruplar yaşamaktadır. Çalıştay kapsamında oluşturulan çalışma gruplarından biri, Menzilahır Mahallesi’nde çalışmıştır. Grup 1, mahallede var olan tipik dar sokak dokusunun, sadece yaya, bisiklet ya da araç kullanımına hizmet etmekten öte, yerel halkın günlük hayatta ya da düğün, kutlama gibi özel günlerinde sosyalleşmelerini sağlayan bir arakesit olarak da işlev gördüğünü tespit etmiştir. Mahallenin kontrolsüz gelişimi sonucu başlangıçta tek katlı yapılardan oluşan yapı stoğu, zamanla iki ve daha çok katlı yapılar haline dönüşmeye başlamıştır (Şekil 24). Bu durumun ilerleyen zamanlarda daha kötüye gitmesini önlemek ve daha yaşanabilir kentsel mekânlar yaratmak adına, çalıştayda

EHLA 2014

Şekil 22. Kentte geleneksel konut dokusunun deneyimlenebildiği mahallelerden örnek.


EHLA 2014

48

mahalleye yönelik alınan kararlar arasında şunlar yer almaktadır: • Mülkiyet sahipliği sorununun çözülmesi, • Kontrollü kentsel büyümenin sağlanması, • Altyapı sistemlerinin iyileştirilmesi, • Ortak kamusal alanların halkın gurur kaynağı haline getirilmesi (Şekil 25a), • Açık alanların arttırılarak ağaçlandırılması, • Alanda yer alan çeşmelerin halkın katılımıyla yenilenmesi (Şekil 25b), • Aktif su sistemleri için gerekli altyapının sağlanması, • Yaya yollarının baştan tasarlanması ve bakımlarının sağlanması.

Şekil 23. Menzilahır Mahallesi kentsel dokusu.

Şekil 24. Mahallede kat yüksekliği zamanla artan konut grubu.


Menzilahır Mahallesi’nin daha sağlıklı hale getirilmesi için ilk etapta yapılması gerekenler, basit birkaç adımda toplanabilir. Bu adımlar; 1. Çevrenin Temizlenmesi, 2. Yürüyüş Yollarının Tasarımve İnşası, 3. Ağaçlandırma Faaliyetlerine Önem Verilmesi ve Bakımı.

49 EHLA 2014

Şekil 25a. Menzilahır Mahallesi’nde sağlıklaştırılmayı bekleyen çevreler (2014).

Şekil 25b. Mahallede yenilenmeyi bekleyen çeşmeler.

Şekil 26. Katılımcılarımızdan Kamel Mahadin’in Menzilahır Mahallesi’nde yaptığı eskiz (2014).


5. ÇALIŞTAY KAPSAMINDA SEÇİLEN ÇALIŞMA ALANLARI

EHLA 2014

50

Çalıştay kapsamında belirlenen katılımcılardan oluşturulan 4 farklı grubun çalışması için, farklı çalışma alanları seçilmiştir. Gruplar, kendi çalışma alanlarıyla ilgili güçlü ve zayıf yönleri ile fırsatlar ve tehditler değerlendirmiş; ardından da alanlarına yönelik önerilerini ortaya koymuşlardır.

Şekil 27. Selimiye Camisi çevresinde belirlenen 4 farklı çalışma alanı.


Çalışma Alanı-1

Alanda mevcut bulunan yeşil dokuyu da kuvvetlendirmek suretiyle tampon bölgelerin oluşturulması ve mevcut sokak kalitesinin iyileştirilmesi, bu çalışma alanının fırsatları olarak ifade edilmiştir.

Şekil 28. Çalışma alanı 1.

51 EHLA 2014

Şekil 28’de kuşbakışı fotoğrafı görülen bu alan, Selimiye Camisi’nin güneyinde yer almaktadır. Grup üyeleri tarafından belirlenen alana ait güçlü yön olarak; alanın sahip olduğu ticari potansiyel gösterilen ve açık alan barındıran alçak katlı yapılaşmadan söz edilebilir. Zayıf yönler ise; • Selimiye Camisi ve Külliyesi ile tezat oluşturan çirkin yapı varlığı, • Niteliksiz ticari yapılarla sınırlandırılan yollar, • Plansız yaya ve araç sirkülasyonu sonucu oluşan karışık ve düzensiz çevre olarak belirlenmiştir.


Çalışma Alanı-2

Selimiye Camisi’nin güneydoğusunda yer alan bu alanın sınırları Şekil 27’de gösterilmiştir. Bu alana ait güçlü yönler arasında;

EHLA 2014

52

• İyi durumda bulunan resmi yapıların yer alması, • Büyük ölçekli modern yapıların bulunması, • Geniş kamusal park ve yeşil alanların var olması sayılırken, alana ait zayıf yönler arasında da; • Selimiye Camisi’nin silüetine zarar veren plansız dikilmiş bitkisel materyal, • Elektrik direkleri, aydınlatma elemanları gibi unsurlar belirlenmiştir.

Şekil 29. Çalışma Alanı 2’ye ait fotoğraflar (solda ve sağda).

Yapılan bu tespitlerden sonra çalışma alanına yönelik bir dizi öneri geliştirilmiştir. Bu öneriler arasında; mahalle dokusundaki yerel karakterin güçlendirilmesi, kentsel dokuyla uyumsuz alanlarda bitkisel materyalden geçiş elemanı olarak yararlanılmış, kötü durumda bulunan küçük parsellerin rehabilitasyonu ve kentsel dokuya entegrasyonunun sağlanması yer almaktadır (Şekil 29).


53

Çalışma Alanı-3

Oluşturulan çalışma alanlarından üçüncüsü, Selimiye Camisi’nin kuzeybatısında yer almaktadır (Şekil 31). Geleneksel konutlar, Osmanlı dönemine ait sokak dokuları, korunan küçük ölçekli kentsel mekânlar, orjinal bina yüksekliğinin genelde korunmuş olması, mahallede yer alan yapıların büyük oranda aynı kalması, altyapı sisteminin varlığı, sürpriz manzara noktaları, 34 adet tescilli yerel mimari örneğinin varlığı gibi faktörler çalışma alanına ait güçlü yönler olarak tespit edilmiştir (Şekil 32).

Şekil 31. Çalışma Alanı 3.

EHLA 2014

Şekil 30. Çalışma Alanı 2’ye ait hazırlanan eskizler (Kamel Mahadin).


EHLA 2014

54

Çalışma alanının korunmasına yönelik önerilen stratejiler arasında ise; • Mevcut yapı ölçeğinin korunması, • Düşük kaliteli konut grubunun güncel müdahalelerle iyileştirilmesi, • Fiziksel olarak kötü durumda bulunan tescilli yapıların restore edilmesi ve yeniden işlevlendirilmesi, • Araç parkı ve ulaşım sorunun çözülmesi, • Küçük ölçekli kent dokularındaki büyük boşlukların önlenmesi, • Aydınlatma, altyapı ve döşeme malzemelerinin bütünlük içinde tasarlanması, • Bina cephelerinde ve döşeme malzemelerinde bütüncül bir anlayışın benimsenmesi ile mahalle hissinin oluşturulması gibi adımlar yer almaktadır.

Şekil 32. Çalışma Alanı 3’e ait fotoğraflar (2014).


Bunun yanında, alandaki tarihi sokak dokusunun deneyimlenip, anıt ve tescilli yapıların görülebileceği “mimari odaklı yürüyüş rotaları” oluşturulması da öngörülmüştür.

55 EHLA 2014

Şekil 33. Çalışma Alanı 3’e ait fotoğraflar (2014).

Çalışma Alanı-4

Son çalışma alanı ise Selimiye Camisi ve Külliyesi’nin batısında yer almaktadır (Şekil 34-35).

Şekil 34. Çalışma Alanı 4’e ait fotoğraflar (2014).

Çalışma alanına yönelik yapılan gözlemlerde; • Geleneksel ticari merkezin burda bulunması, • Osmanlı dönemi ticari yapılarının orjinal fonksiyonlarına uygun olarak korunması,


EHLA 2014

56

• İnsan, araç, ambulans gibi faktörler nedeniyle alanın hareketli ve kalabalık olması, • Londra Asfaltı boyunca yer alan kamusal açık alanların ve oturma birimlerinin varlığı gibi fırsatlar sahip olduğu ifade edilmektedir. Bunun yanında bir bariyer gibi işlev görerek alanı ikiye bölen askeri barakaların varlığı, çalışma alanına yönelik tehditler arasında sayılmaktadır.

Şekil 35. Çalışma Alanı 4’e ait fotoğraflar (2014).

Tespit edilen fırsat ve tehditler ışığında yapılan öneriler arasında ise aşağıdaki maddeler yer almaktadır: • Canlı bir kent merkezinin göstergesi olarak, sokak boyunca kafeterya gibi birimlerin konumlandırılması ve kentsel hayatın desteklenmesi, • Kentsel mekânlarda uyumluluğu yakalamak için, tüm kenti içeren planlı uygulamaların yapılması , • Kentsel bütünlükle uyum içinde bulunmayan süs havuzu, döşeme, aydınlatma, bitkisel materyal gibi unsurların etaplamalarla, kentsel dokuya uyumlu hale getirilmesi.


6. ÇALIŞMA ALANLARINA YÖNELİK ETÜT VE ÖNERİLER 6.1. Görsel İlişkilendirmeler Yöntemi

6.2. Edirne’ye Giriş ve Kent Algısı

Çalıştayda kentin kullanıcılar tarafından nasıl algılandığını incelemek üzere aşağıdaki çalışma alanları pilot alan olarak seçilmiştir (Şekil 37): • İstanbul (doğu) yönünden yaklaşım • Kapıkule – Yıldırım (batı) yönünden yaklaşım • Kıyı (kuzey) yönünden yaklaşım • Karaağaç (güney) yönünden yaklaşım • Tren istasyonu yönünden yaklaşım

57 EHLA 2014

Çalıştayda gerçekleştirilen grup çalışmalarında görsel ilişkilendirme yöntemi kullanılmıştır. Bu süreçte; Kentin ana girişlerinin Edirne’de ikamet eden halk ve şehir ziyaretçiler (turistler) açısından nasıl algılandığının ortaya konulması amaçlanmıştır. Şehrin kültürel ve doğal kaynakları ortaya çıkarılmış, bunlara eklemlenen çağdaş faktörler araştırılmıştır. Selimiye Camisi ve çevresinin görsel karakteri ile halkın burayla olan ilişkisi incelenmiştir. Bu amaçla çalıştayda farklı gruplar oluşturulmuş ve her grup Selimiye Camisi’nin çevresinde yer alan kentsel alanlarda çalışmıştır (Şekil 36). Çalışma alanlarının mekânsal organizasyonu, ulaşım sistemi, bitkisel materyali ve diğer kentsel donatıları incelenmiştir.


EHLA 2014

58

Şekil 36. Selimiye Camii’nin baskın olduğu Edirne kentsel dokusu.

Şekil 37. Kent algısında stratejik öneme sahip noktalar.


İstanbul (Doğu) Yönünden Yaklaşım

Şekil 38. Görsel kirlilik oluşturan tabelalar.

Üniversite yolunda oluşan trafiğin olumsuz etkilerini hafifletmek amacıyla cadde ağaçlandırması vb. iyileştirmelerden yararlanılmalıdır (Şekil 39).

Şekil 39. Trafiğin olumsuz etkisini azaltmada yeşil aksların kullanılması.

59 EHLA 2014

• Kültürel varlıkların hangi noktalarda baskın olmaya başladığına karar verilmelidir. • Kültürel varlıkların baskın olduğu noktalardaki peyzajlar belgelenmelidir. • Baskın ögelerin yükseklikleri göz önünde bulundurularak, çevre yapılar için maksimum kat yüksekliği belirlenmelidir. • Tabela ve reklam panolarının sayısında ve biçiminde kısıtlama yoluna gidilmelidir (Şekil 38).


Kapıkule - Yıldırım (Batı) Yönünden Bakış

EHLA 2014

60

Gazimihal Köprüsü yakınlarında tarihi önemi bulunan alanlar korunmalıdır. Gazimihal Köprüsü çevresindeki alanlar tarım faaliyetlerinin verimli olarak uygulanmasına uygun hale getirilmelidir (Şekil 40-41).

Şekil 40. Gazimihal Köprüsü’nden görünüş (2014).

Şekil 41. II Bayezid Külliyesi’nden görünüş (Kamel Mahadin).

Kıyı (Kuzey) Yönünden Yaklaşım

• Trafik işaret ve levhaları, hem güvenliği tehdit etmeyecek, hem de görsel kirlilik yaratmayacak şekilde düzenlenmelidir (Şekil 42). • Kentsel mekânda yer alan dekoratif donatıların, kentsel kimliğe katkı mı sağladığı, yoksa bakış açılarını mı kestiği iyi analiz edilmelidir. • Sokak aydınlatma elemanları, şehrin tarihi çekirdeğinde bütünlük içinde olmalı; mahallelerde ise farklılık göstermelidir.


61

Karaağaç (Güney) Yönünden Yaklaşım

Bu yönden kente yaklaşıldığında, Meriç Köprüsü ve Selimiye Camisi’nin görkemli silüeti dikkati çekmektedir (Şekil 43).

Şekil 43. Meriç Köprüsü ve Selimiye Camisi.

• Yaya, bisiklet ve fayton kullanımına uygun trafik akışının sağlanmalıdır (Şekil 44). • Yeni ve uluslararası kullanıma da açık bisiklet rotaları tasarlanmalıdır. • Tarihi köprülerde motorlu taşıt akışı yasaklanmalıdır.

EHLA 2014

Şekil 42. Kentsel dokunun algılanmasını zorlaştıran trafik işaretleri (2014).


EHLA 2014

62

Şekil 44. Hâlihazırda kullanılan eski ve yeni ulaşım sistemleri (2014).

Şekil 45. Karaağaç Mahallesi’nde park eden araçlar

Şekil 46. Meriç Köprüsü’nde araç, bisiklet ve yaya ulaşımı.


• Sokaklarda kontrolsüz gelişen araç parkı önlenmelidir (Şekil 45). • Bisiklet kullanımı teşvik edilmelidir (Şekil 46). • UNESCO’nun önerdiği ve Karaağaç Mahallesi ile şehir merkezini birbirine bağlayan bisiklet rotasının kente entegrasyonu sağlanmalıdır.

Tren İstasyonu’nun Güneyinden Yaklaşım

Şekil 47. Tren istasyonun güneyinden kentin görünümü (2014).

Şehirlerin dışarıdan nasıl algılandığı, o şehrin kimliği ve insanların onu nasıl algıladığıyla ilgilidir. Edirne’ye uzaktan bakıldığında, doğal peyzaj öğeleri ön plana çıkmaktadır. Kente kimlik kazandıran kültürel miras unsurlarının Edirne’de hala baskın bir etkiye sahip olduğu düşüldüğünde; kentin büyük oranda kendine özgü görsel karakterini koruduğu açıktır. Bununla beraber, son yıllarda yaşanan hızlı kentleşme gibi, değişime yol açan faktörler; kente yaklaşıldıkça kolaylıkla anlaşılabilmektedir. Yüksek binalar, yüksek alıcı istasyonları, çanak antenler vb. fiziksel unsurlar, şehrin silüetine zarar vermektedir. Bu tip zararları en aza indirebilmek için yeni tasarlanan projelerin kent silueti ile uyumu çok dikkatli etüd edilmelidir.

EHLA 2014

Tren İstasyonunun güneyinden Edirne’ye bakıldığında; ön plandaki tarım arazilerinin arkasında Selimiye Camisi, konut dokusu, yükselen topoğrafya, alıcı istasyonları ve ağaçlar dikkati çekmektedir (Şekil 47).

63


Yapılardaki maksimum kat yüksekliğinin ne kadar olması gerektiğine karar verilmeli; kentsel donatı ve reklam panolarının kontrollü biçimde kullanılmasına özen gösterilmelidir.

EHLA 2014

64

6.3. Tarihi Kent Merkezi Tasarımı Üzerine Fikirler

Çalıştaya katılan grupların hazırladığı ve kendi çalışma alanlarına yönelik hazırladıkları önerilerin ışığı altında Edirne Tarihi kent merkezi için tasarım kriterleri geliştirilmiştir.

Bitkisel Tasarım

• Edirne iklim koşullarına uygun bitki türleri seçilmelidir. • Bitkilerin yaşam koşulları iyileştirilmeli ve düzenli bakım yapılmalıdır. • Tarihi miras niteliğindeki eserlere saygılı bir bitkisel tasarım yaklaşımı benimsenmelidir. • Bitkisel tasarımlar, tasarımcının egosuna bırakılmamalı, kamusal yaşama ve fiziksel çevreye katkı sağlayacak tasarım kriterlerine uygun olarak gerçekleştirilmelidir. • Anıt ağaçlar için gerekli koruma tedbirleri alınmalı ve tarihi merkezde yer alan anıt ağaçlar ön plana çıkarılmalıdır.

Kent Mobilyaları ve Diğer Donatılar

Ticari birimlere ait tabelaların mümkün olduğunca küçültülmesi ve Selimiye Camisi silüetini bozmasının engellenmesi, • Kent mobilyaları tasarım dili tarihi kent merkezinde birbiriyle uyumlu hale getirilmelidir. • Doku ve dayanıklılık açısından uygun döşeme malzemeleri kullanılmalıdır. • Ölçek, boyut, materyal ve tasarım gibi konularda bütünlüğün sağlanması gerekmektedir. • Anten, direk, tabela gibi görsel kirliliğe neden olabilecek unsurların yerleşimlerine dikkat edilmeli, rehberler hazırlanmalıdır.


Yapılar

6.4. Edirne Kültürel Miras Rotası

Tarihi bir kent olması nedeniyle, Edirne, farklı dönemlerde inşa edilen çok sayıda mimari yapının yanısıra pek çok tarihi yolu da bünyesinde bulundurmaktadır (Şekil 48). Edirne’den geçen tarihi yollar arasında; tarih öncesi, eski Yunan, Roma, Bizans, Osmanlı dönemlerine ait karayolları ve köprüler ile daha sonradan inşa edilen demiryolları bulunmaktadır. Bunlara ek olarak, son dönemlerde daha modern tekniklerle inşa edilen karayolları da şehirde bulunmaktadır. Bütün bu yollar, insanoğlunun çevresindeki peyzajı şekillendirmesi, onda kendinden izler bırakması bağlamında kültürel, turistik ya da rekreasyonel açılardan önem taşımaktadır. Söz konusu yolları biraz daha detaylı incelemek gerekirse; Roma İmparatorluğu döneminde Belgrad, Sofya, Edirne ve İstanbul arasında inşa edilen, daha çok askeri seferlerde kullanılan Via Militaris ya da Via Diagonalis yolu, dönemin önemli yolları arasında bulunmaktadır.

65 EHLA 2014

• Tarihi kentsel dokuda ve çevresinde yapılacak yeni yapılar, tarihi dokuya uyumlu olmalıdır. Bu konuya ilişkin rehberler hazırlanmalıdır. • Hizmet sektörünün mekânı istediği gibi kullanmasının önüne geçilmelidir. • Yapı cephe oranları ve renklerinde harmoni yaratılması konusunda kararlı ve ısrarlı olunmalıdır. • Ticari yapıların kamusal açık alanları işgal etmesi engellenmelidir. • Kamusal açık alanların kalitesi ve rekreasyonel kullanımı arttırılmalıdır.


EHLA 2014

66

Şekil 48. Edirne’den geçen tarihi yol güzergahları.

Edirne’den geçen diğer önemli bir tarihi rota ise Sultanlar Yoludur (Şekil 49). Uluslararası adı Sultan’s Trail olan, birinci ve ikinci Viyana Seferi’nde Kanuni Sultan Süleyman tarafından kullanılmıştır. Bugün, kültür-doğa odaklı yürüyüş rotası olarak değerlendirilmektedir. Tamamı 2.200km olan yolun Türkiye sınırlarında kalan kısmı 390km’dir. Rotanın Türkiye’de uğradığı noktalar şunlardır: Kapıkule, Kemalköy, Karabulut, Sarayakpınar, (Sırpsındığı), Avarız, Edirne, Hıdırağa, Ortakça, Kavaklı, Karayusuf, Süloğlu,Büyük Gerdelli, Dolhan, Paşayeri, Koyunbaba, Kırklareli, Kızılcıkdere, Üsküpdere, Karıncak, Kaynarca, Pınarhisar, Erenler, Poyralı, Doğanca, Develi, Vize, Okçular, Evrenli, Çakıllı, Kavacık, Saray, Küçük Yoncalı, Safaalan, Binkılıç, Aydınlar, Gümüşpınar, İhsaniye, Akalan, Dağyenice, Boyalık, Dursunköy,Sazlıbosna, Şamlar, Kayabaşı, Eyüp Sultan.


67

Edirne sınırları içide yer alan ve Osmanlı Dönemi’nde inşa edilen yollar ise, bu yolların daha çok erken Bizans ve Roma dönemlerine ait yollarının yenilenmesiyle ya da bu akslara yeni yolların eklenmesiyle oluşturulmuştur. Kentteki ulaşımı kolaylaştıran ve nehrin iki yakası arasındaki bağlantıyı sağlayan köprüler, Edirne ili ve kentin peyzajında önemli rol oynamaktadır. Kentte yer alan önemli köprüler ve bu köprülere ait temel veriler aşağıdaki gibidir: Tunca Köprüsü: 1608-1613 yılları arasında Mimar Mehmet Ağa tarafından inşa edilmiştir. Meriç Köprüsü: Dönemin sultanının günbatımı izleyebilmesi için seyir köşkü ile birlikte tasarlanan köprü, 1842-1847 yılları arasında inşa edilmiştir. Gazimihal Köprüsü: Tunca Nehri üzerinde yer alan Gazimihal Köprüsü, Bizans İmparatoru Michael Palaiologos (12611282) döneminde yaptırılmıştır. Daha sonra 1420 yılında Gazi Mihal Bey tarafından kapsamlı bakım ve onarım yaptırılmış ve bu tarihten sonra Gazimihal Köprüsü olarak adlandırılmıştır. Aynı yerde, Roma İmparatoru Hadrian’ın da şehri kurduğunda bir köprü inşa ettirdiği düşünülmektedir.

EHLA 2014

Şekil 49. Sultanlar Yolu - Trakya Rotası.


EHLA 2014

68

Fatih Köprüsü: 1452 yılında inşa edilmiştir. Saray (Kanuni) Köprüsü: 1560 yılında Mimar Sinan tarafından tasarlanmıştır. Şahabettin Paşa (Saraçhane) Köprüsü: 1451 yılında inşa edilen köprü, II. Bayezid Külliyesi ve Şifahanesi’ne ulaşımı sağlamaktadır. Yalnızgöz Köprüsü: Mimar Sinan tarafından tasarlanan bu köprü de II. Bayezid Külliyesi ve Şifahanesi’ne ulaşımda aktif rol oynamaktadır. Uzunköprü: 1426 - 1443 yılları arasında Uzunköprü’de inşa edilen köprü, Sultan II. Murad’ın emri ile Mimar Muslihiddin tarafından yapılmıştır.

Şekil 50. Kültürel gezi rotasının durak noktası (temsili).

Bütün bu ulaşım sistemlerinin ve tarihi rotaların incelenmesi sonucu, Edirne’ye özgü kültürel ve tarihi gezi rotalarının geliştirilmesi uygun bulunmuştur. Bu bütüncül rotalar sayesinde; kültürel ve tarihi öğeler, hem yerel halk hem de ziyaretçiler tarafından deneyimlenebilecektir. Bu doğrultuda Edirne’ye hâkim noktalarda, söz konusu alan hakkında tanıtıcı bilgilerin bulunduğu panolar yardımıyla seyir noktaları oluşturulmalıdır (Şekil 50). Bu rotalar, şehrin kültürel ve doğal mirasının yorumlanmasına ve değerinin fark edilmesine katkı sağlayacaktır. Ayrıca önerilecek kültürel miras rotalarında, Edirne’nin miras değerleri ile ilgili yol gösterici elemanlar kullanılmalıdır.


69

Potansiyel seyir noktalarından biri de Kapıkule’dedir (Şekil 51). Buradan şehre bakıldığında; şehrin, çevresinde yer alan tarım arazileri, ormanlık alanlar ve nehirler tarafından kuşatıldığı fark edilmektedir. Buna rağmen kent merkezinde yer alan camiler kent silüetindeki baskın karakterlerini korumaktadırlar (Şekil 52).

Şekil 52. Kapıkule’den kente bakış (2014).

EHLA 2014

Şekil 51. Kapıkule yolundan görünüm (2014).


EHLA 2014

70

Şekil 53’te Yıldırım Mahallesi ile tarihi şehir merkezi arasında kalan köprü ve çevresindeki kentsel doku görülmektedir. Fotoğraftan da anlaşıldığı gibi alanda var olan inşaat faaliyetleri, trafik işaret ve levhaları, uydu alıcıları gibi unsurlar görsel kirlilik oluşturarak Selimiye Camisi’ni barındıran kent silüetine zarar vermektedir.

Şekil 53. Kentin görselliğini ve yaşam kalitesini olumsuz yönde etkileyen unsurlar (2014).


Şehrin başka noktalarında da bulunan benzer görsel kirliliğin azaltılması ve -engelli bireyler de dahil olmak üzere- bütün bireylerin istedikleri noktaya kolaylıkla ulaşımını sağlayabilmesi için kentsel peyzaj öğelerinin yeniden düzenlenmesi gerekliliği üzerinde durulmuştur. Nehir kenarlarından başlayıp tarihi kent merkezine kadar devam eden alanda bütüncül kent kimliğinin oluşturulması kentin bütünlüğünü sağlamak açısından önemlidir (Şekil 54).

71 EHLA 2014

Şekil 54. Edirne silüetindeki baskın öğeleri gösteren eskiz (K.Mahadin, 2014).

6.5. Ulaşım Olanakları

Çağdaş kentsel tasarım yaklaşımları incelendiğinde -herkes için ulaşım- kavramının ön planda olduğu görülmektedir. Bu yaklaşım, yaşlı, engelli, bebekli gibi ayrıma gidilmeksizin tüm halkın kamusal mekândan eşit ölçüde yararlanmasını öngörmektedir. Bu doğrultuda Edirne kenti için herkesin kolaylıkla kullanabileceği konforlu bir ulaşım sisteminin oluşturulması önerilmiştir. Söz konusu uygulama hayata geçirildiğinde, bunun olumlu sonuçlarından sadece yerel halk değil, aynı zamanda şehre gelen ziyaretçi ve turistlerin de yararlanacağı bir sistem kurulmuş olacaktır.


EHLA 2014

72

Mevcut ulaşım sistemleri incelendiğinde, şehirdeki ulaşım hiyerarşisinin özel araçlar, otobüsler, bisikletliler, diğer motorlu araçlar ve yayalar şeklinde olduğu gözlenmektedir. Oysa daha sürdürülebilir ulaşım sistemlerinde bu hiyerarşi; yayalar, bisikletliler, otobüsler, trenler ve özel araçlar şeklinde olmaktadır (Şekil 55-56).

Şekil 55. Mevcut ulaşım hiyerarşisi.

Şekil 56. Önerilen ulaşım hiyerarşisi.

Sürdürülebilir ve konforlu ulaşım sistemleri, herkesin kolaylıkla erişebileceği noktalarda konumlanma, kolayca anlaşılabilen açıklayıcı bilgiler içerme, farklı ulaşım sistemleriyle entegre olabilme, kullanıcıların ilgisini çekme, iki noktayı en kısa şekilde birbirine bağlama gibi bazı temel özellikleri bünyesinde barındırmaktadır. Söz konusu özellikler Tablo 5’de daha detaylı açıklanmıştır. Bütünlük

Farklı ulaşım yolları birbiriyle entegre biçimde çalışmalı, birbirleri arasında kolayca aktarma yapılabilmelidir.

Tamamlanmış

Ulaşım sistemlerinde kullanıcılar için boşluk olmamalı, sistem tam ve bütün olmalıdır.

Direkt

Ulaşım sisteminin rotası için iki nokta arasındaki en kısa mesafe tercih edilmelidir.

Erişebilirlik

Kolayca ulaşılabilir noktalarda, herkes tarafından kolayca kullanılabilir ve anlaşılabilir nitelikte olmalıdır.

Güvenlik

Ulaşım sistemi herkesin güvenli kullanımına uygun olmalıdır.

Rekabetçi

Ulaşım kurallar çerçevesinde uyum içinde gerçekleştirilmelidir.

olmayan Davetkar

Kullanıcıların ilgisini çekmesi gerekmelidir.

Tablo 5. Dünyadaki kaliteli ulaşım sistemlerinin sahip olduğu özellikler.


Çalıştay kapsamında gerçekleştirilen ulaşıma yönelik çalışmalarda öncelikle mevcut sistem analiz edilmiş ve bu sistemi geliştirme / iyileştirme olanakları belirlenmiştir. Buradaki amaç, mevcut sistemin verimliliğini artırmaktır. Bunun yanında mevcut sistemi destekleyecek ve geliştirecek yeni öneriler de ortaya koyulmuştur. Mevcut ulaşım sisteminin öneriler doğrultusunda yenilenmesi, kullanıcıların daha rahat ve güvenli şekilde ulaşım sistemlerini kullanmasını mümkün kılacaktır.

Edirne kenti mevcut ulaşım sistemine yönelik yapılan gözlemler sonucu; yaya, bisiklet ve mevcut toplu taşıma(otobüs) seçeneklerinin bünyesinde sahip olduğu fırsatlar belirlenmiştir: • Halihazırda aktif olarak kullanılan ve başarılı bir şekilde işleyen yayalaştırılmış alanların ve geniş kaldırımlar mevcut sistemin yaya kullanımına yönelik fırsatlardır (Şekil 57). Edirne’de bisiklet kullanımının, herkes tarafından bir ulaşım biçimi olarak kabul görmüş olması, bisiklet kullanımına yönelik tesislerin varlığı ve Eurovelo Festivali bisiklet kullanımına yönelik fırsatlardır.

EHLA 2014

Çalıştayda ulaşım odaklı çalışan grubun kullandığı yöntem şeması aşağıdaki gibidir: Kentin Farklı Noktalarından Yapılan Gözlemler Kentin Ulaşımı Konusunda Yetkili İsimleriyle Röportajlar • Dinçer Asar • Erdal Uygun, ETUS’te ulaşım direktörü • Ahmet Yıldırımlı – TCDD Grup Analizleri ve Tartışmalar

73


EHLA 2014

74

Şekil 57. Yayalaştırılmış yollar.

• Halihazırda uzun vadeli otobüs planlamasının yapılmış olması, hafif raylı sistem olanaklarının değerlendirilmesi, otobüs kullanımının popülerliği, şoför sayısındaki bolluk ve buna yönelik verinin mevcut olması, otobüslerde kamera vb. ekipmanların olması nedeniyle güvenli yolculuk yapılabilmesi gibi faktörler, otobüsle ulaşıma yönelik fırsatlar arasında yer almaktadır (Şekil 58).

Şekil 58. Mevcut otobüs rotası.


ÖNERİ Araştırma sonrası yaya bölgeleri genişletilmeli Sistemdeki boşluklar bulunup giderilmeli

Mevcut Bisikletli Fırsatları Bisiklet sürmek, herkes tarafından bir ulaşım biçimi olarak kabul görmüştür. Tesislerin bisiklet sistemlerini geliştirmek için bölgesel destek Varolan bisiklet tesisleri Mevcut Eurovelo Festivali

Bisiklet teşvik için PR kampanyası düzenlenmeli Bisiklet koalasyonu oluşturulmalı Bisiklet ağı oluşturulmalı Daha çok bisiklet aktivitesi düzenlenmeli

Mevcut Otobüsle Taşıma Fırsatları Halihazırdaki uzun vadeli otobüs planlaması Hafif raylı sistem olanaklarının değerlendirilmesi Otobüs kullanımının popüler olması ve talebe göre imal edilmesi Otobüs şöforlerinin sayıca fazla olması ve şoförlere dair yeterli data olması Otobüslerde kamera olması

Transit ana planı yapılmalı Mevcut güzargâhlar gerekirse refine edilmeli Güncel pratiklere devam edilmeli Seri otobüs seçenekleri sunulmalı Daha çok otobüs konulmalı Daha çok güzergâh oluşturulmalı Bisiklet teşvik edilmeli Otobüslere bisiklet askısı konmalı

Tablo 6. Mevcut ulaşım sisteminin fırsatları.

Tablo 6’da daha detaylı olarak ifade edilen mevcut ulaşım fırsatlarının yanısıra; Edirne’de yayaların güvenliğini tehdit eden bazı unsurlar da tespit edilmiştir. Ulaşımda yaya güvenliği konusunda kaldırımların sürekli oluşu hayati öneme sahiptir. Bu nedenle kaldırımın genişliği insanların rahatlıkla geçebileceği genişlikte ve kesintisiz olmalı, ticari dükkanlar ya da araçlar tarafından işgal edilmemeli, engelli bireylerin ve yaşlıların rahatlıkla kullanabileceği yükseklikte olmalıdır. Bütün bunlara ek olarak, kaldırımlar, yayaların kaldırımda yürürken karşıdan gelen aracı rahatlıkla görebileceği şekilde tasarlanmalıdır (Tablo 7).

75 EHLA 2014

FIRSAT Mevcut Yaya Fırsatları Varolan başarılı yaya bölgeleri Geliştirilmiş yaya yolu ve kaldırımları


EHLA 2014

76

EKSİKLİK

ÖNERİ

Güncel Yaya Ulaşımı Eksiklikleri Planlama olanaklarının eksikliği Düzensiz engelli ulaşımı Tehlike yaya ulaşımı Yaya/otomobil çarpışma bölgelerinin fazlalılığı Cazip olmayan sokaklar Eksik yaya ulaşımı sistemi

Araştırma sonrası yaya bölgeleri genişletilmeli Sistemdeki boşluklar bulunup giderilmeli

Güncel Bisiklet Ulaşımı Eksiklikleri Planlama olanaklarının eksikliği Yetersiz eğitim Kısıtlı tesisler Az sayıdaki bisiklet sürücüsü

Bisikletli ana planı ve yönergeleri geliştirilmeli Bisiklet eğitim programları geliştirilip uygulanmalı Çıkış noktaları ve hedefler belirlenmeli Yeni tesisler oluşturulmalı Daha çok bisiklet aktivitesi geliştirilmeli Eurovelo teşvik edilmeli

Güncel Otobüsle Ulaşım Eksiklikleri Tam planlama için kısıtlı olanaklar Cazip olmayan otobüs durakları Otobüs hizmet saatleri planlaması

Transit ana planı geliştirilmeli Transit yönergeleri oluşturulmalı Operasyon saatleri genişletilmeli Daha çok otobüs ve/veya güzergâh konulmalı

Tablo 7. Mevcut ulaşım sisteminin eksiklikleri ve çözüm önerileri.

Yukarıda da açık şekilde ifade edilen tespit ve öneriler ışığı altında; Edirne için öncelikli olarak yapılması gereken; Edirne kenti için tam ve bütüncül bir Ulaşım Master Planı’nın geliştirilmesidir. Bu plan; her yaşta ve yetenekteki (engelli, yaşlı, bebekli vb.) kullanıcının Edirne kenti ulaşım sistemini eşit şekilde kullanımına izin verecek şekilde planlanmalıdır. Edirne ulaşım planı için çalıştayda yapılan öneriler arasında en dikkat çekici olanlardan bir tanesi de kentte bulunan önemli odak noktalarının birleştirildiği bisiklet rotalarının oluşturulmasıdır. Bisiklet kullanımı, kentlerde sürdürülebilir ulaşımın aktifleştirilmesinde son derece kritik bir role sahiptir. Şekil 59’da Edine ili olası bisiklet rotası gösterilmektedir. Söz konusu rota, sadece turistik noktaları değil, aynı zaman


da hastane, alışveriş merkezi, kütüphane, üniversite gibi sosyal donatıların da ilişkisini sağlamakta ve bu özelliğiyle kentin gündelik yaşam içinde önem taşımaktadır.

Üniversiteler Hastaneler

77

Alışveriş Merkezleri Kütüphaneler

Şekil 59. Bisiklet ulaşımı için düğüm noktalarının birleştirilmesi.

Bunun yanında yaşanabilir kentsel mekânların artması, buraları aktif olarak kullanan kullanıcı sayısının artmasına, dolayısıyla daha sosyal ve verimli kentsel mekânların oluşmasını sağlayacaktır. Bu doğrultuda atılması gereken en önemli adımlardan biri; yaya ve bisikletlileri motorlu araçlardan daha öncelikli olarak düşünen ve odak noktasına alan yaşayan sokakların oluşturulmasıdır (Şekil 60). Farklı dillerde farklı terimlerle (woonerven, home zones, living verkehrsberuhigter bereich, vb.) ifade edilen bu kavram temelde insanların biraraya gelip sosyalleşebilecekleri, çocukların güvenli bir şekilde oyun oynayabilecekleri, motorlu araçların sınırlı olarak girebildikleri ya da hiç giremedikleri kamusal mekânların oluşturulmasını hedeflemektedir.

EHLA 2014

Turistik yerler


EHLA 2014

78

Şekil 60. Edirne için örnek oluşturabilecek yaşayan sokaklar.

Edirne’de halihazırda yayalaştırılmış sokakların, bu yaklaşım kapsamında incelenmesi, geliştirilmesi ve sayılarının arttırılması; hem kent hem de kentliler için yararlı olacaktır.

Şekil 61. Eurovelo Festivali’nde bisikletçiler.

Şekil 62. Demir Perde Yolu Edirne Güzergâhı.


Eurovelo rotasında seyahat eden bisiklet kullanıcıları sadece doğal ortamlarda değil, rotalarının zaman zaman kent içine girmesiyle kentsel deneyim de yaşamakta ve uğradıkları kente çeşitli katkılar sağlamaktadırlar. Bu nedenle Edirne’nin vizyonunu geliştirebilecek Eurovelo festivallerinin önemi kavranmalı, kamuoyuna daha çok duyurulmalı ve festival ön plana çıkarılmalıdır. Mevcut bisiklet rotalarının önplana çıkartılıp bisiklet sistemlerini kullanmanın teşvik edilmesi sonucu, sadece turistler değil yerleşik halkın da aktif olarak bisiklet kullanacağı düşünülmektedir. Bu bağlamda kentin muhtelif yerlerin bisiklet kiralama noktalarının var olmasının yararlı olacağı öngörülmüştür. Bu kiralama noktaları, bireyler tarafından işletilen tesisler olabileceği gibi; kentin muhtelif yerlerinde bulunan, insan gücüne ihtiyaç duymayan ve jetonla çalışan sistemlerden de oluşabilmektedir.

79 EHLA 2014

Kent ulaşımında fırsat olarak değerlendirilmesi gereken noktalardan biri de; Avrupa içinde bisiklet ile seyahat etmeyi sağlayan Eurovelo festivalinin kente sunduğu potansiyellerdir (Şekil 61). Uzunlukları değişen farklı rotalardan oluşan Eurovelo rotalarından EV13 olarak adlandırılan Demir Perde Yolu, Türkiye’de Edirne’den geçmektedir (Şekil 62). Söz konusu rotanın tümü tamamlandığında 20 ülke, 14 UNESCO alanı, 3 Avrupa Denizi görülmüş ve toplamda 10.400km’lik yol alınmış olmaktadır (Şekil 63). EV13 rotası kapsamında görülen ülkeler arasında; Norveç, Şekil 63. Finlandiya, Rusya, Estonya, Letonya, LitEurovelo(EV)13’ün tüm vanya, Polonya, Almanya, Çek Cumhurigüzergâhı. yeti, Avusturya, Slovakya, Macaristan, Slovenya, Hırvatistan, Sırbistan, Romanya, Bulgaristan, Makedonya, Yunanistan ve Türkiye yer almaktadır.


EHLA 2014

80

Şekil 64. Selimiye Camisi ve çevresi için önerilen ulaşım kararları.

Şekil 65. Talatpaşa Asfaltı için olası yaya geçidi (temsili).

Çalıştay kapsamında Edirne ilinde yapılan gözlemlerde eksikliği fark edilen bir diğer nokta, yaya geçitlerinin yeterli olmayışıdır. Bu konu, yaya güvenliğini tehdit eden önemli bir unsur olup acilen giderilmesi gereken bir eksikliktir. Bu problem, detaylı olarak incelenen Selimiye Camisi çevresinde -özellikle Talatpaşa asfaltında- büyük önem arz etmektedir.


Bu nedenle Talatpaşa asfaltı başta olmak üzere, Selimiye Camisi ve çevresinde yaya geçidine ihtiyaç duyan noktalarda yaya geçitlerinin yapılması öngörülmüştür (Şekil 64-65).

Şekil 66. Selimiye Camisi ve çevresinde yeşil altyapıya yönelik alınan kararlar.

81 EHLA 2014

Yayaların kentsel mekândaki sirkülasyonunun verimli olarak gerçekleştirilebilmesi için caddelerin gölge yapan ağaçlarla ağaçlandırılması önerilmektedir. Bu, hem yayaların hava şartlarından korunmasına imkân sağlamakta, hem de yeşil altyapı sistemine katkı sağlamaktadır. Çalışma alanına yönelik alınan yeşil altyapı kararları arasında ise yüzeysel akışa geçen yağmur sularının toplanarak, daha sonra peyzaj alanlarının sulamasında kullanılması; yeşil alanlar arasında bağlantıların oluşturularak entegre yeşil ağlarının oluşturulması, Selimiye Camisi’nin güneybatısında yer alan alanın yeşil altyapı sistemleriyle desteklenen gösteri alanı olarak kullanılması gibi çeşitlendirilebilen öncelikli öneriler yer almaktadır (Şekil 66).


EHLA 2014

82

Selimiye Cami ve çevresindeki kültürel mirasının korunması ve geliştirilmesine yönelik alınan diğer kararlar ise şunlardır (Şekil 67): • Tarihi merkezin geçmişi hakkında bilgilendirici tabelalar konulmalıdır. Tarihi kentsel mekânda eskiden kullanılan malzemelere referans verecek materyaller tercih edilmelidir. • Selimiye Camisi çevresinde yapılacak düzenlemelerde cami odak noktası olarak alınmalı ve onu gölgede bırakacak uygulamalardan kaçınılmalıdır.

Şekil 67. Selimiye Camisi ve çevresindeki miras varlıklarına yönelik alınan kararlar

• Her yıl uluslararası öğrenci/profesyonel buluşmaları düzenlenmelidir. • Birçok noktadan yaya bağlantısı sağlanmalıdır ve kent içi erişilebilirliğin iyileştirilmesi sağlanmalıdır. • Otobüslere bisiklet taşıyıcı aparatlar takılmalıdır. • Yakın çevrede birçok merkeze hitap edebilecek, bir havaalanının planlanması üzerine araştırmalar yapılmalıdır.


6.6. Yeşil Altyapı Sistemi

Şekil 68. Edirne’de yeşil altyapı için kullanılabilecek girdiler.

83 EHLA 2014

Yeşil altyapı sistemleri, doğal çevre ile yapısal çevreyi birbirine bağlayan, insanlar ve ekosistemler için farklı ölçeklerde çok sayıda yarar sağlayan sistemlerdir. Yeşil altyapı sistemlerinin, çok fonksiyonlu, dayanıklı, esnek, birbirine eklenebilen, kolay uygulanabilen, yatırım getirisi olan ve kimlikli sistemlerden oluşması istenmektedir. Suyu geçiren ya da emebilen her şey, yeşil altyapı sisteminin bir parçası haline getirilebilir. Bunlar; nehir ve dereler, sulak alanlar, park ve bahçeler, sokak ağaçları, yeşil çatılar, şehir içindeki su sistemleri (içme suyu, yağmur suyu, kanalizasyon vb.) gibi çeşitlilik gösterebilmektedir (Şekil 68).


Yeşil altyapı sistemleri çok farklı ölçeklere entegre edilebilmektedir. Bu, bölge ölçeğinde büyük ölçekli alanlar olabileceği gibi; belediye, mahalle, yapı adası,bina gibi daha küçük ölçekli alanlar da olabilir (Şekil 69).

EHLA 2014

84

Şekil 69. Farklı ölçekte yeşil altyapı sistemleri: Bölge(solda), Belediye(ortada), Mahalle(sağda).

Edirne’ye önerilen yeşil altyapı sisteminin, şehrin geçmişini ve geleceğini birbirine bağlayan bir anahtar gibi işlev göreceği öngörülmektedir (Şekil 70). Söz konusu sistemin kente uygulanmasını sağlamak için ilk etapta yeşil altyapı sisteminin girdileri olabilecek veriler araştırılmalı ve haritalama yapılmalıdır. Bu konuda uzman meslek insanlarından danışmanlık hizmeti alınmalı, farklı meslek dallarından uzmanlarla işbirliği yapılmalı ve konunun uzmanı haline gelen ekip -en az kayıpla- çalışmalarına devam etmelidir. Bölge halkının ve turistlerin konuya ilgi göstermesini sağlamak için ziyaret edilebilir kısımlar oluşturulmalı ve mevcut alanların zaman içinde geliştirilmesi sağlanmalıdır.


85 EHLA 2014

Şekil 70. Gelecek ile geçmiş arasında bağ kurmada yeşil altyapı sistemi.

Yeşil Altyapı Sistemleri için öneri getirmeden önce fırsat ve tehditler belirlenmelidir. Kentte mevcut olan ve yeşil atyapı için sorun oluşturan planlama çalışmaları öncesinde dikkate alınması gereken belli başlı tehditler şunlardır: • Sel riski ve sulak alanlar. • Şehirdeki yetersiz yeşil alanlar ve yeşil koridorlar. • Kentsel yeşil alanlar ile nehir kenarı arasındaki bağlantısızlık. • Artan kentleşme baskısı. • Geçirimsiz yüzeyler. • Nehirlere boşaltılan arıtımsız yağmur ve kanalizasyon suları. • Atıl durumdaki tarihi yeraltı su tesisatı. Bu tehditler, yeşil alan altyapı sistemlerine ait fırsatları da içinde barındırmaktadır ve öneriler bu fırsatların değerlendirilmesi yönünde geliştirilmiştir:


EHLA 2014

86

• Nehirle bağlantılı bütüncül sistemler yaratılmalı, nehir çevresine sulak alan eklenmeli ve yeraltı suları ve yakınlardaki barajlar, değerli su kaynakları olarak fark edilmelidir. • Meriç Nehri ekolojik bir koridor olarak planlanmalıdır. • İstilacı türleri baskılayan ekolojik doku olarak kentsel ormanlara odaklanılmalı ve genişletilmelidir. • Şehir içinde açık alanlar arttırılmalı, kentsel ve kırsal alanlarda entegre yeşil ağlar oluşturulmalı ve koruma ve genişletme yöntemleriyle, bitki örtüsü çeşitliliği zenginleştirilmelidir. • Su kaynağı hattı için bilgi sağlayan mevcut yapılar restore edilmelidir. • Ekolojik yöntemlerin kullanıldığı bölgesel tarım faaliyetleri desteklenmelidir. • Açık alan olarak üniversite yerleşkesinin varlığı olumlu yönde kullanılmalıdır.

Şekil 71. Edirne için önerilen yeşil altyapı sistemi (Su Yolları / Yeşil Bant / Nehir Islahı).


• Valilik ve Belediye Yerleşkesi’nin arasındaki iletişim kolaylığından faydalanarak, çözüm odaklı yeni planlama ve gelişim stratejileri için işbirliği yapılmalıdır. • Su stokları arttırılmalı; kent ormanlarının ve diğer yeşil alanların fonksiyonları iyileştirilmelidir.

87 EHLA 2014

Şekil 72. Bütüncül su sistemlerin oluşturulmasına yönelik öneri.

• Mevcut yağmur suyu sisteminin tüm elemanları (yer altı toplama ağı, borular, su bentleri) geliştirilmelidir. • Doğal miras alanlar korunmalıdır.

Şekil 73. Yeşil sistem önerisi ve nehir kıyısındaki mevcut yerleşim yerleri.


EHLA 2014

88

• Osmanlı’dan kalma ve suyla ilişkili yapıların (çeşme, hamam gibi) ön plana çıkarılmalıdır.Bu bağlamda Osmanlı döneminde yaptırılmış olan ve suyla ilişkilendirilebilecek yapıların tamamı tespit edilmelidir. Yeşil altyapı sistemine katkı sağlayabilecek nitelikte olanlar doğrudan kullanılmalı, atıl durumda olanlar ise yenilenerek sisteme entegre edilmelidir.

Şekil 74. Sokullu Hamamı(sağda) ve Ayşe Kadın Çeşmesi (solda).

Kentin nehirlere yakın konumu itibariyle tarihi dönemlerden beri sel felaketiyle karşı karşıya kalmış ve bu durumun olumsuz etkilerini hissetmişlerdir. Yaşanan taşkınlar sonucunda kentte pek çok maddi ve manevi zarar meydana gelmiş, nehir seviyelerinde meydana gelen artışları kontrol altında tutmak için kritik noktalarda setler oluşturulmuştur. Bu noktada kentte sürdürülen çalışmalar olumludur. Geliştirilerek ve sürdürülebilir yöntemlerle desteklenerek devam etmesi gerekmektedir.


89 EHLA 2014

Şekil 75. Edirne için önerilen yeşil altyapı sistemi (Su Yolları / Yeşil Bant / Nehir Islahı)

Kentin mevcut su, içilebilir su tesisleri ve kanalizasyon sistemlerini gösteren grafikler Şekil 76’da ve Şekil 77’de gösterilmiştir.

Şekil 76. İçilebilir su tesisleri sistemini gösteren grafik.


EHLA 2014

90

Şekil 77. Mevcut kanalizasyon sistemini gösteren grafik.

Şekil 78. Tarihi su sistemleri.


91 EHLA 2014

Şekil 79. Su besleme hattı.

• Kentsel ve kırsal alanlardaki mevcut durum göz önünde bulundurularak, gerekli görülen yerlerde yeni eklemeler / güncellemeler yapılmalıdır. Bu eklemeler, aktif kullanılan kotun üzerinden geçen köprüler şeklinde olabileceği gibi, yeraltından geçen altgeçitler şeklinde de olabilmektedir. Bu eklemeler hem yaya hem de hayvan güvenliğine katkı sağlayacak şekilde tasarlanmalıdır. Özellikle kırsal alanlarda yapılan düzenlemelerin, doğadaki insan etkilerini hem doğa hem de hayvanlar için minimum düzeyde tutmayı hedeflemesi kritiktir. Bu bağlamda karayolları üzerine inşa edilen ve hayvanların bir noktadan diğerine geçmesini kolaylaştıran yeşil köprüler, hayvanların güvenli hareket etmesine katkı sağlamakta ve ekosistemin devamlılığına yardımcı olmaktadır. Söz konusu köprülerin, yeşil alan olarak tesisi ile hem doğayla uyumlu mekânlar yaratılarak yaya/hayvan güvenliği sağlanmış, hem de doğal peyzajın sürekliliği gerçekleştirilmiş olacaktır.


EHLA 2014

92

Şekil 80. Yeşil köprüler ve altgeçitler.

• Bu yaklaşım kapsamında, kent geneline önerilen geniş yeşil koridorların yanında; tarihi kent merkezinin doğusunda yer alan I.Murat ve Şükrüpaşa Mahalleleri için yeni yeşil koridorlar önerilmelidir. • Kent içindeki yeşil akslar, parklar ve yeşil alanların bütün bir sistem olarak düşünüldüğü, nehirle de güçlü bağlantı kuran yağmur suyunun filtrasyonu vb sistemlerle kentsel habitata katkı sağlayan bir biçimde tasarlanmalıdır.


7. EDİRNE’NİN DÜNYA MİRASI ALANLARININ VE KORUYUCU TAMPON BÖLGELERİNİN KORUNMASINA YÖNELİK ÖNERİLER

Kent için önerilecek Tarihi Kentsel Peyzaj uygulamalarında hangi alanda hangi temaya odaklanılacağı belirlenmelidir. Örneğin, Edirne ili için potansiyel kentsel temalar, Mimar Sinan’ın çalışmaları, Hadrian şehirleri, göç yolları, Osmanlı Dönemi Hidroloji Sistemleri, yeşil şehir, yaratıcı şehir vb. olabilir. Seçilen tema her ne olursa olsun, kentin bütününde ve her dönemde uygulanacak belli kararlar mevcuttur. Söz konusu kararlar aşağıda ifade edilmiştir: • Kent için tüm paydaşların katılımıyla ortak vizyon geliştirmeli ve Edirne’de yaşayan halkın ve şehrin değerlerini taşıyan, UNESCO Tarihi Kentsel Peyzaj kararlarına uyumlu, Dünya Miras Komitesi’nin önerileriyle bütünleşik bir vizyon ve kapsamlı bir plan hazırlanmalıdır. • Doğru yönetim ve idari kararların alınması sağlanmalıdır. • İşinde en yetkin yöneticiler seçilmelidir. • Her aşamada disiplinler arası bir yaklaşımla işbirliği yapılmalıdır.

93 EHLA 2014

Somut ve soyut ortak kentsel miras, yerel halk, turistler, politikacılar, işverenler, belediye yetkilileri, iş geliştiriciler ve koruma konusunda aktif gruplara göre çeşitlilik gösteren farklı gerekçelerle değerlidir. Tarihi Kentsel Peyzaj yaklaşımında; kentsel miras, kapasite geliştirme, araştırma, bilgi, iletişim ve harekete geçme gibi farklı kavramların işbirliğine ihtiyaç duymaktadır. Ortak ve bütünleştirici girişim olarak, Tarihi Kentsel Peyzaj yaklaşımı kentsel mirasın idaresinde, çeşitli miras öğelerinin sürekliliğinin sağlanmasında ve dünyanın ortak geleceği için son derece önemlidir. Bu yaklaşım uygulanırken devletlerin dikkat etmesi önerilen hususlar Dünya Miras Komitesi’nin Tavsiye Kararında detaylı olarak ifade edilmiştir (Bkz. Ek-1).


EHLA 2014

94

• Kurumlar arası iletişime önem verilerek bilgi paylaşımının sürekliliği sağlanmalıdır. • Her aşamada topluluk olarak hareket edilmelidir. • Kapsamlı miras envanteri oluşturulmalıdır. • Etkin ve kapsamlı planlar üretilmelidir. • Pilot projeler ve girişimler yürütülmelidir. • Kentteki hareketlilik (mobilite) artacak çevre, ekonomi ve sosyal yaşam kalitesi gelişim gösterecek; bugünkü ve gelecekteki nesiller için kentin her türlü miras öğelerini koruyan, sürdürülebilir ve yaşanılabilir bir çevre oluşturacaktır.


8. ÇALIŞTAY SONUÇLARI

Kent geneline bakıldığında, geçmişte özellikle Selimiye Camisi Külliyesi ve çevresinde tarihi mahallelere ağırlık verilmiştir. Bu çalışma genel anlamda hem Edirne kentinin, hem de Selimiye Camisi Külliyesi ve çevresinin, hatta kentteki tarihi mahallelerin daha da ağırlık kazanması için tasarım ve uygulama önerilerini barındırmaktadır. Bu bağlamda, aşağıda sıralanan kritik alanlarla ilgili öncelikli uygulamaların yapılması gerekmektedir: 1. Menzilahır Mahallesi 2. Gazimihal Mahallesi 3. Kirişhane Mahallesi 4. İstasyon Mahallesi, II Bayezıd Camisi Külliyesi Önemli bir başka nokta da, Selimiye Camisi’nin Dünya Miras Listesi’nde yer almasının bu süreci tetikleyici unsur olarak işlev görmesidir. Böylelikle bu alanın korunmasına yönelik geliştirilen öneriler, koruma sınırlarının dışında kalan kritik alanlara da sıçrayarak oralardaki yapıların da koruma kapsamına alınmasına katkı sağlayacaktır. Bu çerçevede aşağıda sıralanan eylemler önerilmektedir: 1. Tarihi Kentsel Peyzaj yaklaşımı kapsamında tarihi mirasın dinamik ve sürekli değişen çevreyle birlikte sağlıklı bir biçimde yönetilmesi için UNESCO’ya başvuru süreci başlatılmalıdır. 2. Dünya Miras Merkezi ile ortaklaşa bir çalışma yürütülerek, Edirne’nin Tarihi Kentsel Peyzaj pilot kenti ilan edilmesine çalışılmalı ve kent için en iyi uygulama örneğinin geliştirmesi

95 EHLA 2014

Gerçekleştirilen çalışmalar ve geliştirilen öneriler çerçevesinde, Edirne kentinin sürdürülebilir gelişimini sağlayan unsurlar ön plana çıkmaktadır. Tarihi Kentsel Peyzaj aracı; kültür şemsiyesi altında sosyal, ekonomik ve çevresel sorunlara çözüm olacak şekilde kente entegre mekânizmaları oluşturmada önemli rol oynamaktadır.


EHLA 2014

96

amaçlanmalıdır. 3. Dünya Miras Komitesi’nin koruma alanı için öngördüğü öneriler titizlikle uygulanmalıdır. 4. İki farklı ülkeyle sınır komşuluğu, çok kültürlü yapısı, bir üniversite kenti olarak sahip olduğu genç nüfus, su sistemlerinin zenginliği, geçmişten gelen imparatorluk başkenti mirası vb. karakteristik özellikleri ön plana çıkarılarak, teşvik, kalkınma desteği, hibe gibi kaynaklardan yararlanılmalıdır. Bu kaynaklar aracılığıyla kentin sosyo-ekonomik temeli genişletilmeli ve güçlendirilmelidir. 5. Aşağıdaki konular hakkında daha büyük kentsel ilişkiler oluşturulmaya çalışılmalıdır: • Kentteki tarihi kültür ve mirasa ilişkin; Mimar Sinan, Kırkpınar Yağlı Güreşleri, Roman gelenekleri, yaprak ciğer, badem ezmesi, aynalı süpürge gibi anahtar kelimeler üzerinde yoğunlaşılmalı, bu anahtar kelimelere ve benzer tarihi geçmişe sahip diğer kentlerle işbirliği yapılmalıdır. • Kuşlara ait göç yolları ve önemli kuş alanları belirlenmelidir. • Osmanlı döneminden kalma su sistemi kent dokusu içinde vurgulanmalı ve restore edilmelidir. • Bir tarım kenti olan Edirne’nin bu özelliği üzerinde de durularak, çağdaş sürdürülebilir tarım teknolojilerinden yararlanılmalı ve bu konuda öncü bir kent olması sağlanmalıdır. • Geleneksel tatların marka haline getirilmesi konusunda çalışılmalıdır. En az çabayla en iyi sonuca ulaşmak için, yukarıda ifade edilen konulardan hâlihazırda üzerinde çalışılan ve başarılı olunanlara öncelik verilmelidir. Herhangi bir temayı zenginleştirmek ve güçlü hâle getirmek amacıyla yerel halk, yerel kuruluşlar, sivil toplum örgütleri ve üniversitelerden konunun uzmanları belirlenerek işbirliği yapılmalıdır. 6. Bir metodoloji olarak uygulanması uygun olabilecek diğer olasılıklar:


• Kent ve kent dışındaki alanların entegrasyonunu sağlamada kültürel peyzaj alanlarının kullanılması • Ekolojik canlılık ve kentsel biosferin yaratılması için insan ve tabiat kaynaklı ekolojik prensiplerin uygulanması • Kültürel başkentlerin sınır ötesi işbirliği aracılığıyla diğer kentlerle etkileşim sağlanması

Tüm bunlara ek olarak, tarihi peyzajların önemi, kentsel simgeler, kültürel değerler gibi konular uzun yıllardır araştırılıyor olsa da; bu değerlerin korunması, rehabilitasyonu/ iyileştirilmesi, restorasyonu ya da rekonstrüksüyonuna yönelik Stratejik Eylem Planı -gelişmiş ülkeler de dahil olmak üzere- nadiren geliştirilmiştir. Bu çalıştay, Edirne için söz konusu Stratejik Eylem Planı’nı ilerleyen zamanlarda oluşturabilmek ve bu bilinci kamuda uyandırabilmek adına atılan önemli adımlardan biridir.

97 EHLA 2014

Tüm bu eylemlerle birlikte, Edirne kentinin ve yerel halkının beklentilerine cevap verecek entegre bir vizyona ve kapsamlı bir plana ihtiyaç duyulmaktadır. Bu kapsamlı plan, kentin değerlerini UNESCO Tarihi Kentsel Peyzaj Yaklaşımı’na göre yönetmeli, Dünya Mirası Komitesi’nin önerilerine karşılık vermeli, insan topluluklarını ve yaşam kalitesini güçlendirmelidir. Aynı zamanda, hareketliliği artırarak, çevreyi iyileştirerek ve ekonomiyi geliştirecek kararlar içermelidir. Bu bütünleşik plan, Edirne’nin geleceğini inşa etmede ve tüm nesiller için sürdürülebilir bir miras oluşturmada kritik öneme sahiptir.


9. ÇALIŞTAY KAPSAMINDA OLUŞTURULAN ÇALIŞMA GRUPLARI

EHLA 2014

98

A. Kültürel Miras Grubu • • • • • • • • •

Prof. Dr. Mükerrem Arslan Prof. Dr. Elmas Erdoğan Gregory De Vries Yrd. Doç. Dr. Zuhal K.Elinç Yrd. Doç. Dr. Ulvi Erhan Erol Yrd. Doç. Dr. Zerrin İnan Dr. Bilge Ar Parisa Aliasghari Khabbazi Sibel Kıyak

B. Ulaşım Grubu • • • •

Jim Donovan Robert Holden Araş. Gör. Osman Zeybek Melis Güneş

C. Yeşil Altyapı Grubu Çalışma Grubu Üyeleri: Su Grubu:

• Yrd. Doç. Dr. Ebru Özer Thompson • Eric J. Tamulonis

Danışmanlar:

Dinçer Asar Sunay Ciğerci Ali Güzey Ayhan Özer Bahattin Yılmaz


Park ve Açık Alanlar Grubu: • • • •

Doç. Dr. Bülent Cengiz Yrd. Doç. Dr. Banu Öztürk Kurtaslan Araş. Gör. Ayşe Kalaycı Emral Mutlu

Danışmanlar:

99

Şafak Dereli Mert Tütün

EHLA 2014

Tarih Grubu: • Prof. Dr. İlter Büyükdığan

• Prof. Dr. İlknur Kolay • Sara Zolnoun

Ekoloji ve Vejatasyon Grubu: • • • •

Prof. Dr. Sultan Çobanoğlu Yrd. Doç. Dr. Banu Bekçi Yrd. Doç. Dr. Canan Cengiz Nasim Shakouri

Şekil 81. Kültürel Miras grubu.

Şekil 82. Ulaşım grubu.

Şekil 83. Edirne’de yeşil altyapı sistemleri üzerine çalışan katılımcılar.


10. ÇALIŞTAYA KATKIDA BULUNANLAR

EHLA 2014

100

Prof. Sadık C. Artunç

Sadık C. Artunç, FASLA, Ocak 2007′den beri Mississippi Eyalet Üniversitesi (MSU) Peyzaj Mimarlığı Bölümü’nün Bölüm Başkanlığı görevini sürdürmektedir. MSU’daki görevinden önce 1981-2007 yılları arasında Louisiana Eyalet Üniversitesi Peyzaj Mimarlığı Bölümü’nde görev yapmıştır. Sadık Artunç, yaratıcı, insancıl ve doğaya karşı duyarlı tasarım, planlama ve uygulama yapabilen öğrenciler yetiştirebilmek için kendisini akademik kariyerine adamıştır. Yüksek standartlardaki mesleki etik değerleri sayesinde, öğrencileri ve meslek arkadaşları için son derece başarılı bir rol modeli olan Prof. Artunç lisans eğitimini İstanbul Üniversitesi Orman Mühendisliği Bölümü’nde, yüksek lisans eğitimini ise Michigan Üniversitesi’nde tamamlamıştır. Türk asıllı Amerikan vatandaşı olan Sadık Artunç, Amerika’da kayıtlı peyzaj mimarıdır. Temel uzmanlık alanları arasında peyzaj uygulama ve konstrüksiyon, peyzaj planlama ve tasarımı yer alırken; danışmanlık yaptığı temel alanlar ise özellikle turizm ve rekreasyon odaklı büyük ölçekli projeler, tasarım – uygulama projelerini içermektedir. Amerika Birleşik Devletleri, Guatemala, Nicaragua ve Türkiye’de pek çok proje içerisinde yer almıştır. Prof. Artunç, 1975′te ABD’ye gitmeden önce Türkiye’de Orman Bakanlığı’nda Orman Mühendisi olarak, Milli Parklar Genel Müdürlüğü merkezi planlama ofisinde rekreasyon planlama üzerine ve Olimpos Milli Parkı’nda planlama müdürü olarak görev yapmıştır. Prof. Artunç, 1981′den bu yana pek çok profesyonel organizasyon ve topluluğun aktif üyesi olarak çalışmıştır. Louisiana Chapter President (1991); Chapter Trustee (1996–2001); ve National Vice-President of Membership (2002–2004). Prof. Artunç, özellikle Amerikan Peyzaj Mimarları Birliği(ASLA)’nde 1991 yılında, ASLA Council of Fellows’a 2000 yılında dahil olmuştur.

Patricia O’Donnell

Patricia M. O’Donnell 1987′den beri -Heritage Landscapes, Preservation Landscape Architects & Planners- organizasyonunun kurucusu ve başkanıdır. 450′den fazla kültürel peyzaj koruma ve sürdürülebilirlik projesini tamamlayan Patricia, bu projelerde tarihi karakter, halkın katılımı, sürdürülebilirlik, çevresel kalite, engelli erişimi, eğitim, yorumlamaya açık olma gibi konulara önem vermiştir. Gerçekleştirdiği bu projelerle birçok ödülü almaya da hak kazanmıştır. Patricia M. O’Donnell, lisans eğitimini Buffalo’daki -State University of New York College-da tamamlamış ve daha çok çevresel tasarım konularına odaklanmıştır. Yüksek lisans eğitimine University of Illinois at Urbana Champaign’de Peyzaj Mimarlığı alanında başlayan O’Donnell, peyzaj mimarlığının insan davranışları üzerindeki etkisini uygulamalı olarak araştırmaya çalışmıştır. Ardından aynı üniversitede Kentsel Planlama üzerine master yaparak peyzaj koruma tarihi, teorileri, ve uygulama pratiğine eğilmiştir.


Dr. Kamel Mahadin

Michael Turner

İngiltere doğumlu olan Michael Turner, University College London’da Mimarlık eğitimini tamamlamıştır. 1965′te İsrail’e giden Turner, burada 1983′e kadar kamu kuruluşlarında çalışmıştır. Ardından 1969-1971 sürecinde Kudüs’te çalışmalarına devam etmiş ve Kudüs Master Planı proje yöneticiliği, Kentsel Planlama Şube Müdürlüğü, İsrail Çevresel Birimi kuruculuğu ve ilk yöneticiliği gibi pek çok görevi üstlenmiştir. 1975′e kadar Kudüs Bezalel Academy of Arts and Design’da Mimarlık Bölümü’nde yer alarak tasarım, koruma ve kentsel planlama ile ilgili pek çok ders ve seminer vermiştir. 2003′te UNESCO’nun Kentsel Tasarım ve Koruma Çalışmarı biriminin başkanlığına getirilmiştir ve şu an -Research and Innovation Authority of the Academy-nin başkanlığı görevini sürdürmektedir. Ayrıca şu anda Kudüs’ün tarihi alanlarının korunması, yenilenmesi ve yönetimi kapsamında gerçekleştirilen çalışmaların da içerisinde yer almaktadır. Michael Turner çok sayıda uluslararası araştırma projelesinde aktif olarak rol almış ve yaklaşık 20 yıldır UNESCO’ya katkı sağlamaktadır.

Doç.Dr. Y. Çağatay Seçkin

Mimar Sinan Üniversitesi Mimarlık Bölümü’nden lisans derecesini alan Dr. Seçkin, İTÜ Mimarlık Tarihi programında yüksek lisans ve Kentsel Tasarım programında da doktorasını tamamlamıştır. Doktora sonrası çalışmaları için Louisiana Eyalet Üniversitesin’de ‘Sustainable Landscape Construction’ konusu üzerinde çalışmalarına devam etmiştir. Bu süreçten itibaren yeşil altyapı sistemleri, sürdürülebilir kentsel tasarım ve peyzaj uygulama konuları akademik ilgi alanları arasındadır. İstanbul Teknik Üniversitesi’ndeki kademik ve idari görevlerinin yanında, halen lisans ve yüksek lisans derecesinde dersler vermektedir.

101 EHLA 2014

1979 yılında Kansas Eyalet Üniversitesi Mimarlık Bölümü’nde lisans eğitimini tamamlayan Dr. Mahadin, 1984′te Louisiana Eyalet Üniversitesi Peyzaj Mimarlığı Bölümünde yüksek lisans eğitimini yapmıştır. 1987′de doktora eğitimini Texas A&M’de Çevresel Tasarım alanında tamamlamıştır. Kariyeri boyunca Fransız Cumhurbaşkanlığı Madalyası(1999), Norveç Cumhurbaşkanlığı Madalyası, Ürdün Kralı Abdullah II tarafından verilen madalyalar başta olmak üzere prestijli birçok ödül almaya hak kazanmıştır. Bunun yanında Dr. Kamel Mahadin birçok yarışmaya katılmış ve bu yarışmalarda pek çok derece almıştır. 2010 yılında -Middle East Academy for Landscape Architects (MEALA)- organizasyonu bizzat Dr. Mahadin tarafından kurulmuştur. İdari pek çok görevde de bulunan Dr.Mahadin’in basılmış kitapları da bulunmaktadır.


Prof. Dr. Mükerrem Arslan

EHLA 2014

102

Prof.Dr. Mükerrem Arslan, Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Peyzaj Mimarlığı Bölümü’nden 1976 yılında mezun olmuştur. 1978 Ocak ayında Ankara Üniversitesi Peyzaj Mimarlığı Bölümü’nde asistan olarak göreve başlayan Arslan, 1982 yılında Dr., 1989 yılında Doç., 1997 tarihinde Prof. ünvanını almıştır.UNESCO – MAB Programı ile Ocak – Haziran 1989 tarihleri arasında (Polonya) Szczecin Teknik Üniversitesi Kent ve Bölge Planlama Bölümünde ; gelişmekte olan ülkeler için kent ve planlama konularında eğitim programına katılarak, araştırma ve incelemelerde bulunmuştur. TÜBİTAK Bilim Adamı Değiştirme Programı ile Eylül 1990 tarihinde Edinburgh Heriot – Watt Üniversitesi Peyzaj Mimarlığı Bölümünde, kent açık ve yeşil alanların planlama ve tasarım konularında incelemeler yapmıştır. Fulbright Programı ile Haziran – Temmuz 1996 tarihleri arasında UCLA Kent Planlama Bölümünde bulunmuştur. Peyzaj planlama ve tasarım konularında yurtiçi ve yurtdışında organize edilen bilimsel toplantılarda konuşmacı olarak katılmıştır. Ayrıca farklı tarihlerde çeşitli ülkelerde; verdiği lisans ve lisansüstü derslerine görsel kaynak sağlayabilmek ve bilgi edinmek amacıyla bulunmuştur. Halen Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Peyzaj Mimarlığında öğretim üyesi olarak görev yapmaktadır. Prof. Arslan’ın Peyzaj Mimarlığı konularında yayımlanmış kitapları ve makaleleri bulunmaktadır.

Prof.Dr. İlter Büyükdığan

İlter Büyükdığan 1976 yılında İTÜ Mimarlık Fakültesi Mimarlık Bölümü’nden mezun olmuştur. 1981 yılında ODTÜ Restorasyon Bölümü’nde yüksek lisans eğitimini, 1989 yılında İTÜ Restorasyon Programı’nda doktora eğitimini tamamlamıştır. 1993 yılında doçent, 2001 yılında profesör unvanını almıştır.1990 yılında Milli Eğitim Bakanlığı bursu ile Yugoslavya’da doktora sonrası araştırmalarında bulunmuştur. Araştırma alanları arasında mukarnas geometrisi, tarihi çevre koruma, restorasyon, geleneksel konut mimarisi, mimari tasarım yer almaktadır. Trakya Üniversitesi ve Maltepe Üniversitesi’nde Bölüm Başkanlığı ve Dekan Yardımcılığı görevlerinde bulunmuştur. Şu anda ise Maltepe Üniversitesi Mimarlık ve Tasarım Fakültesinde lisans ve yüksek lisans dersleri vermekte, tez yürütücülüğü yapmaktadır. Mimarlar Odası ve ICOMOS üyesidir.

Prof. Dr. Sultan Çobanoğlu

Dr. Çobanoğlu 1976 yılında Ankara Üniversitesi’nden lisans derecesini almış ve aynı yıl Araştırma Görevlisi olarak çalışmaya başlamıştır. 1982′de Doktor ünvanını alan Çobanoğlu, 1986′da Yardımcı Doçent, 1989′da Doçent ve 1995 yılında da Profesör ünvanını kazanmıştır. Ulusal ve uluslararası pek çok yayına sahip olan Dr.Çobanoğlu, pek çok akademik projenin de içerisinde yer almıştır. Dr.Çobanoğlu halen Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bitki Koruma Bölümü’nde görev almaktadır.


Prof. Dr.Elmas Erdoğan

ODTÜ Mimarlık Fakültesi Mimarlık Bölümü mezunu olan Prof. Erdoğan, yüksek lisans eğitimini yine aynı fakültenin Restorasyon A.B.D.’da tamamlamıştır. Ardından “Anadolu Avlularının Özellikle Düzenleme İlkeleri Üzerine Karşılaştırmalı Bir Araştırma” adlı tezi ile doktora derecesini alan Elmas Erdoğan, Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Peyzaj Mimarlığı Bölümü’nde ders vermeye devam etmektedir. Prof.Erdoğan’ın uzmanlık alanları arasında ise peyzaj tasarımı, kentsel tasarım, restorasyon, doğal ve kültürel çevre koruma tarihi, tarihi çevrelerde peyzaj tasarımı, Türk Bahçeleri, mimari tasarım ve yapı materyalidir.

İstanbul Teknik Üniversitesi Mimarlık Bölümü’ndeki lisans eğitiminden 1977′de mezun olan Dr. Kolay, 1979 yılında yüksek lisans ve 1989′da da doktora eğitimini tamamlamıştır. 1987′de ARIT İstanbul Amerikan Araştırma Merkezi araştırma bursunu almaya hak kazanmıştır. Uzmanlık alanları arasında - Beylikler Dönemi Mimarisi, Osmanlı Mimarisi, Beylikler ve Osmanlı Mimarisinde Yapım Teknikleri ve Yapı Malzemeleri - bulunan Dr. İlknur Kolay, halen İTÜ Mimarlık Tarihi Bölümünde lisans, yüksek lisans ve doktora dersleri vermektedir.

Prof. Dr. Murat E. Yazgan

Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi’nden 1972 yılında lisans derecesiyle mezun olan Prof.Dr. Murat E. Yazgan, doktora eğitimine de Ankara Üniversitesi’nde başlamıştır. Sırasıyla 1979′da Doktor, 1984 yılında Yardımcı Doçent, 1987 yılında Doçent ve 1993 yılında Profesörlük ünvanını Ankara Üniversitesi’nde almıştır. Ulusal ve uluslararası pek çok akademik etkinliğe katılan Dr. Yazgan’ın akademik çalışmalarının detayı ekli dosyada bulunabilir. - Sürdürülebilir Peyzaj Planlama ve Bellek Örneği , Çatı Bahçeleri, İç Mekân Bitkileri Tasarımı- basılmış kitaplarından bazılarıdır. Üyesi olduğu kuruluşlar arasında T.M.M.O.B. Ziraat Yük. Müh. Odası, Peyzaj Mimarlığı Derneği, İFLA, İtalyan Kültür Derneği, Belçika Kültür Derneği ve ÇEKÜL Vakfı Kurucu Üyeliği de bulunan Prof.Dr. Murat Yazgan, halen Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Peyzaj Mimarlığı Bölümünde lisans ve yüksek lisans dersleri vermektedir.

Eric John Tamulonis

Pensilvanya Eyaley Üniversitesi’nden mezun olarak Peyzaj mimarı olan Eric John Tamulonis, daha çok park ve açık alanların planlaması üzerine uzmanlaşmıştır. Ekolojik yaklaşımını yansıttığı projelerinde, ait olduğu kentsel ya da kırsal dokuyla uyumlu, esnek ve dinamik dizayn yaklaşımlarını sergilemektedir. Uluslararası pek çok platformda sürdürülebilir kentsel açık alanlar, yeşil kampüs master planları ve çevre eğitiminde fiziksel tasarım kararlarının uygulanması gibi çeşitli konularda çalışmıştır. Çalışmaları -American Society of Landscape Architects- ve -National Park Service’s Designing the Park- programı gibi pek çok kurum tarafından ödüllendirilmeye layık görülmüştür.

EHLA 2014

Prof.Dr. İlknur Kolay

103


Jim Donovan

EHLA 2014

104

Jim Donovan, peyzaj mimarlığı ve planlaması alanındaki çalışmalarına Vermont’taki -Broadreach Planning & Designisimli firmasında devam etmektedir. 25 yıldan uzun süredir Jim, ulaşım ve arazi kullanım planlaması, bisiklet ve yaya ulaşımı odaklı planlama ve tasarım süreçleriyle ilgilenmektedir. Yerel, bölgesel ve ulusal ölçekte yaya ve bisiklet ulaşımına yönelik birçok plan üreten Jim, aynı zamanda yerel sirkülasyon planı, ulaşım koridorları ve otoyol planlaması, bireysel yürüyüş ve bisiklet kullanımını teşvik eden de pek çok çalışma ve tasarıma da sahiptir. Yaşamını sürdürdüğü Charlotte , Vermont’ta birçok kuruluşta gönüllü olarak aktif görev alan Jim, -Northern New England Chapter of the American Planners Association- ve -Vermont Chapter of the American Society of Landscape Architects- kuruluşlarının da üyesidir. Vermont, New Hampshire, Maine, New York ve diğer pek çok eyalette peyzaj mimarlığı yapma yetkisi bulunan Jim, aynı zamanda American Planners Association’ın tanıdığı bir planlamacıdır.

Robert Holden

İngiliz Peyzaj Mimarı Robert Holden, TÜBİTAK tarafından verilen bir burs karşılığında Şubat-Haziran 2014 döneminde İstanbul Teknik Üniversitesi’nde görev yapmıştır. Kentsel sürdürülebilirlik konularında çalışan Holden, -University of Newcastle-upon-Tyne- Üniversitesi’nde mezun olmuştur. 1992-2013 yılları arasında Greenwich Üniversitesi’nde çalışan Robert Holden, aynı zamanda Peyzaj Mimarlığı Bölüm Başkanlığı görevini de yerine getirmektedir. 1980 ve 1990’larda Hollanda, Fransa, İspanya ve Orta Doğu’da yaptığı park tasarımları, Holden’ın gerçekleştirdiği tasarım projeleri arasında yer almaktadır. Kuzey Amerika ve Avrupa’da teknik konularda birçok kitabı basılmıştır. Güncel kitapları arasında Jamie Liversedge ile birlikte yazdıkları -Landscape Architecture an Introduction and Construction for Landscape Architecture (2011)- yer almaktadır.

Gregory Wade de Vries

Lisans eğitimini Michigan Calvin College’da tamamlayan Gregory Wade de Vries, yüksek lisans eğitimi için Florida Üniversitesi Kültürel Antropoloji Bölümü’ne devam etmiş ve 2000 yılında master derecesini almıştır. Ardından Peyzaj Michigan Üniversitesi’nde Peyzaj Mimarlığı Yüksek Lisans Programına devam ederek buradan da 2003 yılında mezun olmuştur. Proje müdürlüğü, peyzaj mimarlığı danışmanlığı, UNESCO’da kültürel miras danışmanlığı gibi pek çok profesyonel görevi üstlenmiştir. Gregory Wade de Vries’in üyesi olduğu kuruluşlar arasında -American Society of Landscape Architects, International Council on Monuments & Sites, ICOMOS-IFLA, and US/ICOMOS Cultural Landscapes Committee- yer almaktadır.


Doç. Dr. Bülent Cengiz

Doç.Dr. Hayriye Eşbah Tunçay

Çukurova Üniversitesi Peyzaj Mimarlığı Bölümü’nden lisans derecesini alan Doç.Dr. Hayriye Eşbah Tunçay, Arizona Üniversitesi Peyzaj Mimarlığı programında yüksek lisans ve Arizona Eyalet Üniversitesi Çevresel Tasarım ve Planlama programından da doktora eğitimini tamamlamıştır. Arizona’da bulunduğu süre zarfında Peyzaj Mimarlığı Bölümü’nde araştırma görevlisi ve öğretim görevlisi olarak da çalışan Dr.Tunçay, 2001 yılında Türkiye’ye dönerek Adnan Menderes Üniversitesi’nde araştırmalarına devam etmiştir. 2007 yılından bu yana İstanbul Teknik Üniversitesi görev alan Doç. Dr. Hayriye Eşbah Tunçay, aynı zamanda Peyzaj Mimarlığı Bölümü Bölüm Başkanlığı görevini de sürdürmektedir. Pek çok akademik çalışma yapan ve yarışma projesine katılan Dr.Tunçay’ın uzmanlık alanları arasında ekolojik planlama, bitkisel tasarım, GIS gibi konular yer almaktadır.

Yrd. Doç. Dr. Banu Bekçi

Karadeniz Teknik Üniversitesi Peyzaj Mimarlığı Bölümü’nde lisans(1998), yüksek lisans (2002) ve doktora(2010) eğitimini tamamlayan Banu Bekçi, 2000 yılında araştırma görevlisi olarak akademik hayatına başlamıştır. 2011 yılından bu yana Yrd. Doç. olarak Bartın Üniversitesi’nde lisans ve yüksek lisans düzeyindeki derslere girmektedir.

105 EHLA 2014

1998 yılında Zonguldak Karaelmas Üniversitesi (ZKÜ) Bartın Orman Fakültesi Peyzaj Mimarlığı Bölümü’nden bölüm ikincisi olarak mezun oldu. 2001 yılında ZKÜ Peyzaj Mimarlığı Anabilim Dalı’nda Yüksek Lisans eğitimini, 2007 yılında Ankara Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Peyzaj Mimarlığı Anabilim Dalı’nda Doktora eğitimini tamamladı. 2009 yılında Yardımcı Doçent, 2013 yılında Doçent unvanı aldı. Doktora tez çalışması sürecinde ZKÜ-Ankara Üniversitesi BİYEP (Bilim İnsanı Yetiştirme Programı) Projesi desteğiyle ABD’de SUNY-ESF ve Mississippi Eyalet Üniversitesi Peyzaj Mimarlığı Bölümlerinde Ziyaretçi Bursiyer olarak 2006-2007 yıllarında toplam 6 ay süreli araştırmalarda bulundu. Doktora sonrası araştırmalar yapmak üzere sırasıyla 2008 yılında CIHEAM desteğiyle 1 hafta süreli Zaragozaİspanya’da “Advanced Course on Ecological Restoration of Mediterranean Rivers” konulu kursa katılmıştır. TUBİTAK-DFG desteği ile 3 ay süreli Berlin Teknik Üniversitesi’nde Peyzaj Mimarlığı ve Çevre Planlama Enstitüsü’nde ve YÖK-Bartın Üniversitesi desteği ile 2011 yılında da 3 ay süreli Münih Teknik Üniversitesi’nde Stratejik Peyzaj Planlama ve Yönetimi kürsüsünde Konuk Öğretim Üyesi olarak bulunmuştur. Akademisyenliğe 1999 yılında başlayan Doç. Dr. Bülent Cengiz halen Bartın Üniversitesi Peyzaj Mimarlığı Bölümü’nde öğretim üyesi olarak lisans ve lisansüstü programlarında dersler vermektedir.Peyzaj planlama ve tasarımı uzmanlık alanında Akarsu Peyzajları, Kültürel Peyzajlar, Kurakçıl Peyzajlar, Kentsel Açık ve Yeşilalanlar, Yaya Bölgeleri, Doğal Bitki Örtüsünden Faydalanma, Kentsel Biyoçeşitlilik, Ekolojik Peyzaj Restorasyonu, Coğrafi Bilgi Sistemleri akademik ilgi alanları arasındadır.


Yrd. Doç. Dr. Canan Cengiz

EHLA 2014

106

2000 yılında Zonguldak Karaelmas Üniversitesi (ZKÜ) Bartın Orman Fakültesi Peyzaj Mimarlığı Bölümü’nde lisans, 2004 yılında ZKÜ Peyzaj Mimarlığı Anabilim Dalı’nda Yüksek Lisans, 2009 yılında ise Ankara Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Peyzaj Mimarlığı Anabilim Dalı’nda Doktora eğitimini tamamladı. 2010 yılında Yardımcı Doçent unvanı aldı. Doktora tez çalışması sürecinde 2006-2007 yıllarında Amerika Birleşik Devletleri’nde State University of New York College of Environmental Science and Forestry (SUNY-ESF) ile Mississippi State University Peyzaj Mimarlığı Bölümlerinde Ziyaretçi Bursiyer olarak toplam 6 ay süreli, 2008 yılında ise Almanya’da Technical University of Berlin’de Peyzaj Mimarlığı ve Çevre Planlama Enstitüsü’nde 3 ay süreli doktora konusu kapsamında araştırmalarda bulundu. Doktora sonrası araştırma yapmak üzere YÖK-Bartın Üniversitesi desteğiyle 2011 yılında da 3 ay süre ile Technical University of Munich’de Stratejik Peyzaj Planlama ve Yönetimi kürsüsünde Konuk Öğretim Üyesi olarak bulundu. Akademisyenliğe 2002 yılında başlayan Yrd. Doç. Dr. Canan Cengiz halen Bartın Üniversitesi Peyzaj Mimarlığı Bölümü’nde öğretim üyesi olarak lisans ve lisansüstü programlarında dersler vermektedir. Ekolojik peyzaj planlama, kent ekolojisi, yeşil altyapı sistemleri, tarihi çevrelerde peyzaj planlama ve tasarım akademik ilgi alanları arasındadır.

Yrd. Doç. Dr. Zuhal Kaynakçı Elinç

1995 yılında Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi Peyzaj Mimarlığı Bölümü’nden mezun olan Yrd.Doç. Zuhal Kaynakçı Elinç, şu anda Akdeniz Üniversitesi İç Mimari ve Çevre Tasarımı Bölümü’nün Bölüm Başkanlığını yapmaktadır. Arkeoloji Bölümünde doktorasını tamamlayan Dr. Elinç, 2007 yılına kadar çalışmalarına Peyzaj Arkeolojisi alanlarında devam etmiştir. Tübitak projesi kapsamında Likya’nın en önemli antik kentlerinden Tlos Antik Kentinin Kültürel Peyzajı üzerinde son 3 yıldır çalışmaktadır.

Yrd. Doç. Dr. Ulvi Erhan Erol

İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesi’nde lisans eğitimini tamamlayan Dr.Erol, Amerika Birleşik Devletleri Loisiana Eyalet Üniversitesi’nde yüksek lisans eğitimine devam etmiştir. Ardından doktora eğitimi için İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesi Peyzaj Mimarlığı Bölümünde bulunan Dr.Erhan Erol, 2006 yılında doktorasını tamamlamıştır. Şu anda Süleyman Demirel Üniversitesi Peyzaj Mimarlığı Bölümünde görev alan Dr. Erol, - tarihi çevre ve restorasyon, ekolojik peyzaj planlama ve tasarımının temel ilkeleri, peyzaj ekolojisi - başta olmak üzere birçok derse girmektedir. Dr. Erol’un ilgi alanları arasında ise peyzaj ekolojisi, ekolojik peyzaj planlama, tarihi restorasyon, golf alanları tasarımı, biyotop haritalama, peyzaj envanter ve analizi gibi konular yer almaktadır.


Yrd. Doç. Dr. Zerrin İnan

1994 yılında Ankara Üniversitesi Peyzaj Mimarlığı Bölümü’nden lisans derecesini alan Yrd.Doç.Dr.Zerrin İnan, 1998 yılında Louisiana State University’de yüksek lisans eğitimini tamamlamıştır. Doktor ünvanını - Geleneksel Yerleşimlerin Korunması Açısından Kültürel Peyzaj Değerlendirmesi: Mudanya Örneği - çalışması ile İstanbul Üniversitesi’nde tamamlayan Dr.İnan, halen Yeditepe Üniversitesi Peyzaj Mimarlığı Bölümü’nde akademik çalışmalarına devam etmektedir. Kültürel peyzaj, peyzaj koruma alanları, biyopark, hayvanat bahçeleri, peyzaj ekolojisi, gibi konular Dr. İnan’ın çalışma alanları arasında yer almaktadır.

Lisans eğitimini 1996′da Ankara Üniversitesi’nde tamamlayan Dr. Kurtaslan, yüksek lisans (1998) ve doktora(2004) eğitimine de aynı üniversitede devam etmiştir. 2000 yılında Araştırma Görevlisi olarak Erciyes Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Şehir ve Bölge Planlama Bölümü’nde akademik kariyerine başlayan Banu Öztürk Kurtaslan, 2006 yılında Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Peyzaj Mimarlığı Bölümünde Yrd.Doç. ünvanını almıştır. Halen aynı üniversitede lisans ve yüksek lisans dersleri veren Yrd.Doç.Dr. Kurtaslan, Fulbright Doktora Sonrası Araştırma Bursu ile Amerika Birleşik Devletleri’nde araştırmalarda da bulunmuştur.

Yrd. Doç. Dr. Ebru Özer Thompson

Ebru Özer 2007 yılından bu yana Florida Uluslararası Üniversitesi’nin peyzaj mimarlığı bölümünde yardımcı doçent olarak görev yapmaktadır. Yüksek lisans tasarım stüdyolarını, peyzaj teknolojisi ve uygulamaları derslerini, ve ileri dijital sunum teknikleri seminerlerini ögretmektedir. Sürdürülebilir peyzaj teknolojisi, yeşil altyapı sistemleri, ve park tasarımında sürdürülebilirlik konularındaki calışmaları -Urban Ecosystem- ve -Landscape Architecture Magazine -gibi uluslararası yayınlarda basılmıştır. Mimar meslektaşları ile yazdığı -Best Practices in Sustainable Building Design- adlı kitabı 2012 yılında yayınlanmıştır. Araştırma projeleri -United States Department of Education, Landscape Architecture Foundation, ve Mellon Foundation- gibi kurumların araştırma fonları ile desteklenmiştir. Özer, peyzaj mimarlığı yüksek lisans derecesini Louisiana Eyalet Üniversitesi’nden ve mimarlık lisans derecesini Dokuz Eylül Üniversitesi’nden almıştır.

EHLA 2014

Yrd. Doç. Dr. Banu Öztürk Kurtaslan

107


Yrd. Doç. Dr. Emrah Yalçınalp

EHLA 2014

108

Karadeniz Teknik Üniversitesi Peyzaj Mimarlığı Bölümü’nden mezun olan Dr.Emrah Yalçınalp, akademik kariyerine 2000 yılında araştırmacı olarak gittiği Okayama Üniversitesi’nde başlamıştır. Japon bahçeleri ve bonsai üzerine çalıştıktan sonra Türkiye’ye dönen Dr. Yalçınalp, bir Japon firmanın ekolojik araştırmaları için Çoruh Vadisi’nde çalışmıştır. 2011 yılında doktorasını tamamlayan Dr. Emrah Yalçınalp, aynı yıl içerisinde Karadeniz Teknik Üniversitesi’nde Yardımcı Doçent olarak çalışmaya başlamıştır. 3 ay süreyle Mississippi State University’de misafir öğretim elemanı olarak bulunmuş ve yeşil çatılar üzerinde çalışmalarını sürdürmüştür. Son 3 yıldır Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’nun resmi üyesi olan Dr. Yalçınalp; yeşil çatı, yeşil duvar gibi konuları da içeren yeşil altyapı sistemleri üzerinde araştırmalarına devam etmektedir.

Yrd. Doç. Dr. Candan Zülfikar

Dr. Candan Zülfikar, İstanbul Üniversitesi Peyzaj Mimarlığı Bölümündeki lisans eğitiminin ardından, İstanbul Teknik Üniversitesi Peyzaj Planlama Programında yüksek lisans eğitimine başlamıştır. İTÜ’deki yüksek lisansını 1998′de tamamlayan Dr.Zülfikar, Japonya Hükümeti’nin verdiği Monbusho bursunu kazanarak Okayama Üniversitesi’nde araştırmalarına devam etmiştir. Burada ikinci yüksek lisans ve doktora eğitimini tamamlayarak 2006 yılında Trakya Üniversitesi’nde Yardımcı Doçent olarak çalışmalarına başlamıştır. Halen Trakya Üniversitesi Peyzaj Mimarlığı Bölümü’nde ders veren Dr.Zülfikar, 2011 yılından beri Peyzaj Mimarlığı Bölümü Bölüm Başkanı olarak görev almaktadır. 2007′den bu yana pek çok tasarım yarışmasına katılan Yrd.Doç.Dr. Candan Zülfikar’ın pek çok ödülü de bulunmaktadır.

Dr. Nurçin Çelik

Dr. Nurçin Çelik, Gazi Üniversitesi Mimarlık Bölümü’nde 1985 yılında mezun olmuştur. Gazi Üniversitesi Mimarlık Tarihi Anabilim Dalında yüksek lisans eğitimine başlayan Dr. Çelik, doktora eğitimini Mimar Sinan Üniversitesi’nde Restorasyon-Tarihi Çevre Programı’nda tamamlamıştır. Dr. Çelik’in uzmanlık alanları arasında - mimarlık tarihi, tarihi çevre koruma ve restorasyon - konuları yer almaktadır. 1990-2002 yılları arasında Gazi Üniversitesi Mimarlık Bölümü’nde araştırma görevlisi olarak çalışan Dr.Çelik, 2002′den bu yana Mimarlık Tarihi Bölümü’nde - Öğretim Görevlisi Dr. - ünvanı ile çalışmalarına devam etmektedir.


Dr. Ayşegül Yılmaz

Dr. Bilge Ar

Orta ve lise öğrenimini Robert Koleji’nde tamamlayan Bilge Ar 2003 yılında İstanbul Teknik Üniversitesi, Mimarlık Bölümünden mezun oldu. İTÜ, Mimarlık Tarihi Anabilim Dalı’nda araştırma görevlisi olarak çalışmaya başladığı 2005 yılına kadar mimari tasarım, restorasyon ve mimari içerikli web sitesi tasarımı gibi mimarlık mesleğinin çeşitli alanlarında çalıştı. “İşgal Altındaki İstanbul’da Kentsel ve Mimari Ortam” başlıklı yüksek lisas tezini 2006’da, “Osmanlı Döneminde Aya İrini ve Yakın Çevresi” başlıklı doktora tezini ise 2013 yılında halen bir üyesi olduğu İTÜ, Mimarlık Tarihi Programında tamamladı. 2012 sonbahar ve kış dönemlerinde Oxford Üniversitesi, Doğu Araştırmaları Fakültesine bağlı misafir akademisyen olarak çalışmalar yaptı. 2006 yılından beri antik Yunan ve özellikle erken Bizans yerleşmelerinde arkeolojik yüzey araştırması ve kazı çalışmalarına katılmaktadır. Çalıştığı başlıca arkeolojik alanlar arasında Nif-Olympos, İzmir-Larisa, Karaman-Binbirkilise, Silifke-AyaTekla&Mylai ve Dara Anastasiopolis sayılabilir. Başlıca araştırma alanları İstanbul’un işgal dönemi, Erken Bizans yerleşmeleri ve mimarisi ve Osmanlı mimarisi olarak sıralanabilir.

109 EHLA 2014

Dr. Ayşegül Yılmaz, Boğaziçi Üniversitesi Turizm İşlemeciliği Bölümü’nde öğretim görevlisidir, ve halen kültür turizmi konusunda ders vermektedir. Doktora derecesini, A.B.D.’deki Maryland Üniversitesi’nden Kent ve Bölge Planlaması ve Tasarımı alanında alan Dr. Yılmaz, doğal ve kültürel mirasın korunması ve yerel sosyoekonomik kalkınma ilişkileri konusunda uzmanlaşmıştır. Dr. Yılmaz’ın diğer araştırma konuları kültürel miras yönetimi; kentsel kültürel peyzaj; korunan alan yönetimi; koruma yönetişimi; ve topluluk-bazlı turizmdir. Doktora çalışmalarından önce bir Amerikan sivil toplum örgütünde uluslararası kalkınma alanında proje yöneticisi; ve TÜBİTAK’ta uzman olarak çalışan Dr. Yılmaz, master derecesini Orta Doğu Teknik Üniversitesi’nin Bilim ve Teknoloji Politikaları Çalışmaları programından, lisans derecesini de yine aynı üniversitenin Jeoloji Mühendisliği Bölümü’nden almıştır. Dr. Ayşegül Yılmaz, ICOMOS’un uzman üyesidir, ve Uluslararası Kültür Turizmi Komitesi çalışmalarında aktif bir biçimde rol almaktadır.


EHLA 2014

KAYNAKLAR • Aslanapa, O., Edirne’de Osmanlı Devri Abideleri, İÜ Edebiyat Fakültesi, 1949. • Bilar, E., Tarihi Başkent Edirne’de Kültür, 2008. • Birnbaum, C.A. Planning, Treatment and Management of Historic Landscapes, ASLA Protecting Cultural Landscapes. • Canıtez, İ. S., Canıtez,T., İlhan,N.,2009. The Bridges Of Edirne: Comprehensive Buildings for the Lecture of the City, Trakia Journal of Sciences, Vol. 7, Suppl. 2, 2009, pp 221-228. • Çizerler, M. Türk Mutfağı ve Edirne’den Yemek Kültürümüz, Edirne Valiliği, 2004. • Çolak, Ö. F., AB’ye Giriş Sürecinde Balkanlarla İlişkiler ve Türkiye Ekonomisi: Edirne Örneği, Türkiye Ekonomi Kurumu, 2003. • Dalgıç, Ç., Edirne’nin Yeşil Alanları: önemli park, bahçe ve ormanlardaki ağaç ve çalılar, Edirne Valiliği, 2003. • De Vries,G.W. Heritag Asset Inventories and Mapping: Considerations for Historic Urban Landscape of Edirne, Presentation for EHLA Edirne, Turkey, 2014. • Donovan, J. Transportation Equity in Edirne, Presentation for EHLA Edirne, Turkey, 2014. • Edirne Vizyon Planı: “Kültür Kenti”, Kentsel Vizyon Platformu (http://www.kentselvizyon.org/ KentselVizyon-pdf/22_Edirne_vizyonplani_small.pdf) • Ekinci, O., Memleketimden Çevre Manzaraları: Afrodisias, Alanya, Burs, Edirne, Foça, İstanbul, İzmir, Kaş, Kayaköyü, Tasarım Yayıncılık, 1991. • Erdoğan, N., Edirne Kenti’nde Konut Yerleşkelerinin Fiziksel ve Sosyal Yapısının Kültür Bağlamında Değerlendirilmesi, Trakya Üniversitesi, 2006. • Evliya Çelebi, Evliya Çelebi Edirne’de, haz. İsmail Bilgü, Damla Yayınları, 2005. • Jokilehto,J. Historic Urban Landscape: An International Perspective,Bari,2013. • Karabıyıklı, Y., Edirne’de Ulu Mabetlerimiz: Selimiye Cami, Eski Cami, Üç Şerefeli Cami, II. Bayezid, Muradiye Cami, Hürses Matbaacılık, 1989.


EHLA 2014

• Karademir, M., Edirne Çeşmeleri, Edirne Valiliği, 2008. • Kazancıgil, R., Edirne Sarayı ve Yerleşim Planı, Türk Kütüphaneciler Derneği, 1994. • Kuban, D., Sinan’ın Sanatı ve Selimiye, Türk Ekonomik ve Toplumsal Tarih Vakfı, 1997. • Mitchell,N., Rössler,M. & Tricaud,P.M. World Heritage Cultural Landscapes - A Handbook for Conservation and Management • O’Donnell,P.Preservation of the Spirit of Place, ICOMOS, Quebec, 2008.O’Donnell,P. & Turner, M. Edirne: Heritage City for the Future, Presentation for EHLA Edirne, Turkey, 2014. • O’Donnell,P. & Turner, M. The Historic Urban Landscape Recommendation: A New UNESCO Tool for a Sustainable, IFLA Cape Town. • O’Donnell,P. UNESCO Historic Urban Landscape Mainstreaming: Shaping a Vibrant, Inclusive Future by Integrating Culture and Sustainability, Presentation for EHLA Edirne, Turkey, 2014. • Peremeci, O.N., Edirne Tarihi, Edirne ve Yöresi Eski Eserleri Sevenler Kurumu, 1939. • Seçkin, Ö.B, Seçkin, Y.Ç., Seçkin, N.P., Sürdürülebilir Peyzaj Tasarımı ve Uygulama İlkeleri, Literatür Yayınları, 2011 • Sözen, M., Edirne: Kendini Koruyan Kentler, Çekül Vakfı, 2013. • Tamulonis,E. Green Insfrastructure and Edirne: Connecting Cities and Nature, Presentation for EHLA Edirne, Turkey, 2014. • Tosyavizade, R.O. Edirne Sarayı, TTK, 1957. • Turner,M. The Historic Urban Landscape Approach: Edirne, Presentation for EHLA Edirne, Turkey, 2014. • UNESCO Recommendation on the Historic Urban Landscape (HUL), November 2011. • Yıldırım, S., Kentsel ve Mekansal Yapı Çözümlenmesi: Kent Oluşum Kuramları; Kent Çözümlemesinde Temel Dizgeler: Edirne Kent Kurgusu ve Mekansal Yapı Çözümlenmesi, Gazi Üniversitesi, 1996. • Yılmaz, T., Geçmişten Geleceğe Kırkpınar, Edirne Valiliği, 1998. • Zülfikar,C. Edirne’s Urban Landscape in the Past, Present and Future, Presentation for EHLA Edirne, Turkey, 2014.


EHLA 2014

EKLER EK-1 : “Tarihi Kentsel Peyzaj Tavsiye Kararı, Tarihi Kentsel Peyzaj ile ilgili UNESCO Tavsiye Kararının Başlıkları; ve paragraf IV Araçlar’ın detayları” Kültürel Varlıklar – Selimiye Cami ve Sosyal Kompleksi (Türkiye) ve Dünya Miras Komitesi Kararı- 35 COM 8B.37 Tarihi Kentsel Peyzaja İlişkin Tavsiye Kararı 10 Kasım 2011 tarihinde UNESCO’nun Genel Konferansında oy birliği ile benimsenen Tarihi Kentsel Peyzaja ilişkin Tavsiye Kararı, 35 yıl içinde UNESCO tarafından yayımlanmış tarihsel çevre konusundaki ilk belgedir. Tarihi Kentsel Peyzaja İlişkin Tavsiye Kararı var olan doktrinlerin ya da koruma yaklaşımlarının yerini almayacaktır; aksine, inşa edilen çevrenin korunmasına yönelik politikaların ve uygulamaların, miras kalan değerleri ve farklı kültürel bağlamlardaki gelenekleri daha kapsamlı kentsel gelişim hedefleri ile birleştirmek için ek bir araçtır. Bu araç, üye Devletlerin isteğe bağlı olarak uygulayacakları “yumuşak bir kanundur”. Uygulamayı kolaylaştırmak için, UNESCO Genel Konferansı Üye Devletlerin aşağıdakileri gerçekleştirmek üzere uygun adımları atmalarını tavsiye etti: • Kendi özel bağlamlarında bu yeni belgeyi adapte etmeleri • Kendi ulusal bölgelerinde bu belgeyi geniş bir alanda yaygınlaştırmaları • Destekleyici politikalarla formüle edilmesi ve benimsenmesi aracılığıyla uygulamanın kolaylaştırılması ve • Tarihi şehirlerin korunmasında ve yönetiminde belgenin etkisinin gözlemlenmesi. Üye Devletlerin ve ilgili yerel otoritelerin kendi özel bağlamlarında Tarihi Kentsel Peyzaj yaklaşımını uygulamak için aşağıdaki maddeleri içerecek biçimde atılacak kritik adımları belirlemeleri gerektiği de ayrıca tavsiye edildi:


Tarihi Kentsel Peyzaja ilişkin UNESCO Tavsiye Kararı Başlıkları ve paragraf IV Araçlar’ın ayrıntıları 10 Kasım 2011 (http://portal.unesco.org/en/ev.php-URL_ID=48857&URL_ DO=DO_TOPIC&URL_SECTION=201.html)

Giriş I. Tanım II. Tarihi Kentsel Peyzajın Zorlukları ve Fırsatları Kentleşme ve küreselleşme Kalkınma Çevre III. Politikalar IV. Araçlar Tarihî kentsel peyzaja dayalı yaklaşım; geleneksel ve yenilikçi araçların yerel ortamlara uygulanmasını içermektedir. Farklı katılımcıları içine alan sürecin bir parçası olarak geliştirilmesi gereken bu araçların bir kısmı şu konıları içerebilmektedir:

EHLA 2014

• Şehrin doğal, kültürel ve insan kaynaklarının kapsamlı araştırmasının ve haritalandırılmasının yapılması, • Katılımcı planlama ve paydaşlara danışma yollarını kullanarak gelecek nesillere aktarmak üzere hangi değerlerin korunması gerektiği ve bu değerleri taşıdıklarını gösteren özelliklere karar vermede görüş birliğine varılması; • Bu özelliklerin sosyo-ekonomik stres ve iklim değişikliklerinin etkilerine karşı zayıflıklarının ölçülmesi; • Kentsel miras değerlerinin ve bu değerlerin zayıflıklarının daha geniş bir şehirsel gelişim çerçevesi kapsamında tamamlanması, böylece gelişim projelerinin planlanması, tasarlanması ve uygulamasında dikkat gerektiren hassas miras alanlarının belirlenmesi; • Koruma ve geliştirme için eylemlerin öncelik sırasına koyulması; • Tanımlanan her bir koruma ve geliştirme projesi için uygun ortaklıkların ve yerel idare çerçevelerinin oluşturulması ayrıca hem kamusal hem de özel sektörün farklı aktörlerin arasındaki faaliyetleri koordine edecek mekânizmaların geliştirilmesi.


EHLA 2014

(a) Sivil katılım araçları, birbirinden farklı ve birbiriyle bağlantılı katılımcıları içermeli ve miraslarını korumak ve sürdürülebilir kalkınmayı geliştirmek için kendi kentsel alanlarındaki temel değerleri tespit etmeleri, eşitliliklerini yansıtan vizyonlar geliştirmeleri, hedef belirlemeleri ve eylemlerde ortak karar almaları konusunda yetkilendirilmelidir. Kentsel yönetim dinamiklerinin ayrılmaz bir parçasını oluşturan bu araçlar, farklı toplumların tarihleri, gelenekleri, değerleri, ihtiyaçları ve arzularıyla ilgili bilgi edinerek çatışan çıkarlar ve gruplar arasında görüşmeler yapmak ve aracılık sağlamak yoluyla kültürlerarası diyalogu geliştirmelidir. (b) Bilgi ve planlama araçları, kentsel mirasın özelliklerine uygun bütünlüğün ve otantikliğin korunmasına yardımcı olmalıdır. Aynı zamanda, kültürel önemin ve çeşitliliğin tanınmasına izin vermeli ve kentsel alanlardaki yaşam kalitesini yükseltmeye yönelik değişimin gözetim ve yönetimine de imkân sağlamalıdır. (c) Düzenleme sistemleri yerel koşulları yansıtmalıdır ve sosyal, çevresel, kültürel değerler dâhil olmak üzere kentsel mirasın somut ve somut olmayan özelliklerine ilişkin yasama işlerini ve denetim tedbirleri içerebilmelidir. Geleneksel ve alışılagelmiş sistemler tanınmalı ve gereğince güçlendirilmelidir. (d) Finansal araçlar, kapasite geliştirilmeyi amaçlamalı kökü geleneklere uzanan, yenilikçi gelir sağlama gelişimini desteklemelidir. Hükümetlerin ve uluslararası kuruluşların sağlayacağı küresel fonlara ek olarak, finansal araçlar, özel yatırımların mikro düzeyde etkin bir şekilde kullanılmasına katkıda bulunmalıdır. Ortaklıkların yanı sıra yerel girişimleri destekleyen mikro kredi ile diğer esnek finansmanlar büyük bir öneme sahiptir. V. Kapasite oluşturma, Araştırma, Bilişim ve İletişim VI. Uluslararası İşbirliği


EHLA 2014

Ĺžekil 84. Edirne Selimiye Camisi.


Edirne Selimiye Camisi ve Külliyesi

EHLA 2014

Edirne Selimiye Camisi ve Külliyesi, UNESCO Dünya Miras Komitesi’nin 19-29.06.2011 tarihleri arasında gerçekleştirilen 35. Dönem Toplantısında alınan 35 COM 8B.37 sayılı karar ile 1. ve 4. kriterler kapsamında kültürel varlık olarak Dünya Miras Listesi’ne dahil edilmiştir. 1- İnsanın yaratıcı dehasının üst düzeyde bir temsilcisi olması. 4- İnsanlık tarihinin önemli bir aşamasını veya aşamalarını gösteren bir yapı tipinin mimari ya da teknolojik bütününün veya peyzajın istisnai bir örneği olması. Edirne Belediyesi’nce hazırlanan Edirne Selimiye Camii Külliyesi Yönetim Planı; 27.11.2005 tarih ve 260006 sayılı resmi gazetede yayımlanan Alan Yönetimi ile Anıt Eser Kurulunun Kuruluş ve Görevleri ile Yönetim Alanlarının Belirlenmesine İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 11.Maddesi gereğince Danışma Kurulu’nun 30.03.2012 tarihinde imza altına aldıkları Değerlendirme tutanağı ile birlikte 22.05.2012 tarihinde Eşgüdüm ve Denetleme Kurulu’na sunulmuştur. Yönetim Planı, adı geçen yönetmeliğin 12. Maddesi gereğince Eşgüdüm ve Denetleme Kurulu’nca 26.07.2012 tarihinde imzalanan Onay Tutanağı ile onaylanmıştır.


EHLA 2014



Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.