CHP AB Bulteni Haziran 2010

Page 1

C H P A VR UPA B İR Lİ Ğ İ B Ü LTEN İ www.chp.org.tr

Haziran 2010

TÜRKİYE’NİN AB ÜYELİĞİ VE CHP

 CHP GENEL BAŞKANI KEMAL KILIÇDAROĞLU VE AB KAMUOYU  CHP GENEL BAŞKANI KEMAL KILIÇDAROĞLU TÜRKİYE’NİN AB ÜYELİĞİNİ DESTEKLİYOR  AVRUPA SOSYAL DEMOKRATLARI CHP GENEL BAŞKANI KEMAL KILIÇDAROĞLU’NU KUTLADI  YENİ CHP MERKEZ YÜRÜTME KURULU  CHP ESKİ GENEL BAŞKANI DENİZ BAYKAL’IN BRÜKSEL ZİYARETİ AVRUPA BİRLİĞİ GÜNDEMİ  GELECEK AB DÖNEM BAŞKANI BELÇİKA’NIN ÖNCELİKLERİ  AVRUPA DİJİTAL GÜNDEMİ KARARLAŞTIRILDI AB MEDYASINDAN ...  CHP : DEMOKRATİK VE İLERİCİ BİR ANAYASA İSTİYORUZ

C H P AVR UP A B İR L İĞ İ T E MS İL C İLİĞ İ - BRÜ KS E L 1 1, R o nd P o int S c hum an 10 40 – B r us se ls T : +322 256 7537 F : +322 256 5703

brussels@chp.org.tr

http://brussels.chp.org.tr

Facebook & Twitter : CHP EU


CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve AB Kamuoyu CHP Genel Başkanılığı’na seçilmesinin hemen ertesinde, daha önce de Türkiye’nin önde gelen bir siyasetçisi olarak AB kamuoyunda tanınan Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun AB medyası ve kurumlarının iletişim ağlarında dağıtılan özgeçmişi büyük ilgi topladı: << Kemal Kılıçdaroğlu 1948 yılında Tunceli'nin Nazımiye ilçesinde doğdu, ilk ve ortaöğrenimini Erciş, Tunceli, Genç, Elazığ gibi Anadolu'nun çeşitli yerlerinde yaptı. Yükseköğrenimini yapmak için girdiği Ankara İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi'nden (Gazi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi) 1971'de mezun oldu. Lisans öğrenimini tamamladığı 1971 yılında, girdiği hesap uzman yardımcılığı sınavının ardından Maliye Bakanlığı'nda göreve başladı. Daha sonra hesap uzmanı olan Kılıçdaroğlu, bir yıl Fransa'da kaldı. Hesap uzmanlığını 1983'e kadar sürdürdü ve aynı yıl Gelirler Genel Müdürlüğü'ne atandı. Burada önce daire başkanı olarak görev aldı, daha sonra aynı kurumun genel müdür yardımcılığını yaptı. Kemal Kılıçdaroğlu 1991 yılında Bağ-Kur'a atandı. Burada genel müdürlük yapan Kılıçdaroğlu, 1992 yılında da Sosyal Sigortalar Kurumu Genel Müdürlüğü'ne geçti. Daha sonra kısa bir süre Türkiye Cumhuriyeti Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nda müsteşar yardımcısı olarak görev yaptı. 1994 yılında Ekonomik Trend dergisi tarafından “Yılın Bürokratı” seçildi. Kemal Kılıçdaroğlu, 1999'un Ocak ayında kendi isteğiyle Sosyal Sigortalar Kurumu Genel Müdürlüğü'nden emekli oldu. Sekizinci Beş Yıllık Kalkınma Planı çalışmalarında Kayıtdışı Ekonomi Özel İhtisas Komisyonu'na başkanlık eden Kılıçdaroğlu, Hacettepe Üniversitesi'nde de bir süre ders verdi. Daha sonra Türkiye İş Bankası'nda yönetim kurulu üyesi olarak görev yaptı. Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye Büyük Millet Meclisi 22. dönem için yapılan 3 Kasım 2002 Milletvekili Genel Seçimleri'yle Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul milletvekili olarak Meclis'e girdi. CHP Merkez Yönetim Kurulu’nda görev alan Kemal Kılıçdaroğlu 22 Temmuz 2007 Milletvekili Genel Seçimleri'nde de İstanbul'dan 23. dönem milletvekili seçildi ve Genel Başkanlığa adaylığını açıklayıncaya kadar CHP Grup Başkanvekilliği görevinde bulundu. Sayın Kemal Kılıçdaroğlu 22 Mayıs 2010 tarihinde yapılan 33. Olağan Kurultayında Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı seçildi.>>

|2|


CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Türkiye’nin AB üyeliğini destekliyor

CHP Genel Başkanı seçilmesinin hemen ardından Genel Başkan Kılıçdaroğlu, Türkiye-AB ilişkilerindeki son durum hakkında kendisine brifing veren CHP AB Temsilcisi Kader Sevinç’i kabulünde, CHP'nin AB atağının artarak surecegini belirtti ve " Turkiye'deki gelişmelerin hem AB kurumları hem de AB başkentlerinde daha doğru biçimde anlaşılması için çalışmalıyız" dedi. Kılıçdaroglu CHP Temsilcisi Sevinç'e "Brüksel'deki çalışmaları çok önemsiyorum, size gereken her türlü desteği vereceğiz. Ben de Genel Baskan olarak aktif olarak takip edecegim" dedi. Kılıçdaroğlu kurultay konuşmasında Türkiye'nin AB tarafından sürekli oyalanmasını eleştidi ve CHP iktidarının AB'den net bir üyelik tarihi isteyeceğini söyledi. Kılıçdaroğlu , ayrıca "AB tek alternatifimiz değil" diyerek, Rusya, Çin ve Hindistan'daki gelişme potansiyeline de dikkat çekti. www.euractiv.com.tr/ab-ve-turkiye/article/chp-bruksel-temsilcisi-kadersevinc-kilicdarogluna-ab-brifingi-verdi-010345

Avrupa sosyal demokratları CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu kutladı Avrupalı sosyalistler Sayın Kılıçdaroğlu’nun CHP Genel Başkanı seçilmesi dolayısıyla mesaj yayımladılar. Avrupa merkez sol partilerini temsil eden PES’in Başkanı Poul Nyrup Rasmussen ayrıca bir mektup gönderdi. Avrupa Parlamentosu (AP) Sosyalist Grup Başkanı Martin Schulz, Kılıçdaroğlu'nun yolsuzlukla mücadele dahil, sosyal demokrasinin değerlerine bağlılığını memnuniyetle karşıladıklarını ve bu konuda kendisini destekleyeceklerini bildirdi. Schulz, Kılıçdaroğlu'ndan "Türkiye'de demokrasi ve laikliğin güçlenmesi için çalışmasını" istedi. Avrupalı Sosyalistler Partisi (PES) Başkanı Poul Nyrup Rasmussen de Kılıçdaroğlu'nun seçilmesinden büyük memnuniyet duyduğunu vurgulayarak, "Kılıçdaroğlu'nın genel başkanlık görevine atanması partisinin ilerici değerlerini ve demokratik haklara, sosyal korumaya, refaha ve adil istihdama erişim yanında gençlerin ve kadınların haklarına bağlılığını yeniliyor. Kılıçdaroğlu'nun CHP kongresinde genel başkanlığa seçildiği seçim sonucunu Türkiye için olumlu ve tarihi bir gelişme olarak değerlendiriyorum" dedi.

Sevgili Kemal, CHP Genel Başkanlığı’na seçilmiş olmanızdan dolayı sizi kutlamaktan büyük memnuniyet duymaktayım. Türkiye’de, ilerlemeyi kendine şiar edinmiş en önemli parti olan CHP’nin Başkan’ı olarak sizinle ortak çıkarlarımız çerçevesinde işbirliği ve iletişim içinde olacağız. Türkiye’nin reform sürecine çok büyük ivme kazandıracağınıza olan güvenim tamdır. Türkiye’nin AB üyeliği için birlikte çalışacağız. CHP Genel Başkanlığı’na seçilmeniz Türk siyasetinde yeni bir dönemin başlangıcına işaret etmektedir. Partinize yeni bir dinamizm getirme ve gelecek seçimlerde iktidar olma mücadelenizde size başarılar dilerim. PES, CHP’yi desteklemeye devam etmekte ve önümüzdeki seçimlerde, ilerlemeyi ilke edinen bir hükümet kurmanızı yürekten dilemektedir. PES ve CHP pek çok konuda işbirliği içinde olacaktır. PES’in bütünüyle destek verdiği Türkiye’nin AB üyeliği hedefinin yanı sıra, kulturel ve sosyal haklar, gençlerin ve kadınların korunması gibi konularda işbirliği içinde olacağız. Bunlar, ilerlemeci toplumların önceliklerini oluşturmaktadır. Bu alanlarda size vereceğimiz destekle güçlü ve adil bir Avrupa’nın oluşması için birlikte çalışacağız. Bu vesileyle sizi CHP Kongresi’nde elde etmiş olduğunuz başarıdan ötürü bir kere daha kutlarım. Önümüzdeki dönemde sizinle çalışmayı büyük bir sabırsızlıkla bekleyeceğim. En iyi dileklerimle, Poul Nyrup Rasmussen PES Başkanı 1993-2001 Danimarka Başbakanı

|3|


Yeni CHP Merkez Yürütme Kurulu (MYK) Önder Sav, CHP Genel Sekreteri Gaye Erbatur, Parti içi Eğitim ve Yardımcı Kollardan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Haluk Koç, Sivil Toplum Kuruluşları, Meslek Odaları ve Yurtdışı İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı, Hakkı Süha Okay, TBMM ve Basınla İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı, Umut Oran, İş, Çalışma Hayatı ve Halkla İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Faik Öztrak, CHP Genel Saymanı Gülsün Bilgehan, Yurtdışı İlişkiler, Yurtdışı CHP Bürolarıyla İlişkiler ve Yurtiçi Siyaset İzlenmesinden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı, Tekin Bingöl, Üye Yazım Birimi ve Örgüt İlişkilerinden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı, Abdülrezzak Erten Halkla İlişkiler ve Yardımcı Kollardan Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı, Gökhan Günaydın, MYK Sekreteryası, MYK Raportörlüğü ve Meslek Kuruluşlarıyla İlişkilerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı, Süheyl Batum, Mevlüt Coşkuner, İzzet Çetin Turgut Dibek, Mahmut Duyan, Hüseyin Karakoç, Ali Koçal, Şahin Mengü, Abdullah Özer ve Berhan Şimşek MYK üyeleri. Ayrıca, Bilim Yönetim Kurulu Platformu Başkanı Sencer Ayata, Yüksek Disiplin Kurulu Başkanı Orhan Eraslan YDK Başkan Yardımcısı Orhan Akbulut ve YDK Sekreteri olark Selahattin Öcal seçildi.

Yeni dönemde CHP’nin uluslararası ilişkilerinden Haluk Koç ve Genel Sekreter Yardımcısı Gülsün Bilgehan sorumlu oldu.

CHP Eski Genel Başkanı Deniz Baykal’ın Brüksel Ziyareti Deniz Baykal Avrupa Parlamentosu’nun Sosyalistler ve Demokratlar Grubu (S&D) tarafından, 13 Nisan’da yapılan grup toplantısına konuk konuşmacı olarak davet edilmişti. Baykal bu toplantıdan önce, Parlamentoda Genişlemeden Sorumlu Komisyon Üyesi Stefan Füle ile de görüştü. Baykal konuşmasında CHP’nin Avrupa için dostça duygulara sahip önemli bir toplumsal ve siyasal gücü temsil ettiğini, çünkü CHP’nin aynı geleneksel değerleri paylaştığını daha iyi bir Dünya için daha güçlü bir Avrupa Birliği’nden yana olduklarını söyledi Bu görüşmeler sonucunda AB çevrelerinden CHP’ne destek güçlendi. Sosyalistler ve Demokratlar grubu başkanı Martin Schulz “CHP’nin Avrupa sosyal demokrat partiler dünyasının bir üyesi olarak Türkiye’de demokrasi, laiklik ve yargı reformu gibi konularda benzer duyarlılıklar içinde olduğunu” açıkladı. CHP AB Temsilcisi ve Avrupa Sosyalist Partisi (PES) yönetim kurulu üyesi Kader Sevinç PES yönetimi toplantısında Türkiye’deki sosyal politika, sendikal haklar ve Tekel isçilerinin sorunları hakkında bilgi verdi. Baykal geçen yıl Şubat ayında ve Rond-Point Schuman’da CHP’nin AB’de Temsilciliğinin açılışı için Brüksel'e gelmişti. Bu ziyaret sırasında, AB Komisyonu Başkanı Barroso, Avrupa Parlamentosu ve Avrupa İşçi Sendikaları Konfederasyonu (ETUC) üyeleri ile görüşmüştü.

|4|


Gelecek AB Dönem Başkanı Belçika’nın Öncelik ve Hedefleri AB dönem başkanlığını altı aylığına Temmuz'da devralacak olan Belçika’nın siyaset ve yeni mevzuat öncelikleri AB çevreleri ile paylaşıldı. Ana konular

-

Avrupa ekonomisi Yasal altyapı sorunları Belçika dönem başkanlığı süresince Dijital Avrupa, yaratıcılık ve kaynakların etkin kullanımı gibi başlıklarda rehber ilkeler yayımlanacak.

Çevre

-

Karbon vergisi gündemde değil.

-

Tekstil ürünlerinin etiketlenmesi Topluluk Patenti Tüketici dosyası

-

Arz güvenliği direktifi yeniden ele alınacaktır.

Yeşil teknolojilere yönelik yeni kaynaklar İklim değişikliği görüşmelerinin yeni turunuın hazırlanması

Rekabet

Enerji Enerji Atyapıları paketi Kasım’da açıklanacaktır.

Ulaştırma

-

Sınır ötesi güvenlik Yolcu güvenliği

-

Dijital gündem Ağ güvenlik ajansı

-

Tüzük önerisi Komisyon tarafından verilecek.

-

Parlamento itici güç olacak, yeni bir koruma yasası olası.

Telekom

Tarım Balıkçılık Genişleme

-

Öncelik Balkanlara verilecek ve İspanya Dönem Başkanlığı’nın öncelikleri sürdürülecek. Türkiye’nin önkoşulları yerine getirdiği başlıklar açılacak.

Avrupa Dijital Gündemi Kararlaştırıldı Dijital Gündem AB 2020 stratejisinin 7 önceliğinden ilkidir. Bu başlık altında hedeflenen eylem alanları şunlar: 

Dijital tek pazarın oluşturulması ve elektronik ticaretin özendirilmesi

Standartlar ve operasyonel konular

Internet güvenliğinin arttırılması

AB Komisyonu Başkan Yardımcısı ve Dijital Gündemden Sorumlu Komiser Neelie Kroes

|5|


Internete daha hızlı erişim

Ar-Ge ve yaratıclığa daha fazla yatırım

Dijital okur yazarlığın arttırılması daha fazla yararlanmak

Bilgi ve iletişim teknolojilerinden iklim ve yaşlanan nüfus gibi sorunlarla mücadelede

Bu alanlar kapsamında 31’i yasal mevzuat olmak üzere toplam 100 alt-faaliyet gerçekleştirilmesi beklenmektedir. Bu eylemlerin gelecek 2-3 yıl içinde, AB 2020 dijital gündeminin ise gelecek 10 yıllık zaman diliminde bütünüyle hayata geçmesi hedeflenmektedir. Bu çerçevede 31 Mayıs 2010’da toplanan AB Telekomünikasyon ve Enerji Konseyi, Avrupa için dijital tek pazarın yaratılmasının önemini vurgulayarak yapılması gerekenleri sıraladı: 

Verimlilik, ekonomik büyüme, istihdam yaratılması, yatırımların özendirilmesi çin hızlı ve en hızlı internet ağının geliştirilmesine yönelik gereki kaynağın yaratılması

Tüketici tercihi, rekabetçi ekonomi ve yaratıcılık için yeni kuşak geniş band ağının kurulması

KOBİ’ler ve Avrupa iş dünyasının faydalanması amacıyla çok iyi işleyen dijital tek pazarın kurulması

Avrupa’nın bu alandaki rekabet gücünü arttırmak için Bilgi ve İletişim Teknolojileri ile ArGe ve yaratıcılığa olan ilginin arttırılması

Bilgi ve İletişim Teknolojileri, iklim değişikliği, yaşlanan nüfus ve sağlık hizmetleri gibi ana toplumsal sorunların hizmetine verilmeli

Üye devletin yetki alanını da göz önüne alarak elektronik ticaretin potansiyelinden sonuna kadar faydalanılmalı

Dijital gündemin başarısı için dışsal faktörlerin etkisi de dikkate

alınmalı,

on-line

içeriğe

yasal

erişim

özendirilmelidir. 

Avrupa Komisyonu Dijital Gündemle ilgili çalışmaları izleyerek Konsey ve Parlamento’ya rapor vermekle görevlidir.

Konsey sonuç bildirisi için; www.consilium.europa.eu/uedocs/cms_Data/docs/pressdata/en/trans/114710.pdfThe

* CHP Milletvekil Osman Coşkunoğlu Haziran ayı başında Brüksel’de Avrupa Parlamentosu, AB Konseyi ve AB Komisyonu’nun Dijital Ajanda’dan sorumlu yetkilileri ve Avrupa telekomünikasyon ve bilişim sektörü temsilcileri ile bir dizi görüşme gerçekleştirdi. Toplantılarda Türkiye’nin AB sürecinde bilgi toplumu boyutu ve CHP’nin dijital ajanda kapsamındaki politika önerileri ele alındı

|6|


AB Medyasından ... TÜRKİYE’NİN AB GÜNDEMİ VE CHP

www.euractiv.com

Anayasa ve yargı reformu

(İngilizce’den çeviri)

<< CHP AB Temsilciliği Avrupa’nın Türkiye gündemini yakından izlemeye, ikili temaslarda bulunmak, yazılı ve görsel basına açıklamalarda bulunmak, konferans ve seminerlere katılmak ve çeşitli dergi ve gazetelere konu ile ilgili yazılar yazmak yoluyla Avrupa’daki Türkiye algısının izdüşümünü yakalamaya ve bu algıyı etkilemeye devam etmektedir. CHP AB Temsilcisi Kader Sevinç, bu amaçla, euractiv.com’a son dönem gelişmeler hakkında bir mülakat vermiştir. CHP’nin, AKP tarafından hazırlanan Anayasa Reform Paketi konusunda tutumu nedir? AKP, hazırlanan paketin halkoyuna sunulması için gerekli olan üçte iki çoğunluğu sağlayabilmek için diğer partilerin desteğine ihtiyaç duymakta. K. Sevinç : CHP Türkiye’de demokrasiyi ve sosyal reformları yaşama geçirmek için çalışan Avrupalı sosyal demokrat bir partidir. Bu bağlamda Türkiye’de Anayasal düzenin kapsamlı olarak yenilenmesinden yanayız. Hedefimiz erkler ayrımı, insan hak ve özgürlükleri, laiklik, kadın-erkek eşitliği, sosyal haklar, çevreye saygılı ekonomi, bilgi toplumu, ekonomik büyüme ve istihdam hedeflerini güvence altına alan ve ileriye taşıyan bir anayasadır. Türkiye’nin mevcut Anayasası 1980 askeri darbesinden sonra hazırlandı. AKP’nin önerisi daha fazla özgürlük, Yüksek Askeri Şura’nın etkisinin azaltılması ve daha az yargı özerkliği anlamında daha “sivil” bir anayasa olarak sunulmakta. CHP’nin bu konudaki görüşleri nelerdir? K. Sevinç : Pakette yer alan 30 öneriden 27’si CHP’nin daha önceki değişiklik önerileri ile aynı. Örneğin, askeri darbeler döneminde en fazla mağdur olan parti olarak CHP, 1980 askeri darbesini yapanların yargılanması konusunda gerekli düzenlemeleri öneren ilk partidir. Ancak, bu pakette sizin de vurguladığınız gibi yargı bağımsızlığını ve tarafsızlığını önleyen üç madde var. Hakim ve savcıların atanmasında yürütmenin yargı üzerindeki yetkilerini daha da arttıran düzenlemeler öngörülmekte. CHP’nin önerisi Avrupa Konseyi’nin yaklaşımı ile uyumludur. Türkiye’nin siyasal uzlaşma ve kamu desteğinin sağlanması durumunda şu anki otoriter eğilimleri dizginleyecek bir erkler ayrımı sistemi yaratacağına inanmaktayız. Başbakan Erdoğan, paketin amacının AB’ye uyum olduğunu belirtiyor. Bu reformlar gerçekten de süreci hızlandırır mı? Bazı Avrupalı Parlamenterler paketi olumlu karşıladı. K. Sevinç : Avrupa Parlamentosu’nda bulunan Sosyalistler&Demokratlar grubu başta olmak üzere Parlamento’nun diğer üyeleri ve bazı medya organları ve akademi çevreleri laiklik, güçler ayrılığı ve demokratik bir hükümetin önemi konusunda CHP’nin tutumunu desteklemektedir. Ayrıca, Avrupa Konseyi’nin Danışma Organı Venedik Komisyonu paketteki tüm maddelerin aynı anda referanduma sunulmasının demokratik olmadığını vurgulamaktadır.

|7|


TBMM’de yapılan oylamada partilerin kapatılması ile ilgili maddenin yeterli oyu alamayarak paketten düşmesini nasıl değerlendiriyorsunuz? Bu sonuç sizin için sürpriz oldu mu? K. Sevinç : Pek çok değerli hukukçu bu madde ile yaratılan yasal sorunlardan rahatsızdı. Türk seçmeninin çoğunluğu siyasetçilerin kendi çıkarlarını koruyacak manevralardan değil yolsuzluğu önleyecek, demokrasi ve insan haklarını güçlendirecek anayasal değişikliklerden yana. Büyük olasılıkla AKP içinde de Başbakan Erdoğan’ın otoriter ve demokratik olmayan eğilimlerinden rahatsız olanlar var. CHP parti yasaklaması konusunda mevcut düzenlemeden memnun mu? Bu yapının laikliğin korunması açısından önemi nedir? K. Sevinç : Hayır. Bu yaklaşım Türkiye siyasi atmosferinin çok basit bir yorumu olur. CHP Kopenhag siyasi kriterleri ile uyumlu bir anayasa istemektedir. Bu nedenle siyasal uzlaşmaya dayalı bir anayasa yenileme sürecinde ısrarlıdır. Bu süreç daha ileri, modern ve yaratıcı bir anayasanın önünü açacaktır. Ayrıca AP Sosyalistler&Demokratlar grubu başkanı Martin Schulz, CHP Genel Başkanı Sayın Deniz Baykal’la yaptığı basın toplantısında laikliğin demokrasinin en önemli temellerden biri olduğunu vurgulamıştır. Ne yazık ki AKP hükümeti, yargı bağımsızlığını ortadan kaldıracak düzenlemelerle denge esasına dayalı bir düzenin bozulmasına neden olmaktadır. Ayrıca reddedilen madde yasadışı faaliyetlerde bulunan gruplarla ilişkisi olan partileri kapatma yetkisini yargının elinden almaktaydı. Siyasal partilerin kapatılması demokrasi açısından bir sorundur ve mevcut yasalar değiştirilmek zorundadır. Bu değişiklikler, AKP’nin “sorunları yeni sorunlarla ikame eden” yaklaşımı çerçevesinde değil, daha modern ve demokratik bir anayasa ile sonuçlanacak uzlaşmaya dayalı bir sürecin eseri olacaktır. Anketler AKP’nin oy oranını %40, CHP’nin oy oranını %21 olarak göstermekte. CHP’ye olan destek neden bu kadar düşük? Nedeni genç seçmenler mi? K. Sevinç : 26 Nisan tarihi itibariyle yapılan anketlerde AKP % 29, CHP yaklaşık %26 oy oranına sahip. Kamuoyunun tercihleri değişebilir. Eğitimli, çalışan, emekçi kesimlere mensup seçmen CHP’ye oy vermekte. Dinsel duyguları sömüren ve seçim yardımları dağıtan partiler zaman zaman daha fazla oy alabilmekte. CHP olarak bizim görevimiz 21. yüzyılın rekabetçi Türkiye’sini kurmak konusunda daha fazla çalışmaktır. Kuzey Kıbrıs seçimlerini iki devletli çözümden yana olan Derviş Eroğlu’nun kazanması konusunda CHP’nin değerlendirmesi nedir? Sonucun Ada’nın birleşme ümitlerini yıkması ve Türkiye’nin AB sürecini etkilemesi olasılık dahilinde. K. Sevinç : CHP, Kıbrıs’ta yaşanan soruna taraflar arasında diyalog yoluyla çözüm bulunmasından yana. Türk tarafı 2003 yılında barıştan yana olan tavrını Birleşmiş Milletler’in Annan Planı’na “evet” demekle göstermiş oldu. Bu AB’nin de istediği bir sonuçtu. Buna rağmen AB plana “hayır” oyu kullanan Güney Kıbrıs’ı Birliğe kabul etti. O günden bu yana yaşanan gelişmeler Türk tarafını da etkiledi. Sayın Eroğlu görüşmelere devam edeceğini açıkladı. Doğu Akdeniz’de barışı ve ekonomik dinamizmi sağlayacak akılcı bir çözümün bulunması hepimizin ortak arzusudur. >>

http://brussels.chp.org.tr

|8|


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.