Halkulasim54

Page 1


on-kapaki-ici-arka-kapak-ici54:Layout 1 11.11.2014 09:26 Page 1


01-27-sayi54:Layout 1 12.11.2014 11:44 Page 1


01-27-sayi54:Layout 1 12.11.2014 11:44 Page 2

İÇİNDEKİLER

8

İmtiyaz Sahibi: Murat UZUN Gsm.: 0555 553 20 72

AKIA TESLİMATLARIYLA

Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Ahmet ERGUN Gsm.: 0505 423 12 17

BÜYÜMEYE DEVAM EDİYOR

Editör Ahmet ERGUN

Halkla İlişkiler Müdürü Melek ALTUNDAŞ

YAYIN TÜRÜ Ulusal Süreli Yayın - Aylık

2

16-17

Basım Yeri ANKA Matbaacılık LTD.ŞTİ.

İçindekiler

Yönetim Yeri Tarlabaşı Bulvarı Kalyoncu Kullu Mh. Gönül Apt. No.:242 Kat: 2 Daire: 2 34435 Beyoğlu/İSTANBUL Tel&Fax : 0212 361 45 29 E-mail: halkulasim@hotmail.com

10

Grafik Tasarım EYLÜL GRAFİK-Satı GÖKÇE Tel: (0212) 252 62 57

BOSCH TÜRKİYE ARAŞTIRDI İLK TERCİH DİZEL ARAÇLAR

HALK OTOBÜSÇÜLERİ, MİNİBÜSÇÜLER, SERVİSÇİLER, TURİZMCİLER VE ŞEHİRİÇİ YÜK TAŞIMACILARINA

MÜJDE! DEMİRBAŞ GÜVENCESİ KARSAN İLE GENİŞLİYOR


01-27-sayi54:Layout 1 12.11.2014 11:44 Page 3

YENİDEN YAPILANMALIYIZ

Türkiye her geçen gün daha da büyüyor. Aksaklıklar ve global krizler rağmen hemen her alanda büyüyen ve büyük hedefleri olan bir ülkeyiz. Geçmişe bakıldığında daha kararlı ve inatçı bir gelişmeye sahip ülkeyiz. Bu sözler maalesef yolcu taşımacılığı anlamında geçerli değil! Sektörün aktörleri olan halk otobüsçüler, minibüsçüler ve servisçiler üstlerine düşeni fazlasıyla yapsa bile maalesef yetkili kurumlardan gerekli destekleri alamamaktalar. Araç yaş ortalamaları her geçen gün daha da gençleşse de, çalışanları eğitimli ve kurallara riayet de etse, hizmet anlamında her türlü yatırımları yapsalar da hak ettikleri destekler bu sektör esnaflarından ve şirketlerinden esirgenmektedir. Servisçiler en yeni araçlarla hizmet vermekteler. Lakin halen belediyeler bu sektör çalışanlarına gerekli kolaylıkları sağlamamıştır. Sektör için en önemli sorun olan parklanma alanları dahi halen oluşturulmamıştır. Her yıl zam döneminde önemli sıkıntılar yaşamaktadırlar. Halk otobüsleri ise durmadan artan bedava kartlar ile boğuşmaktadır. Artık çalışanları dahi sayamayacağı kadar sayısız çeşit bedava kartın bulunduğu sektörde bedava yolcu orana birçok yerde %30’ları dahi geçmiş durumda. Minibüslerde de durumlar pek iç açıcı değil! Halen UKAME’lerde temsil hakkı tanınmaması da ayrı bir sorundur. Şehiriçi yolcu taşımacılığı yapan tüm bu sektörler belediyelerin sorumluluğunu yerine getiren yardımcı güçlerdir. Belediyelerin ve devletin de üstüne düşen yolcu taşımacılarını korumak olmalıdır. Bu sektör şehirleri ayakta tutan, iş yaşamını idame ettiren, hareketliliği sağlayan, turizmi sırtlayan ve o şehrin yaşayanlarını her gün evinde uyumasını ve uyanmasını sağlayandır. Şehri şehir yapandır bu sektör. Bu sektör desteklenmeden 2023 hedeflerinin birçoğu hayalde kalacaktır. Bir düşünelim; işçi işine gidemezse, patron trafikte kalırsa, turist şehri gezemezse, öğrenci okuluna gidemezse veya bunlar aksarsa nasıl bir tablo çıkar ortaya? Ne öğrenciden başarı beklenir, ne patrondan yüksek vergi, ne işçiden katma değer, ne de turist gelir keşmekeş bir şehre…

46

SEKT ÖR KIŞ LASTİĞİNDEN MEMNUN

HER ŞEHRİN KANIDIR YOLCU TAŞIMACILIĞI

36-37

Erzincan Halk Otobüsleri Kooperatifi Başkanı MEHMET ALBAYRAK:

24-25-26-27

editörden

ANADOLU ISUZU 30 YAŞINDA Anadolu ISUZU 30’uncu Yaşını, Unutulmayacak Bir Geceyle Kutladı

MURAT UZUN

3


01-27-sayi54:Layout 1 12.11.2014 11:44 Page 4

ÜNYE OTOGARINA KAVUŞUYOR Yapımına 2012 yılında başlanan Ordu Büyükşehir Belediyesi Ünye Şehirlerarası Otobüs Terminalinin bilet satış ünitelerinin ihalesi yapıldı. Kasım ayı içerisinde hizmete girmesi planlanan Otogar için geri sayım başladı. Ordu Büyükşehir Belediyesi Destek hizmetleri Daire Başkanlığı’na bağlı İşletme ve İştirakler Müdürlüğü ekipleri tarafından terminalde ki son çalışmalar tamamlanıyor. Terminaldeki 17 bilet satış ünitesi için ihale yapıldı. İhaleye Ordu Büyükşehir Belediyesi Genel

Sekreteri Dr. Mustafa Çöpoğlu, Encümen Üyeleri, Daire Başkanları ve yetkililer katıldı. Şuan da çevre düzenlemesi çalışmaları devam eden terminalin Kasım ayı içerisinde hizmete girmesi bekleniyor. Devlet Sahil yolunun bittiği ve Çevre Yoluyla kesiştiği noktada bulunan yeni terminal, konumu itibariyle şehirlerarası yolcu taşıyan otobüslerin şehir içine girmesine engel olacak. Bu sayede Ünye Devlet Sahil Yolu rahatlayacak. Otobüsler şehri içine girmeden direkt olarak çevre yolundan gidiş gelişlerini sağlayacaklar.

ANTALYA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ TRAFİK ZABITASI KURDU Antalya Büyükşehir Belediyesi, trafik zabıtası kurdu. Emniyet Müdürlüğü ile koordineli çalışacak trafik zabıtası, belediye çalışmaları sırasında trafik düzeninin sağlanması, kaldırıma park eden araçların kaldırılması gibi konularda görev yapacak. Büyükşehir Belediyesi Zabıta Dairesi Başkanlığı, belediye zabıta yönetmeliğinin trafikle ilgili görevleri, zabıta emir ve yasakları tembihnamesinin ulaşımla ilgili emir ve yasakları ile 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun ilgili maddelerinde belirtilen görevleri yerine getirmek üzere Trafik Zabıta Amirliği kurdu. Kaldırıma Park Edenleri Kaldıracak Trafik zabıtası bundan böyle, kaldırımlara park ederek yayaların geçişini zorlaştıran, motorlu ve motorsuz araçları, emniyet trafik ekipleriyle birlikte çalışarak kaldıracak. Zabıta, belediye birimlerinin kent içindeki çalışmalarında trafik düzenini ve güvenliğini sağlayacak, gereken tedbirleri alacak. Trafik zabıtası, il genelinde trafik ile ilgili yaşanan sorunları tespit ederek, belediye tarafından dikilen levha ve işaretlere verilen zararları belirleyecek. Hafriyat ve diğer malzeme taşıyan araçların cadde, sokak ve meydanları kirletmelerine mani olmak üzere yasal işlem yapmakla görevlendirilen trafik zabıta ekipleri, Antalya’nın daha yaşanabilir kent olması yönünde çalışmalarını sürdürecek.

TOPLU ULAŞIMDA ÜCRETSİZ İNTERNET DÖNEMİ Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, toplu ulaşım araçlarında ücretsiz internet dönemini başlattı. İlk olarak Konyaaltı Sahili’nde vatandaşlara sunulan kablosuz internet hizmeti; ANTRAY, Büyükşehir Belediyesi’nin resmi plakalı 40 adet kırmızı otobüsü, nostalji tramvayı ve deniz otobüslerinde hizmet verecek. Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel’in göreve geldiği ilk aylarında Konyaaltı Sahili’nde başlattığı ücretsiz internet hizmeti yaygınlaşıyor. Büyükşehir Belediyesi, şirketi Ulaşım A.Ş tarafından altyapısı tamamlanan kablosuz internet dönemini toplu ulaşım araçlarında hizmet vermeye başlayacak. Büyükşehir Belediyesi’nin resmi plakalı 40 adet kırmızı otobüsü, Kepezaltı ve Meydan arasında hizmet veren ANTRAY, nostalji tramvayı ve deniz otobüsünde vatandaşlar ücretsiz internetten faydalanabilecek. Ücretsiz İnternet Yaygınlaşacak Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, internet çağında olduklarını belirterek, “İlk olarak Konyaaltı Sahili’nde uygulanan ücretsiz internet vatandaşlarımız tarafından büyük beğeni topladı. Resmi plakalı kırmızı otobüs, ANTRAY, nostalji tramvayı ve deniz otobüslerinde seyahat eden vatandaşlarımız kablosuz internet kullanabilecek. Bu hizmetimizi halkımızın yoğun olarak kullandığı noktalarda da yaygınlaştırmak için çalışmalarımıza başladık” dedi.

4


01-27-sayi54:Layout 1 12.11.2014 11:44 Page 5


01-27-sayi54:Layout 1 12.11.2014 11:44 Page 6

MUDANYA SAHİL PROJESİNE START Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, 8.5 kilometrelik düzenlemeyi içeren Mudanya-Güzelyalı arasındaki sahil düzenleme ve rekreasyon projesinin birkaç gün içerisinde başlayacağını açıkladı. Başkan Altepe, Mudanya ile Güzelyalı arasındaki 8.5 kilometrelik sahil bandını içeren ve bürokratik engeller nedeniyle bir türlü sonuçlandırılamayan sahil düzenleme ve rekreasyon projesinin birkaç gün içinde başlayacağını söyledi. Büyükşehir Belediyesi olarak Bursa’yı diğer alanlarda olduğu kadar sahiller şehri olarak da düzenlemek, kentin bu konudaki farkındalığını artırmak istediklerini belirten Başkan Altepe, işe Mudanya’dan başlayacaklarını ifade

etti. Mudanya sahil projesinde karşılarına çıkartılan her türlü engeli aştıklarını ve projeye başlamak için yolun sonuna geldiklerini belirten Başkan Altepe, projeyle ilgili bugün yarın imzaların atılacağını duyurdu. Mudaya’dan başlayan sahil düzenleme işlemlerinin sırasıyla Gemlik ve Kumla gibi bölgelerde de yapılacağını vurgulayan Başkan Altepe, “İstiyoruz ki önümüzdeki yaza Bursalılar bir başka girsin, sahillerimiz bir başka güzel olsun. Hayırlısıyla Mudanya ile başlıyoruz. Belirlediğimiz hedeflere emin adımlarla ilerliyoruz” dedi. Yunuseli Uçuşlara Açılıyor Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Al-

tepe, meclis toplantısında Yunuseli Havaalanı’nın ulaşımlara açılmasıyla ilgili açıklamalarda da bulundu. Konuya ilişkin tüm hazırlıkların tamamlandığını, Milli Savunma Bakanlığı’yla Büyükşehir Belediyesi ve Valilik arasında son imzaların atıldığını vurgulayan Başkan Altepe, “İnşallah yarından itibaren düzenlemelere başlayacağız. Öncelikle pistler ve yardımcı binaların inşa sürece başlayacak. Kısa süre sonra da alan, pilotların görerek iniş kalkış yapabilecekleri hale getirilecek. İnşallah Bursa’yı, bu ayrıcalığa da taşımış olacağız” diye konuştu.

TELEFERİK HEDEFLERİ AŞTI Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından Haziran ayının başında hizmete alınan teleferik, 4 ayda 450 bin yolcu taşıdı. Yılda 350 bin olarak konulan yolcu hedefinin 4 ayda 450 bin gerçekleşerek 150 bin aşıldığını belirten Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, “İnşallah kalan hat da ocak ayına kadar tamamlanacak ve teleferik oteller bölgesine uzatılmış olacak” dedi. Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, haziran ayında hizmete alınan teleferikle bugüne kadar 450 bin yolcunun taşındığını açıkladı. Teleferik ihalesine çıkarken yılda 350 bin yolcu hedefi koyduklarını ve 4 ayda 450 bin yolcu taşıyarak konulan hedefi 150 bin aştıklarını belirten Başkan Altepe, “Teleferiğin Bursa’ya ne kadar katkı sağladığı, ortaya çıkan rakamlarla da ispatlanmış oldu. Gelen yolcuların yüzde 80’i, başta Araplar olmak üzere yabancı turistler. Bu da turizm yatırımlarının kentimiz açısından önemini ortaya koyuyor” dedi. Yılbaşında Oteller Bölgesi Başkan Altepe, basın toplantısında, teleferiğin en geç yılbaşına kadar oteller bölgesine uzayacağını da açıkladı. Teferrüç-Sarıaalan hattının yenilendiğini ve 7 Haziran 2014 tarihinden bu yana hizmet verdiğini belirten Başkan Altepe, Sarıaalan-Oteller Bölgesi hattının da en geç yılbaşına kadar hizmete sokulacağını ifade etti. Önlerinde herhangi bir engelin kalmadığını, çalışmaların tüm hızıyla sürdüğünü vurgulayan Başkan Altepe, “İnşallah yılbaşında bu hattımız bitmiş olacak. Buradan oteller bölgesinde kayak pistlerine kadar teleferiği kullanmış olacağız” diye konuştu.

6

Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı nedeniyle teleferik hattının elinde Türk bayrağı olan herkese ücretsiz hizmet vereceğini kaydetti. Konuya ilişkin önerinin Teleferik AŞ yönetimi tarafından kendisine getirildiğini ve derhal onayladıklarını belirten Başkan Altepe, “Böylelikle, Şanlı Türk’ün şanlı bayrağını getiren her vatandaşımız Uludağ’a ücretsiz çıkabilmiş olacak” şeklinde konuştu. Bursa’yı turizme hazırladıklarını, kentin turizm pastasından hak ettiği payı alması için gerekli yatırımları kararlı adımlarla bir bir hayata geçirdiklerini vurgulayan Başkan Altepe, şehrin her bir bölgesinin deniz, hava ve kara yoluyla raylı sisteme entegre edileceğini hatırlattı.


01-27-sayi54:Layout 1 12.11.2014 11:44 Page 7


01-27-sayi54:Layout 1 12.11.2014 11:44 Page 8

Alçak Taban AKIA ULTRA LF 12 aracını piyasaya sunan AKIA ’ya esnafın ilgisi günden güne büyüyor. Yeni teslimatlar ile otobüs piyasasındaki yerini hızla sağlamlaştıran AKIA, esnafın yeni gözdesi olma yolunda, satışlarını hızla arttırıyor.

AKIA TESLİMATLARIYLA BÜYÜMEYE DEVAM EDİYOR İstanbul esnafı tarafından uzunca süre heyecanla beklenen AKIA, satışa başlaması ile beraber büyük ilgiyle karşılandı. Kısa zamanda sipariş yoğunluğu yaşanmasına karşın teslimatlar hızla sürüyor. Kaliteli ve güvenilir karoseri, ekonomik yakıt tüketimi ile kısa zamanda esnafın tercihi olan ULTRA LF 12, Özel Halk Otobüslerinin Turkuaz araçlarında hemen her gün yeni teslimatları ile ‘Şehrin Yeni Yüzü’ sloganını hayata geçiriyor. Ekim ayı içerisinde de Yeni İstanbul Halk Otobüsleri A.Ş.’ye bağlı esnaflardan Hacı Zeyrek KOCAMAN(B-096 ) ve Kıyasettin KAÇMAZ’ın(B-099) teslimatları gerçekleşti. İstanbul Halk Ulaşım A.Ş. üyelerinden Okay TURAN’da A-132 nolu aracını AKIA ile yeniledi. Ferah İç Hacim, Modern İç Dizayn ve Yakıtta Ekonomi Üretim aşamasında halk otobüs esnafı ile araç özellikleri konusunda daima irtibat halinde olunarak esnafın tüm ihtiyaçları göz önüne alınan AKIA ULTRA LF 12 kusursuz olma iddiası ile esnafla buluştu. Sektör çalışma şartlarına göre dizayn edilen araç birçok özelliği ile piyasada adından söz edilir konuma yükseldi. Sade ve modern bir dış dizayn be-

8

nimsenen araçta iç kapasite de sınıfında liderliğe oynayacak düzeyde. Ferah bir yükseklik, geniş koridoru ağı ve havuzu ile araç içi kapasitesi sektör esnafı tarafından tam not aldı. Ankaralı Özel Halk Otobüsü Esnafından Tam Not Şehir turları ile tanıtımı yapılan AKIA birçok farklı ilde de halk otobüsü esnafı ile ta-

nışma imkanı buluyor. Satışları ile kısa zamanda piyasada isminden söz ettiren AKIA, uğradığı duraklarda esnafın yoğun ilgisi ile karşılandı. Ekim ayı boyunca Ankara’da özel halk otobüsçüleriyle tanışan AKIA esnaftan büyük ilgi gördü. Üretim aşamasında da esnafın görüşleri alınarak şekillendiği belirtilen AKIA ULTRA LF 12 özellikleri ile esnafın ihtiyaçlarına cevap veriyor.


01-27-sayi54:Layout 1 12.11.2014 11:44 Page 9


01-27-sayi54:Layout 1 12.11.2014 11:44 Page 10

Bosch Türkiye tarafından gerçekleştirilen ve araç kullanım alışkanlıklarının gözler önüne serildiği “Otomotiv Araştırması”na katılanların yüzde 83’ü binek otomobil sürücülerinden oluşuyor. Araştırma bu yönü ile binek araç kullanım alışkanlıklarına ışık tutuyor.

BOSCH TÜRKİYE ARAŞTIRDI İLK TERCİH DİZEL ARAÇLAR

A

raştırmaya göre, halen kullanılan araçların yüzde 45’i dizel, yüzde 26’sı benzinli, yüzde 29’u ise LPG/Benzinli. Kullanıcılara yeni araç almaları durumunda ne tür araç tercih edecekleri sorulduğunda, yanıt yüzde 59 oranla dizel, yüzde 19 oranla benzinli, yüzde 21 oranla LPG/Benzinli, yüzde 1 oranda ise hibrid benzinli oldu. İstanbulluların yeni araç tercihi de, yüzde 73 oranla dizel çıktı. Sürücülerin yüzde 79’unun ise araç alımlarında araçların çevreci olmasını istemeleri de önemli bir gelişme olarak dikkat çekiyor. Yeni araç seçiminde kriter yakıt tüketimi Araştırma sonuçlarına bakıldığında, yeni araç alımında yakıt tüketiminin yüzde 91 oranıyla en önemli kriter olduğu görülüyor. Bunu yüzde 55’le aracın fiyatı, sürüş keyfi, yakıt tipi ve markası takip ediyor. Verilere göre, erkek kullanıcılar (yüzde 58), kadın kullanıcılara göre (yüzde 46) fiyata, kadın kullanıcılar da (yüzde 58) erkeklere oranla (yüzde 48) sürüş keyfine daha fazla önem veriyor. Ayrıca, erkekler yakıt tipine, kadınlar da aracın dizaynına karşı cinsten daha meraklı.

10

Araştırmada, sürücülerin araç üzeri güvenlik sistemlerine, yakıt tasarrufu ve çevreci olması kadar önem vermedikleri görüldü. Bu sonuçtan yola çıkarak; kazaların yüzde 90’nın sürücü hatalarınından oluştuğunu düşündüğümüzde, sürücü destek sistemlerinin sürücüler tarafından daha yakından tanınmasının ve farkındalılıklarının artması gerektiği söylenebilir. Araç kullanmak her 5 kişiden birinde stres yaratıyor Sürücülerin araç kullanırken hissettiklerinin de irdelendiği araştırmaya göre, araç kullanmak her 5 kişiden birinde stres yaratıyor. Yine her beş sürücüden ikisi araç kullanmak zorunda olduğunu söylüyor. Bu zorunluluk İstanbul’da yaşayan her 5 sürücünün 3’ünde var. Trafikte sürücülerin üzerinde en çok stres yaratan durumlar trafik yoğunluğu (yüzde 72) ve ani fren yapmak (yüzde 62) olarak ön plana çıkıyor. Park etmek büyük sorun Sürücüler, araç kullanırken yaşadıkları zorlukları sıralarken, haftada 2.6 kez akşam karanlığında ve yoğun trafikte, 2.3 kez çok sıkışık trafikte araç kullanmak zorunda ol-

duklarını söylüyor. Yoğun trafikte araç kullanma zorunluluğu İstanbul’da 3.2 güne, çok sıkışık trafikte araç kullanma zorunluluğu 3 güne çıkıyor. Sürücüler, haftanın 2.3 günü park yeri bulmaya çalışmak, 2.2 günü dar alana park etmek, 2 günü ise, yoğun trafiği olan yerlere park etmek zorunda kalıyorlar. Bosch Türkiye Otomotiv Araştırması katılımcıların trafikte en sık karşılaştıkları durumları ortaya koydu. İlk sırayı yüzde 22’lik oranla sürücülerin farlarını yol durumuna göre ayarlamamasından duyulan rahatsızlık alıyor. Yüzde 19’la park edilebilecek alanların çok dar olması, yüzde 14’lük oranla sürücülerin önüne çıkan engel nedeniyle şerit değiştirmek zorunda kalması, yüzde 12’lik oranla aniden yaya çıkması nedeniyle ani fren yapmak zorunda kalmak geliyor. Bosch “Akıllı uzun Far Kontrölü” teknolojisi, karşıdan gelen araca ve yol durumuna göre farları otomatik olarak ayarlayarak sürücüye daha kolay bir sürüş sunuyor. Diğer sık rastlanan durumlar arasında ise, şerit değiştirirken kör noktada araç olması, trafik durumu nedeniyle takip mesafesini koruyamamak, hız limitlerini geçmek, yorgun araç kullanmak ve trafik işaretlerini gözden kaçırmak geliyor.


01-27-sayi54:Layout 1 12.11.2014 11:44 Page 11


01-27-sayi54:Layout 1 12.11.2014 11:44 Page 12

İstanbul’un Metro Sorunu Gelişmiş Ülkelerdeki Gibi Çözülmeden Kaliteli ve Nitelikli Ulaşım Üreten Servisler Kaldırılamaz!

TRAFİĞİN ÇÖZÜMÜ “KADEMELİ MESAİ”

Hükümet tarafından Kasım ayı başında açıklanan “Öncelikli Dönüşüm Programı” toplumun değişik kesimlerinden, özellikle de küçük çocuğu olan veliler tarafından tepki ile karşılandı. Büyükşehirlerdeki trafik sorununu azaltmak amacıyla programda yer verilen, 2018’e kadar raylı sistem hatları üzerinde bulunan işyeri, üniversite ve okullara yönelik servis taşımacılığının kaldırılacağına yönelik açıklama veliler arasında endişeye neden oldu. Biz de sıcağı sıcağına son durumu, konunun uzmanı ve en yetkili muhatabı İstanbul Taşımacılar Birliği Derneği (İSTAB) Yönetim Kurulu Başkanı Ali BAYRAKTAROĞLU’na sorduk.

12


01-27-sayi54:Layout 1 12.11.2014 11:45 Page 13

Ali Bey öncelikle servis taşımacılığı sektörü adına son derece sıcak bir gündem ve yoğunluğun yaşandığı bu günlerde bize zaman ayırdığınız için Halk Ulaşım Dergisi olarak teşekkür ediyoruz. Sektörle nasıl tanıştınız? Servis sektöründeki yolculuğunuzdan bahseder misiniz? Bundan yaklaşık 22 yıl önce, 1992’de bir araç alarak bu sektörle yollarımız kesişti. Mutfaktan yetişmiş bir insanım; 3 yıl servis sürücülüğü yaptım. O yıllarda şoförlük yaparken bir şirketten yöneticilik teklifi aldım. Peki dedim ve 96 yılından itibaren yönetici olarak sektördeki serüvenimiz devam etti. Yönetici olduktan bir süre sonra da biz kendimizi keşfettik ve bu işi yönlendirmemiz lazım diyerek 96 yılında ilk şirketimizi kurduk. Sonrasında ise servis taşımacılığını nasıl nitelikli hale getiririz diye düşünmeye başladık ve bu yolculukta öncülük yapmamız gerektiğini gördük. 22 yıldır içinde bulunduğum bu sektörü iyi tanıyorum. Hangi aşamaları kat ettiğini, nereden nereye geldiğini çok iyi biliyorum. 90’lı yıllarda servis taşımacılığına olan ihtiyaç çok büyüktü. İnsanlar “Bize servis lazım” diyerek arabaların önlerini keserlerdi. Şimdi ise ciddi üye sayısına ulaşıldığı için durum değişti ve biz insanların kapısına gidiyoruz. Çok ciddi rekabet var. Birinin 1 TL dediği işe diğeri 2, öteki 3 TL diyor. 1 TL diyen işi alıyor. Aslında belki işin yapılışı 1.5 TL. Dolayısıyla rekabet çok ciddi boyutlarda. 2000’li yıllara kadar sektör gerçekten refah seviyesini koruyordu. 2000’li yıllardan sonra ise sektör rekabet anlamında büyüdükçe finans anlamında küçülür hale geldi. Tabii ki denge bozulduğunda, getiri ve işletme maliyetleri arasındaki makası açıldığında zafiyet başlıyor, sektör zor bir sürece sürükleniyor. ARAÇ KALİTESİ YÜKSELDİ Sektöre ilk başladığımız yıllarda araçların kalitesi çok düşüktü. İlk etapta yolcularımızı nitelikli araçlarla taşımalıyız diye düşündük. İnsanlar yolculuk yaparken ses problemi yaşamalı

ve konfor kusursuz olmalıydı. Araç piyasasına hakim olan üretici firmaya defalarca söylememize rağmen araç kalitesinde artışa yanaşmadı. Yeni üreticilerin piyasaya girmesiyle kalite hızla yükselmeye başladı. Biz de nitelikli araçları tercih ederek satın almaya başladık. Piyasa zaman içinde dönüştü ve sektördeki konforlu araçların oranı çok yükseldi. Müşteri de bilinçlendi. İhale şartnamelerinden kalitesiz araçlar çıkarıldı. Sektörde araç kalitesinin yükselmesinde öncülük yaptığımızı düşünüyorum. Sektörün geneliyle ilgili bir şeyler yapılması gerektiğini fark ettik ve 2000’li yıllarda İSTAB ile tanışarak yönetime girdik. İSTAB’ın sivil toplum kuruluşu olması münasebetiyle firmamızda yaptıklarımızı oraya da yansıtmaya çalıştık. Bugün malum İSTAB’ın başkanlığını yapıyoruz. İSTAB VE İTO TEK ÇATI Baktığımızda bize göre taşıma sektöründe İSTAB ve İTO var. 2000’li yıllarda bu iki çatının birlikte hareket ettiği, yöneticilerinin bir olduğu bir yapı hayal ediyorduk. O hayalimizi gerçekleştirdik. İTO’da meclis üyeliği, komite başkanlığı yana arkadaşlarımız İSTAB’da da Yönetim Kurulu masasında oturuyorlar. Dolayısıyla İSTAB’da alınan kararlar İTO’da, İTO’da alınan kararlar İSTAB’da destekleniyor. Bu iki çatı ayrışık olsaydı bana göre aldırdığımız kararlar, yapmış olduğumuz işler biraz daha ötelenebilir, uzayabilirdi. UKAME’DE İMZA YETKİSİ İSTİYORUZ Biz servis taşımacıları olarak 5216 sayılı yasaya göre büyükşehir belediyesine bağlı toplu ulaşım hizmetleri birimine bağlıyız. Orada da UKAME denen birim İstanbul’daki trafikle ilgili tüm kararları alıyor. İstanbul’da 50 bine yakın servis aracı ve İTO bünyesine bağlı 17 bin civarında şehiriçi yolcu taşıyan üye var. Taşıma camiası olarak çok büyüğüz ancak UKAME’de imza yetkimiz yok. Şimdi bu sorunu aşmak için çaba harcıyoruz ve İTO Başkanımız Sayın İbra-

him Çağlar’da bizi destekliyor. Bunun için bir yasaya ihtiyacımız var. Bir torba yasanın içerisine ihtiyaç duyduğumuz maddeyi koydurarak UKAME’de bizden birinin yer alması için uğraşıyoruz. Bunu da başaracağımıza gönülden inanıyorum. İstanbul ulaşımıyla ilgili kararların alındığı o masada bizlerden birilerinin olmasının daha verimli olacağı muhakkaktır. Daha spesifik kararlar alınabilir. Sektörle ilgili bir karar alınacağında sektörün bileşenlerine gitmeniz gerekir. Onun ismi de halk tabiri ile saha oluyor. Biz de sahadanız. Hem şirketlerimiz var hem de sivil toplum kuruluşlarını yönetiyoruz. UKAME’de yer almanız diğer taşımacı esnafı, örneğin halk otobüsçülerini, minibüsçüleri, taksicileri de etkileyecek mi? Genele yönelik bir çaba mıdır bu yoksa sadece İSTAB’a yönelik bir çalışma mı? Bizim UKAME’de olmamız kesinlikle şehirçi yolcu taşımacılığı ile ilgilenen bütün bileşenlere faydası olacak. Sonuç olarak İTO 22. Komite’de başkanlık yapıyorum. Bu Komite’de; halk otobüsçüleri, taksiciler hatta çok ilginçtir adalarda faytonculuk yapanlar var. Dolayısıyla


01-27-sayi54:Layout 1 12.11.2014 11:45 Page 14

bizim orada olmamız halk otobüsçüsünü de, taksiciyi de bütün şehiriçi yolcu taşımcılarını da ilgilendiren bir durum. Sonuçta onların da bizi orada olmamız konusunda destekliyor olmaları gerekiyor. UKAME’ye giriş sağlanabilirse ne gibi faydaları olacak? UKAME’de direk temsil hakkınız var ise gündeme madde ilave edebiliyorsunuz. Sorunlarınızı direk gündemin içine attırabiliyorsunuz. Alt komisyonlarda direk olarak UKAME komisyon üyesi olarak görev yapıyorsunuz. İhtiyaten dinlenmek, usulen dinlenmekle orada imza yetkilisi olarak direk komisyonun içinde olmak arasında ciddi farklar var. Üyenizin sorunlarını masada bir üye olarak konuştuğunuzda başka, dışarıdan söz alan birisi olarak konuştuğunuzda ise zapta başka şekilde geçiyor. İmza yetkilisi olarak UKAME masasında oturmak bütün sektör bileşenleri için hayırlı olacaktır diye düşünüyoruz. Ola ki en yakın zamanda UKAME’ye girebilirseniz, İSTAB olarak ilk hangi sorununuzu gündeme getireceksiniz? Mesela her yıl öğrenci araçlarıyla ilgili bir “Zam” faslı açılır UKAME’de. Biz usulen gider kenarda otururuz. Orada belediye kendi hesaplarına göre bir çalışma yapar ve “Sonunda bu yıl size zam vermiyoruz” der. Biz de tabi ki “Bunun mutlaka bir açıklaması vardır” onu bir anlatın deriz. Kaldı ki; ülkede yüzde 9-10’luk bir enflasyon söz konusu iken zam vermiyoruz demenin mutlaka bir açıklaması olmalı. O açıklanamaz tabi ki. Sonra biz; “İTO olarak teknik bir çalışma yaptık” diyerek planlama şubemizin resmi verilerden hareket ederek hazırladığı çalışmayı sunarız. “Gördüğünüz gibi biz teknik çalışmamızı yaptık lütfen siz de yapın. Sektörün bileşenleri bu anlamda zammı hak ediyor olması gerekir” deriz ve şıp diye zammımız geçer. UKAME masasında oturuyor olsak buna benzer bir sürü sorunumuzu çok kolay bir şekilde halledebiliriz. ÖNCE DEVLET ULAŞIMDA KALİTEYİ ARTTIRSIN Hükümet Kasım ayı başında “Öncelikli

14

Dönüşüm Programı” çerçevesinde, trafik sorununu azaltmaya yönelik olduğunu düşündüğümüz 2018 yılına kadar raylı sistem hatları üzerinde bulunan işyeri, üniversite ve okullara yönelik servis taşımacılığının kaldırılacağını açıkladı. Bu uygulanabilir bir karar mıdır? Doğrusu nedir? İstanbul’da servisçilik bir arz - talep meselesidir. Bir talep oluşmuştur ve arz bunu karşılamıştır. Bir zamanlar servis sektörü çok küçüktü. Ama gün geçtikçe hacim büyümeye başladı. Çünkü İstanbul hızla büyüdü, hala da büyüyor. İstanbul bir metropol, çok fazla iş yeri var. Global olsun yerel olsun bütün büyük şirketlerin merkezleri var İstanbul’da. Dolayısıyla çok ciddi bir çalışan kitlesi yaşıyor. 15-16 milyon nüfus var. Bunların hepsine belediye taşıma hizmeti veremediğinden bu sektör doğmuştur. Ve dahası servis sektörü nitelikli araçlarıyla birlikte çok nitelikli taşıma hizmeti verir. Baktığınızda gelişmiş ülkelerde evet servis taşımacılığı yok. Size üç şehir sayayım; Moskova, Paris ve New York. Bu şehirlerde servis taşımacılığını göremezsiniz ancak yerin altına baktığınızda metro hatlarının dantel gibi yayıldığını görürsünüz. New York’ta istediğiniz bir binanın altından girip paralel metro hatlarıyla bırakın caddeyi, istediğiniz binanın altından çıkarsınız. Bu şekilde bir network içerir taşıma hizmeti. Dolayısıyla servis sektörünün bu şehirlerde olmaması manidardır. İstanbul’a baktığımızda ise yanlış hatırlamıyorsam toplamda 120 km’lik bir metro ağımız var. Zikredilen ise 2023 yılına kadar 700 km olması yönünde. Aslında ise; bir ucu Gebze’ye diğer ucu Silivri’ye dayanmış İstanbul’un metro ağı ihtiyacı paralel hatları da göz önünde bulundurursak 1000 km’nin üzerinde. Siz yasa koyucu olarak insanların kaliteli ulaşım hakkını öncelikle sağlamakla yükümlüsünüz. Metrobüse bakıyoruz, kapasitesi ayakta 150-180 kişi arası ancak 300320 kişi taşıyor. Daha düne kadar 1992 model araçlarla İstanbul’da ulaşım hizmeti veriliyordu ki o haraçları hala bazı semtlerde yolcu taşırken görebiliyoruz. Metro ağlarımız çok kısıtlı. Bugün İstanbul’un sınırları çok büyüdü ve hızla büyümeye devam ediyor. İnsanlara kaliteli toldu ulaşım hizmetini vermeseniz tabii ki alternatif yolar türeyecektir. Biz servisçiler olarak dünya

çapında kaliteli ulaşım hizmeti veriyoruz. Vatandaşların ulaşımda bizden ulaşım hizmeti almayı talep etmeleri gayet normal bir durum. Şehiriçi ulaşım konusunda devletin öncelikle kendi üzerine düşen görevleri yapması gerekli. Biz de destekleriz. İstanbul’da 700 km metro ağı olsa, güvenli yolculuk imkanı sağlansa ben de evime metro ile gider gelirim. Ama bütün bu çalışmaları yapmadan 2018 yılına kadar servisleri kaldıracağım demek çok manidar bir açıklama olur. Bana göre hükümetin bu hızla, İstanbul şehiriçi ulaşımında istenen seviyeye gelmesi 15-20 yılı bulacağını düşünüyorum. Zaten İstanbul Büyükşehir Belediyesi 2019 yılına kadar teleferik ve hafif raylı sistemler dahil 400 km hedefi koymamış mıydı? 2023’te 700 km deniyor. Biz 700 km de olsa bu işin çözülmeyeceğini biliyoruz. Öncelikle yasa koyucu devlet üzerine düşeni yaparak metro ağını oluşturmak zorunda. Yerin üstünde de keza öyle. Bütün bunlara rağmen servis taşımacılığını kaldıracağım diyorsa şehir içindeki, şehir dışındaki, mücavir alandaki bütün büyük şirketlerin taşımacılığını üstlenmek durumunda. Servisçilik olmayacak deniyor ama devletin kendi kurumlarının servisi var. Örneğin; Ulaştırma Bakanlığı’nın çalışanlarının servisi var. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin çalışanlarını benim üyem taşıyor. Bütün devlet kurumlarının servisi var. Sen yap benim yapamadığım işi diyor. Bütün bunların ışığında baktığımızda son eylem planı ve açıklamalar çok sığ kalıyor. Anlaşılır değil. Bunu yapmanın birkaç yöntemi var. Kısa orta ve uzun vadede iş kademelendirilebilir. Sektörün bileşenleriyle bir araya gelinir, bir alt komisyon oluşturulur ve çalışma yapılır. Böylece herkes söyleneni anlar. Bu koşullar altında kimse söylenenleri anlamadı. KADEMELİ SAAT UYGULAMASI Hükümetin aldığı bu kararlar, her ne kadar uygulanabilirliği pek mümkün görünmese de İstanbul trafiğini çözmeye yönelik acil durum planı olarak görülüyor. Sizin İSTAB olarak İstanbul trafiğini çözmeye yönelik bir projeniz var mı?


01-27-sayi54:Layout 1 12.11.2014 11:45 Page 15

Evet var. Projemizin adı “Kademeli Saat Uygulaması”. Tam 4 yıldır projemizi kamuoyu ile paylaşıyor ve hayata geçirmenin yollarını arıyoruz. Bütün makamlara dosya gönderdik; Ulaştırma Bakanlığı, Büyüksehir Belediyesi, İl Emniyet Müdürlüğ, Valilik. Hatta 2 ay önce bütün tv kanallarına çıkıp bas bas bağardık. Devlet 3. köprüyü yapıyor, havaalanını yapıyor, yollar yapıyor. Bunların devlete milyarca lira maliyeti var. Projemizle bir lira maliyeti olmadan trafiği rahatlatacağız dedik. Nasıl yapacağız? Elimizde sihirli değnek mi var? Bu kadar akademisyen, profesör bu işi çözemiyor da sen nasıl yapacaksın? Her türlü yasada gidip dışarıyı inceliyoruz, AB uyum kriterleri diyoruz. Madem öyle; sanayi devi Almanya tam 30 yıldır kademeli saat uygulamasını kullanıyor. Bu proje sayesinde sanayi devi olmuş. Nasıl mı: Almanya’da saat 06’da mavi yaka iş başı yapar. Adamın saat 06’da iş başı yapabilmesi için 05’te kalkması, 05.15’te evinden çıkması ve 06’da iş yerinde olması gerekli. 6’da mavi yaka trafikten çıktıktan sonra 07’de beyaz yaka yani devlet memurları iş başı yapıyor. Onlar da ulaşım araçlarını kullandıktan sonra 08’de iş başı yapacak olan özel sektör çalışanlarına devrediyorlar. 09’da ise üniversiteler, okullar öğrenime başlıyor. Çalışma saatleri kademelendirilerek 4’e bölünmüş. Biz ne yapıyoruz? 08’de hepimiz iş başı yapıyoruz. Herkes 07’de evinden çıkıyor. Ne oluyor? Huninin ağzı gibi köprülerde birikiyoruz. Her zaman gelişte ve gidişte köprüde tıkanıyoruz. Bu böyle olmasa… Saat 5.30 da o köprüyü geçen belirli bir zümre olsa. Arkasından saat saat diğer çalışanlar rahat bir şekilde ulaşım imkanlarını ve yolları kullanarak iş yerlerine ulaşsalar. Çalışma ve sosyal güvenlik bakanlığı oturup faydalarını hesaplamalı. Enerji verimliliği var, zaman kazancı var, dışa bağımlı olduğumuz yakıta yüzde 30 tasarrufu var. Yılda 32 bin kere dur kalk yapıyoruz biz. Yılda bir ayımızı trafikte geçiriyoruz. İstanbul trafiği en trafiği yoğun şehirlerden biri. Biz diyoruz ki; devlet 1 TL bile harcamadan, çıkaracağı kademeli saat uygulaması yasası ile trafiği yüzde 30 azaltabilir. Bunun kime zararı var. Üstelik Almanya’da denemiş ve başarılı olmuş. Bizim ülkemiz buna layık değil mi? Kademeli saat uygulaması sonucu mesainin erkene çekilmesi şehir ekonomisine de katkı sağlamaz mı? Tabii ki. 06’da iş başı yapan çalışan 14.30’da işten çıkacak. Gezmeye, dolaşmaya olduğu gibi özel ihtiyaçlarını karşılamak için de zaman bulacak. Gerektiğinde çocuğunu gidip okuldan alabilecek. İnsanlar muhtara gitse izin alıp gidiyor. 17’de işten çıkan adam nasıl bankaya yetişsin? Çevreye katkısı var. Bir araç günde 32 kg karbondioksit salgılıyor. Bunu tolere etmek için birkaç ağaca ihtiyaç var. Bu rakam 3.5 tona ulaştığında yaklaşık 4 tane çocuk akciğer hastası oluyor. Bu uygulamanın çevreye, doğaya, sağlığa, sosyal hayata faydası var.

de diğer ulaşım hizmeti veren bileşenler şikayetçi. Birçok hatta pik saatlerde araç yetmiyor ama gün içinde araçlar atıl kalıyor. İş saatleri ise tıklım tıklım… Ben diyorum ki o pik saatlere de inanılmaz faydası olacak. Çünkü bizim yaratmış olduğumuz o trafik binek arabası olana da sonuçta trafik olarak geri dönüyor. Saatleri kademelendirdiğimizde sabah da aynı yolcuyu alacak, akşamda. Dolayısıyla bu kademeli saat İstanbul için olmazsa olmaz bir uygulama. BİR BAŞKA PROJE “TRAFİK AKADEMİSİ” Sektör çalışanlarının eğitimi ve sektöre eğitimli personel istihdam etmek için ne gibi çalışmalar içerisindesiniz? İSTAB’ın öncelikli olarak eğitimli kişilere ihtiyacı olduğunu düşünüyorum. Herhangi bir yüksek okulda servis sürücülüğünün eğitimi yok. Bir tek uzun yol taşımacılığıyla ilgili bir okul var. Orası da pırıl pırıl mezun vermeye başlamış. Uzun yol kaptanları mezun olmaya başlamış. Bu bizi çok mutlu etti. Bizim de bir projemiz var. Bu işin akademik tarafını da ön plana çıkararak, sürücüleri gerçekten verimli bir sertifika ile direksiyon başına oturtacak bir çalışma olsun dedik ve “Trafik Akademisi” ni kuralım istedik. Pratik eğitimler için bir araziye ihtiyacımız var. Tofed’in ve UND’nin yerleri var onları inceliyoruz. Üretici firmalar da bize araç temin edeceklerini vaat ettiler. Akaryakıt istasyonları da eğitim verilecek prefabrikleri kuracaklarını söylediler. İstanbul’da hayata geçireceğimiz Trafik Akademisi’nde tüm sürücülerin eğitilerek o makama oturmasını istiyoruz. İSTAB olarak birinci önceliğimiz bu. SEKTÖRE GİRİŞLERİN ISLAHI İÇİN “PLAKA TAHDİDİ” Çevre illerde servis taşımacıları birer birer plaka tahdidine geçtiğini ve plaka fiyat-

larının da hızla yükseldiğini görüyoruz? İSTAB’ın plaka tahdidi konusunda ki görüşü nedir? Plaka tahdidi belirli bir kitlenin olsun, belirli bir kitlenin de olmasın dediği hassas bir kavram. Son dönemde İstanbul servisçileri olarak plaka tahdidinin olması yönünde görüşlerin ağır bastığını görüyoruz. Ben kendi şirketim ile yaklaşık 12 ilde iş yapıyorum. 12 ilin tamamında da plaka tahdidi var. İstanbul da yok. İstanbul’a baktığımızda ciddi bir araba sayısıyla doğru orantılı iş yapılıyor. Plaka tahdidinin olup olmamasıyla ilgili uygulamanın son olarak başladığı illere bakarak bir zümre kararı alacağız. İstanbul’da bunu istersek gerçekletirmek için neler yapılması gerektiğini konuşacağız. Baktığımızda bireysel taşımacı için bir emekli ikramiyesi gibi duruyor. İnsanlar yaklaşık 20 yıl taşımacılık yapıyorlar. Sonra kontağı kapatıp ben bu işi bırakıyorum dediklerinde yıpranmış araba kendilerine kalıyor ve para etmiyor. Tahditli plaka onlar için bir emekli ikramiyesi olsun istiyorlar. Çevre illere de baktığımızda plaka tahdidinin oradaki esnaflara bir kazanım getirdiğini görüyoruz. Mesela Ankara’da 550 bin TL, kısa zaman önce hayata geçmesine rağmen Gebze’de 150 bin TL gibi rakamlar zikrediliyor. Antalya da 80, İzmir’de 200 bin TL gibi rakamlar karşımıza çıkıyor. Böyle olduğunda şirketler için de plaka tahdidi düşünülmesi gereken bir durum. Bugün tarlasını satan adam bir araba alıp bu işe başlıyor. Servis aracı sayısı çığ gibi büyüyor. Hiçbir sorgusu, sertifikası yok. SRC belgesini her yerden alabiliyor. Sektöre girişlerin de bir şekilde ıslah edilmesi gerektiğini biz de düşünüyoruz. Bunun için ya şirketleri belgelendireceksiniz, TURSAB’da ki gibi. A grubu, B grubu, C grubu acentalar haline getireceksiniz, girişi zorlaştıracaksınız. Veyahut da tahditli plaka yoluyla sınırlandıracaksınız. Biri olmazsa diğeri olmalı. Genele sorarak yapmak istiyoruz bu işi. Sektörün bileşenlerine, üyelerimize sorup nasıl yapılması gerektiğine karar vereceğiz.

BÜTÜN ŞEHİRİÇİ TAŞIMACILARA FAYDA SAĞLAR Aslında bu durumdan hem belediye, hem

15


01-27-sayi54:Layout 1 12.11.2014 11:45 Page 16

HALK OTOBÜSÇÜLERİ, MİNİBÜSÇÜLER, SERVİSÇİLER, TURİZMCİLER VE ŞEHİRİÇİ YÜK TAŞIMACILARINA

MÜJDE!

DEMİRBAŞ GÜVENCESİ KARSAN İLE

GENİŞLİYOR

KARSAN’ın İstanbul ve Kocaeli yetkili bayiliğini alan FSM DEMİRBAŞ OTOMOTİV; Karsan JEST Minibüs, 8.16 metrelik şehiriçi toplu taşıma aracı ATAK, turizm, personel ve şehirler arası taşımada sınıf atlatan STAR ile yük taşımacılığında tuttuğunu koparan HYUNDAİ KAMYONET’in satışına başlıyor.

H

alk otobüsü ve kamyon satışında Türkiye’nin lider bayii FSM Demirbaş Otomotiv ürün gamını geliştirerek yolcu ve yük taşımacılığı alanında farklı sektörleri de kanatları altına aldı. Geçtiğimiz ay FORD TRUCKS bayiliğini alarak Kocaeli’nde Ford Trucks 4S Plazanın açılışını yapan FSM Demirbaş Otomotiv taşımacılık sektöründe dengeleri sarsmaya devam ediyor.

16

DEMİRBAŞ GÜVENCESİ GENİŞLİYOR FSM Demirbaş Otomotiv bünyesinde bulundurduğu dünya devi firmalardan TEMSA, BMC ve FORD TRUCKS’ın ardından bir başka dev KARSAN’ın da ürünlerini satmaya başlıyor. Karsan ve FSM Demirbaş arasında atılan imza ile küçük otobüs ile şehiriçi yolcu taşımacılığı yapan halk otobüsçüleri, minibüsçüler, servisçiler, turizm taşımacıları ve şehirler arası yolcu taşımacıları da Demirbaş güvencesi altına girdi.


01-27-sayi54:Layout 1 12.11.2014 11:45 Page 17

JEST, ATAK, STAR ve HYUNDAI TRUCK FSM Demirbaş Otomotiv, İstanbul Sancaktepe ve Kocaeli Kartepe’de bulunan tesislerinde Karsan ürünlerini esnafla buluşturmaya başlıyor. Sınıfının en iyisi, engelsiz Karsan JEST minibüs, 8.16 metrelik, yine engelli yolcu taşımasına uygun, yakıtta cimri, 60 kişiye kadar yolucu taşıma kapasitesi ile sınıfının lideri şehiriçi yolcu taşıma araca Karsan ATAK, turizm, personel ve şehirlerarası yolcu taşımacılığında ihtiyaçlara cevap vererek işletmelere sınıf atlatan, 31 kişilik yolcu kapasiteli Karsan STAR ile yük taşımacılığında “Tuttuğunu koparan ortak” olarak lanse edilen kamyonet HYUNDAI TRUCK Demirbaş güvencesi ile işletmecilere sunulacak. KARSAN İLE LİDERLİK SEGMENT GENİŞLETECEK Karsan Pazarlama Müdürü Vançın Kitapçı ile yetkili bayi anlaşması imzalayan FSM Demirbaş Otomotiv Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Demirbaş, dünya markalarına üretim yapan Karsan ile yaptıkları işbirliğinin sektöre hayırlı uğurlu olması temennisinde bulundu. Mustafa Demirbaş “BMC, TEMSA, FORD TRUCKS ticari araç satışlarında elde ettiğimiz liderliği bundan sonra KARSAN ürünlerinin satışı ile de yakalayacağız” dedi.


01-27-sayi54:Layout 1 12.11.2014 11:45 Page 18

EMBARQ Türkiye ve İzmir Kalkınma Ajansı’nın düzenlediği “Yaşanabilir Şehirler Sempozyumu” bu yıl İzmir’de düzenlenecek. 20 Kasım 2014’te gerçekleştirilecek sempozyum ile yedi ülkeden uzmanlar bir araya gelecekler.

Yaşanabilir Şehirler Sempozyumu

İ z m i r ’d e

U

luslararası bir sivil toplum kuruluşu olan EMBARQ Türkiye, İzmir’de yaşanabilir şehircilik yaklaşımlarını tartışmak üzere bir sempozyum düzenliyor. 2013 yılında İstanbul’da düzenlenen ‘Yaşanabilir Şehirler Sempozyumu’, bu yıl yedi ülkeden uzmanları İzmir’de bir araya getirecek. UZMANLAR DENEYİMLERİNİ PAYLAŞACAK Sempozyum, ‘Belediye Başkanları Oturumu’, ‘Yenilikçi Kamusal Alanların Oluşturulması’ ve ‘Sürdürülebilir Ulaşımı Teşvik Eden Politikaların Geliştirilmesi ve Katılımcılık’ olmak üzere üç ana oturuma ev sahipliği yapacak. Gün boyunca sürecek etkinlikte, yerel yöneticiler yaşanabilir şehircilik yaklaşımlarını tartışacak.

18

Kent içi ulaşımda yenilikçi çözümler, İsveç’in ‘Symbio City’ oluşumu ve bisikletli ulaşım konularında yerli ve yabancı uzmanlar deneyimlerini paylaşacak. SİMULTANE ÇEVİRİ Sempozyum, 20 Kasım 2014 Perşembe günü saat 08:30’da Mimarlar Odası İzmir Şubesi - İZMİMOD’da gerçekleşecek. Yaşanabilir Şehirler Sempozyumu, yerel yönetim temsilcileri, özel sektör temsilcileri, akademisyenler, sivil toplum kuruluşları, öğrenciler ve basına açık olacak. Katılımcılar için İngilizce-Türkçe simultane çeviri hizmeti sağlanacak.


01-27-sayi54:Layout 1 12.11.2014 11:45 Page 19


01-27-sayi54:Layout 1 12.11.2014 11:45 Page 20

ULAŞIMDA ENGEL KALMAYACAK Y

aptığı alımlarla filosundaki otobüslerinin büyük çoğunluğunu “engelli erişimine uygun” hale getiren İzmir Büyükşehir Belediyesi, kalan son 435 otobüsü de engellilerin rahatlıkla kullanabileceği şekilde dizayn ediyor. Ocak ayından itibaren ESHOT’un filosundaki 1453 otobüsün tamamı engelli erişimine uygun olacak. 2004 yılı öncesinde sadece birkaç adet özel yapım otobüsle engellilere ulaşım hizmeti verilebilirken, bugün alçak tabanlı, açılıp kapanan rampalı, yana yatarak alçalma özelliğine sahip ve klimalı yeni otobüslerle kentteki engellilerin yaşam kalitesini artıran İzmir Büyükşehir Belediyesi, ulaşımda engelleri kaldırmak için yeni bir çalışmaya başladı. Daha önce yaptığı alımlarla filosundaki 1453 otobüsün 1018’ini engelli erişimine uygun hale getiren İzmir Büyükşehir Belediyesi ESHOT Genel Müdürlüğü, geriye kalan 435 otobüse de “lift” sistemi kurmaya başladı. AB standartlarına uygun ESHOT atölyesinde 6 kanalda hummalı bir şekilde süren çalışmalarda, otobüslerin orta kapılarına Avrupa Birliği standartlarına uygun en-

gellilerin rahatlıkla kullanabileceği “lift” sistemi monte ediliyor. Uzaktan kumandayla çalışan sistem sayesinde engelliler otobüslere rahatlıkla binebilecek. Engellilerin otobüslere rahatlıkla binmesinin yanı sıra, güvenle yolculuk edebilmeleri için de otobüsler içlerinde özel bölümler oluşturuluyor. Yine proje kapsamında, otobüslerin ön kapılarındaki merdiven yükseklikleri de, yaşlıların ve engellilerin rahatlıkla kullanabilmesi için 36 santimetreden 26 santimetreye indiriliyor. Ayrıca ön kapı merdivenlerine entegre edilen amortisör sistemi sayesinde, farklı yükseklikteki yollarda engelli ve yaşlılar otobüslere rahatlıkla binebilecek. Çalışmaların tamamlanmasıyla birlikte, Ocak ayından itibaren ESHOT’un filosundaki otobüslerin tamamı engelli erişimine uygun hale getirilecek. Engelli binişleri yüzde 140 arttı Dijital ortamda depolanan Kentkart biniş istatistiklerine göre, 2006 yılında günde 31 bin 410 engelli yolcunun toplu ulaşım araçlarıyla seyahat ettiği İzmir’de, 2014 yılı Eylül ayı itibariyle engellilerin günlük seyahat ortalaması 77 bin 703’e ulaştı. Yüzde 140 oranındaki bu artışı sağlayan en önemli etkense, İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından satın alınan engelli rampalı ve alçak tabanlı otobüslerin hizmete girmesi oldu. Son 435 otobüse uygulanan çalışmayla birlikte, engellilerin toplu ulaşımı kullanma oranının daha da artması bekleniyor.

EĞİTİME BÜYÜK DESTEK

İzmir Büyükşehir Belediyesi, Yenişehir bölgesinde okul devamsızlığı fazla olan çocuklar için yeni bir proje başlattı. Çocuklara okula gitme ve sabah erken kalkma alışkanlığı kazandırmak için uygulanan “Okul Yol” projesi kapsamında çocuklar evlerinden tek tek alınarak okullarına bırakılıyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi bünyesinde 2009 yılından bu yana hizmet veren Yenişehir Çocuk ve Gençlik Merkezi (ÇOGEM), bölgedeki çocukların okula devam etme konusunda zorluk yaşamalarından yola çıkarak “Okul Yolu” projesini hayata geçirdi. Ailelerle ve bölge okullarının idarecileri ile görüşmeler yapan Büyükşehir Belediyesi yetkilileri, özellikle sabah saatlerinde devamsızlığın daha yoğun olmasından hareketle çocukları okula alıştırmak için çalışmalarına başladı. Proje kapsamında, Yenişehir semtinde ailelerle konuşularak belirlenen 35 çocuk, sabahları Büyükşehir'in tahsis ettiği araçlarla tek tek evlerinden alınarak okullarına bırakılıyor. Bu sayede çocukların erken yatıp erken kalkma alışkanlığı kazanmaları hedefleniyor. Araçlarda ÇOGEM’de görevli çocuk gelişimci, sosyolog, psikolog ve eğitimcilerin eşlik ettiği çocuklar, pilot olarak seçilen Mevlana İlkokulu ve Barbaros Hayrettin İlkokulu’na bırakılıyor. Aileler, çocuklarının okullarına güvenli bir şekilde, sıcak bir ortamda götürülmesinin mutluluğunu yaşarken, çocuklar da arkadaşlarıyla birlikte yolculuk yaparak hem okula ulaşıyor hem de sabahları okula gitme alışkanlığı ediniyor. Hem çocuklara hem ebeveynlere Bölgedeki çocukların okul devamlılığının artırılması ve çocukla-

20

rın daha güvenli bir geleceğe hazırlanabilmeleri için hayata geçirilen sosyal projenin yanı sıra, İzmir Büyükşehir Belediyesi Yenişehir Çocuk ve Gençlik Merkezi’nde (ÇOGEM) çocuklara ders desteği, etüt çalışmaları, sanat etkinlikleri, kültürel geziler, psikolojik destek ve danışmanlık hizmetleri sunuluyor. 20 Kasım 2009'da "Dünya Çocuk Hakları Günü"nde faaliyete geçen merkezde hizmet ve etkinliklerden yararlanan kayıtlı çocuk ve genç sayısı 994 oldu.


01-27-sayi54:Layout 1 12.11.2014 11:45 Page 21

ESHOT’TA “ENERJİ” DEVRİMİ

İzmir Büyükşehir Belediyesi ESHOT Genel Müdürlüğü, atölyeler ve duraklarda kullanacağı enerjiyi kendisi üretecek. Akülü engelli araçları için aktarma merkezlerine kurulacak şarj istasyonları da enerjisini güneşten sağlayacak.

İ

zmir Büyükşehir Belediyesi ESHOT Genel Müdürlüğü, çevreci ve ekonomik enerji elde etmek üzere başlattığı fizibilite çalışmalarını tamamladı. Kurum, faaliyet gösterdiği hemen her alanda güneş enerjisinden yararlanarak, hem tasarruf etmeyi hem de yenilenebilir enerjiyle karbondioksit salınımını azaltmayı hedefliyor. 3 adımda hayata geçecek büyük dönüşüm projesiyle atölyeler ve duraklar kendi enerjisini üretecek. Aktarma merkezlerine, akülü engelli araçları için kurulacak şarj istasyonları da enerjisini güneşten sağlayacak. Proje çalışmalarına başlanan yatırımların 2016 yılına kadar hayata geçirilmesi planlanıyor.

Atölye çatılarına güneş panelleri kurulacak ESHOT Genel Müdürlüğü Gediz Ağır Bakım Atölyesi’nin bulunduğu yerleşkede çatıların üzerine kurulacak güneş panelleriyle elektrik enerjisi üretilecek. Şebekeye paralel olarak çalışacak “Fotovoltaik Güneş Enerji Sistemi” ile yıllık 1230 MWh enerji elde edilecek. Böylece Gediz Ağır Bakım Atölyesi’ndeki yıllık yaklaşık 2.250 MWh olan enerji tüketiminin önemli bir bölümü güneşten sağlanmış olacak. Kendini yaklaşık olarak 6-7 senede amorti etmesi öngörülen sistemin sonraki her yıl için 380 bin TL’ye kadar tasarruf sağlayacağı hesaplanıyor Atölyelerin enerjisini güneşten sağlayacak sistemin anahtar teslim kurulum maliyeti yaklaşık 900 bin Euro, çalışma ömrü ise 30 yılın üzerinde olacak. İleride istenmesi durumunda, sistem başka bir yere taşınarak yeniden kurulabilecek. Toplam 9250 m² alana kurulacak sistemin en önemli avantajı ise yıllık 670 ton karbondioksit salınımını engelleyerek hava kirliliğini önlemesi olacak. Otobüs durakları kendi enerjisini üretecek ESHOT’un hayata geçireceği bir önemli proje de akıllı durakların ve durak aydınlatmalarının ihtiyaç duyduğu enerjiyi karşılayacak güneş pa-

nellerinin kurulması. ESHOT Genel Müdürlüğü, yolcu memnuniyeti odaklı, ekonomik, sürekli ve güvenilir toplu taşımacılık hizmetini gerçekleştirme misyonu çerçevesinde, otobüs duraklarından da enerji elde edecek. Proje ilk etapta elektrik enerjisi olmayan köy ve çevre yollarındaki duraklarda hayata geçirilecek. Sistemin kurulması, şoförlerin durakta bekleyen yolcuları daha rahat görmesini sağlayacağı gibi, durak yerlerinin tespitini de kolaylaştıracak. Böylece durakta bekleyen yolcuların güvenliği artırılmış olacak. Bulutlu havalarda bile 3 gün kesintisiz çalışacak şekilde tasarlanan sistemde aydınlatma gün batımından itibaren devreye girecek ve gün doğumuyla birlikte devreden çıkacak. İstenildiği zaman sökülerek başka bir durağa da kurulumu yapılabilecek. Akülü engelli araçları için şarj istasyonları kurulacak ESHOT Genel Müdürlüğü, engelli yolcuların yoğun olarak kullandığı 10 aktarma merkezine akülü engelli araçları için şarj istasyonu kuracak. Enerjisi güneşten sağlayacak proje sayesinde engelliler yolda akü şarjının bitmesi endişesi yaşamayacak. Şarj istasyonları, 24 saat hizmet verecek ve aynı anda 3 adet engelli aracını hızlandırılmış şekilde şarj edebilecek kapasitede ve kolay kullanılabilir bir yapıda olacak.


01-27-sayi54:Layout 1 12.11.2014 11:45 Page 22

İETT SARAYBOSNA'YA ÇİFTE BAYRAM YAŞATTI

G

İETT'nin kardeş ülke Saraybosna'ya hibe ettiği 30 otobüsün teslim töreni gerçekleşti. Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı'nın katkılarıyla Bosna'ya ulaşan otobüsler Saraybosna'ya çie Bayram yaşattı.

RAS yetkilileri ile yapılan toplantı sonrasında Saraybosna Otobüs Garajlarında incelemelerde bulundu. Bilge Kral Aliya İzzet Begoviç ve diğer şehitlerin mezarı ziyaret edilerek hem onlar hem de GRAS şehitleri için dua edildi. Begoviç'in evini de ziyaret eden heyet burada duygulu anlar yaşadı. İstanbul'dan İETT Genel Müdürü Mümin Kahveci, İBB Basın Halkla İlişkiler Daire Başkanı Mustafa Albayrak, İBB Başkan Danışmanı İsmail Hakkı Turunç, IETT Genel Müdür Yardımcıları Dr. Maşuk Mete ve Dr. Hasan Özçelik, TİKA Başkan Yardımcısı Ali Maskan, Belediyeler Birliği Genel Sekreteri Hayrettin Güngör'ün de katıldığı teslim töreninde Saraybosna Belediye Başkanı İvo Komşiç, Saraybosna Toplu Ulaşım Şirketi (GRAS) Müdürü Avdo Vatriç, Türkiye Büyükelçisi Cihan Erginay da hazır bulundu. Törende konuşan İETT Genel Müdürü Mümin Kahveci burada yaptığı konuşmada,

22

İETT ve GRAS arasındaki işbirliğininin 20 yıldır sürdüğünü belirterek, bu kapsamda GRAS'a verilen otobüs hibesinin sadece bir başlangıç olduğunu, benzer projelerin gelecekte de süreceğini kaydetti. Şehri bugün gezdiklerini, şehrin toplu taşıma noktasında büyük ihtiyaçlarının bulunduğunu gözlemlediklerini ve özellikle toplu taşıma ihtiyaçlarının had safhada bulunduğunu anlatan Kahveci, Saraybosna için çok kapsamlı bir proje hazırladıklarını dile getirdi. Hem GRAS çalışanlarını İstanbul'da kendi tesislerinde eğittiklerini hem de teknisyenleri Bosna Hersek'e gönderdiklerini anlatan Mümin Kahveci, sözlerini şöyle sürdürdü: "Onlar yerinde tespitlerde bulundular. Hem Büyükşehir Belediye Başkanımız Kadir Topbaş hem de Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatları doğrultusunda TİKA ile birlikte böyle bir proje hazırlayarak, bugün ilk 15 aracı teslim ediyoruz. İkinci 15 araç ise kendi iç süreçlerini tamamlayamadıkları için

İstanbul'da bekliyor. İç süreçler tamamladıktan sonra diğer 15 aracıda teslim edeceğiz. Buraya İstanbul’da kullandığımız araçların aynısını getirdik. İleriki dönemlerde de bize ihtiyaçları olmadan bu şehir daha yaşanılabilir hale getirmeyi amaçlıyoruz. Saraybosna'yı Avrupa’yla yarışabilir bir şehir haline getirmek için elimizden gelen her türlü desteği vermeye devam edeceğiz. Türkiye ve Türkiye'deki belediyeler o kadar güzel yönetiliyor ki daha önce yardım alan bir ülke iken şu anda hizmet eden bir ülke konumuna geldi. Bu tür araçların da Türkiye'de üretilmesi ayrı bir kıvanç. Türkiye kazanınca Saraybosna da kazanıyor. Benzer projeleri Pakistan da Afrika da Arap ülkelerindeki herhangi bir şehir kazanıyor. Aynı zamanda batı şehirleri de kazanıyor. Bu tür çalışmaları sadece Bosna'da yapmıyoruz. Doğu Avrupa'da da yapıyoruz ve yapmaya devam edeceğiz."


01-27-sayi54:Layout 1 12.11.2014 11:45 Page 23

İETT’ye Doğudan ve Batıdan Ziyaretler Devam Ediyor İETT toplu ulaşım konusunda istişarelerde bulunmaya ve danışmanlık yapmaya devam ediyor. Bu ziyaretlerden ikisi daha gerçekleşti. Danimarka ve İran’dan gelen heyetler İETT’yi ziyaret etti. Danimarka’nın Kuzey Jutland Bölgesi’ndeki ulaşım yönetiminden sorumlu North Jutland Transport’un Başkanı Thomas Kastrup-Larsen ve bürokrat ve üst düzey yöneticilerinden oluşan 19 kişilik yönetim kurulu heyetini İETT Genel Müdür Yardımcısı Dr. Maşuk Mete ağırladı. Heyet Mete’den İstanbul’daki trafiğin yönetimi, hafif raylı sistemler, tramvay ve metrobüs hakkında bilgi aldı. Özellikle akıllı durak sistemini ve metrobüs işleyişini çok beğenen Danimarka heyeti ziyaret sonrasında metrobüste teknik gezi yaptı. Ziyarete gelen bir diğer heyet ise İran’daki Tebriz Büyükşehir Belediyesi’nde trafik toplu ulaşımdan sorumlu yöneticiler oldu. Tebriz Belediyesi Trafik Kurumu Başkanı Hooman Farsad, Tebriz Belediyesi Trafik Kurumu CEO’su Sirous Azarifar ve Doğu Azerbaycan Eyaleti Trafik Polis Teşkilatı Müdürü Naser Mikaili’nin de aralarında bulunduğu beş kişilik heyet Genel Müdür Yardımcısı Dr. Maşuk Mete’den İstanbul toplu ulaşımı hakkında bilgi aldı. Akıllı ulaşım sistemleri ve personel yönetimi konusunda İETT’nin tecrübelerini merak eden İran heyetine Mete, toplantı sonunda nostaljik tramvay rölyefi hediye etti.

İ E T T “TANIDIK MI GELDİ” Ö D Ü L L E R İ SAHİPLERİNİ BULDU İETT’nin nostaljik fotoğraf ve video yarışması “Tanıdık mı geldi?” kazananları belli oldu. İstiklal Caddesi’ndeki nostaljik tramvayın geçmişle bugün arasında bir köprü olduğu yarışmanın birincisi Sertaç Nurtan olarak açıklandı. İstanbul’un son yüzyılda geçirdiği değişimlerin kayda düşüldüğü yarışma bir görsel bellek oluşturdu. Her haftanın birinci olan eseri otobüslerdeki LCD ekranlarda yayınlanarak İstanbul’un dört bir köşesine yayıldı. Sekiz haftanın sonunda ise ilk üç eser belirlenerek ödülleri verildi. 1871 yılından bu yana nostaljik tramvayın adeta bir film şeridi gibi yansıdığı sergi 2 gün boyunca ziyaret edilebilecek. Sergi aynı zamanda Cer Atölyesi’nde düzenlenen ilk sergi olma özelliğini taşıyor. Projenin süreci ile ilgili videonun izlenilmesinin ardından konuşma yapan Kahveci, İETT’nin ilham veren bir kurum olduğunu belirterek “bugüne kadar kurum bünyesinde birçok sanatçı, yazar, siyaset adamı ve bürokratlar yetiştirdik. Sadece taşımacılık değil İstanbul’un ve Türkiye’nin kültürüne katkı yapmayı da kendimize şiar edindik” dedi. İETT’nin çok zengin ve tarihi belge niteliği taşıyan bir fotoğraf arşivine sahip olduğunu kaydeden Kahveci yarışmanın İETT’nin görsel zenginliğini artıracağını söyledi. Kahveci birinci olan Sertaç Nurtan’ı tebrik ederek hediyesini

verdi. Yarışmanın ikincisi Abdülkadir Abaz, üçüncüsü ise Sinan Arıktekin oldu. Fotoğraf Sergisinde Bir Uzaylı! “Tanıdık mı Geldi?” fotoğraf yarışmasına katılan fakat konsepte uygun olmadığı için değerlendirmeye alınmayan ilginç fotoğraflar ise ayrı bir ilgi odağı oluşturdu. Bu fotoğraflar arasında fotoğraf sanatçısı Meral Metinsoy’un fotoğrafı diğerlerinden ayrılıyor. Fotoğraf çekimi sırasında tesadüfen UFO fotoğraflayan Metinsoy kendisinin de bu durumu sonradan farkettiğini söyledi. Fotoğrafı NASA’nın bloğuna gönderen ve Sirius UFO Uzay Bilimleri Araştırma Merkezi Başkanı Haktan Akdoğan ile de görüşen sanatçı her iki merciden de görüntülerin UFO olduğuna dair bilgi aldığını aktardı.

23


01-27-sayi54:Layout 1 12.11.2014 11:45 Page 24

Erzincan Halk Otobüsleri Kooperatifi Başkanı MEHMET ALBAYRAK:

YENİDEN YAPILANMALIYIZ

Önceki sayılarda yaptığımız röportajları büyük ses getiren Erzincan Halk Otobüsleri Kooperatifi Başkanı Mehmet Albayrak dergimize verdiği yeni söyleşi ile yine sektör gündemini oluşturacak. Mehmet Albayrak “Halk otobüsçülerini temsil etmesi, haklarını koruması gereken kurumların başındakiler görevlerini yapmıyorlar. Tüm Halk Otobüsleri Birliği (TÖHOB) ve Türkiye Şoförler ve Otomobilciler Federasyonu (TŞOF) arkamızda değil. Kurumların başındaki kişiler gemilerini yürütme ve kaymaklı işlerinin peşine düşmüşler. Biz sahipsiz kaldık. Örgütlenmemiz çok zayıf. Kooperatifimizin genel kurulundan 6 ay önce sektörel bir yapılanmaya girme yetkisi aldım ancak mevcutların hakkımızı savunmadan çok uzak olduklarını gördüğüm için hiç birine kayıt yaptırmadım. Ya bu kurumların acilen düzelmesi gerekli ya da Türkiye genelinde halk otobüsçüleri olarak Ankara merkezli yeni bir yapılanmaya gitmeliyiz.”

24


01-27-sayi54:Layout 1 12.11.2014 11:45 Page 25

Erzincan’da 2010 yılında 50 araçla göreve başladınız. Filonun git gide büyüdüğünü görüyoruz. O günden bugüne Erzincan şehiriçi ulaşımındaki çalışmalarınızı değerlendirir misiniz? Evet kooperatif olarak Erzincan şehiriçi ulaşımını sırtlamaya 50 araçla başladık. Araç sayımız giderek artıyor. Bunun nedeni Erzincan nüfus yapısındaki artıştan ziyade baştan yapılan fizibilite hatasından kaynaklanıyor. Erzincan’ın nüfusu, önceden kaç araçla kaç yolcunun taşındığı ve güzergâhlar belli. Biz 50-55 aracın şehrimizin yolcu kapasitesini kaldırmayacağını biliyorduk ve bu konuda belediyemizi uyardık. Ancak belediyemiz yanlış fizibilite rakamlarında diretti, bu hata da olabilir altında başka sebepler de aranabilir. Sonuç olarak hemen ardından da zaten mecburen araç sayımızda artışa gitmeye başladık. İlk etapta 15 adet yeni araç aldık. Bu artışla Erzincan’da gerçek manada yeterli araç sayısına ulaştık. Ancak arkasından Erzincan Üniversitesi yerleşkesini değiştirerek Erzincan Belediyesi’nin mücavir alanı dışında farklı ve çok uzun bir güzergâha taşındı. O bölgeye taşımacılık yapabilmemiz için farklı bir yetki belgesi ve farklı bir araç tipi gerekiyordu. Dolayısıyla bu güzergâhta yolcu taşıyabilmek için 5 tanesi 9 metre, 15 tanesi 7.70 metre olmak üzere 20 adet daha yeni araç aldık. Ardından 4 adet de 12 metre araç takviyesi yaptık. Ama üniversitemizin öğrenci sayısının hızla arttığını gördüğümüz için 2 adet daha 12 metre araç siparişi verdik. Bu eklemelerle toplam araç sayımız 91’e ulaşmış oluyor. Üye sayımızda artış yok. Araç sayılarımızı Erzincan Belediyesi’nin verdiği yetki belgesiyle arttırıyoruz. Araç sayımız arttıkça belediyemize yaptığımız katkı da artıyor. ARTIK ALTINDAN KALKAMIYORUZ Genel bir değerlendirme yapacak olursak Türkiye genelinde ücretsiz taşımalarda bir artış var. Bu konuda ne düşünüyorsunuz? Ücretsiz taşımalardaki artış, 65 yaş ve üstü yolcuların da sisteme dahil edilmesiyle sektörümüz için altından kalkılamaz bir hal aldı. Bazı illerin yerel tedbirlerle sorunu çözmeye çalıştığını görüyoruz. Belediyeler fiyat tarifelerini yükselterek işletmecileri rahatlatmaya çalışıyor. İsmi lazım değil, bu uygulamaya giden bir ildeki işletmeci arkadaşları aradım. İşletmeci dostumuz belediyenin bilet fiyatlarını nakitte 3 TL’ye, kartlı binişlerde ise 2.5 TL’ye yükselttiğini söyledi. Bu büyük bir artış. Türkiye geneline bakacak olursak bilet fiyatlarında böyle rakamları göremeyiz. Buna rağmen işletmeci dostlarımızın ifadesine göre akşam kasaya baktıklarında hiç paranın toplanmadığını görüyorlar. Çünkü ücretli binen yok. Para yok ortada, hepsi ücretsiz taşıma. Yine belediye kiralamadan aylıkta 78 bin TL alıyormuş, bu rakamı da işletmeciye destek olabilmek adına 50 bin TL’ye indirmiş. Ancak bence bunların hepsi pansuman tedbirler. Genel idarenin soruna çözüm getirmesi gerekir. Madem ki bu yasa sosyal politika olarak kabul edilip yürürlüğe konuldu, kanunla birlikte taşıma yönetmeliğinde de bununla alakalı, işletmeciyi ayakta tutacak, iflasa sürüklemeyecek yeni bir düzenlemenin yapılması gerekirdi. Halihazırdaki düzenlemeler işletmeciye yetmiyor. Belediyeler küçük küçük düzenlemelerle işletmeciyi ayakta tutmaya çalışıyor ancak bunlar yeterli değil. İşletmecinin zararını sübvanse edebilecek çeşitli yollar var. Sektör için çeşitli kalemlerde vergi in-

25


01-27-sayi54:Layout 1 12.11.2014 11:45 Page 26

dirimine gidilebileceği gibi ücretsiz taşınan yolcular vergiden düşülebilir. Ücretsiz yolcu sayısı o kadar arttı ki ücretli yolcuya yer kalmıyor. En azından iş saatleri dışında ücretsiz yolcu taşıma uygulamasının hayata geçirilmesi gerekli. Ankara’da oturan adam nereden bilecek Erzincan’daki işletmecinin halini. Bu nedenle yerel yönetimlerin yetkilerinin arttırılması da konuya Türkiye genelinde bir çözüm getirecektir diye düşünüyorum. ANAYASA MAHKEMESİNDEN UMUTLUYUZ 65 yaş yasasının iptaliyle ilgili bazı illerin Anayasa Mahkemesi’ne başvuru yaparak hak arama sürecine girdiklerini biliyoruz. Ne düşünüyorsunuz bu konuyla ilgili? Biz kendimiz de konuyla alakalı ferdi olarak Anayasa Mahkemesi’ne başvuruda bulunarak bu hakkımızı kulandık. Her ne kadar mahkemeler de siyasetten etkilenseler de sonucun bizim adımıza olumlu olacağına inanıyorum. Siyasetten etkileniyorlar diyorum çünkü bir gecede twitter yasağı çıkartılabiliyor. Davanın içeriğini etkilediğini söyleyemem ancak bu durum en azından siyasetin davaların sırasını değiştirebildiğini gösteriyor. Halbuki twitter yasağı bizim sorunumuzdan daha mı önemli? Ben Anayasa Mahkemesi’ne güveniyorum. Çünkü sıradan en cahil insana da derdimizi anlatsak öyle şey olur mu diyor. Bedava kim kimi taşır. Devletin vatandaşın malı üzerinde tasarruf etme yetkisi olabilir mi? Usul var kural var.

26

Ticaret yapıyorsak devlet bizden vergisini kat kat alıyor. Bizim zaten vergi kaçırma gibi bir derdimiz de yok durumumuz da yok. Ödediğimiz vergiler yüzde 50’yi geçiyor. Bu da devletin yanlış vergi politikalarının sonucu bence. Devlet yeterli vergiyi denetimini yapmıyor hazır verenleri bulmuşken oranları arttırayım diyor. Bu da bizim gibi vergisini düzenli ödeyen işletmecilerin belini büküyor. Belediyelerin bazı yanlış uygulamalarından da olumsuz etkileniyoruz. Örneğin fiyat tarifemizi belirlemek için çevre illerin fiyat tarifeleri kriter olarak alınıyor. Oysa ki biz o illerdeki işletmecilerle aynı şartlarda çalışmıyoruz. Adam ödemiş x ilinde araç başı 70 TL KDV, ben ödemişim 1100 TL KDV. Böyle bir şey olur mu? Aynı fiyat tarifesini getirirsen haksızlık değil mi bana? BİZİ TEMSİL EDEN KURUMLAR YETERSİZ Halk otobüsü camiasının yıllardır süre gelen birçok sorunu var. Ancak ne hikmetse sorunlar birer birer aşılacağı yerde yeni sorunların esnafın omuzlarına yüklendiğini görüyoruz. Neden bu sorunlar aşılamıyor? Bizim sektörün örgütlenmesi zayıf. Var olan, bizi temsil ettiğini iddia eden örgütlerin; TÖHOB (Tüm Özel Halk Otobüsleri Birliği) gibi TŞOF (Türkiye Şoförler ve Otomobilciler Federasyonu) gibi faaliyetleri yeterli değil. Bu kuruluşların yetersizliği nedeniyle sorunlarımızı bir türlü aşamıyoruz. Ankara’da TŞOF’ta 65 yaş yasasıyla alakalı bir toplantı düzenlendi. TŞOF’un avukatı,

biz size bir şey yapamayız, avukatlık hizmeti veremeyiz ama toplantı yapabilmeniz için bir salon tahsis ettik, buyurun sorunlarınızı konuşun diyor. Böyle bir şey olabilir mi? Haydi ne istiyorsanız başlayalım demek yerine, bir şey yapamayız, size toplantı salonu tahsis ettik denir mi? Ben size şahsi olarak tutayım bir toplantı salonu. Bir arkadaşımız sesini yükseltecek oldu konuşmasını engellediler. Neden böyle oluyor? Çünkü bizi temsil ettiğini söyleyen kurumların başındaki kişiler siyasileri seçim kongrelerine getirebilmek için karşılarında el pençe divan duruyorlar. Ama burada bir hak arayışı var. Seni ayakta tutan üyenin zor durumu var. O nedenle bizi siyasete karşı koruyacak, haklarımızı savunacak tedbirleri alamıyorlar. GEMİLERİNİ YÜRÜTMEK İÇİN Halk otobüslerinin karayolları trafik kanununda hala bir adı yok. At arabasının var bizim yok. Böyle olmasa daha farklı durumda olabilirdik. Kurumların sorunlara ve bize sahip çıkmamasından kaynaklanıyor. Neden sahip çıkmadıklarını da söyleyeyim. Kurumların başındaki kişiler hükümetle ters düştüklerinde kendi gemilerini yürütemiyorlar. Kaymaklı işlerinden olmaktan çekiniyorlar. Ama biz sizi oraya kaymaklı işlerinizi takip edin diye mi gönderiyoruz. Bizi temsil edin diye gönderiyoruz. Yapamıyorsan yapamadım der ve ceketini alıp gidersin, herkes de sizi alkışlar. 20-30 yıldır aynı koltukları işgal edenler var. Oturuyorsun da esnafın derdiyle mi ilgileniyorsun?


01-27-sayi54:Layout 1 12.11.2014 11:45 Page 27

İSTANBUL DESTEKLEMİYOR Anadolulu taşımacılar olarak İstanbul’un sorunlarla ilgili sektöre yeterli desteği verdiğini düşünüyor musunuz? Maalesef düşünmüyorum. Antalya’da sorunlarımızın çözümü için çeşitli illerin katılımı ile bir toplantı yaptık. İstanbul’dan kimse bu toplantıya katılmadı. Toplantıya katılan temsilci arkadaşlar diyorlar ki; tamam şu sorunun çözümü için şöyle yapalım, bu sorunu böyle çözelim ama İstanbul nerede? Ben parayı vereyim davayı kazanayım, İstanbul elini taşın altına sokmasın ama nimetlerden faydalansın. Böyle olmaz. Her kim gelmedi ise korkusundan gelmedi. Kalmış şurada bir senem, bir sene sonra başkanlığımı uzatacağım bana ne esnafın durumundan diye düşünüyorlar. Halbuki biz oraya savaşa gitmiyoruz ki. Gelirsin, istişare edersin. Birlik beraberlik olmadığı için sorunlarda bir ilerleme kaydedemiyoruz. YA CEKETİNİ ALSIN GİTSİN YA DA YENİ YAPILANMA Sektörü temsil mekanizmaları açısından yeni bir yapılanma gerekiyor mu? Bence gerekli. Mevcut olanlarla yapılamıyorsa yeni bir yapılanmaya gidilebilir. Federasyon olur, birlik olur, belki başarılı olur belki başarısız, bilemem. Zaten mevcutlarda bir film yok. Genel kurulumuzdan 6 ay önce üst bir-

liklere müracaat etme yetkisini aldım. Ancak hiçbir yere kaydolmadım, bekliyorum. Nereye kaydolayım, yer yok. TÖHOB’a mı kaydolayım? Beğenmiyorum ki TÖHOB’u. Başındaki İsmail Yüksel’de bir iş yok. Baştan beri söylüyorum o adam o işin layığı değil, bu işleri yürütecek, bizi temsil edecek kapasite yok. Ya bu beyefendi alacak ceketini gidecek ve biz o kurumu devam ettireceğiz. Gitmiyorsa da sektörün geleceği açısından yeni bir yapılanma mecburi gibi görünüyor. Sadece Anadolu değil İstanbul’un da içinde olduğu top yekün bir yapılanma olmalı. Genel merkez mutlaka Ankara olmalı.

İstanbul’da sayı ne olursa olsun. İstanbul’daki idarecinin her gün Ankara’ya giderek işleri takip etmesi mümkün değil. Oysa Ankara’da ki bir idareci her gün gelişmeleri takip ederek gerekli müdahaleleri yapabilir. Dolayısıyla ne olursa olsun bizi temsil edecek yapıların genel merkezi Ankara olmalı. Birlik beraberlik olsa camiamızda hakikaten ne belediye ne hükümet ne de hiç kimse bize bu denli zulüm edemez. Ama bir dağılmışlık var ve sahipsiziz. Sesimizi çıkaramıyoruz.


28-48-sayi54:Layout 1 12.11.2014 10:13 Page 28

MİNİBÜS ŞOFÖRLERİNE

EĞİTİM Denizli'de bulunan 23 minibüs hattındaki 780 şoföre Denizli Büyükşehir Belediyesi, Denizli Emniyet Müdürlüğü ve Denizli Şoförler Odası işbirliğiyle eğitim verildi. Minibüs şoförleri trafik, hat minibüsü işletmeciliği ve yönetmelikleri, halkla ilişkiler konularını kapsayan eğitim programına yoğun ilgi gösterdi. Denizli Büyükşehir Belediyesi, Denizli Emniyet Müdürlüğü ve Denizli Şoförler Odası’nın işbirliğinde Denizli’de bulunan 23 minibüs hattında çalışan 780 şoföre yönelik eğitim programı düzenlendi. Denizli Şoförler Odası seminer salonunda düzenlenen eğitim programı iki hafta sürdü. Eğitim programına, Denizli Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Daire Başkanlığı Ulaşım Koordinasyon Merkezi (UKOME) Şube Müdürlüğü’nden Ramazan Yamaç, Denizli İl Emniyet Müdürlüğü Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü Ekipler Amiri Mithat Tüzüner, Şoförler Odası ikinci Başkanı Osman Şimşek ve çok sayıda hat minibüs şoförü katıldı. Eğitim kapsamında Denizli İl Emniyet Müdürlüğü Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü, Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Daire Başkanlığı, Şoförler Odası yetkilileri uzman oldukları konular

hakkında şoförlere bilgi verdi. Denizli İl Emniyet Müdürlüğü Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü Ekipler Amiri Mithat Tüzüner, katılımcılara genel trafik bilgileri eğitim verirken Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Daire Başkanlığı UKOME Şube Müdürlüğü’nden Ramazan Yamaç ise hat minibüsü işletmeciliği ve yönetmelikler hakkında yeni gelişmeleri sürücülerle paylaştı. Şoförler Odası Genel Sekreteri Sadık Dağdeviren ise şoförlere halkla ilişkiler konusunda bilgi verdi. Minibüs hattı şoförleri, yoğun ilgi gösterdikleri eğitim programının düzenli olarak tekrarlanması temennisinde bulundu.

DENİZLİ KART KULLANIMINDA BÜYÜK KOLAYLIK Şehir içi otobüs ulaşımında yeni bir dönemin başlangıcı olan "Denizli Kart" kullanımında, vatandaşlara daha fazla kolaylık sağlamak için kentin yoğun olan bölgelerine, "Denizli Kart Elektronik Dolum Noktası" yerleştirildi. Denizli'de şehir içi otobüs ulaşımında yeni bir dönemin başlangıcı olan Denizli Kart, kullanımında vatandaşlara yeni bir kolaylık daha getirildi. Vatandaşların yoğun olduğu bölgelere 7/24 açık olan Denizli Kart Elektronik Dolum Noktası yerleştirildi. Denizli Büyükşehir Belediyesi bünyesinde hizmet vermeye başlayan şehir içi otobüs ulaşımında paralı binişler geçen aydan itibaren kaldırılırken, ulaşımda "Denizli Kart" sistemine geçilmişti. Vatandaşlar Denizli Kart yüklemelerini kentin birçok bölgesinde bulunan kart dolum noktalarından sağlarken, Denizli Büyükşehir Belediyesi ulaşımda vatandaşlara daha fazla kolaylık sağlamak için kentin 6 ayrı noktasına Denizli Kart Elektronik Dolum Noktası yerleştirdi. Vatandaşlar kart dolum noktalarının yanında kentin 6 ayrı bölgesine yerleştirilen makineler yardımıyla Denizli Kart'ını 7/24 kendileri de yükleyebilecek.

OTOBÜS DURAKLARINA PARK EDENLER DİKKAT Denizli Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Dairesi Başkanlığı'nın hizmet kalitesini artırmak için otobüs duraklarında başlattığı çalışmaya uymayan sürücülere ceza kesiliyor. Yasağa uymayanlar hakkında 189 lira ceza kesiliyor. Denizli Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Dairesi Başkanlığı'nın seyahat süresini kısaltıp trafik güvenliğini artırmak amacıyla otobüs duraklarında uygulamaya soktuğu boyama çalışmasına riayet etmeyen sürücülere yönelik denetim başlatıldı. Denizli Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Dairesi Başkanlığı geçen ay trafik güvenliğini artırıp, seyahat süresini kısaltmak amacıyla otobüs duraklarında boyama çalışması başlatmış, ana arterlerdeki otobüs duraklarının bulunduğu noktalar sarı renk boya ile belirgin hale getirilerek, sürücülerin bu bölgelere park etmemesi istenmişti. Denizli Büyükşehir Belediyesi Zabıta Daire Başkanlığı ekipleri söz konusu yasağa uymayan sürücüler hakkında denetime başladı. Ekipler özellikle Doktorlar Caddesi, Hastane Caddesi, Bayramyeri, Gazi Bulvarı, Lise Caddesi, Saltak ve Fatih Caddesi gibi ana güzergahlarda bulunan durakları kontrol ediyor. Otobüs durağını işgal eden araçlardan dolayı otobüslerin duraklarına giremediğine dikkat çekilirken, trafiği aksatan araçlara 5326 sayılı Kabahatler Kanunu’nun 32. maddesi uyarınca 189 TL’lik yasal işlem yapıldığı kaydedildi. Denizli Büyükşehir Belediyesi Zabıta Daire Başkanlığı, denetimlerin aralıksız olarak süreceğini ifade ederek, sürücülerin cezai işlem görmemeleri için araçlarını otobüs duraklarına park etmemeleri uyarısında bulundu.

28


28-48-sayi54:Layout 1 12.11.2014 10:13 Page 29

YENİ ŞEHİRLERARASI OTOBÜS TERMİNALİ HİZMETTE Manisa Büyükşehir Belediyesi’nin kente kazandırdığı dev yatırımlardan bir tanesi olan Yeni Şehirlerarası Otobüs Terminali, hizmet vermeye başladı. Vali Erdoğan Bektaş ve protokol üyelerine yeni terminalin yazıhaneleri, işyerlerini ve restoran kısımlarını gezdiren Başkan Ergün, yapılacak hizmetlerle ilgili de bilgi verdi. Yeni Şehirlerarası Otobüs Terminali hakkında basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Başkan Ergün, “Yeni terminalimiz 150 bin metrekarenin üzerinde bir alan üzerine inşa edildi. 75 bin metrekaresi tamamen peyzaj alanı, ağaçlandırılmış alan. Garajın ihalesi yaklaşık 22 milyon TL civarında bir bedeldi. Ancak bunun ilaveleri ve peyzaj düzenleme alanları ile kum dolguları, otomatik sulamalar, kamera sistemleri gibi ilave işleri de kendimiz yaptık. 30 milyon TL’lik bir

bedelle Büyükşehir Belediyesi Otobüs Terminali Manisalıların hizmetine girdi” dedi. 2 Hat Yeni Oto Terminale Taşıyacak Yeni Oto Terminalin bağlantılarını sağlamak ve terminalden inen yolcuları şehir merkezine taşımak adına mevcut hatlarda iyileştirmeler yaptıklarını hatırlatan Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Cengiz Ergün, “Özel halk otobüslerinin 9 hattının yeterli olmadığı bölgelerde de yeni hatlar oluşturduk. Bu hatlar 10 ve 11. hatlar şeklinde 2 hattan oluşuyor. 10. hattımızın başlangıç noktası yeni şehirlerarası otobüs terminali. Daha sonra Halil Erdoğan Caddesi’nden, Devlet Hastanesi kavşağı, Cumhuriyet Caddesi, daha sonra da Manolya Meydanı’na geçiyor. Buradan hareketle Sultan önüne geçip, sonrasında İzmir Caddesi,

YSE kavşağı, Mimar Sinan Bulvarı, Uncubozköy ve Keçiliköy istikametine doğru gidiyor. Oradan tekrar bu yerleşim bölgesinden geri gelmek suretiyle Hafsa Sultan Hastanesi’ne kadar ulaşıyoruz. Buradaki temel amacımız en kısa zamanda şehirlerarası otobüs terminaline inen ve hastanelere gidecek vatandaşların ve öğrencilerin taşınması. Dönüş yine aynı güzergahta olacak” dedi. 11. hattın da yeni otobüs terminali ile bağlantısı olduğunu dile getiren Başkan Ergün, “11. hat Canlı Hayvan Borsası’nın oradan başlıyor. Turgutlu Caddesi’nden devam ediyor ve Mehmetçik Caddesi, Devlet Hastanesi kavşağı, Kuşlubahçe’ye ve şehirlerarası otobüs terminaline inen yolcuların gidemediği mahalleleri ön plana aldığımız bölgelere dolaştırmak suretiyle bu hizmeti bu hattımız gerçekleştirecek” diye konuştu.

TOPLU UL AŞIM VE T R A F İ K T E ÖNEMLİ DÜZENLEME Manisa Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Dairesi Başkanı Mümin Deniz, şehiriçi toplu taşımaya iki yeni hat eklendiğini, OSB’ye ring uygulaması getirildiğini, Muradiye kampüs araçlarıyla ilgili düzenleme yapıldığını ve bazı caddelerde ve bölünmüş yollarda şehir içi hız limitlerinde artış yapıldığını duyurdu. Manisa Organize Sanayi Bölgesi (OSB) içinde de yapılan bir düzenleme olduğunu söyleyen Deniz, “Daha önce 1. ve 2. hatlarımız OSB içerisinde çok uzun bir güzergahı kullanıyordu. Bunların süre kaybına neden olduğu ve araç kapasitesinin düşmesi, ayakta yolcu taşınması mecbur oluyordu. Bunu biraz daha hafifletmek adına ring hattı koyduk. 1 ve 2 nolu hatlar için OSB içindeki caminin bulunduğu noktada aktarma istasyonu yapıldı. Oradan yolcularımız inerek ring hattına binecekler ve OSB bölgesinde diğer araçlarımız onları belirlenen güzergahta taşıma yapacaklar. Hatlarımız OSB içinde komple dolaşmayacağı için kısa sürede çarşıya geri dönecek ve araçlarda kapasite arttırımı söz konusu olacak. Ayakta yolcuyu da bu şekilde düşürmeye çalışıyoruz” şeklinde konuştu. Muradiye Kampüs Araçlarıyla İlgili De Düzenleme Var Muradiye kampüs araçlarıyla ilgili de düzenlemeler olduğunu kaydeden Deniz, “Bu da öğrencilerimize hizmet edecek bir güzergâh. Bunlar daha önce bu güzergâhta zaten hizmet ediyordu ama kısmi düzenlemeler yapılarak öğrencileri yurtlarına, fakültelerine kısa zamanda dolaşacağı bir

hat belirledik. Daha önce CBÜ kampüs araçlarımızın garajdan garaja taşımacılıkla ilgili D4 belgeleri olmak zorundaydı. Büyükşehir’in ardından bu D4 belgesi son bulduğundan mağdur olunmaması için güzergah izin belgesi ile tekrardan bu güzergahta çalışmalarına olanak sağladık. Dolayısıyla bunlar yine taşımasını bu güzergahta şehirler arası otobüs terminaline kadar giden bir hatta devam edecekler. Bunlarla ilgili de toplu taşım sistemi gibi bir sistem düşünüyoruz. Geçmişte bizim şehir içi toplu taşıma sistemi neyse Muradiye kampüs araçlarının da benzer bir sisteme girerek toplu taşım hizmeti vermesini planlıyoruz. Bu konudaki çalışmalarımız da devam ediyor” ifadelerini kullandı.

29


28-48-sayi54:Layout 1 12.11.2014 10:13 Page 30

İZMİR KENT EXPO FUARI’NDA

TEMSA RÜZGARI ESTİ

İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin ev sahipliğinde İZFAŞ tarafından 1619 Ekim tarihleri arasında düzenlenen 2. Şehircilik ve Kent İhtiyaçları Fuarı -Kent EXPO, İzmir Uluslararası Fuar Alanı'nda gerçekleştirildi. Fuar standında Avenue, Avenue CNG, Prestij City ve MD9 LE ürünlerini sergileyen Temsa’nın araçlarına ziyaretçiler yoğun ilgi gösterdi.

Y

urt dışından ve yurt içinden çok sayıda belediye başkanın katıldığı fuarda 62 firma yer aldı. Kent EXPO- 2. Şehircilik ve Kent İhtiyaçları Fuarı'nın açılış konuşmasını yapan Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, yeni ürünlerin belediyelerin hizmet kalitesi ve hızını artıracağını belirterek fuarın önemine dikkat çekti. Kocaoğlu, bu fuarı 2015’te daha da büyüteceklerini söyledi. Açılışın ardından Başkan Aziz Kocaoğlu beraberindeki heyetle birlikte stantları ziyaret eti. Avenue CNG’ye Yoğun İlgi Temsa standında tanıtımı yapılan ve İzmir ulaşımında da hizmet veren Avenue araçlarını inceleyen Kocaoğlu’na ürünlerle ilgili bilgileri Temsa Pazarlama ve Satış Direktörü Murat Anıl verdi. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin ula-

30

şım kuruluşu ESHOT’un bünyesinde 300 Avenue aracın hizmet veriyor olmasının kendilerini gururlandırdığını belirten Murat Anıl, “Avenue konfor özellikleri ve düşük işletme giderleri ile kullanıcılarını çok mutlu eden bir aracımız. Avenue CNG aracımız da hem maliyet avantajı hem de daha çevreci özellikleriyle belediyelerin son dönemde en çok tercih ettiği araç konumuna geldi. Avenue CNG aracımız da fuarda yoğun bir ilgi görüyor. Biz önümüzdeki dönemde CNG’li araç taleplerinin daha da artacağına inanıyoruz” dedi. Prestij City ve MD9LE araçlarının ise büyükşehirlerde daha kısa mesafeli hatlarda verimlilik getirdiğini de belirten Murat Anıl, “Büyükşehir Yasası ile ulaşımda yaşanacak değişim sürecinde özellikle kısa hatlar veya besleme hatlarında Prestij City ve MD9LE aracımız öncelikli tercih unsuru olacak” diye konuştu.

Temsa’nın Başarıların Devamını Diliyorum İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, otobüslerde yaşanan teknolojik gelişimlerin ulaşımda konfor ve verimlilik imkanı getirdiğini belirterek, “Temsa’ya bundan sonraki süreçte başarılarının devamını diliyorum” dedi.


28-48-sayi54:Layout 1 12.11.2014 10:13 Page 31

TEMSA, İSVEÇ’TE PERSONTRAFIK FUARI’NDA 4 ARACINI TANITTI 27-30 Ekim tarihleri arasında İsveç’in başkenti Stockholm’de düzenlenen PersonTrafik Fuarı’nda Temsa HD12, MD9, LD12 intercity ve MD9LE araçlarını tanıttı. Temsa İskandinav pazarlarında hedefini büyütüyor Avrupa pazarında hedeflerini her geçen gün büyüterek ilerleyen Temsa, IAA Hannover Fuarı’nın ardından iki yılda bir düzenlenen ve bu yıl İsveç’in başkenti Stockholm’de olan PersonTrafik Fuarı’na 4 aracı ile katıldı. 10 yıldır İsveç pazarına yönelik araç satışı gerçekleştiren Temsa, pazar payını daha da büyütmeyi hedefliyor. Fuar standında ziyaretçilere Temsa Pazarlama Müdürü Mert Özkaynak ve Bölge Satış Müdürleri Aydın Özgür ile Çağdaş Adıyeke müşterilere araçlarla ilgili bilgiler verdiler.

Temsa’nın İsveç’te satış ve satış sonrası (servis ağı/yedek parça) konularında güçlü lokal partneri ile seyahat pazarında HD12 ve niş ürünü MD9 ile çok önemli bir başarı elde etttiğini belirten Pazarlama Müdürü Mert Özkaynak, “İsveç pazarında büyük ilgi gören HD12 ve MD9 ürünümüzün yanısıra LD12 intercity ve MD9LE aracımız da fuar standında yer aldı. İsveç’li taşımacıların fuar standında bizleri ziyaret ederek araçlarımıza gösterdikleri ilgi bizleri çok mutlu etti. İsveç pazarında 10 yıldır Temsa ürünleri kullanılıyor. Buradaki partner firmamızın satış ve satış sonrasında sağladığı hizmet kalitesi pazar payımızın da giderek büyüyeceğinin en önemli göstergesi. Bundan sonraki hedefimiz İsveç’te yakaladığımız başarıyı İskandinav pazarlarında daha da büyütmek ve yeni segmentlerle pazar payımızı geliştirmek” diye konuştu.

TEMSA KARİYER DE ENGELLERİ KALDIRIYOR T

emsa İnsan Kaynakları Grup Müdürü Erhan Özel, engelin kariyer için engel olmadığını göstermek ve engelli istihdamında bakış açısını biraz olsun değiştirebilmek ve toplumsal anlamda farkındalık yaratmak için TEMSA DinamİK İnsan Kaynakları ekibi olarak “Kariyerde Engelleri Kaldırdık” projesini başlattıklarını belirtti. Dünya nüfusunun yüzde 15’ini, ülkemiz nüfusunun ise yüzde 12’sini engellilerin oluşturduğunu belirten TEMSA İnsan Kaynakları Grup Müdürü Erhan Özel, “Toplum olarak engellilere karşı kayıtsız kalmamamız gerektiğini” vurguladı. Engelli arkadaşlarımızın toplum içerisinde eşit yaşama koşullarına sahip olmaları gerektiği gibi aynı şekilde iş yaşamında da eşit şartlarda değerlendirilmesi ve eşit haklara sahip olmalarının büyük önem taşıdığını belirten Erhan Özel, bu konuda ‘İnsan Kaynakları çalışanlarına’ büyük sorumluluklar düştüğünü belirtti. 10 milyonu aşkın engellinin yaşadığı ülkemizde engellilere birçok alanda olduğu gibi insan kaynakları alanında da daha fazla değer verilebileceğini belirtti. Kariyerde Engelleri Kaldırdık Projesi “Engelli istihdamını en düşük maliyetle ve yasal zorunluluğun dışında değerlendirmemizin zamanı geldi de geçiyor” açıklamasını yapan Erhan Özel, engelin kariyer için engel olmadığını göstermek ve engelli istihdamında bakış açısını biraz olsun değiştirebilmek ve toplumsal anlamda farkındalık yaratmak için TEMSA DinamİK İnsan

Kaynakları ekibi olarak “Kariyerde Engelleri Kaldırdık” projesini başlattıklarını belirten Erhan Özel, projenin sağlam temeller üzerine oturması ve sürdürülebilir olmasının TEMSA için son derece önemli olduğunu vurguladı. Erhan Özel, ''Toplumsal anlamda, bu farkındalığı Adana’da TEMSA, Çukurova Üniversitesi ve İŞKUR olarak biz başlatmak istedik. Engelli arkadaşlarımıza kariyer danışmanlığı yapacak olan TEMSA çalışanları için Sn. Mehmet Kızıltaş tarafından 16 Mayıs 2014 tarihinde Adana Fabrikamızda “Engellilerle 360◦ İletişim” seminerini organize ettik. Aynı semineri 22 Ekim 2014 tarihinde de Çukurova Üniversitesi Akif Kansu Konferans Salonunda gerçekleştirdik''dedi. Erhan Özel, bu projeyle birlikte üniversitede 3. ve 4. sınıfta okuyan öğrencilere TEMSA çalışanları tarafından kariyer danışmanlığı yaparak, öğrencilerin iş hayatına daha sağlam bir şekilde başlamaları konusunda destek olmayı hedeflediklerinin altını çizdi.

31


28-48-sayi54:Layout 1 12.11.2014 10:13 Page 32

“HAMBURG’U TERTEMİZ TUTUYOR Hamburg’un kentsel atık yönetim şirketi, araç elverişliliği, düşük bakım gerekliliği ve sürüş konforu gibi avantajlarından dolayı yalnızca Allison tam otomatik şanzıman donanımlı atık kamyonları ve yol süpürme araçlarını kullanıyor.

ALLİSON TAM OTOMATİK ŞANZIMANLI ARAÇLAR Stadreinigung Hamburg (SRH) şirketi, yaklaşık 9,000 cadde, köprü ve meydanları temizlemek amacıyla Allison 3500 serisi şanzımanlar ile donatılmış 35 adet Mercedes-Benz Atego yol süpürme aracı ile hizmet sunuyor. Bu araçların yanı sıra doğal gaz ile çalışan Econic ve iki adet yeni 2630 L Econic Euro6 modelleri de dahil olmak üzere yıllık ortalama 1.2 milyon ton atık toplayan 210 adet Allison donanımlı Mercedes Atego ve Econic çöp kamyonları ile faaliyetlerine devam ediyor. Yakıt tasarrufuna çok önem veren SRH şirketi için sürücü eğitimleri de büyük önem taşıyor. 12 yıldır sürdürülen eğitim programları çerçevesinde dört eğitmen, operatörlere düzenli olarak ekonomik ve ileri sürüş eğitimleri veriyor. Allison otomatik şanzımanlar ile donatılan araçların sürüşlerine yönelik belirli özelliklerin de parçası olduğu bu eğitim programları sayesinde SRH şirketi, yaklaşık %7-8 oranında yakıt tasarrufu sağlıyor. Son olarak Mart ayında Allison FuelSense® yakıt verimliliği paketi ile donatılan iki yeni Econic Euro6 model kamyonu bünyesine katan SRH’nin bu araçları ile ilgili olarak Mercedes-Benz Özel Kamyon Pazarlama ve Ürün Müdürü Bülent Akgöl, yeni modellerde yakıt tüketiminin, bir önceki Euro5 modellere kıyasla %4 oranına kadar azaltılabildiğini belirtiyor. Akgöl konuyla ilgili açıklamasında; “Sahadaki test sürüşlerinden yola çıkarak, daha hızlı, daha düz tork eğrisine sahip olan yeni Euro 6 motorlarımızın Allison FuelSense teknolojisi ile donatılmasının müşterilerimize büyük tasarruflar sağlayacağına inanıyoruz,” diyor. Tam Otomatik Şanzımanlar İle Donatılan Araçlarda Yüksek Verimde Kullanılabilirlik Çöp kamyonları günlük tek vardiyada görev yaparken, yol süpürme

32

araçlarının %50’si yoğun güzergah programlarını tamamlayabilmek adına günde iki vardiya çalışıyor. Bu nedenle araçların verimli kullanılabilirliği vazgeçilmez bir gereklilik oluyor. SRH’nin Teknik Servis Müdürü Thomas Maas, Allison şanzımanların bakım gerekliliklerinin minimum düzeyde olduğunu belirterek; “Düzenli olarak gerçekleştirilen tek servis faaliyeti, rutin yağ ve filtre değişimleri. Bu bağlamda Daimler firmasının önerdiği değişim aralıklarına kati suretle bağlı kalıyoruz ve farklı bir bakım yapılmasına gerek olmuyor,” diyor. Ayrıca Allison tam otomatik şanzımanlar sayesinde, zaman kaybına neden olan ve yüksek maliyetli debriyaj değişimleri tamamen ortadan kalkıyor. Thomas Maas bu konuyla ilgili olarak; “Bir çöp kamyonu, yaklaşık 10 yıllık hizmet süresince iki ya da üç kez debriyaj değişimine ihtiyaç duyuyor. 210 araç için yapılan hesaplamaya göre bu durum, 10 yıl içerisinde toplamda 420 ila 630 defa debriyaj değişimi anlamına geliyor. Allison tam otomatik şanzımanlar ile debriyaj değişimi olmadığı için zaman ve maliyet tasarrufu sağlanıyor,” diyor. Allison şanzımanlar, geleneksel kuru debriyaj yerine güç aktarma organlarını tork sarsıntı ve titreşimlerinden koruyan bir tork konvertörü kullanıyor. Buna ek olarak tork konvertörü, şehir güzergahları ile trafiğin yoğun olduğu bölgelerdeki sık dur-kalk gerektiren uygulamalarda aracın performansını ve manevra kabiliyetini etkinleştiren motor torkunu arttırıyor. Maas açıklamasında; “Allison şanzımanlar sayesinde aracın sorunsuz ve sarsıntısız olarak kalkış yapması, özellikle yükleyici olarak adlandırılan basamak bölümünde çalışan görevliler için avantaj sağlıyor. Konforlu araç sürüşü nedeniyle sürücüler de Allison tam otomatik şanzımanlardan son derece memnunlar,” diyor.


28-48-sayi54:Layout 1 12.11.2014 10:14 Page 33

İ H İ C R E T İ N E Y N İ MADENCİLER LI ARAÇLAR N A M I Z N A Ş N O S I L L A

Yeraltı madenciliği Knauf Gips KG firması, araç filosunu Allison tam otomatik şanzıman donanımlı Mercedes Zetros ile değiştiriyor.

İnşaat malzemeleri üretiminde bir dünya lideri olan Knauf Gips KG firması, Hüttenheim madenindeki ham alçıtaşlarının taşınmasında kullanılan üç adet iki akslı Zetros 1822 4x4 çekiciyi, yüzde yirmi iki oranında daha düşük yakıt tüketimi ve yüksek verimlilik sağlaması nedeniyle Allison 3000 Serisi™ tam otomatik şanzımanlar ile güçlendirdi. Knauf Gips KG firması, Hüttemheim madeninde ağır yükler, dar virajlar, engebeli arazi ve sürekli dur-kalk gerektiren çalışma ortamında manüel şanzımanlı çekicilerin kapasite bakımından limitli kaldığına karar verdi. Bu doğrultuda operasyonların verimliliğini arttırmak amacıyla iki akslı Zetros 1822 4x4 çekicilerde Allison 3000™ serisi tam otomatik şanzımanlara geçilmesi uygun görüldü. Knauf Gips KG, Kasım 2012’de Allison donanımlı ilk Zetros aracı, öncesinde 15 yıl boyunca madende kullanılan bir çekici ile yeniledi. Yeni aracın üstün dayanıklılığı ve ekonomik performansı, Knauf firmasını diğer iki kamyonunu da Zetros çekici ile değiştirmeye teşvik etti. Knauf, hizmete sunulduğu tarihten itibaren ilk yeni Zetros çekicinin yakıt tüketimini düzenli olarak kayıt altına alarak önceki araçları ile karşılaştırdı. Elde edilen etkileyici sonuçlara göre Allison donanımlı Zetros aracın, manüel şanzımanlara sahip diğer çekicilere kıyasla %22 oranında daha az yakıt tükettiği ortaya konuldu. Knauf firmasının Atölye ve Filo Müdürü Norbert Feilner konuyla ilgili olarak; “Zetros, eski çekicilere kıyasla geleceğe yönelik üç büyük

adımı teşkil ediyor. Allison şanzımanlar ise daima en ideal vites değiştirme noktalarını seçiyor,” diyor. Zetros çekicileri, Alt Franconia bölgesinde bulunan Hütterheim madeninde çıkarılan ham alçıtaşlarını dağların arasında kalmış, dar, karanlık ve bir labirenti andıran yollardan geçerek kırma makinesine aktarıyor. Bu çalışma toplamda 38 ton ağırlığındaki yükün hareket ettirilmesi, kontrolü ve çekilmesi anlamına geliyor. Her bir kamyon, günde maksimum 30 km/saat hızda yaklaşık 200 kilometre yol kat ediyor. Feilner çalışmalarıyla ilgili olarak; “Çekicilerin, tonlarca ağırlıktaki yükleri sürekli dur kalk şeklinde çekmeleri gerekiyor. Bu nedenle sık sık debriyaj değişmesi gerekirken Allison tam otomatik şanzımanlar ile bu durum ortadan kalkıyor. Allison şanzımanlar, manüel ya da otomatikleştirilmiş manüel şanzımanlara kıyasla daha üstün bir dayanıklılık ve daha az bakım gereklilikleri sunarken sürücüleri günde 500’ü aşkın manüel vites değiştirme işleminde harcanan efordan kurtararak daha rahat bir çalışma ortamı sunuyor,” diyor. Tork konventörü, motor ile şanzıman arasında doğrudan bağlantı kurarak aracın çalıştırıldığı sırada üstün bir ivmelenme ve yüksek hız değerlerine ulaşıldığında ise doğrudan mekanik çekiş sağlıyor. Tork konvertörünün titreşimleri azaltma etkisi, güç aktarma organlarını yıpranma ve aşınmaya karşı korurken Allison’ın 5. Nesil elektronik kontrolleri de hatalı ve verimliliği düşüren vites değişikliklerinin engellenmesi ama

cıyla optimal vites değiştirme noktaları sunuyor. Ekonomik ve konforlu bir araç modeli arayışına giren Krauf şirketi, iyi bir süspansiyon, alçak ek yük mesafeleri nedeniyle maksimum 2.90 metre uzunluk ölçüsü ve zorlu sürüş koşullarına yönelik tam otomatik şanzıman özelliklerini ön koşuyor. Tüm bu koşulları sağlayan Allison donanımlı Zetros çekicinin, Hüttenheim madeninde dokuz yıl boyunca faaliyet göstermesi bekleniyor.

33


28-48-sayi54:Layout 1 12.11.2014 10:14 Page 34

BRİSA, SÜRÜCÜLERİ KAR GELMEDEN UYARIYOR

KIŞ LASTİKLERİNİZİ ŞİMDİDEN HAZIR EDİN Brisa, kış şartlarına hazırlıklı olmak için, trafikte sürüş emniyetinin önemli bir parçası olan kış lastiklerini şimdiden temin etmeleri konusunda araç sahiplerine tavsiyede bulunuyor. Soğuk havalarda yumuşaklığını kaybetmeyen özel hamur karışımı ve karlı/buzlu yollarda bile tutunma sağlayan özel sırt deseni sayesinde kış lastikleri, her türlü hava ve yol koşulunda daha emniyetli bir sürüş sağlıyor. Kış koşullarında yapılan sürüş testlerine göre, yaz lastikleriyle 50km/s hızla giden bir aracın fren mesafesi 44metre iken, bu ölçüyü 36 metreye kadar düşürebiliyor. Bu kısalan 8 metrelik fren mesafesi de yaklaşık iki binek araç boyuna denk geliyor. Kışın sıkça yaşanan can ve mal kayıplarıyla sonuçlanan trafik kazalarının azaltılmasında, kış lastiği kullanımı hayati bir önem taşıyor. Yönetmeliğe uymamanın cezası 519 TL Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı’nın hazırladığı ve 2 yıl önce yürürlüğe giren “Araçların Yüklenmesine İlişkin Ölçü ve Usuller ile Tartı ve Boyut Ölçüm Toleransları Hakkındaki Yönetmelik”e göre, kış şartlarına uygun olmayan, kar lastiği takılmamış araçların yola devam etmelerine izin verilmiyor. Kurala uymayan araçların işletmecilerine 519 lira para cezası uygulanıyor. Yönetmelikteki kış lastiği takma zorunluluğu, şehirler arası yük ve yolcu taşıyan ticari araçları kapsıyor. Ancak, Valilik kararı ile binek araçlarda da kış lastiğinin zorunlu hale getirilmesi ise mümkün kılındı. Türkiye’de ise %15-18 aralığında olan kış lastiği penetrasyonu, 2012 yılındaki yasal düzenlemelerin ardından birçok Avrupa ülkesinin de üzerine çıkarak, geçtiğimiz kış döneminde %40’lara yaklaştı. Akpulat: “Kış lastiği sadece kar ile özdeş-

34

leştirilmemeli” Kış lastiklerinin içeriğindeki yüksek silika oranı ise ıslak zeminde yol tutuşu kuvvetlendirerek ve emniyeti artırdığını belirten Brisa Pazarlamadan sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Levent Akpulat, “Kış lastiklerimizi ülkemizdeki her türlü iklimsel ve coğrafi şartlar ile müşteri beklentilerini gözeterek geliştiriyor, en zorlu koşullarda test ediyor, sürekli iyileştirmeler yaparak mükemmel performansın izini sürüyoruz. Hedefimiz, ürün özellikleri arasında optimum dengeyi sağlayarak araç sahiplerine emniyetli, sağlam, konforlu ve çevreci bir sürüş deneyimi sunmak. Kullanıcılar genellikle kış lastiğini sadece kar ile özdeşleştirip, kar yağdığında araçlarını kullanmayacaklarını planlayıp, bu yüzden de kış lastiğine ihtiyaçları olmadığına inanıyorlar. Oysa ki, kış aylarında çok değişken hava ve yol koşuluyla karşılaşıyoruz. Evden çıkarken, kuru, soğuk ancak bulutlu olan bir gün, öğlen yoğun yağmura dönüşebiliyor. Zeminde ise erimiş çamur olabiliyor. Hatta akşam eve dönerken karla karışık yağmurla veya karla karşılaşabiliyoruz. Lastiklerin bütün bu değişken hava ve yol koşullarıyla mücadele edebilecek bir yapıda olması, sürüş emniyeti açısından büyük önem taşıyor.” diye konuştu. Lastiklerinizi ‘Lastik Oteli’ne emanet edin… Brisa’nın “Lastik Oteli” hizmetine de değinen Akpulat şöyle konuştu: “Kış lastiklerimizi Tükiye genelindeki 1000’e yakın satış ve hizmet noktamıza ek olarak www.lastik.com.tr online satış sitemiz aracılığıyla da uygun koşullarla araç sahiplerine sunuyoruz. Kış lastiğine geçiş döneminde, kullanılmayan yaz lastiklerinin uygun koşullarda saklanması, lastiğin performansının korunması açısından büyük önem taşıyor. Brisa Lastik Oteli’nde lastikleri müşteri bilgilerine göre

etiketleyerek, ideal koşullar altında ve sigortalı olarak saklıyor, zamanı geldiğinde ise uzman ve eğitimli servis personelimizle değişim işlemini gerçekleştiriliyoruz.” Kış lastiklerinizi taktırmak için sıra beklemeye gerek yok Özellikle hava durumunda ‘kar geliyor’ uyarılarını duyarak, hemen lastik satış noktalarına gidenlerin, maalesef soğukta sıra beklemek zorunda kaldığını hatırlatan Akpulat, “Bu durumun önüne geçmek adına müşterilerimizle iletişime geçerek, onlara gerekli hatırlatma ve bilgilendirmeyi yapıyoruz. Yeni aldıkları veya Lastik Oteli’nde bekleyen kış lastiklerini kar yağmadan araçlarına takıyoruz. Aynı zamanda, tüm araç sahipleri için bir randevu sistemi geliştirdik. Böylece satış ve hizmet noktalarımızdan önceden randevu alarak, hiç sıra beklemeden lastiklerini değiştirmeleri mümkün oluyor.” şeklinde konuştu.


28-48-sayi54:Layout 1 12.11.2014 10:14 Page 35

BRİSA GENEL MÜDÜRÜ HAKAN BAYMAN: “DARALAN PAZARDA BÜYÜMEYİ BAŞARDIK”

Brisa, 2014 yılı ilk 3 çeyrek dönemde toplam satış gelirlerinde %10.7 artış elde etti. Brisa, yurtiçi araç üretiminin yüzde 0,5 oranında gerilediği 3. Çeyrekte, özellikle ticari orijinal ekipman lastikleri satış adedinde geçen yılın aynı dönemine göre %40 oranında büyüme kaydetti. Brisa’nın uluslararası satış adetleri de %22 oranında arttı.

Bridgestone, Lassa, Bandag, Firestone ve Dayton markaları ile Türkiye lastik pazarının lideri olarak faaliyet gösteren Brisa, Ocak – Eylül 2014 döneminde; geçen yılın aynı dönemine göre satış adedi bazında %6,7; toplam satış gelirlerinde ise %10,7’lik bir artış meydana geldiğini açıkladı. Şirketin 3. çeyrek dönemdeki toplam satış gelirleri 1,212.3 milyon TL olarak gerçekleşirken, 9 aylık net dönem karı yüzde 22 artışla 133.2 milyon TL oldu. 2014 yılı 3. çeyreği sonunda Türkiye’de araç üretimi, 2013 yılının aynı dönemiyle benzer bir trend göstererek, %0,5 oranında azalma kaydetti. Hafif ve ağır ticari araç üretimi, yurt içi ve ihraç pazarlarındaki gelişmeler nedeniyle gerilerken, Avrupa’daki toparlanmanın etkisi binek araç grubuna %14 oranında bir büyüme olarak yansıdı.

Araç üretimindeki bu gelişmelere rağmen, Brisa’nın özellikle ticari orijinal ekipman lastikleri satış adedinde geçen yılın aynı dönemine göre %40 oranında bir büyüme kaydedildiği belirtildi. Brisa’nın uluslararası satış adetlerinde geçen yılın aynı dönemine göre %22 artış kaydedildi. Bayman: “Daralan Pazarda Büyümeyi Başardık” 2014 yılı üçüncü çeyrek sonuçlarına ilişkin değerlendirmede bulunan Brisa Genel Müdürü Hakan Bayman şunları söyledi: “2014 yılı Ocak – Eylül döneminde, tüm satış kanallarımızdaki toplam satış performansımıza bakıldığında, 2014 yılı ilk 3 çeyrek döneminde geçen yılın aynı dönemine göre satış adetlerinde %6,7 oranında ve toplam satış gelirlerinde ise yaklaşık %10,7’lik bir artış elde etmeyi başardık. Türkiye'deki araç

üretiminin azaldığı bir dönemde ticari orijinal ekipman lastikleri satış adedinde %40’lık artış sağlamamız önemli bir performans göstergesi. Türkiye lastik yenileme pazarında da bir önceki yılın aynı dönemine göre, yaklaşık %8,5 oranında küçülme yaşanırken, Brisa olarak, pazardan daha iyi bir performans sergiledik. Dünya ekonomisi ve coğrafyamızdaki zorlayıcı koşulların etkilerini azaltacak önlemleri alırken, iç pazar ve uluslararası pazarlar arasındaki dengeyi kurmayı başardık. Müşterilerimizin bulunduğu ve ihtiyaç duyduğu her yere olabilmek için satış kanallarımıza yatırım yapmaya ve yenilikçi satış noktası konseptleri geliştirmeye devam ettik. Vizyonumuzda da olduğu gibi, müşteri odaklı yenilikçi hizmetlerimizle, gelecek için en iyi yolculuğu tasarlamak için çalışıyoruz.

35


28-48-sayi54:Layout 1 12.11.2014 10:14 Page 36

“ B- 1760 ATACAN GÜR: Kış lastiği uygulaması tüm araçlar için uygulanmalı. Yolda giderken soğuk havalarda farkını bizler fazlasıyla hissediyoruz. Kullandığımız araçlar hem büyük hem de yolculardan dolayı kalabalık oluyor. Araç çok az bile kaysa içeride ki yolcuların savrulması söz konusu. Bu da araç içinde yaralanmalara sebep olabilir. O yüzden kış lastiği her yıl uygulanmaya devam edilmelidir. Denetimleri de aksatılmadan uygulanmalı.

Ticari araçlara kış lastiği zorunluluğu gelmesi ile beraber Halk Otobüs camiası uygulamaya ilk sahip çıkan oldu. Yolcu memnuniyeti açısından da önemine değinen esnaf kış lastiği uygulamasının daha da yaygınlaştırılmasını istiyor.

SEKTÖR KIŞ LASTİĞİNDEN MEMNUN

A- 055 ŞAKİR TÜYÜNÜKLÜ: Faydası çok var. Yararlı bir uygulama. Yağışlı havalarda frenleme de önemli oranda fark yaratıyor. Dur kalk ilerlediğimiz için İstanbul yollarında önemli bir uygulama. Havaların soğuması ve yağışların başlaması ile araçlarımız ağır olduğundan durma esnasında kaymalar olabiliyor. Kış lastiği ile bu konuda rahatlık sağlıyoruz.

A- 054 CENGİZ TOPEL: Araç kaymıyor. Daha güvenle aracı kullanıyoruz. Diğer lastiklerle aracı kullanırken tedirginlik oluyor. Fakat kış lastiği yola çok daha güzel tutunuyor. Dururken yolcuyu sarsmıyoruz. Diğer türlü ise araç kayıyor ve içerideki yolcularda savruluyor. Kaza yapmasak bile içeride ufak yaralanmalar yaşanabiliyor. Fakat kış lastiğinde bu tehlikeler olmuyor.

A- 047 ŞİRİN AKBOLAT: Kış lastiği bizim için güzel bir uygulama. Yolcuların güvenliği için olması gerekiyordu. Otobüsü kullanırken bizler de rahat oluyoruz. Otobüsün kayma korkusu olmuyor. Kaza riskimiz azalıyor. Yaz lastikleri ile durabilsek bile içeride yolcular rahatsız oluyordu. Ayaktaki yolcular otobüs kayınca savrulabiliyordu.

A- 100 ŞEHMUZ UĞURLU: Uygulama güzel oldu. Faydalı olduğunu düşünüyorum. Kaygan zeminlerde ve karlı havalarda kullanım kolaylığı sağlıyordu. Bu uygulama yokken cambaz gibiydik yollarda. Arabayı tutabilmek zordu. Ağır ve büyük araba olduğu için kayıyordu. Kış lastiği ile beraber yolcu memnuniyeti de arttı. Otobüs sarsılmıyor. Yolcular daha konforlu seyahat ediyor.

36


28-48-sayi54:Layout 1 12.11.2014 10:14 Page 37

B- 022 MUHİTTİN SALDIRAN: Frenleme esnasında %50’ye yakın kullanımda fark yaratıyor. Yağışlı ve karlı havalarda çok fark ediliyor. Kullanım rahatlığı sağlıyor. Fren sisteminde büyük fark yaratıyor. Özellikle dar lastik kullanılmamalıdır. Kimi daha ucuz diye dar lastik alıyor. İyi bir sürüş için geniş lastik tercih edilmelidir. Şuanda da zaten kış lastiği olmadığı takdirde muayeneden geçilmiyor. Uygulamanın devam etmesi güzel olur.

A- 076 SELAHATTİN ADANIR: Hem bizler hem de yolcular için faydalı bir uygulama. Birkaç yıldır her kış kullanıyoruz. Rahat ve konforlu ulaşım imkanı sağlıyor. Yolcular kadar şoför için de önemli rahatlık sağlıyor. Uygulamanın devam etmesi gerekiyor. Şoförler için çok güzel bir uygulama. Zaten hem emniyet hem de belediye bu konuda denetimleri sürdürüyor.

B- 1512 CEZAYİR ÇAKIR: Uygulamanın başladığından beri her yıl biz de kullanıyoruz. Hakikaten çok faydası var. Şoför olarak biz bunu fazlasıyla fark ediyoruz. Herkese de seslenmek istiyorum. Kimse yaz lastiği ile kışın yola çıkmasın. Kaygan zemin ve hava soğukluğu yaz lastiği ile büyük kazalara sebep olabiliyor. Otobüslerimiz hem ağır hem de yolcu dolu oluyor. Böyle olunca da kayma ihtimali yüksek oluyor.

B- 024 SEDAT DUMAN: Otobüsler de çok iyi oluyor. Uygulamadan memnunuz. Yağışlı havalarda yaz lastiği ile yolda tutunmak çok zor. Kış lastiği şoföre de ayrı bir güven veriyor. Yolcular da daha güvenli seyahat ediyor bu sayede. En büyük korkumuz zaten lastiklerin kayması. Herkes bu kurala uymalı. Biz insan taşıyoruz ve hatanın telafisi yok. Belediye de uygulama tarihleri arasında bizleri denetliyor.

A- 1513 AYTAÇ EREN: İyi bir uygulama. Sürüşte çok fark yaratıyor. Kaza riskini önemli ölçüde azaltıyor. Bağlı olduğumuz firma da bu konuda çok titiz. Araçlarımız uygulama başlamadan hemen lastik değişimini yapıyor. Şoförler için de yolcular için de çok önemli bir uygulama. Artık belediye de bu konuda ayrı hassasiyeti var. Hem trafik polisleri hem de belediye dönem içerisinde denetimler yapıyor.

A- 1024 MEVLÜT YAMAN: Denetimler devam ederse çok güzel olur. Çünkü gerçekten yararlı bir uygulama. Yağışlı havalarda ve soğukta frenleme durumunda çok fayda görüyoruz. Yolcular da daha konforlu bir ulaşım imkanına sahip oluyor. Diğer lastikler yaralanmalara da sebep olabilir. Çünkü ağır bir araç ve fren yapınca araç kayabiliyor. Herkes bu konuda duyarlı olmalı. Kış lastiği kullanımı artırılmalıdır.

37


28-48-sayi54:Layout 1 12.11.2014 10:14 Page 38

Pirelli’nin Türkiye yollarına özel olarak geliştirip, İzmit’te ürettiği ST01 M+S dorse lastikleri, 01 Aralık 2014’te yürürlüğe girecek yeni M+S yönetmeliğine uyum sağlarken, kullanım ömrü, düşük yakıt tüketimine katkısı, kaplanabilirliği ve çevre dostu özellikleriyle ekonomi, konfor ve güvenliği bir arada sunuyor.

PİRELLİ’DEN YENİ KIŞ LASTİKLERİ YÖNETMELİĞİNE UYGUN

DORSE LASTİĞİ Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı’nın kış lastiği kullanımı zorunluluğu ile ilgili yayınladığı genelge 1 Aralık itibarıyla yürürlüğe giriyor. Genelgede yer alan “Yarı römork ve römorkların frenleme tertibatı bulunan dingilleri üzerindeki tüm lastiklerinin kış lastiği olması zorunluluğu aranır” ibaresi, 1 Aralık tarihinden sonra M+S ibareli lastik kullanımını dorselerde de zorunlu kılıyor. Pirelli’nin geçtiğimiz yıl Türkiye yollarına özel olarak geliştirip İzmit fabrikasında ürettiği ST01 M+S lastikleri, hem yönetmeliğe uygunluğu, hem de konfor ve güvenlik özellikleriyle ağır vasıta kullanıcılarına hitap ediyor. Pirelli’nin sektörde referans haline gelen 01 serisi lastiklerini baz alarak geliştirilen ST:01 M+S, yenilikçi profili, yapısal özellikleri ve düşük dönme direnci sağlayan yapısı sayesinde enerji, konfor ve yakıt ekonomisi sağlıyor.

38

Bünyesinde çevreye zararlı aromatik yağlar bulundurmayan ve diğer 01 serisi lastiklerde olduğu gibi çevreci ve ekonomik özellikleriyle rakiplerinden ayrışan ST:01 M+S, ses seviyesi olarak da Avrupa Normları limitlerine uygunluk gösteriyor (73 decibel). Bileşenleri ve yapısı, kullanım ömrü boyunca minimum aşınma ve kış koşullarında mükemmel güvenlik ve performans için tasarlanan yeni ST:01 M+S, +7 derecenin altında ve üstündeki tüm hava koşullarında bölgesel ve uzun yol (otoyol) kullanımı için ideal çözüm sunuyor. ST01 Base ve Neverending’de olduğu gibi kilometre performansı ve kaplanabilirlik özelliklerini yapısında bulunduran ST01 M+S, işletme ve taşıma maliyetleri de göz önüne alınarak tüm kullanım ömrü boyunca, düşük dönme direnci sayesinde yakıt tasarrufu sağlayacak şekilde tasarlandı.kanal ya-

pısı sayesinde daha az taş tutma, 3 kanallı ve bloklu taban deseni sayesinde de kış koşullarında ve ıslak zeminde yüksek yol tutuş sağlayan ST01 M+S, güçlendirilmiş omuz yapısıyla yanal darbe ve sürtünmelere karşı daha fazla direnç gösteriyor. ST01 M+S’in optimize edilmiş taban deseni, her mevsimde düzenli aşınma ve yüksek performans sunuyor.


28-48-sayi54:Layout 1 12.11.2014 10:14 Page 39


28-48-sayi54:Layout 1 12.11.2014 10:14 Page 40

ALMAN DEVİ MAN

CESUR VE İDDİALI BİR KARARA DAHA İMZA ATTI

“ İ

Türkiye’de yıllardır sektöre öncülük eden MAN, yine tüm dengeleri değiştirecek iddialı bir karara imza attı. MAN, yetkili servislerinde tüm orijinal yedek parçaları %38’e varan indirimlerle satacak.

ndirimin sürekli olacağını vurgulayan Genel Müdür K. Tuncay Bekiroğlu, “Aracın yaşamı boyunca işortağı olarak gördüğümüz müşterilerimize, rekabette avantaj sağlayacak yeni orijinal yedek parça fiyat uygulamasına başlıyoruz” dedi. 3 asırlık geçmişiyle dünyanın en köklü markalarından olan, Almanya’nın dev kuruluşu MAN, halihazırda uygun olan yedek parça fiyatlarını Türkiye için daha da uygun bir seviyeye çekerek, yoğun rekabet yaşayan iş ortaklarına eşsiz daha büyük destek sağlıyor. İşletme maliyetlerinde sağladığı ciddi tasarruf ile Türkiye’de seyahat, turizm,

40

lojistik ve inşaat sektörlerinin gözdesi olan MAN, yeni kararla müşterilerinin yüzünü daha çok güldürecek. MAN yetkili servislerinde satılan tüm orijinal yedek parçalarda çok cazip oranlarda fiyat değişiklikleri yaptı. Kasım 2014 itibariyle bazı yedek parça gruplarında yüzde 38’e varan indirim, tüm orijinal yedek parçalarda fiyatları ortalama yüzde 30 aşağı çekti. Tüm sektörlerde artan rekabet koşulları, ticari araç kullanıcılarını her konuda tasarrufa zorlarken, MAN kullanıcıları, yaşam boyu ürün maliyeti gözetilerek üretilen; yakıtı koklayan araçlarla, esnek ve ihti-


28-48-sayi54:Layout 1 12.11.2014 10:14 Page 41

yaca göre bakım aralıklarıyla ve şimdide daha da avantajlı orijinal yedek parça fiyatları ile rekabette çok öne geçiyorlar. Sektöre Öncülük Etmenin Gururunu Yaşıyoruz MAN Kamyon ve Otobüs Ticaret A.Ş. Genel Müdürü K. Tuncay Bekiroğlu, yeni kararla bir kez daha sektöre öncülük etmenin gururunu yaşadıklarını belirterek, “Müşterilerimizi, araçlarımızın kullanım süresince iş ortağımız olarak gören bir felsefemiz ve yaşam boyu maliyetlerde en verimli olma iddamız var. Bu felsefe ve iddia doğrultusunda sürekli olarak yaşam boyu maliyetlerinin optimizasyonu için çalışıyoruz. Çalışmalarımız gösteriyorki orjinal yedek parça kullanılmadığında, tüm maliyet kalemleri negatif etkileniyor. Bu sebeple uygulamaya başladığımız yeni orjinal yedek parça fiyatlarımızla, artık MAN’cılar rekabette daha önde olacak“ dedi. MAN’ın, bu kararıyla yeni bir dönemin kapılarını açtığını vurgulayan Bekiroğlu „tüm MAN kullanıcılarını bu avantajlardan faydalanmak için en kısa sürede en yakın yetkili servisimize bekliyoruz” diye konuştu. NEDEN ORIJINAL PARÇA KULLANMALISINIZ? TAM GÜVENLİK: Araçlara uygulanan güvenlik testleri sırasında orijinal parçaların çekme, sıkıştırma, deformasyon ve benzeri konularında son derece katı kriterleri sağlamaları gerekmektedir. Orijinal yedek parçalar ancak bu testleri geçtikten sonra MAN güvencesiyle piyasaya sunulur. Parçalara tek olarak uygulanan testler araca monte halde uygulanan testler ile kıyaslanmamalıdır. YÜKSEK KALİTE STANDARDI: Orijinal MAN yedek parçaları, üretici OEM firmalarının standartlarına ek olarak Yüksek MAN teknolojisine sahip araçtaki diğer parçalarla % 100 uyumlu olarak çalışma özelliğini taşırlar. BİR YIL GARANTİ ALTINDA: Orijinal MAN yedek parçaları 1 yıl boyunca MAN garantisi altındadır. TOPLAM MALİYET DÜŞÜK ( Satın alma fiyatı / Kullanım ömrü): Yan sanayi ürünler satın alma aşamasında daha düşük maliyetli olsa da kullanım ömürlerinin daha kısa olması sebebiyle toplamda ortaya çıkarttığı maliyet daha yüksektir. MAN GÜVENCESİ ALTINDA TEKNİK DESTEK: MAN sattığı bütün orijinal yedek parçalarda gerek kendi personeli gerekse de tedarikçi firmanın uzmanları aracılığıyla teknik destek hizmeti vermektedir. Aracın tamamı hakkında yeterli bilgiye sahip olmayan kişi ve kurumların verdiği teknik destek ise parçaların birbiri ile etkileşimi düşünülürse hiçbir zaman dört dörtlük olamayacaktır.

SİGORTA MUAFİYETLERİ: AB ülkelerinde, araçlardaki herhangi bir parçadaki hatadan dolayı meydana gelen hasarlarda söz konusu parçanın uygun olmaması durumunda hasarı tazmin eden sigorta firması, uygun parça kullanılmaması nedeniyle araç sahibine rücu edebilmektedir. ESTETİK VE SÜRÜŞ RAHATLIĞI: Araçlarımızdaki kullanıcı odaklı tasarımlar nedeniyle, yürürlükteki standartlardan daha katı homologasyon eşik değerlerine uyulmakta sonuç olarak akustik konfor geliştirilmiştir. Özellikle kaporta tamiri ve izolasyon işlemlerinde orijinal MAN parçası kullanılmaması halinde sürüş rahatlığını azaltacağı gibi aracın estetik görünümünü de olumsuz etkileyebilmektedir. SORUNSUZ MONTAJ: Orijinal MAN yedek parçaları %100 montaj uyumu özelliği taşımaktadır. Orijinal olmayan parçaların montajında sorunlar yaşanabilmekte ve bazen montaj için ilave montaj elemanları gerekebilmektedir. 2. ELDE KATMA DEĞER: Bakım ve onarımı yetkili servislerde orijinal yedek parça kullanılarak yaptırılan araçların 2. el değeri yan sanayi ürün kullanılan araçlara göre daha yüksektir. (İzlenebilirlik sağlanması nedeniyle) YAKIT TÜKETİMİ VE PERFORMANS: Orijinal olmayan parçalar araçtan en iyi performansın alınması yönünde hiçbir kontrol ve testten geçmediği için özellikle yakıt ve yağlama sistemlerinde kullanılmaları halinde arızaya neden olabilmelerinin yanı sıra yakıt ve yağ tüketimini de olumsuz yönde etkileyebilirler.

41


28-48-sayi54:Layout 1 12.11.2014 10:14 Page 42

SAĞLIK

GASTRİT İLE YAŞIYORUZ

Çocukluk dönemi, kalabalık alanlar ve hijyen şartlarının uygulanmadığı yerler gastrite davetiye çıkarırken, ülkemizde yaygın olarak rastlanan bu hastalıktan kaçınmak zor görünüyor.

karşı geliştirdiği bazı maddeler nedeniyle de kronik gastrite neden olabilir. Diğer bir kronik gastrit nedeni ise safra kesesi veya bazı mide ameliyatları sonrası mideye kaçan safranın neden olduğu bir çeşit kimyasal gastrittir. Kronik gastriti olanlarda daha sık olmak üzere, aspirin ve diğer romatizmal-ağrı kesici ilaçların kullanılması da ülser veya akut (yani ani ve geçici) veya kronik eroziv gastrite yol açabilir. Sigara, kahve, alkol, asitli içecekler ve stres midenin koruyucu fonksiyonlarını zayıflatarak ve asit salgısını artırarak gastrit ve ülser riskini artırırlar. Biyopsi İle Teşhis Kronik gastriti olan kişiler mide yanması, ağrısı, gaz, şişkinlik, bulantı, iştahsızlık ve ağız kokusu yaşayabilirler. Son zamanlarda sıklıkla karşılaşılan vitamin B12 eksikliği de kronik gastritin bir habercisi olabilir. Bu durumlarda, doğru tanı ve tedavi için bir gastroenteroloji uzmanına başvurmanız gereklidir. Endoskopi ve mideden alınacak ufak bir biyopsi ile hastalığın tanısı, şiddeti ve tedavisi mümkün olacaktır. Helicobacter tespit edildiği durumda, bu mikrobu öldürmek ve bu önemli risk faktöründen kurtulmak için antibiyotikli tedavi başlanacaktır. Mide iç yüzeyinin tahrişi olarak tanımlanan gastrit, tedavi edilmezse daha büyük rahatsızlıklara yol açabiliyor. TOBB ETÜ Hastanesi’nden gastroenteroloji uzmanı Doç. Dr. Cem Cengiz, genel olarak tekrarlayan (kronik) ve uzun süre devam eden gastrit türünün görüldüğünü söyledi. Bu durumun en sık nedeninin helicobacter pylori adlı bakteri olduğunu belirten Doç. Dr. Cengiz, “Ülke genelinde, yaşanılan bölgeye göre değişmekle birlikte bu oran yüzde 80’lere varabiliyor” dedi. Helicobacter pylori’nin sıklıkla; çocukluk, okul çağlarında kalabalık ve hijyen şartlarının yetersiz olduğu ortamlarda ağız yoluyla vücuda alındığını vurgulayan Doç. Dr. Cengiz, “Toplumumuzda yaygın olarak bulunduğu için kaçınmak kolay değildir. Aslında, helicobacter pylori mikrobunu alan kişilerin çoğunda herhangi bir yakınma görülmez ve bununla beraber yaşarlar” diye konuştu. Doç. Dr. Cengiz, tedavi edilmediğinde önemli şikayetlere yol açabilen gastrit ve mide rahatsızlıkları hakkında dikkate alınması gerekenleri anlattı. Ülser Ve Tümör Riski Helicobacter pylori, kişinin midesinin asit salgısı, koruyucu fonksiyonları ve bağışıklık sisteminin özelliğine göre değişen şiddette kronik gastrite ve hatta ülser veya çeşitli mide tümörlerine yol açabilir. Ayrıca, bazı helicobacter pylori alt türleri diğerlerine göre daha zarar vericidir. Böylelikle, daha şiddetli gastrit ve mide veya on iki parmak bağırsağında ülsere neden olabilir. Bazen Helicobacter olmadan, vücudun bağışıklık sistemi yanlış bir uyarı sonucu kendi mide dokusuna

42


28-48-sayi54:Layout 1 12.11.2014 10:14 Page 43

SAĞLIK Asit Fazlalığı Ve İlaçlar Ülser, sıklıkla on iki parmak bağırsağı ve midede görülmekle beraber mukoza denilen ve sindirim kanalının iç yüzeyini örten dokuda görülen açık yaralar olarak tanımlanabilir. On iki parmak bağırsağında mideden 4 kat fazla görülür. Helicobacter pylori, kişinin midesindeki asit salgısı fazlalığı ve aspirin, ağrı kesici romatizmal ilaçlar ve kortizonlu ilaçlar en sık ülser nedenidir. Ayrıca, ciddi yanıklar, ağır travmalar ve büyük ameliyatlar da ülsere yol açan diğer faktörlerdir. Midenin koruyucu fonksiyonları zayıf olan kişilerde ülser daha sık görülür. Yemek sırasında veya yemeklerden 2-3 saat sonra olan, uzun süre devam eden ve bazen sırta vuran, geceleri uyandıran veya uyutmayan üst karın ağrısı, kazınma; mide veya on iki parmak bağırsağı ülserinin tipik semptomudur. Bazı hastalar ağrı yönünden asit giderici haplardan kısmen de olsa fayda görebilir. Ancak, ülser yakınmaları kişiden kişiye farklılık gösterir ve özellikle yaşlılarda daha sık olmak üzere ağrısız fakat kanamalı ülser gibi komplikasyonlarla başvuran hastalar da görülmektedir. İyi huylu ülserler 2 hafta içinde kendiliğinden iyileşebilir. Ancak tekrar da edebilir. Bu Belirtilere Dikkat! Ülser derince bir yara olması nedeniyle en korkulan komplikasyonları; kanama, delinme ve çevre dokularda tahribattır. Ayrıca, özellikle mideden on iki parmak bağırsağına açılan pilor kanalında ve on iki parmak bağırsağının ilk kısmındaki ülserler kanalda daralmaya neden olarak sürekli kusmalara yol açabilir. Mide veya on iki parmak bağırsağı ülserlerinden kanama olduğunda kahve telvesi şeklinde kusma ve zift gibi ve hatta ciddi kanamalarda vişne çürüğü renginde dışkı-

lama görülebileceği unutulmamalıdır. Bunlar olmadan da hastalar bulantı, solukluk, halsizlik, baş dönmesi ve baygınlık hali nedeniyle ülser kanaması şüphesi ile acil olarak bir sağlık kuruluşuna başvurmalıdır. On iki parmak bağısağı ülserleri genellikle iyi huyludur, ancak mide ülserlerinde kanser riski vardır. Helicobacter pylori mide ülserlerinin en az yüzde 60’ından ve on iki parmak bağırsağı ülserlerinin yüzde 90’ından sorumludur. Ayrıca, Helicobacter varlığı mide ülserinde kanser riskini 3-6 kat artırmaktadır. Sigara ve alkol kullanımı bu riski daha da yükseltir. Bu nedenle, az veya çok olduğuna bakılmaksızın mide yakınması çeken kişilerin fazla vakit kaybetmeden doğru tanı ve tedavi için bir gastroenteroloji uzmanına başvurmaları önemlidir. Reflü Gastroözofajiyal reflü, midenin asitli içeriğinin yemek borusuna kaçmasıdır. Günümüzde sık görülen bir sağlık problemidir. Normalde, yemek borusunun alt ucunda mide ile birleştiği yerdeki adaleler ve bu bileşkeyi dışarıdan saran diyafram adalesi sayesinde mide içeriğinin yemek borusuna kaçması engellenir. Ancak, bu bölgede gevşeme olması, asit reflüsüne yol açar. Bunun sonucunda ekşime, göğüste yanma, kaynama, ağza acı su veya yenilen gıdaların gelmesi, göğüs ağrısı, boğazda yanma ve kuru öksürük gibi yakınmalar görülebilir. Bu nedenle yakınmalar kalp, göğüs ve boğaz hastalıkları ile karıştırılabilir. Asid reflüsü kronik olarak tekrar ettiği zaman yemek borusunun mideyle birleştiği aşağı kısmında değişik derecelerde ülserler oluşabilir ve hasta yeme veya içme sırasında ağrı duyabilir. Hastaya yaratığı bu rahatsızlıkların ötesinde, sigara

içenlerde daha sık olmak üzere, asit reflüsü yemek borusun mide ile birleştiği yerde sonu kansere varabilen bir takım hücresel değişikliklere yol açabilir. Bu nedenle, asit giderici ilaçlara rağmen tekrarlayan yakınmalara önem vererek endoskopi için gastroenteroloji bölümüne başvurmak uygun olur. Asid reflüsünü kolaylaştıran faktörler olarak şişmanlık, bazı yiyecek ve içecekler, mide fıtığı, akşam geç yemek yeme sayılabilir. Asit giderici ilaçlarla beraber kilo vermek, sigara, alkol ve kahveden uzak kalmak ve diğer bazı diyet ve yaşam değişikliklerine uymak reflüyü engelleyebilir. Ancak, bu önlemlere rağmen devam eden veya tekrarlayan ve sürekli ilaç kullanımını gerektiren durumlarda ameliyat bir tedavi seçeneğidir. Özel bir ameliyat yöntemi ile gevşek olan yemek borusu ile midenin bileşke yeri sıkılaştırılır ve varsa mide fıtığı tamir edilir.


28-48-sayi54:Layout 1 12.11.2014 10:14 Page 44

ANTALYA’YA ANADOLU ISUZU DOPİNGİ TURİZMİN BAŞKENTİNE ISUZU TESLİMATLARI DAMGA VURDU Yeni nesil araçları ve son teknoloji üretimleriyle yolcu taşımacılığı sektörünün lideri Anadolu Isuzu, Türkiye’nin Turizm başkenti Antalya’da da vazgeçilmez olmaya devam ediyor. Antalya’da turizm ve personel taşımacılığı yapan Aksu Birlik Turizm, Sena Turizm, Şekerler Turizm, Side Tur ve Türkiye’nin önemli süt ve süt ürünleri üreticisi Yörükoğlu’da tercihini Anadolu Isuzu’dan yana kullandı.

T

eslimat törenlerinin ilk durağı AKSU Birlik - AKSU Tur oldu. Anadolu Isuzu’nun tasarıma ve konfora önem verdiğini vurgulayan Aksu Birlik Yönetim Kurulu Başkanı Şeref Karacan, NovoLux’un konfor ve estetik görüntüsü bakımından Antalya’nın en iyisi olduğunu söyledi. 10 adet NOVO Lux için anlaştıklarını ifade eden Karacan, bu araçlardan 5 tanesini teslim alacaklarını belirtti. Midibüste belli bir standardı yakaladıklarını ifade eden Karacan, “Rakiplerinden ayrılan özellikleriyle hem müşterilerimizden, hem de araçları kullanan şoförlerimizden olumlu geri bildirimler alıyoruz.” dedi. Öte yandan Anadolu Isuzu Satış ve Pazarlama Direktörü Fatih Tamay ise, Anadolu Isuzu’nun hangi segmente girecekse ilk 2’de olmak gibi bir hedefi bulunduğunu vurgularken, her yeni girdiğimiz segmentte en başlarda olmasa da, maksimum 5 yıl sonra birinci ya da ikinci olmaları gerektiğini ekledi. Tamay ayrıca,

44

“120 noktada servis verebilen başka hiç bir rakibimiz yok” şeklinde ifadelerde bulundu. Yola Anadolu Isuzu İle Devam Yıl içerisinde 15 adet NOVO Lux teslim edilen turizm taşımacılığının öncü firmalarından Sena Turizm ortaklarından Suat Ünver ise yılsonuna kadar 10 adet daha NOVO Lux alacaklarını ifade etti. Yaklaşık olarak130 adet araçla hizmet veren Sena Turizm portföyününyüzde 50’si midibüs, yüzde 50’si otobüsten oluşuyor. Anadolu Isuzu ile birlikte başarılı bir çalışma gerçekleştirdiklerini ifade eden Ünver, NOVO Lux araçların daha tasarruflu olduğuna dikkat çekti. Ünver şu açıklamalarda bulundu; “Anadolu Isuzu’yu tercih etmemizin en önemli sebepleri; araçların yeni motor versiyonları, konforu ile güçlü teknik donanım ve özelliklerdir. Seneye filomuzu daha da gençleştirecek ve bundan sonra da yolumuza Anadolu Isuzu ile devam edeceğiz.”

Şekerler Turizm'in İlk Tercihi Anadolu Isuzu Isuzu NOVO otobüslerin, her ihtiyaca cevap verdiğini vurgulayan Şekerler Turizm şirket ortaklarından Mustafa Atan ise, "Personel taşımacılığı için Isuzu’dan her zaman memnun kaldık. NOVO serisi ilk Şekerler Turizm’de test edildi. 2014 yılında günlük 20-25 bin arası yolcu taşıyoruz. Anadolu Isuzu'yu tercih etmemizdeki sebeplerden birisi de markaya olan güvenimiz. Ayrıca satış ve satış sonrasında aldığımız hizmetlerden de oldukça memnunuz. Markaya ve bayiye olan güvenimizden dolayı bu araçları gözümüz kapalı aldık. Antalya’ya Anadolu Isuzu sahip çıktı ve iyi rakamlar yakalandı. Bir turizm kenti olan Antalya’da yazın araç parkuru genişliyor. Yoğun sezon içinde müşteri memnuniyetini devam ettirmek için araçların kaliteli oldukça önemli. Devamlı surette yaptığımız incelemeler müşterimizin Isuzu’yu tercih ettiğini gösteriyor" dedi.


28-48-sayi54:Layout 1 12.11.2014 10:14 Page 45

ANADOLU ISUZU İZMİR’İN YÜKSELEN YILDIZI OLDU Anadolu Isuzu, İzmir’de de filo teslimatları ile pazardaki etkinliğini arttırmaya devam ediyor. İzmir bölgesinde turizm taşımacılığı yapan Ferhan Turizm, Kasapoğlu Turizm, Özaltın Turizm, Cirit Turizm ve Pamukkale Turizm de tercihlerini Isuzu’dan yana kullandı. Törende konuşan Anadolu Isuzu Satış ve Pazarlama Direktörü Fatih Tamay, İzmir’de ciddi bir pazar payına sahip olduklarını ve bütün rakiplerini geride bıraktıklarını ifade etti.

A

nadolu Isuzu’nun İzmir Yetkili 3S Bayisi Erdiloğlu Otomotiv’in ev sahipliğinde yapılan teslimat törenine Anadolu Isuzu Satış ve Pazarlama Direktörü Fatih Tamay, Satış Müdürü Tunç Karabulut, Pazarlama Şefi Demir Dikmen, Otobüs Satış Şefi Onur Çetinkaya,Otobüs Bölge Satış Sorumlusu Emin Günışık ve Erdiloğlu Şirketler grubu yönetim Kurulu Başkanı Erhan Erdil ve Isuzu Erdiloğlu Otomotiv Satış ve Pazarlama Müdürü Erdal Demir katıldı. Törende firmalara plaket ve temsili Isuzu anahtarı teslim edildi. Özaltın Turizm Yönetim Kurulu Başkanı Coşkun Altın dört adet NOVO teslim aldıklarını, araçları deneme maksatlı almalarına rağmen, oldukça memnun kaldıklarını ifade etti. Gerek tasarımı ve konforu, gerekse ol-

dukça düşük operasyonel maliyetleri nedeniyle Anadolu Isuzu’yu tercih ettiklerini belirten Altın, Anadolu Isuzu ile filolarını güçlendirdikleri için mutlu olduklarını ifade etti. Donanım ve konfor fark yaratıyor 60 araçlık bir filoyla turizm taşımacılığı yaptıklarını belirten Cirit Turizm Yönetim Kurulu Başkanı İsmail Cirit ise “Satış sonrası hizmet kalitesi en önemli tercih nedenlerimizdendir. Önümüzdeki süreçte filomuzu yeni Novo’larla daha da güçlendireceğiz. Donanım ve konfor açısından rakiplerini geride bırakan Isuzu Novo modelleri ile müşterilerimize hizmet etmek bizim için çok avantajlı” ifadelerinde bulundu. Bir diğer ziyaret noktası olan Pamukkale

Turizm’de gerçekleşen 17 aracın teslimat törenine ise Anadolu Isuzu yetkililerinin yanı sıra Pamukkale Turizm İzmir Bölge Müdürü Ahmet Dombaz, Öz Mal Filo Müdürü Ahmet Aksoy, Şehiriçi Servis Müdürü Ayhan Çolak, Filo Müdürü Mustafa Sönmez soy katıldı. Teslimat töreniyle ilgili açıklamalarda bulunan Pamukkale Turizm Genel Müdürü Mustafa Özdalgıç,“Şehiriçi servis hizmeti bizce kusursuz bir yolculuğun ilk adımı ve varış noktasında keyifli bir yolculuğun son halkası konumunda. Bu açıdan hizmet kalitemizin devamlılığı adına büyük önem arz ediyor. Dönemsel olarak yenilediğimiz servis araçlarımıza, yine bu yıl yatırım bütçemizden önemli bir payı aktarmış bulunuyoruz. Yeni servis araçlarımız firmamıza ve yolcularımıza hayırlı olsun” dedi.


28-48-sayi54:Layout 1 12.11.2014 10:14 Page 46

Otomotiv sektörünün ilk Türk-Japon ortaklığı olan Anadolu ISUZU, kuruluşunun 30’ncu yılını, düzenlediği gala gecesinde kutladı. Geceye, Anadolu Grubu Onursal Başkanı Kamil Yazıcı, Anadolu Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Tuncay Özilhan, Anadolu ISUZU Yönetim Kurulu Başkanı Kamil Eser, Isuzu Japonya Başkan Yardımcısı Takanobu Furuta, Itochu Japonya üst düzey yöneticisi Naoya Sode ile kurumun üst düzey yöneticileri, şirket çalışanları, bayileri ve tedarikçileri katıldılar.

ANAD OLU I SU Z U 30 YAŞINDA Anadolu ISUZU 30’uncu Yaşını, Unutulmayacak Bir Geceyle Kutladı Anadolu Grubu’nun otomotiv sektöründeki önemli şirketlerinden olan Anadolu ISUZU, kuruluşunun 30’ncu yılını, düzenlediği gala gecesiyle kutladı. Geceye, Anadolu GrubuOnursal Başkanı Kamil Yazıcı, Anadolu Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Tuncay Özilhan, Anadolu ISUZU Yönetim Kurulu Başkanı Kamil Eser, Isuzu Japonya Başkan Yardımcısı Takanobu Furuta, Itochu Japonya üst düzey yöneticisi Naoya Sode, kurum üst düzey yöneticileri,şirket çalışanları, bayileri ve tedarikçileri katıldılar. Tuncay Özilhan: “Gelecek 10 yıl için hedeflerimiz büyük” Anadolu ISUZU Yönetim Kurulu Başkanı Kamil Eser, şirketin gelecek dönemdeki planlarından bahsetti ve ortaklık sürecinin her aşamasında yer almış bir yönetici olarak çok heyecanlı olduğunu belirtti. Eser’in konuşmasından sonra söz alan Anadolu Grubu Yönetim Kurulu Başkanı

46

Tuncay Özilhan, otomotiv sektöründeki ilk TürkJapon ortaklığı olan Anadolu ISUZU’nun gelecek 10 yıldaki hedeflerinin büyük olduğunu kaydetti. Özilhan konuşmasında, “Anadolu Grubu olarak, faaliyetlerimizi sürdürdüğümüz her alana katkı sağlamayı ve değer yaratmayı kendimize ilke ediniyoruz. Bu yaklaşımımızla, Anadolu Isuzu’nun grubumuz içinde, Türkiye otomotiv sanayinde ve ekonomisinde önemli bir yere sahip olması bizler için gurur verici.Otomotivdeki ilk Türk-Japon ortaklığının 30 yıl sonra bugün geldiği nokta, yıllar öncesinde ne kadar doğru bir yatırıma imza attığımızı bir kez daha kanıtlıyor” dedi. Gecenin devamında, bir Japon geleneği olan Daruma seremonisi gerçekleştirildi. Japonya’ da iyi şansın sembolü olan “Daruma” adlı ünlü bebeğin gözlerini boyama seremonisi galanın anlamı anlarından biriydi. Anadolu Grubu Yönetim Kurulu Baş-

kanı Tuncay Özilhan, Isuzu Japonya Başkan Yardımcısı Takanobu Furuta ve Itochu Japonya üst düzey yöneticisi NaoyaSode, Anadolu ISUZU’nun yeni başarıları için dilek tutarak “Daruma”nın gözlerini birlikte boyadılar. Anadolu ISUZU bayileri, tedarikçiler ve şirket çalışanlarının üst düzey yöneticilerle bir araya geldiği gecenin sunuculuğunu, Doğa Rutkay üstlendi. Geceye ayrıca şarkılarıyla, Işın Karaca ve Kubat renk katarken, Sunay Akın ise konuklara aktardığı geceye özel hikâyesiyle, Türk-Japon dostluğunun uzun yıllara dayanan geçmişini kendisini dinleyenlere hatırlattı.


28-48-sayi54:Layout 1 12.11.2014 10:14 Page 47


28-48-sayi54:Layout 1 12.11.2014 10:14 Page 48

ENGELLİLERE ULAŞIM KOLAYLIĞI Eskişehir Büyükşehir Belediyesi tarafından Eskişehir’de yaşayan engelli vatandaşların ulaşım sorununu çözen günlük servis aracı yoğun ilgi görüyor. Engelli yetişkinlerin günlük ihtiyaçlarını karşılamak için özel olarak tasarlanmış ve rahatlıkla kullanabildikleri, tekerlekli sandalye rampa düzeneği olan otobüsler ulaşımda büyük kolaylık sağlıyor. Haftanın her günü randevu sistemi ile çalışan özel tasarlanmış engelli otobüsleri sabah 07.00’den 24.00’a kadar hizmet veriyor. Engelli vatandaşlarımızın kullanımına tahsis edilen araçlarla ihtiyaç sahibi Eskişehirli engelliler evlerinden alınıp okul, hastane, işyeri ve günlük yaşamda gidecekleri yere ulaştırılıyor. Engelli vatandaşlarımızın ihtiyaçlarını karşılamak için tasarlanan otobüslerden yararlanan vatandaşlar, evlerinden işyeri, okul ve çarşı merkezlerine çok kolay

ulaştıklarını belirterek, Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen ve Büyükşehir Belediyesine teşekkür ettiler. Engelli vatandaşların ulaşım sorununu çözen özel donanımlı otobüslerden faydalanmak isteyen vatandaşlar 0532 765 20 24 ve 0537 677 58 30 numaralı telefonlardan randevu alabilirler.

TAKSİ SÜRÜCÜLERİNE EĞİTİM VERİLİYOR Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Toplu Taşıma Dairesi Başkanlığı Kara Ulaşım Şube Müdürlüğü’nün eğitim birimi Kocaeli genelinde faaliyet gösteren taksicilere eğitim veriyor. Kocaeli Fuarı içerisindeki Sivil Toplum Merkezi(STM)’nde çarşamba günleri 6 saatlik eğitimler kapsamında taksicilere yolcu sürücü ilişkileri, ilk yardım, araçlarda güvenlik ve ulaşım mevzuatı konularında eğitim veriliyor. Sürücü Şikayetleri Azaldı 2006 yılından bu yana Servis Sürücüleri Eğitim Programı ve Toplu Taşıma Sürücü Eğitim programları düzenleyen Kara Ulaşım Şube Müdürlüğü’nün eğitim birimi, 2014-2015 Eğitim ve Öğretim döneminde eğitim halkasına taksi sürücüsü eğitimini de ekledi. Eğitimler, İzmit’te STM’de ve Gebze Eğitim Merkezi’nde yapılıyor. 2014-2015 Eğitim ve Öğretim yılının başlaması ile ilimizde hizmet veren servis ve toplu taşıma sürücü personellerinin eğitimine hız vererek çalışmalara devam ediliyor. Sürücülere verilen eğitimlerle birlikte 444 11 41 numaralı Ulaşım Çağrı Merkezi’ne gelen sürücü şikayetlerinin azaldığı, memnuniyet oranının arttığı gözlendi. Elektronik Sürücü Kartı Verilecek STM’de yapılan eğitime ilimiz genelinde faaliyet gösteren iki bin taksici katılıyor. Profesyonel sürücü oluşturmayı amaçlayan eğitim programı sonunda taksicilere Büyükşehir Belediyesi Toplu Taşıma Dairesi Başkanlığı tarafından ‘Elektronik Sürücü Kartı’ verilecek. Sürücüye ait tüm bilgiler elektronik kartlarında mevcut olacak. Taksicilerin yanı sıra Büyükşehir Belediyesi Toplu Taşıma Dairesi Başkanlığı tarafından toplu taşıma ve servis personellerine de eğitim verilmesi çalışmaları devam ediyor. İlimizde ulaşım sektöründe faaliyette bulunan tüm şoförler, işlerinde profesyonellik kazanması noktasında eğitim desteği alıyor. Kara Ulaşım Şube Müdürlüğü’nün eğitim birimi, eğitim çalışmalarını 2 yılda bir tazeleyerek Sürekli Eğitim Merkezi (SEM) olma hedefinde hızla ilerliyor. Eğitimlerde edindiği tecrübeyi diğer Büyükşehir Belediyeleri ve kurumların eğitim birimleri ile paylaşarak gelişimlerine de destek veriyor.

TALAS HATTI'NDA SONA GELİNDİ Kayseri Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan Talas Raylı Sistem Hattı için çalışmalar son aşamaya geldi. Test sürüşü yapılan hat Kasım ayında hizmete açılacak. Talas Raylı Sistem Hattı'nda test sürüşü yapıldı. Erciyes Üniversitesi'nden başlayan test sürüşü ile Cemil Baba Mezarlığına kadar gidildi ve hat üzerindeki son kontroller yapıldı. Raylı Sistem aracını Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Hayri Naziksoy da kullandı. Toplam beş istasyondan oluşan 3 kilometre uzunluğundaki Talas Raylı Sistem Hattı'nın yapımına Nisan ayında başlanmıştı. Büyükşehir Belediyesi Ulaşım A.Ş. tarafından yapılan başarılı çalışmayla hızlı bir şekilde bitirilen hat, açılış aşamasına geldi. Her türlü alt ve üst yapısı tamamlanan hat hizmete açılıyor. Halen OSB-İldem ve Erciyes Üniversitesi Hatları'nda 55 istasyondan oluşan 34 km uzunluğa sahip Kayseri Raylı Sistemi'ne yeni hatla birlikte 3 km. daha ilave yapılmış olacak. Erciyes Üniversitesi Lojmanları-Cemil Baba Mezarlığı arasındaki hatta toplam 5 istasyon bulunuyor. Büyükşehir Belediyesi Ulaşım A.Ş. tarafından bu yılın Nisan ayında yapım çalışmalarına başlanan ve 6 ay gibi kısa bir sürede tamamlanan hattın açılmasıyla birlikte başta öğrenciler olmak üzere memur ve çalışan kesimin yoğunluk oluşturduğu Talas'a toplu taşımada büyük kolaylık sağlanmış olacak.

48


on-kapaki-ici-arka-kapak-ici54:Layout 1 11.11.2014 09:26 Page 2

Gülmece BİR GÜN İZİN Demek bugün izin istiyorsun? Gel ne istediğine beraberce bir göz atalım: Bir yılda 365 gün var. Bir yılda 52 hafta olduğuna ve sen her hafta 2 gün izinli olduğuna göre geriye 261 gün kalıyor. Her gün 16 saati iş yeri dışında geçirdiğine göre ki bu 170 gün ediyor, geriye 91 gün kalıyor. Her gün 30 dakika kahve molası yıllık 23 güne tekabül ediyor. Böylece kaldı 68 gün. Yine her gün 1 saat yemek molası ile geçiyor. Bu da yıl içerisinde 46 gün eder. Geriye çalışacağın sadece 22 gün kalıyor. Zaten her yıl 2 gün hastalık nedeniyle işe gelmiyorsun. Kaldı 20 gün. Yılda 5 gün de resmi tatiller nedeniyle gitti, kaldı sadece 15 gün. Her sene de 14 gün yıllık izin kullandığına göre geriye sadece 1 gün kalıyor. Ve eğer ben seni o 1 gün de izinli gönderirsem ALLAH BENİ CEZALANDIRSIN! İLK DENEYİM Genç adam, İstanbul’dan Ankara’ya otobüsle giderken, verilen molada hemen tuvalete koşturdu. Boş bir kabin bulup kendini oraya attı. Tam kabine girmişti ki, yan kabinden bir ses, “Merhaba” dedi. Adam şaşkın şaşkın, “Merhaba” diye cevap verdi. Ses devam etti: “Nasılsın?” İlk defa başına böyle bir şey geliyordu… Yine de şaşkın şaşkın cevap verdi: “Sağ ol, iyiyim. Sen nasılsın?” Ses sordu: “Ne yapıyorsun?” Bir an tereddüt geçirdi. Adam onun tuvalette olduğunu bildiği için mutlaka ne yaptığını da biliyordu. Başka bir şey söylemesi gerektiğini düşündü ve: “Ben” dedi, “İstanbul’dan gelip, Ankara’ya gidiyorum. Sen nereye gidiyorsun?” Adamın sonraki cümlesi bu muhabbeti sona erdirdi. “Hayatim, telefonu kapatıyorum. Yandaki tuvalette bir geri zekalı var. Sana sorduğum sorulara cevap verip duruyor. Ben seni daha sonra ararım.” VAKİT TAMAM Azrail Temel’in yanına gelir ve “Kardeş vakit tamam, haydi gidelim” der. Temel de uyanık ya yalvarır. “Bana 5 yıl süre ver ondan sonra gel al canımı” der. Azrail “Tamam” der. Temel de kendi kendine pilot olursam beni havada yakalayamaz der ve pilotluk yapmaya başlar. Derken 5 yıl sonra Azrail

pilot Temel’in yanına gelir ve “Haydi gidelim” der. Temel “Şimdi canımı alırsan arkada 300 yolcu var, onlar ne olacak” der. Azrail “Oğlum hepinizi bir araya getirene kadar anam ağladı zaten.” SİZ BAŞLAYIN Evin hanımı işe başlayan hizmetçiye: - Biz 8’de kalkar, 9’da kahvaltı yaparız. Sen ona göre hazırlanırsın, tamam mı? Hizmetçi gayet sakin: - Uyanamazsam siz başlayın. TÜRK OLMAK - Ev telefonunu arayıp ‘Evde misin?’ diye sorabilmektir, - Kavgadan sonra ‘Teker teker gelin’ diyebilmektir, - Arabanın arkasına “Hatalıysam ara” yazıp numarayı vermemektir, - Şampuan kutusu bitmek üzereyken kutuya su doldurup şampuanı çoğaltabilmektir, - Google Earth’de kendi evini bulmaya çalışmaktır, - Gaz kaçaklarını “Çakmak” ile kontrol etmektir, - Maaş’ının 2 katı değerindeki cep telefonuna sahip olabilmektir, - Ambulansların hasta taşıdığına inanmamaktır, - Televizyon yada bilgisayarın üstünü dantelli örtü ile örtmektir, - Her güneş tutulmasını siyah camla izlemektir, - Çizgili pijama giyebilmektir, - Gelen misafirlerin kapı önündeki ayakkabılarını düz çevirmektir, - Bulmacalardaki resimlere bıyık, sakal çizebilmektir, - Kitapların ön sözlerini okumamaktır, - Nuri Alço’yu halk kahramanı yapabilmektir, - Ayda bir altın günü yapmaktır, - Her canlı yayında “70 Milyon Bizi İzliyor” diyebilmekir, - Faturaları son gün ödemektir, - Elindeki silahla şaka yapabilmektir, - Bu yazıları okuyup “Harbiden de böyle oluyo” diyebilmektir:)) İKİ DELİ İki deli yolda gidiyorlarmış. 1. deli susamış, demiş ki: “Ben susadım su içmeye gidiyom.” 2. deli: “Hazır gitmişken benim yerime de iç tamam mı” demiş. 1. deli gitmiş az sonra gülerek geri gelmiş. 2. deli sormuş: “Neden gülüyorsun?” 1. deli: “Kendi yerime temiz, senin yerine pis su içtim.”


FSM DEMİRBAŞ OTOMOTİV TEMSA Yetkili Satıcısı


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.